Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
En büyük engel
sevgisizliktir
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
www.evrenselengelliler.com
www.evrenselengelliler.com
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
Önsöz Birleşmiş Milletler Engelli Haklara Sözlenmesi; tüm engelli kişilerin mevcut olan tüm insan hakları ve temel özgürlüklerden tam ve eşit bir şekilde faydalanmasını desteklemek ve doğumla beraber kazandıkları onura saygı gösterilmesini sağlamak üzere oluşturulmuştur. Dünya Engelliler Birliği (WDU), Konvansiyonun hedefine ulaşmasını sağlamak için kurulmuştur. Bu amaçla yola çıkan WDU, engellilerin bağımsız bir şekilde yaşamasına ve hayatın her aşamasına tam olarak katılabilmesine olanak sağlamak için erişilebilirliğin tasarlanması, planlanması ve uygulanmasına yönelik ilkelere ihtiyaç duyulduğunu ortaya koymuştur. İnşa Edilmiş Çevre için Erişilebilirlik İlkeleri, engellilerin diğerleriyle eşit temelde erişimini sağlamak için, ulaşım da dâhil olmak üzere, inşa edilen çevrede erişilebilirliğin tasarımına yönelik ilkelerin belirlenmesi amacıyla yazılmıştır. Bu belge, ilk olarak bir yönetmelik olarak tasarlanmış, ancak kentsel veya kırsal yetki alanları açısından mevcut yönetmeliklere, sınırlı kaynaklara veya davranışsal engellere bağlı olarak uygulanmasının güç olacağı fark edilmiştir. Öte yandan, bir ilke olarak tanımlanması halinde, yetki alanlarına Erişilebilirlik İlkelerini bütün olarak bir yönetmelik halinde uygulamalarına veya bir bölümünü benimsemelerine ya da referans belge olarak kullanmalarına olanak sağlanmış olacaktır. Bu belgedeki teknik gereklilikler; erişilebilirliği tasarlamak ve uygulamak açısından binalar, yollar, ulaşım ve okullar, konutlar, hastaneler ve diğer medikal kurumlar ve işyerleri de dâhil olmak üzere diğer açık ve kapalı tesisler için asgari düzeyde en iyi pratikleri geliştiren yetki alanlarından alınmıştır.
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
www.evrenselengelliler.com
Engelli olmak bireyi fiziksel ve zihinsel olarak etkileyebildiği gibi psikolojik yönden de oldukça zorlar. Özellikle toplumun engelli insanlara karşı olumsuz düşünce ve davranışları bu süreci hızlandırabilir. Engelli bir kişi aile ve sosyal çevresinden devamlı bu şekilde geri bildirimler alırsa kendini sosyal hayattan uzaklaştırabilir. Bu durum da engelli kişinin özgüven kaybı, utanma, içe kapanma ve mutsuzluk gibi duyguları yaşamasına sebep olabilir. Central Hospital'dan Uzman Psikolog Aycan Bulut, Dünya Engelliler Günü dolayısıyla engelli bireylerin yaşadıkları zorluklar ve psikolojik sorunlar hakkında bilgiler veriyor. Engelli olmak; bir insanın kişisel veya sosyal hayatında kendi başına yapması gereken eylemleri yapamaması olarak tanımlanır. Bu durum hastanın bedensel ya da ruhsal
yeteneklerinin doğuştan veya sonradan meydana gelen hastalık, kaza gibi durumları yaşaması sonucu gelişebilir. Engelli bireyin fiziksel veya zihinsel işlevselliklerindeki bozukluk hareket yeteneğini ve davranışlarını da etkilendiğinden toplumun diğer kesimi tarafından dışlanabilirler. Toplumun bakış açısı değişmeli Her türlü ayrımcılığın temelinde farklı olanı yadırgamak yatar. Bir insan alışılmamış özellikleri olan bir kişiyle karşılaştığında bilinçli ya da bilinçsiz olarak tepki verir ve bu duruma adapte olmakta zorlanır. Toplumdaki bu olumsuz bakış açısı ne yazık ki engelli bireyi yaşadığı çevrede farklı kılar. Engelli birey de sürekli bu şekilde bir geri bildirim aldığında kendini toplumdan uzaklaştırmaya başlar. Oysaki engelli insanların da sağlıklı insanlar gibi yaşama şansları ve hakları vardır.
www.evrenselengelliler.com
Yaşanılan sorunlar engelli bireyi sosyal hayattan uzaklaştırır Engelli bireyler hayatlarını normal insanların yaşadığı gibi yaşamakta güçlük çekerler. Çünkü toplumsal destek sistemi engelli yaşamını kolaylaştıracak kadar yeterli değildir. Bu durum da engellinin başka birinin yardımına muhtaç bir kişiye dönüşmesine yol açar. Bu nedenle engelli kişi özgüven kaybı, mutsuzluk, öfke, korku, hayal kırıklığı, utanç ve içe kapanma gibi duygulara kapılarak sosyalleşmeyi reddeder. Hatta aile içi ilişkilerinde de sorunlar yaşayabilir ve iletişim kurmakta zorluk çekebilir. Böyle bir durumda aileye büyük sorumluluklar düşer. Diğer aile bireyleri bu durumdan olumsuz etkilense bile sabırlı olunmalı ve bulunulan duruma uyum sağlamak için karşılıklı zaman tanınmalıdır.Engelli çocuğa sahip aileler durumu kabullenmeli Engelli bir çocuğa sahip olmak da ebeveynler için oldukça zor bir durumdur. İleride karşılaşılabilecek sorunların üstesinden gelebilmek için ailenin çocuğu olduğu gibi kabul etmesi gerekir. Çocuğun mevcut engeli ne kadar kabullenilirse verdiği tüm tepkilerin üstesinden gelmek de o kadar kolay olur. Ayrıca anne-babanın aşırı korumacı davranarak çocuğu sıkmaması, sosyal ve fiziksel ortamlardan çocuğu uzaklaştırmamaları gerekir. Beklentiler çocuğun engeli ve özelliklerine göre ayarlanmalıdır. Kardeşler arası ilişkiler de önemli konulardan biridir. Engelli bir çocuk ve kardeşleri
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
arasında sevgi, şefkat, paylaşım olabileceği gibi öfke ve utanç gibi duygular da yoğun olarak yaşanabilir. Böyle bir durumda anne-babanın çocuklarına doğru rol model olmaları gerekir. Çünkü ebeveynlerin tutum ve davranışları kardeşler arasındaki iletişimi belirler. Kişilerin ruh dünyası mevcut engellerine göre farklılık gösterir Engelli kişilerin algısında ve davranışlarında toplumla kurdukları ilişkinin de etkileri görülür. Engellinin sahip olduğu psikolojik değerleri doğru analiz edebilmek için tüm çevresel ve ailesel faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Doğuştan engelli, sonradan engelli, kısmen ya da tam engelli ve engelinin hafif derecede olmasına rağmen ihtiyaçlarını karşılamak için başkasına muhtaç olan kişilerin ruh dünyasındaki yansımalar farklılık gösterebilir. Hoşgörülü olunmalı ve saygı gösterilmeli Engelli olmayanlar engelli bir kişiye genellikle acıyarak bakabilir. Hatta birçok kişi engellileri görmezden gelerek yokmuş gibi davranmayı tercih edebilir. Acıma duygusu genel anlamda iyi niyetli bir his olsa da engelli bireyde ruhsal açıdan sorunlar yaratabilir. Aynı durum dışlamak, küçümsemek, azarlamak ve dalga geçmek için de geçerlidir. Bu tutumlar yerine engelli bireyin yaşamını zorlaştıran sorunlar en aza indirilmeye çalışılmalı, hoşgörülü olunmalı, sevgi ve saygı gösterilmelidir. Diğer insanlara nasıl davranılıyorsa engelli bireylere de öyle davranılmalıdır. Çünkü engelliler bedensel veya zihinsel bakımdan farklı ihtiyaçları olan insanlardır. Aşırı ya da daha az ilgi göstermek engelli kişileri negatif yönde etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki engelleri aşmak öncelikle zihinde başlar.
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
www.evrenselengelliler.com
Özürlü Bireylerle Nasıl İletişim Kurmalıyız? Elinizdeki kitapçık, günlük hayatta özürlü bireylerle nasıl iletişim kurulacağı ile ilgili temel bilgileri içermektedir. Toplum olarak özürlülerle birlikte olma ve iletişim kurma deneyimimiz azdır. Bu deneyim azlığı, büyük ölçüde özürlülerin toplumsal alanlarda (sokakta, okulda, işyerinde… vb) yeterince yer alamamalarından kaynaklanmaktadır. Binaların özürlü bireylere uygun olmaması, bilgilerin özürlülerin yararlanacağı şekilde sunulmaması, özürlüler ile ilgili olumsuz düşünce ve tutumlar gibi toplumsal engeller, özürlülerin özürlü olmayanlarla aynı fırsatları elde etmesini zorlaştırmaktadır. Çoğu özürlü birey, yalnızca özrüyle tanımlanma, görmezden gelinme, acınma, dışlanma gibi tavırlara maruz kalmaktadır. Özürlülüğün, özürlülerin pek çok özelliğinden yalnızca
biri olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Dünyayı özürlü bireyler için de yaşanabilir kılmak için özürlü olmayan bireylerin de çaba göstermesi gerekmektedir. Bunun yolu da onları tanımaktan ve onların yaşadıklarını anlamaya çalışmaktan geçmektedir. Özürlülerle iletişim kitapçığı, toplumdaki bu olumsuz düşünce, tutum ve davranışların azaltılmasına katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.
www.evrenselengelliler.com
Dikkat Edilmesi Gereken Temel Hususlar Diğer İnsanlara Nasıl Davranıyorsanız Özürlü Bireye de Öyle Davranın Özürlü birey ile iletişimde temel kıstas, özürlü bireyi kendine özgü kişiliğe sahip, kendi kararlarını kendisi verebilen biri olarak görmektir. Onlar yalnızca özel durumlarından dolayı farklı ihtiyaçları olan insanlardır ve iletişim sırasında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu ihtiyaçlar dışında diğer tüm insanlar gibi saygı görmek, dikkate alınmak isterler. Bu nedenle iletişim sırasında diğer insanlara nasıl davranıyorsanız özürlü bireye de öyle davranın. Durumları nedeni ile gösterilen aşırı ilgi ya da görmezden gelme, onları olumsuz etkiler. Yardım Etmeden Önce İzin İsteyin Bir insanın özürlü olması, mutlaka yardıma ihtiyacı olduğu anlamına gelmez. Şartlar uygun olduğunda özürlü bireyler kendi işlerini kendileri yapabilirler. Ancak özürlü bireyin yardıma ihtiyacı olduğuna eminseniz yardım etmeyi teklif edin. Fiziksel Temas Konusunda Dikkatli Olun Bazı özürlü bireyler denge için kollarından destek alırlar. Onları kollarından kavramak (amacınız yardım etmek olsa bile) dengelerini bozabilir. Özürlü bireyin başına, tekerlekli sandalyesine, koltuk değneklerine dokunmamaya özen gösterin. Özürlü bireyler, kullandıkları yardımcı araçları kendilerinin bir parçası olarak görürler. Yardım ederken özürlü bireyden sizi yönlendirmesini isteyin.
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
Konuşurken Özürlü Bireye Yönelin Daima özürlü bireye yönelerek konuşun. Ona eşlik eden kişiye, yardımcısına ya da işaret dili tercümanına değil, özürlü bireye bakarak konuşun. Kelimeleri Özenle Seçin Özürlü birey bir özür grubunun temsilcisi gibi değil, kendine özgü karakteri ve kişiliği olan bir birey olarak görülmelidir. Bu nedenle özrü ile ilgili konuşurken kullandığınız ifadeler konusunda seçici olun. Acıma, küçümseme içeren ifadeler kullanmayın. Ancak çoğu özürlü 2 birey, samimi ve uygun şekilde sorulduğunda özrüyle ilgili soru sorulmasından rahatsız
olmaz. Dikkatle Dinleyin Bazı özürlü bireylerin söylediklerini anlamanız zaman alabilir. Kendilerini ifade etmeleri için bekleyin. Özürlü bireyin söylediklerini anlamadığınızda anlamış gibi davranmayın, söylediklerini yinelemesini isteyin. Önyargıyla Yaklaşmayın Özürlü bireyler neyi yapıp yapamayacaklarına en iyi kendileri karar verebilirler. Herhangi bir faaliyete katılıp katılamayacakları konusunda onlar adına karar vermeyin. Onların sınırlarını siz belirlemeyin.
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
www.evrenselengelliler.com
?
65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşları İle Özürlü ve Muhtaç Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlandı. 'Muhtaç Aylığı' yönetmeliğinde yapılan değişiklikler şöyle: 1. değişiklik: "12) (Değişik:RG-25/3/2014-28952) 2022 sayılı Kanun gereğince bağlanan aylıklar hariç olmak kaydıyla, 24/5/1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanununun Ek 7 nci maddesi gereğince yapılan evde bakım ödemeleri dahil, sürekli ve düzenli olarak alınan şartlı eğitim yardımı, şartlı sağlık yardımı, eşi vefat etmiş kadınlara yönelik yardım, burs, harçlık gibi nakdî olarak verilmekte olan sosyal yardımların aylık ortalaması," Buna göre evde bakım aylıkları da artık 2022 aylıkları gelir hesaplamasına dahil edilecek. 2. değişiklik:
"ç) (Değişik:RG-25/3/2014-28952) Hane: Şehir dışında öğrenim gören çocuklar dâhil olmak üzere, aralarında akrabalık bağı bulunsun ya da bulunmasın adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre aynı konut ya da aynı konut bölümüne kaydedilmiş kişi veya kişilerden sosyal inceleme raporu ile birlikte yaşadığı tespit olunanları," Adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre aynı evde ikamet eden akraba olsun olmasın kim varsa gelir hesabına dahil edilecek. Hatta ikameti olmasa bile sosyal inceleme raporu ile birlikte aynı evde yaşadığı tespit edilenler de gelir hesabına dahil edilecek. 3. yapılan değişiklik: “(7) (Ek:RG-25/3/2014-28952) Aylık başvurusunda bulunan kişiye 22/10/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364 üncü maddesine göre tespit edilen yakınlarından nafaka bağlanmasının mümkün olup olmadığı Mütevelli Heyet tarafından tespit edilir. Nafaka bağlanması mümkün olduğu belirlenenlerin aylık başvurusu reddedilir. Nafaka bağlanması mümkün olmadığı belirlenenler hakkında ise, bu Yönetmeliğin durumlarına uygun hükümleri çerçevesinde işlem tesis olunur." Nafaka bağlanması mümkünse haneye göre gelir testi yapmadan direkt aylık talebi reddedilecek. 4. araçlar için şu değişiklik eklenmiş: “Ek:RG-25/3/2014-28952)(3) Vergi indirimlerinden faydalanılarak alınan ve engelli adına kayıtlı olan araçlar için vergiler indirilmiş tutarın 120'de biri dikkate alınarak hanenin geliri hesaplanır." 5. geçici madde: "GEÇİCİ MADDE 3 – (Ek:RG-25/3/2014-28952)(1) Bu Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin üçüncü fıkrası çerçevesinde yapılması gereken ilk periyodik sosyal incelemeler, 1/1/2015 ile 31/12/2015 tarihleri arasında sonuçlandırılır ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış olan sosyal incelemeler dahil müteakip tüm incelemelere 1/1/2016 tarihinden sonra başlanır."
www.evrenselengelliler.com
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
Korumalı İşyerlerinde Çalışan Engellilerin Ücretleri Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6518 Sayılı Kanun 19 Şubat 2014 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Söz konusu Kanunda, Korumalı işyerlerinde çalışan engellilerin ücretleri ile ilgili olarak 4857 sayılı İş Kanuna bir ek madde eklenmiştir. Buna göre, Korumalı işyerlerinde çalıştırılan ve iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel veya ruhsal engellilere işverenlerince zamanında ödenmiş olan ücretlerinin; a) Korumalı işyerlerinde çalışan her engelli için 1/7/1976 tarihli ve 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince ödenen aylık tutarı kadarı, b) 29/1/2004 tarihli ve 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2 nci maddesi kapsamındaki illerde kurulmuş bulunan korumalı işyerlerinde çalışan her engelli için ilaveten (a) bendi ile belirlenen tutarın yüzde yirmisi, c) Korumalı işyeri statüsü almak için ilgili mevzuatla çalıştırılması zorunlu olan sayıdan daha fazla engelli çalıştıran işyerlerinde, zorunlu sayının üstünde çalıştırılan her engelli için ilaveten (a) bendi ile belirlenen tutarın yüzde yirmisi, bu ücretlere ilişkin yasal yükümlülüklerin de tam ve zamanında karşılanmış olması kaydıyla, Hazine tarafından işverene ödeneceği ifade edilmektedir. Birinci fıkrada belirlenen ücret kısımlarının ödenmesine ilişkin usul ve esasların, ilgili kurumların uygun görüşü alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği hükme bağlanmıştır.
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
www.evrenselengelliler.com
Muvazzaf askerlik görevimi yapmakta iken engelli olduğum zaman herhangi bir hakkım varmı dır? 5434 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu gereği "Muvazzaf, yedek ve gönüllü erlerin silah altında bulundukları esnada veya celp ve terhislerinde (Serbest sevkler dahil) sevkleri sırasında, Yedek Subay okulu öğrencilerinin gerek okulda, gerek okuldan evvelki hazırlık kıtasında vazife malulü olmaları halinde, kendilerine, öğrenim durumlarına göre, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinde tespit edilen giriş derece ve kademe tutarlarının, daha önce Devlet Memuriyetinde bulunmuş olanlardan kazanılmış hak aylıkları veya emekli keseneğine esas aylıkları, sözü edilen giriş derece ve kademe tutarının üzerinde olanlara bu aylıkları emeklilik gösterge tablosunda karşılığı olan derece ve kademe tutarının,% 70'i üzerinden aylık bağlanır." Ayrıca "Harp okulları ile astsubay meslek yüksekokullarında veya üniversitelerin fakülte ve yüksekokullarında Türk Silahlı Kuvvetleri hesabına öğrenim görenler veya kendi hesabına öğrenim görmekteyken askeri öğrenci olanlar, Polis Akademisi ile Polis Meslek Eğitim Merkezlerinde veya üniversitelerin fakülte ve yüksekokullarında Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına öğrenim görenler veya kendi hesabına öğrenim görmekte iken Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına öğrenim görmeye devam edenler, Türk Silahlı Kuvvetleri, Emniyet Genel Müdürlüğü veya Milli İstihbarat Teşkilatı hesabına açılan okullarda öğrenim görenler ile
Türk Silahlı Kuvvetleri veya Emniyet Genel Müdürlüğü adına öğrenim görmek üzere temel ve intibak eğitimine tabi tutulanlardan; 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılmamış olup da bu öğrenimleri veya eğitimleri nedeniyle 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki terör eylemlerinde hedef alınarak hayatını kaybedenlerin, hak sahibi yakınları veya engelliliğinin derecesi itibarıyla bu Kanun hükümlerine göre malul olduğuna karar verilenler birinci fıkra hükümlerinden aynı şekilde yararlandırılırlar."
www.evrenselengelliler.com
Hane geliri kavramı ile tehlikenin ilk sinyallerini algılayamadık. 2012 yılı geldiğinde Tüm Türkiye GSS kapsamına alındı. İşte o zaman tehlikenin farkında olmamaya direndik. Çünkü ortaya bir araştırma mantığı atılmıştı. GSS tespit işlemini hangi Kurum yapacak ,GSS primini kim toplayacaktı. GSS Kanun açısından 5510 sayılı Kanunun önemli bir parçası olmasına rağmen ÇSGB bağlı SGK Başkanlığınca Gelir Testini Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına veriliyordu. Çünkü Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğü ortadan kaldırılıyor, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesindeki Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğüne devir ediliyordu. İşte 2012 yılında Gelir Testi için 28/12/2011 tarihli RG GSS için Gelir Testi Yönetmeliği yayınlıyor. Kavramlara baktığımızda; Aile: Aynı hane içinde yaşayan eş, evli olmayan çocuk, büyük ana ve büyük babayı, Gelir tespiti: 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (g) bendinde belirtilen kişilerin harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak aile içindeki gelirin kişi başına düşen aylık tutarının tespitini, Gelir testi: Kişinin çeşitli göstergeler ışığında mevcut gelirinin belirlenmesine ilişkin nesnel yöntemi, Puanlama formülü: Bakanlık tarafından TÜBİTAK ile işbirliği içinde geliştirilen, kişilerin harcamaları, gelirleri ve servetleri dikkate alınarak gelirlerine ulaşmada kullanılan formülü, Tanımlar. İşte burada bizim için ilk hane geliri tuzağı kurulmuş , bu kapan ile GSS işsize bile prim ödemesi yönünde SGK prim tahsilatına gidilmiştir. Kişi işsiz ,fakat ailesi ile birlikte yaşıyor ,testte işsiz dahil edilmiyor ,Hane içindeki elde edilen gelire göre hareket edilerek 357 TL altında gelir var ise Yeşil Kart ,357 Liradan fazla ise gelire bağlı olmak
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
suretiyle 42 Lira ,128 Lira , 257 Lira olmak üzere GSS primi mükellefi oluyorsunuz. İşte birinci rauntta sizi nakavt ettiler. Bu test mantığı ile İşsizin GSS ailelere ödetme mantığı oturtuluyor ,işsiz fert aile tarafından finansmanı sağlanıyor. 2012 yılında SYDV araçlığı ile yapılan Gelir testinde ,kişinin geliri değil hane geliri esas alınmıştı. Bunun aslında devamı gelecekti , çünkü bu iş işin ilk boyutunu oluşturuyordu. 2013 YILINDA YASA VE YÖNETMELİK DEĞİŞİKLİĞİ İLE ENGELLİ MAAŞLARI KESİLMEYE BAŞLANDI
www.evrenselengelliler.com
Türkiye'de kamuda istihdam edilen engelli memur sayısı 34 bin 88'e ulaştı. En fazla engelli memur kenti Ankara olurken, en az bulunan kent ise Bayburt oldu Devlet Personel Başkanlığı'nın Haziran 2014 verilerine göre, Türkiye'de kamuda bir milyon 974 bin 414 memur bulunurken, 7 bin 473'ü kadın, 26 bin 615'i ise erkek olmak üzere 34 bin 88 engelli memur çalışıyor. Engelli memur kontenjanına göre 55 bin 334 kadrodan 23 bin 545'i ise boşta bulunuyor. İstihdam edilen memurların 2 bin 62'si işitme, 363'ü dil ve konuşma, bin 866'sı süreğen, 464'ü ruhsal ve duygusal, bin 527'si zihinsel, 10 bin 977'si ortopedik, 7 bin 491'i görme, 9 bin 338'i ise sınıflanmayan engeli bulunanlardan oluşuyor. Engelli memurların bin 711'i ilköğretim/ilkokul, 2 bin 992'si ilköğretim/ortaokul, 14 bin 173'ü ortaöğretim, 6 bin 545'i yüksekokul, 8 bin 167'si lisans ve 500'ü lisansüstü mezunu. İstihdam edilenlerden 16 bin 644'ü genel idare hizmetlerinde, bin 283'ü sağlık, bin 209'u teknik hizmetler, 2 bin 258'i eğitim-öğretim hizmetleri, 57'si avukatlık hizmetleri, 882'si din hizmetleri, 11 bin 754'ü yardımcı hizmetler ve bir kişide mülki idare amirliği hizmetleri sınıfında görev yapıyor. Kamuda çalışan engelli memurların illere göre dağılımı ise şöyle: "Ankara 3 bin 787, İstanbul 2 bin 587, İzmir bin 601, Konya 945, Adana 931, Mersin 771, Bursa 716,
Evrensel Ortopedik Engelliler Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği
Samsun 680, Antalya 656, Diyarbakır 610, Kayseri 588, Malatya 548, Hatay 545, Balıkesir 537, Gaziantep 535, Manisa 534, Kocaeli 532, Erzurum 516, Trabzon 515, Eskişehir 513, Kahramanmaraş 495, Elazığ 479, Aydın 462, Van 445, Denizli 442, Zonguldak 440, Sivas 413, Tokat 399, Şanlıurfa 390, Muğla 381, Yozgat 365, Sakarya 359, Çorum 351, Afyonkarahisar 335, Ordu 322, Isparta 313, Tekirdağ 308, Mardin 296, Kütahya 294, Adıyaman 291, Osmaniye 290, Kırıkkale 277, Çanakkale 261, Giresun 250, Kastamonu 250, Bolu 242, Uşak 236, Edirne 234, Amasya 231, Rize 229, Kırşehir 221, Batman 220, Niğde 217, Çankırı 213, Muş 213, Bingöl 206, Karabük 206, Sinop 201, Aksaray 197, Erzincan 193, Kars 193, Bitlis 190, Ağrı 184, Şırnak 177, Nevşehir 175, Siirt 170, Karaman 169, Kırklareli 167, Yalova 161, Düzce 159, Burdur 157, Gümüşhane 157, Bilecik 152, Bartın 149, Artvin 148, Tunceli 145, Iğdır 136, Kilis 130, Hakkari 125, Ardahan 115, Bayburt 115."