Kamyonum Dergisi / Mytruck Magazine No:164 by Kamyonum/MyTruck

008

016

DFDS, TÜRKİYE’Yİ İSKANDİNAVYA’YA BAĞLIYOR DFDS, vapur ve demiryolu hizmetlerini birlikte kullanarak, İsveç ve Norveç’i, Türkiye ve Güney Avrupa’ya bağlıyor.

TÜRKIYE’NIN İLK LNG’LI ÇEKICISI: IVECO STRALIS NP 460 Alternatif Yakıt Teknolojileri Dosyamız kapsamında görüşlerine başvurduğumuz Iveco yetkilileri, Iveco Stralis NP 460’ın, Türkiye’de sunulan sadece LNG ile çalışan ilk çekici olduğunu ve menzil kapasitesiyle de rakipsizliğini vurguladılar.

DFDS CONNECTS TURKEY TO SCANDINAVIA

TURKEY’S FIRST LNG TRACTOR: IVECO STRALIS NP 460

DFDS now connects Sweden and Norway with Turkey and Southern Europe via the routes that combine ferry and rail services.

The Iveco officials we’ve consulted as part of our Alternative Fuel Technologies File, have emphasized that Iveco Stralis NP 460 is the first LNG-only powered tractor to be launched in Turkey and underlined that it is unrivalled with its range capacity.

CNG VE LNG, GELECEĞIN TEKNOLOJISI MI? Kamyonum dergisi olarak, alternatif yakıt teknolojilerini masaya yatırmaya çalıştığımız bu sayımızda alternatif yakıtlara ilişkin önemli bilgiler edinecek ve gelecek döneme ilişkin ipuçları bulabileceksiniz.

024

DÜNYA, DOĞAL GAZA YÖNELIYOR “Alternatif Yakıt Teknolojileri” dosyamız kapsamında görüşlerine başvurduğumuz T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), CNG ve LNG kullanımının, arz çeşitliliği sağlayarak akaryakıt sektöründeki rekabeti de geliştireceği öngörüsünde bulunuyor.

ARE CNG AND LNG THE TECHNOLOGIES OF THE FUTURE?

THE WORLD SHIFTS TOWARDS NATURAL GAS

As part of our “Alternative Fuel Technologies” file, we’ve asked for the opinion of T.R. Energy Market Regulatory Authority (EPDK) and they’ve estimated that the use of CNG and LNG will improve competition in the fuel sector by providing supply diversity.

KDV DAHİL: 20 TL VAT INCLUDED www.kamyonum.com.tr

N A T2U R E L

018

Şubat-Mart February-March 2019 Sayı - Number 164

www.kamyonum.com.tr

YAPIM HABER ARAŞTIRMA REKLAM ve HALKLA İLİŞKİLER Production News Search Advertising and Public Relations

/kamyonum

/kamyonum.com.tr

NATUREL LTD. ŞTİ. Adına İMTİYAZ SAHİBİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ ve SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ PUBLISHER, CHIEF EDITOR and MANAGING EDITOR ACTING ON BEHALF OF NATUREL LTD. ŞTİ. NURAY PEKCAN YÖNETİM YERİ PLACE OF MANAGEMENT Kırkkonaklar Mah. 329. Cad. 360. Sok. No: 39/3 Çankaya ANKARA Tel: 0312 491 87 87 (pbx) Fax: 0312 491 76 89 HABER NEWS haber@kamyonum.com.tr

REKLAM ADS reklam1@kamyonum.com.tr

044

“THE NUMBER OF NGVs WILL RISE FROM 1.3 MILLION TO 12.6 MILLION IN 2030”

“WE’RE THE LEADER OF TURKISH ADBLUE MARKET”

Andrea Gerini, the Secretary General of NGVA Europe (The Natural & Bio Gas Vehicle Association), has made a special statement to MY TRUCK Magazine.

We’ve made an interview on the use of AdBlue with Kenan Emekci, the General Manager of Jetblue that has produced AdBlue in Turkey for the first time and is the current leader of the market.

“AĞIR VASITADA İYİLEŞME 2019 SONRASINDA” Doğuş Otomotiv Scania Genel Müdürü İlhami Eksin, 2019 sonrasında sektörde yeniden ortalamanın üzerinde bir satış rakamına ulaşılmasını öngördüklerini dile getirdi.

056

'v "We

Türkiye’de Adblue üretimini ilk kez gerçekleştiren ve şu anda pazar lideri konumunda bulunan Jetblue firmasının Genel Müdürü Kenan Emekci ile Adblue kullanımı hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik.

NGVA Europe (The Natural & Bio Gas Vehicle Association) Genel Sekreteri Andrea Gerini, Kamyonum dergisine özel açıklamalarda bulundu.

16 years"

050

“ADBLUE TÜRKİYE PAZARININ LİDERİYİZ”

for

030

“1,3 MİLYON OLAN DOĞAL GAZLI ARAÇ SAYISI, 2030 YILINDA 12,6 MİLYONA ULAŞACAK”

e be en at our sid y

“RO-RO TERCIHI, FIYATLARI İNDIREBILMEMIZE İMKÂN TANIR” Denizcilik ve lojistik devi DFDS, Akdeniz’in en büyük Ro- Ro gemisi “Ephesus Seaways”i Türkiye’ye getirdi.

“RECOVERY OF HEAVY-DUTY SEGMENT EXPECTED AFTER 2019”

“RO-RO OPTION WILL HELP US REDUCE PRICES”

Doğuş Automotive Scania General Manager İlhami Eksin said that they expect the sector to reach aboveaverage sales figures after the end of 2019.

Shipping and logistics giant DFDS has brought Mediterranean’s largest Ro-Ro ship “Ephesus Seaways” to Turkey.

/kamyonum /kamyonum.com.tr forum.kamyonum.com.tr

www.kamyonum.com.tr

YAYIN DANIŞMA KURULU PUBLICATION ADVISORY BOARD Fevzi Apaydın TŞOF // Serdar Türkay İNANÇ TRANSPORTER MİLLETLERARASI TAŞ. LTD. ŞTİ. // Erhan Gündüz TETNAK TAŞ. TİC. AŞ. // Hakan Bezginli MURHAK ULUSLARARASI NAK. TİC. LTD. ŞTİ Adnan Çetin İZMİR KARA NAK. SİTESİ // Ali Dayıoğlu S.S 15 NOLU ÖZ ARİFİYE KOOP. VE DOĞU MARMARA ÜS BİRLİĞİ // Nusret Keskin S.S ÖZ MALATYALILAR 2 NOLU MOT. TAŞ. KOOP. Tuncay Bekiroğlu MAN TÜRKİYE A.Ş.. // Ömer Bursalıoğlu IVECO OTOMOTİV TİC. A.Ş.. // Faruk Uslu PROMETEON TÜRKİYE Sertan Akçagöz MICHELIN LASTİKLERİ TİC. A.Ş.. AYDA BİR YAYINLANIR. KAMYONUM DERGİSİNDE YAYIMLANAN FOTOĞRAF VE YAZILARIN TÜM HAKLARI SAKLIDIR. İZİNSİZ ALINTI YAPILAMAZ. KAMYONUM DERGİSİ “BASIN MESLEK İLKELERİNE” UYMAYI TAAHHÜT EDER. PUBLISHED ON A MONTHLY BASIS. ALL RIGHTS RESERVED, INCLUDING FOR PHOTOGRAPH AND TEXTS PUBLISHED IN KAMYONUM MAGAZINE. CANNOT BE CITED WITHOUT PERMISSION. KAMYONUM MAGAZINE UNDERTAKES TO COMPLY WITH “PRESS ETHICS”. Grafik, Tasarım, Yapım Graphics, Design, Production NATUREL LTD ŞTİ. Kırkkonaklar Mah. 329. Cad. 360. Sok. No: 39/3 Çankaya ANKARA Tel: 0312 491 87 87 (pbx) Fax: 0312 491 76 89; reklam1@kamyonum.com.tr, reklam2@kamyonum.com.tr Baskı Edition Epa-mat Bas. Yay. Promosyon San.ve Tic. Ltd. Şti. Ağaç İşleri San. Sit. 1357. Sokak No:41 Yenimahalle ANKARA Tel: 0312 394 48 63 Fax: 0312 394 48 65 Basım Tarihi Date Of Issue: 19 Mart / March 2019 // ISSN 1308-0695

“ALTERNATİF” GELİYOR! Bir çok yerli ve global marka bu tür araçlarını her platformda müşterisiyle buluşturuyor.

Artık birey olarak sadece kazanca ve kişisel başarıya değil, insana, hayvana, doğaya yani bütünüyle yaşamı çevreleyen ve korunması gereken tüm paydaşlara daha duyarlıyız. Ya da böyle olmalıyız. Bir yolda ilerlerken sadece yolun sonu değil gözlenen; tüm yolculuk boyunca arkada kalanlar da ilgilendiriyor bizi. Bizden kalanların gelecek nesillere teslim edilmesi sorumluluğu daha insanca yaşama duygumuzu besliyor.

Biz de bu konuya bildiğiniz üzere içeriğimizde ve sahada yaptığımız çalışmalarda sıkça yer vermekteyiz. Ve önümüzdeki günlerde bu tür araçlar ve teknolojileriyle sizleri daha fazla buluşturmayı planlıyoruz..

Artık daha temiz bir çevrenin olmazsa olmaz olduğunun bilincindeyiz. Şayet bu dünya havası, suyu, yeşili, hayvanı, taşı, toprağıyla uzun yıllar gelecek nesillere de hizmet etsin istiyorsak bize düşen sorumlulukların mutlaka ve mutlaka farkında olmalıyız. Daha temiz, daha güvenli, daha ekonomik bir düzen arayışı nedeniyle başta yazdığımız “alternatifler” hayatımızın önemli bir alanında olduğu gibi taşımacılık sektöründe de varlığını daha fazla hissettirir oldu. Yıllar süren araştırmalarla karbon emisyonunu aşağılara çekmeye çalışan dizel motor teknolojilerinin bir alternatifi olarak karbon emisyonun neredeyse sıfırlayan CNG ve LNG’li motorlar ile çalışan araçlar sektör mensuplarının görüş ve değerlendirmelerine daha fazla sunulur oldu. Özellikle yıllardır belediye otobüslerinde gördüğümüz CNG teknolojisi, yük taşıma sektöründe de artık LNG ile birlikte daha fazla karşımıza çıkacak. NGV kısaltmasıyla tanımlanan (Natural Gas Vehicles) doğal gazla çalışan araçlar, sektörün önemli markalarının üretim planlarında ilk sıralara doğru yükselişini sürdürür durumda.

www.kamyonum.com.tr

nuraypekcan@kamyonum.com.tr

Burada altını çizmek istediğim önemli bir nokta, pazara yeni yeni giren bu teknolojiyi tercih ederseniz -ki çok da iyi yapmış olursunuz. Bunun nedenlerini sayfalarımızda detaylı olarak bulacaksınız.arkasında kimlerin ve nasıl bir teknolojik geçmişin olduğuna dikkat edin. Neden mi? Çünkü bu teknolojiyle birlikte birçok firma ya da kişi pazardan pay almaya çalışacaktır. Şayet bu marka ve kişileri araştırmaz iseniz size çok fayda sağlayacak bir alternatif, yanlış ürün nedeniyle faydadan çok zarar verir hale gelebilir. İlgili konu için önümüzdeki günlerde birçok çalışmada sizlerle buluşmuş olacağız. Ve çok daha detaylı ve önemli bilgiyi yetkililerin desteği ile aktarmaya gayret edeceğiz. Bu sayıda sayfalarımıza doğalgaz teknolojisine uzun yıllardır önemli çalışmalarla hizmet eden IVECO konuk oluyor. IVECO markasının değerli temsilcileri tüm sorularımızı detaylarıyla cevaplandırdılar. Sanıyorum bu dosya gelecek günlerde pazarda önemli rol üstlenecek bu tarz araçlar için sizlere faydalı bir içerik sağlayacaktır. Umarım yararlanırsınız.

“ALTERNATIVE” IS COMING! As individuals, we’re no longer just sensitive about profits and personal achievements but also humans, animals, environment and all segments of life that surround life and require protection. Or at least, we should be sensitive about all of that. When we’re on a path, we shouldn’t just look towards the end; we should be concerned with everything we leave behind throughout our journey. The responsibility of delivering what’s been left to us, to the future generations; feeds our sense of living a more humane life. We’re now aware that a clean environment is an absolute must. If we want this world to serve the future generations for many years with its air, water, plants, animals, rocks and dirt; we must be absolutely aware of our responsibilities. As a result of our search for a cleaner, safer and more economic order; the “alternatives” I’ve mentioned earlier have become more prominent in the transportation sector, just as they are in other significant parts of our lives. While we’ve been trying to reduce the carbon emissions of diesel engine technologies through years of research, the alternative CNG and LNG engines can emit almost zero carbon and we’ve observed that vehicles powered by these engines are more

and more introduced to sector’s members for their views and assessments. The CNG technology we’ve seen on municipal busses for many years, will become even more prominent in the freightage sector with LNG. Known as NGVs (Natural Gas Vehicles), vehicles powered by natural gas are currently rising up to the top of the production plans of significant brands in the sector. Many domestic and global brands are introducing these types of vehicles on every platform. As you know, we’ve been frequently reporting on this topic in our content and our field studies. And we’re planning on bringing more and more of these types of vehicles and their technologies to you in the coming days...

with lots of benefits, could do more harm to you than good. In the coming days, we will be introducing numerous studies on this topic. And we will try to share more detailed and more crucial information with the help of the officials. For this month’s issue, we’ll be hosting IVECO, a company that has served the natural gas technology for many years through significant research. The valuable representatives of IVECO have answered all our questions in detail. I believe that this file will play an important role in the market in the coming days and it will provide you with a very useful context for such vehicles. I hope you’ll benefit from it.

I would like to underline that if you choose this technology that has only just began entering the market, you would be making a good choice. You will find detailed reasons for that within our pages. Just make sure you pay attention to who supports the technology as well as the history behind it. Why? Because many companies or individuals will try to get a share of the market with this technology. Unless you research these brands and individuals; an alternative that would normally provide you

www.kamyonum.com.tr

İpragaz Emniyetli Sürüş ve Yol Güvenliğini Vurguladı İpragaz, nakliye firmaları temsilcileri ile gerçekleştirdiği buluşmanın ana gündemi, emniyetli sürüş ve yol güvenliği konuları oldu. İpragaz CEO’su Eyüp Aratay gerek İpragazlıların, gerekse iş ortaklarının emniyetinin en büyük öncelikleri olduğunu vurguladı. İpragaz Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Can Toydemir ise ‘Sıfır Kaza’ hedefi doğrultusunda yönetmelik ve standartların da ötesine geçen yoğun çalışmalar gerçekleştirdiklerini belirtti.

STEFAN OELKER, KRONE’NIN YENI PAZARLAMA DIREKTÖRÜ SEÇILDI STEFAN OELKER NEW HEAD OF MARKETING AT KRONE

İpragaz Emphasized the Safe Driving and Road Safety The main agenda of the meeting organized by Ipragaz with the representatives of transport companies was the safe driving and road safety issues. İpragaz CEO Eyüp Aratay emphasized that the security of both İpragaz and its business partners are top priorities. Can Toydemir, the Assistant General Manager for Operations, stated that they have carried out intense works beyond the regulations and standards in line with the Zero Accident target.

Continental Sürücüsüz Test Araçlarıyla Lastik Testlerine Öncülük Ediyor Continental, ABD’nin Teksas eyaletinde bulunan test pistinin farklı zeminlerinde ilk sürücüsüz test aracını hizmete soktu. Yeni test aracında otobanlar için tasarlanan Continental’in Otomatik Sürücüsü kullanılıyor. Artık her türlü test pistinde sürücüsüz test yapılmasının mümkün olduğunu söyleyen Continental Yönetim Kurulu üyesi Nikolai Setzer, bu projenin en üst kaliteyi garanti ettiğini söyledi.

Continental Leading Tire Testing With Driverless Test Vehicles Continental launched the first driverless test vehicle on different floors of the test track in the state of Texas, USA. The new test vehicle uses Continental’s Automatic Driver, designed for highways. Nikolai Setzer, a member of the Continental Executive Board, said that it is now possible to perform driverless tests on every test track and that this project guarantees the highest quality.

www.kamyonum.com.tr

Stefan Oelker Stefan Oelker, Krone Ticari Araçlar Grubu’nun Pazarlama Direktörü olarak atandı. Reklam sektöründe ve teknik ürünlerin pazarlaması alanında daha önce çeşitli pozisyonlarda çalışan Stefan Oelker (55) son olarak Almanya’nın lider e-bisiklet üreticisi olan Derby Cycle şirketinde Pazarlama ve İş Geliştirme Departmanı Başkanı olarak çalışıyordu. Krone Pazarlama ve Satış Genel Müdürü Dr. Frank Albe açıklamasında: “Pazarlama alanında yılların uzmanlığına sahip olan Stefan Oelker’i şirketimize kazandırabildiğimiz için çok mutluyuz. Kapsamlı bilgi birikimi sayesinde Oelker’in marka bilinirliğimizi ve ürün stratejilerimizi önemli ölçüde şekillendireceğinden ve şirketimizi ileriye götürerek yeni konseptler geliştireceğinden eminiz.” dedi. Stefan Oelker de açıklamasında yeni zorluklara hazır olduğunu belirtti: “Uzun kamyonlardan treylerlere ve elektrikli yük bisikletlerine varan geniş ürün yelpazesiyle Krone dünyanın önde gelen ticari araç üreticilerinden biri konumunda. Mobilite hizmetleri sunan Krone’nin tüm ürünleri ve hizmetleriyle hem yurt içinde hem de yurt dışındaki konumunu tüm çalışanlarıyla birlikte daha da ileriye taşımayı hedefliyoruz.”

Stefan Oelker took over as Marketing Director of the Krone Commercial Vehicle Group. Stefan Oelker (55) has already held various responsible positions in the advertising industry and in the marketing area of technical products, most recently as Head of Marketing and Business Development at Germany’s leading e-bike manufacturer Derby Cycle. “We are very pleased that we were able to win Stefan Oelker, a long-standing marketing expert. We are convinced that with his extensive know-how he will decisively shape brand awareness and product strategies and initiate new impulses and concepts”, says Dr. Frank Albers, Managing Director Marketing & Sales. Stefan Oelker is looking forward to the new challenges. “Krone is one of the leading manufacturers of commercial vehicles with a portfolio ranging from long trucks and trailers to electrified load bicycles. Together with the entire Krone team, we want to further promote the positioning of the mobility service provider Krone with all its products and services at home and abroad”.

DFDS, TÜRKIYE’YI İSKANDINAVYA’YA BAĞLIYOR DFDS CONNECTS TURKEY TO SCANDINAVIA 11 Mart itibariyle, İspanya ve Güney Fransa'daki müşterilerin römork ve konteynerlerini taşıyan trenler, deniz taşımacılığıyla devam etmek için Gent'teki DFDS terminaline ulaşacak ve buradan da İsveç ve Norveç pazarlarına teslim edilmek üzere Göteborg'a hareket edecek. Ya da aynı rotada, karşı yönden de taşımacılık gerçekleştirebilecek. Bu rotayla Akdeniz ve İskandinavya arasındaki intermodal bağlantılarına eklenen bu yeni hizmet, gelecekte şu hizmetlerin yolunu açacak: Barselona'dan 4-5 gün içerisinde İspanya-İsveç/Norveç bağlantısı, 11 Mart itibariyle İspanya ve İsveç/Norveç arasında seyahat eden treylerlerin kara ve demiryolu arasında transferleri gerçekleştirilebilecek. Bunun yanı sıra, treylerler, İspanya sınırının kuzeyinde yer alan Le Boulou'da transfer edilebilecek. Gent'te treylerler demiryolu ve Gothenburg-Gent vapur hizmeti arasında transfer edilebilecek. Lyon'dan 4 gün içerisinde Lyon - İsveç/Norveç bağlantısı, buradaki demiryolu-gemi bağlantısıyla Lyon'un içerisinde ve çevresindeki sanayi bölgeleri Gent-Gothenburg yük vapuru hattı üzerinden İsveç ve Norveç'e bağlanabilecek. Trieste'den 8 gün içerisinde Türkiye Trieste-İsveç/Norveç, Türkiye'den kalkan treylerler gemi ve demiryolu arasında transfer edilerek Ghent’ten Gothenburg’a ulaştırılmak üzere demiryolu-gemi bağlantısı kullanılacak. kan t

“

DFDS, eksik demiryolu bağlantısının tamamlanmasının ardından vapur ve demiryolu hizmetlerini birlikte kullanarak, İsveç ve Norveç'i, Türkiye ve Güney Avrupa'ya bağlıyor. Following the completion of a missing rail link, DFDS now connects Sweden and Norway with Turkey and Southern Europe via efficient and environmentally sound routes that combine ferry and rail services.

”

From 11 March, trains with trailers and containers from customers throughout Spain and Southern France will arrive at the DFDS terminal in Ghent for sea transport to Gothenburg for the Swedish and Norwegian markets. Or vice versa. This adds a further service to our intermodal links between the Mediterranean and Scandinavia, which will in the future offer the following services: Spain-Sweden/Norway in 4-5 days From Barcelona, trailers traveling between Spain and Sweden/Norway can from 11 March transfer between road and rail. Additionally, the trailers can be transferred in Le Boulou, just north of the Spanish border. In Ghent, the trailers transfer between rail and the Gothenburg-Ghent ferry service. Lyon - Sweden/Norway in 4 days In Lyon, the rail-ship connection links the industrial region in and around Lyon with Sweden and Norway via the Ghent-Gothenburg freight ferry route. Turkey - Trieste-Sweden/Norway in 8 days In Trieste, trailers from Turkey are transferred between ship and rail for rail-ship connection via Ghent to Gothenburg.

ZF SERVICES TÜRK, MARİNE SERVİS NOKTALARI İLE BİR ARAYA GELDİ

ZF SERVICES TURKISH MET WITH MARINE SERVICE POINTS

İlke AKSU DHL FREIGHT ANKARA ŞUBESİNİN YENİ MÜDÜRÜ İLKE AKSU

ZF Services Türk ailesi, Türkiye çapındaki marine servis noktaları ile İstanbul’da düzenlediği “ZF Marine Servis Noktaları Semineri”nde bir araya gelerek onlarla yeni ürünleri ve servis hizmetleri hakkında bilgi paylaşımında bulundu.

ZF Services Turkish family met with the marine service points throughout Turkey in “ZF Marine Service Points Seminar” organized in Istanbul and shared information about new products and services with them.

Toplantıda “Servis Fark Yaratır” sloganı ile müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik hedeflerini dile getiren Deniz Sevk Sistemleri Müdürü Çağlar Çolak, “Servis noktası ağımıza yeni eklenen firmalar ile çok daha hızlı ve etkin bir servis ağına sahibiz.” söylemi ile ZF Marine ailesinin büyümekte olduğuna, ayrıca süreç iyileştirmeleri ve devreye alınan yeni prim sistemine dair bilgiler verdi. Satış ekibi tarafından da yeni pazar trendleri ve sunmayı planladıkları yeni ürünlere dair bilgiler paylaşıldı. Ticari gemiler, feribotlar, askeri gemiler, gezi tekneleri ve römorkörler gibi benzeri teknelerin tasarım gereksinimlerini karşılayacak şekilde özel olarak yapılandırılan ZF Marine şanzımanları; sağlam, kompakt ve yüksek performanslı şanzımanlardan oluşan eksiksiz bir ürün yelpazesi ile en iyi çözümleri sunuyor. Yüksek kalite standardı, akıllı tasarım konsepti ve bakım kolaylığı sunan yapısı sayesinde günümüzün orta ve yüksek hızlı dizel motorlarına mükemmel uyum sağlayan ZF şanzımanları; istenen çalışma profillerinde minimum arıza kullanım maliyeti ile öne çıkıyor.

Indicating their targets to increase the customer satisfaction with their slogan “Service makes a difference”, Marine Propulsion Systems Manager Çağlar Çolak said that; “We have a much faster and more efficient service network with newly added service points to our service point network.” With this statement, he also provided information on process improvements and the new premium system introduced besides that the ZF Marine family is growing. The sales team also shared new market trends and new products they were planning to offer. ZF Marine gearboxes specially designed to meet the design requirements of vessels such as merchant ships, ferries, military ships, cruising boats and tugboats; offers a complete range of robust, compact and high-performance transmissions. ZF gearboxes that fit perfectly with today's medium and high-speed diesel engines thanks to their high quality standard, intelligent design concept and ease of maintenance come to the forefront with the minimum operating costs among the desired operating profiles.

www.kamyonum.com.tr

Deutsche Post DHL Grup’un karayolu taşımacılığı hizmetlerinden sorumlu şirketi DHL Freight’in Ankara Şube Müdürlüğüne İlke Aksu atandı. Gazi Üniversitesi İktisat bölümünden mezun olan Aksu, karayolu taşımacılığı kapsamında lojistik sektörü kariyerine 2007 yılında başladı. Edindiği deneyim ve başarılı çalışmaları neticesinde operasyon şefliğine kadar yükselen Aksu, 2014 yılında DHL Freight ailesine katıldı. Ekim 2014’den bu yana DHL Freight’de Operasyon Şefi ve son olarak Ankara Şubesi Operasyon Müdürü olarak görev alan Aksu, Şubat 2019’da Ankara Şube Müdürlüğüne getirildi.

NEW MANAGER OF DHL FREIGHT ANKARA BRANCH, İLKE AKSU İlke Aksu was appointed as the Manager of Ankara Branch of DHL Freight, the company responsible for Deutsche Post DHL Group’s road transport services. Being graduated from Gazi University, Department of Economics, Aksu started her career in logistics in 2007 within the scope of road transport. Aksu joined the DHL Freight family in 2014 after her promotion as Operations Chief thanks to her experience and successful operations. Since October 2014, serving as Operations Chief at DHL Freight and finally as Operation Manager of Ankara Branch, Aksu was appointed as Ankara Branch Manager in February 2019.

“DARALAN BİR PAZARDA BÜYÜME BAŞARISI ELDE ETTİK”

”WE HAVE GAINED THE SUCCESS OF GROWTH IN A SHRINKING MARKET”

Iveco, açıklamış olduğu pazar değerlendirmesinde geride bıraktığımız 2018 yılında pazarın bir önceki yıla göre yüzde 34 küçüldüğünü kaydetti. 2018’de 460 BG güce sahip ilk sıvılaştırılmış doğal gazlı Iveco Stralis çekicinin Türkiye satışının gerçekleştiği hatırlatılan değerlendirmenin satır başları ise şöyle: In its market evaluation, Iveco indicated that the market shrank by 34 percent in 2018 compared to the previous year. In the assessment reminding that the Turkey sales of 460 horsepower of first liquefied natural gas Iveco Stralis tow truck was made in 2018, the line heads are as follows:

www.kamyonum.com.tr

2018

yılında 3,5 ton üstü toplam kamyonet ve kamyon pazarı 39 bin 900 adet ile kapandı. 2017 yılında 61 bin adet olarak gerçekleşen pazara göre bu yüzde 34’lük bir küçülmeyi ifade ediyor. Pazar 2017 yılında 61 bin, 2016 yılında yine 61 bin, 2015 yılında ise 88 bin olarak gerçekleşmişti. 2015 yılına göre karşılaştırma yaparsak, 2018 yılında zirveye ulaştığımız bir pazarının yarısından daha küçük bir pazar elde ettik.

“Erken Seçim Kararı ve Siyasi Kriz, Pazarı Geriletti” 2018 yılının ilk dört ayı iyi başlamışken daha sonra açıklanan erken seçim kararı ve Ağustos ayında yaşanan siyasi kriz sonucu oluşan kur krizi ile pazar hızlı bir gerileme kaydetti. 2018 Ekim ayı pazarı ise son 18 yılın en kötüsü idi.

“Mayıs-Aralık’ta Yüzde 71 Küçülme Yaşandı” Pazar, 2018 yılının Nisan ayı sonu itibarı ile ilk 4 ayda 16 bin 670 adete ulaşmıştı, bu da 2017 yılının aynı dönemine göre yüzde 10’luk bir büyümeyi ifade ediyordu, ancak erken seçim açıklandığı anda başlayan

2018, pick-up truck and truck market more than 3,5 tons was closed with 39 thousand 900 units. According to the market, which was realized as 61 thousand units in 2017, this represents a 34% of shrinking. The market was 61 thousand in 2017, 61 thousand in 2016 and 88 thousand in 2015. If we make comparison with 2015, we have achieved a market smaller than half of the one we reached in 2018 when we were at the top.

“Early Election Decision and Political Crisis Regressed Market” While the first four months of 2018 started well, the market saw a rapid decline due to the early election decision and the exchange rate crisis as a result of the political crisis in August. The October 2018 market was the worst of the last 18 years.

gerileme Ağustos ayında siyası kriz sonucu oluşan devalüasyon ile Mayıs-Aralık 2018 döneminde pazarın yüzde 71 küçülmesine neden oldu.

“

3 Bin 125 Adet Kamyonet ve Kamyon Satışı

”

Iveco olarak bu pazarda 2017 yılında yüzde 7.1 olan pazar payımızı yüzde 7.8’e çıkartmayı başardık. Geniş ve güçlü satış teşkilatı sayesinde daralan bir pazarda büyüme başarısını elde etmeyi başardık ve 3 bin 125 adet kamyonet ve kamyon satışı gerçekleştirdik. Bizim için 2018 yılının diğer bir önemli olayı da, 460 BG güce sahip ilk sıvılaştırılmış doğal gazlı Stralis çekicilerimizin Türkiye’de satışını gerçekleştirmemiz oldu.

“There was a 71 percent reduction in May-December” The market reached 16,670 in the first 4 months of April 2018, representing a growth of 10 percent over the same period of 2017, but the decline started with the announcement of the early election decision and the devaluation of the political crisis in August caused 71% market shrank in May - December 2018.

“3 Thousand 125 Pickup Trucks and Trucks Sales” As Iveco, we managed to increase our market share to 7.1% in 2017, to 7.8%. Thanks to the wide and strong sales organization, we were able to achieve growth in a shrinking market and sold 3 thousand 125 pickup trucks and trucks. For us, another important event of the year 2018 was the sales of a power of 460 hp first liquefied natural gas Stralis tractor in Turkey.

www.kamyonum.com.tr

TOTAL’DEN YENİ ANTİFRİZ

Glacelf ECO BS Madeni yağ üreticisi TOTAL’in organik katkılı antifrizi “Glacelf ECO BS”, donmaya ve aşınmaya karşı maksimum koruma sağlarken, organik katkılarıyla da kalıntı oluşumunun önüne geçiyor.

-37°C’de Koruma Glacelf ECO BS, EURO 6 motora sahip araçlar dışındaki tüm binek, hafif ticari ve ağır dizel araçlar ile iş ve tarım makinelerinde de kullanılabiliyor. Demineralize sui le karıştırılarak kullanılan “Glacelf ECO BS”, motora -37°C’ye kadar koruma sağlıyor.

DFDS’NİN YENİ CEO’SU CARLSEN DFDS’s New CEO Carlsen 2009 yılında DFDS’ye Yönetim Kurulu Üyesi ve CFO olarak katılan Torben Carlsen, Danimarkalı şirketin yeni CEO’su olarak atandı. Nisan ayının sonuna CEO’luk görevinden ayrılma kararı alan Niels Smedegaard, 1 Ocak 2007 tarihinden beri DFDS’de CEO olarak görev aldı. DFDS’yi daha büyük, daha güçlü ve daha karlı bir şirket haline getirmede etkili olan ve Niels Smedegaard ile yakın iş birliği içerisinde bulunan Torben Carlsen bu sayede, şirketin gelişimi ve işletiminde sürekliliğin sağlanmasına katkı sağlayacak. “Niels’a Üstün Çabalarından Ötürü Teşekkür Ediyorum”

NEWANTIFREEZE FROM

TOTAL

Glacelf ECO BS Glacelf ECO BS, an organic – additive antifreeze of mineral oil manufacturer TOTAL, provides maximum protection against freezing and abrasion and prevents the formation of residues with its organic additives.

Protection at -37 ° C Glacelf ECO BS can be used in all passenger cars, light commercial and heavy diesel vehicles, as well as work and agricultural machinery, except for vehicles with EURO 6 engines. Being used in mixing with demineralized water, “Glacelf ECO BS” provides protection to the engine up to -37 ° C.

www.kamyonum.com.tr

Yönetim Kurulu Başkanı Claus V. Hemmingsen açıklamasında: “Niels Smedegaard, DFDS’nin etkileyici bir dönüşüm geçirmesini sağladı. Şirketin başında olduğu süre boyunca şirket, iki katından fazla büyüme sağladı. Günümüzde çok daha karlı bir şirket olan DFDS, Brexit ve dijital dönüşüme yönelik artan talepler de dahil olmak üzere geleceğin getirdiği zorluklarla başa çıkmaya ve büyümeyi sürdürmeye hazır, son derece yetenekli çalışanlara sahip. Yönetim Kurulu ve kendim adına, Niels’e üstün çabalarından ötürü teşekkür ediyorum.” dedi. Carlsen: “Kurulun Bana Duyduğu Güvenden Dolayı Gurur Duyuyorum” Torben Carlsen açıklamasında: “DFDS, uzun ve heyecan verici bir geçmişe sahip ben zersiz bir şirket. Bu nedenle kurulun bana duyduğu güvenden dolayı gurur duyuyor ve gerçekleştireceğim görevleri saygıyla bekliyorum. Kurul ile yakın iş birliği içerisinde geliştirdiğimiz stratejik planlar uyarınca DFDS’nin gelişimini sürdürmek için yönetimin geri kalanıyla ve birçok yetenekli iş arkadaşımızla birlikte çalışmayı dört gözle bekliyorum.” dedi.

Torben CARLSEN Torben Carlsen, who joined DFDS as a member of the Executive Board and CFO in 2009, is appointed new CEO of the Danish company. Niels Smedegaard has decided to step down as CEO of DFDS at the end of April. He has been CEO of DFDS since 1 January 2007. In close partnership with Niels Smedegaard, Torben Carlsen has been instru-mental in making DFDS a larger, stronger and more profitable company and will thus contribute to ensuring continuity in the development and operation of the company. “I Thank Niels For His Great Efforts” Chair of the Board, Claus V. Hemmingsen, says: “Niels Smedegaard has executed an im-pressive transformation of DFDS. In the time he has led the business, it has more than doubled in size. DFDS is today a far more profitable company, with highly skilled employees well prepared to continue the growth and deal with the challenges that the future brings, including Brexit and the growing demands for digitisation. On behalf of the Board of Directors and myself, I’d like to thank Niels for his great efforts.” Carlsen: “I am Proud That The Board is Placing its Trust in Me” Torben Carlsen says: “DFDS is a unique company with a long and exciting his-tory, so I am proud that the Board is placing its trust in me and humble about the task ahead. I look forward to working with the rest of the manage-ment and our many skilled colleagues to continue the good development of DFDS, based on the strategic plans we have developed in close cooperation with the Board.”

Çalışkan Dizellerin Güvenilir Motor Yağı

Ağır hizmet motor ve dişli yağları birlikte kullanıldığında, her 100 km’de ortalama 1 litre yakıt tasarrufu sağlar.*

total.com.tr * Millbrook, UTAC ve TÜV gibi uluslararası bağımsız kuruluşlar tarafından yapılan testlerle onaylanmıştır. Daha fazla bilgi için www.fuel-economy.lubricants.total.com/tr

ALTERNATİF YAKIT TEKNOLOJİLERİ DOSYASI D

ünya genelinde hâlihazırda kullanılmakta olan enerji kaynakları, çevreye yaydıkları sera gazı emisyonları nedeniyle hem gezegenimizi, hem de canlı yaşamını tehdit ediyor. İnsanların, doğaya ve kendilerine verdiği bu zararın geç de olsa farkına varmaları, alternatif yakıt teknolojilerinin giderek yaygınlık kazanmasını sağlıyor. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi taraflarınca 2015 yılında kabul edilen Paris Anlaşması ile 2020 sonrası iklim

“Doğal Gazla Çalışan Araçlar” kısaca “NGV” diye adlandırılıyor. NGV, Natural Gas Vehicles’ın baş harflerinin kullanıldığı bir kısaltma. Bir karayolu ya da denizyolu aracı, iki şekilde doğal gazla kullanabiliyor: CNG (Sıkıştırılmış Doğal Gaz) ya da LNG (Sıvılaştırılmış Doğal Gaz) ile. Doğal Gazlı Araçlar, benzinli veya dizel araçlara kıyasla daha az karbondioksit (CO2) ve daha az kirletici madde yayıyor. Bu sayede de, benzin veya dizel araçlara göre daha güvenli, daha temiz

www.kamyonum.com.tr

ALTERNATIVE FUEL TECHNOLOGIES FILE

değişikliği tehlikesine karşı küresel dayanıklılığın güçlendirilmesi amaçlanıyor. Çevreye salınan sera gazı emisyonlarının azaltılması noktasında, sadece sanayi tesislerinde değil aynı zamanda ulaşım araçlarında da “alternatif yakıtlar”ın kullanımı gündeme geliyor. Doğal gaz; tıpkı sanayi tesisleri, konutlar, hastaneler, oteller ve sosyal tesislerde olduğu gibi ulaşım araçlarında da “alternatif” bir yakıt türü olarak karşımıza çıkıyor.

ve daha ekonomik oluyorlar. Sıfır emisyonlu sürüş seçeneği sunarak, şehirlerde hava kalitesini arttıran ve ulaştırma sektörünü karbondan arındıran bu araçları sürmekle, benzinli ya da dizel araçları sürmek arasında bir fark bulunmuyor. CNG, ağırlıklı olarak otomobil, otobüs ve küçük kamyonlarda kullanılırken; LNG genellikle uzun yol kamyonları ve gemilerde kullanılıyor. Önümüzdeki yıllarda, yollarda ve denizlerde CNG ve LNG’li araçlarla daha sık karşılaşacağız.

Kamyonum dergisi olarak, alternatif yakıt teknolojilerini masaya yatırmaya çalıştığımız bu sayımızda alternatif yakıtlara ilişkin önemli bilgiler edinecek ve gelecek döneme ilişkin ipuçları bulabileceksiniz. Ülkemizdeki enerji faaliyetlerini düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) yetkilileri, doğal ve yenilebilir gaz kullanımı konusunda Avrupa’nın saygın kuruluşlarından NGVA Europe Genel Sekreteri Andrea Gerini, uzun yıllardır bu alanda çalışmalar yürüten Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Başkanı Avukat Süleyman Boşça, enerji hukukunda yetkin bir hukukçu olan Avukat Bilun Elmacıoğlu ve Türkiye’nin ilk LNG’li çekicisi ‘Stralis NP 460’ı piyasaya süren IVECO firması yetkilileri ile gerçekleştirdiğimiz görüşmeleri sayfalarımızda okuyabileceksiniz.

LNG VE CNG GELECEĞİN TEKNOLOJİSİ Mİ?

ue to their greenhouse gas emissions, the energy sources currently used around the world threaten both our planet and the life within. Although it is late, people’s realization of its damage on the environment and themselves, help popularise alternative fuel technologies. The Paris Agreement signed by the parties of United Nations Framework Convention on Climate Change in 2015, aims to reinforce global resilience against climate change after 2020. In terms of reducing greenhouse gas emissions, the use of “alternative fuels” are considered not just for industrial plants but also transportation vehicles. Just as it is in industrial plants, residential buildings, hospitals, hotels and social facilities, we see natural gas as an “alternative” fuel type for transportation vehicles.

In short, “Natural Gas Vehicles” are called “NGV”. NGV is the abbreviation of Natural Gas Vehicles. A road vehicle or maritime vessel can use natural gas in two forms: CNG (Compressed Natural Gas) or LNG (Liquefied Natural Gas). Natural Gas Vehicles emit fewer carbon dioxide (CO2) and contaminants than petrol or diesel vehicles. As a result, they are much safer, cleaner and economic than petrol or diesel vehicles. There is no difference between driving a petrol or diesel vehicles and these vehicles that increase air quality of cities and decarbonize the transportation sector by offering the option of zero-emission driving. While CNG is mostly used on automobiles, buses and small trucks; LNG is generally used on long haul trucks and ships. In the upcoming years, we will more frequently see CNG and LNG-powered vehicles on the roads and in the seas.

ARE LNG AND CNG THE TECHNOLOGIES OF THE FUTURE?

As MY TRUCK Magazine, we tried to take a closer look at alternative fuel technologies on this month’s issue where you will learn important details about alternative fuels and find clues about the upcoming term. Within our pages, you will have a chance to read about our interviews with the officials of Energy Market Regulatory Authority (EMRA) that regulates the energy activities in our country; Andrea Gerini, the General Secretary of NGVA Europe, which is one of Europe’s most prestigious institutions on the use of natural and renewable gasses; Energy Law Research Institute President Av. Süleyman Boşça who has been conducting research on this area for many years; Att. Bilun Elmacıoğlu who is a competent lawyer on energy law; as well as the officials of IVECO that has launched Turkey’s first LNG-powered tractor ‘Stralis NP 460’. www.kamyonum.com.tr

TÜRKİYE’NİN İLK LNG’Lİ ÇEKİCİSİ

TURKEY’S FIRST LNG TRACTOR

IVECO STRALIS NP 460 “2017 Yılının En Düşük Karbonlu Kamyonu” Iveco Stralis NP 460 kara yolu taşımacılığına yepyeni bir soluk getiriyor. “Sınırsız Sürdürülebilirlik İçin Kusursuz Güç” mottosu ile yola çıkan Iveco Stralis NP 460, Iveco’nun en iyi yakıt verimliliği teknolojileri ve hizmetleriyle, dizel kamyona kıyasla yakıt harcamalarında yüzde 35’e kadar tasarruf sağlıyor.

www.kamyonum.com.tr

The “Low Carbon Truck of the Year 2017” award-winner Iveco Stralis NP 460 brings a fresh look into road transportation. Set out with the motto; “Perfect Power for Unlimited Sustainability”, the Iveco Stralis NP 460 offers Iveco’s best fuel economy technologies and services while saving up to 35% in fuel expenses compared to diesel trucks.

Doğalgazlı motor üretimi konusunda tecrübeye ve yüksek teknolojiye sahip olan Iveco, bu zamana kadar ürettiği 35 bin adet doğalgazlı motor ile de sürdürülebilir yaşam için katkı sunmaya devam ediyor.

With its advanced technologies and experience in natural gas engine production, Iveco continues to contribute to sustainable living with the 35 thousand natural gas engines it has produced so far.

Alternatif Yakıt Teknolojileri Dosyamız kapsamında görüşlerine başvurduğumuz Iveco yetkilileri, Iveco Stralis NP 460’ın, Türkiye’de sunulan sadece LNG ile çalışan ilk çekici olduğunu ve menzil kapasitesiyle de rakipsizliğini vurguladılar.

Stralis NP 460’ı ve alternatif yakıt teknolojilerinin; araca, doğaya ve ekonomiye katkılarını konuştuğumuz özel haberimizin tüm detayları sizlerle…

Here are the details of our special interview about the contributions of the Stralis NP 460 and alternative fuel technologies to vehicles, the environment and the economy...

Değişimin doğası gereği insanlığın artık daha çok çevreci ve tasarruflu olması gerektiğini belirten Iveco yetkilileri: “Bu doğrultuda gelişmiş ülkelerde gerek karbon salınımını ve enerji maliyetlerini düşürmeye yönelik politikalar ve gerekse de petrol türlerinin tükenmesine yönelik tehditler nedeniyle doğalgazın kullanımı endüstride ve diğer alanlarda hızlı bir şekilde yaygınlaşıyor. Çin’de LNG yakıtı kullanan 200 bin kamyon, yaklaşık 2 bin istasyondan

Iveco officials have indicated that due to the nature of change, humanity should become greener and more efficient: “In this respect, the use of natural gas is rapidly becoming more and more widespread in industry and other areas due to policies aimed at reducing carbon emissions and energy costs in developed countries as well as threats to exhaustion of oil types. In China, 200 thousand trucks that run

on LNG fuel, obtain liquefied natural gas from nearly 2 thousand stations to conduct transportation activities. In the US, over 20 LNG fuel stations serve trucks and there are revolutionary studies across the country on especially the use of natural gas as a vehicle fuel. The country aims to reach a total of 16 thousand CNG and LNG stations. This change creates a new trend in the commercial vehicle sector thanks to Iveco, which has the widest product range, and other leading companies.”

“We’ve Delivered Our First LNG-Powered Tractor In 2018” “For the European case, the European Union Blue Corridor Project aims to contribute the environment through increasing the use of natural gas and reducing greenhouse gas emissions in the region by creating a CNG station every 150 kilometres and LNG station every 400 kilometres on pre-determined routes. In parallel with the European Union’s directives and relevant policies, the number of station infrastructures and vehicles increase with each day. In 1991, Iveco was the first commercial vehicle manufacturer to see the potential of natural gas

www.kamyonum.com.tr

sıvılaştırılmış doğalgaz alarak taşımacılık faaliyetlerini yürütüyor. ABD’de 20’nin üzerinde LNG ikmal istasyonu kamyonlara hizmet verirken, özellikle doğalgazın araç yakıtı olarak kullanılması konusunda ülkede reform niteliğinde çalışmalar yapılıyor ve ülke genelinde CNG ve LNG’de toplam 16 bin istasyona ulaşılması hedefi bulunuyor. Bu değişim ticari araç sektöründe ise en geniş ürün yelpazesine sahip Iveco ve diğer öncü firmalar sayesinde yeni bir akım oluşturuyor.”

and thank to its foresight, the company has managed to create a full product line-up of trucks, vans and busses that run on natural gas. Currently, there are over 25 thousand natural gas-powered Iveco vehicles that serve all across the world. In our country, we’ve taken significant steps with fuel producers to continue the trend we’ve started through CNG, with a trend of LNG, and thus, we’ve delivered our first LNG-powered tractor in 2018.”

“LNG ile Çalışan İlk Çekicimizi 2018’de Teslim Ettik”

“Iveco Stralis NP 460 Is the First LNG-only (Liquefied Natural Gas) Powered Tractor to Be Launched in Turkey and It Is Unrivalled with Its Range Capacity”

“Avrupa’ya bakıldığında, Avrupa Birliği Mavi Koridor Projesi ile belirlenmiş rotalarda, her 150 kilometrede bir CNG, her 400 kilometrede bir de LNG istasyonu kurulmasını sağlayarak, bölge dahilinde doğalgaz kullanımını arttırıp sera gazı salınımını düşürerek çevreye fayda sağlamayı hedefliyor. Avrupa Birliği’nin yayımlamış olduğu direktifler ve bu konudaki politikalarına paralel olarak istasyon altyapısı ve araç sayısı günbegün artmaktadır. 1991 yılında doğalgazın potansiyelini gören ilk ticari araç üreticisi olan Iveco, bu öngörü sayesinde doğalgazla çalışan kamyon, van ve otobüslerden oluşan tam bir ürün gamı üretmeyi başardı. Şu anda dünya genelinde Iveco’nun 25 binden fazla doğalgazla çalışan aracı hizmet veriyor. Ülkemizde ise CNG ile başlattığımız bu akımı LNG ile devam ettirmek için akaryakıt üreticileriyle birlikte önemli atılımlar yaptık ve LNG ile çalışan ilk çekicimizi 2018’de teslim ettik.”

www.kamyonum.com.tr

The authorities have stated that Iveco has manufactured 35 thousand natural gas engines to date: “A significant portion of these engines were powered by CNG (Compressed Natural Gas). In terms of LNG (Liquefied Natural Gas), Iveco has manufactured approximately 1000 engines so far and it is currently one of the most experienced natural gas engine producing commercial vehicle manufacturers. With that experience level, we began the sales of the Iveco Stralis NP 460 in 2018 and brought a fresh look into the commercial vehicle segment of our nation. This was the first time that an LNG-powered tractor began operating on our roads. Iveco Stralis NP 460, the single-fuel truck with double LNG tanks, 460 hp and a range of up to 1,600 km features IVECO’s best fuel efficiency technologies and services to deliver up to 15% less fuel consumption and up to 35% lower fuel expenses than a diesel truck. Iveco Stralis NP 460 is the first LNG-only (Liquefied Natural Gas) powered tractor to be launched in Turkey and it is unrivalled with its range capacity. It also slashes noise pollution, with its extremely quiet operation at less than 71 db.”

“Its Double LNG Tanks Ensure Range Autonomy of Up To 1600 Km on A Single Refuel” “Both CNG and LNG can be used on commercial vehicles according to different missions. LNG is more popular for long haul missions since it offers a longer range. Thanks to two LNG tanks that are 540 litres each, the IVECO Stralis NP’s total 1080 litre fuel tank ensures range autonomy of up to 1600 km on a single refuel. Since there is no demand for long range on urban missions, CNG is more popular than LNG.”

“Iveco Stralis NP 460, Türkiye’de Sunulan Sadece LNG (Sıvılaştırılmış Doğal Gaz) ile Çalışan İlk Çekicidir ve Menzil Kapasitesiyle Rakipsizdir” Iveco’nun bu zamana kadar 35 bin adet doğalgazlı motor ürettiğini söyleyen yetkililer “Bu motorların önemli bir kısmı CNG’li yani sıkıştırılmış doğalgazlı. LNG’li yani sıvılaştırılmış doğalgazlı motordan ise şu ana kadar 1000 adet civarında motor üreten Iveco, doğalgazlı motor üretimi konusunda en yüksek tecrübeye sahip ticari araç üreticilerinden biri konumunda bulunuyor. Bu tecrübe ile birlikte 2018 yılında satışını gerçekleştirdiğimiz Iveco Stralis NP 460 ile ülkemizde ticari araçlar yeni bir soluk kazandı ve ilk defa LNG ile çalışan çekicimiz karayollarımızda çalışmaya başladı. Iveco Stralis NP, 460 hp gücünde, tek yakıtlı, çift LNG depolu olup 1600 kilometreye kadar menzile sahip ve IVECO’nun en iyi yakıt verimliliği teknolojileri ve hizmetleriyle, dizel kamyona kıyasla yakıt harcamalarında %35’e kadar tasarruf sunuyor. Iveco Stralis NP 460, Türkiye’de sunulan sadece LNG (Sıvılaştırılmış Doğal Gaz) ile çalışan ilk çekicidir ve menzil kapasitesiyle rakipsizdir. Ayrıca havaya olduğu kadar, 71 dBA’dan az olan son derece sessiz çalışmasıyla gürültü kirliliğini de büyük ölçüde azaltıyor.” diyor.

“İki LNG Yakıt Deposuyla Tek Dolumda 1600 Km Menzile Ulaşabiliyor” “Ticari araçlarda misyona bağlı olarak hem CNG hem de LNG kullanılabiliyor. Uzun yol misyonlarında menzil daha uzun olduğu için LNG tercih ediliyor. IVECO Stralis NP her biri 540 litre olan toplam 1080 litrelik iki LNG yakıt deposuyla tek dolumda 1600 km menzile ulaşabiliyor. Şehir içi misyonlarda uzun bir menzile ihtiyaç olmadığı için de LNG yerine CNG tercih edilebiliyor.”

Karbonmonoksit Salınımını Yüzde 90 Oranında Azaltıyor Doğal gazın fosil yakıtı olmasına rağmen son derece doğaya uyumlu bir yakıt olduğuna dikkat çeken yetkililer “Bu yakıtı kullanmanın en yararlı kısmı, benzin veya dizelle karşılaştırıldığında, karbonmonoksit salınımını yüzde 90 oranında azaltmasıdır. Atık olarak su buharı dışında bir atık üretmiyor olması çevreye olduğu kadar motorun ve bileşenlerin de temiz kalmasını sağlayarak uzun ömürlü kullanımı destekliyor.” diye belirtiyor.

“Alternatif yakıtlar son derece güvenli olup Avrupa Birliği direktifleri ve Birleşmiş Milletler regülasyonlarına uygun olarak bağımsız kuruluşlarca test edilip onaylanmıştır.”

“Alternative fuels are extremely safe and have been tested and approved by independent bodies in accordance with European Union directives and United Nations regulations.”

“Iveco olarak Türkiye genelinde ana ulaşım noktalarında 17 bayimiz ve 49 servis noktamız bulunuyor. Bu servislerimizin hepsi doğal gazlı araçlara hizmet veriyor.”

“As Iveco, we have 17 dealerships and 49 service points located at the main transportation hubs across Turkey. All of these service points serve natural gas vehicles as well.” www.kamyonum.com.tr

“Stralis NP, IVECO’nun en iyi yakıt verimliliği teknolojileri ve hizmetleriyle, dizel kamyona kıyasla yakıt harcamalarında %35’e kadar tasarruf sunuyor.”

“Üye Ülkelere CNG-LNG İkmal İstasyon Ağı Oluşturulması Zorunluluğu Getirildi” “Gelecekte birçok Avrupa başkentinde dizel yakıtlı araçların yasaklayacağı günlerde bulunuyoruz. Bunun olabilmesi için ise akaryakıt istasyonlarının yaygınlaşması üzerine Avrupa Birliği’nin yayımlamış olduğu direktifler ve bu konudaki politikalarına paralel olarak istasyon altyapısı ve araç sayısı günbegün artmaktadır. Avrupa Birliği çapında Clean Fuels (Temiz Yakıt) akımının başlatılması ve LNG ile CNG’nin yanında, elektrik, biyoyakıtlar ve hidrojen gibi kaynakların da yakıt olarak kullanılmasının “Avrupa 2020 Strateji Belgesi”nde yer almasıyla yaygınlaşma hız kazanmıştır. 22 Ekim 2014 tarihli ve 2014/94/EU numaralı Alternatif Yakıt İkmal Altyapısının Genişlemesi konusundaki Avrupa Birliği Direktifinde, Oto LNG ve Oto CNG ikmalinde 2020, 2025 ve 2030 sonuna kadar ulaşılması planlanan hedefler gösterilmiş ve üye ülkelere CNG-LNG ikmal istasyon ağı oluşturulması zorunluluğu getirildi. Ülkemizde ise LNG’li araçlar ve LNG akaryakıt istasyonları üzerine 2017 yılı itibariyle mevzuat düzenlenmesi yapılmaya başlanarak CNG’den sonra özel sektörün önderliğinde ilerlemeler bekleniyor. Henüz geçişler açısından belirtilen bir tarih bulunmuyor.”

www.kamyonum.com.tr

Reduces Carbon Monoxide Emissions By 90 Percent The authorities have pointed out that although it is a fossil fuel, natural gas is highly compatible with the nature and said: “The most useful part of using this fuel is that it reduces carbon monoxide emissions by 90 percent compared to petrol or diesel. Since it only produces water vapour as a waste product, it helps keep the environment clean as well as the engine and its components, which results in better longterm usage.”

“Member States Are Now Obliged to Establish a Network Of CNG-LNG Fuel Stations” “In the future, diesel-powered vehicles will be banned from various European capitals. In parallel with the European Union’s directives and relevant policies to achieve that

goal and popularise these fuel stations, the number of station infrastructures and vehicles increase with each day. Expansion of these fuel stations have been accelerated by the launch of the Clean Fuels trends throughout the European Union as well as the addition of resources like LNG and CNG as well as electric, biofuels and hydrogen as fuels on the “Europe 2020 Strategy”. In the Directive 2014/94/EU of the European Union of 22 October 2014 on the Deployment of Alternative Fuel Supply Infrastructure, Vehicle LNG and Vehicle CNG supply targets to be reached by the end of 2020, 2025 and 2030 have been set out and the member states have been obliged to establish a network of CNG-LNG fuel stations. In our country, the regulation on LNG vehicles and LNG fuel stations has been amended in 2017 and in the footsteps of CNG, it is expected to make progress under the leadership of the private sector. There are no specific transition dates available yet.”

Tam Otomatik 160 ve 180 hp seçenekleri ile. SINIFINDA TEK 8-İLERİ OTOMATİK ŞANZIMAN

MUKEMMEL YAKIT TASARRUFU

%10 DAHA DÜŞÜK BAKIM VE TAMİR MASRAFLARI

En yüksek konfor ve güvenlik için

ECO PRO ve GÜÇ seçenekleri ile

Düz vitese göre rekor derecede daha yüksek dayanıklılık ve güvenirlik

YENİ DAILY HI-MATIC. MÜKEMMEL SÜRÜŞ KEYFİ.

ALO IVECO

444 50 04

Assistance Non-Stop

YENİ IVECO UYGULAMASI BURADA! KULLANIŞLI. KOLAY. ÜCRETSIZ.

DAHA FAZLA BİLGİ İÇİN BİZE ULAŞIN

SINIRSIZ SEÇENEKLER 3.5 Ton ve 7.2 Ton, otomatik şanzıman seçenekleri

DÜNYA, DOĞAL GAZA YÖNELİYOR

“LNG, Uzun Yol Taşımacılığında Rekabetçi Bir Alternatif Haline Geliyor”

THE WORLD SHIFTS TOWARDS NATURAL GAS “LNG Is Becoming a Competitive Alternative for Long Haul Transportation” Alternatif Yakıt Teknolojileri Dosyamız kapsamında görüşlerine başvurduğumuz bir diğer kurum da T.C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) oldu. Fiyat avantajları, çevreci özelliği sayesinde yaygınlaşması beklenen CNG ve LNG kullanımının, arz çeşitliliği sağlayarak akaryakıt sektöründeki rekabeti de geliştireceği öngörüsünde bulunan EPDK “Dünyada LNG’nin kara taşıtlarında yakıt olarak kullanımı da giderek artıyor. Çevresel ve ekonomik avantajlar sunması nedeniyle LNG karayolu taşımacılığında tercih ediliyor. Özellikle ABD, Çin ve Avrupa’da LNG’nin uzun yol taşımacılığı yapan araçlarda kullanılması teşvik ediliyor. Mevcut akaryakıt istasyonlarının altyapısının da rahatlıkla kullanılabilmesi nedeniyle dağıtım problemi bulunmayan LNG, şehir içi nakliye vasıtaları, uzun yol yük ve yolcu taşımacılığı için diğer yakıt türlerine göre rekabetçi bir alternatif haline geliyor.” diyor.

“Ülkeler, Enerji Talebini Karşılamak ve Karbon Emisyonlarını Azaltmak Zorunda” “Sanayileşme, nüfus artışı ve şehirleşme ile birlikte her ülkede farklı oranlarda olsa da küresel ölçekte bakıldığında dünya toplam enerji talebinde sürekli bir artış yaşanıyor. Aynı zamanda, küresel ısınma ile ilgili son verilere bakıldığında karbon emisyonları konusunda hızlı ve etkin tedbirler alınma-

www.kamyonum.com.tr

sının da şart olduğu görülüyor. Bu durumda ülkeler hem artan enerji talebini karşılamak hem de karbon emisyonlarını azaltmak için en doğru enerji politikalarını belirlemek zorunda.”

“Yenilenebilir Enerji Kaynakları Emisyon Azaltımında Yeterli Olmayacak” “Yakın zamanda yayınlanan Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin sonuç bildirgesi ile Uluslararası Enerji Ajansı tarafından açıklanan dünya enerji görünümüyle ilgili rapor, karbon emisyonlarının azaltılması konusunda ilk akla gelen yenilenebilir enerji kaynaklarının, yakın gelecekte tek başına emisyon azaltımında yeterli olmayacağını gösteriyor. Bu da ülkeleri artan enerji talebinin karşılanması için yenilenebilir enerji kaynaklarına dayanan çözümler ile birlikte fosil kaynaklar içerisinde doğal gaz kullanımının payını artırmaya yöneltiyor.”

“Doğal Gazın Kara ve Deniz Taşıtlarında Kullanımına İlişkin Teknolojilerde Önemli Gelişmeler Yaşanıyor” “Dünyada üretim, ısınma ve ulaşım alanlarında doğal gaz tüketimi ve ticaretinin diğer fosil yakıtlara göre daha hızlı bir artış trendine sahip olması ülkelerin bu alanlardaki talebi karşılamada diğer fosil kaynaklara göre çevreci bir yakıt türü olan doğal gaza yöneldiklerini gösteriyor. Doğal gaz büyük oranda boru hatları vasıtasıyla kaynak ülkelerden son tüketiciye ulaştırılıyor. Boru hat-

As part of our Alternative Fuel Technologies file, we’ve asked for the opinion of T.R. Energy Market Regulatory Authority (EPDK) as well. “Thanks to their price advantages and eco-friendliness, the use of CNG and LNG are expected to rise and EPDK has estimated that the use of these fuels will improve competition by providing supply diversity. EPDK said: “The use of LNG in land vehicles continue to increase around the world. LNG is popular in land transportation thanks to its environmental and economic advantages. Especially in the USA, China and Europe, there are incentives for the use of LNG in long-haul transportation vehicles. There are also no issues with the distribution of LNG since it is easy to use the infrastructures of current fuel stations. Therefore, compared to other fuel types, LNG is becoming a competitive alternative for urban transportation vehicles as well as long distance passenger and cargo transportation vehicles.”

“Nations Have to Meet the Energy Demand and Reduce Their Carbon Emissions “With industrialisation, population growth and urbanization, although at different rates in every country, the world’s total energy demand continuously increases on a global scale. Meanwhile, if we look at the recent data on global warming, we can see

tının teknik ve ekonomik olarak ulaşmasının mümkün olmadığı yerlere sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) veya sıkıştırılmış doğal gaz (CNG) formunda da taşınabiliyor. Bu sayede boru hatlarının ulaşmadığı yerlerde bulunan ticari işletmeler ile konutlara da gaz arzı sağlanması mümkündür. Ayrıca doğal gazın kara ve deniz taşıtlarında yakıt olarak kullanımına ilişkin teknolojilerde de önemli gelişmeler yaşanıyor. Doğal gazın çevre ve maliyet açısından sağladığı avantajlar ile birlikte, kullanım alanlarının çeşitliliği ve teknolojik gelişmeler sonucu doğal gazı son kullanıcıya ulaştırmada sağlanan kolaylıklar bu enerji kaynağını daha da cazip hale getiriyor.”

“LNG, Ülkemize 4 Terminalden Giriş Yapıyor” “Türkiye’ye ithal edilen LNG terminalden ülkemize giriş yapıyor. Bunlardan 2’si kara terminali, diğer 2’si ise FSRU olarak tabir edilen yüzen LNG terminalidir. Tesislerden 2’si özel sektör tarafından diğer 2’si ise kamu şirketi olan BOTAŞ tarafından işletiliyor. Bu terminallerden ülkemize ithal edilen LNG gazlaştırılarak boru hatlarına veriliyor. Ayrıca özel imal edilmiş kara tankerlerine LNG olarak yüklenerek son kullanıcılara LNG olarak ulaştırılıyor. Türkiye’de doğal gazın daha fazla tüketiciye ulaştırılması ve alternatif kullanım alanlarından daha çok yararlanılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. 2017 yılı doğal gaz tüketimi bir önceki yıla göre %15,8 oranında artarak 53,8 milyar Sm3 olarak gerçekleşti. 2018 yılında elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payının artması ile birlikte bu tüketim yaklaşık 51 milyar Sm3 oldu. 2018 yıl sonu itibariyle dağıtım şebekesine yapılan toplam yatırım 18 milyar TL’ye ulaştı ve 81 ilimiz ile 500 ilçemize gaz arzı sağlandı. Boru hatları ile doğal gaz ulaşmayan şehirlerimize LNG ve CNG olarak doğal gaz kullanımının sağlanması için gerekli düzenlemeler 2017 yılı içerisinde yapıldı. Bu kapsamda ilçe veya belde olarak 83 yerleşim yerine boru hattı gelene kadar ya da kalıcı olarak LNG ve/ veya CNG ile doğal gaz arzı sağlandı.”

“Araç Yakıtı Olarak Kullanılan Doğal Gaz 92,318 Milyon Sm3’e Ulaştı” “Ülkemizde 2018 yılında 600,12 milyon Sm3 LNG tüketimi gerçekleşti. 2017 yılında 83,6 milyon Sm3 olarak gerçekleşen araç yakıtı olarak kullanılan doğal gaz miktarı 2018 yılında yaklaşık %10 oranında artış kaydederek 92,318 milyon Sm3’e ulaştı.”

“CNG’nin Birim Maliyeti Diğer Yakıtlara Göre Daha Düşük” “CNG, son yıllarda ana yakıt olarak kabul edilmekle birlikte binek araçlarda alternatif

that we have to take rapid and effective measures for carbon emissions. In that case, nations have to decide on the best energy policies to both meet the increasing energy demand and reduce the carbon emissions.”

“Renewable Energy Sources Won’t Be Enough to Reduce Emissions” The recently published declaration by the United Nations Intergovernmental Panel on Climate Change and the International Energy Agency’s report on the world’s energy outlook, have shown that the renewable energy resources, which is the first thing that comes to mind about reducing carbon emissions, would not be enough on its own to reduce emissions in the near future. This steers countries towards increasing the use of natural gas among fossil fuels with solutions based on renewable energy resources to meet the increasing energy demand.”

“There Are Significant Advancements in Technologies for The Use of Natural Gas in Land Vehicles and Marine Vessels” As natural gas consumption trend grows faster compared to other fossil fuels in production, heating and transportation around the world, we can say that nations are shifting towards natural gas, a much more eco-friendlier fuel type than other fossil fuels, to meet the demand in these sectors. Natural gas is delivered from the source countries to end consumers, mostly through pipelines. In places where it is technically and economically impossible to bring a pipeline, it can be transported in its liquefied natural gas (LNG) or compressed natural gas (CNG)forms. This helps provide gas supply to commercial businesses and households located in places where pipelines cannot reach. In addition, there are significant advancement in technologies for the use of natural gas in land vehicles and marine vessels. Combined with the environmental and cost advantages of natural gas, its diverse areas of use and technological developments have led to easier supply of natural gas to the end user, making this energy source even more attractive.”

fed into the pipelines. In addition, specially manufactured road tankers are loaded with LNG to be delivered to end users in LNG form. There are still on-going efforts in Turkey to deliver natural gas to more consumers and further increase its use in alternative sectors. Compared to the previous year, natural gas consumption has increased by 15,8% in 2017 and reached 53.8 billion Sm3. With the increase in the shares of renewable energies in electricity production in 2018, the total consumption fell to about 51 billion Sm3. By the end of 2018, the total investments in the distribution network has reached 18 billion TL, resulting in gas supply to 81 provinces and 500 counties. In 2017, necessary regulations have been adopted to supply natural gas in LNG and CNG form to cities where natural gas can’t reach through pipelines. Accordingly, 83 county or town level settlements have received natural gas supply in LNG and/or CNG form until the construction of pipelines.”

“Use of Natural Gas as Vehicle Fuel Has Reached 92.318 Million Sm3” “In 2018, 600.12 million Sm3 of LNG was consumed in our country. The use of natural gas as vehicle fuel rose from 83.6 million Sm3 in 2017 by approximately 10% in 2018 and reached 91.318 million Sm3.”

“CNG Has a Lower Unit Cost Than Other Fuels” “While CNG has been accepted as a main fuel in recent years, it has also become an alternative fuel for passenger vehicles. CNG is becoming more and more popular around the world because it has a lower unit cost

“LNG Enters Our Country Through 4 Terminals” “The Import LNG enters Turkey through 4 terminals. 2 of these are land terminals and the other 2 are floating LNG terminals, which is also known as FSRU. 2 of the facilities are operated by the private sector while the other 2 are operated by the state-owned BOTAŞ. The LNG imported to our countries through these terminals, are gasified and www.kamyonum.com.tr

yakıt olarak da tercih ediliyor. CNG diğer akaryakıt türlerine göre birim maliyeti daha düşük ve karbon salınımını azalttığı için çevreci bir yakıt türü olduğundan dünyada kullanımı giderek artıyor. Sadece CNG ile çalışan birçok araç modeli bulunuyor. Son yıllarda CNG motorları da yüksek teknolojik seviyeye ulaştı.”

than other fuels and it is an eco-friendly fuel type as it reduces carbon emissions. There are numerous vehicle models that are powered solely by CNG. In recent years, CNG engines have also reached advanced technological levels.”

“The 2017 Amendment Has Ensured Expansion of The OtoCNG Station Network”

“2017’deki Düzenleme ile OtoCNG İstasyon Ağının Yaygınlaşması Sağlandı”

“An extensive station network is one of the conditions required for the expansion of CNG’s use in vehicles as fuel. In 2017, the Energy Market Regulatory Authority has made the necessary amendments to meet this condition. OtoCNG license was established as part of the Regulation on the Amendment of the Natural Gas Market License Regulation published in the Official Gazette dated 24/05/2017 and numbered 30075. The regulations have ensured that sales of CNG as road vehicle fuel would only be permitted under the OtoCNG license and helped expand the station network.”

“CNG’nin taşıtlarda yakıt olarak kullanımının yaygınlaşması için gereken şartlardan birisi elbette yaygın bir istasyon ağıdır. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 2017 yılında bu şartı sağlamaya yönelik gerekli düzenlemeler yapıldı. 24/05/2017 tarihli ve 30075 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik kapsamında, OtoCNG lisansı ihdas edildi. Söz konusu düzenleme ile karayolu taşıtlarına yakıt olarak CNG satışının sadece OtoCNG lisansı kapsamında yürütülmesi ve istasyon ağının yaygınlaşması sağlandı.”

“Mother-Daughter Modeli ile Araçlarda CNG Kullanımının Yaygınlaştırılması Hedeflendi” “Bu şekilde, dünyada “mother-daughter” modeli olarak bilinen uygulamanın, ülkemizde de uygulanmasına imkân sağlayacak yeni düzenleme ile karbon emisyonunun azaltılmasına katkı sağlayacak olan ve bir anlamda tali istasyon olarak da tanımlayabileceğimiz sistem ile özellikle karayolları üzerinde CNG istasyonlarının daha az maliyet ile daha yaygın olarak kurulması, araçlarda CNG kullanımının yaygınlaştırılması hedeflendi. Bunlarla birlikte Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 5’inci maddesiyle temin ettiği CNG veya LNG’yi kendi ihtiyacı için kullanarak satış faaliyetinde bulunmayan gerçek veya tüzel kişiler ile lisans sahibinden teslim aldığı LNG’yi veya gaz fazındaki doğal gazı sıkıştırarak CNG halinde kendi araçlarında yakıt olarak kullanmak üzere satış faaliyetinde bulunmayan tüzel kişilerin, ilgili mevzuattaki ve diğer mevzuattaki teknik kriterlere uymak ve diğer mevzuattan kaynaklanan izin, ruhsat, onay alma yükümlülüklerini yerine getirmek şartıyla lisans almalarına gerek olmadığı hükme bağlandı.

“Ülkemizde OtoCNG Lisansı Bulunan 17 İstasyon Bulunuyor” “Ülkemizde 2019 yılı itibarıyla OtoCNG lisansı kapsamında faaliyet gösteren 17 adet istasyon bulunuyor. Bunun dışında, Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin

www.kamyonum.com.tr

5’inci maddesi kapsamında lisans almaksızın CNG tesisi kuran ve kendi otobüslerinde yakıt olarak CNG kullanan belediyeler ve işletmeler de bulunuyor.”

“LNG; Nakliye Vasıtaları, Uzun Yol Yük ve Yolcu Taşımacılığında Rekabetçi Bir Alternatif Haline Geliyor” “Dünyada LNG’nin kara taşıtlarında yakıt olarak kullanımı da giderek artıyor. Çevresel ve ekonomik avantajlar sunması nedeniyle LNG karayolu taşımacılığında tercih ediliyor. Özellikle ABD, Çin ve Avrupa’da LNG’nin uzun yol taşımacılığı yapan araçlarda kullanılması teşvik ediliyor. Mevcut akaryakıt istasyonlarının altyapısının da rahatlıkla kullanılabilmesi nedeniyle dağıtım problemi bulunmayan LNG, şehir içi nakliye vasıtaları, uzun yol yük ve yolcu taşımacılığı için diğer yakıt türlerine göre rekabetçi bir alternatif haline geliyor.”

“Karbon Salınımının Düşürülmesi için Elektrifikasyon Yanında Ek Önlemler de Alınmalı” “Uluslararası Enerji Ajansı’nın 2018 Yılı Dünya Enerji Görünümü Raporu’nda uzun mesafe karayolu taşımacılığı, nakliye ve havacılık gibi enerji sistemlerinin bazı önemli unsurlarının günümüz teknolojileriyle elektrikli olmadığı ve karbon salınımının düşürülmesi için elektrifikasyon yanında ek önlemlerin de alınması gerektiği ifade edildi. Dünya ülkelerinin bu konuda alması gereken önlemler bakımından uzun yol

“Mother-Daughter Model Was Used to Popularise the Use of CNG in Vehicles” “Accordingly, the goal of the new regulations that allow the use of a practice known as the “mother-daughter” model around the world, in our country; is to expand and establish more affordable CNG stations on especially highways through a system that could be defined as a secondary system, which would help reduce carbon emissions. In addition; Article 5 of the Natural Gas Market License Regulation legislates that natural or legal persons who are not engaged in sales activities and only use CNG or LNG for their own needs, and legal persons who are not engaged in sales activities to use CNG as a fuel in their own vehicles by compressing the LNG or gaseous natural gas received from license holders, do not need to obtain a license on condition that they comply with the technical criteria in the relevant legislation and other legislation and fulfil the obligations of obtaining permission, license and approval from other legislation.”

“There Are 17 OtoCNG Licensed Stations in Our Country” “As of 2019, there are 17 OtoCNG stations that operate under the OtoCNG license. Additionally, there are also municipalities and enterprises that have established CNG facilities without license by taking the license under Article 5 of Natural Gas Market License Regulation and using CNG as fuel in their own buses.”

taşımacılığı yapan kara ve deniz araçlarında LNG’nin yakıt olarak kullanılması önemli bir seçenek olarak karşımıza çıkıyor.”

“LNG İstasyonlu Toptan Satış Lisansı Başvurusunda Bulunan Olmadı” “Türkiye’de EPDK tarafından hazırlanan ve 09/02/2017 tarihli ve 29974 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik kapsamında, Toptan satış (LNG İstasyonlu) lisansı ihdas edilerek istasyonlarda araçlara yakıt olarak sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ikmali yapılması hususu düzenlendi. Maliye Bakanlığı tarafından da LNG’nin taşıt yakıtı olarak kullanılması için gerekli ÖTV miktarı belirlendi ve ÖTV tablosuna eklendi. Henüz piyasa oyuncuları tarafından EPDK’ya Toptan satış (LNG İstasyonlu) lisansı başvurusunda bulunulmadı.”

“Gemilerin Kükürt Salınım Limitleri %1’den %0,1’e Düşürüldü” “Dünyada LNG ve CNG’nin deniz taşıtlarında yakıt olarak kullanımı da yaygınlaşıyor. Ülkemiz ise dünyanın önemli su yolları üzerinde ve sahip olduğu coğrafya nedeniyle denizci bir ülkedir. Dolayısıyla ülkemiz karasuları deniz taşıtlarına LNG ve CNG ikmali yapılması konusunda güçlü bir potansiyele

sahip. Diğer taraftan, Uluslararası Denizcilik Örgütü (International Maritime Organization – IMO) tarafından 2015 yılında alınan kararlar gereği Baltık Denizi, Kuzey Denizi ve Kuzey Amerika kıyılarının dahil olduğu emisyon kontrol bölgeleri (Emission Control Areas-ECA) olarak tanımlanan yerlerde gemilerin kükürt salınım limitleri %1’den %0,1’e düşürüldü. Akdeniz kıyılarının da 2020’de ECA bölgesi olarak tanımlanması söz konusu. Ayrıca yine IMO tarafından günümüzde %3,5 olan küresel kükürt salınım limitlerinin 2020’den itibaren %0,5’e indirilmesine karar verildi.”

“2020’den İtibaren LNG’nin Bunker Yakıtı Olarak Kullanımının Daha Çok Yaygınlaşması Bekleniyor” “Gemilerde yakıt olarak kullanılan ürünlere bunker, gemilere yakıt ikmali hizmeti verilmesine ise bunkering adı veriliyor. Dünyadaki bunker yakıtı kullanımının büyük kısmını fuel oil ve motorin oluşturmaktadır. Bu iki yakıt türünün kullanımı değişen oranlarda kükürt salınımına sebep oluyor. LNG’nin kükürt salınım oranı ise % 0’dır. Bu nedenle, özellikle 2020’den itibaren LNG’nin bunker yakıtı olarak kullanımının daha çok yaygınlaşması bekleniyor.”

“2016 Yılında LNG ve CNG’nin Türk Karasularında Yakıt Olarak Kullanılabilmesine İlişkin Mevzuat Düzenlendi”

“LNG Is Becoming a Competitive Alternative for Transportation Vehicles and Long-Distance Passenger and Cargo Transportation” “The use of LNG in land vehicles continue to increase around the world. LNG is popular in land transportation thanks to its environmental and economic advantages. Especially in the USA, China and Europe, there are incentives for the use of LNG in long-haul transportation vehicles. There are also no issues with the distribution of LNG since it is easy to use the infrastructures of current fuel stations. Therefore, compared to other fuel types, LNG is becoming a competitive alternative for urban transportation vehicles as well as long distance passenger and cargo transportation vehicles.”

“There Must Be Additional Measures Besides Electrification to Reduce Carbon Emissions” According to the 2018 World Energy Outlook Report of the International Energy Agency, it was indicated that some of the important factors of energy systems, such as long-distance road transport, transportation and aviation, are not electrified by today’s technologies and that there must be additional measures besides electrification to reduce carbon emissions. Countries’ use of LNG as a fuel in land vehicles and marine vessels that conduct long haul transportation, is considered one of the important measure to reduce these emissions.”

“Nobody Applied for A Wholesale with LNG Station License” “Wholesale (with LNG Station) license was established as part of the Regulation on the Amendment of the Natural Gas Market License Regulation prepared by EMRA in Turkey and published in the Official Gazette dated 09/02/2017 and numbered 29974 for the supply of liquefied natural gas (LNG) to vehicles at stations. Ministry of Treasury and Finance has determined the necessary Special Consumption Tax rate for the use of LNG as a vehicle fuel and added it to its Special Consumption Tax table. Market players still haven’t applied for a Wholesale (with LNG station) license to EMRA.”

“Sulphur Emission Limits Reduced From 1% to 0.1% For Ships” “The Use of LNG and CNG as a fuel for marine vessels is becoming more and more common. Our country is located over the world’s important waterways and due to its geography, it is considered a marine www.kamyonum.com.tr

“LNG ve CNG’nin Türkiye karasularında deniz taşıtlarında yakıt olarak kullanılabilmesi amacıyla Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 23/11/2016 tarihli ve 6605-5 sayılı kararı ile “Türk karasularında bulunan yerli ve/veya yabancı deniz taşıtlarının yakıt ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla, ilgili ve diğer mevzuat hükümlerine uymak kaydıyla doğal gaz toptan satış lisansı sahibi tüzel kişilerce sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) olarak, sıkıştırılmış doğal gaz (CNG) lisansı sahibi tüzel kişilerce CNG olarak doğal gazın satışının gerçekleştirilebileceğine” ilişkin mevzuat düzenlemesi tamamlandı. Bu düzenleme ile Türk karasularında bulunan deniz taşıtlarının yakıt ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla toptan satış lisansı sahibi şirketlerin LNG satışı, CNG lisansı sahibi şirketlerin de CNG satışı yapabilmesinin önü açıldı. Türkiye’de LNG ve CNG’nin kara ve deniz taşımacılığında yakıt olarak kullanımına olanak sağlayan bu düzenlemeler sayesinde, karbon salınımlarında azalma bekleniyor. Fiyat avantajları, çevreci özelliği sayesinde yaygınlaşması beklenen araçlarda CNG ve LNG kullanımının, arz çeşitliliği sağlayarak akaryakıt sektöründeki rekabeti de geliştireceği öngörülüyor.”

“Enerji Talebinin Karşılanmasında Doğal Gaz Önemli Bir Rol Oynayacak” “Dünyadaki enerji ve çevre ile ilgili yaşanan son gelişmelere bakıldığında, gelecekte artan enerji talebinin karşılanmasında yenilenebilir kaynaklar ile birlikte fosil kaynaklar içerisinde çevreci ve ekonomik bir kaynak olan doğal gazın da önemli bir rol oynayacağı görülüyor. Özellikle taşımacılık sektöründe LNG ve CNG talebindeki olumlu gelişmeler piyasa oyuncularına cazip fırsatlar sunuyor. Yatırımcılarımızın ve dolayısıyla ülkemizin bu fırsatlardan azami derecede faydalanabilmesi için dünyadaki LNG ve CNG teknolojilerindeki gelişmelerin takip edilmesi, bu alanlara ilişkin gereken AR-GE yatırımlarının yapılması ve en uygun yasal düzenlemelerin zamanında yürürlüğe konulması büyük önem arz ediyor. EPDK da dünyadaki LNG ve CNG teknolojilerindeki gelişmeleri yakından takip ediyor ve gerekli durumlarda mevzuat düzenlemeleri hayata geçiriyor.”

www.kamyonum.com.tr

country. Therefore, the territorial waters of our country have a strong potential in LNG and CNG supply to marine vessels. On the other hand, according to the decisions of International Maritime Organization – IMO in 2015, the sulphur emission limits of ships have been reduced from 1% to 0.1% in areas defined as Emission Control Areas (ECA), which include the Baltic Sea, North Sea and North American coast. It is indicated that Mediterranean coasts may also be defined as an ECA region in 2020. Additionally, IMO has decided that the current 3.5% global sulphur emission limits shall be reduced to 0.5% as of 2020.”

“The Use of LNG As a Bunker Fuel Is Expected to Rise as of 2020” “Products that are used as fuel in ships are called bunker and providing fuel supply services to ships is called bunkering. Fuel oil and diesel fuel comprise most of the bunker fuels used around the world. The use of these two fuel types cause sulphur emissions at various rates. LNG’s sulphur emission rate is 0%. That’s why, the use of LNG as a bunker fuel is expected to rise as of 2020.”

“The Use of LNG and CNG as Fuel in Turkish Territorial Waters Has Been Legislated In 2016” “In order to ensure the use of LNG and CNG as a fuel for marine vessels in Turkish territorial waters, the amendment on “permission of wholesale natural gas license holders for the sales of natural gas as a liquefied natural gas (LNG) in accordance with the provisions of the relevant and other legislations, and the permission of compressed natural gas (CNG) license holders for the sales of natural gas as CNG for the purpose

of meeting the fuel needs of domestic and/ or foreign vessels in Turkish territorial waters” has been completed by the EMRA decision no. 6605-5 dated 23/11/2016. Thanks to this amendment, the wholesale license holder companies are now allowed to sell LNG and CNG license holders can sell CNG in order to meet the fuel needs of marine vessels in Turkish territorial waters. Carbon emissions are expected to decrease thanks to these amendments that allow the use of LNG and CNG as fuel in road and marine transportation in Turkey. Thanks to their price advantages and eco-friendliness, the use of CNG and LNG in vehicles is expected to rise while it is also estimated that it will improve competition in the fuel sector by providing supply diversity.”

“Natural Gas Will Play an Important Role in Meeting the Energy Demand” According to the recent developments in energy and the environment in the world, it can be seen that natural gas, which is an eco-friendly and economic resource among fossil resources, will play an important role in meeting the increasing energy demand in the future. The positive developments in LNG and CNG demand in especially the transportation sector, provides attractive opportunities to market players. In order for our investors and our country to take maximum advantage of these opportunities, it is very important to follow developments in LNG and CNG technologies around the world, make the necessary R&D investments in these areas and amend the necessary legal regulations on time. EMRA also closely follows the developments in LNG and CNG technologies in the world and if necessary, makes amendments to the legislations.”

GURURUN BELGESİ

Yerli üretim Ford Trucks, yerli malı belgesine sahip tek ağır ticari markası olmanın gururunu yaşıyor. Ford Trucks üretiyor, Türkiye kazanıyor!

Ford Trucks Her yükte birlikte

444 36 73 / 444 FORD www.fordtrucks.com.tr

TRUCKS

NGVA

EUROPE:

“1,3 MİLYON OLAN DOĞAL GAZLI ARAÇ SAYISI, 2030 YILINDA 12,6 MİLYONA ULAŞACAK”

ANDREA GERINI “Alternatif Yakıt Teknolojileri” dosyamız kapsamında NGVA Europe (The Natural & Bio Gas Vehicle Association) Genel Sekreteri Andrea Gerini, Kamyonum dergisine özel açıklamalarda bulundu. NGVA Europe Genel Sekreteri Andrea Gerini, Avrupa’daki doğal gazlı araç sayısının 2030 yılına değin 12.6 milyon rakamını bulacağını öngördüklerini ifade etti.

“AB, Kamyonların CO2 Oranlarını 2030’a Kadar Yüzde 30 Azaltmayı Hedefliyor” Karayolu taşımacılığını doğa dostu bir hâle getirme konusunda AB’nin hedefleri nelerdir ve bu hedeflere ulaşmak adına ne tür çalışmalar yürütülüyor? Geçtiğimiz günlerde AB, Paris Anlaşması uyarınca, Birlik içerisinde bulunan kamyonların CO2 emisyonlarını azaltmaya yönelik hedefler belirleyen yeni bir mevzuat üzerinde anlaşmaya vardı. Anlaşma kapsamında; yeni kamyonların CO2 oranlarını 2025 yılına kadar %15 azaltacak bir ara hedef, 2030 yılına kadar ise %30 oranında azaltacak, yasal olarak bağlayıcı bir hedef yer alıyor.

www.kamyonum.com.tr

Anlaşma, üreticilerin de 2025 yılına kadar sıfır emisyonlu ve düşük emisyonlu araçların sıfır araç satışlarındaki pazar payının %2 seviyesine getirmeleri zorunlu kılınıyor. Bu hüküm, üreticileri dizel kamyonlara göre daha temiz alternatiflere yatırım yapma hususunda teşvik etmeyi amaçlıyor.

2017 yılında toplam 51 bin binek araç ve 8 bin 100’ü aşkın hafif ticari araç kaydedilmiş (Avrupa + EFTA). Bunların yanı sıra, 159 yeni CNG otobüs ve 482 CNG kamyonun kaydı gerçekleştirilmiş. Bin 642 LNG kamyonun kaydıyla son derece pozitif rakamlara ulaşılmış.

“2022’de Kamyonlardaki CO2 Tasarrufunu Ölçecek Bir Yöntem Tanımlanacak”

2018 yılının sonuna kadar CNG istasyonu sayısı 3 bin 525’i aşarak istikrarlı bir büyüme kaydetti ve 2018’in sonunda LNG istasyonu sayısı 100’den 182’ye çıkarak önemli bir seviyeye ulaştı.

Kamyonlar için öngörülen yeni yasaya göre, gelecek yıllarda, yenilenebilir gaz sonucu elde edilecek CO2 tasarrufunun miktarını ölçebilmek adına bir yöntem geliştirilmesi bekleniyor. Bu yöntem, 2022 yılında yapılacak bir revizyonla tanıma kavuşacak ve bundan sonra, Avrupa Komisyonu ile yapılacak görüşmelerin bir parçası haline getirilecek. Bu husus, şu anda yürürlükte olan nihai CO2 azaltma hedeflerine ulaşmak için yenilenebilir ve sentetik yakıtların alternatifler arasında yerini alması konusunda önemli ve gerekli bir araç haline geldi. Aslında, araçlarda verimliliğin göstergesi olan ve yakıt tüketiminin anlaşılması için gerekli olan egzoz CO2 emisyonlarının ölçümü uyarınca, yakıt tedarikine bağlı emisyonların daha kapsamlı karbondan arındırma hedefleri çerçevesinde göz önünde bulundurulmaları gerekiyor. NGVA Europe, geliştirilecek bu yöntemin hem araç üreticilerinin hem de bioyakıt üreticilerinin yatırımlarına odaklanmalarını sağlayacak pozitif bir teşvik yaratacağını öngörüyor.

“CNG İstasyonların Sayısı 3 Bin 525’i Aştı; LNG İstasyonların Sayısı 182’ye Çıktı” Ulaşım araçlarında LNG ve CNG’nin mevcut kullanım oranları hakkında bilgi verir misiniz? Bu soruyu cevaplamak için, Avrupa Alternatif Yakıtlar Gözlemevi (EAFO) ve Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği’nin (ACEA) verilerinden söz etmek istiyoruz. Bu kuruluşların verileri kapsamında NGV araçlarının araç kayıt ve filo büyüklükleri yer alıyor.

Karayolu araçlarının gelecekteki yakıt kullanımı konusundaki öngörüleriniz nelerdir? 2018 yılında, NGVA Europe ve Avrupa Biyogaz Birliği (EBA), ulaştırmada gazın geleceği ve gelişimi konusunda ortak vizyonumuzun temel hatlarını gösteren bir yol haritası yayınladı. Bu yol haritasında, gmobilite’nin (‘g’ harfi gaz anlamına geliyor) dairesel bir ekonomi sisteminin uygulanması bağlamında sağlayacağı temel faydalar açıklanıyor.

“Doğalgazlı Araç Sayısının 2030’da 12.6 Milyona Çıkmasını Öngörüyoruz” Gmobilite; temiz yakıt, temiz hava ve yenilenebilir, karbon nötr yakıtı birleştirme potansiyeli sunduğundan dolayı, doğal gazla çalışan araçların pazar payının -araç türüne bağlı olarak- bugün itibariyle %12 ile %33 arasında bir seviyede artacağına inanıyoruz. Bununla birlikte, araç sayısında hızlı bir yükselişle, günümüzde 1,3 milyon olan sayının 2030 yılında 12,6 milyon NGV’ye (Doğal Gazlı Araç-Natural Gas Vehicles) ulaşmasını öngörüyoruz. Bu gelişme sayesinde hem uygun altyapı gelişiminde bir artış gerçekleşecek hem de altyapıdaki gelişim CNG ve LNG kullanımını arttıracak.

“THE NUMBER OF NGVs WILL RISE FROM 1.3 MILLION TO 12.6 MILLION IN 2030” As part of our “Alternative Fuel Technologies” file; Andrea Gerini, the Secretary General of NGVA Europe (The Natural & Bio Gas Vehicle Association), has made a special statement to MY TRUCK Magazine. Andrea Gerini, the Secretary General of NGVA Europe, has indicated that they expect the number of NGVs in Europe to reach 12,6 million in 2030.

“EU Aims to Reduce CO2 Emissions of Trucks By 30 Percent By 2030” What are the EU objectives to decarbonising road transport and what kind of activities are carried out to achieve these objectives? In line with the Paris Agreement, the EU has recently agreed on new legislation introducing CO2 emissions reduction targets for lorries in the EU. The deal includes a legally binding 30% CO2 reduction target for new lorries by 2030, with an intermediate target of 15% by 2025. Manufacturers will also have to ensure that zero- and low-emission vehicles represent a 2% market share of the sales of new vehicles by 2025. This provision aims to incentivise manufacturers to invest in cleaner alternatives to Diesel trucks.

“A Methodology Will Be Defined By 2022 To Account for CO2 Savings of Trucks” The new law for lorries includes the development of a methodology in the upcoming years to account for CO2 savings provided by renewable gas. This is going to be defined along a revision by 2022 and will be from now on part of a discussion with the European Commission.

Avrupa’daki Doğal Gazlı Araçların Pazar Payı

This is a fundamental and necessary tool for the inclusion of renewable and synthetic fuels in the range of alternatives to reach the final CO2 reduction targets which are now in place. In fact, in parallel to the measurement of the tailpipe CO2 emissions which are necessary as indicator of the vehicle efficiency and also to provide the indication of the fuel consumption, emissions associated to the fuel provision should be considered, looking to the much wider decarbonization target. NGVA Europe is reading the methodology as positive signal to both vehicle manufacturers and biofuels producers to preserve the focus on investments.

“Number of CNG Stations Exceeds 3 Thousand 525; Number of LNG Stations Reach 182”

and 482 CNG trucks. Very positive numbers have also been recorded for LNG trucks with 1.642 registrations. Until the end of 2018, CNG stations saw a steady growth to over 3.525 stations, and there is a significant growth from 100 to 182 LNG stations until the end of 2018. What are your future predictions for fuel use of road transportation vehicles? In 2018, NGVA Europe and the European Biogas Association (EBA) have released a roadmap document, outlining our mutual vision about the future of gas in transport and its development. In this document, the main benefits of gmobility (the ‘g’ stands for gas) were outlined in relation to the utilisation of a circular economy system.

“We Expect the Number of NGVs To Reach 12.6 Million in 2030”

Can you inform us about the current prevalence of LNG and CNG in transportation vehicles? To answer this question, we would like to refer to data of the European Alternative Fuels Observatory (EAFO) and the European Automobile Manufacturers Association ACEA. They provide data on vehicle registrations and fleet size of NGV vehicles. In 2017, a total of 51.000 passenger vehicles (PCV) and over 8.100 light commercial vehicles (LCV) were registered (Europe + EFTA). Furthermore, 159 new CNG buses

Doğal Gazlı Araçların Gelişim Seyri

Avrupa’daki CNG&LNG İstasyonları (2018) www.kamyonum.com.tr

“BAZI ÜLKELER ŞİMDİDEN ŞEBEKELERİNDE %90’a YAKIN ORANLARDA YENİLENEBİLİR GAZ KULLANIYOR” Bu hızlı gelişmeler göz önüne alındığında, yenilenebilir gazın rolünün vurgulanması son derece önemli. Bazı ülkeler şimdiden şebekelerinde %90’a yakın oranlarda yenilenebilir gaz kullanıyor. Bu sayı, taşıma faaliyetlerinin de aslında karbon nötr olduğunu ortaya koyuyor. Ancak 2030 yılına bakıldığında, Avrupa genelinde, yenilenebilir gazın tüm kullanılacak CNG ve LNG’nin en az %30’unu oluşturacağını rahatlıkla öngörebiliyoruz.

“Certain Countries Already Utilise Close To 90% Renewable Gas in Their Transport” Gelecekte LNG’yi mi, yoksa CNG’yi mi daha çok kullanacağız ve sizce bunun nedenleri nedir?

Bu nedenle vizyonumuz; gmobilite açısından bir gelişme fırsatı olmanın yanı sıra, karbondan arındırma ve hava kalitesi konusundaki güçlüklerin ucuz, sürdürülebilir ve etkin çözümünü de temsil ediyor. Gaz teknolojisi, bu güçlüklerin üstesinden gelmek için elimizdeki en iyi çözümlerden biri.

Taşımacılıkta doğal gaz kullanımında artış bekliyoruz çünkü doğal gaz, piyasada hâlihazırda mevcut düşük emisyonu çözümleri arasındaki en iyi ve en ekonomik çözümlerden biridir. Bu durum Avrupa Kuruluşları tarafından da örneğin Temiz Araçlar Direktifi (CVD) veya ağır hizmet araçları için uygulanan yeni CO2 emisyonu standartlarıyla da doğrulanmıştır. OEM’ler doğal gazla çalışan daha çok araç sunarken, Alternatif Yakıtlar Altyapı Direktifi (DAFI); her üye devlette, gerekli altyapının kurulmasını sağlıyor.

NGVA EUROPE HAKKINDA NGVA Europe (The Natural & Bio Gas Vehicle Association), doğal ve yenilenebilir gazların taşımacılıkta yakıt olarak kullanılmasını destekleyen bir birliktir. Birliğe bağlı 31 ülkeden 128 üyenin arasında, tüm gaz ve araç imalat zincirinin her noktasından şirketler ve ulusal kuruluşlar bulunuyor. Birlik, Avrupa’nın karar mercilerine karşı bu kuruluşların menfaatlerini savunarak pazarda doğru standartlar, adil düzenlemeler ve eşit piyasa koşullarının kurulması için faaliyetler yürütüyor. Bunun yanı sıra üyeleri arasında kurulan aktif ağlar aracılığıyla kuruluşlar ve sektörün paydaşlarıyla gerçekleştirdiği destek faaliyetlerine yardımcı olmak adına çalışmalar ve yol haritaları geliştirmeyi amaçlıyor. Birlik, NGV’nin piyasa ve yakıt istasyonu altyapı kurulumu çalışmalarıyla ilgili bilgi almak adına bir referans bilgi merkezi olarak da görev alıyor.

Since gmobility offers clean fuel, clean air and the potential to integrate renewable, carbon-neutral fuel, we believe that the market share of natural gas vehicles will increase between 12% to 33% from today on, depending on the vehicle type. Corresponding to this, we expect a rapid uptake of vehicles – from the present 1.3 mln, to 12.6 mln NGVs in 2030. With this development, the associated infrastructure would also witness an increase in development, alongside the use of both CNG and LNG. Considering these rapid developments, it is important to highlight the role of renewable. Certain countries already utilise close to 90% renewable gas in their transport. This means, that their transport is effecti-

vely carbon-neutral. Looking towards 2030, however, on a Europe-wide level it would be safe to predict the sustained use of renewable gas, representing at least 30% of all CNG and LNG used. Therefore, our vision represents not only a development opportunity for gmobility, but also a way to effectively tackle decarbonisation and air quality challenges in an affordable and sustainable way. Gas technology is one of the best already available solution to meet these challenges ahead. Will LNG or CNG be more popular in the future, and what is the reason? We expect an uptake of gas in transport as it is one of the best, most affordable and low emission solutions, which is already available on the market. This has been acknowledged by the European Institutions, for example in the Clean Vehicles Directive (CVD), or the new CO2 emissions standards for heavy-duty vehicles. OEMs are offering more dedicated natural gas vehicles, while the Alternative Fuels Infrastructure Directive (DAFI) ensures, that needed infrastructure will be in place in every European member state.

ABOUT NGVA EUROPE The Natural & bio Gas Vehicle Association (NGVA Europe) promotes the use of natural and renewable gas as a transport fuel. Its 128 members from 31 countries include companies and national associations from across the entire gas and vehicle manufacturing chain. It defends their interests to European decision-makers to create accurate standards, fair regulations and equal market conditions. Furthermore, the association relies on active networks among its members to develop studies and roadmaps to support our advocacy actions with Institutions and stakeholders. It acts also as reference information hub to provide information about NGVs market and refuelling infrastructure development.

“TÜRKIYE ENERJI MERKEZI KONUMUNDA”

“TURKEY IS AN ENERGY HUB” “Alternatif Yakıt Teknolojileri” dosyamız kapsamında açıklamalarda bulunan Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Başkanı Av. Süleyman Boşça, AB’deki mevcut enerji kaynaklarının yetersiz kaldığını belirterek, “AB gerekli enerji ihtiyacını karşılayabilmek için çevreye zarar veren deniz taşımacılığı yerine, borulu hatlar projesine önem veriyor. Bu hususta Türkiye jeopolitik konumundan dolayı doğal gaz boru hatları ile enerji merkezi konumunda ve Avrupa’nın ihtiyaçlarına karşılık verebiliyor.” diye konuştu.

“Türkiye’de Marmara Ereğlisi ve Egegaz Olmak Üzere İki LNG Terminali Var” LNG ve CNG teknolojilerinin Türkiye’deki ve dünyadaki kullanım durumları nedir? Yaygınlıkları ve kullanıldıkları sektörler olarak değerlendirebilir misiniz? LNG doğal gazın sıvılaştırılmış halidir. Isıl işleme ihtiyaç duyulan her alanda kullanılabilir. Yüksek kalorili, verimli bir yakıt türüdür. Türkiye, ısınma ihtiyacı kaynaklı LNG ithalatı en yüksek ülkelerden biridir. Türkiye’de 5,9 milyon ton kapasiteli Marmara Ereğlisi LNG Terminali ve 4,4 milyon ton kapasiteli Egegaz LNG terminali olmak üzere iki adet LNG terminali bulunuyor. Ayrıca İzmir Aliağa ve Hatay Dörtyol’da birer adet yüzer LNG depolama ve yeniden gazlaştırma terminali (FSRU) aktif olarak kullanılıyor. Öncelikle üretim amaçlı olarak bahsedecek olursak LNG; seramik, demir çelik, otomotiv, asfalt, kağıt ve ambalajlamada kullanılır. Isınma alanında ülkemizde daha yaygın kullanımı olan LNG hastaneler, sosyal tesisler, oteller vb. alanlarda da kullanılıyor. Buna ek olarak LNG elektrik üretim amaçlı doğal gaz kaynaklı enerji üretim tesislerinde de değerlendiriliyor. Ayrıca petrol ürünlerine bir alternatif olarak karayolu araçlarında yakıt olarak da kullanılmaktadır. LNG,

www.kamyonum.com.tr

sıvılaştırma sürecinde kirleticilerden arındırıldığı için doğal gazdan daha temizdir. Bu nedenle gıda ve içecek sektöründe de kullanılıyor.

“CNG’nin Patlama Riski Diğer Yakıt Türlerine Oranla Daha Az” CNG ise doğal gazın sıkıştırılmış halidir. Özellikle enerji üretim tesislerinde kojenerasyon gibi enerji ve ısı üretiminin birlikte olduğu sistemlerde vazgeçilmez bir yakıttır. LNG’den farkı ise soğutma vs. maliyeti olmadan depolanabilmesidir. CNG, otomotiv sektöründe motor yakıtı, gemi, uçak ve kamyon benzeri araçlarda yakıt olarak kullanılıyor. Isıtma, otomotiv, gıda ve ulaşım sektörlerinde de kullanımı söz konusu. Yakıt fiyatlarının değişken ve yüksek olması sebebiyle CNG yakıt olarak olarak ulaşım sektöründe de kendine yer ediniyor. Ulaşım sektöründe kullanımının yaygın olmasının en önemli sebebi ise; daha güvenli, daha temiz ve daha ucuz bir yakıt olmasıdır.

“Kyoto Protokolü’ne Katılmaktaki Amaç; 2020 Yılına Kadar, Sera Gazı Emisyon Değerlerini Yüzde 20 Azaltmak” Avrupa Birliği; alternatif yakıtların kullanımı, çevre ve enerji politikalarında Türkiye’den neleri yerine getirmesini istiyor? Bu isteklerin hayata geçirilmesi konusunda ülkemizde bugüne kadar neler yapıldı ve nelerin yapılması planlanıyor? AB’nin enerji ve çevre politikasını 3 temel başlıkta toplayabiliriz. Bunlar; elektrik ve doğal gaz sektörlerinde rekabete açık pazar anlayışı, çevrenin korunması ve iklim değişikliğiyle mücadele için enerji üretiminde yenilenebilir enerji payının artırılması ve enerji arz güvenliğidir. Genel olarak bakıldığında Türkiye’den istenilen ise mevcut ve gelecek nesiller için sürdürülebilir kalkınmanın teşvik edilmesi ve çevrenin korunmasıdır. Türkiye’ye dair ilk tespit 1998 yılında yayınlanan raporda yer almakta olup, idari ve mali iş birliğinin

Av. Süleyman BOŞÇA As part of our “Alternative Fuel Technologies” file, Energy Law Research Institute President Av. Süleyman Boşça has made a statement to our magazine and indicated that the current energy resources have become insufficient. He said: “In order to meet its energy requirements, the EU puts emphasis into pipeline projects instead of maritime transport that harms the environment. Thanks to its geopolitical position, Turkey is an energy hub with its natural gas pipelines and it can meet the demands of Europe.”

“There Are Two LNG Terminals in Turkey: Marmara Ereğlisi and Egegaz” What is the current use of LNG and CNG technologies in Turkey and the world? Can you make an assessment based on their prevalence and the sectors in which they are used? LNG is the liquefied form of natural gas. It can be used in any area that requires thermal processing. It has a high calorific value and is an efficient fuel type. Turkey is one of the biggest heating-based LNG importers. There are two LNG terminals in Turkey: Marmara Ereğlisi LNG Terminal that has a 5,9-million-ton capacity and Egegaz LNG Terminal that has a 4,4-million-ton capacity. Additionally, there are 2 actively utilized LNG floating storage and regasification terminals at İzmir Aliağa and Hatay Dörtyol. For production purposes, LNG is used in ceramic, iron and steel, automotive, asphalt, paper and packaging. However, LNG is more popular for heating in our country and it is used at hospitals, social facilities, hotels etc. In addition, LNG is also utilized at natural gas-based energy production plants to produce electric. It is also used as a fuel

ilk adımları bu raporla birlikte atılmış oldu. Bu tarihten sonra Türkiye, çevre ve koruma alanında birçok sözleşmeye imza attı. 2004 yılında Brüksel’de yapılan AB Konseyi Zirvesi’nde, Türkiye ile müzakerelerin 3 Ekim 2005 tarihinde başlamasına oybirliğiyle karar verildi. Bu karar neticesinde AB, Türkiye’nin kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerini ortaya koymasını istedi. 3 Ekim 2005 tarihinden bu yana AB, Türk çevre politikasına, Müzakere Çerçeve Belgesi, Komisyonun Genişleme Stratejisi ve Katılım Ortaklığı Belgeleri ve her yıl yayımladığı ilerleme raporu ile bilgi veriyor. 2004 yılında Türkiye, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ni onayladı ve İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Sekreterliği’ne Sera Gazı Envanteri’ni sundu. Aynı yılın Mayıs ayında Türkiye, Enerji Verimliliği Kanunu’nu kabul etti. AB, 1973 yılından günümüze kadar 7 kez “Çevre Eylem Programı” hazırladı, uyguladı ve aynı zamanda Kyoto Protokolü’nün de liderliğini üstlendi. Türkiye, Kyoto Protokolü’ne katılmanın uygun bulunduğuna ilişkin yasayı 5 Şubat 2009 tarihinde kabul etti. Kyoto Protokolü’ne katılmaktaki amaç; 2020 yılına kadar, sera gazı emisyon değerlerinin yüzde 20 azaltılmasıdır.

“AB Yeni Enerji Arayışlarına Yöneldi” AB’nin kendi enerji politikası için belirlediği hedeflerin bazıları Türkiye’nin lehine bir işleyiş süreci oluşturdu. Uyumlaştırma sürecinde enerji verimliliğinin ve tasarrufunun arttırılmasına, yenilenebilir enerji kaynakları alanında gelişmeler kaydetmesine, enerji sektörümüzün serbest ticarete adım atması, enerji kurumlarımızın yeniden yapılandırılmasına, EPDK’nın kurulmasına, enerji ile ilgili alt yapıların yenilenmesine yönelik yatırımlar yapıldı. AB’de üye sayısının 27 olması ve mevcut kaynaklarının yetersiz kalması, AB’yi enerji temini konusunda yeni arayışlara yöneltti. AB gerekli enerji ihtiyacını karşılayabilmek için çevreye zarar veren deniz taşımacılığı yerine, borulu hatlar projesine önem veriyor. Bu hususta Türkiye jeopolitik konumundan dolayı doğal gaz boru hatları ile enerji merkezi konumunda ve Avrupa’nın ihtiyaçlarına karşılık verebiliyor.

“2007 İlerleme Raporu’nda Türkiye’nin Enerji Alanında AB Standartlarının Gerisinde Olduğu Vurgulandı” AB, aday ülkelerden uyumlaştırma süreci dahilinde beklentileri noktasında Türkiye’den katılım için istenen ön koşul ise AB Entegre Çevre Uyum Stratejisi’nin hedeflerinin gerçekleştirilmesidir. Türkiye

for land vehicles as an alternative to petrol products. Since LNG is purified of contaminants during its liquefaction process, it is cleaner than natural gas. That’s why it is used in the food and beverage industry.

“Risk of CNG Explosion Is Lower Than Other Fuel Types” CNG is the compressed form of natural gas. It is a crucial fuel especially for cogeneration systems at energy production plants where energy and heat are produced together. What makes it different than LNG is that it can be stored without any costs for cooling etc. CNG is used as a fuel in the automotive sector as well as vehicles like ships, planes and trucks. It is also used in the heating, automotive, food and transportation sectors. CNG is used as a fuel in the transportation sector due to the volatile and high fuel prices. The most important reason behind its popular use in the transportation sector is that it is a much safer, cleaner and cheaper fuel.

“The Purpose of Joining the Kyoto Protocol; Reducing Greenhouse Gas Emissions by 20% Until 2020” What does the European Union demand Turkey to change in its alternative fuel, environment and energy policies? What has been done in Turkey so far and what is planned to be done to realize these demands? We can group EU’s energy and environment policies under 3 titles. These are; competitive market approach in the electricity and natural gas sectors, protection of the environment and improvement of the share of renewable energy in energy production to combat climate change and energy supply security. Overall, what is demanded from Turkey is promotion of sustainable development for current and future generations and the protection of the environment. Turkey’s first analysis were explained on the report published in 1998 and the first steps towards administrative and financial collaboration have been taken through this report. From that date onwards, Turkey has signed various agreements on environment and protection. In 2004 the EU Council Summit in Brussels has unanimously decided that the negotiations with Turkey shall begin at the beginning of October 3, 2005. As a result of this decision, EU has asked Turkey to state its short, medium and long-term goals. Since October 3, 2005; the EU has been reporting the Turkish environment policies with its Negotiating Framework, Commission Enlargement Strategy and Accession Partnership as well as its annually published progress report. In 2004, Turkey has signed United Nations

Framework Convention on Climate Change and submitted its Inventory of Greenhouse Gas Emissions to the Secretariat of Climate Change Framework Agreement. In the May of the same year, Turkey has adopted the Energy Efficiency Law. The EU has prepared, implemented the “Environmental Action Program” for 7 times since 1973 and has also assumed the leadership of the Kyoto Protocol. On 5th of February 2009, Turkey has adopted the law that accepted its accession to the Kyoto Protocol. The Purpose of joining the Kyoto Protocol is to reduce greenhouse gas emissions by 20% until 2020.

“EU Focused on Searching for New Energy” Some of the targets that the EU has created for its own energy policy, have created procedures that worked in favour of Turkey. During the harmonization process, there have been investments to increase energy efficiency and savings, make improvements in renewable energy sources, help our energy sector begin free trade, restructure our energy institutions, to establish the EMRA (Energy Market Regulatory Authority, EPDK) and renew the energy infrastructures. Since the number of EU member states have reached 27 and its current resources are no longer sufficient, it began to focus on searching for new energy supplies. In order to meet its energy requirements, the EU puts emphasis into pipeline projects instead of maritime transport that harms the environment. Thanks to its geopolitical position, Turkey is an energy hub with its natural gas pipelines and it can meet the demands of Europe.

“2007 Progress Report Emphasized That Turkey Is Behind the EU Standards in Energy” As part of its harmonization process demands from candidate countries, the EU’s pre-requisite from Turkey for its accession is Turkey’s fulfilment of the EU Integrated Environmental Cohesion Strategy targets. The Turkey 2007 Progress Report has emphasized that Turkey is way behind the EU standards in energy. It has been indicated that Turkey’s lost-illegal electricity rates are still very high and that although the laws adopted for energy efficiency and renewable resources have been helpful, their applications have remained limited. A new strategy must be established and implemented in Turkey for high priority issues about environment such as containment of water, waste and air pollution as well as protection of the environment. Turkey is obliged to renew its existing coal power plants to reduce their emissions. In 2010, Turkey has established a major breakthrough at the Ministry www.kamyonum.com.tr

2007 İlerleme Raporunda, Türkiye’nin enerji alanında AB standartlarının oldukça gerisinde olduğu vurgulandı. Kayıp-kaçak oranının halen çok yüksek olduğu, enerji verimliliği ve yenilenebilir kaynaklar için çıkarılan yasaların yararlı olduğu ancak uygulamada sınırlı kaldığı ifade edildi. Türkiye’de su, atık, hava kirliliğin kontrolü ve doğayı koruma olmak üzere çevre konusunda öncelik verilen alanlara yönelik strateji oluşturulması ve gerçekleştirilmesi gerekiyor. Türkiye’den istenilen mevcut kömür santrallerinin daha az emisyona sebebiyet verecek şekilde yenilenmesi zorunluluğu bulunuyor. Türkiye, 2010 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde önemli bir işe imza atarak İklim Değişikliği Dairesi’ni kurdu. 2011 yılında ise, İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı’nı kabul etti. Ulusal Eylem Planı’nın kabul edilmesi pozitif bir adım olsa da, anlaşma içerisindeki ulusal emisyonları azaltma hedefini kabul etmedi.

“2012 İlerleme Raporu’nda En Çok Sera Gazı Emisyonu Gerçekleştiren Ülkeler Arasında Gösterildik” AB için Türkiye nezdinde ulusal bir planının olmayışı uyum sürecinde bakışları değiştirdi. Bu süreçte AB konu hakkında Türkiye’nin tutumunu 2012 yılında ilerleme raporu yayınlayarak Türkiye’nin en çok seragazı emisyonu gerçekleştiren ülkeler arasında olduğunu ifade etti. Türkiye, bu gibi sınır aşan çevre sorunlarında taraf olmak ve çalışma gerçekleştirmek için AB Üyeliği’nin tamamlanmasını bekliyor. Önümüzdeki yıllarda, hangi enerji kaynaklarının daha kıt, hangilerinin daha kolay bulunabilir hâle geleceğini öngörüyorsunuz? Dünya genelini ele aldığımızda mevcut durumda kullanılan enerji kaynakları maalesef iklim değişikliğine neden oluyor ve yaşam koşullarımızı olumsuz etkiliyor. Elektrik üretiminin büyük bölümü halen

kömür santrallerinden elde ediliyor. Kömür madeni yandığında ortaya çıkan kükürdioksit miktarı, asit yağmuru meydana getirip doğaya ciddi ve kalıcı zararlar veriyor. Doğaya verilen bu zararların uzun vadede hayatımızı ne kadar kötü etkileyeceğini fark etmemiz, petrol ve doğal gaz gibi kaynakların dünyada kısıtlı bulunması, ülkeleri yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneltiyor.

“Kaynaklarını Doğru Kullanan Ülkeler Enerji Konusunda Sıkıntı Yaşamayacak” Alternatif enerji kaynakları olarak karşımıza; jeotermal enerji, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, biyokütle çıkıyor. Gelecekte kendi kaynaklarını doğru kullanan ülkeler enerji ihtiyacı konusunda sıkıntı yaşamayacak. Ülkemizde şu anda elde ettiğimiz enerjiyi nasıl sağladığımıza bakıldığında 2018 yılı ilk yarısı itibarıyla ülkemizin kurulu gücü 87.139 MW’a ulaştı. 2018 yılı ilk yarısı sonunda kurulu gücümüzün kaynaklara göre dağılımı; yüzde 32,0’ı hidrolik enerji, yüzde 26,4’ü doğal gaz, yüzde 21,4’ü kömür, yüzde 7,7’si rüzgâr, yüzde 5,4’ü güneş, yüzde 1,3’ü jeotermal ve yüzde 5,8’i ise diğer enerji kaynakları.

“Yenilenebilir Enerji Kaynaklarında Üretimin Artması Enerjide Dışa Bağımlılığımızı Azaltır” Elektrik üretimi içinde yüzde 32 paya sahip hidroelektrik santraller; çevreye uyumlu, yenilenebilir, yüksek verimli bir üretim kaynağı olması nedeniyle önem taşıyor. Ülkemiz ekonomik durumu itibari ile cari açığımızın büyük bölümü enerji ihtiyacından kaynaklanıyor. Ülkemizde yenilenebilir enerji kaynaklarında üretimin hızla artması enerjide bağımlılığımızı azaltacak en önemli hamlelerdendir. Yenilenebilir enerji yatırımları jeopolitik konumumuz itibari ile güneş, rüzgar

of Environment and Urbanization and found the Department of Climate Change. In 2011, it has adopted the National Climate Change Action Plan. Although the adoption of the National Climate Change Action Plan is a positive step, it hasn’t accepted the agreement’s targets for reducing national emissions.

“In The 2012 Progress Report, We Were Listed Among the Countries with The Highest Greenhouse Gas Emissions” The lack of Turkey’s national plan has changed EU’s view of the harmonization process. As part of the process, the EU has set out Turkey’s stance on its progress report in 2012 and indicated that Turkey is among the countries with the highest greenhouse gas emissions. Turkey is waiting for the completion of its EU Membership in order to be a party of such transboundary environmental issues and begin its research. According to your estimates, which energy sources will become scarce and which will be easier to find in the upcoming years? If we looked at the entire world, the currently used energy sources unfortunately cause the climate change and negatively impact our living conditions. A large portion of electricity is still produced from coal power plants. The sulphur dioxide released by the burnt coal causes acid rains and deals serious and permanent damage to the nature. Our realization of how bad these damages to the nature will affect our lives in the longer term, the limited nature of resources like petrol and natural gas; has lead countries towards renewable energy sources.

“Countries That Correctly Use Their Resources Won’t Have Energy Issues” Alternative energy resources are; geothermal energy, solar energy, wind energy and biomass. Countries that correctly use their resources won’t have energy issues in the future. If we look at how our country is producing the energy we’re using, the installed capacity of our country has reached 87.139 MW in the first half of 2018. Distribution of our installed capacity by the end of the first half of 2018; 32,0% hydraulic energy, 26.4% natural gas, 21.4% coal, 7.7% wind, 5.4% sun, 1.3% geothermal and 5.8% other energy sources.

“Increasing Production from Renewable Energy Sources Reduces Our Foreign Dependence on Energy” Hydroelectric power plants comprise 32% of our electricity production. These plants

www.kamyonum.com.tr

ve hidroelektrik santrallerden yararlanabilmemiz adına oldukça elverişli.

“Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliği, LNG ve CNG’nin Tali İstasyonlarda Araçlara Satışına İmkân Veriyor” Yakıtların kullanımı hangi mevzuatlarla düzenleniyor, alternatif yakıtların kullanımı hakkında bir mevzuat zorunluluğu söz konusu mu?

are important because they are environmentally friendly, renewable and a highly efficient energy source. If we looked at the economic state of our country, we would see that most of our current account deficit stems from our energy requirements. The rapid growth of renewable energy sources in our country, is one of the most important moves that would reduce our foreign dependence on energy. Thanks to our geopolitical position, we can take advantage of renewable energy investments in solar, wind and hydroelectric power plants.

Yakıtların kullanımını içeren ülkemizde farklı zamanlarda yürürlüğe giren tebliğ ve yönetmelikler bulunuyor. Düzenlemeler sektörlere ve kullanım amaçlarına göre yakıtların kullanım esasları ve yükümlülüklerini belirliyor. Bunlar;

“Natural Gas Market License Regulation Enables the Sales of LNG and CNG For Vehicles at Secondary Stations”

• Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği

Which legislations regulate the use of fuels and are there any regulatory obligations on the use of alternative fuels?

• Benzin ve Motorin Türlerinin Çevresel Etkilerine Dair Yönetmelik • Atıktan Türetilmiş Yakıt, Ek Yakıt ve Alternatif Hammadde Tebliği • Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliği • Sera Gazı Emisyonlarının Takibi Hakkında Yönetmelik • Ozon Tabakasını İncelten Maddelerin Azaltılmasına İlişkin Yönetmelik • Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmelik

There are communiqués and regulations on the use of fuel, enacted at different times in our country. The regulations determine the utilization principles and obligations of fuels for different sectors and intended purposes. These are; • Regulation on Control of Air Pollution Caused by Heating • Regulation on the Environmental Impacts of Types of Gasoline and Diesel • Communiqué on Waste-Derived Fuel, Additional Fuel and Alternative Raw Materials • Natural Gas Market License Regulation

Mevcut olan düzenlemelerin amaçları ise şu şekildedir:

• Regulation on Monitoring Greenhouse Gas Emissions

Isınmadan kaynaklanan hava kirliliğinin kontrolü suretiyle; konut, toplu konut, kooperatif, okul, üniversite, hastane, işyerleri, sosyal dinlenme tesisleri, sanayide ve benzeri yerlerde ısınma amaçlı kullanılan yakma tesislerinden kaynaklanan is, duman, toz, gaz, buhar halinde dış havaya atılan kirleticilerin hava kalitesi üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak ve denetlemektir. Benzin ve motorin türlerinin çevresel etkileri konusunda; motorlu taşıtlarda kullanılan benzin ve motorin türlerinin çevre ve insan sağlığına yönelik etkilerini sınırlamaya ilişkin usul ve esasları belirlemek suretiyle çevreye zararlı etkiler kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Atıktan Türetilmiş Yakıt, Ek Yakıt ve Alternatif Hammadde Tebliği ile atıkların alternatif hammadde olarak kullanılması, atıktan türetilmiş yakıt hazırlanması ve bu hazırlama tesislerinde bulunması gereken asgari şartlara ilişkin teknik, idari ve uyulması gereken genel kurallar ile atıktan türetilmiş yakıt kullanımı ve beraber yakma tesislerinde ek yakıt olarak kullanılacak atıklara ilişkin esasları belirleniyor. Alternatif bir yakıt olarak araçlarda

• Regulation on the Reduction of Ozone Depleting Substances • Regulation on the Technical Criteria to be Applied in the Petroleum Market Here are the purposes of the current regulations: The goal is to inspect and reduce the negative impact of contaminants emitted by incineration plants used for heating at residents, public housing, cooperatives, schools, universities, hospitals, workplaces, social resting facilities, industrial areas and similar places, into the atmosphere in the form of fumes, smoke, dust, gas and vapour, on the air quality; by controlling the air pollution caused by heating. For the environmental impact of gasoline and diesel derivatives; the principles and procedures for limiting the effects of gasoline and diesel types used in motor vehicles on the environment and human health are determined to control their environmentally harmful effects. The purpose of the Communiqué on Waste-Derived Fuel, Additional Fuel and Alternative Raw Materials is to determine the principles related to the use of wastes

as alternative raw materials, the preparation of waste-derived fuel and the technical, administrative and general rules as well as the use of waste-derived fuel and additional fuels as fuel at incineration plants. The Natural Gas Market License Regulation sets the principles of using LNG and CNG, and it includes an amendment to the regulation that will allow LNG and CNG that is used as an alternative fuel in vehicles, to be transported to remote stations by road and sold. EMRA’s amendment allows the natural gas, that was liquefied or pressurized at the main station, to be transported in pressurized containers to be sold to vehicles at secondary stations.

“There Are Many Factors That Affect Oil Prices” How does the market shape the prices of fuel types; what are the factors that distinguish the price of one fuel type from the others? Crude oil can be used as vehicle fuel, meaning gasoline or diesel, after going through a refining process. In addition to the fixed costs that set fuel prices, there can be differences in costs due to the factors that vary according to the internal structures of countries. Accordingly, there are three different types of processes in the market: Brent, WTI and Oman. Due to its scarcity and the lack of an equivalent product, oil is an economically important substance. While oil extraction and transportation expenses are some of the fixed costs of crude oil; variable costs include reserve amount, supply-demand, decisions of OPEC countries and climate conditions. Known as the Organization of the Petroleum Exporting Countries, OPEC holds a large portion of the world’s oil reserves. OPEC is formed by 12 countries that produce oil. Found to balance oil prices, OPEC can directly impact the oil prices in a positive or negative way. The times of need for oil, i.e. supply-demand relationship, also play a role in shaping prices periodically. When natural disasters like tornadoes, hurricanes etc. decrease production at the oil producer USA, it causes a temporary impact on the prices. Seasonal increases in the country’s demand also affects the prices. One example is the increase in people’s tendency to drive in summer. If we look at the pricing relationship with respect to the type of fuels used in transportation; there are additional measures and incentives in the European Union’s decisions on reducing Environmental Impact and Greenhouse Gas Emissions because diesel fuels cause more damage to the environment as stated in agreements such as the Kyoto Protocol. These measures and incentives include laws on taxation and reduction of usage. Oil is a finite resource. That’s why there are studies for the use of www.kamyonum.com.tr

kullanılan LNG ve CNG’nin iletim hattına uzak istasyonlara karayoluyla taşınarak satışına imkân sağlayacak yönetmelik değişikliği içeren Doğal Gaz Piyasası Lisans Yönetmeliği’nde de LNG ve CNG kullanım esasları öngörülüyor. EPDK’nın yaptığı bu değişiklik, ana istasyonda sıvılaştırılan veya sıkıştırılan doğal gazın basınçlı kaplarda taşınarak tali istasyonlarda araçlara satışına imkân veriyor.

“Petrol Fiyatlarını Etkileyen Birçok Etken Mevcut” Yakıt türlerinin fiyatları piyasada hangi durumlara göre şekilleniyor; bir yakıt türü fiyatını, diğer türlerden ayıran etkenler nelerdir? Ham petrol arıtma yani rafine işlemi gerçekleştirildikten sonra araç yakıtı yani benzin veya dizel olarak kullanılmasına olanak sağlanıyor. Yakıt fiyatlarını belirleyen sabit giderlerle birlikte ülkelerin kendi iç yapısına göre değişkenlik gösteren etmenlerden dolayı maliyetlerde farklılıklar oluşabiliyor. Bu kapsamda piyasalarda Brent, WTI ve Umman olmak üzere farklı üç tür işlem görüyor. Petrol, kıt kaynak olması ve eşdeğer bir ürünün bulunmaması sebebi ile ekonomik açıdan önemli bir maddedir. Ham petrolün sabit giderlerine çıkarılma ve ulaşım, değişken maliyelere ise rezerv miktarı, arz-talep, OPEC ülkelerinin kararları, iklim koşulları örnek gösterilebilir. Petrol İhraç Eden Ülkeler Birliği olarak bilinen OPEC, dünyadaki petrol rezervlerinin büyük bir kısmını elinde bulunduruyor. OPEC, petrol üretimi yapan 12 ülkeden oluşuyor. Petrol fiyatlarını dengelemek amacıyla kurulan OPEC, petrol fiyatlarının seyrini olumlu veya olumsuz doğrudan değiştiren etkiye sahip. Petrole ihtiyaç zamanları yani arztalep ilişkisi dönemsel olarak da fiyatların şekillenmesinde rol oynuyor. Üretici ülke konumundaki Amerika’da yaşanan hortum, kasırga vb. doğal afetler üretimin azalmasına neden olduğunda fiyatları geçici de olsa doğrudan etkiliyor. Ülke ihtiyaçlarına yönelik mevsimsel artışların da fiyatlandırmaya etki etmesi söz konusu. Yaz aylarında insanların araç kullanma eğiliminin artması da buna örnek verilebilir. Ulaşımda kullanılan yakıtların cinsine göre fiyatlandırma ilişkisine bakacak olursak Avrupa Birliği’nin Çevresel Etki ve Sera Gazı Emisyonları’nın azaltımına yönelik aldığı kararlar, Kyoto Protokolü gibi anlaşmalarda belirtildiği gibi dizel yakıtların çevreye daha fazla zarar vermesinden dolayı ek tedbirler ve teşvikler alınıyor. Vergilendirme ve kullanımını azaltımına ilişkin yasalar gibi. Petrol kısıtlı bir kaynak, sonsuz değildir. Bu nedenle ulaşımda yeni teknolojilerin kullanımı için bazı çalışmalar yapılıyor. Araçlarda son zamanlarda bunlara örnek olarak elektrikli ve hybrid yakıtları gösterebiliriz.

www.kamyonum.com.tr

“Petrol ve Türevlerinin Kullanım İmkânının Sınırlı Oluşu, Alternatif Yöntemlerin Önünü Açacak”

new technologies in transportation. The latest developments include electric and hybrid fuels.

Ülkemizde akaryakıtın ülkeye girişinden sonra fiyatlandırma konusunda değişken maliyetler mevcut. Ürün fiyatına ek olarak; vergiler, toptancı-dağıtıcı payı ve döviz kuru bu değişkenliğin nedenleri arasında sayılabilir. Kaçakçılığın önlenmesi amacıyla başlatılan Ulusal Marker ve Otomasyon Sistemi ile ulusal petrol stoku yükümlülüğü gibi uygulamalar ek maliyetler getiriyor. Bu da satış fiyatına yansıtılıyor. Sonuç olarak, yakıt fiyatlarını etkileyen birçok unsur söz konusu. Gelecek dönemlere dair değerlendirme yapmamız gerekirse, sonsuz olmayan bir emtianın varlığına bağımlı kalmak imkânsız. Petrol ve türevlerinin kullanım imkânının sınırlı oluşu, alternatif yöntemlerin aranması, geliştirilmesi ve kullanılmasının önünü açacaktır. Bu doğrultuda, elektrikli ve hybrid araçların yanı sıra LNG ve CNG ile çalışan araçların da yaygınlaşmasını ve zamanla petrolden türetilen akaryakıtların yerini almasını bekliyoruz.

“The Limited Use Cases of Oil and Its Derivatives Will Pave the Way for Alternative Methods”

“Çevreye Olan Hassasiyetin Fark Edilmesi, Bizi Alternatif Kaynaklara Yönlendirecek” Alternatif yakıt kullanımının geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Önümüzdeki günlerde bizi nasıl bir yakıt kullanımı bekliyor? Gelişen teknoloji ile birlikte artık kademeli olarak alternatif yakıt türlerinin araçlarda kullanımından söz ediyor olacağız. Sadece petrolün sınırlı olması değil değişen iklim koşullarına fosil yakıtların etkisinden dolayı artık dünyanın bir karar vermesi ve bunun için mücadele etmesi gerekiyor. Emisyonların azaltımı ve çevreye olan hassasiyetin günümüzde ciddiyetle fark edilmesi bizleri alternatif kaynaklara yönlendirecek.

After the entry of a fuel in our country, there are variable costs that affect the prices. In addition to product price; taxes, wholesaler-distributor share and exchange rate are among the reasons behind the variations in prices. The National Marker and Automation System that was adopted to prevent trafficking, brings additional costs like national oil stock taking obligations. And that is reflect in the sales prices. In conclusion, there are a lot of factors that affect fuel prices. To make an estimate about the future, we must say that it is impossible to be dependent on the existence of an infinite commodity. The limited use cases of oil and its derivatives will pave the way for the search, development and use of alternative methods. In this respect, we expect the popularisation of LNG and CNG-powered vehicles as well as electric and hybrid vehicles, and we predict that they will replace the oil-derived fuels in time.

“Recognition of The Delicacy of The Environment Will Lead Us Towards Alternative Sources” What would you say about the future of using alternative fuels? What sort of fuel consumption awaits us in the future? With the developing technology, we will gradually begin talking about the use of alternative fuel types in vehicles. The world has to make a decision and make an effort; not only because of the finite nature of oil, but because of the impact of fossil fuels on the changing climate conditions, Reduction of emissions and immediate recognition of the delicacy of the environment will lead us towards alternative sources.

ALTERNATİF YAKITLARIN KULLANIMI USE OF ALTERNATIVE FUELS

emiz enerjiye ulaşmak, çevreyi korumak ve enerji verimliliği alanında yapılan çalışmalar ve yürürlüğe giren ulusal ve uluslararası anlaşmalar hız kazanırken, konuyla ilgili en önemli uluslararası kuralları ortaya koyan anlaşma “Paris Anlaşması”dır. 2020 sonrası iklim değişikliği rejiminin çerçevesini oluşturan Paris Anlaşması, 2015 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) 21. Taraflar Konferansında kabul edilerek 4 Kasım 2016 itibariyle yürürlüğe girmiştir. Paris Anlaşması ile hedeflenen özellikle 2020 sonrası iklim değişikliği tehlikesine karşı küresel dayanıklılığın güçlendirilmesidir. Ayrıca, Paris Anlaşması’nın kabul edildiği BMİDÇS 21.Taraflar Konferansı, 2020 sonrası için küresel ölçekte tüm ülkelerin ilk kez sera gazı emisyonunun azaltılması taahhüdünde bulunduğu ilk konferans olma özelliğini taşımaktadır. Paris Anlaşmasına göre fosil yakıtların (petrol ve kömür türevi) kademeli olarak azaltılması için eylem planları oluşturulmuş ve tüm dünyada alternatif enerji kaynaklarının kullanımının artırılması ve sera gazı emisyonunun azaltılması ile ilgili çerçeve kurallar ve kuralların yürürlüğe gireceği takvim belirlenmiştir. Karbon emisyonunun azaltılması ile ilgili gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin alternatif enerji kaynaklarını kullanması, kullanabilmek için kapasite artırımının hedeflenmesi ile ilgili çerçeve ve hedefler belirlenmiştir.

www.kamyonum.com.tr

Avrupa Birliği’nde (AB) Avrupa Parlamentosu’nun 15 Aralık 2010 tarihli Enerji Verimliliği Eylem Planı ve revizyonu kararında belirlenen hedeflere yönelik çalışmalarla ilgili açığın kapatılmasına ilişkin eylem planının gözden geçirilmesi ve 2050’ye kadar düşük karbonlu ve alternatif yakıtların kullanılması için yol haritası belirlenmiştir. AB’nin 2020 stratejik hedefinde ise enerji verimliliği bulunmaktadır. Paris Anlaşması’nın yürürlüğe girmesiyle birlikte, AB’de 2017 yılı itibariyle yapılan açıklamalar ve çalışmalar kara taşımaları bakımından kamyonlar ve diğer ağır taşıma vasıtalarının yarattığı kirliliğin önlenmesi ve azaltılması yönünde yapılması gereken çalışmalar ve alınması gereken önlemler bakımından önemlidir. AB havayı daha az kirleten araçlardan yararlanmayı hedeflemektir. Bu hedefi gerçekleştirmek üzere karayolu güvenliğinin geleceği için taşıt ve altyapı güvenliği önlemleri almak, ağır vasıtalar için ilk CO2 standartlarını belirlemek üzere çalışmalar devam ediyor. Temiz enerji kullanımı için alternatif enerji kaynaklarının kullanılması için yürütülen çalışmalar da hız kazanmış durumda. Hedeflenen projeler arasında 2020-2030 arasındaki süreç için karayolu güvenlik politikasının çerçevesinin belirlenmesi, kamyonların CO2 standartları, aerodinamikleri ve lastik etiketlemeleri konusunda uluslararası mevzuat anlamında gerekliliklerin yerine getirilmesi için çalışmalar ve yasal girişimler bulunmaktadır. Tüm bu eylem planı AB’nin kara taşımacılığından kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltma ve Paris Anlaşması’nın taahhütlerinin yerine getirme hedefine yöneliktir.

hile the works to reach clean energy, protect the environment and ensure the energy efficiency and the national and international agreements that have entered into force have gained momentum, the agreement that sets out the most important international rules on the issue is the Paris Agreement. The Paris Agreement, which forms the framework for the post-2020 climate change regime, was adopted by the United Nations Framework Convention on Climate Change (UNFCCC) in 2015 and entered into force on November 4, 2016. The aim of the Paris Agreement is to strengthen global resilience against the danger of climate change especially after 2020. In addition, the UNFCCC 21th Conference where the Paris Agreement was adopted was the first conference on a global scale for all countries to commit to reducing greenhouse gas emissions for the first time after 2020. According to the Paris Agreement, action plans have been set up for the gradual reduction of fossil fuels (petroleum and coal derivative) and the framework rules for the reduction of greenhouse gas emissions and the use of alternative energy resources throughout the world were defined in addition to the timetable to enforce the rules. The framework and targets related to the utilization of alternative energy resources of developed and developing countries related to the reduction of carbon emission and

Hedeflerle ilgili olarak, Avrupa Birliği üye ülkeleri 18 Şubat 2019 tarihinde ağır taşıtların CO2 emisyonları için katı standartlar belirleyen bir düzenleme üzerinde geçici bir anlaşma yapmışlardır. Bu anlaşma, geçtiğimiz Aralık ayında gerçekleşen AB’de 2020 sonrası kamyonların yeni CO2 emisyon standartları konusunda yapılan anlaşmayla bağlantılıdır. Avrupa Komisyonu yeni ve daha temiz bir dönem için birçok yasal düzenlemeler teklifinde bulunmuştur.

targeting the capacity increase in order to use them have been determined. In the European Union (EU), a roadmap has been identified for reviewing the action plan for closing the gaps regarding the works on targets determined in the European Parliament’s 15th December 2010 dated Energy Efficiency Action Plan and revision decision, as well as for the use of low-carbon and alternative fuels up to 2050. The EU’s 2020 strategic goal is energy efficiency.

“

Karayolu taşımacılığından kaynaklanan hava ve çevre kirliliği ve emisyonların azaltılması, AB’nin 2030 yılına kadar gaz emisyonlarını yüzde 30 oranında azaltma hedefini gerçekleştirme çabalarının bir öncül adımı olarak görülebilir.

18 Şubat 2019 tarihindeki geçici anlaşmaya göre, yeni nesil kamyonlardan kaynaklanan emisyonların, 2030 yılında, 2019 yılına nazaran yüzde 30 daha düşük olması beklenmekte ve hedeflenmektedir. Bahsi geçen geçici anlaşma ulaşım araçlarının yakıt tüketim maliyetlerini düşürerek hava kalitesinin iyileştirilesine katkıda bulunacak ve AB üyesi ülkelerin emisyonu azaltma hedeflerini gerçekleştirilmelerine olanak sağlayacak niteliktedir. Karayolu taşımacılığından kaynaklanan hava ve çevre kirliliği ve emisyonların azaltılması, AB’nin 2030 yılına kadar gaz emisyonlarını yüzde 30 oranında azaltma hedefini gerçekleştirme çabalarının bir öncül adımı olarak görülebilir. Karayolu taşımalarında özellikle ağır vasıtalarda kullanılmasını sağlamak üzere LNG (Likit Doğalgaz) ve CNG (Sıkıştırılmış Doğalgaz) istasyonları kurulum çalışmaları devam etmekte ve birçok ülkede hızla tamamlanmaktadır. LNG ve CNG tipi alternatif yakıtların kullanımı hem güvenlik hem de fosil bazlı yakıtlar içinde çevreye en az zarar veren yakıtlar olması ve düşük maliyetli olması bakımından desteklenmektedir. Türkiye’de Enerji Piyasası Denetleme Kurumu (EPDK) Doğalgaz Piyasası Lisans Yönetmeliği’nde 24 Mayıs 2017 tarihinde ve 17 Nisan 2018 tarihinde yapılan değişikliklerle LNG ve CNG tipi alternatif yakıtların karayolu taşıtlarında kullanılabilmesi için güncellenmiş ve bu tip yakıtların kullanılması için izin, ruhsat ve lisans talepleriyle ilgili kolaylıklar sağlanmıştır.

”

With the enactment of the Paris Agreement, the EU’s 2017 statements and studies are important in terms of actions and measures to be taken to prevent and reduce the pollution caused by trucks and other heavy transport vehicles in terms of road transport. The EU aims at utilizing vehicles that pollute less air. In order to achieve this goal, efforts are being continued to take vehicle and infrastructure safety measures for the future of road safety and to determine the first CO2 standards for heavy vehicles. Efforts to use alternative energy sources for clean energy use have also accelerated. Targeted projects include the establishment of a framework for road safety policy for the period 2020-2030, studies and legislative initiatives to fulfill the requirements of international legislation on CO2 standards, aerodynamics and tire labeling of trucks. This action plan aims at reducing the greenhouse gas emissions from the EU’s road transport and meeting the commitments of the Paris Agreement. As regards the objectives, European Union member states made a provisional agreement on 18 February 2019 on an ar-

“

rangement setting strict standards for CO2 emissions of heavy vehicles. This agreement is linked to an agreement on the new CO2 emission standards of trucks in the EU in December 2020 after 2020. The European Commission has proposed several legislative arrangements for a new and cleaner period. According to the provisional agreement on February 18, 2019, emissions from new generation trucks are expected and targeted to be 30 percent lower in 2030 compared to 2019. The aforementioned provisional agreement will contribute to the improvement of air quality by lowering the fuel consumption costs of transport vehicles and enabling the EU member countries to achieve their emission reduction targets. The reduction of air and environmental pollution and emissions from road transport can be seen as an early step in the EU’s efforts to achieve a 30 percent reduction in gas emissions by 2030. The installation works of LNG (Liquid Natural Gas) and CNG (Compressed Natural Gas) stations are still in progress and having been completed quickly in many countries to ensure that it is especially used in heavy vehicles. The use of alternative fuels such as LNG and CNG is supported both for safety reasons and for being the least damaging fuels in the environment and for being cost efficient. With the changes made on May 24, 2017 and April 17, 2018 on Energy Market Regulatory Authority of Turkey (EMRA) Natural Gas Market License Regulation, it was updated to ensure the use of LNG with and the CNG type alternative fuels on road vehicles and the conveniences regarding the permission, certificate and license requests were provided. Alternative Fuels in the Maritime Sector and the date of January 1, 2020 Under the umbrella of the United Nations, the World Maritime Organization (IMO) has been conducting efforts to control, reduce and eliminate the environmental damage caused by the maritime sector since 1960. The studies made in 1997 regarding the air pollution caused by the

The reduction of air and environmental pollution and emissions from road transport can be seen as an early step in the EU’s efforts to achieve a 30 percent reduction in gas emissions by 2030.

”

www.kamyonum.com.tr

Denizcilik Sektöründe

Alternatif Yakıtlar ve 1 Ocak 2020 Tarihi Birleşmiş Milletler çatısı altında bulunan Dünya Denizcilik Örgütü (IMO) 1960 yılından beri denizcilik sektörünün çevreye verdiği zararları kontrol etmek, azaltmak ve ortadan kaldırmak için çalışmalar yürütmektedir. Ticari gemilerin yarattığı hava kirliliğine ilişkin 1997 yılında yapılan çalışmalarla, Denizlerin Gemiler Tarafından Kirletilmesinin Önlenmesine Dair Uluslararası Sözleşme (MARPOL) ve MARPOL’ün Eki (Annex VI), gemilerin yarattığı hava kirliliğinin ve karbon salınımının insan sağlığı ve çevre üzerinde yarattığı negatif etkiler üzerinde durmaktadır. Annex VI ile ilgili yapılan tüm çalışma ve değişikliklerin tümü 2010 yılında yürürlüğe girmiştir. Ek’in özellikle sülfür oksit salınımı ve emisyonu ile ilgili düzenlemeleri ve sülfür salınımının azaltılmasına ilişkin getirilen birtakım kuralları gemilerde kullanılan ağır yakıtların emisyon bakımından kısıtlanması ve belirlenmiş alanlardaki limanlara girişte bu tür yakıtları kullanan gemilerin limanlara girmesinin yasaklanmasına ilişkin değişiklikler getirmiştir. 1 Ocak 2020 itibariyle tüm bu kısıtlama ve uygulamalar yürürlüğe girecektir.

Yönetimine ilişkin yenilikler, uyum süreci ve zorunlu bir takvim ile birlikte yapılacak değişikliklerle karşı karşıya kaldı, 1 Ocak 2020 ise özellikle yüksek maliyetlerin beklendiği ve bilinmezliklerle dolu yeni bir dönemi başlatacak.

“

IMO’nun 1 Ocak 2020 itibariyle yürürlüğe girecek olan fosil yakıt kullanımına ilişkin getirdiği limitler, en çok gemi yakıtları sağlayan ve kullanan firmalar bakımından önem taşıyor, zira henüz IMO regülasyonuna uygun yakıtın nasıl sağlanacağı ve alınacağı belirlenmiş değil. IMO’nun 1 Ocak 2020 itibariyle yürürlüğe girecek olan fosil yakıt kullanımına ilişkin getirdiği limitler, en çok gemi yakıtları sağlayan ve kullanan firmalar bakımından önem taşıyor, zira henüz IMO regülasyonuna uygun yakıtın nasıl sağlanacağı ve alınacağı belirlenmiş değil. Bu sebeple bir an önce uyum ve dönüşüm sürecinin tamamlanması gerekiyor. Denizcilik Sektörü önce Balast Suyu Atık

www.kamyonum.com.tr

trade ships, the International Convention on the Prevention of Pollution by Ships (MARPOL) and Annex of MARPOL (Annex VI) emphasized the negative impacts of the air pollution and carbon emissions caused by ships on human health and the environment. All work and amendments to Annex VI were put into effect in 2010. In particular, the regulations concerning the oscillation and emission of sulfur oxides and the regulations on the reduction of sulfur emissions brought about changes in the emission of heavy fuels used in ships and the prohibition of the use of such fuels in the ports. By 1 January 2020, all such restrictions and practices shall enter into force.

”

ve artan rekabet, çevreye duyarlı taşımacılığın yaygınlaştırılması, karayolundaki trafik yoğunluğunun azaltılması gerekliliği ve daha az karbon salınımı, daha az hava kirliliği dolayısıyla kombine taşımacılığın tercih edilmesinin artması anlamına da geliyor. Kombine taşımacılıkta kullanılan farklı taşıma ve aktarma yöntemleri ile çevre ve hava kirliliğinin azaltılması hedefleniyor.

”

The limits imposed on the use of fossil fuels by the IMO to be implemented as of January 1, 2020 are of particular importance in terms of companies that provide and utilize ship fuels, as it is not yet determined how the fuel to be supplied to the IMO regulation will be provided. Therefore, the process of adaptation and transformation must be completed as soon as possible. The Maritime Sector has first faced changes in the Ballast Water Waste Management, along with a process of adaptation and a mandatory calendar, and January 1, 2020, especially when high costs are expected and will start a new era full of obscurity. The targets for the years 2020, 2030, and 2050 are not only relevant to disseminate the use of alternative energy and to reduce carbon emissions, but also indicate a period that paves the way for preferring and developing the combined transport. The technology developed by containerization means the logistics flows accelerating and increasing competition, the promotion of environmentally friendly transport, the need to reduce the traffic density on the road, and the less carbon emissions, the lower the choice of combined transportation due to less air pollution. It is aimed to reduce environmental and air pollution by using different transportation and transfer methods used in combined transportation.

Doğuş Otomotiv Scania Genel Müdürü İlhami Eksin, son 20 yılda ağır vasıta pazarının ortalama 25 bin adet olarak seyrettiğini belirtti. 2015 yılından itibaren ise satışlarda sürekli bir düşüşün yaşandığını ifade eden Eksin, 2019 sonrasında sektörde yeniden ortalamanın üzerinde bir satış rakamına ulaşılmasını öngördüklerini dile getirdi.

“AĞIR VASITADA İYİLEŞME 2019 SONRASINDA” “RECOVERY OF HEAVY-DUTY SEGMENT EXPECTED AFTER 2019” İlhami Eksin: “Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de LNG yakıtla çalışan araçlar öne çıkmaya başlayacak ve pazarın büyüme noktası burası olacak.”

İlhami EKSİN

www.kamyonum.com.tr

İlhami Eksin: “Just as it does all around the world, LNGpowered vehicles will start becoming more and more prominent in Turkey and this will be the point of growth of the market.”

Doğuş Automotive Scania General Manager İlhami Eksin has indicated that in the last 20 years, on average, 25 thousand units have been sold in the heavy-duty vehicle market. Eksin has stated that starting from 2015, there has been a steady decline in sales and said that they expect the sector to reach above-average sales figures after the end of 2019.

Ağır vasıta üreticisi Scania, hem 2018 yılı ağır ticari araç sektörü değerlendirmesi yapmak hem de 2019 yılı beklentilerini paylaşmak üzere basın mensuplarıyla bir araya geldi. Basın toplantısı, Doğuş Otomotiv Scania Genel Müdürü İlhami Eksin, Scania Satış Müdürü Gökhan Altun, Scania Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Bayazıt Canbulat ve Scania Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Adnan Yücel’in katılımıyla gerçekleşti. Zor bir yılı geride bıraktıklarını ancak rakamlara bakıldığında sektörü daha da zor bir yılın beklediğini vurgulayan İlhami Eksin, “Her şeye rağmen 2018, pazar payını yüzde 1 artırdığımız bir yıl oldu. Satış sonrası gelirlerimizi de koruyabilmemiz, bizim için bir başka olumlu taraf” diye konuştu.

“Bu Yıl 10 Bin Adet Civarı Satış Öngörüyoruz” Doğuş Otomotiv Scania Genel Müdürü İlhami Eksin basın toplantısında yaptığı değerlendirmede 2018 yılında mega inşaat projelerindeki hafriyat işlerinin büyük ölçüde tamamlanmasıyla kamyon pazarının yaklaşık yüzde 51 daraldığını belirterek “Ağır ticari araç çekici pazarında daralma yüzde 11 ile daha hafif hissedildi. Markamız 2018 yılını toplamda 1.177 adetlik satış ve yüzde 10 pazar payı ile tamamladı. Çekici pazarında 1.031 adet ile yüzde 16 pazar payı elde etti. İthal çekici pazarında ise yüzde 23 pazar payı ile en çok tercih edilen marka oldu.” açıklamasında bulundu. Eksin sözlerini şöyle sürdürdü: “2015 yılında Euro 5 ve Euro 6 geçişini yaşadık. Bu yıl bizim de 33 bin satış rakamıyla en yüksek satış rakamına ulaştığımız yıl olmuştu. Bu tarihten sonra ise düşüşler başladı. Bildiği-

niz gibi ağır vasıta araçları kamyon ve çekici olarak iki gruba ayrılıyor. Son 20 yıllık satış grafiklerine baktığımızda, ortalama ağır vasıta pazarının 25 bin olduğunu görüyoruz. 2019’da 10 bin adet civarı bir ağır vasıta satışı olacağını öngörüyoruz. Ağır ticari araç pazarında 2015’ten beri bir düşüş yaşanırken, hafif ticari ve binek araç pazarlarında ise benzer bir düşüş yaşanmadığını görüyoruz. Bunun nedenini şöyle açıklayabilmek mümkün: Ağır vasıta sektörü bir yatırım malı ile hareket ettiği için ekonomiyi de daha önce algılıyor. Hatırlanacağı gibi 1998, 1999, 2001 ve 2008 krizlerinde de benzer şeyler yaşanmıştı.”

Heavy-duty vehicle manufacturer Scania has met the members of the press to make an assessment of the heavy commercial vehicle sector for 2018 and share their expectations for 2019. Doğuş Automotive Scania General Manager İlhami Eksin, Scania Sales Manager Gökhan Altun, Scania After Sales Services Manager Bayazıt Canbulat and Scania Marketing and Business Development Manager Adnan Yücel have attended the press conference. İlhami Eksin has emphasized that although they've left a difficult year behind, the sector will see an even tougher year according to the numbers. He said: "In spite of everything, our marketshare has increased by 1 percent in 2018. The fact that we've managed to maintain our after sales revenues, has been yet another positive aspect for our company."

"We Estimate That Approximately 10 Thousand Units Will Be Sold This Year" In his assessment at the press conference, Doğuş Automotive Scania General Manager İlhami Eksin has stated that as the excavation works of mega construction projects have largely been finished in 2018, the truck market has declined by nearly 51 percent and continued: "The decline was milder for the heavy commercial vehicle tractor market with just 11 percent. Our brand has concluded 2018 with a total sales figure of 1.177 units and a market share of 10 percent. We've achieved 16 percent of the tractor truck market shares with 1.031 units. Our brand has also become the most popular brand in the import tractor truck market with its 23 percent market share." www.kamyonum.com.tr

“2020 Yılından İtibaren Toplam Pazar En Tepeye Çıkabilir” “Analizlerde görüyoruz ki toplam ağır ticari araç pazarı dönemsel olarak daralmalar yaşayabiliyor. Bizi geleceğe yönelik umutlu kılan nokta ise; daralmanın sona ermesi ile toplam pazarın, önceki senelerde 25 binin altında kaldığı her sene için tekrar yükselişe geçiyor ve pazarı 30 binlerin üzerine çıkarıyor olması. Dolayısıyla 2020 yılından itibaren toplam pazar, daha önce de olduğu gibi dipten en tepeye çıkabilir ve 30 bin seviyelerinde tamamlanabilir. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de LNG yakıtla çalışan araçlar öne çıkmaya başlayacak ve pazarın büyüme noktası burası olacak.”

“LNG ve CNG’li Araçlarımızın Sunumunu Gerçekleştireceğiz” 2018 yılında pazar payını yüzde 10’a çıkardıklarını, 2018’in hem kendileri, hem de sektör için koşulların çok değişiklik gösteren bir yıl olduğunun altını çizen Scania Satış Müdürü Gökhan Altun “Artık tüm fabrikalarımızda yeni nesil araçlarımızı üretiyoruz. 2019 yılı içinde bayilerimizin olduğu illerde büyük bir Road Show gerçekleştire-

www.kamyonum.com.tr

Eksin said: "In 2015, we've been through the Euro 5 and Euro 6 transition. In that year, we've reached our highest sales figures with the sales of 33 thousand units. The decline began after that year. As you know, heavy vehicle vehicles are divided into two groups: trucks and tractors. When we examine the sales charts from the last 20 years, on average, 25 thousand units have been sold in the heavy-duty vehicle market. We estimate that approximately 10 thousand units of heavy-duty vehicles will be sold in 2019. We've observed that, although the heavy commercial vehicle market has been on a decline since 2015, the light commercial and passenger vehicle markets haven't experienced a similar decline. This might be an explanation for this phenomenon: Since the heavy-duty vehicle market is based on an investment good, it detects the economy much earlier. As you may remember: there have been similar events in the 1998, 1999, 2001 and 2008 crisis.”

"Total Market May Peak After 2020" "According to the analysis, the total heavy commercial vehicle market can periodically go through declines. What makes

rek ürünlerimizi müşterilerimizle buluşturacağız. Yıl boyunca daha çok ziyaret yapacağız, daha çok müşterilerimizin yanında olacağız, değişen koşulları ve zorlukları daha iyi anlayacağız ve Scania çözümlerini onlara sunacağız. Yine bu sene alternatif yakıt ile çalışan; LNG ve CNG’li araçlarımızın sunumunu gerçekleştirmeyi planlıyoruz. 2018’de Kayseri’de ve sektörümüzün kalbinin attığı Mersin Tarsus’da yatırım yaptık. 2019 yılında da yapılanma çalışmalarımız hız kesmeden devam edecek. Scania ailesine 2 yeni yetkili satıcı katılacak. Bu değerli yatırımlar iş ortaklarımızın da bizler gibi düşünüp hem ülke ekonomisine hem de Scania’ya olan güvenini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

“Rekor Sayıda Tamir Bakım Anlaşması Yaptık” Scania Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Bayazıt Canbulat ise şöyle konuştu: “Bir lojistik firması için en önemli unsurlar, problemsiz operasyonda kalmak ve maliyetleri düşürmektir. Bu sene, bu iki önemli unsur dışında başka bir konuya odaklanmak istemedik. Dolayısıyla yetkili servislerle birlikte rekor sayıda tamir bakım

Gökhan ALTUN us hopeful for the future is that fact that; with the end of recession, the total market always rises even more for each year it has remained below 25 thousand units and it brings the market over 30 thousand units. Therefore, as of 2020, the total market may rise from the bottom up to the peak as it did before and complete the year at 30 thousand units. Just as it does all around the world, LNG-powered vehicles will start becoming more and more prominent in Turkey and this will be the point of growth of the market."

Bayazıt CANBULAT "We Will Present Our LNG and CNG-Powered Vehicles" Scania Sales Manager Gökhan Altun has underlined that they've increased their market share to 10 percent in 2018 and that 2018 has been a year with very inconsistent conditions, both for them and for the sector itself. He said: "Now, we're manufacturing our new generation vehicles in all our factories. In 2019, we will hold a major

www.kamyonum.com.tr

anlaşmasında mutabık kaldık. Ocak ayında dahi 300 tane tamir bakım anlaşması yapmış bulunuyoruz. Bu, müşterimize her şeyden önce bir fiyat koruması sağlıyor. Yedek parça fiyatları ve bakım fiyatları artsa bile bakım anlaşması sayesinde 3-4 yıl sonra tekrar bir şey ödemek zorunda kalmıyor. ‘Türk yatırımcısı araçlarına uzun vadeli yatırım yapmayı tercih etmez’ gibi bir algı vardır. Biz bu rekorla bu algıyı da kırmış olduk. Piyasada kabul edilebilir fiyatlar sunmaktayız. Kampanyalarımız devam ediyor. Müşterilerimiz tarafından da bu kampanyaların kabul gördüğünü söyleyebiliriz. Çağrı merkezimize gelen müşteri şikâyetlerini bir gün içerinde çözüyoruz.”

Road Show at provinces where we have dealerships and introduce our products to our customers. Throughout the year, we will make even more visits, support even more customers, understand the changing conditions and challenges even better and offer Scania solutions for all. Again, this year we're planning on presenting our alternative fuel-powered, LNG and CNG-powered vehicles. In 2018, we've invested in Kayseri and at the center of our sector in Mersin's Tarsus county. Our restructuring efforts will continue in full swing in 2019 as well. We will add 2 new authorized dealerships to the Scania family. These valuable investments indicate that our business partners also think like us and trust in both our national economy and Scania."

“Gazlı Araçların Maliyet Avantajlarını Yaptığımız Testlerimizde Net Bir Şekilde Gördük”

"We've Made Record Number of Maintenance & Repair Agreements"

Scania Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Adnan Yücel ise yaptığı konuşmada ağır ticari araç sektöründe, alternatif yakıtlı, elektrikli veya otonom sürüş imkânı sunan araçların ön plana çıktığını belirterek “Bu konularda da öncülüğü Scania yapmaktadır. Öyle ki bazı ülkelerde binek araç trafiğine kapalı alanlarda, madenlerde, şantiyelerde otonom sürüş ile kullanılan veya elektrik ile çalışan Scania araçlar bulunmaktadır ve bunların sayıları orta vadede daha da artacaktır. Bununla birlikte bu geçiş sürecinde CNG, LNG ile çalışan araçların da önemli bir rolü olacaktır. Gazlı araçların maliyet avantajlarını yaptığımız testlerimizde net bir şekilde gördük. Taşımacılık maliyetlerini düşürürken, karbon ayak izimizi de azaltmak, gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak adına bizleri gururlandırıyor.” dedi.

www.kamyonum.com.tr

Scania After Sales Services Manager Bayazıt Canbulat said: "Achieving a problem-free operation and reducing the costs are the most important factors for a logistics company. This year, we didn't want to focus on anything outside these two significant factors. Therefore, we've agreed with our authorized service points to make a record number of maintanence & repair agreements. We've signed 300 maintanence & repair agreements in January alone. Above all, these agreements provide a price guarantee for our customers. Thanks to the maintenance agreement, vehicle owners don't have to pay anything extra for 3-4 years, even if the spare part and maintenance prices go up. People always thought: 'Turkish investors wouldn't want to make longterm investments in their vehicles.' With this record, we've managed to change their minds. We're offering acceptable prices in the market. Our promotions still continue. We can also say that our customers have

Adnan YÜCEL also accepted these promotions. We solve the customer complaints we receive at our call center, within a single day."

"We've Clearly Seen the Cost Advantages of Gas-Powered Vehicles During Our Tests" In his statement, Scania Marketing and Business Development Manager Adnan Yücel has indicated that alternative fuel-powered, electric-powered or autonomous vehicles have become more and more prominent in the heavy commercial vehicle sector and said: "Scania leads the way in these areas. So much so that in various countries, there are autonomous or electric-powered Scania vehicles at quarries, construction sites or areas that have been closed to passenger vehicle traffic. The number of these vehicles will grow even further in medium term. Moreover, the CNG and LNG-powered vehicles will have an important role during this transition period. We've clearly seen the cost advantages of gas-powered vehicles during our tests. It makes us proud to reduce our carbon footprint while decreasing transportation costs, as we leave a better world for future generations."

GERİ DÖNÜŞÜMLÜ KOMBİNE KANAL AÇMA VE TEMİZLEME ARACI Pnömatik Ayarlı Basınç Regülatörü

Geri Dönüşümlü Siklon Filtre

Kanal Görüntüleme Sistemleri

MERKEZ: ISaray Kent Sanayi Sitesi 45. Cadde No: 3 - Kahramankazan / ANKARA r+90 312 395 09 47 3 +90 312 395 84 58 ≠ www.nurmak.com.tr Ö info@nurmak.com.tr ŞUBE: Iİkitelli Organize San. Böl. Dolapdere Sanayi Sitesi 3. Ada No: 38-40 Başakşehir/İstanbul r+90 212 407 01 07 3 +90 212 407 02 94 Ö sube@nurmak.com.tr

al n o i s s e f o r P Quality ISO 9001

ISO 14001

Jetblue Genel Müdürü Kenan Emekci: “Adblue Türkiye Pazarının Lideriyiz”

DÜNYANIN İLK MOBİL

WORLD’S FIRST MOBILE ADBLUE LABORATORY

ADBLUE LABORATUVARI BlueAnalysis Jetblue General Manager Kenan Emekci: “We’re the Leader of The Turkish AdBlue Market”

We’ve made an interview on the use of AdBlue with Kenan Emekci, the General Manager of Jetblue that has produced AdBlue in Turkey for the first time and is the current leader of the market. Kenan Emekci has stated that using non-original AdBlue inflicts major damage on both the environment and vehicles, and warned those who are about the purchase second hand vehicles: “If the previous owner of the vehicle used low quality AdBlue in the vehicle, it completely clogs up the system.” Jetblue has developed the World’s First Mobile AdBlue Laboratory called “BlueAnalysis” that is used to check the originality of the AdBlue and the company already began working with Scania and Ford Trucks on a demo... Türkiye’de Adblue üretimini ilk kez gerçekleştiren ve şu anda pazar lideri konumunda bulunan Jetblue firmasının Genel Müdürü Kenan Emekci ile Adblue kullanımı hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik. Orijinal olmayan Adblue kullanımının, hem çevreye hem de araçlara çok büyük zarar verdiğini belirten Kenan Emekci “Eğer aracın önceki sahibi, kalitesiz Adblue kullandıysa, bu durum sistemin tamamen tıkanmasına sebep oluyor” sözleriyle ikinci el araç alacaklara uyarıda bulunuyor. Adblue’nun orijinal olup olmadığını tespit etmeye yarayan “BlueAnalysis” adlı Dünyanın İlk Mobil Adblue Laboratuvarı’nı da geliştiren Jetblue firması, Scania ve Ford Trucks ile demo çalışmalarına başlamış bile…

“Aytemiz, Petrol Ofisi ve Kadoil’in Adblue Partneriyiz” Adblue üretimine 9 yıl önce başladıklarını ifade eden Emekci “Türkiye’de Adblue üretimi yapan ilk firmayız. Aynı zamanda ‘Birlik Lojistik’ adında da bir lojistik firmamız

www.kamyonum.com.tr

var. Birlik Lojistik firmamızda taşımacılık alanında hizmet vermeye devam ediyoruz. Adblue pazarının gelişebileceğini öngörerek bu sektöre girmeye karar verdik. Şu anda da Adblue Türkiye pazarının lideriyiz. Türkiye’nin Adblue ihtiyacının yüzde 60’a yakınını, Jetblue firması olarak biz karşılıyoruz. 8 üretim tesisimiz ve 2 lojistik depomuz bulunuyor. Yaklaşık iki bin bayimiz ile de Türkiye’nin 81 iline orijinal ürün tedarik ediyoruz. Aynı zamanda Libya, Fas, Gürcistan, İran ve Kıbrıs’a Adblue ihracatını gerçekleştiriyoruz. Üç büyük akaryakıt firması; Aytemiz, Petrol Ofisi ve Kadoil’in de Adblue partneriyiz.” diye belirtiyor.

“Adblue Bittiğinde Aracın Çekiş Gücü Yüzde 90 Düşmektedir” Adblue kullanımının isteğe bağlı değil mecburi olduğunun altını çizen Emekci: “Adblue, yüzde 67.5’i saflaştırılmış su, yüzde 32.5 da üreden oluşan kimyasal bir maddedir. Adblue’nun işlevi, egzozdan atmosfere yayılan zaralı NOx gazlarını SRC sistemi sayesinde zararsız nitrojen gazı ve buharına dönüştürmektedir. Adblue sistemi, henüz üretim safhasında araçlara monte edilen bir

“We’re the AdBlue Partner of Aytemiz, Petrol Ofisi and Kadoil” Emekci has indicated that they began producing AdBlue 9 years ago and said: “We’re the first company to produce AdBlue in Turkey. We also have a logistics company called ‘Birlik Lojistik’. We continue to offer transportation services with our Birlik Lojistik Company. We’ve anticipated that the AdBlue market may grow and decided to enter this sector. Currently, we’re the leader of the Turkish AdBlue market. As Jetblue, we supply nearly 60 percent of all the AdBlue demand in Turkey. We have 8 production facilities and 2 logistics warehouses. With nearly 2000 dealerships, we’re supplying original products to 81 provinces across Turkey. We’re also exporting AdBlue to Libya, Morocco, Georgia, Iran and Cyprus. We’re the AdBlue partner of 3 major fuel companies; Aytemiz, Petrol Ofisi and Kadoil.”

sistemdir, sonradan araca monte edilmesi söz konusu değildir. Yani Adblue kullanımı isteğe bağlı değil mecburidir. Aracın yakıtının bitmesiyle Adblue’nun bitmesi arasında hiçbir fark bulunmamaktadır. Aynı şekilde Adblue bittiğinde aracın çekiş gücü yüzde 90 düşmektedir ve Adblue ikmali yapılana kadar eski çekiş gücüne ulaşamamaktadır.”

“AdBlue has been used in Europe since 2005. However, it was first installed in Turkey on the Euro 4 vehicles manufactured at Mercedes-Benz’s Aksaray factories in 2009. Truck and buses have been manufactured with this system ever since. Currently, there are AdBlue compatible light commercial and passenger vehicles as well.”

“Adblue, Avrupa’da 2005 yılından beridir kullanılmaktadır. Türkiye’de ise ilk kez 2009 yılında Mercedes-Benz’in Aksaray fabrikalarında üretilen Euro 4 araçlara dâhil edildi. O tarihten itibaren kamyon ve otobüsler bu sistemle üretilmektedir. Şu anda hafif ticari ve binek araçlarda da Adblue tüketimine uygun araçlar üretilmektedir.”

“Using Original AdBlue Is the Only Way to Avoid Damages”

“Hasarların Önüne Geçmenin Tek Yolu Orijinal Adblue Kullanmak” Orijinal olmayan Adblue’ların tarım üresinden üretildiğine dikkat çeken Emekci “Tarım üresinde kaplamalı üreden kaynaklanan ‘aldehit’ konsantrasyonunun yüksek çıktığını belirtmektedir. Bu nedenle kaplamalı üreler, Adblue üretimine uygun değildir. Otomotiv sınıfı, kaplamasız, özel ürelerle üretilmesi gerekmektedir. Orijinal bir Adblue’nun kalite kontrol testlerinde 18 farklı parametreye bakılmaktadır. Üretiminin baştan sona kadar büyük bir titizlikle yapılması gerekmektedir. Bu şartları taşımayan Adblue’nun araçlarda kullanılması, yüzbinlerce liralık hasara yol açabiliyor. Bu hasarların önüne geçmenin tek yolu da orijinal Adblue kullanmaktan geçiyor. Ne var ki sürücülerin sahte ürün ile orijinal ürünü gözle ayırt edebilme şansları yok. Orijinal Adblue ancak akredite edilmiş bir laboratuvar ortamında test edilerek anlaşılabiliyor. Açıkçası bu testi yaptırabilmek için de kullanıcıların ne zamanı, ne de bilgisi var. Bu anlamda Jetblue olarak ürettiğimiz BlueAnalysis, tüm kullanıcılara büyük bir kolaylık sağlıyor.”

“Vehicle Power Drops By 90 Percent When It Is Out of AdBlue” Emekci has underlined that the use of AdBlue is mandatory and not optional: “AdBlue is a chemical material that comprise of 67.5% purified water and 32.5% urea. Using the SCR system, AdBlue turns the harmful NOx gasses emitted from the exhaust into the atmosphere, into harmless nitrogen gas and water vapour. The AdBlue system is installed on vehicles during the production phase and it isn’t possible to retrofit. So, the use of AdBlue is mandatory, not optional. There is no difference between the vehicle running out of fuel and running out of AdBlue. Likewise, when the vehicle is out of AdBlue, its traction drops by 90 percent and it won’t achieve the same level of traction until supplied with AdBlue.”

Emekci has emphasized that non-original AdBlue is produced out of agricultural urea and said: “Agricultural urea contains a chemical called ‘aldehyde’, which is sourced from coated urea from agricultural urea. That’s why coated urea is not suitable for AdBlue production. They have to be manufactured using automotive-grade, non-coated and special urea chemicals. 18 different parameters are considered for the quality control tests of an original AdBlue. From start to finish, production has to be conducted with great care. The use of an AdBlue that doesn’t meet these conditions, can cause hundreds of thousands of liras of damages. Using original AdBlue is the only way to avoid these damages. However, drivers can’t visually distinguish a fake product from the original one. Original AdBlue can only be verified through tests conducted at an accredited laboratory. Obviously, users have neither the time nor the knowledge to make these tests. In that sense, the BlueAnalysis we’ve developed at Jetblue, provides incredible convenience for all users.”

“BlueAnalysis Is the Only One of Its Kind Around the World” Emekci has shared details about the world’s first mobile AdBlue laboratory BlueAnalysis and said: “BlueAnalysis is a kit that conwww.kamyonum.com.tr

“BlueAnalysis’ın Dünyada Bir Örneği Yok” Dünyanın İlk Mobil Adblue Laboratuvarı olan BlueAnalysis hakkında detaylı açıklamalarda bulunan Emekci, “BlueAnalysis, anında ve yerinde Adblue’yu test edebilmek için gerekli malzemelerin birleştirildiği bir kit. BlueAnalysis, Jetblue’nun buluşu. Türk Patent Enstitüsü’nden patentini almış bulunuyoruz. Dünya patentini almak için de iki ay önce başvuruda bulunduk. BlueAnalysis’ın dünyada bir örneği yok. Blue Analysis sayesinde, orijinal olan Adblue ile orijinal olmayan Adblue’yu 5 dakika gibi kısa bir sürede tespit edebiliyorsunuz. Adblue’nun içindeki üre miktarını ölçebiliyor, kullanılan suyun ultrasonik saf su olup olmadığı, kullanılan ürenin otomotiv sınıfı olup olmadığı, ürünün doğru su ve üreyle yapılıp yapılmadığı gibi tüm özelliklerini su yüzüne çıkarabiliyorsunuz.” diyor ve ekliyor:

“Ağır Vasıta İçin Bir Yıllık Adblue Maliyeti En Fazla 2 Bin TL” “Bu ürünü geliştirmemize sebep ise ülkemizde çok fazla merdiven altı Adblue üretici olması ve araç sahiplerinin de çok fazla mağduriyet yaşaması oldu. Bir örnekle açıklamaya çalışayım; bir ağır vasıta aracı için bir yıllık Adblue maliyeti en fazla 2 bin TL civarındadır. Sürücüler orijinal olmayan Adblue kullanımına bağlı olarak mağduriyet yaşadıklarında ise illegal bir şekilde araçlarındaki yazılımlarla oynayarak Adblue sistemlerini iptal ediyorlar. Sebebi Adblue’ya verilen para değil. Burada bir kar sağlamaya çalışmıyorlar. Sürekli uzun yoldalar ve oto-

www.kamyonum.com.tr

banda, ıssız bir yerde aracın arıza yapmasını engellemek adına bu sistemi iptal etme yoluna başvuruyorlar.”

“İkinci El Araç Satın Alacak Sürücüleri Uyarmak Gerekiyor!” “Oysa orijinal Adblue kullanılsa ne sistemi iptal etmeye gerek kalacak, ne de böyle bir mağduriyet yaşanacak. Bu sistemler tekrar aktif hale getirilmeye çalışıldığında çok daha yüksek bir maliyet çıkıyor. Marka ve modele göre farklılık göstermekle birlikte, minimum 20 bin civarında maliyetler söz konusu olabiliyor. İkinci el araç satın alacak sürücüleri de bu konuda uyarmak gerekiyor! Eğer aracın önceki sahibi, araçta Adblue kullanmadıysa, bu durum sistemin tamamen tıkanmasına sebep oluyor. İkinci el araç satın alınırken mutlaka kontrol edilmesi gerek. Belirttiğim gibi sistemi yeniden aktif hale getirebilmenin maliyeti çok yüksek.”

tains the necessary materials to test AdBlue immediately and on site. BlueAnalysis is an invention of Jetblue. We’ve also received its patent from the Turkish Patent Institute. We applied two months ago to obtain its global patent. BlueAnalysis is the only one of its kind around the world. Thanks to BlueAnalysis, you can distinguish between an original and non-original product in just 5 minutes. You can find out about all the characteristics and measure the amount of urea inside AdBlue, verify whether the water content is ultrasonic purified water, check whether the urea is automotive-grade and if the product is manufactured using the right water and urea.” and added:

“Sistemi İptal Eden Sürücülere 2 Bin 500 TL Civarında Ceza” “Geçtiğimiz Ocak ayında Meclis’te geçen yeni yasada Adblue kullanımına ilişkin madde de yer aldı. Buna göre, araçlarda bu sistemi iptal eden sürücülere 2 bin 500 TL civarında bir ceza öngörüsü var. Bu yasanın uygulamaya geçmesini bekliyoruz. Avrupa’da ise sistemin iptal edilmesine daha ağır yaptırımlar uygulanıyor. Yaklaşık 10 bin Euro civarında olduğu biliyoruz.”

“İki Taraflı Mağduriyet Yaşanıyor” “Orijinal olmayan Adblue’dan kaynaklı arıza hâlinde, aslında iki taraflı bir mağduriyet yaşanıyor. Hem araç sahibi hem de servis mağdur olabiliyor. Örneğin bir araç sahibi ya da şoför, garantili olan aracını tamir ettirebilmek amacıyla servise getiriyor. Aslında araç orijinal Adblue kullanıyor ama servis, söz konusu arızanın orijinal olmayan Adblue kullanımından kaynaklandığını iddia ediyor ve arızayı kabul etmeyerek garanti kapsamına almıyor. Bazen de tam tersi durum yaşanabiliyor. Araç sahibi orijinal olmayan Adblue kullanıyor ve arıza için servise geliyor. Servis bunun farkına varamıyor ve aracı garanti kapsamına almaması gerekirken anlayamadığı için bakıma alıyor. Blue Analysis sayesinde ise bu gibi durumların tamamen önüne geçebiliyoruz.”

“Scania ve Ford Trucks ile Demo Çalışmalarımız Sürüyor” “Blue Analysis’in kullanımına ilişkin şu anda Scania ve Ford Trucks ile demo çalışmalarımız sürüyor. Scania’nın İzmir, Konya ve Kayseri servislerinde Blue Analysis kullanımına başlandı. Başka firmalarla da görüşmelerimiz devam ediyor.”

“Annual Cost of AdBlue Is 2 Thousand TL at Most for HeavyDuty Vehicles”

“We Must Warn Drivers Who Are About to Purchase Second Hand Vehicles!”

“The reason why we’ve developed this product is that there are too many illegal AdBlue manufacturers in our country and that vehicle owners have suffered so much. Let me explain it through an example; the annual cost of AdBlue is 2 Thousand TL at most for heavy-duty vehicles. When drivers have issues as a result of using non-original AdBlue, they illegally temper with the softwares of their vehicles to cancel their AdBlue systems. The reason behind that is not the cost of AdBlue. They’re not trying to make a profit here. They are constantly on the road and by cancelling this system, they are trying to make sure that it won’t break down on a highway or a remote location.”

“However, if they use original AdBlue, they wouldn’t have to cancel the system and go through so much suffering. When they try to reactivate these systems, it causes a much higher cost. Although it may vary according to brand and model, it can cost at least 20 thousand. We must warn drivers who are about the purchase second hand vehicles! If the previous owner of the vehicle didn’t use AdBlue in the vehicle, it completely clogs up the system. They should always check it when purchasing a second-hand vehicle. Like I said, it costs very high to reactivate the system.”

“Drivers Who Have Cancelled the System Will Be Fined 2 Thousand 500 TL” “The new legislation amende d at the Parliament in January, contained an article on the use of AdBlue. Accordingly, drivers who have cancelled the system will be fined 2 thousand 500 TL. We’re expecting the adoption of this law. There are even more severe sanctions to the cancellation of the system in Europe. We know that there is a fine for nearly 10 thousand Euros.”

“Both Sides Are Suffering” “In case of any breakdowns caused by non-original AdBlue, both sides suffer. Both the vehicle owner and service point could suffer. For example; a vehicle owner or driver brings a vehicle that is under warranty, to a service point to get repairs. The vehicle is actually running on AdBlue; however, the service point claims that the malfunction is caused by the use of non-original AdBlue, refuses the repair and doesn’t cover it under www.kamyonum.com.tr

inspects companies on the use of AdBlue’s franchise rights. During the inspection of VDA, companies manufacture proper products and fulfil all the conditions; however, next day they begin producing the old way. So, unfortunately, we can’t say that every VDA Certificate holder company produces the right product. This certificate only shows that they’ve received the franchise right.”

“Verification of The Products Is Based On 18 Parameters”

“VDA, Adblue’nun İsim Hakkı Kullanımı Hususunda Firmaları Denetliyor” VDA Belgesi’ne sahip her firmanın orijinal ürün üretmediğine de dikkat çeken Emekci “Alman Otomotiv Endüstrisi Birliği (VDA) 3 yılda bir, Adblue’nun isim hakkı kullanımı hususunda firmaları denetliyor. Firmalar, VDA’nın denetimi esnasında ürünü düzgün üretiyor, tüm şartları yerine getiriyor ama ertesi gün yine aynı şekilde üretime devam ediyor. Yani VDA Belgesi olan her firmanın, doğru ürün ortaya çıkardığını söyleyemiyoruz ne yazık ki. Bu belge sadece isim hakkının verildiğini gösteriyor.” diyor.

“Ürünlerin Onaylanmasında 18 Parametre Baz Alınıyor” Jetblue Genel Müdürü Kenan Emekci’nin ardından görüştüğümüz, Jetblue AR-GE ve Kalite Kontrol Sorumlusu Sena Hazinedar, ürünlerin test ve kontrolünün ISO 22241 Standardına göre yapıldığını belirterek, 18 parametrenin göz önünde bulundurulduğuna dikkat çekiyor. Hazinedar’ın, açıklamaları şöyle: “Türkiye’nin her bölgesine Adblue satışı yapan Jetblue’nun tüm ürünlerinin kontrol ve onayını burada sağlıyoruz. Biz burada Adblue’nun üretimi için ham madde aşamasından bitmiş ürüne kadar bütün kontrolü sağlamakla görevliyiz. Ham madde geldiği zaman, üretime girmeden önce burada tüm testlerini yapıp uygundur onayı veriyoruz. Sonrasında ise bitmiş ürünlerin de aynı şekilde tüm testlerini gerçekleştirerek satışa uygundur onayını veriyoruz. Testlerde temel aldığımız 18 parametre bulunuyor. Bunlar ISO’nun 22241 Standardına göre yapılıyor. Bu testleri laboratuvarımızda uyguluyoruz. Ürünün, test sonuçlarında belirli specler ve limitlerde çıkması hâlinde ürün uygundur onayı veriyoruz.”

www.kamyonum.com.tr

warranty. Sometimes, the opposite can happen. A vehicle owner uses non-original AdBlue and goes to a service point for repairs. The service point can’t find out that it isn’t original and begins repairs even though the vehicle shouldn’t be covered under warranty. Thanks to BlueAnalysis, we can completely prevent such circumstances.”

“We Continue Our Demo Work with Scania and Ford Trucks” “Currently, we continue our demo work with Scania and Ford Trucks on the use of BlueAnalysis. Scania’s İzmir, Konya and Kayseri service locations began using the BlueAnalysis. We’re also still in contact with other companies.”

“VDA Inspects Companies on The Use of AdBlue’s Franchise Rights” Emekci has underlined that not all VDA Certificate holder company manufactures original products: “Every 3 years, German Association of the Automotive Industry (VDA)

After our interview with Jetblue General Manager Kenan Emekci, we talked with Jetblue R&D and Quality Control Officer Sena Hazinedar has stated that the test and control of the products are conducted according to the ISO 22241 Standard and emphasized that 18 parameters are considered. Hazinedar said: “We ensure the control and approval of all the products of Jetblue that sells AdBlue to every region across Turkey. Here, we’re responsible for controlling the production of AdBlue, from its raw material state to the end product. When we receive the raw materials, we perform all the necessary tests here and approve the materials prior to production. Following the production, we perform all the necessary tests on the end products to approve hem for sales. We base our tests on 18 parameters. There are conducted according to the ISO 22241 Standard. We perform these tests at our laboratory. We approve the product only if the product passes certain specifications and limits at the end of our tests.”

“RO-RO TERCIHI, FIYATLARI İNDIREBILMEMIZE İMKÂN TANIR”

Ephesus Seaways’in isim verme töreninde, DFDS Akdeniz İş Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Selçuk Boztepe ve DFDS Denizcilik Bölüm Başkanı Peder Gellert Pedersen önemli açıklamalarda bulundu. Boztepe, uluslararası nakliyecilik yapan firmaların karayolu taşımacılığı yerine Ro-Ro taşımacılığını tercih etmesi durumunda kendilerinin de fiyatları indirebileceğini belirtti. DFDS’nin; Türkiye, Avrupa ve İskandinavya’da kurmuş olduğu deniz yolu ve demir yolu ağları hakkında bilgi veren Pedersen ise “Türkiye’de bulunan bir kara terminalinden, İskandinav ülkelerinde bulunan bir kara terminaline kadar malların taşınması konusunda bir gelişmeye önayak etmiş olduk.” diye konuştu. Pedersen, DFDS’nin dijital ortamda getirdiği çözümler neticesinde, nakliyecilerin mallarının yolculuğunu on-line olarak planlayabileceğini söyledi. 56

www.kamyonum.com.tr

Akdeniz’in En Büyük Ro-Ro’su “Ephesus Seaways” Sefere Başladı Denizcilik ve lojistik devi DFDS, Akdeniz’in en büyük Ro- Ro gemisi “Ephesus Seaways”i Türkiye’ye getirdi. “Ephesus Seaways” için U.N Ro-Ro Pendik Limanı’nda isim verme töreni gerçekleştirildi. Tören, DFDS Akdeniz İş Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Selçuk Boztepe ile DFDS Denizcilik Bölüm Başkanı Peder Gellert Pedersen’ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. 237 metre uzunluğundaki “Ephesus Seaways”, 6.700 liner metrelik 450 TIR taşıma kapasitesiyle hizmet verecek.

Selçuk Boztepe: “Uluslararası Nakliyeciler Ro-Ro’yu Tercih Ederse, Fiyatları İndirme İmkânımız Olur” “Ephesus Seaways”in isim verme töreninde önemli açıklamalarda bulunan DFDS Akdeniz İş Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Selçuk Boztepe, Ro-Ro gemilerinin doluluk oranı arttıkça maliyetlerin minimize edilebileceğini, bu sayede kendilerinin de fiyat indirimine gidebileceğini belirtti. Uluslara-

“RO-RO OPTION WILL HELP US REDUCE PRICES” DFDS Mediterranean Department Senior Vice President Selçuk Boztepe and DFDS Executive Vice President Shipping Division Peder Gellert Pedersen have made statements during the naming ceremony of Ephesus Seaways. Boztepe has indicated that they could reduce prices if international transportation companies chose Ro-Ro transportation instead of road transportation. Peder has shared details about the sea routes and rail networks that DFDS has established in Turkey, Europe and Scandinavia. He said: “We’ve lead the way in the transportation of a cargo from a land terminal in Turkey to a land terminal in Scandinavian countries.” Pedersen has stated that thanks to DFDS’ digital solutions, transporters can plan the journey of their goods online. Mediterranean’s Largest Ro-Ro Ship “Ephesus Seaways” Begins Its Journey Shipping and logistics giant DFDS has brought Mediterranean’s largest Ro-Ro ship “Ephesus Seaways” to Turkey. A naming ceremony was held at U.N Ro-Ro Pendik Port for “Ephesus Seaways”. The ceremony was hosted by DFDS Mediterranean Department Senior Vice President Selçuk Boztepe and DFDS Executive Vice President Shipping Division Peder Gellert Pedersen. The 237-meter-long “Ephesus Seaways” will serve with the capacity for 6,700 lane metres of cargo to carry 450 Lorries.

Selçuk Boztepe: “We May Be Able to Reduce Prices If International Transporters Choose Ro-Ro” DFDS Mediterranean Department Senior Vice President Selçuk Boztepe has made an important statement at the naming

Selçuk BOZTEPE rası nakliyecilerden bu konuda destek beklediklerini dile getiren Boztepe, uluslararası taşımacılıkta karayolu taşımacılığı yerine Ro-Ro taşımacılığının tercih edilmesinin, uluslararası nakliyecilerin yüz yüze geldiği pek çok operasyonel sorundan ve daha fazla maliyet yükünden kurtulmalarını da sağlayacağını savundu. Boztepe, Ro-Ro taşımacılığının tercih edilmesi ve gemilerin doluluk oranlarının artmasının, kendilerine fiyatları düşürebilme imkânı vereceğini söyledi.

ceremony of “Ephesus Seaways” and indicated that costs can be minimized as the occupancy rate of Ro-Ro ships increases and that they can reduce prices accordingly. Boztepe said that they are expecting the support of international transporters and argued that choosing Ro-Ro transportation instead of road transportation for international transportation would help international transporters get rid of various operational issues and additional cost burdens. Boztepe has indicated that with the popularisation of Ro-Ro transportation and increasing the occupancy rates of the ships may allow them to reduce the prices.

“Future of Logistics Lies in InterModel” Selçuk Boztepe has emphasized that Turkey’s economic strategy is based on ‘export-based production’ and that this is only possible through keeping its logistics veins flowing. Boztepe has stated that the EU brings up a new challenge in road transportation each day and indicated that the future of logistics lies in inter-model transportation. Here are some of the highlights from Boztepe’s statements:

“Lojistiğin Geleceği Inter-Model’de”

“We Will Purchase the Tickets of Our Customers Who Choose the Yalova Terminal”

Selçuk Boztepe, Türkiye’nin ekonomideki temel stratejisinin ‘İhracata dayalı üretim’ olduğunu, bunun ise ancak lojistik damarlarının açık tutulmasıyla sağlanabileceğini vurguladı. AB’nin karayolu taşımacılığında her geçen gün yeni bir zorluk çıkardığını ifade eden Boztepe, lojistiğin geleceğinin inter-model taşımacılıkta olduğunu belirtti. Boztepe’nin açıklamalarının satır başları şöyle:

“We’ve signed a 10-year agreement with Yalova Terminal. This will relieve us a lot. I believe that many of our transporter colleagues will soon begin using Yalova Terminal. Of course, this will help spread the load. According to our agreement with İDO; if our customers choose the Yalova Terminal, we will pay for their İDO transit fees. Therefore, choosing Yalova Terminal instead of Pendik Terminal, won’t bring any financial burden

www.kamyonum.com.tr

to our customers. Currently we make 5 departures from Yalova and 4 from Pendik. So, we’re making a total of 9 departures per week.”

“Complete Digitalisation at DFDS By the End Of 2020” “Currently, all the industries are looking for ‘How to digitalise’. DFDS included. 3 years ago, the company has appointed a “Chief Digital Officer” and determined which way to go. At the end of 2020; our customers from transportation and logistics companies, will be able to use a smartphone or web-based application for the transportation of their goods. They will be able to organize the transportation of their goods in modular phases like ship transportation followed by a train transportation which is followed by receiving the trailer with a tractor truck to deliver it to its destination, all in a digital environment. And we will make this possible under a single price. For example: Pendik to Trieste, Trieste to Ghent, Ghent to Sweden... They will be able to purchase all these steps either one by one or as a whole.”

“EU No Longer Wants to See Trucks” “Turkish economy strategy is based on ‘export-based production’. This is only possible by keeping its logistics veins flowing. But what are these veins? These veins are the ships, ports, inter-modal transportation and trains. European Union no longer wants to see trucks on its roads. It especially doesn’t want to see any Turkish trucks in order to support its own truckers. Each day, they are introducing new sanctions. Transit documents, visas, walking bans, tolls... Inter-modal transportation is the only way

“Yalova Terminali’ni Tercih Eden Müşterilerimizin Biletini Biz Alıyoruz” “Yalova Terminali ile 10 yıl süreli bir anlaşma imzaladık. Bu bizi oldukça rahatlatacak. Ben inanıyorum ki pek çok nakliyeci dostumuz zaman ilerledikçe Yalova Terminali’ni de tercih etmeye başlayacak. Tabii bu sayede yük de dağılmış olacak. İDO ile yapmış olduğumuz anlaşma neticesinde müşterilerimizin Yalova Terminali’ni tercih etmeleri hâlinde İDO geçişlerini biz karşılıyoruz. Dolayısıyla Pendik Limanı yerine Yalova Terminali’ni tercih etmek, müşterilerimize maddi bir külfet olmuyor. Şu anda Yalova’da 5, Pendik’ten 4 çıkış yapıyoruz. Yani, haftada toplam 9 çıkış yapmış oluyoruz.”

“DFDS’de Tam Dijitalleşme 2020 Sonunda” “Şu an tüm endüstrilerde ‘Dijitalleşmeyi nasıl gerçekleştirebiliriz?’ diye bir arayış söz konusu. DFDS de buna dâhil. Firma, 3 yıl önce bir “Chief Digital Officer” atadı ve bu konuda nereye gitmek istediğini belirledi. 2020’nin sonuna geldiğimizde, müşterilerimiz olan nakliye ve lojistik şirketleri, mobil telefonlarındaki uygulamalarından ya da web tabanlı bir uygulama aracılığıyla mallarının taşınmasının aşamalarını yapabilecek. Gemi yolculuğu, gemi sonrası tren yolculuğu, tren yolculuğu sonrası dorseyi alıp çekiciyle nihai noktaya götürme kısmını modüler şekilde dijital ortamda yapabiliyor olacak. Bunu tek bir fiyat sunarak gerçekleştireceğiz. Örnek veriyorum, Pendik’ten Trieste’ye, Trieste’den Gent’e, Gent’ten İsveç’e… Bu ayakları ister teker teker, isterse bütün olarak satın alabilecekler.”

“AB Artık TIR Görmek İstemiyor” “Türkiye’nin ekonomideki temel stratejisi ‘İhracata dayalı üretim’dir. Bu ancak lojistik damarlarının hep açık tutulmasıyla sağlanabilir. Bu damarlar nedir? Bu damarlar, gemiler, limanlar, inter-modal taşımacılık, trenlerdir. Avrupa Birliği artık yollarında TIR görmek istemiyor. Hele ki, kendi TIR’cılarını desteklemek adına Türk TIR’larını görmeyi hiç istemiyor. Her geçen gün yeni yaptırımlar uygulanıyor. Transit belgeleri, vizeler, yürüme yasakları, geçiş ücretleri… Bu işin artık tek yolu inter-model taşımacılık. Lojistik firmaları artık çekici yerine dorse yatırımlarına yönelmeli. Zaten bu nedenle, Ro-Ro’nun ve inter-model taşımacılığın oranı her geçen gün artıyor. Lojistik kanallarını açık tutmak bir devlet politikası olmalı. Çin’in tüm dünyada yaptığı inter-modal yatırımlarını görüyorsunuz. Afrika’da, Yunanistan’da, Avrupa’da limanlar satın alıyor;

www.kamyonum.com.tr

tren hatları açıyor. Bizler de ‘Silk Road’ denilen İpek Yolu’nun kaymağını yemeliyiz. İpek Yolu’ndan olabildiğince pay alabilmeliyiz.“

“Boş Ünitelere 500 Euro Dönüş Fiyatı” “Tek yönde ortalama fiyatımız, 900 Euro1000 Euro civarı. Bu kriz çıkınca ve ithalat birden dibe vurunca, nakliyeci dostlarımız için büyük bir indirim yaptık. Boş üniteler için tek yön fiyatını 400 Euro’ya düşürdük. Çünkü ithalat olmadığı için boşları getiremiyorlardı. Bu durum hâlen devam ettiği için 2019 sonuna kadar 500 Euro’luk bir fiyat belirledik. Uluslararası Nakliyeciler Derneği’ne ve nakliyeci dostlarımıza bu konuda bir söz verdik.”

“DFDS, Türkiye’de Yolcu Taşımacılığına Yatırım Yapabilir ama Lojistik İşine Girmez” “DFDS’nin ‘DFDS Passengers’ adında yolcu taşıma üniteleri de bulunuyor. Türkiye’ye gelirler mi, bilmiyorum. Şu anda öyle bir plan yok. Ancak 4-5 yıl sonra gelebilirler mi? Evet gelebilirler. Ancak DFDS’nin Türkiye’de lojistik işine girmeye niyeti olmadığını söyleyebilirim. Zaten DFDS’nin asli işi de denizcilik.”

Peder Gellert Pedersen: “Türkiye’deki Bir Kara Terminalinden, İskandinav Ülkesindeki Bir Kara Terminaline Taşımayı Mümkün Kıldık” Ephesus Seaways’in isim verme törenine Selçuk Boztepe ile birlikte ev sahipliği yapan bir diğer isim ise DFDS Denizcilik Bölüm Başkanı Peder Gellert Pedersen’dı. Pedersen, DFDS’nin deniz ve demiryolu

now. From now on, logistics companies should invest in trailers rather than tractor trucks. For this reason, the importance of Ro-Ro and inter-modal transportation is increasing with each day. Ensuring the flow of logistics channels should become a government policy. You see China’s inter-modal investments all around the world. They are purchasing ports in Africa, Greece and Europe, and they are inaugurating railways. We should also take advantage of the Silk Road. We must get as much shares as we can from the Silk Road.”

“500 Euro Return Price for Empty Units” “Our average one-way price is between 900-1000 Euros. With the current crisis and devastated import levels, we’ve made a significant discount for our transporters. We’ve reduced the one-way price for empty units down to 400 Euros. Because without imports, they couldn’t return their empty units. Since the circumstances still continue, we’ve set a price of 500 Euros until the end of 2019. We’ve made a promise to International Transportation Association and our transporter colleagues. “

“DFDS May Invest in Passenger Transportation in Turkey but Wouldn’t Get Involved in A Logistics Business” “DFDS also has passenger transportation units called ‘DFDS Passengers’. I don’t know whether they would bring those to Turkey. There is no such plan at the moment. But can they do it in 4-5 years? Yes, they can. However, I can say that DFDS doesn’t have any intention to get involved in a logistics

business in Turkey. The main business of DFDS is sailing anyway.”

Peder Gellert Pedersen: “We Made It Possible to Transport a Cargo from A Land Terminal in Turkey to A Land Terminal in A Scandinavian Country”

Peder Gellert PEDERSEN taşımacılığının birlikte kullanılarak Norveç ve İsveç’i Türkiye’ye bağlaması ile ilişkili olarak şöyle konuştu: “Biz bir denizcilik şirketi olarak aslında üretimden ziyade lojistik sektörüne hizmet veriyoruz. Bunu yaparken de birçok denizcilik şirketinden farklı olmak istiyoruz. Son yıllarda, sınırların dışında düşünebilmemiz sayesinde DFDS’yi geliştirdik. Tek bir limandan, bir başka limana gitmek yerine, hizmetlerimizi daha da geliştirerek bir kara terminalinden bir başka kara terminaline gitmek şeklinde kendimizi geliştirdik. Kabul edelim ki, bütün üreticiler limanlarda yaşamıyor; ülkelerin içinde yaşıyor. Dolayısıyla bizlerin de ülkelerin içine nüfuz etmesi, malları ülkelerin içine kadar taşıyabilmemiz gerekiyordu. Biz de malları, ülkelerin içine kadar götürmeye başladık. DFDS’nin mevcut ağına U.N Ro-Ro’yu katarak, Türkiye’de bulunan bir kara terminalinden, İskandinav ülkelerinde bulunan bir kara terminaline kadar malların taşınması konusunda bir gelişmeye önayak etmiş olduk. Türk nakliyecileri mallarını İngiltere’ye, İspanya’ya ya da götürmek istedikleri başka bir yere taşıyabilecekler.”

DFDS Executive Vice President Shipping Division Peder Gellert Pedersen has jointly hosted the naming ceremony of “Ephesus Seaways” with Selçuk Boztepe. In his statement about DFDS’ connection of Norway and Turkey using sea and rail transport, Pedersen said: “As a shipping company, we’re actually serving the logistics sector rather than production. Meanwhile, we want to be different from many other shipping companies. In recent years, we’ve managed to advance DFDS by thinking outside the box. Instead of travelling from one port to another, we’ve advanced our services and ourselves further to travel from one land terminal to another. Let’s face it; not all manufacturers reside at ports; they are located inland. Therefore, in order for us to pene-

trate into countries, we had to transport goods to inland. So, we began transporting goods all the way into countries. By incorporating U.N Ro-Ro into its current network, DFDS has lead the way in the transportation of a cargo from a land terminal in Turkey to a land terminal in Scandinavian countries. Turkish transporters will be able to transport their goods to England, Spain or anywhere else they want to deliver.”

“Transporters Will Be Able to Plan the Entire Journey of Their Goods on A Digital Platform” Pedersen continued: “Meanwhile, we’ve also integrated a digital solution into our operations. Transporters can plan their entire journeys online. We have a very vast experience. We’ve been operating in this sector since 1866. We know all sorts of fine details about what to do and where to do it. We’re planning our investment in Turkey as a longterm investment. We will remain in Turkey for a long time.”

“Nakliyeciler Mallarının Bütün Yolculuğunu Dijital Ortamda Planlayabilecek” Pedersen sözlerini şöyle sürdürdü: “Aynı zamanda çalışmalarımızın içerisine bir dijital çözüm de kattık. Nakliyeciler on-line olarak bütün yolculuklarını planlayabiliyorlar. Çok engin bir deneyime sahibiz. 1866’dan beri bu sektörde faaliyet gösteriyoruz. Nerede, ne yapılması gerektiğine dair birtakım ince ayarları da biliyoruz. Türkiye’ye yaptığımız yatırımı uzun vadeli bir yatırım olarak planlıyoruz. Türkiye’de daha uzun süre kalacağız.” www.kamyonum.com.tr

2019 MODEL RENAULT TRUCKS D

“YÜZDE 7’YE VARAN YAKIT TASARRUFU SUNUYOR” 2019 RENAULT TRUCKS D

“OFFERS FUEL SAVINGS OF UP TO 7 PERCENT”

Renault Trucks, dağıtım görevleri için üretilen Renault Trucks D ve D Wide serilerinin 2019 versiyonlarını tanıttı. Araçların yeni versiyonları, Euro 6 Step D motorlarıyla birlikte, geliştirilmiş aerodinamik ve sürücü konforu sunuyor. Yeni ekipmanlar ve motor iyileştirmelerinin birleşimi, önceki modellere kıyasla yüzde 7'ye varan yakıt tasarrufu sağlıyor. Yeni Nesil Partikül Filtresi DTI 5, DTI 8 ve DTI 11 motorları, 1 Eylül 2019'da yürürlüğe girecek olan Euro 6 Step D yönetmeliğine hali hazırda uygun. Güncellenen Renault Trucks D ve D Wide motorlarında yeni nesil bir partikül filtresi de bulunuyor. Ayrıca DTI 5 ve DTI 8 motorları, yakıt tüketimini optimize etmek için yeni yazılımlar ile donatıldı. Çok çeşitli yardımcı donanımlar, yeni bir yağ soğutma sistemi ve düşük debili bir su pompasına sahip Renault Trucks D ve D Wide için yeniden tasarlandı. Optimize Edilen Aerodinamik Renault Trucks tarafından deneysel Urban Lab 2 aracında kısa bir süre önce yapılan çalışma, aerodinamik optimizasyonunun kentsel alanlarda dağıtım görevi yapan araçların hem yakıt tüketimini hem de CO2 emisyonlarını azaltma konusunda en önemli etkenlerden biri olduğunu kanıtladı. Bu nedenle, Renault Trucks D ve D Wide'ın aerodinamiği, hava akışını iyileştirmek ve bu sayede yakıt tüketimini önemli ölçüde azaltmak için optimize edildi. 2019 modelinde, bu araçlara 12 ayar opsiyonuyla her tür gövdeye uyum sağlayacak şekilde uyarlanabilen yeni yan deflektörler ve tavana monte edilen ayarlanabilir yeni deflektör eklendi. Ayarlanabilir Hız Sınırlayıcısı

Renault Trucks presents the 2019 version of its Distribution range, Renault Trucks D and D Wide. The new versions of the vehicles feature improved aerodynamics and driver comfort, together with new Euro 6 Step D engines. The combination of this new equipment and engine improvements produce fuel savings of up to 7% compared with the previous generation. New-Generation Particulate Filter The DTI 5, DTI 8 and DTI 11 engines already comply with the Euro 6 Step D regulation due to take effect on 1 September 2019. The Renault Trucks D and D Wide motorisations have been updated and now feature a new-generation particulate filter. To optimise fuel consumption, the DTI 5 and DTI 8 engines have been fitted with new engine software. The full range of auxiliaries has also been redesigned, with the Renault Trucks D and D Wide featuring a new oil cooling system and a low-flow water pump. Optimised Aerodynamics The work recently performed by Renault Trucks on its experimental Urban Lab 2 vehicle has proven that optimisation of aerodynamics is one of the key levers for reducing both the fuel consumption and CO2 emissions of distribution vehicles, especially when operated in peri-urban environments. To improve airflow therefore, and thus significantly reduce fuel consumption, the aerodynamics of the Renault Trucks D and D Wide have been optimised. In the 2019 version, they have been fitted with new lateral deflectors, as well as a new adjustable roof-mounted deflector, which can be adapted to suit all types of bodies, thanks to its 12 setting positions. Adjustable Speed Limiter

Daha fazla güvenlik ve sürüş konforu için Renault Trucks D ve D Wide, yeni sürücü destek sistemleriyle donatıldı. Uyarlanabilir hız sabitleme kontrolü (ACC), yoğun trafikte daha rahat bir sürüş için aracın arkasındaki minimum mesafeyi otomatik olarak korurken, aynı zamanda sürücü yorgunluğunu da azaltıyor. Entegre özelliklerden biri de ayarlanabilir hız sınırlayıcısı oluyor (ASL). Her iki sisteme ait kontroller, sürücünün kolay erişebileceği bir şekilde yerleştirildiğinden daha güvenli ve daha verimli bir sürüş imkanı sağlanıyor.

For increased safety and driving comfort, the Renault Trucks D and D Wide are now fitted with new driver-assistance systems. The adaptive cruise control (ACC) automatically maintains a minimum distance behind the vehicle ahead for smoother driving in heavy traffic, whilst also reducing driver fatigue. The adjustable speed limiter (ASL) is also an integral feature. Controls for both systems are positioned within easy driver reach, thereby leading to safer and more efficient driving.

Bu iyileştirmeler ve yeni ekipmanların bileşimi, önceki modeller ile karşılaştırıldığında müşterilerin yakıt tüketiminde yüzde 7'lik bir tasarruf elde etmesini sağlıyor.

The combination of these improvements and new equipment enable customers to achieve a 7% reduction in fuel consumption compared to the previous generation.

Siparişe hazır olan Renault Trucks D ve D Wide 2019 modelleri, biyodizel uyumlu (yüzde 100'e kadar). Ayrıca CNG versiyonu da bulunuyor.

Renault Trucks D and D Wide 2019 are available for order now. They are Biodiesel compatible (up to 100%) and are also available in a CNG version. www.kamyonum.com.tr

“F-MAX 2019 YILI AĞIR TİCARİ SERÜVENİMİZDE YENİ BİR KİLOMETRE TAŞI OLACAK” “F-MAX WILL BE A NEW MILESTONE IN OUR HEAVY COMMERCIAL ADVENTURE FOR 2019”

Ford Trucks Marketing Manager Bahattin Topçu has assessed 2018 and shared exclusive details about their 2019 targets, with the readers of MY TRUCK Magazine. Bahattin Topçu has stated that they’ve inaugurated Ford heavy commercial vehicles’ sole test center in Europe at the İnönü factory in Eskişehir. He has indicated that they are proud to receive the international truck of the year award of the F-MAX and emphasized that 2019 will be a new milestone in their heavy commercial adventure for 2019. Here are the comments of Topçu:

Ford Trucks Pazarlama Müdürü Bahattin Topçu, 2018 yılını değerlendirerek 2019 yılına dair hedefleri hakkında Kamyonum okuyucularına özel açıklamalarda bulundu. Ford ağır ticari araçlar için Avrupa’daki tek test merkezini Eskişehir’deki İnönü fabrikasında devreye aldıklarını belirten Bahattin Topçu, F-MAX’a verilen yılın kamyonu ödülünün haklı gururunu yaşadıklarını ifade ederek, F-MAX’ın 2019 ağır ticari serüvenlerinde kilometre taşı olacağını vurguladı. Topçu’nun açıklamaları şöyle: “Ford Trucks olarak, 2018 yılını ağır ticari pazarında %28,5 pazar payıyla kapatarak son yıllardaki yükselişimizi sürdürdük. Pazarı segmentler bazında incelediğimizde; yol kamyonu segmentinde geleneksel liderliğimizi %50’nin üzerindeki payımızla sürdürdük. İnşaat segmentinde %39 pazar payı ile son yıllardaki istikrarlı yükselişimizi segment liderliğini alarak taçlandırdık. Çekici segmentinde ise 2017 yılında %9,2 olan pazar payımızı %15,6’ya yükselterek önemli bir adım attık. Son 10 yılda yaptı-

www.kamyonum.com.tr

Bahattin TOPÇU

“As Ford Trucks, we’ve concluded the 2018 heavy commercial market with a 28,5% market share and maintained our growth through the recent years. Upon examination of the market on a segment basis; We’ve continued our traditional leadership of the road truck segment with over 50% of the shares. In the construction segment, we’ve crowned our steady growth in the recent years as the segment leader with 39% of the market shares. For the tractor segment, we’ve managed to take an important step by increasing our market share from 9,2% in 2017 to 15,6%. Thanks to our constant R&D and product investments throughout the last 10 years, we’ve more than doubled our total market shares since 2008. We expect that our market share growth will steadily continue in the upcoming period. Considering the current economic conditions, we anticipate that the decline will continue in the construction segment a bit further and that the segment’s shares in the total market will decrease from 30% to 28%. We also estimate that the tractor segment’s shares in the heavy commercial vehicle market will

rise from 53% to 55% in 2019. According to our projections, the road segment will be in parallel with 2018, and remain at about 17%.”

“We’ve Begun Working to Produce a Domestic Transmission with An Investment of 49,5 Million Euros” ğımız sürekli Ar-Ge ve ürün yatırımları ile 2008 yılından bugüne toplam pazar payımızı iki katından daha yüksek bir seviyeye getirmeyi başardık. Önümüzdeki dönemde pazar payımızdaki bu yükselişin istikrarlı bir şekilde süreceğini öngörüyoruz. Mevcut ekonomik şartları göz önüne aldığımızda, inşaat segmentindeki daralmanın bir süre daha devam edeceğini, segmentin toplam pazar içerisindeki payının %30’dan %28’e düşmesini öngörüyoruz. Çekici segmentinin toplam ağır ticari araç pazarındaki payının ise 2019’da %53’ten %55’e ulaşacağını tahmin ediyoruz. Yol segmentinin de geçtiğimiz 2018’e paralel bir şekilde %17 civarında olmasını öngörüyoruz.”

“49,5 Milyon Avro Yatırımla Yerli Şanzıman Üretimi İçin Çalışmalarımıza Başladık” “Diğer yandan geldiğimiz noktada sadece ürünlerimize değil, test ve üretim tesislerimize de sürekli yatırım yaparak yerlilik oranımızı artırıyoruz. 2018’de 49,5 milyon avro yatırımla yerli şanzıman üretimi için çalışmalarımıza başladık. 2019 yılında geliştirme çalışmalarını tamamlamayı, 2020 yılından itibaren de kamyonlarımızda kendi ürettiğimiz şanzımanlarımızı kullanmayı planlıyoruz. Yeni şanzımanımızla beraber yerlilik oranımız daha da yükselecek. Ford ağır ticari araçlar için Avrupa’daki tek test

merkezini Eskişehir’deki İnönü fabrikamızda devreye aldık. Bu sayede, Avrupa’da yaptığımız birçok testi artık kendi tesislerimizde gerçekleştiriyoruz.” “F-MAX’ın Aldığı ‘2019 Uluslararası Yılın Kamyonu (ITOY) Ödülü’ Büyük Bir Gurur” “Tüm bunların dışında, 5 yıldır üzerinde çalıştığımız uluslararası çapta rekabeti değiştirecek yeni çekicimiz F-MAX’i, geçtiğimiz Ekim ayında dünyanın en prestijli ticari araç fuarı Hannover’de dünyaya tanıttık. F-MAX, “2019 Uluslararası Yılın Kamyonu (ITOY)” ödülüne layık görülmesiyle bizlere ayrıca büyük bir gurur yaşattı. Ford Otosan olarak, araç üretme ve geliştirme kabiliyetimizin geldiği noktayı, layık görüldüğümüz bu ödül çok iyi anlatıyor. 23 Avrupa ülkesinden 23 ayrı jüri üyesinin değerlendirmeleriyle elde ettiğimiz, ağır ticari araç endüstrisinin en prestijli ödüllerinden biri olan bu ödül, bizim geleceğimiz için de çok önemli bir adım oldu. Alt yapımız ve global yapılanmamız, F-MAX’in uluslararası pazarlara yeni bir oyuncu olarak girmesi için hazır. 2019 yılı ağır ticari serüvenimizde yeni bir kilometre taşı olacak.” “2020 Sonrasında 51 Ülkede Faaliyet Göstermeyi Planlıyoruz” “Ford Trucks olarak, halihazırda 36 ülkede bayi ve distribütörlük faaliyetlerimiz var. 2019’da 41 ülkede, 2020 sonrasında ise 51 ülkede faaliyet göstermeyi planlıyoruz. Önümüzdeki dönemde yeni tesisler kurulacak, bayi ağımız genişletilecek ve gerek

“On the other hand, at this point, we’re not just investing in our products but also in our tests and production facilities to improve our localization ratio. In 2018, we’ve begun working to produce a domestic transmission with an investment of 49,5 Million Euros. We’re planning to complete our development projects in 2019 and begin using our own transmission on our trucks as of 2020. Our localization rate will rise further with the launch of our new transmission. We’ve inaugurated Ford heavy commercial vehicles’ sole test center in Europe at the İnönü factory in Eskişehir. As a result, we can now conduct various tests we used to conduct in Europe, right at our own facilities.” “We’re Very Proud of the F-MAX Winning The ‘International Truck of the Year (ITOY) 2019 Award’” “Beside all of these, we’ve been working on our new tractor F-MAX for the last 5 years and it will change the level of competition on an international scale. We’ve globally launched the tractor at the world’s most prestigious commercial vehicle fair in Hannover in October. The F-MAX was named ‘International Truck of the Year (ITOY) 2019’ and made us very proud. This award very well explains the level of our vehicle production and development capabilities at Ford Otosan. This award is one of the most prestigious awards of the heavy commercial vehicle industry and we’ve received it following the assessments of 23 different jury members from 23 European countries. It has been a very significant step for our

www.kamyonum.com.tr

future as well. Our infrastructure and global structure are ready to launch F-MAX as a new player into international markets. It will be a new milestone in our heavy commercial adventure for 2019.” “We’re Planning to Operate In 51 Countries After 2020”

satış gerek satış sonrası faaliyetlerini destekleyen sistemler yürürlüğe alınacak. Hızlı büyümemiz kesintisiz olarak devam edecek. Türkiye’nin üretim, ticaret ve ihracat potansiyeline yeni bir güç katarak ekonomiye katkı sağlamaya hızla devam edeceğiz. Yeni çekicimiz F-MAX, çekici segmentinde sürdürülebilir büyümemiz için önemli bir rol oynayacak. İnşaat segmentinde mevcut ekonomik şartlardan ötürü bir süre daha devam etmesini beklediğimiz daralmanın karşılığında çekici segmentinde ödüllü çekicimiz F-MAX ile pazar payımızı yükselteceğiz.”

“Ödül Sonrası Avrupa’dan 70’e Yakın Bayilik Talebi Aldık” “Bu yıl girmeyi planladığımız pazarlar arasında Avrupa’da Polonya, Litvanya, Letonya, Estonya var, ilave olarak Afrika ve Ortadoğu’daki büyümemizi sürdüreceğiz. Diğer yandan yeni çekicimizin kazandığı ödülün ardından Avrupa’dan 70’e yakın bayilik talebi aldık. Bunun üzerine Batı Avrupa pazarına yönelik planlarımızı öne çektik ve İspanya, İtalya, Portekiz öncelikli olmak üzere 7 yeni ülke için bayilik görüşmelerine başladık. Avrupa pazarında büyümek ihracat fırsatlarımızı geliştirecek. Ford Otosan olarak uluslararası başarılara imza atmaya ve Türkiye ekonomisine katma değer sağlamaya devam edeceğiz. “

“As Ford Trucks, we currently have dealerships and distributorship activities in 36 countries. For 2019, our goal is to operate in 41 countries and we’re planning to operate in 51 countries after 2020. In the upcoming term, we will establish new facilities, expand our dealership network and implement systems that support both sales and after-sales operations. Our rapid growth will seamlessly continue. We will introduce a new power into the production, commerce and export potential of Turkey and continue to rapidly contribute to the economy. Our new tractor F-MAX will play an important role in our sustainable growth in the tractor truck segment. Due to current economic conditions in the construction segment, we estimate that the decline will continue for a bit further. However, in return, we shall improve our market share in the tractor truck segment with our award-winning tractor truck F-MAX.” “We’ve Received Nearly 70 Dealership Demands from Europe After the Award” “This year, we’re planning on entering the Polish, Lithuanian, Latvian and Estonian markets in Europe and additionally, we will continue our growth in Africa and Middle East. On the other hand, after our new tractor won the award, we’ve received nearly 70 dealership demands from Europe. Accordingly, we’ve moved our plans for the Western Europe to an earlier period and began dealership meetings for 7 new countries with Spain, Italy and Portugal in particular. Growing in the European market will improve our export opportunities. As Ford Otosan, we will continue to make international achievements and provide added value to the Turkish economy.”

Otokoç Otomotiv’de Görev Değişimi Otokoç Otomotiv’de 10 yıldır Genel Müdür olarak görev yapan Görgün Özdemir, emekliliği sebebiyle bayrağı Araç Kiralamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İnan Ekici’ye devrediyor. Görev değişimi 1 Temmuz 2019 itibariyle gerçekleşecek. Bu süre zarfında İnan Ekici Genel Müdür Vekili unvanıyla görevini sürdürecek.

Task Change in Otokoç Automotive Görgün Özdemir, who has been the General Manager of Otokoç Automotive for 10 years, is handing over the flag to İnan Ekici, the Assistant General Manager responsible for Vehicle Leasing because of his retirement. The task change will be made as of July 1, 2019. In the meantime, İnan Ekici will continue his duty as Deputy CEO. HANKOOK İÇİN 2019 FUAR YILI OLACAK Lastik üreticisi Hankook 2019’da da yine kamyon ve otobüs alanında çok sayıda fuar ve etkinlikte yer alacak. Kamyon ve otobüs lastiği portföyünü Nürburgring’deki Truck Grand Prix, Birmingham’daki Commercial Vehicle Show, Bologna’daki Autopromotec’te ve Münih’teki Transport Logistic’te tanıtacak.

2019 TO BE THE YEAR OF FAIR FOR HANKOOK Tire manufacturer Hankook will be taking part in many fairs and events in 2019 in the truck and bus area again. The truck and bus tire portfolio will be presented at the Truck Grand Prix in Nürburgring, the Commercial Vehicle Show in Birmingham, Autopromotec in Bologna and the Transport Logistic in Munich.

www.kamyonum.com.tr

AB VE KOTALAR DOSYASI - 2 EU AND QUOTAS FILE - 2

Avrupa Birliği ve Gümrük Birliği, malların, iş insanlarının ve sermayenin serbest dolaşımını savunuyor. Ancak geçiş ücretleri, kotalar ve vize ücretleri gibi uygulamalar, bu serbestiyi Türkiye açısından pratikte uygulanabilir olmaktan çıkarıyor. Konuya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, AB üyesi olmadan Gümrük Birliği’nin içinde olmanın, Gümrük Birliği’nin sağladığı imkânlardan tam olarak istifade edemememize neden olduğunu vurgulayarak, konunun çözümüne ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

GÜMRÜK BİRLİĞİ’NİN GÜNCELLENMESİNDE EN ÖNEMLİ BAŞLIKLAR “KOTALAR VE GEÇİŞ ÜCRETLERİ” OLACAK “AB Üyesi Olmadan Gümrük Birliği’nin İçinde Olmak, Gümrük Birliği’nin Sağladığı İmkânlardan Tam Olarak İstifade Etmemizin Önüne Geçiyor” Başta geçiş belgeleri, kotalar ve sürücü vizeleri olmak üzere, uluslararası karayolu taşımacılığımızı AB ve Gümrük Birliği kapsamında değerlendirebilir misiniz? Türkiye’nin AB’ye adaylığı 1999 yılında resmi olarak onaylandı, 2005 yılında ise AB ile müzakereler resmen başladı. AB tarafından hazırlanan ilerleme raporlarında da teyit edildiği gibi, ülkemiz uyum çalışmaları çerçevesinde karayolu taşımacılık mevzuatını büyük oranda AB ile uyumlu hale getirdi.

www.kamyonum.com.tr

“QUOTAS AND TOLLS” WILL BE THE MOST IMPORTANT HEADLINES IN THE UPDATES OF THE CUSTOMS UNION

Ayrıca ülkemiz 1996 yılından bu yana AB Gümrük Birliği’nin bir üyesi. Ancak, ülkemizin AB üyesi olmadan Gümrük Birliği’nin içinde olması, Gümrük Birliği’nin sağladığı imkânlardan tam olarak istifade etmesinin önüne geçiyor. Örneğin Gümrük Birliği çerçevesinde eşyanın serbest dolaşımı söz konusu ancak bu eşyayı taşıyacak taşıtlara AB tarafından kota ve geçiş ücreti şartı getirilmiş durumda, bu taşıtları kullanacak sürücülerden vize talep edilmekte.

“Rekabet Gücümüz Olumsuz Etkileniyor” Kotalar, geçiş ücretleri ve sürücü vizeleri gibi kısıtlamalar firmalarımızın Bulgaristan, Romanya gibi ülkeler karşısında rekabet gücünü olumsuz etkilediği gibi AB ile ticaretimizi de yavaşlatmakta ve pahalılaştırmakta. Bakanlık olarak, ülkemizin Gümrük Birliği’nden doğan hakları çerçevesinde AB ülkelerince uygulanan bu kısıtlamaların çözümü için büyük gayret gösteriyoruz. Israrlarımız sonucunda 2014 yılında Avrupa Komisyonu bir çalışma gerçekleştirdi. “Türkiye Cumhuriyeti ile AB Arasındaki Bir

European Union and the Customs Union advocate the free movement of goods, business people and capital. However, practices like tolls, quotas and visa fees render these freedoms practically impossible to apply for Turkey. We’ve consulted with the Ministry of Transport and Infrastructure for their views on the issue and they’ve emphasized that being a part of the Customs Union without being an EU member state prevents us from taking full advantage of the benefits of the Customs Union, and shared important details about the solution of the issue.

"Being A Part of The Customs Union Without Being an EU Member State Prevents Us from Taking Full Advantage of The Benefits of The Customs Union" Can you evaluate our international road transport in the context of EU and Customs Union, especially in terms of transit documents, quotas and driver visas? Turkey's candidate status at the EU was officially approved in 1999, and in 2005 formally began accession talks with the EU. As confirmed by the progress reports of the EU, our country has largely harmonized its road transport legislation with the EU in the framework of its harmonization efforts. Additionally, our country has also been a member of the EU Customs Union since 1996. However, being a part of the Customs Union without being an EU member state prevents us from taking full advantage of the benefits of the Customs Union. For example, there is free movement of goods within the framework of the Customs www.kamyonum.com.tr

Anlaşmanın Ekonomik Etkisi” (Etki Analizi Çalışması) adlı bu çalışma, AB tarafından uygulanan kota kısıtlamalarının taşımacılık hizmetlerine kısıtlamalar ve maliyet yükü getirdiğini, bu kısıtlamaların kaldırılması durumunda bunun hem AB’nin hem de Türkiye’nin ticaretinde pozitif sıçrama yaratacağını (Türkiye’den AB’ye ihracatta 1.9 milyar EURO, AB’den Türkiye’ye ithalatta ise 1.9 milyar EURO) teyit etti. Ancak, AB sorunu kabul etmekle birlikte sorunun çözümünde ağır davranmakta ve konuyu Türkiye ile AB arasında başlaması planlanan Gümrük Birliği’nin güncellenmesi çalışmalarına atfetmektedir. Kotalar ve geçiş ücretleri, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi çalışmalarının en önemli konu başlıkları arasında olacaktır.

“Bulgaristan ve Yunanistan Gibi Bazı AB Ülkeleri Geçiş Ücreti Almaya Devam Ediyor” Avrupa Birliği ve Gümrük Birliği’nin, Türkiye açısından uygulamaları nelerdir? Çelişen ya da birbirini destekleyen konular var mıdır? Var ise bunlar nelerdir? Yıllardır gerek AB ile gerekse üye ülkeler ile yapılan toplantılarda, Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği’ni tesis eden 1/95 sayılı AT-Türkiye Ortaklık Konseyi Kararı’nın 4. Maddesine göre taşımalardan alınan geçiş ücretlerinin eş etkili vergi olduğu, bu bağlamda özellikle Macaristan, Bulgaristan, Yunanistan, Romanya gibi ülkelerce geçiş ücreti alınamayacağı ülkemizce güçlü bir şekilde savunuyordu. Nitekim Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD) tarafından 19 Ekim 2017 tarihinde açıklanan karar da ülkemizin bu konudaki haklılığını ortaya koydu. Macaristan tarafı Türk taşımacılarından aldığı geçiş ücretini kaldırırken Bulgaristan,

www.kamyonum.com.tr

Yunanistan gibi bazı AB ülkeleri halen geçiş ücreti almaya devam ediyor. Konu AB ile yapılan görüşmelerde de gündeme geldi, ancak AB bu konuda da ağır davranmakta. Geçiş belgesi kotalarında da, AB sorunun ülkeler ile ikili bazda görüşülmesini önermektedir. Ancak, ulaştırma politikası AB’nin bütüncül olarak ele aldığı bir konu. Romanya, Bulgaristan, Macaristan gibi ülkeler AB’ye girmeden önce adaylık süreçlerinde AB ile Karayolu Taşımacılığı Anlaşması imzalamış, kota ve geçiş ücretlerini bu anlaşmalar ile kademeli olarak kaldırmışlar. Biz de AB’ye aday bir ülke olarak, benzeri bir anlaşma yapmak, ülkeler ile teker teker kota ve geçiş ücretlerini müzakere etmek yerine tek bir anlaşma ile sorunu çözmek istiyoruz. Ancak, AB bu konuda maalesef olumlu yaklaşmıyor.

“59 Ülke ile İkili Anlaşmamız Var” Bu kapsamda ülkeler arasında karşılıklı devam eden KUKK toplantılarında nasıl bir yol izleniyor? Bu toplantılarda ülkelere sağlanan geçiş belgeleri ve kotalar nelere göre belirlenip uygulanıyor? Bu anlaşmalarda karşılıklılık esası gözetiliyor mu? Gerek ülkeler ile yapılan ikili toplantılarda (KUKK) gerekse Avrupa Birliği (AB), Birleşmiş Milletler (BM) gibi çok taraflı toplantılarda haksız rekabete neden olan ücretlerin kaldırılması, ikili ve transit taşımaların serbestleştirilmesi, taşımacılığın kolaylaştırılması gibi konular ülkemizce sürekli olarak gündeme getirilmekte, çalışmalar bu temel politika çerçevesinde yürütülmektedir. Hâlihazırda 59 ülke ile ikili karayolu taşımacılığı anlaşmamız mevcut. Bunlardan 24’ü ile de ikili ve/veya transit

Union; however, EU applies quotas and tolls to the vehicles that will transport these goods and they demand visas from the drivers who will drive these vehicles.

"It Negatively Impacts Our Competitivity" Restrictions like quotas, tolls and driver visas impact the competitivity of our companies against countries like Bulgaria and Romania, while slowing down and making our trade with the EU expensive. Our Ministry is making great efforts to resolve these restrictions implemented by EU countries, in accordance with the rights of our country arising from the Customs Union. Due to our persistent efforts, the European Commission has carried out a study in 2014. This study titled “Study on The Economic Impact of An Agreement Between the EU and The Republic of Turkey" (Impact Assessment Study), has confirmed that the EU-imposed quota restrictions imposed restrictions and cost burdens on transport services and that if these restrictions were abolished, it would deliver positive boost to the trade of both EU and Turkey (1.9 billion Euros for Turkey's exports to the EU, 1.9 billion Euros for Turkey's imports from the EU). However, although EU acknowledges the issue, it is acting slow for the solution of the problem and refers the issue to the updates for the Customs Union planned between Turkey and the EU. Quotas and tolls will be among the most important headlines in the updates of the Customs Union.

taşımaları serbestleştirdik. Ancak, örneğin Azerbaycan’a geçerken Gürcistan’dan, Orta Asya’ya giderken İran’dan, Almanya’ya giderken de Bulgaristan, Macaristan veya Avusturya’dan geçmek zorundasınız. Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) göre transit serbestisi olmasına rağmen, ülkeler kendi topraklarından geçen yabancı taşıtlara birtakım kısıtlamalar getirebiliyor veya transit geçişe müsaade etmesi durumunda karşılığında (geçiş ücreti, 3.ülke belgesi gibi) birtakım taleplerde bulunabiliyor. Müzakerelerde her ülke kendi taşımacısının ihtiyacına göre kota talebinde bulunuyor. Taşımacılık birçok ülke için önemli bir istihdam ve gelir kaynağı. Bu nedenle, ülkeler kota artışı konusunda korumacı bir politika takip edebiliyor. Rusya ve Kazakistan buna örnek. Avusturya, İtalya, Slovenya gibi ülkeler ise daha çok çevresel nedenlerden (çevre kirliliği, gürültü kirliliği, trafik yoğunluğu gibi) dolayı transit taşımaların kısıtlı kalmasından yana. Bakanlık olarak, karşı ülkede taşımacılarımız aleyhine haksız rekabete neden olacak bir uygulama olması durumunda önceliğimiz bu uygulamanın kaldırılmasından yana. Taşımaların ayrımcılık yapılmadan, eşit rekabet koşullarında gerçekleştirilmesi temel ilkemiz. Ancak, diplomatik girişimler neticesinde bu haksızlığın giderilememesi durumunda biz de mütekabiliyet çerçevesinde gerekli tedbirleri almak zorunda kalıyoruz.

“İhracatımızın Yüzde 30-35’i Karayoluyla Gerçekleşiyor” İhracatı doğrudan etkileyen ve Türk ekonomisi açısından büyük önem taşıyan uluslararası nakliyenin bu çerçevede çözülmesi gereken temel sorunları nelerdir sizce? Bu konuda taraflara ne tür görevler düşüyor?

"Certain EU Member States Like Bulgaria and Greece Continue to Demand Tolls" What are the practices of the European Union and the Customs Union for Turkey? Are there any conflicting or mutually supporting issues? If so, what are they? Throughout the years, our country has strongly claimed during the meetings with the EU and its members states that; according to the Article 4 of the ECTurkey Association Council Decision 1/95 establishing the Customs Union between Turkey and the EU, the tolls required for logistics is an effective tax and that especially countries like Hungary, Bulgaria, Greece and Romania cannot impose tolls. As a matter of fact, European Court of Justice's (ABAD) decision dated 19 October 2017 has verified the legitimacy of our country's claims. As a result, the Hungarian side no longer demands toll from Turkish transporters, while some EU countries, such as Bulgaria and Greece, still continue to impose tolls. The issue also came up during the meetings with the EU, but the EU is still slow to take action. EU also recommends that the transit document quotas issue should be bilaterally negotiated with member states. However, the EU addresses its transportation policy as a whole. Countries like as Romania, Bulgaria and Hungary have signed a Road Transport Agreement with the EU during their candidacy processes prior to their accession to the EU, and gradually abolished their quotas and tolls through these agreements. As a candidate for EU membership, we also want to make a similar agreement and solve the issue by making a single agreement instead of negotiating each quota and toll with the member states. However, unfortunately the EU doesn't make a positive approach towards this issue.

"We Have Bilateral Agreements With 59 Countries" Accordingly, what is the course of action in the bilateral KUKK meetings? During these meetings, what are the criterias for determining and implementing transit document and quotas for various countries? Are these treaties based on reciprocity? Our country constantly brings up the abolition of fees that cause unfair competition, liberalization of bilateral and transit transports, and the facilitation of transportation during bilateral meetings with the member states (KUKK) as well as multilateral meetings like the European Union (EU) and the United Nations (UN), and our activities are based on this basic policy. Currently we have bilateral road transportation agreements with 59 countries. We have liberalized bilateral and/or transit transports with 24 of these countries. However, for example, when you are travelling to Azerbaijan, you have to go through Georgia or when you're travelling to Central Asia, you have to go through Iran and when you're going to Germany, you have to go through Bulgaria, Georgia or even Austria. According to the World Trade Organization (WTO); despite the freedom of transit, countries can impose certain restrictions to the foreign vehicles passing through their lands or make certain demands in return for a permit of transit (like transit tolls, 3rd country certificate). During the negotiations, each country demands quotas according to the requirements of their own transporters. Transportation is an important source of employment and income for most countries. That's why countries can pursue a protective policy for any increase in quotas. For example, Russia and Kazakhstan.

Bugün ihracatımızın yaklaşık yüzde 30-35’i karayolu ile gerçekleştirilmekte olup, bu bağlamda karayolu taşımacılığı ülkemiz dış ticareti ve hizmet ihracatı açısından önemli bir konumdadır. Sektördeki başlıca sorunları geçiş belgesi kotaları, yüksek geçiş ücretleri, sürücü vizeleri, mod dayatmaları, farklı standartlar ve uygulamalar şeklinde sıralamak mümkün. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak, hem ikili hem de çok taraflı toplantılarda bu sorunların üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Bu sorunların aşılması noktasında çok önemli aşamalar kaydettik.

Countries like Austria, Italy and Slovenia are in favour of transit restrictions mostly due to environmental reasons (such as environmental pollution, noise pollution, traffic intensity). Our Ministry's top priority is to abolish these applications if they lead to unfair competition against our transporters in the opposite countries. Our basic principle is to conduct transportation without discrimination and under equal competition conditions. However, if we can't overcome this injustice through diplomatic initiatives, we are forced to take necessary measures according to reciprocity.

“Uluslararası İhraç Taşıma Sayısı 1.3 Milyona Yükseldi”

"30-35 Percent of Our Exports Carried by Road"

Örneğin kotalar konusunda 2018 yılı verimli bir yıl oldu. Özbekistan geçiş belgesi kotası 12 binden 18 bine, Fransa geçiş belgesi kotası çok girişli belgelerde 700’den 2 bine, Romanya transit geçiş belgesi kotası 36 binden 55 bine yükseldi. Baktığımız zaman bu taşımalarımıza da olumlu yansımış. 2017 yılında uluslararası ihraç taşıma sayısı 1.1 milyon iken bu sayı 2018 yılında 1.3 milyona yükselmiş durumda. Çabalarımızın kısa sürede sonuç verdiğini görmek bizim açımızdan da büyük memnuniyet verici.

Since international transportation directly effects exports and has a great importance for the Turkish economy; what are the main issues of international transport that needs to be solved? What are the roles of the parties in this matter?

“Çin, Cezayir, Katar ve Libya ile Yeni Taşıma Pazarları” Uluslararası nakliyenin gelişmesi ve sınırlamalardan kurtulması açısından ileride neler yapılabilir, bu konudaki öngörüler nelerdir? Ana ticaret koridorları üzerinde, kıtaların kesişme noktasında bulunan ülkemiz, tecrübesi, güçlü kurumsal yapısı ve modern filosu ile uluslararası karayolu taşımacılığı alanında dünyada önemli bir

www.kamyonum.com.tr

Today, approximately 30-35 percent of our exports are carried by road. Accordingly, road transport has an important role in the exports and foreign trade of our country. We can list the major problems of the sector as; transit document quotas, high transit tolls, driver visas, mode enforcements, different standards and applications. As the Ministry of Transport and Infrastructure, we are trying to overcome these issues at both bilateral and multilateral meetings. We have made a lot of progress for the solution of these issues.

”Number of International Export Transports Reaches 1.3 Million“ For example, 2018 was an efficient year for quotas. The number of Uzbekistan transit

document quotas rose from 12,000 to 18,000, while the number of French multi-entry transit document quotas rose from 700 to 2,000, and the number of Romanian transit document quotas rose from 36 thousand to 55 thousand. Upon further review, these numbers had a positive impact on our transports. In 2017, the number of international export transports was 1.1 million while this number has reached 1.3 million in 2018. It is a great pleasure to see that our efforts have produced results in such a short notice.

"New Transportation Markets with China, Algeria, Qatar and Libya" What can be done in the future for the development of international transportation and the elimination of its limitations? Located on the main trade corridors, right at the intersection point of continents; our nation is a very important country in international road transportation sector with its experience, strong corporate structure and modern fleet. Today, with the help of our geographical advantage, our transporters conduct 1.3 million trips

ülke. Coğrafyasının sağladığı avantajın da yardımı ile bugün taşımacılarımız karayolu ile 3 farklı kıtada 70’e yakın ülkeye yılda 1.3 milyon sefer gerçekleştirmekte. Yeni taşıma pazarlarına ulaşmak, alternatif taşıma koridorları geliştirmek önceliklerimiz arasında. 2017 yılında Çin ile karayolu taşımacılığı anlaşması imzaladık, onay süreci halen devam ediyor. 2018 yılında Cezayir ile karayolu taşımacılığı anlaşması müzakerelerine başladık. Katar, Libya gibi ülkelere anlaşma önerilerinde bulunduk. Bu anlaşmalar hayata geçtiğinde taşımacılarımız daha geniş bir coğrafyada faaliyet gösterebilecekler.

“Karayolu Taşımacılığında Ortak Bir Düzen Sağlanamadı” Diğer yandan, uluslararası karayolu taşımacılığı meşakkatli bir iş. Havacılık veya denizyolu taşımacılığının aksine uluslararası karayolu taşımacılığında ülkeler arasında ortak bir düzen henüz sağlanamadı. Her ülke farklı politikalar takip edebiliyor, farklı standart ve uygulamaları hayata geçirebiliyor. Maalesef karayolu taşımacılığı siyasi gelişmelerden de çok çabuk etkilenen bir sektör. Bu nedenle, henüz sorunların tamamının üstesinden gelinmiş değil. Bakanlık olarak uluslararası taşımacılığımızı, ülkemizin hedefleri doğrultusunda, daha üst noktalara taşımanın gayreti içerisindeyiz. Toplantılarımıza ilgili diğer kurumlardan temsilcilerin yanı sıra özel sektör temsilcilerini de davet ediyoruz, sürekli istişare halindeyiz. Ülkemiz menfaatleri doğrultusunda sorunları birlikte çözme, sektörümüz için en iyisini bulma gayreti içerisindeyiz. Birlikten kuvvet doğar diyoruz. Uluslararası toplantılarda üst düzey ziyaretlerden teknik toplantılara her düzeyde aynı hedefler çerçevesinde sorunları çözmeye çalışıyoruz. Bu bağlamda, önümüzdeki dönemde yaşanan mevcut sorunların çözümü noktasında taşımacılarımıza güzel haberler vereceğimize inanıyoruz.

to 70 countries on 3 different continents by road. Our top priorities are to reach new transport markets and develop alternative transportation corridors. In 2017, we've signed a road transportation agreement with China and the ratification process still continues. In 2018, we started negotiations for a road transportation agreement with Algeria. We've proposed agreements to countries like Qatar and Libya. When these agreements take effect, our transporters will be able to operate in a much larger geography.

"There Is Still a Lack of a Common Ground for Road Transportation" On the other hand, international road transportation is a tricky business. Unlike aviation or maritime transport, there is still a lack of a common ground for international road transportation among nations. Every country follows different policies and implements different standards and applications. Unfortunately, road transportation can be rapidly affected by political developments. That's why certain problems still haven't been overcome. Our Ministry is striving to carry our international transportation to much higher levels in accordance with our country's goals. We invite representatives from other institutions as well as private sector representatives to our meetings; we are in constant communication. We strive to solve the problems together and find the best outcome for our sector, in accordance with the interests of our country. We always say that there is strength in numbers. From international meetings to high levels visits and even technical meetings, our goal is to solve the issues at every level according to the same goals. That's why we believe that we will soon be announcing good news to our transporters for the solution of the current problems. www.kamyonum.com.tr

BRİSA TİCARİ LASTİK GRUBUNDA YÜZDE 82 YERLİLEŞME SAĞLADI

“TİCARİ ARAÇ LASTİKLERİ SEKTÖRÜNDE HİZMET ÇEŞİTLİLİĞİMİZ İLE LİDERİZ” BRİSA COMMERCIAL TIRE GROUP REACHES 82 PERCENT LOCALIZATION

“WE’RE THE LEADER OF THE COMMERCIAL VEHICLE TIRE SECTOR WITH OUR SERVICE DIVERSITY” Ağır ticari lastik pazarında büyümesini sürdüren Brisa, yeni ve kesintisiz yolculuk deneyimleri için katma değerli ürün geliştirmeye ve akıllı hizmetlere odaklanıyor. Şirketin Aksaray’daki akıllı fabrikasında yapılan değerlendirme toplantısında verilen bilgilere göre; küresel ağır ticari lastik pazarı istikrarlı bir şekilde büyüyor. 2018 yılında %3 artışla 208 milyon adede ulaşan ağır ticari lastik pazarının gelecek 5 yılda toplam %9 artışla 228 milyon adede ulaşacağı öngörülüyor. Türkiye’de ise, son 5 yılda %7,9 büyüyen ağır ticari lastik pazarı, 2018 yılında bir önceki yıla oranla %2,4 daraldı ve satışlar 2,4 milyon adet olarak gerçekleşti. Yerel pazarda satış rakamlarının 5 yıl içinde toplam %16 artış ile 2,8 milyon adede ulaşması bekleniyor. “Yerli Üretim Logosunu Kullanarak Bu Uygulamayı Sektörümüzde İlk Hayata Geçiren Şirket Olduk” Brisa Pazarlama Direktörü Evren Güzel; “Türkiye ağır ticari araç lastikleri pazarı, geçtiğimiz sene yaşanan daralmaya rağmen güçlü bir potansiyel taşıyor. Ağır ticari araç parkı son 10 yılda %12,7 büyüyen Türkiye’nin Batı ve Orta Avrupa Bölgesi’nde en büyük ticari araç parkına sahip olması da bu potansiyeli güçlendiriyor. 2018’de hem yenileme hem OEM pazarının ilk tercihi olduk, sektörde en güçlü araç üreticileriyle kuvvetli iş birliğimizi sürdürdük. Bridgestone, Lassa ve Dayton markalı Türkiye’de üretilen lastiklerimizde Yerli Üretim logosunu kullanarak bu uygulamayı sektörümüzde ilk hayata geçiren şirket olduk. Lassa markamız ile sektörün lider markası konumumuzu güçlendirdik. Ticari lastik grubunda %82 yerli üretim oranına ulaştık. Dayton markamızın bölgesel segmentte %100’ünü İzmit fabrikamızda ürettik.”

www.kamyonum.com.tr

Brisa continues its growth in the heavy commercial vehicle market and focuses on developing value added products and smart services for new and uninterrupted travel experiences.

Evren GÜZEL “Lastiğin Yolculuğunu Önceden Tahmin Edebilen Sistemlere İhtiyaç Artıyor” “Bununla birlikte sektör, kesintisiz yolculuk deneyimi ile yeniden şekilleniyor. Otonom sürüş ve elektrikli araçların yaygınlaşması ile başlayacak bu dönüşümle, lastik sektöründen beklentiler de değişiyor. Bu kapsamda, İzmit Fabrikamızda yer alan ve belgelendirilen AR-GE Merkezimizde; daha uzun ömür, yakıt tasarrufu, yüksek yol tutuş ve çekiş kabiliyeti, düşük yuvarlanma direnci gibi teknik özelliklerde lastik geliştirmeye odaklanıyoruz. Diğer yandan filolaşmanın artması ile birlikte hizmetler de dönüşüm geçiriyor. Artık lastiğin yolculuğunu önceden tahmin edebilen sistemlere ihtiyaç artıyor ve odağımızda bu ihtiyaçlara yanıt vermek yer alıyor.” diye konuştu.

According to the data shared at the assessment meeting held at the company’s smart factory in Aksaray; the global heavy commercial tire market continues to grow steadily. In 2018, the heavy commercial tire market grew by 3% and reached 208 million units and it is expected to grow by 9% and reach a total of 228 million units in the next 5 years. Meanwhile, although the heavy commercial tire grew by 7,9% percent in Turkey in the last 5 years, it has declined by 2,4% in 2018 compared to the previous year and fell to 2,4 million units. In the domestic market, sales are expected to grow by 16% and reach a total of 2,8 million units in the next 5 years. “We Became the First Company in Our Sector to Realize the Domestic Production Logo Practice” Brisa Marketing Director Evren Güzel said: “Despite last year’s decline, Turkish heavy commercial vehicle tire market still has a strong potential. As Turkey grew its heavy commercial vehicle park by 12,7% in the last 10 years, it has the largest commercial vehicle park in the Eastern and Central European Regions; which reinforces that potential. In 2018, we’ve become the top choice of both renewal and OEM markets, and continued our strong cooperation with the strongest vehicle manufacturers of the sector. We became the first company in our sector to realize the domestic production logo practice on our Bridgestone, Lassa and Dayton tires manufactured in Turkey. We’ve

“Akıllı Hizmetlerden Faydalanan 100 Araçlık Bir Filonun Yıllık Ortalama Kazancı 1 Milyon 722 Bin TL” Akıllı hizmetleriyle ağır ticari sektörünün dönüşümüne öncülük ettiklerine değinen Güzel, “Ticari araç lastikleri sektöründe hizmet çeşitliliğimiz ile lideriz. Profleet filo yönetim çözümleri ile sunduğumuz toplam değerler paketi ile iş ortaklarımızın ve filo müşterilerimizin iş ve operasyon süreçlerinde verimliliğe, kârlılığa ve sürdürülebilirliğe önemli katkı sunuyoruz. Bugün Brisa’nın sunduğu akıllı hizmetlerden faydalanan 100 araçlık bir filonun yıllık ortalama kazancı 1 milyon 722 bin TL. Bu hizmetlerin tümünü Türkiye’deki tüm filolara sunduğu hesap edilirse de yaratılan toplam değer, 16,6 milyar TL oluyor.” dedi. “Brisa, Gönül Bağını Güçlendirerek Liderliğini Devam Ettirecek” Güzel, tüm bu hizmetleri sahada güçlü bir ekiple gerçekleştirdiklerini belirterek, “Sahaya hem aklımızı hem gönlümüzü koyuyoruz. Yalnızca sahaya özel 105 kişilik ekibimizle birlikte müşterilerimizin sahasını karış karış ezberliyoruz. Şimdiye dek toplamda 3 milyon lastikte ölçüm gerçekleştirdik. 2018 yılında 6000 saha ziyareti gerçekleştirerek filolara en iyi çözümleri sunduk. 120 filo ile Profleet hizmetlerimiz kapsamında anlaşma gerçekleştirdik ve 600 yeni filo müşterimiz, lastikte Brisa markalarını tercih etti. Diğer yandan bireysel müşterilerimize özel uygulamalarla sahada omuz omuza verdik. Yola Sağlam Çık projemizle uzun yol şoförlerinin sağlığı için Türkiye yollarına düştük, kamyon şoförlerimizin ihtiyaçlarını dinleyerek yol arkadaşı olduk. 2019 yılında da Brisa, gönül bağını güçlendirerek liderliğini devam ettirecek.” diye konuştu.

strengthened our position as the leading brand of the sector with our Lassa brand. We’ve reached a localization rate of 82% in the commercial tire group. We’ve manufactured 100% of our Dayton brand’s regional segment products at our İzmit factory.” “There Is an Increasing Demand for Systems That Can Predict the Lifetime of Tires” “In addition, the sector is reshaped by the uninterrupted travelling experience. This transformation will begin with the expansion of autonomous driving and electric vehicles and with it, the demands from the tire sector are also changing. Accordingly, we’re now focusing on developing tires with technical features like longer lifetime, fuel economy, better handling and traction capabilities as well as low rolling resistance at our certified R&D Centre located at our İzmit Factory. On the other hand, services are also going through a transformation as the number of fleets continue to increase. There is now an increasing demand for

Şirket, 2019 yılında da müşterilerinin ve iş ortaklarının verimliliğini artıran, operasyon süreçlerini iyileştiren ve maliyetlerini azaltan hizmetlerine yatırım yapmaya devam edeceğini açıkladı.

“Brisa Will Strengthen Its Bonds and Maintain Its Leadership” Güzel has stated that they’re providing all these services with a strong team on the field and said: “We’re putting both our minds and our hearts into the field. Inch by inch, we’re memorising the fields of our customers with an exclusive field team of 105 employees. So far, we’ve performed measurements on a total of 3 million tires. In 2018, we’ve made 6000 field visits to provide the best solutions to fleets. We’ve signed agreements with 120 fleets for our Profleet services and 600 new fleet customers have chosen the Brisa brands for their tires. On the other hand, we’ve supported our individual customers on the field through exclusive applications. We headed down into Turkish roads for the health of our long-haul drivers with our Be Safe Before You Hit the Road project. We’ve listened to the needs of our truckers and formed friendships. In 2019, Brisa will strengthen its bonds and maintain its leadership.”

“Brisa Offers 360 Degrees of Solutions with Its Profleet Services”

“Profleet Hizmetleriyle 360 Derece Çözüm Sunuyor” Brisa, sahadaki güçlü varlığı sayesinde filo müşterilerinin ihtiyaçlarını belirliyor ve özel olarak tasarladığı ‘Profleet’ hizmetleriyle 360 derece çözüm sunuyor. Filoların en büyük maliyet kalemleri olan yakıt ve lastikte fark yaratan hizmetleriyle lastik ölçümünden verimli ve güvenli sürüş eğitimlerine kadar birçok alanda çalışmalar gerçekleştiriyor. Filo müşterilerinin lastiklerini anlık olarak izliyor ve detaylı analiz ve yönlendirmelerle operasyonların sorunsuz bir şekilde yürütülmesine ve kârlılığın artmasına yardımcı oluyor.

of our business partners and fleet customers. Today, a fleet of 100 vehicles that take advantage of Brisa’s smart services would annually save, on average, 1 million 722 thousand TL. If all these services were offered to all the fleets in Turkey, the total value outcome would be 16,6 billion TL.”

systems that can predict the lifetime of tires and we’re focused on meeting these demands.” “A Fleet of 100 Vehicles That Take Advantage of Smart Services Would Annually Save, On Average, 1 Million 722 Thousand TL” Güzel has indicated that they are leading the transformation of the heavy commercial sector with their smart services and said: “We’re the leader of the commercial vehicle tire sector with our service diversity. Thanks to the total value package we offer with Profleet fleet management solutions, we make a significant contribution to the efficiency, profitability and sustainability of the business and operational processes

Thanks to its strong presence on the field, Brisa detects the needs of its fleet customers and offers 360 degrees of solutions with its specially designed ‘Profleet’ services. Fuel and tire are the two biggest cost items for fleets. With its distinctive services for these items ranging from tire measurements to efficient and safe driving courses, the company conducts activities in various areas. The company monitors the tires of its fleet customers in real-time and ensures seamless operation as well as increased profits through detailed analysis and directions. Brisa has announced that in 2019, it will continue to invest in services that improve the efficiency and operational processes and reduce the costs of its customers and business partners. www.kamyonum.com.tr

FORD TRUCKS, GLOBAL BÜYÜMESINI RUSYA’DA YENI 3S TESISIYLE SÜRDÜRÜYOR

FORD TRUCKS F-MAX ÇOK YAKINDA RUSYA’DA!

FORD TRUCKS CONTINUES ITS GLOBAL GROWTH WITH A NEW 3S FACILITY IN RUSSIA FORD TRUCKS F-MAX SOON TO BE AVAILABLE IN RUSSIA!

Ford Trucks, Rusya’nın ağır ticari sektörünün önde gelen şirketlerinden Turbotrucks ile gerçekleştirdiği yeni iş birliği anlaşmasının ardından ilk 3S tesisini başkent Moskova’da hizmete açtı. Rusya’da büyüme planlarının önemli bir adımı olan bu tesis ile Ford Trucks, müşterilerine kamyon satış, servis ve yedek parça hizmetlerini bir arada sunacak. Kaliningrad üretimi 2019 Uluslararası Yılın Kamyonu Ödüllü Yeni Ford Trucks F-MAX de çok yakında Rusya’da müşterilerle buluşacak. Ford Trucks, Rusya’daki partneri Turbotrucks ile iş birliği kapsamında ilk 3S tesisini Moskova’da hizmete açtı. Basın toplantısında Turbo’s Hoet Global CEO’su Piet Wauters, Turbotrucks Yönetim Kurulu Üyesi ve Rusya Genel Müdürü Serge Van Hulle, Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, Ford Trucks Genel Müdür Yardımcısı Serhan Turfan ve Uluslararası Pazarlar Direktörü Emrah Duman hazır bulundu.

Following its new partnership agreement with one of Russia’s leading heavy commercial vehicle sector companies Turbotrucks, Ford Trucks has inaugurated its first 3S facility in the Russian capital Moscow. As an important step of its growth plans in Russia, Ford Trucks will offer truck sales, maintenance and spare part services to its customers with this new facility. The 2019 International Truck of the Year Award-winner, Kaliningrad-made New Ford Trucks F-MAX will soon meet the customers in Russia.

the Russian market. The magnitude of the market, its potential as well as its opportunities for us to position our brand’s product range, have made that decision even easier. Today, Russia is the world’s 6th largest economy and its heavy commercial vehicle market is expected to exceed 100 thousand units in 2-3 years. When it exceeds 100 thousand units, the Russian market will become the largest market, including Europe. Turbotrucks has been our partner since April 2018 and its 45 years of experience in the automotive sector as well as over 25 years of experience in the Russian market alone, have provided us with a lot of important contributions and will continue to do so.”

As part of its collaboration with its partner in Russia, Turbotrucks; Ford Trucks has inaugurated its first 3S facility in Moscow. Turbo’s Hoet Global CEO Piet Wauters, Turbotrucks Board Member and Russia General Manager Serge Van Hulle, Ford Otosan General Manager Haydar Yenigün, Ford Trucks Deputy General Manager Serhan Turfan and International Markets Director Emrah Duman were present at the press conference.

“The 2019 International Truck of the Year Award-Winner New Ford Trucks F-MAX is an important indicator of our current level of heavy commercial vehicle production”

Yenigün: “2-3 Yıl İçinde Avrupa Dahil En Büyük Ağır Ticari Pazarı Rusya Olabilir” Rusya pazarına girmeye ilk kez 2007 yılında karar verdiklerini belirten Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, açılışta yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “İki ülke arasındaki yakın ekonomik ve sosyal ilişkiler sebebiyle Rusya pazarına girme kararını hiç zorlanmadan aldık. Pazarın büyüklüğü, sahip olduğu potansiyel ve markamızın ürün gamını konumlandırmamız için barındırdığı fırsatlar bu kararımızı daha da kolaylaştırdı. Rusya bugün dünyadaki en büyük 6. ekonomi konumunda, 2-3 yıl içinde ağır ticari pazarının 100 bin adedi aşması bekleniyor. Rusya pazarı, 100 bini aştığında Avrupa dahil en büyük pazar olacak. 2018 Nisan ayından bu yana partnerimiz olan Turbotrucks’ın otomotiv sektöründeki 45 yıllık tecrübesi ile Rusya pazarı özelinde sahip olduğu 25 yılı aşkın deneyim bize burada çok önemli katkılar sundu ve sunmaya devam edecek.”

“2019 Yılı Uluslararası Yılın Kamyonu Ödüllü Yeni Ford Trucks F-MAX ağır ticari üretiminde geldiğimiz noktanın önemli bir göstergesi” 2019’un Ford Trucks için Rusya özelinde yeni açılışlar ve etkinlikler yılı olacağını ifade eden Yenigün: “Bu yıl içinde 9’un üzerinde tesisimizi daha hizmete açmayı planlıyoruz. Öte yandan 2014 yılı itibarıyla üretim partnerimiz Avtotor ile Rusya’da yerli üretime geçmiştik. Kaliningrad’daki üretimimizde yeni F-MAX ile çıtayı daha da yükseltiyoruz. Artık Rus müşterilerimiz de bu mükemmel aracı kullanabilecek. 2019 Yılı Uluslararası Yılın Kamyonu Ödüllü Yeni Ford Trucks F-MAX ağır ticari üretiminde geldiğimiz noktanın önemli bir göstergesi.”

Yenigün: “In 2-3 Years, Russia May Become the Largest Heavy Commercial Vehicle Market Including Europe” Ford Otosan General Manager Haydar Yenigün has indicated that they’ve decided to enter the Russian market for the first time in 2007 and made the following statement in his speech at the inauguration: “Due to the close economic and social relations of the two countries, we didn’t have any difficulty making the decision to enter

Yenigün has indicated that 2019 will be the year of Ford Trucks’ new inaugurations and events in Russia. He said: “This year, we’re planning on inaugurating more than 9 facilities. On the other hand, ever since 2014, we began domestic production in Russia through our local production partner Avtotor. We’re raising the bar even further by introducing the New F-MAX to our production line in Kaliningrad. Now, our Russian customers will be able to use this excellent vehicle. The 2019 International Truck of the Year Award-Winner New Ford Trucks F-MAX is an important indicator of our current level of heavy commercial vehicle production.”

Alman treyler firması Schmitz Cargobull, konteyner taşıyıcı üretimi için Türk firması Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş ile iş birliği yaptı. Buna göre Schmitz Cargobull’un tüm dünyada satılacak olan konteyner taşıyıcılarını, üç yıl süre boyunca Türk firması Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş üretecek.

“Üç Farklı Model Üzerinden Siparişlerin Üretimine Başlanacak” 78

www.kamyonum.com.tr

Schmitz Cargobull’un Tüm Dünyada Satılacak Konteyner Taşıyıcılarını Koluman Üretecek Koluman To Manufacture Schmitz Cargobull’s Container Chassis Sold Around The World

Andreas SCHMITZ German trailer manufacturer Schmitz Cargobull has cooperated with the Turkish Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş for the production of its container chassis. Accordingly, Turkish Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş will produce Schmitz Cargobull's container chassis models for a period of 3 years.

"Production of The Orders Will Begin for Three Different Models" In his statement on the collaboration, Schmitz Cargobull Chairman Andreas Schmitz said: "Container chassis are a key component of the solution in combined road and rail transport. This is precisely why we are once again bringing back the S.CF container chassis semi-trailer into our range. From 2019 onwards, orders will be produced using three S.CF range standard container chassis, developed by Schmitz Cargobull and supplied by our Turkish collaborator, Mersin-based Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş. Schmitz Cargobull Yönetim Kurulu Başkanı Andreas Schmitz, iş birliğine ilişkin yaptığı açıklamada, "Konteyner taşıyıcı, kombine karayolu ve demiryolu taşımacılığındaki çözümün en önemli parçası. Tam olarak bu nedenle S.CF konteyner taşıyıcı yarı treyler modelimizi yeniden ürün gamımıza dahil ediyoruz. 2019 yılından itibaren Schmitz Cargobull tarafından geliştirilen ve Mersin merkezli Türk iş birlikçimiz Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş tarafından tedarik edilecek olan üç farklı S.CF standart konteyner taşıyıcı modeli üzerinden siparişlerin üretimine başlanacak.” şeklinde konuştu.

“Koluman Otomotiv Yetkin Bir Üretim İş Birlikçisi”

"Koluman Otomotiv is a Competent Production Collaborator"

Andreas Schmitz sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeni konteyner taşıyıcının AR&GE çalışmalarını Schmitz Cargobull üstlenecek. Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş'nin yetkin bir üretim iş birlikçisi olduğuna kanaat getirdik ve firmayla iş birliği anlaşması imzaladık. Üretim süreci, müşterilerimizin bizden beklediği kaliteyi garanti altına alabilmek için standartlarımızı karşılayacak biçimde yapılandırılacak. Müşterilerimizin teslim alacağı araçlar, Schmitz Cargobull'un orijinal araçları olacak."

Andreas Schmitz continued: "Schmitz Cargobull will handle the research and development of the new container chassis. We have found that Koluman Otomotiv Endüstri is a competent production collaborator and concluded a collaboration agreement with them. The production process will be fully configured to meet our standards to guarantee the quality customers have come to expect from us. Our customers will receive genuine Schmitz Cargobull vehicles.” www.kamyonum.com.tr

Boris BILLICH “Yıllık 9 Bin ile 12 Bin Arası Bir Pazar Öngörüyoruz” Konteyner taşıyıcı talebi, 2008-2009 ekonomik ve mali krizleri nedeniyle Avrupa’da ciddi bir düşüş göstermiş, pazardaki kapasite fazlalığı nedeniyle de Schmitz Cargobull bu alandaki üretimini durdurma kararı almıştı. Schmitz Cargobull ile Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş arasındaki iş birliği sonucu, Alman firma bu alandaki üretimlerine geri dönmüş oldu. Pazara tekrar dönmeleri üzerine bir değerlendirmede bulunan Schmitz Cargobull Satış Direktörü Boris Billich, "Talep seviyesi artık düzeldi. Yıllık 9 bin ile 12 bin araç aralığında oluşacak bir yıllık pazar hacmi öngörüyoruz." diye konuştu.

“En Önemli Pazarlarımız Almanya, Hollanda, Belçika ve İskandinavya” Boris Billich açıklamasına şu sözlerle devam etti: "Schmitz Cargobull, S.CF ürün gamında üç araç sunacak: S.CF Gooseneck 45‘ Euro Light, S.CF Gooseneck 45 ‘Euro ve S.CF Gooseneck 40‘ LX. En önemli pazarlarımız Almanya, Hollanda, Belçika ve İskandinavya'dır. Ancak bu araçlar her yerde satışa sunulacak. Satış, konfigürasyon ve müşteri hizmetlerinin tamamı Schmitz Cargobull tarafından sağlanacak."

www.kamyonum.com.tr

"We See an Annual Market of Between 9,000 and 12,000" The demand for container chassis seriously declined during the economic and financial crisis of 2008/2009. Schmitz Cargobull ceased production due to substantial overcapacity in the market. Thanks to the collaboration between Schmitz Cargobull and Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş, the German company once again began its production in this area. Schmitz Cargobull Sales Director Boris Billich has assessed their return to the market and said: "Demand has now recovered. We are seeing an annual market volume of between 9,000 and 12,000 vehicles per year."

Otomotiv Endüstri A.Ş were displayed at an exhibition in Hamburg. In her interview with Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş Chairman Kaan Saltık at the exhibition, MY TRUCK Magazine's Editor in Chief Nuray Pekcan has learned the details of the collaboration that is highly important for the automotive industry.

"We Know the Expectations of European Companies" Mr. Kaan, first of all, congratulations. Today, you're displaying the first products of your collaboration with Schmitz Cargobull. What is the extent of the collaboration?

Boris Billich continued his statement: "Schmitz Cargobull will offer three vehicles from the S.CF range: S.CF Gooseneck 45‘ Euro Light, S.CF Gooseneck 45‘ Euro and S.CF Gooseneck 40‘ LX. Our key markets are Germany, Netherlands, Belgium and Scandinavia. However, the vehicles will be available everywhere. Sales, configuration and customer service will be fully handled by Schmitz Cargobull."

We began our talks with Schmitz 2 years ago. And we've signed the agreement at the recent International Commercial Vehicles Fair IAA. Today, we're finally able to make our presentation. Our agreement consists of the container carrier trailer. As part of the agreement, we'll be directly producing for the Schmitz brand. For the first stage, the agreement has been signed for a 3-year period. Of course, Schmitz is a large company. However, we have a serious production capacity. While this allows us to take advantage of our excessive capacity, it also fulfils their need for capacity. So, in that sense, I can say that it has been a good collaboration. I hope that it will bring luck and prosperity for both companies.

Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş Chairman Kaan Saltık: "It Has Been a Good Collaboration"

Currently, Schmitz Cargobull is the leader of trailer sales in the European market. What would you say about the fact that such an important company in the sector chose you for collaboration?

The first products of the collaboration between Schmitz Cargobull and Koluman

It is surely an indicator of their trust in us. Like I said, our discussions have continued

Our Key Markets Are Germany, Netherlands, Belgium and Scandinavia"

Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık: “Doğru Bir İş Birliği Yapıldı” Schmitz Cargobull ile Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş iş birliğinin ilk ürünleri, Hamburg’da gerçekleştirilen sergi ile tanıtıldı. Sergide, Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık ile görüşen Kamyonum Genel Yayın Yönetmeni Nuray Pekcan, Türk otomotivi için büyük öneme sahip iş birliğinin ayrıntılarını öğrendi.

“Avrupalı Firmaların Beklentilerini Biliyoruz” Kaan Bey öncelikle tebrik ederiz. Bugün, Schmitz Cargobull ile gerçekleştirdiğiniz iş birliğinin ilk ürünlerini sergiliyorsunuz. İş birliği neleri kapsıyor? Schmitz’le olan görüşmelerimiz 2 yıl öncesinden başladı. Anlaşmamızı geçtiğimiz Uluslararası Ticari Araç Fuarı IAA'da imzaladık. Bugün de sunumumuzu nihayet gerçekleştirebiliyoruz. Anlaşmamız, konteyner taşıyıcı treyleri kapsıyor. Anlaşma çerçevesinde direkt Schmitz markası ile onlar için üretim yapacağız. Anlaşma ilk etapta 3 yıl için imzalandı. Schmitz şüphesiz ki büyük bir firma. Bizim de ciddi bir kapasitemiz söz konusu. Biz kapasite fazlamızı değerlendiriyoruz, onların da kapasite ihtiyaçları var. Bu anlamda doğru bir iş birliğinin yapıldığını söyleyebilirim. Her iki firma için de hayırlı olacaktır diye ümit ediyorum. Schmitz Cargobull treyler satışında şu anda Avrupa lideri. Sektörde böylesine önemli bir firmanın, iş birliği için sizi seçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kaan SALTIK Şüphesiz ki bu bize gösterilen güvenin işareti. Dediğim gibi görüşmelerimiz, 2 senelik bir zaman dilimini kapsıyor. Schmitz Cargobull, firmamıza gelerek üretimimizi ve çalışma şartlarımızı gördü. Uzunca bir değerlendirme, karşılıklı tartma süreci yaşadık. Bu dönemin sonunda da yola çıkma kararı verdik. Bildiğiniz gibi Mercedes-Benz’in uzun yıllardır yetkili üst yapıcısı konumundayız. Dolayısıyla bir Avrupa firmasının kalite olarak beklentilerinin farkındayız. Kendi üretimlerimizdeki kaliteyi de yükseltmek adına gerek fiziksel, gerekse personel anlamında ciddi yatırımlar yaptık. Tahmin ediyorum Schmitz Cargobull da tüm bunları göz önünde bulundurarak bu kararı vermiştir.

“Hedefimiz 3 Yıl İçinde Bin Adet Üretim” Bu ürünler hangi ülkelere satılacak? Görebildiğimiz kadarıyla konteyner pazarının ağırlığı Almanya ve Benelüks ülkeleri. Özellikle de Hamburg, Amsterdam gibi

for a period of 2 years. Schmitz Cargobull came to our factory and saw our production and operating conditions. We had a long period of evaluation and mutual assessment. At the end of that period, we decided to begin. As you know, we've been the authorized mounted equipment manufacturer of Mercedes-Benz for many years. Therefore, we're aware of the quality expectations of a European company. We've made significant physical and employment investments to increase the quality of our production. I'm guessing that Schmitz Cargobull has made its decision considering all these facts.

"Our Goal Is to Produce 1000 Units In 3 Years" In which countries are these products going to be sold? According to our estimates, the container market is mostly concentrated in Germany and Benelux countries. And especially cities www.kamyonum.com.tr

kentler. Bunun dışında Baltık ülkelerinde de pazarlama faaliyetlerinin yapılacağını düşünüyorum.

like Hamburg and Amsterdam. Other than those, I also believe that they will be marketed in Baltic countries.

İleride Schmitz Cargobull ile üretim konusunda da bir iş birliğiniz olabilir mi?

Is there a possibility that you may collaborate with Schmitz Cargobull for production in the future?

Schmitz Cargobull ile biz aynı zamanda rakibiz. Burada bir iş birliğimiz söz konusu ama konteyner dışındaki ürünlerde rekabetimiz hâlâ sürüyor. Şu anda diğer ürün gruplarında bir iş birliğimiz söz konusu değil. Koluman Otomotiv A.Ş’nin üretim kapasitesi Schmitz Cargobull’un taleplerine cevap verebilecek mi? Evet, kesinlikle. Koluman’ın üretim kapasitesi, Schmitz Cargobull’un taleplerine fazlasıyla cevap verebilecek nitelikte. Şu anda hedefimiz 3 yıl içerisinde bin adetlik bir üretime ulaşmak. Bizim beklentimiz bu rakamın daha kısa sürede gerçekleşmesi yönünde.

www.kamyonum.com.tr

Schmitz Cargobull and Koluman are also competitors. Even though we're collaborating here, we still continue to compete for products other than containers. Currently we do not collaborate in other product groups. Is Koluman Otomotiv A.Ş' production capacity able to meet Schmitz Cargobull's demands? Yes, absolutely. Koluman's production capacity is more than able to meet Schmitz Cargobull's demands. Our current goal is to reach a production level of 1000 units in 3 years. We estimate that we will reach that number much sooner.

DAF EXCELLENCE EDITION VE UNIVERSAL EDITION ŞİMDİ TÜRKİYE’DE! DAF EXCELLENCE EDITION AND UNIVERSAL EDITION ARRIVES IN TURKEY! DAF Trucks Turkey araçlarını Excellence Edition ve Universal Edition olarak Türkiye pazarına sunuyor.

DAF Trucks Turkey launches its vehicles with its Excellence Edition and Universal Edition in the Turkish market.

use, warranty conditions and equipment levels. Configured for all kinds of operating conditions, these vehicles aim to consolidate their success in Europe, with even more success in Turkey.

DAF Trucks, Türkiye’de müşterilerine Excellence Edition ve Universal Edition’ı tanıtmaya hazırlanıyor. DAF Trucks bu araçların yakıt sarfiyatı, kullanım kolaylığı, garanti koşulları ve donanım seviyesi ile müşterilerin vazgeçilmezi olacak iddiasında. Donanım seviyesi her türlü kullanıma uygun olarak belirlenen bu araçlar, Avrupa’da kazanmış olduğu başarıyı Türkiye’de de perçinlemeyi hedefliyor.

DAF Trucks prepares to introduce the Excellence Edition and Universal Edition models that have the exact same features with these large fleets for its Turkish customers as well. DAF Trucks claims that these vehicles will become indispensable for its customers with their fuel economy, ease of

“DAF XF Consumes Much Less Fuel”

“DAF XF, Çok Daha Az Yakıt Tüketiyor” DAF Trucks yetkilileri DAF XF’nin özelliklerini şöyle açıklıyor: “Yakıt optimizasyonu alanında kendini kanıtlamış olan DAF XF, çok daha az yakıt tüketiyor. Örneğin, yılda 120.000 km yapan bir müşterimiz, 100 km’de 4 lt yakıt tasarrufu yaptığında 3 yılda yaklaşık 90.000 TL (15.000 Euro’ya eşdeğer) tasarruf ediyor. DAF XF bu avantajı aerodinamik özellikleri, Eco mod ve EcoRoll özellikleri, PACCAR MX-11 ve MX-13 motorları, egzoz sonrası işleme sistemleri, Traxon şanzıman, yeni tahrik hattı yazılımı, HVAC ve akıllı havalandırma kontrolleri ile sağlamaktadır.”

DAF Trucks officials have shared the features of the DAF XF: “DAF XF has proven itself in terms of fuel optimization and now,

“Aero Paket, aerodinamik özellikleri daha da optimize ederek çekicinin yakıt tüketimini düşürüyor. Araçta bulunan Tahmini Hız Sabitleyici (PCC), yoldaki iniş ve çıkışları tahmin ederek, optimum hızı ve vites seçimini önceden belirleyerek yakıt tüketimini minimum seviyeye getiriyor.”

“Sürücüye Aracın Performansını Artırma Olasılığı Veriyor” “Eco modu, sürücüye ekonomik sürüşte yardımcı oluyor ve başka bir ekonomi modu seçerek sürücüye aracın performansını artırma olasılığı veriyor. EcoRoll ise hız sabitleyici aktif durumdayken aracın yokuş aşağı “serbest” iniş yapmasını sağlıyor. Tahmini Hız Sabitleyici ile birlikte EcoRoll işlevi daha da geliştirilmiş olup bu sayede daha fazla yakıt tasarrufu elde edilmektedir. Ayrıca Lastik Basıncı İzleme Sistemi (TPMS) ile doğru lastik basıncı sağlanarak hem yakıttan tasarruf edilir hem de lastik aşınması azaltılmış oluyor.”

it consumes much less fuel. For example; when a customer that covers 120.000 km in a year, saves 4 lt of fuel per 100km, then he can save nearly 90.000 TL (Equals 15.000 Euros) in 3 years. DAF XF achieves this advantage through its aerodynamic properties, Eco mode and EcoRoll features, PACCAR MX-11 and MX-13 engines, exhaust gas post-processing systems, TraXon transmission, new drive line software, HVAC and smart air-conditioning controls.” “The Aero Package reduces fuel consumption of the tractor by optimizing its aerodynamic properties even further. The on-board Predictive Cruise Control (PCC) can predict the hills and ascents on the road to pre-determine the optimum speed and gear selections in order to minimise fuel consumption.” “Gives the Driver the Choice to Boost Vehicle’s Performance” “The eco mode helps the driver for an economic drive and gives the driver the choice to boost vehicle’s performance by choosing another economy mode. When the cruise control is active, EcoRoll allows the vehicle to make a “free roll” on a downhill. Thanks to the Predictive Cruise Control, EcoRoll’s functionality is improved even further and therefore helps achieve much better fuel economy. In addition, the Tire Pressure Monitoring System (TPMS) helps maintain the correct tire pressure to both save fuel and reduce tire wear.”

VOLVO TRUCKS’TAN ÖZEL ÜRETİM İTFAİYE KAMYONU

“TÜM DÜNYADA ‘GÜVENLIK’ DENILINCE AKLA GELEN İLK MARKA

VOLVO TRUCKS” Volvo Trucks Türkiye distribütörü Temsa İş Makinaları, Volkan İtfaiye’ye, İGA’nın İstanbul Havalimanı’nda kullanması için 4’ü yangın müdahale aracı, 1’i ise yer hizmetleri aracı olmak üzere 5 adet Volvo Trucks FMX 6x6 model tahrik sistemli kamyon satışı gerçekleştirdi. Havaalanı koşullarına göre en iyi performansı gösterecek şekilde modifiye edilen ve üst yapı uygulamaları için düzenlenen araçlar, Volkan İtfaiye’nin yangın söndürme donanımını entegre etmesinin ardından İGA’ya teslim edildi.

Temsa İş Makinaları’nın distribütörlüğünü yürüttüğü Volvo Trucks, üstyapı uygulamaları için gereken tüm teknik desteği vererek, gerek kamu ihalelerine ya da firmalara, gerekse ihracata yönelik özel ekipmanlı üst yapılı araçlar sunabilme kabiliyetiyle pazarda rakiplerinden farklılaşıyor. İstanbul Havalimanı’nda kullanılmak üzere ihtiyaca uygun olarak modifiye edilen Volvo Trucks araçların teslimatı, İGA Hava Tarafı Operasyon Direktörü Ozan Karakış, Volkan İtfaiye Genel Müdürü Yaşar Tecim ve Temsa İş Makinaları Kamyon Grup Satış Müdürü Kıvanç Kızılkaya’nın katılımıyla gerçekleşti.

www.kamyonum.com.tr

VOLVO TRUCKS INTRODUCES A CUSTOM FIRETRUCK “VOLVO TRUCKS IS THE FIRST BRAND THAT COMES TO MIND FOR SAFETY”

Volvo Trucks Turkey distributer Temsa İş Makinaları has sold a total of 5 Volvo Trucks FMX 6x6 driven trucks, 4 fire trucks and 1 ground handling services vehicle, to Volkan İtfaiye to be utilized at İGA's İstanbul Airport. Modified to offer the best performance in the airport's conditions, the vehicles have been adjusted for super-structure applications. They were delivered to İGA after the integration of Volkan İtfaiye's firefighting equipment onto the trucks. As the distributor of Volvo Trucks, Temsa İş Makinaları shines out among the market by offering all the necessary technical support for mounted equipment applications as well as with its capability of offering specially equipped vehicles with mounted equipment for public sector tenders, companies or exports.

OZAN KARAKIŞ

“Volvo Trucks Tüm Şartları Başarı ile Karşıladığı İçin Tercih Sebebi” Araçların, İstanbul Havalimanı’nda uçuş ve yer emniyetinin koruyucusu Havaalanı İtfaiyesi – Aircraft Rescue Fire Fighting (ARFF) ekibinin uçak, bina ve tesis yangınlarında kullanımı için alındığını belirten İGA Hava Tarafı Operasyon Direktörü Ozan Karakış, “Havaalanlarında meydana gelen hava aracı kaza kırım ve yangın olaylarına müdahale süresi çok kritik bir kriterdir. İhbarın alınmasından itibaren 3 dakika içerisinde müdahale edilmesi zorunludur. Araçların taşıdığı yüksek miktardaki su ve yangın söndürme köpüğü, olayların kaplamalı yüzeyler dışında arazi şartlarında da meydana gelebilecek olması, aracın çok kısa sürede azami hıza çıkmasını ve arazi şartlarına uygun olmasını gerektirmektedir. Bu bağlamda Volvo Trucks tarafından sağlanan araçlar tüm şartları başarı ile karşıladığı için tercih sebebi olmuştur.” diyerek konunun önemine dikkat çekti. Teslimat töreninde, Volvo Trucks’ın İstanbul Havalimanı’nda kullanılacak kamyonlar için gösterdiği hizmet ve desteğinden duydukları memnuniyeti dile getiren Volkan İtfaiye Genel Müdürü Yaşar Tecim ise sözlerine şöyle devam etti: “Bizim için güvenlik çok önemli. Yaptığımız işin doğası insanların güvenliğini sağlamak üzere. Tabi bunu yapabilmek için önce kendi güvenliğinizi sağlama almanız gerekir; ki başkalarına da yardım edebilin. Bu anlamda tüm dünyada güvenlik denilince akla gelen ilk marka olan Volvo Trucks’ı tercih ettik.”

“Bu Değerli Projede Yer Aldığımız İçin Gurur Duyuyoruz” Temsa İş Makinaları’ndan Kıvanç Kızılkaya da tercih edilmekten dolayı memnuniyetini ve teşekkürlerini dile getirerek, “İstanbul Havalimanı gibi güvenliğin büyük önem taşıdığı bir lokasyonda yine itfaiye gibi can güvenliğini koruma görevi üstlenen çok değerli bir kurumun Volvo Trucks’ı tercih etmesinden dolayı çok mutluyuz. Biz de bu değerli projede yer aldığımız için gurur duyuyoruz. Bu alımın uzun dönemli iş birliğine vesile olmasını diliyorum.” dedi.

IGA Air Side Operations Director Ozan Karakış, Volkan İtfaiye General Manager Yaşar Tecim and Temsa İş Makinaları Truck Group Sales Manager Kıvanç Kızılkaya have attended the delivery of the Volvo Trucks vehicles modified for the needs of the İstanbul Airport.

"We Preferred Volvo Trucks Because It Has Successfully Met All the Conditions" IGA Air Side Operations Director Ozan Karakış has stated that the vehicles were purchased to be used by the Aircraft Rescue Fire Fighting (ARFF) team - the protector of flight and ground safety at Istanbul Airport- during aircraft, building and facility fires. He said: "Response time for aircraft accidents and fires at airports, is a very important criteria. You are obliged to respond within 3 minutes of receiving the distress call. These vehicles must rapidly reach their maximum speeds and they need to be suitable for terrain conditions because of the high amount of water and fire extinguishing foam carried by the vehicles as well as the fact that events may occur not only on coated surfaces but also on terrain conditions. Accordingly, we preferred Volvo Trucks vehicles as they have successfully met all the conditions." In his statement at the delivery ceremony, Volkan İtfaiye General Manager Yaşar Tecim has expressed their satisfaction with Volvo Trucks' services and support for the trucks prepared for İstanbul Airport and continued: "Safety is crucial for us. The nature of our work is to ensure the safety of the people. But in order to do that; first, you have to ensure your own safety so that you can help others. So that's why we chose the first brand that comes to mind for safety in the world, Volvo Trucks."

YAŞAR TECİM

KIVANÇ KIZILKAYA

"We're Proud to Be a Part of This Valuable Project" Kıvanç Kızılkaya at Temsa İş Makinaları, has also indicated that it is a pleasure to be the choice of the company and expressed their thanks: We are very happy such a valuable institution that assumes the duty of savings lives, has chosen Volvo Trucks at a location where security has such crucial importance We’re very proud to be a part of this valuable project. I hope that this procurement shall lead to a long-term collaboration.”"

www.kamyonum.com.tr

TRAFİĞE KAYDI YAPILAN TAŞIT SAYISI GEÇEN YILIN AYNI AYINA GÖRE %43,4 AZALDI

TÜİK

NUMBER OF VEHICLES REGISTERED TO TRAFFIC DECREASES BY 43.4% COMPRAED TO THE SAME MONTH OF PREVIOUS YEAR

Ocak ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam 22 milyon 922 bin 164 adet taşıtın %16,4’ünü kamyonet, %3,7’sini kamyon, %1’ini otobüs oluşturdu.

Pick-up trucks have formed 16,4% of the total of 22 million 922 thousand 164 vehicles registered to the traffic by the end of January while trucks formed 1% of it.

Ocak ayında trafiğe kaydı yapılan toplam 66 bin 486 taşıtın %17,5’ini kamyonet, %4,5’ini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Pick-up trucks formed 17,5% of the total of 66 thousand 486 vehicles registered to traffic in January while 4.5% of these vehicles were minibuses, buses, trucks and special purpose vehicles.

Ocak ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre %18,5 arttı. Bu artış kamyonda %124,6, kamyonette %68,8, otobüste %35,1 olarak gerçekleşti.

The number of vehicles registered to traffic has increased by 18,5% in January compared to the previous month. This increase amounted to 124.6% for trucks, 68.8% for pick-up trucks and 35.1% for busses.

Ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında %43,4 azalış gerçekleşti. Bu azalış minibüste %52,1, otobüste %11,7, kamyonette %54,6, kamyonda %62,8, özel amaçlı olarak gerçekleşti.

Compared to the same months of the previous year, the number of vehicles registered to traffic has decreased by 43.4% in January. This decrease amounted to 52.1% for minibuses, 11.7% for busses, 54.6% for pick-up trucks and 62.8% for trucks.

TRAFİĞE KAYITLI ARAÇLAR 2015-2019 VEHICLES REGISTERED IN TRAFFIC CİNSİ / TYPE YIL/YEAR

TOPLAM TOTAL

KAMYONET PICK-UP TRUCK

ÇEKİCİ TRACTOR

KAMYON TRUCK

TANKER

RÖMORK TRAILER

Y. RÖMORK Y. TRAILER

2015 2016 2017 2018 2019

4 351 477 4 577 179 4 804 587 4 934 158 4 945 945

3 255 299 3 442 483 3 642 625 3 755 580 3 766 235

214 893 225 599 230 195 236 072 236 593

562 532 573 355 582 473 584 071 584 215

26 894 26 380 26 050 25 319 25 289

11 778 12 087 12 503 13 167 13 189

280 081 297 275 310 741 319 949 320 424

TRAFİĞE KAYDI YAPILAN ARAÇLAR 2015-2019 VEHICLES REGISTERED TO TRAFFIC CİNSİ / TYPE YIL/YEAR

TOPLAM TOTAL

KAMYONET PICK-UP TRUCK

ÇEKİCİ TRACTOR

KAMYON TRUCK

2015 2016 2017 2018 2019

273 367 241 121 252 887 161 055 13 694

206 712 193 931 212 616 129 871 11 658

18 470 11 753 6 346 7 100 599

23 035 16 385 17 388 12 093 795

TANKER

RÖMORK TRAILER

Y. RÖMORK Y. TRAILER

505 323 261 52 1

583 391 542 848 45

24 062 18 338 15 734 11 091 596

TRAFİKTEN KAYDI SİLİNEN ARAÇLAR 2015-2019 VEHICLES REMOVED FROM TRAFFIC CİNSİ / TYPE YIL/YEAR

TOPLAM TOTAL

KAMYONET PICK-UP TRUCK

ÇEKİCİ TRACTOR

KAMYON TRUCK

TANKER

RÖMORK TRAILER

Y. RÖMORK Y. TRAILER

2015 2016 2017 2018 2019

24 047 14 054 22 858 29 589 1 788

14 532 7 619 13 294 17 649 953

435 795 725 838 79

8 185 4 554 7 773 9 565 615

157 171 160 211 14

104 50 83 111 6

634 865 823 1215 121

DEVRİ YAPILAN ARAÇLAR 2015-2019 VEHICLES HANDED OVER CİNSİ / TYPE

YIL/YEAR

TOPLAM TOTAL

KAMYONET PICK-UP TRUCK

ÇEKİCİ TRACTOR

KAMYON TRUCK

TANKER

RÖMORK TRAILER

Y. RÖMORK Y. TRAILER

2015 2016 2017 2018 2019

1 264 156 1 301 426 1 494 633 1 518 281 103 894

1 033 050 1 073 987 1 227 328 1 255 538 88 109

66 638 63 324 77 309 72 767 4 377

104 526 99 834 112 806 111 734 6 198

4 018 3 628 3 685 3 306 199

1 228 1 080 1 176 1 476 94

54 696 59 573 72 329 73 460 4 917

www.kamyonum.com.tr

DEVRİ YAPILAN ÇEKİCİ-KAMYON-TANKERLER YEAR/MONTH

TYPE

BRAND

UNITS

YIL/AY

CİNSİ

MARKA

ADET

YEAR/MONTH

YIL/AY

CİNSİ

TYPE

MARKA

BRAND

ADET

UNITS

2019/01

ÇEKİCİ

BMC

153

2019/01

KAMYON

HYUNDAI

2019/01

ÇEKİCİ

DAF

285

2019/01

KAMYON

INTER

2019/01

ÇEKİCİ

DİGER

2019/01

KAMYON

ISUZU

1018

2019/01

ÇEKİCİ

FARGO

2019/01

KAMYON

IVECO(OTOYOL)

636

2019/01

ÇEKİCİ

FIAT

2019/01

KAMYON

KIA

2019/01

ÇEKİCİ

FORD

359

2019/01

KAMYON

LEYLAND

2019/01

ÇEKİCİ

IVECO(OTOYOL)

131

2019/01

KAMYON

MAN

215

2019/01

ÇEKİCİ

MAN

340

2019/01

KAMYON

MERCEDES-BENZ

1281

2019/01

ÇEKİCİ

MERCEDES-BENZ

1895

2019/01

KAMYON

MITSUBISHI

672

2019/01

ÇEKİCİ

NISSAN

2019/01

KAMYON

NISSAN

2019/01

ÇEKİCİ

RENAULT

290

2019/01

KAMYON

OTOKAR

2019/01

ÇEKİCİ

SCANIA

680

2019/01

KAMYON

PEUGEOT

2019/01

ÇEKİCİ

VOLVO

238

2019/01

KAMYON

RENAULT

2019/01

KAMYON

SCANIA

2019/01

KAMYON

AUSTIN

2019/01

KAMYON

VOLKSWAGEN

2019/01

KAMYON

BEDFORD

2019/01

KAMYON

VOLVO

2019/01

KAMYON

BMC

490

2019/01

TANKER

BMC

2019/01

KAMYON

CHEVROLET

2019/01

TANKER

FARGO

2019/01

KAMYON

CHRYSLER

2019/01

TANKER

FORD

2019/01

KAMYON

CITROEN

2019/01

TANKER

HINO

2019/01

KAMYON

DESOTO

2019/01

TANKER

ISUZU

2019/01

KAMYON

DİGER

2019/01

TANKER

IVECO(OTOYOL)

201901

KAMYON

DODGE

2019/01

TANKER

MAN

2019/01

KAMYON

FARGO

103

2019/01

TANKER

MERCEDES-BENZ

2019/01

KAMYON

FIAT

2019/01

TANKER

MITSUBISHI

2019/01

KAMYON

FORD

1229

2019/01

TANKER

RENAULT

2019/01

KAMYON

HINO

2019/01

TANKER

SCANIA

TRACTOR TRUCKS-TRUCKS-TANKERS HANDED OVER www.kamyonum.com.tr

AĞIR TİCARİDE ÜRETİM YÜZDE 25 AZALDI (Ocak) HEAVY COMMERCIAL VEHICLE PRODUCTION DECREASES BY 25 PERCENT (JANUARY) 2019 yılı Ocak ayında toplam üretim bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12, otomobil üretimi ise yüzde 16 oranında azaldı. Bu dönemde, toplam üretim 109 bin 871 adet, otomobil üretimi ise 71 bin 397 adet düzeyinde gerçekleşti.

In January 2019, total automotive production has decreased by 12 percent compared to the previous year while automobile production has decreased by 16 percent. Total production has remained at 109 thousand 871 units and automobile production at 71 thousand 397 units.

2019 yılı Ocak ayında üretim yüzde 1 seviyesinde azalırken, ağır ticari araç grubunda yüzde 25 seviyesinde azaldı, hafif ticari araç grubunda ise yüzde 1 seviyesinde arttı. 2018 yılı Ocak ayına göre ticari araç pazarı yüzde 62, hafif ticari araç pazarı yüzde 60 ve ağır ticari araç pazarı yüzde 72 azaldı.

Commercial vehicle production has decreased by 1 percent in January 2019 while light commercial vehicle segment production has increased by 1 percent and heavy commercial vehicle segment production has decreased by 25 percent. Compared to the same term of the previous year, commercial vehicle market decreased by 62 percent, light commercial vehicle market decreased by 60 percent and heavy commercial vehicle market decreased by 72 percent.

2018/2019 Yılları Üretim

2018/2019 Production

OCAK AYI ÜRETİMİ January Production

TİPLER

2018 B. KAMYON - H. Truck

1 AYLIK ÜRETİM 1 Months Production

2019

1.871

2018

1.394

DEĞİŞİM % Percent Change %

2019

1.871

1.394

OCAK JANUARY

1 AY 1 Months

-25,5

-100

K. KAMYON - L. Truck

268

KAMYONET - Pick Up

32.222

31.118

32.222

31.118

-3,4

TOPLAM-Total

34.361

32.512

34.361

32.512

-128,9

268

“K.KAMYON : AYA 3.5-12 Ton (L.Truck:GVW 3.5-12 Ton) B.KAMYON : AYA 12 Ton’dan Büyük (M.Truck:GVW 12 Ton And Up)”

“OTOMOTİV SANAYİİ FİRMALARININ 2019 YILI OCAKAYI ÜRETİMLERİ Production of Automotive Manufacturers Month of January 2019” “FİRMALAR Companies”

“K.KAMYON L.Truck”

“B.KAMYON Mid.Truck”

A.I.O.S.

“KAMYONET Pick Up”

FORD OTOSAN

255

18,3

KARSAN M. BENZ TÜRK

1.139

TOPLAM 2

25.072

80,6

25.327

152

0,5

152

81,7

1.139

OTOKAR TEMSA GLOBAL TOFAŞ TOPLAM-Total

www.kamyonum.com.tr

1394

100

5.892

18,9

5.892

31.118

100

32.512

www.kamyonum.com.tr

1.394

0 0 0 0

1.394

TEMSA GLOBAL

OTOKAR

A.I.O.S.

TOPLAM

TOPLAM Total

TOPLAM

ARALIK December

KASIM November

152 2 25.072 31.118

152

25.072

31.118

A.I.O.S.

FORD OTOSAN

TOPLAM

5.892

TOFAŞ

KARSAN

OTOKAR

KAMYONET- Pick Up

K.KAMYON- L.Truck

EKİM October

A.I.O.S.

EYLÜL September

255

AĞUSTOS August

255

TEMMUZ July

FORD OTOSAN

HAZİRAN June

B.KAMYON- M.Truck

MAYIS May

1.139

NİSAN April

1.139

MART March

M. BENZ TÜRK

ŞUBAT February

OCAK January

FİRMA Companies

“OTOMOTİV SANAYİİ FİRMALARININ AYLIK ÜRETİMLERİ - 2019 Production 0f Automotive Manufacturers - 2019”

KAMYON PAZARI YÜZDE 74 AZALDI

TRUCK MARKET DECREASES BY 74 PERCENT

2019 yılı Ocak ayında; bir önceki yılın aynı ayına göre ağır ticari araç pazarı yüzde 72 azalarak 402 adet, kamyon pazarı yüzde 74 oranında azalarak 318 adet, midibüs pazarı yüzde 57 oranında azalarak 57 adet ve otobüs pazarı ise yüzde 65 oranında azalarak bin 27 adet düzeyinde gerçekleşti.

Compared to the same term of the previous year, heavy commercial vehicle market has decreased by 72 percent and reached 402 units while the truck market decreased by 74 percent and remained at 318 units, midibus market decreased by 57 percent with 57 units and the bus market decreased by 65 percent with 27 units in January 2019.

Kamyon Pazarı (2015-2019 Ocak) Truck Market (2015-2019 January ) 2015

2016

2017

2018

2019

Yerli/Local

1.710

708

646

765

201

İthal/Imports

505

459

285

472

117

Toplam/Total

2.215

1.167

931

1.237

318

İthalat/Imports (%)

22,8

39,3

30,6

38,2

36,8

Kamyon Pazarı (x1000) AYA > 5 Ton //Truck Market (x1000) GVW > 5 Ton 1

1 Ay\Mo

Total

2015

2.215

3.346

5.699

3.729

3.600

4.253

2.922

2.211

2.687

2.266

3.146

7.307

2.215

43.381

2016

1.167

1.648

2.515

2.319

2.711

2.623

984

1.796

1.438

2.238

2.485

3.127

1.167

25.051

2017

931

1.290

1.982

1.888

2.184

1.891

1.974

1.860

2.284

2.188

2.487

4.438

931

25.397

2018

1.237

1.552

2.630

2.328

1.909

1.272

1.235

603

653

488

905

1695

1.237

16.507

2019

318

www.kamyonum.com.tr

TAŞIT ARACI İHRACATI YÜZDE 1 AZALDI

VEHICLE EXPORTS DECREASES BY 1 PERCENT

2019 yılı Ocak ayında 58 bin 807 adedi otomobil olmak üzere, toplam üretimin yüzde 85’ini oluşturan 93 bin 760 adet taşıt ihraç edildi. 2019 yılı Ocak ayında gerçekleşen taşıt aracı ihracatı, 2018 yılı aynı ayına göre yüzde 1 azaldı.

85 percent of the total production, which is 93 thousand 760 vehicles, have been exported in January 2019 while 58 thousand 807 of the total comprise of automobiles. Compared to the same month of 2018, vehicle exports have decreased by 1 percent in January 2019.

Bu dönemde otomobil ihracatı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20 oranında azalırken, ticari araç ihracatı yüzde 67 oranında arttı. Traktör ihracatı ise 2018 yılına göre yüzde 39 artarak bin 111 adet olarak gerçekleşti.

Automobile exports have decreased by 20 percent compared to the same months of the previous year while commercial vehicle exports have increased by 67 percent. Meanwhile, tractor exports have increased by 39 percent compared to 2018 and reached 1 thousand 111 units.

TAŞIT ARAÇLARI İHRACATI (2017-2019) SEKTÖR/SECTOR

2017

MOTOR VEHICLE EXPORTS (2017-2019) 2018

2018

2019

2019 /2018 (%)

1 Ay / Mounth

Kamyonet/Pick-Up

350.108

372.954

18.119

27.998

54,5

Kamyon/Truck

7.800

14.478

634

1.325

109

TOPLAM / Total

357.908

387.432

18.753

29.323

163,5

2019 OTOMOTİV SANAYİİ DIŞ SATIŞLAR 2019 Automotive Industry Exports Sales TİPLER Types

Ocak January

Şubat February

Mart March

Nisan April

Mayıs May

Haziran June

Temmuz July

Ağustos August

Eylül September

Ekim October

Kasım Aralık November December

TOPLAM Total

KAMYONET-Pick Up

27.998

KAMYON-Truck

1.325

27.998 1.325

TOPLAM -Total

29.323

Kamyonet / Pick Up FİRMALAR Companies

Ocak January

Şubat February

Mart March

Nisan April

Mayıs May

Haziran June

Temmuz July

Ağustos Eylül August September

Ekim October

Kasım Aralık November December

TOPLAM Total

FORD OTOSAN

22.346

KARSAN

OTOKAR

TOFAŞ

5.579

TOPLAM-Total

27.998

Kamyon / Truck FİRMALAR Companies OTOKAR

Ocak January

Şubat February

Mart March

Nisan April

Mayıs May

Haziran June

Temmuz July

Ağustos Eylül Ekim August September October

Kasım Aralık November December

TOPLAM Total 0

FORD OTOSAN

184

M. BENZ TÜRK

1.141

KARSAN

TOPLAM-Total

1.325

www.kamyonum.com.tr

2019

Kap./Van/Tks.

Tenteli

Pla�orm

Kon.Taşıyıcı

Damper

Tanker

Silobus

Oto Taşıyıcı

Lowbed

Çöp Taşıyıcı

Diğer

TOPLAM

Ocak

Bu Sayfayı Yazdır

Sa ş Türü Seçiniz

İç ve Dış Satış

Nursan

Koluman

Efe

OKT

Otokar

Takdir

Serin

0 11

* 0

Yalçın

Tırsan

Öz Treyler

Source: TREDER ayına ait İç ve Dış Satış istatistikleri...

Ay Seçiniz

görebulunan kümüla�fveriler sa ş ista�s�kleri için klayınız. Not: Yıllara Yukarıda 19 Mart 2019’da www.treder.org.tr’den alınmıştır. *Tırsan tarafından onaylanmış veridir.

Frigoriﬁk

Aksoylu

Kaynak: TREDER 2019 yılı Ocak

Yıl Seçiniz

Özgül

Aydeniz

Arıtaş

BRF Treyler

Ali Rıza Usta

361

164

163

Krone

518

166

256

Makinsan TOPLAM

Note: The above data has been acquired from www.treder.org.tr on March 19, 2019. *Data has been approved by Tırsan.

Seyit

Among the product groups, the top selling vehicle type of January 2019 has been the‘curtainsider’ with 256 units sold. On a brand basis, Krone became the best product Fuarlar Yayınlar seller of January 2019 İletişim with 361 units.

Trailer Manufacturers of Turkey (TREDER) has announced January 2019 Treder - Treyler Sanay c Association ler Derneğ Total Domestic and Foreign Sales statistics of the trailer market. According to Trailer Manufacturers Association of Turkey’s (TREDER) data, in January 2019, total of 518 Üye Girişi | English units have been sold in every product group.

Treyler Sanayicileri Derneği (TREDER), treyler pazarında 2019 Ocak 19.03.2019 ayına ait toplam iç ve dış satış istatistiklerini açıkladı. Treyler Sanayicileri Derneği (TREDER)’den alınan verilere göre; 2019 Ocak ayında her ürün grubunda toplamda 518 adetlik ürün satışı gerçekleşti.

Ürün grubuna göre 2019 Ocak ayında en çok satılan araç cinsi 256 adetle ‘tenteli’ oldu. Marka bazında 2019 Ocak ayında en Üyelik çok ürün Anasayfa Treder İstatistikler Haberler satan firma ise 361 adetle Krone oldu.

January 2019 Domestic and Foreign Sales Statistics...

2019 Ocak Ayına Ait İç ve Dış Satış İstatistikleri...

TREYLER SANAYİCİLERİ DERNEĞİ

Iveco Araç Sanayi ve Ticaret A.Ş. 0 216 561 16 05

ANADOLU ISUZU Otomotiv San. Tic. A.Ş. 0262 658 84 33 / 200 Araç Tipi

Satış Fiyatı

Kamyon Grubu

NPR Şasi Kamyon NPR Şasi Kamyon (A2 STD) NPR Şasi Kamyon (KLİMALI) NPR Şasi Kamyon (DAMPER STD) NPR Long Şasi Kamyon NPR Long Şasi Kamyon (KLİMALI) NPR Long Şasi Kamyon (ADR Lİ) NPR Long Şasi Kamyon (DAMPER STD) NPR 10 Şasi Kamyon NPR 10 Şasi Kamyon (A2 STD) NPR 10 Şasi Kamyon (KLİMALI) NPR 10 Şasi Kamyon (DAMPER STD) NPR 10 Long Şasi Kamyon NPR 10 Long Şasi Kamyon (ADR Lİ) NPR 10 Long Şasi Kamyon (KLİMALI) NPR 10 Long Şasi Kamyon (DAMPER STD) NPR 3D Şasi Kamyon NPR 3D Şasi Kamyon (KLİMALI) NPR 3D Şasi Kamyon (DAMPER STD) FSR TORA Şasi Kamyon FSR TORA Long Şasi Kamyon

192.526 196.071 197.980 195.799 194.708 200.162 205.616 197.980 219.796 223.341 225.250 223.069 222.523 233.431 227.977 225.796 235.613 241.067 238.885 308.151 312.514 *KDV hariç fiyat listesidir.

Mercedes-Benz Türk A.Ş. 0212 867 3000 Araç Tipi

EUROCARGO MODELLERİ / EURO-6 MLC 100 E 19 EURO 6_c (4185mm) (Yataksız) MLC 120 E 19 EURO 6_c (4185mm) (Yataksız) MLC 150 E 21 EURO 6_c (4185mm) (Yataksız) MLC 150 E 21 EURO 6_c (6570mm) (Yataksız) MLC 160 E 25/P EURO-6_c (Yataksız) MLL 150 E 21 EURO 6_c 4455 mm (Yataklı) MLL 160 E 25 EURO 6_c (Yataklı) MLL 160 E 25/P EURO 6_c (Yataklı)

533.132 TL 537.826 TL 582.230 TL 556.030 TL 599.408 TL

AROCS 3242 K 8x2 4142 B 8x4 4142-52 P 8x4 CBU 3342-48 P 6x4 CBU

554.724 TL 579.717 TL 590.269 TL 562.473 TL

ATEGO 364.217 TL 358.212 TL 286.980 TL 286.980 TL 293.975 TL 286.980 TL 293.975 TL 322.492 TL

*KDV hariç fiyat listesidir.

249.759 TL 271.338 TL 289.221 TL 296.581 TL 328.409 TL 300.349 TL 321.561 TL 339.536 TL

*KDV dahil fiyat listesidir.

MAN Kamyon ve Otobüs San. A.Ş. 0312 398 02 20 Araç Tipi

Satış Fiyatı 480.000 TL 494.000 TL 525.000 TL 517.000 TL 501.000 TL 515.000 TL 528.000 TL 560.000 TL 557.000 TL 629.000 TL 324.000 TL 321.000 TL 334.000 TL 332.000 TL 501.000 TL 653.000 TL

TGS 18.420 4X2 BLS-GA LX KABİN TGS 18.420 4X2 BLS-TS_ADR TGX 18.460 4X2 LLS-U TGS 33.360 6X4 BB (mikser) TGS 33.420 6X4 BB (M kabin - damper) TGS 32.360 8X4 BB (M kabin - mikser) TGS 41.360 8X4 BB (M kabin - mikser) TGS 41.420 8X4 BB (M kabin - pompa) TGS 41.460 8X4 BB (M kabin - damper) TGS 41.500 8X4 BB (M kabin - damper) TGL 12.190 4X2 BL(L Kabin) TGL 12.190 4X2 BL(C Kabin) TGL 12.220 4X2 BL (L Kabin) TGL 12.220 4X2 BL(C Kabin) TGS 33.360 6X4 BB (M Kabin - mikser) TGX 33.500 6X4 BBS (XLX Kabin)

*Tavsiye edilen satış fiyatları

Satış Fiyatı

ACTROS 1842 LS - Euro 6 1842 LS 1100 mm - Euro 6 1845 LS - Euro 6 1842 LSNRL 4x2 1845 LSNRL 4x2

2124/48 - Uzun Kabin 2124/48 - Kısa Kabin 1518/36 - Kısa Kabin 1518/42 - Kısa Kabin 1518/42 - Uzun Kabin 1518/48 - Kısa Kabin 1518/54 - Uzun Kabin 1621/36 - Çöp Paketi - Kısa Kabin

Satış Fiyatı

Araç Tipi

Ford Otosan 444 36 73 ÇEKİCİ SERİSİ F-MAX Mega Kabin 13L/500 PS/2500 Nm 12 İleri Otomatik F-MAX Midilli Mega Kabin 13L/500 PS/2500 Nm 12 İleri Otomatik 1842T Çekici - Ekstra Yüksek Tavan 16 İleri Manuel 3542T Çekici - Yataksız Kabin 1848T Midilli Çekici - 960mm Ekstra Yüksek Tavan İNŞAAT SERİSİ 6X4 İnşaat Kamyonları 3542D - Yataksız Kabin 3542M - Yataksız Kabin 8X4 İnşaat Kamyonları 4142D - Yataksız Kabin 4142M - Yataksız Kabin 4142P - 5100WB - Yataksız Kabin NAKLİYE SERİSİ 4X2 Yol Kamyonları 1833 - Yataksız Kabin 1833 - Alçak Tavan Yataklı 6X2 Yol Kamyonları 2533 - Yataksız Kabin 2533 - Alçak Tavan Yataklı 2533 - Yüksek Tavan Yataklı 2542 - Yüksek Tavan Yataklı - 16 ileri manuel 8X2 Yol Kamyonları 3233S - Yüksek Tavan Yataklı 3242S - Yüksek Tavan Yataklı - 12 ileri otomatik HAFİF İNŞAAT SERİSİ 4X2 İnşaat Kamyonları 1833D - Yataksız Kabin 1833D - 4350WB Çift Kabin 6X2 İnşaat Kamyonları 2533D - Alçak Tavan Yataklı 8X2 İnşaat Kamyonları 3233SD - Alçak Tavan Yataklı

589,090 TL 604,430 TL 495,620 TL 601,550 TL 548,345 TL

529,655 TL 529,655 TL 585,735 TL 582,860 TL 601,550 TL

381,785 TL 390,565 TL 403,505 TL 408,470 TL 415,340 TL 446,480 TL 429,995 TL 479,450 TL

385,945 TL 427,080 TL 416,910 TL 438,695 TL

*KDV dahil fiyat listesidir