2 minute read
12.7 Bölüm Özeti
-Yapay bozukluk yaşayan hastalarda ise somatoform bozukluğun aksine fiziksel bir problem yoktur. Böyle bir duruş sergilemenin nedeni, çoğunlukla hastanedeki gibi ilgi ve alaka görmekten hoşlanmaktır
- Cinsel işlev bozukluğu, fiziki cinsel tepki, cinsellikten zevk almak veya üremek için yetersiz kaldığında ortaya çıkan psikolojik bir bozukluktur.
Erkek ve kadınların yaşadığı cinsel işlev bozuklukları birbirinden farklıdır.
Birçok cinsel işlev bozukluğu geçicidir veya terapi ve ilaçla yoluyla tedavi
edilebilir.
-Cinsel kimlik bozukluğu , kişinin, biyolojik cinsiyetinden devamlı bir şekilde rahatsız olması, diğer cinsiyetten olmak için sürekli ve güçlü bir arzu göstermesi, önemli derecede stres ve işlev bozukluğu eşliğinde yanlış cinsiyetle doğduğuna inanmasıdır
- Cinsel kimlik bozukluğunun sınıflandırmasının akıl bozukluğu olarak ifade edilmesi çatışmaya açıktır çünkü insanlar bu davranışlarını ya da duygularını bir bozukluk olarak görmemekte, kendilerini işlevsiz gibi
hissetmemektedirler.
- Cinsel sapkınlık, cinsel zevkin ya da doyumun uygunsuz nesne, aktivite
ve insanlardan sağlandığı cinsel bozulmadır. Cinsel sapkınlığı olan insanlar , iki nedenle toplumca reddedilir. Bazı durumlar vardır ki- bunlar pedofili ya da röntgencilik olabilir- davranış kabul edilemez ve kanunsuzdur çünkü karşı tarafın rızası olmadan gerçekleşir. Ama bazı cinsel sapkınlıklar, karşı tarafın rızası olmasına rağmen sıra dışı oldukları için toplumca reddedilirler.
12.7 Bölüm Özeti
Psikologlar, psikolojik bozukluğu tanı ve tedaviye başka birçabadan daha çok ilgi göstermektedirler.
Her 4 Amerikalıdan birinin bir yıl boyunca psikolojik bozukluktan etkilendiği tahmin edilmektedir.
Psikolojik bozukluk, belirgin bir sıkıntıya neden olan düşünce, duygu ve davranışların devam eden işlevsizliğidir ve bu durum kişinin çevresi ve kültüründe sapkınlık olarak kabul edilir. Psikolojik bozuklukların teşhisinde bir diğer zorluk ise bu bozuklukların beraber ortaya çıkmasıdır. Bu duruma ek tanı (komorbidite) diyoruz.
Akıl bozukluğu damgası insanları hastayken, iyileşirken ve iyileştikten sonra bile etkiler.
Tıbbi problemlerde olduğu gibi psikolojik bozukluklarda da hem biyolojik(doğa) hem de çevresel etkiler vardır. Bu nedensel etkiler, hastalığın biyo-psiko- sosyal modeli olarak yansıtılır.
Psikologlar, bir davranışın psikolojik bozukluk olup olmadığını anlamak ve bozuklukların hangi davranışı işaret ettiğini çözebilmek için bir kriter yaratmışlardır. Bu kriter,DSM yani Zihni Bozuklukların Teşhis ve İstatistik El Kitabı’dır. DMS, bozukluğun tanımını, bozukluk veya eksikliğin farklı yönleriyle ilgili beş boyuta göre organize eder.
Anksiyete, olacak bir şey hakkında sinirlilik ve endişe hissetme halidir ve hayatımızın doğal bir parçasıdır. Genelleştirilmiş anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, fobi, obsesif kompulsif bozukluk ve travma sonrası stres bozukluğu ankisyete bozukluğu kapsamına girerler.
Dissosiyatif bozukluk, bilinç, kimlik ve bilinç bozukluklarını veya kesintilerini içeren bir durumdur Dissosiyatif Amnezi ,dissosiyatif füg ve dissosiyatif kimlik bozukluğu dissosiyatif bozukluk şekilleridir.
Duygu durum bozukluğu, ruh halinin insanı fiziksel, algısal, sosyal ve biliş süreçlerinde negatif etkilemesiyle ortaya çıkan psikolojik bir bozukluktur. Distimi, majör depresif bozukluk ve bipolar bozukluğu, duygu durum bozukluğu kapsamı içindedir.
Şizofreni, sanrılar, halüsinasyonlar, gerçeklikten kopukluk, uygunsuz duygulanım, karışık konuşma , sosyal geri çekilme ve uyumlu davranışlarda bozulma semptomları ile ortaya çıkar.
Kişilik bozukluğu, uzun dönemli, şiddetli ve dirençli düşünce, duygu ve davranışların, kişisel ve sosyal durumlarda problem yaratma durumuyla karakterize edilen bir bozukluktur. Kişilik bozuklukları, üç tip olarak sınıflandırılır. Bunlar garip ya da eksantrik(uçuk) davranış, dramatik veya düzensiz davranış ve endişeli veya çekingen(inhibe) davranıştır. En önemli iki kişilik bozukluğu, borderline kişilik bozukluğu( BPD) ve antisosyal kişilik bozukluğudur( APD).