pharma-kasim-aralik14

Page 1

Virüsler hem bedene hem cebe zarar

Low level laser therapy Yeni yılda kaygılarınızı geride bırakın Türkiye’nin ilk kamu özel işbirliği modeli projesi Saçı soğuklar deyil, stres döküyor Good life and healty eating tips for Children Medikal sektörü gelişime açık bir sektör






Publisher Ferruh IŞIK on behalf of İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. General Manager Ahmet KIZIL ahmet.kizil@img.com.tr Editorial Consultants Ahmet Faruk KOYUNCU faruk.koyuncu@img.com.tr Recep ARSLANTAŞ recep.arslantas@img.com.tr Graphic & Design Sami AKTAŞ sami.akstas@img.com.tr Responsible Manager Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Foreign Relations Manager Hakan Kurt hakan.kurt@img.com.tr Corporate Communication Manager Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Finance Manager Mürsel GÜRLER mursel.gurler@img.com.tr Subscription Zekeriya AYDOĞAN zekeriya.aydogan@img.com.tr Advertising Coordinator Recep ARSLANTAŞ recep.arslantas@img.com.tr Head Office Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51 Printing İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna, Bahçelievler-İstanbul/TURKEY Tel: 0 212 454 30 00

açta izmi reavklarının r u t l a Term l sağlık kayn ün

and rism is in dealm th Thermal touur he al m e of ther

at Another new fe ht every day. ey comes to lig rk Tu in s ce ur so re pe and ro Eu a ag number 1 in lliği dah or. deki term Turkey ranks as thermal of s Türkiye’ ün yeni bir öze rm ıy te ık in ç ld yüzüne dan ber 7 in the Wor her g m nu are e er th n to that; ımın urces. In relatio kları bak alıyor. so s against a re er n at y w a al k m l er fits of th terma da yer oblems, countless bene pr in Türkiye Dünya’da 7.sıra tizmadan sk rheumatism, oma da 1. waters, diseases such as al m er Th Avrupa’ alakalı olarak; R meden bel . sk e d herniated di len il an ç is n e rit g the u ir th k on ar n n , u am le a e B e n important plac lığa iyi g tsızlıkları back es which have an go cilt raha dar birçok hasta saymakla at th st , have a pa a da e to m health tourism na fıtığına k n faydaları aslın önemli bir its years. Leaving da uları lization na to hundreds of tio itu termal s lık turizmi arasın lar öncesine st in ıl ities upon the y ağ cil z fa S al ü r. m y o er n n w th iy rı ne bitm lıcala l suları w aims to draw var. Kap n terma of hot spring, no urism by geçmişi rmal tesislere yer tuta to ir al m b er n th a to i te dayan generations in ık ismin foru da g with health … esiyle art ın yanında kon rmal ing comfort alon er m id ş ns le co ople lose is s ğ te de te , sağlı ch as helping pe bırakan ni nesil gençleri ekte… aracteristics su us skin Ch rio va , ne ac t m e ns rek y hedefle powerful agai t, i y gh rı ei matory e la w m düşüne k m fla lı in k , çe sta eumatism turizme e çeşitli deri ha lıkları, ases, painful rh se ous di rv ne d v an ta e ut s n seases, go a, ak dın ha , muscle ut gynecologic di go Zayıflatm zma, iltihabi ka ir hastalıkları, connected with ati sin , in system diseases sk e th ağrılı rom ı ve buna bağlı iği, vücuttaki en ht teristic to tig ell lığ ac z ar ta ö ch s , nces s, a a e ta in h bs pa m rm t su l gu ıkılaştı and harmfu temizle rı, cildi s sing the toxins ddeleri is la an a m it rı d cle u m ğ an y ı e, a z rl lit e llu le ra n ada , curing ce e mag ri ve za within the body s very high toksinle rme, kalsiyum v ik erimesine orosis sine it ha e op m te id e os k g r t fo in in od iç go iç . Being i u selüli ğ iğ siu u d dir old and magne m ı güçlen i k yüksek levels of calcium such as high es as se di oranı ço r. Damar yapısın ek kolesterol gib ar ul vasc good for cardio esterol because iyi geliyo nsiyon ve yüks vücuttaki siğil re and high chol a su ta es n k pr rı e d r s la e oo k bl k ure and lı yü diğ ar hasta e vascular struct ağlayan it strengthens th kalp dam ek için fayda s r haricinde aracteristics ch r le lloma are othe etm n pi k pa le ll o e ce y g g a ri rin a cu anınd of many other klımız hücrele Ayrıca a bir sürü yararı y et ve al water. Besides . m ir er d th ri e hot of le k ız özellik nnot think of; th ruş, hare de yacağım nefits that we ca ce, be an st sayama ; çocuklarda du in r fo iç al n tic yu , 11 gü er is therapeu u e at s w d g a i i s c rin children, ic li lı sp in d s p m e er ka davi nce disord n öne usuru, e ement and bala talığını te vardır… d k ov s an m a e sis h g ia a n or e ps r m d de rtantly fo egza özelliği and more impo sedef ve k ve lı ğ a … s ys e da ’d 11 the sector a Turkey alı olarak eczema within k ma Turkey in on iz Pharm magazine Phar Dergim ıcı alanları ile ala or. Yeni lds that r Ou d y of health an fie mamlay yanında yer alı rimiz rds to the field be ga ta to re n in ue in u nt n co u e n b aberl tary. We will müzü ore m ith sektörü ktif ve güncel h eceğiz… are complemen w w season daha a present in the ne vam ed e ur e d . yo d .. at m e a il e y i a n … dö -date news ak dileğ ızda olm active and up-to new issue... ile karşın ıda bir arada olm ther in another y ge a to s be to , pe la Ho ız Yeni bir m Saygıları Kind regards,

u

Ah

met

F

k aru

K

nc u y o


p

0 milyon yılda 90 iyor Türkiye e çayı iç ve meyv i k it b t oşe

42

k an an çı k ... d n ı s lli k oz a g ü ze İ pek

52

n tirirke Saç ek ızdan ın sağlığ ın y a olm

Health serv ice of the most s is one important issues of th e 21st cen tury

12

Türkiye’nin ilk kamu ö zel işbirliği m odeli Proje si

78

28


İnsan için büyük yatırım A great investment for human En büyük yatırım insan sağlığı için yapılan yatırım. Bu

The biggest investment is the investment made for human

bakımdan geçtiğimiz günlerde, Türkiye’nin Kamu Özel

health. For this reason, in recent days with the agreement

İşbirliği anlaşması ile hayata geçirilecek ilk projesi olan Mersin Entegre Sağlık Kampüsü’nün proje finansmanı,

of public and private sectors, financing of Mersin Integrated Health Campus project was realized by the

Sağlık Bakanı Sayın Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun ve

attendees of Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Turkish Minister of

Sağlık Bakanlığı’nın üst düzey yetkililerinin katılımları ile

Health and also senior officials of the Ministry. We expect

gerçekleştirildi. Ülkemizde özellikle sağlık alanında bu tür

continuity in this kind of investment notably in health

yatırımlarım artarak devamını bekliyoruz. Türkiye’nin sağlık turizminde yapmış olduğu hamleler, önemli ivmeler kazandırarak, Türkiye’yi dünyanın en önemli sağlık merkezi haline getirme yolunda hızlı

area in our country. The developments of Turkey were made in healthcare area are advancing quickly on the way to make Turkey one of the important health centers of the world. On

adımlarla ilerletiyor. 28-30 Kasım 2014 tarihlerinde,

28-30 November 2014, the international medicine and

Haliç Kongre merkezinde yapılacak uluslararası ilaç ve

pharmacy congress held in Haliç Congress center that is

Eczacılık kongresi bu gelişmelere bir örnek. Ayrıca 10-13 Aralık tarihlerinde CNR fuar merkezinde yapılacak olan CNR İSTANBUL HEALT EXPO fuarı da ülkemizde yapılan etkinliklerden biri. Önümüzdeki yılda yapılacak etkinlikleri

an example for these developments. Also CNR Istanbul Health Expo fair is being held on 1013 December at CNR Expo Center, one of those events organized in our country.

de hatırlamakta fayda var. 03-05 Haziran 2015 İstanbul

As for the events to be organized in the upcoming year

kongre merkezinde gerçekleştirilecek CPHL İstanbul

are CHPL Istanbul Medicine Fair on 3-5 June 2015 and

İlaç Fuarı ve TUYAP’da 26-29 mart 2015’de ESPOMED EURASİA fuarı da sağlık alanında en önemli etkinlikler arasında yer alıyor. Ülkemizin coğrafik konumu ve geçmişten gelen

on 26-29 March 2015 ESPOMED EURASIA fair at TUYAP are the most important events in the health area. In fact, our country deserves much more of them due to its geographic position and the richness which comes

zenginlikleriyle daha büyük yatırımların

from the past. This source of affection makes us very

yapılmasını fazlasıyla hak ediyor. Bu sevgi

happy.

kaynağı bizleri de çok mutlu ediyor.

As Pharma Turkey team, we wish the new year

Pharma Turkey ekibi olarak yeni yılın barış,

might be full of peace, health and happy days.

sağlıklı ve mutlu günlerle dolu olmasını

Wishing you to be healthily till the next edition.

temenni ederiz. Yeni sayımızda görüşünceye kadar esen kalın.

6 PT

Kasım Aralık

harma urkey ‘14

Genel Koordinatör Recep ARSLANTAŞ harma urkey

PT

Recep ARSLANTAŞ Genral Coordinator

PT

harma urkey

PTharma urkey


GiTMESiN YERiNDE KALSIN 20 yıllık saç uzmanı Prozinc'ten Prozinc Plus. Her duşta daha sağlıklı ve dökülmeyen saçlara sahip olmak için.

www.prozinc.com.tr


Medikal sektörü gelişime açık bir sektör İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz: “Medikal sektörünün gelişimini sürdürebilmesi için devletin uzun vadeli desteği şart. Diğer yandan ithalatın yüksek olduğu medikal sektöründe yerli üretim oranının artırılması da önemli bir gereklilik” dedi

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz

M

edikal sektörü, kimyanın yüksek katma değer yaratan sanayilerinin başında geliyor. 10 yıl öncesinde medikal sektörü sadece hastane yatağı olarak algılanırken, bu süreç içinde ameliyat ipliklerinden kan ve serum torbalarına kadar farklı ürün gamlarına uzanan bir sektör konuma ulaştı. Sağlık ve yaşam kalitesini direkt etkileyen bir sektör olması da stratejik önemini ortaya koyuyor. Türk medikal sektöründe 6 bin civarında firma faaliyet gösteriyor. Pazar büyüklüğü 2,5 milyar dolar seviyesinde. İhracat açısından da önemli bir potansiyel sunan sektör, 2013 yılını 775 milyon dolar ile geride bıraktı. 2014 yılsonunda medikal ihracatının 850 milyon

8 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

dolara yükselmesini, 2015 yılında ise ihracatın 1 milyar doları aşacağını öngörüyoruz. Medikal ihracatının artması ve firmaların yeni pazarlara açılmaları amacıyla milli katılım organizasyonları yaptığımız fuarları yanı sıra farklı çalışmalar yürütüyoruz. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), olarak kısa bir süre önce dünyanın en büyük sağlık ve medikal ürünler fuarı olan Medica 2014’e 6’ıncı kez milli katılım organizasyonu gerçekleştirdik. Fuar, firmalarımıza ihracat performanslarını artırmaları ve yeni bağlantılar kurmalarının yolunu açtı. Almanya’nın Düsseldorf şehrinde düzenlen fuarda, Türk medikal

PTharma urkey

sektöründen 38’i İKMİB milli katılımıyla olmak üzere toplam 116 firmamız yer aldı. Medikalde kullanılan tek kullanımlık ürünler, tıbbi cihazlar, ortopedik gereçler, kişisel bakım ve sağlık ürünleri, hastane ekipmanları gibi farklı ürün gruplarını sergilediler. Aynı zamanda medikal sektöründen 44 firma ile hayata geçirdiğimiz Medikal Sektörü Yurtdışı Pazarlama Takımı MediClusTR ile ihracat potansiyeli yüksek bölgeleri araştırıyoruz. Öncelikli hedefimiz Güney Amerika ve Afrika. Önümüzdeki dönemde bu pazarlara yönelik ticaret heyetleri gerçekleştireceğiz. Medikal sektörü gelişime açık bir sektör. Gelişimini sürdürebilmesi için ise devletin uzun vadeli desteği şart. Diğer yandan ithalatın yüksek olduğu medikal sektöründe yerli üretim oranının artırılması da önemli bir gereklilik. Katma değerin yüksek olduğu medikal sektöründe yüzde 30 yerlileştirme hedefi, firmaların Türkiye’de üretmeleri ve kâr etmelerine destek vererek olabilir. Ancak bu şimdiki koşullarda çok mümkün değil. Ancak kâr edebilecekleri ve üretime dönüştürebilecekleri bir sistemle bu sorunun önüne geçilebileceğine inanıyoruz.

PTharma urkey



Tarihi Konuk Evine “Ecz. Berat Beran” adı verildi

T

Şanlıurfa’da tarihi bir konağa “Ecz. Berat Beran Konuk Evi” adı verildi. 200 yıllık geçmişi olan tarihi konak aslına uygun olarak restore edilerek eczacıların hizmetine açıldı. Konuk evinin açılışını Şanlıurfa eczacıları ve Berko İlaç yöneticileri bir etkinlikte bir araya gelerek kutladı

oplum sağlığına katkıyı amaç edinmiş, hızlı büyüme grafiği ve inovatif ürünleriyle dikkat çeken Berko İlaç’ın Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Berat Beran’ın isminin verildiği konuk evi tarihi bir değere sahip. Eski Şanlıurfa taşlarından yapılmış ve 200 yıllık geçmişe sahip olan konak, Şanlıurfa Eczacı Odası’nın katkılarıyla aslına uygun şekilde restore edildi ve eczacıların hizmetine açıldı. Konuk evi odalarının yörenin geleneksel tarzına uygun olarak dekore edilmesine ise Berko İlaç katkıda bulundu. “27. Bölge Şanlıurfa Eczacı Odası Ecz. Berat Beran Konuk Evi” adıyla faaliyete geçen konuk evinin 6 odası ve iki toplantı salonu mevcut. Konuk evinin açılışı, Berko İlaç Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Berat Beran, Berko İlaç Yönetim Kurulu Üyesi ve Kurumsal İletişim Direktörü Eylem Beran, 27. Bölge Şanlıurfa Ecz. Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Mahmut Dolap ve Şanlıurfa eczacılarının katılımıyla gerçekleşen yemekli ve müzikli bir gece ile kutlandı. Konuk evine Ecz. Berat Beran isminin verilme nedenini Şanlıurfa Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Mahmut Dolap

10 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

şu şekilde açıkladı, “Eczacı Berat Bey bizim bölgeden çıkmış ve mesleğinde zirve yapmış bir meslektaşımızdır. Kendisini her zaman takdir ediyoruz. Serbest eczacılıktan başlayarak ilaç üretimine kadar gitmiş, bu bölgeye hizmet etmiş bir eczacı olduğu için ve başarılarından dolayı konuk evine kendisinin ismini vermeyi uygun gördük.” Konuyla ilgili Berko İlaç Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Berat Beran ise, “Şanlıurfalı eczacı arkadaşlarımın bu jesti beni çok duygulandırdı ve onurlandırdı. Ben bölgede yetişmiş bir eczacıyım. Berko İlaç olarak gelinen noktada hiçbir zaman meslektaşlarımın katkısını unutmuş değilim. Başarımı, eczane eczacılığını iyi bilmeme ve eczacı arkadaşlarımla sürekli bir arada olamama borçluyum. Ayrıca Şanlıurfa eczacılarının bölgede kurmuş olduğu bir üretim tesisi mevcut. Çok modern ve çağımız teknolojilerine uygun olan bu tesiste ekstre çıkarılıyor. Berko İlaç’ın önümüzdeki dönem piyasaya sunulacak yeni ürününün ekstresini bu üretim tesisinden temin etme kararını aldık. Bu vesileyle de bölgeye katkı sağlayacağımız için çok mutluyuz” şeklinde konuştu.

PTharma urkey

PTharma urkey



Türkiye’nin ilk kamu özel işbirliği modeli projesi

Türkiye’nin kredi sözleşmesi tamamlanmış ilk kamu özel işbirliği modeli projesi: Mersin Entegre Sağlık Kampüsü Projesi’nin sözleşme imza töreni gerçekleştirildi

D

İA Holding tarafından Türkiye’nin Kamu Özel İşbirliği anlaşması ile hayata geçirilecek ilk projesi olan Mersin Entegre Sağlık Kampüsü’nün proje finansmanı için üç bankanın katılımı ile 272 Milyon Euro tutarında kredi sözleşmesi imzalandı. UniCredit Bank Austria AG’nin düzenleyici banka olarak rol aldığı finansman tutarını DenizBank, Yapı Kredi ve UniCredit Bank Austria AG üstlendi. TC Sağlık Bakanlığı ile Kamu Özel İşbirliği Modeli ile inşa edilecek Mersin Entegre Sağlık Kampüsü’nün Proje Finansman Sözleşmesi 21 Kasım 2014 Cuma günü İstanbul Bomonti IC Hilton Hotel’de törenle imzalandı. Bu proje, Kamu Özel İşbirliği Modeli ile Türkiye’de gerçekleştirilmesi öngörülen projeler arasında finansman anlaşması imzalanan ilk proje olma özelliğini taşıyor. Toplamda 15 yıl vadeli ve 272 Milyon Euro tutarındaki kredi sözleşmesi imza töreni, Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun ve Sağlık Bakanlığı’nın üst düzey yetkililerinin katılımları ile gerçekleştirildi. DİA Holding Yönetim Kurulu Başkanları Murat Çeçen ve Hassan Gozal’ın ev sahipliğinde düzenlenen imza törenine projeye finansman sağlayıcı kuruluşlardan UniCredit Bank Austria AG, DenizBank ve Yapı Kredi’den üst düzey yetkililer de katıldı.

12 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

KAMU ÖZEL İŞBİRLİĞİ MODELİ Mersin Entegre Sağlık Kampüsü’nün Kamu Özel İşbirliği Modeli altında bir kreditör konsorsiyumuyla kredi sözleşmesi uluslararası standartlarda imzalanmış ilk proje olduğunu belirten DİA Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Bayar, “Bu anlaşma bu özelliği ile bir milattır. Projeye finansman sağlayan kreditör kuruluşlar DenizBank, Unicredit Bank Austria AG ve Yapı Kredi’ye Kamu Özel İşbirliği modeline ve projemize duydukları güvenden ötürü teşekkür ediyorum. DİA Holding ayrıca, Kamu Özel İşbirliği Modeli ile Ankara Bilkent Entegre Sağlık Kampüsünün de yatırımcı ve inşacı kuruluşudur. Bilkent Kampüsü, tamamlandığında 1.2 milyon metrekare inşaat alanı ve 3704 yatağıyla Avrupa’nın en büyük, Dünyanın ikinci büyük hastanesi olacaktır. Bu projelerin hayata geçirilmesi ve bu safhalara kadar gelmesi hususunda sağlanan destek ve yoğun işbirliği için Sağlık Bakanlığımıza, Bakan Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun şahsında teşekkürlerimizi ifade ederiz” dedi. “NİŞ SEKTÖRLERE DESTEK SUNMAYI TEMEL SORUMLULUK OLARAK GÖRÜYORUZ” DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ise imza törenindeki konuşmasında, “DenizBank olarak, kurulduğumuz günden bu yana ülkemizin sürdürülebilir gelişimine katkı sağlayacak niş sektörlere destek sunmayı temel sorumluluklarımız arasında gördük. Hepimizin ortak geleceğini yakından ilgilendiren, aynı zamanda ülkemizin kalkınma stratejisinde hayati rolü bulunan sağlık da, bu kapsamda bizler için kritik bir noktada yer aldı. Bu vizyonun bir uzantısı olarak, Bakanlığımızın desteğiyle DİA Holding ve UniCredit/Yapı Kredi ile Mersin Entegre Sağlık Kampüsü projesini hayata geçirmenin mutluluğu içindeyiz. Böylesine önemli bir yatırımın Mersin şehrine sağlık altyapısı anlamında sunacağı fırsatların

PTharma urkey

PTharma urkey


yanı sıra, istihdam açısından da yeni bir kapı aralayacağına inanıyoruz” dedi. KALİTENİN VE VERİMLİLİK Kamu Özel İşbirliği Modeli, dünyadaki yaygın uygulamalarından örnek alınarak Özel Sektör ile işbirliği halinde uygulamaya geçirilen ve Kamu’nun temel işlevlerinde yatırım, finansman ve kalite bakımından önemli bir yükü Kamu’nun üzerinden alarak, vatandaşa çağdaş standartlarda hizmet sunulmasını öngören yeni bir yatırım ve işletme modelidir. Bu modelin Türkiye’deki ilk uygulaması Sağlık alanında gerçekleştirilmektedir. Bu modelde, sağlık hizmetlerinin bugüne kadar olduğu gibi tümüyle Kamu tarafından sunulması, hastane kampüsünün finansmanının, inşasının ve işletmesinin ise Özel Sektör tarafından üstlenilmesi öngörülmektedir. Böylelikle Kamu’nun önemli oranda tasarruf sağlaması, hizmetlerde kalitenin ve verimliliğin yükselmesi tasarlanmaktadır. DİA Holding, Mersin projesinin yanı sıra yine Kamu Özel İşbirliği modeliyle inşa edilecek Bilkent Entegre Sağlık Kampüsü projesinin de yatırım ve işletmesine hak kazanmıştır. Proje Sözleşmesi 18 Eylül 2013 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Başbakan sıfatıyla imzalanan ve temeli Mersin’in Toroslar Beldesinde Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu tarafından 11 Mart 2014 tarihinde atılan Mersin Entegre Sağlık Kampüsü’nün 24 ayda inşa edilmesi ve hizmete açılması planlanmaktadır. MERSİN ENTEGRE SAĞLIK KAMPÜSÜ Şirket : Mersin Entegre Hastane Hizmetleri Yatırım ve İşletme A.Ş Toplam Yatak Kapasitesi : 1259 adet Toplam İnşaat Alanı : 355.420 metrekare Kredi Tutarı : 272 Milyon Euro’ya kadar Kredi Veren Bankalar : DenizBank UniCredit Austria AG - Yapı Kredi Düzenleyici Banka : UniCredit Bank Austria AG Yüklenici Firma : DİA Altyapı Yatırımları ve İnşaat A.Ş Proje Ortakları : DİA Holding FZCO DİA HOLDİNG DİA Holding 2007 yılında IC İbrahim Çeçen Yatırım Holding ve İntersun Holding’in işbirliği ile kurulmuştur. DİA Holding, geleneksel taahhüt

faaliyetlerinin ötesinde ileri ve kompleks teknolojiler ve entegre çözümler gerektiren yapıların organizasyonuna odaklanmış ve gerçekleştirdiği örnek projelerin sağladığı tecrübelerin üzerinde çağdaş bir yatırım ve işletme kuruluşu olma hedefine yönelmiştir. Bu çerçevede, Türkiye ve Azerbaycan başta olmak üzere, geniş Orta Doğu coğrafyasında faaliyet göstermektedir. DİA Holding’i dünya çapında tanıtan ilk eserler Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleştirdiği prestij projeleridir. Dünyanın en önde gelen mühendislik ihtisas yayınlarından olan ENR’ın yıllık yayınlanan listesinde 2012-2013 ve 2014 yıllarında “Dünyanın en büyük ilk 200 müteahhiti ve uluslararası tasarımcısı” olarak yeralmış ve üstlenmiş olduğu sembol projelerle bugüne dek TIME Dergisi Wallpaper, MIPIM gibi kuruluşlarca birçok ödüllere layık görülmüştür. Bu projelerin başında mimarisini dünyaca ünlü Zaha Hadid’in gerçekleştirdiği Heydar Aliyev Merkezi ile şeklini ülkenin sembolü olan alevlerden alan ve Alev Kuleleri olarak adlandırılan, Bakü’nün tarihsel çehresine yeni siluetler katan sembol yapılar gelmektedir. Azerbaycan’da bu eserlerin yanısıra, ülkenin tek kayak kompleksi olan Şahdağ Yaz-Kış Turizm Kompleksi başta olmak üzere, pek çok esere imza atan DİA Holding 8.000 işçi ve mühendisi ile ülkenin en önde gelen kuruluşlarının başında yeralmaktadır.

PTharma urkey

13 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


DİA Holding, yeni nesil bir yatırım ve işletme şirketi olma hedefi doğrultusunda, 21.Yüzyılın en önemli alanlarının başında gelen sağlık sektörüne yönelik 2012 senesinde Türkiye’de üstlendiği Ankara Bilkent ve Mersin Entegre Sağlık Kompleksi Projeleri ile birlikte, faaliyet alanlarını genişletmeye yönelmiştir. Bilkent Entegre Sağlık Kampüsü, 1.2 milyon metrekarelik kapalı alanıyla, “Avrupa’nın en büyük, dünyanın ikinci büyük hastane kompleksi” ve “Dünya’nın tek seferde inşa edilen en büyük hastanesi” olacaktır. 3.704 yatağıyla günde ortalama 5.000’i acil olmak üzere 25.000 hastaya hizmet verecek olan kampüste 8.000’den fazla sıhhi ve gayrisıhhi personele istihdam sağlanacaktır. Aynı zamanda Mersin Entegre Sağlık Kampüsü de 355 bin metrekarelik kapalı alanıyla ülkemizin en büyük sağlık komplekslerinden biri olma özelliğini

14 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

taşıyacaktır. Kampüs, hizmete girdiğinde 1.350 sıhhi personel, 1.500 gayrisıhhî personel üzere toplam 2.850 çalışana istihdam sağlayacak ve 1259 yatağıyla günde ortalama 900’ü acil olmak üzere 10.000 hastaya hizmet verecektir. DİA Holding, bu projelerin inşaatının yanı sıra aynı zamanda 25 yıl boyunca işletmesini de üstlenmektedir. Bu amaçla, Bilkent ve Mersin Entegre Sağlık A.Ş. şirketleri kurulmuştur. Bu projelerin finansmanı DİA Holding tarafından proje finansmanı modeli ile gerçekleştirilmektedir. DİA Holding’in üstlendiği Mersin Entegre Sağlık Projesi, Finansman anlaşması imzalanan ilk Kamu Özel İşbirliği Projesi olma vasfıyla Türkiye’de bir ilke imza atmaktadır. Kuruluşumuzdan bu yana geçen kısa zamanda dünya çapında başarılara imza atmış olmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz.

PTharma urkey

PTharma urkey


İlaçtaAr-Ge’nin Ar-Ge’nin yeni adresi Türkiye İlaçta yeni adresi Türkiye Dünyanın lider araştırmacı ilaç ve aşı firmalarından GlaxoSmithKline (GSK), Türkiye’yi ilaç alanındaki Araştıma – geliştirme (AR-GE)lider çalışmaları için ayrıcalıklı Dünyanın ülkeler listesine aldı. Böylece Türkiye, ilaç araştırmaları bir merkez araştırmacı için ilaç önemli ve haline gelecek ve klinik araştırmalar için yapılacak yatırımlar için bir üs olacak

aşı firmalarından GlaxoSmithKline

yatırımlar var. GSK, Ar-Ge’nin

(GSK), ilaç yanı sıra Türkiye’yi Türkiye’ye üretim

yatırımı da yaparak, Türkiye’ye alanındaki Araştıma –

teknoloji transferi gerçekleştirmeye

geliştirme hazırlanıyor. (AR-GE) çalışmaları Türkiye’yi GSK açısından Ar-Ge ve klinik

için ayrıcalıklı ülkelerbiri listesine aldı. araştırmalar merkezlerinden olarak

konumlandıran bu gelişme birlikte sorumluluk Böylece Türkiye, ilaçilearaştırmaları alanlarının genişlediğine dikkat çeken GSK

için önemli bir merkez haline gelecek Türkiye ve Kafkasya Bölgesi’nden sorumlu Başkan Yardımcısı ve Bölgesel Genel Müdür Dr. Emin

D

Dünya nüfusunun artışı, modern yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarındaki değişim, ilaç nüfusunun artışı, modern sektöründeünya de yeni dinamiklerin oluşmasına tarzı veaçısından beslenme yol açıyor.yaşam İlaç şirketleri yeni tedavi süreçleri ve yenilikçi sağlık çözümlerine olan alışkanlıklarındaki değişim, ilaç yatırımların önemi her de geçen artıyor. 115 sektöründe yenigün dinamiklerin ülkede faaliyet gösterenyol GSK; dahaİlaç aktif, daha iyi oluşmasına açıyor. ve daha uzun bir yaşam vaadiyle yenilikçi şirketleri açısından yeni tedavisağlık çözümleri geliştirmek üzere çalışmalar yürütüyor. süreçleri ve yenilikçi sağlık çözümlerine olan Ar-Ge yatırımları ise toplumun gelişen ihtiyaçlarını yatırımların önemi her geçen gün artıyor. 115 karşılamak üzere sağlık çözümlerinin lideri olma ülkede faaliyet gösteren GSK; daha aktif, daha yolunda ilerleyen GSK’nın öncelikli konuları iyi vearasında daha uzun bir yaşam yer alıyor. GSKvaadiyle için Ar-Geyenilikçi yatırımları sağlıkaçısından çözümleri geliştirmek üzerefaaliyet çalışmalar 50 yılı aşkın süredir gösterdiği yürütüyor. Ar-Geönemi yatırımları toplumun gelişen Türkiye’nin büyük. ise Bunun en büyük ihtiyaçlarını çözümlerinin kanıtı isekarşılamak Türkiye’ninüzere 2014 sağlık yılı itibariyle GSK’nın lideriilaç olma yolunda ilerleyen GSK’nın öncelikli alanında yatırım yapacağı ülkeler arasında ayrıcalıklı konuma yükselmesi. ki Türkiye, konuları arasında yer alıyor. GSK Öyle için Ar-Ge GSK’nınaçısından Ar-Ge çalışmaları için yatırım yatırımları 50 yılı aşkın sürediryapacağı faaliyet öncelikli ülkeler listesine (GSK Clinical Country gösterdiği Türkiye’nin önemi büyük. Bunun en Footprint) girdi. Türkiye bundan böyle, herhangi büyük kanıtı ise Türkiye’nin 2014 yılı itibariyle bir tedavi alanında planlanan klinik çalışmalar GSK’nın ilaç alanında yatırım yapacağı ülkeler için değerlendirilen ilk ülkelerden biri olacak. Bu arasında ayrıcalıklı konuma yükselmesi. Öyle ki sayede Türkiye’deki Ar-Ge yatırımları artacak ve Türkiye, GSK’nın Ar-Ge çalışmaları için yatırım hastaların yeni ve etkili tedavi seçeneklerine erken yapacağı öncelikli ülkeler listesine (GSK Clinical erişimi için önemli bir fırsat sağlanmış olacak. Country Footprint) girdi. Türkiye bundan böyle, Türkiye’nin ilaç ve aşı Ar-Ge’si ve üretimindeki herhangi bir tedavi alanında planlanan klinik büyük potansiyeline inanan GSK’nın hedefinde yeni

çalışmalar için değerlendirilen ilk ülkelerden biri

ve klinikşöyle araştırmalar yapılacak Fadıllıoğlu devam ediyor:için “Türkiye’nin GSK Global tarafından Klinik Gelişme yatırımlar içinyürütülen bir üs tüm olacak

Programları (Clinical Development Programları) için değerlendirilen ilk ülkelerden biri olmasıyla, hastaların yeni ve etkili tedavi seçeneklerine erkenBu erişim sağlaması ve paydaşlarımızla olan olacak. sayede Türkiye’deki Ar-Ge yatırımları önceliklerimiz çerçevesinde hekimlerin yeni artacak ve hastaların yeni ve etkili tedavi tedavi seçeneklerinierken önceden deneyimlemeleri seçeneklerine erişimi için önemli açısından bir fırsat ülkemiz için önemli bir avantaj elde edeceğiz.”

sağlanmış olacak. Türkiye’nin ilaç ve aşı Ar-Ge’si ve üretimindeki büyük potansiyeline inanan GSK’nın hedefinde yeni yatırımlar var. GSK, ArGe’nin yanı sıra Türkiye’ye üretim yatırımı da yaparak, teknoloji transferi gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Türkiye’yi GSK açısından Ar-Ge ve klinik araştırmalar merkezlerinden biri olarak konumlandıran bu gelişme ile birlikte sorumluluk alanlarının genişlediğine dikkat çeken GSK Türkiye ve Kafkasya Bölgesi’nden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Bölgesel Genel Müdür Dr. Emin Fadıllıoğlu şöyle devam ediyor: “Türkiye’nin GSK Global tarafından yürütülen tüm Klinik Gelişme Programları (Clinical Development Programları) için değerlendirilen ilk ülkelerden biri olmasıyla, hastaların yeni ve etkili tedavi seçeneklerine erken erişim sağlaması ve paydaşlarımızla olan önceliklerimiz çerçevesinde hekimlerin yeni tedavi seçeneklerini önceden deneyimlemeleri açısından ülkemiz için önemli bir avantaj elde edeceğiz.”

Advertorial


Astellas Türkiye 36. İstanbul maratonu’nda Gelenekselleşen maraton yürüyüşlerine bu yıl da devam eden Astellas İlaç Türkiye, çalışanları ‘sağlık için hareket!’sloganıyla İstanbul Maratonu’nda yürüdü

A

stellas İlaç Türkiye, gelenekselleşen maraton yürüyüşlerine bu yıl da devam etti. Astellas Türkiye çalışanları aileleriyle katıldığı maratonda, yürüdükleri her kilometre başına Lösev’e bağışta bulundu. ‘Sağlık için hareket!’ sloganı ile çalışanlarını harekete teşvik etmek amacıyla maratona katılan Astellas İlaç Türkiye, geçtiğimiz yıllarda LÖSEV ve Antibiyotik Farkındalık Gününe dikkat çekmek için yürümüştü. ‘Yarınları Değiştirmek’ vizyonuyla yola çıkan Astellas İlaç Türkiye çalışanları her yıl önemli sosyal sorumluluk projelerine imza atıyor. Yılbaşı kutlamalarında e-kart kullanan, eski şirket telefonlarının satışından elde edilen geliri LÖSEV’e bağışlayan Astellas çalışanları, 25-26 Aralık tarihlerinde Tekstilkent Koza Plaza’daki ofislerinde LÖSEV için tezgah başına geçti. LÖSEV tarafından hazırlanan kitap

16 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

ayracı, oyuncak, takvim, gibi hediyelik eşyalar iki gün boyunca Astellas Türkiye çalışanları tarafından sergilenerek satışa sunuldu. Astellas İlaç Çalışanları geçtiğimiz yıl da gönüllü olarak aynı organizasyonu gerçekleştirmişti. Merkezi Tokyo’da bulunan, genç ve ileriyi düşünen bir şirket olan Astellas Pharma Inc. Yenilikçi ve güvenilir ürünler sunarak tüm dünyadaki insanların sağlığını iyileştirmeye kendini adamıştır. Dünya çapında yaklaşık 17.000.kişiyi istihdam eden Astellas İlaç, Üroloji, İmmunoloji (organ nakli dahil), enfeksiyon hastalıkları, Onkoloji, Sinir bilim ve Diyabet (DM) komplikasyonları ve Böbrek hastalıkları alanlarında sınıfının birincisi olmaya kendini adamış bir şirkettir. Astellas İlaç Türkiye, dünya çapında 17.000 kişiyi istihdam eden ve en büyük 20 ilaç şirketinden biri olan Astellas

PTharma urkey

Pharma Inc.’in bir parçasıdır. Genç ve ileriyi düşünen bir şirket olan Astellas, yenilikçi ve güvenilir ürünler sunarak tüm dünyadaki insanların sağlığını iyileştirmeye kendini adamıştır. Astellas İlaç, önemli Araştırma Geliştirme ve tanıtım faaliyetlerini birleştirerek ve dünya ilaç sektöründe büyümeyi sürdürerek ve en iyisi ürünler geliştirme kararlılığını sürdürmektedir. Astellas İlaç, Türkiye’de Üroloji, Dermatoloji ve Organ Nakli alanlarında ürünler sunmaktadır. Güçlü bir portföye sahip olduğu Antiinfektifler, Ağrı Yönetimi ve Kanser alanlarında da yenilikçi ürünlerini de kısa zamanda hekim ve hastaların hizmetine sunmayı amaçlamaktadır. Astellas İlaç 2008 yılında Türkiye’de faaliyet göstermeye başlamıştır. Önümüzdeki yıllarda, diğer tedavi alanlarındaki mevcut ve yenilikçi ürünlerini de Türkiye’de hizmete sunmayı hedeflemekte ve bunun için yoğun olarak çalışmaya devam etmektedir. Astellas her geçen gün hastalar, yakınları ve hepimiz için daha iyi bir gelecek yaratmak için çalışmaktadır. Tüm Astellas çalışanları, sürekli başarının kaynağının Yarinlari Değiştirmek potansiyelleri olduğunu bilmektedir. Astellas İlaç Türkiye tüm çalışmalarında “Yarinlari Değiştirmek” konsepti kapsamında hareket etmektedir.

PTharma urkey



İKMİB, Türk medikal sektörünü dünyaya açıyor Murat Akyüz İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı

İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, Çin’e karşı Türkiye’nin kaliteli ürün algısını yükselterek artı yüzde 20 katma değer artışı hedeflediklerini, aksi takdirde Çin ile rekabetin mümkün olmayacağını açıkladı

S

ağlık sektöründeki büyüme, kaliteli sağlık hizmeti talebindeki artış, teknolojideki yenilikler gibi birçok faktör medikal ürünler sektörünü büyütüyor. Türk medikal sektöründe 6 bin civarında firma faaliyet gösterirken, pazar büyüklüğü 2,5 milyar dolar seviyesinde. 2013 yılında 775 milyon dolar olan medikal ihracatının 2014 yılsonunda 850 milyon dolara yükselmesi bekleniyor. Katma değerin yüksek olduğu medikal sektörü, asıl sıçramayı Ar-Ge ve inovasyonla yapacak. Medikal sektöründen 116 firma alanında dünyanın en büyüğü olan Medica Fuarı’ndaydı. İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, Çin’e karşı Türkiye’nin kaliteli ürün algısını yükselterek artı yüzde 20 katma değer artışı hedeflediklerini, aksi takdirde Çin ile rekabetin mümkün olmayacağını açıkladı. Dünyanın en büyük sağlık ve medikal ürünler fuarı olan Medica 2014’e 6’ıncı kez milli katılım organizasyonunu gerçekleştiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), firmaların ihracat performanslarını artırmaları ve yeni bağlantılar kurmalarının yolunu açtı. Almanya’nın Düsseldorf şehrinde düzenlen fuarda, Türk medikal sektöründen 38’i İKMİB milli katılımıyla olmak üzere toplam 116 firma yer aldı. Medikalde kullanılan tek kullanımlık ürünler, tıbbi cihazlar, ortopedik gereçler, kişisel bakım ve sağlık ürünleri,

18 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

hastane ekipmanları gibi farklı ürün gruplarını sergilediler. Dünyanın pek çok ülkesinden binlerce ziyaretçiyi ve sağlık profesyonelini ağırlayan Medica Fuarı’na bu yıl 4 bin 831 firma katıldı. Fuarı, sağlık ve medikal sektöründeki karar vericilerden oluşan 130 bin kişi ziyaret etti. Ziyaretçilerin 84 bini, 120 farklı ülkeden Medica için Düsseldorf ’a gelenlerden oluştu. MEDİKAL ÇOK ÖNEMLİ VE STRATEJİK BİR SEKTÖR İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, altı yıldan bu yana milli katılım organizasyonu düzenledikleri Medica Fuarı’nda yaptığı açıklamada, fuara katılan firma sayısının her yıl arttığını söyledi. Murat Akyüz, “Medikal çok önemli ve stratejik bir sektör. Firmalarımızın mutlaka dünyanın en önemli medikal fuarlarında olması gerektiğine inanıyoruz ve firmalarımızı bu konuda teşvik ediyoruz. Fuarlar rakipleri ve neler yaptıklarını görmek, gelişmekte olan pazarlara açılmak için büyük bir fırsat yaratıyor. İlk yılımızda medikalden sadece 10 firma ile Medica Fuarı’ndaydık. Bu yıl bireysel katılımlarla birlikte bu sayı 116’ya yükseldi. Medikalde Türkiye algısını yükseltmeyi ve ülkemizin bu alanda ‘iyi’ olduğunu göstermeyi ve Türkiye’nin isminden dolayı artı yüzde 20

PTharma urkey

PTharma urkey


katma değer oluşmasını hedefliyoruz. Diğer türlü Çin’e karşı rekabet etmek mümkün olmayacak” diye konuştu. MEDİKAL SEKTÖRÜNDE KATMA DEĞER YÜKSEK İthalatın yüksek olduğu medikal sektöründe yerli üretim oranının artırılması hedefi ile ilgili de konuşan İKMİB Başkanı Murat Akyüz şunları söyledi: “Katma değerin yüksek olduğu medikal sektöründe yüzde 30 yerlileştirme hedefi, firmaların Türkiye’de üretmeleri ve kâr etmelerine destek vererek olabilir. Şu anki koşullarla bu çok mümkün görünmüyor. Her şeyden önce sağlık ve yaşam kalitesini direkt etkileyen bir sektör. Firmaları üretime sokacaksak, hatta ithal eden firmaları üretime sokacaksak çok daha kontrollü bir teşvik sistemi uygulanması gerekiyor. Kâr edebilecekleri ve üretime dönüştürebilecekleri bir sistem yaratmamız lazım, yoksa ithalata

bağımlılık devam eder.” Medikal ihracatının artması ve firmaların yeni pazarlara açılmaları amacıyla fuarların yanı sıra farklı çalışmalar da yürüttüklerini belirten Akyüz, medikal sektöründen 44 firma ile Medikal Sektörü Yurtdışı Pazarlama Takımı MediClusTR’nin kurulduğunu söyledi. Hedefe Güney Amerika ve Afrika’yı koyan MediClusTR takımı, önümüzdeki dönemde bu pazarlara yönelik ticaret heyetleri gerçekleştirecek. SON 5 YILDA MEDİKAL ÜRÜNLER İHRACAT RAKAMLARI / ($) 2009 : 389.462.580,74 2010 : 443.705.051,13 2011 : 559.343.062,35 2012 : 647.319.947,42 2013 : 774.700.137,53 2014 : (Ocak-Eylül) 668 milyon $ 2014 : yılsonu ihracat tahmini 850 milyon $

PTharma urkey

19 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Fresh’n Soft’tan, bakterilere karşı hızlı ve pratik çözüm Hijyen her an elinizin altında Baharın gelmesiyle birlikte, dışarıda ve özellikle de açık havada geçirdiğimiz zamanlar artıyor. Hastalıklardan korunmak için, el temizliğine özen göstermek, her an bakteri ve mikroplar karşısında hazırlıklı olmak gerekiyor. Bağışıklık sistemimizi doğrudan etkileyen bu durum, su ve sabun bulmamız mümkün olmadığında bir sorun haline gelebiliyor. Bu açıdan, sürekli yanımızda taşıyabileceğimiz ve hijyenik çözümler sunan Fresh’n Soft ıslak mendiller önemli bir ihtiyaç haline geliyor. Fresh’n Soft’un yeni ürünü Antibacterial Islak Cep Mendili, suya ve sabuna dokunamadığınız zamanlarda da, bakterileri %99,9 oranında öldürerek, hızlı ve pratik temizlik sağlıyor. Ele yerleşen ve el yoluyla vücuda bulaşarak, hastalıklara yol açan bakterilere karşı savaş açan Fresh’n Soft Antibakteriyel Islak Cep Mendili sayesinde, artık her yer güvenli ve hijyenik. Biocidal ruhsatlı Fresh’n Soft Antibacterial Islak Cep Mendili; sağlığınıza dost, bakterilere düşman T.C. Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı, Biocidal ruhsatına sahip olan Fresh’n Soft Antibacterial Islak Cep Mendili, ciltte tahriş yapmıyor ve her cilt tipine uyum sağlıyor. İnce ve küçük tasarımıyla taşıma kolaylığı sağlayan, Fresh’n Soft’un yeni ürünü Antibacterial Islak Cep Mendili; özel formülü sayesinde, bakteriler üzerinde %99.9 oranında etki gösteriyor. Özel dokusuyla, ciltteki ölü bakterilerin de uzaklaştırılmasına yardımcı olan bu ürün, sağlığınızı tehdit eden durumlara karşı acil ve hijyenik bir çözüm sunuyor. Fresh’n Soft Antibacterial Islak Cep Mendilleri’nin, zararlı bakterilere karşı etkinliği, üniversite ve özel laboratuarlarda test edilerek onaylanmış bir formül içeriyor. Bu özelliği sayesinde, cilt ile uyumlu olan mendiller, cilt üzerinde bulunan zararlı bakterileri cildin yapısına zarar vermeden temizliyor. Fresh’n Soft Antibacterial Islak Cep Mendili, alkol ve boya maddesi içermediği gibi, dermatolojik testlerle onaylanmış yapısı ile cildin pH dengesiyle de uyumluluk gösteriyor. Bu sayede, cildin nem dengesini de koruyor. Size de açık havada ilkbaharın tadını çıkarmak kalıyor.

20 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

Fresh’n Soft offers a practical solution against bacteria Personal Hygiene everywhere everytime! With the upcoming of spring, the outdoor activities occupy most of our time and for a full protection against disease, our personal care need to be as far as our purse. It is not possible to find soap and water easily so we seek for alternative solutions. From this perspective, Fresh’n Soft wet wipes developed for specific needs become part of our daily essentials. Licensed Biocidal Fresh’n Soft Antibacterial Wet Wipes; Biocidal licensed Fresh’n Soft by Antibacterial Wet Wipes by Ministry of Health does not irritate the skin and adapts to every skin type. Slim and compact design for ease of transport, new product Fresh’n Soft Antibacterial Wet Wipes; thanks to its special formula, effects on bacteria showing 99.9% . With special tissue, it also assists in the removal of dead bacteria. Fresh’n Soft Antibacterial Wet Wipes does not contain alcohol, paraben. It is dermatologically tested and the balance of Ph is compatible with skin. In this way, it protects the skin’s moisture balance. You can enjoy the outdoors in spring.

PTharma urkey

PTharma urkey



Çevresel etkenler diyabetin çıkışını hızlandırıyor ‘Şeker hastalığı’ olarak bilinen diyabet, grip kadar yaygınlaştı. Diyabetli sayısı on yıl öncesine oranla iki kat arttı. Kalp, damar ve sinir sistemi rahatsızlıklarına neden olduğu gibi göz damarlarında ve böbreklerde kalıcı hasarlara da yol açabilen bu hastalık, sağlığı ciddi anlamda tehdit ediyor halsizlik, kas güçsüzlüğü, iyileşmeyen yaralar ve özellikle bayanlarda görülen iyileşmeyen ve tekrarlayan idrar yolu ve genital enfeksiyonlar da belirti olarak sayılabilir.

B

Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferhan Mantar

eslenme şekli, stres, yaşam tarzı gibi çevresel etkenler diyabetin çıkışını hızlandırabiliyor. Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferhan Mantar, kırk yaşın üstündekilerin, kilolu ve genetik yatkınlığı olanların şeker taraması yaptırması gerektiğini belirterek, hastalıkla ilgili şu bilgileri verdi: Kandaki şeker düzeyi belli bir seviyede olmalı ki yaşamsal fonksiyonlarımız devam edebilsin. Ama diyabette olması gerekenden daha yüksek şeker kanda tespit ediliyor. Şekerin fazlalığı da kısa ve uzun vadede vücuda zarar veriyor. Çok su içme, sık idrara çıkma, fazla yiyip buna rağmen kilo alamama gibi durumlar diyabetin belirtileri arasında yer alıyor. Aşırı

22 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

ŞİŞMANLIK OLUŞUM NEDENİ Diyabet, Tip 1 ve Tip 2 olmak üzere ikiye ayrılır. Bunların dışında gebelikte ve pankreas organının hasarına bağlı gelişen diyabet de vardır. Tip 1 diyabette vücudun kendi bağışıklık sistemi pankreasta insülin üreten hücrelere karşı antikorlar oluşturur. Buradaki hücreleri öldürmesi yüzünden insülin yetersizliği söz konusu olur. Tip 2 diyabet ise daha çok beslenme alışkanlıkları, genetik özellikler, çevresel faktörler, stres ve obezite nedenleriyle oluşuyor. Genelde düzensiz ve yanlış beslenme, spordan yoksun bir hayat sonucunda şişmanlık gelişiyor. Bu tür de kişinin vücudunda özellikle yağ ve kas dokusunda pankreastan yeterince insülin üretilmesine rağmen hedef organlarda insülin şekerinin yeterince kullandırılmaması sonucunda şeker yükselmeye başlıyor. ŞEKER TARAMASI KONUSUNDA BİLİNÇLENDİRME ŞART İlerleyen zamanlarda şeker kontrol edilemezse beyine giden damarlarda tıkanıklıklar oluşabiliyor. Aynı şekilde göz damarlarına da zarar gelebiliyor. Hatta bu durum zaman zaman görme kayıplarına kadar ilerleyebiliyor. Şekerin kontrolsüz kaldığı durumlardan böbrek damarı da etkilenebiliyor. Böbrek yetmezliği başlayıp hastanın diyalize girmesine neden olabiliyor. Ayak damarlarında veya sinirlerinde duyu kayıpları oluştuğu için de travmaya, kesiğe ya da yanmaya acı hissi azalabiliyor. Bu nedenle de yaralanmalar artabiliyor. Tüm bu süreçleri yaşamadan insanları şeker taraması konusunda bilinçlendirmeliyiz. Bilinen diyabetli sayısı Türkiye’de yüzde 8’lerdeyken

PTharma urkey

PTharma urkey


13’lere yükseldi. Yani yüzde 30’un üzerinde bir artış var. Özellikle obezite ile paralel olarak 10 yıl öncesine göre diyabetli sayısı iki katına çıktı. Bir bu kadar da bilinmeyen diyabetli var. Erken tarama gerekiyor. Kişiler risk grubundaysa yani kırk yaş üstündeyse, vücut kitle endeksi normalden fazlaysa, ailede diyabetli varsa mutlaka şeker yükleme testiyle ileri şeker taramasına gitmesi lazım. DENGELİ BESLENMEK ÖNEMLİ Beslenme ile diyabet arasında önemli bir bağ var. Bu nedenle sağlıklı beslenme büyük önem taşıyor. Mide boşalma zamanları var. İki buçuk saat ile dört saat arasında değişir. Kesinlikle üç ana öğün üç de ara öğün beslenme şeklinde bir hayat tarzı oluşturulmalı ve öğünler sağlıklı birleşenlerden oluşmalı. Karbonhidratlar glikozun ana kaynağıdır. Vücudumuzun enerjisini karşılayacak en önemli besin maddeleridir. İşte bu sebeple, beslenmemizde karbonhidrat olmalı. Meyveden süt ve süt ürünlerine, makarnadan ekmeğe kadar her şeyi yemek gerekiyor. Bunun dışında aşırı proteinli beslenmek de kilo artışına neden olabilir. Yasak kavramına karşıyım. Önemli

olan öğünlerde bunların dengeli tüketilmesi. Bol lifli, meyve ve sebze oranı yeterli olan proteini de dengeli olan bir beslenme şekli gerekli. Ara öğünlerde ise badem, yerfıstığı, ceviz gibi besinleri tüketmekte fayda var. Bir avuçtan fazlası yenmemeli.

PTharma urkey

23 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Good life and healthy eating tips for Children Dietician Dilara Koçak, warned families about healthy nutrition of children and she said: “Children are under threat. It is scary that children may live shorter than their parents” satisfaction. Excellence expectancy of parents may cause the child to become uncontrolled about eating. “

Expert Dietician Dilara Koçak

A

n important warning to families from Dietician Dilara Koçak: “Children are under threat!” TED Rönesans Koleji (Renaissance College) raises awareness of families about healthy eating. As TED Rönesans Koleji gives importance to physical and mental development of children as well as giving importance to their academic development; the College has added one more activity to the activities performed within the scope of the activities for raising awareness of parents. After starting the “School without Canteen” project, it was held a seminar for parents on “Good life and healthy eating tips” with the participation of Dilara Koçak. ONE OUT OF EVERY FIVE CHILDREN IS OBESE Dilara Koçak gave information about wrong eating habits of children and she stated that; overweight and obesity problems have increased in the recent years in Turkey. The expert dietician emphasized the seriousness of the problem and she said: “one out of every five children in Turkey has either overweight or obesity problem. It is seen that; 30 percent of those who are overweight in childhood suffer from obesity in their adulthood. Vascular age of obese children is higher. The children who watch TV at least 3 hours a day are 45% more likely to be overweight than other children. The children who have meal with their families consume less fat and they have lower probability of being obese.” Dilara Koçak stated that; genetic factors, imbalance between energy intake and spending, lack of physical activity, eating habits and hormonal disorders are among the causes of obesity and warned the parents: “Using food as a mean of reward or punishment can affect to perception of

24 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

HALF OF CHILDREN SUFFER FROM IRON DEFICIENCY Kocak stated that; children are facing a very serious threat due to malnutrition. She pointed out; the age of dieting fall to 9 - 11 years of age, puberty age also fell; especially girls may suffer from secret eating disorder. She also highlighted the iron deficiency and she said: “half of school-age children suffer from iron deficiency. The symptoms of iron deficiency in children are fatigue, sleepiness and inability to concentrate. Parents should pay attention to these symptoms. Children should consume red meat, molasses, raisins, dried apricots and foods containing vitamin C against iron deficiency” WARNING ABOUT GAS DRINK AND MILK Koçak said that; it is not recommended children to consume more than 45 milligrams of caffeine per day and she indicated that; this amount corresponds to 43 grams of chocolate or 355 milligrams of gas drink. Koçak also said: “Consuming more than 3 cups of milk a day may cause obesity”. Dilara Kocak underlined that; children who have breakfast live healthier and they achieve a more successful academic performance in school. Expert Dietician Koçak recommended the followings for a better quality of life: “Do not focus on the amount of calories you take. Increase your daily activities. Give importance to balance and diversity in our diet. Remember that; there is not any miraculous or guilty food alone. “ THE SCHOOL WITHOUT CANTEEN PROJECT; THE FIRST STEP OF FIGHT AGAINST OBESITY TED Rönesans Koleji started to implement the “School without Canteen” project which makes fight against obesity a part of school life considering that children spend a large part of the day in the school. Therefore, there is not any canteen in the school. It is offered special menus to children under the healthy nutrition program rather than processed foods. These menus are prepared by the “Nutrition Committee” which is consisted of food engineers, doctors and nutritionists within the scope of healthy nutrition program. The menus are prepared according to daily calories and food groups that a teenager or a child should receive. College prefers a mainly protein and calcium containing nutrition model which accelerates children’s physical development and it is given three meals a day including breakfast, lunch and afternoon snacks.

PTharma urkey

PTharma urkey



Consentis Dermatoloji Kongresi’nde yeni ürünü DermEcto’yu tanıttı Türk Dermatoloji Derneği tarafından 25’ncisi düzenlenen Ulusal Dermatoloji Kongresi 21–25 Ekim 2014 tarihlerinde Antalya Rixos Sungate Otel’de yapıldı. Türkiye’de sağlık alanında, küresel eğilimleri takip ederek yenilikçi ürünleri pazara sunan Consentis de Kongre’de egzema tedavisinde kullanılacak olan yeni ürünü DermEcto’nun ayrıcalıklı yönlerini doktorlara anlattı

C

Consentis Satış ve Pazarlama Direktörü Yaşar Çelik

26 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

onsentis’in bu yıl Kongre’de ön plana çıkan ve dikkatleri üzerine toplayan ürünü egzema tedavisinde kullanılan DermEcto oldu. Consentis, 25. Ulusal Dermatoloji Kongresi’ne 36 metrekarelik görkemli bir stand ile katıldı. İlk gün buz, ikinci gün çöl ve üçüncü gün ise tuz konseptli standı dikkat çeken Consentis, egzema tedavisinde hem enflamasyonu azaltma hem de nemlendirme özelliğine sahip DermEcto’nun içeriği ve özellikleri üzerine doktorlara detaylı bilgiler aktardı. DermEcto’nun ana etken maddesini ekstrem yaşam koşullarında mikroorganizamaların yaşamda kalmasını sağlayan Ectoin oluşturuyor. Krem şeklinde uygulamaya sunulan DermEcto’nun içerisindeki Ectoin, enflamasyon azaltıcı, nemlendirici ve hücre koruyucu özelliklere sahip bir

PTharma urkey

PTharma urkey


madde olarak biliniyor. Milyonlarca yıldır mikroorganizmaların en ekstrem yaşam koşullarında hayatta kalmalarını sağlayan Ectoin sayesinde; buzullardaki, tuz göllerindeki ve çöllerdeki bazı organizmalar yaşam fonksiyonlarını canlı tutuyor. Bu yüzden Consentis kongre süresince standında ilk gün buz, ikinci gün çöl ve üçüncü gün de tuz gölü konseptlerini kullandı. Standa gelen dermatologlar stand içerisinde yaratılmış olan sanal gerçeklik uygulamasıyla da dijital dünyanın son yenilikleriyle DermEcto’nun cilt üzerine faydalarını 3 boyutlu olarak izleme fırsatı buldu. YENİLİKÇİ ÜRÜNLER Consentis Satış ve Pazarlama Direktörü Yaşar Çelik, Consentis olarak yenilikçi ürünlerle müşterilerin karşılanmamış ihtiyaçlarına odaklandıklarını ve bu alanda pek çok inovatif ürün konusunda dünyanın öncü firmalarıyla görüştüklerini söyledi. Consentis’in sağlık alanında çığır açan tıbbi cihaz statülü ürünlere öncelik verdiğini aktaran ve bu paralelde DermEcto’nun tıbbi cihaz statüsünde Almanya’dan ithal edilerek egzama tedavisinde hem nemlendirici hem de yatıştırıcı etkisiyle ihtiyaçları tam olarak karşıladığına dikkat çekti.

Consentis Satış Müdürü Serkan Soykan

“YENİLİKÇİ TANITIM AKTİVİTELERİNE ÖNCÜLÜK EDECEĞİZ” Consentis Dermatoloji/Kadın Sağlığı ve OTC Pazarlama Müdürü Karin Işıkçı, Consentis’in dermatoloji, kadın sağlığı ve ayak sağlığı alanlarında faaliyet gösterdiğini belirtti. Sağlık mesleği mensupları ve tüketiciyle ürünlerini buluşturmak için etkin pazarlama faaliyetlerine odaklandıklarını belirten Işıkçı, bu anlamda yenilikçi tanıtım aktivitelerine de öncülük edeceklerinin de altını çizdi. “KATILIMCILAR İLE VERİMLİ BİR İLETİŞİM KÖPRÜSÜ KURDUK” Consentis Satış Müdürü Serkan Soykan , 25. Ulusal Dermatoloji Kongresi’nde hem Consentis hem de DermEcto olarak büyük ilgi gördüklerini ve yeni ürünleri DermEcto’nun dermatologlar nezdinde tanınmasını sağladıklarına değinerek katılımcılar ile verimli bir iletişim köprüsü kurduklarını söyledi. Kongre’de 36 m²lik farklı konseptteki standı ile dikkat çeken Consentis, bir ürün tanıtım etkinliği düzenledi. Söyleşi odaklı geçen etkinlik büyük ilgi gördü. Kongre süresince ve bu etkinlik ile doktorlar DermEcto ile ilgili detaylı bilgi sahibi olma fırsatı elde etti.

Consentis Dermatoloji/Kadın Sağlığı ve OTC Pazarlama Müdürü Karin Işıkçı

PTharma urkey

27 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


İpek kozasından çıkan güzellik… Eeose’den Yeni 3 Aşamalı Sericin Bio Cilt Bakım Serisi

K

endi laboratuarlarında geliştirdiği kaş ve kirpik serumu, sakal serumu ve şampuan çeşitleri gibi özel ve benzersiz ürünleriyle bilinen dermokozmetiğin yenilikçi firması EEOSE bu kez cilde el attı. Yeni Sericin Bio Cilt Bakım Serisi, ipeğin yumuşaklığını, dayanıklılığını ve parlaklığını 3 aşamalı bir bakımla cildinizle buluşturuyor. EEOSE, ,mucizevi ipek proteini “SERICIN” içeren ürünleri ve bunu tamamlayan %100 saf ipek kozaları ile yine piyasada olmayan bir ürünü tüketiciye sunuyor… Farklı cilt tiplerine uygun formlarıyla Sericin Bio Super Box #1 paketi içerisinde Sericin Bio Yüz Temizleme Jeli, özel kutusunda 8 adet doğal ipek kozası ve cildi yenilerken derinlemesine nemlendiren kremi bulunuyor. Sericin Bio Yüz Temizleme Jeli, içeriğinde bulunan Sericin sayesinde cildi

28 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

nazikçe temizlerken bir sonraki aşamadan maksimum düzeyde faydalanması için cildi mükemmel bir biçimde hazırlıyor. Mucize parmaklarınızın ucunda… Sericin Bio Yüz Temizleme Jeli’nden sonra cilde %100 saf ipek kozası uygulanıyor. Doğal İpek kozaları Sericin ve Fibroin’den oluşuyor. Mucizevi ipek proteini olan Sericin, ipeğe yumuşaklığını, dayanıklılığını ve parlaklığını veren protein. Sericin, bu özelliği ile yıkamadan sonra dahi cilt yüzeyinde nemlendirici,koruyucu ve kırışık önleyici bir ince film tabakası oluşturuyor. Hafif nemlendirerek işaret parmağınıza takıp cildinize masajla uygulanan İpek kozası cilde işlem yapıldıktan hemen sonra anında ve uzun süreli yumuşaklık ve ipeksi bir his uyandırıyor. Bunun

PTharma urkey

yanısıra su tutma özelliği ile cildin kurumasını engelliyor, nemini artırıyor ve cilde ışıltı kazandırıyor. Ayrıca cildi UV ışınları ve diğer etkenlerden koruduğu için cilde daha genç ve kırışıksız bir görünüm kazandırıyor. İpek kozalarının içerisinde yer alan diğer protein Fibroin ise, derin ve hassas peeling özelliği ile ciltteki ölü deriyi alıyor ve cildi pürüzsüzleştiriyor. Gözenekleri temizleyerek cildin nefes almasını sağlıyor, siyah nokta ve pürüzlerin cilt yüzeyinden uzaklaşmasına yardımcı oluyor. Sericin Bio Serisinin son adımı, Nemlendirici Krem. İçeriğinde Sericin ve Hyaluronic Acid bulunan nemlendirici krem ile esnek, pürüzsüz, parlak ve canlı cilt oluşumunu destekliyor. Kutunun içerisinde deneme paketi bulunan nemlendirici krem 60 ml orijinal kutularında da ayrıca satılıyor.

PTharma urkey


Beauty from silk cocoon... Eeose offers New 3-Stage Sericin Bio Skin Care Series

E

eose presents miraculous silk protein product, “SERICIN” with complementary containing 100% pure silk cocoons product to the consumer in the market. Eeose sericin bio super box #1 for all skin types in a special box of 8 pieces of natural silk cocoon and renewing the skin’s moisturizing cream depth. It combines durability and brightness of your skin with a 3-stage examination... Eyebrow and eyelash serum developed in their lab, known for its exclusive and unique products such as facial hair serum and shampoo varieties. Eeose sericin bio super box#1 dor oily and acne prone skin contained in the skin with the skin gently to benefit from the maximum level of cleaning is preparing the next stage in a

perfect way. Miracle at your fingertips ... Bio Facial Cleansing 100% pure silk cocoon applied to the skin after Gel. Natural Silk Sericin and fibroin is composed of cocoons. Miraculously, that Serica’s silk protein, the softness of the silk protein that gives strength and sheen. Paver’s, with this feature, even after washing the skin surface moisturizing, protective and anti-wrinkle form a thin film. Light moisturizing silk cocoon insert your finger mark on your skin when massaged into the skin immediately after the procedure arouses immediate and long-lasting softness and silky feel. Besides preventing the skin from drying and water holding capacity, increases the moisture and adds radiance

to the skin. Also skin from UV rays and gives the skin a more youthful and wrinkle-free appearance as it is protected from other factors. Located within the fibroin silk cocoon while other proteins, and is deep in the skin of dead skin with delicate exfoliating properties and skin smooth. Allows the skin to breathe by cleaning the pores, helping to move away from the skin surface of the black spots and roughness. The last step of the Bio Series Paver, Moisture Cream. Containing Sericin and Hyaluronic Acid moisturizing cream, it gives a flexible, smooth, bright and vivid supports the formation of skin. Located inside the box in the trial pack moisturizing cream 60 ml original box sold separately.

PTharma urkey

29 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


GSK’dan KBB hekimlerine canlı Rinoplasti ameliyatı deneyimi KBB hekimleri ile farklı cerrahi uygulamaları, yeni teknikleri ve farklı tecrübeleri paylaşmak hedefiyle yola çıkan GSK, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Kliniği Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Taşkın Yücel’in gerçekleştirdiği rinoplasti ameliyatını canlı yayınladı

D

ünyanın lider araştırmacı aşı ve ilaç şirketlerinden GSK, hasta odaklılık değerini merkeze alarak, dijitaldeki her yansımasını tüm sağlık çalışanlarına ihtiyaçları olduğu an, istedikleri şekilde ulaştırma idealiyle hareket ediyor. Bu çerçevede, hekimlere ulaşmak ve onlara farklı deneyimler yaşatmak üzere oluşturulan dijital platformlara önem veren GSK, www. onlinegsk.com adresi üzerinden Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi KBB Kliniği Öğretim Görevlisi ve Yüz Plastik Cerrahisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Taşkın Yücel’in gerçekleştirdiği rinoplasti ameliyatını canlı olarak yayınladı. 23 Ekim 2014, saat 12.00’de gerçekleştirilen rinoplasti ameliyatına, 44 merkezden 837 hekim bağlandı. Duyarlı tasarım ve HD görüntü kalitesiyle sunulan ve yüzde 49’u mobil cihazlardan takip edilen canlı

yayında 58 dakika 22 saniyelik ortalama izlenme süresi elde edildi. Operasyon süresince 100’ün üzerinde soru yanıtlanarak interaktif bir toplantı gerçekleştirildi. Hekimlerin geri bildirimlerini de önemseyen GSK, yayın sonrasında ameliyatı online olarak takip eden hekimlere, deneyimleriyle ilgili sorular yöneltti. Hekimlerin yüzde 96’sı projeyi beğendiklerini dile getirirken, yüzde 99’u ise ameliyatı izledikleri online portalı arkadaşlarına önereceklerini söyledi. Yüzde 98’i ise projenin farklı konularda devamlılığının olmasını istediğini belirtti. GSK bu sonuçlardan yola çıkarak, Ocak 2015’te ikinci bir interaktif online ameliyat gerçekleştireceğini duyurdu. Sadece GSK çalışanları ve sağlık çalışanlarının, üye olarak faydalanabildiği, www.onlinegsk.com’da KBB hekimlerine yönelik yeni deneyimler paylaşılmaya devem edecek.

Live Rhinoplasty operation experience to Ear-Nose-Throat Doctors from GSK

G

SK, one of the leader researcher vaccination and pharmaceutical companies all over the world, is acting with the ideal of conveying every reflection in digital to all healthcare staff when they need and how they wish by focusing on patient centeredness value. Within this framework, GSK gives importance to digital platforms formed to reach the doctors and make them live different experiences and it has broadcasted live a rhinoplasty operation, realized by Hacettepe University Faculty of Medicine Ear-Nose-Throat Clinical Academician and President of Facial Plastic Surgery Association Prof. Dr. Taşkın Yücel on www.onlinegsk.com. 837 doctors from 44 centres connected to this rhinoplasty operation, realized at 12.00 in 23 October 2014. Average watching time, comprised of 58 minutes 22 seconds has been gathered in this live broadcast,

30 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

which was presented by sensitive design and HD image quality and 49% of it was followed via mobile devices. An interactive meeting was held by answering more than 100 questions. GSK, giving importance to the feedbacks of the doctors, directed questions about their experiences to the doctors, following the operation online after broadcast. 96% of the doctors have stated that they like this projects and 99% of them said that they would recommend the online portal to their friends. 98% of them expressed that they wish the continuity of this project in different topics. GSK has announced that it will realize the second interactive online operation in January 2015 in response to these results. New experiences oriented to ear-nose-throat doctors, from whom just GSK workers and healthcare staff can benefit, will maintain to being shared.

PTharma urkey

PTharma urkey



Düşük enerjili lazer tedavisi Stent ve ameliyat şansi olmuyan kalp ve damar hastalarında lazer tedavisi: 20 dakika kadar sürer ve hasta aynı gün normal yaşantısına devam eder. Tedavi 10 seans olarak yapılır. Seanslar her gün uygulanır. Çalışmada da lazerin kalp yetmezliği üzerindeki etkileri, tedavi sonrasında kalp kasının kasılma gücünün ve kalbin pompa fonksiyonunun arttığı gösterilmiştir.

S

tent ve ameliyat şansi olmuyan kalp ve damar hastalarında lazer tedavisi: Dünyada olduğu gibi ülkemizde de kalp ve damar hastalıkları ve ona bağlı ölümler ilk sırada yer almaktadır. Bu hastalık grubunun tedavisi ülkemizde de başarıyla yapılmaktadır. Kalp ve damar hastalıklarında tedavi: medikal, stent veya cerrahi şeklinde gerçekleşmektedir. Ancak bir grup hasta vardır ki ne cerrahi ne de stent şansları yoktur. Düşük enerjili lazer tedavisi işte bu noktada devreye girer. Laser tedavisi Tedavinin Uygulanışı: Tamamen poliklinik veya muayenehane ortamında uygulanabilen, ağrısız bir tedavi yöntemidir. Hastaya açılan bir damar yolundan lazer ışığı verilir. Seanslar

32 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

Etki mekanizması: Düşük enerjili laser tedavisinin en önemli etkisi damarlarda arterioller yani ince kılcal damarlar üzerinedir. Işınlar arteriolleri 3-5 kat genişleterek etkisini gösterir. Ameliyat veya stent şansı olmayan kalp hastalarında tıkanan veya daralan damarların çevresinde yeni damar oluşumunu sağlar. Tıkalı kalp damarları çevresinde ince kılcal arteriol seviyede damarlara etki ederek dolayısıyla genişleterek kansız bölgeye kan verilir. Ayrıca kandaki oksijen miktarını arttırarak o bölgedeki kan dolaşımını da arttırmış olur. Buna bağlı olarak da hastanın kansızlığa bağlı göğüs ağrısı, göğüste yanma hissi, nefes darlığı, çabuk yorulma, tıkanma, nefes nefese kalma, bacaklarda şişlik, vücuttaki ödemler gibi şikayetler önemli ölçüde azalırken, yürüyüş mesafeleri ve efor kapasitelerinde de artış olmaktadır. Tedavi sonrası yapılan angiografi ve ekokardiyografide kalp kasılma gücünün arttığı görülmüştür. Kalp krizi sonrası kalpte büyük bir bölgede hasar meydana gelen cerrahi ve stent şansı olmayan hastalar lazer ile tedavi edilmiş kısa sürede kalbin kasılma gücünün belirgin bir şekilde arttığı görülmüştür. Lazerin kalp yetmezliği üzerindeki etkileri vardır. Tedavi sonrasında kalp kasının kasılma gücünün ve kalbin pompa fonksiyonunun arttığı gösterilmiştir.

PTharma urkey

PTharma urkey


Low level laser therapy

L

ow-level laser therapy (LLLT) is a form of laser medicine used in physical therapy and veterinary treatment that uses lowlevel (low-power) lasers or light-emitting diodes to alter cellular function. Other names for the therapy include low-power laser, soft laser, cold laser, biostimulation laser, therapeutic laser, and laser acupuncture. Whereas high-power lasers ablate tissue, low-power lasers are claimed to stimulate it and to encourage the cells to function. Low level laser therapy (LLLT) has been used in Eastern Europe and Asia for the treatment of a wide range of conditions for many years. Its continued acceptance in these populations reflects the efficacy with which it is regarded both by clinicians and their patients. Although there have been a substantial number of reports on its clinical benefit and some practitioners have used the technique in North America and Australasia it has yet to be subjected to detailed assessment through randomised clinical trials. The purpose of this review is to stimulate interest in the technique and to encourage rigorous research into its potential value. Cardiovascular disease is the number one cause of death worldwide. It is broadly defined to include anything which adversely affects the heart or blood vessels. One-third of Americans have one or more forms of it. By one estimate, average human life expectancy would increase by seven years if it were eliminated. The mainstream medical model seeks mostly to “manage” cardiovascular disease with pharmaceuticals or to surgically bypass or reopen blocked vessels via angioplasty. These methods have proven highly useful and saved countless lives. Yet drug therapy may be costly and ongoing, and it carries the risk of side effects while often doing little or nothing to improve underlying health concerns. Similarly, angioplasty or surgery are invasive methods which entail risk. Laser therapy1regenerates

tissue, stimulates biological function, reduces inflammation and alleviates pain. Its efficacy and safety have been increasingly well documented in cardiovascular disease of many kinds. In this article we will explore the effects of laser therapy in angina, atherosclerosis, coronary artery disease, hypertension, hyperlipidemia, myocardial infarction, stroke and other conditions. The clinical application of various methods of laser therapy, including laserpuncture and transcutaneous, supravascular and intravenous irradiation of blood will be discussed. Implementing laser therapy in the treatment of cardiovascular disease offers the possibility of increasing the health and wellbeing of patients while reducing the costs and enhancing safety of medical care.

PTharma urkey

33 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14


Boğaziçi Köprüsü KOAH’a dikkat çekiyor 19 Kasım Dünya KOAH Gününde hastalık farkındalığı çalışmaları kapsamında Boğaziçi Köprüsü altın sarısı rengiyle ışıklandırıldı. Akciğer hastalığı olan Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), Türkiye’de 4 milyon, tüm dünyada ise yaklaşık 50 milyon insanı etkiliyor, her yıl yaklaşık 3 milyon kişi KOAH nedeniyle yaşamını yitiriyor

U

luslararası bilim adamlarının bulunduğu Obstrüktif Akciğer Hastalıkları Küresel Girişimi (GOLD), her yıl olduğu gibi bu yıl da KOAH hastalığına dikkat çekmek için dünya çapında birçok çalışma yapıyor. GOLD tarafından her yıl kasım ayının üçüncü çarşambası tüm dünyada KOAH Günü ilan edilmektedir, bu yıl da 19 Kasım tarihinde ‘Çok Geç Değil’ başlığı altında Türkiye’de de KOAH Günü ile ilgili birçok çalışma yapılıyor. Solunum alanında önemli araştırmalar yapan uluslararası ilaç firması Boehringer Ingelheim, Maslak Uso Center plazaya dev bir farkındalık afişi asarken, Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği KOAH Çalışma Grubu (TÜSAD) da KOAH farkındalığını artırmak ve halkı bilinçlendirmek amacıyla Boğaziçi Köprüsü’nün tüm gün boyunca tüm dünyada kullanılan resmi KOAH farkındalık rengi olan altın sarısı ışıkla aydınlatılmasına öncülük etti. Ayrıca dernekler tarafından bu tarihte halka ve hekimlere yönelik çeşitli bilgilendirme toplantıları da düzenlendi. “2030 YILINDA KOAH TÜM DÜNYADA EN ÖNEMLİ DÖRDÜNCÜ ÖLÜM NEDENİ OLACAK” KOAH, ileri yaşlarda hava yollarında kalıcı tıkanıklık ve nefes darlığına neden olan, sinsi ilerleyen bir hastalık. Genellikle ileri aşamalarda fark edilebilen bu hastalıkta erken evrede teşhis, hastalığın geri döndürülebilmesinde ve hava yolu tıkanıklığının önlenmesinde büyük önem taşıyor. Dünyada KOAH’lı hastaların sadece yüzde 25 ila 40’ı hastalık tanısı alabiliyor, bu oran ülkemizde daha da düşerek yüzde 8,4 olarak görülüyor.1 Hastalık hakkında hasta farkındalığının henüz düşük olması ve doktora

34 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

başvurmada geç kalınması nedeniyle dünyada her yıl yaklaşık 3 milyon kişi yaşamını yitiriyor. Dünya Sağlık Örgütü, 2030’da KOAH’ın tüm dünyada en önemli ölüm nedenleri arasında dördüncü sırada olacağını öngörüyor.

C

M

Y

CM

KOAH RİSKİNE KARŞI GÖĞÜS HASTALIKLARI UZMANINA DANIŞMANIZI GEREKTİREN DURUMLAR - Geçmişte veya şimdi sigara, tütün ürünü bağımlığınız varsa, - Geçmişte veya şimdi tozlu ortamda çalışmak durumundaysınız, - Isınmak ve yemek pişirmek amacıyla organik yakıtları (tezek, odun, kömür, çalı, çırpı, vb) kullanıyorsanız veya kullandıysanız, - En az iki-üç ay süren ve tekrarlayıcı öksürük, balgam çıkarma varsa, Yol yürürken, merdiven çıkarken, iş yaparken veya herhangi bir eforda çabuk yorulma, nefes daralması yaşıyorsanız.

PTharma urkey

PTharma urkey

MY

CY

CMY

K



Get back to your fit shape with post-natal surgery The real reason for the abdominal bulge seen especially in slim women and looks camber or even as if in the beginning of pregnancy though extra skin is minimal, is that abdominal muscles that lost this elasticity cannot support the intra-abdominal organs sufficiently and almost outward herniation of these organs. As the pregnancy progresses and the baby grows, not only the abdominal muscles and ligaments but at the same time sub-dermal fatty tissue and skin itself undergo changes. Sub-dermal fatty tissue gets thicker in order to create sufficient coverage and protection, while the skin stretches thanks to the elastic fibers within in order to adjust to the expanding abdomen volume. If this tension is too high to cause separation of the skin and elastic fibers or is genetically too weak, “stretch marks” can be seen especially below the belly. All these changes on skin and sub-dermal level occur also on the breasts. At the same time, the belly button will change its form due to the tension and become more bulged and bigger. Naturally all of these changes become much more apparent especially in twin pregnancies and extreme weight gaining during pregnancy (especially more than 15-20 kg). Aesthetic, Plastic and Reconstructive Surgery Specialist Op. Dr. Hakan Gündoğan

A

esthetic, Plastic and Reconstructive Surgery Specialist Op. Dr. Hakan Gündoğan, gave information relating with the correction of deformities around various parts of the body. With its popular name in USA “Mommy Makeover” or “Postnatal aesthetic surgery” concept generally includes various surgical methods applied on abdomen and breasts, parts that are affected by the pregnancy and birth giving procedure, in order to bring the irreversible effects pregnancy created on the female body back to normal or even better condition. Starting with the moment of pregnancy, a woman’s body gave all its priorities to the baby that is developing inside. Hormonal and mechanical changes, though effective in almost every part of the body, show their most apparent effects on abdominal region and breasts. Normally at the size of an orange, uterus starts pushing the abdominal wall forward with the growth of the baby and maybe shows its most irreversible effects on the abdominal muscles and ligaments that attach them to each other, and cause them to stretch irreversibly.

36 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

FAREWELL TO REGIONAL ADIPOSITY WITH LIPOSUCTION During pregnancy, fat accumulations can occur as one of the protective mechanisms of the body. Fat accumulation, though the reason cannot be exactly known, can be seen especially on waist, hip and buttocks along with the other regions of the body. The main reason for the patients’ complaints generally after giving birth about the waist thickening is this fat accumulation. When there is an adiposity complaint in back, waist, hip, inner knee and neck regions, Liposuction is a very appropriate choice and there is a high chance of getting positive results. The fat intensity of these regions is richer than collagen, and the skin above them is more tight and suitable for stretching. On the other hand, before applying Liposuction on especially post-natal abdominal region, the patients must be very carefully studied. TRUE DIAGNOSIS IS VERY CRUCIAL IN ABDOMINAL OPERATIONS A small bulge right under the belly button is a natural anatomic characteristic even for the athletic women. When the increase of this bulge in women that

PTharma urkey

PTharma urkey


especially came back to her ideal weight after birth is mistakenly considered as a fat accumulation and when tried to be corrected with Liposuction, failure is a guarantee. The reason for this situation is the abdominal muscles that loosened during pregnancy, and in situations where they cannot be tightened with sport the procedure to be followed is not Liposuction, but the tightening of these muscles surgically whether along with a mini abdominal wall tightening surgery (by using cesarean marks if the birth was given through cesarean). Again, Liposuction procedure to be conducted for loose skin in addition to the remaining extra fat in the abdominal region after birth will cause more sagging of the abdomen! Because the only skin that can be tightened in situations where there is minimal loose skin on abdomen after pregnancy is below the belly, the method called as “mini abdominoplasty” or “mini abdominal wall tightening” will be sufficient. The procedure is to tighten the lower belly region by taking out extra skin with the help of a cut that is done via stretching the cesarean mark maybe a little more. The repair of the stretch of the abdominal muscles is possible meanwhile. The best results for patients that have extreme adiposity in the abdominal region and sever skin sagging can be achieved with “full abdominoplasty or full abdominal wall tightening” operation. Though this operation requires a bigger surgical process, it is one of the most positive-resulting procedures of plastic surgery, as long as the health of the patient is not put at risk (whether the patient gave birth or not). BREASTFEEDING DOES NOT CAUSE DEFORMITY One of the regions that is affected severely by the pregnancy process is the breasts. With the effect of the hormones during pregnancy, the breasts almost always grow bigger due to the increase of mammary glands and the encircling fatty tissues. At the same time, fibers that hold the breast tissue stretch and the skin above it responds to this stretching. These changes go on not only during pregnancy but all through the breastfeeding period. Especially depending on the size of the breasts before pregnancy, these changes differ in every woman. The generally encountered situation is the breasts’ loss of old volumes and their sagging. Typically patients complain about the condition of “emptied breasts”. If breasts are big enough prior to pregnancy, the result is that they still sag though they have the sufficient volume. The generally accepted view today is that the deformities seen on the breasts after birth is not as a result of breastfeeding but because of the changes the body shows during the pregnancy process. Aesthetic attempts towards breasts after pregnancy are totally planned in accordance with the changes and patient’s request. Some patients always

complained about having big breasts, and though they wanted a “breast reduction surgery”, they postponed this request after birth and breastfeeding. For patients that consider another baby, it is required to use techniques that protect the nipple and sufficient breast tissue when reducing their breast so as not to create breastfeeding problems in the future. Similarly, some patients that always complained about having small breasts will have the chance to have the breasts they desired with “breast augmentation” operation following the end of breastfeeding. When there is sagging of the breasts in question, “breast lifting” operation is recommended to patients. When there is serious volume loss in breasts in addition to sagging, a breast implant is needed to be placed during breast lifting operation in order to create fullness. THE MOST “SPECIAL” AESTHETIC AFTER PREGNANCY The least mentioned plastic surgery applications in a post-natal period are the operations that include external genital organs. When normal delivery and sometimes episiotomy (opening a cut in the vaginal wall in order to widen the area for baby to exit) are added to the changes that take place in these organs especially during pregnancy, there can be problems that bother women both aesthetically and functionally. Especially the sagginess and extreme size of the labia minora can disturb women but this can be solved with a very simple operation. HOW SOON AESTHETIC SURGERY BE MADE AFTER BIRTH? At least 6 months must pass in order to start any surgical attempt in a female body after birth. Any attempt on the breasts must be a minimum of 3 months later from the breastfeeding, and the ideal is 6 months later. During this period of time, the body will try to minimize all the changes brought by the pregnancy. At the same time the weight managements of the patients must be dealt with professionally and they should lose weight in a healthy way with the help of appropriate diet and sport. The most suitable candidates for the post-natal aesthetic attempts are mothers, who had sufficient time period after birth giving, stopped breastfeeding, reached her ideal weight, without any help problems and has reasonable expectations. As a result it is possible to reverse most of the deformities occurring on the body after pregnancy, or acquire body contours better than before pregnancy. However it should be noted that not everyone is suitable for aesthetic surgery. When you feel physically and spiritually ready, and believe that the result you will get after operation will make you feel better and more self-confident, it is beneficial to knock on the door of your plastic surgeon.

PTharma urkey

37 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Yeni yılda kaygılarınızı geride bırakın Yılın son günlerine geldiğimizde, hepimiz geride bıraktığımız yılın genel bir muhasebesini yaparız. Aile bağlarımız, ilişkilerimiz, iş yaşantımız, sosyal hayatımız, bir önceki yıl ki hedeflerimiz ve yılsonunda elde ettiğimiz başarılarla elde edemediklerimizi değerlendirdiğimiz bu dönem kaygılarımızdan uzaklaşmak için de en iyi süreçlerden biri olabilir

Emsey Hospital’dan Psikiyatri Uzm. Dr. Orhan Karaca

Y

oğun iş hayatı dolayısıyla vücudun fiziksel ve zihinsel olarak yeterince dinlenememesi, monoton ve değişime kapalı bir yaşam tarzı benimsenmesi gibi nedenlerle ortaya çıkan tükenmişlik hissi ve kaygı bozuklukları, günümüzde pek çok kişinin muzdarip olduğu bir sağlık problemidir. Yeni yıl ile birlikte yepyeni başlangıçlar yapabilmek için sizi mutsuz eden durumlardan uzak kalmayı ve bu durumla başa çıkabilmeyi öğrenmelisiniz. Emsey Hospital’dan Psikiyatri Uzm. Dr. Orhan Karaca, konuyla ilgili görüşlerini aktardı.

38 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

MUTLULUĞUN FORMÜLÜ “İŞTEKİ” BAŞARI MI? İş hayatında aşırı yorgunluk, kronik zorlanma, monotonluk, yeteri kadar istirahat etmeme ve kişinin gösterdiği efora karşı beklediği verimi alamayışı sonrasında ortaya çıkan tükenmişlik hissi; halsizlik, yorgunluk, motivasyon kaybı, isteksizlik, çaresizlik duygusu, tahammülsüzlük, sinirlilik, uyku ve iştah bozukluğu, vücut ağrıları gibi belirtilerinde oluşmasına neden olur. Kişide tükenmişlik hissi yaratan bu durum; iş yaşamı ve kendi ruh sağlığı kadar, sosyal yaşam ve aile hayatı üzerine de olumsuz etki oluşturuyor. İş hayatında aşırı rekabetçi ortamın, kişilerin paylaşımlarının ve birbirlerine olan güvenlerinin az olması, adaletsizliğin var olduğu düşüncesi bu sağlık sorununa ortam hazırlar. Kişi yoğun motivasyon ve enerjiyle başladığı bir işte emeğinin karşılığını alamadığını düşündüğünde, tükenme hissi kendini göstermeye başlar. Kişinin, daha çok enerji harcayarak çok büyük değişimler sağlayacağını düşünmesi üzerindeki baskıyı artırır. Bireylerin özel yaşamında ve sosyal hayatında, kendilerini rahatlatacak sosyal aktivite ve etkinliklere yer vermemesi, enerjilerinin hızla düşmesine neden olur. MÜKEMMEL OLMAYA ÇALIŞMAYIN! Emsey Hospital’dan Psikiyatri Uzm. Dr. Orhan Karaca’ya göre, tükenmişlik sendromunda kişisel özellikler, bu sağlık sorunun gelişmesi ve ilerlemesinde belirleyici oluyor. Mükemmeliyetçi kişilik yapısı, tükenmişlik sendromunda önemli bir risk faktörü olmasıyla dikkat çekmektedir. Her şeye yetişmeye çalışmak, işleri mükemmel yapmaya çalışmak, zamanla yarışmak, beklentileri yüksek tutmak, sarf edilen enerjinin beklentilerini karşılayamayacağını düşünmek, hayır diyemediğinden gerek işte gerekse özel yaşamında birçok yükü üstlenmek de tükenme hissinin baskın çıkmasında büyük pay sahibidir. Bu kişilerde mükemmeliyetçiliğin yanı sıra; aşırı özveri gösterme, idealistlik ve yaşadığı zorlukları

PTharma urkey

PTharma urkey


derinleşmeden çözme becerisinin yetersizliği gibi durumlar da sıklıkla gözlenir. Büyük hedefler yerine kararlı ama doğru hedefler belirleyin - Mükemmeliyetçi yapı, kişinin kendini telkinle ve dikkatini başka yönlere dağıtarak büyük ölçüde kontrol edebileceği bir kişilik yapısıdır. Kişinin bazen her şeye yetemeyeceğini, her zaman her şeyin yolunda gidemeyebileceğini bilmesi, tükenmişlik duygu durumunu hayatından uzak tutabilmesi açısından büyük fayda sağlayacaktır. - Kişilerin yüksek ve ulaşılması güç hedefler yerine daha ulaşılabilir hedefler koymaları, Tükenmişlik Sendromu’nu önleme konusunda önemli bir adımdır. Kişinin yaşadığı sorunda kendi payını değerlendirirken objektif olması, yaşadığı tükenmişlik sürecini aşmasına yardımcı olur.

- Kişinin kendi durumunun farkına varıp, kendine daha çok zaman ayırması gerekir. Yaşadığı zorlukları sisteme bağlamak ya da sorumlu bireyler aramak, sık rastlanan ve tükenmişliğin şiddetini arttıran durumlardır. Bu nedenle bu düşünce biçimlerinden uzak durulmalıdır. - Hayatta iş ve özel yaşam arasında bir denge kurulması, işin gereğinden fazla zaman almamasına dikkat edilmesi gerekir. İş ortamında iletişimin geliştirilmesi, paylaşımların artması, sorumluluğun bölüşülmesi, eskiden keyif alınan etkinliklerin yeniden yapılmaya başlanması ve yeni etkinlikler keşfedilmesi sürecin aşılmasında önemli yer tutar. - Ayrıca, bu sorunu yaşayan kişiler bazen yardım almak istemeyecek kadar çaresiz hissedebilirler. Böyle durumlarda, kişinin yakınlarına da önemli sorumluluklar düşer. Kişi, profesyonel yardım almaya ikna edilmelidir.

PTharma urkey

39 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14


Virüsler hem bedene hem cebe zarar Toplu taşıma araçları, okul, ofis gibi kalabalık yaşam alanlarında doğru hijyen sağlanmaması hem bireylerin salgın hastalık tehdidi ile karşı karşıya kalmasına neden olurken ekonomik tahribat da oluşturuyor. Yapılan araştırmalar, kış mevsiminde işe gidilmeyen günlerin yüzde 31’inden gribin sorumlu olduğunu ortaya çıkarırken devletin kasasından sadece ilaç harcamaları için 16 milyar TL çıktığı belirtiliyor

S

oğuyan havaların da etkisiyle artan hastalıklar ve hastalığa neden olan virüsler, hem bedene hem cebe zarar..! Kış mevsiminde işe gidilmeyen günlerin yüzde 31’inden, yıl boyunca ise işe devamsızlığın yüzde 12’sinden gribin sorumlu olduğu açıklanırken devletin kasasından sadece ilaç harcamaları için 16 milyar TL çıktığı belirtildi. Mikrop, virüs ve bakterilerin en kolay barındığı okul, ofis, cami gibi toplu yaşam alanları ile toplu taşıma araçlarını anti-bakteriyel hale getirerek salgın hastalıkları önlemenin mümkün olduğuna

dikkat çeken uzmanlar, “Türkiye’nin en kalabalık şehri İstanbul’da sadece bir günde yaklaşık 3 milyon kişi toplu taşıma araçları ile hareket ediyor. Bu yüzden otobüs, minibüs, metro gibi araçlar ayrıca okul, ofis, cami gibi insanların toplu olarak bulundukları tüm yerler salgın hastalıkların yayılmasında büyük önem taşıyor. Bu yüzden tüm bu alanların uzun süreli olarak hijyenik hale getirilmesi gerekir” uyarısını yaptı. HASTALIK OLUŞMADAN ÖNLEM ALINMALI Hastalıkların bireyler üzerinde oluşturduğu tahribatın yanı sıra ekonomi üzerinde de büyük etkisi var. Her yıl yüzbinlerce bireyin salgın hastalıklarla karşı karşıya kalması yüksek ilaç ve hastane harcamalarını beraberinde getirirken

40 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

2013 yılı verilerine göre, devletin hastane ve tedavi giderleri dışında sadece ilaç harcaması 16 milyar TL’yi buldu. Aynı dönemde yapılan ilaç ithalatı ise 4.4 milyon dolar olarak gerçekleşti. Hastalıkların belirtileri ortaya çıktıktan sonra tedavi edilmesi yerine hastalığın oluşmadan ve salgın hale gelmeden engellenmesinin önemine dikkat çeken uzmanlar, “ Toplu yaşam alanlarında bakteri sayısını hastalık yapabilme seviyesinin altına çekebilirsek, salgın hastalıklarda görülecek yüzde 1015’lik azalmada bile tedavi ve ilaç giderlerinde milyarlarca dolarlık tasarruf sağlanabilir. Kaynakların yurtdışına gitmesi önlenebilir ve üretim kayıplarının da önüne geçilebilir” açıklamasını yaptı. TEK SPREY İLE 3 AY VİRÜSLERE GEÇİT YOK Nano gümüş ile ise tek bir sprey ile 3 ay boyunca binlerce metrekare alanı hijyenik hale getirmek mümkün. Nano gümüş içeren Türk üretimi NanoClear AG ile bin metrekarelik bir alan 40 dakikalık uygulama ile 3 ay boyunca antibakteriyel hale getirilirken bu süre boyunca bakteriler ortadan kaldırılıyor ve kızamıktan zatürreye virüslerin bulaşması da engelleniyor. Herhangi bir kimyasal içermeyen NanoClear AG, alerjik etkiye de neden olmuyor. NanoClear AG ürünleri, 2002 yılından bu yana medikal ürünler alanında faaliyet gösteren Bilişim Teknik Medikal ve Bilgisayar Ltd. Şti tarafından geliştiriliyor. Nano teknoloji ile hijyen sağlama konusunda hayata geçirdiği ürünlerle sadece Türkiye’de değil yurtdışında da güçlü bir yer edinen grup, hedefini kaliteli, ucuz, yan etkisi olmayan ve uzun süreli hijyen sağlamak olarak belirledi. Grubun ürünleri hastane, okul, cami, toplu taşıma araçları gibi toplumun genel kullanımına açık her alanda kullanılabiliyor.

PTharma urkey

PTharma urkey



Türkiye yılda 900 milyon poşet bitki ve meyve çayı içiyor

Kış ayları yaklaşırken, vücudumuzu mevsim değişimine hazırlamanın en önemli yardımcılarından bitki ve meyve çaylarına olan ilgi de artıyor diyen MÜMSAD Başkanı Metin Yurdagül: “Sağlıklı beslenme trendi ile bitki ve meyve çayı tüketimi artıyor” dedi

Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri

Derneği (MÜMSAD) Başkanı Metin Yurdagül

nerelerden toplandığı ve hangi analizlerden geçirildiğinin sağlıklı beslenme açısından büyük önem taşıdığını ifade ederek, tüketicilere ambalajına güvenilen firmaların poşetli bitki ve meyve çaylarını tavsiye ediyor. Sağlıklı yaşam bilincinin yaygınlaşmasıyla tüketicilerin vazgeçilmez lezzetleri arasında giren bitki ve meyve çayları, kış aylarında hastalıkların ve rahatsızlıkların belirtilerini azaltan en önemli yardımcılardan biri olarak dikkat çekiyor. Bitki ve meyve çaylarının tüketim alışkanlıklarına ilişkin bir açıklama yapan Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri Derneği (MÜMSAD) Başkanı Metin Yurdagül, Türkiye’de poşetli bitki ve meyve çayları kategorisi pazar payının her geçen yıl daha da büyüdüğünü, tüketicilerin sağlıklı yaşam bilinci ve yeni lezzetler keşfetmek gibi motivasyonlarla bu ürünleri tercih ettiğini söylüyor. “PAZAR SON 4 YILDIR HIZLI BİR ŞEKİLDE BÜYÜMEKTEDİR” Yurdagül, pazarın büyüklüğüne ilişkin olarak şu bilgileri verdi: “Türkiye’de poşetli bitki ve meyve çayı pazarı yıllık 2.600 ton ya da başka bir ifade ile 45 milyon kutu veya 900 milyon poşet büyüklüğüne ulaşmıştır. Pazar son 4 yıldır hızlı bir şekilde büyümektedir. 2014 yılının ilk 6 ayında dört yıl öncesine göre % 30 büyümüştür.”

S

ağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenme trendlerine bağlı olarak bitki ve meyve çayı tüketiminin son yıllarda arttığını vurgulayan Mutfak Ürünleri ve Margarin Sanayicileri Derneği (MÜMSAD) Başkanı Metin Yurdagül, bitki ve meyve çaylarının özellikle kış mevsiminin olumsuz etkilerinden korunmayı desteklediğini ve aynı zamanda tüketicilerin yaşam kalitelerini artırmaya yardımcı olduğunu söylüyor. MÜMSAD Başkanı Metin Yurdagül, bitki ve meyve çaylarının

42 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

BİLİNEN FİRMALARIN GÜVENLİ ÜRÜNLERİNİ TERCİH ETMEK ÖNEMLİ MÜMSAD Başkanı Metin Yurdagül, tüketicilerin sağlıklı ve uzun yaşam istekleri doğrultusunda Türkiye’de bitki ve meyve çayları tüketiminin önemli ölçüde arttığını ifade etti. Yurdagül, tüketicilere sağlıklı beslenme açısından poşetli bitki ve meyve çaylarını tavsiye ettiğini belirterek şu bilgileri verdi: “Açıkta satılan bitkilerin kontrollü bir üretim standardı yoktur. Bu konuda bilgisi olmayan kişilerce uygun olmayan çevrelerden

PTharma urkey

PTharma urkey


toplanmış olabilirler. Herhangi bir analizden geçirilmeden satışa sunulurlar. Oysa çay formatına getirilen bitkilerin sağlıklı özelliklerinden faydalanabilmek için üretim ve ambalaj koşullarının kalite güvence sistemlerine uygun olması gereklidir. Ürünlerin Türk Gıda Kodeksi’ne uygun olarak, fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik analizlerden geçmesi büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle MÜMSAD olarak, el değmeden hijyenlik koşullarda üretimi ve ambalajlaması yapılan, bilinen firmaların poşetli bitki ve meyve çaylarını tavsiye ediyoruz.” Ihlamur, adaçayı, zencefil, limon ve ekinezya çayları bağışıklığı güçlendirmeye destek sağlıyor. Tüketicilerin yaşam kalitelerini artırmak için doğal ürünlere yönelmeye başladığını belirten MÜMSAD Başkanı

Metin Yurdagül, bu talep doğrultusunda sektörde fonksiyonel etkili ve lezzetli ürünlerin sayısının arttığını söyledi. Metin Yurdagül, tüketicilere ihtiyaçlarına göre bitki ve meyve çayı önerileri de sunuyor. Mevsim geçişlerinde ve özellikle kışın olumsuz etkilerinden korunmayı destekleyerek bağışıklığı güçlendirmeye yardımcı olan poşetli “ıhlamur”, “adaçayı”, “zencefil”, “limon” ve “ekinezya” çaylarını önerirken, kilo kontrolüne destek amacıyla en doğru bitkilerin en doğru miktarda özenle bir araya getirildiği karışık bitki çaylarından destek alınabileceğini söyledi. Yurdagül dengeli bir yaşam sürdürerek yaşam kalitesi ve verimliliğini artırmak isteyenler için ise antioksidan içerikli yeşil çay, beyaz çay ve rooibos içeren ürünleri tavsiye etti.

PTharma urkey

43 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Safex Türk Markası olarak sahalara döndü 2007 yılından bu yana Armoni Medikal’in ülkemizde distrübörlüğünü yaptığı prezervatif pazarının bilinen markalarından Safex, marka haklarının firma tarafından 2014 yılı ilk çeyreğinde satın alınmasıyla bir Türk markası duruma geldi

1

996 yılından beri İngiliz markası olarak faaliyet gösteren Safex, 2014 yılı ilk çeyreğinde Armoni Medikal tarafından satın alınmıştı. 2007 yılından bu yana Armoni Medikal’in ülkemizde distrübörlüğünü yaptığı prezervatif pazarının bilinen markalarından Safex, marka haklarının firma tarafından 2014 yılı ilk çeyreğinde satın alınmasıyla bir Türk markası duruma geldi. Avrupa’da üretilen Safex, İngiliz standartlarındaki yüksek ürün kalitesi ve marka güvencesiyle dünyanın birçok farklı ülkesinde satılıyor. SAFEX BİLİNEN VE ARANAN BİR ÜRÜN OLMAYI BAŞARDI Armoni Medikal’in Yönetim Kurulu Başkanı Harun Piltan, Safex’in pazara girdiği ilk günden bugüne kadar satış başarısını korumayı başaran bir marka olmasından duyduğu memnuniyeti şu şekilde ifade ediyor: “Ülkemizde prezervatif pazarında kaliteli bir markayı kalıcı hale getirmek için gösterdiğimiz yoğun çalışmaların sonunda Safex gerçek anlamda bilinen ve aranan bir ürün olmayı başardı. Çeşitleri arasında özellikle geciktirici kremli “Safex Delay” serisinde müşteri memnuniyetinin yüksekliği markanın pazardaki en güçlü faktörlerinden birini oluşturuyor. İngiltere’deki şirketimiz ARMONI UK LTD tarafından Avrupa dağıtımlarına başlanan ve bayiler tarafından mutlulukla karşılanan ürünler satış noktalarda yerini almaya başladı. 1996 yılından bu yana dünya pazarlarında kalitesini ispatlamış olan Safex’i, bir Türk markası olarak Avrupa ve Dünya pazarlarının en bilinen markalarından biri haline getirmeyi hedefliyoruz” dedi. Safex Delay Türkiye’de Eczane dağıtımlarına başladığını ve 12.li paketlerin Eczanelerde satılacağı bildirildi.

44 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey


Safex returned to the market as a Turkish brand Safex; the well-known brand of condom market – distributed by Armoni Medikal since 2007 – has become a Turkish Brand as a result of purchasing the rights of trademark by the company in the first quarter of 2014.

S

afex was operating as a British brand since 1996 and it was purchased by Armoni Medicalin the first quarter of 2014. Since 1996, operating as a British brand Safex, 2014, was purchased by the first quarter of Harmony Medical. Safex; the well-known brand of condom market – distributed by Armoni Medikal since 2007 – has become a Turkish Brand as a result of purchasing the rights of trademark by the company in the first quarter of 2014. Safex is produced in Europe and sold in many different countries of the world as a result of high product quality and brand guarantee which comply with the British standards. SAFEX BECAME A KNOWN AND PREFERABLE PRODUCT Harun Piltan, President of Board of Directors of Armoni Medikal, expresses his satisfaction as Safex has became a brand which maintains the success in sales since the first day of introduction into the market and he says: “As a result of our intense efforts to make permanent to a good quality brand in the condom market of our country; Safex has become a known and preferable product. One of the most powerful factors of the brand in the market is the high customer satisfaction rate especially on “SafexDelay” series which include retardant cream. Our distributions in Europe have been started by our company established in England - ARMONI UK LTD - ; and the dealers happily accepted and introduced them into sales in their sales points. Since 1996, Safex has proven its quality in the world markets and we aim to make Safex one of the best known brands in European and world markets as a Turkish brand.” He also informed us that; they started to distribute SafexDelay to the pharmacies in Turkey and the sales packages will include 12 condoms. FELIS AWARD TO SAFEX ADVERTISEMENT

SAFEX is awarded with the advertisement called:”One touch, a thousand “Ouch”. The 9th Mediacat Felis Awards are presented to winners. The Awards are organized under Brandweek Istanbul activities and they are evaluated under four categories. Unlike previous years, the awards are presented in a ceremony held in two nights. Those who have been awarded with the first prize in creativity, digital, PR and Media categories among the applicants from agencies, advertisers and relevant sectors has received their prizes in the ceremony. While there were a total of 1800 projects competing for the prize in Creativity Category; Safex brand advertisement – designed by Y&R Istanbul – of Armoni Medical was among newspaper and magazine advertisements in press category it was one of the winners. Cosmetics and Personal Care and Health Products category, SAFEX has been awarded with the advertisement called “One touch, a thousand “Ouch

PTharma urkey

45 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Yaşlılıkta en çok kanserden korkuyoruz Sağlıklı yaşama ve yaşlanma bilincini geliştirmek amacıyla 30 Eylül’de düzenlenen Sen Çok Yaşa Günü’nde 750 kişiyle yapılan anket sonucuna göre yaşlılıkta en çok kanserden korkuyoruz. 70 yaşına geldiğimizde ise kendimizi en çok sevdiklerimizle, huzurlu ve dinç bir hayat yaşarken hayal ediyoruz

Y

aşlanmakla ilgili olumsuz algıları kırarak daha iyi bir yaşam ve yaşamın her döneminde sağlık hedefiyle çalışan Pfizer’in küresel ölçekte yürüttüğü “Get Old” projesi, Türkiye’de “Sen Çok Yaşa” adıyla hayat buluyor. Proje kapsamında yaşlılığa bakışı mercek altına alan Pfizer Türkiye, 30 Eylül’de İstanbul, Ortaköy Meydanı’nda gerçekleştirdiği Sen Çok Yaşa Günü’nde yaptığı anketle yaşlılıkla ilgili algıları ortaya çıkarmaya devam ediyor. ‘SEN ÇOK YAŞA GÜNÜ’NDE DÜZENLENEN ANKETTEN ÇIKAN SONUÇLAR Yaşlılıkta başımıza gelmesinden en çok korktuğumuz hastalıklar Kanser (%31) Alzheimer (%26) Felç (%25) Kalp krizi (%10) Damar tıkanıklığı (%8) Sağlıklı yaşamak için ne yapıyoruz? Dengeli besleniyorum (%30) Düzenli egzersiz yapıyorum (%29) Hiçbirini yapmıyorum (%18) Hepsini yapıyorum (%12) Rutin sağlık kontrolleri (%11) Yaşlılık hangi yaşta başlar? 70+ (%26) 50+ (%23) 60+ (%19) 40+ (%19) 65+ (%13) Güvenli bir emeklilik için birikiminiz var mı? Hayır (%52) Evet (%48). 70 yaşında kendinizi nasıl hayal ediyorsunuz? Sevdiklerimle (%29) Huzurlu (%23) Dinç (%15)

46 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

Manevi yönleri kuvvetli (%15) Yalnız (%11) Güvenli (%7) SONUÇLAR “TÜRKİYE’NİN YAŞAMA BAKIŞI” ARAŞTIRMASINA BENZER İlk kez Mayıs 2013’te tanıtılan Sen Çok Yaşa projesi için geçtiğimiz yıl 1080 katılımcı ile gerçekleştirilen “Türkiye’nin Yaşama Bakışı” araştırması sonuçları da Türk insanının gözünde yaş almak konusunda ilginç bulgular ortaya koymuştu. “Türkiye’nin Yaşama Bakışı Araştırması” 2013 yılı sonuçlarına göre, Türk insanının gözünde yaşlılık 65 yaşında başlarken, halkın yüzde 70’i kendini olduğu yaşta hissettiğini, her beş kişiden biri kendini olduğundan genç hissettiğini ve her üç kişiden biri sağlıklı bir yaşamın zengin olmaktan daha önemli olduğunu ifade etmişti. HEPİMİZ YAŞLANIYORUZ “Yaşlanıyoruz. Ve bu acı değil sadece çok açık bir gerçek ” diyen Pfizer Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Yasemin Ayginin proje ve anket sonuçlarıyla ilgili şunları söylüyor: “Küresel ölçekte yürüttüğümüz ‘Get Old’ projesinin Türkiye ayağı olan ‘Sen Çok Yaşa’ ile yaşlanma kavramını kalıplaşmış yaklaşımlardan çıkarmayı hedefliyoruz. Pfizer olarak tüm dünyada bu alanı sahiplenerek sağlıklı yaşama ve yaşlanma hakkında daha etkin bir diyalog platformu oluşturarak sektöre öncülük etmek istiyoruz. Çünkü kendimizi hala çok genç bir ülke olarak görsek de Dünya Sağlık Örgütü verilerine Türkiye göre 2025 yılında dünyanın en hızlı yaşlanan ikinci ülkesi olacak. Bu nedenle, ‘Sen Çok Yaşa Günü’nde de sağlıklı yaşama ve yaşlanma konusunda başlattığımız diyaloğu devam ettirmek, katılımcıların yaşlılık konusunda duygu ve düşüncelerini, korkularını ve aldıkları sağlık önlemlerini öğrenmek istedik. Pfizer olarak her birimizin sağlıklı yaşam konusunda yapabileceği çok şeyi olduğuna inanıyoruz.”

PTharma urkey

PTharma urkey



Saçı soğuklar değil, stres döküyor Saç dökülme şikâyetlerinin arttığı kış aylarında uzmanlar, asıl dökülmeye hava ısısındaki düşüşlerin değil, stresin neden olduğunu bildirdi

L

TS Teknoloji Grup Başkanı Talat Sam: “Hassas yapıdaki saç telleri mevsim değişiklikleriyle yıpranabiliyor. Ancak asıl dökülme sebebi stres”. Kış aylarına yaklaştığımız şu günlerde çok sayıda kişi elektriklenen, kabaran ve şekle girmeyen saçlarından dert yanıyor. Özellikle mevsim geçişlerinde yaşanan değişimlerin saç dökülmelerinde artışa neden olduğu düşünülürken, trikologlar saç dökülmesinde sanılanın aksine soğukların değil, kış aylarındaki stresin daha etken olduğunu belirtiyorlar. GeoMASS Trikoloji Ar-Ge Laboratuvarı’nda kişisel ihtiyaçlara göre, tamamen bitkisel içerikli şampuanlar üreten LTS Teknoloji Grup Başkanı Talat Sam, soğuk hava dalgalarının saçlar diplerinde kurumalara neden olduğunu ancak dökülmelerin başlıca sebebinin stres olduğunu bildirdi. Gündelik hayatın her alanında stresin hâkim olduğunu dile getiren Sam, “Hassas yapıdaki saç telleri mevsim değişiklikleriyle yıpranabiliyor. Ancak asıl dökülme sebebi stres. İşsizlik, geçim sıkıntısı ya da sevdiğiniz bir kişinin ölümü gibi olayların psikolojik etkileri bir süre sonra vücudumuzdaki immun sisteme de yansıyor ve saç dökülmeleri meydana geliyor” dedi.

48 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

STRES SAÇ DÖKÜYOR Psikolojik etkilerin saç sorunlarıyla yakından ilgisi olduğunu söyleyen Talat Sam, yaşanan stresli olayların saçlara olan etkilerinin uzun bir zaman sonra ortaya çıkabileceğine işaret etti. Sam, “Stresin neden olduğu saç dökülmelerinin çok iyi analiz edilmesi gerekiyor. Bir kişi yaşlılık dönemine girdiği ve hormonal değişimler yaşadığı için de stresli olabilir, çok sevdiği bir yakınını kaybettiği için de. Bu unsurlar dengesiz beslenme gibi etkilerle bir araya geldiğinde de saç dökülmelerinde artışlar gözlenebilir” dedi. Stres ve diğer etkenlerin birleşmesiyle dökülmeye başlayan saçlara doğal bakımlar uygulanması gerektiğini kaydeden Talat Sam, saçın protein, demir, çinko gibi maddeleri almasının son derece önemli olduğunu vurguladı. STRES KAYNAKLI SAÇ DÖKÜLMELERİNDE EN BÜYÜK KURTARICI AT KUYRUĞU GeoMASS Trikoloji AR-GE Laboratuvarı’nda dökülmeye meyilli saçlar için yüzde 100 bitkisel içerikli şampuanlar ürettiklerini anımsatan Talat Sam şunları söyledi: “Özellikle at kuyruğu otu bitkisinden ürettiğimiz Revox At Kuyruğu şampuanı en çok tercih edilen şampuanlarımızın başında geliyor. Saç çıkmasını tetikleyen ve saçlardaki dökülmeyi büyük ölçüde azaltan Revox At Kuyruğu, kırılan saçları onarırken, kepeklenme sorununun da önüne geçiyor. Stresin neden olduğu saç dökülmelerinde Revox At Kuyruğu şampuanı saç dökülmesi sorunu yaşayanların en büyük kurtarıcısı.” Revox şampuan gruplarının aylar süren güvenirlilik testlerinden başarıyla geçtiğinin altını çizen Talat Sam, İsviçre’de bulunan AB’den bağımsız enstitü tarafından yapılan araştırmalarda 98,8 oranında başarılı olduklarını kaydetti. Sam, sadece yetkili eczaneler ile internet üzerinden satış yaptıklarının altını çizerek, taklit ürünlere karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.

PTharma urkey

PTharma urkey


Hair loss does not result from cold weathers but stress The experts expressed that stress triggers hair loss not temperature decrease in weather in the winter months in which hair loss complaints increases

L

TS Technology Group Talat Sam has said that ‘Fragile strands can be damaged by season change. However, the main reason for hair loss is stress.’ Many people have been complaining about electrified, teased and unshaped hairs in these days on which we have entered winter months. Trichologists has stated that stress in winter months is more effective for hair loss rather than the cold weathers contrary to popular belief while it has been thought that the increase in hair loss results from especially changes in season changes. Talat Sam, Technology Group President of LTS, which produces completely herbal shampoos for personal needs in GeoMASS Trichology Research and Development Laboratory, has expressed that cold weathers cause dryness in hair ground but stress is the main reason for hair loss. Sam, mentioning that stress is all around daily life, said that ‘Fragile strands can be damaged by season changes. However, the main reason for hair loss is stress. Psychological effects of cases such as unemployment, financial hardship and death of someone you loved reflects on immune system and hair loss occurs.’ STRESS LOSES HAIR Talat Sam, telling that psychological effects have a close relationship with hair problems, indicated that the effects of experienced stressful cases on hair can appear in a long term. Sam stated that ‘hair loss due to stress should be analysed properly. A person can have a stress because of being in old ages, having hormonal changes and losing someone s/he loved very much. Increase in hair loss can be observed when these matters come together with some effects like unbalanced diet. Talat Sam, telling that natural cures should be applied to hairs, starting to be lost due to stress and other factors emphasized the importance of hair’s taking some substances like protein, iron

and zinc. THE GREATEST SAVER IN HAIR LOSS DUE TO STRESS IS PONY TAIL Talat Sam, reminding that they have produced 100% herbal shampoos for hair, having a tendency to lose, in GeoMASS Trichology Research and Development Laboratory, told that ‘Especially our Revox Pony Tail shampoo, which has been made from pony tail herb, is one of the most preferred shampoos of us. Revox Pony Tail, which reduces hair loss dramatically and triggers hair formation has been restoring brittle hairs and eliminating dandruff problems. Revox Pony Tail Shampoo is the greatest saver of the people, who are experiencing hair loss.’ Talat Sam, underlining that Revox shampoo groups has passed the reliability test, which maintained for months successfully, signified that they are 98% successful in the researches made by an independent institute from EU in Switzerland. Sam has also said that they have been making sales via authorized pharmacists and online and emphasized that people should be careful to imitated products.

PTharma urkey

49 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Saç ve saç sorunlarına karşı Prozinc Dermotek Laboratuarlarında üstün teknoloji ile geliştirilen Prozinc Fresh Şampuan ile dermokozmetik alanında lider olma yolunda hızla ilerliyor.

S

aç ve saç sorunlarına çözüm sunan Prozinc® markası, Dermotek Laboratuarlarında üstün teknoloji ile geliştirilen Prozinc Fresh Şampuan ile dermokozmetik alanında lider olma yolunda hızla ilerliyor. Gün içerisinde şapka, örtü ve kask nedeniyle yeterli hava almayan

50 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

saçlar için özel olarak formülize edilen Prozinc Fresh, saçlarınızı yenilenmesi adına kalıcı bir çözüm sunuyor. İçeriğinde bulunan Kollajen aminoasit ve Hidrolize Keratin etkisi ile saç gövdesinin daha dayanıklı, daha yüksek oranlarda neme sahip olmasını sağlar. Prozinc Fresh günlük kullanım şampuanı olup, içeriğinde bulunan Doğal Kompleks ve Trichogen ile saç ve saçlı derideki kaşıntı, kepek, yağlanmayı ve dökülmeyi engeller, saçlarda gözle görülür parlaklık ve yumuşaklık sağlar. Doğal yeşil çay ve mentol kokusu saçlarınıza ferahlık vererek güzel kokmasını sağlar ve gün boyu kalıcılığını sürdürür. Gün içerisinde yeterli oksijen almayan saçlarınızı Prozinc Fresh ile yeniden canlandırın! Prozinc Fresh Şampuan, paraben içermez ve sadece eczanelerde bulunmaktadır. Dermotek Laboratuvarları güvencesiyle dermatolojik olarak test edilerek üretilen Prozinc Fresh’i güvenle kullanabilirsiniz.

PTharma urkey

PTharma urkey



Saç ektirirken sağlığınızdan olmayın ABD’de saç ve cilt bakımı sektörünün önde gelen markalarından DS Laboratories’in Türkiye Yöneticisi Engin Ulutan, saç kaybının her üç erkekten ikisini etkilediğini belirterek, geniş kitleleri etkileyen bu önemli soruna dair saç ekimi yaptırmak isteyen bireylerin dikkat etmesi gereken noktaları açıkladı

DS Laboratories’in Türkiye Yöneticisi Engin Ulutan

S

aç ekiminin hızla ilerlediği ve geliştiği günümüzde, bireylerin gerekli ön araştırmayı yapmadan ve yeterli bilgiye sahip olmadan adım atmalarının ve yanlış terapi yöntemlerini seçmelerinin, yapılan tedavi ve operasyonlardan doğru sonuç alınmamasına neden olduğunu ifade eden Ulutan’a göre, ilk yapılması gereken saç kaybının nedenlerini tespit etmek. Ulutan, dökülme nedenini bulan hastaların daha sağlıklı ve doğru kararlar aldıklarının altını çizerek, “Saç ekimi de diğer tüm uygulamalar gibi doğru tespitlerin ardından doğru zamanda ve tecrübeli uzmanlar tarafından yapıldığı takdirde iyi etkiler alınabilecek yöntemlerden biridir” dedi. SAÇ EKİMİN ÖNCESİNDE NELERE DİKKAT EDİLMELİDİR? 7 ALTIN NOKTA 1. Saç dökülme nedeninizi araştırın Kan ve sağlık testleri yaptırarak saç dökülmenizin nedenini bulabilirsiniz. Saç dökülmelerinin birçok nedeni vardır ve doğru nedeni bulmak, uygun terapi yöntemini seçmenize yardımcı olacaktır. 2. Saç ekimi operasyonuna uygun musunuz? Saç ekimi öncesinde uzman doktorlar tarafından muayene edilerek ve tıbbi geçmişinizi doktorunuzla paylaşarak operasyonun sağlığınız açısından uygun olup olmadığını öğrenin. 3. En fazla kaç greft (saç kökü) ektirme hakkınız olduğunu tespit edin.

52 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

Maalesef çoğu saç ekim hastasının bilmediği unsurlardan biri de toplam kaç tane saç kökü ekilme şanslarının olduğu bilgisidir. Her insanın donör area denilen saçın arka kısmında bulunan bölge, ne kadar greft alınabileceği konusunda bilgi verir. Bu bölgeden insanların yaklaşık 5000-7000 greft arası alma şansı vardır. Dolayısıyla eğer saçlarım dökülürse istediğim kadar ektiririm düşüncesi yanlıştır. Ayrıca çoğu hastanın saç ekiminden sonra da ekilmeyen saçlarının dökülme olasılığı söz konusudur. Eğer ekilecek sayı ve bölge konusunda yanlış kararlar verilirse doğal olmayan sonuçların ilerde ortaya çıkması kaçınılmazdır. 4. Doktorunuza “Şok Kayıp” riskini sorun Saç ekiminde dikkat edilmesi gereken unsurlardan bir diğeri ise, operasyon sonucunda yaşanan şoktan dolayı meydana gelebilecek kayıplardır. Şok kayıp, ekilen saçlarda görülebileceği gibi zamansız ya da başarısız saç ekimleri sonrasında doğal ve mevcut olan saçlar tarafında da görülebilir. Genellikle zamansız olan saç ekimlerinde ya da hatalı yapılan ekimler sonrasında saç foliküllerine zarar verilip ekilen saçtan daha fazlası kayıp edilebilir. Bunu önlemek için doğru saç uzatma terapilerini doğru zamanda uygulamak önemli bir faktördür. Özellikle saç ekimi operasyonu öncesi ve sonrasında topikal solüsyonlar veya alternatif terapiler ve güçlendiriciler kullanılarak saç foliküllerinizi koruyabilir, şok kayıp riski önlenebileceği gibi yapılan ekimden de daha büyük verim alınabilir. 5. İlaç kullanımına dikkat! Kan sulandırıcı, ağrı kesici, vitaminler gibi bazı ilaçların operasyon öncesi kesilmesi gerekmektedir. Doktorunuzla konuşarak, alınacak veya bırakılacak ilaçlar konusunda bilgi alınılmalıdır. 6. Doğru cerrahı, doktoru ve hastaneyi bulun Saç ekimi alanında Türkiye’nin önemli üslerden biri haline gelmesi, bu alana yönelen profesyonellerin ve kurumların sayısının da artmasına neden olmuştur.. Seçtiğiniz cerrah ve kurumların gerekli belgelere, izinlere ve tecrübeye sahip olduğundan emin olun. 7. Riskleri öğrenin Alabileceğiniz sonuçlar karşısında beklentilerinizi gerçekçi sınırlar içinde kabullenmeye hazırlıklı olun ve doğabilecek riskleri öğrenip karar verin.

PTharma urkey

PTharma urkey


Do not loose your health when you have hair transplant Engin Ulutan, Turkey Manager of DS Laboratories – one of the leading companies of hair and skin care industry in USA – said that; two out of every three men are affected from hair loss and explained what are the important issues should a person give importance if such person wants to have hair transplantation

U

lutan expresses that; today, as hair transplantation advances and develops rapidly; people take wrong steps and chose wrong treatment methods without making necessary preliminary investigation and without being properly informed. Therefore the do not obtain get results. According to Ulutan; first thing to do, is to determine the reasons of hair loss. Ulutan states that; the patients who find out the reason of hair loss take better and healthier decisions and he says: “Hair transplantation is one other application which can provide good effects if it is done by experienced professionals at the right time and after proper determinations.” WHAT SHOULD BE DONE BEFORE HAIR TRANSPLANTATION? THE 7 GOLD POINTS 1. Investigate the reason of hair loss You can find the reason of your hair loss by having health and blood tests. There are many reasons of hair loss and finding the right reason will help you choose the appropriate method of therapy. 2. Are you eligible for hair transplantation? Learn whether you are eligible for hair transplantation in terms of your health by being examined by a specialist doctor and sharing your medical history with the doctor. 3. Determine how many grafts (hair follicles) you have right to make transplanted. Unfortunately, one of the factors unknown to most patients is how many hair follicles can be transplanted to their scalp. The area called “donor area” at the back part of scalp of each person gives information about how many grafts can be taken from that person. The people have chance to get 5000-7000 grafts from this area. So, the people who think: “If I loose my hair, I will have hair transplantation as much as I want” are wrong. Also, people may continue to loose hair from

other parts of scalp where it is not implemented hair transplantation. If it is taken wrong decision about the number and area of transplantation, it is inevitable the emergence of non-natural results. 4. Ask your doctor the risk of “shock loss” One other factor which should be considered in hair transplantation is the loss that may occur due to the shock experienced in operating results. Shock loss can be observed in transplanted hair as well as being observed in natural existing hair after untimely or failed hair transplantations. Generally, hair follicles are damaged and hair is lost –even more than the hair planted - after untimely or failed hair transplantations. In order to avoid this, it is important to apply the right hair extension therapies at the right time. Especially, your hair follicles can be protected by using topical solutions or alternative therapies and boosters before and after hair transplant operations and therefore, shock loss risk can be eliminated while obtaining a greater efficiency. 5. Pay attention to use of drugs! The use of some drugs such as blood thinners, painkillers etc, should be stopped before the operation. You should talk to your doctor and be informed of the medications that you should use or stop to use. 6. Find the right surgeon, the right doctor and the right hospital As Turkey has become one of the most important bases in hair transplantation; the number of professionals and institutions operating in this area has increased. Make sure that; the surgeon and the institution you choose have required documents, licenses and experience. 7. Learn to Risks Be prepared to accept the possible results in realistic limits and decide after learning to the risks that may arise.

PTharma urkey

53 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14


Yılbaşı hediyelerinize el emeği göz nuru Yılbaşında hediye alışverişine ayrı bir anlam katmak istemez misiniz? Sevdiklerinizi mutlu etmenin toplumsal faydaya dönüşebilecek bir yolu da var

T

urkcell’in TİSVA işbirliğiyle hayata geçirdiği “Ekonomiye Kadın Gücü” projesinden yararlanan 70 bin kadın girişimcinin ürettiği yöresel ürünler n11.com sitesinde yer alan Turkcell El Emeği Mağazası’nda sergileniyor. Mağazada ev dekorasyonundan seramik ve gümüş takılara, oyuncaklardan doğal sabunlara kadar pek çok yöresel ürüne ulaşmak mümkün. Ürünlerin fiyat aralığı ise 3 TL ile 2.000 TL arasında değişiyor. Yeni yılda el emeği ürünler alarak hem sevdiklerinizi mutlu edebilir hem de kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan kadınların hayallerini gerçekleştirmelerine katkıda bulunabilirsiniz. Ekonomiye Kadın Gücü projesine ayrıca destek vermek isteyen herkes operatörü ne olursa

olsun, FON yazıp 5886’ya SMS göndererek proje havuzuna 5 TL bağış yapabiliyor.

Handicraft New Year gifts

T

54 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

he local products produced by 70 thousand women entrepreneurs benefiting from the “Women Power for Economy” Project realized by Turkcell in collaboration with TISVA are offered in Turkcell Handicraft Shop of n11.com website. There are many local products including home decoration articles, ceramic and silver jewelry, toys and natural soaps are available in the shop. The price range of products varies from 3 TL up to 2,000 TL. If you buy these handcraft products as New Year gift, you can make your beloved ones happy while you contribute to the efforts of making the dreams come true of the women who are trying to stand on their own feet. Also, everyone who wants to donate for the “Women Power for Economy” Project may donate 5 TL for the project if they text “FON” and send as SMS to 5886 from any phone operator line. You can also support low-income women entrepreneurs from www. ekonomiyekadingucu.com by using money transfer, credit card payment and Turkcell Cuzdan applications. harma harma urkey urkey

PT

PT



Patients are waiting for corneal transplants In our country, there are hundreds of patients waiting for corneal transplants. These patients are waiting in line; because there are not sufficient cornea banks. The most important problem in corneal transplants is lack of enough donations deceased because of cancer; such as leukemia, lymphoma etc. The other patient groups - whose corneas are not taken - are the patients whose eye surface are extremely dried and damaged and the donors who remained under intensive care for a long time.”

Opr. Dr. Levent Akçay

Opr. Dr. Levent Akçay explain that; the patients who meet these criteria have high rate of success possibility on corneal transplants and the patients start to see normally within months after transplantation.

M

any patients are waiting in line for corneal transplant in Turkey. Opt. Dr. Levent Akçay from Dünyagöz Hospital in Altunizade says that; there are cornea banks in our country, but number of cornea received does not satisfy to demand of patients. Op. Dr. Levent Akçay stressed that this problem should be resolved as soon as possible and he said that; Turkey needs new cornea banks. WHO CAN DONATE? Opt. Dr. Levent Akçay says that; required cornea for corneal transplant is provided from cadavers and he tells the criteria for people who want to donate cornea as follows: “We are trying to obtain suitable corneas from foreign cornea banks for our patients in Turkey. The main international criteria for donating cornea are not to suffer from infectious diseases such as hepatitis, AIDS etc. Also, it is not taken corneas of people who harma harma urkey urkey

56 PT Kasım Aralık

‘14

WHICH ARE THE CRITERIA FOR A SUCCESSFUL CORNEAL TRANSPLANT? Op. Dr. Levent Akçay listed the following criteria that a donor should have for a successful cornea transplant: - To have healthy eyelids, - To have enough number of stem cell structures which can cover the cornea surface and can produce healthy epithelial cells, - To have normal tear functions - Not to have blood vessels in the cornea tissue.

PT

CORNEAL TRANSPLANT DOES NOT CHANGE THE EYE COLOR Opr. Dr. Levent Akçay says; “some people misbelieve about corneal transplant that; donor and recipient should have compatible eye color. This is not true.” Opr. Dr. Levent Akçay explains that; iris determines to eye color. As cornea is changed during the transplantation and iris is not changed; the eye color would not change. IS IT NEEDED TISSUE COMPATIBILITY FOR CORNEAL TRANSPLANT? Opr. Dr. Levent Akçay says that; it is not required tissue compatibility between the donor and the recipient in cornea transplant. Opr.Dr. Levent Akçay pointed out that; the success rate of corneal transplantation is higher than other tissue-organ transplants.

PTharma urkey

PTharma urkey


WHEN CORNEAL TRANSPLANT IS DONE? Opr. Dr. Levent Akçay says that; timing is extremely important for corneal transplantation. He underlined that; the time period between the death of cornea donor and the cornea removal should not be very long. Opr. Dr. Levent Akçay says that; ideal timing is removal of cornea within the first 6 hours after death but if the cold chain has been observed, the cornea can be taken up to 16-18 hours. Opr. Dr. Levent Akçay expresses that cornea is stored in a particular way. Opr. Dr. Levent Akçay stated that the transplantation should take place within 7 days. Op. Dr. Levent Akçay says that; the deadline can sometimes be 14 days depending on the storage method. Opr. Dr. Levent Akçay says that; corneal transplant is a difficult operation and it should be done by expert transplant doctors.

important to minimize early and late period risks. WHOM CORNEAL TRANSPLANT IS DONE? Opr. Dr. Levent Akçay says that corneal transplant is mostly used in the treatment of kerataconus eye disease. He also points out that; corneal transplant is done in case of corneal dystrophies accumulation of impurities in the cornea – and in case of any disease that cornea whitens.

CORNEAL TRANSPLANT IS AN IMPORTANT SURGERY Stating that corneal transplant is a very serious and major operation, Opr. Dr. Levent Akçay says that; legally, it is not possible to do corneal transplant to both eyes in the same time and he explains that; the second cornea should be transplanted at least one year later from the transplant of the first cornea. He also says that this period can be even 2-3 years but sometimes this period can be shorten in emergency cases. Op. Dr. Levent Akçay expresses that; it is

PTharma urkey

57 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Genel tuvaletlerde ev hijyeni şart Genel tuvaletlerden duyulan memnuniyetsizliğin % 90’lara vardığını ortaya çıkaran Domestos, bunun nedenlerini Dünya Tuvalet Günü vesilesiyle bilimsel olarak masaya yatırdı Ankara ve İzmir’de 574 kişinin katılımıyla yapılan Tuvalet Hijyeni Tüketici Araştırması, tuvalet hijyeni ve tuvalet kullanım alışkanlıklarına ilişkin ilginç sonuçlar tespit etti. Ev kadınları, işyerlerindeki temizlik personeli, temizlik şirketlerinde çalışanlar ve işyeri sahiplerini kapsayan araştırma, özellikle kadınların umumi tuvaletlere karşı tutumunu ortaya koydu. Toplumun dikkatini ev ve işletmelerin tuvalet hijyenine çekmek amacıyla yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, her 10 kişiden 7’si genel tuvaletleri temiz bulmuyor; kadınların %89’u zorunlu olmadıkça ev dışında tuvalet kullanmıyor. Görüşülen kişilerin tamamı dışarıda daha temiz tuvalet kullanılmasını sağlamak amacıyla yapılacak bilinçlendirme kampanyalarını destekliyor.

D

omestos’un yaptırdığı Tuvalet Hijyeni Araştırması sosyal alanlardaki tuvaletlerin gereğince sık ve yeterli temizlenmediği yönünde sonuç verse de, araştırma bu tuvaletleri kullanırken evdeki titizliğe sahip olmadığımızı da ortaya koyuyor. Domestos’un dünya çapındaki tecrübesi ve bilimsel veriler, sorunun ancak tuvalet standartlarının yükseltilmesiyle kullanıcıdaki olumlu yöndeki davranış değişikliğinin eş zamanlı olması halinde çözüleceğini gösteriyor. Domestos gerekli davranış değişikliği için çocukluk dönemine işaret ederken uzmanlar da destekliyor: “Çocuğa pis, kaka diyerek tuvalete yabancılaştırmayın. Model olup nasıl kullanması gerektiğini gösterin!” Domestos’un yaptırdığı Tuvalet Hijyeni Araştırması, Türkiye’de ev dışındaki tuvaletlerdeki durumun pek iç açıcı olmadığını gösterdi! Dünya Tuvalet Günü vesilesiyle açıklanan sonuçlara göre genel tuvaletler özel reforma muhtaç; ancak kesin çözüm için kullanıcıda davranış değişikliği olşturmak şart! Bağımsız araştırma kuruluşu DORinsight tarafından Domestos için İstanbul,

58 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

KADIN DIŞARIDA TUVALET KULLANMIYOR Araştırmanın sonuçlarına göre, kadınların %89’u hijyen kaygısı nedeniyle zorunlu olmadıkça ev dışındaki tuvaletleri tercih etmiyor. Kadınların %80’i, dışarıda tuvalet kullanmadan önce kendisinden önce tuvalete giren arkadaşından tuvaletin temizliğine ilişkin bilgi alıp temiz olduğundan emin olmak istiyor. Dışarıda pis tuvaletlerle karşılaşan kadınlar genellikle durumu yetkililere şikâyet ediyor (%62), o mekâna bir daha gitmiyor (%50) ya da bu durumu başkalarıyla paylaşıyor (%41). Umuma açık tuvaletlerin temizliğinden sorumlu olanlar da büyük bir oranla (%70) zorunlu kalınmadıkça ev dışındaki tuvaletlerin kullanılmadığı fikrinde. TUVALETLER PİS, AMA BİR SOR: NEDEN? Tuvalet Hijyeni Tüketici Araştırması’na katılan her 10 kişiden 7’si tuvaletlerin kötü ve yanlış kullanım yüzünden pis olduğu konusunda hemfikir. Ancak işyeri sahipleri ve personel, kullanıcıya kıyasla sorunun kötü/yanlış kullanıma bağlı olduğunu daha fazla düşünüyor. İşyeri sahipleri ve temizlik personellerinin %84’ü dışarıdaki tuvaletlerin temiz tutulmadığını, %83 harma harma urkey urkey

PT

PT


oranında da evde gösterilen özenin dışarıda gösterilmediğini söylüyor. Kullanıcı tarafında ise tuvaletlerin pis olmasının nedeni yeterli sıklıkta temizlenmemesi. Kullanıcı nezdinde en çok rahatsız olunan konuların başında umumi kullanıma açık tuvaletlerdeki kötü koku, havalandırma yetersizliği ve temel temizlik malzemelerinin olmayışı geliyor. Özellikle çocuklu kadınlar, suyun akmaması, tuvaletlerin amacı dışında kullanılması ve alaturka olmasından çocuksuz kadınlara göre daha çok rahatsız. Mekân sahiplerinden başlıca beklentiler arasında, tuvaletlerin daha sık aralıklarla temizlenmesini sağlamaları, sabun, tuvalet kâğıdı gibi ürünlerin daima bulundurulmasını sağlamaları ve su problemi yaşanmaması geliyor. ERKEKLER TUVALETİ DAHA KÖTÜ KULLANIYOR Temizlik personeli, erkeklerin tuvaleti daha kötü kullandığını düşünüyor. Kadınlarda ise en çok şikâyetçi oldukları konu, ped, makyaj malzemesi gibi atıklarını çöp kutusuna atmamaları. Temizlik personelinde erkeklerin tuvalet terbiyesine sahip olmadıkları, tuvalet temizliğine gereken önemi göstermedikleri, bu konuda duyarsız ve düşüncesiz olduklarını düşünenlerin oranı %51’i buluyor. HEDEF 25 MİLYON İNSANA HİJYENİK TUVALET SAĞLAMAK Unilever Ev Bakım Kategorisinden Sorumlu Pazarlama Direktörü Çiğdem Yıldız, dünyada 2,5 milyar insanın tuvalet ihtiyacını oldukça yetersiz hijyen ve fiziki şartlarda karşıladığını 1 milyar insanın da tuvalet ihtiyacını tamamen açık alanlarda giderdiğini belirterek, Dünya Tuvalet Günü’nün bu sorunlara dikkat çekmek ve çözüme katkı sağlamak adına anlamlı olduğunu söyledi. Yıldız, “Unilever olarak, Sürdürülebilir Yaşam Planımız çerçevesinde sanitasyon konusuna destek veriyoruz. Şirket olarak hedefimiz 2020 yılına kadar 25 milyon insanın temiz, güvenli ve koşulları iyileştirilmiş tuvaletlere erişimini sağlamak. Bu rakam bir özel sektör kuruluşunun bu konuda açıkladığı en büyük hedef. Genel tuvaletlerde hijyen sorunun çözümünde eğitimin ve kullanıcıda davranış değişikliği oluşturacak faaliyetlerin etkin olacağı inancıyla yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada önemli sorumluluk üstleniyoruz” dedi.

TUVALETİN ADINI BİLE ZİKRETMİYORUZ Domestos Marka Müdürü Gül Lüş ise Türkiye’deki ev dışı hijyen konusunun önemine değinerek şöyle konuştu: “Son on yılda 10 milyondan fazla insanın, mikropların neden olduğu grip, tifo, ishal, hepatit ve sıtma gibi hastalıklara bağlı olarak yaşamını yitirdiğini de unutmamak gerekiyor. Tüketiciler tarafından hijyen uzmanı olarak kabul gören Domestos markası olarak ülkemizin bu önemli sorununda ölçülebilir değişim oluşturacak sosyal sorumluluk projeleriyle çözüme katkı sunmayı hedefliyoruz. Yaptığımız araştırmanın sonuçlarına ilişkin aldığımız aksiyonlar arasında, TEGV ile birlikte yürüttüğümüz Eğlen, Öğren, Hijyen projemizin eğitim içeriğini çocukların tuvalet bilincini geliştirmek yönünde genişletmek de yer alıyor. Bunun yanı sıra araştırmamızın sonuçlarını ilgili kuruluşlar ve sektörlerle de paylaşarak herkesi harekete geçirmeye çalışacağız.” Tuvaletin Türkçede 10’u aşkın adı olduğunu ve bu yönüyle TDK’da en çok eş anlama sahip sözcük olduğunu belirten Luş, “Belli ki adını bile zikretmek istemeyecek kadar tuvaletten haz etmiyoruz! Tuvalet yerine kenef, hela, yüznumara, ayakyolu gibi birçok sözcük kullanıyoruz” dedi. ÇOCUĞU TUVALETTEN SOĞUTMAYIN Psikolog Aslı Akiş ise konuya bilimsel yönüyle yaklaşarak, tuvalete karşı olan olumsuz tutumumuzun nedenlerine değindi. Genel düşüncenin “yalnızca evdeki tuvalet benim” şeklinde olduğunu söyleyen Akiş, bu düşüncenin nedenini çocukluk travmalarına bağladı. Çocuğun anne-baba davranışlarını model aldığı yaşta, ebeveynlerinden tuvalete karşı kötü tutum gözlediğini belirten Akiş, bu nedenle çocukluktan itibaren tuvaletin zihnimize olumsuz ve kötü bir yer olarak kodlandığını söyledi. Akiş, “Bu nedenle, çocuğa pis, kaka diyerek tuvalete yabancılaştırmayın. Model olup nasıl kullanması gerektiğini gösterin” dedi. Akiş şunları ekledi: “Dışarıdaki tuvaletle kendi evimizdeki tuvalet arasında ayırım yapılmasını sosyal psikolojik anlamda incelersek iç toplum ve dış toplum kavramlarıyla karşılaşırız. İç toplum dediğimiz bizim toplumumuzda çekirdek ailemiz ve evimiz, dış toplum ise evimizin ve çekirdek ailemizin dışı. Çocuğa iç toplumda güven, dış toplumda güvensizlik ortamı olduğu inancının aşılanması da kendi evimizin dışındaki alanları daha hoyratça kullanmamıza sebep olabilir.”

PTharma urkey

59 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14




Mustafa Nevzat İlaç’a Felis’ten ‘En İyi Kurum Kimliği’ Ödülü Gerçekleştirdiği çalışmalar ile Türk ilaç endüstrisinin gelişiminde öncü rol üstlenen Mustafa Nevzat İlaç, başarılarına bir yenisini daha ekledi. MediaCat tarafından bu yıl dijital, yaratıcılık, medya ve PR kategorilerinde 9’ncusu gerçekleştirilen ‘Felis Ödülleri’nde Mustafa Nevzat İlaç, 90. yıl kutlamaları için oluşturulan kurumsal kimlik konseptiyle “En İyi Kurum Kimliği” kategorisinde birinci oldu

T

ürk ilaç endüstrisinin gelişiminde öncü rol üstlenen, insan sağlığının yanı sıra tüm faaliyetlerinde yenilikçi çalışmaları destekleyen Mustafa Nevzat İlaç, başarılarına bir yenisini daha ekledi. Pazarlama iletişiminde yaratıcı ve etkili fikirlerin ilerlemesini sağlamak ve bu alandaki kalite standartlarını yükseltmek amacıyla 9’ncusu gerçekleştirilen “Felis Ödülleri”nde Mustafa Nevzat İlaç da ödüllendirildi. Dört kategoride toplam 1.800 projenin yarıştığı, sektörün duayen isimlerinin jüri üyesi olarak yer aldığı “Felis 2014’te Tazefikir tarafından Mustafa Nevzat’ın 90. yılı için hazırlanan kurumsal kimlik çalışmaları, aktiviteleri ve 90 yıllık yolculuğun Mustafa Nevzat Pısak’ın hayatı ile birlikte yansıtıldığı film ile etkinlikler, en iyiler arasında gösterilerek, “En iyi kurum kimliği” ödülüne layık görüldü. Brands and Trends teması ile Brand Week İstanbul buluşmaları kapsamında Felis 2014’te dünyaca ünlü pazarlama duayenleri de yer aldı. Mustafa Nevzat’ın kurulduğu ilk bina, ilk ürünleri, fabrikası, ihracatı, dünyaya açılması, Ar-Ge çalışmalarının görselleştirildiği, 90. yıl kutlamalarında sahne alan sanatçılar, şarkılar ve 90 yılın seyrine uygun danslarla bütünleştirilen kurum kimliği, ödül getirdi. Mustafa Nevzat’ın sağlık alanındaki uzun yolculuğunu anlatan ve başarılarını geliştirerek geleceğe taşıyacağı mesajını veren konsept kapsamında, Cumhuriyet ile gelişip büyüyen bir Türk markasının serüveni, 90 yıllık yolculuğu anlatır şekilde kurgulanarak müziğin ve dansın armonisiyle senfonik bir proje ile anlatılmıştı.

62 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey


Mustafa Nevzat Pharmaceuticals Awarded with the ‘Best Corporate Identity’ by Felis As the leading company of Turkish pharmaceutical industry with its successful activities; Mustafa Nevzat has achieved to another success. The Company took

the first place in the “Best Corporate Identity” category of “The 9th Felis Awards” organized by MediaCat in digital, creativity, media and PR categories. Mustafa

Nevzat is awarded with this award with the corporate identity concept created for the celebrations of 90th Anniversary of Mustafa Nevzat.

M

ustafa Nevzat – that plays a leading role in the development of the pharmaceutical industry in Turkey and supports innovative studies in all activities including the human health - has achieved another achievement to its previous achievements. Mustafa Nevzat is awarded in the 9th Felis Awards which is organized to develop creative and effective ideas in marketing communications as well as to raise quality standards in this area. There were 1800 projects competing in four categories and the jury of Felis2014 was consisted of doyen professionals of the sector. The corporate identity activities prepared by Tazefikir for the 90th Anniversary of Mustafa Nevzat, the activities and the film which reflects these 90 years of journey together with the life story of Mustafa Nevzat Pısak are considered as among the bests and they are awarded with “the best corporate identity”

award. The world famous doyens of marketing were in Felis 2014 under the BrandsandTrends theme and the Brandweek Istanbul Meetings. The building where Mustafa Nevzat was established, the first products, the factory, the company’s exports, the worldwide activities, the R & D studies are visualized and the corporate identity which is integrated with the performers who sang in the 90th Anniversary Celebrations, the songs and the appropriate dances with the course of this 90 years have brought the award. The journey of this Turkish brand -which was grown and developed with the Republic-is narrated in a symphonic project where this 90 years of journey is explained in a production that includes the harmony of the dance under a concept which tells the long journey of Mustafa Nevzat in heath industry and gives the message that these achievements will continue with bigger achievements.

PTharma urkey

63 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14


The hearth of Liv Hospital Turkey is opened in Ankara Liv Hospital Group - which accelerated the momentum in health sector with the giant hospital investment made two years ago in Istanbul Ulus – is opening the second hospital in Ankara with an investment of 40 million USD.

L

iv Hospital Group Coordinator Mert İstiroti stated that: “We are in Ankara with the latest technology equipment and an A Team medical staff”. Liv Hospital Group has accelerated the momentum of the investments made in the health sector. The Group created a high-level overview in the health sector with the hospital investment made two years ago in Istanbul Ulus. Liv Hospital Group will open the second hospital in Ankara after the success of the first hospital which created a high-level overview in the health sector with the scientific studies, diagnosis and treatment processes, technologic infrastructure, the ambitious medical staff and A-plus services. Ankara Liv Hospital is being established in Tunus Street of Çankaya on a 27.000 m2 area with a 40 million USD investment. The hospital will serve to patients with 150 beds, 8 operating rooms and specialized clinics in all branches. It will create a difference in Ankara with many clinics and treatment methods especially in cancer surgery, women’s, men’s and children’s health and cardiology. Liv Hospital Group Coordinator Meri Istiroti said: “Ankara Liv Hospital will be the most important and excellent health center of the region. We will bring a new approach to healthcare services in Ankara. We are opening our doors with a team of medical expert staff”. WE WILL BRING A NEW APPROACH TO HEALTHCARE SERVICES Liv Hospital Group Coordinator Meri Istiroti

64 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

said:”Two years ago, he decided to open Liv Hospital Ulus and we have rolled up our sleeves to create a brand-new A-plus brand with our decades of experience in this sector. We had a great target. Our target was to make Liv Hospital not only a hospital but also a reference center where many good things are made in scientific sense. As a result of great efforts; we have managed to achieve this target in a short time and we came to the heart of Ankara. Liv Hospital aims to perform multidisciplinary work and it will bring a new approach to healthcare services with its patient-oriented approach.” NEW GENERATION OF HEALTH APPROACH IN ANKARA Meri İstiroti drew attention that; Liv Hospital – which opened the doors two years ago in Ulus– achieved great success leaving the competitors back. Meri İstiroti said: “Now, we enjoy the happiness and pride of putting this valuable knowledge and experience for creating another Liv with all heart as one big family.” Istiroti pointed out that; Liv Hospital grew very rapidly and she continued saying: “Our biggest strength for acting quickly is the medical vision that we have created and our experienced medical team that follows the latest developments. We provide personalized healthcare services with our special treatment programs and 360 degrees service approach; therefore we created services which make our guests feel special. Liv Hospital Ankara

PTharma urkey

PTharma urkey


will offer the new generation healthcare approach in the hearth of Turkey as a result of meticulously planned details including the concept, service approach, outstanding medical staff and medical infrastructure. We serve to our patients with the doctors who are able to implement effective and high risky treatments which are rarely implemented by private sector in our country. We have adopted a transparent management approach by publishing scientific data and results and we have gained the trust of scientific community and the public. The patient satisfaction that we achieved so far is as a result of our guest services approach.” THERE WAS A NECESSITY IN THE CAPITAL Gülçin Türkmen Sarıyıldız is appointed as the General Manager of Liv Hospital Ankara and the management team is consisted of the experienced persons who previously occupied senior positions in the hospital sector. Liv Hospital Ankara General Manager Gülçin Türkmen Sarıyıldız stated that the Hospital would make a difference in Ankara with the patient-centered approach and good service quality. Sarıyıldız, continued the words as follows: “We are in Ankara, in the heart of Turkey: because there was a necessity to have such a health service facility in the Capital. We offer our people the healthcare services that they deserve in ideal physical spaces with optimum materials and equipment as well as the highest level of medical staff. We guarantee that; we will do our best to make our guests feel themselves special and safe and to ensure that they will leave the hospital as happy and health. Liv Hospital Ankara aims to be the institution which represents the highest level of health vision of Turkey in the international arena.

DREAM TEAM WILL GROW General Surgeon Prof. Dr. Bülent Menteş serves as Medical Director of the Hospital. He states that; the best treatment starts with peace and says: “Our most important asset for achieving to successful medical results is our doctors. As Liv Hospital Ankara, we aim to become the center of excellence for the region and we adapt the academic format applied in the universities to the private hospital concept. Doctors are the chefs of a very complex kitchen which includes infrastructure, material and presentation. ‘Expert physicians in their expertise’ is a general expression of every hospital. Therefore, we aimed to create a dream team. This dream team will grow and it will become more crowded”.

PTharma urkey

65 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14


2015’in “en şık” kırmızısı Vendoux Paris’ten Yeni yıl yaklaşırken insanlar sevdiklerine veya kendilerine kırmızı hediyeler alır. Kırmızı şans getirir, enerji verir vs. Ama Vendoux Paris bu yıl kırmızının tabularını yıkıyor

B

ildiğiniz tüm kırmızıları unutun. En şık kırmızı için bileğinizde yer açın. Yeni yıla girme rengidir kırmızı. Yeni yıl yaklaşırken insanlar sevdiklerine veya kendilerine kırmızı hediyeler alır. Kırmızı şans getirir, enerji verir vs. Ama Vendoux Paris bu yıl kırmızının tabularını yıkıyor. Sadece bir gece kullanacağınız bir kırmızı yerine hem 2015’de hem de uzun yıllar boyunca hayatınızı değiştirecek bir “kırmızı” öneriyoruz size. Bunların yanında Vendoux Paris’ten başka hiçbir saatte bulunmayan muazzam tasarım, şıklık. Yeni yıla çarpıcı bir giriş yapmak istiyorsanız, Vendoux Paris kırmızı kordonlu saati sizi yalnız bırakmayacak. Şık tasarımlarıyla kadınları cazibesi altına alan Vendoux Paris saatleri, yılbaşı kırmızısı ve üzerindeki Swarovski taşları ile yılbaşı gecesine iddialı bir giriş yapın. Özel tasarım saatleriyle kadınları etkileyen Vendoux Paris ile tüm dikkatleri üzerinizde toplayabilirsiniz. Işıl ışıl yılbaşı gecenizi daha fazla aydınlatmak için Vendoux Paris ile Burak Saat güvencesiyle sunuluyor.

66 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

PTharma urkey

PTharma urkey



Huile Prodigieuse çok amaçlı kuru yağ Mükemmel etkisiyle ve benzersiz yapısıyla

vazgeçilmez olan Huile Prodigieuse çok amaçlı Kuru

Yağ, % 97,8 ile en yüksek oranda doğal içerik ve %30 ile en yüksek oranda yağ konsantrasyonuna sahip

D

ünyaca ünlü Fransız dermokozmetik markası NUXE, doğanın mucizelerini cildinize taşıyor. NUXE 3 temel değeri olan performans, etkinlik ve kullanım keyfini tek bir şişede birleştirdi. Doğduğu günden beri kadınların vazgeçilmezi olan Huile Prodigieuse Çok Amaçlı Kuru Yağ dünyada her 6 saniyede 1 satılarak en sevilen ürün olma özelliğini koruyor. İçeriğindeki 6 değerli bitkisel yağ (Macadamia, Fındık, Hodan, Tatlı Badem, Kamelya, Sarı Kantaron) cildinizi ve saçlarınızı yağlı his bırakmadan besliyor, onarıyor, ipeksi yumuşaklık sağlıyor. Silikon, mineral yağ ve koruyucu madde içermeyen Huile Prodigieuse Çok Amaçlı Kuru Yağ’ın üst notalarında portakal çiçeği, turunç ve mirabelle eriği, orta notalarında gül, müge ve beyaz zambak, alt notalarında ise vanilya, sedir ve amber esansları bulunuyor. Feminen ve çekici kokusuyla da kullanım keyfi sunuyor. Huile Prodigieuse Çok Amaçlı Kuru Yağ için alternatif kullanım önerileri ile tanışın İPEKSİ VE ELEKTRİKLENMEYEN SAÇLAR İÇİN Islak saçınıza bir miktar Huile Prodigieuse Kuru Yağı maske olarak uygulayın. Saçlarınızın tamamına ulaştığından emin olduktan sonra nemli ve ılık bir havlu ile sarıp 10 dakika bekleyin. Ardından yıkayın. Kökten uca beslendiğini fark edeceksiniz. Duştan sonra saç fırçanıza bir miktar harma harma urkey urkey

68 PT Kasım Aralık

‘14

PT

Huile Prodigieuse püskürtüp saçınızı fırçalayarak elektriklenmeyen parlak saçlara sahip olabilirsiniz. Avucunuzda ısıttığınız bir miktar Huile Prodigieuse’ü saç uçlarınıza ellerinizle şekil vererek sürdüğünüzde saçlarınızın doğal dalgalara kavuşmasını sağlayabilirsiniz. DOĞAL GÜZELLİK İÇİN Yüz bakım kreminize, fondöteninize ya da BB kreminize karıştırarak kullandığınızda ürünün yoğunluğunu azaltacak bu sayede yüzünüzde daha homojen dağılmasını ve cildiniz doğal ışıltısına kavuşmasını sağlayacaksınız. İçerdiği E vitamini ile cildinizin beslenmesine yardımcı olacaksınız. SOĞUK KIŞ GÜNLERİNDE İÇİNİZİ ISITACAK BİR TERAPİ Banyo suyunuza karıştıracağınız birkaç damla Huile Prodigieuse Kuru Yağ ile banyonuzu bir terapi seansına çevirebilirsiniz. Cildiniz beslenirken siz de keyif veren ve rahatlatan kokular ile kış günlerini çok daha keyifli bir hale getirebilirsiniz.

PTharma urkey

PÜRÜZSÜZ BACAKLAR Huile Prodigieuse Kuru Yağ’ı ister tek başına kullanarak yoğun nemlendirme sağlayın, isterseniz günlük nemlendiricinizle birlikte kullanarak etkisini arttırın ve ışıltılı bir görünüme kavuşun. İçeriğindeki sarı kantaron sayesinde çatlaklarınızdan kurtulmanıza da yardımcı olacaktır. harma urkey

PT


Huile Prodigieuse multi-purpose dry oil Huile Prodigieuse multi-purpose dry oil is indispensable with its excellent impact

and unique structure. It contains highest rate of natural content by 97.8% as well as containing the highest rate of fat concentration by 30%

T

he world famous French dermo-cosmetics brand NUXE brings the wonders of nature to your skin. NUXE 3 combined its 3 core values in one bottle: performance, efficiency and enjoyment of use. Huile Prodigieuse multi-purpose dry oil has been the indispensable product of women since the first day of its presentation to market and it remains to be the most popular product with 1 product sale in every 6 seconds. The 6-valueable vegetable oil content (Macadamia, Nut, Borage, Sweet Almond, Camellia, St. John’s Wort) nourishes your skin and hair without making you feel greasy; it repairs them and provides a silky smooth. Huile Prodigieuse multi-purpose dry oil does not include any silicone, mineral oil or preserving agents; it contains high level of orange blossom, citrus and mirabelle plum; medium level of rose, muguet and white lily; and lower level of vanilla, cedar and amber essences. It provides an enjoyment of use with its feminine and attractive scent. Meet the alternative use proposals for Huile Prodigieuse multi-purpose dry oil. FOR HAVING SILKY AND NON-ELECTRIFYING HAIRS Apply some amount of Huile Prodigieuse Dry Oil by mask to wet hair. Make sure that it is applied to all of your hair; afterwards wrap your hair with a moist and warm towel and wait for 10 minutes. Then wash your hair. You will notice that it is nourished from roots to ends. If you spray some amount of Huile Prodigieuse to your brush after shower and comb your hair; you can have non-electrifying shiny hair. If you apply some amount of Huile Prodigieuse to your hair ends after heating in your hand and forming your hair by your hands; you can make your hair to regain its natural waves.

FOR A NATURAL BEAUTY When you use it mixing with your face care cream, your foundation or BB cream; it will reduce the density of the product, therefore it will provide a more homogeneous dispersion on your face and it will ensure that your face regains the natural glow. The Vitamin E content will help to nourish your skin. A THERAPY WHICH WILL KEEP YOU WARM IN COLD WINTER DAYS You can make a therapy session in your bathroom if you mix a few drops of Huile Prodigieuse to you bath water. You can make the winter much more enjoyable with its smell which makes you feel comfortable while it nourishes your skin. SMOOTH LEGS Either use Huile Prodigieuse Dry Oil alone and obtain intense hydration; or use it with your daily moisturizer and increase the effects and achieve a sparkling look. St. John’s wort content help you to get rid of your cracks.

PTharma urkey

69 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14


Güzel bir cilt için zeytinyağlı el kreminizi yanınızdan ayırmayın Hayat tarzınızdan kendinize olan bakış açınıza kadar onlarca sinyal veren cildiniz için Eyüp Sabri Tuncer doğal zeytinyağlı ürünler serisini genişletmeye devam ediyor

E

llerinizin yaşınız hakkında

bilgi verebileceğini biliyor

muydunuz? Peki, birbirinden şık kıyafetleri giyerken aslında en çok dikkat çekenin elleriniz olduğunu? Günlük yaşantımızda güzel ve narin eller sizin hakkınızda birçok ipucu barındırıyor. Hayat tarzınızdan kendinize olan bakış açınıza kadar onlarca sinyal veren cildiniz için Eyüp Sabri Tuncer doğal zeytinyağlı ürünler serisini genişletmeye devam ediyor. Türkiye’de kozmetikte zeytinyağı doğallığı deyince ilk akla gelen isim olan Eyüp Sabri Tuncer, Doğal Zeytinyağlı El ve Vücut Kremi’ni online mağazasında satış sundu. Eyüp Sabri Tuncer, Anadolu’nun binlerce yıllık güzellik ve sağlık sırrı olan zeytinyağı mucizesini 40 ml’lik ekonomik ambalajında tanıtım fiyatıyla müşterileriyle buluşturuyor. Ege’nin sıcak ikliminde ve bereketli topraklarında yetişen zeytin ağaçlarından elde edilen saf zeytinyağının kullanıldığı Eyüp Sabri Tuncer Doğal Zeytinyağlı El ve Vücut Kremi web adresinden evinize kadar geliyor. Tekli veya 12’li set halinde avantajlı seçenekler sunan ürünün harma harma urkey urkey

70 PT

Kasım Aralık

‘14

PT

12’li set fiyatı % 10 indirim fırsatı ile sunuluyor. Pahalı kozmetiklere kıyasla tek avantajı fiyatı olmayan Eyüp Sabri Tuncer Doğal Zeytinyağlı El ve Vücut Kremi aynı zamanda paraben içermeyen doğaya saygılı özel bir formüle sahip. Her cilt tipine uyum sağlayan ürün, başta elleriniz olmak üzere cildinizin tamamında dış etkenlere karşı mükemmel bir bakım uyguluyor. Losyonlara göre daha koyu kıvamı ve Ecocert Sertifikalı aktif madde bileşimi ile uzun süreli nemlendirme sağlıyor ve cilt tarafından hızla emiliyor. Doğal zeytinyağlı içeriği ile cildinize bebek teni yumuşaklığı kazanırken, E vitamini ile zenginleştirilen formülü hücreleri koruyor, onarıp güçlendiriyor.

PTharma urkey

PTharma urkey



Safex bilinen ve aranan bir ürün olmayı başardı Ülkemizde prezervatif pazarında kaliteli bir markayı kalıcı hale getirmek için gösterdiğimiz yoğun çalışmaların sonunda Safex gerçek anlamda bilinen ve aranan bir ürün olmayı başardı

A

rmoni Medikal’in Yönetim Kurulu Başkanı Harun Piltan, Safex’in pazara girdiği ilk günden bugüne kadar satış başarısını korumayı başaran bir marka olmasından duyduğu memnuniyeti şu şekilde ifade ediyor: “Ülkemizde prezervatif pazarında kaliteli bir markayı kalıcı hale getirmek için gösterdiğimiz yoğun çalışmaların sonunda Safex gerçek anlamda bilinen ve aranan bir ürün olmayı başardı. Çeşitleri arasında özellikle geciktirici kremli “Safex Delay” serisinde müşteri memnuniyetinin yüksekliği markanın pazardaki en güçlü faktörlerinden birini oluşturuyor. İngiltere’deki şirketimiz ARMONI UK LTD tarafından Avrupa dağıtımlarına başlanan ve bayiler tarafından mutlulukla karşılanan ürünler satış noktalarda yerini almaya başladı. 1996 yılından bu yana dünya pazarlarında kalitesini ispatlamış olan Safex’i, bir Türk markası olarak Avrupa ve Dünya pazarlarının

en bilinen markalarından biri haline getirmeyi hedefliyoruz” dedi. Safex Delay Türkiye’de Eczane dağıtımlarına başladığını ve 12.li paketlerin Eczanelerde satılacağı bildirildi.

Safex became a known and preferable product.

As a result of our intense efforts to make permanent to a good quality brand in the condom market of our country; Safex has become a known and preferable product.

H

arun Piltan, President of Board of Directors of Armoni Medikal, expresses his satisfaction as Safex has became a brand which maintains the success in sales since the first day of introduction into the market and he says: “As a result of our intense efforts to make permanent to a good quality brand in the condom market of our country; Safex has become a known and preferable product. One of the most powerful factors of the brand in the market is the high customer satisfaction rate especially on “SafexDelay” series which include

72 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

retardant cream. Our distributions in Europe have been started by our company established in England - ARMONI UK LTD - ; and the dealers happily accepted and introduced them into sales in their sales points. Since 1996, Safex has proven its quality in the world markets and we aim to make Safex one of the best known brands in European and world markets as a Turkish brand.” He also informed us that; they started to distribute SafexDelay to the pharmacies in Turkey and the sales packages will include 12 condoms.

PTharma urkey

PTharma urkey


Sandoz Türkiye, eğitim için koştu Sandoz Türkiye, 96 kişilik rekor sayıda gönüllüsüyle 17 bin çocuğun eğitimi için İstanbul Maratonu’nda koştu

S

andoz, Türkiye’de faaliyet gösteren en yaygın sivil toplum kuruluşu olan Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ve Adım Adım Oluşumunun birlikte başlattıkları “Benim Adım Türkiye” projesi kapsamında 16 Kasım 2014 tarihinde İstanbul Maratonu’na katıldı. 7 farklı bölgede yer alan 7 ildeki TEGV öğrenim birimine destek toplanması hedefiyle bu yıl başlatılan “7 Bölge, 7 Birim” alt projesinde, Sandoz Türkiye Genel Müdürü Hakan Atay dahil olmak üzere yönetim ekibi, Sandoz çalışanları ve yakınları ile birlikte toplam 96 gönüllü 17 bin çocuğun eğitimine destek vermek amacıyla koştu. “Benim Adım Türkiye” ve “7 Bölge, 7 Birim” alt projesi ile Edirne, Rize, Erzincan, Burdur, Denizli, Nevşehir ve Diyarbakır’daki TEGV öğrenim birimlerinin iki yıllık işletme giderleri karşılanarak ilköğretim çağındaki toplam 17 bin çocuğa eğitim desteği sağlanması hedefleniyor. Böylece, TEGV’in 20’inci yaşını kutlayacağı 2015 senesinde Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesine de eğitim alanında aynı kalıcı desteğin verilmesi amaçlanıyor. TEGV’i 2009 yılından bu yana destekleyen Adım Adım Oluşumu, topladığı yaklaşık 1,3 milyon TL’lik bağış sayesinde bugüne kadar 26 binden fazla çocuğun aydınlık geleceğine katkıda bulundu. Toplumsal duyarlılığı olan amatör sporcuların yanı sıra birçok kurum, şirket içi koşu takımları oluşturarak Adım Adım Oluşumuna dâhil oluyor.

SANDOZ GEBZE 2 FABRİKASI DİREKTÖRLÜĞÜ GÖREVİNE YILMAZ MESUT ATANDI İstanbul, Sandoz’un Türkiye’deki 3 üretim tesisinden biri olan Gebze 2 Fabrikası Direktörlüğü görevine, Ekim 2014 tarihi itibariyle Yılmaz Mesut atandı. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Kimya Bölümü’nde tamamlayan Yılmaz, daha sonra yine aynı üniversitede Inorganik Kimya alanında yüksek lisans yaptı. 2008 yılında Sabancı Üniversitesi’nde İngilizce İşletme yüksek lisans eğitimi alan Yılmaz, 1998-2002 yılları arasında İdol İlaç’ta Üretim Şefi olarak çalıştı. 2002-2003 yılları arasında Kanada’da Spectrum Windows Manufacturing şirketinde Üretim Yöneticisi olarak görev yaptı. 2004-2006 yılları arasında, Sanovel İlaç Kalite Güvence Departmanı’nda Kalifikasyon ve Validasyon Bölüm Yöneticisi olarak çalışan Yılmaz, 2006 yılından 2010 yılına kadar olan 4 yıl süre ile Steril Ürünler, Yarı Katı ve Likit, Katı Üretim ve Ambalaj bölümlerinde Üretim Yöneticisi olarak görev yaptı. 2010 yılında Deva İlaç şirketine geçen Yılmaz, Cephalosporin, Penisilin ve Cephalosporin API Üretim Müdürlüğü’nün ardından Deva Kartepe Fabrikalarında’nda Fabrika Grup Müdürlüğü ve Sorumlu Proje Lideri görevine getirildi. Yılmaz, Sandoz’a Şubat 2013’de Üretim Birim Müdürü olarak katılmıştı.

PTharma urkey

73 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


14. Retina Academy Congress was held in Istanbul The recent advances in the fight against retinal diseases were presented at the International Congress of ESASO

Prof. Dr. Bora Eldem - President of Turkish Society of Ophthalmology and Head of Department of Ophthalmology at Ankara Hacettepe University

T

he 14th Retina Academy Congress organized by the European Advanced Ophthalmology Studies Faculty (ESASO) of Lugano University in Switzerland – was held for the first time in Istanbul. During the Conference where almost 1000 ophthalmologists from 46 different countries brought together, it was shared the actual researches on macular edema due to diabetes and the age-related macular degeneration which is also called as “yellow spot disease” by regular people. The latest technological developments about gene and stem cell therapy for degenerative retinal diseases were given in details. The 14th Retina Academy Congress - organized by the European Advanced Ophthalmology Studies Faculty (ESASO) – was held on 13-15 November 2014 in Istanbul Lutfi Kirdar Convention and Exhibition Centre. During the Conference where almost 1000 ophthalmologists from 46 different countries brought together; the recent findings and innovations related to retina diseases and the relevant studies were discussed. harma harma urkey urkey

74 PT

Kasım Aralık

‘14

PT

“SERIOUS INFORMATION ON DIAGNOSIS AND TREATMENT WAS TRANSFERRED” The Congress was opened with an opening session where the latest treatments of diabetic macular edema (DME) examined. Diabetic macular edema is an eye disease due to diabetes which limits to sight skills and effects almost 30% of the patients who suffer from diabetes for at least 20 years. The leading experts including Dr. Neil Bressler from John Hopkins Wilmer Eye Institute (USA) shared the latest evidence of long-term efficacy and safety of anti-VEGF drug treatment which is used in treatment of macular edema due to diabetes and the age-related macular degeneration which is also called as “yellow spot disease” by regular people. Prof. Dr. Bora Eldem - Scientific Committee member of the Congress, President of Turkish Society of Ophthalmology and Head of Department of Ophthalmology at Ankara Hacettepe University – expressed his opinion about the Congress and shared some important information. Prof. Dr. Bora Eldem said: “Especially age-related macular degeneration cases which are detected increasingly more in Turkish society due to aging of the population; diabetes which is detected in %14 of our a total of 76 million population and the relevant eye complications are very serious problems. We would like to thank to ESASO on behalf of Turkish doctors as they gave us a chance to talk about these problems in this meeting held in Istanbul and provided a significant contribution to increase the knowledge on diagnosis and treatment of retinal diseases. YELLOW SPOT DISEASE Prof. Dr. Bora Eldem stated that; age-related macular degeneration (yellow spot disease) is an important social problem and he said: “The disease is the most common cause of blindness for the people older than 50 years of age. The prevalence of age kind of this disease which causes serious blindness is 1%. When the person suffers from

PTharma urkey

PTharma urkey


this disease; such person’s dependency on others increases as well as experiencing some problems such as hip fractures and depression. As a result of these; yellow spot disease causes important medical and socio-economic problems. In recent years, some significant improvements have been achieved in the methods of diagnosis of the disease and also achieved some significant progress on the treatment after the introduction of anti-VEGF drugs”.

study. The validity of results in clinical practice was discussed. One of the important parts of the meeting was the debate about the latest technology stem cell and gene therapies for retinal degenerative diseases. Prof. Dr. Marco Zarbin from Rutgers University in USA gave an opening speech about this debate. It was assessed the future of developing new gene-based treatments as a result of identification many genes and their functions.

382 MILLION DIABETICS Prof. Dr. Emin Özmert - from Vehbi Koç Eye Hospital of Ankara University School of Medicine - drew attention to a social problem: the eye problems related to diabetes. Prof. Dr. Emin Özmert said: “there are 382 million diabetics in the world and this number will be doubled in the next 20 years”. He also said: “macular edema due to diabetes is one of the most important causes of blindness in young active population. There are 75.000 cases in our country. In recent years, significant developments have been achieved in diagnosis and treatment of this social problem.” The Congress continued with evaluation of evidences obtained from the LUMINOUS study; an observation study performed on 30.000 patients who get anti-VEGF treatment at “real conditions” in clinical practice. The report is considered as the biggest ongoing study in the field of medical retina and recently obtained important results were presented in the congress by the key researchers involved in the

OPTIMAL CARE Francesco Bandello - ESASO Congress President and Board Member, Chairman of the Department of Ophthalmology of Milano Vita-Salute San Raffaele University – expressed his opinion about the Congress and he said: “international cooperation and information sharing among participants has critical importance in order to facilitate the discussion of recent advances in therapy for providing optimal care to patients. This meeting has played a central role in determination of ophthalmology training and the highest standards in clinical practice. We thank our speakers for the information they shared with us”. Then, XOVA ‘Excellent in Ophthalmology Vision Awards’ were given to winners. XOVA is a global award program which is sponsored by Novartis and leaded by international ophthalmologists and it provides finance for the studies aiming to solve basic social problems on ophthalmology without having any profit purposes.

PTharma urkey

75 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14


Bilim Tohumları Ekibi 6 Bin çocuğu bilimle buluşturdu Bayer Genç Bilim Elçileri (BGBE) Bilim Tohumları Ekibi, altı ayda 20 il ve 60 kırsal yerleşim gezerek, toplam 6 bine yakın çocuğu bilimle buluşturdu

B

ayer’in, Türkiye’deki 60. yılı vesilesiyle Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ile birlikte Mayıs ayında başlattığı Bayer Genç Bilim Elçileri (BGBE) Bilim Tohumları Ekibi projesi,

2014 yılının Mayıs ile Ekim ayları arasında 20 il ve 60 kırsal yerleşim gezerek 6 bine yakın çocuğa ulaştı. Tamamı gönüllülerden oluşan BGBE Bilim Tohumları Ekibi, Mayıs ayında proje için tasarlanan özel araçla çıktığı Türkiye turunda sırasıyla Mersin, Adana, Hatay, Adıyaman, Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır, Kahramanmaraş, Malatya, Trabzon, Rize, Tokat, Samsun, Balıkesir, Manisa, İzmir, Çanakkale, Bursa, Edirne’nin ardından İstanbul ile final yaptı. Kırsal yerleşimlerde buluştuğu 10-12 yaş arası çocukları bilimi sevdirmeye yönelik deneylerle tanıştıran Bilim Tohumları Ekibi, gençlerde ve çocuklarda gözlemlenen motivasyon, istek ve talepler doğrultusunda 2015 yılında da 20 farklı il ve 40 nokta hedefiyle yoluna devam edecek.

The Science Seeds (Bilim Tohumları) Team have brough together 6 thousand children with science Bayer Young Science Ambassadors (Genç Bilim Elçileri) (BGBE) Science Seeds (Bilim Tohumları) Team have brough together a total of 6 thousand children with science as a result of visiting 20 cities and 60 rural areas in 6 months.

T

he Bayer Young Science Ambassadors (Genç Bilim Elçileri) (BGBE) Science Seeds (Bilim Tohumları) Team Project – launched by Bayer in collaboration with Toplum Gönüllüleri Vakfı (Community Volunteers Foundation) (TOG) in May on the occasion of Bayer’s 60th Anniversary in Turkey – visited 20 cities and 60 rural areas between May and October 2014 and have brough together 6 thousand children with science. BGBE Science Seeds Team is consisted of only volunteers and it has started to Turkey Tour in May by a specially designed vehicle for the project and

76 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

finalized the tour in Istanbul after visiting to Mersin, Adana, Hatay, Adiyaman, Sanliurfa, Mardin, Diyarbakir, Kahramanmaraş, Malatya, Trabzon, Rize, Tokat, Samsun, Balıkesir, Manisa, Izmir, Çanakkale, Bursa, Edirne. The Science Seeds Team makes experiments with 10-12 years old children who live in rural areas in order to popularize science among the children. The Team will continue the activities in 2015 visiting 20 diffferent provinces and 40 locations in accordance with the demands, requests and motivation observed in the children and youngsters.

PTharma urkey

PTharma urkey



Health services is one of the most important issues of the 21st century As a result of ageing population, extended life spans and socioeconomic changes around the world, health services are one of the most important topics of the 21st century

I

n this respect, innovative drugs and new treatments, which can help prevent disease and reduce treatment costs, become increasingly important over time. All economies consider pharmaceuticals research and development aimed at the discovery of new biological treatments and the production of new drugs in the biotech market not only a priority area for investment but also a strategic sector. The Turkish economy is one of them with the clear ambition to become one of the world’s top ten economies in health services by 2023. To reach this objective, the Turkish government is heavily investing in the biotech market in order to increase by 2023 local biological drug production to reach up to 60% of the domestic demand. Thanks to its location, this provides Turkey with the opportunity to serve neighboring regions with products and services with total potential of USD 8 billion. It is within this context that BD held its 1st symposium entitled: Innovative solution to address biotech market needs in Istanbul at: The Palais de France on 25th September 2014. This event was sponsored by Mrs Muriel Domenach, French Consul General in Istanbul and Deborah Mennuti, Deputy Principal Officer of the US Consul General in Istanbul

78 PT

Kasım Aralık

harma urkey ‘14

This event has been the

PT

harma urkey

PTharma urkey

opportunity to provide all local actors with a deep understanding on - BD structure and vision: Helping all people live healthy lives and enabling access to healthcare to the majority of the population. - The pharmaceutical landscape in Turkey and the biotech perspectives BD’s product offer dedicated to the Biotech market with the presentation of BD Hypak™ for - Biotech: the reference in biotech syringe to ensure both maximized patient comfort and low total cost of ownership. - BD’s integrated solution for selfadministration called BD Physioject - An overview of the safety regulation in Europe and the status relative to Turkey - The manufacturing and filling process provided by the company Groninger. Thanks to this symposium BD has demonstrated its ability to act on the Turkish market as a key partner for any new biotech drug development thanks to: - A comprehensive cross functional support and dedicated teams worldwide and locally - A multifaceted service and indepth expertise - Worldwide manufacturing plants to meet global production demand - A wide array of pre-fillable drug delivery system to optimize time to market - Product portfolio and expertise of safety engineered devices.

PTharma urkey


KOAH hastalarının aşı mevsimi geldi da hastalığın görülme oranın fazla olduğunu söyledi.

S

on yıllarda hastalığın daha iyi anlaşılması ve erken tanı sayesinde hastalığın tedavisinde başarı oranı da artırıyor. 19 Kasım Dünya KOAH Günü’nde, Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Sönmez KOAH hastalığının basit bir test ile saptanabildiğini söyledi. 2030 yılında KOAH’ın dünyada üçüncü ölüm nedeni olacağını belirten Dr. Esra Sönmez bu hastaların özellikle bu mevsimde olmaları gereken aşıları ihmal etmemeleri gerektiğine dikkat çekti. Solunum yollarını tutan KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı), nefes darlığı, hırıltılı solunum, nefes verirken ıslığa benzer ses, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtiler gösteriyor. Erken tanı ve uygun tedaviyle hastalığın seyri düzeliyor ve ilerlermesi durdurulabiliyor. Dr. Sönmez, KOAH hastalığında basit bir solunum fonksiyon testi ile erken tanının mümkün olduğunu vurguladı. HAVA KİRLİLİĞİ VE BESLENME DÜZENİ HASTALIĞI TETİKLİYOR Hava kirliliğinin artması ve beslenme düzeninin bozulması KOAH hastalığını tetikliyor. Hastalığın en büyük nedenlerinden birinin sigara olduğunu belirten Dr. Esra Sönmez, sigara içmeyen ancak sigara dumanına maruz kalan pasif içicilerin de bu hastalığa yakalanma riskinin olduğunu söyledi. Sigara kullanımının azaldığı ülkelerde hastalık oranlarının günden güne düştüğünü ifade eden Dr. Sönmez, kömür ve metal işletmeleri, tekstil atölyeleri ile kağıt imalathaneleri gibi çalışanların toza ve dumana maruz kaldığı meslek gruplarında

HASTALIĞIN İLERLEMESİ TEHLİKELİ Hastalığın belirtileri öksürük, balgam çıkarma, nefes darlığı şeklinde görülüyor. Bu nedenle birçok kişinin belirtileri önemsemediğini ve yanlış algıladığını belirten Dr. Sönmez, hastalığın tedavi edilmediği taktirde yavaş yavaş ilerlediğine dikkat çekiyor. KOAH, orta ve ileri evrede alevlenmelerle kendini gösteriyor. Hastanın doktora gidiş sebebi de çoğu kez bu alevlenmeler oluyor. Hızla kötüleşen çoğu hasta, ya hastaneye yatıyor ya da yoğun bakıma gereksinimi duyuyor. Hastaların ölüm nedeni ise ilerleyen solunum yetmezliği oluyor. Daha sonra ise sağ kalp yetmezliği ve enfeksiyonlardan kaynaklanan kayıplar geliyor. KIŞ AYLARINDA AŞI İLE KORUNMA SAĞLANABİLİYOR Solunum fonksiyon testleri, akciğer grafisi gibi görüntüleme yöntemleri sayesinde hastalığın şiddeti ve evresini belirlenerek, tedavi ve takip planı yapılıyor. Sigara içiminin bırakılması, KOAH’ın gelişme riskini azaltan ve hastalığın ilerlemesini durduran tek ve en etkili girişim olduğunu söyleyen Dr. Sönmez, yılda bir kez grip aşısı ve 5 yılda bir pnömokok (zatürre) aşısı yaptırmanın da bu hastalar açısından son derece önemli olduğuna dikkat çekti. KOAH’ta kanser riskinin olduğunu vurgulayan Dr. Sönmez, “KOAH tanısı alan hastalar sigara içtiği için, akciğer kanseri konusunda da risk altında oluyorlar. Akciğer kanseri olan hastaların çoğunda da bu rahatsızlık görülüyor. Bu nedenle KOAH tanısı alan kişilerin akciğer kanseri açısından da değerlendirilmesi önem taşıyor” dedi. 19 Kasım Dünya KOAH Günü’nde, Anadolu Sağlık Merkezi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Sönmez KOAH hastalarının dikkat etmesi gereken önemli noktalara dikkat çekti. Sigaradan uzak durun. Gerekirse sigarayı bırakmak için destek alın. İlaçlarınızı doktorun söylediği şekilde kullanın. KOAH şikayetlerinizde artış olduğunda gecikmeden doktorunuzla paylaşın. Aşılarınızı ihmal etmeyin. Sağlıklı beslenin. Düzenli olarak egzersiz yapın. Solunum egzersizlerini öğrenin. harma harma urkey urkey

PT

79 PT

Kasım Aralık

‘14


Binlerce çocuk ağız ve diş bakımını öğreniyor Türkiye’nin ilk diş fırçası markası Banat ile eğitim alanında faaliyet gösteren en yaygın sivil toplum kuruluşu Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), çocukların ağız ve diş sağlığı konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla geçen sene başlattıkları “Sağlıklı Dişlerle Geleceğe Gülümse” projesi kapsamında, bu sene de eğitimlere devam ediyor

A

ğız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında yapılan eğitimler, TEGV’in belirlenen eğitim parklarında, 24-25-28 Kasım tarihlerinde gerçekleşecek. Her sene devam edecek bu eğitimler ile binlerce çocuğun ağız ve diş sağlığını koruması için ilk adımın atılması hedefleniyor. Türkiye’de ilk bilimsel diş hekimliği okulunun 22 Kasım 1908’de kurulması itibariyle her yıl 22 Kasım’ı içine alan hafta Dünya Ağız ve Diş Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Her sene olduğu gibi bu yıl da konuya dikkat çekmek üzere harekete geçen Banat; 18 yıldan bu yana ilköğretim çağındaki çocukların daha nitelikli eğitim alması için çalışmalarını sürdüren TEGV ile güçlerini birleştirerek, geçen yıl ilk adımını attıkları “Sağlıklı Dişlerle Geleceğe Gülümse” projesinin ikinci yılında da etkinliklerine devam ediyor. Diş sağlığı bilincinin çocuk yaşlarda edinilmesi gerektiği gerçeğinden yola çıkılarak

80 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

oluşturulan proje kapsamında hedef; her yıl yapılacak etkinlikler ile bu eğitimleri diğer illerde de yaygınlaştırmak ve ağız bakımı konusunda bilinçli nesiller yetiştirmek. Bu yılki eğitim etkinliği, geçen yıl da olduğu gibi Ağız ve Diş Sağlığı Haftası’nda gerçekleşiyor. 22 Kasım Ağız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında 24-25-28 Kasım tarihlerinde TEGV’e bağlı İstanbul Bakırköy’deki Ferit Aysan Eğitim Pakı’nda, 7-9 yaş gurubu arasındaki yüzlerce çocuğa, “Ağız ve Diş Bakımı Eğitimi” verilerek, ücretsiz diş fırçası dağıtılacak. Verilen eğitimlerde, ağız ve diş sağlığı için doğru diş fırçalama tekniklerinin yanı sıra; diş ipi kullanımı, ağız bakım suyu (gargara)’nun neden ve nasıl kullanılacağı, ağız bakımı için nasıl beslenmeliyiz gibi konular üzerinde de duruluyor. Böylece çocuklara, ağız ve diş sağlığını korumak için bilinmesi ve bir yaşam şekli haline getirilmesi gereken tüm konularda kapsamlı bir eğitim veriliyor.

PTharma urkey

PTharma urkey


Altın Havan 2014 gerçekleştirildi

İlaç ve Kozmetik sektörünün en değerli ödülleri olan Altın Havan bu yıl 5 kez verildi. İstanbul Park Bosphorus Otelde gerçekleştirilen ödül töreninde bu yıl 23 dalda ödül verildi

E

nbe Orkestrası’nın konser verdiği geceye Sağlık Bakanlığı müsteşarı Eyüp Gümüş, Milletvekili ve eski TEB başkanı Eczacı Mehmet Domaç, sektörün önde gelen firmaları ve duayen eczacılar katıldı. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı gecede yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı; “İlaç sanayimizin ve eczacılarımızın sorunları var. Son 10 yılda bu sektörün sorunları bitmeye başladı, sektörün daha hızlı gelişmesi için mücadele ediyoruz. Yerli ilaç sanayinin gelişmesi için çalışmalarımız devam ediyor”

yön veren eczacılarıyla bir arada olmak Zigavus’un vazgeçilmez ilkesidir. Ülkemizde sektörü daha ileri taşımak için hem sosyal sorumluluk hem ar-ge çalışmalarına hiç durmadan devam edeceğiz Zigavus, dermokozmetik alanında artan ürün çeşitleriyle çalışmalarına devam edecektir.” Zigavus Pharma ödül gecesine katılarak sosyal sorumluk projesine verdiği desteğin yanında stant açarak katılımcılara hediyeler dağıtarak geceye renk kattı.

ZİGAVUS PHARMA’DAN SOSYAL SORUMLUK İhtiyaç sahibi eczacılık fakültesi öğrencilerine burs sağlamak amacıyla düzenlenen Altın Havan Sosyal Sorumluluk Projesi’ne destek veren Zigavus Pharma geceye yönetim kadrosuyla katıldı. Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Polat gecede şu ifadeleri kullandı: “Sektör için giderek önemi artan bu ödül gecesinde ve sosyal sorumluluk projesi içerisinde yer almak gurur vericidir. Sektörün önde gelen isimleri ve

PTharma urkey

81 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14




Kuşburnu çayı soğuk algınlığından koruyor bitkilerle tedavide, kuşburnu meyveleri geleneksel olarak, soğuk algınlığında veya koruyucu olarak kullanılmaktadır. Kuşburnu meyve tozu veya ekstresinden hazırlanan preparatların osteoartritte kullanıldığını da belirtmekte yarar var. Bu etkiyi açıklayan bilimsel çalışmalar da yapılmıştır ve yapılmaktadır. Bu amaçla ya tek başına veya glikozamin vd. maddelerle beraber kullanıldığında daha etkili olduğu bulunmuştur” diyor.

Türk Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik

T

ürk Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik, kuşburnu meyvesi hakkında bilgiler vererek, kuşburnunun geleneksel olarak soğuk algınlığı, üşütme ve bu hastalıklara karşı koruyucu olarak kullanıldığını söylüyor. Sezik, kuşburnu çayının aktarlardan alınmasını tavsiye etmezken, ambalajına güvenilen firmaların poşetli çaylarını öneriyor. Türk Fitoterapi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ekrem Sezik, kuşburnunun ülkemizin hemen her bölgesinde yabani olarak yetişen, çalı şeklinde bir gül çeşidi olduğunu belirterek, halk arasında itburnu, yaban gülü, şilan gibi isimlerle de bildiğini söylüyor. Ekrem Sezik, kuşburnu hakkında şu bilgileri veriyor: “Anadolu’da yaptığımız halk ilacı araştırmalarında kuşburnu meyvelerinin öksürük, bronşit, romatizma, mide ağrıları, hemoroit ve ishale karşı genellikle çayı halinde kullanıldığını tespit ettik. Halk, meyveleri kurutup ya olduğu gibi veya parçalayıp çay olarak içmekte... Meyvelerin daha doğru kullanımı, Avrupa Farmakopesi’nde yani Avrupa Standart İlaç Kitabı’nda verilmiştir. Şöyle ki, kuşburnunun sert çekirdeklerinden ve çevresindeki tüylerden kurtarılıp, kurutulmuş meyve kabuğunun kullanılması gerekir. Çünkü bu kısım, şifalı etkisi olan C vitamini ve prosiyanidin denen maddeler bakımından daha zengindir. Bitki ve meyve çaylarında da bu kısım kullanılmaktadır.” Kuşburnu meyvelerinin ülsere karşı, yangı giderici ve antioksidan etkilerinin bulunduğunun, değişik deney hayvanları kullanılarak yapılan bilimsel çalışmalarla gösterildiğini söyleyen Sezik, “Avrupa’da

84 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

KUŞBURNU MEYVESİ NASIL KULLANILMALI? Prof. Dr. Ekrem Sezik, kuşburnu meyvesinin kullanımı hakkında şu bilgileri vermekte: “Kuşburnu geleneksel olarak soğuk algınlığı, üşütme ve bu hastalıklara karşı koruyucu olarak günde 2 defa 2,5 gram olarak kullanılır. Kuşburnu piyasada, poşet çay, C vitamini bakımından zenginleştirilmiş kapsüller ve aktarlarda kuru meyve halinde satılmaktadır. Aktarlardan bitkisel ürün almanızı bir sağlıkçı olarak tavsiye etmiyoruz. Poşet çaylarda bir poşette, genellikle 2-2,5 gram civarında kuşburnu meyve kabuğu bulunur. Dolayısıyla belirtilen amaçlar için günde 2-3 poşet çay içmek yararlı olabilir. Poşet kuşburnu çaylarının, güzel mor renginin ‘Sudan bamya çiçeği’ adlı şifalı bir çiçekten ileri geldiğini de hatırlatalım.” İNTERNET TIBBINA DİKKAT! Prof. Dr. Ekrem Sezik, kuşburnu hakkında internette yer alan bazı bilgilere de değinerek, tüketicileri bilimsel araştırmaya dayanmayan bu içerikler konusunda dikkatli olmaya davet ediyor: “İnternette kuşburnu meyveleri her derde deva olarak sunuluyor. Öyle ki, sellüliti önlediği, cinsel isteği artırdığı gibi etkileri olduğu belirtiliyor. C vitamini kaynağı olarak da marmelatı tavsiye ediliyor. Bilindiği gibi, marmelat yapmak için meyveler su ile uzun süre kaynatılır. C vitamini, ısıya son derece dayanıksız olduğu için bu ısıtma sırasında parçalanır ve böylece marmelatta C vitamini kalmaz. Kısacası internet tıbbında, bilimsel araştırmaya dayanmayan kullanım bilgileri bulunuyor. Bu bilgilere karşı dikkatli davranılmalıdır.”

PTharma urkey

PTharma urkey



Gri ve soğuk kış günlerine; renkli lenslerle renk kat Göz bakımında dünya lideri Alcon tarafından üretilen ve güzellikle konforu aynı anda sağlayacak şekilde tasarlanan AIR OPTIX® COLORS renkli lensler; kış günlerinin gri havasını dağıtmanıza yardımcı olacak

P

arlak Mavi, Mavi, Gri, Gümüş Gri, Zümrüt Yeşili, Yeşil, Ela, Bal Rengi ve Kahverengi ile 9 renkten oluşan geniş bir yelpaze sunan AIR OPTIX® COLORS kontak lensler; “3’ü 1 arada” teknolojisi ile doğal ve canlı bakışlara sahip olma imkânı sunuyor. Koyu bordo ve koyu kırmızı rujlu dudakları; sadece bolca maskara kullanarak öne çıkartan bu kışın makyaj trendinde; AIR OPTIX® COLORS kontak lensleriniz ile sade ama aynı zamanda baştan çıkarıcı bir etki yakalamanız mümkün olacak. Silikon hidrojen yapısı ile lens içinden 6 kata kadar daha fazla oksijenin geçmesine izin vererek, gözlerin maksimum düzeyde nefes alabilmesine olanak sağlayan AIR OPTIX® COLORS kontak lensler; renkli bakışlara baştan çıkarcı bir doğallık ekliyor. Alcon tarafından nefes alma özelliğiyle, güzellik ve konforu aynı anda sağlayacak şekilde tasarlanmış AIR OPTIX® COLORS renkli lenslerinden; numaralı ve numarasız olarak edinmek mümkün. Göz kontrolü ardından reçete ile satışa sunulan AIR OPTIX® COLORS

86 PTharma urkey Kasım Aralık

‘14

PTharma urkey

renkli lenslerin, 1 ay süreyle günlük olarak kullanılması önerilmektedir. AIR OPTIX® COLORS kontak lensleri; her bir eşsiz rengin, kullanıcının kendi göz rengiyle hafifçe karışmasına izin veren, irisin ince renk farkını taklit eden çığır açıcı üçü bir arada FreshLook® COLORBLENDS® teknolojisi ile üretilmektedir. FreshLook® COLORBLENDS® teknolojisi ayrıca göz ile renk etkileşimini azaltmak için rengi lens malzemesi içinde muhafaza eder.

PTharma urkey

PTharma urkey


Yorgun ayaklara Lapitak’la anında etkili, onarıcı bakım Ayak bakım uzmanı Lapitak tarafından geliştirilen “Ayak Bakım Kremi” kurumuş ve yıpranmış ayakları kullanıldığı ilk günden itibaren hızla nemlendirerek, anında yumuşatır. “Allantoin” ve gliserinle zenginleştirilmiş konsantre formülüyle ayakları onarıyor

Ö

zellikle gün boyu ayakta kalanların (Ev hanımları, çalışanlar, askerler, sporcular, vb) ayaklarında zamanla deri kalınlaşması ve çatlaklar oluşabilir. Kuruyan, çatlayan ayaklar, için düzenli ayak bakımı yapmak, estetik bir görünüm için çok önemlidir. Lapitak Ayak Bakım Kremi; içerdiği “Allantoin” sayesinde cildin yenilenmesine yardımcı olurken, ilk günden itibaren yumuşacık ve ipeksi görünümlü ayaklara sahip olmanıza yardımcı oluyor. Cildin doğal nemini koruyarak kurumuş, hasar görmüş ayakları onarmakta. E vitaminiyle tırnakların güçlenmesine yardımcı olur. Kolayca emilen yapısı sayesinde

leke yapmaz. Dermatolojik olarak test edilen krem, bakımlı ayaklar için; kuru v temiz ayağa sabah ve akşam olmak üzere günde en az iki defa hafifçe masaj yaparak uygulanır. Lapitak Ayak Bakım Kremi 60 ml’lik tüpte tüketiciye sunuluyor.

Instantly effective and restorative care for tired feet by Lapitak

I

t may occur skin thickening and cracks especially on the foot of the persons who stand up during all day long (housewives, workers, soldiers, athletes, etc.). In order to have an aesthetic appearance, it is very important to do regular foot care for dry and cracked foot. As a result of the “allantoin” content; Lapitak Foot Care Cream helps rejuvenate the skin and helps you to have soft and silky feet from the first day

of use. It repairs damaged foot while it maintains the natural moisture of the skin. Vitamin E helps to strengthen the nails. It does not create stains as it has a easily absorbed structure. The cream is dermatologically tested. In order to have a good cared foot; it is gently applied to dry and clean foot by massaging at least twice a day in the mornings and the evenings. Lapitak Foot Cream is offered to consumers in 60 ml tubes.

PTharma urkey

87 PTharma urkey

Kasım Aralık

‘14





Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.