Konfeksiyon Teknik Haziran'13

Page 1

T E C H N O L O G Y

M A G A Z I N E

ISSN 1300-9974

C L O T H I N G

HAZİRAN JUNE 2013 • YIL YEAR 19 • SAYI ISSUE 225

www.konfeksiyonteknik.com.tr

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN JUNE 2013 • YIL YEAR 19 • SAYI ISSUE 225







Salon 5 / Stand C70


19 yıldır birlikteyiz We are together with you for 19 years

İMG: Konfeksiyon Teknik, Türkiye’de sektörel yayıncılığı başlatan ve bu alanda 28 yıldır öncülüğünü sürdüren İletişim Magazin Gazetecilik’in (İMG) yayınıdır. Türkçe ve İngilizce dillerinde yayın yapan 24 dergisiyle İMG’nin ürünleri büyük bir okuyucu kitlesince takip edilmektedir. Genç ve profesyonel kadroların dinamizmiyle giderek büyüyen İMG, Uluslararası, Sektör ve Aktüel olarak 3 ana başlık altında yayıncılık yapmaktadır. Konfeksiyon Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik Basım Tanıtım Tic. A.Ş.’ye aittir. Ayda bir yayınlanır. Konfeksiyon Teknik is published monthly. Ad­ver­ti­se­ments res­pon­si­bi­li­t i­es pub­lis­hed in our ma­ga­zi­ne per­t a­in to ad­ver­t isers.

BİLGİ / Information: Yazı İşleri: Konfeksiyon Teknik Dergisi hakemli dergi olup, bu dergiye yazar veya yazarları tarafından başka bir dergide yayınlanmadığı beyanıyla birlikte gönderilen her yazı, ilgili kurul üyesi tarafından incelenerek bu üyenin olumlu görüşü üzerine yayımlanır. Tüm makale ve haberler elektronik posta ve CD ile gönderilebilir. Bilgi: Konfeksiyon Teknik Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir.

HAZİRAN | JUNE | 2013 YIL | YEAR : 19 - SAYI | ISSUE : 225

GRUP BAŞKANI Group Chairman

H. Ferruh IŞIK

İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SAN. TİC. A.Ş. ADINA İMTİYAZ SAHİBİ Editor-in-Chief

Mehmet SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com.tr

GENEL MÜDÜR YARDIMCISI Assistant General Manager

Ahmet KIZIL ahmet.kizil@img.com.tr

YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ News Editor

Ali ERDEM ali.erdem@img.com.tr

SORUMLU MÜDÜR Responsible Editör

Yusuf OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr

YAYIN KURULU BAŞKANI Editorial Board Chief

Prof. Dr. Cevza Candan

YAYIN KURULU Editorial Board

Prof. Dr. Bülent Özipek Prof. Dr. H. Rıfat Alpay Prof. Dr. Yalçın Bozkurt Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş Prof. Dr. W. Oxenham Prof. Dr. Emel Önder Prof. Dr. Yusuf Ulcay Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner

SÜREKLİ YAZARLAR Permanent Columnists

Prof. Dr. İsmail KAYA Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN Ekrem Hayri PEKER

REKLAM MÜDÜRÜ Advertisement Manager

Yılmaz ÖZKAN yilmaz.ozkan@img.com.tr

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ Foreign Relations Manager

Yusuf OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr

KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ Institutional Communicational Manager

Ebru PEKEL ebru.pekel@img.com.tr

SANAT YÖNETMENİ Art Director

İsmail GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr

GRAFİK & TASARIM Graphics & Design

Hakan SÖZTUTAN hakan.soztutan@img.com.tr

MUHASEBE MÜDÜRÜ Chief Accountant

Mus­t a­fa AKTAŞ mustafa.aktas@img.com.tr

ABONE VE DAĞITIM Subsc­rip­ti­on and Cir­cu­la­ti­on Ma­na­ger

İsmail ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr

AD­R ES | He­ad Of­f i­ce İh­las Med­ya Cen­ter 29 Ekim Caddesi No: 23 P.K. 34197 Ye­ni­b os­na - İS­TAN­B UL / TURKEY Tel : +90 212 454 25 00 Fax : +90 212 454 25 55 www.konfeksiyonteknik.com.tr | e-ma­il : img@img.com.tr BASKI | Printed By | İH­L AS Ga­ze­te­ci­lik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00 BÖL­GE TEM­SİL­Cİ­L İK­L E­R İ BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81 KONYA | Me­tin DE­M İR Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74 Advertising Representatives TAIWAN | Taiwan Bright Co. Ltd. | Mr. Vincent Lee Tel: 88 622 755 79 01 Fax: 88 622 755 79 00 vincent@mail.taiwanbright.com.tw JAPAN | Echo Japan Corporation | Mr. Ted Asoshina Tel: 8 133 263 50 65 Fax: 8 133 234 20 64 echoj@bonanet.or.jp KOREA | Jes Media Int. | Mr. Young Seoah Chinn Tel: 8224813411 Fax: 8224813414 jesmedia@unitel.co.kr


REKLAM İNDEKSİ ADVERTISEMENT

A VE A................................ 89 – 103 AKBARKOD...................................77 AKORD FUARCILIK........................91 ATAK MAKİNE............................. 101 ATAK MAKİNE...............................55 ATAKAN...................................... Ö.K BARELLİ........................................51 DEĞİRMEN...................................57 DEKAT........................................ A.K EFE MAKİNE.................................73 EGE MAKİNE................................87 FİLİZ MAKİNE................................53 FUTURALLIA............................... 111 GALERİ.........................................29 GLENGO......................................63 GÜL DİKİŞ KONF................. 19-23-25 İHLAS KOLEJİ.............................A.K.İ İHLAS PAZARLAMA.................... 115 İHLAS VAKFI...............................125 İMG............................................ 117 JAPSEW..................................93- 95 KEÇOĞLU................Ö.K.İ -1 – 39- 65 KILIÇOĞLU...................................81 MALKAN MAKİNE........................2-3 MEYDAN DIŞ TİCARET..................15 NEHİR MAKİNE................49 – 68-69 NİT ÖRME....................................85 ÖZBİLİM.................................. 12-13 S.O.S. TECH................................105 SAİP DIŞ TİCARET..........................79 SANKO.........................................75 SAYPAŞ...................................... 4-5 SERKON........................................43 SİLTER...........................................45 SULFET.........................................83 ŞİMŞEK MAKİNE............................33 TETAŞ...........................................27 TOLKAR MAKİNE..........................59 TÜRKİYE GAZETESİ..................... 119 UĞUR MAKİNE...............................9 UZAY MAKİNE....................... 17 - 47 UZMAN MAKİNE..........................37


EDITOR

Teknolojinin baş döndürücü bir hızla değiştiği

İstanbul’dan Frankfurt’a...

global dünyamızda, rekabet koşulları günden güne daha da zorlaşmaktadır. Her şey sürekli değişiyor, gelişiyor. Pazara sürekli yeni veya iyileştirilmiş ürün ve hizmetler sunmak, güzel bir sürprizden ziyade beklenti haline gelmiş durumda. Pazarın ihtiyaçlarına cevap verebilme esnekliği ve hızı, tasarım, yeni ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi, pazardaki ürünün yaşam süresi gibi pek çok faktör, artık maliyetlerden çok daha önemlidir. Özellikle şirketler açısından var olan pazar payını yükseltme, yeni pazarlara girme ve rekabet gücünü arttırma ancak bu sayede sağlanır.

Bu doğrultuda, pazarda yer almak veya yerini korumak isteyen makine üreticisi firmaların büyük bir kısmı 29 Mayıs - 1 Haziran 2013 tarihleri arasında İstanbul’da buluştular. Türkiye, konfeksiyon makine üreticisi firmaların ilgi gösterdiği büyük bir pazar Ali ERDEM Yazı İşleri Müdürü News Editor

olma özelliğini sürdürüyor. Tekstil makinelerindeki en yeni teknolojilerin sergileneceği, dünyanın en önemli markalarının ve firmalarının yer aldığı ITM Texpo Eurasia 2013 Fuarı’nda sektörün ilk kez tanıştığı ürünler ve teknolojiler boy gösterdi.

Şimdi ise konfeksiyon ve tekstil teknolojisi piyasasının önde gelenleri 10-13 Haziran 2013 tarihleri arasında Frankfurt’ta düzenlenecek olan Texprocess’de yeniliklerini sergilemek üzere bir araya gelecekler. Dünyanın değişik yerlerinde düzenlenen fuarlar, firmalar için küresel müşterileri ile tanışma ve en son çözümlerini kapsam-

EDİTÖR 8

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

lı bir şekilde gözden geçirme fırsatı sunuyor. Bu anlamda Texprocess, teknoloji tedarikçileri ve giyim üreticilerine ideal bir platforma ortak fikir alışverişi yapma fırsatı sunmakta.



PANORAMA

Hükümet’in zirvesi modaya umut verdi Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği tarafından düzenlenen 6. İstanbul Moda Konferansı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile 8 Mayıs’taki 37. Yıl “Hazır Giyim ve Perakende Ödül Töreni” ile başladı. 30 yıldan fazladır sektöre emek veren 27 firmaya ödüllerini veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kısa süre içinde yapacağı ABD seyahatinde gündemlerinin en önemli maddesini ekonomik ilişkilerde endüstriyel bölgeler konusunun teşkil edeceğini belirtti. Çin ve Uzakdoğu sıkıntısı iplik fiyatları gibi çeşitli etkenlerin tekstil sektörü

10

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

üzerinde baskı unsuru olmaya devam ettiğini belirten Erdoğan, yakın zamanda gerçekleşen Arap baharının, Libya, Orta Doğu ve Afrika’daki gelişmelerin de sektörü olumsuz etkilediğini ekledi. Bunlardan yılmayarak bir an önce toparlanmak ve yarışta yer almak gerektiğini ifade etti. Erdoğan ayrıca Türk hazır giyim sektörüne 2023 yılı için 10 dünya markası çıkarma hedefi belirledi. 9 Mayıs’ta gerçekleşen İstanbul Moda Konferansı’nın açılış konuşmasını yapan TGSD Başkanı Cem Negrin hazır giyim sektörünün beklentilerini an-


PANORAMA

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği tarafından düzenlenen 6. İstanbul Moda Konferansı’nın 8 Mayıs’taki 37. Yıl “Hazır Giyim ve Perakende Ödül Töreni”nde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 30 yılını aşan 27 firmaya tebrik plaketlerini verdi. İstanbul-Beşiktaş Shangri-La Bosphorus Otel’de gerçekleşen 9 Mayıs’taki Konferans günü ise AB Bakanı Egemen Bağış’ın yanı sıra hazır giyim, moda, tasarım, tekstil alanında ulusal ve uluslar arası alanda önemli isimler söz aldı. 10 Mayıs’taki B2B görüşmeleri onlarca firma için işbirliklerinin kapısını araladı.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

11




PANORAMA

latırken, ardından söz alan AB Bakanı Egemen Bağış, Türkiye’nin her alanda hızla ilerlediğini söyleyerek somut örnekler verdi. TGSD Başkanı Cem Negrin hazır giyim sektörünün 2023 hedefini 52 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmak olarak belirlerken, karlılığın düştüğünü, buna sebep olarak dövizlerin içerideki enflasyon kadar dahi artmamasının gösterilmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin büyük büyümesini ihracattan değil markalı ihracattan beklemek lazım diyen Negrin, ABD pazarı için yıllarca verdikleri mücadeleyi ise şu şekilde açıkladı; “2004 yılında 1 milyar 200 bin dolar olan ABD ihracatımız bugün 200-300 milyon Dolarlı rakamlara geriledi. ABD ile Avrupa’nın anlaşmalarında Türkiye’nin yeri de bizler için çok önemli. Sonuçta en uzun terminli büyük siparişler ABD’de ve bazı mallarda yüzde 33’e varan vergiler var. ABD, EU anlaşmalarının içerisinde olmak veya olmamak, Türkiye ihracatçıları için yatırımları Türkiye anlaşabilirse yatırımları 5 ve 6’ıncı bölgelere, yoksa Avrupa’daki üye eski Doğu Bloku ülkelerine kaymasına sebep olacak. Her şekilde ABD piyasası Türkiye için tekrar açılıyor.” Negrin’in ardından konuşan AB Bakanı Egemen Bağış, İstanbul Moda Konferansı için “Artık gerçekten bu konferans bir moda oldu” diyerek TGSD’yi kutladı. Bağış sektör temsilcileri, katılımcılar ve konuşmacılara hitabında, “Demokrasiye, insan haklarına, ifade özgürlüğüne yatırım yaptığımız zaman ekonomide gelişiyoruz. Bugün Türkiye’nin dünyada 16, Avrupa’nın

14

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

6’ıncı en büyük ekonomisi olması, aslında demokrasiye yapılan yatırımlar sayesinde olmuştur. Bunun neticelerini sektör olarak sizde görüyorsunuz. Sizlerle el ele verip bu ülkenin gücünü hep birlikte bütün dünyaya gösterme konusunda çok önemli başarılara imza attık. Sizlerin ürünlerinin üzerindeki Made in Turkey yazısı belki de Türkiye’nin bu süreçteki en önemli yumuşak güçlerinden birisi olmuştur. Onun için sizlerle yapacağımız daha çok şey var. Dün akşam Sayın Başbakanımız burada 2023 hedeflerini belirtti. Bundan 11- 12 yıl evvel bırakın Türkiye 10 yıl sonrasını, 10 gün sonrasının hedeflerini bile gözüne kestiremiyordu. Bir anayasa kitapçığı bir masanın kenarından havalandığından bir ucuna düşene kadar % 8 faizi benim gibi sizler de ödediniz. Bir gecede kepenkleri kapattınız. Dostlarınızın, arkadaşlarınız, akrabalarınızın iflasını yürekleriniz burkularak izlediniz. İşte Türkiye o günleri geride bıraktı” dedi. “TÜRKİYE İNANILMAZ BİR BÖLGE, ÜZERİNDE DURABİLİRİZ” Alexander McQueen’in CEO ve Yönetim Kurulu Başkanı Jonathan Akeroyd: “Türkiye üzerinde durabileceğimiz bir bölge; çok küçük başladık. MC toplamda zaten % 20 toplam satışlarımız içerisinde; ancak bunun zaman içerisinde büyümesini bekliyoruz. Türkiye’de Mc Queen’in üretimi yüzde 40 civarında. Ürünlerimizin çoğu burada yapılıyor. Çok düşündük aslında iyi olanı; çünkü genç bir markayız. Bi-



PANORAMA

zim işimiz iş açısından Made in Italy kritik bir reklam. Türkiye’de üretime açığız ama en önemli olan tabi ki markanın da bu söylemini unutmamak.” IFC (Uluslararası Finans Kuruluşu) Baş Stratejisti William Haworth: “Önümüzdeki 10 yıl içerisinde tekstil sektöründe pazar girişinde tam bir hız olacak. Teknoloji, rekabet ve marka önemi çok daha artacak; özellikle yüksek katma değeri olan ürün portföyü ile çalışmak isteyenler düşük işçilik maliyetleri işe yaramayacak. Yüksek kalite ve çok hızlı teslimat olduğunu düşünüyorum. Teknolojiye dayanmak çok daha fazla olacak. Bu konuda ustalaşacak şirketler kazanacak. Yapamayanlar ölecek. Artan Türkiye için bir avantaj diye düşünüyorum. Biz Güney yatırımları konusuna bakıyoruz. Çok sayıda Türk yatırımı Mısır’a, Hindistan’a yatırım yapıyor şu anda. Pazar çeşitlendirmesi açısından önemli finansmanı, çok daha rahat bir şekilde sağlamalı. Belki biraz riskli ama aynı zamanda çok daha iyi getirisi var. Riski ve getiriyi dengelemek önemli. Türk firmaları ile çalışırken de bunları dikkate alıyorum.” T.C. Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) Başkan Yardımcısı Arda Ermut: “10 yıl öncesine göre yatırım yapmak çok daha kolay. Başbakanımızın kurduğu hedeflere ulaşmalıyız. 2023

16

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

hedefleri uzak gözükmüyor. 2002-2012 dış ticaret ve gayrisafi milli hasıla’da artış var. 2002’ye kadar 15 milyon dolar 2002’den 2012 ‘ye kadar 120 milyon dolar yatırımda artış var; ama tekstil alanında yatırım çok az.” COFACE Sigorta A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Belkıs E.Alpergun: “Risk yönetiminde son 10 yılda büyük değişim sergileniyor. Türkiye’ye olan talep hızla büyüyor; karlılık aynı oranda büyümüyor. Satışı kâra çevirmeliyiz. Tekstil alanında çok büyük risk bizi bekliyor. Bankaların proje desteği ile ünlü markaları alabiliyor ya da marka yapabiliyorsunuz. Bunun için şimdi tam zamanı.” 6. İstanbul Moda Konferansı’na moda gazetecisi-tarihçisi Colin Mc Dowell, Italian Grup Miroglio’nun sahibi Giuseppe Miroglio, PANTONE EMEA Bölgesi Yöneticisi Carola Seybold, moda trendlerini belirleyen WGSN firmasının Kreatif Kurul Başkanı Catriona MacNab, Sainsbury’s Hazır Giyim Direktörü James Brown, Cotton Council International Türkiye Program Direktörü Marsha Powell, Roman Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Toplusoy, Kiğılı Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, Desa Deri Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet, APS Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Osman Benzeş, The Woolmark Company Türkiye Temsilcisi Mahmut Koçak, Maurits Teunissen, J Brand CEO’su Jeff Rudes da imzasını attı.



PANORAMA

Hazır giyimcinin hedefinde Çin, ABD ve Meksika var İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Hikmet Tanrıverdi, 52 milyar dolar olan 2023 yılı hazır giyim ihracat hedefini 60 milyar dolar olarak revize ettiklerini belirterek, “ihracatımızın yüzde 75’ten fazlası 27 AB ülkesine gidiyor. Biz bu ülkelerde de pazar payımızı arttırmak istiyoruz. Bununla beraber, Rusya, İran, Suriye, Fas, Ürdün, Çin, Meksika, ABD gibi hedef seçtiğimiz ülkelerdeki pazar paylarımızı da arttırmayı öngörüyoruz” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin hayata geçirdiği TİMAKADEMİ 2023’ün hazır giyim ve deri sektörünü işlediği ilk sempozyumunun açılışında konuşan Hikmet Tanrıverdi, sektörün 2013 yılında 17 milyar 350 milyon dolarlık ihracatı yapmayı öngördüklerini söyledi. 2014’de bu rakamı 20, 2019’da 34, 2023 yılında ise 60 milyar dolara çıkarmayı planladıklarını anlatan Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü: “2012’de Türkiye, dünya hazır giyim ve konfeksiyon ihracatından yüzde 3,5 pay aldı. Bu payla dünyada 6. büyük tedarikçi ülke konumundayız. Belirlediğimiz hedefler doğrultusunda, payımızı yüzde 4,2’ye yükseltmeyi arzuluyoruz.60 milyar dolarlık hedefin 30 milyar dolarlık kısmının moda-marka ve tasarım odaklı ürünler ile katma değerli ihracatın arttırılması yoluyla, diğer 30 milyar dolarlık kısmın ise ‘organizatör ülke’ rolüyle ticari katma değer yaratmak suretiyle elde edilmesini öngörüyoruz. Hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının Türkiye genel ihracatı içindeki payının 2023 yılında yüzde 12’ye yükselmesini hedefliyoruz.” LEMİ TOLUNAY: 210 MİLYAR DOLARDAN SADECE 4 MİLYAR DOLAR PAY ALIYORUZ İstanbul Deri ve Deri Mamülleri İhracatçıları (İDMİB) Birliği Başkanı Lemi Tolunay ise 500 milyar dolarlık 2023 ihracat hedefi içinde 5.2 milyar dolarlık pay almayı hedeflediklerini vurguladı. 210 milyar dolarlık dünya deri ticaretinde Türkiye’nin butik bir ülke kadar pay alabildiğine değinen Tolunay, “Geçtiğimiz yıl 1.6 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik. Ancak bu sayı yalnızca resmi kayıt. Yolcu ve kargo yoluyla yurt dışına çıkan deri ürünleriyle birlikte 4 milyar doları yakalayabiliyoruz” dedi. Tolunay, konuşmasında sektörün kendi hammaddesi olan deri üretemediğine dikkat çekerek, deri sanayinin hayvan yetiştirme stratejisinin arkasında durması gerektiğini sözlerine ekledi.

18

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



PANORAMA

Teknoloji ve kalitenin buluştuğu adres: Nuryıldız Tekstil İplik ve kumaş boyama & terbiye işlemleri yapan Nuryıldız tekstil, iç ve dış piyasada ürünlerini pazarlamanın yanında, ayrıca iplik boyada fason hizmet de veriyor. Amerika ve Avrupa’dan ithal son teknolojiye sahip makinalarla üretim gerçekleştiren Nuryıldız, sektördeki bugünkü konumunu da bu sayede perçinleştirmiş bulunuyor. Ürünlerin % 90’ı ihraç edilen Nuryıldız

20

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

üretimini 39.000 metrekarelik alan üzerine 20.000 metrekare kapalı alanı mevcut Çorlu’daki üretim tesisinde gerçekleştiriyor. Oeko-tex 100 belgesi ile üretim gerçekleştiren Nuryıldız’ın ISO 9001:2008, GOTS Global Organik Tekstil Standardı, OE 100 ve OE Blended Sertifikaları mevcut olup, Marks & Spencer ve Next akreditasyonlu laboratuarlara sahiptir. Nuryıldız Tekstil


PANORAMA

Yönetim Kurulu Üyesi Ogün Kalaycı ile tekstil sektöründe Nuryıldız Tekstil’in kuruluşundan günümüze gelişi, sektöre katkıları ve çalışmaları hakkında konuştuk. Nuryıldız Tekstil olarak firmanızı tanımlar mısınız? “Nuryıldız Tekstil, 1952 yılından beri faaliyette olan, Malatya’da doğup İstanbul’da büyüyen bir firma. Firmamız iplik boya, kumaş boya ve dijital baskı üretimleri yapmaktadır. Günde 8 ton civarında iplik boya üretimi yapıyor. Günde 25 ton civarında boyalı kumaş satışı yapıyoruz. Kumaş boyada kendimizi farklı bir kulvarda görüyoruz. Path bach ve HT boyama yapıyoruz. Path bach boyama metodunu kullanan nadir firmalardan bir tanesiyiz. Türkiye’de bu işi ilk biz başlattık. Son 5 yıldır kendi koleksiyonumuzu satıyoruz. Kaliteli ve sorunsuz ürün elde etmek için Ar-Ge’ye çok önem veriyoruz. Gelişen kumaş teknolojisini ve yenilikleri takip etmek bu işin en önemli noktalarından biri olduğuna inanıyoruz. Ar-Ge’nin ciddi bir maliyeti var. Ar-Ge departmanımız sayesinde güzel ürünler elde ediyoruz ve bu konuda ciddi bir başarı elde ettik. Yurt içi ve yurt dışı çalışıyoruz. Kumaşlarımızın tamamı ihraç ediliyor. Bunun yüzde 20’lik kısmını biz kendimiz ihraç ediyoruz. Yüzde 80’lik kısmını da ihracatçı konfeksiyonlara veriyoruz. ZARA,H&M, Mango, Marks & Spencer, RobertO Cavalli, Next, Espirit ve daha bir çok markalara tedarik sağlıyoruz.” Üretim portföyünüzde bulunan ürünler ve kullanım alanları konusundan kısaca bahseder misiniz? Konfeksiyona ham madde temin ediyoruz. Öncelikli ağırlığımız bu konuda. Ağırlıklı olarak viskon elyafından

kumaşlar üretiyoruz. Şuan ki portföyümüzün hemen hemen yüzde 75’i bu düzeydedir. Son dönemlerde tüketici tercihlerine göre biz de tercihlerimizi değiştiriyoruz. Biz viskon merserize konusunda çok uzmanlaşmış bir firmayız. Türkiye’de viskona merserize yapan ilk firmayız hatta belki de dünyada ilk firmayız. Uzun zaman boyunca tüm dünyada bizim markamızla satıldı bu kumaşlar, Snap Dragon adı altında. Kendi kalitemizi müşterinin zihnine yerleştirmeyi başardık. Müşteriler bizim kalite numaramızda kumaş aramaya başladı.” Aynı kulvarda çalışan firmalardan sizi ayıran özellik nedir? “Kalitemiz, servisimiz ve hızımız. Tüketicinin bizi tercih etmesinin öncelikli sebebi kalitedir. Nur Yıldız’ın ayrı bir kalitesi var. Bazı firmalar “Bunu Nuryıldız’dan alabilirim” diye bizi tercih eder. Hakikaten bazı işleri de sadece biz yapabiliriz. Mesela viskon merserize gibi.” İhracat yaptığınız ülkelerin pazar payı hakkında bilgi verir misiniz? Pazarlama konusunda nasıl bir yol takip ediyorsunuz? “İhracat pazarlamada iki tip çalışmamız var. Birincisi fuarlar vasıtasıyla müşteri arayışlarımız var. Fuarlara gideriz Moskova, Paris’te, Almanya’da, Amerika’da, İngiltere’de ve Brezilya’da fuarlara katılıyoruz. Bu fuarlarda müşteriler bizi bulurlar, beğenirler. Buralarda bizden numune talep ederler. Biz de numunelere göre çalışmalarımızı yaparız. Bu şekilde müşteri elde ederiz. Pazarlama departmanımızın çalışmaları sayesinde müşteri elde ederiz. Direk olarak tanıdıkları veya internetten tespit ettikleri firmaları analiz ederler, kartele gönderirler, ziyaret ederler ve çalışmaya

Nuryıldız Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Nalbant

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

21


PANORAMA

başlarız. Pazar payı konusunda, çalıştığımız firmalar çok büyük firmalar. ZARA, H&M, Mango gibi firmaların Türkiye’deki alım paylarını bilmediğimiz için bizim onları yönlendirme şansımız yok ama biz kapasitemizin yüzde 80 civarında doluluğunu sağlıyoruz. Hedefimiz bu oranı yüzde 90’lara çekebilmek.” Sektör için geliştirdiğiniz ürün var mı? Yeni geliştirdiğimiz ürünler var. Değişik iplik varyasyonları var, performans kumaşlarımız var. Showroom bunun bir göstergesi. Müşterimiz için bizdeki showroom merak edilir halde. Müşterilerimiz “Acaba Nuryıldız şimdi ne çıkardı? Fuarda ne sergileyecek? Biz önden bunu bulabilir miyiz?” merakı var. Bu bizim için çalışmalarımızın bir meyvesi, başarı göstergesidir. Başarıyı burada arıyoruz. Şu anda piyasalarda satılan ürünler 2013 Yaz sezonu olarak satılıyor ama biz önden takip ediyoruz. Şu an biz 2015 Kış koleksiyonunu hazırlıyoruz. Premier Vizyon’da biz 2015 koleksiyonumuzu sergileyeceğiz, Yaz ve Kış olarak.” Türkiye’de sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz? “Sektör, şu anda ciddi bir daralma döneminde. Kar marjları ciddi oranda düşmüş durumda. Rekabet haddinden fazla ama bunun karşılığında talep bu kadar fazla değil. Kaliteli olanlar, Ar-Ge çalışmasına önem verenler ayakta kalacaktır. Bunlar para kazanabilecek ve iş yapabileceklerdir ama tekstilin 1990’lı yıllardaki o görüntüsü artık yok. Artık hatasız tek seferde doğru üretimi yakalamak çok önemli. Tekrar edilebilirlik çok önemli. Sektör için firma olarak 2013 yılı öngörünüz ve beklentileriniz nelerdir? “2013 yılında geçtiğimiz diğer yıllardan daha başarılı bir yıl geçirmeyi hedefliyoruz. Dijital baskı çalışmalarımız var. Bu konuda yatırım yaptık. Dijital baskıya biraz ağırlık vereceğiz. Ar-Ge çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Değişik kumaş çalışmaları yapıyoruz. Ekosistemi destekleyici ürünler üretiyoruz. Sağlığa zararlı maddelerden oluşan kimyasallardan uzak duruyoruz. Çevreye önem veriyoruz. Çevre bizim için çok önemli. Doluluğumuzu tam desteklemek

22

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

için istediğimiz orana ulaşana kadar çalışacağız.” 2012 yılı firmanız için nasıl geçti? Biraz bahseder misiniz? “2012 yılı bizim için kötü geçmedi. İstediğimiz rakamlara ulaştık. 2012’de sadece Avrupa’da ciddi bir daralma var. Avrupa ciddi manada kan kaybediyor. Bu bizim pazarımızı olumsuz olarak etkiledi. Biz de mevcut duruma karşılık, yeni pazarlar oluşturmaya çalıştık, önlemlerimizi aldık. Eskiden daha basic kalemler çalışırken şimdi daha katma değeri yüksek kalemlere geçtik. Avrupa’nın düştüğü bu durum bize Ar-Ge çalışmasının önemini gösterdi. Ar-Ge’ye daha fazla önem vermeye başladık. Bizim dışımızdaki firmalarda 2012’nin zor geçtiğini görüyoruz ama biz aldığımız tedbirler ve önlemler sayesinde 2012 yılını rahat atlattık.” İlave etmek istediğiniz başka konular var mı? “Yeniliklere açık olmak zorundayız ve takip etmek zorundayız. Modayı ve trendleri takip etmek zorundayız. Artık kimsenin hataya tahammülü yok. Hatasız ve hızlı üretim yapmak ve bunu öğrenmek zorundayız. Aslında bunu sektör olarak öğrenmek zorundayız. Sektörün en büyük problemi yetişmiş eleman problemi. Bu konuda ciddi bir sıkıntı var. Eğitimli, tecrübeli, yetişmiş, kalifiye eleman bulma sıkıntısı var.” Personel sıkıntısının nasıl aşılabileceğini düşünüyorsunuz? Tekstil, emek yoğun bir sektör. Bunun için eğitime, Meslek okullarının ara kademe dediğimiz eğitimine önem vermemiz gerekiyor. Buralardan çıkacak elemanlar için de bizim bir takım faaliyetler göstermemiz gerekiyor. Gençlere işi sevdirmemiz lazım çünkü artık gençler çok değişti. Bu konuyla ilgili tavsiyede bulunabilir misiniz? “Gençlerin önüne kariyer hedefi koymak gerekiyor. Gençlere işi sevdirmek gerekiyor. Öncelikle insanların bir kariyer hedefi olmalı. Biz, Nuryıldız’ı bir kolej gibi görüyoruz. Gençler okuldan çıkıyor, burada ciddi bir deneyim kazanıyor. Bu deneyimin karşılığını alması gerekiyor.



PANORAMA

Tetaş Bursa Şubesi yeni yerinde Tetaş Şirketler Grubu, 1993 yılında faaliyete geçirdiği Bursa Şubesini, değişen zamanla ürün gruplarının zenginleşmesi, sarf malzeme, konfeksiyon grubundaki satışların artması nedeni ile müşterilerine daha iyi hizmet vermek amacıyla toplamda 800 metre kare olan yeni yerine taşındı. Burada özellikle Bursa ilinde yoğun bir şekilde faaliyet gösteren bebe ürünleri imalatçılarına daha yakın olmak ve isteklerine anında cevap verebilmek hedeflenmiştir. Son yıllarda şirket

24

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



PANORAMA

politikaları doğrultusunda hareket eden Bursa Şubesi, özellikle tekstil ve konfeksiyon makinaları grubunda piyasaya tam olarak hakim olmayı ve pazar payını arttırmayı planlıyor. Bu doğrultuda hizmet verebilen etkin bir işletme konumuna getirebilecek çalışmalarını sürdürüyor. Konfeksiyon makine ve sarf malzeme grubunda piyasa ihtiyaçlarına daha doğru cevap verebilmek amacı ile değişikliklere gidildi. Konfeksiyon makinası grubunda dünyanın en köklü firmalarından ve kalite denildiğinde akla ilk gelen marka olan Pegasus, dünyanın en büyük makina imalatçısı konumunda olan Zoje, Joyee ve bunların yanında lok grubunda Megasew markalarını yeni showroomunda sergileyerek müşterileriyle denemeler yapabiliyor. Aynı şekilde Bursa’da yoğun olarak talep gören serim makinaları da showroomda sergileniyor. Sarf malzeme grubunda yeni

26

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

anlaşmalar yapılarak 7-Fuku, Flying Tiger, Yong Zheng gibi markalarla ve yedek parça grubunda Reach ve Lite gibi kuvvetli markalarla anlaşmalara gidildi ve bu ürünlerle birlikte piyasadaki pay her geçen gün arttırılmaya başladı. Bu arada yıllardır mümessilliğini yaptığı bazı markalar ile değişen piyasa şartlarına bağlı olarak yollar ayrıldı. Tesktil grubunda yuvarlak örmenin geleceğin markaları olarak ön plana çıkan Unıtex ve Tayu markaları ile anlaşmalar yapılarak örme müşterilerine değişik alternatifler sunuldu. Tetaş Bursa Şube Sorumlusu Mustafa Eksen, şunları söyledi. “Yeni adresimiz ve değişen yüzümüzle değerli müşterilerimize ilk günkü amatör ruhumuz ile profesyonel hizmet vermeye devam ediyoruz. Bu vesile ile tüm Bursa tekstil camiasını yeni adresimizde ağırlamaktan mutluluk duyacağımızı belirtmek isterim.”



PANORAMA

Malkan’dan kutsal topraklara manevi yolculuk Türkiye’nin ilk yerli sanayi tipi ütü makinesi imalatçısı Malkan Makina, 42. Kuruluş yıldönümünde çalışanlarının memnuniyetine yönelik sosyal aktivitelerine ara vermeden devam ediyor. Bu kapsamda 11 – 19 Mayıs 2013 tarihleri arasında;firma personeli, bayileri ve onların yakınlarından oluşan 31 kişilik bir ekiple geleneksel Umre ziyareti gerçekleştirildi. Bu yıl dördüncüsü düzenlenen geleneksel Umre ziyareti 11 Mayıs Cumartesi günü Atatürk havaalanından büyük bir coşku ile başladı. Malkan çalışanları ve yolcu yakınları tarafından uğurlanan kafilenin heyecanı, kutsal toprakları ziyaret edecek olmanın mutluluğu, İlahi davetin muhatabı olarak o muhteşem manevi sofraya iştirak edecek olmanın hazzı her hallerinden, davranışlarından ve konuşmalarındaki heyecanlarından belliydi. 19 Mayıs Pazar günü yine Atatürk Hava alanında coşkulu bir topluluk tarafından karşılanan kafile sağ salim yurda dönmenin sevinci ve kutsal mekânları ziyaret etmiş olmanın hazzını bir arada yaşamaktaydılar. Umre ibadetini tamamlayanlar görüşlerini şöyle özetlediler: “Bu güzel organizasyona vesile olan, katkı sağlayan destek veren herkesten Allah

28

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

razı olsun. Daha nice nice bu tür güzel faaliyetlere öncülük etmeyi ve bu tür faaliyetlere katılmayı nasip eylesin. Bu organizasyonu düzenleyen başta Genel Müdür Mustafa Alkan olmak üzere destek olan ve yardımcı olan arkadaşlarımıza teşekkürlerimizi sunar, daha nice güzel ve hayırlı faaliyetler gerçekleştirmelerini diliyoruz. Allah kabul etsin ve tüm dostlarımızla tekrar gitmeyi nasip etsin.” Organizasyon sahibi Malkan Makine Genel Müdürü Mustafa Alkan ise; artık geleneksel hale gelen Malkan Umre seyahatlerinin imkânlar el verdiği ölçüde sürekli gerçekleştirileceğini belirtti. Bu vesile ile umre turuna katılarak genç yaşta bu kutsal toprakları ziyaret eden personelin, İslam’ın doğduğu ve geliştiği yerleri, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) davetini gerçekleştirdiği o kutsal beldeleri görme, tanıma ve İslam kültürünü tanımaları açısından son derece önemli olduğunu söyledi. Ayrıca bu tür organizasyonların personel üzerindeki motivasyon gücünü göz ardı etmemek gerektiğini bildiren Mustafa Alkan, çalışanların umre organizasyonuna katılım konusunda gösterdikleri coşku ve heyecanın kendisini de daha büyük organizasyonlar gerçekleştirme noktasında teşvik ettiğini belirtti.



PANORAMA

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ”Markalaşmaya devam” Dünyanın en kapsamlı marka geliştirme programı olan TURQUALITY®, dünyaca ünlü pazarlama ve marka teorisyenlerini Türk markaları ile buluşturduğu Vizyon Seminerleri’ne devam ediyor. Bu yıl yedincisi düzenlenen Vizyon Semineri’nin konuğu kısaca VG diye bilinen, strateji ve inovasyon konusunda dünyanın önde gelen uzmanlarından biri olan Vijay Govindarajan oldu. Kurumsal üst düzey eğitim alanında ilk 10 işletme profesörü arasında yer alan, dünyanın önde gelen iş stratejisi ve inovasyon uzmanı Profesör

30

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

Vijay Govindarajan “Ters İnovasyon” temalı konuşmasında Türk markalarına, değişen dünyada büyüme fırsatlarını nasıl yakalayabileceklerini, artık sadece ihracat yapmanın yeterli olamayacağını ve dünya markası olma yolunda inovasyonun rolünü anlattı. “İNOVASYON TERSİNE İŞLEMEYE BAŞLADI” TURQUALITY® Programı kapsamında yer alan şirketlerin yöneticilerinin global rekabet için gerekli yetkinliklere ulaşmasına destek olmak amacıyla


PANORAMA

Türkiye’nin 2023 yılındaki 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşması için Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşmaya daha çok yatırım yapması gerektiğini belirten Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, teşvik sistematiğini bu alanları destekleyecek şekilde kurguladıklarını söyledi. düzenlenen Vizyon Semineri’nin açılış konuşmasını Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan yaptı. Uluslararası firmaların yeni ürünleri ve inovatif faaliyetleri, yüksek gelirli ülkelerde ortaya koyduktan sonra bu ürünleri düşük gelirli ülkelerde satışa sunduklarını hatırlatan Bakan Çağlayan, “Buna geleneksel inovasyon deniyor. Ters inovasyon ise bunun tam karşıtı. Yani inovasyonun düşük gelirli ülkelerde gerçekleştirilmesinden sonra yüksek gelirli ülkelerde satışa sunulduğu durumları tarif ediyor. Artık dünyada gelişmekte olan ülkelerin yıldızı yükseliyor. İlk kez 2012 yılında gelişmekte olan ülkeler dünya GSYİH’sının yarısına (40 trilyon dolar) ulaştı. Geldiğimiz noktada gelişmekte olan ülkeler dünyanın yükünü çekiyor ve dünya ekonomisine yön veriyor. İşte bu sebeple inovasyon tersine işlemeye başladı” dedi.

bazında baktığımızda ise aklıma gelen ilk örnekler Simit Sarayı ve Koton. 10 yıl önce simit sadece tezgahlarda satılırken, simit fırınları bugün yemek yenen yerlere dönüştü. Simit Sarayı bu başarılı inovasyon örneğini şimdi yurtdışına taşıyor. Koton ise alışverişten sıkılan erkeklerin mağazalarında vakit geçirebilecekleri alanlar tasarladı. İnovasyon gerekli çünkü artık her geçen gün daha fazla firmanın ve ürünün rekabetine sahne olan küresel piyasalarda, avantaj sağlayabilmenin en önemli koşullarından biri ürün farklılaştırması. Geçmiş dönemlerde fiyat avantajı ile rekabet gücümüzü koruyabilmiştik. Ama artık bu sektörlerdeki varlığımızı, rekabet avantajımızı sürdürülebilir hale getirmek için inovasyon, tasarım ve markalaşma konusunda hızlı bir gelişim göstermek zorundayız” diye konuştu.

“TERS İNOVASYON TÜRK ŞİRKETLERİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ FIRSAT” Yoksul insanların ulaşamadıkları ürün ve hizmetlere erişimlerinin basit ama kaliteli çözümlerle mümkün hale getirilmesine ve bunun daha sonra gelişmiş ülkelere ihraç edilmesine Ters İnovasyon adı verildiğini belirten Vijan Govindarajan, “Başta Türkiye olmak üzere Çin, Hindistan gibi ülkelerin önünde bu anlamda çok önemli bir fırsat var. Türkler çok zeki ve yaratıcı insanlar. Türkiye’deki yerel şirketler bu fırsatı avantaja dönüştürebilir. Bunu nasıl yapabileceğinize gelince: Yoksul insanların da zengin insanlar kadar ihtiyaç ve problemleri var. Bunları iyi analiz edip, çok daha az maliyetle çok daha fazla değer yaratabilecek çözümlerle milyonlarca insanı tüketici konumuna getirebilirsiniz. Üstelik bunu önce kendi ülkenizde yapıp sonra dünyaya pazarlayabilirsiniz. Ben Türk şirketlerinde bu potansiyeli görüyorum” dedi.

“KATMA DEĞERLİ ÜRÜN İHRACATIMIZI ARTIRMAMIZ ŞART” Bakanlık olarak Türkiye’nin dış ticaretinin birim fiyat analizini yaptıklarını ifade eden Bakan Çağlayan, “Bizim kilo fiyatlarımız ne, başka ülkelerin ne? Bizim nasıl değişmiş, onların nasıl değişmiş? bunların hepsini inceliyoruz. Tablo şu: Genel ihracatımızın birim fiyatı 2009’da 1.16 dolar, 2010’da 1.25 dolar, 2011’de 1.47 dolar, 2012 yılında ise ortalama 1.58 dolar olarak gerçekleşmiş. Yani ihracat birim fiyatımızda sürekli bir artış var ama fiziki olarak ihracatına ağırlık verdiğimiz ürünlerdeki gelirimiz son derece zayıf. Bu alanda harcadığımız emeği fiyatların ya da katma değerin görece yüksek olduğu ürünlerin üretimine kaydırmamız gerekiyor. Yani “katma değeri yüksek ürünlerde üretimimizi nasıl artırırız, ihracatımızı nasıl artırırız” buna bakmamız gerekiyor. Bunun için ArGe, inovasyon, tasarım ve markalaşmaya daha çok yatırım yapmamız lazım” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DE DE BAŞARILI İNOVASYON ÖRNEKLERİ VAR” Türkiye’de başarılı inovasyon örneklerinin oldukça çok olduğunu belirten Bakan Çağlayan, “Pazar çeşitlendirmemiz buna iyi bir örnek. 2009 yılı ortasında kısa sürede yapılan planlama sonucu 4 yılda 43 milyar dolara yakın ek ihracat sağladık. Firma

”TEŞVİK YETMEZ, KAMUOYU OLUŞTURMAMIZ GEREKİYOR” Türkiye’nin 2023 yılı ihracat hedefinin olan 500 milyar dolar olduğunu hatırlatan Bakan Çağlayan, “Bu hedefi yükte hafif pahada ağır ürünlerin ihracatımızdaki payını arttırarak, yani özgün tasarımlı,

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

31


PANORAMA

yenilikçi ve markalı ürünler ihraç ederek gerçekleştirebiliriz. Bu kapsamda öncelikle Ar-Ge yatırımlarını artıracak tedbirler alarak, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Ar-Ge harcamalarının GSYİH’ye oranını aşamalı olarak artıracak ve 2023 yılında %3’e çıkaracağız. Yatırım-üretim-ihracat değer zincirinin tüm halkalarına yönelik oluşturduğumuz teşvik sistematiğimizi, Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşmayı özendirecek şekilde kurguladık ve uyguluyoruz. Ama sadece teşvik etmek yetmiyor. Ülkemizde bu konularda kamuoyu oluşturmak, farkındalığı artırmak da çok önemli. Bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri, bugün burada katıldığımız TURQUALITY® Vizyon Semineri gibi etkinlikler bu farkındalığı oluşturmak için atılan önemli adımlar” dedi. “ENDÜSTRİYEL TASARIM TESCİLİNDE AVRUPA’DA İLK ÜÇTEYİZ” Moda ve endüstriyel ürün tasarımı alanlarında faaliyet gösteren firmalara yurtdışı tanıtım, pazarlama, kira gibi geniş bir yelpazede destekler sunduklarını anlatan Bakan Çağlayan, “Türkiye son yıllarda tasarım konusunda önemli işler yapıyor. Bunun sonucunda da son birkaç yılda endüstriyel tasarım tescil başvurularında “Avrupa’nın en çok başvuru yapılan ilk 3 ülkesi” arasına girdik. Ülkemizde yapılan tasarım tescil başvuru sayısı 2010’da 31 bin, 2011’de 36 bin 578, 2012’de 41 bin 220’ye ulaştı. 2010’da 8 bin 343 olan patent tescil başvurusu sayımız 2011’de 10 bin 241, 2012’de ise %13 artarak 11 bin 599’a ulaştı. Bu artışta Ar-Ge yatırımlarındaki artışın katkısı büyük. 2011’de Ar-Ge harcamaları 6,7 milyar dolara ulaştı. Böylece Ar-Ge harcamaları GSYİH’nin binde 8,6’sına yükseldi. Ama hedefimiz 2023’te yüzde 3’e çıkarmak” dedi.

32

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

“TURQUALITY® KLASİK BİR DEVLET YARDIM PROGRAMI DEĞİL” Katma değerli ürünün aynı zamanda belirli bir marka değeri olan ürün anlamına geldiğini vurgulayan Bakan Çağlayan, “Türkiye’nin de markalaşması olarak gördüğümüz bu yolculukta Bakanlığımızın markalaşmaya verdiği önemi ve destekleri hepiniz biliyorsunuz. TURQUALITY® Programı bu alanda Amiral Gemimiz. TURQUALITY® bugün itibariyle 90 firmamızın 102 markası ile kapsama dâhil olduğu, birçok markamızın ise programa girmek için yoğun çaba gösterdiği en iyiler kulübü haline geldi. TURQUALITY® adeta bir prestij ligi. TURQUALITY® Programı’na hazırlık süreci olarak düşünebileceğimiz Marka Programı’mız kapsamında ise 41 firmamızın 44 markası bir üst lige çıkmak için antrenman yapıyor” diye konuştu. Bakan Çağlayan, “TURQUALITY® Programı’nda yer alan firmalarımızın 2012’de sadece destek kapsamındaki markalarıyla yaptıkları ihracatın birim fiyatı 3,28 dolar olmuştur. Bu, marka olmanın, markalı mal satmış olmanın ortaya koyduğu katma değerdir. Bu bize şunu gösteriyor, markalaşmaya devam, markalaşmayı desteklemeye sonuna kadar devam” diye konuştu. “BÖLGESEL ANLAMDA LİDER MARKALARIMIZ OLUŞMAYA BAŞLADI” Küresel anlamda, henüz en değerli marka listelerinde ilk 100’de, ilk 500’de Türk markaları olmadığını anlatan Bakan Çağlayan şunları söyledi: “Ama bölgesel anlamda lider markalarımız oluşmaya başladı. Ancak, bizim kazandırdığımız vizyon ile bu hedefe er veya geç ulaşacağımıza yürekten inanıyorum. Çünkü marka olmak ve markalaşmak uzun vadeli, sabır isteyen bir yatırımdır. Biz de Bakanlık olarak her zaman sizin yanınızda olacağız, bu yolculukta size her türlü desteği vereceğiz.”



PANORAMA

“Türkiye’nin itibarı her geçen gün artıyor” SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Türkiye’nin çok iyi bir dönemi yaşadığını belirterek, “Türkiye’nin her dönemini gördük. Şu anda Türkiye bir cennet. Hiç akla gelir miydi? IMF’e borç bitti, bunlar hayal değil, gerçek” dedi. Konukoğlu, Kocaeli Aktif Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (KASİAD) Ramada Otel’de düzenlediği “Bir Başarı Hikayesi” isimli toplantısına katılarak deneyimlerini paylaştı. Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun da aralarında bulunduğu 300’e yakın katılımcıya iş yaşamına ilişkin bilgi veren ve SANKO’nun tarihsel gelişimini anlatan Konukoğlu, Türkiye’nin bugünkü durumunun “çok çok iyi” dol-

34

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

duğunu söyledi. “Türkiye’nin AB’ye girmesine gerek yok, Zaten AB önünde sonunda kapımıza gelecek” diyen Konukoğlu, IMF’e borcun bitmesini ise “hayal değil, gerçek” olarak yorumladı. Borçlu insanın, borcu verenin her söylediğini yapmak durumunda kaldığına işaret eden Konukoğlu, borcu ülke için de aynı durumun söz konusu olduğuna dikkati çekti. İTİBARIMIZ ARTTI Ekonomi yönetiminin başarısı sayesinde Türkiye’nin milli gelirinin, ihracatınınve yurtdışında itibarının çok arttığını kaydeden Konukoğlu, daha sonra işadamlarının sorularını yanıtladı. Kurumsal sosyal sorumluluk


Salon 3 / Stand F35


PANORAMA

projelerini 1989 yılından beri Sani Konukoğlu Vakfı aracılığı ile yürüttüklerini anlatan Konukoğlu, şimdiye kadar 2’si fakülte binası olmak üzere 18 okul yaptırdıklarını, birisi fakülte olmak üzere 4 okulun da inşa halinde olduğunu bildirdi. Her yıl yaklaşık 2 bin öğrenciye karşılıksız burs verdiklerini, 20 bin öğrenciye ise kıyafet ve kırtasiye yardımı gerçekleştirdiklerini vurgulayan Konukoğlu, 35 bin aileye gıda yardımı ulaştırdıklarını kaydetti. Zekat ve hayır işlerini canın ve malın sigortası olarak tanımlayan Konukoğlu, başarının bir kişinin çabası ile elde edilemeyeceğini, babası Sani Konukoğlu’nun vefatı sonrasında yönetimini üstlendiği SANKO’yu, el ele verdikleri işçiler, ustalar, mühendisler, kardeşleri ve eşlerinin desteği ile bugünlere getirdiklerini ifade etti.

36

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

ÖNERİLER İşadamları ve sanayicilere, çocuklarını küçük yaşlardan itibaren işyerine götürmelerini öneren Konukoğlu, işin başındakilerin günü geldiğinde görevden çekilmesini bilmesi gerektiğinin altını çizdi. Babaların ve ağabeylerin belirli bir yaşa geldiğinde yönetimden çekilmesi ve yönetime geleni gerektiğinde uyararak desteklemesinin başarıyı sürekli kılacağına vurgu yapan Konukoğlu, “Görev değişiklikleri ölümle olursa, hem şirketlerin başarısı ve sürekliliği riske edilir hem de geriden gelenlerin önü tıkanacağı için motivasyonlarının azalmasına neden olunur” diye konuştu. İş dünyasında kredisiz başarılı



PANORAMA

olunamayacağını, ancak 10 liralık kaynak varken 100 liralık işe de girişilmemesi gerektiğini belirten Konukoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı: “Ayrıca herkes gücü oranında yatırıma kaynak ayırmalı. Girişimci varlığının yüzde 30-40’ını yatırıma ayırmalı. Hiç kimse varlığının yüzde 10’undan fazlasına borçlanmamalı, bor vermemeli. Verdiğiniz borç dönmediğinde siz de ekonomik olarak bitmemelisiniz. Markalaşmak çok önemli bir olgu ama kolay da bir iş değil. Marka faktörü aynı ürünün yüzde 300’e varan değer artışını sağlar ama altyapısını çok iyi hazırlamak gerekir. Rahmetli babamın ‘İşin Hilesi Dürüstlüktür’ sözünü, markalaşmanın temeli

38

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

olarak görüyorum. Dürüst olacaksın, malının arkasında olacaksın.” Konukoğlu, Suriye ile ilişkin bir soruya ise “Suriye ile ilişkilerin ekonomik boyutu çok anlamlı ve önemli değil. Orada söz konusu olan can. Yüzbinlerce insanın durumu meydanda. Suriye’deki tablonun ekonomik değil, vicdani boyutu önemli.” Konuşmanın ardından, K ASİAD’ın yeni üyelerine belgelerini sunan Konukoğlu’na, toplantının anısına teşekkür plaketi takdim edildi. Bu arada, SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, daha önce Gaziantep’te görev yapan Kocaeli İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Birol Şimşek’e nezaket ziyaretinde bulundu.



PANORAMA

Kumaştan giyilebilir ürüne yolculuk Tekstil hazır giyim işine daha 19 yaşında başlayan ve 1984 yılında Erak Giyim’i kuran Sait Akarlılar’ın bugün 54 yıllık üretim tecrübesinde, başta Mavi Jeans olmak üzere birçok dünya markasına üretim yapılmakta. Kumaştan giyilebilir ürüne yolcuğu içeren üretim hattıyla Erak Giyim firması kısa sürede Türkiye’nin önde gelen blucin firması oldu. Aylık 1.000.000 adetin üzerinde spor giyim üretim kapasitesine sahip Erak Giyim, her tür teknolojik donanımı yakından takip ederek bünyesinde kullanmakta. Sektörde geliştirilen son teknolojiyi kullanan firmanın aynı zamanda, TÜBİTAK projeleriyle beraber, birçok patentli makine ve ekipmanı da bulunuyor. Firmanın faaliyetlerini ve gelişmeleri Erak Giyim Kurucusu Sait Akarlılar aktardı.

40

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

Aynı kulvarda faaliyet gösteren firmalardan sizi farklı kılan nedir? Tüketicilerin sizin ürünlerinizi tercih etmesindeki sebepler hakkında bilgi verir misiniz? “Teknolojiyi yakından takip eden Erak Giyim, işçilik maliyetlerinin % 40-50’lere kadar çıktığı günümüzde bu sayede müşterileriyle birlikte, hem maliyet avantajı hem de tüm çalışanların kenetlendiği, morallerin yükseldiği bir çalışma ortamını hedeflemektedir. Özellikle üretimde az kimyasal, düşük enerji, çevreye saygı çerçevesinde, her tür kimyasal ve su tüketimini de azaltacak projelere imza atmaktadır. Modanın gerektirdiği birçok özel işlemin yapıldığı fabrikanın yıkama bölümünde uygulanan yeni yıkama teknikleri sayesinde, denime kendine has özelliğini veren, ya-


PANORAMA

şayan renk indigo her gün baştan oluşturuluyor, yeniden keşfediliyor ve başka renklerle buluşturuluyor. Erak’ın özgün ve önemli bir özelliği de, kendi markası olarak doğan ve kısa sürede ayrı bir şirket olarak yapılandırılan Mavi Jeans deneyimi ile elde ettiği, üretime marka açısından bakabilme yeteneğidir. Bu özelliği Erak’ı gelişmelere değer veren, yeni eğilimleri daha kolay benimseyen, kalite ve hizmette sürekli olarak mükemmeli arayan bir kuruluş yapıyor.” Üretiminizde teknolojik olarak kullandığınız üretim araçları var mıdır, nelerdir? “Konfeksiyon üretiminde en büyük maliyet, gerek işçilik gerek zaman gerekse de hammadde tüketimi açısından yıkama, boyama (ıslak işlemler) ve kuru işlem bölümlerinde oluşmaktadır. Firma bünyesinde her gün mükemmelin daha da gelişebileceğini gösterir, gelişme, çevre ve enerjinin korunması, müşterileri karşısında saygınlık, anlamında kendisiyle yarışmaktadır. Erak, Tübitak projeleri ve patentli özel makinelerinin yanında, Erak Giyim olarak yıkama boyama işlemlerinde Tolkar’ı çözüm ortağı olarak seçti. Özellikle SMARTEX Miracle serisi yıkama ve boyama makineleri ile her türlü yıkama ve boyama maliyetlerimizi % 50 ila % 70 arasında geriye çekmeyi başardık. Su, kimyasal, enerji ve işçilik olarak yaptığımız tasarruflar hem yeni yatırımlar yapmamıza imkan sağlarken, hem de çevreyi koruma adına bizlere büyük kolaylıklar getirmektedir.”

Ucuz işçilik ve maliyetler açısından Asya ülkeleri ile nasıl rekabet ediyorsunuz ? “Asya ülkelerinde başta işçilik olmak üzere enerji ve vergilendirme daha ucuz ancak işletme verimi, işçilerin verimi ve becerisi, kullanılan üretim araçlarının teknolojisi ve tasarrufları açısından biz ülke olarak onlardan çok ilerideyiz. Sonuç olarak öncelikle şuna inanıyoruz; Ölçemediğiniz veriyi veya değeri konuşamazsınız. Biz öncelikle Türkiye’de her prosesimizi ölçülebilir hale getirerek, zarar ettiğimiz noktalarda iyileştirmeler yapıyoruz. Bu durum da doğal olarak ürün kalitemize, zamanında teslimat yapabilmemize ve daha az doğal kaynakları tüketip, daha az atık ile çevreyi korumamıza yansıyor. Bütün bu bileşenler, müşterilerimizin her türlü kaliteli ürün, kaliteli hizmet istediği durumlarda bizlere dönmesini sağlıyor. Ancak kalitesi ve fiyatı düşük olan ürünler için elbette Asya vazgeçilmez bir coğrafya olmaya devam edecektir. Bu nedenle de Mısır’da da üretim tesisi kurarak buradaki birikmiş tecrübemizi kullanıp, Türkiye’de maliyet açısından sıkıntı yaratacak üretimler için bir alternatif oluşturduk.” Firmanızın yeni yatırımları ve büyüme hedeflerinden bahseder misiniz ? “Erak giyim özellikle her yıl büyüyen MAVİ’nin büyüme oranını forse edebilecek doğrultuda kendi iç bünyesinde ve yurt dışında hem verimlilik olarak hem de yeni yatırımlar olarak sürekli büyüme eğilimindedir. İlk etap-

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

41


PANORAMA

ta verimliliği artırma yönünde kendi iç bünyesinde yatırımlar yaparken, iş ortaklarıyla da sürekli iletişim halinde yeni makine ve ekipmana yatırım yapmaktadır.” Ülkemizde sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz? Hazır giyim sektörünün, insan yaşadığı ve örtünmenin yanında moda ve beğenilme kriterlerini de yanında taşıdığı sürece gelir seviyesine göre sürekli artacağı kanaatindeyim. Her ne kadar Türkiye için ucuz Uzakdoğu korkusu olsa da bu ülkelerdeki sosyal ve ekonomik düzenin bozukluğu bizleri her zaman vazgeçilmez olarak ayakta tutacaktır. Hiçbir firma hele de global anlamda dünya markası olmuşsa kendisini aşırı riske atmaz. Mutlaka kendisini başta kalite ve adet olmak üzere garantiye almadan riske girmez. Bugün Uzakdoğu başta Amerika olmak üzere batılı ülkelerin çeşitli amaçlarını hatta sömürge planlarının olduğu bir savaş alanı gibi görülmektedir. Özellikle tekstilin güçlü olduğu ülkelere bakılacak olursa, Fas, Tunus, Mısır, Bangladeş, Pakistan, Ürdün, Hindistan, Kore, Çin gibi ülkelerde gelir seviyesinin düşük olması ve bunun tekstille hızlıca büyümesi özellikle bizimle aradaki farkı hızlıca kapatmasına neden olurken, ülke içerisinde ge-

lir seviyesinin yükselmesiyle, gözü açılan halkın ciddi bir sosyal patlamaya doğru gitmesine neden olmaktadır. Ayrıca bu tür ülkelerde sömürge açısından istikrarı istemeyen dış güçlerin tetiklemeleriyle de sürekli bir kaosun olması kaçınılmazdır. Bu da hem servis hem de kalite açısında yüksek değer üreten Türkiye’yi her zaman ön planda tutacaktır. Değil ki Türkiye bugün haala İtalyada ciddi tekstil üretimi devam etmektedir.” Sektör ve firma olarak 2013 yılı öngörüleriniz ve beklentileriniz nelerdir? “Tekstil sektörü özellikle 2005’ten sonra global krizle beraber ciddi oranda küçüldü ama bu küçülme özellikle küçük firmaların yok olmasına yol açarken büyük firmaların da kendilerine çeki düzen vermesi anlamında önemli bir adım oldu, dolayısıyla daralan piyasa 2012’den itibaren tekrar yükselişe geçti, biz de bu süreçte çok ciddi yapılanma ve revizyona gittik, büyüyen ve her gün biraz daha güçlenen bir Mavi markasının yanında biz de sürekli güçlenerek büyümeye devam ediyoruz. 2013 yılında da aynı şekilde bütçelerimizi bu doğrultuda yaptık ve ilk üç aylık verilere göre de burada beklentilerimizin de üzerinde bir büyüme gerçekleştirdik.”

SolidWorks içeriklerine tek bir noktadan erişim 3D tasarım yazılımı, 3D Dijital Modelleme ve Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi (PLM) çözümlerinde dünya lideri olan 3DEXPERIENCE Şirketi Dassault Systèmes, SolidWorks içeriklerine tek bir noktadan erişim sağlayan ücretsiz bir topluluk olan My.SolidWorks platformunu açtığını duyurdu. Günümüz tasarımcılarından her geçen gün daha az zamanda daha iyi tasarımlar yapmaları beklenirken SolidWorks, bu noktada iş verimliliğini artıran önemli bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. My.SolidWorks, kullanıcılarına SolidWorks Topluluğu’nda bulunan iki milyon kullanıcının ve sayıları 400’ü aşan katma değerli satıcının bilgi ve deneyimlerine kolaylıkla ulaşma imkanı veriyor. Dassault Systèmes SolidWorks Genel Müdürü Bertrand Sicot, My.SolidWorks ile ilgili şunları söyledi: “SolidWorks kullanıcı kitlesi gücünün uzun zamandır farkındayız. Müşterilerimizin problemlerini çözmelerini kolaylaştırmak için forumlar, kullanıcı grupları ve SolidWorks World gibi etkinlikler aracılığıyla işbirliğinin pekiştirilmesini destekliyoruz. My.SolidWorks, kullanıcılarımızın SolidWorks uygulamaları sayesinde kendi müşterileri için en fazla değeri

42

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

sağlamalarını hedefleyen, benzer zorluklarla karşı karşıya olan içerik, uzmanlar, tedarikçiler ve diğerleri arasındaki bağlantıyı kurmada bir sonraki adımı temsil ediyor.” My.SolidWorks, SolidWorks Topluluğu’nun gelişmesine birçok farklı noktada katkı sağlıyor: • Deneyimle: My.SolidWorks, SolidWorks topluluğunda gerçekleşen en son güncellemelerin ve bilgilerin toplu halde görüntülenmesini sağlıyor. En güncel blog gönderileri, tartışmalar ve videolar kolay anlaşılır bir şekilde sunuluyor. Kullanıcılar bunları kendi ihtiyaç ve ilgi alanlarına göre filtreleyebiliyorlar. • Bul: My.SolidWorks sayesinde kullanıcılar, tüm SolidWorks topluluğunda tek seferde arama yapabiliyor ve ihtiyaç duydukları ipuçları ve bilgilere hızlıca ulaşabiliyorlar. My.SolidWorks’ün yetenekleri ile aynı zamanda bulduklarını meslektaşları, denkleri ve arkadaşları ile paylaşabiliyorlar. • Bağlan: My.SolidWorks, yeni ve mevcut kullanıcıların topluluk ile bağlantı kurmalarını, güncel tasarım konularını yakından takip etmelerini ve kendi bilgi ve deneyimlerini topluluk ile paylaşmalarını kolaylaştırıyor.


Hall: 4 Stand: E91


PANORAMA

Yeşim küresel sözünü tutuyor Yeşim Tekstil, Küresel İlkeler Sözleşmesi (Global Compact) kapsamında Eylül 2008’den bu yana küresel ağda yayınladığı raporlarına dördüncüsünü ekledi. Yeşim böylece insan hakları, işçi standartları, çevre ve yolsuzlukla mücadele konularında uluslararası sözleşme ilkelerine uyduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Yeşim Tekstil, Küresel İlkeler Sözleşmesi kapsamında gerçekleştirdiği sosyal uygunluk ve sorumluluk çalışmalarına ilişkin raporunu geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler’in internet sitesinde yayınlayarak, kamuoyu ile paylaştı. İngilizce ve Türkçe olarak yayınlanan raporda, insan hakları, işçi standartları, çevre ve yolsuzlukla mücadele konularında ulus-

44

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

lararası sözleşme ilkeleri doğrultusunda yapılan çalışmalara ve gönüllü olarak yürütülen sosyal sorumluluk faaliyetlerine yer verildi. Raporda ayrıca, bu çalışmaların kurumun iş süreçleriyle bağlantısını anlatan Yeşim Tekstil CEO’su Şenol Şankaya’nın görüş ve düşüncelerini anlatan bir yazı ve çalışmaların ölçümlenebilen kısımlarının grafikleri de yer alıyor.



PANORAMA

Raporda Yeşim’in 2011-2012 yılında yaptığı sosyal uygunluk faaliyetlerinin yanı sıra bu kapsamdaki kısa ve uzun vadeli hedefleri de yer alıyor. Rapor eşzamanlı olarak Yeşim Tekstil’in web sayfasında da yayınlanmaya başladı. Yeşim Tekstil CEO’su Şenol Şankaya firma olarak sosyal sorumluluk ve uygunluk çalışmalarına büyük önem verdiklerini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti. “Yeşim Tekstil kurulduğu günden beri sosyal sorumluluklarına sahip çıkan, “Önce İnsan” anlayışı doğrultusunda yaptığı örnek çalışmalarla sektöründe lider olan bir firmadır. Firmamız yıllardır bünyesinde uyguladığı, iş sağlığı ve iş güvenliği uygulamaları, çalışanların haklarını korumaya yönelik yönetim sistemleri, çevre konusunda yaptığı çalışmalar ve toplumla kucaklaşmaya yönelik sosyal sorumluluk projeleriyle farklılığını ortaya koymuş, dünyaca ünlü markaların

46

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

tercih ettiği üretici bir marka haline gelmiştir. Uzun yıllardır yürüttüğü bu çalışmaları, firma iş süreçlerine entegre eden firmamız, insan odaklı anlayışıyla yaptığı faaliyetleri, uluslararası standartlarda uygulanabilir ve gelişime açık bir sistematiğe oturtarak, performans kriterleriyle de sürekli takip etmektedir. Öncelikli hedefimiz, yaptığımız her çalışmanın başta çalışanımıza ve paydaşlarımıza olmak üzere, tüm topluma katkı sağlaması ve böylelikle sürdürülebilir olmasıdır. Bu konuda yaptığımız çalışmaları da hazırladığımız ilerleme raporu ile tüm dünya ile şeffaf bir şekilde paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi. Yeşim Tekstil 2006 yılında Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ni (UN Global Compact Network) imzalayarak, insan hakları, işçi standartları, çevre ve yolsuzlukla mücadele konularında uluslararası sözleşme ilkelerine uyma sözü vermişti



PANORAMA

Kemal Şahin, 6. Uyum Zirvesi’nde Almanya hükümetinin en başarılı yabancı kökenli girişimcisi olarak gösterdiği Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, Almanya Başbakanı Angela Merkel himayesinde gerçekleştirilen 6. Uyum Zirvesi’ne katıldı. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in himayelerinde düzenlenen 6. Uyum Zirvesi, Berlin’de düzenlendi. Her yıl düzenlenen Uyum Zirvesi’nin bu yılki ana teması “İstihdam piyasasında uyum” olarak belirlendi. Zirvenin ana gündem maddesi, Ulusal Eylem Planı çerçevesinde özellikle göçmenlerin işgücü piyasasına kazandırılması oldu. Zirveye, Almanya Ekonomi ve Teknoloji Bakanı Philipp Rösler, İçişleri Bakanı Dr. Hans-Peter Friedrich, hükümetin uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Prof. Dr. Maria Böhmer, bazı eyaletlerin başbakanları, federal ve yerel düzeydeki yetkililer ile göçmenlere ait en önemli sayıda sivil toplum kuruluşunun temsilcisi katıldı. Almanya’da “yılın girişimcisi” ödülünü alan Kemal Şahin bu yıl 6.’sı düzenlenen Uyum Zirvesi’nde yaptığı sunumda şunları söyledi: “Almanya demografik olarak giderek yaşlanıyor ve işgücü azalıyor küçülüyor. Şu an Almanya’da yeni doğan çocukları %35’i yabancı kökenli. Siyasiler ve toplumun üst katmanları, giderek yaşlanan Alman nüfusu sebebiyle yabancı gençlere duyulan ihtiyacın farkında. Ancak bu bilinç henüz toplumun alt seviyelerinde oluşmadı. Önyargılı olan kesim nedeniyle, toplumda dışlanan ve iyi eğitim alamayan yabancı kökenli gençler var. Biz de bu sorunun farkında olarak önde gelen sivil toplum

48

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

örgütleri ve Türk- Alman iş dünyasıyla birlikte Alman Hükümeti’nin desteğini alarak bir vakıf kurduk. ‘Stiftung: Bildung Eğitim!’ vakfının ilk projesi olan ‘Mentoring’ projesini başlattık. Meslek seçim arifesinde olan gençlere, başarılı olmuş ve iyi örnek teşkil edecek ağabey ve ablalarının mentörlük yaptığı projeyle; eğitim bilincini ailelere kadar indirip, bu şekilde çocukların iyi eğitim almalarını, iş bulmalarını ve dolayısıyla toplumun refahından pay almalarını sağlıyoruz. Gelecekte Alman toplumunun büyük bir kısmı yabancılardan oluşacak. Uzmanların da söylediği gibi 2030 yılında Alman ekonomisinin 10 milyon işgücüne ihtiyacı olacak. Eğer yabancı kökenli gençler topluma kazandırılamazsa bu ihtiyaç karşılanamaz. Bu nedenle Almanya toplumun içindeki bu çok kültürlü potansiyele sahip çıkmalıdır. Göçmenler Almanya’da yabancı değildir. Aksine orada doğan ve ikamet eden toplumun birer parçalarıdır.” Zirvenin açılış konuşmasını yapan Almanya Başbakanı Angela Merkel, ülkedeki çeşitlilik konusunda toplumu daha açık olmaya çağırdı. ‘’Biz uyum ülkesi olmak istiyoruz’’ diyen Merkel, bu siyaseti diyalog üzerinden yürüttüklerini kaydetti. Merkel, ABD’de insanların farklılıklara alışık olduğunu, Almanya’da bu duruma alışılması gerektiğini kaydetti.



PANORAMA

Yeni çağda giysiler sağlığımızı koruyacak İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) çatısı altında bu yıl 6.’sı düzenlenen Uluslararası Ekoteks Tekstil Sempozyumu’nda insan sağlığına yönelik dünya çapındaki teknolojik gelişmeler, tehditler ve denetim uygulamaları “Sağlıklı Tekstil Ürünlerinde Zorunluluklar” başlığı altında masaya yatırıldı. Dünya çapındaki uzmanların katıldığı sempozyumda, tekstil üretimindeki hangi kimyasalların giysilere zarar verdiği, çevre dostu sürdürülebilir üretimlerin, yönetmeliklerin gelecekteki etkilerinin neler olduğu,

50

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

hazır giyim ithalatında hangi denetim ve uygulamaların yapıldığı anlatıldı. Almanya, İspanya, Belçika ve Türkiye’den uzmanların katıldığı, sempozyumun açılış konuşmalarını Ekoteks İcra Kurulu Başkanı Nilgün Özdemir, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi yaptı. “HAZIR GİYİM ARTIK SADECE KIYAFET DEĞİL” İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, teknik ve fonksiyonel tekstilde yaşanan gelişmelerin hazır giyim



PANORAMA

sektörünü tasarım, moda ve üretim üçgeninden çıkardığını, gelişen teknoloji sayesinde hazır giyim ürünlerinin, sadece giysi olmanın ötesine geçip, çok farklı bir kimliğe ve misyona büründüğünü ifade etti. Artık insan sağlığına hizmet eden ürünlerden; kanserin tetikleyicilerinden radyasyona karşı kalkan görevi üstlenen ceketlere, iç ve spor giyimden termal konforun sağlanmasına dek pek çok yeniliğin tüketicileri beklediğini vurgulayan Tanrıverdi, bu süreçte sağlık konusu-

nun ilk planda yer aldığını kaydetti. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kanserojen içerikli tekstil ürünlerinin insan sağlığını ve gelecek nesilleri ciddi boyutlarda tehdit ettiğine dikkat çeken Tanrıverdi, sürekli artan maliyet unsurları ile devam eden rekabet yüzünden bu alanda çok daha titiz ve dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Tekstilde gelişen teknolojinin, Ar- Ge çalışmalarının ve inovasyona yönelik sürdürülen uzun soluklu programların insan sağlığı konusundaki birçok soru işaretini de ortadan kaldırdığına dikkat çeken Tanrıverdi konuşmasını şöyle tamamladı: “İHKİB’in iştiraki olarak hayata geçirdiğimiz Ekoteks, önemli bir görev ve misyon üstlenmiş durumda. Bir yandan İhracatçıyı desteklerken, öte yandan ithalatı denetleyen Ekoteks, fonksiyonel tekstil ve benzer ürünlerin geliştirilmesinde de sektörümüzün yanında yer alıyor. Kurulduğu 1998 yılından bu yana uluslararası geçerliliğe sahip bağımsız bir laboratuvar olarak hizmet veren Ekoteks, uluslararası standartlarda, güvenilir, hızlı ve kaliteli servis sunuyor. Öncelikli kuruluş amacı, ihracat yapan firmalara en kısa zamanda, test maliyetlerini en düşük seviyede tutarak hizmet vermek olan Ekoteks, ayrıca tekstil ürünlerinin kalitesini istenen seviyeye yükseltmeye ve sürekliliğini sağlamaya yönelik de katkı sağlıyor.” “MADE IN TURKIYE” ETİKETİYLE DAHA FAZLA REKABET EDİYORUZ Ekoteks İcra Kurulu Başkanı Nilgün Özdemir ise, seksenli yıllarda ihracatına başlanan tekstil ve konfeksiyon sektöründe bugün “Made in Turkiye” etiketiyle daha fazla rekabet ederek artan talebi karşılayabildiklerini ifade etti. İnsan sağlığının tekstilde ana nokta olması gerektiğini söyleyen Özdemir, küresel ekonomide daha fazla yer almanın sağlıklı, çevre dostu ürünler üretmekle ve sosyal sorumluluk konularına önem vermekle gerçekleşeceğini belirtti. Özdemir, haksız rekabeti önlemede de Ekoteks olarak yardımcı rol oynadıklarının altını çizerek sektörün Ar-ge çalışmalarında yanlarında olacaklarını sözlerine ekledi. PROF. DR. JAVİER SARDINA: TÜRKİYE İYİ İŞ ÇIKARDI Sempozyumda bir sunum yapan Santiago De Compostela Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. F. Javier Sardina, tekstil üretimi yapan Türkiye, Bangladeş, Hindistan ve Çin gibi ülkeler arasında, 1 yıl boyunca aynı tutarlılıkla “en düşük” zararlı kimyasal içeren ürünleri Türkiye’nin ürettiğine dikkat çekerek “Türkler iyi iş çıkarıyor” dedi. Hazır giyimde denetimin artık teknoloji ve kaliteden sağlık ve kimyaya kaydığına işaret eden Prof. Dr. Sardina, en büyük ve güncel sorunun tüketiciye yeterli bilgi aktarımının yapılmaması olduğunu bildirdi.

52

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



PANORAMA

TİM ile Destek Patent’ten ihracatçıya inovasyon eğitimi Devlet politikası haline gelen “2023, 500 milyar dolar ihracat” hedefinin mimarı olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), ihracatçı firmaların strateji, vizyon ve hedeflerini kurgulamaları için ‘TİMAKADEMİ2023’ çalışmalarını başlatıyor. Projenin sınaî mülkiyet hakları çözüm ortağı Destek Patent olacak. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), ‘2023, 500 milyar dolar ihracat’ hedefine ulaşmak için firmaların strateji, vizyon ve hedeflerini kurgulamaları amacıyla hayata geçirilen “TİMAKADEMİ2023” projesi, düzenlenen imza töreni ile çalışmalarına başladı. Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, sınaî mülkiyet hakları çözüm ortağı olarak projeye imza attı. Projeye Destek Patent ile birlikte, finansman çözüm ortağı olarak HSBC Türkiye, iletişim çözüm ortağı olarak Vodafone Türkiye, medya çözüm ortakları olarak ise Turkishtime ve Global Connection destek veriyor. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin

54

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

ev sahipliğinde gerçekleştirilen imza törenine, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz ve HSBC Türkiye Genel Müdürü Martin Spurling katıldı. Türkiye’nin 2023 hedefinin sadece politika yapıcıların takip ettiği bir masa başı projesi olmadığına, şirketlere de katma değer sunan, ciddi ekonomik geri dönüşler sağlayan bir stratejik plan olduğuna inanan TİM, genel ve sektörel ihracatın yanı sıra, farklı sektörlerden ihracatçı firmaların da kendi özel hedeflerini kurgulamaları ve bu yeni duruma göre strateji belirlemelerini isteyecek. TİM, bu çerçe-



PANORAMA

vede “TİMAKADEMİ2023” adıyla bir dizi eğitim semineri verilmesini sağlayacak. Programlar tamamlandığında, toplumun geniş bir kesimi tarafından benimsenen ihracat hedefi ile bir yandan sektör temsilcileri, üstlendikleri ihracat hedeflerini yakından takip ederken; sektöre mensup ihracatçı firmalar da kendi stratejik yol planlarını hazırlayarak planlamalarını buna göre gerçekleştirecek. İHRACATÇILARA İNOVASYON BİLİNCİ AŞILANACAK Destek Patent, “TİMAKADEMİ2023” kapsamında ihracatçılara patentli ürün ve inovasyon hakkında eğitimler verecek. Eğitimler 2013 yılında yapılacak ve Türkiye’deki 60 ihracatçı birliğini, 26 ihracatçı sektörün temsilcilerini kapsayacak şekilde, 13 İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği’nin organizasyonu ile yapılacak. Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz imza töreninden sonra TİM üyesi sektör temsilcilerine

56

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

patent tescili, Ar-Ge ve inovasyon konularında işbirliği yapmaktan dolayı büyük memnuniyet duyduğunu söyledi. Yamankaradeniz, Türkiye ekonomisinin en güçlü yönü olan ihracatın artırılması ve 2023 yılında 500 milyar dolar seviyesine çıkarılmasının ancak inovasyonla artı değer katılan marka ve ürünlerle gerçekleşebileceğini vurguladı. Yamankaradeniz, Destek Patent’in Türkiye’de 30 yıldır hizmet veren, marka tescili, patent koruması alanında lider bir kurum olduğuna dikkat çekerek, “Destek Patent’in engin tecrübesi ve bilgi birikimi ihracatçıların 2023 hedefine ulaşmasında önemli bir adım olacaktır” dedi. 10 YILDA BÜYÜK DEĞİŞİM YAŞANACAK Organizasyonun imza töreninde konuşan ve ‘TİMAKADEMİ2023’e yönelik hedef ve beklentilerini aktaran TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi de Türkiye’nin 2023, 500 milyar dolar ihracat hedefinin sürecini hatırlattı. Bu çerçevede “Türkiye



PANORAMA

İhracat Stratejisi ve Eylem Planını”nın oluşturulduğunu kaydeden Büyükekşi, her kesim tarafından benimsenen hedeflerinin ‘Devlet Belgesi’ niteliğini kazandığının altını çizdi. Büyükekşi, “2023 Stratejisini şirket düzeyine indirgemek amacıyla “TİM Akademi 2023”ün startını veriyoruz. TİM Akademi2023’de neler yapacağız? 26 ihracatçı sektöre mensup üretici firmalara yönelik stratejik oyun planı oluşturarak, haritalama ve uygulama çalışmasını içeren eğitim, konferans, bilgilendirme seminerleri ve toplantılar düzenleyeceğiz. Şirket

58

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

eylem planları ve uygulamaları hakkında şirketlere yol haritası çizilecek. Bildiğiniz gibi önümüzdeki 10 yıl altın değerinde, çok çok önemli. Bu 10 yılda büyük atılım yapmamıza ihtiyaç var. 500 milyar dolar hedefine ulaşmak için ihracatımızı senelik ortalama yüzde 12 artırarak, bugünkü rakamın 3 katına yükseltmemiz gerekiyor. Dolayısıyla önümüzdeki 10 yılda büyük bir değişim geçireceğiz. 2023’e giderken şirketlerimizin önü açık. Değişimi tasarlamak için ‘TİM Akademi’ hazır. Değişim için biz hazırız. Türkiye hazır” şeklinde konuştu.



PANORAMA

Hacı Boydak’ın kızı sosyal sorumluluk yolunda Kübra Tekin meşhur Boydak ailenin kızı olarak Kayseri’de dünyaya geldi. Harvard Yaz Okulu’nda iş iletişimi okudu, tesettüre girdi. Bilgi Üniversitesi’ndeki yüksek lisans bitirme teziyse, ‘muhafazakârlık, kadın ve moda’ üzerineydi. Kendi adını taşıyan markasıyla hazır giyim sektörüne ve iş hayatına atılan Tekin, sosyal sorumluluk projelerinin önemli isimleri arasında geliyor. Genç iş kadını ve modacı Tekin, son olarak Kimse Yok mu Derneği’nin ‘Karınca Yuvası’ adlı projesinde yetimler için 11 tasarımcıyla birlikte 11 ülkenin kıyafetlerini tasarlıyor. Sudanlı yetimler için gece gündüz çalışan Tekin ile projeyi, modayı ve iş hayatını konuştuk.

Cemil İpekçi Atölyesi’nde ne kadar süre eğitim aldınız? “Cemil İpekçi Atölyesi’ndeki eğitimimin ilk yılı bu dönemin sonunda bitecek. Modayla alakalı bir diğer eğitimi daha önce İstanbul Moda Akademisi’nde stil danışmanlığı üzerine almıştım. Niyetim modayla alakalı A’dan Z’ye her şeyi öğrenmekti ve Cemil İpekçi Atölyesi de diğer moda okullarından farklı olarak Türk motifleri, kumaşları, dantel, dikiş, nakış, oya vs gibi kültürümüze ait olan her şeyi öğreniyoruz. Modadaki hızla batıya yönelme-

60

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


PANORAMA

nin aksine bu tutumun karşısında duran bir yerden eğitim almak bana yepyeni bir bakış açısı sundu.” Sudan’lı yetimler için neler tasarlayacaksınız? Nereden ilham alıyorsunuz? Kıyafetlerde Sudan’ın yerel unsurları yer bulunacak mı? “Afrika-Sudan denildiğinde akla gelen klasik motif, kumaş ve donelere yer vermek yerine, hem niyetimizi hem de tasarımcı olarak beni yansıtan ve satın alanın daha sonra rahatlıkla kullanabileceği tarzda elbiseler hazırladım. Sudan’da Arap ve yerli kabileler arasında ki ‘su’ kaynaklarını paylaşamama sorunu iç savaşa neden olduğu gibi, ülkedeki temiz su yokluğu sorunu da gittikçe artıyor. Sudan’lı yetim çocukların ümitlerini yeşerten bir damla su olsa bilelim diye, temamı “Su” olarak belirledim. Elbiselerde suyun ışıltısını, bereketini, hafifliğini ve akıcılığını kendimce yorumladım.” Sosyal bir projede yer almak nasıl bir duygu? Sudanlı yetimler hakkında neler düşünüyorsunuz? “Kelimelere dökülmesi zor olan bazı duygular vardır ya bu da onlardan biri. Heyecan, hüzün, mutluluk, gurur gibi duyguları bir arada yaşıyorum. Çocukları düşündükçe hüzünleniyor, onların bir yudum su içmesine ya da bir öğün fazla yemek yemesine sebep olurum belki diye mutlu ve gururlu oluyorum. Sudan’da ki “yetim çocuklar” denilince aklıma; yetimhane avlusunda, araba lastiğinden yaptıkları kabın içindeki Su ile abdest

alan çocukların fotoğrafı geliyor. Sudan’da resmi olmayan sayılara göre 1 milyon çocuk yetim ve yetimhanelerinde ne elektrik, ne su, ne de yatacakları bir yatak var. Bu yüzden ben “Sudan’da çocuklar SUdan sebepler ile SUsuz kalmasın ve ümitleri yeşersin diye bir damla SU” olabilme gayesi ile onlar için çalışıyorum.” TENİS KULÜBÜ’NDE SERGİLENECEK Somali’den Haiti’ye, Endonezya’dan Yemen’e kadar birçok ülkenin renklerini yansıtılacağı kıyafetler, 18 Mayıs’ta İstanbul Tenis Kulübü’nde sergilenecek. Her ülke için yapılacak üç ayrı tasarım 360 dolardan açık artırmayla satılacak. Tasarımların satışından elde edilecek gelir 11 ülkedeki yetimler için harcanacak.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

61


PANORAMA

UFO yenilikçi misyonunu Netsis teknolojileri ile sürdürecek Dünya markası olma yolunda hızla ilerleyen UFO, şirketlerin verimliliklerini artırmada “kurumsal kaynak planlaması” çözümleriyle başarısını kanıtlayan Netsis ile iş süreçlerini hız ve kalite üzerine yapılandıracak ERP projesine imza attı. Bu proje ile UFO ve grup şirketleri müşteri ilişkilerinden depo yönetimine, insan kaynaklarından maliyet muhasebesine kadar tüm süreçlerini Netsis alt yapısına taşıdı. İnfrared ısıtıcı pazarının önde gelen isimlerinden UFO ve grup şirketleri iş süreçlerinin iyileştirilmesinden denetim altına alınmasına, anlık raporlamadan planla-

62

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

ma ihtiyaçlarına, satın almadan üretime kadar aradığı tüm çözümleri Netsis’te buldu. Bu iş birliği ile UFO Endüstriyel, ALF, Algen Tarım, Ala Tarım, Kent ve NPS şirketleri üretim, malzeme ihtiyaç planlaması, finans, satın alma, lojsitik, maliyet muhasebesi, raporlama, müşteri ilişkileri, insan kaynakları, üretim sahasında bilgi toplama ve doküman yönetimi gibi birçok süreci kapsayan ERP projesine dahil oldu. Isıtma sektöründe önemli başarılar elde ederek yurt dışı pazarında da adını duyuran UFO, iş süreçlerini Netsis ile geliştirerek büyümeye devam edecek.



PANORAMA

Genç girişimcilere vergi muafiyeti Ankara Sanayici ve İşadamları Derneği (ASİAD) ve Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Başkanı Barış Aydın yeni Gelir Kanunu’nun hayata çalışan değil çalıştıran olarak adım atmak isteyenler için büyük fırsat olduğunu belirtti. Barış Aydın, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıkladığı yeni Gelir Kanunu’nda yapılan bir takım düzenlemelerin sadece genç girişimciler açısından büyük önem taşımakla kalmadığını, ülkenin geleceği için de atılan dev bir adım olduğunu kaydetti. Her geçen yıl büyüyen, hızla dünyanın en önemli ekonomileri arasında yer almaya başlayan Türkiye için genç beyinlerin önemine işaret eden Aydın, “Yeni ne-

64

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

sil aldıkları eğitim nedeniyle birikimleri; hayata bakıştaki kararlılıkları ve uçsuz bucaksız vizyonları ile umut veriyor. Genç işadamlarını temsilen hükümetin 29 yaşın altında ilk kez mükellef olacak girişimcilere 3 yıl vergi muafiyeti getirme kararını büyük sevinçle karşıladık” dedi. Aydın, iş fikri olan ancak bürokratik engeller, vergi ve diğer giderler nedeniyle iş kurmaya cesaret edemeyen genç girişimcilerin önünün alınan bu kararla açılacağını vurgulayarak, “Yeni Gelir Kanunu hayata çalışan değil çalıştıran olarak adım atmak isteyenler için büyük fırsat. Bu yolla gelecekte başarıdan başarıya koşacak çok sayıda işletme hayata geçecek” diye konuştu.



PANORAMA

Helvacı’lı kadınlar hünerlerini konuşturdu İzmir’in Aliağa ilçesinde Halk Eğitimi Merkezi’nin yılsonu sergileri ilk olarak Helvacı’da açıldı. Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz, 8 aylık kurslarda el emeği göz nuru eserler üreten Helvacı’lı kadınlarla bir araya geldi. Kadınların yeni kurslar istemesi üzerine

66

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

başkan Oğuz, “her kursta çığ gibi büyüdünüz. Söz, istediğiniz her kursu açacağız” dedi. Aliağa Tüpraş Halk Eğitimi Müdürü Hasan Dikbaş da kadınlara seslenerek, “çağdaşlaşmak için, iyi bir anne, iyi bir eğitici olmak için Halk Eğitim Merkezlerine gelmelisiniz” dedi.


PANORAMA

HÜNERLİ ELLERDEN YILSONU SERGİSİ Aliağa Tüpraş Halk Eğitimi Merkezi’nin, Aliağa Belediyesi’nin destekleriyle Helvacı’da açtığı kurslar sona erdi. 13 Kursta 207 kursiyerin ürettiği el emeği işler, 2012-2013 dönemi yılsonu sergisinde görücüye çıktı. Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz, TÜPRAŞ Aliağa Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Hasan Dikbaş ve Kurs Öğretmeni Belgin Karayürek tarafından açılışı yapılan sergide, kursiyerlerin 8 ayda kurslarda öğrenerek yaptığı örnek işler yer alıyor. 13 KURSA 207 KURSİYER KATILDI Aliağa Tüpraş Halk Eğitim Merkezi Müdürü Hasan Dikbaş, yaptığı konuşmada “Helvacı’da geçen yıl sadece Helvacı Kilimi Kursu varken, bu yıl 13 tane kurs açtık. 207 kursiyerimiz katıldı. Halk Eğitim Merkezleri yurdumuzun çağdaşlaşmasına hizmet etmek amacı taşıyor. Sizler de çağdaşlaşmak için, iyi bir anne, iyi bir eğitici olmak için Halk Eğitim Merkezlerine gelmelisiniz. Desteklerini hiç bir zaman esirgemeyen Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz’a çok

teşekkür ediyoruz. Helvacılı kursiyerlerimizin ve Öğretmenlerimize emeklerine, ellerine sağlık” dedi. BAŞKAN OĞUZ’A BÜYÜK İLGİ Sergi açılışında kursiyerlerle bir araya gelen Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz’a kadınlar ve çocuklar büyük ilgi gösterdi. Sergide Başkan Oğuz ile sohbet edip fotoğraf çektiren hanımlar yeni kurslar açılmasını istedi. Başkan Oğuz da Halk Eğitim Merkezi’ne her konuda destek olarak kursların açılacağını söyledi. Helvacı Halk Eğitim Sergisi izleyenlerin büyük beğenisini kazandı. HALK EĞİTİM’İN YILSONU SERGİLERİ SÜRÜYOR Aliağa Tüpraş Halk Eğitimi Merkezi’ni yılsonu kurs sergileri Aliağa’nın çeşitli yerlerinde bir program dahilinde açılacak. Kurslar, Yeni Şakran, Çakmaklı, MKE Lojmanları ve Güzelhisar’da da açılacak. 31 Mayıs 1-2 Haziran’da ise Aliağa Belediyesi Açıkhava Tiyatrosu’nda Bakırçay Yöresi toplu sergi açılacak. El emeği ürünler kursiyerlerin isteği doğrultusunda satışa sunulacak.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

67




PANORAMA

Rockwell Automation’dan üstün yenilik

Rockwell Automation’dan yeni Allen Bradley CompactLogix 5370 L2 programlanabilir otomasyon kontrolörleri (PAC) kompakt ve uygun fiyatlı bir pakette daha yüksek performanslı bir kontrolöre duyulan ihtiyacı karşılamak üzere tasarlandı.

70

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


PANORAMA

Panoda kapladığı alanda yüzde 40 düşüş ve CompactLogix 5370 L3 ile aynı yetenekleri sağlayan L2 kontrolörler kullanıcıların yüksek performanslı, daha düşük maliyetli, etkin makineler kurmasına yardımcı oluyor. Rockwell Automation’ın orta seviye (midrange) PAC ürünlerinin merkezinde bulunan L2 serisi, daha düşük sayılı I/O (giriş-çıkış) uygulamaları için geliştirilmiş olup montaj makineleri, kaldırma sistemleri, işlemler, dizin tabloları, ambalaj ekipmanları ve pompa istasyonu ya da vana kontrolü gibi, ölçümün de gerekli olabileceği kontrol sistemleri için ideal.

rini kullanmakta ve tüm kontrol disiplinleri için ortak bir geliştirme ortamı sağlamaktadır. Üç modeli (L24ER-QB1B, L24ER-QBFC1B ve L27ERM-QBFC1B) bulunan L2 serisi, mevcut 1769 I/O’yu kullanabiliyor ve daha yüksek çözünürlüklü analog modüller, termokupl ve RTD girişlerini destekliyor. Ayrıca robot kontrol için yazılım ihtiyacını ortadan kaldıran Kinematics’i de destekliyor. Tüm çeşitleri 16 dijital giriş ve 16 dijital çıkışı destekliyor ve L24ER-QBFC1B ve L27ERM-QBFC1B ilave bir dört üniversal analog giriş, iki analog çıkış ve 4 kanallı hızlı sayıcı (HSC)

Bu sistemlerin daha üst düzey sistemlerle de iletişim kurması ihtiyacında L2, bu anlamda etkileyici ağ işlevleri sunuyor. İki Ethernet portu ve entegre bir Ethernet switch’i bulunan kontrolörler, bileşenlerin bir kontrol sistemine entegrasyonunu basitleştirirken, sistem maliyetini düşüren Device Level Ring (DLR) topolojilerini destekliyor. İkili ethernet portu şunları da sağlıyor: bir ağ bağlantısının kaybına dayanıklılık; üretimi durdurmaksızın aynı anda çalışan aygıtları değiştirme ve kontrol sistemindeki Ethernet switch sayısını azaltma. CompactLogix 5370 L2 kontrolörler, Entegre Mimari sisteminin parçası olarak tüm Logix kontrolörler ile aynı programlama yazılımı, ağ protokolü ve bilgi yetenekle-

sunuyor. Diğer etkileyici özellikler ve faydalar şunları içeriyor: lityum batarya ihtiyacını ortadan kaldıran entegre enerji deposu; veri bütünlüğünü geliştirecek bir 1GB/2GB SD kart; 1MB’a kadar bellek opsiyonları ve Modbus TCP opsiyonu ile yazıcılar, barkod okuyucular ve sunucular gibi cihazlar için destek sağlayan open socket yeteneği. Yeni CompactLogix 5370 PAC serisi, kullanıcılara ihtiyaç duydukları performansı sistemlerinin ihtiyacıyla eşleştirebilme becerisi sağlıyor. Tamamen ölçeklendirilebilir yapısı sayesinde, kullanıcılar daha basit uygulamalar için programlarını L1 serisine düşürebilir ya da daha karmaşık uygulamalar için L3 serisi veya üstü Allen-Bradley ControlLogix ailesine yükseltebilirler.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

71


PANORAMA

TDSD Başkanı Erdal Matraş oldu Yeniden TDSD Başkanı seçilen Erdal Matraş, seçimin ardından düzenlenen toplantıda Türk deri sektörünün rekabet gücünün artırılmasına yönelik gerçekleştirilecek çalışmalar hakkında önemli bilgiler verdi. Türkiye Deri Sanayicileri Derneği’nin Olağan Genel Kurul Toplantısı, 21 Mayıs 2013 Salı günü, Derneğin Tuzla Deri Organize Sanayi Bölgesi’ndeki merkezinde gerçekleştirildi. Toplantıda ilk olarak, Erdal Matraş’ın deri sektörünün yoğunlaştığı İstanbul, Gerede, Çorlu, Bursa ve Ege’deki tüm deri bölgelerinin başkanlarının katılımıyla oluşturduğu liste ile seçime gidildi. Erdal Matraş ve listesi, çoğunluğun oyunu alarak yeniden başkan seçildi. Üyeler, Genel Kurul Toplantısı süresince sektörel değerlendirmelerin yanı sıra yeni yönetimden beklentilerini dile getirdiler. İkinci defa TDSD Başkanı seçilen Erdal Matraş da bu değerlendirmelere katıldığı belirterek, Türk deri sektörünün rekabet gücünün artırılmasına yönelik yapılması gereken çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu. TDSD Başkanı Erdal Matraş, rakip deri üreticisi ülkelerin yarı mamul ürünü kromlu derinin ihracatının kısıtlanması gibi yöntemlerle kendi hammaddesinin dışarı gitmesini

72

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

engellendiğini belirterek bu yönde çalışacaklarına değindi. Deri sektörünün stratejik önemine de dikkat çeken Erdal Matraş, katma değeri yüksek ürünlerle çok ciddi bir ihracat artışı yakalanabileceğini belirtti. Başkan Erdal Matraş son yıllarda yurtdışı fuarlarda sektör firmalarının desteklendiği ve çeşitli tanıtım çalışmaları yapıldığını ifade ederek bu çabaların ihracat artışı olarak firmalara yansıdığını da söyledi. ÇÖZÜM ANKARA’DA Sektörün kullandığı deri yağlama müstahzarları da toplantıda ele alınan önemli konulardan biriydi. Önce Maliye Bakanlığınca ÖTV uygulamasına tabi tutulan bu ürün, şimdi de EPDK tarafından izne bağlanmış durumda. Yeni yasal düzenleme üzerinde inceleme yaptırdıklarını belirten Başkan Erdal Matraş, EPDK Başkanı’ndan randevu talep ettiklerini ve ilk fırsatta sorunun çözümü için Ankara’ya gidileceğini belirtti.



PANORAMA

Sonbahar / Kış 2014-2015 trendleri Cotton Council International ve Cotton Incorporated, gelenekselleşen gelecek sezon trendlerini Türk tekstil ve hazır giyim sektörüne Istanbul Courtyard by Marriott otelde 2 Mayıs 2013 tarihinde sundu. Türk tekstil, hazır giyim ve tasarım sektöründen 125’i aşkın kişi Sonbahar / Kış 2014-15 sezonunun kumaş, renk ve siluet trendlerini yakından görme fırsatı elde etti. Sonbahar / Kış 2014-15 sezonu için belirlenen trendlerde heyecanın cesaret ile bir araya gelişinden, dünyanın ve insanlığın çok boyutlu oluşundan, düşüncenin yenilikçiliğe etkisinden, keşiflerde karşılaşılan tesadüflerden ve insanların gizli eğilimlerinden ilham alındığı temalar karşımıza çıkıyor. Gelecek sezonda doğa ve ruhun bir araya gelişinden ortaya çıkan trendler cezbedici ve göz alıcı bir izlenim oluşturuyor. Kutsal Mekanlar (Sacred Spaces) Renk: Özünde yansıtıcı olan renklerin açık hava manzarası. Yaprak yeşili, tavus mavisi ve manyetik griye dolanırken gül rengi dişiliğin kararlı dokunuşunu katıyor. Ağaca yakın kahve rengi keskin papatya sarısının abartılı hissinin karşısında duruyor. Kutsal Mekanlar paleti, yükselen yaratıcılık ve düşünce için enerji kaynağı olan bireysel meraklara açılan kapı olmakta. Trend: Bizi “Kutsal Mekanlar”ı uyandıran ve ilham veren ortamlara getirmek, üretimi cesaretlendirmek için cennetler bulmak demek. “yavaş teknoloji” ve deneysel çalışma ortamları sahne ortasına gelirken işleyişin yer aldı atmosferden ilhamlar alan yaratıcı proses katlanarak büyüyor. Geçmişten faydalanmak yerine zanaat ile beslenirken uygulama, güven ve yenilikler belirginleşiyor. Paylaşmak (Share) Renk: Özgüvenli ve özenli bireylere saygı gösteren idealistik bir renk hikâyesi. Parlak demetin renkleri sakin nötr tonlara çapa atmış durumda. Kan portakallarının hafif dalgalanma etkisi, yoğun lacivert ve akışkan gün batımı renkleri sahneyi etkisi olan o nostaljik çekiciliğe hazırlıyor. Hem cesur hem de

74

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



PANORAMA

fikir dolu bu canlı palet, ifade ettiği özgürlüğe değer veren çok-nesilli düşünürlere cazip gelecek. Trend: Bilginin ve işbirlikçi paylaşmanın değerine iyimser ve anlamlı bakış. “Sahip olma”’nın algılanan avantajları yeni nesillerin gözünde gittikçe küçülürken girişimci ruhlar açık iletişimin ve kolektif beyin gücünün fikirlerine değer veriyor. Alırken geri vermek yeni entelektüel takas sistemidir; iyi bir fikir bir başkasını hak eder. Yer altı (Underworld) Renk: Besetelenmiş ve esrarengiz bir palet, bu hikaye kendimizin ve çevremizdeki dünyanın çok boyutlu olmasıyla belirlenmiş. Ritmik ve dalga dalga açılan toprak tonları ile harmonik nötr renkler inci ve kızılımsı kahvenin nazik ve sofistike parıltıları ile karışıyor. Yeraltı denizi mavisi ve yıllanmış konyak dengeli duran bu renk hikayesine drama ve türbülans katıyor. Trend: Bizi yüzeyin altında yaşamaya davet eden sessiz isyan; mahremiyetin psikolojisini ve ima ettiği her şeyi analiz ediyoruz. Bu fütürist trend sessizce sanat, müzik ve modada düzenli olarak

76

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

gölgede kalan başarıları takdir ediyor. Yeraltı dünyalar ve yeraltı yaşamlar halktan onay veya ödül beklemeyen ve sadece marifetin hazzı için hayatta kalıp büyüyerek serpilen dalgadır. Doğaçlama (Improv) Renk: Tesadüfi keşif fikrinin tadını çıkaran enteraktif renk bir paleti. Serin aqua mavileri sıcak sarılar ve zengin bordo renkleri ile yan yana sıralanmış. Kırılgan maviler karmaşık olmayan sofistike bütünlüğüne sahipken daha sıcak tonlar tahmin edilemez dozda bir canlılık katıyor. Bizim daha derin ve introspektif hislerimizi uyaran bu evrensel renk hikayesinin cazibesi oldukça geniş. Trend: Plansız yaşamak; tesadüfi ve spontane durumların, olayların ve düşünce proseslerinin özünün tadını çıkarmak. Nasıl görmemiz, hissetmemiz veya tecrübe etmemiz gerektiğine dair ikinci bir mübalağa gerek kalmadan doğal olarak sadece meşgul olmak. Kim olduğumuzu ve bireyler olarak nelerden hoşlandığımızı keşfetmek, doğrusal ve güdümlü geçmişimiz solup kaybolurken “her yerde, her an” mantalitesine açıldığımızda olur.



PANORAMA

Ekstrem (Extreme) Renk: Saklı eğilimlerimiz ve arsız coşkunluklarımızın her ikisine de olan meylimizin karşısında bir çalışma. Kışkırtıcı ve coşkulu parlak tonların çarpışması klasik lacivert, gri ve beyaz renkleri sersemletiyor. Eski koruyucu ve güvenilir tonlar cesur magenta ve egzotik neon yeşili için ustalıkla arka fon oluştururken geleneksel kırmızı her iki uç arasında kolayca bocalayabilir. Yoğun, dinamik, beyan paleti. Trend: Fark edilmenin tek yolu olduğundan dolayı mı ekstrem hayatlar yaşıyoruz yada sebeplerin kıyısına tehlikeli bir şekilde çok yakın uçmanın arkasında kendi kendini tatmin mi yatıyor. Sanat, müzik ve moda sınırları yıllarca başarılı bir şekilde genişletti, ancak şimdi günlük hayatlarımız daha yüksek, daha hızlı ve daha uzak ile tüketiliyor. Sanat adına mı içindeyiz yada modern zamanın maceraperesti olmak için mi, veya hayatın bu yoğun görüntüsü yeni norm mu? “Extreme”, orta yolu olmayan fakat duygu dolu bu trendi keşfediyor. 2014/ 15 Sonbahar/ Kış Kumaş Notları 1. Kutsal Mekanlar (Sacred Spaces): -Silik mavi çizgiler ve gümüş iplikler bir araya gelerek havai bir güncelleme getiriyor. -Kalın slub iplikler ve ağır fırça sofistike çizgili kumaşlara rahatlık hissini veriyor. -Baskın pamuk/ kaşmir karışımları basic örgülerde lüks tuşe ortaya koyuyor 2. Paylaşmak (Share): -Yüzen çok renkli iplikler şambre gömlekliklerde üste çıkıyor -İzole edici süngerimsi tuşe için iki hafif kumaş pamuklu örgüde bir araya geliyor -Soyut motif üzerine yapılan belirgin kafes baskılar yılan derisi desenlerin yerini alıyor 3. Yer altı (Underworld): -Yenilikçi, dokulu örgülerde kabarık çizgiler -Ağaç damarı baskısı keçeleşmiş kanvasta karanlık ve gizemli hava oluşturuyor -Pamuk triko örgülerde aşırı tüylenme için abartılı şantuklu iplikler kullanılıyor 4. Doğaçlama (Improv): -Pamuk gömleklerde spontane geometrik baskılar mavi indigo ipliklerle kontrast içinde -Nopeli iplikler dokulu yüzey ve boyutlu görünüm ilüzyou oluşturuyor -Merserizasyon ve doğrusal desenler hızlı hareketi tasvir ediyor 5. Ekstrem (Extreme): -Az belirli olan desen ve dokular geometrik erkek gömleklerde birbirine karışıyor -Pamuk karışımlı örgüde gelişigüzel yüzey dokuları -Parlak tonlarda kaplama yapılmış pamuk denim

78

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


Salon 5 / Stand C30-A


PANORAMA

Karaca’da indirim dönemi başlıyor

Dinamik Rengârenk ürünlerden oluşan Erkek, Kadın Karaca Koleksiyonu haziran ayında % 50 indirime giriyor. İster Casual, ister Klasik, ister spor neyi arzu ediyorsanız Karaca mağazalarında onu indirimli bulabilirsiniz. Çift Geyik Karaca bu indirim kampanyasında sadece ceremony, çorap ve çamaşır grubunun dışında Hemen hemen tüm ürün gruplarında %50 indirim kampanyasını başlatıyor. Hafta sonlarının aranan kıyafetleri arasına giren Genç Erkeklerin gözdesi TOSS ürünleri de yine % 50 indirim avantajlarıyla Karaca mağazalarında sizleri bekliyor. Giyimde rahatlık ve özgürlük arayanlar bu kıyafetlerden büyük haz alacaklar. TOSS Erkeği tam bir özgürlük vadediyor. Türk erkeği TOSS sayesinde, klasik çizgilerinden vazgeçmeden cesur ve iddialı olmaya başladı. Centilmen Erkeklerin uğrak noktası haline gelen Karaca Mağazalarında bulunan T-Shirtler, Gömlekler, Pantolonlar ve cool bir görünüm için gerekli, şıklığınıza şıklık katan tüm aksesuarlar da yine fırsat avantajlarıyla müşterilerini beklemektedir. Klasik Erkeğin vazgeçil-

80

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

mez markası haline gelen Çift Geyik Karaca 2013 İlkbahar Yaz Koleksiyonunda, İtalyan Tasarımcıların imza attığı ürünlerle şehre ayrı bir dinamizm kazandıracak. Bu sezon koleksiyon ürünlerinin Karaca Erkeğini farklı kılacak bir tarz ve stil kazandıracağına kesin gözüyle bakılıyor. Bu yaz karaca erkeği tüm dikkatleri üzerine çekecek ve yaza damgasını vuracak. Karaca Erkeği aynı zamanda çok şanslı, Klasik Giyimle ünlenen Karaca’nın, kendini genç hisseden tüm erkeklere kazandırdığı TOSS markası ile birlikte hayatın her alanına hitap eden ürünleri bulmakta zorlanmayacak. Bahar akşamlarında tarzını yansıtacak hafif kıyafetlerden tutun, inanılmaz Yaz sıcaklarında az terletecek her türlü kıyafeti Karaca mağazalarında bulmaları mümkün. Karaca Erkeği’nin ürünlerini ünlü İtalyan Designer Alfio Bonacchi. Karaca Kadın’ın ürünlerini Alfio’nun eşi Anna Romiti tasarlamaktadır. ve kendini genç hisseden erkeklere TOSS ürünlerini ise Alfio’nun oğlu Andrea Bonacchi hazırlamaktadır. Özetle tüm ürünlerimiz İtalyan bir ailenin ellerinden çıkıyor.



KISA KISA

Lee Cooper ile İngiliz köklerine dönüş Lee Cooper’ın 2013İlkbahar Yaz koleksiyonunda hem erkekler hem de kadınlar için heritage ve vintage detayların yer aldığı ürünler sizleri İngiltere’nin eski dönemlerine götürüyor. Her kesime hitap eden “Heritage” temasında rahatlık ve cleanlook dediğimiz hafif yıkamalar ön plana çıkıyor. Erkekte Harry, Jager gibi dar paça modeller popülerliğini korurken; tişört ve denim gömleklerinizi jean pantolon ve non denim pantolonlarınızla kombinleyebilirsiniz. Ekose ve desenli gömlekler ile yıkamalı ürünlerin canlı renkler ile birleştiği koleksiyonda; su yeşili, mint yeşili, sarı, turkuaz ve mercan gibi canlı renkler ile indigo ve lacivert gibi denimin vazgeçilmez renkleri ön plana çıkıyor. Diğer tema ise her devirde özlem duyulan vazgeçilmez Vintage teması. Eskiye dönüşün en belirgin hissedildiği bu temada; yağ yıkamalar, yıpratmalı ürünler ve kullanılmış hissi veren detaylar göze çarpıyor. Toprak tonlarının, kiremit rengi, hardal rengi ve pastel tonların öne çıktığı bu koleksiyonda nostajik öğeleri bulmak mümkün.

Matraş, moda tutkunları ile Vialand’de buluşuyor Deride kalite ve ustalığın imzası Matraş, yeni mağazasını Vialand AVM ve Eğlence Merkezi’nde açtı. Dünyada ilk kez, AVM, temalı park, gösteri merkezi ve rekreasyon alanlarının bir arada sunulduğu Vialand, ziyaretçilere 26 Mayıs Pazar günü merhaba dedi. Vialand’in AVM bölümünde bulunan Matraş mağazası da aynı gün moda tutkunlarını ağırlamaya başladı. Matraş, yeni mağazasını benzersiz konsepti ile dünyada bir ilk olma özelliğine sahip Vialand’de açtığını duyurdu. Kapılarını 26 Mayıs 2013 Pazar günü ziyaretçilere açan Matraş, moda tutkunlarını yeni mağazasında da kadın, erkek, çocuk ve aksesuar koleksiyonları ile buluşturmayı sürdürecek. Dünyada ilk kez alışveriş caddeleri şeklinde tasarlanan alışveriş merkezini, temalı park, gösteri merkezi ve göletli rekreasyon alanın bir arada sunulduğu Vialand, İstanbul, Eyüp’te bulunuyor. Vialand’in AVM bölümünde bulunan Matraş mağazası, genel konsepte uygun olarak tüm ailenin ilgisini çekecek ve ihtiyaçlarına hitap edecek şekilde tasarlanmış bulunuyor. Bu nedenle Matraş Vialand mağazası, anne, baba, genç ve çocuklara yönelik yüzlerce çeşit deri ayakkabı, çanta, aksesuar ve ceket tasarımını bir araya getiriyor.

82

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



KISA KISA

Loft, 60 mağazaya ulaştı Efsane jean markası Loft, 2013 yılında mağazalaşma atağına geçti. Arka arkaya açtığı 6 yeni mağaza ile mağaza sayısını 60’a yükselten Loft, 2015 yılının sonuna kadar toplam 100 mağazaya ulaşacak. Loft, mağazalaşma konusunda iddialı adımlarla yoluna devam ediyor. Türkiye’nin her yerinde tüketicilerle buluşmak için yola çıkan Loft geçtiğimiz günlerde İzmir, Samsun Piazza AVM, Kahramanmaraş Piazza AVM, İstanbul Vialand, Bodrum Oasis AVM ve Antalya Erasta AVM’ de toplam 6 yeni mağaza açtı. Böylece mağaza sayısını 60’a çıkaran Loft’un, 300’e yakın satış noktası ile birlikte hizmet verdiği alan 20 bin metrekareye ulaştı. Loft, 2015 yılının sonuna kadar toplam 100 mağaza ve 350 satış noktasına ulaşmayı planlıyor. Türkiye’nin yanı sıra yurtdışında da büyümeyi hedefleyen marka, mağazalaşma atağını buralarda da sürdürüyor. Rusya, Ukrayna, Azerbaycan, Arnavutluk, Kazakistan ve Makedonya’da mağazaları bulunan Loft, Beyaz Rusya, Suudi Arabistan ve Almanya’da da mağaza açmayı hedefliyor.

Hayatın tüm renkleri Miss Poem’de “Genç olmak hayatı başka türlü algılamaktır” misyonu ile yola çıkan Miss Poem, İlkbahar-Yaz koleksiyonu ile bu yaz genç kızların hayatını renklendiriyor. Hayatın tüm renklerini ve daha fazlasını modern çizgi ile buluşturduğu tasarımları ile Miss Poem günlük yaşamın çeşitli zaman ve mekanlarına uygun giyinme fırsatları sunuyor. Miss Poem’in yaz trendleri arasında vurucu, gösterişli tonlar, çilek ve baharat renkleri, doğayı süsleyen yeşilin açıktan koyuya tüm tonları, neon renkler, romantik pastel tonların simgesi pudra ve somonlar, şeker renkleri, fuşya ve sarı tonları hakim. Miss Poem hayatın tüm renklerinin yazın her yerde olması için sadece giysilerde kalmayıp, farklı ve şık bir görünüm elde etmek için giyinirken aksesuarlara özen gösterenler için şapkalardan, ayakkabılara, çantalara hatta takılara kadar hayatın her köşesini istila etmeyi hedefliyor.

84

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


Kanz, çocuk modasında iddialı Çocuk modasının öncü markası Kanz, 2013 ilkbahar - yaz dönemi için iddialı bir koleksiyon hazırladı. 0-12 yaş arası minikler için hem şık hem de sağlıklı ürünleriyle beğeni toplayan Kanz, kolay kombinlenebilen rengarenk temalarıyla dikkat çekiyor. 1949 yılından beri çocuk modasına yön veren, Türkiye’de 90’dan fazla mağazasıyla müşterilerine hizmet sunan Kanz, yepyeni ürünleriyle ilkbaharın hafifliğini yansıtıyor. Kanz, 2013 ilkbahar/yaz koleksiyonunda her çocuğa uygun bir tarz var. Birbiriyle uyumlu ve kolay kombinlenebilen Kanz yeni sezon temalarında farklı öyküler, renkler ve stiller buluşuyor. Yaza özel denizci temasının işlendiği Paper Boat, şıklıklarından ödün vermeyen minikler için tasarlanan Preppy, nostaljinin büyüsünden vazgeçemeyenlere özel 60’s Garage, en az bahar çiçekleri kadar renkli Millefleurs bu sezonun gözde temalarından sadece birkaçı. Kanz 2013 ilkbahar-yaz koleksiyonu özgün ve renkli tasarımlarıyla çocuk modasını yeniden şekillendirirken aynı zamanda çocukların hassas tenine en az anneleri kadar özen gösteren ultraviole korumalı, OEKO-Teks 100 sertifikalı özel kumaşlarıyla miniklerin sağlığını da düşünüyor.


KISA KISA

Colin’s Vialand AVM açıldı

İpekten tasarıma uzanan yolda Monist imzası İpeğe stil kazandıran tasarımlarıyla dikkat çeken Monist, beyaz ve pastel tonlarının hakim olduğu gömlekleriyle moda severlerin beğenisine sunuluyor. Monist, zarif gömleklerinin yanı sıra; bluz ve elbiseleriyle de farklı ihtiyaçlara cevap veriyor. %100 ipek kumaşı ve terletmeyen özel dokusu sayesinde, uzun ömürlü ve konforlu bir kullanıma imkan veren Monist ile kadınlar hayatın her anında kendilerini özel hissediyor. Monist, alışveriş esnasında ürünlerle birlikte verilen moda kartlarıyla kadınlara stil kılavuzu oluyor. Giysilerle nasıl kombinler yapılabileceği konusunda ve saç, makyaj gibi unsurlar hakkında önerilerde bulunan moda kartları, her kadının özel olduğu düşüncesinden hareketle oluşturuluyor. Teslim sırasında ürünleri organze kumaştan özel olarak hazırlanan kılıflarda sunan Monist, göz dolduran tasarımlarını sunuş şekliyle de adından söz ettiriyor. Monist ayrıca, giysiye makyaj bulaşma riskini de ortadan kaldırıyor. Müşterilerine kutu içinde sunulan özel tülbentleriyle giysilere makyaj bulaşmasına engel olan Monist, konforlu tüm bu hizmetleriyle moda severlerin gözdesi olmaya hazırlanıyor. Güzelliğin farklı bir boyutunu keşfetmek isteyenleri bekleyen Monist, online alışveriş hizmetiyle de şıklığa her yerden ulaşabilmenizi sağlıyor.

86

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

Rahatlık ve şıklığı bir arada sunan geniş ürün yelpazesiyle öne çıkan COLIN’S’in Vialand AVM mağazası 26 Mayıs 2013 Pazar günü fırsatlarla açıldı. Açılışa özel kampanyalar sunan COLIN’S, gün boyu Vialand AVM mağazasında aktiviteleri ile de tüketicilere hem alışveriş hem de eğlenceyi bir arada yaşattı. Rahatlık ve şıklığı bir arada sunan geniş ürün yelpazesiyle öne çıkan COLIN’S, Türkiye’deki 161’inci mağazasını 26 Mayıs 2013 Pazar günü Vialand AVM’de açtı. Vialand AVM’nin seçkin marka karmasında yerini alan COLIN’S ayrıca açılışa özel %30 indirimi ve aktiviteleri ile alışveriş ve eğlenceyi bir arada sundu. Mağazalaşma atağına hız kesmeden devam eden COLIN’S, avantajlı alışveriş konusunda da açılışa özel kampanyalarını COLIN’S severler ile buluşturdu. Kadın ve erkek ilkbahar/yaz koleksiyonlarının da tanıtıldığı etkinlik boyunca mağazada yoğun bir şekilde alışveriş yapan tüketiciler hem indirimin hem de dağıtılan sürpriz hediye çeklerinin keyfini çıkardı.



KISA KISA

King Paolo ile modaya fiyonk dokunuşu

Greyder’den babaları mutlu edecek bir koleksiyon Özgün tasarımları ve zengin model çeşitleriyle erkek ayakkabı modasına yön veren Greyder, bu Babalar Günü’nde tüm beyleri mutlu edecek hediye seçenekleriyle vitrinlerde yer alıyor. Hem klasik hem de spor giyimden hoşlanan erkeklere yönelik ayakkabı modelleri bulunan Greyder, rahatlık ve şıklığı bir arada sunan koleksiyonlarıyla babaların kendilerine özel stilini tamamlıyor. Greyder 2013 ilkbahar yaz koleksiyonunda, sportif şıklıktan hoşlanan babalar için zengin model seçenekleri bulunuyor. Günlük kullanıma uygun olan ve konforlu bir yürüyüş deneyimi sunan spor ayakkabılar, Loafer’lar ve bez ayakkabılar Greyder’de tercih edilebilecek Babalar Günü hediye seçenekleri arasında yer alıyor. Klasik giyimin vazgeçilmezi olan ve zamansız bir modayı temsil eden kösele ayakkabılar, her dönemde pek çok kişi tarafından tercih ediliyor. Klasik giyimden hoşlanan babaları unutmayan Greyder’de, klasik ve birbirinden şık deri ayakkabı modelleri bulunuyor. Siyah ve kahve renklerinin asaletini başarıyla üzerinde taşıyan Greyder kösele ayakkabılar, kaliteli derisi sayesinde ayaklarda konfor yaşatıyor.

88

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

King Paolo bu yaz ayakkabılarda fiyonk esintisi yaratıyor. Kadınların şıklığını tamamlayan düz babetler, üzerinde yer alan fiyonklarla hem spor hem de şık bir görünüm sunuyor. Yazın sıcaklarla birlikte ayaklarınızın rahatlığını da düşünüyorsanız King Paolo ayakkabılar tam da size göre. Ayakkabılarında rahatlığından vazgeçemeyenlerin tercihi King Paolo, kalitesi ve şıklığıyla bu yaz bütün kadınların tercihi oluyor. Her adımda rahatlık sağlayan King Paolo klimalı ayakkabıları, şık babet tasarımlarıyla bütün kıyafetlerinizi uyum sağlıyor, kombinlerinizin vazgeçilmezi oluyor. Yeni sezon kadın ayakkabılarında babetleri öne çıkaran King Paolo, yaz aylarının sımsıcak havasına uygun renkli tasarımlarıyla göz dolduruyor. Kırmızı, mavi gibi canlı renklerin yanı sıra, klasik kahve ve krem tonları da King Paolo vitrinlerinde yer buluyor. Küçük fiyonklarla süslenmiş ayakkabılar şık bir görünüm sergiliyor. King Paolo, ayaklardaki nem ve bakteri oluşumunu engelleyen klimalı sistemi ile de sağlığı, şıklığı ve rahatlığı bir arada sunuyor, bu yaz da ayaklara dost oluyor.



KISA KISA

Bu Yaz Hush Puppies giymeyen kalmıyor Yazın, güneşin tüm enerjisini yansıtan ayakkabılar vitrinlerde yerini almaya başlıyor. Kadınların hem topuklu hem rahat olsun isteği ile erkeklerin sporklasik tarzını yansıtan tüm modeller Hush Puppies’in yeni sezonunda bir araya geliyor. Bu yaz Hush Puppies giymeyen kalmıyor. Havaların ısınmasıyla birlikte ayakkabılarda da değişim başlıyor. Yazın enerjisini yansıtacak renk ve modellerdeki ayakkabılar vitrinlerde yerini alıyor. Hush Puppies’in birbirinden farklı, sezonun trendini oluşturan ayakkabıları da ayakkabı tutkunlarıyla buluşuyor. Kadınların topuklu ayakkabı aşkı Hush Puppies’in yeni sezonunda yeniden alevleniyor. Dolgu topuklu, ayağı saran ve bilekten tokalı ayakkabılar rahatlığıyla dikkat çekiyor. Pembe, sarı, mavi gibi renklerin yanı sıra kahve ve krem tonlarını barındıran koleksiyonda tüm kıyafetlerinize uygun ayakkabı bulmak mümkün. Rahatına düşkün erkeklerin tercihi, açık renk ve hasır tabanlı ayakkabılar da erkek modasına yön veriyor.

Dockers babaları unutmadı İster çoğunluktan farklı olanı tercih edin isterseniz de güvenli bir seçenek üzerinde durun, fakat her durumda Babalar Günü hediyesi kararınızı verebilmek için babaların tercihini bilmeniz gerekiyor. Dockers® babaların tüm kıyafet tercihlerine cevap veren, tarz ve rahatlığı aynı ürünlerde birleştiren bir marka. Bu yıl babanızı Dockers®’la sevindirin. Babalar Günü için doğru hediyeyi bulmak sizin için strese dönüşmemeli. Sadece babanızın gardırobunu yenileyerek, hem onu ana caddeye çıkıp dolaşmaktan kurtarın hem de kendi başına yapmayacağı bir şeyi yapın. Eğer babanız giysi alışverişinden hoşlanmayan biriyse, ona kıyafet hediye ederek bir yerine iki hediye vermiş olabilirsiniz. Pamuklu kumaştan üretilmiş olan Dockers® Ultimate’ı ise, renkli grafik baskılı bir tişörtün üzerine mavi ekoseli yıkanmış bir gömlekle deneyin. Yaz sonunda tam bir renk zenginliği yaşanırken, parlak yeşiller, kırmızılar, sarılar ve mavilerden bir adeta bir panayır meydanı oluşur. Dockers® maceradan hoşlanan babalara ise, uçuk mavi, hafif sarı, somon pembesi ve tatlı yeşil renklerden oluşan rengarenk bir pantolon yelpazesi sunuyor. Laciverti, griyi ve siyahı artık bırakın… Daha sıcak havalarda ve uzun günlerde giyilecek pantolonlar için hafif ve daha canlı renkleri tercih edin. Ayrıca İlkbahar Yaz 2013 Koleksiyonu, çok net bir beden yelpazesi (zayıf, ince ve standart) sunuyor ve böylece Dockers® Alpha Khaki’yi de tamamlıyor.

90

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



KISA KISA

Dantell’den özel bir koleksiyon Denizin huzur veren renkleri ve dantelin romantik şıklığı Marine Koleksiyonu’nda bir araya geldi. Dantel kültürünü modern hayata taşıyan Dantell, bu etkileyici koleksiyonla evlere denizin asil tarzını yansıtıyor. Ürünleriyle masalsı bir dünyanın kapılarını aralayan Dantell, denizden ilham aldığı koleksiyonundaki tasarımlarla etkileyici bir stil yaratıyor. Marine Koleksiyonu’nda, denizin huzur veren renkleri, dantelin romantik çizgileriyle buluşuyor. Pamuk satenden nevresim takımı, kırık beyaz ketenden Amerikan servisi, runner ve peçetesiyle bu koleksiyon, hem evlere hem de teknelere ayrıcalıklı detaylar kazandırıyor. Ayrıca Dantell, teknelerin isimlerine özel nakış işleyebiliyor ve yatak boyutlarına göre özel tasarımları hayata geçirebiliyor. Dantell’in Marine Koleksiyonu’nda kırık beyazın sadeliği lacivertin asaletiyle harmanlanıyor. Dantell, ev tekstiline romantik bir ruh kazandırıyor.

Sabri Özel’den babalara özel bir koleksiyon Sabri Özel 2013 İlkbahar Yaz Koleksiyonu’nda, günün her anı kendini şık ve rahat hissetmek isteyen babalar için; gömlekler ince garni ve şerit detaylarıyla vitrinlerde yer alıyor. Zengin model seçenekleri olduğu kadar, özgün tasarımlarıyla da dikkat çeken Sabri Özel yeni sezon koleksiyonu, babalara alınacak en güzel hediye seçeneği olarak dikkat çekiyor. Hediye seçiminizde klasik takım elbiselerin yanı sıra, bedene oturan slimfit takım elbiseler de heyecan veren ayrıntılar göz dolduruyor. İnce detaylar kimi zaman yıkamalı kumaşta kimi zaman dikiş ve garnilerle uygulanarak farklı bir stil yakalanmasını sağlıyor. Sabri Özel’in aksesuar grubunda yer alan el yapımı ayakkabılar, kemer ve çantalarla kombinlenerek bütünsel bir şıklık vaat ediyor.Koleksiyonun önemli bir parçası olan cotton ipliklerin kullanıldığı triko ve penyelerde; trendy renklerin hakim olduğu beyaz, lacivert, kırmızı, bej, kahve, camel, gri, siyah, mavi, sarı, saks gibi renkler göze çarpıyor. Kullanılan renkler, klasikten vazgeçemeyen ancak özgün tarzını da ortaya koymak isteyen babalar için cazip seçenekler sunuyor.

92

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



KISA KISA

Yeni İnci’den keyfine düşkün Babalara Yeni İnci’nin Babalar Günü’ne özel, rengarenk ve rahat pijama koleksiyonuyla babaların keyfine diyecek yok. İç giyimde en çok tercih edilen markalardan biri olan Yeni İnci 2013 Yaz Pijama Koleksiyonu, Babalar Günü için ideal hediye seçenekleri arasında yer alıyor. Üçlü takımlardan oluşan t-shirt, pijama ve şortun yer aldığı birbirinden şık Yeni İnci Erkek Pijama Koleksiyonu sizleri bekliyor! Yeni İnci pijama koleksiyonu, babalarını örnek alan erkek çocuklarının da rüyalarını süsleyecek! Bir örnek giyinmekten hoşlanan babalar ve oğulları, Yeni İnci Pijama Koleksiyonu’nu sakın kaçırmayın!

Kosh ile daha renkli bir Yaz İlkbaharın çiçeklerinden ve yazın sıcaklığından ilham alan Kosh yeni sezon koleksiyonu Vipdukkan.com’da. Vipdukkan.com’un sadece kendi üyeleri için, özel olarak oluşturduğu giyim markası Kosh, sokak stilini yansıttığı yepyeni İlkbahar/Yaz koleksiyonuyla trendlere yön veriyor. Yaz sezonunun vazgeçilmez siluetleri floral desenler, şifon gömlekler, puantiye desenli etekler ve pantolonlar Kosh tasarımlarında moda severlerle buluşuyor. Özellikle detaylarda yakalanan şıklık, çizgili desenlere ve monokrom gömleklere vurgu yaparken Kosh tasarımları, yazın tüm enerjisini koleksiyona yansıtıyor. Yeni sezon podyumlarında sıkça rastlanan pembe, pudra, mavi ve narçiçeği gibi renkler enerjik ve modern Kosh kadınının şıklığına şıklık katıyor.

94

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013



İTÜ FASHION SHOW

TASARIM

96

Nil Ergün 28 Haziran 1990 yılında İstanbul’da doğdu. İlköğretim ve liseyi Bilfen Koleji’nde tamamladı. 2009 ‘dan beri İTÜ/FIT SUNY programında öğrenim görmektedir. 2012 Ocak ve Mayıs ayları arasında GİZİA’da stajını tamamlamıştır. İngilizce ve İspanyolca bilmektedir.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


TASARIM

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

REFLECTION OF DEFICIENCY

Kusurlar, eksiklikler ve zıtlıklar; her zaman olumsuzu yansıtmaz. Bazen hatalar bir araya geldiğinde kusursuz olandan daha güzel bir tablo ortaya çıkarabilir. Koleksiyonun amacı da, bu kusurlu güzelliği en kusursuz biçimde yansıtabilmektir. Koleksiyondaki iki parça, birbirine zıt iki materyal olan, deri ve PVC’den oluşmaktadır. Deri; kişiliğin kusursuz yönünü sembolize ederken, PVC ise kusurlu ve eksik yönünü yansıtır. Eşit olmayan, asimetrik kesimler ve delikli deriden oluşan parçalar ise deformasyon etkisini güçlendirmek için kullanılmıştır.

97


İTÜ FASHION SHOW

TASARIM

98

Naz Sağır 16 Haziran 1989 yılında İstanbul’da doğdu. İlkokulu Marmara Koleji’nde okuduktan sonra, lise eğitimini Galileo Galilei İtalyan Lisesinde tamamladı. 2009 yılında FIT- İTÜ Sunny Programını kazandı ve eğitimini sürdürmekte.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


TASARIM

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

EXQUISITE DREAMS

Şifon ve abraham saten kullandığım tasarımlarımda, yumuşak renklerle sert ve keskin görünümü bir araya getirdim.

99


TREND

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği tarafından 6.sı

MODA’nın kalbi Boğaz’da attı

gerçekleştirilen İstanbul Moda Konferansı

(IFC)

9-10 Mayıs’13 tarihleri arasında Shangri La Bosphorus Otel’de gerçekleşti. Moda ve tekstilin buluştuğu konferansta sektörden ve siyasetten birçok isim bir araya geldi. Modacıların ve perakendecilerin en ön sıralardan takip ettiği trend seminerlerinin dışında, hayranlıkla takip ettiğim Alexander Mc Queen markasının CEO’su Jonathan Akeyord, JBRAND ‘in CEO’su Jeff Rudes (New York denim markası), ünlü moda tarihçisi ve yazarı Colin McDowell gibi yurtdışından çok sayıda marka danışmanları,’CEO’ları ve yatırımcılar dikkatimi çeken isimlerdi. Gerçekleşen birçok panel, Hazır Giyim’de direkt ve dolaylı olarak tekstil ve modayı geliştirmeye yönelikti. Firmaların sahip oldukları konumlarını koruma ve daha ileriye götürmeye yönelik deneyimlemelerin de paylaşıldığı Moda Konferans’ında son gün iş görüşmeleri ve bağlantılar yapıldı. Panellerde dikkatimi çeken bir isim vardı ki, İtalyan Grup Miroglio’nun CEO’su

Ece Çağdaş İstanbul Teknik Üniversitesi Moda Tasarımı öğrencisi

Giuseppe Miroglio‘ydu. Birkaç cümlesiyle konferansın kalp atışını birden yükselten önemli bir isimdi kuşkusuz. Tekstil ve moda arasındaki ince geçişi anlatan birkaç sözünü yazıma özellikle eklemek isterim. ‘’Yenilikçiliğin gücü, firmayı ayakta tutan şeydir, denimde oluşturulan bir model değil aslında bir kültürdür, eski ve yeniyi bir ayrım olarak görmek değil bütünlüğünü görmek söz konusudur, kültür ve güzelliğin yer aldığı iş sahası denim üreticileri için önemlidir. ’Don’t take care of fashion... take care of people... son cümlesiyle ilginin moda değil insan üzerine kurulu olma olgusu: markalaşmanın hızlı modaya bağ-

TREND 100

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

lı, gelişen gerçek kazanımlar olmadığı gibi uzun sürede kayıplara yol açabileceği mesajını vermişti Miroglio. Gerçek kazanımların insanlara yapılan yatırımlar olduğu görüşü gerçekten etkileyiciydi.



PAZAROLA

Pazarlama Fakültesi

Dostlar “yazılarını okuyoruz, her konuyu pazarlamaya bağlıyorsun” diyorlar. Hoşuma?da?gidiyor. Herkesin bir işi var, eh, bizim işimiz de pazarlama anlatmak olsun. Anlatan önemli değil, nasılsa, anlayan ancak anlamak istediğini anlıyor. Hayat böyle. Pazarlamayı anlatmaya girişenlerden biri de, Pazarlama Profesyonelleri Derneği. İzmir’de bir meslektaşımızın öncülüğünde kurulan bu dernek, pazarlamayı bir meslek olarak görüyor ve mesleğin standartlarının oluşturulmasına ve kötü şöhretinin düzeltilmesine katkı yapmayı amaçlıyor. Sonuna, “cilik” veya “cılık” eki gelince işler birer meslek oluveriyor.?Cılıklanınca,?pazarlama da bir mesleğe dönüşüyor. Ama pazarlama bir mesleğin kalıplarına sığdırılacak kadar sığ ve dar bir konu değil elbet. Pazarlama?bir?hayat?tarzı?ve hayata?belli?bir bakışın adı. Ve?tabiî,?giderek?olgunlaşan, disiplinler?arası ?birikimlerle?kendini hissettirmeye başlayan bir bilim.

Prof. Dr. İsmail KAYA ismailkaya@gmail.com

İstanbul Üniversitesi bünyesinde 1968’de kurulan Türkiye’nin ilk İşletme Fakültesi, yani benim fakültem, daha o yıllarda, pazarlamayı fakültenin anabilim dallarından biri olarak düşünmüş ve yapılanmasına yansıtmayı başarmış idi. Sonraki yıllarda esen tektipleştirici YÖK fırtınası, “üretim-pazarlama” garabetini ortaya çıkarmış, pazarlamayı bir bakıma degrade etmiş, bir kademe aşağı indirmiş idi. YÖK köprüsünün altından akan onca suya rağmen, maalesef bu ülkedeki pazarlama akademisyenleri, pazarlamayı yüceltmeyi, onu başlı başına bir bölüm ve hatta bir fakülte halinde, ileriye götürmeyi ve geleceğe taşımayı beceremediler. Halen pazarlama, kariyerini buna odaklamış olanların çoğunun gözünde dahi, adına İşletme veya İktisadî İdarî Bilimler denilen fakültelerde, birkaç dersle geçiştirilen, işletmelere memurluk yapacak gençleri yetiştirmek için düşünülen bir konu olarak görülüyor desem, abartmış olmam. Birkaç tecrübemden biliyorum, “Bakalım bu ülkede ilk pazarlama fakültesini hangi üniversite açacak?” sorusunu sorduğumda, çevremdeki pazarlama profesörleri, doçentleri ve yardımcı doçentleri şaşırıyor, bu fikri kafalarında bir yere oturtamıyorlar. “Dört yıl boyunca ne öğretilecek ki?” diyorlar.

PAZAROLA 102

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

İlk fırsatta, bir pazarlama fakültesi ne yapar, nelerle ilgilenir, neler öğretir ve benzeri sorulara cevaplarımızı veririz, inşallah... Hele birileri pazarlama fakültesi fikrine bir alışsınlar...



DENGE

Nasıl kurtulduk?

Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN ozbudun@gmail.com

DENGE 104

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

Son taksiti ödedik, kutlamaları kabul ediyoruz. Aslında, Mayıs 2008’de biten programı yenilemeyerek, IMF’den kurtulmuştuk. Hatırlatmak gerekirse.. Küresel kriz, özellikle 2008’in son çeyreğinde, “portföy, kredi ve dış ticaret” kanallarıyla bir dizi sıkıntı üretmiş, iç ve dış talebi önemli ölçüde sınırlamış, işsizlik artmıştı. 2002-2007 döneminde ortalama yüzde 6.8 büyüyen ekonomi, 2009 yılında negatif büyümeyle tanıştı. Daha sonra, 2010 itibariyle hızla toparlandı. *** Toparlanmayla birlikte.. -Dış finansmanın kesintisiz devam etmesi -Cari açığın finansmanına ilişkin korkuların buharlaşması -Fiyat istikrarı ve finansal istikrar cephesinde ufkumuzu karartan herhangi bir tehdit olmaması -Kamu borçlanmasına ilişkin dinamiklerin, para politikasının manevra alanını daraltmaması gibi bir dizi olumlu faktör, ekonomi yönetimini IMF’siz bir program konusunda cesaretlendirdi. Neticede.. “IMF’siz olmaz, sevgili kardeşim” diye aba altından sopa gösterenler mahcup oldu. “IMF’siz de olur!” diyenler haklı çıktı. *** Peki, vaktiyle ne olmuştu? Nasıl tökezlemiştik? Uzun lâfın kısası.. -IMF ve Hükümet, 1999 sonunda, deyim yerindeyse “bozuk süte” maya çalmıştı. Sütü bozan bakteri faaliyeti, ağırlıklı olarak: -Tıkanan iç borç dinamiğiyle, bankacılık sektörünün bilançolarında barındırdığı patlamaya hazır mayınlardan kaynaklanıyordu. Üçlü Koalisyon tarafından kotarılan IMF destekli program, Şubat 2001’de tam anlamıyla çuvalladı. Bozuk süte maya çalanlar, Kasım 2002’de sandığa gömüldü. *** Şimdi mi? Şimdilerde işler çok farklı: -Mali sistem, eskiden olduğu gibi, kamu borçlanmasının ağırlığı altında ezilmiyor. -Bankacılık sektörü, temel “finansal göstergeler ve küresel riskler” açısından çok daha sağlıklı durumda. Gecikerek de olsa.. -Kredi derecelendirme kuruluşları, önce Fitch sonra Moody’s, “yatırım yapılabilir” notu veriyor. *** Dolayısıyla.. -Merkez Bankası, konjonktürün elverdiği ölçüde, sadece fiyat istikrarını değil, finansal istikrarı da gözeten bir dizi operasyona imza atabiliyor; iç ve dış şoklara karşı, sağlam bir duruş sergiliyor. Bugünlere böyle geldik, kıymetini bilelim.



ENGLISH

Summit of State met in Fashion Conference

Prime Minister Recep Tayyip Erdogan gave congratulate plaques to 27 companies which have been operating in the industry more than 30 years, in “37th ReadyWear & Retail Award Ceremony” organized by Turkey Clothing Manufacturers Association in 6th Istanbul Fashion Conference on 8th of May, 2013. EU Minister Egemen Bagis and the significant people in the field of clothing, fashion, design, textiles at the national and international arena attended to the second day of the conference on 9th of May in Shangri-La Bosphorus Hotel Besiktas, Istanbul. Dozens of collaborations of the companies took place on B2B meeting on 10th of May.

106

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


ENGLISH

Giving plaques to the 27 manufacturer companies serving to the industry more than 30 years, Prime Minister Recep Tayyip Erdogan stated that the most important agenda item for trip to the United States would be the issue of industrial zones in economic relations. Declaring that China and the Far East and yarn prices continues to be an element of pressure on the textile sector, Erdogan said, “The recent Arab Spring, developments in Libya, Middle East and Africa made a negative impact on industry. We should recover and take part in the race as soon as possible.” He also sets to form 10 global brands dedicated to the year 2023 target for the Turkish clothing industry. Recalling that they set to reach 52 billion dollars in export volume for the apparel industry as year 2023 target, Cem Negrin, President of TGSD, criticized that profitability has fallen due to currencies did not increase as much as inflation did in national market. Recording that Turkey need to increase its export volume with branded export not export in his opening speech of the Conference of the Istanbul Fashion apparel industry on 9th of May , Negrin announced their struggle for the U.S. market for many years in the following way, “Our exports to the U.S. in 2004 was 1 billion 200 thousand dollars but now it fell to 200 - 300 million dollars. Turkey’s place in Europe’s dealings with the United States is very important for us. Orders with the longest lead times in the United States and some commodities have taxes up to 33 per-

cent. To be or not to be in The United States and the EU agreements will cause investments of Turkish exporters to shift to 5th and 6th of exporters regions if they deal, if not cause to shift to former Eastern Bloc members in Europe. all the way, the U.S. market opens again for Turkey.” Speaking after Negrin, Egemen Bagis, Minister for EU Affairs, commented about the Istanbul Fashion Conference, he celebrated TGSD saying, “Now really, this conference becomes a fashion.” “When we invest in Democracy, human rights, freedom of expression, our economy improve. Today, Turkey has 16th largest economy in the world, 6th largest economy in Europe due to the investments in democracy. You see their results in the sector too. We took very significant achievements hand in hand with you to show the strength of this country the whole world. ‘Made in Turkey’ writing on your products perhaps has been one of the most important soft power for Turkey in this process. So, there are many things we will do with you. Mr. Prime Minister told about 2023 targets yesterday evening. Turkey could not set targets for 10 days, even not 10 years target 11 - 12 years ago. When a constitution booklet flies, you like me have paid 8% interest until it falls on the edge of the table. You closed your shop in one night. You saw your bankruptcy of your friends, relatives by twisting your hearts. Here Turkey outstripped those days.” in his speech to participants and the speakers.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

107


ENGLISH

Golden Plaque Days with the collaboration of Kecoglu & Siruba Kecoglu Makine A.S. presented plaques to dealers to thank them for reaching the highest turnover figures of the year in an organization held in their central office in Istanbul in 18 April, 2013. Moreover, the latest technological innovations of Siruba sewing machines were also introduced to the participants in the organization. Kecoglu awarded its dealers in an organization held by Kecoglu & Siruba. 25 Siruba dealers, reaching the highest turnover figures when compared to numbers of the previous years, were presented plaques in a ceremony held in the lodge of Kecoglu. Siruba dealers coming from the various provinces of Turkey, Siruba’s engineers from Taivan and the management team of the company were present at the ceremony. Suleyman Kecoglu, chairman of the board of Kecoglu A.S., cared for the guests one by one and made a short speech about the importance of the day.

108

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

Mentioning about the company philosophy and the importance given to the dealers in his speech, Suleyman Kecoglu said: “We would like to briefly share our new, ergonomic and economic models created with R&D works of engineers from Taivan on the industry type sewing machines in the brand name of ‘Siruba’, of which we are the agents, with you, dear friends, on this very special and meaningful day. We are in the opinion that “information extends as it is shared”. Positive data in economy thanks to the stable conditions of economy in our country accelerated the business of textile industry and rejuvenated the new investments. “We exceeded our target market share with the collaboration of Kecoglu and Siruba; however, we are aware that along with you, dear dealers, it is possible to increase the market share and move much forward with this quality and desi-


ENGLISH

red group of machine in the collaboration of Kecoglu and Siruba. Our new slogan is “Everyone will get Siruba and use it!”, he said. He also added: “Investments in Garment Industry, in Anatolia, in the 5th and 6th regions increase mercurially with the new incentive system. We have to follow it all together. Here, our goal or expectation from you, as our dealers, is to take place in the current dynamics of economy indivi-

dually in a more active way with the large and medium-volume retail sales like a separate project in your region and to increase the market share of the brand Siruba.” and he thanked all the guests and dealers. After the coctail and the speech, the new innovations of Siruba has been introduced to the guests and plaques were presented to dealers. The successful organization of Kecoglu A.S. has been ended with dinner service.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

109


ENGLISH

The clothes will protect our health in the future

The issues such as technological developments, threats and auditing practices in terms of human health were discussed in detail under the title “Requirements of Healthy Textile Products” in the Symposium of the International Ekoteks Textile, organized for the sixth time by Istanbul Textile and Apparel Exporters’ Association (IHKIB). Questions as to whether the chemicals used in textile productions give harm to environment, what are the positive effects of environment friendly sustainable products and regulations in the future and which controls and applications are implemented in the production of ready made garment were discussed in the symposium where experts from around the world attended. Nilgün Ozdemir, Chief Executive Officer of Ekoteks and Hikmet Tanriverdi, President of Istanbul Textile and Apparel Exporters’ Association (IHKIB) made the opening speeches of the symposium in which experts from Germany, Spain, Belgium and Turkey participated. “READY MADE GARMENT IS NOT JUST A CLOTH ANYMORE” Hikmet Tanriveri, President of IHKIB, states that the developments in technical and functional tex-

110

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

tiles took the ready made garment industry out of the triangle of design, fashion and production and that ready made garments are not only considered as clothes but also they have gained a different identitiy and mission. Emphasizing that there are lots of innovations ranging from jackets protecting from radiation, underwear and sports clothes to clothes with thermal comfort waiting for the consumers, Mr. Tanriverdi states that health is the main concern in this process. Pointing out that carcinogenic textile products in Turkey seriously threaten human health and future generation, Tanriverdi implies that a great care and caution should be directed to this field due to ever increasing cost factors and continuous competition. Remarking that R&D studies and long term programmes intended for innovation remove all the question marks about human health, Mr. Tanriverdi completes his speech with these words: “ Ekoteks, which we established as an associate of IHKIB, carries an important role and mission. While it supports the exporters, it also controls imports. It stands by our industry in developing the functional textile and the similar products. Having been serving as an independent laboratory which has international validity since it was established in 1998, Ekoteks offers reliable, fast and quality service of international standards. Ekoteks, one of the primary purpose of establishment of which is to provide service for exporter companies in a short time by minimizing the cost of tests, also contributes to sustainability and advancement of the product quality.” WE COMPETE MORE WİTH “MADE IN TURKIYE” LABEL Nilgün Ozdemir, Chief Executive Officer of Ekoteks, states that they are able to meet the increasing demands by using “Made in Turkiye” in textile and apparel industry that began to perform exports in 80s. Mrs Ozdemir, implying that health should be the main point to consider, states that taking place in the global economy more is only possible by producing environmental firendly and giving importance to social responsibility. She also adds that as Ekoteks, they play a supporting role in preventing the unfair trading and highlights that they will continue to support R&D studies of the industries.



ENGLISH

A journey from fabrics to the wearable products Entered in apparel business at the age of 19, Sait Akarlilar, founder of Erak company in 1984, now produces for many world brands including Mavi Jeans with his 54 years of experience. Having an integrated production chain from fabric to end products, Erak company has been a major jean company in Turkey. Able to produce one million pieces of sportswear monthly, the company ever improves its production technology. Founder Sait Akarlilar explains the activities and progress of his company: On the positioning of his company he said. Erak company closely watch out technologic development and keep trying to reduce costs and to improve morals of the staff and the customers. It aims to reduce the amount of chemicals, water and energy used in the production processes. Thanks to the newer washing methods applied in the factory the living color of indigo that names the jeans is reproduced again at each day, and rearranged with other colors in the process. Another point of difference that Erak company has is its experience that was accumulated around the Mavi Jeans brand. It is an ability to look

112

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

at the production as a brand view. It makes Erak company a progressive, excellence seeking company in both quality and services. On production tools and technology used in the process Manpower time and costs has the largest share in the apparel production besides raw material consumption and costs of washing, dyeing and drying stages of the process. The firm competes with itself in finding better ways of production, development, energy savings, environmental protection and to increase its credibility in the eyes of its customers. Having special machinery patented by Tubitak, Erak company cooperates with Tolkar company in washing and dyeing processes. With smartex miracle series washing and dyeing machinery, costs of this stage have been reduced by 50 to 70 percent. Savings of water, chemicals, energy and labor were then directed to new investments. On price competition with Asian rivals Labor, energy and taxes are highly competitive in Asian countries. However, our country is more


ENGLISH

ahead of them in terms of productivity, labor efficiency, higher technology and other savings. You cannot talk about any data or any value that you could not measure. We measure and watch all stages of our production process and continuously improve our position. As a result we become more able to provide better quality, timely delivery to our customers by using less natural resources, producing less waste. These bring more customers to us. Naturally, Asians will be a source of supply for low priced low quality products, for a while in the future. At our production facility in Egypt we use our experience accumulated in domestic operations, as an alternative source of supply for competitive products. On new investments and targets for growth Erak company grows continuously to balance the growing pace of Mavi brand that grows every year by improving its productivity ratios and by investing in abroad. Primarily investing in internal operations the company buys new machinery and equipment by consulting with its business partners. On the future of the apparel business in the country Since it is addressing to one of the basic needs of humanity, the apparel industry will grow continuously when the fashion, brand and income variables are taken into account. Though there will be a serious competitive threat from Asian

countries, unstable social and economic conditions in those areas, will be in our favor. No serious company can take risks if they become a global player in the world. They have to secure their supply both in terms of quality and quantity. Today, Far Eastern markets seem to be an area of colonial wars among westerners leaded by the US. Countries that focused on textiles, such as Morocco, Tunis, Egypt, Bangladesh, Pakistan, Jordan, India, Korea and China has lower income in the past. In line with growing earnings of people in these countries preferences and social demands of the masses may cause serious problems in the future. The people are becoming more sensitive against foreigners that were regarded as the agents of colonials. Turbulences in these countries may bring more business opportunities for supplier in Turkey, that are able to proved better products and better services. On forecasts about the 2013 for the company and for the apparel industry in general The industry has been recessed since 2005 in parallel with global crisis. That caused to the elimination of smaller companies and the improvement of larger companies. As a result the industry and Mavi brand have enliven again starting in 2012 thanks to the investments, revisions and growth. We forecast a better market condition for 2013 and we expect better results than the results of the first quarter.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

113


ENGLISH

The address where technology and quality meet: Nuryıldız Tekstil Operating yarn and fabric dyeing & finishing operations, Nuryıldız Tekstil not only commercializes its products both in domestic and foreign markets, but also it serves as a contract manufacturer in yarn dying. Manufacturing products with the latest technology imported from Europe and U.S, Nuryıldız reinforces its place in the industry today

114

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

by doing so. Nuryıldız, 90% of products of which is imported, conducts its production activities, in his production plant of 39.000 square meters in which there is a closed area of 20.000 square meters in Çorlu. Carrying out his activities with Oeko-tex 100 certificate, Nuryıldız has also ISO 9001:2008, GOTS Global Organic Textile Standard,



ENGLISH

OE 100 ve OE Blended Certificates as well as laboratories with an accreditation of Marks & Spencer and Next.We have interviewed with Mr. Ogun Kalaycı, Board Member of Nuryıldız Tekstil, about the advancement of Nuryıldız from its establishment to present, its work and contribution to industry. Can you please define your company as Nuryıldız Tekstil? Nuryıldız Tekstil is a company which was established in Malatya and developed in Istanbul and has been active since 1952. Our company conducts the activities of yarn dyeing, fabric painting and digital print production. It produces approximately 8 tons of yarn dyeing every single day. We sell 25 tons of dyed fabric in a day. We see ourselves on a different course when it comes to fabric dye. We carry out Path bach and HT dyeing. We are among the rare companies which uses Path bach technic. We initiated this method in Turkey. We have been selling our collection in the last five years. We give importance to R&D studies so that we can attain quality and trouble-free products. We believe that it is one of the most important point to follow the innovations and developing fabric technology. R&D costs is serio-

116

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

usly high. We obtain good products thanks to R&D department and we have achieved great success on this matter. We work both in the country and abroad. All of our fabrics are exported. We export 20% part of them on our own and leave the rest of 80% to exporter outfitters. We provide the supply to ZARA, H & M, Mango, Marks & Spencer, Roberto Cavalli, Next, Espirit and many other brands.” Can you give a brief information about the products in your production portfolio and their usage area? We supply raw material to outfitters. We give priority on this subject. We mainly produce fabrics from viscose fiber. Nearly 70% of our portfolio is on this level. We change our options according to consumer preferences. We are a company highly specialized in mercerized viscose. We are the first company in Turkey to produce mercerized viscose and perhaps even the first company in the world. These fabrics are sold in the name of Snap Dragon, our brand name, all over the world for a long time. We managed to place our own quality on the minds of the customers. Customers began to look for the quality of our fabrics.“



ENGLISH

What is your distinctive feature that makes you different from the other companies in the sector? “Our quality, service, and speed. Consumers prefer us primarily due to our quality. Nur Yildiz has a distinct quality. Some firms prefer us by saying ‘I can only buy it from Nuryıldız’. Indeed, we are the only one in the sector for some products. For example, mercerized viscose.“ Can you give information about the market share of the countries you make exports? What is your marketing strategy? “In export marketing, there are two types of strategy. The first one is that we search for customers through trade fairs. We go to fairs in Moscow, Paris, Germany, the U.S., the UK and Brazil and participate in trade fairs. Customers find and like our products in these fairs. They request samples from us. We work in the direction of these demands. In this way, we obtain customers thanks to the studies of our Marketing Department. They identify companies they know directly or get to know from the internet. They analyze and send them to cartel, visit them and we began to work. We work with big companies on the market share. As we don’t know the purchase share of the companies such as ZARA, H & M, Mango in Turkey, we have no chance to lead them but we provide 80% fullness of our capacity. Our goal is to attract the rate of 90 percent. “ Is there a product that you developed for the industry? “There are newly developed products. There are also different variations of the yarn, and performance fabrics. An indicator of this is showroom. Our showroom is a source of curiosity for our client. Customers wonder “What did Nuryıldız produce? What will be exhibiting at the fair? Can we find it in advance?”. This is the fruit of our work for us, a sign of success. We are looking for success here. The products are currently sold as 2013 summer season in the market but we’re now following ahead. We are preparing 2015 winter collection at the moment. We will exhibit 2015 collection at Premier Vizyon as the Summer and Winter. “ How do you see the future of the industry in Turkey? The industry is currently in a serious contraction. Profit margins have fallen significantly. There is an excessive demand for the competition, but demand is not that much. Quality ones, those who value the R & D work will survive. They will be able to make some money and continue their business but the view of the textile is not as in 1990s anymore. Now, it is vital to ensure true production at one time. Reproducibility is very important.

118

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

What are your anticipations and expectations for the industry in the year 2013? “ We aim to be more successful than we were in the previous years. We have digital printing work. We have invested in this field. We will give some weight to digital printing. We accelerate R & D studies. We produce different fabrics. We manufacture products supporting ecosystem. We stay away from products consisting chemicals harmful to health. We care about the environment. Environment is very important to us. We will struggle to support our fullness until we reach the target rate.” How was the year 2012 for your company? Could you tell us a bit? “2012 was not a bad year for us. We reached the desired figures. There was a significant contraction in Europe in 2012. Europe is substantially losing blood. This had a negative impact on our market, too. We tried to established new markets and take precautions against the current situation. We used to produce basic items in the past but now we have begun to produce high value added items. Europe’s condition proved the importance of R & D studies. We began to give more importance and attention to R & D studies. We see that 2012 passed hard for the companies other than us. We successfully survived in the year 2012 thanks to the measures and precautions we took.” Is there any other subject that you would like to add? “We have to be open to new experiences, and we have to follow innovations. We have to follow fashion and trends. There is no tolerance of anybody for fault.We have to make error free and fast production. In fact, we have to learn how to do it as a sector. The biggest problem the industry is unexperienced personnel. There is a serious problem in this regard. It is difficult to find educated, experienced and qualified workers.” How do you think the personnel problem will be solved? “Textile is a labor-intensive sector. For this purpose, we need to promote education and vocational training schools, what we call intermediate level.We should provide a number of activities for the students educated there. We need to ingratiate this work with the young because many teenagers have changed now.” Can you give some advices about this subject? “We need to set a career goal for the young. It is vital that young people love the work. First of all people should have a career goal. We see Nuryıldız as a college. Young people graduate from school and gain a substantial experience here. This experience needs to get paid.”



ENGLISH

Visionary green fashion As part of Berlin’s biannual Fashion Week (July 2nd – 4th, 2013) the Ethical Fashion Show Berlin once again throws a spotlight on contemporary street and casual wear, produced under environmentally and socially conscious conditions. A great complement to the Greenshowroom at the Adlon Kempinski hotel, with its focus on sustainable high fashion, the Ethical Fashion Show Berlin at ewerk introduces a spot-on, yet comprehensive overview of current ladies and menswear collections as well as on-trend lingerie, footwear and accessories. “More than ever, this fourth edition of the Ethical Fashion Show Berlin will force decision-makers to consider the significance and zeitgeist appeal of sustainability in the textile industry,” states Olaf Schmidt, Vice President Textiles & Textile Technologies at the organisation behind both Greenshowroom and the Ethical Fashion Show Berlin, Messe Frankfurt. “Trade and business professionals can expect to be wowed by an attractive programme centred on fantastic collections, but also highly relevant, controversial topics like the current focus on production conditions.”

120

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

A spotlight on social standards Scandals like the recent tragedies in Asian textile factories reinforce the ongoing public discussion on working conditions in the clothing industry. To broaden the current debate, the Ethical Fashion Show Berlin showcases many – and varied – examples of model manufacturing processes. It goes without saying that all exhibiting fashion brands promote socially conscious production process and a transparent supply chain via, for example, certification with the exemplary SA8000 social standard (Ethos Paris, Living Green) or membership in the World Fair Trade Organisation (WFTO) and even establishing their own fair trade production network (both Tudo Bom). This French-Brazilian label sources its organic cotton from small, independent producers and employs regional – and fairly paid – seamstresses to produce its high-quality collections. Or take social standards paragons like HempAge (a member of the Fair Wear Foundation) and Harold’s or Komodo who have known their suppliers for years, guaran-


PANORAMA

tee fair payment and also initiate social projects. Meanwhile, other labels have gone one step further and set up their own production locations, e. g.Studio Jux in Nepal. Flanked by a schedule of lectures that have become a popular fixture of the trade fair’s busy schedule, the Ethical Fashion Show Berlin explores a wide range of social aspects in fashion. This time around, the Fair Wear Foundation invites interested parties to attend the premiere of its “WellMade” seminar series. Here, members of the Fair Wear Foundation throw a spotlight on the clothing industry’s social standards and provide handson expertise and solutions for a successive improvement of related working conditions. Excellent registration response Under the aegis of Messe Frankfurt the event has become a popular point of call for organic and fair trade fashion from around the world. Based on the latest response, the Ethical Fashion Show Ber-

lin expects yet another boost in exhibitor numbers for its spring/summer 2014 edition (January 2013: 98 exhibitors at Greenshowroom and Ethical Fashion Show Berlin combined). “A huge proportion January’s exhibitors will rejoin us in early July – bolstered by some very exciting new labels. So, once again we expect a rising exhibitor count,” Schmidt explains. Among the latest additions to the roster, Mud Jeans introduce a new jeans leasing business concept while international brands such as Crusher, Ethos Paris, Feuerwear, Vingetorix and the watch label Sprouts spice up the existing mix. At the same time, established participants like Alma&Lovis, Boombuz, Grand Step Shoes, Format, Harold’s, John W.Shoes, Kavat, Lanius, L’Herbe Rouge, Prancing Leopard, Recolution and Sey Jeans have announced their return to Berlin, ensuring a rich mix of brands and styles from Germany, Brazil, Finland, France, India, Austria, Sweden, Switzerland and the Netherlands, UK and USA, among others.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

121


ENGLISH

The Autumn / Winter trends for 2014-15 Cotton Incorporated and Cotton Council International continued their tradition of bringing tomorrows fashion trends to the Turkish textile and garment industry at Courtyard by Marriott Hotel on the 2’nd of May 2013. More than 125 executives from Turkish textile, garment and design sectors saw the garments, color and silhoutte trends of 2014-15 Autumn/ Winter. The trends for 2014-15 Autumn/Winter Season reflect the multi-dimensions of the world and mankind as the themes focus on creativity, coincidence of discoveries and the secret tendencies of people. The upcoming season is attractive and eye-catching, integrating nature and spirit. Sacred Spaces Color: A landscape of colors that is intrinsically reflective. Foliage greens meander with exotic Peacock and magnetic Grey while Rose adds a decided touch of femininity. Woody brown contrasts the sharp and heightened feel of dandelion

122

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

yellow. The Sacred Spaces palette is a portal into individual curiosities that serve as the impetus for heightened creativity and thought. Trend: Bringing us back to environments that stimulate and inspire “Sacred Spaces” is about finding havens that encourage us to create. With “slow tech-


ENGLISH

nology” and experiential work environments taking center stage, the creative process is magnified as we are inspired by the process and the atmosphere in which it’s taking place. Execution, confidence, and innovation are emboldened as we are nurtured by the craft instead of the exploits of tradition. Share Color: An idealistic color story that pays homage to the conscientious and confident individual. Statement brights are anchored by serene neutrals. A ripple effect of blood oranges, intense navys and liquid Sunset set the stage for nostalgic appeal that has impact. Both bold and thoughtful, this palette appeals to multi-generational thinkers who value the freedom this animated palette implies. Trend: An optimistic and savvy view of the value of knowledge and collaborative sharing. As the perceived advantages of “ownership” dwindles in the eyes of the newer generations, entrepreneurial spirits value the ideals of open communication

and collective brain power. Giving back as you are taking is the new intellectual barter system; one good idea deserves another. Underworld Color: A composed and enigmatic palette, this story is defined by the multi-dimensions of ourselves and the world around us. Rhythmic and revealing cascades of earth and harmonic neutrals mingle with delicate and sophisticated glimmers of Pear and Russet. Subterranean sea blue and aged cognac add drama and turbulence to this otherwise poised color story. Trend: A silent rebellion that invites us to live below the surface; we analyze the psychology of privacy and all that it infers. This futuristic trend quietly appreciates the achievements in art, music and fashion that methodically try to stay in the shadows. Underground worlds and underground lives are the creative pulse that look not for public accolades and acceptance, but survive and flourish solely for the enjoyment of the craft.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

123


ENGLISH

Improv Color: An interactive palette of colors that relishes the idea of random discovery. Cool aquatic blues are juxtaposed with warm yellows and rich burgundy. Crisp blues have the integrity of uncomplicated sophistication, while the warmer tones add an unpredicted dose of panache. Stimulating our deeper more introspective senses, this universal color story has widespread appeal. Trend: Living unscripted; enjoying the essence of random and spontaneous situations, events and thought processes. Being genuinely engaged without the secondary hyperbole of how we should see, feel, or experience. Discovering who we are and what appeals to us as individuals is achieved by opening ourselves up to a more “anywhere anytime” mentality as our linear, regimented pasts fade away. Extreme Color: A study in contrasts with affinity for both our reserved tendencies and unabashed exuberance. A collision of provocative, exuberant brights stuns classic navy, grey and white. Old Guard, reliable shades play an artful backdrop to spunky magenta and outlandish neon green, while traditional red can easily vacillate between both extremes. An intense, dynamic, statement palette! Trend: Are we living extreme lives because it’s the only way to get noticed, or is there self-satisfaction by perilously flying so close to the edge of reason? Art, music, and fashion have successfully pushed

124

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

boundaries for years, but now our everyday lives are consumed with higher, faster, and farther. Are we in it for the sake of the art or for being a modern day adventurer, or is this intense view of life the new norm? “Extreme” explores a trend without middle ground, but teeming with emotion. FALL/WINTER 2014-2015 FABRIC HIGHLIGHTS 1. Sacred Spaces: -Watermark blue stripes and silver yarn come together for an ethereal update -Large slub yarns and heavy brushing create a relaxed feel on a sophisticated pinstripe -Predominant cotton/cashmere blends provide a luxurious hand in basic knitwear 2. Share: -Floating rainbow yarns peek through a chambray shirt -Two lightweight fabrics come together in a cotton double knit for an insulating, spongy hand -A bold lattice print layered over an abstract motif modernizes snakeskin pattern 3. Underworld: -Raised stripes in novelty, textured knitwear -A wood grain print on felted canvas creates a dark and mysterious mood -Exaggerated slub yarns for a heavily pilled appearance on a cotton sweater knit 4. Improv: -Spontaneous geometric prints contrast with indigo blue yarns on cotton shirtings -Speckled yarns create the illusion of texture and dimension - Mercerization and a linear pattern depict swift movement 5. Extreme: -Subtle texture and pattern intermingle on geometric men’s shirting -Haphazard surface texture on a cotton blend knit -Coated cotton denim in burnished tones.



ENGLISH

Jeanologia will open in Bangladesh a Demo center Since the events that are currently taking place in Bangladesh, the Spanish company leader in the development of sustainable technologies for garment finishing, shows its social commitment to the more than 3 million workers involved in the manufacture of Jeans in this country. The Spanish company Jeanologia world leader in the development of sustainable technologies for garment finishing will open a training center in Bangladesh specialized in laser and ozone technology to improve the conditions of workers thus showing its social commitment to the more than 3 million people who are dedicated to the manufacture of Jean in this country. In its commitment to an ethical and responsible industry, this initiative will introduce friendly technologies in the country with the health of workers and the environment in the country. The headquarters, which will open next September in Dhaka, will be a demo and training center of laser and ozone technologies, where workers will learn through these technologies, how to process jeans, ensuring health conditions and workers safety, maintaining quality and the most competitive price, respecting those involved in the process and the environment. For over 20 years, Jeanologia develops innovative technologies for garments finishing such as lasers, eco-washer G2 and E-Soft, which save water, energy and chemicals in addition to removing dangerous techniques for operators. Specifically, the laser avoids textile techniques such as sandblasting, manual scraping or PP Spray, that are harmful to the health of workers, causing joint damage and diseases such as silicosis. Also, the eco-washing uses no chemicals G2, thus preventing

126

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013


ENGLISH

diseases related to constant exposure to toxic chemicals, to get the bleach effect. Through this project, Jeanologia wants to contribute to the textile industry in such an important market: there are 44,000 Bangladeshi textile factories and has become the country with the world’s largest textile production. As stated by Enrique Silla President of Jeanologia: “after the successive tragedies that have taken place recently in Bangladesh, we wanted to double our efforts with more than 3 million people working in Jeans manufacturing. Jeanologia philosophy is defined in one sentence: First our people then our planet and it is recorded in our DNA”. Also added that “we are aware that we must all do our part and only with technology and training we will be able to eradicate these situations” According to Enrique Silla: “the way we manufacture a product is part of the DNA of it, it´s not only about the product but about the way we do it”. Also Jeanologia expressed its support, collaboration and service to major brands such as H & M, Inditex, Levi’s and GAP, which are also committed to the cause and support an ethical and responsible industry. A look to a sustainable textile industry Jeanologia, has developed all its technology under the premises of ecology, efficiency and ethics counts on the textile laser that is able to reproduce more sophisticated effects ofwear and “vintage” decreasing production time and increasing accuracy and reproducibility towards a more authentic look. It also avoids

the use of unhealthy techniques for workers while allowing greater energy savings, as well as water, chemicals and time in the denim finishing process. Another innovative technology is eco-G2 washer designed for washing clothes and color tear for achieving an authentic vintage look, uses oxygen and ozone of the atmosphere obtaining considerable savings of water (67%), energy (62%) and chemicals (85%) compared to traditional processes. In addition Jeanologia has recently launched to the market the E-Soft technology, that converts atmospheric air in nano-bubbles which, when in contact with the garments produce smoothing, allowing savings such as: 98% water, 80% chemical and 79% of energy, obtaning for the first time in history Zero Waste to the environement. Philosophy of Jeanologia Currently the company has customers across 5 continents and exports of machinery and services accounts for 90% of turnover. Jeanologia products and solutions are currently being used in more than 45 countries including: USA, Germany, Italy, Portugal, Brazil, India, China, Russia, Mexico, Japan, Morocco, Bangladesh and Colombia. Major brands such as Levi’s, Polo Jeans, Abercrombie & Fitch, Edwin Japan, Pepe Jeans, Diesel, Hilfiger Denim, Salsa jeans, or large retailer like GAP, Uniqlo, Zara,H&M among others, have placed their trust in the Spanish company using the techniques and technologies developed by Jeanologia.

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN | JUNE | 2013

127


SUBSCRIPTION FORM ABONE FORMU Name / İsim : ...................................................................................................................................................... Surname / Soyadı : ............................................................................................................. Company / Firma : .......................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... Mailing adress / Posta Adresi : ................................................................................................................................................................................................................................................................................. Tel : .................................................................................................................................................................................. Fax : ........................................................................................................................................................... Vergi dairesi : .................................................................................................................................................... Vergi no : .......................................................................................................................................... Business Type / Faaliyet Alanınız : ......................................................................................................................................................................................................................................................................... ...................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... ......................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

Subscription starts in / Abone Başlangıç : .................. / 20 .................. Subscription ends in / Abone Bitiş : .................. / 20 .................. Ω One year EURO 60 Ω Yıllık abone ücreti ( Türkiye için ) 120 TL.

PAYMENT FORM ÖDEME ŞEKLİ Ω Check is enclosed / Çek ektedir. Ω Payment was transferred to your bank account. The receipt is enclosed. Ödeme banka hesabınıza yatırılmıştır. Makbuz ektedir. Ω Debit my credit card / Kredi kartımı borçlandırınız. Credit card no / Kredi kartı no : Security number / Güvenlik numarası : Name of the card holder Kart sahibinin adı-soyadı Expiry date / Geçerlilik süresi Type of the card / Kartın cinsi Date / Tarih : .................... /

....................

/

....................

: .................................................................................................................................................................................................................................. : .................... / : Ω Visa

/ .................... Ω Master / Eurocard

....................

Stamp & Signature / İmza :

...........................................................................................................................................

Bank account name / Hesap adı : İletişim Magazin Gazetecilik Basım Tanıtım Tic. A.Ş. YURTİÇİ BANKA HESAP NUMARALARIMIZ (TL) İŞ BANKASI : İstanbul / Bakırköy Ticari Şubesi • Şube Kodu: 1396 • Hesap No: 0001028 IBAN NO: TR12 0006 4000 0011 3960 0010 28 POSTA ÇEKİ HESABI : Havaalanı Şubesi • Hesap No: 5368188 BANK ACCOUNT NO Turkiye Is Bankasi Bakirkoy Ticari Branch / 1030 (USD) / Turkiye Is Bankasi Bakirkoy Ticari Branch / 1044 (EURO) IBAN NO: TR12 0006 4000 0021 3960 0010 44

İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş. İhlas Medya Center, 29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna - İSTANBUL / TURKEY Tel: +90 212 454 25 22 Fax: +90 212 454 25 97 web: www.konfeksiyonteknik.com.tr / e-mail: img@img.com.tr



T E C H N O L O G Y

M A G A Z I N E

ISSN 1300-9974

C L O T H I N G

HAZİRAN JUNE 2013 • YIL YEAR 19 • SAYI ISSUE 225

www.konfeksiyonteknik.com.tr

KONFEKSİYON TEKNİK HAZİRAN JUNE 2013 • YIL YEAR 19 • SAYI ISSUE 225


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.