ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ
Yangın güvenliği Yeni dönem yeni çözümler İşyerinde şiddet olaylarına müdahale Kamu ve özel güvenlik işbirliği AB ülkelerindeki uygulamaları
NİSAN 2014 SAYI: 10 ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
NİSAN 2014 SAYI: 10
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ
Yangın güvenliği Yeni dönem yeni çözümler İşyerinde şiddet olaylarına müdahale Kamu ve özel güvenlik işbirliği AB ülkelerindeki uygulamaları
NİSAN 2014 SAYI: 10 ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
NİSAN 2014 SAYI: 10
içindekiler 24
64
40 8
BAŞKANDAN
10 EDİTÖR
12 GÜNCEL
Sektör ile ilgili kısa haberler
24 KÖŞE / Hayata Bakış
“İyi ya da kötü hissetmek”
KAPAK KONUSU
SEKTÖRDEN
24
Otellerde yangın güvenliği
56
“Kamudan daha fazla pay alınacak”
32
Yangın risk değerlendirmesi
40
Yapılarda yangın riskini arttıran etkenler
ELEKTRONİK GÜVENLİK
44
Acil durum tahliyesi ve optimizasyonu ‘Kanıtlanmış bir yöntem’
60
Yeni dönem yeni çözümler
64
Autodome 7000 kamera ailesi
46
Endüstriyel tesislerde erken duman algılama ve uyarı sistemi
66
Vista IP CCTV çözümleri
50
Üst düzey yangın algılama ve alarm sistemleri
68
Fark yaratırsanız fark edilirsiniz
52
Daha yüksek seviyede kullanılabilirlik
BİLGİ GÜVENLİĞİ
54
EST yangın algılama ve ihbar sistemi
70
Devlet eliyle korsanlık - 3
Güvenlik Yönetimi ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR
NİSAN 2014
82
Özel Güvenlik Federasyonu adına imtiyaz sahibi O. Oryal ÜNVER Yürütme Kurulu O. Oryal ÜNVER İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Yusuf Vehbi DALDA Genel Yayın Yönetmeni Devrim BOZKURT devrim@guvenlik-yonetimi.com Danışma Kurulu Alp SAUL Doç. Dr. Gazi UÇKUN Füsun KOCAMAN Gültekin FİŞEK Hakan ÖZALP İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Okyay ŞENTÜRK O. Oryal ÜNVER Osman Levent Celasun Prof. Abdurrahman KILIÇ Taner ALBAYRAK Yusuf Vehbi DALDA
70
GÜVENLİK HİZMETİ
74
İşyerinde şiddet olaylarına
müdahale
82
Kamu ve özel güvenlik işbirliği AB
ülkelerindeki uygulamaları
86
Yüksek kaliteli güvenlik hizmeti
alabilmek için yapılması
gerekenler
90
Konaklama tesislerinde güvenlik
yönetimine genel bakış
92
Yıllık Kapak ve Fokus konuları
93 ABONE FORMU
95 SARI SAYFALAR
Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık Derya BARUTÇU derya@guvenlik-yonetimi.com Çeviri Füsun KOCAMAN Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Ayda bir yayınlanır. Yönetim Adresi Arkhe Tanıtım Hizmetleri 1421/1 Sok. No: 42 Daire: 6 Gazi Mah. Sultangazi / İstanbul Tel: 0533 413 78 08 Baskı VERİTAS BASKI MERKEZİ Tel: 0212 294 50 20 Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar, çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki görüşler sahibine aittir. Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden hiçbir şekilde kullanılamaz.
tanıtım hizmetleri
Mart Plaza Merkez Mah. Tatlıpınar Sok. No: 13/1 Nurtepe / Kağıthane / İstanbul Tel: (212) 321 21 71 Faks: (212) 321 17 71
BAŞKAN
i
Yangın güvenliğinin önemi İçinde yaşadığımız her türlü mekanların ilk tasarımlarından başlayarak yapımları, işletimleri, bakımları ve kullanımları esnasında çıkabilecek yangınlarda, can ve mal kaybını en aza indirerek söndürülmesini sağlayacak yangın öncesinde ve sırasında alınacak tedbirler ile bu kapsamda planlanacak organizasyon, eğitim ve denetimlerin tümü yangın güvenliği kavramı içinde yer almaktadır. Yangın alarm sistemlerinin; bina sahibi, yönetici veya bunların yazılı olarak sorumluluklarını devrettiği ilgililerin kontrolü altında periyodik testlere ve bakıma tabi tutulması ve denetimlere açık olmaları yangın güvenliğinde önemli bir konudur. Tüm yapılarda yangın güvenliği kapsamında oluşturulan ekipler; yangından korunma, yangının söndürülmesi, can ve mal kurtarma / ilk yardım faaliyetleri ve itfaiye ile işbirliği ve bu alanda organizasyonun sağlanması konularında, gerekirse mahalli itfaiye ve sivil savunma teşkilatlarından da yararlanılarak eğitilmeli ve yapılacak tatbikatlar ile bilgi ve becerileri arttırılmalıdır. Ayrıca, bütün görevlilerin yanı sıra o mahalde görev alan özel güvenlik görevlileri de, yangın söndürme alet ve edevatının nasıl kullanılacağı ve en kısa zamanda itfaiyeye nasıl ulaşılacağı konularında bilgilendirilmeli ve tatbiki eğitimden geçirilmelidir. Yangın güvenliğinde; denetim ve mahalli idareler ile işbirliğinin önemi hiçbir şekilde aklımızdan çıkarmayacağımız bir hareket tarzı olmalıdır. Yangın ile mücadele politikamızın başarısı da o mahalde yaşayan /çalışanlarımızın bilinçlendirilmesi ve yangınla mücadeleye aktif katılımlarının sağlanması olduğu gerçeğinden geçmektedir. Tabii ki bunun da olmaz ise olmazı eğitimdir. Yangın ve diğer felaketlerden uzak; nice mutlu ve aydınlık günler temennisi ile...
8 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
O. Oryal ÜNVER ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı
Yangın alarm
sistemlerinin; bina sahibi, yönetici veya bunların yazılı olarak sorumluluklarını devrettiği ilgililerin kontrolü altında periyodik testlere ve bakıma tabi tutulması ve denetimlere açık olmaları yangın güvenliğinde önemli bir konudur.
y EDİTÖR
Yangın güvenliği Yangın yaşadığımız her mekanda oluşması muhtemelen bir olgudur. Yangının önlenmesi ve yaşanması durumunda oluşturacağı hasarların minimuma indirgenebilmesi, yapının tasarımında alınacak kararlar ve kullanım aşamasında yapılacak uygulamalar ile mümkündür. Gelişen teknoloji ile birlikte hayatı kolaylaştıran farklı ürün ve sistemler yapılara dahil ediliyor. Özellikle kullanıcı yoğunluğunun yüksek olduğu ofislerde bu durum daha da karmaşık bir hal alıyor. Özetle günümüz yapılarının yangın riskinin giderek arttığını söylemek çok yanlış olmayacaktır. Çabuk yayılan yangının kontrol altına alınmaması durumunda büyük can ve mal kayıplarının yaşanması kaçınılmazdır. Yangının sebep olduğu zararlarının en aza indirgenmesi, ilk olarak olayın oluşmasının engellenmesi yolu ile gerçekleştirilebilir. Ancak yangın güvenlik önlemlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucu, tüm tedbirlerin bir arada alınması ile birlikte yangın güvenlikli yapı kavramı oluşabilir. Bu durum; tutuşmanın önlenmesi, algılama ve uyarı sistemleri, söndürme sistemleri, tahliye, ilgili sistemlerin periyodik bakımları ve son olarak da tüm personelin bu konuda eğitilmesi gerekliliğini doğurmaktadır. Gerek uzman kişilerden temin ettiğimiz makaleler, gerek sunulan ürün ve sistemler ve gerekse uygulama örnekleri ile kapsamlı bir kapak konusu hazırladık. Sektörden sayfalarımızın bu ayki konuğu Bantaş Yurtdışı Projeler Yöneticisi Levent Kocabıyık. Yakın gelecekte, geleneksel olarak kamunun sorumluluk alanına girdiği düşünülen güvenlikle ilgili hizmetlerin önemli bir kısmının özel güvenlik sektörüne kayacağını söyleyen Kocabıyık ile genel olarak sektörü, yaşanılar sorunları ve çözüm önerilerini konuştuk. Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti, bilgi güvenliği disiplin başlıklarımız da yine ilginizi çekecek teknik yazılar, makaleler ve çeviri yazıları ile dolu…
Güvenli günler dileğiyle... Devrim Bozkurt
10 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Devrim BOZKURT devrimbozkurtt@gmail.com
Çabuk yayılan
yangının kontrol altına alınmaması durumunda büyük can ve mal kayıplarının yaşanması kaçınılmazdır. Yangının sebep olduğu zararlarının en aza indirgenmesi, ilk olarak olayın oluşmasının engellenmesi yolu ile gerçekleştirilebilir.
GÜNCEL
Akkök- Akhan Yerleşkesi ISS Proser tarafından ödüle layık görüldü
Akkök Holding’in Akhan Yerleşkesi, “Güvenlik Hizmetleri” kapsamında çözüm ortağı olan ISS Proser tarafından 400 projenin yer aldığı “Yakut Kategorisi”nde en iyi 2. proje seçildi. 8 Mart tarihinde düzenlenen ve 2013 yılının en iyi projelerinin belirlendiği organizasyonda Proje Direktörü Mustafa Polat, Proje Yöneticisi Osman Kumcu ve Proje Şefi Derya Ersöz’e plaketleri verildi. 2013 projeleri kapsamında, “Proje Devamlılığı, Personel Eğitimleri ve
Kişisel Gelişimler, Kalite – Performans Değerlendirmeleri, Denetim ve Drill Başarıları” gibi konularda yapılan değerlendirmeler sonucunda Akkök- Akhan Yerleşkesi, Yakut kategorisinde bulunan 400 proje arasından 2. seçilerek ödüle layık görüldü. ISS Proser Koruma ve Güvenlik Hizmetleri’nin Türkiye çapında yürüttüğü 470 proje üzerinden yapmış olduğu 2013 yılı değerlendirmeleri, proje büyüklüklerine ve görevli personel yoğunluklarına göre 3 ayrı kategoride gerçekleştirildi. 20’den az güvenlik görevlisinden oluşan projeler Yakut kategorisinde, 20 ila 40 arasında güvenlik görevlisinden oluşan projeler Zümrüt kategorisinde, 40 ve üzeri görevliden oluşan projeler ise Elmas kategorisinde değerlendirildi.
Loomis VIA MAT Holding AG’yi satın alıyor Loomis, uluslararası değerli metal ve banknot lojistiği konusunda dünyanın ileri gelen firmalarından VIA MAT Holding AG’nin (“VIA MAT”) hisselerinin tamamını satın alıyor. Yaklaşık 200 milyon CHF (İsviçre Frank’ı) / 475 milyon TL değere sahip VIA MAT Holding AG’nin Loomis AB’ye devrolma süreci başladı. Loomis, VIA MAT Holding’in tamamını satın alarak hizmet alanına uluslararası hizmetleri de ekliyor. VIA MAT’ın İsviçre nakit yönetimi pazarındaki lider pozisyonda bulunması, satın alma sürecinin tamamlanacağı Nisan ayı sonunda Loomis’i İsviçre’de nakit yönetimi konusunda pazar liderliğine taşıyacak. Asya, Güney Amerika, Orta Doğu, ABD ve Avrupa’da faaliyet gösteren ve yan kuruluşlarıyla birlikte yaklaşık 1.000
12 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
çalışanı ve 290 milyon CHF / 688 milyon TL cirosu bulunan VIA MAT’ın Loomis bünyesine katılmasından sonra Loomis, daha önce faaliyet göstermediği yeni coğrafyalarda hizmet vermeye başlayarak global büyüme stratejisine devam edecek. Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan Loomis Başkanı ve CEO’su Jarl Dahlfors “Uluslararası Hizmetler’i servis skalasına önemli bir parça olarak ekleyen bu satın alma süreci, Loomis’in global stratejisine mükemmel bir uyum gösteriyor. Ayrıca bu satın alma, hali hazırda var olan pazarlarda olduğu kadar yeni pazarlarda da büyüme fırsatları yaratacak. VIA MAT’ın yönetim takımı ve çalışanlarıyla beraber çalışarak başarılı bir kombinasyon yaratmak için sabırsızlanıyoruz. VIA MAT Holding’i grubumuza kattığımız için çok memnunuz.” dedi.
Winsted Kraliyet Ödülü aldı
Merkezi İngiltere’de bulunan kontrol odası konsol tasarım ve üretim firması Winsted Limited’e, firmanın uluslararası ticaret alanındaki başarılarından dolayı, Kralıçe’nin Worcestershire temsilcisi Lord Patrick Holcroft, Kraliçe’nin 2013 Girişimci ödülünü takdim etti. Bu prestijli ve övgü dolu ödülle, Winsted Kraliçe’nin Girişimci ödülünü peş peşe ikinci yıl tekrar kazanmış oldu. Değerlendirme jürisinin inceledikleri başarılı icraatlar arasında, firmanın son üç yılda ihracat satışlarını artırması ve artan denizaşırı dağıtımı da yer alıyor. Genel Müdür Terry Shough: “Son dönemdeki başarılarımızın bu şekilde tanınmasından çok heyecan duydum. Son yıllarda farkımızı küresel pazarda vurgulayabilmek için çok çalıştık, biz bilgi derinliği olan uzman bir kadroyuz ve bu bize açık bir ticari avantaj sağlıyor ve bizi rakiplerimizden ayırıyor.” dedi. Winsted’in başarıları tam da şirketin 50. yılını kutladığı ve genişleyen ürün gamına iki yeni önemli ürünü eklediği sıraya denk geldi. Bu yeni ürünler, konsol, medya depolama ekipmanı ve monitör duvarlarıdır.
GÜNCEL
Honeywell Vista IP CCTV çözümleri Teknomaks ile Türkiye pazarına sunuluyor Elektronik güvenlik sistemleri 2013 yılı toplam satışlarında 2,5 Milyar USD büyüklüğüyle (2013 asmag değerleri) dünyanın 1 numarası olan Honeywell, Vista IP CCTV çözümlerini, Teknomaks aracılığıyla Türkiye güvenlik pazarına sunuyor. Teknomaks, 2014 itibariyle Honeywell Vista analog ve IP CCTV sistemlerinin tek yetkili distribütörü
oldu. Güçlü stok, satış öncesi ve satış sonrası etkin hizmet ve müşteri memnuniyetini ön planda tutan Teknomaks, bu yeni ürün grubuyla Türkiye güvenlik pazarındaki önemli bir eksiği gideriyor ve iş ortaklarının ihtiyaçlarına kaliteli, rekabetçi, güvenilir ve birlikte kazandıran bir çözüm sunuyor.
Martin Grigg’in “Tümleşik Elektronik Güvenlik Katmanlı Yaklaşım” isimli kitabı yayımlandı Uluslararası çapta bir güvenlik danışmanı olan Martin Grigg, IP devrimini de kapsayan bir fiziksel güvenlik kitabı yazdı. Kitap, CCTV, giriş kontrol, çevreden kaçak giriş, biyometri ve video analiz gibi sektörleri de içeriyor. Grigg, modern, tümleşik güvenlik sistemlerini tasarlamak, kurmak ve çalışmasını sürekli kılmak için yeni bir tür mühendise ihtiyaç olduğuna inanıyor. Kitap aynı zamanda öğrencilere ve güvenlik tertibatlarından azami derecede yararlanmayı amaçlayan son kullanıcılara da hitap ediyor. Yazar, tümleşik bir sistemin elemanlarını hem profesyonellerin hem de konuya yeni girenlerin anlayabileceği bir dille açıklamış. Kitap, okuyucuya güvenlik olaylarını tespit
14 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
etmek, doğrulamak ve yönetmek için kullanılan mevcut teknolojiler konusunda rehberlik ediyor. “Tümleşik Elektronik Güvenlik”, jargona açıklık getirerek basit İngilizceyle okuyucuyu, gelişmekte olan teknolojiler konusunda güncel hale getiriyor. IP uygulamalarını derinlemesine kapsayan kitap, analog teknolojiyi de ihmal etmiyor. Grigg, yaşamsal uygulamalarda uluslararası danışmanlık yapmış biri olarak uzun yıllara dayanan deneyim ve derin bilgi sahibi bir uzman. Teorileri gerçek örneklerle açıkladığı kitabındaki senaryolar, gerçek yaşamdaki güvenlik tehditleriyle baş etmeye ve bunlara uygun çözümleri değerlendirmeye çalışan okuyucular için çok anlamlı olacak bir yayın.
GÜNCEL
Exacq video kanıt aramasını hızlandırıyor Tyco’nun iş ürünleri birimi Exacq Technologies, video gözetleme kanıtı aramayı, exacqVision 6.0’nın – şirketin Video Yönetim Sistemi yazılımının en son sürümü - SpeedSearch özelliği ile daha hızlı ve daha sezgisel hale getiriyor. exacqVision, IP uyumlu kameraların konfigürasyonunu exacqVision istemcisiyle daha kolaylaştırıyor. Bu sürüme, Exacq Mobile app’ine, exacqVision web istemcisine ve Kurum Sistem Yöneticisine güncellemeler ve exacqVision ağ video kayıt cihazlarıyla kullanılmak üzere daha sağlıklı bir izleme programı dahil edilmiş. SpeedSearch ile, bir arama yaparken video kareleri otomatik olarak ekranda birikiyor ve zaman imleci hareket ettirilerek ilerletiliyor. Exacq Technologies Satış ve Pazarlama
Başkan Yardımcısı Tom Buckley’e göre “SpeedSearch kullanıcılara videoyu indirirken incelemeye imkan tanıyor böylelikle aranan kanıta daha hızlı ulaşılması mümkün oluyor. Bu yöntem, düşük bant genişliklerinde inceleme yaparken ideal, çünkü tüm videonun yüklenmesini beklemek zorunda kalmıyorsunuz.” exacqVision VMS 6.0 versiyonu ile yazılım, ACTi, American Dynamics, Arecont Vision, Axis Communications, Bosch, Canon, IQinvision, JVC, Panasonic, Pelco, Samsung, Sony ve Vivotek gibi endüstri liderlerinin ürünü 1800 den fazla IP kamerayı destekler hale gelmiş. exacqVision VMS yazılımı ve sunucuları, aynı zamanda giriş control sistemlerini, perakende analizlerini ve video analiz sistemlerini de entegre ediyor; bu
sayede profesyonel çözüm sağlayıcılar ve son kullanıcılara tam ve türünün en iyisi IP video gözetleme çözümleri yaratma olanağı sağlıyor. En son Exacq Mobile app (versiyon 3.4), kullanıcılara birden fazla kamerada aynı anda ve aynı ekranda arama yapma olanağı veriyor. Ayrıca, kullanıcılar birden fazla sunucu üzerinde erişilebilir tüm kameraları bir listede görebiliyor ya da sunucu tarafından düzenlenen kameralara göz atabiliyor. Panoramik ve balıkgözü kameralardan gelen görüntüleri, düzeltilmiş olarak izleyebilme becerisi de bu son sürüme eklenmiş.
Akademik araştırma havaalanlarına ilave güvenliği mantıklı bulmuyor Bu ay yayınlanan yeni bir akademik çalışmaya göre, hava alanlarını korumak için alınacak ilave güvenlik tedbirleri “mantıklı harcamalar” değil, çünkü saldırı olasılığı düşük. “Hava alanı güvenliğinin maliyetkazanç analizi: Hava alanları fazla mı güvenli?” başlıklı bildiri, Hava Taşımacılığı Yönetimi Gazetesi’nin (Journal of Air Transport Management) Mart sayısında yayınlandı. Bildiri, ABD, Avrupa ve Asya-Pasifik bölgesindeki hava alanlarındaki riskleri ve terminaller ve park yeri gibi ilişkili tesislerini terör saldırılarından korumak için alınan güvenlik tedbirlerinin maliyet etkinliğini değerlendirmiş. Yazarları, Ohio Eyalet Üniversitesi
16 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
siyaset bilimi profesörü ve güvenlik çalışmaları uzmanı John Mueller ile Avusturalya’daki Newcastle Üniversitesi inşaat mühendisliği profesörü Mark G. Stewart’ın araştırmaları, hava alanlarını hedef alan saldırıların yapılan harcamaları haklı çıkaracak boyutta olmadığını ve mevcut tedbirlerin gevşetilmesinin yerinde olacağını ortaya çıkarmış. Analizlerine göre, hava alanları teröristler için cazip hedefler, ama insanların daha fazla bulunduğu diğer kalabalık halka açık alanlar kadar değil. Bildiri, “Başka birçok toplanma yerlerine kıyasla, hava alanlarında insanlar daha dağınık bulunurlar ve dolayısıyla hava alanına yapılacak bir terör saldırısı bir stadyuma oranla
daha az insanın ölümüne neden olur.” diye açıklıyor. İlave olarak 1998 ile 2011 yılları arasında, Küresel Terörist Veri Tabanı kayıtlarına, ABD ve Avrupa’dan 64 kişinin ölümüyle sonuçlanmış 20 hava alanı saldırısı girilmiş. Aynı dönemde, uçaklara 31 saldırı olmuş, bu sayı ile birlikte havacılıkta yaşanan terör saldırıları 13 yıllık dönemdeki tüm saldırıların yalnızca % 0.5 ini oluşturmakta. Araştırmaya göre: “Bu deneyim, 2007 yılı ABD Havacılık Güvenliği Ulusal Stratejisinin ‘hava alanları ve hava seyrüsefer tesisleri dahil olmak üzere, havacılık altyapısına yönelik olarak bildirilmiş tehditler göreceli olarak az sayıdadır.’ sonucuna varmasına neden olmuştur.”
GÜNCEL
EDS çözüm ortakları arıyor EDS Elektronik çözüm ortakları arıyor, firma tarafından yapılan yazılı açıklamada şu bilgilere yer verildi: “Yerel iş ortakları aracılığıyla
çalışmak, müşterilerimize ve bize hızlı, etkili çalışma olanağı yaratmaktadır. EDS CCTV, Samsung CCTV, Kilsen Yangın Algılama
Sistemleri, Paxton Geçiş Kontrol Sistemleri ile ilgili markalar da ayrı ayrı olarak, çeşitli illerde ayrıcalıklı çözüm ortakları arıyoruz.”
Londra İtfaiyesi sahte yangın alarmlarını önlemek için ceza uygulamasına başladı
Londra İtfaiyesi, bir yılda 10’dan fazla sahte alarm veren ev dışı yerleşkelere yeni cezalar getirdi. Bu uygulama, ülkede, hastaneler, hava alanları ve öğrenci yurtları gibi sahte alarm sicilleri pek de iyi olmayan binalardan kaynaklanan masraflarını kısmak için yapılan ilk uygulama. Beklenti, cezaların bina sahiplerini ve yöneticilerini yangın alarmlarının bakımına daha özen göstermeye sevk etmesi. Londra İtfaiyesi’nin rakamları hastanelerin bu konuda en kötü binalar olduğunu gösteriyor. Eğer ceza sistemi geçen yıl başlatılmış olsaydı, hastaneler yoğun sahte alarmları yüzünden £ 500,000 ödemek zorunda kalırlardı. Diğer binalardan da aynı gerekçeyle £ 300,000 toplanırdı. Sahte alarmlar, Londra’ya yılda £ 37 milyon maliyet yüklüyor ve üretkenlik kaybı da yılda £ 1 milyon olarak
18 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
hesaplanıyor. Ana suçlular otomatik yangın algılama sistemleri. Devamlı alarm göndermeleri, itfaiye için sıkıntı yaratıyor, ayrıca umursamazlığa ve gerçek alarmların ihmal edilmelerine de yol açıyor. Londra Yangın ve Acil Durum Planlama Yetkilisi, Başkan James Cleverly: “Halk, itfaiyecilerin binlerce sahte alarmla uğraşmak yerine, gerçek alarmlarla ilgilenmelerini beklemek hakkına sahipler. Otomatik yangın alarm aramalarının büyük çoğunluğunun kaynağında yangın olmadığını görüyoruz, bunlar genellikle kötü yönetim ve yetersiz bakımdan kaynaklanan sahte alarmlar.” diyor. “Bu bir para kazanma çabası değil, ama biz istenmeyen aramaların sebep olduğu israfı önlemek ve bina yöneticilerini yangın alarm sistemlerinin bakımını gerektiği gibi yapmak konusunda eğitmeyi amaçlıyoruz.” diye ekliyor. £ 290 artı KDV’lik ceza başkentteki ev ve bakım evi haricindeki binalara uygulanmaya başlandı.
İstenmeyen alarmlar Sahte alarmlar konusunda kaygısını bildiren firmalardan birisi de Siemens. Siemens Bina Teknolojileri Çözüm ve Hizmetleri Portföyünün Satış Başkanı Tony O’brien: “Yangın alarm ve algılama sistemlerinin sahte alarmlara sebep olmamaları gerekir; eğer bir organizasyonda çok sayıda sahte alarm
görülüyorsa bunun nedeni yetersiz teknoloji ya da kötü yönetimdir. Sahte alarm itfaiyeye iletildiğinde “istenmeyen yangın sinyali” olarak nitelendirilir. İstenmeyen alarmları asgariye indirmek ve yangın alarm sistemlerinin bakımını en uygun biçimde nasıl yapacaklarını öğrenmeleri için, bina ve tesis yöneticilerini doğru teknolojinin yararları konusunda eğitmek gerekir.” şeklinde konuşuyor. Tony şöyle devam ediyor: “Siemens’in eşsiz Sinteso yangın alarm sistemi, her türlü yangın tehlikesine karşı en üst seviyede korunma için gelişmiş zeka içerir. İçerisindeki zeka, kaynak yapma ya da buhar gibi çevre koşullarından kaynaklanabilecek sahte alarmları bertaraf etmenin yanı sıra, hızlı tanımlama ve erken uyarı yapabilme anlamına geliyor. Sinteso sistemi daima tetiktedir, emniyetli bir ortam sağlayabilmek için dakika dakika her durumu değerlendirir ve karmaşık kriterler kullanarak kararlar verir.” Alarm sistemleri hayat kurtarır, işinizi, itibarınızı ve malınızı korur. Bunların yanında binayı korur ve yüklü bir sigorta talebinden sizi kurtarır. Tekrarlanan sahte alarmların, yangın servisinin müdahale kalitesini düşürme tehlikesi vardır. Ayrıca çok fazla sahte yangın sinyali kayıtsızlığa yol açar ve gerçek bir yangın olduğu durumda insanların hayatlarını tehlikeye atmış olur.
GÜNCEL
Securitas iş ortaklarıyla 5. kez “Ortak Nokta”da buluştu
Securitas Türkiye’nin 2010 yılından bu yana “İş ortaklarımızla aynı noktada” sloganı ile sürdürdüğü “Ortak Nokta İş Ortakları Buluşması”nın beşincisi, 28-29 Mart 2014 tarihlerinde Antalya Kaya Palazzo’da gerçekleşti. Türkiye’nin önemli kuruluşlarının yöneticilerini misafir ettiği organizasyon ile sektöre artı değer katmayı hedefleyen Securitas Türkiye, bu seneki toplantıda “Entegre Güvenlik Çözümleri”ni iş ortaklarına tanıttı. Daha güçlü ve daha uzun süreli iş birliktelikleri amacıyla, tüm yetkinlik ve uzmanlığı dünyadaki yeni güvenlik trendleri ile entegre ede-
rek güvenlik çözüm paketi katılımlara aktarıldı. Bu seneki katılımcılar arasında, Pegasus, ICF Antalya Havalimanı, Modial Bodrum Havalimanı, Cargill, Zara, İKSV, Eczacıbaşı ve Migros gibi firmaların üst düzey temsilcileri vardı. Katılımcılardan Cargill Satınalma Müdürü Ekmel Eratan, çevresel sorumluluklarla faaliyetlerini sürdürdüklerini ve bu doğrultuda Securitas Türkiye ile işbirliği yaptıklarını anlattı. Securitas’ın 2013 yılında hayata geçirdiği ve çevresel etkilerin azaltılması konusunda sosyal sorumluluk bilinci ile yaratılan Yeşil Güvenlik hizmeti aldıklarını ve
sağladıkları katma değeri paylaştı. Inditex Grubu, Satınalma ve Tedarik Müdürü Didem Büyükoğlu, Profiling hizmeti sayesinde ürün kayıplarının en aza indirdiklerini ve şüpheli takibi için karşılama-yönlendirme hizmeti aldıklarını vurguladı. ICF Havalimanı Güvenlik Müdürü Veli Ilgaz Arnaz ise Securitas’ın iş ortaklarıyla hayata geçirdikleri insan kaynaklarına yönelik Tutundurma faaliyetlerinden bahsetti. Etkinlikte konuşan Securitas Türkiye Ülke Başkanı Murat Kösereisoğlu, “Securitas olarak uzman güvenlik hizmetlerimizi daha modern ve farklı organizasyon yapısı için iş potansiyellerimizi artırarak geliştiriyoruz. Uzmanlığımızı dünyadaki yeni güvenlik trendlerle birleştirerek iş ortaklarımızın özel ihtiyaçlarına uygun hizmetler sunmaya devam ediyoruz. Bu doğrultuda geliştirdiğimiz ‘Entegre Güvenlik Çözümleri’ modeliyle daha güçlü ve daha uzun süreli iş birliktelikleri kuracağımıza inanıyoruz.” dedi.
OCS SecureSmart ile daha akıllı güvenlik çözümleri Sürekli değişen güvenlik alanında, karmaşık tehditler giderek artan saldırganlık dereceleri gösterirken, OCS’in geliştirdiği akıllı güvenlik çözümü daha gelişmiş, etkili ve tümleşik savunma imkanları sunmaktadır. SecureSmart, OCS’in elektronik güvenlik sistemleri ve insanlı güvenlik, varlık ve envanter kontrolü, gizli atık yönetimi ve veri koruma konusunda sunduğu tecrübe ve çözümlerin bileşimidir. Bilgi-tabanlı olduğundan, verimlilik ve maliyet uygunluğu her
20 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
aşamaya uygulanmıştır. SecureSmart, müşterilerine gelişmiş, etkili ve tümleşik savunmalar içeren en uygun çözümü sunmaktadır. SecureSmart’ın eşsiz altı katmanlı planlama modeli, her müşterinin güvenlik ortamı, riskleri ve stratejisine uygun büyük resmi yaratır. Tam denetim ve risk değerlendirmesi hassas bir şekilde belirli tehditleri hedef alır ve güvenlik gözden geçirmesinde elde edilen bulgular ve önerilerdeki ana başlıkları ortaya çıkarır. Secu-
reSmart sistemi için, sürekli inceleme ve gelişme, yeniden modelleme ve güvenlik tasarım modelinin iyileştirilmesi ve en son teknolojinin dahil edilmesi temel esastır.
y HAYATA BAKIŞ
“İyi ya da kötü hissetmek” Yazımda eski bir Çin hikâyesinden bahsedeceğim. Köyün birinde yaşlı bir adam yaşarmış, çok fakirmiş ama kralın bile kıskandığı çok mükemmel bir ata sahipmiş. Kral bu at için ihtiyara neredeyse hazinesinin tamamını teklif etmiş. Ama adam atını satmamış. “Bu at, bir at değil benim için; bir dost, insan hiç dostunu satar mı?” dermiş. Bir sabah kalkmışlar ki at yok! Bütün köylü ihtiyarın başına toplanmış “seni ihtiyar bunak, bu atı sana bırakmayacakları, çalacakları belliydi. Krala satsaydın, ömrünün sonuna kadar beyler gibi yaşardın. Şimdi ne paran var, ne de atın” demişler. İhtiyar, “karar vermek için acele etmeyin” demiş. “Sadece at kayıp deyin, çünkü gerçek sadece bu. Ötesi sizin yorumunuz. Atımın kaybolması bir talihsizlik mi, yoksa şans mı? Bunu henüz bilemiyoruz.” Köylüler ihtiyara kahkahalarla gülmüşler. Aradan 15 gün geçmeden, bir gece at ansızın dönmüş. Meğer çalınmamış kendi kendine dağlara gitmiş. Dönerken vadiden 12 vahşi atı peşine takıp getirmiş. Bunu gören köylüler ihtiyara “tamam” demişler. “Sen haklı çıktın atının kaybolması bir talihsizlik değil, adeta bir devlet kuşu”. “Karar vermek için acele ediyorsunuz” demiş ihtiyar. “ Sadece atın geri döndüğünü söyleyin. Bilinen gerçek sadece bu”. Birinci cümlenin birinci kelimesini okur okumaz bir kitap hakkında nasıl fikir yürütebilirsiniz? Köylüler içlerinden “bu adam sahiden budala” diye geçirmişler. Bir hafta geçmemiş ki, ihtiyarın tek oğlu vahşi atları terbiye etmeye çalışırken attan düşmüş ve bacağını kırmış. Evin geçimini temin eden oğul, şimdi uzun bir süre yatakta kalacakmış. Köylüler “bir kez daha haklı çıktın, bu atlar yüzünden tek oğlun uzun süre bacağını kullanamayacak. Sana bakacak başkası da yok. Şimdi eskisinden daha fakir, daha zavallı olacaksın” demişler. İhtiyar “siz erken karar verme hastalığına tutulmuşsunuz, o kadar acele etmeyin. Oğlum bacağını kırdı gerçek bu, ötesi sizin yorumunuz. Hayat böyle küçük parçalar halinde gelir ve ondan sonra neler olacağı asla bilinmez.” Birkaç hafta sonra düşmanlar çok büyük bir orduyla bu ülkeye saldırmışlar. Kral eli silah tutan herkesi askere almış. Köye gelen görevliler, ihtiyarın kırık bacaklı oğlu hariç bütün gençleri askere götürmüşler. Köyde matem varmış çünkü savaşın kazanılması mümkün değilmiş. Savaşa giden gençlerin öleceğini ya da esir düşeceğini herkes biliyormuş. Köylüler ihtiyara “yine haklı olduğun ortaya çıktı” demişler. “Oğlunun bacağı kırık ama hiç değilse yanında. Oysa bizimkiler belki de hiç dönmeyecekler. Meğer oğlunun bacağının kırılması talihsizlik değil şansmış.” İhtiyar, “erken karar vermeyin gelecekte ne olacağı bilinmez. Bilinen tek gerçek benim oğlum yanımda sizinkiler askerde” demiş. Görülüyor ki elde ettiğimiz sonuçlar değil, onlara yüklediğimiz “iyi” ya da “ kötü” gibi anlamlar bizim ne hissedeceğimizi belirliyor. Hayatınızda iyi anlamlar hissedebilmeniz dileğimle…
22 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Oğuz GÜLAY
Elde ettiğimiz sonuçlar değil, onlara yüklediğimiz “iyi” ya da “ kötü” gibi anlamlar bizim ne hissedeceğimizi belirler.
KAPAK KONUSU
Otellerde yangın güvenliği Avrupa Komisyonu, üye ülkelerde konaklayan kişilerin güvenliklerini sağlanmak için müşterilerin karşılaşabilecekleri iki önemli riskin, yangınlar ve lokantalarda çıkabilecek yiyeceklerle ilgili sorunlar olduğu vurgulamış, otellerde yangın güvenliği hakkında tedbirleri kabul etmiş, tatil paketleri ve tur paketleri ile ilgili yasalarda asgari standartları belirlemiştir. Prof. Dr. Abdurrahman KILIÇ / İTÜ Makina Fakültesi
1
.Giriş Otellerde farklı kültürden ve değişik fiziksel özelliklere sahip kişiler bulunabileceğinden otel yangınları, genellikle çok ölümlü sonuçlanır ve ülkenin turizm gelirini de etkiler. Avrupa’daki kültürlerin ve geleneklerin zengin-
24 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
liği, Avrupa Birliği’ni (AB), dünya turizm potansiyelinin yarısından fazlasını elinde tutmaktadır. Avrupa Komisyonu, bu potansiyeli koruyabilmek ve üye ülkelerde konaklayan kişilerin güvenliklerini sağlanmak için müşterilerin karşılaşabilecekleri iki önemli riskin, yangınlar ve lokantalarda çıkabi-
lecek yiyeceklerle ilgili sorunlar olduğu vurgulamış, otellerde yangın güvenliği hakkında tedbirleri kabul etmiş, tatil paketleri ve tur paketleri ile ilgili yasalarda asgari standartları belirlemiştir. Avrupa Komisyonu 27 Haziran 2001 tarihinde hazırladığı raporda 22 Aralık 1986 tarihli
“Mevcut Otellerde Yangın Güvenliği” hakkındaki Konsey Önerisinin (86/666/ EC) uygulanmasını kararlaştırmıştır. Avrupa Konseyi bu öneriden başka “Yapılarda Kullanılacak Malzemelere İlişkin Üye Ülkelerin Yasa, Düzenleme ve İdari Yönetmeliklerini Düzenleyen Yönerge (21.12.1988)”, “İş Yerlerinde Güvenlik ve Sağlık Konularını Düzenleyen Yönerge (89/654/EEC4 30.11.1989)”, “Gezi Paketleri, Paket Tatiller ve Paket Turlar Yönergesi (90/314/ EEC 13.06.1990)” isimli direktifleri yayınlamıştır. ISO (Uluslararası Standartlaştırma Örgütü) Tüketici Politikaları Komitesi (COPOLCO) aracılığıyla turizm hizmetlerine ilişkin standartların geliştirilmesini planlanmış ve 8 Ekim 2003’te Avrupa Komisyonu CEN’e (Avrupa Standartlaştırma Komitesi) hizmet sektörlerine ilişkin standartların hazırlanması alanında bir çalışma programı geliştirmesi için yetki vermiştir. Verilen yetki kapsamında CEN hizmet sektöründe olası Avrupa standartları için öncelikli alanları belirlemek için bir çalışma başlatmıştır. Avrupa Komisyonu raporunda esnek bir yaklaşım benimsenmiş ve bu alanda bağlayıcı nitelikli yasal yönetmeliklerin arzu edilir veya etkileyici olmadığına değinilmiştir. Her şeye rağmen Komisyon “otellerdeki yangın güvenliği alanında daha fazla gayret gösterilmesinin doğru olacağını düşündüklerini” belirtmiş ve aşağıdaki hususların Avrupa Parlamentosu ile Üye Ülkelerde tartışılmasını önermiştir. Avrupa Konseyinin 86/666/ EEC referanslı önerisinde yer alan yönergelerin uygulamaya alınamayacağı durum ve yerlerde mevcut oteller için daha ayrıntılı, uygun ve somut şartların yer alacağı yeni bir önerinin arzu edilirliği;
Yerden 3 kattan daha yüksekteki bir binadaki mevcut otellerde genelde en az iki merdiven bulunmalıdır. Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre bir katlı otellerde de iki çıkış istenmektedir. Tüm otellerde yangın güvenliğin gittikçe artan oranda gözetimi ve izlenirliğinin önerilebilirliği; Teknik yönergelerin güncellenmesi ve geliştirilmesi; Önerinin otel benzeri diğer yerleşim birimlerine uygulanması; Yangın güvenlik yönetimi ve izlenmesi sürecindeki en iyi uygulamaların belirlenmesi ve yaygınlaştırılması. Bu rapor esasen, Üye Ülkelerin Öneri Kararında yer alan gerekleri ne şekilde yorumladıklarını ve bu kararların uygulanması için hangi önlemlerin uygulamaya sokulduğunu da açıklamak üzere hazırlanmıştır. Aynı zamanda, Üye Ülkelerin yetkili temsilcilerinden oluşan bir Komisyon tarafından yürütülen bir inceleme raporları ve turizm sektöründe etkinlik gösteren işletmecilerden gelen yorum ve bilgileri de dikkate esas almıştır. Mevcut bilgi birikimini göz önünde bulundurarak, kararda belirtilen hedeflere ne derece ulaşıldığının ve diğer başka önlemlerin alınmasının gerekli olup olmadığının anlaşılabilmesi için bir çalışma başlatılmıştır. Avrupa Birliği Komisyonun hazırladığı öneriye, Avrupa Parlamentosu ile Ekonomik ve Sosyal Komite’nin görüşüne istinaden tüm otellerdeki yangın güvenlik konusunu kapsayan kurallar gözden geçirilmiş, tüm oteller için geçerli olacak asgari düzeyde önlemlerin belirtildiği bir
standartta yangın güvenliği tanımının yapılması, standarda göre tüm otellerin önlem alması ve otellerin periyodik olarak denetlenmeye tabi tutulması kararlaştırılmıştır.
2) Avrupa Konseyi öneri kararları Avrupa Konseyi 22 Aralık 1986 tarihli “Mevcut Otellerde Yangın Güvenliği” konulu öneri kararı ( 86/666/ EC) yayınlamıştır. Öneri ile mevcut otellerde yangın önlemi olarak, yangın çıkma tehlikesini azaltmak, yangının ve dumanın yayılmasını önlemek, iç mekânda bulunan herkesin güvenli bir şekilde tahliye edilmesi sağlamak ve tüm acil müdahale birimlerini harekete geçirmek amaçlanmıştır. Bu amaçları gerçekleştirmek için, bina içinde gerekli tüm önlemlerin alınması ve aşağıdaki hususların göz önünde bulundurulması istenmiştir. Mevcut güvenli çıkış yolları bulunmalı, açık ve anlaşılır bir şekilde gösterilmeli, daima bu yolların ulaşılır kalması sağlanmalı ve bu çıkışların önünde herhangi bir engel bulundurulmamalıdır; Yangın durumunda binanın yapısal istikrarı, en azından bina içindeki insanların güvenle tahliye edildiğinden emin oluncaya kadar sağlanabilmelidir; Duvar, tavan veya zemin kaplamalarıyla iç dekorasyonlarda çok yüksek dereceli yanıcı madde kullanımı veya varlığı dikkatle
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 25
KAPAK KONUSU
doğru yönlendirebilecek aynalar tahliye yolları üstünde bulunmamalıdır.
sınırlanmalıdır; Tüm teknik donanım ve cihazlar (elektrik, gaz, ısıtma v.b.) güvenli şekilde çalıştırılmalıdır; Bina içindeki insanları uyarmak için uygun sistemlerin uygun çalışma ortamında kurulum ve bakımı yapılmalıdır; Normal zamanda misafir veya personelin bulunduğu her odada güvenlik talimatları ve çıkış yollarını bina planında gösteren şemalar olmalıdır; Yangınla mücadelede kullanılan acil durum donanımı (yangın söndürücü gibi) çalışır vaziyette hazır tutulmalı ve bakımı yapılmalıdır; Personele gerekli komutlar ve eğitim verilmelidir. Binanın bir kısmında veya tümünde otel adı altında pansiyon, motel, konuk evi veya benzeri yerleri kapsayan ticari olarak aktif durumdaki, en az 20 kişinin geçici olarak para karşılığı kalabileceği misafirhanelerde yukarıdaki koşulların uygulanmasında, üye ülkeler öneri kararı göz önüne almak zorundadır. Otellerin bu amaçla beş yıl içinde almayı düşündükleri önlemler ve yukarıda belirtilen şartlara uygunluğunu sağlamak için belirlenen ülkede geçerli tüm önlemler Avrupa Komisyonuna bildirilmesi, alınan veya alınması tasarlanan önlemlere dair hazırlanan raporun altı ayda bir Konseye iletilmesi kararlaştırılmıştır.
Kapılar, merdivenler, çıkışlar ve bunları açıldığı tahliye yolları gece gündüz görülebilecek şekilde standart güvenlik işaretleriyle belirtilmelidir. Bu amaçla halkı bilgilendirmek için kullanılması gereken semboller ISO/DIS standardı 6309.2 maddesine uygun olmalıdır. Yangın sırasında insanlar tarafından kullanılmaması gereken kapılarla doğrudan tahliye yollarına açılan kapılar, normal zamanda kilitlenmedikleri sürece kapalı tutulmalı veya kendi kendine kapanabilen kapılar olmalı ve üzerinde standarda uygun işaret bulunmalıdır.
2.1 Tahliye yolları a) Genel
Bir otelin aydınlatma sistemi elektrikli bir aydınlatma sistemi olmalıdır. Mevcut bir oteldeki elektrik tesisatı diğer nesnelerin arasında alevlenme ve yangın çıkararak yayılmasını önleyecek şekilde tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Elektrik tesisatı topraklanmalıdır.
İnsanların binadan uzaklaşmaları, binadan hızlı ve güvenli şekilde tahliye edilebilmeleri için doğrudan caddelere veya tahliye için yeterli büyüklükte bir alana rahatça ulaşabilecekleri tahliye yolları düzenlenmeli ve oluşturulmalıdır.
26 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
b) Tahliye yolları Tahliye yolları üzerindeki kapılar mümkün olduğunca tahliyede amaçlanan yöne doğru açılmalıdır. Bir tahliye yolundaki son çıkış kapısının otelden çıkmaya çalışan bir kişi tarafından içeriden kolayca açılması her zaman mümkün olmalıdır. Döner kapı veya sürme kapıların yanı sıra tahliye için amaçlanan yönde bir kapı daha bulunmalıdır. Hareketi engelleyen ve yangının yayılma tehlikesine yol açabilecek engeller (dükkânlar, eşyalar vb.) tahliye yolları üstünde bulunmamalıdır. Otelde bulunanları çıkış yönü ve merdivenlerin aksine yanlış yöne
c) Asgari merdiven sayısı Mevcut bir otelde yeterli sayıda merdiven bulunup bulunmadığını belirlemek için; a) otelde olabilecek toplam kişi sayısı, b) kaçış merdivenlere ulaşmak için katedilen mesafe göz önünde bulundurulur. Eğer kullanılan ölçüt kişi sayısı ise, toplamda 50 kişiden fazla kişinin kalabileceği yerden iki veya daha fazla kat yüksekteki oteller en azından iki merdivene sahip olmalıdır. Eğer kullanılan ölçüt tahliye alınacak mesafe ise: a) Ölü koridorun uzunluğu 10 metreyi aşmamalıdır, b) Otelde iki veya daha fazla merdiven varsa, tahliye yolu üstündeki herhangi bir noktadan bunlardan birine ulaşmak için alınacak mesafe 35 metreyi aşmamalıdır. Ülkemiz yönetmeliğine göre mevcut oteller yeni bina gibi değerlendirmekte, yağmurlama sistemi olmayan otellerde ölü koridor uzunluğu 15 metre ve bir merdivene ulaşım mesafesi en fazla 30 metre alınmaktadır. Yerden 3 kattan daha yüksekteki bir binadaki mevcut otellerde genelde en az iki merdiven bulunmalıdır. Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre bir katlı oteller-
KAPAK KONUSU
amaçlı kullanılan merdiven boşlukları halka açık kullanılan merdiven boşluklarına uygulanan kurallarla aynı şeklide korunur.
b) Bölmeler
de de iki çıkış istenmektedir. Bir oteldeki mevcut merdivenlerin her biri, binada olması muhtemel kişilerin tatmin edici şekilde tahliye edilmesini sağlayacak genişlikte olmalıdır. Bununla birlikte mevcut bir oteli güvenli kılmak için ek merdiven gerekliyse, yeni merdivenlerin her biri en az 0.80 metre genişlikte olmalıdır.
2.2 Yapıya ait özellikler a) Merdiven korkulukları Genelde 2 kattan yüksek mevcut otellerdeki merdivenlerin korkuluğu olmalıdır. Merdiven boşluğu duvarı en az 30 dakikalık bir yangın direncine sahip olmalıdır (REI 30). Merdiven boşluğuna açılan giriş kapısının yangın direnci en az 30 dakika (RE) olmalı, kapılar kendi kendine kapanmalı ve kapalı tutulmaları gerektiğini gösteren uygun bir işaret taşımalıdır. Eğer aynı merdiven boşluğu hem kamuya açık katlara hem de
28 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
bodruma yol veriyorsa merdiven korkulukları merdiven boşluğunun geriye kalan kısmından bodrumu izole edecek şekilde tasarlanmalıdır. Her merdiven boşluğunun üst kısmından bir çatı penceresi veya 1 m²’lik bir alana sahip camlı bir pencere olmalıdır, eğer bu pencere doğrudan ulaşılabilir değilse, zeminden kolayca açılmasını sağlayacak bir cihaz pencereye üstüne monte edilmelidir. Sadece binadaki personelin girme iznine sahip olduğu, hizmet
Genelde tahliye yollarını yatak odalarından ayıran ve zeminden tavana kadar olan bölmeler en az 30 dakikalık yangın direncine sahip olmalıdır (REI 30); bunların giriş kapıları en az 15 dakikalık yangın direncine sahip malzemeden yapılmış olmalıdır (RE 15). Genelde yatak odalarını ve tahliye yollarını ciddi yangın hasarı görebilecek alanlardan ayıran yapılar (zeminler, zeminden tavana kadar olan bölme ve tavanlar) en az 60 dakikalık yangın direncine sahip olmalıdır (REI 60); bu mekânların kapıları 60 dakika yangına dirençli (RE 60) ve kendi kendine kapanabilir olmalıdır ve üzerlerinde kapalı tutulmaları gerektiğini belirten bir işaret bulunmalıdır.
c) Kaplama ve süslemeler Mevcut otellerdeki tahliye yolları, özellikle koridorlar, merdivenler ve hol gibi açık alanlar, kamuya açık, özellikle otel misafirlerine açık yatak odaları dışındaki odaların iç kaplamaları ve süslemeler (zemin kaplamaları, duvar kaplama ve süslemeleri, tavan kaplama ve süslemeleri) yangın durumunda yangının yayılmasını sağlamayacak
Mevcut bir oteldeki ısıtma tesisatı diğer nesnelerin arasında alevlenme ve yangının yayılmasını önleyecek şekilde tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Yanıcı bir ısıtıcının etkili kapasitesi 70 kW veya daha fazlaysa, ısıtıcı diğer odalardan ayrı bir odaya kurulmalıdır.
ve duman üretimini arttırmayarak özel bir hasar vermeyecek şekilde olmalıdır. Malzemenin yangın direncine göre test edilip ve sınıflandırılması için kullanılan yöntemler henüz uyumlu hale getirilmediğinden, mevcut otellerdeki dâhili kaplama ve süslemelerle ilgili asgari koşullar şimdilik bu konuda o ülkede geçerli şartlara göre belirlenecektir.
2.3 Aydınlatma sistemi Bir otelin aydınlatma sistemi elektrikli bir aydınlatma sistemi olmalıdır. Mevcut bir oteldeki elektrik tesisatı diğer nesnelerin arasında alevlenme ve yangın çıkararak yayılmasını önleyecek şekilde tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Elektrik tesisatı topraklanmalıdır. Tüm otel binaları ana aydınlatma sistemi arızalandığında devreye girecek uygun bir elektrik aydınlatma sistemiyle donatılmalıdır. Bir otel binasındaki acil durum aydınlatma sistemi ana aydınlatma sistemi arızalandığında binada bulunan herkesin belirli bir sürede tahliye edilmesini sağlayabilmek amacıyla her an çalışmaya hazır durumda olmalıdır.
2.4 Isıtma sistemi Mevcut bir oteldeki ısıtma tesisatı diğer nesnelerin arasında alevlenme ve yangının yayılmasını önleyecek şekilde tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Yanıcı bir ısıtıcının etkili kapasitesi 70 kW veya daha fazlaysa, ısıtıcı diğer odalardan ayrı bir odaya kurulmalıdır. Kazan dairesi duvarları en az 60 dakikalık yangın direncine (REI 60), kapılar da en az 60 dakikalık yangın direncine sahip olmalı (REI 60); kapılar kendi kendine kapanabilmeli ve üzerlerinde kapalı
tutulmaları gerektiğini gösteren bir işaret taşımalıdır. Sıvı veya gaz yakıtlı kazanlar, en az bir adet elle kontrol edilen kapatma cihazıyla ısıtma cihazlarına verilen sıvı veya gazlı yakıt akışını kesmek mümkün olmalıdır. Gaz borularının otelin bulunduğu yerde tüm binaya hizmet vermesi durumunda, bu borular, borunun binaya girdiği noktaya yerleştirilmiş, elle çalışan en az bir kapatma cihazına sahip olmalı ve rahatlıkla görülecek şekilde işaretlenmelidir. Sıvı yakıt bir odada depolanıyorsa, herhangi bir yakıt sızıntısı olduğunda fark edilebilecek şekilde tasarlanmalıdır. Havalandırma sistemiyle donatılmış mevcut bir otelde kanallardan geçen sıcak gaz, duman ve yangının diğer nesnelere yayılmasını engelleyecek önlemler alınmalıdır. Havalandırma sistemi kolaylıkla ulaşılabilir ve açıkça görülebilir bir konuma yerleştirilecek genel bir kapatma cihazına sahip olmalıdır.
2.5 Alarm ve uyarı sistemleri Otellerde güvenilir sesli bir alarm sistemi bulunmalı, alarmın sesi telefon sisteminde kullanılan seslerden farklı olmalıdır. Hangi türde olursa olsun bu alarm sisteminin işleyişi binanın yapısal
özelliklerine uyarlanmalı, normal zamanlarda ve acil durumlarda otelin farklı yerlerindeki herkesi uyaracak şekilde olmalıdır. İtfaiye ve acil durumda harekete geçen diğer birimleri uyarı ya telefonla ya da doğrudan yapılmalı veya bunlara benzer diğer uygun araçlar kullanılmalıdır. İtfaiye ve acil durumda harekete geçen diğer birimlerinin aranabileceği her noktada açıkça belirtilecek talimatlarla gösterilmelidir. Kamu telefon sistemi kullanılacaksa itfaiyenin telefon numarası ve gerekli adresler otel telefonunun yanında açıkça gösterilmelidir.
2.6 Güvenlik talimatları ve eğitim Yangın durumunda otel personeli mevcut acil durumda yangınla mücadele donanımını doğru şekilde kullanmayı, uyarı ve alarm sistemlerini çalıştırmayı bilmelidir. Yangın durumunda otel personeli, sorumluluk alanları için geçerli talimatları uygulayabilmeli, otelde bulunan herkesin güvenli bir şekilde tahliye edilmesine yardımcı olmalıdır. Otel personelinin en azından yılda iki kez olmak üzere, otelin çalışma düzeni ve mevsimlik işletilmesine paralel olarak acil durumda kullanılan yangınla
Otellerde güvenilir sesli bir alarm sistemi bulunmalı, alarmın sesi telefon sisteminde kullanılan seslerden farklı olmalıdır. Hangi türde olursa olsun bu alarm sisteminin işleyişi binanın yapısal özelliklerine uyarlanmalı, normal zamanlarda ve acil durumlarda otelin farklı yerlerindeki herkesi uyaracak şekilde olmalıdır. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 29
KAPAK KONUSU
mücadele donanımı, alarm ve uyarı sisteminin nasıl çalıştırılıp kullanılacağı ile ilgili talimat ve eğitim oturumlarına ve tahliye talimi çalışmalarına katılması şart koşulmalıdır. Acil durumda kullanılan söndürme tüpü ve yangın dolabı gibi yangınla mücadele donanımı her katta merdiven veya çıkışlardaki giriş çıkış noktalarına yakın, özel risk altındaki alanlara ve 25 metreden uzak olmamak kaydıyla belli aralıklarla tahliye yollarına yakın yerlerde bulundurulmalıdır. Acil durumda kullanılan yangınla mücadele donanımı kolayca ulaşılabilir olmalı ve çalışır durumda tutulmalıdır. Acil durum ekipleri için hazırlanacak bir otel planında, merdiven ve tahliye yolları, yangın söndürme cihazları, gaz ve elektrik tedariki kapatma cihazları, uygun olan yerlerde havalandırma sistemini kapatma cihazı, otomatik detektör ve alarm sistemine ait kumanda panosu, özellikle tehlike taşıyan alanlar ve tesisatların konumu açıkça belirtilmelidir; İki ya da daha yüksek katlı otellerde, otelin yerleşim planı görülebilir erişim noktalarında yer alacak şekilde her kata yerleştirilmelidir. Her yatak odasında; yangın durumunda yapılması gerekenler göze çarpacak şekilde asılmış, net ve anlaşılır talimatlar halinde yer almalı, ülkede kullanılan yerel dil veya dillerin dışında, bu talimatların otelde kalan misafirlerin çoğunlukla kullandıkları uygun yabancı dil veya dillerde de yer alması sağlanmalıdır. Söz konusu talimatların yanı sıra odanın konumunu tahliye yolları, merdivenler ve/veya çıkış noktalarına göre şekillerle gösteren, basitleştirilmiş bir otel planı yer almalıdır.
30 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Yangın durumunda otel personeli mevcut acil durumda yangınla mücadele donanımını doğru şekilde kullanmayı, uyarı ve alarm sistemlerini çalıştırmayı bilmelidir. Otel personeli, sorumluluk alanları için geçerli talimatları uygulayabilmeli, otelde bulunan herkesin güvenli bir şekilde tahliye edilmesine yardımcı olmalıdır. Söz konusu talimatlar özellikle yangın durumunda özel bir şekilde yangından korunan ve engelliler için ayrılmış bulunan asansörler dışında, bina içindeki asansörlerin asla kullanılmaması gerektiği gerçeğine dikkat çekmelidir.
3. Sonuç Tüm Üye Ülkeler, Öneri Kararı’ndaki gereklilikleri yerine getirmeye ve uygun denetlemeye başlamıştır. Ekonomik, teknik ve mimari nedenlerden ötürü otellerde yangın önlemlerini tam anlamıyla uygulamak zaman alabilir ve varılması söz konusu hedef açısından izin verilen sürenin dışına çıkılabilir. Herhangi bir nedenle bir Üye Devletten diğerine yolculuk eden kişiler açısından bakıldığında, otelleri yangın tehlikesine karşı korumak için ülke ülkeler arasında bilginin dolaşımı ve yayılmasını sağlamanın her geçen gün daha önemli olacağı açıktır. Yüzlerce yangında binlerce insanın ölümüyle neticelenen otel yangınlarının çoğunluğu basit bir önlemin alınmaması veya küçük bir tedbirsizliktir. Yangınlarda hasarın ve ölüm sayısının büyük olmasının sebebi, yeterli
yangın önlemlerinin olmaması ve otel personelinin önceden eğitilmemeleridir. Otellerde yangın sayısının azaltılması ve yangına neden olacak faktörlerin ortadan kaldırması için, kaçış yolları uygun olmalı, personel eğitilmeli, otomatik algılama sistemleri ve otomatik yağmurlama sistemi olmalı, yangın korunum sistemleri bakımı yapılarak sürekli çalışır durumda bulundurulmalıdır.
Kaynaklar Report From The Commission to the European Parliament and the Council on the Safety of Services for Consumers, Commission of the European,Communities, Brussels, 2003. Kidd, Stewart; “European Hotel Fire Safety, An Analysis of the Implementation and Impact of the 1986 EC Recomendations on Fire Safety in Existing Hotels” 2000. Avrupa Birliği, Turizm Politikası, “İş Dünyası, İstihdam ve Kalkınma”, Avrupa Komisyonu Türkiye Temsilciliği, 2002. Nuessler, Dieter; “European Harmonisation of Fire Safety in Hotels”, 2003.
KAPAK KONUSU
Yangın risk değerlendirmesi Emniyet Politikası, işverenin çalışanlarının emniyetini güvence altına alma amacını yazılı olarak ifade eden bir beyandır. Emniyet Politikası’nın amacı, ilgili düzenlemelere uyumluluğu taahhüt etmektir. Çeviri: Füsun KOCAMAN / VİYAGROUP A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi
G
iriş
Bu doküman bir Yangın Risk Değerlendirme raporunda bulunması gereken bilgileri önermektedir. Önerilen tüm bilgiler dahil edildiğinde Yangın Risk Değerlendirmesi raporu, Düzenleyici Reform (yangın emniyeti) Direktifi 2005 ile uyumlu bir yapı
32 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
içermektedir. Bu düzenlemeler yürürlüğe girdiğinden beri tüm işverenlerden beklenenler şunlardır: Tüm çalışanları ve işyerindeki bir yangından etkilenebilecek tüm insanları göz önüne alacak şekilde bir işyeri Yangın Risk Değerlendirmesi yapmak ve tesisi kullanan ya da tesiste bulunması
muhtemel özel ihtiyaçları bulunan engelli insanlar için gerekli önlemleri almak, Yangın Risk eğerlendirmesi’nin önemli bulgularını ve yangın sırasında özellikle risk altında bulunması muhtemel kişileri tespit etmek. Beş kişiden fazla çalışan varsa, bu bulguların kaydedilmesi
zorunludur (Ancak, gözden geçirme işlemlerine yardımcı olması açısından, her durumda yazılı bir kaydın bulundurulması tavsiye olunur.) İşyerini kullananların emniyetinin korunması için gerekli önlemleri almak ve devamlılığını sağlamak, İşyerindeki tedbirler hakkında çalışanlara bilgi, taimat ve eğitim vermek, Bu dökümandaki bilgiler, her soruya verilen “Evet” ya da “Hayır” gibi kısa cevaplar şeklinde değil rapor formatında verilmelidir.
Yangın Risk Değerlendirmesi nasıl gerçekleştirilir Tesisi alanlar/odalar/katlar şeklinde bölün ve her bir bölüm için ayrı bir Yangın Risk Değerlendirmesi yapın. Değerlendirme ve sonuçların incelenmesi sırasında şunları aklınızda bulundurun:
Önemli bulgular Yangın Risk Değerlendirmesi tamamlandığında, önemli bulgular kaydedilmelidir. Bu önemli bulgular şunları içerir: Riskleri kontrol etmek için gerekli koruyucu ve önleyici tedbirlerin mevcut olduğu bilgisi; Riski yeterli derecede azaltmak için eğer ihtiyaç varsa daha başka ne tedbirler alınabileceğinin bilgisi.
Herhangi bir yangın geçirme ya da atlatma, Son gözden geçirmeden bu yana bir yıl geçmiş olması.
1) Tesisin özellikleri Aşağıdaki özellikleri belirleyin; Tesisin ismi ve adresi, Tesisin kullanımı, Sahibi/İşveren/İşyerini yöneten kişi(ler), Telefon numarası, Risk Değerlendirmesi’nin tarihi, Gözden Geçirme tarihi, Yangın Risk Değerlendirmesi’ni yürüten kişinin adı ve ilgili detayları.
2) Genel politika beyanı Emniyet Politikası, işverenin çalışanlarının emniyetini güvence altına alma amacını yazılı olarak ifade eden bir beyandır. Emniyet Politikası’nın amacı, ilgili düzenlemelere uyumluluğu taahhüt etmektir.
Örnek “Bu, (İşveren/şirket/vs.)’nin çalışanlar, müşteriler, taşeronlar ve halkı, işyerindeki faaliyetinden kaynaklanabilecek yaralanma ve sağlık sorunlarına karşı korumaya yönelik politikasıdır. Şirket tüm çalışanlar için emniyetli çalışma koşullarını, ekipmanı ve sistemleri sağlayacak ve bakımını
yapacaktır, ayrıca kendilerine bu amaçla gerekli olabilecek bilgi ve eğitimi verecektir. Şirket sağlık ve emniyet koşulları konusunda yüksek seviyede sorumluluk alacak ve tüm yasal zorunluluklara uyacaktır.”
3) Yönetim sistemleri Yangın Risk Değerlendirme’sinin planlama, organizasyon, kontrol, izleme ve gözden geçirme adımlarını tanımlayan bir açıklama yapın. Planlama: İşverenin, Yangın Risk Değerlendirmesini nasıl gerçekleştirmeyi düşündüğünü ve tehlikeleri ortadan kaldırmak ve insanlar açısından riskleri azaltmak için önceliklerini nasıl sıraladığını belirtin Organizasyon: Organizasyonun nasıl yapılandırıldığını anlatın. Sağlık ve emniyet bilgilerinin tüm çalışanlara nasıl aktarıldığı ve Yangın Risk Değerlendirmesi’nin tüm alanlarında katkılarının neler olduğu da dahil olmak üzere. Kontrol: İşyerinin tamamında sağlık ve emniyet konularının yönetimini gerçekleştirmekten sorumlu kişileri (tüm seviyelerde) belirleyin İzleme: İşverenin sağlık ve emniyet politikasının başarısını nasıl ölçeceğini açıklayın. Bu bölüm, önlemlerin peryodik kontrolünü, kazaların nedenlerinin araştırılmasını ve diğer ilgili bilgilerin kayıt altına alınmasını da içerecek şekilde
Gözden geçirme ve iyileştirme Değerlendirme gözden geçirilmeli ve aşağıdaki durumlarda yeniden düzenlenmelidir: İş uygulamalarında önemli bir değişiklik, Personel seviyelerinde önemli bir değişiklik, Tesiste yapısal ya da malzeme değişiklikleri,
Tesisteki, yangın uyarı sistemleri, kaçış ışıklandırması, sprinkler gibi mevcut yangın emniyet sistemlerinin detaylarını verin. Hiçbiri yoksa bu kararın gerekçesini kısaca anlatan bir açıklama yazın.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 33
KAPAK KONUSU
hazırlanmalıdır. Gözde Geçirme: Tespit edilen kusurları ve ıslah yöntemlerini de ele alacak şekilde düzenli bir gözden geçirme zaman aralığı belirleyin.
4) Tesisin genel tanımları Tesisin ve kullanım şeklinin genel tarifini verirken aşağıdaki detayları ihmal etmeyin. Tesisin yapısal detayları (örnek: tuğla/ahşap/betonarme), Tesisin yaklaşık yaşı, Kullanım zamanları, Çalışanlardan toplam kaçının aynı anda tesiste bulunduğu, Toplam kaç kişinin aynı anda tesiste bulunduğu, Tesisin boyutları (uzunluk ve genişlik ve/veya alan), Kat ve merdiven sayısı.
5) Yangın emniyet sistemleri Tesisteki, yangın uyarı sistemleri, kaçış ışıklandırması, sprinkler gibi mevcut yangın emniyet sistemlerinin detaylarını verin. (örnek: İngiliz 5839 Standardında yangın alarm sistemi, İngiliz 5266 Standardında kaçış ışıklandırması). Hiçbiri yoksa bu kararın gerekçesini kısaca anlatan bir açıklama yazın. (örnek: küçük ve açık atölye, bir anda yalnızca 3 kişi, açık görüş imkanı, ağızdan ağıza bilgilendirme yangını duyurmak için yeterli, vb.)
6) Plan çizimi Değerlendirmeyi yapan kişiye yardımcı olmak ve çalışanların bulguları ve tahliye prosedürlerini/planlarını anlamasını sağlamak için, tesisin/alanın/odanın/ katın krokisinin hazırlanması ve Yangın Risk Değerlendirmesi’ne eklenmesi tavsiye edilir. Plan şunları göstermelidir:
34 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Bütün çalışanlara yangın emniyeti eğitimi verilmeli ve Acil Durum Eylem Planı tam olarak açıklanmalıdır. Bu işlem işe alış sırasında yapılmalı ve düzenli aralıklarla tekrar edilmelidir. Kaçış yolları, Çıkışların sayısı, Merdivenlerin sayısı, Yangına dayanıklı kapılar, Yangına dayanıklı duvarlar ve bölmeler, Emniyetli bölgeler, Yangın emniyet işaretleri ve duyuruları (resimli yangın çıkış işaretleri, yangın eylem duyuruları gibi), Yangın ikaz cihazlarının yerleri (camı kırılarak kullanılan alarm cihazlarının, sirenlerin, gongların yerleri gibi), Acil durum ışıklarının yerleri (eğer varsa el fenerleri de dahil), Yangınla mücadele ekipmanlarının tipleri ve yerleri (sulu söndürücüler, köpük söndürücüler gibi).
7) Alan/oda/kat bazında yangın tehlikelerini tanımla Alan/oda/katlardaki yangın tehlikelerini gözden geçirin: Ateşleme Kaynakları • Sigara içmekte kullanılan malzemeler, kibritler, çakmaklar vs., • Çıplak ateş/yüksek ısı işlemleri, • Sabit/portatif ısıtıcılar, • Kazan/motor/makineler, • Yemek pişirme, • Ateşleme ekipmanları, • Sürtünme/kıvılcım, • Kundaklama. Yakıt kaynakları • Tutuşabilir sıvılar/solventler/
yağlar vs., • Kimyasallar, • Odun/kağıt/mukavva vs., • Plastik/kauçuk/köpük, • Mobilya ve tefrişat, • Tutuşabilir gazlar, • Tekstil, • Teşhir malzemeleri, • Atıklar. İş süreçleri Yangın riski taşıdığı tespit edilen şeyler ortadan kaldırılabilir ya da değiştirilebilir ya da azaltılabilir mi? Yapısal özellikler Yangının yayılmasına katkıda bulunabilecek yapısal özellikleri (açık merdiven boşlukları, duvar ya da zeminde açıklıklar, tavanların üzerinde ya da tabanın altında geniş boşluklar gibi) gözden geçirin. İlave olarak, her yapısal özelliğin yanıcılığını dikkate alın.
8) Yangında risk altında olacak kişiler Şu kişileri hesaba katın: Çalışanlar, Ziyaretçiler/müşteriler, Çalışanlar, ziyaretçiler ve diğer insanlar arasından hareket, işitme ve görme engeli olanlar, Tesisin birden fazla kullanıcısı olması halinde diğer kullanıcılar, vardiyalı çalışanlar (tesisin diğer alanlar boşken kullanılan alanları gibi), İnsanların/diğerlerinin yalnız
KAPAK KONUSU
engeller var mı? Yeterli sayıda merdivenler var mı? Engelli kişiler (işitme, görme veya hareket engelli ya da özel ihtiyaçları olan kişiler) için gerekli önlemler
10) Kaçış yöntemleri - dikey tahliye
olduğu alanlar, Taşeronlar, Tesiste uyuyor olabilecek insanlar.
9) Kaçış yöntemleri - yatay tahliye Aşağıdaki etmenlerle ilgili konulara yalnızca evet/hayır cevapları verilerek geçilmemeli, değerlendirmeler rapor formatında yazılmalıdır. Şunları irdeleyin: Alan/oda/katta yangın tehlikelerinin kontrol altına alınma biçimi, Alanda bulunan kişilerin sayısının kontrol ve izleme ihtiyacı, Alan/oda/katta bulunan kişilerin sayısı ve bu insanların tesise aşinalığı, Yangının olası hızı, Muhtemel kaçma süresi (2-3 dakika?), Alandaki yangın risklerini göz önüne alarak, yangın anında
36 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
herkes tesisi emniyetli bir şekilde tahliye edebilir mi? Hareket mesafeleri. En yakın çıkış ne kadar uzakta? Kaçış yollarının tanımı ve sayısı. Her an kolaylıkla bulunabilir ve kullanılabilir durumdalar mı? Çıkışların sayısı ve genişliği. Herkesi hızlı ve kolay bir şekilde tahjiye etmeye yeterli mi? İç oda durumları. Çıkışa ulaşmak için başka bir odadan mı geçmek gerekiyor? Koridorlar. Yangına dayanıklı duvarlar ve kapılarla korunmaya ihtiyaçları var mı? Çıkmaz durumları. Yalnızca bir çıkış mı var? Kapıların açılmaları ve sürmeleri. Kapı(lar) anahtar kullanmadan kolayca açılabilir mi? Bütün kaçış yolları emniyetli bir yere ulaştırıyor mu? (örnek: kapalı bir avlu olmamalı) Toparlama. Kaçış yolları üzerinde yanabilir maddeler ya da
Şunları irdeleyin: Merdivenlerden biri yangın nedeniyle ulaşılamaz olduğu durumda, herkesi tahliye edecek yeterli merdiven var mı? Merdivenler herkesin (engelli kişiler dahil) tesis dışına çıkarılmasına yetecek kadar geniş mi? Merdivenlere açılan kapılar, duvarlar, bölmelerin yangına dayanıklı malzeme ile yapılmış olmasına ihtiyaç var mı? (örneğin, henüz insanlar tahliye edilmemişken yangının merdivene sıçramış olabileceği hesaba katılmış mı?) Merdivenlerden çıkışlar emniyetli yerlere açılıyor mu? (örnek: kapalı bir avlu olmamalı)
11) Yangın emniyet işaretleri ve duyuruları Tüm yangın emniyet işaretleri güncel standartlara uygun mu? (resim-semboller) Kaçış yolları üzerinde yeterli sayıda çıkışı gösteren işaret var mı? Dahili yangına dayanıklı kapılar “Yangın Kapısı – Engellemeyin” uyarısı taşıyor mu? Dolaplara açılan dahili yangına dayanıklı kapılar “Yangın Kapısı – Kilitli Tutun” uyarısı taşıyor mu? Gerekli olduğu yerlerde yangın çıkışlarında “Yangın Çıkışı – Engellemeyin” işaretleri mevcut mu? (dış yüzünde) Kapı açma mekanizmalarını tarif eden işaretler var mı? Örneğin, “Kol demirini iterek açın.”
Yangın durumunda yapılması gerekenleri anlatan genel yangın hareket duyuruları göz önünde mi? Yangınla mücadele ekipmanları işaretli mi?
12) Yangın uyarı sistemleri Yangın durumunda içerideki insanları uyaracak uygun bir yangın uyarı sistemi mevcut mu? Mevcut İngiliz Standartlarına göre, eğer tesis büyükse ve/veya karmaşıksa bir elektronik yangın alarm sistemi kurulmalıdır. Alarm sistemi devreye girdiğinde içerideki herkes uyarılabilir mi? (işitme engelliler de dahil) Tesiste uyuyan olması, birden fazla kullanıcı bulunması, vardiyalı çalışma, içiçe oda durumları, asma katlar gibi nedenlerle otomatik yangın algılama sistemine ihtiyaç var mı?
13) Acil durum aydınlatması Eğer tesisler günün karanlık olduğu saatlerde de (kış aylarını düşünün) kullanılıyorsa, kaçış aydınlatması gereklidir. (Ancak, pencere camlarından gelecek yakındaki sokak aydınlatması da hesaba katılmalıdır.) Tesisin doğal olarak aydınlanamayan alanlarında (iç hacimler) kaçış aydınlatması yapılmalıdır. Mevcut İngiliz Standartlarına göre, eğer tesis büyükse ve/veya karmaşıksa kaçış aydınlatması sağlanmalıdır. Tesisin küçük olduğu durumlarda stratejik noktalara birkaç el feneri yerleştirilmesi yeterli olur. Çalıştırıldığında, insanların kaçış yollarını rahatça görebilecekleri gibi bir aydınlatma sağlanıyor mu? Şebeke elektriği kesildiğinde de sistem çalışıyor mu? Kat ve yön değişikliklerinde yeterli aydınlatma sağlanıyor mu?
Yangın çıkış kapılarını ve onların çalışmalarını gösterecek yeterli aydınlatma sağlanıyor mu? Yangın alarmı toplanma noktalarını ve yangınla mücadele ekipmanlarını görmek için yeterli aydınlatma sağlanıyor mu?
14) Yangınla mücadele ekipmanı Alan/oda/kat için yeterli yangınla mücadele ekipmanı var mı? Yangınla mücadele ekipmanları risklere uygun mu? Yangınla mücadele ekipmanının kullanımı kolay mı? Ehliyetli bir kişi yangın söndürücüleri son 12 ay içinde denetledi mi? Standartlara uygun mu? Yangınla mücadele ekipmanları kaçış yolları üzerinde ya da çıkış kapılarına yakın mı? Duvar askılarına ya da zemin plakalarına güvenli bir şekilde, önü engellenmeden ve kolayca ulaşılabilir şekilde yerleştirilmiş mi?
Ekipman Yangın Algılama ve yangın uyarı sistemleri, müstakil duman alarmları ve manuel cihazlar da dahil
16) İtfaiyeyi arama metodu Yangın durumunda itfaiyenin arama metodunu (otomatik/şahıs) belirleyin ve yazın.
17) Acil durum eylem planı İşyerinde yangın çıkması duru-
Eylem
Haftada bir
Tüm sistemlerin tamir ve işletme durumlarını kontrol et. Arızalı birimleri tamir et ya da değiştir. Sistemlerin, müstakil alarmların ve manuel çalışan cihazların çalışmasını test et Ehliyetli bir servis mühendisine sistemi kontrol ve test ettir
Haftada bir
Ayda bir Yılda bir
Yangınla mücadele ekipmanı su hortumları ve makaraları dahil
Kaçış yöntemleri ve diğer yangın emniyet tedbirlerinin uygun aralıklarla ehliyetli bir kişi tarafından bakımı yapılmalı ve bakım işlemi raporlanmalıdır. Kaçış yöntemlerini, işaretleri ve duyuruları, yangın uyarı sistemlerini, varsa kaçış aydınlatmasını ve yangınla mücadele ekipmanlarını içeren bir bakım çizelgesi oluşturun. Bakımı kimin yapacağını ve nereye kaydedileceğini belirtin. (öneri: Yangın Kayıt Defteri) Aşağıdaki tabloyu kullanarak çizelgenizde tüm yangın tedbirlerinin kapsandığından emin olun. Bakım raporunu da risk değerlendirmenize iliştirin.
Sıklık
Altı ayda bir Acil durum aydınlatma ekipmanı, müstakil birimler ve fenerler dahil
15) Bakım
Haftada bir
Yılda bir
Fenerleri çalıştır ve gerekiyorsa pillerini değiştir. Arızalı birimleri tamir et ya da değiştir. Bütün sistemleri, birimleri ve fenerlerin durumlarını ve mevcut çalışma durumlarını kontrol et. Ehliyetli bir servis mühendisine tüm sistemin tam kontrol ve testini yaptır. Fenerlerin pillerini değiştir. Hortumlar dahil bütün yangın söndürücülerin doğru monte edilip edilmediklerini ve çalışma durumlarını kontrol et Ehliyetli bir servis mühendisine tam kontrol ve test yaptır.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 37
KAPAK KONUSU
munda yapılacakları detaylandıran bir Acil Durum Eylem Planı oluşturun. Acil Durum Eylem Planı şunları kapsamalıdır: Tüm öngörülebilir olaylar, Çalışanların bir yangını farketmeleri halinde ne yapacakları, İnsanların nasıl uyarılacakları, Tahliyenin nasıl gerçekleştirileceği (yangın uyarısını duymayı takiben), Ziyaretçilerin ve engelli kişilerin tahliyesi, Toplanma noktaları, Tahliye edilen alanların kontrol edilme prosedürleri, Kaçış yollarının belirlenmesi, Yangınla mücadele ekipmanı, Yangın esnasında özel görevler üstlenecek insanların görev ve sorumlulukları, Uygun olan durumlarda makineleri ve işletmeyi izole etmek, İtfaiyenin nasıl ve kim tarafından aranacağı, Geldiğinde itfaiye ile işbirliği. Acil Durum Eylem Planı’nı Risk Değerlendirmesi’ne iliştirin.
Tesis/binaya gelen acil durum ekipleri, kendi emniyetleri açısından tehlike oluşturabilecek ve özellikle yangınla mücadele anlamında özel yöntemler gerektirecek durumlardan haberdar edilmelidir. Yangın tatbikatları Hem verilen eğitimi desteklemek hem de süreçlerin doğru işleyip işlemediğini test etmek için düzenli aralıklarla yangın tatbikatları yapılmalıdır.
19) Yangın emniyeti kusurlarının ıslahı Risk Değerlendirmesi sırasında bulunan yangın emniyetine ilişkin kusurların listesini yapın Kusurları öncelik sırasına koyun ve ıslah edin Tümüyle ıslah olduğunda, Risk Değerlendirmesi raporunu ve yangın emniyeti kayıtlarını düzeltin Risk Değerlendirmesi’ni gerektiği biçimde yeniden gözden geçirin.
18) Eğitim Bütün çalışanlara yangın emniyeti eğitimi verilmeli ve Acil Durum Eylem Planı tam olarak açıklanmalıdır. Bu işlem işe alış sırasında yapılmalı ve düzenli aralıklarla tekrar edilmelidir. (Genelde yılda bir ya da iki kez) Eğitim programı şunları içermelidir: Eğitimi kim alıyor Ne eğitimi veriliyor Hangi sıklıkta veriliyor Nerede kaydı tutuluyor (personelin eğitimi aldığını tasdik eden belgeler dahil) Eğitim Programı’nı Risk Değerlendirmesi’ne iliştirin.
38 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
20) Önemli bulgular Risk Değerlendirmesi’nin sonuçlarına göre ortaya çıkan önemli bulguları kaydedin. Önemli bulgular şunları içermelidir: Riskleri kontrol etmek amacıyla yürürlükte olan koruyucu ve önleyici tedbirlerin kaydı Riski yeterince azaltmak için alınabilecek başka önlemler varsa, onları belirtin. (19. Bölümde Yangın Emniyeti Kusurları’nda belirlendiği üzere)
21) İlave tehlikeler Risk Değerlendirmesi’nin bir par-
çasını oluşturmamakla birlikte, işyerini yöneten kişilerin itfaiyeye işyerine ait ilave tehlikeleri bildirmeleri istenmektedir. Tesis/binaya gelen acil durum ekipleri, kendi emniyetleri açısından tehlike oluşturabilecek ve özellikle yangınla mücadele anlamında özel yöntemler gerektirecek durumlardan haberdar edilmelidir. Bu tipte herhangi bir tehlike varsa belirleyip itfaiyeye bildirin ki uygun operasyon planı oluşturulabilsin.
Çevirmenin notu Bedfordshire Fire and Rescue Service, Doğu İngiltere’de 123,500 hektar alana yayılan ve 620,000 nüfuslu Bedfordshire kasabasında Yangın ve Kurtarma Hizmeti veren ve 14 stratejik noktada konuşlanmış Yangın İstasyonu bulunan bir kuruluştur. Buradaki Risk Değerlendirmesi dökümanı, Bedfordshire Fire and Rescue Service tarafından Yangın Tedbirleri (İşyeri) Düzenlemeleri 1997 (1999 da yeniden düzenlenmiştir) ışığında hazırlanmıştır. Daha ayrıntılı bilgi için HM Stationery Office tarafından yayınlanan “Yangın Emniyeti – İşverenin Rehberi” (“Fire Safety – An Employer’s Guide” ISBN 0-11-341229-0) isimli kitaptan yararlanılabilir.
KAPAK KONUSU
Yapılarda yangın riskini arttıran etkenler Yangın tutuşma kaynağı ve yakıtın bulunduğu he mekanda oluşması kaçınılmaz bir olgudur. Tutuşmanın meydana gelmesinin önlenmesi ve oluşturduğu hasarların minimuma indirgemek yapının tasarımda alınacak kararlar ve kullanım aşamasında yapılacak uygulamalar ile mümkündür. Araş. Gör. Dr. Zuhal ŞİMŞEK / Uludağ Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü
Ö
zet
Yangın tutuşma kaynağı ve yakıtın bulunduğu he mekanda oluşması kaçınılmaz bir olgudur. Tutuşmanın meydana gelmesinin önlenmesi ve oluşturduğu hasarların minimuma indirgemek yapının
40 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
tasarımda alınacak kararlar ve kullanım aşamasında yapılacak uygulamalar ile mümkündür.
Giriş Kullanıcı yoğunluğunun yüksek olduğu ofislerde karmaşık network ağlarının varlığı ve arttan taleplerin
karşılanmasına yönelik yapılan ilavelerinde doğrultusunda, günümüz yapılarının yangın riski giderek artmaktadır. Özellikle, gelişen teknoloji doğrultusunda, hayatı kolaylaştıran birçok elektronik cihazların yaşantımızın bir parçası olması ile birlikte, elektrik kullanı-
mının yaygınlaştığı görülmektedir. Tutuşma olayının gerçekleşmesini takip eden bir kaç saniye içinde ortamda yeterli yakıtın bulunması durumunda yangın, hızla tüm mekana yayılabilmektedir. Hızla gelişen bir yangının kontrol altına alınmaması durumunda büyük can ve mal kayıplarının yaşanması kaçınılmazdır. Yangının sebep olduğu zararlarının en aza indirgenmesi, ilk olarak olayın oluşmasının engellenmesi yolu ile gerçekleştirilebilir. Ancak yangın güvenlik önlemlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucu, tüm tedbirlerin bir arada alınması ile birlikte yangın güvenlikli yapı kavramı oluşabilir. Bu durum; Tutuşmanın önlenmesi ve yakıt kontrolü, Uyarı, Söndürme, Tahliye evrelerinin bir arada değerlendirilmesi, Cihazların periyodik bakımlarının yapılarak tüm personelin bu konuda eğitilmesi gerekliliğini doğurmaktadır.
Yangının önlenmesi ve kontrol altına alınması Ortamda bulunan yakıt ve alev kaynağının kontrol altına alınarak tutuşmanın önlenmesi ancak, mekanda bulunan yanıcı maddelerin tutuşma kaynaklarından uzak konumlandırılması ve kullanıcıların bu konuda bilinçlendirilmesi yolu ile gerçekleştirilebilir (Butcher ve Parnell 1983). Ne yazık ki herhangi bir yangın tehlikesi geçirmeden bireylerin bu konunun önemi hakkında bilinçlendirilmesi oldukça zordur. Gerek konutlarda gerekse yoğun kullanıcı yüküne sahip hastane, sinema, alışveriş merkezi gibi yapılarda elektrikli cihazların kullanımı sırasında söz konusu önlemlerin alınmaması, depo alanlarının malzemelerin ısınarak tutuşabi-
lecekleri göz edilmeksizin tavanda bulunan aydınlatmalara kadar depolanması, elektrikli cihazların periyodik bakımlarının yapılmaması tutuşma risklerinin önemli ölçüde arttırmaktadır (resim 1). Yapılarda tutuşma kaynaklarının ve yangın yükünün fazla olduğu mekanların tespit edilerek tutuşmayı önleyecek önlemlerin alınması, yangının başlamasını veya yayılmasını engelleyecektir. Bu açıdan mekanların değerlendirilmesi söz konusu olduğu zaman depo, arşiv, bilgi, işlem odaları, kafe ve restoran mutfakları, atölyeler, imalathaneler, kazan daireleri, trafo merkezleri ve eşanjör odaları tek başına bağımsız birer kompartıman olarak tasarlanması gerekir. Her birimde mutlaka duman dedektörü ve otomatik yangın söndürme sistemlerinin tasarlanarak merkezi otomasyon sistemine bağlanması meydana gelebilecek bir yangının ilerlemeden kontrol alınmasını saylamaktadır (Banse 2001). Ayrıca patlayıcı ve parlayıcı sıvılarını gazların bulunduğu laboratuvarların ve depo alanlarının bünyesinde algılama, söndürme sistemlerinin uygulanması ve malzeme seçimlerinde özel önlemlerin alınması, patlama ve tutuşma riskini en aza indirgeyecek önlemler arasında yer almaktadır. Kullanıcı yoğunluğunun artması ile birlikte, mevcut yapılar artan talebe karşılık veremeyip genişlemeye ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenle yapılar sürekli bir yenileme ve dönüşüm içerisindedir. Özellikle teknolojinin gelişmesi sonucunda yeni cihazların etkin olarak hayatımıza girmesi ile birlikte, ilave mekanlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bununla beraber zaman içinde yapılarda gerek iç mekan bitirme elemanlarının gerekse izolasyon malzemelerinin yıpranarak işlevini görememesinden dolayı yenilen-
meye ihtiyaç duymaları söz konusu olmaktadır. Tadilat sırasında yapılan kaynak vb. işlemleri ve çatı izolasyonunun şalümo aletleri ile gerçekleştirilmesi sırasında bir yangın çıktığı görülmektedir. Çatı yangınlarının büyük çoğunluğunun izolasyon sırasında şalümo cihazlarının açık unutulması veya yalıtım yapılırken yanıcı maddelerin açık bulunan cihazın yakınında olması sonucu gerçekleşmektedir (resim 2). İlgili personelin tadilat işlemlerine başlamadan önce bu konuda eğitilmeleri ve tüm yenileme işlemleri boyunca yanlarında yangın söndürme tüplerini bulundurmaları yangının hızla söndürülerek yayılmasını engelleyecektir. Günümüz yapılarında birden fazla fonksiyonun tek bir yapı bünyesinde tasarlandığı karma fonksi-
Resim 1. Samsun’un Bafra ilçesinde bir depoda çıkan yangın çevreye sıçramadan kontrol altına alındı. (www.haberexen.com)
Resim 2. Çatı su yalıtımında yangın tehlikesi http://ahmetsertkan.blogspot.com.tr
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 41
KAPAK KONUSU
Yapılarda tutuşma kaynaklarının ve yangın yükünün fazla olduğu mekanların tespit edilerek tutuşmayı önleyecek önlemlerin alınması, yangının başlamasını veya yayılmasını engelleyecektir. yonların yapıların yaygın olarak kullanılmaktadır. Bağımsız birçok fonksiyonun aynı yapı bünyesinde tasarlanması zaman ve efor açısından kullanıcılara avantaj sağlamasına rağmen yangın hatta patlama riski yüksek olan mekanlar yüksek kullanıcı yükün sahip yapılarda büyük tehlike oluşturmaktadır. Bu risklerin azalması sırasında mimarlara büyük rol düşmektedir. Yapının tasarım aşamasında kazan dairesi, patlayıcı gaz ve kimyasal depoların, yangın yükü yüksek arşiv, gibi mekanlar yapılardan uzak olacak şekilde tasarlanmaları yangının oluşturacağı hasarların en az düzeyde atlatılmasını sağlar.
Tahliye sırasında yaşanacak risklerin azaltılması Tutuşmanın oluşmasın durumunda yangının söndürme sistemleri ile kontrol altına alınması sırasında mutlaka kullanıcıların güvenli alanlara aktarılmaları gereklidir. Yapı ölçeğinde alınacak tedbirler sadece algılama ve söndürme sistemlerinin kurulması ile sınırlı kalmamaktadır. Tahliyenin yapılacağı yatay ve düşey kaçış yollarının tasarlanması ve güvenlikli alanların oluşturulması ile kullanıcı güvenliğinin sağlamak mümkün olacaktır (Akıncıtürk 2000). Fakat yaşam kayıplarının büyük çoğunluğu, kullanıcıların güvenli alanlara aktarılmaları sırasından dumandan zehirlenerek yaşamlarını kaybetmektedir.
42 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Tahliye stratejisi oluşturulurken; Kaçış yollarının yönetmeliklere uygun maksimum mesafeleri karşılayacak şekilde düzenlenmeleri, Yapının kullanım amacına, kullanıcı yoğunluğuna ve kullanıcının hareket kabiliyetine bağlı olarak kaçış mesafelerinin azaltması, özellikle yardım almaksızın tek başına hareket edemeyen bireylerin bulunduğu klinikler, huzur evleri gibi yapılarda yatay tahliye alanlarının oluşturulması ve sedyeler ile düşey tahliyenin yapılacağı öngörülerek yangın merdivenlerinin uygun genişlikte tasarlanması, Kaçış yollarında yangın sırasında zehirli duman çıkarmayan ve tutuşmayan malzemelerin kullanılması, (Özgünler ve Acun 2005) Düşey tesisat şaftlarının ve asma tavan aralarının duman ilerlemesini engelleyecek damperler ile donatılması ve şaft kapaklarının yanmayan ve duman sızdırmaz kapılalar ile kapatılması, Tüm kaçış yollarında duman tahliye sistemlerinin tasarlanması, Kullanıcıları doğru çıkışlara yönlendirebilmek amacı ile bir anons siteminin kurulması, tahliyenin başarı ile gerçekleşmesine olanak sağlar (Smith ve Wilcokx 2004). Yangınlar kullanıcı hatası, sabotaj gibi nedenlerden dolayı insanların bulduğu ortamlarda meydana gelebilmekle beraber bireylerin sürekli bulunmadığı mekanlarda tesisattan kaynaklanan arızalar
nedeni ile de ortaya çıkabilmektedir. Tesisatların ve cihazların periyodik bakımlarının yapılması yangının oluşmasını önleyecektir (Çelebi Akıncıtürk 2003). Yapılarda yangın risklerinin azaltılması tasarım aşamasında başlamaktadır. Mekanların organizasyonları, kaçış yollarının tasarımının projede çözümlenmesi, malzeme seçimleri ve dumanın algılanması, tahliye edilmesi ve yangının söndürülmesine yönelik sistem seçiminin mimar ve mühendisler tarafından bu aşamada projelendirilmesi yangın risklerini azaltır. Fakat tek başına yeterli değildir. Kullanım aşamasında tasarım ilkelerinin sürdürülmesi, personelin bu konuda bilinçlendirilmesi de aynı derece de önemlidir.
Kaynaklar Akıncıtürk N. 2000. Yapılarda, Yangın Güvenliği Kapsamında Taşıyıcı Sistem ve Malzemeye Yönelik Sorunların Mimari Açıdan İncelenmesi. Yangın Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı. Tmmob Makine Müh ve Kimya Müh. Odaları. Banse P. 2001. Hastanelerde Mekanik Duman Kontrolü. Dergisi. 56/86 Butcher. E. G, Parnell A.C., 1983. Designing For Fire Safety. John Wiley & Sons. Isbn 0471 10239 3. P. 473 Çelebi M.R., Akıncıtürk N. 2003. Yangın Yapı Tasarım İlkeleri. T.C İstanbul Kültür Üniversitesi Yayınları. Özgünler M. ve Acun S., 2005. Yangın Anında Oluşan Duman Miktarı ve Önemi. Yangın ve Güvenlik Dergisi. 85/34 Smith C., Wilcokx T. 2004. Hastaneler İçin Yangın Alarm Sistemleri. Yangın ve Güvenlik Dergisi. 80/52. http://ahmetsertkan.blogspot.com.tr www.haberexen.com
KAPAK KONUSU
Acil durum tahliyesi ve optimizasyonu
‘Kanıtlanmış bir yöntem’ Etkin bir acil durum organizasyonu oluşturmak kolay bir iş değildir. Şirketler çoğu zaman acil durum organizasyonlarını ya tamamen operasyonel bakış açısıyla ya da teorik yaklaşımla yapmaktadırlar. Yazı: Kıdemli Acil Durum Yönetim Danışmanı Xavier Criel / FPC, Ralf Bruyninckx CEO / FPC Tercüme: Özlem EMGEN / Marsh Sigorta ve Reasürans Brokerliği A.Ş. Marsh Risk Consulting Grup Müdürü
E
tkin bir acil durum organizasyonu oluşturmak kolay bir iş değildir. Şirketler çoğu zaman acil durum organizasyonlarını ya tamamen operasyonel bakış açısıyla (müdahale ekibi veya itfaiye teşkilatına odaklanarak) ya da teorik yaklaşımla (saha da pratik olarak uygulanması zor çözümlere yoğunlaşarak) yapmaktadırlar. Etkin bir acil durum organizasyonu yerel mevzuat şartları, şirket ve sigorta politika ve standartlarını da göz önüne alarak şirketlerin operasyonel risklerine istinaden hazırlanmalıdır. Acil durum organizasyonu, iç ve dış faktörlerden daimi olarak etkilenen bir yapı olduğu için acil durum müdahalesi sürekli bir iş süreci olmalıdır. İç ve dış faktörler arasında endüstriyel trendler, yeni teknolojik gelişmeler, kanun ve yönetmelikler, şirket politikaları, sigorta marketi standartları ve sigortacının talepleri sayılabilir. FPC ve iş ortağı Safety Centre Europe (SCE- Avrupa İş Güvenliği Merkezi), şirketlerin acil durum organizasyonun optimizasyonu konusunda Şekil 1’deki metodu kullanarak
44 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
destek olmaktadırlar. Bu yöntem acil durum organizasyonu için 5 hususu değerlendirmektedir.
1) Risk envanteri, korunma tedbirleri ve senaryolar Mevcut ve gelecekte ortaya çıkabilecek risklere ve farklı korunma tedbirlerine (proses güvenliği, aktif ve pasif güvenlik sistemleri) daya-
narak etken senaryolar belirlenir. Bu etken senaryolar, acil durum organizasyonunun gereksinimlerine ve yapısına büyük ölçüde etki eder.
2) Acil durum organizasyonun görevleri Etken senaryolar acil durum organizasyon yapısı altındaki müdahale
Şekil 1. Risk optimizasyon metodu
stratejilerini tanımlar ve görevleri belirler. Olay öncesi strateji planları hazırlanarak farklı zamanlarda farklı ekiplere görevler atanır.
3) Acil durum organizasyonun kaynakları Acil durum organizasyonu insan, müdahale ekipmanları ve depolar gibi belli kaynakları kullanarak bütün görevleri yerine getirmek durumdadır.
müşteriler, tedarikçiler, basın ve çalışanlarla) yürüten ve müdahale ekiplerine destek olan takımdır. Bütün takımların üye sayısı, yeterlilik ve eğitim ihtiyaçları belirlenmelidir.
Malzeme İnsan Genel olarak acil durum yönetimine dahil olması gereken 5 takım vardır. Operatörler: Proses kontrolünden sorumludurlar 1. Müdahale takımı: Sahada bulunan ve ilk müdahaleyi yapanlardır. Olayın etkisini azaltırlar. 2. Müdahale takımı: Uzman yangınla mücadele personelidir. Olay sonlandırılana kadar olayın kontrolünden sorumludur. Müdahale takımlarına destek ekipler: Destek hizmetleri Kriz yönetim takımı: Krizi yöneterek firmanın itibarını koruyan, sorumlulukları kontrol altında tutan, iletişimi (resmi makamlar, toplum,
Şekil 2. Olay öncesi planı örnek çıktısı
Değişik ekiplerce görevlerini başarılı ve güvenli bir şekilde yerine getirebilmeleri için gerekli her türlü gereksinimi kapsar. Taşıt, ekipman, araç, kişisel koruyucu donanım (maske, solunum seti, kimyasaldan koruyucu kıyafet, itfaiyeci kıyafetleri) ve söndürücü malzemeyi (su, köpük, toz, vb.) içerir.
Depo Ekiplerin malzemelerini depolamaları veya görevlerini yerine getirmek için ihtiyaç duydukları alanları sağlayan için mevcut tesisleri kapsar. Görevler arasında eğitim alanı, kriz yönetim merkezi sayılabilir. Depo alanı olarak yangın söndürücüleri, hortumları, köpük stokunu ve arabasını, vb. tutmak için güvenli ve erişilebilir yer(ler) düşünülmelidir.
4) Kaynakların yönetimi Ekiplerin görevlerini yerine getirmek için mevcut kaynakları nasıl kullanacakları tanımlanır. Müdahalenin etkinliği ve başarısı aşağıdaki faktörlerce belirlenir. Müdahale ekiplerinin hazır bulunması, Ekiplerin yapısı, Müdahale ekiplerinin gerekli zaman çerçevesinde olaya müdahale için hazır hale gelebilme becerisi, Ekip üyelerinin uzmanlığı ve yetkinlikleri,
Acil durum organizasyonunda destek fonksiyonların bulunması, Acil durum organizasyonunun yönetilmesi. Bu faktörlerin her biri için gereklilikler tanımlanmalıdır.
5) Acil durum organizasyonun maliyetinin finansal değerlendirmesi Nitel hususların yanı sıra personel, eğitim, malzeme ve depolama masrafları da hesaba katılmalıdır. Daha büyük ve donanımlı ekiplere veya teknik altyapılara (koruma sistemlerine) yatırım yapma kararı verilmesinde hassas dengelerin korunması gerekecektir. Bu yöntemin endüstriyel tesisler, binalar ve devlet yapıları için faydaları kanıtlanmıştır. Bağımsız dış bir bakış açısıyla mevcutta olan acil durum organizasyonun değerlendirilmesi ve güvenli bir şekilde faaliyette olması gerekenlerin tespit edilmesiyle şirketlere fayda sağlamaktadır. Bu yöntem, Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkilerin Azaltılması Hakkında Yönetmelik, İşyerlerinde Acil Durumlar Hakkında Yönetmelik ve Çalışanların Patlayıcı Ortamların Tehlikelerinden Korunması Hakkında Yönetmelik kapsamında olan ve risklerini etkin yönetmek isteyen şirketler içinde çözüm olacaktır.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 45
KAPAK KONUSU
Endüstriyel tesislerde erken duman algılama ve uyarı sistemi Duman algılamasının genellikle çok zor olduğu endüstriyel tesislerde yangın alarm sistemi projelerinin çok iyi etüt edilmesi ve en doğru teknolojilerin seçilerek tesise uygulanmasında büyük fayda vardır. BTS YANGIN GÜVENLİK YAPI TEKNOLOJİLERİ
Ü
lke ekonomisine katkıda bulunmaları ve birçok insana iş olanağı sağlamaları nedeni ile endüstriyel tesisler yangına karşı çok hassas bir şekilde korunmalıdırlar. “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik”, endüstriyel
46 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
tesislerin yangına karşı korunmasında en doğru ve en son teknolojilerin kullanılmasını istemekte aksi takdirde tesiste yangın çıkması durumunda hem mal sahiplerine hem de tesislerin teknik danışmanlarına, projecilerine ve sigorta firmalarına sorumluluklar getirmektedir.
Bu nedenle duman algılamasının genellikle çok zor olduğu endüstriyel tesislerde yangın alarm sistemi projelerinin çok iyi etüt edilmesi ve en doğru teknolojilerin seçilerek tesise uygulanmasında büyük fayda vardır. Endüstriyel tesisleri yangına karşı tam olarak koruyabilmek için,
tesiste yangına sebep olabilecek her türlü riski prensip olarak ortadan kaldırmak gerekmektedir. Ancak bu gerek teoride gerekse pratikte mümkün değildir. Keza bu tesislerde yoğun bir çalışma ortamının olması, birçok makine ve elektrik panoları arasında yoğun kablo trafiği, yangın riskini ve yükünü arttırmaktadır. Ayrıca endüstriyel tesislerin farklı mimari yapılarından dolayı bazı mahallerde noktasal tip dedektörlerin kullanılmasında sakıncalar olabilmektedir. Bu dedektörlerin montajı bu mahallerde standartlara uygun bir şekilde yapılamamakta, yapılsa dahi yangının başlangıcında ortaya çıkan duman ve sıcaklığı zamanında yakalayamamaktadır. Genellikle endüstriyel tesislerde yüksek tavanı olan geniş hacimli yerler bulunmaktadır. Bu gibi mahallerde dumanın noktasal tip detektörlerle algılanmasında gecikmeler olmaktadır. Bu tip detektörler dumanı alarm olarak algıladıkları anda, tabir uygunsa ateş bacayı sarmış olmaktadır. Endüstriyel tesislerde yangının bu aşamaya ulaşması, yangına müdahale edilse dahi tesiste büyük zararlara neden olmakta, birçok önemli makine ve doküman kullanılmayacak halde zarar görmekte hatta tamamen yok olmaktadır.
Endüstriyel tesislerde noktasal tip detektörler ile duman algılamasında karşılaşılan problemler Duman yoğunluğu Yangının başlangıcında ortaya çıkan duman genellikle düşük yoğunluktadır. Bu nedenle dumanı algılayacak olan tipik noktasal tip dedektörler, ışın tipi duman dedektörleri dumanı algılamada gecikmekte ve dolayısı ile bu gecikme endüstriyel tesislerde
yangının yayılma hızını arttırmaktadır. Buna ilave olarak bazı özel depolar gibi yüksek tavana sahip yerlerde geniş hacim nedeni ile dumanı yukarıya çıkaracak enerji birikimi çok geç olmaktadır. Tipik noktasal duman dedektörleri duman yoğunluğu ancak % 4 obscuration/m, ışın tipi duman dedektörleri ise %9 obscuration/m olduğunda alarm durumuna geçebilmektedir.
Dumana ulaşılabilme ve tavan yapısı Endüstriyel tesislerin birçoğunda depolar, nihai mamul depoları gibi yerlerde tavanların özel yapısı nedeniyle buralara noktasal tip duman dedektörleri veya ışın tipi duman detektörlerinin yerleştirilmesi mümkün olmamakta, olsa dahi duman algılamasını engelleyici kirişler ve aksesuarların bulunması nedeni ile bu dedektörlerin doğru kullanılabilirliği ortadan kalkmaktadır.
tavanlı yerlerdeki dedektörlerin bakımının zamanında yapılamaması, dedektörlerde kirlenmeye ve dolayısıyla sistem içinde yalancı alarmlara neden olmaktadır. Özellikle bu tip yerlerde toz önemli bir problem oluşturmaktadır. Mesela endüstriyel tesislerin depolarında toz oranının fazla olması bu cihazların kirlenmesini hızlandırmakta ve kalibrasyonunu bozmaktadır. Böylelikle bu detektörlerin bakım süreleri uzamakta ve periyot sayıları da artmaktadır. Bu durum işletmede bakım ve işletme maliyetlerini arttırmaktadır.
Dumanın algılanma süresi Bakım Endüstriyel binalarda tesis edilen yangın alarm sistemi, verimli çalışabilmesi için periyodik olarak bakıma tabi tutulmalıdır. Yüksek
Endüstriyel tesislerde yangının sebep olacağı zararı ve kayıpları azaltmak için; yangını daha başlangıç aşamasında, yani dumanın yeni yeni oluştuğu zaman aralığında
Yangının başlangıcında ortaya çıkan duman genellikle düşük yoğunluktadır. Bu nedenle dumanı algılayacak olan tipik noktasal tip dedektörler, ışın tipi duman dedektörleri dumanı algılamada gecikmekte ve dolayısı ile bu gecikme endüstriyel tesislerde yangının yayılma hızını arttırmaktadır. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 47
KAPAK KONUSU
algılanması gerekmektedir. Alevin ortaya çıkması durumunda iş işten geçmiş olacaktır. Daha önce belirttiğimiz gibi noktasal tip duman dedektörleri ile ışın tipi duman dedektörleri pasif dedektörler olup yangın nedeni ile oluşan dumanın kendilerine gelmesini beklemektedirler. Duman ancak belli oranlara ulaştığında bu dedektörler alarma geçmektedir. (Bakınız Duman Yoğunluğu) Endüstriyel tesislerde çıkan yangın olaylarından elde edilen istatistik ve verilerde yangının başlangıçta çok yavaş ilerlediği ancak alevin ortaya çıkması ile büyük bir hızla geliştiği tespit edilmiştir. Yangın sırasında zaman çok önemlidir. Bu nedenle bilgi işlem odaları, kontrol odaları, özel depolar, nihai mamul depoları, labaratuvarlar gibi işletme içinde özel öneme sahip mahallerde, muhtemel bir yangının sebep olabileceği zararı ve kayıpları azaltmak için algılamanın mümkün olan en kısa sürede yapılması gerekmektedir. Aktif hava emişli duman algılama sistemi ile ilgili önemli bilgileri kısaca özetlemekte fayda vardır. Aktif hava emişli duman algılama ünitesi-ASD en ufak duman ve gaz partiküllerini algılayarak daha yangın başlamadan kullanıcıya ön uyarılar verebilmektedir. (Resim 1) ASD’yi klasik duman algılama detektörlerinden üstün kılan en önemli özelliği, klasik duman algılama sistemlerinden tamamen
farklı bir algılama metodu kullanmasıdır. Aktif hava örneklemesi ve lazer teknolojisini kullanarak duman partikül yoğunluğu ölçümü prensibi ile çalışan sistem, klasik duman dedektörlerine göre 1000 kat daha fazla hassasiyete sahiptir. (Resim 2)
Resim 2. IFT FireTracer’ın ölçüm
Öyle ki aktif hava emişli duman detektörü, dumanın içindeki partikülleri lazer teknolojisi ile donatılmış olan ölçüm hücresi içinde sayabilmektedir. Duman partiküllerinin sayısına bağlı olarak oluşan duman konsantrasyonunun sürekli artması durumunda, ASD farklı seviyelerde alarm çıkışları verebilmektedir. (Resim 3) Bunlar sırası ile 1. Alert 2. Action 3. Fire 1 4. Fire 2
Resim 3. IFT FireTracer gösterge ve kontrol ünitesi
IFT FireTracer’ın hassasiyetinin noktasal tip dedektörlere göre 1000 kat daha fazla olması endüstriyel tesislerde en önemli problem olarak görülen duman algılamasındaki gecikmeyi önlemektedir. 48 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
ASD, yukarıda belirtilen bu seviyelere ulaştığı zaman kendi iç bünyesindeki röle modelleri vasıtası ile sesli ve ışıklı uyarılar verebilmektedir. Alert seviyesi genellikle duman kesafetinin % 0,005 seviyesine karşılık gelmektedir. Bu seviyede insanoğlu dumanı gözle göremez, kokusunu alamaz. Action seviyesi %0,01 seviyesine karşılık gelmektedir. Bu seviyede insanoğlu dumanı gözle göremez ancak kokusunu alabilir. Fire1 seviyesi %0,1 seviyesine karşılık gelmektedir. Bu seviyede insanoğlu dumanı ancak gözle görebilir ve kokusunu alabilir. Fire2 seviyesi % 4 seviyesine karşılık gelmektedir ki bu seviye standart noktasal tip pasif duman dedektörlerinin dumanı algıladığı seviyedir. Bu duman seviyesinde duman tavana toplanmıştır ve rengi siyaha yakındır. Bu seviyedeki dumanın güneş ışığında gölgesi oluşur. ASD’nin ilk algılama seviyesi olan Alert ile normal noktasal tip duman dedektörün algılama seviyesine karşılık gelen Fire2’ ye göre yaklaşık 1000 katı daha hızlı dumanı yakalayabilme olanağını işletmeye sağlamaktadır. Aslında IFT FireTracer bu özelliği ile işletmeye ve İtfaiyeye yangında en önemli parametre olan Zamanı kazandırır. (Resim 3) ASD’ın üstün özelliklerinden bazıları ise şöyle sıralanabilir; İşletmede tesis edilmiş veya edilecek olan her türlü adreslenebilir yangın alarm kontrol sistemine monitör modülleri vasıtası ile bağlanabilir. Cihaz üzerinden direkt olarak veya PC üzerinden programlanabilmektedir. BMS ve diğer sistemlerle dijital olarak haberleşebilmek için RS232, RS485ModBus ve Ethernet TCP/IP protokolleri üzerinden çıkış sinyalleri verebilmektedir.
4-20mA ve Kuru Kontak çıkışları mevcuttur. “PipeTracer” pnömatik dizayn programı ile aspirasyon borularının tasarımı kolaylıkla yapılabilmektedir. Hava emme boru uzunluğu 100m’dir. 4 boru kapasiteli ASD, 4x100m toplam 400m borulama kapasitesi ile bu sektördeki en değerli cihazdır. Ortamdan Aspirasyon boruları vasıtası ile numune hava alındığından elektrik kablolarının kullanılmasının sakıncalı olduğu yerlerde rahatlıkla kullanılabilmektedir.
Aktif hava emişli duman algılama sisteminin avantajları
Bütün bu faktörler göz önüne alındığında endüstriyel tesislerdeki işletme için özel öneme sahip yerlerde IFT FireTracer uygulamasının oldukça önemli tasarruf sağladığı görülmektedir. 2. Esneklik
4. Montaj kolaylığı
IFT FireTracer numune hava toplama boruları işletme içinde istendiği gibi kolaylıkla monte edilebilir. Ayrıca IFT FireTracer’ın kullanıldığı mahallerde noktasal duman dedektörleri için gerekli olan elektrik tesisatına gerek yoktur. (Resim 5)
Daha önce de belirtildiği gibi pahalı olmayan PVC borular aracılığıyla sistemin montajını yapmak kolaydır. (Resim 6) Ayrıca bükülebilir daha ince borular ile ulaşılamayan küçük mahallere ve cihaz kabinleri içlerine kadar girilerek yangın durumunda ortaya çıkan dumana mümkün olduğunca yakın olunabilir.
Yukarıda anlattıklarımızı kısaca özetlersek, IFT FireTracer sisteminin en önemli avantajlarını şu şekilde sıralayabiliriz.
1. Hassasiyet ve algılama süresi IFT FireTracer’ın hassasiyetinin noktasal tip dedektörlere göre 1000 kat daha fazla olması endüstriyel tesislerde en önemli problem olarak görülen duman algılamasındaki gecikmeyi önlemektedir. Koruma yapılacak mahal içinde tesis edilen numune hava toplama boruları yaklaşık 6 ile 21 mm çapındadır. Bu borular üzerinde açılacak delikler üzerinden IFT FireTracer içindeki özel aspiratör vasıtası ile ortamdan sürekli olarak belli bir debide numune hava aktif olarak toplanır. Böylelikle çok hassas ve erken bir şekilde ortamda oluşan duman yakalanabilmektedir. (Resim 4)
Resim 4. FireTracer numune hava toplama borusu
Resim 5. FireTracer borulamasında esnek bir uygulama örneği
Resim 6. IFT FireTracer borulaması
3. Bakım kolaylığı Noktasal detektörlerin aksine IFT FireTracer sisteminde birçok detektör yerine sadece IFT FireTracer detektörünün olması sistem için gerekli olan bakım çalışmalarını çok kolaylaştırmaktadır. Zira bir IFT FireTracer detektörü yaklaşık 2000 m2’lik bir alanda koruma yapabilmektedir. Halbuki bu büyüklükteki bir alanda ideal şartlarda minimum 20 noktasal detektör kullanılmalıdır. Bu sayı tavanın mimari yapısı ve yükseklik ile daha da artabilir. Bu farklılık bakım için geçen süre ve maliyetlerde önemli bir tasarruf ve güvenilirlik sağlamaktadır.
5. Maliyet Bütün bu faktörler göz önüne alındığında endüstriyel tesislerdeki işletme için özel öneme sahip yerlerde IFT FireTracer uygulamasının oldukça önemli tasarruf sağladığı görülmektedir. Daha da önemlisi IFT FireTracer yangını daha başlangıç aşamasında yakaladığından işletme için çok önemli olan maddi ve manevi değerleri de yangına karşı koruyarak yangın sırasında ortaya çıkan kayıpları minimumda tutmaktadır. Kaynak: IFT-FireTracer Aktif Erken Duman Algılama Sistemi ve Uygulamaları El Kılavuzu XTRALIS/ ICAM LTD.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 49
KAPAK KONUSU
Üst düzey yangın algılama ve alarm sistemleri Securiton SecuriFire yangın algılama panelleri sistemde oluşabilecek herhangi bir arızayı engelleyecek tam-yedekli sistem mimarisi sunmaktadır. İşlemci, çevrim kartları vb. tüm donanım parçaları ve yazılımı yedeklidir ve eş zamanlı olarak çalışırlar. EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri
İ
sviçre menşeli Securiton firması, 1948 yılından beri yangın algılama ve alarm sektöründe yüksek standartlarda üretim yapmaktadır. SecuriFire Yangın Algılama ve Alarm Sistemleri geniş ürün programı ile orta ve büyük ölçekli tüm projelerde yangın algılama ve alarm ihtiyaçlarınıza yönelik komple çözümler sunmaktadır. Ürünlerinde en yüksek kalite standartlarını kullanan ve ağ haberleşmesinde oluşabilecek her türlü soruna karşı üst-düzey yedeklemeli ağ haberleşmesi olanakları sunan SecuriFire yangın algılama kontrol panelleri, güvenlik açısından en zorlu ve karmaşık projelerde bile ihtiyaçlarınızı karşılayan çözümler
50 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
sunmaktadır. SecuriFire paneller kullanıcı dostu gösterge paneli, kontrol panelleri arası üst-düzey yedeklemeli ağ olanakları, panel düzeyinde yüksek ve hızlı yedekleme özellikleri ve gelişmiş çok sensörlü, algoritma tabanlı detektörleri sayesinde en kritik uygulamalarda özellikle tercih edilmektedir. SECURITON SecuriFire yangın alarm sistemlerinin EN54 standartlarının yanı sıra, EN 12094-1 otomatik söndürme sistemleri standardına uygunluğu da VdS tarafından sertifikalanmıştır.
Gerçek tam-yedekli sistem mimarisi Securiton SecuriFire yangın algılama panelleri sistemde
oluşabilecek herhangi bir arızayı engelleyecek tam-yedekli sistem mimarisi sunmaktadır. İşlemci, çevrim kartları vb. tüm donanım parçaları ve yazılımı yedeklidir ve eş zamanlı olarak çalışırlar. Bu sayede herhangi bir arıza anında eğer aktif sistem devre dışı kalırsa hiç beklemeden ikinci sistem devreye girer ve güvenliğinizi garanti altına alır.
Esnek ve modüler ağ yapısı Gelişmiş ağ özelliklerine sahip kullanıcı dostu dokunmatik ekranlı modüler paneller dağıtılmış olarak ve hiçbir merkezi bilgisayara ihtiyaç duymadan sahada konumlandırılabilir. Bu sayede sistem mimarisi özgürce tasarlanabilir. 16 adede kadar ağ bağlantısı kurulan panellerin her biri 14 çevrim devresini destekler ve her çevrim devresine 250 adede kadar saha elemanı bağlanabilir.
Ortam koşullarına adapte olabilen akıllı kombine detektörler SecuriStar kombine (duman + sıcaklık) yangın algılama detektörleri kurulduktan sonra sadece bir kez hassasiyet ayarı yapılması yeterlidir, daha sonra detektör otomatik ve sürekli olarak Cubus seviyeleme algoritması ile kendini kullanıldığı ortama adapte eder. Kombine detektörler istenirse sadece sıcaklık veya sadece duman algılaması için kullanılabilir ve bir zamanlayıcıya bağlı olarak otomatik olarak da algılama sensörlerini değiştirebilirler. Bunun yanı sıra toz kompanzasyonu sayesinde yanlış alarmları önlemektedir. MCD 573X-S(P) serisi kombine detektörler tüm bu özelliklere ek olarak dahili hoparlörleri ile (92 dB’e kadar) önceden
kaydedilmiş alarm mesajlarını alarm anında kullanıcılara anons ederek sesli tahliye yapılmasını sağlar.
modülü ilave edilerek SecuriFire çevrim hattına adreslenebilir bir detektör olarak tanımlanabilmektedir.
Geniş saha ekipmanları
Linear sıcaklık detektörü
Securiton ürün programı içinde sahadaki farklı ihtiyaçlara yönelik adresli olarak çevrim devresine bağlanabilen çok çeşitli giriş/ çıkış ve röle modülleri, yangın ihbar butonları, flaşör ve sirenler, kablosuz detektörler, kanal tipi detektörler, ışın tipi detektörler, alev detektörleri, ex-proof detektörler ve havalandırma kanallarına damperleri kontrol amacıyla monte edilen duman anahtarları yer almaktadır.
Securiton ailesine katılan en yeni ürün ADW 511A yeni nesil linear tip sıcaklık detektörüdür. Standart olarak basınçlı hava uygulanmış bakır algılama tüpü sahaya yerleştirilir ve sürekli olarak bu tüplerin basınç seviyesi gözetlenir. Yangın esnasında oluşacak bir sıcaklık artışı tüpün içerisinde bir basınç artışına neden olur ve yangın alarmı verilmesini sağlar. ADW 511A tek borulu veya çift borulu olarak kullanılabilmektedir. Yangın dışındaki ani sıcaklık değişikliklerine karşı yüksek hatalı alarm bağışıklığı bulunan bu detektör, özellikle izlenmesi zor kimyasal üretim tesisleri, boyahaneler ve tüneller için ideal bir çözüm oluşturmaktadır. Tüm Securiton ürünleri, Türkiye’de yangın algılama sistemlerinde yeni teknolojilerin öncülüğünü yapan, EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri tarafından desteklenmektedir.
Hava çekişli duman algılama Securiton’un çok erken algılama yapabilen ASD 535 hava çekmeli duman detektörünün benzersiz özellikleri bulunmaktadır. Yüksek güçlü LED kullanılarak A,B ve C sınıfı algılama yapabilen ASD 535, 0.002%’lik bir hassasiyet seviyesine sahiptir. Çift boru çıkışlı ve çift detektörlü modüler sistem iki ayrı boru hattından gelen dumanı ayrı ayrı analiz edebilir ve her detektör için ayrı duman seviye göstergesi ve ayrı alarm ve arıza çıkışları vardır. Ünitenin içine takılacak detektörler ise müşterinin ihtiyacına göre üç farklı hassasiyet seviyesi arasından seçilebilmektedir. Detektör başına 300m toplam boru mesafesi çift detektör kullanımı ile 600m.’ye çıkabilmektedir. Bu da delik sayısına bağlı olarak yaklaşık 2,800-3,800 m2’lik bir alanın tek bir ünite ile korunabilmesini sağlamaktadır. Rakipleri arasında en düşük ses seviyesine ve en uzun ömre sahip olan ASD 535, EN54-20 VdS sertifikası ve FM onayına sahiptir. ASD 535 detektörüne XLM 35
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 51
KAPAK KONUSU
Daha yüksek seviyede kullanılabilirlik Bosch, geliştirilmiş yeni nesil Modüler Yangın Algılama Paneli 5000 Serisiyle yeni bir kalite seviyesi ortaya koyuyor. IP teknolojisiyle, gelecekteki değişikliklerden etkilenmeyen ağ yapısı, ethernet ve fiber optik teknoloji ile sorunsuz ve genişletilmiş iletişim ve sezgisel işlemler için yeni renkli dokunmatik ekran yeni sürümün en önemli özellikleri arasında yer alıyor. BOSCH GÜVENLİK SİSTEMLERİ
Y
angın durumunda her saniye önemlidir. Dolayısıyla, kullanıcının yangın alarm sistemini çok doğru ve hızlı bir şekilde kullanabilmesi büyük önem arz eder. Ancak, bu gibi durumlarda kullanıcıların yüksek stres altında olması yangın panelinin yanlış kullanılması tehlikesini arttırır. Hâlihazırda, bu sorunlar basit bir LED göstergesiyle ve göstergenin yasal düzenlemeler dahilinde akıllıca düzenlenmesi yoluyla çözülmektedir. Bu çözüm, söz konusu durumlarda gerekli olan kullanılabilirlik seviyesini ve operasyon güvenliğini henüz sağlayamamıştır.
52 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Kullanıcı, hala en önemli mesajları seçmek için görüntülenen bilgileri okumak ve yorumlamak zorundadır. Bu süreç önemli bir zaman kaybına yol açar. Bosch’un güvenlik seviyesini artırmak için geliştirdiği yeni çözümün altında yatan neden işte budur. Bosch, geliştirilmiş yeni nesil Modüler Yangın Algılama Paneli 5000 Serisiyle yeni bir kalite seviyesi ortaya koyuyor. Yeni sürümün en önemli özellikleri; IP teknolojisiyle, gelecekteki değişikliklerden etkilenmeyen ağ yapısı, Ethernet ve fiber optik tekno-
loji ile sorunsuz ve genişletilmiş iletişim, Sezgisel işlemler için yeni renkli dokunmatik ekran. Renk konsepti, insanların kritik durumlarda özellikle görsel uyaranlara göre davrandığı prensibini temel alarak geliştirildi. Bu özellik, daha az fark edilebilir unsurların gözden kaçmasını önlemeye yardımcı oluyor. Yeni renkli ekran, canlı renkleri ve net görüntüsüyle bilgilerin uzak mesafeden dahi son derece okunabilir olmasını garanti altına alıyor. Açıklama gerektirmeyecek kadar açık fonksiyonları kullanımı kolaylaştırarak kullanı-
cıların alarm koşullarına gerçek zamanlı tepki vermesine olanak sağlıyor. Yeni konsept sayesinde, kullanıcılar operasyonel güvenliğin önemli ölçüde artmasının avantajından faydalanabilecekler. Artan kullanılabilirlik sayesinde yanlış kullanıma karşı en yüksek koruma sağlanıp, tepki süresi ve niteliği de geliştirilerek güvenlik daha üst seviyeye taşınabilecek. En önemli mesajların farklı renklerde gösterildiği konsept, yapılan kapsamlı kullanılabilirlik çalışmalarına ve Robert Bosch GmbH’nin uzman kullanılabilirlik ekibiyle birlikte yapılan renk konsepti analizlerine dayanıyor. Hangi mesajların önemli olduğunu ve derhal müdahale gerektirdiğini tanımlama konusunda ne derece hızlı olunabileceğini ilk elden tecrübe eden uzmanlar, kişiler üzerindeki tipik çağrışımlar ve altta yatan psikolojik etkiler dikkate alınarak sadece yüksek seviyede uyarıcı renkleri seçtiler: Kırmızı, pembe ve sarı. Kırmızı renk tehlikeyle ilişkilendirildiği ve dikkat çektiği için yangın alarmı mesajlarını belirtmek için kullanıldı. Bilindiği gibi, her saniyenin kritik öneme sahip olduğu
yangın alarmı durumunda gözün en çabuk algıladığı renk kırmızıdır. Genellikle uyarıyı ifade eden sarı renk ise insanların dikkatli olmasını ve önlem almasını işaret ederek hata durumunu belirtiyor. Kontrol mesajları ise dikkat çekici pembe renkle belirtiliyor. Bu renk yaklaşımı tüm operasyon konseptini; olay mesaj ekranını, LED göstergesini ve olay geçmişi günlüğünü kapsıyor. Örneğin bir yangın alarmı durumunun tüm bildirimler yoluyla görüntülendiğini ve bilgi satırının kırmızı olduğu anlamına geliyor. Mevcut yangın algılama paneli çözümleri, özellikle kritik durumların yönetiminde yüksek bir operasyonel güvenlik seviyesini sağlayacak “kullanılabilirlik” kalitesini sağlamaz. Modüler Yangın Algılama Paneli 5000 Serisi ise “Entegre Renkli Bildirim Konsepti” ve renkli ekranıyla Bosch, kullanıcılar için operasyonel kaliteyi önemli ölçüde geliştiren ve güvenliğin seviyesini yükselten bir çözüm sunuyor.
Daha uzağa erişim Fiber optik kablolar aracılığıyla IP ağı ve iletişimini kullanan yeni işlemci, geniş bir alana yayılan projelerde, bina sınırlarının ötesinde yangın panellerinin kurulmasına ve bağlanmasına olanak tanıyor. Ethernet ve CAN ağının birleşimi, her türlü uygulama için üst düzey bir esneklik sunarken, aynı zamanda bir ağa daha fazla panelin
bağlanmasını sağlıyor. Ayrıca, fiber optik kullanımı gürültü müdahalesi olmadan daha geniş mesafelerin kapsanmasına yardımcı oluyor. Bu, özellikle, birkaç farklı tesisten oluşan büyük şirket kurulumları veya havalimanları, demiryolu istasyonları gibi karmaşık sistemler için önemli bir avantaj sunuyor. Ethernet ve fiber seçenekleri mevcuttaki ve gelecekteki binalarda iletim teknolojileri için daha da önemli bir rol oynuyor. Yeni nesil Modüler Yangın Paneli 5000 Serisi, kullanıcıların bu teknolojiyi verimli bir şekilde kullanmasına olanak sağlıyor.
Üst düzey kullanıcı dostluğu Ethernet ağına dayanan IP teknolojisi sayesinde, konfigürasyon dosyaları ile cihaz yazılımı güncellemeleri hızlı ve kolay bir şekilde indirilebiliyor. Yangın panelinin modülleri ile bağlanan cihazlar, daha hızlı, etkili bir kurulum ve test imkanı sağlıyor. Ürün, sezgisel kontrol ve sistemdeki tüm paneller ile iletişimi sağlayan yeni, renkli yangın paneli dokunmatik ekranından kolayca çalıştırılabiliyor. Tekli paneller veya CAN-BUS veya yeni Ethernet bağlantısı ile bağlandığı bütün ağ üzerinden kapsamlı kontrol fonksiyonları sunan uzaktan kontrol klavyesinin yüzeye monteli veya gömülü versiyonları bulunduğu gibi klavye aynı zamanda operatörün masasına da entegre edilebiliyor.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 53
KAPAK KONUSU
EST yangın algılama ve ihbar sistemi Binalarda ve endüstriyel tesislerde kullanılan yangın algılama sistemlerinin hatalı alarmlara karşı duyarlı olması beklenmektedir; bunun başlıca sebebi hatalı alarmların neticesinde ortaya çıkan iş gücü ile oluşan gelir kaybının önlenmesidir. UTC Climate, Controls & Security
H
assas ve doğru algılama
Binalarda ve endüstriyel tesislerde kullanılan yangın algılama sistemlerinin hatalı alarmlara karşı duyarlı olması beklenmektedir; bunun başlıca sebebi hatalı alarmların neticesinde ortaya çıkan iş gücü ile oluşan gelir kaybının önlenmesidir. Avrupa’da her tesiste bulunan yangın panelinin telefon hatları veya GPRS üzerinden doğrudan itfaiye teşkilatına bağlı olması neticesinde itfaiyenin - haber verilmeksizin - doğrudan tesise hareket etmesi hatalı alarm konusuna verilen önemi daha da arttırmaktadır. UTC Climate, Controls &
54 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Security’nin Edwards EST-3 yangın paneline ait NFPA 72 & EN54 uyumlu akıllı Signature serisi detektörler, mikro işlemcilerine önceden yüklenmiş farklı yangın tiplerindeki duman karakteristiklerine uygun algoritmalar sayesinde ancak gerçek yangın koşulu oluştuğunda uyarı vermektedir. Alarm kararının
yangın paneli yerine dedektörünün kendisi tarafından doğru bir şekilde verilebilmesi de müdahale zamanı açısından büyük avantajlar sağlamaktadır.
Ölçeklenebilir yapı ve dağıtılmış sistem mimarisi EST-3 yangın alarm panelleri bir network içerisinde toplam
EST-3 yangın alarm paneli desteklediği entegre itfaiyeci telefonu özelliği sayesinde tesis içerisinde kablo kopukluğu ve kısa devre durumlarına karşı her zaman süpervize bir iletişim altyapısı sağlar. 64 panele kadar genişleyebilir. Böylece metro hatları, havaalanları, çok katlı binalar, kampüs uygulamaları ve endüstriyel tesis gibi algılamanın doğru ve hızlı yapılması gerektiği büyük ölçekli uygulamalar için en doğru çözümü sunar. Toplamda 160.000 detektör & saha modülü bir sistem içerisinde çalışabilmektedir. 125 detektör + 125 modül EST-3 yangın alarm paneline ait bir çevrime (loop) 125 detektör ve 125 modül bağlanabilmektedir. Rakiplerine göre sahip olduğu bu üstünlük ve dağıtılmış mimarisi sayesinde bir çevrim üzerinde daha fazla cihazın bağlantısına izin verebilmektedir. Böylece yangın alarm paneli ile sahadaki cihazlar arasında fazla kablolamanın ve maliyetlerin önüne geçilmektedir.
zi arasında kesintisiz iletişim sağlar.
Entegre sesli tahliye ve kitlesel sesli bildirim EST-3 yangın panelleri içerisinde kullanılabilen entegre EN54-16 / NFPA uyumlu bölge amfileri, acil durumlarda tesis içerisindeki personeli ve ziyaretçileri anonslar ile acil çıkışlara yönlendirilebilmektedir. Yangın alarmı gelen kata acil tahliye anonsu ile komşu katlara yapılan uyarı anonsları sayesinde kaçış yollarında oluşabilecek yığılma-
ların ve bundan dolayı oluşacak can ve mal kayıplarının önüne geçilmektedir. Bu altyapının sağlamış olduğu bir başka avantaj ise son yıllarda yurtdışındaki bazı üniversiteler ve askeri tesislerde gördüğümüz terorist ya da kimyasal/biyolojik silah saldırısı gibi acil durumlarda, tesis içerisindeki insanları kitlesel olarak merkezden doğru bir şekilde anonslar ile yönlendirebilmek amacıyla kullanılmaya başlanılmış ve NFPA içerisinde Mass Notification başlığı altında standartlaştırılmış olmasıdır.
Entegre itfaiyeci telefonu EST-3 yangın alarm paneli desteklediği entegre itfaiyeci telefonu özelliği sayesinde tesis içerisinde kablo kopukluğu ve kısa devre durumlarına karşı her zaman süpervize bir iletişim altyapısı sağlar. Böylece acil durumlarda kesintiye uğraması muhtemel sabit ve cep telefonu altyapısına alternatif oluşturarak, bina katları ile kontrol merke-
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 55
SEKTÖRDEN
kamuda daha ka “Kamudan daha fazla pay alınacak”
Pazarın giderek büyüyeceğini ve özel sektör yanında kamudan da daha fazla pay alacağını belirten Bantaş Yurtdışı Projeler Yöneticisi Levent Kocabıyık ile röportaj yaptık. Kocabıyık; yakın gelecekte, geleneksel olarak kamunun sorumluluk alanına girdiği düşünülen güvenlikle ilgili hizmetlerin önemli bir kısmının özel güvenlik sektörüne kayacağını söyledi.
Firmanız ve sunmuş olduğunuz çözümler hakkında bilgi alabilir miyiz?
Bantaş; Denizbank A.Ş., Finansbank A.Ş. ve Türk Ekonomi Bankası A.Ş. ortak bir iştiraki olup Ocak 2009’dan bu yana faaliyet göstermektedir. Şirket, her türlü nakit, kıymetli evrak, kıymetli maden ve benzeri kıymetlerin güvenli şekilde toplanması, dağıtılması, saklanması ve ATM yüklemeleri konusunda bankacılık ve kuyumculuk sektörlerine profesyonel çözümler sunmaktadır. Türkiye ve K.K.T.C.’de toplam 48 nakit merkezi, 300’ün üzerinde zırhlı aracı, 1000’den fazla çalışanı ile toplam 15 banka ve çok sayıda kurumsal müşteriye hizmetler sunmaktadır. Şirketin operasyonları tüm ülkeyi ve K.K.T.C.’yi kapsamaktadır. Yüksek teknoloji ve otomasyona yaptığı yatırımlar ile pazarda fark yaratmaya çalışan Bantaş, sektördeki deneyimlerini danışmanlık
56 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
hizmetleri kapsamında yurtdışında da sunmaya başlamıştır. Genel Merkezi İstanbul’da bulunan Bantaş A.Ş. uzun vadede giderek daha fazla alanda bankacılık sektörüne teknoloji ağırlıklı çözümler sunacak şekilde yapılanmaktadır. Geleceğe yönelik stratejilerini, hizmet gamını genişletme, büyüme ve süreçlerini iyileştirmek üzerine oluşturmaktadır. Ancak özellikle yüksek teknolojiye dayalı otomasyon, gerek büyüme ve gerekse kalite iyileştirme çabalarının merkezindeki temel itici güç olmaya devam edecektir.
Sektör hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz? Para ve kıymetli eşya taşıma neredeyse insanlık tarihi kadar eski bir faaliyettir. Ancak, uzmanlık gerektiren profesyonel bir iş kolu olarak yaklaşık bir buçuk asır önce A.B.D.’de ortaya çıkmıştır. Bankacılık alanına destek
sağlayan bir operasyonel faaliyet olarak dış kaynak alımına (outsourcing) konu olması ise daha yakın tarihlere rastlamaktadır. İngilizce’de nakit taşıma anlamına gelen ‘CIT’ (Cash-in-Transit) alanında faaliyet gösteren firmalar, nakit yanında değerli evrak, değerli maden gibi yüksek risk içeren ve güvenlik gerektiren yükleri de taşımaktadır. Ülkemizde de başlangıçta bankaların kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla oluşturdukları CIT filoları ve
Levent Kocabıyık Yurtdışı Projeler Yöneticisi
an a
bunlarla gerçekleştirdikleri taşıma faaliyetleri, özellikle 2004 yılında 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’un çıkmasından sonra süratle dış kaynak yoluyla sağlanmaya başlamıştır. Halihazırda, bankacılık sektörünün yarısından fazlası kendi olanakları ile taşıma yapmasına rağmen bu oran her geçen gün azalmaktadır. Çünkü ölçek ekonomisi sayesinde ulaşılan optimizasyon ile CIT alanında önemli fiyat avantajları oluşmaktadır. Ülkemizde bu sektörde faaliyet gösteren firmaların bir kısmı banka iştiraki veya bankaların ortak girişimleri, bir kısmı küresel ölçekte faaliyet gösteren uluslararası firmaların Türkiye iştirakleri, diğer bir kısmı da bağımsız hizmet veren yerli ticari firmalardır. Yine bu firmaların önemli bir kısmı yalnızca CIT hizmeti verirken, diğerleri ‘nakit işleme’ olarak bilinen, para sayma, ayrıştırma, desteleme/balyalama, torbalama
ile bunların yanında, kasalama hizmetleri de sunmaktadır. Nakit taşıma yanında nakit işleme ve kasalama hizmetlerinin de dış kaynak hizmeti olarak sunulması ve optimizasyon yoluyla maliyet avantajları yaratılması, bankacılık operasyonel faaliyetlerinde önemli bir tasarruf sağlanması sonucunu doğurmuştur.
Yaşanılan sorunlar ve çözüm önerilerinizi anlatabilir misiniz? Sektörle ilgili olarak birkaç başlık altında toplanabilecek sorunların başında insan gücü ile ilgili olanlar gelmektedir. Öncelikle, sektörde ciddi bir kalifiye insan kaynağı sıkıntısı yaşanmaktadır. Bu sıkıntı hem saha çalışanları, hem de yönetici düzeyinde hissedilmektedir. Bu sorunun mevcut sosyo-ekonomik ve ticari koşullarda kısa sürede aşılması mümkün görülmemektedir. Sayıları giderek artan özel güvenlik personelinin, sektörün nakit taşıma ve işleme görevlerine kaynak oluşturmaya devam edeceği beklenmektedir. Diğer yandan akademik alanda ilgi görmeye devam eden güvenlik konusunda, geleceğin kariyer yöneticileri olacak önemli bir potansiyelin yetişmeye başladığı görülmektedir.
İnsan gücü ile ilgili diğer bir konu da sektördeki yüksek işgücü sirkülasyonudur. Sektörde en alt düzeydeki çalışanlar arasında ortalama çalışma süresi aylarla ifade edilebilecek kadar kısadır. Görece zorlu çalışma koşulları ve muadil ücret düzeyine sahip alternatif iş seçeneklerinin çokluğu çalışanların işe girdikten kısa bir süre sonra ayrılmalarına neden olmaktadır. Sektördeki yüksek rekabet koşulları özellikle ücret konusuna kısa vadede çözüm bulunmasını engellemektedir. Yüksek işgücü sirkülasyonu bizi sektörle ilgili bir başka sorunlu alana getirmektedir. Sektörün yoğun ve çetin rekabet koşulları piyasadaki hizmet fiyatlarını dünya ile kıyaslandığında oldukça düşük düzeylere çekmiştir. Bu koşullarda, ölçek ekonomisinin avantajlarından yararlanmadan, yüksek teknolojiye ve optimizasyona dayanmadan ticari faaliyet
Yüksek işgücü sirkülasyonu bizi sektörle ilgili bir başka sorunlu alana getirmektedir. Sektörün yoğun ve çetin rekabet koşulları piyasadaki hizmet fiyatlarını dünya ile kıyaslandığında oldukça düşük düzeylere çekmiştir.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 57
SEKTÖRDEN
bankaların, operasyonel faaliyetlerinin giderek artan bir bölümünü dış kaynak hizmetleri yoluyla karşılamaları, nakit taşıma/işleme firmalarını geleneksel hizmetlerinin dışına çıkmalarına zorlayacak ve hizmetlerini çeşitlendirebilen oyuncuların şanslarını artıracaktır. Diğer yandan, giderek küreselleşen dünyada, yerel firmaların da artan düzeylerde uluslararası pazarlarda kendilerine yeni müşterileri aramaları sektördeki büyümenin yurtdışına yansımaları olacaktır.
Özel güvenlik alanındaki yasal düzenlemeler ile ilgili neler düşünüyorsunuz? sürdürebilmek mümkün değildir. Bu koşullarda dahi kârlılık sınırlı düzeylerde kalmaktadır. Sektörün yoğun rekabet ortamı pazarın oyuncuları için bir sorun oluşturmakla birlikte pazarın dengelerinin yerine oturması zaman alacak ve bu süreçte yeterince ‘dayanıklı’ olmayan oyuncular pazardan silinecektir. Türkiye’nin yaklaşık 200 Milyon Euro’luk nakit taşıma ve işleme pazarının halihazırda ancak üçte birine dış kaynak alımı ile hizmet verildiği değerlendirilmektedir. Dış kaynak alımı düzeyinde sürekli ve istikrarlı bir artış gözlenmekle birlikte genel bir çekingenlik olduğu da görülmektedir. Ancak, özellikle bankacılık sektöründe kâr marjlarının düşmesi ve tasarruf arayışlarının artması ile birlikte dış kaynak alımına ilişkin ilginin artacağı beklenmektedir. Sektörle ilgili diğer bir önemli sorun suiistimal olaylarının yoğunluğudur. Yurtdışında bu sektörde çalışan firmalara yönelik tehditlerin çoğu dışarıdan gelmesine rağmen ülkemizde yoğun bir iç suiistimal eğilimi bulunmaktadır.
58 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Yasal mevzuattaki yetersizlikler ve boşluklar rahatlıkla istismar edilebilmektedir. Çalışanların firmalarına verdikleri zararların çeşitli yasal düzenlemelerle aşılması sektörün çeşitli sorunları arasında çözümü görece en kolay olanıdır.
Sektörde önümüzdeki sürece ilişkin öngörüleriniz nelerdir? Sektörle ilgili en temel öngörü pazarın giderek büyüyeceği, özel sektör yanında kamudan da daha fazla pay alacağıdır. Çok uzak olmayan bir gelecekte, geleneksel olarak kamunun sorumluluk alanına girdiği düşünülen güvenlikle ilgili hizmetlerin önemli bir kısmının özel güvenlik sektörüne kayması beklenmelidir. Giderek büyüyen ve derinlik kazanan CIT pazarında yakın gelecekte yeni firmaların da ortaya çıkması, mevcutların ise hizmet portföylerini zenginleştirerek, katma değeri yüksek ürün ve hizmetlerle değer zincirinde kendilerine daha yukarılarda yer arayacakları değerlendirilmektedir. Sektörün en büyük müşterisi olan
Özel güvenlik alanındaki yasal düzenlemelere ilişkin temel ilgi noktamız suiistimallere karşı oluşturulmuş caydırıcılık duvarıdır. Nakit taşıma/işleme alanında faaliyet gösteren firmaların maruz kaldıkları suiistimal olaylarında mevcut TCK 155 yeterince caydırıcı değildir. Suç fiilini işleyen şirket personeli suçüstü delilleri ile sevk edilmiş olsa dahi mahkemeler tutukluluk kararı vermeden soruşturmaya devam edebilmektedir. Bu durum, tüm sektör için riskli sonuçlar doğurmaktadır. Kurum içi hırsızlık suçları için mevcut hukuksal duruma bakıldığında bu firmaların faaliyet alanlarındaki yüksek riskler göz önüne alınmadan, diğer ticari faaliyet alanlarındaki özel sektör kuruluşları gibi, sadece TCK 155 ve TCK 160 kapsamı içinde “Güveni Kötüye Kullanma - Emniyeti Suiistimal” suçlarına başvurulmaktadır. Oysa bir kamu görevi yapan ve devlet tarafından sertifikalandırılmış özel güvenlik görevlilerinin TCK 247 gereğince ‘Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve
İşleyişine Karşı Suçlar -Zimmet’ kapsamında cezalandırılması gerektiği değerlendirilmektedir. Bu maksatla GÜSOD, BDDK, İçişleri Bakanlığı tarafından bir yasal değişiklik çalışması yapılarak “5188 Sayılı Kanun Kapsamında kurulmuş ve faaliyet gösteren firmalardaki kurum içi hırsızlık fiilleri de TCK 247 kapsamında cezalandırılır” hükmü getirilmelidir. Benzer şekilde, Bankalar Kanununda “Bankalar Kanununa tabi Bankaların nakit taşıma, işleme ve saklama hizmetleri için dış tedarik firma desteği aldıklarında kaybolan / çalınan kıymetler için de Bankalar Kanunu hükümleri uygulanır” şeklinde bir düzenleme de caydırıcılığın sağlanmasında yarar sağlayacaktır.
Dünyadaki süreç ile ülkemizdeki süreci mukayese ettiğimizde neler söyleyebilirsiniz? Türkiye’de dış kaynağa dayalı nakit taşıma/işleme pazarının henüz çok genç olması nedeniyle, hizmet fiyatlarının dünya ile mukayese edildiğinde, ticari açıdan gerçekçi düzeylerde oluşmadığı görülmektedir. Yüksek rekabet ortamı ve pazarın darlığı, bu alanda makul kabul edilebilecek hizmet fiyatlarının gerçekleşmesini engellemektedir. Dolayısı ile dünya ortalamalarına göre oldukça düşük sayılabilecek fiyatlarla hizmetler sunulmaktadır. Yüksek riskli iş grubuna giren bu alanda, Türkiye’de iç tehdit ve riskler dünya ortalamalarının çok üzerindedir. Tüm dünya, özellikle nakit taşıma esnasında zırhlı araçlara ve personeline yönelik, saldırı, gasp hırsızlık gibi suçlarla mücadele ederken, ülkemizde temel risk grubunu şirket çalışanları oluşturmaktadır. Türkiye, genel risk düzeyi bakımından oldukça
Özel güvenlik alanındaki yasal düzenlemelere ilişkin temel ilgi noktamız suiistimallere karşı oluşturulmuş caydırıcılık duvarıdır. Nakit taşıma/ işleme alanında faaliyet gösteren firmaların maruz kaldıkları suiistimal olaylarında mevcut TCK 155 yeterince caydırıcı değildir. emniyetli bir ülke kabul edilmesine rağmen bu özelliği ile diğer ülkelerden göreceli ancak belirgin bir şekilde ayrılmaktadır. Türkiye’deki yüksek rekabet koşullarının beraberinde getirdiği diğer önemli bir sorun ise hizmet düzeyi anlaşmalarının (SLA) zorlu sayılabilecek koşullarıdır. Dünyada, özellikle küresel oyuncuların baskın şekilde pazar payını ele geçirdikleri ve kendi SLA koşullarını dayatabildikleri örneklere sıklıkla rastlanmaktadır. Oysa Türkiye’de müşteriler tarafından talep edilen zaman-kısıtlı hizmetlerin koşulları oldukça ağır ve zorlayıcıdır. Aynı gün içinde ‘plansız’ veya ‘acil’ olarak talep edilen hizmet talebi oranı çok yüksektir. Bu da, sektörde faaliyet gösteren firmalar üzerinde yoğun baskı oluşturmaktadır. Kısa geçmişi nedeniyle kanaatimizce henüz emekleme safhasında olan Türkiye nakit taşıma/ işleme pazarında dünyaya göre farklılık gösteren bir diğer özellik dış kaynak alımının sınırlı oluşudur. Örneğin bankacılık sektöründe, halihazırda değerli lojistik hizmetlerinin yarısından fazlası bankaların kendileri tarafından karşılanmaktadır. Bu durumun, dünyadaki eğilimlere uygun olarak zaman içinde tedricen değişeceği ve ana bankacılık faaliyetleri dı-
şında kalan tüm faaliyet alanlarının dış kaynak hizmet alımına tabi olacağı değerlendirilmektedir. Durum böyle olmakla birlikte, dünyada bankacılık sektöründeki bir başka yöneliş de dikkat çekmektedir. Bir yandan iç kaynak kullanımındaki verimsizliği gören, diğer yandan çeşitli kültürel ve ticari kaygılarla veya olumsuz deneyimleri nedeniyle dış kaynağa yönelmeyen bankalar imece usulü ile bir ara gelerek kendi ortak nakit taşıma/işleme yeteneklerini oluşturmaktadır. Esasen Bantaş’ın ortaya çıkışı da böyle bir işbirliği anlayışının sonucudur. Son olarak Suudi Arabistan’da karşımıza çıkan ve Bantaş’ın danışmanlık hizmetleri ile destek verdiği 8 bankalı model bu yeni yaklaşımın çarpıcı bir örneğidir.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 59
ELEKTRONİK GÜVENLİK
Yeni dönem yeni çözümler Mobotix, gerçek dağınık mimari yapısı ile merkeze bağımlı sistemler yerine, her biri kendi başına bir sistem gibi çalışabilen kamera sistemleri üreterek kurulan sistemlerde komple sistem çökmesi sorununu çözmüş, sistemlerin atıl ve güvenliksiz kalması riskini ortadan kaldırmıştır.
MOBOTİX
B
Mobotix AG dijital, yüksek çözünürlüklü ve ağ tabanlı video güvenlik çözümleri alanında faaliyet gösteren ve kendi donanımlarını geliştiren bir yazılım şirketidir. Kurulduğu 1999 yılından beri başka markalardan bağımsız geliştirdiği teknolojileri ile sektörde mil taşlarını belirlemiş, ilk megapiksel IP kamera, ilk hemisferik kamera gibi birçok ilkler ile sektörün gelişmesine katkı sağlamıştır. Gerçek dağınık mimari yapısı ile merkeze bağımlı sistemler yerine, her biri kendi başına bir sistem gibi çalışabilen kamera sistemleri üreterek kuru-
60 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
lan sistemlerde komple sistem çökmesi sorununu çözmüş, sistemlerin atıl ve güvenliksiz kalması riskini ortadan kaldırmıştır. Sürekli yeni ürünler ve çözümler ile portföyünü genişleten Mobotix, 2014 yılına da yeni ürünler ile girdi.
M25, D25 ve Q25, 5 Mp sensörlü kameralar Yeni 5 megapiksel IP kamera modelleri D25, M25 ve Q25, yeni Mobotix Low-Light optimizasyon özelliği sayesinde kötü aydınlatılmış sahnelerde bile netlik kaybı
yaşatmadan kontrast bakımından zengin görüntüler sunuyor. Böylelikle bu kamera modelleri, eski modellerine kıyasla daha güçlü ve Full-HD görüntü standardından iki kat fazla piksele sahip. Tüm modellerde yepyeni bir hareket algılama özelliği mevcuttur. İster ön planda büyük nesneler, isterse arka planda küçük nesneler olsun; entegre MxActivitySensor, yalnızca karede gerçekten önemli bir şey olduğunda video kaydı yapar veya alarm verir. Rüzgârın hareket ettirdiği ağaçlar, gölge düşmesi, bulut hareketleri veya kar yağışı gibi etkenler, hiç olmadığı kadar güvenle ayırt edi-
lebilmektedir. Hareket sensörü kendini otomatik yapılandırır; gerekirse kare bölgesi ve nesnelerin hareket yönü seçilebilir. Üç model de hava koşullarına karşı dayanıklı, -30°C ila +50°C sıcaklık aralığında çalışabilir ve yalnızca tasarım ve ilave sensörler açısından farklıdır. D25 içeride ve dışarıda kullanılabilen kompakt Dome kameradır; bu kamera vandalizme karşı opsiyonel olarak donatılabilir. M25 modelinde mikrofon ve sahip olduğu yapısıyla zorlu hava koşullarına uygundur. Q25 modeli, ayrıntı netliği iyileştirilmiş 180 derecelik panoramik görüntüler oluşturur ve böylece kimse fark etmeden tek bir odayı kesintisiz olarak kaydeder. Mobotix tarafından geliştirilen bu panoramik görüntü teknolojisi sadece tek bir kamerayla bütün bir odayı kimse fark etmeden kesintisiz kaydeder; böylelikle birden fazla tek kameranın verdiğinden daha iyi bir genel bakış sağlar ve buna rağmen eş zamanlı ayrıntılı yakınlaştırma özelliğine imkan verir. Gerekli kamera sayısı ve dolayısıyla maliyetler büyük oranla düşer. Rakiplere kıyasla, Mobotix’te
hemisferik distorasyon düzeltme işlemi PC’de değil, kameranın içinde gerçekleşir; böylece görüntü verileri, aktarımdan ve kayıttan önce büyük oranda azaltılmış olunur. Bu “dağıtık mimarili” Mobotix çözümü, ağın yükünü azaltır ve düzinelerce hemisferik kameranın PC’de ve özellikle akıllı telefonda gösterilmesini sağlar. Tüm yeni kamera modelleri; örneğin konumun, ortam sıcaklığının ve aydınlığın yanı sıra video kayıtlarının tam zaman bilgisini de veren GPS-Box gibi ilave fonksiyonları kolayca entegre etmeye yarayan MxBus bağlantısına da sahiptir. Tüm kamera modellerinde kayıt işlemi dahili SD karta veya harici USB stike veya IP ağı üzerinden sınırsız bellek kapasiteli NAS sabit disklerine yapılabilir.
MXActivitySensor Mobotix, MxActivitySensor ile hareket algılaması için devrimsel bir teknoloji tanıtıyor. Yazılım, insanların ve nesnelerin hedefe doğru olan hareketlerini algılarken gözleme alanında ilgisiz olan değişiklikleri yok sayar. Hatalı alarmların sayısı bu sayede düşürülür. MxActivitySensor’un geliştirilmesiyle MOBOTIX, video hareket analizi alanında yeni bir yöntem keşfetmiştir. “MxActivitySensor, piyasada şu anda bulunan diğer video hareketi algılama sistemlerinden resmen beş sene önde olan tamamen yeni bir teknolojidir” diyor Mobotix’in kurucusu Dr. Ralf Hinkel. “Günümüz hareket algılama yazılımlarının en büyük sorunu, hatalı alarmların çok sayı-
Yeni 5 megapiksel IP kamera modelleri D25, M25 ve Q25, yeni Mobotix Low-Light optimizasyon özelliği sayesinde kötü aydınlatılmış sahnelerde bile netlik kaybı yaşatmadan kontrast bakımından zengin görüntüler sunuyor. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 61
ELEKTRONİK GÜVENLİK
da olmasıdır. MxActivitySensor bu hatalı alarmları minimum konfigürasyon ihtiyacıyla %90 oranında azaltıyor.” Bu sayede gönderilen görüntülerin değerlendirilmesi için harcanan zaman da azalıyor. “Sıradan sistemlerde ilgili olan olaylar? aramak aynı samanlıkta iğne aramaya benziyordu. Çünkü her hareket bir alarma neden oluyordu” diye ekliyor Dr. Hinkel. “MxActivitySensor ile kullanıcılar artık ilişkili olaylara yoğunlaşabilir ve bunları hızlı ve verimli şekilde bulabilir. Mobotix yazılımı ve uygulamasında olduğu gibi yol gösterici bu çözüm de ücretsizdir.”
MxActivitySensor hareket algılamasında devrim yaratıyor MxActivitySensor’un sunduğu yeni, akıllı hareket algılaması öncelikle Mobotix’in merkezi olmayan sistemi sayesinde mümkün olmuştur. “MxActivitySensor doğrudan kameraya entegre edildiği için analiz kamerada da yapılabilir. Sadece ilgili olaylar bir alarma neden olur ve ağ üzerinden gönderilir. Böylece özellikle çok fazla kameranın bağlı olduğu sistemlerde bant genişliği bakımından ciddi tasarruf yapılabilir” diye açıklıyor Dr. Hinkel. Kameranın yazılımı etkinleştikten sonra analiz işlemi tanımlı görüntü aralığı içinde başlar. Biri kişi veya bir araç görüş alanından geçerse,
62 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Tüm yeni kamera modelleri; örneğin konumun, ortam sıcaklığının ve aydınlığın yanı sıra video kayıtlarının tam zaman bilgisini de veren GPS-Box gibi ilave fonksiyonları kolayca entegre etmeye yarayan MxBus bağlantısına da sahiptir. MxActivitySensor, kamerayı kullanarak bir alarm verir. Bu da bir video kaydı, bir çağrı, bir e-posta, bir SMS veya tanımlanan başka bir aksiyon olabilir. Görüntüde örneğin kar yağışı, yağmur, bulutların ve ağaçların hareketleri ya da ışık ve gölgeler gibi ilgili olmayan değişiklikleri MxActivitySensor yok sayar. Hareket algılamasının bu akıllı çözümü piyasada eşsizdir.
Kısa sürede yapılandırılır Standart ayarları kullanılsa bile MxActivitySensor çoğu durumda sıradan video hareketi algılama sistemlerinden daha doğru sonuçlar verir. Kullanıcı bu sayede yapılandırma için fazla zaman harcamaz. “Buradaki esas zorluk, karmaşık olanı kolay tasarlamaktır; işte yazılımın ana fikri de budur. Kurulum, bakım ve analizi için uzman gerektirmeyecek
kadar basittir. Tüm kullanıcılar MxActivitySensor’un imkanlarından faydalanabilir ve dolayısıyla istenen sonuçları elde edebilir” şeklinde sözlerini tamamlıyor Dr. Hinkel.
Kullanılabilirlik Yeni X15 ve X25 kamera modelleri eşsiz MxActivitySensor özelliğine sahiptir. Q24M, M24M, D24M, T24M, D14D, S14 ve V14 kamera modelleri için (sadece Secure kamera modelleri) MxActivitySensor, 4.1.6 sonrası Mobotix kamera yazılımıyla Mobotix’in web sitesinden ücretsiz olarak indirilebilir.
MX LEO (Low Exposure Optimisation) Mobotix AG şimdi yeni Düşük Işık Pozlama Optimizasyonu (MxLEO) yazılımını ve buna ait bina otomasyonuna/ev otomasyonuna
yönelik yeni donanımı sunuyor. MxLEO, ayrıca Hemisferik 5 Megapiksel Teknolojili sensör modülleri desteğini de içeren en son Mobotix yazılımı olan 4.1.9’un da bir parçasıdır. “MxLEO, Mobotix görüntü geliştirme teknolojisinin en sonuncusudur,” diyor Mobotix AG’nin kurucusu Dr. Ralf Hinkel. Mobotix kullanıcıları için temel faydaları; yüksek çözünürlüklü kamera çözümlerinde geliştirilmiş görüntü keskinliği, bu görüntülerde önemli ölçüde azaltılmış gürültü, kamera(lar)da olağanüstü kullanıcı dostu ışık ayarları, ilave edilmiş MxActivitySensor zekası kullanılarak optimize edilmiş kayıt ve alarm sonuçları sunmasıdır. Düşük ışık koşullarında sağlanan tüm bu faydalar yeni Mobotix 5 Megapiksel teknolojisi sayesinde mümkün olmaktadır. Kullanıcılarımız Mobotix kamera çözümlerini hangi zamanda (gündüz, gece, iyi/kötü hava ya da başka her türlü durum) ve hangi koşulda kullanacaklarını seçme lüksüne sahip değildir. Teknolojimiz, bir kamera için her gün ve akla gelebilecek en kötü koşullarda test edilmiştir. Kameraya doğrudan güneş ışığı mı parlıyor? Hiç sorun değil, kamera yerleşik pozlama ayarları sayesinde bununla başa çıkar. Alarmlar mı tetikleniyor? Artık hiç sorun değil, çünkü kamerada bulunan MxActivitySensor bu alarmları azaltır ve şimdi yoğun düşük ışık koşullarında da etkilidir. MxLEO görüntüleri tamamen yeni bir seviyeye geliştirir”, şeklinde devam ediyor Dr. Hinkel. Düşük Işık Pozlama Optimizasyonu yazlımı, 4.1.9 yayımına dahil edilmiştir ve tüm diğer Mobotix yazılımları ve güncellemeleri gibi
ücretsizdir. Bu, tüm 5 Megapiksel Mobotix kameraları için indirilebilir ve bugünden itibaren standart olarak dahildir. 4.1.9 ayrıca MxLEO’ya karşın yeni piyasaya sunulan S15 ve M15 kamera platformları için Mobotix Hemisferik sensör modülleri desteğini de içerir. 4.1.9 yazılımı, Mobotix’in şimdi S14/S15 kamera platformuna yönelik AudioMount’u piyasaya çıkardığı için daha fazlasını sunarak Mobotix kapı istasyonunu geliştirmektedir. “Tüm dünyada kendi bina otomasyonu/ev otomasyonu çözümleri oluşturmak isteyen müşterilerimiz var” diyor Dr. Hinkel. “Müşteri odaklı bir şirket olarak, S14/S15 ürün platformunun, ortaklarımızın kendi kapı istasyonu teklifleri yapmaları için ana ürün olmasına izin vermek üzere merkezi olmayan ürün teknolojisinde, çekirdek gücümüzü kullanmanın olanaklarını ve avantajlarını gördük. Örneğin posta kutuları, farklı çelik gövdeler, vb. Mobotix’in sunmadığı çözümlerdir; fakat teknoloji çözümlerimizi müşterilerimizle paylaşarak onlara yardımcı olabiliriz. AudioMount, kullanıcılar için kurulum ve entegre etme konusunda oldukça kolaydır.“ Mobotix ayrıca, kullanı-
cıların kendi çözümlerine entegre etmeleri için yeni bir MxDoorMaster kapı açıcı sunuyor. Mobotix aynı zamanda T24 Kapı İstasyonu ürün platformuna yönelik yeni bir BellRFID tuş takımı bileşeni de sağlıyor. BellRFID, T24 kapı istasyonu ürün platformunda kullanılmak üzere basitleştirilmiş bir tuş takımı ilavesi olanağını sunuyor. “BellRFID, pek çok kullanıcıya yönelik basitleştirilmiş modüler kapı zili konseptidir. Ayrıca kullanıcıların RFID kart ile kapılarını güvenli şekilde açmalarını sağlamak için en son RFID teknolojisini entegre ettik. Tabi ki BellRFID, Mobotix uygulaması aracılığıyla entegre posta kutusundan ve bağlantıdan mesaj gönderme ve alma özelliği dahil olmak üzere Mobotix kapı istasyonu teknolojisini içeriyor”, şeklinde devam ediyor Dr. Hinkel. Mobotix ayrıca müşterilerine benzersiz bir hizmet sunmaktadır. “Yeni BellRFID modülünü kullanan tüm Mobotix müşterileri, UV ışınlarına karşı optimize edilmiş kağıt kullanarak BellRFID modülü için istedikleri ve gerekli olan kişisel isim imzasını ücretsiz olarak sipariş edebilirler. Tüm kullanıcılarımızın bunu hak ettiğini düşündük”, diyor Dr. Hinkel.
Mobotix AG şimdi yeni Düşük Işık Pozlama Optimizasyonu (MxLEO) yazılımını ve buna ait bina otomasyonuna/ev otomasyonuna yönelik yeni donanımı sunuyor. MxLEO, ayrıca Hemisferik 5 Megapiksel Teknolojili sensör modülleri desteğini de içeren en son Mobotix yazılımı olan 4.1.9’un da bir parçasıdır. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 63
ELEKTRONİK GÜVENLİK
Autodome 7000 kamera Bosch Güvenlik Sistemleri, güvenlik gözetiminde önemli bir kazanç olan akıllı özelliklere sahip Autodome 7000 pan-tilt-zoom (PTZ) kameralarını piyasaya sürdü. Autodome 7000, kullanıcılara diğer hareketli kameralardan farklı olarak, güvenlik risklerinin atlanmamasını sağlayan güçlü, otomatik bir izleme sistemi sunuyor. BOSCH GÜVENLİK SİSTEMLERİ
B
osch Güvenlik Sistemleri, güvenlik gözetiminde önemli bir kazanç olan akıllı özelliklere sahip Autodome 7000 pan-tilt-zoom (PTZ) kameralarını piyasaya sürdü. Autodome 7000, kullanıcılara diğer hareketli kameralardan farklı olarak, güvenlik risklerinin atlanmamasını sağlayan güçlü, otomatik bir izleme sistemi sunuyor.
Entegre zeka Bosch’un gömülü Akıllı Video Ana-
64 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
lizi (IVA) yazılımı video sinyallerini otomatik olarak işleyip operatörleri güvenlik riskleri hakkında uyarmaktadır. Tek bir Autodome PTZ kamera dolanma, sınırı aşma ve diğer kriterler için 10’a varan farklı alanı analiz edebilir. Her kullanıcının kendi güvenlik kaygılarına yönelik olarak kişiselleştirilebilen IVA, tehdidi önceden algılama ve gelişmiş genel güvenlik fırsatları sunmaktadır. Bosch’un Akıllı Takip teknolojisi ise, alanları hareket için izlemek ve nesneleri otomatik olarak
takip etmek üzere gelişmiş akış algılama algoritmaları kullanmaktadır. Kullanıcılar, belirli bir yönde giden araçlar gibi hareketli nesneleri izlemeyi anında aktif hale getirecek koşulları ortaya çıkarmak için Bosch’un IVA’sını kullanabilirler. Kullanıcı bir alan içinde belirli bir yönde hareket eden araç gibi takibi anında etkinleştirecek koşulları tanımlayabilir. Kamera, işte bu tarz nesneler görüş alanı içinde hareket ederken, nesnelerin en yararlı, son derece detaylı görüntülerini yakalamak
üzere yakınlaştırma ayarlarını dinamik olarak tekrar akort eder. Autodome 7000 ailesi ise, bir gizlilik maskesinin arkasına geçtikten veya sabit bir nesne tarafından geçici olarak gizlendikten sonra dahi hedefi takip etmeye devam ettiği için - sallanan ağaçlar ya da diğer arka plan gürültüsü olduğunda bile – akıllı takip algoritmaları için yeni bir karşılaştırmalı değerlendirme standardı getiriyor. Autodeme, aktivitelerin her zaman yakalanmasını sağlayarak, hedef yeniden göründüğünde veya hareket aynı yörünge üzerinde tespit edildiğinde takibe devam ediyor.
Yüksek performans Autodome 7000 geliştirilmiş keskinlik, daha doğru renk üretimi ve daha detaylı düşük ışıklı görüntüler ile görüntülemeyi bir üst seviyeye taşıyor. Standart çözünürlüklü IP kamera 28x veya 36x yaklaştırma sunarken, HD kamera 1080p çözünürlük, saniyede 30 görüntü (IPS) ve 20x yaklaştırma olanağı sunuyor. HD kamera aynı zamanda trafikte ve şehir kameralarında, oyun merkezleri, bilet gişeleri, benzin istasyonları ve benzeri uygulamalarda hızlı hareket eden nesnelerin en küçük ayrıntılarını yakalamak için yüksek hızlı 720p çözünürlüğü 60 IPS’de destekliyor. Bosch’un son yazılım sürümü CPP4’ü kullanarak tasarlanan kamera, dörde kadar bağımsız yapılandırılabilir akış kullanarak, canlı izlemeyi ve kayıt yapmayı gerçekleştirmek için dörtlü akışı destekliyor. Kullanıcılar HD çözünürlükte kayıt yapıp izleyebilirken, kamera aynı zamanda bant genişliği dostu uzaktan izleme için düşük çözünürlükler de sunabiliyor.
Yeni donanım yazılımı, Bosch sistemlerini kurmayı ve korumayı kolaylaştırarak, pek çok Bosch IP kamera modeli için ortak bir yazılım platformu da sağlıyor. Kameralar ayrıca güvenilir performans için merkezi depolama ile birlikte kenar kaydını da destekliyor. SDXC üzerinden iki terabayt depolama veya SDHC’li 32 gigabayt ile kartlar kısa süreli ya da yerel alarm kaydı için de kullanılabilir.
çözünürlüklü kameraları, kodlayıcıları ve analizi, Bosch’tan ve diğer video yönetim sistemi tedarikçilerinden geniş bir güvenlik yazılım ve kayıt çözümleri dizisi ile kusursuz şekilde çalışmaktadır. Bu, ONVIF uyumu ve Bosch ürünlerini üçüncü parti sistemler ile kolaylıkla entegre etmek üzere geliştiricilerin yazılım geliştirme araçlarına anında erişmelerini sağlayan Integration Partner Program tarafından desteklenmektedir.
Kolaylık için tasarlandı Autodome 7000’i kullanmak ve kurmak oldukça kolay. Kamera en yaygın uygulamalarda optimal görüntü kalitesini yakalamak için tek bir tuşa dokunarak seçilebilen önceden yapılandırılmış beş ayara ve kritik izleme alanlarını görüntülemek için 256 standart konuma sahip. Önceden sonlandırılmış, renk kodlu kablo ve kamera ile çerçeve arasındaki hızlı bağlantı sistemi Autodome’u diğer PTZ domlarından daha hızlı ve kolay kurulabilir kılıyor. Fiber optik bir kit, güç kaynağı kutusu içine doğrudan monte edilmiş özgün bir ortam dönüştürücü modülünü içeriyor.
Video yönetim sistemi desteği ve entegrayonu Bosch IP standart ve yüksek
Güvenilir operasyon Autodome 7000 ailesi, -40 ila +55 derece santigrat (-40 ila +131 derece Fahrenayt) genişletilmiş çalışma sıcaklığı aralığına sahip iç ve dış mekan dom kameraları içeriyor. Titreşime dayanıklı alüminyum gövdeleri, en tozlu veya ıslak ortamlarda dahi ödün vermeyen işlevsellik için IP66 ile NEMA4X için derecelendirildi – Bu yıllar süren güvenilir performans anlamına gelmektedir. Buna ek olarak, Autodome’un güç kaynağı tasarımı, sürekli kapsama için 24VAC’ın ve Ethernet üzerinden Yüksek Gücün (HPoE) aynı anda kullanımını destekliyor. Bir güç kaynağı arızalanırsa, yeniden başlatma döngüsünü başlatmadan bir diğeri devreye giriyor.
Autodome 7000; zorlayıcı ışık ve hava koşullarına sahip alanlarda bile hassas nesne takibi, Akıllı Video Analizi sayesinde operatörlerin potansiyel riskler hakkında proaktif bir şekilde uyarılması, gelişmiş akış ve kayıt seçenekleri ile sistem tasarımında esneklik ve yerinde basit ve kolay kurulum sunuyor. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 65
ELEKTRONİK GÜVENLİK
Otellerde elektronik güvenlik çözümü Otellerde her tarafa insan gücü ile hakim olamazsınız ama kamera sistemleri sayesinde otelin her noktasını bir odadan devamlı kontrol altında tutabilir ve güvenliğini sağlayabilirsiniz. Kamera sistemleri, görüntünün haricinde kişi sayma, yabancı nesne belirleme, kayıp nesne tespit etme gibi yazılımsal desteklerde verebilir. HAN ELEKTRONİK
O
tel güvenliğinin sağlıklı tesis edilmesinde personel güvenliğinin her yeri kontrol altında tutabilmeleri için elektronik güvenliğine ihtiyacı vardır. Hırsızlık, yangın, doğalgaz gibi önlemleri elektronik güvenlik çözümleriyle kontrol etmek daha kolaydır. Otellerde her tarafa insan gücü ile hakim olamazsınız ama kamera sistemleri sayesinde otelin her noktasını bir odadan devamlı kontrol altında tutabilir ve güvenliğini sağlayabilirsiniz. Kamera sistemleri, görüntünün haricinde kişi sayma, yabancı nesne belirleme, kayıp nesne tespit etme gibi yazılımsal desteklerde verebilir. Secutech 2013’de 540 üretici firmanın katıldığı IP kamera mükemmellik ödülü alan Everfocus EAN300 modeli ile otelinizin güvenliği yarı yolda kalmaz. Size 3MP görüntüsü ile otel içindeki kayıtlarda yüksek çözünürlüğü
66 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
sayesinde detaylı bilgiler verecektir. Aldığınız kayıtlarda digital zoom yaparak resim bozulmadan ayrıntılar alabileceksiniz. Bu resim kalitesi sayesinde otelinizde daha az kamera kullanarak güvenliğinizi de sağlamış olacaksınız. Aynı şekilde EAN 3300 kameramız ile otelinize giriş yapan araçlarınızın plakalarını kayıt yaparak raporlamalar yapabileceksiniz. Bu sayede otelinizden izinsiz çıkabilecek bir aracı tespit bile edebilirsiniz. EAN 3300 deki çift yönlü ses özelliği sayesinde aynı kablo üzerinden ortamdaki ses kayıtla-
rını yapabilirken bilgisayarınızdan ortamdaki kişiler ile konuşabilirsiniz. Üzerindeki röle çıkışı sayesinde ise uzaktan kamera yanında bir cihazı çalıştırabilirsiniz. Bu önlemleri yaptırmak bazen çözüm olmaz çünkü bu sistemlerin doğru kişiler tarafından yapılması gerekir. Sadece ruhsat almak için bu sistemler en düşük maliyet ile yapılıyor ve sonrasında ihtiyaç durumunda çalışmıyorlar. En kötüsü bunu kötü olayı yaşadıktan sonra anlıyorlar. Kötü tecrübeler yaşamadan doğru önlemler almamız gerekir.
ELEKTRONİK GÜVENLİK
Fark yaratırsanız fark edilirsiniz Hayat Teknoloji Bilgisayar Sis. Kart Basım Hiz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.
G
ünümüzde artık kart yazıcılar ve bu yazıcılarda kişiselleştirilen kartlar hayatımızın her alanında yer almakta. Öğrenci kimlik kartları, personel kimlik kartları, üyelik kartları, kimlik kartları, ehliyetler, sigorta kartları, geçiş kontrol kartları vb. tüm bu kartlar ve daha pek çok sayamadığımız kartlar cüzdanlarımızı doldurmakta ve her geçen gün hayatımızda daha çok yer almaktadır. Kişiye özel, firmaya/kuruma özel, uygulamaya özel farklı tasarımlarda kartlar kart yazıcılar ile kişiselleştirilmekte ve cüzdanlarımızdaki yerlerini almakta. Tüm bu kartlar hayatımıza bu kadar nüfus etmişken beraberinde yeni beklentileri de beraberinde getirmekte, daha güzel tasarım, daha kaliteli kart baskısı, daha dayanıklı uzun süre silinmeyen kart baskısı ve daha güvenli kart baskısı. İşte giderek artan bu beklentileri daha hızlı, daha ekonomik ve daha maksimumda karşılayabileceğiniz bir kart yazıcı artık var. Bir dünya markası olan Datacard, yılların bilgi birikimi ve müşteri taleplerini bir araya getirerek Datacard SD460 modelini duyurdu. Peki nedir bu SD460 diğerlerinden farklı yapan özellikler?
En iyiyi tasarlamak ve sunmak Pek çoğumuzun cüzdanında yer alan ehliyetimizi ve birde öğrenci kimlik kartımızı veya banka ATM
68 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
kartımızı çıkarıp yan yana koyalım. Her ikisi de aynı ebatta plastik kart, her ikisinin de yüzeyleri renkli ve canlı baskı yapılmış ancak ehliyetin üzerinde kuruma özel kabartmalı sıcak mühür var. Bu mühür sayesinde ehliyetlerde ayrıcalıklı yüksek güvenlik sağlanmakta. İşte Datacard SD460 ‘da size böyle bir özellik ile yüksek güvenlik sunmakta, diğer tüm yazıcılardan daha üstün bir güvenlik özelliği (Tictale – Dokunsal İzlenim Özelliği). İster hazır 6 değişik mühür kalıplarından biri ile isterseniz de sadece firma/kurumunuza özel tasarlanmış özel tasarımlı sıcak mühür özelliği ile mükemmel görsellik ve güvenlik.
“Değer” dedirten yenilik Datacard SD460 kart yazıcılar mükemmel baskı kalitesi, üstün holografik kaplamalar, rakipsiz güvenlik (Tictale) seçenekleri ile hem firma/kurumunuzu hem de kartlarınızı rakipsiz kılar. Şeffaf veya holografik kaplama, tictale (Dokunsal İzlenim Özelliği), laminasyon, kart düzleştirme özelliği gibi benzersiz özelliklere tek bir yazıcıda sahip olabilirsiniz.
BİLGİ GÜVENLİĞİ
Devlet eliyle korsanlık - 3 ABD Başkanı Obama 17 Ocak 2014’de NSA ile ilgili reform önerileri yayınlamış olsa da, gerek Obama’nın ve gerekse Kongre’nin kendilerine sunulan taleplere karşı tutumları çok da net değil, sanki biraz “topu birbirlerine atmak” çabası içindeler. Füsun KOCAMAN / VİYAGROUP A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi
S
ize de internetle konforumuz arttıkça, güvenimiz ve güvenliğimiz azalıyor gibi geliyor mu? Ekonomik ve kültürel kazançları tartışılmaz, ama devletlerin bile siber suçlar işlediği bir ortamda bireyin kendini koruması mümkün mü? Bu yazımda sizlere önde gelen bilişim firmalarının bu suçları önlemek – aynı zamanda kendi işledikleri benzer suçlardan da aklanmak – için gösterdiği çabaları ve ABD Başkanı Barack Obama’nın yayınladığı “Reformlar”ı ve bu reformalara karşı halkta uyanan tepkileri ve uzmanların
70 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
değerlendirmelerini aktarmaya çalışacağım.
Teknoloji devlerinin girişimi Daha önceki bölümlerde, 29 Aralık 2013 tarihinde Der Spiegel Dergisi’nin Edward Snowden kaynaklı olduğunu tahmin ettiğimiz -aslında “bildiğimiz”-, Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (NSA) casusluk faaliyetleri hakkındaki raporundan söz etmiştim. Bunun üzerine, Big-8 adı verilen ve toplam değerleri 1.4 Trilyon Amerikan Doları’nı aşan AOL, Apple, Facebook, Google, LinkedIn, Microsoft, Twitter and Yahoo’dan oluşan sektör liderleri
harekete geçti ve milyarlarca kullanıcılarının güvenini kazanmak için adeta bir “yalvarma” kampanyası başlattılar. Big-8’in yayınladıkları mektubun tercümesini sizlerle paylaşmak istiyorum: Mektupta bahsedilen prensipleri, burada birer cümle ile özetlemek gerekirse: 1) Devletin kullanıcıların bilgilerini toplama yetkisini sınırlama; 2) Gözetim ve hesap verebilirlik; 3) Devlet taleplerinde şeffaflık; 4) Bilginin serbest akışına saygı gösterme; 5) Devletlerarası satışmalardan kaçınma.
Küresel Devlet Gözetleme Reformu Aşağıda imzası bulunan şirketler, dünya devletlerinin bireylerin gözetlenmesi ve bilgilerine ulaşılması konusunda devlet uygulamalarını ve ilgili yasa ve düzenlemelerini gözden geçirmeleri zamanının geldiğine inanmaktadır. Aşağıda imzası bulunan bizler, devletlerin vatandaşlarının emniyet ve güvenliklerini korumak için tedbirler alması gerektiğinin bilincinde olmakla beraber, mevcut yasa ve uygulamaların kesinlikle ıslah edilmesi gerektiğine inanmaktayız. Özgür ifade ve mahremiyet konusunda yerleşmiş küresel normlarla uyumlu bir şekilde ve devletin kolluk kuvvetleri ve istihbarat çalışmalarının kurallara sıkı sıkıya bağlı, dar açılı, şeffaf ve gözetime açık olarak işletilmesini hedefleyerek, devletleri aşağıdaki prensiplere uymaya ve bu prensipleri hayata geçirmeye yönelik reformları yapmaya davet ediyoruz.
Bu mektupla ve benzer beyanlarıyla, “biz aslında kullanıcılarımızın verilerini koruyoruz, bunun için en son kriptolama tekniklerini kullanıyoruz” demeye çalışıyorlar ve hatta devletlerin kendilerine gelen izleme taleplerinin yasal ve mantıklı talepler olup olmadığına baktıklarını söylüyorlar, söylemeye çalışıyorlar, ama durum gerçekten öyle mi? Snowden’ın açıklamarı Amerikan teknoloji şirketlerinin de masum olmadığını, NSA ile ilişkileri çerçevesinde altyapılarını kullandırttıkları, ya da en azından karşı koymaya yetecek cesaret veya teknolojiye sahip olmadıklarını ortaya çıkarıyor. Şimdi milyarlarca dolar harcayıp kurdukları kriptolama sistemlerini de, halkın bilgi güvenliği için mi yoksa rekabet koşulları gereği mi tesis ettikleri tartışma götürür bir konu.
Obama’nın ve gerekse Kongre’nin kendilerine sunulan taleplere karşı tutumları çok da net değil, sanki biraz “topu birbirlerine atmak” çabası içindeler. Ancak, unutulmaması gereken en önemli konu, Amerika’nın güvenliğini tehdit eden terör riski, Amerikan teknoloji firmalarının itibar ve güvenilirliklerini kaybetmeleri sonucu doğabilecek ekonomik krizden çok daha küçük. Ancak, bu şirketler her ne kadar
kendilerine duyulan güven kayıpları konusunda devleti suçlasalarda, ticari nedenlerle bütün verileri kendi sunucularında toplama yoluna gidip NSA’in hazıra konmasına yardımcı olanlar da kendileri. Obama yayınladığı reform önerilerinde Amerikan halkının mahremiyetini korumaya ve NSA’in topladığı sıradan vatandaşlara ait bilgileri kullanma biçimleri konusunda dikkat çekici kısıtlamalar getirmeye yönelik önemli teminatlar veriyor. Ancak, zamanında terör korkusuyla bu “dinleme” faaliyetlerine destek vermiş Kaliforniya Senatörü Dianne Feinstein gibi kimi politikacılar, önerileri iyiniyetli ve yararlı yaklaşımlar olarak görmekle birlikte, Parlementodan yasa olarak çıkmadıkça dikkate almayacaklarını belirtiyorlar.
Obama’nın NSA reformları ve TheVerge Dergis’inin değerlendirmesi Beyaz Saray, bu konuda 2 yıl boyunca çalışmak üzere bir İnceleme Paneli kurdu; panel mahremiyet grupları ve teknoloji şirketleriyle görüşmeler yapacak. Bazı eski Beyaz Saray danışmanları, anayasa hukuçuları ve CIA’in eski Başkan Yardımcısından oluşan paneli, Obama “bağımsız” bir grup olarak nitelese ve yalnızca NSA faaliyet-
ABD başkanı ve kongrenin tepkisi ABD Başkanı Obama 17 Ocak 2014’de NSA ile ilgili reform önerileri yayınlamış olsa da, gerek
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 71
BİLGİ GÜVENLİĞİ NSA’in Google ya da Facebook gibi şirketlere, kullanıcı bilgilerini almak için uzattıkları güvenlik tezkereleri pek de denetimden geçmiyor gibi. Şirketler, bu tezkereleri görünce bilgileri –sahibini uyarmaksızın– FBI’a teslim ediyorlar. leri değil tüm istihbarat ve iletişim teknolojilerini masaya yatıracağını söylese de, seçilen kişilerin “içerden” olmaları çok fazla değişiklik vaat etmiyor. Obama’nın reform önerileri büyük ölçüde NSA’in ABD vatandaşlarının telefon dökümlerini yığınlar halinde toplaması üzerinde yoğunlaşıyor, ama internet casusluğuna çok fazla değinmiyor. Mesela, 2007’de NSA tarafından kullanılmaya başlanan ve bilinmeyen bir tarihten itibaren İngiliz İstihbarat örgütü GCHQ’nun da katkıda bulunduğu gözetleme programı PRISM konusunda hiç bir açıklama getirmiyor. Oysa NSA’in Federal İstibarat Gözetleme Yasası Bölüm 702’ye dayandırılarak yıllarca Google ve Apple gibi şirketlere yapılan talepler ve PRISM programı aracılığıyla yıllarca internet iletişimini kaydetmiş olduğunu biliyoruz. Aşağıda bu reformlara ve TheVerge isimli elektronik derginin bu reformlara verdiği “not”lara yer vereceğim. Dergi not verirken, önerinin doğru ya da haklılığına değil, yaklaşıma - iyi niyetli olduğu ancak tek başına Obama’nın gerçekleştirmesinin mümkün olmadığı, Kongre’nin tavrının da belirleyici olacağı varsayımıyla - değerlendirme yapmış. Ucu açık, çok geniş kapsamlı ya da yapılması pek de mümkün görünmeyen önerilere kötü not verirken, net bir politika tariflenmemiş olsa da anahatları çizilmiş önerilerin sınıfı geçmesine izin vermiş.
72 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
1 Yazımın buradan sonraki bölümünde benim yorumlarımın yanı sıra TheVerge Elektronik Dergisi’nin 17 Ocak 2014 tarihli yazısından alıntılar da yer almaktadır: http://www.theverge.com/2014/1/17/5316980/ president-obama-nsa-signalsintelligence-reform-report-card 1. Reform telefon kayıtlarının yığınlar halinde toplanmasıyla ilgili: Beyaz Saray, bu uygulamayı derhal sonlandırmaya söz verdi. Bağımsız panel, telefon şirketlerine ellerindeki bilgileri saklamalarını ya da üçüncü bir özel kuruluşa devretmelerini öneriyor ki her iki durumda da mahremiyet güvence altına alınmış olmuyor, yalnızca merkezi bir yapıdan dağıtık biryapıya geçiliyor. Obama’nın uygulama üzerinde yaptığı değişikliğe göre, bundan böyle analistlerin kayıtlar üzerinde araştırma yapabilmesi için Yabancı İstihbarat Gözetleme Yasası FISA (Federal Intelligence Surveillance Act) mahkemesinin izni gerekecek. Panelin tavsiyeleri: Metadatayı üçüncü bir partiye teslim etmek derginin notu: C “Bölüm 215” ı sıkılaştırarak daha kesin talepleri şart koşmak –ulusal güvenlik tehdidi şartı aramak gibi derginin notu: A Kişisel bilgilerin yığınlar halinde toplanması ve depolanması uygulamasına son vermek derginin notu: B 2. Reform ulusal güvenlik tezkeresinin istismarını sonlandırmaya yönelik:
NSA’in Google ya da Facebook gibi şirketlere, kullanıcı bilgilerini almak için uzattıkları güvenlik tezkereleri pek de denetimden geçmiyor gibi. Şirketler, bu tezkereleri görünce bilgileri –sahibini uyarmaksızın– FBI’a teslim ediyorlar. Obama, bu tezkerelerin gizliliğinin kaldırılıp, bilgileri alınan kullanıcının da durumdan haberdar edilmesi zorunluluğunun getirilmesi için adımlar attığını söylüyor ama tezkerelerin sınırlarının daraltılması konusunda bir umut vermiyor. Panelin tavsiyeleri: Ulusal güvenlik tezkerelerine adli denetim getirilmesi – FBI’ın tek başına hareketinin önüne geçmek için mahkeme kararı istenmesi derginin notu: D Ulusal güvenlik tezkerelerinin kapsamlarının sınırlandırılması derginin notu: F Suskunluk emirlerinin gevşetilmesi - Belirgin bir risk tespit edilmedikçe ulusal güvenlik tezkereleri hakkında suskunluk emrinin kaldırılması risk durumunda bile 180 gün ile sınırlandırılması derginin notu: B 3. Reform NSA’in e-posta veritabanının koruma altına alınması konusunda: Başkan Obama, NSA’in uygulamalarını büyük ölçüde savunuyor, yapmaları gerekeni yaptıklarını ama bunu yaparkende mahremiyet ve benzeri kişisel hakları koruyan protokollere uyduklarını belirtiyor. Panelin tavsiyeleri: Amerikan halkına ait bilgilerin tasfiye edilmesi derginin notu: D Amerikalıların iletişiminden edinilen verilerin kullanımına sınırlandırma getirilmesi – Amerikalı vatandaşın verileri kendi aleyhine kullanılamasın derginin notu: B Amerikalı olmayanları da hedef alırken sorumluluk çerçevesinde ve yalnızca ulusal güvenlik amaçlı hareket etmeye özen gösterilmesi derginin notu: B
4. Reform FISA mahkemesine yetki verilmesini öngörüyor: Başkan Obama, FISA hakimlerinin nasıl onaylanacağı konusuna pek değinmemekle beraber, yetkilerinin artırılacağını söylüyor. Bu ağırlıklı olarak Kongre’nin işi ancak Başkan’ın bu konuda dişe dokunur reformlar yapmak için sözler vermesi de önemli. Ayrıca Obama, verilerin gizlilik derecesini her yıl yeniden gözden geçireceklerini söylüyor ki, bu şeffaflık konusunda bir ilerleme sağlayabilir gibi duruyor. Panelin tavsiyeleri: FISA mahkemesi için Halk Yararı Savunucusu pozisyonu yaratılması derginin notu: A FISA kararlarında gizliliğin kaldırılması konusunda inceleme başlatılması derginin notu: B FISA hakimleri için yeni atama prosedürü hazırlanması – İcra organından ayrılarak Yargıtaya bağlanmaları derginin notu: N/A 5. Reform NSA için harici denetim getirilmesini öneriyor: Obama ve bağımsız panel arasındaki en tartışmalı konu bu, panel icra organı üzerinde yoğunlaşıyor ve Başkan tarafından görevlendirilmiş kişilerin –dolaylı olarak Başkan’ın – denetimini öneriyor; Obama ise yasama organları tarafından denetim yapılmasını vurgulamayı tercih ediyor. Hakimlerin bu konuyu hassasiyetle ele alabilecek donanıma ne kadar sahip oldukları tartışmalı olduğundan sivil denetim daha iyi bir çözüm gibi duruyor. Panelin tavsiyeleri: Bağımsız bir “Hassas İşler Ofisi” kurulması derginin notu: F Üst düzey politikacıları gereksinim, metod ve hedefleri gözden geçirmesi derginin notu: C 6. Reform kriptolama standartlarının zayıflatılmasına son verilmesi yolunda:
Kriptolama uzmanları ve sivil özgürlük savunucularının üzerinde en çok durdukları konu bu, ama Obama bu konuya henüz hiç değinmedi, herhalde vatandaşların telefon güvenliklerini internet güvenliklerinin üzerinde tuttuğunu düşünüyor. NSA’in Cyber Command’den ayrılması için de adım atılmış değil. Panelin tavsiyeleri: Kriptolama onay sürecinde, NSA’in Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü NIST’den ayrılması derginin notu: F Başkan Yardımcısının uluslararası bilgi teknolojileri diplomasisine liderlik etmesi – dünyanın güvenini yeniden kazanmak için derginin notu: F NSA’in kriptolu iletişimi, alıkoyma sınırlarını ihlal etme amaçlı kullanmaması – şu anda kriptolu iletişimi otomatik olarak depoluyor derginin notu: F 7. Reform yabancı liderler hakkında casusluk yapılmasının engellenmesine ilişkin: NSA faaliyetlerinin ne kadar çığırından çıktığını en iyi gösteren örnek bu konudaki sızıntılarla ortaya çıktı. Angela Merkel’i dinlemek!!! Obama 17 Ocak 2014 tarihli konuşmasında, “dost” ülkelerin liderlerinin izlenmemesi konusunda NSA’ye kesin talimat verdiğini ve bunun tekrarlanmaması için John Kerry’den “Uluslararası Diplomasi Koordinatörü” atamasını istediğini
söyledi ama olan oldu bir kere! Panelin tavsiyeleri: Politik hassasiyeti yüksek olan operasyonlarda üst düzey onay gerektiren bir sürecin kurulması - Obama’nın Merkel’in dinlendiğinden haberi olmaması muhtemel derginin notu: A Genel olarak, reformların ortalama notu: C. Obama yeni reform vaatleriyle umut verse de, vaatlerin daha ziyade telefonların dinlenmesi konusunda yoğunlaşması; NSA’in e-postaları okuması ya da web taramalarını izlemesi konusunda kayda değer bir açıklık getirmemesi umutları kırıyor. Ayrıca, derginin düşük not verdiği önerilere yakından bakınca, birçoğunun “olması gerekenler” ile “söylenmesi gerekenler”in bir kokteyli olduğu, çok gerçekçi olmadığı ve “ulusal”cılar tarafından geçit bulamayacağı da anlaşılıyor. Ayrıca, ağız birliği yapmışçasına hiç kimsenin PRISM’den bahsetmiyor olması, ulusal güvenlik risklerinin sürekli gündeme getirilmesi, “kişisel haklara saygı duyuyoruz, ama ülke güvenliği....” temasının arkasına saklanılması, reformların istenilen ve daha önemlisi gereken düzeyde uygulanmayacağı duygusunu yaratıyor. Yanılmayı çok isterim ama görünen o ki kuşku duyan bir tek ben değilim: Almanya Başbakanı Merkel ile Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, internet trafiklerini Amerika’dan kaçırmak için bir “Avrupa Network”ü kurmak üzere anlaşmaya varmışlar!
Ağız birliği yapmışçasına hiç kimsenin PRISM’den bahsetmiyor olması, ulusal güvenlik risklerinin sürekli gündeme getirilmesi, “kişisel haklara saygı duyuyoruz, ama ülke güvenliği....” temasının arkasına saklanılması, reformların istenilen ve daha önemlisi gereken düzeyde uygulanmayacağı duygusunu yaratıyor. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 73
GÜVENLİK HİZMETİ
İşyerinde şiddet olaylarına müdahale Güvenliği tehdit eden pek çok unsurun yanında, günümüzde temel kaygılardan biri de işyerinde şiddet olaylarıdır. İyi eğitilmiş güvenlik personeli, bu tehdit türünü tespit etmek, engellemek ve reaksiyon göstermek konusunda başarılı olur. Çeviri: Füsun KOCAMAN / VİYAGROUP A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Jennie Mclamb, CPP, PSP, PCI
U
ygun eğitim, güvenlik görevlilerinin olay – işyerinde oluşabilecek herhangi bir seviyede şiddet, yıkıcı faaliyetler de dahil- yerine çağırıldıklarında ne yapmaları gerektiğini bilmelerini sağlar.
74 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Güvenlik görevlileri, çalışanların, taşeronların, ziyaretçilerin ve korudukları alana giren herkesin güvenlik ve emniyetinden sorumludurlar. Güvenliği tehdit eden pek çok unsurun yanında, günümüzde temel kaygılardan biri de işyerin-
de şiddet olaylarıdır. İyi eğitilmiş güvenlik personeli, bu tehdit türünü tespit etmek, engellemek ve reaksiyon göstermek konusunda başarılı olur. Bir eğitim şirketi, 5 günlük bir eğitimle güvenlik personelini işyerinde şiddet konusunda yetiştirmektedir. Her şirket
bu programın prensiplerini kendine uyarlayabilir. Program, görevlilere bir kişinin şiddet sürecini tırmandırdığının nasıl anlaşılacağını ve problemin farkına vardıklarında nasıl karşılık vermeleri gerektiğini öğretiyor. Programın içinde dersler, tartışmalar, karşılıklı rol paylaşımlı senaryolar, pratik uygulama egzersizleri ve görevlilerin silah simülasyonlarıyla müdahale ettikleri bir işyeri şiddet vakası içeren bir final senaryo mevcut.
Kavramlar Eğitim, işyerinde şiddetin genel tartışmasıyla başlıyor. Çıkış noktası olarak, elemanlara işyerinde şiddetin tanımlarından seçilmiş bir tanesi veriliyor. Genelde tercih edilen tanım FBI kullanımından alınan haliyle, korku yaratarak veya başka bir yolla işin normal seyrini etkileyen yıkıcı, saldırgan, düşmanca veya duygusal açıdan istismar edici davranışlardan silahlı ya da silahsız fiziksel saldırılara kadar değişen hareketleri içeriyor. Eğitmenler, silahlı saldırganlar en çok ilgi çekenler olsa da, ölümle sonuçlanmayan vakaların işyerinde şiddetin açık ara en sık görülen örnekleri olduğunu dile getiriyorlar. Eğitimin bu bölümünde, güvenlik görevlisinin görevinin, bir olay silahlı saldırıya dönüşecek kadar büyümeden araya girmek olduğunun altı çiziliyor. Güvenlik görevlilerinin aldığı, müdahale eğitimi, güvenlikten sorumlu olmayan personele verilen işyerinde şiddet farkındalığı eğitiminden çok farklı. Bunun nedeni, güvenlik görevlilerinin diğer çalışanlarla ve ziyaretçilerle gündelik temasının az olması ve ayrıca kişinin ruh halinde
Eğitime katılanlar; işyerinde şiddete karşı müdahaleyi ilgilendiren yasalar, düzenlemeler ve sözleşme gerekleri konusunda da bilgi alıyorlar. ya da tutumunda değişmeleri tespit etmesi öğretilen güvenlikçi olmayan personel kadar tespit imkanına sahip olmamaları. Ayrıca, güvenlik sorumluluğu olmayan personele olay anında kaçmaları ya da saklanmaları öğretilirken, güvenlik personeline olaya müdahale etmeleri öğretilir. Eğitim içerik itibariyle, görevlilerin bir olaya ancak bir kişi etrafındakilere tehdit teşkil edecek davranışlarda bulunmaya başladığında –birinin güvenliği çağırmaya ihtiyaç duyacağı boyuta geldiğinde- çağırıldığının bilinciyle organize edilmiş. Sonuç olarak müfredat, güvenlik görevlilerinin çağırıldıkları olay yerine gittiklerinde karşılaşmaları muhtemel uyarı işaretlerini ve davranış göstergelerini kapsıyor. Bu işaret ve göstergeler üç kategoriye ayrılıyor; orta, yüksek ve ciddi.
Uygulamalar Eğitimin ikinci günü, işyerinde şiddeti önleyebilen güvenlik politikaları ve prosedürleri üzerine odaklanılıyor. Örneğin, bir çalışanın işine son verildiğinde veya bir müşteri, satıcı, taşeronun alana girmesi yasaklandığında, insan kaynaklarının güvenliğe derhal haber vermesi iyi olur. Ancak bu her zaman uygulanmaz. Sonuç olarak, dün işten çıkarılan öfkeli çalışan veya başka yasaklı ve öfkeli şahıs bugün farkına varılma-
dan güvenliğin arasından süzülüp içeri girer. Kurulu erişim kontrol yöntemleri ve politikalarına bağlı kalarak ve herkese geçerli bir kimlik göstermeyi şart koşarak, güvenlik riski bir ölçüde azaltabilir. Eğer şahsın kimliği yoksa, güvenlik kişinin şefi ya da ziyarete geldiği kişiyle temas kurar. Görevliler, karşı gelme hareketlerinin yönetimi, tırmandırmayı engelleme teknikleri ve şiddet içermeyen krizlere müdahale konularında da eğitim alırlar.
Yasal konular Eğitime katılanlar; işyerinde şiddete karşı müdahaleyi ilgilendiren yasalar, düzenlemeler ve sözleşme gerekleri konusunda da bilgi alıyorlar. En kısa zamanda tanıkların bilgisine başvurmanın ve olayı raporlamanın önemini de öğreniyorlar. Özenli ve doğru hazırlanmış raporlar pek çok amaca hizmet ederler. Birincisi, potansiyel olarak mevcut tehditlerin tırmandığının işaretini verebilecek davranış örüntülerini tanımaya ve anlamaya yararlar. Ayrıca bir çalışanın işine son vermek konusunda destekleyici delil teşkil edebildikleri gibi, bir işyeri şiddet eyleminin mahkemeye taşınması halinde şirketi ihmal suçlamalarından aklayabilir ya da güvenliğin işini titizlikle yürüttüğünün kanıtı olabilir.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 75
GÜVENLİK HİZMETİ
Egzersizler Eğitimin bu bölümü, bir önceki gün elde edilen bilgiler ışığında yapılan masabaşı egzersizleri ve karşılıklı rol paylaşımlı senaryoların ele alınmasını kapsıyor. Masabaşı egzersizleri, öfkeli çalışan, hiddetli müşteri ya da eşini görmeyi talep eden öfkeli bir şahsın işyerine gelişi gibi, çeşitli olayları konu alıyor. Görevlilere, değişik durumları ele almakla ilgili standart protokoller ve yöntemler öğretiliyor. Duruma uygun tepkiyi seçmeyi öğreniyorlar. Ayrıca, yüksek riskli durumlarda, emniyetin en öncelikli husus olduğunu öğreniyorlar. Daha sonra, kendilerine benzer durumlar sunuluyor ve alacakları tedbirlerin kısa bir tarifini yazmaları isteniyor. Bir sonraki adımda, eğitmenlerin şiddete başvurması muhtemel kişileri canlandırdıkları, rol paylaşımlı çalışmalar yürütüyorlar. Bu senaryolarda, güvenlik görevlilerinin kendi reaksiyon biçimlerini tehditkar şahsın yarattığı risk seviyesine uygun şekilde tanzim etmesi bekleniyor. Örneğin, sözlü saldırı gibi orta risk durumlarında, olayı sınırlama ve tırmanmayı önleme öncelikli hedefler. Güvenlik şahsı tecrit etmeli ve onun
sakinleşmesini sağlamalı. Güvenlik görevlilerine ayrıca, şahsın yöneticisine ve güvenlik merkezine olay hakkında bilgi vermeleri ve eğer saldırı sözlüden fiziksele dönüşürse yardım istemeleri de öğretiliyor. Güvenlik görevlileri, tehditkar şahıslar sakinleşme fırsatı bulduktan sonra güvenlik ekibinden birisi tarafından, kendileriyle mülakaat yapılması gerektiğini öğreniyor. Bu süreçte, görevlinin sakince dinlemesi ve araya girmemesi önemli. Bu tutum, kendisine davranışlarını açıklama fırsatı verildiği için, şahsın daha
Eğitim egzersizinin kaydedilmesi, personel performansının güçlü ve zayıf yanlarını tespit etmek açısından çok önemli. Bu kayıt, eğitimin sonuna gelindiğinde senaryo değerlendirmesinin bir parçası oluyor.
76 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
da sakinleşmesine yarar. Şahsın işbirliği ve uyumunun kazanılmasında, görevlinin bu görüşme sırasındaki tarafsız ve içten yaklaşımının etkisi eğitimde kendisine anlatılıyor. İnsan Kaynakları ve çalışanın yöneticisine, olay raporundan bir kopya iletilmeli. Eğer mümkünse, bu sorumluların güvenlik birimine varsa şahsın daha önce benzer vukuatlarını bildirmeli ki, güvenlik birimi şahsın risk profilini daha net bir şekilde çıkarabilsin ve tekrar bir olay yaşandığında referans olarak kullanabilsin. Güvenlik departmanı bilgiyi, gizli olarak sınıflandırmalı ve söz konusu şahsın diğerleri tarafından haksızca hedef alınmasına ya da küçük düşürülmesine engel olmalı. Görevlilere, sabotaj ve vandalizm vakalarını nasıl araştıracakları da öğretiliyor. Buna personelle mülakaat yapılması, olay hakkında rapor düzenlenmesi ve dahili ya da harici uygun yetkililere (örneğin kolluk kuvvetleri) bilgi verilmesi de dahil. Görevlilere, yüksek
riskli bir olayın yaşandığı alana çağırıldıklarında, alanı sakin ve sessiz bir şekilde boşaltmaları, olayın şiddetinin artmaması için yavaş, yumuşak ve kendinden emin bir şekilde konuşmaları da öğretiliyor. Daha sonra şahsı, sakinleştirebilecekleri, atıp, tekmeleyecek nesnelerin olmadığı bir yere götürmeleri öğretiliyor. Görevliler, şahısla aralarında fiziksel bir mesafe bırakarak kişi üzerinde tehdit oluşturan bir görüntü sergilememeleri gerektiğin, çok gerekli olmadıkça şahsa dokunmamamları gerektiğini ve olası bir saldırıyı önlemek için bir kol mesafesi kadar uzakta durmaları gerektiğini öğreniyorlar. Başka risk kategorilerinde de olduğu gibi, olay sona erdiğinde, güvenlik görevlilerin saldırgan ve tanıklarla ayrı ayrı görüşmeleri gerektiğini, olayı belgelemeleri ve raporları uygun makamlara iletmeleri gerektiğini öğreniyorlar.
Savunma konuları Üçüncü günkü eğitim, bir işyeri şiddet olayı esnasında görevlinin karşılaşabileceği fiziksel saldırılar üzerinde yoğunlaşıyor. Eğitimin, silahlar üzerine odaklanmaması isteniyor, çünkü olayın heyecanı içinde ele geçirilebilecek ya da planlı bir saldırı için gizlenmiş herhangi bir nesne, bir silah kadar öldürücü olabiliyor. Örnek olarak, bıçaklar, makaslar ya da sivri, delici silahlar saldırgan tarafından kolayca saklanabilir ve kurbana saldırma mesafesine sokulana kadar da farkedilmeyebilir. Tel zımbalar, cilt makineleri ya da başka standart ofis malzemeleri de cop gibi kullanılabilir. Temizlik ürünleri gibi kimyasallar ofislerde
78 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Eğitimlerde sıklıkla görülmektedir ki, güvenlik görevlileri belirli rol ve görevlere atanmalıdır. Bu yapılanma, görevlilerin bir işin yapılmasını başkalarından bekleme ya da başka bir görevlerinin işine engel olma veya tartışma olasılıklarını azaltır. kolayca erişilebilir durumdadır. Aeresol spreyler bir çakmakla ateşlenebilir ya da kimyasallar insanların yüzlerine püskürtülebilir ya da sıçratılabilir ve kimyasal yanıklar oluşturulabilir. Üçüncü günün sonunda, görevliler baton eğitimi ve savunma taktikleri konusunda spor tesisinde eğitim alıyorlar.
Ateşli silahlar Eğitimin dördüncü günü, görevlilerin görev esnasında üzerlerinde taşıdıkları tür ve kalibrede silahları simüle eden bilgisayar tabanlı simülatör vasıtasıyla verilen ateşli silah simülasyon eğitimini içeriyor. Karar verme atışı simülatörü yardımıyla, görevliler ateş et/ateş etme egzersizleri yaparak gerçek durumlarda yaşanabilecek hataları minimize etmiş oluyorlar. Kamuflaj ve gizlenme provaları da yapıyorlar. Bir grup görevli simülatörle egzersiz yaparken, diğer grup gerçek silahların ayrıntılı kopyaları ile –renkleri nedeniyle bunlara Mavi Silah deniyor- bir odayı tarama ve boşaltma deneyleri yapıyorlar. Bu hem tek tek hem de grup halinde yapılıyor. İlave personel ve eğitmenler aktif bir saldırgandan saklanan çalışanları ya da yaralı
kurbanları canlandırıyorlar. Görevlilere her duruma uygun reaksiyon göstermeleri, mesela saklanan çalışanları tahliye etmeleri, aktif saldırgan tehdidini etkisiz hale getirmeleri ve kurbanlarla ilgilenmeleri öğretiliyor. Görevliler, ekip halinde çalışma egzersizleri yapıyorlar, ekibi yöneten kişi diğer ekip üyelerinden çalışanlara eşlik etmelerini ve kurbanlarla ilgilenmelerini istiyor. Ancak, takımın ana odağı tehditin etkisiz hale getirilmesi. Sonuç olarak, görevliler hangi yolu izlemeleri gerektiğine kendileri karar veriyorlar. Seçenekler arasında yaralanmamış ya da küçük yaraları olanları bırakmak da var. Eğitim, görevlilere geride bıraktıkları insanların sayı, yer ve durum bilgilerini kumanda merkezine en kısa zamanda iletmeleri gerektiğini öğretiyor. Şirket politikaları ve sözleşme yöntemleri de uygun görüldüğünde eğitime dahil edilir.
Son tatbikatlar Eğitimin son günü, bölmeleri olan bir ofis binası görüntüsü verilmiş bir eğitim tesisinde, Simunitions ya da Airsoft gibi model silahlar ile eğititim veriliyor. İşyerinde silahlı bir saldırganın olduğuna dair bir senaryo çalışması da yapılıyor.
Kumanda merkezindeki personel de güvenlik görevlileri de bu çalışmaya katılıyor. Eğitmenler, görevlilerin standart işletme yöntemlerini ne kadar başarıyla yürüttüklerini gözlemliyorlar. Senaryonun gerçeğe mümkün olduğu kadar yakın şekilde tasarlanmasına çalışılıyor ve kameralar görüntüleri simüle edilmiş bir kontrol merkezine taşıyor. Bu sayede kontrol merkezi personeli de kendi görevlerini prova etmiş oluyorlar. Bazı durumlarda, yerel polisi ya da ilk yardım ekiplerini de egzersize dahil etmek mümkün olabiliyor. Ama bu mümkün değilse, eğitmenler ya da şirket çalişanları bu kişilerin rollerini üstlenerek görevlilere doğru tepkileri uygulama imkanı sağlıyorlar. Bazı ilave kişilere de kurbanları ya da oradan geçen kişileri canlandırma görevi verilebiliyor. Senaryoya göre, tatbikat bir görevlinin kumanda merkezine ve yöneticilerine olayı haber vermesi ile başlıyor. Kumanda merkezi derhal bütün güvenlik görevlilerini KIRMIZI ALARM olduğuna dair bilgilendiriyor ve olayın yerini ve kısa tarifini aktarıyor. Cep telefonu, telefon, telsiz gibi araçlarla tesise acil durum uyarıları veriliyor. Kumanda merkezi derhal 911’i arayarak acil durum hizmetlerini durumdan haberdar ediyor. Polis, itfaiye ve Mobil Sağlık Hizmetleri karşılık veriyor. Bu birimler olay yerine ulaştığında polis, kumanda merkezinde bir eleman görevlendiriyor. Eğitim sırasında, görevlilerin şüpheli şahsın ismini ve eşgalini ve son görüldüğü bölgeyi belirleyip polise bildirmesi bekleniyor. Bu senaryolarda, şüpheli bazan bir çalışan da olabiliory, eğer du-
rum böyle ise kişinin bir giriş kartı kullanarak binaya girdiği varsayılıyor. Eğitime katılanların doğru protokolleri uygulaması gerekiyor. Örneğin, güvenlik ilgili personelle temas kurarak kullanılan kartın bloke edilmesini sağlayabilir ve böylelikle şahsın bina içindeki hareketlerini sınırlandırabilir. Eğer bina çok katlı ise, mühendislerden olayın yaşandığı binadaki asansörlerin hepsini zemin kata indirip devredışı bırakmaları istenebilir. Eğer mühendislere erişilemiyorsa, bir güvenlik şefi asansörleri lobi ya da birinci katta kilitleyerek şahsın bina içinde dolaşmasını engelleyebilir. Kumanda merkezi, olay yerinde ve çevresindeki tüm CCTV aktivitesini izleyerek, şüphelinin hareketlerini, eylemlerini ve gerekli diğer istihbaratı takip ediyor. Binaya ve otoparka, tüm araç ve
yaya girişleri derhal kısıtlanıyor. Ziyaretçiler, acil durum prosedürleri çerçevesinde önceden belirlenmiş güvenli bir yerde alıkonuluyorlar. Eğer şirketin, bina çapında yayılmış anons sistemi varsa, senaryo gereği kumanda merkezinin bir mesaj yayınlayarak bir ateş etme olayının gerçekleştiğini bildirmesi isteniyor. Mesajın içeriğinde olayı yeri belirtilerek ve güvenlik ve acil durum hizmetlerinin olaya müdahale ettiği bildiriliyor. Mesaj herkesi sakin olmaya ve kapılarını kilitleyip, saklanmaya teşvik etmeli. Eğer şirketin silahlı güvenlik elemanları varsa, şirketin güç kullanma politikası çerçevesinde silahlı saldırgana nasıl müdahale edecekleri de öğretiliyor. Eğer bir saldırı başlamışsa ya da başlamak üzereyse, ilk hedef
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 79
GÜVENLİK HİZMETİ
polis gelene kadar daha fazla risk almadan olayı kontrol altına almak ve tırmanmasını önlemek, eğer bu mümkün değilse, öncelik saldırganın hareketlerini izlemek olmalı. Güvenlik, alanı en kısa sürede ve en emniyetli şekilde boşaltmalı; eğer tahliye edilemeyecek durumda insanlar varsa, onlara da kapılarını kilitleyip arkasına barikat kurmalarını, saklanmalarını ve saldırganın dikkatini çekmemek için sessiz olmalarını salık vermeli (eğer binada anons sistemi varsa bu mesaj verilebilir). Eğer çalışanlar kapıları kilitleyemiyor ve barikat oluşturamıyorlarsa, görevliler, çalışanların bir araya toplanmamalarını sağlamalıdırlar, aksi takdirde olası kurban sayısı artacaktır. Çok katlı bir tesiste, olayın cerayan ettiğin katın alt ve üst katına da görevliler göndermek ve asansörlerle merdivenleri izlemelerini istemek gerekir. Bu arada silahli görevliler şu şekilde dağılır: müdahale konusunda eğitimli silahlı iki görevli binanın arkasına ve acil merdiven çıkış kapılarına, onlar aynı zamanda buradaki yayaları
80 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
da uzaklaştırırlar; iki silahlı güvenlik görevlisi alandaki yayaları uzaklaştırmaya yardım etmek üzere binanın önüne; iki silahlı güvenlik görevlisi binanın otopark katlarına inerek asansör lobilerini ve merdiven çıkışlarını izler ve çalışanların lobi ya da merdien boşluklarına girmelerini engellerler; en az üç silahlı güvenlik görevlisi olaydan etkilenen bölgenin dış çemberinde yer almalı ve kalabalık kontrolü yapmalıdır. Bir destek elemanı da direk olarak tehditin mevcut olduğu noktada yerini alır. Güvenlik görevlileri, otoparka girişi yasaklar ve acil servis araçlarının giriş çıkışı için diğer araçlara trafiği kapatır. Görevliler, yetkili personelden emir gelmedikçe hem giren hem de çıkan araçlara karşı yasak uygular. Bir denetleyici eleman, polis, itfaiye ve acil durum hizmetlerinin alana girişini koordine eder. Bir güvenlik uzmanı, kumanda merkezine geçerek tüm telsiz ve telefon trafiğini izler ve böylelikle olayın son durumu hakkında uygun kişileri bilgilendirir.
bir parçası oluyor. Eğitmenler, görevlilerle yapılan hataları veya doğru yapılan işleri tartışıyorlar. Gerekli görülürse, ilave eğitim planlanıyor. Eğitimlerde sıklıkla görülmektedir ki, güvenlik görevlileri belirli rol ve görevlere atanmalıdır. Bu yapılanma, görevlilerin bir işin yapılmasını başkalarından bekleme ya da başka bir görevlerinin işine engel olma veya tartışma olasılıklarını azaltır. Atamaları yapan kişi unutmamalıdır ki, hedef asgari güç kullanarak hızlı ve etkili bir şekilde tehditin ortadan kaldırılmasıdır. İşyerinde şiddetin kapsamlı bir şekilde önüne geçilmesi ve müdahale edilmesi programı, fiziksel güvenlik önlemleri, politikalar ve yöntemler bütününü içeriyor. Ancak, bu tedbirler, politikalar ve yöntemler tasarlandığı gibi işlerlerse, güvenlik görevlilerinin hem gündelik mutat işlerini hem de olaya müdahale rollerini yerine getirebilmeleri için doğru biçimde eğitilmeleri gerekiyor.
Dersler Eğitim egzersizinin kaydedilmesi, personel performansının güçlü ve zayıf yanlarını tespit etmek açısından çok önemli. Bu kayıt, eğitimin sonuna gelindiğinde senaryo değerlendirmesinin
1. Çevirmenin notu: Simunition, öldürücü olmayan, eğitim için tasarlanmış silahlar üreten bir firmadır. Airsoft gerçeğine çok benzeyen tüfek, tabanca vb. silahların genel adıdır.
İşyerinde şiddetin kapsamlı bir şekilde önüne geçilmesi ve müdahale edilmesi programı, fiziksel güvenlik önlemleri, politikalar ve yöntemler bütününü içeriyor
GÜVENLİK HİZMETİ
Kamu ve özel güvenlik işbirliği AB ülkelerindeki uygulamaları Özel güvenliğin tesis edilmesine yönelik hizmet ihtiyaçlarının; özel hukuk tüzel kişilerinin kendi bünyelerinde tesis ettikleri özel güvenlik birimlerince veya özel güvenlik hizmeti veren şirketlerce karşılanması kaçınılmaz olmuştur. Bülent AKSARAY / ÖGF ve GÜSOD Genel Sekreteri
G
enel güvenliğin sağlanması, asayiş ve kolluk hizmetlerinin etkin şekilde yürütülmesi ve denetlenmesi hiç şüphesiz devletlerin birincil görevlerindendir. Ancak güvenlik kavramının çağın değişen ve dinamik şartları nedeniyle yeni boyut kazanması yani diğer bir ifade ile güvenliğin özel hayatımız da dahil yaşam alanlarımızın tümünde var oluşu bu
82 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
kavramın ne kadar geniş bir platformda değerlendirilmesi gerektiği hususunu ortaya koymaktadır. Avrupa Güvenlik Konseyi; Avrupa ülkeleri arasında farklı kültür yapıları ve hukuk kurallarına rağmen kamu-özel güvenlik işbirliğinde mutlaka ortak çözümlere ihtiyaç olduğunu belirlemiş ve bu bağlamda güvenlik sektörünün tüm oyuncularına sektörü organize etmek, ekonomik gelişmeleri teşvik etmek
ve uyum yasalarının oluşturulmasına destek verilmesini istemiştir. Günümüzdeki asimetrik tehdit kavramı Amerika Birleşik Devletleri’ndeki 11 Eylül saldırıları ile ön plana çıkmış ve etkinliği halen süregelmektedir. Tehdit biçimindeki bu değişiklikler devlete ait “vatandaşın korunması” görevini daha da karmaşık hale getirmiş, tehdit değişikliğinin yanı sıra ülkelerdeki siyasi, sosyal, eko-
Bülent AKSARAY
nomik, kültürel gelişim ve değişimlerde güvenlik anlayışında yeniden yapılanmaları zorunlu kılmıştır. Kamu düzeninin sağlanması ve korunması kapsamında, bir başka deyişle güvenliği sağlamaya çalışan kolluk kuvvetleri; belirlenen bu amaçları gerçekleştirirken hak ve özgürlükleri de sınırlayıcı etkilere sebebiyet verebilmekte, ayrıca güvenlik tanımı ve güvenlik alanlarındaki değişim ve gelişmelere bağlı olarak zaman zaman da yetersiz kalabilmektedirler. Yetersizlik kavramı içinde personel /sayısal yetersizliklerin önemli bir unsur olduğunu belirtmemiz gerekir. Özel güvenliğin tesis edilmesine yönelik hizmet ihtiyaçlarının; özel hukuk tüzel kişilerinin kendi bünyelerinde tesis ettikleri özel güvenlik birimlerince veya özel güvenlik hizmeti veren şirketlerce karşılanması kaçınılmaz olmuştur. Bu sayede kamu güçleri üzerindeki daha fazla kaynak ve zaman ayırma ihtiyacına yönelik sosyal baskı da kalkmıştır. Genel olarak kolluk kuvvetlerinin görev alanında bulunan ancak özel hukuk kişilerince sağlanabilecek güvenlik ve koruma gereksinimleri için etkin bir koordinasyon ve işbirliğine olan ihtiyaç bir dayanışma modeliyle gerçekleştirilebilecektir. Ülkemizdeki kamu ve özel güvenlik
işbirliğinin önemi tüm taraflarca benimsenmekte ve uygulamalarda karşılaşılan sorunlar sektör çalışanlarımız tarafından yakinen izlenmektedir. Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik sürecinde yerine getirmesi gerekli olan yapısal değişim ile birlikte kolluk faaliyetlerinin içeriğini ve işleyişini de yeniden şekillendirme zorunluluğumuz vardır. Halihazırda Avrupa Birliği ülkelerinde özel güvenlik sektörü 2 milyonu aşkın çalışanı, 50.000’in üzerinde şirketi ile önemli bir sektör hüviyetindedir. Avrupa özel güvenlik sektörünün yapılandırılması çalışmalarında ortaya konan vizyon tek bir Avrupa özel güvenlik sektörü olarak belirtilmişse de güvenlik stratejilerinin tanımlamalarında, üye ülkelerin kendi hedefleri ve farklı inisiyatif kullanma talepleri nedeni ile değişiklikler göstermektedir. Kamu ve özel güvenlik işbirliği uygulamalarına ilişkin Avrupa Birliği ülkelerinde örnekler vermemiz gerekirse; Fransa’da havaalanlarında özel güvenlik ve kamu güvenlik personeli arasında yakın işbirliği ve dayanışma vardır. Alanlardaki özel güvenlik hizmetleri bütünleyici bir modele dayanmaktadır. Kamu ve özel güvenlik personelinin çalışma bölgeleri ayrı ayrı belirlenmiş ve iç içe geçen bu faaliyetler etkin bir şekilde koordine edilmektedir. İspanya’da işbirliği ilkeleri yasa ile tanımlanmıştır. Kamu ve özel güvenlik güçleri arasında işbirliği protokolleri imzalanmaktadır. Her
iki taraf serbest bilgi akışını ve bilgi paylaşımını karşılıklı olarak sağlamaktadır. Ulusal polisin özel güvenlik şirketlerinden zaman zaman işlevsel güvenlik yönetiminde destek aldığını görüyoruz. Örneğin terörizm tehdidinde özel güvenlik şirketleri derhal kamu güvenlik güçlerinin emrine girebilmektedirler. İngiltere’de kamu ve özel güvenlik sektörü işbirliğinde ortaklığın suç önleme stratejisi üzerine kurulduğunu ve özel güvenlik görevlilerinin zaman zaman polis üniforması giydirilerek kullanıldıklarını görmekteyiz. İşbirliği alanları spor organizasyonları, kriz zamanları ve tek seferlik organizasyonlar şeklindedir. Eğitimli özel güvenlik personeli caddelerde ve trafik görevlerinde de istihdam edilmektedir. Romanya ve İspanya’daki işbirliği küçük suçların üstesinden gelmeye yönelik olarak etkin bir şekilde işletilmektedir. Özellikle Romanya’da hırsızlık suçlarının önlenmesinde kamu-özel güvenlik sektör işbirliğini görmekteyiz. Slovakya’da suçla mücadelede yasalar özel güvenlik şirketlerine inceleme, sorgulama ve cezai takibatın başlatılabilmesi için suçluların kolluk güçlerine sevkine imkan tanımaktadır. Almanya’da özel güvenlik şirketlerinin kar amaçlı şirketler olduğu yaklaşımı ağır basmaktadır. Bu algı özel güvenlik görevlilerinin arka plana itilmesine sebebiyet vermektedir. Yine Romanya’da özel güvenlik şirketlerinin araçlarından istifade
Özel güvenlik sektöründeki haksız rekabet ve kayıt dışı çalışma aynı zamanda kaliteyi düşürmekte ve bu bağlamda verilen hizmetlerin verimsizliği kamu ile işbirliğine olumsuz olarak yansımaktadır. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 83
GÜVENLİK HİZMETİ
Kamu ve özel güvenlik sektörünün uyumlu çalışması ve işbirliğine gitmeleri ekonomik büyümeyi sağladığı gibi, sektörü kalite odaklı ve standartları olan bir sektör hüviyetine kavuşturacaktır. için kiralama yolu seçilerek kolluk güçlerinin özel güvenlik şirketleri ile işbirliği yaptığını söyleyebiliriz. Kamu ve özel güvenlik şirketleri arasında işbirliğinden bahsederken aynı zamanda her iki taraf arasında bir rekabetin var olduğu hususu da bir gerçektir. Örneğin; İngiltere’de bazı cezaevleri özel güvenlik şirketleri tarafından işletilmektedir. Özel ceza evlerinde firar vakalarının ve işletme masraflarının az oluşu kamu ile rekabeti doğurmaktadır. Romanya’da özel güvenlik şirketlerinin iyi imkanları ve yeni araçları kamuda görev yapanlar arasında huzursuzluk yaratmaktadır. Ayrıca bazı koruma hizmetleri için yapılan ödemeler bu ülkede iki taraf arasında rekabet ve çıkar çatışmalarına sebep olmakta ve hatta yolsuzluk iddialarını da gündeme getirmektedir. Kamu ve özel güvenlik işbirliği gelişiminde en olumsuz hususlardan birisi de her iki tarafında farklı işler yaptığına ilişkin inançlarıdır. Kolluk kuvvetlerinin konuya bakışları özel güvenlik görevlilerinin görevlerinin kolay olduğu yaklaşımıdır. Bazı ülkelerdeki yasaların özel güvenlik hizmetlerine ilişkin kamu güvenliğine sadece yardım etme ve bütünleme görevi vermiş olması itimatsız atmosferi oluşturmuştur. Bu durum yakın işbirliğinde olumsuz bir faktör olarak değerlendirilmektedir. Bazı ülkelerde özel güvenlik sektörünün henüz yapısını tamamlamamış olması devlet ile olan ilişki-
84 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
lerde ortak işbirliği çalışmalarına menfi tesir göstermektedir. Özel güvenlik sektöründeki haksız rekabet ve kayıt dışı çalışma aynı zamanda kaliteyi düşürmekte ve bu bağlamda verilen hizmetlerin verimsizliği kamu ile işbirliğine olumsuz olarak yansımaktadır. Özel güvenlik görevlilerine uygulanan düşük ücret politikaları ve kariyer fırsatlarının olmadığı bir sektörde çalışıyor olmaları algısı istihdam edilen personelin kalitesini ve yetersizliğini de beraberinde gündeme getirmektedir. Bu husus ise kamu ile işbirliğini menfi yönde etkileyen diğer bir faktördür. Kamu müşterisi hüviyetindeki devletin alacağı hizmetler konusunda zaman zaman belirsiz tavrı veya düşük ücret politikası gütmesi kamu ve özel güvenlik İşbirliğine olumsuz yansımaktadır. Romanya, İspanya ve Almanya’da bu konudaki örnekleri görmekteyiz. İsveç’te görevli özel güvenlik şirketlerine bağlı bazı özel güvenlik elemanlarının yetkilerini aşan tutum ve davranışlar sergilemeleri kamu-özel güvenlik işbirliğine olumsuz etkide bulunmaktadır. Avrupa ülkeleri arasında para ve kıymetli eşya nakli yapan özel güvenlik şirketlerinin standartlar konusunda sebebiyet verdiği olumsuz görüntüler kamu ve özel güvenlik işbirliği gelişimine mani bir başka husus olarak tanımlanmaktadır. Örneklerden de görüldüğü üzere Avrupa ülkelerinde gerek iç hukuktan kaynaklanan gerekse teamül
uygulamaları nedeniyle kamu ve özel güvenlik işbirliği/organizasyonun yeterli seviyede olmadığı değerlendirilmekle birlikte güçlü ortak faaliyet ve işbirliği alanları da vardır. Özetle; Avrupa ülkelerinde özel güvenlik sektöründe hızlı bir değişim ve gelişimle birlikte hizmet kalitesi artmakta, kamu-özel güvenlik işbirliğinde de etkin ve gelişen uygulamaların varlığını da görmekteyiz. Sonuç olarak; Devletin güvenlik konusunda asli görevini icra ederken özel güvenlik şirketleri tarafından sunulan güvenlik hizmetlerinden azami oranda yararlanması asli görevine odaklanmasını kolaylaştıracaktır. Güvenlik sektöründe yer alan şirketlerin tamamen ticari faaliyet icra ediyorlar şeklinde algılanmamaları iş birliği ve koordinasyonda yüksek verimi sağlayacaktır. Ülkemiz milli politikası çerçevesinde Avrupa Birliği üyelik sürecinde Avrupa özel güvenlik sektöründe oluşan değişim ve gelişimleri yakinen takip etmek ve Avrupa ülkelerindeki kamu-özel güvenlik işbirliği uyumunu referans alma zorunluluğumuz vardır. Her ne kadar Avrupa ülkeleri halihazırda birlik şemsiyesi altında her ülke kendi değerlerine ve ulusal kimliklerine uygun hareket etme politikası güdüyorlarsa da nihai hedefin “Tek Avrupa özel güvenlik sektörü” olduğu hususu göz ardı edilmemelidir. Bu bağlamda mesleki eğitim, mesleğe erişim ve standartlar konusunda yasalarımızı Avrupa ülkeleri ile uyumlu hale getirme hususunu gerçekleştirmeliyiz. Kamu ve özel güvenlik sektörünün uyumlu çalışması ve işbirliğine gitmeleri ekonomik büyümeyi sağladığı gibi, sektörü kalite odaklı ve standartları olan bir sektör hüviyetine kavuşturacaktır.
GÜVENLİK HİZMETİ
Yüksek kaliteli güvenlik hizmeti alabilmek için yapılması gerekenler Hizmet sunmayı amaçlayan birçok kuruluşta olduğu gibi, verilen hizmetin kalitesi birçok anahtar unsura bağlıdır. Tüm bu unsurlardan en önemlisi; güvenlik görevlilerinin yetenek, kapasite ve motivasyonlarıdır. CoESS
G
iriş
Hizmet sunmayı amaçlayan birçok kuruluşta olduğu gibi, verilen hizmetin kalitesi birçok anahtar unsura bağlıdır. Tüm bu unsurlardan en önemlisi; güvenlik görevlilerinin yetenek, kapasite ve motivasyonlarıdır. Çünkü güvenlik görevlileri; hem güvenlik hizmetinin günlük performansından, hem de halk ve müşterilerle etkileşimden sorumludurlar. Buna ek olarak, güvenlik görevlilerinin yönetim ve operasyonel planlama ve hizmetleri, güvenlik hizmetinin
86 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
mümkün olan en yüksek kalitede sunulduğundan emin olunmasını gerektirmektedir. Aynı şekilde önemli olan unsurlardan diğerleri de güvenlik görevlilerinin temin edilen teknik, operasyonel ve insan kaynakları altyapısı ve proje yönetimi ekibidir. Son olarak da güvenlik şirketinin sadece kaliteli hizmet sunmak için gerekli kayıtlara değil aynı zamanda da müşterinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek hizmet felsefesini sunabilen altyapıya sahip bir şirket olvması gerekmekte ve bu altyapıyla şirket işlerinin desteklenmesi hayati
önem taşımaktadır. Güvenlik hizmetlerinin tedarik edilmesine yönelik teknik yeterlilik değerlendirilmesine esas dört ana alan vardır. v Güvenlik görevlileri, v Proje yönetim ekibi/operasyonları, v Söz konusu ihale için gerekli altyapı, v Güvenlik şirketi. Metnimizde sözü geçen kalite kriterlerinin uygulamaya konulması düşünüldüğünde, ihale makamı teklif taleplerinde bu kriterleri bildirmelidir.
Güvenlik personeli Deneyim Özel güvenlik şirketlerinin en önemli varlığı şirketin güvenlik personelidir. Verilen hizmetin performansının yüksekliği ancak personelin yetenekli ve deneyimli olması sayesinde gerçekleşir. Sunulacak olan hizmetin yüksek olması, teklif veren şirketin personelinin gerekli deneyime ve yeteneğe sahip olduğundan emin olunması çok önemlidir. Çok özel veya hassas koruma çevreleri söz konusu olduğunda, ihale makamı, teklif edilen personelin daha önce böyle bir ortamda çalışma deneyimi olduğuna dair kanıt isteyebilir. Elçilik gibi riski yüksek olan yerlerde koruma söz konusu olduğunda, ihale makamı görevi üstlenecek kilit personelin devir alınmasını talep edebilir. Diğer durumlarda ise görevi üstelenecek kişilerin kaç yıllık deneyimlerinin olduğunun öğrenilmesi yeterli olabilir. Eğer proje ek güvenlik görevlililerinin istihdamını öngörüyorsa, teklifi veren şirketler teklif ettikleri personelin yeteneklerini ve deneyimlerini gösterebilmeli veya elemanlarına gerekli eğitimi verebilmelidir.
Güvenlik personelinin yetenekleri ve yeterliliği Çalışanlara verilmiş olan zorunlu eğitimin kanıt olarak gösterilebilmesi, personelin güvenlik görevlisi olabileceğine ilişkin yeteneğe sahip olduğunu gösterebilir. İhale makamı ihale şartnamesinde belirli koruma ortamlarının gerektirdiği teknik veya ek eğitim gereklerini açıklamalı ve belirtmelidir. İhale makamı, ihalenin verilmesi öncesinde bu gibi eğitimlerin nerede verildiği veya verileceği konusunda bilgi isteyebilir. Güvenlik şirketleri eğitim altyapısının varlığı ve kalitesine ilişkin bilgi açısından çalışanlarının yeteneklerinin
belirli zamanlarda gözden geçirilip yeniden eğitildikleri konusunda teminat verebilir. Sürekli olarak eğitim gören kişilerin daha iyi bir motivasyon gösterdikleri ve görevlerine daha bağlı oldukları bilinen bir gerçektir. Kısa sürede ek güvenlik görevlilerine ihtiyaç duyulması hallerinde (acil olan durumlarda) bu tür kurum imkanlarının varlığı, uygun olarak eğitilen destek personelinin de her zaman devreye girebileceğini ortaya koymaktadır. İşveren tarafından sağlanan eğitimler, dikey ve yatay ilerlemenin de mümkün kılındığı şeffaf bir kariyer planlamasını da beraberinde getirmelidir. Bu da daha yüksek motivasyonu ve dolayısıyla daha yüksek kaliteli bir hizmeti beraberinde getirir. Koruma alanının yapısına bağlı olarak, ihale makamı ihaleye bağlı özel yeteneklerle (yabancı dil bilgisi vb.) ilgili kanıt ve fazladan bilgi talep edebilir. Bu talepler ihale şartnamesinde belirtilmelidir.
Seçim eğitim ve yerleştirme Güvenlik Şirketleri tarafından doğru yapılanmış personel seçim, eğitim ve yerleştirme prosedürlerinin ayrıntılı bir şekilde anlatılması önemlidir. Bu prosedürler idealist olarak konuya gönül vermiş ve uygun eğitimli bir insan kaynakları ekibi tarafından uygulanmalıdır. Bu sayede güvenlik şirketi ihale makamının uygulamaya koymak istediği standartlara uyabileceğini gösterebilir. Yerleştirmeye (görev-
lendirme) ilişkin kanıtlar toplumu tehlikeye atmayacak, ihale makamının bütünlüğünü, mülkiyetini veya müşterileri zora sokmayacak, herhangi bir ek mali külfet getirmeyecek şekilde olmalı ve temiz sicile sahip güvenlik görevlileri tahsis edilmiş olmalıdır. İhale makamı aynı zamanda, güvenlik şirketinden seçme prosedürlerinin ırkçı olmadığını, eşit fırsatlar sağladığını ve dolayısıyla da ihale makamının eşit fırsatlar politikasıyla aynı doğrultuda olduğunun kanıtlanmasını isteyebilir. Kamu yetkili kuruluşları tarafından bu gibi prensiplerin dikkate alınmadığının gözlemlenmesi diğer güvenlik şirketlerinin de dikkatli hareket etmelerini sağlayabilir ve dolayısıyla da eşitlik politikalarının muhtemel başarı profilini yükseltebilir.
İstihdam koşulları Eşit ve şeffaf bir ödüllendirme yapısının, deneyimli çalışanların var olmasına yönelik olumlu bir etkisi olduğu, çalışanların motivasyonu ve çalışmadan tatmin olma konusunda olumlu bir etki yarattığı ve dolayısıyla da sunulan hizmetin performans kalitesini de artırdığı açıkça bilinmektedir. Bu gibi sistemlerin var olması, ek performansa bağlı ödüllendirme yapısı ve çalışanları sınıflandırarak performanslarını değerlendirme gibi yapılacak olan her tür kolektif anlaşmaya önem verildiğinin bir göstergesidir. Çalışanların maaşlarının ve eğitim ihtiyaçlarının belirli
Özel güvenlik şirketlerinin en önemli varlığı şirketin güvenlik personelidir. Verilen hizmetin performansının yüksekliği ancak personelin yetenekli ve deneyimli olması sayesinde gerçekleşir. Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 87
GÜVENLİK HİZMETİ aralıklarla sürekli olarak değerlendirilebilmesi için bir değerlendirme yönteminin belirlenmiş olması gerekir. Yetersiz firmalara ihalelerin verilmesini engelleyebilmek için, ihaleyi açan kurum, güvenlik şirketinin güvenlik görevlileri için öngördüğü çalışma koşullarının ulusal kanun ve/veya kolektif anlaşmalara uygun olup olmadığı araştırmalıdır. Kolektif anlaşmalar konusunda bilgi edinilemiyorsa, görev nöbet çizelgesi çalışma saatlerinin uzunluğu ve görev süreleri hakkında bilgi edinmemizi sağlamalıdır. Çok uzun olan çalışma süreleri kazaların olmasına veya güvenliğin ihlal edilmesi olasılığının artmasına neden olabileceğinden bu konu çok önemlidir. Güvenlik şirketinin sağlık ve iş emniyeti politikası ve koşulları hakkındaki bilgiler, ihale makamı tarafından öğrenilmelidir. Şirketin iyi çalışma koşulları, çalışanlar hakkındaki kayıtları, çalışanların iş emniyeti ve sağlığı, müşterilerin ve
toplumun genel güvenlik ve sağlığı konusundaki potansiyel risklerin azaltılmasını sağlar.
Proje yönetimi ve prosedürleri Kamu kurumları, güvenlik hizmetleri için ihaleye çıkarken işin yapılmasında gerekli uzmanlık düzeyinin ihaleye katılacak firmalarda bulunmasını isterler. Dolayısıyla da proje yönetim takımının yeterliliği ve organize edilmesi çok önemlidir. Müşteri, proje yönetim takımında yer alan herkesin, ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde gerekli tüm yeteneklere sahip olduğu konusunda güvenlik şirketine güvenmelidir. Sorumluluk kanalları ciddi bir şekilde ortaya konulmalı, cevap verme süreleri ve yeterli destek kapasitesi de güvenlik şirketi tarafından demonstrasyon olarak gösterilebilmeli veya kanıtlanabilmelidir. Dolayısıyla da ihale teklifi, proje yönetim takımının her üyesinin yetenekleri ve deneyimi hakkında açıklayıcı ve doğru bilgi
Tablo 1: Güvenlik personeline ilişkin kalite kriterleri
Güvenlik personeli Deneyim
• Güvenlik sektöründeki deneyim • İhale makamının bulunduğu sektörde edinilen güvenlik hizmeti deneyimi
Yetenekler ve Yeterlilikler
• • • • • •
Temel eğitim Ek eğitim ve yeterlilikler Söz konusu görev için özel eğitim Tekrarlanan eğitim Diğer yetenekler (örn. yabancı bil bilgisi) Kariyer fırsatları
Seçim, eğitim ve yerleştirme
• Eğitim ve seçim metodolojisi • Yerleştirme
İstihdam Koşulları
• Maaş ve yan ödeme düzeyleri • Çalışma koşulları
Müşteri tarafından tanımlanması gereken diğer kriterler
• Bu kriterlerin doğruluğunun kanıtlanması gerekmektedir ve ilgili kanun çerçevesi içinde yer almalıdır
88 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
içermeli ve ihale teklifi kapsamında bu kişilerin sorumlulukları tek tek açıklanmalıdır. Müşterilerin sorularına ne kadar çabuk yanıt verildiği ve onlara ne kadar çabuk çözüm sunulduğu, ayrıca kimin bu sorumlulukları üstlendiği konusunda standartlar belirlenmelidir. Çok büyük ölçüde özelleştirilmiş koruma çevreleri ve ortamlarında veya verilen hizmetin düzgün bir şekilde yapılması sonucunda bir prim söz konusuysa ihalede özel deneyime ilişkin kanıt gerekebilir.
Korunacak ortamda görevli olan proje yöneticisi Müşterinin (ihale makamının) bakış açısına göre, korunacak ortamda görevli olan proje yöneticisi ihale şartlarının yerine getirilmesine ilişkin performansla ilgili her şeyden sorumludur. Proje yöneticisinin yetenekleri ve yeterlilikleri konusunda ihale makamının tatmin olması hayati önem taşımaktadır. Bunun sonucunda da güvenlik şirketi, proje yöneticisinin kimliği, yetenekleri ve deneyimi hakkında ayrıntılı bilgiler vermek durumundadır. Bazı durumlarda, uzun süren bir ısınma döneminin veya potansiyel koruma risklerinin ortaya çıkmasını engellemek için ihaleye özel ayrıntılı bilgiler gerekebilir. Bu gibi durumlarda, proje yöneticisi, müşterinin ihtiyaçlarını karşılayabildiğini, güvenlik konusunda müşterinin felsefesine ve organizasyon yapısına uyduğunu açık ve kesin bir şekilde teyit etmelidir. İşlevsel plan gereğince, proje yöneticisine rahatça ulaşılması, bu kişinin hızlı kararlar vermesi, belirli kısa sürelerde bile çözümler getirebilmesi ve sorumluluk zincirindeki yerini tam olarak bilmesi gerekmektedir.
Görev çizelgesi Proje teklifinde ortaya konulan işletme planı, müşteriyi, koruma
ortamı konusunda gerekli tüm bilgilere sahip olunduğu, güvenlik gereklerinin karşılanabildiği ve projeyi gerçekleştirebilecek temel yeterliliğe sahip olunduğu konusunda tatmin etmelidir. Görev çizelgesi metodolojisi aşağıda belirtilen unsurların teminini teyit etmelidir: v Doğru personel profili belirlenmelidir, v Projeye %100 uyulduğu garanti edilmelidir, v Proje doğru zamanda yürürlüğe girmelidir, v Proje koşulları doğru yerde yerine getirilmelidir, v Her personel kendi görevini ayrıntılı olarak, göreve başlamadan çok önce bilmelidir, v Personel kendi görev sürelerini bilmelidir, v Çok gerekli görüldüğünde görev süreleri esnek olabilmelidir, v Süreler çalışma yasalarına uygun olmalıdır, v İhale belirli süre ve çalışma şekillerine göre yapılmalıdır, v Her görevin başında, ortasında ve sonrasında kontroller yapılmalıdır. İşlem planı aynı zamanda güvenlik şirketinin, hem organizasyon açısından kalifiye ve deneyimli eleman kapasitesine sahip olduğunu hem de ne şekilde olursa olsun görevine son verilen elemanın yerine kısa vadede başka birisinin geçirilebileceğini teyit edebilmelidir. Güvenlik şirketi, beklenmedik durumlarla karşılaşıldığında bile projeye uygun olarak ve hızlı bir şekilde çalışmaların başlatılabilmesini garanti eden prosedürlerin var olduğunu veya prosedürlerin hemen oluşturulabileceğini taahhüt etmelidir. Müşteriyle mutabık kalınan belirli prosedürlere daima uyulacağı ve yapılması gereken her değişikliğin müşteriye danışarak yapılacağı da güvenlik şirketi tarafından garanti edilmelidir.
Tablo 2: Kontrol yönetimi ve istihdam koşullarına ilişkin kalite kriterleri
Proje yönetimi ve istihdam koşulları Yönetim Takımı
• •
Yönetim takımının yapısı, organizasyonu ve yetenekleri Yönetim takımı hakkında projeye özel bilgiler
On-Site (Alandaki) Proje Yöneticisi
• • • •
Yetenekler ve deneyim Projeye özel bilgiler Ulaşılabilirlik Cevap süresi
Görev Çizelgesi Hazırlama
• Görev nöbet çizelgesi yöntemi • Destek kapasitesi • Genel ve müşteriye özgü prosedürler • Raporlama • Müşteri ile iletişim
Destek Hizmetleri
• Teftişler • Merkez destek
Müşteri tarafından tanımlanacak diğer kriterler
•
Proje gereklerinin yerine getirilip getirilmediğini ölçebilmek için güvenlik şirketinin performansının müşteri tarafından istendiği zaman izlenebileceği konusunda işletme planında tatmin edici bilgi bulunmalıdır. Dolayısıyla da güvenlik şirketi aşağıdaki koşulları sağlayabilecek şekilde bir raporlama yapısına sahip olmalıdır: v Raporlama düzenli ve doğru zamanlama ile yapılmalıdır, v Raporlama soruları cevaplayabilecek nitelikte yapılmalıdır, v Raporlama objektif bir bakış açısıyla yapılmalıdır, v Raporlama idari bir görevden ibaret olmadığı için gereken önem verilmelidir, v Raporlama müşterilerin istekleri doğrultusunda değiştirilebilir ve oluşturulabilir, v Raporlar birbirleriyle bir bütün oluşturmalıdırlar; v Raporlardaki bilgiler doğrultu-
Bu kriterlerin doğruluğunun kanıtlanması gerekmektedir ve ilgili kanunların çerçevesi içinde yer almalıdır.
sunda görevlerde düzeltmeler yapılabilir veya bazı önleyici tedbirler alınabilir. Müşterinin zamanının asgari olarak harcamasını temin etmek amacıyla, çalışmaya ilişkin proje müşteriyle olan çalışma koşullarını açıklığa kavuşturmalı ve toplantıların organizasyonları ve sıklığı da belirlenmelidir.
Destek hizmetleri Yürütmeye ilişkin teklif şirket merkezi tarafından sağlanacak destek hizmetleri hakkında bilgi içermelidir (yönetim, faturalama, personel vb). Yapılacak teftişlerin zamanı ve sıklıkları hakkında bilgi de verilmelidir. Yapılan teftiş prosedürleri, teftişin tarafsız olarak yapıldığının azami olarak doğrulandığı ve kalite standartlarına uygun olmayan işlemlerin tespiti sonucunda hızlı çözüme ulaşılacağı konusunda müşteriyi tatmin etmelidir.
Nisan 2014 Güvenlik Yönetimi n 89
GÜVENLİK HİZMETİ
Konaklama tesislerinde güvenlik yönetimine genel bakış Nihat DÖNMEZ / SECCOTURK Oteller Güvenlik Danışmanı
Tüm bu detaylı güvenlik operasyonu hiçbir şekilde ana operasyonun asli oyuncularını etkilememeli, ancak tüm oyunculara da “güvenlik hissi” vermelidir, zira güvenlik his üzerine kuruludur. Sonuçta, bir olayın etki derecesi; tasarlandığı yere göre değil, uygulandığı yere göre değişir.
K
onaklama, en klasik insanlık ihtiyacıdır ve mutlaka güvenli alanlarda yapılır. Bir alanın güvenliği ise ölçülmekten ziyade hissedilir… Birçok güvenlik çabası, algılanmamaktan / hissedilmemekten şikayetçidir. Çünkü algı icraat üzerine değil, mesaj üzerine kuruludur. O halde, algılanabilir bir güvenlik çabasına girilmelidir. Bu da ancak uluslar arası standartlarda profesyonellerce sosyokültürel entegrasyonda oluşturulmuş ve sürekli güncellenen bir güvenlik çalışma kılavuzu direksiyonunda uygulamalar ile mümkündür. Maalesef; bir çok otelimiz, personel/malzeme/eğitim/prosedür dörtgeninden oluşan verimli güvenlik çabasının yalnızca personel ayağı ile güvenlik işlevini yerine getirmeye çalışmaktadır. Oysa; klasik tanımıyla, güvenlik yönetimi; 5188 sayılı Özel Güvenlik Kanunu ve bu kanuna istinaden yayımlanmış yönetmeliklerle, planlarla koruma ve güvenliğinin sağlandığı tesisin prosedürleri çerçevesinde tanımlı
90 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
Nihat DÖNMEZ
konu ve alanlarda, hukuki-maliidari-sosyal boyutlu bir yapıda, personel-malzeme-eğitim-prosedür dörtgeninde; organizasyondaki diğer operasyonel ve hizmet departmanları ile koordineli, hasar önleme-tespit-analiz-müdahale-raporlama-güncelleme süreçli olarak, tesis vizyonunu destekleyici istikamette cam-malmarka –itibarı korumak- kollamak ve geliştirmek amaçlı olarak, ana operasyonun emniyet içinde yürütülmesini sağlama yönetim beceri ve uygulamalarıdır.
Her çabanın olduğu gibi güvenlik hizmetinin de bir felsefesi bulunmaktadır. Güvenlik hizmeti, emniyetin içinde bir çabadır. Emniyet pasif ve aktif güvenlik uygulamaları bütünüdür. Temel bir örnekleme ile emniyet, atmosfer; güvenlik uygulamaları ise bu atmosfer içindeki hava olaylarıdır. Sonuçta iklimsel tanımların yanında, ticari-sosyal tüm organizasyonlar dörtkenar temel sınır içinde tanımlı bir operasyon sürecini yürütürler: Hukukimali-sosyal-idari sınırlamalar. Bu sınırlar içindeki operasyonun temel elamanları ise personel-malzemeeğitim-prosedür dörtgenidir. Sonuçta operasyon, bir misyonca yönlendirilmiş, yönlendirici misyon da global çıkarımlarla verilenmiş bir vizyona dayandırılmış ise tanımlıdır. Tanımlanmış güvenlik operasyonu; bilgi-ilgi dikey alanlarını, etki-tepki yatay reaktivite ile karşılar bir pozisyon olarak tasarlanarak, tehditrisk berraklılığında emniyet atmosferini sürekli iyonize etmelidir. Başarılı güvenlik hizmetlerinin büyük yüzdesi pasif sürecin (bilgi-ilgi) iyi yönetilmesi ile üretilen aktif (etki-tepki) çıktılardan oluşmaktadır.
Tüm girişler kompleks kontrolü; klasik ayrımı yapmadan her türlü bilgi, hacim, kütlenin öncelikli olarak analitik değerlendirmesi yanında, tecrübe-akademik ve duygusal algılarla da oluşturulmuş bir ağ ile karşılanmalı ve tüm çıkışlara da bu süreçte uğurlama yapılmalıdır. Güvenlik, her ne kadar global bir ihtiyaç olsa da, bu ihtiyacı giderecek güvenlik uygulamaları yönetimleri, büyük ölçüde lokal yer ve zaman boyutunda tehditrisk tanımlaması yapmak durumundadır. Tüm bu detaylı güvenlik operasyonu hiçbir şekilde ana operasyonun asli oyuncularını etkileme-
meli, ancak tüm oyunculara da “güvenlik hissi” vermelidir, zira güvenlik his üzerine kuruludur. Sonuçta, bir olayın etki derecesi; tasarlandığı yere göre değil, uygulandığı yere göre değişir. Güvenlik, ancak güvenliği sağlananlarla birlikte yapılabildiğince doğallaşır, güçlenir, emniyetleşir… Aynı tecrübe alanında kısır döngüye girmiş güvenlik yönetimleri, yenilenebilir olarak emniyet atmosferini iyonize edemeyeceğinden, bu atmosferin geçirgenliğinin artmasına sebep olabilir. Bu ihtimal, çeşitlenmiş tecrübe ve bilgi akışı ile beslenen danışmanlık ve sektörel paylaşımlarla ortadan kaldırılabilir.
ABONE FORMU ABONELİK BİLGİLERİ GÜVENLİK YÖNETİMİ DERGİSİNE 1 YILLIK ABONE OLMAK İSTİYORUM. ADI, SOYADI : FİRMA ADI : DOĞUM TARİHİ/YERİ: DERGİ TESLİM ADRESİ ADRES
:
POSTA KODU / SEMT / ŞEHİR DİĞER BİLGİLER: MESLEK
:
:
TEL
:
FAX
:
GSM
:
FATURA ADRESİ: ADRES:
POSTA KODU / SEMT /ŞEHİR VERGİ NO / DAİRESİ Güvenlik Yönetimi Dergisi’nin 1 yıllık abonelik (12 sayı) bedeli 60 TL. + KDV’dir. Abonelik bedelini İş Bankası - Beşiktaş Şubesi - Hesap No: 1008 280 52 64 IBAN: TR 5700 0640 0000 1100 8280 5264 yatırdıktan sonra dekontun fotokopisi ile birlikte bu formu doldurarak 0212 627 47 67’ye fakslayıp yada guvenlikyonetimi@gmail.com adresine mail atarak hemen abone olabilirsiniz.
92 n Güvenlik Yönetimi Nisan 2014
ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ
KAPAK KO NULARI FOKUS ŞUBAT Havalİma nı güvenl İğİ MART Otel güve nlİğİ NİSAN Yangın gü venlİğİ Hastane g MAYIS üvenliği Lİman güv enlİğİ G üvenlik E HAZİRAN ğitimi AVM güven lİğİ Bilgi Güve TEMMUZ nliği Bİna ve te sİs güven lİğİ SİB AĞUSTOS ER GÜVENL İK Alarm İzl em Merkezle e TOPLUMSA rİ LD PSİKOLOJİS AVRANIŞ EYLÜL İ VE ÖZEL GÜVENL Geçiş kon İK trol GÜVENL sİstemler İ VE İKTE RİSK A NALİZİ EKİM YÖNETİMİ Hastane g üvenlİğİ GÜVENL OKUL, ÖĞR ENCİ VE KA MPÜS KASIM İĞİ CCVT ve Çe vre Bİrİml erİ VIP K GÜVENLİĞİ VE YAKIN O ARALIK RUMA EĞİT İMİ ORGANİZAS YO GÜVENLİĞİ N Para ve k ıym eşya taşım etli a
AYDA BİR YAYINLANIR
R
E
K
L
A
M
I
N
D
E
96
13
21
27
1
23
81
11
35
69
17
43
A.K.
9
91
K
S
2-3
15
77
19
A.K.İ.
94
39-67
4-5
ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR
31
Ö.K.İ