Sınırları aşan erişim! EX750 Dual Band Wifi Range Extender Detaylar için :
www.btburada.com.tr
SAYI
HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr
1114 20 - 26 Mart 2017
Sayfa
8
Sigortada stratejik dijital adımlar ‘sigorta’ niteliğinde AvivaSA, sigorta sektöründe gerek iç gerekse dış müşteri memnuniyetini en üst seviyeye taşımak için önemli adımlar atıyor.
Sayfa
11
Sayfa
10
Hedefte kanal ve KOBİ’ler var Veri merkezi hizmetlerindeki katma değeri yükselten Radore’nin hedef kitlesine KOBİ’ler de girdi. Bu şirketlere ise kanal ile birlikte gidilecek.
Sayfa
20
Güvenlikte kullanıcı davranışı odaklı strateji şart Forcepoint, “İnsan Faktörü: Davranışlar, Amaçlar ve Kırık Şirket Verileri Kavşağı” isimli araştırmasını yayınladı.
Handan Aybars
Türkiye mobilde dünya oyuncusu olma yolunda! Türkiye’nin kamudan ve yerel yönetimlerden yetkili isimlerinin katılımı, ayrıca etkinlikte standları ile yer alan Türk bilişim ve iletişim şirketlerinin temasları MWC'de Türkiye’nin gücünü de ortaya koydu.
Dünyanın Dünyanın Dünyanın En En En Hızlı Hızlı Hızlı *** Analitik Veritabanı ileTanışın Tanışın Analitik Analitik Veritabanı Veritabanı ileileTanışın
Bellek-içi ve SQL Tabanlı Analitik Veritabanı ile Işık Hızında Performansa Ulaşın! * TPC-H Benchmark testlerine göre EXASOL en yüksek skora sahiptir. http://www.exasol.com/en/in-memory-database/tpc-h/
724
+90 542 717 35 57
www.karadan smanl k.com.tr
Sayfa
3
KOBİ'lere tam ve kapsamlı destek! BTHABER Şirketler Grubu, BT odaklı faaliyet gösteren KOBİ girişimlerine önemli ve kapsamlı bir pazarlama desteği sağlıyor.
BThaber
GÜNDEM
20 - 26 Mart 2017
KOBİ'lere tam ve kapsamlı destek! BTHABER Şirketler Grubu, BT odaklı faaliyet gösteren KOBİ girişimlerine önemli ve kapsamlı bir pazarlama desteği sağlıyor. Buna göre, üç yaşından küçük üç BT şirketine üç BTHABER Grup Şirketi’nden 33 hafta ücretsiz pazarlama desteği sunulacak. Teknoloji temelli yeni iş modelleri ve inovatif gelişmelerin yaratıcısı yeni girişimler artık tüm ekonomiler için en dinamik ve vazgeçilmez unsur haline geldi. Bilişim teknolojileri alanında gerek içerik gerekse pazarlama araçları sunumunda Türkiye’nin en köklü kuruluşları arasında yer alan BTHABER Şirketler Grubu üye firmaları BThaber Gazetesi, Bilişim Zirvesi Etkinlik Şirketi ve M2S Araştırma Pazarlama Şirketi, ülkemizin ve ekonomimizin gelişimi açısından önemli olduğuna
inandığı bu girişimleri destekleme konusunda önemli bir adım atıyor. www.bthabersirketleri.com/ PazarlamaDestek sitesinden detaylarına erişilebilecek ve son başvuru tarihi 31 Mart 2017 olan, 33 hafta süresince ücretsiz olarak sağlanacak pazarlama desteğinin içeriği ise şöyle sıralanıyor: • BThaber Gazetesinde ücretsiz ilan ve içerik hakları. • BThaber ve BTnet web sitelerinde ücretsiz banner hakları. • BThaber platformlarında ücretsiz video röportaj hazırlanması ve yayınlanması hakları. • Bilişim Zirvesi Şirketi etkinliklerinde ücretsiz sponsorluk hakları. • M2S veritabanı ile ücretsiz Postaban elektronik pazarlama hakları.
3
eTürkiye Ödülleri için başvuru süresi uzatıldı önemine, buna bağlı olarak dijital vatandaşlık kavramına da vurgu yaparak, kamu kurumları ve yerel yönetimlerin başarılı e-Devlet uygulamaları hakkında farkındalık yaratma ve öne çıkan uygulamaları ödüllendirme hedefiyle bu organizasyona imza atıyor. Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) ve TÜSİAD işbirliğiyle gerçekleştirilen, kamu kurumlarının ve yerel yönetimlerin e-Devlet projelerinin ödüllendirilmesi amacıyla 14’üncü kez düzenlenecek eTürkiye (eTR) Ödülleri için başvurucu süreci uzatıldı. Kamudan Vatandaşa e-Hizmetler, Kamudan İş Dünyasına e-Hizmetler, Kamudan Kamuya e-Hizmetler, Küçük Ölçekli Belediye Kategorisi,
Orta Ölçekli Belediye Kategorisi ve Büyük Ölçekli Belediye Kategorisi’nin yanı sıra, modern devlet anlayışını destekleyen, şeffaflık, sosyal sorumluluk, istihdam olanağı yaratmak, maliyet verimliliğini artırmak gibi öncelikleri taşıyan uygulamalar için “Vodafone Özel Ödülü”nün de verileceği organizasyon için son başvuru tarihi 22 Mart 2017. TBV ve TÜSİAD, e-Devlet’in
Bu kapsamda, kamu kurumlarının e-Devlet uygulamalarını hızla gerçekleştirmeleri, özel sektörün bu dönüşüme destek olacak çalışmaları sürdürmesi yönünde özendirilmesi amaçlanıyor. Ödüller, Mayıs ayında düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak. Başvuru ve detaylı bilgi için de http://www.etrodulleri. org adresini ziyaret etmek mümkün.
Ekonomi, girişimci kadınlarla büyüyecek
Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, Türkiye Vodafone Vakfı ve Türkiye Bilişim Vakfı işbirliğiyle hayata geçirilen Girişimcilikte Önce Kadın Projesi’nde yeni dönem eğitimleri 10 ilde aynı anda başladı. Yaklaşık 6 ay sürecek eğitimler Adana, Kayseri, Denizli, Trabzon, Gaziantep, Erzincan, Mersin, Muğla, Kocaeli ve Sivas’ta toplam 72 Halk Eğitim Merkezi’nde 140 danışman öğretmenin liderliğinde eşzamanlı yürütülecek. Eğitim içerikleri
Millî Eğitim Bakanlığı’nın e-öğrenme platformuna yüklenerek, daha fazla kadının eğitimlerden faydalanması da sağlanacak. İlk yılında 10 bin kadına ulaşarak 15 milyon TL’yi aşkın ekonomik değer yaratan Girişimcilikte Önce Kadın Projesi’nin yeni döneminde de 10 bin kadına daha eğitim verilmesiyle, toplam 20 ilde 20 bin kadına ulaşılmış olacak. Projenin yeni dönem kursiyer eğitimlerinin duyurusu Kocaeli Milletvekili ve TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu
Başkanı Radiye Sezer Katırcıoğlu, İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü Açık Öğretim Daire Başkanı Mehmet Zeki Başyemenici, Vodafone Türkiye CEO’su Colman Deegan ve Türkiye Bilişim Vakfı Ankara Temsilcisi Dr. Aydın Kolat’ın katılımıyla Kocaeli'de düzenlenen bir toplantıda yapıldı. Kocaeli’de 10 Halk Eğitim Merkezi’nde 25 danışman öğretmenin liderliğinde yürütülecek eğitimlerle Kocaeli’de yaşayan
2 bin 500 kadına eğitim verilecek. Online platformda satış imkanı da var Girişimcilikte Önce Kadın Projesi’nde 24 saatlik sertifikalı eğitim programı uygulanıyor. Eğitimler, “teknoloji” ve “girişimcilik” alanlarında, uygulamaya yönelik, kolay anlaşılır ve kısa içerikler barındırıyor. “Girişimcilik” modülünde, girişimciliğin ne olduğu, Türkiye ve dünyada kadın
girişimciliğinin durumu, şirket kurmadan da girişimci olmayı sağlayacak asgari girişimcilik modeli, satış, pazarlama ve iletişim kanalları ile ilgili bilgiler veriliyor. “Teknoloji” modülü ise bilgi teknolojileri ve internetin sunduğu olanaklar, e-ticaret ve girişimcilik, proje web sitesinin kullanımı, güvenli teknoloji ve internet kullanımı eğitimlerini kapsıyor. Yeni dönemde, ilk dönemden farklı olarak, eğitim içerikleri Millî Eğitim Bakanlığı’nın e-öğrenme platformuna yüklenecek ve çok daha fazla kadının eğitimlerden faydalanması sağlanacak. Eğitim almaya başlayan kursiyerler, ürünlerini projenin online satış sitesi oncekadin.gov.tr üzerinden sunabilecek. Projenin önemli bileşenlerinden olan dijital mağaza oncekadin.gov.tr sitesine 3 bin kursiyer üye olurken, 14 kategoride 16 bin 534 ürün ilanı girildi. Sitede toplam bin 512 ürünün satışı gerçekleştirildi. Kursiyerlerin siteye üye olmalarını ve ilan girmelerini teşvik ederek başarı hikâyeleri çıkarmak amacıyla düzenlenen Girişimcilikte Önce Kadın Yarışması’nda ise toplam 26 bin 500 TL ödül dağıtıldı.
4
BThaber
E-TOPLUM
20 - 26 Mart 2017
Endüstrinin geleceği WIN Eurasia Automation'da WIN Eurasia Automation 2017, 16-19 Mart 2017 tarihlerinde TÜYAP'ta sektörü bir araya getirdi. Toplam dokuz salonda, Otomasyon Eurasia, Hydraulic&Pneumatic Eurasia, Electrotech Eurasia ve CeMAT Eurasia fuarlarını bir araya getiren WIN Euroasia Automation, Endüstri 4.0 Çözüm Ortağı Siemens'in yanı sıra ENOSAD, AKDER, İSDER ve ETMD'nin katkılarıyla sektördeki yeniliklerin paylaşılmasını sağladı. 35 ülkeden bin 336 katılımcıyı ağırlayan WIN Eurasia Automation, geleceğin fabrikalarına yönelik doğru çözümlere ulaşmak isteyen ziyaretçiler için bölgenin önde gelen platformu konumunda. Etkinlikte, entegre imalat süreçlerine yönelik otomasyon teknolojileri, elektrik ve
elektronik teknolojileri, hidrolik ve pnömatik sistemleri ve intralojistik çözümler konusunda en son gelişmeler sunuldu. WIN Eurasia Automation, Endüstri 4.0'ın Türkiye'deki gelişimine de katkıda bulunuyor. Bölgenin tek otomasyon fuarı olan WIN Eurasia Automation, katılımcıların geleceğin fabrikalarına dönük yeniliklerini sergilediği kapsamlı bir platform. 2017 etkinliğinde de WIN Eurasia Automation'ın deneyim ve vizyonu, Dijital İşletmeler ve Endüstri 4.0 konusunda Siemens'in katkı ve tecrübesiyle daha da gelişti. "Endüstri 4.0 Çözüm Ortağı" olarak Siemens Türkiye tarafından desteklenen WIN Eurasia Automation 2017, sektör için önemli bir fırsat
sundu. WIN Eurasia Automation süresince Ekonomi Bakanlığı Alım Heyeti Programı kapsamında Bulgaristan, Rusya, Bosna Hersek, Fas, Kosova, Tunus, Nijerya, Lübnan, Güney Afrika ve Slovenya'dan satın almacılar ağırlandı. Hannover Fairs Turkey tarafından gerçekleştirilen satın almacı programı kapsamında da Sırbistan, Mısır, İsrail, Yunanistan, Kongo, Cezayir, İran, Sudan, Fransa, Lübnan, Uganda, Çek Cumhuriyeti, Irak, Ürdün ve Umman'dan 200 alıcı fuarı ziyaret etti. Sanayi ve ticaret odaları, meslek odaları, federasyonlar gibi kurumlarla işbirliği ile Türkiye'nin dört bir yanından 90'ın üzerinde Anadolu delegasyonu da fuarı ziyaret etti.
Kurumsal dönüşüm için farkındalık günü Süreçlerin Yönetimi, ERP'den Sonraki Yol Haritanız, ERP ile Üretim ve Üretimden Veri Toplama ve Endüstri 4.0'da RFID Teknolojisinin Yeri ve ERP'nin Geleceğine Etkileri konuşuldu.
ERP Komitesi tarafından Ankara Sanayi Odası’nda düzenlenen ve moderatörlüğünü Özaltın Bilgi İşlem Direktörü Adil Bişkin’in yaptığı Kurumsal Dönüşüm Farkındalık Günü’ne katılan deneyimli kurum temsilcileri, akademisyen ve yönetim danışmanları deneyimlerini marka bağımsız olarak paylaştılar. ERP Komitesi Koordinatörü M.Göker SARP, Erdem Özşen, Haluk İrten, Türkiye Noterler Birliği Proje Yöneticisi Rıdvan Özata, Gazi Üniversitesi’nden Orkun Yıldız, Doğadan A.Ş., Bilgi Sistemleri Müdürü Öner Sinan, Bülent Tuncer,
Tega Mühendislik Üretim Planlama Sorumlusu Ozan Özgüven, Yağmur Katipoğlu, Yağmaksan Grup ERP Proje ve Bilgi Teknolojileri Yöneticisi Samet Güler ve Kamu Sektörü Yazılım Birim Müdürü Sezayi Buğdaycı’nın konuşmacı olarak yer aldığı Kurumsal Dönüşüm Farkındalık Günü’nde Dijital Dönüş, Müşteri Odaklı Farkındalık, ERP Projelerinde Kapsam ve Tasarım Süreci, ERP Seçim Süreçleri ve Kritik Unsurlar, ERP Adaptasyonu ve Etkin Faktörler, Gıda Sektöründe ERP Başarı Hikayesi, ERP ile Etkin / Doğru Süreç ve Veri Yönetimi, ERP ile Lojistik
Özel Entegratörler Kurulu Toplantısı e-Dönüşüm Komitesi Özel Entegratörler Kurulu 10.Toplantısı düzenlendi. Özel Entegratörler Kurul Toplantısı’nda 60 temsilci, CRSSOFT evsahipliğinde bir araya geldi. Toplantının moderatörlüğünü BThaber Genel Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi yaptı. Kurul toplantısının ilk bölümünde, gündemdeki e-dönüşüm başlıkları hakkında bilgi alışverişinde bulundular ve gündemi birlikte yorumladılar. İkinci bölümde ise Geliri İdaresi Başkanlığı’ndan Abdullah Kiraz ve Engin Uysal’ın da katılımıyla birçok konu hakkındaki yorumlar ve planlar paylaşıldı. Özel Entegratör Kurulu toplantıları periyodik olarak düzenlenmeye devam edecek.
Profesyonel Gözüyle Bilişim teknolojileri, ‘iş’in neresinde? Son zamanlarda bilişim alanında bir “İş Teknolojileri - IT Business” kavramı sıkça konuşuluyor. Aslında kelime anlamı olarak “Business” iş, faaliyet, alım satım ticareti vb. gibi birçok anlama geliyor. Türkçede ise en çok iş veya ticaret anlamında kullanıyoruz. Yeni dünyada trend olarak şirketler iiş planlarını veya stratejilerini ortaya koyarak bu plan veya stratejiler üzerine gidiyorlar. Peki, bilişim teknolojileri bu işin neresinde? Aslında tam ortasında çünkü bu iş planları, stratejileri , faaliyetleri gerçekleştirmek için bilişim teknolojileri gerekli araçları, gerekli raporları, gerekli geliştirmeleri yapmak zorunda. Bu durumu Türkiye de ne şirket yöneticileri ne de şirket BT ekipleri halen anlamış değil. Aslında yapılacak yatırımın yapılandan çok alınacağını halen göstermiş değiliz. Orta düzey şirket sahibi bir arkadaşım bana laf arasında dert yanarken mevcut çalıştığı bir müşterisinin bu seneki ihalesini kaybettiğini söyledi. Ben de nedenini şaşırarak sordum. Çünkü gün sonunda yıllardır çalıştığı bir müşteriydi ve cevap beni daha da şaşırttı. Çünkü eski usulle yaptığı kullandığı malzemelerin modelini ve ne kadar gittiğini doğru hesaplayamadığıydı ve buna uygun bir BT altyapısının olmamasıydı. Türkiye’deki şirketlerin halen yaklaşık yüzde 60’nın küçük veya büyük ERP kullanmadığı düşünülürse aslında çok da şaşırmamak gerekiyor. Peki, kullananlar ne kadar iş ya da businnes’ın içinde? Çok ciddi BT ekipleri olan firmalar mevcut, diğer yandan bu firmalara çok ciddi bütçeler ayrılıyor. Şu zor zamanda sistemleri olduğu bakımını ve geliştirmeleri yapmaları haricinde işin neresindeler. Hiçbir yerindeler örneğin şu dönemde şirketler tahsilat sıkıntısı ve nakit akışı sıkıntıları yaşıyorlar. Burada BT olarak bu sıkıntıya dâhil olup ve reaksiyon gösterip tahsilat ekibini rahatlatıcı geliştirmeler veya raporlar yapıp hızlı aksiyon alınması sağlanıyor mu? Bence bütünüyle hayır! Çünkü BT ekipleri zaten çok yoğun zaten verilen geliştirmeler veya iyileştirmeler çok fazla vakitlerini alıyor. Ama günün sonunda şirkete katkıları sadece yaptıkları geliştirmeler ve iyileştirmeler kadar oluyor. İyi bir BT yöneticisi işte tüm bu işin ortasında olup şirketinin faaliyet, alım satım, ticaret gibi konularında hızlı reaksiyon göstermeli, böylelikle sadece yıllık hedefler doğrultusunda değil, şirketin geçtiği tümseklerde de sarsıntıyı en az hissedirici amortisör görevini de üstlenmelidir. Bunun için en akılcı yöntemlerden biri diğer yöneticilerle yapılan sohbetlerde ortaya çıkar. Sohbetler sırasında sohbet iş konuşmaya geldiğinde, BT yöneticisi kritik bir durum olduğunu öğrendiğinde bunu kendi ekibiyle paylaşarak o haftanın gündemi yaparak iş birimlerine bu konuda yol gösterici veya fayda sağlayıcı olabilir. BT yöneticilerinin en önemli işi tasarruf yapmaktır. Aslında bu gerçekte de büyük ve önemli bir faaliyettir şirketi için. İyi yapılan bir tasarruf sonrası, satış ekipleri bile bu kadar karlı işler yapmayabilir. Biz BT yöneticileri her ne kadar bununla gurur duysak da patronlar tarafında bu yapılması gerekli hatta kendilerinin zorla yaptırdığı bir iş olarak görülür. Ancak gün sonunda ben iki yıllık tasarrufu 1 milyon TL bulan BT yöneticileri bile gördüm. Diğer taraftan uluslararası şirketlerde bunun etkisi de daha farklı oluyor. Aslında mesele şu, “Olmak veya olmamak”. Hep dost meclislerinde BT’ye gerekli önemin verilmediğini şikayet ediyorsak burada biz de işin neresinde olduğunu kendimize sormamız gerektiğini inanıyorum. Evet sistemin sürekliliğini sağlıyoruz, projeler yapıyoruz, geliştirmeler iyileştirmeler yapıyoruz ancak şirketimizi dönemeçlerini de unutmamak gerekiyor. Bahadır Kumrallar Sürat Kargo IT Direktörü
6
BThaber
E-TOPLUM
Erhan Erkut’un ÖSS hesabı
“Her yıl 1 milyon civarında üniversite adayı üniversiteye yerleşebilmek için önce YGS sonra da LYS sınavlarına giriyor. Öğrenciler büyük ölçüde YGS ve LYS performanslarına göre programlara yerleştiriliyor. Dolayısıyla, öğrencilerin üniversite giriş sınavlarındaki performansları ile üniversitedeki performansları arasında bir ilişki olması, yani sınav sıralamasında daha yukarılarda yer alan öğrencilerin daha iyi notlar alması beklenir. Bu beklentiyi Eylül 2014’de MEF Üniversitesine giren öğrenciler ile test ettim.” http:// erhanerkut.com/analiz/oss-notiliskisi/ “Üniversitenin tüm programlarına aynı puan türü ile öğrenci alan 3 fakültesini inceledim: hukuk, mimarlık, ve mühendislik. Öğrencilerin
20 - 26 Mart 2017
Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com
sınav performansını ölçmek için yerleştirildikleri puan türündeki sıralamasını, üniversite performansını ölçmek için de lisans programlarının ikinci dönemlerinin sonundaki genel not ortalamalarını (GNO) kullandım.” “Bu çalışma, ÖSS sıralaması ile birinci yıl not ortalaması arasındaki ilişkinin zayıf olduğu sonucuna varıyor. Üniversite sınavı, üniversite başarısını doğru bir şekilde tahmin etmekten uzak. Peki bu sınava neden bu kadar güveniyor ve ülkenin genç kuşaklarının geleceğini bu sınava bağlıyoruz? Üniversite performansını daha iyi öngörebilecek bir sınav veya seçme sistemi mümkün değil mi? Bu sınav üniversite başarısını öngöremiyor, üniversite potansiyelini ölçemiyorsa ne ölçüyor?”
Norveç’e gemi tüneli Norveç’in “iyice” kuzeyinde, yüzlerce ada, yüzlerce yarımada, yüzlerce fiyord (dağların içine doğru giren ince uzun körfezler) arasında bir kıstak (iki kara parçasını birbirine bağlayan dar kara parçası, örneğin Datça!) içine yolcu gemisi tüneli yapılacak. Atlantik Okyanusu kıyısı baştan aşağıya adalar ve yarımadalarla dolu bu ülkede her halde böyle yüzlerce gemi tüneli yapılabilir. Ama Stadhavet Denizi denilen yöre iyice berbat havalı ve fazla tehlikeliymiş. Vikingler bile gemilerini oradan dolaştırmak yerine karaya çıkartır, kızaklar üzerinde kıstağın öte yanına aktarırmış. Şimdi Vikinglerin torunları gemilere tünel yapacak. Bu fikri 1870’lerden beri evirip çevirmişler, ama gerçekleştirmek şimdiye nasip olacak anlaşılan. Parlamento 1 milyar Norveç Kronu (120 milyon dolar) fonu onayladı. İnşaatın başlaması için en erken tarih 2019. Gemi tüneli fikri kadar yenilikçi bir başka proje daha var: Fiyordlardaki girinti çıkıntılar, dağlar tepeler yüzünden karayolu hem müthiş manzaralı, hem tehlikeli, hem de fazla virajlıdır oralarda. Bazı
yerlerde karayolculuğu, feribotla devam eder. Memlekette halen 1,150 trafik tüneli var- bunlardan 35 tanesi deniz seviyesinin altında. Yeni çözüm önerisi: Denizin içinde 30 metre kadar aşağıda “askıda” duracak karayolu
tüneli... Tünel, deniz dibine oturmayacak. Denizin üzerinde duracak dubalar tüneli taşıyacak. Hükümet bu işe de 25 milyar dolar ayırmış. Bakacaklar, bu iş olur mu, olmaz mı? Olmazsa, nasıl olsa yine yenilikçi başka bir çözüm bulurlar.
Gerçekle sahte, sapla saman... Almanya’da Eylül’de seçim var. Ve, Trump stili “alternatif gerçekler” uzmanı Breitbart News, Almanca sitesini açmaya hazırlanıyor. Daha Almanca Breitbart yokken bile, İngilizce Breitbart Almanya’yı karıştırmaya yetti: “Dortmund’da bin kişi yılbaşı gecesi tekbir getirerek şehrin en eski kilisesine saldırıp yangın çıkartmış.” Külliyen yalan. “Yalan da olsa söyle, duyması hoş oluyor” diyen, somut veriye değil, duyduğu okuduğu herşeye inanan milyonlarca “yetersiz eğitimli” (yani: cahil) kalabalıklar için Breitbart türü yayınlar, bulunmaz bir nimet. Öte yandan neyin sahte neyin gerçek olduğunu her dakika, her saniye kontrol ederek de yaşamak bir azap. Sorun sadece kasıtlı, bilerek yalan haber uydurmaktan ibaret değil. WikiLeaks’in son
CIA sızıntılarını, ciddi medyanın haber yapış biçiminin bile “hatalı olduğunu” ABD’de yaşayan yüzakı bilimcilerimizden Zeynep Tüfekçi, 9 Mart’ta New York Times’daki makalesinde anlattı. Medyanın, WikiLeaks’ten gelen her bilginin üzerine balıklama atladığından yakındı. Burada aç parantez: Hindistan Başbakanı İndira Gandi, 1984’te suikastle öldürüldü. Oğlu Raciv’in şu sözü gerçektir: “Annemin öldüğüne, BBC yayınladıktan sonra inandım.” Ciddi editoryal ilkeleri olan ciddi medya kurumlarının, internet öncesi dönemde gerçek ve yalan haberi birbirinden ayırdedecek kuralları vardı. Aradan geçen 30 yılda, bu kurallara sahip olanlar azınlıkta, uydurmacı sahtekarlar çoğunlukta. Buna bir de küresel cehaleti, ırkçılığı, “sadece duymak istediğini duyma arzusunu” da ekleyince, içinde bulunduğumuz durum ortaya çıkıyor.
Almanya’da genel seçime doğru gidilirken, hangi haberin yalan hangisinin doğru olduğunu anlamak için özel girişimle Correctiv adlı bir “haber merkezi” Essen ve Berlin’de kuruldu. Burası, Facebook’un “soru işareti” koyduğu haberleri inceleyecek. Sonra da sonucu Facebook’ta yayınlayacak. Avrupa Birliği, Doğu Avrupa ve Rusya kaynaklı sahte haberlerle mücadele için 2015’te East Strategic Communication Task Force adlı bir birim oluşturdu. Ama sorun, sadece Rusya da değil. Almanya’nın “içinden” sahte haber üretenler var. Örneğin, RIA Novosti (Rusya’nın 2014’te lağvedilen resmi haber ajansı!), Angela Merkel’in “politikaları yüzünden, Almanya’dan her yıl 700 bin kişinin göç ettiğini” duyurdu. Külliyen yalan! Almanya’dan göç yılda 150 bin, ama göç nedenlerine dair bilgi yok. Ve: RIA Novosti, evet, ünlü bir
haber ajansı, ama şimdi bu isimde bir ajans “yok” artık. İyi de, bu ajansın “olmadığını” kim bilecek ki? Sahte haberi, Almanya’nın İslam karşıtı Pegida
örgütünün lideri Lutz Bachmann bu bilgisizlikten faydalanarak yayınlamış. Gerçek anlaşılana kadar bu sahte haberi duyan duymuş ve inanmış artık.
8
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
20 - 26 Mart 2017
Sigortada stratejik dijital adımlar ‘sigorta’ niteliğinde AvivaSA Dijital Garaj, Türk sigorta pazarında inovasyon ve girişimcilik Handan Aybars merkezi. Bu tanımı yapan AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO’su Fırat Kuruca, dijital bir sigorta şirketi olma hedefinde Dijital Garaj olarak üç önemli konu üzerinde çalışmalarını yoğunlaştıracaklarını söyledi: AvivaSA içinde inovatif, girişimci ve dijital dönüşüm düşünce kültürünü yaymak, müşteri ve çalışanların sorunlarına dijital çözümler üretmek ve son olarak, dijital dönüşüm iletişimini müşterilerimiz, Aviva ve Sabancı Grup, iş ortakları ve sektör boyutunda gerçekleştirmek. Dahası da var ve detayları Fırat Kuruca ile konuştuk:
AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO’su Fırat Kuruca AvivaSA’nın Digital First ve Dijital Dönüşüm Programı neleri içeriyor? Aviva ve Sabancı Grubu’nun öncelikli stratejilerinden “Dijitalleşme” (Digital First) kapsamında dijital dönüşüm programımızı başlattık. Şirketimiz bünyesinde dijitalleşmeden sorumlu bir Dijital Dönüşüm Ofisi kurduk. Alanlarında uzman profesyonellerden oluşan ofis, üst yönetimimizin dijitalleşme vizyonunu hayata geçirmek üzere, 2016 Temmuz’unda AvivaSA’nın ana stratejileri ile örtüşen bütünsel dijital dönüşüm programı hazırladı. Yöneticilerimizin katıldığı “Kick Off Day” etkinliğinde, AvivaSA Dijital Dönüşüm vizyonumuzu açıkladık ve dijital dönüşüm programımızı başlattık. Bu programı sadece teknoloji boyutuyla değil, dijital kurum kültürünü oluşturma ve dijital dönüşüm iletişimini şirket içinde ve dışında gerçekleştirme
AvivaSA, sigorta sektöründe gerek iç gerekse dış müşteri memnuniyetini en üst seviyeye taşımak ve kalıcı kılmak için önemli adımlar atıyor. olarak üç boyutta ele alıyoruz. Dijital Garaj olarak, AvivaSA’ya doğru dijital yeteneklerin kazandırılması için teknoloji dünyasını yakından takip ediyor, iç ve dış müşterilerimizin ihtiyaç ve sorunlarını uygun teknolojik çözümlerle buluşturmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda teknoloji sağlayıcıları, tedarikçiler ve start-up’larla, sektörün önceliklerini değerlendirerek hızlı çözüm geliştirmek için işbirliği çalışmalarına başladık. Peki ya CRM platformu AvivaSA Ocean’ın devreye alınması ve BES’te Otomatik Katılım? Teknoloji ile değişen tüketici davranışlarını anlayabilmek, müşterilerimizin beklentilerine uygun ürün ve hizmetler sunarak ihtiyaç duydukları anda doğru kanallarla yanlarında olabilmek için yeni müşteri platformumuz Ocean’ı devreye aldık. Ocean ile satış ekiplerimiz mobilize hale getirilerek, dijital yetenekler ile kuvvetlendirilmekte. Tüm müşteri etkileşimlerini 360 derece ve tekil müşteri görünümü ile tek platformdan takip etme fırsatı elde eden satış ekiplerimize satış süreçlerini en doğru şekilde yönetme imkanı kazandırdık. BES’te Otomatik Katılım sürecinin desteklenmesi için ilk etapta kurumsal aktivite yönetim aracı 2,5 haftada devreye alınarak, Otomatik Katılım faaliyetlerinin gerçek zamanlı takip edilebilmesi sağlandı. Teklif ve onay süreçleri dijitalleştirilerek, kurumsal satış ekiplerimizin ofis bağımlılığı azaltıldı, daha hızlı teklif verilebilir hale getirildi. Projenin devamında, bireysel müşterilerimiz için de geliştirmeler tamamlanarak, Pazarlama ve Bireysel Satış faaliyetlerinin dijitalleştirilmesini ele alacağız. Çağrı merkezi ve sosyal medya entegrasyonları ile 360 derece müşteri görünümünü tamamlayıp, müşteri ihtiyaçlarına daha hızlı cevap verilebilecek altyapıyı geliştirilmeye devam edeceğiz. Dijital Olgunluk Matrisi bu yapıda nasıl bir yere sahip? Dijital dönüşümde bulunduğumuz noktayı ortaya
koymak ve dijital yetkinliklerinin gelişimini analiz için “Dijital Olgunluk Matrisi” başlığında endeksleme çalışması başlattık. Bu endeks, şirketimizin dijital profilini değerlendirmeyi ve gelişim noktalarını ortaya koymayı amaçlıyor. Buna göre dijital stratejimizi sürekli güncelleyip, doğru alanlara yatırım yapmaya devam edeceğiz. Sigorta sektöründe Dijital Garajı yapısının örneği var mı? Benzer bir projeyi, yabancı ortağımız Aviva, 2-3 yıl önce İngiltere’de uygulamaya başladı. Ana şirketten farklı bir şirket gibi konumlandırarak, ayrı bir binada faaliyete başlatmıştı. Takım elbise giymenin yasak olduğu bu yeni şirkette, Google, Amazon gibi şirketlerden transferler yapılmıştı. Bizzat Aviva CEO’su Mark Wilson, dijital sigortacılıkla dünya lideri olduklarına dikkat çekmişti. Aviva Londra Dijital Garaj’a start-up’lar da geliyor. Mesela bunlardan birisi, elementer branşta hasar ödeme sürecini bir dakikaya indiren uygulama yaptı. Dışarıdan inovasyon transferi, teknoloji ekosistemleriyle bağ kurma ve yenilikçi iş modelleri önümüzdeki dönemde sigortacılığı kökten değiştirecek. Bu yapıda hedeflerinizi paylaşır mısınız? 2017 yılıyla birlikte “robotic process automation”, “Livechat”, “Chatbot” ve “AR/ VR” gibi yenilikçi teknolojileri dijital çözümler portföyüne katmaya başladık. Insurtech, yani sigorta-teknoloji ekosistemi ile yakından ilgileniyor, burada başrol oyuncuları arasında yer almayı hedefliyoruz. 2017 içinde bu konuda Dijital Garaj’da sektörde ilk uygulamalara imza atmak üzere hazırlıklarımızı tamamladık. Bir projemizden daha bahsetmek istiyorum: 2016 Temmuz’unda başlattığımız Dijital Dönüşüm Programı’nı kültürel boyutta da destekleme kararı aldık ve kurum içinde dijital dönüşüm sözcüleri olacak 30 kişilik ekip oluşturduk. Şirket genelinde tüm birimlerden gönüllülük esasına dayalı olarak
oluşturulan ve “Dijital Manga” adındaki Dijital Kültür Dönüşüm Programı ekibimiz göreve başladı. Ekibin görev çerçevesi nedir? Dijital dönüşüm sözcülerine, “dijital dünyada pazarlama stratejileri”, “sosyal mecralarda itibar ve kriz yönetimi”, “kullanıcı odaklı çözüm dizaynı” ve “içerik üretimi” gibi konularda dijital medya eğitimi verdik. Dijital Manga ekibi; Ocak ayı boyunca AvivaSA Dijital Garaj’da gerçekleştirilen kültürel dönüşüm
etkinliklerinin sosyal medya ve şirket içinde duyurulmasında aktif rol aldı. Dijital Dönüşüm sözcüleri, şirketimizin dijitalleşme ve pozitif işyeri kültürü oluşturma sürecinin aktif sözcüleri olarak; dijital dönüşümün, üst yönetim ile departmanlar arası iletişiminde yardımcı olma ve kurum içinde farkındalığın artırılması ve desteklenmesinde görev alacak. Manganın aktif sosyal medya kullanımı ve kaliteli sosyal medya içerik üretimiyle, AvivaSA markası hakkında pozitif algı ve iletişim ortamı oluşturulmasına katkı sağlamasını hedefliyoruz. Dijital Manga, Dijital Garaj’da yapılacak çalışmalarda, şirket içi yenilikçi fikir ve çözümlerin yaratılması konusunda da aktif rol alacak.
Dİjİtal Dönüşüm Programı İle 5’lİ stratejİ “Müşterilerimize iyi bir deneyim yaşatmak, rekabet avantajı kazanmak ve tercih edilen dijital bir sigorta şirketi olmak temel beklentilerimiz” diyen Fırat Kuruca, bu hedefe ulaşmak için oluşturdukları 5 dijitalleşme stratejisini şöyle sıraladı: Kurum içi inovasyon kültürünü teşvik eden ve inovasyon ekosisteminden beslenen bir şirket olmak: Dijital Garaj olarak, sektördeki yeniliklere öncülük etmek, şirket içi girişimcilik kültürünü oluşturmak, müşteri ve çalışanların deneyimlerini artıracak dijital çözümler sunmak ve insurtech (sigorta teknoloji) ekosistemine liderlik etmek için çalışmalar. Müşterisini tanıyan, bütünsel bir dijital kullanıcı deneyimi sunan şirket olmak: Müşterilere daha kaliteli hizmetler sunabilmek adına, davranışsal verilerin toplanması ve kullanılması için, müşteri memnuniyet platformlarının geliştirilmesine ve ana sistemlerle entegrasyonlarına, ayrıca tüm dijital kullanıcı arayüzlerinde bütünsel kullanıcı deneyimi yaratabilmek adına bütünsel kullanıcı deneyimi tasarım ve geliştirme süreçlerine başlandı.
Veri odaklı şirket olmak: Veri odaklı yaklaşımı, kültürel ve altyapısal olarak geliştirme çalışmalarında bir veri mühendisi pozisyonu oluşturuldu. Ufak yatırımlarla büyük kazanımlar sağlayacak veri ve veri analitiği projeleri belirlendi. Bu projeleri önceliklendirerek PoC çalışmaları da başlatıldı. Yeni dijital iş yapış tarzı ve çalışma kültürü ile çevik bir şirket olmak: Dijital Dönüşüm proje portföyünde “Fail Fast” bakış açısıyla çevik çalışma kültürü benimsendi. “Think Big, Start Small, Deliver Fast” mottosuna uygun, büyük resmi akıldan çıkartmadan çevik ilerlemeye özen gösteriliyor. Çapraz yetkinliğe sahip, konularında uzman üyelerden oluşan proje ekipleri de projeleri tamamlamayı hedefliyor. Etkin maliyetli, sürdürülebilir şirket olmak: Aviva “Digital First” ve Sabancı dijitalleşme stratejileri ile uyumlu şekilde, yeni tasarlanan -tüm süreçlerin dijital yetkinlikler kullanılarak geliştirilmesine özen gösteriyor. Bunun dışında, var olan süreçlerin tamamı da müşteri odaklı ve teknolojik imkanlar dahilinde dijitale taşınıyor. İnovatif Robot otomasyonları ve chatbot’lar gibi çözümlerle, masrafların etkin yönetimi ve süreçlerin hızlandırılıp, hataların minimize edilmesi hedefleniyor.
FOTOĞRAFLARINIZI VE VİDEOLARINIZI BİR YERDE TOPLAYIN. İSTEDİĞİNİZ YERDE ERİŞİN VE PAYLAŞIN.
MY CLOUD
™
KİŞİSEL BULUT DEPOLAMA
10
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
20 - 26 Mart 2017
Hedefte kanal ve KOBİ’ler var Klasik veri merkezi hizmetlerinin yanı sıra müşterilerinin ihtiyaç Ayhan Sevgi duyabileceği tüm BT hizmetlerini katma değerli bir şekilde veren Radore, müşteri segmentini genişletiyor. Türkiye’nin farklı bölgelerindeki KOBİ’leri de hedef kitlesine ekleyen şirket, yeni iş ortaklığı modellerini de hayata geçiriyor. İstanbul MetroCity’de bulunan üçüncü nesil veri merkezlerinde 3 bini aşkın müşteriye hizmet sunduklarını belirten Radore Genel Müdürü Sadi Abalı, sorularımızı yanıtladı: • Veri merkezi olarak nasıl bir farklılık yaratıyorsunuz? Hem TIER 2, hem de TIER 3 standartlarında hizmet sunabilen tek veri merkeziyiz. Hatta daha üst standartlarda hizmet sunabiliyoruz ve biz bu standarda kendi içimizde TIER 3 Plus olarak adlandırıyoruz. Hem dijital hem de fiziksel olmak üzere güvenliği en üstte tutmamız, şehrin merkezinde yer alan alanında tecrübeli profesyonel operasyon merkezi ekibimizle 7 gün 24 saat dinamik bir hizmet sunmamız, bulunduğumuz konum gereği fiber ve metro ethernet ağ altyapısına doğrudan erişim sağlayan bir yapı üzerinde olmamız, tam yedekli altyapı ile müşterilerimize yüzde 99,99 uptime garantisi sunabilmemiz bizi farklı kılan önemli özelliklerin başında geliyor. Bu imkanlar
Veri merkezi hizmetlerindeki katma değeri yükselten Radore’nin hedef kitlesine KOBİ’ler de girdi. Bu şirketlere ise kanal ile birlikte gidilecek. sayesinde tercih edilen bir veri merkeziyiz. Bizden daha büyük olan veri merkezlerine göre en önemli avantajımız ise müşteriye daha esnek bir yaklaşım gösterebiliyoruz. • Veri merkezleri açısından bulunulan mekan ne kadar önemli? Yurtdışından da veri merkezi hizmeti alanlar bize bazen bu tür bir soruyu soruyorlar. Verinin gidiş geliş süresi çok önemli. Yüzlerce palaza ve şirketin yer aldığı bir bölgede ve telekomun çok yakınında olmak bu açıdan önemli. • Müşterilerinize baktığınızda nasıl bir portföy ortaya çıkıyor? Radore’nin müşteri kitlesi bugüne kadar daha çok internet üzerinden iş yapan şirketler oldu. Bunların içinde çok sayıda oyun, e-ticaret, medya şirketi var. KOBİ olarak ölçeklendirilebilecek kurumsal müşterilerimizin de sayısı artmaya başladı. Bundan sonraki büyümemizin temel unsurlarından bir tanesi de KOBİ’ler olacak. Kurumların BT’ye olan bağımlılığı her geçen gün artıyor ve sistemlerin artık kesintisiz bir şekilde çalışması gerekiyor. Son dönemlerde güvenlik ve yedekleme sıkıntısı da yaşayan pek çok şirket oldu. Hatta KOBi ölçeğinin
2017 yılı hedeflerİ… Teknolojik anlamda bakıldığında başta KOBİ’ler olmak üzere Türkiye’deki pek çok işletmenin gündemine giren en önemli konulardan biri dijital dönüşüm. Dolayısıyla dijital dönüşüm ile ilgili veri merkezlerinin üzerine düşen çok önemli görevler var. Dijital tarafta bir dönüşüm yaşanabilmesi için dönüşümün altyapıdan başlaması gerekiyor. Veri merkezleri de bu altyapı tarafındaki en önemli servis sağlayıcıları niteliğinde. Burada sadece fiziksel altyapıdan bahsetmiyoruz.
Artık bulut platformları da bu konuda büyük önem taşıyor. Dolayısıyla öncelikli konumuz Türkiye’deki dijital dönüşüm konusunda yol almak isteyen şirketlerin süreçlerine destek olmak ve onların ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte katma değerli servisler sunabilmek. Buna ek olarak Türkiye’nin yanı sıra dünyada da önemli veri merkezleri arasında yer almaya odaklanacağız. Önümüzdeki 10 yıl içinde Doğu Avrupa ve Orta Doğu’nun en önemli veri merkezi olmayı hedefliyoruz.
Radore Genel Müdürü Sadi Abalı üzerindeki şirketlerde de bu tür sıkıntıların yaşandığını gözlemliyoruz. Hem bu tür sorunlarla karşılaşmamak hem de daha verimli bir BT altyapısına daha düşük maliyetlerle sahip olmak için veri merkezleri tercih ediliyor. • KOBİ’lere ulaşmanın yolu iş ortaklarından geçiyor. Bu konuda nasıl bir yaklaşım sergiliyorsunuz? Biz sadece şirketlere doğrudan değil, aynı zamanda iş ortaklarımız üzerinden de ulaşıyoruz. Bizden veya bulut platformumuzdan kapasite satın alan entegratörler, bulut servisi sağlayıcısı firmaların da bu çalışma ortamına ihtiyaçları var. Türkiye’nin her bölgesindeki şirketler hedefimizde yer alıyor. Bu hedeflere ulaşmak için yeni bir kanal yapısı oluşturuyoruz. Anadolu’daki entegratör ve çözüm ortağı şirketler ile görüşmelerimize başladık. Bu şirketleri de satış ağımıza dahil etmek için çalışmalar yapıyoruz. Uygulamalarımızı da yeniden düzenledik ve bayi yönetim modülümüzü oluşturduk. Bizim iş ortaklarımız, isterlerse belirledikleri kapasiteleri veya kabinleri bizden satın alarak da bunları kendi müşterileri
kitlelerine satabilirler. Bu da bizim desteklediğimiz bir yöntem. • Önümüzdeki günlerde veri merkezleri arasında bir konsolidasyon süreci yaşanabilir mi? Mutlaka olacaktır. Özellikle sunulan teşviklerden sonra Türkiye’de yeni birleşmeler gündeme gelebilir. Tabii İstanbul’un merkezinde bulunmak bizim için her zaman avantaj olmaya devam edecek. Dünyaya baktığımızda ise IDC’nin verilerine göre dünya çapında veri merkezi sayısı 2017 yılında 8,6 milyona çıkarak en üst seviyeye gelecek. Ancak bu yükselişin ardından yavaşça düşmeye başlayacak veri merkezi sayısında önemli bir konsolidasyon görülecek. Bunun sebebi olarak şirketlerin küçük veri merkezlerini bırakarak daha verimli büyük veri merkezlerinde yerlerini almaya başlaması görülüyor. Cisco’nun öngörülerine göre ise 2018 yılında dünyadaki çalışan veri merkezi gücünün dörtte üçü bulut veri merkezlerine taşınmış olacak. Şirketlerin iş yapış modellerindeki değişimlerin etkisiyle değişen roller, önümüzdeki 5 yılda birçok
şirketin kendi altyapısını yönetmeyi bırakacağını gösteriyor. • Türkiye’nin veri merkezi konusunda önemli bir bölgesel oyuncu olma şansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Birincisi, Türkiye olarak maliyetlerimizi düşürmemiz lazım. Aynı zamanda Türkiye’nin doğusuna doğru hiçbir internet bulutuyla doğrudan bağlantımız yok. Biz Frankfurk ve Amsterdan üzerinden Azerbaycan’a, Kazakistan’a, İran’a, Çin’e ya da Ortadoğu ülkelerine ulaşıyoruz. Bizlerin doğrudan bu ülkelerdeki servis sağlayıcılarla eşleşmemizin olması lazım. Bunu gerçekleştirdiğimiz an inanıyorum ki bu ülkelerden bize daha çok hizmet talepleri gelecektir. Tabii geçmişe göre kıyasladığımızda ise veri merkezlerinin çok daha iyi bir noktaya geldiğini görüyoruz. Örneğin 2004 yılında Avrupa ile aramızda büyük bir uçurum varken, şu an rekabet edebilecek konumdayız. Yabancı internet servis sağlayıcılarının da Türkiye pazarına girmeye başlamasıyla, bunlardan hizmet alıp Avrupa’ya daha hızlı bir şekilde erişmeye de başladık. Yavaş yavaş yabancı müşterilerin de bizden hizmet almaya başladığını görüyoruz. Özellikle Avrupa’dan talepler artmaya başladı. Avrupa’daki veri merkezlerinden altyapı anlamında farkımız bulunmuyor. Yine de altyapının en önemli kriteri olan internet erişimi kapasitesi, sektörümüzün öncelikli konuları arasında yer alıyor. Dijital bir dünyaya doğru evrilirken, bu dünyanın olmazsa olmazı internet erişiminin de mutlaka öncelikli hale gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye şu anda veri merkezi alanında dünya ortalamalarının oldukça gerisinde. Aslında şu an yaklaşık 4 kat daha büyük olmamız gerekiyor. Bu noktada gelişim sağlanabilmesi için yapılması gereken, internet erişiminin tüm ülkeye daha çok yayılması ve veri merkezlerinin internet erişimi tarafında birbirine bağlı olmasıdır.
BThaber 20 - 26 Mart 2017
Handan Aybars
Dünya Mobil Kongresi
DOSYA:
www.bthaber.com.tr
5G, ezberleri bozuyor!
Bir Barcelona klasiği halini alan, 2018 yılında yine Barcelona’da 26 Şubat-1 Mart 2018 tarihleri arasında yine Fira Gran Via’da sektörü buluşturacak olan Mobil Dünya Kongresi’nde (MWC) yıllar içinde değişim herkesin malumu. En yeni mobil cihazlar her zaman gözde, ama artık 5G, bu bağlantı gücüyle bireysel hayatta yerini güçlendiren IoT ve M2M uygulamaları kongrenin de katılımcı ve ziyaretçi profilini değiştiriyor, birçok açıdan zenginleştiriyor. En
yeni mobil cihazlar ve dünyanın önde gelen şirketlerinin bu eksende hayata geçirdikleri lansmanları her zamanki gibi WMC’nin temelini oluşturdu. Ama mobil cihazların fonksiyon zenginliğinden öte, hızı, bağlantı yetkinliği, farklı araçlarla etkileşimi bu yılın anafikri oldu. Küresel bazda asıl 2020 yılında yaygınlık kazanması beklenen 5G konusunda ülkeler altyapı odaklı yatırımlarına hız veriyorlar. Çünkü şu bir gerçek ki, 5G ile teknoloji,
bireylerin hayatında son yılların en köklü değişimlerini beraberinde getirecek. İşte bu nedenle WMC etkinlik alanındaki birçok şirket 5G demo testlerini ziyaretçilere sundu, bu konudaki çözümlerini tanıtmaya odaklandı. 5G’ye hazırlık süreci adına önce 4.5G’ye geçiş yapan Türkiye’nin kamudan ve yerel yönetimlerden yetkili isimlerinin katılımı, ayrıca etkinlikte standları ile yer alan Türk şirketlerinin temasları da bu yarışta Türkiye’nin rotasını belirleyecek.
12
DOSYA
BThaber
Dünya Mobil Kongresi
20 - 26 Mart 2017
Ekonomide olduğu gibi iletişimde de yeni bir devrim zamanı! MWC 2017; yeni mobil cihazların tanıtıldığı, 5G ekseninde hedeflerin paylaşıldığı, mobil sektörünün dışında inşaat, otomotiv gibi farklı sektörleri buluşturan, giyilebilir teknolojilerden VR ve AR yetkinliklerine uzanan geniş bir içeriği ziyaretçilerine sundu.
Dünyanın git gide bağlantılı bir hale geldiği bu yılki MWC’de açıkça görüldü. Ama bu bağlantı ekosistemine katılması gereken daha milyarlarca nesne var. Bu arada, bağlantı kalitesinin seviyesi de önemini artırıyor. 4G-4.5G-5G üçgeninde operatörler, kamu ve cihaz üreticilerinin küresel bazda atacakları adımlar bu yönüyle artık daha da kritik olacak. Çünkü her bir G bağlantısında bile dünyanın farklı ülkelerinde farklı şehirlerinde vaat edilen ile ulaşılabilen hızlar arasında farklar var. Gereklilikleri göz ardı etme lüksü yok Yine yaklaşık 100 bin ziyaretçiyi ağırlayan MWC 2017, cihaz üreticileri,
farklı sektörlerden şirketler, yazılım ve uygulama sektöründen gerek köklü şirketleri gerekse girişimcileri buluşturdu. Birçok katılımcıya göre, önceki yıllara göre daha belirsiz olan ‘5G’ tanımı, bu yıl tüm sektörler için daha net tanımlara kavuştu. Bu yönüyle MWC 2017; farklı ülkelerden kamu sektörü temsilcilerini, operatörlerden ağ ve güvenlik çözümleri üreticilerine, veri depolama çözüm sağlayıcılarına uzanan bilişim ve telekom sektörü temsilcilerinin çok daha yoğun görüşme trafiğine, işbirliği fırsatlarını analiz ettikleri toplantılara ev sahipliği yaptı. Ağ çözümleri geliştiren şirketlerin entegre yapılarına ilgi bu nedenle, yani 5G ve gereklilikleri ile öne çıktı.
Ülkeler arasında işbirliği fırsatları Sonuçta her bir katılımcı ülke bazında operatörlerin ve telekom şirketlerinin, kamu yönetimlerinin 5G yatırımları için para harcamaya, yatırım planlamaları yapmaya ne kadar hazır olduğunu görmek adına da MWC 2017 önemli bir fırsat yarattı. Etkinlik kapsamında yorumlarını dinlediğimiz bazı analistlere göre, bu etkinliğin hemen ardından farklı yatırımlar için kolların sıvanmasını beklememek gerek. Bunun yerine tüm sektör paydaşları hem stratejik işbirliklerine sıcak bakacak hem bütçe yapıları ve yatırım maliyetlerini göz
önünde bulunduracak hem de, belki hiç olmadığı kadar kapsamlı analizlerle gereksiz veya atıl yatırımlar yapmak yerine mümkün olan en doğru hamleleri yapmaya çalışacak. Ülke bazında gelişecek, beraberinde ülke ekonomisine ve iletişim sektörünün bütününe kazandırma potansiyeli olan işbirliklerinde 5G, belirleyici bir rolde olacak. Dosya haberimizde gerek uluslararası gerek ulusal BT ve iletişim şirketleri ile yaptığımız görüşmelere ulaşabilecek, İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile Türkiye standında yer alan şirketlerimizin yorumlarını görebileceksiniz.
BThaber
Dünya Mobil Kongresi
20 - 26 Mart 2017
DOSYA
13
50’inci yaş, yeniliklerle zenginleşiyor
Netaş CMO'su Selcan Taşkıran ve Netaş CEO'su C. Müjdat Altay Netaş, bu yıl WMC’de kendi bünyesinde geliştirdiği ürün ve çözümleri ziyaretçilerle paylaştı. Siber güvenlik ürünü başlığında geniş bir portföyle ‘NOVA’ başlığında farklı ürünleri pazara sunabilen Netaş, bunun yanında servis başlığındaki yetkinliklerini de gösterdi. VIO isimli video iletişim ortamı çözümü ile farklı dikey sektörler hedefleniyor. Bunlar gibi markalı birçok ürünlerini WMC’de paylaştıkları bilgisini veren Netaş CMO'su Selcan Taşkıran, zirveyi şu sözlerle değerlendirdi: “Kendi ürünleri de olan ve uçtan uca
hizmet veren bir sistem entegratörü olarak hem hizmetler hem spesifik ürünler tarafında çalışmalarımızı tanıtmak istiyoruz. Enerjide geliştirdiğimiz NEOS ürünümüz üzerinde daha fazla geliştirme yaparak onu buluta taşıdık. IoT tarafında yaptığımız çalışmaları da ürünleştiriyor, çözümlerimizi ziyaretçilere detaylı olarak tanıtıyoruz. Netaş’ın 50’inci yılı, bu nedenle bizim için önemi büyük. WMC; B2B bir yapı ve sadece stand açarak birilerin gelmesini, onlara çözüm anlatmayı beklemek imkansızı beklemek. İki binden fazla firma arasından sivrilebilmek şart. Bu yıl burada çok daha iyi ve daha başarılı olduğumuza inanıyoruz. Çünkü firmalarla önceden bağlantılar kurmuştuk. Böylece zamanlaması belli toplantılarımız var. Özellikle uluslararası pazarlarda birlikte çalıştığımız müşterilerimizle burada toplantıları yapmak verimli oluyor. Türk müşterilerimizi de burada görüyoruz. Sonuçta buraya önceden bağlantılar kurarak gelmek gerek. VoIP konusunda 2007 yılında Nortel’in mükemmeliyet merkezini getirmiştik ve bu konuda dünyanın önde gelen firmalarından biriyiz. Böyle olunca, VoIP treninin her vagonunda neler olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu nedenle NOVA güvenlik ürün ailemiz gerçekten
kaçağı olmayan bir ürün.” Yerli teknoloji hamlesi gurur veriyor Netaş CEO'su C. Müjdat Altay da, WMC adına kendileri için önem taşıyan başlıkları paylaştı. Bunlardan ilki Aselsan, Argela ve Netaş tarafından hayata geçirilen Türkiye’nin ilk yerli LTE baz istasyonu projesi ULAK’ta satışa ilişkin işbirliği sözleşmelerinin WMC’de imzalanması. Böylece üç operatör de 250’şer baz istasyonunun siparişini verdi ve Müjdat Altay, “Bu tarihi bir an” sözleri ile tanımladığı çalışmayı şöyle anlattı: “Bu, yerli Ar-Ge’yi kullanmak adına önemli bir adım. Bu zirvede imza atılması, kamudan yetkili isimlerin de söz konusu törene katılımı bizi çok mutlu etti. Telekom alanında yıllar önce kırsal santrallar, güç sistemleri gibi birçok ürünle yerli üretimi artırmış, ülkemize önemli döviz tasarrufu imkanı sağlamıştık. Bu kırsal santral hamlesi bittikten sonra yerli ürün satımı olmadı. Ama şimdi ULAK yeniden doğuşun müjdecisi. Bu anlaşmayı ve işbirliğini çok önemsiyoruz. Türkiye’nin bir bütün olarak Ar-Ge yetkinliği ve istihdamı adına bu çok önemli. Netaş da ‘80’li yıllarda başlattığı Ar-Ge hamlesini 1996 yılında tam entegrasyona
kadar taşımıştı. Şimdi de Netaş’ın da içinde yer aldığı bir konsorsiyum, yerli teknoloji üretim hamlesini yeniden başlatmış oldu.” Yeni teknolojiler ve entegrasyon fırsatları Müjdat Altay’ın dikkat çektiği ikinci önemli etkinlik, akıllı şehirler üzerine İSBAK ile imzalanan anlaşma. Bu anlaşma ile Netaş için yepyeni bir ufuk açıldığını, dünyanın en güzel şehirlerinden İstanbul odağında çok anlamlı bir beraberliğin başladığını vurgulayan Altay, zirvedeki konumlarını şu sözlerle anlattı: “Üçüncüsü; bizim için bu fuarın üç yönü var. Birincisi, biz 12 ay boyunca birçok firmayla yazışıyoruz, ama görüşme ve buluşma noktası burası oluyor, standımız hiç boş kalmıyor. İkincisi burada bu etkili standı görenler de ziyaret ediyor ve verimli görüşmeler gündeme gelebiliyor. Üçüncüsü, biz buraya her zaman yetkin bir mühendis ekibiyle geliyoruz. Etkinlikte yer alan 2 bini aşkın firmayı buraya gelmeden önce tespit eden mühendislerimiz, hangi firmalara gideceklerini belirliyor, burada o firmaları ziyaret ediyor, yeni teknolojilerin var olan çözümlerimize nasıl entegre edilebileceğini ele alıyorlar. Fuar sonrası da hep birlikte bu görüşmeleri ele alıyoruz.”
Herkesin önceliği ‘iş yapmak’
Figensoft CEO'su İsmail Bayraktar
Etkinliğe toplam dört kere katıldıklarını, son üç yıldır İTO ile yer aldıkları bilgisini veren Figensoft CEO'su İsmail Bayraktar’a göre, yıllar içinde MWC katılımında İTO’nun önemli bir gelişim sergilediği, Türk iletişim ve bilişim şirketlerini bu etkinlikte konumlandırmakta her yıl bir adım daha başarılı olduğunu söylemek mümkün. “Her yıl, bir öncekinden daha verimli geçiyor” diyen İsmail Bayraktar, bu yorumunu şöyle detaylandırdı: “Biz de daha organizeyiz ve böylece bizim için verimli bir etkinlik oldu. GSMA Associate Member da olduk. Bu üyeliğin özelliği şu: GSMA organizasyonu içinde operatörler, ayrıca bizim gibi çözüm sağlayıcılar var. Biz dilersek üye olabiliyor, böylece GSMA organizasyonlarına katılabiliyoruz. Ana işimiz ve burada bulunma sebebimiz toplu SMS ve bu konuda Türkiye’de pazar lideriyiz. 4 farklı ülkede operasyonumuz, ayrıca küresel anlaşmalarımız var. Bir arkadaşımız şu anda başka bir standda potansiyel müşteri ile görüşme yapıyor. Etkinlik
kapsamında üç gün için neredeyse her yarım saatte bir toplantı koyduk, yani ev ödevimizi iyi çalıştık. Daha önce temas ettiklerimize burada yine bir merhaba demek, potansiyellerle temas etmek için her biri ile toplantılar organize ettik. Zirve sonrası Türkiye’ye döndüğümüzde, bu bağlantıları geliştirip iş yapmayı hedefliyoruz. Bir taratan da standı görüp uğrayanlar var ve onlar da bizim için çok değerli. Çünkü 2015’ten bugüne temas noktalarımız gelişti ve arttı. Türkiye’de yapılan fuar organizasyonları ile kıyasladığımızda WMC’nin bir farkı, sadece ilgili olan kişilerin gelmesi, herkesin standları ziyaret ettiğinde bile sadece ‘kiminle ne iş yapabiliriz?’e odaklanması. Burası yeni fırsatların yeri ve vizyonu daha da geliştirmek için kıvılcım yaratan bir etkinlik. Zaten bu nedenle bu tarz yerlerde bazen olup bazen olmama yerine, bir şeyler yapmak istiyorsanız hep yer almanızda fayda var. Bu etkinlik bir gövde gösterisinden çok daha fazlası.”
14
DOSYA
BThaber
Dünya Mobil Kongresi
20 - 26 Mart 2017
Rekorlar, yenilikler ve hedefler buluştu
Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan Vestel, MWC’de 4’üncü kez yerini aldı. Akıllı telefon Venus’ün yeni segmentinin ilk ürünü ve Vestel- Young Guru Academy (YGA) işbirliğiyle geliştirilen dünyanın en teknolojik akıllı bastonu WeWALK başta olmak üzere, yeni teknolojiler ve ürünler uluslararası teknoloji dünyasına tanıtıldı. YGA mühendisleri ile birlikte Vestel’in tasarım, Ar-Ge, Ür-Ge ve üretim desteği ile hayata geçen WeWALK yakında Vestel markasıyla piyasaya sunulacak. Vestel’in standında 504 adet Venus’ün bir araya getirilerek oluşturulan telefon duvarının da ‘dünyanın en büyük akıllı telefon duvarı’ olarak Guinness Rekoru kırdığı bilgisini veren Vestel Şirketler
Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan, “Vestel’in standını ziyaret eden Guinness jürisi, rekoru tescilledi. Bir önceki rekor ise 400 telefonla kırılmıştı” dedi ve şu detayları paylaştı: “Kapsamlı bir çalışma ile 3.6 metre eninde ve 1.9 metre uzunluğundaki Venus telefon duvarının özelliği 504 farklı ekrana verilen görüntü ile bütünleşik bir görüntü elde edilmesi. Dünyanın bu en büyük telefon duvarının yapımında kullanılan Vestel V3 5570, 5.5” Full HD IPS ekranı ile full HD kalitesinde görüntü sunuyor.” Zirvenin lokasyonu konusunda “Gönül ister ki İstanbul veya İzmir’e gelsin. İki şehre de çok yakışır” diyen Turan Erdoğan, MWC 2017’de sundukları yenilikleri şöyle anlattı: Kimseyi mobil telefonsuz bırakmıyoruz “Zirve çok canlı ve iş ortaklarını, regülatörleri, operatörleri, cihaz üreticileri ve yazılımcıları buluşturuyor. Mobilite başlığında ortak bir platform oluştu ve bu çok değerli. Hem yerli hem yabancı yoğunluğu öne çıkıyor. En yeni ürünümüz Venus Z10’u tanıtıyoruz. Mobilde kategorileşmeye gittik. V seviyesi orta segment, Z serisi de üst segmentimiz. Bu kategoriyi devam ettireceğiz. Pazar paylarımız gelişiyor ve Türkiye pazarında bu seri ile önemli bir noktaya geliyoruz. Operatörlerin hepsi ile çalışıyoruz. Bayi kanalımız da gün geçtikçe kuvvetleniyor. Ayrıca tekno marketler ve perakende marketlerinde de varız. Bu alanda büyüme hızının ivmelenerek devam edeceğini düşünüyoruz pazar payımız nezdinde. Kanal yapımız
tamamlandı, yani tüm kanallarda varız. Venus’le geliştirdiğimiz bir güven üssü de var. Bunlar İstanbul, Ankara ve İzmir’de ve herhangi bir arıza durumunda sözümüz var, 1 saatte yapıyoruz. Bu hamlemiz sosyal medyada yayılıyor. Bunun dışında, zaten 400’e yakın servis teşkilatımız var. Cep telefonlarında tamir ve bakım hızı çok önemli. Çünkü insanlar bu cihazlardan 1 saat bile ayrılmak istemiyor. Bu nedenle güven üssünde mobil telefonu maksimum 1 saat içinde tamir edip veriyor, güven üssü olmayan noktalarda da servislere getirilen cihazları yapılabiliyorsa hemen yapıyor, ama yapılamıyorsa yeni bir mobil telefonu veriyoruz. Kişi de ürün tamir olana kadar bu yeni telefonu kullanıyor, tamir işlemi yapıldığında bunu iade ediyor. Yani kimseyi mobil telefonsuz bırakmıyor, böylece servis teşkilatımızda diğer markalarda olmayan bir yapıyı kurguluyoruz.” Vestel, MWC standında akıllı ev IoT çözümlerini de sergiledi. Vestel olarak önemli büyüme alanı olarak gördükleri akıllı evler, akıllı şehirler, akıllı aydınlatmalar, akıllı ev cihazları gibi başlıklara dikkat çeken Turan Erdoğan, “Elektrikli otomobil şarj cihazımızı IFA’da sergilemiştik ve bütün akıllı ödeme sistemlerine cevap verebilen bu yapıda ilk siparişlerimizi Almanya’dan aldık” bilgisini verdi. Erdoğan, hedefleri ve stratejileri hakkında da şunları söyledi: Akıllı evlere yönelik talep büyüyecek “Mobil teknolojilerin Vestel’in gelecek planlarında çok önemli bir yeri var.
Akıllı cihazlar, smart home ve her türlü akıllı cihazın yanında, sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik ışığında zeki mimari ön plana çıkacak. Vestel Ventures isimli ayrı bir yatırım şirketimiz var ve mobil teknolojiler ile ilgili alanlara yatırımlar yapıyor. Orada 7 girişime ortak olduk. Akıllı baston bunun bir örneğini ortaya koydu ve geleceğin teknolojilerinde Vestel önemli bir oyuncu olacak. Akıllı ev konseptini 4 yıldır, ama sürekli geliştirerek sunuyoruz. Artık akıllı şehirler belediyelerin de gündemine girdi. Belediyelerle çalışmalarımız var. LED aydınlatmalar üretiyoruz. 2018 yılı sonunda sokak aydınlatmaları LED’e dönecek, sensörlerle, Wi-Fi üniteleri ile tüm şehrin trafiğinden hava durumuna kadar akıllı aydınlatmalarla her türlü ayarlamayı yapacak, bilgileri isteyenlerle paylaşacaksınız. LED odağında bizim çözümlerimiz hazır. Ayrıca bunlar artık çok pahalı çözümler de değil. Bu konuda görüştüğümüz belediyeler var. Yakında bunların bazılarını açıklayacağız. Yeni kurulan bir şehrin baştan akıllı olması çok önemli. Müteahhitlere diyoruz ki, tüm beyaz eşyaları benden al, çamaşır makinesi, buzdolabı, klima, fırın, cep telefonu birbiri ile zaten konuşuyor. Sana merkezi bir gateway takayım, hatta isterseniz akıllı aydınlatma da yapayım, yaptığın 500 konuttan 100 tanesi için bu cihazları benden al, cüzi bir bedele sana bu akıllı ev konseptini sunayım. Akıllı dairelere yönelik satışlarla giderek daha fazla ev akıllı hale gelecek. Talep de özellikle yeni nesil ile birlikte artacak.”
Yazılımda marka değerimizi
yükseltiyoruz
2004 yılında kurulan ve müşteri çözümleri odaklı faaliyet gösteren Etiya, var olan ürünlerinin yanında yeni alanlara da yatırım yapıyor. Bu bilgiyi veren Etiya Kurucu Ortağı ve CIO'su Ali Durmuş, MWC etkinliğine İTO ile katılmanın avantajlarını şöyle anlattı:
Etiya Kurucu Ortağı ve CIO'su Ali Durmuş
“Bu; bir arada olmak ve ülkenin gücünü göstermek adına çok önemli. CRM teknolojileri sürekli gelişiyor, ama hala gidecek yol var. Diğer ülke standlarına bakınca ise daha farklı olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Büyük bir ülkeyiz ve bu bizim için avantaj. İTO gibi büyük bir çatı altında bulunmanın önemine inanıyoruz. Ülkemiz yazılımda marka
değeri yüksek bir ülke değil ve bu gibi etkinliklerde bunu yükseltme imkanına sahip oluyoruz. Hatta yıllar içinde daha iyi bir noktaya gelindiği açık. Biz de bu dördüncü katılımımız itibariyle, aradaki değişimi ve gelişimi görüyoruz.” Her şey birbiri ile bağlantılı Son dönemde en çok yatırımı yapay zeka alanında yaptıklarını, yapay zekanın kaçınılmaz olarak tüm bu gelişimin bir parçası olduğunu vurgulayan Ali Durmuş, sözlerine şöyle devam etti: “Bu trendi yakalama konusunda bir avantajımız olduğunu düşünüyoruz. Kendi geliştirdiğimiz çözümümüz;
doğal veri işleme tabanlı ve yapay zeka ile tüm yazılı kanallardan gelen mesajları, müşteri şikayetlerini algılayıp buna göre gerekli yönlendimeyi yapıyor. Zirvede mobil başlığının yanında son dönemde başka alanlar da yönelim var. İletişim; 4G ve 5G ile her şeyin içinde yer alıyor. Bunun sonucu da IoT ve M2M’de gelişim. Bu da kaçınılmaz olarak hayatın her alanında yerini alıyor. Zirveyi de bu dönüşümün dışa vuran yapısı olarak görüyorum. Katılım fazla ve çeşitlilik de öyle. Çünkü konu artık sadece mobil değil, her sektör bu gelişimde yer edinme çabasında. ‘İletişimle bağlantılı her şeye’ yönelim ile profil de buna bağlı değişiyor.”
BThaber
Dünya Mobil Kongresi
20 - 26 Mart 2017
DOSYA
15
Türkiye, potansiyeli ile fark yaratıyor
VMware EMEA Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Jean-Pierre Brulard
VMware EMEA Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü JeanPierre Brulard: “Mobil dünyanın ve ekosistemin tüm paydaşlarını bir arada görmek adına MWC artık herkesin beklediği bir etkinlik. 2016 Eylül’ünde İstanbul’daydım ve iş ortaklarımızla, müşterilerimizle bir araya geldik. Türkiye pazarında potansiyel yüksek ve bağlarımızı hep güçlü tutmamız gerektiğini bir kez daha gördük. Ülkenin kendini BT yapısıyla modernize etmek konusunda hedefleri var. Türkiye pazarının kendini geliştirmek istediği açık bir gerçek ve her ölçekte her sektörden şirket gelişim için yerel değil küresel bakmak gerektiğini de biliyor. Kamu sektörü de önemli potansiyele sahip ve Ankara ekibimiz bağlantıları sıkı
tutuyor. Türkiye pazarı iş ortakları ile sınırlı değil ve distribütörlerimizle bağlarımız da bizi memnun ediyor. Yeni gelir modeli başlıklarında yeni bazı iş ortaklarımız olabilir. Misal, mobilite iş ortaklarımızın sayısını artırmak isteriz. Türkiye’de vCAN iş ortaklarımız var ve mobilite odağında Türkiye’deki servis sağlayıcılarla da bağlantı kuracağız. Çünkü güvenlik tüm sektörlerin önceliği ve regülasyonlar da zaten bunu gerektiriyor. Bu da, hele mobilite söz konusu olduğunda, vCAN iş ortaklarının bizimle işbirliklerini geliştirmeleri adına önemli bir fırsat. Güvenlik ekosisteminde iş ortaklıklarımızı geliştirmek her zaman önceliğimiz. Yazılım tanımlı ağ ve güvenlik çözümlerimiz ışığında yeni
iş ortaklarına kapımız açık. Türkiye pazarında 2017 yılı önceliklerimizin bazıları bunlar. Hyper-converged yazılım pazarının da potansiyeline çok inanıyoruz. Yazılım tanımlı depolama; veri merkezi kurulumu ve yönetiminde önemli avantajlar sunuyor ve bu başlıkta küresel bazda müşterilerimizin sayısı hızla artıyor. İnanıyorum ki, Türkiye’deki iş ortağı ağımızla hyper-converged altyapı ve yazılım tanımlı depolama için var olan fırsatları değerlendireceğiz. Ama önce pazarı eğitmemiz gerektiğini biliyor, bu başlıklarda Türkiye’de hızlı bir satıştan ziyade, kurumsal bilgilendirmeye ve farkındalık yaratmaya öncelik veriyoruz. Sonuçta Türkiye, EMEA pazarında hızlı büyüme sergileyen bir ülke.”
Mobildeki veriye hak ettiği değeri vermelisiniz cihaz güvenliğini sağlıyoruz. Tepeden tırnağa güvenliği sağlayabilmek ve güvenliğe farklı bakabilmek için bu gerekli.”
Intel Security EMEA CTO’su Raj Samani ve Intel Security Tüketici Güvenliği Baş Yöneticisi Gary Davis Intel Security EMEA CTO’su Raj Samani: “Evler, arabalar MWC’de yerini alıyor artık. Çünkü mobilite kavramı değişti. Bu noktada herkesin sahip olduğu veri ve cihazın güvenlik seviyesini çok iyi bilmesi gerek. Bu bir kişisel sorumluluk. Oysa mobilitede insanlar hala risklerin tam anlamıyla farkında değil. Tüm kişisel bilgiler, alışveriş tercihler, ödeme bilgileri ve daha fazlası masaüstünde değil bu mobil cihazlarda ve bu yönüyle elimizde bir telefondan daha fazlası
var. Yaptığımız bir mobil tüketici araştırması ile mobil verinin önemini saptamaya çalışmıştık ve şifreler, uygulamalar, bağlantılar gibi verilerin yüksek değerine karşılık, insanları bu verilere PC’deki bilgi kadar değer vermediğini gördük. Mobil cihaza bir şey olursa yenisini almak ilk akla gelen adım, ama içindeki verinin önemi ve gizliliği asıl önemli unsur. Google, PlayStore’dan 4 bin uygulamayı kaldırdı, ama mobil cihazlarında ölü uygulamalar
olduğunun kaç kullanıcı farkında? Maalesef hiç. Bu konu, birey olarak mobilden ne anladığınızla alakalı. Arabanız, buzdolabı, mobil cihazlar ve daha fazlası artık mobilitenin temeli. Ev, araba, ev eşyası üreticileri ile birlikte çalışıp üretimin başından itibaren güvenlik unsurlarını yapıya dahil etmek de bir yöntem. Ama bir güvenlik ağına dahil olmayan cihazlar muhakkak olacaktır. Ürün gamları da sürekli, eskiden olmayan bir hızla yenileniyor. Biz ise router üstünden
Intel Security Tüketici Güvenliği Baş Yöneticisi Gary Davis: “Tüketiciler risklerin hem tam anlamıyla farkında değil hem de bu riskler karşısında ne yapması gerektiğini tam bilmiyor. Trojan, malware diyoruz, ama bireyler bunların ne olduğu konusunda fazla bir fikre sahip değil. Bu nedenle riskleri en sade biçimiyle anlatabilmemiz gerektiğini biliyoruz. Arabanız çalınırsa sabah işe gidemezsiniz, ama mobil telefonunuzu çalarsam risk çok daha büyük olur. Banka hesabınıza ulaşabilirim, ailenizi arayabilirim, e-posta adresiniz ve buradaki iş süreçlerinize ulaşabilirim. Şifreler de zaten genelde 12345 şeklinde. Bu nedenle riskleri, bunlar karşısında yapılması gerekenleri en sade haliyle anlatmaya özen gösteriyoruz. ‘Veriniz çalınırsa ne olur?’ başlıklı bir araştırma yaptık ve gördük ki, insanlar verilerinin çalınmasının nasıl bir risk olduğunu hala tam olarak algılayamıyor. Biz ise bunu göstermeye öncelik veriyoruz. Verinin değeri 38 bin dolar. Arabanızı yıkar, kaskosunu yapar, servise götürürsünüz. ama benim arabamın değeri 38 bin doların altında. Mobil cihazdaki verinin değeri ise kat be kat fazla. İşte bu nedenle insanlara verinin en değerli para birimi olduğunu anlatmaya öncelik veriyoruz.”
16
DOSYA
BThaber
Dünya Mobil Kongresi
20 - 26 Mart 2017
AĞ YAPISINDA BÜTÜNSELLİK ŞART
Norton by Symantec EMEA Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Nick Shaw Norton by Symantec EMEA Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Nick Shaw: “Geldiğimiz noktada tüm network
yapısını korumaya almanız şart. Oysa güvenlik konusunda biz bu algıyı geliştirmeye çalıştıkça, insanlar sadece bilgisayarlarında güvenliği kurmanın yeterli olduğunu sanıyor. Bugünün risk dünyasında bütünsel güvenlik için tüm network yapısını güvenlik altına alabilmelisiniz. IoT ile bu zaten bir gereklilik halini alıyor. Geçen yılın saldırılarına baktığınız zaman, çeşitliliğin ne kadar arttığını ve bunlara karşı ağ tabanlı güvenlik önlemleri almanın ne kadar gerekli olduğunu görüyorsunuz. Yani güvenliğin temelinde ağ yapısından bunu sağlamak var ve biz de bu amaçla, Wi-Fi kapsamındaki her noktada standart yaratan, görsel açıdan da estetik bir yapıyı, Norton Core ürününü sunuyoruz. Kullanıcılarımız arasında ev kullanıcıları, KOBİ’ler gibi farklı segmentler var ve hepsinin Norton Core’u tercihte ortak noktası network yapısında güvenliği
sağlama istekleri. Norton Core ile kişiselleştirilebilir bir yapı var. Önerimiz olan uygulama tekliflerimizin yanında, istediğiniz değişiklikler ve eklemeleri siz de yapabilirsiniz. Ailelerden KOBİ’lere, home-office çalışanlardan büyük ve dağıtık yapısı olan şirketlere kadar farklı yapıların farklı ihtiyaçları ile bu ürüne ilgi göstermesini bekliyoruz. Yüksek performans, geniş kapsama ağı, mobil cihazdan masaüstüne kadar tüm cihazlara tam uyum, konumlandırma kolaylığı gibi özellikleri Norton Core ürününü farklı kılıyor. Bu estetik ürün, misal internet bağlantısında bir kopma halinde rengini değiştiriyor. Yılın ikinci çeyreği itibariyle Norton Core ürününü Kuzey Amerika’da satışa sunacağız. EMEA pazarında ise hedefimiz yılın ikinci yarısında Norton Core’un yerini alması. Aceleci değiliz ve bizim için önemli olan; şirketimizin saygınlığı, güvenlikte yüksek kalite
ile iyi işleri doğru süreçlerle hayata geçirmek. Güvenlik konusunda Norton’un uzun yıllara dayanan deneyimi var. Ama eskiden belli bazı cihazlara odaklanırken, bugün artık her şeyi kapsama altına almak gerektiğini biliyor, tüm cihazlar ve bunların ağ bağlantılarına kadar tüm detaylara bakıyoruz. Biliyoruz ki, tüm cihazlarda güvenliğin temelinde ağ yapısında güvenliği sağlamak var. Misal, bir kafede Wi-Fi kullanırken güvenliği sağlamak için de birkaç ay önce Norton WiFi Privacy ürünümüzü pazara sunduk. Bir süre önce LifeLock şirketini satın alarak bünyemize kattık ve böylece tüm dijital hayatınızı koruyoruz. EMEA pazarında bu başlıkta çözümlerimiz yakında yerini alacak. Bu açıdan baktığımızda, güvenlikte bireysel ve kurumsal bazda hayatınızın her noktasına dokunmamız gerektiğini bilerek ilerliyor, güvenliğe bu yönüyle bakıyoruz.”
Önceliğimiz her zaman tüketici Mastercard Dijital Ödeme Ürünleri Başkan Yardımcısı James Anderson: “MWC gücünü devam ettiriyor, bağlantılar kurmak için önemli bir yapı olduğunu gösteriyor. Her şey artık mobil, bu nedenle cihazdan daha fazlası söz konusu. Bu yönüyle etkinlikteki gelişimi görüyoruz. Tüm küresel yapı burada yerini alıyor ve işbirliği için önemli bir sektör buluşması hayata geçiyor. Farklı ülkelerde operatörlerle işbirliklerimiz devam ederken, cihaz üreticileri ile yürüttüğümüz programlarımız da var. Bunlara yenileri eklenecek. Bizim önceliğimiz ödeme işlemlerinde her zaman tüketici oldu. Diğer paydaşlarla işbirliklerimiz de buna dayanıyor. Düzenlemeleri her zaman takip ediyoruz, ama asıl önemli olan değişen tüketici davranışlarına uyum sağlamak, sürekli değişen ihtiyaç ve beklentilere yanıt verebilmek. Ekibime de hep söylediğim gibi, tüketicinin zamanını en iyi kullanabilmesi odaklı çalışmak önceliğimiz. Zaman küresel bir para birimi ve herkes için çok değerli. Bu konuda çalışmalar, müşteri ilgisi ve sadakatinin anahtarı. Tüketici içeriğini ve eğilimlerini almak, teknolojik yetkinliklerle bunları birleştirmek, mobil yöntemlerle ağırlıklı olarak bunları yapmak, dijital ödeme yapılarında yenilikleri dijital mobil dünyaya entegre etmek, onlara farklı deneyimler sunabilmek şart. MasterPass bizim dijital programımız ve bir şemsiye program. Ulaşım ve alışveriş konusunda spesifik
çözümlerimizi MWC’de tanıtıyoruz. Chatbox da yeniliklerimizden ve mobil gelişim döngüsünde bunlar önemli. Bunları sürekli yeniliklerle geliştirecek ve zenginleştireceğiz. Ekosistemde bizim rolümüz mobilite gibi yeni teknolojilere sürekli yatırım yapmak, bunlardan öncelikli olması tercih edilenleri de MasterPass’a dahil etmek. Bu kurgu, bankalar için de fayda. Her şey artık mobil ve mobil yetkinlikler, bağlantı gücü, farklı modeller ve çözüm mağazaları hayatımıza girdi. Para çantanızı evde unutabilirsiniz ama mobil telefonunuzu asla. Tüketici de artık bu cihazla her işini halletme çabasında. Tüketicilerin benimseme ve kullanma ilgileri, zamanlarını en verimli kullanabilme fırsatları önem kazanıyor ve bu başlıklardaki potansiyellere göre geliştirmeler yapıyoruz. Değişim çok hızlı ve sonu yok. Çünkü cihazlar veya platformların yanında, artık milyonlarca geliştirici de uygulamalar sunuyor. Farklı ihtiyaçlar için farklı çözümleri yetkin bir ortamda ödeme yapıları ile entegre edebilmek artık zor değil. Bir bütün olarak baktığımızda, küresel bazda tüm pazarlarda önemli bir değişim olduğu aşikar. Ödeme odaklı teknolojilerin hızlı gelişmesi bekleniyor, bağlantısız ödeme yapılarında küresel gelişim ve ilgiyi görüyoruz. Misal, 10 yıl önce ile kıyasladığımızda en temel fark; küresel network operatörleri mobil ekosistemin işlerliği için güçlü olmak zorundaydı. Ama bugün bunlar servis
Mastercard Dijital Ödeme Ürünleri Başkan Yardımcısı James Anderson sağlayıcılara ve bazı donanımcılara yerlerini bıraktı. Bu nedenle artık
işbirlikleri Apple Pay, Android Pay, Samsung Pay olarak şekilleniyor.”
18
DOSYA
BThaber
Dünya Mobil Kongresi
20 - 26 Mart 2017
Lokasyon bilgisi ve navigasyonun önemi daha da artacak
2000 yılında kurulan ve konuma dayalı teknolojiler üzerinde çalışmalar yapan Infotech, İTO ile geldiği MWC’de ‘Türkiye’ standında yerini aldı. Konuma dayalı teknolojilerde yazılım platformunu ve bu teknolojinin gerektirdiği veriyi ürettikleri bilgisini veren Infotech CEO'su Ali Ufuk Peker, şu detayları paylaştı: “Harita verisini biz üretiyoruz ve Türkiye’de TomTom’un üreticisiyiz. Bunu da değişik ve kurumsal teknoloji gerektiren uygulamalarda kullanıyoruz. Bunlardan biri araç takip ve yönlendirme sistemleri, ayrıca
operatörlerin mobil servisleri. Üç ülkede 6 operatör müşterimiz. Araç takip ve navigasyon ürünlerimiz var. Zırai, esnaf paketi gibi değişik bilgi servislerini de sunuyoruz. İkinci konu özel sektörün harita bazlı sistemleri ve burada da bankalar ve sigorta şirketleri müşterimiz. 100’e yakın müşterimiz var özel sektörde ve bunların 15’i banka, 13’ü sigorta şirketi. Lokasyon bilgisinin araçlar ve akıllı araçlarda kullanımı ise üçüncü konu ve burada yoğun Ar-Ge çalışmalarımız var. Fiat ile bir çalışma tamamladık, şimdi de Horizon 2020 kapsamında yine Fiat ile bir proje
üzerinde çalışıyoruz. Hedef; yüksek doğrulukta uydu konumlama yazılımı geliştirmek. İşin harita ve lokasyonla ilgili bölümünü, yani donanım hariç taraflarını üstleniyor, bu konuda da önemli bir Ar-Ge yatırımı yapıyoruz. Tüm bunların altında ise Location Box isimli platformumuz var.” İTO desteği ile MWC’de yerini alan Infotech, bu etkinliğe daha önce de katıldı ve gerek Türkiye’deki operatörlerle gerekse civar ülkelerle çalışmalar devam ediyor. Etkinlikte yer alan ‘Türkiye’ bölümünün yetkinliğine
Infotech CEO'su Ali Ufuk Peker ve Infotech Kanal ve Ürün Gelişirme Direktörü Murat Duman dikkat çeken Infotech Kanal ve Ürün Geliştirme Direktörü Murat Duman, etkinlik performansını şu sözlerle anlattı: “Tek tek ülke gezmek yerine, bu zirvede gerekli bağlantıları kurma ve geliştirme imkanına sahibiz. Bu nedenle çok etkili bir platform. Ziyaretçiler de bizi ve diğer Türk firmalarını tanımaktan memnun oluyor. Zirvede lokasyon bazlı servis firması da fazla yok. Oysa zirvede öne çıkan akıllı araçlarda lokasyon istemleri de gömülü. Bu yönüyle birçok sektör için konum bazlı çözümler bir gereklilik halini alıyor ve bizim gibi firmalara önemli fırsat doğuyor. Sonuçta daha hızlı hareket edebilmek için bizim gibi yetkin KOBİ’lerle iş yapmayı tercih ediyorlar. Bu arada, navigasyonda detayların önemi ve gerekliliği de artıyor.”
Afetler, iletişimi kesemesin Temelde özel şebeke oluşturarak, olası bir afet anında haberleşme yetkinliğini ön plana almaya odaklanan Darkblue Systems, İTO ile birlikte katıldığı MWC 2017’de Türkiye standında yerini aldı. Darkblue Systems Kurucusu Hüseyin Alper Tosun, çözümlerini ve etkinlik hakkında değerlendirmelerini şu sözlerle paylaştı: “Şebeke olmayan petrol platformu gibi bir yerde mesela bir deprem anında gerçek şebeke çöktüğünde onun yerine iletişimde kullanabilmek için çözüm sunuyoruz. Zirveye İTO ile gelmenin birçok avantajı var. Daha fazla nitelikli toplantı olması ise bizim onlara yardımcı olabileceğimiz başlıklar. Bu geniş zirvede, önceden belirlediğimiz toplantılara katılma imkanı buluyoruz.”
20
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
20 - 26 Mart 2017
Violin Memory ve Tara Sistem müşterileriyle buluştu
Flash Array şirketi Violin Memory ve Türkiye iş ortağı Tara Sistem, 2017 planları ve son gelişmeleri paylaşmak üzere müşterileri ile İstanbul’da buluştu. Kurumsal önceliklerini ‘yatırım ve gelişim’ olarak gösteren Violin Memory Genel Müdürü Ebrahim Abbasi, gelecekte sahaya sunacakları ürünler için araştırma ve geliştirmeye önem verdiklerini,
odak konularının da ürün ve çözüm üretmek olduğuna, iş geliştirme süreçlerinde müşteri odaklılık, insan ve teknolojiyi temel aldıklarına dikkat çekti. Şirketin yeniden yapılanma sürecini de değinen Abbasi, Soros Quantum Fund’ın satın alması sonrası pazarda daha güçlü konuma geldiklerini, yeniden yapılanmanın yol
haritasında müşteri desteği ve Ar-Ge çalışmalarının öncelikli olacağını vurguladı. Nisan 2017’de başlayacak bu sürecin, tamamen yapılanma ve yenilenme odaklı bir model üzerinde ilerleyeceğini belirten, Türkiye pazarının kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Abbasi, bu pazarı seçmelerinin temelinde büyüyen ekonomi ve hızla gelişen pazar potansiyelinin olduğunu ifade etti. Pazardaki çok sayıda kurumsal müşterinin Violin Memory çözümlerini kullanmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Abbasi, Tara Sistem’in sektördeki bilgi ve deneyiminin bu işbirliğinin oluşmasındaki önemli parametreler olduğunu da hatırlattı.
Oracle’ın gündemi sigorta sektörü oldu Her yıl gerçekleştirilen “Oracle Sigortacılık Zirvesi”, 8 Mart’ta Raffles Otel’de düzenlendi. Etkinliğin bu yılki ana gündemi ise "Sigortacılık Sektöründe Dijital Dönüşüm" oldu. Oracle’ın küresel bazda dijital dönüşüm vizyonu ve başarı örnekleri ile başlayan etkinlik, İstanbul Bilgi Üniversitesi Next Akademi Kurucusu Levent Erden’in dönüşümü tetikleyen mobilite, sosyal medya, bulut ve yapay zeka gibi bilgi teknolojilerinin insan hayatına
ve iş dünyasına etkilerini ele aldığı konuşması ile devam etti. Analitik, bulut bilişim ve güvenlik alanlarındaki gelişmelerin sigortacılık sektörüne etkilerine yönelik öngörülerin paylaşıldığı sunumların ardından, dijital dönüşüm konusunda öncü şirketlerin yöneticileri, Fintech İstanbul kurucu ortağı Prof. Dr. Selim Yazıcı tarafından yönetilen panelde, sektördeki temel eğilimleri ele alırken, bunların iş yapış biçimlerini
nasıl etkilediği ve değişimin önünde gitmek için neler yapılabileceği konusunda bilgiler paylaştı. Günün ikinci yarısındaki oturumlarda da dijital dönüşüm yolculuğunda Oracle müşterilerinin gerçekleştirdiği başarılı proje örnekleri, iş ortaklarının geliştirdiği yenilikçi çözümler, Oracle İş Uygulamaları portföyündeki çözümler, Insurtech örneği yerel startup’lar gibi kapsamlı bir içerik katılımcılar ile paylaşıldı.
Güvenlikte kullanıcı davranışı odaklı strateji şart Forcepoint, “İnsan Faktörü: Davranışlar, Amaçlar ve Kırık Şirket Verileri Kavşağı” isimli araştırması ile siber güvenlikte insan davranışlarının saptanması ve bunun şirketlerin entelektüel sermayesinin korunmasına etkilerini ele aldı. Çalışma, küresel bazda finansal hizmetler, petrol ve gaz ile sağlık başta olmak üzere farklı sektörlerden bin 250 siber güvenlik profesyoneli ile yapılan görüşmelere dayanıyor. Araştırma için görüş bildirenlerin önemli bir bölümü kullanıcı davranışlarını inceleyerek yapılacak yatırımların siber güvenliğin iyileştirilmesine önemli bir katkı sağlayacağı kanısında
Araştırma sonuçlarına göre; katılımcıların yüzde 80 gibi büyük bir çoğunluğu entelektüel sermaye ve diğer kritik şirket verileri ile etkileşimde insan davranışlarını anlamanın önemli olduğuna inanıyor, ama yüzde 32’si bunu etkin biçimde gerçekleştirebiliyor. Katılımcıların yüzde 78’i kullanıcı amacının önemli olduğunu belirtirken, sadece yüzde 28’i bu yetkinliğe sahip. Katılımcıların yüzde 72’si kullanıcı davranışları ve amaçlarını daha iyi anlamak için kişilerin kritik veri ile etkileşimde bulunduğu noktalara odaklanarak güvenliğin güçlendirilebileceği konusunda hemfikir.
Araştırma, artan güvenlik riskleri karşısında siber güvenlik uzmanlarının mevcut teknoloji yatırımlarından memnun olmadığını da gösteriyor. Ancak entelektüel sermaye ve kurum değeri için önemli diğer verilerle etkileşimde kullanıcı davranışları ve amaçlarını anlamanın önemli bir potansiyel yaratması da bekleniyor. Forcepoint’in küresel bazlı araştırmasına göre, siber güvenlik profesyonellerinin sadece yüzde 4’ü yapılan yatırımlardan memnun ve yüzde 13’ü de daha fazla siber güvenlik aracının güvenliği iyileştireceği yorumunu yapıyor.
27 NİSAN 2017 Point Hotel Barbaros
BT Profesyonellerini bir araya getiren en önemli etkinliklerden ManageEngine User Conference 2017’ye davetlisiniz! Global ManageEngine Ürün Müdürleri ve Uzmanları ile tanışma fırsatı!
ONLINE KAYIT İÇİN; http://www.vitel.com.tr/utl/uc2017/
*Katılım Ücretsizdir
22
BThaber
BTnet.com.tr
İzlenmeyen güvenlik yatırımlarındaki tehlike Kurumlar güvenlik ve uyumluluk ihtiyaçlarını karşılamak üzere birçok güvenlik yatırımı yaparak, firewall, IPS, NAC, DLP gibi yatırımlar gerçekleştiriyorlar. Bu yatırımların amacına ulaşabilmesi için yetkin bir ekip tarafından yönetilmesi; değişen tehdit ve saldırılara göre yeniden hızla konfigürasyonlarının güncellenebilmeleri gerekmektedir. Mevcut tehdit ve saldırıların fark edilebilmesi için birçok güvenlik cihazının ve yerel sistemlerin log kayıtlarının düzenli olarak alınması, işlenmesi ve ilişkilendirilmesi kritik önem arz ediyor. Çoğu zaman bu ürünleri yöneten ekipler eş zamanlı birçok operasyonel görevi yürütmek zorunda olduklarından, yaşanan bir olayın ardından, logları inceleyerek saldırının nasıl gerçekleştiğini anlamaya çalışıyorlar. Bu da yapılan yüksek yatırımların proaktif olarak tehdit ve saldırıyı engellemesi yönündeki beklenti ve amaca hizmet etmemesine neden oluyor. “Tam bu noktada CyAlert olarak, kurumların yatırım maliyetlerini düşürerek hızlı bir şekilde saldırıların tespiti ve tehdit istihbarat hizmetleri vasıtasıyla olası tehditlerin engellenmesi yönünde kurumlara destek olmaktayız" diyen CyAlert kurucu ortaklarından Can Akkaya'ya, şu bilgileri verdi: “Servisin farkını ve müşteriler için avantajını sorduğumuzda; rakiplerine göre düşük ilk yatırım ile kısa sürede yatırımlarınızın karşılığını almanızı ve kurumunuzun güvenliğinin 7x24 esasına göre, canlı operatörler tarafından izlenmesi görevinin ağırlığını sizin omuzlarınızdan alıyoruz. Müşterilerimizle, belirlenen iletişim kanallarından tespit edilen olay ve saldırıların bildirimini gerçekleştirerek haftalık, aylık ve yıllık raporlamalar ile güvenlik yatırımlarının karşılığının alınmasını sağlıyoruz.”
Sanal ortam gerçekliği
Üretimin iki temel aşaması olan; bir ürünün nasıl üretileceğini planlamak ve ardından bu planı uygulamaya koymak noktasında, lider üreticiler sanal ortam gerçekliği (İmmersive Virtuality - IV) teknolojilerini uyguluyor. Dassault Systèmes IV çözümleri, 3D modellerin gerçeğe uygun boyutlarda incelenebilmesini sağlıyor ve ürün tasarımında, üretim süreçlerinde sorunlar daha kolay tespit edilebiliyor. Üretim başladıktan sonra artırılmış gerçeklik (AR), fabrikadaki çalışanların işlemleri daha hızlı ve daha doğru bir şekilde tamamlamasına yardımcı oluyor. İş tamamlandığında ise denetleyiciler işi ellerinde bir kağıtla değil tabletle kontrol ediyorlar. Artırılmış gerçeklik sayesinde kalite kontrol denetleyicisi tertibatı doğrudan, arada tablet olacak şekilde görebiliyor ve yapılanları da tasarlanmış dijital model ile karşılaştırabiliyor. AR ile insan kaynaklı ve raporlama hatalarında azalmalar da görülebiliyor.
20 - 26 Mart 2017
MS’lilere özel mobil uygulama
Novartis, geliştirdiği MS Takip mobil uygulama ile MS’lilerin genel sağlık durumlarını ve hastalık belirtilerini daha kolay takip etmelerini sağlıyor. Bir merkezi sinir sistemi hastalığı olan MS, bağışıklık sisteminin normal işleyişinin bozulması sonucu beyin ve omurilikteki sinir hücrelerinin zarar görmesi ile meydana geliyor. Her insanda farklı belirtilerle seyredebilen bir hastalık olan MS, görme bozukluğu, güç veya denge kaybı, konuşma bozuklukları, yorgun hissetme, uyuşma veya karıncalanma hissi gibi belirtilerle ortaya çıkabiliyor. Bu belirtilerin
şiddeti, süresi ve uzun dönemdeki seyri de hastadan hastaya değişiyor. Novartis’in küresel bazda geliştirdiği SymTrac uygulamasının Türkçe versiyonu olan MS Takip de MS’lilere hastalıklarını kolayca takip etme imkanı sunuyor. MS Takip mobil uygulamasını Türkiye’deki yaklaşık 40 bin MS’linin kullanımına sunan Novartis’in Nörobilim İş Birimi Direktörü Berrak Yücel “Türkiye MS Derneği ve İzmir MS Derneği işbirliği ile hayata geçen web tabanlı bir bilinçlendirme platformu olan ‘Yol ArkadaşıMSın’ aracılığıyla geniş kitlelere ulaşmayı başardık. Şimdi de MS Takip ile MS’lilerin hayatını kolaylaştırmayı hedefliyoruz” dedi. Mobil uygulama ile ilgili detaylı bilgiye ulaşmak için www.Yolarkadaşımsın.com web sitesini ziyaret etmek mümkün. iOS ve Android tabanlı mobil cihazlara ücretsiz olarak indirilebilen MS Takip uygulamasına kişi kendini tanımlayarak giriş yapabiliyor. Günlük, ilaç ve randevu hatırlatma, egzersiz
programı, alerji bölümleri bulunan uygulamada kişi “Bugün MS’iniz nasıldı?” sorusuna verdiği iyi, orta, kötü yanıtına göre hasta belirti takip ekranına yönlendiriliyor. Bu bölümde hasta Konsantrasyon, Hafıza, Duygudurum, Egzersiz, Enerji ve Uyku başlıklarında 0-kötü, 10-iyi arasında puan vererek sağlık durumunu kayıt ediyor. Kayıtlı veriler, istenen zaman diliminde raporlanabiliyor ve düzenli kontrollerde hekime hastalığın seyri hakkında bilgi sahibi olacağı veri sağlanıyor. Uygulama kapsamında girilen tüm veriler, gizli bir şekilde sadece kullanıcının telefonunda saklanırken, uygulamayı kullanan kişi paylaşmak istemediği sürece hiç kimse bu verilere ulaşamıyor. İlaç ve randevu hatırlatmaları ile tedavinin aksamadan devamını sağlayan MS Takip, detaylı bir egzersiz programı da sunuyor. İngiltere’nin MS ile ilgili önde gelen yardım kuruluşu MS Trust’ın uzman bir nöro-fizyoterapist eşliğinde geliştirdiği egzersiz programı, hareketlerin nasıl yapılacağını görsel olarak anlatırken, programın nasıl tamamlanacağı konusunda rehberlik de yapıyor.
Microsoft tasarım ve işlevselliği aynı potada eritti Microsoft’un yeni ve verimli lazer teknolojisi BlueTrack ile gelen Designer Bluetooth Mouse raflardaki yerini aldı. Microsoft’un Bluetooth Smart ismiyle duyurduğu Bluetooth 4.0’a sahip Desinger Bluetooth Mouse’un bir USB alıcıdan bağımsız çalışabildiğini önceden ekleyelim. Üst segment kablosuz farelerde belirleyici bir özellik olarak görülen alıcıdan bağımsız kararlı çalışabilme özelliği Apple’ın Magic Mouse’larında uzun zamandır sunulan bir özellik. Pek tabi Magic Mouse kullanıcılarının büyük oranda Apple ekosistemindeki kişisel bilgisayarları kullanması bu
opsiyonu mümkün kılıyor. BlueTrack ile birlikte geliyor BlueTrack, optik farelerin hayatımıza girmeye başladığı dönemden bu yana kadar şahit olduğumuz lazer keskinliği ve hassasiyet gelişiminin üst düzeye çıkarılmasına olanak sağlayan bir teknoloji olarak adlandırılabilir. Son zamanlarda teknolojik ürünlerin günden güne mobilite kazanması kullanıcıların çok da uygun olmayan yüzeylerde fare kullanmasına sebep oluyor. Microsoft ise BlueTrack ile bu sorunu ortadan kaldırıyor ve kullanıcılar Designer Bluetooth Mouse ile hemen hemen her yüzeyde rahatça
fare kullanabiliyor. Designer Bluetooth Mouse ile birlikte pil kullanımı minimuma indiriliyor. Zira sahip olduğu BlueTrick sayesinde fare daha keskin lazer kullanarak fazla ışık tüketimini sıfıra indiriyor. 2 AAA alkalin pil ile çalışan farenin 6 aya kadar çıkabilen pil ömrünün, aynı segmentteki rakiplerini bu özelliği ile zorlayacağı aşikar. Günlük bilgisayar kullanma alışkanlıklarımızın değişmesi fareleri de tablet uyumlu hale getirdi. Microsoft ise Designer Bluetooth Mouse ile gerek tablet gerekse kişisel bilgisayarlarda kullanılan Android sürümlerine uyumluluk sunuyor.
24
BThaber
KARİYER
Intel Türkiye Genel Müdürü Yalım Eriştiren oldu Intel’in Türkiye operasyonunda yaklaşık 10 yıldır çeşitli pozisyonlarda görev alan ve son olarak Intel Türkiye Kurumsal ve Bireysel Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı görevini yürüten Yalım Eriştiren, 1 Şubat 2017 itibariyle Intel Türkiye Genel Müdürü olarak atandı. Eriştiren, bu görevi kapsamında, telekomünikasyon, küçük ölçekli işletmeler, finansal hizmetler sektörü, perakende, kamu, eğitim gibi dikey sektörlerde ve bulut, veri merkezi, büyük veri ve nesnelerin interneti gibi teknoloji alanlarında önemli sonuçlar sağlanmasında etkili rol aldı. 20 yıllık iş hayatında kurumsal pazarlara ürün ve çözüm sağlayan çok uluslu teknoloji şirketlerinde çeşitli pozisyonlarda görev alan Eriştiren, lisans ve lisansüstü eğitimini Orta Doğu Teknik Üniversitesi Elektronik Mühendisliği bölümünde, executive MBA derecesini ise Boğaziçi Üniversitesi’nde tamamladı.
Çevreci projeler, yarışma ve kariyer fırsatı oluyor Schneider Electric, Çevreci Şehirler Yarışması’nın yedincisi için başvuruları alıyor. İşletme ve mühendislik öğrencilerine yönelik olarak her yıl düzenlenen yarışma ile akıllı şehirler için inovatif enerji yönetimi fikirlerini teşvik etmek hedefleniyor. 12 Mayıs’a kadar dünyanın her yerinden işletme ve mühendislik lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri yarışmaya katılabilecek. En az biri kadın olan iki kişilik ekipler, Schneider Electric’in belirlediği dört ana iş alanından birinde, şehirlerde inovatif enerji yönetimi çözümleri ile ilgili fikirlerini anlatan birer örnek olay değerlendirmesi sunuyor. Yarışma; Strateji ve Teknoloji, Soğutma Çözümlerinde Enerji Verimliliği, Enerji Depolama ve Verimlilik, Entegre Şehir Enerji Sistemleri veya çevreci yaklaşımlar için özgün fikirler üzerine geliştirilecek projelere dayanıyor. 2011'de başlayan ve detayları www.gogreeninthecity. com sitesinde yer alan yarışmaya 2016'da 180 ülkeden 16 bin 466 kişi bin 184 projeyle katıldı. 2016'da yarışmayı, kırsal tarım toplulukları için düşük maliyetli temiz enerjiye erişim sağlama amaçlı şebeke dışı rüzgar ve pompa çözümüyle Almanya'nın FH Aachen Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'nden katılan ekip kazandı. Bu yıl ise yarı finale kalan 100 ekip 9 Haziran'da açıklanacak. Bu ekipler iki ay boyunca Schneider Electric çalışanlarından bir mentorla fikirlerinin bir özetini ve video sunumunu hazırlamak için çalışacak. 7 Ağustos 2017'de açıklanacak 12 finalist Paris'e giderek 9 - 13 Ekim 2017 tarihlerindeki finalde yarışacak. Kazanan ekip, Schneider Electric ile birlikte VIP konuğu olarak dünya çapında Schneider Electric tesislerini gezecek, çalışanlar ve üst düzey yöneticilerle tanışacak, kendi ülkelerinde Schneider Electric tarafından iş teklifi alacak.
20 - 26 Mart 2017
Kariyer hedeflerinde mobil ön planda olsun
E-ticaret çözümleri sunan WittyCommerce, Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) öğrencileriyle bir araya gelerek e-ticaretin yeni trendleri ve yeni nesil meslekler hakkında bilgiler paylaştı. 7 Mart’ta gerçekleştirilen etkinlikte WittyCommerce Yönetici Ortağı Aytek Ekici, genç mühendislere girişimcilik hakkında tavsiyelerde bulundu. “E-ticaret hizmeti veren şirketlerin kullanıcılarına hem güven vermesi hem teslimat süreçleri tarafında güvenilir ekiplerle ve iş ortaklarıyla çalışması gerek” diyen Ekici, 2017 yılı eğilimlerini de şöyle anlattı:
“2017’de e-ticaret şirketlerinin başarısını etkileyecek trendler hızlı, doğru ve eksiksiz teslimat, güvenli ortam. Bunun yanında, büyük veri işlenebilirliği ile kullanıcıyı doğru ürüne yönlendirme, kişiselleştirme gibi daha akıllı sistem parçaları da önemli. E-ticaret tarafında en büyük sorunlar ürün teslimat süreçlerinde. İşletmelerin bu nedenle doğru teknolojileri ve sağlıklı yöntemleri kullanması gerek. Kullanıcılar e-ticarette mobile yeterince güvenmese de, ilk ürün araştırmaları ve seçimleri yüksek oranda mobilden yapılıyor. Yüzde 60-70 oranında mobil trafik,
yüzde 40-45 oranında ise mobil satın alma oluştuğunu söylemek mümkün. Bu yüzden işletmelerin sorunsuz çalışan mobil uygulamalara ihtiyaçları var. Sizlere tavsiyem; mobil öncelikli ve mobil uyumlu alanında da kariyerinizi şekillendirmeyi değerlendirmeniz. Geleceğin mesleklerinin teknolojide saklı olduğunu düşünüyoruz. Dijital ticaret alanında rekabet ederken, mobil dünyanın tüm platformlarında varlığınızı göstermeniz şart. Bu da mobil projelerin geliştirilmesi yolunda potansiyeli beraberinde getiriyor. Hayatın birçok noktası dijitalleşirken, ekonominin de dijitalleşmesi ve şekil değiştirmesi kaçınılmaz. Bu durumda dijital dünyada geleceğin meslekleri arasında yeni finansçılar, sanal para uzmanları gibi meslekler de öne çıkanlardan. Her yerden ulaşılabilen internet sayesinde tüm sistemlerin internete bağlı çalışabilmesi stratejisi ile artık daha çok internet bağlantılı ürün tasarımı, daha fazla siber güvenlik uzmanları da geleceğin en önemli mesleklerinden olacak.”
Üniversiteler, Silikon Vadisi’ne köprü kurdu Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Hasan Kalyoncu Üniversitesi ve Bahçeşehir Üniversitesi Türkiye’deki startup’ları Silikon Vadisi ile buluşturuyor. Bu beş üniversitenin oluşturduğu konsorsiyum tarafından kurulan StarTURK Uluslararası Kuluçka Merkezi; Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları ile teknolojik ürünlerin uluslararası pazarlarda yer alması, teknoloji yoğun startup’ların dünyanın en gelişmiş girişimcilik ekosistemlerinin parçası olmasını hedefliyor. Küresel girişim sermayesinin yüzde 30’unu barındıran Silikon Vadisi’nde beş milyon TL’lik KOSGEB desteğiyle kurulan StarTURK Uluslararası Kuluçka Merkezi; Türk şirketlerine dünya devleri ile aynı ortam ve koşullarda çalışma imkânı sunuyor.
StarTURK’ün tanıtıldığı basın toplantısına Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Haluk Görgün, YTÜ Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz katıldı. Hedef, 5 milyon dolarlık fon oluşturmak Konsorsiyum adına konuşan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz, “Konsorsiyum olarak bilişim sektöründe pazar payımızı mutlaka artırmamız gerektiğine inanıyoruz. StarTURK ile ilk etapta 30 şirketi Silikon Vadisi’ne taşımayı hedefliyor, şirketlerden başvuru topluyoruz. Orta vadedeki amacımız ise 5 milyon dolarlık fon oluşturmak” bilgisini verdi.
StarTURK Uluslararası Kuluçka Merkezi; Türkiye’den girişimcilere danışmanlık, eğitimler, çalışma alanları, kuluçka ofisleri, patent ortaklıkları, ticari heyet organizasyonları ve hızlandırıcı programlar gibi pek çok fırsat sunuyor. Otonom robotlar, simülasyon, sistem entegrasyonu, nesnelerin interneti, siber güvenlik, bulut bilişim, eklemeli üretim, artırılmış gerçeklik ve büyük veri alanlarında dünya pazarına teknoloji sunmak hedefindeki startup’lar, merkezde sunulan olanaklardan yararlanabiliyor. Öte yandan, beş üniversitenin oluşturduğu konsorsiyum; 4 teknopark, 700 teknoloji şirketi, 3 bin akademisyen, 15 bin Ar-Ge personeli, 250 kuluçka firması, 100 bin öğrenci potansiyeliyle Türkiye’nin alanında en güçlü konsorsiyumu olma özelliğine sahip.
Vestel’ler ttec’leniyor! Vestel Venus 5000 için özel olarak tasarlanmış “Designed for Venus” lisanslı aksesuarlar şimdi ve sadece ttec’te.
AirFlexTM
SuperSlimTM
Koruma Kapağı
Koruma Kapağı
AirGlassTM Cam Ekran Koruyucu
Designed for
tesan.com.tr
ttec.com.tr
26
BThaber
KARİYER
Amerikan Şirketler Derneği’nin yeni yönetimi seçildi
Amerikan Şirketler Derneği (AmCham Türkiye/ABFT) 13. Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı 1 Mart’ta İstanbul’da gerçekleştirildi. Olağan Seçimli Genel Kurul gündemi kapsamında Amerikan Şirketler Derneği’nin 2 yıl süreyle görev yapacak yeni Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu üyeleri belirlenirken, Dernek Yönetim Kurulu Başkanlığı’na üçüncü kez Citibank Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Serra Akçaoğlu seçildi. Toplantı ile belirlenen 2017-2019 Dönemi AmCham Türkiye/ABFT Yeni Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu asil ve yedek üyeleri şu isimlerden oluşuyor: Yönetim Kurulu Asil Üyeleri Serra Akçaoğlu – Citibank Türkiye Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi – Başkan Tankut Turnaoğlu – Procter & Gamble Yönetim Kurulu Başkanı Türkiye ve Kafkasya Canan Özsoy – GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür İhsan Necipoğlu – Dow Türkiye ve Orta Asya Cumhuriyetleri Başkanı Mine Öztürk – Baxter International Genel Müdürü Ufku Akaltan – UPS Türkiye Genel Müdürü Haluk Yalçın – PwC Türkiye Başkanı Nilgün Langenberg - Korn Ferry Genel Müdürü İsmail G. Esin – Baker & McKenzie Yönetici Ortağı Levent Yüksel – PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Defne Tozan – IBM Türkiye Ülke Genel Müdürü Filiz Akdede – HP Türkiye Genel Müdürü Ayşem Işıl Sargın – Boeing Türkiye Genel Müdürü Yalım Eriştiren – Intel Türkiye Genel Müdürü. Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri Orhan Geniş – Honeywell Türkiye ve Orta Asya Başkanı Banu Oruç – Warner Bros Türkiye Yönetici Müdürü Mert Büyükyazgan – 3M Türkiye Genel Müdürü Dirk Jan Hehenkamp – Nike Türkiye Genel Müdürü Ayşegül Aydın - Heidrick & Struggles Yönetici Ortağı İhsan Karagöz – Mondelez International Türkiye Genel Müdürü Maria Fernando Prado - Janssen Türkiye Genel Müdürü. Denetim Kurulu Asil Üyeleri Murat Alsan – KPMG Türkiye Başkanı ve Kıdemli Ortak Ural Aküzüm - Bilgi Üniversitesi Laureate Yönetim Kurulu Üyesi Berna Betül Öztürk – Ulusal Faktoring Genel Müdür Yardımcısı. Denetim Kurulu Yedek Üyeleri Armin Zerunyan – Hilton Türkiye Bölge Müdürü Benan Arseven – Moroğlu Arseven Avukatlık Ortaklığı Kurucu Ortağı Oğuzcan Bülbül – Anadolu Efes Kurumsal İlişkiler ve Rekabet Uyum Direktörü.
20 - 26 Mart 2017
MMA Türkiye’nin yeni yönetim kurulu göreve başladı
Mobil pazarlamanın küresel gelişimine yön veren MMA’in (Mobile Marketing Association / Mobil Pazarlama Birliği) Türkiye oluşumu, 2017 – 2018 çalışma dönemi için Yönetim Kurulu’nu belirledi. MMA Türkiye’nin yeni Yönetim Kurulu Başkanı Garanti Direkt Yöneticisi Işık İlhan, Yardımcısı da Unilever Çamaşır Bakım Ürünleri Pazarlama Direktörü Handem Çelenkler oldu. Bir önceki dönem Yönetim Kurulu Başkanı olan AdColony Kuzey Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Başkanı Volkan Biçer de Onursal Başkan unvanı ile yönetimde yer almayı sürdürecek. 2018 yılı sonuna kadar görev yapacak MMA Türkiye Yönetim Kurulu’nda yer alan isimler şöyle:
Afşin Avcı (Bullseye Worldwide), Ahmet Kurşunlu (Demirören Medya Grubu), Arda Öztaşkın (Yapı Kredi Bankası), Aslı Atam (Blesh), Aslı Gülen Gündüz (Doğuş Müşteri Sistemleri), Ayten Ateş (Facebook), Banu Barbarosoğlu (Sahibinden), Banu Gören (Turkcell), Berk Peksuz (Cereyan Medya), Burak Yılmaz (Genart Medya), Eda Önsel (MecGlobal), Emre Uğurlu (Perform Group), Ender Özcan (Adjust), Erdem Tolon (Nielsen), Fırat Ertem (Mr. Lama), Güçlü Bestan (Neodigital), Haymi Behar (Doğan TV), İbrahim Baylan (Onedio), Meltem Moral (Mindshare), Mutlu Doğruak (Starcom Mediavest Group), Rima Erdemir (MedyaNet), Seçil Göker (Akbank), Seçil Tuna (Figensoft), Sencer Kutluğ (Google), Tezcan İsarlı (Move), Oğuz Taner Okutan (İş Bankası), Tuğçe Erul (Hopi), Yakup Erdoğan (Doğuş Digital), Zehra Öney (360+ Media Interactive). Öte yandan, MMA Türkiye & MENA Direktörü Melis Ertem ve MMA Türkiye Pazarlama Direktörü H. Soner Şeker MMA Türkiye oluşumunun profesyonel ekibi olarak görevlerine devam edecek. MMA Türkiye üyesi kuruluşlar, 360+ Media Interactive, AdColony, Adjust, Akbank,
Bullseyeww, Cereyan Medya, Doğan TV, Doğuş Digital, Doğuş Müşteri Sistemleri, Demirören Medya Grubu, Figensoft, Garanti Bankası, Genart Medya, Hopi, İş Bankası, MecGlobal, MedyaNet, Move, Mr. Lama, Neodigital, Perform Group, Sahibinden, Turkcell, Yapı Kredi Bankası, Adidas, AppsFlyer, Axa Group, BP International, ComScore, EA, Ford, Foursquare, GlaxoSmithKline, Hallmark, Hilton, Inmobi, Johnson&Johnson, Marriott, MasterCard, McDonalds, Microsoft, Nivea, Nokia, PepsiCo, Pfizer, Procter&Gamble, Samsung, Subways, The Coca-Cola Company, Goodyear, Uber olarak sıralanıyor. 2017 – 2018 çalışma döneminde komite eş başkanlığı görevlerini üstlenen isimler, Araştırma & Ölçümleme komitesi için Burak Yılmaz (Genart Medya) ve Meltem Moral (Mindshare), Eğitim komitesi için Volkan Biçer (AdColony) ve Fırat Ertem (Mr. Lama), Pazarlama komitesi için Zehra Öney (360+ Media Interactive) ve Haymi Behar (Doğan TV), Üyelik İlişkileri komitesi için de Rima Erdemir (MedyaNet) ve Yakup Erdoğan (Doğuş Digital) olarak belirlendi.
Esra Abrak, Tara Sistem’de Yeni nesil veri depolama alanında çözümler sunan Tara Sistem’de Kurumsal İletişim ve Kalite Yöneticiliği görevine Esra Abrak getirildi. Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri lisans programı mezunu olan ve Kocaeli Üniversitesi’nde İletişim Bilimleri yüksek lisans programını tamamlayan Esra Abrak, halen Kocaeli Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim Dalı’nda doktora tez çalışmalarına devam ediyor. İş hayatına 1997 yılında finans sektöründe, eğitim alanında başlayan Esra Abrak, ardından kariyerine Prolink’te devam etmişti.
EĞİTİMLER
24 Mart 2017 Cuma
KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI VE İZİNLİ PAZARLAMA Yer : Kadıköy / İstanbul Ayrıntılı Bilgi:www.tbd.org.tr
ETKİNLİK TAKV!M! E T K İ N L İ K L E R 23 Mart 2017 BTvizyon Antalya Toplantısı Ramada Plaza Hotel - Antalya AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr 14 - 15 Nisan 2017
1 Nisan 2017 Cumartesi
ISO/IEC 27001:2013 BİLGİ GÜVENLİĞİ YÖNETİM SİSTEMİ IRCA ONAYLI BAŞDENETÇİ EĞİTİMİ Yer : Kadıköy / İstanbul Ayrıntılı Bilgi: www.tbd.org.tr
Dinamikler 2017 Proje Yönetimi Kongresi Hilton Kozyatağı Otel - İstanbul AYRINTILI BİLGİ: http://www.dinamikler.org
27 Nisan 2017 ManageEngine User Conference 2017 Point Otel Barbaros, İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.vitel.com.tr/uc2017/ 16 Mayıs 2017 BTvizyon Denizli Toplantısı Denizli AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
25 Mayıs 2017 Dijital Evrim Teknoloji Platfomları İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.teknolojiplatformlari.com.tr
1Nisan 2017 Cumartesi
ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TASARIMI EĞİTİMİ
3 Ağustos 2017 BTvizyon Çanakkale Toplantısı Çanakkale AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
26 Eylül 2017
Yer : Kadıköy / İstanbul Ayrıntılı Bilgi:www.tbd.org.tr
BTvizyon Erzurum Toplantısı Erzurum AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
Y U R T İ Ç İ 7 Nisan 2017
6 Nisan 2017 BTvizyon Konya Toplantısı Konya AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr 19 Nisan 2017 Mobil Teknolojiler Günü Sheraton Grant İstanbul Ataşehir İstanbul AYRINTILI BİLGİ: http://www.mobilteknolojilergunu. com 6 Mayıs 2017
Kamu Siber Güvenlik Zirvesi Bilkent Oteli - Ankara AYRINTILI BİLGİ: http://www.dinamikler.org 25 Nisan 2017 Siber Güvenlik ve Felaket Yönetimi Teknoloji Platformları İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.teknolojiplatformlari.com.tr
14 Mayıs 2017
JavaDay İstanbul 2017 İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.javaday.istanbul
18 Mayıs 2017 BTvizyon İzmir Toplantısı İzmir AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
6 Temmuz 2017 BTvizyon Eskişehir Toplantısı Eskişehir AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
22 Ağustos 2017 Dijital Ekosistem: IoT ve M2M İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.teknolojiplatformlari.com.tr
5 Ekim 2017
e-gameshow Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.e-gameshow.com
24 Mayıs 2017 2.Uluslararası Akıllı Şehirler Konferansı Congresium Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.akillisehirlerkonferansi.com 12 Temmuz 2017 Bilişim 500 Ödül Töreni İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisim500.com
14 Eylül 2017 BTvizyon Adana Toplantısı Adana AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
22-23 Kasım 2017
BTvizyon Ankara Toplantısı Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
Bilişim Zirvesi 2017 İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr
12 Aralık 2017 BTvizyon Girne Toplantısı Kıbrıs AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr
E T K İ N L İ K L E R
Siz de Eğitim ve Etkinliklerinizi Burada Ücretsiz Paylaşabilirsiniz! bthabersirketleri.com/EgitimEtkinlikDuyuru
20-24 Mart 2017
CeBIT Hannover, Almanya AYRINTILI BİLGİ: www.cebit.de/home
Y U R T D I Ş I
8-11 Mayıs 2017
Dell EMC World 2017 Las Vegas, ABD AYRINTILI BİLGİ: www.emc.com/en-us/microsites/ dellemcworld/index.htm
23-25 Mayıs 2017
CommunicAsia2017 Marina Bay Sands, Singapur AYRINTILI BİLGİ: www.communicasia.com
30
MEKTUP
Yeni bir haftadan merhaba, Geride kaldı sanmayalım, hep gündemimizde kadınlar var. Türkiye’deki operasyonlarını İstanbul ile yeni başlatan, Körfez ülkelerinin önde gelen uygulama tabanlı, şoförlü araç çağırma hizmeti Careem, Dünya Kadınlar Günü’nde 2017’de işyerinde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamayı önceliklerinden biri olarak belirlediğini duyurmuş. Careem, şirkette toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda açık olduğunu kabul ediyor ve kadınlara STEM branşlarındaki mesleklerde daha adil temsil için katılım çağrısında bulunarak, bunu aşmayı taahhüt ediyormuş. Dünya Kadınlar Günü’nde, ayrıca bölgedeki ofislerinde cinsiyet çeşitliliğini güçlendirmeye yönelik birçok girişimin ilk örneği olarak şirket, CWEEN yani “Careem Kadınları Güçlendirme ve Etkileşim Ağı” (Careem Women Empowerment and Engagement Network) programını duyurmuş. Tam da günüde, 8 Mart’ta lanse edilen program, kadın yetenek havuzu için eşit iş olanaklarına, esneklik ve şeffaflık sağlanmasına odaklanacak ve şirketin yıl sonuna kadar cinsiyet ayrımcılığını sıfıra indirme çabalarına katkıda bulunacakmış. Careem, 2017 sonuna kadar daha yüksek oranda kadın mühendis istihdam etmeyi hedefliyormuş, budur değil mi? Dünyadaki önemli anıtsal yapıların iklim değişikliğine dikkat çekmek için ışıklarını bir saatliğine kapattığı Dünya Saati etkinliği bu yıl 25 Mart’ta gerçekleştirilecek. Etkinliğe Türkiye’den Topkapı Sarayı, İzmir Saat Kulesi, Uçhisar Kalesi, Dolmabahçe Sarayı, Kurşunlu Külliyesi, Süleymaniye Cami ve İstanbul Boğazı’ndaki köprüler gibi önemli anıtsal
BThaber 13 - 19 Mart 2017
Her şey çocuklar için…
yapılar katılacak, aynı saatte önemli binaların dekoratif aydınlatmaları da kapatılacak. Aralarında İstanbul Bilgi, Bilkent, Galatasaray, Gazi, Yeditepe ve Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin de bulunduğu çok sayıda üniversite de bu yıl Dünya Saati’ne katılarak tüm dünyayla aynı anda binalarını aydınlatan ışıklarını kapatarak, iklim değişikliğini durdurmak için herkesi harekete geçmeye çağırmış. ECE Türkiye tarafından yönetilen Espark AVM, Tepebaşı Belediyesi ve Philips Aydınlatma tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen projeyle, Eskişehir’in simgesi tarihi bacalar ilk kez aydınlanıyormuş. Proje, Tepebaşı Belediyesi tarafından "Avrupa Birliği Horizon 2020 - Araştırma ve İnovasyon Çerçeve Programı" kapsamında geliştirilmiş. Espark AVM giriş kapılarında yer alan, şehrin en önemli simgelerinden eski tuğla fabrikasına ait tarihi bacaların ışıklandırılması da projenin başlangıç noktası olarak seçilmiş. Çevresel detaylara devam o vakit. Vodafone ve TABİT işbirliğiyle aile çiftçilerinin verimliliklerini dijital teknolojilerle artırmak için hayata geçirilen Vodafone Akıllı Köy’de kadınların ekonomik ve sosyal hayata eşit katılımına destek olma
hedefiyle başlatılan “Kadın Çiftçi Girişimcilik Projesi”nde ilk hasat toplanmış. Girişimcilik ve seracılık eğitimleri alan 10 kadın çiftçi, kendilerine tahsis edilen eğitim seralarında 30 bin marul üreterek, yaklaşık 25 bin TL’lik ek gelir elde etmiş. Projeyle daha fazla sayıda kadın çiftçiye ulaşılması ve kadın çiftçilerin kendi seralarını kurabilmesi hedefleniyormuş. Sonuçta dijital teknolojiler kadın çiftçilerin hizmetinde. Bu arada, Birleşmiş Milletler’in büyük veri ile ilgili inovasyon inisiyatifi BM Global Pulse ve veri depolama teknolojileri ile çözümleri alanında dünyanın önde gelen şirketlerinden Western Digital Corporation, “Data for Climate Action – İklim Hareketi için Veri” yarışmasının başladığını duyurmuş. Bu, iklim değişikliği ile mücadele için katılımcıların, özel sektörün veri bilimini ve topladığı büyük veriyi kullanmalarına imkan veren açık inovasyon yarışması. Dünyanın dört bir yanından veri bilimcilerin, araştırmacılar ve inovasyon yapanların yarışmaya katılmak için 10 Nisan’a kadar DataForClimateAction.org adresi üzerinden önerilerini göndermeleri gerekiyor. Ödüller bölümüne geçelim o zaman. Türkiye’nin en köklü okullarından İzmir Amerikan Koleji’nin (ACI) öğrencileri, First Lego League (FLL) Ulusal
Yarışması’nda ödülleri toplamış. En İyi Robot Performans Ödülü ve Mekanik Tasarım Ödülü'nü kazanan öğrenciler, robot performansta tüm turnuvalarda alınan en yüksek puanı alıp önemli bir başarının sahibi olmuş. ACI Power Supply Takımı, bu sonuçla İngiltere'de yapılacak uluslararası turnuvada Türkiye’yi temsil etmeye de hak kazanmış. Güvenli şehirler kuran ve çok sayıda uluslararası ödüle sahip Ekin Teknoloji’ye bir ödül de İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı ISIF’17’den gelmiş. Ulusal ve uluslararası markaların ArGe ve inovasyon çalışmalarını buluşturan ISIF’17’de Ekin’in, tamamı Türk mühendislerce geliştirilen, güvenli şehir teknolojileri alanında ‘mobil devriye’ yöntemine yeni boyut kazandıran Ekin Bike Patrol’ü
‘Gümüş’ ödülün sahibi olmuş. Bosch marka buzdolapları ise dünyanın en saygın tasarım ödüllerinden IF Awards 2017’de 14 tasarım ödülü almış. Ödül alan 14 buzdolabı, Bosch’un kullanıcı dostu tasarım anlayışının yanı sıra verimliliğe olan bağlılığını ve tasarım yetkinliğini bir kez daha vurgulamış. TP-Link de 2017 IF! Tasarım Ödülleri’nde iki ürünü ile ödül kazanmış. Üç bantlı, MU-MIMO teknolojisine sahip olan Archer C5400 kablosuz yönlendirici (router) ile gece ve gündüz
HD çekim yapabilen yeni bulut kamera modeli KC100 IF! 2017’de onur ödülüne layık bulunmuş. Gelelim kitap gündemime… D&R, Kadınlar Günü dolayısıyla Türkiye’deki kadın alışkanlıklarını incelemiş. D&R’ın 28 şehirdeki 153 mağazasının verilerine göre, kitapların yüzde 64’ü kadınlar tarafından satın alınıyor. Kadınların tercih ettiği kitapların ise yüzde 65’i macera türünde. En çok kitabı Bursa, İstanbul ve Antalyalı kadınlar okuyormuş. Kitapla giriş yaptık, devam edelim o vakit… ‘Grinin Elli Tonu’ ve ‘Trendeki Kız’ okurlarının tercihi olacak “Önceki Kız”, hayatında bir dönüm noktasında tercihleri benzer iki kadının, Emma ve Jane’nin gizemli hikâyelerini konu alıyormuş. Bu arada, zeki kurgusuyla “Önceki Kız”ın hikâyesi 2017 Ekim’inde Akademi Ödüllü yönetmen Ron Howard kamerasıyla beyazperdeye de yansıyacakmış. Önce okuyalım, sonra da zamanı gelince izleyelim. Tohum Otizm Vakfı, otizm ve diğer gelişimsel yetersizliği olan çocukların dil ve konuşma becerisi öğretimine yönelik hazırladığı ‘Sözel Davranış Yaklaşımı’ kitabını bilim dünyasına kazandırmış, ki bence haftanın en güzel haberi. Tohum Otizm Vakfı Eğitim Direktörü Prof. Dr. Binyamin Birkan’ın editörlüğünü üstlendiği kitap, alanda uzman ve otizmli bir çocuk annesi Dr. Mary Lynch Barbera ve yakın arkadaşı Tracy Rasmussen tarafından kaleme alınmış ve yine otizmli bir çocuk annesi İlksen Dinçer Baş tarafından Türkçe çevirisi yapılmış. Aura Yayınları tarafından yayınlanan kitap satışa sunulmuş, alalım, çevremizi de bilgilendirelim. Bu hafta da bu kadar, dahası haftaya,
REKLAM SATIŞ GRUBU YIL 22 SAYI 1114
BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Neslihan Aksun neslihana@bthaber.com.tr
www.bthaber.com
BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr
20 - 26 Mart 2017
www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber
Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr
Editör
Görsel Yönetmen
Handan Aybars handana@bthaber.com.tr
Tuğçe Erarslan tugcee@bthaber.com.tr
Online Editör
Video Editör
Ferit Çelik feritc@bthaber.com.tr
Efe Çevikoğulları efec@bthaber.com.tr
Bültenlerinizi
bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz
Cilt, Baskı, Poşetleme: Apa Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l
Abone ve Dağıtım btabone@bthaber.com.tr
Satış Grubu Kutay Göçe Karolin Özçelik Abdurrahman Koyuncu Funda Koyuncu (Ankara)
Reklam Rezervasyon info@bthaber.com.tr Yönetim Yeri: BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. Fetih Mah. Tahralı Sokak Kavakyeli Plaza C Blok 7/5 34704 Ataşehir/İSTANBUL Telefon: (0216) 291 13 90 Ankara Ofisi: Adres : Nergis Sok Via Flat İş Merkezi No:7/2 Söğütözü-Ankara Telefon: (0312) 258 64 24 / Faks: (0312) 258 63 02
Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.
ISSN 1300-6495 BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.
WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER
Full and comprehensive Strategic digital steps in the insurance are considered ‘insurance’ support for SMEs! BTHABER Corporate Group provides significant and comprehensive marketing support to IT focused SME initiatives. Accordingly, three IT companies under three years old will receive free marketing support for thirty three weeks from three BTHABER Corporate Group Companies. New business models based on technology and new initiatives that create innovative developments are now the most dynamic and indispensable elements for all economies. BThaber Newspaper, Informatics Summit Event Company and M2S Research & Marketing Company, which are among the oldest organizations in Turkey in the field of information technologies and presentation of marketing tools, are among the most important institutions in supporting the initiative that our
country and our economy believe is important for the development. The details of the marketing support that will be available on www.bthabersirketleri.com/ PazarlamaDestek website and the content of the marketing support for 33 weeks free of charge is as the following with a deadline of March 31st, 2017: - Free advertising and content rights on BThaber Newspaper. - Free banner rights on BThaber and BTnet web sites. - Free video interview preparation and publishing rights on BThaber platforms. - Free sponsorship rights at the Information Summit Company events. - Free Postaban electronic marketing rights with M2S database.
Oracle’s agenda became the insurance industry The annual “Oracle Insurance Summit” was held at the Raffles Hotel on March 8th. The main agenda of this year’s event was “Digital Transformation in the Insurance Sector”. The event, which started with Oracle’s global transformation vision and success stories, continued with Levent Erden, the founder of İstanbul Bilgi University Next Academy, talking about the effects of information technologies such as mobility, social media, cloud and artificial intelligence on human life and business world. Following presentations on the predictions of the effects of the developments in analytical, cloud computing and security fields on the insurance
sector, the directors of the leading companies in digital transformation field, the panel led by the managing partner of Fintech İstanbul Prof. Selim Yazıcı shared the basic trends in the sector, sharing information on how they affected the way business was done and what could be done to get ahead of the change. During the second half of the day, the participants shared a comprehensive content with the participants including successful project examples made by Oracle customers on the digital transformation journey, innovative solutions developed by business partners, solutions in the Oracle Business Applications portfolio and Insurtech local start-ups.
AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO’su Fırat Kuruca AvivaSA is taking important steps in the insurance sector to ensure that domestic and foreign customer satisfaction is maintained at the highest level. AvivaSA Digital Garage is the center of innovation and entrepreneurship in the Turkish insurance market. AvivaSA Pension and Life CEO Fırat Kuruca said that they will intensify their work three topics on Digital Garage in order to become a digital insurance company: Spreading AvivaSA’s innovative, entrepreneurial and digital transformation culture; Finally, providing digital solutions to problems of customers and employees; actualizing digital transformation communication in levels of Aviva and Sabancı Group, business partners and the sector. Fırat Kuruca noted the following: “We have launched our digital
transformation program under the “Digital First” concept as Aviva and Sabancı Group’s prior strategies. In our company, we established a Digital Transformation Office responsible for digitalization. The office, which consists of experts in its fields, has prepared a holistic digital transformation program that coincides with the main strategies of AvivaSA in July 2016 to pass on the vision of the digitalization of our senior management. At the “Kick Off Day” event that our managers have participated in, we announced our AvivaSA Digital Transformation vision and launched our digital transformation program. We consider this program not only in terms of technology, but also in three dimensions: building digital corporation culture and conducting digital transformation communication both inside and outside the company. As the Digital Garage, we are closely following the technology world to bring digital capabilities to AvivaSA and aim to bring together the needs and problems of our domestic and international customers with appropriate technological solutions. In this direction, we started to work together with technology providers, suppliers and start-ups to develop a quick solution by evaluating the sector’s priorities. We have introduced our new customer platform, Ocean,
to understand the changing consumer behaviors through technology and to offer products and services that match the expectations of our customers and to be at their side with the channels they need. With Ocean, our sales teams are mobilized and strengthened with digital capabilities. We are able to manage sales processes in the most accurate way possible and our sales teams now have the opportunity to track all customer interactions with a 360 degree and single customer view from a single platform. In order to support the Automated Participation process in the BES, the institutional activity management tool was introduced in 2.5 weeks, enabling automatic participation activities to be monitored in real time. The proposal and approval processes have been digitalized, reducing the office dependency of our corporate sales teams, making them giving offers in a quicker way. We will discuss the digitalization of our Marketing and Retail Sales activities by continuing the project and completing developments for our individual customers. With call center and social media integrations, we will continue to develop a 360 degree customer look and infrastructure that will respond to customer needs more quickly.”
Violin Memory and Tara System met with customers Flash Array company Violin Memory and its Turkish partner Tara Sistem met in İstanbul with their customers to share their 2017 plans and latest developments. Violin Memory General Manager Ebrahim Abbasi, whose institutional priorities are indicated as ‘investment and development’, emphasized that they focused on researching and developing for future products to the market and that they focused on customer orientation, human
and technology in business development processes. Referring to the company’s restructuring process, Abbasi also emphasized that after the acquisition of Soros Quantum Fund, they have a stronger position in the market and client support and R&D activities will be prioritized on the road map of the restructuring. Abbasi stressed that the Turkish market is important for them, indicating that this process, which will start by April 2017,
will proceed on a model that is fully structured and renewed, and stated that the basis of these market choices is the growing economy and the rapidly developing market potential. Stating the satisfaction with the use of Violin Memory solutions by a large number of corporate clients in the market, Abbasi reminded that Tara Sistem’s knowledge and experience in the sector are important parameters in forming this collaboration.
Channels and SMEs are on target Radore is expanding its customer segment, providing classical data center services as well as all IT services that customers may need with added value. The company, which added Turkey’s SMEs in different regions to its target mass, is also realizing new business partnership models. Sadi Abalı, General Manager of Radore, stated that they provide service to more than 3 thousand customers in their third generation data center located in İstanbul MetroCity and continued: “Radore’s customer base has mostly included companies doing business over the internet. There have been numerous games, e-commerce and media companies. The number of corporate customers that can be scaled as an SME has also started to increase. One of the key elements of our next growth will be SMEs. Considering technologically, digital transformation is one of the most important
issues that have entered into the agenda of many businesses in Turkey, especially SMEs. So there are very important tasks that fall on data centers in order to be digitally transformed. In order for a transformation to take place on the digital side, the transformation needs to start from the infrastructure. Data centers are also the most important service providers on this infrastructure side. We are not just talking about physical infrastructure here. Now cloud platforms are also of great importance. Therefore, our priority is to support the processes of companies that want to go about digital transformation in Turkey and to offer value added services in a way that will meet their needs. In addition, we will focus on being among the most important data centers in the world as well as in Turkey. In the next 10 years, we aim to be the most important data center in Eastern Europe and the Middle East.”
Application deadline for eTurkey Awards
The applicant deadline is extended for the eTurkey (eTR) Awards, which will be organized for the 14th time with the cooperation of Turkish Informatics Foundation (TBV) and TÜSİAD, with the aim of awarding e-Government projects of public institutions and local governments. The deadline for submission to the event where the “Vodafone Special Award” will also be presented for applications that have priority to transparency, social responsibility, employment opportunities that support modern state
understanding and to increase productivity and cost efficiency as well as categories such as e-Services from the Public to the Citizens, e-Services from the Public to the Business World, e-Services from the Public to the Public, the Small Scale Municipality Category, the Medium Scale Municipality Category and the Large Scale Municipality Category became March 22nd 2017.
conducted by 25 consultant teachers.
entrepreneurship without even establishing a company, sales and marketing and communication channels. The “technology” module covers information technologies and possibilities offered by the internet, e-commerce and entrepreneurship, the use of the project website, safe technology and internet use.
TBV and TÜSİAD are organizing this event with the aim of raising awareness about the successful e-government applications of
public institutions and local governments and rewarding outstanding applications, emphasizing the importance of e-Government and accordingly the concept of digital citizenship. In this context, it is aimed to encourage the public institutions to implement e-government applications rapidly and to encourage the private sector to continue their efforts to support this transformation. The awards will find their owners in a ceremony to be held in May. Please visit http://www. etrodulleri.org for application and detailed information.
Economy will grow with entrepreneur women The new term trainings in the Women First in Entrepreneurship Project started with the cooperation of Vodafone Foundation of Turkey and Turkish Informatics Foundation and the Ministry of National Education General Directorate of Lifelong Learning. Approximately 6 months of trainings will be conducted simultaneously in a total of 72 Public Education Centers in Adana, Kayseri, Denizli, Trabzon, Gaziantep, Erzincan, Mersin, Muğla, Kocaeli and Sivas under the leadership of 140 consultant teachers. The content of the training will be provided to the e-learning platform of the Ministry of National Education and more women will benefit from the education. By reaching 10 thousand women in the first year and creating economic value of
over 15 million TL, 20 thousand women will be reached in total of 20 cities by the training of 10 thousand women in the new period of the Women First in Entrepreneurship Project. Kocaeli Deputy and President of the Parliamentary Commission on Equal Opportunities for Women and Men Radiye Sezer Katırcıoğlu, İzmit Mayor Nevzat Doğan, Ministry of National Education General Directorate of Lifelong Learning Open Education Department Mehmet Zeki Başyemenici, Vodafone Turkey CEO Colman Deegan, Turkish Informatics Foundation Ankara Representative Dr. Aydın Kolat participated the meeting held in Kocaeli where the announcement of the project’s new term trainings was made. In the 10 Public Education Centers in Kocaeli, 2,500 women living in Kocaeli will be trained by the trainings
24 hour training program with certification is being implemented in the Women First in Entrepreneurship Project. The trainings contain practical, easy to understand and short content in the fields of “technology” and “entrepreneurship”. The “entrepreneurship” module provides information on entrepreneurship, the situation of women entrepreneurship in Turkey and the world, the minimum entrepreneurial model to ensure
In the new period, unlike the first period, the contents of the education will be uploaded to the e-learning platform of the Ministry of National Education and many more women will benefit from the
education. Trainees will be able to present their products via the online sales site oncekadin. gov.tr. While 3,000 trainees were registered to the site of oncekadin.gov.tr, the digital store which is one of the important components of the project, 16,534 products were listed in 14 categories. A total of 1,112 products were sold on the website. A total of 26,500 TL award was given out in the Women First in Entrepreneurship Competition organized to encourage trainees to become members of the website and to announce their success stories.