Lojistik Ekipmanlar Dergisi Temmuz Sayısı

YIL: 3 SAYI: 25 TEMMUZ LOJİSTİĞE MAL VE HİZMET SAĞLAYANLARIN DERGİSİ

2012

SOGUK ZiNCiR TASIMACILIGI

İÇİNDEKİLER

22

25

KISA... KISA...

8-17

Frigorifik soğutuculara Safkar’dan ‘Türk’ imzası Frigorifik soğutucularda dizel ürünleri devreye almaya hazırlandıklarını vurgulayan Safkar Genel Müdürü Nuri Ünver, “Bunların testleri tamamlanmak üzere, lansmanını eylül ayında yapmayı planlıyoruz.

Türkiye’de bunu üreten başka firma yok” dedi.

Bölüm Yöneticisi Ünsal Angar, “Sektöre devrim niteliğinde değişiklikler getiren soğutucumuz piyasada büyük beğeni toplayacak” diyor.

Temsa Carrier, ‘Pulsor’u Türkiye piyasasına sunacak

30

İDO, FİYATLARI SABİTLEDİ… PEGASUS’TAN 600 BİN KOLTUKLUK KAMPANYA… ISUZU D-MAX’E YAN BAKILAMAYACAK… İSTANBUL RALLİSİ’NDE SKODA ZAFERİ…

OMSAN WCA ÜYESİ OLDU… OSMAN TURAL’A ‘YILIN BÜROKRATI’ ÖDÜLÜ…

MADENİ YAĞDAN ÜRETİLEN İLK OTOMOBİL… TÜRKİYE’NİN İLK TREN X-RAY TARAMA SİSTEMİ KURULUYOR...

Frigomekanik AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Levent Aydın, endüstriyel soğutma tesisi yatırımları için formülü verdi…

Kuruluş maliyetine değil yaşam boyu maliyete bakın!

DOSYA...

20

Redüktörün dünya devinden Türkiye’ye yeni yatırım Hareket teknolojileri alanında lider firma olan SEWEURODRIVE, Türkiye’ye yaptığı 7 milyon Euro’luk yatırımla Gebze’de ilk fabrikasını açtı!

48

KRONE’DEN MEGALINER AUTOMOTIVE… SATKO’DAN TRAILER TRUCKS RÖMORK ÇÖZÜMLERİ… COLDCAR, SOĞUĞU KASANIN İÇİNE HAPSEDİYOR… ARVENTO ISI DEĞERİNİ ANLIK TAKİP VE KONTROL EDİYOR...

HABER...

Denizde DEV birleşme

32-50

50

Dünyanın en büyük kargo&yolcu taşıma şirketlerinden İsveçli Stena, 21 Haziran’dan itibaren Stena Sea Line olarak kurulan yeni şirketin büyük hissedarı olacak.

Gemi Brokerliği, ‘CASPRO’ Akaryakıt ticareti UND profesyonelliğiyle tanışıyor 42 ve DKV ile yönlenecek 4

18-31

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

46

MAPAR İZMİR YİNE SERVİSLER BİRİNCİSİ…

MICHELIN’DEN TATİLCİLERE HAYAT KURTARAN ÖNERİLER… MBFH TOLGA OKTAY İLE 1 MİLYAR EURO’YA UÇTU… ANTENNA AG TÜRK PAZARINA UNIVERSA İLE GİRİYOR...

EDiTORYAL BAKIŞ İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü LOJİMEDYA Basın Yayın Reklam Pazarlama Org. Tic. Ltd. Şti adına

Selçuk ONUR Editör Hacı Yusuf ÖZER Şahin ÖNER Burak GÜNER Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü Funda BİNGÖL Grafik&Tasarım Emre AKALIN Reklam İçin Yetkili Ajans Alpagramedya Perpa Ticaret Merkezi B Bolk 9. Kat No:1523 34384 - Şişli / İstanbul Tel. : +90 - 212 266 03 64 Faks: +90 - 212 210 09 11 www.alpagramedya.com info@alpagramedya.com

Yayın Danışmanı Atilla YILDIZTEKİN Danışmanlar Kurulu Denizyolu: Prof. Dr. Necmettin AKTEN, Kapt. Ayhan ÇEKİÇ, Geza DOLOGH, Adam DUPRE Karayolu: Arif DAVRAN, Zahit SAĞLIK, Mine KAYA Havayolu: Musa ALİOĞLU, Demiryolu: İbrahim ÖZ, Yaşar ROTA Gümrük: Osan BAŞTA Almanya Temsilcisi Doğan PÜRSÜN Hollanda Temsilcisi İlhan KARAÇAY İngiltere Temsilcisi Tahsin ÖZALAN Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Yayına Hazırlayan LOJİMEDYA PERPA Ticaret Merkezi A Blok Kat: 13 No: 2007 OKMEYDANI / İSTANBUL Tel: 0212 – 251 86 70 Faks: 0212 – 320 58 20 CTP ve Baskı MİLSAN Basın San. A.Ş.

Cemal Ulusoy Cad. No: 38/A Bahçelievler/İSTANBUL Tel: 0212 – 471 71 50 Dergimizde yayınlanan yazı ve fotoğraflar izinsiz kullanılamaz.

6

Selçuk ONUR

Kendi ayağına ateş eden bankacılarımız

Ş

imdi aktaracaklarım tam bir Türkiye gerçeğidir. Firma ve bankaların adları bende saklıdır. Duygudan ve akıldan uzak bir hamleyle 23 yıllık bir lojistik firmasını bitirme noktasına getiren bankayı da, finans kuralları gereği onu takip ederek firmanın elini kolunu bağlayan diğerlerini de eğer firmanın başına bir halel gelirse deşifre edeceğimden kimsenin kuşkusu olmasın.

Bir günde 3.5 milyon TL (eski parayla 3.5 trilyon) ödeme kabiliyeti olan bir lojistik firmamız şu günlerde batmamak için çırpınıyor. Nedeni de sadece 64 bin dolarlık bir borcun gecikmesi.

Firmamız, leasing yöntemiyle bir gemi almıştır. Fonlamasını da ünlü bir bankamızın leasing bölümünden karşılamıştır. Borç, 90 biner dolarlık dilimler halinde 60 aya bölünmüştür. 46 taksidini sorunsuz ödeyen firmamız, sıkıntılı bir dönem yaşadığından, 47. taksidinin yalnızca 24 bin dolarlık bölümünü ödeyerek, leasing kuruluşundan kalanı, geçici bir süre öteleme konusunda yardım talep etmiştir. Bu talebi ‘borcu ödemeyecek’ olarak algılayan leasing şirketinin değerli yöneticisi de, yememiş içmemiş firma hakkında haciz kararı aldırmıştır. İKİNCİ AŞAMA: APORTTA BEKLEYEN BANKALAR Kredi vermeye çalışırken yüzlerce takla atan Türk bankacılık sektörünün değerli temsilcileri, kara haberi değerlendirmede de oldukça uzmanlaşmıştır. Çünkü, sistem kendini koruma üzerine kurulmuştur. Bu çok doğal bir durum ama değerli finans kuruluşlarımız ellerini kollarını bağladıkları firmanın o borcu nasıl ödeyebileceğini hesap edememektedirler.

Burada da aynen böyle olmuş. Haciz kararının finans sektöründeki kara listeye geçtiğini gören ve firmamızla çalışan diğer bankalar da, alacaklarını kurtarabilmek adına söz konusu firmanın hesaplarına el koymuşlar ve kendilerine olan borcun ödenmesini talep etmişlerdir.

ASLANLA EŞEK FIKRASI GİBİ Firma, borçlarını ödemek istiyor ama ellerini kollarını bağlamışsın. Kendi adına hiçbir havale işlemi yapamıyor. Yeni bir kredilendirme, 23 yıllık temiz sicili lekelendiği için mümkün değil.

Aslında herkes pişman. Ama, düğmeye basılmış bir kere. Alacaklı olan firmalar da sürekli arıyor. Ama, firma, sayelerinde ödeme kabiliyetini yitirdiği için çıkış yolu karanlık.

ALTIN DEĞERİNDE ARAZİ ÇÖZÜM OLABİLİR Firmanın yine bankalardan birinin ipotek koyduğu çok değerli bir arazisi var. Anadolu yakasında tam 3. köprünün geçeceği noktada. Firma sahibi, değeri yıl sonuna kadar en az 5 milyon Euro edecek bu 5.400 metrekare arazi karşılığında 1.5 milyon Euro kredi talep ediyor. Üstelik, bunu da nakit istemiyor amacı, sadece borçlu olduğu banka ve kuruluşlara öteleme başvurusu yapmak. 1 milyon Euro’yu bu niyetle kullanacak firma, geri kalan 500 bin Euro’yu da durma noktasındaki işlerini yeniden canlandırmak için harcayacak. Şimdilik görüşmeler sürüyor, ama bana kalırsa tünelin ucunda pek de ışık gözükmüyor. Çünkü, aşağıdaki örneği okuduğunuzda Türk finans sektörünün genel yaklaşımının ‘üzüm yemek’ değil ‘bağcı dövmek’ üzerine kurulduğunu anlarsınız.

GEMİYİ BAĞLADILAR; GEMİ HURDA OLDU, SAHİBİ MEZARDA İki yıl önce yolum Samsun Limanı’na düşmüştü. Orada bir gemi görmüştüm, yarısı batık durumda, pas içindeydi. Sorduğumda ilginç bir hikayesi olduğunu aktardılar: Geminin armatörü borcunu ödeyemediğinden alacaklı banka gemiye el koyup, bağlamış. Armatör, feryat figan - “Tamam borcumu ödeyeceğim ama gemimin çalışması lazım” der.

Banka yetkilisinin yanıtı ise, - “Önce borcunu öde sonra çalışırsın” olur.

Bu mantıksızlığın doğal sonucu olarak da, onlarca yılın birikimi göz göre göre hurdaya ayrılmış; armatörümüz de, çıkış noktasını kafasına silahı dayayıp sıkmakta bulmuş. Şimdi o bankanın yetkilisine ve aynı yolda ilerleyen meslektaşlarına soruyorum: Sizce çözüm yolu el kol bağlamak mıdır?

Finans sektörümüze de mantığın hakim olması dileğiyle…

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

KISA KISA

U.N RO-RO kalitesini tescilledi

D-Marin Didim Marina’da ilk katamaran kulübü

U.N Ro-Ro İşletmeleri A.Ş. dünya çapında yüksek kalitesiyle bilinen, DNV-Det Norske Veritas ,(Norveç Akreditasyonu) ’dan ISO 9001-2008 kalite yönetimi sertifikası aldı.

580 deniz, 600 kara kapasitesi, çekek sahası ve 11m lift havuzu büyüklüğü ile Doğu Akdeniz’in tek katamaran merkezi olan D-Marin Didim, kendi katamaran kulübü olan D-Cat Club’ı kurdu. Ege ve Akdeniz’in katamaran merkezi olma yolunda hızla ilerleyen D-Marin Didim Marina, katamaranlara yönelik hizmet veren D-Cat Club ile üyelerine çok özel avantajlar sağlıyor.

İDO, Çanakkale’ den 2 gemi daha getirtiyor İDO, fiyatları eskiden de ucuza sabitledi İDO, 1 Temmuz itibariyle otomobil ücretlendirmelerinde özelleştirme öncesi dönemdeki fiyatların da altında sabit fiyatlar sunacak.

Bu cazip kampanyada otomobiller için uygulanacak sabit ücretler ve geçerli olacak hatlar şu şekilde; • Pendik-Yalova; 51 TL, • Yenikapı-Yalova; 59 TL, • Yenikapı-Bursa; 75 TL, • Yenikapı-Bandırma; 85 TL. İDO’ nun bu kampanyası, 15 Ağustos’a kadar devam edecek.

Sirkeci-Harem Hattı’na katılacak 2 gemi ile taşıma kapasitesini %100 artıracak olan İDO, personel takviyesi ve fazla mesai uygulaması ile köprü bakım onarımı sona erene kadar araba vapurlarını aralıksız çalıştıracak. Kiralanan araba vapurları 65 araç ve 500 yolcu kapasiteli. 67m. boyunda ve 12 deniz mili hız yapıyor.

İzmir’in “İmbat”ı denize indi

Konteyner gemi arzı 16 milyon TEU'ya ulaştı

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Yüzülebilir Körfez” hedefindeki önemli aktörlerden biri olacak kesici-emici tarama gemisine “Meltem”, bu gemiye lojistik destek sağlayacak römorköre de “İmbat” adı verildi. İstanbul Tuzla Tersaneleri’nde suya indirilen “İmbat”, Temmuz ayının ilk günlerinde İzmir Körfezi’nde olacak.

“Meltem”in yapımı da aynı ay içinde tamamlanacak.

Küresel konteyner gemisi filosu 16 milyon TEU kapasiteye ulaştı, ancak filo büyüme oranı yavaşladı. Analiz firması Alphaliner, küresel konteyner gemisi filosunun 16 milyon TEU işaretini geçtiğimiz hafta teslim edilen gemilerle aştığını bildirdi, yılın ilk altı ayında 772,000 TEUkapasitenin teslim edildiğini bildiren Alphaliner, sadece geçtiğimiz haftada 30,000 TEU kapasitenin teslim edildiğini bildirdi.

8

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

KISA KISA

Atlasjet, ekonomiplus konforuyla İSG’den uçuyor Atlasjet, 21 Haziran tarihi itibarıyla İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Mykonos’a da uçmaya başlıyor. Bodrum ve Dalaman’ın ardından Mykonos’a da yapılmaya başlanan yeni seferler ile Atlasjet, İstanbul Anadolu yakasından uçacak yolcularına da EkonomiPlus farkını yaşatıyor.

Pegasus’tan 600 bin koltukluk kampanya 19 Haziran 2012 29 Haziran 2012 tarihleri arasında bilet alan Pegasus misafirleri, 600.000 koltukluk kampanya kapsamında 1 Ekim 2012 – 30 Mart 2012 tarihleri arasında doya doya gezecek. Kampanya tarihleri içinde biletlerini satın alacak Pegasus misafirleri, 1 Ekim 2012 – 30 Mart 2013 tarihleri arasında kampanya kapsamındaki tarihlerde iç hatlarda, 29,99 TL’den başlayan fiyatlarla uçabilme imkanını yakalayacak.

Voyager okurlarından Sabiha Gökçen ‘En İyi Havalimanı’ Emirates’e ödül

İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı; Türkiye’nin ilk seyahat dergisi Voyager tarafından gerçekleştirilen “En İyiler Kimler?” ‘Voyager Seyahat Ödülleri 2012’ anketi sonucunda, “En İyi Havalimanı Ödülü”nün sahibi oldu. Her kategori için belirlenen kriterlerde oy kullanan Voyager okurlarının “En İyileri” seçtiği ankette havalimanı kategorisinde ödül alan İstanbul Sabiha Gökçen, gecede aynı zamanda “En İyi Uçuş Bilgisi Tabela Rahatlığı” dalında da ödüle layık görüldü.

Germanwings’e ‘En İyi Sosyal Medya’ ödülü Avrupa’nın en başarılı low-cost havayollarından biri olan Germanwings, Amerika’nın en ünlü seyahat dergisi Travel&Leisure dergisi tarafından ‘Dünyanın En İyi Sosyal Medya Uygulaması’na sahip havayolu seçildi. Seyahat ve turizm alanında en iyi sosyal medya ödülünü Facebook sayfasında yer alan ‘Friend Flights’ uygulaması ile Germanwings kazandı.

10

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

‘En İyi Uçak İçi Eğlence’ Ödülü Dünyanın en hızlı büyüyen havayolu şirketlerinden Emirates, Türkiye’nin ilk seyahat dergisi Voyager tarafından gerçekleştirilen Voyager Seyahat Ödülleri 2012 “En İyiler Kimler?” anketi sonucunda “En İyi Uçak İçi Eğlence Ödülü”nün sahibi oldu.

Emirates SkyCargo’dan rekor sayıda at sevkiyatı Emirates’in taşımacılık birimi Emirates SkyCargo’ya ait 100’den fazla atı taşıyan iki özel kargo uçağı İngiltere’ye iniş yaptı. Emirates SkyCargo tarafından tek seferde taşımada şimdiye kadarki en büyük rakam olan 70 atın sevkiyatından iki gün sonra 42 atı taşıyan ikinci uçuş da gerçekleştirildi.

KISA KISA

Citroën’in yeni sedanı C-Elysée kasımda Türkiye’de

30 öğrenci Mito’ya sığdı, otomobili kaptı

Citroën, ilk kez Türkiye pazarında satışa sunacağı yeni sedanı C-Elysée ile pazara yeni bir soluk getiriyor. Citroën teknolojisini yansıtan yüksek donanım seviyesi, ekonomik motorları, avantajlı fiyat seviyesi ve çarpıcı tasarımıyla sedan segmentinde önemli bir yer edinmeyi hedefleyen Citroën C- Elysée, Kasım ayı başında Türkiye’de satışa sunulacak.

En kısa sürede Alfa Romeo Mito’ya en fazla sayıda kişinin binmesini amaçlayan aktivitede konforlu galibiyet Ege Üniversitesi’nden “Sızıntı Yok” takımının oldu. Aktivitede “Sızıntı Yok” takımı, Alfa Romeo Mito’ya 2.19 dakikada 30 kişi bindirerek eğlenceyi rekorla birleştirdi.

Isuzu D-Max’e ‘yan bakılamayacak’ Yeni ISUZU D-MAX, kaslı çamurluk ve kama şeklindeki dizaynı ile güçlü ve atletik bir görünüme sahip. Düşük yakıt tüketimiyle de öne çıkıyor. Piyasaya çıktığı 2002 yılından beri tüm dünyada 2 milyonun üzerinde satış yapan Isuzu’nun güçlü pickup’ ı D-Max, tüm dünyadaki kullanıcılarının beklentileri doğrultusunda daha güçlü olmak üzere yeniden tasarlandı. Yeni Isuzu D-Max, çift kabinde 55.000 TL’ den başlayan anahtar teslim perakende satış fiyatları ile satışa sunuldu.

Şehir trafiğine yeni çözüm ortağı: Piaggio X10!

Maxi Scooter konseptinin yaratıcısı İtalyan Piaggio, GT gamının en son üyesi X10’u Türkiye’de de satışa sundu. Elektrikli arka süspansiyon ayarı, çift ABS ve ASR sistemi, arkadan aydınlatmalı kumandalar, geniş ön cam, üçlü torpido gözü, 4 inç LCD ekrana sahip yol bilgisayarı gibi birçok yeni özelliği ile göz dolduran Piaggio X10, 8 bin 300 Euro’dan başlayan fiyatlarlarla Ferco Motor mağazalarında ve bayilerinde yerini aldı.

Ferrari’nin 458 Italia ve 458 Spider Ferrari’ye Ferrari’ye modellerinde kullandığı 4.5 litrelik V8 yapılı atmosferik motoru, 2012 Uluslararası Yılın “Yılın “Yılın Motoru yarışmasında “Yılın En İyi Performans Motoru” ödülüne layık görüldü.

Performans Performans Geçtiğimiz yılda aynı ödülü kazanma başarısını gösteren Ferrari’nin litre başına Motoru” 127 Motoru” HP güç üretimi sunabilen V8 motoru, 570 HP güç ve 540 Nm’lik maksimum Ödülü! Ödülü! torkuyla sıra dışı performans verilerine imza atılmasına yardımcı oluyor.

12

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

KISA KISA

İstanbul Rallisi’nde Skoda zaferi

Yeni Jeep Compass Türkiye’de!

2012 Türkiye Ralli Şampiyonası’nda, Yüce Auto Skoda desteği ile yer alan Pegasus takımının Avrupa Şampiyonu pilotu Luca Rossetti-Matteo Chiarcossi ikilisi İstanbul Rallisi’nde sergilediği muhteşem performans ile 1.nci oldu.

Tofaş çatısı altında temsil edilen ve 2012 yılında kuruluşunun 71. yılını kutlayan Jeep markasının kompakt SUV segmentindeki başarılı temsilcisi Jeep Compass, yenilenen dış ve iç tasarımı sahip versiyonuyla ülkemizde de satışa sunuldu. 80 bin 500 TL’den başlayan ekonomik fiyatıyla dikkat çeken Yeni Jeep Compass, 2.0 litre 156 HP’lik benzinli motor ve CVT otomatik şanzıman kombinasyonla sadece önden çekişli olarak bayilerde yerini alıyor.

Nissan Juke Shiro Türkiye’de Tasarımları ile fark yaratan Nissan, sınırlı sayıdaki Juke Shiro modelini Türkiye’de satışa sundu. İç tasarımında beyazın farkını yansıtan Juke Shiro, sadece kendisine özel jant tasarımı ile de dikkatleri üzerine çekiyor. Mayıs ayındaki performansıyla bu yılın en yüksek satışını gerçekleştiren Nissan Qashqai’nin de yeni donanım versiyonları ve çevre görüş sistemi özelliği bu fenomen modelin farkını taçlandıracak. Bu özel otomobillere Haziran ayında sahip olmak isteyenler ise yüzde 0’dan başlayan kredi fırsatları ile ödeme kolaylığından yararlanabilecek.

Infiniti, Infiniti, lüks lüks kompakt kompakt oto üretecek Infiniti, Magna International’a bağlı olarak faaliyet gösteren Magna Steyr ile geleceğin lüks kompakt otomobili olarak tanımlanan yepyeni bir model için anlaşma imzaladı. Infiniti’nin Avrupa pazarında büyümesi için fırsat yaratacak olan bu yeni model, Magna Steyr tesislerinde üretilecek. Yeni lüks kompakt modelin 2014 yılında yollarda olması bekleniyor.

Fiat’tan Fiat’tan 44 ay ay ertelemeli ertelemeli ve ve Fiat’tan Fiat’tan 299 299 TL’ye TL’ye Komple Komple Oto Oto taksitli taksitli Yaz Yaz bakımı bakımı kampanyası! kampanyası! Koruma Koruma Hizmeti!

Hizmeti!

Fiat Türkiye, yaygın satış sonrası faaliyetleri kapsamında Haziran ayı itibariyle Yapı Kredi Bankası ile World’e özel 4 ay öteleme + 4 ay taksit kampanyasına start verdi. Fiat markalı araçlarının periyodik bakımlarını yaptıracak veya araçlarını yaz mevsiminin yıpratıcı etkilerine karşı korumak isteyen müşterilere 4 ay ertelemenin yanı sıra ödeme kolaylığı da sunan kampanya 25 Eylül tarihine kadar sürecek.

14

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

Fiat’ın “Fiat Hizmetler” adı altında sunduğu gelişmiş ve yaygın satış sonrası faaliyetleri kapsamında Haziran ayı itibariyle yeni bir kampanya başladı. Özellikle okulların kapanmasıyla araçlarıyla tatile çıkacak müşterileri hedefleyen Fiat’ın satış sonrası kampanyası kapsamında % 25 indirimle 299 TL’ye komple oto koruma hizmeti sunuluyor. Kampanya, 15 Temmuz tarihine kadar devam edecek.

KISA KISA

Reckitt Benckiser de Balnak’da

Yılın En Başarılı Lojistik Şirketi Ödülü Ekol’ün Geliştirdiği çözümler ve verdiği kaliteli hizmet ile adından sıkça söz ettiren Ekol, 3 ödüle daha layık görüldü. Ekol, Dünya Şirketler Grubu tarafından düzenlenen Lojistik Ödülleri Töreni’nde “Depolama”, “Intermodal Taşımacılık” ve “En Başarılı Lojistik Şirketi” dallarında ödül aldı.

GEFCO’dan ‘görkemli’ 10. yıl kutlaması

GEFCO Group, Türkiye’deki 10.yılını özel bir gece ile kutladı. GEFCO Türkiye Genel Müdürü Fulvio Villa’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen geceye GEFCO Grup Başkanı ve CEO’su Yves Fargues, GEFCO Uluslararası Gelişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Christian Zbylut da katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan GEFCO Grup Başkanı Yves Fargues, GEFCO’nun Türkiye’ye özel bir önem verdiğine dikkat çekti.

25 yıldır Türkiye’de faaliyet göstermekte olan hızlı tüketim malzemeleri (FMCG) sektörünün önde gelen isimlerinden Reckitt Benckiser, sağlık ürünleri dışındaki tüm yurtiçi operasyon süreçlerinin yönetiminde BALNAK’ı tercih etti.

OMSAN, WCA üyesi oldu OMSAN Lojistik, uluslararası lojistikçileri bünyesinde barındıran ve dünyanın en etkin küresel ağlarından biri olan WCA (World Cargo Alliance) Family of Logistics Network üyeliğine katıldı. 4455 üyesi ile 186 ülkede 690 şehirde deneyimli ve güvenilir üyelerin bir araya gelerek oluşturduğu bir forwarding ağı olan WCA üyeliği ile OMSAN Lojistik, hava ve denizyolu kargo taşımacılığı konusunda tanınırlığını daha da artırmayı hedefliyor.

Oyuncak devi HASBRO’nun gümrüklü depolama hizmeti ICL’e emanet…

Netlog Lojistik Grubu şirketlerinden İntercombi Taşımacılık ve Lojistik (ICL), hizmet verdiği dünya markalarına bir yenisini daha ekledi. ICL ve Hasbro arasında gerçekleşen anlaşma neticesinde, Tabu, Jenga, Spider-Man, Star Wars, Play-Doh gibi birçok Hasbro ürünü ICL yönetimindeki antrepolarda depolanacak. Antrepolarında Hasbro ürünlerini millileşinceye kadar muhafaza edecek olan ICL, ürünleri gerekli gümrük kanunlarına göre tahliye edip, müşteri taleplerine göre stoklayacak.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

15

KISA KISA

Safkar, 2012’deki ilk toplantısını gerçekleştirdi 55 servisin katılımı ile gerçekleşen toplantıda öncelikli olarak Safkar’ ın yeni Üretim Merkezinin tanıtımı yapıldı. Anemon Çiğli Otelde gerçekleşen toplantıda uzmanlar tarafından verilen eğitim ve seminerler ile tüm sorunlar ele

alınarak önümüzdeki yıllardaki hedeflerden bahsedildi. 3 gün süren toplantıda Safkar’ a en çok “Servis Hizmeti” veren , en fazla “Saha Geri Bildirimi” yapan ve en uzun “Mobil Hizmet” veren üç firmaya plaket verildi.

Osman Tural’a ‘Yılın Bürokratı’ ödülü Aylık ekonomi ve iş dünyası Ekovitrin Dergisi tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen Yılın Starları Anketi’nin 11’ncisi rekor bir katılımla sonuçlandı.

Anket sonucunda “Yılın Starı” seçilenlere ödülleri, 12 Haziran 2012 Salı akşamı, İstanbul The Green Park Pendik otelde düzenlenen görkemli bir törenle verildi.“Yılın Starları” anketi, her kategoride, jürinin belirlediği 3 adaya yönelik yapıldı.

Doğuş Otomotiv Otomotiv geleceğini geleceğini şekillendiriyor şekillendiriyor Doğuş

Doğuş Otomotiv’in iş ortakları olarak tanımladığı Türkiye genelindeki tüm yetkili satıcılarına yönelik İstanbul Bilgi Üniversitesi işbirliği ile düzenlediği “Yetkili Satıcı Gelişim Akademisi”nin ilk aşaması tamamlandı.

Yetkili Satıcı Gelişim Akademisi’nde yetkili satıcı sahiplerine dünyadaki yeni trendler ile birlikte aile şirketlerinde kurumsallık ve sürdürülebilirlik konularında eğitimler verildi.

16

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

KISA KISA

Ford'un en yeni motoruna "2012 Yılının Motoru" ödülü Bu yıl Avrupa'da ilk kez Focus'ta sunulmaya başlanan ve ilerleyen dönemde diğer modellerde de kullanılacak olan Ford'un yeni 1.0 litrelik EcoBoost motoru

düzenlenen törende "2012 Yılın Motoru" unvanını kazandı. Düzenli olarak 13 yıldır düzenlenen "Yılın Motoru - Engine of the Year" organizasyonu tarihinde ilk kez ödüle layık bulunan Ford, aynı zamanda ödülün tarihi boyunca jüri üyelerinden en yüksek puanını elde etme başarısını da göstererek önemli bir diğer başarıya imza attı.

Madeni yağdan üretilen ilk otomobil Castrol EDGE, Audi Sport’un dünyaca ünlü Le Mans 24 saat yarışında elde ettiği 11. zaferin anısına yaptırdığı üç boyutlu sanat eserini Londra Southbank’te sergiledi. Castrol EDGE motor yağından yapılan Audi R18 Ultra, motor yağı kullanılarak yapılan ilk resim olma özelliğini taşıyor.

Goodyear’den “Rüya Lastik Seti” Goodyear, ürettiği Marathon uzun mesafe lastik serisi ile rüya ekip oluşturdu. Goodyear Marathon lastik serisi aynı zamanda kaygan yol koşullarında kısa fren mesafesi sağlayan ıslak yol tutuşu bakımından da yüksek dereceler elde etti.

Bunun yanında yine AB lastik etiketi kriterlerine göre az gürültü emisyonu ile derecelendirmelerden tam not aldı.

Michelin Yaz lastikleri Avrupa’ya uçuruyor

Yılın Başarılı Ekibi Büyük Ödülü İnci Akü’nün

1-31 Temmuz tarihleri arasında 4 adet W-Y-Z-ZP ve 4×4 Michelin binek yaz lastiklerinden satın alan tüketiciler Ankara, İstanbul ve İzmir hava limanlarından Amsterdam, Budapeşte, Brüksel, Milano, Madrid, Barselona, Paris, Londra, Viyana, Münih, Berlin, Lizbon, Kiev ve Moskova varış noktalarından birine, gidiş – dönüş uçuş bileti hediye çeki hakkı kazanıyor.

Türkiye Kalite Derneği (KALDER) İzmir Şubesi tarafından, 13.’sü düzenlenen 'Mükemmelliği Arayış Sempozyumu kapsamında '2012 yılı Ege Bölgesi Kalite ve Yılın Başarılı Ekibi Ödülleri verildi. İnci Akü Yalın Takımı 'Yılın Başarılı Ekibi Büyük Ödülü'ne layık görüldü.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

17

DOSYA

Krone’den Mega Liner Automotive Yan perdeleri 180 saniye gibi çok kısa bir sürede açılıp kapanabilen yeni Krone Mega Liner Automotive, lojistik sektörüne hacimli yüklerin nakliyesinde pratik çözümler sunuyor...

18

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

DOSYA

Y

üksek hacimli ürünlerin daha verimli, ekonomik ve güvenli şekilde taşınmasında çözüm ortağı olması hedeflenen yeni Krone Mega Liner Automotive, yan perdesinin 180 saniye gibi kısa bir sürede açılması ve kapanması ile yükleme-boşaltma süresini en aza indirmektedir. İdeal yük sabitleme imkanı sunan Krone Mega Liner Automotive, Krone’nin sertifikalı üstün güvenlik donanımlarının tümünü barındırmaktadır.

Asgari yan perde-açma kapama süresinin yanısıra Mega Liner‘ın dikkat çeken yenilikçi ve üstünlük yaratan farklarından biri de sadece dört adet kilit noktası bulunan “Easy Tarp” hızlı kitlenen yan perde sistemidir. Perde sistemini açıp kapamak için sürücünün perdeyi ön ya da arkaya asması ve ön duvardaki pnömatik kilit değişimini aktive etmesi yeterlidir.

Yolculuk sırasındaki hava direnci düşürüldüğü için, ekonomik, dolayısıyla daha az yakıt sarfiyatı sağlaması ile çevre dostudur. Sistem, Mega Liner’ın dayanıklı yapısı ile entegre olduğundan üst düzey güvenlik ve kolay kullanım imkanlarına da sahiptir.

Mega Liner’da perdeye dik olarak entegre edilen alüminyum profiller yüksek denge sağlarken, klasik tip yan profillerde yaşanan zaman kaybının önüne geçilmektedir. Sürücü plakaları yerleştirmekle zaman kaybetmediğinden bu yeni sistem yükleme ve yük boşaltmada kayda değer vakit tasarrufu sağlamaktadır.

Köşelerden entegre edilmiş 4 ayrı kaldırma silindiri yardımıyla 450 mm’ye kadar ulaşabilen hidrolik çatı kaldırma sistemi hacimli yüklerin taşınmasında büyük kolaylık imkanı yaratmaktadır. Fonksiyonel prensipleri ve kullanıcı dostu yapısı ile nakliyeciler, fazla güç ya da herhangi bir parça kullanmaya gerek olmadan hidroliği kolaylıkla kullanabilmektedirler. Üst yapı özelliklerinin her türlü yük güvenliği standardını karşıladığını gösteren EN 12642 Code XL sertifikasına sahip olan Krone Mega Liner Automotive, 3 metre iç yüksekliğe ulaşabilmekte ve sağlam ön duvarı, yüksek güvenlik donanımları ve kolay kullanımı ile özellikle içecek taşımacılığında tercih edilen yarı römork olarak öne çıkmaktadır.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

19

DOSYA

Frigomekanik AŞ Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Levent Aydın, endüstriyel soğutma tesisi yatırımları için formülü verdi…

Kuruluş maliyetine değil yaşam boyu maliyete bakın!

Enerji tasarrufu, zaman içindeki servis ve yedek parça maliyetleri, arızalardan kaynaklanan operasyonel maliyetlerin yatırımcı için ilk yatırım maliyetinden daha önemli yer tuttuğunu belirten Aydın, “Biz müşterilerimize yaşam boyu maliyet avantajını sunuyoruz” diyor...

20

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

DOSYA

F

irma olarak bir tesisin yaşam boyu maliyetini azaltacak projeler geliştirmeyi hedeflediklerini belirten Frigomekanik AŞ Genel Müdürü Levent Aydın, “Firma olarak bu amaç doğrultusunda yeniliklere devam ediyoruz” diyor.

Endüstriyel soğutma tesisleri konusunda faaliyet gösteren Frigomekanik AŞ, endüstriyel soğutma mühendisliği ve taahhüdü alanındaki faaliyetleri ile kısa zamanda ülkemizin konusunda lider şirketleri arasındaki yerini aldı.

Kırmızı et, Beyaz Et, Balık, Meyve-Sebze, Sütlü Mamuller gibi gıda sektörünün her alanında hizmet veren firma, projelerinde ihtiyaca göre amonyak veya freon akışkanlı sistemler dizayn ediyor.

Gıda sektörü dışında sportif ve eğlence amaçlı soğutma tesisleri de inşa eden Frigomekanik AŞ’nin projeleri arasında, İstanbul’un tek olimpik ölçüdeki buz pateni tesisi, Türkiye’nin tek kapalı kayak ve eğlence merkezi, yine Türkiye’nin tek buz müzesi projeleri gibi yenilikçi projeler de bulunuyor. Son 5 yıl içinde Yurt dışında da önemli projelere imza atan Frigomekanik AŞ’nin, şu anda Malta, Suudi Arabistan, Azerbaycan ve Rusya’da devam eden projeleri mevcut.

Firma hakkında bilgiler veren Frigomekanik AŞ Genel Müdürü Levent Aydın, gıda ve endüstriyel tesislerin soğutma ihtiyaçlarını karşılayan tesisler kurduklarını belirterek, sözlerini şu şekilde özetledi: “Mühendislik ve üretim alanında ülkemiz her geçen gün mesafe kaydediyor. Türkiye şu anda İklimlendirmeIsıtma-Soğutma alanında Avrupa’nın lider üreticisi konumunda bulunuyor. Biz de Frigomekanik olarak bu gelişimin bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz. Siz firma olarak gerekli bilgi birikimi, teknolojik alt yapı, araştırma-geliştirme yeteneklerine sahip iseniz geriye müşterinin ihtiyaçları ve beklentilerini doğru tespit etmek kalıyor. Müşteri talepleri ile firma yetenekleri bir araya gelince zaten sonuçta doğru proje ortaya çıkıyor.”

‘TESİS KURARKEN İHTİYAÇLARI DOĞRU TESPİT ETMEK GEREKİYOR’ Soğutma tesisleri kurmanın ciddi manada bilgi, emek ve tecrübe gerektirdiğini vurgulayan Aydın kurdukları tesislerde çözüm ortaklarına önemli oranda avantajlar sağladıklarının altını çizerek sözlerine şöyle devam etti: “Yeni bir tesis kurarken öncelikle ihtiyaçları doğru tespit etmek çok önemlidir. Yatırımcıya elinizdeki hazır bir ürünü veya projeyi sunmak yerine müşteri ihtiyacına göre proje hazırlamaya mecbursunuz.

Endüstriyel soğutma tesisi kolay kullanımlı, servis ve yedek parça ihtiyaçları minimuma indirgenmiş olmalıdır. Enerji giderleri azaltılacak önlemler alınmalı ve sistem çevreye duyarlı olmalıdır. Frigomekanik olarak biz kurduğumuz tesislerde bu ve benzeri konulara azami dere-

cede hassasiyet gösteriyoruz.”

‘YAŞAM BOYU MALİYETİ ÖN PLANA ÇIKARIYORUZ’ Frigomekanik’in kurduğu tesislerde tesisin çalıştığı süre boyunca maliyetini düşürecek önlemleri düşünerek planlama yaptıklarını belirten Aydın, “Endüstriyel soğutma tesisleri hitap ettiği proses devam ettikçe hiç durmadan çalışan tesislerdir. Prosesin kalbidir. Bu nedenle hem arıza durumunda proses açısından büyük riskler oluşturur, hem de sabit gider olarak prosesin en büyük gider kalemidir. Bu gider kalemi soğutma tesisi çalıştıkça devam eder. Biz projelerimizde soğutma tesisinin kuruluş maliyetini değil, yaşam boyu maliyetini ön plana çıkarırız.

Enerji tasarrufu, zaman içindeki servis ve yedek parça maliyetleri, arızalardan kaynaklanan operasyonel maliyetler yatırımcı için ilk yatırım maliyetinden daha önemli yer tutar. Biz müşterilerimize yaşam boyu maliyet avantajını sunuyoruz” diyerek sözlerine devam etti.

TOPLUM SAĞLIĞINI ÖN PLANA ÇIKARARAK PROJE GELİŞTİRİYORUZ Gıda soğutmasının zor ve ürünlerin bozulmasını düşündüğümüzde oldukça da riskli bir konu olduğunu kaydeden Aydın, “Gıda proseslerinde biz üretimdeki ve depolamadaki soğutma ihtiyaçları tarafındayız. Hem bizim bölüm, hem de taşıma ve teşhir noktasındaki soğutma çözümleri, soğuk zincirin bütününü oluşturuyor. Bu zincirin herhangi bir noktasında oluşacak sorun, soğuk zincirin tamamının başarısız olması sonucunu ortaya koyuyor. Bu durum da gıda güvenliğini olumsuz etkiliyor. Aslında toplum sağlığını ilgilendiren bu denli önemli bir konuda proje yapabilmenin bazı şartları bulunmalıdır. Yeterli bilgi kaynaklarına sahip olmayan firmaların soğutma projesi üretmesinin önü kapatılmalıdır. Bu önlem haksız rekabetin önlenmesi ve merdiven altı üretimin engellenmesi noktasında da sektörümüze fayda sağlayacaktır” dedi.

Bu alanda yeni yatırım yapacak olan fir-

maların bu yatırımlarını yaparken oldukça dikkatli olmaları gerektiğini ifade eden Aydın, “Yatırımcı öncelikle doğru firmalardan teklif istemelidir. Yapılacak iş için yeterliliği uygun olmayan firmalardan teklif alınması, işin başında yatırımcının değerlendirmesini zorlaştırır. İkinci önemli nokta, yatırımcının taleplerinin net bir şekilde tanımlanmasıdır. Proje ve şartname çalışmaları tamamlanmalı, akabinde doğru tedarikçilerden eşit taleplerde bulunulmalıdır.

Böylelikle yatırımcının tedarikçi seçimi kolaylaşacaktır. Maliyet kaygısı ile yeterliliği uygun olmayan bir firma ile yapılan soğutma tesisinin zaman içinde yatırımcıya çok daha büyük maliyet oluşturacağı kesindir. Endüstriyel soğutma tesisleri yıllarca hiç durmadan çalışan tesislerdir. Diğer deyişle gıda prosesinin kalbidir.

Bu tesisleri yapacak firmalar, kalıcı, mühendislik yetenekleri yüksek, servis kabiliyetleri mükemmel olmalıdır. Aksi takdirde bugün yapılan bir tesisi iki sene sonra sürdürebilir kılmak zorlaşacak veya yüksek maliyetli olacaktır” diyerek sözlerini sürdürdü.

‘AR-GE YATIRIMLARIMIZ ARTARAK DEVEM EDECEK’ ‘Frigomekanik sektörde Ar-Ge departmanına sahip nadir kuruluşlar arasındadır’ diyen Levent Aydın, “Araştırma-geliştirme departmanımızın yeni ürün geliştirme çalışmalarına aralıksız olarak devam ediyor. Biz her gün enerji tüketimi düşük, çevreye duyarlı, bakım ve yedek parça maliyetleri avantajlı ürünler tasarlamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu çaba hiçbir zaman bitmeyen, sürdürülebilir bir faaliyettir. Firma olarak, firmamızı geliştirme çabamızın yanında sektörümüzün de gelişmesine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Ülkemizdeki soğutma sanayiinin gelişmesi ve dünya pazarlarında Türk firmalarının başarılı uygulamalarının artması, sektörümüzün dünya için üretim üssü konumuna taşınması için çok önemli adımlardır. Bu konum ülkemiz ve sektörümüz için büyük faydalar sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

21

DOSYA

Frigorifik soğutuculara Safkar’dan ‘Türk’ imzası T Dünyada sadece iki firmanın üretebildiği bir ürünü üretmenin haklı gururunu yaşadıklarını söyleyen Safkar Genel Müdürü Nuri Ünver, “İthallerinden daha avantajlı fiyatlarla müşterilerimize sunacağımız bu yeni ürünü Eylül’de piyasaya sunacağız” diyor...

22

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

ürkiye mobil iklimlendirme sektörünün en köklü ve eski kuruluşu olan Safkar, geliştirdiği yeni ürünlerle sektöre yön vermeye devam ediyor. Güçlü Ar-Ge biriminin inovatif çalışmalarıyla ürün gamını sürekli olarak geliştiren firma, frigorifik soğutucularda dizel ürünleri piyasaya sunmaya hazırlanırken imalatına başladığı hafifletilmiş ve tam otomatik iklimlendirme çözümleri ile de yeni nesil otobüs ve minibüslerde tercih sebebi olmayı planlıyor.

2008’de Ar-Ge Merkezlerini onaylandıktan sonra yeni araştırma ve inovasyon çalışmalarına hız verdiklerini dile getiren Safkar Genel Müdürü Nuri Ünver, “Üretimi İzmir Ulukent Sanayi Bölgesi’ndeki tesislerimizde gerçekleştiriyoruz. Adana ve İstanbul’da operasyon merkezlerimiz var. Bunlar bölgelerindeki müşterilere anlık sevkiyat ve teknik destek veriyorlar. Almanya’da kendi firmamız bulunuyor.

Avrupa’ya satışlarımızı bu firma aracılığıyla geliştiriyoruz. 60‘ı Ar-Ge ekibi olmak üzere 250 kişiye istihdam sağlıyoruz. Geçen sene fabrikamızın binasını ve kapasitesini 2,5 kat büyüttük. 14 bin metrekare kapalı alanda üretim gerçekleştiriyoruz” dedi.

‘GENİŞ ÜRÜN GAMIMIZLA HİZMET VERİYORUZ’ Geniş bir ürün yelpazesine sahip olduklarını söyleyen Ünver, “Ana segmentimizi otobüs, minibüs gibi yolcu taşıyan araçlara yönelik ürünlerimiz oluşturuyor. Bu pazarda çok etkin paya sahibiz. İkinci üretim konumuz da frigorifik araçlarda kullanılan soğutucular. Bu konuda da çok güçlüyüz. Her iki segmentte de yeni ürünlerimizle sektöre öncülük ediyoruz. Otobüsler için hafifletilmiş ve tam otomatik iklimlendirme çözümleri ile yeni nesil araçlarda tercih unsuru olacağız. Dünyada Euro 6 gibi yeni regülasyonlar var. Bunlar aracın üzerine yeni

DOSYA

Safkar Genel Müdürü Nuri Ünver “Otobüs ve frigorifik segmentinde ürün gamını tamamlayıp, ileri teknoloji ile desteklenmiş ürünleri piyasaya sunacağız” dedi. ağırlıklar eklenmesini gerektiriyor. Bu da aracın yakıt sarfiyatını ve dinamiğini olumsuz etkiliyor. Üreticiler de dolayısıyla daha hafif, daha sessiz ekipmanları tercih ediyorlar. Biz de bu duruma hazırız. Yeni ürünlerden ciddi dönüşler bekliyoruz” diyerek sözlerine devam etti.

FRİGORİFİK SOĞUTUCULARA DİZEL ÜRÜNLER GELİYOR Frigorifik soğutucularda dizel ürünleri devreye almaya hazırlandıklarını vurgulayan Ünver, “Bunların testleri tamamlanmak üzere, lansmanını eylül ayında yapmayı planlıyoruz.

Türkiye’de bunu üreten başka firma yok. Kullanılanların hepsi ithal ve çok yüksek fiyatlarla satılıyorlar. Dünyada iki büyük firma pazara hakim. Biz de bu ürünle farklı bir segmente girmiş olacağız. Bu büyüme potansiyeli çok yüksek bir ürün grubu. İthallerinden daha avantajlı fiyatlarla müşteriye ulaşacağız” diye konuştu.

‘SÜREKLİ YENİ İNOVASYON PEŞİNDE KOŞUYORUZ’ Hitap ettikleri diğer ürün gruplarını raylı sistem, savunma sanayi ve diğer iklimlendirme çözümleri olarak sıralayan Ünver, “Bu konularda da sürekli yeni ürünlerle sektörün sürükleyicisi konumundayız. 2011’de iyi bir yıl geçirdik. Bu yıl ise daha ciddi hedeflerle yola çıktık. Yeni binamız bitti. Attığımız ve atacağımız tohumlar var. Bunlardan bazılarının meyvelerini toplamaya başlayacağız.

Bir çoğu da uzun vadeli projeler. Yılın ilk 3 ayı 2011’den daha iyi geçiyor. Yıl sonunda ciromuzda geçen yıla göre artış öngörüyoruz. Otobüs ve frigorifik segmentinde ürün gamını tamamlayıp, ileri teknoloji ile desteklenmiş ürünleri piyasaya sunacağız. Raylı sistemler ve savunma sanayi için de yeni ürünler geliştirmeyi sürdüreceğiz” diyerek sözlerini sürdürdü. Bu yıl Eylül ayında iki önemli fuara katılacaklarını söyleyen Ünver, şöyle konuştu: “Berlin’de raylı sistem sektörünü bir

araya getirecek olan fuarda metro klimasının ve hafif raylı sistem ürünlerinin lansmanını yapacağız. Otomotiv sektörünün Hannover’deki buluşmasında ise yeni hafifletilmiş tam otomatik klimamızı sektörün beğenisine sunacağız.” ‘ÜRETİMİMİZİN YÜZDE 35’İNİ İHRAÇ EDİYORUZ’ Üretimin yüzde 35’ini direkt ihraç ettiklerini dile getiren Ünver, “Bizim ürünlerimizin kullanıldığı, yurtdışına satılan araçları düşündüğümüzde bu rakam çok daha yüksek çıkar. İşimiz soğutma olduğu için pazarlarımız daha çok Kuzey Afrika, Ortadoğu gibi sıcak bölgeler. Ama başta Almanya, Fransa, İtalya ve İspanya olmak üzere Avrupa’ya da azımsanmayacak miktarda ihracatımız var.

Dünyanın çeşitli bölgelerine yayılmış 40’dan fazla ülkede servisimiz bulunuyor. Pazar yelpazemizde, Mauritius, Fildişi Sahilleri ve Malezya gibi ülkeler de yer alıyor” diyerek sözlerini tamamladı.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

23

DOSYA

SATKO TrailerTRACS römork çözümleri ile sorunsuz soğuk-zincir taşımalar mümkün Firma olarak soğuk zincirin önemli bir halkası olmak istediklerini kaydeden Satko Teknoloji Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Teker, “Türk nakliyecisi TrailerTRACS’ı çok sevecek” diyor...

24

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

DOSYA

Ü

rün gamını her geçen gün daha teknolojik bir yapıya taşıyan Satko Teknoloji, soğuk zincir taşımacılığı yapan firmalar için yepyeni bir teknolojiyi Türkiye piyasasına sunuyor.

Kolay montajı, herhangi bir bakım masrafı ve sabit işletme gideri istememesi gibi özellikleri ile ön plana çıkan TrailerTRACS ürünü, kullanıcılarına zamandan ve işgücünden tasarruf etmelerine de olanak sağlıyor.

Tamamen dorse için üretilmiş bir ekipman olan TrailerTRACS, dorseye ya da römorka dışarıdan monte edilerek kullanılıyor. Dorsenin dışına monte edildiği için her türlü hava koşulunda çalışabilme özelliğine sahip olan bu sistem, sıcaklığın çok düşük olduğu havalarda, yağmurlu, tozlu veya çamurlu ortamlarda dahi performansından hiçbir şey kaybetmeden çalışabiliyor.

HERHANGİ BİR VERİ KABLOSUNA İHTİYAÇ YOK Bu ürünün kendine has ve sektördeki diğer ürünlerden ayırt edici en önemli özelliğinin sistemin, çekiciye araçtaki dorseden edindiği bilgileri var olan elektrik altyapısı üzerinden iletmesi olduğuna dikkat çeken Satko Teknoloji Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Teker, “Artık çekici ile dorse arasına herhangi bir veri kablosu çekmek zorunda kalmıyorsunuz. Bu hem bizim hem de filoların işini önemli oranda kolaylaştırıyor. Ayrıca bu özelliği sayesinde sistem, olası birçok problemi de ortadan kaldırıyor.

Aracı kullanan şoför arkadaşımız bilerek ya da bilmeyerek bu kabloyu bir şekilde yerinden çıkarmış ya da devre dışı bırakmış olabilir. Bu bağlantılar zaman içerisinde oksitlenmiş olabilir. Yine bu kablolar konektörlerdeki değişimler sırasında unutulabiliyor. Böylesi durumlarda sistem var olan işlevini yerine getiremiyor ve doğru bir şekilde çalışmayarak atıl bir duruma gelebiliyor. Bu da firmaya hem zaman hem emek hem de ürün kaybı anlamında çeşitli zararlar verebiliyor” şeklinde konuştu.

DÜZENLİ MALİYET YOK! Cihazın içerisinde herhangi bir batarya ya da akıllı ünite bulunmadığını belirten Mustafa Teker, sistemin kullanıcılarına sağladığı avantajlar hakkında şu bilgi-

leri verdi: “Montajı gayet kolay olan TrailerTRACS’ın içerisinde sim kart ya da iletişim için herhangi bir ünite olmadığı için müşterilerimize artı düzenli bir maliyeti bulunmuyor. Bu özelliklerinin yanında oldukça uygun bir maliyetle sunulan TrailerTRACS’a sadece ilk yatırım maliyeti yapılıyor ve sistem uzun yıllar boyunca kullanılıyor. Herhangi bir bakım masrafı bulunmayan bu cihaz, müşterilerimizin sabit işletme maliyetlerini düşürmesine yardımcı oluyor.”

REEFER, FRİGOLARIN İMDADINA YETİŞİYOR ‘Sistem hareket halindeyken dorseyi takip ediyor, araç dorseyi bıraktığı ya da bağlandığı noktalarda da bu bilgileri alıyoruz’ diyen Mustafa Teker, “Buna ilave olarakta frigolu araçlarda TrailerTRACS’ın reefer modeli mevcut. Reefer modelinde sisteme iki tane analog ısı sensörü ekliyoruz. Bu sensörler ile romörkün içerisinde iki farklı bölmenin ayrı ayrı ısısı takip ediliyor. Bunların yanında ek olarak bir tane de kapı sensörümüz var. Bu sensör yardımıyla da kapının açılma, kapanma durum ve sürelerini takip ediyoruz. Bu bilgileri hem aracın şoförü hem de merkez görüyor” diyerek sözlerine devam etti.

FRİGO SİSTEMLERLE ENTEGRE ÇALIŞABİLEN TEK SİSTEM TrailerTRACS’ın teknolojik fayda ve üstün özelliklerinin hiçbir sistemde bulunamayacağını belirten Mustafa Teker, sistem en yaygın kullanıma sahip soğutucu ekipman üreticileri için özel entegrasyon desteği de barındırdığını söyledi. Bu şekilde kullanım ile, ilave analog sensörlere ve kasa içine bunların montajına gerek kalmadan direk DataCold500 yada Thermo King yada Carrier ‘dan gerekli bilgiler alabiliyor. Bunun için ilgili üretici için özel üretilmiş kablomuzu araçtaki soğutucunun uygun portuna bağlamamız yeterli oluyor. Bu şekilde soğutucunun kendi bilgileri ile ısı takibi hem hatasız bir şekilde yapılıyor, hem de olası sensör problemlerinden etkilenmeden hiçbir teknik problem yaşamadan uzun yıllar boyunca sistem sağlıklı olarak çalışıyor.

Isı takibatının sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için öncelikle taşınacak ürünün özelliklerine göre bir

değerin sisteme bildirildiğini ifade eden Mustafa Teker, böylece o ısı değerinden yukarı ya da aşağı yönlü bir değişim olduğunda sistemin anında uyarı yaptığını söyledi. Türkiye’de soğuk zincir taşımacılığı yapan birçok firmanın ‘casus’ adı verilen cihazlar kullandığını vurgulayan Mustafa Teker, bu cihazın birçok sorunu da beraberinde getirdiğine değinerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Piyasada birçok firma bu ekipmanları kullanıyor. Frigo kasanın içerisine yerleştirilen bu ekipman kasanın içerisindeki ısı değişimlerini kendi içerisinde kaydediyor. Daha sonra teslimat noktasında bu cihazdan bilgiler alınıyor. Sonuçta bu bilgiler kayıt altına geçmiş oluyor. Burada en önemli sorun şu: Eğer soğuk zincirin bir noktasında problem yaşandıysa ve taşınan ürünler bozuldu ise, bunun fark edilmesi ancak teslimat sonunda mümkün oluyor. Bizim sistemimizde ise, böyle bir durum yaşanmaya başladığı anda ilgililerin durumdan haberdar edilerek önlem alınması ve ürünler bozmadan gerekli önleyici tedbirin alınması sağlanıyor.”

‘KALİTELİ EKİPMANLARI TERCİH EDİN!’ Türk piyasasında şimdiye kadar sıkça yaşadığımız en büyük problem, bir olay meydana geldikten sonra o konuda önlem alınmak istenmesi olduğunu kaydeden Mustafa Teker, “Bu anlayışın firmalarımıza hem emek, hem zaman hem de prestij olarak önemli zararlar verdiğini görüyoruz. Küresel rekabetin yoğun olarak yaşandığı bir dönemde firmalar açısından böylesine bir prestij kaybını telafi edilemez sonuçlara yol açacağını artık hepimiz biliyoruz. Özellikle buna benzer sorunlar yaşayan bazı firmaların piyasada kendilerini anlatmakta zorluklar yaşadığına şahit oluyoruz. Satko olarak firmalarımızın kaliteli ve kendilerini yarı yolda bırakmayacak ekipmanları tercih etmelerini arzuluyoruz. Biz her maliyet gereksinimi karşılayacak uygun ürün grubu ile müşterilerimize farklı hizmet seviyelerinde çözüm sağlıyoruz, firmalardan beklentimiz tüm alternatifleri inceleyip, deneyip karar vermelerinin operasyonları için daha sağlıklı olacağına inanıyoruz” diyerek sözlerine son verdi.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

25

DOSYA

Cold Car kasalar, soğuğu kasanın içine hapsediyor E

uro Cold, 1994 yılında sektöre girerek, dondurma ve dondurulmuş gıda dağıtımında kullanılan kamyon-kamyonet üzeri ötektik tüplerle soğutulan frigorifik kasaların ve soğuk hava depolarının teknik servis ihtiyaçlarına danışmanlık ve taahhütlük hizmetlerini sunmaya başladı. 2000 yılı başlarında soğuk zincir taşımacılığında istenilen model frigorifik ötektik plaka sistemli araç üstü taşıyıcılar ile bir İtalyan devi olarak 45 yıldır tüm dünyaya hizmet veren Cold Car’ın Türkiye distribütörlüğünü alan firma, Türkiye’de dondurulmuş gıdalar ve dondurma pazarında frigorifik kasa pazarlama, satış, teknik servis ve yedek parça hizmetleri ile başarılı projelere imzasını attı.

Firma hakkında bilgiler veren Euro Cold Genel Müdürü Özden Fahri Güney, “2008 yılında Alden Ltd Şti ve dünya markası Cold Car SrL olarak güçlerimizi ‘Euro Cold Soğuk Hava Kasaları ve Soğutucu Mamulleri Sanayi Ticaret Ltd Şti adıyla ve yine Cold Car markasıyla birleştirerek frigorifik kasa piyasasında hizmet vermeye yeni bir adım ile başladık. Türk İtalyan ortaklı şirketimiz, tüketicinin yatırım maliyetlerini göz önünde bulundurarak sektöre farklı ısılarda ve modellerde fiyat, enerji ve kullanım tasarrufu bakımından yeni avantajlar sağlayacak çözümler getirmeye devam ediyor” dedi.

Cold Car’ın kullandığı ötektik plaka sistemi sayesinde aracın motorunun gün boyunca çalışmasına gerek kalmadığını söyleyen Euro Cold Genel Müdürü Özden Fahri Güney, “Bu şekilde müşterilerimize önemli maliyet avantajları sağlıyoruz” diyor...

26

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

‘ÖNEMLİ ORANDA ENERJİ TASARRUFU SAĞLIYORUZ’ Euro Cold olarak ekonomik soğutmanın önemine inandıklarını dile getiren Güney, “Cold Car kasalarda kullanılan soğutma ünitelerini oluşturan malzemeler, sektörlerinin lideri olan ve kalite standartları bütün dünya tarafından bilinen firmaların ürünlerinden özenle seçiliyor. Bu şekilde ekonomik, hızlı ve güvenli soğutma sağlanıyor.

Paneller ise enjeksiyon yerine açıkta yoğunlaştırılmış poliüretan levhalarla, bir terzi özeni ile işleniyor. Bu şekilde ekonomik ve hızlı

DOSYA

soğuttuğunuz ötektik plakalardaki soğuk, adeta kasa içine hapsediliyor ve kullanıcı için, ürününü tüm gün soğuk zinciri kırmadan servis yapma imkanı veriyor” diyerek ürettikleri kasaların özelliklerini anlattı.

MOTORUN GÜN BOYU ÇALIŞMASI GEREKMİYOR Cold Car kasaların en önemli özelliğinin ötektik plaka sistemi olduğunu belirten Güney, “Cold Car, ürün için gerekli olan ısıyı kasa içinde sağlamak adına günümüzde en çok tercih edilen ötektik pleyt (plaka) sistemini kullanıyor. Ötektik plaka ve Cold Car'ın kullandığı soğutma sistemi sayesinde, ürünün ihtiyacı olan ısının sağlanabilmesi için, motorun gün boyunca çalışmasına gerek yok. Yani bir şekilde soğuk hapsediliyor ve ürünün ihtiyacı olan ısı gün boyu sağlanıyor. Ötektik plakalar önceden düşük maliyetle soğutulduğu için, üflemeli ve motor tahrikli çalışan sistemlere göre maliyet ve riskleri önleniyor” diyerek sözlerini sürdürdü.

‘SADECE EKSİ GRUPTA DEĞİL ARTI GRUBU ÜRÜNLERDE DE İDDİALIYIZ’ ‘Frigorifik kasa denilince her nedense sadece eksi grup akla geliyor, oysa sağlıklı taşımada artı grup olan 0+4 derecedeki ürün grubunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor’ diyen

Güney “Süt, et, balık, ilaç gibi ürünlerin taşınmasında Cold Car marka Latte model 3+3 yan kapılı ve arka kapılı frigorifik kasalar soğuk zincir taşımacılığında adını duyurmaya başlayan Türkiye’de ilk farklı bir İtalyan tasarım serisidir. Özellikle müşterilerin planladıkları yatırım öncesi ürünlerine en uygun taşımayı, alırken ve kullanırken en ekonomik faydayı sağlayacak bu kasayı deneme ve kredi kartına taksitlerle ödeme şansına sahipler.

Sonuçta “demo”dan sonra, doğru ve ekonomik yatırım, ekonomik kullanım ve soğuk zincir kurallarını üst seviyede uygulayarak, markalarına değer katacağına ikna olan müşterilerimizin satın alma talebi geliyor” şeklinde konuştu.

‘SÜREKLİ ÇALIŞABİLECEĞİNİZ FİRMALARI TERCİH EDİNİZ’ Önümüzdeki dönemde Frigorifik kasa alanında yeni yatırım yapacak olan firmaların bu yatırımlarını yaparken oldukça dikkatli olması gerektiğini sözlerine ekleyen Güney, “Bu tip yatırımlarda, kasanın kullanım ömrü, alırken ve kullanırken sağlayacağı avantajlar iyi hesaplanmalı, referansları güçlü, kendisini sürekli geliştiren markalar tercih edilmelidir.

Firmaların kurumsallaşması, başta gıda sektörü olmak üzere yasalarla belirlenen kuralların

iyileştirilmesi ve her şeyden önemlisi tüketicinin daha bilinçli olması, gıda dağıtımında kullanılan sistemlerin daha iyisi olmasını getirdi. Bizde dondurma, dondurulmuş gıda ve şarküteri, et, süt ve taze ürün taşımacılığı için olmazsa olmaz soğuk zincirin en üst seviyede sağlandığı kasalarımızla, dünya standartlarına uygun teknolojiyi kullanıcılarımızın hizmetine sunuyoruz” diyerek sözlerine devam etti.

‘MÜŞTERİLERİMİZE BİRÇOK AVANTAJ SAĞLIYORUZ’ Cold Car ile güç birliği yapan Euro Cold ürünlerinin kullanıcılarına birçok avantajlar sağladığını belirten Güney, “Cold Car kasalar poliüretanın kalıplara enjekte edilmesiyle değil dışarıda yoğunlaştırılıp kalıplar haline getirilmesiyle oluşuyor. Ötektik pleyt’li sistemle kasayı geceden fişlediğimiz için gün içinde araç soğutmak için ekstra mazot harcamak gerekmiyor. Böylece motoru fazla yormayıp aracın da ömrünü uzatmaya yardımcı oluyoruz.

Akşam rutlardan döndükten sonra kasanın içinin ayrıca boşaltılmasına gerek yoktur, soğuk hep muhafaza edildiği için sadece her günün kalan ürünün üstüne ilave mal konuluyor. Böylece soğuk hava deposundan da yer tasarrufu yapılmış olunuyor” diyerek sözlerini tamamladı.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

27

DOSYA

‘Sıcaklık Takip ve Kontrol Sistemi’ ile araçlarınız, soğuk hava depolarınız ve üretim tesisleriniz tam güvence altında…

28

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

DOSYA

Arvento, ısı değerinin anlık takip ve kontrolünü sağlıyor M obil takip sistemleri alanında faaliyet ciddi oranlarda yakıt tasarrufu sağlanıyor. gösteren bir teknoloji şirketi olan Ekonomik ve Güvenli Sürüş değerlendirmeleri ile Arvento, araç takip ve filo yönetim sürücülerin araç kullanım performansı takip sistemleri, kişi ve nesne takip sistemleri ve tekne ediliyor. On binlerce araç düşünüldüğünde takip sistemleri geliştirip üretiyor. Türkiye’de ve milyonlarca liraya karşılık gelen tasarruf dünyada, mobil takip sistemleri alanında yazılım ve sağlanıyor. Ayrıca araç ve trafik güvenliğine cihaz üreten ve bunu müşterilerine paket halinde doğrudan katkıda bulunuluyor” şeklinde konuştu. sunabilen sayılı şirketlerden birisi olan firma ‘HER SEKTÖRE ÖZEL ÇÖZÜMLER bugün, 12 binin üzerinde müşteri ve 170 binin SUNUYORUZ’ üzerinde araç referansı ile araç takip sistemleri ‘Sözünü etmiş olduğumuz alanında Türkiye’de pazar lideri konumunda bu özellikler araç takip bulunuyor. sisteminin standart Günümüzde araç özellikleri arasında takip sistemlerinin yer alıyor’ diyen nakliye firmaları Hıncal, Arvento’için olmazsa nun her sektöre olmazlardan biri Arvento’nun her türlü sektöre özel özel uygulamalar haline geldiğine uygulamalar ve çözümler geliştirdiğini dikkat çeken belirterek sözlerini Arvento Mobil sunduğunu belirten Genel Müdür şu şekilde Sistemler Genel Özer Hıncal, “Sistemimiz sürdürdü: “Bu Müdürü Özer Hınsayesinde müşterilerimiz özelliklerin yanı sıra cal, “Araç takip sissektörlere özel olarak temleri, 1-2 adet yakıttan, zamandan ve geliştirdiğimiz uygulaaracı olan çok küçük işgücünden önemli miktarda malar sayesinde, işletmelerden, binlerce tasarruf sağlıyor” şirketlerin ve kurumların aracı olan büyük kurumaraç takip sistemlerinden lara kadar farklı yapı ve özeldiyor maksimum faydayı sağlamaları likteki birçok kuruluş tarafından mümkün oluyor. Örneğin dondurma tercih ediliyor. Şirketlerin araç takip taşıyan bir aracın içindeki sıcaklık durumu veya sistemi almalarındaki ortak neden, sistemlerimizin uluslararası nakliye yapan bir TIR'ın deposundaki yakıttan, zamandan ve iş gücünden kazandırması yakıt seviyesi anlık olarak izlenebilirken, para ve tek bir merkezden operasyon yönetimi sağladağıtımı yapan bir banka aracı rotası dışına masıdır. Şirketler, araç takip sistemleri sayesinde çıktığında ya da istenmeyen bir yerde kapısı hiçbir detayı düşünmek zorunda kalmadan kendilerine verilen bir şifre ile internetten sahadaki bütün açıldığında alarm mesajları alınabiliyor.” araçlarını eş zamanlı olarak yönetebiliyorlar.

‘SICAKLIK DEĞERİNİN TAKİP VE Böylece eskiden cep telefonu ya da telsiz ile KONTROLÜNDE DE İDDİALIYIZ’ yönetilmeye çalışılan filolar artık bir bilgisayar ya Arvento’nun geliştirdiği ‘Sıcaklık Takip ve Kontrol da akıllı telefon ekranından kolayca takip ve Sistemi’ sayesinde firmaların araçlarını, depolarını kontrol edilebiliyor” diyerek konuşmasına başladı. ve üretim tesislerinin sıcaklık değerlerini internet ‘CİDDİ ORANDA YAKIT üzerinden takip ve kontrol edebildiklerini kaydeden TASARRUFU SAĞLIYORUZ’ Hıncal, “Sıcaklık değerlerinin kontrolünün hayati Araç takip sistemlerinin şirketlere birçok avantajlar önem taşıdığı sektörlere özel olarak geliştirdiğimiz sağladığını ifade eden Hıncal, “Sistem sayesinde ‘Sıcaklık Takip ve Kontrol Sistemi’ ile şirketlere araçların iş dışı kullanımının önüne geçiliyor, rölan- birçok avantajlar sağlıyor. Sistemimiz özellikle; tide gereksiz yere çalışmaları, ani hızlanma, dondurma, süt, tavuk, yumurta, hazır gıda yavaşlama, yüksek devirde araç kullanımı ve aşırı ürünlerinin üretimini ve dağıtımını yapan firmalar hız yapmaları kontrol ediliyor. Böylece kötü araç tarafından tercih ediliyor. Bu şirketlerden bir örnek kullanımı engellenerek, kısa bir süre içerisinde vermemiz gerekirse şu anda bugün itibariyle

Algida, Et ve Balık Kurumu, Özgörkey (Feast), Yörsan, Beypiliç, Namet, Panda gibi firmalar frigofirik araçlarında ve soğuk hava depolarında bizim sistemlerimizi kullanıyorlar” diyerek sözlerine devam etti.

‘ANLIK TAKİP İLE TAM KONTROL SAĞLIYORUZ’ Frigofirik araçlara, depolara ve üretim tesislerine takılan Arvento cihazlarına eklenen sıcaklık sensörleri aracılığı ile çalışan sistem sayesinde, bu alanlardaki sıcaklık seviyeleri internet üzerinden anlık olarak takip edilebildiğini vurgulayan Hıncal, sistemin özellikleri ile ilgili şu bilgileri verdi: “Oluşabilecek kritik sıcaklık değişikleri, sisteme tanımlanan kişilere hem program üzerinden hem de SMS ile alarm mesajları seklinde anında gönderiliyor. Sistemin bu özelliği, ani ve kritik sıcaklık değişiminden kaynaklanan problemler için, gerekli önlemlerin alınabilmesini sağlıyor. Sıcaklık değerlerindeki bu değişimler, grafikler, güncel ve geçmişe dönük raporlamalar ile takip ediliyor. Bu raporlar şirketler tarafından, hem sistem üzerinden görülebiliyor hem de periyodik olarak e-mail ortamında tanımlanan kullanıcılara otomatik olarak gönderiliyor.

Günlük ve aylık olarak alınabilen bu raporlamalar sayesinde, araçların, depoların ve üretim tesislerinin çalışma sistemleriyle ilgili detaylı istatistiki bilgiler elde edilerek operasyonun verimliliği hakkında reel bilgiler oluşturulabiliyor” ‘OPTİMUM İŞ YÖNETİMİNİ HEDEFLİYORUZ’ ‘Sıcaklık Takip ve Kontrol Sistemi’ ile sektöre yeni bir ivme kazandırmayı amaçladıklarının altını çizen Hıncal, “Şirketler sistemimiz sayesinde, sıcaklık değerlerinin kontrolünün yanı sıra frigofirik araçlarının belirlenen teslimat rotalarını izleyip izlemedikleri, bu rotalara zamanında varıp varmadıkları, hangi aracı hangi sürücünün kullandığı, sisteme tanımlanan hız limitlerine uyulup uyulmadığı, rölanti yerleri ve süreleri gibi operasyonel bilgileri de takip edilebiliyorlar.

Sistemimiz sunduğu çözümler ile şirketlerin sahadaki operasyonları verimli ve etkin şekilde yönetmelerine büyük katkıda bulunuyor. Aynı zamanda yakıttan, zamandan ve işgücünden tasarruf ettirerek optimum iş yönetimi yapılmasını sağlıyor” diyerek sözlerini tamamladı.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

29

DOSYA

Carrier Transicold, ‘Pulsor’u Türkiye piyasasına sunuyor Y

apmış olduğu icat ile bugünün iklimlendirme sektörünün babası olarak kabul edilen Willis Carrier’dan adını alan Carrier, United Technologies Corporation bünyesinde bulunuyor. Dünya çapındaki en büyük 40 endüstri şirketinden biri olarak kabul edilen UTC, 220 binden fazla çalışanı ile günlük 7,9 milyon dolarlık Ar-Ge yatırımı yapıyor.

Carrier Transicold Europe, tüm Avrupa, Rusya, Ortadoğu ve Afrika bölgelerinde soğutmalı taşımacılık konusunda uzmanlaşarak bu bölgelerde 17 Entegre Dağıtım şirketi, 35 Bağımsız Distribütör, 4 Bölgesel Ofis, 560’dan fazla servis noktası ve 1700 uzman teknisyeni ile sektörün en önemli firmalarından birisi olarak kabul ediliyor.

2009 yılı Ocak ayından itibaren Carrier Transicold’un Türkiye Distribütörü olarak 5 yetkili satıcı ve 22 yetkili servisi ile satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetleri faaliyetlerini yürüten Temsa Global, doğru bir yapılanmayla müşterilerine hızlı ve güvenilir hizmet sunmayı amaçlıyor. Müşterileri için sadece soğutucu cihaz alacakları bir firma değil aynı zamanda “Taşıması Sizden Koruması Bizden” sloganı ile çözüm ortağı olan Temsa Global, satış sonrası hizmetler alanında da 7/24 servis anlayışı ve bol ve bulunabilir yedek parça ile sektöre hak ettiği değeri ve önemi veriyor.

‘Pulsor’ ile motordan tahrikli cihaz segmentinde yepyeni bir teknolojiyi pazara sunacaklarını kaydeden Carrier Transicold Bölüm Yöneticisi Ünsal Angar, “Sektöre devrim niteliğinde değişiklikler getiren soğutucumuz piyasada büyük beğeni toplayacak” diyor...

30

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

‘HER ARACA UYGUN BİR CİHAZIMIZ MUTLAKA VARDIR’ Carrier Transicold markalı soğutucu cihazların ürün yelpazesinin oldukça geniş olduğuna dikkat çeken Carrier Transicold Bölüm Yöneticisi Ünsal Angar, firmanın minivan türü araçlardan treylerlere kadar her büyüklüğe, her operasyona ve her taşıma sıcaklığına uygun cihazlarının bulunduğunu vurguladı.

‘Carrier Transicold soğutucu cihazlarını kullanan tüm müşterilerimiz öncelikle bilirler ki en kaliteli ve optimum şartlarda kullanacakları bir ürün almaktadırlar’ diyen Angar, “Dünyanın en iyi teknolojisi ile

DOSYA

üretilen cihazlarımız her sınıfta en yüksek ve en hızlı soğutma kapasitelerine sahiptir. Vector olarak isimlendirilen treyler soğutucu cihazlarımız dünyada ilk ve tek olan elektrik teknolojisi ile donatılmış olup hem soğutma kapasitesi bakımından hem düşük bakım maliyetleri, operasyonel kolaylıklar ve arızasızlık açısından rakipsiz cihazlardır. Vector 1850 modeli cihazımıza 2011 yılında Vector 1550 cihazımız da eklendi. Cihazlarımız hassas derece kontrolleri sayesinde çiçekten ilaca, dondurulmuş ürünlerden taze sebze meyveye kadar her ürünün güvenle, değerini kaybetmeden son kullanıcıya ulaştırılmasında önemli rol oynuyor” diye sözlerini sürdürdü. Carrier Transicold’un Datacold olarak adlandırılan kasa içi sıcaklık kayıt ve raporlama cihazları ile taşımanın her anındaki sıcaklık değerlerini, kapı açılma adetlerini, cihazın çalışıp çalışmadığı gibi konuların takip edilebildiğini ve raporlama yapılabildiğini belirten Angar, “Carrier Transicold soğutucu cihazları, üstün ve rakipsiz teknolojileri, yüksek ve hızlı soğuma kapasiteleri, düşük yakıt tüketimi, bol ve ulaşılabilir yedek parça ve 7/24 servis hizmeti ile müşterilerimiz için en iyi iş ortağı oluyor” dedi.

‘SOĞUTUCULARDA ATP SERTİFİKASINI MUTLAKA SORGULAYIN’ Türkiye’nin gelişmekte olan bir ülke olduğunu ve gelişmiş ülkelere göre frigorifik araç kullanımının oldukça düşük seviyelerde olduğunu vurgulayan Angar, “Çok uzun zamandan bu yana gıda satıcılarının gerekse tüketicilerin frigorifik taşımanın sağlığımız üzerindeki önemini kavrayıp bu konuda aksiyon almaması birçok yanlışı beraberinde getirdi. Son zamanlarda ise Avrupa birliği uyum sürecinin getirmiş olduğu ATP Standardı, yeni hal yasası gibi düzenlemeler ülkemizde frigorifik taşımanın dünya standartlarını yakalayacağını düşünmekteyiz. Müşterilerimiz

çoğu zaman soğutucu cihazın fiyat ve ödeme şekline ya da sadece broşürlerde yazan bilgilere göre alım kararı verebilmekte ve bu da operasyonda sıkıntılar yaşamalarına yol açmaktadır. Müşterilerimiz öncelikle alışveriş yapacakları firmaya, firmanın sattığı ürünün hangi standartları yerine getirdiğine bakmalıdır. Soğutucu cihazın mutlaka ATP sertifikasına sahip olup olmadığını kontrol etmelidir” diyerek sözlerine devam etti.

‘DOĞRU CİHAZIN SEÇİMİ ÇOK ÖNEMLİ’ Firmaların soğutucu üniteler alanında yatırım yaparken kullanacakları cihazların seçiminde oldukça titiz olması gerektiğini kaydeden Angar, “Sadece basit bir kasa hacmi hesabı ile soğutucu cihaz seçilmemelidir. Carrier Transicold olarak müşterimiz ile yapmış olduğumuz görüşmede kasa özellikleri ve ısı geçirgenliği, taşınacak ürün özellikleri, istenen muhafaza sıcaklığı, yükleme-boşaltma yapılan depo şartları, kapı açma sıklığı ve süresi, taşımanın yapılacağı bölgenin iklim şartları, dış ortam sıcaklığı gibi konular bilgisayar ortamında Celsius Perfect adını verdiğimiz programda değerlendirilerek en doğru soğutucu cihaz seçimi yapılıyor. Carrier Transicold müşteri odaklı bir firmadır. Müşteri memnuniyetini sağlamak bu sektörde oldukça zordur. Müşterilerimizin hemen hepsinin özellikle yaz aylarında servislerde günlerce beklemeye tahammülü yok. Saatlerin hatta dakikaların kıymetli, taşınan yükün değerinin oldukça yüksek olması, hızlı servis ve doğru çözüm imkanlarına sahip olmanızı gerektiriyor.

Müşterilerimize 22 servis noktamızdaki iyi eğitimli teknisyen kadromuzla, anında bol ve uygun fiyatlı yedek parça imkanlarımızla 7/24 hizmet vermeye çalışıyoruz. Carrier Transicold soğutucu cihazlarımız sektöre getirdiği teknolojik yenilikler, servis yaygınlığı ve yetkinliği ile dünya lideridir.

Cihazlarımızın uzun ömür, düşük arıza oranı,

rakipsiz soğutma kapasitesi, düşük emisyon ve yakıt tüketimi sayesinde müşterilerimiz cihazlardan en iyi verimi alıyor. Dolayısıyla da satış adetlerimiz ve memnun müşterilerimiz artıyor, Carrier Transicold ailemiz büyümeye devam ediyor” şeklinde konuştu.

PULSOR TÜRK SANAYİCİSİ İLE BULUŞACAK Önümüzdeki günlerde Türkiye piyasasına Carrier Transicold’un sektöre getirmiş olduğu devrim niteliğindeki soğutucusu olan Pulsor’u sunacaklarını ifade eden Angar, Pulsor’un özellikleri hakkında şu bilgileri verdi: “Bu cihaz, araç motorundan tahrikli cihaz segmentinde yepyeni bir teknoloji ile çığır açacak. Pulsor araç motorundan güç alan jeneratör vasıtası ile çalışıyor. Bilindiği gibi araç motorundan tahrikli cihazlarda araç motoru yüksek devirde iken daha iyi bir soğutma düşük devirde veya rölantide ise daha düşük bir soğutma kapasitesi sağlıyor. Pulsor cihazımızda ise güç, jeneratör vasıtası ile sağlandığı için sürekli yüksek kapasitede güç temin edilmekte ve soğutma gücü dalgalanma yapmıyor. Yine araç motorundan tahrikli cihazlar depo önünde elektriğe bağlandığında soğutma kapasitesi devir sebebi ile düşük oluyor. Pulsor da ise soğutma kapasitesi aynı yüksek performansına devam ediyor.”

Pulsor’un 3 farklı tipte Türkiye pazarına sunulacağını sözlerine ekleyen Angar, “Bu cihazlarımızla müşterilerimiz hem dünyanın en yüksek soğutma kapasiteli cihazlarına sahip olacak hem de elde edecekleri yakıt tasarrufu ve güvenli taşıma ile Carrier Transicold ailesindeki memnuniyetleri bir kat daha artıracaktır. Yine önümüzdeki süreçte müşterilerimizin daha hızlı ve daha hesaplı hizmet alabilmeleri için Carrier Transicold’un tüm dünyaya sunduğu özel bakım anlaşmalarını da hayata geçireceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

31

HABER

Galata Taşımacılık ‘firmaya özel’ çalışan sunuyor 1 Galata Taşımacılık bünyesinde çalışan bir personeli, çözüm ortaklarının bünyesinde istihdam ettiklerini belirten Galata Taşımacılık CEO’su Vittorio Zagaia, “Böylece müşteri istek ve ihtiyaçlarını yerinde belirleyip herhangi bir sorunda anında cevap üretiyoruz” diyor...

32

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

997 yılında daha önce sektörde çalışmış tecrübeli ve uzman bir ekip tarafından kurulan Galata Taşımacılık, bugün Albini&Pitigliani'nin iştiraki olarak 5 kıtada 50'den fazla iş ortağı ile çalışmalarına devam ediyor.

Hava, kara ve denizyolu taşımacılığında hem ayrı ayrı hem de entegre çözümler sunan firma, Türkiye’de İstanbul, Bursa, İzmir, Adana, Gaziantep ofisleri, Sakarya temsilciliği ile dünyanın 5 kıtasında, sayısız ülkede birlikte çalıştığı iş ortaklarıyla, farklı sektörlere alternatif çözümler sağlarken, yeni pazarlara da yönelmeyi kendisine hedef olarak konumluyor.

Firma hakkında bilgiler veren Galata Taşımacılık CEO’su Vittorio Zagaia, karayolu taşımacılığında senede 10 bin tırın üstünde organizasyona imza attıklarını belirterek ‘bunların en büyük özelliği yüzde 99’unun parsiyel olması’ olduğunu söyledi. ‘Biz yük organizasyonu yani konsolidasyon yapıyoruz’ diyen Zagaia, “Bununla birlikte konteynırda azımsanmayacak sayılar yapıyoruz. Havayolu taşımacılığında da 190-200 acente arasında ilk 15’teyiz. Son zamanlarda umutlu olduğumuz ve enteresan işlere imza attığımız ölçü dışı ağır yükler, proje yükleri ve üçüncü ülke taşımaları gibi projeleri yöneten yeni bir departman kurduk.” ‘İLKLERİN ŞİRKETİ OLDUK’ Galata Taşımacılığın sektöre birçok ilkleri getirdiğini ifade eden Zagaia, “Sektörümüzde ilk CRM departmanını biz kurduk. İlk kurduğumuzda bize gülen rakiplerimiz şimdi aynı departmanı kurmuş bulunuyorlar. Bunun yanında her müşteriye, bütün nakliye organizasyonlarını takip etmesi için bir kişi görevlendiriyoruz. Bu kişiyi müşterimizin büyüklüğüne binaen o müşterinin ofisine gönderiyoruz. Buradaki temel amacımız ihtiyaçların yerinde daha iyi anlaşılması ya da herhangi bir durumda sorunun ne olduğunun

HABER

daha iyi kavranması içindir. Bu arkadaşlarımız ofis içerisinde onların elemanı gibi çalışıyor. Aynı zamanda müşterilerimize taleplerine göre bazen aylık bazen de 3 aylık raporlama hazırlıyoruz.

Böylece orada bizim nasıl performans sergilediğimizi ve kendilerinin nasıl performans sergilediklerini görebiliyorlar. Bu raporların altına yazmış olduğumuz küçük notlar müşterilerimizin işini kolaylaştırdığı, onlara yol gösterdiği için bizi tercih etmelerine sebep oluyor” diyerek sözlerine devam ediyor.

‘KUZEY AFRİKA’YA TESLİMATI 6 GÜNDE YAPIYORUZ’ Galata Taşımacılığın yurtdışı taşımacılıkta sektöre ayrı bir dinamizm ve hareket kazandırdığını vurgulayan Zagaia sözlerini şöyle sürdürdü: “Tekstil konusunda hem iddialı hem de çok başarılıyız. Özellikle de hazır giyim alanında kendimizi rakipsiz olarak görüyoruz. Kendimizi yurtdışına yapılan taşımacılık faaliyetlerinde sektörün en kuvvetli firması olarak görüyoruz.

Pakistan’dan karayolu ile ilk ve tek taşımacılık yapan firmayız. Fas ve Tunus’a giden ilk Türk firmasıyız. Bu zor coğrafyada 6 günde mal teslimatını gerçekleştiren yine tek firmayız.”

Türkiye’de şu an kötü bir tahsilat dönemi yaşıyoruz. Biz her zaman sağlıklı, karlı ve sağlam adımlarla iş yapmak istiyoruz. Gereksinim anında tekrar büyüyebilecek esnekliğe sahip olmak bizim için oldukça önemli.”

‘KALİTELİ SERVİSİ İYİ HİZMETLE BÜTÜNLEŞTİRİYORUZ’ ‘Bizim tek yapmaya çalıştığımız şey fiyatla değil servisle rekabet etmek’ diyen Zagaia, “İyi hizmet alan hiçbir firmanın fiyat için tedarikçisini değiştireceğine inanmıyoruz. Ancak aynı hizmeti daha ucuza sunan firma olursa o zaman şartlar değişir. Biz hizmet kalitesini tutturarak kaliteli

servis vermek istiyoruz. Bu hizmeti öyle bir şekilde sunmak istiyoruz ki, iş ortaklarımız bizi bırakmadan önce ‘değer mi değmez mi diye’ 10 kere düşünsün. İşte kendimiz için yaratmaya çalıştığımız farklılık bu. Bunun dışında alternatif ülkelere gitmek Türk ihracatını ve ekonomisini farklı ülkelere taşımak en büyük amacımız. Bu proje dâhilinde benim, üzerinde bir yıldır çalıştığım Afrika projesi buna en güzel örnektir.

Gittiğimiz yere tecrübe götürmeye orada bu konuda bir alt yapı eksiliği varsa oradaki firmalarla bilgi alış verişi yapıp bunu gidermeye çalışıyoruz.

Firma olarak hiçbir zaman işin bize gelmesini beklemiyoruz biz işe gitmeyi amaçlıyoruz.”

‘FİRMA OLARAK TEMKİNLİ HAREKET ETMEK İSTİYORUZ’ Türk taşımacılık sektöründe yılbaşından beri önemli oranda tahsilat zorluğu yaşandığına dikkat çeken Zagaia, bu nedenle firma olarak temkinli hareket ettiklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Galata Taşımacılık olarak bundan sonra da sektöre çeşitli yenilikler kazandırmayı hedefliyoruz.15’inci yılımızda frene basmadık ama biraz vites küçülttük diyebiliriz.

Galata Taşımacılık, tekstil taşımacılığı konusunda çok iddialı. Firma, Pakistan’dan karayolu ile ilk ve tek taşımacılık yapan kuruluş olma unvanını da taşıyor.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

33

HABER

MAPAR İzmir yine ‘Servisler Birincisi’ Bu yıl Türkiye’deki 34 yetkili MAN servisi arasında yapılan değerlendirmede birincilik yine MAPAR İzmir şubesinin oldu. Firma, kuruluşunun üzerinden henüz 1.5 yıl geçmesine karşın, bu ödülü ikinci kez kazanıyor...

34

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

HABER

M

AN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Satış Sonrası Hizmetler Grup Müdürü Can Cansu’nun ev sahipliğinde, 13 Haziran 2012’de gerçekleştirilen toplantıda, 2012 yılının ilk yarısına ait müşteri memnuniyeti ve servis değerlendirme sonuçları açıklandı. MAPAR Otomotiv’in Mayıs 2011’de hizmete açılan İzmir servisi MAN’ın Servisler Birincisi seçildi.

MAPAR İzmir Şubesi Genel Müdürü Caner Perk, başarılarının tesadüf olmadığını belirterek, “Birçok kriterde hem müşterilerimiz, hem de Almanya’daki MAN merkezinin ‘gizli müşteriler’ değerlendirmesinin ardından bu payeye kavuşuyorsunuz. Birincilik için temel kriter müşteri memnuniyeti. Müşteri memnuniyeti de insanla sağlanır. Biz de tüm çalışanlarımızı bu yönde eğitiyoruz. Hatta, bir adım

daha ileri giderek hafta sonları personeli dinleyen bir psikolog da görevlendirdik. Her şey daha iyi hizmet için” açıklamasını yaptı.

bilgilendirme yapılarak nedeni açıklanır. Ancak, genel olarak baştan belirtilen ücretin değiştiğine şahit olmadım” diye konuştu.

“MAPAR İZMİR’DE TEDARİK SORUNU YOK” MAPAR İzmir şubesinde hiçbir müşterinin tedarik sorunu yaşamayacağını kaydeden Caner Perk, “Depomuzda tüm yedek parçaların yanı sıra, 4 adet de motor bulunduruyoruz. Aracını getiren sürücü arkadaşları ağırladığımız bir salonumuz var. Eğer vakit geceyarısıysa, ya da yorgunsalar istirahat edebilecekleri iki de oda tahsis ettik. Uyandıklarında araçlarına binip gidiyorlar. Ayrıca, müşterilerimiz MAPAR İzmir’de fiyat sürprizi yaşamazlar. Aracı bıraktıklarında arıza tespiti yapılarak ücretlendirme önceden saptanır. Çok ekstrem durumlarda ise

TAMİR SÜRESİNCE BOZULAN ARACIN YERİNE YENİSİ VERİLİYOR MAPAR İzmir’in müşteri memnuniyeti ile ilgili güzel bir hizmeti daha var. Aracınızın bir aksamı bozuldu ama öte yandan işinizi de sürdürmek zorundasınız. Müşteri aracına bozulan parçanın yerine yenisinin takıldığını söyleyen Caner Perk, sonraki adımları da şu sözlerle aktarıyor: “Çıkardığımız parçayı tamir ederken, müşteri yedek parçamızla yoluna devam eder. Bunun yanı sıra, eğer tamir uzun sürecekse, aracı elimizdeki başka bir araçla değiştirir,

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

35

HABER

Başarılarını servis merkezi önünde birlikte poz vererek kutlayan Perk ve Tuhan, aracını getiren sürücülerin ağırlandığı bir salonları olduğunu (üstte) eğer vakit geceyarısıysa, ya da yorgunsalar istirahat edebilecekleri iki de oda tahsis ettiklerini söylediler. (yanda) yine müşteri mağduriyetini önleriz.”

DENİZ MOTORLARI DA YAKIN TAKİPTE Mapar, dünyadaki ticari gemilerin yarıdan fazlasının ana makinesini temin eden MAN Motor’un da yetkili servisi. MAPAR İzmir, deniz motorlarında da oldukça iddialı. Bunu da Servis Müdürü Salih Tuhan şu sözlerle açıklıyor: Tekne ya da geminizdeki motor ne olursa olsun, bizi aradığınızda kısa sürede yola devamınızı sağlarız.

Bunun bedelinin ise, yalnızca servis ücreti olduğunun altını çizen Tuhan, “Türkiye’nin hangi bölgesinde olursanız olun, size her an ulaşmaya hazırız” sözleriyle iddiasını ortaya koyuyor.

MAPAR BİRİNCİLİĞE NASIL ULAŞTI? Satış sonrası hizmetlerde mükemmeli sürekli kılmayı hedefleyen MAN Satış Sonrası Hizmetler Bölümü, servisleri değerlendirirken “Servis Değerlendirme ve Geliştirme Sistemi”ni kullanıyor. Yılda en az iki kez tüm servisler ölçülebilir kriterler üzerinden değerlendiriliyor.

Bu değerlendirmeler neticesinde, yüksek dere-

36

celer alan servisler altı ayda bir prim ve çeşitli organizasyonlarla ödüllendiriliyor.

Servislerin değerlendirmesinde yedek parça, müşteri memnuniyeti, teknik kapasite, servis süreçleri, servis hedefleri ve tesis gibi başlıklar bulunuyor ve servis, 1000 puan üzerinden değerlendiriliyor.

Yapılan değerlendirmelerde MAPAR Otomotiv İzmir Servisi birinci, Hatay'da bulunan Mahanoğlu ikinci, Denizli'de bulunan Can Kardeşler Otomotiv ise üçüncü oldu.

MAN’ın Servis Değerlendirme ve Geliştirme Sistemi’nde 2010 yılından itibaren satış sonrası hizmetlerde hedef bazlı yönetime geçildi.

Sisteme göre her servise, gelişime açık yönlerine uygun olarak farklı hedefler veriliyor.

Servisler bu hedefleri gerçekleştirdikleri ölçüde değerlendirme puanları yükseliyor. Tüm hedefler sistem üzerinden izlenebiliyor ve yetkili servisler, anlık olarak hedeflerinin ne kadarını gerçekleştirdiklerini takip ederek, gerekli önlemleri alabiliyor.

MAN’IN SERVİS DEĞERLENDİRME VE GELİŞTİRME SİSTEMİ Servis Değerlendirme ve Geliştirme Sistemi, yedek parça, müşteri memnuniyeti, teknik kapasite, servis süreçleri, servis hedefleri ve tesis başlıkları altında uygulanıyor.

Detayında ise tesisin yapısı, konumu, durumu, hizmet kalitesi, ekipmanı, müşteri memnuniyeti, eğitim, garanti uygulamaları, yedek parça yönetimi ve müşteri kabul süreçleri gibi birçok konuda ölçülebilir kriterler üzerinden değerlendirme yapılıyor.

TÜRKİYE’NİN EN İDDİALI SERVİSİ MAPAR İzmir, 1.000 metrekare açık, 5.000 metrekare kapalı olmak üzere toplam 6.000 metrekare alanda faaliyet gösteriyor.

50’si servis içinde, 10’u gezici servis araçları ile dışarıda günde toplam 60 araca hızlı ve kaliteli hizmet verebiliyor.

MAPAR İzmir, Türkiye’nin en şık, en modern, en donanımlı, en usta servisi olma iddiasında. Bu modern tesiste yalnızca teknik ve mekanik mükemmelliği değil, görsel mükemmelliği de amaç edinen MAPAR, hedefine ulaştı.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

HABERLER

’e m 1 z i r u T l e s r Gü t o n k e s k ü y n e n e ’d D&B

D&B Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Tolga Çelik, Gürsel Turizm’in Kartal’daki genel merkezinde düzenlenen törenle sertifikasını Gürsel Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Levent Birand’a verdi...

70 yılı aşan deneyimiyle tüm dünyada 200 milyondan fazla firmadan oluşan bir veritabınına sahip olan Dun&Bradstreet, ulaşım sektöründe 23 yıldır hizmet veren Gürsel Turizm’in finansal ve ticari performansını değerlendirdi. Değerlendirmeye göre Gürsel Turizm sektörünün en yüksek notu olan ‘3A2’yı almaya hak kazandı.

Dakikliği, istikrarlı büyümesi ve teknolojiye yönelik önemli yatırımıyla dikkat çeken Gürsel Turizm,1989 yılından bu yana öğrenci ve servis taşımacılığındaki 26 yıllık tecrübesini ‘D&B Rating Sertifikası ’alarak başarısını tescilledi.

D&B Rating Sertifikası verdiğimiz ilk şirket Gürsel Turizm D&B Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Tolga Çelik, D&B Rating sertifikası ile firmaların finansal gücünün yanı sıra kredi güvenirliliği hakkında somut bir referans değer belirlendiğini ve şirketlerin mali sürdürülebilirlik açısından risk düzeyini ortaya koyduklarını söyledi. Çelik konuşmasına şöyle devam etti; “D&B Rating, iki temel kısımdan oluşur. Bunlardan birincisi olan finansal güç o şirketin maddi öz sermayesi ya da ödenmiş sermayesinin bir ifadesidir. İkinci temel kısım olan risk göstergesi ise firmanın bir bütün olarak genel durumunu yansıtır ve o firma ile ticari ilişkiye girildiğinde taşınacak riskin belirlenmesini sağlar. Ulaştırma sektöründe D&B Rating Sertifikası verdiğimiz ilk şirket olan Gürsel Turizm’in elde ettiği 3A2 rating, finansal güç ve ticari performans açısından iş yapılacak bir firma olduğunu gösteriyor.”

‘Ulaştırmada bİz başlattık devamını beklİyorUz’ Gürsel Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Levent Birand, D6B ile firmanın gücü ve güvenirliliğini uluslararası arenada da tescillediklerini söyledi.1989 yılından bu yana en iyi ve en kaliteli hizmeti sunduklarını kaydeden Gündüz, ”Sektörümüzün lideri olarak halkımıza güvenle hizmet vermekten gurur duyuyoruz. D&B Sertifikası yaptıklarımızı tescillemiş oldu. Hep en iyisini yapmaya çalışan şirketim ve sektör için önemli bir atılım gerçekleştirdik. Dilerim ki diğer firmalara da örnek oluruz” dedi.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

37

HABERLER

Michelin’den tatilcilere hayat kurtaran öneriler D

Kazalara karşı daha iyi hazırlanmak için anlamınız gereken temel faktörler nelerdir?

Michelin, tatilcileri güvenli sürüş konusunda uyarıyor...

38

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

ünyanın dört bir yanında yol kazaları her yıl 1,2 milyon kişinin ölümüne ve 40 milyon kişinin yaralanmasına neden olmaktadır. Bu ölümlerin ve yaralanmaların çeşitli sebepleri arasında kötü yol ve hava koşulları, sürücü yorgunluğu ve bakımı iyi yapılmayan lastikler yer alır. Peki, kazalara karşı daha iyi hazırlanmak için anlamınız gereken temel faktörler nelerdir? Michelin, tatilcileri güvenli sürüş konusunda uyarıyor...

Trafik kazalarında, cinsiyet önemli bir faktördür. Avrupa’da geçen yıl trafik kazalarında ölen kişilerin

yaklaşık %75’i erkekti. Daha sonra, araç içinde nerede olduğunuz gelir.Yine bu konudaki istatistikler yol kazalarında ölenlerin %62’sinin sürücü, %19’unun yolcu ve %19’dan biraz fazlasının yayalar olduğunu göstermektedir. 15-29 yaş aralığında olan kişilerin önde gelen ölüm nedenlerinden olan araba kazalarında yaş da önemli bir faktördür. Mevsimlere göre farklı risklerin bulunduğu da göze çarpıyor: trafik kazalarında en yüksek ölüm oranları yaz mevsiminde, Temmuz-Ağustos aylarında meydana geliyor.

HABERLER

Cep telefonuyla konuşmayın, emnİyet kemerİnİzİ takın Birçoğumuzun kuralları esnettiği veya ihlal ettiği zamanlar söz konusudur. Fakat iş yol güvenliğine geldiğinde, ödemek zorunda kalacağınız bedel çok yüksektir. Aracınızı kullanırken “zararsız” bir cep telefonu görüşmesi yaptığınızı düşünün: bunu yaptığınızda kaza riskiniz 5 kat artar. Şimdiye kadar yanınızdaki ön koltukta oturan yolcunun emniyet kemerini takmadığına tanıklık ettiniz mi? Emniyet kemeri kullanmanın bir çarpışma anında ölümcül yara alma riskini %50 azalttığını unutmayın.

Hızdan kaçının Hızın öldürdüğünü hepimiz biliyoruz, fakat hız arttıkça riskin de katlanarak arttığını biliyor muydunuz? Ortalama hızda yapılan %5 hız artırımı yaralanmalara yol açan kazalarda %10’luk artışa ve ölümcül kazalarda %20’lik bir artışa neden olmaktadır. Dolayısıyla, gaz pedalına fazla basmamak için her zamankinden çok daha fazla sebebiniz var. yaza uygun lastİkler kullanın, lastİklerİnİzİn Havasını düzenlİ kontrol edİn Aracınızın lastiklerinden neyi bekleyebileceğinizi bilin. Daha kaliteli lastikler aracınız için anahtar öneme sahip bir aktif güvenlik özelliktir; bu yüzden yeni lastiklere yatırım yapma zamanı geldiğinde seçiminizi dikkatli yapın. Daha sonra da lastiklerinizin bakımını en üst seviyede tutun.

Lastiğin hava basıncını düzenli olarak kontrol edin; çünkü acil durumlarda durmanız gerektiğinde, işin büyük bölümünü lastikleriniz gerçekleştirecektir. Şunu bir düşünün: yol yüzeyine temas eden tek noktanız dört adet küçük lastik yüzeyidir – dolayısıyla, aracı durdurabilmek için mümkün olan tüm yol tutuş ve durma kuvvetine ihtiyacınız vardır. Her ay lastiklerinize ayıracağınız sadece birkaç dakika siz ve aileniz için uzun vadeli bir güvenlik sağlayacaktır.

Dikkatinizi kaybetmeyin ve doğru lastiklerin hayat kurtarabileceğini unutmayın. “Olabileceklere” karşı hazırlıklı olmanıza yardımcı olabilmeleri için en iyi lastiklerin düzenli bakım gerektirdiğini de aklınızda bulundurun. Lastiklerinin hava basıncı düşük olarak araçlarını kullanan %65 oranındaki sürücüler arasında yer almayın. Yakın zamanda lastiklerinizin basınçlarını kontrol ettiniz mi? Dört lastiğinizde de yeterli diş derinliği var mı? Eğer emin değilseniz, size en yakın lastik uzmanını ziyaret edin ve düşüncesini sorun. Koşullar ne olursa olsun, güvenliği elden bırakmayın.

Virajlı ve kavisli yolların, özellikle de yol ıslak olduğunda, daha büyük risk taşıdığı şeklinde bir genel görüş hakimdir. Fakat genel görüş her zaman salt gerçek değildir. İşin aslı, kazaların %75’i kuru yollarda meydana gelmekte ve sadece beşte biri ıslak yollarda gerçekleşmektedir. Söz konusu virajlar olduğunda, virajlar kazaların %25’inden sorumludur ve bu kazaların yarısı ıslak yolda meydana gelir. vİrajlarda su bİrİkİntİlerİne dİkkat edİn Islak yollarda meydana gelen kazaların %99’u da, yolda az miktarda su birikintisi olduğunda meydana gelmektedir. Açıkça görülebildiği üzere, yola çıktığımızda hepimiz dikkati elden bırakmamalıyız. Yoldaki tehlikeler düşündüğümüz kadar basit olmayabilir.

Cuma ve Cumartesİ geCelerİ daHa dİkkatlİ olun Cuma ve Cumartesi geceleri çok ilginç şeyler yaşanabiliyor. Ancak ne yazık ki, bu günlerde haftanın diğer günlerinde oluğundan daha fazla gece ölümleri meydana geliyor. Ancak kural olarak, çoğu yol kazası geceleri meydana gelmez. Ölümlerin neredeyse üçte ikisi sabah 8 akşam 8 arasında meydana gelmektedir. Rakamlar öğleden sonra daha yüksektir ve saat 6’da zirveye ulaşır. İstatistikler bir kez daha insanların genel kanısına zıttır. yola dİnlenmİş olarak çıkın Direksiyon başında yorgunluk hepimizin başına gelebilir; dolayısıyla, yorgunluğun tüm kazaların %10’u – 20’sinden sorumlu olduğunu unutmayınız. Alkolün bir risk faktörü olması şaşırtıcı değildir; ancak alkolün Avrupa’daki yol

kazalarındaki ölümlerin %25’inden sorumlu olduğunu biliyor muydunuz? lastİk seçİmİnde kalİteden ödün vermeyİn Ne kadar iyi bir sürücü olursanız olun veya kaputunuzun altındaki motor ne kadar iyi olursa olsun, güvenliğiniz en nihayetinde aracınızın yola ne kadar iyi temas edebildiğine bağlıdır. Bir düşünün: siz ve yol arasındaki tek temas noktası sadece 4 tane lastik yüzeyidir; dolayısıyla, hemen hemen bir yetişkin insanın eli boyutunda olan bir yüzeye sıkıştırılmış bir yol tutuş kuvvetine ihtiyaç duyarsınız. Günümüzde, araştırma ve geliştirme alanında harcanan milyonların ürünü olan en iyi lastikler, aracınızın aktif bir güvenlik özelliğidir.

Lastikler, güvenliğiniz açısından oldukça önemli bir rol oynar. Düzgün bir şekilde bakımı yapılan doğru lastik hayatınızı kurtarabilir. Düşük kaliteli bir lastik ise, en fazla ihtiyacınız olduğu anda kontrolü kaybetmenize neden olabilir. lastİk dış derİnlİklerİnİ kontrol edİn Islak yollarda, temas yüzeyi daha fazla çalışır; suyu lastik dişlerinden geçerek dışarıya çıkmaya zorlar ve aracınızın yola tutunabilmesi için daha kuru bir tutuş alanı yaratır. Elbette, lastiklerinizin doğru hava basıncına ve sağlıklı bir diş derinliğine sahip olduğunu farz ettiğimizde bu durum söz konusudur. Lastikle ilgili kazaların %36,8’inin yetersiz bakımdan kaynaklandığını unutmayınız. Eğer lastikleriniz doğru basınca sahipse, temas yüzeyi optimum yol tutuşu sağlamak için doğru ebada ve şekle sahip olur.

Siz ve yolcularınız için, bunun bilinmesi önemlidir.

kuru yollara dİkkat! kazaların yüzde 75’İ kuru yollarda meydana gelİr Aklınızdan geçen şiddetli yağmurlu hava mı?

Yoksa buzlu yollar mı? Veya gece yarısı karanlığı mı? Ya da rüzgarlı bir havada patika bir yol mu?

Bir daha düşünün. En sık meydana gelen kaza türü aklınıza gelen değildir.

Gerçekte, kazaların çoğu kentsel alanlarda, kuru yollarda ve düşük hızlarda meydana gelir.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

39

HABER

MBFH, Tolga Oktay ile 1 milyar Euro’ya uçtu Yeni görevinin ilk yılını geride bırakan Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Genel Müdürü Tolga Oktay, 11 yıllık kurumu ilk kez 1 Milyar € portföy büyüklüğüne ulaştırmada büyük pay sahibi...

Y

eni görevinin ilk yılını geride bırakan Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Genel Müdürü Tolga Oktay, 11 yıllık kurumu ilk kez 1 Milyar € portföy büyüklüğüne ulaştırmada büyük pay sahibi oldu.

Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Türkiye (MBFH), kuruluşunun 11. yılını geride bırakırken, 2011 yılında kayda değer bir büyüme oranı yakalayarak finansal hizmetler piyasasında önemli başarılara imza attı ve Türkiye tüketici finansmanı sektöründe portföy büyüklüğünde 1. sıraya, finans sektöründe ise otomotiv portföy büyüklüğü açısından 4. sıraya oturdu.

Tek bir yıl içinde 2011 yılı başlangıç portföyünden daha yüksek bir işlem hacmi gerçekleştirerek %80 oranında olağanüstü bir büyüme hızına ulaşan firma, böylece kurum tarihinde ilk kez, Mayıs 2012 itibariyle, 1 Milyar €’luk (2,4 milyar TL’yi) portföy büyüklüğüne ulaştı.

Yeni görevinin ilk yılını geride bırakan MBFH Genel Müdürü Tolga Oktay, kurumun başarıları ile ilgili şunları söyledi: “Gelişmekte olan piyasalar arasında en önemli ülkelerden biri olarak kabul edilen Türkiye’nin ekonomik başarı trendi, şirketimizin büyüme stratejisinde temel etkenlerden biri. Gelişen Türkiye piyasasında Mercedes-Benz, Türkiye’deki lider pozisyonunu yeni Mercedes-Benz A Serisi ve gelecek yeni kompakt modeller ile yeni ticari araç Mercedes-Benz Citan ile daha da geliştirecek. Mercedes-Benz Finansal Hizmetler olarak bizler, 2011’de Türkiye'de satılan her üç Mercedes-Benz markalı araçtan birini finanse ederek ulaştığımız başarıyı, finansmandaki işbirliğimizi sürdürerek rekabetçi kampanyalarla

40

uğramasına gerek kalmadan tüm hizmetleri verebiliyoruz. Bu da bizi öne çıkaran faktörler arasında sayılabilir. Tek noktada hizmeti Türkiye’ye getiren de Mercedes’tir.”

KDV, KİRALAMANIN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGEL Filo kiralamadaki amaçlarının müşterinin aracı bilançosuna koymadan, yalnızca kiralama yaparak vergiden düşmesini sağlamak olduğunu ifaden Tolga Oktay, “Bu, özellikle KOBİ’ler arasında oldukça yaygın kullanılıyor, daha da büyüyeceğini öngörüyorum. Kiralama portföyü Avrupa’da yüzde 70-80’lerde, Türkiye’de ise henüz böyle bir beklentimiz yok. Çünkü, özellikle bireysel müşterilerde yüzde 18 KDV’yi ödemek durumunda olmalarını en büyük engel olarak görüyorum” açıklamasını yaptı.

daha iyi noktalara getirdik. 2012’de bu oran neredeyse her iki araçtan birine yükseldi. ” KİŞİYE ÖZEL FİNANSMAN MBFH’nin, kişiye özel finansman sağladığını ifade eden Oktay, şöyle devam etti: “Her işletmeye özel ürün ve ödeme planı yaparız. Örneğin, bir otobüsçünün hangi aylarda daha fazla kazandığını bildiğimiz için ödeme planını da ona göre düzenleriz.Avrupa’da beşinci sıradayız. Türkiye’de ise, çok markaya hizmet veren firmalara rağmen, tek firma ile liderliğimizi koruyoruz. Müşterinin başka hiçbir yere

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

ASLAN PAYI KAMYONDA Portföylerinin yüzde 80’ini ticari araçların oluşturduğunu söyleyen MBFH Satış ve Pazarlama Direktörü Tayfun Öneş ise, “Burada da aslan payını kamyon alıyor. Mercedes satışlarında da en büyük birimi 18X40 kamyonlar oluşturmakta. Şu andaki fonlama oranımız ise yüzde 45’ler seviyesinde. Otobüste satılan her 10 araçtan 7’sini finanse ediyoruz. İkinci elde de her 10 araçtan 6’sını kredilendiriyoruz. 11 yıldır Türkiye’de otomotiv ve özellikle karayolu, yük, yolcu taşımacılığı ve inşaat sektörlerine finansal hizmet sağlan MBFH, bu sektörlerdeki işletmelere destek vererek Türkiye ekonomisine katkı sağlıyor. Mayıs ayı itibariyle MBFH’nin uzun vadeli olarak ülke ekonomisinde yarattığı dolaylı yabancı yatırım 1 milyar €’yu aşmış bulunuyor” diye konuştu.

HABER

Soldan sağa: Satış ve Pazarlama Direktöre Tayfun Öneş, Pazarlama ve Otomobil Satış Müdürü Meltem Gürsoy ve Genel Müdür Tolga Oktay.

MERCEDES-BENZ FİNANSAL HİZMETLER Daimler Financial Services AG tarafından, Türkiye’de 2001 yılında kurulan ve MercedesBenz markasına özel hizmet veren bir finansal hizmetler kuruluşudur. MBFH çatısı altında faaliyet gösteren 4 ayrı şirket bulunuyor: Mercedes-Benz Finansman Türk A.Ş., Mercedes-Benz müşterilerine tüketici finansmanı konusunda hizmet verir.

Mercedes-Benz Finansal Kiralama Türk A.Ş. ise finansal kiralama konusunda faaliyet gösterir.

Mercedes-Benz Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. 2008 yılından beri sigorta alanında hizmet vermektedir.

2012 Mart ayında devreye giren Daimler Fleet Services A.Ş. ise uzun dönem araç kiralama hizmeti sunmaktadır.

4 4 4 4

Amacı, finansman, finansal kiralama, uzun dönem araç kiralama ve sigorta hizmetlerinde Mercedes-Benz müşterilerinin ilk tercihi olmak olan Mercedes-Benz Finansal Hizmetler, bunu gerçekleştirebilmek için, müşterilerinin gereksinimlerine en uygun finansal çözümlerle ve yenilikçi ürünlerle Mercedes-Benz markalı araçlara sahip olmayı kolaylaştırmayı ve Mercedes-Benz Türk’ün tüm segmentlerdeki satışlarına destek vermeyi hedefliyor.

TOLGA OKTAY KiMDiR? 1972’de Lefkoşa’da dünyaya gelen Tolga Oktay, Ekonomi ve İşletme lisans eğitimini ve MBA diplomasını ABD’de tamamladıktan sonra 1993 yılında ABD’de finans piyasasında meslek hayatına başladı. Türkiye’deki iş hayatına 1994 yılında Koçbank A.Ş.’de başlayan ve ardından yine Amerika’da yatırım bankacılığıyla meslek hayatına devam eden Tolga Oktay, 2002’de Mercedes-Benz Finansal Hizmetler Türkiye’de görev alarak Daimler Grubu’na ilk adımını attı. Oktay, 2007 yılında Berlin’deki Daimler Financial Services merkezine atandığında Türkiye’deki görevi Finans, Müşteri İlişkileri ve Operasyon Direktörlüğü idi.

Daimler Financial Services merkezinde Avrupa bölgesinden sorumlu Finans ve Raporlama Direktörü olarak yaklaşık 4 yıl görev yaptıktan sonra, 2011 Temmuz ayında MBFH Türkiye‘ye Genel Müdür olarak atandı.

Evli ve iki yaşında bir oğlu var.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

41

HABER

’ O R P S A ‘C , i ğ i Gemi Brokerl r o y ı ş ı n a t e l y i ğ i l l profesyone 2 Gemi brokerliği alanında sektörün ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman sıkıntısını yıllardır başarıyla giderdiklerine değinen NBA Turkey Genel Müdürü Mert Aydıner “Kalitesini dünya standartlarına taşımış eğitimlerimizle herkese gemi brokeri (shipbroker) olma imkânını sağlıyoruz’ diyor...

42

006 yılından beri dış ticaret ve lojistik konularında eğitimler veren NBA Turkey, LCCI UK (London Chamber of Commerce), ITMC Canada ve Ekonomi Bakanlığı ile işbirliği yaparak çalışma konularını genişletti ve CASPRO Professional Chartering & Shipbroking (Gemi Kiralama ve Brokerlik) programını Türkiye’de ilk defa hayata geçiren kurum oldu.

NBA Turkey Genel Müdürü Mert Aydıner CASPRO Professional Chartering & Shipbroking eğitimi hakkında şunları söyledi: “Bir gemi brokerinin deniz ticaretinde rol alan bütün oyuncuların (armatör, kiracı, broker, acente) ne iş yaptığını bilmesi ve onlarla aynı dili konuşabilmesi gerekir. Ancak sektörde yaşanan bilgi eksikliği ve bu işi yapan kişilerin rakip yaratma korkusu ile deneyimlerini paylaşma noktasında yaşadıkları tereddüt yeni brokerlerin yetişmesine engel oluyor. Bunu aşabilmenin tek yolu broker adaylarına tarafsız, kapsamlı ve nitelikli bir eğitim vermekten geçiyor.”

‘TEORİK BİLGİYİ PRATİKLE BULUŞTURUYORUZ’ Öğrencilerine sektörde karşılaşabilecekleri her türlü sorun karşısında bilgi sahibi olabilecekleri uygulamalı derslere ağırlık verdiklerini kaydeden Aydıner, “Bu bilinçle hazırlanan ve üç aşamadan oluşan CASPRO eğitiminin ilk bölümünde broker adaylarımıza kiracı tarafındaki işleri yani dış ticareti öğretiyoruz. Böylece brokerlerimiz sadece navlun komisyonculuğu değil fırsat yaratmaları halinde eşyanın ticaretini de yapabilir hale geliyor. İkinci bölümde armatör şirketin sorumluluğunda yürüyen gemi işletmeciliğini ve acenteliği

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

öğretiyoruz. Öğrencilerimiz bu aşamada gemi tiplerini/özelliklerini, yükleme/boşaltma planı yapmayı, acente koordinasyonunu, zaman sayımını ve sefer maliyet hesabını öğreniyorlar.

Son bölümde ise bir gemi brokerinin armatör ve kiracı arasında nasıl bir köprü kuracağı, yazışmaları nasıl yürüteceği, gemiyi nasıl bağlayacağı, komisyonunu nasıl garanti altına alacağı ve kira sözleşmelerini deniz ticaret hukukuna göre nasıl hazırlayacağı öğretiliyor.

Gemi broker adaylarımızın CASPRO eğitiminde sağladıkları en büyük avantajlarından biri de bu işin tüm inceliklerini eğitimli ve tecrübeli profesyonel gemi brokerlerimizden öğrenme fırsatı buluyorlar. Böylelikle, remin tamamını görerek hareket etme ve teoride öğrendikleri her şeyi uygulamaya koyma şansı da yakalamış oluyorlar” diyerek verdikleri eğitimin özelliklerini anlattı.

HABER

‘İSTEYEN HERKES GEMİ BROKERİ OLABİLİR’ NBA Shipbrokers eğitimlerine her eğitim düzeyinden isteyen kişilerin rahatlıkla katılabileceğini vurgulayan Aydıner, “Her ay düzenli olarak tekrarlanan eğitimlerimizde derslerimize ‘sıfırdan’ başladığımız için katılımcılarımızda sektör tecrübesi, eğitim düzeyi ve yaş gibi ön koşullar aramıyoruz. Konuya ilgi duyan, saygın ve kazançlı bir meslek sahibi olmak isteyen herkes eğitimlerimize katılabilir” dedi.

‘PROFESYONEL KADRO İLE EĞİTİMLERİMİZE DEVAM EDİYORUZ’ NBA Shipbrokers eğitimlerinin profesyonel bir kadro tarafından verildiğine dikkat çeken Aydıner Eğitim kurumunun üstün özelliklerini şu şekilde özetledi: “Kalitesini referans listesi ve yurt dışı akreditasyonları ile kanıtlamış bir eğitim kurumu

olarak bu programı mevcut içeriği ile Türkiye’de başlatan ilk ve tek kuruluşuz. 8 haftalık program boyunca kendi işinin sahibi 4 farklı eğitimcimiz tüm bilgi ve tecrübelerini katılımcılarımızla paylaşıyor ve uygulama dersleri ile onların sektörde bu işi yapabilecek mesleki yeterliliğe ulaşmalarına yardımcı oluyor. Bu alanda taşınan riskler ve maliyetler çok yüksek olduğu için brokerlerimizin çok dikkatli ve kontrollü olması gerekiyor. CASPRO eğitiminde aldığı bilgiler ile sektörde bu işi yapan profesyonel brokerler temsil ettikleri kiracıları ya da armatörleri her zaman bu risklerden koruyabiliyor. Bunu gören Türkiye’nin en büyük armatörlerinin, kiracılarının, broker firmalarının ve acentelerinin de bu eğitime katıldığını ve referans listemizde yer aldığını görüyorsunuz. Ayrıca bu kurumlar konunun önemini bildikleri ve NBA e güvendikleri için işe alım yapacakları zaman başvurularda CASPRO

sertifikasını arar hale gelmişlerdir.” ‘İŞ BULAMAMA KORKUNUZ YOK!’ Kursu başarıyla bitiren her öğrencilerinin piyasada iş bulabilme imkanı olduğunu belirten Aydıner, “Bu alanda çalışmak isteyen bir kişinin her şeyden önce mesleki, ticari ve hukuksal bilgiye sahip olması ve bunu belgeleyebilmesi gerekiyor.

CASPRO sertifikası da katılımcılarımızın bu yeterliliğe sahip olduğunu gösteriyor. Her ne kadar deniz ticareti geçtiğimiz yıllara göre bir duraksama göstermiş olsa da yeniden toparlanma sürecine girmiştir. Piyasa şartlarının düzelmesi ile birlikte bu alanda görülen nitelikli çalışan açığının da gerekli donanıma sahip kişiler ile kapanacağını görüyoruz. Bu noktada geleceği görerek hareket eden ve CASPRO sertifikasına sahip olan kişiler kariyerleri için en değerli yatırımı yapmış olacaklar” diyerek sözlerini tamamladı.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

43

HABERLER

Antenne AG, Türk pazarına Universa ile giriş yapıyor

44

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

HABERLER

K

endi alanlarında dünyanın önde gelen firmaları olan TR Electronic, Kissling, Antenne AG ve Kirsch’in Türkiye ve Ortadoğu temsilciliklerini yürüten Universa Limited Şirketi, hizmet anlayışında bir fark yaratabilmek amacıyla 1993 yılında kuruldu. Bu firmalardan aldığı teknik desteği doğru pazar stratejileriyle birleştiren firma, gerek alanında uzman ve özverili çalışan kadrosuyla gerekse de toplam kalite anlayışıyla müşterilerine kaliteli hizmet sunmayı ilke ediniyor.

Yeni temsilcilikleri hakkında bilgiler veren Universa Satış Yöneticisi Esin Önder, “Tüm endüstriyel kuruluş ve tesisler ile sivil savunma sanayinde kullanılan makine, teçhizat, donanım ve sistem otomasyonlarına ait makine, yedek parça ve her çeşit elektrik ve elektronik malzemeyi temsilciliğini yaptıkları dört büyük Alman firmasından karşılıyoruz. Artık Universa, TR Electronic, Kissling ve Kirsch’in yanında Antenne AG’nin Türkiye ve Ortadoğu temsilciliklerini de yapacak. Otomobil, otobüs ve kamyon üreticilerinin ve kullanıcılarının telekomünikasyon ihtiyaçlarını yüksek teknolojili ürünlerle ve Alman kalitesiyle doldurmak istiyoruz” dedi.

‘ANTENNE AG, MÜŞTERİYE ÖZEL ÜRETİM YAPIYOR’ Antenne AG’nin ileri teknolojili bilgisayarlarla her tip anten, GPS ve GPRS gibi telekomünikasyon ekipmanlarının ölçüm ve imalatını yıllardır başarıyla sürdürdüğünü belirten Önder, “Antenler hakkındaki geniş bilgi birikimlerini yan ürünleriyle birleştiren firma, müşterilerinin taleplerini kısa sürede yanıtlayarak isteklerine uygun ürünler sunabiliyor. Anten tasarımı ve üretimini, konusunda uzun yıllar tecrübe edinmiş, dinamik ve nitelikli kişilerden oluşmuş ekibiyle yürüten Antenne AG, özel tasarımlara uygun anten kurulumunu modern sanayi standartlarıyla birleştirmeyi başarıyor. Şirketin ‘keep in touch’ iletişimi koparmama anlayışı, kullanıcıların yüksek verim almalarına olanak sağlıyor. Ürün portföyünde Multiband, Wlan, DAB-DVBT,GPS,BOS (TETRA /VHF/UHF/PMR), CB, 868/433, AM/FM tipi antenler ve bunların her

çeşit aksesuarlarını barındıran Antenne AG, otomotiv ve telekomünikasyon sektöründeki tüm müşterilerinin her çeşit ihtiyacına karşılık vermeyi hedefliyor” diye konuştu.

AC-L KESİCİLER ADR’DE GÜVEN SUNUYOR ADR’nin tehlikeli maddelerin, insan sağlığına ve çevreye zarar vermeden, güvenli ve düzenli şekilde kamuya açık karayolu ile taşınmasını sağlayan bir yönerge olduğunun altını çizen Önder, tehlikeli madde taşıyan her türlü aracın operatör ve sürücülerinin sorumluluk ve yükümlülüklerini belirleyen ADR mevzuatına yönelik Universa’nın çalışmalarını şu şekilde özetledi: “Firma olarak yeni çıkarılan ADR mevzuatına uygun ürünleri müşterilerimizle buluşturuyoruz. Biz, tehlikeli madde taşımacılığı yapan araçlarda kullanılması zorunlu olan akü ayırma switchlerini temin ediyoruz.

Ağır ve tehlikeli yük taşımacılığı yapan her tipteki kamyonlar için Avrupa’da yürürlükte olan yasada ADR 2003 9.2.2.3 Maddesine göre batarya ve araç elektrik sistemi arasında AC-L bir kesici gereklidir. Bu kesiciler aracın güvenliği açısından oldukça büyük bir önem taşıyor.

AC-L kesicileri, röle durumunu gözlemleme yaparak olası hata mesajlarını anında görebilme imkânı sağlıyor. Ayrıca, yazılımları değiştirilerek zamanlama fonksiyonu uygun hale getirilebilir. Örneğin Euro4 veya Euro5’e göre farklı gecikme zamanları ayarlanabiliyor. Örneğin acil bir durumda akü ana rölesi aracın dış kısmı veya şoför kabininden ayarlanarak kapatılabilir.

Bunun için ayrıca ON/OFF Toggle Switchlerimiz de bulunuyor.” ÜSTÜN ALMAN TEKNOLOJİSİ KALİTEYİ GETİRİYOR Satışını gerçekleştirdikleri ürünlerin muadillerini Türkiye’de kendi markalarıyla üretmek gibi bir düşüncelerinin bulunmadığını söyleyen Önder, şu an için iade oranlarını sıfırlamaya çalıştıklarını belirterek “Kendi markamızla muadil bir ürün üretmeyi ticari etik açısından doğru bulmuyoruz. Ayrıca Uzak Doğu pazarının piyasalardaki etkileri, düşük maliyetli, kalitesiz ve kısa ömürlü ürünleri göz önüne alındığında üstün Alman kalitesinin şu an için sürdürülmesi gerekliliğine inanmaktayız. Kalite

üreticinin olduğu kadar, tedarikçinin de sorumluluğudur. Bu nedenle muadil üretmektense iade oranımızın sıfıra düşürülmesini gerçekleştirilebilir birincil hedef olarak benimsemekteyiz” diyerek sözlerine devam etti.

‘GÜÇLÜ STOK YAPISINA SAHİBİZ’ ‘Günümüzde ana imalat firmaları ve tedarik zinciri için uzun dönemli gelirler, rekabet yoğunluğu nedeniyle oldukça önem kazanıyor’ diyen Önder, “Bilhassa otomotiv sektöründe yedek parçalar, imalat sona erdikten sonra 10 yıl bile ciddi seviyede talep görebiliyor. Universa olarak biz doğru malı, planlanan zamanda, en uygun fiyatla tedarik ediyoruz. Özellikle yetkili servislerde sıfır stok anlayışıyla hareket eden sektörler için hızlı ve verimli bir sipariş alma, hazırlama ve dağıtım planları hazırlıyoruz. Çekirdek stoğumuzu acil ihtiyaçlar ve numune taleplerini geri çevirmeyecek şekilde güncelliyoruz” şeklinde konuştu.

‘SATIŞ SONRASI HİZMETTE FARKLILIK YARATMAYA ÇALIŞIYORUZ’ Günümüzde firmaların ayakta kalabilmek için satış sonrası hizmetlere ağırlık vermeleri gerektiğinin altını çizen Önder, teknik destek ve satış sonrası hizmetler konusunda üretici firmalarla beraber hareket ettiklerini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Teknik destek konusunu iki farklı aşamada ele alıyoruz. İlk olarak firmaların ürün tasarımı ve yerleştirme aşamalarında gereken teknik yardımı üretici firmalarımızdan ve kendi data sistemimizde barındırdığımız verilerden sağlıyoruz. Hemen ardından satış sonrası herhangi bir sorunları, soruları olduğu takdirde çözüm için gerekli teknik desteği yine üretici firmalarımızla koordineli bir şekilde sağlıyoruz.”

2012 REKORLARLA DOLU BİR YIL OLACAK 2011 yılının Universa için verimli bir yıl olduğuna ve satış hacimlerinde yüzde 42’lik bir artış sağladıklarına işaret eden Önder, 2012 yılı hedefleri ile ilgili şu bilgileri verdi: “Planladığımızın üzerinde gerçekleşen bu büyüme bir sonraki yıl için hedeflerimizin yükselmesine neden oldu ve durgun piyasa ortamındaki motivasyonumuzu arttırdı. Universa olarak teknolojik ürün grupları içinde aynı özelliklerin hemen hemen bütün markalar için geçerli, ikame edilebilirliğin yüksek olduğu rekabetçi bir alanda hizmet vermekteyiz. Bunun farkında olarak 2012 yılından da her sene olduğu gibi ilk beklentimiz kıyaslanabilir maliyetlerde rakiplerimizin sunduğu değerin ötesinde bir değer ve kalite sunmayı amaçlayacağız. İkincil beklentimiz ise mevcut müşterilerimizle olan ilişkilerimizi sağlamlaştırmanın yanında potansiyel müşterilerin sadakatiyle sonuçlanacak ilişkiler geliştirmenin yollarını arayacağız.”

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

45

HABER

Akaryakıt ticareti

UND ve DKV

işbirliği ile yönlenecek

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ile DKV Türkiye ve DKV Euroservice arasındaki üçlü İş Birliği Anlaşması, 26 Haziran 2012’de düzenlenen törende imzalandı...

46

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

T

ürkiye’de 400 bin kişiye istihdam sağlayan bin 54 şirketin çatı örgütü Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ile Avrupa’nın en büyük akaryakıt kartı DKV arasında imzalanan İş Birliği Anlaşması, UND üyelerinin maliyetlerini yüzde 9 ile 30 arasında azaltıp rekabet gücünü artıracak. Avrupa genelinde geçerli anlaşma, UND üyelerinin yolda kalma riskini sıfırlayan tamir, bakım, çekici ve nakit para hizmetlerini de kapsıyor.

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ile DKV Türkiye ve DKV Euroservice arasındaki üçlü İş Birliği Anlaşması, 26 Haziran 2012’de düzenlenen törende imzalandı. Anlaşmaya göre, UND üyesi 1054 şirketin akaryakıttan tren, tünel, feribot ücretlerine uzanan tüm harcamalarında yüzde 9 ile yüzde 30 arasında tasarruf etmeleri, tüm Avrupa’da

HABER

geçerli tek kart olan DKV Kart ile sağlanacak.

UND üyeleri, marka bağımsız olmak üzere Avrupa’daki 40 bin istasyondan kaliteli akaryakıtı ucuza temin edebilecek ve bu süreci DKV Kart ile otomatize edip hem takip, hem de güvenlik yeteneklerini artırabilecek.

Anlaşma, maliyet avantajlarının yanı sıra olası kazalar, araç arızaları ve ceza durumlarında UND üyesi şirketlerin “DKV Yol Yardım”ından yararlanmasını da kapsıyor. Buna göre, tamir, bakım, çekici ve sürücüye nakit para temini gibi ayrıcalıklı hizmetlerden de yararlanılabilecek.

Tuna: “Yolda kalan araç olmaYacak” İmza Töreni’nin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan DKV Genel Müdürü

Muzaffer Tuna, “DKV Kart sahibi bir sürücü kendi kişisel harcamaları dışındaki tüm masraflarını DKV Kart ile hem de vadeli olarak ödeyebiliyor. Dolayısıyla hem fiyat, hem vade, hem de güvenlik avantajı sağlıyoruz” dedi.

DKV Yol Yardım hizmetinin önemine vurgu yapan Tuna, “Yolda kalan araç taahhütlü bir yük taşıyorsa, hem yük ile ilgili cezalar, hem müşteri, hem de itibar kaybı yaşanır. Bu nedenle Yol Yardımı paha biçilemez bir hizmettir” şeklinde konuştu. Özmen: “SekTÖrün malİYeTlerİnİ düşürmek İçİn projeler üreTİYoruz” İmza Töreni’nde konuşma yapan UND Yönetim Kurulu Başkanı Ruhi Engin Özmen ise, UND’nin

sektör maliyetlerini düşürmek amacıyla yeni projeler üzerinde çalışmalar yaptığını, en önemli maliyet kalemi olan yakıt maliyetlerinin mümkün olduğunca düşürülmesi amacıyla DKV ile yapılan işbirliğinin büyük fayda sağlayacağını belirterek, sektör taşımacılarını yeni projeden faydalanmaya çağırdı. Özmen, bu yeni hizmet ile taşımacı firmalara yakıt maliyeti avantajının yanı sıra, sürücülerine de önemli yol yardım avantajlarının sağlanacağını belirtti.

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Ruhi Engin Özmen, ''Suriye bir yıldır Türkiye'nin olduğu gibi UND'nin de birinci gündem maddesi, Suriye'deki olayların bu kadar sert noktaya gelmiş olması nakliye sektörünü inanılmaz derecede geriletti'' dedi.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

47

HABERLER

Redüktörün dünya devinden Türkiye’ye yeni yatırım Hareket teknolojileri alanında lider firma olan SEW-EURODRIVE, Türkiye’ye yaptığı 7 milyon Euro’luk yatırımla Gebze’de ilk fabrikasını açtı!..

1

931 yılında kurulan Almanya Bruchsal merkezli, hareket teknolojileri alanında faaliyet gösteren SEW-EURODRIVE, Avrupa, ABD, Kanada Çin-gibi endüstrileşmiş birçok ülkeden sonra 7 milyon Euro’nun üzerinde bir yatırımla yeni fabrikasının kapılarını 15 Haziran 2012’de gerçekleştirdiği bir törenle Gebze’de açtı.

SEW-EURODRIVE, redüktörlü motorları, frekans inverterleri, servo hareket sistemleri, dağıtık otomasyon sistemleri ve endüstriyel redüktörleri ile hareketin olduğu her yerde güvenle kullanılmaktadır.

Gebze fabrikasında standart ve endüstriyel redüktör montajı, elektrik motorları montajı ve SEW’in port-

48

föyündeki tüm ürünlerin satışı ve servis üzerine hizmet verilecek. Toplam 11.000 m2 kapalı alanda kurulan ve 4000 m2 ofis alanına sahip fabrikada, 50 çalışan ile ayda 1000 adet redüktörlü motor montajı yapılacak.

2011 yılını dünya genelinde 2 milyar Euro’nun üzerinde ciroyla kapatan SEW-EURODRIVE, 81 yıllık tecrübesiyle dünya genelinde 45 farklı ülkede 15 üretim tesisi, 75 montaj fabrikası ve 14 bin çalışanıyla hizmet veriyor.

Hareketli sistemlerin olmazsa olmaz bileşenleri redüktörlü motorlar, günlük hayatımızda dile getirmesek de yaşantımızın akışında görev alan gizli

LOJİSTİK LOJİSTİKEKİPMANLAR EKİPMANLAR//HAZİRAN TEMMUZ2012 2012

kahramanlar aslında. Günlük yaşantıda hareketin olduğu her yerde örneğin havaalanlarında, limanlarda, , depolama sistemlerinde, konveyörler, liftler, taşıma ve nakil makinalarında redüktörlü motorlar görev alıyor.

SEW-EURODRIVE ürünleri; otomotiv, lojistik, gıda ve içecek, çimento ve maden, petro kimya, kimya ve ilaç, tekstil, ağaç, inşaat ve inşaat materyalleri sektörlerinde aktif olarak kullanılıyor.

AMAÇ, LİDERLİĞİ PAZAR PAYINA YANSITMAK Açılış töreninde yatırım ve hedefler üzerine bir

HABERLER

konuşma gerçekleştiren SEW-EURODRIVE Türkiye Genel Müdürü Serra Sayman, Gebze’de faaliyete geçecek yeni fabrikayla müşterilerine daha kısa teslim süresi, daha iyi servis ve daha geniş montaj portföyü sunacaklarını belirtti. Önümüzdeki 5 yılda pazar payını arttırarak ciro ve teknik personel sayısını 2 katına çıkarmayı planladıklarının altını çizen Sayman, “Teknik bilgi, yeterlilik ve müşterilere çözüm ortaklığı konusundaki liderliğimizi pazar payımıza da yansıtmak en büyük hedefimiz” dedi.

Drive Technology Center (DTC) yani Hareket Teknolojileri Merkezi ünvanı ile kurulan Gebze fab-

rikasının, SEW’in bölgede etkinliğinin artmasında büyük önem taşıdığını vurgulayan Serra Sayman, sadece Türkiye pazarına değil komşu ülkelere de endüstriyel redüktör ve motorlu redüktör montajı, yedek parça temini, servis ve teknik eğitim hizmetlerinin bu fabrikadan sağlanacağını ekledi.

SEW – EURODRIVE HAKKINDA: SEW-EURODRIVE, uluslararası alanda faaliyet gösteren, hareket teknolojileri konusunda lider bir aile firmasıdır. SEW-EURODRIVE gelişimin öncüsü olup, kurulduğu 1931 yılından beri kararlı bir şekilde gelişerek çok etkili ve verimli bir ulus-

lararası grup haline gelmiştir. Merkez firma ALMANYA-Bruchsal'da olup, Kanada'dan Yeni Zelanda'ya kadar tüm dünyada sanayileşmiş her ülkede etkili şubeleri, montaj fabrikaları ve üretim fabrikaları mevcuttur.

SEW-EURODRIVE, redüktörlü motorları, frekans inverterleri, servo hareket sistemleri, dağıtık otomasyon sistemleri ve endüstriyel redüktörleri ile hareketin olduğu her yerde güvenle kullanılmaktadır.

SEW-EURODRIVE’ın tahrik teknolojilerindeki yenilikçi buluşları her zaman pazardaki trendleri ve standartları belirlemiştir ve endüstride SEW markası yüksek standartların ve kalitenin sembolü olmuştur.

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

49

HABERLER

Sea Lines, Stena ile ortak oldu…

Denizde dev birleşme D

Sea Lines’ın, Türkiye ve Ukrayna limanları arasında oluşturduğu Ropax hattı tam gaz sürerken, yeni bir ortaklığa da imza attı...

ünyanın en büyük kargo&yolcu taşıma şirketlerinden İsveçli Stena, 21 Haziran’dan itibaren Stena Sea Line olarak kurulan yeni şirketin büyük hissedarı olacak.

Ortaklık sonrası bir açıklama yapan Inchcape Shipping Services As agents of Sea Lines Genel Müdürü Kadir Kaya, “Armatörümüz Sea Lines memnuniyetle bildirir ki, 21 Haziran 2012 tarihinden itibaren güçlü ve uzun dönemli bir ortak olarak İsveç’li Stena ile işbirliğine girmiştir. Stena Grubu uzun süreli denizcilik geçmişi ve kargo & yolcu taşımalarındaki bilgi ve tecrübesi ile hattın daha da gelişmesinde olumlu bir katkıda bulunacaktır. Sea Lines açısından denizcilik sektöründe böyle derin bir bilgiye ve uzun geçmişe sahip bir ortağı bu işbirliğine davet etmek çok önemli değerler katacaktır.

Diğer bir tarafta, Stena bu yeni coğrafya’ya giriş yapmayı çok arzulamış, hattı detaylı incelemiş ve gelecekteki büyüme planları için bu bölgede bulunmayı büyük potansiyel olarak görmüştür” sözleriyle yeni oluşumu duyurdu.

Ortaklık sonrası kurulacak yeni şirketin “Stena Sea Line” adını alacağını bildiren Kadir Kaya, birleşmenin ana hatlarını da şu sözlerle aktardı: “Stena Grubu, 100% iştirakı Stena Maritime AG ile hattın büyük hissedarı olacaktır. Sea Lines ise daha sonraki büyük hissedar olacaktır. Stena Grubu tüm dünyada Stena Line, Stena Bulk, Stena RoRo, Stena Drilling ve Stena Metall şirketleriyle faaliyet gösteren ve kökleri 1939 yıllarına dayanan İsveç’li bir aile şirketidir. Stena Grubu’nun senelik cirosu 50 Milyar SEK’in (İsveç Kronu) üzerinde olup, tüm dünyada yaklaşık 20.000 çalışanı bulunmaktadır.”

LOJİSTİK EKİPMANLAR / TEMMUZ 2012

50