H. ATEŞ
1
GLOKOMATÖZ OPTİK SİNİR BAŞI VE RETİNA SİNİR LİFİ ÇÖZÜMLEMESİ Doç. Dr. Halil Ateş Ege Üniversitesi Glokom Birimi Glokom en sık körlüğe neden olan patolojilerden birisidir. Görülme sıklığı %1-2 arasındadır ve hastaların yaklaşık % 50 si tanı konulmamış haldedir. Tanı koyamadığımız hastaların bir kısmı rutin göz muayenesi oldukları halde glokomu saptanamayan hastalardır. Glokom tiplerinin bugün artık birer özgün hastalık gibi fizyopatolojik değişimler gösterdikleri saptanmıştır. Sadece göz içi basıncı (GİB) değerlendirmesinden ibaret kalan bir muayenede tanının atlanması doğal olacaktır. Doktorun standart muayene yöntemleri kullanması, alet donanımından yoksun olması, kendisinin bilgi donanımının çok güçlü olması ile nötralize olabilmektedir. Artan doktor sayısı da eğitim planlamasını güçleştirmektedir. Sonuçta bu açığın kapatılması için herkes için standart olabilecek alet parkına ihtiyaç doğurmaktadır. Bu makalede yukarıda belirttiğim bilgiler doğrultusunda, okuyucuya iki seçenek sunuyorum: 1. Donanımlı olmak 2. Donanım sahibi olmak İki seçeneğin de birlikte harmanlanması, şüphe etmeyi, istemeyi, seçmeyi, kullanmayı ve tanımayı öğretecektir. Şimdi glokomu anlatmaya kaldığımız yerden tekrar başlayalım…. Glokom hastalarının klinik değerlendirilmesi tonometri, perimetri ve optik disk başının değerlendirilmesini içerir. Artmış GİB glokomatöz nöropatinin en önemli risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Son çalışmalar GİB değerine olan toleransın kişisel farklılıklar içerdiğini göstermiştir. Pek çok vakada sadece GİB ölçümü ne tanı ne de hastalığın takibi için yeterli olmamaktadır. Ayrıca santral kornea kalınlığı değişimlerinin GİB ölçüm değerlerini etkileyebilir. Mutlak bir değerin saptanmasında güçlük ile karmaşılaşılabilir. Zaten paragrafın başında belirttiğim gibi GİB, glokomun tanımında sadece bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Optik sinir fonksiyonunu ölçmede perimetri bugün için bilinen en mükemmel testtir. Glokoma has görme alanı defektlerini ölçmek ve takip için çok miktarda güvenilir ekipman mevcuttur. Ancak görme alanı nesnel psikofiziksel bir testtir ve hasta uyumu çok iyi olsa bile sonuçları değişiklik gösterebilmektedir. Ayrıca erken dönem glokom hastaları ve glokom şüphesi bulunan olgularda çoğunlukla görme alanı defekti izlenmez. Bu yüzden eşik üstü perimetri yüksek özgünlük (%90) ancak düşük duyarlılığa (%52) (Katz ve ark. 1993) sahiptir. Görme alanı defekti oluşmadan retina sinir lifleri tabakası ve optik sinirde hasar oluştuğunu gösteren çalışmalar vardır (Sommer ve ark 1991). Glokomun tanısında üçüncü muayene alanımız optik sinir ve retina sinir lifleridir. Bu alanda kullanılan aletler basit bir oftalmoskoptan sofistike görüntüleme ve analiz yöntemlerine dek oldukça farklıdır. Tecrübeli hekimler tarafından yapılan biomikroskopik fundoskopi hızlı, niteliksel ve hala vazgeçilmezdir. Ancak yoğun eğitim ve deneyim gerektirir.