Pharma Turkey Ocak-Şubat'15

Page 1



AYAK BAKIM KREMİ Lapitak krem, kurumuş ve yıpranmış ayakları kullanıldığı ilk günden itibaren hızla nemlendirerek anında yumuşatır. Allantoin ve gliserinle zenginleştirilmiş konsantre formulüyle ayakları onarır.

TOPUK ÇATLAK KREMİ Yıpranmış ve çatlamış topukları ilk günden itibaren hızla nemlendirerek cildi yumuşatır ve cilde doğal nemini kazandırır. Allantoin ve gliserinle zenginleştirilmiş özel konsantre formulüyle ciddi şekilde kuruluk problemi olan topukları bile anında yumuşatır.

AYAK KOKUSU ÖNLEYİCİ KREM Kullanıldığı ilk günden itibaren ayaklardaki kötü kokuları giderir, içeriğindeki bileşenler sayesinde ayakları ferahlatır ve ayak kokusunu önler.

AYAK DEODORANTI Ayak hijyeninin sağlanmasında ve kötü kokunun önlenmesinde yardımcıdır. Ayaklara hoş bir koku ve ferahlık verir.

www.diyabetikayakbakimi.com

Tutku Ltd.

lapitak.com.tr

/ lapitakkrem


Publisher Ferruh IŞIK on behalf of İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. General Manager Ahmet KIZIL ahmet.kizil@img.com.tr Editorial Consultants Recep ARSLANTAŞ recep.arslantas@img.com.tr İsmail ÇAKIR ismail.cakir@img.com.tr News Center Ahmet Faruk Koyuncu faruk.koyuncu@img.com.tr Graphic & Design Tayfun AYDIN tayfun.aydin@img.com.tr Responsible Manager Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Foreign Relations Manager Hakan Kurt hakan.kurt@img.com.tr Corporate Communication Manager Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Finance Manager Mürsel GÜRLER mursel.gurler@img.com.tr Subscription Zekeriya AYDOĞAN zekeriya.aydogan@img.com.tr Advertising Coordinator Recep ARSLANTAŞ recep.arslantas@img.com.tr

yayı örü dün cü t k e s ç İla üçün taşıyan ektör a d ın t sır büyük s li

utical industry The pharmace third largest is the world’s industry economy

maceutical y, Today, the phar m e n ö nt position. Toda k o üzde ç in a very importa s is is m es ın ü sin n ın bu e ü n th g la n ilaç a nomisi ic dimension of om ticals on i ec eu ac m m İlaç eko onumda. Bugü ekono hen the phar bir k nt ry important w ında işin rta ve s r. po tı ta im ış k r he o m ot n ed. The taşın mesi . The gy area is determin lo belirlen lirleyici noktaya ç sektörü no eutical tech asıl be is the pharmac jisidir. İla büyük rgest ue la iss lo ird o th e n th boyutu k is industry e ilaç te çüncü pharmaceutical it is an Diğeri is tında taşıyan ü sektördür. orld. Therefore, ır w ir s e b ı th y li in a ry m y st e du n in ın aceuticals ö dün ğ m lı ar n ph e ta u yüzd ctor. Because kça has var se B u nt r. ld rta ü o po rd r im a ist as long lık lık v sektö ; diseases will ex en, hasta aç, insan remind us that drugs th Çünkü il cağı düzlemind ilacın da var exists, so as e var ola as the humanity ücü olan a hastalık - will g es i as v se a di re d nun te lık vars are able to cu o n ch i a hi a s w ç ib ases; if k İn h se u a r. di s old ekti cın ity exists, exist ı söylem r ve o ila exist. If human exist, exist s ug dr if s; olacağın lık varsa ilaç va şekilde hareket ug exist, exist dr es as se ocess … di pr e te Th k var, hasta cı var. Süreç bu etme have drugs. a armacists who ve ph r olan ecz o ıy n la … yaş goes on this way tries of m nüfus larak aging in all coun elerde tü resi de doğal o a is n lk io ü lat a pu d po e a d ü Th turally s a na a is rd cy m Düny la an a k kte yaş hastalı and life expect li ld ik ir i or w n b b e se, th ro le la ca k k is ta kım mda yaşlılı edness. In th Bu duru ların sağlığa ba leniyor. onged with ag ol le’s pr op Pe . se uzuyor. n ea it çeş also incr . İnsa sunumu şıyor. İlaç konusu chronic diseases and provision g in ow gr is la artış söz k hizmetlerinin d y an ola health care dem ağlı erişim k i ve inovatif ing. Also, it is artıyor, s anda hizmete ices is diversify ikç rv il se n th e al y s. e he , d m of n a cess such service Aynı z i gelişim asını beraberi ing easier to ac logy, jisindek m no m co la lo ch ıl be o ız te n n al h a k tic r ll a eu te çok ku in pharmac pazarl ts a n en h la a pm o lo d ç ve n a of te De e il us ek k, ilaçları more common rle sağlı r. Gelişm brings together getiriyo üm bu nedenle rek artıyor. arkets are m ng gi er Em T e s. r. asons, innovative drug büyüyo harcamaları gid ki olayına e of all these re zerinde lar ilaç g rapidly. Becaus in ü ow a gr y n g. ü sin kd do res are increa nel olara 1 trilyon bu ilaç drug expenditu e in the world, İlacın ge olursak bugün a rd la overall drug us ıl e y th i at k k ok a e lo c e d r. a w z o If arket size is k ü iy a al b armaceutic m ph ar. Önüm artması beklen e e v th ; rı at al a th e z se a p we at pharmaceutic dolar lemey It is expected th 0 milyar yecek ve geniş k… n. 0 e llio 2 th tri in 1 n ın $ llio n bi le pazarı edece around $ 200 ar geniş devam market will grow grow and Yani paz ileği ile. d k the market will a So s. lm ar o ye g a in d m co ra a ir expand... sayıda b will continue to issue Yeni bir mızla, rı a ıl g you in the next y t a ee S Wishing to m Best regards,

Head Office Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51 Printing İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna, Bahçelievler-İstanbul/TURKEY Tel: 0 212 454 30 00

R

İ

il sma

Ç

I K A


10

“İlaç ve Sa ğlık Düny asını bulu 9. Pharm şturacak a Power C onference Şubat’ta g 19 erçekleşe cek”

t is’t Novar

ayla m e n s ıt m ım a dev d

ede ücadel

48

eğil ayı d yor t s a h ru dece a ko et sa sasını d b a k ka Re unun kam

64

ı

atın n hay n insa diyor! o y l i aybe ıl 2 m Her y edeniyle k n m vere

Sağlık dö nüşümün de dev işbir liği anlaş ması

70

12


Güneydeyiz… We will be in the south… Güney’de Eczacılık buluşması, 11 bölge eczacı odasının

The Pharmaceutical Meeting in the South - jointly

ortaklaşa 3. kez düzenlediği kapsamlı etkinlik, 17-

organized by the chambers of pharmacists of 11

18 Ocak 2015 tarihlerinde Mersin Yenişehir Kültür

regions - will be held for the third time in Mersin

Merkezinde düzenlenecek.

Yenişehir Cultural Center on 17-18 January 2015.

Kişisel ve mesleki gelişim konularında eğitimlerin

As Pharma Turkey team, we will participate in the

planlandığı, katılımcı firmaların stant açacağı etkinlikte, Pharma Turkey ekibi olarak biz de orada

event where personal and professional development trainings will be given and the participant companies

olacağız. Ayrıca iletişim sponsoru olduğumuz, ilaç ve

will have their stands. Also, THE NINETH PHARMA

sağlık sektörün’den 12 genel müdür, 16 yönetici, 5

POWER CONFERENCE –its communication will be

akademisyenin konuşmacı olarak katılacağı 9.PHARMA

sponsored by us – will be held in Sheraton Istanbul

POWER CONFERENCE 19 Şubat 2015 tarihinde Sheraton İstanbul Maslak Hotel’de gerçekleşecek. Son günlerde Türk ilaç sektöründeki gelişmeler oldukça sevindirici. Yıllardır ülkemizin milyonlar vererek ithal

Maslak Hotel on February 19, 2015 with participation of 12 general managers, 16 executives and 5 academics as speakers. The recent developments in Turkish pharmaceutical

ettiği ilaçların bir kısmı artık ülkemizde üretilmeye

industry are quite pleasing. Some of the drugs

başlanacak. Üniversitelerimizin, ilaç firmalarımızla

imported by our country paying millions of liras

ar-ge ve üretimde işbirliğine gitmeleri umut verici. Peş peşe atılan işbirliği imzaları hepimizi onurlandırıyor.

will be produced in our country. The collaboration between our universities and pharmaceutical

İlaç üretiminin ihracatı da kapsayarak planlanması ayrı

companies on R&D and production is a promising

bir sevinç kaynağımız. Ülkemizin birçok kuruluşu bu

development. Successive cooperation agreements

işbirliğinin içerisinde yer almak istemekteler. Özellikle İKMİB, Türk ilaç ve medikal sektörünün yanında olmaya devam ediyor. İKMİB Başkanımız Sayın Murat Akyüz ve ekibi 2015 yılında

between the parties make all of us feel proud. We are also glad to know that pharmaceutical production is planned considering the exportation too. Many institutions of our company want to be a part

oldukça önemli etkinliklerde bulunarak,

of this collaboration. Especially İKMİB President

ihracatın katlanarak büyümesinde önemli

Mr. Murat Akyüz and his team will participate in

etkinliklerde bulunacaklar. Pharma Turkey

many important activities in 2015 and they will contribute to exponential growth in

ekibi olarak bizde yanlarında

exports.

olacağız.

As Pharma Turkey team, we will

Yeni sayımızda görüşünceye

be with them.

kadar esen kalın.

We wish you the best until we meet in our next issue.

4 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15

Genel Koordinatör Recep ARSLANTAŞ

PTharma urkey

PTharma urkey

Recep ARSLANTAŞ Genral Coordinator

PTharma urkey


Balık Yağı Şurup ProViteC Şurup

KOKUSUZ I DIYLA LEZZETLI TA

150 ml

Gazero Susam Yağlı Bitkisel Karışım

www.medfors.com.tr

Bosprey


İKMİB sektör için koşturuyor

Türk Medikal sektörü, 2,5 milyar dolar seviyesine ulaşan pazar büyüklüğü ve taşıdığı ihracat potansiyeli ile kimyanın yüksek katma değer yaratan sanayilerinin başında geliyor. Sağlık ve yaşam kalitesini direkt etkileyen bir sektör olması da stratejik önemini ortaya koyuyor. 2014 yılını 891 milyon dolar ile geride bırakan sektör ihracatının 2015 yılında ise 1 milyar doları aşacağını öngörüyoruz. Sektör ihracatımızın artması ve firmaların yeni pazarlara açılmaları amacıyla İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), olarak milli katılım organizasyonları ve farklı çalışmalarımıza 2015 yılında da tüm hızımızla devam edeceğiz.

6 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

26 - 29 Mart 2015 tarihleri arasında, medikal sektörünün Türkiye’deki en büyük fuarı olarak kabul edilen EkspomedLabtek Fuarı ile eş zamanlı alım heyeti organizasyonu beşinci kez Birliğimiz tarafından gerçekleştirilecek. Ekspomed Fuarı Alım Heyeti’nin yanı sıra Haziran ayında Nijerya, Gana, Tanzanya, Etiyopya ve Kenya ülkelerinden medikal ve ilaç sektörlerine yönelik bir alım heyetinin getirilmesini planlıyoruz. Dünyanın en büyük sağlık ve medikal ürünler fuarı olan Medica Fuarı’na milli katılım organizasyonunun yedinci kez Birliğimizce gerçekleştirilmesi için çalışmalarımız sürüyor. Almanya’nın Düsseldorf şehrinde 16 - 19 Kasım 2015 tarihleri arasında düzenlenecek fuarda firmalarımız medikalde kullanılan tek kullanımlık ürünler, tıbbi cihazlar, ortopedik gereçler, kişisel bakım ve sağlık ürünleri, hastane ekipmanları gibi farklı ürün gruplarını sergileme fırsatı elde edecek. Böylelikle ihracat performanslarını artıracak ve yeni bağlantılar kurabilecekler. Milli katılımlı fuar organizasyonlarımızın yanı sıra Nisan ayında Şili ve Kolombiya’ya; Eylül ayında ise Tayland ve Vietnam’a sektörel ticaret heyeti düzenlenmeyi planlıyoruz. Aynı zamanda 44 firmadan oluşan Medikal URGE Projemiz “MediClusTR” için Şubat ayında ihracat ile ilgili eğitimler düzenlenmesi konusunda da çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Murat Akyüz İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı

PTharma urkey

PTharma urkey



İKMİB performs for the sector

Turkish medical sector is one of the high value-added potential of the chemistry industry with its 2.5 billion dollars market size and export of volume. It is also a strategic sector due to it directly affects the health and quality of life. We expect our sector, which left behind year 2014 with its 891 million dollars, exceed $ 1 billion in 2015 in export. As order Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (İKMİB), we will continue making national participation and our different operations in 2015 in order to increase our exports and to assist firms to new markets. We will make trade committee organization for the fifth time with Ekspomed-Labtek, the biggest fair of the medical sector in Turkey, 26 to 29 March 2015, simultaneously. With Ekspomed trade committee, we plan to make bring purchasing committee from Nigeria, Ghana, Tanzania, Kenia and Ethiopia for medical and pharmaceutical industry.

8 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

We are working for the realization of national participation for the seventh time for the world’s largest health and medical products fair, Medica Fair, 16 to 19 November 2015, Düsseldorf, Germany. Our companies will display disposable products used in medical, medical devices, orthopedic supplies, personal care and health care product and hospital equipment. Thus, they will improve their export performance and be able to establish new connections. We plan to hold sectorial trade mission for Chile and Colombia in April, Vietnam and Thailand in September as well as our national attended fair organization. At the same time, we will arranging for training on export in February with our Medikal URGE project, “MediClusTR” consisting of 44 companies. Murat Akyuz Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (İKMİB) Chairman of the Board

PTharma urkey

PTharma urkey



“İlaç ve Sağlık Dünyasını buluşturacak 9. Pharma Power Conference 19 Şubat’ta gerçekleşecek”

Tüm ilaç ve sağlık dünyasını bir araya getiren, sektörün ve sektör çalışanlarının gelişimine ve ilerlemesine önemli katkılar sağlayan Pharma Power Conference, sizlerden aldığı destekle 8 yılını geride bıraktı. İkinci 5 yıllık evresinde bulunan konferansımız, kapsamlı içeriği, bilgilendirirken eğlendiren yapısı ve farklı etkinlikleri ile her yıl daha büyük katılımlarla gerçekleşiyor.

Kuzey Medikal Genel Müdürü Mehmet Şaban Dilmaç, Merck Türkiye Genel Müdürü Şehram Zayer, Drogsan Genel Müdürü Dr. Ersan Küçük, Liv Hospital Genel Müdürü Meri İstiroti, Actavis Genel Müdürü Ali Toker, Biofarma Genel Müdürü Serdar Sözeri, Daiichi Sankyo Genel Müdürü Dr. Hayri İlker Özbay gibi 30’u aşkın önemli konuşmacı bilgi ve deneyimlerini katılımcılarla paylaşacak.

19 Şubat 2015’te düzenlenecek 9. Pharma Power Conference’da 12 Genel Müdür, 17 Yönetici, 6 Akademisyen ve Uzman bilgi ve deneyimlerini katılımcılarla paylaşacak. yönetim, liderlik, pazarlama, satış ve kişisel gelişim alanlarından özenle şeçilmiş konular ve uygulamalar, ilaç ve sağlık dünyasında kalıcı izler bırakmanın yollarını gösterecek. EDUWORKS tarafından Sheraton İstanbul Maslak Otel’de düzenlenecek konferansta, Abbott Yönetim Ekibi Temsilcisi ve İlaç Bölümü Genel Müdürü Gamze Yüceland, Sandoz Türkiye Genel Müdürü Hakan Atay, Medicalpark

10 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey


NEW

one minute

TM

by

CİLT GÜZELLİĞİ İÇİN YAŞINIZ KAÇ OLURSA OLSUN

1 DAKİKA YETER Bir Dakikada Hissedilir Etki

Anti-Aging +Hydra Serum

Kırıșıklık Karșıtı Kompleks

www.zigavus.com

R


Rekabet sadece hastayı değil kamunun kasasını da koruyor Ülkemizde bulunamayan veya çeşitli nedenlerle üretimi ve ithalatı yapılamayan ilaçların yurtdışından teminini sağlayan yetkili kurumlar arasındaki rekabet devletin yükünü azalttı. Artan rekabetle birlikte kamunun ödediği hizmet bedeli düşerken hastanın yurtdışı ilaç temini de hızlandı. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) Türk Eczacıları Birliği (TEB) dışında, yurtdışı ilaç temini için daha fazla firmaya yetki vermesi hizmet bedelinin düşmesini sağladı. 10 yıldır sadece TEB’den %10 ile hizmet alırken, SGK şimdi rekabetle birlikte hizmet bedelini yüzde 6’ya düşürdü. Rekabet devlet kasasına tasarruf sağlarken; hasta ve hasta yakınlarına da yaradı. Daha önce reçetelerini kargoyla TEB ‘e göndermek zorunda kalan hasta ve hasta yakınları, İlaç Dağıtım Merkezi’nin (İDM) faaliyetine eczaneleri de dâhil etmesiyle aylarca ilaç beklemekten kurtuldular. Türkiye’de çeşitli nedenlerle üretimi veya ithalatı yapılamayan ilaçların, yurtdışından teminini uzun yıllar sadece TEB sağlıyordu. Ancak Sağlık Bakanlığı “Şahsi Tedavi için Yurtdışından İlaç Temini” hususunda mevzuat değişikliğine gitti. Bu değişiklikle birlikte İlaç Dağıtım Merkezi (İDM), bakanlıktan yurtdışı ilaç temini hususunda yetki alan ilk ecza deposu oldu. SGK’nın yurtdışı ilaç temini için TEB dışında başka bir kuruma da yetki vermesi

12 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

rekabet ortamı oluşturdu. SGK bütçesine tasarruf 10 yıldan beri yurtdışı ilaç teminini yüzde 10 hizmet bedeli üzerinden SGK’dan tahsil eden TEB, İDM faaliyetine başladıktan sonra hizmet bedelini yüzde 6’ya indirerek SGK ile sözleşme imzaladı. Bu rekabet nedeniyle SGK’nın bütçesinde yüzde 4’lük indirimle devletin kasasında yaklaşık yılda 72 milyon TL’lik tasarruf sağlamış oldu. Tüm eczanelerle işbirliği yapıldı Bu arada yurtdışı ilaçtaki rekabet, hasta/hasta yakınlarına ve eczacılara da fayda sağladı. Daha önce reçetelerini kargoyla TEB ‘e göndermek zorunda kalan hastalar, İDM’nin faaliyetine Türkiye’de bulunan 25200 eczaneyi de dâhil etmesiyle aylarca ilaç beklemekten kurtuldular. Reçete tutarının yüzde 1 oranını eczanelere hizmet bedeli olarak vermeye başlayan İDM, bu işbirliği sayesinde hastaların ilinde, ilçesinde, beldesinde bulunan istediği eczaneye giderek daha hızlı hizmet almalarını sağladı.

PTharma urkey

PTharma urkey



Manik depresif ruh hali yaşam kalitesini bozuyor Belli bir periyodu olmayan, birbirine zıt gibi görünen hastalık dönemlerinin bir kısmını depresyonda, bir kısmını ise manide geçirmeye ‘bipolar bozukluk’ denilmektedir

Dr. Mehmet Yavuz

Hayat hiçbir zaman tekdüze değildir. Karşılaştığımız zorluklar, beklenmedik iniş çıkışlar, bizi mutlu eden sürpriz gelişmeler düşüncelerimiz ve duygularımıza yön verir. Yaşanan sevinçler ve hüzünler ruh halimizi etkilediği için bir günümüz diğerine uymaz. Arkadaşımızdan aldığımız bir haberle çok mutlu olurken, ertesi gün yaşadığımız bir olay yüzünden kendimizi dipsiz bir kuyunun içinde nefessiz kalmış gibi hissedebiliriz. Yine de bu ani ruh değişikliği çok olmaz. Ancak bazı insanlar hayatlarının büyük bir bölümünü depresif olarak geçirirler. Çabuk öfkelenirler çok üzgün ve

14 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

ümitsizdirler. Bazılarında ise durum tam tersidir. Gittikçe artan bir neşe bazen de öfke patlamaları yaşarlar. Belli bir periyodu olmayan, birbirine zıt gibi görünen hastalık dönemlerinin bir kısmını depresyonda, bir kısmını ise manide geçirmeye ‘bipolar bozukluk’ denilmektedir. Hem hastanın hem de çevresindeki kişilerin yaşamını olumsuz yönde etkileyen konu hakkında Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nden Nörolog Dr. Mehmet Yavuz görüşlerini paylaşıyor. Manik depresif bozukluk nedir? (bipolar bozukluk) İki uçlu duygu durum bozukluğu olarak da bilinen bipolar bozukluk, iki ayrı hastalık dönemiyle karakterize bir ruhsal bozukluktur. Hastalığın belirtileri, süresi, şiddeti ve duygu durumundaki dalgalanmalar kişiden kişiye farklılık gösterir. Ortalama olarak ilk bulgular 20’li yaşlarda görülür. Araştırmalara göre kadınlarda depresyon hali baskınken erkeklerde ise mani halin daha baskın olduğu tespit edilmiştir. Bazen de mani ve depresyon eşit oranda görülür. Atakların belli bir periyodu yoktur. Süreç birkaç günden birkaç aya kadar değişebilir. Tedavi edilmediği sürece bir ömür sürebilen bu rahatsızlıkta atak sayısı arttıkça ataklar arasındaki süre kısalır. Hastalığın yatıştığı ve alevlendiği dönemler vardır. Bunun dışındaki dönemde hastanın davranışları tamamen normale döner, kalıtımsal bir hastalık değildir. Ancak ailesinde bipolar bozukluk olanlarda görülme riski daha yüksektir.

PTharma urkey

PTharma urkey


GiTMESiN YERiNDE KALSIN 20 yıllık saç uzmanı Prozinc'ten Prozinc Plus. Her duşta daha sağlıklı ve dökülmeyen saçlara sahip olmak için.

www.prozinc.com.tr


En önemli duygu güven duygusu

Yaptıklarıyla söyledikleri uyumlu olan birey özgüven sorunu yaşamaz ve yalan söyleme ihtiyacı duymaz

Uzm. Psk. Gamze Eser: ‘’En önemli duygu güven duygusudur’’ Anne karnındaki bebek sıcak ve güvenli ortamın tadını çıkarır. Memnuniyetini ağzına götürdüğü baş parmağından anlayabiliriz, diyen Uzm. Psk Gamze Eser, ‘’Zaman dolup dünyaya gelirken yaşadığı şok ve korku belki tüm yaşamı boyunca karşılaşacaklarından daha fazladır. Soğuk doğum odası, annesinden ayrılmak ve poposuna atılan şaplak yaşadığı ilk büyük travmadır’’ Güven duygusu birey için son derece önemlidir. Yokluğu halinde karşılaşacağı sorunlar da bu nedenle sayısızdır. Babasının yalan söylediğini anlayan çocuğun o güne kadar öğretilen tüm ahlaki değerleri yerle bir olur. Tıpkı sadakat dersi veren bir büyüğünün

16 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

eşini aldattığını gören gencin olduğu gibi. Eylem ile söylem ne zaman çelişirse verilen ileti güvensizlik olacaktır. Güvenilen dağlara yağan kar bireyin içe kapanmasına, sosyal ilişkilerinin bozulmasına yol açabilir. Aile fertlerine, arkadaşlarına, öğretmenine, patronuna, kısaca yaşamın karşısına çıkardığı her insana güvenmek ister insan. Hayal kırıklıklarının temelinde de bu iyi niyet vardır. Günün birinde güven sarsılır, kalpler kırılır. Başka birine, topluma, sisteme olan güven pamuk ipliğine bağlıdır. Dışımızda olanı kontrol edemeyiz çünkü. Doğarken yaşadığımız travma kadar sarsıcı olmasa da her güven zedeleyen olay karakterimizin şekillenmesine ve güçlenmesine yol açar aslında. Kişi önce kendisine güvenmeyi öğrenir böylece. Kendisine karşı dürüst olmayı öğrendikçe diğerlerine de rol model olabilir. Yaptıklarıyla söyledikleri uyumlu olan birey özgüven sorunu yaşamaz ve yalan söyleme ihtiyacı duymaz. Dış koşulları değiştiremeyeceğimize göre önce kendimizi olduğumuz gibi kabul etmeyi öğrenirsek ve güvenirsek içimizdeki güce diğerlerinin yaşayacağı hayal kırıklıklarından da korunmuş oluruz. Bugün güven günü olsun. Önce kendimize sonra diğerlerine. Uzm. Psk. Gamze Eser

PTharma urkey

PTharma urkey



Bel fıtığından ameliyatsız kalıcı olarak kurtulmak artık mümkün Proloterapi ile ligamentlerin (bağların) kemiğe yapışma yerlerinde sağlamlaştırma sağlanarak; adeta bozulan harç yeniden tamir edilerek duvar sağlamlaştırılır ve kalıcı iyileşme sağlanır

Op. Dr. Hasan Doğan

Bel fıtığı zamanında tedavi edilmezse düşük ayak ve idrar kaçırma sorununa yol açabilir. Bel fıtığı hastaları artık ameliyatsız doğal ve kalıcı tedavi yöntemi olan Proloterapi ile kalıcı olarak iyileşebiliyor. Bel fıtığına ameliyat çoğu zaman çözüm olmazken, ameliyata rağmen fıtık sorunu yeniden oluşabiliyor. Fıtığı ameliyatla almak kesin tedavi değildir, “önemli olan fıtığa neden olan sorunu temelden çözerek vücudun dengesini bozmadan iyileşmeyi sağlamak” gerek diyen Ortopedi ve Travmatoloji

18 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Uzmanı Op. Dr. Hasan Doğan; “Bel fıtığı omurga sisteminde bir bozulmadır. Burada ilk etkilenen yapı ligamentlerdir. Proloterapi ile ligamentlerin (bağların) kemiğe yapışma yerlerinde sağlamlaştırma sağlanarak; adeta bozulan harç yeniden tamir edilerek duvar sağlamlaştırılır ve kalıcı iyileşme sağlanır” açıklamasında bulundu. Op. Dr. Hasan Doğan Proloterapinin fizik tedavisinden fayda görmeyen kişilerde, bel fıtığı ameliyatı olmasına rağmen tekrarlayan fıtık şikayetlerinde ve fıtık oluşumu döneminde uygulanan ve yüzde yüze varan başarı oranı ile kalıcı iyileşme sağlayan bir yöntem olduğunu belirtti. Ağır yük kaldırmayla, ani hareketlerle, hızlı kilo almayla ortaya çıkabileceği gibi doğuştan var olan düz tabanlılık, bacak kısalıkları, kalça sorunları sonrası ve denge bozukluklarıyla da oluşan bel fıtığı artık doğal enjeksiyon uygulamasıyla tedavi edilebiliyor. En sık aktif hayatın içindeki genç nüfusta zorlama ve aşırı yüklenmeye bağlı olarak görüldüğünü, yaşlı gurupta aşınma ve eskimeye bağlı olarak disk dejenerasyonu oluştuğunu, masa başı işinde çalışan ve uzun süre aynı pozisyonda duran bilgisayar kullanıcılarında görülme oranının son zamanlarda arttığını söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Hasan Doğan, “Bel fıtığında; bel ağrısı, belde kasılma, bacakta uyuşma, karıncalanma, topallama ile görülür. Gerekli müdahaleler yapılmazsa, zamanla düşük ayak ve idrar kaçırma gibi ileri dönem şikayetleri ortaya çıkabilir” açıklamasında bulun.

PTharma urkey

PTharma urkey


Fizik tedaviden fayda görmeyen hastalar Proloterapi yapabilir Uzun süre devam eden kas spazmı, omurgaya çekme kuvveti uygularsa omurganın dik yapısının bozulacağını ve fıtıklaşmaya zemin hazırlanacağını vurgulayan Dr. Hasan Doğan, Proloterapi tedavisi hakkında şunları söyledi: “Bel fıtığı omurga sisteminde bir bozulmadır. Burada ilk etkilenen yapı ligamentlerdir. Proloterapi ile limentlerin (bağların) kemiğe yapışma yerlerinde sağlamlaştırma sağlanarak; adeta bozulan harç yeniden tamir edilerek duvar sağlamlaştırılır. Bel fıtığının tedavisi asla ameliyat değildir. Ameliyat başka yöntemlerle sonuç alınamayan vakalarda tercih edilecek son seçenektir. Proloterapi ise Fizik tedaviden fayda görmeyen kişilerde uygulanacak oldukça başarılı bir metoddur.” Haftada 3 kez 45 dakika yürümek bel fıtığından koruyor Bel fıtığının diskin yerinden oynaması ve yerinden oynayan diskin sinire baskı yapmasıyla

oluştuğunu söyleyen Dr. Hasan Doğan, “Hastalıkta, bel ağrısı, bel tutulması, kasılma, bacakta uyuşma, karıncalanma, yanma veya donma, üşüme gibi nöropatik şikâyetler görülür. Bel fıtığını önlemek için ağır yük kaldırmamak, ani hareketlerde bulunmamak, hızlı kilo almamak dikkat etmemiz gereken önemli durumlardır. Güçlü bir kas yapısına sahip olmak için, düzenli spor yapmak, haftada 3 defa 45’er dakika yürüyüş, egzersiz yapmak gerekir. Proloterapi yapıldıktan sonra da egzersiz yapmak tedavinin başarı oranını arttırır” dedi. Zamanında uygulanan Proloterapi tedavisiyle sorunun kaynağı olan yere uygulanan enjeksiyon uygulaması ile vücudun kendi kendini iyileştirme gücünün devreye gireceğini belirten Op. Dr. Hasan Doğan, “Sorunlu bölgeye hızla iyileştirici hücreler gelerek bağ dokunun kemiğe yapışma yerinde güçlenme sağlanır. Kaslarda oluşan tetik noktalar tedavi edilir. Böylece 3-4 seansta hasta yıllarca sürecek olan bir rahatsızlıktan kurtarılır” şeklinde konuştu.

PTharma urkey

19 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Aşk kebabın Adanalısıdır… Duygusal yönelmeler; beğeni, hoşlanma, sevgi, aşk, sevda ve kara sevda gibi hafiften şiddetliye doğru çeşitli isimler alırlar. Hoşlanma sıcak bir gülümseme, sevgi tatlı bir meltem ise, aşk şiddetli bir esintidir. Sevda fırtına, karasevda ise kasırgadır. Eğer bu kasırgada kişi bir rota belirleyebilirse, karaya çıkabilir, yoksa boğulup gitmesi içten bile değildir sanıyorum ki, aşk; beynimizin bedenimize sunduğu özel ve güzel bir şakadır. Kebabın Adanalısıdır yani acılısıdır. Sevginin acı ile harmonileştiği, yüreğimizde ulvileştiği duygudur aşk. Tarihten günümüze hep merak konusu olan aşkı biraz daha derinden incelersek aşk şiirlere filmlere kitaplara konu olmuş ve olmaya devam eden en büyük duygu durumudur. En duygulu şiirler, en anlamlı romanlar, en hisli besteler hep aşkın etkisiyle yapılmıştır. Önce beğeniyle başlar bu beğeni hoşlanmaya dönüşür. Beğeni ve hoşlanma onu devamlı görme isteğini hissettirir insana. Her gece yattığında onu düşünerek uyuyorsan veya onu düşünmekten uykuların kaçıyorsa aşk yavaş yavaş başlamış demektir. Onu görmeye giderken tuhaf bir heyecan alıyorsa içini ve onun seni güzel görmesi beğenmesi senin için önemli hale geliyorsa aşk kademe kademe yükseliyor demektir. Sonra hayaller başlar hayallerinde hep onunla yapacakların uzun vadeli planlar ve onunla geçirmek istediğin hayat. Nörolog Dr. Mehmet Yavuz

Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nden Nörolog Dr. Mehmet Yavuz konuyla ilgili görüşlerini paylaşıyor. İlk görüşte aşk mümkün mü yoksa adı sadece heyecan mı? Günümüzde hemen hemen her konuşmamızda yer alan aşk gerçekte ne anlama geliyor. Aşk ruh halimi, duygu değişikliğimi veya sadece karşı cinse karşı duyulan heyecan mı? İlk görüşte aşk mümkün müdür yoksa aşk zamanla mı oluşur. Peki, âşık olduğumuzu veya hissettiğimiz şeyin aşk olduğunu nasıl anlarız. Aşk sadece insanlara özgü mü yoksa tüm canlılar bu duyguları yaşar mı? Öyle

20 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Aşk mantığı kaybettiğin yerdir… Belki başkasında itici gelen özellikler, sevdiğinde aşık olduğunda gözüne hoş gelmeye başlar. Belki kendinde bile sevmediğin özellikleri onda gördüğünde beğenmeye başlar insan. İşte aşk böyle başlar ve kişinin hayatının her anına her dakikasına aldığı nefese bile sahip olur. Psikoanalist Erich Fromm, sevgiyi, kişideki aktif ve üretici gücün kaynağı bir enerji olarak tanımlar. Psikolog Robert Sternberg göre ise aşk üç katmandan oluşur. Yakınlık, bağlılık ve tutku. Aşkın herkese göre farklı bir tanımı vardır. Küçükten büyüğe insanlara aşkın tanımını sorduğumuzda herkes kendine göre farklı cevaplar verebilir. Bu insanın duygu dünyasıyla alakalıdır.

PTharma urkey

PTharma urkey


İnsanlar duygusal varlıklardır. Akılları ve kalpleri doğru orantılıdır. Aşk tarif edilmezler kavramının en zorudur. Onu tarif etmek için 6.5 milyar insanın fikrini alıp ona göre yorum yapma ihtiyacı vardır. Aşk mantığını kaybettiğin yerdir. Akılla çözülemeyecek bir histir. Aşk dediğin kaybolmaktır. Aslında senin olmadığın bir seni ortaya çıkarır. Kalple ruh arasında bir yerde durur. Aşkın ömrü kaç yıl? Pek çok araştırma aşkın ömrünün ortalama 2,5 yıl olduğunu söyler. Hatta kimi araştırmalarda bu 1 yıla kadar iner. Günümüzde biten birliktelikler ve gerçekleşen boşanmalar aşkın ömrünün olduğunu kanıtlar niteliktedir. Peki, ama diğerleri hala el ele tutuşan yaşlanmış ama gözlerinden aşkı okuyabildiğimiz kişiler, onların aşkı neden bitmemiştir. Aşk la gelen duygu tutku bitebilir mi tutku bittiğinde aşk da bitiyor mu? İnsanlar başlarda birbirlerine tutkuyla bağlıyken sonra ne oluyor da birbirlerine düşman olabiliyorlar. Bu konuda tartışmalar hala sürmekte ama aşkın zamanla yerini sevgiye bıraktığına dair görüş birliği mevcut. Aşk birlikteliğinin başlarında en önemli olan duygu, aşkı bu kadar önemli hale getiren ise tutku. O kişinin kokusu, ses tonu, dokunuşu hepsi tutkunun bir parçası. Ancak bu duygu zamanla ön planda olmaktan

çıkıp yerini sevgiye bırakıyor. Sevgi zamanla oluşan bir duygu fakat aşk için bunu söyleyemeyebiliriz. Zaman faktörü aşk’ta çok değişkendir, hatta bir anda bile aşık olabilir insan. Ancak şunu unutmamalı ki, her zaman aşk sevgiye dönüşmez, sevgi de zamanla aşka dönüşebilir. Aşk nedir, karasevda nedir? Aşk, sadece insana karşı olmayabilir. Doğaya, herhangi bir nesneye aşık olabilir insan. Özellikle ilahi aşk asırlardan beri çok konuşulan bir konudur. Hatta asıl aşkın ilahi aşk olduğunu söyler sufiler, dervişler. İlahi aşk nedeniyle vecde gelen cezbeye kapılan mutasavvıflara her yerde rastlamak mümkündür. Üstelik ilahi aşk için zaman sınırlaması da koyulamaz, nerdeyse bir ömür sürebilir. Sevda ise sadece insana yönelik bir duygudur. Dolayısıyla aşk’ta her zaman cinsel tema ön planda olmaz. Hatta Mevlana ve Şems-i tebrizi arasındaki gibi sadece yoğun dostluğu ve arkadaşlığı temsil eden aşklarda olabilir. Aşkın psikolojik ve fizyolojik etkileri nelerdir? Aşk’ta kişinin kendisi ve çevresi ile alakalı ilişkileri bozulmaz. Sosyal hayatı devam eder. Genellikle iş hayatı da olumsuz etkilenmez. Kişinin kendi ve çevresi ile alakalı kontrolü ve değerlendirmeleri bozulmaz.

PTharma urkey

21 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15


Mantığın dışına genellikle çıkmamaya çalışır insan. Hatta bazen kişinin hayatına anlam bile katabilir onu her anlamda motive edebilir. Karasevda da ise kişi kontrolünü kaybeder. Kendisini sosyal hayattan soyutlar, tamamen sevdasına odaklanır. Karasevda da zaman düz karakter izler, öncesini ve sonrasını pek düşünmez.. Bulunduğunu andadır hep ve duygu çıkmazının girdaplarında kaybolmuştur. Aşkta genellikle duygular karşılıklıdır. Karasevda da ise genellikle tek taraflıdır. Bazen kişi kendisine sevdalanıldığından haberi bile olmayabilir. Aşk, psikolojik belirtiler gösterir. Duygu yoğunluğu ve saplantılı sevgi hali, sosyal normların dışına çıkmaz, hâlbuki karasevda da fizyolojik unsurlar da vardır. Kişi yemeden içmeden kesilir. Zayıflar, stres hormonlarının da etkisi ile vücut savunması düşer. Çeşitli hastalıklar baş gösterebilir, saçları beyazlayabilir. Kanser oluşumu normale göre artabilir. Önceki yıllarda verem hastalığının, karasevda çekenlerde çok görülmesi bu yüzdendir. Şimdi tüberkülozla alakalı etkin tedavilerden dolayı görülme sıklığı oldukça azalmıştır. Karasevda da hormonal aktiviteler Karasevda esnasında birçok nöronal aktivite ve hormonal mekanizma söz konusudur. Aşk ve sevda esnasında, dopamin, serotonin, oksitosin, noradrenalin, feniletilamin ve vazopressin gibi hormonal aktiviteler çeşitli duygusal ve bedensel değişmelere neden olur. Dopamin tutku ve saplantıdan sorumludur. Aynı zamanda çoşku da verebilir. Ancak karasevdada aşırı dopamin mevcudiyeti olayı akıl sınırlarının dışına çıkarabilir ve deliliğe doğru gidebilir. Ama yine de karasevda da delilikten ziyade meczup’luk söz konusudur. Hangi hormon hangi duygunun ilk habercisi? Eğer akıl insanı bırakırsa bu deliliktir, ama insan aklını bırakırsa bunun adı meczupluktur ki, karasevda da kişi aklını yitirmiş gibi sıra dışı,

22 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

normal olmayan hareketler yapabilir. Serotonin mutluluktan sorumludur ancak karasevda da normale göre en az %40 daha serotonin azlığı bahis mevzudur. Bu durumda kişi mutsuz ve umutsuzdur. Depresyona ve çöküntüye herkesten daha fazla yatkındır. Oksitosin, şefkatten ve hoş görüden sorumludur. Karşısındakine çabuk inanan ve güvenen empatik bir ruh hali sağlar. Oksitosin aynı rahim kaslarında da kasılmalar yapar, bu nedenle hastanelerde doğumu gecikmiş kadınlarda kullanılır. Aynı zamanda orgazm hormonu olarak ta bilinir. Noradrenalin, heyecan, kalpte hızlanma, terleme, yüzde kızarma gibi belirtiler verir. İştahı keser ve zayıflamaya neden olur. Feniletilamin bir dopamin türevi olup enerji ve keyiften sorumludur. Vazopressin de şefkat duygusu veren bir hormon olup erkeklerde oksitosinin yaptığı görevi icra eder ayrıca bir diğer görevi de vücuttan su atılmasıdır. Karasevda da D1,D2,D3 reseptörlerinden tek eşliliği sağlayan D1’in aşırı etkin bir durumda olduğunu tahmin etmekteyim çünkü burada kişi, sevdalı olduğu kişiden başkasını gözü görmez, onun dünyanın merkezine oturtur. Tedavisi var mı? Karasevda tedavisi, profesyonel bir yaklaşım gerektiren bir konudur. Burada olay, hayatın merkezine bir başkasını değil, kendini koyma çabalarıdır. Bu nedenle davranışçı bilişsel terapiler işe yarayabilir. Mevcut ve muhtemel serotonin eksikliğine karşı antidepresan ilaçlar sonuç verebilir. Yine noradrenalin aktivitesini düşürücü ilaçlar da denenebilir. Bir diğer yöntem ise beynin prefrontal korteksini ve sosyal hafızayı resetleyen TMS tedavisidir. TMS tedavisi tek başına uygulanabildiği gibi, ilaç tedavisiyle ya da terapiyle beraber de uygulanabilir. Diğer taraftan kişi spor aktivitelerine de yöneltilir. Spor aktiviteleri serotonin düzeyini arttırmaktadır. Çeşitli hobiler edinilmeye çalışılması da aşk travmasını hafifletebilir.

PTharma urkey

PTharma urkey



Olimpos Pharma: “Hayalinizdeki sağlıklı ve gür saçlar için AKTİFleşin…” Olimpos Pharma Genel Müdürü Mehmet Yıldır ile faaliyetleri ve Capilactif markaları hakkında konuştuk tecrübeli kadrosuyla ürün seçiminde deneyimli profesyonelleri sayesinde organik bazlı, bitkisel bazlı, sağlık dostu ve hedef odaklı ürünler seçmeyi kendisine görev edinmiştir. Olimpos Pharma; Capilactif gibi distribütörü olduğu ürünleri, kılı kırk yaran hassasiyetle seçmekte ve pazarın en saygın ve en güvenilir markası yapmayı hedeflemektedir. Sektördeki 20 yıllık deneyimini, uzman kadrolarla ve finansman gücüyle birleştiren firmamız OTC, saç ve kişisel bakım ürünleri ile insana saygılı, sağlık ve çevre dostu olarak hep yanınızda olmayı, doğal ve sağlıklı yaşam kriterlerini hep ön planda tutarak, insan mutluluğunu hedeflemektedir.”

Olimpos Pharma Genel Müdürü Mehmet Yıldır Kendinizi tanıtır mısınız? “20 yıllık sektör deneyimimde Ulusal ve Uluslararası firmalarda İlaç, Dermokozmetik ve OTC pazarında yöneticilik yaptıktan sonra Aralık 2014 itibarıyla Olimpos Pharma Genel Müdürü olarak görev yapmaya başladım. Evli ve iki kız babasıyım.” Firmanız Olimpos Pharma’dan bahseder misiniz? “Saç, yüz, vücut, güneş gibi Dermokozmetik ve OTC konusundaki 20 yıllık profesyonel ve uluslararası tecrübemizi 2014 yılında Olimpos Pharma ile devam ettirmeye karar veren firmamız, kişisel bakım ürünleri konusundaki uzman ve

24 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

“SAÇ BAKIMI ÜZERİNE BİTKİ UZMANLIĞI’’ Capilactif markanızdan bahseder misiniz? “Capilactif, bir metodoloji, bir felsefe, bir sonuç CAPILACTIF markası Fransa’da saç üzerine uzman bir firma olup 15 ülkede satış ve pazarlaması yapılmaktadır. Firma saç ve bitki üzerine uzman olup bu alanda çok ciddi ürün ve çalışmaları bulunmaktadır. 9 özel bitkinin özlerinden oluşmuş ve tedavi protokolleri oluşturmuştur. Capilactif saç bakım ürünleri, saçlarınıza güzellik ve güç kazandırmak için özel laboratuvarlarda, eczacılar, biyokimyacılar ve saç uzmanları tarafından bitkilerin özel bileşenleri ile en etkili maddelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur. Bu ürün hem kuru hem yağlı saçları yeniden dengeler, kepeklenmeyi önler, kaşınmayı giderir, saç kaybını önler. CAPILACTIF uzmanlarımız sahip oldukları bilgileri, uzmanlık birikimlerini sunarlar. Saçlarınız gücünü ve canlılığını yeniden kazanır.”

PTharma urkey

PTharma urkey


Capilactif ürün grupları neleri içeriyor, bilgi verir misiniz? “Capilactif markası özellikle saç gruplarında uzmanlaşmış bir ürün grubunu içeriyor. Şampuanlar, losyonlar, serumlar ve besin takviyeleri. Marka saç konusunda tedavi protokolleri oluşturmuş ve başarılı sonuçlar elde etmiştir. 1-Saç kaybı tedavi süreci, 2-Kepek giderme tedavi süreci, 3-Yeniden Dengeleme tedavi süreci, 4-Rahatlama tedavi süreci, 5-Günlük kullanım. Yani, bir dökülme probleminiz varsa önce özel bitkilerden oluşmuş SERUM kullanmayı öneriyoruz. 15-20 dakika saçımızda beklettikten sonra o protokole ait ŞAMPUAN ile yıkayıp duruluyoruz. En son SPREY uygulayıp yolumuza devam ediyoruz. Bu süreçler her protokol için geçerli olup saçımıza uygun tedavi edici ürünler kullanıp normal sağlığına kavuşturmuş oluyoruz. Ürünlerimiz bitkisel içerikli olup saç üzerine uzman bir markadır.” Capilactif markanızı hangi kanalda tüketicilere ulaşacaktır? “Olimpos Pharma ürünleri tedavi yardımcı ürünler olup sadece eczanelerde tüketicilere ulaşacaktır.” Türkiye’de tüketici kanalında bilinçli bir tüketici kitlesine sahibiz diyebilir miyiz?

“Saç bakım ürünleri tüketicilerin çok seçici oldukları alanlardan bir tanesi olmaya başladı ve bilinçli tüketiciler kimyasal, deterjan içeren tüm ürünlerden kaçmaktadır artık market ve parfümeri yerine eczanelerden almaktadır.” Olimpos Pharma olarak ileriye dönük projeleriniz ve yenilikleriniz nelerdir? “Olimpos Pharma saç konusunda uzmanlaşmış marka ve ürünleri Türk toplumuna kazandırmaya devam edecek ve ilerleyen günlerde yine tüketicinin ilgisini çekecek projeleri kazandırmaya devam edecektir. Genç ve dinamik ekibimizle çok çalışıp ve her geçen sektörü sağlıklı ve istikrarlı bir şekilde bilinçli ellerde büyütmeye devam edeceğiz.” Son olarak Itriyat ve Kozmetik sektörü adına eklemek istedikleriniz nedir? “OTC, Dermokozmetik ve kişisel bakım ürünleri pazarı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sürekli büyümektedir. Burada önemli olan doğru ürünlerin pazara girmesi, doğru ve eğitimli kişilerle son kullanıcılara ulaşması çok önemli diye düşünüyorum.” Capilactif sloganı; “Hayalinizdeki sağlıklı ve gür saçlar için AKTİFleşin… Nice Olimpos Pharma ürünleri ile bugün ve yarın, sizlerin yanında olabilmek dileğiyle.”

PTharma urkey

25 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Olimpos Pharma: “Get active for a healthy and thick hair on your dream ...” We made an exclusive interview with Mehmet Yıldır, Olimpos General Manager, about their activities and Capilactif brand experienced managing team. Thanks to our professional staff we focused on Turkish Dermocosmetic Market and decide selective product which is organic ¬based, plant based, health¬ friendly and specialized laboratory, under control of pharmacists, biochemists, professionals. Olimpos Pharma; ensuring that the distributor or products manufactured by itself, makes the precision wound to choose forty and aims to make the most respected and most trusted brand in the market. 20 years of experience in the industry, combining with the professional staff and financial strength, our company OTC, respectful of human hair and personal care products, health and environment friendly as always be on your side, natural and wellness criteria for always giving priority aims to human happiness.” Mehmet Yıldır, Olimpos Pharma General Manager

Could you introduce yourself? “I have begun to work in Olimpos Pharma as of December, 2014, after I experienced for 20 years in national and international companies in the pharmaceutical sector. I am married and have got two daughters.” Could you inform us about your company, Olimpos Pharma? “Olimpos Pharma has been established with 20 years experienced professional staff team which have OTC, hair care, face care, body care also such as solar Dermo Cosmetics

26 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

“PLANT EXPERTİSE ON HAIR CARE” What about your Capilactif brand? “Capilactif, a methodology, a philosophy, a result Carried out its sales and marketing in 15 countries, Capilactif brand is an expert on hair in France. Company is an expert on hair products and plants. It formed composed of 9 specific plant extracts and therapeutic protocols. The CAPIL’ACTIF hair care range, which has been created by a specialized laboratory, under control of pharmacists, biochemists and hair professionals, combines the extraordinary properties of plants with the most efficient

PTharma urkey

PTharma urkey


active agents, to give your hair beauty and force. Whether it is to re-balance dry or oily hair, help eliminate dandruffs, calm itching or prevent hair loss, our CAPIL’ACTIF specialists provide you with their expertise, knowledge and know-how. Your hair regains strength and vitality. It has Shampoo, Lotion and Serum.” What about Capilactif product group? “Capilactif brand contains a particular product group specializing in hair group. Shampoos, lotions, sera and supplements. Created on brand hair treatment protocols and has achieved successful results. 1- Hair loss treatment process, 2- Dandruff removal treatment process, 3- Re-balancing treatment process, 4- Relaxation treatment process, 5- Daily use. So, we propose to use serum composed of specific plant before you have a loss problems. After waiting for 15-20 minutes, then wash hair with shampoo of our protocol, then rinse. Lastly we apply spray. Using appropriate therapeutic products for our hair, these processes are available for each protocol, we will have restored our hair for the normal health. Our products are a brand is an expert on herbal hair.” Capilactif what channel your brand will reach consumers? “Olimpos Pharma products are products that help treatment and offered only in pharmacies for the consumer.” Could we consider that we have a conscious consumers in the consumer channel in Turkey? “Becoming very selective in hair care products, conscious consumers are now avoid all products containing chemicals and detergent. They prefer pharmacy instead of grocery stores and perfume.”

What are your projects and innovation, as Olimpos Pharma? “Olimpos Pharma will continue to bring brands and products specializes in hair for the Turkish society, will still continue to bring the project, which will attract the attention of consumers, in the coming days. Working hard with our young and dynamic team, we will continue to grow sector in a healthy and stable manner.” What would you like to add for the Perfumery and Cosmetics sector? “OTC, dermo cosmetics and personal care products growing continuously in Turkey as well as in the world market. I suppose, the important thing here is to offer right products for the market, reach end-users with right and trained stuff. Capilactif motto; Activate for healthy and thick hair of your dreams... We wish to be you with many Olimpos Pharma products today and tomorrow.”

PTharma urkey

27 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Sanofi’ye yeni Kurumsal İlişkiler ve İletişim Direktörü Hande Göksoy, 1 Aralık 2014 tarihi itibarı ile Sanofi Türkiye Kurumsal İlişkiler ve İletişim Direktörü olarak atandı

Sanofi Türkiye Kurumsal İlişkiler ve İletişim Direktörü Hande Göksoy

1995 yılında Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olan Hande Göksoy, 1999-2000 yılları arasında aynı üniversitenin Stratejik Yönetim Programı’nı tamamladı. Çalışma hayatına 1996 yılında başlayan Göksoy, farklı sektörlerde ve sivil toplum kuruluşlarında yönetim kademelerinde görev aldı ve danışmanlık yaptı. Haziran 2011’den bu yana Araştırmacı İlaç

28 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Firmaları Derneği (AİFD)’de önce Kurumsal İlişkiler ve İletişim Müdürü ardından Yatırım Politikaları Direktörü olarak görev yapan Göksoy, sağlık alanında hükümetin strateji belgeleri, rapor ve eylem planlarının oluşturulması sürecinde, AİFD’yi temsilen aktif rol üstlendi. İlaç sektörünün Türkiye’nin ekonomik ve sosyal açıdan kalkınmasında stratejik öneme sahip sektörlerden biri olarak konumlandırılması amacıyla hazırlanan “AİFD Türkiye İlaç Sektörü Vizyon 2023 Raporu”na önemli katkı sağladı. Hande Göksoy, Yatırım Politikaları Direktörlüğü görevi esnasındaa AİFD’nin Yatırım Ortamı Stratejik Komitesine liderlik etti ve ilaç sektörünün, ülkeye ekonomik ve sosyal katkılarının artırılması için gerekli olan iş ve yatırım ortamının sağlanması ve sektörel hükümet programlarına teknik ve stratejik destek verilmesi amacıyla çalışma ve projeler yürüttü. Kamu, üniversite ve özel sektör işbirliği ve etkileşiminin artırılması için çeşitli platformlarda görev aldı. Ayrıca, ilaç Ar-Ge’sinin önemli bir altyapı şartı olan fikri mülkiyet haklarının etkin korunması başta olmak üzere, Türkiye’de klinik araştırmaların yaygınlaşması, yenilikçi ilaçlara erişimin artması ve ilaç Ar-Ge’sinin ve üretiminin artırılmasının desteklenmesi amacıyla farklı paydaşlarla yürütülen çalışmalarda yer aldı.

PTharma urkey

PTharma urkey



Sosyal fobi, iş ve özel hayatı derinden etkiliyor Toplumsal ortamlarda kişinin başkaları tarafından alay edileceği ve yargılanacağı düşünceleri eşliğinde yoğun kaygı yaşamasına neden oluyor

Fransız Lape Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Meltem İlter, toplumsal ortamlarda kişinin başkaları tarafından alay edileceği ve yargılanacağı düşünceleri eşliğinde yoğun kaygı yaşamasına neden olan sosyal fobinin neden olduğu sonuçları ve bu soruna dair çözüm önerilerini açıkladı. Sosyal fobinin, toplumsal ortamlarda kişinin mahcup ya da rezil olacağı, başkaları tarafından alay edileceği ve yargılanacağı düşünceleri eşliğinde yoğun kaygı yaşaması durumu olduğunu belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Meltem İlter, sosyal fobi: “Utangaçlıktan daha aşırı bir durumdur ve neden olduğu sonuçlar bakımından tahmin edilenden daha ciddi bir bozukluktur.” dedi. Dr. Meltem İlter’e göre sosyal fobi, tekrarlayıcı, sosyal ve mesleki anlamda performans kaybına yol açıyor ve bu sebeple kişilerin yaşam kalitelerini azaltıyor. Bu durumu bir hastalık ve rahatsızlık olarak niteleyen İlter, durumun beraberinde alkol madde kullanımını ve depresyonu getirdiğini ifade ediyor.

30 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

İlter’e göre, sosyal fobik kişiler başkalarıyla etkileşimde bulunmalarını gerektiren durumlardan ya da bir eylemi başkalarının yanında yapmaktan korkar ve kaçınırlar. Korktuğu durumla karşılaşması gerektiğinde ya da aniden böyle bir durum ortaya çıktığında yoğun kaygı yaşarlar ve çeşitli bedensel belirtiler; çoğunlukla terleme, titreme, yüz kızarması, ağız kuruluğu, çarpıntı şeklinde belirtiler ortaya çıkarırlar. Ve yaklaşmakta olan toplumsal bir olaydan, örneğin katılım gerektiren gereken bir toplantıdan haftalar önce kaygılanmaya başlayabilirler. Sosyal fobide görülen tipik korkuların; topluluk önünde konuşmak, yabancı kişilerle tanışmak-karşılaşmak, toplum içinde yemek yemek, küçük grup etkinliklerinde yer almak, partilere gitmek, başkaları tarafından izlenirken yazı yazmak ya da çalışmak, topluluk önünde müzik aleti çalmak gibi performans gerektiren durumlarda bulunmak, otorite ile karşılaşmak, yetkili birisi ile konuşmak şeklinde sıralandığının altını çizen İlter, sosyal fobiye eşlik eden özelliklerden bazılarının da eleştirilmeye, reddedilmeye karşı aşırı duyarlılık, haklarını savunamama, benlik saygısında düşüklük gibi kişilik özellikleriyle bağlantılı olabileceğini belirtiyor. İlter, çalışmalarda sosyal fobinin kadınlarda daha sık görüldüğü gözlemlense de kliniğe başvuranların daha çok erkekler olduğu ifade ederek, Türkiye gibi toplumlarda halen erkeklerin daha aktif iş hayatı ve daha rekabetçi ortamlarda bulunmalarının tedavi başvurularını arttırdığının düşünüldüğünü belirtiyor.

PTharma urkey

PTharma urkey



Kanser tehlikesi korkutuyor! Yapılan araştırmalarda Türkiye’de her yıl yaklaşık 250.000 yeni kanser vakası geliştiği belirtiliyor. Halen tedavisi devam eden yaklaşık 450.000 civarında kanser hastasının olduğu bildiriliyor bekleniyor. Emsey Hospital’dan Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Karagöl konuyla ilgili görüşlerini aktarıyor. Modern tedavi yöntemleri hastalığın seyrini etkiliyor Kanser günümüzden 30 yıl öncesine göre çok daha iyi tedavi edilen bir hastalıktır. Bunda; cerrahi yöntemlerde görülen belirgin ilerlemeler ile radyoterapi (Işın tedavi) yöntemlerinin içine elektroniğin daha fazla girmesiyle gelişen gamaknife, cyberknife gibi daha gelişmiş radyoterapi yöntemlerin katkısı olmaktadır.

Op. Dr.hakan Karagöl Kanser geçmişe nazaran dünyada en sık görülen hastalıkların başında geliyor. Yapılan araştırmalarda Türkiye’de her yıl yaklaşık 250.000 yeni kanser vakası geliştiği belirtiliyor. Halen tedavisi devam eden yaklaşık 450.000 civarında kanser hastasının olduğu bildiriliyor. 2030 yılında bu sayının yıllık yeni vaka sayısı 400.000 ve tedavi edilen kanser hastası sayısının ise 800.000 civarında olacağı tahmin ediliyor. Dünyada ise, halen 10.000.000 yeni kanser vakası görülürken 2020 yılından sonra özellikle gelişmekte olan veya gelişmemiş ülkelerde belirgin artış ile yıllık yeni vaka sayısının 15.000.000 üzerine çıkması

32 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Ayrıca, özellikle son 10 yılda insan genom haritasının belirlenmesi sürecinde geliştirilmeye başlanmış akıllı ilaçlar (Antikorlar, küçük moleküllü ağızdan alınan ilaçlar vb) ile ileri evre hastalıkta daha önce tedavi edilmesi çok güç kanser türlerinde anlamlı yaşam süre uzamaları elde edilmeye başlanmıştır. (Örneğin, barsak veya mideden kaynaklanan Gastrointestinal Stromal Tümör denilen bir kanser türünde ileri evrede hiçbir tedavi yöntemi ile başarı elde edilemez iken, 2000 yılından sonra geliştirilen bir küçük moleküllü akıllı ilaç ile belirgin yaşam süresi uzaması sağlanmıştır). Kanser özellikle ileri evrede yoğun, uzun ve eziyetli tedavi sürecinin yaşandığı bir hastalık olduğundan, olmamak için çok gayret gösterilmesi gereken bir hastalıktır. Ülkemizde en yaygın görülen kanser türleri Ülkemizde en sık görülen kanser türleri dünya geneline benzer şekilde, erkeklerde prostat ve akciğer kanseri kadınlarda ise meme ve akciğer

PTharma urkey

PTharma urkey


kanseridir. Hem erkek hem de kadınlarda 3.sırada kalın barsak kanserleri yer almaktadır. En çok ölüm ise hem erkek hem de kadınlarda akciğer kanserinden olmaktadır. Kanserden ölüm nedeninde görülen bu farklılığın sebebi; meme ve prostat kanserinin tedavilere nispeten daha iyi yanıt veren tümörler olmasından kaynaklanmaktadır. Ülkemizde bazı bölgelerde kanser sık bazı bölgelerde az gibi düşünülmemelidir. Bazı bölgelerde bazı kanserler daha sık görülmekte, örneğin Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da mide kanserleri diğer kanserlerden sık görülür. Yine yurdumuz bazı küçük coğrafi alanlarında örneğin Mezotelyoma denilen akciğer veya karın zarı kanseri; asbestli beyaz toprağın ev badanasında kullanılması gibi sebeplerden sık görülmektedir. Bu nedenle bölgeler arasında kanser görülme sıklığı benzer ancak kanser türleri sıklığı açısından farklılık görülmektedir. Geçmişte ülkemizde pek görülmeyip gittikçe yaygınlaşan kanser türleri Nedenlerine bakıldığında günümüzde en sık kanser gelişimine sebep olan faktörlerin; kötü beslenme, hareketsiz yaşam, aşırı kilolar, çevre kirliliği ile sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıklar ve bazı tür bulaşıcı mikrobik hastalıklar olduğu görülmektedir. Bazı kanser türlerinde genetiğin önemli rolü olduğunu biliyoruz. Çevresel faktörlerin önemli olduğunu gösteren bir diğer hastalık akciğer kanseridir. Zira bundan 150 yıl önce doktorlar akciğer kanserli hasta gördüklerinde, çok az görüldüğü için şaşırırlarmış ancak günümüzde dünya genelinde sigara kullanımında artış ile akciğer kanseri en çok görülen kanser türü haline gelmiştir. Beslenmenin önemli olduğunu gösteren bir veri Japonya’dan ABD’ye göçen kişilerin çocuklarında yapılan bir araştırmada, Japonya’ya özgü daha sık görülen kanserlerin bu çocuklarda daha az görüldüğü, ABD’ye özgü sık görülen kanserlerin

bu çocuklarda da sık görülür hale geldiği, bunda değişen beslenme alışkanlıklarının ve çevresel koşulların etkili olduğu belirlenmiştir. “Kanserden korunmak” mümkün mü? Kanserden korunmak mümkündür. Zira genetik kanserler tüm kanser türlerinin %1015’ni oluşturmakta, yukarda belirttiğimiz kanser nedenleri ise kalan %85’i meydana getirmektedir. Bu faktörler bakıldığında aslında kanserden korunmanın büyük olasılıkla mümkün olacağı anlaşılabilir. Özellikle korunabileceğimiz kanser türleri arasında; mide, barsak, akciğer, pankreas, ağız ve gırtlak, yemek borusu, mesane kanserleri sayılabilir. Bunlarda herbir kanser türüne özgü korunma ve beslenme yöntemleri vardır. Kanserle ilgili doğru bildiğimiz yanlışlar! Kanserle ilgili toplum içinde çok söylenen ancak yanlış olan bilgiler: -Kanser tedavisi olmayan bir hastalıktır -Kanserli hastaya bıçak vurulmaz -Kemoterapi aslında hastalığı değil hastayı öldürür, hiçbir faydası yoktur

PTharma urkey

33 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


-Kanserin çaresi bulundu ancak insanlardan ilaç firmaları kar etsin diye saklanıyor -Kanserin korunmasında beslenme önemlidir ancak tedavisinde beslenmenin önemi yoktur. Beslenmeye dikkat! Kanserde beslenme iki unsuru içermektedir. Birincisi; gündelik sık olarak kullanılan besinlerimizle ilgili dikkat etmemiz gereken unsurlar, ikincisi toplum olarak önemini pek bilmediğimiz besinler örneğin kuşkonmaz, karahindiba, zerdeçal gibi besinler ile ilgili bilgilerimizin arttırılması. Kanserden korunma ve kanser tedavisi sırasında beslenme konusu çok önemli ve toplumun tüm kesimlerine ayrıntılı tek tek anlatılması gereken bir konudur. Bu nedenle burada kısaca söylemem gereken, gündelik hayatta kanser konusunda uzman ancak beslenme konularına da önem veren onkologların önerilerine göre hareket edilmesi olacaktır. Kanser hastalığının kesin çözümü var mıdır? Kanser tedavisi bir gün mümkün olacak. Bu süre belki 10 yıl belki de yüzyılları alacak ancak sonunda çağımızın vebası olan bu hastalığa kesin bir çözüm bulunacağına inanıyorum. Günümüzde

34 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

son 10 yılda kanser tedavisinde, özellikle ilaç tedavileri konusunda çok önemli bilimsel gelişmeler sağlandı. Bu gelişmeler ile özellikle ileri evre hastalarda ömrün uzatılması ve yaşam kalitesinin arttırılmasına yönelik çok ciddi başarılar elde edildi. Bu başarıların kökeninde de insan genomo ile ilgili bilgilerin artması ve dolayısıyla kanser tedavisine yeni bir bakış açısı kazandırılması etken oldu. Benim kanım, halen kanserin kesin tedavisi için hastalığa bakışta tıpkı orta çağdan yeniçağa geçişte bilimde başlayan yeni bakış açısının, bugünkü bilimi ve teknolojiyi şekillendirmesi gibi… Kanser tedavisinde de bilinen tıbbi kalıpların dışında yeni bir şeylerin keşfi, insan bedeni ve hastalıkları ile ilgili yeni bir bilimsel bakış açısı boyutuna geçilmesi gerektiğidir. Kanserin tedavisi ile ilgili bugün ulaşılan nokta gelecek için çok güzel gelişmelerin habercileridir. Ancak bireyler olarak gerek kendimiz, gerekse ailemiz için kanserden korunmanın da önemli bir unsur olduğunu ve bunun için yapılması gereken iyi beslenme, kötü alışkanlıklardan uzak durma, kilolardan uzak durma gibi pek çok olumlu şeyi yapmada ısrarcı olmak gerekir.

PTharma urkey

PTharma urkey



Metropol yaşamında hayatı kolaylaştırıcı 10 altın öneri Özellikle de çalışan bireyler çok fazla uyaranla karşı karşıya kalıyor. Bireyin, hem dış uyaranlar hem de kişisel ihtiyaçlarından kaynaklanan iç uyaranlar sebebiyle bombardıman altında yaşamaya çalıştığını belirten uzmanlara göre metropolde yaşayan bireylerin birincil sorunu yabancılaşma, izole olma ve yalnızlık karşı karşıya kalıyor. Bireyin, hem dış uyaranlar hem de kişisel ihtiyaçlarından kaynaklanan iç uyaranlar sebebiyle bombardıman altında yaşamaya çalıştığını belirten Uzman Psikolog Derya Deniz, bu durumun da bireyin çok fazla zihinsel efor harcamasına, iletişim becerilerini ve karar alma mekanizmasını fazlasıyla kullanmak zorunda kalmasına neden olduğunu belirtiyor. Tüm bu faktörler dolayısıyla bireylerin arkadaşlarına, ailelerine, sosyal ortamlarına ve hobilerine çok az vakit ayırdığını belirten Deniz’e göre metropolde yaşayan bireylerin birincil sorunu yabancılaşma, izole olma ve yalnızlık.

Uzman Psikolog Derya Deniz

Fransız Lape Hastanesi Uzman Psikoloğu Derya Deniz, büyük şehirlerde yaşayan bireylerin günlük hayatta karşılaştıkları başlıca sorunları ve bu sorunlara dair çözüm önerilerini açıkladı. Hızlı sanayileşmenin, göçün, çarpık kentleşmenin ve trafiğin yoğun olarak görüldüğü metropollerde yaşayan bireylerin uzun çalışma saatlerinin yanı sıra cep telefonları, internet ve benzeri birçok unsur dolayısıyla gün içerisinde çok fazla insanla temas ettiğini belirten Fransız Lape Hastanesi Uzman Psikoloğu Derya Deniz’e göre özellikle de çalışan bireyler çok fazla uyaranla

36 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Metropol yaşamında hayatı kolaylaştıracak 10 altın öneri 1. İşi işte bırakın Her işyerinde az ya da çok iş baskısı ve rekabet koşulları bulunmaktadır. Ancak birey elinden geldiği kadarıyla işi işte bırakmalıdır. İşle ilgili sorunları zihinde taşımak, iş dışındaki hayatı da olumsuz etkileyecektir. 2. Trafikte daha az zaman geçirin Bireyin kendisine daha fazla zaman ayırması için trafikte geçirilen zamanı asgariye indirmelidir. Özellikle İstanbul’da günde 4 saatini yola harcayan kişilerin olduğunu biliyoruz. Bireyin günü daha kaliteli geçirebilmesi için evler, iş yerine yakın olarak ayarlanmalıdır. 3. Duygularınızın farkında olun

PTharma urkey

PTharma urkey


Hayat hızlı akıyor ve çok fazla seçim yapmak zorunda kalıyoruz. Sağlıklı bir ruhsal işleyiş için birey, duygularının farkında olmalıdır. Dünyayla ve kim olduğu gerçeğiyle teması asla kesmemelidir. Her birey asıl değerlerinin, varlığının, ihtiyaçlarının farkında olmalıdır. 4. Sosyal hayatı göz ardı etmeyin Birey için en önemli değerlerin başında aile bireyleri ve sosyal çevre gelmektedir. Birey, ailesi ve arkadaşları ile bir araya gelmeli, yorgun da olsa onlara belli oranda vakit ayırılmalıdır. 5. Doğru ihtiyaçlara odaklanın Daha iyi kariyer, daha iyi bir evde oturmak ve benzeri birçok nokta uzun çalışma saatlerini, sorumlulukları ve fedakarlığı beraberinde getirmektedir. İleriye doğru gitmek, insanın doğasında olan ve kötü olmayan bir olgu. Ancak doğru ihtiyaçlara odaklanarak, ihtiyaç olarak görülen unsurların ne kadarının ihtiyaç, ne

kadarının ihtiyaç olmadığı belirlenmelidir. 6. Etkili İletişim Becerileri Edinmek Günümüz dünyasında aktif ya da pasif iletişim biçimlerini oldukça fazla kullanıyoruz. Gün içerisinde bireyin yaşadığı sıkıntılar ve kendi içsel ihtiyaçları, doğru iletişim kurmayı engelleyebilir. İletişimde önyargılardan uzak olmak, açık fikirli olmak ve (suçlayıcı olmadan) ne istediğini iyi ifade edilmek, birçok alanda iletişim sıkıntılarını ortadan kaldırır. Kişinin, kendi ihtiyaç ve isteklerinin farkında olması bu anlamda önemlidir. 7. Doğadan kopmayın Metropollerin en büyük sıkıntısı bireylerin doğayla baş başa kalabileceği yerlerin sınırlı sayıda olmasıdır. Doğa ile iç içe olmak, ruhsal ve fiziksel olarak önemli bir ihtiyaç durumundadır. Bireyin yabancılaşmasını sağlayan en önemli unsurlardan biri doğayla bağının kopmasıdır. Bu yüzden birey kısa günlük gezilerle ya da hafta sonları doğayla baş başa kalmaya özen göstermelidir.

PTharma urkey

37 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


8. Daha az TV daha çok egzersiz İşten eve dönüldüğünde bir koltuğa yığılma, yemekten sonra uzun saatler televizyon seyretme durumlarında birey pasif konumda kalmaktadır. Her gün düzenli egzersiz yapan kişilerde yapmayanlara oranla hem fiziksel hem de ruhsal düzelme daha fazla görülmektedir. Egzersiz yapmanın hem koruyucu hem de kaygıyı azaltıcı yönü var. 9. Sosyal ve kültürel aktiviteleri takip edin Metropollerin en büyük avantajı, sanatsal, spor, entelektüel etkinliklerin yoğun gerçekleştiği merkezler olmalarıdır. Birey, sosyal ve kültürel faaliyetlere olabildiğince zaman ayırmalıdır. Bu tip

38 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

aktivitelere ayırılacak zaman, bireyin duygularını olumlu yönde çalıştırarak, algılarını açacak ve daha iyi hissettirecektir. 10. Bir oluşuma üye olun Büyük şehirlerdeki kalabalık, insanı bir anlamsızlık duygusuna itmektedir. Kişiler büyük şehirlerde yalnız olduğunu hissedebilir. Zaman darlığına ve sorumluluklara rağmen bireyin kendine yakın bulduğu bir görüşe, topluluğa, derneğe, kuruluşa üye olması; farklı insanlar ya da sorunlar için fayda sağlayıcı çalışmalar yürütmesi önemlidir. Bu durum bireylerin yaratıcılığını ve aidiyet duygusunu arttıracaktır.

PTharma urkey

PTharma urkey



Deren Kimya: “Marka olma hedefinin reçetesi belli; istikrarlı bir şekilde, hedefine inanarak ve farklılık oluşturarak çok çalışmak” Son zamanlarda dermokozmetik sektörünün dikkat çeken markalarından biri olan ve bu yolda emin adımlarla ilerleyen dermokozmetik markası COSMED yetkilisi Deren Öztürk ile markalaşma, 2023 hedefleri ve Türk markası olmanın dinamikleri üzerine konuştuk zamanda COSMED markasının oluşturucusu; şu anda markanın Satış ve Pazarlama Müdürü. Koç Üniversitesi’nde İşletme okurken Milano’da Istituto Marangoni’de Moda Yönetimi programını dünyaca ünlü moda markalarının kozmetik konumlandırmalarını işlediği projesi ile tamamladı. Dünyanın önde gelen kozmetik şirketlerinde çeşitli pozisyonlarda staj yapan Öztürk, mezuniyet sonrasında COSMED’de aktif bir şekilde rol almaya devam etti. Şu anda Bilgi Üniversitesi’nde Pazarlama İletişimi üzerine yüksek lisans yapan Öztürk GYIAD üyesi.

COSMED yetkilisi Deren Öztürk

30 yıldır Türk sanayisinde 4500’ün üzerinde sanayi tesisine su şartlandırma hizmeti veren Deren Kimya, 2005 yılında yaptığı kozmetik yatırımı ile dermokozmetik markası COSMED’i geliştirerek ülkemiz eczane kanalında konumlandırdı. Şirket bünyesindeki ülkemizin ilk helal sertifikalı etkin kozmetik markası MİHRİ ile Türkiye ve Orta Doğu pazarında aktif bir şekilde çalışmalarına devam etmekte. Türkiye’nin ilk akredite Legionella (Lejyoner) Mikrobiyoloji Laboratuar’ı ile hizmet veren Deren Kimya aynı zamanda kozmetik fason üretimi ve profesyonel, tecrübeli Ar-Ge ekibi ile formülasyon desteği sunmaktadır. Deren Öztürk: Deren Kimya San. Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Deren Öztürk aynı

40 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Sizce markalaşmak ne demektir? Markalaşmak aslında zorlu bir süreç. Her bir ürünü yeni doğmuş bir bebek olarak düşündüğümüzde; yaşam döngüsü, büyümesi ve gelişmesi onun hikayesini oluşturuyor. Bir ürünü sıfırdan oluşturmanın dışında marka oluşturmak ise ürününüzün, bebeğinizin ünlü olmasıyla eşdeğer. Her geçen gün karşınıza yeni zorluklar çıkartan, rekabetin azgın ve korkutucu olduğu markalar dünyasında ünlü bir Türk olabilmek gurur duyulası bir şey. Markalaşmaya bir puzzle olarak bakarsak; hedef kitlene yönelik doğru iletişimde bulunmak, istikrar, güven ve kalite. Puzzle’ın tüm parçaları bir araya geldiğinde anlamlı bir kimlik ortaya çıkıyor ve bu da marka demek oluyor. Neden bugüne kadar Türkiye’de yeterli sayıda ve büyüklükte marka varlığı oluşamamıştır? Katma değeri yüksek ürünler oluşturmak ve bunu markalaştırmak için girişimlerde bulunmak hem çok zor hem de maliyetli. Bunların dışında

PTharma urkey

PTharma urkey


olması gereken en önemli şey ise sabır ve inanç. Marka yolculuğunda karşınıza çıkacak birçok engele karşı dirençli olmalı, yılmadan yolunuza devam etmelisiniz. Ülkemizden yeterli sayıda ve büyüklükte marka çıkmamasının sebebi ise kısa yoldan, en düşük maliyetle, fazla zorlanmadan başarı beklenmesi. Bu doğrultuda ortaya çıkan ürünler kalite olarak düşük ve niteliksiz oluyor ve haliyle Türk kullanıcısı da her seferinde Türk markalarına karşı bir kez daha yanılıyor. Ülkemizin yoğunluklu olarak ihracat yaptığı ülkeler de gelişmekte olan pazarlar olduğu için ürünlerde kaliteden çok ucuzluk ön planda oluyor. Bu da ülkemiz ürünlerinin markalaşamamasının en temel sebebi oluyor. Markanızı koruyup kollamak ve büyütebilmek için atılması zorunlu olan kritik adımlar sizce nelerdir? Marka oluşturulduktan sonra en zor süreç markanın devam ettirilebilmesi, büyütülmesi ve öldürülmemesidir. Bu nedenle dünyadaki ve ülkemizdeki trendler takip edilmeli, kesintisiz iletişim ile hedef kitlenin marka ile sürekli bağlantıda olunmalı, inovasyon, farklılık. Son 12 ayda markanızı büyütebilmek ve yerini sağlamlaştırabilmek için gerçekleştirdiğiniz en önemli aksiyonlar nelerdi? Hangi sonuçları elde ettiniz? COSMED’de son 12 ayda gerçekleştirdiğimiz en önemli aksiyon ambalajlarımızın yenilenmesi oldu. Yeni ambalajlarımızla birlikte ürünlerimizi dünya standartlarında revize ederek ihracata hız kazandırdık. Şu anda hala Avrupa ve Orta Doğu’da ürünlerimizin konumlandırması ile ilgili fizibilite çalışmalarına devam etmekteyiz. Her geçen gün distribütörlük teklifleri geliyor fakat biz bu konuda biraz seçici davranıyoruz, yurt dışında da yapacağımız konumlandırmalar ülkemizdeki eczane kanalı olmak durumunda... Ülkemizde ise en önemli sorun mevcut müşteriyi tüketen markalar için asıl sorun yeni müşteri oluşturmak. Eczacılarımızın da en çok şikayet ettikleri konunun bu olduğunu görmek bizi yeni projeler geliştirmeye itti. Genellikle kozmetik sektöründe sıkça rastladığımız ama dermokozmetik sektörü için bir ilk olan bilinçli

güzelliği anlatmayı hedeflediğimiz “Güzellik ve Bakım Festivali” etkinliği düzenlemeye başladık. Tüm Türkiye genelinde 20’den farklı şehirde toplam 100 eczanede düzenlediğimiz bu etkinlikler ile tüketicilerimize dermokozmetik kavramını daha detaylı aktarma şansı yakaladık, doğru cilt bakımını ve güzellik tavsiyelerini anlattık, markamızı ve ürünlerimizi tanıttık ve bunların yanında sağlıklı atıştırmalıklar, sürpriz hediyeler ile eğlenceli ve keyifli bir vakit geçirme fırsatı sunduk… Markamız için bir diğer önemli aksiyon ise uluslararası platformda katıldığımız kongreler oldu. İşimizin en önemli ve en keyifli tarafı kozmetik dünyasında neler olup bitiyor takip etmek… Bu anlamda ülkemizdeki markalar ve çalışmaları takip etmek yeterli gelmiyor, tüm dünyayı takip etmek gerekiyor… Bu yıl 05 – 07 Mart 2014 tarihlerinde katıldığımız Fransa Cannes’da düzenlenen Cosmetics Vision 2014 konferansında tüm dünyadan kozmetik otoriteleri ile bir araya geldik, yaklaşık 120 özel katılımcının arasındaki tek Türk ve tek Türk markası olmak gerçekten çok gurur vericiydi. Bir başka önemli etkinliğimiz ise 18 – 19 Mart 2014 tarihlerinde Dubai Pullman Deira City Centre’da 4.sü düzenlenen “Emerging HPC Surfactants Markets (Gelişmekte olan pazarlarda ev, kişisel bakım ve sürfaktanlar)” konferansı idi.

PTharma urkey

41 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15


Ülkemiz cilt tipi, karşılaşılan cilt sorunları ve dermokozmetik ürünlerden beklentileri en iyi şekilde analiz edebildiğimiz dermatoloji kongreleri bu anlamda bizler için çok önemli.

Konuşmacı olarak davet edildiğimiz konferansta gelişmekte olan Orta Doğu kişisel bakım pazarı üzerine bir sunum gerçekleştirdik. Kişisel bakım ürünlerinde tüketici tercihleri, değişen marka stratejileri, kilit büyüme faktörleri, gelişmekte olan trendler ve uygulamalar, Premium ve mass (kitlesel) marketlerdeki beklentiler üzerine gerçekleştirdiğimiz sunum çok ilgi gördü. Markamız ve ülkemiz kozmetik sektörü için çok önemli bir konferanstı. Marka değerinizi artıracak en son ne yaptınız? Marka için en önemli olgu imajdır. Biz yapacağımız her çalışmanın imajımıza olan katkısını düşünerek yapıyoruz. Bu doğrultuda yenilenen ambalajlarımızla birlikte web sitemizi yeniledik. Bunun yanında yaptığımız çalışmaları aktardığımız, kullanıcılarımızın bizleri tanıyabileceği, kendimiz kokan yeni bir web sitesi oluşturduk. Güzellik Kütüphanesi adını verdiğimiz bu web sitesinden markamız için neler yapıyoruz takip edilebilecek. Geçtiğimiz ay yaklaşık 4 senelik bir ar-ge çalışması sonrasında ortaya çıkan Hassas Cilt serimiz Ultrasense’in lansmanını yaptık. Bitkisel etken maddelerin öne çıktığı toplam 5 üründen oluşan bu seriyi ülkemizin farklı şehirlerinden seçtiğimiz 15 dermatolog ile 50 hassas cilde sahip kişi üzerinde yaptığımız çalışmalar doğrultusunda geliştirdik. Ekim ayı itibariyle eczane raflarında yerini alan ürünlerimiz ile markamız daha da güçlenerek yoluna devam ediyor. En son ise 21 – 25 Ekim 2014 tarihlerinde Antalya’da düzenlenen 25. Ulusal Dermatoloji Kongresi’ne katılarak dermatologlarımız ile bir araya geldik, markamızın iletişimini devam ettirdiğimiz etkinlikte yeni ürünlerimizi geliştirirken nasıl bir yol izlememiz gerektiği ile ilgili ülkemizin birçok şehrinden değerli dermatologlarla konuşma fırsatı yakaladık.

42 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Kısa vadede markanızı büyütebilmek, konumunu kuvvetlendirebilmek için hangi adımları atmayı planlıyorsunuz? Bugüne kadar bizler için önemli olan satış noktasıydı, bir marka oluşturmanın ön koşullarından bir tanesi hedef kitleniz doğrultusunda ulaşılabilir olmak diye düşünüyorum. Cosmed ürünleri şu anda Türkiye genelinde 740 yetkili eczanede satılıyor. Bugün herhangi bir şehirde bir kişi Cosmed ürünü satın almak istediğinde kendi şehrinde kolaylıkla ürünümüze ulaşabilir. Bu adıma ulaştıktan sonra yapacağımız çalışmalar ise daha çok son tüketiciye yönelik iletişim çalışmaları olacak. Markanızın 2023 hedefleri neler? Bunlara nasıl ulaşmayı amaçlıyorsunuz? Bundan 5 yıl önce yola çıkarken tek bir hedefimiz vardı; Türkiye’nin dermokozmetik markası olmak. 2023 yılında Cosmed çoktan ilk hedefine ulaşmış, uluslararası pazarlarda başarıyı gözüne dikmiş bir marka olacak. Bu hedefin reçetesi belli istikrarlı bir şekilde, hedefine inanarak, farklılık oluşturarak çok çalışmak. Dünyada daha çok bilinen ve tanınan Türk markalarının olması için sizce firmalar hangi adımları atmalı? Öncelikle firmalar cesur olmalı. Ülkemizin, sanayimizin ve teknolojimizin hiçbir ülkeden geride olmadığını unutmamak lazım. Biz istediğimiz sürece herşeyi başarabiliriz. Üniversitelerimizden bilgi dolu, çalışmaya hevesli, heyecanlı birçok mezun çıkıyor. Bu beyinlerden çok güzel projeler çıkıyor, bunları dinlemek lazım. At gözlüklerini bir kenara atarak, herkesin bakış açısına kulak vermek çok önemli. Bir iş 20 yıldır aynı şekilde yapılıyorsa 21. yılda da aynı şekilde yapılmamalı. Yenilik, yenilik, yenilik… 360 derece düşünmek, süreçlere profesyonel yaklaşmak ise tabii ki olmazsa olmaz… Sonra bir bakmışsınız ki bir marka meydana getirmişsiniz…

PTharma urkey

PTharma urkey



Yeni yılda cildinizi meyve özleriyle yenileyin Kadınların kâbusu gözaltı morlukları, ciltteki yağ butonları ve akneler yeni nesil teknolojik uygulamalarla kısa sürede tarih oluyor temizliğinden ve duruluğundan geçtiğini söyleyen Dr. Enis Keskin, yeni yıla özel güzellik önerilerinde bulundu. En hızlı sonuç veren işlemin cildi ölü deri tabakasından arındırmaya dayanan, doktor kontrolündeki kimyasal peeling uygulamaları olduğunu belirten Dr. Enis Keskin, “Son günlerde sıklıkla uyguladığımız, yeni nesil teknoloji ‘Biodinamik Peeling Sistemi’ ile çok iyi sonuçlar alıyoruz. Cildin ihtiyacına uygun seçtiğimiz meyve asiti; büyüme faktörü ve hyalüronik asit içeren özel bir maske ile kombin edilerek kullanıldığında, rejuvenasyon ( Ciltte gençleştirme) sağlamaktadır ve her cilt tipinde güvenle uygulanabilmektedir” dedi. Özel Bliss Maçka Polikliniği Medikal Estetik Hekimi Dr. Enis Keskin

Yeni yılda doğal ve taze bir cilde sahip olmanın sırlarını paylaşan Özel Bliss Maçka Polikliniği Medikal Estetik Hekimi Dr. Enis Keskin, kadınların kâbusu gözaltı morlukları, ciltteki yağ butonları ve akneler yeni nesil teknolojik uygulamalarla kısa sürede tarih oluyor açıklamasında bulundu. Dr. Enis Keskin, kadınların yeni yıl davetlerinde ışıltılı ve bakımlı görünmelerine olanak sunan, hücreleri yenileyen ve aktifleşmesini sağlayan tek seanslık yöntem Biodinamik Peeling Sisteminin her cilt tipinde güvenle kısa sürede anından sonuç vererek uygulanabildiğini belirtti. Güzelliğin en önemli aşamasının cildin

44 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Yeni yılda cildiniz meyvelerin mucizesiyle ışıldasın Akne ve ciltte biriken yağ butonlarından kolaylıkla kurtulmanın mümkün olduğunu vurgulayan Dr. Enis Keskin, meyve asitli peelingleri kullanmayı tercih ettiklerinin altını çizerek şunları söyledi; “Meyve asitli peelingleri kullanmayı tercih ediyoruz. Cilt durumuna göre glikolik asitli, salisilik asitli ya da bunların kombinasyonu olan sistemlerden birine başvuruyoruz. Yağ butonları ve akne sorunları olan kişileri de yine meyve asitli medikal bakımlara yönlendirebiliyoruz.” 2015’e değişiklikle girmek isteyenler için… Yeni bir yılda çekiciliklerini artırmak isteyen kadınlar için Dr. Enis Keskin, “ İçeriğinde Hyaluronik Asit içerikli ileri teknoloji ürünü olan dolgular ile çekici dudaklara sahip olabilirler “ dedi.

PTharma urkey

PTharma urkey


Dudak yapısına tamamen uyumlu olan yeni nesil dolgularla çok doğal sonuçlar alınabildiğini vurgulayan Dr. Keskin; “Maksimum yarım saat süren dolgu uygulamasının kalıcılığı 9 ay ile 12 ay arasında değişmektedir. Dolgu akabinde kalıcı makyaj uygulaması ile yapılan kombinasyon sonucu kusursuz ve her daim makyajlı gibi görünen güzel bir görüntüye kavuşmak mümkündür” bilgisini verdi.

Kusursuz bakışlar için ışık dolgusu Kusursuz bir cildin tamamlayıcısı olarak gözaltı morluklarının giderilmesinin de çok önemli olduğuna değinen Dr. Enis Keskin, “Gözaltı ışık dolgusu ile tek seansta küçük kanüller aracılığı ile gözaltı çukurlarınızdan ve morluklarınızdan kurtulmak mümkün. Üç hafta sonra ise kontrol yapılarak, gerekir ise ikinci bir seans ile işlem tamamlanmış olur” açıklamasında bulundu.

PTharma urkey

45 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Sağlıksız dişler kalp hastalıklarına davetiye çıkarıyor Birçok araştırmaya göre ağızdaki çürük ve dişeti hastalıkları vücutta pek çok farklı rahatsızlıklara neden olabiliyor

Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu

Diş eti hastalıkları dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok sık karşılaşılan sağlık sorunlarının başında geliyor. Birçok araştırmaya göre ağızdaki çürük ve dişeti hastalıkları vücutta pek çok farklı rahatsızlıklara neden olabiliyor. Kardiyovasküler hastalıklar açısından da yüksek risk faktörü oluşturan diş ve diş eti hastalıkları kalbe de zarar verebiliyor. Uzmanlar oral enfeksiyona sahip kişilerde, enfeksiyonun görülmediği bireylere kıyasla daha fazla kalp krizine rastlandığını belirtiyor. Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu konuyla ilgili uyarılarda bulunuyor. Kalp krizi mi yoksa diş ağrısı mı? Diş Hekimi ve Protez Uzmanı Çağdaş Kışlaoğlu toplumumuzda ağız sağlığına gereken önemin verilmediğine dikkat çekiyor. Ağızda oluşan çürüğe “diş çürüğü deyip” geçmenin yanlış olduğunu vurguluyor. Önemsenmeyen bir diş ağrısı aslında kalp krizi belirtisi olabiliyor. Çünkü kalp krizi harma harma urkey urkey

46 PT Ocak Şubat

‘15

PT

ağrılarının bir kısmı dişe vuruyor. Hasta aslında kalp krizi geçirirken hissettiği ağrının çürük dişten kaynaklandığını düşünerek hekime gitmek yerine ağrı kesici kullanıyor. İlaçlarla ağrıyı geçirmeye çalışırken hasta hayatını kaybedebiliyor. Kalp rahatsızlığı olan kişilerin dişlerinde var olan mikroorganizmalar dental işlem sırasında vücuda damar yoluyla yayılabiliyor. Bu nedenle hastaların yapılacak işlem öncesinde diş hekimlerini sahip oldukları hastalık konusunda bilgilendirmesi gerekiyor. Bu şekilde dental işlem öncesinde hastaya gerekli tıbbi konsultasyonlar yapılarak koruyucu ilaç tedavisi uygulanabiliyor. Dişeti hastalıklarına dikkat! Ağız ve diş bakımının doğru yapılmaması, diş ve dişeti hastalıklarına neden olmaktadır. Diş hastalıklarında meydana gelen iltihabi değişiklikler var olan koroner hastalıkların şiddetlenmesine de neden olabilir. harma harma urkey urkey

PT

PT



Novartis’ten sıtmayla mücadelede dev adım Novartis Birin Gücü kampanyasına destek veren Novartis çalışanları Zambiya’da 500 bin tedavi için fon topladı

Novartis Birin Gücü kampanyası ile

üç milyon sıtmalı çocuğun tedavisi

için fon oluşturdu. Kampanyaya destek veren

Novartis çalışanları Zambiya’da 500

bin tedavi için fon topladı. Novartis 2001’den beri

sıtmanın endemik olduğu 60

ülkede kar amacı gütmeden temin

edilen 700 milyon sıtma tedavisi ile hedefine ulaştı.

48 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Novartis, Birin Gücü kampanyası ile Zambiya’daki çocuklar için üç milyon sıtma tedavisi sağlamak için yeterli fonun toplandığını duyurdu. Eylül 2013’te başlatılan “Sıtmaya Son - Birin Gücü (Malaria No More - Power of One)” kampanyası tek tedavi sponsoru olarak Novartis tarafından destekleniyor. Önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olmasına rağmen sıtma her dakikada bir çocuğu öldürmeye devam ediyor. Novartis, Birin Gücü kampanyası ile bu hastalığın ortadan kaldırılması yönündeki gelişmeleri hızlandırmaya destek oluyor. Kampanyaya bağışlanan her bir dolar

PTharma urkey

Afrika’da sıtmalı bir çocuk için gerekli tedavinin temin edilmesini sağlıyor. Sosyal ağ, cep telefonu ve e-ticaret teknolojileri kullanılarak bağışçılar bağışlarının etkisini görebiliyor, deneyimlerini çevreleri ile paylaşabiliyor ve başkalarını bağış yapma konusunda teşvik edebiliyor. Novartis CEO’su Joseph Jimenez “Birin Gücü kampanyası Novartis’in sıtmayla savaşmadaki kararlılığının doğal bir sonucudur; Novartis çalışanlarının Zambiya’daki çocuklara yardım etmek için sağladıkları katkılardan dolayı gurur duyuyorum,” açıklamasında bulundu.

PTharma urkey


“Son on yılda, sıtmanın endemik olduğu bölgelere kar elde etmeksizin 700 milyon sıtma tedavisi sağladık, ancak yapılacak daha çok iş var. Sadece sıtma tedavilerine erişimi artırarak değil, aynı zamanda sıtmasız bir dünya vizyonumuza yaklaşmak üzere yeni nesil tedavileri araştırarak çabalarımızı sürdürmeliyiz.” Novartis Sıtma İnisiyatifi 2015’e kadar her yıl toplum tarafından finanse edilen 1 milyona kadar tedavinin karşılığını bağışlama sözü vererek, Birin Gücü kampanyası bağışlarının etkisini iki katına çıkardı. 42 ülkeden Novartis Grup şirket çalışanları da firmanın sıtmayı ortadan kaldırma hedefini desteklemek üzere Birin Gücü kampanyasının arkasında yer aldı. Son 12 ayda birçok olumlu çaba, çalışanların 500 bine yakın

tedaviyi karşılamak için yeterli para toplamasına olanak sağladı. Sıtmaya Son projesi CEO’su Martin Edlund “Sadece bir yıl sonrasında, global toplum ve Novartis çalışanlarının cömertliği sayesinde Zambiya’daki çocuklar için üç milyon tedavi bağışı hedefimize eriştik,” açıklamasında bulundu. “Bu harika bir başarı olmakla birlikte hiçbir çocuğun bir dolarlık tedavinin bulunamaması nedeniyle ölmemesi için savaşmaya devam etmeliyiz.” Birin Gücü kampanyasının odaklandığı başlıca ülke Zambiya’dır. Çocuklarda sıtmaya yakalanma ve sıtmadan kaynaklanan ölümleri azaltma amacıyla yürütülen bu kampanya 200 bin tedavinin teslim edildiği Kenya’da devam edecek.

PTharma urkey

49 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Göz yaralanmalarında bol suyla yapılan ilk müdahale körlüğü önlüyor Göz yanıklarında başınızı su dolu lavaboya ya da küvete sokun! Üsküdar’daki bir ortaokulda fen deneyi sırasında yaşanan patlamada iki gözünden ağır yaralanan ve bir gözünde görme fonksiyonunu kaybetme riskiyle karşı karşıya kalan 11 yaşındaki Mert Öztoprak’la gündeme gelen göz yanıklarında ilk müdahale hayati önem taşıyor. Uzmanlar, ilk müdahalede gözün bol suyla yıkanmasını, mümkünse başın su dolu lavabo veya küvete sokulmasını öneriyor

Op. Dr. Levent Akçay

50 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Patlamalar, savaş yaralanmaları ve iş kazalarında sıklıkla karşılaşılan göz yanıkları, çoğu kez görme fonksiyonunun kaybına varan ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Yanıkla seyreden göz yaralanmaları sonrasında yapılacak ilk müdahale, görme fonksiyonunu korumak adına büyük önem taşıyor. Özellikle kimyasalların yol açtığı yanık vakalarında, gözü bol suyla yıkama şeklinde yapılacak basit ama etkili ilk yardımın ilk anda tedavinin yarısının yapılması anlamına geldiğini belirten Dünyagöz Altunizade’den Op. Dr. Levent Akçay, şu bilgileri verdi: “Nerede olursa olunsun bu tip yaralanmalarda ilk anda gözleri bol suyla yıkamak çok önemlidir. Doktora götürmek için yolda geçen zaman bile gözü kör edebilir. İmkan varsa başı su dolu lavaboya veya küvete sokmak direkt yıkamaktan bile çok daha etkilidir. Böyle bir müdahale sayesinde göz kapaklarının göze yapışmasını engellediğiniz gibi kimyasal maddenin seyreltilmesini de sağlıyorsunuz. Böylelikle tedavinin yarısını yaparak gözün ve göz kök hücrelerinin yanmasını önlemiş oluyorsunuz.” Tedavide kök hücre ve korne nakline başvuruluyor En sık tuz ruhu, makyaj temizlemede kullanılan aseton, akü suyu, boya ve diğer kimyasallara bağlı yaralanma ve göz yanıklarına rastladıklarını anlatan Op. Dr. Levent Akçay, bu tip alkali ya da asit uygulamalarına maruz kalan gözlerde kök hücrelerin öldüğünü belirtti. Bugüne dek 500’ün üzerinde asit-alkali yanık tedavisi gerçekleştirdiğini anlatan Op. Dr. Levent Akçay, yanık tedavilerinde başta kök hücre ve kornea nakli gibi görme fonksiyonunu geri kazandıracak yöntemlere başvurduklarını ifade etti. Op. Dr. Akçay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Herhangi bir şekilde göz dokusu yanmış hastalarda kök hücrelerin ölmesiyle birlikte hastaların tekrar görebilmesi için hastalara kök hücre nakli yapılması gerekiyor. Bunun için hastanın birinci derece yakınlarından kök hücreler alarak, ameliyatla hastanın göz beyazıyla göz saydamı dediğimiz korneası arasına yerleştiriyoruz. Ardından birkaç ay sonra gerekirse kornea naklini yapıyoruz.”

PTharma urkey

PTharma urkey



Bedeninizin diline kulak verin… Bedenimizi çok iyi tanımamız, olaylar karşısında nasıl tepkiler gösterdiğimizi bilmemiz gerekmektedir gerçek anlamını yansıtmaktadır. Ancak insan tanımada beden dilini okumak, bize kişinin anlatmak istedikleri konusunda daha fazla bilgi vermektedir. Biz kelimelerin arkasından gittiğimiz için beden dilini izlemekte sıkıntı çekiyoruz. Bu yüzden gerekirse, bazen sözlere kulağımızı tıkamamız gerekebilir. Herkesin kişiliği farklı olduğu için; okuduğumuz her beden dili bize farklı bir keşfin kapılarını açacaktır.

Kişisel gelişim ve sağlıklı iletişim konusunda dünya çapında eğitimler veren MC Akademi Beden Dili İletişim Uzmanı Riccon İlhan Doğan, konu ile ilgili görüşlerini aktarıyor. Beden dili kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Tüm davranışlarımız kişiliğimizle bağlantılıdır ve herkes farklı şekillerde tepkisini göstermektedir. Ortak özelliklerimiz olan hareketlerimiz, kiminde biraz daha belirginken, kiminde de kendini belli edememektedir. Nefes almadaki sıklıklar, göz bebeğinin büyümesi, terlemeler, nabzın hızlı atması, kızarmalar, kan basıncının yükselmesinden kaynaklanır. Onun için bedenimizi çok iyi tanımamız, olaylar karşısında nasıl tepkiler gösterdiğimizi bilmemiz gerekmektedir. Beden dili ve tanımı Beden dili; duygularımızın bilinçli ve bilinçsiz iletilmesidir. Bedenin hareketlerinin durumu ve konumu, nesneler ve çevresi ile ilişkilidir. Sözler tek başına, kişinin anlatmak istediğinin

52 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Beden dili ile kavramak Kişiler zor durumda kaldığında öğrenilmiş davranış olarak yalan söyleyebilir, aldatma ve rol yapma eğilimi içine girer. Günümüzde mimikleri analiz ederek kişinin yalan söyleyip söylemediği veya davranışlarının ne anlama geldiğini anlayabiliyoruz. Kadınlar, erkeklere göre mimik okumada daha beceriklidir. Kadınlar iletişime daha önem verirken belli bir yerden sonra mimiklerde gerçekliği koruyamıyorlar. Korku, üzüntü, mutluluk, sürpriz ve öfke konusunda da sezgileri daha güçlü olabiliyor.. Bakışlarımız kişiliğimiz hakkında ipuçları veriyor Bir tartışma sırasında karşınızdaki kişinin samimiyetini ölçebiliyor musunuz? Birinin gülümsemesi gerçek mi yoksa sahte mi anlayabiliyor musunuz? Ya da birinin gergin bir ortamdaki bakışları kişiliğini mi yoksa tepkisini mi yansıtıyor? Gözbebeklerimiz heyecan anında yüz kaslarımız ile farklı kombinasyonlara girerek duygularımız yansıtmaktadır. • Mutluluk

PTharma urkey

PTharma urkey


• • • • •

Üzüntü Öfke Şaşkınlık Nefret Korku

Sözsüz sinyalleri dikkate alın İletişim becerisi, hem özel hem profesyonel hayatta bize hep yardımcı olmaktadır. İş hayatında sözlü iletişim önemli bir yer tutar ancak sözsüz iletişim çok daha önemlidir. Beden dili iletişiminde başarılı bir kişi, karşısındakinin söylemek istemeyip saklı tuttuğu şeyleri de anlayabilir. Bu da kişilere iletişimde büyük avantajlar sağlayabilir. Beden dili iletişiminizi geliştirmek için; • İnsanlarla göz teması kurabilir (jestler, mimikler, duruş şekilleri ve ses tonu) bunları okumaya çalışırken kişinin ne anlattığına değil nasıl anlattığına bakılmalıdır. • Birinin beden dili, sözleri ile eşleşmiyorsa; bir uyum içinde değilse o kişiye mutlaka dikkat etmek gerekir. Birinin çatık kaşları ile çok mutlu olduğunu söylemesi, işlerinin çok iyi gittiğini belirtmesi pek inandırıcı olmayacaktır. • Ses tonu da iletişim de önemli bir yer tutar. Ses tonunun yoğunluğu ne kadar alakadar olduğunu gösterir. Birinin derinden konuşması ne kadar samimiyetse coşkun bir ses tonu da aynı şeyi ifade eder. • Beden dili sinyallerinde sadece bir bölgeye

bakmak yanlış olur. Vücuttaki tüm sinyallere bakmak ve bunları da bir süreç içinde izlemek gerekir. Davranışlarınızı ve iletişiminiz gözden geçirin Davranışlarınız sizin kartvizitinizdir. Biriyle ilk karşılaşmanızda ilk notunuzu alacağınız yönünüzdür. Sadece fiziksel değil zihinsel davranışlar da iletişiminizi kuvvetlendirmede oldukça önemli bir rol almaktadır. Etkileyici bir davranış biçimine sahip olmanız, karşınızdakinin sizin için olumlu düşünmesine sebep olacaktır. Göz teması, dinç ve enerjik hareketler, dik ve güvenilir duruş davranışlarınızı belirlerken görüntünüz, bakımlı el ve tırnaklar, düzgün saçlar, kılık kıyafet karşınızdaki insan üzerinde olumlu etki yaratmanıza sebep olacaktır.

PTharma urkey

53 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Kalp çarpıntısı ablasyon yöntemi ile tedavi ediliyor Kalp çarpıntısının yakılarak veya dondurularak tedavi edilme yöntemi olan “ablasyon”, her yaştaki hastaya rahatlıkla uygulanabiliyor

Kalp atışlarının hızlanması, düzeninin bozulması veya nadiren yavaşlaması durumlarında hissedilen çarpıntı (ritim bozukluğu) şikayeti artık sadece yaşlılarda değil, çocuklarda ve hatta bebeklerde dahi görülüyor. Kalp çarpıntısının yakılarak veya dondurularak tedavi edilme yöntemi olan “ablasyon”, her yaştaki hastaya rahatlıkla uygulanabiliyor. Stres, sağlıksız beslenme, hareketsizlik, fazla miktarda kafein içerikli içecekler tüketmek gibi sebeplerle ortaya çıkan kalp çarpıntısı, kalp hızının yüksek, düşük ya da düzensiz olduğu durumlarda kendisini gösteriyor. Genellikle kalp ritmiyle ilgili bir hastalığın ilk sinyalini veren çarpıntı, kimi zaman da ritim sorunları dışındaki yapısal kalp hastalıklarına işaret edebiliyor. Özellikle yapısal kalp hastalığı olan hastalarda ortaya çıkan ritim problemlerinin hastanın hayatını tehdit

54 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

ettiğini belirten İstanbul İli Anadolu Güney Genel Sekreterliği-Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Mustafa Akçakoyun, “Kalp çarpıntısı, kişide şuur kaybına neden olur. Bazen de çarpıntıyla birlikte tansiyonda düşme, ciddi solunum sıkıntısı meydana geliyorsa, altta yatan başka bir kalp hastalığı olabilir ve bu durumun muhakkak araştırılması gerekir.” açıklamalarında bulunuyor. Akçakoyun’un verdiği bilgilere göre kalp ritminin yüksek hızda devam etmesi, kalbin kasılma fonksiyonunda ciddi sorunlara ve hatta kalp yetersizliğine dahi neden olabiliyor. Ayrıca kalbin kulakçık kısımlarından kaynaklanan, “atrial fibrilasyon” denilen ritim problemi, şeker hastalığı, hipertansiyon gibi başka risk faktörlerinin de etkisiyle kalp içinde pıhtı oluşturarak felç geçirme dahil birçok soruna yol açabiliyor. Ablasyon yöntemi kalp çarpıntısına son veriyor Kalp çarpıntısının tedavisinin, çarpıntıya sebep olan duruma göre değişebileceğini sözlerine ekleyen Doç. Dr. Mustafa Akçakoyun, “Kalp çarpıntısının tedavisinde, eğer hastanın altta yatan başka bir rahatsızlığı varsa bazen bu rahatsızlığı tedavi etmek, çarpıntı sorununu da ortan kaldırır. Ancak bazı hastalarda ilaçla veya elektrofizyolojik tedavi gibi daha ileri işlemler gerekmektedir.” açıklamalarında bulunuyor. Akçakoyun, özellikle son yıllarda büyük gelişmeler gösteren ve çarpıntının türüne göre sorunu yüzde 70’den yüzde 95’e yakın bir başarıyla tedavi eden ablasyon yöntemiyle ilgili ise şunları söylüyor:

PTharma urkey

PTharma urkey


“Kalp çarpıntısı tedavisinde kullanılan yöntem olan ablasyon, temel olarak kalbin içerisinde ritim probleminin kaynaklandığı bölgenin ucu ısınan kateterler aracılığıyla uygulanır. Bazı hastalarda bu amaç için ucu eksi 70 dereceye kadar soğuyan kateterler de kullanılmaktadır. Tedavi için öncelikle kasıktan toplardamarlar veya çarpıntıya neden olan sorun eğer kalbin solundaysa, o zaman atardamar yoluyla kalbe çeşitli kateterler yardımıyla girilip çarpıntının tetiklenmesi sağlanır. Bu esnada alınan ölçümler ve manevralarla çarpıntının çıktığı bölgenin tespiti yapılır. Daha sonra bu bölge ısıtılarak veya dondurularak çarpıntının oluşma mekanizması ortadan kaldırılmaya çalışılır.”

Özellikle çarpıntısı sık ve hayati tehdit oluşturan, ilaç kullanmak istemeyen veya ilaçtan dolayı yan etki meydana gelen hastalarda, ablasyonun en etkili tedavi yöntemi olduğunu belirten Doç. Dr. Mustafa Akçakoyun, ablasyon işlemi sonrasında kişilerin kısa sürede sosyal hayatlarına döndüklerini de sözlerine ekliyor. Radyasyonsuz tedavi ile çocuklar da sağlıklarına kavuşuyor Kalp çarpıntısı, son yıllarda çocuklarda ve hatta bebeklerde bile sıkça ortaya çıkabiliyor. Öyle ki, bebekler doğuştan kalp hastalıklarıyla dünyaya gelebiliyorlar. Özellikle hamilelik döneminde kullanılan zararlı maddelerin, bebeğin doğuştan kalp hastalığıyla dünyaya gelmesine sebep olabileceğini açıklayan Doç. Dr. Mustafa Akçakoyun, “Kalp çarpıntısı olan bebeklerde, solunum güçlüğü, emerken çabuk yorulma, ayak bileklerinde şişlik gibi belirtiler gözlemlenebilir. Eğer çarpıntıya ritim bozukluğu neden oluyorsa, 5-6 yaşına kadar bebeklere ve çocuklara ilaç tedavisi, 6 yaşından sonra ise elektrofizyolojik çalışma ve ablasyon tedavisi uygulanabilmektedir. Çocuklarda bu işlem esnasında radyasyonun etkilerini azaltmak için elektroanatomik haritalama gibi radyasyonsuz tedavi yöntemleri kullanılmaktadır.” ifadelerinde bulunuyor.

PTharma urkey

55 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15




Tırnaklarına bak hastalığını öğren Akciğerden kalbe, hepatitten bağırsak hastalıklarına hatta AIDS’e kadar birçok hastalığın ipucu tırnaklarınızda gizli

Okan Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü Yrd. Doç. Dr. Gamze Şenbursa

Tırnaklarınız ciddi hastalıklar ve sağlık problemleriniz hakkında önemli sinyaller veriyor. Tırnaklarınıza iyice bir bakın. Yukarı doğru burun seviyenize kadar kaldırın, yüzünüzden bir karış uzakta tutarak her birini dikkatlice inceleyin. Tırnaklarınızdaki eğrilik, çukurluk, girinti ve çıkıntılara bakın. Eğer tırnaklarınız çabuk kırılıyorsa kalınlığını kontrol edin. Tırnağınız, altındaki ve etrafındaki derinin rengini kontrol edin. Okan Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Gamze Şenbursa, tırnaklardaki değişikliklerin hastalıkların durumuyla bağlantılı olduğunu belirterek eğer bir değişiklik varsa mutlaka not alınması gerektiğini söylüyor. Yrd. Doç. Dr. Gamze Şenbursa, tırnaklarınızın size gönderdiği 8 önemli mesajı şöyle sıralıyor:

58 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Renksiz tırnaklar: Sağlıklı bir tırnağın rengi dokunulduğundan pembe- pembemsi beyaz olmalıdır. Eğer tırnaklarınız mat ya da çizgi çizgi başka renk ise gizli bir sağlık probleminiz olabilir. • Yeşil tırnaklar, bakteriyal enfeksiyonun göstergesidir. • Kırmızı çizgiler, kalp kapağı enfeksiyonunun işareti olabilir. • Mavimsi tırnaklar, kandaki oksijen seviyenizin düşük olduğunu gösterir. • Mat tırnaklar, vitamin eksikliğinin işaretidir. • Beyaz tırnaklar, hepatit gibi karaciğer hastalıklarının belirtisidir. • Koyu renk şeritler, yaşlanma ve konjestif kalp yetmezliği ile bağlantılıdır. Tırnaklarınızı iyice temizleyin ve hangi renkte olduğunu görün, tırnaklarınız size bir şeyler söylüyor olabilir. Kalın tırnaklar: Kalın tırnaklar doğal değildir. Tırnaklar güçlü olmalıdır, ancak normalden daha farklı ve pençe gibi görünüyorsa dikkatli olun. • Kalınlık akciğer hastalığının bir belirtisidir. • Kalın ve sert yüzey mantar enfeksiyonunu gösterir. • Kalın ve ayrılmış tırnaklar tiroid ya da sedef hastalığını gösteriyor olabilir. • Normalden daha kalın tırnaklar aynı zamanda dolaşım problemine işaret ediyor olabilir. Kalınlaşan tırnaklar gözden kaçırdığınız bazı problemlerin belirtisidir. Yeni bir ilaca başladığınızda alerjik reaksiyonlar hemen tırnaklarınızda kalınlaşmaya neden olur. Ayrılmış tırnaklar: Tırnaklar sadece kapılara veya etrafa takılmakla kırılmaz. Kırılma sebebi sadece ellerinizi çok fazla yıkamanız ya da ojeler değildir:

PTharma urkey

PTharma urkey


• Kırılmış tırnaklar folik asit, C vitamini ve protein eksikliğinin bir sonucudur. • Eğer kırılmış tırnaklar, tırnak diplerinde oyuklarla beraber görülüyorsa bu sedef hastalığının bir belirtisidir. Sedef hastalığı %10 oranında tırnaklardan başlar. • Kırılan tırnaklar aynı zamanda beslenme yetersizliğinin de bir göstergesi olabilir. Yediklerinize dikkat edin ve genel sağlığınız için tırnaklarınıza daha fazla özen gösterin. Çukur (kaşık) tırnaklar: Çukur tırnaklar içteki problemlerin bir belirtisidir. Eğer bütün halinde bir çukurlaşma varsa bu durum genellikle fazla su tutulumu ile alakalıdır. • Demir eksikliği • Hemakromatozis (karaciğerin vücutta fazla demir tutmasıyla gerçekleşen bir karaciğer hastalığı) • Kalp hastalıkları • Hipotiroidizm Tırnaklarınız ve sağlığınız bazen paralel seyir gösterir, sağlık problemlerinden kurtulan kişilerin tırnakları normale döner. Oyuk tırnaklar: Küçük oyuklar ve çukurlar ellerinizi ihmal etmekten dolayı olabilir ya da sağlığınızla daha yakından ilgilenmeniz için bir uyarı olabilir. Oyuk tırnaklar; • Sedef hastalığı • Konnektif doku bozuklukları • Alopecia areata ( saç kaybına neden olan bağışıklık sistemi hastalığı) • Çinko eksikliği (genellikle tırnaklarınızın ortasında uzun çizgi şeklinde bir oyuk) Ellerinizi besin eksikliği belirtileri için sık sık kontrol edin.

Çıkıntılar: Tırnakların yüzeyi düz ve çok fazla hissedilmeyen ince çizgilerden oluşur. Belirgin çıkıntılar vücudunuzda bir şeylerin yanlış gittiğinin göstergesidir. Çıkıntılı tırnaklara sahip olanlarda görülen en sık problemler: • Demir eksikliği • Artrit • Lupus (tırnak diplerinde kırmızı çizgiler) Onlar sadece birer çıkıntı değil, bir sağlık işareti olabilirler. Kuru ve ince tırnaklar: Losyonlara ya da tırnak bakım yağlarına ihtiyacınız yok. Eğer tırnaklarınız kuru ve inceyse hormon seviyenizi ölçtürmenizde fayda var. • Tiroid hastalıkları tırnakların incelmesine neden olur. Kuru tırnaklar kolayca kırılır ve ayrılır. • Mantar problemleri tırnaklarınızı ya kuru ya da nemli yaparlar. Hem tiroid hem de mantar problemleri tedavisi uzun sürer. Eğer tırnaklarınızda böyle bir değişiklik görürseniz hemen dikkate almalısınız. Yumru şeklindeki tırnaklar: Eğer tırnaklarınızın etrafında şişmiş bir deriniz varsa ya da tırnaklarınız şişmiş gibi görünüyorsa buna ‘clubbed- yumru tırnak’ denir. Yumru tırnaklar; • Akciğer hastalıkları (özelliklede solunum zorluğu çekenlerde) • İnflamasyonlu bağırsak hastalıklarında • Karaciğer hastalıklarında • AİDS’te görülür. Tırnaklarınız sadece bu yukarda sayılan hastalıkların belirtisi olmayabilir. Bu belirtiler sizin sağlığınıza dikkat etmeniz için delil niteliğindedir. Ellerininiz size gönderdiği mesajları göz ardı etmeyin. Tırnaklar ve hastalıklar düşündüğünüzden çok daha yakından ilişkilidir. Sağlığınızı korumak için sık sık tırnaklarınızı kontrol edin.

PTharma urkey

59 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Keçiboynuzu pekmeziyle gelen başarı Keçiboynuzu’nun özünü ileri teknoloji ve steril yöntemlerle şişeleyerek eczanelerde satışa sunan Hünnap Doğal Ürünler, Altın Havan Ödülleri İlaç Dışı Ürünleri Kategorisi’nde Yılın Ürünü Ödülü’nü aldı Hünnap Doğal Ürünler’in “Anadolu”dan sloganıyla piyasaya sürdüğü Hünnap Keçiboynuzu Özü, sağlık ürünlerinin yarıştığı Altın Havan Ödülleri İlaç Dışı Ürünleri Kategorisi’nde Yılın Ürünü Ödülü’ne layık görüldü. 21 Kasım 2014 tarihinde Park Bosphorus Hotel’de düzenlenen törende ödülünü Altın Havan Jüri Üyesi Ecz. Zeliha Yılmaz’ın elinden alan Hünnap Doğal Ürünler Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Sarı, kendilerini ödüle layık gören eczacılara ve jüri heyetine teşekkür etti. Genç bir firma olmalarına rağmen ödüle layık görüldüklerini ifade eden Sarı, “İnsan çok değerli ve mükemmel bir varlıktır. İnsan için yapılan en iyi şeyin bir ayrıcalık değil bir doğal sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Bu yüzden bizimle beraber çalışan bütün eczacılarımıza eczacı dostlarımıza katılan tüm firmalarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Neden sadece eczanelerde?

60 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Kentleşme ve modernleşme ile birlikte insanın topraktan ve doğallıktan uzak gıdalarla beslendiğini söyleyen Sarı, bunun da hastalıklara davetiye çıkardığının altını çizdi.Sarı, insanımızın doğayla ve doğal olanla yeniden buluşması için yola koyulduklarını belirterek, “Daha saf ve kirlenmemiş, binlerce yıllık deneyimlerle süzülmüş bir geleneğin ürünlerini sofralarınıza taşımak için kollarımızı sıvadık. Daha güçlü, daha sağlıklı ve daha mutlu bir hayata birlikte merhaba demek için Anadolu’muzun seçkin geleneksel tatlarını bütün saflığıyla sizlere sunuyoruz” diye konuştu. Eczacılar fitoterapi yani bitkilerle tedavi konusunda tek uzman olduğu için ürünlerini sadece eczanelerde sattıklarını kaydeden Sarı, şunları söyledi:“En ileri teknoloji ve steril ortamlarda ürünlerin geleneksel doğasına ve tatlarına sadık kalarak üretim yapıyoruz. Bu zenginlikleri şifalı doğası ve tavizsiz üretim kriterleriyle sadece eczanelerde halkın beğenisine sunuyoruz. Hünnap Doğal Ürünler, şifa dolu Anadolu tat geleneğini yaşatmayı ve yaygınlaştırmayı en temel hedef olarak seçmiştir.” İlhamı doğadan tadı Anadolu’dan Keçiboynuzu genelde Akdeniz ikliminin yoğun yaşandığı bölgelerde yetişir. Herhangi bir aşılanmaya gerek duymaz, organik ve yabani bir meyvedir. Keçiboynuzunda Yağ, Kafein, Gluten ve Kolesterol bulunmaz. İçerisinde; Doğal Kalsiyum, Demir, Potasyum, Magnezyum, Fosfor, Çinko, Mangan, Sodyum,

PTharma urkey

PTharma urkey


Protein, Diyet Lifi, C, A, E, B, D, B2, B3 Vitaminleri bulunur. Keçiboynuzu Meyvesinin özüyle elde edilen Hünnap Keçiboynuzu Özü, kokusu ve tadıyla önemli bir gıda olmasının yansıra, insan için gerekli olan birçok minerali ve değerli pek çok vitamini bünyesinde barındırması sebebiyle güçlü bir sağlık kaynağıdır. İçeriğindeki gallik asitler, organik asitler, zengin mineral ve vitaminler sayesinde yüzde yüz doğal bir besindir.

HMF değerlerine dikkat! Özellikle ısıl işlemlerin uygulanması ile muhafaza edilen, rengi ve kıvamı koyulaştırılan gıdalarda çok önemli bir kalite faktörü olan Hidroksi Metil Furfurol (HMF), değeri Avrupa Birliği standartlarına göre; keçiboynuzu özü için en fazla 75 mg/kg olarak belirlenmiştir. HÜNNAP Keçiboynuzu Özü Buhar, Vakum yöntemiyle (soğuk pres) yapılmakta olduğundan “HMF değeri 9,3mg/kg dır.

PTharma urkey

61 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Robot insanlarla nasıl iletişim kurulur? İletişim sırasında kelimelerle olduğu gibi beden dilimizle de çeşitli mesajlar iletiriz. Sözcüklerimizle jest ve mimiklerimiz

birbirini desteklediği zaman karşımızdaki kişide güven ve ilgi uyandırabiliriz

İletişim sırasında kelimelerle olduğu gibi beden dilimizle de çeşitli mesajlar iletiriz. Hatta bedenimizle ilettiğimiz mesajlar kelimelerimizden çok daha yoğun ve etkilidir. Sustuğumuz zamanlar da dahi beden dilimizle kendimizi Riccon İlhan Doğan ifade etmeye devam ederiz. Doğru ve yerinde kullanılan beden dili iletişimimizin çok daha etkili olmasını sağlar. Sözcüklerimizle jest ve mimiklerimiz birbirini desteklediği zaman karşımızdaki kişide güven ve ilgi uyandırabiliriz. Kişisel gelişim ve sağlıklı iletişim konusunda dünya çapında eğitimler veren MC Akademi Beden dili iletişim uzmanı Riccon İlhan Doğan, konu ile ilgili görüşlerini aktarıyor. Jest ve mimik kullanmayan insanlara karşı önyargılıyız Jest ve mimiklerin taşıdığı büyük öneme rağmen, kültürlerinden veya kişiliklerinden dolayı bazı kişiler mimiklerini ve jestlerini daha az kullanırlar. Bu kişilerin ruh halini anlamakta güçlük çekeriz. Bu tür insanlar için soğuk insan ya da robot insan tabirini kullanırız. Çünkü memnuniyetlerini anlatacak hiçbir sinyal yansıtmazlar. İletişim esnasında böyle kişilerle karşılaştığımızda ilk etapta samimiyetlerinden şüphe duyarız. Kişinin kendi kontrolü altında olmayan

62 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

bu soğukluk durumu iletişime bir sıfır yenik başlamasına neden olabilir. Bu özelliğini, içinde var olduğu kültürden alıyorsa farklı kültürlerden kişilerle iletişim kurarken yaşadığı sorunlar kendilerine olan güvenlerinde de sarsılmalara neden olabilir. Bu tip durumlarla kişiler arasında yakınlık arttıkça sorunlar da kendiliğinden yok olacaktır. Önemli olan iletişim halindeyken saygılı davranışları sürdürmek ve karşımızdakini iyi analiz edebilmektir. Biz iyi niyetimizi doğru şekilde aktardıktan sonra iletişim sağlıklı bir hale gelecektir. Biz de birer robot insan olabiliriz Beden dili duyguları ele verir, ancak hangi belirtilerin hangi duyguyla eşleştiğini söylemek zordur. Korku, heyecan, panik, öfke, hepsi ses tellerinin gerilmesine ve sesin yükselmesine sebep olur. Korku halinde kaşlar kaldırılır, çok düz bir şekilde alında yatay çizgiler oluşur. Alt göz kapaklarında gözle görülen bir gerginlik vardır. Ürperme, nabzın hızlanması, terleme, titreme tepkileri gözlenir. İletişim kurduğumuz insanları gözlemlerken çoğu zaman kendimizi unutuyoruz. Farkında olmadığımız halde biz de iletişimde jest ve mimik kullanmayarak karşımızdaki kişinin robot insan olduğumuzu düşünmesine neden olabiliriz.

PTharma urkey

PTharma urkey


Kendimizi gözlemlemenin en kolay yolu bir ayna karşısında konuşmaktır. Ayna karşısında konuşmak iletişim halindeyken bedenimizin ne şekilde hareket ettiğini görmemize yardımcı olur. Jest ve mimiklerimizin mesajlarımızı yansıtabilmesi sağlıklı bir iletişim için çok önemli. Kişi, kendini gözlemleyip tanıdıkça beden dilini de kontrol altına alabilir. Jest ve mimikler duygularımızın habercisi Kullandığımız her jest ve mimik farklı anlamlar içeriyor. Eğer birinden ilgi bekliyorsak fiziksel olarak yakın bir pozisyon içerisine giriyoruz

ya da uzak tutmak istediklerimizle aramıza mesafe koyuyoruz. Kollarımızın kapalı olması iletişime kapandığımızı, gözbebeklerimizin büyümesi heyecanımızı, ellerimizi ovuşturmamamız bir şeylerden şüphelendiğimizi gösteriyor. Konuşma esnasında kurulan göz teması karşımızdaki kişilere özgüvenimizi göstermenin en kestirme yolu. Hoşlanmadığımız kişilerle aynı ortamda bulunduğumuzda istemesek de jest ve mimiklerimizle gerçek duygularımızı açığa çıkartıyoruz.

PTharma urkey

63 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Her yıl 2 milyon insan hayatını verem nedeniyle kaybediyor! Pek çok farklı nedenden dolayı ortaya çıkabilen verem günümüzde tedavi edilebilen ancak tedavisi uzun süren bir hastalık

Halk arasında ‘İnce hastalık’ olarak da bilinen verem dünyada her yıl 2 milyon insanın hayatını kaybetmesine neden oluyor. Pek çok farklı nedenden dolayı ortaya çıkabilen verem günümüzde tedavi edilebilen ancak tedavisi uzun süren bir hastalıktır. KadıköyŞifa Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Cengiz Şen, verem nedenleri, belirtileri ve tedavisi hakkında bilgi veriyor! Verem (tüberküloz) hastalığını yapan bir bakteridir. Bu mikrobu 24 Mart 1882 de Robert Koch keşfetmiştir. Özellikle solunum yolu ile bulaşan bir mikroptur ve dünya nüfusunun üçte birinde - yaklaşık 2 milyar insan- bu mikrop bulunmaktadır. Mikrobun vücutta bulunması hastalık anlamına gelmez. Taşıyıcıların ancak %10’unda hastalık meydana gelir. Hastalığın oluşabilmesi için mikrobun

64 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

çoğalmaya başlaması gerekir. Yılda 8 milyon insan vereme yakalanıyor! Özellikle vücut savunma sistemi zayıflamış kişilerde bu daha kolay gerçekleşir. Uyuşturucu madde kullanımı, sigara ve alkol tüketimi, d vitamini eksikliği, kilonun düşük olması, silika tozlarına maruz kalmak, kanser, şeker hastalığı, kronik böbrek hastalığı, çölyak hastalığı, AIDS, kortizon kullanımı, organ nakli ve tüberküloz hastası ile yakın ve uzun süreli temas hastalık gelişimini kolaylaştırmaktadır. Dünyada yılda 8 milyon, (ülkemizde de yaklaşık 20.000 ) yeni tüberküloz hastası ortaya çıkarken, 2 milyon insan da tüberküloz nedeniyle hayatını kaybetmektedir. 2 haftadan uzun süren öksürük tehlikeli! Öksürük, balgam çıkarma, kan tükürme, kilo

PTharma urkey

PTharma urkey


kaybı, gece terlemesi ve halsizlik verem hastalığının en sık görülen belirtilerindendir. Özellikle öksürük yakınmasının antibiyotik ve diğer tedavilere rağmen 2 haftadan uzun sürmesi dikkate alınmalıdır. En sık akciğerler tutulmakla birlikte diğer organlarımızda da (örneğin kemik, bağırsak, ses telleri vb) tüberküloz gelişebilmektedir. Akciğer tüberkülozunda kesin tanı için en geçerli yöntem balgam incelemesinde mikrobun saptanmasıdır. Balgam çıkaramayan hastalarda balgam çıkarmayı kolaylaştıracak ilaç ve yöntemler denenebilir; Bronkoskopi adı verilen endoskopik inceleme ile balgam örneği alınması gerekebilir. Verem tedavi edilebilen ancak tedavisi uzun süren bir hastalıktır! Tüberküloz tedavi edilebilen bir hastalıktır. Tedavi süresi 6 aydır. Bazı durumlarda bu sürenin uzatılması gerekebilir. İlk iki ay 4 farklı

antibiyotik kullanılırken son 4 ay iki antibiyotik ile devam edilir. Genellikle tedavinin 15. gününden itibaren hastalar kendilerini daha iyi hissederler ve bulaştırıcılık ciddi oranda ortadan kalkar. Bu dönmede tedavinin “nasıl olsa kendimi daha iyi hissediyorum” düşüncesiyle erken kesilmesi hastalığın ilerlemesi ve ilaç direnci gelişmesi gibi çok ciddi sorunlara yol açabilir. Dirençli tüberkülozun tedavisi hem daha uzundur, maliyeti yüksektir hem de başarı oranı çok daha düşüktür. Tüberkülozdan korunmak için alınması gereken en önemli önlem bulaştırıcı hasta bireylerin düzgün tedavi edilmesinin sağlamasıdır. BCG aşısı tüberküloz menenjit gibi tüberkülozun tehlikeli formlarından koruyucu etki gösterir. Kişinin uykusuna ve beslenmesine özen göstermesi, stresle mücadele etmesi önemlidir. Güneş ışığı da ortamdaki verem mikroplarının ölmesine neden olmaktadır.

PTharma urkey

65 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Gözleri kaşımak ve ovuşturmak keratokonusu tetikliyor Türkiye gibi sıcak ve tozlu ülkelerde sık görülüyor

Dünyagöz Göz hastalıkları uzmanı Op. Dr. Efekan Coşkunseven

Gözün saydam tabakası korneanın, incelme ve sivrileşmesiyle kendini belli eden keratokonus hastalığını, gözleri kaşımak, ovuşturmak ve sert baskı yapmak tetikliyor. Hastalığın erken ortaya çıkmasına ve ilerlemesine katkıda bulunan bu davranıştan kaçınmak, ileride kornea nakline kadar giden ciddi görme sorunlarını önlemeye yetiyor. Hastalık, Türkiye gibi sıcak ve tozlu ülkelerde sık görülüyor Keratokonus, gözün saydam tabakası korneanın, ilerleyici miyop ve astigmat ile birlikte incelme ve sivrileşmesiyle görülen hastalık olarak biliniyor. Genellikle ergenlik döneminde başlayan hastalıktan hastalar ancak 20’li yaşlarında haberdar oluyor. 20–40 yaş arasında ilerleme gösterip 40 yaştan sonra durağan döneme giren keratokonus, tedavi edilmezse kornea nakli gerektiren ciddi görme sorunlarına yol açıyor. Dünyagöz Etiler’den göz hastalıkları uzmanı Op. Dr. Efekan Coşkunseven, korneanın öne doğru bombeleşmesi ve sivrilmesiyle karakterize, “keratokonus” hakkında şu bilgileri verdi: “Korneadaki şekil bozukluğu olarak da tanımlanan keratokonusun birçok nedeni bilinmekle birlikte, gözün sıkça ovalandığı alerjik göz rahatsızlıkları da hastalığa zemin

66 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

hazırlayabiliyor. Çocukluk dönemi alerjik konjonktivitin sık görüldüğü sıcak ve tozlu Türkiye gibi ülkelerde maalesef çok daha sık rastlanır. Genetik yatkınlık da söz konusudur. Ailede bir keratokonus hastası varsa özellikle dikkat edilmelidir çünkü keratokonusta genetik faktör önemli rol oynamaktadır. Göz kaşınması, sert kontakt lens kullanımı gibi çevresel faktörler de genetik olarak müsait kişilerde bu hastalığın ilerlemesine sebep olabilir. Bazen de hiçbir şikâyeti olmayan sadece miyopi ve astigmat kusurunu lazer ile tedavi ettirmek isteyen hastalara yapılan çok özel tetkikler sonucu teşhis konulabiliyor. Keratokonustan korunmak için gözünüzü ovalamayın, kaşımayın ve mutlaka her yıl genel göz muayenenizi yaptırın.” Akdeniz ülkelerinde yaygın Hastalığın her literatürde 2 bin kişiden birinde görüldüğünü anlatan Dr. Efekan Coşkunseven, Türkiye gibi sıcak ve alerjinin yaygın olduğu ülkelerde bu oranın çok daha yüksek olduğunu söyleyerek keratokonusun belli başlı özelliklerini şöyle sıraladı: “Keratokonus özellikle Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde yaygındır. Başlangıç evresinde keratokonusun görme üzerine olumsuz etkisi yoktur. Keratokonuslu hastalarda önce kontrast duyarlılıkları bozulur. Her rengi aynı canlılıkta görme gibi yakınmalar ortaya çıkar. Özellikle gece görmede sorunlar yaşanabilir. Keratokonus ilerlemeye başladıkça çoğu hasta araba kullanırken uzaktaki cisimleri net seçemediğini, televizyon seyrederken alt yazıları görememeye başladıklarını fark eder. Bazen hastalar göz kapaklarının üstüne dokunup baskı yaptıklarında ya da göz kapaklarını yana doğru çektiklerinde görmelerinin düzeldiğini, daha net görebildiklerini ifade ederler.

PTharma urkey

PTharma urkey


Aslında bu ilerleyen keratokonus vakalarının çoğunda rastlanan bir bulgudur. Ancak bu geçici bir düzelmedir. Bu şekilde görmeyi sürdürmek mümkün değildir. Keratokonusun ilerlemesine bağlı olarak hastaların görme yetenekleri ileri derecede kaybolur. Görmenin yüzde 95 kaybı anlamına gelen bu durumda, hastalar için bir iki metre ötesini görmek imkânsızlaşır. Bu çoğu kişinin anladığı anlamda körlük olmasa bile legal körlük denilen görmenin ileri derecede düştüğü seviyedir. Risk grubuna giren kişiler takip süreci içinde gözlerini asla kaşımamalıdır. Hastalığın genetik temellerinde kornea ile ilgili yapısal bir değişiklik yarattığı için gözleri kaşımak, ovuşturmak, sert baskı yapmak hastalığın ilerlemesine, erken ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu yüzden bu risk grubundaki kişilere ve hastalara gözlerini ovuşturmamaları, kaşımamaları önerilir” dedi. Keratokonusu durdurmak mümkün Bugün keratokonusun ilerlemesini durdurmak için CCL (Corneal Cross Linking) diğer bir adıyla çapraz bağlantı yönteminin kullanıldığı belirten Op. Dr. Efekan Coşkunseven, tedavi detaylarını şöyle anlattı: “Bu yöntemi hastaya uygulayabilmek için kornea kalınlığının 400 mikronun altında olmaması gerekiyor. Dolayısıyla hastanın bu yöntem için uygun olup olmadığını kornea kalınlığı ölçümü ve topografik incelemelerden sonra karar verebiliyoruz. Kritik olan nokta hastalığın erken tanısı ve sonrasında tedavi edilmesi. Keratokonusta erken teşhis kornea nakline kadar ilerleyen hastalığın önlenmesi ve kontrol altına alınmasında büyük önem taşıyor. Dünyagöz, CCL yöntemini 2006 yılından bu yana Türkiye’de ilk defa uygulayan ve şimdiye kadar 1500’ün üzerinde hasta tecrübesi olan bir merkezdir.” Görmeyi artıracak yöntemler Keratakonuslu bir hastanın görmesini artırmak için kontakt lens, halka yöntemi, topografik

lazer tedavisi ve göziçi kontakt lens olmak üzere 4 farklı yöntemin bulunduğunu belirten Coşkunseven, bu yöntemleri anlattı: Kontakt lens: Günümüzde halen dünyada kullanılan en yaygın yöntemdir. Ancak sert yapıda olmaları nedeniyle kullanımları hasta için zor olabiliyor. Bunun yerine birçok hasta tarafından tercih edilen Clearkone lens olarak adlandırdığımız lensler yumuşak (hybrid) ve santral korneayı koruyucu özel yapısı ile keratokonus hastalarımızda çok başarıyla uyguladığımız bir tedavi yöntemi. Halka yöntemi: Kontakt lensi kullanamayan hastalarda başvurduğumuz bir yöntemdir. Dünyagöz’de bugün Intralase Femtosecond Lazer yöntemiyle kanal oluşturarak (8 saniye) yaklaşık 1-2 dakikada bu ameliyatı gerçekleştirmek mümkündür. 5000’den fazla halka tecrübemiz var ve bu konuda doktorlara eğitim de veriyoruz. Topografik lazer tedavisi: Türkiye’de yine ilk Dünyagöz tarafından yapılmıştır. Tedavide lazer, keratokonuslu dokudaki harita analiz edilerek programlanıyor. Göziçi kontakt lens: Bu tedaviyle -18 numara sferik ve -6’ya kadar astigmat tedavisi yapılabiliyor. Keratokonusta en uygun tedavi kararının hastanın ayrıntılı muayenesinden sonra verilebileceğini belirten Coşkunseven, CCL tedavisi ile keratokonus hastalığının durdurabileceğini; kontakt lens, halka, topografik lazer, göziçi kontakt lens tedavilerinin ise görmemizi artırdığını bu nedenle tedavide kontakt lens ve CCL ya da halka ve CCL yöntemlerinin bir arada kullanılması gerektiğini vurguladı. Bu belirtiler varsa mutlaka doktora başvurun: ¬ Gözünüzde sürekli alerji ve kaşıntı, ¬ Devamlı ilerleyen miyopi ve astigmat, ¬ Gözlüklerinizden bir türlü memnun olamama, ¬ Gözlüğe rağmen net görüş elde edememe, ¬ Gece araba kullanırken zorluk çekme.

PTharma urkey

67 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Bu kış Fresh’n Soft Mentollü ile rahat bir nefes alın Havaların soğumasıyla grip, anjin, bronşit, nezle gibi hastalıklar beden ve ruh sağlığımızı kötü etkilemeye başladı. Fresh’n Soft Mentollü Islak Cep Mendili, mevsim geçişlerinin hepimizi olumsuz etkilediği bugünlerde istediğiniz anda ve ihtiyacınız olan her yerde rahatlıkla kullanabileceğiniz bir ürün. Mentol içeriğiyle daha ferah nefes almanıza yardımcı olan Fresh’n Soft, içeriğinde bulunan Aloe Vera özü ile de kuru mendille silmekten kaynaklanan tahrişi engelliyor. Yeniliklere imza atan Fresh’n Soft’u, 15 mendil içeren paketi ve rahatlatan etkisiyle her an yanınızda taşıyabilirsiniz.

Nasal relief from Fresh’n Soft wet wipes with menthol

68 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

The cold weather has started to affect us physically and mentally by making ill such as getting cold, flu or even worse if it becomes bronchitis. Fresh’n soft wet wipes with menthol are very convenient to carry due to its pocket size and give you the comfort of wiping your nose with relief. Fresh’n Soft wet wipes contains menthol and aloe vera. Menthol refreshes the breath and aloe vera helps to reduce the irritation caused by dry wiping of nose. Innovative brand Fresh’n Soft makes your life easier specifically during winter with this unique product. It contains 15 wipes and is offered in pocket size.

PTharma urkey

PTharma urkey


Saçınıza & Cildinize Değer ...

SAÇLARINIZ

N İ S E M L Ü K Ö D

%

SkinLab European Laboratory

87,5

*

Yapılan Klinik Testlerle Kullanıcı Memnuniyeti

E www.zigavus.com

21 günde

SADECE ECZANELERDE

* Dermatolog kontrolünde yapılan Klinik Etkinlik Testlerde; 3 haftalık kullanım sonrasında katılanların %87,5’u saç dökülmesinin azaldığını belirtti. Application and apparatus test report, test No 28/11/12/A


Sağlık dönüşümünde dev işbirliği anlaşması GE Sağlık, GAMA Holding A.Ş. ve Türkerler Holding, Sağlık Bakanlığı kamu özel sektör ortaklıklarının geliştirilmesi için işbirliği anlaşması imzaladı

GE Sağlık, GAMA Holding A.Ş. ve Türkerler Holding, Türkiye’nin sağlık dönüşümünü kamu özel sektör ortaklıkları ile desteklemek amacıyla, Sağlık Bakanlığı’na ait iki stratejik proje olan Kocaeli Sağlık Kampüsü Projesi ve İzmir Bayraklı Sağlık Kampüsü Projesi’nin geliştirilmesi için bir anlaşma imzaladılar. Anlaşma, Sağlık Bakanlığı tarafından 2012 yılında kamu özel sektör ortaklığı projelerinin tasarımı, yapımı, finansmanı, işletilmesi ve bakımı ile görevlendirilen GAMA ve Türkerler konsorsiyumu için, projenin başarıyla sonuçlandırılmasına yönelik önemli bir adımı temsil ediyor. Gelişmeye odaklı Türk sağlık sisteminin oluşturulması ilkesine bağlı olan GE adına, bu anlaşma, GE’nin kamu özel sektör ortaklık projelerine katkıda bulunmasına yönelik stratejik bir çerçeve sunuyor. GE, GAMA ve Türkerler konsorsiyumu, GE’nin projelerde paydaş olmasının yanı sıra, kamu özel sektör ortaklığı projelerinin geliştirilmesine de katkı sağlıyor.

70 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

İmzalanan anlaşma ile ilgili olarak; GAMA Holding A.Ş. CEO’su Hakan Özman, “Sağlık Bakanlığı’nın kamuya ait sağlık hizmetlerinde kapasite ve kalitenin iyileştirilmesini hedefleyen kamu özel sektör ortaklıkları vizyonunun gerçekleştirilmesi yönünde önemli bir ilerleme kaydedildi. Farklı sektörlerde Türkiye’nin gelişimine katkıda bulunmaya kararlı bir firma olarak, GE Sağlık ile yapılan bu anlaşma, Kocaeli Sağlık Kampüsü ve İzmir Bayraklı Kampüsü projelerinin gerçekleştirilmesinde ve çok ortaklı birlikteliğin yapılandırılmasında önemli bir adımı temsil ediyor” dedi. Türkerler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Türker, “Sağlık Bakanlığı, GAMA ve Türkerler konsorsiyumunun önüne Kocaeli ve İzmir Bayraklı projelerinin gerçekleştirilmesi için net hedefler koydu. General Electric dünya genelinde sağlık hizmetine yönelik kamu özel

PTharma urkey

PTharma urkey


sektör ortaklık projelerinde ortaya koyduğu performans ile geniş bir teknoloji ve yetkinlik portföyü sunuyor. Sağlık Bakanlığı’nın bu stratejik kamu özel sektör ortaklık vizyonunun gerçekleştirilmesi için GE’nin yatırımcı ve teknoloji sağlayıcı olarak uzun vadeli katılımını temin etmek amacıyla aktif görüşmeleri sürdürüyor olmaktan dolayı memnuniyet duyuyoruz” dedi. GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Canan Özsoy, “GE olarak, Türkiye’deki yatırım taahhüdümüz kapsamında ülkemizdeki kurum ve kuruluşlarla birlikte Cumhuriyetimizin 100. yıl hedeflerini desteklemek amacıyla bir dizi stratejik ortaklığa girmiş olmaktan dolayı gurur duyuyoruz. Aktif ve hastayı merkeze alan bir sağlık sisteminin oluşturulması bu dönüşüm stratejisinin temelini oluşturmaktadır. Türkiye’de sürdürülebilir sağlık hizmetleri dönüşümünü gerçekleştirebilmek için, kamu özel sektör ortaklıklarının geliştirilmesine yönelik uzun vadeli hedefimiz doğrultusunda, GAMA ve Türkerler

konsorsiyumu ile birlikte bu kritik dönüm noktasına ulaşmış olmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi. GE Sağlık Doğu ve Afrika Gelişen Pazarlar Başkanı ve CEO’su Skander Malcolm, “GE’nin Türkiye’de sürdürülebilir sağlık hizmetlerinin genişletilmesi hedefine paralel olarak, Sağlık Bakanlığı’nın kamu özel sektör ortaklık programını desteklemek üzere, altyapı sistemleri geliştirmek konusunda lider olan GAMA ve Türkerler konsorsiyumu ile bir anlaşma imzalamış olmaktan dolayı memnunuz. Kamu özel sektör ortaklıklarının uzun vadeli başarısının garanti altına alınması için özel ve kamuya ait sektörler arasında stratejik işbirliği yapılmasının gerekliliğine inanıyoruz. GE, bu amaçla sağlık hizmetleri sektöründe verimliliğin yanı sıra bilgi ve teknoloji paylaşımını artırmak için teknoloji, hizmet ve çözüm önerileri, varlık yönetimi ve finansal çözümlere yönelik küresel uzmanlık ve yetkinliklerini yerelleştiriyor.

PTharma urkey

71 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15


Gülüşünüz yeni yıla hazır mı? Çoğu zaman dişlerimizdeki sigara, kahve lekeleri, dişler arası boşluklar hareketlerimizi kısıtlayarak psikolojik ve sosyal yaşantımızı olumsuz yönde etkiler. Bunun çözümü: Bonding yöntemi

Ön dişlerdeki basit çapraşıklık, şekil bozuklukları, dişler arasındaki boşlukların kapatılması gibi mevcut estetik problemlerin,“Bonding Yöntemi” ile tamamen ortadan kalktığına dikkat çeken Hospitadent Diş Hastanesi’nden Dt.Tankut Seber, “Çoğu zaman dişlerimizdeki sigara, kahve lekeleri, dişler arası boşluklar hareketlerimizi kısıtlayarak psikolojik ve sosyal yaşantımızı olumsuz yönde etkiler. Bunun çözümü olarakta son zamanlarda ünlülerin de sıklıkla talep ettiği “BONDING YÖNTEMİNİ” tavsiye ediyorum.” dedi. Bonding Yöntemi’nin kompozit rezin maddesi kullanılarak, dişlerdeki kalıcı renk bozukluklarını gidermek, dişler arası boşlukları kapatmak ve dişlerde şekil değişikliği yapmak olduğunu söyleyen Hospitadent Diş Hastanesi’nden

72 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Dt. Tankut Seber ; “Son zamanlarda ünlülerin de sıklıkla talep ettiği “Bonding Yöntemi” estetik diş hekimliği konusunda yetkin olan bir kişi tarafından yapıldığında gayet doğal bir görünüm elde edebilirsiniz. Dişlere ve diş etlerine hiçbir zararı olmayan tam aksine kişiye hem estetik hem fonksiyonel hem de ekonomik olarak katkı sağlayan Bonding Yöntemi sayesinde dişleri estetik dolgu vasıtasıyla uzatıp ya da aralıkları kapatarak kişinin kendilerine özgü gülüş tasarımını da yapabiliyoruz” dedi. Dişlerinde herhangi bir sorunu olmayıp sadece estetik birkaç dokunuşla gülümsemesini daha çekici kılmak isteyenlerin çok sayıda olduğunu belirten Hospitadent Diş Hastanesi’nden Tankut Seber,“Çekici bir gülümsemeye sahip olmanın ön dişlerin diğerlerine oranla daha uzun olmasıyla olabileceğini ve ön dişlerin bu şekilde dizaynının size genç, dinamik ve çekici bir gülümseme kazandıraceğını iletti. Hemen hemen bütün yaş gruplarına Bonding işlemi uygulanabileceğini söyleyen Dt. Tankut Seber, ”Bonding işlemi yapılırken, genellikle 1 seans (15 dk-1 saat) yeterli olmaktadır ve bu süre içinde işlem uygulanmadan önce çoğu zaman dişi uyuşturmaya gerek kalmaz. Kullanılan malzemenin kalitesi ya da yapan hekimin el becerisi gibi faktörler bonding uygulanan dişin ömrününü belirler. Bu süre yaklaşık olarak 5-8 yıl civarındadır. Ancak unutulmamalıdır ki bonding yapılması uygun olmayan dişler de vardır. Kişide diş sıkma alışkanlığı (bruksizm) varsa ve bu da ön dişlerde daha sık yaşanıyorsa bonding işlemini önermiyoruz.” diye konuştu. Bonding yaptırdıktan sonra da çok dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Dt. Tankut Seber, “Kompozit rezin doğal diş kadar kuvvetli değildir. Bu nedenle dişlerimize nazik davranmalı, sert cisimleri (fındık, fıstık gibi) dişimizle kırmamalı, tırnak yeme kalem ısırma gibi alışkanlıklarımızdan vazgeçmemiz gerekmektedir. Bu dolguların uygulandığı dişlerin bakımı da doğal dişler ile aynıdır. Doğru fırçalama ve diş ipi kullanımı ile dolguların uygulandığı dişlerin temizliğini yapabilirsiniz” dedi.

PTharma urkey

PTharma urkey


ISOLDE SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞI BİTKİSEL SERUM

HASSAS SAÇ DERİSİ BAKIMI Saçtaki kepeğe, pullanmaya karşı salisilik asit, ardıç, katranı ve bitkisel keratinli formül

İsolde Saç Dökülmesine Karşı Serum 2008 yılında en iyi aktif ödülünü almış PhytoCellTech Malus domestica içermektedir. PhytoCellTech Malus domesticayı oluşturan unsurların içermiş olduğu, lignan ve flavonoidler (Quercetin, Myricetrin, Kaemferol vs), 5-alpha reductase enzimini inhibe ederek testastoronun dihidrotestastorana dönüşmesini engeller ve sebum salgısını optimize ederler. Bu şekilde saç dökülmelerinin en önemli nedeni olan kontrolsüz sebum salgısı engellenerek saç köklerinin tahrip edilmesinin engellenmesinde aktif ve önemli bir rol oynarlar.

Stresin ve yoğun iş temposunun hakim olduğu günlük yaşantımızda, pek çok insan saç ve cilt sorunu yaşamaktadır. Dış faktörlere ve strese bağlı olarak başlıca saç dökülmesi, kepeklenme ve pullanma gibi cilt rahatsızlıkları ile karşılaşılmaktadır. Saç derisini kaşımak ve ısısı yüksek saç kurutma makinesi ile saçları kurutmak saç derisine zarar verebilir ve cildi hassasiyet derecesine ulaştırır. 5 Yıllık trikoloji çalışmalarının sonucunda çözüm bulundu. Yaklaşık 5 yıldır Zigavus ilaç kozmetik firması tarafından Almanya’da yapılan Ar- Ge çalışmaları sonucunda Dermatologlar tarafından geliştirilen Medicade+ Şampuan, saç derisinde meydana gelen egzama, sedef ve seboreik dermatit gibi rahatsızklara çözüm sunuyor. Medicade+ şampuan, düzenli kullanıldığında saç derisindeki ölü hücreleri temizleyerek kepek ve pullanmayı önlenmektedir.

Ek olarak bu kompenentler saç köklerinin anagen safhalarının uzamasına yol açmış olurlar. Böylece dökülecek saçların azalmasına ya da saç dökülmesinin uzun süre durmasına neden olurlar. Ayrıca maddenin içinde bulunan fosfolipitler Kafein, Riboose gibi ürünler saç hücrelerinin rejenarasyonunu sağlayarak saç köklerinin güçlenmesini oluştururlar.

Sadece Eczanelerde

Zigavus ilaç kozmetiğin en yeni ürünlerinden biri olan Medicade Şampuan sadece eczanelerde satılmaktadır. Sık kullanıma uygun olan Zigavus Medicade+ Şampuan nemli saça nazikçe masaj yaparak uygulanır sonra ılık suyla durulanır. Uygulama tekrarlanır 3-4 dakika bekledikten sonra durulanır. nan fosfolipitler Kafein, Riboose gibi ürünler saç hücrelerinin rejenarasyonunu sağlayarak saç köklerinin güçlenmesini oluştururlar.

ISOLDE SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞI BİTKİSEL SERUM Zigavus Capixyl adı verilen ürün içinde Biochanin A adlı molekül bulunmaktadır. Adı geçen molekül 5 alfa redüktaz enzimi inhibe ederek saç dökülmesini engeller. Ek olarak Acetyle tetra peptit 3 adlı molekül de ECM proteinini sentezlemeye yardım etmektedir. Bu nedenle insan derisinde bulunan Collagen 7 sentezi de oluşur. Böylece Acetyle tetra peptit 3 insan saç hücresinde anti-aging etki yaparak saçın ömrünü uzatır. Bu sayede saç dökülmesine çare olur hatta altmış beş yaş sınırana kadar saçların yenilenmesine yardımcı olur.nan fosfolipitler Kafein, Riboose gibi ürünler saç hücrelerinin rejenarasyonunu sağlayarak saç köklerinin güçlenmesini oluştururlar.

12 BİTKİ ÖZLÜ BESLEYİCİ SAÇ KREMİ Tüm saç tipleri için geliştirilen özel formüllü Zigavus Bitki Özlü Besleyici Saç Bakım Kremi, saçınıza canlılık verir. İçeriğinde bulunan bitki özleri saçlarınızı beslerken, ekstra bir parlaklık sağlar. Bileşiminde bulunan sarımsak, ardıç, zeytin, rosemary, papatya, melisa, ısırgan, adaçayı, mersin, nane, kekik ve defne özleri ile yıpran-mış saç uçlarının yeniden yapılanmasını sağlarken saçı dış etkenlere karşı korur. Zigavus Bitki Özlü Besleyici Saç Bakım Kremi, kuru, kırılgan ve zayıf saçlarınızı yumuşatarak kolayca taranmasını sağlar ve hacim kazanmasına yardımcı olur.


Hamilelikte şeker testi yaptırmamak gelecek nesillere büyük zarar verir Şeker yüklemesi testi ile ilgili bazı doktorların yaptığı hiçbir bilimsel dayanağı olmayan açıklamalar, anne ve bebeğin sağlığını tehlikeye atıyor

Doğal Doğum Derneği Başkanı Operatör Doktor Ebru Ünal

Doğal Doğum Derneği Başkanı Operatör Doktor Ebru Ünal’dan açıkladı: “Hamilelikte şeker testi yaptırmamak gelecek nesillere büyük zarar verir” Doğal Doğum Derneği Başkanı Operatör Doktor Ebru Ünal, basında yer alan bazı açıklamaların bebek bekleyen aileleri yanılttığını söyledi. Ünal, “Şeker yüklemesi testi ile ilgili bazı doktorların yaptığı hiçbir bilimsel dayanağı olmayan açıklamalar, anne ve bebeğin sağlığını tehlikeye atmaktadır” dedi. Doğal Doğum Derneği Başkanı Operatör Doktor Ebru Ünal, hamilelik döneminde normalden daha hassas olan anne adaylarının bilimsel dayanağı olmayan açıklamalarla yanıltıldığını söyledi. Dr. Ünal, basında geniş yer bulan “Hamilelere şeker yüklenmemesi lazım” açıklamasının gerçeği yansıtmadığı ifade etti. Dr. Ünal, hamileleri “şeker yüklemesi testi” konusunda uyardı “Gebelikte ortaya çıkan şeker hastalığının

74 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

bebek ve anne sağlığına ciddi olumsuz etkisi vardır” diyen Dr. Ebru Ünal, “Amerikan Kadın Doğum Derneği, risk faktörlerine bakılmaksızın hamilelerin tümünde gebeliğe bağlı şeker için tarama testi yaptırılmasını önermektedir. Hastalığın önlenmesi ve tedavisinde, taramanın büyük önemi vardır. Gebelikte oluşan diyabet mellitusun teşhisinde 24 - 28 haftalar arasında yapılan şeker yükleme testi vardır. Bu testte kullanılan glikozun kalori miktarı 1 dilim baklava ile aynıdır” dedi. Dr. Ünal, gebelik şekeri kontrol edilmediğinde; preeklampsi, gebelik haftasına göre büyük bebek, anne ve bebekte diyabetin yerleşmesi, bebeğin ilerde obez olması gibi geri dönüşü olmayan sağlık sorunlarının ortaya çıkacağına dikkat çekti. Dr. Ünal konuşmasında şunları kaydetti: “Amerikan Kadın Doğum Derneği, Amerikan Diyabet Derneği de bu tarama testlerinin gebelikte mutlaka yapılmasını önermektedir. Bu dernekler birçok çalışma yaptıktan sonra bunun gerekliliğini ispatladıkları halde ülkemiz hamilelerinin ve gelecek nesillerin sağlıklı olması için yapılabilecek basit bir testin yapılmasını engellemek, gelecek nesillerimize büyük zarar verecektir. Sağlık giderlerimizin artmasına sebep olacaktır. Bu şekilde desteksizce yapılan, insanların kafalarını karıştıran önerilerde bulunulmasının ülkemize büyük zararı vardır.” “Dünyada artık önleyici tıp, tedavi amaçlayan tıbbın yerini aldı” diyen Ünal “Tespiti ile gebeliğe bağlı birçok sorunun ortadan kaldırılabileceği bir hastalığın teşhisinde kullanılan basit ve zararsız olan şeker yükleme testi gebelerimiz tarafından gönül rahatlığı ile uygulanabilir” diye belirtti.

PTharma urkey

PTharma urkey



“Yalan söylüyorsun!!!” Beden dilimiz, saklamak istediklerimizi ve söylediğimiz yalanları ortaya çıkartıyor. Kontrol altına alınması güç bir dil olan beden dili çevremize sandığımızdan daha fazla mesaj yayıyor Kişisel gelişim ve sağlıklı iletişim konusunda dünya çapında eğitimler veren MC Akademi Beden Dili İletişim Uzmanı Riccon İlhan Doğan, jest ve mimik kullanımının önemine değiniyor. Beden dilimiz, saklamak istediklerimizi ve söylediğimiz yalanları ortaya çıkartıyor. Kontrol altına alınması güç bir dil olan beden dili çevremize sandığımızdan daha fazla mesaj yayıyor. İyi geçtiğini sandığımız iş görüşmelerinin olumsuz sonuçlanmasının nedeni, çoğu zaman beden diliyle yaydığımız mesajların sözel iletişim mesajlarımızla uyuşmaması oluyor. Bedensel iletişimde hatalarımızı gizleyemiyoruz Beden dili tıpkı kelimeler gibi anlamları olan bir iletişim aracıdır ve onlar aracılığıyla sürekli olarak etrafımıza mesajlar yayarız. Beden dilinin konuşma dilinden farkı ise, kolaylıkla saklanabilecek bir dil olmamasıdır. Konuşma esnasında yaptığımız hataları, dikkatleri başka yöne çekerek düzeltebiliriz ancak kelimesiz iletişimde hatalarımızı saklamak neredeyse imkânsızdır. Saklamaya çalıştığımız her şey beden dilimiz aracılığıyla çevremizdeki insanlara ulaşır. Özellikle beden dilimizi tanıyan kişilerle iletişim kurarken yalan söylemekten kaçınmalıyız, aradaki farkı okumaları daha kolay olacağından ilişkilerde kalıcı sorunlar oluşabilir.

76 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Dilimizin aksine vücudumuz asla yalan söylemez. Beden dilimizi tam anlamıyla kontrol altına almamız mümkün değil. Beden dilimizi, üzerinde çalışarak belli bir noktaya kadar kontrol altına alabiliriz ancak el kol hareketlerini kontrol etmemiz mümkünken, göz bebeklerimizin büyümesini, dudaklarımızın kenarında oluşan kıvrılmaları kendi isteğimizle engellememiz mümkün olamaz. Ayrıca beden dilini kontrol altına almaya çalışmak vücutta gerginlik oluşmasına sebep olacağından iletişim sekteye uğrar ve kendimizi ifade etmemiz daha da güçleşir. Bazen aldığımız birtakım bilgiler yüzünden farkında olmadan, karşımızdaki kişiyi sorgular gibi davranabiliriz bu da iletişimde bozukluklara yol açabilir. Bizim beden dilimizle verdiğimiz olumsuz mesajlar, karşımızdaki kişinin beden dilinin de değişmesine yol açar ve iletişim hatalı bir şekilde devam eder. Sağlıklı ilişkiler kurabilmek için, iletişim esnasında, beden dilimizle karşımızdaki kişiyi rahatsız edecek sinyaller göndermekten kaçınmalıyız. İletişimde gözlem bölgesi içerisinde kalmak önemli bir nokta İletişim kurarken, karşımızdaki kişinin gözlem bölgesi içerisinde olmaya dikkat etmeliyiz, bu sayede beden dili sinyallerini iletişimde olduğumuz kişiye rahatlıkla iletebiliriz. Hiçbir engele uğramadan beden dili sinyallerimize ulaşabilen kişiler, saklayacak bir şeyimiz olmadığını düşünerek rahatlarlar. Beden dili sinyallerinin karşılıklı olarak sekteye uğramadan alınması iletişimde güven

PTharma urkey

PTharma urkey


oluşmasına yardımcı olur. Gözlem bölgesi dışında sağlanmaya çalışılan iletişimlerde olumlu sinyallerin dahi yanlış anlaşılması mümkündür. Ortaya çıkan farklı yorumlamalar yüzünden çeşitli tartışmalar çıkabilir. Gözlem bölgesi içinde dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise, rahatsız edici sinyallerden uzak durmaktır. Burun, kulak, saç kaşımak gibi davranışlar karşımızdaki kişide kötü bir etki oluşturacaktır. Beden dili sözel iletişimden daha fazla mesaj iletir Konuşma esnasında veremediğimiz ya da vermek istemediğimiz pek çok mesajı beden dilimizle veririz. Özellikle duygularımızı karşımızdaki kişiye iletme konusunda beden dilimiz daha hızlı ve daha etkilidir. Üzgün ya da kızgın olduğumuzda biz konuşmadan da karşımızdaki kişi içerisinde bulunduğumuz ruh halini kolaylıkla anlayabilir. Aynı şekilde karşımızdaki kişiye karşı hislerimizi de istemsizce beden dilimizle belli ederiz.

ister Beden dilini okuyabilmek için onu yabancı bir dil gibi öğrenmek gerekmektedir. Bu dil içerisinde, kişiliğimizin bütün bilgileri gizlidir. Kendimizi tanımamız da beden dilimizde yaptığımız hataları fark etmemize yardımcı olacaktır. Beden dilini analiz edebilmek için; incelemek, gözlemek ve öğrenmek gerekmektedir. Birlikte uzun zaman geçiren kişilerin birbirlerini daha iyi tanımalarının nedeni, beden dillerini çözebilecek geniş zamanlarının olmasıdır. İyi tanıdığımız kişilerin doğal hallerini bildiğimizden yalan esnasında bedenlerinde oluşan değişiklikler hemen dikkatimizi çekecektir. Özellikle bakışlarını kaçırmaları veya gözlerini sabit bir noktaya dikerek konuşmaları yalan söyledikleri hakkında ipuçları verebilir.

Beden dilini okumak zaman ve emek

PTharma urkey

77 PTharma urkey

Ocak Şubat

‘15


Bypass mı stent mi? Koroner damar tıkanıklıklarının tedavisinde kullanılan eriyen stent ve koroner bypass yöntemlerinin avantajları ve dezavantajlarını bilmek gerekiyor stent ve koroner bypass işlemi, doğru hastada ve doğru ellerde uygulandığında kalp krizi ve buna bağlı ölümleri engelleyen tedavi seçenekleridir.

Liv Hospital Ankara Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Taşdemi

Kalp hastalıklarının en önemli nedenlerinden biri koroner damarlardaki tıkanıklıklar. Koroner damar tıkanıklıklarının tedavisinde kullanılan eriyen stent ve koroner bypass yöntemlerinin avantajları ve dezavantajlarını bilmek gerekiyor. Kalp hastalıklarının en önemli nedenlerinden biri koroner damarlarda oluşan darlıklardır. Damardaki bu darlıklar tam olarak tıkanır hale geldiğinde hastada kalp krizi oluşur. Hastanın bu daralmış damarlarının giderilmesi ve myokard enfarktüsü geçirmeden tedavi edilmesi için halen uygulamada olan iki yöntem bulunur. Bunlardan birisi koroner damarlara stent uygulama işlemi diğeri de koroner bypass ameliyatlarıdır. Türkiye’de geçen yıl beş milyona yakın kişinin kalp hastalıkları nedeniyle vefat ettiğini belirten Liv Hospital Ankara Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Taşdemir, stent ve koroner bypass yöntemleri hakkında bilgilendiriyor. Kalp krizi ve buna bağlı ölümleri engelliyor 2030 yılına kadar kalp hastalıklarından kaynaklanan ölüm oranlarının 15 milyonu geçeceği tahmin edilmektedir. Kalbin koroner damarlarının daralması sonucu kalbin pompa fonksiyonu bozulmaya başlar. Koroner bypass hastalıklarının tedavisinde uygulanan

78 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Koroner Bypass Koroner bypass; kanın, tıkalı damarın ilerisine yeniden yönlendirilmesi işlemidir. Koroner bypass ameliyatında bacaktaki safen veni denilen toplardamar veya göğüs kemiğinin altında bulunan atardamarlar veya koldan alınan atardamarlar kullanılır. Bu damarlarla kalbin yeteri kadar kan alamayan bölgelerine kan sevk edilir. Koroner bypass ameliyatı dünyada 40 yıldan beri uygulanır. Bu cerrahi yöntemde çok önemli gelişmeler yaşandı. Bugün, koroner arter hastalığının yanı sıra başka kalp hastalıklarının da birlikte olduğu hastalık grupları ve çok yaşlı hastalar halen başarı ile tedavi ediliyor. Vakaya göre işlem Yapılan araştırmalarda stent ve koroner bypass ile tedavi edilen hastaların karşılaştırmalarında; riskli çok damar hastalarının yaşam süreleri ve komplikasyonları bakımından cerrahi işlemin daha iyi sonuçlar verdiği saptandı. Her gün artan sayıda hastaya koroner bypass yapılmadan önce stent uygulanır haldedir. Çoğu zaman daha güvenle yapılabilecek cerrahi işlem stent uygulamasından sonra riske girebilir. Stent uygulanmış çok damar hastalarında tekrar göğüste ağrı başlayınca koroner cerrahi işlemi akla gelir. Stent uygulamasını takiben yapılan koroner bypass işleminin başarı şansı azalır. Daha önce stent uygulanmış ve kalbin pompa fonksiyonunun azaldığı grupta olan hastalara cerrahi işlem uygulandığında kalbin performansının daha da azaldığı ortaya konulmuştur. Bu tip hastalar için stent işleminin bir risk faktörü olduğu ileri sürülür. Bazen stentler damar duvarının bozulmasına da sebep olabilmektedir. Stentler bazen küçük yan damarları da tıkayabilir. Şimdi bütün bu bilgilerin ışığı altında hastaya stent mi yoksa cerrahi mi uygulamalıyız? Stentten vaz mı geçeceğiz? Hayır. Bir hastaya yapılacak işleme en sağlıklı kararı kalp cerrahı, kardiyolog ve hasta birlikte tartışarak vermelidir. Böylece en sağlıklı karara varılmış olunur.

PTharma urkey

PTharma urkey


Bypass Surgery or Stents? Study Compares Pain, Quality of Life After Drug-Coated Stents or Coronary Artery Bypass Surgery

For patients who have several blocked arteries around their heart, the gold standard treatment has long been coronary artery bypass surgery. Now a large clinical trial suggests that drug-coated stents, springy lattice tubes used to prop open clogged arteries, may also work well in patients with multiple blockages. And in some patients, the stents produce equally good results with faster recovery times. The caveats, experts say, are that people with daily or weekly chest pain from advanced coronary artery disease will probably experience slightly better relief from bypass surgery compared to stenting; but they can also count on waiting to get the full benefit of that procedure weeks to months longer than people who get stents. Experts say the study, which is published in The New England Journal of Medicine, brings to light important trade-offs that people with complex coronary artery disease need to weigh before making a decision between the two procedures. “I think the message here, therefore, is not a simple one -- that there’s a clear winner -- but that patients will need to choose based on their own priorities and values,” says study researcher David J. Cohen, MD, a cardiologist at St. Luke’s Mid America Heart Institute in Kansas City, Mo. Independent experts agree “If you take the 50,000-mile view, it looks like these procedures got about the same results,” says A. Marc

Gillinov, MD, cardiac surgeon at the Sydell and Arnold Miller Family Heart & Vascular Institute at Cleveland Clinic, in Ohio. “But if you really dig down and look at the clinical circumstances going in, you’ll see there are important differences. So the real value in this study is that it can help patients and doctors make informed decisions on an individual basis.” Comparing the Effectiveness of Stents vs. Bypass For the study, researchers at 85 medical centers around the world randomly assigned 1,800 patients with at least three clogged arteries around their hearts, or alternatively, a clogged left main coronary artery -- the vessel that carries the lion’s share of blood to the heart’s primary pumping chamber -- to one of two treatments: coronary artery bypass graft (CABG) surgery or percutaneous coronary intervention (PCI). In CABG, surgeons typically saw through the breast bone and open the rib cage, a procedure that, in and of itself, requires significant downtime for recovery. Doctors usually also need to make incisions in other parts of the body, often the legs, to harvest healthy vessels that can be used to bypass blockages. In PCI, a catheter is threaded through an artery in the groin up to the heart, where a doctor uses a video monitor and radioactive dye to locate the blockages within arteries. The doctor then inflates a balloon to compress the buildup against the artery walls and places a stent to hold the spot open. harma harma urkey urkey

PT

79 PT Ocak Şubat

‘15


Sektörün deneyimli ismini bünyesine kattı Amgen Türkiye ve Mustafa Nevzat İlaç’ın İK Direktörlüğü’ne Gonca İçören getirildi

Amgen Türkiye ve Mustafa Nevzat İlaç Sanayii, yeni atamalarla yönetim kadrosunu güçlendirmeye devam ediyor. Türkiye’nin yanı sıra global ölçekte gerçekleştirdiği çalışmalarla önemli başarılara imza atan Gonca İçören, iki ilaç devinin İnsan Kaynakları Direktörlüğü’ne atandı. İçören, iki şirketin bölgesel yapılanmasında kilit rol oynayacak.

Gonca İçören

Gerçekleştirdikleri güç birliğinin ardından üretim, iç ve dış pazarlarda yeniden yapılanma sürecine giren ilaç sektörünün iki dev ismi Amgen Türkiye ve Mustafa Nevzat İlaç Sanayii, büyümesini yeni atamalarla sürdürüyor. Sektörde bölgesel liderlik hedefi ile çalışmalarını sürdüren iki şirketin İnsan Kaynakları Direktörlüğü’ne sektördeki 20 yıla yakın tecrübesi ile birçok önemli başarıya imza atan Gonca İçören getirildi Ortadoğu Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun olan Gonca İçören, yüksek lisansını Cranfield Üniversitesi’nde Uluslararası İnsan Kaynakları Yönetimi

80 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

alanında tamamladı. Profesyonel iş hayatına PriceWaterhouseCoopers’ta (pwc) İnsan Kaynakları Danışmanı olarak başlayan Gonca İçören, 2001 yılında Pfizer/Pharmacia’da İnsan Kaynakları Uzmanı, İnsan Kaynakları Operasyon Müdürü, Ücretlendirme Müdürü, Kafkaslar ve Orta Asya Bölgesi İnsan Kaynakları Müdürü olarak görev aldı. Türkiye’nin yanı sıra global ölçekte gerçekleştirdiği çalışmalarla kısa sürede önemli başarılara imza atan İçören, 2009 yılında Actavis Türkiye’de Orta ve Doğu Avrupa ile Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü olarak atandı. İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Direktörü olarak jenerikte kültürel ve organizasyonel dönüşüm projesini yöneten Gonca İçören, şirketin Avrupa’daki 40 ülkede yer alan ticari ve üretim birimlerinin insan kaynakları süreçlerinden de sorumlu oldu. Son olarak Actavis’te Global Yetenek Yönetimi ve Avrupa İnsan Kaynakları Başkanlığı görevini İsviçre Zug’da gerçekleştiren İçören, ‘İşe Alım’, ‘Performans Yönetimi’, ‘Yetenek Değerlendirme’, ‘Yedekleme Planlaması ile Eğitim’ ve ‘Gelişimi içine alan entegre global yetenek yönetimi’ süreçlerini yönetti. Amgen Türkiye ve Mustafa Nevzat İlaç’ta Türkiye yönetim ekibinin bir üyesi olarak göreve başlayan Gonca İçören, iki ilaç devinin bölgesel yapılanmasında kilit rol oynayacak.

PTharma urkey

PTharma urkey


3 ay etkilidir Sağlık ve Hijyende

çuşan u a d Hava jenleri pato çekerek i ne kendi me özelliğ t yok e tentlidir. a p

Nano Gümüş Mucizesi

Ayak, ter, küf, rutubet ve sigara kokularını yok eder Çevre dostudur ve yeşil kimyasallarla üretilmiştir Nano teknoloji laboratuvarlarında üretilen antibakteriyel ve koku giderici nano gümüş spreydir Bakteri, mantar ve virüsleri öldürerek bulaşıcı hastalıklardan korunmanızı sağlar İnsan sağlığına, hayvanlara ve bitkilere zarar vermez, alerji yapmaz Tüm yaşam alanlarına ve kişisel eşyalara uygulanır

“Laboratuar şartlarında 3 ay sonra etkenliği %76’ya inmektedir.”

Nanoclearag satış noktası olabilmek için bizi arayın Tel.: (0216) 469 37 59

info@nanoclearag.com www.nanoclearag.com


Tasarım, konfor ve sağlık Suecos Loki ile bir arada

82 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

25 ülkede satışta olan SUECOS markalı terlikler, Türkiye’de de Lotus Farma güvencesi ile satışa sunuluyor. İspanya’dan ithal edilen SUECOS Loki yetişkin ve çocuk boyu terlikler 2015 yılında çok ses getirecek gibi görünüyor. Sektörel tecrübeye sahip firma yetkilileri, ürünleri uzun bir süre tüketici kullanıma sunduklarını, müşteri memnuniyeti oluşması neticesinde distribütörlük aldıklarını ve dağıtıma başladıklarını belirtiyorlar. SUECOS Loki sadece bayi eczaneler yolu ile satılacak. Benzer ürünlere göre birçok artısı olan terlikler öncelikle çok hafif. Hafifliği sebebiyle yürüyüş esnasında ayak ve vücut yorgunluğu oluşturmaması Loki’yi tercihli hale getirecek. Emsal terliklere göre zemin tutuşu çok iyi olduğu için kayma yapmıyor. Birçok ailede çocuklar için güvenilir malzemeden üretilmiş terlik bulamama sıkıntısı sona erecek. Tüm aile için uygun renk ve numaraya sahip olan SUECOS Loki, ayaktan çıkmayı önleyen güvenlik kayışına da sahip. Toplamda 6 renk ve 25 numaradan 45 numaraya kadar tercih seçeneği sunuluyor. Bu sebeple geniş bir kullanıcı gurubuna hitap etmektedir. CE, Alman TUV, ISO belgesi gibi kalite standartlarına sahip olan ürünler x-cell teknolojisi ile geri dönüşümlü malzemeden üretilmektedir. SUECOS Loki modelinden kullanıcıların son derece memnun kalacaklarını vurgulayan yetkililer, kullanım alanı sıkıntısı olmadan, hemen hemen her yerde tercih edileceğini belirtiyorlar. Üstelik SUECOS Loki Kids ve Loki Adult, uygun fiyat avantajıyla tüketicinin tercihi olacak. Tasarım, Konfor ve Sağlığın bir arada sunulduğu SUECOS LOKİ 2015 yılında ECZANELERDE.

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey


Loki Suecos offers design, comfort and health together

SUECOS branded slippers with sales in 25 countries will be offered in Turkey with Lotus Farma assurance. Suecos® is a young, fast-moving company that is rapidly expanding its network of distributors all over the world. Currently we proudly ship to 25 different countries, and this would have never been possible without our valuable distributors. Year after year we continue to participate in various fairs covering different corners of the world. Imported from Spain SUECOS Loki adult and child-sized slippers seem to make a lot of attractions in 2015. We all like to look and feel good, but sometimes we put more focus into looking good rather than feeling good. This is why Suecos® has made it its mission to bring you the best of both design and comfort. Most of us don’t give our feet the love and care they really need, and just think about this: they have to support

us all day long! We’re sure your feet will appreciate some well deserved pampering from time to time. Suecos® has teamed with the very best technicians and designers to develop groundbreaking technology so that you and your feet feel rested and relaxed, and we’ve broken it down to a couple of points: All Suecos products has features following: Ergonomic design: for greater stability. They absorb weight: providing a feeling of relaxation in feet and knees. They mold to the foot: when worn the shoe adapts to the foot. Ultralight: they reduce muscle effort by up to 70%. Moreover SUECOS Loki Kids and Adult Loki will be the choice of consumers with affordable price advantage. Design, Comfort and SUECOS Loki in PHARMACIES in 2015 by offering a combination of Health.

PTharma urkey

83 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Omurga ameliyatlarında felç riski yok denecek kadar azalıyor Omurga ameliyatlarında karşılaşılan felç riski yeni sistemler sayesinde minimum seviyeye iniyor. Türkiye’de de sınırlı sayıda doktor tarafından kullanılan Nöromonitörizasyon sistemi, felç riski olan ameliyatlarda hastaların umut ışığı oluyor.

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağatay Öztürk

Son zamanlarda tıp alanındaki teknolojik gelişmeler hastalar için büyük umutlar doğuruyor. Omurga ve benzeri ameliyatlarda felç riskini minimum seviyeye indiren Nöromonitörizasyon sistemi Türkiye’de sınırlı doktor tarafından ameliyatlarda kullanılıyor. Nöromonitörizasyon sistemini ameliyatlarında kullanan ve olumlu sonuçlar alan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağatay Öztürk sistemin özellikle omurga ameliyatlarında çok büyük bir yarar sağladığının altını çiziyor. Nöromonitörizasyon sisteminin felç riskini

84 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

neredeyse ortadan kaldırdığını anlatan Doç. Dr. Çağatay Öztürk sistemin çalışma şeklini şu şekilde dile getiriyor; ’’Omurgada, operasyon esnasında omuriliğe herhangi bir zarar verilip verilmediğini gösteren ve anında bize haber verebilen Nöromonitörizasyon sistemi, hastanın felç kalma olasılığını bildirdiği için riski de azaltıyor. Türkiye’de ilk olarak 20022003 yıllarında gelen bu sistem yaygın olarak 2008-2009 yıllarından sonra kullanılmaya başlandı. Sistem sayesinde ameliyat esnasında cerrah psikolojik olarak da rahatlıyor. Sistemin olumlu sonuç verme oranı yüzde 97-98 kadar. Hastaların felç kalma riskini nöromonitörizasyon sistemi sayesinde ameliyat esnasında görüp müdahale etmek tıp açısından büyük bir ilerleme.” Nöromonitörizasyonu ameliyatlarında başarıyla kullanan Doç. Dr. Çağatay Öztürk bu sistemin anestezi ile çok etkili olduğunu ve koordineli bir şekilde çalışılması gerektiğini açıklamalarına ekliyor; ’’Nöromonitörizasyon sisteminin anestezi ile büyük bir koordinasyon içinde olması gerekir. Anestezi dediğimiz şey aslında kasların felç olması demektir. Sistemin kullanıldığı ameliyatlarda çok derin anestezi olmaması gerekir. Kaslara verilen elektriğin geri dönmemesi ameliyattan değil anesteziden kaynaklanıyor olabilir. Bu sebeple nöromonitör teknisyeninin anestezi doktoru ile çok sıkı iletişim içinde olması gerekir.’’ Türkiye’de bu sistemi kullanan sınırlı doktorlar arasında yer alan Doç. Dr. Çağatay Öztürk, sistemin felç riski oluşacak ameliyatlarda hastalara büyük bir umut kaynağı olduğunu belirtiyor.

PTharma urkey

PTharma urkey


Telefon: +90 212 468 60 00 Fax: +90 212 468 60 99 Adana 0322 456 13 74 Ankara: 0312 419 27 20 Antalya: 0242 244 39 00 Bursa: 0224 211 12 10 Izmir: 0232 425 02 00 Kayseri: 0352 231 80 38 Konya: 0332 238 26 11


Şeker hastalarında Damar tıkanıklıklarının tedavisinde yer yüzünde yeni bir ışık lazer hayat kurtarır Diyabetik hastada ayak yarası 7-Kombine damar içi oksijen ve düşük enerjili laser tedavisi

Diyabet sık rastlanan kronik bir hastalık olup vücudun kan şekerinin(glikozun) kullanılabilir enerjiye çevrilememesidir Diyabetik hastaların tedavileri 1Medical : 2- ‘Sigaraya dur, yürüyüşe devam’ bu şekilde yürüyüş mesafesinin 6 ayda iki katına çıktığı saptanmıştır. 3- Balon ve stent uygulamaları (dar olan bolgeleri balon ve ya stent ile açmak kansız bolgelere kan vermek) 4- Cerrahi tedaviler ,damar bay-passları, damar ameliyatları 5- Damar içi oksijen tedavisi 6- Damar içi düşük enerjili lazer tadevisi

86 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Diyabetin damar hastalıkları üzerine etkileri Diyabetik ayaklarda genellikle her iki bacakta bacak atar damarlarının içi (lümeni) baştan başa daralıp tıkanmaktadır. Dolayısıyla kanın ayak bölgelerine gelememesi dokunun ve ayağın beslenememesinden kaynaklanır. Ayak ve bacak beslenemediğinde ve oksijenlenmediğinde şiddetli ağrılar, yürüyüş mesafesinde kısalmalar, şişmeler ve en ufak yaraların iyileşememesi görülmektedir. Biz kalp damar cerrahları öncelikle hastanın diyabet uzmanları tarafından şekerlerinin, tansiyon yüksekliklerinin ,kan yağlarının düşürülmesini, diyetlerinin düzenlemesini yürüyüş ve egzersizlerini yapmalarını önermekteyiz. Bunlara rağmen hasta şikayetleri devam ediyorsa muayene veya dopler ultrason tetkikinde damar tıkanıklığı ve damar daralmalarını tespit ve teşhisi varsa hastalara anjio ile tetkik önermekteyiz. Bu anjio tetkikleri sonucunda bacak damarlarının nerde ve hangi seviyede daraldığını ve tıkandığını tespit etmekteyiz. Damar darlığı ve tıkanmalarında hastanın stent veya balon şansı varsa stent veya balon; bay-pass şansı varsa bay- pass yapmaktayız. Bu durumda kansız, oksijensiz bacak ve ayak dokuları beslenerek hastanın ağrı şikayeti,bacak şişliği giderilmekte ,yarası iyleşmekte , yürüyüş mesafesi artmaktadır.

PTharma urkey

PTharma urkey


Düşük enerjili lazer tedavisinin veriliş şekli bu oksijeni kanın içine direkt olarak göndermektedir. Böylelikle bacaktaki kansız bölgede ameliyat ve stent şansı olmayan hastaya uygulanan damar içi oksijen tedavisinde kansız bölgelere direkt oksijen vermek suretiyle : Dokular beslenerek hasta rahatlamakta ; diyabetik yaraları iyleşmekte ;ağrıları, bacak şişlikleri azalmakta, bacak ve organları kesilmeden hayat standartları yükselmektedir Damar İçi Düşük Enerjili Laser Tedavisi : Son yıllarda Avrupa ülkelerinde çok sık uygulanan ülkemizde ise yeni bir yöntem olan damar

içi düşük enerjili lazer tedavisi diyabetik ayaklarda en önemli ve en son tedavi yöntemlerindendir . Damar içi düşük enerjili lazer tedavisinde kansız , bıçaksız seans şeklinde olmak üzere hastaların damar tıkanıklığı ve tıkanıklık seviyeleri göz önünde bulundurularak hastaya verilecek lazer seansları ayarlanmaktadır. Düşük enerjili lazer direk damar yoluyla verilmektedir. Verilen lazer ışını kanın deveranı ve cereyanı etkisi altında ve kan hücresine özelikle hemoglobine emilir. Hemoglobin veya kan hücrelerinin yardımıyla oksijensiz bölgeye gider. Böylece oksijensiz bölgede dokunun yüksek seviyede oksijenlenmesini sağlayarak kansız ve oksijensiz dokuyu besler. Lazer tedavisi sonuncunda beslenen ve oksijenlenen dokular zamanla ince kılcal damar oluşturur. vücudun yaptığı bu ince kılcal damar neticesinde lazerin etki mekanizması altında dokular beslenir kanlanır. Bu sayede hastanın bacakları ve uzuvları kesilmeden, açık bacak yaraları uğraşmadan kısa sürede kapanır. Bacak şişmeleri azalır ve ağrıları yok olmuş olur. Bu tedavi sonucunda hastaların ortalama şeker tahlilleri düşmekte ve hastalar kendi bacaklarıyla yaşam standartlarını yükselterek günlük yaşantılarına devam etmektedirler.

PTharma urkey

87 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


3. Güneyde Eczacılık Buluşması başladı Mersin Eczacı Odası ev sahipliğinde 11 Eczacı Odasının ortaklaşa düzenlediği Güneyde Eczacılık Buluşmasının, 3. sü bu yıl gerçekleşiyor. 17-18 Ocak 2015 tarihleri arasında 2 gün sürecek olan buluşmanın ana teması “Danışman Eczacı, Güçlü Eczane” olarak belirlendi. Bölge Eczacı odalarının geleneksel hale getirdiği Güneyde Eczacılık Buluşmasının 3’üncüsü, bu yıl “Danışman Eczacı, Güçlü Eczane” teması

ile gerçekleştiriliyor. 17-18 Ocak 2015 tarihleri arasında Yenişehir Kültür Merkezi’nde düzenlenecektir. Organizasyonunu Afiş Turizm’in üstlendiği Eczacılık buluşmasında; Türkiye’de İlaç-Besin Etkileşimleri, Ortopedik Ürünlerin Eczanelerdeki Yeri ve Önemi, Süt Bebeklerinde Besleneme, İlaç Sektöründe Küresel Trendler ve Türkiye, Değişen Dinamiklerde Değişen Eczane Satışı, Sağlıklı Yaşamın anahtarı Mikrobiyotanın gibi geniş bir yelpazede konular tartışılıyor.

3th Pharmacy Date Starts in South Organized by Mersin Chamber of Pharmacists, hosted jointly by the 11 Chamber of Pharmacists, 3th Pharmacy Date Starts in South held Mersin Yenişehir Kültür Merkezi for the third time this year. Held in 17 to 18 January 2015, theme of the meeting was “Consultant Pharmacist, Strong Pharmacy” Carried out with the theme of “Consultant Pharmacist, Strong Pharmacy”, by region

88 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

Pharmacy Pharmacist, the organization will be held with the support of Afiş Turizm. The following subjects discussed in the organization: Drug-Nutrient Interactions in Turkey, The Role and Importance of Orthopaedic Products in pharmacy, feeding of baby milk, Global Trends and Turkey in Pharmaceutical Industry, Changing Dynamics in Changing Pharmacy Sales, key for Healthy Lives and microbiota in detail.

PTharma urkey

PTharma urkey


Yorgun ayaklara Lapitak’la anında etkili, onarıcı bakım Ayak bakım uzmanı Lapitak tarafından geliştirilen “Ayak Bakım Kremi” kurumuş ve yıpranmış ayakları kullanıldığı ilk günden itibaren hızla nemlendirerek, anında yumuşatır. “Allantoin” ve gliserinle zenginleştirilmiş konsantre formülüyle ayakları onarır. Özellikle gün boyu ayakta kalanların (Ev

hanımları, çalışanlar, askerler, sporcular, vb) ayaklarında zamanla deri kalınlaşması ve çatlaklar oluşabilir. Kuruyan, çatlayan ayaklar, için düzenli ayak bakımı yapmak, estetik bir görünüm için çok önemlidir. Lapitak Ayak Bakım Kremi; içerdiği “Allantoin” sayesinde cildin yenilenmesine yardımcı olurken, ilk günden itibaren yumuşacık ve ipeksi görünümlü ayaklara sahip olmanızı sağlar. Cildin doğal nemini koruyarak kurumuş, hasar görmüş ayakları onarır. E vitaminiyle tırnakların güçlenmesine yardımcı olur. Kolayca emilen yapısı sayesinde leke yapmaz. Dermatolojik olarak test edilen krem, bakımlı ayaklar için; kuru v temiz ayağa sabah ve akşam olmak üzere günde en az iki defa hafifçe masaj yaparak uygulanır. Lapitak Ayak Bakım Kremi 60 ml’lik tüpte tüketiciye sunuluyor.

PTharma urkey

89 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Düşler Akademisi’ne NanoClear AG’den Hijyen Desteği!

Nano teknoloji ile hijyen sağlama konusunda uzmanlaşan NanoClear AG, bir sosyal sorumluluk projesi olarak Düşler Akademisi’nde özel bir uygulama gerçekleştirdi. Engelli ve sosyal dezavantajlı bireylerin sanat yoluyla sosyal hayata katılımını hedefleyen Düşler Akademisi’nde NanoClear AG tarafından nano teknolojili ürünlerle yapılan dezenfektasyon sonucu, Akademi’nin sakinleri üç ay boyunca mikrop, bakteri ve virüslerden korunacak. NanoClearAG Genel Müdürü Serdar Biçer, Düşler Akademisi’nin de bir sosyal sorumluluk projesi olduğunu ve böyle bir projeye destek vermekten memnuniyet duyduklarını belirterek, katılımcılara yıl içinde hijyen eğitimi verilmesinin de planlandığını açıkladı. Biçer, uygulama ile Düşler Akademisi’nin Ataşehir’deki mutfak, atölyeler, derslikler ve stüdyolardan oluşan 600 m2’lik alanında tam bir hijyen sağlandığını aktardı.

90 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey



GSK ilaca erişimde dördüncü kez lider seçildi GSK, gelişmekte olan ülkelerde ilaç ve sağlık hizmetlerine erişimi artıran şirketler arasında ilk sırada yer alıyor İlaç Erişim Endeksi’nin 2014 yılı sonuçlarında GSK, üst üste dördüncü kez ilk sırada yer aldı. Son versiyonu 17 Kasım 2014 tarihinde yayınlanan İlaç Erişim Endeksi, ilaç sektörüne liderlik eden 20 ilaç şirketinin gelişmekte olan ülkelerde ilaç erişiminin ve sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik performanslarını değerlendiren bağımsız bir ölçümleme aracı. Farklı 20 şirketin, ürün bağışı, patent ve fiyatlandırma gibi kategorilerde değerlendirilerek ilaç erişimine sağladıkları katkıya göre derecelendirildikleri endekste GSK, Ar-Ge ve ilaç erişim yönetimi kategorilerinde dördüncü kez üst üste liderliğini korudu. 2014 İlaç Erişim Endeksi hakkında GSK CEO’su Andrew Witty şunları söyledi: “İlaç Erişim Endeksi, sağlık sektörünün gelişimi açısından önemli bir barometre. GSK’nın Endeks içinde süregelen liderliği ise şirketimiz bünyesindeki tüm çalışanların sağlık hizmetlerine erişime katkı sağlamak üzere sergiledikleri özverili çalışmanın ve GSK olarak bu yöndeki taahhüdümüzün bir sonucu. Çocuklara uygun ilaçların geliştirilmesi için Save the Children ile birlikte çalışan ve Ebola virüsüne karşı aşı geliştirmek üzere yürütülen araştırmalarda yer alan bilim adamlarımız da bu sonucun bir parçası.” “Yaptığımız ve yapabileceğimiz daha çok şey var. 2014 yılı Endeksi, her zamankinden daha katı kurallar doğrultusunda bir değerlendirme ile yürütüldü. O nedenle, yeniliklere nasıl öncülük edeceğimiz ve ürünlerimize erişimi maksimum seviyeye nasıl çıkaracağımız konusunda bizi daha fazla düşünmeye yönlendiriyor. Biz bu göreve zaten hazır ve istekliyiz. İlaç ve aşılarımızın daha çok insana ulaşması için kendimizi çok daha hızlı bir şekilde daha ileriye götürmeye devam edeceğiz.” 2012’de yayınlanan İlaç Erişim Endeksi’nden bu yana GSK, ilaç ve sağlık hizmetlerine erişim konusunda pek çok adım attı:

92 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

• Save the Children ile bir milyon çocuğun hayatını kurtarmak üzere kaynaklarını ve uzmanlığını birleştiren beş yıllık bir işbirliğine imza attı. Global düzeyde Save the Children derneği ile olan işbirliği, çocuklara uygun ilaç geliştirme, sağlık profesyonellerinin eğitimi, daha geniş kapsama yayılan ilaç erişimi konusunda ortak çalışmaların yürütülmesi gibi faaliyetleri kapsıyor. • Sıtma hastalığına yönelik geliştirilen potansiyel aşı için yasal başvuru yapıldı. Böylelikle Afrika’daki çocukları sıtmadan korumak için dünyanın ilk aşısını erişime sunmak üzere büyük bir adım atıldı. • Afrika’da bulaşıcı olmayan hastalıklar için açık bir laboratuvar kurularak, bu tür hastalıkların çeşitlerini daha iyi araştırmanın yanısıra, önlem ve tedavi yöntemleri konusunda daha fazla bilgilendirme fırsatı sağlandı. • Sağlık profesyonellerine yönelik ürün pazarlama faaliyetleri ve satış politikası da GSK değerleri odağında hasta odaklı bir yaklaşımla yeniden yapılandırıldı. • GSK’nın ViiV Healthcare iş birimi aracılığıyla UNITAID destekli Medicines Patent Pool (İlaç Patent Havuzu) ile ortak çalışılarak, HIV ile yaşayan insanların ilgili ilaçlara erişimini desteklemek üzere çalışmalar başlatıldı. Tüm bu adımlar, geçtiğimiz yedi yıl içinde şirket modelinde yapılan temel değişimlerin üzerine inşa edildi. GSK böylelikle, ilaç ve aşılarını mümkün olan en fazla kişiye erişebilir kılarken, gelecek araştırmalara yatırım yapmaya devam etmeyi ve şirketin sürdürülebilir çalışmalarına ağırlık vermeyi hedefliyor. Bunun yanı sıra gelişmekte olan ülkeleri dünya genelinde görülenden daha sık şekilde etkileyen hastalıklar hakkındaki çalışmaları daha fazla teşvik etmeyi, toplumları yerel sağlık altyapılarını güçlendirmek konusunda desteklemeyi ve düzenleyici kurumlar, sivil toplum kuruluşları ile diğer şirketlerle ortaklıklar geliştirmeyi öncelik kabul ediyor.

PTharma urkey

PTharma urkey


25 bin eczane ile işbirliği hasta mağduriyetini önleyecek Sağlık Bakanlığı’nın yurtdışı ilaç temini için daha fazla firmayı yetkilendirmesi ile hem hasta mağduriyetleri önlenecek, hem de firmalar arasında yaşanan rekabet ortamı devlet bütçesindeki yükü azaltacak Bakanlığın yetkilendirdiği firmalardan İlaç Dağıtım Merkezi Başkanı Ecz. Burhan İsen, hastaya yüksek standartlarda, en hızlı şekilde hizmet verilmesi için pek çok eczane ile işbirliği yaptıklarını belirtti. İsen, “Türkiye genelinde 25 bin 200 eczane ile çalışmaya başladık. Hizmeti hızlandırdık, mağduriyetlerin önüne geçiyoruz. Hastalar, yaşadığı yerde istediği eczaneye giderek ilaçlarını hızlı ve güvenli şekilde alabilecekler” dedi. Türkiye’de çeşitli nedenlerle üretimi veya ithalatı yapılamayan ilaçların, yurtdışından teminini uzun yıllar sadece Türk Eczacıları Birliği (TEB) sağlıyordu. Ancak Sağlık Bakanlığı “Şahsi Tedavi için Yurtdışından İlaç Temini” hususunda mevzuat değişikliğine gitti. Bu değişiklikle birlikte İlaç Dağıtım Merkezi (İDM), yurtdışı ilaç temini hususunda yetki alan ilk ecza deposu oldu. İDM, daha sonra da Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile bir protokol imzalayarak hizmet alanını genişletti. Devlet kasasına yaklaşık 72 milyon liralık tasarruf İDM Başkanı Ecz. Burhan İsen, “İDM faaliyetine başladıktan sonra TEB, 10 yıldan beri yüzde 10 hizmet bedeli aldığı SGK’ya yönelik hizmet bedelini yüzde 6’ya çekti. Bu rekabet nedeniyle SGK’nın bütçesinde yüzde 4’lük tasarruf sağlanacak. Yılda yaklaşık 72 milyon TL devletin kasasında kalmış olacak. Böylece devletin yükü azalacak” dedi. Eczanelerle işbirliği hızlı ve güvenli hizmet sağladı

Başkan İsen, yurtdışı ilaçtaki rekabetin en çok hasta, hasta yakınları başta olmak üzere eczacılara da fayda sağladığını belirtti. İsen, “Daha önce reçetelerini kargoyla TEB’e göndermek zorunda kalan hastalar, İDM’nin faaliyetine 25 bin 200 eczaneyi de dâhil etmesiyle aylarca ilaç beklemekten kurtuldular” dedi. İsen, reçete tutarının yüzde 1’lik oranının da hizmet bedeli olarak eczanelere verildiğini ifade ederek “Bu işbirliği sayesinde hastalar ilinde, ilçesinde, beldesinde, mahallesinde istediği eczaneye giderek, daha hızlı ve güvenli hizmet alabilecek. Bunu sağlıyor olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” diye konuştu.

PTharma urkey

93 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15


Bayer Türk’te Genel Tedaviler & Kadın Sağlığı Bölümüne Atama Bayer Türk’te Genel Tedaviler ve Kadın Sağlığı bölümünün yöneticiliğine, daha önce şirketin Radyoloji ve Girişimsel (Interventional) biriminin yöneticiliğini yürüten Bahadır Akar atandı.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nde lisans eğitimi alan Bahadır Akar, sonrasında West Virginia Üniversitesi’nde MBA programını tamamladı. İlaç endüstrisinde 16 yıllık tecrübeye sahip olan Akar, 2005 yılında Bayer ailesine katılmadan önce çeşitli ilaç şirketlerinde artan sorumluluklarla yöneticilik görevlerinde bulundu. Evli olan Bahadır Akar’ın bir çocuğu bulunuyor. Bayer: Daha iyi Bir Yaşam İçin Bilim Bayer, temel olarak sağlık, beslenme ve ileri teknoloji ürünleri alanlarında uzmanlaşmış küresel bir şirkettir. İnsanlığa faydalı olabilmek ve yaşam kalitesini arttırabilmek amacıyla ürün ve hizmetler geliştiren Bayer aynı zamanda; inovasyon, büyüme ve yüksek kazanma gücü ile değer yaratır. Sürdürülebilir kalkınma ilkelerine bağlı olan Bayer, kurumsal vatandaş olarak sahip olduğu sosyal ve ahlaki sorumlulukların bilincindedir. Ekonomi, ekoloji ve sosyal sorumluluk, Bayer’in kurumsal amaçları içinde aynı önem derecesindedir. 2013 yılı itibariyle 113.200’den fazla çalışana ve 40,2 milyar Avro satış cirosuna sahip olan Bayer’in, Ar-Ge harcaması ise 3,19 milyar Avro’ya ulaşıyor. Daha fazla bilgiye www.bayer.com adresinden ulaşabilirsiniz.

94 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey


Kolonoskopiden korkan hastalara müjde Sanal kolonoskopi ile kolon kanseri taraması erken teşhis imkanı sağlıyor

Medical Park Ankara Hastanesi

Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. A. Turan Ilıca

Kolon kanseri riski olduğu halde kolonoskopiden çekindiği için doktora gidemeyen bir çok kişi tanının konulmasına geç kalabiliyor. “Sanal kolonoskopi” uygulaması ile kolonoskopiden korkan kişilere kolon kanserinde erken teşhis imkanı sağlanıyor. Zira kolon kanseri, erken teşhis edildiğinde tam şifa ile tedavi edilebiliyor! Medical Park Ankara Hastanesi Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. A. Turan Ilıca; kolonoskopiye alternatif olarak uygulanan anestezi ve ağır hazırlık süreci gerektirmeyen sanal kolonoskopi hakkında bilgiler verdi: • Kalın bağırsak (kolon) kanseri diğer adı ile kolorektal kanserin (kolon ve rektum kanseriCRC), kalın bağırsak iç yüzeyini örten tabakayı oluşturan hücrelerden gelişir. Kolorektal kanseri; organlar içerisindeki doku üzerinde bulunan vücut hücrelerinin DNA’sının, kanser

hastalığının etkisi ile bozulması ve anormal derecede büyümesi olarak tanımlayabiliriz. • Dünyada bağırsak tümörleri ölüme en çok neden olan kanserlerden biridir. Bu nedenle risk grubundaki bireylere tarama yapılması gerekmektedir. Günümüzde tarama amaçlı en çok başvurulan tetkiklerin başında kolonoskopi geliyor. Ancak kolonoskopi hastalar için için zahmetli bir ön hazırlık ve anestezi alma zorunluluğunu da beraberinde getirir. Ayrıca bağırsakların uzun ve kıvrımlı olduğu hastalarda istenilen sonuç elde edilemeyebilir. • Son yıllarda bilgisayarlı tomografı (BT) teknolojisindeki gelişmeler sayesinde kolonoskopiye alternatif olarak “sanal kolonoskopi” adı verilen yeni bir tarama yöntemi geliştirilmiştir. Sanal kolonoskopi işlemi, anestezi uygulamasına gerek duyulmadan, beş dakika gibi kısa bir sürede gerçekleştirilebiliyor. Kolonoskopide olduğu gibi bu uygulama içinde önceden bir bağırsak temizliği ve diyet öneriliyor ancak ağır bir ön hazırlığı bulunmuyor. Yapılan tetkik sonrasında da hasta süreci daha kolay tolere ediyor. 10 mm üzerindeki poliplerde başarı oranı yüzde doksan • Amerikan Gastroenteroloji Derneği, 50 yaş üstü kişilerin her beş yılda bir sanal kolonoskopi uygulamasını tavsiye etmektedir. Sanal kolonoskopi’nin, 10 milimetre üzerindeki polipleri yakalama duyarlılığı yaklaşık yüzde 90’ların üzerindedir. Ayrıca sadece bağırsağın iç yüzeyini değil dış yüzeyini ve karın içerisindeki diğer organların da görüntülenmesi sayesinde mini bir check-up uygulanmış olur.

PTharma urkey

95 PTharma urkey Ocak Şubat

‘15





Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.