HDV BULTEN SAYI 22

Page 1

H O L L A N D A

D İ Y A N E T

V A K F I

A Y L I K

H A B E R

B Ü L T E N İ

OCAK • 2011 SAYI 22

6

Fas Diyanet’ine Ziyaret

12

Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Görev Süresini Tamamladı

16

Kur’an Yılı Vesilesiyle Mühtedilere “Hollandaca Kur’an Meali” Dağıtıldı


ÖNSÖZ

Bu sayıda

Cevdet KESKİN

Hollanda Diyanet Vakfı İdari Koordinatör

Değerli HDV Bülten Okuyucuları,

H

DV Bültenin Ocak sayısında yine birlikteyiz. 2011 yılının bu ilk günlerinde Hollanda’da önemli bir takım olayların vuku bulduğunu müşahade etmekteyiz. Bunlardan birincisi Yılbaşı gecesi bir camimize yapılan çirkin saldırıdır. Evet, Hollanda’nın Almere şehrinde bulunan HDV Sultan Ahmet Camimize yılbaşı gecesi kimliği belirsiz kişilerce çirkin bir saldırı düzenlenmiş, kepenkler tahrip edilerek camlar kırılmaya çalışılmış ve Allah’a hamd olsun ki daha büyük zarar verilmeden saldırganlar kaçmışlardır. Bu ve benzeri çirkin saldırılar vesilesiyle Hollanda kamuoyuna yaptığımız açıklamada da belirttiğimiz üzere, en son yapılan yerel seçimlerde camilere ve müslümanlara yönelik ırkçı ve düşmanca söylemleriyle meşhur “fitne” kaynaklarının bu şehirde maalesef birinci sırada olduğu hafızalarda yerini korurken, insanların kutsal mabedlerine yapılan bu saldırıların, Müslümanlar kadar, içinde yaşadığımız Hollanda toplumunu da rahatsız ettiğini görmek ve inanmak istediğimiz, İslam düşmanı “nefret söylemi”nin bir ifade özgürlüğü olmaktan çıkıp nasıl “nefret suçları” tahrik

Hollanda Diyanet Vakfı Aylık Haber Bülteni SAYI 22 | OCAK 2011 hdvbulten@gmail.com hdvbulten@diyanet.nl Islamitische Stichting Nederland Hollanda Diyanet Vakfı Javastraat 2 2585 AM Den Haag T. 070-3624481 F. 070-3644565 www.diyanet.nl • info@diyanet.nl 2 | SAYI 22 | OCAK 2011

ettiğinin örneği olabilecek bu tür saldırılar karşısında gereken mercilerle görüşmeler yapılarak ve toplumumuzun sukûnetinin herhalukarda muhafaza edileceği, Avrupa’da ve Hollanda’da gittikçe artan İslamofobi ve ırkçılığa karşı demokratik mücadelenin birlik ve beraberlik içinde sürdürüleceği Hollanda kamuoyuna ilan edilmiştir. Geçtiğimiz Ocak ayında yine Hollanda Dışişleri Bakanlığı tarafından Amsterdam VU Üniversitesi ile Utrecht Üniversitesinden araştırmacılara, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Hollanda Diyanet Vakfı’nın yapısı ve faaliyetleri ile ilgili hazırlattığı bir rapor tamamlanmış, 27 Ocak’ta rapor bulguları ile ilgili kamuoyuna bilgi vermek maksadıyla, Amsterdam’da bir toplantı düzenlenmiştir. Bu raporla ilgili değerlendirmeyi gelecek sayılarımızda inşallah ele alacağız. Bu sayımızda ayrıca Hollanda Diyanet Vakfı’ndan bir heyetin Fas Diyanet’inin daveti üzerine Fas’a yaptığı bir ziyaretin haberini ve ayrıca Hollanda asıllı müslümanların bir araya geldikleri “Mühtediler” toplantısının ayrıntılarını okuyacaksınız. Gelecek sayıda buluşmak dileğiyle sizle Yüce Mevla’ya emanet ediyorum.

Genel Yayın Yönetmeni Doç. Dr. Bülent Şenay Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Cevdet Keskin HDV İdari Koordinatörü HDV Bülten Yayın Kurulu Cevdet Keskin Sabri Gündoğan Abdullah Kaya Yunus Türkyılmaz Tasarım Bülent Yiğittop

HDV Personeli Adı Soyadı

1 2 3 4 5 6 7

Baskı Drukkerij Dizayn 010-4254030

8 9

Cevdet Keskin Sabri Gündoğan Abdullah Kaya Erdal Çetinkaya Uğur Kaya Orhan Yemenoğlu Turgay Ergezen Osman Ergin İlhan Karataş

Görevi

İdari Koordinatör Muhasebe Sekreter Cenaze Fonu Gençlik Koordinatörü Cenaze Fonu Cenaze Firması Cenaze Firması Cenaze Firması


BAŞYAZI

Manifestoya Üç İhlas Bir Felak Bir Nas Çokkültürlülük ve Avrupa’da Müslümanlar

Doç. Dr. Bülent Şenay

D

Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı

eğerli Dostlar, bundan bir önceki uzaklaşmasına sebep olduğunu, “doktora çabültenimizde Peygamberler tarihi- lışması yapmış olmak” adına sınırlı alan araşne göz atarak Hz. Adem ve Yara- tırma verilerini genelleştirerek Hollanda Türk tılış meselesi üzerinde durmuştuk. Şöyle de- toplumunun büyük çoğunluğunun “ruhen miştik: “insanın dünyaya gelişi aynı zamanda hasta” olduğunu iddia edecek kadar iz’an ve dönüş yolculuğunun da başladığı zamandır. ferasetini kaybetmiş görünmektedir. Ayrıca İnsanlar artık geldikleri yerin özlemiyle ahi- Hollanda Türk toplumunu ciddi anlamda ret yurdunu arayacaklardı. Unuturlarsa ha- temsil etme niteliği ve yetkinliği olmadığı tırlatılacaklardı.” Hz. halde “Türk profesHollanda’da yıllardan beri Adem’den sonraki yoneller” adı altınsüreçte gelen diğer varolan dini kültürel hizmet da bazı kimselerin, peygamberlerin in- kuruluşları ve birer “külliye” –üstelikismini sanlık ve medeniyet olarak faaliyet gösteren cami kullandıkları bir fetarihindeki yerine derasyon başkanıdernekleri, camilerimiz, bakmaya devam edenın da “kendi ismiHollanda’da kökleri mâzîde ceğiz. nin bilgisi dışında (geçmişte) dalları âtîde kullanıldığı”nı beAncak ruh dünlirttiği bir manifes(gelecekte) bir kalkınma yamızın temel ditoyu durup dururve ilerlemenin, birlik ve namikleri üzerinde ken Hollanda basıberaberliğin merkezleri durmak ve manevi nında yayınlatmaolmuşlardır. meselelerimizi değerları da bu sağlıksız lendirmek için niyet ve gayret gösterdiğimiz amacın bir göstergesidir. Hollanda’da Türkiye her aşamada, içinde yaşadığımız Avrupa/Hol- kökenli Hollanda vatandaşı Müslüman toplanda toplumunda entegrasyon, multikültü- lumun gençleri arasında yüksek öğrenim görelizm, din-toplum ilişkileri, imamlarımızın renlerin oranının arttığına dair araştırma ve rehberliğinde sürdürülen din hizmetlerinin veriler ortada iken, bunun aksini ileri süren bu entegrasyona aykırı olduğu gibi tartışmalar, “profesyoneller”in başka profesyonel bağlantı tekrar tekrar her fırsatta önümüze getirilmek- ve hesaplar içinde oldukları anlaşılmaktadır. tedir. Bu tartışmalar, sosyal gerçekleri yansıt- Kimden hangi beklenti içindedirler? İçinden maktan ziyade siyasi polemiklerin önyargılı çıktıkları toplumun durumunu manipüle iddiaları olarak dikkatimizi çekmektedir. ederek ırkçı ve İslamofobik politikacıların Daha da çarpıcı olanı, camilerimizin enteg- hizmetine sundukları bu manifestonun bir rasyonu engellediğini, gençlerin toplumdan “mefisto oyunu” olduğu açıklık derecesinde OCAK 2011 | SAYI 22 | 3


HDV BÜLTEN zannı gâliptir. Mefisto, meşhur Alman edebi- uğramış, ruhî sıkıntılara kapılmış olanlara” yatçı Goethe’nin Faust romanındaki “şeytan” şifa olsun diye okunan ihlas, felak ve nas sukarakteridir. Topluma hizmet etmek isteyen releri vardır. Biz yine de bu manifestocu probir kimse eğer yetkinliği ve birikimi olduğu- fesyonellerimize “hayır dua” edip, üç ihlas, nu düşünüyorsa, toplumun sevgi ve saygısı- bir felak ve bir nas okuyarak iz’an ve ferasete nı kazanmış, hizmet kuruluşlarıyla işbirliği davete etmiş olalım. yaparak çözüme nasıl katkıda bulunacağını Duamızı da yaptıktan sonra, konunun araştırmalıdır. Bunu yapmak yerine bir sabah Hollanda gazetelerinde Türk toplumuna zarar kendisine gelelim: Avrupa’da dini azınlıklar, veren bir manifesto yayınlayan bu profesyo- çokkültürlülük ve birlikte yaşam tartışmaları nellerin neye hizmet ettikleri merak konusu açısından bakıldığında Dünyada iki büyük olmakta, olsa olsa mefisto ile çalışma yapan yöneliş yaşanıyor: kitlesel göç ve artan grup profesyoneller olduklarını düşünmekten baş- çatışmaları. Tahmini 80 milyon göçmen, ka çare kalmamaktadır. Hollanda’da yıllardan dünya nüfusunun neredeyse %2’si daimi olaberi varolan dini kültürel hizmet kuruluşları rak veya uzun süreli olarak kendi ülkelerinin dışında yaşamaktadırve birer “külliye” olalar. Bu küresel gerçerak faaliyet gösteren “-Sen, insanın en kıymetli ğin, kültür ile ilgili orcami dernekleri, camisermayesi olan, akıl ve taya çıkardığı önemli lerimiz, Hollanda’da bilgiden nefret et bakalım. bir tartışma alanı varkökleri mâzîde (geçAkıl ve bilgiyi inkar dır. Göçmen kültür ile mişte) dalları âtîde ev sahibi ülke kültürüeden adam, imanını da (gelecekte) bir kalnün birarada iletişim koruyamaz... Kalbindeki o kınma ve ilerlemenin, birlik ve beraberliğin son kaleyi de ele geçirmeme içinde yaşayabilmesi yerine herkesin kenmerkezleri olmuşlaraz kaldı” di köşesinde ayrı bir dır. Bunu görmemek, iyiliğe güzelliğe değil, ancak Mefisto’nun çağ- kültür olarak yaşamasından oluşan çokkültürlülük, acaba başarılı olmuş mudur? Yakın rısına kulak vermekle mümkündür. zamanlarda Alman şansölye Angela Merkel, Goethe’nin eserinde Mefisto (şeytan) Almanya’da bir “mültikültürel” toplum inşası Faust’a arkasından şunları söyler: “-Sen, in- denemelerinin başarısız olduğunu ifade eden sanın en kıymetli sermayesi olan, akıl ve bil- açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar, göç giden nefret et bakalım. Akıl ve bilgiyi inkar ve “çokkültürlülük” ile ilgili şiddetli bir tareden adam, imanını da koruyamaz... Kalbin- tışmanın ortasına geldi, hatta “Multikulti”’ye deki o son kaleyi de ele geçirmeme az kaldı”. son darbe, önceki sosyal-demokratik bir seHollanda’da topluma hizmet eden pek çok natör ve Alman merkez bankasının üst düzey dini-kültürel sivil toplum kuruluşunun kül- memuru Thilo Sarrazin tarafından vuruldu. türel ve sosyal kalkınmaya katkıda bulunan Provokatif başlığı “Almanya kendisini bitiriçalışmalarını görmezden gelerek yapılan bu yor” şeklindeki tercüme edilebilecek bir kitap tür subjektif açıklamaları gördüğümüzde, yayınladı. Bu kitapta ve muhtelif konuşmalaMefisto’nun Hollanda’daki manifestocu pro- rında, “Müslümanların refah devleti-welfare fesyonellerimize de ulaştığını anlıyor ve üzü- state ile suç-crime arasındaki tartışmaların lüyoruz. Dini kültür ve örfümüzde, “nazara birincil sorumlusu olduğu” anlamına gele4 | SAYI 22 | OCAK 2011


HDV BÜLTEN cek açıklamalarda bulundu. Sarrazin’e göre stratejik çevrelerde dile getirilen “Avrupa’da bu göçmen toplulukları entegre olmak iste- “çokkültürlülük politikasının bir asimilasmemekte ve bu da aslında onların “genetik” yon projesi olarak yürütüldüğü ve ancak baolarak “aşağı” oluşundan kaynaklanmakta- şarısız olduğu/olacağı” argümanı/tezi artık dır. Genel kanaate göre, II. Dünya savaşın- Avrupa’nın önde gelen devlet otoriteleri tadan bu yana, 65 yıldır, Almanya’da ve hatta rafından itiraf ediliyordu. Mösyö Sarkozy ile Avrupa’nın genelinde, bu kadar üst düzeyde daha yakın zamanlarda Hollanda Başbakan ve bu kadar keskin ırkçı bir açıklama duyul- yardımcısı Maxime Verhagen’in aynı yönde mamıştı. Hollandalı anti-İslamist siyasetçiler açıklamaları da birbirini takip etti. Yani topbile Müslüman ve İslam düşmanlığını ge- lum kesimlerini ayrı ayrı yerlerde tutan ve netiğe kadar taşımamıştı. Oysa Sarrazin’in buna da “çokkültürlülük” diyen toplum poiddialarına pek çok kimse Almanya başta litikası başarısız olmuştu. olmak üzere şaşırmıştı. Ama Sarrazin’in kiŞimdi bu yazı sınırtabı tahmin edin kaç Sarrazin’e göre bu göçmen larında, varın siz düsattı? Eski senatör ve toplulukları entegre olmak şünün ki, Avrupa’nın eski merkez bankası en üst düzey siyasetçiistememekte ve bu da yöneticisinin bu ırkçı leri göçmenlerle ilgili aslında onların “genetik” kitabı bir milyondan devlet politikalarının fazla satış yaptı. Bir başarısız olduğuna olarak “aşağı” oluşundan başka tespit de İngiliz dair “manifesto” yakaynaklanmaktadır. Başbakanı’ndan geldi. yınlarken, bizim proMünih’te 5 Şubat’ta fesyonellere ne oluyor yapılan Güvenlik Zirvesi’nde önemli bir da “kendi toplumlarının asimile olmayışına açıklamada bulundu. Merkel’den sonra bu da üzüldükleri”ne dair “manifesto” yayınlıyortarihi bir açıklamaydı. Cameron diyordu ki, lar. Oysa yapılması gereken “mülti-kültürel” “Avrupa’da çokkültürlülükle ilgili devlet politi- değil, “interkültürel” yani farklı kültürel topkalarımız iflas etmiştir. Toplumu bir arada tu- lulukların iletişimine imkan veren bir sosyal tacak bir vizyon geliştiremedik. Toplumun fark- vizyon - bir toplum inşası için çalışmak ollı kesimlerine toleranstan anladığımız, onların malıydı. Bir sonraki yazımızda, bu konudan birbiriyle temas etmeden ayrı ayrı yaşamaları devam etmek üzere burada noktalayalım. şeklinde kendini gösterdi. Başaramadık.” Bu, tarihi bir itiraftır. Bugüne kadar akademik, Dostluk ve selamlarımla. Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu

Adı Soyadı Doç. Dr. Bülent ŞENAY Veysel Kükrek Rahim Usan Nevruz Özcan Recep Erkoç Zekeriya Açkalmaz Abdurrahman Aydeğer

Vakıf Görevi Başkan Sekreter Muhasip Üye Üye Üye Üye

Görevi

T.C. Lahey Din Hizmetleri Müşaviri Leerdam HDV Anadolu Camii Din Görevlisi Heerhugowaard HDV Mimar Sinan Camii Başkanı Roermond HDV Fatih Camii Başkanı Kampen HDV Nebi Camii Denetleme Kurulu Başkanı Rotterdam HDV Eğitim Merkezi Koordinatörü Rotterdam HDV Mevlana Camii Başkanı OCAK 2011 | SAYI 22 | 5


HDV BÜLTEN

Hollanda Diyanet Vakfı, Hollanda Faslı Camiler Birliği’nin Daveti Aracılığı ile Fas Din ve Evkaf Bakanlığına Bağlı Darül Hadis ve Krallığa Bağlı Kurumları Ziyaret Etti Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı ve Din Hizmetleri Müşaviri Doç Dr. Bülent Şenay, Fas Krallığına bağlı Beytül Mal (Kudüs Vakfı) ve Hollanda Fas Camiler Birliği tarafından Fas’a davet edildi. 11-19 Ocak tarihleri arasında gerçekleşen ziyarete, HDV Başkanı Doç. Dr. Bülent Senay, Din Görevlileri Koordinatörü Yunus Türkyılmaz ve Geçlik Koordinatörü Uğur Kaya katıldılar. Üniversite rektörü ise, Fas dışındaki dini hizmetler konusunda kanuni hazırlıklarının olmadığını, imkanları ölçüsünde bunu başlatmak istediklerini, Avrupa’ya yönelik din hizmetleri sunacak irşat ehli hazırlığına baslayacaklarını söyledi.

Y

apılan program çerçevesinde ilk ziyaretler Fas’ın başkenti Rabat’ta Hadis Üniversitesi Rektörü ve heyeti ile yapılan bir görüşmeyle başladı. Bu toplantıda Üniversite rektörü yanısıra Hollanda Fas Camiler Birliği yetkilileri de hazır bulunarak Hollanda Diyanet Vakfı ile işbirliği içerisinde imam yetiştirme programlarında ve din hizmetlerinde gereken her türlü desteğin verileceği ve bu konudaki Türkiye tecrübesinden de yararlanarak yeni hizmetlere imza atılabileceği konuları dile getirilmiştir.

6 | SAYI 22 | OCAK 2011

Din Hizmetleri Müşaviri heyete Diyanet Modelini anlatarak Türkiye’ye bu konu ile ilgili bir heyet gönderilebileceğini, Türkiye’nin ve Fas’ın bu konularda ayrılmaz iki kardeş gibi olduklarını ifade etmiştir. Üniversite rektörünün verdiği bilgiye göre, üniversitelerinde Fransızca, İspanyolca, İngilizce ve Arapça olarak eğitim verilebildiğini ve din hizmetleri noktasında böyle bir eğitimin de şart olduğunu dile getirmiş, ayrıca üniversitelerinde Dinler Tarihi ve Felsefe gibi derslerin verildiğini ve din adamlarının eğitim seviyesini yükseltmek istediklerini belirterek bu konuda Diyanet ile işbirliği yapmak istediklerini söyledi. Fas Camiler Birliği Başkanı Yahya Buyafa ise Din Hizmetleri Müşaviri Bülent Şenay ile yapmış olduğu istişare neticesinde, Faslı müslümanların din hizmetleri ve irşat ehli, konularında, Suud ile El-Ehzer arasında kaldıklarını ve bu konuda Avrupa’da zorluklar ile karşılaştıklarını, Diyanet modelinin Faslı müslümanlar arasında da güç, disiplin ve strateji noktalarında örnek alınmasını dile getirmiştir.

Toplantı sonunda imam eğitimi ve öğrenci alış verişinde işbirliğinde bulunmak konularında görüş birliğine varıldı. Daha sonra karşılıklı hediyeleşmeler ile ziyaret son buldu. Ziyaretin ikinci gününde, ev sahipliğini üstlenen Kudüs Vakfı, ziyaret edildi. Burada, Kudüs Vakfı’nın Genel Müdürü eski Din İşleri Bakanı Dr. Abdulkebir Medeghri tarafından karşılanan heyete, Kudüs Vakfı Genel Müdürü tarafından Vakfın çalışmaları hakkında bilgi verildi. Vakfın hizmetlerini Kudüs, Mescid-i Aksa ve oradaki yetimlere yönelik eğitim ve sağlık hizmetleri oluşturmaktadır. Kudüs Vakfı dünya çapında 13 ülke ile birlikte projeler üzerine çalışmakta olup, bu noktada Hollanda Diyanet Vakfı ve Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı ile birlikte çalışma isteklerini toplantıda dile getirmişlerdir.


HDV BÜLTEN Rabat V. Muhammed Üniversitesi Beşeri İlimler Fakültesini Ziyaret Heyet daha sonra Fas’ın başkenti Rabat’ta 1398 den beri faliyette olan, en eski üniversitelerden biri olarak kabul edilen Külliyetil Adap da Tarih fakültesi dekanı ve kralın din hizmetleri danışmanı olan Abdurrahim Benhadda ile İslami ilimler bölüm başkanı Prof. Dr. Roughi ile görüştü. Dekan Abdurrahim konuşmasında din hizmetleri noktasında Türkiye’nin din adamı yetiştirmekteki tecrübesini izleyerek hizmet etmek istediklerini söyledi. İslami ilimler konusunda da beraber calışmaya hazır olduklarını dile getirdi. Prof. Dr. Roughi görüşmede Fas’ta yetişen din adamlarının, Kur’an ve hadis gibi temel islami ilimler dışında ufuk açıcı diğer ilimlerden de faydalanan ve böyle yetiştirilen din adamlarına ihtiyaçları olduğunu söyledi. Konuşmasının sonunda da bu noktada Fas’ta yetişen imamlardan memnun olmadığını dile getirmistir. Heyet daha sonra Fas Diyanet Bakanlığı’na bağlı Meclis’ül-Ülema ile de görüştü. Kendilerine özelde imam eğitimi, genelde dini hizmetlerde birlikte hareket etmenin önemi ve gerekliliği anlatıldı. Din adamı yetiştirmek bir makinanın geliştirilmesi gibi olmayıp çeşitli müessese ve psikolojik ve fikri alt yapısının olması gerektiği, Avrupa’nın din hizmetlerine yönelik bir değişime gittiği bu minvalde müslümanların da genel anlamda müslümanları ilgilendiren konularda birlikte karar alıp beraber hareket etmeli ki hizmet sorumluluğu hakkıyla yerine getirilmiş olsun fikri paylaşıldı. Ulemâ meclisi üyeleri Fas’daki imam yetiştirme ve tahsil sistemini kısaca tanıttı: Buna göre; “Fas eğitim sisteminde Kanada eğitim sistemi esas alınmış, 8-16 yaş arası “el-Medreset’ül-Atika” adlı okulda usul ve dini eğitim alt yapısı veriliyor. Sonra “Ma’had”a geçerek 4 yıl da orada çeşitli dini ilimler tahsil ediyorlar. “Ma’had”ı bitiren hafızlık şartıyla imam adayı olabiliyor. Hollanda’daki yüksekokul (HBO) ayarındaki bir egiOCAK 2011 | SAYI 22 | 7


HDV BÜLTEN tim periyodunu temsil ediyor burası. Burayı bitiren isterse 4 yıllık “Darü’l Hadis” üniversitesine geçip lisans ya da master çalışması yapabiliyor. İsterse Meclis’ül ‘ulemâ’nın seçmesiyle onların vermiş olduğu bir yıllık imam eğitiminden sonra imam kadrosuna geçebiliyor. Ayrıca “el- Medreset’ül‘Atika” daki zeki ve başarılı öğrenciler “Ma’had” okumadan doğrudan “Darü’l Hadis” Üniversitesi’ne gidebiliyor. Kadrolu bir imam resmi olarak en fazla 300 euro kadar ücret alıyor.” Fas ziyaretinin son gününde ise heyet, Uluslararası insani yardım kuruluşlarına üye olan ve Türkiye ile de irtibat halinde olan İçişleri Bakanlı-

8 | SAYI 22 | OCAK 2011

ğına bağlı Fas’ın en büyük yardım kuruluşu olan “Cemiyyet’ül ‘avn vel’iğâse”, “Sosyal ve Kültürel Yardım Cemiyetini” ziyaret etti. Cemi-

yetin çalışmaları hakkında bilgi alan heyet Fas ziyaretini tamamlayarak Hollanda’ya döndü.


HDV BÜLTEN

OCAK 2011 | SAYI 22 | 9


HDV BÜLTEN

HDV Harderwijk Mehmet Akif Camii’nde Gençlik Konferansı HDV Harderwijk Mehmet Akif Ersoy Camii konferans salonunda Cami Gençlik kolları ve Hollanda Diyanet Vakfı Gençlik Koordinatörlüğü organizesiyle, Amersfort Mevlana Camii’nin de katkılarıyla; “Hollanda’da Müslüman Olmak” konulu bir Gençlik Konferansı düzenlendi.

K

onferansa kalabalık bir gençlik topluluğu katıldı. Program İstiklal Marşı’nın birlikte söylenmesiyle başladı. Tarık Avcı’nın Kur’an tilavetinin ardından, Harderwijk Gençlik Kolları Başkanı Volkan Fidancı açılış konuşmasını yaptı. Konuşmasında, eğitimli gençlikten, farklı hizmet gruplarının birlikte hareket etmesinin öneminden bahsederek, ilim ehli hocaların, tecrübeli, ileri görüşlü büyüklerin yardımlarını esirgememesini istedi. Daha sonra Harderwijk Din Görevlisi Ahmet Karagöllü, Peygamberimizin Medine’ye Hicretini hatırlattığı konuşmasında; toplumun olgunlaşmasındaki Mescid-i Nebevi yanında bulunan Suffe ve orada eğitim alan Ashab-ı suffenin topluma katkısından bahsederek bu katkının bugün 10 | SAYI 22 | OCAK 2011

de yaşatabileceği üzerinde durdu ve gelin camilerimizdeki her eğitim alanımız bir suffe olsun, yetiştireceğimiz genç gönüllerde birer Ashab-ı Suffe olarak hizmet etsin dedi.

Harderwijk Dernek Başkanı Osman Avcı da konuşmasında; toplumumuza zarar verecek veya bize nefretle bakacaklara en iyi cevabın, iyi yetişmiş ve ilimle donatılmış genç nesillerle verileceğine vurgu yaptı.


HDV BÜLTEN Lahey Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve HDV Başkanı Doç. Dr. Bülent Şenay, gençlere bir bucuk saat süren bir konferans verdi.

Gençler adına söz alan Harderwijk’tan Zehra Sarıaslan ise; “Hollanda’da müslüman olmak zordur ama imkansız değildir. Buralarda bizlere sağlanan kolaylıkları fırsata çevirebiliriz. Bu konuda burada bulunan hocalarımızdan da her zaman yardım bekliyoruz” dedi.

Konuşmasında; öncelikle takdim konuşmalarına değinerek, dile getirilen konular için memnuniyetini ifade etti. Daha sonra “Tam otuz yıl saatim işlemiş ben durmuşum; Gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmuşum...” Necip Fazıl Kısakürek’ten bu mısralarla zamanı iyi kullanma, Gandi’den karakter oluşumu, Necip Fazıl Kısakürek’ten aldığı şiirlerle gençlerin dikkatini bu güne çekti. Değer verdiğiniz şeylere dikkat edin. Aşırı değer verdiğiniz şeyleri kaybettiğinizde de acınız büyük olur dedi. Twitter ve Facebook’ta gençliğini harcayan, ilimle kendilerini geliştiremeyen gençlere uyarılarda bulunurken; bu sosyal paylaşım sitelerinin zamanımızı çaldığını, yanlış konumlara gençleri taşıdığını anlattı. Müşavirimiz gençlere, İslam ahlakının modern

çağa ışık tutan ilkelerinden bahsetti. Program, Harderwijk kız öğrencilerinin hocaları Semra hanımın öncülüğünde hazırlamış olduğu güzel ilahi şöleniyle ve ardından Efe’lerin beğenilen folklor gösterileriyle sona erdi.

Emre Akbaş’ın “Ey Müslüman Genç” adlı beğenilen şiirinden sonra, Gökkuşağı Sanat Grubunun hazırladığı “Hollanda’da yabancıların polis ve oturumla alakalı sıkıntıları” konulu skeçleri izleyicileri kahkahaya boğdu. Programın son bölümünde konferansını sunmak üzere kürsüye gelen,

OCAK 2011 | SAYI 22 | 11


HDV BÜLTEN

Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. M. Fevzi Hamurcu Hollanda’ya Veda Etti Hollanda’da görev süresi dolan Rotterdam Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşesi Fevzi Hamurcu için Rotterdam’da bulunan HDV Eğitim Merkezi’nde yemekli bir veda toplantısı düzenlendi.

T

oplantıya Deventer Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman, Hollanda Diyanet Vakfı (HDV) yöneticileri ve çalışanları, Türk İslam Kültür Dernekleri Federasyonu (TİKDF) Başkanı Arif Yakışır, cami dernek başkan ve yöneticileri, din görevlileri, Hollanda Türk İşadamları Derneği (HOTİAD) üyeleri, ailesi ve 300 civarında davetli katıldı. Din Hizmetleri Müşaviri Doç. Dr. Bülent Şenay’ın bir konferans için Hollanda dışında bulunmasından dolayı katılamadığı veda toplantısına, gönderdiği selam ve teşekkür mesajıyla başlandı.

çalışmalardan övgüyle bahsettiler. Deventer Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman şöyle konuştu: “Sayın Fevzi bey hocamız bir çok önemli projeye imza atmıştır. Bilgi, birikim ve tecrübelerinden istifade ettik. Bir dostumuzu Anavatana uğurlamak için toplandık. Kendisi gittikten sonra “çok iyi insandı” dedirtebilecek meslektaşıma bundan sonraki yaşamında başarı ve sağlık dolu günler temenni ediyorum. Siz kıymetli vatandaşlarımız, burada kalıcısınız. Bu ülkenin kural ve yasalarına göre hareket ediniz. Çocuklarımıza mutlaka en iyi eğitimi verelim.”

Toplantıda söz alan cemiyet yöneticileri, din görevlileri Din Hizmetleri Ataşesi Fevzi Hamurcu’nun yaptığı

Hollanda Türk İslam Kültür Dernekleri Federasyonu (HTİKDF) Başkanı Arif Yakışır, Fevzi Hamurcu hoca-

12 | SAYI 22 | OCAK 2011

nın, Hollanda genelinde bulunan 142 şubenin bütün sorunlarıyla yakından ilgilendiğini, kendisiyle dört yıl boyunca çok iyi hizmet ettiklerini belirtti. Görevi boyunca kendisinden çok istifade ettiklerini söyleyen Yakışır, Fevzi Hamurcu’ya bundan sonraki iş yaşamında başarılar diledi. Hollanda Diyanet Vakfı (HDV) adına Zekeriya Açkalmaz ve Cevdet Keskin, Ataşe Fevzi Hamurcu’dan çok istifade ettiklerini, Ankara’da da çok önemli çalışmalar yapacağına inandıklarını söylediler. Programda son olarak kürsüye gelen ve 1 Aralık 2006’da başladığı görev süresini 31 Aralık 2010 tarihi itibariyle dolduran Ataşe Dr. Fevzi Hamurcu


HDV BÜLTEN

“Dört yıllık görev sürem içinde hep birlikte güzel işler başardık. Görev süremde elbette zaman zaman sıkıntılar, fikir ayrılıkları olmuştur. Ancak hizmetlerin daha iyi olması noktasından asla ödün vermedik. Bilerek kimsenin kalbini

kırmadım, hakkı olan varsa hakkını helal etsin. Ben de herkese hakkımı helal ediyorum. Gerek ataşelik görevim gerekse (kısmen de olsa) Hollanda Diyanet Vakfı (HDV) başkanlığım sırasında birçok projeye imza attık, onurlu görev

yaptık. Halen devam eden projelerin benden sonra göreve gelecek olan meslektaşımın tarafından tamamlanacağını ümit ediyorum. Burada yaşayan Türk toplumu, birçok alanda gerçekleştirdiği başarılar takdire şayan. Bundan sonra da bu tür başarıların devam etmesi için çocuklarımıza anadilimizi mutlaka iyi şekilde öğretelim. Anadili iyi olmayan genç, ikinci dili öğrenmesi kolay değildir. Bizler gurbette, neslimizin geleceğinden endişe duymak, buna göre tedbir almak zorundayız. Görev sürem boyunca çok iyi dostluklar edindim. Siz değerli dostlarımdan ayrılıyor olmak üzücü. Bir o kadar da mutluyum, çünkü Anavatana gidiyor olmak, ayrı bir heyecan veriyor. Buradan güzel hatıraOCAK 2011 | SAYI 22 | 13


HDV BÜLTEN

larla dönüyorum.” şeklinde duygularını dile getirdi. Programda Hollanda’da görev yapan din görevlilerinde oluşan 6 kişilik koro, birbirinden güzel türküler seslendirerek, Fevzi Hamurcu hocaya sürpriz yaptılar. Toplantının sonunda HDV’ye bağlı cami şubeleri tarafından Fevzi Hamurcu’ya plaket ve çeşitli hediyeler verildi.

14 | SAYI 22 | OCAK 2011


HDV BÜLTEN

OCAK 2011 | SAYI 22 | 15


HDV BÜLTEN

Hollanda Diyanet Vakfı tarafından Mühtedilere “Hollandaca Kur’an Meali” Dağıtıldı

H

ollanda Diyanet Vakfının katkılarıyla İslamı keşfet (Ondekt Islam) kurumu tarafından İslam dinini seçen müslümanlar (Bekeerling) için bir program düzenlendi. 8 Ocak 2011 tarihinde düzenlenen programa davetli olarak dünyanın değişik ülkelerinden konuşmacılar ve çoğunluğunu Hollandalı genç müslümanların oluşturduğu 1500 davetli katıldı. Toplantıya Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı Doç. Dr. Bülent Şenay da onur konuğu olarak katılıp “Dinin Maksatları ve Modern Çağda Maruf Fıkhı” konulu bir konuşma yaptı. Programın sonunda, katılan tüm davetlilere Hollanda Diyanet Vakfı tarafından Kur’an-ı Kerim’in nuzülünün 1400. Yıldönümü” vesilesiyle bastırılan Hollandaca Kur’an-ı Kerim Meali dağıtıldı.

16 | SAYI 22 | OCAK 2011


HDV BÜLTEN

OCAK 2011 | SAYI 22 | 17


HDV BÜLTEN

HDV Amsterdam Eyüp Sultan Camii’nde Gençlere Sohbet HDV Amsterdam Eyüp Sultan Camii’nde gençleri bilgilendirmek, Hollanda’da eğitim konusunda Türk gençlerinin başarıyı yakalaması ve kendi tarih ve kültürlerini, örf ve adetlerini unutmamaları amacıyla bir sohbet programı düzenlendi.

P

rograma konuşmacı olarak Hollanda Diyanet Vakfı Din Görevlileri Koordinatörü Yunus Türkyılmaz ve HDV Gençlik Koordinatörü Uğur Kaya katıldılar. Sohbet programı, HDV Amsterdam Eyüp Sultan Camii Din Görevlisi Cemalettin Yiğit’in açış konuşmasıyla başladı. Din görevlisi konuşmasında toplantıya katılan misafir konuşmacılara ve gençlere hoş geldiniz diyerek toplantımızın hayırlara vesile olması dilek ve temennilerini dile getirdi. HDV Gençlik kolları koordinatörü Uğur Kaya tarihimizden ve balkanlardan örnekler vererek gençlerin ve gelecek neslin geçmişini bilmeden geleceğine sağlıklı bakamayacaklarını ifade etti.Bundan dolayı Hollanda genelinde HDV olarak bu tür gençlik toplantılarına önem verdiklerini belirtti. 18 | SAYI 22 | OCAK 2011

Din Görevlileri koordinatörü Yunus Türkyılmaz’ da Avrupa’da yaşayan vatandaşlar ve gençlerimizin ahlak sınırını ihmal etmemeleri üzerinde durarak gençlerimizde olması gereken 10 temel kural üzerinde durarak sözlerine şöyle devam etti.

Yunus Türkyılmaz; ‘’Yaptığın işlerde arzuladığın Allah’ın rızası olsun ki murâdına ulaşasın; Hırsı ve tamahı kendinden uzaklaştır ki dünyada ve âhirette saadet bulasın’’ diyerek sözlerini bitirdi.

Bu kurallar; 1-Allah’tan korkmak 2-Aklı nefsin arzularına hâkim kılmak 3-Doğru sözlü ve düşünerek konuşmak 4-Her işini düşünerek yapmak 5-İşi danışarak yapmak 6-Tatlı ve güzel sözlü olmak 7-Hayâ sahibi olmak 8-Yumuşak huylu olmak 9-Alçak gönüllü olmak 10-Üzerine vazife olmadığı halde bazı işleri gönüllü olarak yapmak.

HDV Amsterdam Eyüp Sultan Camii gençlik kolları, toplantıya katılan gençlere ve misafir konuşmacılara teşekkür ederek hoş bir ortamda geçen toplantıların devam etmesini arzuladıklarını ve böyle bir programı tertip edenlere programda emeği geçenlere teşekkür ettiklerini belirttiler.


HDV BÜLTEN

HDV Hengelo Ayasofya Camii’nde Eğitim Faaliyetleri Devam Ediyor Hengelo’da kız ve erkek öğrenciler için hazırlanan temel dini bilgiler, genel kültür ve Kur’an-ı Kerim dersleri 150 civarındaki değişik yaş grubundaki öğrencilere seviyelerine göre farklı kur sistemi uygulanarak devam ediyor.

1

6 Yaş altı ve 16 yaş grubunun oluşturduğu ders programları Çarşamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri din görevlisi Ahmet Gözcü ve din eğitmeni eşi tarafından kız ve erkek öğrencilere farklı saat ve günlerde seviyelerine uygun kur sistemi ile uygulanmaktadır. Öğrenciler için hafta içi cami dershanesinde verilen programlarda inanç esasları, ibadet, ahlak konuları, genel kültür ve insani değerler anlatılmakta doğru ve güzel Kur’an okumanın temel kurallarına ilaveten sure ve dua ezberlerine de ağırlık verilmektedir. Teorik olarak anlatılan bazı konuların pratiğe yansıması uygulamlı bir şekilde cami içerisinde yapılmaktadır. Eğlendirerek ve sevdirerek öğretim tekniğinin model alındığı kurslarda ayrıca güzel dilimiz Türkçeyi ve Türk kültürünü de öğrenmeleri sağlanmaktadır.

Yine Hengelo HDV Ayasofya Camii’nde 15-25 yaş grubuna Cumartesi akşamları kültürel etkinlikler yapılmakta, günün manasına uygun söyleşiler yapılıp hoşca vakit değerlendirilmektedir.

maatin büyük bir çoğunluğu tarafından da takdirle karşılanmakta ve bu tür hayırlı etkinliklerin Hengelo’da devam etmesi arzu edilmektedir.

Ayrıca haftanın beş günü bayan din eğitmeni tarafından bu tür faaliyetler farklı yaş grubundaki bayan katılımcılara ve kız öğrencilerede sunulmakta, cemaatin dini, sosyal ve kültürel anlamda kazanımlar edinmelerine katkı sağlanmaktadır. Yapılan hizmetler ceOCAK 2011 | SAYI 22 | 19


HDV BÜLTEN

Uluslararası İlahiyat Öğrencisinden Vaaz

A

nkara İlahiyat Fakültesinde Uluslararası İlahiyat kapsamında öğrenim gören Bünyamin Yıldız isimli İlahiyat öğrencisi, HDV Delft Sultan Ahmet Camii gençlerinin ve cemaatinin gurur kaynağı oldu. 2007 yılından bu yana Din Gö-

revlinin tavsiyeleri sonucu Delft şehrinden Türkiye’ye gidip, Uluslararası İlahiyat Eğitimine başlayan Bünyamin Yıldız bu yıl fakülteyi başarı ile bitirmek üzere. Yarı yıl tatili dolayısıyla Delft şehrindeki ailesinin yanına gelen Bünyamin

HDV Hoogvliet Merkez Camii’nde Bayramlaşma Heyecanı

04 Şubat 2011 Cuma günü Kur’an Okumanın ve Anlamanın Faziletleri konusunda etkili ve güzel bir vaaz verdi. Cemaatimizin büyük bir beğeni ve dikkatle dinlediği vaaz esnasında duygulananlar oldu.

B

u yıl Kurban Bayramı hafta içi çalışma saatlerine denk geldiğinden, Avrupalı Müslümanlar Bayramlaşma heyecanını doyasıya yaşayamadılar. İşte bu burukluğu bir nebzede olsa gidermek amacıyla HDV Hoogvliet Merkez Camii, Kurban bayramından iki gün sonra 21 Kasım Pazar günü Hoogvlietteki müslümanları bir araya getirmek amacıyla, akşam namazına müteakip bir bayramlaşma programı hazırladı. Programda misafirlere Hoogvliet’li hayırseverlerin katkısıyla hazırlanan kavurma ve pilav ikram edildi. Yoğun iş yaşamı nedeniyle bir birlerini göremeyen, bayramlaşmayanlar bu vesileyle bayramlaşma ve hasbıhal etme fırsatı buldular. Bayramlaşma programı, HDV Hoogvliet Merkez Camii din görevlisi Seyit Ali Aydil’in duasıyla sona erdi. 20 | SAYI 22 | OCAK 2011


HDV BÜLTEN

HDV Hoogvliet Merkez Camii Öğrencileri Kur’an Sofrasında

1

6 Ocak 2011 tarihinde HDV Rotterdam Kocatepe Camii’nde düzenlenen Kur’an ziyafeti programına HDV Hoogvliet Merkez Camii Kuran Kursu öğrencileri, din görevlisi Seyyit Ali Aydil ve veliler katıldı. Birbirinde değerli ve güzel karilerden Kur’an tilaveti dinleme fırsatını bulan öğrenciler için bu gezi ömür boyu

unutulmaz bir tecrübe oldu. Öğle vakti Veysel Yüksel ve Kadir Duman Hocaların okuduğu çifte ezanla başlayıp ardından Menduh Karslı, Said Yozgat, Bayram Danacı, Ahmet Yazıcı, OsmanBayram Latıfoğlu gibi Kur’an üstadlarının okuğu aşırlarla devam eden program, Mahmut Rauf Arcaklıoğlu hocanın yaptığı veciz bir dua ve ardından yine

ikindi namazı için Veysek Yüksel ve Menduh Karslı Hocaların okuduğu çifte ezanla sona erdi. Öğrencilerin hafızalarında yer eden Kur’an tilavetleri minik öğrenciler için aynı zamanda mümtaz birer örnek oldular. “Kuran tilaveti nasıl olmalıdır ?” sorusuna HDV Hoogvliet Merkez Camii öğrencilerinin artık yaşayarak öğrendikleri bir cevapları var.

Almelo’da Sohbete İlgi

H

ollanda Diyanet Vakfı, Almelo Yunus Emre Camii Din Görevlisi, Abdülkadir Canlı tarafından verilen haftalık sohbet programına ilgi her geçen gün artıyor. Her hafta Cumartesi günü, Almelo Türk–İslam ve Gençlik derneğinde din görevlisi Abdülkadir Canlı, gençlerle biraraya gelmekte ve onlara dini sohbetlerde bulunmaktadır. OCAK 2011 | SAYI 22 | 21


HDV BÜLTEN

Alphen HDV Hacı Bayram Camii’nde Aşure Programı

H

DV Alphen a/d Rijn Hacı Bayram Camii’nde organize edilen Aşure programı, din görevlisi Eray Güney’in yaptığı sunumla başladı.Din görevlisi yaptığı konuşmada; aşure gününün tarihi seyri ile ilgili bilgiler verdikten sonra müslümanları ayrıştıracak şeylerin az olduğunu ama birleştirecek çok şeylerin bulunduğunu bunlardan bir tanesininde aşure günü olduğunu söyledi. Özelikle Kerbela olayına değinen Güney, Müslümanın bu tarihi olaydan ders çıkarması, Müslümanın bilgili ve şuurlu olması ve en önemlisi tefrikaya düşmemek içinde uyanık olması gerektiğini anlattı. Program mevlidi şerifin okunmasının ardından cemate aşure dağıtılması ile sona erdi.

HDV Alphen Hacı Bayram Camii’nde kadınlar ve genç kızlar buluştu

Alphen HDV Hacı Bayram Camii’nde birlik ve beraberliğin pekişmesi için devam eden etkinlikler bu sefer hanımlarla genç kızları bir araya getirdi.

C

ami Kadın kollarının organize ettiği annelerle kızların beraber katıldıkları geceye Alphen’da yaşayan çok sayıda kadın cemaat katıldı. Kadın kolları başkanı İtibar Ağca yapmış olduğu konuşmada ancak böyle etkinlikler yapılarak kaynaşacaklarını, sorunlarına cözümler bulacaklarını belirterek yapılacak olan bütün programlara başta gençler olmak 22 | SAYI 22 | OCAK 2011

üzere tüm hanımların katılmalarını beklediklerini belirtti. Gecenin bir bölümünde din görevlisi Eray Güney de söz alarak; gençlerin sorunlarına değinen din görevlisi bu sorunların çözümünün Cami’de olduğuna dikkat çekerek birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaptı. Bu manada genç kızlara yönelik sohbet akşamlarının düzenlendiğini Pazar günleri de hanımlara yönelik sohbet-

lerin yapıldığını hatırlattı. Gençlerin yalnız kalmaması gerektiğini mutlaka sohbet edeceği, dertleşebileceği ve paylaşacağı arkadaş çevresinin olması gerektiğini ve bunu sağlayan en önemli mekanlardan bir tanesininde cami olduğunu vurguladı. Din görevlisinin konuşmasından ardından yapılan ikramlar ve daha sonra da dilek ve temennilerle program sona erdi.


HDV BÜLTEN

HDV Almere Sultan Ahmet Camii’ne Saldırı Almere kentinde bulunan HDV Sultan Ahmet Camii’nin camları kimliği meçhul kişi ya da kişiler tarafından kırıldı. Yılbaşı gecesi meydana gelen olayda saldırgan ya da saldırganlar, caminin demir kepengini bir levye ile kaldırarak camlarını kırdılar.

Y

ılbaşı gecesi saat 02.30 sularında camiye gelip etrafı kontrol ettiğini belirten Sultan Ahmet Cami Şube Başkanı Ramazan Gül, saldırının saat 02.30 sonrası yapıldığını kaydetti. Başkan Ramazan Gül, Sultan Ahmet Camii’nin daha önce de bir kaç kez saldırganların hedefi olduğunu ve kepenklerin takılmasıyla son 3 yıldır herhangi bir saldırı olayı yaşanmadığını anlattı. İbadete 1995 yılında açılan caminin başkanı, “Komşularımızla herhangi bir sorunumuz yok. Belediyedeki çeşitli siyasi partilerle de iyi ilişkiler içindeyiz. Polisin fail ya da

failleri bir an önce yakalamasını istiyoruz” diye konuştu. İçerde alarm sistemi bulunduğunu ifade eden Gül, camiye yakında güvenlik kameraları da yerleştirmeyi planladıklarını anlattı. Almere kentindeki Sultan Ahmet Camii’ne yönelik saldırı olayıyla ilgili olarak Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, “En son yapılan yerel seçimlerde camilere ve Müslümanlara yönelik ırkçı ve düşmanca söylemleriyle meşhur ‘fitne’ kaynaklarının bu şehirde maalesef birinci sırada olduğu hafızalarda yerini korurken, insanların kutsal mabedlerine yapılan bu sal-

dırıların, Müslümanlar kadar, içinde yaşadığımız Hollanda toplumunu da rahatsız ettiğini görmek ve inanmak istiyoruz” denildi. Bu tür saldırıların İslam düşmanı “nefret söylemi”nin bir ifade özgürlüğü olmaktan çıkıp, “nefret suçlarını” tahrik ettiğinin örneği olabileceğine işaret edilerek, “Bu tür saldırılar karşısında gereken mercilerle görüşmeler yapılacak ve toplumumuzun sükuneti her halükarda muhafaza edilecek, Avrupa’da ve Hollanda’da gittikçe artan İslamofobi ve ırkçılığa karşı demokratik mücadele birlik ve beraberlik içinde sürdürülecektir” ifadesinde bulunuldu. OCAK 2011 | SAYI 22 | 23


HDV BÜLTEN

H

DV M. Akif Ersoy Camii’nde, “Mekke’nin Fethi ve Yılbaşı” konulu bir program icra edildi. Özellikle gençlerimizin yoğun olarak katıldığı programda, İstiklal Marşı’nın coşku ile okunmasının ardından, din görevlisi Ahmet Karagöllü tarafından Kur’an-ı Kerim okundu. Daha sonra dernek başkanı Osman Avcı gençlere bir konuşma yaptı. Başkan konuşmasında, gençliklerinde camiler ve derneklerin bu salonlarında ahlaki, dini ve kültürel olarak şekillendiklerini ve bugün topluma hizmet edebilmelerini bu tür programlara borçlu olduklarını dile getirirken; Gençlik Kolları Başkanı Volkan Fidancı da, gençleri cami çatısı altında toplanmasından dolayı memnuniyetini dile getirip, yapılan aktivitelere gençlerin öneri ve desteklerini beklediklerini söyledi. Din görevlisi Ahmet Karagöllü de, “Mekke’nin Fethini” kısaca izahtan sonra, Fethin akabinde peygamberimizin uygulamaları ve zararı dokunan nice kimseleri affediciliğini örneklerle anlattı. İlahi, fıkra, tekerlemelerle devam eden program, dinleyicilere kısa bilgilendirici sorular sorularak, bilenlere hediyeler dağıtıldı. Geleneksel yarışmalar, geçmişten ilginç görüntüler ve 2010 yılı faaliyet resimlerinin slaytla gösterimiyle program sona erdi. 24 | SAYI 22 | OCAK 2011

HDV Mehmet Akif Camii’nde “Mekke’nin Fethi ve Yılbaşı” Programı


HDV BÜLTEN

HDV Cuijk Ahmet Yesevi Camii’nde Örnek Bir Uygulama

H

DV Cuijk Ahmet Yesevi Camii’nde yaklaşık iki yıldan beri ,camiye devam eden yüz kadar öğrenciyle birlikte hem öğrendikleri teorik bilgileri pratiğe yansıtmak, hem de namaz alışkanlığını küçük yaşta kazanmalarını sağlamak için her hafta pazar günleri öğlen namazlarını çocuklarla birlikte kılınıyor.

Din Görevlisi Hikmet Bektaş konuyla ilgili şunları ifade etti; “Camimizde yüz kadar öğrencimiz var. Bunlardan 30 tanesi Kur’an-ı Kerim’i Tecvid kurallarına göre okuyabilecek seviyeye geldi. 25 çocuğumuz ise Kur’an-ı Kerim-i yeni okumaya başladı. Geride kalan çocuklarımız ise Elif-Ba Cüzü okumaktadırlar. Çocuklarımız, başta Kur’an-ı Kerim olmak üzere, dini bilgileri, namaz dua ve surelerini öğ-

reniyorlar; ancak anne ve babanın takibiyle öğrendikleri namaz dua ve surelerini namaz kılarak tekrarlamazlarsa bir müddet sonra unutuyorlar. Öğrendikleri Kur’an-ı Kerim’i de pratik yapmadıkları takdirde unutuyorlar. Hiç olmazsa bu eksiği bir nebze de olsa giderebilmek, çocuklarımıza ibadet alışkanlığını kazandırabilmek, Hz. İbrahim’in duasında ifade ettiği gibi, zürriyyetimizin namaz kılanlardan olmasını temin edebilmek ve Peygamberimizin tavsiyesini annebabalar adına yerine getirebilmek için bu uygulamaya başladık ve devam ediyoruz. Her pazar günü ders bittiğinde çocuklarımızın kendiliğinden camiye geçip oturmaları, bize göstermektedir ki çocuklarımız, camiyi sevmektedirler, ibadet alışkanlığını kazanmışlardır, gelecekte de ibadetlerini bilinçli bir şekilde yapmaya devam edeceklerdir. Kız çocuklarımız camimizin alt katında bayan hocamız Bahar Tan rehberliğinde kılarken;erkek çocuklarımız ise cami cemaatimizle birlikte camimizin orta katında namazlarını kılmaktadırlar. Ayrıca 10 tane öğrencimiz de bu namazlarda müezzinlik yapmakta, 8 öğrencimiz ise cuma günleri hutbeleri dönüşümlü olarak okumaktadırlar.” OCAK 2011 | SAYI 22 | 25


HDV BÜLTEN

HDV Delft Sultan Ahmet Camii’nde “Mekke’nin Fethi” Programı

3

1 Aralık 2010 tarihinde Delft Sultan Ahmet Camii’nde Mekke nin Fethi konulu özel bir program düzenlendi. Din görevlisi Mahmut Rauf Arcaklıoğlu tarafından hazırlanan programda Mekke’nin fethi

konusunda cemaat bilgilendirildi.Programda çeşitli şiirler ve marşlar okundu ve kısa sunumlar gösterildi. Yapılan bilgi yarışması katılanlar tarafından büyük ilgiyle takip edildi. Gecede Camii yönetim kurulu da katılan misafirlere çiğ

köfte ikramında bulundu. 2010 yılının son gününde yapılan bu aktiviteden son derece memnun kaldıklarını ifade eden cemaat, programda emeği geçenlere teşekkür etti. Program, din görevlisinin yaptığı dua ile sona erdi.

Dronten’de Kilise Gençliğinden Camiye Ziyaret

9

.11.2010 ve 24.11.2010 tarihlerinde gerçekleştirlen ziyarette, ilk defa camiye gelen 45 öğrenci, veliler ve kilise papazı Kees de Jong sıcak bir şekilde karşılandı. Cami lokalinde yapılan sohbette; din görevlisi İsmail Teke tarafından ilk kez camiye gelen gençlere, «islam ve müslüman deyince ne anlıyorsunuz,ilk aklınıza gelen nedir, sizde neyi cağrıştırıyor›› sorusuna, gençlerden gelen değişik cevaplarda özellikle «cami-moskee» kelimesinin öne çıktığı görülürken, bazı öğrencilerin «hiç bilgim ve fikrim yok sadece adını duydum « cevaplarıyla karşılaşıldı. Zeynep Bilir ve Saynur Akbulut`un tercümanlığında islamın tanımı, özellikleri, caminin islamdaki yeri ve önemi anlatılır26 | SAYI 22 | OCAK 2011

ken, islamın; dini, dili, ırkı ne olursa olsun insana verdiği değer ve önem, islamda sevginin yeri gibi konulara değinildi. Bir insanın kalbini bile kırmanın, onu üzmenin günah olduğu, aynı şekilde iyilikte bulunmanın da ne derece sevap olduğu vurgulandı. İnsan sevgisi ana temasının işlendiği sohbette, camiye ilk defa gelen gençlerin ve velilerin anlatılanları dikkatlice dinledikleri gözlemlendi. Gençlik lokalinde yapılan kısa sohbette, dinimizin gençliğe ve çocuklarımıza verdiği önem üzerinde duruldu. İbadet bölümünde sükunetle camiye giren gençlere, namaz ibadeti hakkında bilgi verilerek, kendilerine vakfımız tarafından

hazırlanmış olan broşürlerden dağıtıldı. Karşılıklı hediyeleşmelerde bulunuldu. Din görevlisi tarafından, Vakfımızca bastırılan “De Edele Koran” adıyla Hollandacaya tercüme edilen Kur`an hediye edildi. Cami lokalinde yapılan ikramda Türk çayı ve Türk mutfağına ait çeşitli yiyeceklerden ikram edildi. Dernek başkanı Cercis Bilir de Türk misaferperliği konusunda sunumda bulunarak, caminin tüm insanlara açık olduğunu, her zaman rahatlıkla gelebileceklerini söyledi. Söz alan bir veli de pozitif düşüncelerle ayrıldığını ve çok memnun olduğunu ifade etti. Gelirken yarım saat kadar kalmayı planladıklarını söyleyen kilise gençlerinin ziyareti yaklaşık 3 saat sürdü.


HDV BÜLTEN

HDV Amersfoort Mevlana Camii’nde Aşure Programı

H

DV Amersfoort Mevlana Camii’nde düzenlenen Aşure programına çok sayıda cemaat katıldı. Öğle namazından önce Mevlid-i Şerif ilahiler okundu. Yapılan konuşmalarda Muharrem ayının önemi Aşurenin Kültürümüzdeki yeri ve Birlik ve beraberlik konuları işlendi. Namaza mütakip Mevlana Camii Hanımlar kolu tarafından hazırlanan aşureler vatandaşlara dağıtıldı.

Hollandalı Öğrencilerden HDV Tiel Ahmet Yesevi Camii’ne Ziyaret

T

iel’de bulunan Rotanda okulu 7 ve 8 grup öğrencileri HDV Tiel Ahmet Yesevi Camii’ni ziyaret etti. Din Görevlisi Ünal Yıldız, dernek başkanı Hüseyin Şahin, Kadın Kolları Başkanı Nezihe Çiftçi’nin de hazır bulunduğu ziyarette, Hollandalı öğrencilere cami

gezdirildi. Tercüman Ümit Öztoprak aracılığı ile çocuklara din görevlisi Ünal Yıldız tarafından İslam dini, Kur’an-ı Kerim ve Cami hakkında genel bilgiler verildi. Camide yapılan faaliyetler anlatıldı. Çocuklardan gelen çeşitli sorular cevaplandırıldı. Aynı okulda ders gören öğrencilerden

Halit Çiftçi ezan okudu ve öğrencilere namazın nasıl kılındığı gösterdi. Programın sonunda öğrencilere çeşitli hediye verildi. Cami lokalinde ikram yapıldıktan sonra öğrenciler camiye geldikleri için memnun olduklarını ileride tekrar gelmeyi düşündüklerini söyleyerek ayrıldılar. OCAK 2011 | SAYI 22 | 27


HDV BÜLTEN

Emniyet Görevlilerinden HDV Veghel Selimiye Camii Ziyareti Noord-Brabant eyaletinde bulunan Veghel beldesinde görev yapan 14 emniyet memuru 25 Ocak 2011 Salı günü HDV Veghel Selimiye Camii’ne bir ziyarette bulundular.

S

on aylarda artan ve özellikle Türk toplumunu rahatsız eden ev soygunları nedeniyle polisle yakın ilişkiler kuran HDV Veghel Selimiye Camii dernek yönetimi, 11 Ocak tarihinde yaptığı görüşmede emniyet görevlilerini cami ziyareti için davet etti.

Gerçekleşen bu ziyarette cami içerisinde bilgilendirme gezisi yapıldı ve ayrıca din ve toplumla alakalı sorular yanıtlandı. Çay ve kahve ikramı eşliğinde cemaatimiz polislerle sohbet etme imkanı buldular. Ardından dernek yöneticisi Halil İbrahim Acar, tim şefine Hollandaca

mealli Kur’ân-ı Kerim takdim etti. Halkımızın sorunlarını dinlemek üzere 04 Şubat 2011 Cuma namazına müteakip Türk cemiyetini ziyaret edecek olan dört emniyet görevlisi, 27 Şubat 2011 Pazar akşamı ise gençlerimize yönelik bir bilgilendirme toplantısı yapacak.

Tiel’de “Loverboys” Konusunda Bilgilendirme Toplantısı

H

DV Tiel Ahmet Yesevi Camii’nde, Stoet ve Boek işbirliğiyle genç kızlara ve ailelere yönelik program düzenledi. Programda gençlerin düşebileceği hataları önlemek için nasıl kendilerini korumaları gerektiği gelen konuşma28 | SAYI 22 | OCAK 2011

cılar tarafından anlatıldı. Toplantılara konuşmacı olarak; Fatoş Aydın ve Pauline van der Leden katıldı. Konuşmacılar gençlerin bir anlık yanılmaları sonucunda kendi hayatlarını nasıl kararttıkları ve dönüşü

olmayan hatalara nasıl düştükleri anlatıldı. Konuyla ilgili kısa filmler seyrettirildi. Bu filmlerde genç kızların küçük bir hatayla nasıl hayatının karartıldığı gösterildi. Katılımcıların sorularının cevaplandırılmasıyla program sona erdi.


HDV BÜLTEN

Öğrencilerden HDV Hoogezand Orhan Gazi Camii’ne Ziyaret

B

ir grup Hollandalı öğrenci HDV Hoogezand Orhan Gazi Camii’ni ziyaret etti. Ziyarette din görevlisi Adem Torluoğlu tarafından öğrencilere Cami ve İslam dini hakkında bilgiler verildi. Grup adına söz alan

öğretmen memnuniyetini ifade etti. Din görevlisi Adem Torluoğlu da grup adına öğretmen ve öğrencilere Hollanda Diyanet Vakfı tarafından bastırılan Hollandaca Kur’an-ı Kerim meali ve dini broşürler hediye etti.

HDV Enkhuizen Alaattin Camii’nde Bayanlara Vaaz

Zwijndrecht’de Aşure

H

ollanda Diyanet Vakfı Enkhuizen Alaattin Camii’nde, yaklaşık bir yılı aşkın süredir mutad olarak sürdürülen ve vaize Dr. Fatma Ömeroğlu-Ergüneş tarafından verilen sohbet ve vaaz programları devam ediyor. Vaazlara düzenli olarak katılan bayanlar bu imkanı sağlayanlara teşekkürlerini sunuyorlar.

2

Ocak 2011 Pazar günü, HDV Zwijndrecht Yavuz Sultan Selim Camii’nde anlamlı bir kutlama gerçekleştirildi. Öğrencilerden Fatma Nur Çağlıyan’ın Fetih suresi’nin ilk sayfasını okumasıyla başlıyan program, Kerbela’da Hz. Hüseyin (r.a.)’ın şehadetini anlatan şiiri din görevlisi Muammer Yaman’ın okumasıyla devam etti. Öğrencilerin birlikte okuduğu “Aşura ilahisi’’ dinlemeye değerdi.Yine öğrenciler-

den Serkan Tanrıseven ve Enes Çekiç’in birlikte okudukları “Mekke’nin Fethi’’ şiirinden sonra, Ahmet Asım Yaman’ın güzel sesiyle okuduğu ezan programa ayrı bir güzellik kattı. Cami ilahi korosunun okuduğu ilahiler, dinlemeye gelenlere hoş duygular yaşattı. Program okunan Aşr-ı şerif ve yapılan hatim duası ile sona erdi. Programdan sonra, erkek ve kadınlardan oluşan cemaate aşure tatlısı ikram edildi. OCAK 2011 | SAYI 22 | 29


HDV BÜLTEN

HDV Amersfoort Mevlana Camii’nden Kadınlara Konferans

H

DV Amersfoort Mevlana Camii Kadın Kolları tarafından tertiplenen konferansa konuşması olarak HDV Apeldoorn Eyüp Sultan Camii Din Görevlisi Abdil Karakuş katıldı. Açılış Kur’an-ı Kerimini Amersfoort Mevlana Camii Din Görevlisi Fatih Özen’in okuduğu programa çok sayıda kadın cemaat de dinleyici olarak katıldı. Abdil Karakuş

konuşmasında çocuk eğitimi ve terbiyesinin daha doğmadan önce başladığını, anne-babanın bir model olması hasebiyle eğitimde anne babanı önemi, arkadaş çevresinin ve kitle iletişim araçlarının önemi hakkında doyurucu bir konuşma yaptı. Konferanstan sonra memnuniyetlerini ifade eden dinleyiciler, bu tür faaliyetlerin devamlı yapılması temennisini dile getirdiler.

HDV Zwolle Ulu Camii’nde Öğrenciler İçin Hatim Programı

H

DV Zwolle Ulu Camii’nde Kur’an-ı Kerim ve Dini Bilgiler eğitimi alan kız öğrencilerden dördü Kur’an-ı hatmetti. Çocukların bu başarılarını kutlamak ve sevinçlerini paylaşmak için camide bir program düzenlendi. Düzenlenen programda din Görevlisi Yasin Yıldız tarafından bir konuşma yapıldı. Din görevlisi konuşmasında Kur’an öğretimi ve din eğitiminde başarıya ulaşmada ailenin rolü üzerinde durdu. Öğrenciler tarafından Kur’an-ı Kerim ve ilahilerin okunmasının ardından din görevlisi tarafından hatim duası yapıldı. Diğer öğrencileri teşvik etmek ve başarılı öğrencileri ödüllendirmek amacıyla programa katılan bütün öğrencilere yönetim tarafından çeşitli hediyelerin dağıtıldı. 30 | SAYI 22 | OCAK 2011


HDV BÜLTEN İSLÂM BÜYÜKLERİ

ALİ BİN ABDULLAH BİN ABBAS

T

âbiîn’in büyüklerinden âbid (çok ibâdet eden) bir zât. Ebû Muhammed, Ebû Abdullah, Ebû-l-FadlelMedenî lâkâbları bildirilmiştir. 40 (m. 660) senesinde doğup, 118 (m. 736) târihinde vefât etti. Abbasî halifelerinin dedeleridir. Seyyid, şerîf ve belâgatı yüksek, heybetli ve çok hürmet edilen bir zâttı. Kardeşleri arasında yasça en küçükleri idi. Çok namaz kılardı. Onun için “Seccâd: Çok secde eden” diye lâkablandırmışlardır. Onun beşyüz kök zeytin ağacı vardı. Her gün, bir ağaç altında iki rekât namaz kılardı. O, “Zü-s-sefinât” diye de lâkablanmıştır. Çünkü, her gün bin rekât namaz kılardı. Bu yüzden dizleri nasırlaşmıştı. Meşhûr Müberrid “Kâmil” kitabında böyle olduğunu yazmaktadır. Yalnız Ebû-l-Ferece İbnül-Cevzî bu lâkabın Ali bin Hüseyn’e yani Zeyn-el-Âbidîn’e (r.a.) ait olduğunu söyler. Böyle olduğu “Elkâb: Lâkablar” isimli eserde zikredilmiştir. Babasından, Ebû Sa’îd, Ebû Hüreyre, İbn-i Ömer, Abdullah bin Cübeyr, Abdülmelik bin Mervan bin el-Hakem’den hadîs-i şerîf rivâyet etti. Kendisinden de, oğulları Muhammed, Îsâ, Abdüssamed, Süleymân ve Dâvûd, Sa’d bin İbrâhîm, Zührî, Habîb bin Ebî Sâbit, Abdullah

bin Tavus gibi âlimler de ondan hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Az hadîs-i şerîf rivâyet edip, bu ilimde sika (güvenilir) bir âlimdir. Hakkında söylenilenler: Hz. Ali bir gün, Ali bin Abdullah’ın babası, Abdullah’ı öğle namazında görememişti. Yanındakiler “Ona ne oldu? Bugün öğleye gelmedi” buyurunca, “Onun bir oğlu oldu” dediler. Hz. Ali efendimiz, öğle namazını kılınca, yanındakilere, “Beraberce onun yanına gidelim” dedi. Oraya vardıklarında, onu tebrik etti ve Allahü teâlâya şükretti. Allahü teâlâ, ihsan buyurduğu oğlunu sana mübârek kılsın, îsim vermemişsen, ben vereyim” deyip, çocuğu istedi. Çocuğu getirdiklerinde, onu aldı, parmağı ile damağına tükrüğünü sürdü. Ona duâ buyurdu. Sonra, onu babası Abdullah’a vererek, ismini Ali, künyesini, Ebû-l-Hasan koydum” dedi. “Kâmil” isimli kitapda der ki: Ali bin Abdullah, Hişâm bin Abdülmelik’in yanına gitmişti. Halifenin yanında iki oğlu Seffâh ve Mansur vardı. Halife ona yer açıp, oturttu. Çok alâka gösterdi. Bir ihtiyacı olup olmadığını sordu. Otuzbin dirhem borcu olduğunu söyledi. Bunun üzerine halife, onun borcunun ödenmesini emretti. O da teşekkür etti ve çıkıp gitti.

Ali bin Abdullah’ın Hicâzlılar yanında kıymeti çoktu. Hişâm bin Süleymân bin Mahzûmî der ki: “Ali bin Abdullah hac için Mekke-i Mükerreme’ye gelmişti. Mescid-i Haram’a girince herkes meclislerini ve sohbetlerini bırakıp, onun yanına koştular. Çok hürmette bulundular. Oturursa, oturdular, kalkarsa kalktılar. Yürürse, etrafında yürüdüler. Mescid-i Haram’dan ayrılıncaya kadar bir an bile yanından ayrılmadılar.” Ali bin Abdullah (r.a.) uzun boylu cüsseli erkeğe yakışır güzelliği olan bir zâttı. Yolda giderken, sanki o, bir binek üzerine binmiş, etrafındakiler yürüyerek gidiyor, sanırlardı. Sesi çok gür çıkardı. Rivâyet ettiği hadîs-i şerîfler: Ali bin Abdullah bin Abbas babasından rivâyet etti. Resûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: “Verdiği rızıklarla beslediği için, Allahü teâlâyı seviniz. Allahü teâlâyı sevdiğiniz için beni seviniz. Beni sevdiğiniz için, ehl-i beytimi seviniz.” buyurdu. Resûlullah (s.a.v.) buyurdu: “Kim istiğfâra (Allahü teâlâdan afv ve mağfiret istemeye) iyi sarılırsa, Allahü teâlâ, onu her türlü keder ve sıkıntıda bir ferahlık ve rahatlık, darlık zamanında ise, çıkış ihsan eder. Onu, kendisine yetecek şekilde rızıklandırır.”

Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu

Adı Soyadı Doç. Dr. Bülent ŞENAY Veysel Kükrek Rahim Usan Nevruz Özcan Recep Erkoç Zekeriya Açkalmaz Abdurrahman Aydeğer

Vakıf Görevi Başkan Sekreter Muhasip Üye Üye Üye Üye

Görevi

T.C. Lahey Din Hizmetleri Müşaviri Leerdam HDV Anadolu Camii Din Görevlisi Heerhugowaard HDV Mimar Sinan Camii Başkanı Roermond HDV Fatih Camii Başkanı Kampen HDV Nebi Camii Denetleme Kurulu Başkanı Rotterdam HDV Eğitim Merkezi Koordinatörü Rotterdam HDV Mevlana Camii Başkanı OCAK 2011 | SAYI 22 | 31


ŞİİR KÖŞESİ

HİKEMİYÂT Âdeme âdem gerekdir âdemi âdem ede, Âdem âdem olmayınca âdeme âdem nide!... Mahmut Kaya Akl bir mîzân-ı nâkısdır hukûku vaz‘ içün, Gün olur kim hak çıkar, vaktiyle bâtıl sandığın. Ziya Paşa Âkıl isen deme Ferhâd ile Mecnûn’a deli, Eylesen halka nazar, her biri bir gûne deli! Cafer Çelebi Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hükmüne râm ol, Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol! Mehmed Akif Allah’a tevekkül edenin yâveri Hak’tır, Nâşâd gönül bir gün olur şâd olacaktır. Ziya Paşa Ârife mâlum olur bir cüz ile ahvâl-i kül, Bir gülistandan nişâne için yeter bir tâne gül. Mahmut Kaya Âsûde olam dersen eğer gelme cihâna; Meydana düşen kurtulamaz seng-i kazâdan. Ziya Paşa Âyînesi işdir kişinin lafa bakılmaz, Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde. Ziya Paşa

32 | SAYI 22 | OCAK 2011


HDV BÜLTEN

Hz. Lokman (AS) ve Oğluna Nasihatleri (III) Şirk En Büyük Zulümdür Sevgili okurlar, Bu sayıda da yine sizlere daha önceki sayılarda olduğu gibi Lokman (as)ın hikmetli sözlerinden biri olan Lokman Suresi 13. Ayetini izah etmeye çalışacağız. Ayet-i kerimede “Hani Lokmân oğluna öğüt vererek şöyle demişti: “Yavrum! Allah’a ortak koşma! Çünkü ortak koşmak elbette büyük bir zulümdür.” buyurulmaktadır. Türkçemiz de şirket kelimesi bir ya da daha fazla kişi ile beraber ortak iş yapma anlamına gelmektedir. İşte aynı kökten gelen yani Arapça ş-r-k kökünden türeyen şirk kelimesi de kelime anlamı itibarı ile herhangi bir işte ortaklık anlamına gelmektedir. Dini terim olarak İbadette ve uluhiyette Allah’la beraber başka varlıkları da aracı tanrılar olarak kabul etmek anlamına gelmektedir. Müşrik ise, Allah’a inanmakla beraber aynı zamanda bir takım putlara inanıp, bu putların kendi dilek, temenni, arzu, istek ve dualarını Allah’a ulaştıracaklarına ve bu konuda kendilerine aracılık yapacaklarına ve bu putların kendilerini kötülüklerden koruyacaklarına inanan kimsedir. Ancak ayette açıkça beyan edildiği üzere şirk zulümlerin en büyüğü olarak tanımlanmıştır. Kıymetli okurlar Allah insanoğlunu yeme-içme, nefsi arzularına düşkün bir şekilde yarattığı gibi aynı zamanda onu yaratılışı itibarı ile bir şeylere inanmaya meyilli olarak da yaratmış, peygamberler ve kitaplar da bunun için yani insanlar yanlışa değil doğru inanca sahip olsunlar diye gönderilmişlerdir. İnsanlar ne zaman ilahi mesajdan bir şekilde uzak kaldılarsa hemen put vb şeylere inanmaya başlamışlardır. Kur’an’da bunların pek çok örneği vardır. Onun için tüm peygamberlerin temel mücadelesi tevhid inancını yerleştirmek ve insanları şirkten uzaklaştırmak olmuştur. Bunu Hz. İbrahim’de de, Hz. Musa’da da, Hz. İsa’da da ve diğer peygamberlerde de görmekteyiz. Tevhid yani bir olan Allah’a inanma Hz. Adem (as)’dan Hz. Muhammed(sav)’e kadar bütün peygamberlerin üzerinde durduğu en önemli, en temel, en birinci, olmazsa olmaz prensibi Tevhid inancını yerleştirmek olmuştur. İnsanların tabiatlarında var olan inanma arzusu ve duygusu onları kolayca gözle görülene inanmaya yani şirke götür-

Dr. Mustafa Kahraman Deventer Din Hizmetleri Ataşesi

müştür. Şirk Allah’a inanmamak değil tam tersine ona inanmakla beraber ona bir takım şeyleri ortak koşmak demektir. H. Muhammed (as)’ın da Mekke döneminde üzerinde en çok durduğu konu bu olmuştur. Onlar da Allah’a inanıyorlardı. Bu durum değişik ayetlerde şöyle ifade edilmektedir. ‘’Andolsun ki onlara: “Gökten su indirip onunla ölümünün ardından yeryüzünü canlandıran kimdir?” diye sorsan, mutlaka, “Allah” derler. De ki: (Öyleyse) hamd de Allah’a mahsustur. Fakat onların çoğu (söyledikleri üzerinde) düşünmezler.” (Ankebut Suresi, 63). ‘Onlara sizi kim yarattı diye sorarsanız, muhakkak ki Allah derler.’ (Zuhruf, 87) ‘Onlara; yer ve gökleri kim yarattı diye sorarsan, muhakkak ki; Allah derler.’ (Zümer, 38) ‘Andolsun, eğer onlara, “Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye sorsan, mutlaka “Allah” derler. De ki, “Hamd Allah’a mahsustur.” Fakat onların çoğu bilmezler.’ (Lokman, 25) Fakat müşrikler putları kendi arzu ve isteklerini Allah’a ulaştıracak aracılar olarak görüyorlardı. Salim düşünülebildiği zaman putların kendilerine bile faydası olmayan varlıklar olduğu açıkça görülmektedir. Kur’an’da Hz. İbrahim’in put imalatçısı yani tanrı üreten, tanrı imal eden babası Azer ile konuşması anlatılırken bir yandan da putların kendilerine bile faydası olmayan varlık olduğu hususunda bizlere ders verilmek istenmiştir. “Kitap’ta İbrahim’i de an. Gerçekten o, son derece dürüst bir kimse, bir peygamber idi. Hani babasına şöyle demişti: “Babacığım! İşitmeyen, görmeyen ve sana bir faydası olmayan şeylere niçin tapıyorsun?” (Meryem Suresi, 41-42) Yine Hz. İbrahim kavmine onca uğraşıdan sonra putlara ibadet ettirmeyi vazgeçiremeyence putların kendilerine bile bir faydası dokunmayan, kendilerini dahi koruyamayan varlıklar olduğunu göstermek ve düşünürler de şirk yolundan vazgeçerler diye tüm toplum bir bayram için şehir dışına çıkınca en büyükleri hariç bütün putları kırmıştı. Onların geri gelip, ‘Ey İbrahim, bunu ilahlarımıza sen mi yaptın? sorularına karşılık, Hz. İbrahim, “Bu işi, belli ki, şu yapmıştır, putların en irisi yani: ama en iyisi, siz kendiniz onlara sorun; tabii, eğer konuşmasını biliyorlarsa!” diye cevap verince önce biraz düşünüp kendilerinin asıl zalimler olduklarını söyledikten hemen sonra yeniden eski inatlarına dönmüşler ve Hz. İbrahim’i ateşe atmışlar, ama Allah oradan onu kurtarmıştır. Bu durum da Kur’an’da Enbiya suresin 51-71’inci ayetlerde detaylı bir şekilde anlatılmıştır. OCAK 2011 | SAYI 22 | 33


FIKIH KÖŞESİ

ADÂLET “Adl” kökünden gelen “adalet” kavramı sözlükte; “insaflı ve doğru olmak, doğru davranmak, zulmetmemek, eşit olmak, eşit tutmak, her şeye hakkını vermek, düzeltmek, mutedil olmak, her şeyi yerli yerinde yapmak, istikamet ve hakkâniyet” anlamlarına gelir. “Adl” kökü Arapça‘da “an” harfi cerri ile kullanıldığında doğruluktan ve yoldan sapmak ve meyletmek; (ilâ) edatı ile kullanıldığında dönmek; (be) edatı ile kullanıldığında denk ve eşit tutmak anlamına gelir. “Adl” kavramı meyletmek, sapmak, hak yoldan ayrılmak anlamına da gelir. Dolayısıyla bu kökün birbirine zıt iki anlamı vardır. Biri doğru, düzgün olmaya, diğeri de eğri olmaya delalet eder. Bu iki zıt anlam; tevhîd (Allah‘ı birlemek) ve şirk (Allah‘a ortak koşmak) şeklinde Kur‘ân‘da da kullanılmıştır (Nahl, 16/90; En‘âm, 6/1). “Adl” ve “adâlet” kavramı dinî birer terim olarak; ifrat ve tefrit arasında orta yolu takip etmek, hak yol üzere dosdoğru olmak, dinen haram kılınan şeyleri terk etmek, farzları yapmak, içi ve dışı, özü, sözü, fiil ve davranışları eşit olmak, haklıya hakkını, haksıza cezasını vermek, suç ve cezada eşit davranmak, şirk, küfür, nifak ve zulmü terk etmek, anlamlarına gelir. Adalet genellikle verilen ile hak edilen arasındaki dengeyi ifade eder.

34 | SAYI 22 | OCAK 2011

Adalet kavramı Kur‘ân‘da; • Fidye (bir şeyin karşılığı) (Bakara, 2/48), • Kıymet, denk, eşit (Mâide, 5/95), • Şirk, (yani Allah‘a ortak koşmak) (En‘âm, 6/1), • Haktan sapmak (Neml, 27/60), • Düzeltmek, ölçülü bir biçim vermek (İnfitâr, 82/6-7), • Tevhîd (yani Allah‘ı bir olarak kabul etmek) •(Nahl, 16/90), anlamlarında kullanılmıştır.

Sözde (En‘âm, 6/152), şahitlikte (Mâide, 5/8), yargıda (Nisâ, 4/58), barışın sağlanmasında (Hücurât, 49/9), borçlanmalarda, senet tanzîminde (Bakara, 2/282) ve aile hayatında (Nisâ, 4/3, 129) âdil olunması emredilmiştir. Adâlet kavramının zıddı, cevr ve zulümdür. (İ.K.) Hadis terimi olarak “adalet”; bir râvînin rivâyetinin kabul edilebilmesi için gerekli şartlardan birisi olup, her türlü günahtan ve mürüvvete aykırı durumlardan kaçınması demektir. Mürüvvet, insanî ve örfî meziyetlerdir. Adalet vasfını taşıyan kimseye “âdil” veya “adl” denir. Bunların çoğulu “udûl” dür. Râvînin adaletli kabul edilebilmesi için; akıllı ve müslüman olması, büyük günah işlememesi, küçük günahlarda ısrar etmemesi, insanî ve örfî meziyetlere aykırı söz ve davranışlardan kaçınması gerekir.

Kaynak: Dini Kavramlar Sözlüğü (Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları)


HDV BÜLTEN

HDV Assen Mevlana Camii’nden Çocuklara Özel Program

O

kulların iki hafta tatil olması münasebetiyle Assen HDV Mevlana Camiinde, tatili daha iyi değerlendirmek maksadıyla Dini Bilgiler ve Kur’anı Kerim kurslarına devam eden çocuklar için bir program düzenlendi. İki haftalık tatil boyunca hergün 10:30-12:30 saatleri arasında camide çocuklara ders verildi. Bu derslere ilaveten, 29 Aralık 2010 Çarşamba günü bir grup öğrenci, din görevlisi Tacettin Bıyık ve bir grup veli-

nin iştirakiyle Speelstad Oranje adlı kapalı eğlence parkına götürüldü. Burada doyasıya eğlenen çocuklar akşama doğru evlerine bırakıldılar. Aynı günün akşamı bir diğer grup öğrenci de Assen’da bulunan bir bovling salonuna götürüldü. Bu grup ta burada iki saat boyunca bovling oynayıp eğlendiler.

Bıyık ile sohbet edip bazı oyunlar oynayıp ilahiler söyleyen çocuklar, masa tenisi, langırt gibi oyunlar oynadılar. Beraberce kılınan öğle namazı sonrası, çocuklara yiyecek, içecek ve pasta gibi ikramlar yapıldı. 2010 yılı cami dersleri bu şekilde sona ermiş oldu.

30 Aralık 2010 Perşembe günü de her iki grup için camide ayrı bir program daha tertiplendi. Din görevlisi Tacettin

OCAK 2011 | SAYI 22 | 35


HDV BÜLTEN

HDV Bergen op Zoom Ulu Camii’nde Kur’an Tilaveti Programı

H

DV Bergen op Zoom Ulu Camii’nde 02.01.2011 tarihinde bir Kur’anı Kerim Ziyafeti programı düzenlendi. Programa din görevlilerinden Osman Latifoğlu, Memduh Karslı, Lütfü Aydın, Adnan Yuvacı, İbrahim Ege, Metin Dertli, Hafız Abdullah Bendersis, Abdulvahit Bensiamar okuyucu olarak katıldı. Programa çok sayıda cemaatin yanında, Bergen op Zoom şehrinde bulunan Faslı müslümanlar ve çevre camilerden davetliler de katıldı. Öğle namazını mütakiben başlayan program ikindi namazına kadar de-

vam etti. Programın başlangıcında bir konuşma yapandin görevlisi Mehmet Aydın, “Kur’an-ı Kerim’in bizim hayat kaynağımız olduğunu, O’ndan bağını koparan insanın hem dünyada hem de ahirette mutsuz olacağını söyledi. Cami dernek yönetimi de Bergen op Zoom’da ilk defa düzenlenen Kur’an-ı Kerim programını kalıcı hale getirmek istediklerini belirterek; her yılın ilk gününde Kur’anı Kerim programı yaparak bu

HDV Delft Sultan Ahmet Camii’nde Çocuklara Eğlence

H

DV Delft Sultan Ahmet Cami bünyesinde oluşturulan Eğitim Komisyonunun fedakarane çalışmalarıyla çocuklar için eğitici ve eğlendirici bir program düzenlendi. Programda, kültürümüzde çok önemli bir yeri olan HacivatKaragöz canlandırıldı. Hacivat ve Karagöz oyunu çocuklar tarafından ilgiyle izlendi ve beğenildi. Programda ayrıca çocuklar arasında çeşitli yarışmalarla yapılarak hediyeler verildi. Yine, din görevlisi, cami yönetimi, bayanlar ve gençlik kolları ile cemaatin destekleriyle düzenlenen bu programa katkıda bulunan esnafa da teşekkür edildi. 36 | SAYI 22 | OCAK 2011

güzel ziyafeti geleneksel hale getirmek istediklerini belirtiler. Programın sonunda gelen katılımcılara yemek ikram edildi.


Bir Ayet, Bir Hadis-i Şerif

Sana Kitap’ı indiren O’dur. Onda Kitap’ın temeli olan kesin anlamlı ayetler vardır, diğerleri de çeşitli anlamlıdırlar. Kalblerinde eğrilik olan kimseler, fitne çıkarmak, kendilerine göre lamlı yorumlamak için onların çeşitli an olanlarına uyarlar. Oysa onların yorumunu ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar: “Ona inandık, hepsi Rabbimiz’in katındandır” derler. Bunu ancak akıl sahipleri düşünür; (Ali İmran Suresi 7. Ayet)

Hz. Ebu Hu

radıyallahu

reyre

anh anlatıy or: “Resülullah aleyhissalâ tu vesselâm b uyurdular ki: “(Ey mü’minler ! Amel ve ib adetleriniz i) itidal üze re yapın, ifrat tan kaçının . Zira sizde n hiç kimsey i (ateşten) ameli kurtaracak değildir.” (Kütüb-i S it

te 7248)

ARALIK 2010 | SAYI 21 | 37


HDV HUTBE BÜLTEN

Muhterem Müslümanlar! MUHTAÇ OLUNAN AŞK!

Avrupa’da ve tüm dünyada birlikte huzur içinde yaşamayı seven ve sevdiren insanlar adına mübârek olsun.

“Hz. Peygamber, ahlak itibariyle insanların en güzeli idi.”2

Kullarına çok merhametli yüce Rabbim her birimize Resulullah’ın ahlakıyla ahlaklanmamızı lutfetsin. İnsanın içini yakan bir şiiride sizinle paylaşmadan geçemeyeceğim. Bir Peygamber aşığı Esad Erbili’den:

“Andolsun size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O’na çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhamelidir.”1

“Allâh’ım! Kulun ve peygamberin Muhammed’e rahmetini dileriz İbrâhîm’e vaktiyle rahmet ettiğin gibi Allâh’ım! Muhammed ile Muhammed’in ümmeti üzerine bereket ihsân eyle Vaktiyle İbrâhîm ile ümmetine bereket ihsân ettiğin, gibi”3

E

fendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v) risâleti, insanlığın yaradılış gayesinden uzaklaştığı, putperestlik, maddecilik ve aşırılığın yaygınlaştığı bir zamanda beşeriyet için bir kurtarıcı olmuştur. O’nun getirmiş ve yaşamış olduğu esaslarla, insanlık, içinden çıkamayıp boğulduğu problemlere çözüm bulmuştur. Zulmün ve haksızlığın kol gezdiği, şirkin ve ahlaksızlığın mahvettiği toplumlar, O’nun nuruyla adâleti, tevhidi, merhameti ve ahlakı yeniden imar edebilmişlerdir. Çünkü Efendimiz, beşeriyet için Allah tarafından seçilen ve korunan en güzel örnektir. O’nun ahlakı Hz. Âişe validemiz tarafından da bildirildiği gibi Kur’an idi. Büyük İslâm bilginlerinden İbn Hazm: “Ahiret iyiliğini, düzgün yaşayışı ve bütün faziletleri ve hikmetleri kazanmak isteyen kişi, Hz. Muhammed (s.a.v) efendimizi örnek alsın. Şu sebepledir ki, Resûlullah bütün hayırlarda en ileridir. Bizzat Allah O’nun ahlakını övmüş, faziletleri en mükemmel şekilde O’nda toplamış ve O’nu her türlü kusurlardan arındırmıştır”. AZİZ KARDEŞLERİM! Unutulmamalıdır ki geçmişden bu güne ve gelecek dahil olmak üzere, her nerede olursa olsun gerek ferdî gerekse toplumsal huzurdan bahsettiğimizde bizleri huzura ve Allah’ın rızasına götürecek en güzel örnek efendimizdir. Dolayısıyla bizler birçok sıkıntı ve bunalım içerisinde bulunduğumuz bu çağda kurtuluş meşalesi olan peygamberimizin hayatını ve ahlakını iyice öğrenmeli ve hayatımıza tatbik etmeliyiz. O nasıl düşünür, neşekilde yönetir, nasıl sever, gününü nasıl geçirir, nasıl oturur kalkar, nasıl ibadet eder, nasıl güler bütün bunları hayatımıza uygulayıp kendimizi aydınlatıp, etrafımızı aydınlatmalıyız. DEĞERLİ DOSTLAR! İnsanlığa kurtuluş reçetesi olarak gönderilmiş İslâm peygamberi Hz Muhammed (s.a.v) efendimizin kutlu doğumu bütün insanlık adına rahmet kaynağıdır, duamız ve temennimiz Hollanda’da,

“Tecellây-i Cemâlin’den Habîbim, nevbahâr âteş, “Gül ateş, bülbül ateş, sünbül ateş, hâk ü hâr âteş..” “Şuây-i âfitâbındır yakan, bilcümle uşşakî, Dil âteş, sîne âteş, hem dü çeşm-i eşkbâr âteş..” “Hayâl-i şem-i rüyinle, âcep mî yansa cân û dîl, Nigârım, gel de gör, kalbim de âteş, ah ü zar âteş..” “Ne mümkin bunca âteşle şehîd-i aşkı gasl etmek, Cesed âteş, kefen âteş, hem âb-i hoş güvar âteş..” “Ben el çekdim, safây-î hatır û ârâm-ı cânımdan, Safâ âteş, cefa âteş, firar âteş, karar âteş..” “Ne yapsam bu dili mahzûn u mesrûr eylemem şâhım, Gam âteş, gam-küsar âteş, temennây-i mesâr âteş..” “Ümid-i âfiyet besler mi Es’ad, Yâr’dan hâşâ, Saçar oldukça gözden ol nigâr-i gül’îzâr âteş.. “Ey Sevgili peygamberim. Senin Cemâlinden zuhur eden nûr tecellîleri, baharları yaktı. Gül ve dikenleri eritdi. Bülbül ve sünbülleri yandırdı.” “Senin nübüvvet güneşinin nurları, âşıkları yakıp, olgunluğa eriştirdi. Aşkının âteşi, sineleri tutuşturdu; Ve senin hasretinden dolayı, göz yaşı dökenlerin gönlünü eritdi, kül etti.” “Gönlüm, nurlar saçan yüzünün tecellîlelerini hayâl edip, mest olsa çok mudur? Sultanım, gel gör ki, sînem, Senin âh ü zârınla doludur.” “Aşkla yanıp şehîd olan bir aşk şehidini yıkamak nasıl mümkün olsun ki, Onun cesedi de, kefeni de, üzerine dökülen suyu da, zâten âteş olmuştur.” “Gönlümü tesellî edecek ve beni safalandıracak olan her fânî şeyden vazgeçtim. Zirâ, bana Sensiz, safâ da ateştir, cefa da ateştir. Firar ve karar da beni hicrân âteşiyle yakmaktadır.” Yâ Rasulallah, “Ne yapsam, gönlümün kederini gidermeye ve sürûra erdirmeye muktedir olmamaktayım. Zîrâ, bana, gam da, gamımı gidereceğim sandığım her şeyin ve sürür getireceğini ümit ettiklerimin hepsi de yakıcı olmaktadır.” “Es’ad hiç, îlahî aşkla gönlünün yanıklığına, Hak’dan âfiyet ister mi? Zîrâ O, her biri bir kıvılcım gibi yakıcı yaş damlalarını gözlerinden yanaklarına döker de, bu hâlinin devâmını ister. Çünkü bu hâl, Onun aşkının ifadesi ve devamıdır.

1Tevbe, 9-128 2 Buhârî, Edep, 112,VII,119 3 Sahih-i Buhari, hadis no:1726 4 Müslim, Salâtü’l-Müsâfirîn, 18. I, 514 5 Çağrıcı, Mustafa, “Nebevî öğretide ideal birey, Toplum ve Devlet”, s. 73,3. Baskı, Ankara 2000

38 | SAYI 22 | OCAK 2011

Yunus Türkyılmaz HDV Din Görevlileri Koordinatörü



T.C.

Lahey Büyükelçiliği DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ ile

HOLLANDA DİYANET VAKFI tarafından

KAMPANYASI

Dergilerimize abone olmak için; 1. Yıllık abone ücretini Bureau van Sociale Zaken adına ABN AMRO bankası, Den Haag şubesindeki 51.77.34.958 nolu hesabına yatırınız. 2. Adres bilgilerinizin yer aldığı ekteki formu doldurarak Din Hizmetleri Müşavirliğine gönderiniz veya bölgenizdeki HDV Camii Din Görevlisine veya yöneticilerine teslim ediniz. ABONELİK MÜRACAATI

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI SÜRELİ YAYINLARI YURTDIŞI YILLIK ABONE ÜCRETLERİ

Tarih : .......... / .......... /2011

Derginin Adı

HOLLANDA DİYANET VAKFI’NA Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından süreli yayınlar olarak çıkarılan dergilerden aşağıdakilere abone olmak istiyorum. (Abone olmak istediğiniz dergiyi/dergileri işaretleyiniz.)

1. Diyanet Avrupa Aylık Dergi (24 Avro) 2. Diyanet Çocuk Dergisi (24 Avro) 3. Diyanet Aylık Dergi (30 Avro) 4. Diyanet İlmi Dergi (20 Avro) Bir yıllık abonelik ücretini, Bureau van Sociale Zaken adına ABN AMRO bankası, Den Haag şubesindeki 51.77.34.958 nolu hesabına ödedim. Ödeme belgesinin fotokopisini ekte gönderiyorum. Adres bilgilerim aşağıda verilmiştir. Aboneliğimin bugünden itibaren başlatılmasını talep ediyorum.

Yıllık Abone Ücreti

Diyanet Avrupa Aylık Dergi

24 Avro

Diyanet Çocuk Dergisi

24 Avro

Diyanet İlmi Dergi

20 Avro

Diyanet Aylık Dergi

30 Avro

Abonenin:

Adı :....................................................................................................................................... Soyadı :....................................................................................................................................... Adresi :....................................................................................................................................... Posta Kodu :....................................................................................................................................... Şehir :....................................................................................................................................... E-mail adresi :....................................................................................................................................... Telefonu

: +31-......................................................................................................................


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.