Zoom mart 2017 issuu 121

[Kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS NORTH haber, magazin, aktüalite dergisi]

Yıl: 11 Sayı: 121 Mart 2017

Çok Ozel Yerler

9 694 851 90 004 9 10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

cypruszoom.com

/zoomdergigrubu/

[ Dış Basın Birliği tarafından verilen 'EN İYİ DERGİ GRUBU' ödülü ]

DERGİ GRUBU www.cypruszoom.com

zoommagazin@gmail.com (Sahibi) Genel Yayın Yönetmeni Birol Bebek (Sahibi) Yayın Koordinatörü Gülsüm Gözenler Reklam Pazarlama Profil Reklam KATKI KOYANLAR Reha Arar / Mesut Günsev / Selcan Biryılmaz Aygen Ersalıcı / Ali Özçil / Mustafa Şah İhsan Erol Özçil / Hasan Karlıtaş Grafik-Tasarım Profil Reklam

Teşekkürler Kıbrıs

İÇİNDEKİLER 14 Dev Marka Blue Diamond Artık Girne’de

Yayın Kurulu Mesut Günsev Ersin Gözenler Nurhan Günsev

Reklam Rezervasyon Ofis (0392) 22 77 595 (0533) 825 70 00 (0542) 875 96 66 (0533) 868 95 81 (0542) 875 55 04

Yayın Türü Aylık Süreli Turizm-Haber-Magazin Sanat ve Aktüalite Dergisi Baskı; Okman ZOOM YAYIN GRUBU, Profil Reklam ve Danışmanlık Limited Şirketi’ne aittir.

Cemal Hamit Sok. Aldora 3 Sitesi 29/4 Hamitköy, Lefkoşa

16 Haberler 18 Röportaj - Orkun Altıntaş

rgisi ]

, aktüalite de

[ Kıbrıs’ın ilk

NORTH haber, magazin

aylık turizm CYPRUS

cypruszoom.com

/zoomdergigrubu/

22 Röportaj / Hasan Karlıtaş - Ünal Çağıner 28 Su Krallığı - Rauf Ersenal

120 Şubat 2017 Yıl: 10 Sayı:

34 Terk Etmek Bir Sevda Biçimidir - Mesut Günsev 36 Johnnie Walker ile Çok Özel Yerler - Bella Terrace 42 Röportaj - Huri Altınör

Çok Ozel Yerler

46 Ne Nerede Ne Zaman ZOOM Ajanda 50 Kahvaltı Yapmak Artık Zevk

90004 9 9 69485 1

48 Bahar Detoksu

10 TL/TÜR

KİYE FİYATI

15TL

56 Ayın En Çok Satan Kitapları 60 Kısa Haberler 62 Rotar Yeniden Sahnede 72 Bu Festivaller Kaçmaz 78 Emre Erdemoğlu'na İtalya'dan Bir Ödül Daha...

80 Dilek Hanif Defilesi Büyüledi 84 Evlilikte Uyum Nasıl Yakalanır?

8

ZOOM I Mart 2017

ZOOM DERGİ GRUBU

Tüm yayınlarında çevre örgütlerine, çevre bilinciyle destek vermektedir.

Yerli balığın tek adresi - The best beach of North Cyprus

Büyüleyici deniz ve dağ manzarası, yılın dört mevsimi yerli ve yabancı turistlerin durak noktası...

a c ı l p a KHotel&Restaurant Akdenizin doyumsuz maviliği, güneşin yakıcı sıcaklığını bulabileceğiniz ailece dinlenip tatil yapabileceğiniz sıcak ve samimi bir atmosfer...

Günlük taze balığın yanısıra Türk ve dünya mutfaklarından seçkin örneklerle birlikte Kıbrıs'ın yöresel lezzetlerini tadabilirsiniz...

www.kaplıcabeach.com

Rezervasyon: 0392 387 2032 (2029) - 0533 825 1361 Girne - Karpaz sahil yolu Kaplıca \ İSKELE

11 yıl, 121 ay, 121 sayı

BİROL BEBEK Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni birolbebek@gmail.com

12

12

ZOOM I Mart 2017

ZOOM I Mart 2017

Başlıktaki rakamlar ZOOM Dergisi'nin sadece dergi formatıyla yayın yaptığı yıllara ait. Yenidüzen Gazetesi'nde hafta sonu eki olarak yaklaşık 4 yılı aşkın bir süreyi de katarsak; şu an yayında olan birçok gazeteden çok daha uzun süredir basında varız.

ZOOM Dergi Grubu'na katılan yeni dergi kardeşleriyle de var olmaya da devam ediyoruz.

Bu ay artık 11. yılımızdayız.

Arkadaş sohbetlerinde, 'hiç çıkmadığı ay oldu mu' sorusu geliyor bazen.

Hayır dergimizin çıkmadığı ay olmadı.

Bu süre içinde, annemi, sevgili eşimi kaybettim. Çok zor günler geçirdik. Hastalık halleri, eşimin kaybı sonrasında yaşadığım dönemi düşünürsek, sonuç sadece derginin 11. yılına gelmesi değil.

"ZOOM benim açımdan yaşadıklarımın toplamıdır" dersem daha doğru olur. Bu başarıda bana inanan, her zaman yanımda olan eşim Banu başta olmak üzere, tüm sevenlerimi de unutmamalım sanırım.

Yazının buraya kadar ki kısmı okuyunca, herşeyi tek başına yaptığım sonucu çıkabilir.

Tabiki öyle değil.

Başarımızın temelinde iş konusunda her zaman bir uyum içinde çalıştığımız, inatçı, kendine güvenen, tabiki hırslı ve yenilgiyi asla kabul etmeyen ortağım Gülsüm Gözenler'e de borçluyum.

Yayınlarımızı bu noktaya getirirken şüphesiz, ortağımın eşi Ersin Gözenler, eksikliğine hep hissedeceğim, canımın yarısı eşim Banu'yu ayrı bir yere koyuyorum. Başarımızın temel güçlerini onlardan alıyoruz.

Uzun mesai saatlerimize katlanıp, evimizde işimizde bize destekleri yadsınamaz.

Bu geminin iki kaptanı olarak bayrağı taşırken bize destek olan isimlerden en özeli şüphesiz değerli büyüğüm Mesut Günsev.

Ama Reha Arar, Mustafa şah, Ali Özçil, Rauf Ersenal, Hasan Karlıtaş, Aygen Ersalıcı, Seda Söker Altuğ gibi; hepsi ayrı ayrı çok değerli isimleri de buna eklemeliyim.

Bunun yanında genç arkadaşlarımızı da bu listeye dahil etmezsem ayıp olacak biliyorum. Selcan Biryılmaz, Ali Damdelen, İhsan Erol Özçil, Mustafa Dermay, Kemal Ferit, Çiğdem Bozkurt sadece bizim için değil adanın da göz bebekleri.

Yakın gelecekte mesleki açıdan çok daha iyi yerlerde olacaklarına eminim.

Dergilerimiz daha önce yazan isimlere de buradan teşekkür ediyorum.

Katettiğimiz yolu düşünürsek, verilen emek kadar, aldığımız destek te önemli..

Bize bugüne kadar reklam vererek ayakta durmamızı sağlayan markalara, şirketlere minnettarız. Bu aslında onların bize duyduğu güvenle alakalı.

Bunu biliyoruz.

Bu güne kadar, bize duydukları güven konusunda onları hayal kırıklığına uğratmadık. Bundan sonrada uğratmayacağız.

Hepinizi seviyoruz. İyi ki varsınız..

Yaşında

ZOOM Dergi Gurubu

TANITIM KİTİ 2017

TANITIM Gurme KİTİ 2017 Kıbrıs’ın yemek, içki ve mutfak kültürü dergisi

Kıbrıs’ın yemek, içki ve mutfak kültürü dergisi

2300 Yıllık Gurme Misafir..

Düşünmeyin..

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

EFSANELER NEWYORK'DA BULUŞTU

ALPINE VISION GERİ DÖNÜYOR

NORTH

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS haber, magazin, aktüalite dergisi ]

NORTH [ kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS haber, magazin, aktüalite dergisi ]

Peyniri [ Kıbrıs’ın ilk aylıkKim turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ] buldu?

ARTIK KENDİ BİRAMIZ VAR

Akın Zabit ‘Verigo’ üzümünün İsmi Nereden Geliyor?

SERAMİKLERİ

FAS

cyprus

DERGİ GRUBU

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

9 694851 694 851 90 900049 004 9

Aşk Acısı Nasıl Geçer?

OKAN ERSAN Nasıl Yapılır?

FESTiVALLER Anadolu Efes Markaları Ödüle Doymuyor HANGi AY? NEREDE? NE ZAMAN?

‘Cittaslow’ Lefke’ye Çok Yakıştı

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

Çok Özel Yerler

Tango to Buddha

Festival Baslıyor NORTH

Çok Özel Yerler

Taş Plak Meyhanesi

Al� Özç�l’den

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

Asırlık Reçete

Kıbrıs’ın yemek, içki ve mutfak kültürü Dergisi

SEDASÖKER

Kuşkonmaz Salatası Enginar Varken Yiyin

www.cyprusgurme.com

www.gurmedergisi.com

Etkilerini bilin!..

ÖZEL TARİF

TUZ

Peyniri Kim buldu?

ARTIK KENDİ BİRAMIZ VAR

OT YEMEKLERİ BU KİTAPTA

GÜNAHLAR ŞEHRİ LAS VEGAS MEKTUBU AMERİKA

1

SINAV STRESİNE MEYVE,

DERGİ GRUBU

OKAN ERSAN Yenİ Yılda Genç Kalmanın Formülü ne?..

FESTiVALLER HANGi AY? NEREDE? NE ZAMAN?

Restorandan fazlası;

Taş Plak Meyhanesi

Bellapais Gardens

Festival Baslıyor

Çok Özel Yerler

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

Daday’da Servet Değerinde MANTAR ŞENLİĞİ

Ödüle Doymuyor

Kokacak

BİLMEDİĞİMİZ HİKAYESİ!..

9 694851 90 0049

NIKE YENİ MODELİNİ TANITTI

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

36

ÖZEL TARİF Anadolu Efes Markaları

Mayıs ayı Anason

BİLDİĞİMİZ BEŞPARMAK DAĞLARI’NIN

FESTİVALLER HANGİ AY? NEREDE? NE ZAMAN?

u yıl 11. yılına giren ZOOM Dergi Grubu, ülkemiz açısından birçok ilki ve birçok başarıyı bünyesinde barındırıyor.

- En uzun süredir kesintisiz yayında olan dergi olma özelliği.

- Düzenli olarak yurt dışında da yayınlanan dergiler olması.

- GURME ile tek yemek ve içki Kültürü yayını yapan dergi olma özelliği.

- GURME dergisi yayınlarını kendi kaynaklarını kullanarak Erülkü süpermarkette kurduğu GURME Mutfak ile tv'ye de taşıması ve ülke mutfağını nitelikli yayınlarla tanıtması.

- Gerek tasarımı, gerekse baskısı ile dünya vizyonuna sahip TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

Akıllı telefon ve tabletlerinizi kablosuz şarj edin

Küçük ülkenin BÜYÜK sanatçısı;

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

9 694851 694 851 90 0049 004 9

ANADOLU EFES MARKALARI ÖDÜLE DOYMUYOR

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

9 694 851 90 004 9

Papageno

RAKAMLARLA 2015 FORMULA 1 SEZONU

2015’te en çok ‘You’re Mine’ şarkısını dinledik

ASTON MARTİN DB11

Çok Özel Yerler

Gidilmeye Değer GURME Mekanlar

Usta Şeflerden Saklanacak Yazılar

Dünden Bugüne

Tüm Bilinmeyenleri ile

LUVANA HANGİ BESİN NE ZAMAN TÜKETİLMELİ!.

30

Aslan Yürekli Richard’ın Sofrasından Kıbrıs Mutfağı’na

ÖZEL TARİF

KOLOKAS

14.İstanbul Uluslararası Gastronomi Festivali’inin Gözdesi;

ALTIN KARMA GURME DERGİSİ ŞEFLERİ

Arkeolog

Hazar Kaba Yazdı;

Antik Kıbrıs Mutfagı SAN FRANCISCO MEKTUBU

SEDASÖKER

Godfather’in Bağında

Kuşkonmaz Salatası Enginar Varken Yiyin

www.cyprusgurme.com

1

DERGİ GRUBU

2016’da burcunuz ne diyor

'Su içmeyi' İhtiyaçtan Alışkanlığa Terfi Ettirin

Birinci Medya emin ellerde

Tekin Birinci Çok Özel Yerler

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

B

Kıbrıs Ot Yemekleri Bu Kitapta Buluştu

7 Altın Öneriyi Dikkate Alın, Kilo Almayın..

Girne'nin Tarzı Backwood XL

Eski Mekan Y eni Tarz

Meraklılarına Denenmiş Tarifler

Yılında

Mor Soğan Mucizesi

1

www.gurmedergisi.com

21. yüzyılın cesur tasarımı;

İNCE GİRİN!..

Kıbrıs Sıcaklarına Uygun Çorba Tarifleri

Kuşkonmaz SalatasıKONSANTRASYONA BALIK

YIL5 - SAYI-56 - MAYIS 2016 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

Nisan Ayında Nereye gidilir, Neler yapılır?

Gurme'den Özel Reçeteler

DERGİ GRUBU

YIL:3 SAYI:26 KASIM 2013

9 694851 90001 8

10 TL TÜRKİYE FİYATI 15TL

Dogru Bildigimiz Yanlıslar YIL: 8 SAYI: 107 OCAK 2016

Hasan Karlıtaş;

İlişkiniz Tehlikede

Yaz Sezonuna

DERGİ GRUBU

Beslenmeye dair

SEDASÖKER

GEZMENİN TAM ZAMANI!..

Yatakta Uyumlu Değilseniz

Aygen Ersalıcıdan Denenmiş Tarifler

1

Şarabın Kaynağında ne var?

YORGUNLUĞUNDAN KURTULMANIN YOLU VAR

FESTİVALLER HANGİ AY? NEREDE? NE ZAMAN?

YIL: 9 SAYI: 110 NİSAN 2016 YIL: 10 SAYI: 111 MAYIS 2016

Hasan Karlıtaş; Lefke, Şeyh Nazım ve İnanç Turizmi

KEŞFEDİN!..

ADA’NIN HERYANINDAN GİDİLMEYE DEĞER MEKANLAR

10 TL TÜRKİYE FİYATI 15TL

9 694851 90001 8

Etin Yanında Yoğurt ve Yeşillik Tüketin

PROPOLİS

Yaşa mın vazgeçilmezi Çok Özel Yerler

MeyHaneM Y eni yerinde

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTEBULUŞTU

cyprus

Kuşkonmaz Mevsim Değişikliği Salatası Besinler ve Sorunlarını Maden Suyu ile Önleyin

Bu ayın en En ÂLÂsı

Hürdeniz Fish Restaurant

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS haber, magazin, aktüalite dergisi ]

NORTH

FESTiVALLER HANGi AY? NEREDE? NE ZAMAN?

Restorandan fazlası;

Özel Tarifler

Arkeolog

SAN FRANCISCO MEKTUBU

ALPINE VISION GERİ DÖNÜYORBAHAR

Daday’da Servet Değerinde MANTAR ŞENLİĞİ

Bellapais Gardens

Gurme

Hazar Kaba Yazdı;

Antik Kıbrıs Mutfagı

Egzersiz yapın Beyniniz Küçülmesin

EFSANELER NEWYORK'DA BULUŞTU 28

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

BİLMEDİĞİMİZ HİKAYESİ!..

Yenİ Yılda Genç Kalmanın Formülü ne?..

Mayıs ayı Anason En Akıllı Araba YENİKokacak MEGANE

SEMİZOTU

KOLOKAS

14.İstanbul Uluslararası Gastronomi Festivali’inin Gözdesi;

ALTIN KARMA GURME DERGİSİ ŞEFLERİ

Gurme

DERGİ GRUBU

Mesut Yalvaç;

ÖZEL TARİF

9 694851 90 0049

Küçük ülkenin BÜYÜK Vücut Tipinizesanatçısı; Göre Diyet

Basenleri Eriten Diyet Varmı?

[ kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS haber, magazin, aktüalite dergisi ]

NIKE YENİ MODELİNİ TANITTI

ÖZEL TARİF

9 694851 90001 8

Doğal Mucize; - Reha Arar -M Mustafa Şah - Ali li Özçil Özçil - İhsan Erol Özçil

Aygen Ersalıcıdan Denenmiş Yemekler

Aslan Yürekli Richard’ın Sofrasından Kıbrıs Mutfağı’na

PİRELLİ, TAKVİM YILDIZLARINI HATIRLATTI;

BİLDİĞİMİZ BEŞPARMAK DAĞLARI’NIN

FESTİVALLER HANGİ AY? NEREDE? NE ZAMAN?

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

9 694 851 90 004 9

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

ANADOLU EFES MARKALARI ÖDÜLE DOYMUYOR

HANGİ BESİN NE ZAMAN TÜKETİLMELİ!.

Doğal antibiyotik

Türkiye’nin İlk Turistik Denizaltısı Antalya’da Denize İndirildi

36

RAKAMLARLA 2015 FORMULA 1 SEZONU Akıllı telefon ve tabletlerinizi kablosuz şarj edin

Kemal Ferit Tekin Açıkyıldız Mustafa Dermay

LUVANA

Bir Lezzet Mücevheri:

‘İNSAN ve SOSYAL ZEKÂ’

FESTiVALLER HANGi AY? NEREDE? NE ZAMAN?

Ali Damdelen

Dünden Bugüne

Tüm Bilinmeyenleri ile

30

Godfather’in Bağında

YIL: 9 SAYI SAYI: 109 MART 2016

Gribi Hızlı Atlatın

2016’da burcunuz ne diyor

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

Çok Özel Yerler

Girne'nin Tarzı Backwood XL

Papageno

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

9 694 851 90 0049

21. yüzyılın cesur tasarımı;

ASTON MARTİN DB11

Çok Özel Yerler

Eski Mekan Y eni Tarz

Usta Şeflerden Saklanacak Yazılar

Mor Soğan Mucizesi

9 694851 90001 8

İlişkiniz Tehlikede

Yaz Sezonuna

Yılında

Gidilmeye Değer GURME Mekanlar

GÜN BATIMINA DOKUNMANIN EN YAKIN DÖRT ADRESİ

YIL: 8 SAYI: 107 OCAK 2016

Geçmişin En Güzel Hali Büyük Hamam’ı Hiç Böyle Görmediniz

YIL5 - SAYI-56 - MAYIS 2016 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

2015’te en çok ‘You’re Mine’ şarkısını dinledik

Birinci Medya emin ellerde

7 Altın Öneriyi Dikkate Alın, Kilo Almayın..

İNCE GİRİN!..

'Su içmeyi' İhtiyaçtan Alışkanlığa Terfi Ettirin

YAZ BİTMEDEN Tekin Birinci

GEZMENİN TAM ZAMANI!..

9 694 851 90 004 9

Nisan Ayında Nereye gidilir, Neler yapılır?

Lefke, Şeyh Nazım ve İnanç Turizmi

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

Hasan Karlıtaş;

Hasan Karlıtaş;

KEŞFEDİN!..

Yatakta Uyumlu Değilseniz

Cildinize Işıltı Katacak Öneriler..

NORTH

Meraklılarına Denenmiş Tarifler

Hasan Karlıtaş; ‘Memlekete Bahar Gelm�ş’ Nereye g�tmel�, Ne yapmalı?

Cildinize Güzellik Katmanın Püf Noktaları!..

Önce İnsan

EYLÜL 2014

9 694851 900049

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS haber, magazin, aktüalite dergisi ]

GURME 5. Yılında

EVDE KALDI

Yürüyüs için uyulması gereken 11 kural

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

YIL:3 SAYI:26 KASIM 2013

9 694851 90001 8

10 TL TÜRKİYE FİYATI 15TL

Masalsı [ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ] Bir Tatil için

Çok Özel Yerler

Kıbrıs Meyhane Ot Yemekleri Sebastian Bu Kitapta Buluştu

YIL:7 SAYI:79

YIL: 8 SAYI: 105 KASIM 2015

Vücudunuzun ihtiyacı; METABOLIC BALANCE

LAPTA

Ford Artık Karanlıkta da Görecek!

YIL: 9 SAYI: 110 NİSAN 2016 YIL: 10 SAYI: 111 MAYIS 2016

Yaşayan Şehir;

Mesut Günsev: Isi en iyi yapan bilir

DENENMİŞ TARİF

Sindirim için;

ŞEFTALİ SUYU

Chicken Breast ile Pratik yemek tarifleri

Y eni yıla Özel Tarifler

Doğanın harikası

Yemek İçin

Pulya'yayı nasıl bilirdiniz?

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

cyprus

FESTİVALLER HANGİ AY? NEREDE? NE ZAMAN?

TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

ZOOM Özel Röportaj

ADA’NIN HERYANINDAN GİDİLMEYE DEĞER MEKANLAR

Hüseyin Yorgancı Yazdı:

YIL:7 SAYI:78 SAYI:78AĞUSTOS 2014

9 694851 900049

9 694 851 90 004 9

Tango to Buddha

YIL: 8 SAYI: 103 EYLÜL 2015 TURİZM ▶ TARİH ▶ ALIŞVERİŞ ▶ SAĞLIK ▶ MAGAZİN ▶ AKTUALİTE

Kıbrıs'ta 25 özel şey

RESTAURANT

Gurme

39

Mustafa Şah ile Mutfağınıza renk katacak tarifler

Missina Dünyanın Seçkin Restoranlarını Yazıyor

Serhat İncirli Mutfağı'ndaydı

GÖRÜLMESİ ve YAPILMASI GEREKEN

Hünkar Rakı; Doğal antibiyotik Adıyla,PROPOLİS Tadıyla Farklı

Teknolojiden trend modeller

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

9 694 851 90 004 9

9 694851 900049

Çok Özel Yerler

En Akıllı Araba YENİ MEGANE

‘Cittaslow’ Lefke’ye Çok Yakıştı

10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ] cyprus

FESTiVALLER HANGi AY? NEREDE? NE ZAMAN? 10 TL/TÜRKİYE FİYATI 15TL

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

FESTiVALLER HANGi AY? NEREDE? NE ZAMAN?

Yıldız yagdı

PİRELLİ, TAKVİM YILDIZLARINI HATIRLATTI;

Geçmişin En Güzel Hali Büyük Hamam’ı Hiç Böyle Görmediniz

Vücut Tipinize Göre Diyet Nasıl Yapılır?

TUZ Bayramda Otellere

Şarabın Kaynağında ne var?

9 694851 90001 8

Aşk Acısı Nasıl Geçer?

Bir Lezzet Mücevheri:

Yaşa mın vazgeçilmezi

Çırakları ustalarını unutmadı

Fatma Barut; Tavuk Dolmanın Sırrını GURME'ye anlattı

Defne Dağlı

DERGİ GRUBU

YIL4 - SAYI47 - EYLÜL 2015 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

Evinizde davet mi verecek siniz; Tüyoları Gurme'de

Altın Anlar

Hastalıklardan Nar ve Üzüm suyu ile korunun..

Diyet yapanların 10 önemli hatası ne?

9 694851 90001 8

Basenleri Eriten Diyet Varmı?

Kuzey Kıbrıs'ta Üreyen tek kartal türü;

Çok Özel Yerler

MeyHaneM Y eni yerinde Egzersiz yapın Beyniniz Küçülmesin

9 694851 900049

Kıbrıs Sıcaklarına Uygun Çorba Tarifleri

90001 8

‘İNSAN ve SOSYAL ZEKÂ’

Etin Yanında Yoğurt ve Yeşillik Tüketin

Hüseyin Yorgancı Yazdı:

Tavsancıl Kartal

Türkiye’nin İlk Turistik Denizaltısı Antalya’da Denize İndirildi Mustafa Şah; Güneşin en güzel doğduğu yer Mesut Yalvaç; Phini Köyü'nü yazdı..

Karpaz View Hotel..

Gurme'den Özel Reçeteler

9 694851

Meyhane Sebastian

YAZ BİTMEDEN

YIL: 9 SAYI SAYI: 109 MART 2016

Hasan Karlıtaş; ‘Memlekete Bahar Gelm�ş’ Nereye g�tmel�, Ne yapmalı?

GÜN BATIMINA DOKUNMANIN EN YAKIN DÖRT ADRESİ

Gribi Hızlı AtlatınYaşam Testestoronda azalma kalitesini etkiliyor.

Cildinize Işıltı Katacak Öneriler..

Çok Özel Yerler

9 694851 900049

Hüseyin Yorgancı;

Balıkçı kusların Yeni yuvası Kıbrıs

Horoz Ali Halâ Nöbette!..

GURME 5. Yılında Cildinize Güzellik Katmanın Püf Noktaları!..

Önce İnsan

FAS

Ford Artık Karanlıkta da Görecek!

Saç DERGİ GRUBU dökülmesinin sebebi bulundu

Kıbrıs’ın yemek, içki ve mutfak kültürü Dergisi

En Aynı yerde

• Reha Arar • Mustafa Şah • Ali Özçil • Selcan Biryılmaz • İhsan Erol Özçil • Aygen Ersalıcı • Neriman S. Tayfunoğlu

YIL5 - SAYI-54 - MART 2016 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

DERKEN YAŞLANMAYIN!..

Aygen Ersalıcıdan Kıbrıs'ın Denenmiş Tarifler iyileri

9 694851 90001 8

Kaleburnu Kazılarından Çıkan mühürün Bir benzeri yok

DERGİ GRUBU

Gurme

YIL4 - SAYI39 - ARALIK 2014 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

10 TL TÜRKİYE FİYATI 15TL

Hürdeniz Fish Restaurant

Çok Özel Yerler

BRONZLAŞAYIM

KIBRIS BÖYLE MEKAN GÖRMEDİ BIBLIOTHEQUE

Sizin için alternatifler Hazır YIL: 8 SAYI: 105 KASIM 2015

Vücudunuzun ihtiyacı; METABOLIC BALANCE

LAPTA

SERAMİKLERİ

EVDE KALDI Masalsı Bir Tatil için

‘Verigo’ üzümünün İsmi Nereden Geliyor?

Bu ayın en En ÂLÂsı

Özel Tarifler

Çok Özel Yerler erle erler

NORTH

magazin, aktüalite dergisi ] [ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm CYPRUS haber, Çok Özel Yerler

Yeni yıl Hediyesi için

Akın Zabit

Gurme

lIERAC ile Çatlaklardan Kurtulun

YIL 3 SAYI 35 AĞUSTOS 2014

9 694851 90001 8

Pirelli'nin

Efsane [ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ] Takvimi'ne Yıldız yağdı

cyprus

YIL: 8 SAYI: 103 EYLÜL 2015

SEMİZOTU

Aygen Ersalıcıdan Denenmiş Yemekler

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

Kemal Ferit Tekin Açıkyıldız Mustafa Dermay

Doğal Mucize; - Reha Arar -M Mustafa Şah - Ali li Özçil Özçil - İhsan Erol Özçil

EYLÜL 2014

9 694851 900049

YIL4 - SAYI-50 - KASIM 2015 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

YIL:7 SAYI:79

Yürüyüs için uyulması gereken 11 kural

Kıbrıs’ın yemek, içki ve mutfak kültürü dergisi

Ali Damdelen

Kıbrıs’ın yemek, içki ve mutfak kültürü dergisi cyprus

Yaşayan Şehir;

SINCE 1 MART 2007 YIL: 7 SAYI: 94 ARALIK 2014

Mesut Günsev: Isi en iyi yapan bilir

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

cyprus

ZOOM Özel Röportaj

Doğanın harikası

cyprus

Yemek İçin

Pulya'yayı nasıl bilirdiniz?

9 694 851 90 004 9

YIL5 - SAYI-54 - MART 2016 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

Hüseyin Yorgancı Yazdı:

YIL:7 SAYI:78 SAYI:78AĞUSTOS 2014

Teknolojiden trend modeller

YIL 3 SAYI 35 AĞUSTOS 2014

cyprus

Hünkar Rakı; Adıyla, Tadıyla Farklı

Bayramda Otellere Yıldız yagdı

10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

DENENMİŞ TARİF

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

Y eni yıla Özel Tarifler

90001 8

Çırakları ustalarını unutmadı 9 694 851 90 004 9

39

Sindirim için;

ŞEFTALİ SUYU

Chicken Breast ile Pratik yemek tarifleri

Dünyanın Seçkin Restoranlarını Yazıyor

Gurme

YIL4 - SAYI-50 - KASIM 2015 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

Kuzey Kıbrıs'ta Üreyen tek kartal türü;

Tavsancıl Kartal

RESTAURANT

Defne Dağlı

Serhat İncirli Mutfağı'ndaydı

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

GÖRÜLMESİ ve YAPILMASI GEREKEN

Hüseyin Yorgancı Yazdı:

Güneşin en güzel doğduğu yer Karpaz View Hotel..

YIL4 - SAYI47 - EYLÜL 2015 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

Missina

Hastalıklardan Nar ve Üzüm suyu ile korunun..

Diyet yapanların 10 önemli hatası ne?

9 694851

Mustafa Şah; Phini Köyü'nü yazdı..

Kıbrıs'ta 25 özel şey

YIL5 - SAYI-55 - NİSAN 2016 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

2300 Yıllık Misafir..

Balıkçı kusların Yeni yuvası Kıbrıs

Horoz Ali Halâ Nöbette!..

Testestoronda azalma Yaşam kalitesini etkiliyor.

Saç dökülmesinin sebebi bulundu

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

Mustafa Şah ile Mutfağınıza renk katacak tarifler

Al� Özç�l’den

Asırlık Reçete

Sorunlarını Maden Suyu ile Önleyin

Etkilerini bilin!..

ÖZEL TARİF

OT YEMEKLERİ BU KİTAPTA BULUŞTU

Dogru Bildigimiz Yanlıslar

Beslenmeye dair

SEDASÖKER

GÜNAHLAR ŞEHRİ LAS VEGAS MEKTUBU

Kuşkonmaz Mevsim Değişikliği Salatası Besinler ve

BAHAR YORGUNLUĞUNDAN KURTULMANIN YOLU VAR

28

Kuşkonmaz

AMERİKA

SINAV STRESİNE MEYVE, SalatasıKONSANTRASYONA BALIK

dergiler olması.

- Dışbasın Birliği tarafından verilen 'En Kaliteli Yayın Gurubu' ödülünün sahibi olması.

- Kıbrıs'tan yurtdışında yayın yapan gazete ve dergilere lojistik kaynak oluşturan bir dergi gurubu olması.

- Dergi yapma tecrübesi ile birçok kuruma, hazırladığı dergilerle, profesyonel yapı oluşturması. Çok daha önemlisi, ülkemizde vasatın ötesine geçemeyen dergi yayıncılığına, hazırladığı dergilerle öncülük yaparak örnek teşkil etmesi.

Buradaki sıraladıklarımız ZOOM Dergi Grubu'nun bu 11 yıl içindeki başardıkları.

Buna 35 milyon aboneye sahip www.gurmedergisi.com

9 694851 90001 8

DERKEN YAŞLANMAYIN!..

Hüseyin Yorgancı;

Fatma Barut; Tavuk Dolmanın Sırrını GURME'ye anlattı

9 694851 90001 8

Sizin için alternatifler Hazır

Evinizde davet mi verecek siniz; Tüyoları Gurme'de

Altın Anlar

9 694851 90001 8

Çok Özel Yerler

BRONZLAŞAYIM

Çok Özel Yerler KIBRIS BÖYLE MEKAN GÖRMEDİ BIBLIOTHEQUE

Yeni yıl Hediyesi için

Düşünmeyin..

• Reha Arar • Mustafa Şah • Ali Özçil • Selcan Biryılmaz • İhsan Erol Özçil • Aygen Ersalıcı • Neriman S. Tayfunoğlu

Kaleburnu Kazılarından Çıkan mühürün Bir benzeri yok

Çok Özel Yerler erle erler

Efsane Takvimi'ne Yıldız yağdı

DERGİ GRUBU

YIL4 - SAYI39 - ARALIK 2014 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

Kıbrıs'ın En iyileri Aynı yerde

lIERAC ile Çatlaklardan Kurtulun Pirelli'nin

YIL5 - SAYI-55 - NİSAN 2016 FİYATI 10 TL - TÜRKİYE FİYATI 15TL

cyprus

1

www.gurmedergisi.com

9 694851 90001 8

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

cyprus

SINCE 1 MART 2007 YIL: 7 SAYI: 94 ARALIK 2014

9 694851 90001 8

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

[ Kıbrıs’ın ilk aylık turizm, haber, magazin, aktüalite dergisi ]

cyprus

1

Türkiye Turkcell Dergilik Platformunda yer alan tek yabancı dergi olmasını, Dünyanın en büyük dergi platformlarından biri olan issuu'da aylık ortalama 40 bin izlenme oranına sahip olmasını da ekleyelim. Şu sıralar sadece issuu üzerinde 1 milyon bandını aşması bu başarılarımızın rastlantı olmadığını ortaya koyuyor. Buna dergilerin kendi web siteleri üzerinden görünme oranı dahil değildir.

Biz hiçbir zaman hedefe ulaştık demiyoruz. Ancak daha yapı-

lacak çok iş, ulaşılacak sayısız hedef var. Üstte, kendi yayın gurubumuza ait kültürel kitaplarımız da, dergi gurubumuzun bir eseridir.

Her biri kendi alanında bir ilk olma özelliğine sahip yayınlar, daha neler başarabileceğimizin delili neteliğindedirler.

ZOOM Dergi Grubu, bu topraklarda kurulan, başarıları çoktan sınırları aşan bir hayalin sadece görünen kısmıdır.

Bizi takip etmeye devam edin... www.cypruszoom.com www.cypruszoom.com

13 13

Dev Marka Blue Diamond Artık Girne’de

Blue Diamond, Türkiye'nin ilk Pırlanta Test Laboratuvarı ve Pırlanta Akademisi'nin kurucusu. 9 Eylül Üniversitesi işbirliğiyle kurulan Bluediamond Pırlanta Akademisi'nde, uzman gemologlarla bugüne kadar yaklaşık 4000 kuyumcuyu Pırlanta ve Değerli Taş Uzmanı olarak yetiştirdi ve sertifika verdi. Bugün sektörde birçok kuyumcuda yer alan Bluediamond Sertifikası bunun simgesi olarak görülüyor.

14

ZOOM I Mart 2017

T

ürkiye’de 2004 yılında toptancı bir firma olarak mücevher sektörüne giren Blue Diamond, geçtiğimiz ay içinde Kıbrıs Mağazasını açtı. İlk olarak Pırlanta satıcılarını eğitmek amacıyla kurulan marka, 2014 yılından bu yana kendi markasıyla mağaza açıp, pırlanta sevenlere doğrudan ulaşıyor.

Blue Diamond, şimdi mağaza zincirine Girne'yi de ekledi.

Türkiye'nin sadece en büyük pırlanta toptancısı değil, aynı zamanda en büyük pırlanta

üreticisi ve 0.001 - 10 karat arasındaki pırlantaları ile en geniş pırlanta stokuna sahip markası, olma özelliğini taşıyan Blue Diamond'un merkezi İstanbul'da.

Markanın yurt dışında Dubai, Newyork ve Amsterdam'da ofisleri bulunuyor. Özel konukların katıldığı kokteylli açılışta, mini bir şov da gerçekleşti. Açılışa katılan mankenler misafirlere Blue Diamond koleksiyonundan ürünleri sergilediler..

Savoy Grup'tan Kıbrıs'a 300 Milyon Dolarlık Dev Marina Yatırımı

Savoy Grup, Kıbrıs Girne Savoy Ottoman Hotel’den sonra yeni bir otel yatırımına hazırlanıyor. Girne’de Çatalköy bölgesinde yaklaşık 90.000 m2 alan üzerindeki tesiste 34.800 m2’lik bir alana sahip Savoy Luxury Marin Resort Hotel de yer alacak. 24 ayda tamamlanması beklenen tesis yaklaşık 300 Milyon dolara

mal olacak. Marinada ki otel, bölgenin tek helikopter pisti olan oteli olacak.

Yaklaşık 320 tekne kapasiteli marina da tam donanımlı her türlü hizmet verecek. Türkiye girişli tekneler için gümrük kapısı kurulacak olan marinanın, yurt dışından gelen yabancı turistler için ciddi bir ticari geri dönüşüm olacağı belirtiliyor.

Özel plaja da sahip otel kısmında 288 standart oda, 44 deluxe suit oda, 28 Executive oda, 4 King süit oda olmak üzere toplam 401 oda bulunacak. Otelde ayrıca bölgenin en büyük kongre salonu ile birlikte 4 havuz, 7 dünya mutfağına hizmet veren restoran-bar, Spa merkezi ve golf sahası yer alacak.

Buzda Kaymayan Akıllı Ayakkabı

Büyük İlgi Görüyor Buzda kaymayan taban teknolojisi ile geliştirilen “Merrell Moab FST ICE+ Thermo” ayakkabı, bu sezon SPX mağazalarında ve SPX’in online alışveriş yapılan internet sitesinde büyük ilgi görüyor. Buz üzerinde eşsiz bir tutunma sağlayan “Merrell Moab FST ICE+ Thermo” ayakkabı, yoğun kar yağışının olduğu günlerde rahatça yürümeye olanak sağlayarak hayatı kolaylaştırıyor. Merrell’ın bu yenilikçi modeli, şık tasarımı ve konforu ile outdoor kıyafet sevenler tarafından günlük kullanımda da yoğun olarak tercih ediliyor.

Buzda yürümek herkesin korkulu rüyası… Buzun üzerinde ayakta durmanın zorluğunu aşmak için İtalyan taban markası Vibram ile dünyanın en büyük outdoor ayakkabı markası Merrell’in işbirliğinde buzda kaymaz taban teknolojisi geliştirildi. “Arctric Grip” adını

16

ZOOM I Mart 2017

taşıyan bu yenilikçi taban ile tasarlanan “Merrell Moab FST ICE+ Thermo” ayakkabı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük ilgi görüyor. Buzda rahatça yürümeye imkan veren “Merrell Moab FST ICE+ Thermo” ayakkabı, SPX - Sport Point Extreme mağazalarında ve SPX’in online alışveriş sitesi www.spx.com.tr’de en çok satılan ürünler arasında ilk sırada yer alıyor.

Sıcaklık sıfır dereceye düşünce buzda kaymaz taban teknolojisi devreye giriyor Buzda kaymayan tabanlar havanın soğuduğunu algılayarak renk değiştiriyor. Hava sıcaklığı sıfır dereceye düştüğünde ise buza yapışkan bir zamk gibi yapışma özelliği devreye giriyor. Merrell’in bu modeli ayrıca suyu geçirmiyor ve nemi de dışarıda tutuyor.

Altınbaş'ın Geleceği

Önümüzdeki 5 yıl içinde. kıbrıs’ta 3 tane yeni otel projesi düşünüyoruz. bir tane proje 5 yıldızlı olması için bakanlıkta kontrol ediliyor. diğerleri arazileri satın alındı, projeler çalışılıyor.

Ülkemizin köklü işletmelerinden Altınbaş Holding'in yeni nesil yöneticileri ile, ailenin geleceği garantide. Eğitimleri yanında, neredeyse şirketin her sektöründe iş yapan firmalarında çalışan yeni jenerasyon, işin hem akademik tarafında, hem de içinde pişiyorlar. Şimdilerde ASV Holding'in tepesinde Sofu Altınbaş, Haluk Levent Ünal ile birlikte üç yönetim kadrosundan biri olan Orkun Altınbaş, İstanbul'da yaşıyor. Kıbrıs'ta doğup büyüyen genç iş adamı şirket işlerini takip için neredeyse her hafta Kıbrıs'a geliyor. Orkun altınbaş, bu yorucu trafiğe rağmen, hem işi hem sosyal yaşamı ile dikkat çekiyor.

Geçtiğimiz ay içinde Altınbaş mağazalarının Lefkoşa'da Derboyu'ndaki şubesinde biraraya geldiğimiz Orkun Altınbaş ile kendisini konuştuk.

18

ZOOM I Mart 2017

Mezun olduktan sonra hemen iş hayatına mı girdiniz?

Evet; hatta okuldayken de işin içindeydik. Mezun olduktan sonra 2 yıl Alpet'te iç denetim biriminde çalıştım.

Sonrasında, İstasyon denetimi, dolum tesisleri denetimi gibi görevler yaptım. Ardından, yeniden NBA yapmak için Londra’ya döndüm.

bilen yok denecek kadar az. İngilizce de biliyorum. Dünya’da İngilizce konuşulmasına rağmen Ruslar İngilizce bilmiyor. Ruslar, Moldova, Bulgaristan, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan gibi ülkelerin kendi dilleri olmasına rağmen Rusça konuşuyorlar. Bu benim için özellikle o bölgede ciddi bir artı.

Ne kadar sürdü?

Eğitim 2 yıl sürdü, okulu tamamladıktan sonra bu kez farklı bir alana yönlendirildim.

Creditwest Bank'ın Ukrayna’daki kuruluş zamanında görev yaptım. O zamanlar henüz evli değildim, rahat bir mesai ortamı vardı. Daha çok işi ve okula konsantreydim.

Yetişme döneminizde Altınbaş soyadının avantajlarını yaşadınız mı?

Altınbaş soyadı dışarıda benim için bir şey ifade etmiyor.

Yetiştirilme tarzımız böyle.

Ben kendi işlerimizde personel gibi çalıştım. Şirkete işe başlama saatim, bitiş saatim bir disiplin içindedir. İş hayatımızda gerçekten iyi donanıma sahip, konusunda uzman bir ekibimiz var. Toplantılara katılıp bir şeyler anlatıp, dinletebilmeniz için bazı şeyleri tecrübe etmek lazım. Aksi takdirde soyadımızın

Ukrayna size ne kattı?

Orada kaldığım süre içinde Rus dili ve edebiyatı okudum.

Rusça öğrendim. Benim yaşıtlarımda hemen hemen Rusça

bir önemi olmuyor. Babalar, amcalar, dedeler hepsi faaliyetlerini yürüttüğümüz konulara çok fazla hakimler. Şimdi onlardan çok daha eğitimli, çok daha donanımlı müdürlerimiz bulunuyor. Hepsi kendi alanında uzmanlar. Mesela ben denizcilik konusunda bir şeyler anlatacak; ya da bir fikir vereceğim zaman o konuda bilgi sahibi olmam, ya da tecrübe edinmem lazım, ki o insanlarla bu konuları konuşabileyim.

Aynı zamanda kuyumculukta da, bankacılıkta da donanım çok önemli. En önemlisi de tecrübe. Bugün artık okumanın yanında bir şeyleri pratik olarak yapmak çok daha önem kazanmış durumda.

Neden bankacılık?

Bankacılık yapmamdaki sebep disiplinli ve kurumsallaşma olduğu için. Yaptığımız diğer işleri de bankacılıkta olan prensip ve disiplinlerle

yürütme amacı taşıyoruz. Ödemeler, iş düzeni, giyim vs gibi.

Holdingin bugün Türkiye'de, Ukrayna'da yatırımları var, Kıbrıs'ta doğup büyümüş birisiniz bir ambargo ya da baskı olduğunu düşünüyor musunuz?

Ben Kıbrıs’ta kalırsan dış Dünya’ya açılamazsın, burada okursan bir yerlere gelemezsin. Harvard ’ta okumak gibi bir hayalim de yoktu. Ben böyle şeylere inanmıyorum. Tamamen kendi düşüncelerimizin böyle olduğunu ve kendi tabularımızı yıkmamız gerektiğini düşünüyorum.

Genelde sizin konumunuzda çocuklar okutulur, yapacağı meslek hakkında bilgi sahibi olur. İşiniz başına geçer ama her zaman

kontrol büyüklerdedir. Bu sizde de böyle mi?

Ben kendi tecrübemle bana verilen işi hakkıyla yapıyorum, yapmak zorundayım. Hata yapma lüksümüz yoktur. Eğitim ve eski işlerimden dolayı tecrübe ve birikimim çok oldu. Ben kuyumculuğun her şeyini yapabilirim. Altın döküp işleye de bilirim.

Babalarımız şirketi kurduğu zaman daha iyi yerlere gelebilmek için çalıştılar.

Bizim de hedefimiz şirketlerimizi dünya çapınca bir yere getirmek. Kuyumculuk bizim vazgeçilmez işimiz.

Diğer iş kollarımızda var.

Ama beni cezbeden en iyi iş inşaat. Bulunduğumuz ortamı iyileştirme yolunda bir emek verdiğim zaman beni çok mutlu ediyor.

arazileri satın alındı, projeler çalışılıyor.

Kıbrıs'ta doğup büyüdünüz. Türkiye mi, Kıbrıs mı neresi ağır basıyor? Çoğunlukla İstanbul’da çalışıyorum. İstanbul’da yaşıyorum, Kıbrıs’a gidip-geliyorum. Kıbrıs’a karşı ayrı bir bağım var. İkisi arasında kıyas yaptığımızda çocukluğum Kıbrıs’ta geçti.

Burada çok arkadaşım var. Ama iş anlamında İstanbul son derecede büyük bir iş potansiyeline sahip. Piyasa çok acımasız, rekabet çok fazla. İş nedeniyle böyle yaşamak zorundayım.

Ailenin genelinde bir klasik giyim tarzı var, sende de öyle bu senin tercihin mi?

Kuyumculuk mağazalarımızda çalışanlarımızın hepsi takım elbiseli kişilerdir. Bunun sebebi herhangi bir takı, saat vs. takmadan kendi kişisel zevklerimizi müşterilerimize göstermemek. Ben mesela küpe takmak istemedim, tarzım falan değil. Ailemde baskı falanda gelmedi, tamamen kendi isteğim böyleydi. Babam gerek hayatımda, gerekse özel hayatımda bana hiç baskı yapmadı. Hep 'tercih senin ne yapmak istiyorsan onu yap' diyordu.

Tatil yapma şansı buluyor musun, neler yapıyorsun bulursan?

Tatillerde yurtdışına çıkmayı çok severim. Yazın daha çok Kıbrıs’a gelmeyi tercih ediyorum eşimle beraber.

Arkadaşlarım Kıbrıs imkânları yüzünden dert yanar, ama bilmiyorlar ki Kıbrıs’ın tarihi, gezilecek yerleri diğer ülkerlerle aynı; hatta daha iyi.

Kıbrıs'ın geleceğini nasıl görüyorsun?

Kuzey Kıbrıs 2005’ten sonra ciddi anlamda gelişti. Son 3 yılda özellikle Lefkoşa, Girne inanılmaz büyüdü.

Turistler geliyor, yatırım yapan var.

Bizler Kıbrıs içinde rahatça gezebiliyoruz, yurt dışına rahat çıkabiliyoruz.

Caddelerimizde olan Dünya marka-

20

ZOOM I Mart 2017

larını gördüğüm zaman çok mutlu oluyorum. Bu bizim geliştiğimizin göstergesi.

Gelecekte Kıbrıs için bir yatırım projesi var mı? Önümüzdeki 5 yıl içinde. Kıbrıs’ta 3 tane yeni otel projesi düşünüyoruz.

Bir tane proje 5 yıldızlı olması için bakanlıkta kontrol ediliyor. Diğerleri

Biz Kıbrıslıyız denize girmeyi severiz. Bir defa Maldivlere gittim orada denize girdim, açıldım biraz adam şaşırdı. Sordum ne var bunda siz denize girmiyorsunuz diye. Bana 'burada denize kimse girmez, açık deniz ne olacağını bilemeyiz, korkarız. Biz sadece ıslanmak için suya girip-çıkarız' dedi. İnsan biraz düşünürse Kıbrıs çok özel bir yer.

ZPVS JOUFSOFU TPGUXBSF QBSUOFS 53& $.4 $POUFOU .BOBHFNFOU 4ZTUFN

%FTUFLMFSJOEFO EPMBZ‘ UFǵFLLà S FEFSJ[

XXX USFEFBM DPN

:JǘJU (SBöL

53& $0. & $PNNFSDF 4ZTUFN

22

ZOOM I Mart 2017

Ü

nal Çağıner, 1977 yılında başladığı turizm yolculuğunu, 40 senede paha biçilmez eserlerle donatarak, emsalsiz bir hazineye dönüştürdü. Çağıner’in turizm yolculuğu, Girne, Çatalköy bölgesindeki 6,5 mil mevkiinde, birkaç galiften (tahtadan kulübe), 2000 yataklı dev turizm yatırımına dönüşen bir başarı öyküsü. 1970’li yıllarda turizmi düşünmek ve ona yönelik yatırımları hedeflemek herkesin harcı değildi. İşte Ünal Bey, büyük düşündüğü için 'Ünal Çağıner' olabildi, bu topraklara iz bırakabildiği için sevilip sayıldı. Turizm ile yatıp, turizm ile kalktığı için hedeflerine ulaştı.

Akgünler Turizm ile başlayan turizm yatırımları, Acapulco Tatil Köyü ile taçlandı. Yaklaşık kırk yıldır, ülkemizde, otel denildiği zaman ilk akla gelen yerlerin başında, Acapulco geliyor. Ünal Çağıner’in ülkemize armağan ettiği, bin kişinin üzerinde istihdam hacmine sahip, Akgünler Turizm ve Denizcilik, Acapulco Otel ve Tarsan Çiftliği, çok önemli turizm yatırımları olarak, ülkemizin gurur kaynağı. Turizmin duayeni, cesur yürek Ünal Çağıner’in, girişimcilik ruhundan ve söylediklerinden, hepimizin öğrenecekleri var.

Acapulco okulunda üç yıl eğitim gören birisi olarak şunu söylemek istiyorum; İşi bilen adamın, söyledikleri de yaptıkları da kayda değerdir.

www.cypruszoom.com

23

Biraz kendinizden bahseder misiniz?

1946 Malya doğumluyum.

Babam Malya, annem Evdim köylerindendi. İlk çocukluk yıllarım Malya da geçti. Ardından ailem, 1952 senesinde Ciyas Pirasgosu’na göç etmek durumunda kaldı. Üç yılda orada yaşadıktan sonra 1955-63 dönemleri arasında Evdim Pirasgosunda bulundum. 1963 - 74 dönemindeyse Evdim’de yaşadık.

1974 yılından sonra ise Girne’ye yerleştik. Dile kolay, 1946 - 1974 arasında geçen 28 senede beş sefer göç etmek zorunda kaldık. O yüzden, Kıbrıs sorunu, 1974 yılında başlamadı. 1950’li yıllardan beridir bu sorun var. İngiliz Yönetiminin Türkleri de polis yazması ile birlikte, babam 1957’de polislik yapmaya başlamıştı. Annem ev hanımıydı...

Her şey bir hayal ile başlar. Peki sizin, Turizm ile tanışmanız nasıl oldu?

Kıbrıs’ın geçirmiş olduğu, zor koşullar içerisinde turizm yapma hayalleri kurdum. 1972 yılında, Evdim denizinde 24 dönümlük bir arazi satın almıştım. O arazinin hemen yanı başında bitişiği diyebileceğimiz, 350 dönüm Vakıf arazisi vardı. Arkadaşlarımızla, o araziyi de içine alan, bir tatil köyü projesi çıkarmıştık. 1974 yılına kadar, proje çalışmaları devam etmişti. 1974 hadiselerinden dolayı, projemizi

24

ZOOM I Mart 2017

hayata geçiremedik. Turizm amaçlı, 12 ortakla kurduğumuz, "Turizm Kooperatifi", hala daha güneydeki şirketler mukayyitliğine kayıtlıdır.

O yıllarda, İngiliz üslerinde, "Hava Tahmincisi" olarak çalışıyordum.

1969 yılında, Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun olduktan sonra, 1970 - 74 döneminde dört yıla yakın, İngiliz üslerinde görev yaptım. Havayı iyi tahmin etmem, o dönemden kalan bir yeteneğim..

Bana güzel bir iş deneyimi oldu.

1974 harekâtından sonra, Girne’ye yerleştik. Aşağa yukarı bir yıl kadar (6 ay maliye, 6 ay İskân Bakanlığı) kamu görevi yaptım. Baktım gördüm ki, bu memuriyet bana göre bir iş kolu değil. Memuriyet görevini bırakıp, ticarete atıldım.

Kardeşlerim ve eniştelerim ile birlikte, Akgünler Ticaret Şirketini kurduk. Akgünler Market fikrini hayata geçirdik. 1977 yılı ocak ayında, 31 yaşındayken, Akgünler turizmi kurarak, hep hayalim olan, turizmin ilk adımlarını attım.

Neden Akgünler ismi?

Akgünler ismi 1974 yıllarında, o dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı rahmetli Bülent Ecevit’in kullandığı bir söylemdi. Ecevit’in

Kıbrıs Barış harekâtında gösterdiği cesaretten dolayı, hepimiz ondan çok etkilenmiştik. Şirketimizin ismi de, onun söyleminden geliyor. Akgünler, 1970’li ve 80’li yıllarda çok büyük turizm operasyonları yaptı.

Kıbrıs turizm tarihinin ilk acentelerindendir. O yıllarda, Dome, Celebrity, Mare Monte, Salamis, Rocks ve Dorana gibi oteller vardı.

Ağırlıklı olarak, Türkiye pazarı ile çalışıyorduk. Abartısız, Kuzey Kıbrıs turizminin yüzde 70’ini biz yapıyorduk.

Acapulco Nasıl doğdu ve yıllar itibarıyla nasıl gelişti? Onun ismi nereden geliyor?

6.5 mil olarak bilinen, Acapulco’nun bulunduğu mevkiide, 1978’den, 1982’ye kadar, plaj işlettim, restorancılık yaptım. O dönemde, bu bölgede hiç bir altyapı, elektrik, su yoktu. Restorantın yanına, küçük bir havuz yapmıştım.

Lefkoşa’daki buz fabrikasından, buz getirtip, havuza kayarak kola ve diğer içecekleri soğuk tutuyordum. Çünkü elektrik yoktu. Acapulco’yu 1982 de, 50 bungalow ile kurduk. Böylelikle, acentecilikten, otelciliğe de geçiş yapmış oldum.

O yıllarda birçok kişi bana Girne’nin

dışına yatırım yaptığım için deyim yerindeyse gülüyordu. Ancak ben, Girne’nin çevresi ile büyüyebileceğine inandım. O yıllarda, kimse gelmez denilen burası, bugün büyük bir çekim merkezi oldu. İlk yıllarda, Alman ve Avusturya’lı turistler bizi tercih etmeye başladı. Çok iyi hatırlıyorum, 1983’te tesisin yüzde 80’i Avusturyalıydı. Zaman içerisinde 229 Bungalow ve 52 otel odasına çıktık. Son dönemde yürüttüğümüz otel projesi ile otel odalarının sayısını 660’a çıkardık. Şu anda, Acapulco’nu yatak sayısı 2000 dolaylarındadır. Acapulco’nun ismi, Meksika’nın ünlü turizm cenneti Acapulco’dan geliyor.

2017 turizmi ile ilgili öngörünüz nedir? Üzülerek söyleyim ki, bu soru bana her sene sorulduğu zaman, ifade bulmakta zorlanıyorum. Çünkü çoğu şeyimiz olduğu gibi, turizmimiz de Anavatan Türkiye’ye bağlı. Türkiye ayakta durduğu müddetçe biz de ayaktayız. Kendi kendimize yeten bir yapı için, Türkiye ile de ilişkilerimizi sıcak tutarak çalışmalıyız.

Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın kapatılması sizce hata mıydı?

Evet, bence çok büyük bir yanlıştı. Hatta geçmişte yapılan en büyük hatalardan biri, KTHY’nin

Akgünler ismi 1974 yıllArındA, o dönemin Türkiye CumhuriyeTi BAşBAkAnı rAhmeTli BülenT eCeviT’in kullAndığı Bir söylemdi. eCeviT’in kıBrıs BArış hArekâTındA gösTerdiği CesAreTTen dolAyı, hepimiz ondAn çok eTkilenmişTik. şirkeTimizin ismi de, onun söyleminden geliyor.

batırılma süreci olduğunu söyleyebilirim. Her ülkenin kendi hava yolları olması gerektiğine inanıyorum. Doğrusu budur.

Yatırımcının yerli ya da yabancı olması sizce önemli mi?

Yatırımcı ister yerli, ister yabancı olsun, idare tarafından saygı duyulup, teşvik edilmesi gerekiyor. Çünkü, hiçbir yatırımcı bu topraklarda yapmış olduğu yatırımı cebine koyup götüremez. Ancak, yapılan, yapılmakta olan ve yapılacak olan turistik tesislerin, ülke koşullarına uygunluğu, altyapısı ve planlaması çok sıkı kontrol edilmelidir.

Yeni Yatırım planları var mı?

Acapulco kurulduğundan beri, bu bölgede yaklaşık kırk yıldır inşaat hiç durmadı. Ben hayatta olduğum sürece de, devam edecek. Yatırım yapmak bir hastalıktır. Kongre turizmi, luna park, yeni beach bar alanı, spor alanları, yüzme havuzları yanında, son olarak da sağlık-SPA alanında çok iddialı bir yatırım yaptık. 2016'da yenilenen spa merkezimiz, hem otel

hem de ülkede yaşayan herkese hizmet sunacak kapasitededir.

Yeni projeler üretmeye devam edeceğiz. Acapulco Bafra projemizi, beş sene içerisinde hayata geçirmeyi planlıyoruz.

Geçtiğimiz senelerde, tesisimizin içinde bulunduğu alandaki 39 dönümlük arazinin, kullanım hakkını 1974 senesinden önceki sahibine ödeyerek, emsal teşkil edecek bir kararla hayata geçirip, büyük bir adım attık. Ada ekonomilerinde turizm başta gelir. Turizme dayalı tarımsal üretim yanında, turizme dayalı hafif sanayii yi hedeflemeliyiz. Biz kendi işletmemizde, bunu uyguluyoruz. Bu yönde yatırımlarımız, artarak devam edecek. Kızım İçim, Oğlum Dimağ ve torunlarım en büyük moral kaynaklarım. Hepsini çok seviyorum.

Gelecekte nasıl bir turizm politikasını hedeflemeliyiz?

Bizim toplum için en uygun turizm şekli, "Paylaşımcı bir turizm" modelidir. Tarım ve sanayii sektörlerini, turizm ile birleştirmeliyiz. Her şey

Dâhil modeli benim pek tercih ettiğim bir yapı değildir. Yarım Pansiyon’un, misafir için de otel için de daha uygun olduğunu düşünüyorum. Kıbrıs için de, çok iyi bir modeldir. Çünkü misafirin tesis dışına çıkma eğilimi arttığı için, ülkeye de faydası çoğalır. Turizm sektöründe faaliyet gösteren, KITOB, KITSAB, KITREB ve RESBİR gibi kurumlar daha faal ve araştırmacı olmalı. Tarım ve sanayii örgütleri de turizm planlamasında düşünülmeli. Turizm örgütlerinin derslerini iyi çalışıp, devamlı surette, Bakanlığa yönlendirme yapması gerekiyor. Şu anki yapı ile hep hayal edilen turizm örgütünün sorunlara çare olmayacağını düşünüyorum. Önce kurumsallaşmanın temelleri atılmalı. Çünkü Bakanlık elindeki yetkileri ve bütçeyi, hazır olmayan bir örgüte devretmez.

Kaç personeliniz var?

Mevsime göre değişse de, ortalama bin dolaylarında çalışanımız var. Hemen hemen hepsini ismen biliyorum.

Güzelyurt’tan yaklaşık 20 yıldır

her gün otobüs kalkarak çalışanlarımızı işe getiriyor. Gerek Kıbrıs’ta, gerekse Türkiye’deki otellerde eski personellerime çok sık rastlıyorum. Kırk yılda, binlerce insana iş imkânı sağladım. Yatırımlarımız büyüdükçe, çalışan sayımız da büyüyecek. Çocukluğunuzun geçtiği eve gittiniz mi?

Evet gittim. Doğduğum ve yaşadığım evi gördüm. O zamanlar bize çok büyük görünen evimizi, yıllar sonra ziyaret ettiğim zaman çok küçük buldum.

Cep telefonunuz var mı?

Hayır. Kullanmıyorum. Hiç cep, telefonum olmadı.

Topluma nasıl bir mesaj vermek istersiniz?

Değerini bilemediğimiz, doğasıyla, insanıyla çok güzel bir ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin değerini bilelim. Birbirimizi sevelim, koruyalım. Her an çözüm olacakmış gibi, ekonomimizi ve rekabet gücümüzü hazırlayalım. Daha akılcı, yönetelim, yönetilelim. Ülkemizin geleceği turizmdir.

www.cypruszoom.com

25

RENAULT TREZOR 2016’NIN EN GÜZEL

KONSEPT OTOMOBİLİ SEÇİLDİ

P

aris’te düzenlenen 32.

Festival Automobile International Renault TREZOR’u “2016’nın En Güzel Konsept Otomobili” seçti.

“Tasarım stratejimizi sürdürmek için bize ilham veren bu ödül için jüriye teşekkürlerimi sunarım,” diye duygularını ifade etti Renault Tasarım Direktörü Laurens van den Acker. “TREZOR’un taşıdığı güçlü ve duygu dolu hatlar, gelecekteki modellerimize ilişkin tasarım ve teknoloji konusunda ipuçları veriyor. Ayrıca yakın zamanda gözler önüne serilecek olan yeni bir Renault konsept otomobiller döngüsünün de başlangıcını oluşturuyor.”

26

ZOOM I Mart 2017

“Jüri bu ödülün TREZOR’a verilmesini uygun buldu çünkü son derece güzel, duygu dolu ve zarif,” diye duygularını ifade etti Festival Automobile International Başkanı Rémi Depoix. “TREZOR, bir kopnsept otomobile verilebilecek en somut örnek ve bizler de tasarımı ve detaylara verilen önem arasındaki ilişkiyi değerlendirdik. TREZOR’un, Renault’nun gelecekteki modellerine ilham verecek hassas bir yaratıcı çalışma olduğunu düşünüyoruz.”

Renault TREZOR sıcak, duygu dolu ve zarif hatlara sahip. Aracın ön kısmında son derece iddialı C formunda far imzası bulunuyor.

Renault TREZOR, Festival Automobile International’de 2016’nın En Güzel Konsept Otomobili Ödülünü elde etti.

Renault TREZOR, gelecekteki Renault modellerine ait tasarım ve teknoloji ipuçlarını taşıyan yüzde yüz elektrikli bir GT.

Renault’nun gelecekteki modellerinin tasarmı, TREZOR’un DNA’sından ilham alacak ve çizgileri daha akıcı hem daha olgun hale gelecek.

TREZOR’un iç tasarımı sürüş keyfine vurgu yapıyor. Aracın iç mekânında kokpit konseptine sahip büyük bir dokunmatik ekran yer alıyor. Bu kişiselleştirilebilir, internet bağlantılı ara yüz, ahşap ve deri olmak üzere prestijli malzemelerle çevrili.

Gelecekteki Renault modellerinin iç mekanları da TREZOR’un zarif tasarım trendi ve internet bağlantılı teknolojilerinden ilham alacak. *Uluslararası Otomobil Festivali

www.cypruszoom.com

27

RAUF ERSENAL

'SU KRALLIĞI'

K

ırnı Şatosunun veya kalesinin bulunduğu Kartal Suyu vadisiyle ilgili yazımı daha önce okumuştunuz. Bu yazıda, Beşparmakların güney yamaçlarını tırmanarak Ağırdağ üzerinden Kalenin bulunduğu noktaya kadar ulaştığımızı anlatmıştım.

Aşağıdan, vadinin sağ tarafında yükselen dik bir tepenin üzerinde uzaktan da olsa belli belirsiz Prophitis Elias kilisesi olarak adlandırılan yer dikkatimizi çekmişti. Ancak, oraya bulunduğumuz noktadan ulaşmak oldukça zor görünüyordu. Bu küçük kilise ile Kırnı Kalesi veya gözetleme kulesi arasında inşa edildikleri ortaçağdan itibaren güçlü bir bağlantının olduğunu söyleyebiliriz. Bu küçük kilisenin, Kırnı Kalesi’nden önce yapılmış olması yüksek ihtimaldir.

St. Hilarion Kalesi yüksek bir noktada inşa edilmesine karşılık sadece Kuzey kıyı şeridine hâkim ancak güneyde yer alan mesarya

28

ZOOM I Mart 2017

ovasını coğrafi konumu gereği gözetleme imkânı bulunmamaktadır. Bu nedenle, St.Hilarion kalesi inşa edilirken güney bölgesinin de gözetlemeye ihtiyacı bulunduğundan, Prophitis Elias kilisesi olarak bilinen yerin ilk önceleri bir gözetleme kulesi olarak inşa edilmiş olması yüksek olasılıktır. Güney’den gelecek herhangi bir saldırıya müdahale etme şansının çok zayıf olduğu görüldüğünden daha aşağıya yani güneye direkt müdahale edebilecek konuma sahip noktaya daha büyük ve adeta küçük bir kaleyi andıran Kırnı Kalesi inşa edilmiş olabilir diye düşünüyorum.

Bu kale inşa edildikten sonra yukarıdaki küçük gözetleme kulesinin de sonradan kiliseye çevrilerek farklı bir işlev kazandırılmış olabilir.

Söz konusu kilisenin varlığından haberdar olmama karşılık hiçbir zaman oraya gitme şansını yaka-

layamadım. Zaten nasıl ve nereden gidileceğini de bilmiyordum.

Google’dan incelediğim zaman bu kiliseye, St.Hilarion-Karşıyaka asfalt yolunun batı yönünde gidilirken sola dönen toprak bir yolun varlığını gördüm. Belki bir gün giderim diyerek haritada yerini işaretledim.

Aradan çok uzun bir zaman geçmeden, tam bir gün sonra değerli dostum Celal Dimililer beni telefonla arayarak “ Sana da uyarsa bugün oraya gidebiliriz, çünkü bugünden sonra 3 gün süreyle sağanak yağmur yağacak. Oralara tırmanmak mümkün olmayabilir” dedi. Hiç tereddüt etmedim ve hemen yola koyulduk. Yanımıza sırt çantalarımızı, içinde fotoğraf makinelerimiz, yeterli su, yağmurluk, tırmanma ipi ve benzeri malzemeleri de alarak sürprizlerle dolu bir güne ilk adımlarımızı attık. Hava kapalı ve henüz yağmur yağacağına dair bir belirti yoktu. Girne’den Lefkoşa yolunu takip ederek,

Boğaz’dan St. Hilarion kalesine yönelerek dik yokuşları tırmandık.

St. Hilarion Kalesi önünde sola devam eden asfalt yolu takip ettik. Oldukça dar ve karşılıklı iki aracın geçmesinin mümkün olmadığı bu yolu takip ederken karşıdan bir araç gelmemesi büyük şansımızdı.

Kısa bir süre sonra haritada işaretlediğim toprak yolu bularak sola döndük. Yol toprak olmasına karşılık kötü bir yol değildi. Çam ve servi ağaçlarının çok sık olduğu orman yolunu yavaş yavaş ilerlerken kendimizi eskiden askeri amaçlarla kullanılmış bir yerin meydanında bulduk. Ayakta kalan sadece sonradan yapıldığı anlaşılan taş bir gözetleme kulesi dışında başka bir yapıya rastlamadık. Ancak, izlerden buranın 1974’ten önce Rum askerlerin ve sonrasında Türk Askerlerinin kullanımından sonra tek edildiği anlaşılmaktadır. Bizim esas geliş sebebimiz olan Prophitis Kilisesi yerle bir edilmiş haldeydi.

Savaşın kaçınılmaz sonucu. Etrafa dağılmış kesme taşların yüzlerce yıl önce eşeklerin sırtında Girne kıyılarından taşındığı buradaki taş yapısının farklılığından belliydi.

Kilise kalıntısının üzerine çıktığımız zaman aşağıda Kırnı Kalesini görünce doğru noktada olduğumuzu anladık. Burada birkaç fotoğraf çektikten ve dalları alıçlarla dolu ağacın bize sunduğu ikramı reddetmeyerek yolumuza asfaltın batısından devam ettik. Şimdi de hedefimiz, Kırnı Kalesi’ne giden dağ yolunu keşfetmekti. Bir iki denemeden sonra başarısız olduğumuzu anladık.

Kırnı Kalesine kuzeyden inen bir toprak yolun varlığını daha önce haritada gözlemlesek de o yolu maalesef bulamadık. Bir başka zamana diyerek Tankın yakınlarında bulunan ve daha önce hiç gitme şansını yakalayamadığım Kriniotissa Manastırı’na doğru ilerledik. Yolda yavaş yavaş ilerlerken, adeta cinlerin top oynadığı yerde, yol kenarında yemek

www.cypruszoom.com

29

molası veren iki bisikletli yabancıyla karşılaştık. Onlarla selamlaştıktan sonra fotoğraf çekmek için izin istedik. Olumlu yanıt alınca bu anı da karelerimize ekledik. Bisikletle bu kadar yükseğe kim çıkabilir? Kıyafetlerinden profesyonel oldukları anlaşılan bu yabancılar ülkemizi keşfetmek için yüzlerce kilometre pedal çevirirken, bizler araçlarımızla keşif yapmaya çalışıyoruz.

Doğrusu elbette onların yaptığıdır.

Kaç Kıbrıslı beşparmak dağlarının burnuna bisikletle tırmanır acaba?

Tanka 300 metre kala asfalt yola paralel doğuya doğru inen toprak yolu fark ederek arabayı uygun bir yere park ettik. Yanımıza sırt çantalarımızı ve yürüyüş sopalarımızı alarak yürümeye başladık. Yol daha önce arkadaşlar tarafından tarif edilenden çok daha uzun gelmişti bizlere. Telefonumdaki GPS taramasından doğru yolda olduğumuzu anlayınca rahatladık.

Manastıra inen toprak yolu yürürken ilk damlalar da böylece düşmeye başladı. Aşağıya indikçe damlaların yerini sağanak almaya başlayınca yağmurluklarımızı çıkarıp giydik. Kayganlaşmaya başlayan toprak patikaları sopalarımız yardımıyla daha emniyetli inerken muhteşem bir manzara

30

ZOOM I Mart 2017

ile karşılaştık. Hiç beklemeden manastırın küçük ama muhteşem mimariye sahip kilisesine sığındık.

Yağmurun dinmesini beklerken içeride olanları gözlemleme ve fotoğraflama şansını yakaladık. Bir zamanlar Fresklerle kaplı olduğu anlaşılan bu kilise ufak tefek izlerden ve zamanın yıpratması

karşısında ayakta zor duruyor gibi bir haldeydi. Geçen yıl Sina Manastırı’ndan baktığımda belli belirsiz dağın burnunda ormanın içerisinde yer alan bu yere gelmekten ve eksik kalan önemli bir halkayı tamamlamaktan oldukça mutluydum. Çünkü ne bu mekânın ne de diğerlerinin varlığı sadece mimari

değil, aynı zamanda tarihi ve yaşanmışlıklarıyla anlam buluyordu benim için. Hazin bir ya da birkaç hikâyeyi barındırdığı her halinden belli olan bu güzel kiliseden yağmurun bize verdiği kısa süreli izni kullanarak çıktık ve etrafı gözlemleyerek birkaç fotoğraf daha çektik. Bir zamanlar, dört tarafı

yüksek duvarlarla çevrili olduğu ve iki katlı odaların yer aldığı küçük bir derebeylik kalesini andıran izleri gözlemledikten sonra, dört mevsim hiç durmadan aktığı anlaşılan ama bugün kurumuş olan akarsu izlerini ve etrafında yer alan asırlık ağaçları hayranlıkla seyrettik. Bu doğa harikasını kimler keşfetmişler ve çok büyük zahmetlerle bu eseri yaratmışlardı? Nasıl yaşamışlar, nelerle karşılaşmışlardı?

den kalan ufak tefek parçalar, kapı girişinin merteklerine kazınmış çok eski tarih ve imzalar sanki bizlere bir şeyler anlatmaya çalışıyor gibiydi. Bir şeyin farkındaydık ama…

Huzur veren büyüleyici ve gizemlerle dopdolu bir mekân. Keşke burayla ilgili çok daha fazla şeyler öğrenebilseydik. Ama maalesef geçmişe ve geçmiş yaşanmışlıklara dair çok az şey kalmış geriye bin yıl öncesinden.

Küçük kilisenin içerisinde define avcılarının kazdığı çukurlar bina temeline büyük zarar verecek şekilde hala olduğu gibi duruyor. Freskler-

Üç gün önce ilk damlalarını bu manastırda bize sunan gökyüzünün şu ana kadar durmayan ve adanın her tarafını saran sağanak

ağlayışı devam ederken kaleme aldığım bu yazım da hiç bitmeyecekmiş gibi… Ama sayfalar sınırlı olduğu için devamını bir sonraki sayıda sizlerle paylaşacağım.

Durun! Yazımı noktaladıktan sonra sevgili Birol Bebek ile görüştüm, yazının devamını gelecek sayıya mı bırakayım yoksa devam mı edeyim diye. Çok sağ olsun devam dedi.

Ben de yol hikâyemize devam ediyorum.

Panayia Kriniotissa “Su kaynağının Meryemi” anlamını taşıyormuş eski Yunancada. Sanırım kadın asilzadelerin yönetiminde olan yer-

lere azize isimleri verilirdi. Bu yerin yöneticisi yani sahibesinin ismi bilinmese de 1187 yılında Kudüs’ün Selahaddin Eyyübi tarafından fethinden sonra Kudüs ve civarında toprak sahibi olan zengin soylular Kıbrıs’a yerleşmişler ve yeni bir vatan yaratmışlardı kendilerine. Sina Manastırından daha eski olduğuna inandığım bu yer büyük olasılıkla Haçlı Seferlerinde hayatını kaybeden bir Lüzinyan Kontu’nun eşine Kral tarafından hediye edilmişti. Bu kadının 2 çocuğu vardı. Kadın Kıbrıs’a gelirken yanında Taş Armudu fidanları getirerek bu topraklara ekmiş.

www.cypruszoom.com

31

Hazin bir hikâyesi olan bu aile ile ilgili detayları Sina Manastırını yazacağım zaman sizlerle paylaşacağım. Ancak, bu soylu ailenin ilk yerleştiği yer büyük bir olasılıkla tam da burasıdır. Feodal üretim ilişkilerine bağlı olarak yerli halk ve köylüler soyluların emrinde çalışan insanlardı. Oldukça sulak ve verimli topraklara sahip bu coğrafyada üretim yıl boyunca devam ederdi.

Aşağıda Sina Manastırına, oradan da Vasilya ve kıyıya kadar giden suyun kaynağı tam da burasıydı. İhracat büyük bir olasılıkla Lambusa Limanından gerçekleştirilmekteydi. Bir zamanlar antik krallıkların yer aldığı bu bölge ortaçağda da önemini yitirmemiş ve önemli üretim merkezlerinden biri olmaya devam etmiştir.

32

ZOOM I Mart 2017

Krini aslında eskiden Kırnı olarak 1974’ten sonra ise Pınarbaşı olarak bilinen köyümüzdür. Bunun dışında Krini adının geçtiğini Kriniotissa’da öğreniyoruz. Bu da bizlere Kırnı köyünün ortaçağda Kriniotissa Manastırı’na ait topraklar içerisinde yer aldığını çağrıştırmaktadır. Kırnı köyü ile Kriniotissa Manastırı’nı birbirine bağlayan antik yollar hala daha günümüzde görülebilmektedir.

Bu manastırın, Sn.Tuncer H. Bağışkan’dan öğrendiğimiz hikayesi şöyledir; “…Vatikan kütüphanesindeki belgelere göre yapılış tarihi ile yapanın kimliği kesin olarak bilinmemektedir. Bu nedenle Manastırın Geç Bizans döneminde (M.S 1204

– 1453), muhtemelen de Kıbrıs’ta manastır yaşamının gelişmeye başladığı M.S XI’inci yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir.

Zamanla zenginleşerek bağımsızlığına kavuşmuş, daha sonra ise bir yıkım sürecine girmiştir.

M.S XV’inci yüzyılda Lefkoşa’daki St. George Magana Manastırı’na bağlanarak faaliyet gösterir. M.S XVI’ıncı yüzyılın sonunda Sultan Murat’ın emriyle manastırlara el konulması sırasında bu manastıra da el konup satılır ve burası Sina Tepesi St. Catherine manastırına bağlanır. Bu nedenle o tarihten itibaren “Krinia Sinaitiko manastırı” adıyla bilinmeye başlanır. İngiliz Sömürge döneminde Lapta’ya bağlı iken, Vasilya’daki

Sina Katherina Manastırına bağlı olması nedeniyle köyün sınırı 200 metre doğuya kaydırılarak Vasilya toprağına alınıyor. Ne zaman terk edilip Vasilya’daki St. Paraskevi Manastırı’nın idaresine girdiği bilinmemektedir.

1735 yılında manastırı ziyaret eden Vasily Barsky, orada hiçbir keşişin bulunmadığını, yapılarının harap durumda olduğunu ve çökme tehlikesi bulunmasına karşın ayakta olduğu belirlemesinde bulunmuştur. Barsky ayrıca mükemmel bir güzelliğe sahip olduğunu ve Yunanistan’da dini bir merkez olan Athos Tepesi’nden daha harika olduğunu söylemiştir. Manastır ile çevresinin cazibesine kapılan Barsky 10 yıl süreyle burada kalmış ve manastırın çizimlerini yapmış olmasına karşın, bu çizimleri ne yazık ki kaybolmuştur...

Eskiden iç kısmının tamamı M.S XIV. Yüzyıla ait fresklerle süslü idi. Ancak bu fresklerin sadece kalıntıları günümüze gelebilmiştir.

Bu yere ilkin şapel (kilise) inşa edilmiş, daha sonra ise çevresindeki manastır odaları yapılmıştır.

Kilisenin duvarları moloz kireç taşlarıyla yapılırken, kemerler ile

tonozlar ise düzgün kesilmiş taşlarla yapılmıştır. İki giriş kapısından biri kuzey duvarında, diğeri ise batı duvarındadır. Hayli harap durumda olduğundan 1968 yılında restore edilmiştir. Kilisenin batı ucunda sonradan yapılan acayip bir nartex (ön veranda) bulunmaktadır.

Ebadı 2.14 X 7.40 metredir. Kilise yapısının güneyinde iki katlı küçük odalar, kuzey tarafında ise manastır binalarına ait kalıntılar bulunmaktadır. Manastırın güneydoğusunda ise antik döneme ait bir taş ocağının bulunduğu kayıtlara girmiştir.

Orman Dairesi kayıtlarında Kıbrıs’taki en büyük Kermes Meşesi’nin (Quercus Coccifera – Kermes Oak) kilisenin güneyinde bulunduğu bilgileri yer almaktadır.

Gerek dış etkenlerden, gerekse yaşından dolayı gövdesinde kovuklar oluşmuştur. 15 metre boyunda, 1.95 metre çevresinde ve 2015 yılı itibarıyla yaklaşık 280 yaşındadır.

Ağacın üzerine çakılan tabelada şu bilgiler bulunmaktadır: “UNHCR (Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği) 40. Kutlama Komitesi girişimiyle Orman Dairesi koruması altındadır. 1991”

Buradaki incelememizi tamamladıktan sonra sağanak yağmur altında geldiğimiz yoldan geri dönerken bir anda yukarıya doğru daha kestirme olduğunu tahmin ettiğimiz yola girdik. Yol bir süre sonra sona erer. Geri dönmek de zor bu kadar tırmandıktan sonra.

Yağan sağanak yağmurun kayganlaştırdığı yaklaşık 70 derecelik dik bir yamacı oldukça zorlanarak tırmanıyoruz ama görünürde ağaçlardan başka hiçbir şey yoktur.

Hava kapalı, akşam olmak üzere.

Bir an kaybolduk diye düşünürken yukarıda tankın namlusunu gördük. İşte o an yolun sonuna geldiğimizi anladık ve rahatladık. Çok yorulduk, sırılsıklam olduk ama bu geziye değdi. Bir insan zorda kalmadıkça sağanak yağmurda yürümez. Hele ormanda… Yağmurlu bir günde ormanda yürümek güzelmiş meğer. Şanslıydık. Gök gürültüsü ve şimşekler çakmaya başlamamıştı henüz. Geldiğimizde kupkuru olan pınar yatakları, dönüşte şarıl şarıl akmaya başlayarak, “Su Krallığı’nın eskiden nasıl bir yer olduğunu bizlere anlatmaya çalışıyordu adeta veda vakti geldiğinde. Huzur vardı bu terk edilmiş topraklarda hala daha.

www.cypruszoom.com

33

mesutgunsev@gmail.com

YAŞAMA DOKUNUŞLAR ZOOM'un bu ay ki sayfalarım için gene açtım not defterimi, yaşama dokunuşlar için aldığım notlardan alıntılar yapacağım, ki Ali Murat İrat‘tan bir yazısı, düştü posta kutuma sanırım kaleme alınalı birkaç yıl olmuş, ”Terk Etmek Bir Sevda Biçimidir” ama ben yeni okuyorum.

Aklıma unutulmaz şair Attilla İlhan’ın unutulmaz şiirlerinden 'Ayrılık Sevdaya Dahil' geldi.

Sonra da birkaç önce son zamanlarda sıkça duymaya başladığım, sonlanan güzel birlikteliklerin o yakıcı cümlesi. 'Biz ayrıldık.'

En son duyduğum iki ayrılık ise yılların evliliklerini sonlanış haberi. Gençlerden duymaya alışkınım bu söylemi, ama yıllanmış birlikteliklerinden duymak hüzün veriyor. Tabii bu bir seçim.

Dünyanın da sonu değil. Eğer ele, ele tutuşamıyorsan ve de aynı yöne bakamıyorsan belki de iyi bir çözüm. Yine de sahip çıkılmalı ve saygı duyulmalı yaşanmışlıklara.

Ne diyordu o eski şarkı 'Ayrılık Yarı Ölmekmiş' Keşke ayrılıklar olmasa deyip sözü Ali Murat İrat ‘a bırakayım:

'Terk Etmek Bir Sevda Biçimidir' başladı. Bir sis bulutu iniyor yeryüzüne. Omuz başımda yabancı eller.

Aynı sözcüklerle farklı dilleri konuştuğum insanlar var çevremde.

Oysa “Uzak Kaderler İçin” şiirinde o sihirli dokunmaktan bahsediyordu Turgut Uyar: B�rgün, b�r parkta otururken, b�l�yorum / B�r el yağmurla dokunacak omzuma / B�r ç�ft göz, b�r davet, b�r kalp / Çoluğu çocuğu terk edeceğ�m. Yapraklar dökülecek, ç�çekler solacak / B�r sonbahar, b�r sabah ve b�r yağmur olacak / Toprak ve �nsan kokularıyla / Uğultulu b�r sarhoşluk �ç�nde, yıllar �ç�n / Başımı alıp g�deceğ�m. İnsana sarhoşluk veren o eller dokunmuyor artık kimsenin omzuna. Halbuki vakit sonbahardır, 'üstelik yağmur yağmakta' ve Neyse'liler tutar yanı yok' söylediklerimin. Hiçbir el hiçbir yalnızlığa dokunmuyor kısacası. Bir soykırım müziği çalıyor fonda, yan masada ofis dedikodusu ve bilmediğim bir tatlı diğer yanımda.

Aşk değil. Bir zamanlar yalnızca dokunmak bile yok edebiliyordu

etrafımıza çöken sisi. Bir dokunmak gerekiyordu bazen, hem de durup dururken dokunmak. Öyle öpmek falan değil, sadece dokunmak. Önce dokunmak vardı zaten, öpmek onun kaburga kemiğinden yaratıldı. Dokunmakla öpmekti bütün suçları, bu nedenle cezaları tez elden verildi. İlahi emirle terk ettiler bulundukları cenneti.

Eskiden biz 'dokunsalar ağlardık', 'bir dokunsak bin ah işitirdik', 'dokunsalar donardık', 'dokunsalar severdik', 'dokunsalar öperdik'.

Dokunmak bir sevme biçimiydi eskiden. Şimdilerde bir taşa dokunmak gibi bir insana dokunmak. Oysa eskiden bir insana dokunmak gibiydi bir taşa dokunmak bile. Her nesnenin bir adı, her eşyanın bir ruhu vardı eskiden. Bir radyomuz, bir patiğimiz, bir kalemimiz olurdu ama hepsi bizimle konuşurdu. Ben patiğimle dertleştiğimi çok bilirim, çünkü onu bana anneannem dokumuştu. Bizimle dertleşirdi sahip olduklarımız.

Biz onlara biraz, onlar bize çokça

“Birden müzik başladı. Yan masaya gelen tatlıyı ilk defa görüyorum. Benim önümde bir bardak çay, bir defter ve bir kalem var. Onlarla konuşuyorum. Diğer masada iki kadın gülerek ve yüksek sesle anlatıyorlar ofis dedikodularını. Müzik... Schindler’in Listesi. Isaac Perlman’ın kemanı bu. Dört yaşında çocuk felci geçirip sandalyeye mahkûm kalmıştı. O çalarken koca bir soykırım geçiyor gözlerimin önünden. Yağmur Al� Murat İrat

34

ZOOM I Mart 2017

sahipti. O zaman bir topaç kadardı dünya, bir torba misket bütün bir mahallenin hikâyesini değiştirebilirdi hatta. Şimdi eşyalar konuşmuyor bizimle, hiçbir eşya gideremiyor eksikliğimizi. Rajneesh’in dediği gibi sahte ihtiyaçlarla yaşadığımız için giderilemiyor hiçbir ihtiyacımız da. Sahte ihtiyaçlarla çevrili sahte bir dünyada dokunmaya yer yok artık. Oysa yoksunlukların giderilmesiydi dokunmak. Yoksunluğun giderilmesiydi devrim. Her devrim bir diğerine dokunmakla başlıyordu, her sevmek dokunmakla adlanıyordu. Dokunmak eskiden en büyük devrimdi.

Hiçbir şeye yetişilemeyen ilişkilerden, idareten yaşanılan evliliklerden, mecburiyetten sürdürülen arkadaşlıklardan kurtulmanın yoluydu terk etmek. Bugün çoğu acı gidememekten / kalmaktan mirastır insana. Artık yaşamımız yok, içi ancak parayla doldurulabilen 'yaşam kalitemiz' var elimizde.

Kala kala kanatılan ve her gün yeniden açılan yaralarla yaşayıp gidiyor bugün terk edemeyen.

Dokunamayan, dokunulmayan ve terk edemeyenlerin çürümesidir çoğu ilişkiden yayılan o koku. Daralan hayatların daha geniş evlere sığabilme telaşıdır terk edememek. Çoğalan yalnızlıkların kalabalık ve pahalı mekânlarda aşılabilme isteğidir.

Terk etmek bir skandaldır artık.

Oysa doğru yaşandığında aşkı ölümsüzleştirmenin tek yoludur o.

O, bir ilişkinin bitişi ancak bir aşkın sabitlenmesidir. Çünkü hayat, terk edip yalnızlaşarak özgürleşmekle, durup çürümek arasındaki gelgittir sadece.

TECRÜBE Warren Buffet’tan Değerli Tavsiyeler Gelir: Sadece tek bir gelire bağımlı olmayın. İkincisini yaratmak için yatırım yapın.

Tasarruf: Eğer ihtiyacınız olmayan şeyler satın alırsanız, çok geçmeden ihtiyacınız olan şeyleri satmak zorunda kalırsınız.

Birikim: Harcadıktan sonra kalanı biriktirmeyin, birikimi

kenara ayırdıktan sonra kalanı harcayın.

Risk Almak: Nehrin derinliğini iki ayağınızla birlikte ölçmeye kalkmayın.

Yatırım: Yumurtaların hepsini aynı sepete koymayın.

Beklentiler: Dürüstlük çok pahalı bir hediyedir, bunu ucuz insanlardan beklemeyin.

ERSİN TAŞER‘DEN 'KÖPRÜLERİ YIKIVER' Şair, Fotoğraf Sanatçısı Ersin Taşer in son kitabının adı 'Köprüleri Yıkıver' Kitap hem şiirleri hem de birbirinden güzel fotoğraflarla bezeli, tertemiz ve renkli baskısı ile seçkin kitapçılardaki yerini aldı.

“Köprüleri yıkıver ki aşkımız yüreklerimizde kalsın. Geri dönüşü olmasın o köprülerden,

Terk etmek bir sevme biçimidir.

Ben yazıyorum, müzik hâlâ çalıyor, insanlar bilmediğim dillerde konuşuyor. Sonbahar yağmuru ardımda. Fonda koca bir neslin acısının anlatıldığı ince bir müzik.

Gülten Akın ne demişti yıllar önce 'Ah k�mseler�n vakt� yok/ Durup �nce şeyler� anlamaya/ Kalın fırçalarını kullanarak geç�yorlar/ Evler, çocuklar, mezarlar ç�zerek dünyaya.'

Yan masada kalın bir ofis dedikodusu, kahkahalar ardımda, fonda bir soykırım müziğiyle yeniliyor bilmediğim tatlılar. Bir el arıyorum yağmurla dokunacak omzuma.

Terk edip gitmek istiyorum bu sahteliği.

Olmuyor.

Her gün cam kırığı işer gibi acı çekiyorum gündüz kâbuslarımda.”

ŞAİR DEDİ Kİ…

Bir daha beni sevdiğini söyleme!

Neden biliyor musun? Çünkü yine inanırım.

–Cemal Süreya-

hep yaşasın. Anlatsınlar bizi nesiller boyunca. Sevdamız örnek olsun gelecek kuşaklara. Masallar, öyküler, romanlar hep aşkımızı anlatsın. Arzu ile kamber, Ferhat ile Şirin, kerem ile Aslı örneği…

Bizim sevdamız bir başkadır.

Aşkımız tükenmezdir.

Bu kitapta şiirlerle birlikte fotoğraflar vardır. Özen gösterdin

çekerken. Tıpkı diğer fotoğraflarıma gösterdiğim özenden farksız… Şiirleri fotoğraflar süslemiştir ayrı sayfalarda… İnanıyorum ki güzel bir çalışma oldu. Tanrı sizi çiçeksiz ve fotoğrafsız komasın…” diye yazmış Ersin Taşer, sunuş sayfasına.. İşte kitaptan bir de şiir: Selam olsun şairine….

BAHARA YAKIN DURMA Bahara yakın durma Sonbahar kıskanıverir Kışlara selamın olsun Uzun uzadıya Geceleri renklendir. * Nazarlı gözlere aldırma Onlar nazarıyla kırılır Zeytin Yapraklarını Kurut ve üfleyiver rüzgara. * Sendeki tılsımı unutma Hasetler Geri döner gözlerinden Senin yaptığın Senin iyiliklerinden Konacak dal bulamaz.

www.cypruszoom.com

35

36

ZOOM I Mart 2017

Akşama güzel başlamak için biraz erken yola çıkmak belki de keyfinizi katlamak için yeterli olacak.

Mekanın terasında içkinizi yudumlayıp güneşin batışıyla ortaya çıkan mazaraya tanıklık etmek, doyumsuz bir ziyafet için vazgeçilmez bir detay...

www.cypruszoom.com

37

Adını konumundan alan Bella Terrace, Bellapais (Beylerbeyi) Köyünden Girne'ye terastan bakıyormuş hissi veren bir yere sahip. Bu özel mekan, bırakın yediklerinizi, sadece konumu ile insanı sarhoş eden bir özellikler taşıyor. Önümüzdeki günlerde artık kapalı alanlarından tamemen kurtulacak mekan, keyifli bir ortamda, yemek randevuları ve canlı müzik eşliğinde stres atabileceğiniz bir yer olarak dikkat çekiyor.

38

ZOOM I Mart 2017

Doyurucu bir menüye sahip mekenda, 18 soğuk meze, 6 ara sıcak, 5 çeşit kebap, tatlı ve meyve masanıza geliyor. Birbirinden leziz seçeneklerle yemekler ve mekanın konumu, keyifli bir gece için yeterli.. Daha fazlasını gidince zaten göreceksiniz.

F

arklı mekan ararken, burnumuzun ucundakini bugüne kadar nasıl göremedik bilemiyoruz.

Geçtiğimiz ayın 'Çok Özel Mekanı' Girne'nin en polüler yerleşim yerlerinden biri olan Bellapais (Beylerbeyi) Köyü'ndeydi.

Bellapais Manastırı'nın yanı başındaki mekan, insanı sarhoş eden manzarası ile adını neden Bella Terrace olduğunun ispatlar özellikler taşıyor.

Kısa bir süre sonra tamamıyla yaz sezonu havasına girecek olan mekan, masanıza gelenlerden çok, sadece mekanın konumu nedeniyle görülmeye değer.

Keyifli bir akşamüstü için inanılmaz bir manzara sunan işletme aynı zamanda müzikli ortamları sevenlerin de aradığı cinsten.

Pazartesi haricinde her gün fasıl yapılan restoranda, Pelitoğlu Saz Grubu, masa masa her misafirin

içinden geçenleri müziğe döküyor.

Tecrübeli gurup, bize klarneti ile Jazz yapan bir üstatın yanısıra, dambruka ve kanunları ile size keyif veren bir üçlü. Öğlen saatlerinden itibaren başlayan servis, gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam ediyor.

Akşam üzeri, ışıklandırılmış tarihi manastırı en güzel görebileceğiniz an. Terasa oturup tarihin havasını içine çekmek, içkinizi yudumlarken, manzaranın keyfini çıkartmak size kalmış.

Fasıl dedik ama, zaman zaman mekan sahnelerin başarılı isimlerinin de programa çıktığı bir restoran.

BUNU KAÇIRMAYIN Yazımıza önce mekanın bilgilerini vererek başladık. Ayın sonuna bıraktığımız ziyaret için akşamın ilk sattlerini planladık. Biraz erken gidip, harika Girne manzarasını ve Bellapais Manastırı'nın ışıkladırıl-

mış halini tüm detaylarına kadar izleme şansı bulduk. Açlık kendini gösterse de, manzaranın sarhuşluğu ile restorandaki yerimizi almakta gecikiyoruz. Tabii öncesinde gün ışından faydalanıp bahsettiğimiz manzarayı size göstermek için azıcık kendimizi fotoğrafa veriyoruz.

Yaklaşık yarı saatlik bir çalışmanın ardından geceye hazırız.

Elimizde mekanı anlatan yüzlerce kare fotoğraf var. Sıra masamıza gelecek menüde.

Rahat çalışabilmek için seçtiğimiz gün oldukça isabetli. Bizbizeyiz desek yanlış olmaz.

Yazının başındak belirttiğimiz detayları yapmış olmak ayrı bir güzelik. Fotoğraf çekerken, Black Label'ımızdan aldığımız küçük yudumlarla akşamın ilk girişini yaptık bile. İlk kez masamızda konuklarımız var. Bu kez mekanı mesafirlerimizle test ediyoruz.

www.cypruszoom.com

39

Masamızda rutin mezeler ve tabiki beraberinde Johnie Walker Blac Label'ımız geliyor. Az sonra fasıl gelecek ama şimdi sıra yemekte.

Rutin serviste en çok fix menü rağbet görüyor. 18 çeşit soğuk meze, 6 ara sıcak, 5 çeşit kebap, tatlı ve meyve gayet doyurucu. Özellikle söylemem gerekir-

40

ZOOM I Mart 2017

se, masamıza gelen etlerin yumuşaklığı, pişirilmesi, lezzeti bizi etkileyen detaylar arasındaydı. Öyle görülüyor ki, buraya gelenler sadece mekanın manzarasına değil, yemek için de tercih ediyor.

Kısa bir süre sonra açlığımız diniyor. Keyfimiz yerinde. Üstelik şanslıyız da, fasıl sadece bizim için çalışyor.

Erken gelmenin avantajı olsa gerek. Soğuk mezeler, etler, mekanın konumunun yarattığı hoşluk keyif verici.

Fasıl devam ederken bir sonraki şarkıyı arıyoruz cep telefonlarımızdan. Çağımızın

teknolojini kullanıp, keyif alacağımız şarkıları buluyoruz.

Sonrasında fasıl ekibimize şarkının ismini veriyoruz.

Ondan sonrası şarkıya uyduğu yerden girme.

Sözün kısası, bu tabi Girneliler için; keyifli bir gece için çok uzaklara gitmeye gerek yok yanıbaşınızda Bella Terrace sizi bekliyor.

Uzakta olanlar ise mutlaka mekana gitmeli. Bir yere not etmeye değer. Ama lütfen erken gidin. Akşam güneşini orada batırmanız şart...

1980’DE İlk MAğAZAsını AçAn Altınör Group BuGün FArklı İş YATırıMlArınA sAHİp. MAğAZAlArın BAşınDA YEr AlAn Hurİ AlTınör 37. YılınDA MAğAZA sAYısını 10'A ulAşTırDı. Okul sOnrAsı kısA sürEDE EvlEnEn, 'çocuKlArımı mAğAzA büyüttüm' DİYEn BAşArılı İş kADını, 'ünİvErsİTEYİ nİşAnlAnDığıM İçİn OkuMADıM, YApTığıM, YApAMADığıM HİçBİr şEYDEn pİşMAn DEğİlİM' DİYOr.

İyi bir ev hanımı, sadık bir dost, başarılı bir patron

K

ıbrıs'ın başarılı şirketi Altınör Group’un kurucularından Huri Altınör, uzun bir süreden sonra ZOOM Dergisine konuştu.

Turizmden, kuyumculuğa farklı yatırımları ile adından söz ettiren group, şimdilerde 10'uncu mağazası ile yine gündemde.

Eşi ve oğlu şirketin turizm yatırımlarını yöneten Huri Altınör, mağazacılıkta önemli bir başarıya imza atmış bulunuyor. İlk mağazalarını 1980 yılında açan Altınör Group, 37 yılda mağaza sayısını 10'a yükseltti. “Evde hiç oturmadım, çocuklarım bile mağaza büyüdü" diyen Huri Altıör, bu sözleri ile belki de başarısının sırrının ip uçlarını veriyor.

42

ZOOM I Mart 2017

Oturduğu yerden modayı, ekonomiyi izliyor. 10 mağazaya birden yetişmenin çözümünü de bulmuş. Bir gözü sürekli diğer mağazaların ekranına yansıyan görüntülerinde. Yurt dışı gezileri ile vizyonunu geliştiriyor, fuarlar ile dünyanın trendlerini takip ediyor. Fırsat buldukça mağazaları yerinde görmeyi ihmal etmiyor.

37. yılda mağaza sayısını 10'a çıkaran şirketin başarılı ismi Huri Altınör'de disiplin, istikrar ve hırs dikkat çekiyor. Bu özellik belki de başarının formülü. Bunlar bizim tespitlerimiz, şimdi kendi ağzından sorularımıza verdiğin yanıtları okuyalım;

Huri Altınör kimdir?

Doğma büyüme Lefkoşalıyım ve çok çalışan biriyim. Lisede eşimle tanıştık. 1977 yılında lise biter bitmez nişanlandık, 1979’da evlendik. 1980’de mağazayı açtık ve bugün hala kuyumculuk işini sürdürüyoruz. Bir kızım bir oğlum var ikisini de mağazada büyüttüm. Üniversiteyi nişanlandığım için okumadım, pişman değilim.

Geçmişle bugün arasında nasıl bir fark var?

Kıbrıslı Türkler şimdi istediği yere rahatça gidebiliyor. Bu gelişme işimize de yansıdı.

Eskiden böyle değildi. Ürünlerimizi daha önce sadece Türkiye’den getiriyorduk ama

artık yurtdışına da açıldık ve daha çeşitli ürünler getirmeye başladık. Kıbrıs’ta en çok çeşide ve en son moda ürünlere sahip tek mağazayız. İşinizle İlgili Gelişmeleri Nasıl Takip Ediyorsunuz?

Modayı İtalya ve Hong Kong’tan takip ediyorum. Her yıl 2 defa İtalya’ya, bir defa da Hong Kong’a gidiyorum. Hiçbir fuarı kaçırmıyorum. İmitasyon var mı sattıklarınızın arasında? Ürünlerimizin hepsi orijinal.

Piyasada taklit modeller satılıyor ama, biz asla böyle bir işe girmiyoruz. Taklit ürün satılması dünyanın her yerinde ya-

sak. Ancak Türkiye’de satılması kesin olarak yasaklandığı için o satıcılar şimdi buraya yerleşti.

Hükümetimizin kesinlikle bir önlem alması gerekiyor.

Nasıl Bir İş Temponuz Var? Her sabah saat 8’de gelirim işimin başına, her şeyi kendim yaparım. Çocuklarım küçükken de aynı şekilde işimi aksatmadan yapıyordum. Oğlum eşimle beraber otel sektörüne girdi. Kızım da benimle birlikte, bana yardımcı oluyor. İlerde emekli olma durumunda çocuklarıma bırakacağım işimi.

Onlara güveniyorum. Yurtdışına gittiğim zamanlarda yerime kızım bakıyor.

İşlerinizde bir bölüşüm var mı?

Turizm çok zor bir meslek 7/24 çalışılıyor. Ben işimden memnunum, tercih şansım olsa turizmi seçmezdim ama.

Yönetim kurulu yapmayı düşünmüyorum. Zaten gerek te yok, tüm işleri eşim, oğlum, kızım ve ben yönetiyoruz.

Yaptığım ve yapacağım işlerde eşime kesinlikle danışıyorum.

Kuyumculuk işi tamamen bende, eşim benim işime karışmaz. Onlar oğlumla otelle ilgileniyorlar kızım ve ben mağazalarla ilgileniyoruz.

www.cypruszoom.com

43

Kaç mağaza oldu şimdi?

10 tane mağazamız var ve hepsine arada gidiyorum. Tabi aynı zamanda ekrandan da izleyebiliyorum.

Hiç Pişmanlığınız oldu mu, mesela bir hayaliniz var mı?

Hayatta yaptığım hiçbir işten pişman değilim. Hayalim ilerde çocuklarımın İşimizi daha da yukarılara taşıması.

44

ZOOM I Mart 2017

Sürekli seyahat ettiğinizden bahsettiniz, sizi etkileyen bir ülke oldu mu?

Beni en çok etkileyen ülke Hawaii oldu. Belki de Kıbrıs gibi küçük bir ada olduğundandır.

Burada şehrin içinde 10 katlı apartmanlar beni üzüyor. Şehrin dışında olabilirdi. Hawaii’de bunu görmedim mesela, tipik bir ada.

Biz bu güzel dokuyu bozuyoruz.

Girne’deki yapılaşmaya karşıyım.

Burası bir Ada, gökdelen gibi bina buraya yakışmaz. Yurt dışındaki hiçbir adada böyle yüksek binalar yok.

Mağazalarınızın sayısının 10 olmasını çok çalışmaya mı borçlusunuz?

Evet ama sayının 10 mağazaya kadar yükselmesinin sebebini çalışanlarıma borçluyum. Çoğu 20 yıldan fazla bizimle beraber.

Açıldığı günden beri yanımızdalar.

En düşüğü 6 yıllık. Yükselmemizi tamamen disiplinli çalışmamıza borçluyuz.

01 OCAK

• •

04 NİSAN

Yeni Yıl Etkinlikleri Üniversite Etkinlikleri

02 ŞUBAT

• • • • • • • • • • •

Ot Kültür Festivali - Tatlısu Mesarya Tiyatro Şöleni Gafgarıt Festivali - Yiğitler Yafa Portakal Şöleni - Lefke Çilek Festivali - Yeşilırmak Halk Yürüyüşü Festivali - Dipkarpaz Kültür ve Sanat Şenliği - Gönendere Kalavaç Festivali IV. St. George Festivali - Koruçam Çocuk Festivali - Lefkoşa Mormenekşe Enginar Festivali

05 MAYIS • • • • • •

Uluslararası Kuzey Kıbrıs Bisiklet Turu Gastronomi Fuarı Orkide Yürüyüşü Türk Film Günleri Lefkoşa Müzik Festivali Eşek Günü - Büyükkonuk

03 MART

• • • • • • • • • •

46

06 HAZİRAN

Medoş Lalesi Festivali – Avtepe Beşparmaklar Tiyatro Festivali Orkide Festivali - Hisarköy Kültür ve Sanat Günleri - İskele Mağusa Çocuk Festivali GAU Tiyatro Günleri - Girne İtalyan Film Festivali Lale Festivali - Tepebaşı Denizdeki Portakallar - Mağusa Eğitim ve Kitap Fuarı

ZOOM I Mart 2017

• • • • • • • • • • • • • • • •

El Magarınası Festivali - Görneç Girne Kültür Sanat Günleri Ceviz Festivali - Lefke Kumdan Heykel Festivali - Mağusa Kıbrıs İpek Kozası Fes. - Bellapais Bellapais Müzik Festivali - Bellapais TSM Amatör Korolar Festivali DAU Bahar Festivali -Mağusa Kültür Ve Sanat Festivali - Düzova Eko Gün - Büyükkonuk LAU Bahar Şenlikleri - Lefke Gençlik ve Spor Festivali - Lefkoşa Peace Works Çocuk ve Gençlik Festivali YDU Kariyer Festivali Mehmetçik Festivali - Mehmetçik Orkide Festivali - Hisarköy

• • • • • • • • • • • • •

Portakal Festivali - Güzelyurt Tahıl Festivali - Alayköy Çocuk ve Kültür Festivali - Değirmenlik Emek Festivali - Akdoğan Zerdali Festivali - Esentepe Suriçi Panayırı ve Deniz Fes. - Mağusa Karpuz Festivali - Yıldırım Türksoy Opera Günleri Folklor Festivali - İskele İncirli Mağara Festivali - Geçitkale Ceviz Festivali - Lefke Çocuk Festivali - Vadili Hamitköy Kültür ve Dayanışma Şöleni

07 TEMMUZ

• • • • • • • • •

Patates Kültür ve Sanat Festivali - Beyarmudu Geleneksel Kısa Film ve Belgesel Festivali - Lefkoşa Uluslararası Folklor ve Kültür Festivali- Gönyeli Karpaz Sahil Cümbüşleri Esentepe Yabani Kayısı Festivali Geleneksel İskele Festivali Mağusa Kültür, Sanat ve Turizm Festivali 11 Meşela Festivali - Dikmen KKTC Uluslararası Korolar Festivali

08 AĞUSTOS

• • • • • • • • • • • • • • •

Ozanköy Harnup Pekmezi Festivali Uluslararası Halk Dansları Barış Festivali - Lefkoşa Verigo Festivali - Yedidalga Kumdan Kale Festivali - Mağusa Deniz Festivali - Alsancak Belediyesi Gabbar Festivali - Kırıkkale Mehmetçik Üzüm Festivali Uluslararası Altın Salkım Festivali Tahıl Festivali - Alayköy Taşkent Kültür Festivali Babutsa Festivali - Serdarlı Yeniboğaziçi Siyah Kupa Festivali Hasder Lefkoşa Gençlik Günleri Çamlıbel Köy Şenliği Kitap Fuarı - Lefkoşa

09 EYLÜL

• • • • • • • •

Kalkanlı’da Çakisdez Festivali Kuzey Kıbrıs Uluslararası Müzik Festivali Göçmenköy-Taşkınköy Kültür Sanat Festivali Uluslararası Halk Dansları Festivali Büyükkonuk Hellim Festivali - Geçitkale Kıbrıs Tiyatro Festivali - Lefkoşa Vadili Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali Lefkoşa Klasik Caz ve Dünya Müziği Festivali

11 KASIM

• • • • •

Uluslararası İşçi Filmleri Festivali Lefke Uluslararası Sanat Festivali Kitap Festivali - Lefkoşa Güzelyurt Tiyatro Günleri Lefke Hurma Festivali

12 ARALIK

10 EKİM

• • • • •

Zeytin Festivali - Zeytinlik Çatalköy Kültür Sanat Günleri Geleneksel Eko Gün Etkinlikleri - Büyükkonuk Doğanköy Alıç Festivali Lefke Hurma Festivali

www.cypruszoom.com

47

Yaşadığımız modern yaşam koşulları ve çevresel etkilerin, vücudumuzdan uzaklaştırılması gereken toksinlerin oluşmasına neden olduğunu belirten Herbalife Beslenme Danışma Kurulu Üyesi Doç. Dr. İsmet Tamer, “Tabiatın uyanmaya başladığı bahar ayları, toksinlerin vücudumuzdan atılmasını sağlayan detoks için en mükemmel zamanlardır. Detoks, vücutta hücresel fonksiyonların devamı için hayati önem taşır ve doğru bir şekilde yapıldığında hem bedensel hem de zihinsel olarak tazelenmemizi sağlar” dedi.

Bahar Detoksu Yeni Bir Başlangıç Bahara Detoksla Arınarak Girin

H

ızlı şehir hayatı, kötü beslenme, tükettiğimiz bazı yiyecek ve içecekler vücudumuzda atık madde olarak dışarı atılmayı bekleyen toksinlerin birikmesine sebep olur. Toksinlerin bir kısmı vücudumuz tarafından yok edilebilirken, bir kısmı maalesef birikerek vücudumuzda olumsuz etkiler yaratmaya başlarlar. Bu fiziksel etkilere ilaveten ruh halimizin de olumsuz etkilenmesiyle, çoğu zaman sebebini bir türlü çözemediğimiz baş ağrıları, uyku problemleri, sürekli yorgunluk gibi problemler baş göstermeye başladığına dikkat çeken Herbalife Beslenme Danışma Kurulu üyesi Doç. Dr. İsmet Tamer, birkaç adımda büyük farklar yaratacak detoks önerilerini anlattı.

48

ZOOM I Mart 2017

7 ile 10 gün arasında bir program uygulayın Cildimizde sigara dumanı, hava kirliliği, makyaj artıkları ya da sağlıksız yağlanma gibi nedenlerle oluşan lekeler, siyah noktalar ya da tıkalı gözeneklerden kurtulmak, cildimize nefes aldırmak için nasıl düzenli bir temizlik ve bakım gerekiyorsa, vücudumuzun da hem fiziksel hem de ruhsal anlamda temizlenmesi, arındırılması için bir takım müdahalelere ihtiyaç duyarız. İşte vücudumuzun gerek eksojen (dış kaynaklı) gerekse endojen (iç kaynaklı) toksinlerden arındırılarak daha sağlıklı bir şekilde çalışması için ihtiyaç duyduğumuz bu müdahaleye detoksifikasyon (zehirden arınma) ya da kısaca detoks diyoruz. Karşılaştırmalı klinik çalışmalarda çok fazla kanıt gösterilmese de günümüzde artık doğru şekilde yapılan detoksun, vücutta hücresel fonksiyonların devamı için önem taşıdığı kabul edilmektedir. Yıllarca biriken toksinlerin kısa bir sürede yok edilmesi mümkün olamasa da, düzenli aralıklarla ve doğru bir şekilde yapıldığında hem bedensel hem de mental olarak bir nevi tazelenmek mümkün görünmektedir.

Vücuttaki değişiklikleri görmek ve hissetmek için 7 ila 10 gün mükemmel bir detoks süresidir.

Allerjen yiyecek ve içeceklere ara verin Bahar detoksu ile eksojen ve endojen toksik maddelerin vücudumuzdan uzaklaştırılmasını hedefleriz. Eliminasyon diyeti ile öncelikle en yaygın görülen alerjenik yiyecek ve içeceklerin günlük diyetten çıkarılması, özellikle şeker, gluten, beyaz un ürünleri, süt ve süt ürünleri ile yumurta gibi hayvansal proteinlerin tüketilmesine bir süre ara verilmesi sağlanır. Alkol tüketimi varsa mutlaka ara verilmeli, sigara ve benzeri tütün ürünleri kesinlikle kullanılmamalıdır.

Yoğun kafein tüketimi uzun dönemde sıkıntılara sebep olabildiğinden, istenen gevşemenin sağlanabilmesi için diyetten çıkarılması özellikle tavsiye edilir. Soya, mısır ve fındık gibi alerjen içerebilen bazı ürünlerden de uzak kalınmalıdır. İşlenmemiş gıdalar tüketin Diyetinizde işlenmemiş gıdalara öncelik verin. Organik olarak üretilmiş ve işlem görmemiş meyve ve sebzeler detoks yapılırken mükemmel seçeneklerdir.

Uzun süre dayanması için katkı maddeleri vs ile işlem görmüş paketli veya konserve ürünlerden detoks süresince uzak kalın. Sebzeleri olabildiğince tazeyken ve mümkünse buharda pişirerek tüketin.

Günlük bir kaşık kadar zeytinyağı, taze limon suyu ve çok az deniz tuzu ile sebzeleri daha da sağlıklı ve lezzetli hale getirebilirsiniz. Hazır salça ve soslar bu süreçte mutfağınıza asla girmemeli.

Yeşilliklere öncelik verin Baharda doğanın canlanması ile mutfağımıza çeşit çeşit yeşillikler de dolmaya başlamalı. Vitamin ve mineral zengini karahindiba, ıspanak, maydanoz, tere, kuşkonmaz, protein deposu bezelye, antioksidan özellikli rezene, kişniş otu, deniz yosunu, lahana, kıvırcık lahana hem içerikleri hem de lif zenginlikleri ile vücudumuzu bir yandan beslerken diğer yandan toksinlerden arındırmaya yardımcı olurlar. Bu yeşil mücevherler organizmamızda denge anlamına gelen homeostazisin sürdürülmesinde de önemli rol oynarlar. Unutulmaması gereken bir nokta bu besinlerin her zaman taze hazırlanması, çok yüksek ısılarda hazırlanmamaları ve piştikten sonra uzun süre bekletilmeden tüketilmeleri gerekliliğidir.

Ara öğünlerinizi sağlıklı atıştırmalıklarla zenginleştirin Sağlıklı beslenmenin önemli bir öğesi olan ara öğünlere detoks diyetinde de yer veriyoruz. Ana öğünler

arasında bir porsiyon taze meyve ya da doğal hazırlanmış meyve kurusu yanında 3-4 ceviz içi ile 4-5 badem tüketmek beslenmemize destek olacak, tokluk hissini uzatıp açlık hissini bastıracaktır. Ara öğünlerde, özellikle laktoz intoleransı (süt ürünlerine tahammülsüzlük) sorunu olanların detoks dönemi boyunca yoğurt ve ayran tüketmemeleri gerekir.

Sıvı tüketimini artırın Vücudunuzu sulayın! Evet, bu tanımlama gerçekten doğru. Günlük almanız gereken sıvının büyük kısmı su olarak, özellikle detoks döneminde bir miktar da artırarak alınmalı.

Klasik olarak ortalama 70 kg ağırlığında ve yaklaşık 1.70 m boyunda, genel sağlık durumu iyi olan bir birey detoks boyunca günlük ortalama 12 ila 14 bardak (yaklaşık 3-3,5 litre) su tüketmelidir. Detoks günlerinde idrarınızın rengini takip etmenizde fayda var, idrarınız su gibi şeffaf ya da hafif sarı renkte çıkıyor olmalı.

Hareket Edin Doğru beslenmenin yanında metabolizmanın doğru işleyebilmesi için hareket etmek şarttır. Detoks sürecinizde mutlaka açık hava ve doğa yürüyüşleri yapın, her gün düzenli esneme egzersizleri uygulayın, yoga ve zorlayıcı olmayan pilates bu dönem için uygun olur. Ancak uzun koşular ya da uzun süre bisiklete binme gibi faaliyetlerden kaçının, bunlar zaten kısıtlı beslendiğiniz bir dönemde sizi çok bitkin düşürecektir, oysa detoks sürecinde vücudunuza dinlenip yenilenmesi için zaman ve fırsat vermelisiniz.

Stresten uzak durun Doğru nefes alıp verdiğimizi zannetsek de aslında çoğu zaman vücudumuzun ihtiyacı olan temiz havayı, yeterli oksijeni doğru şekilde aldığımızı söyleyemeyiz. Bunu çözmek için detoks sürecimizde bir fırsatımız olabilir. Günde 10 dk kadar huzurlu bir ortamda sakince oturun ve yavaş yavaş nefes alıp verin, sü-

renin ortalarında birkaç derin nefes, göğüs kafesimize dolayısıyla kalp ve akciğerlerimize kan akışını artıracaktır. Doğru nefes teknikleri sayesinde vücut kadar zihnimiz de stresten uzaklaşıp sakinleşmelidir. Unutmayın stres, vücudumuza en az sigara kadar zarar verir.

Enerji düzeyinizi yükseltmeye yardımcı, kilo kontrolünüze destek olan, zihninize aydınlık ve daha iyi konsantrasyon sağlayan, hatta ruh halinizde bile iyileşme sağlayan detoks, doğru şekilde yapıldığında faydalıdır. Ama doktor kontrolü olmaksızın kalp ve yüksek tansiyon hastaları ile diyabet ve böbrek hastaları gibi kronik hastalığı olan kişilere, sürekli ilaç kullanması gereken bireylere, hamile ve emziren annelere önerilmemektedir.

www.cypruszoom.com

49

Kahvaltı Yapmak, Artık Zevk

B

u hafta sonu gidilecek bir yer var mı? En iyi yemek nerede yenir, Kahvaltı için bildiğin bir yer var mı? Bu sorularla kaç kez muhatap olduğumuzu, kaç kişiye yanıt verdiğimizi hatırlamıyorum.

Yayıncı olmanın da verdiği tecrübeyle nerede, nasıl? Sorularına en iyi yanıtı biz veriyoruz galiba; Onlarda haklı:) Bize güvenip danışanları yanıltmayıp yeni bir yeri daha keşfettik. Eminim şimdiden gidenler olmuştur. Ancak henüz bilmeyenler için 'muazzam bir keşif' dersek abartmış olmayız.

Girne şehir merkezine sadece 5 dakika uzaklıkta yer alan Baters, muhteşem kahvaltısının yanı sıra, çok özel seçeneklerin yer aldığı yemek menüsüne; şimdilerde hala keyfi çıkarılabilecek, şömine ve sıcak şarap servisine sahip.

Boaters ismini okuyunca eminim birçok kişinin aklı başka yerlere gitmiştir.

Haklılar; bu Boaters, işte o Boaters.

Başında çok sevgili rahmetli Ömer Abimizin kızı Eren var. İsim aslında babanın mirası, o da unutmamış eşi Ali ile açtığı mekâna babasının mirasının adını vermiş. Pazar sabahımızı bayrama çeviren kahvaltı sadece görüntüsü değil, lezzetiyle de hala aklımızda. Bizi karşılayan köpekler, bahçedeki atlar, eşek başka bir yerdeyiz sanki. Olabildiğince doğal, insanı kendinden geçiren bir mekân, Eren ve Ali'nin bir eski dostu görmek gibi gelen sıcaklığı ile kahvaltımız, çok keyifli bir pazara ışık oluyor.

50

ZOOM I Mart 2017

Çocukluktan bu yana işin içinde olmanın farkından olsa gerek. Gelenlerle diyaloğu, servisteki güzellik, konuşkanlık Boaters ismiyle kendine geçmiş sanki.

Yıllar sonra görsek de, daha dünmüş gibi. Bu kez babası değil, yanında eşi var. Birlikte, kendi mesleklerini bırakıp işletmeciliğe soyunmuşlar.

Biz bu ay sadece deneme şansı bulduğumuz kahvaltı programınız sayfalarımıza taşıdık, devamı sonraki sayılarımızda.

www.cypruszoom.com

51

Eren Özgül Satır ve Ali Satır çifti, ikisi de okudukları, yaptıkları işi bırakıp yeniden Kıbrıs'a dönüp mekân açmışlar. Öyle görülüyor ki, mekân bu güzel baharın yanı sıra, yaz aylarında da adından çok söz ettirecek.

GİRNE MERKEzE SAdECE 5 dAKİKA uzAKlıKTA TAdıNı, GÖRÜNTÜSÜNÜ, KEyFİNİ uNuTAMAyACAğıNız BİR KAHvAlTı Sİzİ BEKlİyoR. TuNAç RİdİNG CluB'ıN İçİNdE KıSA BİR SÜRE ÖNCE HAyATA GEçEN BoATERS, TANıdıK BİR yÜzÜN MuHTEşEM SuNuMuylA MERAKlılARıNA ÖzEl BİR SEçENEK olARAK dİKKATlERİ ÜzERİNE çEKTİ.

EN GÜZEL KAHVALTI MEKÂNI Kısa bir araba yolculuğunun ardından, çiftliğin kapısındayız.

Abartıp bahse konu mekana kadar arabamızla gidiyoruz. Sonrasında, soğuk günlerin inadına, güneşli bir sabahta, çiftlik hayvanlarının rahatça içinde dolandığı, atların meraklı gözlerle dışarı baktığı mekândayız. İşletmenin başındaki isim Eren Özgül Satır aslında Tunaç Riding Club'ın sahibi, emektarı Erdoğan abimizle eski bir tanıdık. İşte bu adı eski kendi yeni mekânın hayata geçmesi eski dostların buluşması gibi bir şey. Ayak üstü sorularımızla mekânı hikayesini öğreniyoruz;

52

ZOOM I Mart 2017

Mekân nasıl ortaya çıktı? Üniversite yıllarımda burada ata biniyordum zaten. Erdoğan abiyle de baba kız gibiydik. Biz adaya dönünce aslında bir butik otel açmayı düşünüyorduk. Bir yerle anlaştık emlakçı gösterecekti fakat sonradan vazgeçti. Bizde buradan geçerken hazır gelmişken Erdoğan abinin yanına bir uğrayalım dedik.

Geldim bana gösterdi buraları, o zamanlar dört duvardı sadece. Ne yapacaksın burada dedim Erdoğan abi de 'ben değil, sen yapacaksın' dedi ve öyle başladık.

Ne kadar oldu?

4 ay oldu ama daha açmadık.

Tam olarak açmadık sayılır desek daha doğru olur. Sadece beni tanıyanlar geliyor şimdilik. Kıbrıs’ta işler çok yavaş yürüdüğü için 4 aydır açamıyoruz. Mutfak malzemelerimiz İstanbul’dan geldi. Bu da süreci biraz uzattı.

Neleri nasıl yaptınız, dönüş nasıl oldu?

Benim hep hayalimde Kıbrıs’ta yaşamak vardı. Ama ben Kıbrıs'tan çıkıp İstanbul’a gittim okuduğum bölümün işini yapmak içindi her şey. Fakat burayı o kadar çok özledim ki, geri döndüm.

Her şeyi kendi ellerimizle yaptık. İçerideki tasarım, konsept düşüncemizi yansıtsın istedik. Biz geç saate kadar her zaman kahvaltı yapacağız ve bu işte ilerlemeyi düşünüyoruz. Ben evimde misafiri nasıl ağırlıyorsam burada da müşterilerimi öyle ağırlıyorum.

Masamızda neler var?

Sıcak menümüzde patlıcanlı kaşar, yumurta, mıhlama var. İsteyenlere menemeni sosis, sucuklu yumurta yapıyoruz. En kaliteli ürünleri kullandığım için maliyetim artıyor bu da fiyata yansıyor.

Dahası var mı; olacak mı?

Lazanya, Gleftiko’yu koyacağım. Onlar da ana yemek olarak menüde yer alacak. Ve canlı müzik düşünüyorum.

Müşterilerin talebi doğrultusunda ilerlemeyi düşünüyorum.

Sulu yemeklere girmek istemiyorum. Daha çok kahvaltı, hamburger, gözleme, kanepe tabaklar vs. yapıyoruz.

www.cypruszoom.com

53

Ne zaman açık mekân?

Hafta içi sabah 9 buçukta açıp 8’de kapatıyoruz. Hafta sonu sabah 9 buçukta açıp 10’da kapatıyoruz. Pazartesi hariç haftanın her günü açığız. Pazar günleri Sıcak şarap yapıyoruz. Çokta rağbet gördü.

Bu lezzetli buluşma, bize keyifli bir güne güzel bir kapı açtı. Eren ve Ali vizyonları ile Tunaç'lara yakışır bir mekân açmışlar. Muhteşem bir kahvaltı, stressiz bir ortam, şömine, şarap, göz alabildiğine yeşil ve sizi hayata döndürecek bir doğallık var.

Gitmişseniz mutlaka devam edeceksinizdir ancak hala gitmediyseniz, gidilmeye, görülmeye, tadılmaya değer bir mekân.

Bilginiz olsun.

54

ZOOM I Mart 2017

En çok Satan

KİTAPLAR

ARAŞIK ARDA EREL

YAĞURUN GELİNİ SİNAN AKYÜZ

BİLMEM, SEVİYOR GİBİYİM MEHMET ALİ KILINÇ

Bu hayata bir kere geliyoruz ve gelmemizin amacı bir arayıştır bana göre. Bak etrafına. Huzur arayışında biri, diğeri para arayışında, başka biri aşk, ötekisi sağlık...

Ben bu arayışıma çocukken başladım. İlk önce dışarıda aradım, sonra döndüm içime, kalbimde aradım.

Yolculuk yaptım insanların hayatlarında.

Koştum hayattan hayata. Ama en önemlisi, içine dönmekmiş.

En son da içime yaptığım yolculukla birleştirdim tüm parçaları...

Ve aradığımı buldum sonunda...

Sonra istedim ki, bu arayışım bir kitap olsun ve ulaşsın binlerce kalbe...

Hayat yolculuğunda kalbine misafir olmayı çok isterim...

“Bazen alıp başını gitmek ister insan.

Uzaklara, çok uzaklara… Görürüm ki sen de alıp başını gitmek istersin buralardan.

O vakit ben de seni yanımda götüreyim derim…” Delal iliklerine kadar sarsıldı. Sonra ani bir öfke hissetti içinde.

“Doğrudur,” diye bağırdı. “Uzaklara, hem de çok uzaklara gitmek isterim… Fakat Şiyar’ımın olmadığı bir yere de gitmek istemem.” Mamo sakinliğini hiç elden bırakmadı. “İstersen acele hüküm verme,” dedi. “Yarın sabaha kadar vaktimiz vardır. Bilesin ki benim oğlum da senin gibi yaralıdır. Bu kötü günlerinizde birbirinize yoldaş olursunuz kızım. Baran’ım elbette iyileşecek, bir gün ayağa kalkacaktır. O zaman da senin yaralarını o iyi edecektir…” Düğün günü güzeller güzeli Delal, gelin alayıyla damat evine vardığında hayatının en mutlu gününü yaşıyordu, ta ki Şiyar’ının atı Cengâver bir başına ortaya çıkıncaya kadar. İncir Kuşları, Piruze, Aşk Başka Evde gibi çok okunan kitapların yazarından yine soluk soluğa okuyacağınız bir roman…

(Tanıtım Bülteninden)

En kötüsü değil miydi? “Bilmem seviyor gibiydi...” demek. Sırf sevdiğin için onun gülümsemelerini üzerine alındın. Seninle konuşmasını, yanında yürümesini veya başkalarına anlatamadığını gelip sana anlatmasını... “Sevdiği için” diyerek ve inanarak hayaller kurdun. Çevrendeki insanlarla mutluluğunu paylaştın. İçinde tarifsiz bir sevinç, sıcaklık vardı. Bu tür mutluluklar güzel bir filmin fragmanı gibi kısa sürer. Ve gözlerin, onun bir başkasına ait olduğuna şahit oldu. O an, enkaz altındaymış gibi hissettin kendini, sonra kıyametler kopmaya başladı kalbinde.

Günlerce evden çıkmak istemedin, telefonun hep kapalıydı. Şarkılara sığındın.

Sana iyi gelmeyeceğini bildiğin halde gecelerce o şarkılarla ağladın. Aynadaki yüzüne sövdün, bağırdın, sitem ettin.

Ve “Neden bu kadar çok kapıldın?” diye sordun kendine.

(Tanıtım Bülteninden)

56

ZOOM I Mart 2017

“Bilmem, seviyor gibiydi...”

(Tanıtım Bülteninden)

www.denizplaza.com 0392 228 83 20 - Kitap Dahili-17 info@denizplaza.com

SEN ON YEDİ YAŞIMSIN MİRAÇ ÇAĞRI AKTAŞ Seni ''canımın içi'' diye sevecek birini kaybettin. Şimdi hiçbir can nefes olmayacak sana. Daha çok sevileceğini umarak gittiğin yerde sıkışırsa kalbin, elini kalbine koy. Çünkü o acı benim.

O sıkışmayla sana, bizi bitirme çabalarını ve hiçe sayışlarını hatırlatmaya geleceğim. Biliyor musun sevgilim?

Seni sevdim. Bir insan hayatında ne kadar çok ve ne kadar güzel sevebilirse, o kadar sevdim. Bu da benim yenik zaferim… Sen benim ilk çaresizliğim, sen benim ilk yenilgimsin.

(Tanıtım Bülteninden)

HAR ve KÜL EZGİN KILIÇ Kalbimi alçıya aldırmak istiyorum bugünlerde...

Sahi alçı tutar mı kalp kırığını? Kemik bile aynı yerden tekrar kırılmazken nasıl olur da bir kalp aynı yerden defalarca kırılabilir anlamıyorum...

Ama olsun...

Sevdada yanıp har olmak da var, sönüp kül olmak da...

Ama bazı yaraları gizleyebilecek kadar büyük bir sargı yok ne yazık ki ve bazı acıların dinmesine yetecek kadar da uzun bir ömür...

Yani kaderinde iyileşmek yoksa bir yaranın, kan revan içinde kalsan da onu taşımak zorundasın. İşte sen kaderinde iyileşmek olmayan en derin yaramsın.

Ve ne yaparsam yapayım seni gizleyemiyorum...

(Tanıtım Bülteninden)

KOR KURT SELMAN KAYABAŞI Rüyası devlet kurmak olanlar, devletleri yıkılınca yeni bir rüya görürler. Kösedağ Savaşı’nda mağlup olan ve Moğol hâkimiyetine giren bir devlet: Selçuklular.

Devletsiz kalan bir şehirde yeni devlet kurmak için plan yapan bir vezir: Ahi Evren. Hürriyetini kaybeden millete liderlik eden bir teşkilat: Fatma Bacı ve Bacıyan.

Talebelerini diriliş için hazırlayan şeyhler: Ede Bali ve Cendereli Ali (Çandarlı Ali).

“Moğollarla savaşmayalım, onlarla Konya’da birlikte yaşayalım.” diyen bir âlim: Mevlâna Celâleddin. Asya’dan yola çıkan, Kızılelma yolunda obasını can feda yürüten bir şeyh: Kayı’dan Şeyh Süleyman. Konya’da Gaziyan Teşkilatı ile buluşup Devlet-i Aliyye’nin kurulma sürecini başlatan bir kurt: Er Tuğrul. 13. yüzyılda istiklalini kaybeden bir milletin tarih sahnesine yeniden çıkışının hikâyesi bu romanda. “Mevlâna Celâleddin vatan haini miydi, Moğollarla nasıl ittifak yaptı?”, “Gaziyan Teşkilatı neydi, İstiklal Savaşı’nda Mustafa Kemal’e neden ‘gazi’ unvanı verildi?”, “Kayı obası, Selçuklu yıkılırken Horasan’dan gizli bir emirle mi gönderildi?” sorularının cevapları Kor Kurt’ta.

Selman Kayabaşı’nın kaleminden...

(Tanıtım Bülteninden) www.cypruszoom.com

57

KİMLER HANGİ SPORU YAPMAMALI?

G

ünümüz yaşam tarzı ve endüstrileşmenin getirdiği çalışma şartları insanları daha hareketsiz bir yaşama doğru yönlendiriyor. Hareketsizliğe bağlı gerek kalp gerekse kas iskelet sistemi hastalıkları yaşam sürelerinin de artmasıyla orantılı olarak artış gösteriyor. Bu durumda gerek sağlık personelleri tarafından gerekse sağlık bilinci her gün artan toplum tarafından spor insan sağlığını iyi yönde etkileyecek bir faktör gittikçe olarak popülerleşiyor. Ancak bazı hareketlerin kimi insanlarda sakıncalı olabileceğini unutmamak lazım. Liv Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağatay Öztürk kimlerin hangi sporu yapmaması gerektiğini anlattı.

58

ZOOM I Mart 2017

Spordan önce muayene şart!

Spor konusunda insanların artan isteği, beraberinde spora bağlı rahatsızlarda da artış yaşanmasına neden oluyor. Düzenli olarak spor yapmayı planlayan her yaştaki kişinin öncelikle kalp ve akciğer sistemlerine bir kereye mahsus bile olsa kontrol ettirmesi gerekir.

Spor sırasında ortaya çıkacak aşırı efor günlük hayatta normal işleyen sistemi spor sırasında yetersiz hale getirebilir. Bu yapılan genel check up sonrası seçilecek olan spor tipi hastanın ayrıntılı kas iskelet sistemi muayenesi, sporun ne amaçla yapıldığı ve uygulanabilirlik derecesine göre şekillenir.

Bel, boyun problemi olanlar ağırlık kaldırmasın Ciddi bel ve boyun problemi olanlar ağırlık çalışacakları sporlardan uzak durması gerekir. Omurlar arasındaki disklere normalden fazla yük etkisi sağlayan sporlar omurga sağlığı için sakıncalıdır. Bunlara en güzel örnek ağırlık çalışarak yapılan sporlardır. Günümüzde özellikle genç nüfusta bu sporlar gittikçe popülerleşiyor. Ağırlık kaldırılarak yapılan sporların bilinçsiz veya aşırı yapılması ciddi sakatlıklara yol açabilir. Bu tür sporlar sırt ve bel kaslarına aşırı yüklenme içerdikleri için sırt ve bel kaslarını koruyucu spor veya egzersizlerle kombine edilmelidir. Aksi takdirde çok erken yaşlarda kronik bel ve

boyun ağrılarının ortaya çıkması muhtemeldir. Omurga sağlığı için önerilen en etkin sporlar yüzme ve pilatestir. Yer çekimi etkisini ortadan kaldırarak tüm sırt ve bel kaslarını çalıştıran, kondüsyonu artıran bu tür sporların öncelikli olarak tercih edilmesi gerekir.

Kalça, diz, ayak bileği sorunluysa futbol, voleybol, basketboldan uzak durun Kalça, diz, ayak bileği gibi ağırlık taşıyan eklemlerde daha önceden var olan problemleri olanlar kontakt sporu dediğimiz futbol, basketbol, voleybol gibi spor yaptığında var olan sorunun daha da artmasına neden olacaktır. Ağırlık taşıyan eklemlerde mevcut problemler varsa bu eklemleri zorlayıcı sporlar problemin büyümesine neden olur.

Diz ekleminde sorun varsa koşmak ağrıyı artıracaktır Diz ekleminde menüsküs problemi olan birinin ısrarla koşu içeren spor yapması ağrı yakınmalarını artıracaktır. Bu tür kişilerin spor programlarını yaparken diz eklemini daha az kullanacakları alanlara yönlendirilmesi gerekir. Bu yönlendirme bilinçli spor hocaları ve sporcu sağlığı alanında uzman ortopedi uzmanları tarafından yapılmalıdır. Hangi sporun hangi eklemi normalden fazla çalıştıracağı önceden değerlendirilip hastaya özel bir spor programı oluşturulmalıdır.

Omuz problemliyse yüzme konusunda ısrarcı olmayın Ciddi omuz problemleri olan hastaların yapacağı sporda yüzme konusunda ısrar edilmemelidir.

Seçilecek sporun uygulanabilir olması ve mutlaka hastanın kas iskelet sistemi sınırlarını zorlayıcı olmaması, bir plan dahilinde olması gerekir. Düzenli yapılan spora mutlaka düzenli ve kontrollü beslenme de eklenmelidir. Yoksa daha sağlıklı olmak için yapılan spor bir şeyleri düzeltirken başka sistemleri bozabilir.

Belde ağrı varsa fitness yerine yüzün, pilates yapın Bel problemi yaşayan hastanın fitness gibi sporlar yerine yüzme ve pilatese ağırlık vermesi gerekir.

www.cypruszoom.com

59

Geleceğin Motosikleti Renard GT Renard GT, motosiklet çağına yeni bir boyut kazandıracak. Yapımında kullanılan karbon fiber monokok ağırlığı sadece 9 kg. Ultra hafif olan bu eşsiz motosikleti bir bisiklet gibi kullanacaksınız. Gövdesinde kullanılan monokok kevlar bizlere darbe ve titreşime dayanıklı bir motosiklet sunuyor.

3D yazıcılarla geliştirilmiş alüminyum bileşenler motosikletin gövdesinde kullanılan materyalleri oluşturuyor. Yani motosikletin gövdesinde minimum 3 farklı materyal bileşeni bulunuyor. Gövde şasisine göre daha serttir. V2 motor, düşük devirlerde yeterli tork (motordan tekerleğe iletilen itme kuvveti) üretir ve güçlü performans sunar. Bu eşsiz motosikletin beygir gücü tam 123 beygir, 7100 RPM değerinde ve maksimum hızı 250 km/s.

SBS 'DJ Game' oyunseverler için geliştirildi İtalya’nın önde gelen mobil aksesuar markası SBS’in oyunseverler için özel olarak geliştirdiği stereo oyuncu kulaklığı, Aksoy Bilişim güvencesi ile satışa sunuldu.

Mobil cihazlarından oyun oynamayı ciddiye alan oyunseverler için geliştirilen SBS “DJ Game”, tasarımı ile ilk bakışta dikkat çekiyor. Kulağı tamamen kapatan kapsülleri ile oyunun seslerini izole bir biçimde aktaran kulaklık, 3,5 mm’lik girişi ile piyasadaki mobil cihazların büyük bir çoğunluğu ile birlikte kullanılabiliyor. 1,6 metre uzunluğundaki kablosu ile hareket özgürlüğü sağlayan ürünün dahili mikrofonu da bulunuyor.

60

ZOOM I Mart 2017

Dişler Kendi Kendini mi Onaracak?

Bilim insanları, dişin kendi kendini tamir etmesini sağlayacak bir yöntem keşfettiğini duyurdu. İngiltere’de Londra King’s Koleji’nde yapılan çalışmada, araştırmacılar dişteki canlı kök hücreleri harekete geçirerek dişteki çürüklerde düzeltme sürecini hızlandırmayı başardı ve dişin kendi kendini tedavi edebilmesini sağladı. Konuyla ilgili değerlendirme yapan İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı Arş.

Gör. Dt. Sevda Öztürk, tüm insanların en önemli sorunlarından biri olan diş çürüklerine yönelik yapılan buluşun çok önemli olduğunu söyledi ve “Çalışma mevcut çözünmüş dentin ve mine dokusunu da onarıyor ise o zaman dolgu ihtiyacı ortadan kalkacak demektir” dedi.

FLO Kıbrıs Girne'de Türkiye’nin ayakkabı mağazalar zinciri FLO, Kuzey Kıbrıs’ta Girne'de ilk mağazasını Girne Park’ta açtı. 590 metrekarelik bir alanda hizmet verecek FLO mağazasında; onlarca markadan yüzlerce çeşit ayakkabı, çanta ve aksesuar ziyaretçilerini bekliyor.

2017 yılında yurtdışında 15 ülkede 100 mağazaya ulaşmayı hedefleyen FLO, yıl içinde yurtdışında 45 yeni mağaza açmayı planlıyor. Yakın coğrafyada da sektöründe lider konuma erişmeyi hedefleyen FLO, koleksiyonunda tüm yaş gruplarına ve geniş bir beğeni kitlesine hitap eden ürünler bulunduruyor.

Şarj İçin Priz Peşinde Koşmaya Son! Eğer bu araştırma gerekli olgunluğa ulaşırsa, yakın bir zamanda, telefonumuzu şarj etmek için boş bir priz peşinde koşmaktan kurtulabiliriz...

Michigan Eyalet Üniversitesi'ndeki araştırmacılar nanogenerator adı verilen film benzeri bir cihaz üzerinde çalışıyor. Yapılan deneyde cihaz, LCD dokunmatik ekranı ve esnek klavyeyi çalıştırmayı başardı.

Teknoloji ayrıca 20 LED ışıktan oluşan bir ışıklandırmaya güç verdi - bu enerjiyi sağlamak için nanogenerator'ın üstüne basınç uygulanması yetti. Düzeneğe bağlanan bir pil bile yoktu. Bu test, tamamen kinetik enerjiyle çalışan cihazlara bir adım daha yakınlaştığımız anlamına geliyor.

Tuna Ofis’ten iF Design ödüllü tasarım: Poff Puf Tuna Ofis, dünyanın en önemli tasarım yarışmaları arasında yer alan iF Design 2017’de ödül almaya hak kazandı. 59 ülkeden 5.500 ürünün değerlendirildiği yarışmada, ofis lounge disiplininde ödüle layık görülen Poff Puf, 10 Mart’ta Münih’te düzenlenecek törenin ardından iF Dünya Tasarım Kılavuzu’ndaki prestijli tasarımlar arasında yerini alacak. Tuna Ofis & Tdesign Studio Tasarım Bölüm Başkanı Ozan Sinan Tığlıoğlu’nun tasarımı olan Poff Puf, bağımsız uzmanlardan oluşan 58 üyeli jürinin değerlendirmeleri sonucunda ödüle hak kazandı. 59 ülkeden 5.500 ürünün değerlendirildiği yarışmada Poff Puf böylece, iF Altın Ödülü alan 75 tasarım arasında yer aldı.

Açık ofislerdeki gürültü kirliliğine çözüm: Akustik Paneller

Birden çok dile maruz kalan bebek geç konuşabilir!

Beyin temelli eğitim ve öğrenme konusunda uzun zamandır çalışmalar yürüten Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ, çok uluslu aile çocuklarının dil öğrenmede maruz kaldığı tehlikeye dikkat çekti. Çocuklarının küçük yaşta birden çok dil öğrenmesi için gayret gösteren aileleri uyaran Tanrıdağ, “İlk yaşında birden çok dile maruz kalan çocukların beyninde istatistik karmaşıklığı yaşanıyor. Bu da çocukta konuşma gecikmesine neden olabiliyor” diyor.

"Diyelim ki çocuğun babası Türk, annesi Polonyalı. Çocuk Amerika'da doğuyor.

Amerika'da eğitim dili İngilizce. O zaman o çocuğun eğitimi öncelikle ülkenin anadili olan İngilizce ile olmalı. Daha sonra da anne ve babasının dillerini de belli bir yaşa geldikten sonra öğrenebilir ama çok erken yaşta değil. Çünkü çocuk doğduktan sonra etrafında hangi dil konuşuluyorsa bilmeden beyniyle o seslerin istatistiğini tutuyor. 10-11 ay çocuk hangi dilin seslerini duyuyorsa o dilin hece ve kelimelerini çıkartmaya başlıyor, konuşmaya başlıyor.

Orada doğal bir eğitim oluyor. O doğal eğitim çocuk beynine oturduktan sonra siz istediğiniz başka bir dili çocuğa öğretebilirsiniz."

Günümüz iş hayatında açık ofislerin sayısı hızla artıyor. Bu durum ofis içi iletişimi ve motivasyonu artırsa da, önemli bir sorunu beraberinde getiriyor: Gürültü kirliliği.

Akustik etki yaratan kanepe ve dolaplarıyla dikkat çeken Tuna Ofis, şimdi de aynı özelliğe sahip bölücü paneller üzerine çalışmalarını sürdürüyor. Bu yıl içerisinde piyasaya sürülecek ürün ile kalabalık ofislerde çalışanlar, aradıkları sakin ve huzurlu ortamın yanı sıra kişisel bir alana da kavuşacak.

Tuna Ofis’in akustik özelliğe sahip dolaplarının arka ve iç yüzeylerine, içinde kumaşın da olduğu farklı döşemeler uygulanıyor.

Böylelikle ses izolasyonu ile birlikte estetik bir görünüm sağlanıyor.

NIKE HYPERVENOM 3 Nike, rakipten sıyrılıp daha iyi şut çekmek için tasarladığı kramponu Hypervenom’un yeni versiyonunu görücüye çıkardı. Gol atma üzerine kurulu köklü bir yenilenme sürecinden geçen Hypervenom 3’e yeni bir tabanla beraber Flyknit teknolojisi de eklendi.

Hypervenom 3, yeni bir tabanla birlikte 196 gr ağırlığında ve bir önceki modele göre yüzde 17 daha hafif.

Elektrikli Bisiklet Nereye giderseniz gidin, yanınızda birşeyler taşımak, bunu yaparken de her şarta uygun bir araç kullanmak şart. Tote'm Elektrikli Bisiklet işte bu düşüncenin ürünü.

3600 dolardan satılan bisiklet çift raf sistemine sahip. Aliminyumdan dayanıklı bir iskeleti olan bisiklet, diğer bisikletlere nazaran geniş bir dingil mesafesine sahip. İki taşınacak rafı ile rahatlıkla alışverişinizi yapıp taşıyabileceğinizbisiklet, şehir içi teslimatlar için de cazip bir kargo aracı.

Güçlü bir elektrik motoruna sahip bisiklet, geleneksel bisiklet pedalından çok daha kolay bir sürüş imkanı veriyor.

Kramponun gole odaklılığı en çok topa bu bölge Flyknit teknolojili üst kısma bağlanmış, çok katmanlı Poron® vuruş bölümünde ortaya çıkarken köpük kapsüllerinden oluşuyor. Bu kapsüller uygulanan güce göre şekil aldıklarından, düşük kuvvetli vuruşlarda yumuşaklık sağlarken, topa büyük bir kuvvetle vurulduğunda ise sertleşme kabiliyetleriyle gerçek bir şut için gerekli sert alanın oluşumuna olanak veriyor.

Vuruş bölgesinde yer alan 2 mm kalınlığa sahip kapsüller, Flyknit teknolojisine sahip krampon üst kısmının görünen bölgesi elastik, içi boş ve teması güçlendirme hedefiyle tasarlanmış bir kumaşla dokundu. Bu kumaş aynı zamanda 2013 yılında piyasa sürülen pullu üst kısma sahip ilk Hypervenom kramponlarına karşı bir saygı ifadesi niteliğinde…

Poison Green/Hyper Orange renk paletine sahip Hypervenom Ocak ayından itibaren nike mağazalarında satılıyor..

www.cypruszoom.com

61

Uzun bir aradan sonra Hasan Özok'un çabaları ile yeniden hayata geçen Rotar Grubu, youtube'daki şarkıları ile dikkatleri üzerine çekti...

62

ZOOM I Mart 2017

63

www.cypruszoom.com www.cypruszoom.com

63

Y

outube’a yükledikleri şarkıları ile dikkatleri üzerine toplayan Grup, şimdilerde uzun süredir hobi olarak devam ettirdiği müzik hevesini, geçtiğimiz aylarda yeni bir kararla tekrardan ateşledi. Yıllar önce kurulan Rotar Grup, ekibe yeni katılan isimlerle yeniden hayat buldu. Şimdilik; sadece internet üzerinden paylaşılan şarkılar, gelecekte belki de bir albümün habercisi gibi. Kaan Tangöze’nin ‘Bekle’, Nilüfer’in ‘Karar Verdim’ Barış Manço’nun ‘Kol Düğmeleri’ isimli şarkıları yeniden yorumlayan grup, şarkılara yeni bir tarz katmış. Youtube’taki rakamlara bakılırsa, bu tarz beğenilmiş gibi görünüyor. Özellikle Barış Manço’nun “Kol Düğmeleri” en iddialı oldukları

64

ZOOM I Mart 2017

parça olmuş. cover yaptıkları parçaları ayrı bir ruhla söylüyor şarkıya farklı bir yorum katıyorlar.

Hasan Özok’un gayretleri ile yeniden hayat bulan Rotar’la ismine uygun olsun diye Ercan Havaalanı’nında buluştuk.

Yıllar sonra tekrar hayata geçen Rotar’ın elemanları ve Hasan Özok, merak ettiğimiz soruları yanıtladı.

Azıcık ‘rötar’ ile başlayan röportajımızda, grubu, adını, hedeflerini konuştuk. İşte keyifli anlara sahne olan o röportajın detayları; Rotar Gurubu yeniden nasıl oluştu?

Rotar’ı tekrar kurmak istediğimiz zaman birleşmek için üyelerle tekrar görüştük.

Toplanma kararı aldık ama 3 ay sonra buluşup konuştuk ve Rotar yeniden ortaya çıktı.

Yedi yıllık uzunca bir aranın ardından, yaklaşık 3 aydır

üzerinde çalıştığımız ve “şimdiye kadar dinleyeceğiniz en iyi Rotar” olarak nitelendirdiğimiz grubumuz yeni formuyla kaldığı yerden devam etmek üzere çalışmalarına start verdi. Rotar olarak farklı bir müzik anlayışıyla bugüne kadarki en iddialı çalışmalarımızı sunacağımız için son derece heyecanlıyız. 2005 yılından bugüne farklı müzik türlerinde sayısız şarkıya can verip kendi tarzımızda yorumlamaya çalıştık. Bugünün bizler için önemi, yepyeni çalışmalarımızı facebook ve youtube kanalımızdan paylaşıyor olmamızdır.

‘Rotar’ ismi nereden geliyor?

Gurubumuzun adının RoTaR olmasının özellikle bizim için özel bir anlamı var. Biliyorsunuz Kıbrıslılar rötara “rotar” derler. Geç kalmakla ilgilidir yani. Biz de de tüm grup üyelerinin buluşmalara geç

kalmasıyla ve bunun bir davranış şekline dönüşmesinden dolayı grubun adına RoTaR dedik. Buluşmak için saat 3’te anlaşıyoruz ama 4 buçukta toplanıyoruz. Geç kalmamız bile aynı zamanda oluyor. Bu her zaman böyle oluyor.

Ama müzik rotar kaldırmıyor, buluşmadaki bu rotar, yaptığınız müzikte yaşanıyor mu?

Buluşmada gecikme olsa da, müziğimizde tam zamanlı işler yapıyoruz.

Bugüne kadar gurubun tanınması adına hiç mi atılım yapmadınız?

Grup kendi doğal ortamında büyüsün istedik. Bu nedenle herhangi bir efor sarf etmedik. 5-6 adet kayıt yaptık bunları ilerleyen zamanlarda yayınlayacağız.

Neler yapıyorsunuz?

Rotar Grubu'na, anlamlı olması için Ercan Havaalanında yaptığımız çekimlerde renkli görüntüler vardı. Meraklı bakışlar arasında gerçekleşen çekimler sırasında birbirinden ilginç fotoğraflar çekildi. www.cypruszoom.com

65

Ahmet - Baterist Yaklaşık 10 yıldır Rotar’ı bir yerlere getirme amacımız olmasa da birlikte çalıştık.

Bizim çalışmamız bir yerlere ulaşsın diye uğraşmadık.

Canlı müzik yapıyorduk. Fakat zaman geçtikçe çok fazla beste, cover yaptık ve artık zamanı geldi. Müziğimizi daha geniş kitlelere ulaştırma karar verdik.

Yaptığımız müzikte gerek bizim bestelerimiz gerekse çok sevdiğimiz parçalara cover yapıyoruz. İlerde sevdiğimiz sanatçıların şarkılarından oluşan bir cover albüm yapmayı düşünüyoruz.

Sosyal medyada belli başlı hesaplarımız ve dinleyicilerimiz var. Bi-

66

ZOOM I Mart 2017

Aydın - Bas gitar Neden Rock Müzik. Bas gitar bir gurupta ne kadar önemlidir?

Grubun bas gitarcısıyım.

Bana göre rock, müziğin olmazsa olmazıdır. Grup içinde en özgürüdür. Çaldığımız şarkıda en özgün melodiyi bas gitar veriyor. Basgitar müziği doldurur ve güzelleştirir. Özellikle slow parçalarda bas gitar tek başına yetebiliyor.

lindik şarkılar yapıyoruz fakat yorumumuz farklı olduğu için beğeniliyoruz. www.rotaronline. com dan bizi takip edebilirsiniz. Facebook ve youtube üzerinden de yayın yapıyoruz.

Rock gurupları arabesk şarkıların rock versiyonunu yapıyor.

Ali - elektrogitar Grupta herhangi birinizin olmaması, yaptığınız müzikte fark edilebilir mi?

Bir grupta herhangi bir üyemiz olmadığında fark edilir tabi ki. Gurup bir bütündür. Grubun elektrogitarcısıyım. Aynı zamanda solo gitarcısıyım. Gitar işin biraz da makyajıdır aslında. Bazı yönlerde gitar ön plana çıkarak duyguyu patlatan kısım olabiliyor. Ben rock müziğin içinde büyüdüm hep bu işi yapıyordum.

Siz böyle bir çalışma yaptınız mı?

Arabeskin bizim toplumumuzda da her zaman önemli bir yeri olmuştur.

Arabeski rock türünde söyleyen iyi sanatçılar da var ama bizim henüz böyle bir projemiz yok.

Gurup şu an kendini buldu mu?

Biz uzun yıllardır grubu toparlamak istedik ama doğru bir ekip olmamız lazımdı. Şimdi ekibimiz tam anlamıyla yerinde.

“Bugüne kadar ki en iyi RoTaR” diyebiliriz.

Biz aslında 5 kişilik bir grup olsun istedik. 2 gitar, 2 elektro gitar ve 1 vokal istemiştik. Sonradan düşündüğümüzde 5

kişilik grubun zorluğunu fark ettik. Yorum ve bestelerde gerçekten fikir farklılıkları olursa hiçbir şey çıkmaz. Bir kişide bile fikir ayrılığı olursa iş olmaz. Bu nedenle 4 kişi olmaya karar verdik. Her aletten bir tane istedik. Vokal, elektrogitar, basgitar, baterist olarak kaldık.

Guruplarda genelde; (hep böyle olur diye soruyorum), solist gurubun önüne geçebilir. Adı duyulunca yoluna tek başına devam eden isim çoktur. Hiç tek başına olmayı düşündün mü?

Ben müziğe tek başına Hasan olarak girmek istemedim hiçbir zaman. Hep gurupça ilerledik. Bireysel devam etme taraftarı değilim.

Grubun ruhu çok farklı. Bireysel devam etmek gurupla olduğundan çok daha az ilgi görüyor.

Gruptan çıkıp başarılı olanlar da olabilir. Bunun dünyada olumlu veya olumsuz örnekleri var. Ama ben böyle birşeyi hiç düşünmedim.

Grup ruhu daha farklıdır. Gurupta herkes gurup için çalışır. Ben de bu ruhu seviyorum.

Bundan sonra da böyle olacak.

En yakın projeniz nedir?

En yakın projemiz, tahminimce bu yılın ikinci yarısı ortalarında olur. İlk 6 ay cover ve bunun gibi kayıtlarla başlayacağız. İlerleyen zamanlarda kendi bestelerimizi ve coverları ortak yürüteceğiz. Albüm için tahminimce önümüzdeki yıl başlarında olabilir.

Biz şu anda kendi stüdyomuzda yayınlayabileceğimiz projeler üretiyoruz. Yakın zamanda çok daha iyi kayıt çalışmaları, kendi bestelerimizi, coverlarımızı yayınlamaya başlayacağız. Kendi stüdyomuz olduğu için istediğimiz anda üretim yapabiliyoruz.

www.cypruszoom.com

67

Franchise Expo Eurasia 13-16 Nisan’da Antalya’da Franchise Expo Eurasia 2017 - Antalya Bayilik Fuarı’nda gıda, hizmet, emlak, iklimlendirme, eğitim, telekom-bilişim, züccaciye, enerji, tekstil-hazır giyim, kuru temizleme, kişisel bakım-medikal ürünler, büyük mağazacılık, takı-aksesuar, ayakkabı, mobilya, turizm, otomotiv ve enerji gibi farklı alanlardan yatırımcılar bir araya gelecek.

Her yıl 20 ülkede 30’a yakın fuara imza atan Arı Fuarcılık CEO’su Savaş Kemal Burkay, ‘’Avrupa Franchise Federasyonu (EFF) istatistiklerine göre, franchise veren firma sayısı konusunda

Türkiye, Fransa ve Almanya gibi gelişmiş ülkeleri geride bırakarak Avrupa’da birinci sırada yer alıyor. Anadolumuz marka diyarı. Bu marka ve temsilcilerinin oluşturduğu pazarın yıllık hacmi 60 milyar dolar civarında. Franchise Expo Eurasia Furarı’nda 10 bin metrekare kapalı alanda 200-250 markanın katılımcılarına hizmet vereceğiz. Fuara 30 binin üzerinde ziyaretçi katılımı bekleniyor." diyor.

Fuar hakkında detaylı bilgi için www.franchiseurasia. com ya da www.antalyabayilikfuari.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

ISAF Exclusive Fuar ve Konferansı

7-8-9 Mart'ta Ankara'da Marmara Fuarcılık, uzun yıllardır güvenlik sektöründe köklü bir yer edinmiş ve dünyanın bu alanda bilinen sayılı etkinliklerden biri haline gelmiş olan ISAF’ı bu kez oldukça farklı ve ayrıcalıklı bir organizasyon ile Ankara’da gerçekleştirecek.

Güvenlik sektöründeki en güncel konuların sektörün tüm paydaşlarının deneyimleri ve bakış açıları ile ele alınacağı konferans, bu alanda tüm

farklı başlıkları ilk kez bir araya getiren çok özel bir etkinlik olacak.

7-8-9 Mart, 2017 tarihleri arasında Sheraton Ankara Hotel & Convention Center’da gerçekleşecek olan ISAF Exclusive Fuar ve Konferansı, tüm güvenlik sektörünü ve paydaşlarını çok özel bir platformda bir araya getirerek, başkent Ankara’da önemli bir buluşmaya imza atmış olacak.

Seramik sektörü CNR EXPO’da buluşuyor UNICERA İstanbul-Seramik Banyo Mutfak Fuarı, 8-12 Mart tarihlerinde CNR EXPO Yeşilköy’de düzenlenecek.

CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık, Türkiye Seramik Federasyonu (TSF) ve Tesisat İnşaat Malzemeleri Derneği (TIMDER) iş birliğinde organize edilecek fuar, 1.000’in üzerinde markanın katılımı ve 100 bin ziyaretçi hedefiyle gerçekleştirilecek.

Fuar, 160 bin metrekare alanda yapılacak.

68

ZOOM I Mart 2017

Banyo ürünleri, zemin-duvar kaplamaları, seramik işleme teknolojileri, mutfak ürünleri, dekorasyon ürünleri, ambalajlama, depolama gibi ürün gruplarının sergileneceği fuara, ABD, Kanada, Almanya, İngiltere, Suudi Arabistan, İsrail, Fransa başta olmak üzere pek çok ülkeden profesyonel ziyaretçi bekleniyor.

www.cypruszoom.com

69

Ramazan DARI (Erdal & Co Özel Ödülü)

Özgür GÖKAŞAN (Özatay Fotoğrafçılık Özel Ödülü)

Rajdeep BISWAS (Öztan Özatay Başarı Ödülü)

Yıltan TAŞÇI (Denktaş Vakfı Başarı Ödülü)

Engin ARCA (Jüri Özel Ödülü)

Başar TAŞLI (Öztan Özatay Özel Ödülü)

70

ZOOM I Mart 2017

IX ÖZTAN ÖZATAY Fotoğraf Yarışması Sonuçlandı

E

ski gazetecilerden, işadamı ve Kıbrıs Türk fotoğrafçılığı denince akla gelen ilk isimlerden olan Öztan Özatay ölümünün dokuzuncu yıl dönümünde gelenekselleşen fotoğraf yarışmasıyla anılıyor.

Yarışma organizatörü Buket Özatay uluslararası katılımın da olduğu yarışmada toplam 123 fotoğrafçı 2,255 fotoğrafla yarıştı. 9. Öztan Özatay Fotoğraf Yarışması’nda serbest renkli kategoride 118 kişi 845 fotoğrafla, serbest siyah beyaz kategoride 109 kişi 753 fotoğrafla, doğa kategorisinde ise 101 kişi 657 fotoğrafla yarıştığını söyledi.

Yarışmaya katılar arasında yapılan seçimlerde ödüle layık görülenler, geçtiğimiz ay içinde Gönyeli Belediyesi Konferans Salonu'nda basına açıklandı.

Eserler Atatürk Kültür Merkezi Lefkoşa’da sanatseverlerin izlenimine sunulacak. Öztan Özatay 9. Fotoğraf Yarışması ve Sergisi için oluşturulan juri tarafından beğenilen eserler 21– 31 Mart 2017 tarihleri arasında Atatürk Kültür Merkezi Lefkoşa’da gerçekleştirilecek ödül töreni ile sanatseverlerle buluşturulacak.

Evren SAYIN (Öztan Özatay Başarı Ödülü) Tevfik ULUSAL (Kemal Saraçoğlu Özel Ödülü)

Lisani OTAĞ (Öztan Özatay Özel Ödülü) Pedro Lois Ajuguirera SAIZ (Jüri Özel Ödülü)

Hakan YARALI (Öztan Özatay Özel Ödülü)

Emre GÜRSEV (Türkiye İş Bankası Özel Ödülü)

Sema DEMİRKOL (Jüri Özel Ödülü) Çağın ÇAĞAŞAN (Türkiye İş Bankası Özel Ödülü) www.cypruszoom.com

71

Bu festivaller Kaçmaz

B

ahar aylarının habercisi artık sacede sıcaklar, açan çiçekler ve güneş değil... Son yıllarda festivalleri ile dikkat çeken adamız, keyifli bir zaman dilimine girdi. Adanın dört bir yanında birbirinden renkli organizasyonlar sizleri bekliyor. Mevsimin en güzel zamanını yaşarken, bu festivalleri kaçırmak doğru olmaz. Dergimizde yıl boyunca gerçekleşecek festivallerin

72

ZOOM I Mart 2017

tam listesi var. Ancak sayfaki ilanlar bu ay gerçekleşecek festivaller. Özellikle hafta sonları biryerlere randevu vermeyin.

Bu güzel günlerin keyfini çıkartmanın en güzel yolu, artık daha organize olan festivaller. Arabanızla adanın güzel bölgelerini keşfetmek, o bölgede ön plana çıkan el işlerini, ve kölülerin yaptığı geleneksel tatları birinci elden satın almak.

Bilge Artık 10 Yaşında

D

ergi Gurubumuzun sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Birol Bebek'in kızı Bilge artık çift haneli yaşlara terfi etti.

10. yaşına merhaba diyen Bilge, geçtiğimiz ay içinde çok özel bir kutlama ile yeni yaşını karşıladı. Çatalköy'ün gözde mekanı The Kitchen Restaurant'ta gerçekleşen kutlamada, artık farklı bir döneme geçen küçük kızımızın sınıf arkadaşlarının yanısıra, ailenin yakın dostları yer aldı.

74

ZOOM I Mart 2017

www.cypruszoom.com

75

TEK BİR KURALLA

KİLO VERMEK MÜMKÜN!

U

zman Diyetisyen İpek Ağaca Özger tek bir altın kuralla kilo vermenin sırrını açıklıyor!

Sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı için sabah kahvaltısı, öğle yemeği ve akşam yemeğinde 4 ana besin grubu birlikte tüketilmelidir. Örnek bir akşam yemeği menüsü vermek gerekirse; Ekmek grubundan 2 dilim ekmek; yanında et grubundan tavuk eti; süt/yoğurt grubundan ayran ve meyve/ sebze grubundan da ızgara sebze yemeği tercih ederek doyurucu ve sağlıklı bir menü elde edebiliriz.Menünüzde ekmek, çorba ve pilav vb. besinleri aynı anda bulundurmayın.

Kilo vermek istiyorsanız öğünlerde ekmek grubundan sadece bir besin seçin!

Ekmek grubunda yer alan besinler ekmek, çorba, pirinç pilavı,

76

ZOOM I Mart 2017

makarna, bulgur pilavı, buğday, kinoa, kısır, zeytinyağlı dolma, kuskus, yufka, hamurişi besinler, simit, lavaş vb. dir. Fazla kilolardan kurtulmak ve tabiiki kilo kontrolünü sağlamak için öğünlerinizde bu besinlerden sadece bir tanesini seçmelisiniz. Bir öğünde hem ekmek, hem çorba, hem de pilav yerseniz bu menü size fazla kilo olarak dönüş yapabilir. Çünkü bu 3 besin de ekmek grubunda yer almaktadır. Dolayısıyla ihtiyacınızdan fazla karbonhidrat ve kalori almış olursunuz.

Pilav ve makarnayı ayrı tabağa koymayın!

Tercih edeceğiniz ekmek grubu yiyeceklerin miktarını uygun şekilde ayarlayın. Tek başına tabağa koyacağınız pilav veya makarnanın miktarı farkında olmadan fazla kaçabilir. Sizlere tavsiyem bir öğün için tek tabak hazırlamanız. Örneğin tek bir

tabağa köfte, pilav, yoğurt ve sebze yemeğinizi koyun. Böylece hem gözünüz doyacak; hem de farkında olamadan miktarlar kontrol altına alınmış olacak.

Kaç kaşık koymalı?

3 yemek kaşığı pilav veya makarna, kısır, bulgur, kuskus, buğday, kinoa vb. 1 dilim ekmek yerine geçer. 1 büyük kepçe çorba veya 1 avuçiçi kadar yufkalı bir börek de 1 dilim ekmek demektir. Akşam yemeğindeki ekmek grubu ihtiyacı 2 dilim olan biri 6 kaşık bulgur tüketebilir.

Volkan Konak; O da Kıbrıslı olacak Türkiye'nin sevilen sanatçılarından Volkan Konak geçtiğimiz ay içinde yine Kıbrıs'taydı. Merit Lefkoşa'da konser veren sanatçı, izleyenlere keyifli bir müzik ziyafeti sundu. Kıbrıs'ta ev alacağını kaydeden sanatçı yakında çıkartmayı planladığı 'Best of Volkan Konak' albümün de müjdesini verdi.

yılını değerlendiren Volkan Konak “Büyük bir emek var ve yaşadığım hiçbir şeyden pişman değilim. 25 yıl çok güzel geçti, şimdi dönüp bakınca aklımda hiç soru işareti yok” dedi.

Konak eski kliplerinde kendini beğenmediğini söyledi. Bir de özeleştiri yapan başarılı sanatçı; “Şimdilerde kendimi daha karizmatik buluyorum. Çocuklar da dalga geçiyor şimdi o hallerimle. Solucan gibiymişiz yahu. Yılların benim lehime çalıştığını

“Konser öncesi basın mensupları ile bir araya gelen Konak, birbirinden çarpıcı açıklamalara imza attı. Meslekte geçen 25

düşünüyorum. Yakışıklı değilim ama karizmatik olduğumu düşünüyorum.

Volkan Konak sıradaki projesinin, önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacak olan ve 11 şarkıdan oluşan 'Best of Volkan Konak' albümü olduğunu söyledi.

Ardından ise 2018 yılında, kariyer çizgisinde iz bırakacağına inandığı senfonik bir konser olacağını söyledi.

Bu projeyle 3 kıtada (Asya, Avrupa ve Amerika) bulunmayı hedeflediğini dile getirdi. Bundan böyle

daha prestijli ve uluslararası işlere imza atma niyetinde olduğunu ifade eden sanatçı Kıbrıs'la alakalı da şunları söyledi; "Mutluyum Kıbrıs’a gelince. Rahatlıyorum. Her şeyden önce insanını çok samimi ve sıcak buluyorum. Çok uygar bir yer burası. Biliyorsunuz burada çok sık konser veriyorum. İleride buradan bir ev sahibi olmayı da düşünüyorum"...

Şimdi Zamanı Hala üşüyor olsak ta, baharın müjdelerini görmeye başladık. Çiçek açan badem ağaçları, bodur laleler, papatyalar, açık araziyi sarı bir örtüyle kaplayan yabani hardal otları (Lapsana) artık doğanın yeni kostümünü giydiğinin habercisi.

Baharımız kısa olsa da, Kıbrıs dünyanın en güzel bahar mevsiminin yaşandığı yerlerden.

Eğer sizin de içiniz içinize sığmıyor, gidecek yer arıyorsanız kendinize; şimdi tam zamanı. Mesela Karpaz bunun için en iyi yer.

Biz yabani desek te, insan dostu eşeklerinin karşıladığı bölge, şimdilerde yabani nergizlerle dolu. Keyifli bir hafta sonu, stressiz bir gün için aklınızda bulunsun.

www.cypruszoom.com

77

Ünlü Modacı Emre Erdemoğlu’na İtalya’dan bir ödül daha!

Başarıdan başarıya koşan genç modacı Emre Erdemoğlu yine farkını gösterdi. Son koleksiyonu ile Berlin Fashion Week'te sağlam bir çıkış yakalayan başarılı tasarımcı İtalya'nın dikkatini çekerek, "En Yaratıcı Koleksiyon" ödülünü aldı.

Ege İhracatçı Birlikleri tarafından 2006 yılında düzenlenen “EİB IV. Moda Tasarım Yarışması”ndan aldığı ödülle yıldızı parlayan ünlü modacı Emre Erdemoğlu’na İtalya'dan 2.

Kez ödül geldi.

Yeni bir koleksiyon hazırlığı içerisinde olan Ünlü Modacı Emre Erdemoğlu sır gibi sakladığı koleksiyonunu Haziran ayında Milano'da sunacak. Ünlü sanatçıların sahne kostümlerini hazırlıyor Türkiye'nin önde gelen sanatçılarına hazırladığı sahne kostümleriyle de büyük beğeni toplayan

78

ZOOM I Mart 2017

başarılı modacı Emre Erdemoğlu, Murat Boz, Kenan Doğulu, Gökhan Türkmen, Mabel Matiz, Mehmet Erdem, Ferhat Göçer, Soner Sarıkabadayı, Murat Dalkılıç, Keremcem, Fatih Ürek, Fettah Can, Simge Sağın, Yonca Lodi, Zeynep Casalini gibi isimlerle çalışmakta.

Dünya’nın en iyi altı tasarımcısı arasına girdi Türk modasını dünya genelinde başarıyla temsil eden Ünlü Modacı Emre Erdemoğlu, daha önce de İtalya’da "Camera Nazionale Della Moda İtaliana"dan "Most Creative Collection" özel ödül almış ve dünyanın en iyi altı tasarımcısı arasına adını yazdırmıştı.

Erdemoğlu, Vogue İtalya ile iş birliği yaparak Floransa'da özel bir lansman ile deri koleksiyonunu tanıtmıştı.

Grafers Ali Gargınsu Uluslararası Afiş Yarışması Jürisi

Prof.Dr. Vüsal Bağırov, Doç.Dr Erdal Aygenç, Doç.Dr. Senih Çavuşoğlu, Öğr.Gör. Roya Alagheband, Öğr.

Gör. Derin Işıkören, Öğr.Gör. Rasoul P.Moghadam, Hakan Dağ, Denis Olenik ve Proje Yöneticisi Doç. Dr. Elif Songür Dağ

GRAFERS Ali Gargınsu

Uluslararası Afiş Yarışması Sonuçlandı 24 Şubat 2017’de seçici kurul Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi’nde biraraya gelerek ödül, mansiyon ve jüri özel ödülünü belirledi.

Yarışmaya Türkiye, ABD, Çin, Rusya, Polonya, Meksika, İtalya, İspanya, İran, İngiltere, Zimbabwe, Ekvator, Küba gibi ülkelerden 314 katılım gerçekleşti.

Yabancı jüri üyelerinin de online olarak oy kullandığı yarışmada, aralarında profesyonel tasarımcılar ve KKTC Üniversitelerinde görev yapan akademisyenlerin de bulunduğu toplam 8 jüri üyesi seçim yaptı. Katılımcılardan bazılarının yarışmaya katılırken, Ali Gargınsu için başvuru formuna iliştirdikleri anma sözleri ve dilekleri gözlerin dolmasına neden oldu.

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi GSTMF Grafik Tasarım Bölümü tarafından düzenlenen yarışma ile ilgili Bölüm Başkanı ve aynı zamanda Etkinlik Yöneticisi olan Doç.Dr. Elif Songür Dağ şunları söyledi: “Müteveffa öğrencimiz Ali Gargınsu’nun adı ile gerçekleştirdiğimiz bu yarışmaya yalnızca KKTC’den değil, pek çok ülkeden çok değerli tasarımcılar afişleri ile katıldılar. Seçici kurul, pek çok

başarılı çalışmanın içinden ödül ve mansiyonları titiz bir değerlendirme ile belirlemiştir. Bu yarışma ile Kıbrıs’ta gerçek bir sorun olduğu son zamanlarda defalarca acı tecrübelerle kabul edilen, trafikte güvenli sürüş ile ilgili toplumsal bir farkındalık yaratmayı amaçladık.

Süreç içerisinde ekibimizden desteğini esirgemeyen UKÜ Yönetimine de teşekkürü bir borç biliriz. Ali Gargınsu’nun ismi, her yıl düzenlenecek yarışmayla yaşatılacaktır.”

Yarışma sergisi için seçilen 50 afiş, 10-17 Mart 2017 tarihlerinde AKM Küçük Salon’da sergilenecektir.

Özge Kandemir, Türkiye

Ödül ve mansiyon alan katılımcıların isimleri aşağıdadır: Ali Gargınsu Özel Ödülü: Özge Kandemir, Türkiye Mansiyon: Iva Boháčová, Çek Cumhuriyeti Ceren Doğuşlu, Türkiye Jüri özel ödülü: Vahid Fanodi, İran Edyta Kurc, Polonya Sergio Olivotti, İtalya Patryk Krygowski, Polonya Tore Terrasi, ABD

Iva Boháčová, Çek Cumhuriyeti

Ceren Doğuşlu, Türkiye

www.cypruszoom.com

79

DİLEK HANİF DEFİLESİ KIBRIS'I BÜYÜLEDİ

80

ZOOM I Mart 2017

Kuzey Kıbrıs’ın en büyük turizm yatırımcısı olan Merit International Hotels&Resorts önemli bir moda etkinliğine ev sahipliği yaptı. Ünlü moda tasarımcısı Dilek Hanif’in 'Haute Couture 2017 İlkbahar-Yaz Koleksiyonu', ilk kez Kuzey Kıbrıs’ta görücüye çıktı.

Merit Royal Premium Hotel’deki defileye; ülkenin önde gelen isimlerinin yanısıra Türkiye'den de değerli isimler yer aldı.

Organizasyonda Defilede Dilek Hanif’in 30 parça kıyafeti sergilendi.

Merit International sponsorluğunda gerçekleşen defilenin baş mankeni ise Çağla Şikel oldu.

Defilenin açılışını ve kapanışını giydiği giysilerle yapan Çağla Şikel’e çok sayıda manken eşlik etti.

AÇIK ARTIRMADA 90 BİN TL'YE SATILDI Koreografisini Uğurkan Erez’in yaptığı defileye ünlü perküsyon ustası Burhan Öcal ve DJ Murat Uncuoğlu da performanslarıyla renk kattı.

Dilek Hanif imzasını taşıyan kıyafetlerden biri ise düzenlenen açık artırmada 90 bin TL'ye alıcı buldu. Demet Şahin adına alınan kıyafetin ve geceden elde edilen gelirin tamamı Kuzey Kıbrıs’ta lösemi hastası

çocuklar için çalışmalar yapan Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı’na bağışlandı.

Merit Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Özbaş, ünlü moda tasarımcısı Dilek Hanif’in koleksiyonun sergilenmesine katkıda bulundukları için mutluluk duyduklarını belirtirken özel projelere sponsor olmaya devam edeceklerini söyledi.

www.cypruszoom.com

81

Herkes kendi için en uygun diyeti bulmak ve uygulamak ister. Fakat iş hayatından özel hayatına kadar her insan farklı faktörlerden etkilenir. En iyi diyetin yaşam tarzı, bütçe, beslenme tercihleri ve harcanan çabaya göre seçilmesi gerekiyor. Aradığınız cevaplar yazının içinde!

İdeal Diyetinizi Nasıl Seçeceksiniz?

G

enellikle diyet yapmaya başlayacak kişilerde en hassas nokta kişilerin diyet geçmişleri ve forma girmeye nasıl karar verdikleridir. Geçmişte ulaşılan en yüksek ve en düşük kilo değerleri, gösterilen çaba ve beklentilerin ne yönde olduğu konusunda ipuçları verir. Herbalife Beslenme Danışmanı Susan Bowerman, bu ipuçları ile birlikte kişiye özel diyet programının nasıl belirlenebileceği konusunda bilgiler verdi.

Herkese uyan bir diyet programı yoktur Herkese uyan bir program veya diyet planı yoktur.

Her birey farklıdır ve kişinin hangi besinleri sevip sevmediği, günlerinin nasıl geçtiği, yemek pişirmeyi sevip sevmediği, ne zaman

82

ZOOM I Mart 2017

ve ne sıklıkla egzersiz yaptığı gibi etkenler uygun diyet listeleri çıkartılırken öne çıkan faktörlerdir. Doğru bir liste öncesinde bu gibi ayrıntılar değerlendirilirse çıkarılacak liste, kişiye en uygun liste olacaktır.

Sıkı bir programa başlamak vazgeçme eğilimini artırır Detaylara hakim olduktan sonra diyete başlayacak kişinin ne istediği ve hedefi öne çıkan diğer ayrıntılardır. Bazı insanlar daha sıkı bir yaklaşımla aynı anda diyete girme, sigarayı bırakma ve egzersize başlamayı tercih edip büyük bir çaba gösterebilirler.

Bu gibi sıkı yaklaşımlara sıcak bakanlar motivasyon olarak her şeye sil baştan başlama fikrini önemser ve “bugün hayatımın geri kalanının ilk günüdür”

motivasyonunu taşırlar. Bu yaklaşım herkes için geçerli değildir. Aynı anda pek çok şeyi değiştirmeye çalışmak sürecin yorucu olmasına ve dolayısıyla vazgeçme olasılığının artmasına sebep olabilir.

Yavaş değişimler daha sürdürülebilir sonuçlara ulaştırır Bazıları daha dikkatli bir yaklaşımı tercih ederler ve ayaklarını yere tam anlamıyla basmak ve neyin daha uygun olduğunu görmek isterler. Doğru yolu bulmak için birkaç değişiklik yapabilirler ve bunları günlük yaşamlarında uygulayıp, sonrasında birkaç değişiklik daha yapmaya girişirler. Zaman içerisinde yavaş yavaş son derece kapsamlı diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri yapmış olurlar. Bu deği-

şikliklerin köklü bir hale gelmesine fırsat tanıdıkları için, genellikle sürdürmeleri kolay olur.

Kendi seçeneklerinizi değerlendirin Size en uygun yöntemi belirlemek sağlıklı bir diyet ve yaşam tarzı planı yapmanıza yardımcı olur.

Sizi aynı noktaya götürecek pek çok farklı yol olabilir, bazıları kısa ve doğrudandır, bazıları ise biraz daha dolambaçlıdır. Bu durum, bunlardan birinin diğerinden daha iyi olduğu anlamına gelmez. Burada öne çıkan ayrıntı gerçekçi olarak neler yapabileceğinizi bilmenizdir. Eğer yemek pişirmeyi sevmiyorsanız ya da zamanınız yoksa her bir öğünü evde pişirmenizi gerektirecek bir diyet seçmenizin anlamı olmaz.

Eğer en son ne zaman

meyve veya sebze yediğinizi hatırlamıyorsanız, bir anda günde yedi porsiyon yemeye başlayabileceğinizi düşünmemeniz gerekir.

Besin tercihleriniz, aktivite düzeyiniz ve yaşam tarzı seçimleriniz size aittir ve seçeneklerinizi siz belirlersiniz. Elde edeceğiniz sonuçların harcadığınız çabanın bir yansıması olduğunu kabul etmek gerekir. Ne kadar çok çaba gösterirseniz, o kadar iyi sonuçlar alırsınız.

Fakat bu yavaş ve istikrarlı çaba gösterenlerin yarışı kazanamayacağı anlamına gelmez. Unutmayın, en iyi diyet başkasının önerdiği diyet değildir, en iyi diyet sizi hedeflerinize ulaştıran diyettir.

Videoyu içindeymiş gibi yaşamanızı sağlayan hareketli platform üzerinde bazen uzayda yolculuk yapacak, bazen korku tüneline girecek, bazen su altında maceralara atılacaksınız, tüm bunlara sis, yağmur, rüzgâr efektleriyle yaşayacaksınız...

K.Kaymaklı Lemar KİDOFARM / Lefkoşa Rezervasyon: 0533 873 1707 Kidofarm Ltd - Kidofarm Ltd Groups

Evlilikte uyum hem çiftleri hem de çocukları etkileyen en önemli faktör. Evlilikteki uyum beraberinde mutluluğu ve evlilik doyumunu da getirir. Uyumsuzluk ise tüm aile bireylerinin psikolojik ve fizyolojik sorunlar yaşaya ihtimalini doğurur.

Evlilikte Uyum Nasıl Yakalanır?

M

oodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Uzmanlarından Dr. Selin Baran evlilikte uyuma dair araştırmaları anlattı ve ipuçları verdi. Baran şunları söyledi; “Evliyseniz arkanıza bakıp nasıl bir evliliğinizin olduğunu düşünün. İşinizi kolaylaştırıp size şöyle bir soru soralım; eşinizle ne kadar uyumlusunuz? Evlilikte uyum olmazsa sizin, eşinizin hatta çocuklarınızın psikolojik ve fizyolojik sağlıkları olumsuz yönde etkilenebilir. Evlilikteki uyum beraberinde mutluluğu ve evlilik doyumunu da getirir.

Evlilikte uyumu yakalanılamadığı sürece

84

ZOOM I Mart 2017

mutlu bir insan olabilmekten bahsetmek oldukça zordur. Evlilik uyumu ve evlilik doyumu benzer kavramlardır ve bu iki kavram sürekli birbirini destekler. Yani doyumun olduğu yerde uyum, uyumun olduğu yerde doyum vardır.

Evlilikte uyum, iyi işleyen sağlıklı bir evliliği ifade eder. Uyumlu evliliklerde; eşler ailenin işleyişi ve evliliğin gidişatı konusunda olumlu yönde hem fikirdirler.

Birbirleri ile iyi iletişim kuran; eşlerinden, evliliğinden memnun olan çiftler iyi bir evlilik sürdürebilirler. Fazla anlaşmazlığı olmayan, olduğu takdirde iki tarafın da memnun kalacağı şekilde çözüme kavuşturabilen eşlerin evliliği uyumlu ve mutlu

evliliklerdir.

Uyumu belirleyen faktörler Çiftler arasındaki uyumu belirleyen faktörler iki boyutlu ele alınabilir. İlk boyut; çiftlerin iletişimi ve mutluluğunu kapsayan boyuttur ve anlaşma, aşk, cinsel ilişki, sevgi, evlilikleri hakkında doyum hisleri gibi konular içerir. İkinci boyut ise çatışmaların olduğu, boşanma hikayelerinin yer aldığı boyuttur. Burada da fiziksel şiddet, sözel saldırganlık, kıskançlık, öfke, ekonomik sorunlar, eşlerin birbirine zaman ayıramaması ve eşlerin kişiliklerinin evlilikte sorun yaratıp yaratmadığı önemlidir.

Eğer farklı kişilik

yapısı ve bakış açılarına rağmen çiftler sağlıklı iletişim kurabilir, karşı tarafın görüşlerine saygı duyup anlamaya çalışırsa daha doyumlu bir evlilik hayatı sürdürmeyi başarırlar.

Uyum İçin Çiftler Arası Destek Şart Evlilik doyumunda eşlerin birbirine desteği, cinsel yaşam memnuniyeti, çiftlerin eğitim seviyeleri ve bu faktörlerin evliliğe nasıl yansıdığı çok önemlidir.

Evlilikten önce çiftler arasındaki eğitim farkı göz önüne alınmadığında, evlendikten sonra bu fark çok yüksekse eğer çatışmalar kaçınılmaz olabilir.

Evlilik Biçimi ve Evlilik Süresi Önemli Kendi seçimi ile evlenen kişilerin evlilik uyumu daha fazladır. Ancak bu görücü usulü evlenenler uyumsuzdur olarak algılanmamalıdır. Görücü usulü evliliklerde aile yapılarının benzer olması uyumu kolaylaştırır. Burada önemli olan aileler uygun görse de son kararı evlenecek olan kişinin vermesidir. Ayrıca, evlilik öncesi tanışma süresinin yani flört ya da nişanlılık döneminin olması evlilikte uyumu beraberinde getirir. Yapılan çalışmalarda kadınların evlilik

süresi uzadıkça evlilikten duyduğu memnuniyet düşerken, erkekler de tam tersi bir durum gözlemlenmektedir. Yani kadınlar yıllar geçtikçe yorulmakta, erkekler ise daha evcimen olmaktadırlar.

Eşi Çalışmayan Koca Daha Uyumlu Evli çiftlerin meslekleri de evlilik uyumunu etkiler. Kadınların mesleksel statüleri, eşlerinin evlilik uyumu üzerine etkili değildir. Bununla birlikte çalışan kadınların eşleri, çalışmayan kadınların eşlerine göre daha az evlilik uyumuna sahiptirler.

Mesleksel statüsü yüksek

kişiler, orta ya da düşük olan kişilerden daha iyi yaşam standardına ve evlilik uyumuna sahiptirler.

Hazır Olduğunuzda Çocuk Sahibi Olun Evlilik uyumunu etkileyen başka bir faktör ise çiftlerin çocuk sahibi olmasıdır.

Bazı çiftlerde, erkeklerde çocuğun varlığı evlilik uyumunu olumsuz yönde etkiler, kadınlarda ise çocuğun bakımını üstlenildiği için eşiyle duygusal iletişim zayıflar ve evlilik uyumu sekteye uğrar.

olup olmadığını bilmemeleri, erken çocuk sahibi olmak sayılabilir. İki taraf da hazır ve istekli olduğu zaman çocuk sahibi olmak evliliği sağlamlaştırır.

Bu yüzden çocuk sahibi olmadan önce çiftlerin aile ve çift terapistlerinden yardım almaları gerekebilir.

Sadece çocuk için değil diğer tüm faktörler için de dışarıdan bir terapistin evliliğinize farklı bir bakış açısıyla bakıp değerlendirme yapması evlilik uyumunuz için hayati önem taşır. “

Buna neden olan sebeplerden arasında; eşlerin çocuk sahibi olamaya hazır

www.cypruszoom.com

85

GENETİK DEFORMASYON CENAPBAŞMAN

G

ünümüzde bu konu insanlarımızı çok tedirgin eden alternatiflerle oldukça tartışmalı bir boyuta ulaşmıştır. Bitkisel ve hayvansal organizmalar gibi insani organizma da, hücrelerin bir araya gelerek kendi varlıklarına özel olan bir aktivasyon planını oluşturmasından ibaret olan evrensel bir yapıdır. Bu organizmaların sağlıklı bir pozisyonda varlıkta tutulabilmesi için Evrensel Denge prensiplerine uygun olan bir beslenme prosedürü belirlenmiştir.

Organizmalardaki her hücrenin fonksiyonerliğini organ denilen bir yapıda sağlıklı bir tarzda sürdürebilmesi için kendi varlığına gelen besiyer ajanların Evrensel Denge prensiplerine uygun olan terkiplere sahip olması gerekir. Günümüzde bu konu insanlarımızı çok tedirgin eden alternatiflerle oldukça tartışmalı bir boyuta ulaşmıştır. Bu tartışmalı boyut da diğer konulara ait boyutlar gibi 'DÜNYADA YAŞANAN TOPLUCA KIYAM FAALİYETLERİ' arasına girmektedir.

Evet dünya insanlığı Dünya organizmasıyla birlikte uyanışa geçti.

Yüzyıllardır ekolojik dengesi karada, havada, suda sarsılan dünyamızın da canlı bir organizma olduğunu unutmayınız. Varlığında yaşayan tüm organizmalar dünya ile birlikte depreniyor ve indifa ediyor.

Kur'andaki Zilzal ve Karia surelerindeki ayetlerin manası gerçekleşiyor.

Dünya organizması deprenişe geçti ve içindeki fazlalıkları dışa vuruyor, insan da buna 'ne oluyor?' diyor. Bu mahiyetteki kıyam hücre çekirdeklerindeki genlerin yapılarıyla oynayanları neden utandırmasın? Yüzyıllardır dünya sahnesinde oynanan oyunlar hep kişisel egonun kendini ön plana atmasından kaynaklanmıyor mu? Son günlerde artık beslenme amacıyla aldığımız besiyer ajanların sıhhatinden iyiden iyiye endişe duyar olduk. Sebze ve meyve ürünlerini alacaksın genleriyle oynanmış veya hormonlu, et ürünlerini alacaksın genleriyle oynanmış veya hormonlu.. İnsanlığın besiyer ajanlar üzerindeki sapma ve saptırmadan sayılan bu davranışları, organizmaları önce

86

ZOOM I Mart 2017

mutasyona sonra dejenerasyona götürüyor dostlarım. Mutasyon ve dejenerasyona götürme sebeplerinden birisi de besiyer adaptasyon keyfiyeti ile GÜNEŞ adıyla bilinen organizatör düzenleyici cevheri odaklardan alınması gereken ihya edici tesir alım keyfiyetinin istismarıdır. Atmosferindeki ekolojik dengenin bozulmasına sebep olan davranışların neticesinde güneşin faydalı ışınlarını süzerek geçiren zararlı olanlarını ise yapısında tutarak nötürleştiren ozon tabakası delinmiştir. Bitki, hayvan, insan gibi evrim prototiplerinin, içinde bulundukları evrim ortamında kendi evrim aşamalarına uygun olarak devrede tuttukları organizmaların yaşamasına yarayan besiyer ajanları bünyelerine alırlarken alışılagelmişlikten farklı alternatiflerle karşılaşarak besiyer adaptasyon keyfiyetlerinin zorlanmaları ile GÜNEŞ adıyla bilinen organizatör düzenleyici cevheri odaklardan alınması gereken ihya edici tesir alım keyfiyetinin istismarı mutlaka önce hücresel mutasyona sonra hücresel dejenerasyona sebebiyet vermektedir. Bitkiler topraktan aldıkları madensel tuzlar ve su ile besiyer adaptasyon keyfiyetine uygun olan tarzlarda adapte olmuşlar ve bu tuzların ve suyun varlıklarına indekslenerek kendi bünyelerinin ihtiyacı olan besiyer ajanları kendi bünyelerine kazandırmak için toprağa köklerinin miçelyumlarını salmaktadırlar. Her bitki kendi bünyesinin ihtiyacı olan besiyer maddelerine süratle adapte olarak onlarla süper kontakt kurabilmektedir. Kendi ihtiyacı olmayan maddelerle karşılaşınca onlara adapte olmak istememekte ve zorlanarak bir müddet o maddelerle kontakt kurmamaktadır. Ancak, ne yazık ki dış etkenlerce zorlanarak bazen kendi ihtiyacı olan besiyer ajanlarla birlikte gelen yabancı maddelere besiyer adaptasyon keyfiyetini zorlayarak ister istemez adapte olmakta ve bu maddeleri kendi bünyesine alarak yapısında bulunan hücrelerin mutasyona uğramalarına sebebiyet verebilmektedir. Hayvanlar ve insanlar, bitkisel mutant türleri besiyer olarak almakta ve böylece kendi bedensel yapılarında yer alan

hücrelerle alakalı genetiğin bozulması geçekleşmektedir.

Bitkisel mutant türler: Bitkisel organizmayı husule getiren hücreler; kök, gövde, dal, yaprak, çiçek, meyve gibi bitkisel elemanların yapılarında yer almakta ve hücresel faaliyetlerini bitkilerin idamesini sürdürmek için göstermektedirler. Bu hücrelerle alakalı faaliyetler, Çekirdek Evren Levh-i Mahfuzunda yer alan akaşik kayıtlardaki şablonlara uygun olan davranış motivasyonlarının yaşanmasıyla sürdürülürken, bu motivasyonları saptırıcı insani ve hayvani beyinlerden yayılan duyumsal, duygusal, düşünsel, seksüel olgulara ait tesirler, davranış motivasyonlarının saptırılmasına dayalı olarak bu faaliyetlerin de yön değiştirmesine sebebiyet verirler. Bu faaliyetlerin içinde rejenerasyon, inkişaf ve üreme sistemleriyle alakalı olan faaliyetler de mevcut olduğu için, hücrelerin rejenerasyonu, inkişafı ve üremesi Pozitif Yaratılış Şablonlarına uygun düşmemekte ve bu faaliyetlerin neticesinde önce mutant sonra dejenere türler ortaya çıkarılmaktadır.

Hayvansal Mutant Türler: Hayvansal organizmayı husule getiren hücreler; kafa, gövde, el, ayaklar ve organlar gibi hayvansal elemanların yapılarında yer almakta ve hücresel faaliyetlerini hayvanların idamesini sürdürmek için göstermektedirler. Bu hücrelerle alakalı faaliyetler, Çekirdek Evren Levh-i Mahfuzunda yer alan akaşik kayıtlardaki şablonlara uygun olan davranış motivasyonlarının yaşanmasıyla sürdürülürken, bu motivasyonları saptırıcı insani ve hayvani beyinlerden yayılan duyumsal, duygusal, düşünsel, seksüel olgulara ait tesirler, davranış motivasyonlarının saptırılmasına dayalı olarak faaliyetlerin de yön değiştirmesine sebebiyet verirler. Bu faaliyetlerin içinde rejenerasyon, inkişaf ve üreme sistemleriyle alakalı olan faaliyetler de mevcut olduğu için, hücrelerin rejenerasyonu, inkişafı ve üremesi Pozitif Yaratılış Şablonlarına uygun düşmemekte ve bu faaliyetlerin neticesinde önce mutant sonra dejenere türler ortaya çıkarılmaktadır.

İnsansal Mutant Türler: İnsansal organizmayı husule getiren hücreler, kafa, gövde, el, ayaklar ve organlar gibi insansal elemanların yapılarında yer almakta ve hücresel faaliyetlerini İnsanların idamesini sürdürmek için göstermektedirler. Bu hücrelerle alakalı faaliyetler, Çekirdek Evren Levh-i Mahfuzunda yer alan akaşik kayıtlardaki şablonlara uygun olan davranış motivasyonlarının yaşanmasıyla sürdürülürken, bu motivasyonları saptırıcı insani beyinlerden yayılan duyumsal, duygusal, düşünsel,seksüel olgulara ait tesirler, davranış motivasyonların saptırılmasına dayalı olarak faaliyetlerin de yön değiştirmesine sebebiyet verirler.

Bu faaliyetlerin içinde rejenerasyon, inkişaf ve üreme sistemleriyle alakalı olan faaliyetler de mevcut olduğu için hücrelerin rejenerasyonu, inkişafı ve üremesi Pozitif Yaratılış Şablonlarına uygun düşmemekte ve bu faaliyetlerin neticesinde önce mutant sonra dejenere türler ortaya çıkarılmaktadır. Çekirdek Evrim Yasasının icaplarına göre Sirius Lyra Kültürüne uygun olarak Dünya Evrim ortamında oluşturulmak istenilen türler, Orion 21'leri (Lüsiferyan güç topluluğu) tarafından kasıtlı olarak mutasyona uğratılmışlar ve orijinal hallerinden farklı olan sapmalara sevk edilmişlerdir. Bu sapmalar, Orion teknolojisinin imkanlarıyla desteklenerek dejenere edilmiş türlere kadar gitmiş ve Dünya Evrim ortamında dejenerasyon yoğunluğu böylece arttırılmıştır. Her bir sapma hali Orion 21'leri için o türü farklı bir mahiyette dejenerasyona götürme amacıyla kullanılabilmeye elverişli vasıta bir olgudur. Çekirdek Evrim Boyutsallık keyfiyetleriyle donatılmış olan Çekirdek Güneş Sistemi içinde çok değişik mahiyetlerde tesirler dolaşmaktadır. Bu nedenle mutant türlerin ortaya çıkmasında sadece insani ve hayvani beyinlerden yayılan tesirler değil, bu tesirler ötesindeki kozmik tesirlerin de etkileri bulunmaktadır. Daha fazla bilgi için arzu ederseniz D.N.A adlı kitabımı okumanızı tavsiye ederim.

BİLİNÇ ve CEVHERİN EVRİM ÇEKİRDEĞİ

İNSAN BEYNİNDEKİ GENETİK GİZEM

UZAY ve UZAYLILAR GİZEMİ

21 ARALIK 2012 ŞEYTANLIĞIN SONU

Allah dedi 'Ben İnsanın sırrıyım, İnsan Benim sırrımdır.' Bu sır neden D.N.A ile ilgili olmasın? Minyatür bir bilgisayar, milyonlarca kitaba sığan Öz bilgi ve gücü barındıran muazzam bir oluş. Bu Kitap: Eczacılık bilgileri ile muhatap olurken, beyinsel varlığımdaki bu mahiyetteki kodların açılımına dayalı olan Özsel etkileşimimin bana tanıdığı imkânlarla hazırlamış olduğum bir yapıttır. D.N.A. insan kişiliğinin oluşmasında o kadar grifit ve teferruata haiz olan bir aktifliğe sahiptir ki; onun içsel olan sırlarını dışa değer veren mantaliteyle çözmek ve kavramak imkansızdır. İnsan faktörü üzerinde çok etkili olan D.N.A. insani organizmaya ait fiziki algılarla yaşanılan olguların kaynağı olduğu gibi fizik ötesi algılarla yaşanılan olguların da kaynağıdır. İnsanın bulunduğu hasletler, keyfiyet ve değerleri 2000 yılının başından 2013 senesine kadar Ana Hasat Dönemi denilen Global evrensel kıstaslarda uygun olan bir dönemin içinde hasat edilecektir. Bu, diğer bir ifade tarzıyla her insanın sahip olduğu beyne ait genetik tablo, bu dönemde İlahi Hiyerarşik kuruluşlar tarafından Global Evrensel kıstaslara uygun bir kıstasa yükseltilmesi için tamponlanacak, ancak buna rağmen kendi özgür iradesiyle kendi genetik tablosunun değişimini Global evrensel kıstaslara uygun bir kıstasa yükseltilmesini istemeyen insanı olduğu gibi bırakacaktır. Ö.Cenap Başman

Yazarımızın bu yeni kitabı, insan beyninin çok özelsırlarına ve insanın kendi yaşamıyla alakalı çok özelsırlara nasıl ulaşılabileceğini, kendi Tanrısallığınıkendine nasıl kazandırabileceğini insanlığaanlatmaktadır. Beynini en iyi şekilde kullanan insan dahi beynininen fazla yüzde onluk diliminidevreye sokabilmişken, beyninin aktivitesiniyükseltebilmek için daha neler yapabilir? Saffarkındalık nasıl ortaya çıkar? İnsan çok derindekalan sırlarına vakıf olarak daha iyi kendini nasıltanıyabilir? Satıhta görünenin ötesinde içsel olantanrısal planında daha neler var?

Düşündürücüsorular değil mi? Pekala bir gün size birisi gelip “Biliyor musuninsanın yaşamış olduğu ve yapmış olduğu her ne varsa, duyumları, duyguları, düşünceleri, arzuları, sevgi, kin, nefret,kıskançlığı,ölüm olgusu veölümsüzlük olgusu,yapmakta olduğu mesleği vedaha bir çok şeyi beyinde yer alan nöron adlıhücrelerin işlevlerine dayanmaktadır” deseydi ne düşünürdünüz? Bunlar deli saçmasıdır deyip gülüpgeçer miydiniz?

Cevabınız ne olursa olsun size birkez daha düşünüp bu kitabı en ince ayrıntısına kadardikkatlice okumanızı öneririm.

Shapley 3 ile Andromeda Galaksisinde bulunan Enerjetik gezegenlerdeki Göksel Hiyerarşik Kuruluşların, Samanyolu Galaksisi üzerinde RABSAL-RUHSAL-TEKNOLOJİK TASARRUF hakları mevcuttur. Bu tasarrufların direkt temerküz odağı olan DÜNYA, Göksel Hiyerarşik Kuruluşlar tarafından gözetilmektedir. Dünya insanlığında “UZAYLILAR” olarak bilinen bu varlıklar, pozitif amaca sahip olup Shapley 3 ve Andromedagalaksisinde yer alan enerjetik gezegenlerden gelmektedir.

Samanyolu galaksisinde yer alan ORİON NEBULASI’ na ait gezegen ve uydulardan gelen varlıklar ise negatif amaca sahip olup yine Dünya insanlarınca “UZAYLILAR” olarak bilinmektedir. Selim ve habis karakterli bu iki varlık türünün birbirleriyle karıştırılmaması için bu varlıklar hakkında gerekli olan açıklamaları yapan bu kitap; yazar Ö. Cenap Başman tarafından kendi içsel etkinliğine dayalı olarak öz varlığından açığa çıkardığı bilgilerle kaleme alınmış olup, sizlere bu varlıkları gerçek yüzleriyle tanıtmaktadır.

Dinlerin Hakikatinde vurgulanan Şeytan ve Şeytanlık; yeryüzünde yaşayan bütün insanlar için Yüksek Ahlaki Değerlerden uzaklaşarak sapkın deneyim, evrim ve bunlarla beraber sapkın bir görevin ifadesini vurgulamaktadır. 21 Aralık2012; Çekirdek Dünyada sürdürülen Alfa karakterli 3.Boyut evriminin sonlanarak; Beta 1 ve Beta 2 Karakterli 4 ve 5. Boyut evrimlerinin yeryüzünde yaşanmaya başlanacağı ve bilinen bütün zamanların, deneyimlerin ve evrim süreçlerinin ötesinde, yeryüzünde ilk defa Yüksek Ben’liklerin Enerjetik formlarıyla bir maddi bedeni bir arada kullanacakları 'Altın Çağ'ın başlangıcını ifade etmektedir. Dünya ve üzerindeki Evrim prototiplerinin Beta Karakterli bir yaşamı ortaya çıkaracak bir yücelim göstermesiyle gerçekleşecek olan bu geçişten sonra, bu galakside bulunan bütün negatif Hizmet Üniteleri yani Şeytanlar; Çekirdek Galaksinin Merkez Koordinatında bulunan Karadelik tarafından Yokluğa çekilecektir. Bu Kitap 21 Aralık 2012’de gerçekleşecek bu dönüşüm sürecinden önce negatif Tesir Planlarının gizli kalmış bütün ayrıntılarını, çalışma prosedürlerini ve 5 negatif grubun birbirleriyle sürdürmekte olduğu fonksiyonları yeryüzünde ilk kez bu kadar net açıklamalarla göz önüne seriyor.

www.cypruszoom.com

87

Sık Sık karşıMıza çıkan ketojenik diyet ekMek, pilav, Makarna gibi karbonhidrat içeren gıdalar yerine balık, tereyağı, zeytinyağı, et ve benzeri gıdalarla yağ ve protein Miktarı artırılıyor. böylece vücut enerji SağlaMak için yağ yakıyor.

Karhonhidrata Güle Güle:

Ketojenik Diyet

G

üneşin yüzünü göstermesiyle yaz planları şimdiden yapılmaya başladı.

Her yıl bu dönemde, tüm kış boyunca kalın giysilerin altında kalan vücudumuza biraz daha dikkat etmeye başlıyoruz. Yaz gelmeden forma girmek isteyenlerin radarına son dönemde yeni bir isim takılıyor: Ketojenik diyet. Yemek.com bu farklı beslenme biçimiyle ilgili merak edilenleri Uygulamasanız Bile Bir An Önce Öğrenmeniz Gerekiyor: Ketojenik Diyet Nedir? başlığı altında derledi.

Ketojenik diyetin temeli karbonhidratları önemli ölçüde sınırlayıp, yağ ve protein tüketimini artırmaya dayanıyor. Ketojenik kelimesi ketozis kelimesinden geliyor. Ketozis, düşük karbonhidrat durumunda vücudun enerji elde etmek için yağ yakması demek. Düşük karbonhidratla beslenme, kandaki glikoz seviyesini ve buna bağlı olarak insülini düşürüyor.

Vücut, yeterli ölçüde glikoz ve karbonhidrat alamayınca bu sefer enerji üretmek için yağ yakmaya başlıyor.

88

ZOOM I Mart 2017

Ekmek yasak, tereyağı serbest Ketojenik diyet için serbest ve yasak olan yiyecekler şu şekilde gruplandırılıyor: - Rahatlıkla tüketilebilecek gıdalar: Tereyağı, zeytinyağı, kanola yağı, fındık yağı gibi sağlıklı yağlar, kuru yemişler, süt ve süt ürünleri, et çeşitleri, avokado ve yumurta - Yasak olan gıdalar: Ekmek, makarna, pilav gibi karbonhidratı yüksek gıdalar, meyveler (çok az miktarda günde bir kere tüketebilirsiniz), kök sebzeler, içinde mısır şurubu, glikoz şurubu gibi gizli şeker barındıran meyve suyu, bal, pekmez ve benzeri gıdalar Yemek seçimlerinin yanı sıra dikkat edilmesi gereken püf noktaları da bulunuyor: - Ketojenik diyet sırasında, enerjisini karbonhidrattan almaya alışkın vücudumuza bunu yağdan almasını öğretmeye çalışıyoruz. Bu da bir adaptasyon süreci gerektiriyor.

Bu doğrultuda vücudun enerji sağlayabilmesi için yağ tüketimini artırmak gerekiyor.

- Sebzeleri buharda pişirin veya yemeğini yapın. Kızart-

mayın. Kızartma hiçbir diyette tavsiye edilmez.

- Bol su için. Buna sadece diyette değil, her zaman dikkat edin.

- Kontrollü protein alın. Ne kadar protein, o kadar fazla yarar diye düşünmeyin. Yağlı, orta proteinli ton balığı gibi gıdaları tercih edin.

- Beslenme şeklinizi değiştirmeden önce bir doktordan görüş almak gerekir. Özellikle diyabet ve yüksek tansiyon hastaları bu diyeti uzman kontrolünde uygulamalı.

Hastalıkların etkisini de azaltıyor Ketojenik diyet sadece kilo vermek için değil, çeşitli hastalıkların etkilerini azaltmak için de uygulanan bir yöntem. İlk olarak 1920'lerin başında epilepsi nöbetlerini azaltmak için uygulanmaya başlanan ketojenik diyet, daha sonra '90'larda tekrar gündeme geliyor.

Hatta bununla ilgili en yakın tarihli araştırmalardan biri ise Hacettepe Üniversitesi'nden.

2013 yılında epilepsi hastalığı olan çocuklar üzerinde yapılan araştırmanın sonucunda ise 3 ay ketojenik diyet uygulanan

çocukların yüzde 54'ünde epilepsi nöbetleri azalıyor.

Ayrıca, alzheimer, parkinson, mide ekşimesi, yüksek tansiyon gibi pek çok hastalığın etkileri, ketojenik diyetin uygulanmasıyla azalabiliyor. Alınan karbonhidrat seviyesini düşürmek, yağ ve proteini artırmak kanser hücrelerinin büyümesini de yavaşlatıyor. Daha çok şeker ve karbonhidrattan beslenen kanser hücrelerinin büyümesi, bunlara ulaşamadıkça yavaşlıyor. Tabii, her vücudun kendi sistemi olduğu için, bir doktora görünmeden bu diyeti uygulamamak gerekiyor.

SU HAYATTIR

Ancak Ne Kadar Temiz Taşındığı’na Bağlıdır

Derinsu Boru Ek Parça Makina Hafriyat İnş.Taah.Hırd.Tic.Ve San. Ltd.Şti Yenidoğan Mahallesi Demirciler Sitesi 2108 Sokak No: 22 Yüreğir 01310 Adana, Turkey Tlf: +90 322 346 81 46 info@derinsuboru.com.tr Desteklerinden dolayı teşekkür ederiz.

Tunaç Riding Club

Binicilik dersleri Dağ gezisi + Piknik turları Engel atlama dersleri Çocuklar için Midilli ve Pony'lerle eğitim

Kıbrıs'ın ilk Binicilik Okulu

Karaoğlanoğlu/GİRNE

0533 851 38 13

FISTIK

İ * FOTOKOP INT * RENKLİ PR IKTI * MİMARİ Ç KİNASI A M A M A L T * PROJE KA KİNASI A M M İ S E K * LAZER R BASKI E T S O P Y O * BÜYÜK B

Fıstık Bilgisayar Ltd. Okullar Yolu 77A-B K.kaymaklı Lefkoşa / K.K.T.C. Mersin 10 / Turkey Tel : 0090 (392) 227 3 727 fistikbilgisayarltd@gmail.com

fistik COMPUTERS&ELEKTRONICS

facebook.com/fistikcopycenter

TECHNO ÖZ-İŞ TORNO ÖZ-İŞ

• Kapı Başlığı • Trapez Saç • Tüp Bombe (Çelik Kazan) • CNC Plazma Kesimi • CNC Water Jet Kesimi (Sulu Kesim) • Torna İşleri • Ferforje İşleri • Çatı İşleri • Güneş Enerji Sistemleri • Hırdavat Satışı • Alüminyum Kaynak İşleri • Saç Kesme ve Doğrama İşleri • Polietilen Su Depoları 1-10 Ton

TECHNO ÖZ-İŞ (Alayköy Sanayi Bölgesi) TORNO ÖZ-İŞ (Lefkoşa Sanayi Bölgesi) Tel: 0533 853 1593 - 0533 870 9297 - 0392 225 3844

747 85 22 (0392)

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K