MAVİŞEHİR DERGİSİ NİSAN 2018

Page 1

Nisan 2018 Yıl.5 Sayı.51 Genel kültür,

5.00


www.alacatiimren.com

Tasarım: Kabin Ekibi Fotoğraf: Aras Attila


Mavişehir Dergisi; Duygu Attila Reklam Tasarım Hizmetleri’ne aittir. Dergi T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanır. Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve grafiklerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz. Mavişehir Dergisi’nde yayınlanan ilan ve reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İmtiyaz Sahibi (Sorumlu)

Duygu Attila

Genel Yayın Yönetmeni

Aras Attila

aras@kabinekibi.com.tr Reklam ve Pazarlama Sorumlusu

Aylin Günay

kurumsal@mavisehirdergisi.com Görsel Yönetmen / Editör Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu

Duygu Attila

Hukuk Danışmanı

Av. Kemal Buğday Reklam Rezervasyon / Bilgi

0(549) 323 3031 - 0(549) 501 8832 Yapım ve Tasarım

Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu Yayın Türü

Yerel - süreli - aylık Yönetim Yeri Yalı Mh. 6404 Sk. No.15 D:1 Karşıyaka / İZMİR Web Sitesi

ÖNSÖZ

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Büyükler çocukları sevgiyle yetiştirmek yerine, kendi hırsları ve egoları yüzünden başkalarıyla yarıştırma çabasına girdikleri için o çocuklar büyüyünce mutsuz oluyor ve mutsuz ediyorlar... Dünyanın düzenini bu hale getiren hep büyükler oluyor, düzeni çocuklara bıraksalar sevgi ve saygıyı hatırlayacak, yalanı, dolanı, talanı unutacaklar. 23 Nisan diye bir günlüğüne Mavişehir Dergisi’nin genel yayın yönetmeni ben oldum. Şu küçücük halimle gördüklerimi koca koca insanların da görebilmesi umuduyla... Şimdiye kadar olan başarısızlığınızı, başkalarını kötüleyerek gizlemeseniz de kendinizi geliştirmeye çalışsanız… Doğru olmayan şeylerle insanları kendinize aldatıcı şekilde inandırmasanız da gerçeklerle yüzleşmeye çalışsanız... Kibirden kaynaklı bencilliğinize hakim olup, ilk önce yakınınızda olan ve size zararı olmayan insanlara zarar vermektense yardımlaşma ve birlikte gelişmenin temellerini atmaya çalışsanız… …BİZ ÇOCUKLAR DA SİZE BÜYÜKSÜN DİYEBİLSEK. O kadar olan bitene rağmen daha hâlâ tatmin olmamanız çok ilginç. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun. Ben Venüs Attila; şimdilik küçük bir kız çocuğuyum. İstenirse dünyada herkesin mutlu olabileceğinin şimdiden farkındayım.

www.mavisehirdergisi.com Baskı:

Basım ve Yayın Tarihi Katkıda Bulunanlar Uğur Oral İsmail Barış Özpazarcık Arzu Özpazarcık Serdar Sütcü Özgür Şişik Fügen Yenilmez Ayşen Tok Yeliz Fidan Op. Dr. Çiğdem Karas Diş Hekimi Arda Emre Yünük

facebook.com/mavisehir.dergisi twitter.com/mavisehirdergi instagram.com/mavisehir_dergisi

• • • • • •

İÇİNDEKİLER

İçi ayrı, dışı ayrı güzel (2) Lugo Kids Eğitim Kurumları Gebelik kayıpları (20-21) İmren’den tatlı tarifı (38) Bahar alışverişi (52-53) Köşe Yazıları

(6-7)

Uğur Oral - Özgür Şişik - Serdar Sütcü İsmail Barış Özpazarcık

w. om i w w r g i .c er g de - D i y i z i e da en r gin i a t ın in i z . D e f o r m b il ir s a uy ok

MAVİŞEHİR DERGİSİ her ay binlerce kişinin posta kutusuna ücretsiz ulaşıyor. Ayrıca her ay MaviBahçe AVM ve EgePark AVM’deki standımızdan derginizi ücretsiz alabilirsiniz.


İÇİ AYRI, DIŞI AYRI GÜZEL

2

000’li yıllara kadar her türlü atığın boşaltıldığı bir yer olarak kullanılan İzmir Körfezi’nde, Büyükşehir Belediyesi’nin çevre yatırımlarıyla hız kazanan temizlenme süreci hızla devam ediyor. Deniz altındaki yaşamı tespit etmek amacıyla çekilen su altı fotoğrafları, Körfez’deki çarpıcı iyileşmeyi bir kez daha gözler önüne serdi. Lisanslı dalgıç ve su altı fotoğrafçısı Murat Kaptan’ın çektiği fotoğraflarda yer alan horozbina balığı, kaya balığı, yengeç, mercanlar, deniz tavşanı ve süngerler, kirlenmeye karşı hassas olan denizatı ve yıllar sonra yeniden görülen deniz iğnesi, İzmir Körfezi’nde rengarenk

2

bir görüntü oluşturdu. Narlıdere, İnciraltı, Urla, Konak, Bostanlı ve Yeni Foça’da çekilen bu fotoğraflar, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Türkiye’ye örnek olan arıtma kalitesini de ortaya koydu. Körfez fotoğrafları sergilenecek Aynı zamanda İzmir Fotoğraf Sanatı Derneği (İFOD) Yönetim Kurulu Başkanı da olan Murat Kaptan’ın İzmir Körfezi’nde çektiği fotoğraflar, 4. Uluslararası İzmir Fotoğraf Günleri kapsamında “Yaşayan Körfez” temasıyla 3 - 20 Mayıs tarihlerinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde görülebilecek.

Nisan- 2018



SERGİNİN GELİRİ KARŞIYAKA’NIN FİLİZLERİ’NE

K

arşıyaka Belediyesi tarafından başlatılan ve Türkiye’nin en önemli sosyal sorumluluk projeleri arasında gösterilen “Karşıyaka’nın Filizleri”ne bir destek de eski basketbolcu ve su altı fotoğrafçısı Mustafa Canaydın’dan geldi. Canaydın, büyük ilgi gören fotoğraf sergisinden elde edilen gelirle 7 üniversite öğrencisine burs verecek. SU ALTI RENKLERİ Karşıyaka’nın eski basketbolcularından, su altı fotoğrafçısı ve Galatasaray’ın eski

4

başkanı merhum Özhan Canaydın’ın kardeşi Mustafa Canaydın, Karşıyaka’nın Filizleri Projesi yararına “Su Altı Renkleri” başlıklı bir sergi açtı. 1881 Derneği’nin katkılarıyla Karşıyaka Belediye Binası Sanat Galerisi’nde düzenlenen sergide, Canaydın tarafından Türkiye ve dünyanın çeşitli yerlerinde çekilen onlarca su altı fotoğrafı yer aldı. 7 ÖĞRENCİYE BURS Dünyada en fazla ahtapot fotoğrafı çeken su altı fotoğrafçısı olan Mustafa Canaydın’ın sergisi, bir hafta boyunca yüzlerce ziyaretçi ağırladı.

Nisan- 2018

Su altı dünyasının zenginliğini yansıtan eserler büyük beğeni kazanırken, elde edilen gelir de Karşıyaka’nın Filizleri’ne can suyu oldu. 7 üniversite öğrencisine burs desteği sağlayan Canaydın’a, sergi sonunda teşekkür plaketi takdim edildi. “ÖRNEK OLMALI” Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar “Açtığı sergiyle hem su altının renklerini Karşıyakamıza taşıyan hem de ihtiyaç sahibi üniversite öğrencilerine burs desteği sağlayan Mustafa Canaydın’a çok teşekkür ediyor, örnek olmasını diliyorum. Karşıyaka’nın Filizleri Projesi kapsamında bugüne kadar 650 civarında öğrencimize burs verdik. Daha fazla gence ulaşabilmek için herkesi bu projeye bir tuğla koymaya davet ediyoruz” dedi.



MUTLU BİREYLER YETİŞTİRİYORUZ

L Canan Tiryakigil

LUGO Okul Öncesi Eğitim Kurumları kurucusu Canan Tiryakigil profesyonel eğitim kadrosu ve planlanmış eğitim faaliyetleri ile 2-6 yaş sağlıklı gelişimini kendine misyon edinerek kurumlarını bu yönde yapılandırmıştır.

UGO Okul Öncesi Eğitim Kurumları’nda çocuklarımıza, güvenli ve sevgi dolu bir ortamda kendilerini evlerinde hissedecekleri sıcaklıkta, eğlenerek öğrenecekleri bir ortam sunuyoruz. Tam zamanlı profesyonel psikolog kadromuzla; Yaşam doyumu, birey bütünlük duygusu, aile bütünlük duygusu, benlik saygısı üzerine kurulu bireysel gelişim planı ile 2-6 yaşta elde edilecek bireysel kimliklerinin oluşmasında

ailelerimizle birlikte minik bireylerimizi destekliyoruz. LUGO Okul Öncesi Eğitim Kurumları’nda, Bilingual dil eğitimi programı uyguluyoruz. Sınıflarımızda tam zamanlı, bir İngilizce, bir Türkçe öğretmeni ile aktif olarak İngilizce ve Türkçe iletişim becerileri ve dil gelişimini destekliyoruz. Çift dilli, hatta çok dilli olarak büyüyen çocuklar üzerinde yapılan tüm araştırmalar, bu çocukların bilişsel gelişimlerinin daha hızlı


olduğunu göstermektedir. Çok dilli eğitimin, çocuğun hem akademik, hem sosyal hem de kişilik gelişimine önemli katkıları bulunmaktadır. 0-6 yaş arası, çocukların beyninde pek çok nöron gelişir ve yapılanır. Çift dilli çocuklarda çok daha gelişmiş nöron bağlantılarının oluştuğu görülmüştür. Bu da bilişsel gelişimlerinin daha ileri düzeyde olduğunu gösterir. Çok dilli büyüyen çocukların, ilerleyen dönemlerde akademik becerilerinin de daha yüksek olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır. Bu çocuklar, her iki dilin de inceliklerini ve özelliklerini kavrayabilirler, ilerleyen yıllarda sözel ve yazılı iletişimde rahatlıkla kullanabilirler. Bu, geliştirdikleri bilişsel esneklikten kaynaklanmaktadır. Küçük yaşlarda dildeki sesleri çıkarmak için gerekli ‘gırtlak, dil, ağız oluşumu’ henüz çok esnektir. Dolayısıyla bu dillerin aksanlarını küçük yaşlarda daha kolay ve doğru edinirler. Tüm bu çalışmaları eğitimimizle bütünleştiriyoruz. LUGO Okul Öncesi Eğitim Kurumları’nda çocuklarımıza kendilerini gerçekleştirmeyi sağlamada destekleyecek resim, müzik, hareket eğitimi, nefes terapisi, yoga, drama profesyonel eğitmenlerle verilmektedir. Çocuklarımızın çağımızı yakalama ve anlama becerisini geliştirmek için Robotik kodlama eğitimi de verilmektedir. Bu eğitimle Bilimsel düşünerek bilim insanı olma yolunda ilk adımlarını atmış olurlar. Grup çalışmaları ile görev paylaşımı

yapabilmeyi ve sorumluluk almayı öğrenirler. Sistemli ve sıralı düşünerek problem çözme becerileri gelişir. Matematik ve analitik düşünme becerisi alt yapısı gelişir. Motivasyonları ve özgüvenleri artar. Bellek eğitimine katkı sağlar. Derste edindiği becerileri, gerçek hayata transfer edebilmeyi öğrenirler. Mutlu ve sevgi dolu ortamda kalıcı bilgi ve kişisel gelişim garantisi veriyoruz.

LUGO OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMLARI’NDA

YAZ OKULU

Mutlu öğretmenler, mutlu çocuklar, mutlu aileler ile birlikte mutlu bir yaz! Çocuklarımıza yaz tatilinde de uzman eğitmenler gözetiminde çocukların ilgi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurularak oluşturulan yaz okulu programı, zengin içeriği ile dolu dolu geçirecekleri bir tatil imkanı sunuyor. Öğlene kadar ŞAVKAR’la birlikte düzenlediğimiz programda çocuklarımız iki gün hareket eğitimi, bir gün eğlenceli survivor aktivasyonuna katılacak, iki gün de havuzda yüzme dersi alacaklar. Öğleden sonra okullarımızda deneyler, su savaşları, geçmiş zaman oyunları, klasik müzikle dinlenme ve kitap okuma saatleri ile keyifli bir yaz geçirecekler. Çocuklarımıza unutamayacağı keyifli bir yaz tatili armağan ederken, sizler de gözünüz arkada kalmadan rahatça işlerinizi halledebilecekseniz. LUGO Okul Öncesi Eğitim Kurumları ailemize miniklerimizi bekliyoruz…

MAVİŞEHİR LUGOKIDS

8291/2 Sk. No: 1/E Ataşehir Mahallesi Family Park Villaları Mavişehir Tel: 0232 324 56 00 Gsm: 0534 015 70 64 mavisehir@lugokids.com

KARŞIYAKA LUGOKIDS

Bahriye Üçok Bulvarı Latife Hanım Sk. No: 33/1 Karşıyaka Tel: 0232 323 24 00 Gsm: 0552 220 07 94 karsiyaka@lugokids.com


K

esinlikle bir pizzadan daha fazlası! Hala gitmediyseniz, gerçek pizzanın tadını kaçırıyorsunuz demektir. Pizza and More, açılalı daha çok olmamasına rağmen kalıcı olacağının sinyallerini müşteri memnuniyetiyle fazlasıyla veriyor. Menüde pizzalar 3 çeşite ayrılıyor; Klasik Pizzalar, Napoli Pizzalar ve Gurme Pizzalar.

Chef Geovani Marka Danışmanı

Sırf pizzalarıyla değil; tatlı, kahve, salata ve hamburgerleriyle de iddialı

olan bu mekanda sizi içeriye çeken bir sıcaklık var. Girişte kullanılan kırmızı renkli özel taş fırın pizzalarının lezzetine yansımış. Her gün katkısız olarak hazırlanan, özel hamurdan yapılan pizzalar 15 dakikada servis ediliyor. Lezzet ve kaliteyi ön planda tutan Pizza and More, dekorasyonu ile de bir adım öne çıkmayı başarıyor. Estetik dokunuşları duvarlarında hissedebileceğiniz bu işletme, günlük taze tatlıları ve içecekleriyle cafe hizmeti de veriyor. Hizmet saatleri ise 11:00 ile 23:00 arası.


Caher Dudayev Bulvarı No:132/A Atakent Mah. Karşıyaka - İzmir Tel: 0(232) 503 06 25 Gsm: 0(530) 528 60 10 www.pizzaandmore.com.tr pizzaandmoretr


Casper

Pet Store & Cafe

G

üzel İzmir’in güzel insanları her zaman çevreye, doğaya ve hayvanlara duyarlıdırlar, merhametlidirler. Sokaklarda sıkça karşılaşırız su ve mama kaplarıyla. Son derece mutlu eden bir görüntüdür bu. Artık İzmir’in hayvan dostu yepyeni bir mekanı oldu. Gelirini sokaktaki hayvan dostlarımızla paylaşan hayvansever bir cafe. Üstelik burada evcil hayvanlarınız için gereken her şeyi bulabiliyorsunuz. Minderler, mama kapları, birbirinden farklı köpek kıyafetleri ve aklınıza gelebilecek daha birçok şey...

Tüm patili dostlarına kapıları açık olan Casper Pet Store & Cafe’de keyif dolu saatler geçirebilirsiniz. Beraber gideceğiniz patili dostunuz olmasa bile, burada içtiğiniz bir kahve ile sokaktaki hayvan dostlarınıza yardım etmiş oluyorsunuz. Bunun için bile gidilmeye değer.

Casper Pet Store & Cafe, ismini mekanın sevimli ev sahibi Casper’dan alıyor. Casper bembeyaz tüylü, sevimli mi sevimli bir köpek. 10

Nisan- 2018


Gelirini sokaktaki hayvan dostlarımızla paylaşan

Casper Pet Store & Cafe Bostanlı’da.

Adres: Bostanlı Mah. 2014 Sokak No:5/A Karşıyaka - İZMİR Tel: 0533 164 61 99 Instagram: casperpetstorecafe


*Bostanlı *Atakent *Alaybey *Bornova *Çiğli *Hatay *Karataş

7 Şubemiz ile hizmetinizdeyiz

A

takent şubesinde hizmet vermeye başladığı günden beri Mavişehirlilerin en çok tercih edilen tatlıcısı Uluoğlu; yıllardır kalitesinden ve lezzetinden ödün vermeden hizmet vererek, doğum günü, organizasyon, düğün, nişan ve özel günleriniz için siparişler alıyor. Mutfağındaki titizlik, güleryüzlü servisi ve ürünlerinin kalitesi ile lezzet tutkunlarından her zaman tam not alan Uluoğlu, Mavişehirlilerin en çok tercih ettiği tatlıcısı olmuş durumda. Baklava, pasta ve diğer ürünler için en yakın Uluoğlu’nu ziyaret etmeyi unutmayın.

Atakent - 0(232) 336 35 27

Bostanlı - 0(232) 323 5545


tatlı anlar

ANTEP’İN USTASINDAN BAKLAVANIN HASINDAN

15 yıldır kalitemizden ödün vermeden sizlerle birlikte olmanın gururuyla

ŞUBELERİMİZ Merkez Bostanlı - 0(232) 323 5545 / Karataş - 0(232) 445 1527 / Hatay - 0(232) 243 5533 Çiğli - 0(232) 376 3968 / Alaybey - 0(232) 366 7639 / Bornova - 0(232) 457 3527 / Atakent - 0(232) 336 35 27

Caher Dudayev Blv. No:93/A Atakent

Tel: 0(232) 336 35 27


ŞEF CELAL UÇUCU YÖNETİMİYLE TÜRK SANAT MÜZİĞİ KOROSU SEYİRCİLERDEN TAM NOT ALDI

G

eçtiğimiz günlerde Ziya Gökapl Kültür Merkezi’nde muhteşem bir gece yaşandı. İzmir’in değerli müzisyenlerinden, kanun sanatçısı şef Celal Uçucu’nun yönetimindeki koro, konuk sanatçı Eda Özay’ın seslendirdiği Türk Sanat Müziği’nin en nadide eserleriyle adeta dinleyicileri mest etti. Şef Celal Uçucu’nun mükemmel yönetimiyle Türk Sanat Müziği Korosu seyircilerinden büyük beğeni topladı. Katılımın çok yüksek olduğu gecenin sonunda sanatçılar uzun süren alkışlar eşliğinde sahneden uğurlandılar. Mavişehir Dergisi ekibi olarak bizler de o gecede bulunmaktan ve konseri dinlemekten çok büyük bir keyif aldık. 14

Konser sonrası Şef Celal Uçucu Mavişehir Dergisi okurları için şu sözleri aktardı; “Türk” ve “klasik” kelimeleri, Cumhuriyet döneminde Osmanlı Devleti’nden süregelen müziğe karşı Batı müziği taraftarlarınca ileri sürülen bazı iddialara cevap vermek için türetilmiştir. Klasik Türk musikisi veya Türk sanat müziği, makamlı bir Türk müzik türüdür. Klasik Türk Müziği, klasik Batı müziği ve Hint müziği ile beraber dünya üzerinde süreklilik ve gelenek oluşturma bakımından mevcut üç klasik müzikten birisi olarak kabul edilir. Bizler de elimizden geldiğince bu değerlerimizi yaşatmaya, sahne performanslarımızı müzik severlerin beğenisine sunmaya devam ediyoruz.” Nisan- 2018

Celal Uçucu



MOĞOLLAR

50. YIL KONSERLERİ İLE İZMİRLİLERİ BÜYÜLEDİ Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu’nun ev sahipliğindeki 1. Karşıyaka Türkü Günleri, 9-14 Nisan tarihleri arasında gerçekleşti. 50. Sanat yılını kutlayan efsane müzik grubu Moğollar, 13 Nisan akşamı Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu’nda muhteşem bir sahne performansı ile herkesi bir kez daha kendilerine hayran bıraktılar. Mavişehir Dergisi ekibi olarak bu muhteşem konseri dinlemekten büyük keyif aldık. Konser sonunda Moğollar 50. yılları ile ilgili Mavişehir Dergisi okurları için şu cümleleri aktardırlar;

Emrah Karaca: Son 10 yıldır Moğollar grubuna dahil olmanın gururunu yaşıyorum. Ondan önce babam Cem Karaca sayesinde zaten Moğollar’ın her zaman içindeydim aslında. Dile kolay, 50 yıl... Çok büyük bir zamandan bahsediyoruz. Onlar çok özel sanatçılar. 50 yıldır duruşlarını hiç bozmadılar. Hala yeniyi arayıp, üretmeye devam ediyorlar. Bence bu ülke için müzik adına mihenk taşlarından biridir Moğollar grubu. Onlarla birlikte çalıştığım için kıvanç duyuyorum. Sahnede yaşadığımız güzel anlara her konserde yenilerini ekliyoruz.

Cahit Berkay: Dünyada 50 yılını tamamlamış çok az müzik grubu var. Uzun yıllar ayakta kalanlar işlerini doğru düzgün yapmış olanlardır. Biz de düzgün işler yaptığımız için farklı sahnelerde 50. yıl konserlerimizi dinleyicilerimizle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Çok büyük bir sevgi ile karşılaşıyoruz. Bu mutluluğun tarifi çok zor. Taner Öngün: 50. yıl konserlerimiz büyük bir ilgi ve sevgiyle karşılanıyor. 50. yılımız hem bizim için hem de ülkemiz için sanat adına çok güzel bir şey. 16

Nisan- 2018

Kemal Küçükbakkal: Moğollar gibi çok başarılı bir müzik grubunun içinde olmaktan çok mutluyum. Onların müzikleriyle, onların hikayeleriyle büyüdüm. Issızlığın ortasında isimli parçayı ilk dinlediğimde davul çalmaya yeni başlamıştım. Anneme şu cümleyi söylediğimi çok net hatırlıyorum; “bu şarkıyı bir kere çalayım bana yeter” demiştim. Şu an onlarla birlikte aynı sahneyi paylaşıyorum. İyi ki varlar. Umarım daha çok uzun yıllar birlikte sahne alırız.



PODOLOGIE CENTER

MAVİŞEHİR

AYAK BAKIM MERKEZİ Aykak Bakım Merkezi, kısa bir süre önce Mavişehir’de kapılarını açtı. Medikal bakım, el ve ayaklardaki çeşitli sorunların giderilmesine ve koruyucu bakım ile ileride ortaya çıkabilecek sorunların önüne geçilmesine yardımcı oluyor. Podoloji ; Latince’den gelen bir kelime. Açılımı ise; PODO(ayak) LOJİ(bilim) “Ayak Bilimi” anlamındadır. Podoloji normal şartlarda hekimler tarafından uygulanmayan, ayak sağlığının gerektirdiği bakım ile ilgilenir. Bu bakım şekli hem önleyici, hem iyileştirici, hem de tedavi edicidir.

Podoloji tarihi 1630’lu yıllara kadar uzanır. Avrupa’da, berberlik, dişçilik ve podolojistlik olan üç meslek “BADER” adı verilen kişiler tarafından yapılıyordu. Bu kişiler her üç işi de yapıyorlardı ve podoloji mesleğinin öncüleriydi. 19. yüzyılın başlarında bu meslekle ilgili geliştirme amaçlı çalışmalar yapılmaya başlandı. Üzerinden bunca yıl geçmiş olmasına rağmen günümüzde hala yeterli miktarda podoloji uzmanı yoktur. Medikal ayak bakımı nedir? Bir ömür boyu vücudun yükünü taşıyan ayaklarda zaman içinde farklı sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor.

Kemik ve eklem deformasyonları, batık tırnak, nasır, siğil, tırnak ya da deri mantarı ve terlemeye bağlı sorunlar en sık rastlanan ayak sorunları arasında yer alıyor. El ve Ayak Merkezi’nde medikal ayak bakımı, hem ayaklardaki bu tür sorunları gideriyor hem de koruyucu özelliği ile yeni sorunlar yaşanmasının önüne geçiyor. Estetik ve sağlığa yönelik yapılan medikal ayak bakımında hijyenik tırnak kesimi ve dizaynı, tırnak yüzeyinin temizlenmesi ve parlatılması, sertleşmiş derilerin giderilmesi gibi uygulamalar yapılıyor. Tıbbi cihazlar ve özel freze uçlu cihazlarla yapılan


düzeltiliyor. Bu sayede deformasyona bağlı ağrı ve hassasiyet gideriliyor. Ayak tırnağında protez sistem Kalınlaşmış, deforme ve batık tırnaklarda, tırnak yatağının düzeltilmesi için uygulanıyor. Unguisan ya da Segment L sistemi ile mantarlı tırnaklarda tedavi süreci kısaltılıyor. Ayrıca tırnakta kalınlaşmadan veya mantardan dolayı oluşan rahatsız edici kötü görüntü de ortadan kaldırılıyor.

bu bakım sayesinde güzel, estetik ve sağlıklı ayaklara sahip olmak mümkün. Neler yapılıyor? Diyabetik ayak bakımı Batık tırnak bakımı Kalınlaşmış / Mantarlı tırnak bakımı Deforme tırnak bakımı Ortez uygulamaları Jel sistemleri Nasır bakımı Deri deformasyon, sertleşme ve kalınlaşma bakımı Çatlak topuk bakımı Diyabetik Ayak Bakımı Diyabetik hastaların en sık yaşadığı sorunlardan biri ayaklarında ortaya çıkan dolaşım bozukluğu ve his kaybıdır. Hastaların ayaklarında cilt incelmesi, soğukluk, solukluk ile birlikte sıcağı, soğuğu, dokunmayı ve ağrıyı hissetmeme kendini gösterebilir. His kaybından dolayı ayaklarındaki yaralanmaların farkına varamayan diyabet hastalarında kan akışının az olması da iyileşmeyi zorlaştırıyor. Hastaların ayaklarında çıkan ufak problemler ihmal edilmesi halinde ciddi komplikasyonlara

yol açabiliyor. Bu nedenle diyabet hastalarının ayak bakımının da özel olması gerekiyor. Bu kişilerin hassasiyetleri göz önüne alınarak ayak bakım ve tedavilerinde kesici pens ve sivri uçlu aletler yerinde özel cihazlar kullanılmaktadır. Batık tırnak bakımı Birkaç çesit tel sistemi ile batık tırnağın cerrahi olarak çekilmesine gerek kalmıyor. Uygulanan tel, tırnağın tekrar batmasını da engelleniyor. Kalınlasmış (grifotik) / mantarlı tırnak bakımı Kalınlaşmış tırnaklar ağrısız, acısız ve kanamasız şekilde inceltiliyor. Deforme tırnak bakımı Deformasyona uğramış, darbe sonucu ya da farklı nedenlerle şekli bozulmuş tırnaklar tekrar şekillendiriliyor. Ortez uygulamaları Parmak duruş veya basış bozukluğundan dolayı meydana gelen deformasyonlar, kişinin ayağına özel destek malzemesi hazırlanarak

Nasır bakımı Nasır tabakaları cihaz ile acı vermeden temizlenirken, baskının oluştuğu bölge korunmaya alınarak tekrar nasır oluşumu engelleniyor. Deri deformasyon, sertleşme ve kalınlaşma bakımları Özellikle ayak tabanında, uygunsuz basınç dağılımı, baskı ve sürtünme nedeniyle oluşan sertleşme ve kalınlaşmalar, ağrısız, acısız şekilde özel bir cihaz yardımı ile inceltiliyor. Tekrar oluşmasını engellemek için ise bası giderici destek malzemesi kullanılıyor. Ciltteki ölü tabakalar temizlenerek uygun ürünlerle bakım yapılıyor. Düzenli bakım ile cilt canlı, pürüzsüz ve ince hale getirilebiliyor. Çatlak topuk bakımları Düzenli olarak derinin inceltilmesi ve yağlı kremlerle uygun bakım yapılması ile topuk çatlakları gideriliyor. Adres: 6518/1 Sk. Oifs 35 No: 42 D:11 Mavişehir Tel: 0232 503 05 10 0545 312 02 56 Facebook: Mavişehir el ve ayak bakım merkezi İnstagram: el_ayak_bakim

www.mavisehirayakbakim.com


GEBELİK KAYIPLARI Bir bebeği kaybetmek

D

oğum ve bir bebeğe sahip olma hayatta yaşayacağımız en muhteşem deneyimlerden biri… Yeni bir hayat oluşturacağımızı bilmek ve onu dünyaya getirmek bizi pek çok yeni duygu ve heyecanla tanıştırır. Kaç çocuğumuz olursa olsun, bu deneyim size ve bebeğinize özeldir. Hamileliğinizi öğrendiğiniz andan itibaren hep güzel şeyler umut edip, tatlı hayaller ile bebeğinizi bekliyorsunuz. Diğer yandan her kafadan bir ses çıkmaya başlıyor. Yemenizden içmenize, oturmanızdan kalkmanıza uzayıp duran bir yapılacaklar ve yapılmayacaklar listesi oluşuyor. Elbette bir gebenin mümkün olduğunca sağlıklı beslenmesi, zor çalışma şartları altında yıpranmaması, fiziksel ve psikolojik anlamda rahat bir süreç geçirmesi için hepimiz çaba sarf etmeliyiz. Ancak bu özen ve korumacılık günümüzde öyle bir hal aldı ki, gebeye baskı aracına dönüştü. Günlük aktivitelerini bile kaygı içinde yapmasına hatta çoğu zaman hiç yapamamasına yol açıyor. Üreme mekanizmasının işleyişine göre döllenen her yüz yumurtadan

20

Op. Dr. Çiğdem Karas

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı sadece biri canlı doğumla dünyaya gelen bir bebek haline gelir. Çoğu adet kanaması ile düşer, rahme tutunamaz. Kadın gebe olduğunu hiç fark etmez bile. Bir kısmında adet birkaç gün geçer, öyle düşer. Test yapılmadı ise yine gebelik fark edilmez. Bazen kese görülür ama bebek oluşmaz. Bazen kalp atışı da görülür, ama bebek büyümez. 12 hafta oluncaya kadar düşük riski giderek azalır. 22-24 haftaya kadar bebek kaybedilirse buna geç düşük denir ve oldukça nadirdir. Daha da nadir olarak gebeliğin daha geç dönemlerinde bu olur, o zaman adı Nisan- 2018


www.mavisehirdergisi.com

Maalesef bazı gebelikler mutlu son ile sonuçlanmıyor ve bu hiç de nadir değil. Kadınlarımızı hem normal gebelik sürecinde hem de kayıp yaşamaları durumunda güçlü ve doğru bir şekilde desteklememiz gerek. Hangi aşamada kayıp olursa olsun bu durum anneyi derinden etkiler.

Artık modern tıp da tedavi edici yaklaşımla birlikte önleyici, koruyucu yaklaşıma da önem vermektedir. Koruyucu hekimlikte ilk basamağın daha doğmadan, bebeğe en iyi yaşam ve sağlık koşulları sağlamak olduğu açıktır ve bu koruma, eğitimle başlar. Gebelikte bebeğe zarar veren bazı ilaçlar, kimyasallar veya radyasyon gibi etkenler vardır. Alkol, sigara ve uyuşturucular gebelikte son derece zararlıdır. Gebelerin bunlardan uzak durması önemlidir. Amacımız, sadece anne adaylarını değil, tüm toplumu; sağlığın anne karnında başladığı konusunda bilinçlendirmek ve sağlıklı bir toplum temellerine katkıda bulunmaktır.

Amacımız, sadece

anne adaylarını değil, tüm toplumu; sağlığın anne k arnında başladığı konusunda bilinçlendirmek ve

ölü doğum olur. Düşük genelde bebekte bir rahatsızlık ya da sakatlık varsa olur. Bazen de rahimde miyom ya da şekil bozukluğu varlığında bebeğin yerleşmesi ile ilgili sorunlar olabilir. Ufak bir kısım ise annedeki bir rahatsızlık ya da bilmeden teratojen bir etkiye maruz kalmak olabilir. Günlük hayatta yapılan şeylerin hiçbiri düşük sebebi değildir. Düşük tehdidi tespit edilirse doktorunuz size cinsel ilişkiyi, seyahati yasaklar ve yatak istirahati önerir. Bazen düşük önleyici diye bilinen ilaçlar başlar. Bunların hiçbirinin zaten düşük olacak gebeliğe bir faydası olmaz. Küçük bir yüzde olarak kanama başlamış ama hala rahme tutunmaya çalışan bebek varlığında bu tedbirler düşük “tehdit”ini gerçek bir düşük durumuna geçmesini tetiklememek içindir. Yoksa düşük tehdidi olmayan bir gebelikte bunları yapmak, hatta abartıp yukarı uzanmamak, hareketsiz yatmak, kalkmamak gibi şeyler gebeliğin keyfini kaçırmak dışında bir işe yaramaz.

sağlıklı bir toplum temellerine k atkıda bulunmaktır.

Bu yazı genel bilgilendirme amaçlıdır, kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tüm sağlık sorularınız için mutlaka bir uzman hekime danışınız. Nisan - 2018

21


Diş Hekimi Arda Emre Yünük, Mavişehir Dergisi okurları için gülüş tasarımı hakkında merak edilenleri anlattı ve sıkça sorulan soruları yanıtladı.

GÜLÜŞ TASARIMI

hakkında merak edilenler “Gülüş Tasarımı” nedir ? Gülüş tasarımı, bir gülüş estetiği konseptidir. Güldüğümüzde görünen ön bölge dişleri ve dişetleri üzerine uygulanan işlemlerden oluşur. Ön bölge dişlerinin estetik kavramlar ve oranlar doğrultusunda tedavisi ve bunun sonucunda estetik bir gülüşün sağlandığı bir uygulamadır. Peki, ön dişlerimizdeki estetik problemler nelerdir? Genel olarak ön dişlerdeki çapraşıklıklar, lekelenmeler, renk bozuklukları, form bozuklukları, simetri bozuklukları, dişetinin büyümesi ile ilgili estetik bozukluklar ve dişetinin fazla görünürlüğü ile ilgili bozukluklar hastalarımızı estetik olarak rahatsız eden problemlerdir. Bunların dışında hastanın farkında olmadığı problemlerden birisi de ön dişlerin boyutunun kısa ve hacimsiz olmasıdır. Bu şikayetlerden bir tanesi veya birkaçı aynı anda bulunabilir.

Güzel ve estetik bir gülüşün bir standardı var mıdır? Her gülüş farklıdır ancak estetik kavramlar bizi “Hollywood gülüşü” olarak adlandırdığımız bir gülüşe yönlendirmektedir. Gülüş tasarımı ile hastaların detaylı yüz analizi ve kişilik analizi sonucu bahsettiğimiz bu Hollywood gülüşü standartlarında kişiye özel bir gülüş tasarımı yapıyoruz. “Hollywood gülüşü”nü biraz daha açabilir miyiz? Tabii ki. Bir örnek ile açıklamak gerekirse aklımıza kadınlar neden makyaj yapıyor sorusu gelmelidir. Makyaj yüzümüzdeki kontrastı arttırmak için yapılan estetik bir dokunuştur aslında. Peki makyaj yapmadan yüzümüzdeki kontrası doğal olarak oluşturan yapılar nelerdir? Dişler ve gözlerdir. Gözlerimizin beyazı ve dişlerimizin beyazı yüzümüzdeki kontrastı

oluşturan aydınlık alanlardır. Gülüşü güzel denilen birisinin gülüşünü incelerseniz dişlerinin beyaz ve hacimli olduğunu fark edersiniz. Hollywood ünlüleri de sürekli kameralar karşısında oldukları için beyaz ve hacimli dişlere sahiptirler. Gülüş tasarımında hangi işlemler yapılıyor? Gülüş tasarımı halk arasında “yaprak porselen” diye adlandırılan “lamina veneer uygulamaları” ile yapılıyor. Dişlerin ön yüzeyinde yaklaşık olarak 0,2-0,5 mm kadar bir aşındırma yapılıp dişlerin üzerine hazırlanan yaprak porselenlerin sabitlenmesi sonucu estetik bir gülüş sağlanıyor. Bu işlemler öncesinde diş etlerimizdeki büyümeler ve asimetriler dişeti estetiği (gingivektomi/gingivoplasti) ile düzenleniyor. Eğer dişlerde aşırı çapraşıklık varsa öncesinde ortodonti tedavisi ( tel tedavisi ) ile bu


çapraşıklıklar düzeltiliyor sonrasında dişlerdeki form bozuklukları yaprak porselenler ile gideriliyor. Peki bu işlemlerin sonuçlarının estetik olacağını nasıl bilebiliriz? Bu konu hastalar kadar bizim için de önemli bir konu aslında. Yapacağımız işlemler sonuçta estetik bir işlem olacağı için sonuçları öngörülebilir olmalıdır. Dijital gülüş tasarımı ile fotoğraflar üzerinde sonuçları hastalara gösterebiliyorduk ancak bu da bize yeterli gelmiyor. Çünkü gülerken konuşurken dişleriniz nasıl görünüyorlar, mimiklerimiz ile uyumlular mı, üst dudak dolgunluğumuz yeterli mi gibi sorular bizim için çok daha önemli. Bu yüzden “Mock-up” prova dediğimiz bir uygulamamız var. Daha dişlerimize hiçbir işlem yapmadan sadece ölçülerinizi alarak size bittiğinde dişlerinizin nasıl görüneceğini ağzınızda gösterebiliyoruz. Bu uygulama ile dişlerinizin son haline sizinle beraber karar veriyoruz.

Nedir bu “Mock-up” prova ? Dişlerinizden aldığımız ölçüler modellere birebir aktarılır ve onlar üzerinde analog veya dijital modelaj tekniği ile modelaj yapılır. Bu sayede ağız dışında dişler hacimli, simetrik, yüz hatlarınıza uygun olarak yeniden şekillendirilirler. Bunun sonucunda bir kalıp elde edilir. Bu kalıp rehberliğinde dişlerinize geçici yaprak porselenler uygulanır. Bu aşama da dahil olmak üzere hiçbir aşamada gerçek dişler üzerine hiçbir işlem uygulanmaz. Peki herhangi bir düzeltme yapabiliyor muyuz bu aşamada? Siz, bittiğinde oluşturacağımız gülüşü ayna karşısında kendi ağzınızda görürsünüz. Bu seansta ufak düzenlemeler ve eklemeler yapabiliriz. Dudak dolgunluğunuz yeterli mi, güldüğünüzde ve konuşurken dudak hareketliliğiniz güzel mi, güldüğünüzde görünen diş hacmi yeterli mi gibi soruları bu seansta hem hasta olarak sizler hem de biz diş hekimleri cevaplamış oluruz. Mock-up aşamasından sonra gerekli aşındırmalar yapılır ve ölçüleriniz alınır. Yaprak porselenler hazırlandığında da çok güçlü yapıştırıcılar ( simanlar ) ile dişlerinize daimi olarak yapıştırılırlar.

Yani sonuçlarını öngörebiliyoruz? Tabii ki. Sonuçlarını öngörmek sizden çok bizim istediğimiz bir şeydir. Ayrıca bu prova sayesinde lamine veneerler ile gülüş tasarımı sonucu yeterli estetiğe ulaşmayacağını düşündüğümüz hastaları dişlerine hiçbir işlem uygulamadan başka tedavi seçeneklerine yönlendirebiliyoruz. Son olarak herkes gülüş tasarımı yaptırabilir mi? 18 yaşını doldurmuş her birey gülüş tasarımı yaptırabilir. Daha estetik gülüşler herkesin hakkıdır. Sonuçları öngörülebildiği için ve hasta ile beraber karar verildiği için estetik sonuçları çok tatmin edici bir tedavi seçeneğidir.


GEBELERDE FETAL DNA ANALİZİ

Artık Mavişehir’de de hizmet vermeye başlayan Talatpaşa Tıp Laboratuvarı’nın başarılı doktoru Özlem Günay, Mavişehir Dergisi okurları için Fetal DNA Analizi hakkında çok önemli bilgiler aktardı.

G

ebelikte, bebekte en sık zeka geriliğine neden olan trizomi 21 (Down sendromu), trizomi 13 ve trizomi 18’in taraması rutin olarak yapılmaktadır. Bu amaçla uzun yıllardır kadın doğum hekiminin yapmış olduğu ultrasonografi değerleri ile annenin eş zamanlı kan hormon değerleri özel bir programda analiz edilerek 11. ve 13. haftalarda ikili test, 15. ve 20. haftalarda üçlü test ya da dörtlü test yapılmaktadır. Riskin yüksek çıkması durumunda 6 yıl öncesine kadar kesin tanı için amniyosentez (anne karnından iğne ile su alınması) uygulanmaktaydı. Amniyosentez işlemi, nadir de olsa gebelik kaybı ve enfeksiyon gibi komplikasyonları olan invaziv bir yöntemdir. Bu nedenle risk taşımayan ve invaziv olmayan bir yöntemle teşhisi kesinleştirmenin çareleri araştırılmıştır. Anne kanında serbest fetal DNA incelenmesi bu amaçla geliştirilmiştir. Bu nedenle test non-invasiv prenatal test (NIPT) olarak adlandırılır. Serbest Fetal DNA nedir? (Serbest fetal DNA = cffDNA= Cell free fetal DNA) Serbest fetal DNA, gebelik sırasında plasentadan anne kanına geçen ve hücre içerisinde bulunmayan serbest olarak saptanan genetik materyaldir. Bebek nasıl oksijen ve besinlerini kordon yolu ile anneden alıyorsa yine aynı şekilde karbondioksit ve diğer atık maddelerini kordon yolu ile anneye göndermektedir. Bu maddeler ile birlikte kendine ait Serbest fetal 24

DNA parçacıkları da anne kanına karışmaktadır. Test ne zaman yaptırılabilir? Serbest fetal DNA gebelikte genellikle 10. haftadan sonra saptanabilmektedir. Dolayısı ile 10 haftasını doldurmuş gebeliklerde test yapılabilmektedir. Anneden 1 tüp kan alınması yeterlidir. Fetal DNA testinin doğruluğunu etkileyen faktörler nelerdir? Fetal DNA Testi, her kan testinde olduğu gibi laboratuvar ortamında doğru şekilde alınmalı, uygun koşullarda korunmalı ve transferi uygun koşullarda sağlanmalıdır. Uygun alınıp saklanmayan ve transferi sırasında problem yaşanan bir örnekle yapılan değerlendirme fetal DNA’yı önemli ölçüde seyreltebilir ve sağlıksız sonuçlara neden olabilir. Serbest fetal DNA testini kimler yaptırabilir? - Anne yaşının 35 veya üzerinde olduğu gebelikler - Ultrasonografide bebekte şüpheli bulguların izlenmesi - Daha önce trizomili gebelik öyküsü bulunması - İkili, üçlü, dörtlü tarama testlerinde yüksek risk saptanması - 10 haftayı doldurmuş ve testi yaptırmak isteyen tüm gebeler Fetal DNA testleri neleri tespit eder? Standart Panellerde; *Trizomi 21 (Down Sendromu) Nisan- 2018

Uzm. Dr. Özlem Günay *Trizomi 18 (Edwards Sendromu) *Trizomi 21 (Patau Sendromu) *Cinsiyet kromozomu ile ilgili anomaliler (Turner ve Klinefelter sendromu) Opsiyonel Olarak; Tüm kromozom analizi (23 çift) ve mikrodelesyonlarıda ( DiGeorge, 1p36, Angelman, Prader Willi, Cri du Chat). taramak mümkündür. Testin sonuçlanma süresi nedir? Sonuçlar iki hafta içinde verilebilmektedir. Fetal DNA testleri güvenilir midir? Fetal DNA testleri tanı koymada tek başına yeterli değildir. Ancak genetik hastalıkların belirlenmesinde %99’a varan hassasiyette sonuçlar verir. Down sendromunda %99, Trizomi 18’de %97, Trizomi 13’de %92 doğruluk oranına sahiptir. Test sonuçları yüksek risk değerleri gösterdiğinde amniyosentez ile konfirme edilmesi şarttır. Test sonuçları düşük ise bebeğinizde bu genetik hastalıkların olma riski çok düşüktür ve genetik hastalıklara yönelik herhangi bir ek uygulama ya da tanılama yöntemine gerek kalmaz. Böylece amniyosentez ya da koryon villus örneklemesine olan ihtiyaç ve oluşabilecek riskler ortadan kalkmış olur. Fetal DNA testleri yüksek duyarlılıklı tarama testleri olarak değerlendirilmelidir. Tanı testi olarak düşünülmemelidir. Gereksiz amniyosentez sayısını azalttığı, nonivaziv bir işlem olduğu ve komplikasyon riski olmadığı için değerli bir testtir.


22 yıldır bizlerle olduğunuz için teşekkür ederiz. ALSANCAK’TAN SONRA MAVİŞEHİR ŞUBEMİZLE DE HİZMETİNİZDEYİZ. 6523 Sk. No:32/B Kat:4 D:417 Park Yaşam Ofisleri Mavişehir - Karşıyaka / İZMİR

Tel: 0232 404 0 555 (Pbx) - 0232 404 0 556 (Pbx) - Fax: 0232 404 0 557 Merkez: Talatpaşa Bulvarı No: 61 D: 2 Alsancak - İZMİR

Tel: 0 232 422 68 75 (Pbx)

Şube: Mimar Sinan Mah. 1394 Sk. No:15 D:2 Alsancak - İZMİR Tel: 0 232 464 88 88 (Pbx)

www.talatpasatip.com


AYŞEGÜL VE NEZİH YEŞİLNİL

35 yıl aradan sonra İzmir’de

C

az müziğin duayen isimleri Ayşegül ve Nezih Yeşilnil 35 yıl aradan sonra yeniden İzmir’de. Uluslararası sanat platformlarında önemli başarılara imza atan Yeşilnil çifti, Urla İskele’de vokal, gitar, bas gitar, kontrbas, ensemble derslerini kişiye özel müfredat ayrıcalığı ile veriyorlar. Her yaşa ve kişiye özel müfredat Yaş sınırının olmadığı özel derslerde caz standartlarını, seçilmiş pop şarkılarını, Türk ve dünya bestecilerinin eserlerini öğrenme ve

bireysel olarak canlı performansla çalışma olanağı bulabileceksiniz. Ayşegül & Nezih Yeşilnil tarafından verilen vokal, gitar, bas gitar, kontrbas ve ensemble dersleri kişiye özel müfredat ile oluşturuluyor. -Bas gitar, Kontrbas derslerinde gitar ve vokal, -Gitar derslerinde bas gitar ve vokal, -Vokal derslerinde gitar ve vokal eşliğinde çalışılıyor. Ayrıca farklı enstrümanların orkestra halinde çalınmasının öğretileceği “Ensemble” dersleri de özel olarak işleniyor.

SERAP ZİNCİR

“Yasaklım” ile geri döndü

Derslere ilişkin ayrıntılı bilgi almak için 0535 731 93 96 numaralı telefondan arayabilir veya yesilnil@gmail.com adresine mail atabilirsiniz.

2014 yılında Seyhan Müzik etiketiyle çıkardığı söz ve müziği kendisine ait olan “Başkasıyla Bir Ömür” isimli single ile müzik piyasasına hızlı bir giriş yapan şarkıcı Serap Zincir, 4 yıllık aranın ardından suskunluğunu “Yasaklım” adlı single ile bozdu. Sözü ve müziği kendisine ait olan “Yasaklım” şarkısıyla hayranlarıyla buluşan Serap Zincir’in klibini ise uzun yıllar Amerika’da yaşamış ses mühendisi, prodüktör ve yönetmen Can Katipzade üstlendi. İçinde hüzün, ayrılık, kayıplar ve imkansızlıkları barındıran pek çok besteye imza atan sanatçı Serap Zincir; “Müziksiz olmak benim için dilini bilmediğim bir ülkede yaşamak ve derdimi anlatamamak gibi bir şey” diyerek duygularını ifade ediyor.

26

Nisan- 2018


Da Vinci Kırtasiye’de kitap, oyuncak, kırtasiye ürünleri, ofis malzemeleri ve parti malzemeleri bulabilirsiniz.

MAVİŞEHİR’İN YENİ GÖZDESİ DA VINCI KIRTASİYE KİTABEVİ CAFE

G

eçtiğimiz yıl Mavişehir’de açılan Da Vinci Kırtasiye, Kitabevi Cafe olarak bölge ihtiyaçlarını önemli ölçüde karşılamış bulunuyor. Mavişehir, Atakent, Yalı Mahallesi’nde konsept mağaza olarak düşünülen ve uygulamaya geçirilen mağaza, haftanın 7 günü akşam 21:00’e kadar hizmet vermekte. Kısa zamanda sabit yüksek müşteri potansiyeline ulaşmış, uygun fiyatları ve kaliteli ürün çeşitliliğiyle müşterilerinin gönlünü kazanmış bulunuyor. Önünde bulunan 150 metrekarelik açık alanda çocuk parkı ve cafe hizmeti ile bulunduğu alana getirdiği enerjiden olumlu dönüşler alıyor.

Çocuklarınız gözünüzün önünde doyasıya eğlenirken siz de sıcak soğuk içecekler, atıştırmalıklar ve organik dondurma gibi seçenekler ile Da Vinci Kırtasiye Kitabevi Cafe’de günün koşturmacasına kısa bir mola verebilirsiniz. Okullar bölgesi olup bu ihtiyacın büyük ölçüde eksikliğini tamamlayan Da Vinci Kırtasiye Kitabevi Cafe, yakında bu bölgede sürpriz yeni hizmetler de planlamakta… Cafesinde birbirinden güzel organik keçi sütlü dondurmalarından yemeden geçemeyeceğiniz, nefis sıcak boyoz veya atıştırmalıklar ile çay içip, türk kahvesi keyfi yapabileceğiniz bir yer burası.

Adres: 6518 Sokak No: 33/A Yalı Mahallesi Karsıyaka - Izmir Tel: 0232 502 5808 email: davincikirtasiye@gmail.com

Hobi ve sanatasal malzemeler Da Vinci Kırtasiye’de


MAVİŞEHİR DERGİSİ her ay binlerce kişiye ücretsiz ulaşıyor

Her ay binlerce kişi evlerine ücretsiz ulaşan Mavişehir Dergisi’ni okumanın keyfini yaşıyor. Okuyucu kitlesini her geçen gün arttıran Mavişehir Dergisi, sizlere daha iyi hizmet verebilmek için dağıtım ağını genişleterek, Mavişehir ve Ataşehir bölgesindeki yeni toplu konut sitelerinde oturan okuyucularına da ulaşıyor. Ayrıca her yeni sayıda Mavişehir Ege Park AVM’de ve MaviBahçe’de açtığımız standımızdan derginizi ücretsiz alabilirsiniz. Bizi ziyaret eden okurlarımıza ve destekçilerimize çok teşekkür ederiz.

EgePark AVM’deki standımız

MaviBahçe’deki standımız

www.mavisehirdergisi.com


“Toprak, köklerimizin olduğu yerdir. Çocuklara doğa ile uyumlu hissetmek ve yaşamak öğretilmelidir.” Dr. Maria Montessori

Erken kayıtlarımız devam etmektedir. Oyun Yaz grupları okulu

ÖZEL A NAOK U LU BILINGUAL MONTESSORI PRESCHOOL • Türkçe - İngilizce Eğitim • Dil Gelişimi Çalışmaları • Görsel Sanatlar Çalışmaları • Jimnastik • Müzik ve Drama Çalışmaları • Akıl ve Zeka Oyunları • Dikkat Algı ve Konsantrasyon Çalışmaları • Orman Etkinlikleri • Bilim Etkinlikleri ve Ekoloji • Portfolyo Sunumu • Sosyal Sorumluluk Projeleri • Mutfak Atölyesi • Preschool Prodigies Programıyla Müzik Eğitimi

www.kucukkaptan.com.tr

Şubat 2018 Yıl.5 Sa yı.49 5. 00

Genel kültür,

ÖZEL ANAOKU

Bilingua

LU

l Montess ori ool

Mavişehir D Mart ayla ergisi Şubat ve rı röporta jlarına www.mav online erişim için isehirderg isi.com Presch

Adres: Çiğli Aydınlıkevler - Çiftehavuzlar mevkii 6779 Sk. No: 23

Tel: 0543 370 1011 - 0232 370 1011

kucukkaptananaokulu


BOUTIQUE

Tam 41 yılı geride bır ak an

Boutıque Br awo Egepark AVM ve İstanbul Nişantaşı’ndaki mağazasından sonr a şimdi de Alsancak Gül Sok ak’ta modanın nabzını tutmaya devam edecek. ( Venedik Pizza k arşısı )


BR AWO ŞİMDİ ALSANCAK

GÜL SOK AK’TA Mezuniyet balosu, kına, nişan, düğün ve özel davetleriniz için en şık abiyeler ve özel tasarım elbiseler Boutique Brawo’da!

Adres: Egepark AVM Mavişehir Kat:1 No:140 / İzmir Tel: 0(232) 324 29 36 Adres: 1382 Sokak No:7/A Kültür Mh. Gül Sokak Alsancak Tel: 0(232) 465 00 08 www.boutiquebrawo.com




Volkan Çakır

BOSTANLI’DA TANIDIK BİR FOTOĞRAF STÜDYOSU

ARFA IMAGE

2

000 yılında Bostanlı Şehitler Bulvarı’nda açılan Arfa Image, bahçesinde bulunan havuzda bakımını üstlendiği su kaplumbağaları ile İzmirlilerin sevgisini kazanmış başarılı bir fotoğraf stüdyosu. Yıllardır müşterilerine bağlı, kaliteli ve güvenilir hizmet veren Arfa Image daha verimli çalışabilmek için haftanın 7 günü 08:30-20:30 saatleri arasında açık. Arfa Image, düğün, organizasyon, açılış ve okulların fotoğraf çekimleri, dış çekim ve stüdyo çekimleri, her yaz sezonunda 40’ın üzerinde gelin damat albüm çekimleri, ehliyet, kimlik, pasaport ve vize fotoğrafı çekimleri, vesikalık çekimleri gibi hizmetleri profesyonel olarak vermektedir.

Adres: Şehitler Bulvarı No:52/B Bostanlı Tel: 0232 337 34 97 Gsm: 0541 521 9842

70x100 cm boyutundaki canvas baskı tablolara sevdiklerinizin fotoğrafını bastırabilir ve onlara güzel bir sürpriz yapabilirsiniz.


TAM 18 YILDIR BOSTANLI’DA EN GÜZEL ANILARINIZI ÖLÜMSÜZLEŞTİRİYORUZ


MEKAN TASARIMCISI

YELİZ FİDAN ile röportaj Sizin hikayenizi dinlemekle başlayalım öncelikle… Turizm ve Otelcilik Anadolu Meslek Lisesi’ni bitirdikten sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünden mezun oldum. Hemen sonrasında ise 2. Ünivesite olarak Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi Yüksek Lisans eğitimimi tamamladım. Lise ve üniversite döneminde turizm sektöründe çalışmış olmama rağmen aklım her zaman baba mesleği olan inşaat sektöründeydi. Aile şirketimiz olan Kahvecioğlu Yapı şirketinin projelerinde küçük yaşlarda inşaat tozunu yutarak ister istemez kendimi bu işin içinde buldum. Üniversite eğitimime devam ederken aynı zamanda şirketimizin inşaatlarında da malzeme seçimleri ve iç dekorasyon işlerini yönetiyordum. Aktif olarak bireysel projeler üretip tadilat ve dekorasyon işleri yapmaya başladığımda profosyonelleşebilmek için bu işin eğitimini almaya karar verdim. En hızlandırılmış şekilde bana bu eğitimi sağlayacak Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı özel bir eğitim kurumunda 2 yıl boyunca iç mimari ve

dekorasyon eğitimi aldım. Kendimi bu yönde geliştirmek adına yurtdışında dönemlik workshoplara, dekorasyon ve tasarım fuarlarına katıldım. 45 yıllık müteahhitlik firması olan şu anda da ortağı bulunduğum aile şirketimiz Kahvecioğlu Yapı Elm. Ltd. Şti. bünyesinde 8 yıldır dekorasyon ve tasarım üzerine bireysel projeler üretiyor ve uyguluyorum. Her ne kadar bu meslek üzerine ciddi eğitimler almış olsam da neticede mimarlık bölümünden mezun olanlar 2-3 sene benden daha fazla ter dökmüş ve bu unvanı hak etmiş insanlar. O yüzden ben kendime “tasarımcı veya mekan tasarımcısı” diyorum. Aslında ilk başta aile şirketimize yardımcı olmak ve benim zevkime güvenen eşimin, dostumun, akrabamın evlerine ve iş yerlerine fikir vermek olarak başlayan hobim zamanla mesleğime dönüştü. Benim hayat mottom: ‘’Eğer sevdiğin işi yaparsan hiç çalışmış olmazsın’’ lafıdır. Bugüne kadar neler yaptınız? Hangi projeler üzerinde çalıştınız? Öncelikli olarak daire, villa projelerimin yanında ofis, spor salonu, caferestoran, mağaza, güzellik merkezi gibi

işyeri projeleri tasarlayıp uygulamarını yaptım ve yapmaya devam ediyorum. Peki sizce tasarım yetenek mi, eğitim mi? Kesinlikle yetenek. Önemli olan gördüğünü çizebilmek değil, hayalindekini çizebilmektir. Ve bir mekanın da bitmişini hayal edebilmek bir yetenektir. Peki ev sahiplerinin size evlerini teslim etmelerinin cazip yönleri neler? Sadece bir iki görüşme sonrasında hayallerindeki yaşama alanlarını tasarlayıp onlara sunuyoruz. Onlar adına düşünüp, her detayı netleştirdikten sonra uygulama kısmında kafalarının rahat olmasını ve iş bittiğinde sadece almaları gereken eşyaları alıp gelmelerini sağlıyoruz. Açıkçası uygulama süresince ev sahiplerimizi yormuyor, hatta o dönemde hiç görüşmüyor, projelendirme aşamasında her şeyi 3 boyutlu göstererek belirlemiş oluyoruz. Sizi neden tercih ediyorlar? İşimi severek yapıyor olmamın tasarımlarıma yansıdığını söylüyorlar.


www.mavisehirdergisi.com

Bu beni çok mutlu ediyor, gerçekten her mekanı kendim yaşayacakmışcasına heyecanla planlayıp tasarlıyorum ve bunun da işlerime yansımasından çok keyif alıyorum. Sanırım ben insanların hayallerini, üstüne eklemeler yaparak gerçeğe dönüştürmeyi başardığım için bana geliyorlar… Nasıl taleplerle karşılaşıyorsunuz? Bizim yaptığımız iş, her ne kadar pahalı gibi gözükse de aslında biz bütçeye göre hareket ediyoruz. Yani bir yerde koskocaman villayı kabadan alıp en son perde ve aksesuarları dahil teslim ediyoruz ama başka bir yerde de sadece bir odayı yapıyoruz. “Bir çocuk odası yaptırmak istiyoruz.” ya da “Bir küçük tuvaleti yaptırmak istiyoruz.” diyene de biz hizmet veriyoruz. Sahibini tanımadığınız bir mekânın tasarımını alır mısınız? Daha önce yurtdışında yaşayan müşterilerimin Türkiye’de bulunan projelerini yürüttüm ama artık almıyorum. Talepte bulunan kişiyle randevulaşıyorum ve gidip yeri görüyorum. İkinci aşama olarak ofisime davet ediyorum. Çünkü karşımdaki insanı tanımam, bağ kurmam gerekiyor. Hiç tanımadığım bir insanın evini başarılı ve doğru bir şekilde yapmam çok mümkün değil. Tasarladığınız projelerin uygulama kısmını da siz mi yönetiyorsunuz? Kişinin zevk ve talepleri doğtultusunda ekibimdeki mimar ve içmimarlarımla birlikte hazırlayıp sunduğumuz tasarımlarda bulunan tüm inşaat kısmını uygulama ekibimiz ile yapmamızın yanında, mobilyaları atölyemizde projeye göre özel üretiyor, tüm aydınlatma armatürlerini ithal ediyor veya ürettiriyoruz. Ayrıca diğer halı perde aksesuarları da temin ederek anahtar teslim sürecimizi tamamlıyoruz. Benim müşterimle yaptığım sözleşmede şöyle bir maddem var; 3 boyutları çizip bitiriyoruz ve sunuyoruz, müşteri “Benim hayallerimdeki ev işte bu!” diyor. Ondan sonra biz anahtarı teslim alıp kilidi değiştiriyoruz ve iş kaç ay sürerse sürsün, bu süre boyunca müşteriye evini hiç göstermiyoruz. Bilirsiniz bizde müşteri sürekli merak eder, ne oldu diye. Evin yıkık dökük halini görüp ‘’Bu ev nasıl bitecek? Yetişecek mi? Eyvah ev ne hale gelmiş, toparlanacak mı?’’ gibi sorularla hem kendilerini hem de bizi strese

sokup umutsuzluğa kapılabilirler. Biz de bunun olmaması için eve gelmelerine izin vermiyoruz. Çok istisnai durumlarda birlikte giriyoruz. Çünkü evin çizimi bittikten sonra bunun geri dönüşü pek yok. Kurallar ve disiplinler başta konulmadığı zaman “acaba onu öyle mi yapsaydık” şeklinde düşünceler değişebiliyor. O yüzden her detayı proje aşamasında netleştirip uygulama sürecine karar verilecek bir nokta bırakmıyoruz. Ve her şey bitip anahtarı teslim ettiğimizde aslında beklediklerinden fazlasını yapmış olmamızın verdiği mutlulukla projeyi sonlandırmamız iki taraf için daha sağlıklı bir süreç oluyor. Normal bir işgününüz nasıl geçiyor? Sabah çok erken uyanırım. Genelde güne spor yaparak başlarım. Spor esnasında da telefon görüşmeleri ve yazışmalar yaparak günümü planlarım. Ofisime geçer, öğlen 12:00’ye kadar projeler üzerinde çalışıp, maillerime cevap veririm. Sonrasında; toplantı, iş yemeği, şantiyeler, malzeme seçimleri için showroom ziyaretlerinde ya da atölyede olurum. Akşam sessizliğe büründüğünde ise oturur sakin ve dingin bir kafayla tasarımlarımı yapar yeni projelerim üzerinde çalışırım. Ve çoğu zaman da işlerimi rüyamda da görmeye devam ederim. Yani bu işte stres, adrenalin, sabaha kadar saat mevhumu olmadan çalışmak, hiç uyumadan şantiyeye gitmek, uzun tatiller yapamamak, başımı yastığa rahatça koyamamak olmazsa olmazlar arasında. Tasarım neden pahalıdır? Ucuza tasarım olmaz mı? Tasarım kesinlikle pahalı bir şey değildir. Bir seramik düşünün ithal; 200 Euro. Ben muadil seramiği yerli firmadan 30 TL’ye de alarak aynı görüntüyü yakalayabiliyorum. Tamamen tercih meselesi. Markalar günümüzde hayatın vazgeçilmezleri ve insanlar bunları kullanmaktan çekinmiyorlar. Ev dekorasyonlarında birçok marka ile çalışıyorum. Marka kullanmanın beni mutlu etmesinden ziyade müşterimi mutlu etmesi gerekiyor. Müşterim talep ettikçe de ben kullanıyorum. Yani tasarım pahalı değil önemli olan uyumdur ve bunu nasıl elde ettiğimizdir. Ancak tasarımlara teknoloji ve fazlaca işçilik kattığımız zaman maliyetler artar ve pahalı olabilir.

Dekorasyonda moda var mıdır? Tekstil sektöründe olduğu gibi bizim sektörümüzde de moda vardır. Örneğin geçmiş senelerde parlak mobilya ve seramikler moda iken günümüzde daha mat görünümlü malzemeler moda olmuştur. Buna göre de firmaların ürünleri her yıl değişmektedir. Ama dekorasyonda doğru olan tekstil gibi sıkıldıkça yeni alabileceğiniz şeyler olmadığı ve uzun yıllar kullanılacak olduğu için kişinin zevkini ve tarzını yansıtan, konforlu kullanışlı ürünler seçmektir. Sizinle çalışmak isteyenler sizi nereden takip edebilir veya nasıl ulaşabilirler? İnstagram hesabım: yelizkahvecioglufidan buradan projelerimin bir kısmını, santiye süreçlerini, mobilya üretim süreçlerini, kullandığım malzeme detaylarını, seçtiğim tamamlayıcı ürünleri takip edebilirler. Bizimle görüşmek isteyen kişiler 0(232) 336 27 42 numaralı telefondan randevu alabilirler. Adres: Cehar Dudayev Bulvarı No:77 D:5 Mavisehir


Yıllardır değişmeyen lezzetleri ile herkesin beğenisini kazanan Alaçatı Tatlıcısı İmren’den, görüntüsü ve lezzetiyle yaz sofralarınıza yakışacak harika bir tatlı tarifi...

İMREN’DEN TARİFLER

ORMAN MEYVELİ CRUMBLE Tarif 4 kişiliktir

T

arihçesi 15. yy’a kadar dayanan Crumble günümüzde hala tercih edilen tatlılar arasında yer alıyor. Crumble II. Dünya Savaşı’nda İngiliz mutfağında önemli bir yere sahipmiş. Yokluk içinde geçen günlerde ellerinde yeterince malzeme olmayan halk, toz halinde hazırladıkları hamuru pişirerek turta tadına biraz da olsa yaklaşmaya çalışırlarmış. Sevdiğiniz meyvelere ve damak zevkinize göre malzemelerini değiştirerek hazırlayabileceğiniz bu eşsiz tatlı, Alaçatı Tatlıcısı İmren’in tarifi ile sofralarınızda yerini almaya hazır.

MALZEMELER 100 gr toz şeker 100 gr tereyağ (soğuk olmalıdır) 150 gr un (elenmiş olmalıdır) 1 Paket toz vanilya YAPIM AŞAMASI Toz şeker, elenmiş un ve toz vanilya aynı kapta birbirine karışacak şekilde karıştırılır ve ardından önceden buzdolabında bekletilmiş tereyağını küp küp kesip tüm malzemeyi ufalama tekniğiyle yoğurulur. Tüm malzemeler homojen hale getirildikten sonra, fırın tepsisine alınarak ufak parçalara bölünür ve 180 derecede (10-15) dk pişirilir. (Hamur çıktıktan sonra yumuşak olacaktır bu esnada parçalara ayrılması gerekir 5 dk içinde tekrardan sertleşecektir)

SOSU İÇİN 200 gr frenk üzümü 150 gr çilek 100 gr frambuaz 50 gr yaban mersini 150 gr şeker 100 gr mısır nişastası 100 ml su Tüm kırmızı meyveler, şeker ve su küçük bir tencerede tahta kaşık yardımıyla ara ara karıştıralarak ağır bir ateşte özenle kaynatılır. 2 dakika sonra nişasta az bir su yardımıyla (max 100 ml) sıvı hale getirilerek meyve karışımının içine yavaşça dökülür. (Yavaşça 3 seferde dökülmelidir, aksi takdirde nişasta topaklanır)Tahta kaşık yardımıyla 8-10 dk kaynatılır ve ocaktan alınır. Ocaktan alındıktan sonra eğer en az 2 saat dışarda bekletilirse çok daha güzel bir kıvam alır. Servis önerisi; Toprak güveç kapta alta yarıya kadar orman meyveli sos diğer yarıya ise kırıntı crumble parçacıkları. Dilerseniz yaz günlerinde üzerine bir top dondurma ile servis edilebilir.


Ev yapımı burger köftesi ve ekmek özel soslar ile birleşti!

PAKET SERVİS 0(232)

290 20 20

Cahar Dudayev Bulvarı No: 120 / A Atakent - Karşıyaka Burger Republic Türkiye

BurgerRepublictr


Evrenin mesajını alabilmek, denileni değil, anlatılmak isteneni algılayabilmektir.

AYŞEN TOK ile Lagna ve Ay konumlarınıza göre burç yorumlarınız

N

isan ayının içerisinde 16 Nisan 2018 tarihinde saat:5.00 Koç burcunda Ashwini nakshatra da aneratik dereceli yeniay fazının ardından 30 Nisan 2018 tarihinde saat:4.00 Terazi dolunayı ile bitiriyoruz Nisan ayını. Koç-Terazi ekseni burçlar kuşağında sen-ben sevdasının işlendiği en fazla ilişkilere yönelik diyalogları ön plana çıkartan enerjiyi barındırır. Venüs etkisinin yoğun hissedileceği enerji için sizlere Lagna ve Ay konumlarınıza göre yorum hazırladım. Evrenin mesajını alabilmek, denileni değil, anlatılmak isteneni algılayabilmektir aslında. Akıllı olmak nedir? Kimine göre para, kimine göre sanat, kimine göre icraat. Bana göre taktik, eyleme geçebilme yeteneği, kendine güven konusu. Akıl denince akla ilk gelen birkaç kavramın bizlere neler anlattığını, neleri çağrıştırdığını hep birlikte sorgulayabiliriz, göreceli bir kavram. Zihin Ay, ifade icraat ise Merkür kontrolündedir. Akıllı insan, legal çerçeveler içerisinde, kendi çıkarlarını öncelikli tutan insandır. Menfaatin sınırı vicdandır ki o da gönül kapsamında değerlendirilir. Bir insan ne kadar vicdandan, merhametten dem vursa da bakış realitesi değerinde gördüğümüz, hissettiğimizdir, algıladığımız, bize

yaşattığı duygulardır karşımızdaki kişinin. Koç-Terazi enerjisinin ön plana çıktığı Nisan ayında gökyüzünde Ay bu yerleşimlerdeyken aynı duyguları deneyimleriz. Kendilerine olan özgüven ve çevrelerine karşı sergiledikleri özgüven yüksektir. Her insan, farklı düşünceye, hayat anlayışına, tutum ve davranışlara sahiptir. Böyle olması, insanları tabiatta farklılıklara sevk ediyor. Yaratılışımızın gayesi de budur. Ancak hayatımızı sürdürdüğümüz veya üstlendiğimiz bir görevi icra ettiğimiz gruplarda veya topluluklarda anlaşılmamak, yanlış telakki edilmek, insana acı veriyor. Anlaşılmamak, insana en derin acılar ve ıstıraplar veren bir olgudur. İnsanın içinde kaynayan arzu ve istekleri, içinden geldiği gibi aktarmaya çalışması ve anlaşılmaması… İşte bu birkaç gün bunu yaşayıp deneyimleyebiliriz. Duygular kara deliğe kapılmışçasına bizlerin ruhunda fırtına estirecektir. “Vicdanın rahat, gönlün huzurlu ve ruhun sağlıklı olmasıdır.” İşte bu; na mütenahi bir durum Dolunay evresinin hemen ertesi. “Sen beni yanlış anladın” ifadesi karşındakine “Sen aptalsın” demeye benzer. Ne dersiniz; vicdan muhakemesi yapıyor,

gönlünüzü huzurlu ve ruhunuzu sağlıklı kılıyor musunuz? AY ve LAGNA ASLAN&KOVA; 3.ev alanı arzu evindeki Dolunay sanırım sizi geçmişinizdeki arkadaşlarınızla buluşturdu. Yapmış olduğunuz yanlışlıklar özellikle internet ortamında açığa çıkabilir. Arkadaşlarınızla yol ayrımlarına gidebilirsiniz. Cesaretiniz sınanabilir. 3.ev işitme duyumuzu temsil eder özellikle sağ kulağımızı sağlık kontrolünden geçirmek için harika bir zaman. Eş ya da ortaklı olduğunuz kişilerle durumlar umarım düzelir. Mars ise sizleri tartışmalara sürükleyecektir. Düşmanlığa uğramanız ve düşmanlarınızla yüzleşme zamanlarınız. Yoruldum hayat! Tenimin kıyısında yaşamıma inen bu vakur enerjiden yoruldum. Güneş’i ve Ay’ı unuttuğum gökyüzümde rüzgarım hiç dinmiyor. Meğer fermanlar yazılmış katlime, yüreğim ve yüzüm mahcup! 9.evinizde (dharma) Ay enerjisi ile şayet devam ettirdiğiniz eğitim süreciniz varsa veyahut yurt dışı bağlantılarınız ani gelişmeler ve kararlar söz konusu olabilir. Uzun yolculuklara çıkabilirsiniz ya da tüm planlarınızı iptal edebilirsiniz. Mars


kare görünümü Rahu etkisi kazalara sebebiyet verir dikkatli olun. Babanız adına, babanızın sağlığı adına kaygı duyabileceğiniz bir zaman dilimidir. Hukuksal meseleleri ele alma vaktiniz. Bu pembe tabloya kendinizi fazla kaptırmamanızı öneririm. Korkma uzağım diye sana oysa senden daha yakınım şimdi şansa. Bazı zamanlarda insanların kafasında hep aynı sorular birikir. Ne olacak sonumuz diye diye sınırları zorlarız. Koy elini sol yanına bak bir kalp mesafesi kadar yakınım şansa... AY ve LAGNA YENGEÇ&OĞLAK; 4.ev köşe evdir. Kalben mutluluğumuz kadar gayrimenkullerimizi ve annemizi, annemizin sağlığını, onunla kurduğumuz diyaloğu gösterir. Yanlış anlaşılmalar ve kırgınlıklar yaşanabilir. Bu geçici bir etkidir. Konuşurken dikkatli olmanızı öneririm. Gayrimenkulü olanlar içinse satış yapmak ya da almak söz konusu ise aldanmaya açık bir süreç beklemekte fayda var. Kadınların sırlarına ve cinsel organlarındaki rahatsızlıklarına, beraberinde gizlice vücutta yol almış kronik rahatsızlıklarına dikkat etmeleri, doktor kontrollerini ihmal etmemeleri şarttır. Kalbim diyorum kalbim; acaba kırılmayan bir zerresi kaldı mı? Daha kaç mevsim geçecek zirvelerinizdeki karları eritmeye biliyorum ben. :) Ekim itibariyle bir yıl gökyüzü sizlere çalışacak tabii Dasa süreçleriniz desteklerse. 10.evinizde (köşe) toplumsal saygınlığınız ve kariyer alanlarını temsilen işinizle ilgili farklılıklar ya da değişiklikler yapma planlarınız varsa tam zamanı zira 10.eve Ay enerjisi hakimken. Bir önceki süreçte yaptığınız girişimler tamamlanmadıysa zamanlama uygundur. Devlet dairelerinde yapacağınız yeni girişimler prosedür olarak hem uzayıp hem de canınızı sıkacaktır. Gayrimenkulleriniz ile ilgili gelişmeler de yaşayabilirsiniz. Yine de yeni alım ve satımlar için

retro sürecin bitmesi daha sağlıklı düşünebilmenize vesile. Maddi anlamda desteklerken, iştahınızı açmış olması adına olumsuz. Söylemleriniz ise bir coşkulu, bir coşkulu böyle süreçlerde beyni kaynayanın zemheri vakitlerinde kazanı kaynar. Kazandıklarınızın kıymetini bilin emi!

oradan dem vuracaksınız. Dileğim o ki kardeş, yakın akraba, komşu, arkadaş çevrenizle yaşadığınız polemikler tatlıya bağlansın lakin bu Satürn ve Mars görünümü ortamları daha da gerebilir. Ağaran baş ile ağlayan göz gizlenmezmiş. 3.ev alanınızdaki Ketu ile 9.ev alanındaki Rahu insanların gerçek yüzünü gösterecek sizlere...

Rotası doğuştan alnımıza çizilmiştir kaderin. 2020 yılına kadar kendi kaleminizi kendiniz kırmayın...!

Yorgun bir savaşçı misali kelimelerin ardına saklanmak ve dolunay süreçlerini dahi beklemeden kabarmak. Ayrılığa kurulmuş zamanın saati sizler ne kadar kabuğunuza gizlenmek isteseniz de evrenin her köşesini ıssızlık bürür böyle zamanlarda.

AY ve LAGNA İKİZLER&YAY; İlişki ekseninde X aşkınız geri gelecekti madem neden gitti? Bir gerçek var ki kalbiniz merhametle tanışmayacak, her ne kadar duygularınız pik seviyelere ulaşsa da yeni bir ilişki mi? Asla. Aman derim zira retro gezegen evrelerinde karşınıza çıkan kişiler yalancı olur. Sosyalleşmek ve bol bol çocuklarınızla zaman geçirmek daha mantıklı. 9.ev alanınızda düz seyre geçen Jüpiter görünüm yaptığı evler kapsamında yüzünüze bir buse bırakacak emin olun. Yine de uzun mesafeli yolculuklara ve hukuksal konulara dikkat! Zamanında kıyılarımda yanan fener şimdiler de söndü. Denizlerim dalgalı kulağıma fısıldadıkları ‘’lâl olma’’ diyor. Düşüncelerim coştukça dilimde ki öfke yüreğime düşüyor. Hiç yaşanmamış bir aşk olacağız bu sürecin sonunda... Sahi biz neydik seninle? 11.evde kama (arzu) evinde Dolunay. Güzel sizler için hemen karşıt evi 5.evle görünüm kuruyor. Çocuklarınız ile ilgili konular gündeminizi meşgul edebilir. Yaşama dair amaçlarınızı yeniden gözden geçirmek isteyeceksiniz. Yaptığınız işle yapmak istediğiniz iş arasında düşünce bazında yeni fikirlerle farkındalığınız artabilir. Arkadaş çevrenizden bazıları ile yol ayrımına gidebilirsiniz. Bir önceki Ay evresinde üstünü örttüğünüz sorunlar yeniden patlak verebilir. Bu sefer bıçak elinizde ve keskin. Ne kadar “bir düşünün, bir hareket edin’’ desem de gönlünüz nerede avunuyorsa

AY ve LAGNA BOĞA&AKREP; 6.ev Dusthanadır. Sağlığımız ve gizli düşmanlarımız, arkamızdan çevirilen dolaplarla yüzleşiriz burada. Çalıştığımız ortamda bünyemizde hizmette bulunanlar canımızı sıkar. Koç baş ve yüz bölgesini yönetir. Boğa ise boyun ve gırtlak bölgesinden sorumludur. Sağlık adına bu alanlara dikkat! Hizmetinizde çalışan kişilerde değişiklik yapabilirsiniz. Ekliptik düzlem yüzünden hayalleriniz dahi inkar eder oldu tüm umutlarınızı. Geceler mi uzar yoksa günler mi tükenir yavaş yavaş. Alıştım nasıl olsa kaybetmeye ne çıkar ki...! Bugün ben sen olsam, sende ben olsan baştan neyi yazabiliriz, neyi değiştirebiliriz ki..! Oyun oynandı ve bitti...! 12.ev Dusthadır. Bilinç altını temsil eder. Yatak zevkleri, masraflar, gizli düşmanlar, zihinsel olarak unutmadığımız anılarımız, hastalıklar buradan incelenir. Rüyalarınız 3 hafta kadar sizleri epey tedirgin edecektir. Zihinsel anlamda kargaşaya açık bir süreç zira sahip olduğunuz eşyalarınızı kaybedebilirsiniz. Gizli bir ilişki yaşayabilirsiniz. Özellikle internet ortamında yazılı gelişebilir. Karşınızdaki kişi ile sanal ortamda cinsellik de yaşayabilirsiniz. Benden uyarması her şartta yazacaklarınıza dikkat edin..! Yazının devamını www.mavisehirdergisi.com adresinden okuyabilirsiniz.


NOCHES, SAĞLIK GÖNÜLLÜLERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPTI 2015 yılındaki yenilenen açılışında ismi ÇEŞME DEVLET HASTANESİ olarak devam eden ÇEŞME ALPER ÇİZGENAKAT DEVLET HASTANESİ 3 yıllık bir aradan sonra 1994 tarihinden beri sürdürdüğü ismine tekrar kavuşmanın mutluluğunu Alper Çizgenakat Hastane Gönüllüleri Derneği’nin Nisan ayı toplantısında değerli dernek üyeleri, Işılay Saygın, İzmir İl Sağlık Müdürü Uzm. Doktor Bediha Salnur, Sağlık Sosyal Yardım Vakfı İzmir Şube Temsilcisi Metin Berberoğlu, Çeşme Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Doktor Atıl Birol, Prof. Esergül Balcı, Çeşme Alper Çizgenakat Devlet Hastanesi Bakım Hiz. Müdürü Merve Yaşar, Gazetem Çeşme Yönetim Kurulu Üyesi Demet Özbilgin, Ayşe Mayda ve Noches Restaurant Bar sahiplerinden Irazca Ertin ile birlikte Alsancak Noches Restaurant’da coşkulu bir yemek eşliğinde kutladılar.

42

Alper Çizgenakat Hastane Gönüllüleri aradan geçen 3 yılda fedakârca sürdürdükleri çalışma ve bağışlarıyla her ay kesintisiz toplantılarına devam ederek; sağlık için el ele verip hastanenin ismini İzmir Valisi Sayın Erol Ayyıldız ve eşi, izmir İl Sağlık Müdürü Sayın Bediha Salnur ve teşkilat müdürleri, Çeşme Belediye Başkanı Sayın Muhittin Dalgıç ve İzmir Millet Vekillerinin toplumun isteğinin yerine getirilmesi konusundaki gayret ve destekleriyle tekrar geri kazanmış oldular.

Irazca Ertin

Noches Restaurant’ın ev sahipliğinde gerçekleşen bu anlamlı toplantıda hastanenin ihtiyaçlarına yönelik toplanan bağışlar ve alımı planlanan özellikle meme USG gibi hassas dokularda kesin tanıda güçlü sonuçlar elde edilebilecek ultrason cihazı ihtiyacının giderilmesi için de 450.000 TL’lik bir kampanya başlatıldı. Sn. Deniz Gönülşen Altuğ’un desteği ile başlayan kampanyaya hayırseverlerin de desteği bekleniyor.

Nisan- 2018


İzmir’in kalbi

KABİN EKİBİ

EGE PARK’ta atıyor


Serdar Sütcü www.serdarsutcu.com

ÇOCUKLARINIZIN ÜZERİNDE

BASKI KURMAYIN T

enis, gerçekten birçok spor branşına göre daha zordur. Hele bir de performans tenisinin içerisindeyseniz ve bir turnuva oyuncusu iseniz, mutlaka maça girerken üstünüzde bir baskı hissederseniz. Yetişkinler böyle hissediyorsa bir de çocukların durumunu düşünüp empati yapmanızı istiyorum. Kendinizi onların minik bedenlerinin yerine koyun. Otuz beş derece sıcakta, maçın üçüncü setinde çocuğunuzun tie-break oynadığını düşünün, gerçekten zor bir durum. Çok uzun bir süredir efor sarf eden, sıcağın altında, hem rakibe hem de çevresel koşullara karşı direnen ve çok kritik puanlar oynayan bir sporcu olduğunuzu düşünün annenizin veya babanızın hem hareketleriyle hem de sözleriyle, (sözde!!!) sizi motive ettiğini düşünün. Böyle bir durumun içerisinde olmak sizi nasıl hissettirirdi. Çok sık olmamakla beraber, bu yine de antrenörler olarak bizlerin karşılaştığı durumlardan birisi. 44

Zaten maç içerisinde stresten gerilen bir sporcunun bir de velisinin sözleriyle ve hareketleriyle gereksiz yere daha da gerilmesi, sporcu için hiç iyi bir sonuç doğurmayacaktır. Eğer çocuğunuzun maçta iyi bir performans sergilemesini, baskıyı ve stresi en düşük seviyede hissetmesini istiyorsanız, alınacak sonucun önemli olmadığını çıkıp en iyi performansını sergilemesi gerektiğini, bunun da zaten en büyük kazanç olduğunu söylemeniz en doğru davranış olacaktır. Bu davranış karşısında çocuğunuz sizden aldığı destekle, içinde bulunduğu stresle daha rahat başa çıkmaya başlayacaktır. Çünkü siz onun velisisiniz, o size mutlaka en iyi sonucu vermek ister, sizi gururlandırmak ve sizden taktir görmek inanın onun için çok önemlidir. Bunun için çocuklarınıza karşı özellikle maçtan önce ve maç sırasında kullandığınız kelimeleri özenle seçmeniz, mümkünse kendinizi tutup hiçbir şey söylememeniz, kendinizi tutamayacağınızı düşünüyorsanız, Nisan- 2018

çocuğunuzun maçını korttan uzakta bir yerde izlemeniz, çocuğunuz üzerindeki baskıyı biraz daha azaltacaktır. Çocuklar zaten duygusallar, hele bir de baskı altında daha da kırılgan oluyorlar. Gereksiz davranışlarla ve sözlerle onun üstündeki baskıyı arttırmaya ve sonradan üzülmeye hiç gerek yok. Bırakın çocuğunuz elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışsın ve bunu gerçekleştirdiği için kendiyle gurur duysun. Siz de sonuç ne olursa olsun, onun kortta gösterdiği mücadeleyle gurur duyun ve en önemlisi bunu ona hissettirin. Anne ve babasının taktirini almak gerçekten bir çocuk için çok ama çok önemlidir. Bunu sakın unutmayın.


Taze ve lezzetli

Uzun yıllarıdır yöneticilik ve aşçılık yapan Salih Burçoğlu, sevgi ile bağlı olduğu bu hobisini kendi işletmesi olan Atölye Tat’ta her gün farklı yemek sürprizleriyle sizlerle buluşturuyor. Uygun fiyatları, hijyeni, her gün değişen sıcak yemek mönüsü, zeytinyağlıları ve tatlılarıyla 4 yıldır Mavişehirlilerin vazgeçilmezi haline gelen Atölye Tat, yeni yılda da yeni lezzetleri ile sizleri bekliyor. Türk ve dünya mutfağından en özel lezzetleri Atölye Tat’ın rahat ve huzurlu ortamında yiyebilirsiniz. Özel günlerinizde de önceden vereceğiniz siparişlerinizle misafirlerinizi en iyi şekilde ağırlayabilirsiniz. Atölye Tat haftaiçi 18:30’a, cumartesi günleri ise 17:00’a kadar hizmet veriyor. Tirileçe tatlısında oldukça iddialı olan Atölye Tat’ta supangle, kremkaramel, tiramisu, incirli cevizli ve mozaik pastayı da mutlaka denemelisiniz. 6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent (Başkent Polikliniği sokağı) Tel: 0(232) 336 3060

www.atolyetat.com

Ivan Marchuk’un eserleri Folkart Gallery’de İngiliz The Daily Telegraph Gazetesi tarafından “Yaşayan 100 Büyük Dahi” arasında gösterilen Ukraynalı ressam Ivan Marchuk’un eserleri, 9 Mart-20 Mayıs 2018 tarihleri arasında Folkart Gallery’de sergileniyor. Türkiye’de bugüne kadar düzenlenen en kapsamlı sergide 65 eser yer alıyor. Sanatçı Ivan Marchuk’un “Düşsel Detaylar” isimli sergisini henüz görme fırsatı bulamadıysanız 20 Mayıs tarihine kadar Folkart Gallery’de sizi bekliyor olacak.


Uğur Oral Gazeteci - Yazar ugur@uguroral.com.tr

AÇIK KALAN PARANTEZ Bir bütün müdür hayat? Çocukluğun, gençliğin ve yaşlılığın toplamı mıdır yaşamak? Doğum, yaşam ve ölüm müdür bu denklemin formülü? Şeklen ya da kronolojik olarak bakıyorsanız, belki… Ama özü farklı… İçeriği öyle değil… *** Yaşam dediğimiz bütün, aslında “yarım”ların bileşkesi… Yarım yaşadıklarımızdan ibaret hayatın tamamı. Ne varsa geçmişimizde tamamlayamadığımız, hep bizimle birlikte geliyor. Usumuza, yüreğimize yerleşiyor, kök salıyor. Bizimle yaşıyor, büyüyor… Hatta ele geçiriyor bizi…

Yarım bıraktıklarımızın usumuzda, gönlümüzde farklı bir yeri olduğu bilimsel açıdan da ispatlı… Zeigarnik kuramı doğruluyor bu tezi… Rus psikolog Bluma Zeigarnik yaptığı deneylerin ve gözlemlerin neticesinde şu kanıya varmış: “Yarım kalmış, kesintiye uğramış işler, tamamlanmışlardan daha kolay ve net hatırlanır…” Garsonların üzerinde yapılan bir çalışmadan ilham almış örneğin Zeigarnik… Garsonların, henüz ödenmemiş siparişlerin detaylarını daha net hatırladığını fark etmiş. Farklı alanlarda farklı kesimlere mensup deneklerle de çalışmış… Hepsinde de aynı sonuca ulaşmış. Ve böylece kendi adıyla anılan “Zeigarnik” kuramı çıkmış ortaya: “Yarım kalanlar unutulmaz” demiş... ***

*** Yarım bıraktıklarımızda saklı yaşamın anlamı. Usare, o yarım kalanlarda gizli. Yarım bıraktıklarımızda yaşıyoruz sürekli. Umut diye adlandırdığımız şey, o “yarım”ları tamamlayabilmenin nafile beklentisi. Ya da olgunluk dediğimiz, bazı şeylerin hep yarım kalacağı gerçeğini kabullenme süreci aslında. 46

***

Yaşam, biriktirdiğimiz “anı”lardan, ve “an”lardan ibaret. Hayatın film şeridi gibi gözlerin önünden geçmesi aslında anılarda, soluk soluğa, baş döndüren hızla yapılan bir yolculuk. Ve bu filmin her karesinde yarım bıraktıklarımız var aslında. Filmin başrolü açık kalan parantezlerimize ait… Tamamlayamadıklarımız… Doya doya yaşayamadıklarımız. İçimizde kalanlar… Nisan- 2018

Sadece giriş ve gelişme bölümlerini okuyup da sonucunu bilemediğimiz öyküler… ***

Zeigarnik çok haklı… Yaşanmışları illa ki, gün gelir unutur da insan, açık kalan parantezler unutulmaz asla… Ve yarım kalanlar her zaman daha değerlidir. Kapanmış sayısız parantezi değişmeyiz açık kalan bir paranteze bazen… Herkes için ayrı bir anlam ifade eder o “yarım” kalanlar… Yaşayamamış olmamızın içimizde bıraktığı bir ukde... En güzel yerinde gitmek zorunda olmanın, ya da yalnız kalmanın çaresizliği… Yıllar içinde katlanarak büyüyen, çığa dönüşen bir pişmanlık bazen. Ya da asla gideremeyeceğimizi bildiğimiz, kabullendiğimiz bir özlem. Belki de artık geride kaldığı gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kaldığımız bir hayal. Hayat hep o açık kalan parantezlerin içinde sıkışıp kalır aslında. Kapanmamış parantezlerin içinde saklı kalan duygulardadır hayatın özeti de, gerçeği de… *** Yarım kalan aşklar mesela…


www.mavisehirdergisi.com

Hiç yeri dolar mı yarım kalan aşkların? Kaç yaşına gelirse gelsin insan… Çoluk çocuğa karışsa dahi, torunlara ulaşsa bile yarım kalan aşklar hiç terk eder mi insanın gönlünü? Üzerinden yıllar geçse de mutsuzlukla her yüzleşmede, anılarda yeniden hortlamaz mı o yarım kalan aşklar? “Şimdi ne yapıyor?” “Mutlu mu?” Asla bitmez o merak. Geçmişine dair ne varsa yırtar atar da insan, hep saklanır bazı fotoğraflar bir yerlerde. El varmaz onları atmaya. Yürek cesaret edemez o anıları söküp atmaya… *** Yarım kalan öfkeler örneğin… Metazori yutkunmalarımız. Mecburen gizlemek zorunda kaldığımız o tepki. Söylenecek çok sözümüz olsa da, dudaklarımızı yalayan ama sese dönüşüp ağzımızdan çıkamamış o isyan… Zorla hazmetmek zorunda kaldığımız haksızlıklar. Belki korktuğumuzdan... Belki koşullar öyle gerektirdiğinden… Zorunlu kabullenmeler, yutulan o öfke hiç çıkmaz usumuzdan… Üzerinden yıllar geçse bile affedemez insan o anki cesaretsizliğini, aczini. Her kaybedilen savaş o ilk “pes” edişi çağrıştırır. Zamanında havada asılı kalan o yumruk, ömür boyu iner mide boşluğumuza. *** Ve yarım kalan mutluluklar… Açık kalan huzur parantezleri… Aile sıcaklığının beklenmedik bir kayıpla ayaza dönüşmesi. Sofradan bir tabağın apansız eksilmesi. Veya ebediyen vedalaşılan bir dost… Artık asla sesini duyamayacağımızı bilsek de telefon fihristimizden silemediklerimizin varlığı… Her şeyimiz tam, kusursuz, eksiksizken bile hissettiğimiz, o

tanımlayamadığımız yalnızlık… Terk edilmişlik hissi hatta… Kaç kişi girse de hayatımıza bir türlü dolmayan, kaybolmayan o melun, o zalim boşluk…

doluyor içeri bir fırtına, donuyor yüreğimiz… Derken bir an geliyor, anlıyoruz ki o malum “yarım” tüm çıplaklığıyla durmakta…

***

***

Yarım kalan hayaller misal… Çocuklukta, gençlikte rüyalarımızı süsleyen mesleğe ulaşamamanın hayal kırıklığı… Bir tango dansçısı olmak için can atarken muhasebe bürosunda tıkılıp kalmak örneğin… Tüm dünyayı gezmek için can atarken ömür boyu çakılıp kalmak aynı yerde, aynı şehirde. Çocukken resmini çizdiğimiz o pembe boyalı, bacası tüten yuvanın başımıza çökmesi, yalnızlığımızla birlikte altında kalmamız ya da… Hep bir şeyleri yarına ertelerken, yarının gelmemesi mesela…

Yarım kalan her şey bir parçamızı da alıp götürüyor aslında. Bizi yarım bırakıyor. Eksiliyoruz… Kader mi? Hata mı? Değerini bilmemek mi? Ne derseniz deyin. Hepimizin hayatı açık kalmış parantezlerle dolu… Hepimizin geçmişinde yarım kalmış yaşan(a)mamışlar var… Mutluysak gülümseyerek andığımız ama yenilgilerimizde, çöküşlerimizde yüreğimizi sızlatan… ***

*** Söylenememişler… Yaşanamamışlar… Yarım bıraktıklarımız… Yarım bırakmak zorunda kaldıklarımız… Hayat aslında bunlardan, yani açık kalan parantezlerimizden ibaret… Kapanmış parantezlerin hükmü kalmamıştır artık. Sonunu biliriz, merak etmeyiz… Ama tam en güzel yerinde kaybettiklerimiz. Külaha varamadan elimizden alınan dondurma…

Açık kalan her parantez hayat “yapboz”umuzun kayıp bir parçası. O yüzden asla tamamlayamıyoruz. Tam olamıyoruz. O yüzden hayat aslında yarımlarımızın bütünü. Dolmayan, dolduramayacağımızı bildiğimiz boşluklarımızın… Geri dönemeyeceğimiz geçmişlerimizin. Tamir etme şansını yitirdiğimiz hataların… Kapatamayacağımız ve hep açık kalacak parantezlerimizin… ***

*** Hep o yarım kalanı tamamlamaya çalışıyoruz kendimizce. Ama biliyoruz ki çok sular aktı o köprülerin altından… Ve Heraklaitos’un sözündeki gibi, aynı suda iki kere yıkanamayacağımızın farkındayız… Kabul etmek istemiyor, isyan ediyoruz bazen. İllüzyonların arkasından gidiyoruz, halüsinasyonların peşine takılıyoruz. Kendimizce o yarımı tamamladığımızı sanıyoruz. Ama parantezin açık kalan ucundan Nisan - 2018

O yüzden mutlak mutluluk yok. Çünkü hep bir şeyler eksik… Yapabileceğimiz, başarabileceğimiz sadece mutluluk oyunundan rol çalmak… Hayatın kendisi açık kalan bir parantez son tahlilde… Doğduğumuzda, kendi irademiz dışında açılan… Ne zaman ve nasıl kapanacağını asla öngöremediğimiz… Ama öyle ya da böyle, mutlaka açık kalacağını bildiğimiz…

47


Post-modern mimari akımı olan dekonstrüktivizm tarzı ile dünyadaki diğer benzer yapılara ilham kaynağı olan müze, 1980 yılından bu yana tamamlanan en önemli eserlerden biri olarak tanımlanıyor.

GUGGENHEIM BİLBAO MÜZESİ

G

uggenheim Müzesi Bilbao, İspanya’nın “Bask ülkesi” olarak adlandırılan bölgesinde yer alan bir modern sanat müzesidir. Diğer ünlü yapıları arasında Walt Disney Konser Salonu ve Prag‘daki Dans Eden Ev de bulunan başarılı mimar Frank Gehry, Guggenheim Müzesi Bilbao’nun tasarımını her göreni hayran bırakacak şekilde yapmıştır. İnşası 1997 yılında tamamlanan müze çağdaş mimarinin en önemli eserlerinden biridir. Gehry Technologies adında, kendi bünyesine ait bir teknolojik araştırma şirketi de bulunan Frank Gehry Mimarlık Ofisi, CAD platformlarının sunduğu her türlü imkanı kullanarak, hayal edilenin ötesinde tasarımları gerçeğe çevirmeyi başarmıştır. Guggenheim Bilbao Müzesi de, bu tasarımlardan bir tanesidir.

48

Post-modern mimari akımı olan dekonstrüktivizm tarzı ile dünyadaki diğer benzer yapılara ilham kaynağı olan müze, 1980 yılından bu yana tamamlanan en önemli eserlerden biri olarak tanımlanıyor. Nervión Nehri boyunca 32.500 metrekarelik bir alana yayılan ve kavisli bir kıyı şeridi oluşturarak kentle fiziksel bir bağlantı kuran müze, kireç taşı, cam ve titanyumun iç içe geçtiği karmaşık, kıvrımlı ve dönen organik formların bir birleşimi. Binanın dışında görülen bu rastgele eğriler, rastlantısal ışığı yakalamak üzere tasarlanmış. Binayı oluşturan duvarlar ve yapının içerisindeki döşeme ve çatı plaklar yük taşıyıcı özelliktedirler. Duvarlar ve döşemeleri oluşturan üçgenlerden oluşan gridal sistem, bu elemanların yük taşıyıcı özelliğe sahip olmasını sağlamıştır.

Nisan- 2018

Guggenheim Bilbao Müzesi, bünyesinde toplam 11,000 metrekare büyüklüğünde, 19 galeriden oluşan bir sergi alanı bulundurmaktadır. Bu galerilerden 10 tanesi klasik ortogonal (dik açılı) plan şemasına sahip olup, 9 tanesi ise yapının eğimli titanyum bölümlerinin altında bulunmaktadır. Guggenheim Vakfı tarafından dünya çapında açılan müzelerden bir tanesi olan Guggenheim Bilbao Müzesi, sanatseverlerin mutlaka görmesi gereken bir yapıdır.


K işiye ö zel tasa rımlar, içinizi ısıt an detay lar ve hayatınız ı kolayla ştıran lüks ürü nlerle ya şa m alanların ıza değe r katıyoru z.

Adres: 1775 sk. No:155/C Bostanlı/Karşıyaka Tel: 0507 950 76 31 - 0850 221 81 35 ayazakinmobilya ayazakinmobilya www.ayazakin.com


Özgür Muharrem ŞİŞİK Sigorta Danışmanı ozgur@kavramsigorta.com.tr

ÖZEL SAĞLIK SİGORTALARINDA VERGİ AVANTAJI

Ö

zel sağlık sigortalarına olan talep her geçen gün artıyor. Yakın çevremizden daha sık duymaya başladığımız sağlık sorunları, bu ürünlere olan ihtiyacın farkına varılmasını sağlıyor. Kamu sağlık kuruluşlarından alınan hizmetin kalitesinin düşük olması ya da beklentiyi karşılamaması, sosyal güvenlik sistemine olan güvenin azalması da sağlık hizmeti için özel kurumlara yönelme gereksinimi doğurmaktadır. Bununla birlikte, bazı şirketlerin, çalışanlarına daha iyi özlük hakları sunmak adına, özel sağlık sigortaları yapmaktadırlar. Bu da özel sağlık sigortası bilincini arttırmakta yarar sağlamaktadır. Şirketlerin çalışanlarına yaptıkları ve genelde grup poliçeleri olarak düzenlenen bu poliçelerin, bireysel özel poliçelerden bazı farklılıkları olmaktadır. Bilinmesi ve dikkat edilmesi gereken bu farklılıklar ile ilgili olarak daha sonra başlı başına bir yazı hazırlamayı planlıyorum.

50

Bu yazımda değinmek istediğim konu, özel sağlık sigortalarının vergisel boyuttaki avantajları olacak. Özel sağlık sigortası, hayat sigortası gibi ürünler için vergi avantajından yararlanarak, bu ürünler için ödediğimiz primin reelde daha düşük olmasını sağlayabiliriz.

İndirim miktarı nasıl hesaplanır? Bordro ile ücret alanlar için: Primlerin ödendiği ayda elde edilen gelirin %15 inden fazla olmayacak şekilde ve yıllık olarak da asgari ücretin yıllık tutarını aşmayacak şekilde özel sağlık sigorta primlerini vergi matrahından düşebilirler.

Özel sağlık sigortası vergi avantajı nedir? Hepimiz aylık kazancımıza bağlı olarak devlete bir vergi ödemekteyiz. Devlet de bazı konularda teşvik sağlamak için, ödüyor olduğumuz bu vergiler üzerinden bazı indirimler yapmaktadır. Özel sağlık sigortalarına ödediğimiz primler bu vergilere konu olan indirim kalemlerinden biridir. Diğer bir deyişle, ödediğimiz özel sağlık sigorta primlerini, ödemekle yükümlü olduğumuz vergiden indirebilmekteyiz.

Örneğin; kişinin aylık brüt ücreti 5.000.-tl , aylık brüt asgari ücret 2.000.-tl , gelir vergisi oranı %15 ve sağlık sigortası aylık primi de 400.-tl olduğunu varsayalım. Diğer tüm detayların (kesintiler, vs) olmadığını kabul edelim.

Vergi indiriminden kimler faydalanabilirler? Bordrolu olarak ücret alanlar ile beyannameye tabi gelir vergisi mükellefi olan kişiler bu indirimden faydalanabilmektedirler. Vergi indiriminden yararlanacak olan kişiler, kendilerine, eş ve çocuklarına yaptırdıkları poliçe primlerini vergi avantajı olarak kullanabilirler. Fakat aile bireylerinin, kişi ile aynı poliçede sigortalı olması gerekmektedir. Bununla birlikte, net ücret üzerinden anlaşma yapılmış olması durumunda, vergi matrahındaki değişimler, çalışanın alacağı maaşı etkilemeyeceği için, reelde bu avantajdan yararlanamamış olmaktadırlar. Vergi avantajından yararlanabilmek için, poliçe ile birlikte, ödenen prime ilişkin makbuz ya da banka dekontunun da ibraz edilmesi gerekmektedir. Bordrolu çalışanlar bu işlemi muhasebe ya da insan kaynakları departmanı üzerinden işleme alacaklar, beyannameye tabi gelir elde edenler ise Gelir Vergisi Beyannamesinde belirteceklerdir.

Nisan- 2018

Ödenen sağlık sigortası primi, aylık brüt asgari ücretin altında kalmakta olduğu için, asgari ücret üst sınırı açısından tüm primi indirim konusu yapabileceğimizi anlıyoruz. Aylık brüt maaş olan 5.000.-tl’ nin %15’i de 750.-tl yapacağı için, sağlık sigortası için ödenen aylık primin (400.-tl) bu üst sınırın da altında kaldığını görüyoruz. (Örneğin aylık prim 400.-tl değil de 1000.-tl olsaydı, bunun en fazla 750.-tl’lik kısmını vergi matrahından düşebilecektik.) Bu durumda ödenecek vergi: (5.000 - 400) x %15 = 690.-tl olacaktır. Halbuki, özel sağlık sigortası primini düşmemiş olsak ödenmesi gereken vergi 5000 x %15 = 750.-tl olacağı için 60.-tl’lik bir vergi avantajımız söz konusudur. Yani aylık sağlık sigortası primimiz reelde 400.-tl değil, 340.-tl olmaktadır. Beyannameye tabi gelir mükellefleri için: Aynı mantıkla çalışmakta olup, yıllık gelirin %15’ini ve yıllık brüt asgari ücret rakamını geçmeyecek şekilde özel sağlık sigorta primini gelir vergisinden indirebilirler. Konu ile ilgili daha detaylı sorularınızı iletişim bilgilerimden iletebilirsiniz. Sağlık dolu günler dileklerimle.


MAKROYAPI’dan Foça’da muhtesem proje... Foça Terrace evleri, size sahip olmak istediğiniz metrekareyi belirleyebilme imkanı sunan özel bir proje...

Tasarım Ofisi: Tel : 0232 3298029 - 0232 329 9029 www.makroyapitasarim.com

Merkez: Tel: 0232 329 7900 (pbx 4 hat) Faks: 0232 833 3323 www.makroyapi.com.tr

www.focaterrace.com


YILDIZLAR GIBI Dolce&Gabbana

#PARLA

Aya k MiuM kabı iu

Küpe Irene Neuwirth

abı akk Ay Miu Miu

Dolce&Gabbana

Eskiden parlak taşlarla süslü, ışıl ışıl kıyafetler genellikle düğünlerde ve davetlerde kullanılırdı. Artık günün her saati rahatlıkla tercih edilir hale geldi. Özellikle ilkbahar akşamlarında sıkça tercih edilen ışıltılar doğru kombinlendiğinde sizi adeta bir kraliçeye çeviriyor.

Bileklik Bvlgari


Çanta Mango

Küpe H&M

Kolye MiuMiu

Küpe Irene Neuwirth

Parlak taşlarla süslenmiş aksesuarlarınızı ve topuklu ayakkabılarınızı, jean pantolonlarınızla kombinleyebilirsiniz.

a

n bı ba ka ab ak G Ay lce& Do

Bluz Mango

Çantalar Gucci

Boncuklar ve parlak pulların birlikte kullanıldığı tasarımlara bu sezon sıkça rastlamak mümkün.

Çanta Zara


İsmail Barış Özpazarcık - Arzu Özpazarcık Etkin İnsan Gelişim Enstitüsü

EN SEVDİĞİMİZ HAYVANDAN YARARLANARAK ŞİFALANIN (2.BÖLÜM)

B

ir önceki yazımızda doğada bulunan hayvanların içsel kaynaklarını, yeteneklerini, güçlü taraflarını yazmış; bu hayvanların özelliklerinden ilham alarak kendi içsel kaynaklarımızı yönlendirebileceğimizi anlatmıştık.

Leylek’de yeniden başlamanın, yuva kurmanın, yuvaya dönüşün bir sembolü olarak harika bir yol gösterici. Yuva deyince, denge deyince Kırlangıç’ı anmadan geçmek mümkün mü? Yergök dengesi, geçmiş-gelecek dengesi adeta Kırlangıçla vücut bulur.

Bu hayvanların bulundukları özellikleri kategorize ederek, onların sembolik yanlarından nasıl yararlanacağımızı, dolayısıyla nasıl şifalanabileceğimizi anlatacağımız yazımıza geldi sıra...

Başka bir denge hayvanı ise, Zebra. Üzerindeki çizgilerin, tıpkı parmak izi ya da kartanesi gibi tek, eşsiz, kendine özgü olduğunu öğrendiğimizde şaşırmıştık. Zebra, siyah-beyaz çizgileri ve çizgilerin yapısıyla yin-yang (zıtlıkların birliğini )temsil eder. Zürafa da aynı şekilde hem yere, hem göğe yakın olmanın zarif dengesini ne güzel gösterir. Bir anlamda geniş açıdan bakma, vizyon geliştirmek, Zürafa’nın bize mesajıdır.

Diyelim ki, yeni bir hayata başlayacaksınız. Yeni bir işe başlamak, yeni bir mesleki kimliğe bürünmek, yeni bir iş kurmak, yeni bir şehire taşınmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak gündeminizde. Değişimin ve yenilenmeni bu kadar yoğun olduğu süreçlerde, size ilham kaynağı verecek hayvan sembolleri neler olabilir? Örneğin Ağustos böceği, uzun süre toprak altında kalarak (bazı ağustos böceklerinin on yedi yıl toprak altında kaldığı bilinir) yeryüzüne çıkma zamanı geldiğinde, mevcut bedenlerini terkederek, hepbirlikte toprak üzerine çıkarlar. Adeta yeniden doğarlar. Bu yeniden doğuş, aynı zamanda sabrın yaşama dönüşmesidir. Kopan kollarını yenileme özelliğine sahip Denizyıldızı da yenilenme ve tamamlanmanın harika bir sembolü. Eski alışkanlıkları, bağımlılıkları bırakıp, yenilenme ve yeni süreçlere uzanma konusunda Denizyıldızı’ndan çok şey öğrenmemiz mümkün. 54

Bulunduğunuz ortama uyum sağlamak, değişime adapte olmanız için, ilham kaynağınız Bukelemun olmasın da kim olsun, değil mi? Ondan daha iyi bulunduğu ortamın rengine, havasına bürünen, uyumlanıveren kaç hayvan var? Yenilenme ve tazelenmenin diğer bir temsilcisi olan Keçi, hedefine doğru sıçrayabilmenin, her türlü zorluğa karşı mücadele etme kararlılığının da temsilcisidir. “Keçi inadı”, aslında hedef yolunda isteğin ve sabrın da metoforik anlatımıdır. Hedef yolunda keskin görüşe, farkındalığa ve konsantrasyona ihtiyacınız varsa, baykuş bunun için biçilmiş kaftan. Bilgiyi, öğrenmeyi, merakı, bilgeliği temsil eden baykuş; Nisan- 2018

bilgiye konsantre olma, yaptığı işi sakinlikle yapabilme noktasında ilham kaynağı. Geniş açıdan görmek, hedefinizi keskin bir bakışa taşımak, yüksek bir odaklanma yeteneği ile kuşanmak istiyorsanız, aradığınız bu güçlü özellikleri kartal ile bulabilirsiniz. Hafızanızı güçlendirmek, ezber yeteneğinizi arttırmak, biraz da eğlenmek istiyorsanız, papağan yardımınıza koşabilir. Kendinize güvenilir bir rehber, yol, yön tayin eden bir arkadaş arıyorsanız; Eşek deriz. Dayanıklılığı, hassasiyeti, sadakati, güvenilir, güçlü hafızası ile eşek ile yola çıkılır mı; kesinlikle çıkılır. Aldığı sorumluluğu yerine getirme çabasını da bu listeye eklerseniz, “Eşek oğlu eşek” deyiminin iltifat olduğunu bile söylememiz mümkün mü, mümkündür :) Yola çıkmak deyince, “yok artık deve” demeyin; Deve de, bu özelliklere sahip model alınacak niteliklere sahiptir. Zorlu şartlarda, mesela çöl ikliminde ondan daha dayanıklı bir hayvan mı bulacaksınız? İtaati, yol kavrayışı, gücü, yolculuğu kolaylaştıran, ulaşma ve ulaştırma yeteneği ile deve simgesi, içimizdeki gücün temsilcilerindendir. Yol, hepimiz için ayrı olsa da, her birimizin en önemli değerlerinden biri özgürlüktür. Özgürlüğe ihtiyacımız noktasında, at sembolünden yararlanmak, insanın gücüne güç, özgürlüğüne özgürlük katar. At, eylem demektir, duygu demektir, ilerleme ve


www.mavisehirdergisi.com

yol almak demektir. Bu saydıklarımıza ihtiyacınız varsa, at sembolü niçin size göre olmasın?. “Atı alan Üsküdarı geçti” deyimine bakarsanız, hızlı yol almanız konusunda desteği neredeyse kesin gibidir. Diyelim ki belli konularda tepki gösteriyor, düşüncelerinizi sert, katı, içsel dengenizden uzaklaşarak, hatta öfkeyle ifade ediyorsunuz. Bu durumda ne gerekiyor? Esneklik, uyum, denge... Pekiyi, ilham verici hayvanlar ne olabilir? Bukelemun, bulunduğu ortama kolaylıkla uyum sağladığı için, size de uyum konusunda destek verebilir. Çatışma enerjisini sonlandıracak, içsel barış enerjisini hatırlatacak, denegeyle ve sevgiyle bir şeylerin değişimine hizmet edecek olan Güvercin sembolü, kişinin içsel uyum ve dengesine katkısı bakımından azımsanamaz. Diyorsanız ki, “Organize olamıyorum. Beni kopyalamak lazım, elim kolum uzun olsun, her yere yetişebileyim...” Bu temennizi yerine getirecek bir hayvan tanıyoruz: Sekiz kolu, üç kalbiyle size hizmete hazır sembol Ahtapot’dur. Şekil ve desen değiştirme yeteneği, gelişmiş görme yeteneğiyle ahtapot, sizin sevgili ahbabınız olabilir. Organize olma, dayanışma, ekip ruhunuzu destekleyecek olan diğer hayvanlar; çalışkanlığıyla Karınca, üretkenliğiyle Arı, “birlikten güç doğar” felsefesiyle Zebra, Balina, Yunus’dur. Sabır pek çok insan için aranan bir içsel kaynak. Sabır sınavlarından geçerken, rahatlamak, sabır denen içsel gücü kullanmak için hangi hayvanlardan ilham alabiliriz? Bunların başında kaplumbağa ve fil geliyor. Ağustos böceği, ayı, balık, denizatı, keçi de sabrı temsil eden hayvanlar listesinin başında yer alıyor. Aşkta sadakat, birlik, dirlik arıyorsanız; Kuğu, Geyik, Penguen sembolü size eşlik edebilir. Kuğu çiftlerinin ömür boyu birbirinden ayrılmadığı söylenir. Sadakat ve bağlılık sembolü olan kuğular, evli çiftlerin yatak odalarında aşk ve mutluluklarını sürdürmelerine ilham kaynağı olabilir. Çin’de mutluluk ve iyi şansın sembolü olan Geyik, aşk için mücadelenin, birarada kalabilmenin sembolü olduğu için, birbirine bağlı, sadık, mutlu aile enerjisini arttıracak ideal bir temsilcidir.

Hayvanlarla işbirliğini nasıl yapabilirsiniz ve onlardan nasıl yararlanabilirsiniz? Bu hayvanların içinde kendinize en yakın hayvanı seçerek, göreceğiniz bir yere; örneğin evinizin bir köşesine, odanıza, iş yerinizin masasına bunların sembolik varlıklarını yerleştirebilirsiniz. Bu tamamen farkındalıkla yapacağınız bir seçimdir. Dikkat ederseniz pek çok hediyelik eşya dükkanında hayvan figürleri bulunur. Bazen fotoğraf çerçevesi, bazen seramik, bazen heykel, bazen ağaç oyması, bazen magnet, bazen kartondan hazırlanmış bu semboller, sizin içsel gücünüzü harekete geçirmek için hazır ve nazır durumda beklerler. Dostluğu, sevgiyi, sadakati yaşamayı özlemiş birisi, bir yavru köpeciği eve alıverir. Ya da şifalanmaya ihtiyaç duyan, duygularını paylaşmak isteyen biri, sokaktaki bir kediciyi evine buyurediverir. Bu hoş misafirlikler, ihtiyaçların şifasını doğadan bulmak değil de nedir? Ya farkında olmadan ( tasadüfen:) ) bizi bulan hayvan sembollerine ne demeli? Sık sık yolunu kaybedenler farkında olmadan eşek sembolünden kendilerine anahtarlık alıverirler. (Bunu kendimizden biliyoruz). Hız ve çeviklik konusunda ihtiyaç duyanlar, üstünde Ceylan fotoğrafının olduğu bir tişört giyiverir. Ya da dengeleme ihtiyacında olan biri, üzerinde kırlangıç resmi olan gömleği seçebilir kendine. Sıçrama yapmak isteyen bir kişi, üzerinde Kurbağa figürünün olduğu bir çorabı ayağına geçirebilir. Cesarete ihtiyaç duyduğunuz bir dönemde, eliniz Boğa desenli bir iç çamaşıra gidiverir. Kötülükten, arınma, korunma konusunda bir ihtiyacınız olduğu dönemde, üzerinde Kirpi figürlü bir kalemle yazarak rahatlayabilirsiniz. Ya da korunma niyetiyle kapınıza bilge Baykuş sembolünü asıverirsiniz. Ruhsal bir desteğe ihtiyaç duyan başka biri, Pegasus sembolünden bir defter alarak, günlük notlarını tutarken sık sık Pegasus görseliyle göz göze gelip içsel gücünü aktive edebilir. Bir bakarsınız, içinizden dövme yaptırmak gelir. Nasıl bir dövme olsun. En eski dövme figürlerinden Nisan - 2018

biri içinizden geçer: Bukelemun. O da nerden çıktı? Siz bilmeseniz de bilinçaltınız, ihtiyacınıza karşılık gelecek seçimi yine yapıvermiştir: Değişimlere hızlı adapte olmak, kararlılığını ve irade gücünü kullanabilmek için derisinin üzerine Bukalemun kazıyıvermiştir. İç güzelliğini keşfetmek, harekete geçmek isteyen biri, bir bakmışsınız, Kelebek’li bir masa örtüsü alıverir. Her gün gözünün önündeki kelebekler, hayatına kimbilir nasıl bir dokunuş yapıverir. Öncelik belirleme, sorumluluklarını yerine getirme konusunda zorlanan biri, belki de hiç farkında olmadan Kanguru desenlerinin bulunduğu bir yorgana sarılarak uyuyuverir. (Tamamen tesadüf tabii :) ) Canlılık, enerji, hareket etme gücüne ihtiyacı olan kişi, Yunus figürlü bir Amerikan servisi üzerinde yemek yerken bulabilir kendini. Zorlu bir yolculuk aşamasında olan bir kişi, Deve figürü çizip boyarken bulur kendini. (Bu da bilinçaltının kendini rahatlatma çabasıdır.) Hatta rüyasında deve görerek, yolculuğunu kolaylaştıracak bir şekilde uykusunda destek bulabilir. Sakinleşmeye ihtiyaç duyan kişi, kocaman oyuncak pandasına sarılarak yatağında uyuyabilir. Uyanmakta zorlanan biri, yatak odasının bir köşesinde horoz figürü bulundurabilir. Ya da horoz desenli bir perde ile güne başlayabilir. Neden olmasın? Özgürlüğünü aktive etmek isteyen bir insan, mandalaya merak salarak At ya da Martı sembollerini Mandala ile boyayabilir. Herhangi bir durumu kabullenmek konusunda zorlanan, direnen insanlar için bukalemun resmi yaparak boyamak, kabule geçişi kolaylaştırır. Hayvan sembolleri; binbir çeşit ürünler, binbir çeşit şekiller, binbir çeşit formlarla hayatımızın rengi, desteği, gücü olmak için bizlere işbirliği çağrısında bulunuyor. Duyabiliyor musunuz? Görebiliyor musunuz? Hayatınıza buyur edebiliyor musunuz?

55


DERGİ İNDEKSİ

Derginizin bu sayısında yer alan haber ve reklamların telefon ve adres bilgilerine kolaylıkla ulaşabilmeniz içindir.

Arfa Image Fotoğrafçılık Adres: Şehitler Bulvarı No:52/B Bostanlı Tel: 0232 337 34 97 Gsm: 0541 521 9842 Atölye Tat 6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent Tel: 0(232) 336 3060 www.atolyetat.com Burger Republic Adres: Caher Dudayev Blv. No: 120/A Atakent - Karşıyaka Tel: 0232 290 20 20 Brawo Boutique Egepark AVM Mavişehir Kat:1 No:140 Tel: 0232 324 29 36

Buka Sofa Karabağlar Mah. Yeşillik Cad. No:294-L Karabağlar Tel: 0232 237 64 65

Lugo Kids Eğitim Kurumları 8291/2 Sk. No: 1/E Ataşehir Mah. Family Park Villaları Mavişehir Tel: 0232 324 56 00

Bebek Sandığı Ataşehir Mah. 8211/11 Sk. No:18/B Çiğli Tel: 0505 551 69 95 www.bebeksandigi.com

MakroYapı - İç Mimari Tasarım 0 (232) 329 80 29 - 329 90 29 İstasyonaltı, Semra Aksu Cd No:6 35630 Çiğli / İzmir

Casper Pet Store & Cafe Bostanlı Mah. 2014 Sokak No:5/A Karşıyaka Tel: 0533 164 61 99 Da Vinci Kırtasiye Adres: 6518 Sokak No: 33/A Yalı Mahallesi Karsıyaka Tel: 0232 502 5808

ŞEHİR REHBERİ 15 4 112 118 18 6 1 10 185 155 15 8 121 135

HASTANELER VE POLİKLİNİKLER Başkent Üni. Zübeyde Hanım Hast. İkinci Yaşam Diyaliz Merkezi Karşıyaka Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Karşıyaka Devlet Hastanesi Medical Park Hastanesi Özel Egem Fizik Tedavi Dal Merkezi Özel Kardiya Kardiyoloji Dal Merkezi Özel Karşıyaka Göz Hastanesi Özel Zübeyde Hanım Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Ege Üniversitesi Hastanesi 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi Central Hospital El ve Mikrocerrahi Hastanesi (EMOT) Kent Hastanesi Özel Çınarlı Kadın Doğum Hastanesi Park Tıp Merkezi

VETERİNER KLİNİKLERİ Pet-Vet Mavişehir Veteriner Kliniği Atakent Veteriner Kliniği Bostanlı Veteriner Polikliniği

YARDIM

Kardelen Çilingir Karşıyaka Güvenlik DGS Alarm ve Güvenlik Sistemleri Çilingir Bay Adem

DİŞ POLİKLİNİKLERİ Smiles İzmir Diş Kliniği

Özel Küçükkaptan Anaokulu Adres: Aydınlıkevler Mahallesi 6779 Sk. No: 23 Çiğli Tel: 0232 370 1011

EVLERE SERVİS

LÜZUMLU TELEFONLAR Alo Trafik Ambulans Bilinmeyen Numaralar Elektrik Arıza İtfaiye İzsu Arıza Polis İmdat Sahil güvenlik Telefon Arıza Uyandırma

Mavişehir Ayak Bakım Merkezi 6518/1 Sk. Oifs 35 No: 42 D:11 Mavişehir Tel: 0232 503 05 10

241 10 00 382 06 07 444 35 43 366 88 88 399 50 50 367 70 70 336 35 35 362 54 54 366 22 77 483 14 14 444 13 43 412 22 22 341 67 67 441 01 21 222 53 68 462 27 27 367 22 22

368 96 66 337 27 33 336 44 89 330 55 16

441 92 16 381 28 22 376 14 96 337 21 36

408 88 84

Pizza&More Caher Dudayev Bulvarı No:132/A Atakent Mah. Karşıyaka - İzmir Tel: 0(232) 503 06 25 Talatpaşa Tıp Laboratuvarı Talatpaşa Bulvarı No: 61 D: 2 Alsancak Tel: 0 232 422 68 75 Uluoğlu Caher Dudayev Blv. No:93/A Atakent Tel: 0232 336 35 27 Yeliz Fidan Adres: Cehar Dudayev Bulvarı No:77 D:5 Mavişehir Tel: 0(232) 336 27 42

RESTORAN VE CAFELER

RESTORAN VE CAFELER Red Dragon - Uzak Doğu mutfağı Mc Donald’s Tarihi Bafra Pidecisi Burger Republic Babafingo Burger - pizza

Özel Ata Sağlık Hastanesi Kazımdirik Mah. 297 sk No:1 Bornova www.atasaglik.com

483 00 79 444 62 62 336 72 64 290 20 20 362 65 66

Red Dragon Mc Donald’s Borga Çiğ Börek Filos Atölye Tat Babafingo Burger - pizza

368 11 24 290 06 22

TAKSİ DURAKLARI

483 00 79 444 62 62 330 24 12 362 48 84 336 30 60 362 65 66

MARKET ve ŞARKÜTERİ Ömerağa Tire Market Şarküteri

SOSYAL KULÜPLER VE DERNEKLER Karşıyaka Briç Derneği 368 73 08 Karşıyaka Spor Kulübü 368 69 95 Bostanlıspor Gençlik SK Derneği 0544 735 19 12 İzmir Dağcılık Kulübü 483 22 42 Ege Açık Deniz Yat Kulubü 234 63 24 İzmir Fotoğraf Sanatları Derneği 464 32 12 BESİAD 330 90 01 Mavişehir TSM Platformu Derneği 0532 788 93 33 Mavişehir Tenis Atölyesi 0505 580 00 25

ÜNİVERSİTELER

Ege Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Özel İzmir Ekonomi Üniversitesi Özel Yaşar Üniversitesi

TİYATROLAR

Karşıyaka Oda Tiyatrosu İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Konak Sahnesi Bornova Sahnesi Ege Sanat Merkezi Hamle Tiyatrosu Pınar Çocuk Tiyatrosu Bostanlı Açık Hava Tiyatrosu

311 10 10 412 12 12 750 60 00 329 35 35 279 2525 411 50 00

369 64 87 368 22 39 445 34 55 245 30 92 323 21 02 446 88 57 463 15 15 362 61 61

Atakent Bostanlı Birlik Bostanlı Köprü Mavişehir Etap Karşıyaka Merkez Umut Taksi Mavişehir Taksi

OTOBÜS ŞİRKETLERİ Ulusoy Turizm Kamil Koç Turizm Pamukkale Turizm Varan Turizm Metro Turizm

KÜLTÜR MERKEZLERİ

Karşıyaka Belediyesi Kültür Merkezi İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Bülent Ecevit Kültür Merkezi Atatürk Kültür Merkezi Sabancı Kültür Merkezi İZFAŞ Sanat Galerisi İtalyan Kültür Merkezi Fransız Kültür Merkezi Ziya Gökalp Kültür Merkezi

330 10 77 362 28 28 336 70 94 324 01 00 381 37 15 330 17 92 324 16 66

362 41 53 323 46 20 330 52 01 362 19 92 362 00 79 369 27 90 368 22 39 361 47 93 483 85 20 446 06 64 497 10 00 421 52 42 466 00 13 366 44 59

MAVİŞEHİR SİTE YÖNETİMLERİ 1. Etap Yönetim 2. Etap Yönetim Albatros Yönetim Soyak A Bölgesi Soyak B Bölgesi

Listede yer almak istiyorsanız lütfen 0(549) 323 30 31 numaralı telefonu arayınız veya

56 bilgi@mavisehirdergisi.com adresine iletişim bilgilerinizin bulunduğu e-posta gönderiniz.

324 10 12 324 10 14 324 25 26 324 60 93 324 55 70


Hayallerinize hizmet ediyoruz. JETS ESTATE İLE Satılık ve Kiralık Gayrimenkulleriniz onu hayal edenlere ulaşsın. 0(232) 330 0 500 0(549) 501 88 32

www.jets.estate • 0(232) 330 0 500


MAKROYAPI’dan

Foça’da muhtesem proje...

Foça taşından yapılmış Dublex ve Triplex lüks villalar, doğa ile başbaşa olmak isteyenleri davet ediyor.

Tasarım Ofisi: Tel : 0232 3298029 - 0232 329 9029 www.makroyapitasarim.com

Merkez: Tel: 0232 329 7900 (pbx 4 hat) Faks: 0232 833 3323 www.makroyapi.com.tr

www.focaterrace.com


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.