Kızıl Sonya Temmuz 2016

Page 1

KIZI LSO NYA Temmuz 2016

fanarte:çizimin

[E ]

lçin hali

NEDEN

SANGU? bir

defne topal hik ayes i İ

Fato'yla

GIYBET TIME

4Elçin

MEVSİM

DREAMS HAYALLER

Kızıl Ç e r k ez eli G ü zeli r

11elçin kelımede sangu 1


KIZI LSO NYA Temmuz 2016

IÇE RIK

TEST: HANGİ ELÇİN SANGU DİZİ KARAKTERİSİN?

10

11 KELIMEDE ELÇIN SANGU +eğitim +değişim +oyunculuk +hayaller +şu an +şöhret +içindeki kadın +gelecek +takıntı +zaaf +kiralık aşk

“Defne mi? Güzide mi? Eda mı?”

4 13

NEDEN SANGU? “..çünkü bu kızıl tam bir melek.”

7

KIZIL ÇERKEZ GÜZELI “..güzel kızıl saçlara ve bal gözlere sahiptir.”

“Bu bir fan dergisidir. Elçin Sangu fanları tarafından hazırlanmış amatör bir çalışmadır. Basılma, satılma v.b konular söz konusu değildir. Bütün ekip gönüllüdür.” 2


FATO’YLA GIYBET TIME

18 “..mahallenin atarlı Defo’su.”

22 BIR DEFNE TOPAL HIKAYESI

“Dikkat! Aşırı doz gıybet içerir.”

20 HAYALLER “Hayal ettiğiniz her şey gerçektir.”

SİZDEN GELENLER

FANART: ÇIZIMIN “ELÇIN” HALI

Tasarım Editörleri : Twitter : @emilyjuless @aysegulutas @cadisicarsamba

32

38

4 MEVSIM ELÇIN İçerik Editörleri : Twitter :

@sedef_elcin @omeriindefnesi @Kzl25744812Z @mrsiplikci @cadisicarsamba @merve_klavzz @naranirinarana @kiralikaskfb @karenberena

Dergide Kullanılan Fotoğraflar : ELELE DERGİSİ GLAMOUR TURKİYE / Fotoğrafçı : Emre Doğru KİRALIK AŞK RESMİ SAYFA FOTOĞRAFLARI 3


Fotoğrafçı : Emre Doğru

Hazırlayan: SEDEF Twitter: @sedef_elcin

11 kelimede elçin sangu 4


+oyunculuk

+eğitim

Tamamen tesadüfler ve Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera Bölümü mezunuyum. Operada sahne dersleri almıştık ve başarılıydım koşullar doğrultusunda işin içine girdim. Mersin Üniverama oyunculuk eğitimim tamamen özel çalışma sonucudur. sitesi’nde opera okudum. O dönemlerden beri oyunculuğu çok seviyorum, hatta sevgimin operanın bile Yepyeni bir hayata geçiş yaptım. Karakter olarak çok fazla önüne geçtiği zamanlar oluydeğiştim. Eskiden daha kapalı, sakin, dingin ama yine eğlenceordu ama meslek olarak hiç li ve enerjiktim. Artık farklı hissediyorum. Özgürleştim. Artık düşünmemiştim. Etrafımbir şeyleri konuşmaktan korkmuyorum. Bendeki en büyük daki birçok insanın teşvikine değişim bu oldu. rağmen. Bugün ise biliyorum ki ben başka bir iş yapamam.

+değişım

+şu an

Daha ne ister bir insan? Çok mutluyum. Sadece yoğunluktan dolayı beziyorum bazen ama onun dışındaki her şeyden çok memnunum. Ruhsal olarak çok iyi hissettiğim bir yerdeyim.

+şöhret

+hayaller

Yaşım ilerledikçe defter ve kalem de biriktirmeye başladım. Yazı yeteneğim yok, olmasını çok isterdim ama. Boş boş duruyor o defterler. Günün birinde bir şeyler yazmayı çok isterim ama. Senaryo yazmak isterim mesela. İleride bir filmim olsa fena mı olur?

Fotoğrafçı : Emre Doğru

Aslında çok hoşlanmadığım bir durum bu. Sanki daha önce yokmuşsun gibi hissettiriyor. Halbuki ben zaten bu işi yapıyordum, benim için bir şey değişmedi sadece işin geri dönüşü farklı oldu. Ama şunu biliyorum ki; ben üstüme düşeni yaptım ve karşımdaki de mesajı aldı. Benim en çok dikkat ettiğim şu; bana güzel kadın yerine ‘işini çok iyi yapar, iyi oyuncudur, çok da iyi insandır’ desinler; iltifat etmekten çok daha mutlu ederler beni.

5


+içindeki kadın

+gelecek

Arkadaşlarım bana “red sonja” der, “kızıl sonya” yani… Saçlar- Mutlaka kendime daha çok dan dolayı değil sadece, savaşçıyım çünkü. Haksızlığa sessiz vakit ayırıp daha çok yer görkalamam. meli, gezmeliyim.

Fotoğrafçı : Emre Doğru

+takıntı

Çok iyi müzik seçerim. Bende sevdiği şarkıyı başa sarıp sarıp tekrar dinleme hastalığı var. Takılıyorum. Sıkılmıyorum bu durumdan da. Sıkılırsam biraz ara veriyorum sonra tekrar dinliyorum. 6

+zaaf

Çok çabuk ikna edilmek gibi bir zaafım var. Güvenle alakalı. İnsanlara çabuk güvenmiyorum ama o duvarı aştığım an hemen ikna oluyorum. Çok çabuk insanları sevip hayatıma alabiliyor, yeri geldiğinde de hayal kırıklığı yaşayabiliyorum.

+kiralık aşk

Ben başlarken de bu işe inanılmaz inanıyordum. Çok güzel ekiplerle çalıştım ama hiç bu kadar kenetlenmiş bir ekiple çalışmamıştım. Gerçekten çok mutlu olarak çalıştığım herhalde en büyük iş bu.


HazÄąrlayan: YAGMUR Twitter: @omeriindefnesi

NEDEN SANGU? 7


B

ir neden ararken bin nedene sığamayanlardanım ben de aslında. Say say bitmiyor, sev sev yetmiyor resmen. Yaşım ondan küçük ama yeri geliyor evladım gibi sarıp sarmalamak, herkeslerden korumak, kimselerin onu üzmesine, incitmesine izin vermeden her anını kollamak istiyorum. Sebebi kaşı, gözü değil bu sevgimin. Beni Elçin Sangu hayranı yapan en büyük etmen, kendisinin hayat hikayesi oldu. Onun hayat hikayesini kendiminkine çok benzetiyorum. Ben de olsam bunu yapardım diyorum attığı her adımda, aldığı her kararda.

8


H

islerinin gücünü, sezgilerinin doğruluğunu farkettikçe o temiz kalbinden zerre şüphe duyamıyor insan. Hiçkimsenin hayatına müdahale etmeden, boş laf yapmadan, sahte gülücüklere ihtiyaç duymadan, kendi sezgileriyle dosta düşmana en hakiki cevabı verip devam ediyor o doğru yolunda emin adımlarla... Sahip olduğu her başarının, durduğu yerin, hissettiği gücün kıymetini bildiğini, hakkını verdiğini biliyorum. Hayat hikayesini bilmiyor , o temiz kalbini hissedemiyor olsaydım bu kadar sever miydim bilmiyorum ama o duru güzelliğine her şekilde hayran olacağım kesin. Başta o şehla gözleri kaç yıldızı taşıyor da öyle parlıyor, kaç can taşıyor da dile gelecekmiş gibi duruyor, nasıl oluyor da yaşla doluyken bile güzelliğine güzellik katıyor bilmiyorum ama en çok o şehla gözlere bayılıyorum. Kızıllığın yüzyıllardır cadılık olarak adlandırılmasının en ironik hali olarak tarihe geçebilir, çünkü bu kızıl tam bir melek. Bir meleğin hakkını verecek kadar da beyaz üstelik.

O

kadar güzel ki bir hemcinsime karşı fiziki açıdan böyle hayran olacağım aklıma bile gelmezdi. Mantığıyla kalbi hep işbirliği yapmış, belli. İyiliğe sarıldıkça kaderi tüm güzellikleri sermiş önüne. Oyunculuğu da şahane. Öyle ki, ağladığı her sahnenin ardından birkaç saat kendime gelemiyorum. O derdi sırtlanıyorum hemen. Güldüğünde bende de buralar bahar bahçe oluyor. Elçin Sangu’yu hissetmek gibi bir ruh halindeyim yani etkisinden çıkamıyorum, sistemimden atamıyorum kısacası.... 9


Hangi

TEST

Elçin Sangu dizi

karakterisin?

O

NU ŞU ANA KADAR PEK ÇOK ROLDE SEVEREK İZLEDİK. KİMİ ZAMAN DELİ DOLU, ŞAŞKIN, TATLI, MAHALLE DEFO’SU OLDUK, KİMİ ZAMAN KİMSEYİ UMURSAMAZ HAVASI ALTINDA ÇOÇUKSU MASUMLUĞU YATAN EDA. KİMİ ZAMAN İSE SAKİN, UYSAL FAKAT ÇARESİZ AŞIK GÜZIDE. PEKİ GERÇEKTE HANGİ KARAKTERE NE KADAR BENZİYORSUNUZ? GELİN TESTİ ÇÖZÜN, HANGİ ‘HANGİ ELÇİN SANGU DİZİ KARAKTERİSİNİZ? ‘ ÖĞRENİN!

1- Sevgiliniz sizi kıskandırmak için başka birisiyle samimi

konuştu, ne yapardınız? a. Yolarım ayol. b. Sinirli bir bakış atar, mekanı terk ederim. c. Umursamıyor gibi davranıp ben de başkalarıyla samimi olurum. 2- Hoşlanmadığınız birisi sizin hassas olduğunuz bir konuda sizi kışkırtacak şekilde konuşursa tepkiniz ne olur ? a. Gözlerim dolar ama haddini bildiririm. b. Kendimi tutamam ağlarım ve orayı terk ederim. c. “Sen misin bana bunu diyen“ der, Allah ne verdiyse...

3- Hoşlandığınız çocuktan sizinle beraber en yakın arkadaşınız da hoşlansa ne yapardınız? a. Aşk acımı çeker ama yine de dostum için sevdiğim adamı kendimden uzaklaştırırdım b. Arkadaşıma bırakır, onu unutmaya çalışırdım. c. Çocuk umrumda değil gibi davranır, onu terslerdim.

4- Arkadaş ortamın nasıldır?

a. Küçük bir çevrem vardır ama can dediğim dostlarım birkaç tanedir. Onlar da her zaman yanımdadır. b. Ben öyle duygularımı paylaşabilen biri değilim. Etrafımda konuştuğum, anlaştığım insanlar var ama öyle dostum diyebileceğim biri yok. c. Arkadaş edinmek benim için çok zor. Çok belli edemesem de arkadaş edindiğimde sahiplenir, korurum.

5- Arkadaşlarına sorsak seni nasıl tanımlarlar? Hazırlayan: SENA Twitter: @Kzl25744812Z 10

a. Deli dolu, biraz çatlak ama yeri geldiğinde ağır başlı. b. Hanım hanımcık bir kız :) c. Serseri, özgürlüğüne düşkün, biraz da manyak .


6- Neler yapmaktan hoşlanırsın?

a. Arkadaşlarla oturup sohbet etmek. b. Mutfak işleri, dikiş nakış ilgimi çeker. c. Biri parti mi dedi?

7- Hangisinin olması seni korkutur?

a. Terkedilmek b. Aşkı kaybetmek c. Yalnızlık

8- Hangi tavsiye senin için daha uygun?

a. Herkes için kendini feda etmek zorunda değilsin ki canım! Sen de insansın! Bırak biraz da onlar düşünsün. b. Kapalı kutu gibisin. Biraz açsan kendini. İçine ata ata şiştin! c. Bu serseri halin falan çok tatlı ama bazen insanlara onları önemsemiyormuşsun gibi hissettiriyor. Dozunu iyi ayarlamalısın.

9- Panik anında vereceğin tepki nasıl olur?

a. “Valla bak bir çarparım şimdi!” b. Elim ayağıma dolaşır, konuşamam, kekelerim. c. Olayın benle alakası yokmuş gibi davranıp işin içinden sıyrılırım.

10- Ne tür filmlerden hoşlanırsınız?

a. Romantik b. Dram c. Aksiyon

11- Nasıl bir yerde tatil yapmak isterdiniz?

a. Çiçeklere, yeşilliklere bürünmüş bir yerde. b. Gün batımını izleyebileceğim, sessiz bir deniz kenarı. c. Partilere gidebileceğim, tüm sıkıntımı unutacağım beş yıldızlı bir otel.

12- Arkadaşınız sizin arkanızdan bir oyun çeviriyor

ve bunu farkettiniz ama bu oyun size zarar gelmesin diye oynanıyor. Tepkiniz ne olurdu? a. Hayatta bazen istemediğimiz konumlara istemediğimiz şekillerde gelebiliriz. b. Önce biraz tavır yaparım ama sonra iyi niyetinden dolayı affederim. c. Oyuna ben de katılırım.

13- Kötü bir gününüzdesiniz...

a. Ona buna atar yaparım. b. İçime kapanır ve insanlara belli etmemeye çalışırım. c. Kendimi eve kapatır, battaniyenin altında abur cubur yiyerek günün bitmesini beklerim.

14- Sabahları uyandığınızda nasıl olursunuz?

a. Aksi b. Sakin c. O günkü durumuma bağlı

15- Hangi rengi tercih edersiniz?

a. Beyaz b. Turuncu c. Siyah

11


A’lar çogunluktaysa

TEST Defne

Deli dolu, neşe saçan bir insansın. Girdiğin yeri enerjinle güzelleştiriyorsun sanki. Saf, temiz ve biraz da sakarsın. Çoğu zaman bu özelliğin başına bela açsa da böyle çok sevimlisin. Aile senin için çok kıymetli. Bazen dertleri üstüne çeken bir mıknatısa benziyorsun. Biraz da atar var gibi sende sanki.Ama biz seviyoruz, bu hem mahalle Defo’sunu hem tatlı Defne’yi andıran hallerini!

B’ler çogunluktaysa Güzide

Sessiz, sakin, uysal bir yapın var. Kimseye karışmazsın. Sevdiklerin mutlu olsun yeter sana. Onlar için uğraşmaya bayılıyorsun. Ev işlerinde de çok beceriklisin belli ki. Güzel bir tanım vardır ya hani “Hanım hanımcık” bence senin için söylenmiş bu söz!

C’ler çogunluktaysa Eda

Tam bir çatlaksın sanırım. Hayat enerjisi dolusun ya da öyle gözükmeye çalışıyorsun. Saklamaya çalıştığın o çocuksu masumluğu görmedik sanma. Kimseyi umursamıyormuş havası versen de sevdiklerine değer verdiğini biliyoruz ama işte bu da senin serseri serbest stilin!

12


HazÄąrlayan: SUMEYYE Twitter: @mrsiplikci Instagram: @__kiralikaskfc__

13


erkez kızlarının başak saçlara ve renkli gözlere sahip oldukları söylenir, fakat her alanda eşsizliği ile kendini belli eden Sangu, tarifinin imkanı olmayan güzel kızıl saçlara ve bal gözlere sahiptir..

Çerkes mi? Çerkez mi? Gittim Google amcaya sordum. Diyor ki Google amca; TDK “Çerkez” demiş fakat Literatüre “Çerkes” olarak geçmiş. TDK ‘yı dinleyelim ve gelelim Çerkezlere.. Çerkezler, Kuzey Kafkasya’dan farklı ülkelere göç etmiş insanlardır. Çoğunluğu bizim ülkemizde yaşamaktadır. Peki Çerkezler neyle ünlüdür? Galiba kızlarıyla…

Ve güzelliği, hamaratlığı, hanımefendiliği ile ünlü olan bu kızlardan bir tanesi de Elçin Sangu… Elçin Sangu’da da fark ettiğimiz üzere büyüleyici bir güzelliğe sahip olan Çerkez kızları, genellikle beyaz tenli, ince belli olurlar.

14

Çerkez kızlarının başak saçlara ve renkli gözlere sahip oldukları söylenir fakat her alanda eşsizliği ile kendini belli eden Sangu , tarifinin imkanı olmayan güzel kızıl saçlara ve bal gözlere sahiptir… Dillere destan güzellikte olmaları, adetlerine çok düşkün olmaları, mükemmel bir şekilde edep adap görmüş olmaları, ailelerine karşı sonsuz bir sadakat içinde olmaları… Fakat o güzellikleriyle birlikte fazla inatçı olmaları onları “Güzel ve zor kadın” yapmıştır… Dik başlı oluşları asla es geçilmez ki o dik duruş, O asil tavrıyla direk Elçin Sangu, geliyor aklımıza… O omuzlardan aşarak dalgalanan kızıl saçları, beyazın en eşsiz tonu olarak nitelendirebileceğim beyaz teni, ruhu kadar ince olan beli ve onlarla yürürken rüzgârlar estiren, bu kadınsa biz neyiz dedirten asaleti…


15


T

abii ki bunlarla sınırlı değil Çerkez güzellerimizin özellikleri. Akordeon çalabiliyorlar kendileri. Mükemmel güzelliklerinin yanına enfes müzik yeteneklerini de ekliyoruz… O zaman da “Güzel, yetenekli ve zor kadın” oluyorlar birden…

Güzelliği, asaleti, yeteneği her zaman aynıyken sıcak kanlılığından, mütevaziliğinden de hiçbir şey kaybetmemiş. Kuzey Kafkas Yöresi, Türkiye’de icra edilen Kafkas Halk Danslarının iki daMuhteşem bir şekilde akordeon lından biriçaldığından bahsetmiştik, bir ön- sidir. Kuzey Yöresi ceki sayıda Sangu’nun. İzmirdeki Kafkas (Adige, Abaelektrik kesintilerini eğlenceye çe- za, Çeçen, virir olmuş o muhteşem yetene- vb.) olarak ayrılır.

Kızlardaki zarafeti, asaleti ; erkeklerdeki gücü, atikliği ön plana çıkaran, Kafkasya kökenli danslardan biridir “Kafe”. Kızların ayaklarının altında tekerlek varmış gibi gitmeleri ve zarif el figürlerinin izlenmeye değer kıldığı dans türü. Kafkas toplulukları kültürlerine çok önem verdikleri için dans konusu da çok mühimdir. Çocuk yürümeyi öğrenir öğrenmez ğiyle. ayak parmaklarını içe kıvırmak (Her Çerkez kızının akordeon Çerkez dansı olan “Kafe” Ku- suretiyle gerçekleştirilen yüçalamadığını da belirteyim.) zey Kafkas Yöresi’nin “Adige” rüme figürü, çocuğa öğretilir Herkesin kalbinde taht kur- bölümüne girer. ve onların müziğine has bir muş Elçinimiz… ritim el vurularak çocuk dans ettirilir. 16


Aile büyükleri gururla tabloyu izler. Yani “başka işiniz mi yok arkadaşım” der gibisiniz şu an. Fakat onlar için çok değerli. Bu dansı elbette ki hakkıyla yapanlardan biridir Elçin Sangu.

Her zaman, her yerde zarafetiyle ve güzelliğiyle önümüze çıkan Elçin Sangu “Çerkez” olduğu için bu sayımızda bahsetmek istedik. Sürç-i lisan ettiysek affola. Görüşmek üzere. Sağlıcakla kalın. 17


o ' y t a l F a

GIYBET TIME Kaptanınız Fato konuşuyor. Kemerlerinizi bağlayın çünkü aşırı dozda gıybet içerir

Hazırlayan: FATO Twitter: @cadisicarsamba DİKKAT: Arka fonda AydilgeSen misin İlacım dinleyin :)

FATO : Elçin hakkında en merak ettiğin şey nedir? YAĞMUR : Birçok merak ettiğim şey var. O zaman birkaç tane sayayım. Annesinin onu sıktığını düşündüğü bir an oldu mu? (Bu benim başıma çok geliyor illa ki Elçin’in başına da gelmiştir.) Son olarak biri tarafından hiç kırıldı mı, böyle travmatik bir şey yaşadı mı onu merak ediyorum. FATO : İçinde Elçin’in de bulunduğu bir hayali anlatır mısın?

Naranirinarana... Bu sayıda gıybetimize her duyduğumuzda yaşam enerjisi veren, gülümsememize neden olan, her saniyesini ezbere bildiğimiz jeneriğimizle başlayalım istedim. Haydi ayol sen de Yağmur (@yagmr_sari) arkadaşımız ile yaptığımız gıybete göz at :)

FATO : Biraz kendinden bahseder misin ? YAĞMUR : Adım Yağmur. 18 yaşındayım. (24 Mayıs’ı mimleyin) İşte fiziksel özelliklere gelirsek; beyaz tenliyim (ne kadar şanslı olduğumu biliyorum söylemenize gerek yok:D ), kahverengi saçlı çipil bir kız. Gülmeyi severim. Sinirlerim bozukken bile kahkaha atabilirim. Beni güldürmeyin zira gülüşüm ile hayata küsebilirsiniz. FATO : Dergimiz hakkında ne düşünüyorsun ? YAĞMUR : Ya bir kere adı çok huzur verici ve açıklayıcı. Kızıl Sonya.. Elçin’e yakıştırdığım adlardan. Güzel bir dergi gerçekten. Bunu inkar edenler bence iki kere düşünsünler yoksa onları döveriz :D Neyse. Elçin Sangu hakkında bilmediklerimi öğreniyorum. Onun dışında Gıybet Time’a bayılıyorum. Şuan onu düzenliyoruz ve benimle yapılacağını duyduğumda ölecek gibi oldum.

YAĞMUR : Valla pespembe hayaller kurduğum doğrudur. Hayal konusunda çocuk olmayı seviyorum. Bir keresinde gün boyu Elçin’e o kadar ‘‘melek’’ iltifatını söylemiştim ki rüyamda onu melek olarak görmüştüm. Yani başında o yuvarlak şirin süsten vardı. Kanatları vardı ve saçları en sevdiğim hali, dalgalıydı. Güzel bir rüyaydı ama kardeşimin ağlaması ile son buldu. Olsundu...

18


FATO : Elçin’e yakıştırdığın saç modellerini söyler misin? YAĞMUR : Dalgalı saç ve örgü ona çok yakışıyor. Onun dışında saç süsleri saç modelini tamamlıyor. (Bence en çok at kuruğu yakışıyor minnoş gibi oluyor ) FATO : Elçin hakkında gelen güzel yorumlardan sonra nasıl hissediyorsun veya Elçin hakkında çıkan asparagas haberler hakkındaki düşüncelerin neler? YAĞMUR : Elçin hakkındaki güzel yorumlar onu mutlu ettiği kadar beni de mutlu ediyor. O asılsız haberlere bir şey demek istemiyorum. Araştırmaya üşenen insanların yaptığı haberden ne beklenir ki :) (Hahahah :) ben güzel yorumları okudukça böyle bana bir hava geliyor bir hava geliyor anlatamam dfkgjfd asparagas haberleri gördüğüm zamanda bana bir gülme geliyor onu da anlatamam :))

FATO : Elçine iletmek istediğin bir mesajın var mı, varsa söyler misin? YAĞMUR : Öncelikle buna aracı olduğunuz için teşekkür ederim dergimize. Şimdi Elçin karşımdaymış gibi konuşacağım kusura bakmayın :D ‘’Elçin öncelikle tüm, seni o temiz kalpleriyle seven hayranların adına seni yanaklarından öpüyorum. <3 Sen benim kalbimi mütevaziliğinle çaldın. Asılsız haberlere lütfen kulak asma. Onlar saygısız eleştiriler ve sen bu eleştirilerle daha çok güçleniyorsun. Bir kere şu var ki oyunculuğunun hakkını veriyorsun. Bu cümleyi yazarken ağlama sahnelerin geliyor aklıma. Nasıl bir ağlamadır Allah’ım ben hıçkırıklar içerisinde... Son olarak annene minnettarız. Senin gibi güzel bir kız dünyaya getirdiği için:) Hayatında hep başarılı ol meleğim. Arkanda biz varız.

FATO : Günümüz dizilerinde bu rolü Elçin oynasaydı dediğin bir dizi karakteri var mı ? YAĞMUR : Gençlere hitap ettiği için “Seviyor Sevmiyor” dizisine ilgim var. Orada İrem rolü Elçin’e yakışırdı bence. Çok eğlenceli bir karakter. Ailevi sorunları var ve tansiyon hastalığı da bulunmakta. Bu rolün ona yakışacağını düşünüyorum.

Kaptanınız Fato tekrardan konuşuyor! Bu kısa ama eğlenceli gıybet yolculuğunun sonuna gelmiş bulunuyoruz. Kemerlerinizi açabilirsiniz :) Görüşmek üzere... 19


Hazırlayan: MERVE Twitter: @merve_klavzz

DREAMS HAYALLER

H

er şey hayal etmekle başlar. Her insanın birbirinden farklı hayalleri vardır.

20

Gece oluyor, kafamı yastığa koyar koymaz penceremden görünen üç beş yıldıza bakarak hayal alemine dalıyorum. Karşımda duruyorsun bana el sallayarak ‘‘gel’’ diyorsun. Yanına geldiğimde gülümsüyorsun. Dünyalar benim oluyor. Sana kocaman sarılırken bir kaç araba sesi bozuyor hayalimi. Üzülüp uykuya dalıyorum.

Seni gördüğümüzde şuurumuzu kaybetmezsek güzel hayallerimiz var.

İlk olarak sana sımsıkı sarılıp hiç bilmediğimiz ama her an özlediğimiz kokunu içimize çekmek istiyoruz. Saçlarına dokunmak, ellerinden tutmak istiyoruz. O içleri ısıtan gülüşünü bir kez de canlı canlı görmek istiyoruz. Seninle geHer neyse... Gel gelelim benim çirdiğimiz dakikaları ömrümüz hayalime, hatta bizim hayali- boyunca unutmak istemiyoruz. Çünkü sen bizim için çok mize. özelsin. Çünkü artık sen bizim içimizsin...


Mesela bizim bir hayalimiz vardır gerçekleşmesini çok istediğimiz; Ben, Fatma Gül, Selman, Yağmur, Sedef, Sena, Ayşegül, Fulya, Özlem, Aydan seninle buluşup, sohbet etmek , eğlenmek , yemek yemek, çılgınca şeyler yapmayı hayal ediyoruz. Birer dost gibi :) Benim hayalime gelirsek, sadece sana sarılmak istiyorum, kokunun üzerime sinmesini istiyorum, o güzel gözlerine yakından bakmak istiyorum. Ellerine dokunup ‘‘rüyada mıyım ?’’ demek istiyorum. Yazımın ilk başındaki hayalim gerçek olsun istiyorum.

Hayaller hep güzeldir , benim Seni çok seviyoruz, sonsuz sehayalim ise senle başka bir viyoruz. güzel Elçinim. Masallar ülkesinin son prensesi... Seni koşulsuz şartsız seven bizler hep yanındayız ve ben Yazıma bu aralar çok sevdiğim inanıyorum ki bu hayallerimiz ve sıkça kullandığım bu angerçekleşecek ve o gün bizim lamlı sözle veda etmek istiyomucizemiz gerçekleşecek. rum.

HAYAL ETTİĞİNİZ HER ŞEY GERÇEKTİR.

Pablo Picasso

21


22


Hazırlayan: YAGMUR-SENA Twitter: @naranirinarana @kiralikaskfb

“defne” I

nsan 7’sinde ne ise 70’inde de odur derler. Her ne kadar küçüklükten gelen bazı oturmuş karakter özellikleri değişmese de hiçkimse yıllara meydan okuyamaz. Yaşadığımız her şey bize bir şeyler de kazandırabilir, bizden bir şeyler de eksiltebilir. İşte biz buna hayat diyoruz. İyisiyle, kötüsüyle yaşadığımız şeyler bizi bugün olduğumuz kişi yapıyor. Dergimizin bu sayısında Elçin Sangu’nun şu an yer aldığı dizi karakterinin bir sezon içinde nasıl değiştiğini inceleyelim dedik. Defne Topal bugüne kadar neler yaşadı, hayatında neler değişti? Yaşadığı şeyler onun karakterinde nasıl değişikliklere yol açtı? Bu, acının, çaresizliğinin, aşkın, gururun ve teslim oluşun hikayesi...

Bu bir

defne topal hikayesi...

23


D

efne Topal yani halk dilinde mahallenin atarlı Defo’su. Yanlışa, yamuğa tahammülü olmayan atarlı kızımızla lise yıllarında tanışıyoruz. Erkekler hakkında konuşurken Nihan’ın da çok önemli bir noktaya parmak bastığı gibi “Senin gibi arızaya zor adam lazım. Senin karşında dimdik duracak, seni zorlayacak”. Fakat ne kadar ergen olursa olsun hayat ona kötü davranmaya çok erken başlıyor ve büyümesi gerekiyor. Babasının ardından annesi de onları terkedince, 3 kardeş anneanneleri ile başbaşa kalıyor. Birinin büyüyüp onlara bakması, annelik yapması gerekiyor ki bu da Defne oluyor. Tasarımcı olmak en büyük hayaliyken ve okulu da birincilikle kazanmışken her şeyi geride bırakıp büyük bir fedakarlık yaparak garson olmayı seçiyor. Çünkü ailesi onun için her şeyden daha önemli.

A

radan yıllar geçiyor Defo bizim Defo, yine atarlı yine arıza. Önce ev sahibini sonra da patronunu öyle bir azarlıyor ki aman sinirlendirmeyin bu kızı! Delikanlı kız ayrıca. Abisini mayfaların kaçırdığını görünce korkusuzca üzerlerine atlıyor. Yine büyük bir fedakarlık yaparak abisini kurtarmak için kiralık aşk oyununun içine giriyor. Neriman onu mahalle kızından hanfendi bir kıza dönüştürüyor. Daha doğrusu dönüştürdüğünü sanıyor ama bu sadece dış görünüşü için geçerli. İçindeki komik, neşeli, konuşan, patavatsız ve meraklı kız Ömer’i kendiliğinden ona aşık edecek zaten.

24


İ

nsanın ruhu yorulur mu gerçekten? Eğer aşık olmuşsa ve bu aşkın içinde debelenip duruyorsa evet. Çözümü ise basit : ya o yorgun ruhla yaşamayı öğreniyor insan ya da onu dinlendirecek ruh eşiyle birlikte oluyor. Peki Defne ne yapıyor? Aşık olduğunu Ömer’i deli gibi kıskanmasıyla anladığında hayatında ilk defa yaşadığı bu duyguyla baş etmeye çalışıyor. Oyun yüzünden artık hayal kuramayan Defne yine de özgür ruhundan ödün vermiyor. Yıldızlara olan tutkusu da buradan geliyor zaten. Hepsi eşsiz olduğu, hiçbiri bir diğerinden önemli olmadığı için yıldız olmayı hayal ediyor. Onlar kadar özgür, onlar kadar değerli... Mecbur kalmasa böyle bir oyunun içine hiç girmeyecek olan Defne vicdanına yenik düşüyor ve bu güzel kalpli adamı üzmemek için her şeyi itiraf etmeye kalkıyor. Sızmasaydı devamında neler olacağını görürdük ama uykumuza biraz düşkünüz galiba.

B

azen aşk öyle bir seviyeye gelir ki mutluluktan çok acı vermeye başlar. Özellikle de birlikte olamayacağını anladığın zaman. Defne de Ömer’in şirket içinde ilişkiye sıcak bakmamasını yanlış yorumlayarak hiç kavuşamayacağı aşkının yanında daha fazla durmaya dayanamıyor ve istifa ediyor. Kırılgan yapısına bu oyun ve insanlar çok fazla geliyor ve ne yazık ki kendine güvenmediği için oyunun işe yaramayacağını düşünüyor. Ömer’in onu biraz daha tutmasıyla aşıkların ne kadar hırçınlaşabileceğini görüyoruz. Öncesinde bütün kibarlığını sergileyen Defne hazırcevap, dikbaşlı ve karşı gelen bir kıza dönüşüyor. Koray’ın “kalp var bende” yalanına kanacak kadar iyi kalpli, iyi niyetli ve hatta su gibi ; Ömer ve Yasemin’in işkencelerine dayanacak kadar çalışkan ve sabırlı ama sınırı aşılınca içindeki delinin açığa çıktığı agresif bir kız. 25


A

ralarındaki sorunları hallettiklerinde aşktan havalara uçan bir Defne izliyoruz. Ömer’le yaşadığı şeyler o kadar güzel, onu o kadar mutlu eden şeyler ki mutluluğa alışma fikri bile çok garip geliyor. Ömer gibi bir adamın kendisine nasıl aşık olduğunu sorguluyor, kendisine pek güvenmiyor ama onu çok seviyor, bu yüzden sevdiği kitapları sevmek, bildiği dilleri öğrenmek ve eğer ayrı kalırlarsa diye yüzünü ezberlemek istiyor. Ve hiç olmadığı kadar mutlu olduğu anlardan birinde, herkesten uzakta eğer yeteri kadar mutlu olurlarsa belki de bu masal gerçek olabilir diye düşünürken Neriman’ın evlenir evlenmez onu gönderme planı tokat gibi iniyor yüzüne ve gerçek hayata dönüyor. Eğer kalırsa olayların daha da büyüyerek Ömer’i çok üzeceğini düşündüğü için içinde büyük bir aşk acısıyla terk ediyor onu.

Ö

mer’e bu kötülüğü yapmak istemeyen Defne Neriman’ın tehditleri üzerine şirkete geri dönmek zorunda kalıyor. Çektiği aşk acısı daha hiçbir şey başlamamışken çektiği acıdan çok daha ağır geliyor çünkü o güzel duyguyu bir kere tatmışken, kendisini ilk defa bu kadar özel ve mutlu hissetmişken, kısacık zamanda bile birbirinden güzel anılar biriktirmişken çok zor direniyor karşısında sanki hiçbir şey yaşanmamış gibi davranan adama karşı. Her fırsatta her şeyi anlatmaya çalışıyor, sebepsiz yere terk eden, hiç sevmemiş sevgili konumunda olmak istemiyor ama dinletemiyor kendisini. Her şeyi ve tabiki neden gittiğini anlatmak istiyor. Anlatırsa her şeyin daha da kötü olacağı ihtimalini düşünmüyor bile çünkü ona karşı yalnızca dürüst olmak istiyor. En azından aşkının arkasında durmak istiyor. 26


S

inan itiraf etmesini engellediğinde kabullenmekten başka yapacak bir şeyi kalmıyor. Hak da veriyor aslında. Kendisini haklı çıkarmak uğruna etrafındaki herkesi ondan uzaklaştırıp, yapayalnız kalmasına sebep olacaktı. Bu yüzden aşkını kalbine gömüp sevdiği adamın yanında yalnızca çalışmaya karar veriyor. Ona bu kadar yakınken bu kadar uzak olmak canını yaksa da onsuzluğa dayanamayacağını biliyor, gidemiyor ondan. Ruhunun hastalanması pahasına yanında duruyor. Kendisi hakkında en büyük adımı Neriman’ın aldığı kıyafetleri atarak yapıyor. Artık onun süsleyip giydirdiği oyuncak bebek olmayacağını haykırıyor. Zaten kendisi gibi davranıyordu, hiçbir zaman Ömer’i aşık etmek için başkalarının sözlerine göre hareket etmiyordu ama artık görünüşüyle de kendisi gibi olacaktı. Bu günden sonra ayakları üzerinde durabilen daha güçlü bir Defne izliyoruz. İzliyoruz izlemesine ama tam bu sırada geçmişin tüm gizemiyle birlikte İz giriyor hayatımıza (Girmez olaydı).

A

yağının tozuyla Ömer’i elde etmeye çalışan İz Defne’nin de ona aşık olduğunu anlıyor(hmm neyseki birazcık zekiymiş). Bel altı vurarak dövmeden bahsediyor ve Defne’nin içine kurt düşürüyor(haiiiiinn). Kadınlık dürtüleri kıskançlık ve merak duygusuyla birleşen Defne İz’le iddiaya giriyor. İz’e meydan okumasıyla eskisinden çok daha cesur tavırlar sergiliyor. Ömer’le birlikte olamayacak olsalar da onun başka biriyle olma düşüncesi bile çıldırtıyor ve baş başa kalmalarını engellemek için her şeyi yapıyor. Sonunda Ömer’in İz’le gideceğini duyunca aşk ve gurur mu diye hiç düşünmeden aşkı seçiyor. Öylece gitme diyemiyor ona çünkü bilmek istiyor. Evet İz’i kıskanıyor ama daha da önemlisi Ömer için o iş bitti mi bitmedi mi öğrenmeden hareket etmek istemiyor. Kaybetmekten korkuyor, gözlerinin içine beklediği cevabı alma umuduyla bakıyor ve silinip giden izi duyunca aşkına bir daha bırakmama arzusuyla sarılıyor. “Sakın, sakın hiçbir yere gitme” diyor, Ömer’i de şaşırtan bu sahiplenici tavrıyla ilişkileri yeniden başlıyor. 27


H

S

ayatının en güzel ve en özel anlarından birinde, evlilik teklifini aldığında o anın mutluluğundan çok borcu düşünüyor. Hayatının sonuna kadar birlikte olmak istediği adama evet diyememek canını fazlasıyla acıtırken Deniz’in de tatlı diline kanarak iş teklifini kabul ediyor ve büyük bir mutlulukla sevdiğine koşarak “Evet!” cevabını veriyor. Normalde sevgilisinin düşmanı olan bu adamla iş yapmayı bırak konuşmaz bile ama teklifi kabul edememesinin getirdiği soğukluğa ve aşkının önündeki engellere son vermek istiyor. Her şeyi bırakıp yalnızca biraz mutlu olmak istiyor olayın duyulursa nasıl kötü sonuçlara yol açacağını hiç düşünmeden. Hayaller kuruyorlar, tam olarak sevgili oldular derken Ömer Deniz’den yaptıkları işi öğreniyor ve bu büyük bir ayrılığa sebep oluyor. Defne ne yazıkki Ömer’e yalan söylemesinin ne kadar kötü sonuçlara yol açtığını yeni farkediyor.

il baştan başlamak gerek bazen, hayatı sıfırlamak... Peki yeni başladığı hayatında da sevdiğine bu kadar yakınsan ne oluyor? Başlangıçta garsonluğa geri dönen Defne Yasemin’in iş teklifi daha cazip geldiği için onunla birlikte çalışmayı kabul ediyor. Artık gerçekten kendi ayakları üzerinde duran bir Defne izliyoruz. Kendi tasarımlarını çizen hırslı bir Defne. Bu hırsı hem kendisini kanıtlayıp Yasemin’in yüzünü kara çıkarmamak için hem de Ömer’e meydan okuyarak onun kadar hatta ondan daha iyi olduğunu göstermek için. Kalkıştığı bu mücadele hoşuna gidiyor. Her zaman güçlü ve yenilmez gördüğü adam kadar güçlü hissediyor kendisini, kıskandırmaktan da hiç çekinmiyor. Adeta “terkedip gittiğin kıza dön de bir bak istedim” diyor. Meydan okuyor ona. Eli kötü olduğu için çizim yapamayacağını öğrenince hemen kışkırtarak adil bir yarış olmasını istiyor. Ben bu savaşçı Defne’yi çok sevdim!

28


H

erkesin dilinde Gallo’nun Ömer hakkında söylediği “kadın ruhundan anlamıyor” sözleri Defne’nin çok zoruna gidiyor. Öyle bir adam olmadığını biliyor çünkü. Ruhuna, kalbine nasıl güzel dokunduğunu, nasıl güzel hissettirdiğini çok iyi biliyor ve herkese haddini bildirmek için birlikte kalmayı teklif ediyor. Şimdiye kadar yaptığı bu en cesur hareket Ömer’i de çok şaşırtıyor. Birlikte olmasalar da çok seviyor onu ve kimsenin doğru olmadığını bildiği sözlerle onu üzmesine izin vermek istemiyor. Evdeki şirin halleriyle Ömer’i fazlasıyla etkiliyor ve bu günler birlikte yaşamaları gerektiği düşüncesini doğurarak tekrar birlikte olmalarını sağlıyor. Evet sürekli bir şeyler olup bir ayrılıp bir barışan çiftlerin sondan bir önceki ayrılıklarını da geride bıraktık. Direnin az kaldı!

D

efne’nin kıskançlığını biraz fazla mı gördük? Sanırım her kadının başına gelebilecek kadar. Belki biraz daha fazla çünkü Ömer’in etrafındaki hiçbir kadını kesin bir şekilde reddettiğini göremiyor, sanki bir rüzgar çıkacak ve onu terk edecek sanıyor. Şimdi de Ömer’in Gallo’ya aşık olacağından korkuyor. Geçmişinden değer verdiği biri olması ve Ömer’in ona bu konuda kesin cevaplar vermemesi endişelerini arttırıyor. Bir diğer yandan her şeyi bilen Fikret’in, Neriman’ın, Sude’nin veya Deniz’in her şeyi itiraf edip hayatının mahvolacağından korktuğu için yalnız kalıp düşünmek istiyor. Oyunu söyleyecek mi söylemeyecek mi? Ömer endişelenip onu bulduğunda ise düşünmek için oyun falan kalmıyor ortada, sonunda elmaları yiyorlar geçmiş olsun.

29


H

ayatlarına kara bir ruh gibi çöken Gallo Defne’yi endişelendirmeye devam ediyor. Ömer’in yalanı öğrenince onunla olacağından korkuyor ama bir yandan da ona karşı güçlü kadın rolü yapıyor. Gallo’yla bir iddiaya giriyor, Ömer’i elde etmeye çalışması için bir şans veriyor ona. Bu yaptığı ego değil kesinlikle, aşkın ta kendisi. Korkusuz olmak istiyor, karşısındakine güvenebilmeyi, gözünün arkada kalmamasını. Hayatlarına giren herkesten şüphe duyamaz sonuçta. Her ne kadar korksa da Ömer onu haklı çıkarıyor. “Defne artık benim içim” sözleriyle aşkına sonsuz bir güven duymaya başlıyor.

D

efne de benim gibi uzaya çok meraklı olmalı ki paralel evrenle ne kadar ilgiliyse resmen içine düşünüyor. Şebnem’in yalanı kendisininkine o kadar benziyor ki sanki yaşayacaklarının fragmanını izliyor(Fakat bu fragmanı biraz fazla ciddiye almış olmalı ki o da düğünden önce her şeyi itiraf ediyor :/). Korkusundan sürekli Ömer’i sorguluyor, sen olsaydın ne yapardın diyor, yalan açığa çıkınca tepkisi ne olacak merak ediyor. Ömer’in tepkisinin sert olduğunu görünce, onu hiç affetmeyeceğini düşünüp itiraf etmekten vazgeçiyor. Sevdiği adamı kaybetmeyi göze alamıyor. Üstelik eskisi gibi değiller artık. Çok şey yaşadılar, birbirlerine çok alıştılar. Yani kısaca onsuz bir hayat düşünemediği için bu yalanla aslında kendisini kandırmayı seçiyor.

30


H

Ö

er şey iyi güzel gidiyor derken kız isteme günü gelip çatıyor. Tabiki bu özel günde de Defo’muz temiz kalbinin aşırı fonksiyonu sonucu Hulusi Dede’nin davetsiz misafir oluşunu kabulleniyor. Dedenin ne kadar pişman olduğunu gördüğü için yıllardır devam eden bu küslük bitsin istiyor ama Ömer’i istemeden de olsa zor durumda bırakıyor ,yanlış anlaşılıyor ve yine hüsraan... Çok üzülüyor, pişman oluyor, her yerde onu arıyor ama nafile. Sonunda bulduğunda ise onu doğru düzgün dinlemeyip ayrılık konuşması yapan Ömer’e hala “Ne yapıyoruz biz?” diyor. Yine gururunu ayaklar altına alıp kalbinin sesini dinleyerek ayrılığa direniyor ama insan da kendini bir yere kadar ezdirir. Defne’nin yine bir şeyler gizlemesiyle Ömer’in aşırı tepkisi birleşince yine ayrılıyorlar.

mer dedesiyle konuşunca biraz daha yumuşuyor ve aşkı ağır basıp Defne’ye gidiyor. Defne’nin bu olanlardan sonra gurur yapıp kolay kolay affetmemesini bekliyordum açıkçası. Onca zaman birlikte olup da iyi niyetine inanmayarak böyle bir olayda bile ayrılmak isteyen bir adama güvenemeyeceğini düşünmesini... Ama aşk işte... Nasıl da yeniyor gururu. Sevdiğinin aşkla dolu bi bakışına, bir çift sözüne tav oluyor insan. Onu gördüğünde unutuyor her şeyi ve affediyor. Ve düğün günü gelip çatıyor. Herkesin önüne çıkmadan önce Ömer’in “mutlulukla ve güvenle” sözü kaynar su gibi boşalıyor kafasının üstünden. Bu oyun ilişkilerinin temelinde koca bir dinamit gibi duruyor ve açığa çıktığında patlayıp herkesi mahvedeceğini biliyor. Ama karşısındaki bu denli güvene önem veren adama daha fazla yalan söylemek istemiyor. Bir ömür yaşamak istediği adamı böyle büyük bir karar öncesi kandıramaz. İşte bu yüzden herkesin içinde nikahlarının kıyılmasına doğru yürürken her şeyi anlatıyor. İŞTE ŞİMDİ ÖMER DÜŞÜNSÜN. 31


Hazırlayan: ÖZLEM Twitter: @karenberena

YAZ

KIŞ 32

SONBAHAR

İLKBAHAR

4Elçin

MEVSİM


Elçin'le

IŞILTILI bir İLKBAHAR

İ

lkbahar modası renk paletlerinde olmazsa olmaz parlak yeşil green/flash kendine yer buluyor. Yaz mevsimi olur da parlak renkler olmaz mı ? Dizinin 10. Bölümünde giydiği kısa italyan yaka anvelop İpek tulum kendisine çok yakışmış. Şüphesiz ki fiziğini kusursuz bir şekilde yorumlamada son derece başarılı.

H

angi rengi tercih ederse etsin aurasıyla bir doz da olsa mutlaka kendi tonunu katmayı unutmuyor:) Saç stili, gayet güzel. Dağınık saçlarda kullanılan örgü, sezonun favori saç stillerinden. Metalik sandaletleri ve ton sür ton mini bir çantayla kombini tamamlamış. Ayakkabılarda bu sezon özellikle metalik ve nude tonları ön planda!

Not: Pamuklu, şifon, ipek ve tül gibi kumaşlar bu mevsime rahatlık ve özgürlük katıyor.

33


Elçin'in

TAZELEYİCİ YAZ enerjisi K

iralık Aşk’ın yayınlanan 50. Bölümünde giydiği bu mavi tonlarında naif mini elbise kendisine yakışmış fakat elbisede potluk var, üzerine tam oturmamış malesef, bu karede en çok beğendiğim şey mükemmel gülüşü :) Adeta güneşe göz kırpmış güzel gülüşüyle. Ne de olsa çekici görünmenin bir yolu vardır. Büyük parlak bir gülümseme ! Gelelim kusursuz detaylara; doğal makyajı, porselen teni, dağınık topuzu ve hoş ışıltılı siyah süet sandaletleriyle tabuları yıkmaya hazır !

Not: İlkbahar ve yaz aylarında iki rengin öne çıktığını görüyoruz; bunlar pembe ve mavinin en güzel tonlarından oluşuyor. Rose Quartz ve Serenity. Bu güzel renkleri yaz aylarında görmek mümkün.

34


D

izinin 17. Bölümünde giydiği derin yırtmaçlı, uzun, sade, siyah elbise ve koyu yeşil deri ceketi çok iyi kombindi doğrusu ve çok da beğenildi. Siyah elbise üzerine kullandığı deri kemeri çok hoş , elbiseyi tamamlamış. Üstelik elbise tam proporsiyonuna göre ! Soft makyajı ve doğal bıraktığı saçları çok güzel birleşiyor. Siyah deri bootie’ler bu kombinle uyumlu. Elbisenin üzerine giydiği koyu yeşil deri ceketi ise bu sezon oldukça revaçta olacak. Sıcak bir görünüm vadeden deri ceketler fonksiyonelliği kadar cool görünümüyle de akıl çeliyor. Sert hava şartlarını yumuşatmak için en ideal soğuk hava dostları. İster şık bir elbise, ister yün bir kazakla içinize ne giyeceğinizi dertsiz tasasız bir kombin şölenine dönüştüren bu ceketlere Elçin Sangu gibi içten bir tebessümle sımsıkı sarılın :)

Elçin'le

SONBAHAR’IN

Cool

kodları 35


Elçin'le

YENİLENEN KIŞ Dokuları

D

izinin 34. Bölümünde giydiği kayık yaka kısa bej rengi kazak ve beyaz pantolonuyla son derece uyumlu bir görünüm yakalamış. Bu ikilinin stil buluşması olabildiğince tatlı ve romantik. Bej ve beyaz soft renklerdir. Sıcak renklerin katalizörüdür. Sıcak renklerle çok iyi kombinlenir. Bej rengi beyazla kombinlediğinde ortaya çıkan sonuç mükemmel. Doğal makyajı , güzel kızıl saçları ile de şahane görünüyor. Bilezikler, saat ve süet kahverengi botları tamamlıyor. Güzel oyuncunun dengeli stili sizce de tam dozunda değil mi ?

Not: Bu sezonun uzun , ince ve biraz salaş silüeti geçtiğimiz yılın grunge’ına göz kırpsa da ,

yenilenen kış dokuları vücudu saran formlarda karşımıza çıkıyor. Bu kışı gömlek ve trikolarla kutluyoruz. Triko kazak ve pantolon takımlarını oldukça görmek mümkün.

36


EL VER, HAYATA TUTUNSUN!

G

ülmek herkesi güzelleştirir ama çocukların gülümsemesi Dünya’yı değiştirir. Çocukların gülümsemesi için hep beraber el ele... Elçin Sangu’nun doğumgünü sebebiyle sevenleri tarafından açılmış bağış etkinliğidir. Siz de bağış organizasyonuna katılmak, doğum gününde Elçin Sangu’yla birlikte çocuklarımızın gülümsemesine yardımcı olmak istiyorsanız bu etkinliğe katkıda bulunabilirsiniz. Bağış 06.08.2016 tarihine kadar geçerlidir. Bağış yapmak için link : https://dogumgunu.koruncuk.org/nazli-kilic?e=1307

GELIN, Elçin Sayesinde Bir ÇocuGun Daha Hayata TutunmasIna ortak olalIm :)

37


+DOSYA C:\SizdenGelenler\fanart\

[E ]

fanarte: çizimin

lçin

hali

“Elçin Sangu sevenler” olarak aramızda kalemi kuvvetli yazarların yanında , aynı kalemle sanatını konuşturan yetenekli arkadaşlarımız da mevcut. İşte dergimizin bu sayısının sizden gelenler köşesinde, yetenekli mi yetenekli arkadaşlarımızın ellerinden çıkan şahane “Elçin Sangu çizimleri”ni sizler için derledik.

38


TUĞÇE DÖNMEZ

instagram \tugcednmez_

39


MAHSA

instagram \mahsa_ez

40


SONIA

twitter @sanguslaughter

41


RANYA

instagram \ranosha_l

42


AZİZ ÇINAR

instagram \azzcinr

43


Bizi Takip Edin TWITTER : @kizilsonyadergi INSTAGRAM: kizilsonyadergisi

44


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.