1 minute read
Reklamcılıkta Klasik Koşullanma Kullanma
7.4 Öğrenme Prensiplerini Kullanarak Günlük Davranışları Anlamak
Öğrenme ilkeleri, psikolojide kullanılan en önemli ve en güçlü araçlardır. Günlük hayat düzenlerinde bu ilkelere çokça başvurulur. Örneğin edimsel koşullanma , çalışanları motive etmek için ya da bir atletin performansını arttırmak için kullanılabilir.
Bu bölümde öğrenme teorilerinin reklamcılıkta, eğitimde, bireyler ve gruplar arasındaki rekabetçi ilişkileri anlamada ne şekilde kullanıldığını anlatmaya çalışacağız.
Reklamcılıkta Klasik Koşullanma Kullanma
Klasik koşullanma, pazarlama ve reklamcılıkta uzun yıllardır kullanılmaktadır ve kullanılmaya da devam edecektir.
Reklam yaratmadaki ana amaç kişide pozitif etkiler bırakmaktır. Hoşa giden reklamlar, koşulsuz uyarıcı olarak hizmet ederken hoşlanma koşulsuz bir tepkidir. Çünkü, reklamda bahsedilen ürün ,koşulsuz uyarıcı ile ilişkili iken sonradan koşullu uyaran haline gelir. Sonunda her şey yolunda giderse ,ürünü görmek alıcıda pozitif tepki yaratır ve onun bu ürünü almasını sağlar.
Reklamcılar, olumlu reklamlar yaratmak için hoşa giden bir müzik, tatlı bebekler, çekici mankenler veya eğlenceli sözcüler kullanmak gibi birçok tekniğe başvururlar.
Bir çalışmada Gorn(1982) , katılımcılara değişik renklere ait değişik yazı resimleri göstermiş fakat kalemlerden birini güzel bir müzikle diğerini daha kötü bir müzikle eşleştirmiştir. Bedava bir ödül olarak dağıtılmak istendiğinde insanlar, güzel müzik ile eşleşmiş olanı seçmişlerdir.
Başka bir reklam ise koşullu şartlanmayı temel alarak korkuyu, bir ürün kullanımıyla ilişkilendirmiştir( sigara ve akciğer kanseri ilişkisi vb). Bu tip reklam da tercihler üzerinde oldukça etkindir..
Klasik koşullanmanın , reklamlarda, hem pozitif hem de negatif uyaran olarak kullanımıyla sağlanan yarar ile ilgili de çok sayıda delil vardır. Ancak , bu reklamlardan her zaman etkilendiğimiz anlamına gelmez.