7 minute read
NFT’ler ve Fotoğrafçılık:
Geçici Bir Heves mi, Yoksa Kalıcı mı?
Australian ProPhoto, Nisan 15, 2022
Advertisement
Fikri Mülkiyet avukatı Sharon Givoni, NFT’lerin sanat dünyasında hızla büyüyen fenomenine sıkı bir giriş yapıyor ve fotoğrafçılar için potansiyellerinin ne olduğunu değerlendiriyor.
Daha en başında, blockchain gibi yeni dijital teknolojilerin yükselişi, hepimizi koltuklarımıza oturttu ve merak ettirdi - bu bizler ve günlük yaşamlarımız için ne anlama geliyor? Bu hiçbir yerde son zamanlardaki NFT’lerin patlamasından daha doğru değil.
Daha sonra daha fazla ayrıntıya girecek olsak da, özetle, “non-fungible” kelimesi basitçe benzer değerde bir şeyle takas edilemeyeceği anlamına gelir. Bir “token”, bir blok zinciri tarafından çıkarılan dijital bir varlıktır - blok zinciri, bilgilerin değiştirilmesini veya hacklenmesini zor veya imkansız hale getirecek şekilde kaydedildiği bir sistemdir.
Çevrimiçi topluluklar fotoğrafçı ve diğer sanatçılara dijital sanat eserlerinin başka türlü fark edilmelerinin imkanının olmayacağı türden bir satış imkanı veriyor. Tıpkı, tuhaf balina resimlerini satarak yaklaşık 540.000 AU$ kazandığı bildirilen Londralı 12 yaşındaki bir çocuk gibi.
Herkesin aklındaki soru şu: NFT’ler kalıcı mı yoksa bu sadece başka bir imparatorun kıyafetleri vakası mı?
Avustralyalı fikri mülkiyet avukatı Sharon Givoni, fotoğrafçılar da dahil olmak üzere birçok sanatçıdan artık düzenli olarak sektörün geleceği ve NFT’lerin yükselişinin hem kısa hem de uzun vadede ne gibi etkileri olacağı konusunda sorular aldığını söylüyor. İyi ya da kötü, kesin olan bir şey var: NFT’ler yaratıcı sektörde büyük dalgalar yaratıyor ve hevesli koleksiyonerler de bu dalgaya kapılmış durumda.
Melbourne merkezli yaratıcı yönetmen ve sanatçı Rhett Dashwood’un sözleriyle, “NFT teknolojisi küresel ölçekte daha önce mümkün olmayan yepyeni bir olasılıklar dünyasının kapılarını açtı. Bence NFT’lerin geleneksel sanat dünyası üzerindeki etkisi, internetin gazeteler üzerindeki etkisine benzeyecek.”
Hatırlanması gereken ilk şey, bir NFT’nin hiçbir şeyle değiştirilemeyen benzersiz bir dijital token veya ‘sertifika’ olduğudur. Türünün tek örneği olan bir NFT, dijital fotoğrafların veya sanat eserlerinin, alınıp satılabilen bir sahiplik sertifikası oluşturmak için tokenize edilmesine olanak tanır.
Bu nedenle alıcı, her işlemin tarih ve saati de dahil olmak üzere önceki her sahibi gösteren blok zinciri tabanlı bir sertifika alır. Başka bir deyişle, sanatçılar böyle bir dijital sahiplik sertifikası oluşturarak eserlerini “tokenize” edebilir. Bugüne kadar satılan en kötü şöhretli NFT’lerden biri olan - Everydays: İlk
5.000 Gün’ü bir düşünün - 69,3 milyon ABD Doları gibi dudak uçuklatan bir fiyata satın alındı.
Mayıs 2007’de Beeple olarak bilinen bir dijital sanatçı, 5.000 gün boyunca her gün yeni bir dijital resim yarattı ve daha sonra bir NFT oluşturmak için bunları bir kolaj aracılığıyla bir araya getirdi. Beeple’ın NFT’sini satın alan Singapur merkezli bir programcı olan bu kişi, çalışmayı çeşitli yerlerde (metaverse de dahil) görüntüleme hakkına sahip olsa da, telif hakkına sahip d eğil.
NFT’ler: Sıkça sorulan sorular
Australian ProPhoto, Sharon’a fotoğrafçıların NFT’ler hakkında bilmesi gerekenleri, bu olaya dahil olmaları gerekip gerekmediğini ve dahil olmak isterlerse bunun potansiyel faydalarının neler olabileceği hakkında sorula r sordu.
NFT olayına dahil olmak isteyen fotoğrafçılara neler tavsiye edersiniz?
“Yasalbirtakımsonuçlarolsada,bukonudaavukatlarıntavsiyedebulunamayacağı finansal hususlar da var. Sonuçta, kripto para bir finansal araç ve tıpkı herhangi bir yatırım gibi, bir NFT’yi satmak Sermaye Kazancı Vergisine tabi olabilir.”
Sizce pandemi bu yeni NFT çılgınlığını etkiledi mi, hatta körük ledi mi?
“Pandeminin etkisiyle birçoğumuz eğlence ve rahatlık için internete yöneldik. E-ticaret, kumar uygulamaları ve kripto para yeni bir önem kazandı.
“Evet, sanatı tokenlaştırmanın pandemi kaynaklı kripto yatırımcı devriminin bir parçası olduğunu söyleyebilirim. Covid-19 e-ticaret dönüm noktasını tetikledi ve dokunaçları tokenize fotoğrafçılık ve dijital sanata kadar ulaştı ve dijital fotoğrafçılar için yeni bir pazar sağladı.
“Bazı fotoğrafçılar, fotoğraflarını sergilemek isteyen gerçek mekanda faaliyet gösteren bir galeri ya da alıcı bulamazken, NFT’ler fotoğraflarını çevrimiçi bir galeride sergileyebileceğiniz ve bu şekilde satabileceğiniz anlamına geliyor.”
Peki NFT’ler nasıl çalışır?
“NFT’ler, gerçek dünya veya dijital varlıkların temsili olarak işlev görmek üzere tasarlanmış blok zinciri tabanlı dijital tokenları ifade eder. Her bir token tamamen benzersiz tanımlayıcı bilgilere sahip olduğu için bir NFT asla kopyalanamaz. Onu bu kadar çekici kılan da zaten budur. Bir kez sahip olduğunuzda, artık sizindir. Sanat ve fotoğrafçılık alanında birkaç NFT borsası var. Benim görüşüme göre, bir blok zinciri ağının siparişleri, ödemeleri, hesapları, üretimi ve çok daha fazlasını takip edebilmesinin faydaları var. Bu da sanatçı için fikri mülkiyetin garanti altına alındığı anlamına geliyor. Ayrıca, taraflar arasındaki satışları şeffaf, doğrulanabilir ve kalıcı bir şekilde kaydettiği için sanatçılar artık tam görünürlük elde edebilir.”
Bir NFT satın aldığınızda telif hakkına sahip değilseniz, o zaman ne elde edersiniz?
“Etkili bir şekilde, NFT sahipleri, sahibinin bu görüntü, fotoğraf veya sanat eserine sahip olduğunu belirten dijital bir sertifika alırlar. Bununla birlikte, NFT başka birine satıldıktan sonra bile, sanatçı genellikle telif hakkını elinde tutacaktır.
Sanatçı genellikle eserini elinde tutabildiği için fayda sağlarken, alıcı ya da yatırımcı da tokenların mülkiyeti sabit ve güvence altında olduğu için imha edilme, çoğaltılma ya da çalınma riski olmadan kendi adına fayda sağlar.
NFT’yi bir başka bakış açısından ele alacak olursak, bu sanat eserine sahip olduğunuzu doğrulayan bir makbuza sahip olmak, ancak sanat eserinin kendisine sahip olmamaktır. Buna evin kendisinden ziyade bir Tapu Belgesine sahip olmak gibi benzetmeler yapılmıştır. Sahipliğinizi kanıtlamanız gereken şey makbuzdur. Bu nedenle bazı insanların bunu alaycı bir şekilde ‘övünme hakkı’ olarak tanımlaması o kadar da şaşırtıcı değil. Bir iş için yüz binlerce dolar ödeyen insanlarla kesinlikle lüks pazara girmişlerdir.”
“Her zaman somut ve soyut arasında bir ayrım yaparım. NFT’ler doğası gereği dijital olduğundan, her zaman soyuttur. Mesela, bu konuya açıklık getirmek için müşterilerime verdiğim yaygın bir örnek bir tablodur. Tablonun kendisi fiziksel bir nesnedir ve bu nedenle somuttur. Telif hakkı yasalarının sağladığı münhasır haklarsa soyuttur.
“İronik olan şu ki, biri görülse ve dokunulsa da diğeri görülmüyor; bu mevcut pandemi balonunda, soyut olan bazen duvara asabileceğiniz bir şeyden bile daha değerli olabilir!”
Yeniden satış telif hakları (resale royalty rights) nedir ve NFT’ler de de aynı antıkta mı çalışır?
“Telif hakkı değişikliklerinden sonra, Telif Hakkı Yasası uyarınca Yeniden Satış Telif Hakları düzenlenmiştir. Sanatçılar, 2010 yılında aktif hale gelen bu Yeniden Satış Telif Hakları kapsamında, Telif Hakkı Ajansı aracılığıyla eserlerinin belirli yeniden satışlarından telif ücreti tahsil edebilmektedir. Program, satıcının - ya da satıcının temsilcisinin - telif hakkı ödenecek olsun ya da olmasın, 1.000 $ ya da daha fazla olan tüm ticari yeniden satışları bildirmesini gerektirmektedir. Ajans binlerce Avustralyalı sanatçının telif haklarını yönetmiştir.
NFT değişim platformu (borsası) nedir ve bize bazı örnekler verebilir misiniz?
“Bir NFT borsası, hisse senedi alım satım platformlarına benzer şekilde, insanların NFT’ler oluşturabileceği, alabileceği ve satabileceği bir platformdur. Bunlar arasında Open Sea (en büyüklerinden biri), Binance, NFT Marketplace, ZORA, Nifty Gateway ve Rarible sayılabilir.”
Avustralya’nın en ünlü NFT sanatçısı kim?
“Lushsux adı hemen akla geliyor. Temelde sokak sanatı aracılığıyla memeler çiziyor. Esprili ve kışkırtıcı konularıyla tanınıyor. Biraz Banksy gibi, anonim kalmayı tercih ediyor ve üç milyon doların üzerinde NFT satışı yaptığı söyleniyor.”
Bu alanda çok çalıştığınız göz önüne alındığında, trend olan bazı eğilimler fark ettiniz mi?
“Bu büyük bir genelleme olsa da, gördüğüm pek çok NFT çok benzersiz, yenilikçi ve orijinal - özellikle de dijital sanat. Çok sayıda meme, gerçeküstü rüya manzaraları ve fantastik sahneler gördüm. Görünüşe göre hiçbir kural yok ve yüksek bir trend dönüşümü var.”
Sizce bazı NFT’ler neden bu kadar yüksek fiyatlara alıcı buluyo r?
“Tablolar gibi geleneksel sanat eserleri, kesinlikle türünün tek örneği oldukları için değerlidir. Buna karşılık dijital dosyalar kolayca ve sonsuz sayıda çoğaltılabilir. Bununla birlikte, NFT’ler tamamen yeni bir şey sunuyor: yani sanat eserinin alınıp satılabilen dijital bir sahiplik sertifikası oluşturmak için ‘tokenize’ edilebilmesi.
“Elbette bazı NFT’lerin yüksek fiyatları bazıları için biraz kafa karıştırıcı oldu. Bunun biraz da pandeminin tetiklediği kripto yatırımcı devriminden kaynaklandığına inanıyorum ve şimdilik bunlar sadece ‘moda’.”
Yani, NFT’lerin sadece geçip gidecek bir şey olduğunu mu söylüyorsunuz?
“İlk başta bunun sadece bir heves olduğunu düşünmüştüm ama şimdi NFT’lerin değerini anlıyorum. Gerçek şu ki, herkes bir NFT hazırlayıp bunun için yüksek bir fiyat talep edemez. Yüksek değere sahip olan NFT sanatı genellikle hayran kitlesine sahip olacaktır. Örneğin, Beeple’ın Instagram’ı 69 milyon ABD$’lık NFT satışını yapmadan önce son derece popülerdi. Şu anda Beeple’ın Instagram’da 2,2 milyon takipçisi var.
“İnsanların yeterince bahsetmediği bir başka bakış açısı da NFT’lerin sanatçılara gerçekten nasıl fayda sağladığı. İnsanlar NFT satın alırken sanatçıları desteklediklerini her zaman göz önünde bulundurmalıdır.”
NFT’lerin bir fotoğrafçıya gerçekten yardımcı olduğu belirli bir örnek düşünebiliyor musunuz?
“Hemen akla gelenlerden biri Kanadalı fotoğrafçı Cath Simard. Başlangıçta Instagram hesabında bir Hawaiideki bir yolun fotoğrafını paylaştı. Fotoğraf viral hale geldiğinde, fotoğrafının internette yaygın bir şekilde kullanılmasını durdurmaya çalıştı ve kullananların hiçbiri fotoğrafın ona ait olduğunu belirtmemişti.
“Nihayetinde, fotoğrafını kendine mal eden hesapları ve şirketleri yorulmadan takip ettikten sonra, bunun bir NFTsini yaklaşık 300.000 ABD Doları karşılığında mint etti. Şimdi herkesin kullanımı için ücretsiz. Yani bir anlamda
NFT’ler sanatçılara eserlerini geri alma ve eserlerinden kâr elde etme imkânı da sunuyor.”
Sizce bu NFT trendi özellikle fotoğrafçıları ilgilendiriyor mu?
Kesinlikle. Özel ve sınırlı sayıda üretilen baskılar fotoğrafçılık piyasasında değerli varlıklardır ve Fotoğrafçılar baskı boyutlarının ne olacağını daha önceden belirler. Bazıları bunu benzersiz bir eserin, hatta yüksek üretim değerinin bir göstergesi olarak kabul ettiğinden, daha küçük baskı boyutlarına sahip baskılar oldukça rağbet görebilir. Aynı şekilde, sanatın NFT’ler olarak tokenleştirilmesi dijital olarak nadir bir varlık yaratır - aynı şekilde fotoğrafçıların baskı boyutunu belirlemelerine de olanak tanır. Tüm ayrıntılar blok zincirine kaydedildiğinden, NFT’ler alıcı için baskı ayrıntıları açısından daha da fazla şeffaflık sağlar, çünkü geleneksel olarak alıcılar farkında olmadan gerçek bir ilk baskı yerine büyütülmüş baskılar satın alıyor olabilirler.”
Fotoğrafçılarla ilgili başka vaka çalışmalarınız var mı?
“2018 Sevgililer Günü’nde İrlandalı kavramsal sanatçı ve fotoğrafçı Kevin Abosch, “Sonsuz Gül” adlı tek bir kırmızı gülün yer aldığı bir NFT’yi 1.000.000 ABD Dolarına eşit bir meblağ karşılığında bir yatırımcı topluluğuna sattı. NFT, Abosch’un çektiği bir fotoğrafa dayanıyordu ve her bir kişinin gül tokeninin onda birine sahip olduğu 10 hisseye bölünmüştü. Satıştan elde edilen fonlar, gençler için kodlama ve programlama becerilerini teşvik eden küresel bir ağ olan CoderDojo Vakfı’na bağışlandı.
“Abosch, kripto para birimini ve bunun fotoğrafçıları ve sanatçıları nasıl güçlendirdiğini öve öve bitiremiyor. Abosch, sanal sanatın özellikle mülkiyet açısından zorlu bir fikir olmasına rağmen, blok zincirinin sektöre açıklık ve şeffaflık getiren halka açık bir defter olarak işlediğine inanıyor.”
Sonuçlar
Sharon sözlerini şöyle tamamlıyor: “NFT art, dijital sanat eserlerini, sanatçıların, grafik tasarımcıların, fotoğrafçıların, animatsyoncuların ve sokak sanatçılarının (tabi ki bunlar sadece birkaçı) emeklerinin meyvelerinden para kazanmalarını sağlayacak şekilde sınıflandırıyor. Alıcı/koleksiyoncu ise, eserin sanatçının mülkiyetine ve eser sahibine ait olduğuna dair net bir kanıt elde etme avantajına sahip oluyor.
“Bu nedenle, kişisel olarak, tüm Avustralyalı fotoğrafçıları NFT’lerin kendileri için uygun olup olmadığını düşünmeye teşvik ediyorum. Yeni teknolojinin öngörülemeyen doğası nedeniyle balonun ne zaman patlayacağını kimse bilemediğinden, NFT alanı sanatçıların bir an önce keşfetmesi gereken bir alan.