LOJİSTİĞE ÜRÜN VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ Fiyatı: 8 TL
GAZİANTEP’İN ‘DÜŞÜNEN ADAMI’
Eyüp
Bartık NİSAN
1
i bi ki d ra e ra rgi da
Yıl: 4 / Sayı: 34 / NİSAN 2013
2
NİSAN
KÄSSBOHRER'DEN SEKTÖRÜN EN HAFİF, ADR MEVZUATINA TAM UYUMLU TEK TANKERİ. Alüminyum gövdesi sayesinde hafif ve dayanıklıdır. Rakiplerine göre 1600 litre daha fazla taşıma imkanı sunar. Üstün özellikleriyle düşük işletme maliyeti ve yüksek getiri sağlar. Tüm üretim süreçleri ve komponentleriyle birlikte ADR mevzuatına uygun sektörün tek ve rakipsiz tankeriyle tanışmanız için sizi satış ofislerimize bekliyoruz. Tüm ürünlerimiz 2 yıl Tırsan garantisi altındadır.
www.kaessbohrer.com ADANA İKİ KARDEŞ OTOMOTİV T 0322 429 48 01 ANKARA DAF-TIRSAN T 0312 812 13 70-74 ANKARA BAŞER OTOMOTİV T 0312 269 80 00 BURSA BURSA AĞIR VASITA T 0224 441 97 65 DİYARBAKIR GELECEK OTO T 0412 252 00 52 DÜZCE HASMER OTOMOTİV T 444 81 44 ERZURUM GELECEK OTO T 0442 329 04 50 ESKİŞEHİR ESRAY MAKİNA OTOMOTİV T 0222 236 26 00 GAZİANTEP DAF-TIRSAN T 0342 238 21 00 İSTANBUL-ANADOLU DAF-TIRSAN T 0216 311 80 80 İSTANBUL-AVRUPA DAF-TIRSAN T 0212 858 01 38 İZMİR DAF-TIRSAN T 0232 877 21 90 KAHRAMANMARAŞ KEMAK MAKİNA T 0344 236 55 99 KOCAELİ KOÇASLANLAR OTO T 0262 375 22 99 KONYA DAF-TIRSAN T 0332 346 00 45 MALATYA GELECEK OTO T 0422 237 50 55 MERSİN KEMAK MAKİNA T 0324 327 10 10 MUĞLA-MİLAS MENGERLER T 0252 513 79 30 SAMSUN FELEK OTOMOTİV T 0362 266 73 55-15
NİSAN
3
A Tırsan Group Company
içindekiler
içindekiler
ZF’den yeni TraXon kamyon şanzımanı ZF ağır kamyonlar için yeni otomatik şanzıman sistemini sunuyor. Yeni şanzımanı ve modüler yapı konsepti ile TraXon, ticari araç piyasasındaki beklentilere çok yönlü çözümlerle cevap veriyor.
20
42 Ford Otosan imalatçılarını ödüllendirdi Ford Otosan düzenlediği “İmalatçılar Zirvesi 2013”te; Altın Yıldız, Gümüş Yıldız, Bronz Yıldız ve Özel Teşvik ödüllerini 10 tedarikçi firma paylaştı.
Scania’nın gücüne 13 litrelik YENİ MOTOR desteği
Nakliye profesyonelleri Transportx’te buluşuyor
Scania Euro 5 normlarına uygun yeni 13 litrelik motora sahip araçları satışa sunuyor. 360, 400, 440 ve 480 beygir güçlerinde 4 farklı motor seçeneği sunan Scania, 1.000 - 1.300 devir/ dakika aralığında yüksek güce ulaşabiliyor.
Proje Koordinatörü Burcu Özduygu, taşımacılık sektöründe online olarak yüke araç, araca yük bulma prensibiyle çalışan Transportx’in, müşterilerine sunduğu güvenli hizmet anlayışı ve sağladığı avantajlarla sektörde öne çıktığını söyledi.
22
Maysan Mando kapasitesini artırıyor Amortisör üretimi ve satışı konusunda faaliyet gösteren Maysan Mando, yeni fabrika yatırımı yaparak kapasitesini artırdı, hedeflerini büyüttü.
İstanbul Boğazı’na 9 yeni tekne park geliyor Otoparkçılık alanındaki başarısını denizcilik sektöründe de sürdüren İSPARK, İstinye ve Tarabya’dan sonra İstanbul Boğaz’ına 9 yeni tekne park daha kazandıracak.
24
Türkiye’nin en köklü şirketlerinden Shell Türkiye, 90. yılını kutluyor. Firma, 7 Mart 1923 tarihinde akaryakıt ve madeni yağ dağıtımıyla ülkemizdeki faaliyetlerine başlamıştı.
Omsan Lojistik, tedarikçilerini hizmetlerinden ötürü ödüllendirmek ve kendilerine teşekkür etmek amacıyla bir tören düzenledi. Törene, ödüle layık görülen 12 firma katıldı.
CEVA gözünü dış ticarete dikti 2012 yılı sonuçlarını ve 2013 hedeflerini açıklayan CEVA Türkiye, 600 bin metrekare depolama alanına ulaştı ve gözünü dış ticarete çevirdi.
Voith Turbo 150 yılın tecrübesini sunuyor
38 36
4
NİSAN
50
Türkiye’nin yerel ve global devi 90 yaşında
OMSAN 12 tedarikçisine BAŞARI ÖDÜLÜ verdi
27
46
Bir dünya şirketi olan Voith Grup bünyesinde yer alan Voith Turbo, Türkiye’deki faaliyetlerinde önemli firmalarla işbirliği yaparak sektördeki yerini sağlamlaştırmış durumda.
35
MNG Kargo’dan, 10’uncu yılına özel DEV PROJE
48
NİSAN
5
editoryal bakış
editoryal bakış
İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü LOJİMEDYA Basın Yayın Reklam Pazarlama Org. Tic. Ltd. Şti. adına Selçuk ONUR
Çetin Nuhoğlu BİR ŞANSTIR
Editör Hacı Yusuf ÖZER Cengiz TEPEBAŞ Emre TEMİZ
Önce, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) sözcük grubunu birkaç kez okumanızı rica ediyorum. Şimdi açılımına teker teker bakalım: Uluslararası: Bu sözcük, yapılan işi anlatması açısından en doğru seçilmiş olanı. Evet, uluslararası bir iş icra ediyorsunuz ama Türkiye’de taşımacılık yapan diğer paydaşlarınızı da dışlamış oluyorsunuz. Nakliyeciler: Arabalarınızdaki nakliye ibaresini silip, yerine lojistik yazdırmak ne kadar fiyakalı değil mi? Sadece sözcüğün güzelliği değil, yapılan işin boyutunun çok daha geniş kavramlı olması nedeniyle de bu yolu seçtiniz. Çünkü, doğru tanım lojistik (tedarik zinciri). Derneği: Bu sözcük de, aslında ilkine atıfta bulunarak açıklanabilir. Dernek denince, kimsenin aklına geniş kapsamlı bir sivil toplum örgütü gelmez. 2005 yılında Türk lojistik sektörü AB den en büyük intermodal ödülünü alan bir ülke olarak ve geçmişten bugüne lojistik anlamında her geçen gün sınırları aşan sektör, daha ileriye bakmak ve sivil örgütünde sektör önünde olması gereklidir. Dernek ifadesinin, Federasyon ya da Konfederasyon ifadelerinin yanında ne kadar silik kaldığını sizler de fark etmişsinizdir. Evet, Sayın UND yetkilileri! Demek istiyorum ki, tüm platformlarda yeterince kabul görmek, temsil yeteneğinizin artmasını istiyorsanız adınızdan başlayarak sektöre örnek olmalısınız… Şu an başkanlık koltuğunda oturan Ömer Çetin Nuhoğlu, isim tashihi, ardından federasyon başkanı sıfatıyla geniş kitleleri kucaklayabilecek yetkinlik ve saygınlıktadır. Taşımanın tüm unsurlarını barındıracak olan federasyon, kendini ‘uluslararası’ cenderesinden çıkarıp bin yerine, on binleri çatısı altına alan dev bir meslek örgütü haline dönüşebilir. Bunun için önce ‘nakliyeci’ ismi rafa kaldırılmalı. Çünkü, kim ne derse desin derneğin çok etkili bir yaptırım gücü yok. TOBB muadili bir federasyonla tüm taşımacıları aynı çatı altında toplamak mümkün. Yaptırım gücü ve yapılanma ile birçok dernek de federasyon çatısı altına alınabilir. Meclis’e ya da uluslararası bir toplantıya dernek başkanı olarak gitmek başka, federasyon başkanı olarak gitmek ise bambaşkadır. ÇETİN NUHOĞLU’NUN BİRİKİMİNDEN YARARLANILMALI UND Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, Türkiye’nin treyler devi TIRSAN’ın sahibi olmasının yanı sıra, birçok sivil toplum örgütünde de başkanlık koltuğunda oturmuştur. UND’den önce bulunduğu TOBB Ulaştırma Sektör Meclisi Başkanlığı da, bizim sözünü ettiğimiz ulaştırmanın tüm unsurlarına hitap etmekteydi. ORTAK ALIM KÜLTÜRÜ GELİŞTİRİLMELİ Öte yandan, bazı eksiklikleri olsa da, önceki RODER döneminde oluşturulan RODPA gibi bir ortak şirket kurulmalıdır. Tüm ticari ilişkiler federasyondan tamamen bağımsız olacak bu A.Ş aracılığıyla yürütülebilir. Kurulan yapı üzerinden toplu alımlar gerçekleştirilerek, bireylerin hayal bile edemeyecekleri indirimleri toplu alımlarla sağlamak mümkün olabilecektir. Hatta daha da ileri gidilerek sistem, sermaye büyüklüğü oranında dev yatırımlara dönüşecek bir hale getirilebilir. Daha üst mevkilerde, bu sektörü temsil etmek mümkün olabilir. Örneğin bugün TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Başbakan veya ülkelerdeki üst düzey yetkililerle çok daha kolay bir araya gelebiliyor. İşin özü herkesi daha fazla kucaklamak ve daha fazla sermaye mümkün. Bugün dünyanın 17. büyük ekonomisine sahip Türkiye’yi daha da ileriye taşıyarak, üzerinde yaşadığımız dünyayı ekonomik, sosyal ve kültürel olarak geliştirmeliyiz. Türk lojistik sektörünün de bu gelişmedeki yerini alması için sektör temsilciliğinin güçlendirilmesi şarttır. Saygılarımla
Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü Funda BİNGÖL Görsel Yönetmen Talha Feyyaz DUYAR Yayın Danışmanı Atilla YILDIZTEKİN Danışmanlar Kurulu Denizyolu: Kapt. Ayhan ÇEKİÇ, Geza DOLOGH, Adam DUPRE Karayolu: Arif DAVRAN, Zahit SAĞLIK, Mine KAYA, Havayolu: Musa ALİOĞLU Demiryolu: İbrahim ÖZ, Yaşar ROTA Gümrük: Osan BAŞTA Almanya Temsilcisi Doğan PÜRSÜN Hollanda Temsilcisi İlhan KARAÇAY İngiltere Temsilcisi Tahsin ÖZALAN Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Yayına Hazırlayan LOJİMEDYA Perpa Ticaret Merkezi A Blok Kat: 13 - No: 2007 Okmeydanı-İSTANBUL Tel: 0212 251 86 70 Faks: 0212 320 58 20 e-mail: info@lojiport.com lojistikekipmanlar@gmail.com
CTP ve Baskı Özkan Basım Tanıtım Hizmetleri San.Tic.Ltd.Şti Tekstilkent Ticaret Merkezi A4 Blok - No 48 Esenler / İstanbul Tel: 0212 438 07 31 - 32 Faks : 0212 438 07 33
6
NİSAN
Selçuk Onur
Dergimizde yayınlanan yazı ve fotoğraflar izinsiz kullanılamaz.
NİSAN
7
KISA KISA
Arkas filosuna iki konteyner gemisi daha kattı Arkas, Deniz Ticaret Filosu’na M/V Inga A ve M/V Roseline A’yı ekleyerek kapasitesini 38 bin 728 TEU (20 feet uzunluğunda konteyner)’ya çıkardı. İki yeni gemisiyle birlikte yıllık 280 bin dolar vergi katkısı sağlayacak olan Arkas’ın filosunda 27 Türk bayraklı konteyner gemisi bulunuyor.
Marport ISO 10002 belgesini aldı Kalite belgelerinin arasına bir yenisini daha ekleyen Marport EFQM, Toplam Kalite Yönetimi çalışmaları kapsamında Müşteri Memnuniyeti -Şikayet Yönetim Sistemini kurarak; ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetimi Belgesi’ni almaya hak kazandı.
İDO, hizmet bedelini kaldırıyor İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO), internet üzerinden yapılan satışlarda alınan hizmet bedelini kaldırma kararı aldı. Karar 3 Mayıs’tan itibaren uygulamaya konacak.
Türk karasuları ‘MOBESE’ ile takip edilecek
Havelsan tarafından yürütülecek, Türk karasuları içinde tüm gemilerin radar sistemleriyle takip edilmesi, kaçakçılık, yasa dışı göç, kaçak avcılığın, deniz kirliğinin önlenmesi ve arama-kurtarma faaliyetlerinin daha etkin yürütülmesini hedefleyen ‘Sahil Gözetleme Radar Sistemi’ proje için imzalar atıldı.
NYK’dan Uzakdoğu-Karadeniz hattında yeni bir adım Türkiye acentalığını 1956 yılından beri Catoni Denizİşleri A.Ş.’nin yaptığı NYK Line’a ait post panamax sınıfı NYK Leo konteyner gemisi, Boğazlar Tüzüğü’nde
8
NİSAN
yer alan 300 metre ve üzeri gemilere uygulanan geçiş kısıtlamalarına maruz kalmadan İstanbul Boğazı’ndan geçebilen birkaç gemiden biri oldu.
NİSAN
9
KISA KISA
Iveco satış teşkilatını Antalya’da topladı
Iveco 3.5 ton ve üstü ticari araç pazarında 3’üncü sıraya yerleşmesini, 97 bayi satış müdürü ve satış temsilcileri ile birlikte Antalya’da kutladı. 2013 yılı hedeflerinin paylaşıldığı toplantıda satış müdürlerine ve temsilcilerine çeşitli kategorilerde ödüller dağıtıldı.
878 milyon Euro’luk gelir sağladı
Avrupa’nın en büyük yarı römork üreticilerinden Krone, yaklaşık 1.4 milyar Euro’luk satış geliriyle önemli bir büyümeye imza attı. Türkiye’nin de arala-
Mitsubishi Electric, GTS’yi satın aldı
Mitsubishi Electric Group, Türkiye’deki ortağı fabrika otomasyon sistemleri şirketi Genel Teknik Sistemler Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin (GTS) yüzde 100 hissesini satın aldı. Bu faaliyetle birlikte Mitsubishi Electric, Türkiye pazarındaki yerini sağlamlaştırmak için önemli bir adım atmış oldu.
10
NİSAN
rında bulunduğu ülkelerdeki satış grafiğini yükselten Krone’nin, Almanya dışı pazar satışları 776 milyon Euro’dan 925.7 milyon Euro’ya çıktı.
Otokar, bayileri ile buluştu
50. yılını kutlayan Otokar, düzenlediği toplantı ile Türkiye’deki tüm otobüs bayileri ile bir araya geldi. 2012 yılının değerlendirildiği, 2013 yılı hedef ve planların paylaşıldığı toplantıda en çok satış yapan ilk üç bayiye plaketleri takdim edildi. 2012 yılı otobüs satışları Türkiye birincisi Çavuşoğlu Otomotiv olurken; Atalay Otomotiv ikincilik plaketi ve Örnek Otomotiv ise üçüncülük plaketi almaya hak kazandı.
ÇOBAN TUR
NİSAN
11
KISA KISA
DHL, sektörünün en beğenilen şirketi seçildi DHL Express Türkiye, aylık iş ve ekonomi dergisi Capital ve GfK Türkiye araştırma şirketi tarafından iş dünyasının liderleri arasında yapılan anket sonuçlarını temel alan “Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri” araştırmasında, “sektörünün en beğenilen şirketi” seçilerek kargo, nakliye ve lojistik sektöründe birinciliği elde etti.
DHL Express’te yeni atama DHL Express’in Türkiye CEO’su Michel Akavi, şirketin Fransa CEO’luğu görevini de üstlendi. Akavi, yeni görevini, Türkiye operasyonları ile birlikte eş zamanlı olarak yürütecek.
Mars Logistics`ten öğrencilere büyük destek Mars Logistics’in ana sponsorluğunda LODER tarafından düzenlenen Lojistik Vaka Yarışması’na bu yıl 64 farklı üniversiteden toplam 820 öğrenci başvurdu. Öğrenciler en az 3 en fazla 5 kişiden oluşan ekipler halinde 3 ayrı kategoride yarışacaklar. Ekipler tarafından verilen vaka üzerine hazırlanan çözümler; LODER tarafından belirlenen jüri üyelerince değerlendirilecek. Haziran 2013 tarihinde açıklanacak olan değerlendirme sonucunda dereceye giren öğrencilere çeşitli para ödülleri verilecek.
TLS Lojistik, hijyenik paketleme odası kurdu
TLS Lojistik, yatırımlarını hız kesmeden sürdürüyor. Şirket son olarak 1,5 milyon liralık bir yatırımla hijyenik paketleme odası kurdu. Tuzla’daki Capella deposu bünyesinde kurulan oda, müşterilerin taleplerine göre çocuk bezi, kadın pedi gibi hijyenik ürünlerin barkodlanması ve paketlenmesi gibi işlemler için kullanılıyor.
12
NİSAN
Yurtiçi Lojistik’ten yüzde 55 büyüme
2011 yılını 41% gibi büyük bir büyüme oranı ile kapatan Yurtiçi Lojistik, 2012 yılında ise özellikle depolama ve dağıtım hizmetleri alanlarında gerçekleştirdiği yatırımları ile 55% büyüdü. Şirket, FIATA ve IATA belgeleri ve yapmış olduğu yeni acentelik anlaşmaları ile uluslararası nakliye hizmetlerinde de iş hacmini artırarak büyümeyi hedefliyor.
NİSAN
13
KISA KISA
Air France Artık Orly’e de Uçuruyor Fransız Hava Yolları Air France, yolcularına yeni bir avantaj sunmak adına İstanbul’dan Paris Charles
de Gaulle Havalimanı’na yapılan günlük seferden birisini Paris Orly Havalimanı’na gerçekleştirecek.
Anadolujet yolcu sayısını iki kat artıracak İstikrarlı bir şekilde büyümeye devam eden Anadolujet, Hatay’ı Ankara üzerinden dünyaya bağlıyor. 2013 yaz dönemi itibariyle şehre olan haftalık sefer sayısını iki katına çıkaracak Anadolujet, Hatay’a haftada 14 sefer düzenleyecek.
Germanwings’den Türkiye için önemli planlar Germanwings, tüm yolcularına ekonomi sınıfında üç farklı tarife paketi sunacak. Böylelikle yolcular kendi bireysel ihtiyaçlarına uygun olarak kendi paketlerini tasarlayabilecek, ister hiçbir ek olmadan düşük tarifeli uçuştan yararlanabilecek isterlerse ekstra hizmetlerle yüksek kalite seyahat deneyimi yaşayacaklar.
Boeing’ten Kale Havacılık’a ödül Kale Havacılık, ‘talaşlı imalat’, ‘shoot peen prosesi’, ‘kaplama prosesi’, ‘tahribatsız muayene prosesi’, ‘boya prosesi’ hizmetleri ve ‘gövde kanat yapısal parçalar’ imalatında gösterdiği çalışmalardan dolayı Boeing 2012 Performans Mükemmellik Ödülü’nü (BPEA) aldı.
14
NİSAN
Emirates ile Qantas ortaklığına onay çıktı
Emirates ile Qantas ortaklığına yönelik izin, Avustralya Rekabet ve Tüketici Komisyonu (ACCC) tarafından beş yıllığına onaylandı. Ortaklık ile iki havayolu şirketi, müşterilerine daha geniş bir uçuş ağına erişimin yanı sıra; sık uçan yolculara özel avantajlar ve birinci sınıf seyahat deneyimleri sunabilecek.
KISA KISA
Lufthansa “SCORE” ile karını katladı
Lufthansa Şirketler Grubu, uygulamaya koymuş olduğu SCORE programı çerçevesinde gelirlerin artırılması ve giderlerin kısıtlanmasına yönelik olarak 800 dolayında önlemi hayata geçirdi. Programın uygulamaya konulduğu ilk yıl içinde 618 milyon tutarında bir kâr artışı elde edildi.
“Pegasus Asia” ile kargo servisi başlıyor Kırgızistan havayolu şirketi Air Manas’ın %49 payını satın alan Pegasus Hava Yolları, ortağı olduğu Kırgız havayolu şirketi Air Manas yeni markası “Pegasus Asia” ile İstanbul-Bişkek uçuşlarına başladı. Pegasus Asia, İstanbul-Bişkek uçuşlarına kargo hizmeti sunuyor.
Kızartma yağıyla New York’tan Amsterdam’a
Hollanda Kraliyet Havayolları KLM, New York ile Amsterdam arasında gerçekleştirdiği kıtalararası uçuşta ilk kez atık pişirme yağından elde edilen Biyoyakıt kullandı.
Onur Air Şanlıurfa uçuşlarına başlıyor Geçtiğimiz yıl 20. yaşını kutlayan Onur Air, tarifeli uçuş ağına tarih ve lezzetin buluşma noktası Şanlıurfa’yı ekledi. Seferler İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan haftanın her günü karşılıklı olarak düzenlenecek.
Havacılıkta Türkiye’ye 3 ödül birden
Havacılıkta uluslararası alanda önemli ödüllerden olan Air Transport News Awards 2013’te Türkiye’den 3 kuruluş ödül aldı. Çelebi ‘Yılın Yer Hizmetleri Şirketi’, THY ‘Yılın Havayolu Şirketi’, TAV’ın işlettiği İstanbul Atatürk Havalimanı ise ‘Yılın Havalimanı’ ödüllerine layık görüldü.
NİSAN
15
KISA KISA
Ferrari’den bilişim atağı
Ferrari, Çin ve Orta Doğu gibi yeni pazarlarda artan talebi karşılamak için üretim miktarını ve hızını artırmak üzere kurumsal bilişim teknolojileri uygulayıcısı Infor ile altyapılarının yenilenmesi konusunda işbirliği gerçekleştirdi.
Toyota en değerli marka seçildi Toyota, değerlendirme ve pazarlama ajansı Brand Finance tarafından, “Brand Finance® Auto 50 2013” raporunda en değerli otomotiv markası olarak seçildi. Brand Finance 2013 raporunda Toyota, yüzde 6’lık değer artışıyla 26 milyar dolarlık marka değerine ulaştı.
Elektrikli Volkswagen yola çıkıyor
Volkswagen logolu ilk seri üretim hybrid model olan e-up!, sonbaharda yollarda olacak. Normalde benzin doldurulan kapağın altında bu kez şarj için bir priz girişine yer verilen “elektrikli minik”, böylelikle görsel anlamda da benzinli kardeşlerinden ayrılmış oluyor.
Ateşli Ibiza Türkiye’de
Seat’ı küçük sınıfta temsil eden Ibiza’nın 3 kapılı versiyonu Ibiza SC’de sunulan 180 HP gücündeki Cupra, makyajlı yüzüyle yeniden ithal edilmeye başlandı. Markanın yeni tasarım felsefesine adapte edilen modeli daha agresif bir yüze kavuştu.
Subaru’nun hibrit versiyonu geliyor Subaru hibrit versiyonunun prömiyerini gerçekleştirdi. “Kirletmek için değil, kirlenmek için tasarlandı” sloganı ile hayata geçen model, standart XV’nin yerden 220 mm olan yüksekliğini korumakla birlikte saydam lens stop lambaları, gümüş rengi ve siyah alaşım jantları ve çarpıcı limon yeşili boya rengiyle farklılaşıyor. Subaru XV Hybrid’in Kuzey Amerika’da yılın ikinci yarısında piyasaya sunulması bekleniyor.
16
NİSAN
NİSAN
17
Goodyear tasarruflu nakliye lastik üretti
KISA KISA
Continental son yeniliklerini tanıttı
Dünyanın lastik üreticilerinden ve orijinal ekipman lastik tedarikçilerinden olan Continental düzenlenen otomotiv fuarında yeni SUV lastikleri ile ContiVanContact 100 ve ContiVanContact 200 serisindeki yeniliklerini serisini tanıttı.
Goodyear, nakliye sektöründe kullanılmak üzere RHS II+ ve RHD II+ 17,5” ebadında ön ve çaker aks lastikleri üretti. Bu yeni lastikler, Goodyear’ın ürettiği bir önceki modellere göre (RHS II ve RHD II) daha fazla yakıt tasarrufu sağlarken, daha kısa fren mesafesi sunuyor.
Shell, sektörün en beğenileni oldu Capital’in düzenlediği “Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri 2012” araştırmasında ödüller sahiplerini buldu. “Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri Araştırması 2012” kapsamında “Akaryakıt ve Madeni Yağ Dağıtım Sektörünün En Beğenilen Şirketi” ödülüne 10’uncu kez Shell & Turcas layık görüldü.
Pirelli’den 26 tedarikçisine ödül Türk Pirelli, Kocaeli Sanayi Odası ve ABIGEM ile ortaklaşa hayata geçirilen “Tedarik Zincirinde Sürdürülebilirlik” projesinin tanıtımını Kocaeli Sanayi Odası’nda gerçekleştirdi. Tanıtım toplantısında, bu yıl programı başarı ile tamamlayan 26 tedarikçiye çalışmalarından dolayı başarı plaketleri verildi.
Pirelli yeni lastikleri ile sezona hazır İzmit’teki fabrikasında ürettiği F1 PZero ve Cinturato lastikleri ile dünyanın en çok izlenen motor sporları etkinliği Formula 1’in tek resmi lastik
SAF-HOLLAND Otomotiv’den çift taraflı dingil kaldırma sistemi
SAF-HOLLAND Otomotiv, dingil kaldırma sistemlerinde etkinliği büyük ölçüde artıracak bir yenilik gerçekleştirerek, INTRA serisi için VDL Weweler ile birlikte yeni bir SAF çift taraflı dingil kaldırma geliştirdi. Yeni SAF çift taraflı dingil kaldırma, perno civata bağlantısını gevşetmeden, perno civatanın üst kısmından makas kulağı üzerine monte edilebiliyor.
18
NİSAN
tedarikçisi olarak önemli bir rol üstlenen Pirelli, 2013 sezonu ilk yarışı olan Avustralya Grand Prix’te orta ve süper yumuşak hamurlu lastikler kullandı.
e
y
u e p y . u c po . mc . o t mr .
t
r
H E HR E ZR A ZMAAMN A N
YENİ YENİ BİR BİR YOL YOL V A VR AD RI RD I R
NİSAN
19
DOSYA
ZF’den yeni TraXon kamyon şanzımanı ZF ağır kamyonlar için yeni otomatik şanzıman sistemini sunuyor. Yeni şanzımanı ve modüler yapı konsepti ile TraXon, ticari araç piyasasındaki beklentilere çok yönlü çözümlerle cevap veriyor.
G
örünürde çelişkili birçok şeyi bünyesinde birleştiren yeni TraXon kamyon şanzımanı, ağırlıktan taviz vermeksizin daha fazla tork sunuyor. Daha iyi bir ses konforu ile birlikte daha geniş bir tahvil oranı yelpazesine sahip olan bu ürün, uygulamaya bağlı olarak kuru tip kavramanın yanı sıra hibrit modülü, çift kavrama modülü veya konverter kavraması ile tahrik edilebiliyor ve motora bağlı bir ilave güç çıkışı ile kombine edilebiliyor. Yeni şanzıman için ZF, GPS bağlantısı ve navigasyon verileri için bir arabirim sayesinde ileri görüşlü ve özellikle yakıt tasarrufu sağlayacak şekilde çalışan PreVision adlı yeni vites kumanda stratejisini geliştirdi. Çok sayıda yeniliğe sahip TraXon ile ZF, hem şanzıman donanımı, hem de şanzıman yazılımı konularında yeni ölçütler oluşturuyor ve ticari araç şanzımanlarında çok büyük bir fonksiyon çeşitliliğine olanak sağlıyor. Konu ile ilgili görüşlerini açıklayan ZF Yönetim Kurulu Ticari Araç Teknolojileri Sorumlusu Rolf Lutz, “TraXon ile gelecek için uygunluğu hedefliyoruz. Şimdi verdiğimiz bu start için yapılan geliştirme çalışmalarında ekonomiklik ve müşteriye sağlanan yararın daha da arttırılması ile olabildiğince geniş bir uygulama yelpazesi için uygunluk ön plandaydı” diyor. ‘VERİMLİLİĞİ TEMEL ALAN TEK ŞANZIMAN’ Yeni geliştirilen şanzımanın kalbi, şanzıman girişindeki ilave dişli grubu veya takviye grubu, ana grup ve ilave dişli grubu, iki grup mili ve kamalı mil ile çok kompakt şekilde tasarlanmış bir temel şanzımandır. Yeni tasarımlı dişli grupları ile birlikte yer tasarrufu sağlayan bu tasarım, TraXon şanzıma-
20
NİSAN
nı performans/ağırlık oranı açısından ölçüt yaratıyor. Yeni ZF şanzıman 3.000 Nm’den büyük torkları aktarabiliyor ve böylece azami yüklü ağırlığı 60 tonu aşan kamyonların kullanıldığı pazarlar için de cazip hale geliyor. TraXon şanzıman 12 ve 16 vitesli olarak sunuluyor, her iki tip de direkt tahrikli veya yüksek devirli olarak sunuluyor. TraXon temel şanzımanın geniş tahvil oranı yelpazesi sayesinde, asgari debriyaj aşıntısı ile ölçülü ve konforlu bir şekilde manevra yapılmasına olanak sağlıyor. Dişlilerin yeniden tasarlanması, şanzıman gövdesindeki yenilikler ve bir titreşim damperi entegrasyonu yardımı ile ZF geliştirme uzmanları, TraXon şanzımandaki gürültü seviyesini AS Tronic şanzımana kıyasla belirgin şekilde, ortalamada 6 dB azalttılar. Bundan başka bu şanzıman konsepti iki ilave geri vitese olanak sağlıyor. Verimlilik açısından TraXon temel şanzıman, direkt viteste yaklaşık yüzde 99,7 şanzıman verimi ile rakiplerine karşı iyi bir konumda bulunuyor. DEĞİŞKEN MODÜLER YAPI KONSEPTİ TraXon’un önemli bir üstünlüğü de modüler şanzıman konsepti olarak karşımıza çıkıyor. Bu, temel şanzımanı pratik kullanımda şanzımanın ekonomikliğini arttıran, üreticilere ve filo yöneticilerine her kullanım için olabilecek azami esnekliği sunuyor ve sürücünün konforunu arttıran üç kalkış veya vites modülü ile kombine etmeye olanak sağlıyor. Tek ve çift kuru plakalı kavramanın yanı sıra ZF, ilk kez TraXon şanzımanda ağır ticari araçlar için bir hibrid modülü “TraXon Hibrid” modülünü sunuyor. 120 Kw gücünde bir elektrikli motor ile bir ayırma kavraması, enerjinin geri ka-
KISACA YENİ TRAXON KAMYON ŞANZIMANIN ÖZELLİKLERİ
DOSYA
n Modüler şanzıman konsepti birçok tahrik ünitesinin tek bir temel şanzımanla kullanılmasını mümkün kılıyor. n Ağır kamyonlarda ilk kez çift kavrama ve hibrit modülü kullanılıyor. n Daha fazla tork, daha geniş tahvil oranları yelpazesi, en iyi verim sunuluyor. n Daha fazla işlev ve ekonomik çalışma sayesinde gelecek için de uygun, n GPS’ye dayalı ileri görüşlü PreVision vites kumanda stratejisi.
zanılması, elektrikle seyir, takviye ve Start-Stop fonksiyonu gibi hibrit fonksiyonlarına olanak sağlıyor. Özel taşımacılık işlerinde elektrikli motor ilave ünitelere enerji sağlanması amacıyla kullanılabiliyor. TraXon Hibrit sistemi hakkında görüşlerini açıklayan ZF Ticari Araç Teknolojisi Bölümü Kamyon ve Hafif Ticari Araç Tahrik Teknolojisi Sorumlusu Bernd Stockmann şöyle diyor: “Araştırmalar, ağır kamyonlarda hibrit tahrik sistemleri kullanımının önemli tasarruf potansiyellerine sahip olduğunu gösteriyor”. Uzak mesafe taşımacılığındaki yüzde 5’lik yakıt tasarrufu, yakın dağıtım kullanımındaki tasarruf potansiyelinin altında kalıyor ama uzun yol kamyonlarındaki yüksek miktardaki yakıt tüketimi nedeniyle hibrit teknolojisi bu alanda da kendini amorti eden ekonomik ve kaynak koruyucu bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor.” ZF, TRAXON İLE GELECEĞİN TRENDLERİNE ZEMİN HAZIRLIYOR TraXon temel şanzımanın ve çift kavrama modülünün “TraXon Dual” adı altında kombinasyonu ile ZF, kamyon üreticilerine gelecekteki bir trend için zemin hazırlıyor. Yakıt tasarruf sağlamak için en büyük viteste motorun devir sayısını dikkat çekecek ölçüde düşüren çok uzun arka aks tahvil oranları kullanılıyor. Ancak alışılagelmiş otomatik şanzıman sistemleri kullanıldığında hafif rampalarda bile vites küçültmek gerekeceği için bunlar vites değiştirme sıklığını arttıracaktır. Çift kavrama modülü ile bu vites küçültme ve vites büyütme işlemleri yük altında, yani çekiş kuvvetinde bir kesiklik olmaksızın yapılabiliyor. Bu konforlu ve neredeyse hiç hissedilmeyen vites değişiklikleri yakıt tüketimini de olumlu olarak etkiliyor. Ağır çekicilerde kullanım için TraXon temel şanzıman bir konverter kavraması ile de kombine edilebiliyor. “TraXon Tork” şanzıman yüksek giriş torklarında bile aşınmasız şekilde kalkabiliyor. Kumanda yazılımı sayesinde fonksiyon çeşitliliği tüm TraXon şanzıman varyasyon-
larının kumandası için ZF mühendisleri, genel bir yazılım platformu geliştirdi. Eğimin, dönme yönünün veya devir sayılarının tespiti için bu yazılım programı çok sayıda sensörden yararlanıyor ve böylece ileri görüşlü vites kumanda stratejisi, gaz vermeden seyir fonksiyonu ile manevra ve kalkış sırasında daha fazla konfor gibi yenilikçi şanzıman fonksiyonları mümkün oluyor. GPS’ye dayalı, ileri görüşlü PreVision sürüş stratejisi ile ZF kamyon üreticilerine, şanzımanı GPS verileri ve dijital haritalarla ağ haline getirme olanağı sunuyor. Araçta uygun entegrasyon olması durumunda PreVision, örneğin alışılagelmiş bir şanzıman kumandasının bir rampadan veya dar bir virajdan biraz önce vitesi büyütmesi ve biraz sonra tekrar küçültmesi gibi arazi bağlamında gereksiz olan vites değiştirme işlemlerinden kaçınıyor. Yeni TraXon şanzımanın sunduğu gaz vermeden seyir fonksiyonu, hafif rampa iniş şeklindeki otoyol ve kırsal karayolu kesimlerinde anlamlıdır: Şanzıman boş konuma geçer, gaz vermeden seyir sırasında tahrik aksamı motordan ayrılmıştır ve motor rölantide çalışıyor. Böylece olası sürükleme denemelerinin önüne de geçilerek tüketimin ve emisyonun azalması sağlanıyor. Buna karşın topografya destekli kumanda çok dik rampa inişleri hemen algılar ve bu gibi kesimlerde işletme frenlerini korumak için gaz vermeden seyir fonksiyonunun yerine motor frenini ve şanzıman frenini devreye alıyor. “ZF’nin yeni TraXon şanzımanı şu anda uzak mesafe taşımacılığında bilinen tüm büyük trendler için bir yanıttır” diyen Rolf Lutz, “Şanzıman, güvenilirliği arttırdığı ve yakıt tüketimini azalttığı için çok sayıda varyasyon ile sağlanan olabilecek en büyük esneklik, geniş bir uygulama yelpazesinde düşük işletme maliyetleri sağlıyor” şeklinde görüşlerini özetliyor.
NİSAN
21
DOSYA
Scania’nın gücüne 13 litrelik YENİ MOTOR desteği Scania Euro 5 normlarına uygun yeni 13 litrelik motora sahip araçları satışa sunuyor. 360, 400, 440 ve 480 beygir güçlerinde 4 farklı motor seçeneği sunan Scania, 1.000 - 1.300 devir/dakika aralığında yüksek güce ulaşabiliyor.
S
cania, tüm ürün gamında kullanmaya başladığı 13 litrelik motorlarıyla yakıt verimliliği çalışmalarında ulaştığı son noktayı gözler önüne sererken, yükselen donanım standartlarıyla kullanıcıya önemli avantajlar sunuyor. Çekicilerin standart donanımında sunulmaya başlanan Opticruise iki pedallı otomatize şanzıman, geliştirilen yazılımı ile Yeni Scania Retarder, performansı artırılan egzoz freni, Sürücü Destek Sistemi ve standart klima ile Scania, standartları yukarıya taşıyor. Yeni sistemler ile donatılan Scania; sürüş, yük ve yol koşullarına kendini çok kolayca adapte edebiliyor. Pratik ve akıllı uygulamalarıyla sürücülerin en büyük yardımcısı olan gelişmiş teknolojiyi kullanıcılarına sunan Scania, güç, güvenlik ve konfordan ödün vermeden ağır ticari araç sektöründeki kalitesini bir kez daha ortaya koyuyor. 13 litrelik motor tasarruflu ve güçlü Scania tarafından geliştirilen yeni 13 litre motor platformu Scania Birim Enjektörlü (PDE) yakıt sistemi ve Seçici Katalitik İndirgeme (SCR) teknolojisi ile düşük devirde sunduğu maksimum tork ile performanstan ödün vermeden yakıt tasarrufu sağlıyor. Sahip olduğu teknoloji sayesinde 1000 devir/dakikadan itibaren sunulan azami tork üstün çekiş ve kesintisiz sürüş konforu sağlıyor. Scania Opticruise Otomatize Şanzıman ve SDS (Sürücü Destek Sistemi) destek üniteleri, birlikte kullanımları halinde Scania’nın optimum yakıt tasarrufu konusundaki verimliliğini bir üst seviyeye taşıyor. Scania’nın Euro 5 normlarına uygun yeni 13 litre motor platformu; 360, 400, 440 ve 480 beygir güçlerinde 4 farklı motor seçeneği ile yapılan iş için en ideal tercihi yapma olanağını müşterilerine sunuyor. Yeni 400 beygir gücündeki 13 litre motor, aracın toplam çalışma süresinin yüzde 85’den fazlasını oluşturan 1.000 - 1.300 devir/ dakika aralığında yüksek güce ulaşma özelliğini barındırıyor. Scania’nın yeni 13 lt motor platformu, bakım maliyetlerini de büyük ölçüde düşürüyor. Yeni motorda kullanılan geliştirilmiş teknoloji saye-
22
NİSAN
sinde, kullanıcılarının giderleri düşüyor ve kazançları artıyor. Scania çevreci SCR sistemi (Seçici Katalitik İndirgeme), araçtan salınan egzoz gazlarının içerdiği azot oksit bileşiklerinin kabul edilen normlar dahilinde kalmasını sağlıyor. Kendini kanıtlamış bir emisyon kontrol sistemi olan SCR sistemiyle donatılan yeni Scania 13 lt motorları, yüksek tork ve düşük tüketimin yanı sıra çevreyi zararlı gazlardan koruyan bir çok yeniliği de beraberinde getiriyor. Scania’nın standart donanımı olarak sunulan iki pedallı Scania Opticruise Otomatize Şanzıman ile yakıt ekonomisi, sürüş güvenliği ve konforu artıyor. Scania Opticruise Otomatize Şanzıman; kalkışta, duruşta ve seyir esnasındaki vites değişimlerinde, debriyaj pedalı olmaksızın sürüş sağlayan iki pedallı sistemle sunuluyor. Pedalın ve sürücünün yerini alan, elektronik kontrol ünitesi tarafından kumanda edilen elektrohidrolik servo, debriyajın kavrama ve çözülme işlemini gerçekleştiriyor. Bu sayede, sürücünün tamamen yola ve sürüşe odaklanması sağlanarak, sürüş güvenliği ve konfor artırılıyor. Sistemdeki gelişmiş elektronik yazılım, kavrama esnasında oluşan debriyaj aşınmalarını da asgari düzeye indiriyor. 13 litre motor gamı ile sunulan Yeni Scania Retarder ile rampa inişlerinde, hızı istenilen seviyede sabitlenerek güvenli ve konforlu sürüş
DOSYA
gerçekleşiyor. Aynı zamanda ortalama hızı yüksek tutarak, fren ve lastik aşınması engellendiği gibi yakıt tasarrufu da sağlanarak; maliyet ve zamandan kazandırıyor. Kullanımı son derece kolay olan Yeni Scania Retarder, kullanım şartlarına bağlı olarak otomatik ya da manuel olarak kontrol edilebiliyor. Frenleme kapasitesi arttı Yeni Scania Egzoz Freni gerekli durumlarda Retarder’in ilk kademesinden itibaren devreye girerek, frenleme kapasitesini artırıyor. Artan motor hacmi ve geliştirilmiş kontrol sistemi ile 261 kW’a (355 bg) kadar çıkabilen frenleme gücü sağlanıyor. Yeni Scania Retarder ve Scania Egzoz Freninin birlikte kullanımında 761 kw (1034 bg) güce kadar frenleme yapılabiliyor. Sürücü Destek Sistemi (SDS) ile yüzde 10 yakıt tasarrufu Scania kullanıcılarının en büyük yardımcılarından biri de, standart olarak sunulan Scania Sürücü Destek Sistemi (SDS). Sürücüye araç kullanımı esnasında geri bildirimler vererek güvenli ve ekonomik sürüş tekniğinin gelişimini sağlamakla önemli bir görev üstlenen Sürücü Destek Sistemi, sürüş sırasında gerçek zamanlı çalışarak görev tamamlandıktan sonra elde edilen ana parametrelerden bir özet oluşturuyor. Scania’lardaki APS akıllı kompresör kontrolü yakıt tasarrufu sağlayan ve aracın servis ömrünü uzatan fonksiyonlara sahip. APS, mümkün olan her durumda yardımcı frenler kullanıldığında ortaya çıkan atıl enerjiyi hava tanklarının doldurulması için kullanarak verimliliği artırıyor ve yakıt tüketimini azaltıyor. Yeni 13 litre motor platformunda standart olarak sunulan bir diğer donanım ise şasi filtresi. Filtre, yakıt içerisinde bulunması muhtemel su ve partiküllerin motora ulaşmasını engelleyici bir yapıda. Tehlikeli madde taşımacılığı gibi bazı özel uygulamalar haricinde standart olarak sunulan ısıtıcılı tipteki şasi filtresi, ayrıştırılan
suyun donmasını ve filtre içindeki yakıtın parafinleşerek filtrenin tıkanmasını önlüyor. Ayrıca korozyonu da önleyerek motorun kullanım ömrünü uzatıyor. Scania Dingil Yük Göstergesi Scania Dingil Yük Göstergesi, gösterge tablosunda bulunan ana ekranda dingile binen yükü, süspansiyona bağlı sensör vasıtası ile gösteriyor. Havalı süspansiyona sahip uyumlu yarı römorkların dingil yükleri de gösterilerek araç üzerindeki yükün doğru dağılımını sağlayabilmek üzere geri bildirim veriliyor. Scania Dingil Yük Göstergesi ayrıca, doğru yük dağılımı ile yürüyen aksam ömrünü uzatarak, yasal zorunluluklara uyumu kolaylaştırıyor. Scania tarafından geliştirilen “VERA” Elektronik Araç Performans Kayıt Sistemi, aracın kullanım süresi boyunca performansını, yakıt tüketimini, sürücü kullanım değerleri ile operasyon süresini artırıcı etkenleri ortaya koyan bir sistem. VERA, araç kullanım verilerinin raporlanmasıyla, operasyonel maliyetlerin düşmesini ve sürücülerin performansının gelişmesine olanak tanıyor.
NİSAN
23
DOSYA
Amortisör üretimi ve satışı konusunda faaliyet gösteren Maysan Mando, yeni fabrika yatırımı yaparak kapasitesini artırdı, hedeflerini büyüttü.
Maysan Mando yeni fabrika yatırımıyla kapasitesini artırıyor
“ 24
2012 yılı sonunda devreye aldığı ikinci fabrikası ile birlikte mekanik fabrikasındaki üretim kapasitesini artırdı. Yapılan yatırımla birlikte işleme ve kaynak işlemleri yeni fabrikada, montaj ve yüzey işlem bölümlerini ise ana üretim tesisinde kalacak şekilde üretimini yeniden yapılandırılan Maysan Mando’nun, iki fabrikasında yenileme pazarı dahil iki bin tip farklı amortisör üretiliyor.
”
NİSAN
DOSYA
1969’da Türkiye’de amortisör üretimi yapan ilk şirket olarak kurulan Maysan, başarısını her geçen yıl artırarak 1997 yılında Güney Koreli ortağı Mando ile birleşerek Maysan Mando olarak Türkiye’de faaliyet göstermeye devam ediyor.
M
aysan Mando yıllık 6 milyon kapasite ile iki üretim tesisinde sadece amortisör üretiyor diyen firmanın Satış ve Pazarlama Müdürü Erdi Ceyhan, amortisörün aracın şasi sisteminin ayrılmaz bir unsuru olarak, yol tutuş performansını, yolcunun güvenliği ve rahatlığı açısından süspansiyon sisteminin en önemli parçası olduğunu söyledi. Teknolojinin hızla ilerlediği ve müşteri beklentilerinin aynı paralelde yükseldiği günümüzde, yatırım yapmadan gelecekte var olabilmenin mümkün olmadığına inandıklarını kaydeden Erdi Ceyhan, “Maysan Mando, son üç yılda yaklaşık 5 milyon dolar ARGE yatırımı gerçekleştirdi. 2013 yatırımları ile birlikte son 5 yıldaki kapasite ve modernizasyon yatırımları toplamda 20 milyon dolara yaklaştı. Şirketimiz ürün geliştirme, daha fazla müşteri memnuniyeti, maliyet optimizasyonu ve üretimde daha fazla teknoloji kullanımı için yatırımlarına devam etmektedir” ifadesini kullandı.
kullanılan tüm malzemelerde çevreci ve geri dönüşümlü malzemeler kullanıyor ve üretim süreçlerinde ise doğal kaynak tüketimleri en az kullanan teknolojileri kullanmaktayız. Ayrıca, atıklarımızı sürekli kontrol altında tutarak ve azaltarak kirliliği önlemek felsefesi ile çalışıyoruz. Bu çalışmalarda, çalışanlarımızı ve yan sanayilerimiz ile birlikte etkilenen tüm paydaşlarımızı bilinçlendirmek adına eğitim uygularımız, anket uygularımız ve ziyaretlerimiz devam ediyor. Kurumsal sosyal sorumluluk projeleri kapsamında tüm çalışanlarımız ile birlikte ağaçlandırma çalışmalarını gururla gerçekleştiriyoruz” ifadesinde bulundu. Erdi Ceyhan, “1990’larda imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması, dünya otomobil üreticilerine ait yüksek kaliteli ve düşük fiyatlı ürünlerin yurt içi pazara serbestçe girmesinin yolunu açmış ve yerel tedarikçileri, hem kapasitelerini artırma, hem de sıfır hatayla çalışma gerekliliğiyle karşı karşıya bırakmıştır. Ar-Ge hizmetlerinin iyileştirilmesi, küresel tedarik, yüksek otomasyon ve OEM üreticiler ile sağlam ilişkiler geliştirmeye yönelik stratejisi sayesinde Maysan Mando, bu geçiş döneminin başarıyla üstesinden gelmiş ve Uzak Doğulu üreticilerin neden olduğu yoğun rekabet koşullarına rağmen pazardaki konumunu koruyabilmiştir” açıklamasında bulundu. Pazar payı yurtiçinde yüzde 55 2012 yılı sonunda, Maysan Mando’nun toplam pazar payı, yurt içi yenileme pazarında
Son 3 yılda artış sağladık OEM ihracatı hariç, yenileme piyasası ve küçük OEM’ler için ihracatta da düzenli artış sağladıklarını ifade eden Ceyhan, “Yurtiçi yedek parça satışlarımızda, yeni organizasyonun neticesi olarak son üç yılda düzenli artış trendi yakaladık. Türkiye’nin tüm bölgelerine yayılan etkin ve başarılı 30’a yakın bayimizle, tüm perakendeci ve servislere ürünlerimizi ulaştırabiliyoruz. Avrupa ve Ortadoğu’daki müşterilerimize ve bayilerimize, fuarlar ve 2012 yılında devreye aldığımız global Tecdoc elektronik katalogla güncel ürün yapımızı aktarmaktayız” şeklinde konuştu. Sosyal sorumluluk unutulmuyor Maysan Mando olarak tüm tasarım, üretim ve satış-pazarlama süreçlerini çevreyi korumak felsefesi ile sürdürdüklerini anlatan Erdi Ceyhan, “Özellikle yeni ürettiğimiz ürünlerde
NİSAN
25
DOSYA
İŞBİRLİĞİ İÇİNDE OLDUĞU FİRMALAR
Maysan Mando’ nun üretiminin ana kısmı, Türkiye’ deki OEM müşterileri Hyundai Assan, Oyak Renault, Mercedes Benz Türk, BMC, Ford Otosan, Tofaş, Anadolu Isuzu, Iveco, Otokar, Karsan, Mitsubishi ve Temsa ile yurtdışındaki OEM müşterileri Hyundai Çek, Kia Slovakya, Renault Fransa, GM İngiltere, SAF Almanya içindir. Şirket, üretiminin %20’lik bölümüyle yurt içi satış sonrası ürün ve servis talebini karşılamakta, kalan %10’luk bölümüyle de özellikle Almanya, İtalya, İngiltere, Rusya ve İran gibi ülkelere ihracat gerçekleştirmektedir.
SAHİP OLDUĞU BELGELER
yüzde 55’e, OEM üreticileri otobüs ve kamyon segmentinde ise yüzde 85’e yakın bir seviyeye ulaştı diyen Ceyhan, “Şirketimiz, hareketli piyasa koşullarına uyum sağlayarak, başarıyla ilerlemekte. Maysan Mando, 2012 yılında bir önceki yıla kıyasla yüzde 15 oranında artışla 3 milyon adet üretim miktarına ulaştı. Son on yıldır hem finansal iyileşmeler hem de Kore teknolojisinin tam anlamıyla kullanılmasına yönelik çalışmalarla global bir oyuncu olma hedefi başarılmış oldu. Son beş yılda da Güney Koreli ortağı ile senkronizasyonu tamamladıktan sonra ARGE ekibi ile Co-dizayn yapan bir firma olarak öne çıktık. ARGE merkezi olarak Maysan Mando’nun onaylanması 1 yıl önce hayata geçirilmiş oldu” dedi. 1987 yılından bu yana Türkiye içinde amortisör arzında (üretim ve ithalat dahil) bulu-
26
NİSAN
Maysan Mando, ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi Sertifikası ve ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi Sertifikası’nın yanı sıra ISO TS 16949:2002 Kalite Sertifikası’na da sahiptir. 2008 yılında Ford tarafından Q1 Sertifikası verilen Maysan Mando, ayrıca 2009 yılı Nisan ayında (EFQM) Başarı Ödülü’ne layık görülmüştür. 2011 yılı Nisan ayında Hyundai Motor Company tarafından dünyada sayılı firmaya takdim edilen 5 Star kalite ödülü ile onurlandırılmıştır.
nan tüm tedarikçilerin amortisörlerinin TS3034 standardına sahip olması gerektiğini ifade eden Ceyhan, “Türkiye’ de amortisör üreticileri hali hazırda zaten bu sertifikasyona göre üretim yapmaktadır. Amortisör ithalatçıları ise TSE’den bu sertifikasyonu alarak ithalat izni alabilmektedir” şeklinde konuştu.
HABER
Törende tedarikçiler yıl boyunca yaptıkları çalışmaların sonucunda aldıkları plaketlerle ödüllendirildi.
OMSAN 12 tedarikçisine BAŞARI ÖDÜLÜ verdi Omsan Lojistik, tedarikçilerini hizmetlerinden ötürü ödüllendirmek ve kendilerine teşekkür etmek amacıyla bir tören düzenledi. Törene, ödüle layık görülen 12 firma katıldı.
O
msan Lojistik her yıl düzenlediği tedarikçi ödüllendirme toplantısında toplam 12 firmaya ödül verdi. Toplantıda Omsan Tanıtım Filminin gösteriminin ardından Omsan Lojistik Genel Müdürü Osman Küçükertan bir açılış konuşması yaptı. Daha sonra gerçekleştirilen Omsan Tedarikçi Yönetim Sistemi hakkındaki genel bilgilendirme sunumunun ardından ise yüksek performans gösteren tedarikçiler ödüllerini aldılar. Açılış konuşmasını yapan Omsan Lojistik Genel Müdürü Osman Küçükertan, iş ortakları ile daha fazla entegre olmanın, süreçleri beraberce geliştirmenin ve birlikte büyümenin Omsan yönetim stratejilerinde önemli bir yer tuttuğunu belirterek Omsan’ın bugün sektörün mihenk taşı olmasında iş ortaklarının katkılarının göz ardı edilemeyeceğini ifade ederek konuşmasına başladı. Omsan Lojistik’in 2010 yılında gerçekleştirdiği önemli projeleri ve tescillenen başarılarını anlatan Küçükertan, 2011 yılında gerçekleştirmeyi planladıkları yatırımlardan da bahsetti. Küçükertan, 2010 yılında Omsan olarak iş he-
deflerine ulaşmış olmanın gururunu ve mutluluğunu yaşadıklarını, bu başarının hem Omsan’ın hem de tüm iş ortaklarının beraberce başarılı çalışmaları sonucu gerçekleşmiş olduğunu belirterek Omsan ve tüm iş ortakları arasındaki sorumluluk ve dayanışma duygularının ne denli güçlü olduğunu ortaya koyduğunu sözlerine ekledi. Daha sonra Satınalma ve Tedarikçi Geliştirme süreçleri ile ilgili genel bir değerlendirme sunumu yapan Omsan Lojistik Satınalma ve Tedarikçi Geliştirme Müdürü Anı Dursun, amaçlarının tüm tedarikçilerinin Omsan standardında hizmet vermesi olduğunu belirterek tedarikçi seçiminde fiyat ve kalite gibi objektif kriterlerin yanı sıra tedarikçinin güvenilirlik, şeffaflık ve dürüstlüğünün temel alındığını ifade etti. Yapılan sunumun ardından, ödüle layık görülen Grimaldi Group, Class NK, Michelin Lastikleri, Barkan Yemek, Baysal Nakliyat, Bursa Birlik Nakliyat, Gür-sel Turizm, Detay İnşaat, Pegasus Havacılık, Öz-Trans Uluslararası Nakliyat, 63 Nolu Çamlıca Beldesi Kam. ve Mot. Taş. Kooperatifi ve Top Servise ödülleri verildi.
NİSAN
27
PORTRE
Gaziantep’in ‘Düşünen Adam’ı
YÜP E BARTIK Bu kez, Anadolu’dan bir değeri taşıyoruz sayfalarımıza. Kapağa taşıdığımız diğer meslektaşlarına göre daha genç ama yarım asra yaklaşan yaşamına birçok başarı sığdırmış. Bütün dorselerinin arkasında Rodin’in ‘Düşünen Adam’ heykeline benzeyen bir figür çizdirdiği için ‘düşünen adam’ sözcüğünü başlıkta ismiyle bütünleştirdik. Sık sık dev filo alımlarıyla gündeme gelen Anadolu Kaplanı Eyüp Bartık, bu kez bulunduğu ilin Ticaret Odası Başkanlığı’na talip.
28
NİSAN
PORTRE
B
irçok kişinin tanımadan sadece ticaretteki adımlarını izleyerek ‘agresif’ bulabileceği, fakat yüzü devamlı gülen Eyüp Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Bartık’ın söyledikleri çok ilginizi çekecek. n Nasıl başladı nakliyecilik öyküsü? Nakliye işi dede mesleği. Dede 1936 yılında kamyonlarla taşımaya başlamış. Baba da 1955 yılında taşıma işine girmiş. 80’li yıllarda bir ara otomotiv işine girerek TIR bayiliği yaptık. 1996 yılında lojistik sektörünün dünyadaki ve Gaziantep’teki durumuna baktığımızda yatırımın uygun olduğunu fark ettik ve 1996 yılında lojistik sektörüne girdik. Babamız, 1981 yılında kontrolü bırakarak dışardan destek verdi ama bizim ihtiyaç duyduğumuz anlarda hep yanımızdaydı. 1996 yılından sonra da ağabeyimle ben, iki kardeş olarak işin başına geçtik. 2001 krizinde de lojistik sektörüne odaklanma kararı aldık. Bir sonraki kuşağımız da eğitimli bir şekilde bizden sonra yerlerini almak için hazırlanıyor. n Bazen 100 araç 200 araç alıyorsunuz. Nasıl beceriyorsunuz hep ayakta kalmayı? Danışmanlık hizmeti alıyor musunuz? 1990’lı yılların sonlarına doğru danışmanlık hizmeti almaya başlamıştım. Dünyanın, ülkemizin ve Gaziantep’in ne kadar geliştiğini görüyorduk; gelişmeye ayak uydurmak için de gereken her şeyi yaptık. Danışmanlık aldığım kişiler ‘biz sana danışmanlık hizmeti vermiyoruz. Senin beynindeki bilgileri toparlayıp, yeniden sana sunuyoruz’ diyorlardı. Mutlaka bir katkınız olmalı; analitik düşünüp, öngörülerle davranmalısınız. Yanı sıra, risk alıp, tabloyu doğru okumak becerisine de sahip olmalısınız. Biz tüm bilgileri toplayıp, en son kararı geçmiş tecrübelerimizle alırız. İnsanlar öngörüyü; şans ve fırsat olarak adlandırırlar. Ben böyle olduğuna inanmıyorum. Tamamen sizin tecrübelerinizi doğru paketleyip beyninize yazmanızla doğru orantılıdır. Ben hayata böyle bakıyorum. n Peki araçlarınızdaki düşünen adam motifi nereden çıktı? Düşünen adam, bizim işimizdeki hep düşünerek hareket etme ilkesini yansıtma isteğimizden doğmuştur. Eskiden araçlarda yalnızca firma ismi yazar, başka bir şey olmazdı. Reklamın da ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bizim aracımız dünyayı dolaşıyor dedik. Bari dolaşırken, adımız da duyulsun. Yaptığımız figür Rodin’in ‘Düşünen Adam’ heykeline de benziyordu. 2006 yılında Sabancı Grubu, Rodin’in sergisini Türkiye’ye getirmişti. Bizim düşünen adamımız, ithalatçı ya da ihracatçımızı simgeler. Figürümüz, lojistiğin bir problem olduğunu düşünmektedir.
Biz de yarattığımız çözümlerle onların hayatını kolaylaştırırız. n Siz yumurtaları farklı sepetlere koymayı da iyi beceriyorsunuz. Çünkü, bildiğim kadarıyla lojistik tek yaptığınız iş değil. İnşaat alanında yaptığınız bir çalışmanızın olduğunu biliyoruz, anlatır mısınız? Lojistik kapasitemizin yüzde 25’inin üzerinde grup, sektörel ve ülkesel firmalara taşıma yapmama ilkesi bulunur. Bu şu demek, yüzde 25’in üzerinde ülke taşıması yapmayız. Yine yüzde 25’in üzerinde tekstil taşıması yapmayız. İnşaat işine ilk girdiğimiz 1995’li yıllar sektörde kriz zamanıydı. Repolar, hazine bonoları uçuşuyor; faizler tavan yapıyordu. Elimizde 3-5 kuruş paramız var. Bu parayla ne yapalım diye düşünürken, farklı bir konseptle karşılaştık. Bizim bütün yatırımlarımızın temelinde güzel Gaziantep’imiz vardır. Ancak, Gaziantep büyüyüp gelişirken sosyal altyapının da aynı ölçüde geliştiğini söylemek mümkün değil. Buna şehri paylaşan bir birey olarak sorumluluk duygusuyla katkıda bulunmak istedik. Çünkü, büyümeyle birlikte sosyal ihtiyaçlar da artacaktı. Biz, bu çalışmaya başladığımızda bir üniversite vardı, şu anda dördüncüsünün kararı çıktı. İLK 10 LOJİSTİK ŞİRKETİ ARASINDA n Eyüp Lojistik’in şimdiki konumu nedir? Nerelere taşıma yapıyorsunuz? Eyüp Lojistik, bölgenin kendi branşındaki bir numarasıdır, Türkiye’de de ilk 10 içerisinde yer alır. Piyasada çok agresif olarak algılanabi-
NİSAN
Eyüp Lojistik’in temel prensibinin sorunlara çözüm odaklı yaklaşması olduğunu belirten Eyüp Bartık, Ben sorunla dedikoduyu birbirine çok benzetirim. İkisini de saatlerce konuşun çözüme ulaşamazsınız. Biz de her gün sorun yaşarız ama o sorunları her gün de çözeriz” diyor.
29
PORTRE
liriz ama aslında agresif sayılmayız. Hangi taşıma firmasına gitseniz Eyüp Lojistik’in ‘pahalıcı’ olduğunu söyler. Eyüp Lojistik, ‘en iyi işi’ ama bedeliyle yapar. Biz de doğru hizmeti verebilmek için sürekli kaynağımızı artırmak zorundayız. O nedenle bir defada 150-200 gibi sayıda TIR’lar alabiliyoruz. n Peki, bu alımları bir kontrat dahilinde mi yapıyorsunuz? Enteresandır. Biz, pek kontratlı iş yapmayız. Kendimizi bağlamayı doğru bulmuyoruz. Kontrat, eşit koşullarda sağlanan bir belgedir. Ancak, lojistik şirketleri yapıları gereği fleksibl olmalı. Müşteriniz sizi kontratla kendine bağlar ama kendini size bağlamaz. Yıl boyunca 200 birim ihracat yapan müşteri, bir sonraki yıl bu rakamı söylüyor ama 180’e bile garanti veremiyor.
Çünkü, konjonktürün ne olacağını onun da kestirmesi mümkün değil. Peki onun bana garanti veremediği bir süreci ben neden garanti altına alayım. Kontrat lojistiğinin doğru bir konsept olduğuna inanmıyorum. Çünkü, ringe eşit koşullarda çıkılmıyor. n Eyüp Lojistik’in, bölgeden kaynaklanan sorun veya avantajları var mı? Bölgeden kaynaklanan avantajlarımız tabi ki var. Biz birçok kalemi Anadolu maliyetleriyle yürütüyoruz. Büyük kurumlar Anadolu’ya call center merkezleri kurar. Çünkü, iş gücü daha ucuzdur. İnsanların lokasyon olarak nerede olduklarının hiçbir önemi yok. Eyüp Lojistik’in temel prensibi sorunlara çözüm odaklı yaklaşmasıdır. Ben sorunla dedikoduyu birbirine çok benzetirim. İkisini de saatlerce konuşun çözüme
Eyüp Lojistik’in temel prensibi sorunlara çözüm odaklı yaklaşmasıdır.
30
NİSAN
PORTRE
ulaşamazsınız. Biz de her gün sorun yaşarız ama o sorunları her gün de çözeriz. ŞİKAYET EDİYORSANIZ BAŞKA BİR İŞ YAPMALISINIZ! n Lojistik meşakkatli bir iş mi? İşinizi yaparken ilginç olaylar da yaşıyor musunuz? Lojistiğin zaten kendisi enteresan bir iş. Aynı arabayı 8-10 farklı ülkeden geçiriyorsunuz. Araba, yük, şoför herkes hareket halinde. Sektörde kiminle konuşsanız şikayet duyarsınız. Ben kendime ilke edindim ve sorunları konuşmuyorum. Şoförlerden, arabalardan, gümrüklerden bıktık derler. Kimse kimseyi bu işi yapmaya zorlamıyor. Birçok sektöre vâkıf olduğumu düşünüyorum. Deneyimlerime göre en kolay bırakılacak iş lojistik işidir. Filonuz varsa, yüzde 5 aşağı verdiğinizde, ertesi gün her şeyi satarsınız. Büronuz varsa, personelin de tazminatını verip gönderdiniz mi hiçbir sorun kalmaz. Fabrikasını kapatıp, 5 yıl boyunca satamayan insanlar var. Sorunları genelde yaşlılar dile getirir, gençler ise alır götürür. n Navlunların çok kötü gittiği ve bu fiyatlarla taşımacılık yapmanın mümkün olmadığı söyleniyor. Buna katılır mısınız? Bence bu şikayet de çok haklı gerekçelere dayanmıyor. Navlunlar diye bir şey yoktur. Fiyatlandırma, o anki pozisyonunuza bağlıdır. 10 yıl önce Almanya’dan Türkiye’ye 200 parsiyel çıkıyorsa, şu anda 2 bin parsiyel çıkıyor. Tonajlar ve sayılar çok büyüdü, tabloya bir de bundan bakmak gerek. Üretimi artan her malın fiyatı da düşmez mi? Aynı ilke navlunda da geçerli. Herkes kendi rekabetine çevrenin de ayak uydurmasını istiyor. Bu pozisyon işidir. Hesap, biz ne yaparız da ihracatçının, ithalatçının önünü açar onların maliyetini düşürürüz olmalı. GAZİANTEPLİ DÜNYAYA HALI KULLANMA KÜLTÜRÜNÜ ÖĞRETTİ Durumu daha iyi açıklamak için size Gaziantep’ten örnek vereyim. Halıcılık, şehrimizin lokomotif sektörlerindendir. 2 binli yılların başında halı sektörü büyüyor. Biz de tedarikçi olarak müşteri seçiyoruz. Bir dakika dedik! Bu sektör hızla büyüyor, benim annem 20 yıldır aynı halıyı kullanır; yıkar, kurutur yine aynı halıyı serer. Bu büyümede bir sorun var. Dünyaya halı döşeseniz bu halılar bitmez diye eleştirmiştik. Aradan birkaç yıl geçti. Bizim bildiğimiz Avrupa klasik halı kullanmıyordu. Sonra evlerde halı görmeye başladık. Ben bunu şöyle adlandırıyorum. Akıllı insanlar düşünene kadar çılgınlar yol kat ediyor. Biz verilere bakarız. Dünya halı üretimi ne kadardır? İhtiyaç nedir? Ama bakıyoruz 2003 yılında Gaziantep’te 50 halı makinesi varsa, 2004’te 50 de sipariş geldi. Yani kapasite yüzde 100 arttı.
NİSAN
31
PORTRE
Bunun iktisadi olarak bir açıklaması yok, olamaz. Biz sorun yaşayacaklar derken, 2005’te 50 makine siparişi daha geldi. 2006, 2007 derken şu anda 1.300 halı tezgahı var ve hepsi sırada satıyor. Şu anda Almanya, Belçika’daki marketlerde Türk halıları 50-60 Euro’dan satılıyor. Fiyatın bu kadar düşmesi, ihtiyaç olmadığı halde insanların halı alma isteğini canlandırdı. Gaziantepli, dünyaya halı kullanmasını öğretti. İnce eleyip sık dokuyanlar out, amatör girişimciler in oldu. n Takım ruhunu konuşturacağınız bir işe daha soyunuyorsunuz. Yıllardır üyesi olduğunuz Gaziantep Ticaret Odası’nı bu kez yönetmeye talipsiniz. Ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? GTO’nun mevcut Başkanı 22 yıldır bu görevi yürütüyor. Görevde kaldığı sürece ciddi uğraşlar verdi. Ama biz artık dünyanın değiştiğini, geliştiğini; dinamizmin önemli olduğunun farkındayız. Gaziantep Ticaret Odası, Sanayi Odası ve İhracatçılar Birliği ilin üç ayrı sivil toplum örgütü ve üçü de birbirinden bağımsız kuruluşlar. İhracatçılar Birliği, bence iyi gidiyor, Gaziantep ihracatta rekorlar kırarak, Türkiye’nin iki katı büyüyor. Sanayide de çok hızlı büyüyoruz. Ama İpek Yolu üzerinde olması ve ticarette çok daha farklı yerlere gelmesi gereken Gaziantep’in bu açıdan eksik kaldığını düşünüyorum. Arkadaşlarımızla fark edip, bir adım atmak istedik ve eleştirilerimize çözümler de ekleyerek öne çıkmaya karar verdik. Sorunları biliyoruz ve çözmeye talibiz. Gaziantep birlik, beraberlik, ticaret, samimiyet ve işbirliği kentidir. Bu güzel özelliklerimizi ticaret odamıza biraz daha yansıtmak amacındayız. Göreve gelmek için iki yıldan bu yana bir çalışma içindeyiz. Arkadaşlarımız bize inanıyor ve güveniyor. Lojistik, diğer bütün sektörlerle temas içinde olan bir sektör. Ticaret odamızda da durum böyle. Otomotivciden araç, petrolcüden yakıt alıyorsunuz; tekstilcinin, gıdacının yükünü taşıyorsunuz. Örneğin, ben işim gereği, dünyada ve Türkiye’de ticaret nasıl dönüyor anlayabiliyorum. Örneğin, Kazakistan’da yarı fiyatına buğday var ama lojistik maliyet pahalı olduğu için Türkiye’ye getirmeniz fiyatı yükseltir. Buradan, bir lojistikçi direkt analitik sonuca ulaşacağı için sektörün sorunlarına çok daha yakından çözüm bulabilir sonucunu çıkarabilirsiniz.
Gaziantep, ihracatta rekorlar kırarak, Türkiye’nin iki katı büyüyor. Sanayide de çok hızlı büyüyoruz. Ama İpek Yolu üzerinde olması ve ticarette çok daha farklı yerlere gelmesi gereken Gaziantep’in bu açıdan eksik kaldığını düşünüyorum.
32
NİSAN
PORTRE
n Mevcut başkanın 22 yıldır görevde olduğunu söylüyorsunuz. Peki siz, neyi değiştirmeyi planlıyorsunuz? Çantanızda ne var? Bizim temel amacımız ‘GTO’yu, odaya giden üye değil, üyesine giden oda yapmak’ olacak. Şu anda odayla ilgili çeşitli anketler yaptırıyoruz. İnsanların büyük çoğunluğu odayla ilgili soruya ‘Oda sorunlarla değil, sadece aidatlarımızla ilgilenir’ yanıtı veriyor. Bence artık bu algının kırılması lazım. n Peki, siz nasıl bir oda düşlüyorsunuz? Bizim seçimi kaybedip kazanma gibi bir saplantımız yok, önce ülkemiz ve şehrimiz kazanmalı. Ticaret odası üyeleri otellere gider yüzde şu kadar indirim alırdı. Bunu neden sahaya yansıtmayasınız? Kurumlarla ciddi anlaşmalar yapıp, toplu pazarlık gücünü kullanarak bu imkanları niye üyelerinize sunmuyorsunuz? Herkesin araç ihtiyacı ve herkesin bağımsız beğenisi olabilir. Ama böyle olunca herkesin aldığı fiyattan edinirsiniz. Fakat, siz gidip üyeleriniz için 500 araç pazarlığı yaparsanız, inanılmaz indirimler alabilirsiniz. Biz birlikten güç doğar anlayışına yürekten inanıyoruz. Örneğin, ticaret odaları bankalarla anlaşma yapar. Bankaya benim odamın anlaşması ne kadar diye sorun size x rakam vereceklerdir. Peşinizden bir arkadaşınız gelsin, ticaret odası üyesi olmadan daha düşüğe bir işlem yapabilecektir. n Anladığım kadarıyla içinde somut gerçeklerin olduğu bir buket hazırlayıp sunacaksınız oda üyelerine… Kesinlikle. Bu projelerin hepsi hazır zaten. Daha da ötesi var: Biz Gaziantepliyiz. Şehrimizin fıstığı, kebabı, baklavası meşhur. Önünüze kargo poşetleri gelir, çeşitli kuruluşların reklamlarını görürsünüz. Bir kargo kuruluşuyla anlaşılır, reklamınızı poşetlere basar, Gaziantep’in tanıtımını yapar; ben de üye bilgilerimi onunla paylaşırım. İnsanlar vaat duymak değil, artık somut şeyler istiyor. Biz de somut gerçekler sunmaya hazırız.
Ağabey Özcan Bartık, formülü verdi…
Başarımızın sırrı: İlgi, bilgi sevgi “Operasyonun başında ağabey Özcan Bartık var. 51 yaşındaki Özcan Bartık, kardeşi Eyüp Bey’den 6 yaş büyük. Yönetim Kurulu Başkanı olan küçük kardeşi Eyüp Bartık’ı ve geçmiş dönemi Özcan Bey şöyle aktarıyor: “Eyüp, okula gider okul çıkışı dükkana gelirdi. Dünya TIR Garajı biraz şehir dışındadır. Otobüs de gelmediğinden Eyüp KÜSGED’e gelir, oradan yaklaşık 5 kilometre her gün dağdan aşarak işe ulaşırdı. Çoğu zaman köpekler kovalamıştır. Çok enteresan şeyler yaşadık. O tarihlerde pistonun takımını Ankara, İstanbul 600 bine satarken, biz 150 bin liraya satardık. Askere gidene kadar beraberdik. 1996’da DAF, TIRSAN’a geçince Çetin Bey de bayileri olmamızı istedi. Nizip yolu üzerinde 12 bin metrekare alanda satış-servis ve yedek parça işine girdik. 2000 yılına geldiğinde de bu işlerin daha da ileriye gitmediğini fark ederek taşıma işine girdik. Organize’ye geliyorduk, filoların içinde hiç Antep aracının olmaması dikkatimizi çekmişti. Bu işin geleceği parlak deyip, 2000 yılında bir firmayı satın alarak 10 araçla işe başladık. Sistemimiz de doğru gidince, tercih sebebi olduk. 2003 yılında da DAF’ı tamamen bırakarak, uluslararası taşımacılığa yöneldik. İş paylaşımı konusunda ben biraz daha teknik konulara yatkın olduğum için operasyonda kaldım. Eyüp ise satış ve pazarlamada başarılydı. Herkes iyi olduğu bölümde kaldı. İlgi, bilgi sevgi bu sizi başarıya götürür. Biz de her zaman kendimizi müşterinin yerine koyarak empati yaparız. Bu stratejimiz sayesinde de şu an bulunduğumuz noktadayız.”
n Görülüyor ki, siz dünden bugüne göreve talip olmamışsınız. Yılları içeren bir durum var ortada. Doğru. Bu 10 yılı kapsayan bir duygudur. Çünkü, biz her yaptığımız işi düzgün ve başarılı tamamladık. Mesele, göreve talip olmak değil. Mesele, arkanızdan ‘evet doğru işler yaptılar’ dedirtmektir. Başkanlık koltuğu hem iş yükümü artıracak, hem de eleştiri oklarını üzerime çekecektir. Ama, önemli olan geride bir başarı hikayesi bırakabilmektir.
NİSAN
33
PORTRE
Baba Abdulkadir Bartık’ın toplu filo alımlarına yorumu:
Eyüp, araç aldıkça içim yağ bağlar eskileri satınca canım sıkılır
E
yüp Bartık’ın babası Abdülkadir Bartık, 70 yaşını aşmasına karşın, her gün iki dirhem bir çekirdek işinin başında oluyor. Babası Ökkeş Bartık, tek kamyonuyla Gaziantep’ten Adana Fevzipaşa’ya, trene yük taşırmış. 90 kilometrelik bir mesafede 1936 model BMC kamyonuyla çalışırmış. Gerisini operasyonların yönetimini ağabey Özcan Bartık’a; yönetimi ise küçük oğul Eyüp Bartık’a bırakan Abdulkadir Bey’den dinliyoruz… “Babam 1936 yılında şoförlükten başladı, sonra kamyon sahibi oldu. Biz de ilkokulu bitirdikten sonra muavinliğe başladık ve 17 yaşında şoför olarak babamızın yanında çalışmaya başladık. 1957’de ehliyet aldım, 1963 yılında da babamla ayrılarak başka bir kamyon aldım. O günün şartlarına göre çalıştık, 1966’da bir kamyon daha aldım. Özcan ile Eyüp yetişmeye başlayınca onlar da yanımda muavinlik etmek istediler. Ben de, ‘bu meslekte hayır yok, sizi şoför yapmayacağım, bir oto yedek parça dükkanı açacağım’ dedim. 1982 yılında Dünya TIR garajında oto yedek parça dükkanı açtım, ben de arabamla İstanbul’a gidip gelmeye devam ettim. Dönüşte de dükkana yedek parça alırdım. 10-15 yıl böyle sürdü. Çocuklar, ‘bırak artık geç otur ‘dedi. Biz de işi bırakıp, birkaç bayilik aldık. Bu arada DAF’ın satış acenteliğini üstlendik. Bir yılda 16 bayinin yaptığı satışı tek başımıza yaptık. Daha sonra ise merkezin sattığı arabanın üzerine çıktık. Bu arada TIR almaya karar verip, 10 araçla taşımacılığa başladık. Aktif olarak her gün işe gider gelirim. Şu an sefere çık deseler yollara düşerim. Eyüp, büyük çaplı araç aldığında benim yüreğim yağ bağlar, o gün rahat yatarım. Ama eskileri satıyorum dediğinde canım sıkılıyor. Hiçbir zaman yanlış mı yapıyoruz kaygısı taşımam, Allah bizimle beraber. Ticaret Odası adaylığına gelince, bana sordu, ben de ‘bu iş bizim işimiz değil’ dedim ama ‘arkadaşlar istedi, onları yarı yolda bırakamam’ dedi. Ben de hakkımızda hayırlıysa devam ettir, değilse yarı yolda bırak cevabı verdim. Çok iyi ilerliyor, Başkan olacağını tahmin ediyorum. Buraya 1 kamyonla geldik. Bulunduğumuz binayı 2004 yılında açarken, gazeteciler ‘Siz bu büyüklüğe 1 kamyonla nasıl ulaştınız?’ diye sordular: ‘Ben de, bilmiyorum nasıl geldiğimi diye cevapladım.’ Gerçekten her şey Allah’ın yardımıyla hızla ilerledi.
34
NİSAN
Abdulkadir Bartık, 1955 yılında aldığı ve Gaziantep’in 100’üncü şoförü olduğunu gösteren belgeyi bizimle paylaştı.
HABER
Ahmet Erdem: Türkiye’ye küresel bir dünya markası olarak geldik, zamanla halkın gönlünde yerel bir değer olduk.
Türkiye’nin yerel ve global devi 90 yaşında Türkiye’nin en köklü şirketlerinden Shell Türkiye, 90. yılını kutluyor. Firma, 7 Mart 1923 tarihinde akaryakıt ve madeni yağ dağıtımıyla ülkemizdeki faaliyetlerine başlamıştı.
S
hell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem, Shell’in kuruluşundan beri büyük yatırımlarıyla Türkiye’nin gelişmesindeki en büyük paydaşlardan biri olduğunu belirterek açıklamalarda bulundu: “Türkiye’ye küresel bir dünya markası olarak geldik, zamanla halkın gönlünde yerel bir değer olduk. Yatırımlarımız Türkiye’nin enerji arzına zenginlik kazandırırken, müşterilerimize en kaliteli ürün ve hizmeti sunmayı da mümkün kılıyor. Doksan yıllık yolculuğumuzda bizi en çok mutlu eden şey müşterilerimizin ve kamuoyunun takdirini kazanmaktı. Türkiye’deki yolculuğumuz daha uzun yıllar sürecek ve Türkiye ile birlikte büyümeye devam edeceğiz.” Erdem, Petrol Kanunu’nda değişikliğe gidilmesinin Türkiye’nin enerji ihtiyaçlarına
ulaşmasını sağlamak adına gerekli olduğunu ve 1950’lerden kalma bir kanunla bunu başarmanın zor olduğunu belirtti. Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren yasanın ardından 10 numara yağ kullanımında veriler ışığında bir azalma olduğunu belirten Erdem, insana ve çevreye zarar veren bu kullanımın ekonomik kayıplarının da önemli olduğunu söyleyerek yaşanan gelişimden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. ADR koşullarına geçiş sürecini değerlendiren Erdem, Shell’in akaryakıt taşımacılığının tamamının ADR standartlarına göre yapıldığını, artık tüm yatırımcıların ADR beklentisinde olduğunu söyledi. Ancak geçiş sürecinin gerçekçi bir ilerleme anlayışı içinde tamamlanması gerektiğine işaret eden Erdem, konunun ekonomik ve fiziksel imkanlarla olan ilişkisinin altını çizdi.
NİSAN
35
HABER
Voith Turbo’nun Türkiye Genel Müdürü Cem Binici
Voith Turbo 150 yılın tecrübesini sunuyor Bir dünya şirketi olan Voith Grup bünyesinde yer alan Voith Turbo, Türkiye’deki faaliyetlerinde önemli firmalarla işbirliği yaparak sektördeki yerini sağlamlaştırmış durumda.
D
ünya çapında yaklaşık 50 ülkede faaliyet gösteren Voith, 42 binin üzerinde çalışanı ile yıllık 5.6 milyar Euro’luk bir ciroya sahip. 1867 yılında Almanya Heidenheim’da bir aile şirketi olarak kurulan Voith’in yönetiminde, beşinci nesil torunlar yer bulunuyor. Avrupa’nın en büyük aile şirketlerinden birisi olan Voith Group bünyesinde 4
36
NİSAN
ayrı grup şirketi yer alıyor. Grubun; Voith Paper, Voith Hydro, Voith Industrial Services ve Voith Turbo 4 şirketi var. Bu şirketlerden Voith Turbo; raylı sistemler, enerji, petrol ve doğalgaz, madencilik, demir-çelik, otomotiv ve denizcilik sektörü gibi geniş bir yelpazede ürün ve çözümler sunuyor. Uzun yıllardır Türkiye’de faaliyet gösteren Voith Turbo’nun Türkiye Genel Müdü-
HABER
rü Cem Binici, firmanın 2008 yılında tüm faaliyetlerini tek bir çatı altında topladığını kaydetti. Voith Diwa ile şehir içi kullanımda uzman Firmanın faaliyetleri hakkında bilgiler veren Cem Binici, “Otomotiv sektörüne yönelik ürün ve çözümlerimiz Voith Turbo bünyesinde ticari araçlar departmanımız tarafından sunulmakta. Şehir içi otobüslere Voith Diwa tam otomatik şanzıman tedarik ediyoruz. Voith Diwa şanzımanımız yol koşullarına bağımlı vites geçiş programı SensoTop sayesinde bir yandan şehir içi ulaşımda çok önemli bir unsur olan sürüş konforunu arttırırken, diğer yandan da düşük yakıt tüketimi sağlamakta. Bu özellikleri nedeniyle Otokar, Mercedes, MAN gibi birçok markada bizim şanzımanlarımız kullanılmakta. Bunun dışında yerli otobüs ve kamyon üreticileri için aks sistemleri de sağlamaktayız. Ayrıca şehirlerarası otobüsler ile kamyonlar için de Voith Retarder hidrolik fren sistemi tedarik etmekteyiz. Voith Retarder güçlü şekilde sürekli fren yapabilmeyi sağlayan bir sistemdir. Voith Retarder ile yakıttan tasarruf ederken, aynı zamanda aşınan parçaların korunması, daha güvenli sürüşün yanında daha az işletme maliyetleri oluşmasına olanak sağlar” ifadelerini kullandı. Türkiye’de ve dünyada faaliyet gösteren çok önemli firmalarla çalıştıklarını ifade eden Binici, “Bu çok değişik müşteri gruplarının Voith‘u tercih etmesinin nedeni sloganımız olan ‘Engineering Reliability’, yani ‘Mühendislik Güvenilirliği’. 146 yıllık mühendislik tecrübesinden dolayı, VOITH müşterisi satın almış olduğu bir ürünün uzun süre güvenilir bir şekilde kullanılabileceğini ve kendisi için doğru ürün olduğunu bilir” şeklinde konuştu. Cem Binici, bu yılki hedefleri konusunda ise şunları söyledi: “Bu yılki hedeflerimiz, çalıştığımız tüm sektörlerde oldukça büyük bir potansiyel var. VOITH bir teknoloji ve mühendislik şirketi olduğundan Türkiye’de yapılan/yapılacak her yatırımda katkıda bulunma hedefindedir. Biz de stratejimizi bu yönde belirleyip bu yıl da daha önceki yıllarda olduğu gibi büyümeye devam edeceğiz.”
kalitesine duyulan güveni göstermektedir. Ayrıca şirket olarak ‘Never let the customer down’ yani ‘Müşteriyi asla yüzüstü bırakma’ ilkesi ile hareket ediyoruz. Tecrübemizle her zaman müşterilerimizin yanındayız. İş ortaklarımıza ürünlerimizi sunarken bunu bir kerelik bir işlem olarak değil uzun vadeli bir birlikteliğin devamı veya başlangıcı olarak görüyoruz. Bu nedenle şirket olarak planlarımızı ve stratejilerimizi kısa vadeli değil olabildiğince uzun vadeli kurguluyoruz” ifadelerini kullandı.
“Tecrübemizle müşterilerimizin yanındayız” Cem Binici, “Geçmişten gelen tecrübe, mühendislik bilgisi, teknolojik bilgi birikimi sayesinde Voith müşterilerine ve iş ortaklarına sürekli kaliteli ve güvenilir ürünler sunabilmekte. Voith Grubu’nun 146 yıldır sürekli büyümesinin ardında yatan gerçek, bu birikimi ile sürekli kaliteli ve güvenilir ürünler sağlayarak büyük bir müşteri kitlesinin taleplerini karşılayabilmesidir. Bizim ürünlerimizi kullanan iş ortaklarımızın Voith ürünlerini tercih etmeye devam etmesi ürünün
NİSAN
37
HABER
CEVA
GÖZÜNÜ
DIŞ
TiCARETE
DiKTi
2012 yılı sonuçlarını ve 2013 hedeflerini açıklayan CEVA Türkiye, 600 bin metrekare depolama alanına ulaştı ve gözünü dış ticarete çevirdi.
CEVA Türkiye ve Balkanlar Genel Müdürü Fuat ADORAN
38
L
ojistik firması CEVA, 2013 yılında da hız kesmeden büyümeye devam ediyor. Büyüme hedefini 2013 yılı için yüzde 20 olarak belirleyen CEVA, Türkiye’nin en büyük deposunu Gebze’de açarken, Anadolu’ya da yayılıyor. CEVA Türkiye’deki genişleme stratejisini dış ticaretle birleştirdi. CEVA Türkiye uluslararası ticarette de lider olmayı hedefliyor. CEVA Türkiye ve Balkanlar Genel Müdürü Fuat Adoran, CEVA Türkiye’nin 2012 yılı sonuçlarını ve 2013 yılı hedeflerini açıkladı. 2012 yılında da lojistik sektörünün en hızlı büyüyen uluslararası şirketlerinden biri olduklarını açıklayan Adoran, “2012 yılında Türkiye’nin lojistik sektöründe tek merkezden takip sistemi olan Kontrol Merkezi’ni açtık. Kocaeli-Gebze’de Türkiye’nin en büyük transfer merkezini hizmete sokarken, aynı zamanda, Türkiye’nin en büyük depolarından birini sanayinin dağıtım ve üretim merkezi Gebze’de faaliyete soktuk” dedi. CEVA Türkiye’nin büyüme hızının 2013 yılında da hız kesmeden devam ettiğini belir-
NİSAN
IVECO yoluna CEVA ile devam ediyor ten CEVA Türkiye ve Balkanlar Genel Müdürü Fuat Adoran şöyle konuştu; “Büyüme hedefimizi 2013 yılı için yüzde 20 olarak belirledik. CEVA Türkiye olarak 5 yıllık büyüme stratejimizi de belirledik. 2017 yılı hedefimiz Türkiye’nin en beğenilen şirketlerinden biri olmak ve ciro büyüklüğü olarak da Türkiye’de ilk 100 şirket arasında yer almak. Ayrıca 5 yıl içinde CEVA Türkiye olarak, globalde en karlı ilk 3 şirketten biri olmayı da hedefliyoruz. Bu amaçla lojistik sektörünün en hızlı büyüyen uluslararası şirketlerinden biri olup hizmet vermeye başladığımız tüm bölgelerde yatırımlar yaparak büyüyoruz. 2013 yılında lojistik ve altyapı yatırımlarımızın yanı sıra depolama alanında ciddi bir yatırım sürecindeyiz. Ayrıca dağıtım ağının daha verimli ve yüksek performansla çalışması için Türkiye’nin dört bir yanında bulunan şubelerimizde yeni bir yapılanma sürecine de girdik. Bu yıl stratejik olarak uluslararası alanda hava ve deniz taşımacılığına yoğunlaşacağız. 2012 yılında olduğu gibi 2013’te de Ortadoğu ve Orta Asya ülkeleri için yeni hatlar açmaya devam edeceğiz.” CEVA 2013 yılsonunda 650 bin metrekare depolama alanına ulaşacak Adoran sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye’nin en büyük lojistik depolarından birini Gebze’de açarak kapasitemizi yüzde 10 artırdık ve 2012 yılsonu itibarıyla Türkiye’de 600 bin metrekare depolama alanına ulaştık. 2013 yılında ise İstanbul Avrupa yakasında 50 bin metrekarelik alanda açacağımız yeni lojistik tesislerimizle yılsonunda toplamda 650 bin metrekare depolama alanına ulaşacağız. 2014 yılsonunda ise 720 bin metrekare depolama alanına ulaşmayı hedefliyoruz.” Anadolu’da hızlı büyüme CEVA Türkiye olarak bu yıl Marmara Bölgesi’nin yanı sıra Anadolu’da da Kayseri, Adana, Samsun illerinde 3 farklı ilde depo açarak yurtiçi dağıtım ağı yatırımlarına devam edeceklerini açıklayan Adoran, İstanbul’un doğusu ve batısı, Ege, Güneydoğu Anadolu ve Mersin’de yeni lojistik merkezlerinin yolda olduğunu söyledi. Türkiye ekonomisiyle birlikte lojistik sektörünün de hızla büyüdüğünü belirten Adoran; “Dünyada Çin ve Hindistan’dan sonra Türkiye, gerçekleştirdiği büyüme hızıyla 3. sırada yer alarak bütün dünyanın dikkatini üzerine topluyor. Dünya Ekonomik Forumu’nda lojistik alanında Türkiye dünyanın en hızlı gelişen 10 ülkesi arasında gösterildi. Son yıllarda, Türkiye ekonomisinin gelişmesine paralel bir ivme yakalayan lojistik sektörü; coğrafi avantajını da kullanarak 20 yıl gibi kısa bir sürede bölgesel güç olmayı başardı. Türk
HABER
Dünya’da ticari araç sektöründe faaliyet gösteren IVECO, tedarik zinciri yönetim şirketi CEVA ile 2007 yılında yaptığı kontratı yeniledi; işbirliği 2016 yılına kadar uzadı. Yenilenen kontrat kapsamında CEVA, IVECO’nun ülke genelinde satış sonrası yedek parça dağıtımını sağlayacak, depolama ve dağıtım hizmeti vermeye devam edecek. CEVA, Şekerpınar’da bulunan deposundan en küçük komponentlerden komple motor bloğuna kadar yıllık 2.030.000 satır siparişi IVECO yetkili servislerine ve dolayısıyla IVECO müşterilerine ulaştırıyor, 27 bin SKU ürünü yönetiyor.
Lojistik Sektörü bugün sahip olduğu bin 500 şirket ve 46 bin araçla Avrupa’nın en büyük filosuna sahip. Türkiye’nin 2023 yılı hedefi olan 500 milyar dolarlık ihracat hedefine uygun bir ivme sergileyen sektörün 2023 yılında 50 milyar dolarlık ciro sağlaması bekleniyor” dedi. Uluslararası taşımacılıkta iddiamız sürecek Adoran sözlerini şöyle tamamladı: “2013 yılında özellikle uluslararası taşımacılıkta iddiamızı sürdüreceğiz. Bu yıl dünyada da farklı pazarlara girip müşteri portföyümüze yeni markalar ekleyerek hızlı büyümemizi sürdürüyoruz. Geçtiğimiz aylarda CEVA global olarak Vietnamlı Into Trans Lojistik (ITL) Grubu ile yeni bir iş ortaklığına imza attık. Bu anlaşma ile Güneydoğu Asya’daki yatırımlarımızı da hızlandırdık. Türkiye ve Çin CEVA’nın en iddialı olduğu iki pazar. Fakat 2013 yılı itibarıyla Güneydoğu Asya’da ve Ortadoğu’da yeni iş birliklerimiz de olacak. Bu yıl gözümüzü Uzakdoğu, ABD, Almanya ve İtalya’ya çevirdik. Uluslararası taşımacılık deyince akla hava yolu taşımacılığı geliyor diyen Adoran, “CEVA olarak biz de hava yolu taşımacılığını önemsiyoruz. Singapur’da gerçekleştirilen ‘2012 Tedarik Zinciri Asya Logistics Ödülleri’ töreninde ’Yılın Hava Yolu Taşımacısı’ kategorisinde dünya genelinde birinci seçilerek ödülümüzü aldık. 2013 yılında da hava yolu ve uluslararası taşımacılığına ağırlık vererek müşterilerimize en hızlı ve güvenli şekilde mallarını teslim edeceğiz” şeklinde konuştu.
NİSAN
39
HABER
Goodyear, Türkiye’ye 15 yılda 190 MİLYON DOLAR yatırım yaptı Dünyanın en büyük lastik üreticilerinden biri olan Goodyear, tüm dünyada yaklaşık 69 bin çalışanı, 22 ülkede 52 fabrikayla ürünlerini dünya genelinde 185 ülkede lastik satıyor.
Ü
retim, satış ve satış sonrası hizmetleriyle lastik endüstrisinde faaliyet gösteren Goodyear Türkiye, 1961 yılında Goodyear Tire&Rubber Company’nin iştiraki olarak kurulmuş bir şirket. Türkiye organizasyonunda bin 200’ün üzerinde çalışan istihdam eden Goodyear, birisi İzmit’te diğeri Adapazarı’nda olmak üzere 2 fabrikasında lastik üretimi yapıyor ve üretiminin önemli bölümünü ihraç ediyor. Türkiye yenileme pazarında Goodyear’ın araç üreticileri için önemli bir tedarikçi konumunda olduğunu kaydeden Goodyear Ticari Lastikler Pazarlama Müdürü Faruk Uslu, “Goodyear son 15 yıl içinde Türkiye’de 190 milyon doların üzerinde yatırım gerçekleştirdi. Lastik, bir yüksek teknoloji ürünüdür. Goodyear, bir lastiği geliştirirken 50’nin üzerinde kriteri analiz eder. AR-GE için yılda 400 milyon dolar ayıran Goodyear, Forbes dergisi tarafından 2008-2010 yılları arasında üç yıl arka arkaya yenilikçilik, insan yönetimi, varlıkların kullanımı ve global oryantasyon kriterlerine göre dünyanın en beğenilen şirketleri listesinde ‘Dünyanın En Beğenilen Motorlu Araç Parçaları Şirketi’ olarak gösterilmiştir” şeklinde konuştu. Kullanıcılarını bilinçlendiriyor Türk tüketicilere sunulan lastikler aracılığıyla ülkeye getirdik-
40
NİSAN
HABER
leri teknik bilgiyle beraber, yollarda güvenli sürüş konusunda halkı eğitmek amacıyla rehberlik rolünü de üstlendiklerini ifade eden Faruk Uslu, “Goodyear, yıllardır Türkiye’de seçilen birçok şehirde yürüttüğü saha faaliyetleri aracılığıyla müşterileriyle ve son kullanıcılarıyla iletişim kurmakta ve yoldaki güvenlikleri için doğru lastiği seçmelerinin önemi konusunda onları bilgilendirmektedir. 2011 yılında, hem yaz hem de kış döneminde, Goodyear Türkiye yaklaşık 45.000 sürücüye ulaşmış ve araçlarına takılı lastiklerin diş derinliğinin durumu ve aşınmış bir lastiğin bir aracın fren mesafesi üzerindeki etkileri hakkında onları bilgilendirmiştir” diye konuştu. “Üst sınıf satın alma deneyimi” Nihai tüketicinin yanı sıra, bayilerin de marka kimliklerini güçlendiren unsur olduğu söyleyen Uslu, “Tüketiciye dokunan her noktada Goodyear kimliğini aynı kalitede ve standartta sunulmasını sağlamakla yükümlüyüz. Bundan dolayı, satış noktalarında tüketiciye üst sınıf satın alma deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz. Satış noktalarının marka kimliğine uygun standartı sunuyoruz. Dağıtım ağımızın tüketici ihtiyaçlarını daha iyi anlamaları ve doğru ürünü, doğru şekilde sunmalarına yönelik eğitimler sunuyoruz” ifadelerini kullandı. “Lastik, yüksek teknoloji ürünüdür” Lastik etiketleme tüm Avrupa ile birlikte ülkemizde de 1 Kasım 2012 tarihinden itibaren yasal olarak uygulanmaya başlandı diyen Uslu, “Bu uygulama ile 3 alanda tüketiciye farklı ürünleri daha doğru karşılaştırma imkanı sağlandı. Bu yeni lastik etiketleme prosedürü, lastik ile ilgili yalnızca 3 kriteri içerecek şekilde bilgi veriyor; ıslak zeminde fren performansı, yuvarlanma direnci ve gürültü. Otomobil dergileri, kulüpler ve uluslararası bağımsız test kuruluşları bir lastiği değerlendirirken neredeyse 15 farklı performans kriteri kullanmaktadır. Biz Goodyear olarak, bir lastiği geliştirirken 50’nin üzerinde kriteri analiz etmekteyiz” ifadesinde bulundu. Lastik etiketlemenin lastik performan-
115 yılda Goodyear’ın geliştirdiği yenilikler; n İlk hava basınçlı araç lastiği, n Ay yüzeyinde iz bırakan ilk araç lastiği, n Patlasa da yola devam edebilen RunOnFlat özellikli lastikler, n DuraSeal patlamayan kamyon lastiği, n Buzda daha iyi performans sağlamak için ActiveStud (Aktif Çivi) Teknolojisi, n Virajlarda güvenli dönüşler için aktif Active CornerGrip (Aktif Viraj Kavrama) Teknolojisi, n SmartWear teknolojisi ile geliştirilen ve 30 bin kilometrenin ardından bile ilk günkü performanslarını koruyan lastikler, n İlk 40 serisi lastik trailer lastiği, n İlk 50 serisi ön aks lastiği.
sı ve gereksinimlerine uygun doğru ürünü seçmeleri konusunda tüketicileri eğitmek için önemli bir araç olduğunu vurgulayan Uslu, “Son kullanıcılar için rehberlik yapmak, etiketleme uygulamasının kendisi kadar önemlidir. Güvenlik ve performans gereksinimlerini karşılayacak doğru ürünü seçmeleri için son kullanıcılara rehberlik yapmak, yol göstermek konusunda bayilerin önemli bir rolü bulunuyor. Müşterilerin gereksinimlerine uygun doğru ürünü seçmelerinde, bayilerin rehberliğinin yanı sıra, test dergilerinde yayınlanan değerlendirmelerin de önemli bir rolü var. Ancak unutulmamalıdır ki lastiklerin performans değerleri içinde çok önemli yer tutan bu 3 unsur lastik performansını tam anlamıyla yansıtmamaktadır. Tüketicinin kendi önceliklerine göre doğru karar verebilmesi adına doğru olarak bilgilendirilmesi de önemlidir. Etiketin müşterilere hangi bilgileri vermediğini hatırlatmak bizlerin yani lastik üreticilerinin görevidir” şeklinde konuştu.
Otobüsler için özel lastik Otobüslere özel ürettikleri Marathon Coach hakkında da konuşan Uslu, “Kullanım ömrü boyunca ve tüm akslarda kullanılmak üzere tasarlanan Goodyear Marathon Coach, kendine özgü asimetrik tasarımı, düzgün aşınma ile beraber yüksek konforlu sürüş keyfini, üstün bir kilometre performansı ile birlikte sunuyor. Dengesiz aşınmış lastikler, günümüzdeki otobüsler için ciddi bir sorun teşkil ediyor ve lastik ömrünü azaltıyor. Goodyear’ın, Marathon Coach lastiği için özel olarak geliştirdiği asimetrik tasarım, bu soruna çözüm getiriyor. Yeni Goodyear otobüs lastiği TravelMax adı altında toplanan bir çok teknoloji kullanılarak geliştirildi. Bu teknolojiler Sileflex diş birleşimine, asimetrik tasarıma ve en yeni karkas tasarımlarına sahip. Bu lastiğin sunduğu başka bir avantaj da, 295/80R22.5 ebadında artırılmış yük taşıma kapasitesi sunması. Bu özellik sayesinde, yeni Marathon Coach lastiği 3750 kilograma karşılık gelecek şekilde yük endeksinin 154 olmasını sağlıyor” ifadelerini kullandı.
NİSAN
41
Ford Otosan imalatçılarını ödüllendirdi
Ford Otosan düzenlediği “İmalatçılar Zirvesi 2013”te; Altın Yıldız, Gümüş Yıldız, Bronz Yıldız ve Özel Teşvik ödüllerini 10 tedarikçi firma paylaştı.
Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, “11’inci kez üst üste sektör liderliğimizi ilan ettik ve hedef 12 diyerek 2013’e güzel bir başlangıç yaptık” dedi.
42
T
ürkiye otomotiv sektörünün 11 yıldır kesintisiz lideri ve sektörünün ihracat şampiyonu olan Ford Otosan, İmalatçılar Zirvesi 2013 ödül töreninde; Ford’un ticari araç üretim üssü haline gelmesinde, dünya pazarında büyük başarı elde etmesinde ve Türkiye’nin en çok satan markasının üretiminde önemli katkıları olan imalatçılarını ödüllendirdi. Ford Otosan, yaptığı değerlendirmeler sonucunda 10 imalatçısına başarı ödülü verdi. Altın Yıldız’a layık bulunan Olgun Çelik, Faurecia Polifleks ve Coşkunöz Metal’e ödülleri Koç Holding Otomotiv Grup Başkanı Cenk Çimen tarafından verildi. Gümüş Yıldız Ödülleri, Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün tarafından A-Plas Genel Otomotiv, Ege Fren ve TI Otomotiv’e verilirken, Bronz Yıldız’a layık bulunan Şafak Makine, Saba Endüstriyel Ürünler ve Tirsan Kardan da ödüllerini Ford Otosan Genel Müdür Başyardımcısı Grant Belanger’dan aldı. Özel Teşvik Ödülü ise Taysad Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Dudaroğlu tarafından Sisan Sanayi’ye verildi. Haydar Yenigün: “Hep birlikte dünya otomotiv sanayinin tarihinde kayda geçiyoruz”
NİSAN
Zirvede bir konuşma yapan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, sözlerine “11’inci kez üst üste sektör liderliğimizi ilan ettik ve hedef 12 diyerek 2013’e güzel bir başlangıç yaptık” diyerek başladı. Yenigün konuşmasında pazara yeni sundukları ürünlere de değindi: “Ford Otosan; Ford’un Avrupa’daki ticari araç ana üretim merkezi olarak üretmeye başladığı yeni modelleri ve 1240 kişilik güçlü Ar-Ge ekibiyle çok stratejik bir öneme sahip. Pazara sunduğumuz yeni Transit Custom ve Tourneo Custom modellerimizi 90 ülkeye ihraç etmeyi planlıyoruz. Tamamen Türk mühendislerimizin kabiliyeti ile geliştirilmiş olan 1846T modelimiz küresel çekici olma özelliği ile Ocak ayı içerisinde yollara çıktı. Güçlü bir rakip olarak uluslararası arenaya çıkan bu aracımız da büyük bir emeğin eseri ve bunları sizlerle birlikte başardık. Hep birlikte, sadece Türkiye otomotiv sanayinin değil, dünya otomotiv sanayinin tarihinde kayda geçiyoruz.” Ford Otosan Genel Müdür Başyardımcısı Grant Belanger da zirvede yaptığı konuşmada, Ford Otosan’ın, Ford’un Avrupa’daki ticari araç üretim merkezi olduğunu ve önlerinde hayata geçirilecek büyük projeler olduğunu belirterek, tedarikçilere şöyle hitap etti: “Dünya değişiyor.
HABER
Ford’un One Ford stratejisinin güçlü temelleri, hiçbir değişikliğe uğramadan varlığını sürdürüyor. Ford’un küresel gücünü artırarak hem Ford hem de ortakları için kârlı büyüme süreçlerini desteklemeyi amaçlayan bu strateji çerçevesinde, tedarikçilerin de kaliteli olmalarının yanı sıra hem proses ve iş modellerinde hem de teknoloji alanında inovatif olma konusunda büyük sorumlulukları var. Bugün hepiniz Ford Motor Company ve Ford Otosan Ailesi’nin üyeleri olarak Türkiye Otomotiv Sektörü’nün bir parçası olmakla birlikte küresel otomotiv endüstrisinde de önemli bir role sahipsiniz. Ford, rekabet gücünü artırmak için yan sanayiden önemli katkılar bekliyor ve Türkiye’nin yan sanayisinin başarılarını yakından takip ediyor. Yan sanayinin küresel performansını arttırmasına paralel olarak, Ford’un Türkiye’den parça alımlarını, bu rekabetçilik amacı çerçevesinde oransal olarak arttırma şansı
var.” Ford Otosan Satınalmadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Kabatepe de konuşmasında dünya ve Türkiye otomotiv sektörünü değerlendirerek, tedarikçileri Türkiye’nin hedefleri için güç birliğine davet etti: “Ford Otosan’ın yeni projeleri için yaklaşık 1 milyar dolarla Türkiye’de son yılların en büyük yatırımını yaptık. Bu yatırımları yan sanayimizin güç ve performansına inanarak, bundan cesaret alarak yaptık. Birlikte Türk Otomotiv Endüstrisi’ni ve ülke ekonomisini çok daha ileriye taşımak için yan sanayimizin de payına düşeni yapması çok önemli. Bu doğrultuda yatırım, alt yapı ve sistem hazırlıklarını küresel rekabete ayak uyduracak şekilde planlamalı ve uygulamalısınız. Sürdürülebilir rekabetçi yapınızı her geçen gün arttırmak için gerekeni yapacağınıza inanıyorum. Bu şekilde güç ve hedef birliği yaptığımızda, otomotiv sektörü Türkiye’yi 2013 hedeflerine taşıyacaktır.” Ford’un Avrupa’daki ticari araç ana üretim merkezi olarak üretmeye başladığı yeni modelleri ve 1240 kişilik güçlü Ar-Ge ekibiyle çok stratejik bir öneme sahip.
NİSAN
43
HABER
FSM Demirbaş Temsa bayiliğini de aldı FSM Demirbaş Otomotiv, Temsa Avenue yetkili satıcısı oldu. Uzun yıllar BMC bayiliği yapan Demirbaş Otomotiv Temsa ve BMC araçların satışını birlikte gerçekleştirecek.
FSM
Demirbaş Otomotiv’in Sancaktepe’deki merkezinde düzenlenen açılış töreninde konuşan FSM Demirbaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirbaş, Türk otomotiv endüstrisinin yerli markası Temsa ailesine katılmalarının memnuniyetini yaşadıklarını belirterek, “Uzun yıllar yine yerli markamız BMC’nin bayiliğini yaptık. BMC bayiliğimiz halen devam ediyor. Bugün burada yine yerli bir markamız Temsa ile işbirliğine gitmenin mutluluğunu yaşıyorum. Bugün İstanbul Otobüs A.Ş’nin filosunda birinci sırada Avenue’nin yer alması bizim bu birlikteliği oluşturmada doğru bir karar verdiğimizin de göstergesi. Halk otobüsçüsü yatırımlarını bilinçli yapan, en doğru kararı veren müşteri grupları arasında yer alıyor. Halk otobüsçüsü nezdinde kabul gören bir ürün zaten kalitesi ve işletmedeki ekonomikliği ile kendisini
44
NİSAN
kanıtlamış bir üründür. Biz Temsa ile çok başarılı bir birliktelik sergileyeceğimizi ve halk otobüsçüsünün beklentilerini karşılayacağımıza inanıyoruz. Temsa’nın alternatif yakıt teknolojilerine yönelik yeni ürün çalışmaları olduğunu biliyorum. Çok yakında bu ürünleri de sizlerle buluşturacağız. Halk otobüsçü dostlarımız ile hep sıcak bir iletişim içerisinde olduk. Onlara en uygun kredi olanakları sunduk, sunmaya devam edeceğiz. Bundan sonraki süreçte bünyemize kattığımız TEMSA markası ile BMC markasının bayrağını eşit ölçüde dalgalandıracağız. Bizleri önemli günlerimizde hiç yalnız bırakmadınız. Bugün ki açılışımızda yanımızda yer aldınız, bunun için teşekkür ediyorum” diye konuştu. Araç sayısında Otobüs AŞ’de birinci sıradayız Törende konuşma yapan Temsa Genel Müdürü Din-
HABER
çer Çelik, halk otobüsü pazarında Avenue ile önemli bir başarıya imza attıklarını belirterek, “Avenue aracımız bugün toplam 592 araçla hizmet veren İstanbul Otobüs A.Ş’nin filosunda 143 adet ile birinci sırada yer alıyor. Bu hafta içinde gerçekleşen 350 adetlik yeni ihale ile bu sayının daha da artacağına inanıyoruz. Bunun yanı sıra özel halk otobüsçülerine yönelik olarak da Avenue teslimatlarımız oldu. 11 Mart’ta İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 70 Avenue teslimatı gerçekleştirdik. İzmir’de çok yakın bir sürede bu sayı 300’e ulaşmış olacak. Müşterilerimizin bize verdiği destekle kentiçi otobüs pazarında daha büyük hedeflere odaklanmış durumdayız. Bu hedefleri gerçekleştirmede en önemli katkılardan biri de ailemiz arasında yerini alan FSM Demirbaş Otomotiv’le olacak. FSM Demirbaş Otomotiv’in uzun yıllara dayanan tecrübesi, halk otobüsçüleri ile kurduğu sıcak diyaloglar ile bize çok önemli kazanımlar sağlayacağına inanıyoruz” diye konuştu. Modern otobüsler dönemi yaşanıyor Dinçer Çelik’in ardından konuşma yapan Temsa Pazarlama ve Satış Direktörü Murat Anıl da Kent içi ulaşımda değişen anlayışla birlikte artık modern otobüslerle hizmet dönemi başladığını vurgulayarak, “Kent içi ulaşıma yönelik modern otobüsleri üretirken işletmecilerin de yüzünün gülmesini, kazançlarına ka-
zanç katmalarını hedefledik. Avenue’nin düşük yakıt tüketimi müşterilerimizi mutlu ederken, bizlerde onların duyduğu memnuniyetin sevincini yaşıyoruz. Hem İstanbul’da hem de İzmir’den memnuniyete yönelik bize ulaşan geri bildirimler bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor” dedi. Satış sonrası kesintisiz hizmet veiliyor Araç satışını destekleyen ve yeni siparişlerin gelmesini tetikleyen en önemli unsurlardan birinin satış sonrası hizmetler olduğuna değinen Murat Anıl, “Kent içinde hizmet sürecinin kesintisiz sürmesi çok önemli. Müşterilerimiz her gün binlerce insana hizmet veriyor. Sefere çıkamamanın getirdiği maliyet artışlarından Avenue kullanıcıları etkilenmiyor, çünkü satış sonrası organizasyonumuzu onların kesintisiz hizmet vermesine yönelik bir yapıda oluşturduk. Bu başarı Avenue’ye olan talebi de hep yukarıya doğru çekiyor. Müşterilerimizle yapacak çok işimiz var. Biz hep daha iyiyi yapmaya odaklanmış bir şirketiz. Bugün burada halk otobüsçülerinin çok yakından tanıdığı ve sevdiği kendi alanında ayrı bir marka haline gelmiş FSM Demirbaş Otomotiv’in Temsa ailesinde yerini almasının mutluluğunu yaşıyoruz. Bu birlikteliğin sadece Temsa ve FSM Demirbaş’a değil müşterilere de çok önemli kazanımlar sağlayacağına inanıyoruz” dedi.
NİSAN
45
HABER
Nakliye profesyonelleri Transportx’te buluşuyor Proje Koordinatörü Burcu Özduygu, taşımacılık sektöründe online olarak yüke araç, araca yük bulma prensibiyle çalışan Transportx’in, müşterilerine sunduğu güvenli hizmet anlayışı ve sağladığı avantajlarla sektörde öne çıktığını söyledi.
O
nline nakliye platformu Transportx, yaklaşık 6 aydır faaliyette ve her geçen gün de kendisine olan talep artıyor. Platformda nakliye araçları, web sitesiyle entegre edilmiş biçimde kullanıcıların hizmetine sunulmuş durumda. Nakliye profesyonellerini, kullanıcı adı ve şifre bilgileriyle transportx.com üzerinden tek bir platformda buluşturduklarını belirten Proje Koordinatörü Burcu Özduygu, “Transportx; boşbacak, parsiyele uygunluk, online lokasyon ve kotasyon verebilme özellikleriyle yük taşıyıcının iş kaybını önleyip yeni iş imkanları sağlarken, yük verenler için de zaman ve maliyet kazancı sağlayan bir sistem olarak faaliyet göstermeye başladı” dedi. Transportx’de neler yapılabilir? Bu platform, kullanıcıların işlerini kolaylaştıracak, zaman kaybını önleyecek şekilde işliyor diyen Burcu Özduygu, nakliye arama modülünün buna en güzel örnek olduğunu kaydetti. Özduygu, “Bu modülde gidiş-dönüş seferleri, boşbacak ve parsiyel aramaları kolayca yapılabiliyor. Yükün alınacağı konum, hedef konum, yük miktarı, araç tipi gibi kriterler üzerinden yapılan arama sonucunda ihtiyacınıza en uygun nakliye vasıtaları fiyat önceliğine göre saniyeler içinde sıralanıyor ve talep/teklif süreci başlıyor. Arama motoru gibi, sadece ihtiyacınız olan ne ise onun cevabını saniyeler içinde buluyorsunuz sistemde” ifadesinde bulundu. Nakliyecilere avantajlı çözümler sunuyor Bu yazılımla kullanıcılar nakliye ihtiyaçlarına hızlı çözümler bulabildiğini ifade eden Özduygu, “Kullanıcılar boş bacak ve parsiyel sefer bilgilerine uygun yeni iş teklifleriyle de zaman ve maliyet kazancı da sağlamış oluyorlar. Transportx sistemi aktif kullanan nakliyecilerin konum, fiyat ve sefer
46
NİSAN
HABER
bilgilerini yüklerini taşıtmak isteyen firmalara ‘arama sonuçları’ ekranında dolaylı yoldan sunmuş oluyor. Dolayısıyla park halinde bekleyen araçlar ya da seferlerinden boş dönen ve bizim sistemde ‘boşbacak’ olarak adlandırdığımız seferlerle nakliyecilere ek gelir sağlanmış oluyor. Yükverenler yüklerini uygun maliyetler ile taşıtırken, boş dönen araçlarda güncel konum bilgilerini sistemde kullanmaları sayesinde araçlarına yük bulmuş oluyorlar. İki tarafta sistemi kullanarak mutlu oluyor” ifadelerini kullandı. “Transportx’de yanıtsız talep, cevapsız soru kalmıyor” Sistemin kullanıcılarına sağladığı en büyük fayda yıllar boyunca oluşturmaya çalıştıkları portföyü hatta daha fazlasını tek bir tıkla saniyeler içinde karşılarında görebilmeleri diyen Burcu Özduygu, “Yıllardır sürdürülen telefon ve mail
görebilirken, diğer belgeleri sadece biz bilgilerin doğruluğunu teyit etmek için kullanıyoruz. Aktif bir saha ekibi ile kullanıcı memnuniyetini ön planda tutmak da bir diğer farklılığımız. Transportx’de yanıtsız talep, cevapsız soru kalmıyor” ifadelerini kullandı. “Kullanıcı odaklı çalışıyoruz” Projenin arkasında ciddi bir emek var diyen Burcu Özduygu, “Bir yıl boyunca her gün yapılan uzun toplantılar, saha araştırmaları, insan kaynakları çalışmaları, ekip kurma süreçleri gibi yoğun kapsamlı bir çalışmanın ardından bu sitemi başlattık. Gelen her yeni üyeyle tek tek ilgileniliyor ve her üyenin verdiği bilgilerin doğruluğunun kontrolünün sağlanmasının ardından üyeler aktif hale geliyor. Mümkün olduğunca bu kontrolleri yerinde ziyaretlerle sağlıyoruz. Sonrasında da üyelerimiz sistem ile ya da sistemin nasıl kullanılacağı ile ilgili sorun yaşarlarsa bizimle e-mail ya da telefon yoluyla iletişime geçebiliyorlar. Sorunlarına tatmin edici cevaplar alamadılarsa veya sorunları devam ediyorsa saha ekibimizi hemen yönlendiriyoruz, böyle durumlarda üyemizin hangi şehirde olduğu fark etmiyor. Kulanıcı odaklı çalışıyoruz. Önemli olan sistemin anlaşılması ya da kullanıcıların sorunlarının çözülmesidir” şeklinde konuştu.
ile taleplerine fiyat alma, müsait araç arama derdine de son veriyoruz. Ayrıca nakliye firmalarının alışkanlıklarını değiştirmeyi, işlerini kolaylaştırmayı da hedefledik. Artık onlar işin değil iş onların kapısına geliyor ve sistem nokta atışı yaparak kullanıcıları gereksiz mail ve telefon trafiğinden de kurtarıyor. Sadece gerçekten size uygun işler süzgeçten geçip size ulaşıyor. Sektörün iki yönlü alışkanlıklarını değiştiren ve gerçekten işlerini çok kolaylaştıran bir sistem bu. Sistemin güvenilir olması ayrıca bir farklılık. Bunun için ise nakliye firmalarından ve forwarderlardan yetki belgelerini ve tüm kullanıcılarımızdan vergi levhalarını ve ticari sicil kayıtlarını istiyoruz. Yetki belgelerini sistemi kullanan herkes
NİSAN
47
HABER
MNG Kargo’dan, 10’uncu yılına özel DEV PROJE MNG Kargo 10’uncu yılında ‘Aç Kanatlarını Türkiye’ projesiyle Anadolu’da iş dünyasını destekliyor.
MNG
Kargo, 10’uncu kuruluş yılına özel ‘Aç Kanatları’nı Türkiye’ projesi ile ülkemiz üretimine, ihracatına ve istihdamına katkıda bulunmayı hedefliyor. Şirket, toplumsal sorumluluk projesi kapsamında, her biri alanında uzman bir ekiple, Türkiye’nin 26 ilini gezerek, esnaf, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerinin işlerini geliştirmelerini destekleyecek. Uzman ekipler, teşvik des-
tekleri, ürün geliştirme, dış ticaret, markalaşma ve gider tasarrufu ile pazarlara açılma konularında iş dünyasına ücretsiz danışmanlık ve uygulama hizmeti verecek. Türkiye’nin sektöründe öncü şirketi MNG Kargo, 10’uncu yılına özel olarak geliştirdiği ‘Aç Kanatlarını Türkiye’ projesiyle ülkemiz üretimini, ihracatını ve istihdamını destekleyen dev bir projeye imza atıyor. ‘Aç Kanatlarını Türkiye’ projesi kapsamında, her biri alanında uzman bir ekip, MNG Kargo TIR’ı eşliğinde Anadolu’nun 26 ilini gezecek ve her ilin sanayi, ticaret, küçük-orta işletme ve esnafının işlerini geliştirmelerine yeni açılımlar sunan bilgilendirme toplantıları ile ücretsiz danışmanlık hizmeti verilecek. İlki İzmit’de gerçekleştirilen Aç Kanatları’nı Türkiye projesi kapsamında, Haziran ayı sonuna kadar devam edecek 82 günlük etkinlikler dönemde 5.950 km yol kat edilerek 26 ilin iş dünyası temsilcilerine ulaşılacak. Anadolu iş dünyasına ücretsiz danışmanlık verilecek Anadolu turu kapsamında yer alan uzman ekip, teşvik destekleri, ürün geliştirme, dış ticaret, markalaşma ve gider tasarrufu ile paza-
48
NİSAN
HABER
MNG Kargo Genel Müdür Yardımcısı Ali Gürdal (solda), MNG Kargo Aslan Kut (ortada), Fatima Yücel yapılan basın toplantısı sonrasında basın mensuplarına poz verdi
ra açılma konularında iş dünyasına ücretsiz danışmanlık hizmetleri verecek. Sınai Haklar Uzmanı, Dış Ticaret Uzmanı, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB), Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) uzmanları ile sivil toplum kuruluşu temsilcisi, bilgilendirme malzemeleriyle donatılmış MNG Kargo TIR’ında, firmalara ücretsiz danışmanlık hizmeti verecek ekipte yer alacak. Her ilin üretim dinamiklerine ve iş dünyasının ihtiyaç duyduğu konulara göre en son güncel bilgilerin paylaşılacağı Anadolu turunda, ücretsiz danışmanlık hizmetiyle birlikte, oluşturulan Danışmanlık Havuzu’nda yer alan özel ve kamu sektörü kuruluşlarından isteyenler, bizzat ihtiyaçları olan konularda destek alacaklar MNG Kargo Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Aslan Kut, İstanbul Hilton Oteli’nde düzenlenen projenin tanıtım toplantısında yaptığı konuşmasına, MNG Kargo’nun rakamsal büyüklüklerine ilişkin verdiği bilgiler vererek başladı. Kut, Türkiye’de 26 aktarma merkezi, 700’ün üzerinde yaygın dağıtım ağı, 2 bin karayolu aracı ve 7 bini aşkın çalışanı ile 2 bin yerleşim birimine ve her gün 500 bin adrese dünya standartlarında kaliteli hizmet götürdüklerini ve dünya lideri FedEx Express’in 220 ülkedeki global hizmet ağına entegre çalıştıklarını vurguladı. Anadolu’yu kucaklayacak dev proje Son zamanlarda Teknolojik Aktarma Merkezleri, Loca sistemi ve iPhone, iPad şube gibi birçok yenilikler ile sektöründe trend belirleyen MNG Kargo’nun, sosyal sorumluluk alanında da örnek model olabilecek projeler gerçekleştirdiklerini
söyleyen Aslan Kut, “Bitlis’te bir okul yapımı ile sonuçlanan ve yakın gelecekte Van Erciş ilinde ikinci okulun yapımını tamamlayacak olan ‘Poşetler Kutuya, Çocuklar Okula’ projesinden sonra şimdi de iş dünyasına ve bağlı olarak ülke ekonomisine değer katacak ‘Aç Kanatları Türkiye’ projesi ile sektörde öncü bir girişimi başlatmaktan son derece mutluk duyuyorum” şeklinde konuştu. “Esnaf, ticaret erbabı, sanayici büyürse, Türkiye büyür” “Türkiye’yi sevmek yetmez. Çok çalışmak, başarmak ve Türkiye insanı ile bütünleşmek gerek. Biz 2003 yılında bu anlayışla yola çıktık” diyen Aslan Kut, sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye’nin tarihi, doğal güzellikleri, ekonomisi ve el sanatlarını tanıtmak amacıyla ‘Kentlerin Dili’ çatısı altında bir dizi etkinlikler gerçekleştirdik. Yerel projelerle, yerel ekonomilerin ve küçük üreticilerin gelişimine destek verdik. Bizler Türkiye’de var olduk. Esnaf, ticaret erbabı, sanayici büyürse Türkiye büyür, Türkiye büyürse, hepimiz büyürüz. Aç Kanatlarını Türkiye projesi de, şirketimizin bu anlayışı ile geliştirdiği bir ürünüdür.” Aslan Kut’un verdiği bilgiye göre, 26 ilde iş dünyası ile buluşma noktası MNG Kargo TIR’ı olacak. TIR, ilin merkezi bir noktasında konuşlanacak. Projeye destek sağlamak amacıyla 28 ilin valilik, belediye, ticaret odası, sanayi odası ve sivil toplum kuruluşları ile görüştüklerini söyleyen Aslan Kut, e-mailing, tele marketing, yerel ve ulusal radyo ve televizyon kanalıyla duyurulacak projenin tanıtımında, el ilanları, broşür ve SMS desteğinden yararlandıklarını belirtti.
NİSAN
49
HABER
İstanbul Boğazı’na 9 yeni tekne park geliyor Otoparkçılık alanındaki başarısını denizcilik sektöründe de sürdüren İSPARK, İstinye ve Tarabya’dan sonra İstanbul Boğaz’ına 9 yeni tekne park daha kazandıracak.
D
eniz taşıtlarının düzensiz parklanmasına modern çözüm üretmek amacıyla İstinye’de 180, Tarabya koyunda 208 olmak üzere toplam 388 tekne kapasiteli parkları hizmete açan İSPARK, gelen yoğun talebi karşılamak ve kapasiteyi artırmak için harekete geçti. İlk etapta Bebek, Beykoz, Kuruçeşme ve Paşabahçe’de Tekne Park yapımı için imar plan tadilat çalışmalarına başlandı. Planlama aşamasındaki diğer yerler; Anadoluhisarı, Arnavutköy, Çengelköy, Çubuklu ve Kanlıca oldu. Yeni Tekne Parkların açılmasıyla 5 bin yat ve tekneye hizmet sunulması hedefleniyor. İstanbul’a deniz kenti kimliğini kazandırmak ve deniz turizmini canlandırmak amacıyla tekne park projelerinin devam edeceğini belirten İSPARK Genel Müdürü Mehmet Çevik, “İstanbulluların desteği ile İstinye ve Tarabya tekne parklarını hizmete açtık. Boğaz’da uygun noktalarda yeni Tekne Parklar yapmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Akdeniz’de başarı ile uygulanan tekne park sistemini kent genelinde yaygınlaştıracağız” dedi. İSPARK tarafından işletilecek tekne parklarda; ofis hizmetleri (genel enformasyon hizmeti, meteoroloji bilgileri, haberleşme vb.), genel hizmetler (su, elektrik, duş vb.) ve güvenlik hizmetleri sunuluyor. Tekne parklardan kısa süreli bağlamak isteyen tekne sahiplerinin yararlanabildikleri gibi haftalık, aylık ve yıllık abonelik hizmeti de veriliyor. 10-30 metre arasındaki orta ve büyük tekneler İstinye’de, 16 metreye kadar olan tekneler ise Tarabya’da bağlanıyor.
50
NİSAN
İSPARK Genel Müdürü Mehmet Çevik
NİSAN
51
52
NİSAN