MTSO Sanayi Akademi’de üçüncü dönem >2’de
Mültecileri ekonomiye kazandırma çalışmaları sürüyor
Levent’ten MTSO’da kişisel sergi
>8’de
>2’de
MTSO ÇAĞRI MERKEZİ 0 850 304 33 33
Varlığımızın amacı değer üretmek olmalıdır…
Ayhan KIZILTAN
MTSO Yönetim Kurulu Başkanı
> 3’te
www.mtso.org.tr www.mtso.org.tr | YIL: | YIL: 20 17| SAYI: | SAYI: 351 298 | 15| 6-19 - 28 Nisan ARALIK 2018 2015
MTSO’da 41 Meslek Komitesi temsilcileri belirlendi
M
ersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda Meslek Komitelerinde görev dağılımı gerçekleşti. Komiteler, yeni başkanlarını belirledi. 1 Nisan 2018 Pazar günü gerçekleşen MTSO Meslek Komiteleri seçimlerinin ardından 7 Nisan Cu-
MTSO’nun yeni başkanı
Ayhan Kızıltan
martesi günü Komitelerde görev dağılımları tamamlandı. Yeni dönemde Meslek Komitesi sayısı 35’ten 41’e yükselirken Komite Üyesi sayısı da 197’den 239’a ulaştı. 4 yıl için MTSO’da görev alacak yeni üyelerin listesi belli oldu. > 7’de
İstihdam seferberliği 2018
1
İ
stihdamı artırmaya yönelik çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. 2017 yılında sağlanan teşvikler sonunda özel sektörün 1,5 milyon kişiye ilave istihdam sağlaması sonrasında 2018 yılında teşviklere devam edildi. 2020 yılına kadar geçerli olacak teşviklerle işverenler yeni istihdam sağlayacağı kişilerin yalnızca maaşını ödeyecek. Kalan tüm vergi ve SGK primleri devlet tarafından karşılanacak. Hedef 3 milyon yeni istihdam. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) istihdam teşviklerine yönelik olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yürüttüğü çalışmaları tamam-
ladı. Bu çalışmalar sonunda iş dünyası olarak ihtiyaç duyulan istihdam teşviklerine ilişkin düzenlemeler TBMM’de kabul edildi ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 2018’de başlayacak teşvikler, 2020’nin Aralık ayına kadar da sürecek. İşverenler, bu teşviklerden toplam 12 ay süreyle yararlanabilecek. Yani, 3 yıl içinde yaratacakları yeni istihdam için 12 ay süreyle teşvik alacaklar. Ancak, istihdam edilecek kişinin 18 yaşından büyük kadın, 18-25 arası genç erkek ve engelli olması halinde, işverenin teşviklerden yararlanma süresi 18 ay olacak. > 3’te
MTSO’da seçim süreci sona erdi. Yeni Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan olurken Meclis Başkanlığına Abdulhamit İzol seçildi. Kızıltan, başkanlığının resmiyet kazanmasının ardından verdiği ilk demeçte birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, “MTSO, Mersin’i kucaklaştıran kurumdur” dedi.
Nisan 2018 Pazar günü Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meslek Komiteleri ile Meclis Asil ve Yedek Üyelerinin seçilmesiyle başlayan süreç, 11 Nisan 2018 Çarşamba günü sona erdi. İlk tamamlanan Meclis Başkanlığı seçimleri oldu. 6 Nisan Cuma günü yapılan ilk Meclis toplantısında 4 adayın yarıştığı
Meclis Başkanlığı seçimlerinde Abdulhamit İzol MTSO’nun yeni Meclis Başkanı olurken, Hüseyin Dinler ve Yakup Gitmiş Meclis Başkan Yardımcısı, Orhan Kemal Yüksel ise Meclis Katip Üyesi seçildi. Toplantıda ayrıca Hesapları İnceleme Komisyon Üyeliğine Metin Beyan, Necmettin Cabadak ve Yalçın Balcı
seçildi. Yönetim Kurulu seçim sonuçlarının 11 Nisan 2018 tarihinde resmiyet kazanması sonrası Ayhan Kızıltan başkanlığında gerçekleşen ilk Yönetim Kurulu Toplantısı’nda ise görev dağılımı yapıldı. Buna göre Ayhan Kızıltan başkanlığında Ali Fuad Budur, Hakan Sefa Çakır,
Yasemin Taş, Çetin Kanar, Yalçın Darıcı, Nedim İkanç, Ahmet Belice, İsa Çani, Cem Bucuge ve Halil Kürek’ten oluşan yeni MTSO Yönetim Kurulunda, Ali Fuad Budur ile Hakan Sefa Çakır Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılıklarına, Cem Bucuge ise Yönetim Kurulu Sayman Üyeliğine seçildi. > 4’te
Altyapı yatırımlarının hızla geliştiği ülke:
EBRD, daha çok KOBİ’ye ulaşma hedefinde Üretici Birlikleri’nin güçlendirilmesi için yol haritası belirlendi
B Paolo Monaco
EBRD KOBİ Finansman ve Danışmanlık Bölge Yöneticisi
G
irişimciliği teşvik etme ilkesiyle çalışmalarını sürdüren Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Türkiye genelinde daha çok KOBİ’ye ulaşma hedefinde. Yalnızca finansman sağlamadıklarını, küçük işletmelere danışmanlık desteği verdiklerini de belirten EBRD KOBİ Finansman ve Danışmanlık Bölge Yöneticisi Paolo Monaco, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yerel ve uluslararası danışmanlardan faydalanmaları-
MTSO 1
CMYK
na yardımcı olduklarını söyledi. Faaliyet alanları arasında KOBİ’lerde direkt ve endirekt borç ve sermaye yatırımları, inovasyon ve iyileştirilmiş kurumsal yönetim yoluyla özel sektör rekabetini güçlendirmek, bölgesel ve genç nüfusu topluma dahil etme ve cinsiyet eşitliği, uzun vadeli büyüme potansiyelini desteklemek gibi konular yer aldığını belirten Monaco EBRD ve çalışmaları hakkında bilgi verdi. > 8’de
aşta doğalgaz olmak üzere doğal kaynaklar bakımından zengin, pamuk üretimi nedeniyle tekstil sektöründe ilerleyen Türkmenistan’da son dönemlerde gelişen ekonomi, altyapı yatırımlarını da beraberinde getiriyor. Su ve kanalizasyon sistemlerinin yenilenmesinden hastane ve kamu idari binalarından, otoyol köprü çalışmasına, havaalanlarının yenilenmesine kadar birçok yatırım devam ediyor. SSCB’nin dağılmasının ardından 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Türkmenistan’ı tanıyarak Aşkabat’ta
Teknoloji yatırımı, ihracatta birincilik getirdi >2’de
ilk büyükelçilik açan ülke Türkiye’dir. Ortak tarihi, dili, dini ve kültürü paylaşan iki kardeş ülke ve halk arasında her dönem dengeli, karşılıklı saygı ve işbirliğine dayalı özel ilişkiler kurulmuştur. İki ülke arasındaki işbirliği dış politika, ticaret ve ekonomi, kültür ve eğitim başta olmak üzere her alanda olumlu bir seyir izlemektedir. Türkmenistan’da yaklaşık 600 civarında Türk firması kayıtlı olup Türkmenistan, son yıllarda Türk müteahhitlik firmalarının Orta Asya’da en çok proje üstlendiği ülke konumuna gelmiştir. > 6’da
Yıllık İşletme Cetvelinde son tarih 30 Nisan >2’de
Tarım ve Gıda Teknoloji Geliştirme Bölgesi onaylandı > 2’de
Ü
retici örgütlerinin etkinleştirilmesine yönelik çalışmalar kapsamında sektör temsilcileri bir araya gelerek birliklerin sorunlarını masaya yatırdı. Toplantıda MTSO’yu Başkan Yardımcısı Hakan Sefa Çakır temsil etti. Üretici Birliklerinin yapısının güçlendirilmesi adına konunun paydaşları Mersin Valisi Ali İhsan Su koordinesinde Mersin Valiliğinde bir araya geldi. Toplantıda tarım alanında çok sayıda birbirinden habersiz ve güçsüz örgütün bulunduğunu ifade eden Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkan Yardımcısı Hakan Sefa Çakır, üretici örgütlerinin ürünlerdeki girdi maliyetlerinin azaltılması, üretilen ürünün hak ettiği fiyata satılabilmesi, ilaç kalıntısı olmadan ve aynı standartta ürün yetiştirilebilmesi için Üretici Birliklerinin maddi yönden güçlü,
yaptırımı olacak şekilde tekrar yapılandırılması gerektiğini anlattı. Çakır, Türkiye’deki birliklerin yapısının düzeltilebilmesi için ilgili kurumlardan küçük bir ekip oluşturularak başarılı yurtiçi ve yurtdışı örneklerin incelenip Türkiye şartlarına göre Türkiye’deki birlik ve kooperatif mevzuatının tekrar yapılandırılması gerektiğini söyledi. Katılımcı diğer sektör, kurum ve kuruluş temsilcileri ise birliklerin yaklaşık 13 sene önce kurulmasına rağmen halen içinin tam anlamıyla doldurulmadığını belirterek birliklere üyelik mecburiyetinin bulunmaması gerektiğine değindi. Küçük üreticinin maddi sıkıntı yaşaması nedeniyle zorlandığına değinilen toplantıda üretim ayağının Üretici Birlikleri aracılığıyla, satışın ise Tarım Kredi Kooperatifi aracılığıyla yapılması gerektiği dile getirildi. > 3’te
2
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
Tarım ve Gıda Teknoloji Geliştirme Bölgesi onaylandı
Teknoloji yatırımı, ihracatta birincilik getirdi İstanbul İhracatçı birlikleri, Türkiye’de demir çelik ihracatında her dalda en fazla ihracat yapan firmaları ödüllendirdi. 2017’de en çok çivi ihracatı yapan firma, Mersin’de faaliyet gösteren Sertel Vida Metal oldu. Şirket Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Servet Dövenci, başarılarının sebebini teknoloji yatırımına ağırlık vermeleri nedeniyle en yüksek kaliteye ulaşmaları ve beraberinde gelen müşteri memnuniyetiyle açıkladı.
D
ünya standartlarında üretim yapmayı öğrendiklerini kaydeden Dövenci, “Müşteri memnuniyetinin kaliteden ve zamanında teslimden geçtiğini öğrendik. Bu özellikleriniz uygun bir fiyatlandırma ile birleştiği sürece başarıya ulaşıyorsunuz” dedi. Yeni müşterilere ulaşmalarında düzenli olarak uluslar arası fuarlara katılım ve uluslar arası müşteri ziyaretlerinin büyük rol oynadığını vurgulayan Dövenci, şunları söyledi: “Tüm bu girişimlerimiz sonrasında müşteri taleplerini alıp buna uygun üretimi artırmak için modernizasyona gittik. Şu anda dünyanın her yerine her çiviyi üretecek potansiyeldeyiz. Dünyanın her yerinde kullanılan her tip çiviyi kaliteli şekilde üretebilen bir firma haline geldik. Müşterilerimizden tüm tedarikçilerini ziyaret ediyorlar ve onların söylediğine göre dünyadaki en büyük bir
iki fabrikadan birisiyiz.” Geçen yıl ayda 150 konteyner çivi ihraç ederek birinci olduklarını ifade eden Dövenci, bu yılki hedeflerinin ayda 200 konteyner olduğunu söyledi. Geçen yıl kapasite artırımına gittiklerini ve var olan kapasitelerini kullanmaya çalıştıklarını belirten Dövenci, aylık 230 konteynera kadar çıkabileceklerini tahmin ettiğini söyledi. Yurtiçine ise aylık 100 konteyner mal ürettiklerini ifade eden Dövenci, toplamda aylık 5-6 bin ton civarında üretimleri bulunduğunu açıkladı. “Teknolojik çiviler üretiyoruz”
Katmadeğeri yüksek, teknolojik çiviler ürettiklerini vurgulayan Serhat Servet Dövenci, “Diğer meslektaşlarımızın yaptığı gibi yalnızca inşaat çivisi üretmiyoruz. Var olan makinelerimizi otomasyon açısından daha güçlü hale getirdik. Altyapımız tamamen otu-
rup modernizasyonu tam olarak sağlamamızın ardından bir iki yıl içinde robotik üretime geçişimiz kaçınılmaz olacak” dedi. Çivinin yanı sıra dünya pazarlarına vida üretimi için yatırım yaptıklarını da bildiren Dövenci, Entegre bir vida üretim tesisi kurduklarını her türlü vida üretimini tüm aşamalarıyla birlikte kendi bünyelerinde gerçekleştirebildiklerini söyledi. Türkiye’nin vidada yüzde 70 yurtdışına bağımlı olduğunu da belirten Dövenci, önümüzdeki süreçte bu alandaki bağımlılığı da ortadan kaldırmak istediklerini söyledi. Çelik beton çivisinin de Türkiye’deki tek üreticisi olduklarını dile getiren Dövenci, “Bu üretimimizle ayda 1 milyon dolara yakın ithal çelik çivi gelmesinin önüne geçiyoruz. Bu tesisi de 2 yıl önce kurduk. Uluslararası markalara fason üretim de yapıyoruz” diye konuştu.
M
ersin’in uzun zamandır beklediği Mersin Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi alanı Bakanlar Kurulu’nda onaylandı. Tarsus ilçesi Alifakı Mahallesi sınırlarında yer alacak Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi, Türkiye’nin tarım alanında ihtisaslaşmış ilk ve tek teknoloji geliştirme bölgesi olarak başta Çukurova olmak üzere tüm Türkiye’ye hizmet verecek. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile kentteki tüm paydaşla-
rın uzun süredir üzerinde çalıştığı Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi Bakanlar Kurulu’nda onaylanıp Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Resmi Gazete ile bölgenin resmi koordinatları belirlendi. Mersin’de gelişen tarım, tarıma dayalı sanayi ve ürünlerin ulusal ve uluslararası ticaretine katkıda bulunacak, tarımı teknolojik temellere taşıyacak ve ülkenin tarım sektöründeki dışa bağımlılığını azaltacak olan Tarım ve Gıda
Levent’ten MTSO’da kişisel sergi
Yıllık İşletme Cetvelinde son tarih 30 Nisan
6
948 Sayılı Sanayi Sicil Kanunu gereği Sanayi Siciline kayıtlı işletmelerin 2017 yılına ait faaliyetlerinin yer aldığı Yıllık İşletme Cetvelini 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren 30 Nisan 2018 tarihi saat 24.00’e kadar vermeleri gerekmektedir. Mersin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre Yıllık İşletme Cetvelini vermeyen işletmeler hakkında aynı Kanun’un 9’uncu maddesi gereği bin 46 TL İdari Para Cezası uygulanacaktır. Bu itibarla sanayi işletmeleri tarafından, (https://sanaysicil. sanayi.gov.tr) adresinden Sanayi Sicil Bilgi Sistemi’ne girilerek
yıllık işletme cetvellerinin elektronik ortamda verilmesi, Sanayi Sicil Bilgi Sistemi’nden kaynaklanabilecek zorunlu hallerde Yıllık İşletme Cetveli formunun doldurularak üst yazı ekinde İl Müdürlüğüne doğrudan veya taahhütlü posta, kargo veya kurye firmaları yoluyla gönderilmesi gerekmektedir. Sanayi Sicil Bilgi Sistemi 7 gün 24 saat hizmet vermektedir. Gün içinde yaşanabilecek yoğunluk sebebiyle mesai saati dışında da (Hafta sonu dahil, ev ve işyerlerinden) Yıllık İşletme Cetveli girişi yapılabilmektedir. Elektronik ortamda girişi yapılan Yıllık İşletme Cetvelinin doldurulduktan
sonra yine elektronik ortamda gönderme işlemi yapılmaz ise verilmemiş sayılacağından mutlak surette ‘İl Müdürlüğüne Gönder’ butonunu kullanarak gönderme işlemi tamamlanmalıdır. Yoğunluk nedeniyle Yıllık İşletme Cetveli girişinde sıkıntı yaşanmaması için işlemlerin son güne bırakılmaması, Ayrıca Sanayi Sicil Belgesinin belge tarihi itibariyle iki yılda bir vizesinin yaptırılması zorunludur. Kanun ile elektrik faturalarında sağlanan fiyat indirimi ve yüzde 2 TRT payı muafiyetinden yararlanma açısından belge vizelerinin zamanında yaptırılması işletmeler için önem taşımaktadır.
MTSO Sanayi Akademi’de üçüncü dönem
M
ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) firmaların faaliyetlerini uzun soluklu devam ettirebilmesi, sürdürülebilirliğini sağlaması adına başlattığı MTSO Sanayi Akademi Programı’nın üçüncü dönemi
13 Nisan’da başladı. Üretim yapan aile şirketlerinin ikinci kuşaktan gelen yönetici adaylarına, geleceğe doğru attıkları adımlarda yardımcı olmak amacıyla MTSO tarafından yürütülen ve
Avrupa İşletmeler Ağı Projesi kapsamında hazırlanan, ‘MTSO Sanayi Akademi - Geleceğin Yöneticileri Sertifika Programı’nın üçüncü dönemi başladı. 13 Nisan’da başlayan program, toplam beş hafta sürecek. Program kapsamında; aile şirketlerinde kurumsallaşma, pazarlama ve satış teknikleri, iş etiketi ve etkili kurumsal temsil eğitimi, pozitif liderlik, temel dış ticaret, ticari bilgi ve istihbarat konularında eğitimler verilecek. Eğitimi tamamlayan katılımcılara, MTSO tarafından sertifika verilecek. Yirmi beş kişi ile sınırlı kalacak olan eğitim başvurusu, www.mtso.org.tr adresinden yapılabilir.
İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin Mersin’de kurulmasına yönelik çalışmalar Mersin Valiliği Başkanlığında ve MTSO Sekretaryasında 2009 yılında başlamıştı. 9 yıl devam eden kararlı takibin ardından kent beklediği sonuca ulaştı. 31 Mart 2018 itibariyle resmi gazetede yayımlanarak Bölgenin kurulum süreci başladı. Bölge ile katma değeri yüksek tarım ürünlerinin üretilip bu alandaki ihracatın artırılması hedefleniyor.
A
danalı Ressam Nermin Levent, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Sanat Galerisi’nde 21’nci kişisel resim sergisini açtı. Levent’in yağlıboya ve akrilik 20 eserinin yer aldığı sergi, 18 Nisan gününe kadar açık kalacak. MTSO Sanat Galerisi, Adanalı Ressam Nermin Levent’in 21’nci kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının 20 eserinin yer aldığı serginin açılışına, MTSO Genel Sekreteri Kadir Dölek ile çok sayıda sanatsever katıldı.
Açılışta konuşan Ressam Nermin Levent, sergilerinde malzeme olarak dünya kadınının yaşadıklarını kullandığını söyledi. Sadece Türk kadını değil, dünyada yaşayan tüm kadınların yaşam tarzlarını araştırıp okuduğunu dile getiren Levent, “Resimlerim kadınların yaşamına göre şekil alıyor” dedi. Sergisinde özel bir eseri olduğunu da belirten Levent, bu özel eseri şöyle anlattı: “Devamı var ismiyle 2008 yı-
lından bu yana üzerinde çalıştığım eserime bu sergide de yer vermek istedim. Bu eser, kadınların yaşadıkları sorunları anlatıyor. Yan yana dizilen ve devam niteliğindeki tuvallerin birleşiminden meydana geliyor. İlk parçasını 2008 yılında tamamladım ve ardından her geçen yıl bir parça ilave ederek devam ettim. Bir gün uygun olan tek bir salona sığacak biçimde tamamlamayı ümit ediyorum.” Çocukluğunun ve gençlik yıllarının Mersin’de geçtiğini anlatan Levent, Mersin’de daha fazla sanat galerisi görmek istediğini söyledi. Adana ve Mersin’in sanatçı açısından potansiyeli olduğunu kaydeden Levent, izleyici kitlesini ise her zaman aynı kişilerin oluşturmasından şikayetçi oldu. Levent, “İnsanların sanat alanında eğitilmesi ve daha çok kişinin sanata ilgisinin çekilmesi gerekiyor. Ben sergilerde hep aynı kişilerle karşılaşmaktan artık rahatsızlık duyuyorum. Bu sayı artırılmalı. Sadece sanatçı yetiştirmek yeterli değil” dedi. Resimleriyle 50’inin üzerinde karma sergiye katıldığına da değinen Levent, bol figürlü eserler yapmaktan hoşlandığını belirtti. Bazen çok renkli eserler çıkardığını bazen de tek bir rengin tonlarıyla çalıştığını aktaran Levent, bu durumun duygularıyla ilgili olduğunu söyledi. Yurtiçi ve yurtdışında belli kurumların koleksiyonlarında resimleri bulunan Levent, şu anda Adana Ressamlar Derneği’nin Başkanlığını ve N Sanat Merkezi’nin Yönetimini sürdürüyor. 18 Nisan’a kadar açık kalacak sergi, hafta içi 08.30-18.00, hafta sonu ise 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
Ayhan KIZILTAN
A. Kadir DÖLEK
Derya GÜLEÇ
Atatürk Caddesi MTSO Hizmet Binası Kat: 2-3-4 / MERSİN Tel: 0324 238 95 00 ( 10 Hat ) 238 56 56 ( 3 Hat ) - 238 98 00
MERSİN TİCARET VE SANAYİ ODASI’NDAN ÜYELERE DUYURU
5174 Sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu’nun 24 ve 25. Maddelerine göre yıllık aidat ve munzam aidat Haziran ve Ekim ayları içinde iki eşit taksitte ödenmektedir. Süresi içinde ödenmeyen aidat ve munzam aidatlara 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanun gereğince aylık %1,40 oranında gecikme cezası uygulanmaktadır. Vadesi geçen aidat-munzam aidatlar Oda veznelerimize T.İş Bankası, Garanti Bankası ve Yapı Kredi Bankası kredi kartları ile 6 taksitte ödenebilir. Ayrıca Odamız web sayfasından (www.mtso.org.tr.) ve www.vatandas.mtso.org.tr adresinden Garanti Bankası kredi kartı ile 6 taksitte ödenebilmektedir. Sayın üyelerimize duyurulur.
MTSO 2
CMYK
Turkuvaz Haberleşme ve Yayıncılık A.Ş. Ceyhan Yolu Üzeri 5.km Yüreğir / ADANA 0322 346 30 93
3
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
Varlığımızın amacı değer üretmek olmalıdır… Ayhan KIZILTAN MTSO Yönetim Kurulu Başkanı
1
Kişiler ve makamlar geçicidir ama hizmetler kalıcıdır. Bu anlamda, hangi görev veya hangi sıfat altında olursa olsun Mersin’e hizmet etme çabası içinde olan tüm dostlarımı, kardeşlerimi tebrik ediyorum.
Nisan 2018’de yapılan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası sektör seçimlerinde Odamızın sektörlerini temsil eden Komite Üyeleri ve 99 kişiden oluşan MTSO Meclisi, üyelerimizin büyük bir teveccühü ve tam bir demokrasi şöleni ile seçildi. Daha sonra, yeni oluşan MTSO Meclisi Meclis Başkanını ve Yönetim ile Yönetim Kurulu Başkanını seçerek, Mersin’i birleştiren, kucaklaştıran yeni bir ekibi ortaya koydu. Öncelikle, beni Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçen tüm dostlarıma, MTSO ailesine, şahsıma gösterilen bu teveccüh ve sevgi dolayısıyla teşekkür ediyorum. Bu, bana ve ekibime gösterilen bir güvendir. Bu güvene layık olmak için çalışacağız. Ben kendimi ve Yönetim Kurulumu 99 kişinin oyu ile seçilmiş hissediyorum. MTSO olarak bir aileyiz ve bu seçimin kaybedeni yoktur. Çalışanlarımız, 41 Meslek Komitemiz, 11 kişiden oluşan Yönetim Kurulumuz, 99 Meclis Üyemiz, MTSO’nun Meclis Divanından TOBB Delegeliğine kadar birçok organlarında görev alan onlarca temsilcimiz ve binlerce üyemizle tek bir vücut gibi, ortak payda vatan ve Mersin diyerek çalışacağız. Bize verilen görevin öneminin de, kutsallığının da bilincindeyiz. Bir buçuk asırlık bir kültürün eseri olan MTSO, bu seçimlerde de her türlü yapay ayrımcılıkları reddetmiştir. MTSO yapısıyla küçük bir Türkiye’dir. Buna layık, ayrışmalardan uzak gerçek bir dayanışmayı göstererek, sadece kentin kurumlarına değil, Türkiye’ye örnek olmuştur. Bunu sağlayan tüm üyelerimi-
ze, destek veren ve gerçekten bir demokrasi sınavı veren, kalitesini gösteren değerli Mersin basınına, sosyal medyadan yapıcı ve kardeşlik mesajları veren tüm Mersinlilere ve gerek iktidar gerekse muhalefet olsun seçim sürecine müdahale etmeyen tüm siyasetçilerimize teşekkür ediyorum. Kurumlar bir kentin omurgasıdır. Kurumlar kentin geleceğine yön veren oluşumlardır. Bu anlamda kentin kurumları, adını burada anmak istemediğim tüm ayrışmalardan, kutuplaşmalardan ne kadar uzak duran bir yaklaşım sergilerse, kenti o kadar kucaklar, kente o kadar yarar sağlarlar. Hizmet odaklı kurumların dini, mezhebi, etnik aidiyeti veya siyasi aidiyeti olmaz, olmamalıdır. Hizmet eden kurumların tek derdi ayrım yapmadan topluma ve ülkeye değer üretmektir, birleştirmektir. Önemli olan sıfat değil, hizmettir… Kazanan huzurdur, barıştır, kardeşliktir… Küçük bir parçası olmakla gurur duyduğum Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ailesi adına; özellikle bundan önce MTSO’ya ve dolayısıyla Mersin’e hizmet veren, çaba harcayan herkese, geçmiş tüm Başkanlarımıza, Yönetimlere ve Meclis ve Komite üyelerine, tüm arkadaşlarıma Mersinliler adına şükranlarımı sunuyorum. Hepsi Mersin tarihindeki saygın yerlerini almıştır. Mersinliler ve Mersin iş dünyası onların bu hizmetlerini unutmayacaktır. Bu bir bayrak yarışıdır. Yeni seçilen arkadaşlarımı tekrar kutluyorum.
Her zaman ifade ettiğimiz gibi: Kişiler ve makamlar geçicidir ama hizmetler kalıcıdır. Bu anlamda, hangi görev veya hangi sıfat altında olursa olsun Mersin’e hizmet etme çabası içinde olan tüm dostlarımı, kardeşlerimi tebrik ediyorum. Seçim sonuçlarının Mersin’e, Mersin iş dünyasına hayırlar getirmesini diliyorum. Hayırlı, uğurlu olsun. Bu hizmet yolunda, Allah bizleri utandırmasın… MTSO, Mersin için proje üretmeye devam edecek Geçtiğimiz dönemde hedeflerimiz vardı. Ulaştıklarımız oldu, bürokrasi çarkında gecikmelere uğrayanlar oldu. Ancak, tüm Mersinliler şunu bilmelidir ki; yeni yönetim olarak, Mersin için hayati olan hiçbir projemizden vazgeçmeyiz. Gecikmeler olabilir, ancak yeni dönemde daha güçlü bir MTSO ile el ele dayanışma içinde bir Mersin iş dünyası ile tüm projelerimizi hayata geçirmeye kararlıyız. Güçlenen sanayisiyle, alternatif turizm açılımıyla, lojistikte artan gücüyle ve tarım-gıdada ki öncü rolü ile Mersin sadece Türkiye’nin değil, dünyanın önemli kentleri arasına girecektir. Bir buçuk asra yaklaşan tarihiyle, köklü bir geçmişi olan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, sadece kentin ekonomik gelişmesinden sorumlu olmamıştır. MTSO olarak Mersin’in eğitimden sağlığına, kültür sanat yaşamından tüm sosyal sorunlarına destek olmuş ve olmaya da devam edecektir. Söz konusu Mersin ise, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası her
anlamda kendini sorumlu hissetmiş ve parmağını taşın altına koymuştur. Mersin iş dünyasının oluşturduğu Mersin Ticaret ve Sanayi Odası yaptığı her proje ile ortaya koyduğu her vizyonla sadece Mersin için değil, ülkesi için bir değer olmaya çalışmıştır. Mersin’in bu tarihsel birikimi küçümsenecek bir birikim değildir ve bunu her anlamda ülkemizin ve milletimizin hizmetine sunduk, katkı koyduk, sorumluluk aldık. Krizlere ağlamadık, Mersin girişimcisi ile gidilmeyen yerlere gittik, yeni pazarlar bulduk. Mersin iş dünyası bir anlamda kendi göbeğini kesti, istemedi, ağlamadı… Vergi verme oranı ve miktarı ile Türkiye’de ilk 6 kentten biri oldu. Hak ettiğinden az da alsa, ülkesine verdi, milleti ile paylaştı. Bu anlamda bu yeni dönemde de Mersin Ticaret ve Sanayi Odası üretmeye, istihdam yaratmaya, ihracat odalı bir ekonomiye ve ülkesinin zenginliği olmaya devam edecektir. Yeni dönem de dayanışma içinde, tek yürek olarak Mersin’in ve Türkiye’nin en önemli değeri olmaya ve ülkesine değer katmaya devam edecektir. Yeter ki, bir olalım, birlik olalım, dayanışma ruhumuzu kaybetmeyelim. MTSO, 2018’de gittikçe gerilen dünya ekonomisi ve siyasetinde, daha çok kendi içine dönen, daha çok sektörlerine ve üyelerine odaklanan, daha çok Mersin’in sorun ve çözümlerine odaklanan bir kurum olacaktır. Ve bunu, inanın tüm üyeleriyle, hatta tüm Mersinlilerle birlikte yapacaktır.
İstihdam seferberliği 2018
İstihdamı artırmaya yönelik çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. 2017 yılında sağlanan teşvikler sonunda özel sektörün 1,5 milyon kişiye ilave istihdam sağlaması sonrasında 2018 yılında teşviklere devam edildi. 2020 yılına kadar geçerli olacak teşviklerle işverenler yeni istihdam sağlayacağı kişilerin yalnızca maaşını ödeyecek. Kalan tüm vergi ve SGK primleri devlet tarafından karşılanacak. Hedef 3 milyon yeni istihdam.
Üretici Birlikleri’nin güçlendirilmesi için yol haritası belirlendi
T
ürkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) istihdam teşviklerine yönelik olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yürüttüğü çalışmaları tamamladı. Bu çalışmalar sonunda iş dünyası olarak ihtiyaç duyulan istihdam teşviklerine ilişkin düzenlemeler TBMM’de kabul edildi ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 2018’de başlayacak teşvikler, 2020’nin Aralık ayına kadar da sürecek. İşverenler, bu teşviklerden toplam 12 ay süreyle yararlanabilecek. Yani, 3 yıl içinde yaratacakları yeni istihdam için 12 ay süreyle teşvik alacaklar. Ancak, istihdam edilecek kişinin 18 yaşından büyük kadın, 18-25 arası genç erkek ve engelli olması halinde, işverenin teşviklerden yararlanma süresi 18 ay olacak. 2018 yılında yeni kurulan şirketler ise kuruldukları aydan itibaren 3 ay sonra bu desteklerden yararlanabilecek. Teşviklerden yararlanmak için işe alınacak kişilerin İŞKUR’a kayıtlı işsiz olması gerekiyor. İşe başladığı tarihten önceki 3 aylık sürede çalışmıyor olması, çalışmış olsa bile toplam 10 günden fazla sigortalı olmaması şartı aranıyor. İşveren açısından ise teşvikten yararlanmak için ilave istihdam yaratması şart. Destekler mevcut çalışanları kapsamıyor. İşe yeni alınacak olanların da mutlaka İŞKUR üzerinden alınması gerekiyor. İmalat ve bilişimde ayrıcalık Özel sektör işverenlerine, 2018
MTSO 3
CMYK
yılında, yaratacakları yeni istihdam için sosyal güvenlik prim desteği verilecek. İşverenler ayrıca, gelir vergisi stopajı ve damga vergisi teşvikinden de yararlanacak. İmalat ve bilişim sektörlerinde ise bu teşvikler daha da yüksek olacak. Tüm sektörlerde yeni istihdam yaratacak olanlara, asgari ücret üzerinden prim tutarı kadar destek verilirken, imalat ve bilişim alanında prime esas kazanç üzerinden prim desteği hesaplanacak. Buna göre, 2018 yılı için, sosyal güvenlik prim desteği 700 lirayı bulacak, bunun üzerine gelir ve damga vergisi de eklendiğinde teşvik tutarı 820 liraya yükselecek. Bilişim ve imalat sektörlerinde ise prime esas kazanç üzerinden teşvik sağlanacağından bu rakam daha da artacak. Bir senden bir benden “Bir ay senden bir ay benden” teşviki adı verilen bu destekten, bir ila 3 kişi çalıştıran ve imalat alanında faaliyet gösteren, daha çok KOBİ olarak adlandırılan işyerleri yararlanacak. İşverenler, 18-25 yaş arası gençler arasından, en fazla 2 kişiyi ilave işe almaları halinde bir aylık sosyal güvenlik primi desteğini işveren ödeyecek, ertesi ayın primini ise devlet karşılayacak. Asgari ücret üzerinden hesaplanan hem işveren hem de sigortalı priminin tamamı devlet tarafından ödenecek ki, bu da bugünkü asgari ücret üzerinden bin 603 lira ediyor. Bu uygulama ile işverenlere
çifte teşvik verilecek. Şöyle ki; ilave istihdam sağladığı için aylık 822 lira sosyal güvenlik primi ve gelir vergisi desteğini alacak; bir de iki ayda bir devlet, işverene, bin 603 lira destek verecek. Desteklen yararlanma şartları ise aynı; yani, işe alınacak kişilerin İŞKUR’a kayıtlı olması ve önceki 3 aylık sürede çalışmıyor olması, çalışmış olsa bile toplam 10 günden fazla sigortalı olmaması şart. Asgari ücret desteği 2016 yılında asgari ücretteki artışın işverene getireceği yükü azaltmak için uygulanan aylık 100 liralık asgari ücret desteği, 2017 yılında da devam etmişti. Aynı destek 2018 yılında da devam edecek. Ancak asgari ücret desteği 2018 yılı Ocak-Eylül dönemi için uygulanacak ve hem destek tutarı hem de hangi çalışanlar için destekten yararlanılacağını Bakanlar Kurulu belirleyecek. İşveren için yeni bir model Torba yasada işverenlere yönelik yeni bir destek daha var. 2016 ve 2017 yıllarında istihdamı artırmak için verilen sosyal güvenlik primi, gelir vergisi stopajı ve damga vergisi teşviklerinden, şartları yerine getirmesine rağmen yararlanmayan işverenlere yönelik bu yeni teşvikte işverenler, geçmişteki tüm desteklerden yararlanabilecekleri gibi; isterlerse başka bir teşvikle değiştirebilecek.
Ü
retici örgütlerinin etkinleştirilmesine yönelik çalışmalar kapsamında sektör temsilcileri bir araya gelerek birliklerin sorunlarını masaya yatırdı. Toplantıda MTSO’yu Başkan Yardımcısı Hakan Sefa Çakır temsil etti. Üretici Birliklerinin yapısının güçlendirilmesi adına konunun paydaşları Mersin Valisi Ali İhsan Su koordinesinde Mersin Valiliğinde bir araya geldi. Toplantıda tarım alanında çok sayıda birbirinden habersiz ve güçsüz örgütün bulunduğunu ifade eden Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkan Yardımcısı Hakan Sefa Çakır, üretici örgütlerinin ürünlerdeki girdi maliyetlerinin azaltılması, üretilen ürünün hak ettiği fiyata satılabilmesi, ilaç kalıntısı olmadan ve aynı
standartta ürün yetiştirilebilmesi için Üretici Birliklerinin maddi yönden güçlü, yaptırımı olacak şekilde tekrar yapılandırılması gerektiğini anlattı. Çakır, Türkiye’deki birliklerin yapısının düzeltilebilmesi için ilgili kurumlardan küçük bir ekip oluşturularak başarılı yurtiçi ve yurtdışı örneklerin incelenip Türkiye şartlarına göre Türkiye’deki birlik ve kooperatif mevzuatının tekrar yapılandırılması gerektiğini söyledi. Katılımcı diğer sektör, kurum ve kuruluş temsilcileri ise birliklerin yaklaşık 13 sene önce kurulmasına rağmen halen içinin tam anlamıyla doldurulmadığını belirterek birliklere üyelik mecburiyetinin bulunmaması gerektiğine değindi. Küçük üreticinin maddi sıkıntı yaşaması nedeniyle zorlandığı-
na değinilen toplantıda üretim ayağının Üretici Birlikleri aracılığıyla, satışın ise Tarım Kredi Kooperatifi aracılığıyla yapılması gerektiği dile getirildi. Dünyada ürünlerin %50’sinin kooperatifler üzerinden satıldığına değinilen toplantıda, bu oranın Hollanda’da % 90’lara ulaştığı, Türkiye’de ise binde 4’te kaldığı ifade edildi. Toplantı sonunda Mersin Valisi Ali İhsan Su, birliklere üyelik mecburiyetinin olması ve üretici birliklerine kaynak oluşturulması, çok sayıdaki Üretici Birliklerinin sadeleştirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, Çukurova Kalkınma Ajansı koordinesinde içinde MTSO’nun da yer alacağı küçük bir komite oluşturularak çalışmalara hızlı şekilde başlanması gerektiğini söyledi.
MTSO Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi açıldı
M
ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun katılımı ile açıldı. Arabuluculuk uygulamasının Mart ayında zorunlu hale gelmesinin ardından MTSO; üyelerinin daha konforlu bir ortamda hizmet alabilmeleri adında MTSO Hizmet Binası içerisinde Arabuluculuk Merkezi açtı.
Merkezin açılışının ardından Uluslararası Arabuluculuk Konferansı düzenlendi. Toplantının açılışında konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Hukuk demek, güven demek, güven olursa yatırım da olur, üretim de olur, istihdam da artar. Adil ve etkin hukuk sistemi olması bu nedenle çok önemli” diye konuştu. Öztatar: “Tüm dünyada arabuluculuk sistemini
ticaret odaları destekler” Açılışta konuşan Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar, tüm dünyada arabuluculuk ve tahkim merkezlerini Ticaret Odaları’nın desteklediğini hatırlatarak, “Çünkü iş dünyası sorunlarının biran önce çözülmesini ister. Bu anlamda MTSO da Arabuluculuk ve Tahkim Merkezi açarak bu konuda öncülük yapmıştır” dedi.
4
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
MTSO, Mersin’i kucaklaştıran kurumdur…
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üst sıra soldan sağa: Yalçın Darıcı, Halil Kürek, İsa Çani, Ahmet Belice, Cem Bucuge Alt sıra soldan sağa: Çetin Kanar, Nedim İkanç, Ali Fuad Budur, Ayhan Kızıltan, Yasemin Taş ve Hakan Sefa Çakır.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda (MTSO) seçim süreci tamamlandı. 1 Nisan 2018 Pazar günü başlayan süreç, 11 Nisan 2018 Çarşamba günü yeni Yönetimin kesinleşmesiyle sona erdi. MTSO’nun yeni Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, yeni Meclis Başkanı ise Abdulhamit İzol oldu.
1
Nisan 2018 Pazar günü Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Meslek Komiteleri ile Meclis Asil ve Yedek Üyelerinin seçilmesinin ardından 6 Nisan 2018 Cuma günü Meclis Başkanı ve Divan Üyeleri belirlendi. 4 adayın yarıştığı Meclis Başkanlığı seçimlerinde Abdulhamit İzol MTSO’nun yeni Meclis Başkanı olurken Hüseyin Dinler ve Yakup Gitmiş Meclis Başkan Yardımcısı, Orhan Kemal Yüksel ise Meclis Katip Üyesi seçildi. Toplantıda ayrıca Hesapları İnceleme Komisyon Üyeliğine Metin Beyan, Necmettin Cabadak ve Yalçın Balcı seçildi. Yönetim Kurulu seçim sonuçlarının 11 Nisan 2018 tarihinde resmiyet kazanması sonrası Ayhan Kızıltan başkanlığında gerçekleşen ilk Yönetim Kurulu Toplantısı’nda ise görev dağılımı yapıldı. Buna göre Ayhan Kızıltan başkanlığında Ali Fuad Budur, Hakan Sefa Çakır, Yasemin Taş, Çetin Kanar, Yalçın Darıcı, Nedim İkanç, Ahmet Belice, İsa Çani, Cem Bucuge ve Halil Kürek’ten oluşan yeni MTSO Yönetim Kurulunda, Ali Fuad Budur ile Hakan Sefa Çakır Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılıklarına, Cem Bucuge ise Yönetim Kurulu Sayman Üyeliğine seçildi. Toplantı sonrası ilk resmi açıklamasını yapan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, mesajında birlik ve beraberlik vurgusu yaptı. MTSO olarak, son zamanların en katılımlı ve en nitelikli seçimlerinden birini yaşadıklarını belirten Kızıltan mesajında şu ifadelere yer verdi: “Bir Sivil Toplum Kuruluşu olmanın önemini ve değerini kavrayan ve seçime büyük teveccüh gösteren Mersin iş dünyasını, MTSO Üyelerini tüm kalbimle kutluyorum. Biz iş dünyası olarak rekabet duygusuna alışık bir camiayız. Ancak, rekabeti bir ayrımcılığa çevirmemek çok önemli. Camiamız, birlikte yönetmede örnek bir kurumun mensubudur. Kendi aramızdaki tartışmaların, daha iyi hizmet verme duygusu ile yaşanan rekabetlerin ve farklı fikirlerin temelinde bu çok seslilik kültürü vardır. Bizim en büyük zenginliğimiz budur. Bu noktada tüm bu ön yargıları yıkan, Oda’mızın gerçek gücünün ortaya çıkmasını bir kez daha sağlayan, kenti bir kez daha birleştiren ve kucaklaştıran bir önceki Başkanımız Şerafettin Aşut’a duruşu ve desteği için şükranlarımızı sunuyoruz. Seçim sonuçlarının 11 Nisan itibariyle onaylanmasıyla, rekabet bitmiştir. Birlik başlamıştır. Yeni yönetimimizi, 98 meclis üyemizin tamamının oyuyla se-
MTSO 4
CMYK
çilmiş bir yönetim olarak görüyoruz” dedi. “Kazanan Mersin oldu”
Mersin ve Türkiye için hep birlikte hizmet zamanının başladığını vurgulayan Kızıltan, “Yeni mecliste, komitelerde ve diğer organlarımızda görev alan tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Meclise ilk kez gelen arkadaşlarımın taze enerjileri, ikinci kez seçilen arkadaşlarımın ise geçmiş tecrübeleri ile Mersin ekonomisini daha da yukarılara taşıyacak projeler üreteceğine inanıyorum. Hizmette bazen bir adım geride durabilmek, birkaç adım ileri gitmekten daha önemlidir. Bu anlamda bir sıfat ve makamın değil, hizmetin bir parçası olabilmek adına geri durmayı, başka kardeşlerimize fırsat vermeyi tercih eden ve fedakarlık yapan kardeşlerimize ve ağabeylerimize teşekkür ediyorum. Sonuçta kazanan Mersin’dir. Kazanan huzurdur, barıştır, kardeşliktir. Seçim sonuçlarının Mersin’e, Mersin iş dünyasına hayırlar getirmesini diliyorum” ifadelerini kullandı. MECLİS DİVANI
Hüseyin Dinler (Meclis Başkan Yardımcısı): 1963 yılında Mardin’in Kızıltepe İlçesinin Gürmeşe Köyü’nde dünyaya geldi. İlkokul ve ortaokulu Mardin’de bitirdi. Liseyi Bayburt Lisesi’nde okuduktan sonra Janus Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldu. 1990 yılında faaliyetine hala devam eden Dinler Sigorta Aracılık Hizmet Şirketini kurdu. TOBB Sigorta Acenteleri İcra Komitesi Mersin İl Temsilcisi olan Dinler, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Yakup Gitmiş
Ayhan Kızıltan
rini Mersin’de İleri İlkokulu ve Tarsus Amerikan Koleji’nde tamamladı. Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünü bitirdi. Bir aile şirketi olan SUMAS Makine Sanayi Şirketinde Üretim, Satış ve Teknik Müdürlükleri yaptı. Kızıltanlar Pompa İmalat Sanayi Şirketini kurdu ve bir aile şirketi olarak çalışmalarına devam etti. İyi derecede İngilizce bilen Ayhan Kızıltan, evli ve bir çocuk babasıdır.
Yakup Gitmiş
(Meclis Başkan Yardımcısı): 1964 yılında Mersin’de dünyaya geldi. İlk, orta ve liseyi Mersin’de okudu. 1988 yılında çalışmaya başladığı kağıt ve ambalaj malzemeleri sektöründe faaliyetlerine halen devam eden Gitmiş, evli 2 çocuk babasıdır.
Ali Fuad Budur Abdülhamit İzol Abdulhamit İzol
(Meclis Başkanı): 1953 yılında Siverek Taşlı’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Siverek’te tamamladı. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zirai Ekonomi ve İşletmecilik Bölümü’nden mezun olmasının ardından Mersin’e yerleşti. Mersin’de turizm sektöründe çalışmaya başladı. Mersin İdman Yurdu Futbol Kulübünün yöneticilik bazında her kademesinde bulundu. MERTİD Turizm Derneği Kurucu Başkanı olan İzol, evli ve 4 çocuk babasıdır.
Kemal Yüksel Kemal Yüksel (Meclis Katip Üyesi): 1981yılında Mersin’de doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Mersin’de tamamladı. Niğde Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden 2007 yılında mezun oldu. Üniversite öncesi başladığı aile işletmesinde üniversiteyi tamamlaması sonrasında Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev alan Yüksel, evli ve 3 çocuk babasıdır. MTSO Yeni Yönetimi ve Meclis Divan Üyeleri şöyle: Ayhan Kızıltan
Hüseyin Dinler
(Yönetim Kurulu Başkanı): 1957 yılında Mersin’de doğdu. İlk, orta ve lise eğitimle-
(Yönetim Kurulu Başkan Yrd): 1965 yılında Mersin’de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Mersin’de tamamladı. Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden 1987 yılında mezun oldu. Askerden dönmesinin ardından 1989 yılında aile işletmesinde çalışmaya başladı. Bugün turizm, inşaat, enerji sektörlerinde faaliyet göstermektedir. Evli ve 3 çocuk babasıdır.
Üniversitesi İşletme Bölümünden 1991 yılında mezun oldu. Mezun olmasının ardından aile işletmesinde meyve sebze sektöründe çalışmaya başladı. Bugün Situr A.Ş. ile Mersin Hali’nde meyve sebze komisyonculuğu, Eren Tarım Ürünleri Ltd. Şti. çatısı altında ise meyve sebze ihracatı yapmaktadır. AKİB Yaş Meyve Sebze İhracatçılar Birliği ile MTSO Yönetim Kurulu Üyesidir. Evli ve iki çocuk babasıdır.
Yalçın Darıcı
Cem Buguce Cem Bucuge
(Yönetim Kurulu Sayman Üyesi): 1970 yılında Mersin’de doğdu. İlk, orta, lise eğitimini Mersin’de tamamladı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme eğitimini 3. sınıfta bırakarak aile işletmesi olan Gürbüz Hırdavat İnşaat Malzemeleri Ltd. Şti. yönetiminin başına geçti. MTSO Yönetim Kurulu Sayman Üyeliği’nin yanı sıra hali hazırda 2017/2018 Mersin Rotary Kulübü Başkanlığı ve 2018/2019 Dönemi 2430. Bölge Guvernör Yardımcılığı görevlerini icra etmekte olan Bucuge evli ve 2 çocuk babasıdır.
Yasemin Taş
Hakan Sefa Çakır (Yönetim Kurulu Başkan Yrd.): 1970 yılında Mersin’de doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Mersin’de tamamladı. Marmara
Yalçın Darıcı (Yönetim Kurulu Üyesi): 1961 yılında Osmaniye’de dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini Osmaniye’de tamamladı. 1987 yılından sonra kendi adına Türkiye genelinde TÜPRAŞ, BOTAŞ, Demir Çelik Fabrikaları, Amerikan Hava Üsleri başta olmak üzere birçok büyük sanayi kuruluşlarına taahhüt işleri yapan Darıcı, 1996 yılında Darıcıoğlu İnşaat Mühendislik ve Sanayi Limited Şirketini kurdu. Yalcın Darıcı, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Ahmet Belice Ahmet Belice
Yasemin Taş
Hakan Sefa Çakır
catçılar Birliği ve TURAB Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini sürdüren Yasemin Taş iki çocuk annesidir.
(Yönetim Kurulu Üyesi): 1974 yılında Malatya’da doğdu. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini Malatya’da tamamladı. 1998 yılında Doğu Akdeniz Üniversitesi Uygulamalı Matematik ve Bilgisayar Bilimleri Bölümü’nden mezun olarak aynı yıl aile şirketi Mersin İlaç Ecza Deposu’nda çalışmaya başladı. 2004 yılından bu yana şirketin ihracat birimi yöneticisi olarak görev yapmaktadır. MTSO, Akdeniz Kimyevi Maddeler İhra-
(Yönetim Kurulu Üyesi): 1969 yılında Kahramanmaraş’ta doğdu. İlkokulu Kahramanmaraş, ortaokulu Gaziantep, liseyi ise Mersin Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümü’nde tamamladı. Dicle Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’nden 1994 yılında mezun oldu. 1995 yılında kendi firmasını kurarak inşaat sektöründe taahhüt işlerine adım attı. Taahhüt dışında akaryakıt ve hazır beton sektörlerinde de faaliyet gösteren Belice, evli ve iki çocuk babasıdır. Nedim İkanç
(Yönetim Kurulu Üyesi): 1964 yılında Kadirli Azaplı Köyü’nde doğdu. İlkokulu Azaplı’da ortaokul ve liseyi ise Mersin’de tamamladı. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İş İdaresi Bölümü’nden mezun oldu. 1980 yılında otomotiv sektörüne adım attı. Nedim Otomotiv
5
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
ilçesinde doğdu. Silis kumu ve agrega üreticiliği yanı sıra kamu ve özel yapı müteahhitliği yapmaktadır. 2009 yılından bu yana madencilik sektöründen MTSO Meclis Üyesi olan Kanar, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Nedim İkanç
Sanayi Ticaret Limited Şirketini kurdu. Halen Sanayi Sitesi’nde çalışmalarını yürütmektedir. Uzun yıllar Tırmıl Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanlığı yapan İkanç, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Halil Kürek Halil Kürek
İsa Çani İsa Çani (Yönetim Kurulu Üyesi): 1965 yılında Mardin’de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Mardin’de tamamladıktan sonra 1989 yılında Mersin’e yerleşti.1990 - 1996 yılları arasında akaryakıt sektöründe BP bayiliği yaptı. 1997 yılında uluslararası nakliye sektörüne adım attı. 2001 - 2005 yılları arasında UND Yönetim Kurulu Üyeliği ve Bölge Sorumlusu olarak görev aldı. Halen uluslararası nakliye ve akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren Çani, evli ve 5 çocuk babasıdır.
Çetin Kanar Çetin Kanar (Yönetim Kurulu Üyesi): 1974 yılında Bitlis’in Tatvan
MTSO 5
CMYK
(Yönetim Kurulu Üyesi): 1981 yılında Mersin’de doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Mersin’de tamamladı. Amerika’da University of North Carolina of Charlotte İşletme Bölümü’nden 2003 yılında mezun oldu. 2004’ten bu yana aile işletmesi olan Dondurmacı Halil’de üçüncü kuşak olarak çalışan Kürek, evli ve iki çocuk babasıdır.
MTSO’nun yeni yönetimi TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nu ziyaret etti
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın (MTSO) yeni Yönetimi, Meclis Başkanlık Divanı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Delegeleri, seçimlerin ardından ilk resmi ziyareti TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’na gerçekleştirdi. Ziyarette Mersin’in hedefleri ve önümüzdeki süreçte takip edilmesi planlanan projeler konuşuldu. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan ve Meclis Başkanı Abdulhamit İzol ile beraberinde Meclis Başkanlık Divanı, Yönetim Kurulu ve TOBB Delegelerinden oluşan heyet, seçimler sonrasında ilk olarak Ankara’ya gitti. Ankara’da önce Anıtkabir’i ziyaret ederek Ata’nın huzuruna çıkan heyet, ardından TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu makamında ziyaret etti. Kabulde TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, yeni dönem çalışmaları için başarılar dileyerek, hayırlı olsun dileklerini iletti. Ayhan Kızıltan ziyarete iliş-
kin yaptığı açıklamada, güzel bir seçim süreci geçirdiklerini, Mersin’de her zaman birlik beraberlik mesajı vererek yola çıktıklarını söyledi. Mersin’de çok fazla proje olduğunu belirten Kızıltan, “Mersin’de yatırımı devam eden bir havaalanı projemiz var, organize sanayi bölgeleri projeleri var, ula-
şım projeleri gibi büyük ölçekli altyapı projeleri var. Üyelerimize yönelik projelerimiz var. Bizler bu projelerin hayata geçirilmesi için, her kesimin, her sektörün temsil edildiği bir oluşumla görev üstlendik. İnşallah Mersin’in ve üyelerimizin sorunlarını bu birliktelikle çözeceğiz. Bizim tek
amacımız bu” dedi. Hisarcıklıoğlu’nun engin deneyimleri bulunduğuna dikkat çeken Kızıltan, üyelerin sorunlarıyla yakından ilgilenip bu deneyimleriyle çözüm odaklı hareket ettiğini belirtti. Sohbet sırasında paylaşılan bir sorunun çözümü için anında ilgili Bakan-
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Divan Üyeleri Soldan Sağa: Kemal Yüksel, Hüseyin Dinler, Hamit İzol, Yakup Gitmiş
lıkla temasa geçerek randevu talep ettiğini dile getiren Kızıltan, “Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Bundan sonra engin tecrübelerinden yararlanmaya devam edeceğiz ve biz de her zaman yanında olacağız. Hep birlikte Türkiye için çalışacağız” ifadelerini kullandı.
6
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
Altyapı yatırımlarının hızla geliştiği ülke:
Türkmenistan’da faaliyet göstermek isteyen veya Türkmenistan piyasasında araştırma yapmak isteyen girişimcilerin Türkmenistan’a gelmek istemeleri halinde ilk karşılaştıkları sorun vize temini sorunudur. Vize alınmasındaki zorluklar, vize süresinin en fazla 6 ay olması, uzatmada çok sıkı kurallar getirilmesi ve vize ücretlerinin yüksek olması, girişimcileri zorlamaktadır. Resmi tatiller ve çalışma saatleri 1 Ocak Yeni Yıl Bayramı 12 Ocak Rus İşgaline Karşı Direnenleri Anma Günü 19 Şubat Bayrak Bayramı 8 Mart Uluslararası Kadınlar Günü 21-22 Mart Milli Bahar Bayramı (Nevruz Bayramı) 9 Mayıs Zafer Bayramı 18 Mayıs Kalkınma, Milli Birlik ve Şiir Günü (Mahtumkulu Bayramı) 6 Ekim Aşkabat Depreminde Ölenleri Anma Günü 27-28 Ekim Bağımsızlık Bayramı 12 Aralık Tarafsızlık Bayramı Ramazan ve Kurban Bayramı tarihleri ve süreleri Hükümet kararı ile belirlenir.
S
Başta doğalgaz olmak üzere doğal kaynaklar bakımından zengin, pamuk üretimi nedeniyle tekstil sektöründe ilerleyen Türkmenistan’da son dönemlerde gelişen ekonomi, altyapı yatırımlarını da beraberinde getiriyor. Su ve kanalizasyon sistemlerinin yenilenmesinden hastane ve kamu idari binalarından, otoyol köprü çalışmasına, havaalanlarının yenilenmesine kadar birçok yatırım devam ediyor.
SCB’nin dağılmasının ardından 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Türkmenistan’ı tanıyarak Aşkabat’ta ilk büyükelçilik açan ülke Türkiye’dir. Ortak tarihi, dili, dini ve kültürü paylaşan iki kardeş ülke ve halk arasında her dönem dengeli, karşılıklı saygı ve işbirliğine dayalı özel ilişkiler kurulmuştur. İki ülke arasındaki işbirliği dış politika, ticaret ve ekonomi, kültür ve eğitim başta olmak üzere her alanda olumlu bir seyir izlemektedir. Türkmenistan’da yaklaşık 600 civarında Türk firması kayıtlı olup Türkmenistan, son yıllarda Türk müteahhitlik firmalarının Orta Asya’da en çok proje üstlendiği ülke konumuna gelmiştir. Türkmenistan’ın bağımsızlığından itibaren Türk firmaları tarafından üstlenilen proje sayısı 1400’ün üzerindedir. Türk firmalarının inşaat sektörü dışında yoğun faaliyet gösterdiği bir diğer alan ise tekstil sektörüdür. Türkiye ve Türkmenistan arasında insani alanda da yakın ilişkiler bulunuyor. Türkmenistan’da yaşayan sayıları 10 bine yaklaşan Türk vatandaşı da iki ülke arasında önemli bir köprü konumunda. Her yıl çok sayıda Türkmen vatandaşı Türkiye’ye turizm veya ticaret amacıyla geliyor ve binlerce Türkmen öğrenci Türkiye’de eğitim görüyor. Coğrafi konum Türkmenistan Cumhuriyeti Orta Asya’nın güneyinde, Hazar Denizi kıyısında yer alır. Kuzeydoğusunda Özbekistan, kuzeybatısında Kazakistan, güneyinde İran ve güneydoğusunda Afganistan ile komşudur. 488,100 km’lik yüzölçümü ile bağımsız devletler topluluğunun en büyük dördüncü devletidir. Karakum çölü ülkenin %80’ini kapsar. Ülkenin başlıca üç nehri Ceyhun (Amudarya, 2.620 km), Tejen (1.150 km) ve Murgab’dır (978 km). Karakum kanalı 1.100 km uzunluğuyla tarım sektörü açısından hayati rol oynar. Nüfusun yarısı da kanal kıyısında yoğunlaşır. Başkent Aşkabat’ın da bulunduğu güney bölgesi deprem kuşağındadır ve en son büyük deprem şehrin tamamının yok olmasına neden olan 1948 yılındaki 8 şiddetindeki depremdir. Başlıca şehirler başkent Aşkabat, Türkmenabat ve Daşoğuz’dur. Nüfus ve işgücü yapısı Resmi olarak nüfus sayımı yapılmamakta ve nüfus verileri resmi olarak açıklanmamaktadır. Ancak, ülke nüfusu IMF tahminlerine göre 5,4 milyondur. Nüfusun % 28,9’u 0-14 yaş, % 66,9’u 15-64 yaş arasında, % 4,3’ü ise 65 yaş üzerindedir. Bağımsız Devletler Topluluğu içerisinde alan büyüklüğü açısından dördüncü sırada yer alsa da nüfusu oldukça azdır. Nüfusun %90’a yakını Türkmen olup diğer etnik gruplar Özbekler, Ruslar, Kazaklar, Tatarlar, Azeriler, Ermeniler ve Ukraynalılar’dır. Nüfusun % 89’u Müslüman’dır. Türkmenistan’da 12 Nisan 1993 tarihinden itibaren Kiril harflerinin bırakılması ve Latin harflerine geçilmesi kararlaştırılmıştır. Türkmen Türkçesi ülkenin resmi dilidir. Bunun yanı sıra Rusça yaygın
MTSO 6
CMYK
olarak kullanılır. Ayrıca Türkmenistan’ın kuzeyinde de Özbek azınlıklar tarafından Özbekçe kullanılır. Ülkede eğitime başlama yaşı 7 olup, ücretsiz zorunlu eğitim 10 yıldır. Okuma oranı % 98,8’dir. Sosyal Güvenlik Kanunu’na göre Türkmenistan’da emeklilik sistemi gönüllüdür. Emekli olmak isteyen kişilerin ücretlerden %2’lik bir kesinti yapılır. Emeklilik yaşı erkekler için 62, kadınlar için 57’dir ve emekli olabilmek için erkekler 25 yıl, kadınlar 20 yıl çalışmalıdır. Doğal kaynaklar ve çevre Petrol, doğal gaz, sülfür ve tuz başlıca doğal kaynaklardır. Ülkenin önemli miktarda gaz ve petrol rezervi bulunur. Gaz rezervleri yoğun olarak ülkenin doğusunda yer alan Amuderya havzasındadır. Hazar Denizi yakınlarında da gaz rezervleri vardır. Türkmenistan, eski Sovyet Cumhuriyetleri arasında gaz rezervleri bakımından Rusya’dan sonra gelir. Türkmenistan, hidro karbon sanayinin geliştirilmesi yönünde iddialı projeler ortaya koymaktadır. 2030 yılı itibarı ile doğal gaz üretiminin yılda 250 milyar metreküpe, ham petrol üretiminin ise yılda 110 milyon tona çıkarılması hedeflenmektedir. İhracat kapasitesinin ve ülkedeki iş ortamının yeterince gelişmemiş olması nedeniyle hidro karbon sanayinin gelişimi sınırlı düzeyde kalmıştır. Devlet Başkanı Berdimuhamedov yabancı şirketleri ülkenin boru hatları ağına yatırım yönünde ikna etmek için çalışmalar yürütür. Çin ve İran’a doğal gaz ulaştırılmasını sağlayacak boru hatları 2009 yılı sonu, 2010 yılı başında faaliyete geçmiş olup, ülkenin doğal gazı için yeni destinasyonlar yaratmıştır. Su kaynakları verimsiz kullanılmıştır. Orta Asya’nın en uzun nehri Amuderya, Türkmenistan’ın doğusundan geçer. Ülkenin güneyinde ise Tedzhen nehri bulunur. Ancak, bu nehirlerin ülkenin sınırlarında bulunmaları sebebiyle ülke topraklarının yalnızca % 3,5’i ekilebilir durumdadır. Tarımsal üretim neredeyse tamamen sulamaya dayanır. Hatalı sulama uygulamaları büyük miktarda su kaybına neden olmuştur. Hane halklarına ücretsiz su sağlanması da savurgan kullanım nedeni ile su kaynaklarının tükenmesinde etkili olmuştur. Toprağın ve yeraltı sularının tarımsal kimyasallar ve ilaçlarla kirlenmesi, Hazar Denizi’nde kirlilik, Amuderya nehrinin sulama amaçlı olarak yönünün değiştirilmesi sonucunda nehrin Aral Gölü’ne ikmal yapamaması ve çölleşme başlıca çevre sorunlarıdır. Ekonomik yapı Türkmenistan geniş topraklara sahip çölleşmiş bir ülke. Bununla birlikte ülkenin vahalarında yoğun sulu tarım gerçekleşir. Ülke toprakları büyük miktarda doğal gaz ve petrol rezervi barındırır. Ülkenin tarım alanlarının yarısından fazlasında pamuk ekili olup uygulanan yanlış tarım ve sulama politikaları sonucunda ülkenin pamuk üretimi geçmiş yıllara göre önemli
miktarda azalmıştır. FAO (U.N. Food and Agriculture Organization) verilerine göre Türkmenistan dünyanın 9’ncu büyük pamuk üreticisi olup, yıllık 1 milyon ton civarında pamuk üretir. Doğalgaz satışı, Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti (Ç.H.C) ve İran’a yapılmaktadır. Hazar Denizi ve ülkenin bazı bölgelerinde çıkarılan ham petrol yine Türkmenbaşı ve Seydi rafinerilerinde işlenir. İplik ve kumaş sektöründe pek çok fabrika üretim yapar. Ayrıca, yeni iplik fabrikalarının kurulmasına devam edilmektedir. Diğer sanayi ürünlerinin üretimi konusunda da fabrikaların kurulması için çalışmalar devam etmektedir. Gıda üretimi konusunda son dönemde hızlı gelişmeler yaşanmakta olup hayvancılık ürünleri (salam, sosis, sucuk, pastırma, konserve et ürünleri), süt ürünleri (pastörize süt, yoğurt, dondurma, peynir), tavuk ürünleri (paket bütün tavuk, parça tavuk, yumurta), tahıl ürünleri (makarna, bisküvi, çikolata, paketli ekmek), salça, meyve suyu, mineral su gibi alanlarda yerli üretim yapılır. 2009 yılında yaşanan küresel ekonomik kriz ve Türkmenistan’ın Rusya ile doğal gaz ileti üzerine yaşadığı anlaşmazlıklar, ülkenin Rusya üzerinden ihracat yolunun kapanmasına neden olmuştur. Ancak Ç.H.C. ile yapılan anlaşmalar neticesinde yeni bir boru hattı inşa edilmiş olup, ülkenin en önemli doğal gaz ithalatçısı Ç.H.C.’dir. Türkmen ekonomisine ilişkin veriler geçmişte devlet sırrı olarak nitelendirilmiştir. Ancak, yeni hükümet bir İstatistik Ajansı kurmuştur. Bununla birlikte açıklanan veriler ekonomik durumla ilgili gerçek durumu yeterince ortaya koymaz. Başkan Berdimuhamedov’un yönetime gelmesinden sonra ülkede uygulanmakta olan ikili kur sistemine son verilmiş, ülke parası Manat’ın değeri yeniden belirlenmiş, benzin fiyatlarına sağlanan sübvansiyonlar azaltılmış, Hazar Denizi kıyısında özel turizm bölgesi kurulması kararı alınmıştır. Hükümetin ülkeye yabancı yatırımların çekilmesi yönünde bir niyeti olmasına karşın, bürokratik engeller nedeniyle yeterli miktarda yabancı sermaye girişi ve yatırım olmamıştır. Ekonomide geleceğe yönelik beklentiler Doğal gaz satış kanallarının çeşitlenmesi ile birlikte ülke gelirlerinde önümüzdeki dönemde mevcut artışın devam etmesi beklenmekte. Bu gelir artışı, ülkede yatırımların hızlanmasına yol açacaktır. İzlenen kalkınma politikaları paralelinde tüm şehirlerde konut, okul, alış veriş merkezi, hastane, kamu idari binaları, şehir su ve kanalizasyon sisteminin yenilenmesi, şehirlerarası yolların uluslararası standartlarda inşası, otoyol köprülerinin yapımı, havaalanlarının yenilenmesi, yeni üretim tesislerinin kurulması gibi pek çok yatırım hayata geçmiş olup bahse konu yatırımlar önümüzdeki dönemde de devam edecektir. Awaza Milli Turizm Bölgesinde
yeni otellerin kurulmasına devam edilmektedir. Bununla birlikte, Hazar Denizinde gemi sektörünün gelişmesi, yeni tersane kurulması, Türkmenbaşı Limanı’nın yenilenmesi de ayrı bir proje olarak devam etmektedir. Bir şantiye görünümündeki ülkede önümüzdeki yıllarda da yatırımların devam etmesi beklenmektedir. İhraç pazarlarının çeşitlendirilmesi Türkmen hükümetinin ekonomi ve dış politika alanında başlıca gündem maddelerinden biri olmaya devam edecektir. Doğal gaz boru hatları ile yeni ihraç yollarının açılması Çin, İran ve nihayetinde Avrupa ile ve bel-
ki de Afganistan, Pakistan ve Hindistan ile ilişkileri ön plana çıkaracaktır. İşadamlarının Pazarda Dikkat Etmesi Gereken Hususlar Pasaport ve vize işlemleri Umuma mahsus pasaport hamilleri vizeye tabidir. Hizmet ve hususi pasaport hamili Türk vatandaşları vizeden muaf olmakla birlikte, davet edilmek ve pasaport bilgileri ilgili Türkmen makamlarına bildirilmek kaydıyla ülkeye kabul edilir. Diplomatik pasaport hamili Türk vatandaşları ise vizeden muaftır.
Kullanılan lisan Resmi dil Türkmence’dir. Bununla birlikte Rusça da yaygın olarak kullanılır. Hükümet İngilizce öğrenilmesini teşvik etse de İngilizce ülkede fazla yaygın değildir. Haberleşme Ülkede hem sabit hem de mobil telefonlar yaygındır. Kırsal ve dağlık kesimlerde mobil iletişimde sıkıntı olabilir. Otellerde sağlanan internet hizmeti hızı düşüktür. Yerel saat Türkiye ile saat farkı:Yaz saati+2 saat, Kış saati+3 Saat İklim Ülkede karasal iklim hâkimdir. Kaynak: Ekonomi Bakanlığı
Türkmenistan ülke analizi D
etaylı bilgi ve talepleriniz için www.tibim.org veya Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, Ticari Bilgi ve İstihbarat Merkezi’ni ziyaret edebilirsiniz. Sizin için pazar araştırmanızı yapar, kesin müşteri veya potansiyel müşterilerinizin detaylı bilgilerini sunabiliriz.
fından açıklanmamış olması sebebiyle, diğer ülkeler üzerinden ulaşılan ithalat verileri baz alınmıştır. 2016 yılında Türkmenistan’ın, Türkiye’den ithal ettiği ürünlerin başında 111,9 milyon dolar ile demir/çelikten diğer inşaat-aksamı kategorisine giren ürünler yer alır. Bu değer, Türkiye’nin ürün özelindeki Türkmenistan’a ve diğer ülkelere yaptığı ihracatın %17,5’ine denk gelir. Türkmenistan’ın, Türkiye’den en çok ithal ettiği ikinci sıradaki ürün 42,5 milyon dolar ile bağlantı parçaları takılmayan diğer elektrik iletkenleri (gerilimi=<1000 V. için) kategorisinde yer alan ürünler olmuştur. Bu değer, Türkiye’nin ürün özelindeki Türkmenistan’a ve diğer ülkelere yaptığı ihracatın %3,7’sine denk gelir. Köşeli çubuklar (çentik, yiv, oluk vb. şekil bozuklukları olan) ise 27,1 milyon dolar ile Türkmenistan’ın, Türkiye’den en çok ithal ettiği üçüncü sıradaki ürün grubu olmuştur. Bu değer, Türkiye’nin ürün özelindeki Türkmenistan’a ve diğer ülkelere yaptığı ihracatın %1,06’sına denk gelir.
Türkmenistan’ın ithalatı: 2016 yılında dünya genelinden 5,5 milyar dolar ithalat gerçekleştiren Türkmenistan’ın en fazla ithalat gerçekleştirdiği ilk üç ülke sırasıyla; 1,24 milyar dolar ile Türkiye, 570,5 milyon dolar ile Rusya Federasyonu ve 547,3 milyon dolar ile İran Cumhuriyeti’dir. Türkiye, Türkmenistan’ın ithalat yaptığı ülkeler arasında %22,6 pay ve 1,24 milyar dolar ile ilk sırada yer alır. Gümrük tarife istatistik pozisyonuna göre ürün özelinde Türkmenistan’ın dünya genelinden gerçekleştirdiği ithalat incelendiğinde, 213,7 milyon dolar ile demir/çelikten diğer inşaat-aksamı kategorisinde yer alan ürünler ilk sırada gelir. Diğer amaçlar için kullanılan kompresör, vantilatör, aspiratör ürünleri 179,6 milyon dolar ile ikinci sırada yer Türkmenistan’ın Türkiye’ye yaptığı ihracat alırken, başka yerde belirtilmeyen emtialar kategorisine Bu bölümde ilgili ihracat verilerinin Türkmenistan taragiren ürünler ise 142,9 milyon dolar ile üçüncü sırada yer fından açıklanmamış olması sebebiyle, diğer ülkeler taraalmaktadır. fından sağlanan ihracat verileri baz alınmıştır. 2016 yılında, Türkmenistan’ın Türkiye’ye ihraç ettiği Türkmenistan’ın ihracatı: ürünlerin başında 169,6 milyon dolar ile pamuk (kardesiz, 2016 yılında dünya geneline 7,93 milyar dolar ihracat taranmamış) bulunur. gerçekleştiren Türkmenistan’ın en fazla ihracat gerçekleşBu değer, Türkmenistan’ın bu ürün özelinde Türkiye tirdiği ilk üç ülke sırasıyla; 5,56 milyar dolar ile Çin, 422,4 dahil diğer ülkelere de yapmış olduğu ihracat rakamının milyon dolar ile Türkiye ve 420,2 milyon dolar ile İtalya’dır. %74,3’üne denk gelir. Gümrük tarife istatistik pozisyonuna göre ürün özelinde İkinci sırada, pamuk ipliği (tek kat, penyesiz, pamuk= Türkmenistan’ın dünya geneline gerçekleştirdiği ihracat in- > %85, 232.56=) 138,9 milyon dolar ile yer alır. İlgili değer, celendiğinde, 5,86 milyar dolar ile doğal gaz (gaz halinde) Türkmenistan’ın bu ürün özelinde Türkiye dahil diğer ülkeilk sırada yer alır. lere de yapmış olduğu ihracat rakamının %80,3’üne denk İkinci sırada 537,3 milyon dolarla, petrol yağları ve bitü- gelir. menli minerallerden elde edilen yağlar (ham) bulunur. Üçüncü sırada ise 17 milyon dolar ile petrol ve bitümenli Üçüncü sırada ise diğer yağlar ve müstahzarlar katego- yağlardan elde edilen hafif yağlar ve müstahzarları (petrol risine giren ürünler, 249,6 milyon dolar ile yer almaktadır. veya bitümenli yağ oranı >=%70) bulunur. İlgili değer, Türkmenistan’ın bu ürün özelinde Türkiye dahil diğer ülkelere Türkmenistan’ın Türkiye’den yaptığı ithalat de yapmış olduğu ihracat rakamının %90,3’üne denk gelBu bölümde ilgili ithalat verilerinin Türkmenistan tara- mektedir.
7
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
MTSO’da 41 Meslek Komitesi temsilcileri belirlendi
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda Meslek Komitelerinde görev dağılımı gerçekleşti. Komiteler, yeni başkanlarını belirledi.
1
Nisan 2018 Pazar günü gerçekleşen MTSO Meslek Komiteleri seçimlerinin ardından 7 Nisan Cumartesi günü Komitelerde görev dağılımları tamamlandı. Yeni dönemde Meslek Komitesi sayısı 35’ten 41’e yükselirken Komite Üyesi sayısı da 197’den 239’a ulaştı. 4 yıl için MTSO’da görev alacak yeni üyelerin listesi şöyle: MTSO 1 No’lu Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Komitesi KEREM BALTU - Komite Başkanı FERİDE ÇAYIR- Komite Başkan Yrd. HAKAN SEFA ÇAKIR - Yön. Kur. Bşk. Yrd. YUSUF VEDAT YÜCESOY - Meclis Üyesi NURETTİN CUMAOĞLU - Meclis Üyesi MUSTAFA ARSLAN - Komite Üyesi HAKAN DÖNMEZ - Komite Üyesi MTSO 2 No’lu Sebze ve Meyve Komisyoncuları Komitesi GÜRGİN ÖZKAN - Komite Başkanı HALUK MUTLUAY - Komite Başkan Yrd. Meclis Üyesi METİN BEYAN - Meclis Üyesi SUPHİ YILMAZ - Meclis Üyesi REMZİ KOLDAŞ - Komite Üyesi HİKMET ADIGÜZEL - Komite Üyesi SİNAN KARACA - Komite Üyesi MTSO 3 No’lu Hububat ve Bakliyatın İşlenmesi ve Ticareti Komitesi BURHANETTİN KILIÇ - Komite Başkanı İBRAHİM ÖZDOĞRU - Komite Başkan Yrd. MAHMUT ARSLAN - Meclis Üyesi VEYSEL MEMİŞ - Meclis Üyesi İSMAİL DERVİŞOĞLU - Komite Üyesi MTSO 4’Nolu Hayvansal Ürünler ve Destek Faaliyetleri Komitesi AYTEN YENİÇIKAN - Komite Başkanı UFUK PEKEL - Komite Başkan Yrd. ABBAY POLAT - Meclis Üyesi SEÇKİN TATAR - Meclis Üyesi AZİZ ERGÜVAN - Komite Üyesi MTSO 5 No’lu Tarım Destek Faaliyetleri Komitesi MURAT OKŞAR - Komite Başkanı SERDAR VETEM - Komite Başkan Yrd. ENİS GÜRBÜZ HEKİMOĞLU - Meclis Üyesi İSMAİL YAVUZ ÖZGÜVEN - Meclis Üyesi FERİT ULUDAĞ - Komite Üyesi MTSO 6 No’lu Toptan Gıda ve Muhtelif Ticaret Komitesi
HASAN YILMAZ - Meclis Üyesi HAMİT DOĞAN - Meclis Üyesi SERCAN İNGİLOK - Komite Üyesi
MEHMET NİYAZİ YÜCESOY - Meclis Üyesi SAFVATULAH IŞIK - Komite Üyesi SÜLEYMAN BÜYÜKAYDIN - Komite Üyesi
MTSO 9 No’lu Bilgisayar, Elektrik, Elektronik, Telekomünikasyon ve Büro Cihazları Komitesi
MTSO 17 No’lu Yolcu Taşımacılığı Komitesi
SERKAN KARAKAYA - Komite Başkanı MEHMET KUZU - Komite Başkan Yrd. HAKAN KAYACI - Meclis Üyesi ALİ MEHMET AK - Meclis Üyesi ALİ SOYUTÜRK - Meclis Üyesi ALİ FEHMİ DEŞİLMEZ - Komite Üyesi AYŞE YILDIZ - Komite Üyesi MTSO 10 No’lu Akaryakıt, LPG, Madeni Yağın İşlenmesi ve Ticareti Komitesi APTİ ÖZTÜRK - Komite Başkanı BURHAN KARAHAN - Komite Başkan Yrd. MEHMET CAN DUMAN - Meclis Üyesi HÜSEYİN ÇALIŞKAN - Meclis Üyesi MESUT SELİM ÖZCÖMERT - Meclis Üyesi EDİP KANAR - Komite Üyesi SABİRE SERAP KÜRK - Komite Üyesi MTSO 11 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Ticareti Komitesi KEMAL DEDE - Komite Başkanı MEHMET ÖNDER USTA - Komite Başkan Yrd. ÖZCAN DEMİR - Meclis Üyesi MEHMET RIZA BOYRAZ - Meclis Üyesi HAKAN BOZBEY - Meclis Üyesi FETHİ ÇELİK - Komite Üyesi MEHMET GÖKHAN - Komite Üyesi MTSO 12 No’lu Mobilya, Halı ve Ev Eşyası Komitesi N. YILMAZ AKBAŞ - Komite Başkanı RAMAZAN ÇİMEN - Komite Başkan Yrd. OSMAN KİPER - Meclis Üyesi HASAN HÜSEYİN İPEK - Meclis Üyesi HÜSEYİN DOĞANLAR - Komite Üyesi MTSO 13 No’lu Ulaşım Araçları İmalat, Satış ve Onarımı Komitesi MEHMET KİSİN - Komite Başkanı ZİYA ÇOKGÜNLÜ - Komite Başkan Yrd. NEDİM İKANÇ - Yönetim Kurulu Üyesi MESUT TOZLU - Meclis Üyesi MUSA AKDEMİR - Meclis Üyesi METİN AYDIN - Komite Üyesi SELAHATTİN ERTUĞAN - Komite Üyesi MTSO 14 No’lu İkamet Amaçlı İnşaat Komitesi
MUHSİN GÖKÇE - Komite Başkanı NESLİHAN BAYSAL - Komite Başkan Yrd. METİN SAPAN - Meclis Üyesi MURAT YILMAZ - Meclis Üyesi TEVFİK DÖNMEZ - Meclis Üyesi SADIK ERHAN ATTİLA - Komite Üyesi CEVDET NURDUHAN - Komite Üyesi
ÖZCAN CAN - Komite Başkanı ALİ METE TAŞDEMİR - Komite Başkan Yrd. AHMET BELİCE - Yönetim Kurulu Üyesi CİHAD GÜNDOĞAR - Meclis Üyesi YILMAZ ÖZDEMİR - Meclis Üyesi BAYRAM ÖZBALTA - Meclis Üyesi ATİK KAYAN - Komite Üyesi ÖMER EKE - Komite Üyesi MEHMET ALİ UĞURLU - Komite Üyesi
MTSO 7 No’lu Perakende Gıda ve Muhtelif Ticaret Komitesi
MTSO 15 No’lu Mühendislik ve Mimarlık Komitesi
MUSTAFA AYKUN - Komite Başkanı EMİN ÖZGÜR HASBEK - Komite Başkan Yrd. İSHAK MEHMET HASANCAOĞLU - Meclis Üyesi HAYRİ TOPÇU - Meclis Üyesi ŞEMSETTİN BAYAR - Meclis Üyesi MUSTAFA ÖZBAYHAN - Komite Üyesi OSMAN YALÇIN - Komite Üyesi
ENVER KÜÇÜKALIÇ - Komite Başkanı MUSTAFA TORNA - Komite Başkan Yrd. SADIK ÇAĞATAY GÜNEŞ - Meclis Üyesi SELAMİ ARICI - Meclis Üyesi EMİNE PERVİN AKBAŞ - Komite Üyesi
MTSO 8 No’lu Dayanaklı Tüketim Malları Komitesi
EROL BERKTAŞ - Komite Başkanı MEHMET HÜRMEYDAN - Komite Başkan Yrd. CEM BUCUGE - Yön. Kur. Sayman Üyesi MUSTAFA KABADAYI - Meclis Üyesi
İSMAİL KURT - Komite Başkanı KASIM UYSAL - Komite Başkan Yrd.
MTSO 7
CMYK
MTSO 16 No’lu İnşaat Malzemeleri Üretimi ve Ticareti Komitesi
SELÇUK KILIÇ - Komite Başkanı ERCAN TERZİER - Komite Başkan Yrd. MUSTAFA ÖZDAMAR - Meclis Üyesi SİNAN KOÇ - Meclis Üyesi CEM ÖZPAKSOY - Komite Üyesi MTSO 18 No’lu Gümrük Müşavirliği Hizmetleri Komitesi ZEKİ ŞAN - Komite Başkanı CENGİZHAN KÜÇÜKGERGER - Komite Başkan Yrd. CEBRAİL ORMAN - Meclis Üyesi İSMET SÖKÜN - Meclis Üyesi ALİ SERDAR TANER - Komite Üyesi MTSO 19 No’lu Yurtiçi Yük ve Eşya Taşımacılığı Komitesi MUAZZEZ ARAÇ - Komite Başkanı ZEKİ RASİM ÖZDERE - Komite Başkan Yrd. ORHAN KEMAL YÜKSEL - Meclis Katip Üyesi UFUK MAYA - Meclis Üyesi VURAL ZAFER EMİREL - Komite Üyesi MTSO 20 No’lu Uluslararası Yük ve Eşya Taşımacılığı Komitesi HASAN BÜYÜK - Komite Başkanı UĞUR KAYA - Komite Başkan Yrd. İSA ÇANİ - Yönetim Kurulu Üyesi MEHMET HALİT DÜZKAYA - Meclis Üyesi NECMETTİN CABADAK - Meclis Üyesi MEHMET KELEŞ - Komite Üyesi YAŞAR ÖZKAYA - Komite Üyesi MTSO 21 No’lu Deniz Yolu Taşımacılığı ve Destek Hizmetleri Komitesi ONUR OCAK - Komite Başkanı ŞABAN ADLI - Komite Başkan Yrd. MEHMET AZMİ DAMLA - Meclis Üyesi ALKAAN SEVİM - Meclis Üyesi YAŞAR GÜLER - Komite Üyesi MTSO 22 No’lu Finans ve Kuyumculuk Komitesi
HÜSEYİN OYNAR - Komite Başkanı AHMET HÜRŞAH ÇELİK - Komite Başkan Yrd. ÇETİN KANAR - Yönetim Kurulu Üyesi İSMAİL YERLİKAYA - Meclis Üyesi BURHAN CACİM - Komite Üyesi
YAVUZ BELLER - Komite Başkanı
MTSO 24 No’lu Lokanta, Kafeterya ve Pastaneler Komitesi
MTSO 33 No’lu Gıda ve İçecek Sanayi Komitesi
HÜSEYİN ORĞUN - Komite Başkanı RAMAZAN YILDIZ - Komite Başkan Yrd. HACI HALİL KÜREK - Yönetim Kurulu Üyesi ZEYNİ CEYLAN - Meclis Üyesi MEHMET ATİLLA - Meclis Üyesi TEĞMEN ÇETİNDAĞ - Komite Üyesi YUNUS KÖY - Komite Üyesi
VAHİT KENLİ - Komite Başkanı RAMAZAN TOPAL - Komite Başkan Yrd. ABİT DALKILIÇ - Meclis Üyesi MEHMET ORGUN - Meclis Üyesi NEVRUZ ŞEN - Komite Üyesi
MTSO 25 No’lu Seyahat Acenteleri, Konaklama Eğlence, Sanat, Spor İşletmeleri Komitesi
MEHMET ALİ GÜLDAĞ - Komite Başkanı MUSTAFA KAYIN - Komite Başkan Yrd. ALPAY SEYHAN - Meclis Üyesi SABRİ TEKLİ - Meclis Üyesi SİNAN ACAR - Komite Üyesi
MURAT DEMİR - Komite Başkanı DİLEK DERE - Komite Başkan Yrd. ABDULHAMİT İZOL - Meclis Başkanı HAKAN BAYINDIR - Meclis Üyesi SEMRA İZOL ALKIŞ - Komite Üyesi MTSO 26 No’lu Sağlık Hizmetleri, Medikal ve Kozmetik Komitesi ERDAL HORUZ - Komite Başkanı FERİT AKGÜL - Komite Başkan Yrd. YASEMİN TAŞ - Yönetim Kurulu Üyesi ERSOY KUŞCU - Meclis Üyesi ÖZGÜR GÜLER - Meclis Üyesi METİN DEMİR - Komite Üyesi HAKAN DİNDAR - Komite Üyesi MTSO 27 No’lu Makine Sanayi Komitesi OĞUZ AKAR TÜLÜCÜ - Komite Başkanı KADİR TELLİ - Komite Başkan Yrd. YALÇIN DARICI - Yönetim Kurulu Üyesi FAHRETTİN AŞUT - Meclis Üyesi MEHMET GÖK - Komite Üyesi MTSO 28 No’lu Eğitim Hizmetleri Komitesi MEHMET CAHİT TUNÇ - Komite Başkanı HATİCE SURAY - Komite Başkan Yrd. YALÇIN BALCI - Meclis Üyesi TAMER GÜNER - Meclis Üyesi ERCAN BALA - Komite Üyesi MTSO 29 No’lu Kırtasiye, Matbaa, Reklam Ajansları ve Basın Yayın Hizmetleri Komitesi TURGAY DEMİRTAŞ - Komite Başkanı AHMET ONGUN - Komite Başkan Yrd. - Meclis Üyesi YAKUP GİTMİŞ - Meclis Başkan Yardımcısı AYTEN TEPE - Komite Üyesi FERİT BAĞBAN - Komite Üyesi MTSO 30 No’lu Sigortacılık Hizmetleri Komitesi ABDULCELİL ALKIŞ - Komite Başkanı MEHMET MAHSUM YILDIRIM - Komite Başkan Yardımcısı HÜSEYİN DİNLER - Meclis Başkan Yardımcısı DİLEK ÇAKİR KILIÇ - Komite Üyesi HATİCE DEMİRASAL - Komite Üyesi MTSO 31 No’lu İşletme Destek Faaliyetleri Komitesi
MEHMET DİNAR - Komite Başkanı AHMET MAHSERECİ - Komite Başkan Yrd. MUSTAFA MUTLU KOYUNCUOĞLU - Meclis Üyesi ZEYNEL AYDEMİR - Meclis Üyesi İRFAN ALTIN - Komite Üyesi
İZZET KOCAKAPLAN - Komite Başkanı AYNUR COŞKUN ESER - Komite Başkan Yardımcısı AHMET AKIN - Meclis Üyesi MELİH AYDOĞDU - Meclis Üyesi YAKUP YILMAZ - Meclis Üyesi VOLKAN AVCIBAŞI - Komite Üyesi EROL DİBO - Komite Üyesi
MTSO 23 No’lu Madencilik ve Mineral Ürünler Komitesi
MTSO 32 No’lu Metal Sanayi Komitesi
SABAHİTTİN ÖZDEMİR - Komite Başkan Yrd. AYHAN KIZILTAN - Yönetim Kurulu Başkanı SERHAT SERVET DÖVENCİ - Meclis Üyesi ENVER ÖZTÜRK - Komite Üyesi
MTSO 34 No’lu Ağaç ve Orman Ürünleri Komitesi
MTSO 35 No’lu Geri Dönüşüm, Plastik ve Kimya Komitesi GÜL ZEYNEP ASLAN - Komite Başkanı TAHİR HAYRULLAH - Komite Başkan Yrd. CANER ALTUNTAŞ - Meclis Üyesi SABAHATTİN KILIÇÇIOĞLU - Meclis Üyesi İSTİKLAL KOÇYİĞİT - Komite Üyesi MTSO 36 No’lu Yurtdışı Muhtelif Ticaret Komitesi AHMET BARAN - Komite Başkanı MUHAMED MÜCAHİT ALTAY - Komite Başkan Yardımcısı SERDAR YILDIZGÖRER - Meclis Üyesi ZÜHAL İÇENLER - Meclis Üyesi MEHMET OSMAN BAYAM - Komite Üyesi MOHAMMED HAİTHAM KAHİL - Komite Üyesi HALİL İBRAHİM ŞİMŞEK - Komite Üyesi MTSO 37 No’lu Enerji Üretim ve Ticareti Komitesi EŞREF AKDOĞAN - Komite Başkanı UFUK AKDEMİR - Komite Başkan Yrd. ALİ FUAD BUDUR- Yön. Kur. Bşk. Yrd. HALUK VELİ DOĞAN - Meclis Üyesi AHMET YİĞİT KAZANÇ - Komite Üyesi MTSO 38 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Sanayi Komitesi ALİ ŞİMŞEK - Komite Başkanı SENCER DOĞRUYOL - Komite Başkan Yrd. EKREM SAĞLAM - Meclis Üyesi HABİB KURT - Meclis Üyesi ABDULLAH YILMAZ - Komite Üyesi MTSO 39 No’lu Emlak ve Destek Faaliyetleri Komitesi NURETTİN SU - Komite Başkanı EROL SÜSOY - Komite Başkan Yardımcısı NUH YÜKSELGÜNGÖR - Meclis Üyesi MURAT HAS - Meclis Üyesi SEDAT ERDAL - Komite Üyesi MTSO 40 No’lu Genel İnşaat Faaliyetleri Komitesi NURETTİN AKBAY - Komite Başkanı NEDİM GÜRLER - Komite Başkan Yrd. Meclis Üyesi İBRAHİM ARGÜN - Meclis Üyesi HASAN ENGİN - Meclis Üyesi HÜSEYİN GÜLER - Komite Üyesi BORA DELİBAŞ - Komite Üyesi HASAN ÖZYÜREK - Komite Üyesi MTSO 41 No’lu Lojistik Hizmetleri Komitesi BEKİR ŞAHİN - Komite Başkanı HALİT FİDAN - Komite Başkan Yardımcısı MURAT İLÇA - Meclis Üyesi SERVET ECE - Meclis Üyesi ORHAN YILDIRIM - Komite Üyesi
YIL: 20 | SAYI: 351 | 15 - 28 Nisan 2018 | www.mtso.org.tr
EBRD, daha çok KOBİ’ye ulaşma hedefinde
RÖPORTAJ
8
ihtiyacı var ve üst düzey yönetime dışarıdan gelecek uzmanlar, (kurucuyla ya da ikinci ve üçüncü nesille beraber çalışacak) çoğu zaman şirkette olumlu yönde değişime ve ilerlemelere yardımcı olmaktadır. Dahası, dünyadaki ekonomik düzen, günümüzde çok daha hızlı değişmekte ve strateji belirlemek ve işletmeye yeniden odaklanmak KOBİ’lerin rekabet içerinde kalabilmesi için üzerinde durması gereken oldukça önemli alanlardır. Ancak, KOBİ’lerin ihtiyaçları bunlarla sınırlı değil. Bir firmanın tanı çalışmasından elde edilen bulgulara dayanarak, firmanın kendine özel ihtiyaçlarını giderebilmek üzere birçok danışmanlık alanını içeren, firmaya özel danışmanlık hizmetleri sunuyoruz. MTSO Haber: KOBİ’lerin EBRD hizmetlerinden yararlanma koşullarını anlatır mısınız? Yıllık cirosu en fazla 50 Milyon Euro olan ya da bilançosu 43 Milyon Euro’dan az ve çalışan sayısı 250’den az olan özel işletmelerle çalışıyoruz. Diğer bir kriter ise, büyüme potansiyeli görmeyi ve danışmanlık hizmeti için gerçek bir ihtiyaç olmasını bekliyoruz.
Paolo Monaco
EBRD KOBİ Finansman ve Danışmanlık Bölge Yöneticisi
Girişimciliği teşvik etme ilkesiyle çalışmalarını sürdüren Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Türkiye genelinde daha çok KOBİ’ye ulaşma hedefinde. Yalnızca finansman sağlamadıklarını, küçük işletmelere danışmanlık desteği verdiklerini de belirten EBRD KOBİ Finansman ve Danışmanlık Bölge Yöneticisi Paolo Monaco, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yerel ve uluslararası danışmanlardan faydalanmalarına yardımcı olduklarını söyledi.
F
aaliyet alanları arasında KOBİ’lerde direkt ve endirekt borç ve sermaye yatırımları, inovasyon ve iyileştirilmiş kurumsal yönetim yoluyla özel sektör rekabetini güçlendirmek, bölgesel ve genç nüfusu topluma dahil etme ve cinsiyet eşitliği, uzun vadeli büyüme potansiyelini desteklemek gibi konular yer aldığını belirten Monaco EBRD ve çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi: MTSO Haber: Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? EBRD, Doğu Avrupa’dan Orta Asya’ya, Güney ve Doğu Akdeniz’e kadar 30 ülkede, çeşitli projeleri destekleyen uluslararası bir finans kuruluşudur. EBRD’ye 66 ülke ve iki devletlerarası kurum ortaktır. Bunlar Avrupa Birliği ve Avrupa Yatırım Bankası. Banka, girişimciliği teşvik eder. Açık ve demokratik piyasa ekonomileri için, ihtiyaçları piyasa tarafından tamamen karşılanamayan özel sektör müşterilerine yatırım yaparak geçişi güçlendirir. MTSO Haber: EBRD’nin Türkiye’deki ana faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Türkiye’de, hepsi bizim için eşit derecede önemli olduğundan birçok farklı sektöre yatırım yapmaya odaklıyız. Enerji sektörü reformlarını desteklemek üzere enerji verimliliği & yenilenebilir enerji, özel sektörün de katılımıyla altyapı kalitesini iyileştirme, KOBİ sektöründe direkt ve endirekt borç ve sermaye yatırımları, inovasyon ve iyileştirilmiş kurumsal yönetim yoluyla özel sektör rekabetini güçlendirmek, bölgesel ve genç nüfusu topluma dahil etme ve cinsiyet eşitliği, uzun vadeli büyüme potansiyelini desteklemek için sermaye ve yerel para piyasalarını güçlendirmek, faaliyetlerimiz arasında yer alır. MTSO Haber: Bölgemizde en güçlü sektörler tarım, turizm, lojistik ve enerji. Başta bu
alanlarda olmak üzere sektörlere özel spesifik destekleriniz var mı? EBRD, enerji, tarım ve gıda işleme, altyapı, üretim ve finansal sektör gibi birçok sektörle çalışmaktadır. Biz talep odaklı bir bankayız. Finans ve bilgi ihtiyaçlarını karşılıyoruz. MTSO Haber: Özel sektöre yönelik finansman ve teknik destek hizmetlerinizin detaylarını anlatabilir misiniz? EBRD her müşterinin ve projenin ihtiyaçlarına özel finansal ürünler sunmaktadır. Ölçek olarak, EBRD finansmanı genellikle işlem başına 3-5 Milyon Dolar ve 150 milyon Dolar aralığındadır ve kredi ya da sermaye yatırımları şeklindedir. Ortalama bir EBRD yatırımı 25 Milyon Dolar’dır. Daha küçük ölçekli projeler de oldukça önemlidir ve daha küçük direkt yatırımlar için özel programlar yoluyla finanse edilmektedir. Ancak 0,5 Milyon Dolar’dan küçükse, bu projeler genellikle yerel kurumlar tarafından finanse edilmektedir. EBRD, bu taleplerin karşılanması için Türk bankalarına finansman sağlamaktadır. Daha da önemlisi, yalnızca finansman sağlamıyoruz. Küçük İşletmelere Danışmanlık Destekleri kapsamında EBRD küçük ve orta ölçekli işletmemelerin yerel ve uluslararası danışmanlardan faydalanmalarına yardımcı oluyor. MTSO Haber: Bankacılık dışında danışmanlık desteği de veriyorsunuz. Verilen destekleri biraz açacak olursanız neler söylersiniz? KOBİ müşterilerimizi, onların yönetim ekibine yardım edebilecek ve işletmelerini ilerletebilecek yerel ve uluslararası danışmanlarla tanıştırıyoruz. Danışmanlık projeleri, her firmanın kendine özel ihtiyacına göre tasarlanmaktadır ve süreci mümkün olabildiğinde kolaylaştırmak adına KOBİ’leri tüm proje süreci boyunca
destekliyoruz. Ön tanı aşamasından (yapılacak işin ana kapsamının ne olacağını tanımlamak üzere yapılır) proje kapanışına kadar KOBİ’lere, danışmanla gerçek bir iş ilişkisi kurmalarına yardımcı oluyoruz ve her projenin net olarak tanımlanmış bir kapsamı olmasını sağlıyoruz. İşletmelerin profesyonel uzmanlığa ihtiyacı olduğuna ve başarılı danışmanlık projeleri ile işlerinde dönüşüm sağlayabileceklerine inanıyoruz. Daha da önemlisi, işletmelerin bu danışmanlık hizmetlerinden faydalanabilmek için yüksek ücretler ödemesi gerekmiyor. Çünkü EBRD, proje maliyetlerini işletmelerle paylaşabilmek için Avrupa Birliği gibi finansör kurumlarla işbirliği yapıyor. Bu sayede maksimum 10 bin Avroya kadar, projenin toplam net maliyetin üzerinden değişen oranlarda hibe destekleri veriyoruz. MTSO Haber: En çok talep gören danışmanlık alanları nelerdir? Bu zamana kadar fon sağladığımız projeleri düşündüğümüzde, en çok talep gören danışmanlık alanları olarak strateji geliştirme, pazarlama & pazar araştırması ve bilişim iyileştirmelerini söyleyebiliriz. Bu alanları takiben de organizasyonel yapılandırma, operasyonel süreçlerde iyileştirme ve iş veriminden fedakarlık etmeden üretim sisteminde bir atık azaltma yöntemi olan yalın üretim, kalite yönetimi ve mühendislik çözümleri gelmektedir. MTSO Haber: EBRD’nin Türkiye’deki 8 yıllık deneyimini göz önünde bulundurduğunuzda küçük işletmelerin en çok hangi alanda gelişmeye ihtiyacı olduğunu söyleyebilirsiniz? Türkiye’deki KOBİ’lerin büyük çoğunluğunun aile şirketi olduğunu ve aile üyeleri tarafından yönetildiğini göz önünde bulundurursak, KOBİ’lerin özellikle organizasyonel iyileştirmelere
Mültecileri ekonomiye kazandırma çalışmaları sürüyor
M
ültecilerin ekonomiye kazandırılması adına düzenlenen ‘Türkiye’deki Mülteci Girişimciliğinin Güçlendirilmesi Çalıştayı’ ile Mersinli mültecilere şirket kurulumundan girişimci desteklerine kadar girişimci olabilmek adına ihtiyaç duyulan bilgiler anlatıldı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ev sahipliğinde, İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV) ve İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) Ortak Girişimi ‘ActHuman Sosyal Kapsama İnisiyatifi’ olarak, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) işbirliği, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti finansal desteği ile ‘Türkiye’deki Mülteci Girişimciliğinin Güçlendirilmesi’ Çalıştayı düzenlendi. Hedef, Türkiye’de yaşayan mültecilerin ekonomiye doğru şekilde kazandırılmasını sağlamak. 8 Mart’ta İstanbul’da başlayan ve 22 Mart’ta Hatay’da düzenlenen toplantı
MTSO 8
CMYK
ile devam eden çalıştay serisi 12 Nisan’da Mersin’de düzenlenen çalıştay ile sona erdi. Çalıştay kapsamında KOSGEB Mersin Hizmet Merkezi Müdürü Danyal Peker, küçük ve orta ölçekli şirketlerin kapasitelerini güçlendirmek adına verilen hükümet destekleri hakkında bilgi verdi. Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürü Ali Can Kahya yerel girişimciliği geliştirmek için verilen devlet teşviklerine değinirken, İNGEV Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Arkın Eyvazoğlu, şirket kuruluş işlemlerini ve yasal çerçeveyi anlattı. Toplantı, uyuma dair bilgi ve tanıştırma oturumu ile sona erdi. Çoker: “Mülteci danışma hattı kurduk” Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren İNGEV Direktörü
ve Danışma Kurulu Üyesi Berk Çoker, mülteci girişimciliği üzerine çalıştıklarını ve ilk önemli projeyi 2016 yılı Mayıs ayında İstanbul’da gerçekleştirdiklerini söyledi. İstanbul’da Dünya İnsani Zirvesi ile çalışmaya başladıklarını, İstanbul’daki mülteci gençleri desteklemek için kapasite artırımı konusunda sunum yaptıklarını bildiren Çoker, ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na 2050 yılında yaşlı bakım analizi ve ülkeye mali yükü üzerine akademik danışmanlık hizmeti verdiklerini kaydetti. Uluslararası kuruluşlarla İstanbul’da işgücü piyasası araştırması yaparken gençlerin başlangıç seviyesi işlerinin ne olması gerektiği ve Endüstri 4.0’a nasıl daha iyi entegre olabileceklerini gün yüzüne çıkarmaya çalıştıklarını ifade eden Çoker şunları söyledi: “2018 yılında başlayan bu yeni projemiz için İstanbul ve Hatay’ın
ardından Mersin’e geldik. Şu anda Türkiye’de 10 büyük şehirde 7-8 bin civarında Suriye sermayeli şirket faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 5 milyar dolar kapitalle Türkiye ekonomisine katkı sağlıyorlar. 15 farklı sektörde çalışıyorlar. Onların Türkiye’ye gelmesi bizim için de önemli çünkü 450 milyonluk Arap coğrafyasına açılımımıza destek oluyorlar. Bu çalıştayların yanında iki ay önce Mülteci Danışma Hattı kurduk. Ve şirket kurulumlarında ve sonrasında destek olmaya çalışıyoruz.” Taşkın: “Mülteciler yardım parası istemiyor” UNHCR Türkiye Yetkinlik Programları Müdürü Damla Taşkın da hedeflerini ve çalışmalarını anlattı. UNHCR olarak acil durumlarda mültecilere öncelikle su ve battaniye tedarik ettiklerini ancak artık krizlerin bu yöntemlerle çö-
MTSO Haber: Birlikte çalıştığınız yerel danışmanlar için ne gibi kriterleriniz var? KOBİ’ler için doğru danışmanı bulmanın zor olduğunu biliyoruz. Bu sebeple, yerel ve uluslararası danışman ağımızla oldukça yakın bir şekilde çalışmaktayız. Her danışmanın, bahsi geçen uzmanlık alanına ilişkin geçmişini ve deneyimlerini değerlendiriyoruz ve onları onaylamadan önce akredite ediyoruz. Danışmanın, KOBİ’lere yüksek kalitede hizmet sağlayabilmesi için deneyimi, kapasitesi, kaynağı ve uzmanlığı olması gerekmektedir. Buna ek olarak, danışmanın mesleki gelişimine katkıda bulunabilmek adına, etkin ve etkili danışmanlık için ve başarılı bir danışmanlık kariyeri için temel becerilere, kaynaklara ve tekniklere yoğunlaşan bir seri eğitim de sunuyoruz. Bu eğitimler, danışmanlık kariyerinin başlangıcından başarılı ve karlı bir danışmanlık işi yürütmeye giden yolda gerekli bilgi ve tecrübeyi edinmelerini ve danışmanların, KOBİ’lerin ücretini ödemeye hazır olacakları (EBRD karşılamadığı zaman bile) yüksek kaliteli danışmanlık hizmeti vermelerine yardımcı olmayı amaçlamaktadır. MTSO Haber: Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ile yaptığınız işbirliği hakkında bilgi verebilir misiniz? Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın üye sayısı, 1300’ü göçmen kaynaklı olmak üzere 20 bine ulaştı ve EBRD, üyelerine sunduğu hizmetin kalitesini arttırabilmek üzere Odayı desteklemek istiyor. EBRD ve MSTO, iyileştirilmiş stratejik planlama ve geliştirilmiş yeni bir destek mekanizması ile Oda’nın üyelere ulaşma becerilerini arttırmak üzere beraber çalışacaktır. Bu proje, Danimarka’nın önde gelen iş kurumlarından Danish Confederation of Industry tarafından yürütülmektedir. Bu yılın Ocak ayının sonunda projeyi başlattık ve projenin ihtiyaç analizi üzerinde çalışmaktayız. Tüm tarafların sunmuş olduğu katkılardan ötürü çok memnunuz. MTSO Haber: Eklemek istedikleriniz… Danışmanlık hizmeti almak isteyen ya da danışmanlık havuzumuzda akredite olmak isteyen firmalara daha fazla bilgi vermekten mutluluk duyarız. Ankara’da bulunan ofisimizden bize ulaşabilirsiniz. Eskişehir Yolu, Armada İş Merkezi, No:6, Kat: 4, Söğütözü 06520 Ankara Tel: +90 312 205 5960 Faks: +90 312 205 5970
zülmemeye başladığını kaydeden Taşkın, “Çünkü artık bir kişi zorla yerinden edilince 10 yılları aşkın süre mülteci konumunda kalıyor. Suriye Savaşı’nın 7’nci yılındayız. Bu nedenle artık mülteci insan kaynağından faydalanmamak, toplumun üretken bireyleri haline gelmemeleri büyük bir kayıp oluyor” dedi. Mültecilerin yardım parası istemediğini, para kazanmak, çocuklarının eğitim imkanlarından yararlanmasını sağlamak istediğini vurgulayan Taşkın, “Türkiye’de yalnızca Suriye kökenli 3,5 milyon nüfustan bahsediyoruz. Neredeyse küçük bir Avrupa ülkesi nüfusu kadar. Biz istiyoruz ki mülteciler bulundukları ülkelerde, bulundukları süre boyunca üretken kişi olsun. Bu bakış açısı ile program yürütüyoruz” dedi. İkinci konu olarak mültecilerin ekonomik hayata doğru katılımı için mesleki ve dil eğitimleri konusunda çalıştıklarını anlatan Taşkın, üçüncü konu olarak özel sektör ile işbirlikleri yaptıklarını dördüncü olarak mültecileri girişimciliğe yönlendirdiklerini anlattı.
Uçar: “2012’den bu yana Suriyeli nüfusa yönelik projelere katkı sağlıyoruz” MTSO Genel Sekreter Yardımcısı Ezgi Biçer Uçar ise MTSO’nun bu alanda yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi. “Odamız 2012 yılından bu yana kentimize yerleşen Suriyeli nüfusa yönelik projelerde yer almakta ve katkı sunmakta” diyen Uçar, “Bu projeler genellikle mesleki eğitime yönelik olurken, bizler bunun bir ihtiyaç olmakla birlikle, girişimciler ve işadamlarına yönelik çalışmalar yapılması gerektiğini de hep vurguladık” diye konuştu. MTSO’ya binin üzerinde Suriye sermayeli firmanın kayıtlı olduğunu bildiren Uçar, “Bizler diğer üyelerimiz kadar onların da sorunları ile yakından ilgileniyor, verdiğimiz hizmetlerden en iyi şekilde faydalanmaları için çaba harcıyoruz. Bir araya geldiğimiz toplantılarda vurguladıkları en önemli sıkıntılardan birisi de mevzuatı takip etme noktasında yaşadıkları sorunlardı. Bu anlamda kurulan danışma hattının çok önemli bir adım olduğunu düşünüyoruz” dedi.
MTSOHaber Gazetesi Sektör Eki
15 - 28 Nisan 2018
Mersinli sanayici Endüstri 4.0 temelli, rekabet gücü yüksek üretim modeline odaklandı. Bu hedefler gerek lojistik imkanlar, gerekse hammaddeye yakınlık gibi avantajlarla birleşince bölge, yatırımcının odak noktası oldu. Artan talebe yanıt vermekte zorlanan Mersin’e Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü’nün verdiği 6 yeni OSB yatırımı ve teknoloji odaklı yatırım müjdeleri umut oldu.
G
eçtiğimiz yıllarda yürütülen RIS Mersin Projesi ile önceliklerini tarım, turizm ve lojistik olarak belirleyen Mersin, son yıllarda sanayi sektöründe de önemli yol aldı. Gerek limanı bulunması nedeniyle tüm dünyaya ürünlerin rahat pazarlanabiliyor olması gerekse birçok sektörde ham maddeye yakınlık, yatırımda Mersin’i sanayicinin gözdesi haline getirdi. Ancak bu kez Mersin’in karşısına yeterli yatırım arazisi bulunmaması önemli bir sorun olarak çıktı. Yürütülen güçlü lobi çalışmaları sonuç getirdi. Kentin yatırım alanı talebine kulak veren Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, son Mersin ziyaretinde bu sorunları azaltmak adına önemli müjdeler verdi. Tamamen kentin ihtiyaçlarına yönelik hazırlanan müjdeler içinde yeni organize sanayi bölgeleri (OSB) kurulumundan teknoloji odaklı çalışmaya imkan tanıyacak yatırımlara kadar birçok önemli başlık yer aldı.
Yine aynı alana mevcut OSB’lerin bitişiğinde 300 hektarlık alanda 4’üncü OSB de yapılıyor. Onun da çalışmaları başladı. MUT OSB ise tamamlandı. OSB yatırımları yanında sanayiciye verilen diğer önemli müjdeler ise şöyle: 1 - Uzun süredir beklenen Tarım Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi. Türkiye’nin tarım alanında ihtisaslaşmış ilk ve tek teknoloji geliştirme bölgesi Bakanlar Kurulu’nda onaylanıp Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 2 - Mersin’de bir Mega Endüstri Bölgesi kurulacak. 3 – Bilim Merkezi ve Sanayi Müzesi kurulacak. 4 – Endüstri 4.0’ın altyapısını oluşturmak adına Akdeniz Bölgesi için Model Fabrika Mersin’de kurulacak. 5 – Türkiye’nin ilk Tasarım ve İnovasyon Merkezi Mersin’de kurulacak. MTSO sanayici için bugüne kadar hangi çalışmaları yürüttü? MTSO Mersin Tarsus OSB, Mersin Merkez OSB (OSB Gelişme Alanı) Serbest Bölge, Teknopark ile Mersin ve Tırmıl Sanayi Sitelerinin kurulmasına öncülük etmiştir. Yani, sanayinin organize yatırım yeri ihtiyacının karşılanmasına ön ayak olmuştur. MTSO bünyesinde Sanayi Müdürlüğü bulunur. Bu birim ilgili mevzuat, tebliğ ve yönetmelikler çerçevesinde, Oda’ya kayıtlı sanayi kuruluşu niteliğindeki işyerlerinin kapasite raporlarını düzenler. Bunun yanında talep edilen ekspertiz işlemleri raporlarını, “Yerli Malı, Türk Malı Belgesi”ni hazırlar. “Fiili Tüketim Belgesi”ni tanzim eder. “İş Makineleri Tescil” işlemlerini onaylar. “Gümrüklü Antrepo
“Mersin’e 9 OSB” Buna göre Mersin’de yapımı süren ve planlanan 6 yeni OSB bulunmakta. Mevcut 3 OSB ile birleştiğinde bu rakam 9’a yükseliyor. Planlanan OSB’lerin tamamlanması halinde 50 bin kişiye de ek istihdam sağlaması öngörülüyor. Mevcut durumda yatırım çalışmaları devam eden 3’üncü OSB’de 5 bin kişinin istihdam edilmesi planlanıyor. 530 hektarlık alanda kurulması düşünülen Tarım Gıda OSB’de ise 15 bin kişiye iş imkanı sunulacak. Yine tarımsal ürünleri işlemeye yönelik bir ihtisas OSB’nin kurulum çalışmaları tamamlandı. Müteşebbis Heyeti oluşturuldu. Bu bölgede de 5 bin kişilik istihdam öngörülüyor. Mevcut OSB’nin 50 hektar genişletilmesi için çalışmalar sürüyor.
MERSİN İLİ SANAYİ SİCİLİNE KAYITLI İŞLETMELERİN SEKTÖREL DAĞILIMI VE İSTİHDAM SEKTÖR ADI
TOPLAM İŞLETME SAYISI TOPLAM İSTİHDAM (Kişi)
Gıda
449
8773
Metal
173
4554
İnşaat
90
3243
Tekstil
110
7218
Plastik
162
3539
Makine
155
4196
Kimya
79
1945
Sigara
7
597
Orman Ürünleri
51
1435
Maden
98
2347
Elektrik-Elektronik
51
571
Otomotiv
24
1533
Cam
13
2128
Medikal
3
75
Kağıt
35
734
Mobilya
58
1133
1.558
44.021
TOPLAM
10/04/2018 tarihi itibariyle Sanayi Siciline Kayıtlı 1558 işletmede 44.021 kişi istihdam edilmektedir.
MTSO EK 1
CMYK
İhtiyaç Raporu” hazırlar. Oda bünyesinde sanayiciye hizmet veren bir diğer önemli birim ise Projeler Müdürlüğü. Üyelerin yatırım danışmanlığı, proje danışmanlığı, eğitim, yurtdışı pazar araştırması, fuar katılımları, personel sertifikasyonu, ar-ge gibi konularda taleplerini karşılar. MTSO Tedarik Zinciri Akredite Test ve Ar-Ge Merkezi, 2010 yılında Mersin Tırmıl Sanayi Sitesi içinde Çukurova Kalkınma Ajansı (ÇKA) desteği ile kurdu. Bölge sanayicisine hizmet verme hedefiyle yola çıkan Merkez, bugün 81 ilin tamamına hizmet vermektedir. Kurulduğu dönemde yalnızca 2-60 ton kapasiteli çekme test cihazı, 300 joule kapasiteli çentik test cihazı, mikro ve makro sertlik test cihazı, kimyasal analiz cihazı ve bunun yanında da üretici firmaların katı model almalarını sağlayabilecek tersine mühendislik laboratuarı kapsamında 3 boyutlu yazıcı ve tarayıcı ile paketleme düşme ve titreşim test cihazımız vardı. Bugün ise gelişen sanayi ve artan taleplerle cihaz sayısını üst seviyelere taşıdı. Oda bünyesinde kurulan Personel Sınav ve Belgelendirme Merkezi ise, firmalarda çalışan personellerin MYK Belgesi edinmelerini sağlamaktadır. Oda Hukuk Müşavirliği de sanayi sektörünün marka, patent ve endüstriyel tasarım başvuru süreciyle ilgili danışmanlık ve yönlendirme hizmeti verir. Oda bünyesinde oluşturulan, kentteki önemli sanayi kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan Çevre ve İSG Çalışma Grubu ise, sanayi sektörünün çevresel sorunları ile İş Sağlığı ve Güvenliği konularında yaşadıkları sorunların çözümünde ortak hareket etme ve çözüm üretme noktasında önemli bir misyon üstlenmektedir. “Sanayi Arama Konferansı ile sorunlar tespit edildi” Sanayi hem ülkenin, hem de kentin omurga sektörlerinden. Gerek sağladığı istihdam, ihracat odaklı olmasının getirdiği döviz getirisi gerekse tetiklediği yüzlerce yan sektörlerle sanayi, kentin ve ülkenin en önemli katma değeri. Bu noktadan hareketle kentte sanayinin gelişebilmesi adına MTSO, geçtiğimiz yıllarda ilk olarak bir Sanayi Arama Konferansı düzenledi. Bu konferansta kamu ve özel sektör temsilcisi tüm paydaşlar bir araya getirilip sorunlar belirlenerek çözümü arandı. MTSO aynı zamanda yine ikinci nesil sanayicilere yönelik çalışmalar da yürüttü. Sanayi Akademi ismi ile başlayan program çerçevesinde üretim yapan aile şirketlerinin ikinci kuşaktan gelen yönetici adaylarına, yardımcı olmak adına aile şirketlerinde kurumsallaşma, pazarlama ve satış teknikleri, iş etiketi ve etkili kurumsal temsil eğitimi, pozitif liderlik, temel dış ticaret, ticari bilgi ve istihbarat konularında eğitim verilmeye başlandı. Eğitim sonunda sertifikalandırılan programın 3’üncü dönemi devam etmekte. Öte yandan Mersinli sanayicinin gücünü artırmak adına kümelenme çalışmalarına ağırlık verildi. Mersin Endüstri Sinerjisi – Enerji Sanayisi Kümesi çalışmaları başlatıldı. Mersin’de faaliyet gösteren sanayiciler bu küme etrafında toplandı ve kümeye katılım her geçen gün büyüdü. Proje bitiminde küme üyelerinin birbirinin rakibi değil, tamamlayıcısı konumuna getirilip, oluşacak güç birliği ile Mersin sanayisinin yurtiçi ve yurtdışındaki büyük enerji yatırımlarından, ihalelerinden daha çok pay alabilmesi planlandı. Aynı zamanda sanayicilerin sektörel yurtdışı fuar ziyaretleri organize edildi. Bu sayede sanayicilerin sektörlerindeki son gelişmeleri yerinde, yakından takip etmesine olanak tanındı. Her fırsatta ar-ge ve inovasyon bilincinin yerleşmesine, günümüzde önemi giderek artan Endüstri 4.0’ın tanıtımına yönelik bilgilendirme toplantıları seminerleri düzenlendi. Konuyla ilgili iyi örnekler sanayici üyelerle paylaşıldı.
Sanayide kapasite raporu neden gerekli?
Ü
retim ve ihracat ülke ekonomileri adına önem taşıyan ve birbirini tamamlayan iki önemli unsur. İhracat yapma planı olan sanayici içinse kapasite raporuna sahip olması büyük önem taşıyor. Kapasite Raporları üye olunan ilgili Odalardan alınabiliyor. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), üyelerine bu hizmeti vermektedir. Kapasite Raporları Yatırım Teşvik Belgesi, Dahilide İşleme İzin Belgesi, Geçici Kabul İzin Belgesi müracaatlarında ve bu belgeler kapsamındaki taahhütlerin kapatılması aşamasında, yasal bir zorunluluk olan ve indirimli tarifeden elektrik alımı için de gerekli görülen Sanayi Sicil Belgesi müracaatlarında, muhtelif ithalat ve ihracat işlemlerinde, resmi ve özel ihalelerde, yurtiçi ve yurtdışı kredi teminlerinde, yurtiçi ve yurtdışı fuarlara katılımlarda, tahsisli veya ithalinde tarife kontenjanı uygulanan hammaddelerin temininde, İmalat Yeterlilik ve Yerli Malı Belgesi alımında, kamunun muhtelif amaçlı incelemelerinde gerekli olmakta ve ayrıca ülkenin sanayi envanterinin çıkartılması çalışmaları ile seferberlik plan ve programlarına ışık tutmaktadır. Kapasite Raporu nedir? Kapasite Raporu üretim yapan tüm kamu ve özel sektör kuruluşlarının üretim gücünü gösteren ve onay tarihinden itibaren iki yıl geçerli olan bir belgedir. Kapasite Raporları düzenlenebilmesi için öncelikle Kapasite Raporu düzenlenecek firmaların ticaret siciline tescili ve işyerinin bulunduğu yerdeki Oda’ya üye olması gereklidir. Kapasite Raporları, firmaların iletişim bilgilerinin yanı sıra yıllık üretim kapasitelerini, makine parkını, kullandıkları hammaddeleri, kapasite hesaplamaları ile sermaye ve istihdam bilgilerini içerir. Kapasite Raporu için kimler başvurabilir? Mersin Ticaret ve Sanayi Odası üyesi olan, sigortalı işçileriyle üretim yapan, adresi tescil edilmiş bir işyeri olan, gerekli makine ve tesisatı bulunan sanayiciler başvurabilir. (Makine ve teçhizatın kurulu ve çalışabilir vaziyette olması gerekmektedir.) MTSO’nun Kapasite Raporu verme adına görev alanı içerisine Akdeniz, Yenişehir, Toroslar ve Mezitli ilçeleri girmektedir.
2
15 - 28 Nisan 2018
TEKNOPARK, MERSİN’İN BEYNİDİR Durmaz, bu firmaların yüzde 90 – 95’inin kuruluş yerinin teknopark olduğunu, burada büyüyerek kendi ar-ge merkezlerini kurmak adına Teknoparktan ayrıldığını, bir kısmının başka firmalara satıldığını, bir kısmının ise başka firmalarla birleştiğini söyledi. Mevcut durumda 78 firma ile yüzde 100 dolulukla çalıştıklarını bildiren Durmaz, firmalar içinde çok önemli başarı hikayeleri olduğuna değindi. Firmaların bilişim, yazılım, makine, sağlık, elektronik, mekatronik, kimya, gıda, ambalaj, tarım teknolojileri, otomotiv, tasarım sektörlerinde faaliyet gösterdiğini bildiren Durmaz, bu firmalarda ağırlığı lisans, yüksek lisans ve doktora mezunu çalışanlar, öğrenci ve stajyerlerin oluşturduğu 550’ye yakın kişinin istihdam edildiğini bildirdi.
Özgür Durmaz Mersin Teknopark Genel Müdürü
Mersin sanayisinin büyük potansiyeli bulunmasına rağmen üretim aşamasında geleneksel yöntemlerden tam anlamıyla uzaklaşmaması nedeniyle bu potansiyeli iyi değerlendiremediğini anlatan Mersin Teknopark Genel Müdürü Özgür Durmaz, global rekabetin ar-ge ve inovasyon ile sağlanacağını, bu bağlamda Teknopark’ın Mersin’in beyni olarak değerlendirilebileceğini söyledi.
S
on yıllarda global rekabetin ivme kazandığını, Endüstri 4.0 dönüşümünün de eklenmesi ile ayakta kalmak isteyen firmaların mutlaka inovasyona, teknolojiye yönelmesi gerektiğini dile getiren Özgür Durmaz, firmaların çalışmalarını ar-ge ve inovasyon odağında sürdürmesinin yalnızca kent ekonomisine değil, global ekonomiye önemli katkı sağlayacağını vurguladı. Tüm dünyada teknoparkların ekonominin itici gücü olarak değerlendirildiğini anlatan Durmaz, “Teknoparklar ekonomik göstergeleri farklılaştıracak, yükseltecek, rekabet gücü ve teknolojik seviyesi yüksek girişimcileri, firmaları, ürünleri ortaya çıkaracak prestij alanları olarak değerlendirilmektedir” dedi. Mersin Teknopark’ın 2005 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile kurulduğunu, 2006’da yönetici şirketinin kurulması sonrası aynı yıl Aralık ayında kurulan ilk firma ile faaliyete başladığını bildiren Durmaz, Mersin Tekno-
park olarak ulaştıkları yüzde 100 doluluk, firmaların gösterdiği gelişim, ortaya çıkan ürün ve projelerle Türkiye’deki teknoparklar arasında 4’üncü sırada yer aldıklarını bildirdi. Türkiye’de yüzde 15 ortaklık payı ile İl Valisinin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu tek teknopark olduklarına da dikkat çeken Durmaz, “Bizim gücümüz de buradan geliyor. Kentin tüm güçlü mekanizmalarının koordineli çalışması fırsatını sunuyor” dedi. “Kentin algısını farklılaştırdık” Mersin ekonomisinde her zaman 3 T’den bahsedildiğini ve bu T’lerin açılımının tarım, turizm ve ticaret olduğunu anlatan Özgür Durmaz, “Maalesef bunların içinde teknoloji yoktu. Mersin Teknopark olarak her şeyin tabanına teknoloji yerleştirme imkanı sunduk. Böylece ilgi teknolojiye kaydı, algı değişti” diye konuştu. Teknopark olarak kuruldukları günden bu yana yüzlerce firmaya evsahipliği yaptıklarını kaydeden
“Yeni yatırım yapıyoruz” Faaliyetlerini 50 dönüm arazide sürdürdüklerini ve bunun 7 bin 200 metrekaresinin kapalı olduğunu kaydeden Özgür Durmaz, “Bu kapalı alanda birbirine bütünleşik 3 binamız bulunmakta. Şu anda 4. binamızın yatırımını sürdürüyoruz. Bir yıl içinde tamamlamayı hedeflediğimiz yeni yatırımımız yalnızca medikal, sağlık ve tıp alanına hizmet verecek ihtisas bir teknopark olacak. Bu yatırım tamamlandığında 45 firmaya daha yer verebileceğiz” dedi. Aynı zamanda önümüzdeki süreç için Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTOSB) ile de bir proje üzerinde çalıştıklarını bildiren Durmaz, bu projeyi ise şöyle özetledi: “MTOSB’de faaliyet gösteren firmaların ar-ge kapasitelerini artırmak üzere Mersin Teknopark içerisinde MTOSB konteyner alanı oluşturmayı düşünüyoruz. İlk etapta 5-6 konteyner ile başlamayı planlıyoruz. Bu da 5-6 OSB firmasının gelmesi demek. Türkiye’de OSB’ler içinde teknopark kurulurken biz Teknopark içinde bir nevi OSB kurulumu sağlamış olacağız. Ar-ge yapan çok firmamız var. Bizim hedefimiz bu firmaların daha çok proje üretmesini ve global markalar oluşturmasını sağlamak. OSB firmalarının mevcut Teknopark firmaları ile işbirliğini artırarak sinerji doğmasını sağlayacağız. Mersin Üniversitesi öğrencilerinden faydalanarak beşeri sermayeye ulaşmalarını sağlayacağız. Aynı zamanda bünyemizdeki kuluçka firmaların da OSB firmalarının tecrübelerinden yararlanmasına olanak sağlayacağız.” “Sanayici Teknoparkı neden tercih etmeli?” Sanayicilerin neden mutlaka teknoparklar içinde yer alması gerektiğine de değinen Özgür Durmaz şöyle konuştu: “Teknopark’ta yer alan firmalar için yasanın verdiği ciddi avantajlar var. Bu avantajlar arasında firmaların ar-ge projelerinde çalışan personeli için gelir vergisi, damga vergisi, SGK işveren hissesinin yüzde 50’si, projelerin know-how satışından kurumlar vergisi, projeler, bilişim yazılım odağında ise katmadeğer vergisi muafiyeti mevcut. Ayrıca yabancı personelin
SANAYİCİMİZ MERSİN ÜRÜNLERİNİ TERCİH ETMELİ
teknoparklarda çalıştırılması kolaylaştırıldı. Akademisyenlerin şirket kurabilmesine, kurulu şirkete ortak olabilmesine, yönetiminde görev alabilmesine tüm bunları kendi yönetimlerinin izniyle gerçekleştirebilmesine ve teknoparktan elde ettikleri gelirin döner sermayeden muaf olabilmesine imkan sağlandı. Bu da üniversite ve sanayi işbirliğinin artması adına önemli bir gelişme. Ekonominin darboğaza girdiği dönemlerde, ölüm vadisi süreçlerini atlamak için, rekabetçi yapılarını koruyabilmeleri için girişimciler adına teknoparklarda yer almak büyük bir güç.”
Türkiye’de teknoparklar
T
eknoloji Geliştirme Bölgeleri bilginin ticarileştirilmesi yoluyla, üniversitenin, girişimcinin, bölgenin ve ülkenin kalkınmasına destek olma amacını taşır. Teknoloji seviyesi yüksek ülkelere kıyasla kısa bir geçmişe sahip olan Türkiye’deki teknopark ekosistemi 2001 yılından bu yana oldukça önemli gelişmeler kaydetti. 2001’de sadece 2 olan Teknopark sayısı şu anda 77’ye ulaştı ve bunların 56’sında ar-ge faaliyetleri yapılmakta olup, diğer 21 teknoparkta yapılaşma devam etmektedir. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde toplam 4 bin 794 firma faaliyet göstermekte olup 46 bin ar-ge personeli istihdam edilmektedir. Bu firmalarda 26 bin 377 proje tamamlanmış ve hali hazırda 7 bin 981 adet proje devam etmektedir. Bugüne kadar toplam 3 milyar Dolar ihracat ve 57,2 milyar TL yurtiçi satış gerçekleştirilmiştir. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’ne sağlanan indirim ve istisnalar 2001 yılında uygulamaya konulan 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB) Kanunu kapsamında yürütülmektedir. Bu Kanun ve ilgili Uygulama Yönetmeliği’nde süreç içerisinde bazı düzenlemeler yapılmakla birlikte Teknoloji Geliştirme Bölgeleri mevzuatı, 2016 yılında yürürlüğe giren Ar-Ge Reform Paketi ile yeni bir boyuta taşınmıştır.
MERSİN SANAYİ SİTESİNDE HEDEF GÜÇ BİRLİĞİ
Prof. Dr. Cevahir Uzkurt KOSGEB Başkanı
İlhan Çokgün
Tırmıl Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı
M
ersin’in üretim merkezi olduklarını, Türkiye’nin önde gelen fabrikaları adına üretim yaptıklarını anlatan Tırmıl Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Çokgün, Mersin’de faaliyet gösteren büyük ölçekli sanayicilerin de tedariklerinde Tırmıl Sanayi Sitesi’ni tercih etmesini beklediklerini söyledi. Mersin’de 220 dönüm arazi üzerinde yer aldıklarını anlatan İlhan Çokgün, 432 firma ile çalışmalarını sürdürürken yaklaşık 3 yıl önce kooperatif adına 25 dükkan yatırımı daha gerçekleştirip sanayicinin hizmetine sunduklarını, böylece bölgedeki firma sayısının 457’ye yükseldiğini söyledi. Yüzde 100 dolulukla çalıştıklarını kaydeden Çokgün, “En büyük eksiğimiz ise branş sanayilerimizin bulunmaması” diye konuştu. Yönetim olarak geçtiğimiz günlerde idari bina yatırımı gerçekleştirdiklerini belirten
MTSO EK 2
CMYK
Çokgün, yatırımın tamamlanması sonrasında eğitim çalışmalarına ağırlık vereceklerini bildirdi. Yatırım tamamlandığında 300 kişilik bir toplantı salonuna sahip olacaklarını anlatan Çokgün, “Bu salonda özellikle eğitim çalışmalarına ağırlık vermeyi planlıyoruz. Özellikle kalifiye eleman sorununu çözmek adına çırak eğitimleri planlayacağız” dedi. Ardından Mersinli büyük sanayicilerin tedariklerinde Mersin’i tercih etmemesinden şikayetçi olan İlhan Çokgün, “Bu, geçmişten bu yana yaşadığımız önemli bir sorun. Mersin’de her türlü talebi karşılayacak altyapı da kapasite de bulunmaktadır. Ürettiğimiz ürünleri şehir dışına gönderirken kentimize satamıyor olmak bizi üzüyor. Bu konuda özellikle yerel yönetimlerden destek bekliyoruz. Alımlarında bizlere öncelik verecek düzenlemelere gitmesini istiyoruz” diye konuştu.
KOSGEB, TÜRK FİRMASININ YURTDIŞINDAKİ GÜCÜNÜ ARTIRMA HEDEFİNDE
Y
eni dönemde teknolojik ürünlerin üretiminin artırılmasının, ithalatın önüne geçilmesi ve yerli ürünlerin yurtdışında tanıtımının ön planda tutulacağını anlatan KOSGEB Başkanı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, KOBİ ve girişimcilere 2018 yılı içinde bu hedefler doğrultusunda yeni destekler sağlayacaklarını söyledi. Ülkenin ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanmasında Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerinin payı ve etkinliğini artırmak, rekabet güçlerini ve düzeylerini yükseltmek, sanayide entegrasyonu ekonomik gelişmelere uygun biçimde gerçekleştirmek üzere 1990 yılından bu yana çalıştıklarını anlatan KOSGEB Başkanı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, önemli bir boşluğu doldurduklarını ve hayati işlevler yerine getirdiklerini söyledi. Ekonominin bel kemiği KO-
Bİ’lerin her bakımdan desteklenmesi, sorunlarının çözülmesi, sıkıntılarının giderilmesi, etkinlik ve verimliliklerinin arttırılması için KOSGEB olarak, işletmelere, girişimcilere, KOBİ’lere yönelik projeleri olan meslek kuruluşlarına ve işletici kuruluşlara, geri ödemeli ve geri ödemesiz destekler sağladıklarını ifade eden Uzkurt, şöyle konuştu: “Özellikle yeni dönemde uygulamaya koyduğumuz, teknolojik ürünlerin üretimi, yurt dışından ithal edilen ürünlerin yurt içinde üretilmesi, işletmelerin yurtiçinde ve yurtdışında tanıtılması, yurtdışı pazarlarına açılması, Türkiye’de geliştirilen teknolojik ürünlerin yurt dışı pazarlarında tanıtılması gibi hususları içeren yeni destek programları ile 2018 yılında KOBİ ve girişimcilerimize yeni destekler sağlayacağız.”
Selahattin Ertuğan
Mersin Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı
M
ersin Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu’nun yeni Başkanı Selahattin Ertuğan’ın hedefi öncelikle sanayiciler arasında güç birliği sağlayıp, küme çalışmalarına yönelerek Türkiye genelinde daha büyük montanlı işlerden pay alabilmek. Mersin Sanayi Sitesi’nin 265 bin metrekare alan üzerine kurulu olduğunu, 1967 yılında temeli atılıp 1968’de ilk etabının tamamlandığını kaydeden Selahattin Ertuğan, 1980’de ise ikinci etabın tamamlandığını anlattı. Yaklaşık 700 civarında işletme bulunduğunu, 150 civarındaki sosyal tesis ile birlikte işletme sayısının 850’ye yükseldiğini bildiren Ertuğan, bu işletmelerde yaklaşık 5 bin kişiye istihdam sağlandığına değindi. Sitede 45 farklı iş kolunda faaliyet gösterildiğini ve misafirlerle birlikte günlük yaklaşık 10 bin kişi civarında sirkülasyon sağlandığını dile getiren Ertuğan, “Böl-
gemizde üretim adına çok büyük bir potansiyel bulunmakta. Ancak tek eksik koordinasyonsuzluk. Önümüzdeki süreçte hedefimiz firmalarımız arasındaki iletişimi artırmak, hedef bazlı yatırımlara yönlendirmek. Her firmada aynı makinenin yatırımının yapılması yerine farklı yatırımlara yönlendirip ortak iş alımlarındaki gücümüzü artırabilmek. Birlik olursak üstesinden gelemeyeceğimiz iş yok” değerlendirmesini yaptı. Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi ile iletişimi artırmak istediklerini de kaydeden Ertuğan, son olarak 1/5.000’lik plana değindi. 1/5.000’lik planda sanayi sitesinin ticari +konut alanı ilan edildiğini hatırlatan Ertuğan, “Böyle bir değişim mevcut mülk sahiplerinin yararına olur ama yatırım yapılacak alanımız sınırlanır. Bu nedenle sosyal donatı alanlarının azaltılması için itirazda bulunduk” diye konuştu.
3
15 - 28 Nisan 2018
DİJİTALLEŞME SÜRECİNDE İHTİYACA UYGUN DESTEK
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, ‘Endüstri 4.0’ ismiyle tüm dünyayı etkisi altına alan ve dijitalleşmenin ön plana çıktığı yeni sanayi devrimi sürecinde Türk sanayicisinin yeni çağın getirilerine daha hızlı uyum sağlayabilmeleri adına ihtiyaca uygun destek modeline gitmeye hazırlanıyor.
Dr. Faruk Özlü Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı
B
ilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, Endüstri 4.0 sürecinde Bakanlıkça yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi. Türkiye’de dijital dönüşüm sürecine yönelik faaliyetlere 2016 yılı Şubat ayında gerçekleştirilen Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK) toplantısında alınan kararlar ile başlandığını ifade eden Bakan Özlü, önümüzdeki günlerde saha çalışmalarına ağırlık verip, firmaların dijital olgunluk seviyelerini detaylandıracaklarını anlattı. Ardından işletmelerin dijital olgunluk seviyelerine yönelik teşvik ve destek mekanizmalarını tasarlayıp uygulayacaklarını vurgulayan Özlü, “Her işletmeye aynı desteği vermek yerine hangi işletmenin neye ihtiyacı olduğu ortaya konulacak ve ihtiyaca göre destek verilmesi sağlanacaktır” dedi. Yeni sanayi devrimini Türkiye’nin en başında yakaladığını kaydeden Bakan Özlü, bugüne kadar yürütülen çalışmaları şöyle özetledi: “Bakanlığımız, sanayinin dijital dönüşümüne yönelik çalışmalara, söz konusu BTYK kararı doğrultusunda 2016 yılının ilk yarısında başladı. Bu kapsamda BTYK toplantısının “Akıllı Üretim Sistemlerine Yönelik Çalışmaların Yapılması” kararı ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK dijital dönüşüm sürecinde görevlendirildi. İlgili karar doğrultusunda ülkemiz sanayisinin yüksek teknoloji üretiminde uluslararası rekabet gücünün artırılmasını sağlayacak akıllı üretim sistemlerine geçiş amacıyla, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı; • Ülkemizin dinamiklerine uygun yürütme, uygulama ve izleme modelinin eğitim, istihdam ve sektörel politikalar ile ilgili analizleri de kapsayacak şekilde ilgili sektör paydaşları eşgüdümünde geliştirilmesi, • Kritik ve öncü teknolojilerin yerli işletmelerimiz tarafından üretilmelerini sağlayacak üretim altyapılarına yönelik, pilot üretim ve göste-
rim desteklerini de kapsayacak şekilde, gerekli teşvik ve destek mekanizmalarının gözden geçirilmesi ve geliştirilmesi, TÜBİTAK ise; • Kritik ve öncü teknolojilerde (öncelikle siber fiziksel sistemler, yapay zekâ/sensör/robot teknolojileri, nesnelerin interneti, büyük veri, siber güvenlik, bulut bilişim vb.) yetkinlik kazanılmasını sağlayacak hedef odaklı Ar-Ge çalışmalarının artırılması, konularında sorumlu kuruluşlar olarak belirlendi. Söz konusu BTYK kararına göre, ülkemizde imalat sanayinin dijital dönüşümüne yönelik politika ve strateji geliştirilmesi ile bunların uygulanmasına yönelik faaliyetler Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmalarda, ilgili sivil toplum kuruluşları, kamu kurum ve kuruluşları ile toplantılar gerçekleştirilerek mevcut durum ve dünyadaki gelişmeler, ülke politikaları ve stratejiler incelenerek ilgili tarafları kapsayıcı bir platform oluşturulması kararlaştırıldı. Bu kapsamda, sanayide dijital dönüşüm sürecini hızlandırmak ve yol haritasını ortaya koymak adına ilgili paydaşları kapsayıcı bir model geliştirildi. Modelin geliştirilmesi sürecinde dünya uygulamaları, ülkemiz sanayisinin yapısı ve gelecek öngörüleri ilgili paydaşlarla değerlendirilip ‘Sanayide Dijital Dönüşüm Platformu’ faaliyetlerine başlandı. Platform ile imalat sanayinin dijital dönüşümü için üretim kapasitesinin güçlendirilmesi, teknoloji üretimi ve teknolojinin etkin biçimde kullanımı için dijital yetkinliklerin artırılması planlandı. Platformun İcra Kurulu Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı başkanlığında, TÜSİAD, MÜSİAD, TOBB, TTGV, TİM ve YASED Başkanlarından oluştu. Platform çatısında sanayinin dijital dönüşümüne yönelik;
Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı
T
ürkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, yurtiçi ve yurtdışında yürüttükleri çalışmalarla gençleri bilime, bilimsel düşünmeye yönlendirdiklerini söyledi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlı çalıştıklarını ifade eden TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, 1993’te bilimsel konularda ve bilimsel önceliklerin saptanması adına incelemeler ve danışmanlık yapmak, toplumda bilimsel yaklaşım ve düşüncenin yayılmasını sağlamak, bilimin öneminin ülke kamuoyunca takdir ve kabulünü sağlamak, bilim adamlığına özendirmek ve bu amaçlara yönelik mevzuat değişiklikleri önermek adına kurulduklarını anlattı. Her düzeyde bilim eğitiminin etkinleştirilmesi için 2002’den bu yana bünyelerinde çeşitli
MTSO EK 3
CMYK
çalışma grupları kurulduğunu bildiren Acar, öncelikli öğretmenleri, öğrencilere bilimi sevdirerek eğitim vermeleri için yönlendirmeyi amaçlayan program kapsamında bugüne kadar birçok ulusal ve uluslararası çalıştay ve konferans gerçekleştirdiklerini söyledi. Bünyelerinde Kanser Çalışma Grubu, Kök Hücre Çalışma Grubu, Gıda ve Beslenme Çalışma Grubu, Bilim ve Eğitim Çalışma Grubu ile Enerji Çalışma Grubu bulunduğunu ifade eden Acar, bunun yanında özel programlar ve projeler yürüttüklerine de değindi. “Bilim insanlarını teşvik ediyoruz” Bilim insanlarını teşvik etmek adına 2015’ten bu yana Uluslararası TÜBA – Akademi Ödülleri’ni düzenlediklerini anlatan Ahmet Cevat Acar,
“Bu ödül, Akademi Madalyası/Ödül Beratı ve 30 bin USD tutarında parasal ödülü içerir. Ödüller, yılsonunda düzenlenen bir törenle sahiplerine verilir” dedi. Gençleri unutmadıklarını da vurgulayan Acar, ardından Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanları Ödül Programı (GEBİP) hakkında şu bilgileri verdi: “GEBİP, üstün nitelikli bilimsel çalışmalarıyla öne çıkan genç bilim insanlarını, araştırmalarında ve kendi araştırma gruplarını geliştirmede desteklemek ve ülkemizdeki genç bilim insanlarını üstün başarılı araştırmalara özendirmek amacıyla her yıl düzenleniyor. GEBİP kapsamında; üç yıl boyunca her yıl 20 bin TL destek veriliyor. GEBİP Ödülü sahibinin tez aşamasındaki doktora öğrencileri için yine her yıl 6 bin TL ek destek sağlanıyor. Şimdiye kadar toplam 443 bilim insa-
altyapı, açık inovasyon, sanayide dijital teknolojiler, ileri üretim teknikleri, standartlar, mevzuat, patent ve eğitim başlıklarında çalışma grupları oluşturuldu.” “Dördüncü Sanayi Devrimi Dairesi Başkanlığı kuruldu” Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü bünyesinde, Platformun koordinatörlüğünü yapmak ve imalat sanayinin dijital dönüşüm çalışmalarını gerçekleştirmek üzere ‘Dördüncü Sanayi Devrimi Dairesi Başkanlığı kurulduğunu kaydeden Bakan Özlü, “Platform Çalışma Grupları, ülkemizdeki mevcut durumun analizi, dünyadaki gelişmelerin incelenmesi ve eylem önerilerinin geliştirilmesine yönelik toplantı, çalıştay ve etkinlikler yürüttü” dedi. TÜBİTAK tarafından 2016’da gerçekleştirilen ve TÜBİTAK Ar-Ge Destek Programları’ndan faydalanan yaklaşık bin yerli işletmenin katılımıyla işletmelerin Ar-Ge ve akıllı üretimle ilgili entegrasyon seviyelerini ölçmeye yönelik anket çalışması sonucunda “Yeni Sanayi Devrimi Akıllı Üretim Sistemleri Teknoloji Yol Haritası Raporu” hazırlandığına da değinen Özlü, şu bilgileri verdi: “Diğer taraftan 2017 Yılı Yatırım Programı kapsamında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından KOBİ’lerde Dijital Dönüşümün Sağlanmasına Yönelik Politika Değerlendirme Çalışması Projesi yürütüldü. Söz konusu proje ve platform çalışma gruplarının çalışmaları sonucunda İmalat Sanayinin Dijital Dönüşümü Yol Haritası hazırlandı. Bu yol haritası ilerleyen günlerde kamuoyu ile paylaşılacaktır.” “TGB’lerin sayısını artırmayı hedefliyoruz” Endüstri 4.0’ın yanı sıra Bakanlığın önümüzdeki süreçteki hedeflerine de değinen Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Sözlü, özellikle Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin (TGB) sayısını yurt genelinde artırmak istediklerini söyledi. Gerek ihtisas TGB’lerin gerekse Organize Sanayi Bölgeleri içinde kurulan TGB’lerin sayısının artırılmasının önemine değinen Özlü, “Bugüne kadar Dokuz Eylül Sağlık İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi ile Mersin Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuş, ayrıca, 14 ilde OSB içerisinde kurulmuş toplam 18 TGB bulunmaktadır” dedi. Diğer bir hedeflerinin ise Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin
sayısını artırmak ve bu merkezlerin faaliyetlerini izlemek olduğuna dikkat çeken Özlü, “Bininci Ar-Ge merkezine ödül töreni düzenlenmesi, Ar-Ge ve tasarım merkezi desteklerine ilişkin süreçlerin geliştirilebilmesi için belirlenecek yol haritasına yönelik olarak çalıştay yapılmasını planlanmaktayız” diye konuştu. “Antarktika’ya Bilim Üssü Kurulması Projesini önemsiyoruz” Bir diğer öncelikli projenin Antarktika’ya Bilim Üssü Kurulması Projesi olduğunu ifade eden Bakan Özlü şu bilgileri verdi: “Bu projemiz, T.C. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde ve İstanbul Teknik Üniversitesi teknik koordinasyonunda yürütülmektedir. Proje kapsamında 2018 yılında 2. Ulusal Antarktik Bilim Seferi (TAE – II) gerçekleştirilmiştir. Ülkemizin kutup bölgelerinde yaptığı bilimsel çalışmaların sürdürülebilir olması ve ulusal hedeflere hizmet etmesi amacıyla Ulusal Kutup Bilim Programı (2018 – 2022) hazırlanmış olup, 29 Aralık 2017’de yürürlüğe girmiştir. Söz konusu program kapsamında 2018 yılında; Türk bilim insanlarımızın yabancı ülke üslerinde görevlendirilmesi, kutup alanında uluslararası örgütler ve birliklere üyelik ve değişim/staj programlarının oluşturulması, eğitim tanıtım ve halka erişim çalışmaları yürütülmesi, diğer ülkelerle kutup bilimleri çalıştaylarının düzenlenmesi, Ulusal Kutup Bilimleri Çalıştayının düzenlenmesi, bilimsel yayınlara yayın desteği sağlanması, kutup alanındaki uluslararası kuruluş toplantısına katılım sağlanması, deneyimlerin artırılması adına seçilen ülkelerin Uluslararası Kutup Bilim Merkezlerine ziyaret gerçekleştirilecektir. Ayrıca, Program kapsamında belirlenen öncelikli alanlarda TÜBİTAK 1001 Programınca çağrıya çıkılacaktır. Söz konusu çağrı kapsamında 2018 yılı için ayrılan tutar 1 Milyon Avro’dur. Öte yandan Kutup Bilimleri alanında 2018 yılı içerisinde iki ülke ile Mutabakat Zabıtları imzalanması süreci yürütülecektir. Ayrıca 2018-2019 Antarktik sezonunda gerçekleştirilecek 3. Ulusal Antarktik Bilim Seferi’nin düzenlenmesi ile ilgili çalışmalar koordine edilmektedir.”
“Türkiye’nin ilk Tarım ve Gıda İhtisas TGB’si Mersin’de kuruldu” M ersin’e yönelik çalışmalara de değinen Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, Türkiye’nin ilk Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin Mersin’de kurulduğunu söyledi. Mersin Tarım ve Gıda İhtisas TGB kuruluşuyla ilgili başvurunun Aralık 2017’de Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda gerçekleştirilen Değerlendirme Kurulu Toplantısı’nda uygun bulunduğunu açıklayan Özlü, “Bölge kuruluşunun kesinleşmesi için gerekli Bakanlar Kurulu Kararı alınması için 12 Aralık 2017’de Başbakanlığa yazı yazılmış, 31 Mart 2018 tarihli ve 30377 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan karar ile Mersin Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuştur” dedi. Mersin Tarım ve Gıda İhtisas TGB’nin kurulduğu 799 dekar arazinin, yalnızca tarımsal amaçlı denemeler, araştırmalar ve faaliyetler için kullanılacağına dikkat çeken Özlü, bu alanlardan yalnızca 5 dekarlık bölümünde idari bina yapılacağını, kalan alanda herhangi bir yapılaşma gerçekleştirilmeyeceğini bildirdi.
nının layık görüldüğü GEBİP Ödülü’ne 2018 yılında Ocak 1979 yılı ve sonrasında doğanlar başvurabiliyor. Kadın adayların 39 yaş sınırına her doğumu için bir yıl ilave ediliyor.” Bunların yanında Bilimsel Telif Eser Ödül Programı, Türkçe Bilim Terimleri Sözlük Projesi, Türk-İslam Bilim ve Kültür Mirası Projesi, Andreas Tietze, Tarihi ve Etimolojik Türkiye Türkçesi Projesi gibi birçok proje gerçekleştirildiğini anlatan Acar, bunun yanında üniversite konferansları ve akademi konferansları, çalıştaylar düzenlediklerini ifade etti. “Dünya akademiler ve bilim camiasında Türkiye’yi temsil ediyoruz” TÜBA’nın ülkenin milli akademisi olarak dünya akademiler ve bilim camiasında Türkiye’yi temsil ettiğine de değinen Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, çalışmalarını şöyle anlattı: “TÜBA çoklu uluslararası faaliyetlerini üye olduğu çatı kuruluşları ile birlikte yaptığı çalışmalarla yürütmektedir. Anlaşma yapılan çatı kuruluşları 2012’de 11’ken 2017’de 12’ye yükseltilmiştir. Türk Dünyası Bilim Akademileri Birliği (2015) Akademimizin desteği ile kurulmuştur. 2016-2017 Dönem başkanlığını TÜBA yapmaktadır. TÜBA çatı kuruluşlarının işbirliği ile uluslararası toplantı, uluslararası çalıştay, sempozyumlar ve bilimsel toplantılar düzenlemekte ve aynı zamanda çatı kuruluşların düzenlediği etkinliklere katılmaktadır.” Aynı zamanda süreli ve süresiz
Mersin Tarım ve Gıda İhtisas Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nde tarım alanlarını ve çevreyi kirletecek herhangi bir üretim yapılmayacağını da vurgulayan Özlü, tamamen çevreye duyarlı tarımsal Ar-Ge ve yenilenebilir enerji kaynaklarına öncelik verileceğini bildirdi. “Tarım ve gıdada inovasyon ekosistemi oluşturulacak” Mersin Tarım ve Gıda İhtisas TGB’nin faaliyete geçmesi ile birlikte tarımın her alanına teknolojinin yerleştirileceğini kaydeden Bakan Faruk Özlü yapılacak çalışmaları şöyle özetledi: “Tohumculuğun geliştirilmesi, bitki ıslahı, zararlılarla mücadele teknik ve yöntemleri geliştirme, bitkisel atıkların değerlendirilmesi, enerji etkin tarımsal üretim, yenilenebilir enerji kullanım yöntemleri, verimli sulama teknolojileri, nanoteknoloji, modern biyoteknoloji, bilişim ve mobilişim teknolojileri, modern sera teknolojileri ve topraksız yetiştiricilik, gıda işleme, muhafaza ve ambalaj teknolojileri, bitki koruma teşhis ve mücadele, tarımsal
yayınları bulunduğunu, uluslararası işbirlikleriyle çeşitli yayınlar oluşturduklarını da bildiren Acar, lise matematik konuları için günlük hayattan modelleme soruları oluşturulması gibi çalışmalarla eğitime doğrudan destek verdiklerini de söyledi. Kültür varlıklarının ve içinde her türlü kültür öğesi yer alan tüm değerlerin belgelenmesi amacıyla yapılan çalışmaların kıymetli sonuçlarının bilim dünyası ile paylaşılması adına 2003’te TÜBA-KED’i tasarladıklarını ve yayın hayatına başladığını kaydeden Acar, ayrıca bilim dünyasından güncel haberlerin yanı sıra kurum çalışmalarına yer verdikleri TÜBA-GÜNCE isimli bir çalışmaları olduğuna da değindi. Acar, ilkini 2014 yılında İngilizce olarak çıkardıkları ve TÜBA’nın bilimsel çalışmalarını dünya kamuoyu ve yurt dışı bilim akademilerine duyurmak amacıyla dijital formatta hazırladıkları TÜBA Newsletter isimli bir çalışmaları olduğunu da belirtti. “Eğitim çalışmaları önemli” Eğitim çalışmalarını önemsediklerine değinen Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, ardından TÜBA Bilim Eğitimi Programı hakkında bilgi verdi. Program kapsamında düzenlenen etkinlikler yoluyla bilim insanlarının konuyla ilgili yerli ve yabancı uzmanların, bilim eğitimine öğretmen gruplarının doğrudan bir araya gelmesini sağlamayı hedeflediklerini kaydeden Acar şöyle konuştu: “İnternet üzerinden kolay erişilecek örnek uygulamalar ve materyaller sunarak öğretmenlere destek sağlayacak bir internet portalı oluşturmayı; özetle sorgulama-temelli eğitim kavramını ve uygulamalarını ülkemizde yaygınlaştırmayı, bilim insanlarını gençlere
mekanizasyon ve sulama teknolojileri alanlarında Ar-Ge amaçlı arazi, işbirliği ve destek ortamı bulamayan veya yüksek maliyetlere katlanmak zorunda kalan, gerekli uzmanlık ve bilgi birikimine erişemeyen firmaların bu sorunları çözülecek ve bu sayede bölgesel tarım/gıda Ar-Ge ve inovasyon ekosistemi oluşturulacaktır.” Mersin Tarım ve Gıda İhtisas TGB’nin, meyve tohum ıslahı ve çeşit geliştirme, sebze tohum ıslahı ve çeşit geliştirme, bölgede yoğun olarak üretilen ürünlerde tohum ıslahı ve çeşit geliştirme, süs bitkileri ve katma değeri yüksek ürünlerin bölgeye adaptasyonu ve çeşit geliştirme, organik üretime uygun çeşit geliştirme ve tohum ıslahı, hasat sonrası muhafaza, raf ömrü uzatma teknolojileri, tarımsal üretimde kullanılan malzeme ve ekipmanlar ile gıda üretimi verim ve kalitesinin artırılması alanlarında firmalara çok büyük bilgi ve deneyim paylaşımı yaratacağına dikkat çeken Özlü, “Bölgemiz ve ülkemiz tarım ve gıda sanayine önemli bir ivme kazandıracaktır” değerlendirmesini yaptı.
tanıtmayı amaçlamaktadır. Program, kısaca, TÜBA’nın amaçları doğrultusunda, sorgulama temelli bilim eğitimini daha etkin ve cazip kılmayı hedefliyor. Program, 2006’dan itibaren seçilen okullara yönelik etkinliklerle yürütülüyor. Program kapsamında; temel bilimler öğretmenlerine yönelik, sorgulamaya dayalı öğrenme ve temel bilim eğitiminin etkinleştirilmesine, gençlerin temel bilimlere ilgisini artırmaya yönelik olarak MEB ile işbirliği içerisinde Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursları düzenliyor. Şimdiye kadar toplam 6 kurs çeşitli üniversitelerde ve yüzlerce öğretmenin katılımıyla gerçekleştirildi.” “Yaz okullarına başladık” TÜBA’nın yaz okulu programları bulunduğuna da işaret eden Acar ilkini 2017 yılında düzenlediklerini, bu yıl da devam etmeyi planladıklarını söyledi. Yaz okulunun uluslar arası formatta olduğunu vurgulayan Acar sözlerini şöyle tamamladı: “ “TÜBA 2017 yılında; Türk Dünyası Ulusal Bilim Akademileri Birliği (TDUBAB) Uluslararası Hukuk, Diplomasi ve İş Birliği Yaz Okulu’nu Süleymaniye Medresesi içerisinde yer alan TÜBA Rabi Medrese’de gerçekleştirdi. Afganistan, Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna Hersek, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, Özbekistan ve Çin Uygur Bölgesi ile Türkiye’den hem kamu hem de özel sektördeki genç uzmanlar, lisansüstü öğrenciler ve özellikle sosyal bilimler alanında birikime sahip genç akademisyenlerden oluşan katılımcılar beş gün süresince hukuk ve diplomasi alanında eğitim aldı. 2018 yılı içerisinde ikincisinin gerçekleştirilmesi planlanıyor.”
4
15 - 28 Nisan 2018
Son dönemlerin en çok konuşulan kavramı Endüstri 4.0’ın KOBİ’ler adına dönüşüm sürecinin daha sağlıklı gerçekleşmesi hedefiyle yola çıkan ‘Dijitalleşme ve Endüstri 4.0 Derneği’ önceliğini eğitime veriyor.
sorulabiliyor ve konuşmacı da makul soruları yanıtlayabiliyor. Son olarak dördüncü formatta ise eğitimleri gerçek zamandan bağımsız videolar olarak çekip siteye yerleştireceğiz ve üyelere bunu e-mail ile duyuracağız. Kişi istediği zaman, istediği saatte izleyebilecek.” “50 farklı modül planlıyoruz”
Bu eğitimlerin ciddi bir ön hazırlık, altyapı gerektirdiğine dikkat çeken Ali Rıza Ersoy, Mart ayında altyapısını oluşturmaya başladıklarını ve Haziran ayında eğitimlere başlamayı planladıklarını söyledi. Dijitalleşme ile Endüstri 4.0’ı ilgilendiren en az 50 farklı eğitim modülü hazırlamayı düşündüklerini kaydeden Ersoy, eğitimler sonunda kısa testler yapacaklarını ve testleri başarı ile geçenlere sertifika vereceklerini ifade etti. İlk etapta eğitmen bulma noktasında sorun yaşanabileceğine de dikkat çeken Ersoy, “Öncelikle doğru bir kaynaktan olması adına eğitimleri biz vereceğiz, ardından eğitmen kadromuzu genişleteceğiz” dedi. “Tedarikte doğru adres olmak istiyoruz”
Ali Rıza Ersoy Dijitalleşme ve Endüstri 4.0 Derneği Başkanı
A
rdından eğitimle bilinçlenecek firmaların bu dönüşümü doğru gerçekleştirebilmesi adına doğru tedarikçilere ulaşımını sağlamak isteyen Dernek, talep edenlere danışmanlık desteği de verecek. Firmalar, Dijitalleşme ve Endüstri 4.0 Derneği ile dönüşüm yolculuğunda kendini yalnız hissetmeyip, talep ettiği tüm kaynaklara aynı çatı altında ulaşabilecek. Dijitalleşme ve Endüstri 4.0 Derneği Başkanı Ali Rıza Ersoy, dernek hakkında bilgi vererek
projelerini anlattı. Etkinlikler ve duyurular gibi standart dernek faaliyetleri dışında 3 ana konuya odaklanacaklarını bildiren Ersoy, bu faaliyetleri eğitim, tedarik ve danışmanlık hizmeti olarak açıkladı. Öncelikle eğitime yönelik çalışmalarını anlatan Ersoy şu bilgileri verdi: “D4T Akadeima isimli bir akademi kuracağız. Burada ülkemizin ihtiyaç duyduğu eğitimleri düzenleyeceğiz. Son 2 yıldır herkes dijitalleşmeyi ya da sanayi özelinde
Endüstri 4.0’ı duydu. Anlamaya çalıştı ama ileri seviyede eğitimler almak isteyince eğitim alabilecek bir yer bulamadı. Biz de bu noktadan hareketle 4 değişik eğitim çalışması düzenleme kararı aldık. Bunlardan ilki bildiğimiz klasik sınıf sisteminde olacak. 20-25 kişilik sınıflarda doğrudan eğitimler vereceğiz. İkincisi bu eğitimleri web üzerinden de yayınlayacağız. Herkes web üzerinden gerçek zamanlı olarak bu eğitimi takip edebilecek. Sembolik ödemelerle bu eğitimler
satın alınabilecek. Böylece internete bağlanabilen dünyanın her yerindeki öğrenciye ulaşabileceğiz. Üçüncüsü webinar. Bu sistem, daha önce uyguladığımız bir sistem. Burada belli bir saatte örneğin Perşembe günü kayıt yaptıranlar katılıyor. Webinar üzerinden saat 9-10 arası webinar var diye bilgi veriliyor insanlar kayıt olup gerçek zamanlı olarak eğitimi izleyebiliyor. Aynı zamanda chat imkanı da sunuluyor. Bir yandan dersi dinlerken diğer taraftan online soru
MERSİN, MTOSB İLE SANAYİ KENTİ OLARAK ANILMAYA BAŞLADI MTOSB Başkanı Sabri Tekli, henüz genç bir bölge olmalarına rağmen Türkiye’nin üretim, yatırım ve cazibe merkezlerinden birisi haline geldiklerini söyledi. Geçmiş yıllarda Mersin’in tarım, turizm ve lojistikle anılmasına rağmen artık sanayi kenti olarak da tanındığını kaydeden Tekli, bunda MTOSB’nin önemli rolü olduğuna işaret etti.
Sabri Tekli
MTOSB Başkanı
M
ersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTOSB) Başkanı Sabri Tekli, bölge ve çalışmalar hakkında bilgi verdi. MTOSB’nin 1993 yılında 380 hektarlık bir alan üzerine kurulduğunu kaydeden Tekli, Mersin – Adana Karayolu üzerindeki bu alanların herhangi bir üretim ya da yatırımın bulunmadığı bakir araziler olduğunu hatırlattı. 1994 yılında inşaatına başlanılan MTOSB’de henüz inşaat aşamasındayken 35 şirkete yatırım için arsa tahsis edilmesiyle Türkiye’nin önemli bir organize sanayi bölgesi olacağının işaretlerini verdiğine dikkat çeken Tekli şöyle konuştu: “Karma OSB olan bölgemizde başta çelik konstrüksiyon, gıda, plastik, makine, ahşap (mobilya), kimya, cam sektörleri olmak üzere firmalarımız 14 ayrı sektörde faali-
MTSO EK 4
CMYK
yet göstermektedir. İlave alan yatırımımız olan 2. Bölgemiz, 2010 yılında faaliyete alınarak, 278 hektar alan daha MTOSB’ye dahil edilmiştir. İlave Bölge’nin dahil edilmesiyle toplam 195 parselde 170 yatırımcının faaliyetine devam ettiği Bölgemizde yaklaşık 16 bin kişi istihdam edilmektedir. Mersin Limanı, havayolu, karayolu gibi lojistik imkanlar bakımından son derece avantajlı bir lokasyonda bulunan Bölgemiz, dünyanın her yerine gerçekleştireceğimiz ihracatı mümkün kılmaktadır. Ortadoğu ve Asya pazarı ağırlıklı olan ihracatımız yaklaşık 500 milyon dolar civarındadır.” “Cazibemiz her geçen gün artıyor” MTOSB’nin genç bir OSB olmasına rağmen, Türkiye’nin üretim ve
yatırımda önemli merkezlerinden biri haline geldiğini vurgulayan Sabri Tekli, “Önceki senelerde Mersin’in, tarım ve turizm ile anılırken bugün artık sanayi kenti olarak anılmasında en büyük pay, hiçbir altyapı sorunu bulunmayan bölgemize yatırım yapan sanayicimizindir” dedi. Başkanlığı sürecinde Mersin’e kazandırdığı 2. Bölgenin de tam doluluğa ulaşması nedeniyle ilave yatırım alanı ihtiyacının doğduğunu ifade eden Tekli, “750 bin metrekarelik sanayi parseli oluşturduğumuz ve yakında tahsislerine başlayacağımız 3. Bölgemiz için 2 milyon metrekareye yakın yatırım talebi aldık. Bu nedenle tahsislerine başlayacağımız 3. Bölgemiz ile eş zamanlı olarak, fizibilite raporları hazırlanmış olan ve 4. Bölge olarak planlanan yakla-
şık 80 hektar alanın da çalışmalarına başladık. Bu çalışmalar da ilgili Bakanlığa iletilmiştir. 3. Bölge tahsisleri ile birlikte çalışmalarına hız kazandıracağımız diğer bir istihdam ve üretim alanı olan 5. Bölgemizin de OSB’mize katılması ile bölgenin cazibesi her geçen gün artırmaya devam edecektir” diye konuştu. “Eğitime büyük önem veriyoruz” Kalifiye eleman noktasında ciddi sorunlar yaşandığını, bunun çözümünün de eğitimden geçtiği bilinciyle Türkiye’de ilki Mersin’de gerçekleştirilen bir projeye imza attıklarına dikkat çeken Sabri Tekli şu bilgileri verdi: “Hazırladığımız projeyle sanayici, ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman ihtiyacını yine kendisi yetiştiriyor. Devletimizin ve Bölgemizin işbir-
Alınacak eğitimlerle firmaların belli bir noktaya taşınacağını ve dönüşümü sağlamak adına bir takım yatırımlara ihtiyaç duyulacağını anlatan Ali Rıza Ersoy, bu yatırımlarda doğru tedarikin önem taşıdığına, hatalı atılacak adımların yanlış sonuçları beraberinde getirebileceğine dikkat çekti. Büyük firmaların bu konuda sıkıntısı olmayacağına ancak KOBİ’lerin birçoğunun IT departmanının dahi bulunmaması nedeniyle Endüstri 4.0’a yönelik yatırımlarda sıkıntı yaşayabileceğine işaret eden Ersoy, “Birçok KOBİ’miz bilgisayarlarını dahi dış kaynaklarla tamir ettiriyor. Verilecek eğitimlerle ihtiyaçlarını tespit edebilecekler. Bir sonraki aşamada ise bu ihtiyaçlarını nerelerden temin edebileceklerine yönelik sitemizden hizmet de ala-
liğiyle 2011-2012 eğitim öğretim döneminde bölgemize kazandırdığımız okul ile bölgemizdeki işletmelere ‘aranan eleman’ yetiştiriyoruz. Artık ara elaman değil, ‘aranan elemanlar’ yetiştirme gayesiyle çıktığımız bu yolda geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın daha başarılı olabilmeleri için gereken çalışmaları yürütüyoruz. Öğrencilerimiz 9’ncu sınıftan itibaren yaptıkları fabrika gezileri ile seçecekleri bölümlerle ilgili bilgi sahibi oluyorlar. 11 ve 12’nci sınıflardaki stajlarını ise bölgemizdeki fabrikalarda yaparak teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyorlar. Bizim okulumuzda eğitim gören öğrenciler, hayatı görüyor, üretimi görüyor, fabrika ve sanayi ile iç içe yetişiyorlar. Aynı zamanda üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde gerçekleşen toplantılarda, Özel Şişecam Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden mezun gençlerin mesleki eğitimlerinin devamı niteliğinde, Organize Sanayi Bölgemizde açılabilecek bir yüksek okula gitme imkanını da görüştük ve bu toplantılar devam etmekte.” Ayrıca yine 2. Bölge içinde 2 bin öğrenci kapasiteli Meslek Lisesi kurulması çalışmalarının da devam ettiğini bildiren Tekli, “Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın daha başarılı ve kalifiye yetişebilmeleri için gerekli çalışmaları sürdürüyoruz” dedi. “Endüstri 4.0’ın en önemli enstrümanı insan” Tüm dünyada sanayinin Endüstri 4.0’a evrildiğini hatırlatarak bu alanda yürüttükleri çalışmalara da değinen Sabri Tekli, Endüstri 4.0’ın en önemli enstrümanının insan faktörü olduğunu vurguladı. Fabrikaları robotik teknolojiler,
bilecekler. İnternetten yapacakları gelişi güzel araştırmalar yanlış sonuçlara yönlendirebilir. TÜSİAD ile birlikte çalışarak alıcı ve satıcıyı internet sitemiz üzerinden buluşturmak istiyoruz. Firmalar logolar ve iletişim bilgileri ile birlikte sitemizde kategorize edilecek ve sonrasında alıcı istediği teknolojiye bu bilgilerle ulaşabilecek” dedi. “Danışmanlık hizmeti vereceğiz”
Son olarak danışmanlık hizmeti vermeyi planladıklarına da dikkat çeken Ali Rıza Ersoy, yol haritası belirlenirken ya da yatırımlar sırasında yapılacak tüm hataların Endüstri 4.0’ın suçu olarak gösterilebileceğini, bu nedenle doğru adımın büyük önem taşıdığını söyledi. “Bizim eğitimimizi almadan ve testlerimizden geçmeden danışmanların linkine sitemizde yer vermeyi planlamıyoruz” diyen Ersoy, KOBİ’leri mümkün olduğunca güvenilir olacağına inandıkları danışmanlarla buluşturmak istediklerini anlattı. Siteye 3 farklı kategoride üyelik başvurusu yapılabileceğine de değinen Ersoy, sistemi şöyle açıkladı: “3 farklı üye kategorimiz olacak. İlki, sadece kurumları kabul ettiğimiz kurumsal üyelik. Bu kişiler asil üye sayılacak ve aidat sorumlulukları ile oy hakları olacak. İkinci kategori gönüllü üyelik. Yaş sınırı olmadan çalışma gruplarında yer almak isteyen öğrenciler, akademisyenler, şirket çalışanları, tez hazırlayanlar bu kategoride yer alabilecek. Bu üyelerin aidat sorumlulukları ve oy hakları olmayacak. Son olarak partnerliğe olanak tanıyan bir üyelik kategorimiz bulunacak. Bu üyelerin de parasal yükümlülükleri ya da taahhütleri bulunmayacak. Bu ülkenin dijitalleşmesinde, derneğin çalışmasında ben de varım, destek olurum diyen kurumların logolarına yer verilecek. Bu üyelik modeli için ilk etapta Boğaziçi Üniversitesi ve ODTÜ ile görüşüyoruz.”
bulut teknolojileri ve hatta siber teknolojileri içinde barındıran, nesnelerin interneti ile donatacaklarını, dijitalleşme için gerçekleştirilecek bu adımların yanı sıra işletmelerin verimini arttırmaya yönelik, üretim sürecini verimli yöneten ve ürünün ya da prosesin gelişimini sağlayan insana yapılacak yatırım ile ülkenin geleceğinin belirleneceği inancıyla hareket ettiklerini vurgulayan Tekli sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu kapsamda, Sayın Kalkınma Bakanımız Lütfi Elvan ve Valimiz Ali İhsan Su’nun da destekleriyle Organize Sanayi Bölgemiz içerisinde bir model fabrika planlamaktayız. Bu model fabrikada bir ürün üretilmeden önce üretim safhası burada deneyimlenerek işletmelerimizin verimliliğini ve rekabet edebilirliğini arttırma hedefindeyiz. İşletmelerimize katılacak bu değerlerin yanı sıra sanayicimizi ve üst düzey yöneticilerimizi bu fabrika içerisinde yetiştirecek ve bu Model Fabrika Projesi Endüstri 4.0’a dayalı dijital ortama hazırlanma alanında bölgemiz için etkin rol oynayacak.” “Güneş enerjisinden daha çok faydalanacağız” Bölgedeki atıl alanları değerlendirmek adına Güneş Enerji Santralleri Projesi geliştirdiklerine de değinen Sabri Tekli, şu anda bölgede toplam 40,3 MW üretim kapasiteli Güneş Enerji Santrallerinin geçici kabul işlerinin tamamlanarak devreye alındığını bildirdi. Bu sayede Bölgenin elektrik enerjisi ihtiyacının yaklaşık %16’sını bölge içerisindeki bu santrallerden karşılayacaklarını kaydeden Tekli, “Bu üretim kapasitesi Türkiye’de faaliyet gösteren 300’ü aşkın OSB içerisinde MTOSB’yi 2. sıraya taşımıştır” dedi.