dosya hakan tosun
2008 yılında başlayan bu yeni yolculuğun ilk adımı bir tohum belgeseliyle oldu. Hayatını devrimci mücadeleye adamış bir tutsağın (Erol Arıkan) cezaevinde kurduğu hayalin içine girdim. Cezaevinden çıktığında doğal tohumlardan oluşan bir bahçe hayal etmiş, cezaevinden çıktıktan sonra bu hayalinin peşine düşmüş ve evinin çatısına bir bahçe kurmuştu. Hayatının kalan bölümünü bu bahçenin içinde geçirmenin yanında bir diğer amacı da kullandığı geleneksel (ata) tohumlarını saklayıp ülkenin her yanında yaşayan insanlara ulaştırmaktı. İlk belgeselim “Çatılara Doğru” bu şekilde hayata geçti. 2010 yılında Tekel işçilerinin Ankara’da 80 gün süren eylemlerinin son 10 gününü takip edip “Bir Başarı Öyküsü: Tekel İşçileri” başlıklı ikinci belgeselimi hazırladım. Bu arada 2008 yılı itibariyle HES’ler gündeme gelmeye başlamış Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde HES’lere karşı eylemler başlamıştı. HES’lere tepki olarak “Anadolu’yu Vermeyeceğiz” platformu kurulmuş ve ülkenin çeşitli noktalarından Ankara’ya 40 gün süren protesto yürüyüşüne karar vermişlerdi. 2011 Mayıs’ında başlayan ve 40 gün süren bu yürüyüşü takip edip üçüncü belgeselimi yaptım. 2012 yılında İstanbul merkezli Kentsel Dönüşüm projeleri gündeme gelmiş, İstanbul’un özellikle yoksul semtlerinde halk, evlerini ve yaşam alanlarını korumak için sokağa çıkmaya başlamıştı. Bu arada “Büyük Anadolu Yürüyüşü” ve “Kentsel Dönüşüm” belgeseli için çektiğim görüntülerden sosyal medyada yayınlamak üzere kısa videolar yapmaya başladım. Bu videoları yaparken amacım var olan hareketlenmeyi sosyal medya üzerinden halka duyurmaktı. Taksim Gezi Parkı projesinin açıklanmasıyla 2012 Şubat ayında kurulan Taksim Dayanışmasının ilk 46