HOLIDAYINN A WORLD FAMOUS HOTEL IN ISTANBUL ... Away from the noise of downto\\'n , ıralfi c
1lo liday Inn with 170 spacio us rooms. all \\'ith
congestions and air pollution .
balconies overlooking the sea of Marmara , offering
It is located within easy reach from the airpmt, as wel l as business and touristic ce nters of Istanb ul. in
minibars, sarell ite 1V, safe deposit hoxes and queen size beds in the rooms has become eveı•;one 's
peaceful surroundings of Ataköy Marina.
ch o ice.
Shou ld n 't it he vours
STAY WlTH SOMEONE YOU KNOW.
Sahil Yo lu 34710 Maköy -157'A NB UL
Phone: Ol 1 560 4 1 10
Fa.x: Ol 1 559 49 05
T/x: 20030 flınn tr.
1 ..
- 1\!ETA!iıı-
i!§! iLETi'ŞIMii\1 GÜCÜ
l ~ç isi . teknisyeni. mühendisi. a ra~tıım acısıy la 2000'c ya kın ki ~ i ...
H epsi. ~ irk e tini zde b il gi a kı ~ ını n da ha hızl ı
u yg uladı ğ ı say ıs ı z
serv is
ağ ı y l a
sağ l a nmas ı , hahe rl e~ m e nin d aha k o lay ge n;; e kl e ~ m esi
ö nderi o ldu .
için ça lı~ ıyor. Neta~' ın say ısa l telefon sa ntra ll arı . bu teknik
Netaş,
k ad ronun çabas ıy l a ü re tili yor. Neta>!,
her za m an Türk
1 e t a~.
ya lnı z
kapasitesi ya da i>! hacmi o lardk değil. kulla ndığ ı teknolo ji,
h a he rl e~ m e
her büyüklükteki
sonınianna kalıcı
T ürkiye'd e telek o münika syon ihti y a cı nı
yerli o lanaklarl a k a r>i ıl ama k üzere kuruldu.
kalite ko ntro lü ve kurd u ğ u güçlü ye tkil i sektö rünün
işletmenin iletişim
çözümler getiriyor.
T ürk mühendisinin ürünü Diginet sayısal santral
a ilesi. ~ irk et içi ve
~ irk et d ı >i ı haberl e>im ed e etkin b ilg i
a kı ~ ı sağ lı yo r, ınü ~te ri tra fiğ ini dü zenleye rek p ersonel
Bu telefon santralının içinde
2000
yükünü azaltıyor. 0id;ı.~' ın sunduğu Meridiatı ho herleşille
sistemleri: ses. giirüntli \'e \·eri hattı
var.
list düzey yi"ıneticiler. küc,;ük w
orta büyüklükteki
ileti~iıııini tek bir telefon
i.';iyerleri ic.;in ide;ıl iizellikler ta.';iıyor.
üzerinden gen,·e kleştiren
Netaş'ın sunduğu liıünlerle tan ışın.
lSD "e uyumlu yapısıyla. 2 ı. y üzyıl teknolojisini bugünden
sunuyor. tüm
kişi
Sayısal
teknolojinin
üstün!Cıklerine
.':idsekreter
Norstar
sahip ise.
Güvenli bir gelecek
ir,· in ilk adımı atın.
Nelti$
iletişimin
gücü
Istanbul (ı) r-ı .ı~ -. Ankara ( 1) 1 ı- ır; m !zmir ('i l ) 1? .l.l.l.l Antalya (.l l ) ·IH 'iO )() Netaş Danışnıa Senıisi· 9 ~Xl I I <J'f) fTürkire'nin !lt'ryl'rindı.1ı üm1.,iz ol:ır.ık :ır.ı\·:ıhilir..iniz. ı
YIL 1 Year 10
SAY I /Number 112
so KARADENIZ EKONOMIK IŞBIRLIGI Uniting Raund the Black Sea lly Dr. ŞÜKRÜ ELEKDAC;
56
YÖNETIM Türk Hava Yolları A.O.
LEYLA GENCER
Adına Sahibı/ Publlsber
TEZCAN M . YARAMANCI
La Diva Turca By ZEYNEP ORAL
Genel Koordinatört General Coordlnator
ÇETIN ÖZBEY
66
Yayın Danışmanı
Editorial Cousultant
VECDI KlZlLDEMlR
Ş I LEBEZI SERINLIGI
YAY lN
A
Genel Yayın Yönetmeni
ew Image for Cheesecloth By
Edllor-in-Cbief
A Y ŞENUR
ARSLAN
MUSTAFA SÖNMEZ Sanat
Danışmanı/L\?sign
Consuila111
74
DEN IZ ŞAHINBAŞ Yazı Işleri
MOdOrlerj!Managing Editon
ZEYT INYAGLILAR
AHMET DEMIREL (SOrumlu) YIC;ITER ULUC;
The Magic Combination of Vegetables aiıd Olive Oil
Editörleri Edltor.; HAŞMET BABAOC;LU
AYTEKIN HATIPOC;LU Kurulu/ Pııbllsbi11g Board ENGIN ÖKTEMER ERGUN ERGUR MUSTAFA SÖKMENOC;LU
Yayın
By MURAT BELGE Kapakfotografı
1 Cover Photo
MANUEL ÇITAK
78
English &lltorlal
MARY
ORTA ASYA KENTLERIN D E
IŞIN
Sanar Yönetmenleri 1 Art Directors
LALEHAN UYSAL ALP IŞMEN Fotograflar 1 Pbotos KADIR ÇITAK (Edltor)
ERDALALOK Reklam 1 Advertlsing DUYGU TAMER YURDAGÜL ALTINÖZ Tel: 574 73 00 (Ext) 1184/ 1185 Dagıum
1 Distribution
ARIF KERIM ILTER Tel: 574 73 00 (Ext) 1186 Adres 1 AddTPSS TOrk Hava Yollan Genel Yönetim Binası
Atatürk Hava Limanı Ye ilköy 34330 Istanbul Yapım
1 Produclion
I &~~.JANSI
lly HALuK ŞA H IN
7 1992 ORTALARINDA THY THY Midway Through 1992
The Art of Making
Baskı
CAPPADOC IA BY MOUN T AINB IKE
UÇUŞ NO KTASI : KAHIRE
26
liuınbled
ZAMAN TÜNELININ KAŞIFLERI lly TAClSER BELGE
lly AYŞE PEKI N
A Mystic Philosopher
By PROF.DR .
ŞERIF
MARDIN
RENK GRAFIK
Kagıt
1 Paper
LEYKAM MÜRZTALER MAGNOMAT 11ıerB1mlzdt Jti)~,..Ja,ıan J'IW ııe~ruflarrkm lwıymdı
bellmlm#'den ıam ı'lt ti.."l!t almlr )ttpflomtır.
100 TARIH : KÜÇÜKSU The Sweet Waters of Asia
HACI BEKTAŞ VELI
Film Çıkış OBJEKTIF GRAFIK
by Ancient Egypt
By ÜMIT KIVANÇ
32 Renk Ayrımı / Colou.r Separalfon
88
By MANUEL ÇIT AK
1 Prlntl11g
Hürriyet Ofset
S lRR I
Icecreaın
lly HASAN YAC; IZ
16
Fore ign 1-listorians in Istanbul Osmanlı Sok. 19 Taksim IST. Tel: 251 74 84 (16 hat)
82 KAHRAMANMARAŞ ' I N
124 THY BILGILE R I Information
38 KALKAN , KAŞ ,
KEKOVA
Karan ve S iınpson ' ın Objek tifinden Üç ırKn
137 OYUNLAR Puzzlcs
egerli yolcularımız, Bir noktadan digerine uçarken, aslında ne kadar kampiike bir sistemin içine girdiginizi hiç düşündünüz mü' Bir saatin hassas işlemesi için çarkların nasıl uyum içinde çalışması gerekiyorsa, bir uçak yolculugunun gerçekleşmesi için de birçok kurulu şun koordineli hareket etmesi şarttır. Bir uçak bir noktadan eligerine giderken, hava meydanları işletmeleri , emniyet, gümrük, yer hizmetleri, ikram kuruluşları, uluslararası hava trafik kontrol merkezleri, sivil havacılık teşki l atları, meteoroloji gibi birçok degişik yerden hizmet alır. Bu kuruluşlar tıpkı bir tiyatronun kulisi gibi havacılıgın sahne arkasını o luşturur. Sahnedeki aktör ise yolcuların dogrudan ilişki içinde oldugu havayoludur. Sahne arkasındaki kuruluşlardan herhangi birinin hizmetlerindeki olası bir aksama seferi geciktirici veya hizmeti aksalıcı bir unsur olabiliyor. Çogunluguna, THY'nin tamamen kontrolü dışındaki etkenierin yol açııgı bu sorunlar zaman zaman, gerek sayın yolcularımızı , gerekse Ortaklıgımızı üzüyor, ancak , sahne arkasındaki kuruluşların hizmetlerindeki aksamaların faturas ı da çogunlukla haksız olarak sahnedeki aktör o lan THY'ye ç ık artılıyor. Örnegin, rötarların ana nedeni de Avrupa hava sahasının tek merkezden yöneıilmeınesi. Avrupa'da 54 farklı merkez, 31 farklı sistemle çalışarak, 70'in üzerinde programlama diliyle , 22 hava sahasını kontrol ediyor. Bu kontrol merkezlerin in birbirleriyle koordineli çalışınaması da seferleri geciktiriyor. Ayrıca , Yugoslavya'da yaşanan olaylar ve Hırvatistan Hükümeti'nin 1 Haziran 1992'den itibaren toprakları üzerinden geçen hava koridorunu kapatınası da seferleri olumsuz yönde etkiliyor. Bu sebeple uçaklar rota degiştirmek zorunda kalıyorlar. Dış hatlardaki aksamalar uçak intikalleri dolayısı ile iç hatları da etkiliyor. Bütün bu olumsuzluklara ve elinele olmayan kısıtlamalara ragınen , THY, uçaklarını, uçuş izni verildigi anda seferi gerçekleşti recek şek ilele h az ır tutarak gecikmeleri önlemeye çalışıyor. Nitekim Hac dönemi esnasında yaşanan geçici bir sıkıntıdan sonra rötarlar art ık asgari ölçüye inciiriimiş bulunuyor. Sorunun kalıcı çözümü ise, Avrupa'da , Amerika'da oldugu gibi , "tek bir gökyüzü" yaratmakta yatıyor . Bugünlerele Avrupa Havayolları l3irligi, tüm Avrupa üzerindeki Hava Trafik Kontrol Üniteleri'nin tek bir merkezelen yönetilmesi konusunda çalışmalarını sürdürüyor. Heclefimiz, tek merkezelen kontrol eel ilen "tek bir gökyüzü" ile rötarsız seferlerde buluşmak.
D
Sayın yolcularımız , Türk Hava Yolları'nın 1992 başlarında görev üstlenen yeni yönetimi o larak 6 aylık görev süreınizi geride bırakmış bulunuyoruz. Bu süreye ilişkin faaliyetlerimizin bir özetini ve ge l eceğe yönelik düşüncelerimizi bu sayımızdaki faaliyet raporu bünyesinele
THY'nin gerçek deneıçileri saydıAıınız sizlere sunmakla yarar görmekteyiz. Bu tür bilgi aktarmayı 6 aylık dönemlerde ıekrarla yacagız.
Tek hedefimiz her elefasında bir önceki performansıınızı ve Türk Hava Yolları'nı daha iyiye. daha güzele götümıek.
aşmak
TEZCA
ear Passengers, When jlying from one point to another, have you ever considered the complexity of the organisation involved? just as the many paris of a watch mechanism must be synchronised for the hands to tel/ the time precisely, many dijferent organisations must opera/e in coordination for an air jlight to take place. Aiıport authorities, security o.!Jicials, customs o.fficers, ground services, catering, international air tra.ffic control centres, civil aviatian qrganisations, and meteoro/ogical stations are same of those which play a part. The lead role might belong to the airline, bul these subordinate organisations are essential. A setback in any one of these can delay a jlight or prevent e.fficient service. Such problems are as dismaying for Turkish Airlines, which has no control over them, as for the passengers themselves. Yet all too o.ften. the airline is he/d to
D
blanıe.
For example, the main cause of delays is the fact that European air.,pace is not under the control of a single authority. Eıtrope has 54 differerıt centres control/ing 22 airspace regiorıs, operating with 31 different systems and over 70 programmirıg languages. The failure of all these centres to opera te in 'coordination isa nıa jor source of delays. Moreover, the everı/s in Yııgoslavia and the decision of the Craatian government to close the jlight corridor through its airspace as of 1 }u ne 1992 are further factors which have adversely a.ffected schedıtles. Aircraji have had to be re-routed, and the resulting delays on international routes rejlect indirectly on domestic scheduling. Despite all these difficulties, Turkish Airlines endeavours to minimise delays by ensuring that its aircraji are kept ready and waiting to jly the moment jlight permission is received. Fallawing the tenıporary congestion caused by the large number of pilgrims to Mecca, delays were reduced to a minimum. A radical solution to the problem, however, depends on the creatioll of a "sing/e sky" over Europe, as over the United States. Currently the Association of European Airlines is engaged in preparations for sing/e cent re control over every Air Tra.ffic Control Un it in Hurope. We can all look forward to delayjree jlights once European airspace is united ımder a single control cent re. Dear passengers, 7be new management of Turkish Airlines, which took over at the beginni11g of 1992, has now conıpleted its first six months in office. The report on the Airline's activities summarises results for this period and outlines our strategies for the future. Believing as we do that Turkish Airlines is answerable to the general pub/ic first of all, we presentth(~ report in Skyl!fe, and wi/1 continue to puh/ish asimi/ar progress report every six months. Our so/e aim is to constantly surpass our previous performance, so that Turkish Airlines achieves stili higher standaris of e.fficiency and quality.
M. YARAMANCI
Genel Müdür/ Presiden ı and CEO
OSMANLI BA NKASI'NDAN YENi UFUK L AR
•
11
••
•
KI SIYE O .ZEL • Hl Z LI KREDI #
Osmanlı Bankası , Bireysel Ba nk acılık 'ta yeni ufuklar açıyor. Yaşanunı za ye pyeni değe rler katacak bir dö nem başlauyor.
bu dönemde 129 y ~dır yeni kalan Bireysel Ba nk acılık al a nında da hizmetini ze sunuyor.Sadece Os ma ruı Ba nkas ı 'n a ait "Kişiye özel Hızlı Kredi" u ygu l amas ı yl a tüm ih ti yaçl a rını>~ yaratıcı çözümlerle Ve
Osmanlı Ba nkası
b an kacılık a n l a y ı ş ını
ka rşılı yor.
Osm a nlı Ba nk as ı ' nı n " Kişiye
Özel Hızlı Kredi" u ygu l a mas ın da ko nut ihti yaçl annız için Kırmızı Kredi'den , taş ıt i hti yaçl annı z için Mavi Kredl'den, özel ihtiyaçlanruz için San Kredl'de n, mes l eği n izi geli şti rm e k için Yeşil Kredi'den yara rla nıyo rsunuz .
KO NUT n KiŞiYE
ÖZEL
HlZLI KREDi "
~
iÇiN
KI RMIZI
~ KR E Di
TAŞlT
ll
"Kişiye özel Hızlı Kredi", adı üstünde kiş i ye özel. .. Yani , kredi limiti yok .. . UmJtl imzaruz bellrllyor. Ve çok hız l ı... Başvurunuza en geç 24 saatte yanıt alıyorsunuz. .. Üstelik aldığ ını z krediyi Os ma nlı Bankas ı 'na ge ri öderken ödeme planını kendlnlz belirllyorsunuz.•. "Kişiye ÖZel Hızlı Kredi" bir Osma nlı Ba nkas ı hizmetidir. .. Gelin , limitlerini kend i imza n ı z l a be lirl eyeceğin i z Kırmızı , Mavi, ya da San Kredi'den yararlanın ... Gelin, kredi lhtlyaçlannızı Osmanlı Bankası'nın hızlı ve esnek çözümleriyle karşılayın. Yeşil
ME SL EK
iÇ iN
iÇiN
ÖZEL DESTEK iÇiN
'-. MAVi
SAR 1
i
Y EŞ iL
4i"" KRED i
KR E D i
'
KRE Di
THY MIDWAY THROUGH 1992
1992 ORTALARINDA THY l992'nin ilk yarısın da yeni sağlanan 5 uçakla , filosunu 40 uçağa çık<ııtan THY, yine bu dönemde eklenen 7 yeni nokta ile 68'e ulaşan u-
TÜRK Hava Yolları A.O., 1992 nin ilk 6 ayı ile ilgili icraatını , geçmiş dönemle kıyas la yara k kamuoyuna sundu. Geliştirilen yeni stratejile rin de açıklandığı raporda ş u göri.."ışlere yer verildi.
During the first half of 1992, five new aircraft joined th e THY.fleet , bringing the total to 40. Meanwhile, seven new deslinalions were çu~ noktası arasında added to our Jligbt trafiğini güvenle network. to make a Turkish A ir/in es lws d rallTı flj) sürdürınüştür . total of68. i/s reportfor theji"nıt six molllhs c!f· 1992. l991 'e nazaran büTrajjic volume increyük bir sıçrama kayased sharply in the comparing the res11lts u •ith the dedilen trafik hacmi , firs t six months of prel'ious six months. 1990 yılı değerlerini 1992. allaining Ibe de yaka l am ı ş bulunsame higb !eve/s as cmd outlining the airline:., new maktadır. Temmuz recorded in 7990. strah~f!,ies. ayındaki gelişıneler 1n ili al fig u res for ise THY'nin 1992 yıjuly indicafe that lında tarihinin en büyük trafik hacmine ulaşacağı TIIY uıi/1 surpass these to achieve an ı117preceden nı ş imd id en göstermektedir. ted 1rajJic vol u me in 1992. Yukarıdaki trafik hacmi sonunda 6 aylık ciro yak The tumoverfor tbe first half of the year is approxlaşık 2,0 trilyon TL, amortisman sonrası faaliyet inıatel}' TL 2 tri//ioıı , and the operationallosses afzararı ise yak l aşık 55,5 milyar TL olmuştur. ter am ort isa/ ion are a ro u nd TL 5 5. 5 billi on. Bilindiği gibi , THY gelir ve giderlerinin çok Si11ce the greater part q/771}' revenıtes and expell büyük bir bölümü döviz üzerinclenclir. Bu itibarla diture emtsis/s of foreign excbange, il wou /d be faaliyet sonuç l arını da döviz eleğerleri ilc irdelemore perlinelll to express these results in US dolmek gerekecektir. Buna göre ve 6 aylık ortalama lars. 011 the basis of the average exchange ra/e for kurlar dikkate alındığında, ilk yarı cirosu 325,1 the period, tumouer for the first s ix months lotals milyon US S; amortisman sonrası faaliyet zararı da US$ 325.1 millio11, and operational losses ajier 9,] milyon US S ' clır. amortisation are US$ 9.1 mil/ian. Geçen yılın aynı döneminele ise ciro 172,5 milyon 7be comparab/efiguresfor the.first half of the preUS S, amortisman sonrası faaliyet zararı da 51,7 vious year ıvere tumover US$ 172.5 mı:tlion and milyon US S idi . Amortismanlar ise 1991 yılında operaliona/ losses afler anıor/isation US$ 51.7 mil50,4 milyon US S, 1992'cle 49,4 milyon US S ollion. Anıor/isation renıained virtualty the same at 1
1 K 1 6 AY V E SONUÇLARI
Blrlru:t 6 ay First 6 rrıoııtbs
Sefer Sayısı 1 Flıghts Yolcu
Sayısı
(Bin) 1 Passengers (000)
Yolcu X km (Milyon) 1 Passenger X kms
ay
6 rrımıtbs
22.506
13.922
61.6
2.009
1. 189
69.0
2.669
1.406
87.8
57.5
54.7
5.1
24.663
16.821
46.6
Doluluk Oranı 1 Seat Occupancy (%) Kargo (Ton) 1 Cargo (tons)
llılru:t 6 Secoıul
7
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOSI992
US$ 50.4 million for 1991 and US$ 49.4 millionfor 1992.
CIRO VE ZARAR 325.1
TURNO VER AND LOSSES
White tumover has increased significantly by 88.5%, losses after amortisation have been reduced to one sixth of ı l)• ı the jormer /evet. This very javaurab/e 51.7 9.1 172.5 development should not be attributed only to the recovery of the aviatian seetar from the adverse effects of the Gulf War on results for Amortisman Sonrası the first half oj 1991. Ciro (Milyon $) Faaliyet Zararı (Milyon $) Further fa ctors have beTumover (Mi/lion$) Losses (Mi/lion $) en the series of administrative measures put Amortisman sonras ı faaliyet zararı arsa satışı , uçak satışı gibi arizi gelirler dışında tüm in fo e.ffect since the begelir ve giderleri içennektedir. g inning of this year, Operatioııa llosses ajier amo11isation comprise all revenues and expenditure apar! measures to enhance from sa/es ojreal es/ale, sa/es ofaircraft and simi/ar incidentat reuenues. revenues and cut back mak üzere aynı seviyesini korumuştur. expendilure, and new policies; all of which have Böylece bir yandan cirocia % 88,5 gibi önemli bir made significant contributions to this javaurab/e artış kaydedilirken, amonisınan sonrası zarar yaktrend. As a resul!, losses have been reduced to thel aşık al tıda bir seviyesine düşürülmüştür. ir lowest /evet, so largely stemming THY's /inanSağl anan bu çok o lu mlu ge li şmey i ya lnı zca geçen cia/ hemorrhage. y ılın il k a ltı ayında yaşanan Körfez Krizi'nin etkileAnather cause for congratulation is the punctual ri nin bu y ı l ortadan kalkmasına bağ l amak doğru take-o.ff rate, which was 79.3% over the period. o lm ayacaktır. 7be closure of Yugoslavian airspace, and the conYılbaş ınd an beri teclrici olarak devreye sok ul an bir gested tra.ffic at j eddah during the pilgrimage to Mecca, which meant that the Saudi authorities dizi i ş l etmeci lik tedbiri , gelir arttırıc ı ve gide r azaltıcı ö nlemle r ile yeni politikalar bu o lumlu gidişa only gave mY aircmfl taketın ana unsurunu teşkil etmektedir. Böylelikle, zao.ff permission afler delays oj Ciroda %85,5 rar son y ıll arın en düşük seviyesine inciiriimiş ve 5-6 hours, both exacerbated gibi önemli THY'deki mali kanama büyük çapta durdurulmuş average delayed take-o.ff figbir artış ures. Now, however, ejficient tur. Memnuniyetle belirtilecek eliğer bir husus da zaconırols have been reasserted kaydedilirken, manında kalkış oran l arının 1992 yılının ilk yarısın over scheduled take-o.ff times. amortisman da da% 79,3 düzeyinde t utul a bilmi~ o lma s ıdır. Meanwhile, due to heavy air Yugoslavya hava sahasının kapatılması ve Hac dötra.ffic and restrictions in Eusonrasızarar neminde Ciciele'deki yoğun trafik dolayısı il e Suudi rope, delays have become a yaklaşık altıda Makamlarınca uçakların kalkışlarında 5-6 saatlik serious problem for all air bir seviyesine gecikmele re yol açılmas ı , tehirler aç ı sından THY'yi carriers. Work is underway ciddi s ıkıntıl a ra sokmuşsa da, günümüzde seferl eby A ir Trafik Control to midüşürülmüştür. rin za manınd a i crası yen iden ve en etkili biçimde ni m ise the problem, and Turkish A irlines has mobilikontrol a l tına a lın mıştır. While turnover Diğer taraftan Avrupa'daki yoğun hava trafiği ve sed its facilities to make makısıtlamalar nede niyle, tehir kon usu tüm ülke hava for contributions to this efhas increased taşıy ı c ıl arı için önemli bir sorun te~kil etmekte fort. significantly o lu p, Hava Trafik Kontrolü (ATC) t a r afı ndan As oj the end of june 1992, by 85.5%, sürd ürülmekte olan iyi l eştirme ça lı şma l arına, ülketotal Turkish Airline's personnet dropped by 720 to 8164. miz ad ına Türk Hava Yolları da tüm imk anlarıy l a losses after katılmakta ve ö nemli katk ıl ar sağ l amakta dır . 7be jact that this was possible amortisation have despite the very la rge increase Ş irk etin 6. ay sonu itibarıyla personel aded i geçen y ıla nazaran 720 ki ş ilik bir aza lma ile 8164 kişidir. in trafik volume, c/early debeen reduced to Trafik hacmindeki çok büyük art ı şa rağmen bu somonstrates the success oj one sixth of the nu cun sağ l anabi lm esi, uygulamaya konan randı measures implemented to raformer leveL man artt ırı c ı tedbirlerin etkinliğini sergilemektedir. ise productiuity leuels. 8
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS
ı992
• •
CITIZEN'E HER BAKI~INDA SIZI HATlRLAYACAK ... YA~AMI BOYUNCA.
Çok özel günlerde bileğe takılan bir Citizen, unutulmaz güzellikleri geleceğe taşır. ... Çünkü CITIZEN, sevgiyi de gösterir!
OCITIZEN "Birlikte yaşanacak çok zaman var"
Türkiye Genel Distıibütörii ve Merkez Servis: İleri Saat Ticaret Ltd. Şti. Halaskargazi Cad. 214/ 5Osmanbey-İstanbul Tel: 246 4188-24156 32
LDl?
JwHAT HAS BEEN ACHIEVED? J
Ilk 6 ayın neticeleri bu şekilde özetlenciikten sonra, bu dönemde yapılan iş l ere k ı saca bir göz atılabilir. • Yukarıda da kısaca deginildiği gibi uçuş noktaları artırı lmı ş ve Strasbourg, Alma Ata, Taşkent , Nice, Kuveyt, Bahreyn ve Bareelona uçuş şebekesine dahil
Below we give a brief outline of Turkish Airlines' achievements over the first six months of 1992. • As ah·eady meııtioned, Turkish Airlines now has jlights to seven new destinations: Strasbourg Alma Ata, Tashkent, Nice, Kuwait, Babrei11 and Barcelona. • 7be new strategies designeel to ereale a tml)' international airline required that the THY jleet be expanded. As an urgent measure, therefore, fiue new B-73 7s have been leased, and work has commenced on a jleet development plan for the next decade. • Plansfor a new corporate image which will rein force the competiliveness q( Ti~rkish Airlines in the international sphere have been completed. including: Ca bin design and furnisbing, Cabin crew uniforms, Catering equipment. All coordinated elemenis of the new THY image w ili be introducedfrom October 1992 onwards. • Aıteniian has been focuseel on same of the bottlenecks and problems at Atatürk Airport, which is under the management of the State Ailports Authority. Altbough Ti-trkish Airlines is neither responsible for nar empowered to dea! with setbacks at the airport, si nce these leave a ııegative impression of TI-IY services on passengers we have taken it upo n 011 rselves to eliminale all deficierıcies. Measures taken by THY in this respect are as follows: A special terminal has been allocatedforpilgrims to Mecca, botb in areler to prouide e.fficient seruices to the approximate 75,000 pilgrims who make the jounıey by air, and to ensure that normal tra.ffic is not ajfected. The number of check-in desks at Atatt'irk Ai1port has been increased, and check-in procedures speeded up by means of a group check-in system a11d automatic haggage Iabelfing system. The international arrivals hall at Atatürk Ai1port has been rearranged to inclııde a transit hall for ineanıing passengers on international jlights u ıho are making connections with donıestic .flights. 7bis saves passengers the trouble of making tbeir waJ' to the domestic terminal. Design projec/s have been completed .för CIP lol/11 ges, wbich wi/1 prouide improued standards ()/com ./011.for hoth domestic and international passengers. The emp()l cargo terminal huilding has been put at the di~posal of Turkish Airlines, and preparatioııs are underway for its reopening under 71-/Y mana'~ement. Part of this office wi/1 he converted into a charter terminal, which is uı-gen/~)1 needed to reduce the excessiue b11rden oıı the international terminal. This will ensure improvedfaci/ity standards for 71-!Y passerıgers. Same 71/Y sa/es o.ffices, principal~)! those at I-larh(ye and Yeşilkö)l in Istanbul, wi/1 be redesig11ed and elecorateel to improue the quality of sa/es seruices to passe11gers.
edilmiştir.
• Gerçek anlamda uluslararası bir havayolu olmanın gereği olarak tesbit edilen stratejileri uygulamaya imkan saglayacak filonun oluşturulması amacıyla acil b ir ö nlem o larak 5 adet yeni B-737 uçağ ı kiralanmış ve şirketin 10 yıllık gelişme perspektifi ile ilgili filo planı çalışmasına başlanmıştır.
• Türk Hava Yolları'na uluslararası rekabette güç kazandıracak kurumsa l kimlik çalışması tamamlanmış ve, - uçakların kabin tanziıni ve tefrişi , - hastes kıyafetleri , - ikram, ınönü ve teçhizatı , gibi unsurlar bir bütünlük içinde yeniden planlanmış ve Ekim ayından itibaren uygulanacak tarzda hazır lı k l ara geçilm i ştir.
• Yönetimi ve işletmesi Devlet Hava Meydanlan işlet mesine ait Atatürk Havalimanı'ndaki bazı darbogaz ve sorunlara sahip çıkılmış ve Türk Hava Yolları'nın yetki ve so rumlulu ğu dışında o lsa bile, hizmet kalitesine o lumsuz etkisi olan eksik ve aksaklıkların yok edilmesi görevi üstlenilıniştir. Bu baglamda, - Hac yo l cuları için özel bir terminal ihdas edilmiş , böylece yaklaşık 75000 hac yolcusuna gidiş ve geliş lerde aksaksız hizme t verilirken, normal trafiğin olumsuz etkilenmesi de önlenmiştir. - Atatürk Havalimanı'ınızdaki check-in kontuar sayısı arttırı l ınış ve ayrıca toplu check-in ve otomatik bagaj etiketi uygulamasına geçilerek check-in hizmetlerinin hızlandırılması sağlanmıştır. - Atatürk H avalimanı dış hatlar geliş bölümü yeniden düzenlenm i ş ve burada ihdas edilen transit salonu ile yurtdışından gelip iç batiara devam eelecek yolcuları büyük zahmete sokan terminalden terminale geçme zorunluluğu giderilmişt ir - Dış ve iç hatlarda yolculara Zararson önemli konfor art ı şı sağlayacak yılların en düşük CIP salonların ın projelendirme
seviyesine
çalışınaları tamamlanmıştır.
indirilmiş
- Atatürk H ava lim anı'nda bo~ duran kargo terminali binasının THY'ye devri sağlanmış ve THY tarafından iş l eti lm esine yönelik ça lışmalar başlatılmıştır. Bu binanın bir bölümü ise acil tedbirlerle charter terminali haline gctirilecek , böylece d ı ş hatlar termina lindeki anormal yük hafifletilcrek Tl lY yolcularının daha rahat bir ortama kavuşması sağlanacaktır. - Başta Harbiye ve Yeşi lk öy olmak üzere bazı Satış Bürolan yeniden tanzim ve tefriş edikrek. yolculara sunulan satış hizıııt:tlcri nin iyileştirilmesi sağlanmıştır.
ve THY'deki mali kanama büyük çapta durdurulmuştur
Losses have beetı reduced to their lowesı /eve~
so largely stemtnıing
11IY's financial hemorrhage.
10
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS 1 992
Moda Artık Markadır...
BAYAN GIYIM • CHARLES JOURDAN • ENRICO COVERI • GIANFRANCO FERRE • GIANN I VERSACE • PANCALDI• UNGARO • VALENTINO DON NA • llMMERLI • ÇOCUK GIYIM • BELLlS • NEW MAN • TARTINE ET CHOCOLAT • HEDIYELIK E$YA • CARTIER • LALIQUE • KOZMETIK • CHRISTIAN DIOR • LANCOME • ERKEK GIYIM • BRIONI"Romon Style SpA" • ENRICO COVERI • GIANNI VERSACE • JEAN NE LANVIN • MORESCHI • PANCALDI • PAUL & SHARK • SCHIATII • STEFANO RICCI • UMBERTO BILANCIONI • VALENTINO UOMO • ZILLI • llMMERLI
(1)
gazenini IRAN CADDESI NO: 21/1,
06700
KARUM - ANKARA
TEL : (4) 467 42 36
GAZELLINI BIR C I MAŞ A .Ş. KURULUŞUDUR .
FAKS : (4) 467 63 21
1
YENI STRATEJILER
NEW STRATEGIES
yılının ilk yarısına sıgdırıl an ve başlıcaları yukabelirtilen hizmeılerle kısa vadede bir hamle baş l atı lırk en Türk Hava Yolları ' nın gelecegini güvence a ltı na almaya yönelik uzun vadeli i~lere de girme iht i yacı duyulmuş ve bu amaçla yeni stratejiler o lu ştu
1991
In addition to the innovations out/ined above which ıvere implemented in thefirst half of 1992, a need ıvas felt for long-tenn innovations to guarantee the future of Turkish Airlines. New strategies ıvere drawn up to achieve this objective. THY's faremost targets nıay be sunımed up ımder the fallawing headiııgs: • Where international flights are concerned, THY ıvil/ be transfonned info a truly international airline in ternıs of customer composition, and with a policy guided purely by commercial considerations. With respect to domestic se1vices, market potentialwill be exploited to the }it!/ by a realistic pricing policy, so increasing flight volume. Trabzon and Diyarbakır ailports will become domestic transit centres for the l;astern and Soutbeastern Anatolia regions. • With this objective THY will increase its share of the bigh ineome bracket passenger market, ıvhich is current(y daminateel by powerful competitors. • In order to sıovive in the elimale of fierce competitian, passenger preferences wi/1 be given priority over technical considerations, rather than schedıtling .fligbts according to technical factors and expecting passengers to confonıı, as fonnerly. Technical facilities ıvill be developed as required by this policy. • Schedules draıvn up in line with these principles will have frequent direct jlights at times preferred by passengers, so improving passenger tatals and capacity uti/isation. 7bis will result in increased revenue. • Where frequent direct flights prove d!fficult, flights to destinations which are convenient for connections with nıajorair/inejlights wi/1 be introduced instead. 'In order to ereale afleet structıtre appropriate to this policy, the ratios ofbroad to mediumfuselage aircraft wi/1 be adjusted so as to minimise operational costs. • Istanbul Atatürk Ailp01t wi/1 be transformed info an international transit centre, and a separate tenninal allocatedfor Turkish Airlines. • 7be ine/usian of special cargo aircraft in the }lee/ will enable Turkish Airlines to expand the share of cargo in overall revenues from the current 8% to a targetted 15%. • Finally, in areler to improve its ability to compele in the iııternatio11al sphere, it is imperative to raise the /eve/ of 7iırkish Airlines's technology and managenıeni skills in the long term. With this objective 77-IY has launched preparations for cooperation with a major airline, one of tbe teaders where both technology and market share are concemed. Behind all tbe innovations and strategies out/ined in this report on the operatioııs of Turkish Airlinesfor the first six months of 1992 is the determination that the airline should cas/ aif its traditional role as a puhlic service organisation, instead giving prion'ty to commercial considerations as entailed by international competition . Turkish Airlines wi/1 be restnıctured info a company which, white o.ffering smiling, high quality service, alsa pays aliention to costs. so ensuring its success in the elinw/e of increasing(y fierce ililema liona/ competition. •
rıda
ru l muştur.
Bu hedeflerin başlıca l arı şu ana başlıklar altında açık lanab ilir: • Dış hatlarda milli ve cografi faktörlere bağlı kalmaksızın , gerçek anlamda ve müşteri kompozisyonu itibarıyla da uluslararası bir havayolu kimliği kazanıl ması; dahilde ise bilinçli fiyat politikaları ile pazar potansiyelinin geliştirilmesi ve uçuş hacminin arttırı l ması.
Bu çerçevede Tmbzon ve Diyarbakır havaalanlarının dahili transit m erkezi haline getirilerek, Dogu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yap ıl acak uçuşlar içi n değe rl endirilmesi, • Bu amaçla, güçlü rakiplerce bölü~ülmekte olan yüksek birim gelirli yolcu pazarında THY'nin payının arttırılması ,
• Yoğun rekabeııe ayakta kalabilmek için yolcu tercihlerine öncelik verilmesi ve geçmişte o lduğu gibi, teknik imkanlara göre ıarife yap ıp , yolcunun buna uymasını isternek yerine, yolcu ihtiyaçlarına göre tarife yap ı p, teknik imkanların buna göre geliştirilmesi, • Bu felsefe ile yapılacak tarifelerele yolcu tercihine uygun saatlerde direkı uçuş ve sık frekans tahsisi suretiyle yolcu say ı sının, doluluk oranının, dolayısıyla gelirin arttırılmas ı , • S ık frekan ve direkt sefer uygulamasının güç o lduğu yerlerde ise, uçulan noktalardan itibaren güçlü havayolu şirketlerin in uçuşlanna bağlantı sağlayabi l e cek ta rife bi rl eştimıe yoluna gidilmesi, • Bu anlayışa en uygun filo yapısını o l uşturmak bakı mından , geniş ve orta gövdeli uçak sayısındaki dengen in sağlanması ve böylece işletme maliyetierin de düşürülmesi ,
• Istanbul Atatürk Havalimanı'nın uluslararası bir transit merkezi haline getirilmesi ve burada Türk Hava Yolları için müsıakil bir terminal tahsisi, • Kargo taşımacılığı için özel kargo uçaklarının filoya dahil edilmesi, kargo taşımacılığında atılım yap ılarak toplam gelirdeki kargo payının % 8'den % 15'c yükse lıilmesi.
Nihayet, uluslararası yoğun rekabet karşısında güçlü konuma gelebilmek için THY'nin teknolojik ve yönetim seviyesini yükse ltme nin de uzun vadeli, fakat kaç ınılmaz bir ihtiyaç olduğu kuşkusuzclur. Bunun için, teknolojiele ve pazarda lider konumundaki havayollarından birini seçip, onunla işbirliğine girmek için gerekli temas ve haz ı rlıklar başlatılmıştır. 6 aylık faaliyetlerinin yansıttığ ı felsefenin bir ifadesi olamk , Türk Hava Yolları, bundan böyle sadece kamu hizmeti veren bir kuruluş hüviyetinden sıyrılarak , aynı zamanda uluslararası rekabetin zorunlu kıldığı ticari mülahazal arın ön plana alındığı , yo lcuya gü leryüzlü ve ka liteli hi zmet sunarken bilançosuna da önem veren, böylece giderek kızışan uluslaramsı rekabeııe başarılı o labilecek bir yapıya mutlaka kavuşturulacaktır. • 12
SKYLIFE AUGUST
+
Ac:';USTOS 1992
LOCAllON :At Belek shores 30 km to airport, 40 km to Antalya. FACILITIES : Room Capacity : 246 Hotel rooms and 80 bungalows, 12 suites, 2 king suits. All rooms are air conditioned, sateliile TV, direct telephone, minibar, music and radio channels and balcony. Bath rooms sink shower and hair driers, telephone . In-door and out-door swimming pools, a pool for children , 3 congress halis with a capacity of 250-450-1600 seats, all having the audiovisian and simultaneus translation system facilities. A mini-club, shopping centre, Turkish coffee corner. In-door and out-door parking area, car rental and halicopter services. Fitness center, sauna, Turkish bath, solarium , piano bar, snack-bar, pool bar anda comfortable lobby. A doctor and a nurse is at service full-time. GASTRONOMY : 2 restaurants with a capacity of 450 and 700 seats. Delicious national and international cuisine. Breaklasis and open buffets dinners. SPORTS & ENTERTAINMENTS : Land sports : 6 out-door, 2 in-door tennis courts with spot lights. Mini football, voleyball, ping pong, billard, squash, archery, aerobic. Sea Sports : Windsurf, waterski , banana, sailing, parasailing. Entertaining shows of the animatian team every night, night club and disco programs.
CLUB HOTEL SİRENE T : 90 (3195) 4130 ( 15 Lines) Telefa x: 90 (31 95) 4150 T : 0241
07506 Bele k - ANTALYA
Repr oese ntcırıı ınd Reservlerıng In Deulsct'jmd Beytur AG · CILtı Hotel Siene Ellendorferslr. 181 - 946460/ 9281936 Telefaıc 0241 -9464620 Borl<verblndıng : Vol<sbcrık Aochen Süd eG . Kontou.:
5100 Aochen 2109540016 (BlZ 391614 90)
Tlf1,:B müşicırıisıi olmaırrıııırrı aırrılamıı paıraırrınıı ö(csnnııdeJiır.
ari Gustavovich Faberge'yi 19. asrın sonlarına doğru Avrupa'da hatta Asya'da tanımaya n saray ve soylu neredeyse
kalmamıştı.
Faberge babasından devraldıgı ku yumculuk iş ini sürdürmek yerine, bu meslekteki u stalığını o güne kadar hiç görülmemiş dekoratif forrnlar yaratmak için
kullanıyordu.
Faberge, yaptığı her parçayı özel o larak tasarlıyor ve her müşterisine farklı bir
eser sunuyordu . tikini Rus ya ptığı
ünlü Paskalya
Çarının eşi
için
yumurtaları
bugün bile paha biçilmez birer şa heser kabul ediliyor. Müşterilerimiz aras ında
Faberge
meraklılarının olması ras ia ntı değil.
Onlar, bir bankadan da aynı itinayı, uzmanlıgı
ve beceriyi görmek
isterler. Türk Ekonomi Ba nkas ı ' nın va rlıkla fının korunması
ve
değerlendirilmesi için en doğru seçenek olduğunu bilirler. Bu nede nle TEB
Özel Bankacılık bölümünün müşte risi olmay ı
tercih etmişl erd ir .
----1~f---KİŞİSEL YATIRIM YÖNETİMİ
·- .
Kapadokya'da mountainbike parkurunun zorlaıtığı anlarda sal yolculuğu devreye giriyor. When the going gets rough in Cappadoda the: ııft comes into iıs.
---
apadokya: Üç bin yıllık tarihin ve Anadolu'nun hree thousand years of history await the visitor to tam ortası. .. Kuzeyde Karadeniz, güneyde Toros Cappadocia in the heart of Anatolia. To the north lies the Black Sea, to the south the Taurus mounDagları , hatıda Tuz Gölü, doguda ise Erciyes ... Dünyada tarih ve cografyanın bu kadar zengin tains, to the west the Salt Lake and to the east Mooldugu başka hir yer var mı acaba? Uzun yıllardır ı.mt Erciyes, but the geography of Cappadocia beats them all for strangeness. Eruptions of tava from the bir turizm bölgesi oldugu için her tarafı çok iyi bilinen Kapadokya'yı dag bisikletleri ile yeniden keşfetmek son now exlinct Erciyes in the distant pası covered the landscape with the sofl tufa rock, which the winds (~l yılların giderek popülerleş e n keyfi oldu. Cografi yapısı nın zenginligi, degişkenligi , özellikle yüzey şekillerinin ages proceeded to sculpı into tortuous valleys and pinyumuşak ve egimli olması dag hisiknacles. Here, troglodyte fashion . early Christians carved out the rock letçileri için cazip bir bölge oluşturu Yolun kesildiği anlarda churches and underground cities for yor. Kapadokya Vadisi iki büyük yerleşi bisikleti sırta alıp, which Cappadocia is so famous. With its ever-changing panorama mi içine alıyor. Aksaray batıda, evdereyi yürüyerek şehir ise doguda. Bölge , vadileri , and soflly rol/ing roads, the region is geçmek müthiş bir ideal for mountainbiking. Between Sultan Sazlıgı adlı bataklıgı, peri bathe towns of Aksaray to the west and caları, büyük düzlükleri , hemen yanı eğlence . başında bulunan 4 bin metrelik volNevşehir to the east, every turn in the road brings new sights and scenes. kanik Erciyes Dagı ve tabii ki binlerboth historic and natural, for the hice yıllık tarihi ilc görenleri The Ihlara ualley. ker. MTBs (short, if you had not alrebüyülüyor. whose u ıa l/s are Tüm bu özellikleri ile bölge "mounady guessed, for mountainbikes) are rapidly supplanting horses, donkeys tainbike" (MTB) için hir cennet sayı boneycombed wil h rock and labilir. Yerli halk ve turistler ulaşım four-wheel drive vehicles for için at, eşek , arazi araçları yerine hız chıtrches, isa pe~(ect both the local people and tourists. There are two main MTB rouıes arala MTB'leri tercih ediyorlar. rnoztntai1zbike MTB ile Kapadokya turlarını iki hatund Cappadocia . One starts from course. tan yapmak mümkün . Birincisi AksaAksaray, takes the road eası and then swings north to end at Nevşehir. ray'dan , yani batıdan başlayıp dogu-
K
T
ıg
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
" l l
ya, o radan kuzeye d ogru gidip evşehir' de turu no ktalamak. Digeri ise tam tersi; evşe hir ya da Kayseri'den baş l ay ıp Aksaray'a dogru gitmek ... 13 kilo metre lik bir vadi o lan Ihlara (Peristrema), aynı zamanda sag lı sollu kaya kiliseleri ile de eşs i z bir MTB parkuru . B aş la ngı cınd a n sonuna kadar he p bir dere ya tag ını takip eden patika zaman zaman kayboluyor, zama n za ma n d a ge ni ş, t aş bir yola d ö nü ş ü yo r . Yolun kesildigi anlarda ise MTB' le ri s ı rta a lıp de reyi yürüyerek geçmek birçok insan için tam bir eglence. Dere ke n a rınd a h a lı ve ça m aş ır yık a yan ka dın l a rın şaş kınlıg ı ile size rehberlik ya pan çocuklar bu ra nın hiç de te hna olma dıgını gösteriyor. Çok hızlı akan dere baz ı bölgele rde MTB için sonın ya ra tıyo r ve bu durumda gene MTB'ler s ırtta, ama bu kez kayalara tırm a nıp yola ul aş m a ugraş ı var. Gerçek bir "off-road". Bö lge her zam'an bu kadar va hşi degil ; da ha yumuşa k ve sakin bir güzergiih i s ti yo rsa nı z en doguda bulunan
. ..::···.
.
':- '~
. :.~· .: .
The other starts from Nevşeh ir or Kayseri and goes in the opposite directian to Aksaray. The 13-ki.lometre long Ibiara Valley (the ancient Peristrema), where the valley walls a re haneyearnbed with rock churches, is a perfect MTB course. The path follows the stream down the valley jloor, sametimes disapp earing altogether, at others widening into a stone road. 20
SKYLI F E AU G U ST
.
+
A(iUSTOS 1992
Sultan
Sazlığı baraklığını
At several points it crosses the stream, and then the bikers have to be prepared to shoulder their bikes and ıva de across. The valley proves not to be as wild and remote as it seemed, when cyclists come across women washing carpets in the stream and children eager to act as guides. The astonishment is mutual. From time to time the fastrunning stream proves an abstae/e not to be overcome by the sirnp/e expedient ojwading. The only ansıver is to shoulder the bikes again and clamber up the rocks back to the straight and narrow: a real of(-road. Cyclists not in search oj such challenges can visit the Sultan Sazlığı wetlands, a nature reserve 100 kilometres from !h/ara. This lake in the joothills oj Mount Erciyes is enlirely covered by reedbeds, which are home to 251 species of birds. Roıving boats give access to the northern sections of the lake. For cyclists in search of a mountainous road, choose the alternative route to Sultan Sazlı ğı over the 4000-metre Mount Erciyes. Getting up might take a lot oj stamina, but the descent to the lake is worth all the effort. Bicycles are the ideal way to see the bird sanctuary, where the only noise comes from the birds, insects and the breeze rustling the reeds. In this tranquil spot the quieı whirr of the wheels does not disturb the birds a whit. The third tap of the journey is Kapadokya'da bisikletli through Ürgüp, Görerne and sayısı her geçen gün Zelve, the openair museum of churches and hermit dwellings artıyor. Yabancı bisiklet hewn out of the naked rock, dergileri, son yıllarda and the rock pinnacles pierced with the apertures of doors and Kapadokya'yı windows. In the heat of sumözel bölge ilan etmiş mer, cyclists can cruise along durumda. in a comfort not offered by cars and coaches. And they do not have to abandan their vehicles Cappadocia has when th e roads narroıv to heen featured in paths. The number of cyclists is therejore steadily rising in CapMTB magazines padocia, which has been featuasa eye/ing region red in several European and par excellence. American MTB magazines as a eyeting region par excellence. •
tercih edebilirsiniz. Ihlara'ya 100 km. uzaklıkta olan Sultan Sazlığı tam bir doğa cenneti. 251 kuş türünü barındırıyor. Erciyes Dağı'nın eteklerinde oluşan göl tamamıyla sazlık. tlkel botlarla gölün kuzey bölümlerine gitmek mümkün. Eğer daha zorlu bir parkur istiyorsanız , 4 bin metrelik Erciyes tırmanışından hemen sonra hiç yorulmadan doğru dan doğruya Sultan Sazlığı'na inebilirsiniz. MTB ile bu bölümü gezmek, aslında buranın sessiz, sakin yap ı sına da çok uygun. Bataklığın 251 tür kuşu da böyle düşünüyor olmalı ki yanlarından geçerken ürkmüyor, sizi kanat ç ırparak se l amlıyor. yaklaşık
Üçüncü etap ise, kiliseterin ve yüzey şekillerinin eşs iz olduğu Ürgüp, Gö-
reme ve Zelve Bölgesi. Oldukça geni ş bir alana yayılan bu bölgedeki tarihi mekanları ve doğal yapıyı başka araçlarla dolaşmak oldukça yorucu. Burayı yaz sıcağında, otomobille dolaşmak , turistler için pek cazip olmasa gerek. Bu yüzelen MTB'ler oldukça ilgi çekiyor. Bölgenin tamanıının açık müze olması, MTB için buranın ne kadar özel bir yer olduğunu gösteriyor. Vadinin jeolojik yapısı da son derece özgün ve e lv erişli o ldu ğun dan , bisikletli sayısı her geçen gün artıyor. Birçok Avrupa ve Amerikan bisiklet clergileri, son yı llard a, Kapadokya'yı özel bir bölge ilan etm i ş durumclalar. •
22
SKYLIFE AUGUST
+
A(';USTOS 1992
Dünya Kalitesi Art ı k
Türkiye 'de, banka müşterisinin Dünya Kalitesinde Finansal Hizmeti hakettiğine inanan Yeni Bir Hizmet Kültürü var: BankEkspres Kültürü . BankEkspres Kültüründe, hizmetin nasıl üretildigi kadar, müşteriye nasıl ulaştığı önemlidir. BankEkspres'te hizmet, müşterinin gereksinimlerini tam olarak ve zamanında karşıladığı ölçüde değerlidir. Yetkili, deneyimli ve profesyonel BankEkspres kadrosu, her müşteriyle tek tek, yüzyüze ilgilenir, sorunlarını gecikmeden çözer, müşterinin koşullarına ve gereksinimlerine uygun, özel hizmet paketleri hazırlar . BankEkspres, kurumsal ve bireysel bankacı l ıkta, mevduat, kredi, döviz ve yatırımda, kredi kartlarında, ATM hizmetlerinde ve telefon bankacılığında, size eks iksiz ve Dünya Kalitesinde Hizmet sunmaya hazır .
BANK~ KSPRES Merke z Şube : Büyükdere Caddesi , Beytem Han 80220 Şışlı . Istanbul Genel Müd ürlük : Kore Şehitleri Caddesi. 43 .
Tel : (1) 224 66 66 Faks : (1) 224 16 50-224 30 93
80300 Zincirlıkuyu, Istanbul Tel : (1) 288 38 38 Faks : (1) 288 38 67-288 38 84
"MIKHAIL BARYSHNIKOV" IS ONE OF OUR GUESTS ... During the 20th ISTANBUL INTERNATIONAL FESTIVAL "Baryshnikov" will be among our guests ...
"Patisserie The Marmara" will be open every night with Live Music and Special Festival Menu til! OJ :30 a.m ... You may have the c hanee to me et one of the s tars w hile enjoying a midsummer' s beautiful night, in a city built on the riches of dif.ferent cultures ... Jfyou had a chance to see one of the shows please keep your ticket, w e have a special surprise for you ...
18.06-31.07.1992 The Headquarter Hotel of 20th INTERNATIONAL ISTANBUL FESTIVAL
---THE---
MARMARA ISTANBUL I.T.O.A.Ĺ&#x17E;.
Istanbul Tourism and Hotels Ine. Taksim Square 80090-Istanbul Tel.: ( 1) 251 46 96 Fax: (1) 244 OS 09 Telex: 24 137 marm tr
Istanbul Branch N ı spetıye Cadda s ı
Erdölen ls
No 38
Han ı
1. Levent
Istanbul Tel. 111 2 79 25 37 Fax 1112802941 ızmir
Va lı
Brench
Kazım Dırlık Caddası
Akdenız MahaUesı
Gayret ts
Hanı
Kat. 4
P.O. Box 286 Pasaport· lzmır
Tel. l511 6310 60 Fax. l51182 19 30
Düsseldorf, Stuttgart, Brusseıs. Budapest. Copenhagen. Oublın, Istanbul,
ızmır,
London, Madrıd , Mılan. Moscow, Parıs, Prague. Aotterdam. Vıenna
WestLB Europa draws on a
in all major business centres
providing solutions which
Westdeutsche
long-standing local pres-
and an extensive branch
take all local requirements
Landesbank
ence in all of Europe's busi-
network means we can make
ın to
(Europa)AG
ness cent res.
local expertise available to
of a truly European bank
clıents
ma kes a decisive difference
WestLB Europa bank for sıghts
ıs
an ideal
companıes
with
theır
set on Europe . A long-
standing European presence
anywhere in Europe.
account. The versatility
This crass-border approach is
in Europe's competitive
complemented by a unique
environment. And puts you
D-4000 Düsseldorf
mıxture
in touch with the whole of
Tel. (49-211) 826-05
Europe.
Fax (49-211) 826 6113
of
ınnovative
and
classıcal bankıng servıces
Friedrichstrasse 56 ı
WestLB Europa The Euro bank of WeatlB and SudwestLB
FOREIG N H ISTORIANS IN İSTANB UL
ZAMAN TÜNELiNiN KAŞİFLERi /Jr
TAClSER BELGE !'hoteL' KADIR ÇIT AK
ü rkiye'nin tarihsel zenginli)1i turistler kadar sosyal bilim ler ve sanaıla uğra~an ki~ilcre de <;ekici geliyor. Istanbul'da çalı~malarını sürdüren yabancı tarihçi ler b ir yandan günümüzün lstanbulu'nda gerçek bir yurttaş gibi yaşayıp bir yandan da geçmi~e uzanan çalışmalarıyla Istanbul'un ve Türkiye'nin tarihiyle yoğun bir alışveriş içinde bir yaşama pratiği sürdü rüyorlar. l sıanbul'u merkez odak noktasına yerleşti rip Girit'e, Kahi re'ye, Budape~te'ye uzanıyorlar. l 'zman ı oldukları ya da ilgilendikleri konular açısın dan bakınca tarihçiierin çalışmaları ilginç bir harita çıkartıyor. Şu gün lerde süren ya da henüz bitmiş çalış malar, Istanbul'un canlı hayvan ıedarikinden, XIX. yüzyıl sonu Osmanlı hukukuna , Macaristan Savaşları'ndan Trahlusgarp Savaşı'na , eski imparatorluğun her kü~esine dağılımş ll alveti tarikatından cumhuriyet dünemi
he rich historic heritage u•hich aliracts so many tourists to 7itrkey isa/so a mag11el for scho/ars and artists. 7be historians who come to lstanhulto canı' out resecu·ch qjien stay long e11ough to hecome jirst acclimatised and !hen hooked on life in Istanbul. From this pied a ten·e they spread tbeir ıl'i11gs to CJ·ete. Ca im or Budapest. Tbeir sllldies cover sıtcb a11 eso/eric range clj' suhjects as lstctllhul's livestock procuremeııt. Iate 19tb ceıı tury 01/oman law. the u•ars uıilh 1/ullgaıy the Halueli mystic orcter, 20th cen/111)' Turkish education policı •, Egyptian mercbants. fami~y life at/be lı tm oftbe centuıy. a11d the .1plendoıt r of the sultans. "({you ımnl ricbes go to !ndia. ({you li'CI/11 leami11g, go to l:'ıonpe. Bul ({you want imperial .1 plendour come to the 01tomall Empire, " eleciared tbe same Kbediue !smail Pasha u•bo tbreuı a mı md ofglillering parties to cetehrate the opening of the Suez Cana! in 1869. 7bis ıms an uıiforgellable gathering (lj. Inciian rajabs. deseıt chiejiaim. and European royalty. iııctuding Hmpress Eugenie of France. t:mperor Fraıız joseph of Austria. and Crouın Prince Frederick William of Pmssia. Nigbt and day ubirled in a ro/1/td of receptions and hal/s, emises to the Upper Ni/e, excur.;ioııs lo Ibe pyramids, reuues and operas (Rigolello ti'CIS peıformed iiiStead (!/Aida. u·bich Verdi failed to deliver i11 time). 7bese aresome of Ibe fascinct/ing facts in Sulta/ls ili Spleıı doıu· hy Phi!tp Mansel. a historiaıı ıl'l?O has receııtlı • jinisbed cı stiııt (4' research iıt lstctllbut. Ilis lat!!sl book rpuhlished i11 1988) exa m i ı t!!S Ibe tasi year~; 1!/ Ibe 01/ollltll/ u•orld ttitel Ibe sultans aıtd kings u•ho playeel !heir pmt ili the empire\ disililegratioıt . PhilipMansel receiued a doc/orate i11 19 78j(Jrtl thesis on the Courl ofFra ı ıce 1814-1830. in 1981 publisbed cı sllıc~ı · of Louis XVIII. and i ll 1984 a stuc~ı · (!/ n~ı ·al gucmls iıı hisiOIJ'· Moııarchy. need 1 say. L~ his speciality. lls hejits ct historiaıı. Philip Mansel .1peaks Ibe eleganl 'litrkish (!/!bal ııou • extinct hreed. the traditioııallstanlml gentlemen. rather thaıı Ibe 7itrkish (lj'modenı Istanbul. CcmJiine Fiııkel isa Scot u•ho 11isiled Titrkey seueraltimes as an t llldergradıtate. and decided to u•rile her doctoral Ibesis 011 the Ollrnnaıı u•ars uıith 1/ıu ıgary and militaıy strategy hetu•een 159.3 aııd 1606. She helieı •es that Ibe histoıy of the 01/omaıı /:'mpire. particıılar~)' during the 16th cell/1/r)' ube11 the 01/omaııs m/ed extemiL •e areas (!l Europe. is e.,jJ!!ciall)' relel'ctlllfor l:'uropeans today. Her hıtsbaııd is a journalist, wıd il ti'CIS his career ratber
T
T
eğitim
programına ,
sultanların ihtişanıın
Michel Tuchserer 19'uncu yüzyıl Mısır tarihi üzerine çalışıyor. Bu konuda geniş ve bütünsel bakışa ulapbilmek için istanbul'da çalışmanın zorunlu olduğu görüjünde. Michel Tuchserer is a French historian specializing ın the economıc and social history of 19th century Egypı. He ıs now in istanbul to get a broader focus on the subJect.
dan yüzyılın başındaki gündelik hayat , evlilik ve aile ilişkilerine kadar uzanan çok deği şik alanlara yayılıyor. "Servet istiyorsanız Ilindisıan ' a gidin. Bilim istiyorsanız Avrupa'ya. Ama imparaıoluk salıa natı arıyorsanız Osmanlı Imparatorluğu'na
gelin " diyen llidiv lsmail Paşa . !H69'da Süvey::ı Kanalı ' nın açılı şı
için giirkenıli bir kutlama düzenliyor. Ve davet ettiği konukları26
SKYLIFE AUGUST
+
ACiUSTOS 1992
3 dakika 46.7 saniye rekoru kı racak ... 3 dakika 47_1 saniye ise kalbini ...
HB002 e l/10 sn 'lik krcnametre e 60 dakikalık geri savmalı=.ıel.&f:ll::J (Timer) eAiarm e Çelik-altın kaplama
SEIKO
XXV. Olimpiyat Oyunlan Resmi Saati
Türkiye Genel Distribütörü: SAAT İthalat ve Ticaret Anonim Şirketi
İstanbul'da çalışmalarını
sürdüren yabancı tarihçiler, İstanbul ve Türkiye tarihiyle yoğun bir alışveriş içindeler. Araştırdıkları konular ilginç bir harita ortaya çıkartıyor.
Foreign hi. .;torians in İstanbul are engaged in afascinating ,\pectru nı ql research, .fi'"onı militcny strategy to the earthquakes C?/ the past.
na unutulmaz günler yaşatıyor. Konuklar arasında ki.nler var? Galiba herkes orada. Fransızların lmparatoriçesi Eugenie, Avusturya Imparatoru Franz joseph, Prusya Veliahtı Frederick William. Ve gece gündüz demeden sürüp giden eglenceler. .. Yukarı Nil'e, piramitlere düzenlenen geziler, revüler, dügünler, ba-· !olar, operalar (Verdi zamanında yetiştiremedigi için Aida yerine Rigoletto sahnelenmişti) ... Bu bilgiler, Istanbul'da çalışınaların ı henüz bitirıniş bir tarihçi, Philip Mansel'in "Sultanların lhtişamı" (Sultans in Splendour, 1988) başlıklı yapıtından. Philip Mansel tarih ögrenimini Oxford'da tamamlamış. Sultan l arın lhti şamı adlı yapıtında Osmanlı'nm son dönemini ve dagılış sürecinde su ltah l arın rolünü inceliyor. 1814 - 1830 y ıll arı arasında Fransa Sarayı konusundaki doktora tezi (1978) ve daha sonra XVIII. Louis üzerine yay ıml adıgı kitabının da gösterdigi gibi as ıl ilgi alanı monarşiler. Mansel dilimizi, bugünün Istanbullusundan çok, klasik bir Osmanlı efendisi gibi konuşuyor. Caroline Finkel (lskoçya) ögrenimi sırasında Türkiye'ye gezmek için birkaç kez geldikten sonra, doktora tezini 1593 1606 yılları arasında Osmanlıların Macaristan'la yapt ı gı savaşlar ve savaş yönetimi konusunda yapmaya karar vermiş. Finkel , Avrupa'nın çok geni:j bir a lanını kapsayan toprakların Istanbul tarafından yönetilmi~ olması nedeniyle, özellikle XVI. yüzy ıld a Osmanlı lmparatorlugu tarihine egilmenin Avrupalılar açısından çok önemli oldugunu düşünüyor. E~inin gazeteci olması gibi bir rastlantı sonucu Türkiye'ye ye rl eşmiş bulunan Caroline Finkel'in şu anda üzerinde ça lı ş tıgı proje ise, eski Roma yazılı belgelerine kadar geri gidiyor. Roma yazılı belgelerinden söz ettik ama bu ilginç proje en azından, Roma deyince hemen aklınıza gelebilecek ilk üç konudan biriyle ilgili degil. Caroline Finkel'in bir yerbilim uzmanıyla birlikte yürüttüğü bu ortak ça lışmanın konusu Doğu Akdeniz'in deprem tarihi. Benzer bir araşt ırma , Iran, !talya ve Çin'de yürütülüyor. Finkel, sismik süreçleri ele alan bu tür bir çalışmanın Amerika Birleşik Devletleri gibi eski yazılı kaynakların bulunmadı ğı bir ülkeele yapılmasının ka çı nılmaz olarak arkeoloji çalış malarıyla sınırlı kaldığını , dolayısıyla da kısıtlandığını belirtiyor. Öte yandan Türkiye'nin dünyanın önemli bir deprem kuşağı üzerinde yerleştiği gerçeğini ele buna eklerseniz, Türkiye bu konu için ideal bir yer oluyor. Michel Tuchserer (Fransa) ise XIX. yüzyıl Mısır tarihi üzerine çalışıyor . Yemen , Hicaz, Etiyopya ve bugünkü Mısır' ı kapsayan bölgenin ekonomik ve sosval tarihine egilen
than her research which brought iskoç tarihçi her to Istanbul to live. Her current Caroline Finkel'in project is taking her as far back in üzerinde çalı}tığı konu time as Ancient Rame, tracing the hayli ilginç: history of an unexpected subject: Doğu Akdeniz'in earthquakes in the eastern Medideprem tarihi. terranean. Her co-worker is a geologist, and the project one of a Scots histarian series ongoing in Iran, Italy and Caroline Finkel wrote her Ch ina. doctoral thesis on the She explains that in a countr,y Onoman wars with such as the United States of AmeHungary between rica , whose written records go I593 and 1606. back only a few centuries, reseHer current project is on arch info seismic activity is necesearthquakes in the sarily limited to archaeological eastern Mediterranean. study. Turkey, on the other hand, combines location on a main earthquake beit with a well documented history, and is therefore ideal~y suited to such research. Michel Tuchserer isa French histarian specialisinp, in the economic and social history of 79th century Hgypt, a subject which extends in scope to Yemen , the Hejaz. and Ethiopia. He is currently studying trade through the Mediterranean, Red Sea and Indian Ocean . 7be principal commodity loaded 28
SKYLIFE AUGUST
+
A~USTOS
1992
RENAULT
2
ı
··' ı az ı
anlar
vardır. ..
'aşa mı sınırlayan herşeyi ardınızda ~ırakıp,sadece ... ama
Renault 21 Concorde, Renault 21 Manager ve Renault 21 sizi başka hiçbir otomobilin veremeye-
sadece duyguırın egemen olduğu bir yönelişin ceği olağanüstü duyguları yaşamaya eşinde yeni serüveniere doğru davet ediyor. .. Renault yetkili açıp gitmek istediğiniz anlar. .. satıcıianna gelin, bu olağanüstü ız gür olmak. .. Hızın, konforu n, duyguları siz de yaşayın. ücü n tadına varmak. .. lzlemleri, tutkuları aşmak .. . ydınlık, ferah bir dünyada RENAULT aşa ma k. .. Varolduğunu hissetmek .. YAŞA ACAK ize bu olağanüstü duyguları yaşa OTOMOBİLLER ı cak otomobilleri Renault sunuyor .. .
Q
~
Renault 21 'lerin
sunduğu
Dışarıdaki ısı ,
ortalama
ortalama
hız
zenginlikler: yakıt
tüketimi,
gibi bilgileri gösteren
7 fonksiyonlu bilgisayar, elektronik enjeksiyon sistemi, hidrolik ve yükseklik
ayarlı
direksiyon, otomatik ön ve arka camlar, klima, içerden otomatik aynaları,
benzersiz
Renault 2l'i konforcia
ayarlı
rahatlıkta
dikiz
koltuklar
erişilmez kılmaktadır.
Charlie Haley daha önce Enver P~a'nın hayatını incelemi}. ~imdi Trablusgarp Sav~ı üzerine çalı}ıyor.
Tuchserer, Akdeniz, Kızıl Deniz ve Hint Okyanusu üzerinden yapı l an mal akışın ı , ticari ilişkileri araştırıyor. 13u dönemde Süveyş Kanalı 'nda n gemilere yüklenen e n önemli ürün ş u tadına doyamadıgımız kahve. Tuchserer bir süre önce Kahire'de arşivdeki çalışmala rını tamamlamı ş . Daha geniş ve bütünsel bir bakışa ulaşabil mek için Istanbu l'da ça lışm as ının zorunlu oldugunu dü şün erek buraya gelmiş. Charlie Haley (ABD) ise daha önce Enver Paşa'nın hayatını incel em iş. Şimdi Trablusgarp Savaşı üzerine bir araşt ırm a yapıyor. Bu konuya Enver Paşa dolayısıyla gelmiş. Bilindigi gibi, Enver Paşa, hayatının bir döneıninde tıpkı Mustafa Kemal, Rauf Orbay gibi başka genç subaylarla birlikte Trablusgarp Savaşı' na katılmış . Haley, böylelikle Osmanlıların ltalya'ya karşı Libya'yı savunmak için başvu r dukl arı askeri yöntemleri ve Osm a nlıla rl a savaşan ülkelerin politik alarını, siyasal tutumlarını incelemeye karar vermi ş. Araş tırmasını şu anda Bab-ı Ali Evrak Odası Trablusgarp dosyasını okuyarak sürdürüyor; inceledigi belgeler, Deme, Bingazi gibi sa-
on/o ships at Suez was the ever popu/ar coffee. 'fitchserer completed his research i11 the Cairo archives two years ago, Charlie Haley has completed and is now in Istanbul a study of the life of Enver Pasha. to get a broader focus and it was this which led on the subject. 7bis is him into his current research of the his third and last year Tripolitanian War. here. Char/ie Ha/ey has completed a study of the life of h'ıwer Pasha, and it was this which /ed him in/o his current research inlo the Tripofilanian War. Enver Pasha foughl alongside Mustafa Kemal (Alatürk), Rauf Orbay and many other prominent young officers in this war to defend Libya against !ta~y. Ila/ey is looking no/ only at the strategies of the war itself, bul the po/i c ies and objectives of the warring parties. lle is wading through the Tripo/itania ji'le of the Bab-i Ali (Sublime Por/e) whose docume11ts ille/uc/e telegrams .Ji·om De nı e. Be11ghazi and other th ea ires cd· ll'ttr. and al the same examining !nterior Mi11istıy reportson the policies (~l Creece, Bulgaria and Nussia during the cottrse of the ım r. Princeton U11 iL•e rsity. uıhich is to puhlish 1/aley's stuc~ı· i11 1993. is also !he alma mater (~l Mo/Iy G'ree11. a specialist in 01toma11 history at the Deparımeni of Near Easl Studies. She is stu«)!illg the Creek communities of the Ottoman Hmpire. /11 uiew of the fact that these commllltities were way ahead of the other ethnic groupsin hoth commercia/ a11d adminislratiue structure, Mol~y Creen helieues that the subjecl deseroes jimher research. She is concentratillg her allelition on the period after the Oıtomans wrested Cre/e .from th e Veneticms in 7669 . Crete was a prominenl trading port, and her study focuses on the erne/Rence of a merchant class on the is/cmd. As the recen/ waues of potilical change sweep across the lands offormer empires, .1potlighting peop/es and cotlltlries which had long lain in shadowy obscuri()!, heing an hisforian in fçtanbul is not the ivory tower existence it might once have seemed. •
vaşın deg i şik karargahiarından
gelen telgraflar. Libya'nın o gün içinde bulundugu koşu lları dogrudan yansıtan bu belgeler dı ş ınd a, Yunanistan , Bulgaristan ve Rusya'nın savaş sırasındaki tutuml arını belirten Dahiliye Siyasi Raporları'nı da inceliyor. Charlie Haley'in Enver Paşa ve Trablusgarp Savaşı'yla ilgili çalışmaları 1993'te yay ıınlanacak. Prin ce to n Üniversitesi Yakın Dogu Araşt ırm aları Bölümü'nden Molly Green de bir Osmanlı tarihçisi. Onun ilgi a l anı Osm a nlı lmparatorlugu içind e Ruml a rın yaşadıgı bölgeler. Osmanlı yönetiminde yaşayan çeş itli milletler a rasınd a ticaret ve idari işler bakımından Rumların özellikle XVIII. ve XIX. yüzyı lda çok gelişmiş olmalarına ragmen bu konuda çok fazla araştırma yapılmadıg ını dü şünüyor.
Green, böylelikle Osmanlıların 1669'da Girit'i a l masından hemen sonraki dönemi inceliyor. Girit çok ö nemli bir ticaret merkezi ve Molly Green de daha çok tüccar sınıfının oluşumu üzerinde ça lışıyor.Dogrusu tam da şu günlerde, bütün dagılmış eski imparatorluklarda yeni dalgalanmalar olurken, Istanbul'da tarihçi olmak, hiç de sanıldıgı gibi s ıkı cı bir iş degil. •
Princeton Üniversitesi'nden Molly Green, Osmanlılar'ın 1669'da Girit'i almasından hemen sonraki dönemi inceliyor. Molly Green from Princeton Univerıtiy is concenırating her attention on the period after the Ottomans wrested Crete in 1669.
3U
SKYLIFE AUGUST
+
A(';USTOS 1 992
ClubCasino
rl~ete覺ttfe覺
Club Casino Sera /1~~ f?ead Tel.: (9.31) 191181- 191440 Fax.: (9.31) 233577- 191290
"ASLANA BİNER, KUŞLARIA GEYİKLERLE KONUŞUR, DENİZLER ÜZERİNDE YÜRÜR, ASLAN POSTU ÜZERİNDE GÖKLERDE UÇAR, ÖLÜYÜ DİRİLTİR, KÖRLERİ GÖRDÜRÜR, SAYRILARI SAGLIGA KAVUŞTURUR". 700 YILLIK DÜŞÜNCENİN MİMAR! HACI BEKTAŞ VELİ ÜZERİNE PROF. DR. ŞERİF MARDİN YAZDI. "HE RODE LIO S, TALKED WITH BIRDS AND DEER, WALKED ON THE SEA, FLEW TO THE HEAVENS O A LIO SKIN, RAlSED THE DEAD, GAYE SIGHT TO THE BLIND, AND CURED THE SICK" ... PROF. DR. ŞERİF MARDİN TRACED THE 700-YEAR STORY OF A MYSTIC PHILOSOPHER. ll
o
toplumların
Bu söylediklerimiz, yaşamı hala tam olarak bilinmemekle birlikte, çagdaş Türkiye'nin dinsel düşünce yapısındaki kalı cı damgası tartışma götürmeyen bir Osmanlı din adamı olan Hacı Bektaş Veli için de geçerlidir. Bu etkinin kalıcı olması nın bir nedeni, bu kutsal şahsiyetin 13, 14 ve 15'inci yüzyıllarda Osmanlı lmparatorlugu'nun kuruluş süreci içinde büyük önem taşıyan olayların içinde yer almış olmasıdır . Hacı Bektaş Ve-
egendary figures are part of the collective memory of peoples, they allow populations to breatbe and taste the sinews of tbeir history witb a concreteness that no textbook can matcb. The presumed as well as the extant deeds of the eponymous re/igious beroes who appear in the remembered history of Turkey make up such a rich tapestry, wbicb yesterday as taday provide a large Turkish pub/ic witb vivid images of tbeir ancestors as well as tbeir ancestral social institutions. This certainly is the case with Hacı Bektaş Veli, an Ottoman ''saint" wbose origins and life are stil/ not well known but wbose endurring stamp on the contemporary Turkish religious imaginary is incontestab/e. Part of the reason for this persistence is the invo/vement of this boly man in the events wbicb marked the foundation of the Ottoman Empire in the 13tb, 14tb and 15tb centuries. Altbougb we do not know the exact dates of Hacı Bektaş Veli's life and altbough he reappe-
li'nin hangi tarihler arasında yaşadıgı tam olarak bilinmese de, üstelik degişik zamanlarda geçen öykülerde tekrar tekrar karşımıza çıksa da, Orta Asya'dan ardarda gelen göç dalgalarıyla Anadolu'nun nüfus yapısını degiştiren Türkmen göçebe aşiretlerinin tipik bir lideri oldugu güvenle söylenebilir. Bu olaylar ll ile 15'inci yüzyıllar arasında olmuştur. lslam, Orta Asya'ya 9'uncu yüzyılda gelmişti. Ama, Türkmenler ancak Batı Asya'nın daha merkezi İslami kültür merkezlerine girdikten sonra dinleri hakkında yüzeysel bir bilginin ötesinde bilgi edinmeye baş l adılar. Kentlere daha önceden yerleşmiş kesimler ve bu kesirrılerin bir kentleşme aracı olarak İran kültürünü benimsemiş olan siyasal liderlerince küçümsenen Türkmenler, uzun yıllar önce Orta Asya'da Islam'ın misyonerligini üstlenmiş olan kendi şeyh leri çevresinde kümel enmişlerdir. Anadolu'da da, Türkmen inançları içinde hala geçerliligini koruyan Islam öncesi dinsel unsurlada, sofu, ortodoks Islam'ın taleplerinin sentezini yapmaya ça lışanlar da, baba olarak adlandırılan aynı misyoner şeyh ler olmuştur. Toplum üzerindeki etkileri çok büyük olan babalar, askeri liderler ve Selçuklu yöneticileriyle rekabet içindeydiler. Bunlar Türk kökenli olmalarına ragmen, Iran kültürünün çeşitli ögelerini benimsemişl er ve Türkmenleri
ars in narratives separated by large sıretebes of time it can be stated witb canfidence that be was a typical leader of the Turkmen tribal migrants from Central Asia who, in successive cumulative waves cbanged the population structure of Asia M inar. Tbese events occurred between the ll tb and 15tb centuries. Islam bad reacbed Central Asia by the 9tb century but it was only by entering the more centra/Islamic cu/tura/ centers of West Asia that the Turkmen began to acquire a more than superficial knowledge of tbeir religion. M et with and treated with contempt by the earlier setı/ed population of the cities and by tbeir politica/ leaders who bad borrowed Iranian culture as a tool of urbanity the Turkmen clustered araund tbeir own Sbeiks who, /ong before, bad taken up the role of missionaries for Islam in Central Asia. In Anato/ia it was the same missionary sbeikbs (known as Babas) who worked to syntbesize the pre-Islamic religious elemenis that stil/ prevailed in Turkmen beliefs witb the demands of puritanical, ortbodox Islam wbicb frowned on wbat it saw as Turkmen magica/ practices. The Babas injluence was enormous and riva/ed that of the military teaders and the prestige of the Seljuk rulers. Tbese, altbougb of Turkic origins bad adopted aspects of Iranian cu/ture and used
ykü kahramanlan
kollektif bilincinin bir Bu kişiler, toplurnların kendi tarihlerini, herhangi bir kitabın erişemeyecegi bir somutlukla hissedip solumalarını saglar. Türkiye'nin tarihinde görülen ve belli bir topluluga adını veren dinsel kahramanların günümüze kadar uzanan inançlan da ortaya zengin bir tablo çıkartır. Bu inançlar geçmişte oldugu gibi günümüzde de Türk halkının geniş kesimlerine atalannın ve geçmişteki sosyal kurumlarının canlı görüntülerini
L
parçasını oluşturur.
ulaştırmaktadır .
HACI BE KTAŞ VELi
33
SKYLIFE AUGUST
+
A(:;USTOS 1 992
en uygun asker grubu o larak kull a nmı ş lardır. Aynı köke nden gelen ba ş ka birçok derviş gibi ı ! ac ı Bektaş da Türkmenle rin , yöneticilerin uygulamaları sonu cunda o rtaya ç ık an toplumsal sonıniarını çözmeye çal ı şan sözcüsü idi. Onun, 1240 yılında Baba llyas'ın önderl i ğinde Selçuklu yöneticilerine karş ı gerçek l eş tirilen toplumsal başkaldırının içinde yer aldıg ını biliyoruz. ı ! ac ı Bektaş'ın etkisi Bektaşi düzeni çerçevesinde son derece sağ l am bir örgütsel temele dayanıyordu. Bu yap ı tasavvufa dayanıyordu ve lslam'ı, dine aykırı birçok u yg ulama yı gizleyen suni bir kılıf olarak degerieneliren g rupları "daha iyi müslüman yapma" misyonunu üstlenmi şti. Bununla birlikte, nihai biçimini 16'ncı y ü zy ıld a Balim Sultan döneminde a l mıştır. Buradaki "su ltan" sözcüğü sadece prestij ve etki a nl a mınd a kullanılmaktadır. Bekta:;;iler, Osmanlıl a rın yeni aske ri yapı lanm as ı olan yeniçeri kurumunu da başından beri dinsel aç ıdan himayesi altına a lına ya baş l am ı ştı. Yeniçeriler Osmanlı padişa hl a rının e n seçkin askeri birli ğ iydi ve ı ı Murad dö neminde (1446-14'51) mükemmel bir biçimele kurumsa lla şm ı ştı. Yeniçeri siste mi , Hıristiyan ailelerin genç ve yetenekli erkek çoc uklarının d evş iril mesi esas ına dayanıyordu . 13u çocuklara Islam benimsetiliyur ve Türk ailelerin yanında ye ti ş tirite rek Osmanlı toplumuyla bütünl eş meleri sağlanıyordu. Ayrıca kı ş ialarci a gördükleri eği timle Osma nlı siyasi-askeri sistemiyle de bütünleşiyorlardı. Bu merkezi ortodoks yapı ya e nteg rasyo n u yg ul a nı as ı Bektaşilere yeni bir görev yük lecli. Böylelikle Bektaşiler , Os manlı yönet iminin Osmanlı Imparato rlu ğu'nda ortodoks Is l amı yayma çabaları nın daha genel b ir ar.ıc ı haline geldiler. Ycniçerilerle ı !a c ı Bektaş Vel i a rasındaki bağlantının senı-
the Turkmen as convenient mililary conlingents. Like many deroishes of the same origin //acı Bektaş was also a mouthpiece for the social grievances of Ibe T11 rkme11, exploiled as they were hy the rıtlers. We know that be U 1as involved in the social upheaval againsl the Seljuk m/ers headed hy a certain Baba /!yas (c . 7240). 7be injl11ence of Hacı Bektaş was solid~y instilulionalized through his identifica/ion wilh a religio11s - sufi, myslica/organizalion, i.e. the Bektashi order. 7bis ortler look over the mission of making beller Muslims ~{p,roups for whom Islam was stil/ a superficial veneer hidinp, many heterodox practices. 1/owever, it on~y ass u med ils jlnaljörm in the 16tb centu ry at the time of the teadership (~{!Jalim Sultan. 7be use of "sultan" here is simp~y a connotalioll c~fpreslige m ı d influel/ce. 7be Bektashi had already he.~/111 lo lake over the religious patrorıap,e of a new Ottomall military formation , the janissaries at arı earlier stap,e. 7bese were the elite troops of the Ollaman Sultan . "Ibe organization was well established by the reiwı ~fMurad ll ( 1446-51). The janissary system was foımded 011 the recmilment r-!f young, ah/e hoys from Christian families who were later corıverted lo Islam and integra/ed into Otloman society hy a live-in slint wilh Turkish families. 7bey were further integrated into the Ottoman polilico-military .~ystenı hy Iraining received in their barracks. Ibe earlier experience r~( integraling lessons into central orthodo:xy havinp, prepared the Bektashifor this addilional task thereajier they hecame a more p,erıeral instrnmenl of the Ollaman goverrımenl in promoting !slamic orthudo:xy in the emergirıg Ollaman Empire. 'Ibe conneclioll hetween the janissaries a11d //acı Bektaş 34
S KYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS
ı 992
bolü yeniçerilerin giydiği başlıktır. Börk denilen bu başlık beyaz keçeden yapılmıştı ve üst kısmında angora yünden yapılmış ve geriye doğru kıvrılan yatırtma danilen bir parçası vardı. Bunun Hacı Bektaş'ın kepenek denilen keçeden yapılmış basit giysisinin başlığının sembolü olduğu varsayılmıştır. Bektaşi düzeninin kısa vadede kurulu dinsel esaslara aykırı hareket eden birçok grubu merkezi Islami yola çekme konusunda başarılı olduğu açık olmakla birlikte, uzun vadede kurulu dini esaslara muhalif çizgiye yenik düşmüştür. Birçok yazar, Bektaşilerin popüler mistisizme bağlandıklarını ve Müslümanlığın zorunlu ibadetlerine büyük ölçüde kayıtsız
Veli was symbolized by the beadgear of the janissaries wbicb was a sleeve-like bat of white felt (börk in Turkish) witb a top part of angora wool folded towards the back (yatırtma). 7bis was supposed to symbolize the cap of the simplefelt coat worn by Hacı Bektaş (kepenek). It appears that although in the short run the Bektashi order was successful in bringing a number of heterodox groups into the central lslamic path, in the long run the order, itself succumbed to beterodoxy. Various authors have pointed out the Bektasbi's incorporation into tbeir rites of features of popu/ar mysticism and tbeir far-reacbing disregard for Muslim ritual and worship which alsa includes tbeir cavalier atıitude lawards obligatory prayer. 7be link between the janissaries and the Bektashi order as patran and proıector continued until the beginning of the 19tb century. 7be janissarie's increasing insubordinalion and tbeir involvement in political cabals at the time when a number of sultans were attempting to ereale a disciplined army on the Western model made tbem increasingly unpopular witb Ollaman sultans and reforming statesmen. Reformers also preferred a middle of the road orıho dox Islam as an ideology to be used for the mobilization and unification of their Muslim subjects. Eventually, Sultan Mahmud II decimated the janissaries by the use of the cannon witb wbich be destroyed tbeir barracks (1826). 7be janissary corps was abolished and the Bektashi order
kaldıklarını vurgulamıştır.
Yeniçerilerle Bektaşi düzeni arasındaki hami ve koruyucu ilişkisi 19'uncu yüzyılın başına kadar sürmüştür. Yeniçerilerin itaatsizlikleri ve çeşitli padişahların Batı modeline uygun disiplinli bir ordu kurma çabaları karşısında siyasal kampiolara girişmeleri, giderek, Osmanlı padişahları ve reformcu devlet adamlarının gözlerinden düşmelerine yol açmıştır. Reformcular
Od) yel) su) toprak ... Bektaşiliğin
kutsal sa~ydığı dört temel öge.
da, Müslüman unsurları harekete geçirici ve birleştirici bir unsur olarak ortayolcu bir ortodoks Islami çizgiyi benimse-
proscribed. 7beir property was transferred to the riva/ Nakşibendi order. However this does not seem to have sıopped the underground activities of the Bektasbi during the 19tb century. lronically, white the alliance of the janissary corps and the Bektasbi worked in an anti-reformisı direction, the ideas of the Bektasbi -by tbemselves and due to tbeir beterodox content- bad point of contact witb the liberal ıbougbt of the pbilosopbers of 18tb century France and wbattbis meant was that the Bektashi could establish loose canıacts witb one of the networks that carried the ideas of the 18th century philosophers, namely the Freemasons. It appears that this link can be followed in the era which followed the official instauration of a period of social, economic and political reforms in 1839, the period wbich is known in Turkish history as the Tanzimat. Botb prominent reforming statesmen and their more liberal adversaries appears as Freemasons during the 19th century when French and English Freemasons established brancbes in Istanbul. 7bis membersbip increased in the tası years of the 19th century and among the group of opponents to Sultan Abdulhamid II (1876-1909) known as the Young Turks. 7be Turkish Republic banned all religious orders but they seem lo continue to live underground in contemporary Turkey. Once more we see here the viability of deeply ancbored world-views in sections of the Turkish population. Such a persistence certainly deserves more study of the mytbs and symbols whicb serve as a social anebor for the contempo-
mişlerdir.
ihayet, 1826'da Il. Mahmud, yeniçeri ocağını, kışialarını topa tutarak yok etmiştir. Yeniçeriler ortadan kaldırılırken, Bektaşi düzeni de yasaklanmıştır. Mülkiyetleri rakipleri Nakşibend i düzenine devredilmiştir. Yine de bunun, Bektaşilerin, 19'uncu yüzyıl boyunca, yeraltı etkinliklerini sürdürmelerine engel olamadığı açıktır. Ilginçtir ki, Bektaşilerle yeniçerilerin ittifakı anti-reformizme yönelmişken, Bektaşi düşüncesinin 18'inci yüzyıl Fransız fı l ozoflarının liberal düşüncesiyle birçok oıtak noktası vardı. Bu, Bektaşiterin 18'inci yüzyıl filozoflarının düşüncelerini taşıyan bir örgüt ağıyla, yani farmasonlarla gevşek ilişkiler kurmalarına olanak verdi. Bu bağlantının izleri, Türkiye tarihinde Tanzimat dönemi olarak bilinen 1839'daki sosyal, ekonomik ve siyasal reformlar döneminde açıkca görülebilir. Fransız ve Ingiliz farmasonlarının Istanbul'da kollarını kurdukları 19'uncu yüzyılda, hem önde gelen reformcu devlet adamları . hem de bunların daha liberal muhalifleri farmasondu. Farınasonluk, 19'uncu yüzyılın sonlarında II. Abdülhaınid'in (1876-1909) jön Türkler olarak bilinen muhalifleri arasında iyice yaygınlaşm ı ştı. Türkiye Cumhuriyeti dinsel temele dayanan tüm yapılanma ları yasaklamışsa da bunların çağdaş Türkiye'de yeraltı faaliyetlerini hala sürdürdükleri söylenebilir. Burada, Türk toplumunun bazı kesimlerinde, derinlere zincir atmış dünya görüşlerinin yaşama gücünü görmekteyiz. Bu kalıcılık çağ daş Türkler için bir toplumsal tutkal görevi yapan mit ve sembollerin daha ayrıntılı olarak incelenmesini zorunlu kıl maktadır. •
~Th• 35
SKYLIFE AUGUST
+
A(;USTOS 1992
.
•
•
"YENI"
A.R, "YINE" ÇINAR •••
~....-r.'i
'insana hizmet' ani~
Ancak, yılların
içinde alt yapısından üst
oturmuşluk
verdiği
ve konumLindan
kaynaklanan özellikleri ile o eski giren
Çınar
tanıdık. sıcak havasını
da 'yine'
sürdürüyor.
'Yeni'liklerle 'yine'liklerin
eşsiz
bir uyumla
bütünleştiği Çınar
Otel' de
buluşalım .
Kazan dalresinden başlayan yenilikler zinciri ayrıntıları da kapsayarak . tüm odalarda klima . mlnlbar. saç kurutma makinesi. ışık geçirmez perdeler . sigara içmeyenler için özel kat . 2 restaurant. 2 bar. toplantı e balo ~lonu, saQiıklı yaşam klübü ve arıtılmış deniz suyu ile çalışan yüzme havuzu ile çın r..Ptel' In ça{ldaş bütünlüQü Içinde yer almaktadır .
.ÇINARHOTEL 4 •••••
Fener MeviCı
34800
şiiköy-Istanbul-Türkiye Tel: (1) 573 29 10 - 573 35 00 Telefax: (1) 573 57 Ol Telex: 28 861 cın tr
ugünlerde yaz tatili planlarınızı hazırlamakla ugraşıyorsanız, güneyin büyüleyici üç "K"si -Kaş, Kalkan, Kekova- tercihierinizi degiştirebilecek bir seçenek olarak size adeta davetiye çıkartıyor. Erişilmesi güç bir tarihsel zenginlikle, bozulmamış dogal güzellikler, deniz ve güneş burada içiçe yaşıyor. Kaş, antik Likya uygarlıgının merkezi. Kaş ve çevresinde Likya döneminden kalma tarihsel zenginiikierin yanısıra, yörede egemenlik kuran Helen, Roma ve Bizans dönemi eserleri de günümüze kadar ulaşmış . İnsan, kendi kendine dünyanın başka bir yerinde böylesine zengin bir tarih var mı acaba diye sormadan edemiyor. Letoon, Aperlea, Cynae , Andriake, Pirha, Candyba, Corba, Tyssa , lsinda , Trysa, Myra, Xanthos ve digerleri. Bunlar yörenin gezmekle bitiremeyeceginiz antik yerleşim merkezlerinden sadece bir-
he towering mountains of Turkey's southwestern extremity plunge down to sea, forming a backdrop offorested slopes and crags. This area was virtually inaccessib/e to all but the most intrepid unti/ the new road which c/ings precarlously to the steep clif.fs was completed a decade or so ago. The wi/d terrain did not daunt the ancients, however, who bui/t a host of cities in the region, Aperlae, Cynae, Andrlake, Pirha, Candyba, Corba, Tyssa, Isinda, Trysa, Myra, and Xanthos being but a few of them. Not surprisingly, the sea here is the cleanest in the Mediterranean, and one of the /ast ho/douts of the Mediterranean seat. Many of the coves are without access by /and, and a tour by boat from Kas is a dream/ike experience. Untouched by human hand so far, the Turkish authorities are determined that the area stays that way. Kas is a delightfu/ /ittle resort town, with a
T
8
kaçının adı.
Yörenin dogal güzellikleri de en az tarihi kadar zengin. Etrafı çevreleyen sarp daglar, burada Akdeniz'in en temiz, en ma-
MASMAVI, B ER RAK SULARIN ALTINDAKI BATlK KENT KALINTILARIYLA ÇÖZÜLMEMIŞ BIR SIRDIR KEKOVA. T HERE IS SO MUCH TO DISCOVER, SO MANY UNREVEALED MYSTERIES IN KEKOVA. lively re/axed atmasp here all its own . Nestling in the bollaw of a long head/and harpooning into the sea, Kaş has innumerab/e superb seafood restaurants, and ba rs where one can enjoy good music and canversatian unti/ the early hours of the morning. In the exhi/arating atmosphere of Kaş and its surroundings, days of sun, sea and ancient ruins galore stil/ leave one with energy for the hours of darkness. 1be second "K" is Kekova, the isiand which gives its name to an archipelago between Kaş and Demre, boat trlps being available from both towns. 1be ancient city of Simena with its crene//ated city wa/ls rises abave the viiiage of Kale, and o.ffshore one of the Iyeian house tombs stands on a submerged shoa/. In the hill-
vi sularını adeta kucaklaya rak koruyor. Daglık cografi yapının haklı olarak yaptıgı engelleme yüzünden çogu kez karadan ulaşılması mümkün olmayan koylar, Akdeniz'in ve de dünyanın en temiz sularına sahip. Kaş'ta n kalkan teknelerle dolaşab i leceginiz bu masmavi koylarda geçirdigin iz bir günün, bir ömre bedel oldugunu düşünmeden edemiyorsunuz. Acımasız insan elinden ve beton yıgınlaşmasından şimdilik uzak kalmayı başarmış olan bu koyların hep böyle kalması için derin bir arzu duyuyorsunuz. . Kaş'ın önemli bir turizm ve eglence merkezi oldugunu da vurgulamak gerek. Akdeniz'in derinliklerine bir zıp kın gibi sokulan uzun bir yarımadanın dip tarafına yerleşmiş bu küçük kentteki sayısız balık lokantasında, damak zevkinize uygun, nefis yemekler sizi bekliyor. Ayrı41 SKYLIFE AUGUST +
A~USTOS
1992
sa ba hın
erken saatlerine kadar açık barlarda içkinizi dostlarla koyu bir sohbete dalınca, deniz ve güneşin verm iş o ldugu ta tlı yorgunlug un üze rinizelen kayıp gittigini hissediyorsunuz. Yö re nin ikinci "K"si Kekova. Kaş ve Demre'den günübirlik te kn e turlarıyl a gezip gö r eb il eceğ iniz yö re, e n büyügü Ke kova o la n irili ufaklı ç-ok sayıda adadan o lu ş uyor. Üçagı z köyü ile bugün Ka le o larak a nılan antik Simena kenti , bölgenin kı y ıd a ki ye rl eşi m merkezleri. Sular içindeki lahitle ri , batık ke ntl e ri . kaya mezarları ve irili ufa klı koylarıyla in sanı büyüleyen tam bir doğa harikası. Bugün SIT a l a nı ilan edilen, doğanın iizene hezene işle digi Ke kova'ya, tatil siteleri, büyük beton o tel ler henüz ellerin i u za taınaını ş. Masmavi, herrak sula rın a ltınd ak i batık kent kalıntıları buraya esrarengiz bir hava veriyor. Suların altındaki lahitler, a nfora lar, devrik sütünlar, mozayikle r insa nı ha yra nlık ve şaş kınlık duyguları içine itiyor. Azra Erhat, bu esrarengiz havadan hüyülenıniş o lacak ki şöyle an l a tı yor Kekova' y ı : "Marmaris-Antalya güzerga hı üze rinde e n çok hegenilen , bir va rıldı ını, bir daha ugraınak iste nen , birkaç gün kalmak için ca n a tılan yer Kekova'dır ... Burada doga ile insan elele vermiş, güzelliktc daha ile ri gidile meyecek bir aşamaya var ını ş l ardır. Ke k ova h er yönüyle çöz ülm emiş bir s ır ca,
side a re more tomhs ca rved ou t o.f th e rock, with temple facades. 7bese tomhs are soon familiar sip,hts lo the Irave/ler in this region, and .'fJollinJ!. them hecomes a11 ohsession . Kekoua isa national conserva tion area , and no development is permilled. Diuinp, i11 cerlain areas is also ı ıot allowed, to deter antiquity h1111ters. 'Ibe sım ken cities are one of the most fascina li n}!, sif!,h ls q/ the area. Some q/ the stru ctures can he seen 0 11 the shore, h111 more are complete~y suhmerp,ed ımder the crysta l c/ear U 1aler. PeerinJ!. over the side (~/ th e hoa/, sarcophagi. amphoras. toppled col11mns and mosaics can he discerned on the sandy seahed. 'lbe kaleidoscope of history and ııat11re e ntwined at Kekova is ımequa/led. There is so m11ch to disCOI 'er. so many unrevealed mysteries. One o/the morefantastic theories is tha l the ruins are th ose (~/ th e los/ A tlanlis, suhmerp,ed hy a cataclysmic earthqu ake. Kalkan jusl to the west of Kaş is the region 's third en chanting "K". A favourile w ilh yachtsmen , Ka/kau is set oıı oııe of the hluest bays in the Mediterranean , where the coo/ U 1alers of mou11tain s treams po llrinJ!. dou •11 from the beiJ!.h ls c~/ the southern Ta1/r//s.flow into the sea. In the hlazinJ!. heat ql summer the sea here is refreshing~y cool. 'lbe vi lla,ıw is renowııed for i/s marina , fish reslallraııts and bars. The d ri ve from K aş lo Kalkan lakes 1 5-20 miIlli/es, and the etirpo rt IIOUJ 11nder coııstrl/ c lio ıı 15 kilome/res from Kalkan wi/1 make the reJ!,iOn e/1eıı easier qj'access. Kalka ll is a ıt other cen fl·e c~/ Lycian c i v ilisa li oı t. .Just 1 7 ki/ome/ res lo the wes/ is the on ce J!,rea / ci~y c~/ J-:atanı. most (!1. whose huildiugs are stil/ huried under saud dunes. 7be heach bere is a J!,i,~aıı tic ajJ"air, 18 kilome/res lo11g and 600 me/res hroad, a miuiature desert w ilh the sea heckoninJ!, in the dis-
yuduml ay ıp ,
dır" .
Mavi yolcu lugun ineisi Kekova'da güneş in dog u şu da , yak ı c ı s ı cag ı da , hatı ş ı da bir ba ş ka güzel... Yeryüzü cenneti deyimi bile dün yada eş i ve benzeri bulunmayan Kekova'yı tanıml a m ada yetersiz k a lı yor. Burası cenne tin k e ndi si o lm a lı ; b e lki de o nun ö tesinde bir yer. Kalkan , Ka ş 'ın he me n ya nı başında , yöre nin hü yüleyici üçüncü "K"si. Akden iz' in en mavi koylarından bir in de kurulu , e ld egmcın i ş ligini koruy a n Kalkan 'a K aş' t a n 15-20 d a kikalık bir karayolu yolculuguyla u l aşma k mümkün. Ka lkan 'a 15 kın uzaklıkta yapımı sürınekte o la n h ava lim anı tamam l and ı ğ ında
KALKAN , sızı BEGONVıLLERLE SARMALANMIŞ BEYAZ EVLERıYLE , BALIK LOKANTALARIYLA KARŞlLAR . KALKAN IS RENOWNED FOR ITS MARINA , FISH RESTAURANTS AND BARS. 42
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
' ' Tatili nson günü bugün. Ne kötü ... Altınyunus'a bir daha gelebilmek için, koca bir yıl beklemek gerek ... Bir dakika ... Buldum galiba ... Müthiş bir fikir bu! ' '
Altınyunus'un doğasındaki konukseverlik,
iş dünyası için de geçerli.
40 kişiden, 800 kişiye kadar istenilen kapasitede düzenlenebilen salonları ve çok amaçlı kullanılabilecek Restaurant'ları ile kongre, seminer, iş toplantıları ve ödül gezileri için Altınyunus çağdaş bir mekôndır.
Altınyunus, iş dünyasının profesyonellerine aradıklarının ötesinde imkônlar sunuyor.
~
~
ALTINYUNUS
*****
Pamucak Mevkii, 48700 Marmaris - Muğla Tel: (9-61 25) 2200 pbx. 1 (9-61 2) 1 361 7 - 3 hat Fax: (9-61 2) ll 21 4 Telex: 50601 mayn tr-50589 alyu tr.
-·.:ı
-.
·.
... -...· ...
...
·'
-~· • -.ir
TAR IH I YÜZYI LLAR ÖNCESINDEN BUGÜN E TAŞlYAN TAŞLARIN BEYAZI ILE DENIZ IN BENZERSIZ MAVIS I KAŞ 'TA BULUŞUR . KAŞ
ISA DELIGHTFUL LITTLE RESORT TOWN. WITH A LIVELY RELAXED ATMOSPHERE ALL ITS OWN.
ulaşım sorunu tamamen ortadan kalkacak. Toroslar'dan kaynagını alan akarsuların tatlı suları, Kalkan koyunun herrak sularını serinletiyor. Bu serin sular, yakıcı yaz sıcagında insana bir başka haz veriyor. Kalkan'ın marinası, balık t okantaları ve barları da oldukça ünlü . Kaş gibi Kalkan da Likya uygarl ı gının beşigi. Her köşesinde günümüze kadar ulaşan zengin tarihini hisseelip soluyorsunuz. Kalkan'ın 17 kın batısındaki Patara, günümüzde Gelemiş köyünün yer aldıgı bölgede kurulmu ş önemli antik kentlerden biri. 600 metre gen işi iginde ve 18 km uzunluğundaki kumsalı uçsuz bucaksız. insanın zihninde, hemen , "çöl" ile elenizin nasıl olup da böylesine içiçe yaşayab i ldigi sorusu uyanıyor. Patara'nın en önemli özelliklerinden biri ele estetik ve sanat tanrı sı Apollo ile Noel Baba geleneginin kurucusu St. icholas'ın burada dogınuş olması. Bir başka deyişle, Patara tanrıların ve azizIerin anavatanı. Patara'da dogan St. Nicholas ögreniınini Xanthos'ta sürdürmüş, ömrünün kalan yı ll arını Myra'da geçirmiş. Noeİ Baba ge leneginin doguş öyküsü ise şöyle: Myra'cla üç kızı olan yoksul bir yaşlı adam yaşı yo rmuş. Yaşlı adamın en büyük üzüntüsü yoksu ll uk yüzünden evlenme çağına gelen büyük kı zını evlenelirememesiymiş. Bir gün, en küçük kızı babasından kendisini köle pazarında satması nı, elde eclecegi parayla da abiasını evlenclirmesini istemiş . Küçük kızın bu sözlerine şahit olan St. Nicholas, gece, gizlice yaşl ı adaının kulubesinin hacasından içeri bir torba a l tın atmış ve kızların üçü de evienineeye kadar yardımlarını bu şekilde, gizlice sürdürınüş. Bu, oel Baba geleneginin baş l angıcını ol uş turmuş . Tati l planlarınızı yaparken , güneyin büyüleyici üç "K"si Kalkan, Kaş , Kekova'yı seçeneklerinizin en başı na koymayı ihma l etmeyin. •
tance. Pataı·a's patran was Apo/lo, god of the sun and fine arts, and this was alsa the birthplace of St. Nicholas (the erstwhile Father Christmas), who studied at Xanthos, and spent the remainder of his life at Myra . The story of how a hishop and saint came to be identified with the legend of a beard ed old man popping down chimneys with gifls is as follows: A poor man of Myra had three daughters. When the eldest came of marriageable age, he was too poor to provide her with a dowry. Moved by her .father's plight his youngest daughter begged him to seli her in the slave market to provide a dowry for her e/der sister. St . Nicholas overheard
these words, and that night tıe secretly lossed a bag of go/d down the ch i m ney of the family's cottage. He did the same for the other daugbters until all three were married. So arose the rather Christmas legend. Anda holiday amidst this spectacular history and natural beauty will no doubt be as memorable as this legend hasproved. • 45
SKYLIFE AUGUST
+
A(';USTOS 1992
Club Armonia Bodrum Evleri luslararasi -~/ M端lk
Bodrun Gümüşlük Kadıkalesi Mevlcii'nde çok özel bir tatil kenti kuruluyor. Tamami deniz manzara/1, Badrum 'a özel mimarisi ve birinci s md inşaat kalitesi ile klimasmdan mikrodalga fmnma kadar her türlü konfora sahip tapulu evler. Dört dörtlük sosyal tesisleri ile gerçek bir tatil cenneti. Geniş kumsa/1, 4 büyük yüzme havuzu (Her biri yaklaş1k 1.000'er rrf'lik), aydmlatilmş 6 adet tenis kortu, çimhali futbol sahas1 ... Market, restaurant, bar, diskotek, Türk hamam!, sa una ... Heliport... Park ve gezi alanlanyla çok özel bir yer. Karanm verenlere aileleri ile birlikte Gökçe Club Armonia 'da bir hafta ücre_tsiz tatil armağam. Dilerseniz Türk Liras1 veva Alman Marki ile ödemelerinizi vadeli olarak vaoabilirsiniz.
1 Haziran - 30 Eylül tarihleri arasindaki 15 günlük devre/erin peşin sat1ş fiyatlan 45m2 Daire: 8. 000.-DM
', '·
.
, ,, '
Club Annonia Bodrum Tatil Evleri bir lnterval lntemational Uuslararas1 Devre Mülk Sistemi üyesidir. Dilediğinizde, lntervallnternational'a üye dünyadaki saylSlZ tatil köylerinden birinde tatilinizi geçirebilirsiniz.
Değişim
.~RVAL INTERNATIONAL
iSTANBUL: GÖKSEL iNŞAAT A . Ş . Büyükdere Cad . No: 65/1 80310 Mecidiyeköy_ Tel : (1) 266 35 00 (4 Hat) , (1) 274 25 00 (10 Hat) Fax: (1) 272 93 29 BODRUM : Akyarlar/M uğla Tel:(6148) 1481- 1315-1317 Fax:(6148) 1318 BODRUM ŞANTIYE : Kadıkalesi mevkii Gümüşlük/Muğla Tel: (6142) 2218 - 2219, Fax: (6142) 1616 TEMSiLCILiKLE_R: iSTANBUL: TOPAZ Turizm A. Ş . Tel : (1) 248 42 55-230 81 20 Fax: (1) 230 81 20. S.C. BALÇlK Tel & Fax: (1) 512 62 71 , S.V. CELAYIR Tel: (1) 349 74 59 336 39 77 , GURSU Ticaret : Tel : (1) 349 89 34-35. TOUR Market Tel : (1) 265 84 05-07 Fax : (1) 265 84 20 IZMIR : E. BAYlNDlR Tel : (51) 22 51 89 - 2218 34 Fax: (51) 63 04 72 BURSA : A. OZDEMIR Tel : (24) 21 97 00-22 28 39 Fax : (24) 21 78 69 ANKARA : B. DALOKAY Tel: (4) 431 60 92- 431 83 32 Fax : (4) 431 83 32 , S. REYHANOGLU Tel : (4) 231 59 23- 24 Fax : (4) 231 59 25 SAMSUN : G. BASKAN Tel : (36) 31 33 15 Fax: 32 32 02 ESKIŞEHIR: F. ZEYTINLER Tel. : (22) 31 92 15
Cumartesi ve Pazar günleri dahil
MÜKEMMELLIK... HIÇ TAVIZSIZ.
SAAB 9000. Uçak mühendisliği deneyimlerinin en son ürünü: Geniş, koruyucu bir gövde içine yerleştirilmiş yüksek teknoloji. Siz, aracınız ve yol arasında mükemmel uyum. Araca tam hakimiyetten gelen sürüş zevki . Sürüş zevkiyle bütünleşen tam güven
SAAB 9000 ile size ve çevreye özeni hemen farkedeceksiniz. SAAB 9000. Mükemmel bir kişiliğin tam karşılığı. Yaklaşın ... Bir "deneme sürüşü" . Ve mükemmellikle tanışın.
Turkıye Genel
Dıstrıbütoru
Genoto Mühendislik. gelenek ve deneyimde mükemmelliğin simgesi .
General Otomotiv Pazarlama ve Ticaret A.Ş. KART AL (Merkez) Tel: 377 43 90 (8 hat) GÖZTEPE (Showroom) Tel: 386 34 91
1
1
1
1
V
YETER!
TERCIHINIZI DOGRU YAPlN
1
ZOR DEGIL!
V
GÜZEL ÇAY iÇMEK OKADAI
(ÇAYKUR) ~
' ' Ç A Y K U R ' la
ç
A
y
i
ş LET MELERi
Mutluluğu
G E N E L
M ü D ü R Lü
cü
1
R i
zE
yudumlayın''
CAYKUR KALiTELi ÜRÜNLER SUNAR! •
~
GEC KALMADINIZI
UN ITI NG ROUND THE BLACK SEA
KARADENIZ The Black Sea &onomic Cooperaıion Agreemenl (BECA) aims lo erea le a common markeı of 400 million people in the Black Sea region. 7be agreenıenı was sig11ed in lsıanhu/ on 25 june 1992 by !he teaders of başkanları tarafından ll foundiHg naıions: gö rk e mli bir tören le Turkey, ıh e Russian 11 ülke tarafından kurulu ş sözleşmesi imzalanan ve imzalandı. Türkiye Baş Federation , Ukraine, 400 milyon kişilik bir pazarı hedefleyen "Karadeniz hakanı Süleyman DeC:eorgia. Bulgaria. Ekonomik İşbirliği Bölgesi" projesi üstüne, bu fikrin mirel , Ru sya FederasGreece, Azerhaidjan, sahibi say ıl an Dr. Şükrü Elekdağ yazdı. yo nu B aşka nı Bo ri s Armenia, Moldauia. Ye lts in, Ukrayna Ba ş Romania and Alha kanı Leonid Kravcuk nia. The teaders expThe Black Sea Economic Cooperation Agreement was ve Gürcista n Ba ~ka nı ressed canfidence ıhaı signed recently by 11 countries. Dr. Şükrü Elekdağ, Eduard Sevardnadze'ye economic cooperation ilave te n törene katılan would further peace who fathered the idea, explained the objectives and Bulgaristan , Yunanisas well as stahility and implications Q{ the agreement. tan , Azerbaycan, Ermedevelopmenı in ıhe reni sta n , Mo ldava, Rogion. man ya ve Arnavut luk liderleri imza tiireni sırasındaki de7be agreemenı envisages cooperation in the field of science meçlerinde, KEiıı'in bölgeye barış , istikrar ve kalkınma döand ıechnology in addilion to trade, ainıing to lake optimum nemini get irece~ine inan çlarını hararetli ifadelerle belirterek, advanıaue of ıhe memher naıions ' geographical proximi(y Karadeniz işbirli~i girişimi çerçevesinde halklarının ve bölgeand complementary economic stnıctures. lncreasinu ı he reginin refa h ve zengin l eşmesine clogrudan katkıda bulunacak on~~ share of world ırade, u/ohal infegralion and environsomut ortak ön lemleri gerçekleştirmek hususundaki kararlı menıal conse1vaıion are key ohjectives, and the memher nalilık l a rını v urgulad ıl a r. ons will seek to estahlish the }i"amework for a regional free Çıragan Sarayı' ndaki .görkemli imza törenini ve KEIB'Ie ilgili tradezone. Napoleon said that a ııation's destiny is draıvn by ils geoggelişmeleri yogun bir ilgiyle izleyen Batı basını , Karadeniz işbirli~ini, gene ll ikle, bölgenin ekonomisi ni , refahını ve istikraphy, and this is ımdoubted~y tnıe of Turkey. With Ibe conc/usion of the co/d war, the restraiııls entailed by Turkey's geora rını etki leyecek tarihi bir proje ola rak clegerlendircli. politica/ position ıvere /i.fted, and new opporlurıities for coKEIB'in te mel amac ı , üye ülkelerin, co~rafi yakınl ıklarından K a rade ni z çev resinde 400 milyon kişilik bir pazar oluşturmayı a maç layan Karadeniz Eko nomik l ~ hirli~ i Bölges i'nin (KEIB) kuru l uş sözleşmesi 25 Haziran 1992 tarih in de Isıan bul'da l l kurucu üyenin devlet ve hükümet
EKONOMİK
iŞBİRLiGi
50
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
ve ekonomilerinin birbirlerini tamamlayıcı niteliginclen ya rarla narak, beraberce alacakları önlemlerle ara l arı nd a ki tica ri , ekonomik, bilimsel ve teknolojik işbirligini geliş tirmeler ini ve Karaeleniz bölges inin bir barı~, işbirligi ve refah bölgesi haline getirilmesini öngörmektedir. KEIB'in önde gelen amaçları arasında, bu bölgenin dünyaya artan ölçülerde aç ılm as ı ve dünya ekonomisiyle kaynaştırılması ilc çevrenin k orunm as ı a l a nınd a ge niş bir işbirliğine yön elinınesi de yer almaktadır. Napoleon'un "coğrafyaları , devletlerin kaderleri çizer" sözü, ö zellikle Türkiye aç ısmdan geçerli. Soguk savaşm sona ermesi ve Sovyet ler Birligi'ndcki devrimsel değ i ş iklikl erle birlikte, Türkiye'nin jeo-politikası üzerindeki ipotekler kalkmaya ve ününele yepyen i işbirl iği ufukları açılmaya başladı. Bu sat ırl arın yaza rı KEIB fikrini , 1990 yılının hemen başında , böyle bir siyasal ortamda Türkiye'de ilk defa ortaya atmış, yazd ığı makaleler ve verdiğ i konferanslarla işlemeye başlamıştı. Büyük Frans ı z düşünürü Victor llugo, "tarih perspektifinele en güçlü kuvvet , zamanı gelen bir fikirdir" dem i ştir. Ancak, tarihi etkilemek için bir fikrin zamanlı ve içerikli olmas ı kadar, politik desteğe ele sahip o lm asının önemi açıktır. Türk bürokrasisinin başlangıçta soğu k baktığı Karadeniz ekonomik işbirliği önerimiz, zamanm hükümeti tarafmdan benimsenince bu politik desteği sağ lamı ş oldu ve böylece hayata geçirilebildi. KEIB, AT gibi bir gümrük birliği veya EFrA gibi bir serbest ticaret bölgesi degildir. KEIB söz l eşmesi , bölgesel bir işbirliğini yönetecek ilkeler envanteri niteliğindedir. Böyle olması da. gerçekçi bir uluslararası işbidiğinin ancak asgari ortak paydalar üzerine bina edilebilmesi zorunlu lu ğundan ileri ge lmi ştir. KEIB'in yakın zamana kadar sosyalist rcjimle yönetilen dokuz üyesinin, piyasa ekonomisine geçmek için başla ttıkları yeniden yap ıl anmanın ağır sorunları altında ezildiği. karşılaştıkları finansman darboğazına henüz çözüm bulamadıkları ve hukuksal ve kurumsal reformları tamamlayamaclıkları bilinen hususlardır. Işte bu nedenle rl e, KEl B çerçevesindeki ortak yükümlü lüklcrin piyasa ekonomisine geçiş sürecindeki hu ülkelerin ekonomik takaline göre ayarlanmas ı gerekmiştir. Türkiye aç ısından Karadeniz havzasındaki ülke le rle iş yapmanın bir temel koşulu vardır: Satm ald ıkl arını ödeyecek nakitleri o lmad ığına göre, onlardan mal ve hizmet almak clurumunclayız. Bu nedenle işadamlarımız, bölgede ticaretin geliştiril-
operation appeared on the horizon. lt was in ear~y 1990 that I first posited the idea qf a Black Sea Economic Cooperation ReMian in neu•spaper arlicles and lectures, and support was soan fnrthcoming. "!bere is no mo re powerful fm-ce in history than an idea whose time has come," declared Victor Hugo. However, the idea must not on~y be well timed and valid, hut also win politica/ hacking. I am delighted that the preseni government has seen fitto transiate this idea info reality. 7be HECA is neither a customs union /ike the EC nor a f ree trade zone !ike tFrA. lnstead the agreement encompasses the principles of regiona/ cooperation. 7bis stmcture was motivated hy the necessily to bui/d realistic international cooperation on minimum comman denominators. 7be nine members of the BA'CA which have recent~y ernefRed from a socialisi regime are slntgRiing with the overn;helming proh/ems of estahlishing market economies. 7bey have not so/ved their financial hottlenecks, nar completed the process of /ega/ and institutional reform. ll would therefore have been premature at this point to impose common ohligations wilhout carefully weighing up the ahili(y of the me m her economies to fulfillthem. 7itrkey conceded from the start that since the nine former socia/is/ memher nations did not have the cash to pay for imparis. she would have to huy goods and seroices in return. To nıake this counter trade workahle. il was essen fiat to estahlish dearing .~ystems. and all memhers agreed that a reg iona/ Black Sea Foreign Trade and ln vestment Bank would hes/ answer this need. Not on ~y would the bankfinance intra-regi-
_\_.:._..:.::. -=~ ~ -1. ...-....\ '.'.-.
51
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
_:~ ...... ~'-'-·-
ona/ trade and investment, but trade with third countries. Anather major function of the bank would be to attract capital from international marke/s to meet funding needs. The operability of the Black Sea Economic Cooperation Agreement will depend primarily on the success of the Black Sea Bank. To win the canfidence of the international community the bank's articles of association and working programme have to be very carefully drawn up, and it must be run by an ab/e and experienced management team. As barriers and restrictions to trade within the Black Sea Economic Cooperation Region are lifted, trade will expand and standards of living in the member countries rise. It is the discrepancies in the economic structures of member countries which fuel regional trade in the course of economic integral ion. Many of the member nations view Turkey as a springboard into economic relations with the West. Turkey has many attractions as a trading partner for the Black Sea countries. Essential goods such as clothing, pharmaceuticals, deaning materials and construction maten·als, as well contracting services can all be obtained from Turkey at prices below the international average yet at world standards. This enhances their bargaining power with the firms of third countries. In the telecommunications, consumer durab/es and other manufacturing sectors, Turkish goods are produced with the latest technology. Meanwbile c/ose proximity is both convenient
mesine ivme vermek için bu ülkelerle "clearing" sistemleri kurulması ve "barter" düzenlemeleri yapı lması geregini her fırsatta dile geıirmek tedirler. Ancak, sorunun saglıklı ve kalıcı çözümünün, bütün bölgeye yönel ik bir Karadeniz Dış Ticaret ve Yatırım Bankası'nın (KTYB) kurulması o ldugunda görü ş birligi vardır. Bu bankanın temel iş l evi , hem bölge içi ticaret ve yatırım l arın , hem de bölge ülkelerinin diger ülke le rle yapacag ı ticaretin finansmanını saglamak olacakt ır . Bankanın diger önemli bir i şlevi de, fon fazlası bulunan uluslararası piyasalardan bölge ihtiyaçları nın karşılanması için kapital celbetmek ve uzun vadeli kaynak saglamak üzerinde odaklaşacaktır. KTYB'nin, Dünya Bankası ve Avrupa Imar ve Kalkınma Bankası ile aynı iş lev a l anına sahip veya rekabet halinde bir kuruluş o ldugu izlenimini kesinlikle vermemesi gerekir. Zira , Karadeniz ülkeleri , büyük ortak enfrastrüktür projelerini Dünya Bankası ile Avrupa Imar ve Kalkınma Bankası'na götü rme o l anagından kendilerini mahrum etıneınelid irl e r. Bu nedenle, KTYB'nin, Karadeniz işbirligi bölgesinde ticaretin finansınanına ve kısa ve orta vadeli yat ırıml arın desteklenmesine ag ırlık verınesi uygun o lacakt ır. Karadeniz h avzasındaki ülkelerin bir çogu, Türkiye ile KEIB çerçevesinde sü rdü rülecek işbirligine , ke ndileri için Batı ' ya ve dünyaya ·açılan bir anacadde, ekonomilerinin dünya ekonomisiyle kaynaşmasına olanak saglayacak bir köprü olarak bakınakıadırlar.
Bölge ülkeleri Türkiye'ye kendileri için Batı'ya ve dünyaya anacadde ve güvenilir bir ticaret ortağı olarak bakıyorlar.
açılan
bir
Many qf the m.enıher nations uiew Turkeyasa springhoard into econ01nic relations with the West, as wellasa reliable ~-rading partner. and cuts the cost of ajter-sales seroices. Where construction and engineering are concerned, western firms are not only more expensive but reluctant to ımderıake any but new projects. Tbere is therefore a huge potential market for Turkish contractors, particularly in infrastructure projects. Modernisation and expansion of harhours and airports, road construction, updating communications systems, and construction of power stations, petrochemical plants and so on are areas where growth can be expected. Politically the Black Sea Economic Cooperation initiative is a feather in Turkey's cap. Under Turkey's teadership the foundations have been laid of an international organisation which wi/l contribute as much to the peace and security of the region as to its econom ic prosperity. The agreement is the outcome of radical change in the region, and has set the scene for Turkey 's emergence as a regional economic hub. lt is now up to Turkey to take advantage of this historic opporıunity. •
Türk iş ve sanayi çevreleri, KEIB'in Türk ekonomisi ve sanayii için çok geniş olanaklar yaraıacagına inanmaktadırlar. Bu konudaki görüşleri özetle söyle ifade edilebilir: "Bölge ülkeleri halen giyim, ilaç, temizlik ve in şaat malzemeleri başta o lmak üzere temel ihtiyaç malları ve hastane, sosyal tesisler .ve konut inşaat l arı g ibi zaruri hizmetleri, Türkiye'den dünya sta nd art l arına uygun kalitede, zama nınd a ve dünya fiyatları nın a lıında almaktadırlar. Bu durum , onlara , üçüncü ülke firmalarına karşı pazarlık gücü kazandırmıştır. Bu açıdan , bölge ülke leri, Türkiye'ye güvenilir bir ticaret ortag ı o larak bakmaktadırlar.
Öte yandan, telekomünikasyon ve ev aletleri gibi bazı sanayi kollarında en son teknolojileri uygulayan Türkiye, satış sonras ı servisle ri saglamada da sürat ve ucuzluk saglayabilecegi cihetle bölge ülkeleri tarafından tercih edilecektir. Mevcut tesislerin modernizasyonu , on arımı ve konversiyonunda Batılı firmalar genelde pahalı ve isteksiz o lmakta , yeni tesisler kurmayı tercih etmektedirle r. Türk sanayicisi ve müteahhidi bu tip i ş l erde daha faal olacaktır . Bölgede, limanlar, hava meydanlarının modernizasyo nu ve tevsii, serbest bölgelerin tesisi, otoyolların in şas ı ve haberleşmenin islahı g ibi çok önemli altyapı kurma potansiyeli vardır." KEIB sözleşmesinin imza edilmesiyle, Türkiye Cumhuriyeti 'nin son 50 yıllık hayatında ilk defa olarak, Türkiye'nin önderliginde ve ondan kaynaklanan bir fikirl e, bölgesel refaha oldugu kadar barış ve güvenlige de katkıda bulunacak bir ulu s la raras ı kurumun temelleri atılmı ş oldu. • 52
SKYLIFE AUGUST
+
A(';USTOS 1 992
Batı basını, Karadeniz ijbirliğini bölgenin ekonomisini, refahını ve istikrarını etkileyecek tarihi bir proje olarak değerlendiriyor. Türkiye açısından Karadeniz havzasındaki ülkelerle ij yapmanın bir temel kojulu var: Satın aldıklarını kal"}ılayacak nakitleri olmadığına göre, onlardan mal ve hizmet almak durumundayız.
Western ıournalists deseribed the Black Sea Cooperation Agreement as a historic step which would influence the economy, prosperity and sıability of the region. Turkey conceded from the start that counter-trade would be essential in view of the lack of hard currency in most of the Black Sea countries. 53
SKYLIFE AUGUST
+
A(:;USTOS 1992
SADECE BiR 'TEKNOLOJi ÜNU ANLATMAK ÇOK
~
TOV OTA~·
TOYOTA-SABANC I OTOMOT i V SANAYi VE TiCARET A.Ş. G ül su yu Mcvkii, Ankara 8 1540 P.K . 115 ISTA NBU L Tel : 399 15 28 (13 hal) Fak-: .1 70 1'1 47
A>falıı
Karıal-Malıepc
Tüm Toynta!'ıa Yetkili Satırıları ' nda !'ıatı~. ~crvı' vc yedek par~·a hinnctlı:ri hir arada 'unuiU)OL
Türki ye'de TOYOTA'Iar TOYOTA€)0 güvcnccsindcdir. TOYOTA€)0 bir Hac ı Ömer ~ BANCI Holding kuruluşutlur.
BALKAR00LU - ADANA (711 17 98 30 TOYAN - ÇANKAYA, ANKARA (4) 440 92 48 /49 GÖKSOYLAR- ANTALYA (31) 22 3034/35 ALT AN - BALIKESIR (661) 25 042
AKKOYUNLU • BURSA (24) 22 46 44/22 36 44 ÖZKANLAR • DENiZLi (62) 64 63 48/64 63 64 INTER-ERZUR UM (011) 13 929 SARAR - ESKiŞE H iR (22) 30 90 30 1 30 90 40
MUHITTINO<"lLU - GAZIANTEP (85) 21 55 51 /4 HAT BINBAYLAR - ISKEN DER UN, HATAY (881) 14 198 / 13 668 OZYILDIRIM- MERSIN, IÇEL (74) 25 13 03 / 25 97 84 / 26 19 75 TOYOTA PLAZA GÖKKUŞA(ll- ALTUNlZADE, ISTANBUL (11310 49 90 1 5 HAT
HARİKASı' ÜLSAYDI, KOLAy OLURDU. tüm dünyada sahip
olduğu ayrıcalık şu
te mel il ke ye
daya nı r:
"Mükemmele ulaşmanın yolu çelişkileri çözmekten geçer" . İşte bu yüzden, her gün yepyeni teknoloj i harikalarının kapımızı çaldığı
beklenen özelliklerin 2.0 GLi.
Tayota'nın
genellikle birbiriyle
bir
çağda ,
bazılarını değil,
'teknoloji zıt
olarak
Tayota mühendisleri sizin için, kategorisindeki otomobillerden geliştirdi l er:
tümünü birlikte sunan yepyeni bir otomobil
harikası ' algılanan
deyiminden özellikleri
anladığı,
Yeni Corona
bir otomobilde
birleştirmektir.
Örneğin, yeni Corona sadece kategorisindeki en hızlı ve bu hıza
en çabuk
ulaşan
otomobil
kınlsa hız.
(205
kın'de
100
zamanda en az
Sizi O'dan 100 km/sa
lnjection sistemiyle hızla
değil. Aynı
çalışan ,
3S-FE çok
hıza
yakıt
tüketeni de. taşıyacak
tam 9;0 saniyede
supaplı
126 hp gücünde, Electro nic Fuel
bir motor. Bu heyecan verici güce
rağ m en
sadece 5,9 lt benzin tüketimi .) Yeni Corona sadece kategorisindeki en
90 km/sa sabit
ge n iş
iç haci m li
otomobil değil. Aynı zamanda en aerodinamik olanı da. (İçerideki olağanüstü genişliğe rağmen, d ışarıda uzu n araştırmalar yanı sıra ,
gövde
sonucunda
0,31 gibi son derece
düşük
bir
bir
çarpışma anında oluşan
yapıda
olan kabin ise,
kuvvetin,
Corona'ya ek bir
ağırlık
getirmeden
güvenliği
sağlanmış.
ve üretildi. Herhangi bir otomobil
kabine
değil ,
ulaşmasını
değil ,
sağlam,
engelliyor. Son derece
kapıla rın
şekilde tasarlanmış.
Sonuç; hem son derece
Bütün bu özelliklerinin
sunuyor. Darbe emici ön ve arka
güçlendiri lmesi ve
sunacak
Yeni Corona bir otomobili sadece tek bir özelliğine göre tasarlandı
standartları
aynı şiddette
bağlantı noktalarının
desteklenmesi sayesinde, size en yüksek
katsayısı.)
bir hava direnç
yeni Corona emniyet konusunda da size en yüksek
yapısı,
sağlam
ulaşılan
çe li k barlarl a
Ye bütün bunlar yeni
hem de atak bir otomobi l.
tüm özelliklerine göre
değerl en d ire nl er
için
gerçek bir teknoloji ve mühendislik hari kası isteyenler için.
[TEST-DRIV"Ei Herhangi bir Toyotasa Yetkili
S atı cısı' n a
gelerek, yeni
Corona'ya 'Merhaba' deyin. Bu mükemmel otomobilin tüm üstün özelliklerini onu deneyerek
Tanımak
ıçın
Y E
i
N
tanıy ın .
onu denemelisiniz
Co RONA
®TOYOTA TOYOTA PlAZA KOLTAŞ • DOLAPDERE, ISTANBUL (1 } 253 47 00 / 5 HAT ORTAKOY · ULUS, ISTANBUL (1} 257 79 70 / 3 HAT TOYOTA PLAZA DUMANKAYA · PENDIK. ISTANBUL (1} 379 09 22 NATAŞ · SELAMIÇEŞME , ISTANBUL (1} 363 29 65 / 360 62 58
OTOMOTIV · TOPKAPI, ISTANBUL (1) 544 80 95 / 567 47 23 CAMKl RAN • ALSANCAK , !ZMIR (51) 22 03 20 / 22 01 78 TAYOTO · KAYSERI (35) 21 08 08 109111 / 12 KOCAE LI KAYA · !ZMIT. KOCAELI (21 ) 15 91 40 / 6 HAT
OTOJEN · KONYA (33)1350141133364 PULMAK · MANI SA (551 ) 131 81 / 145 56 TUZCIJOGLU · ADAPAZARI, SAKARYA (261 } 201 74 / 120 30 DERINDERELER · SAMSUN (36) 11 61 43 / 44
Büyük Türk Diva Leyla Gencer'in sanatı ve yaşamı gazeteci-yazar Zeynep Oral tarafından "Tutkunun Roma nı - Leyla Gencer" adıyla kaleme alındı. Zeynep Oral ilgiyle karşıtanan bu kitabın olu şumunu ve Leyla Gencer'i anlatıyor . The celebrated Turkish prima donna Leyla Gencer's life and singinp, career is the subject of a recent hiography hy the joumalist and writer Zeynep Oral. Author Zeynep Oral gives Skyl(j'e readers insip,ht in to Leyla Gencer the person as well as the singer.
la
DIVATURCA Leyla Gencer ... Bu adı, çocuklugumda ve ilk gençlik yıll a L eyla Gencer was a name familiar to me from childhood, rımda önce babaannemden duydugumu a nıms ıyorum: Bawhen my grandmother used to regale me with accounts of na uzun uzun "Müthiş Türk K ı zımız"ı a nl atırd ı... O bir kahthis "amazing Turkish gir/". She was a heroine of alması ficra ma ndı. Ne re deyse b ir roman kahramanı ... Yürekliydi, tional dimensions: intrepid, determined, fearless, a veritab/e azimliydi, sonsuz yetenekliydi, korkusuzdu , meydan savaş jean d'Arc of opera, and just as fam ous. It never crossed my ları veriyordu, düşle rimin alamayacagı denli mind listening to my grandmother's eulogies ünlüydü. Hayır , babaannemden bun l arı dinthat I mig ht write Leyla Gencer's biography solerken günün birinde bu kitabı yazacagımı bilme day. Nar was the idea a sudden inspiratimiyordum. on, but grew out of the seed of my own admiLeyla Gencer'i yazmak düşüncesi a n s ı zın, birration. In the 1960s I was at university abrodenbire dogmadı. Birikimler sonucunda böyle ad. Whenever I met anyone interested in ciasbir karar ve rdim: sical music, their first question on discovering 60'l ı yı ll a rda , y urtdı ş ındaki ögre nci ligimde that I was Turkish was inevitably about Leyla müzikle ilgilenen gençler Türk o ldugumu ögGencer. With shame I discovered that th ey renir ögrenmez bana Leyla Gencer'i sorduklaknew far more about her than I did. rınd a ben yal nı zca kem küm edebildigirnde In the 1970s my career as a j ournalisi took d uydugum utançtan ... me to the festivals and cu/tura/ capitals of EuBy ZEYNEP ORAL 70'li yı lla rda meslegim geregi gittigim festivalrope, where posters declaiming "Leyla, La Turle rde , kültür ve sanat merkezlerinde sokak ların , a l a nl arın ca" in streets and squares were a source of pride, but le.ft a 'Leyla, La Turca' afiş leriyle donatıldıgını görüp duydugum disconcerting prick of self-reproach. gurur ve eziklikten ... In the 1980s when I saw her records and casettes on sale in 80'li yıllarda uygar kentlerin e n ücra kö~elerindeki plakthe most unlikely backwaters of f oreign cities, my reaction ç ıla rda onun plaklarını, kasetlerini görüp şaşma mdan .. . was stil/ an unworthy astonishment. Özetle dünyan ı n önünde egildigi bir Türk sanatÇ ı s ı nın, A Turkish artisi who was worshipped by the rest of the world, ülkernde 'yok sayı lması ' nın artık kaldıramayacagım bir ay ı was a nobody to most of her Jellaw countrymen. 7bis paraba ve öfkeye dönüşmesinden kaynaklandı bu kitap. dox, far more than my admiration, m otivated me to write Üç yıl neredeyse dört yıl süren çalı~mamız boyunca, Leyla this book. Gencer'e duydugum sevgi, her geçen gün biraz daha arttı. In the course of the three, nearly four, years that it took me Onu, kiş iligini , dünyasını daha yakından tanıdıkça , "Dünya to write her biography, the indignation with which I had Opera Arenaları " nın gerçeklerini daha yakından ögrendikfirst sat down at the typewriter gradually resolved itself into
LEYLA GENCER 56
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS ı 992
çe, saygım ve hayranlıgım arttı ... "Tutkunun Romanı" adlı kitabımda , 300 sayfada anlatmaya çalıştıgım Leyla Gencer'i, şimdi sizlere birkaç paragrafta anlatabilmem oldukça güç ... Ama deneyeyim: Leyla Gencer'in anımsayabildiği en eski anısı (dört ya~larında ya vardı ya yoktu) bir oyun: Hasan Çavu~'un onu havalara fırlatıp tutması. Bayılıyordu bu oyunu tepclerin , yamaçların, "uçurum"ların kıyısında oynamaya ... Uçmak , uçmak, hep daha yükseklere uçmak ... Daha Istanbul Konscrvatuvarı'na girdiği an kararını vermişti: "Günün birinde ya La Scala'da söylerim ya da ö lürüm" diye ... Çocukluğundan beri en güzeli , en iyiyi. mükemmeli arayan o değil miydi! En güzelin , en iyinin aynı zamanda en zor olduğunun hilincindeydi. Ama olsun ... 1!ep en iyi hocalarla çalışmak istemesi, gece gündüz ça lı şması ve Istanbul Konservatuvarı'nı bitİrın eden terketmesi bundan ... lstanbul'u terketti , hocaların hocası, bir zamanların ünlü "Aida"sı Arrangi Lomharcli'nin peşinden Ankara'ya geldi. Ankara Devlet Tiyatrosu ve Opera sı'nda koro kadrosunclay.clı, ama "Cavalleria Rusticana", "Tosca" gibi operalarda baş role ç ıkı yordu 0950- 52). İtalyan - Türk Kültür Antiaşması çerçevesinde RAl Radyosu'nda bir resital vermek için ilk kez yurt dışına çıktı ğında yıl 1 953'tü. Roma'da RAl stüdyolarından tüm ltal ya'ya bu resital naklen yayınianelığında büyük bir serüvenin ilk adımları atılmış oluyordu. Radyodaki müzik otoriteleri kararlarını verınişlerdi: Bu genç kadın sesini mutlak Napoli'deki ünlü San Carlo Operası'nın müdürlerine dinletmeliydi. Iki gün sonra Leyla Gencer Napoli'dedir. Bir sınav ... Sınavı ge~·er: Dört gün sonra apoli'cle Arena Flagrea'da on bin izleyicinin önünde "Cavelleria Rusıicana"da başrol oynuyordu . Temsil sonrasında, opera dünyasına sayısız sanatçı kazandırmış büyük Maesıro Tullio Serafin ve San Carlo Operası'nın müdürü Di Cotanzo iinüne koniratlar koyuyordu: Bir yıl sonraki Yaz Festivali'nde yine Napoli'de "Madame Butterfly" ve "Yevgeni Onegin" operalarında başrol oynar mıy dı? apoli'de "Madame Butıerfly"ı üç temsil oynamak için antlaşma yaptı Leyla Gencer. Öyle beğeniidi ki bir yıl içinde yirmi üç kez oynadı. .. Günün birinde ( 19'i6'daydı) San Francisco Operası'nın müdürü ltalya'daki müzik otoritelerine telefon açıp, "mahvoldum, Francesca Da Rimini operasında başrolü oynaya-
profound ajfection. As I gol to know her personality, the world ili which she moved, and the facts ahout worldwide opera. my respect.for her deepened. 1/aving taken 300 pages to deseribe Leyla Gencer i11 my hiography, it seems nigh impossihle to squeeze her into two pages ofa magazine. Bul Iwill do my hes/ ... Leyla Gencer's earliest memory is of hei11g lossed up into the air and caught al~airı hy Hasan Çavuş, wheıı she was a ebi/d 1ijj'our or even youn,~er. She was thrilled al the sensalion of.JZying, jus/ as she relished the tingle 1!/'fear whe11 standing on the edge of heights. This daredevil temperame111 m us/ he credited for its part in her spectacular career. The moment she set foo/ inside Istanbul Conservatory she swore to herse(f: "! will either sing at La Scala or die". ThL1· perfectionism was a two-edged sword, making failure an ever-threatenirıg alternative. Since childhood, she had heen satis.fied with nothing bul the best, the most heautifiil, the most impeccahle, and she appreciated on~y foo well how d!F 58
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS 1992
Worldwide Spansor 1992 Olympic Games
Nissan N X Coupe • Spor çizgide dev rim yaratan genç lik
rüzga rı. ..
dü ze n eğ i .
• Güvenli:
Kaym ay ı
Nissan N X Coupe! • Güçlü: Enjeksiyon lu E.C.C.S.
DP va l fli fren s i ste mi , d e n gey i
e le ktronik m otor kontrol sistemi, 16 valf, ç ift
sa vrulmayı
e k sa ntrik , 1600 cc., 4 s ilindir, 110 PS motor.
Ge nç
• Göz
alıcı:
açılabilir
lük s i ç
M odern estetik, aerod inamik
tavan , a l üminyum
donanım,
alaşım
yap ı ,
jantlar,
dijital gösterge t ab l os u ,
e l e ktrik k o ntr o llü yan aynalar, elektri kli aç ı lır
ca ml ar, hidro lik direk siyo n, arka ca m
s il eceği, ka p ağ ı ,
i çerden kontrollü
m erkez i kilit s i s temi,
yakıt
ve baga j
ısıtma-soğutma
s i s t e mi ve yü k se k kapa s it e li radyo teyp
sağ l a y a n,
ö nl eye n s por tip s ü s p a n s iyo n.
yaşamayı
yeceği
ö nl ey i c i
seçe nl e rin vazgeç e me -
otom o bi I . Ayrıntılı
bilgi için, lütfe n
arayın:
İzmir Show- R oom: Ankara A s faltı No: 64 Bornova 35100 Tel: 61 08 50 İstanbul Show- Room : Akabe Ti ca re t M e rkezi Büyükd e re Cad . 78-80/2
Meddiyeköy 80450 Ista nbul Tel: 267 48 08
~- I~~=~~I~IF-1--M~I Türkiye'de
yaygın ...
dünyada
saygın .. .
ficu lt these were to attain. Her determination to study under the best teachers, the punishing tempo at which she worked night and day, and her impulsive decision to drop out of Istanbul Conservatory witbout graduating were all the result of her demand for perfection. She lefl Istanbul in pursuit of that doyenne of voice teacbers, Arrangi Lombardi, renownedfor her rendering of Aida. Bejare long, Leyla Gencer was starring in Caval/eria Rusticana, Tosca and other operas, altbough in the petrified bierarchy of state opera she remained ojficially a member of the cborus. 1953 brougbt her first great break: the cbance to give a recita/ on RAl Radio under the !ta/ian-Turkish Cu/tura! Agreement. When this recital was broadcast live to all of Italy from the RAl studios in Ro me, the station~ musica/ powersthat-be determined to get her an audition at the San Car/o Opera in Nap/es. Two days /ater Leyla Gencer was in Nap/es, and four days afler passing the ordeal with flying co/ours, sbe was on the stage of Arena Flagrea in Nap/es p laying the lead in Caval/eria Rusticana to ten tbousand opera entbusiasts. As the curtains closed the illustrious maestro Tullio Serafin who bad brougbt so many opera singers Jame and fortune, and director of San Carlo Opera, Di Cotanzo, were pushing contracts into her bands. A year /ater she was again in Naptes for the Summer Festival, starring in Madame Butterjly and Yevgeni Onegin. Her Madame Butterjly was received with such entbusiasm that the planned three performances were extended to twenty-tbree that year. One day (in 1956) the director of San Francisco Opera phoned to one of Italy~ musica/ autborities. "I am desperate, Reneta Tiba/di was supposed to star in Francesca DaRimini but now sbe can't come. All the tickets have been so/d. Find me a soprano to play Francesca urgently". So Leyla Gencer, then in Ankara, jlew over the Atlantic to takeReneta Tiba ldi~ place. Anda year later sbe was to stand in for none other than Maria Callas on the very same stage. Not only was living up to Maria Cal/as an ordeal in itself, but Cal/as bad withdrawn at the /ast moment, giving Leyla Gencer just five days to rebearse for Donizetıi~ Lucia di Lammermoor, an opera to which sbe was a complete stranger. Not ti/1 1957 did sbe arrive at La Scala in Milan, that temple of the operatic world. Sbe bad arrived at the top, and there she was to stay for thirty years. Tbe next year was a round of guest star performances in Europe, South and Nortb America, lead ro/es at Ankara State Opera, concerts and recitals. In 1958 Ankara State Opera issued its ultimatom: "Come back on such and such a date or your contract wi/1 be annulled". Leyla Gencer bad a booking for the date in question and the "or" option streamrollered over her Turkey-hased career. In 1960 sbe madeMilan her adopted home. From bere sbe was to pursue her ambitions, returning to Turkey only for summer bolidays or on specia/ invitation. She found herself needed for all kinds of events: the opening of Ahmet Vefik
DAHA ISTANBUL KONSERVATUVARI 'NA GIRDIGI AN KARARINI VERMIŞTI:"GÜNÜN BIRINDE YA LA SCALA'DA SÖYLERIM YA DA ÖLÜR ÜM " DIYE . .. THE MOMENT SHE SET FOOT INSIDE ISTANBUL CONSERVATORY SHE SWORE TO HERSELF: "1 WILL EITHER SING AT LA SCALA OR DIE" cak Reneta Tibaldi gelemiyor. Biletler çoktan satıldı. .. Bana acele Francesca'yı oynayacak bir sopr.ıno bulun" dediginde, Leyla Gencer Ankara'dan San Fr.ınc i sco'ya uçuyor ve Reneta Tibaldi'nin yerini alıyo rdu ... Tıp kı bir yıl sonra aynı sahnede bu kez Maria Callas' ın yeri- · ni alacagı gibi. Üstelik bu kez Callas yalnız beş gün önce te ms ile ç ık amayacag ın ı b i ld ir m i ş ve Leyla Ge ncer beş günde hiç bilmedigi bir operayı , "Lucia di Lamrnermoor"u haz ırl a m ak zorunda ka l mı şt ı. .. Ve 1957'de oper.ı dü nyasın ın mabedi sayıl an Milane'daki La Scala'da ilk sahneye çık ış. Yine bir s ınav sonucunda ... Fakat o çıktıgı sahneden, otu z yıl boyunca bir daha inmedi. 1958'e dek Leyla Gencer Avru pa, Kuzey ve Güney Amerik a' nın çeş i tli kentlerinde, çeşitli sanat merkezlerinde hep "ko nu k sa na tç ı " olarak, Ankara Devlet Operas ı sa natçısı olarak başroll er oynad ı , konserler, res iraller verdi. Bu tarihte Ankara Devlet Operası'nın "ya şu tarihte dönersin, ya da kontrat ını feshederiz" ültimatomu karşısında "dönemem, o 61
SKYUFE AUGUST
+
A(';USTOS 1992
Maria Stuart, Edinbourg, 1969
Paşa Tbeatre in Bursa, the fo unding C?( tarihte temsilim var" dediginde, Ankara LEYLA an opera company in Istanbul, or a Devlet Operası'ndan atıldı. GENCER 'IN concert for university students in AnkaLeyla Gence r, 1960'ta Milana'ya yerleşti. REPERTUARINDA ra. Whenever possible she accepted theArt ı k tutkusunun peş i nden buradan koşa se oppor/unities lo gel hack lo Turkey, caktı. Ve Türkiye'ye yalnız yaz tatillerinele 73 OPERA VAR . and steadfastly refused ojfers of naturaya da kendisine ihtiyaç duyulup çağrıldı OYSA CALLAS 'IN lization from other countn·es. gında gelecekti . Örneğin, Muhsin Ertuğ REPERTUARINDA No other opera company anywhere in rul, Aydın Gün ya da Mükerreın Berk "ye41 OPERA VARDI . the world expects its singers to sign such tiş Leyla , Bursa'da Ahmet Vefik Paşa Tilong contracts. On the con/rary their yatrosu'nu açıyoruz ... Istanbul'da opera SHE HAS canırac/s are restricted to each indivikuruyoruz ... " ya da " Ankara'da üniversiPERFORMEDIN dual opera production. Leyla Gencer's teli gençler seni dinlemek istiyorlar, gel" survival, her chance to prove herself dedediklerinde ... O gün, bugün, çeşit l i ülke73 DIFFERENT pended on constantly receiving ojfers of lerin kendisine vatandaşlık hakkı tanıma OPERAS ro/es. ll was a ruthlessly competitive larını reddetti. Her zaman tek ülkenin vaALTOGETHER ... way of life, tearing from one role lo the tandaşı kaldı, bir ülkenin pasaportunu taCOMPARED TO nexl, from one courıtry to another. As ş ı dı: Türkiye'nin. the curtain come down on every last Yeryüzünde hiçbir opera kurumunda bir CALLAS'S 4 1 . night, white the audience was stil/ appsanatçıyla bizdeki gibi yıllar süren anlaş lauding, she was a/ready haunted by malar yapılmaz ... Hayır. her sanatçıyla belli bir opera prodüksiyonu için anlaşma yap ı lır. Leyla Gencer'in var olması , kendini ka n ıtlaması için tek bir yolu vardı: Sürekli rol teklifleri almak. Acımasız zorlu bir yarıştı bu. Bir rolelen ötekine, bir ülkeden ötekine uçarken, perele kapandıgı an fina teleki alkışlarla tiyatrolar "ayaga kalkarken" , o bir sonraki ro lü, bir sonraki teklifi düşünmek zorundaydı. Bundan sonra ne oynayacağıın? Ya bundan sonra rol teklif etmezlerse? Onun için her temsil b ir sınavdı , her temsilele mükemmel olmak zorundaydı. Ve teklifierin ardı hiç kesilınecli. Yalnız sesi ve teknik gücü nedeniyle değil, baş ka özellikleri de buna yardımcı oldu: Akıllıydı, keskin bir zekası vardı. Çalış that nowfamiliar speclre of worry about the nexl role. What ınaktan hiç yılmıyordu. Sonsuz bir kültür birikimi vardı ve will I be playing next? What if I gel no C?ffers? So each perbu birikimini her role yans ı tabi li yordu. Mükemmel bir formarıce was an examination in which she had to get top oyuncu l uğu , sonsuz bir sahne karizması vardı. Canlandırdı marks. 7be fa c/ thal ojfers of ro/es conlinued to pour in did ğı her role psikolojik bir derinlik katıyordu ... Araştırmacıydı: not alleviale the "whal ij?" anxiety. Kimselerin söyleınedigi , bestelendiği günelen beri söylenLeyla Gencer's success in this sink or swim world of music memiş operaları bulup gün ışığına çıkarıyordu. Opera was nal sole~y due to her voice and technica/ skill. A penetdünyasında "Donizetti Rönesans ı eşittir Leyla Gencer" denıncsi bundan. rating inte?ligence and U IIliring appetile for work kept her O artık Milano, Roma, Venedik, Floransa, Londra , Köln. Viat the pinncıele of a precarious profession. She was a high~y cultured woman, and this was rejlected in her interpretatiyana, 13ilbao, San Francisco, Chicago, Buenos Aires, Stockho lm, Moskova, Varşova , Lizbon, Edinburg ya da Paris'teyOII of evety role. E:xtraordinary aciing skill and on-stage cl i.. O art ı k Lucia, Norma, Lady Macbeth , Alceste , Aicla, charisma gave psychologica/ depth to her pe~formance. ofj: Kra liçe Elizabeth, Madaıne Butterfly, Anna Bolena, Maria stage she devateel much time to researching the histoty of Stuart, Violetta ya da Floria Tosca'ydı. .. opera. and hrought to light operas which had never been Leyla Gencer'in repertuarında 73 opera var. Tümünün adlapeiformed s ince they were composed. In the world of opera her name canıe to he equated with the Donizetti Renaissanrını vermeye bile, bu sayfalar yetmez. Bir karşılaştırma yapabil meniz için Ca ll as'ın repertuarıncla 41 opera eseri olduce, du e to her e.fJorts lo revive that composer's forgolten works. ğunu beli rteyim. Ve bu yazıyı Leyla Gencer'in ki~iliğinin ipuçlarını taşıyan bir teşekkürlc bitireyim. She was colıstantly on the move, circling hetı11een Mi/an,
63
SKYLIFE AUGUST
+
A~USTOS 1992
Sevgili Leyla Gencer, size göre he rşey "şa ns , kader, kısmet" ti... Size kalsa, siz "hiçbir şey yapma dınız" , yalnı zca şa rkı söylemek istediniz ... Bir de daha küçücük bir çocukke n , uçurumun kı y ı s ınd a havaya fırl a tıl mak. .. ... Sonra atıldıgını z yeryüzü u ç uruml a rında , boş luga , hiçlige, yokluga ka rışmamak için sesinizi kull a ndını z. Ş arkı söylemek, yani müzik dünyasının , opera dünyasının bir parças ı olmak. .. Yani o dünyayla soluk a lıp soluk vermek ... Yani o dünyayı fethetmek. .. Hep uçurumun kıy ıs ına gelebilmek, tüm uçurumlara meydan okuyabilmek için tutkunu za sıms ıkı sarıldı nız . Ve b oş lu ga , hiçlige yuvarlanmamak, yok olmamak için de hep tutkunuzun peşi n den koştunu z .. . Şimd i size teşe kkür etmek istiyorum: Var oldugunu z için. Sonsuz bir inançla, inatla, hırsl a ve aş kl a tutkunuzun peşinde n koştu gunu z için ... Nice zorluklara, yokluklara, engellere, gözle görünen ya da üstü k a p a lı baskılara gögüs gerdiginiz, sonuna dek savaşma kta n yılmadıgın ız, sizi yıldırmaya kalkanlara meydan okudugunuz için .. . Hem de ödün vermeden , hem de u zl aşmaya yan aşma dan ... ögrenme kten , bilgilenmekten , ça lı şma kta n , a raştır maktan bir an olsun vazgeçmediginiz ve bundan sonsuz bir ta d aldıg ını z için ... Ya lnızlıgınızı , çok gizli özel bahçenizde; gözyaş l a rını z ı bahçenizin çiçeklerine dönü ştürdü günü z için .. . Kendinizi hiç sa kınmada n, sonsuza dek verebildiginiz için: Mesleginize, sevdiklerinize ve hayata verebildiginiz için ... Zenginliginizi, çoklugunu zu , kahkahalara dö nü ştür ıneyi bildiginiz ve bunl arı her an paylaşm aya h az ır oldugunuz için ... Rame, Venice, Florence, 11 00NIZETTI RÖNESANSI Kendinizle ya rışa ra k , kendinizi aşa London, Cologne, Vien rak, kendinizi eleştirerek , zayıflı k la rı na, Bilbao, San FrancisEŞITTIR LEYLA GENCER ... 11 nı z ı bilerek, yetkinlige ulaş ma çabaco, Chicago, Buenos Aires, Stockholm, Moscow, nı zi a yeryü zü u çurumlarını s ın adıgı HER NAME CAME TO BE Wa rsaw, Lisbon, Edin nı z için ... EQUATED WITH THE Di p siz ku y ul a rın e n dib iyle, bu rg h and Paris. She DONIZETTI RENAISSANCE ... gökyüzündeki bu lutla rın en yüksegi was Lucia, Norma, Lady aras ın da gidip gelirken; ac ıyl a sevinMacbeth , Alceste, Aida, Queen t:lizabeth, Madaci, aşkla nefreti, öfke ve yumu şa klıgı me Butterjly, An ne Boleyn, Mary Queen oj Scots, Violetta, bir arada yogururken; dostluklarla ihanetiere ko ll a rınızı açmışken ; tüm çe lişkil eri yaşarke n ve içinizde yaşatırke n , yiFloria Tosca and scores more. She has performed in 73 difne de ke ndinizle ba rış ık oldugunuz için ... jerent operas altogether, and if this number conveys little, İç in izin ateş iy l e yeryü zünü tu tu ş turmaya haz ır oldugunuz then remember that Maria Cal/as played 41. Leyla Gencer said f arewell to the stage in 1983. Her fina/ için ... Yeryü zünü degilse de mü zik dün yas ını tutu şturdu g unu z appearance was in Gnecco's Rehea rsal f or a Serious Opera, günlerde bile, minicik bir sesle: "Ama benim hep sevilmeye about a capricious prima donna . Many suspected that Leyla ve şefka re ihtiyac ım var" diyebildiginiz için ... Gencer was enjoying a joke at her own expense in the role. D iva' lıg ın görkemiyle , alçakgönüllülügü birbirinde n ayıra Wbat is certain is that she had already made up her mind m adıgını z ve s ırada n insan o lma nın , ama gerçek insan olto /et the curta"ins close on her stage career bejare anyone could whisper pity ingly that she was beyand her p rime. ma nın degerierine s ımsıkı sa rıld ıgını z için .. . Yeryüzünün h a rika lıg ına , insanoglu nun mü thi ş ligi ne , beni Ret i red f rom the stage bul by no means from the m usic bir kez daha in a ndırd ıgını z için teşek kür ediyorum. • • world, Leyla Gencer lives with her bushand in Milan. 64
SKYLIFE AUGUST
+
AC:::USTOS\992
Teknoloiinin tiiri••• Tempra. Tempra... Türk otomobil-severleri için, yepyeni bir aşama. Genç, dinamik, atak. otomobil.
Performansı
üstün
Çizgileri aerodinamik. Bir Teknolojinin
şiiri.
şiir ...
Tutumlu moto-
Tofaş
bol ve
servis garantisine, yaygın
güvencesine sahip Tempra, kilo-
olağanüstü
metre
konforuyla,
bir gerçek.
erişebilece
sınırı olmaksızın
maya ve çürümeye rantilidir.
aliBil
orijinal yedek parça
ruyla, dijital gösterge tablosuyla,
ğiniz
~ Koç
Opar'ın
1 yıl, paslan-
karşı
3
yıl
ga-
he smail fishing town of Şile on the Black Sea coası is renowned for its cheesecloth, which is stil! woven on handlooms and until 15 to 20 years ago was still washed in the sea and dried on the beach bejare being made up into the cool and p retty blouses, dresses, shirts and tab/elinen which wafl in the breeze outside houses and shops. Summer visitors provide a roaring trade and the local gir/s make a modes/ living at embroidering the napkins and nighties. Attractive though these garments might be, however, they are lightyears away from haute couture. Yet fashion designer Işın Aşar~ recent Jashion show at
aute couture, hem de şilebeziyle . .. Neden olmasın? Gece mavisi uçuşan etekleri, Van Gogh sarı s ını şe nl end ir en renklerle kok tey l g iys isini gördügün üz zaman şilebeziyle yeniden tanışıyor sunu z. Serin geceliklerden ibaret sa ndı gını z ş ii e bezini şı k gecelere yakıştırabiliyorsunuz. Maciacı I şın Aşar'ın Beylerbeyi Sarayı' nd a clüzenlecligi clefile , şilebezinin Rönesansıyclı bir bakıma. Ş il ebez i tahta çeyiz sancl ıkl arıncla n ç ıkmı ş, renklenmiş , biçim clegiş tirmi şti. Şileli l erin bile şaş ırdıgı bir sonuç çıkmıştı ortaya. Şii elil er "bile" şaş ırmıştı gerçekten de. Öyle ya, eviereleki derme çatma tezgahlarda dokuduk l arı bezleri, e n çok, d arac ık sokakla rınd aki derme ça tma dükkan iarda görmüşlerdi . Ipiere as ılmı ş, tah ta ask ıla nı emaneten g i ydiri lmi ş , üzerine birkaç da nakış atı lmı ş şu bildik bezler ... Hani Külkeclisi 'nin Sa ray'a gitmesi kada r inanılmazdı, o "bilclik" bezin "haute couture"e malzeme olması. Belki ele şi leh ez inin dogumu kadar inanılmaz ve ilginç .. . Şi l ebez inin dogumu aslında öyle çok eskilere dayanmıyor. Olsun olsun 20. yüzyılın başları. Önceleri Şile'nin tezgahları keten d ok urımı ş. Şi l e'nin ketenleri ünlüymüş. Bugün Ş i i e lil er bile zor hatırlıyor ya, bir de ip egi ünlüymüş. 20. yüzy ılın başlarına kadar Şi l e clutluklarla d o lu ym u ş . Ve tabii ipekhöcekleriyle. Sonra Ingi lizler ç ıkıp ge lmi ş . " İn g ili z l erin gel i şi" , Ş ile'nin yaşlıları arasında bir revatü r gibi an l a tılı yor . As lı , "İngiliz kıvragı" denilen pamuk iplig inin ge li şi. Dokumasını daha kola y bulm u ş olacaklar. Ingi li z kıvragı tezgahiara ye rlqmi ~. Keten ve ipek de tarihe karı ş mış . Ama tezgahlar degişmemiş. Keten tezgahınd a Ingiliz kıvrağı. .. Bu buluşma , ortaya fa rklı bir dokuma hiçimi çıkarm ı ş. Yani şi l ebezini. Bu yen i kum aş iyiymiş ele, seyrek dokuması nedeniyle her tü r makasa ve dikişe ge lm ed i ğ i için bir türlü "birinci s ınıf'' olamamış . I şın Aşar kafaya takıp da, değişik bir şey l er yapmaya karar verinceye dek . O önce kumaşı hizaya ge ti rmiş. Ipliği çift kat sardırmış, dokunmas ın dan sonra kireç kaymaklarına ya tı rmış, kök boya larla tanış tırını ş. Kreasyonlarınclaki o " kolalı hiss ini veren" dökümün sırrı da bu aşama l arda yatıyormuş. Şileli l cr, o atadan kalma kumaşlarının defileye ç ıka cağ ı -
T
H
Şilebezi
sandıklarından ç ıkıp ,
renklenip biçim değiştirince , Şilelilerin bile şaşırdığı bir sonuç çıktı ortaya. Tbe tran~formatzmz ofcolour and cut nstonisbed the natives r~j'Şill! most. Beylerheyi Palace put cheesecloth in an enlirely new class. Those who came ready to tum up their noses a t this fo /ksy jahric had their prejudices dispelled by swir/ing midnight hlue skirts, and the spicy Van Gogh yelloll'.~ of an Aşar cocktail dress. Şi/e cheesec/oth had CIIt au ıay its rura/ moorings and takell lo urha11 11ighll((e as (( horn lo il . Th e Iransformal i-
(!lcolour and c111 astonished the natives q( Şi/e most. Cinderella uıas at the hall, and even her stepsisters did 1101 recog 11 ise her. The story q( Şi/e's cheesecloth does not go back as far as eveıyo n e assumes. Until the 20th centu ry the town was famous for its !inen and si/k, a/though even the oldest inhahitants have on~y a vague recollection of the precheesec/oth industry, when mulherry g roves surroundill,~ the towıı provided nourishment for the silkworms. 7be ıı thl' British came. 1J1is lu11dmark in Şile's history, recoımted as an a lm ası my thica/ euent h)' the few that rememher il at all, hroOl/
69
SKYLIFE AUGUST
tahta çeyiz
+
AGUSTOS 1992
na pek ihtimal ve rm em i ~ l e r do~nısu . Be lediye Ba ~ kanı thsa n Çay ı ro~lu'nun clı ~ ında. O da ş il ebez ini ~ ı k hutiklere ta ~ ım aya kararlı, d este~ini esi rgememi ~. "Şilcli artık ş il ebez inin çaga ayak uydurabi lecegini anladı" diyor. En ö nemlisi el e , bu i~t e "ge lecek" görmeye ba ş l a mı ş lar. Iki dönüm araziyi "şe hirliy e" sat ıp köşeye çekilme k veya lstanbul'a ta ş ınır bir i ş tutm a k yerine , t ezga hları atıldıgı yerde n ç ık a rıp onarmayı dü~ünür
ught the h'nglish thread which rapic(y supplanted lin eli and si/k 011 the traditional wooden looms. 'Ibe combination o,/ the new thread on old looms produced the special Şi/e hrand of cheeseclotb, .flne in its modest way hut Il'ilb a loose text11 re un su i tah/e for sophist ica ted s~ylinp,. lş111 Aşar taek/ed the problem of upg ra d inp, th e fahric by p,ett inp, the weavers to use douhle-p(y thread. th en siz ing th e fahric with olm u ş l a r . cream o,/ time hefore introducing lhsa n Çay ıro~lu , bugün Şile'de it to vegetahle c(yes. /;'ve1yone in dokum a tezg a hı say ı s ının 50'yi Şi/e was duhious except for Mayor geçmeyecegini söylü yor. Ş i le'nin /hsan Çayırof:!lu , who hacked Aşa r bir turi zm me rkezi olarak keşfiyle to th e hilt righ t ji·om th e heginbirlikte, yüzlerce tezga h çürümening. Ilis exhortations to put Şi/e ye bırak ılmı ş , ya kılmı ~. Genç kız cheesecloth on th e contemporary ların annelerinden dokuma ö~ fashion map had fal/en on deaf re nme ımıdası geç mi ş. Şimdi yeni ears until she came along. Relucbi r moda r üzga rı y la t ezgah ların tant(y the locals had to admit that yenide n kurulabil eceğ ini umu yor there was nothin<~ ineviiah/e ahotlı sa n Ç ayırog l u . ut the traditiona/ limited range of Çok clegil 15-20 y ıl öncesinde cheesecloth products. Th e new he nü z turistle tanışmamış- Ş il e kı concept also he/d out commercial bopes for a town whose young people have tended to seli out to city Bu "bildik" bezin haute couture malzemesi o lması, f o/k fooking for a seaside pied de belki de ş ilebezinin doğumu kadar terre and move to the hig city with its attractive )oh opportunitiinanılmaz ve ilginç. es. Dragging id/e looms out of attics and repairing them hegan to ojf er d islinci possibilities. This folksy f:..ıhric beca ıne the stuff of haute couture at 7be eleeline of local weaving has a recent faslıinn show in Beylerbeyi Palace. !efi on~y 50 or so looms in action according to /h san Çayıroğ lu. y ıl a rında bezler elenize atılır , sonra da kum lar üzerinde Summer visitors are a limited market, and hımdreds of kuruturulmu ş. Bugün o kıyılar , "cafe" ve "restaurant" talooms have heen ahondoııed to rol or eve n u sed as jlrebelalarıyla dolu . Ş ii e liler de Ingiliz kıvra~ını görünce wood. Young gir/s no fonger learn to ll'eaue at their motketenlerini ve ipeklerini unuttukl a rı gibi , turizmle ta nı her~s knee. 7banks to the new image g iven by Işm Aşar~ ş ın ca ş ilebezini unutmaya başlamış gö rünü yor. Ama iki fashion shows and the Şi/e f estivals, Şile~s womenfo/k will defile , üç festi val derken bakarsınız tezgahlardan yeniperhaps begin to spend the winter months chatting over den sesle r duyulmaya ba ş lar. • the cialter of their looms as they use to do. • 70
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
ALlŞlLMlŞlN ÖTESiNDE Önümüzdeki yıl Türkiye'de,
Tof~
tesislerin-
de üretilmeye b~laFiat alışılmışın Herşeyden
niş,
önce, kendi
Tipo,
Gözleri
yapısı ...
Alışılmışın
ötesinde az
yakıt
tüketi-
5.5 litre.)
en ge-
kendisine
Modern görünümüyle ..•
Tofas- Oto
motoruyla. ..
sınıfında
çizgileri ... Aerodinamik
~ Koç
sunan, yüksek teknoloji ürünü 96 hp (SAE)
miyle ... ( 100 km'de 90 km/s sabit
okşayan, başları dış
ötesinde güç ve performans
ötesinde •..
en ferah iç hacmiyle ...
döndüren
Alışılmışın
hızla
YOL
TUTUŞ •••
Ve nihayet, olaj!anüstü
sürüş
ru ve güvenlik saj!layan yol Kendi
sınıfında
otomobildir.
Fiat .Tipo, Tofaş'ın kilometre sınırı
konfo·
tutuşuyla. ..
tüm benzerlerini
aşan
olmaksızın
ye
karşı
ve
hesaplı
3
1 yıl, pasianma ve çürüme·
yıl
garantisiyle ..•
Opar'ın
bol
"orijinal yedek parça" gü·
vencesiyle sunuluyor. Alışılmışın
ötesinde
yaşamanız
için.
FIAT TIPO 1 .6 S lllililll
THE MAGIC COMBINAT IO N OF VEGETABLES AND OLIVE O IL
ZEYTİNYAGLILAR Zeytin ve zeytinyağı Akdeniz'de oluşmuş uygarlığın en iyi simgesi. Zeytinyağının Türk mutfağındaki ku ll a nım al anı salatalardan kızartmalara , sebze yemeklerinden dalmalara kadar geniş bir yelpazeye yayılıyo r.
Olives und olive oil .\ymholise AJediterrcmNm ciuilisutirm. In the Tilrkish cuisine olil·e oil appears in u l'C!Sl rcmge qfdishes .f1·om sulads to stı~fled l'ep,elahles. By MU RAT BELGE
Photos MANUE L Ç IT AK
kde niz'i, Akdeniz'de o lu ş mu ş u ygarl ı gı , zeytin ve zeytinyagı kadar iyi simgeleyecek ba ş k a bir şey herhalde yoktur. Mitoloji de bunu kanıtlar: Atina ye ni kuruldugunda, tanrı l a r arasında kimin bu kente koru yucu o l acagın ı belirlemek için bir yarış yap ı lır. Poseidon bir hikayeye göre kente bir tuz gölü, bir başka hikayeye göre de at armagan eder; Athene ise zeytin agac ın ı. Tanrılar da, insanlar da , Athene'nin armaganın ı daha degerli bulurlar. Grekler için zeytin ve zey tin yag ı ya l nı z temel yiyecek maddesi olarak degerli degildi. Yıkanıp temizlendikten sonra zeyt inyagıy l a ov u nurl a rcl ı. "Yagl ı gü reş" gelenegi ele bundan ge l mi ş o l malı . Z ey tin yag ı Akdeniz i.ilkelerincle ha la bol ve görece ucuz, ama onu üretmeyen ülke lerde, neredeyse ecza nede sa tı lı r gibi küçük ş işe l e rde, dün yanın parasına a lı nı yo r. Türkler Anadolu'ya geldikleri zaman tanı ş t ı kları zeytinyagını hemen benimsediler ve o zama ndan bu zamana, yayg ın bir biçimde kulland ıl ar. Pişmiş biçimle rine gelmede n, çig o larak salatacia kullanımından ba ş l aya lım . Bizim salatalarda, Avrupa ta rz ı "clressing" le r yoktur. Limon ya da sirke k u ll a n ılı r , biraz da Batı etkisiyle buna baze n hardal , bazen dögülmü ş sarm ı sak katarız. Ama bu nlar d eg i şse de, her sa l a tanın cl eg i şmez ögesi zeytinyag ı d ı r . Humus ya da cac ık gibi , ya rı -sa l ata ya rı - meze yiyeceklere, tavaya vb. zey tin yag ı "gezdirilir". Izga rada pi ş irdi g imi z e tl e ri yum u şa tm ak it.;·in -bazen başka lezzet vericile rle birlikte- zey tin yag ın a ya t ı rırı z. B a l ık ı zga ra l arında ı zga ra ya da ; balıga d a zey tinyag ı sürülür. Bu ö ncelikle yap ı şmamasını saglamak içindi r, ama kendi yagı az o lan balık l arı özellik le yağ l arız , yani ba lı g ın e ksigini zeyt in yağ l a ta m a ml a rı z.
o one symbol captures the essence of the Medilerranean so well as the olive. Mythology has il that when Athens was founded the gods he/d a cantest to decide who was to be the patran of the new ci~y Poseidon donated a salt lake, or according to an alternative version of the story, a horse, white Athene donateel the olive tree. The gods, and marta/s, agreed that Athene's gifl was the mo re valuable of the two. For the Ancient Greeks olives and olive oil were not confined to culinary uses. Afler bathing, they massaged !heir bodies wilh olive oil, and this practice was alnıasi certainly the ohgin of the traditional grease wrestliııg, which is stil/ a popu/ar spectator sport in western Turkey taday. Olive oil remains abuııdant and relative~y cheap in the o/ive growiııg Mediterraneaıı countries, and the tiny expensive bottles of olive oil sotd in northern Europe come as a shock to saulhemers accustonıed buyingjive-litre cans. Olive oil entereel the Turkish cusine in th e ll/h century when the Turks took over most ofAnatolia, and they have used il liberally ever since. The simplesl use of olive oil is on salads. The Turkish dressing is a plain mixture of olive oil and lernon juice or vinegar, any addilions such as nı.us tard or crnshed garlic heing the resul! of European injluences. No sa/ad and harely any hors d'oeuvre is conı.plete wilhout a generous dash of olive oi/. Whether on hunı.us ( ch ickpea and sesame puree) or cacık (yogu rt and chopped c ucunı.hers.flavoıtred with uarlic) the olive oil serves both to jlavou r and decorate nıany dishes. Oliue oil is the most uhiquilous ingredieni of marinades, and ji"sh are usual~y ruhbed wilh o/i ve oil hefore u ri!!ing . This not on ~y stops the fish stickinu to the u rili. hut improues thejlauour ofdlyfish. Shulluwfried dishes are a category of !heir Ulfill ili the 7itr-
N
A
74
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS 1992
Türk
mutfağında kızartma
kish cusine. They can he eaten hot or co/d, because a fundamental tenet of Turkish cooking lore is that anything cooked with olive oil can be eaten cold, whereas anything cooked with butter or animal fats has to be hot. Aubergines, baby marrows or carrots, peppers and numerous other vegetables may be shallow fried. Then there are the diverse filled pastries - muska böreği, puf böreği, çiğ börek and so on. Seafood such as kalamar and mussels, meat dishes such as Arnavut ciğeri (Albanian liver, a dish offried diced liver) are all fried in alive oil to create mezes, or hors d'oeuvres. Perhaps 1 should qualify this statement, however, by admit/ing that sunjlower seed oil has superseded oliue oil in most Turkish households. The blame for this lies not only in price difference, but with nutrition experts who have accused oli ve oil of being unhealthy because of its density and
l arın
da öneml i bir yeri vardır. Bunların hepsi s ı cak da , soğuk da yenebilir -tabii ılık da . Çünkü bizde kızartma temel olarak zeytinyağıyla yapı lır ve zeytinyağlı yemeğin soğumas ı
bir sakınca değildir. Patlı ca n , kabak , hav uç kızartmaları ya da mücver, temel maddes i sebze o lan kızartmalardır. Muska ya da puf böreği , ç i ğ börek, içine et de giren hamur kızartmaları dır. Ayrıca, kalamar ve midye gibi deniz ürünlerinin, hatta Arnavut c i ğer i gibi etierin zeytinyağ ı y l a kızart mas ı yap ılır . Bunların çoğu bizim mutfağın "meze" kategorisine giren yemekleridir. Bu a nl attıkl a rımın , "çiçek yağ ı " devrimiyle birlikte, artık tarihe karıştığı da söylenebilir. Kızartma konusunda sağlık uzmanları "bilimsel" bir söylemle zeytinyağına k arş ı çık ı yo rl ar. "Zeytinyağı yoğun
ve çabuk yan ı yor, onun için çiçek yağı daha sağ lıklı" deniyor. Peki, "bilim" k arş ı s ınd a boynumuz kıldan ince. Gene de, daha uslanmaz olanlarımızın arada bir kaçamak yapıp hiç değilse patlıcan kı zartması gibi "klasikleri" zeytinyağ ı y l a pişirdiği o luyor. Ama "sağ lık " yanında "ucuzluk" kaygısı, salatada bile çiçek yağ ını zeyt in yağının yerine geçirdi aşağı yukarı bütün lokantalarda. !şte buna katlanmak zor! Ekonomi filan iyi ele , bir de insanın "ağzının tadı" var. Salatalar, kı zartma l ar bir yana , "zeyti n yağ lı " deyince ilk akla gelecek olan , tencerede pişen ve soğuk yenen yemek lerd ir. Ege'nin gelenekse l pişirme tarzlarını sürdüre n yerlerele sıcak ve hatta etli yemekler bile hiWi zeyt i nya ğ ıyla yapılıyor. Ama genel Türk damağının tercihi, bunları tereyağı veya margarinle pişirmek, zeytinyağın ı ise soğ uk y.a da en fazla ılık yemeklerde kullan-
degradatioıı
at high temperatures. Who dares defy the proclamations of scientists? Yel nonetheless, seeret olive oil devotees continue to surreptitiously use oil for frying their aubergines. Any vegetable imaginable, with the exception of caulijlower, can be cooked witb olive oi/ and uarious combinations of minor ingredienis to produce a co/d zeytinyağlı dish . In contrast, broadbeans, both in and out of their shells, appear exclusive~y in zeytinyağlı dishes. Vegetables cooked in oliue oi/ are light and do not count as main courses. Nevertheless, a Turkish tab/e without its complement of at least one zeytinyağlı dish, winter or summer, is not considered up to scratch. The subtle combinations o.f.flavours in zeytinyağlı dishes discouered
maktır.
He r türlü sebzeyi
zeyt in yağ ı y l a pişirmek
mümkündür. yemeğ ini bilmiyorum. Bakla gibi sebzele rinse, zeytinyağlı dan başka türlüsü yapılmaz. Zeytinyağlı sebze, yağı hafif olduğu için , etsiz olduğu için , as ıl doyurucu yemek, ana yemek sayılmaz pek. Ama sofrada bulunması gerek ir; "zeytinyağlıs ı " olmayan yemekte bir eksiklik vardır. !nsanlar, yüzyıllar içinde, neye neyin yakışacağını deneyerek, seçerek ve e leyerek öğrenmişlerclir. Bu seçmelerde, modern teknoloji , seracıl ık ya da konserveeil ik gibi yenilikler öncesinde, e lele bulunanlar da be lirl ey ici o lmu ştur. Örneğin eskiden taze baklanın ç ıktı ğı tarihte henüz domates görünmezciL Ama domatesin salçası vardı. Demek ki , ikisinin lezzeti iyi gitmediği için baklanın yemeğ in e domates karıştırılmazdı. Yalnız karnıbaharın , sa l atası dışında , zeytinyağl ı
76
SKYLIFE AUGUST
+
ACiUSTOS 1992
Zeytinyağlı
sebze ana yemek sayılmaz pek. Ama sofrada bulunması gerekir; "zeytinyağlısı" olmayan yemekte bir eksiklik vardır.
Vegetables cooked in olive oil do not count as main courses. Nevertheless, a Turkish table without its complement of at least one zeytinyağlı dish is not considered up to scratch. Sogan ve domates pek çok zeytinyaglı sebze yemegini tatlandırır. Ça lı veya ayşekadın ya da barbunya fasulyesi başka türlü olmaz. lmambayıldıcla ikisinin yanında sarmısak da şarttır. Buna karşılık zeytinyaglı enginara domates hiç gitmez, sogan da arpacı soganı olursa iyielir; ayrıca, bezelye veya iç bakla gibi aynı mevsimin bir başka sebzesi enginara yakışır. Şimclilercle, bazı lokant a la rd a patates koyuyorlar ; insanların "icat" dürtüsüne karışmak istemem ama her icadı onaylamak zorunda clegiliz. Yerelması veya pırasada biraz pirincin, ayrı ca havucun iyi gidecegi, gene bu yüzyılların deneyiminin sonucudur. Demek ki , zeytinyaglı pişir menin temel, ortak bir yöntemi vardır. Gene de, her zeytinyaglının kendine özgü incelikleri vardır. Zeytinyaglı dolmalar da bu yemek kategorisinin önemli bir dalı. Bir durumda , biber ya da patlıcanın içine pirinç doldurarak, öbür durumda da lahana ya da asma yapragını pirincin etrafına sararak ("clolma" ve "sarma") bu tarz yemegi yaparız. Bunların da kuş üzümü , fıstık , nane gibi hayati yardımcıları vardır. Kimi zaman da ögelerin karşılıklı oranını degiştirir ve dolma yerine örnegin patlıcanlı pilav, miclyeli pilav pişiririz. Akdeniz bu dünyanın güzel, keyifli bir bölgesi. İnsanı bir Akdeniz ülkesinde yaşıyor oldugu için mutlu eden nesnelerelen biri de zeytinyagı. Ne var ki, son yıllarda, öbür Akdenizlileri iyi bilmiyorum ama, biz Türkler, zeytinyagına iyice vefasız davranmaya başladık. İyi , hoş da, bu vefasızlık sonunda bizim zararımıza:
by centuries of trial and error are immutable. Young broadbeans in their pods are unthinkable without dil/, aubergines or green beans unthinkable without onions and tomatoes, and similarly leeks without carrots. Aubergines and olive oil appear in numerous combinations, oflen with garlic. Equally intractable are the no-go combinations, such as artichokes and tomatoes. lnstead artichokes team up with either broadbeans or peas, all three of which appear in the same season. For cooks who care to take trouble, the tiny silverskin or bulton onions alsa go well with zeytinyaglı artichokes. A little rice is added to jerusalem artichokes and leeks, and of course is an essential ingredieni of zeytinyaglı do/ma or stuffed vegetables, which include cabbage leaves, vineleaves, green peppers and aubergines. The basic stuffing consists of rice. onions, currants, pine nuts, mint, and spices with many personal and regional variations on tb is theme. The n
zeytinyagının mutfagımızdaki
yerini iyice
daraltmanın
da-
magımızclaki sonuç l arını
biz
yaşayacağız.
•
the re are co /d pilafs with aubergines or mussels, alsa cooked with olive oil. Olive oil and the broad genre of dishes to which it has given its name are one of the many pleasures of living in a Mediterranean country. 1 cannot speak for the others, but we Turks have become increasingly disloyal to an ingredieni which plays a key role in our traditional cuisine. Science is all very well, bul the joy of food should have the last word. •
77
SK V LIFE AUGUST
+
AC;USTOS 1992
ORTA ASYA KENTLERİND E DÜNYA ÖYLESİNE HIZLI DEGİŞİYOR Kİ , HEP BATI'YA
GİTMEYE ALIŞMIŞ
OLAN
HAYALLERİMİZİN
UÇAKLARI
ARTIK ORTA ASYA'NIN DAHA ÇOK MASALLARA AİT OLDUGU SANILAN KENTLERİNE razan HALÜK
iz hep
B
Batı'ya
ŞAHIN
DE UÇUYOR.
Fotop,rajlar SABIT KALFAGIL
ö rn eğ in , ya kınl a rını za
gitmeye
oraya vava rmaz telefon edeceğ inizi söyleyebilirsiniz. Eski Sovyetler Birliği'ne ait bu topraklara g iderken ise bu türden söz le r vermenin o l a n a k s ı z o ldu ğ unu biliyordum 'belki'den ötesini söy le m e k mümkün değildi. 'Belki ararım, ama aramazsam da te l aş l anmay ın '. Bu 'belki', bu ilk k ez gittiğimiz Orta Asya ke ntlerinde gerçek l eş me di (Orta Asya gezisine bir serüven gerilimi yü kl eye n biraz da bu kaybo lmu ş luk du ygusuydu) . Telefonla o ralara vardığımı bildire me dim a ma, kar ş ıma , sok ak l arında y ıl a n oynatılan tozlu ev y ı ğ ınl a rı d eğ il , modern ke ntler ç ıktı. So kakl a rı iyi ayd ın l atıl mı ş, kamu ta ş ıma araç l a rı ça lı şan, k oca m a n müzeleri ve kütüphan e leri o lan düzenli kentle r. Bunun bir nede ni de, he me n he psinin büyük deprem,le r t a,rafından yı kılıp yeniden ya pılmış o l ması ydı. Hele 1966 y ılınd a yer ile bir olan Taşkent bir 'park-ke nt' görünümündeydi. Özene bezene kurulmu ş bir 'örne kke nt' de diyebilirsiniz. Üstelik atmosferiyle, te mposuyla, in sa n l a rıyla Avrupa lı bir kent. Bana öyle geldi ki , Sovyetler burayı bölgenin iki n anı lı kenti Se ın e rk a ncl ile Buhara'yı gölgeele b ı rakm a k için yenielen kurmuş lar. Timur'un ke nti Semerkancl ile alimierin ke nti Buhara , tarih boyunca, çirkin kız kard eş muame lesi yapmış l a r Taşkent'e. 1966 depreminde n sonra yenielen inşa edilirke n istenmiş ki, Ta ş kent vitrin olsun, geçmişin kentleri Semerkand ile Buhara hasedinde n ça tl asın!
a. lı ş tırılmı ::j bir kuşağın
rır
çoc ukl arıy ı z .
Bizim yönü hep Pari s, Londra , New York'a do ğr u ydu . Yolcu lu k planlarımız hep orala rı ilgilendirir, h aya lt erim izin uçakları oralara u ça rdı. Son be ş a ltı y ıl içinde dünya inanılm az ölçülerde d eğiş in ce, yolculuk planl a rı da allak bullak o ldu. Haritalarda yepyen i kentle rin adları aranmaya baş landı , yol çize lge lerine d aha çok masallara ait o ldu ğ u san ı lan kentle rin adları kondu : Semerka nd , Buhara, Taşkent gibi.. . Dünya öylesine d eğ i şt i ki, Batı'ya uçan uçakları kanıksa mış olan Abbas ke ndisini Orta Asya yo ll a rınd a buldu. Bunun bir çeş it 'dö nü ş' yolculu ğu o lması , heyecanı daha da arttırıyordu. Ulusumuzun etnik ve kültürel kökenierinde n bazıl a rının Oıta Asya'da o ldu ğ unu biliyorduk. \) . ı Ama onun ötesinde hemen hiçbir şey bilmiyorduk . 1kokul dördün cü sın ıft a öğ r e ndi ğimiz o 'büyük göçler'den sonra 'kurak lık geçirm i ş' o toprak larda kimse ka lıp ka lın ad ı ğını bile bilıniyorduk. Ve nedense bir türlü de öğ renemiyorduk. Orta Asya bizim Atlantis'imiz gibiydi: gizemli , derinlerde ve yitik ... Yaz ba ş ınd a Taşkent , Seınerkand, Buhara, Alma Ata ve Aşkabat'ı içine alan ve T ABA tarafından düzenlenmi ş o lan bir haftalık geziye ç ık arken ne göreceğ ini bi lme menin heyecan ve tedirginliğini yaş ı yord um . Bat ı ke ntle rine giderken bazı şey l eri varsayabili rsiniz: dü ş l erim i z in
78
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
BU KARTA DiKKATLE BAKlN.
BiRKAÇ SANiYE SONRA DEGiŞTiGiNi
GÖRECEKSiNiZ.
GÖRECEKSiNiZ • • • SiZ DE KREDi KARTlNlZI DEGiŞTi RECEKSiN iz! PAMUKBANK Bu kallan mülklyetl Pamukbank T.A.Ş. 'ne allllr ve istendiQinda Iade edllrneol zorunludur. Bu kal! bql<asına devredilemez. PAMUKBANK T . A. Ş ., BOyOkder8 Caddesi No: 82 Gayraıtape 80450 ISTANBUL, TÜRKIYE
Türkiye'de sadece Pamukbank'ın sunduğu bu kart, başka hiçbir kredi kartının yapamadığını yapacak: Fotoğrafınızı taşıyacak! Sizin kim olduğunuzu gösterecek! Kendisinin kime ait olduğunu gösterecek, ayrıca kimlik gerektirmeyecek! Kesin güvenlik, provizyonsuz kullanım, gerçek prestij sağlayacak! Bu Kredi karşı
kart, kartınız
Pam ukbank
Prestige
Prestige olunca , kaybolma ve
kartıdır . çalınma
r i skine
kesin güvence sal)lar! Güvence sal)lar, çünkü sizin, sadece
sizin fotol)rafınızı taşır! Kredi kartınız Prestige olunca, sizden başkası kullanamaz! Kullanamaz, çünkü renkl i fotol)rafınız kart üzerine termogra fi teknil)iyle basılmıştır. Sökülemez , taklit ve tahrif edilemez!
ı
Kredi kartınız Prestige olunca, provizyon beklenmez! · Beklenmez, çünkü kredi dıl)ınız işye r inin
kartınızın
kredi l i mi ti ve
kartınızı
kullan -
provizyon limiti yüksektir! Provizyon , dol)ru -
dan dol)ruya Pamukbank 'tan alınır , işlem hızla tamamlanır . Ayrıntılı
bilgi, ran dev ulu hizmet ve
başvurularınız
Pamukbank Prestige Hizmet Ekibi ' n i
yılın
için
365 günü ,
günün 24 saati arayabilirsiniz: (1) 288 14 14
Kredi kartınız Prestige olunca, kimlik soru lmaz! · Soru lmaz, çünkü kime ait oldul)u bellidir . Kartınız ı n kendisi kimlik yeri ne geçer . Sorgusuz -sua lsi z kabul görür.
PAMUKBANK PRESTIGE "' . .. . . . ·. . . . ' .. •,
PAMUKBANK ~
Türkçemize duyduğumuz güven. Eskiden yabancı ülkelerde derdimizi anlatmak için, yerine göre 'İngiliz ce' ya da 'Fransızca'mıza davranırdık. Oysa artık Türkçe'de ısrar ediyoruz. Anlaşmak her zaman kolay olmuyor, ama karşınızdakinin Rus olmaması koşuluyla , her zaman mümkün. losanın ana dilinin lingua franca olması rahatlatıcı bir duygu. Belki başlangıçta tek kelime anlamadığınızı sanıyorsu nuz, sonra dikkat edince (ya da Latin harfleriyle yazılı görünce) o bilmece gibi görünen sözlerin kırk yıldır bildiğiniz şeyler olduğunu
Ancak, bunun sanıldığı kadar kolay olmadığını Semerkand'a varınca anladım (Buhara durağımız son anda iptal edildi). Timur ve sülalesi burayı öylesine süsleyip bezemiş ki bu masal kentini, kimsenin kolay kolay aşabilmesi mümkün değil. Taşkent ya da başka bir kent çok daha büyük olabilir, modem, göz kamaştırıcı, zengin olabilir, ama Semerkand'la yarışamaz. Çünkü Semerkand kendine özgü bir yerdir. Bir müze-kenttir, uzunca bir baygınlıktan sonra kıpırdamaya başlamış bir hasta gibidir. Medreselerinin, türbelerinin içieri dua eden, adak adayan, taşlarına dokunan insanlarla dalmaktadır yeniden. Semerkand geri gelmektedir. Tien Şan dağlarının dibindeki Alma Ata'nın ise parlak bir geçmişi yok, ama geleceği olabilir. Dünyanın en yeşil kentlerinden biri olan Alma Ata'da, ağaçlardan binalar görünmüyor. Kavaklar, akasyalar, kente adını veren elmalar. .. Birbiriyle boy yarışına girişmiş ağaçlar, uzun süredir budanmadıkları için, tıraşı geldi ği halde bir -türlü herbere gitmeyen delikanlı ları hatırlatıyor. Biraz abartmalı olacak ama, Alma Ata'nın ağaçları budansa Türkiye'nin bir yıl lık odun ihtiyacı karşılanır gibi geldi bana. Alma Ata'ya kişiliği ni veren Kara Kurum Dağları'nın· bulutlara tırmanan tepeleri ise, Aşkabat'a kişiliğini veren yanıbaşındaki Kara Kum Çölü'dür. Çocukluğumda okuduğum bir kitap Kara Kum'un dünya çölleri arasında en
kavrıyorsunuz.
Orta Asya cumhuriyetleri gerçekten Latin alfabesine geçerlerse şimdi flu görünen bir çok şey gözlük takmışca sına netleşecektir.
Orta Asya'nın güzel kentleri Taşkent, Alma Ata, Semerkand, Buhara ve Aşkabat henüz l ayık oldukları turist akınına hazır değiller. Özellikle otel açısından önemli eksikleri var. Ama böylesine sağlam bir altyapının ve
acımasızı olduğunu
söylüyordu. Gündüzleri müthiş sıcak, geceleri dondurucu soğuk. Aş kabat'ta ı çölün sıca ğıyla tanıştık. Cana
(,'('c._ IJ lt,\ tl/
Id 1 l
t/('1"/ \('/1/t •d>([
)/tl
lfl' n/{/>{{/"(/, /( / 1'/ /) / )( ~~'/(}lU 1
(tr/du l.'t::. A'llltle\ 1111({/IJ/e/e ı .1 ojmu,fur
'f'ti,l~en!'c
·1<)(>
,
)
def m'n 1111de Jt w111 ro ı 'eli ıde11 111 w1 ed ılı ri'< 'll is/('lllll i:::· N. '!OŞA'<' 111 da tanıştık . Zaten Türkiye'den tanıdı ğımız o kırmızı sieğitilmiş insan sermayesinin bulunduğu yerlerde, aşıla yahlı Türkmen halıların a bakmaya dayamadık Kaidesi mayacak engeller değil bunlar. Eğer dünya bir kez dahalı motifleriyle süslü Lenin heykeline bakarken bıyık ha tepetaklak olmazsa, Alma Ata'nın ünlü buz pateni altından güldük. Orta Doğu'ya ge ldi ğimizi hissettik çoc ukların sevinçli çığlıkla rını duyapistinde Türkiyeli İran sınırına 40 kilometre uzaklıktaki Aşkabat'ta . cağım ız günler uzak değildir. Siz deyin beş yıl, ber1 diDünyanın akıl almaz değişikliklerden sonra, yolculuk yeyim on. planiarımızla birlikte değişen bir şey daha var. • yakın in sa nlarıyl a
81
SKYLIFE AUGUST
+
A~USTOS
1992
THE ART OF MAKING ICECREAM
MARAŞ'IN
SIRRI By HASAN YAG IZ
Dondurma ilk olarak nerede, kim tarafından yapıldı?
Photos ŞE M S I GÜNER
En önemli özelliği doğallık olan Maraş dondurması, benzersiz lezzetini erbabı tarafından sabırla
I cecream comes
in many flavours and textures but none is so wierd and wonderful as that made in Kabramanmaraş in soutbeastern Turkey. Wbat makes
Önce hangi sofradövülmesine borçlu. lan serinletti? Gastronomi tarihi, bu soruları net bir biThe master iceerearn makers çimde cevaplandı ofKahrama11maraş learn the ramıyor. Bütün biKahramanmaraş linen; yüzyıllar secrets at theirfathers' önce Çin lil er ve iceereanı so speciand grandfathers' knees. a/ is its alması Araplarda buzlu cbewy texture, so tat l ılar yeme acieti viscous that ropes o ldugu ve bu acietin Marco Polo tarafından Batı'ya of iceereanı can be sıretebed across the rotaşınclıgı. Tarihçiler, Büyük İskender'in de ad. In one recent display for Turkish televimeyve püresi, bal ve kardan oluşan bir sion camer~, the firebrigade wincbed up karışımı pek seveligini söylüyorlar. Donelura 30 metre high co/um n of iceereanı on a manın Anadolu'ya nasıl ve nereden geldigi fire engine /adder. lt was 48 minules bejokonusu nda da kesin bir bilgi yok. Dört kure the iceereanı me/ted and the co/umn şaktır donclurmacılıkla ugraşan bir ai lenin cal/apsed in the b/azing summer beaı. oglu o lmak la övünç duyan Maraştı usta An iceereanı whicb can be manipu/ated Mehmet Sait Kambur, "Declelerimizin bize in this fasbion has got to be dif.ferenı. Altanlatt ı gına göre; eskielen kışın clag yamaçlabougb Kahramanmaraş iceereanı is made rına yagan kar kovuk ve ınagaralara dolduand so/d in other Turkish cities, notbing rulur, üstü çalı çırpı ile kapatılır , böylece can beaı the rea/ tbing because the ingreyazın eriınemesi saglanırınış. Yaz gelince bu dienis are unobtainab/e elsewhere. kar, şehirden katır sırtında taşınan meyve All Turkish icecreams-as opposed to fruit suları , özellikle de Maraş'ın üzüm suyundan sorbets-are made witb salep, the dried and yapılan pekmez ile karıştırılır ve ycnirıniş. ground root of a wild orcbid (tubera sa/ep, Karsambaç adı verilen bu serin karışım, bilOrcbidaceae) . Wbat makes the Kabradigimiz kadarıyla dondurmanın atası. Daha manmaraş version so dif.ferent is the mi/k sonra Osmanlı saraylarında ahçıların kuvvet of water bujfa/os wbicb have fed on sage, macunu hazırlarken kullandıgı sahtebin de mi/k vetch and' orcbids on Mount Ahır. bu karışıında kullanılması ile bugünkü don7bis mi/k, say the experts, has a g/utinous durmaya gelinmiş" diye anlatıyor Anadoqua/ity and arama quite un/ike any other lu'da dondurmanın tarihçesini. mi/k. Once you have got tbese all you neBugün dondurma, gerek dört başı mamur ed is sugar and that vi ta/ ingredient ... sofralarda vazgeçilmez· bir "son tat" olarak , ski//. gerek en sıcak yaz günlerinde kısa süreli de Kahramanmaraş iceereanı maker Mehmet olsa "serin bir sığınak" olarak çok tüketilen Sait Kambur wil/ing~y di..~closes botb ingre82
SKYLIFE AUGUST
+
AC'>USTOS 1992
HOTEL
- - - -ffierit - - - ALTINEL Establishment of NET GROUP OF COMPANIES
Tel: 231 77 60 Fax: 230 23 30Telex: 44419 ebot tr Cable : Merit·Albnel 06570
Tandoğan-Ankara
bir süt ürünü. Hazırlanış ve lezzet açısın dan diger dondurmalardan çok farklı olan Maraş dondurmasının bu tüketim içinde apayrı bir yeri var. Maraş dondurmasının en önemli özelligi; dogal, saglıklı ve besleyici olması. Çünkü Maraş dondurması yalnızca süt, sahlep ve şeker karışımından yapılıyor. Süt ve şekerin insan saglıgi açısından ne kadar önemli iki gıda maddesi oldugu, salılebin de son derece besleyici bir bitki olan orkidenin kök sogan kısmından elde edildigi düşünülürse; bu dondurmanın ne kadar dogal ve saglıklı bir besin oldugu daha iyi anlaşılır. Iyi bir Maraş dondurması hazırlamanın sırrı, erbabı tarafindan "İyi süt, kaliteli sahlep, şeker ve ustalık" sözcükleriyle özedenen formüJde yatıyor. Maraşlı usta Mehmet Sait Kambur, yalnız ca Ahır Dagı'nda kekik, keven ve sahlep çiçegi ile beslenen hayvanların sütünü kullanmaya özen gösterdiklerini söylüyor: "Çünkü bu süt diger sütlerden daha kıvamlı ve elastikidir. Araması da diger sütlerin aramasından çok farklıdır. Nasıl ki, yayla sütü ile yapılan yogurt diger yogurtlardan çok daha lezzetli olursa, dondurmada da sütün lezzete olan katkısı
dients. and metho'd, but warrıs that skil/ and experience are the only way to get the same results. First the milk, salep and sugar are mixed and brought to the boil. Knowing when the right consistency has been reached, and how long to leave the mixture to stand afterwards are secrets the master iceerearn makers of Kahramanmaraş learn at their fathers' and grandfathers' knees. The next stage is beating the mixture in great pans to achieve the famed elasticity. The result is so thick that the iceerearn cannot be spooned up into cones like ordinary iceerearn but has to be cut with a special long-handled
IYI BIR MARAŞ DONDURMASININ FORMÜLÜ: "IYI SÜT, KALITELI SAHLEP, ŞEKER VE USTALIK." KAHRAMANMARAŞ . ICECREAM
tartışılmaz."
TASTE Yine Kahramanmaraş'ın Ahır Dagı'nın yamaçlanndan toplanan sahlep, dondurmada kullanılmadan önce çeşitli işlemlerden geçirilir. Toplanan sahlep yumrulan önce ipe diziJip kurutulur, sonra da sütle kaynatılır . Bir kez daha kurumaya terkedilen sahlep, ögütülmeye hazır hale ge ldiginde sert ve badem büyüklügündedir. Salılebin ögütülmesi de dedelerden görülen usullerle eski su degirmenlerinde yapılır. Geleneksel yöntemlere duyulan bu güven, yapay ve hormonlu gıdalar bombardımanına tutuldugumuz bu çagda Maraş dondurmasına yüzyıllardır aynı tadı korumak gibi müthiş bir ayrıcalık saglamıştır. Formülü tamamlayan "ustalık" ise, Maraş dondurmasını oluşturan parçalar içinde en önemlisi ve anlatılması en güç alanıdır . Sütü sahlep ve şekerle karyştırıp belirli bir ı sı da kaynatmak, kaynayan karışımın hangi kıvamda dondurma yapmaya uygun olduguna karar vermek, daha sonra karışımın mayalanması için ne kadar beklernesi gerektigini bilmek, e n sonunda da belli bir kıvama gelinceye kadar dondurmayı kazanlarda dövmek ... Bütün bunlar en iyi ustalar tarafından bilinen ve dededen taruna miras kalan ayrıntılardır.Sahlebin tadını ve aramasını bütün zenginligiyle dondurmaya teslim etmesini saglayan şey, dövme iş lemidir. "Bizler dövme işlemini de, baba ve dedelerirnizden gördügümüz yöntemlerle, dövme kazanı tabir enigirniz kazanlarda insan gücü ile yapıyoruz" diyor Mehmet Sait Kambur. "Dövme işlemine satışta da devam ediyoruz. Saatler süren bu işlemden sonra dondurma çamaşır ipi gibi uzar, ancak bıçak yardımıyla kesilerek yenebilecek kı vama gelir. Maraş dondurmasının tadını herkesin damagında bıraktıran, bu yöredeki süt ve salılebin benzersiz aromas ıdır." •
NOT TO BE MISSED. instrument with a wedgeshaped b/ade. The sa/ep used in Kahramanmaraş iceerearn is produced locally. The tubers gathered from the pastures of Mount Ahır are hung up on strings to dry, then boiled in milk and again hung up to dry. Once they are hard and the size of an almond they are ready for grinding at the region's oldfashioned water mills. It is the use of sa/ep which makes Turkish iceerearn a nourishing as well as delicious treat. Salep is richer in nutrients than most grain starches and an effective expectorant. The art of making iced desserts goes back to the ancient Chinese, and was adopted by the Arabs. At the court of Alexander the Great fruit purees and honey mixed with snow were served. The seeret of cooling without needing snow or ice was brought back from the East by Marco Po/o, and the fashion for ices in Ita/y was introduced to France by CatherinedeMedici in the J6th century. Mehmet Sait Kambur says that according to his grandfather snow used to be stored in caves in the mountains, and brought down on muleback during the summer to mix with fruit juices and grape molasses for summer deserts known as karsambac. Simi/ar puddings are related in old Ottoman court records, and one theory about the origin of the special Kahramanmaraş ice eream is that palace cooks experimented with iced salep, until then used only to make mi/k drinks and discovered icecream. Whatever its origins, however, Kahramanmaraş iceeream is a taste not to be missed. • 85
SKYLIFE AUGUST
ISA
+
A(';USTOS 1 992
A
z
E
L
o
H
T
E
L
N
A
A
T
y
L
A
.~
•
!
....... (
._«# ...
·ı
ri
The discrete charnı of civilization.~~ •.
'
r ..,
f'
ll'
1
?
... ,.. -~
~
~
., .
•
-...ı:
~·
" .• üı :~
i
..
ı
ı
-,
..
\~-
'1
~
~•
.; t
.. r
•
"\
Falez Hotel • 5 star in Antalya • 320 rooms and 22 suits with an executive business fioor for business men • Nonsmokers' fioor • 5 restaurants, a casino, and 4 bars • A 3 levelled swimming pool of 1200 mı with heated indoor pool • 4 tennis courts, tennis practice room • Fully equipped fitness center • Facilities for water sports • Golf practice court (pitch & putt, putting green, driving nets) • Facilities for international business • Seminars, conferences and banquets, completely equipped 7 halis and rooms from 25 mı to 500 mı .
.
~
FAL EZ HOTEL Konyaaltı Falez Mevkii, Antalya Tel : (9-31) 48 50 00/25 lines Telex: 56081 faiz-tr. Fax :48 50 25 - 48 50 26
Istanbul Liaison and Sale Office: Hüsrev Gerede Cad. No : 75 Tozan Ap. 0 .3 Teşvikiye, İstanbul Tel : (1) 236 13 08 · Fax: (1) 236 13 12
.;
.
o;
,.
ııııı
YiNE TEKNOLOJi,YiNE ARÇELiK
ARCEUK'TEN ,
~'
1
•
BiR BuzrolABI
RCELIK
Alısılmı sın 1
1
1
üstü nd eki tek nik donan ı m ı ve benzersiz konforu ile,
Arçelik No-Frost beklentilerinizin çok ötesinde bir buzdolabıdır. Ultra-modern şık dizaynıyla , çok fa rkl ı kullanım özellikleriyle mükemmeli arayanlar için alternatifsiz bir seçim! NO-fROST SISTEMDE: Hava, buzdolabının arkasındaki özel bölümde sogutularok ono bölmeye üflenir. Buzdolabı nda , "kuru soguk" oluşturularak , karlanma kesinlikle önlenir. Derin dondurucudo besinler birbirine yopış m oz. Ve No-Frost sayesinde, hiçbir zaman defrost işlemi gerekmez. ARÇELiK NO • FROST'UN ÜSTÜN ÖZElliKLERI: • Multi Flow. Her rolo ayrı hava
• Tekerlekleri soyesinde öne ve arkoya kolayca hareket edebilir
üfleyerek homojen soguımo soglor Hava • Kondonseri gizlidir Arkası tamamen düz ve şık görünümlüdür üfleme işlemı dolabın kopısı açıldıgında
~
otomalı olarak devreden çıkar.
t\\\l\\\\\\.
• Taze Saklama En az bir hafıa süreyle
O!»>OURUCU
et. tavuk, balık ve şorküleri ürünleri özel
SK:AKt!ıt
33
NO
~
•
•
o·c bölmesinde hıç bozulmadan
• Dijital sooı ve elektronik kontrol panosu ile şık ve zariftir
saklanabilir Besiniere "ıazeligin i,
•Elektronik kontrd parosu soyesınde, buzdolabının çolışmo~ylo ilgili dogru ve yanlışlar kdoyco sapıonobilir
dondurmadan koruma" ve "islendigi an
DÖRT YILDIZU DERiN DONDURUCUNUN DIGER ÜSTÜN ÖZElliKLERi:
pişırilebilme" ozelligını verir
• Genış don durucu ve ile çok kullanışlıdır
soguıucu
14 1O ll
• Sogutucu bölme devre dışı
• Şok dondurma 90 do ı o boyunca 24'C'Iık hava ulleı Besınlerı . çabuk dondurorak çok uzun sure bozulmadon muholozo edılmelerını
bol mesı
10glar • Ekonomık
dondurma Buzluktc çabuk bozulacak bır besın yok10
derece duşurme olonog
bırokılorok, yalnız dondurucu
• Donduıucu
kullanılabil ır
edılebılır
verır
Böylece enerl' to10rrulu 10glonır 1- 16'CI
bolmede ''' oyarlama ıuşuylo degışık ''' derecelerı elde
ARÇELIK
HUMBLED BY ANCIENT EGYPT
ESKi MISIR ve
TEVAZUYA DAVET Ümit Kıvanç, her şeyin dev, alanların sınırsız, "dün"ün dört-beş bin yıl uzakta olduğu Mısır'ı gezdi ve görüntüledi. Ömrünün önemli kısmını E verytbing in Egypt is on a On the hgyptian time scale, "yesterday" köyde , kırda, açık arazide carries you backfour or five thousand years. magnified scale. The landscape sıretebes out seemingiy geçirmiş i nsanların büyük Ümit Kıvanç took photos and şehirde karşılaştıgı ilk zorinfinitely to a borizon sbimlu k, gökyüzünü görmeyi mering in th e overpowewrote his experiences. engelleyen bunca insan yaringly brigbt sun. Tirnewise pısı nesne nin varlıgını açıklayabilme sorunu olmalı. Sonra "yesterday" carries you hackfour or five tbousand years. Ad"boyut" nosyonunda, hissinde. justing to this humb/ing scale is simi/ar to the culture sbock Mısır'da kendinizi rahat hissederek dolaşabilmeniz için daof a country dweller on his first visit to a metropolis where ha baştan bu konuda kendinizi uyarmalısınız. Her şeyin the skyscrapers black out the sky, or the urban dweller intidev, alanların sınırsız, ufkun açık, güneşin parlak-ötesi , midated by the wide open spaces. "dün"ün dört-be;! bin yıl uzakta oldugu bir diyarda kendiStrangely enougb il is not the pyramids wbose size overwhelms visitors to Egypt. Tbese national symbols are certainly nizi zerrecik gibi hissetmemeye çalışmalısınız. Çünkü Mı sı r'da temel o larak, bir "boyut sorunu" yaşayacaksınız. very large, yet "!had imagined them to be bigger is the stock reaction" of alması everyone seeing them for the .first time. Hayır , sizi en çok çarpacak olan, "genel kültür" denen ne This disconcerting impression is partly due to tbeir sbape. idigü belirsiz alanın sembol konuları arasına girmiş meş hur piramitler degil. Kahire'nin Giza bölgesinde bir tepe Since the summit of the pyramid is a mere point high above, where the structure diminisbes to a vanfsbing point, the senüzerine toplaş mı ş Keops, Kefren ve Mikerinos piramitleri e lbette çok büyük. Ilkinin yüksekligi, binyılların aşındır se of beigbt is lost. In fact the pyramid of Kbufu, largest of masından sonra hala 138 metre. Ama piramitlerin yanına the three set on a bill in Giza, near Cairo, is still 138 metres bigb even afler tbousands of years of wear and tear. Wbat is varıp da "ben daha büyük tasavvur etmiştim" demeyen more, Egypt distorts the eye:s- normal sense ofproportion long yok gibi. Bunun ilk sebebi, piramit denen geometrik cisbejare encountering the pyramids in the jlesb so to speak. min yapısından kaynaklanıyor. Yükseklik, seyredenin baMost of the "ordinary" buildings along the streets leading o.!J kışlarından kaçan, uzaklaşan , yanına yaklaşılmaz bir tepe noktasın ca cisim l eştiriliyor. Gerçekte dev bir yüzey Tabrir Square in central Cairo are larger than life. They are dilapidated but attractive, in an arcbitectural style reminisö nünüzdeki; ama küçülerek sizden uzaklaşıyor. Piramitler cent to that of other major Mediterranean cities, witb a tokarşısında hayretten yerlere düşmemenizin ikinci sebebiyse M ı sır'a ayak bastıgınız andan başlayarak gözünüzün ucb of Paris tbrown in. And the scale of tbese is diminutive muazzam büyüklüklere al ı şması. in comparison to the spectral towers of ubiquitous international bate/s soaring above tbem. Only by dint of mental e.!Jort Kahire'de merkezi Tahrir Meydanı'na uzanan caddelerin üzerinde rastladıgınız "sıradan" binaların çogu kendi çacan one grasp the real size of these buildings, in compari88
SK V LIFE AUGUST
+
ACUSTOS 1 992
pında
birer azman . Akdeniz kıyısındaki başka büyük şe ay rı ca Paris'i andıran tarzlarıyla , genellikle biraz bak ım s ı z ama güzeller (Binalar bakımından lskenderiye e lbette sadece Kahire'yi degil dünyanın şa n şöhret sahibi pek çok şeh rini epeyce geride bırakır. Ama ne yazık ki her takvim yapragı· çevrilişinde ince bir toz tabakasının daha e klenip kalınlaştırdıgı bir "tarihi örtü" var üzerinde). Kahire'nin merkezi semtlerindeki "olagan" büyüklükler bir yana, bir de bu ortalama ö lçü leri kat kat a~an , kar~ısında durup biraz hesap yapmadıkça gerçek büyüklügünü tam alg ıl ayamad ıgımı z heyulalar var. Ulus l araras ı nam sahibi otel binaları bunların ba ş lıcaları . Şimdilerde Istanbul 'un canına okumaya hazırlanan Gümüşsuyu'ndaki çirkin yaratık bunların ancak müştemelatı olabilir. Ancak Mısır o kadar muazzam bir düzlügün üzerinde yer a lı yor ki , siz, kalabalık a lı şveriş caddeleri dı:ıında hemen her zaman ufka uzanan geniş, bir ki ş i için fazla geniş, "şu ummanda bir çakı l taşı mıyım?" diye sık sık kendinizi yoklamamza yolaçan bir bakış hattına sahip olabiliyorsunuz. Çöldeki gibi. Kum tepeleri dışında hiçbir yükselti yok. Bakın bakabildiginizce. Ve sakın Mısır' ın güney sınırı yakı nınd aki ünlü Abu Simbel tapınagını görmeye uçakla falan gitmeyin. Üç saati aşkın bir süre çölde gitmenin nasıl bamba şka, hiç bilmedigimiz bir tat , bir his, bir sarhoşluk türü yarattıgını an latmak imkansız . Üstelik, bir de dönüşü var. Abu Simbel gü nümü z dünyasının geçerli deger ölçülerine göre bir "kaza" sonucu kurtulmu ~ muazzam bir eser. Biri büyük öteki "küçük" iki tapınaktan olu::,;uyor. lsa'dan yakl aş ık 1300 yı l önce, tarihin ilk yazılı antla~ınasının tarafeyninden b ildig irn iz II . Ramses'in buyruguyla yapılmış , günümüze yakın insanlık 1817'de varl ı gından haberdar olmuş , bundan yaklaşık yüzelli yıl sonnı da tutup yerini degişt irmiş. Asuan Büyük Barajı tapınagı sulara gömmesin diye SO ülkenin katkısıyla gerçekle::,;tirilen dev proje, hiçbir devlete toprak , hiçbir şirkete para kazandırmayaca k olmasına ragınen tapınagı kurtarmı ::,; . Ramses tapınagın dışına yanyana dört dev heykclini diktirirken , içerde de gezenlere yine epeyce tepeden bakan Ramses'ler kumtaşından oyulurken, 'kudret'in bundan daha ınüthi::,; bir ::,;ekilde nesn e l eştirile meyecegi varsayılmış olmalı. Ama insanlık hangi degeriere tabi o ldugu belirsiz gelişmesi i<;inde hayli farklı aşama l ara gelcliginden, Ramses'ten büyük baraj var. Evet, Abu Simbel ve onun gibi, yine baraj tarafından bogulma tehlikesiyle yüzyüze gelmi~ Filae tapınagı , yerleri deg i şti ril e rek kurt arı lını şlar. Yok olsalardı , binlerce insanı uça klar, klimalı otobüslerlc saglıklı bir konserve teknigi kullanarak Mısır'a getiren, steril dev uluslanırası otellerde "sokaktaki pislige bula~tırmadan" yatmın kaldır.ın, çirkin , yüzer apartınan l ara benzeyen tenczzüh gemileriyle il boyu nca o ta pınak senin bu kalıntı benim dolaştıran turizm şi rk etl eri pek bir şey kaybetmezdi. Mısır , lsa'dan 5 bin y ıl ö ncesinden baş l ayarak üretim, sosyal örgütlenme, teknoloji vb. bir dizi konuda şu yerküre üzerindeki uygarlıgın ilerlemesine beli rleyici katkılar yapmı::,; o eski alcınden o kadar çok miras barındırıyor ki. Mısır'ın bu tarihi zenginligiyle ilgili , birbiriyle çdi~en iki şey söylenebi lir. Ilki, Eski Mısır denen uçsuz bucaksız alemde hiç degilse derli toplu bir izienim edinmek i<;in "geldim , görüverdiın, geçiverdim" tipi bir seyahatin pek bir yararının olmayacagı ; <;ünkü heyecanla seyredeceginiz şeyle r çok fazla . Kahire'nin gübegindeki müzcyc girdiğihirleri ,
MISIRıDA
DÜNÜN TAPINAKLARIYLA BUGÜNÜN ULUSLARARASIBÜYÜK OTELLERi BIRARADA. TEMPLES OF YESTERDAY AND THE TOWERING INTERNATIONAL HOTELS OF TODAY ARE SIDE BY SIDE. son to which the 1/f.i~Y skyscraper hotels mushnxmıinJ.i in /stanhul are hut dı11arjç. The hi{yptian landscape is a vas/ jlat expanse modulated on~y hy sand dunes. So apar/ jinm the ci(y cent re of Cairo where the shopping streets are hemmed in hy huildinf.is, the vieuı sirelehes to the distant horizon in e11ery direclion . 7be sheer immensi~y ofpen.pective helilites the heholder lo an insiJ.inificant speck. 7be inloxicalillf.i experie1ı ce of making the three-hour drive across this desertlandscape lo uisilthe Ahu Simhel lemple near h;f{YfJI~~ southenı horder should 1101 he j(m;akelı for a ta me air jlight. hoıl'el'er lempting the sıwed hours miJ.ihl seem . 'Ibe Ahil Simhel is i11 fact tım mck-bl!ll'll lemples. 011e lmRe 90
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS 1992
and one smail, built in 1300 BC for Ramses ll, with whom the Hittites signed the world's
first written treaty. The monument was rediscovered in 18 17 but faced inundation under the waters of Lake Nasser when the Aswan High Dam was built in 1960. Fifty countries corıtributed to the phenomenal cost of relocating the temple complex .with itsfour 20-metre high statues of Ramses standing at the entrance. At the time this pharaoh must have believeel there was no more grandiose way of expressing his might than these colossi and the gigantic sandsıone effigies of himself within the building. At 31 metres the Rhodes Calassas built in 250 BC outdid Ramses one millenium later, but the Khufu pyramid was not beaten for height for four millenia. Like Abu Simbel, the Philae ternp/es were alsa saved from the encroachment of the rising water behind the 700-metre high Aswan Dam. Yet if they had been destroyed, it would make little difference to the tour operators who steer thousands of people araund Egypt by plane and air-conditioned coaches in a hygienic canning process, depositing them in sterilised international hotels with such well organised precision that they never have to set foot on a dirty Cairo street. Egypt's heritage is so prodigious that the lass of these monuments would mean nothing more than a minor itinerary adjustment. From the fifth millenium BC onwards the c ivilisation which made such aslaunding contributions to world art, technology and culture created innumerable monu men/s. The convoys of touris/s hurrying from ternp/e to temple, pyramid to sphinx, and up and down the Nile packed in u/Ira-modern buats, must he leji with only a blurred impression . The re are too many sights and too little time to digest them all. Cairo Museum , too, leaves one dizzied with overexposure to art treasures. The fabled bu rial hoard of Tutankhamen, the young pharoah ( 136 1-1352) who died soan ajier his accessiO/I at the age ofeleven, are modest by Ancient Hgyptian standards. His was the on(y hgyptian royal tomh to remain suhstantial~y intaci to modern times, and the superb design and crajismanship of the jewellery and artefac/s are outstanding . A couple of minutes fooking at each can hard~y do them justice, yet even at that rate the visi/or is defeated by the quanti(y. Hall ajier hall, showcase ajier showcase, smail statues, large statues, reliej.~, carriages, mummies, jewe!lery ... enough to hedeck several mııseums. . At least as much again has heen plundered, not by ancient tom h rohhers. hut hy modern archaeologists. just as shiploacts ojfriezes, statues and ebu nks of temple have heen spirited awayfrom Turkey's ancient cities, so Hgypt has los/ inestimah/e treasures. 'l be statue of Ramses in Memphis, capital oj'Lotuer l!i{ypt, u ıas hought hackfrom the USA hy the l!i{yptimıs . If the 70-metre lonf.i, 23-metre hif.ih ·'Phirıx at Giza is
nizde ba~ınıza neler geliyor, biliyor musunuz? Tutankamon hazineleri diye bilinen , aslında gene.; ya:jta ö lmü ;:; önemsiz bir firavunun mezarında bulunmuş, dolayısıyla Eski Mısır ölçülerine göre mazbut bir koleksiyon o lu şturan değerli ewa arasında, renkleriyle , tasarımıyla bütün her türlü benzeriyle rekabet edebilecek takılar bulunuyor, mesela . ller birine birka<.; dakika hakmak istiyorsunuz haliyle. Bu durumda yatağı ınüzeye sermeniz gerekebilir. Bitmek bilmeyen salonlar, dolaplar, raflar , bölmeler boyunca 91
S KYUFE AUGUST
+
AGUSTOS 199 2
Büyük Sfenks ile
arkasında
Kefren'in piramidi. 1 The Great Sphinx,
wiıh
the Khafre pyramid behind.
küçük heykeller, büyük heykeller, kabartmalar, arabalar, mumya kılıfları , süs eşyası.. Kahire Müzesi'nden birkaç müze yapılabilir. Şimdi ele işin öbür yüz(i: Eger Türkiye'deki antik ~ehirleri biraz dola~tıysanız hemen işin başında farkına .varmışsınızclır ki, "Üçüncü Dünya'nın yagına lanm ası" aslında bir kitabın clcgil, sekiz-on Britannica boyutlarında bir ansiklopedinin adı olabilir. Mısır'ın pek çok hazinesi ele Batı müzelcrincleclir. Patara açık larına savaş gemisi çekip Anadolu'nun tarih zenginligini sandık sandık yagmalaclıkları gibi , Mı sır'da da bulduklarını kapıp gütürmüşlerdir. Aşagı Mısır baş!;iehri Menıfis'deki Ramses heykclini Mısırlılar götürüldüğü ABD'den para ödeyip geri almışlar. Giza'da , piranıitlerin yakınında bi.ı l unan 70 metre uzunluğunda 23 metre yüksek li ğindeki me~hur Büyük Sfcnks En büyük piramit: Keops'un mezarı . 1 The largest pyramid, tomb of Khufu or Cheops. yerinde duruyorsa muhtemelen gütürülemediğ ind cn. Afrika'nın içlerinde. Yengec,· Dönencesi civarında bembeyaz ı şıktan gözlerinizi kısarak korunup stil/ in place, it is only hecause there was not a ship large binlerce yıl öncesinin sanatına hayranlıkla bakarken karşı enough to carry it o.ff. In the depths of North Africa, near the nı zda "buradaki şu şu heykcller de Louvre Müzesi'ndcdir" Tropic of Cancer, straining one's ryes against the hlinding levhası görmek insana hiç de iyi gelmiyor. Bugün o muazwhite sun to examine works of art and architecture which zam düzlükten göğe. piramitlerin ve dev tapınak duvarlahave withstood the wear of thousands of years, it is a shock rının değil, steril uluslararası otelierin yükseliyor oluşuna to see Iabe/s explaining politely that the statue of such and bakıp her ~eyi doğal ını saynıalı' Yoksa. dünün tapınakla such which should have stood there is in the Louvre. rıyla bugünün otellerini kar~ılaştırıp niçin alçakgönüllü Should we just sh mg at the changes which have put streamolamadığımızı mı düşünmeli' Mısır'a gitmeye niyetiniz varlined international hate/s soaring out of Egypt's immense sa. sürekli ctrafınızı saran turistik hizmet erbabından kojlatness into the sky, in p lace of ternp/e walls and pyramids' nınnıak için kararlı bir şekilde "hayır'" demeye kendinizi Or should we compare the ternp/es of yesterday with the hoalı!;itırmak kaydıyla , sizi "sokak"tan uzak tutacak "steril" orte/s of taday, and wonder why humility is not one of mantamlardan kaçınınanızı tavsiye ederim. Aksi halde Kahiki nd 's virtues? 7be plethora of Ancient Egyptian monuments re' nin müthiş Felafel Lokantası'nda birbirinden nefis yeand treasures should not be altawed to eclipse the Egypt of mekler yiyemeycccksiniz ve Mısırlı ların , işin içine turistik taday. Escaping the clutches of domineering tour guides is ili şki girdiği i~·in biraz can sıkıcı olabilen "lxıhşiş"çi l erdcn essential to see downtoum Cairo, where one can enjoy the iba ret o lm adığını. güleryüzlü, sıcak. kavga sevmeyen , delectable food of the Felafel Restaurant, and the friendly, komplekssiz insan lar olduklarını iiğrcnemeyeceksiniz. • easy-going company of the Egyptians. • 92
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS
ı 992
Geceleme ,
toplantı
salonu, yemek, ikramlar.
Bir "business problem" 108 $'a nasıl çözülür? İşte 11 business problem11 ... Geeeleme de gerektiren bir iş toplantısı düzenleyeceksiniz. Toplantıya katılacaklarakalacak yer sa~amak ... Toplantı mekanı aramak ... Toplantıya katılacakları en iyi şekilde ağırlamak ..
Ve işte 108 $'a çözüm. Divan Oteli'nin iş dünyasına sunduğu çok özel bir imkan: Divan Özel Toplantı Paketi *. Her türlü toplantı ya da etkinliğiniz için, • Divan konforu ve titizliğiyle döşenmiş odalar • zengin büfe kalıvaltı • günde iki kez kahve ikramı •özenle döşenmiş toplantı salonlarımızdan birinin tam gün tahsisi •toplantı yorgunluğunu gidermeye yardımcı olacak özenle hazırlanmış set menü öğle yemeği'nden oluşan bu özel paketimiz, kişi başına günde 108 $. (Tek kişilik odada, servis ve KDV dahil.) Çok yakından tanıdığınız Divan kalitesi, seçkinliği ve konukseverliği ... Mutfağımızın uluslararası şöhrete sahip lezzeti özel ikramlarımız. Bu özel imkandan yararlanmak için, lütfen 231 41 OO'dan Başar Eryöner'i arayınız. • İş dünyasına sunduğumuz bu özel imkan, minimum 8 oda tutulması kaydıyla geçerlidir.
;!' y
... \
DiVAN (@) OfELİ ~
*****
MEMBER OF
~
)?EXP -
STElGENBERGER Rf.sERvATION SERvıcE
~2
TÜRK MUTfAGt RESMi TEMSiLcisi
rst e rest CASINO MARMARA
iSTANB~~
~j
g/V
THE MARMARA
!aştırma - konaklama - seyahat acentalıgı üçlü sacayagmdan o lu şan turizm sektöründe , ulaştırmayı temsil eden Türk Hava Yolları'nın ayrı bir yeri vardır . THY, kuruluşu nun 60. yıldönümünde ülke ekonomisine yaptıgı katkıların yanı sı ra ülkemizin uluslararası alanda tanıtımında da önemli rol oynamak-
eksikligi duyulan yetişmiş eleman sıkıntısının çözümüne önemli kat-
U tadır.
gi ulus l ararası konferansa THY'nin katkısı takdire degerdir. Turizmciler zaman zaman THY'yi eleştirse de, bu e l eştir il er inin nedeni ku rumun bizler için taşıdıgı önemden k aynak l anıyor. Yoksa THY'nin peşpeşe
BAŞARAN
ULUSOY
(7ÜRSAIJ IJAŞKAN/J
Bu noktada, geçtigirniz aylarda Amerikan Seyahat Acentaları Birligi'nin (ASTA) İstanbul'da gerçekleştirdi
kılarda bulunmuştur. Şu sıralarda
••
TÜRSAB ile ortaklaşa yürütülen Tur Operatörü Yetiştirme Kursları da yine sektörün yıllardır ihtiyacını duydugu önemli bir eksikligi giderecek ve bu alandaki boşlugu dolduracak bir etkinliktir. Öte yandan THY'nin hergün artan yolcu trafigine daha iyi hizmet verebilmesi için, artık yetersiz gelmeye başlayan İstanbul Atatürk Havalimanı'nın genişletilmesi konusunda hazırlanan projenin de
TURK TURiZMi
gerçekleştirdigi at ılıml arı
en yakından izleyen ve bu atılımlardan en çok memnun olan yine bizleriz. Örnegin, THY'nin son yıl larda hız verdigi yeni uçuş noktalarının açılmasını yakından izliyor ve bu girişimleri takdirle karşılıyoruz .
T
Aynı şeki lde havaalanlarında yaşa
nan kimi sorunların çözümlenmesi konusunda kurumun sektör temsilcileri ile sagladıgı diyalogun olumlu sonu çl a rını da hep birlikte yaş ı yoruz. THY'nin turizm sektörü temsilcileri ile geliştirdigi saglıklı diyalog sonunda yeni Kargo Binası'nın hızla tamamlanıp Hac Terminali olarak hizmete sokulması yaşadıgımız en son güzel örneklerden biridir. Bu çerçevede, Hac Terminali'nin bundan böyle Charter Terminali olarak hizmet vermesi konusunda yöneticilere götürdügümüz öneriye sıcak bakıldıgını biliyoruz. Sanıyo ruz bu konu da kısa sürede ele alı narak sonuç landırılacaktır. THY'nin turizm sektörüne sagl adıgı bir diger önemli katkı ise hiç kuş kusuz egitimdir. Özellikle bilet satış konusunda, THY, sektöre yönelik egitim programları ile bu alanda
ve
H Turizmci/er zaman zaman 1HY''yi eleştirse de, bu eleştiriler kurumun bizim için taşıdığı önemden kaynaklanıyor.
1HY'yi en çok destekleyen yine biz turizmcileriz.
y mının
zamanında gerçekleştiril
mesiyle , THY yönetiminin büyük başarı kazana. caklarına inanıyoruz. Bu konuda bizlere düşecek her görevi yerine getirmekten de onur duyacagımızı belirtmek isteriz. Zira, Atatürk Havalimanı'nın her bakımdan diger uluslararası havali manları düzeyinde olması b izleri de onurlandırır. Bu konuda THY yönetiharcadıgı çabaları takdirle
karşılıyoruz. Aslında ,
belirtmeye çalıştıgımız sayfalar dolusu etkinlik ve girişim lerini sayabilecegimiz THY'nin biz burada yalnızca son birkaç girişi minden söz ettik. Ama, biliyoruz ki THY'nin hemen hemen hergün buna benzer pek çok etkinligi olmakta ve bütün bu etkinlikler ile hem ülkemiz ekonomisi hem de turizm sektörüne olumlu katkılarda bulunmaktadır.
Evet, THY hem ulusal havayolumuz o ldugu için, hem de üçlü sacayagından oluşan turizm sektörünün önemli ayagı oldugu için bizlerin gözbebegidir. Zaman zaman el eşt irilerimiz olsa da, THY'yi en çok koruyan, kollayan ve destekleyen yine bizleriz. Çünkü THY gibi bir ulusal havayolu olmadan turizmin ge li şemeyecegini biliyoruz. Bütün THY üst yönetim ve çalışan larına başarılarının devamı dilegi ile. •
96
SKYLIFE AUGUST
+
A<:öUSTOS 1 992
.. .Lütfen dil<l<at ... Attention please ... Bitte Achtung ... Attention s'il vous pla1t. .. Only
Yapı
Yapı
Kredi ATMs (Automated
Kredi'nin "24 saat
Teller Machines) are at your service in
anlayışının
Turkish airports. Furthermore only
havaalanlarında
Yapı
hizmetinizdedir.
Kredi ATMs are connected to VISA.
MasterCard/Eurocard. Plus System and Cırrus international ATM network.
ürünü olan Telebankalar. da günün 24 saati
Yalnızca Yapı
Kredi'nin. Türkiye'nin 6 büyük havaalanında sundu~u bu "özel hizmet"ten tüm Telecard. Genç Telecard ve
You may obtain instant cash from Yapı
bankacılık"
Yapı
Kredi ATMs located in the arrival halis
Kredi kredi
kartı
sahipleri yararlanabilir.
of Istanbul Atatürk. Ankara Esenbo~a. !zmir Adnan Menderes. Dalaman. Antalya
Istanbul Atatürk. Ankara Esenbo~a. !zmir Adnan Menderes. Dalaman. Antalya ve
and Adana airports.
Adana havaalanlarının Iç Hatlar Geliş
Yapı
Terminalleri'nde. Türkiye'nin dört bir yanında ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde
Kredi ATMs are alsa available
24 hours a day. at 41 O convenient locations in Turkey and the Turkish Republic of Northern Cyprus.
"'WPius
"'llllllllllsystem
Have a nice flight.
bulunan 41 OTelebanka'dan
diledi~iniz
an
para çekebilir. para ya da çek yatırabilir. havale yapabilirsiniz. Telecard sahiplerine güzel bir haberimiz daha var! .. Telecard 'm1zla artik, dünyanm pek çok ülkesinde, milyonlarca
kişiye
hizmet
veren uluslararasi Plus System 'e bağli 76.000 ATM/otomatik vezneden de para çekebilirsiniz.
Iyi u ç uşları
'ı'AI'I
K REOı
~
YAPI~KREDi
"hizmette
sınır
yoktur"
Okyanus serinliğini yaşamak için ...
•
••• ALARKO KAT KLIMASI """ . .. .. YAZ SICAGINA SERIN COZUM ••• #
ALARKO KAT KLiMASI sessiz, çok sessiz çalışarak yaz sıca ğında yaşadığınız ortamiara keyifli bir serinlik verir.
Uzaktan kumanda edilir.Tek bir cihazla birden fazla
=-~
-- -
~
- -- -
--"
---------------------
~~~~
-
odada size okyanus serinliği yaşatır.
~ ~ 16~~~© ~ALFENAŞ
ALARKO FENNi MALZEME SATIŞ VE iMALAT A . Ş . - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - ISTANIIUL N.ca~bey Cad. Na:84 80030 Karaköy - ISTANBUL Tel: 25ı 84 00 PSX Tolgra~ SVEOO TÜRK- ISTANBUL Tolox : 24006 all. ~ Fax : 244 ı5 23 ANKARA s.dat Simavi Sol<ak Na :48 06550 Çankaya - ANKARA Tol : 440 79 ı O / ı O hat, Tolgra~ AlARKO - ANKARA Tolox : 42 3B3 asa ~ Fax : 440 79 30 1zM1ıı Gazi S..lvarı Ego Han Na : 3/6 35250 · IZMIR Tol : ı 3 25 60 /6 PSX Tolgral : AlARKO - IZMIR Tolox : 53 582 asi ~Fax: 4ı 55 ı 3 ADANA Ziyopaıa Bulvan Çelik Apt. No :25/5 · 6 Oı ı 30 AOANA Tololon : ı7 62 23 · 14 ı5 sı /82 Tolgrof : AlARKO- AOANA Tolox: 62 785 alad ~ Fax : ı 3 05 84 ANTALYA Anafonalar Cod. Na: ı5ı/ı 07050 ANTAlYA Tol : ı6 99 46 · ı6 99 47 Fox : ı6 70 32
覺 BLACKSEA ~
TURKIZ
HOTEL T
KEMER el: (3214) 42 30
::entral .l nformation ANTALYA: (31) 48 86 38
c (lntematfonal-.31-47 49 14). (31) 47 49 14
JUNKET DEALS, SPECIAL 7 DAY DEALS, WEEKEND DEALS, DISCOUNTED RATES.
.,
GÖKSU VE KÜÇÜKSU DERELERİ İN ARASINDA, ÜZERİ FUNDALIKLARLA KAPLI YÜKSEK TEPELERLE ÇEVRELENEN KÜÇÜKSU, BOGAZİÇİ' DEKİ MESİRE YERLERİNİN EN Ü LÜSÜYDÜ. BİRÇOK KİTABA KONU OLAN VE ÜZERİNE ŞARKlLAR BESTELE EN KÜÇ Ü KSU'DAKİ YAŞAM DİLLERE DESTA
DI.
KÜÇÜKSU
the SWEET wATERS
of .
AsıA /l v AYŞE P E K I N
THE MEADOWS BETWEE THE GÖKSU A D KÜÇÜKSU STREAMS O THE ASlAN SHORE OF THE BOSPHORUS WERE IN PAST CENTURIES A CELEBRATED EXCURSION SPOT. THE ELEGA T İSTA BUL LADIES I THEIR COLOURFUL FERACES HA VE GüNE BUT THE MEADOWS A D THE SUMMER PALACE OF KÜÇÜKSU REMAI .
üçüksu K asrı'nın ye r aldıgı "Ka ndil Bahçesi", 16. çok sevilen bir "hasbahçe" olmuştur. l3u yüzyıldan sonra çeş itli zaman larda buraya köşklcr ve kasırlar inşa ed ilmi ş tir. Bogaziçi'ne ve Küçüksu'ya gönül vermiş Osmanlı padişahlarından biri de ll. Mahmud'd ur. Bu sevgisi, sa ltanatı sı ra s ında Bogaz kıyılarını süsleyen saray, köşk ve kasırl a rın im a rına vercligi önemden fazlasıyla anlaşılmakta dır . Zamanla özel kişilerin eline geçmiş olan eski Beylerbeyi Sa rayı'nın arazisini satın a lıp , üzerindeki yerleri yıktır mış , yeri ne büyük bir saray yaptırmış. Beşiktaş Saray ı 'na yeni ye rler ek l etmiş, ge n işletmiş. Kasırları ih ya etmiş. ı 752 tarihinde I. Mahmud için yapılmış olan Göksu Kasrı'nı da o nartmı ş ve burada birçok a lemler düzenlemiş. Bugün bildigimiz kasır ise 1857 yılında, Sultan Abdülnıecid zamanında tamamlanmıştır. 1893 yılında, Ingiliz elçiliginde görevli o lan oglunu ziyaret etmek üzere kocasıyla birlikte lstanbul'a gelmiş olan Mrs. G. Max Müller, buradan Londra'ya yazd ı g ı ve daha sonra bir kitap haline getirilmiş olan m e ktuplarının birinde, Bogaziçi'nde yaptı g ı piknikieri anlatmakta. Kendisi "zat-ı şahanelerinin büyük bir lütufta bulunarak kendilerine tahsis ctmiş oldugu iki tane beş çifte kayıkla" geçnıi ş l e r karşı tarafa: "... Kayık, Anadolu kıyı l arında bir burnu yal ayanık kuvvetle akan
n ıhe sbore of ıbe Bosphoms al Cök.~11 was once an imperial park known as Kandil Bahçesi or Lan/em Carden, which became cı favourite resarı of !he s/11tansfrom Ibe 16ıh cenlwy onwards. 7be s11mmer palace h11ill bere fo r Mahm11d 1 in 1752 and la ler repaired by Mahmud ll in !he early 19/h cenlwy was ı he scene of many splendid garden parıies. The Küçı'iks11 Palace llOU' standing here was buill in 1857 for Su ltan Ahdı'ilnı ec id . 7bis palace, which has recently bee11 opened lo !he p11blic, is described by Mrs C. Max Mu/ler. wbo ca me ıo vis il her son al ı he Brilish Embassy i11 1893. Her book, "Le//ers from Colls/tt lllinople" COitlains an accounl of her vis il, for wbich !he Silila ll provided lwo caiq11es wilh jive banks of oars. and in ıb ese she and ber parly c1-ossed the Bospborus lo Cökstt: ~'Ajier a ıremendous hclll/e agai11s1 !he Jreachero11s c/lrre111s which grazed a headland on !he Asitın shore, !he caiq11e et'elıluat~v reached Ka ndi/li. Here u ıe he11bed at ıhe jetzy lo cal/ec/ same friends, and.final~y an bo11r laıer uıe arrived al Jbis magn!ficenl pa/ace cons/rucled eıı lire~y o.f marhle. \Vhi/e ıhe servan/sprepared !he foad which uıe had hrollghı by caiq11e, we we111 amı11ıd ıbe hllilding. On eacb floor was tt pleasing bali Sil rroıuıded by fo ll r rooms. and in !he hasenıenı u•ere panlries and o.Dices. 7be rooms u•ere .f11rnisbed in admirable /as/e. 7be carued ıables , chairs. cbesls of drawers and pier Iabfes i11faid ıl'ilb moıher-oJ~pearl u•ere eacb a masıerpiece. The cıtrlaiiiS u ıere of jlne sifk.ç, embroidered jinm ıop lo bol/om in gold ıhread, Imi Ibe jloors u•ere en)fre~)' bare, noı a caıpeı ıo be seen . 1/ou•etıer, Ibe parq11e1 li'CIS polisbed lo a high sheen. 77.Je h11ilding uıas e1ılire~)' /mill c!f' marhle, as u ıere Ibe wa/ls SIII"''OIIIIdiiiP, ıhe gaı·de11. Hac h of' Ibe follrgaleways i11 Ibe cenlre ofıbefimr uıalls were alsa made c!f' e:x:quisile~v canJed marhle ... " Tbe Ju•o s/reams u•bicb jlou• dou'll fmm !he bil/s across ıbe G'öks11 nıeadows and i1110 !he Bosphorus, !he G'öks11 c111d Kı'içı'iksll. u•ere known lo E11ropeans as Ibe Sıuee/ \Va/ers of Asia. 77.?e ualley heıween /bem, sbaded by groues of cypresses and planes, u•as a pop11 far resarı and picnic placefor Isımı hill socieıy . .fllsl lo !he so111h was ıhe caslle c!f'Anadolll Hisan. and on !he opposile sbore Ibe magnijlcenl casıle of Rumeli //isan. 7be graceflll haroq11e founlain 11ex1 ıo Kı'içı'iksıt Palace pmvided .fresb u•aler for Ibe picnickers. "We spenl a long li me
yüzyıldan iıı.·baren padişalılar tarafından
O
K
şeytan akıntılarıyla
büyük bir mücadeleden sonra Kandilli'ye geldi. Buradan bazı arkadaşlan almak için iskeleye yanaştık. Ve nihayet, tamamıyla mermerden yapılma bu şahane kasra takriben bir saat sonra varmış olduk. lli znıetkarlar, kayıkla getirmiş o ldugumuz yemekleri hazırlarken biz de binayı gezdik . ller katta güzel bir sofa ve etrafında dört oda bulunuyordu. En altta kilerler ve ofisler vardı. Odalar büyük bir zevkle döşenmişti. Oymalı ve sedef kakmalı masalar. sandalyeler, çeknıeceler ve konsollar, hepsi birer şaheser cli. Perdeler de baştan başa sırnıa işlenıeli, güzel ipekiiierden yapı lmı ştı. Fakat, zemin tamamıyla çıplak olup, yerde hiçbir halı yoktu. Yalnız parkeler çok iyi cilalanmıştı. Binanın bütün duvarları nıermerdendi. Ayrıca çok bakınılı olan halıçenin etrafın ı çeviren parmaklıklar da mermerdencli. Bahçenin dört duvarının ortalarında bulunan dört kapı da çok güzel oynıalı mermerden yapılmıştı ... " Istanbul 'un en sevilen ve en çok gidilen nıesire yerlerinden hiri yıniş Göksu. Boğaziçi nıesiı·elerinin ele en ıneşhu-
ııTürkiyeıd ki kadınları toplu bir halde iken bundan daha yakın görmemiştim. Herkesin yüzünden, eğlendiği belliydi.ıı
N!iss Pardoe remarks thal nowhere else cem/d Ibe Iraueller leant more ahout the hahits qj''litrkish u·omen tha1l al Göksıt. 102
SKYLIFE AUGUST
+
A(';USTOS 1992
ru. Göksu ve Küçüksu çay l arının çevreledigi, sık servilerle örtülü , bir ta rafı nda Anadolu Hisarı, tam karşısında Rumeli Hisa rı yer alan , ü zeri fu nda lı k t a rl a dolu yüksek tepelerle çevre t e nmi ş mis gibi bir yer. Kas rın ya nı s ı ra bu mesire yerinin başrol oyuncularından b iri de çeş m ey m iş. "... Beyaz mermerden yapılma arabesk ta rz ı oyma lar ve birçok kitabe le rl e kap l ı güzel çeş meyi de uzu n uzu n tetkik etti k. Bu çeşme saray duvarlarının dışın da ge ni ş çay ırlı g ın ke narında, bütün Göksu Deresi boyunca yeti şen deg i şik cins çınar agaç:larının gölgelecligi bir yerde yaptırıl m ı şt ı. Maalesef günlerden cuma degildi. Zira yaz ay l arının cuma günlerinde bu vadi grup grup, yere sarı lmış halı l ar üstünde oturan, kahve, sigaralarını içen Türk h a nı m l a rı yla d o l a rm ı ş ... " Mrs. G. Max Müller, bu isteginde h a klı o lsa ge rek , çü nkü kaynaklardan okudugumuz kadarı yla Küçüksu mes iresinin gerçekten de kendine özgü bir
examining the beautiful fountain of white marb/e enlirely carved with arabesque designs and numerous inscriptions. 7bis f ounlt(lin is beyand the wat/s of the palace on the edge of the broad meadow, at a poinl where the distincıive plane trees which grow along the banks of the Göksu river throw their shade. Unfortunately it was not Friday, when the valley is apparently fi//ed wilh groups of Turkish ladies silting on carpets spread on the ground drinking coffee and smoking," wrote Mrs Max Mu/ler. lt was indeed a pity that she missed this sight, because according to contemporary accounts Göksu was an unforgettable experience. Haluk Şehsıwaroglu, in his "Bogaziçi'ne Dair" tel/s us that during the Iate 19th and early 20th centuries Göksu river would be fi/led wilh boats carrying Istanbul 's public figures and /adies offashion. Anather foreign visilor, Miss j ulia Pardoe, arrived iıi Istanbul wilh her father in 1835. She was so struck by the city's beauty that she scrapped their original itinerary and stayed here for n ine months. In her book "Beauties of the Bosphorus", she devates a chapter to the delights of Göksu, which she compares to Arcadia: ''All ranks alike frequent this sweet and balmy spot. The Sultanas move along in quiet stateliness over the greensward in their gilded arabas, drawn by oxen glittering with foil, and covered with awnings of ve/vet, heary with go/d embroidery and fringes; the light carriages of the Pashas' harems rol! rapidly pası, decorated with jlashing draperies, the horses gaily caparisoned, and the young beauties within pillowed on satins and velvets, and frequently screened by shawls of immense value; white the wives of many of the Beys, the J:.ffendis, a11d the Emirs, leave their arabas, and seated on Persian caıpets under the leafcanopy of the superb maple-trees which aba u nd in the valley, arnuse thenıselves for hours, the e/der ladies with their pipes, and the younger on es with their hand-mirrors; greelings in nu merable take place on all sides; and the ilinerani confectioners and water-venders reap a rich haıvest. "Ibe Fountain of Guiuk-Suy standsin the nıidst of a daub/e avenue of trees, which fringe the border of the Bosphorus. lt is built of delicafe white marble, is extremely elegant in design, and elaborately ornamented wilh arabesques. Ibe spot. which il adorns is apoint of reunion for the fair id/ers of the va/ley, when the evening breeze upon the channel renders th is portion of the g/en more cool and delicious than that in which they pass the earlier hours of the day; and is only separated ji·om it by the st rean·ı already named, which is ıraversed by a heavy wooden bridge. "7be who/e coup-d'oeil is charming; slaves hurry bither and thither, car-
h avas ı varmış .
"Küçüksu Deresi 19. asrın sonlarında ve 20. asrın başların da Istanbu l'un meşhur şahsiyetlerinin, tanınmış hanıme fend ilerin in piyadeleriyle, sanda ll arıy l a dola~tık l arı b ir yerd i. O dev ri n bütün güzelligi , zevki bu tenezzühlerde bu lunurdu" d iye yaz ı yor Haluk Şehsuvaroglu , "Bogaziçi'ne Dair" adlı kitabında. O devrin güzelliklerini bize tüm heyecanıyla yeniden hissettiren , yaşatan b ir başka Istanbul hayranı da .Miss. Pardoe. 1835 yı lınd a babas ıyl a bi rl ikte bir Akdeniz gezi gemisiyle lstanbul'a gelmiş, bu şehrin güzelligine vurularak bütün yoleLiluk plan larını degiştirmiş ve 9 ay kalmış . Iki yı l sonra yayınlad ı g ı "The City of the Sultan and Domestic Manners of Turks" ad lı kitabında Küçüksu'yu uzun uzun an l atm ı ş: Kayı kç ını z, b u ran ın hoş serinligi ile ferahlayarak , kayı çabucak, bas ı k b ir köprüye dogru çeker. Bu köprü , elerenin e n da r kısmında Göksu Vadisi'nin iki tarafını birbirine baglar. Tatil gününü geçirmek isteyerek buraya gelen bi rçok kimse , ögle güneşinin kızgın s ı cagında , burada top l an ıd ar ve üzeri bol arabesk işli , çok güzel beyaz merıner çeşmeden su içmek ve Bogaz'dan esen rüzgarla ferahlamak için akşama kadar kalırlar" . 19. yüzyılın Küç üksu'yunu b ize birinci agızdan aktaran bu yaza rla r, insan manzara l a rı n ı da , hoş gözlemleriyle zengi nl eşti re re k , tüm ayrın tıl arıyla anlat ı yorlar: ".. Burası , gen i ş bir salıayı kap layan çimenli k bir yerdir. Burada h a n ım l a r seccade lerini yaya rla r, araba ile gezerler, uzun süren yaz günü nü geçirirler. Bu çimenlik ile Göks u Deresi a ras ın dak i kü ç ük saha yı kaplayan s ı k bir agaçlık vard ı r. Bu agaç lı g ın arka
"...
gı
S ık
tam
karşısında
servilerle örtülü , bir tarafında Anadolu Hisarı , Rumeli Hisarı yer alan , üzeri fundalıklada dolu yüksek tepelerle çevre l enmiş mis gibi bir yer. ıo4
SKYLIFE AUGUST
+
AC'iUSTOS
ı992
PHILCO FRT ı 50, 260,320, 400 ve CB ı 8/ ı 5 buzdolaplarıyla
kutuplara uçar gibisiniz !
PHILCO FRT 150
PHILCO FRT 260/2TC
PHILCO FRT 320/ 2TC
o 150 litre o Ro ll - Bond evaparatör o Sessiz ko mpresör o Kullanı ş lı ü<; t tabla
o 260 lıtre o Tropıkal soğ utma o Çığienmeyi ö nl cyen rez ı s tan s o Tam otoma tık clefrost
o 320 litre o Tropikal soğutma o Tam o t o matık defrost o Her kullanıma uygun raf düzeni
PHILCOII
.
----
100 Yılın Markası
PHILCO FRT 400
PHILCO CB 18/15 C
o 400 lıtr e o Tropıkal soğ utm a o Tam o tomalik defrost • Ayrı meyve ve ~ebze lık
o 320 lı tre o Çöl sıcağında kutup sağuğu sağ lay a n derın dondurucu o Bırbınnden ba!lıınsız çalı~abılen derın d ondurucu ve ">Oğu tma bö lüml e rı • Öze l ı -; ı u ya rı ı ş ı ğı
mPEKEL
Dört yıldızi ı PHILCO , en sıcak havalarda bile buz gibi soğ utur, kutup sağuğu sağlar. iyi ko runmuş , taptaze yiyecekler, serin içecekle r için birbirinden şık, sağlam , kull anışlı tam 5 PHILCO var. Hepsi de Türkiye'de
yaygın 250 PHILCO Yetkili Servisi 'nin güvencesinde ve bir yıl garantili .
1.1. lı::
Yetkili Satıcıları ' nda Pekel Bölge
Satış
Müdürlükleri
Istanbul : 11) 274 71 86- 274 7t 87 o Ankara: (41 43t 89 30 (6 hatl lzmlr : (51)63 17 43-220586-226401 oAdana :(711133601-133817
PEK EL A Ş bır
\IESIR Şirketler Grubu kuruluşudur
"All ranks alike ji-equent this sweet and halnıy spot. The Sultanas nıove along in quiet stateliness ouer the greensward in !heir gilded ara has ... " tarafı
erkeklere ayrı l mı ş O nlar, burada ve kendilerinden çok k o nu şa n eşlerinin yaptıkları de dikodulardan uzak, çubukl arıy l a şerhetl e ri ni içip kavun yiyerek eglenirler , buras ı bu hali yle dünyan ın en görü lecek yeridir. "Bir yanda , yumuşak ç imenle rin üzerinde n sul -
ying water from the foım lain to !h eir respecti ve mis/resses in covered crystal goble/s or vases of . wrought si/ver. " Miss Pardoe remarks that nowhere else could th e Irave/ler team more about the babi/s of Turkish women than at Göks u , where "!heir yashmaks are /ess scmpulously arranged. they are nıore accessib/e to st ra ngers. and th ey do the honou rs of their lovely valle_y with a genlle cou rtesy extreme~y pleasing." Not }us/ the e/ega n/ /adies on excursion, bul the many vendors of re.freshnıen/s and entertainers caught Miss Pardoe's allenlion. 7be meadows were evidently a hive of activity, as she deseri bes: "Fruit-merchants pass and repass wilh amber-coloured gmpes and go lden melons; Sc/avonian musicians collect a croıud about them, which disperses th e next moment to throng raund a gang of Bedouin lum hlers; semdjhes gallop over the soft grass in pursuit of !heir employers; carriages come and go noise/ess/y along the tıuf al the beck o.f !heir fa ir occupanls; a ]lee/ of caiques dan ce upo n the ripple reac(y lo convey a portion of !heir reveliers to !heir homes 0 11 the t.'uropean shore: and the beams o.fthe bright sunfa//jii/1 on the turret/ed tozuers of Ibe Cası le of Europe, 0 11 the opposile side of the channel, touch ing !hem wilh go/d, wıd contrasting yel more powerjiilzy their long and graceful shadows upon the water." An ear(y 18/h centu ry song by the tanhur (a long necked stringeel instmment simi/ar to a mandolin) player Tanh111i Mustafa Çavus reminds us of the elisereel romances playeel out al Göksu, ı ohere s11jJervision of )'0/11/f:i lovers u•as far more fax than in the city. I sawyo11 in Kü çüksu/I recognisedyou byyoılr e.ı'e.v I wi/1 not deny I loved you/ 1/owever yo11 t ornıent me/My beart wili not leave you No fonger peopled by the almost.fairy-tale sultanas and gir/s in yashmaks deseribed so ajfectionately hy )11/ia Pardoe, Göks11 has los/ m11ch o.f its roma nce. 8111 you can stil/ uisit the smail palace on the edge of the green nıeadow, stil/ rou • ı tp the pretly Göksil river, and stil/ d ri nk .from the haroqı1e fountain erec/ed for Selim II in '!806, wbose inscription en ds with Ibe lines: And o ur course wishes to he qf this water now, And lo be as tali asa cypress lree, a.fragile beauty in themeadow; I-fat(/ tel/ llS a date u•orthy qfthis so/1/-caressiiiR fountain , Kilçilksu gave to this tand hn'lliance and light. •
tı r.
tanl a rın arabaları, agır
agı r geçerler. Bu araba l arı çeken öküzlerin ba ş lıkl a rı üzerinde ki ayna levhalarla , araba tentelerinin sarı
k ıl apta n saçaklı kenarları , güneşin a l tında pırı l pırıl
parlarlar. Bu sırada arabadaki sultanlar, yüzleri nde her zamankinde n d aha az özenti ile baglanmış yaşmak l a rı y l a , ipek minderin üze r i n ~ yas l a nırl a r. ( ... ) Ba şka bir ya nda da , beylerin, efendile rin ve emirlerin eş l e ri , Iran seccadeleriyle, al renkli h a lılarını sererler. Bunların yaş lı ca l arı , yaşmak larının , yüzlerinin a lt kısmını örten tarafın ı kaldırarak , kadınlara özel ç ub u k l arını tüttürüp keyif çatarlar. Daha ge nç o l anları da, seccadenin k e n arına diz çöken halayıgın tuttugu aynaya (bir Türk hanımının daimi yol arkadaşı) bakıp horozların ı dü zelte rek egle nmekte büyüklerinden aşag ı ka lma zlar" . Bu h oş tasviri yapa n Miss. julia Pardoe: "Türkiye'deki kadınları toplu bir halde iken bundan daha yakın görmemiş tim. He rkesin yüzünden , eglendigi belliydi. Akşam yak laş ıp kayı g ımıza döndügü mü z ve Küçüksu'dan ayrıldıgımız zaman , bu in sa nları o gün da ha iyi tan ıdı g ım a ve sosyal karakte rini da ha yakından an l adıg ım a çok emindim" diye sürdürüyor sözlerini. Aga ç l arın a l tınd a yavaş yavaş sa lın a n arabalar, çime nlerin üze rine yayılmış yüzü yaşınak lı kadınlar ve tablalarındaki ınalları satmak için o rada n oraya koşuşturan satıcılar. .. I şte Kü çüksu ınes ires inin genel görüntüsü. Satıc ı l a r Miss. Pardoe'nin de dikkatini çek mi ş o lacak ki onları giysilerine varıncaya dek tüm ayrı ntıl a rı y l a an l at ı yor. I şte birkaç ö rne k: "Omu zundaki sırıga haglı tepsileri sa llaya saliaya yürüyen yogurtçular, ay ı ve maymun oynatıc ı lar, ba ş ınd a ge ni ş bir hasır şa pk a ve üzerine Frenk elbisesi giym i ş bir Rum dondurmacı , başı sarık lı , e linde bir toprak testi ve bardakla h a rıl harıl dolaşan sucu, kırmızı şefta lil er, sa l kım sa l k ı m !zmir üzümle ri , öbek öhe k fındıkl a r , yapraklarıyla k o pmu ş erikler satan meyveciler ... " "Kü çüksu'da gö rdüm seni/Gözlerinden bilelim seni/ Inkar etmem sevdim seni/Ne kadar cefa etsen de/ Gönül ayrılmı yor senden" Böyle diyor Tanburi Mustafa Çavuş'un şarkısı. Ş imdil erde Kü çüksu'da böylesi romantik tesadüfiere pek rastl anmıyor o lsa gerek. Ama yine de kasrıyla , çeş m esiy l c o eski havasından bir esinti ul aş tırabili yo r bize... • 106
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS 1992
prlmcı
Sizi üç 'Prima' ile tanıştırmak istiyoruz. Türkiye'de görüntüsüyle. sesiyle 'prima· bir televizyon var: IMPERIAL Prima .
IMPERIAL • Fiat Square 55 ekran • Stereo •
Teleteksıl i
Prıma
• Uza ktan
5551
kumandalı
37. 51 ve 55 ekran boylarıyla üç IMPERIAL Prima ' nın özellikleri de 'prima'. Uzaktan kumandalı , 40 program hafızalı , 200 kanal kabiolu yayına uygun IMPERIAL PRIMA'ların üçü de 3 YIL garantili. .,.. Verilen komutların ekranda belirmesi .,.. Programlanabilir otomatik kapama .... Yayın bittiğinde otomatik kapama .... Otomatik program arama özelliklerine sahip olan IMPERIAL Prima 'la"r. özel video ve bilgisayar bağlantı sistemle riyle bilgisayar oyunları için de çok uygun. işyerlerinden evlere. yatak odasından salona . mutfaktan balkona her yerde izleyebileceğiniz üç 'prima· televizyon PEKEL Yetkili Satıcıları'nda . IMPER IAL Primaile mutlaka tanışın, 'prima· teknolojisini yakından görün , birini seçin . Unutmayın. bu televizyonların üçü de 'prima ·.
IMPERIAL
Prıma
515 ı
• Monit ör Look 51 ek ran • Te l eteks ıl i • Uzaktan kumandalı
fiıPEKEL Yetki 1i Satıcı la rı · nda Pekel Bölge
Satış
Müdürlükleri
Istanbul : ( 1) 274 71 86- 274 71 87 • Ankara : (4) 431 89 30 (6 hat) lun Ir : (51) 63 17 43 - 22 05 86 - 22 64 O1• Adana : ( 71) 13 36 Oı - 13 38 17
IMPERIAL
Prıma
3748
• Monitör Look J7 ekran • Uzaktan kumandalı
PEK EL AŞ bır ~\'ESTB. Şırketler Grubu kuruluşudu r
Stagecoaclı
Yöne tn ı en: Fo(( 1. U_\ ·w ıculnr: ./ol ın Wayne . .lo/ır ı
Clcıirc Tn ' \ ·<ır. Anel_\· 1JC\ ·ine .
./olm Carradinc. Louise Pl<ı ll .
" Mallarınız
nakliyat
sırasında
güvence
için American Home Nakliyat sigorta
şirketi
yer alan
güvence sağlıyor.
yaşayın
Sigortası
var.
Yüzde yüz güvence
Dünyanın
rinde n American Int rnational Group'un
American
güvence
alt ınd a mı?
altına
Home
Sigorta size
Gelin . . nakliyat
alalım.
siz
akl ınız
en büyük bünyesind
uluslararası
riskierinizi
biz
yolda kalmadan C>nıcr öngCıt
...
<;cı ıci MCıdCır
~~ AMERICAN HOME SİGORTA A.Ş.
A Member Company of American International Group
' l l l ı.,/ \R \R \ı.,/ G0l-'ENCE"
Genel Müdürlük 13CıyCıkdere C<ıddesi. T<ıtko iş ııcıııı No: 127. K<ıt : 5 CJcıyreııepe-iST/\NBUL Tel : 274 75 45. Faks : 267 63 39 Ankara Bölge Müdürlüğü Ci ııııcılı Ccıd .. ı 0212 1\NKI\Ht\ Tel : 440 98 20. Faks: 439 5 ı 37 ızmır Bölge Müdürlüğü ı 3 83 Sokak. Erıem ;\pt . No : : ~. Kat : 2 Daire 3 1\ l saıllak-iZMiH Tel : 2 ı 66 34. 2 ı 57 42. Faks: 2 ı 59 ı 8 Adana Bölge Müdürlüğü t\l cıtCırk 13UI\'<ırt T<ıc; t\Jll. :\Blok Kat : :3. No : 5 1\D/\Nt\ Tel: 13 72 66. 13 74 OG. Faks: 14 38 ı 3
UALYAN EVLERI K
Dalyan'ı
A
u
N
görmek yetmez, onu
Tarih ve doğa, göl ve deniz, kaplıcalar ve Caretta'lar... Dalyan, az rastlanan bu güzelliklerin hepsine sahip eşsiz bir lagün. Dalyan Evleri 'nin amacı sizlere bu beldenin doğal · liklerini bozmadan, şehir ve stresten uzak bir ak. Dalaman ı' na sadece 18Km. lıkta olan bu doğa cennetine kolaylıkla ulaşmak müm~ün. Akdeniz'in en güzel sahillerinden biri olan Dalyan' da özgün bir yaşam tarzı hakim. Çok ince bir kuma sahip 7 Km. uzunluğundaki plajı, Caretta Kaplumbağalarının yumurtalarını bıraktıkları yer olmasından dolayı koruma altındadır. Tarihi, M.Ö. 3000 yıllarına dayanan antik Kaunos
ı "'-'"~
o
1
s
yaşamak
gerek ...
kentinin kalıntıları bugün bile görke~li, kaplıcaları ise şifa kaynagı. .. Eski Muğla mimarisinden esinlenerek projelendirilen Dalyan Evleri 'nde planlama; çevre, yeşil doku bütün l üğüne uyumlu düşünülmüş . Her ev başına ortalama 700 m 2 Yeşil bahçe alanı içinde her türlü sosyal aktivite, doğaya uyumlu programlanmış .
Dalyan Evleri 'nin yapımında yöresel mimariye uygun; ahşap, taş ve tuğla gibi naturel malzemeler kullanılarak belonlaşma etkisi yok edilmiştir. Sözcüklerle tanımlanması güç olan bu yaşamı anq~k yaşa_rsanız, neden "Once Dalyan" dediğimiz daha kolay aniaşı lacaktır. Dalyan ' ı görmek yaşamak gerek ...
yetmez, onu
"You should li ve Dalyan Dream ... " Dalyan; a perfect harmony of history & nature, lake & sea, thermals & carettas ... You can enjoy the most precious moments in Dalyan Houses. "You should live Dalyan Dream ... " If you, would /ike to share this dream with us, please cal/ and make us happy! •lütfen Katolojjumuzu isteyiniz.
Mrk.: BaQdat Cd. No:531 Bestancı • iST. Tel. : 360 28 28. 358 25 11-360 48 87 Fax. : 360 40 Dalyan Şantiye: 9.6116 .
DUTY FREE
On
BOARD
PERFUMES PARFÜMLER
TÜRK HAVA YOLLARI TURKISH AIRLINES
DUTY
FREE
\ DUNE
Eau de Toilette Nat. Spray 50 ml.
58 DM
FAHRENHEIT
Eau de Toilette Spray 50 ml./ AS 100 ml. 49 DM - 46 DM POISON
Eau de Toilette Spray 50ml.
68 DM PARIS
Eau de Toilette Spray 50ml. '
55 DM OPlUM
Eau de Toilette Spray 30ml.
58 DM JAZZ
Eau de Toilette Spray 50ml.
43 DM KOUROS
Hau de Toilette Spray 50ml. 45 DM
DUTY FREE
CHANEL NO 5 Eau de Totlette Spray 50 ml. 63 DM BEAUTIFUL Eau de Parfum Spray 30 ml. 64 DM K NOWING Eau de Parfum Spray 30 ml. 68 DM
SAMSARA Eau de Paifum Spray 50ml. 68 DM
DAVIDOFF Eau de Toilette Atomiseur 75 ml.
49
DM
ACCESORIES AKSESUARLAR
V AK KO
Kravat TEK : 65 DM MENDILLI : 95 DM VAKKO Eşarp
116 DM
On
BOARD
DUTY FREE
On
BO ARD
CIGARElTES SIGARALAR
CAM EL Ligbts
JOO's
20
DM
CAM EL
Filter Box
20
DM
{;lltier VENOOME
CARTIER 19 DM ROTHMANS
19 DM
LORD EXTRA 19 D M SAMSUN EXPORT
14 DM
DUTY FREE
MARLBORO
100' s 20 D M
MARLBORO LIG HTS
100's 20 DM
PARLIAMENT JOO' s
20DM
On
BOARD
DUTY FREE
On
BOARD
HB 19 DM SPIRITS
IÇKILER
J&B
Wbisky
20
DM
BALLANTINE'S
Wbisky
20
DM
JOHNNIE WALKER
Wbisky
20
DM
GORDON 'S DryGin 16 DM GRANT' S
Wbisky
20
DM
DUTY FREE
BARCLAY JOO's
20 DM
On
BOARD
A /no ' lu
Mr.ı·v r
\1t~y \'t•lf'r ııt· fi s.
d ola bu
e e
Yerli
Sa la/aHI: Kn se l e ri hun g: i
k oy mıı şı unu z?
fiyatıyla
ürün
ithal ürün kalitesini s unar . Ta s arımıyla evinize güze llik katar. e Kullanım alanı ferahtır. e Z e ngin ak ses uar seçe neği vard ı r . e Modül iç tasarımı fonk s iyone l dir. e Da yanı klı malzemelerle üretilmiştir. e Hızlı ve güvenilir bir biçimd e t es lim edi lir . e Her mekana kola y lıkl a uyum göste rir. e Eksiksiz ve süre kli se rvi s garantis i vardır . e Modül ve ta sa rım çeş itlili ği il e farklı seçe nekler s unar . e Ankastre tasarımı ile pratik kullanım sağ lar .
(f) Demirdöküm® "Hazır
R
Mutfak Sistemi"
----
Pazarlama - Sat ı~ (;rubu . Tr~lıir .'iu/onu: Tahıl ı>uşa Cad. llann ıuwı Sok. Durüşşafaka Tozan I ş Ilanı No: 3 ı..e•·ent-l sıanbuı Tı• l : ( 1) :l?C) :.!7 :.!0 (7 lıuı ) Fub: ( 1) :!?'l ~1inınrlık G;;::.f,•pı· :u~c,
:Ib 1 0:11 Cı/1 O ll u ı
e
:n
hh
e
Duıı uuı k aya H •mlik :·190 1O 60
ll:ı w;ııı~ 1/rıkırkiiı· .-,-ı:!
Kılçiik_m lı : ıeıeı Illi :.!:1
e
:n :l<J l'rtkili Satırılnrımız -
110 :;:.! · ;,-ı
e
~1iılo
e
ı . ııınbuı: Buhur Tinır<'l .lh•ridı).,ki~ı· :n;; '17 72-7:1
Eın~u GayiY'IIc•pt• 27:! 0-4
?i · 278 62 ;"') 1
Atrium _-,bO 111 :;9 e Ok to Dckor fl•m•f')TJiu
Yu pıııı \liilıı· ıııli>lik llt•şiktrıf :!:;<ı 17 :ı;;t:ı ll ııt
e
Erı·ıı
:ı;;ıı
e
77 7:;
f:üzlt'f"' :ı:;o o:ı 07
e
e
1 'In s
e
Ankııro : Erfıı ('wıkrı_m
• Sput (,'aziosmOIIf)(IŞfl -+:\()
't@lo!i
:t>
HO
u:ı : ı7
· H
ı ıi
0:.!
e
Erk 1 'lıu
<J:\. i :\7 ::!<)::!B lz mir: 1\oçtu~ ():{ 6H
:ıO'l
en
1 ı :H/i
l l ııı
ll: ıw;ııı~
, 4duuz.
S~lYulmt::.: - - - - - - -
e Scı ~liilı cııılislik
'1 ..1ıııwt <,:ukııı .Yişwıtaşı :ı 11 ı :ı :;:ı
Adana: 1\ oç tu ~ ı :i 7'1. -l6 Antu i)'U:
fii/J Daha uyrın .,. bilgi edinmek lütfen bu formu doldur• biu postalayın. Broşü rün adresin ize göndere
Ko\·ı u~ /Jostn llrt
/
:!i b 7:.! IJh
,
Doj\ul
·
:ı ı ı
1O :;:;
Ko..,·tıı ş 1::! S6 ::!1
Adn·Ainiz: - - - - - --
---
1---------------
1 J>ostaKudn: - - --
• '" - - - - - - 7<·" - - - -
YENİ BİR ''5 YILDIZLI OTEL'' Mİ?
HA YIR ... INTER LIMOUSINE. Aynı rahatlık. .. Aynı
elegans. Hafif müzik ve kadehler. Dinlendiren, huzur ve güven veren aynı ayrıcalıklı dünya. Pek tabii ki ara l arında fark var. Bütün 5 vıldızlı otellerin, eşsiz birer İstanbul manzarası vardır. Ama İstanbul'un vanlızca bir köşes ini serer ayaklarınızın altına .
Ovsa Inter Limousine .. . BÜtün İstanbul'u ... Bütün güzelliklerini. Dilediğiniz saatte özel sürücünüz sizi, sevdiklerinizi ya da konuklarınızı d ilediğiniz yerelen alır... Siz, 5 yıldızlı konforu yaşa rken , film şeridi gibi geçer İstanbul pencerenizden. Inter Linıousine ' i arayın. Bu ayrıcalığı , mükemmel hizmeti yaşayın .
Mercedes CadiUac Brouglıaın d' Elegance Mercedes l.ong Urnousine Cadillac 7Sürnousine Cadillac Silverhawk Urnousine BMW RangeRover Rolls Royce
INTER LIMOUSINE SERVICE "Bir ayrıcalıktır. ..
.
~:-
lnter Umousine Service, bir NET şirketler Gurubu kuruluşudur.
İstanbul : (1) 221 96 38-39
Yaşayın "
Antalya: (31) '!8 7 ) 25- 26
BALÇOVA - iZMiR Tel : 9 (51) 77 35 55
Olivetti Notebook S20 20 MHz Intel 386SX mikroişlemci , 60 MB hard disk ünitesi, 2 MB RAM (6 MB'ye genişleıilebilir) bellek kapasitesi ile masaüstü bilgisayarınızın gücün(; her koşulda hizmetinize sunar.
ı 1 mouse pad ile komutlar son derece duyarlı şekılde iletilir. Kullanımı kolaydır.
A4 boyutunda, 3 kg'lık ergonomik yapısı ve ene~i kaynağı olarak pil kullanma imk anı; her mekanda güç kaynağından bağımsız çalışma avantajı sağlar.
Masaüstü bilgisayarınız kadar güçlü... Çantanızdan da hafıfl
•
Olivetti Notebook S20 ... Taşınabilir boyutları ve üstün fonksiyonlarıyla çalışmada zaman ve mekan sınırlarını ortadan kaldırır. Uçakta, otomobilde, restoranda ... Nerede olursanız olun, size ofisinizden bağımsız olarak çalışma imkanı sağlar. Olivetti'nin 1 numarası Notebook S20 dizüstü bilgisayarı daima yanınızda taşıyabileceğiniz bir küçük devdir.
olivelli Tel: 275 08 10 05 Hat)
THY VIDEO PROGRAMI / Video Progr·am
WHITE FANG
OYUNCULARieAST
Klaus Ma ria Brandaue r, Etha n Hawke, Seymour Cassel, Susan Hogan, James Remar YÖNETMENIDIRECTOR Randal Kleiser Alaska'nın
sert ve
ac ım as ı z
dogasınclaki yaşa m , g üçlü , k a ra rlı me tin olmayı gerektirir. Genç
ve
macerape resr j ack (Ethan Hawke) ve yerli rehberi Alex (Klaııs Brandauer), kurt kırm as ı "White Fang" ad lı köpekl e riyle do~a nın sert kırba c ına ve ac ım as ı z bir kişiTigi o lan Bea uty Smith'e Uames Remar) k a rşı bir yaşam savaşı verirler. Walt Disney Grubu'nun ha reke tli mace ra filmi White Fang, Jack London'un klasikleşmış roma nınd a n yola ç ıkıl a rak
Lt. Frank Drebin is in Washington, D.C. to be honouredfor shooting his lOOOth drus dea/er. While there the President oj the US annouııces that his new National Energy Policy will be presented me re days la ter and is to be based totally on the recommendations of world energy expen Dr. Albert Meinbeimer. As luck would have it, Meinbeimer's public relations director just happens to be Drebin 's long-lost love. j ane Spencerand Meinheimer soon disappears.
OYUNCULARieAST Rqı.ılJulia.
yaş ınd a ateşli bır cle lik a nlıdır .
YONETMENIDIRECTOR Syclney Pollack
Bir bebek bekleyen kız
Robert Re clfo rcl, Lena O lin, Alan Arkin,
SımJiving
in the harsh cmd un yielding wildemess of Alaska takes strength, determination and courage. For young adventurer_/ack Conroy (Ethan Hawke), K[ondike guüle Alex Larson ( Klaus Bra ndauer) and half-dog, balfwolf White Fang, the instinct to endure, cıgainst all odds, means risking their lives at every uıbim of nature. aııdfacing an equally perilous opponent the cruel-hea f1ed Beauty Smitb (James Remar). Walt Disney Pictures' aciian adventure "Wh ite Fcıng". hcısed on the c/cıssic_/ack London novel.
OYUNCULARieAST
Leslie Nielsen , Prisc illa Presley, George Ke nnedy·, O.). Simpson. Ro be rt GoLıl e t
YÖNETMENIDIRECTOR David Zucker
Frank Drebin , e le geçircligi bininc i es ra r ka ça k ç ı s ı için Washington'cia ödül alır. Aynı anda, ABD Başkanı, dünyaca ünlü uzman Dr. Albert Meinheiıııer'in önerileri clogrultusunda h az ırl a n a n yeni ulusa l e ne rji politikasının birkaç g ün iç inele aç ıklanacagını bildirir. Şans bu ya' Dr. Meinheime r'in halkla ilişkiler müdürü, Drebin'in eski scvgilisiclir. Kısa süre sonra Jane Spencer ve Dr. Meinhei ım: r ka y ıplara k a rı şır.
a rk adaşı Maya'yı (Milla
dünyanın
seks me rkezi o lara k ta nınan , Ernest Hemingway'in ko kteylini
j onovich)
y uduml a dıgı
kardeşi Brad'ın
Hava na ke ntinin, Amerikan gangste rlerinin etk i a l anı nd a kalan bilinmeyen bir yüzü vardır. Sidney Pollack, ye ni ya pıtı
(Bruce Boxleitner)
1lavana'cla romantizm i başarıy l a işl er. Robert Redford Uack), tüm yaşa mını kumar..ı adamış ve Ha va na'dak i kumarhanelen:: g idip yaşam ının kumarını oyna ya n bir kum a rb az ı
ca nl a ndırır . lsveçli y ıldı z Lena Olin (Roberta), .Ja c k ' ın yaşamına g irebilen ve o nu kumarelan ay ıran e tkili bir kadın rolünü oynar. Diktatör Bat i sta'nın Küba 'dan k aç masından he me n önceki
bırakıp ,
San Fransisco'da polis o lan
yanına gider. Kard eş i ö ldürülünce po lis olur. Sonunda kız arkadaşı Maya ve yeni dagan bebegine döner.
George Ku/fs (C hristia n Slater) isa footloose 21 year old kid. When he decides to leave his pregnant girlfriend Maya (M illa Jo novich) be returns to his hometown of San Fransisco, where b is older b rather Brad (Bruce Boxleitner) isa patrol. He sees his brother's murder and inherits Brad's patrol special district. In the end he stays ıvith Maya and the ir new baby gir!. A IRBUS MÜZIK YA YlNLARI MüzikTürü
Kanal 2
yaratm ı şt ır.
Film Klasik Müzik Türk Sanat Müzigi Pop Müzik · Türk Müzigi
'77ıe
Türk 1Jafif Müzigi
7
Rock
8
günlerde, Hava na' d a, dramatik bir rol canlandıran Alan Arkin Uoe) j ac k ' ın yaşam ı boyunca arzuladıgı fırsat l a rı
Tegııı e n
Christian Slater, To ny Goldwyn, Milla .Jovovich, Bruce Boxle itner, George de la Pena YÖNETMENIDIRECTOR Bruce A Evans
(Christian Slater) 21
1950'le rde
112
OYUNCULARieAST
George Kuffs
HA V ANA
çe kilmi ş .
THE NAKED G UN 2
KUFFS
sexiest city in tbe world" is what Hava na, Cuba was cal/ed in the 7950s. Nightclubs /ike Tropicaııa with Harita Bar were where Ernest 1/emingway drank his daiquiris. Yet tbere was anather side to this city where American gangsters were in open collusion with the govemment. Sidney Pollack's new movie, "Havana " captıires the romanticism and drama. Roben Redford (Jack) stars asa gcınıbler who comes to Havanafor the biggest card ganıe of his life. Swedish actress Lena Olin ( Roberta) takes his mi nd o.ff the game. Alan Arki rı (Joe) in Cl rare aramatic role, p,ioesjack the opportunities he has bee11 fookingfor all his {if{> 120
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS 199?
(Enstrüma nıal)
3 4
5 6
MUSIC ON BOARD AIRBUSES Entertainment Selectiorı
Movie Classical Music Classical Turkish Milsic PopMusic Turkish Milsic (fnstntmeııtal)
Turkish Pop Music Rock
Charınel
2
3 4
5 6 7 8
Garanti tüm
Bankası'nın
şubeleri
-bir
yurdun dört bir
yanına dağılmış
kısmı değil , çoğu değil,
Çek tahsilinde. senet takibinde, tüm işlemlerinde
hepsi -
kolaylık yaşanıyor.
On-Line /Real-Time hizmet veriyor. Türkiye'de Garanti'nin tüm işlemler
sistemin
şubelerinde işlemler.
için gereken gerçek zamanda
On-Line /Reai-Time
tamamlanıyor.
·'Her
müşteri
olağanüstü hızıyla
Garanti ile
bir
yıldızdır'
·
büyük
çalışanlar,
avantajından yararlanıyorlar.
Çünkü. Garanti'nin her
GARANTI BANKASI
bankacılık
şubesi
" Garan ti"! ..
SHERATON HOTEL
SHERATON HOTEL
Istanbul
Ankara
THEMARMARA HOTEL
ÇIRA~AN PALACE
DEDEMAN OTEL
HOTEL
Istanbul
!stanbul
!stan bul
KİRİŞWORLD
FANTASIA HOTEL
MUNAMAR OTEL
HOTEL
Kuşadası
Mannaris
ALBEACH PARADISE HOTEL Be/ek
PARADISE APART HOTEL Manavgat
HOTEL EXCELSİOR
NIPPON HOTEL lstmbul
ALTIN YUNUS OTEL
RAMADA HOTEL
GRANDHOTEL
Meısin
Yalı..,
Kemer
Çeşme
RUSYA
HOTELSARAY REGENCY Side
ABANTOTEL Abani
CORİNTHİA
Side
ADORA RESORT HOTEL Be/ek
PARADISE MIRAMARE BEACH AnWya /Side
GRANDSTAR
OTEL lstmbul
RİNAOTEL Kuşadası
ÖZMENOTEL lstmbul
SEVEN SEAS RESOR HOTEL Sid.;Manavgat
DEDEMAN OTEL Antalya
DEDEMAN OTEL Ne vşehir
FAVORIAQUA RESORT HOTEL
GRANDAZURE HOTEL
Kemer
Marmaris
KLASSiS HOTEL Silivri
MÖVENPiCK HOTEL
FALEZOTEL
!stanbul
Antalya
GRAND PRESTIGE HOTEL
GARDEN BEACH HOTEL
ÖZKAYMAK RESORT HOTEL
Titreyengöl
Sangerme
A lanya
ELLER . H ETTILER ... S'le erdeliğe ·ı er ...
ZÜRİHOTEL !stanbul
KAPADOKYA ROBiNSON LODGE HOTEL 1Nev şehir
GOLDENAGE OTEL
COLOUR HOTEL !stanbul
!stanbul
İSTANBUL PENTA
OTEL
PINEBAY TATİLKÖYÜ Kuşadası
!...
SEYHANOTEL
ANANASOTEL
Adana
A lanya
AKGÜNOTEL
İSTANBUL !stanbul
!...
DiVANOTEL !stanbul
!...
!stanbul
_,0 istanbul Tt•l: lll ı.ıs 61 J7- l.ı7 67 Jlı
Fabrika Bursa Tt· l: ı2.ıı -' .'5 SIIS- 119
DAN lŞMA VE REZERV ASYON 1 Information and Reservation
DIŞ BOROLAR
BOMBAY
Ncrun:ın Poinı
ABU DHABI (GSA)
Sultan Bin Yousuf and Sons llarib Tower Ground Floor lntcrsection Eloorj Road P.O. llox 6'.18 Tel, Rez, 338845
Airpoıı
ııs, 2ı1194
ADIS-ABABA ( GSA ) E(hiopian Airlines Bole Airpon
P.O IJox, 1755 Tel, (25) (1 l 182222
AMSTERDAM
2. 1054 ES
Aın~tcrdam
Tel· 'M lınc'
Rez (020) 68531!01 ·hat)
19. Fılellinon Sır. 105 57 Aıhens Td SM , (Ol) 3245975 Re1 co ı ı 3222569-3221035 3220561 - 3246024 BAKU Lenin Avcnuc 1I BAKL'. Azcrhaiıan
Tel, <8922) 985114 BANGKOK
Gu lf Express Transport ARen<y Cl'. Tower 3rd Floor 313 Silom Road ıosoo B:ınJ.!:kok Th.ıiland lH SM ' 23 10301l Re7-l ll' m 23 IOj()()-0<H linc,·hat) 1
m
BARC:ELONA· BARSELONA PJM..'O de GrJc;ıa '-:o; •\9- 1
Tel (}ı3l 178 54 85 BEIJING-PEKIN (GSA) lleiıing
117 Dongsi
Salcs Office
Wcsı
Street
Tel, <665! 558861 - 551031 BEIRUT·BEYRUT
C O Pan
A~iatic
Gcflnor Cent re
Ruc Clcmcnccau J>.O. Uox 113 - ) -iR6
Tck 867425-36 1230-3 1
(G!'ıAlj t\T Yu~o.•.. l:ıvi:ın Aırlinc: ...
~~ ,\lınm.ı
16 11070
Tel Rez Cll ı 2222123
BUC:HAREST·B0KREŞ TAROM, L'l. Rcpuhlıc 16
Tel· 109) 14'433 C:AIRO • KAHIRE
'o 3
GENEVA·C:ENEVRE
CGSA) lınperial Tra\cl Center 26 Mahmoud Ba~ıouny Sır
Rue de Chanıcpouleı "o. 1-3 1201 Geneva Tel, (022) 7316120--316129-7312194
TeH20l (2) 761769 -58939 C:OLOGNE·KÖLN
HAMBURG
Bahnhof-.vorplat7 J . ı;Q()() Cologne 1 Tel · SM, 10221) l _l4 •ı43 Rez, (0221) 1_~40'1 72
AdcnauerJIIcc
10 2000 llamburR 1 Td (49) (040) 241472 ( 4 linesihall
'"· (022 ı) 134073 C:OPENHAGEN-KOPENHAG
H ANNOVER
TrıpolıOffiu.·
BERLIN Budapc~llT "'ıtra~
8
30
Tel, SM Rc7 149H0Sll) 13185901318599
DHAHRAN·DAHRAN ( GSA)
ABC Travel Agenq
King
HELSIN KI Alck.s.ınterinkaıu
4H B 306 00100 llelsınkı Tel: S~t (358l COl 628173 Rez, (358! (O) 628199
Alıdulaziz ,ır .
Alnımmn
Complcx Ccntrc P.O !lo" 739 AlkhohJr 31952 Td· 166) (3) 8950044-89>1904-894-917
HONK KONG (GSA)
DHAKA·DAKKA (GSA)
llengal
54
llcsı Holiday' Ud._ RMS 1603-4 Fleeı flouse 38 Gloucc~tcr Rd Tel' (852) 8611311
Airlifı !.ıd
Motiıhc-cl
C.A. Dhak:ı 1000
BanRiadesh Tck 243059 DAMASC:US·ŞAM
Alfardı>S Sır
JEDDAH·C:IDDE
ll>n. Zeydnun Bldg
Cııy
3rd floor Tel >~1. (lll 2272fiJ Re7· (ll) 228284-239--0-232190 00 lıne•-haı)
PO. llox. 1156J Tel (966) (2) 6600127 {4 lines h:ıt) IGSA) ABC Tm cl Ageney Medine Road
Dar cl Mouhandc;ccn Bldg May;oloun ;ır P.O. llox· H339 Tel O ll 227266-239-,-0-232190 (10 lınes- lıaı)
Alquiıhmı
Bldg. PO. llox. ll 679 Tek (966) (2) 6518300-65 19440 JOHANNESBURG(GSA)
~m·ı lk·o~rJd
South African t\irwJy:oı 1'.0. Box. 7778 Tel, (713) 2206
Travcl AHCillJ'
1'.0 . ııo., 363 Tel- S~t (974) 32 9963 Rez, (974) 41291 1-12
KARAC:Hl·KARAÇI
Avcnuc Ccntrc
DU BAl Alnukıouın :-ıırı..-cı
Sır::ıchcn Ro~ıd
6,:\ B
!'ıh:ukh ıtıshid
Bldg PO Box 1200 Tel C9' 1l ( ll 2260.\H 215970 addrt'S.., 1 aynı
Co.
DUBLIN ( GSA )
Acr
l.ıngus Oublın Aırpon
·ıH
053 1! 370011
SM, (030) 2624035 Rez, (030) 2624033/ 34
Grttf Adolf Sır . 7\o. ı ı 4000 Du>&ldorf 1 Tel, (49) (0211) 373062 <6
LISBON·LIZBON (GSA)
TAP-
Edifıco
Tel, 13511)899121 LONDON-LONDRA H:ınn over Sır 11 -12 London W. ı ll 9HF Tel, SM · R<z 1071) 4994499
(51in<'·lıaı)
LYON
91 Ruc Bugcaud 69006 Lyon Tek (33l 78241324 MADRID
Plaza de E'pana ıBTorrc de M:ıdnd 7, 7
28008
Madrıd
Tek (34) (1)
'i·ıl6426-5416849
MANILA-MANILA (GSA)
Dek; Air Ine. 7701 Golden Rock llldg. 168 Salccdo Sır Legaspi Vill:ıge M:ık:ııı Metro - .~1anila Tel (2) Hl214SS-Hl214'i2-8123865 MILAN-MILAND
Via P. da Cannohıo 3720122 Milana Tel. SM' (02) 866350 Rez, (02) 8056233-8053976 MOSC:OW ·MOSKOVA
Kuznec.ky Ması 1 3 Tel, SM Rez. (7) 1095) 29216672922151 (GSA) AEROFLOT Leningradsky l'rospekı 37 Tel, (7) (09'i) 1555494 MUNIC:H -MONIH llayerı.ırassc
43 8000
München 2
Tel, SM. (49) (89) 514 10920 21 Rez, (49) (89) 514 10922 (GSA)
Konı lkı"Jl.'n
2 HH-o Gun1hung Tel. 108221 l (ı036 - 6037 Markpl.ıt7
MUSC:AT-MASKAT (GSA) AZI) Tr::ıvel :md Toumm
Agencic>s LLC. i' O. llox . 5490 Ru\\ı, ;\lu'ı(,il
Tck <968> 707303-707310 NEW YORK
821 U.N PlaLa 4th Floor
N.Y. 100 17 U.S.A TeL SM· ( 1) (212) 8678925 Rez, Cll C212l 9H6'iO<;O NIC:E :-ıulıan Toun-.nıc
2Ji Kuc
M.ı-.cn.ı
Tt'!
(G~A) P:ıkturk Tr::ıvcl Agcncıcs
NURNBERG
Tel, s~t c922ll 513837
25. Acroport
üsboa 5 l,onugJI
Tel SM, (922 1l 525922-525766 Rez, (9221) 513H37-525487 12 Avenue Cemrc Strachen Ro;ıd
adrl·., )
Am
O(l()()()
((Hı ı-r·..,ıo;
Pl:.ırcr
H-H){)()
'uml)l;rg HO TeH ·ı9l
C911 l 265301 02
PARIS LEFKOŞA
Oı,manpaş.:.ı C.1d No: j2 Tel: (520) 713H2-7106 1-77 124 (GSA) Gt,·ııkale Tel· 520 177113)
DUSSELDORF
lH 1030l 2624033
Center llldg. 12/13
Medine Road .
CGSA) Al Faradı...oe~ TrJ\'d and Touri'm Ageney
C:..Jmc
Tel <061 l 922011 12 13
Langa-Lauhc ;\lo 19
Td s~ı , 133) 14 ıoı> Rez, 133) 144499
CG~A ) Swt't.•dın TrJdıng
SENGHAZI - BINGAZI
llcrlın
S 1-5. 6AOO Mann-lıcim Tel, (0621) 10980 2- (GSA) Reı>ehuro Aslan Hinter Blcichcr ).., 6SOO .\bınz Tek (06131) 6903250-6903923 3- (GSA) Dclıa Rcı;en GMIJII BörsenstrJsse 17 6000 Fr.mkfun-,\1cın Tel, <069> ı29ı066t 67
ıOOO lln.ıxclles
Tel· 'M · (32) <2l 5126781 - 82 Rez, 02) (2) 511-676
AI - R:ıyan
TRG Mark,;ı 1 Engelsa 8 4 ll 000 llciRr.ıde Tel, SM· (lll 333277 Rez, (ll) 332561
1000
CantcrMecn,
DOHA· KATAR (GSA)
BELGRADE· BELGRAD
llo
BRUSSELS-BR0KSEL )ı
ı
Td SM, (069) 273007 16/ 17 Rez, <069> 273 00720 21 22123 1-(GSA) Nt-emi Ö<:
Tel, SM, (22) 2040744 Re7· (22) 2043605
Vt"<l \'c,tcqx>n 6 1612 Coıx-nhagcn
ATHENS- ATINA
CAAC
Main
T& Rez· 3908960 61
Jabal Arnınan TI1ird Circlc A Riyadh Ccnıre Sth noor Tel, SM Rez (962-6) 6591026591 12
(4
lla>eler Sır 35 - 37 6000 Frankfurt
Bomba)' 400021
Mousıafa Karnci "ı
AM MAN
Sıadhoudmkade
FRANKFURT
Maker Clıamberı. 305 rd . Floor No. 3055.
INTERNATIONAL OFFICES
lıne,- h:ııl
2 Rue de
L'Edıcllc
75001 P<trı' Tel, ( 1) 42602808-42605675 PRAGUE·PRAG Cesk~l<tvcnskc
Acrlolinc
Revoyochıl. ı 60
IS
J>r:ıquc ı
Tel, 1422) 2146 RIYADH-RIYAD
TURKISH
BUSINESS CLASS
Khalidiya llldR. Olaya Main Sır. 1'.0 llnx. 2519-1 Riyadlı 11466 Tck SM-Rez, (966) (1) 46316004632807 (GSA) ABC
AIRLINES
Tr:ıvcl A~cnq
(~:ımt:> :ıddn..·,,· :ıynı .ıdrc,)
Tel 1966) <1l 22022624 '25
SKYLIFE AUGUST
+
AGUSTOS l 992
ROME·ROMA
Plaza Della Republica SS 00 18S Rame Tel, SM, (039) (o6) 4873368 Rez, (039) (o6) 481953S-4827149 (GSA) Arrigo Group Lıd . 248 Tower Road Sliena Malıa Tek (4) 80426
Iç
ERZURUM
BÜROLAR DOMESTIC OFFICES
100. Yıl
ADANA
Sıadyum
Cad. No. ı Tel, SM, (71) 141545 Rez, (71) 137247-143143-143S38-142393 ııs ,
Weena · Zuid 140 3012 NC Tek SM 1 Rez, (lO) 4332177 -433246S SEOUL·SEUL ( GSA )
KAL Building 41-3 Seasomun Dong jung-gu Republic of Kore-J Tel, (822) 7S17-IIS SINGAPORE·SINGAPUR
S4S Orchard Road 02-21 and 02 · 18 Far Eası Shopping Center 0923 Al Stamboliski ll A Tel, SM 1 Rez, (6S) 7324S56/S7 SOFIA·SOFYA
Al Sıamboliski ll A Td SM • Rez, 883S96-874220 ' GSA) Sofıa Airpoıt Tel, (2) 66!690
Atatürk Cad. Td Rez, (61SI) 2034-2443
STOCKHOLM·STOKHOLM
Vasagatan 7 P.O. Box. 73 10121 Stockholm Tel, (08) 218534/ 35 STUTT(>ART
Lautenschlager Str. 20 7000 Stuttgaıt ı Tek SM, (0711) 221444 Rez, (0711) 22 144S. 2268085 SYDNEY·SIDNEY
American Express Tower 1602 388 George Street NSW 2000 Sydney Tek SM, (02) 2332105 Rez, (02) 22 11711 TAIPEI (GSA)
Golde-n Foundation Tours Corp. BF, 134 See. 4, Chung Hsiao Rd. Lung Men Bldg. Tel, (02) 773-3266
Tel, SM' (918S) 101563-64 Rez, (918S) 10156S-66
Ostad Matalıari Ave. No, 239 Tel, SM, (21) 627464 Rez, (21) 669026-{)27383
ve Seyahat Acentası Atatürk Bulvan Ankara Cad. Tüccarlar l şhanı Kat 3, No' 316 Tel, (487) 21172
Seyahaı Aoıntası
lnönü Cad. No. 37 Tel, (891) 15893- 17282
KONYA
Alaaddin Cad. No. 22 Kat 1/ 106 TeJ, (33) S12000-512032-524676
ISTANBUL
Istanbul Rez, (1) S74 82 00 (2S lines-hat) Cumhuriyeı Cad. No. 199-201 Kat. 3 Harbiye Tel, (1) 2464017· 24713.38-2402316 SM,(!) 2301817
yan ı
Tel, (4) 3124900 S~t (4) 3104745 Rez" (4) 3090400 (lO lines-ha ı) ııs , c4l 3124900/43 Inf./ Danışma , (4) 3124910-3 124900-/33 Bakan lıklar Saıış Bürosu (Sales Office),
Promosyon/Promotion: ı 482631
Kulu -Konya
Tel, (3424) 1710-1350
Bürolan - Sales Offices
ı. Kadıköy
Tel. (4) 4176499 (GSA) Çavu:,oglu Turizm ve Seyahaı Ace nta s ı
Gezi Dükkanlan No: 10 Taksim
Bulvan 167/A
Tel, (!) 24S 24 54-82 Aksaray Satış Müdürlügü Mustafa Kemal Paşa Cad. TeJ, SM' (1) 5882S38-5881221 BS, (1) 5867793-5867S145881222
Adalılar
Sok. No, 16 Şereflikoçhisar Ankam Tel, C4541) 2383 ANTALYA
Cumhuriyet Cad. Özel Idare lşhanı altı
1. Si rkeci
Tel, SM, (31) 128S22· 110S58 Rez, (31) 112830- IIS238- 123432· 126272 BS, (31) 127862 (GSA) An Turizm ve Seyahaı Acentası llostana Pınar Cad. no' 16 Alanya Tel, (323) 11194- 11821
Gar Karşısı, Dogubank Iş Hanı altı, Kat ı TeJ, (1) S284808-5228888-S284261 Inı lR
Büyük Ef<>s Oıeli altı Tel, (SI) 141220 (61ines-hat)· 13S121 lnf.!Da nışma' (SI) 141220/75-76 SM' (51) !40802 Rez, (S 1) 258280 (S lineslhat) Chaıter Rez, (SI) 141220/3S
BODRUM ( GSA ), MU~LA
Neyzen Tevfik Cad. No, 218 Tel, (6141) 332S- 1786
l .(GSA) Vatan Seyahat
KUŞADASI
Hayarkon Str.
78 Telaviv Tel, (03) 5172333·34-35
MALATYA
Kanalboyu Cad. No. 10 Orduevi TeH821) 11920-16489 Rez, (821) 11922-140S3
Temiz Cad. No' 16/B Bursa Tel, (24) 221866 Rez, (24) 211167-212838
Toronom Rappoıt Blgd 4. fl. 1-16-1 Toronam Minati-ku Tokyo 105 Tek (Bl) (3) 525 11 511- 5251155 1 TRIPOLI • TRABLUS
Mohammed Megarif Sır. Algeria Sq. Tel, (21821) 48798-38236
Ataıtirk Cad. No. 30/B Tel, SM/Rez, (612) 137SI/S21S3
MERSIN
lstiklal Cad. 27 Sok. Çelebi lşhanı No.6, 33060 Mersin Tel, (74) IIS232-121278-130274-130100
RIZE
Bekdiye Karşısı TeH054) 11007-ISSI3 SAKARYA (GSA)
Sakarya Turizm ve Seyahaı Acentası
Kudüs Cad. Birlik Tel, (91) S223
Complex El
Medıtel
Boulevard
Tel, SM, (1) 786473-787033 VIENNA· VIYANA
A 1010 Wien Opemgasse 3 Tel, (222) 5862024 (5 lin<'S-hat) ZURICH·Z0RIH
Tal StrJsse 58 8001 Zurich Tel, SM, (1) 2111008-2111047 Rez, (1) 2111070nt-2118567
Kat 3
Kazımpaşa Cad. No. ll/ A TeJ, SM, (36) 118260-11506S Re-z, (36) ll 5065-122323
TEKIRDA~ ( G!-;,.)
Arentası
Aıaıürk Bulvan No. 68
Tel, (1861) 8438139 TRABZON
Kemerkaya Mah. Uç"'No. l fliflttHo.
ÇavuşogJu
Turi7.m ve Seyahat Acentası Yeniyol Malı . Kulaksız Sok. o' 4/A TeJ, (469) 43928
Meydan Parkı karşısı Tel, SM, (031) 22219 BS, (031) 13446-116Bo
TK
UŞAK
DALAMAN, MU~LA
( GSA )
V:ıı:ın
Tel, Rez, (61 19) 1291
fi"\
T~AKISH AlAUNU TUAK HAVA YOLLARI ~
DENIZLI
lstiklal Cad. No' 27/ B 20100 Denizli Tek (62) 6486SH>48661-648671
BINI~ ~ItTI / BCJAilDI'I.ıG
PASS
Usvt No 1 ,..., Ho. TK
Kültür Sarayı Sok. No. ı S Tel, SM, (831) 40428-43366 ııs, Rez, (831) 12314-26143
Acent:ısı
Cad. No.8S Kat 2 Tel, (6411) 2033 VAN
Enver Perihanoglu Iş Merkezi
Cumhuriyet Cad. No. 196 Tek SM, (061) 11768 BS, (o61) 11241 YOZGAT (GSA)
Çavu:,<>glu Turizm ve Seyahat Arentası Lise Cad. Sayarlar l şhanı No.l3 Tel, ss, (473) 19193 SM, (473) 13946
ELAZI~ Şe hit
llhanlar Cad. No, 24 23100 Tel, SM 1 Rez, 12300 · 11576
ERZINCAN (GSA)
REZ: Rezervasyon/Rcservation
Acentası
sM
Cumhuriyet Meydanı Belediye Sitesi No. 2 Tel, (023) 2214
: Saıış
GSA: TURKISH AliLIN IS ~ TORK HAVA YOUAR:I \C)
+
ACUSTOS t 992
Müdürü/Salcs Manager
Genel SallŞ Arentası General Sales Ageney
as : Bilet
125
SKYLIFE AUGUST
Seyahat
l smeıpaşa
VetNo/SNIHo
DIYARBAKlR
Polat Turizm ve Seyahat
lşharu
SAMSUN
TUNISIA· TUNUS
Oulet Haffouz Etage 3 Tunis
Karşısı
MARMARIS
Trakya Turizm ve Seyahat
BURSA
ÇORUM (GSA)
TOKYO
( GSA ), AYDIN
Osman Turizm Ticaret A . Ş . Atatürk Bulvan Yat Ilmanı karşısı TeL (636) 1420S
Çakırhamanı
TELAVIV
An~nıası
Ankara Cad. Ayvaz Pasajı No.41 Cihanbeyli-Konya Tel, (3421) 1367 2.(GSA) Orhangazi Yıldız Sey. Acentası Aı:ııürk Cad. No. 10/ A
Satış
Ilahariye Cad. OperJ lşhanı Kat 2 TeJ, (!) 3371876-3371891 2. Harl>iye Cumhuriyet Cad. 199/ 201 Tel, (1) 2316120-21-22 3. Şişhane Tel, ( 1) 2454208/09-2454238-2440296 Taksim
Touralpin Travel Ageney
TEHRAN·TAHRAN
KIRŞEHIR (GSA) Çavuşoglu Turizm
An- Tur, Antakya Turizm ve
1· Aksaray Turizm ve Seyahat Acentası Lise karşısı Kütüphane Sok. No' d/2 Tek (481) 123 32 2- Aksaray Seyahaı Arentası Zafer Malı . De-vlet Hastanesi Karşısı No' ı Onaköy Tel, (1462) 3471
Ataturk Cad.
Sahabiye Malı . Y ıldınnı Cad. No. Tel, (3S) 311001-313947
HATAY( GSA )
AKSARAY ( GSA )
Işletmesi
KAYSERI
Atatürk Bulvan No. 38/C
Emirdag-Afyon Tel, (4981) 1194-1044 Şube, Emek Otel girişi Tek (491) 18836
Aıaıürk
Ud. Şti. Konya Cad. No. SS Orman karşısı, Karaman Tel, (3431) 48S9
GAZIANTEP
Gold Turzm ve Seyahat Aceması Merkez: Otogar girişi No. ı
Hipodrom Cad. Gar
KARAMAN Cici Turizm Seyahat Tic San ve
FE11JR Turizm ve Seyahat Acenıası
(7tl t30867
ANKARA
SSK Rant Tesisleri
FETHIVE ( GSA ), MUilLA
AFYONKARAHISAR ( GSA)
ROTTERDAM
C.ıd .
No. 24 Tel, (0 11 ) 11904-13409-18S30
Saıış/ Tickeı
Sales
The official dri nk of surn覺n er '9 (~
ra
AppleTea
. v
;, <
Q
<
UÇUŞ BILGILERI/
Flight Information
MESAFELER 1 FLIGHT DISTANCES Istanbul'dan (km)!From Istanbul (km)
1-
o< ~ < ~
z<
AMMAN AMM
1680
LONDRA/LONDON LHR
ABU DABI/ABU DHABI AUH
3429
LYON LYS
1994
AMSTERDAM AMS
2209
MADRID MAD
2713
MILANO/MILAN MXP
1701
BAKÜ BAK
2 147
MOSKOVAIMOSCOW MOW
1779
BANGKOK BKK
7478
MÜNIH/MUNICH MUC
1567
BASEL BSL
1 839
NEW YORK NYC
8051
NICE NCE
2037
ATINAIATHENS ATH
..J
<
< 10 z < <
2512
S66
BELGRAD/BELGRADE BEG
812
BERLIN SXF
1716
NURNBERG NUE
1674
BEYRUT/BEIRUT BEY
1054
PARIS/ORL Y ORY
2240
BINGAZI/SENGHAZI BEN
1247
RIYAD/RIYADH RUH
2456
BOMBAY BOM
4820
ROMA( ROM E/
BRÜKSEUBRUSSELS BRU
2166
FLUMICINO FCO
1384
CENEV RE/GEN EVA GVA
1911
SINGAPUR/SINGAPORE SIN
8662
CIDDEIJEDDAH JED
2377
SOFYAISOFIA SOF
DUBAI DXB
3007
S TOKHOLM/
DÜSSELDORF DUS
2038
STOCKHOLM ARN
2050
FRANKFURT FRA
1862
STRASBOURG SXB
1863
lll
HAMBURG HAM
1986
STUTTGART STR
1760
I
HANNOVER HAJ
1927
ŞAM/DAM ASCU S
0
HELSINKI HEL
2166
TAHRAN/TEHRAN THR
KAH IR EICAIRO CAl
1229
TELAVIV TLV
1 136
KARAÇI/KARACH I KHı
3957
TRABLUS/TRIPOLI TIP
1669
TOKYO NTR
8999
COPENHAGEN CPH
2009
TUNUS/TUNUS IA TUN
1667
KÖLN/COLOGNE CGN
1992
VIYANAIVIENNA VIE
1252
767
ZÜRIH/ZUR ICH ZRH
1762
ı
:::i Lı..
ı
I
KOPENHAG/
ı-
0:: <(
LEFKOŞA
...J (/)o
:::> Ü"
:::> ı
I
ı-
l
.....
uıı:
ıı::
lıJ
(/) w
.J
N
lıJ lı.
Z
w
<
N
z
~u
ct uı lıJ
:5w
::E 0
N
0
~ w 0
lOI'(I')'<tNI' OCO(I')COOlN
lll
Ul
w
ı
u
0
<(
I
:::i Lı..
>-
I
ı-
ii:: <(
...J (/)o
:::> Ü"
:::>
>-
I
ı-
z
1Ul
o
1I
1-
ECN
488
1082
DAM
2043
THY-THT UÇAK TIPLERI VE ÖZELLIKLERI
(/)
..J :ı
ID Ul
~
ıı:
TYPE AND CONFIGURATION OF AIRCRAFT
o >m < :<: 1lll
:E
lll ıı:
N ~
THT DC9·32 8727·2F2
8737-400 A310·304 A31 0-203 BAE-ATP
AZAMI KALKIŞ A~IRLI~I Max7alıe0f!Weigbt(Kg)
48989
86408
68038
153000
142000
22930
107
164
150
21 O
225
64
11 200
24 500
16 140
48 872
44000
5080
2X14500 3X15500 LB LB
2X23500 LB
2X55000 LB
2X50000 LB
2X2300
KOLTUK ADEDI
Seatmg Capacity YAKIT KAPASITESI fiwl Capacıty (Kg) MOTOR GÜCÜ l!.,ıRnıe 7bmst
AZAMI MENllL Maxımum Range (Km)
<:)
AZAMI UÇUŞ TAVANI
:J
Maxımum Altıtude WIJ
>
AZAMISÜRAT
HP
2 405
3 425
3 889
8 100
6 480
3 500
35 000
42 000
37 000
41 000
41 100
25000
870
900
856
900
900
475
796
862
648
860
860
450
6 088
7 710
7 500
18 650
25000
9
9
10
7
7
lı..
I:
...
..... ıı:: lıJ
.J lll lı.
ct
uı
lıJ
:E
Maxınılim
S{x'<'fi (Km/br)
NORMAL SEYIR SÜRATI
Normal CmiseSpı.'<!tl (Km/b r) KARGO KAPASITESI CtiT},'O Capacl()' !Kg! UÇAK ADEDI Number Of !'lanı~
129
SKYLIFE AUGUST
+
ACUSTOS 1992
4
\\
t
CASINO EMPERYAL OFFERS A COLORFUL WORLD
AKGUN HOTEL
HOTEL SARAY REGENCY
ONUR HOTEL
HOTEL KAPTAN
TEL: 9 (1)525 42 40
TEL 9 (32) 11 91 63
TEL 9 (5) 19 31 42
TEL: 9 (32) 32 27 20
iSTANBUL
Si D E
KUŞADASI
ALANYA
•
•
KAZANARAK RENKLENDIRIN ... a.nd enliven it by winning ...
CASINO EMPERYAL REN KLi DÜNYALAR SUNAR
HOTEL SEYHAN
HOTEL FAVORi
ARIES HOTEL
CASINO EMPERYAL
TEL 9 [7 1) 14 66 55
TEL 9 [31) 84 61 14
TEL. 9 [61) 53 11 07
TEL: 9 [1) 525 42 41
ADANA
KEMER
FETHi YE
iSTANBUL
WHERE
COLOURS
CONRAD
A N D NUMBER S COUNT .. .
CAS I NO
ISTANB UL
A PERCE PTION OF STYLE UN IQUE TO CONRAD
AN EXCE PTIONA L SETT I NG ... A DISTINCTIVE WORLD
e
CENTRALLY LOCATED YET QUIETLY SECLUDED. ADJACEI'\T TO YILDIZ IMPER IAL GARDENS
e MAJESTICALLY OVERLOOK ING THE MEET ING PO INT OF EUROPE AND AS l A. BOSPHORUS AND SEA OF MARMARA e 614 ROOMS ANDS SU lTES e EXECUTI VE FLOORS e ROOMS WITH PRIVATE TERRACES e SHOPPING ARCADE e CASlND (OPEN ING SOON) e SA TELLITE TV e A 400 · CAR PARK FOR BUS I NESS AND PLEA SU RE THERE I S NO PL ACE BETTER e COMPRE HENS IVE BUS INESS. MEETING AND CONFERENCE FAC ILITI ES e STATE OF THE ART BUS INESS EQU IPMENT e LARGE BALLROOM UN INTERRUPTED BY COLUMNS e BARS e RESTAURANTS e NIGHT CLUB e INDOOR· OUTDOOR SWIMM ING POOLS e TENNIS COURTS ADDR ESS: YILDIZ CADDESI. P.K. 203
BEŞIKTAŞ
M0700 ISTANBUL- TURKEY
TELEPHONE: [90[ ( 1) 227 .10 00 FACSIMILE: [90[ ( 1) 259 66 67
OYUNLAR 1 PUZZLES 2
3
4
5
6
7
8
9
1o 1 1 1 2 13 14 1 5 1 6 17 18 19 20
2 3
4 5 6 7 8
9 10 11 12
SOLDAN SAGA 1- 1877-1927 yılları arasında yaşamış, yaratıcılı g ı ve yeniciligiyle modern dansın kabul görmesini saglam ı ş , boynundaki eşarbın bindigi arabanın tekerleğine dolanmasıyla boğularak ölmüş ünlü ABD'li ba lerin - Ciddi bir yap ıtın gülünç benzetmesi. 2 - Renk değiştirmesiyle ünlü sürüngen - Hattatlar tarafından kullanılan kalınca ve yarı mat bir kağıt türü - !zmir yakın l arında ünlü bir antik kent. 3- Eski Mısır'da güneş tanrısı - Bir soru sözü - Baryum e lementinin simgesi - Ç ıkar yol, çare - Demiryolu - Su . 4- Faize temel oluştura cak miktar ile gün lerin çarpımı sonu cunda bulunan raka m - Bir bağlaç - Nişas ı anın si ndirilmesine ya rayan, tükürükle bulunan bir e nzim - Tavlada bir sayı. 5- Aşama sırası Adları sıfat yapan bir yapım eki - Damarlı ve yarı saydam bir taş. 6- Mülkiyet - Asya ile Avrupa'yı ayıran dağ sırası - Yerine koyma , yerine kullanma - En kısa zaman süresi. 7- Git ge l o layl arında denizin kabarması - lşıgın ö nemli bir yeı ıuııugu dramatik aniatımlı
utsa'nın Son Yen1egi", "Mısır'a Kaçış", ntsa'nın gibi yapıılarıyla ünlü XVI. yüzyıl !talyan ressamı - Un , et ve bamya ile yapılan bir yemek. 8- Telli bir çalgı - Boru sesi - Afrika'nın güney ucundaki burnun adı Bahçelerin yeşillenclirilınesinde kullanılan küçük bitki. 9- Bir burç adı - Savaşç ı kadın Dagların oluşumunu inceleyen bilim dalı. 10Çarmıha Gerilişi"
Samit de denilen ve sözsüz oynanan köy seyirlik oyunlarının genel adı - Çok gelişmiş Sylvester Stallone'nin can l andırdıgı ünlü bir film kahramanı - Bir göz rengi. 11 - Tibct'in başkenti - Tıp di linde "bere" anlamında kullanılan sözcük - Ayak direme - Kuw sesi. 12- Şah lsmail'in şiirlerinde kullanclıj\ı mahlas Çabukluk, çev iklik - Doj\al ve tarihsel özelliklerinden dolayı koruma altına alınan alan. YUKARIDAN AŞAGIYA 1- 1882-1960 yılları ardsında yaşayan ve özgün yorumuyla Türk resiminde izlenimci anlayışın
ilk ve en önemli temsilcilerinden biri olan ünlü ressamımız. 2- Istanbul'un bir semıi - Bir şey in doğru oldugunu belirtmek için yapılan işaret. 3- Bir renk - Iran'da Şii mezhebinin belli başlı dinsel liderlerine verile n şeref ünvanı. 4- Her türlü iplikle örülen ya da bir kumaşın kenarına işlenen ince ve ağ görü nümünd e ö rg ü Uzakl ık an latmakta kullanılan söz - Nazi panisinin hücüm kıtasını simgeleyen harfler. 5lspanyolların sevinç ünlemi - Dinsel tören ve kuralları - Hz. Muhaınmecl'i övmek ve ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kasicle. 6- Bir nota - Zaman. 7- Aynı adlı balıktan çıkart ıl an güzel kokulu bir madde - Bir Afrika ülkesi olan Nijer'in başkenti. 8- Tanrı'ya yalvarına Futbolcia ayak ya da kafayla topa yapılan sert vuruş - Akdeniz bölgesine özgü bitki ıoplulu gu. 9- ögüıülmüş tahıl - Bazı bireyleri yangın çıkarınaya sürükleyen saplanıılı itki. 10- Telli bir çalgı - Yüz met re kare tutarında yüzey ö lçüsü birimi - Fas'ın plaka işareti. 11- 17961875 yılla rı aras ınd a yaşayan, bir aç ık hava ressamı olarak manzara resimleriy le izlenimcilere esin kaynağı o lan ve bir ö lçüde bu anlayışa öncülük eden ünlü Fransız ressamı. 12- El dokuması yünden yapılan üst giyecegi - Alman faşisti. 13- Çanakkale Bagazı'nda pek çok deniz kazasının meydana geldiği burun - Istanbul'daki bir üniversitenin simgesi. 14- Sanayi ve tarımda kullanılan , tekerlekler üzerine kurulmuş , istenilen yere çekilebilen pat l amalı motor ya da buhar makinesi. 15- Yağı alınd ıkt an sonra zeytinin kalan pasası - Edebiyana etkiyi çogaltınak için bir şeyin tersini söyleyerek alay etme. 16- Bir parçanın can lı ça lın acagını a nl ata n müzik terimi - Gözün saydam t abakasında o lu şa n kalıcı beyaz leke. 17- Ünlü besıeci ve arkesıra şefi Cema l Reşit'in soyadı - Ayak bileklerini de içine alan kapalı jimnastik ayakkab ıs ı - Tepkili uçak. 18- Trabzon'un bir ilçesi - Nazi panisinin askeri polis örgütünü simgeleyen harfler - Bir ilimiz. 19- Alevi ve Bektaşi aza nl arının ıarikaı l arıyla ilgili şiirlerine verilen ad - Tifo gibi bazı hastalık l ara e ·lik eden kas zayıflığı. 20 - Bir peygamber - Kansızlık h asta lı ğı Steven Spielberg'in bilimku rgu türlindeki ünlü filmi.
BENZER UÇAKLAR
identical planes Burada birbirlerinin tamame n ayn ı s ı olan kaç uçak var' How many identical planes are there? Türk dokumacılıgında, dokunuşuna göre çeşitli adlar alan, birbirinden de/!,erli bezler var. Şi/ebezi bunlardan sadece biri ... Aynca, bez/erin de (deyim yen·ndeyse) bir "dünyası " var.
BEZ TESTi A ltın atkı ve ipek dokunmuş bez. a. Sarı bez b. Sırma bez
1.
bag ilc
c. Sim bez
137
+
AC';USTOS
4. I-lim lifinden veya kenevirden örülmüş,
su geçirıncz ve a. Tozbezi b . Kaput bezi c. Çaclır bezi
kalın
bez.
5. Hangisi bez degil?
2. Eski dilde Bezistan. a. Kapal ı çarşı b. Mahmutpaşa c. Bedesten SKYLIFE AUGUST
3. Bezini clokuınak. Örnek: "Herkes ardcia bezini dok uyor". a. geçinmek b. sevinmek c. iş çevirmek
ı 992
a. b. c. cl.
Amerikan Manisa Manika Karma
e. Sarına
Çözümler Solulions (. . 140
ACROSS
ÜLKELER
ve BAYRAKLARI Put out mo re flag s Aşagıclaki bayraklardan hangilerinin ait oldugu ülkelerin ilk ve son harfleri aynıd ı r?
Which one of these.flags represenls a country whose name begins and ends with the same /eller?
1. Omamental fetish. Grandparent's son. 2. Seliing again to sonıeone else. Cook well beyand rare. 3. To say where. Not as big as another. Ego's companion. 4. Thrash. To cliscard. To day dream. 5. Mr. Chaney, star of the silent screen. ot too tighı. Refuses in Paris. 6. Wears away slowly. Inelineel (in Britain). 7. Sport paıtncrs. Rivcr bed. 8. Puts you in your place. Characterisıic of dan emblem. 9. Form entry. Like ribs of wheels. Large when heacl is swollen. lO. No goocl for sil k purses. 13ig cleer. Actress Purviance for fricncls. ll. Time-table inclication (abbr). Red ccll paucity. Dictionary etymological abbreviation. 12. Seafarer. " .. humanunı est ". 13. Coıııes into. Such a bircl with offsprings.
DOWN 1. Fine for cultivating. A wkwarcl moment. 2. Shooting star. Enlisted in the navy. 3. You , mc and the girl next door. One more. That thing. 4. After all the others. Bishop's rule. On shop window add. '5. Disease struck tree. Their
Crosswords 1
2
3
4
5
6
7
B
9
tO tt 1213
statements are not even approximations. Negative. 6. For quiet snacks. Fleshy fruit. 7. Takes the biggest share. lncredible if ıoo tali. 8. Pleats. Wage earners. 9. l-l ail ! To give joy. Anger. 10. School year section. Dutch town. Of wheat or of imıles. ll. Time abbreviation. Fired without due care. Monogram for aLilhor of "The Warclen". 12. lnvented to enhance listening, talking and seeing. To lack the knowledge. 13. Mouse or rabbit. Vehicle for transporting combustible material.
M asör nerede? WHERE IS THE MASSEUR? Bir futbol takımı kafilesi uçakla dcplasıııan maçına
lO
= lB " ee == ll
ıs -=ı 16
....__________. ,7
~ 18
19
giderken, kafilenin ıüm üyeleri pencere kenarında y<!r bulur. Takını ha:ikanı gidip en iinc oturur. Yedek futbolcular da birbiri ardına en arkadaki ü~c· koltuğa yerlqir. Takımın kalecisi yerini seçerken
takım ha~kanının
arkasında
yer futbolcunun
alnıanıaya
da
ve
lıenıcn
hemen
ü~c·
yedek iinünde
oturmamaya dikkat eder. Kafileele yer alan üc· yönetici birbirlerinin arkasına otururlar. Yerleri teknik direktörün hemen arkasında ve takınıda ilk onda oynayacak ve birbirleri ardına sıralanan futbolcuların hemen iinündedir. Teknik direktörün yeri ise takını
haskanının
Kafilenin son Ü)'<!Si nerede oturuyordu'
20
138
SK V LIFE AUGUST
+
fuotha/1 team is jl)ling to mt au,a y ma/ch , and all the memhers ol the
de/e~otiou
btll 'e takeli a u ıiudou· seat .
'/Z?e c:aptain c~/ the team sits right at the jimtl. am/ the 3 s11hstilllles ç1re sitli/lg 011e hehind the other rigbt at the back. '!Zw goalke(1X'r bas cbose11 a seat u•hicb is neilher r(ı;ht hebi11d the team c:aptain nor n~ı;bt ili ji-0111 of the sllhstilllle jJ/ayers. '!'be 3 team exec11tiues are si1ti11g one hehind the other. rigbt hehi11d the trai11 er a11d right in ji·on t of the let1111's jirsl ten players , who are also silli11g one hehi11d the other. '!Zw trai11er is n~ı;ht hehind the team captain . Where is the massetir silt ing'
lı eınen
arkasındadır. nıasiir
A
AGUSTOS 1992
( : i'>t.ünıler
,\'olulions(_.. !tO
HAVAClLlK SÖZLÜGÜ 1 AYlATION GLOSSARY SLOT cated. 77Jat mearıs that a flight numbereel Hava trafigi, dünyan ın hem en 25 will bave to waitthree hoursfor what is hemen bütün bölgeleri nde , arz known as its slot. ve talebin artması sonucu aş ı rı All airlines are obliged to conıp~ v witb tbis bir yük lenmeyle karşılaşm ı ş tır. system of allocating airspace to air/ines to Bu arada bazı ülke lerin kendi ensure aviation saf ety, planning flight hava sahalarını te hlike li ilan etscbedules according to their slots. meleri ya da kapatma l a rı , zaten AIRSPACE d oymu ş bulunan hava trafiginin diğer bölgele re kaymasına yol A state's airspace comprises tbe air over all territory ımder that aç mı ştır . Bu d urumu n hava ka zalarma neden o lmamas ı için counl!y's sovereignty, protection or manda te, and over the terçeş itli ö nl emler a lın mak l a ve yaptırımlar uygu l anmaktadır. riton'af waters araund such terrilory. Rights over ai ı-space are B unl a rın başında , u ç uş koridorl a rında 1 saatlik zaman dilimi guaranteed by interııalio nal treaties and Civil Avialion Co niçinde hava trafiginde belirli bir seyreltme ve uça k trafik saatverıtioııs. lerini günün 24 saatine yayma uygu l aması gelir. Örneği n , uçu ş yo ll a rınd a kavşak noktası olan bir ülke, hava sahas ın da 1 saatFLIGHT CORRIDOR lik zaman d ilimi içinde, sadece 8 ya da 10 uça k kabul edebileRoutes or route sections con trol/ed by ceğ ini ilan etmektedir. Bu durumda , bu ülkenin hava sahasını Radio Nav iga tion Aids within a cokulla naca k o la n uçaklara birer urıtry's aiı-space are known asjligbt cors ı ra num arası ve ril mekte, ilk 8 ridors. Air trajfic is allawed only within ya da 10 uçak birinci , ikinci 8 ya tbese corridors. da 10 uçak ikinci 1 saatlik zaman dilimi nde söz konusu ülkenin hava sa h as ını ku llanma du rumu nda ka lmaktadır. Uça kl arın bu u çuş smılanclırnıaÇÖZÜMLER 1 SOLUTIONS l a rın a ve getirile n sını rl amaya slot denmektedir. Sefe re uçak ka ldıracak ş i rket l erin u ça kları için bu s ı BENZER UÇAKLAR ... Jdentica/ p fanes ra l amay ı istemeleri ve aldıkları saa tiere göre u ç u ş Benzer uçaklarıh numaraları- '17>e 1111111bers of ideil lical pkme." l a rını p l an l ama l arı zorunludur. 5. 6, 7, 8, 10. HAVA SAHASI Bir devletin , egemenliği, hükümra nlı ğ ı , himayesi ya da ma n dası altında bu lunan arazisi ile bu araziye b iti ş ik bul u nan karasu l arının üzerinde ki hava sa h as ının tümü o devleti n hava sahasıdır. Uluslararas ı a ntl aşm a l ar ve Sivil Havac ılık Konva nsiyon l arı ile devletle r hava sahaları üzerinde tam egemen li kle rini birbirl erine kabul ettirmişlerdir.
BEZ TESTI b 2. c 3. c 4. c 5. c.:
ı.
From Ibe l>ack lo Ibe jim ll: Ibe
ıbn'!'
suhslilule players. Ibe MASSI:VR. Ibe goa lkeeper. Ibe
firsl 10 players, Ibe 3 execulives, Ibe Irailler Cillti Ibe leam cap1ai11 .
ÜLKELER VE BAYRAKLARI
HAVA YOLU Devletl e rin hava sahaları içinde Radyo Seyrüsefer Yard ı mcıları ile donat ıl m ı ş bir koridor şeklinde kuru lan kontro ll ü sahaya ya da bunu n bir bölümüne hava yo lu denir. Hava trafi ği ancak bu koridor kabul edilir. SLOT 7be rise in both demand and supply has !ed to overcrowded air tra:fJic all over the world . 7bis siluation is compounded when countries declare their ail-space to he dangerous or close the ir airspace, fareing air trajfic into other roules. To ensure that collisions of aircraji are avoided, a va rie(y of measures, including sanctiorıs, are implem erıted. Faremost among these is the lim i/s p laced on hour(y trafflc /eve/s in each flight corridor, and spreading .flight times over 24 ho uı-s per day. For instarıce, a country at a junction of flight corridors may elec/are that il wi/1 allow only eight or ten aircraji in its aiı-space each hour. In that case, the .flights which are to use that airspace are numh ered in order, and divided iııto f.!.roups ql eight or ten to determine the hour they u•i/1 he al/o-
Where is the masseur?
MASÖR NEREDE?
Arkada n öne cloj\nı ot urma sırası: 3 yedek fu ı holcu, MASÖR. k:ılc.:ci , ilk onda oynayacak futbolcular. 3 yönetici. teknik direktör. ha~kan .
Put out more .flags 13 AvuMuryA. 17 AlınanyA Bay rakların a it olduj\u ülkder ise.: ~üyle: 1. Finlandiya. 2. Japonya. 3. lsvc.:(, 4. lld ~· ik:ı , S. Fildisi Kıyısı, 6. !sviçre.:, 7. Yunanisıan. H. lıal ya . 9. Lüksemburg. 10. Norvc.:<;. ll. lrlanda , 12. ABD, 13. Avusturya , 14. Ispan ya. IS . Kanada. 16. Fransa. 17. Almanya. I H. llirlc.: ~ ik Krallık . 19. D:ınim:ırk:ı , 10. ll olland:ı. 13 AuslriA 1bejlags: / . Fillialld, 2. Jap(lll , 3 . Su•ede11. 4. Helgium. 5. lı my Cc~tlsl. 6. Sıl'ilzer/coıd. 7. Gn't'ce. H. Ila/ı •. 9. Luxemlmrg, 10. Non 1 ıay. ll . !rela11d. 12. Uu iled States. 13. Aus11ia. 14 ..Vxtin . 15. C."ıuıada. / 6. France. 1 7. Germany. 18 . l f11itetl Kinp,dom.
/ 9. /Jel/mark. 20. Nelherla11ds.
,----------. Bulmaca 1 Crosswords ı
1
2
3
4
!5
6
~ M
U
L
E
T .
A
L
ts
2
R
E
3
A
T ~ S
7
8
9
F
AT
H
E
R
V
R
O
O
1
D
E~O
MA
L
L
ER ~
l t O . MUS ~
• • TEAM
WADI • •
5~0N ~ L005E E R o s ı o~ L
s 8
E
R
4 , BEAT .
7
10 ll 1213
NON E
A
U -:ı HER ~ TQTEM
9NEE ~ SP~E
10
~
12
ııA
~
M- AoNARll ~M
13
E
A
R
S il E
A
1
L
N
T
E
R
t-L K ~ ı
S .
+
1
K
A-oLE E
D
N
E
R
R
A
R
N
E
S
T
E
A~USTOS
T
EGO
140
SKYLI FE AUGUST
N
1992
A_,
R
SIEMENS
Kardiyolojide y端ksek teknoloji
Çağımızda hızlanan yaşam
temposu stresi de birlikte getiriyor. ilerleyen tıp bazı hastalıkları tarihe gömerken kalp ve damar hastalıkları, çağdaş insanı tehdit etmeye devam ediyor. Artan sağlıklı yaşam bilinci ile kalp ve damar hastalıkianna karşı alınan önlemlerin yanısıra , erken teşhis ve etkili tedavi yaşam kurtarıyor . Siemens, atılımları
tıp teknolojisindeki ile günümüzde yaşam
sürecinin uzamasına doğrudan katkıda bulunuyor. Üstün teknolojinin bir ürünü olan BICOR Anjiokardiografi, kalp ve damar hastalıklarında kolay ve kesin teşhis sağlıyor.
Elektrokardiyografi, efor testleri, ekokardiyografik inceleme, nükleer tıp, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans uygulamaları erken teşhis için komple bir donanım sağlıyor. Dijital teknolojinin bir ürünü olan anjioplasti yöntemi ise ameliyatsız tedavi olanağı veriyor. Siemens, öncülüğünü yaptığı tıp teknolojisini insan sağlığının hizmetine sunmaktan mutludur. Daha fazla bilgi için: Simko A.Ş . Meclisi Mebusan Cad. No: 89/2 Salıpazarı 80040 istanbul Tel (1) 251 02 54 Fax: (1) 251 40 82
Siemens . Atılımlarla
güçlüyüz.
c - - - - - - - --
- SELÇUK DEMiREL'den - - - - - - - - - - - - ,