MTSO Haber Sayı 384 by Mersin TSO

Mersin’in tarihine farklı bakış açıları >2’de

Kızıltan: “Hayal kurmaktan vazgeçmeyin” Sorunlarımız var ama ülkemize güveniyoruz

>4’te

> 3’te

Ayhan KIZILTAN

MTSO Yönetim Kurulu Başkanı

Komite Başkanları

biraraya geldi Alacaklarınız sigorta ile garanti altında

Karan, sözlerine alacak sigortasını tanımlayarak başladı. “Alacak Sigortası, herhangi bir teminata bağlanmamış vadeli satıştan doğan borcun ödenmeme riskini teminat altına alan sigorta çeşididir” diyen Karan, ardından bu sigorta çeşidinin kullanıcısına sağladığı faydaları özetledi. “KOBİ’ler bu imkandan yeni yeni yararlanıyor” Alacak sigortası dünyada eski olmasına rağmen Türkiye’nin yeni tanıştığını kaydeden Bülent Karan, 2019 yılına kadar da bu imkandan yalnızca büyük ölçekli firmaların yararlanabildiğini anlattı. > 6’da

Mersin, Berlin ile ticaretini artırma hedefinde

tasında işbirliğinin artırılabileceği görüşüldü. Mezitli Belediyesi ile Kardeş Belediye olan Berlin Tempelhof Schoneberg Belediyesi Meclis Üyeleri, Mezitli Belediyesi Strateji Geliştirme Müdürü Hürrem Betül Levent eşliğinde, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan’ı ziyaret etti. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Fuad Budur ve Yönetim Kurulu Üyesi Çetin Kanar’ın da katıldığı görüşmede Mersin ile Berlin arası ticaretin geliştirilmesi adına hangi adımların atılabileceği konuşuldu. > 2’de

MTSO Meslek Komitesi Başkanları, Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan başkanlığında biraraya gelerek bugüne kadar yapılan çalışmaları değerlendirdi.

bilgi alındı, talep ve beklentileri dinlenerek yönetimin bu talepler karşısında bugüne kadar yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verildi. Toplantıda Komite Başkanlarına seslenen Başkan Kızıltan, özellikle üyelere daha çok temas edilmesi çağrısında bulundu. Komite toplantılarının düzenli yapıl-

ximbank Mersin Şubesi, bir taraftan ihracatçılara finans desteği sağlarken diğer taraftan ildeki kredi sigorta poliçe sayısını artırıp firmaların alacaklarını güvence altına almayı hedefliyor. Sigorta analizleri sırasında sağladığı verilerle ihracatçıya yurtdışındaki müşterilerinin check-up’ını da sunan Eximbank, bu sayede yalnızca tahsilatta güvence sağlamayla kalmayıp, ticarette doğru adım atılmasını da destekliyor. Mersin Şubesi olarak henüz çok yeni olduklarını, Kasım ayında faaliyete başladıklarını bildirenTürk Eximbank Mersin Şube Müdür Yardımcısı Oğuz Ce-

MTSO 01 CMYK

rit, hedeflerinin dış ticaret kenti Mersin’de yalnızca ihracatı artırmak değil, global dünyanın son yıllardaki bozulan ekonomik yapısında alacakların sigortalanması konusuna da ağırlık vereceklerini anlattı. Sigorta konusunda 238 ülke ile aktif çalıştıklarını kaydeden Cerit, 360 gün vadeye kadar İhracatçılara Alacak Sigortası hizmeti verdiklerini bildirdi. Şube olarak çok yeni olmalarına rağmen Mersin’de belirli bir müşteri portföyleri bulunduğunu belirten Cerit, önümüzdeki süreçte ağırlık vermeyi planladıkları çalışmaları ve hedeflerini MTSO Haber ile paylaştı > 8’de

Başkan Kızıltan, bu sorunların çözümü için de güç birliğine gidilmesi gerektiğini söyledi. MTSO’nun büyük bir aile olduğunu vurgulayan Kızıltan, bu ailenin gücünün artması için sektörel birliktelikler sağlanabileceğini, mal ve hizmet alımlarında Mersin firmalarının tercih edilebileceğini dile getirdi. > 7’de

Facebook İstasyon için imzalar atıldı

Öğretmeler Sunay Akın’la buluştu

Oğuz Cerit Türk Eximbank Mersin Şube Müdür Yardımcısı

Eximbank Mersin Şubesi daha çok ihracatçıya ulaşmaya odaklandı

masının önemini de vurguladığı konuşmasında Kızıltan, “Eğer üye ziyaretlerinizi artırırsanız sorunlarını yakından dinlerseniz aylık komite toplantılarınız daha verimli geçer, sorunların çözümüne daha somut katkılar sunabilirsiniz” tavsiyesinde bulundu. Son dönemlerde ekonomide yaşanan sorunlara da değinen

şletmelerin sosyal medya aracılığıyla küresel pazarlara ulaşmasının önünü açacak Mersin Facebook İstasyon için imzalar atıldı. Bu istasyonda verilecek eğitimlerle girişimciler ve girişimci adayları teknolojideki son gelişmeleri yakından takip ederek kendi ürünlerini tanıtırken teknolojinin sunduğu fırsatlardan daha aktif yararlanabilecek. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Facebook ve Habitat Derneği işbirliğinde Mersin Facebook İstasyon Protokol İmza Töreni ile Girişimcilik ve Yeni Teknoloji-

İhracatçılara ‘yeşil pasaport’ hakkına ilişkin ihracat limiti düşürüldü >2’de

ler Paneli düzenlendi. Törende aynı zamanda Mersin Facebook İstasyonu’nun Mersin Üniversitesi Girişimcilik Limanı çatısı altında genç girişimcilere hizmet vermesi amacıyla MTSO ve Mersin Üniversitesi arasında ikinci bir protokol daha imzalandı. İmza töreninde konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, dijitalleşmeyi yalnızca yazılım kullanmak olarak anlamamak gerektiğini belirtip, “Teknolojiyi yaygınlaştırıp üretmemiz halinde dijitalleşmiş oluruz. Aksi halde kullanıcı olmaktan öteye geçemeyiz” dedi. > 4’te

16 No’lu Komite’den Trakya Cam’a ziyaret

>3’te

39 No’lu Komite MYK toplantısı düzenlendi

>3’te

şilboğaz, Adalet Komisyonu Üyesi Tamer Yalçın ve eğitimciler katıldı. Törenin açılış konuşmasında MTSO 28 No’lu Komite Başkanı Tamer Güner, öğretmenliğin bir ideal, gaye ve hizmet mesleği olduğunu belirterek, “Öğretmenlik toprak atltına atılan bir tohumun onlarca filiz verebilmesi adına çalışan, çok özel kişilerden oluşan hizmet topluluğudur. Biz de bu özel insanlar için iz bırakanlar ödül töreni düzenleyip bunu gelenekselleştirmek istedik” dedi. MTSO Eğitim ve Kalkınma Vakfı Başkanı Sadık Çağatay Güneş, “Aydınlık ve gelişmiş bir toplumun oluşması sizlerin eseri olacaktır. Bunun sağlanması da eğitimci yetiştiren kurumların çağdaş ve kaliteli eğitim alması, eğitmene toplum içinde hak ettiği değerin verilmesiyle sağlanmaktadır” ifadelerini kullandı. > 4’te

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Mersin, Berlin ile ticaretini artırma hedefinde

TSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Türkiye ile Almanya arası ilişkilerin geçmişten bu yana iyi olduğunu belirterek, bu olumlu diyalogdan hareketle Mersin ile Berlin arası ticaretin daha da artması gerektiğini söyledi. İki bölge arasında özellikle turizm, güneş enerjisi ve altyapı çalışmaları noktasında işbirliğinin artırılabileceği görüşüldü. Mezitli Belediyesi ile Kardeş Belediye olan Berlin Tempelhof Schoneberg Belediyesi Meclis Üyeleri, Mezitli Belediyesi Strateji Geliştirme Müdürü Hürrem Betül Levent eşliğinde, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan’ı ziyaret etti. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Fuad Budur ve Yönetim Kurulu Üyesi Çetin Kanar’ın da katıldığı görüşmede Mersin ile Berlin arası ticaretin geliştirilmesi adına hangi adımların atılabileceği konuşuldu. Ziyaret sebebiyle ilgili bilgi veren Hürrem Betül Levent, 2016 yılından bu yana kardeş belediye oldukları Berlin Tempelhof Schoneberg Belediyesi ile bir dizi çalışma yürüttüklerini belirtip şunları söyledi: “Berlin ile yakın temas içindeyiz. Aktif Yaşlanma Projesinde birlikte çalıştık, şu anda göçle gelenlerle ilgili bir ihtiyaç analizi projesinde birlikteyiz. Önümüzdeki dönemde de birlikte güneş enerjisi yatırımlarına yönelik çalışcağız. Görüşmelerimizde Berlin’de özellikle altyapı yatırımları

noktasında iş birliği yapılabilecek güvenilir işletmelere ihtiyaç olduğunu söylediler. Karşılıklı diyalogumuzun artması halinde ticaretimizin de gelişeceği inancıyla ziyaret etmek istedik.” Kızıltan: “Mersin ile Berlin arası ticaret mutlaka artmalı” Mersin’in gıda, tarım, lojistik gibi çok güçlü sektörlere sahip olduğunu kaydeden Kızıltan, “Turizmde ise yeni atılımlar içindeyiz. Bu alanlarda önemli işbirlikleri yapabiliriz. Biz de sizleri ziyaret ederek imkanlarımızı nasıl birleştirip hangi konularda işbirliğimizi artırabileceğimizi belirleyebiliriz” dedi. Tempelhof’un endüstri bölgesi olduğunu, bu alanların teşvik edilip değerlendirilmesine dikkat ettiklerini kaydeden Alman Heyet, özellikle turizm konusunda çok önemli tecrübelere sahip olduklarını ve bu alanda birlikte çalışabileceklerini söyledi. MTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Fuad Budur ise özellikle yaşlı bakım merkezi üzerine yapılabilecek çalışmalara değindi. Mersin’in gerek sağlık imkanları gerekse iklimiyle sağlıkta 3. yaş turizmine çok elverişli olduğunu bildiren Budur, Berlin’den yatırımcıları ve misafirleri beklediklerini belirtti. Alman Heyet ise Mersin’in tuzlu ve nemli havasının sağlık açısından kaçırılamayacak bir potansiyel olduğuna işaret ederek bu alandaki işbirliğine çok sıcak baktıklarını söyledi.

Mersin’in tarihine farklı bakış açıları

Sevim ve Mustafa Eser

otoğraf sanatçıları Mustafa Eser ve Sevim Eser, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Sanat Galerisi’nde ‘Kilikya Mersin, Ören Yerleri’ isimli fotoğraf sergisi açtı. Sergide, Mersin tarihine kalıcı bir eser bırakmak amacıyla hazırladıkları fotoğraf albümünden kesitler sunan sanatçılar, Mersin’de Kızkalesi dışındaki ören yerlerine de dikkat çekti. MTSO Sanat Galerisi, Fotoğraf Sanatçıları Mustafa Eser ile Sevim Eser’in fotoğraflarından oluşan ‘Kilikya Mersin, Ören Yerleri’ isimli Fotoğraf Sergisi’ne evsahipliği yapıyor. Mersin’in ören yerlerini kendi vizörlerinden yansıtan sanatçıların 40 eseri sanatseverlerle buluştu. Serginin yanı sıra sanatçılar, kent tarihine kalıcı bir eser bırakmak adına çektikleri fotoğraflarla hazırladıkları albümün imza törenini de gerçekleştirdi. Albümdeki fotoğraflardan oluşan kısa film gösteriminin de renk kattığı sergi ve imza töreni açılışına MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Meclis Başkanı Hamit İzol, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Cem Bucuge, Yönetim Kurulu Üyesi Yalçın Darıcı, Eğitim ve Kalkınma Vakfı Başkanı Sadık Çağatay Güneş, Mersin Kent Konseyi Başkanı Faik Burakgazi’nin yanı sıra sanatseverler katıldı. Eser: “Mersin sadece Kızkalesi’nden ibaret değil” Sergi açılışında konuşan Fotoğraf Sanatçısı Mustafa Eser, Mersin aşığı olarak kente kalıcı bir eser bırakmak adına çektiği fotoğrafları albümleştirdiğini söyledi. Daha önce de Mersin’in kelebek, çiçek ve doğasına yer verdiği 3 albüm kitabının olduğunu anlatan Eser, “Bu kitaplarımdan kesitler sunduğum fotoğraf sergilerimi başka ilerde de açarak, Mersin’in sadece Kızkalesi’nden ibaret olmadığını tüm ül-

MTSO 02 CMYK

İhracatçılara ‘yeşil pasaport’ hakkına ilişkin ihracat limiti düşürüldü

keye anlatmaya çalışıyorum” dedi. Sergiyle aynı ismi taşıyan ‘Kilikya Mersin, Ören Yerleri’ isimli albüm hakkında bilgi veren Eser, geçmişi fotoğraflarla kayıt altına almayı ve geleceğe taşımayı amaçladıklarını söyledi. Albümün 13 yıllık bir çalışma ürünü olduğunu belirten Eser, içerisinde 72 ören yerinden çekilen 192 fotoğraf bulunduğunu kaydetti. Kente ait belge ve arşivlemenin az olduğunu görerek, ‘biz ne yapabiliriz?’ sorusuyla yola çıktıklarını anlatan Eser, “Yaşadığımız topraklara sorumluluğumuz var. Bu sorumlulukla kentimizi en iyi bildiğimiz yöntemle, fotoğraf sanatı ile anlatmak istedik” dedi. Kendisinin Mali Müşavir, eşinin ise emekli eğitimci olduğunu bildiren Eser, eşiyle beraber fotoğraf çekmek, eski Mersin fotoğraflarını toplamak ve arşivlemek gibi ortak noktalarından bahsetti. Kentin tarihiyle ilgili hikayeleri dinleyerek büyüdüklerine, daha sonrasında buraları gezerek fotoğrafladıklarına değinen Eser, şunları söyledi: “Akdeniz’in sahillerinde gezerken, güneyden kuzeye, doğudan batıya doğru tarih fışkırır. Bu tarihi fotoğraflarken bazen gün doğumunda Anamur Kalesi’nden güne merhaba dedik. Bazen de gün batımında Tarsus Roma Yolu Kilikya Kapısı’ndan hoşça kal dedik. Burada yaşayan, bu topraklar adına savaşan kralları, kraliçeleri düşündük. Biz de onların geçtiği yollardan yürüdük, iz bıraktıkları yerleri büyük bir heyecanla fotoğrafladık.” Sergi, destek ve emeği geçenlere teşekkür plaketi verilmesi ve toplu fotoğrafın çekilmesiyle son buldu. 27 Kasım’a kadar açık kalacak sergi, hafta içi 08.3018.00, hafta sonu ise cumartesi günü 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

on üç takvim yılı itibarıyla yıllık ortalama ihracatı 500 bin doların üzerinde olan mal ihracatçısı firmaların temsilcilerine de yeşil pasaport verilecek.

Yeşil pasaporta ilişkin ihracat limit miktarı 1 milyon dolardan 500 bin dolara indirildi

İnsan Yönetimi ve Dijital Dönüşüm Zirvesi düzenlendi

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Mersin Büyükşehir Belediyesi evsahipliğinde Girişimci İnsan Kaynakları Derneği (GİDERİK) Koordinasyonunda düzenlenen 9. İnsan Yönetimi ve Dijital Dönüşüm Zirvesi’ne katıldı. Dünya markalarını profesyonel yöneticileri ve iş dünyasını biraraya getiren zirvenin açılışında konuşan Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi Müdürü ve GİDERİK Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Özada, Mersin ve Türkiye’deki işsizlik rakamları hakkında bilgi verip, belediyenin bu alanda yürüttüğü faaliyetleri anlattı. İşgücü piyasasını izleyen değil, yön veren bir kuruluş olma hedefiyle yola çıktıklarını kaydeden Özada, yeteneklere göre istihdam sağlamak istediklerini anlattı. Açılışta konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ise, belediyenin dijitalleşme yolundaki çalışmaları, yatırımları hakkında bilgi verdi. Mersin’in en ciddi sorunları arasında işsizilğin yer al-

dığını, 60 bin iş arayan genç bulunduğunu kaydeden Seçer, bu sorunu da Kariyer Merkezi ile çözmeye çalıştıklarını söyledi. Ödüller Kiper’e ithaf edildi Konuşmaların ardından İK’nın En’leri ödülleri verildi. Her yıl önemli bir değere ithaf edilen ödül töreni bu yıl MTSO’nun geçmiş dönem Meclis Başkanlarından İbrahim Kiper’e ithaf edildi. Ödüller, OSF Uluslararası LojistikYönetim Kurulu Başkanı Okan Gökulu, Mersin Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Gül Akyürek ile Arbel A.Ş Kurucu Başkanı Hasan Arslan adına Mahmut Arlan’a verildi. Zirvede açılış konuşmalarının tamamlanması sonrasında başlayan oturumların bitiminde konuşmacılardan Softtech Ceo’su Murat Ertem ile Shell Türkiye Başkanı ve Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Başkanı Ahmet Erdem’e plaketlerini MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan verdi.

Kızıltan ve İzol’dan MGC’ye hayırlı olsun ziyareti

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, ihracatçı firmaların temsilcilerine tanınan yeşil pasaport hakkına ilişkin ihracat limit miktarı 1 milyon dolardan 500 bin dolara indirildi. Buna göre, son üç takvim yılı itibarıyla yıllık ortalama ihracatı 500 bin doların üzerinde olan mal ihracatçısı firmaların temsilcileri de ihracat tutarlarına göre değişen sayıda yeşil pasaport sahibi olabilecek. Bu kapsamda, yıllık ortalama ihracatı 500 bin ile 10 milyon dolar arasında olan firmaların bir, 10 milyon dolar üzeriyle 25 milyon dolar arasında olan firmaların iki, 25 milyon dolar üzeriyle 50 milyon dolar arasında olan firmaların üç, 50 milyon dolar üzeriyle 100 milyon dolar arasındaki firmaların dört, 100 milyon dolar üzerinde olanların ise beş yetkilisine yeşil pasaport verilebilecek. 11 bin 952 ihracatçı yeşil pasaport sahibi oldu Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, 2020 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı sunumda, bugüne kadar 11 bin 952 ihracatçıya yeşil pasaport verildiğini açıklamıştı. 23 Mart 2017’de başlayan uygulamanın başlangıcında istenilen her yıl ihracat yapma şartı da kaldırılarak, son üç takvim yılında yapılan toplam ihracat tutarının ortalaması esas alınmıştı.

MTSO SWOT Analizini yeniliyor

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu ve çalışanları Prof. Dr. Tanıl Kılınç Moderatörlüğünde, Odanın misyon, vizyon tespiti ile SWOT Analizi için düzenlenen iki günlük çalıştayda bir araya geldi.

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan ve Meclis Başkanı Hamit İzol, tamamlanan seçimlerin ardından Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin (MGC) yeni başkanı R. Kaya Tepe ve Yönetim Kurulu Üyelerini ziyaret etti. Yeni yönetime başarılar dileyen Başkan Kızıltan, düzeyli ve demokratik geçen seçim süreci için tebrik etti. “Basın her zaman ayrılmaz bir parçamız oldu” diyen Kızıltan, hazırlanan düzeyli haberlerle yöneticilerin her zaman desteklendiğini, motive edildiğini söyledi. Sektörün güçlenebilmesinin birlikteliğin sağlanması, sorunların doğru saptanıp doğru çözümler üretilmesiyle mümkün olabileceğini vurgulayan Kızıltan, “Sizlerin güçlenmesi adına her türlü desteği vermeye hazırız” dedi. Meclis Başkanı Hamit İzol da sözlerine yeni yönetimi tebrik ederek başladı. Kendisinin de sektörün bir parçası olduğunu hatırlatan İzol, “Sorunları en iyi bilen kişilerden birisiyim. Önümüzdeki süreçte ne yapabiliriz birlikte saptamalıyız. Tüm dünya ciddi bir dijital oluşum içine gidiyor. Birleşmeler gerçekleşip dijital alanda güçlenip

yeni istihdam alanları oluşturulabilir. Devlet de bu birleşmeleri destekliyor. El ele vererek güçlenmeyi bugüne kadar başaramadık. Bundan sonrasında yapabileceğimizi umut ediyorum” dedi. Cemiyet yapısı hakkında kısa bir bilgi veren Cemiyet Başkanı R. Kaya Tepe ise 353 üyeleri bulunduğunu kaydederek bunun 120’sinin sarı basın kartı sahibi olduğunu bildirdi. Basının zor bir dönemden geçtiğini, özellikle girdi maliyetlerinin büyük ölçüde arttığını kaydeden Tepe, “Basın demokrasinin temelidir. Bizlerle birlikte yeni bir dönem başladı. Desteklerinizin artarak devam etmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Ardından başkanlar anı defterini imzaladı. Ziyaret, toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.

Ayhan KIZILTAN

A. Kadir DÖLEK Derya GÜLEÇ

MTSO 5 yıllık vizyonunu belirledi 3 gün süren çalıştayda Odanın 5 yıllık vizyonunun belirlenmesi yanında bu vizyona ulaştıracak güçlü ve zayıf yönler belirlenip, tehditler ve fırsatlar saptandı.

Atatürk Caddesi MTSO Hizmet Binası Kat: 2-3-4 / MERSİN Tel: 0324 238 95 00 ( 10 Hat ) 238 56 56 ( 3 Hat ) - 238 98 00 Çağrı Merkezi: 0 850 304 33 33

Turkuvaz Haberleşme ve Yayıncılık A.Ş. Ceyhan Yolu Üzeri 5.km Yüreğir / ADANA 0322 346 30 93

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Sorunlarımız var ama ülkemize güveniyoruz Komitelerimizden çok şey bekliyoruz. MTSO Meclisi ve Yönetim Kurulu olarak Meslek Komitelerimizle çok daha sık bir araya gelecek organizasyonlar planlıyoruz. Mersin için düşünen, kaygılanan, dertlenen, Mersinlilerin işini aşını düşünen, Mersin gönüllüsü olan Meslek Komitelerimizle gurur duyuyoruz. MTSO Yönetim Kurulu olarak Meslek Komitelerimizden gelen her öneriyi, her düşünceyi, her projeyi önemseyerek inceliyor ve bu değerli tecrübelerden yararlanıyoruz.

Ayhan KIZILTAN MTSO Yönetim Kurulu Başkanı

Yıl sonu yaklaştıkça, bu günleri hem kent olarak hem de ülke olarak bir yılın hesabını, değerlendirmesini yapmaya başladığımız zamanlar olarak görüyoruz.

ürkiye olarak kendi iç dinamiklerimizden de kaynaklanan yanları olsa da, daha çok son yıllarda artarak büyüyen küresel ekonomik daralma, artan küresel rekabet, küçülen dünya ekonomisi gibi dış etkenlerin ağırlıklı olduğu bir ekonomik kırılganlık yaşıyoruz. Dünya ekonomisine tam anlamıyla entegre bir ülke olarak bu büyük resimden etkilenmememiz mümkün değil elbette. Bir de buna güneyimizde Suriye’de yaşanan sosyal ve siyasal sorunlar, terör ve iç savaştan kaçarak ülkemize sığınan milyonlarca sığınmacıya ülke olarak yaptığımız ve hazineye ciddi bir külfet olan maddi destek ve yine güney sınırlarımızda kurulmak istenen terör devletine karşı Türkiye olarak haklı ve hukuki bir tepki olan askeri harekatların ABD ve AB ülkeleri tarafından haksızca ma-

nipüle edilmesi ekonomimizde döviz artışı başta olmak üzere olumsuz sonuçlara neden oldu. Türk reel sektörü kısa ve orta vadeli daralma sorunları yaşadı. Hala reel sektör olarak uzun vadeli projeksiyonlarda zorlanıyoruz. Fakat ülke olarak bu haklı davada ortak bir tavır sergilememiz ve Türkiye’nin kararlı duruşu sonunda ve buna ek olarak Türkiye’nin mültecilerden tutun bölgedeki barışa verdiği desteğin sonunda bu konudaki haklılığı da ortaya çıkmaya başladı.

Üretim ve ihracat seferberliği elzemdir… Her şeye rağmen üreten, özellikle Ocak-Temmuz 2019 dönemi ekonomik rakamlara baktığımızda ihracatını bir önceki döneme göre %3 arttıran bir Türkiye var. Ve hala bunca baskıya rağmen en büyük ihracat kalemimiz sa-

Çevre Ortaklığı Projesi Ortak Grup Toplantısı Polonya’da yapıldı

ürkiye ve AB arasında Şehir Eşleştirme Hibe Programı kapsamında desteklenen Türkiye ve Polonya Çevre Ortaklığı Projesi’nin son faaliyeti olan Odak Grup Toplantısı, Polonya’nın Leszno kentinde düzenlendi. Toplantıya Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) adına Başkan Danışmanı Cenk Cenkcimenoğlu katıldı. Türkiye ile Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerin yerel idareleri arasındaki ortaklıkların desteklenmesi amacıyla şehir eşleştirme bileşenlerini kapsayan AB finansmanlı

programların sonuncusunu Türkiye ve AB Arasında Şehir Eşleştirme Hibe Programı oluşturuyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Leszno Belediyesi ortaklığında sürdürülen, MTSO’nun da paydaşları arasında yer aldığı Türkiye ve Polonya Arasında Çevre Ortaklığı Projesi, Türkiye ve AB Arasında Şehir Eşleştirme Hibe Programı kapsamında desteklenen sayılı projelerden. Aarhus Sözleşmesi temelinde, AB tarafından çıkarılan “Çevresel Bilgiye Erişim” ve “Halkın Katılım Toplantısı” direktiflerinin karşılıklı

tartışılarak iyileştirilmesi amacıyla gerçekleştirilen Polonya toplantısında her iki belediye tarafından yapılan sunumlarda mevcut durum ortaya konuldu. Aarhus Sözleşmesi gereği her türlü çevresel bilgiye erişimin sağlanması için gerekli tedbirlerin idarelerce alınması gerektiği vurgulanarak büyük projelerde faaliyetlerin çevre etki değerlendirilmesinin objektif şekilde yapılarak, halkın süreçlere mutlaka dahil edilmesi ortak fikir olarak benimsendi. Toplantının iş dünyası açısından önemine dikkat çeken Cenk Cenkcimenoğlu, “Yatırımcılar için en önemli konulardan birisi çevreye olan duyarlılık ve dolayısıyla ÇED süreci. Bu sürecin şeffaf ve halkın katılımıyla olması yatırımların önüne çıkacak engellerin de bertaraf edilmesi anlamına geliyor. Aynı zamanda çevresel bilgiye erişim, yatırımcılar açısından da en önemli verilerden birisidir” değerlendirmesini yaptı.

39 No’lu Komite MYK toplantısı düzenlendi

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 39 No’lu Emlak Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi sektör toplantısı düzenledi. Toplantıda üyeler sektörde 5 Aralık’tan itibaren zorunlu olacak Mesleki Yeterlilik Belgeleri konusunda bilgilendirildi.

MTSO 03 CMYK

Komite Başkanı Nurettin Su’nun moderatörlüğünü yaptığı toplantının konuşmacıları arasında Mimar Doğan Kalkancı, Emekli Tapu Müdürü Ahmet Yekte, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Adem Parlayan, Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Nuri Karabulut ile MTSO Projeler Müdürlüğü’nden Cemal Kök yer aldı. Ticaret İl Müdürü Akif Yıldız’ın da katıldığı toplantıda Mesleki Yeterlilik Belgesi için sektörde

çalışanlara Seviye 4 ve işverenlere Seviye 5 sınavları düzenleneceği, belge zorunluluğunun ise 5 Aralık itibariyle başlayacağı bildirildi. Teknik detayların verildiği toplantıda bu belgelerin önemi ve sektöre kazandıracaklarına da değinildi. Sektörde faaliyet gösteren çok sayıda temsilci bulunmasına rağmen yalnızca 95 kişinin belge müracaatı yaptığını kaydeden Komite Başkanı Su, “Meslektaşlarımızın maalesef bugüne kadar konuyu çok ciddiye almadığını fark ettik. Bu nedenle çalıştay düzenledik. Hedefimiz 5 Aralık’a kadar sayıyı daha da artırabilmek” diye konuştu.

nayi ürünleridir. Ve en büyük pazarlarımız Asya ile Avrupa gibi gelişmiş ülkelerdir. Tüm bu gelişmeler sonunda bir çok kredilendirme kuruluşunun son haftalarda verdiği olumlu puan artışları da bunun işaretidir aslında. Bir de buna Rusya, Irak, İran gibi komşularımızla olan iyi ilişkiler eklenince resim daha da umut verir hale gelmektedir. Artık yapmamız gereken şey içerde yapmamız gereken şeylere odaklanmaktır. Üretime odaklanmak, üretene destek vermek ve bu üretimi ihracata entegre etmek bir seferberlik haline gelmek zorundadır. Kısacası Türkiye’nin her ili ve ilçesi ile üretim ve ihracat seferberliği ilan etmeliyiz. Üreten her firmamızı korumalıyız. Gençlere iş yaratmaya odaklanmak zorundayız. Ve tüm bunları yaparken mutlaka iş dünyasına, bu işin tabanı-

na sormak, onların düşüncesini öğrenerek bunları yapmak zorundayız. Sorunlarımız var ama ülkemize güveniyoruz. Akılcı ve ortak kararlarla üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun yok. MTSO Meslek Komitelerinden çok şey bekliyoruz Gerek bölgesel gerekse il bazında sektörlerimizin daha nitelikli hale gelmesi ve sorunlarını çözmesi anlamında en büyük gücümüz sektörün seçilmişleri olan MTSO Meslek Komitelerimizidir. Ülkemizde çıkarılan çözüm odaklı akılcı yasa ve kanunların arkasında, sektörel sorunları çözümlerinin arkasında, Mersin ekonomisi ile ilgili her hayırlı iş ve projenin arkasında MTSO Meslek Komitelerinin çalışma ve düşünceleri vardır. Bu anlamda MTSO olarak Meslek

24 Kasım Öğretmenler Günü kutlu olsun Bir ülkenin, bir milletin gelişmesinin, medeniyette ilerlemesinin tek yolu eğitimdir. Bu eğitimi verecek olanlar ise öğretmenlerdir. Öğretmenlerimiz tüm insanlığa yön verecek kadar kutsal bir görevi yerine getiren, insanlığı aydınlık yarınlara taşıyan isimsiz kahramanlardır. Öğretmenlerimiz karanlığa tuttukları ışıkla bir milletin geleceğini aydınlatan, sadece bireylerin değil, toplumun bilgi ve ahlak değerlerinin oluşmasında kutsal bir görev yapmaktadır. Cumhuriyet ve demokrasi değerlerimizin korunmasında ve bu değerlerimizi sonsuza kadar koruyacak olan nesillerin yetiştirilmesi konusunda değerli bir görevi yerine getirmektedirler. Yüce önderimiz ve başöğretmenimiz olan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün koyduğu hedefi ve evrensel değerleri kavrayan ve bunu gençlerimize, çocuklarımıza aktararak bağımsız, gelişmiş, öncü bir millet olma yolunda yılmadan, fedakar bir şekilde görevlerini yapan tüm öğretmenlerimizin bu güzel gününü Mersin iş dünyası olarak kutluyoruz. Başta yüce Türk milletinin en büyük öğretmeni olan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Onları şükranla anıyoruz.

26 mesleğe daha yeterlilik belgesi şartı

ile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, 26 mesleğe daha Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirdiklerini bildirdi. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, yaptığı yazılı açıklamasında, Mesleki Yeterlilik Belgesinin önemine değinerek, 2015 yılından itibaren uygulanan belge zorunluluğu ile iş kazalarının azaldığını ve iş piyasasının ihtiyaç duyduğu nitelikli ve belgeli işgücünün çalışma hayatına kazandırıldığını bildirdi. Selçuk, 26 mesleğe daha Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirdiklerini, bugüne kadar belge zorunluluğu getirilmiş meslek sayısının 143’e yükseltildiğini

kaydederek, “Aralarında, ‘Taşlama Tezgah İşçisi’, ‘Haddeci’, ‘İplik Operatörü’, ‘Tarihi Eser Koruma ve Restorasyon Elemanı’, ‘Deri İşlenti Operatörü’, ‘Liman Forklift Operatörü’, ‘Yüksek Gerilim Montaj ve Teçhizat Test Elamanı’nın da olduğu mesleklerde belgesiz işçi çalıştıran iş yerlerinde, işveren veya işveren vekiline tebliğ yayın tarihinden bir yıl sonra para cezası uygulanacaktır. Bu bakımdan işverenlerimizin ve işçilerimizin bu konuda duyarlı olması gereklidir” dedi. “Sınav ve belge ücretleri devlet tarafından ödeniyor” Bakan Selçuk, mesleki yeterlilik belgesi sınav ve belge ücretleri-

nin de hükümet tarafından karşılandığını belirterek, “Bu teşvik ile birlikte çalışan ve işverenlerimize ilave mali yük getirmeden çalışanlarının bilgi, beceri ve yetkinliklerini ölçme, değerlendirme ve belgelendirmesi olanağı sağlıyoruz. Bu çerçevede 718 bin 668’i zorunluluk kapsamındaki mesleklerde olmak üzere toplamda 792 bin 695 adet Mesleki Yeterlilik Kurumu; mesleki yeterlilik belgesi verdik” ifadelerini kullandı. Belge zorunluluğunda gerekli evraklar Mesleki Yeterlilik belgesi zorunluluğunda tebliğ yayım tarihinden itibaren 12 ay sonra belgesiz kişiler çalıştırılamamaktadır. Buna göre, tebliğlerde yer alan mesleklerde çalışan kişilerin Mesleki Yeterlilik Kurumu mesleki yeterlilik belgesi, ustalık belgesi veya mesleki ve teknik eğitim programlarından (meslek lisesi) ilgili alan ve dallardan alınmış diplomaya sahip olmaları gerekmektedir. Bu üç belge dışında yer alan belgeler belge zorunluluğu kapsamında çalışma şartını karşılamamaktadır.

16 No’lu Komite’den Trakya Cam’a ziyaret

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 16 No’lu İnşaat Malzemeleri Ticareti ve Üretimi Meslek Komitesi, Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan’ın başkanlığında sektör üyeleriyle birlikte Trakya Cam Fabrikasına teknik gezi düzenledi. Gezide, komite üyelerine Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Cem Bucuge de eşlik etti. Düz cam hatlarını inceleyen MTSO Heyeti, Akdeniz Bölge Satış Müdürü Hamdi Erdal ile İnsan Kaynakları Müdürü Fuat Kuru’dan üretim hakkında yerinde bilgi aldı.

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Facebook İstasyon için imzalar atıldı Kızıltan: Eylül ayında gerçekleştirildiğini anlatan TOBB Girişimcilik Mü“Hayal kurmaktan vazgeçmeyin” dürlüğü Uzmanı Handan Köse,

İşletmelerin sosyal medya aracılığıyla küresel pazarlara ulaşmasının önünü açacak Mersin Facebook İstasyon için imzalar atıldı.

u istasyonda verilecek eğitimlerle girişimciler ve girişimci adayları teknolojideki son gelişmeleri yakından takip ederek kendi ürünlerini tanıtırken teknolojinin sunduğu fırsatlardan daha aktif yararlanabilecek. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Facebook ve Habitat Derneği işbirliğinde Mersin Facebook İstasyon Protokol İmza Töreni ile Girişimcilik ve Yeni Teknolojiler Paneli düzenlendi. Törende aynı zamanda Mersin Facebook İstasyonu’nun Mersin Üniversitesi Girişimcilik Limanı çatısı altında genç girişimcilere hizmet vermesi amacıyla MTSO ve Mersin Üniversitesi arasında ikinci bir protokol daha imzalandı. İmza töreninde konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, dijitalleşmeyi yalnızca yazılım kullanmak olarak anlamamak gerektiğini belirtip, “Teknolojiyi yaygınlaştırıp üretmemiz halinde dijitalleşmiş oluruz. Aksi halde kullanıcı olmaktan öteye geçemeyiz. Mersin Üniversitemizin de teknoloji yazılımlarını geliştirme yönünde insan yetiştireceğini biliyorum” dedi. Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı ise göreve gelmesiyle birlikte bilgisayar bölümünü aktive ettiklerini hatırlatarak, gerek bu bölüm mezunları, gerek teknopark gerekse teknoloji transfer ofisi ile kentteki dijitalleşme çalışmalarına önemli katkılar sunduklarını ifade etti.

dan Köse ve TOBB Mersin İl Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Osman Kiper oldu. Mersin dahil 7 ilde açılması planlanan Facebook İstasyon Projesi hakkında bilgi veren Habitat Derneği Başkanı Sezai Hazır, şunları söyledi: “3 ortaklı bir proje ve yürütücü kuruluş biziz. TOBB gibi çok büyük bir camia yanımızda. Facebook son 2 yıldır girişimler arası interaktif diyalog başlatmak için toplum merkezleri kurmayı planlıyordu. Bu istasyonlar bilgiye, müşteriye ulaşmak, network kurmak için önemli fırsatlar sunuyor. Düzenlenecek eğitim programları ile 35 bin kişiye ulaşılması düşünülüyor. bu programlar işletmelerin küresel pazarlara ulaşmasının önünü açacak.” İstanbul’da istasyonda yapay zeka laboratuvarları bulunduğunu, blokchain okulu açtıklarını, çocuklara kodlama eğitimleri verdiklerini, kaydeden Hazır, “Elimizde içerik ve gönüllü eğitim ekibimiz var. Talep olması halinde hepsini buraya da taşırız” dedi. 5. imza Mersin’de atıldı Facebook İstasyon açılışının

bu projenin KOBİ’lerin dijitalleşmesine yardımcı olmayı, ihracata yönelmelerini sağlamayı, görünürlüklerini artırmayı hedeflediğini söyledi. Geçmişte bir işe başlarken çevredeki güvenilir insanların fikirleriyle yola çıkıldığını kaydeden Köse, bugün ise sosyal medya aracılığıyla yapılan kamuoyu araştırmalarının birçok kişi için yol haritası oluşturduğunu anlattı. TOBB bünyesindeki Kadın ve Genç Girişimciler Kurulları aracılığıyla çok daha fazla girişimciye ulaşmayı hedeflediklerini dile getiren Köse, ilk etapta toplamda 7 istasyon planlandığını ve 5’inci imzanın Mersin’de atıldığını ifade etti.

“Eğitimler iki ayrı noktada düzenlenecek” TOBB Mersin İl Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Osman Kiper ise, tüm üyelere “Facebook ve instagram ile ihracatınızı artırmak ister misiniz?” diye bir mesaj attıklarını söyledi. Kendileri de girişimci olunca projelere sonuç odaklı baktıklarını vurgulayan Kiper, özellikle ‘Sınırları Aşan KOBİ’ler’ programına ağırlık vereceklerini anlattı. Bu program ile şirketlerin ve iş insanlarının ürünlerini yurtdışı pazarlara facebook ve instagram aracılığıyla nasıl satabileceklerinin eğitimlerinin verileceğini bildiren Kiper, “Bunun yanında günümüzdeki en önemil konulardan olan dijital varlık oluşturma, dijital araçların kullanımı, mobil fotoğrafçılık gibi yan konularda da eğitimler verilecek” dedi. Eğitimlerin iki ayrı noktada gerçekleşeceğini de kaydeden Kiper, işletmelerin MTSO’da düzenlenecek eğitimlere katılabileceğini, öğrenci ve girişimci adaylarının ise Mersin Üniversitesi içerisindeki Genç Girişimci Merkezi Girişimci Limanı’nda düzenlenecek eğitimlerden yararlanabileceğini anlattı.

ye, hayal kurmaya devam edin. Biz de iş dünyası olarak sizlerin ürettiği projelerin ticarileşmesine katkı sunalım. Bilim insanları ticareti bilmez. Proje üretip çalışmalara ışık tutar. İş dünyası da bu projeleri ticarileştiriip ülkeye kazanç sağlar. Hep birlikte çalışmalıyız” dedi.

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, 2019 Mersin Ar-Ge Proje Pazarı Kapanış Toplantısı ve Ödül Töreni’ne katıldı. Törende gençlere hayallerinden vazgeçmemeleri, her zaman düşünmeye ve üretmeye devam etmeleri tavsiyesinde bulunan Kızıltan, “Sizler düşünüp projeler üreteceksiniz, iş dünyası da bu projeleri ticarileştirecek” diye konuştu. Mersin Üniversitesi tarafından Ar-Ge bilincinin yaygınlaştırılması adına bu yıl 12’ncisi düzenlenen Ar-Ge Proje Pazarı Kapanış Toplantısı ve Ödül Töreni düzenlendi. 50 proje başvurusunun alındığı organizasyonda 31 proje ön elemeyi geçerek sunulmaya değer görüldü. Projelerde görev alan 99 kişinin çalışmalarını sergilediği Proje Pazarı’nı ziyaret eden kişi sayısı 800’ü aştı. Biyomedikal, biyoteknoloji, çevre teknolojileri, gıda teknolojileri, tarım teknolojileri, makine teknolojileri, elektrik ve elektronik teknolojileri ana temalarında hazırlanan projelerden oluşan stantları Başkan Kızıltan, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı ve Tarsus Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Aydın ile birlikte

ziyaret edip bilgi aldı. “Ülkeyi ileriye taşıyacak siz gençlersiniz” Kapanış toplantısında gençlere seslenen MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, ülkenin kolay kurulmadığını hatırlatarak, “Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ülkeyi siz gençlere emanet etti. Bu ülkeyi ayağa kaldırıp ileri götürecek olan da sizlersiniz” dedi. “Projeleri dinlerken gözlerinizde gördüğüm ışıkla gurur duydum” diyen Kızıltan, ülkenin kalkınması için hep birlikte el ele verilmesi gerektiğini vurguladı. Fikrin küçüğü, büyüğü olmayacağını belirten Kızıltan, “Mutlaka fikir üretmeye, projeler geliştirme-

Öğretmeler Sunay Akın’la buluştu

İstasyon girişimcilere fırsatlar sunuyor İmza töreni sonrasında düzenlenen panelin konuşmacıları Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır, TOBB Girişimcilik Müdürlüğü Uzmanı Han-

Küçük ve orta boy işletmeler için hedef pazar Vietnam

ietnam Büyükelçisi Tran Quang Tuyen, Vietnam Ticaret Ataşesi Cuong Le Phu, DEİK Vietnam İş Konseyi Başkanı Ali Tezölmez ve DEİK Asya Pasifik Daire Başkanı Volkan Yüzer ile birlikte Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan’ı ziyaret etti. Ziyarette, dünyaya açılmak isteyen özellikle küçük ve orta boy işletmeler için Vietnam hedef gösterildi. Büyükelçi Tran Quang Tuyen önderliğinde Mersin’e gelen Vietnam Heyeti, Başkan Ayhan Kızıltan ile görüştü. Ardından

MTSO 04 CMYK

Çamsarı: “Gurur duyuyoruz” Organizasyonun 12’ncisini düzenlemekten duydukları gururu dile getiren Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı ise şunları söyledi: “Orijinal fikirler üreitlmesi bizim için çok değerli. Son yıllarda bunun önemini ülke olarak çok iyi anladık. Sadece savunma sanayisinde bile milli üretimde yüzde 70’leri bulduk. Farkındayız ki yerli üretimimiz, yerli fikirlerimizin gündeme yön vermesi ne kadar artarsa dışarıda o kadar güçlü ve söz sahibi oluyoruz. Dik durabiliyoruz. Bunun tek yolu fikir üretmek. Bu konuda üniversiteler, teknoparklar, girişimcilik merkezleri çok önemli. Buralar hedefe ulaştıracak ara yüzler. Proje pazarı da bir arayüz. Fikilerin pratiğe dönüşmesinde, fikirlerin sanayici ile buluşmasında en önemli aktivasyonlarımızdan. Bunu istikrarlı sürdürüyoruz.”

üye firmalarla bir araya gelerek ülke tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. 15 üye firmanın katıldığı toplantıda Vietnam’ın yatırım olanakları ve karşılıklı işbirliği fırsatları anlatıldı. MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, özellikle turizm sektöründe bu ülkeye büyük ilgi olduğunu ifade etti. Karşılıklı ticaretin istenen düzeyde olmadığını kaydeden Kızıltan, gerek hizmet sektöründe, gerekse tarım ve sanayide ticaretin artırılması adına bu tür diyalogların önem taşıdığını vurguladı. Mersin’in önemli bir ithalat ve ihracat şehri olduğunu kay-

deden Büyükelçi, Tran Quang Tuyen ise, Mersin ile ticaretin artması adına ziyaret etmek istediklerini, işbirliğini geliştirebilmek adına hangi adımları atmak gerektiğini saptamak istediklerini söyledi. Vietnam’da Mersin ile benzerlik gösteren şehirler bulunduğuna dikkat çeken Büyükelçi Tuyen, bu şehirlerin kardeş şehir ilan edilerek turizmin karşılıklı artırılabileceğini de belirtti. DEİK Vietnam İş Konseyi Başkanı Ali Tezölmez ise Vietnam ile ticaretin hızla geliştiğine işaret etti. “Gerek ticaret, gerekse yatırım anlamında Vietnam’a ciddi bir talep var” diyen Tezölmez, “Özellikle küçük ve orta boy işletmelerin dünyada ticaret yapabileceği en güzel pazar. Türk ürünlerini Avrupa ürünleriyle eşdeğer tutuyorlar. Vietnam’da mutlaka olmalısınız. Burada ticaret mail yoluyla yapılmıyor. Bu ülke ile çalışmak istiyorsanız mutlaka ziyaret etmeli, temaslarınızı artırmalısınız. İyi dost olmalı, açık ve dürüst olmalısınız. Aynı zamanda Vietnam’da olursanız çevre ülkelere de ulaşımınız kolay olur” değerlendirmesini yaptı.

ğretmenler Günü etkinlikleri kapsamında MTSO 28 No’lu Eğitim Hizmetleri Meslek Komitesi, MTSO Eğitim ve Kalkınma Vakfı ile Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği, Büyükşehir Belediyesi ve Yenişehir Belediyesi katkılarıyla ‘Eğitimde İz Bırakanlar Ödül Töreni’ ve Sunay Akın söyleşisi düzenlendi. Sektöre yıllarca verdikleri hizmetlerle, yaptıkları çalışmalarla iz bırakan 10 eğitimciye plaket verilen geceye Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Meclis Başkanı Hamit İzol, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Cem Bucuge, Yönetim Kurulu Üyesi İsa Çani, MTSO Eğitim ve Kalkınma Vakfı Başkanı Sadık Çağatay Güneş, MTSO Meclis ve Komite Üyeleri, Mersin Vali Yardımcısı İbrahim Küçük, Baro Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz, Adalet Komisyonu Üyesi Tamer Yalçın ve eğitimciler katıldı. Törenin açılış konuşmasında MTSO 28 No’lu Komite Başkanı Tamer Güner, öğretmenliğin bir ideal, gaye ve hizmet mesleği olduğunu belirterek, “Öğretmenlik toprak atltına atılan bir tohumun onlarca filiz verebilmesi adına çalışan, çok özel kişilerden oluşan hizmet topluluğudur. Biz de bu özel insanlar için iz bırakanlar ödül töreni düzenleyip bunu gelenekselleştirmek istedik” dedi. MTSO Eğitim ve Kalkınma Vak-

fı Başkanı Sadık Çağatay Güneş, “Aydınlık ve gelişmiş bir toplumun oluşması sizlerin eseri olacaktır. Bunun sağlanması da eğitimci yetiştiren kurumların çağdaş ve kaliteli eğitim alması, eğitmene toplum içinde hak ettiği değerin verilmesiyle sağlanmaktadır” ifadelerini kullandı. Kızıltan: “Öğretmenler günü 365 gün kutlanmalı” Öğretmen bir ailenin çocuğu olduğunu kaydeden MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, eşinin de bir öğretmen olduğunu hatırlatarak, “Öğretmenlerin ne düşündüklerini, nasıl davrandıklarını, yaşadıklarını, duygularını iyi biliyorum” dedi. “Her adımda yanımda bir öğretmen vardı. Hepsine teşekkür ediyorum” diyen Kızıltan, tüm öğretmenlerin gününü kutladı. Kutlanan 3 özel günü çok önemsediğine de dikkat çeken Kızıltan, bun-

ları anneler günü, babalar günü ve öğretmenler günü olarak sıralayıp, “Bu günler yalnızca bir değil, 365 gün kutlanmalı” diye konuştu. Mersin İl Milli Eğitim Müdürü Adem Koca ise, “Öğretmenler günü hepimizi duygulandırıyor. Bir taraftan öğrencileriyle, diğer taraftan kendi öğretmenleriyle bilgi alışverişi yapan insanlar olarak bu hafta bizim haftamız” dedi. Bu günün daha etkin kutlanması adına bu yıl haftaya yayıldığını kaydeden Koca, “İlimizde de bakanlığımızın bu anlayışı hafta boyunca devam edecek. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün tüm öğretmenlerimize, eğitim camiamıza, ilimize, ülkemize güzellikler getirmesini temenni ediyorum” dedi. Mersin Vali Yardımcısı İbrahim Küçük ise eğitimin herkesin önceliği olduğunu vurguladığı konuşmasında, “Bu ülkenin çıkış yolu eğitimden geçer. Bundan başka çıkış yolumuz yoktur. Öğretmenlerimizin toplumsal saygınlık derecelerini üst düzeye çıkarıp daha iyi koşullarda eğitim hizmeti vermelerini sağlayarak ülkemizin kalkınmasına, gelişmesine hep birlikte katkı vermeye devam edeceğiz. Öğretmenler gününü kutluyorum” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından İz Bırakanlar Ödül Töreni düzenlendi ve Burhan Özacun, Sayım Koç, Şerafettin Dolaş, Süreyya Er, Özge Öztürk, Ayşenur Can, Hasan Karabulut, Fatma Kara ve Mehmet Kezi Duygulu’ya plaketleri verildi. Gece, Sunay Akın söyleşisi ile son buldu.

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Hububat ve Bakilyatçılar desteklerin devamını bekliyor nelik değerlendirmeler yaparak önümüzdeki dönem için beklentilerini anlattı. Hububat ve bakliyat rekolterini ve ticarete yansımalarını değerlendiren Meclis Üyeleri, yaşanan rekolte düşüşlerini, üretimin ihracata yansımalarını ve bu yansımalarda devlet desteklerinin önemini belirtti. Özellikle nohutta güzel sonuçlar alındığı anlatılan değerlendirmede, son 2 yıldır TMO desteği sayesinde Türkiye’nin nohut ithalatını sonlandırıp dünyanın önemli nohut ihracatçıları arasına girmesinin sağlandığı belirtildi. Veysel Memiş

TSO 3 No’lu Hububat ve Bakliyatın İşlenmesi ve Ticareti Meslek Komitesi Meclis Üyeleri TMO alımlarının ve devlet desteklerinin sektör adına önemine dikkat çekerek, bu yöndeki çalışmaların devamını bekledikleri görüşünde birleşti. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 3 No’lu Komite Meclis Üyeleri sektöre yö-

Memiş: “Tohum desteği verilmeli” TMO’nun bakliyat ürünleriki alım garantisinin sektörü rahatladığına değinen Komite Meclis Üyesi ve Tat Bakliyat Yönetim Kurulu Üyesi Veysel Memiş, bu uygulamanın çiftçiye güven verdiğini ve önümüzdeki yıllarda da devam etmesini beklediklerini söyledi. Bakliyat sektörüne verilen devlet teşviklerine de değinen Memiş, bunun maddi

Gülçin Hazar

destek yerine tohum desteği olarak verilmesini daha uygun bulduklarını belirtti. “Ayrıca kullanılan tohumların ıslah edilmesi ve çiftçinin doğru tohumu kullanması açısından önemli bir adım olacağını düşünüyorum” diyen Memiş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Son olarak eğitimin de çok önemli olduğunu söyleyebilirim. Çiftçinin bilinçlenmesi,

yeni nesilin bu alana yönelmesi için ziraat meslek liseleri açılması gerektiği kanaatindeyim. Özellikle çiftçi ailelerin yaşadığı kırsal alanda açılması ve bu sayede ulaşımın da kolay olması halinde daha çok kullanıcı olacaktır. Çiftçilerimiz genç yaşta eğitilecek ve daha bilinçli bir tarım uygulaması yapılacaktır.” Konuşmasını sektöre ilişkin bilgilerle sürdüren Veysel Memiş, bu yıl bakliyat ürünlerinde iklime bağlı olarak yüzde 40’lara varan rekoltelerde düşüşleri yaşandığını anlattı. En fazla rekolte kaybının kırmızı mercimekte olduğunu ifade eden Memiş, TMO desteği ile nohutun üretimini koruduğunu ve bu ürün özelinde ülkenin ihracat şansının arttığını söyledi. Geçen yılki fiyat artışları nedeniyle çiftçinin bu yıl daha fazla kuru fasulye ürettiğine de değinen Memiş, “Birçok ülkede iklim şartları nedeniyle kuru fasulye rekoltesi düşmesine rağmen ülkemizde üretim ve kalite bu yıl artmıştır” ifadelerini kullandı.

Hazar: “Makarnalık buğday fiyatları artıyor” Komite Meclis Üyesi ve Arbel A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi Gülçin Arslan Hazar ise ağırlıklı olarak hububat ürünlerini değerlendirdi. Türkiye genelinde buğday, arpa, ayçiçeği, yulaf, çavdar, çeltik, baklagiller gibi ürünlerin hasadının tamamlandığını anlatan Hazar, kışlık hububat ekimlerinin de tamamlanma aşamasında olduğunu söyledi. Bu yıl sertifikalı tohum kullanımında ciddi düşüş tespit ettiklerini bildiren Hazar, “Gerek girdi maliyetlerindeki artış, gerekse üreticinin beklenen rekolteyi elde edememesi sertifikalı tohum kullanımını azalttı” dedi. Buğdayı da değerlendiren Hazar şunları söyledi: “Ekmeklik buğdaydan makarnalık buğdaya ve arpa ekimine yönelim var. Gerek girdi fiyatları gerekse arpa ve makarnalık buğday fiyatlarındaki artış üreticileri bu ürünlere yönlendiriyor. Bir diğer sıkıntı ise yağış oranlarındaki azlık. Anadolu genelinde yeterli yağış alınmadı. Ancak son

dönemlerde Konya gibi önemli hububat ekim bölgelerinde yağış olması umutları artırdı. Ekim ayı ile birlikte hububat fiyatlarında hareketlenme yaşandı. Hasat dönemi ile birlikte DİİB kapsamında yapılan yoğun ithalat bugünlerde önemli ölçüde azaldı. Bunun sebeplerinden birisi belge miktarının azalması iken diğer önemli bir sebep ise TMO’nun ithal buğday satış fiyatlarının daha cazip olmasıdır. Makarnalık buğday fiyatları ise yurtiçinde ve yurt dışında artmaya devam ediyor. Özellikle Güneydoğu Anadolu’daki sanayiciler makarnalık buğday bulamamaktan şikayetçi.” Arpa fiyatlarında ise geçen yıla göre % 30’dan fazla arttığını bildiren Hazar, her ne kadar havaların sıcak gitmesi sebebiyle talepte bir miktar durağanlık görülse de satışların sadece besici ve yetiştiricilere yapılması, üretimin bol olmaması, sektörün ikame ürünlerinin fiyatları gibi sebeplerle fiyat hareketinin devam etmesinin öngörüldüğünü sözlerine ekledi.

Üretici Tekstilkent’e, ihracatçı pazar çeşitlemesine odaklandı

Habib Kurt

8 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Sanayi Meslek Komitesi’nde iç piyasaya çalışan üreticiler Tekstilkent’e, ihracatçılar pazar çeşitlemesine odaklandı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 38 No’luMeslek Komitesi Meclis Üyeleri sektöre ilişkin değerlendirmeler-

de bulundu. Üreticiler kümelenebilmek adına bir süredir üzerinde çalıştıkları Tekstilkent Projesi’ne yoğunlaştıklarını anlatırken, ihracatçılar yıllardır çalıştıkları Avrupa pazarında yaşanan sıkıntılara değinerek, alım gücü yüksek Amerika gibi pazarlara yönelmenin önemine dikkat çekti. Mersin’in konfeksiyondahem iç pazarda hem de ihracatta güçlü olduğuna değinen Meclis Üyeleri, yurtiçinde özellikle eşofman üretiminde, ihracatta ise kadın dış giyiminde söz sahibi olunduğunu belirtti. Kurt: “Tekstilkent için son aşamadayız” Meclis Üyesi ve İl-Giy Tekstil Firması sahibi Habib Kurt, son dönemlerde özellikle Tekstilkent Projesi üzerindeki çalışmalarını artırdıklarını anlattı. Konuyla ilgili Akdeniz ve Toroslar belediyeleri ile temas halinde olduklarını belirten Kurt, yer belirle-

Ekrem Sağlam

mesine yönelik çalışmaların sürdüğünü söyledi. Yaklaşık 150 dönümlük arazi arayışında olduklarını ifade eden Kurt, “Böyle bir alanda en az 250 firma faaliyet gösterebilir. 250 firma demek en az 40 bin istihdam anlamına gelir. İşsizliğin yoğun olduğu kentimizde bu sorunun çözümü-

ne katkı sunacak böylesi bir projenin vakit kaybedilmeden hayata geçirilmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Böyle bir proje ile üreticilerin kümelenmiş olacağına dikkat çekenKurt, mevcut durumda mahalle aralarında dağınık halde çalışmaların sürdüğünü, böyle bir toparlanma ile şehir içinde yaşanan sorunların da ortadan kalkmasının mümkün olacağını söyledi. Van ve Ağrı gibi farklı illerde benzerleri bulunduğunu dile getiren Kurt, “Mersin’de de olursa en azından mahallelere yayılan kumaş atıklarının önüne geçilmiş olacak. Bir arada üretime gidilmesiyle bu atıklar tek elde birikecek ve daha rahat değerlendirilebilecek” dedi. Böyle bir yapılanma içinde tasarımcılar ve makinecilerin eğitileceği, İŞKUR ile ortak çalışma yürütülebilecek küçük bir eğitim atölyesi planlayacaklarını da ifade eden Kurt, “Aynı zamanda böyle bir yapılanmaya gi-

dilmesi halinde ikinci aşamada bölgeye yatırımı teşvik etmek adına elektrik, vergi indirimi gibi çeşitli imkanlar sağlanabilmesi adına çalışacağız” dedi. Sağlam: “Pazar çeşitlemesine gitmek gerek” Meclis Üyesi ve Madammode Konfeksiyon Firması sahibi Ekrem Sağlam ise sektörün ihracat ayağını değerlendirdi. Oldukça iyi geçen bir ihracat sezonunun ardından anlam veremedikleri bir şekilde 15 Ekim’den itibaren durgunluk yaşanmaya başladığını bildiren Sağlam şunları söyledi: “Her yıl sezonsal olarak Kasım sonunda durgunluk başlar ve 15 Aralık tarihinde sona ererdi. Ancak bu yıl kapasitelerimizin üzerinde talep aldığımız bir sezon yaşarken birden bire 15 Ekim gibi erken bir tarihte siparişler bir anda kesildi. Şu anda yüzde 50 ka-

pasite oranıyla çalışıyoruz. 15 Aralık gibi sezonun yeniden açılacağı, sipariş gönderileceği duyumları alıyoruz ancak emek yoğun bir sektörde çalışıyor olmamız, maliyetlerimizin yüksek olması nedeniyle böylesi uzun bir boşluk vermek bizleri zorluyor.” Yaşadıkları bu uzun bekleme süresinin pazar çeşitlemesine gidilmesinin artık kaçınılmaz olduğunu bir kez daha gözlerönüne serdiğini vurgulayan Sağlam, “Biz ağırlıklı olarak Avrupa pazarına çalışıyoruz. Ancak bu yıl yaşadıklarımız kendimizi garanti altına alabilmemiz adına Amerika gibi alım gücü yüksek yeni pazarlara da yönelmemiz gerektiğini gösterdi” değerlendirmesini yaptı. Öte yandan istihdam teşviklerini önemsediklerine de değinen Sağlam, emek yoğun bir sektörde çalışıyor olmaları nedeniyle bu teşviklerin önümüzdeki süreçte de devam etmesini beklediklerini anlattı.

Kamu Müteahhitleri “Fiyat Farkı Kararnamesi” istiyor zor durumda bıraktı. Sektördeki firmaların bu durumdan olumsuz etkilendiğini ve birçoğunun hala toparlanamadığını belirten MTSO 40 No’lu Genel İnşaat Faaliyetleri Meslek Komitesi Meclis Üyeleri, mağduriyetlerin giderilmesi ve taahhütlerin tamamlanması için Fiyat Farkı Kararnamesinin çıkarılmasını talep ediyor. Kararname, inşaat sektörünün canlanması ve firmaların sürdürülebilirliği adına büyük önem arz ediyor.

Hasan Engin

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 40 No’lu Genel İnşaat Faaliyetleri Meslek Komitesi üyeleri, sektörü olumsuz etkileyen döviz artışının getirdiği maliyetler nedeniyle, Fiyat Farkı Kararnamesinin çıkarılmasını ve mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor. Geçtiğimiz yıl meydana gelen döviz artışının getirdiği maliyetler hem özel sektörü hem de kamu ile ortak iş yapan müteahhitleri

MTSO 05 CMYK

Engin: “Hükümetin bu sektörü desteklemesini dört gözle bekliyoruz” Konuyla ilgili değerlendirme yapan Meclis Üyesi ve Engin İnşaat Firmasının Sahibi Hasan Engin, sektörün acilen desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, özellikle KDV ve vergi diliminin düşürülmesini ve bankaların sektöre olan katı tutumundan uzaklaşması gerektiğini söyledi. İnşaat sektörünün ekonominin lokomotifi olduğuna işaret eden Engin, sektörün geri plana atıldığını ve yüzde 90 seviyelerinde durma noktasına geldiğini aktardı. Yeni inşaatlar ve ruhsat-

İbrahim Argün

lar göremediklerinden yakınan Engin, “İnşaatlar ya durduruldu ya da yarım bırakıldı. Hazır beton sektörü, yapı malzemeleri, mobilya, cam, PVC sektörleri de aynı durumda. Çünkü inşaat, beraberinde 250 sektöre etki ediyor. Sektördeki iş dünyasının SGK ve vergi borçlarının yapılandırılması gerekiyor. Hükümetin bu sektörü desteklemesini dört gözle bekliyoruz” diye konuştu.

Argün: “Müteahhitlere belge zorunluluğu getirilsin” Sektörün yaşadığı finansal sıkıntıların yanı sıra müteahhitlik mesleğinde herhangi bir mesleki belge şartı aranmamasının da sorun olduğuna değinen Meclis Üyesi ve ARG İmar İnşaat Firmasının Sahibi İbrahim Argün, bu durumun asıl müteahhitleri sıkıntıya soktuğunu dile getirdi. Mesleğe dair yeterliliklerin belirlenerek kısıtlamalar getirilmesini öneren Argün, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından müteahhitlik yeterlilik belgesi ve karnesi verilmekte, ancak bunun çerçevesi net bir şekilde çizilerek gerçek anlamda bu işi yapanların yeterlilik belgelerini alması gerekiyor. Şimdi ise herhangi bir şart aranmaksızın bu mesleği yapmak isteyen herkes müteahhit olabiliyor” dedi. Ayrıca sektörde inşaat kalitesinin artması adına analizlerin büyük önem taşımasına rağmen kamu ve özel sektörde farklı uygulamalar bulunmasının sıkıntısını yaşadıklarına değinen Argün, mevcut uygulamada kamu yap-sat modelinde, de-

latan Argün, vakit kaybedilmeden bu çalışmanın tekrar gündeme alınmasını istedi.

Azmi Gündüz

mir analizi yapılmadan imalat yapılamadığını buna rağmen özel sektörde herhangi bir analiz yapılmadan sadece kontrol edilmesinin yeterli geldiğini söyledi. Bu durumun bir ikilem doğurması yanında özel sektördeki inşaat kalitesini düşürdüğünü de vurgulayan Argün, analiz zorunluluğunun özel sektöre de uygulanmasını beklediklerini söyledi. Konuyla ilgili çalışmaların bulunmasına rağmen askıda olduğunu an-

Gündüz: “Cezai hükümler uygulanmasın” Meclis Üyesi ve Benser İnşaat Firması Sahibi Azmi Gündüz de, sektörün sıkıntı yaşadığı tahsilat sorununa değindi. Firma olarak kamu müteahhitliği yaptıklarından bahseden Gündüz, iki yıldır alacaklarını alamamanın sıkıntısını yaşadıklarını söyledi. Müteahhitlerin özellikle ihalelerde zorlandığını ifade eden Gündüz, ihaleleri aldıkları dönemde yapılan sözleşme fiyatlarıyla bugünün şartları karşılaştırıldığında maliyet artışları nedeniyle fiyatların birbirini tutmadığını, artan maliyetleri ise sözleşmeye yansıtamamanın zorluklarını yaşadıklarını anlattı. Kamu ihalelerinde fiyat farkı uygulamasına yönelik düzenleme yapılmasını beklediklerini dile getiren Gündüz; “Bu süreçte işten çekilmek isteyen firmalarımız için cezai hükümlerin uygulanmaması ve teminatlarının yanmaması da diğer taleplerimiz arasında” dedi.

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Tarımsal üretimde kıt kaynaklarıyla dikkat çeken ülke:

Hong Kong ülke analizi

etaylı bilgi ve talepleriniz için www.tibim.org veya Mersin Ticaret ve Sanayi Odası, Ticari Bilgi ve İstihbarat Merkezi’ni ziyaret edebilirsiniz. Sizin için pazar araştırmanızı yapar, kesin müşteri veya potansiyel müşterilerinizin detaylı bilgilerini sunabiliriz.

Dağlık arazi yapısı nedeniyle tarımsal üretimde kıt kaynaklarıyla dikkat çeken Hong Kong, ülkede tüketilen sebzelerin yalnızca yüzde 2.3’ü üretilebilmektedir.

sya Pasifik Bölgesinde önemli bir ticaret merkezi olan Hong Kong, Çin Halk Cumhuriyeti’nin (ÇHC) güneydoğusunda yer alır ve irili ufaklı yaklaşık 262 adadan oluşur. Hong Kong, küçük bir coğrafi alan üzerinde genel olarak dağlık bir araziye sahip olması nedeniyle gerek tarımsal üretim, gerekse yerleşim alanı bakımından son derece kıt kaynaklara sahiptir. Bu nedenle, mesken, işyeri, fabrika ve havaalanı inşaatları için sıklıkla denizin doldurulması ile kazanılan alanlardan yararlanılır. Önümüzdeki dönemde kayalık bölgelerin oyularak imara uygun alanlar haline getirilmesi, eski taşocaklarının imara açılması gibi seçenekler üzerinde durulmaktadır. Dış faktörlerde yaşanan iyileşmelerle birlikte Hong Kong’un ekonomik performansının da iyiye gideceği beklenmektedir. Çin’in dış ticaretinin büyümesinin Hong Kong’un ekonomik büyümesi üzerinde olumlu etkileri olacağı tahmin edilir. Tarım ve hayvancılık Hong Kong arazisi büyük ölçüde dağlık olduğundan tarım yapmaya elverişli alan oldukça sınırlıdır. Halen 18 km2’lik bir alanda aktif olan küçük ölçekli ve sınırlı sayıdaki çiftlikte sadece domuz, kümes hayvanları ve birkaç tür sebze yetiştirilmesi dışında tarımsal faaliyet yapılmaz. Hong Kong’da tüketilen sebzelerin % 2.3’ü, canlı kümes hayvanlarının %57’si ve domuzların % 7’si yerel kaynaklar tarafından temin edilir.Çin lahanası, marul, turp, salatalık, Çin Brokolisi (Chinese Kale) yaprak hardal, soğan ve Çin sarmısağı üretimi yıl boyunca sürerken, su teresi, ıspanak, kurt üzümü daha çok soğuk dönemlerde, fasulye, ıspanak türleri, su kabağı yaz döneminde, domates, tatlı biber, karnabahar, havuç ve kereviz kış mevsiminde yetiştirilir. Meyve üretimi ise liçi, longan, wampei, li-

mon, portakal, guava, papaya, muz ağırlıklıdır. Son yıllarda çiçek yetiştiriciliği de önem kazanmış olup krizantem, kala, nilüfer, zambak, şeftali çiçeği yetiştirilmektedir. Organik ve sera üretimi hükümet tarafından desteklenmektedir. Akredite Çiftlik Programı Kapsamında bulunan 299 Hong Kong ve ÇHC çiftliğinin kullandıkları haşere öldürücü ve diğer ilaçlar denetlenmekte ve ürünleri akredite olmuş marketlerde satılmaktadır. Bu çiftliklere ürünlerindeki zirai ilaç kalıntıları, üretim standartları, yeni ve gelişkin üretim metotları gibi konularda teknik destek de verilir. 2015 yılı itibarıyla 43 domuz çiftliği ve 30 kümes hayvanı çiftliği faaliyet göstermekte olup bu çiftliklerde sırasıyla 18 milyon ABD Doları ve 15.2 milyon ABD Doları tutarında yıllık üretim yapılmıştır. Çevre kirliliği ve kamu sağlığı gerekçeleri ile hükümet canlı hayvan üretimi yapan işletmeleri satın almak veya işletme sahiplerine ciddi paralar vererek üretimden vazgeçirme politikası uygulamakta, faaliyetlerine devam eden işletmeler ise çok sıkı denetimlere tabii tutulmaktadır. Bu nedenle çiftlik sayısı giderek azalmaktadır. Hong Kong’da tüketilen deniz ürünlerinin % 25’i bu bölgede yapılan avcılık ve deniz ürünleri çiftliklerinden temin edilmektedir. Hong Kong balıkçılık filosu %35’i 15 metreden uzun 4 bin ticari tekneden oluşur. Toplam alanı 1130 hektar olan balık çiftlikleri daha çok New Territories olarak bilinen bölgededir. Sanayi Hong Kong sanayi üretimi; 1980’li yıllarda offshore üretimin başlamasıyla özellikle ÇHC’nin Guandong bölgesine kaydırılmış olup, GSYİH içindeki payı giderek azalmış % 1.5 olarak kaydedilmiştir. Hong Kong’da özellikle son on yılda sanayi üretimi hızla azalmış, Hong Kong’daki üreticilerin büyük çoğunluğu üretimlerini ÇHC’nin

güneyinde yer alan Guangdong bölgesine kaydırmıştır. Bunun nedeni ÇHC’de işçiliğin mukayese edilemeyecek kadar daha ucuz olması, vergi muafiyeti gibi teşviklerle üretimin desteklenmesi, son yıllarda bu bölgede yapılan yenileştirme, yüksek katma değer sağlayıcı teknoloji geliştirme çalışmalarının arttırılmasını sağlayan sınır ötesi teknik ve siyasi ilişkilerin yoğunlaşmasıdır. İmalat sanayi sektörü 1980-90 döneminde ciddi bir yeniden yapılanma sürecinden geçmiş; Hong Kong, yüksek katma değer ve teknolojinin Çin’in Güney Bölgelerinin emek ve toprağın yoğun olarak kullanıldığı sektörleri ile sınır ötesi bağların kurulduğu bir üs haline gelmiştir. Büyük firmalar ve KOBİ’ler oldukça etkin ve esnek bir taşeronluk ağı ile ilişkilerini sürdürmekte olup, sistem dış talebin değişen koşullarına kolayca adapte olacak bir yapıdadır. Hong Kong’daki küçük ve orta ölçekli girişimcilerin %98’ini hizmet sektöründe faaliyet gösteren firmalar oluşturur. İmalat sektöründeki firmaların %99’u KOBİ olup, yönetim, özellikle altyapı,eğitim,insan kaynakları gibi alanlarda destek verir. Madencilik Yüzölçümü itibariyle oldukça küçük olan Hong Kong, hiç bir doğal kaynağa sahip olmaması nedeniyle dışa bağımlıdır. İhtiyaçlarının hemen tamamını ithalatla karşılar. Sadece üç taşocağı işletilmektedir. Hong Kong’da tabi göl, nehir ve su kaynağı bulunmadığından, su ihtiyacı yağmur suyu, denizden elde edilen su ve Çin’in Guangdong eyaletinden temin edilir. Enerji Hong Kong’un enerji üretimi çok kısıtlıdır ve enerji bakımından da dışa bağımlıdır. Enerji ithalatını ya doğrudan ya da dolaylı olarak (elek-

Alacaklarınız sigorta ile garanti altında

aralan piyasalarda tahsilat sorunlarının artmasının ardından MTSO Üyeleri, KOBİ’lere Yönelik Devlet Destekli Ticari Alacak Sigortası Sistemi hakkında bilgilendirildi. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Halk Sigorta işbirliğinde Ticari Alacak Sigortası Tanıtım Toplantısı düzenlendi. MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Halk Sigorta Genel Müdürü Bülent Karan ve Genel Müdür Yardımcısı Habip Çetinkaya’nın katıldığı toplantıda KOBİ’lere yönelik devlet destekli ticari alacak sigorta sistemi hakkında detaylı bilgi verildi. Başkan Ayhan Kızıltan’ın selamlama konuşmasının ardından söz alan Halk Sigorta Genel Müdürü Bülent Karan, sözlerine alacak sigortasını tanımlayarak başladı. “Alacak Sigortası, herhangi bir teminata bağlanmamış vadeli satıştan doğan borcun ödenmeme riskini teminat altına alan sigorta çeşididir” diyen Karan, ardından bu sigorta çeşidinin kullanıcısına sağladığı faydaları özetledi. “KOBİ’ler bu imkandan yeni yeni yararlanıyor” Alacak sigortası dünyada eski olmasına rağmen Türkiye’nin yeni tanıştığını kaydeden Bülent Karan, 2019 yılına kadar da bu imkandan yalnızca büyük ölçekli firmaların ya-

MTSO 06 CMYK

rarlanabildiğini anlattı. Türkiye ekonomisinin yüzde 90’ını KOBİ’lerin oluşturduğu gerçeğinden hareketle Halk Sigorta olarak geçen yılın Şubat ayında KOBİ’ler için devlet destekli ticari alacak sigorta sistemi kurma çalışmasına başladıklarını anlatan Karan, 1 Ocak 2019 itibariyle sistemi çalıştırdıklarını bildirdi. İlk poliçeyi 2 Ocak’ta kestiklerini açıklayan Karan, şu bilgileri verdi: “Türkiye’de büyük ölçekli firmalara hizmet veren firmalar var. Bu firmalar geçen yılın sonuna kadar 1200 poliçe kesmişken, biz 11 ayda 5 binin üzerinde poliçe kestik. 1,5 milyar TL’lik muhtemel alacağa teminat verdik. 17 binin üzerinde alıcıyla ilgili veri tahsisi yaptık. Buna karşılık 11 milyon TL’lik primi tahakkuk ettirdik. Bugüne kadar 50’nin üzerinde ödenmemiş alacak ihbarı yapıldı ve bunun 9’u ödeme aşamasına geldi. Bir kısmını tahsil ederek sigortalılara devrettik. Tahsilatı yapılmamış alıcıların tazminatını da ödeme safhasına geçtik.” “Alacak sigortalarının 3 ana fonksiyonu var” Alacak sigortalarının tahsilatı garanti altına almanın ötesinde hizmetleri bulunduğuna da değinen Bülent Karan yapılan çalışmaları şöyle özetledi: “Alacak sigortasının 3 ana fonksiyonu var. En çok önemsediğimiz fonksiyonu ise risk analizi yapılması. Bugün ticaret yaparken müşterileri-

nizin finansal gücünün ne olduğunu doğrudan net şekilde öğrenme şansınız yok. Bu sistem size alıcınız olarak belirttiğiniz her bir tüzel kişilik için tamamen resmi 27 farklı kaynaktan finansal skorlama yapıyor. Risk analizi sunuyor. Skoru iyi bir firma ile çalışmaya başladığınızda da alıcınızı takibi bırakmıyoruz. Ödeme dengesi bozulduğu anda sizi uyarıyoruz ve o güne kadar yaptığınız ticaretteki alacağınız teminat altında tutuluyor ancak, o günden sonra yapacağınız çalışmalar kapsam dışına çıkarılıyor. Bu çalışma firmalara piyasada risklerini minimize etme adına önemli bir fırsat sunuyor. Bir diğer fonksiyon poliçe yaptığımız firmalarımız adına tahsilat görevi üstleniyoruz. Vadesi gelen ödemenin yapılmaması halinde gerek hukuki yollarla gerek arabulucularla 120 günlük yasal süre içinde faturanın ödenmesi adına gerekli aksiyonları alıyoruz. Ardından da tahsilatı herhangi bir kesinti olmadan size ulaştırıyoruz. Son fonksiyon ise tazminat. Tahsilatın yapılamaması durumunda poliçe sahibine tazminat ödüyoruz. Tazminat sonrasında alıcıdaki hukuki işlemleri sürdürüp tazmin ettiğimiz rakamı tahsil etme yoluna gidiyoruz. Tahsilat aşamasında da tazminat aşamasında da bizim yükümlülüğümüzü aşan miktarı yeniden poliçe sahibine iade ediyoruz.” İlk etapta cirosu 25 milyon TL’ye kadar olan mikro ve küçük işletmelerle çalışmaya başladıklarını anlatan Karan, 2020 yılı ortalarından itibaren 25 - 125 milyon TL arası ciroya sahip orta büyüklükteki işletmelere de hizmete başlayacaklarını bildirdi. Devlet destekli alacak sigortasının maliyetlerinin düşük olduğuna da dikkat çeken Karan, orta ve küçük ölçekli firmaları destekleme hedefiyle çalıştıklarını sözlerine ekledi.

Hong Kong’un 2018 yılı ithalatı 2018 yılında, 627,3 milyar dolarlık ithalat gerçekleştiren Hong Kong’un en fazla ithalat yaptığı ilk üç ülke sırasıyla; 280,9 milyar dolar ile Çin, 43,2 milyar dolar ile Tayvan ve 40,4 milyar dolar ile Singapur’dur. Türkiye, Hong Kong’un ithalat yaptığı ülkeler arasında 760,3 milyon dolar ve % 0,1pay ile 33. sıradadır. Gümrük tarife istatistik pozisyonuna göre ürün özelinde Hong Kong’un dünya genelinden gerçekleştirdiği ithalat incelendiğinde, 54,6 milyar dolar ile diğer entegre devreleri kategorisine giren ürünler ilk sırada, 51,7 milyar dolar ile elektronik entegre devreler (işlemci ve kontrolör) ikinci sırada, elektronik entegre devreler (Bellekler) ise 46 milyar dolar ile üçüncü sırada yer alır. Hong Kong’un 2018 yılı ihracatı 2018 yılında, toplam 569,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Hong Kong’un ihracatında en büyük paya sahip olan ilk üç ülke sırasıyla; 314,2 milyar dolar ile Çin, 45,8 milyar dolar ile Amerika Birleşik Devletleri ve 17,9 milyar dolar ile Hindistan’dır. Türkiye, Hong Kong’un ihracat yaptığı ülkeler arasında 1 milyar dolar ve % 0,2 pay ile 34. sıradadır. Gümrük tarife istatistik pozisyonuna göre ürün özelinde Hong Kong’un dünya geneline yaptığı ihracat incelendiğinde; 47,9 milyar dolar ile diğer entegre devreleri kategorisine giren ürünlerin, Hong Kong’un ihracat yaptığı ürünler arasında ilk sırada yer aldığı görülür. Elektronik entegre devreler (işlemci ve kontrolör), 40,2 milyar dolar ile ikinci sırada, 38,5 milyar dolar ile elektronik entegre devreler (Bellekler) üçüncü sırada yer alır. Hong Kong – Türkiye 2018 yılı dış ticaret ilişkileri trik enerjisi üretmek için petrol ve kömür ithal ederek) gerçekleştirir. Enerji temini CLP Power Hong Kong Ltd ve The Hong Kong Electrıc Company tarafından gerçekleştirilmekte olup, HK Elektric Şirketi, Lamma’daki istasyondan temin ettiği elektriği Hong Kong, Lamma ve Aplei Chau adasına, CLP Power ise 3 ayrı istasyondan temin ettiği elektriği Kowloon New Terrıtories ve Lantau,

Hong Kong’un Türkiye’den ithalatı 2018 yılında, Hong Kong’un Türkiye’den ithal ettiği ürünlerin başında 230 milyon dolar ile diğer kıymetli metal-kaplamalarından mücevherci eşyası sınıfına giren ürünler gelir. Bu değer, Hong Kong’un ürün özelinde yaptığı toplam ithalat değerinin %1,8’ine denk gelir. Hong Kong’un, Türkiye’den en çok ithal ettiği ikinci sıradaki ürün ise 192,4 milyon dolar ile köşeli çubuk (çentik, yiv, oluk vb şekil bozuklukları olan) ürünleri olmuştur. Bu değer, Hong Kong’un ürün özelinde yaptığı toplam ithalat değerinin %24,1’ine karşılık gelir. Pamuk mensucat (denim, renkli ipliklerden, m2>200gr, pa=>%85) ise 27 milyon dolar ile Hong Kong’un, Türkiye’den en fazla ithal ettiği üçüncü sıradaki ürün grubu olmuştur. Bu değer, Hong Kong’un ürün özelinde yaptığı toplam ithalat değerinin %13’üne denk gelmektedir. Hong Kong’un Türkiye’ye ihracatı Hong Kong’un, Türkiye’ye ihraç ettiği ürünlerin başında 386,5 milyon dolar ile hücresel ağlar için veya diğer kablosuz ağlar için telefonlar yer alır. Bu değer, Hong Kong’un ürün özelinde Türkiye dahil diğer ülkelere de yaptığı ihracat rakamının %1,2’sine denk gelir. İkinci sırada,62,6 milyon dolar ile altın (diğer işlenmemiş şekillerde olanlar, para yerine kullanılmayan) yer alır. Bu değer, Hong Kong’un ürün özelinde Türkiye dahil diğer ülkelere de yaptığı ihracat rakamının % 0,16’sına denk gelir. 42,3 milyon dolar ile kol saati (sadece mek nik göstergesi olan elektrikle çalışan) Hong Kong’un Türkiye’ye en fazla ihraç ettiği üçüncü ürün grubudur. Bu değer Hong Kong’un bu ürün özelinde dünya geneline yaptığı ihracatın %1,3’üne karşılık gelir. Yukarıda verilen değerler; ihracat yönlü bakılıyorsa FOB, ithalat yönlü bakılıyorsa CIF değerleridir. Yukarıda yer verilen çalışmada 2018 yılına ait veriler kullanılmış olup ilgili bölümlerde 6 haneli gümrük tarife istatistik pozisyonu baz alınmıştır. Kaynak: MTSO Ticari Bilgi ve İstihbarat Merkezi Hedef Pazar Matrisi, 2019 Cheung Chau dahil diğer adalara verir. Ayrıca enerjinin etkin şekilde kullanılması ve tasarruf edilmesi için geliştirilen Energy Efficency Label Programı uygulamada önemini korur. Tüketilen toplam enerjinin %2’sinin yenilenebilen kaynaklardan sağlanması için çalışmalar tamamlanmıştır. Kaynak: Ticaret Bakanlığı

VERBİS’e kayıt 31 Aralık’a kadar uzatıldı

işisel Verileri Koruma Kurulu’nun son yayınlanan kararı ile gerçek ve tüzel kişi veri sorumlularının Veri Sorumluları Siciline kayıt yükümlülüğünü yerine getirmeleri için 30 Eylül 2019 olarak belirlenen son tarih, 31 Aralık 2019’a kadar uzatıldı. Kayıt yaptırmayanlar için 1 milyon TL’ye kadar idari para cezası yaptırımı öngörülüyor. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Üyeleri, Kişisel verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve Veri Sorumluları Sicil Bilgilendirme Sistemi (VERBİS) konusunda bilgilendirildi. Avukat Mehmet Şahin, KVKK ve ilgili mevzuat düzenlemelerini anlatıp, kanunun uygulanışını, pratik iş hayatına yansımalarıyla ilgili örnekler vererek güncel durumu ve VERBİS kayıt sürecinin nasıl yürütüldüğünü ayrıntılarıyla anlattı. 6698 sayı-

lı KVKK kapsamında “veri sorumlusu” kabul edilen birçok gerçek kişi ve tüzel kişiye yüklenen belli başlı yükümlülükler bulunduğunu kaydeden Şahin, bu kapsamda yer alan en temel yükümlülüklerden birinin VERBİS’e belirli kriterleri taşıyan şirketlerin kayıt olma zorunluluğu olduğunu bildirdi. Şahin, Kanunun uygulayıcısı olarak kurulan bağımsız idari otorite Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun son yayınlanan kararı ile yıllık çalışan sayısı 50’den çok veya yıllık mali bilanço toplamı 25 milyon TL’den çok olan gerçek ve tüzel kişi veri sorumluları ile yurtdışında yerleşik gerçek ve tüzel kişi veri sorumlularının Veri Sorumluları Siciline kayıt yükümlülüğünü yerine getirmeleri için 30 Eylül 2019 olarak belirlenen son tarihin, 31 Aralık 2019 tarihine kadar uzatıldığını açıkladı. VERBİS kayıt yükümlülüğünü gerektiği gibi yerine getirmeyen veri sorumluları için ise Kanun’da 1 milyon TL’ye kadar idari para cezası yaptırımı öngörüldüğünü kaydeden Şahin, 31 Aralık 2019 sonrasında yapılan re’sen veya şikayet üzerine denetlemelerde kayıt zo-

runluluğu bulunup Sicil’e kayıt yaptırmayan veya yanlış bildirim yapan veri sorumlularına 1 milyon TL’ye kadar idari para cezası kesilmesinin beklendiğini vurguladı. Kişisel Verilerin Korunması’na da değinen Mehmet Şahin, genel ve özel nitelikli kişisel veriler olmak üzere konuyu ikiye ayırabileceklerini söyledi. Birçok işletmede insan kaynakları, satınalma birimi, yönetici asistanları, yöneticiler gibi farklı departmanlarda birçok bireyin kişisel verisi bulunduğunu kaydeden Şahin, iş akışı içinde bu verilerin temin edilmesi gerektiğini ancak dikkat edilmesi gereken nokta olarak kişisel veriler isterken ölçülülük ve amaca uygunluk ilkesinin göz önünde bulundurulması gerekliliğini gösterdi. “Örneğin bir iş başvuru formunda istihbarat yapılıyor gibi detaylı bilgi bulunması talep edilmemeli” diyen Şahin, veri sorumlularının genel nitelikli kişisel verilerin işlenmesi için aydınlatma metni kullanması, özel nitelikli kişisel verilerin işlenmesi için de açık rıza alma yükümlülüğü bulunduğunu bildirdi. Konuyla ilgili detaylı bilgiye; https://www.mtso.org.tr/tr/duyurular/ is-dunyasi-icin-kisisel-verilerin-korunmasi-kanunu-na-uyum-kilavuzu linkinden ulaşılabilir.

Hayvancılık Desteklemeleri Uygulama Tebliği yayımlandı

019 Yılında Yapılacak Tarımsal Desteklemelere İlişkin Karar kapsamında hayvan yetiştiricilerinin desteklenmesine ilişkin usul ve esaslar belli oldu. 23/10/2019 tarihli ve 1691 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yürürlüğe

konulan 2019 Yılında Yapılacak Tarımsal Desteklemelere İlişkin Kararda yer alan hayvancılık desteklemelerine ilişkin usul ve esasları kapsayan Tebliğe göre; ülke hayvancılığının geliştirilmesi ve sürdürülebilirliğin sağlanması, hayvancılık politikalarının

yürütülmesinde etkinliğin artırılması, yerli hayvan genetik kaynaklarının yerinde korunması ve geliştirilmesi, kayıtların güncel tutulması, hayvan hastalıklarıyla mücadele ve sağlıklı hayvansal üretim için yetiştiriciler desteklenecek.

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Komite Başkanları, Üyelerle sürekli iletişimde olma konusunda mutabık kaldı muoyu oluşması adına bugüne kadar neler yapıldı? Hatalar nelerdi? Nasıl olmalıydı? gibi sorulara cevap içeren bir panel düzenlemeye hazırlanıyoruz. Bunun yanında kent için önem taşıyan 1/5000 ve 1/1000’lik imar planlarının hız kazanması için belediyelerle görüşüyoruz.

MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Meslek Komitesi başkanlarıyla biraraya geldi. Yönetim Kurulu’na Komitelerin çalışmalarının yön verdiğini belirten Kızıltan, komitelerin çalışmalarına da üyelerin yön vereceğini hatırlatarak, “Sektörünüzdeki üyelerle teması artıralım. Ne kadar çok kişiye ulaşıp talepleri Odamıza taşırsanız tabanın sesini o kadar gür duyurmuş oluruz” dedi.

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Komite Başkanları İstişare Toplantısı, Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan başkanlığında gerçekleştirildi. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Fuad Budur, Yönetim Kurulu Üyeleri Halil Kürek ve Nedim İkanç’ın da katıldığı toplantıda komitelerin çalışmaları hakkında bilgi alındı, talep ve beklentileri dinlenerek yönetimin bu talepler karşısında bugüne kadar yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verildi. Üye ziyaretlerinin öneminin vurgulandığı toplantıda üzerinde durulan bir diğer konu birliktelik oldu. Ticari güç birliğine gidilmesi halinde sektörlerin güçlenebileceğine dikkat çekildi. Kızıltan: “Sizlerden cesaret alıyoruz” Toplantının açılışında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Yönetim Kurulunun çalışmalarına Komitelerin yön verdiğini bildirdi. “Sizler sorunları doğru tespit edip belirlerseniz biz de bu sorunların çözümü adına daha doğru adımlar atabiliriz” diyen Kızıltan, “Aynı zamanda düzenlenen sektörel toplantılara katılımınız da önemli. Sizleri yanımızda görürsek bizim de güvenimiz ve gücümüz artıyor. Tabanda bir isteksizlik, önemsememe durumu olup toplantılara katılmadığınızda bu, bizim algımızı da olumsuz etkiliyor. Biz bir aileyiz ve hep birlikte güçlüyüz. Sizin yüksek katılımınız bizi de motive ediyor, sorumluluğumuzu daha üst derecede hissediyoruz” değerlendirmesini yaptı. Komitelerden gelen talepler doğrultusunda lobi çalışmalarını yürüttüklerini kaydeden Kızıltan şunları söyledi: “Sizlerden aldığımız cesaretle her konuyu dile getiriyoruz. Sizlerin sesini duyuruyoruz yoksa siyaset yapmıyoruz. Biliyoruz ki arkamızda bu kadar insan var. Benim arkamda büyük bir güç var. Bizler sektörlerimizin gelişimi ve şehrimizin daha yaşanabilir bir kent olması çabasındayız. Bu nedenle konuşmalarımız mutlaka karşılığını bulacaktır. Israrla konuşup her platformda sorunlarımızı dile getiriyoruz.” Komite toplantılarının düzenli yapılmasının önemini de vurguladığı konuşmasında Kızıltan, “Eğer üye ziyaretlerinizi artırırsanız sorunlarını yakından dinlerseniz aylık komite toplantılarınız daha verimli geçer, sorunların çözümüne daha somut katkılar sunabilirsiniz” tavsiyesinde bulundu. Başkan Kızıltan’ın üzerinde durduğu son konu ortaklık kültürü oldu. Güçlerin birleştirilmesi halinde başarının yakalanabileceğini vurgulayan Kızıltan, “Diyelim kentimizde 8 tane yerel market var. Hepsi biraraya gelip gücünü birleştirse, aynı çatı altında zincir market oluşur. Ulusal ve uluslararası marketlerle rekabet edilebilir. Gücümüz artar. Bu birliği oluşturmayı mutlaka başarmalıyız” dedi. Toplantı Komite Başkanlarının sektörel değerlendirmeleriyle devam etti.

MTSO 07 CMYK

Mustafa Arslan (1 No’lu Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Komite Başkanı): Bizim ana faaliyetimiz ihracat. 2 No’lu Komite ile sorunlarımız aynı gibi görünse de bu açıdan farklar var. Bu farkımız nedeniyle sorunlarımızın çözümünde muhatap bulmakta zorlanıyoruz. Tarım Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığına, Ekonomi Bakanlığı, Tarım Bakanlığı’na yönlendiriyor. Önümüzdeki süreçte sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi içeren bir dosya hazırlamayı düşünüyoruz. Suphi Yılmaz (2 No’lu Sebze ve Meyve Komisyoncuları Komitesi Meclis Üyesi): Yeni Hal Yasasını bekliyoruz. Sanırım bu yasa ufkumuzu açacak. Değilse, tamamen kapanacak. Güncel bir konuya da değinmek istiyorum. 15 gündür ıspanak kendisini aklayamadı. Eğer gerçekten aklayamayacaksa ekilmesin. Değilse İl Tarım Müdürlüğü, Ziraat Odaları, Valilik el ele verip bu sebzede bir sorun olmadığını anlatsın. Gerçekten ıspanakta bir sorun yok, hele bizim bölgemizde ekilen ıspanak ile karışabilecek zararlı bitkiler de yetişmiyor, bunu vatandaşa çok iyi anlatmak gerekiyor.

Ayten Yeniçıkan (4 No’lu Hayvansal Ürünler ve Destek Faaliyetleri Komite Başkanı): En büyük sorun çarşının yenilenmemesi, bununla ilgili yerel yönetimlerimizin gayretleri olduğunu biliyorum, önümüzdeki yıllarda çözülebileceğini düşünüyorum. Murat Okşar (5 No’lu Tarım Destek Faaliyetleri Komite Başkanı): Kooperatifleşmenin önemine dair bir konferans düzenledik. Ayrıca komite olarak yeni bir proje üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz narenciye bahçelerindeki unlu bit zararlısı ile biyolojik mücadele. Silifke’den Hatay’a kadar olan bölgedeki narenciye bahçelerinde 5 kilometrede bir yapılacak çalışma ile yararlı böcek salımı yapacağız. Zararlı böcek sayısı azalacak ve doğal denge sağlanacak. Bu konudaki hazırlık çalışmalarımız sürüyor. Sadık Erhan Attila (6 No’lu Toptan Gıda ve Muhtelif Ticaret Komite Başkanı): Bizim güçlenmemiz için yerel marketlerin, büfelerin de güçlenmesi önemli. Bu nedenle 7 No’lu komitemizle birlikte discount marketlere karşı yaşanan sorunları içeren dosyamızı tüm ilçe belediyelerle paylaştık. Yerel televizyon ve radyolarımız da sesimizi duyurmalı. Bir diğer teknik sorunumuz isenace kodlarındaki hatalar. Bunun düzeltilmesi adına çalışıyoruz. Aynı zamanda hal kompleksi içinde gıda toptancıları bölümü var. Hal kapsamında olduğu için buradaki işyerlerimizi kiraya veremiyoruz. 6 bloktan oluşan gıda toptancıları bölümünün toptancılar sitesi olarak ayrılmasını talep ediyoruz, bunun çalışmalarını sürdürüyoruz. Mustafa Aykun (7 No’lu Perakende Gıda ve Muhtelif Ticaret Komite Başkanı): Sektörümüzün en büyük sorunu yerel firmalar ola-

rak kolektif çalışamamak,ortaklık kültürünü geliştiremememiz. Bu nedenle sermayemiz uluslararası sermaye karşısında eriyor ve kapanan işyeri sayımız gün geçtikçe artıyor. 6 No’lu Komite işbirliğinde sorunlarımızı içeren bir dosya hazırladık. Özellikle kayıtdışı perakendecilerle yaşadığımız sorunları içeren dosyayı yerel yöneticilerle paylaştık. Ali Fehmi Deşilmez (9 No’lu Bilgisayar, Elektrik, Elektronik Telekomünikasyon ve Büro Cihazları Komite Başkan Yardımcısı): Üyelerimizle sürekli iletişim halindeyiz. 2 yılda iki sektörel fuara katıldık. Ramazanda iftar programı düzenledik. Grup içinde sorunumuz yok. Komite toplantılarımıza eksiksiz katılıyoruz, üyelerimizle iletişimimiz gayet iyi ve toplantılarımız dolu dolu geçiyor. Kemal Dede (11 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Ticareti Komite Başkanı): En büyük sorunumuz AVM’ler ve zincir mağazalar. Dışarıdan gelen sermaye kentin tüm gelirini topluyor ve bizler bu firmalarla rekabet edemiyoruz. Sadece Hastane Caddesi’nde biraz hareket var. Diğer tüm sokak ve caddeler boş. Geçmişte kiralayamadığımız dükkanlarşimdi kira fiyatına satışa çıkıyor. Kentimiz konfeksiyon imalatında oldukça güçlü, hem iç piyasaya, hem de dış pazarlara ürün gönderiyoruz. Bu alanlarda belki Kentimizde önümüzdeki yıllarda sektörel bir fuar düzenlenebilir. Mehmet Kisin (13 No’lu Ulaşım Araçları İmalat, Satış ve Onarımı Komite Başkanı): Şirket ortaklıklarını artırmaya çalışmak yerineüyelerimize kooperatifleşmeyi anlatmayı öneriyorum. Bu birlikte hareket etme kültürümüzü de artıracaktır diye düşünüyorum.Bunun yanında komite olarak yaşadığımız sorunlar, hayat şartları ortada. Kapasitemizi nasıl artırabiliriz bunu düşünüyoruz. Sanayi olarak artık kabuğumuza sığmıyoruz ve sektörel sanayi sitesi talebimizi sürdürüyoruz, bunun için yer gösterilmesini bekliyoruz. Özcan Can (14 No’lu İkamet Amaçlı İnşaat Komite Başkanı): Sektörümüzün sorunları genellikle ulusal ekonomiye bağlı. Banka mevduat faiz oranları ya da dövizdeki dalgalanmalardan etkileniyoruz. İnşaat bir yatırıma dönüştü. İnsanlar yatıracakları parayı mevduat faizine göre oranlayıp yatırım yapıyor. İnsanlar TL’den uzak durup dövize endeksli çalışıyor. Bu nedenle sektörümüz çok büyük sıkıntı yaşıyor, faizlerin düşmesi ve dövizdeki dalgalanmaların azalmaya başlamasıyla sektörde biraz hareketlenme başladı, umarım hareketlilik daha da artar. Enver Küçükalıç (15 No’lu Mühendislik ve Mimarlık Komite Başkanı): Akdeniz ve Yenişehir Belediyesi sınırlarında kentsel dönüşüme yönelik yoğun bir çalışma var. Komite olarak bu konuda ka-

Erol Berktaş (16 No’lu İnşaat Malzemeleri Üretimi ve Ticareti Komite Başkanı): Komitemiz adına sektörel anket düzenledik ve iletişim bilgilerimizi güncelledik. Sektörel Site talebimiz halen devam ediyor, bunun için planlamaların tamamlanması gerekiyor. Selçuk Kılıç (17 No’lu Yolcu Taşımacılığı Komite Başkanı): Üyelerimizin büyük çoğunluğu ile ilgili kararlar UKOME’de alınıyor. Ancak biz Oda olarak UKOME’de yer alamıyoruz. Tek isteğimiz Komitemizden bir yetkilinin de UKOME’de yer alması. Biz sadece gözlemci sıfatıyla bulunabiliyoruz, imza yetkimiz de olsa bizimle ilgili alınan kararlarda söz sahibi de olabiliriz. Zeki Şan (18 No’lu Gümrük Müşavirliği Hizmetleri Komite Başkanı): Sektörümüzde yaşanan dijital gelişme ile artık beyannamelerimizi sistem üzerinden gümrüğe gönderiyoruz. Bu, işlemleri hızlandırıyor, ancak zaman zaman da altyapı sorunu yaşanıyor ve sistem duruyor. Tüm dış ticaret ve gümrük firmaları uğraşsa da sorun sırasında ulaşacak kimseyi bulamıyor. Bize 5’ten sonra dönüş yapılıyor. Bakanlık bünyesinde bir kriz masası oluşturularak sorunlarımızı anlık iletmemiz ve çözüm üretilmesi sağlanabilir. Ayrıca liman çevresinde otopark sorunumuz devam ediyor. Son olarak yeterli antrepo bulunduğu gerekçesiyle Mersin’e yeni antrepo açılmasına izin verilmiyor. Oysa Mersin bir dış ticaret şehri ve talep var. Bu konuda da çözüm bekliyoruz. Vural Zafer Emirel (19 No’lu Yurtiçi Yük ve Eşya Taşımacılığı Komitesi Başkan Yardımcısı): Lojistik sektörü, kent ekonomisine dolaylı olarak yüzde 40-50 katkı sağlıyor. En büyük sorun ise bir lojistik köyümüzün olmaması. Yenice’de yapılan yatırım,özel sektörün kullanabileceği bir merkez değil. Bir diğer sorunumuz yüksek fiyatlar nedeniyle özellikle dökme yükün Mersin yerine İskenderun Limanı’na kaymış olması. Tüm makarna fabrikaları, yemciler İskenderun’a gitti ve Mersin ekonomisi bundan zarar görüyor. Sadece dökme yükte değil, Mersin Liman tarifeleri diğer limanlara göre oldukça yüksek, bu da ithalatçı ve ihracatçıların maliyetlerini artırıyor. Hasan Büyük (20 No’lu Uluslararası Yük ve Eşya Taşımacılığı Komite Başkanı): Oda olarak bir sosyal tesisimizin olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca yeni yönetim olarak sizleri sürekli sahada görmek de bizi mutlu ediyor. Teşekkür ediyorum. Hürşah Çelik (23 No’lu Madencilik ve Mineral Ürünler Komite Başkan Yardımcısı): 10 yıldır sektörel sanayi sitesi talebimiz oldu ama sonuç alamadık. Artık umudumuz da kalmadı. Yer gösterilecek olsa oraya tekrar organize olabilecek maddi imkanımız da kalmadı.

Ayaklarımızın üzerinde durmaya çalışıyoruz. Hatice Orğun (24 No’lu Lokanta Kafeterya ve Pastaneler Komite Başkanı): Bizim en önemli isteğimiz kent içerisinde park sorununun çözülmesi. Bunun için de parkomatuygulamasının artık hayata geçmesi lazım. Bu konuda sürecin başlaması bizi memnun ediyor. Bir de Belediye tarafından sahilde yeni yapılan kafeler var,bunların da işletmesininözel sektöre verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Akar Tülücü (27 No’lu Makine Sanayi Komite Başkanı): Fabrikalarımız işletme kredisi kullanarak yatırıma gitti. Fabrikasını, atölyesini büyüttü, makine aldı. Ancak süreç içerisinde kredi faizlerinin yükselmesi nedeniyle birçok üyemiz maalesef battı. Hedefimiz önümüzdeki 5 yılda tekrar iki yıl önceki seviyeleri yakalayabilmemiz. Mevcut durumda kazancımız işletme kredisi faizlerini ödemeye yetmiyor. Tarım gibi sanayi sektörü de mutlaka desteklenmeli. Cahit Tunç (28 No’lu Eğitim Hizmetleri Komite Başkanı): Arazi olmaması nedeniyle okullardaki dikey yapılaşma en büyük sıkıntımız. Bu durumda önümüzdeki süreçte çocuklarımızı gönderebileceğimiz doğru okul projesi bulmakta zorlanabiliriz. Tekli eğitime geçilmesiyle devlet okullarında sınıf sayıları 45 kişiye ulaştı. Özel okullara ise talep artıyor. Mersin’deki özel okullarda 12 binin üzerinde öğrenci var. Türkiye’de ilk sıralardayız. Okul arsası konusunda da desteklenirsek doğru projelerle daha iyi hizmet verilebilir. Bir diğer sıkıntı da yeterli sayıda servis plakası olmaması. Bu konuda da çalışılma yürütülmeli. Turgay Demirtaş (29 No’lu Kırtasiye, Matbaa, Reklam Ajansları ve Basın Yayın Hizmetleri Komite Başkanı): Sorunumuz çok ama tek bir talebimiz var. Bazı reklamcı arkadaşlarımız Odamız da dahil olmak üzere iş dünyası tanıtım noktasında hizmet alacağı dönem üyelerimizden de teklif alınsın istiyor. Abdulcelil Alkış (30 No’lu Sigortacılık Hizmetleri Komite Başkanı): En büyük sorunumuz 2 yıldır komisyon oranlarımızdaki düşüş. Bunun yanında maliyetlerimizdeki artış. Mersinli işadamlarımızdan sigortalarını yaptırırken Mersinli acenteleri tercih etmelerini istiyoruz. Yetkisi olmayan kişilere fırsat verilmesin, yerel acenteler tercih edilsin. Mersin’in geliri kentimizde kalsın. Aynur Coşkun Eser (31 No’lu İşletme Destek Faaliyetleri Komite Başkan Yardımcısı): Üyelerimizin sorunlarını dinliyoruz, zaman zaman tanıtım toplantıları düzenliyoruz. Komitemizde birçok meslek grubuyer almakta. Bu sektörlerle ayrı ayrı toplantılar yapıyoruz, Örneğin KOSGEB Müdürümüzle danışmanlık hizmetleri sunan firmalarımızı buluşturduk. Sık sık alt gruptan üyeleri çağırıp sorunlarını dinlemeye ve Yönetim Kurulu’na aktarmaya çalışıyoruz. Yavuz Beller (32 No’lu Metal Sanayi Komite Başkanı): Demir çelik üzerine faaliyet gösteren firmalarımız son 2 yıldır yatırım ya-

pılmadığı için yatırım mamulü olarak bu ürünü satmakta zorlanıyor. Hedefimiz bu sıkıntılı günlerin ez az hasarla atlatılmasına yardımcı olmak adına üyelerimizi döviz dalgalanmalarına karşı hangi önlemleri kullanabilecekleri konusunda bilgilendirmek. Önümüzdeki günlerde bu alanda eğitimler düzenleyeceğiz. Ramazan Topal (33 No’lu Gıda ve İçecek Sanayi Komite Başkanı): Komitemizde yer alan fırıncıların mağduriyeti oldukça fazla. Büyükşehir Belediyesi bizimle rekabet ediyor ve ekmeği maliyetinin altında, 75 kuruşa satıyor. Bizim ise maliyetlerimiz çok yükseldi, un fiyatı yüzde 100 arttı ama ekmeğe zam yapamazsınız deniyor. Bir diğer sorun da merdiven altı üretim,üyelerimiz iflasın eşiğinde. Belediyenin bize rakip olmaması lazım, merdiven altı işletmeleri denetlemesi lazım, bu konuda çalışma yapılmasını talep ediyoruz. Gül Zeynep Aslan (35 No’lu Geri Dönüşüm, Plastik ve Kimya Komite Başkanı): Geri dönüşümden elde edilen ürünlerle kimyayı bir araya getirip farklı ürünler elde etmek istiyoruz. Önümüzdeki yıl üyelerimizi ziyaret ederek bu konudaki görüşlerini alacağız. Ayrıca Komitemiz tehlikeli ve çok tehlikeli sektörleriiçeriyor. İş sağlığı ve güvenliğine yönelik eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarımızı da artıracağız. Eşref Akdoğan (37 No’lu Enerji Üretim ve Ticareti Komite Başkanı): Tüpgaz satışı yapan firmalarımız faaliyet belgesi ile ilgili sıkıntı yaşıyor. Daha önce yalnızca dolum tesisi niteliğindeki firmaların bu belgeyi alması gerekiyordu, yapılan mevzuat düzenlemesiyledaha sonrasatış yapan firmaların da alması talep edildi. Ancak firmalarımız bu belgeyi almakta zorlanıyor. Kritik durumda olan ancak iş yaptığımız firmalar için bu belge alımını bizim üstlenmemiz adına Adana’da Ulaştırma Bölge Müdürlüğü ile görüştük,olumlu sonuç alabilmemiz adına yardımlarınızı bekliyoruz. Ali Şimşek (38 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Sanayi Komite Başkanı): Önümüzdeki süreçte tabanda üyelerimize daha fazla ulaşıp daha geniş katılımla sorunlarımızı tespit edip çözümü için çaba sarfetmeyiplanlıyoruz. Nurettin Su (39 No’lu Emlak ve Destek Faaliyetleri Komite Başkanı): Düzenlediğimiz etkinliklerle sektörümüzü ilgilendiren konularda üyelerimizi bilgilendirmeye çalışıyoruz. En son düzenlediğimiz çalıştayda5 Aralık’ta sektörümüz için zorunlu hale gelecek olan Mesleki Yeterlilik Belgelerini üyelerimizin nasıl alabileceklerini ve bu süreçte Odamızca açılacak sınava katılım koşullarını paylaştık. Nurettin Akbay (40 No’lu Genel İnşaat Faaliyetleri Komite Başkanı): Kamu müteahhitleri olarak yaşadığımız sorunlarımız var. Geçtiğimiz aylarda fesih ve tasfiyelerle ilgili bir Kararname yayınladı ama kimse yararlanamadı. Yapılan düzenlemeyle Maliye Bakanlığından görüş alınması konusu yer alıyor, bu nedenle ihale makamları yarım kalan işlerle ilgili Maliye Bakanlığına görüş soruyor, ancak Maliye Bakanlığı hiçbirisine olumlu görüş vermedi. Mersin’de onlarca işten bir tane tasfiye kararı çıktı. Sadece süre uzatımı oldu. Üyelerimiz aldıkları işleri zararına bitirmeye çalışıyor. Mağduriyetimiz sürüyor.

YIL: 21 | SAYI: 384 | 24 Kasım - 07 Aralık 2019 | www.mtso.org.tr

Eximbank Mersin Şubesi daha çok ihracatçıya ulaşmaya odaklandı Eximbank Mersin Şubesi, bir taraftan ihracatçılara finans desteği sağlarken diğer taraftan ildeki kredi sigorta poliçe sayısını artırıp firmaların alacaklarını güvence altına almayı hedefliyor. Sigorta analizleri sırasında sağladığı verilerle ihracatçıya yurtdışındaki müşterilerinin checkup’ını da sunan Eximbank, bu sayede yalnızca tahsilatta güvence sağlamayla kalmayıp, ticarette doğru adım atılmasını da destekliyor.

Oğuz Cerit Türk Eximbank Mersin Şube Müdür Yardımcısı

ersin Şubesi olarak henüz çok yeni olduklarını, Kasım ayında faaliyete başladıklarını bildirenTürk Eximbank Mersin Şube Müdür Yardımcısı Oğuz Cerit, hedeflerinin dış ticaret kenti Mersin’de yalnızca ihracatı artırmak değil, global dünyanın son yıllardaki bozulan ekonomik yapısında alacakların sigortalanması konusuna da ağırlık vereceklerini anlattı. Sigorta konusunda 238 ülke ile aktif çalıştıklarını kaydeden Cerit, 360 gün vadeye kadar İhracatçılara Alacak Sigortası hizmeti verdiklerini bildirdi. Şube olarak çok yeni olmalarına rağmen Mersin’de belirli bir müşteri portföyleri bulunduğunu belirten Cerit, önümüzdeki süreçte ağırlık vermeyi planladıkları çalışmaları ve hedeflerini MTSO Haber ile paylaştı:

ihracat rakamları yüksek, bizim de devreye girmemizle bu rakamlar daha da yukarı taşınabilir. Türkiye genelinde yapılan ihracatın yaklaşık yüzde 27’siniEximbank desteklemektehedefimiz Mersin’de bu oranınüzerinde İhracatçılarımıza destek vermek. Doğrudan temas etmemiz halinde bu oranın artabileceği düşüncesiyle 2 Ekim’de açılışımızı yapıp 11 Kasım’da işlemlere başladık. Mersin olarak Türkiye genelindeki 17’nci şubeyiz.

MTSO Haber: Öncelikle bize kısaca Eximbank’ı tanıtır mısınız? Türk Eximbank, 1987 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla kurulan, sermayesinin tamamı hazineye ait olan ülkenin tek resmi ihracat finansman kuruluşudur. Hedefi ülkenin ihracatını artırmak, ihraç ürünleri ve pazarlarının çeşitlenmesine katkı sunmak, firmalarımızın yurtdışındaki rekabet gücünü arttırmaktır. En temel anlamda Türk Eximbank, ihracatçıların karşılaştığı finansal riskleri asgari seviyeye indirmek ve firmalarımızın ihtiyaç duyduğu finansman desteğini uygun maliyetle sunmak amacındadır.Bilindiği üzere yurtiçine göre yurtdışı ile gerçekleştirilen ticari faaliyetler mesafeler de göz önünde bulundurulduğunda daha risklidir. Biz, Türk Eximbank olarak firmalarımıza uygun maliyetli finansal araçlar sunarak onların daha güvenli bir ortamda ihracat yapmalarına katkı sağlıyoruz. Aynı zamanda verdiğimiz sigorta hizmetiyle alacakları da teminat altına alıp ihracat artışının sürdürülebilirliğine destek oluyoruz. Biraz da rakamlarla anlatacak olursak Türkiye’nin en büyük alacak sigortası şirketiyiz. Yurtdışı fon temininde 7’inci, kredi büyüklüğünde Türkiye’nin 8’inci büyük bankasıyız. Türikiye’nin ihracat kredilerinin yüzde 50’sini tek başına Türk Eximbank vermektedir. Bunlar önemli rakamlar. Bu yılın sonunda verilen destek miktarının Türkiye genelinde 48,4 milyar dolara, müşteri adedinin ise 12 bin 500’e ulaşması hedefleniyor.

MTSO Haber: Ne tür hizmetler veriyorsunuz ve bu hizmetlerden yararlanma şartlarını biraz anlatabilir misiniz? Türk Eximbank olarak İhracatçılarımıza Kredi ve Sigorta programları olmak üzere iki ana başlık altındaki ürünlerimizle destek vermekteyiz. Alacak Sigortası hizmetimizle ihracatçılarımıza yurtdışı enformasyon raporlarımızla, yurtdışında çalıştıkları firmaların finansal durumlarını görmelerini sağlıyor ve alacaklarını risklere karşı güvence altına alıyoruz. Türk Eximbank olarak finansman programlarımızı; yurtiçi kredilerde, 6 kısa vadeli, 7 orta ve uzun vadeli ve 5 döviz kazandırıcı. Alacak Sigortası tarafında, 2 kısa vadeli, 1 orta ve uzun vadeli, uluslararası krediler tarafında, 4 uluslararası ticaretin finansmanı ve 1 proje kredileri olarak sayabiliriz. Aslında bizden hizmet alımı o kadar karmaşık ve zor değil. Öncelikle kredi ayağını anlatacak olursam, firmaların kredilerimizden yararlanabilmeleri için hazırladığımız bir takım matbu evraklarımız var. Firma bize talep ettiğimiz, içinde özlük, mali bilanço gibi evrakları içeren dosyasını getiriyor ve ardından biz bu veriler ışığında bir limit çalışması yapıyoruz. Genel Müdürlüğümüz tarafından limitin uygun görülmesi halinde firma adına bir limit çıkıyor. Sigorta tarafında ise firma poliçe talebinde bulunuyor. Poliçe için gerekli evrakların tamamlanması sonrasında poliçemizi hazırlıyoruz. Ardından firmanın kendisine ait bir internet şubesi yetkisi veriyoruz. Sigorta tarafında kullanabileceği bu şubeden vadeli çalıştığı firmalarına limit talep edebiliyorlar, alacaklarını sigortalattıkları firmaya dair bilgileri, yaptıkları sevkiyatları girebiliyorlar. Çalıştıkları firmaya limit çıkıp çıkmadığını, bu limitin onaylanıp onaylanmadığını izleyebiliyorlar.

MTSO Haber: Peki neden Mersin? Aslında Mersin geçtiğimiz yıllarda Adana Şubesi üzerinden hizmetlerimizden yararlanıyordu. Hatay ve Osmaniye ile birlikte Mersin de Adana’ya bağlıydı. Mersin’in bir ihracat şehri olması ve ihracatçı sayısının da fazla olması sebebiyleMersin ilimizde bir Şube açılması kararı alındı. 2018 yılı verilerine göre Mersin’de 1500’ün üzerinde ihracatçı firma faaliyet göstermektedir. Bunun yanında tamamen yurtdışına çalışan bir serbest bölge var. Mersin’in

MTSO Haber: Mersin ile ilgili hedeflerinizi de anlatır mısınız? Daha önce de söylediğim gibi burada hazırda bir müşteri portföyümüz var. Bu portföy ağırlıklı olarak kredi hizmetlerimizden yararlanıyor. Ancak bizim öncelikli hedefimiz daha çok ihracatçı firmaya ulaşarak hem kredi hem de Alacak Sigortası tarafında firmalarımıza hizmet vermek olacaktır. Sigorta hizmetimizin şu aşamada çok daha özellikli olduğunu düşünüyorum. Bu hizmet sayesinde poliçe sahibi bir taraftan çalışacağı firmaya karşı risk

MTSO 08 CMYK

analizi hizmeti alıyor ve yoluna daha emin adımlarla devam edebiliyor, diğer taraftan tahsilat riski ortadan kalkıyor. Daha da önemlisi sigorta poliçesi ve kredi limiti olan firmalar poliçe karşılığı sevkiyatlarını iskonto ederek düşük maliyetlerde kredi kullanabiliyor. Bu nedenle birçok avantajı bir arada sunduğunu düşünüyorum. Gelecek yıl önceliğimiz bu yönde olacak. Buradaki varlığımızı gerek firma ziyaretlerimizle gerek sunum ve eğitimlerimizle anlatıp çalışmalarımızı tanıtacağız. Asıl sonuçları gelecek yıldan itibaren almaya başlayacağımıza inanıyorum. İhracatçı Birliğinde, Serbest Bölge’de eğitimler düşünüyoruz. MTSO Haber: Yalnızca ihracatçı firmalara mı hizmet sunuluyor? İhracata yeni başlayacak olanlar için de çalışmanız var mı? Tabii ki. Zaten bizim kuruluş amacımız ihracatı desteklemek, arttırmak. Bu nedenle yeni başlayacak firmalarımızın da yanındayız. Bizim için yurtdışı ile bağlantı kurmuş olması, bir kontrat, sözleşme yapması ya da proforma fatura alması ve bu evrakları kredi başvuru evrakları ile tarafımıza iletmesi gerekiyor. Henüz ortada bir ihracat yokken, yaptığı kontrat, sözleşme ya da proforma faturayı beyan etmesi durumunda kredi talebini değerlendiriyoruz. Bunun yanında serbest bölge firmalarımızı da ihracatçı olarak kabul ediyoruz. Bu firmalar da sunduğumuz hizmetlerden faydalanabilmekte. Şu anda da hem kredi hem sigorta tarafında aktif çalıştığımız serbest bölge firmalarımız var. MTSO Haber: Bölge için verdiğiniz hizmetlerden birkaç tanesini detaylandıracak olsanız neler söylersiniz? Firmalarımızın ihtiyaçlarını karşılayacak TL ve Döviz kredi ürünlerimiz bulunmaktadır. KOBİ firmalarımıza pozitif ayrımcılık yaparak sadece KOBİ’lere kullandırdığımız TL Kredimiz bulunmakta. Kendi kaynağımız dışında T.C. Merkez Bankası kaynağı olarak kullandırdığımız Sevk Sonrası Reeskont ve Reeskont kredilerimiz de bulunuyor. Şöyle daha detaylı anlatabilirim: KOBİ’lere finansman desteği Ülkemiz ekonomisinde önemli bir yere sahip olan KOBİ’lerimize özel bir önem veriyoruz. Türk Eximbank olarak KOBİ’lere tüm nakdi kredi ve ihracat kredi sigortası programlarımız kapsamında öncelik tanıyarak, taleplerini en kısa zamanda karşılamaya çalışıyoruz. KOBİ’lerimizin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla uygulanan ve doğrudan Bankamız tarafından kullandırılan KOBİ İhracata Hazırlık Kredi Programı ile de ihracata yeni başlayan veya ihracat hacmini geliştirmek isteyen KOBİ’lere TL kredilerimizde 360 güne, döviz cinsinden kredilerde ise 720 güne kadar vade ile kredi kullandırılı-

yor. Dolayısıyla, bu kredi kapsamında uygulanan vade ve faiz oranları Türk Eximbank kaynakları ile fonlanan diğer kredi programlarımıza göre daha uygun. Ancak şunu da hemen belirteyim ki diğer kredi ve sigorta programlarımız da KOBİ’lere açık. Reeskont Kredileri Bankamız tarafından kullandırılan kısa vadeli kredilerimiz genellikle firmaların sevk öncesi dönemde, ihracata hazırlık aşamasındaki finansman ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla kullandırılır. Bunlar arasında, Merkez Bankası kaynaklı Reeskont Kredisi’nin, Bankamızın ve piyasanın en uygun maliyetli kredisi olması nedeniyle yoğun ilgi gördüğünü söyleyebilirim. Sevk Sonrası Reeskont Kredisiyle de ihracatçılarımızın yeni ve hedef pazarlarda vadeli satış imkânları ile rekabet şanslarının artırılması amacına yönelik kısa vadeli sevk sonrası finansman desteği sağlanır. Ayrıca, firmalarımızın maliyetleri ve özellikle küçük ölçekteki firmalarımızın kredi kullanmak için teminat bulma konusunda yaşadıkları zorluklar, Bankamız ürünlerinde çeşitliliğe gitmenin yararlı olacağını göstermiştir. Bu çerçevede, Sevk Sonrası Reeskont Kredisi kapsamında Bankamızın sigorta poliçesi teminat olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Böylece firmalarımız başka teminata gerek duymaksızın söz konusu krediden yararlanabilmektedir. Bu uygulama teminat sıkıntısı yaşayan firmalarımız için önemli bir finansman kaynağıdır. Faktoring şirketleriyle işbirliği Bankalar aracılığıyla kullandırdığımız krediler geniş şube ağı ile daha fazla firmaya ulaşabilmemiz açısından önemli bir yere sahip. Bu kapsamdaki en eski uygulamamız olan Sevk Öncesi İhracat Kredisini yıllardır mevduat bankaları aracılığı ile kullandırırken, 2014’ten itibaren katılım bankalarını da bu sisteme dahil ettik. Ayrıca, aynı dönemde kredilerimizin daha geniş bir ihracatçı kitlesine ulaştırılabilmesi amacıyla bu uygulamanın bir benzerini Sevk Sonrası Reeskont Kredisi için faktoring şirketleriyle gerçekleştirmeye başladık. Böylece, artık Eximbank müşterisi olmayan daha fazla ihracatçımız çok uygun maliyetlerle ihracat alacaklarını iskonto ettirerek finansmana ulaşabiliyor. Bu tür kredilerimiz için firma başvuruları, krediye aracılık eden banka ya da faktoring firması tarafından alınıyor. Faktoring şirketleri aracılığıyla kullandırılan kredilere bu şirketlerin sahip oldukları geniş iş ağları ve hızlı finansman çözümleri sebebiyle ayrı bir önem veriyoruz. Halihazırda, Bankamızca ihracat faktoringi alanında faaliyet gösteren 18 şirketten

14’üne limit tanıdık ve birlikte çalışıyoruz. Orta-uzun vadeli finansman desteği Öte yandan, kredi portföyünün vadesini uzatarak, ihracata ve ihracatçılara sunulan katkının yelpazesini genişletmeyi de hedefliyoruz. Bu amaçla ihracata yönelmek veya mevcut ihracatını artırmak için finansmana ihtiyaç duyan firmaların kapasite artırıcı ya da yeni yatırımlarını geri ödemesiz dönemler dahilinde Orta ve Uzun Vadeli kaynaklarımız ile destekliyoruz. Ortauzun vadeli krediler ile aynı zamanda katma değeri yüksek ihracatımızın artırılmasını da hedefliyoruz. Son yıllarda bu doğrultuda uygulanan programlar sayesinde orta-uzun vadeli kredilerimizin toplam kredi bakiyesi içindeki payı yükselmiştir. Finansal kiralama şirketleri Türk Eximbank’ın ihracata finansal kiralama şirketleri aracılığıyla destek olmaktadır. Bu kapsamda, işbirliği protokolü imzalanan leasing şirketleri ile Kredi ile Türk ihracatçılarının yatırım amaçlı finansman ihtiyaçlarını karşılamak üzere; ihracat taahhüdü karşılığında, düşük faizli, orta ve uzun vadeli destek sağlanması amaçlanıyor. Kısa Vadeli İhrcat Kredi Sigortası Türk Eximbank ihracatçının alacağını sigortalayarak, malın satıldığı alıcının finansal olarak zor duruma düşmesi gibi ticari riskler ya da söz konusu ülkenin döviz transferini yasaklaması gibi politik riskler karşısında ihracat alacağını güvence altına almaktadır. İhracatçının finansal anlamda öngörülebilir bir ortamda ticaret yapmasına katkı sunulur. Böylece aynı zamanda Eximbank’ın sigorta hizmetinden faydalanan bir ihracatçının bundan önce ticaret yapmadığı bir ülke veya alıcıya mal satarken de tahsilat riskinden kaygı duymaksızın malını göndermesine imkansağlanır. Türk Eximbank’ın Kısa Vadeli İhracat Kredi Sigortası Programı kapsamında ihracatçıların 238 ülkeye gerçekleştirdikleri 1 yıla kadar vadeli sevkiyatları, sevk sonrası dönemde ortaya çıkabilecek ticari ve politik risklere karşı tek bir poliçe kapsamında sigorta teminatı altına alınır. Bu suretle sigortalıların hem düşük hem de yüksek riskli alıcı ve ülkelere yaptığı ihracat işlemlerinin aynı poliçe kapsamında değerlendirilmesi ile uygun risk dağılımı sağlanarak, ihracatçılara daha uygun prim oranları ile hizmet edilebilir. Bu ürünlerimizin yanında İhracatçılarımızın ihtiyaçlarına göre uygulamaya aldığımız yeni ürünlerimiz; • • • •

Leasing Şirketler Kredi Programı Finansal Kuruluşlar Alıcı Kredi Sigortası Kısa Vadeli İhracat Kredi Sigortası – Hizmet İvme Paketi

Kızıltan: “Her türlü desteğe hazırız”

ersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Akdeniz İhracatçı Birlikleri içerisinde yer alan Türk Eximbank Mersin Şubesi’ni ziyaret ederek Şube Müdür Yardımcısı Oğuz Cerit’ten çalışmaları hakkında bilgi aldı. Mersin’in bir dış ticaret kenti olduğunu ve bu

anlamda Eximbank desteklerinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Kızıltan, “MTSO Meclis Üyelerimiz arasında bir Dış Ticaret Çalışma Grubu oluşturduk. Bu grup ile birlikte hareket ederek üye firmalarımıza çok daha rahat ulaşma imkanı bulabilirsiniz. Sizinle her türlü ortak çalışmaya hazırız” dedi.