200910

Page 1

SAYI 2 / ISSUE 2 I EKİM / OCTOBER 2009 I www.anadolujet.com ALABİLİRSİNİZ YOUR COMPLIMENTARY COPY

I 10/09

SOLUKLANILAN VE SOLUKLANAN BİR ŞEHİR

KONYA

A CITY THAT RESPIRES AND IS RESPIRED SAĞLIKTA PARLAYAN KENT

ADANA A RISING STAR IN HEALTH CARE

KAFKASLARIN GÜLEN YÜZÜ

ARTVİN THE SMILING FACE OF CAUCASUS


ISTCL_HP_SKYLIFE_430X275.Fh11 9/17/09 2:58 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


ISTCL_HP_SKYLIFE_430X275.Fh11 9/17/09 2:58 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


EKİM09OCTOBER 34

SÖYLEŞİ: MUSTAFA ERDOĞAN Uygarlıkların beşiği Anadolu’yu, 3 bin halk dansı figürüyle dünyaya tanıtan Anadolu Ateşi, İstanbul’u anlatmaya hazırlanıyor.

52 ARTVİN

INTERVIEW: MUSTAFA ERDOĞAN

KAFKASLARIN GÜLEN YÜZÜ

SMILING FACE OF THE CAUCASUS

Maçahel yaylaları yörenin coğrafya özelliklerinden dolayı, köylerden oldukça uzakta ve yüksekte yer almaktadır.

The Maçahel Highlands are quite a distance away and much higher up than the surrounding villages.

20 SOLUKLANILAN VE SOLUKLANAN BİR ŞEHİR: KONYA O şehir ki, rüzgârlarında ney sesi işitilir, yapraklarında gül nefesi hissedilir. A CITY THAT RESPIRES AND IS RESPIRED: KONYA That, the city where the sound of the reed flute is audible in the wind and the breath of roses is felt in the leaves.

02-06_icindekiler.indd 2

40 SAĞLIKTA PARLAYAN KENT: ADANA Son yıllarda bereket, tarım dışında bir alanda daha görülüyor. Çukurova’nın altın değerindeki toprakları üzerinde, Adana’da, birbiri ardına uluslararası düzeyde hastaneler yükseliyor. A RISING STAR IN HEALTH CARE: ADANA Lately, Çukurova has been very productive in areas apart from agriculture. For instance, many hospitals with international standards have been opening on the precious grounds of Adana in the region.

46 UYGARLIĞIN ZİRVESİNDE: ANADOLU BAŞKENTLERİ 12 bin yıllık tarihe tanıklık eden Anadolu, geçmişi boyunca pek çok uygarlığın zengin birikimiyle yoğrulmuş. ANATOLIAN CAPITALS AT THE ZENITH OF CIVILISATION Anatolia that’ witnessed 12 thousand years of history has been kneaded with many civilisations accretion.

Anadolu Ateşi [Fire of Anatolia] that introduced Anatolia, the home of civilizations, to the world with over 3 thousand different dance figures, is now preparing to describe Istanbul.

58 KAR YAĞMADAN ÖNCE: KARS Evet, Kars şaşırtıcıdır; bir kardelen kadar güzeldir ve insanı Taşköprü’nün griliği ile Kale’nin siyahlığı kar taneleri altında kaybolurken iç sızlatan tuhaf bir mutluluk duygusuyla ağlatabilir. BEFORE THE SNOW: KARS Yes, Kars is full of surprises. It is as beautiful as a snowflake. When the greyness of Taşköprü and the blackness of the castle are covered with white snowflakes, one could cry with an aching happiness.

9/26/09 2:18 PM


Suzer_SKYLIFE 9/24/09 11:14 AM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


EKİM09OCTOBER ANADOLU’NUN

GENÇ MÜZİSYENLERİ YOUNG MUSICIANS

64

OF ANATOLIA

28

“Günün birinde neden olmasın, belki siz de…” diye hikâyelerini anlattılar...

64 KAYBOLAN BİR MESLEK: SEPETÇİLER Acaba kaçımız, sıcak ekmekleri fırından bakkala taşıyan sepetleri hatırlıyor? A LOST PROFESSION: BASKET WEAVING I wonder how many of us can remember the baskets that were used to carry the hot breads from the bakery to the grocers?

74

“Why not, one day may be you too…” they say, while telling their stories.

70 BİR AKADEMİSYENİN PENCERESİNDEN: ODTÜ 1998 yılında ODTÜ’den mezun olan ve halen de bu üniversitede öğretim görevlisi olarak bulunan Pınar Demirel Koşal, kendi penceresinden görünen ODTÜ’yü anlattı. METU FROM THE EYES OF AN ACADEMICIAN Graduated from METU in 1998, Pınar Demirel Koşal is currently a lecturer at the same university. She tells us about METU from her own point of view.

BİLGİ INFO

84 02-06_icindekiler.indd 4

74

HİZMETLERİMİZ Online bilet satışı, online check-in, promosyonel ücretler, özel sağlık hizmeti, hamile yolcu, bagaj bilgisi, uçuş tarifeleri, online dergi, oyunlar...

LEZZETLERİN BULUŞTUĞU ŞEHİR: AMASYA Amasya için her özel gün özel bir yemek yeme şölenidir ve Amasya modernleşmeden ve kentleşmeden nasibini almışsa da gelenekleri aslına uygun yaşatan nadir kentlerimizden biridir. A CITY WHERE DELICACIES MEET Amasya is a special place where all special occassions are a day for a culinary feast. It is one of the rare cities where traditions are still abided by even though signs of urbanisation and modernisation are apparent.

80 BELİNİZİ RAHAT ETTİRMENİN YOLLARI Uçak yolculuklarında uygulayacağınız birkaç basit yöntem, belinizin ve sizin rahat etmenizi kolaylaştıracak. HOW TO MAKE YOUR LOWER BACK MORE COMFORTABLE You can feel more relaxed and ease any pain felt in your lower back by following these simple methods during your flight.

SERVICES Online ticketing, online check-in, promotional costs, special medical services, pregnant passengers, baggage information, flight schedule, online magazine, games...

9/26/09 2:18 PM


adana cimento 215x2#59AB37.fh11 9/23/09 2:58 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


ANADOLUJET MAGAZİN

Katkıda Bulunanlar / Contributors

YÖNETİM • MANAGEMENT Yönetim Kurulu Başkanı • Chairman of the Board Candan Karlıtekin

Faruk Akbaş Onun gezi ve doğa fotoğrafçılığında bir marka olduğunu söylemek yanlış olmaz. Hayatını yollara ve fotoğrafa adayan Akbaş, sayısını hatırlayamadığı kadar çok fotoğraf projesine imza attı. Dünyanın dört bir yanında sergiler açtı, fotoğraf kulüpleri kurdu, üniversitelerde dersler verdi, kitaplar yayımladı. Fethiye ‘Faces and Places’ adlı fotoğraf kitabı için İngiltere Kraliçesi’nden teşekkür mektubu aldı. Fethiye’de kurduğu Sanat Kampı’nda fotoğraf eğitimi veren Akbaş, Artvin arşivini ANADOLUJET için açtı.

Türk Hava Yolları Adına Sahibi Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Üyesi Publisher on behalf of Turkish Airlines CEO and Member of the Board Temel Kotil Kurumsal iletişim Başkanı Senior Vice President Corporate Communication Zeki Çukur AnadoluJet’ten Sorumlu Bölgesel Uçuşlar Başkanı Senior Vice President Regional Flights Sami Alan Halkla İlişkiler Müdürü • Public Relations Manager Mehmet Dinler Aysun Ulusu aulusu@thy.com Ahmet M. Müftüoğlu ahmetm@thy.com Gökçen Ata gokcenata@thy.com Özgecan Koca okoca@thy.com Marka İletişim Danışmanı • Brand Communications Consultant Serdar Özer Öztürk Türk Hava Yolları Genel Yönetim Binası Atatürk Hava Limanı 34149 iSTANBUL YAYIN • PUBLICATION Yönetim • Management Yayın Grubu Başkanı • President Serkan Ünal Grup Koordinatörü • Coordinator Mehmet Mücahid Demir Finans Koordinatörü • Finance Coordinator Selim Kara Yapım • Production Yayın Koordinatörü (Sorumlu) Editorial Coordinator Serdar Turan serdar.turan@infomag.com.tr Editörler • Editors Kültür-Sanat • Arts and Culture Jülide Karahan julide.karahan@infomag.com.tr Tarih• History Mert Kaya mert.kaya@infomag.com.tr Gezi• Travel Melih Uslu melih.uslu@infomag.com.tr Lifestyle Oktay Tutuş oktay.tutus@infomag.com.tr Redaksiyon Editörü • Copydesk Editor Suavi Yazgıç suavi.yazgic@infomag.com.tr İngilizce Editörü • English Editor Margaret Sönmez Grup Tasarım Direktörü • Group Design Director Nejat Emrah Yörük emrah.yoruk@infomag.com.tr Tasarım Yönetmeni • Design Director Eray Makal eray.makal@infomag.com.tr Fotoğraf Editörü • Photo Editor Ahmet Bilal Arslan ahmet.bilal@infomag.com.tr Tasarım ve Uygulama • Design and Layout Halil Öter • Yavuz Aydın • Bertuğ Yasavullar Özel projeler • Custom Projects Koordinatör • Coordinator Baha Yılmaz Müşteri Direktörü • Account Director Çisem Kartal Editör • Editor Aynur Şenol Altun Art Direktör • Art Director Özkan Oral Reklam • Advertising Reklam Satış Müdürü • Advertising Sales Manager Sema Teker Eğilmez sema.teker@infomag.com.tr Reklam Satış Yöneticisi• Advertising Sales Executive Ömer Arıcı omer.arici@infomag.com.tr Uluslararası Reklam Satış Yöneticisi• International Ad Sales Manager Abidin Karabulut abidin.karabulut@infomag.com.tr +352 (0) 621 51 33 21 Marka Müdürü • Brand Manager Emin Görgün emin.gorgun@infomag.com.tr Reklam Rezervasyon • Ad Reservation İlknur Eruzun ilknur.eruzun@infomag.com.tr Üretim Müdürü • Production Manager Gökhan Gönüldaş gokhan.gonuldas@infomag.com.tr Muhasebe • Accounting Gürsel San gursel.san@infomag.com.tr

İnfomag Yayıncılık, Bilişim, Tanıtım ve Organizasyon Hizmetleri LTD. ŞTİ. Akatlar Mahallesi, Ebulula Mardin Cad. 4. Gazeteciler Sitesi A8/1 1. Levent İSTANBUL Tel: +90 212 324 55 15 • Faks: +90 212 324 55 05 anadolujet@infomag.com.tr • www.infomagyayincilik.com.tr Baskı-Cilt / Printing-Binding Promat Basım Yayın San.ve Tic. A.Ş. Tel: +90 212 622 63 63 • http://www.promat.com.tr ANADOLUJET dergisine internette, www.anadoluJet.com üzerinden ANADOLUJET ikonuna tıklayarak ulaşabilirsiniz. Access ANADOLUJET magazine on the internet by clicking the ANADOLUJET icon in www.anadoluJet.com ANADOLUJET dergisi ile ilgili öneri ve şikayetleriniz için customer@anadoluJet.com adresine mail gönderebilirsiniz. Any suggestions or complaints about ANADOLUJET magazine are welcomed and should be addressed to customer@anadoluJet.com. Dergimizde yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni alınmadan, kaynak belirtilmeden tam veya özet alıntı yapılamaz. Neither, text nor photographs from this publication may be reproduced either in full or summary without acknowleding the source and without prior permission from the publisher. ANADOLUJET, THY tarafından ayda bir yayımlanır. ANADOLUJET is published monthly by Turkish Airlines.

02-04_icindekiler.indd 6

Dr. Mustafa Tansel Turan Türkiye’nin önde gelen sağlık hizmetleri yönetim uzmanlarından biri olan Dr. Tansel Turan; Adana’da bulunan Ortopedia Hastanesi’nin genel müdürü. Adana’nın bir sağlık turizmi merkezi olması için aktif olarak çalışan Turan, bölgedeki sağlık sektörünün gelişimini kaleme aldı.

Akbaş has definitely made himself a brand name in nature and travel photography, producing countless projects that he devoted his whole life to. He has staged many exhibitions, set up photography clubs and has given lectures in universities all over the world. He received a letter of thanks from the Queen of Britain for his ‘Fethiye: Faces and Places’ book of photography. He is now offering photography training in his Art Camp in Fethiye. He shares his Artvin archive for ANADOLUJET.

Yrd.Doç.Dr. Assistant Prof. Mustafa ÇIPAN Konya 1960 doğumlu. Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun olup, Eski Türk Edebiyatı alanında Gazi Üniversitesi’nde Yüksek Lisans, Selçuk Üniversitesi’nde Doktora yaptı. 23 Kasım 2007 tarihinden bu yana “Konya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü” görevini de sürdürmektedir.

Dr. Tansel Turan is one of the leading health administration specialists in Turkey. Now, he is the general manager of the Ortopedia Hospital in Adana. Turan is actively working to make Adana a center for health tourism, and has written about the recent development in the city’s health care sector.

Akgün Akova Yazar, şair, fotoğraf sanatçısı. Bugüne kadar 21 kitapta imzası bulunan Akova, ‘Kars: Beyaz Uykusuz Uzakta’ (YKY, 2006) adlı kitabı da fotoğrafladı. Yapıtları birçok dile çevrilen ve edebiyat ödülleri de alan sanatçı özel projeler üretiyor ve İstanbul Oyuncak Müzesi’nde Yaratıcılık Seminerleri veriyor.

Born in Konya in 1960, Çıpan graduated from the Department of Turkish Language and Literature of the Faculty of Letters at the Selçuk University. After receiving an MA degree in the Old Turkish Literature at the Gazi University, he received his PhD in the same field at the Selçuk University. He has been working at the ‘Konya Directorate of Culture and Tourism’ since 23 November 2007.

Author, poet and photographer. Having written 21 books to date, Akova also photographed the book titled ‘Kars: Beyaz Uykusuz Uzakta’ (YKY, 2006). As an author whose books have been translated into countless languages and honored with many literature awards, Akova now produces special projects and conducts Creativity Seminars at the Istanbul Toy Museum.

9/26/09 1:16 AM


yatak dergi 21.5x27.5 5/21/09 5:30 PM Page 1 C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K



SAYIN MİSAFİRLERİMİZ,

DEAR GUESTS,

Anadolu’daki uçuş heyecanı dalga dalga yayılıyor, sadece

The excitement of flying in Anatolia continues to make waves.

bir buçuk yıl önce beş uçakla başladığımız yolculuğa bugün

As of today, we fly with eight planes when just a year and a

itibariyle sekiz uçakla devam ediyoruz. Ekim ayı içinde filomuza

half ago the we had started this journey with five. During

katılacak iki adet yeni nesil 737-700 uçağıyla sayı ona ulaşacak.

the month of October two new generation 737-700 models

Artık Anadolu’da uzak diye bir yer yok, Ankara’dan 25 noktaya

will complete our fleet to 10. There is no longer a part of

ve 25 noktadan Ankara üzerinden bir diğerine ucuza uçmanın

Anatolia that is a stretch too far – our determination to fly

ayrıcalığını siz değerli misafirimize yaşatma kararlılığımız

you honorable guests for affordable fares from Ankara to 25

devam edecek. Kış tarifesinde Ankara-Tekirdağ Çorlu, Ankara-

destinations and back will indeed persist. Our winter schedule

Hatay, Hatay- Lefkoşa, Ankara-Adıyaman, Ankara-Samsun

has been planned to include daily flights between Ankara

hatlarını haftanın her günü olacak şekilde planlıyoruz. Böylece

and Tekirdağ/Çorlu, Ankara-Hatay, Hatay-Lefkoşa, Ankara-

uçtuğumuz noktaların hepsinde karşılıklı günlük seferlerimiz

Adıyaman, and Ankara-Samsun, seven days a week. We

mevcut olacak. Ankara-Adana ve Ankara-Erzurum hatlarında ise

also increased the Ankara-Adan and Ankara-Erzurum flight

karşılıklı günde iki sefere çıktık.

frequency to twice daily from both locations.

Ramazan ayı boyunca yapmış olduğumuz kampanyaya ilgi

The interest in our campaign during the month of Ramadan

gerçekten büyük oldu, bunun için sizlere müteşekkiriz. Ramazan

has been sensational, and for this we are grateful. We flew

döneminde yüzde 90’lara yakın bir dolulukla uçtuk. Zamanında

with nearly 90% full capactiy during the entire month. Our

kalkış oranımız da yine yüzde 90’ların üzerindeydi. Bu anlamda

departure rate for this time period was also near the 90%

hız kesmeden Ramazan döneminde yapmış olduğumuz

mark. It is with pleasure that we would like to announce

kampanyanın bir benzerini kasımda da devam ettiriyoruz.

our plans to continue to accelerate with a new campaign in

Kasım ayında salı ve çarşamba günleri dokuz gün veya daha

November. All passengers to reserve seats 9 days or before

önce rezervasyon yapan herkes tüm vergiler dâhil 59 TL ücretten

any Tuesday or Wednesday departure will be able to use the

yararlanabilecek. Ankara üzerinden ikinci uçuşlarımız da her şey

discounted fare of 59 TL including all taxes. All second flights

dâhil tüm uçuşlarımızda haftanın her günü 25 TL.

from Ankara any day of the week will be charged for just 25 TL

ANADOLUJET’TEN

SEVGİLERLE

BEST WISHES FROM ANADOLUJET

including all taxes.

DEĞERLİ KONUKLARIMIZ, Kasım ayında yeni nesil iki adet 737-700’un de filomuza

DEAR PASSENGERS,

katılmasıyla, İstanbul’un Anadolu yakasından Sabiha Gökçen

With two new 737-700s joining our fleet in November we will

Havaalanı’ndan da uçuşlara başlayacağız. Sabiha Gökçen uçuşları

start departures from Sabiha Gökçen airport, traveling to

ile Anadolu’nun muhtelif noktalarına ilk etapta yedi noktaya

seven destinations during the first stage. Flights from Sabiha

planlanan uçuşlarımızda da kasım ayı boyunca ilk 29 kişi tüm

Gökçen during November will cost only 59 TL including all

vergiler dâhil 59 TL’ye uçabilecek. Uçuşlarımızla ilgili kampanyalar

taxes for the first 29 passengers to make reservations. For

ve diğer bilgileri www.anadolujet.com adresinde bulabilirsiniz.

further information on our flight campaigns please visit

Bir müjdemiz de üniversite öğrencilerine. Jetgenç kulübümüze

www.anadolujet.com.

ücretsiz üye olan her öğrenci arkadaşımız kendilerine verilen

Good news for university students as well --- every student

üye numarası ile (kendi cep telefonu numarası olacak) on bilet

who enrolls without charge in our Jetgenç club program and

satışına vesile olduklarında kendilerine hediye edeceğimiz biletin

helps buy 10 tickets with their registration number (with their

sadece vergi ve harçlarını ödeyecekler. Genç arkadaşlarımız üye

own mobile number) will only pay tax and duties on a ticket

olmak ve diğer bilgileri edinmek için www.jetgenc.net adresine

they will win from us. To sign up and read further information

başvurunuz.

on Jetgenç, please visit www.jetgenc.net.

Bu vesileyle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nızı kutlar,

With this news we are pleased to celebrate your Day of

yolculuklarınızda bizleri tercih ettiğiniz için teşekkür

the Republic this 29 October and thank you for choosing

ederiz.

AnadoluJet.

09_onsoz.indd 3

9/26/09 1:16 AM


ANKARA

SERGİ EXHIBITION

İSMAIL ACAR ANKARA’DA

SİNEMA CINEMA BİLİYOR MUYDUNUZ?

SADECE SEYIRCI KALMAYIN! Sinematek Derneği’nin düzenlediği sinema kursları 28 Eylül’de başladı. Sinemaya sadece seyirci kalmayıp yakından ilgi duyanlar ve film çekiminin tüm aşamalarını öğrenmek isteyenler bu kursları değerlendirebilir. Film yapımı, senaryo yazımı, oyunculuk, kurgu, montaj ve belgesel film atölyesi gibi konulardan oluşan kurslar; Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de eş zamanlı gerçekleşiyor.

DON’T JUST BE AN ONLOOKER! Film courses organized by the Turkish Cinématheque Association started on the 28 September. Individuals who are interested in cinema and want to learn the entire process of film making can greatly benefit from these courses. Their courses on film-making, screen writing, acting, editing and documentary film-making take place simultaneously in Ankara, Istanbul and Eskişehir...

13 - 22 Kasım tarihlerinde gerçekleşecek festivalde; Atılım, Boğaziçi, Galatasaray, Gazi, İstanbul Teknik, Mersin, Fatih ve Bozok Üniversitelerinden oyunlar mevcut.

Zaman, tarih ve coğrafya üçgeninde; kaftanlar, İstanbul, Ayasofya, lale, gül, nar, hat, kaligrafi, Sultan Portreleri, Bizans, Anadolu Kralları ve Tanrıları’nı tuvallerine yansıtan ressam İsmail Acar, ekim ayı boyunca Ankara’da. Sanatçının 2 Ekim’de Nurol Sanat Galerisi’nde açılacak sergisi, 28 Ekim’e kadar sürecek. Sergi kapsamında 3 Ekim Cumartesi günü saat 14.30’da bir söyleşi gerçekleştirecek sanatçı; 1971 Sivas doğumlu. Marmara Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim Bölümü mezunu Acar’ın eserleri, yurt içi ve yurt dışında birçok galeri, müze ve koleksiyonda bulunuyor.

DID YO KNOW? Theater groups from the universities of Atılım, Bosphorus, Galatasaray, Istanbul Technical, Mersin, Fatih and Bozok will also perform at the festival taking place between the 13-22 November.

İSMAİL ACAR IN ANKARA Painter Ismail Acar depicts robes, Istanbul, the Hagia Sofia, tulips, roses, pomegranates, calligraphy, the Ottoman Sultans’ portraits and Byzantine and Anatolia Kings and Gods on his canvases. His last exhibition can be viewed at the Nurol Art Gallery in Ankara, from 2 to 28 October. He will have a public discussion Saturday, 3 October at 2:30 P.M. on the scope of the exhibition. Born in 1971 in Sivas, Acar graduated from the Painting Department of the Marmara University Fine Arts Academy. His works are exhibited in various national and international galleries, museums and collections.

TİYATRO THEATER

116 TOPLULUK, 130 ETKINLIK 14. Uluslararası Ankara Tiyatro

116 GROUPS AND 130 EVENTS

Festivali katılım başvuruları sona erdi. Festivale; 116 ulusal ve uluslararası tiyatro topluluğu 130 farklı etkinlik önerisiyle başvurdu. Bu çerçevede, ilerleyen günlerde Dostlar Tiyatrosu (Genco Erkal), Oyun Atölyesi (Haluk Bilginer), Ortaoyuncular (Ferhan Şensoy), Semaver Kumpanya (Işıl Kasapoğlu), Tiyatro Kare (Nedim Saban) ve Tiyatro Duru (Emre Kınay) gibi özel tiyatrolar yeni oyunlarıyla Ankara seyircisinin karşısında olacak.

The application deadline for the 14th International Ankara Theater Festival has ended. 116 national and international theater groups applied with 130 different event proposals. The festival will allow many private theater groups and theater addicts to meet, among these, Dostlar Tiyatrosu (by Genco Erkal), Oyun Atölyesi (by Haluk Bilginer), Ortaoyuncular (by Ferhan Şensoy), Semaver Kumpanya (by Işıl Kasapoğlu), Tiyatro Kare (by Nedim Saban) and Tiyatro Duru (by Emre Kınay).

10 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

10-19_kisalar.indd 2

9/26/09 1:17 AM


kariyernet_anadoljet.fh11 9/26/09 2:22 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


OPERA

GÜN IŞIĞINA ÇIKMAMIŞ ÜÇ ESER

ANKARA

BİLİYOR MUYDUNUZ? Yaşar Kemal’in aynı adlı romanından Cem İdiz’in müzikleriyle sahneye uyarlanan ‘Çakırcalı Efe’nin dünya prömiyeri bu sezon yapılacak.

Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü yaz aylarında gerçekleştirdiği uluslararası etkinliklerin ardından, hiç durup dinlenmeden dopdolu bir sanat gündemiyle yollara düşüyor. Başta Ankara olmak üzere İstanbul, İzmir, Mersin, Antalya ve Samsun’da sahnesi bulunan Müdürlük, yeni sezonda şimdiye kadar gün ışığına çıkmamış üç Türk Operası’nın dünya prömiyerini yapacak. Bunlar; Sabahattin Kalender’in ‘Cem Sultan’ Operası, Cemal Reşit Rey’in ‘Çelebi’ Operasının konser versiyonu ve Yalçın Tura’nın ‘Karacaoğlan’ Operası. Yeni sezonda ilk gösterimlerle birlikte 50’ye yakın yeni eser var.

DID YOU KNOW? The world premiere of ‘Çakırcalı Efe’, which was adapted into a play using the same name of the original novel by Yaşar Kemal, and music by Cem Idiz, will be coming out this season.

THREE UNDISCOVERED OPERAS The Directorate General of the State Opera and Ballet organizes many concerts in the summer time. And without stopping for air, it is now on the way into a busy winter schedule. The Directorate has theaters in Ankara, Istanbul, Izmir, Mersin, Antalya and Samsun, and will be making the world premiere of three undiscovered Turkish Operas in the new season: ‘Cem Sultan’ Opera by Sabahattin Kalender, the concert version of Cemal Reşit Rey’s ‘Çelebi’ Opera, and ‘Karacaoğlan’ Opera by Yalçın Tura. More than 50 plays, including a number of first performances, will be staged in the new season.

SERGİ EXHIBITION

YÖNTEM DEĞIL, SONUÇ ÖNEMLI Ressam Özdemir Altan’ın ‘Vincent’ler isimli sergisi Galeri Artist Ankara’da devam ediyor. Pop – art’ı Türkiye’de uygulayan isimlerden biri olarak bilinen Altan, 1988’den bu yana rastlantısal buluşma yöntemini geliştiriyor. 1931 Konya doğumlu sanatçı, 1956’da İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ni bitirdi. Birçok kişisel sergi açan ve karma sergilere katılan sanatçı için önemli olan yöntem değil, sonuç. “Benim resimlerim aykırılıkla dünyayı yakalıyor” diyen Altan’ın renk, ışık ve derinlik gibi soyut kavramlar paralelinde ortaya çıkan çalışmalarını içeren sergisi için son tarih 9 Ekim.

IT’S NOT THE METHOD, IT’S THE RESULT Painter Özdemir Altan’s ‘Vincent’ler’ exhibition still continues at the Galeri Artist in Ankara. Altan is known as one of the first artists to adopt pop-art in Turkey. He has been working on the “coincidental meeting” technique since 1988. Born in 1931 in Konya, he graduated from the Istanbul State Fine Arts Academy. He opened many solo exhibitions and participated in various other exhibitions. According to Altan, it is not the method that’s important, but the result. “My paintings grasp the world through contraries” he says. Altan’s last exhibition emerging in parallel to abstract concepts using color, light and depth can be viewed until 9 October. XX •• ANADOLUJET 12 ANADOLUJET •• EKİM EYLÜLOCTOBER SEPTEMBER 2009 2009

10-19_kisalar.indd 4

9/26/09 1:17 AM



ANADOLU ANATOLIA

BİLİYOR MUYDUNUZ? Konya’nın Çumra ilçesi yakınında yer alan Çatalhöyük, 9.000 yıllık geçmişe sahip. Çatalhöyük’te neolitik dönemde yaklaşık 8.000 insanın yaşadığı tahmin ediliyor.

DID YOU KNOW? Çatalhöyük, located near the Çumra province of Konya, has a history of 9000 years. It is estimated that 8000 people lived in Çatalhöyük during the Neolithic age.

KONYA

ÇATALHÖYÜK’TE YENI BULGULAR Dünyanın en eski toplu yerleşim merkezlerinden biri kabul edilen Çatalhöyük’te, 2009 dönemi arkeolojik kazı çalışmaları geçtiğimiz günlerde sona erdi. Yeni keşfedilen yapılar arasında en çok dikkati, iyi korunmuş 3 metrelik bir duvar kalıntısı çekti. 22 ülkeden 120 kişinin bir araya geldiği kazı ekibinde; İstanbul Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi ve Trakya Üniversitesi’nden de birer grup yer aldı. UNESCO’nun ‘Dünya Mirası Listesi’ndeki Çatalhöyük, 1960’larda James Mellaart tarafından keşfedilmişti. Çatalhöyük arkeolojik kazılarının 2017 yılına kadar devam etmesi planlanıyor.

NEW FINDINGS IN ÇATALHÖYÜK The archeological excavation season in Çatalhöyük, considered one of the earliest settlements of the world, has for 2009. Among the newly discovered structures most attention was dedicated to the remains of a well-preserved 3 meter wall. The excavation team consisted of 120 people from 22 different countries. There were also groups from Istanbul University, Selçuk University and Trakya University. Çatalhöyük, which is also on UNESCO’s World Heritage list, was discovered by James Mellaart in 1960s. The excavations are expected to continue until 2017.

KOCAELİ

HALDUN DORMEN VE İKININ BIRI Kocaeli Şehir Tiyatroları; Ray Cooney’in yazdığı, Orhan Azizoğlu’nun çevirdiği ve Haldun Dormen’in yönettiği ‘İkinin Biri’ adlı oyunla sezonu açıyor. Kocaeli’nde böyle bir çalışmanın içinde olmaktan büyük mutluluk ve gurur duyduğunu söyleyen Dormen, 90’lı yıllarda kendisinin başrolünü oynadığı ‘İkinin Biri’ne yönetmenlik yaptığı için ayrıca heyecanlı. Uzun bir prova döneminden sonra 1 Ekim Perşembe günü seyirciyle buluşacak oyunda; Aydın Sigalı, Engin Benli, Zuhal Gencer Erkaya, Eylem Tanrıver, İbrahim Şahin, Serhat Güzel, Destan Batmaz, Utku Oğuz, Deniz Alan ve Seçil Mutlu rol alıyor.

HALDUN DORMEN AND ‘İKİNİN BİRİ’ The Kocaeli City opens the new season with ‘İkilinin Biri’, written by Ray Cooney, translated by Orhan Azizoğlu and directed by Haldun Dormen. Saying he is so happy and proud for being a part of such a beautiful project in Kocaeli, Dormen is quite excited to be the director of ‘İkilinin Biri,’ in which he played the leading role in the 90s. Following a long rehearsal period, the play will first be put on stage on Thursday, the 1 October. Aydın Sigalı, Engin Benli, Zuhal Gencer Erkaya, Eylem Tanrıver, İbrahim Şahin, Serhat Güzel, Destan Batmaz, Utku Oğuz, Deniz Alan and Seçil Mutlu have parts in the play.

BİLİYOR MUYDUNUZ? ‘İkinin Biri’, hükümette görevli bir bakan yardımcısının eşiyle geldiği otelde çapkınlık yapmaya kalkışmasıyla meydana gelen komik olayları anlatıyor.

DID YOU KNOW? In ‘İkilinin Biri,’ funny events take place following the arrival of a deputy minister and his wife to a hotel, and his attempts to flirt with other women.

14 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

10-19_kisalar.indd 6

9/26/09 1:17 AM


acilis.skylife(215x275).fh11 9/25/09 4:51 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


ANADOLU ANATOLIA

BİLİYOR MUYDUNUZ? 1430 yılında Umurbey tarafından yaptırılan Umurbey Hamamı, Tofaş’ın desteğiyle geçen yıl sanat galerisi olmuştu.

DID YOU KNOW? Built by Umurbey in 1430, the Umurbey Hammam was converted into an art gallery last year with the sponsorship of Tofaş.

ESKİŞEHİR

CENGIZ AYTMATOV’DAN BIR OYUN

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, ‘Mankurt’un provalarına başladı. Rus yazar Cengiz Aytmatov’un ‘Gün Olur Asra Bedel’ adlı romanından uyarlanan ‘Mankurt’un provaları, St. Petersburg ve Eskişehir’de Rus ve Türk oyuncular eşliğinde sürüyor. Oyunun Eskişehir’deki yorumunda Serhat Onbul, Gamze Demirer ve Tulga Serim; St. Petersburg’taki yorumda ise Nina Shepeleva, Julia Aleksiyeva, Valerij Zinoviev ve Luba Zinovieva rol alıyor. Her iki yorumun da yönetmenliğini Eskişehir Şehir Tiyatroları sanatçılarından Emir Murat İzci üstleniyor.

BURSA

‘ESKI TAS ESKI HAMAM’ Kültürümüzde önemli bir yere sahip olan hamamlar ne yazık ki artık gereken değeri pek görmüyor. Yine de arada sevindirici haberler alıyoruz. Ekim ayı içinde Bursa Tofaş Sanat Galerisi’nde açılacak ‘Eski Tas Eski Hamam’ isimli serginin haberi gibi… Unutulmaya yüz tutan hamam kültürünü Bursalılara yeniden hatırlatacak sergide, hamam kültürüne dair pek çok obje sergilenecek.

‘THE SAME OLD STORY’ Having been attributed of great importance in the past, the hammams, unfortunately, do not see the respect they deserve today. ‘The Same Old Story’ (Eski Tas Eski Hamam), an exhibition that will take place in the Bursa Tofaş Art Gallery in October, aims to remind us of the hammam culture, which has been forgotten by Bursa residents. Countless objects belonging to that rich culture will be on display at the gallery.

BİLİYOR MUYDUNUZ? Kimliksizleşme ve insansızlaşma gibi temel sorunlara parmak basan Mankurt, Ekim ayından itibaren Eskişehir seyircisiyle buluşacak.

DID YOU KNOW? Focusing on the basic problems that plague humanity, like loss of identity and depersonalization, Mankurt will meet the theater addicts in Eskişehir in October.

A PLAY BY CENGİZ AYTMATOV The Eskişehir Metropolitan Municipality City Theaters began rehearsing the play, ‘Mankurt.’ Adapted from the Kyrgyz author Cengiz Aytmatov’s famous novel, ‘The Day Lasts More Than a Hundred Years’, the play will be rehearsed by Russian and Turkish actors and actresses in the cities of St. Petersburg and Eskişehir. While Serhat Onbul, Gamze Demirer and Tulga Serim have a part in the adaptation to be performed in Eskişehir, Nina Shepeleva, Julia Aleksiyeva and Valerij Zinoviev have a part in the performance in St. Petersburg. Both adaptations are directed by Emir Murat İzci, one of the artists of the Eskişehir City Theaters.

ÇANAKKALE

SAFIYE HÜSEYIN FILM OLUYOR Yönetmen Erdal Murat Aktaş uzun araştırma ve çalışmalardan sonra Çanakkale Savaşı ile ilgili bir film yapmak için kolları sıvadı. Ve kahraman olarak kendine Hilal-i Ahmer’in (Kızılay) hemşiresi, Çanakkale’nin kadın kahramanı Safiye Hüseyin’i seçti. Safiye Hemşire, iyi eğitim almış ve kendini mesleğine adamış bir kadındır. Çanakkale’de cephe gerisinde yaşananların Safiye Hemşire’nin gözünden anlatılacağı film, Çanakkale zaferinin 95. yıldönümünde vizyonda olacak. Yani 18 Mart 2010’da…

10-19_kisalar.indd 8

THE LIFE STORY OF SAFIYE HÜSEYIN WILL BE FILMED Director Erdal Murat Aktaş is ready to make a film about the Dardanelles War after long research and studies. He has chosen the Dardanelles war heroine and the Red Crescent nurse, Safiye Hüseyin, to be the main character in his film. Safiye was a well-educated and devoted nurse. Depicting what happened behind the front lines of the Dardanelles War from the eyes of Nurse Safiye, the film will be shown on the 95th anniversary of the war: 18 March 2010.

9/26/09 1:17 AM


network_pasta_ing_215x275 9/16/09 4:01 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


ANADOLU ANATOLIA

BİLİYOR MUYDUNUZ? Türk sinemasının pek çok önemli simasını bir araya getiren geleneksel Festival Korteji, 11 Ekim Pazar günü saat 16:30’da başlayacak.

DID YOU KNOW? Traditional Festival Cortege, which brings the celebrities of Turkish cinema together with their fans, will start on, 11 October, Sunday at 4:30 P.M.

ANTALYA

EDEBIYAT KARS YOLUNDA ‘Türk Edebiyatı Avrupa’da’ adlı geniş kapsamlı kültür projesi, 6 Ekim’de Kars ile turuna devam ediyor. 5 Mayıs’ta ilk durağı Diyarbakır’da başlayan proje, eserleri daha önceden Türkçeye çevrilmiş 48 çağdaş yazarı sanatseverle buluşturuyor. Yazarların yanı sıra fotoğraf sanatçıları, film yapımcıları ve müzisyenlerin de konuk edildiği projede; konserler, atölye çalışmaları ve sergiler var. Etkinliklerde sanatçılara, proje yazarlarının kitaplarını inceleyebilecekleri bir ‘Gezici Kütüphane’ eşlik ediyor.

Türk sinemasının gözbebeği Antalya Altın Portakal Film Festivali 10 Ekim’de başlıyor. 17 Ekim’e kadar sürecek festivali bu yıl Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Antalya Kültür Sanat Vakfı düzenliyor. Altın Portakal’ın da doğduğu yıllar olan 1960’ların Türk sinemasına odaklanan 46. Festival, izleyiciyi epey eski filmle buluşturacak. Ulusal Uzun Metraj Film dalında yarışacak 16 film arasında ise ‘Aya Seyahat’ten (Kutluğ Ataman), Kıskanmak’a (Zeki Demirkubuz), ‘Kosmos’dan (Reha Erdem) ‘Gölgesizler’e (Ümit Ünal) pek çok iddialı yapım var. Yarışmanın jüri başkanı da yönetmen Erden Kıral.

THE ORANGE IS BEING PEELED Being the most important national film festival in Turkey, the Antalya Golden Orange Film Festival will commence on the 10 October. The festival, which will be held until 17 October, is organized by the Antalya Metropolitan Municipality and the Antalya Culture and Art Foundation this year. The Golden Orange festival will focus on Turkish cinema in the 60s, the years when it was just beginning. Among 16 films which are nominated to compete in the category of the National Feature Film, there are many significant films, from ‘The Journey to the Moon’ (Aya Seyahat) by Kutluğ Ataman to ‘Envy’ (Kıskanmak) by Zeki Demirkubuz and from ‘Cosmos’ (Kosmos) by Reha Erdem to ‘The Shadowless’ (Gölgesizler) by Ümit Ünal. The jury is headed by veteran director Erden Kıral.

LITERATURE IN KARS Within the scope the of ‘European Literature in Turkey- Turkish Literature in Europe’ cultural project, which will be touring 24 cities in Turkey and 8 European countries, the city of Kars will be visited on 6 October. Being initiated in Diyarbakır in 5 May, the project brings together art addicts and 48 contemporary authors whose books have already been translated into Turkish. There will be concerts, workshops and exhibitions during the project, which will host countless photographers, film producers, musicians and authors. Also, a ‘library on wheels’ featuring the books of the authors participating in the project will be accompanying the artists during the tour.

18 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

10-19_kisalar.indd 10

PORTAKALIN KABUĞU SOYULUYOR

KARS

AKGÜN AKOVA

9/26/09 1:17 AM


YARIŞMA CONTEST

GENÇLER, HADI YARIŞMAYA! Bu yıl 6.’sı düzenlenen Miller Music Factory’ye başvurular Ekim’de başlıyor. Türkiye’de müzikle uğraşan amatörler için dönüm noktası sayılan yarışmaya www. millermusicworld. com adresinden başvurabilirsiniz. Genç yetenekleri keşfetmek ve alternatif müzik kültürünü desteklemek amacıyla düzenlenen yarışmanın ana kategorileri ‘En İyi Performans’ ve ‘En İyi Prodüksiyon’. Gençlerin merakla beklediği bir diğer etkinlik de finale kalanlar için yarışma öncesinde gerçekleşen atölye çalışmaları.

‘YOUNGSTERS COMPETE!’

BİLİYOR MUYDUNUZ? Miller Music Factory’nin 2006 birincisi ‘Bedük’, 2007 birincisi ise Mustafa Keçeli’ydi.

DID YOU KNOW? Miller Music Factory’nin 2006 birincisi ‘Bedük’, 2007 birincisi ise Mustafa Keçeli’ydi.

The application date for the 6th Miller Music Factory starts in October. You can access the details of the contest, which is a turning point for the amateur musicians in Turkey, by clicking www. millermusicworld.com. Organized to discover the music skills of youngsters and to support the alternative music culture, the competition is held under two main categories: ‘Best Performance’ and ‘Best Production.’ Among other highly anticipated activities for young people are the workshops to be held for the finalists before the main competition.

GENÇLERE FOR YOUTH

BİLİYOR MUYDUNUZ? ‘Kampüste Senfonik Akşamlar’ konseri; 13 Ekim’de Konya Selçuk Üniversitesi, 14 Ekim’de Niğde Üniversitesi, 16 Ekim’de ise Gaziantep Üniversitesi’nde.

DID YOU KNOW? ‘Symphonic Nights at the campus’ concerts will be held at Konya Selçuk University on 13 October, Niğde University on 14 October and at Gaziantep University on 16 October.

FESTİVAL FESTIVAL

YAZIN SON KAÇAMAĞI MXonFEST Muğla’nın Fethiye ilçesi, doğal yapısı gereği ekstrem sporların gözbebeklerinden biri. İzleyici kitlesini gün geçtikçe artıran ve gelecek yıl Uluslararası platforma taşınması amaçlanan Motokros ve Enduro Yarışları da bundan dolayı uzun yıllardır bu bölgede yapılıyor. 16 – 18 Ekim’de Fethiye / Ölüdeniz Esenlik Mevkii’nde düzenlenecek Motocross ve Gençlik festivali MXonFEST için geri sayım başladı. Ormanlık alanı 10 bin kişilik kamp alanına dönüştüren festival; Teoman, Erkin Koray, Bulutsuzluk Özlemi, Baba Zula, Ayli Aslım ve Murat Meriç gibi isimleri de misafir ediyor.

LAST ESCAPE OF THE SUMMER MXonFEST The town of Fethiye, Muğla, is, by its natural characteristics, one of the main spots for extreme sports. For this reason, the town hosts the Motocross and Enduro Races that are becoming more and more popular and are planned to be internationalized next year. The countdown has begun for the Motocross and Youth Festival MXonFEST, which will be held in Fethiye / Ölüdeniz Esenlik on 16-18 October. Being organized on a forested campsite with a capacity of 10.000 persons, several famous musicians will perform, such as Teoman, Erkin Koray, Bulutsuzluk Özlemi, Baba Zula, Aylin Aslım and Murat Meriç.

MÜZİK MUSIC

KONYA, NIĞDE VE GAZIANTEP’TE SENFONI

BİLİYOR MUYDUNUZ? Senfonik rock tarzını dünyaya sevdiren Alman grup Haggard da MXonFEST’te sahne alacak isimlerden.

DID YOU KNOW? Popularizing the symphonic rock music all over the world, the German band Haggard will also be in the MXonFEST…

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), 13 - 17 Ekim tarihleri arasında Anadolu üniversitelerindeki gençler ve bu üniversitelerin yer aldığı şehirlerdeki klasik müzik tutkunlarıyla buluşuyor. CSO ve Doğuş Grubu sponsorluğunda yürütülen ‘Kampüste Senfonik Akşamlar’ projesinin ilk durağı Konya Selçuk Üniversitesi. Turuna Niğde ve Gaziantep Üniversitesi’yle devam edecek etkinliğin ilk solisti sanatçı İdil Biret. Orkestranın şefi ise Rengim Gökmen.

SYMPHONY IN KONYA, NİĞDE AND GAZİANTEP The Turkish Presidential Symphony Orchestra (CSO) will meet the young people attending in Anatolian universities and classical music addicts in the cities where these universities reside on the 13 through 17 October. The first stop of the ‘Symphonic Nights at the Campus’ project, sponsored by CSO and the Doğuş Group, is the University of Selçuk in Konya, which will be followed by the universities in Niğde and Gaziantep. First musician of the whole event is İdil Biret. The maestro of the symphony is Rengim Gökmen.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 19

10-19_kisalar.indd 11

9/26/09 1:17 AM


O şehir ki, rüzgârlarında ney sesi işitilir, yapraklarında gül nefesi hissedilir. O Konya ki, üzerinde yaşattığı ve içinde sırlamakla iftihar ettiği Hz. Mevlânâ’nın deyişiyle “Düşman kılıcı işlemeyecek bir evliyâlar şehri”dir. That city, where the sound of the reed flute is carried by the wind and the breath of roses is felt in the leaves. In the words of Hz. Mawlana, Konya is a ‘city of saints that the enemy sword won’t pierce’, proud to vitrify and keep the life of Hz. Mawlana on itself. DR. MUSTAFA ÇIPAN FATİH ÖZENBAŞ

20-27_konya.indd 2

9/26/09 1:22 AM


Sizleri, yerleşik tarihi dokuz bin yılı aşan bir şehirde soluklanmaya ve bu şehri soluklamaya davet ediyorum. Şehrin ara sokaklarını gezmeye, köy, kasaba, ilçelerini dolaşmaya; çiçeğini, böceğini görmeye; fakat illâ insanını tanımaya; her mevsim farklı bir güzelliğini hissetmeye…

Soluklanılan ve soluklanan bir şehir

KONYA A city that respires and is respired I am inviting you to respire and take a rest in a city that has a settlement history of over nine thousand years. To wander the backstreets, to visit the villages, towns and regions of the city, to see its flowers and insects, but more than anything; to meet its people and to feel a different beauty in every season.

20-27_konya.indd 3

9/26/09 1:22 AM


“Eremedim vefasına dünyanın, Bülbül konmuş sarayına Konya’nın.” Kutalmışoğlu Süleyman Şah tarafından 1076’da fethedilmeden önce, gönderilen öncü birlikleri, kimliklerinin açığa çıkması üzerine, şehit edilirler ve defnedildikleri yer, askerî şehitliğin arkasında- tam da hak ettikleri mekânın ismiyle anılır “Cennet Çukuru”. Dudaklardan dökülen Fatihalara rahmet, minnet ve şükran duyguları karışır. İki yüz yılı aşkın bir müddet Selçuklu’ya başkentlik yapmanın yanında, Osmanlı Cihan Devleti’ne kaynaklık eden Konya, ‘Devlet-i ebedmüddet’ anlayışının bir tezahürü olarak da Türkiye Cumhuriyeti’ne ışık olur. Ulu Önder Atatürk, bütün insanlığa; “Biz güzeliz, sen de güzelleş, beze kendini… Bizim huyumuzla huylan, bize alış; başkalarına değil…” diyerek seslenen Hz. Mevlânâ’dan nasıl etkilendiğini ve bir anlamda bu şehri nasıl soluduğunu; “Ne zaman bu şehre gelecek olsam, Mevlânâ’nın rûhâniyeti bütün benliğimi 1

sarmaktadır.” diyerek anlatır. Konya, talebelerini yetiştirmek üzere, hocaların gelip buluştukları bir kutlu mekândır. Şems, bir ilâhî sevkle gelip, atının dizginlerini tutarak, meşhur sorusunu yönelttiği Hz. Mevlânâ ile burada hemhâl olur; Muhyiddin İbn Arabî de, Sadreddin Konevî’yi terbiye edeceği bilgisini almadan gemiye binmez.

‘’I failed to find loyalty in the world, a nightingale settled on the palace of Konya.’’ I am inviting you to respire and take a rest in a city that has a settlement history of over nine thousand years. To wander the backstreets, to visit the villages, towns and regions of the city, to see its flowers and insects, but more than anything; to meet its people and to feel a different beauty in every season.

KONYA KITASINI KEŞFETMEK Gelin zaman tünelinden çıkıp biraz etrafı dolaşalım... Ihlara vadisini aratmayan yapısıyla Mavi Boğaz, Bozkır’daki İsauralı korsanların kurduğu Zengibar Kalesi, Hadim tarafında Göksu Irmağı’nın meydana getirdiği bir tabiat harikası olan Yerköprü Şelâlesi. Karapınar’daki Meke Tuzlası, Çıralı ve Acı göllerle onlarca obruk, Ereğli’deki Akgöl Sazlığı ve sanki tanrısına sunduğu üzüm salkımından birkaç tane de sizin almanıza izin verecekmiş gibi duran İvriz’deki Hitit Bereket Anıtı. Bozdağ’da yaban koyunları, Kulu-Cihanbeyli hattında

Aktar dükkânlarından havaya karışan çeşit çeşit baharatın kokusu, tarihi Konya çarşılarında yapılan alışverişi ve geziyi daha da keyifli kılıyor. The smells of different spices that mix into the air from herb vendors make it a true delight to go around the historical bazaars of Konya and shop.

Before Konya was conquered by Kutalmish Suleyman Shah in 1076, guards were sent in advance to the area. Upon disclosure of their identities they were martyred. The place they were buried, just behind the military cemetery, is commemorated accurately as they deserved; ‘Heaven’s Burrow’. Emotions of mercy, gratitude and praise mix with the Al-fatehah pouring lips. As well as being the capital of the Seljuqs for a period of over two hundred years, Konya (acting as 3

2

22 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

20-27_konya.indd 4

9/26/09 1:22 AM


tuzlalar, Tuz gölü ve flamingolar. Seydişehirdeki Tınaztepe mağaraları, Kilistra, Detse ve Sille’deki yer altı şehirleri… Anadolu’da inşa edilen kervansarayların en büyük ve muhteşemlerinden olan Ilgın’daki Lala Mustafa Paşa Kervansarayı, kaderine terkedilmişliğin zincirini kırarak yeniden fonksiyon kazanmak için gün sayıyor. Akşehir, hikmetleri ve nüktedan kişiliğiyle bütün dünyada haklı bir şöhrete sahip olan Nasreddin Hoca’sıyla size tebessüm ediyor; Batı Cephesi Karargâhıyla da, Millî Mücadele’nin bir yıllık bölümünün sevk ve idare edildiği yer olmanın haklı gururunu yaşıyor. Akyokuş’u çıkıp Beyşehir’e doğru yol aldığınızda, Altunabâ Barajı’nı görür, ancak baraj altında kalan hanı göremezsiniz. Barajın sağından ayrılan yolda Selçuklu Sultanları’nın at üretim çiftliği olan Başarakavak levhasına gözünüz ilişir; Kızılören Hanı civarında uzanan vadileri ve bereketli toprakları seyreder; bir Selçuklu köyü olarak kurulan Yatağan’a selâm verir geçersiniz.

Selçuklular, inşa ettikleri cami, medrese ve saray gibi mekânları çini ile süslemişlerdir. The Seljuk used to decorate buildings such as mosques, medresse and palaces with enamelled tiles.

a source of the Ottoman State) also became the beacons for the Republic of Turkey as the epiphany place of the apprehension of ‘The Eternal State’ (the slogan of the Ottoman Empire). The almighty commander Atatürk tells us how he respired in this city and of the effect of Hz. Mawlana, who calls out to all humanity by saying “We are beautiful, may you blossom out too, adorn yourself... adopt our character, get accustomed to us, to no one else,” and says, “whenever I prepare to come to this city, Mawlana’s spirituality embraces me completely.” Konya is a blessed place where hodjas come to meet in order to teach their students. The sun coincides with Hz. Mawlana here where he directed his renowned question, arriving with a heavenly glow holding the reins of his horse. That’s why Ibn Arabi doesn’t go aboard without receiving assurance that he will chasten Sadreddin Konevî.

DISCOVERING THE CONTINENT OF KONYA Let’s leave the tunnel of time and wander around a little. We needn’t seek the Ihlara Valley when we see Mavi Boğaz’s Zengibar Castle (built by Isaurian pirates in Bozkır), the wonders of nature that are the Yerköprü Falls, that were formed by the river Göksu on the side of Hadim. The Meke saltwater marsh in Karapınar, tens of swallow holes, the Çıralı and Acı lakes, the Akgöl reed bed in Ereğli and the Hittite Fertility Monument in İvriz that may make you think you’re allowed to take from the bunch of grapes it offers its gods. The moufflon in Bozbağ, salt marshes on the route between Kulu and Cihanbeyli and Lake Tuz with its flamingos. The Tınaztepe caves in Seydişehir, the underground cities of Kilistra, Detse and Sille. Lala Mustafa Pasha Caravanserai in Ilgın (one of the biggest and most magnificent Caravanserais built in Anatolia) counts the days until it breaks free from the chains of doom

4

5

1 Karatay Çini Eserler Müzesi-İç Avlu.

The Karatay Museum of Ceramic Tiles, courtyard interior. 2 Alâeddin Tepesi kuzey eteğinde yer

alan Selçuklu (Kılıçarslan) Köşkü. Seljuq Kiosk that’s located on the north skirts of Alaeddin Hill. 3 Sâhib-i Atâ Türbesinin kapısının içten

görünümü. Interior of Sahib-i Ata turbeh door. 4 Karatay Çini Eserler Müzesi-

Kubbeden detay. The Karatay Museum of Ceramic Tiles, details from the dome. 5 Osmanlı Kahvesi (İnce Minare Müzesi

Arkası). An Ottoman coffeehouse (Behind the İnceminare Museum). 6 Alâeddin Tepesi’nden bir görüntü

A scene from Alaeddin Hill.

6 EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 23

20-27_konya.indd 5

9/26/09 1:23 AM


Bir müddet sonra muhteşem gurub manzarasıyla, Beyşehir Gölü’nün kenarındasınız.

BİR MİLLİ SARAY: KUBADÂBÂD Konya ve Selçuklu ilgisi kuracağımız bir diğer husus da, gölün kıyısında inşa edilen, Bursa, Edirne ve İstanbul’daki saraylara örnek teşkil eden, Sultan Alâaddin’in yaptırdığı Kubadâbâd Sarayı’dır. Yirmi dokuz yıldır devam eden kazı çalışmalarından sonra, hem ‘Millî Saraylar’ kapsamına alınmayı hem de ihyâ edileceği günü bekleyen sarayın muradına ermesine, sultanın kayıkhanesinde nazlı nazlı süzülen ve gelen ziyaretçileri

hemen karşıdaki Kız Kalesi’ne götürmek üzere sabırsızlanan Selçuklu kayıklarının kürek seslerini duymaya az kaldı… Hititler’den kalan iki önemli anıttan biri Fasıllar, diğeri de Eflatunpınar’dadır. Görülmemesi bir büyük kayıptır ki, sormayın. Leylekler Vadisi ise, fotoğraf meraklılarının deklanşörlerine en keyifle bastıkları yerlerden biridir şüphesiz. “Şu Sille’nin sokakları sekili Pencerede gül karanfil ekili” türküsünde belirtildiği gibi sekili sokaklarıyla Sille, Frigyalılardan günümüze kadar iskân gören, Aziz Paulos’un vaaz verdiği, İstanbulKudüs arasındaki hac yolunun önemli konaklama noktalarından biridir. Kiliseleri, camileri, mağaraları, hamamları ve geliştirdiği el sanatlarıyla dikkat çeken çok önemli bir beldedir. Tarihî Kral Yolu üzerinde yer alan Kilistra, kiliseleri, şapelleri, gözcü kuleleri, antik yolları ve seramik atölyeleriyle inanç turizmi bakımından büyük bir öneme sahiptir.

1

and regains its function. Akşehir smiles at you with its mystery and witty character and is home to Nasreddin Hodja who is rightfully renowned all around the world. With its Headquarter on the Western Front, Akşehir also takes rightful pride in being the place of conscription and administration for one year of the War of Independence. When you follow the Akyokuş ascent and continue your journey towards Beyşehir you will see the Altunabâ Dam but you won’t be able to see the caravanserai that lies under the water. On the road to the right of the dam you catch sight of a signpost for Başarakavak (once a horse breeding farm of the Seljuq sultans). Near Kızılören Caravanserai you can view the valleys and fertile lands that lie before you, greet Yatağan, which was established as a Seljuq village, and continue onward. After a while, you will find yourself on the banks of Lake Beyşehir with its gorgeous sunset scenes.

A NATIONAL PALACE: KUBAD-ABAD A site we can connect the interests of Konya and the Seljuq is the Kubad-Abad Palace (built on the bank of the lake by Sultan Alaeddin Keykubad) which set an example for the palaces in Bursa, Edirne and Istanbul. It’s not long before we hear the Seljuq caicque that delicately glides in the sultan’s boathouse impatiently waiting to take visitors to Maiden’s Castle on the opposite shore. After twenty nine years of excavations, the palace still waits to be fully revived, be announced as a ‘National Palace’ and fulfil its true potential as a national landmark.

2

1 İnce Minare Taş ve Ahşap

Eserler Müzesi İnceminare Wood and Stonework Museum 2 Sırçalı Medrese Mezar Anıtları Müzesi Portalinde bir restorasyon çalışması Renovation work on the website of Sırçalı medresse Grave Monuments Museum. 3 Semâ

The Sema Ceremony

3 24 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

20-27_konya.indd 6

9/26/09 1:23 AM


Sâhib-i Atâ Câmii’nin minaresi. The minarette of Sahib-i Ata Mosque.

20-27_konya.indd 7

9/26/09 1:23 AM


KONYA’NIN TARİHÖNCESİ: ÇATALHÖYÜK

Geometrik öğeler Anadolu Selçuklu çini sanatının en belirgin özelliklerinden. Geometric designs are one of the most distinctive characteristics of Anatolian Seljuk arts.

One of the important monuments left from the time of Hittites is Fasıllar and the other, Eflatunpınar. It is a big shame for those who choose not to visit them. Phyrgian Valley is without doubt one of the places where the shutterbugs press their shutter buttons with great joy. ‘Sille’s streets are curved, Roses and carnations are planted at the windows.’ As is said in the folk song above, with its curved streets, Sille (a place of settlement since Phyrgians and where Paul of Tarsus preached) is one of the most significant stopover points on the road to Hadj between Istanbul and Jerusalem. It is a city that has drawn a great deal of attention for its churches, mosques, chapels, caves, bath houses and handcrafts. Kilistra, located on the historical Royal Road, has great importance with regard to belief tourism because of its churches, chapels, observation towers, ancient roads and ceramic ateliers.

Neolitik, Kalkolitik ve Erken Bronz çağına ait kültürlere rastlanan Çatalhöyük, tarih öncesi arkeolojik yerleşmelerin en önemlilerinden biridir. İnsanların şehirde yaşamaya başladıkları ilk döneme ışık tutması bakımından çok önemlidir. 1958’de bulunan Çatalhöyük’te 1961’den beri kazılar devam etmektedir. Çevreyi bu kadar gezdikten, Zazadın, Obruk, Elikesik, Altunabâ, Kuruçeşme, Kızılören, Emir Kandemir hanlarında adeta bir dâüssıla yaşadıktan sonra Selçuklu’nun başkenti Konya’da karar kılalım. Bir hayli yorulduğunuz aşikâr… Yorgunluğunuzu gidermek, bir bardak su içmek için, Osmanlı ve Selçuklu medeniyetlerini yansıtan, malzeme, tasarım ve estetik süsleme unsurlarıyla hem bir ailenin bütün ihtiyaçlarına cevap veren hem de sokak mimarisini bütünleyen bir evin üç tokmaklı kapısını çalalım.

1

2

ÇATALHÖYÜK: KONYA’S PREHISTORY Çatalhöyük was home to Neolithic, Chalcolithic and early Bronze Age cultures and is one of the most important prehistoric archaeological settlements. It is of particular significance because it sheds light on the earliest periods of time that people started living in cities. Founded in 1958, excavations in Çatalhöyük have continued since 1961. After wandering through as much as we have, feeling homesick in the hostelries of Zazadın, Obruk, Elikesik, Altunaba, Kuruçeşme, Kızılören and Emir Kandemir, let’s get back to Konya: capital of the Seljuq. You are obviously rather tired... To relieve tiredness let’s drink a glass of water. We knock on the door of a house (reflecting the Ottoman and Seljuq civilisations, answering to all the needs of a family and all its components; material, design and aesthetic adornments (which also complete the architecture of the street)) that has three mallets. Terraced Seljuq houses made from adobe brick are single or double storey, coloured with ruddle and with flat roofs made with compressed soil. These houses are living the sorrow of loneliness though are still being proud of their existence next to the plenitude harvested from the vineyards, tea that is sipped on the cedars that were built in their lifetimes, boiled molasses and lit tandoori.

SEMA CEREMONY OF THE WHIRLING DERVISHES AND HEALING

1 Çatalhöyük kazıları

Excavations at Çatalhöyük. 2 Huzûr-ı Pîr (Hz.

Mevlâna’nın Kabri Mevlâna Müzesi) Huzur-ı Pır (Hz. Mawlana’s sepulchre- The Mawlana Museum). 3 Çatalhöyük kazılarında

çıkan buluntular Archeological findings from the excavations at Çatalhöyük. 4 Sultan Selim Câmii

penceresi The window of Sultan Selim Mosque.

3

4

Taking refuge in the divine gift of the Al-fatehah poised to supplicate under the Green Dome you can visit Şems –i Tebrizi Mosque (and his turbeh), Ahi Şerafeddin Mosque and İplikçi Mosque. You can also stop by at Alaeddin Mosque and Sultan Turbeh and then, move on to seeing the Karatay Museum and the İnceminare Medrese Museum. You can appease a yearning for

26 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

20-27_konya.indd 8

9/26/09 1:23 AM


Kerpiçten yapılmış tek veya iki katlı, tahtaboşlu, düz damlı, damı yuvaklı, aşı boyalı Selçuklu evleri. Hâlâ, bağlardan devşirilen bereketi, hayatlarında kurulan sedirlerde sohbet eşliğinde yudumlanan çayı, kaynatılan pekmezleri, yakılan tandırları ile var olmanın gururu yanında, iyice yalnız kalmanın hüznünü yaşayan evler…

SEMÂ VE ŞİFA Kubbe-i Hadrâ’nın altında huzurda niyaz vaziyetinde okuduğunuz Fâtiha’nın bereketine sığınarak, Şems Câmii ve Türbesi’ni, Şerâfeddin ve İplikçi câmilerini, Alâaddin Câmii ve Sultan Türbelerini ziyaret edip yolunuzun üzerindeki Karatay ve İnceminare müzelerini gezebilirsiniz. Sırçalı Medrese ve Sahib Atâ Külliyesi geçmişe olan hasretinizi bir nebze gidererek, Meram’daki tarihî köprüde soluklanıp tepeden şehri seyredebilirsiniz. Gözlerinizi kapattığınızda uçsuz

bucaksız Konya Ovası’nı bir semâ alanı olarak hayal eder ve tekmil Konya’yı; “Döndükçe, etekler yelpâzelenir Döndükçe, gönülde aşk tazelenir” Mısralarında ifadesini bulan semâzenlere benzetirsiniz. Hz. Mevlâna’nın “Beri gel, daha beri, daha beri” diye çağıran sesine kulak verip; “Ehl-i diller arasında aradım kıldım taleb Her hüner makbûl imiş illâ edeb illâ edeb (Gönül ehli olanlar arasında aradım, talep kıldım; ancak, her hüner makbul olmakla birlikte, en kıymetlisi ve her işin başı “edep”miş.) beytinin yol göstericiliğinde, makbûl olan hünerler arasında “edeb”i taleb eden, muhabbetle acıların tatlılaşacağına, dertlerin şifâ bulacağına inanan sizleri Konya’ya davet ediyoruz. Kalın sağlıcakla…

Anadolu Selçukluları’na başkentlik yapan Konya’nın pazarlarında Anadolu’nun bereketinden gelen sebze ve meyveleri her zaman tüm canlılığıyla görmek mümkün. In the bazaars of Konya, capital of the Anatolian Seljuk, it is always possible to see the fruit and vegetables that are a product of Anatolian fertility in all liveliness.

the past a little by seeing the Sırçalı Medrese, the Sahib Ata Kulliye and watching the city overhead while catching your breath at the historical bridge in Meram. When you close your eyes you will imagine the vast Konya plain as an area for Sema Ceremony and will draw parallels between Konya as a whole and the lines that gain meaning through whirling dervishes: ‘’Skirts fanned as you whirl, love refreshed in the sould as you whirl’’ Harken to Hz. Mawlana’s voice that calls come closer, much closer, much closer. ‘’I sought and asked among the people of soul, it was the decency, reputed everywhere’’ Under the guidance of the epode; we invite those who believe that amongst acceptable skills in polite conversation; that sorrows will sweeten and afflictions will find healing; to Konya. Take care of yourselves.

anadolujet seferleri | anadolujet flıghts AnadoluJet, kasım ayında İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan Konya’a karşılıklı sefer planlamaktadır. AnadoluJet is planning to start round trip flights to Konya from İstanbul Sabiha Gökçen Airport by November.

Sırçalı Medrese Mezar Anıtları Müzesi Ana Eyvanının Mihrâbı Sırçalı Medrese Grave Monuments Museum, the main iwan’s mihrab.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 27

20-27_konya.indd 9

9/26/09 1:23 AM


Anadolu’nun genç müzisyenleri Young musicians of Anatolia JÜLİDE KARAHAN

28-33_gencmuzisyenler.indd 2

Gençler. Kıpır kıpırlar. Müziği seviyorlar. Bir süre sonra müziği sadece sevmek yetmiyor, yapmak da istiyor ve alıyorlar ellerine gitarı. Kafelerde, yurt odalarında, öğrenci evlerinde, teneffüslerde… Sohbetler hep müzik üzerine. Hâl böyle olunca amatörlükten profesyonelliğe, demodan albüme geçmeleri kaçınılmaz. Hatta kalburüstü yerlerde çalıp uluslararası festivallerin aranan isimleri olmaları da. Başka başka şehirlerden gelip pergelin bir ucunu İstanbul’a ve müzik dünyasına sabitledi onlar. ‘Günün birinde neden olmasın, belki siz de…’ diye hikâyelerini anlattılar...

They are young. They are restless. They love music. Yet at one point in time, simply loving it feels not enough, they want to get more involved and pick up their guitars. At the coffee shops, dorm rooms, student houses, during the breaks… All they want to talk about is music. With such devotion it is only inevitable for them to push the limits of being amateurs with promising demos and become professional musicians with real albums. Even performing at the best venues and international music festivals… They come from different cities but they fixed their compass in Istanbul and her lively music scene. “Why not, one day may be you too…” they say, while telling their stories.

9/26/09 1:26 AM


MANGA / ANKARA Onları bir araya müzik getirdi. Daha önce yıllarca başka gruplarda çalmış gençlerin kendi şarkılarını yapma isteğiydi maNga’nın oluşumunu tetikleyen. Aralarında yolları başka başka gruplarla kesişenler de vardı hatta. Tüm bu kesişmelerin yaşandığı şehir ise Ankara. Ferman Akgül (vokal), Yağmur Sarıgül (gitar), Cem Bahtiyar (basgitar), Özgür Can Öney (davul) ve Efe Yılmaz (turntable) stüdyoya ilk defa 2001 kışında girdi. Çıkan ilk şarkı ‘Kal Yanımda’ idi. ‘Sing Your Song’ adlı bir müzik yarışmasından haberdar olmaları, şarkıyı oraya yollamaları ve İstanbul’a gelmeleriyle işler ciddileşti. Bir hafta geçmeden kendilerini televizyonda buldular. Yarışma bittiğinde ikinci olmakla kalmamış,

epey tanınmışlardı da… Ama Ankara’da. İki yıl boyunca kendi şarkılarını çaldılar bir barda. Lakin zaman geçiyor, kimse albüm lafı etmiyordu. Neyse ki talihleri bir festivalle döndü. Avrupa Gençlik Festivali’nde Hâdi Elazzi ile tanışıp İstanbul yoluna düştüler. Yanlarına demolarını alarak tabii... Hâdi Elazzi, şu anki yapımcıları Haluk Kurosman ile çocukluk arkadaşı çıkınca albüm uzaktan göründü. Sonrası malum. Bavulları yüklenip zor bir kararla Ankara’ya veda… İlk albümleri Aralık 2004’te ses verdi. ‘Bir Kadın Çizeceksin’in yükselişi, durmak bilmeyen röportaj ve televizyon programları… Daha şaşkınlığı üzerlerinden atamadan turne yolunda buldular kendilerini. Hâlâ da yollardalar…

Gitar garanti, kendinize davul çalan arkadaşlar bulun. Nerede olursa olsun; park, bahçe, kafe; çalın-söyleyin-konser verin. Coverları azaltıp kendi bestelerinizi yapmaya bakın. Elinizin altında mutlaka bir demonuz olsun. Mümkün olduğunca tüm yarışma ve festivallere katılın.

Itwasmusicthatbroughtthem together.Whattriggeredthecreation ofmaNgawastheseyoungmusicians’ desiretocomposetheirownsongs whiletheywereplayingindifferent bands.Someevenplayedtogetherin variousbandsinthepast.Thecityat theircrossroadswasAnkara.Ferman Akgül(vocals),YağmurSarıgül(guitars), CemBahtiyar(bassguitar),ÖzgürCan Öney(drums)andEfeYılmaz(turntable) cametogetherinastudioforthefirst time,backinthewinterof2001.The firstsongthatcameoutofitwas“Kal Yanımda”.Thingsstartedtogetserious whentheydecidedtosendittothe “SingYourSong”contestandcameto İstanbul.Injustoneweekthey were on TVshows…Theynotonlycameoffas thesecondbestbutbuiltthemselves aconsiderablereputation.Butonly inAnkara...Forthenext2yearsthey

playedtheirownsongsinalocal bar.Yetthetimewaspassingbyand nobodywastalkingaboutmaking analbum.Theygrabbedthechance duringafestival.Theyhadthe opportunitytomeetHadiElazziat EuropeanYouthFestivalandcame toİstanbul,bringingtheirdemos withthem.Thefactthattheircurrent producerHalukKurosmanhappened tobeachildhoodfriendofHadiElazzi madethefirstalbumpossible.Weall knowwhathappenednext…They grabbedtheirsuitcasesandbida hardfarewelltoAnkara.Theirfirst album“BirKadınÇizeceksin”hitthe chartsin2004,bringingalongvast mediacoverage,TVappearances, endlessinterviews…Stillamazedat everything,theyfoundthemselves ontheroad,touringthecountryand theystillare…

Guitar guaranteed, find yourself some drummers… In the park, at the garden or in a coffee house… No matter where you are, just sing, play and perform… Don’t play too many covers, try to write your own songs. Keep a demo on hand. Participate in as many contests and festivals as you can.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 29

28-33_gencmuzisyenler.indd 3

9/26/09 1:26 AM


GEVENDE / ESKİŞEHİR Gevende, Eskişehir’de bir öğrenci evinde 9 sene önce kuruldu. Aynı evde yaşayan ve sadece kira ile faturaları paylaşmakla kalmayan grubun “müziğimizi de paylaşalım bari…” demesiyle, gitar ve vokali Ahmet Kenan Bilgiç; viyolayı Ömer Öztüyen; basgitar ve diğer vokali Okan Kaya; davul, tencere ve akustik mutfak eşyalarını Gökçe Gürcay aldı eline. En büyük avantajları şehrin kendisi. Eskişehir’de uzunca zaman bir barda çaldılar ve yavaş yavaş kendi parçalarını yapmaya başladılar. Sonrası Eskişehir, Ankara ve İstanbul Caz Festivalleri... Ve işlerini iyi yapan herkesin nihayetlendiği şehir: İstanbul. Şimdi hikâye tanıdık: Bir seneye yakın tüm yapım şirketlerini tek tek dolaşıp tam umudu keseceklerken şansları döner ve Baykuş Müzik’le kesişir yolları. İlk albümleri 2006 sonunda ele avuca gelir. Kompozisyon, beste, düzenleme ve kayıt; yani albümün her bir şeyi evde yapıldığından iade-i itibar gereği ‘Ev’dir ismi. Her ne kadar ikincisini yapmayı düşünmek onlara beyin jimnastiği ile oyun parkı arası bir şey gibi gelse de; an itibariyle kayıttalar.

Gevende was found 9 years ago in a student house in Eskişehir. The group members were roommates but they were sharing more than merely the rent and the monthly bills, so one day they said “we may as well share our music…” This was how Ahmet Kenan Bilgiç on guitar and main vocals, Ömer Öztüzyen on viola, Okan Kaya on bass guitar and vocals and Gökçe Gürcay on drums, pans and acoustic kitchenware started out. Their main advantage was the city they were living in. They started playing in a local bar and hanged out there quite some time while gradually writing their own songs. Then came the Eskişehir, Ankara and İstanbul Jazz Festivals… And the final destination of those who are good in what they do: İstanbul. Now a familiar story begins: For nearly a year they had to go to all production companies one by one and just when they were about to lose hope, with a sudden turn of luck, they came across Baykuş Müzik. Their first album was released 2006. Because all the compositions, arrangements and recordings in short, everything related to the album was handled at their house, as an act of paying homage to their home, it is called “Ev” (The House). And although thinking about making a second album feels like something between a mind exercise and an amusement park for them, they are currently in recording.

KOLPA / ADANA Barış Yurtçu, Cenk Taner Dönmez ve Bora Yeter; müziğe ilk adımı Adana’da attı. Ortaokulda başlayan müzik tutkularını lisede pekiştirip, 29 Ekim ve 19 Mayıs gibi özel günlerde Adana’daki Metro Sokağı Konserleri’ne katıldılar. Üstelik o zamanlar birbirlerine rakiptiler… Ama üniversiteyi kazanıp İstanbul’a geldiklerinde biraz da hemşeri psikolojisiyle yola beraber devam etmeyi seçtiler. Şanslıydılar. İstanbul sahnesine çıkışlarının 5. senesinde, yani 2009 Mayıs’ında ilk albümleri ‘Hayat Senin’i kucakladılar. Şu sıralar 2. video klipleri ‘Koşa Koşa’nın çekimleriyle uğraşıyorlar. Barış Yurtçu, Cenk Taner Dönmez and Bora Yeter started their music careers during their secondary school days in Adana. During high school they used to play at Metro Street Concerts on special days such as 29 October Republic Day or 19 May Youth and Sports Day, as rival musicians. After graduating from high school they all came to İstanbul for their university education and as fellow townsmen they decided to stick to each other. They were lucky. Only 5 years after their first appearance in the İstanbul music scene, in May 2009, they released their first album, “Hayat Senin”. Currently they are busy making their second video “Koşa Koşa”.

30 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

28-33_gencmuzisyenler.indd 4

9/26/09 1:26 AM


Batı Yakası’nın temelleri, 2003’te iki arkadaş Ergün ve Korhan’ın ellerine gitarı almasıyla atıldı. O zamanlar okulun bazı etkinliklerinde ve küçük kafelerde çalıyorlardı. Rock grubu kurmaya karar verdiklerinde biri, Ergün, mecburen davula geçti. Lise arkadaşları İlkay (elektrogitar) ve Tolga’yı (basgitar) da yanlarına alarak isimlerinin baş harflerinden oluşan E.T.K.İ.’yi kurdular. Onlar küçük küçük konserler verirken üniversite sınavı vakti de geldi. İlkay zaten o sırada Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde okuduğundan ne olursa olsun orası kazanılacaktı. Kazanıldı da… Derken ünleri Biga, Ayvacık, Bursa ve Gönen gibi çevre il ve ilçelere ulaştı. Ekip genişleyince yeni bir isim de gerekti. Çanakkale Türkiye’nin en batısında olduğundan oy birliğiyle ‘Batı Yakası’nda karar kılındı. 2008’de bir müzik yarışması birinciliğiyle albüm yolu açıldı. 14 Mayıs’ta ilk albümlerini çıkaran grup şimdilerde İstanbul-Çanakkale mekiğinde.

The foundation of Batı Yakası was laid back in 2003 when two good friends, Ergün and Korhan decided to pick up their guitars… They used to play at school events and local pubs. When they decided to form a rock band, Ergün had to take on the drums. Accompanied by their high school peers İlkay (electric guitar) and Tolga (bass guitar) they set up a band called E.T.K.İ, a tag comprised of the initials of their names. As they wandered from a small concert here to a performance there, days passed by and the time for university exams had come. İlkay was already a student of Çanakkale 18 Mart University so all the others had to go there too. And that was what they did… As their group further expanded and started to build a reputation in the neighboring towns such as Biga, Ayvacık, Bursa and Gönen, they decided to change the name of the band to “Batı Yakası”, meaning “the west side” as Çanakkale is located at the far western end of Turkey. Winning a national musical competition in 2008 paved the way to their first album. Nowadays they are shuttling back and forth between İstanbul and Çanakkale.

BATI YAKASI ÇANAKKALE

Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde çeşitli tesadüflerle bir araya gelerek grup kuran genç müzisyenler öyle veya böyle, sonunda İstanbul’da buluyor kendilerini. Bazen tüm müzik yapım şirketlerini tek tek dolaşarak, bazen de tatlı bir tesadüf sonucu albüm hazırlıklarına başlıyorlar. Young musicians who start bands coincidentally in different cities across Anatolia find themselves in Istanbul, one way or another. They start to prepare their albums either by visiting all music production companies one by one or by strike of luck.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 31

28-33_gencmuzisyenler.indd 5

9/26/09 1:26 AM


PİLLİ BEBEK / ANKARA Cem Kısmet ve Ahmet Başbağlar Gazi Üniversitesi Müzik Bölümü’nde öğrenciyken tanışır. Kantinde geçen müzik dolu saatlerin Ankara sokaklarına ‘Pilli Bebek’ adıyla sızması 90’ların ortalarında gerçekleşir. Bir davulcu arkadaşın ekibe dâhil olmasının ardından değişik bir şey dener grup. Ankara’nın Sakarya semtinde rock çalmak gibi… Epey dikkat de çeker. Ünleri kulaktan kulağa, şehirden şehre yayılır. Ankara’ya sığmayıp Anadolu’nun pek çok yerine konserlere giderler. Derken Türkiye’nin 42 il ve birçok kasabasında 2.000’den fazla sahne performansı yaparak 500.000’e yakın müziksevere ulaştıklarını fark ederler. 90’ların sonlarında artan dinleyici sayısı ve alınan olumlu tepkilerle çalışmalarını bir albümde toplamaya karar veren grubun ilk albümü 2000’de yayımlanır: ‘Uyandırmadan’.

Okula gidilir, gelinir; ders çalışılır, sınavlar atlatılır; arkadaşlarla toplanıp basket oynanır… Gündüz kantin, akşam köşe başı sohbetlerinde konuşulur, tartışılır, anlaşılır. Paralar denkleştirilip gitarlar alınır. Diğer enstrümanları çalanlarla buluşulunca provalar birbirini izler. İsim bulma telaşı ile eklenme ve eksilmeler atlatıldığında eşik aşılmıştır. Konser ve festival kovalamasını hayallerin gerçeğe dönüşmesi izler.

Cem Kısmet and Ahmet Başbağlar met when they were both students in Gazi University’s Music Department. After hours filled with music at the university canteen , in mid 90’s their music penetrates into the streets of Ankara as Pilli Bebek. Following a friend joining in as a drummer , the band tries something different; playing rock music in Ankara’s Sakarya Street. They draw a good deal of attention. Their fame gets about from one city to the other. Unable to contain themselves in Ankara they go all around Anatolia to play. As it happens they play over 2000 gigs in 42 Turkish cities and towns realising that they have a fan base of 500 thousand music lovers. The band’s first album, Uyandırmadan, released in 2000, is a result of their increasing listeners and positive feedback on their music.

School, homework, exams, basketball matches... During day time everyone meets at the canteen, in the evening conversations, discussions and empathy are shared. Money is collected and guitars are bought. Meetings with those who play other instruments lead to a series of rehearsals. Once the panic of finding a band name is over and all eliminations are completed, the threshold is clear. The chase of gigs and festivals are followed by dreams coming true.

32 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

28-33_gencmuzisyenler.indd 6

9/26/09 1:26 AM


REDD / İZMİT Müzik yapma denemelerinin başladığı ilk şehir İzmit’tir. 1991’de İstanbul’a geldiklerinde yeniden bir araya gelen çocukluk arkadaşları Berke Hatipoğlu, Güneş Duru ve İlke Hatipoğlu; 1994 yılında Hayal Kahvesi’nde çalmaya başlar. 1996 Eylül’ünde resmen kurularak ilk albüm ‘50/50‘yi kendi kendilerine ve parça parça kaydeder ekip. Sonrası çorap söküğü gibi gelir zaten.

Berke and İlke Hatipoğlu and Güneş Duru had already been experimenting with music when they were living in İzmit. Friends since their childhood they were reunited in İstanbul in 1991 and started to play at Hayal Kahvesi in 1994. They began recording their first album “50/50” piece by piece with their own means after officially establishing the band in September 1996. And the rest comes as easy as abc…

REPLİKAS / İSTANBUL ‘Replikas’ ile sonuçlanacak tüm olay ve rastlantıların başlangıç tarihi 1988 yılının Eylül ayı. İlkokulu yeni bitirmiş ve tüm yaşıtları gibi ortaokul için bir dizi sınava girmiş olan Barkın Engin ve Gökçe Akçelik’in yolu, Cağaloğlu Anadolu Lisesi’ne başladıkları gün kesişir. Hızlıca gelişen dostluğun seyri, iki ay gibi kısa bir sürede ‘müzik’ gibi çok önemli bir ortak ilgi alanının doğmasıyla pekişir. Aradan bir sene geçtikten sonra da kararlar netleşir: Bir enstrüman çalmak şarttır. Fazla zaman geçmeden gitarlar alınır. Artık bir grup kurmanın zamanıdır. Ama ortada önemli bir sorun vardır: Müzikle ilgilenen tüm tanıdıklar gitar çalmaktadır, asıl ihtiyaç bir baterist ve bir basçıdır. Bu noktada devreye tesadüfler girer ve grup 29 Ocak 1993 günü kurulur. Ayrıl - birleş, eklen - eksil derken 1996’nın sonlarında ‘Replikas’ adı altında ilk albümün şarkıları yazılmaya başlanır. Düzenli konserlerle yavaştan yavaştan tanınan Replikas, 2000 yılında katıldığı bir yarışma arifesinde ansızın çalan telefon ve akabindeki görüşmeyle; aynı yılın son ayına ilk albümü yetiştirir. ‘Zerre’ye varacak uzun yolculuk başlamıştır artık.

Fatih Akın’ın ‘İstanbul Hatırası’ filminde sema eden genç kızın dediği gibi; “Zor olan dönmek değil, durmak. İnsan dönerken değil, durunca düşecek gibi oluyor çünkü...” Seyyah misali oradan oraya dolaşan genç müzisyenlerimiz için de aynen öyle. Gezmek durmaktan her zaman daha iyi... As the young girl who whirls for a sema ceremony in Fatih Akın’s movie, Istanbul Hatırası, says; ‘What’s difficult is stopping, not whirling because people feel as if they are going to fall when they stop, not when they are still turning.’ It’s exactly the same as globetrotting young musicians. Travelling is always better than dwelling.

All the events and coincidences that made Replikas possible started in September 1988. This is when Barkın Engin and Gökçe Akçelik, two kids freshly out of primary school met on the day they both started Cağaloğlu Anadolu College, after spending the summer taking a series of secondary school exams just like all their peers. Their friendship grew fast and they became best friends in two months as they discover a very important common ambition: music. In just one year, they made up their minds: They had to learn to play an instrument. Guitars were bought in a short time and the time to form a band had come. But there was a serious problem: Everybody they know were guitar players but what they needed was a bass player and a drummer. This was when the fate barges in and coincidences lead them to found Replikas on 29 January 1993. As they band and disband, get bigger and get smaller, they began to write their first songs for their first album and started to build a reputation with regular concerts. In 2000, just one day before a contest they were going to participate in, a sudden phone call and the following conversation paved the way to their first album which was completed by the end of the same year. The long journey to “Zerre” has begun.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 33

28-33_gencmuzisyenler.indd 7

9/26/09 1:26 AM


Uygarlıkların beşiği Anadolu’yu, 3 bin halk dansı figürüyle dünyaya tanıtan Anadolu Ateşi, şimdi de İstanbul’u anlatmaya hazırlanıyor. Anadolu Ateşi [Fire of Anatolia] that introduced Anatolia, the home of civilizations, to the world with over 3000 different dance figures, is now preparing to describe Istanbul. JÜLİDE KARAHAN AHMET BİLAL ARSLAN

34-39_anadoluatesi.indd 2

9/26/09 1:27 AM


Kaynağına akan ırmak

ANADOLU ATEŞi FIRE OF ANATOLIA A river that flows into its source Hikâye tanıdık. Gazetelere verilen ‘dansçı aranıyor’ ilanı, 750 başvuru, seçilen 90 kişi… İki yıl boyunca günde en az 8 saatlik çalışma ve provalar… Kostüm, müzik, dekor derken 3 Mayıs 2001’de ilk gösteri. Ve o gün bugündür dilden dile, ülkeden ülkeye, gösteriden gösteriye büyüyen bir topluluk: Anadolu Ateşi. Ateşin bulunduğu, tekerleğin ilk kez döndüğü, paranın insan hayatına sızıverdiği topraklarda; kuvvetli bir duygunun peşinde onlar. Bir Türkiye dansı istiyorlar. Rehberleri bizzat Anadolu. Henüz yolun başındalar ama ipin ucunu yakaladıkları da herkesin kabulü. Devamını Anadolu Ateşi Genel Sanat Yönetmeni Mustafa Erdoğan’dan dinlemeli…

The story is rather familiar. Ads in the newspapers ‘Dancers required’, 750 applications, and 90 selected. Two years of at least 8 hour rehearsals a day... Choosing the costumes, organizing the music and preparing the set for the first show on 3 May 2001. From that day on, a group that has heightened its fame as the show was talked about and staged in different countries – Fire of Anatolia – Chasing after a land where fire was discovered, where the wheel was invented and money was introduced to commercial life. They are seeking a dance for Turkey, guided by Anatolia itself. Although they are at the beginning of their journey, everyone accepts that they certainly have gotten the hang of it. Let us hear the rest from the General Art Director Fire of Anatolia, Mustafa Erdoğan.

EKİM OCTOMBER 2009 • ANADOLUJET • 35

34-39_anadoluatesi.indd 3

9/26/09 1:27 AM


10 yıla kaç ülke, kaç gösteri ve kaç seyirci sığdı? 75 ülkeyi geçtik, 11 milyon seyirciyi aştık, 2500’ün üzerinde gösteri yaptık. Bu, benim beklentilerimin bile üzerinde. Ve hâlâ ilk günkü gibi izleniyor. Aynı gösteriyi 3, 5, belki 10 kez izleyen vardır/mıdır? Nedir sırrı, tılsımı? Benim bildiğim, Anadolu Ateşi’ni 18 kez izleyen bir yabancı çift var. Sanırım izlemeye devam ediyorlar da. Bu başarıyı en çok Anadolu kültürünün zenginliğine borçluyuz. O kadar zengin bir coğrafyada yaşıyoruz ki; hem tarihimiz çok köklü, hem edebiyatımız çok derin, hem halk müziğimiz çok renkli, hem danslarımız çok çeşitli. Bu miras ve birikim üzerinden ortaya çıkan eser elbette başarılı olacak. Sahne disiplini ve kullandığımız tekniğin evrenselliği de önemli tabii. Teknolojik gelişmeleri takip ediyor ve uyguluyoruz. Hem hikâyesi olan, hem de

How many countries, shows and spectators could you manage to fit in throughout the past 10 years? We have surpassed 75 countries, exceeded 11 million spectators, and put over 2,500 shows on stage. This is even beyond my expectations.

Anadolu’nun zenginliklerini öne çıkaran bir gösteri bu. Başarı kaçınılmaz. 3 binden fazla halk dansı figürü kullanıyorsunuz. Belki daha da fazla... Ama Anadolu sürprizlerle dolu. Araştırmalar devam ettikçe yepyeni müzik, dans ve kültürler çıkıyor mu karşınıza? Anadolu kültürü sonsuz bir okyanus. Biz bu okyanus içinde sadece bir damlayı sahneye koyabiliyoruz. O kadar çok yeni şey öğreniyoruz ki... Bir köyden öteki köye kostümlerin, giysilerin, müziklerin, türkülerin değişmesi inanılmaz. Her yıl temmuz ayında iki arkadaşımız Anadolu’ya yeni danslar keşfetmeye gidiyor. Bilmediğimiz, gözden kaçırdığımız ya da derlenmemiş dansları küçük yaz festivallerden ve köy düğünlerinden bulup derliyorlar. Tek, tek. Biz de bunları repertuarımıza dâhil ediyoruz. Ama asıl, halk, dans üretim sürecini sürdürüyor. Her

˝ Daha iyi bir gelecek kurmak için geçmişi çağıran Anadolu Ateşi, izleyiciye; roman havasından horona, semadan zikre, çağdaş sanattan baleye dansın pek çok seçeneğini bir arada sunuyor. ˝ Fire of Anatolia which calls upon the past for a better future presents many genres of dance: Romanian riffs, horon, sema, allusion, contemporary art and ballet.

Moreover, it is still observed with interest as if it were the first show. Are there any spectators who have watched the show 3, 5 or may be 10 times? What is the secret or the magic of it? As far as I know, a foreign couple had watched Fire of Anatolia 18 times and as much as I know they have continued watching our shows. We owe this success mostly to the prospery of Anatolian Culture. We live in such a resourceful vicinity that we have both a long history and also a rich literature; our folk music is very colorful and we have a huge variety of folk dances. A project built on such a heritage was destined to be successful. Stage discipline and the complexity of the techniques we use are important as well. We continue

36 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

34-39_anadoluatesi.indd 4

9/26/09 2:19 PM


geçen gün yeni danslar çıkıyor ortaya. Onları da takip ediyoruz. En son neler derlendi? En son Hacı Bektaş bölgesini araştırdık. Önce Hacı Bektaş şenliklerine gidip Alevi semahlarını; sonra Tokat, Amasra ve Adıyaman’daki dansları… Bir önceki sene de Kafkasya’daydık. Kars, Iğdır, Azerbaycan ve Yukarı Kafkasya’yı araştırdık. O yörenin danslarını repertuarımıza dâhil ettik. Önümüzdeki yaz; önce bizim Ege sahillerini, daha sonra da Ege’yi etkileyen Girit kültürünü araştıracağız. Oralardan yeni figürler çıkacak ve siz de onları kullanacaksınız, öyle mi? Evet. Araştırdıkça, derine indikçe ve seyirciden bize gelen eleştiriler doğrultusunda repertuarı genişletiyoruz. Eksik olan Alevi, Kafkas, Çingene ve Roman danslarını ekledik. Orta Anadolu biraz eksikti, onu tamamladık. İçimize sindirerek

Bir yıllık programı şimdiden belli olan Anadolu Ateşi, Ekim ayı boyunca Abu Dabi’de Troya’yı sahneleyecek. Fire of Anatolia that’s fully booked for the next one year , will be performing Troy in Abu Dhabi throughout October.

following technical developments and make sure to implement them. This is a meaningful show and it displays the variety of Anatolia. Success is inevitable. You are using more than 3000 folk dance figures, may be more. However, Anatolia is full of surprises. As you continue your research, do you come across entirely new kinds of music, dance figures, or cultures? Anatolia is like an ocean and we can only put a drop of it on stage. There are so many new things that we keep learning. The changes in costumes, music and songs from one village to the next are unbelievable. Every year in July, two of our friends go out to explore Anatolia. They compile dances that we do not know or we might have overlooked during wedding ceremonies or little summer festivals. One by one, we include these in our repertoire. What is more important though is that the dance and the people continue to evolve. Each day, a new type of dance comes out. We follow these developments also.

What are the latest compilations? Most recently, we observed the Hacı Bektaş region. First, we compiled Alawi whirling dances during the Hacı Bektaş Festivities, then the dances in Tokat, Amasra and Adıyaman. The year before, we were in the Caucasus. We conducted our research in Azerbaijan and the regions of the North Caucasus. We then included the dances of those regions in our repertoire. Next summer, we are going to investigate Turkey’s Aegean coast and Crete culture, which had a considerable effect on the Aegean region. I understand new figures will be coming out in those regions and you will be using them as well, is that so? Yes. As we continue to investigate and go deeper in our research, we continue adding to our repertoire along with the critics we receive from our observers. We have already included in our repertoire the Alawi, Caucasus, Gypsy and Roman dances. Central Anatolia was a little weak, we have completed that. Of course,

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 37

34-39_anadoluatesi.indd 5

9/26/09 2:19 PM


tabii. Dansçılarımız zaman zaman Anadolu kültür tarihi, mitolojik sembollerin okunması, kabartma ve resimlerin yorumlanması gibi teorik dersler de alıyor. Bu konuda bize arkeolog hocamız Doç. Dr. Rüstem Aslan ve Nezih Başgelen destek oluyor. Derslerin danslara nasıl bir etkisi oluyor? Bir kere dansçılar ne kadar saygıdeğer bir iş yaptıklarının farkına varıyorlar. Çünkü dersler sayesinde figürlerin birer hareket bütünü olmanın ötesinde birer eski zaman lisanı olduğunu öğreniyorlar. Anadolu Ateşi Akademisi’nin eğitimleri ne durumda? 1999’dan beri Anadolu Ateşi okullarında binden fazla öğrenci yetişti. Öncelik kendi dansçı ihtiyacımızı karşılamaktı. Şimdi, aynı anda dört ayrı gösteri yapabiliyoruz. Geçenlerde; aynı gece Filistin, Paris, Martinik ve Antalya’da sahnedeydik. İlk yıllar

we have to digest all of this. Our dancers, every now and then receive theoretical training in the Cultural History of Anatolia, description of mythological symbols and interpretation of reliefs and paintings. We receive a lot of assistance from our peers, archeologist Assoc. Prof. Rüstem Aslan and Nezih Başgelen, on this particular issue.

Anadolu’nun 7 ayrı bölgesinden derlediği yüzlerce halk dansı motifini bir araya getiren Anadolu Ateşi tüm yazı Antalya Gloria Aspendos Arena’da geçirdi. Bringing hundreds of folk dance motifs frrom 7 different regions of Anatolia, the Fire of Anatolia spent all summer in Antalya Gloria Aspendos Arena.

How does this training affect the dance? First of all, the dancers begin respecting their job more, since they realize that dance figures, further beyond being a series of movements, are a means of communication dating way back when. What is the latest update on training at the Fire of Anatolia Academy? Over a thousand people have been trained at the Anatolian Fire Academy since 1999. Our primary objective was to train dancers for ourselves. Now, we can stage four shows simultaneously. Recently, we have staged four shows

in Palestine, Paris, Martinique and Antalya, the very same evening. Initially, we wanted to show the world how well the Turks could dance, without outsourcing from abroad. We have been accepting foreign students since last October though.

MY SON THINKS OF HIMSELF AS HECTOR Sultans of the Dance, Fire of Anatolia, Dawool, Troy and Evolution. Which one is your favorite? Troy is the show that we have put all our knowledge and experience into and it is an excellent production. I never thought there could be anything better than our first production, Anatolian Fire, but Troy has a different meaning. Troy’s difference is its ambition deep down, that it was first staged in its motherland by the Trojans. We are announcing to the world that a legend in the center of the western civilization belongs to us, this is of particular importance.

38 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

34-39_anadoluatesi.indd 6

9/26/09 1:27 AM


dışarıya pek açılmadan Türklerin ne kadar iyi dans ettiğini dünyaya göstermek istedik ve yabancı dansçı almadık ama Ekim’den itibaren yurtdışından da öğrenci kabulüne başladık.

OĞLUM KENDİNİ HEKTOR SANIYOR Sultanların Dansı, Anadolu Ateşi, Dawool, Troya ve Evolution… Sizin gönlünüz hangi gösteride? Troya, bütün birikim ve tecrübemizin karşılığını aldığımız bir gösteri. Dünya çapında bir yapım. Ben hep Anadolu Ateşi’nden daha güzel bir şey olamaz derdim, ilk göz ağrımızdı o. Ama Troya başka bir derinliği barındırıyor özünde. Troya’nın farkı, iddiası; onun ilk defa Anayurdunda Troyalılar tarafından sahneye koyuluyor olması. Batı uygarlığının merkezindeki bir efsanenin bize ait olduğunu bütün dünyaya duyuruyoruz; bu gerçekten önemli.

Anadolu kültürünün farkına varılması için, siz, kişisel olarak neler yapıyorsunuz? Oğlunuzun eğitiminde mesela… Anadolu Ateşi hikâyeyi sahnede bütünüyle anlatıyor ama Troya’yı izleyenler, özellikle gençler ve çocuklar evlerine gittiklerinde konuyu araştırmaya devam ediyorlar. Oğlum Atlas zaten Anadolu Ateşi’yle büyüdü. Ona da her şeyi öğretmeye çalışıyorum. Atlas, Troya’nın bütün karakterlerini biliyor; kendini Hektor sanıyor. Homeros’un şiirini okuyabiliyor. En güzeli bu zaten; kültürümüzün bir kuşaktan diğerine aktarılabilmesi… Bir sonraki halka ne? Yeni oyunumuz İstanbul. Troya’nın yoğun dünya turnesi devam ederken eş zamanlı olarak İstanbul’u hazırlıyoruz. İstanbul’un tarihini, bugününü, kendisini anlatan, ismi İstanbul olan bir oyun... Onun provaları devam ediyor. 2010’da dünya, geçmişten günümüze her şeyiyle bir İstanbul hikâyesi izleyecek.

˝ O kadar zengin bir coğrafyada yaşıyoruz ki; hem tarihimiz çok köklü, hem edebiyatımız çok derin, hem halk müziğimiz çok renkli, hem danslarımız çok çeşitli. ”

For a realization of Anatolian Culture, what do you do personally? In training your son, for example. Fire of Anatolia explains the whole story on the stage, but those who watch Troy, especially the young people, continue to research the subject when they return home. My son, Atlas, grew up with Fire of Anatolia. I am trying to teach him everything too. Atlas knows all the characters of Troy and thinks of himself as Hector. He can tell the lyrics of Homer’s Iliad. This is the beauty of it anyway, transferring the culture from one generation to the next.

˝ We owe this success mostly to the prospery of Anatolian Culture. We live in such a resourceful vicinity that we have both a long history and also a rich literature; our folk music is very colorful and we have a huge variety of folk dances.

What is the next link in the chain? Our new show, Istanbul. Simultaneous with the busy world tour of Troy, we are preparing a new show called Istanbul, which will describe the city’s history and the present. Rehearsals and for this show continue. The world will watch the tale of Istanbul from the past to the present, in 2010.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 39

34-39_anadoluatesi.indd 7

9/26/09 1:28 AM


Sağlıkta parlayan kent

ADANA

A rising star in health care Çukurova, Türkiye’nin, belki de dünyanın en verimli topraklarına sahip. Hani kuru dalı saplasanız bir süre sonra yeşerip meyve verecek kadar bereketli bu topraklar. Son yıllarda bereket tarım dışında bir alanda daha görülüyor. Çukurova’nın altın değerindeki toprakları üzerinde, Adana’da, birbiri ardına uluslararası düzeyde hastaneler yükseliyor. Çukurova has probably the most fertile soil in Turkey. Its soil is so fertile that even a dry twig can flourish immediately after it is planted. Lately, Çukurova has been very productive in areas apart from agriculture. For instance, many hospitals with international standards have been opening on the precious grounds of Adana in the region. DR.M.TANSEL TURAN SERRA AKCAN

40-45_adana.indd 2

9/26/09 2:37 AM


40-45_adana.indd 3

9/26/09 2:37 AM


1

Adana, yaklaşık 4 bin yıllık geçmişi ile dünyanın yaşayan en eski kentlerinden bir tanesi. Sağlık alanındaki liderliği de tarihi kadar eski. Dünyanın ilk tıp fakültesi ve hastanelerinden biri burada kurulmuş. Tıbbın babası sayılan Hipokrat yaklaşık 4 bin yıl önce yedi Easkulapion’undan bir tanesini Adana’nın Yumurtalık ilçesine kurmuş. Hitit Kralı, tedavi olmak için bu merkeze gelerek ilk ‘sağlık turizmi’ hareketini bu topraklarda gerçekleştirmiş. Son yıllarda Adana kenti, bir başka özelliği ile de belirginleşmeye başladı. Adana’da birbiri ardına uluslararası düzeyde hastaneler açılıyor. Anlaşılan o ki Adana, artık sadece bölge kentlerini değil bölge ülkelerini de hedefliyor.

HASTANELER KENTİ Yakın zamana kadar Çukurova Üniversitesi Balcalı Tıp Fakültesi ve Başkent Üniversitesi Hastanesi, bölgenin sağlıktaki yerini ve konumunu belirlemiş. Bilimsel ve

Adana is one of the oldest inhabited cities in the world. Its history dates back over 4,000 years. It has also been a leading health center for centuries. One of the first medical schools and hospitals in the world were established here. Hippocrates, known as the father of medicine, established one of the seven Aesklepions, which is the sanctuary of Aesklepios, the Greek God of Healing and Health, in Yumurtalık, Adana, centuries ago. The then Hittite King visited the center to be healed. ‘Health tourism’ thus begun in the world. Adana has lately been attracting attention with another trait, with the opening of hospitals possessing international standards one after another. It seems that Adana aims at being the first, not only in surrounding cities, but in the whole surrounding region.

CITY OF HOSPITALS The Çukurova University Balcalı Medical School and the Başkent University Hospital had been 3

42 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

40-45_adana.indd 4

9/26/09 2:37 AM


Adana’da yaşanan sağlık yapılanmasına son bir yılda yeni hastaneler eklendi. Köklü, tanınmış ve A+ olarak tanımlanan zincir hastanelerin yanında, ülkemizin ilk ve tek özel ortopedi hastanesi de Adana’da açıldı.

4

There are newly built additions since the last year, to health facilities’ structuring that has been taking place in Adana. Alongside hospital chains that are well established, renowned and top class, the first private orthopaedics hospital has been opened in Adana. 2

1 Büyük Saat Kulesi’nin

çevresindeki çarşılarda şifalı ürünler satılıyor. In the bazaars around the Big Clock Tower products of healing quality are being sold. 2 Seyhan Nehri’nin kıyılarında

huzurlu kuytuluklar saklı. Calm sheltered areas are hidden on the banks of Seyhan river. 3 Kent, yeni eklenen tesislerle

dev bir sağlık kampusüne dönüşüyor. The city is transforming into a giant health campus with newly built facilities.

5

4 Adana hastanelerinde tedavi

gören hastalar, uzman doktorların şefkatli ilgisiyle karşılaşıyor. Patients who are being treated in Adana’s hospitals encounter the kind attention of specialized doctors. 5 Avrupa standartlarında hizmet

veren Adana hastanelerinde modern cihazlar kullanılıyor. The hospitals in Adana serve patients according to European standards and use modern equipment.

tıbbi teknik donanım açısından oldukça ileri seviyede olan bu iki tıp fakültesinin yanında Adana Numune Hastanesi, Askeri Hastane, geçmişte biri SSK Bölge Hastanesi konumunda olan iki Devlet Hastanesi yanında mevcut köklü özel hastanelerin varlığı ile Adana, doğu batı ekseninde Van’dan Konya’ya, güney kuzey ekseninde Hatay’dan Aksaray’a kadar yaklaşık 20 kentin derdine derman aradığı kent olmuş. Son bir yıldır bu yapılanmaya çok farklı hastaneler de eklendi. Ülkenin köklü, tanınmış A+ olarak tanımlanan zincir hastaneleri ve bunun yanında ülkemizin ilk ve tek özel ortopedi hastanesi de Adana’da açıldı. Sağlık Bakanlığının ‘Sağlık Kampüsü’ projesi için seçilen kentlerden biri de Adana. Sağlık Hizmeti sunan tüm paydaşların bir arada hizmet vermesi planlanan bu kampüs projesinin tamamlanması ile Adana’nın yatak kapasitesi mevcut yatak kapasitesinin en az iki katına çıkacağı öngörülüyor. Bunun yanında Adana Ticaret Odası’nın

dominating the health sector in the region until quite recently. In addition to these two university hospitals, which are quite developed in terms of science and medicine, there were the Adana Numune Hospital, the Army Hospital, two public hospitals and a number of private hospitals in Adana about two years ago. The city had been offering treatment and health care services to about 20 cities, from Van to Konya and from Hatay to Aksaray. Many private hospitals have opened one after another in Adana in just one year. Leading A+ hospital chains opened new hospitals in the city, and the first and only private orthopedics hospital in Turkey was established in Adana as well. Adana is also one of the cities selected for the Ministry of Health’s ‘Health Campus’ project. It is anticipated that Adana’s inpatient bed availability will be doubled soon following the completion of the campus project that aims the full cooperation of all shareholders offering health care services.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 43

40-45_adana.indd 5

9/26/09 2:38 AM


1

da bir Üniversite ve Tıp Fakültesi planı var. Adana Milletvekili ve Sağlık Bakanlığı eski Müsteşarı Prof. Dr. Necdet Ünüvar Adana’da artan nitelikli yatak kapasitesine dikkat çekiyor. Özel sektördeki tek kişilik odalarda, refakatçi yataklı, banyolu tuvaletli lüks yatakların yanında kamu hastanelerinde de hızlı bir revizyona başlandığını ve çok kısa süre içinde Adana’da gerek kamu yatağı gerekse özel hastane yatağı açısından Türkiye’nin en nitelikli yatak kapasitesine sahip olmayı hedeflediklerini belirtiyor. Bu gelişmeler Adana’da sağlık turizmi potansiyelinin artmasına zemin hazırlıyor. Sağlık turizmi ülkemiz için çok önemli bir hedef ve konu sadece Sağlık Hizmeti sunucularını değil bir kenti bütünüyle kapsıyor. Gezi amaçlı gelen turistle karşılaştırılamayacak ölçüde ekonomik getiri sağlayan sağlık turisti bir kentin dinamiklerini baştan aşağı etkiliyor.

BÖLGESEL AVANTAJLAR Adana, birçok özelliği nedeniyle bölgenin sağlık üssü olmaya aday. Bu özelliklerin başında şehrin konumu geliyor. Adana, son yıllarda ekonomik olarak gelişen ve sağlık hizmetlerine talep gösteren coğrafyanın merkezinde yer alıyor. Bölgedeki sağlık kuruluşları, Suriye, Irak, İran gibi güney komşuların yanı sıra Türkî Cumhuriyetlerden de gelen çok sayıda hastaya hizmet veriyor. Son dönemde Adana’yı keşfeden bölgelerden biri de Balkanlar... Adana’ya olan bu ilgi sadece konumu dolayısıyla değil elbette.

Furthermore, the Adana Chamber of Commerce plans to build a university and a medical school in the near future. Prof. Necdet Ünüvar, Adana MP and former Ministry of Health undersecretary, underlines the increasing inpatient bed capacity in Adana. “The private hospitals have already offered luxurious single rooms with extra beds for patients’ accompaniers and full bathroom amenities. Now the public hospitals are also being transformed. Adana aims at having the highest quality bed capacity in Turkey, in both public and private hospitals” he says. All of these developments pave the way for Adana to increase its health tourism potential. Health tourism is one of Turkey’s foremost goals, not necessarily for health care providers, but for an entire city to cover. Health tourism has the potential to improve all of the dynamics of a city with its huge economic returns, something that is incomparable to the economic returns of recreational tourism.

REGIONAL ADVANTAGE Adana is going to be the health care base of the region with its unique characteristics. We should firstly talk about its geographical location. Adana has been located in the center of the area that has developed economically and has increased the demand for health care services recently. The health care institutions in the region offer services to many patients from Turkey’s bordering neighbors in the south, such as Syria, Iraq and Iran, as well as patients from the Turkic Republics. Patients from

44 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

40-45_adana.indd 6

9/26/09 2:38 AM


Adana’nın Kapadokya, Gaziantep, Antalya gibi turizm merkezlerine olan yakınlığı da hastalara ve hasta yakınlarına tedaviyle birlikte turistik amaçlı paketlerin de sunulmasına imkân veriyor.

The proximity of Adana to centers of tourism such as Cappadocia, Gaziantep and Antalya allows for patients and their relatives to benefit from tourist oriented packages along with treatment. 1 Yatılı tedavi gören hastalara

tecrübeli refakatçı desteği de veriliyor. There is also experienced hospital attendant support available for in-patients. 2 Altı minareli Sabancı Merkez

Camii, Adana siluetinin en güzel parçalarından biri. The Sabancı Mosque, with its six minarets, is one of the most beautiful pieces of Adana’s skyline. 3 Kentteki sağlık tesislerinde

2

fizik tedavi hizmeti de mevcut. There are also physical therapy services available in the health facilities of the city.

anadolujet seferleri | anadolujet flıghts ANKARA-ADANA ANKARA-ADANA ADANA-ANKARA ADANA-ANKARA ANKARA-ADANA ANKARA-ADANA ADANA-ANKARA ADANA-ANKARA

HER GÜN EVERYDAY HER GÜN EVERYDAY PZT, ÇARŞ, PERŞ, CUMA, CMT, PZR MON, WED, THUR, FRI, SAT, SUN PZT, ÇARŞ, PERŞ, CUMA, CMT, PZR MON, WED, THUR, FRI, SAT, SUN

KALKIŞ: 22.55 DEPARTURE:22.55 KALKIŞ: 07.00 DEPARTURE:07.00 KALKIŞ: 16.30 DEPARTURE:16.30 KALKIŞ: 18.10 DEPARTURE:18.10

VARIŞ: 00.00 ARRIVAL: 00.00 VARIŞ: 08.05 ARRIVAL: 08.05 VARIŞ: 17.55 ARRIVAL: 17.55 VARIŞ: 19.15 ARRIVAL: 19.15

3

Öncelikle Adana ve çevresi söz konusu ülkelerden gelen hastalar ve yakınları için kendi kültürlerine benzer bir ortam sunuyor. Gerek insanının sıcaklığı, gerek yemekleri gerekse örf ve adetleri açısından Adana Ortadoğu, Kafkasya ve Balkanlar’dan gelen hastaların kendilerini evinde hissetmelerini sağlıyor. Ayrıca bölgede Arapça ve İngilizcenin diğer birçok ile göre daha yaygın olması, hizmet sektörü açısından bir artı puan. Adana’nın Kapadokya, Gaziantep, Antalya gibi turizm merkezlerine olan yakınlığı da hastalara ve hasta yakınlarına tedaviyle birlikte turistik amaçlı paketlerin de sunulmasına imkân veriyor.

DÜNYA ÇAPINDA Adana’da özellikle son dönemde açılan hastaneler uluslararası standartlarda hatta bunun üstünde sayılabilecek niteliklere sahipler. Hepsi dünyanın hastanecilikte en önemli belgelendirme kuruluşu sayılan JCI ( Joint Commission International ) tarafından akredite edilmek üzere çalışmalarını sürdürüyorlar ve birkaç ay içinde bu çalışmalar tamamlanacak. Hastaneler, tıbbi ve teknik açıdan çok ileri seviyedeler. Bölgedeki hastaneler odaklanma stratejisiyle farklı alanlarda hizmet vermeye başladılar. Genel hastanelerin yanı sıra Türkiye’nin öncü oluşumlarından biri olan bir ortopedi hastanesi, plastik cerrahi ve yanık tedavisine odaklanan bir proje, kulak-burunboğaz ruh sağlığı gibi alanlara odaklanan sağlık kuruluşları ile Adana, her alanda sağlık hizmeti verecek bir merkez olmaya doğru emin adımlarla ilerliyor.

the Balkans have also recently discovered the exclusive heath care services in Adana. It is not all about the geographical location of the city. Adana and the surrounding region offer familiar cultural characteristics to the patients coming from the above-mentioned countries. With its cuisine and social customs, Adana enables the patients from the Middle East, the Caspian region and the Balkans to feel at home. Arabic, English and other foreign languages being spoken in the city is another advantage for Adana’s service sector. The city is also proximate to many other tourism spots, such as Cappadocia, Gaziantep and Antalya, enabling patients to travel with their friends and relatives during their spare time.

UNIVERSAL STANDARDS Adana’s hospitals, specifically the newest ones, have international and even higher standards for healthcare. All of them applied to be accredited by the Joint Commission International (JCI), which is seen as the highest certification in health care standards for hospitals. The approval process is expected to be finalized in a few months. Adana’s hospitals are quite advanced in medicine and technology, and they are specializing in different areas, like otorhinolaryngology and psychiatry. In addition to an orthopedics hospital, there is a project to build a hospital focusing on plastic surgery and burn treatment. Adana, as the base of all of these hospitals, takes firm steps to be a center that offers health care services for all diseases.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 45

40-45_adana.indd 7

9/26/09 2:38 AM


46 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

46-51_anadolubaskentleri.indd 2

9/26/09 1:30 AM


Uygarlığın zirvesinde

ANADOLU BAŞKENTLERİ At the zenith of civilization ANATOLIAN CAPITALS MELİH USLU

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 47 2009 SEPTEMBER SEPTEMBER EYLÜL ANADOLUJET ANADOLUJET 000 2009 || EYLÜL

46-51_anadolubaskentleri.indd 3

9/26/09 1:31 AM


Hattuşa, Tuşpa, Sardes, Ksanthos, Nemrut, Konya, Bursa… Hititler’den Urartu’ya, Kommagene’den Osmanlı’ya sayısız uygarlığın birikimiyle yoğrulmuş 12 bin yıllık tarihin yurdu Anadolu’da, eski başkentlerin izini sürdüğümüz uzun yolculuk Çorum’da başlıyor. Tarihteki en eski yazılı anlaşmayı yapan, çivi yazısını Anadolu’da yaygın olarak kullanan Hititlerin efsane şehri Hattuşa, Anadolu’da kurulan ilk imparatorluğun başkenti. Boğazkale yakınlarındaki Hattuşa Milli Parkı, bu görkemli uygarlığın izini sürebileceğiniz dev bir açık hava müzesi. Mısır ve Çin ile birlikte antikçağın süper gücü Hititlerin başkenti Hattuşa, MÖ 1600’lerin ortalarında başkent olmuş. Alacahöyük, Yazılıkaya, Büyük Mabet, Kral Kapısı ve Büyükkale’yi içine alan Hitit harabeleri, Anadolu’nun kültürel başyapıtları arasında. Çorum’dan sonra, üç asır boyunca Urartu Medeniyeti’nin başkenti Tuşba’ya ev sahipliği yapan Van’a uzanıyoruz. Tarihi İpek Yolu üzerindeki kent; Akdamar Adası, kaleleri, müzesi, inci kefali, otlu peyniri ve kedisiyle Doğu Anadolu’nun incisi. Van Kalesi’nde, Urartu döneminden kalma çivi yazılı

GARO MİLOŞYAN, ERSİN DEMİREL

ANADOLU’NUN LEZZET ROTASI ˝ Bursa’da İskender Kebabı ve kestane şekeri; Konya’da etli ekmek ve bamya çorbası, etli yaprak sarma; Antalya’da deniz ürünleri ve sebzeli döner; Manisa’da lokum ve mesir macunu; Adıyaman’da çiğ köfte, ekşili köfte ve pestilin lezzet listenizde mutlaka bulunması gerekir.

˝ THE FLAVOUR ROUTE OF ANATOLIA In Bursa, the Iskender Kebap and sugared chestnuts; in Konya, quick bread with a layer of ground meat on top, okra soup and stuffed vine leaves; in Antalya, sea foods and vegetable doner; in Manisa, Turkish delight and mesir paste; in Adıyaman, steak tartar a la turca, meatballs with rice in egg and lemon sauce and dried fruit rollup must be included in your to-eat lists.

Hattusa, Tushpa, Sardis, Xanthos, Nemrud, Konya, Bursa…The long journey that we tread through the ancient capitals, kneaded by countless civilisations’ accretion of 12 thousand years history in the hearth of Anatolia, from Hittites to Urartu and from Commagene to the Ottomans starts with Çorum. The legendary city of Hattusa is the capital of the first empire established in Anatolia by Hittites who made the oldest known written agreement in history and also used cuneiform script widely. Hattusa National Park near Boğazkale is a huge open-air museum where you can trace this magnificent civilisation. Hattusa had become the capital of the Hittites who were one of the super powers of the ancient age (along with Egypt and China in mid 1600 BC). Hittite ruins that embody Alacahöyük, Yazılıkaya, The Great Temple, King’s Gate and Büyükkale are among the cultural masterpieces of Anatolia. After Çorum we reach Van; home to Tushba the capital of the Kingdom of Urartu for three centuries. Located on the historical Silk Road, the town is the pearl of Eastern Anatolia with its Turkish Van cat, fortresses, museum, pearl mullet, herby cheese and the Akdamar Island. Tablets of cuneiform script from the time of the Kingdom of Urartu can still be seen at the Van Fortress. It was also no other than the Urartu who built one of the oldest water conduit systems in history still in use today.

1

12

bin yıllık tarihe tanıklık eden Anadolu, geçmişi boyunca pek çok uygarlığın zengin birikimiyle yoğrulmuş. Anatolia that’ witnessed 12000 years of history has been kneaded with many civilisations accretion.

CITIES THAT CREATED THE FIRSTS Our path leads us to the holy capital of the Kingdom of Commagene: Nemrud. Nemrud has carved its name in South Eastern Anatolia, a region that has seen its share of civilisation from the Assyrians to the Romans and the Ummayads to the Abbasids. The sepulchre of Antichus I Soter (listed on the UNESCO World Heritage List) is still sleeping over the clouds like a hidden treasure. The peak of Nemrud (2000 metres) is reached by car followed by a 500 metre footpath ascent and offers the opportunity to view the Commagene Valley from afar. Spending the night 5

48 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

46-51_anadolubaskentleri.indd 4

9/26/09 1:31 AM


2

1 Urartu’nun yönetim merkezi Van Kalesi.

The Van Castle, centre of the Urartu. 2 Ksantos’un gizemli kanyonu Saklıkent.

Saklıkent, the mysterious canyon of Xanthos. 3 Bir Likya mezarı.

A Lycian cemetary. 4 Sardes’te mozaikli bir zemin.

Mosaic surface in Sardis. 5 Nemrut’taki Kommagene heykelleri.

3

Commagene sculptures in Nemrud.

tabletler hâlâ belirgin. Bugün bile kullanılan, tarihteki en eski su kanalı sistemlerinden birini inşa edenler yine Urartular’dan başkası değil.

İLKLERI YARATAN ŞEHIRLER Asurlardan Romalılara, Emevilerden Abbasilere kadar pek çok uygarlığın gelip geçtiği Güneydoğu Anadolu’ya adını kazıyan Kommagene Uygarlığı’nın kutsal başkenti Nemrut’a düşüyor yolumuz. Kral Antiochos’un UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan anıt mezarı, kapalı bir kutu gibi bulutların üzerinde uyumaya devam ediyor. Araçla ulaşılabilen son noktanın ardından 500 metrelik bir patikayla tırmanılan Nemrut Zirvesi, 2 bin metreden Kommagene Vadisi’ni izleme fırsatı sunuyor. Civardaki otellerde geceleyip, gündoğumunu Kralların Dağı’nda karşılamak Nemrut’a özgü bir ritüel. Yakın çevre ise Kommagene’nin izleriyle dolu. Nemrut Dağı Milli Parkı’na girer girmez, manzaranın etkisine giriyor insan: Karakuş Tümülüsü, Cendere Köprüsü, antik yapı kalıntıları ve kayalık tepeleri süsleyen zakkum tarlaları… Nemrut’tan sonra Akdeniz sahillerine uzanıyoruz. Fethiye’ye bağlı Kınık köyünün Eşen Çayı kıyısındaki sarp bir yamacın üzerine kurulan Likya Uygarlığı’nın başkenti Ksanthos, antik çağda uyguladığı yönetimle ABD demokrasisine bile örnek olmuş. Ünlü düşünür Montesquieu’nun “Eğer mükemmel bir demokrasi örneği vermem gerekse Likya’yı gösteririm” demesi boşuna değil. Hemen hepsinde antik tiyatroların göze çarptığı Likya kentlerinde tiyatro ve gösteri sanatlarına büyük önem verilmiş. İnsanlık tarihine yeni lahit ve mimari

6.

yüzyıla kadar hüküm süren Lidya Uygarlığı’nın başkenti Sardes, tarihte ilk paranın basıldığı yer. Sardis , capital of the Lydian civilisation that governed until 6th century, is where money was minted for the first time.

in nearby hotels and greeting the sunrise at Kings Mountain is a unique ritual reserved solely for Nemrud. Nearby environs are filled with marks reminiscent of Commagene. Upon entry to the Mount Nemrud National Park one is overwhelmed with the scenery of the Karakuş Tumulus, The Severen Bridge, the remnants of ancient buildings and the fields of zaqqum that decorate the rocky hills. After Nemrud we head for the Mediterranean coast. The capital of the Lycian League, Xanthos, is located on a steep slope in the village of Kınık (by Fethiye on the shore of Eşen Çay) and has even been an epitome for the democratic governance of the USA due to their application of methods in the ancient times. It is not out of futility that the famous thinker Montesquieu said, “Were I to give a model of an excellent Confederate Republic, it would be that of Lycia”. Much attention was devoted to performance arts and the theatre; amphitheatres can be found in most Lycian cities. The Lycians (who had contributed to the history of mankind with new sarcophaguses and architectural styles) committed mass suicides twice due to their rejection of enslavement following defeats in war.

IN THE LIGHT OF WISDOM AND BELIEF On the route from İzmir to Uşak is found the ancient city of Sardis which was the first known place in history where money was minted. Sardis was the capital of the Lydian civilisation from the end of Bronze Age in Anatolia to 6th century BC and is near the Salihli province of Manisa. In the ancient city the

4 EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 49

46-51_anadolubaskentleri.indd 5

9/26/09 1:31 AM


Selçuklu başkenti Konya’da 1 hediyelikler. Souveniers in the Seljuq capital, Konya. Bursa’daki Ulu Camii. 2 The Bursa Grand Mosque. Osmanlı köyü Cumalıkızık. 3 The Ottoman village, Cumalıkızık. Alaaddin Tepesi’ndeki 4 tarihi külliye. The historical kulliye on Alaeddin Hill.

1

stiller kazandıran Likyalılar, esaret altında yaşamayı kabullenemedikleri için, kaybettikleri savaşların sonunda iki kez toplu intiharda bulunmuş.

İNANCIN VE BILGELIĞIN IZINDE İzmir – Uşak yolu üzerindeki Sardes antik kenti, tarihte ilk paranın basıldığı yer. Anadolu’da Tunç Çağı’nın sonlarından başlayarak MÖ 6. yüzyıla kadar hüküm süren Lidya Uygarlığı’na başkentlik yapan Sardes, Manisa’nın Salihli ilçesi yakınlarında. Tarihi kütüphanesi ve kral tahtları büyük oranda sağlam kalan antik kentte; okul, pazar yeri, tapınak, hamam ve mahkeme binası görülebilir. Manisa’dan bir sonraki kentimiz Konya. Firuze kubbeli camileri, Mevlevi dervişlerinin bilgeliği ve ilk yerleşik tarım toplumunun izlerini taşıyan Çatalhöyük Ören Yeri’yle Konya, insana aşkın ve inancın kutsallığını fısıldayan, Selçuklu’nun eski başkenti. Karatay Çini Eserleri Müzesi adıyla da anılan Alaeddin Tepesi’ndeki 1251 tarihli Karatay Medresesi; kesme taş ve sırlı mermer tuğlanın uyumunu yansıtan mimarisi, çinili kubbesi ve zengin bezemeleriyle ortaçağ Türk sanatının başyapıtlarından. Ortaçağda Selçuklu sarayının gül bahçesi olan Mevlana Müzesi’nin avlusunda gezinirken, mis kokulu güller, size de Mevlana’nın sevgi dolu dünyasını hissettirecek. 12. yüzyılda doğunun bilim ve sanat merkezi olan kent merkezindeki Alaeddin Camii ile Sırçalı Caddesi üzerindeki medrese Selçuklu mimarisinin zarif örnekleri arasında.

2

historical library and thrones are still mostly intact. The school, the agora, the temple, the bathhouse and the courthouse can also still be seen. Moving on from Manisa we discover Konya. With its turquoise domed mosques, the wisdom of its whirling dervishes and the historical site of Çatalhöyük (where traces of the first agricultural settlements can be found); Konya is the old capital of the Seljuqs and some say it whispers the holiness of love and belief to humans. Dating back to 1251, Karatay Medrese (also known as the Karatay Museum of Chinaware on Alaeddin Hill) is one of the masterpieces of Turkish art in the Middle Ages with its tiled dome and rich ornaments; the architecture reflects the harmony of face stone and glazed marble brick. Taking a stroll around the rose-scented courtyard of the Mevlana Museum, which was the rose garden of the palace of the Seljuq in the Middle Ages, will make you feel the exorable world of Rumi. Alaeddin Mosque and the medrese on Sırçalı Street are amongst the most the elegant examples of Seljuq architecture in the city centre (formerly the Eastern hub of science and art in the 12th century).

20

kubbeli Bursa Ulu Camii’nin içini süsleyen 192 adet hat levhasının Türkiye’de eşi benzeri bulunmuyor. The 192 calligraphy plaques that decorate the interior of the 20 domed Bursa Grand Mosque are second to none.

GARDEN OF THE SULTANS Bursa was once the raspberry gardens of sultans but later turned into a giant metropolis and was also the first capital of the Ottomans who governed three continents. Our first stop in Bursa, which spreads over the mountain foot of the snowy peaks of Uludağ with its unique silhouette, is 4

50 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

46-51_anadolubaskentleri.indd 6

9/26/09 2:20 PM


7

Anadolu başkenti, en eski anlaşmadan çivi yazısına, su kanallarından paraya pek çok ilki insanlığa kazandırmış. These 7 Anatolian capitals have introduced many a first to humanity from the oldest agreement to cuneiform script and water conduits.

Sultanların ahududu bahçesinden dev bir metropole evrilen Bursa, üç kıtaya hükmetmiş Osmanlı’nın ilk başkenti. Zirveleri karlı Uludağ’ın eteklerine eşsiz siluetiyle yayılan Bursa’daki ilk durağımız, Ulu Camii. Yıldırım Beyazıt’ın 1396 yılında Birleşik Avrupa Orduları’nı yenmesi anısına inşa ettirdiği 20 kubbeli caminin içini süsleyen 192 adet hat levhasının Türkiye’de eşi yok. Caminin bahçesindeki Koza Han’da, her yaz koza borsası açılması eski bir gelenek. Yıldırım Bedesteni, Yeşil semtindeki çinileriyle ünlü Yeşil Türbe ve Çekirge’deki Muradiye Külliyesi kentteki karakteristik Osmanlı yapılarından. Muradiye Külliyesi’nin yan sokağındaki Hüsnü Züber Müze Evi, nerdeyse üç asırlık bir Osmanlı konağı. Çekirge’nin bir başka hazinesi, Osmanlı mirası gölge oyunu geleneğinin yaşatıldığı Hacivat - Karagöz Evi. Kentin 10 kilometre doğusundaki eski Osmanlı köyü Cumalıkızık; cumbalı evleri, pazarı, müzesi, ahşap tavanlı camisi ve hamamıyla yaşayan bir eski zaman fotoğrafı sanki. Tıpkı Anadolu başkentleri gibi…

the 20 domed Bursa Grand Mosque. Commissioned by Yıldırım Beyazıt in 1396 to commemorate his victory against the armies of Europe in the Battle of Nicopolis; the mosque boasts 192 calligraphy plaques that are one of a kind in Turkey. Cocoon exchange is an old tradition that takes place at the Koza Caravanserais in the garden of the mosque every summer. The Yıldırım Bazaar, the Green Tomb (famous for its tiles in the Yeşil district) and the Muradiye Kulliye in Çekirge are some of the most characteristically representative of Ottoman buildings. The Hüsnü Züber Museum, located on the street parallel to Muradiye Kulliye, is an Ottoman mansion nearly three centuries old. Another treasure of Çekirge is the Hacivat-Karagöz House where the tradition of shadow theatre is embalmed as an Ottoman heritage. The old Ottoman village of Cumalıkızık (10 kilometres to the east of the city), like Anatolian capitals, resembles an olden day photograph with its bay windowed houses, bazaar, museum, bath house and a timber-ceilinged mosque.

DİĞER ANADOLU BAŞKENTLERİ

OTHER ANATOLIAN CAPITALS

˝ Yazıda geçen 7 şehre ilave olarak Anadolu başkentlerinden bazıları: Frigya: Polatlı (Ankara) İyonya: Efes (İzmir) - Milet (Aydın) Bizans: İstanbul Pontus: Trabzon Selçuklu: İznik Karasioğulları: Balıkesir Saltuklular: Erzurum Artuklu: Mardin - Hasankeyf Diyarbakır Candaroğulları: Kastamonu Karamanoğulları:Konya Danişmendliler: Sivas - Malatya Germiyanoğulları: Simav (Kütahya) Aydınoğulları: İzmir Saruhanoğulları: Manisa Menteşoğulları: Muğla Dulkadiroğulları: Kahramanmaraş Eretna Beyliği: Sivas Mengücekoğulları: Erzincan

˝ AlistofotherAnatoliancapitalsin additiontotheonesmentionedinthe articlecanbefoundbelow. Phrygia:Polatlı(Ankara) Ionia:Ephesus(Izmir)-Miletus(Aydın) Byzantium:Istanbul Pontus:Trabzon Selçuklu:Iznik Karesi:Balıkesir Saltuklu:Erzurum Artuqid:Mardin-Hasankeyf: Diyarbakır Candaroğlu:Kastamonu Karamanoğlu:Konya Danishmends:Sivas-Malatya Germiyan:Simav(Kütahya) Aydınoğlu:Izmir Saruhan:Manisa Menteşe:Muğla Dulkadir:Kahramanmaraş EretnaBeylic:Sivas Mengücek:Erzincan OttomanState:Adrianople(Edirne) -Istanbul

BARIŞ HASAN BEDİR, MUSTAFA YILMAZ, FATİH ÖZENBAŞ

SULTANLARIN BAHÇESI

3

46-51_anadolubaskentleri.indd 7

9/26/09 2:20 PM


Portfolyo FARUK AKBAŞ Portfolio

Kafkasların gülen yüzü

ARTVİN

The smiling face of Caucasus 52-57_portfolyo.indd 2

9/26/09 1:32 AM


Buralar, yaylanın gençleri için eğlenceli doruklardır. These peaks stand for the local hangout among the young social butterflies in the highlands.

Çikunet Yaylası, Üçkardeşler Zirvesi’ne en yakın yaylalardan biridir. The Çikunet Valley is one of the nearest valley’s to the Üçkardeşler Peak.

52-57_portfolyo.indd 3

9/26/09 1:32 AM


Köyün camileri Maçahel’in en renkli ayrıntılarını oluşturuyor. Much of Maçahel’s character can be attributed to the colorful rural mosques.

Birbirinden güzel, duru ve dramatik bakışlar hangi fotoğrafçıyı durdurabilir? What photographer could overlook this vivid and untainted scenery?

000 ANADOLUJET EYLÜL | SEPTEMBER 2009

52-57_portfolyo.indd 4

9/26/09 1:32 AM


Maçahel’de Devasa mısır koçanlarıyla dolu tarlalar, sonbaharda aileler yaylalardan indiklerinde hasat edilir. In Maçahel, huge corn fields are harvested by the families who migrate down to the mountain pastures from the highlands in the autumn.

Bulut denizi Maçahel yaylalarına ayrı bir güzellik katar. The clouded sea is another distinctive feature of the Maçahel Highlands.

52-57_portfolyo.indd 5

9/26/09 1:32 AM


Yörede genellikle ahşap kap kacak kullanılır. Yemek, yine ahşap sofrada (supra) yenir. The locals generally use wooden kitchen utensils. The dinner is eaten on supras [a wooden, short, tray-like table around which one sits by squatting].

Maçahel’de mutfak kültürü geleneksel yapısını sürdürmektedir. Doğal ürünlerle, doğal kaplarda hazırlanan yemekler, yine doğal yöntemlerle pişirilmektedir. The cuisine of Maçahel preserves its traditional ways. Meals prepared by natural products in natural containers are cooked using holistic methods. .

000 ANADOLUJET EYLÜL | SEPTEMBER 2009

52-57_portfolyo.indd 6

9/26/09 1:32 AM


Gürcü camilerinin içindeki renkler doğal boyalardan elde edildikleri için günümüze kadar canlılığından bir şey yitirmemiş. The interior of the Georgian mosques were decorated with natural paints and dyes, hence their long-lasting vibrant colors.

Maçahel yaylaları yörenin coğrafya özelliklerinden dolayı, köylerden oldukça uzakta ve yüksekte yer almaktadır. Kışın yağan karın şiddetine dayanmadığından yayla evlerinin pencerelerinde cam yoktur. The Maçahel Highlands are quite a distance away and much higher up than the surrounding villages. The windows of the highlanders’ houses lack windowpanes because of the hard snow falls often containing ice and hail during its rough winter season.

52-57_portfolyo.indd 7

9/26/09 1:32 AM


Sonbahar, yapraklardan yapılmış sarı pelerinini uçuşturarak Anadolu’nun kapısına dayandı. Ama ondan biraz ötede, zamanın penceresinden Doğu’nun gerçek hükümdarı olan kış yeryüzüne bakıyor. Biz de ona yakalanmadan önce Kars’ta bir yolculuk yapalım. Autumn is pounding at the door of Anatolia, waving around its leafy cloak. Winter, the steely ruler of the East, watches Earth from a distance. Let us go to Kars before winter comes. AKGÜN AKOVA

58-63_kars.indd 2

9/26/09 1:33 AM


Kar yaฤ madan รถnce

KARS

Before the snow

58-63_kars.indd 3

9/26/09 1:33 AM


Sonbahar... Eylül ile birlikte Çallı Yaylası’ndaki çoban köpeklerinin sesleri giderek silinecek ve insanlar sürüleriyle Kağızman’a dönecek. Ani’de Büyük Katedral’e yuva yapan kırlangıçlar büyüyen yavrularıyla birlikte göç yoluna düşecek. Arıcılar kovanlarını kapatıp, son kontrollerini yapacaklar. Yakacak tedariği en büyük tasa şimdi. Sarıkamış Anıtı’nın önünde şehitler için dua eden yolcunun gözünden düşen damlalar, kış uykusu için yuvasına yiyecek taşıyan telaşlı karıncanın üzerine düşecek. Saz şairleri yaz ertesine kalmış, gecikmiş düğünlerde sazlarının tellerine vuracak ve Âşıklar Kahvesi onları yine kucaklamaya hazırlanacak.

aşağıya baktığınızda, St.Petersburg’u andıran “ızgara tipi” kent planını hemen farkedersiniz. Bu plan ve sokaklarında yürürken göreceğiniz, Defterdarlık, eski Vali Konağı, Kent Konseyi, Sağlık Müdürlüğü, Ticaret Odası gibi resmi binaların hepsi Rus İşgali (1878–1918) altındaki kırk yıllık dönemde yapılmıştır. Ama mimari, bazen aynanın arka yüzünü, halkın acısını göstermez. O zaman, içinden savaşların derin sızısı duyulan asker türkülerini dinlemek gerekir: “Bayraklar çekildi gelin mi sandın / Davullar çalındı düğün mü sandın / Bu yola gidenler gelir mi sandın / Buna Kars’ın yolu derler giden gelmedi / Gidip de ana can gelen olmadı”...

Kars kenti sokaklarını ilk kez adımlayanı, insanlarıyla ilk kez kucaklaşanı şaşırtır. Geniş caddeleri, Rus döneminden kalma yapıların güzelliği, peynircileri, kaz sürüleri, kenti süsleyen heykelleri, gençlerle dolu parkları, eski hamamları ve Kars Çayı’nın kıyısında sararan kavak ağaçlarıyla kent, klasik bir Doğu görüntüsü çizmez. Kale’ye çıkıp

KARS ŞAŞIRTICIDIR Evet, Kars şaşırtıcıdır! Eski taş evlerin içinde, neredeyse yüz yıl önce yapılmış “peç” adı verilen basit kalorifer sistemini, dev çini sobaları ya da artık çalınmasa da salonların bir köşesinde duran ve tozu alınması ihmal edilmeyen “yadigâr” eski piyanoları gördüğünüzde, farklı bir kültür geçmişiyle karşı karşıya

1

Kars kenti, klasik bir Doğu görüntüsü çizmez. Kale’ye çıkıp aşağıya baktığınızda, St.Petersburg’u andıran ‘ızgara tipi’ kent planını hemen farkedersiniz. The city is different from other eastern cities with its beautiful structures dating from Russian rule. Peering down from Kars Castle, you may clearly see the ‘grid-like’ city plan resembling that of St.Petersburg.

Autumn…WithSeptember,theshepherd dogsofÇallıPlateauwillhushandthe peoplewillreturntoKağızmanwiththeir herds.Theswallowsthatnestedinthe GreatCathedralofAniwillbegintheir migration,chicksintow. Followinglastminutechecks,beekeeperswillsealtheir hives.Peoplewillbebusilyaccumulating fuelforheating. Meanwhile,apassenger stallingtoprayforthemartyrscries, andhistearsfallintotheeyesofan antvigorouslyferryingfoodtoitsnest inpreparationofwinter.Minstrelswill playtheirinstrumentsatpost-summer weddingpartiesandtheAşıklarKahvesi (Lovers’Coffeehouse)willhostthem warmly. ThecityofKarsalwaysastonishes first-timevisitors,especiallyastheymeet theinhabitants.Thecityisdifferentfrom othereasterncitieswithitslargestreets, itsbeautifulstructuresdatingfrom Russianrule,itscheesemongers,itsflocks ofgeese,itsamazingstatues,itsparks full ofyoungpeople,itsoldpublicbaths anditspoplarsedgingthebanksofKars Brook.PeeringdownfromKarsCastle, youmayclearlyseethe‘grid-like’cityplan 2

1 Rus işgali döneminde yapılan

binaların bir bölümü hala kullanılıyor. Bunlardan biri de Hekimevi. Some of the buildings from the time of the Russian invasion are still in use. One of these is the Doctor’s house. 2 Kars Kalesi’nin hemen altında

kentin eski yerleşim alanı bulunuyor. The old settlement area of the city is right underneath the Kars Castle.

3 Kars’ta bazı evlerin içinde resimli duvarlar ve

tavanlar var. Bu güzellikler için acil koruma tedbirleri alınması gerekiyor. There are murals in some of the houses in Kars. Urgent preventive measures must be taken for these beautiful pieces of art. 4 Ani’de Tigran Honents Kilisesi’nin taş

işlemelerinden detay. Detail from the stonework in Tigran Honents Church in Ani. 5 Fethiye Kilise-Camii’nden mimari detay…

Architectural detail from Fethiye ChurchMosque.

60 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

58-63_kars.indd 4

9/26/09 1:33 AM


olduğunuzu anlarsınız. Kars’ın tarihi sarmaşık gibidir, köküne bakıp ucunun nereye varacağını ya da ucuna bakıp kökünün nerede başladığını anlamak için o geçmişe eğilip dikkatle bakmak gerekir. Burcu Yılmaz bu kültür bileşiminin zenginliğini şöyle anlatıyor: “Kars’ta yürürken karşımıza köklerini arayan, Meksika’dan gelmiş bir Malakan çıkabilir, ya da bir Alman veya bir Eston köylüsü. Kendimizi bir Avrupa kentinde ya da Orta Rusya’da hissedebiliriz, o kâgir görkemli binalar arasında dolaşırken ve o taş sokakları arşınlarken. Veya kendimizi mütevazı bir ev içerisinde özenle resme bezenmiş duvarlar arasında bulabiliriz, Tevrat ve Zebur’dan alınmış tasvir ve yazılarla; melek, değirmen ve cennetcehennem motifleri arasında...” Ne demiştim size? Kars şaşırtıcıdır. Bir kahvede çay içerken yaşlı bir Karslı size Ahmet Muhtar Paşa’nın kahramanlığını ya da Sarıkamış şehitlerinin acısını bir tiyatro oyuncusu yeteneği ile yüreğinize nakışlayarak anlatabilir. Başka bir köşebaşında bir akordeondan çıkıp pencereden sokağa 3

4

KARS’IN PEYNİRLERİ Bugüne kadar duyduğum en güzel kitap adlarından biri, Artun Ünsal’ın Türkiye peynirlerini anlattığı yapıtının adıydı: “Süt Uyuyunca”... Ufuk Kamber de ne güzel yazmış Kars için: “Beyaz peynirin yenik düştüğü kent” diye... Kars’ı dolaşırken göreceğiniz marketlerin camlarına asılı kocaman harfli yazılar bu tümcenin kanıtı gibi: “Kars Kaşarı, Kars Gravyeri, Kars Tulumu, Kars Çeçili, Kars Saçağı bulunur” Bu listeyi çökelekten lora, karın kaymağından otlu peynire kadar uzatmak mümkün. Özellikle kaşar ve gravyer Kars’tan dönenlerin bavullarında her zaman yer buluyor ve hediye bekleyenleri sevindiriyor.

resemblingthatofSt.Petersburg.This planandalltheofficialbuildingslining thestreets,includingthebuildingsof theInternalRevenueOffice,theformer Governor’sHouse,theCityCouncil,the HealthOfficeandoftheChamberof Commerce,aretestimonytothe40-yearlongRussianoccupationofKarsthat lastedfrom1878to1918.Whilethese structuresarebeautiful,sometimesthey becomefaçadesthathideotherfacets, likepainandheartache.Whilenotvisible totheeyethesepainsshouldbeheard throughsoldiers’songsindicatingthe deepimpactsofwars:“Whenflagswere runup,didyouthinkitwasforabride?/ Whendrumswereplayed,didyouthink itwasforawedding?/Didyouthink thosewhowentthatwaywouldcome back?/ThisistheKarsroadandnobody returned/Nobodyreturnedalive…”

KARSISFULLOFSURPRISES Yes,Karsisfullofsurprises!Whenyousee oldstonehousesequippedwithsimple century-oldcentralheatingsystems called‘peç’,hugeceramicstovesor heirloompianosstandinginreception rooms,alwaysdustedcleanthough

usedbynoone,youunderstandthat youtrulydofaceanoriginalcultural past.Kars’historyisabitcomplicated andneedstobereviewedthoroughly toseewhereitbeginsandends.Burcu Yılmazoffersinsightsthatrevealthe historicalrichnessofthecity:“When youarewalkingaroundinKars,youcan comeacrossaMalakanfromMexicoor aGermanoranEstonianseekingtheir origins.Youmayfeelasifyouwereina EuropeancityorinCentralAsiawhile walkingaroundthosegloriousstone buildingsandthosestonestreets.Oryou mayfindyourselfamazedbyoutside wallsdecoratedwithmanyincredible motifsfrominscriptionsandillustrations fromtheOldTestamentandPsalterto angel,millandheaven-hellpatterns,all surroundingquiteasimplehouse.” AsImentionedearlier,Karsissurprising. Whenyouarehavingsometeaina coffeehouse,aKarseldercantouchyour heartbytellingyouaboutthebravery ofAhmetMuhtarPashaorthepains oftheSarıkamışmartyrs,allwiththe masteryofatheaterartist.ACaucasian accordionmelodyroamingthrougha 5

KARS’ CHEESES One of the best book names I have ever heard is “Süt Uyuyunca” (When Milk Sleeps), written by Artun Ünsal, to describe Turkey’s cheeses. How beautifully Ufuk Kamber describes Kars by saying “the city wherein white cheese is defeated. When you are roaming around Kars, you can see many charts on the front walls of shopping centers proving this: “We have Kars kasar (kasseri), Kars gruyere, Kars aged tulum cheese, Kars thread cheese and Kars thrum cheese.” We can add many other varieties to this list, from curds to green cheese and from snow cream to herb cheese. Particularly kasseri and gruyere find a place in the luggage of Kars visitors as they provide a sure cheer from people expecting a present specific to the city.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 61

58-63_kars.indd 5

9/26/09 1:33 AM


inen ve tüm Kars’ı dolaşan bir Kafkas ezgisi sizin de kulağınıza gelebilir. Cuma günleri Ebu’l-Hasan Ali el-Harakani’nin türbesinin kapısında uzanan kuyruğun içinden bir kadın, sırtında odun taşıyarak evliyanın ardı sıra yürüyen aslandan söz açabilir.

GÖKYÜZÜNÜ HIRPALAYAN KALE Evet, Kars şaşırtıcıdır! Kağızman’ın Çamışlı köyünde 12 bin yıl önce bir avcının kayalar üzerine kazıdığı resimlerdeki geyikler ve dağ koyunları, dikkat eden gözlere Kars merkezindeki Hekimevi’nin duvarlarından da bakarlar. Doğa, Kars coğrafyasının yeryüzünde attığı imzanın mürekkebidir sanki. Aniden bastıran dolu, ceviz büyüklüğünde taneleriyle arabaların kaportalarını yamuk yumuk edebileceği için Karslılar arabalarında kalın kilimler taşırlar! Sert iklim koşullarında yaşamak kolay değildir ve onlar zorluklar karşısında var olmanın, ayakta kalmanın bir yolunu bulmuşlardır. Ayakta kalanlardan biri -itiraf edelim epey restorasyon geçirmiştir- kente, Kars 1

Çayı’na, hamamlara ve Taşköprü’ye yukardan bakan, Cemal Süreya’nın tanımı ile “gökyüzünü hırpalayan” Kars Kalesi’dir. Kış zaptedene kadar, özellikle hafta sonları şenlik yeri gibidir Kale içi. Üniversiteli gençler, top oynayan çocuklar, piknik yapan aileler, kenti seyretmek için surlara çıkan turistler oradadır. Bir zamanlar kenti koruyan topların üzerinde yaramaz çocuklar cambazlık yaparken, annelerin yüreği ağızlarına gelir. Kars şaşırtıcıdır ve Aksu Evi’nin tavanına resmedilmiş melekler kadar güzeldir. Ama sorun şu ki, adı geçen evin tavanı ya da Ani’deki taş ustalarının maharetiyle başyapıta dönüşen anıtlar gibi yıkılmaya yüz tutan yapıların korunmaya alınması, onları seyretmenin mutluluğundan daha önemli artık. Bu yüzden Kars halkı ve sivil toplum örgütleri bu konuda günden güne daha da bilinçleniyor ve kentine sahip çıkıyor. Belki de yalnızca bu yüzden bile Kars’a gidebilir insan. Ben ise, yıllar önce “Kars’a yine gidersem ne yapmak isterim?” diye yazmış ve bir sürü

windowmay catchupwithyouround anotherstreetcorner.Amongthemany peoplequeuingbeforethegateofthe Ebu’l-HasanAliel-HarakaniTombon Fridays,awomancarryingwoodonher backcantellyouaboutalionwalking behindthesaints.

KAZ SÜRÜLERİ Kars’ın ilçelerinden, örneğin Susuz’dan yolunuz geçerse ellerinde değneklerle kaz sürülerini kümeslerine götüren küçük çobanlar görürsünüz. Türkiye’nin ilk kaz üretme çiftliğinin kurulduğu il olan Kars için kazın çok önemi vardır. Öyle ki, karın ilk yağdığı günlerde yapılan kaz kesimi bir ritüele dönüşür. Etinden yemek, türünden yastık yorgan, teleklerinden çocuklar için düdük yapılan kazlar temizlenip tuzlanır ve kurutulur. Köylerde gelenek şudur ki, herkes aynı gün kaz eti pişirir. Neden olacak? Konu komşunun da canı çekmesin diye! Özellikle kaz ciğeri revaçta olsa da, Karslılar kazın en küçük parçasını bile israf etmeyecek kadar değerini bilirler. FLOCKS OF GEESE If you drop by one of the towns of Kars, especially Susuz, you can see young shepherds herding flocks of geese to their coops with sticks in their hands. Geese have a special place in Kars, where Turkey’s first goose farm was established. Slaughtering geese when the first snow falls on the city is a ritual, so to speak. The parts are cleaned, salted and dried. The goose meat is cooked, the feathers used as down for pillows and comforters, while the wing tips are used to make whistles for children. It is a tradition for rural people here to cook goose meat together, on the same day Why? Of course, to prevent anyone else from longing for it! Even if the liver is the most valuable part of the goose for cooking, Karsians make the most efficient and complete use of their prided geese.

2

ACASTLETHAT RUFFLESTHESKY Yes,Karsisfullofsurprises!Carefuleyes canseepicturesofdeerandmountain sheepintheDoctors’Houseinthecentre ofthetown,allofwhichareverysimilar totheonesinscribedbyahunteron therocksinÇamışlı,Kağızman,twelve thousandyearsago.Natureislikethe inkthatcomprisestheKarsgeography’s signatureontheearth.Sincesudden andwalnut-likehailstonescoulddistort thehoodsoftheircars,Karsianpeople carrythickrugsintheircarstocoverup thehoods.Itisnoteasytoliveinharsh climacticconditionsandthesepeople havefoundingeniuswaystosurvive. Oneofthemostenduringpartsofthe cityistheKarsCastle-ifIneedtoconfess, yesithasseenmuchrestorationworkwhichlooksoverthecity,KarsBrook,

3

62 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

58-63_kars.indd 6

9/26/09 1:34 AM


yanıt sıralamıştım. Onlardan biri şöyle idi: “Lapa lapa kar yağarken Taşköprü’den yürüyerek geçip Kale’ye tırmanmak isterim”. Sonbaharda sizinle Kars’ta karşılaşır mıyız bilmem ama ilk kar yolları örttüğünde orada olursanız, kar taneleri saçlarımızı beyazlatırken köprü üstünde size Onat Kutlar’ın “Kardelenler” adlı öyküsünü okuyabilirim. Elmasların yakutların bile değerine yaklaşamayacağı o tüyler ürpetici güzellikteki öyküyü... Hani şöyle başlayan: “Onların her birini ayrı ayrı anlatmak nerdeyse olanaksızdır. Çünkü hepsi birbirine benzer. Henüz cemreler bile düşmeden, kışın hükmü sürerken, sessiz kar örtüsü üstünde kimsenin beklemediği bir zamanda açarlar. O kadar güzel, diri ve narindirler ki, insan ağlayabilir”. Evet, Kars şaşırtıcıdır; bir kardelen kadar güzeldir ve insanı Taşköprü’nün griliği ile Kale’nin siyahlığı kar taneleri altında kaybolurken iç sızlatan tuhaf bir mutluluk duygusuyla ağlatabilir.

Kars şaşırtıcıdır; bir kardelen kadar güzeldir ve insanı Taşköprü’nün griliği ile Kale’nin siyahlığı kar taneleri altında kaybolurken iç sızlatan tuhaf bir mutluluk duygusuyla ağlatabilir.

thepublicbaths and Taşköprü from above and “ruffles the sky”, to borrow Cemal Süreya’s words. Inside the castle walls there is a festival-like atmosphere, especially on weekends, which last until winter arrives. University students, children playing ball games, families having picnics or tourists climbing the castle walls to enjoy the panoramic view of the city all mingle. Children play with the long-range guns which once used to protect the city while their mothers watch with anxiety and upset. Karsisfullofsurprisesandisjustas beautifulastheangelsdepictedonthe ceilingoftheAksuResidence.However, nowthetimehascomewhenitismore importantforustoenabletheprotection ofthisceilingandmanyothercollapsing structuresratherthanprolongour viewingenjoyment,especiallytheAni Monuments,whicharemasterpieces originallycraftedbygiftedstonemasons. ItisforthisreasonthatKarsresidents andnon-governmentalorganizations arebecomemoreawareoftheirfragile historyandstartingtolookaftertheircity. Eventhismaybeenoughforonetovisit Kars.Ioncewrote‘WhatdoIwanttodo

Kars is full of surprises. It is as beautiful as a snowdrop. When the greyness of Taşköprü and the blackness of the castle are covered with white snowdrop, one could cry with an aching happiness.

ifIvisitKarsagain?’onapieceofpaper yearsagoandmyanswersformeda prolificlist.Oneofthemwasasfollows: “Iwanttoclimbuptothecastlethrough Taşköprüonasnowyday.” Idonotknowifwecancomeacrossany snowinKarsthisautumn.However,if youaretherewhenthefirstsnowcovers theroads,Icanreadyou“Kardelenler Snowdops”,astorybyOnatKutlar,on thebridgeasthesnowwhitensourhair flakebyflake.Anastonishinglybeautiful storydeemedmorevaluablethan diamondsandrubies,itbeginsasfollows: “Itisalmostimpossibletodescribeeach ofthembecausetheyareverysimilar toeachother.Beforetheincreaseof warmthinFebruary,theyflowerfrom thedepthsbelow thesilentsnow’scover whennobodyexpectsanything,inthe middleofwinter.Theyaresobeautiful, aliveandfragilethatonecancry.” Yes,Karsisfullofsurprises.Itisasbeautiful asasnowfdrop.Whenthegreynessof Taşköprüandtheblacknessofthecastle arecoveredwithwhitesnowflakes,one couldcrywithanachinghappiness.

anadolujet seferleri | anadolujet flıghts ANKARA-KARS ANKARA-KARS KARS-ANKARA KARS-ANKARA

HER GÜN EVERYDAY HER GÜN EVERYDAY

1 Şehir merkezindeki kaldırımlarda bile

yünleri havalandıran ve ayıran kadınları görebilirsiniz. You can witness women airing and parting wool even on the pavements in the city centre.

KALKIŞ: 11.10 DEPARTURE:11.10 KALKIŞ: 09.00 DEPARTURE:09.00

VARIŞ: 12.55 ARRIVAL: 12.55 VARIŞ: 10.35 ARRIVAL: 10.35

3 Ani kalıntıları, Türkiye-Ermenistan

sınırını çizen Arpaçay’ın kıyısında. The remnants of Ani are located on the banks of Arpaçay which draws the border between Turkey and Armenia. 4 Ani’de bir yıldırımın ikiye böldüğü Aziz

2 Kars’ın köylerinde her akşam büyük

sürüler başlarında çobanlarıyla ağıllarına dönerler. In the villages of Kars herdsman lead their flocks back to their barns every evening.

Prkitch Kilisesi’nin duvarları ayakta durmaya çalışıyor. The walls of the Saint Prkitch Church in Ani, divided into two by a bolt of lightening, are trying not to collapse.

4 EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 63

58-63_kars.indd 7

9/26/09 1:34 AM


Kaybolan bir meslek

SEPETÇİLER BASKET WEAVING Acaba kaçımız sokakta içinde ayvalar taşınan sepetleri hatırlıyor? Acaba kaçımız, sıcak ekmekleri fırından bakkala taşıyan sepetleri hatırlıyor? Sanırım yaşı bugün kırk’tan küçük olanlar, bu anlattığım anları hatırlamayacaktır ya da hatırlamakta zorluk çekecektir. Çünkü son 15 yıl içinde plastik esaslı fabrikasyon kasalar, kestane ya da fındık ağaçlarından yapılan bu sepetlerin yerini aldı. Artık ekmeklerimizi de, meyvelerimizi de bu plastik kasalarla taşıyorlar. Sepetçiliği o güne kadar bir meslek olarak bilmiyordum. Herkesin bu tip bir üretimi yapabileceğini düşünüyordum başlangıçta... Ama bu ustaları tanıdıkça, fikirlerim değişti. Onlara ilk kez, bir proje çalışması için gittiğim İstanbul’un Eminönü semtindeki Küçükpazar’da rastladım. O güne kadar yukarıdaki yaş grubuna girdiğim için, defalarca sepet görmüştüm. Ama gördüğüm sepetlerin nasıl yapıldığını, hangi ağaçtan üretildiğini ya da kimler tarafından yapıldığını bilmiyordum. Ama bir sepetin hangi aşamalardan geçerek üretildiğini gördükçe, ustalara olan saygım da arttı. İtiraf etmeliyim ki; başlangıçta onlara bir fotoğraf objesi olarak bakmıştım. Ama daha samimi fotoğraflar çekmek için onlara biraz daha yakınlaştığımda, her sepetçinin ve üretilen her sepetin altında, başka bir hikâye olduğunu fark ettim. Ben hikâyeleri deştikçe, başka şehirlerde de başka hikâyeler ortaya çıkmaya başladı. Ama bir şeyi çok iyi anlamıştım; o da Anadolu’daki tüm sepetçilerin, öyle ya da böyle birbirleriyle iletişim içerisinde olmalarıydı. Neredeyse herkes birbirini tanıyordu. Herhangi bir sepete baktıklarında, hangi bölgede kimin tarafından yapıldığını bilecek kadar birbirlerinden haberdarlardı.

64-69_sepetciler.indd 2

A lost profession I wonder how many of us can recall the baskets that quinces were stocked in? I wonder how many of us can remember the baskets that were used to carry the hot breads from the bakery to the grocers? I believe those who are under forty either will not remember them at all or will have difficulty because in the past 15 years or so, the plastic injected massproduced cases gradually replaced the baskets made of chestnut or hazelnut wood. Today, both our fruits and breads are carried in these plastic cases. Until recently, I have not looked at basket weaving as a profession. I have thought that anyone could have made this kind of production. However, as I got to know these masters better, my opinion changed. I came across them for the first time, when I went to Küçükpazar in the Eminönü district of Istanbul, for a project work. Since I am in the age group mentioned above, I have seen

several baskets until that date, but I did not know how these baskets were made, what kind of wood was used or who made them. However, as I saw the stages of basket weaving, a sense of respect grew in me. I have to admit that I initially looked at them as objects to be photographed. As I became friends with the basket weavers in order to take more sincere photographs, I realized that there was a different story behind each basket weaver and each basket weaved. Probing into these stories, other stories started emerging about other basket weavers in other provinces. One thing that I certainly realized was that all basket weavers in Anatolia kept in touch with each other, one way or another. Almost every single one of the basket weavers knew each other. They were so well informed about each other that just by having a look at a basket, they could tell you which weaver in which region made it.

9/26/09 1:35 AM


Benim İstanbul’da Eminönü’nde ilk karşılaştığım sepetçiler, genelde Kastamonu’dan İstanbul’a 20. yüzyılın başında göç eden ailelerin çocuklarıydı. Mesleği Ermeni asıllı ustalarından öğrendiklerini söylüyorlardı. The basket weavers that I came across for the first time in Istanbul’s Eminönü district were generally the children of the families that moved to Istanbul from Kastamonu, in the early 20th century. They said that they learned this profession from their peers of Armenian origin. ÖZER KANBUROĞLU

64-69_sepetciler.indd 3

9/26/09 1:35 AM


PLASTİK İCAT OLDU Benim İstanbul’da Eminönü’nde ilk karşılaştığım sepetçiler, genelde Kastamonu’dan İstanbul’a 20. yüzyılın başında göç eden ailelerin çocuklarıydı. Mesleği Ermeni asıllı ustalarından öğrendiklerini söylüyorlardı. Meslek onlarla birlikte tüm Anadolu’ya yayılmıştı… Aynı zamanda İstanbul’daki bu sepetçilerden, yurdun diğer tarafındaki sepetçilerin varlığını da öğrendim. Kandıra, Karamürsel, İskilip, Tire ve Adapazarı’nda bulduğum sepetçilerde çekimler yaptım. Hepsinin yüzünde üretim yapmanın mutluluğunu gördüm. Ama o yüzlerde, aynı zamanda mesleklerinin gitgide yok olmasına tanık olmalarının sıkıntıları da vardı. Çünkü gelişen teknolojinin önünde tabii ki hiçbir şey duramıyordu. Bunu onlar da biliyordu. Ama şunu da kabul etmeliyiz ki; bugün işlerimizi daha çabuk yapabilmek için, daktilonun yerine bilgisayarı, telgrafın yerine e-mail’i, at arabasının yerine de otomobil gibi yeni ve gelişen teknolojinin ürünlerini kullanmaktayız

64-69_sepetciler.indd 4

ve kullanmak zorundayız. Aslında işin doğrusu da bu... Çünkü çağ bunu gerektiriyor. Teknoloji, pahalı ve zaman alan üretimlere son vererek, daha ucuz ve çabuk üretime yöneliyor. Bu aşamada, eskisinin kültürel değerini ya da manevi yönünü düşünmüyoruz. Ama sepet yapımı kolay kolay göz ardı edilecek bir üretim süreci değil. Çünkü her aşamasında emek ve ter var. Kullanılan ağacın kesiminden, üretim yerine taşınmasına ve yapılıp satışa hazır hale getirilmesine kadar, büyük emekler harcanıyor. Sonuçta bir el emeği olduğu için, eski bir sanayi üretimi gibi göz ardı edilmesi de kolay değil.

NASIL YAPILIYOR? Sepet yapımının süreci sanıldığı gibi çok kolay ya da kısa değil. Öncelikle kullanılan ağacın temin edilmesi gerekiyor. Üretimde kullanılan ağaçlar genelde yaşlanmış, kalınlaşmış kestane ya da fındık ağaçlarının kesimiyle elde ediliyor. Kesilen ağaçlar, üretim yerine getirildikten sonra, “L” şeklindeki keski aletiyle yassı olacak şekilde ayrılıyorlar. Bu

their profession becoming obsolete. Nothing could have confronted the developing technology, and they all knew this well, too.

The basket weavers that I came across for the first time in Istanbul’s Eminönü district were generally the children of the families that moved to Istanbul from Kastamonu, in the early 20th century. They said that they learned this profession from their peers of Armenian origin. With them, this profession spread throughout Anatolia. In the mean time, I learned from these basket weavers in Istanbul about the existence of other basket weavers in other parts of the country. I took photographs of the basket weavers that I found in Kandıra, Karamürsel, İskilip, Tire and Adapazarı. I observed on their faces that they were all content with producing something, but I also observed on the same faces that they were a little concerned about

We have to admit that today we are using new and high technology products such as a computer instead of a typewriter, e-mail instead of telegrams and an automobile instead of a horse and carriage, so that we can get our jobs done quicker. In fact, we are absolutely correct in doing so, because the era we live in makes it compulsory to do so. Technology, marking the end of expensive and time-consuming productions, diverts us to cheap and less time-consuming methods. At this stage of production, cultural value, or moral issues of the old are totally irrelevant. However, basket weaving is not the kind of production that can be neglected Great human efforts are put into it at every stage from the chopping of the wood to its transportation, to weaving the basket, ready for sale. Finally, since they are handmade, they are not possible to be overlooked, unlike old fabricated products.

9/26/09 1:35 AM


“Hepsinin yüzünde üretim yapmanın mutluluğunu gördüm. Ama o yüzlerde, aynı zamanda mesleklerinin gitgide yok olmasına tanık olmalarının sıkıntıları da vardı”. “I observed on their faces that they were all content with producing something, but I also observed on the same faces that they were a little concerned about their profession becoming obsolete”.

64-69_sepetciler.indd 5

9/26/09 1:35 AM


aşamadan sonra üçgen şeklindeki tezgâhta “yarım ay” biçimindeki bir başka keskiyle inceltilerek tıraşlanıyor. Buraya kadar yapılanlar, sadece sepet yapımında kullanılan ağaçların hazırlık aşaması… Esas üretim bu aşamadan sonra başlıyor. Bu inceltilmiş ağaçlar, ilk önce yerde birbirine dairesel olarak geçiriliyor. Bu temel aşamadan sonra da, etraflarına sırasıyla ince olarak hazırlanmış şerit şeklindeki ağaçlar geçirilerek istenen boyda sepetin üretimi gerçekleştirilmiş oluyor. Üretim aşamasındaki en büyük sıkıntıları tabii ki çıraksızlık... Çünkü artık hiçbir aile çocuklarını çırak olarak bir sepetçinin yanına vermiyor. Durum böyle olunca; bu son ustalar, gelen ağaçların istifinden, dükkânlarının temizliğine kadar her türlü işi kendileri yapıyorlar. İlerleyen yaşları, ne bu yükü ne de bürokratik yükü taşıyabiliyor.

NE KALFA NE ÇIRAK VAR 1994 yılından beri Anadolu’yu karış karış gezip tüm sepetçileri

Üretim aşamasındaki en büyük sıkıntıları tabii ki çıraksızlık… Çünkü artık hiçbir aile çocuklarını çırak olarak bir sepetçinin yanına vermiyor. Durum böyle olunca; bu son ustalar gelen ağaçların istifinden, dükkânlarının temizliğine kadar her türlü işi kendileri yapıyorlar. One of the biggest problems during the production is the absence of apprentices, since families do not want their children to be apprentices to basket weavers. When that is the case, the masters have to deal with all kinds of jobs from stacking the wood that is delivered to cleaning of the workshops.

fotoğraflamaya çalışıyorum. Gittiğim yerlere vakit buldukça tekrar tekrar gidiyorum. Daha önce gittiğim yere tekrar gittiğimde, birkaç sepetçinin daha dükkânını kapattığını görüyorum. Bunun en büyük sebebi gelişen teknoloji karşısında direnememeleri yani pazarlarını kaybetmeleri... Üstüne ağır vergiler ve devletin destek

HOW ARE THEY MADE? Basket weaving is neither as short nor as easy as it may seem. First of all, the wood needs to be supplied. For the production of a basket, wood is obtained from old and thick chestnut or hazelnut trees. After the arrival at the workshop, the wood is sliced flat, using an “L” shaped cutter. After this stage, on a triangular bench, the wood is shaved

and thinned, using another half-crescent shaped cutter. So far, the whole process is only for obtaining the wood required for weaving. After this, the real weaving starts. First, the shaved slices of wood are concentrically interwoven. Following this basic stage, thin slices of wood cut into long shreds are weaved and the basket is made at the desired height. The problem during the manufacturing is the absence of apprentices, since families do not want their children to be apprentices to basket weavers. When that is the case, the masters have to deal with all kinds of jobs from stacking the wood that is delivered to cleaning of the workshops. Their aged bodies can carry neither this nor the bureaucratic weight.

NO CRAFTSMEN AND NO APPRENTICES Since 1994, I have been trying to take the photographs of the basket weavers all over Anatolia. If I can spare time, I try to revisit some of them. When I visit the same places again, I invariably see some more closed basket weavers’ workshops. The

“Ben bu tip meslekleri ‘Somut olmayan kültürel varlıklarımız’ olarak adlandırıyorum. Bu varlıklarımızı korumanın yolu da devlet desteğinden geçiyor”. “I classify these kinds of professions as ‘Our non-objective cultural belongings’. Protecting these belongings is subject to State support”.

XX • ANADOLUJET • EYLÜL SEPTEMBER 2009

64-69_sepetciler.indd 6

9/26/09 2:21 PM


vermemesi de eklendiğinde, dükkânlarını kapatmaktan başka bir çareleri kalmıyor. Daha acısı; bazı ustaların vefat ettiğini bu nedenle dükkânlarının kapalı olduğunu öğreniyorum. Daha önce de bahsettiğim gibi çırakların ya da kalfalarının olmaması mesleğin tamamıyla yok olmasına yol açıyor. Ama en büyük dertleri devletin destek vermemesi… Çünkü herhangi bir devlet korumasında olmadıkları için, ayakta kalma şansları ya da modern teknoloji ile başetme güçleri de yok... Daha da acısı, kimsenin bu meslekleri meslek olarak görmemesi. Dolayısıyla bu mesleklere modern şehirlerde rastlamak neredeyse mucize... Belki birkaç yıl sonra hiç görme şansımız olmayacak. Sadece bu tip görsel malzemelerle onları anacağız ya da hatırlayacağız. Her ne kadar hızla giden yaşam içersinde bunları göremiyorsak da, önemini kavrayamasak da bunlar bizim kültürümüzün bir parçası.

Ben bu tip meslekleri “Somut olmayan kültürel varlıklarımız” olarak adlandırıyorum. Nasıl ki somut olarak ortada duran kültürel varlıklarımız varsa, bu şekilde somut olmayan kültürel varlıklarımız da var. Bu varlıklarımızı korumanın yolu da, tabii ki devlet desteğinden geçiyor. Tabii ki akla şöyle bir soru geliyor; “Devlet nasıl destek olabilir?” Aldığı vergiyi düşürebilir, belli turistik bölgelerde, bu ustalara dükkân açarak üretim yaptırılabilir ve bu üretim ihtiyaçtan daha çok, gösteri amaçlı olabilir. Üretilen malın satışıyla da, bu son ustalar maddi olarak desteklenebilir. Bu şekilde bu somut olmayan kültürel değerimizi koruyabilir, son ustalarına karşı görevimizi yapabiliriz. Bunlar ilk başta aklıma gelenler. Ama ben öncelikle, görsel bir tarihçi olarak görevimi, bu tip meslekleri fotoğraflayarak yaptığıma inanıyorum. Belki de benden sonrakilerin görevi; bu meslekleri ölümsüzleştirmek ve yok olmasını önlemek üzere projeler üretmeleri...

main reason behind these closures is their incapability of confronting the developing technology, which means losing their market. Worse, I hear that the workshops are closed due to the death of the masters. As I have already mentioned above, lack of fellow craftsmen and apprentices causes this profession to gradually become obsolete. However, the biggest problem is the lack of support from the State. Since they are not under the State production, it is very difficult for them to fight against the technology. Even worse, as no one sees this work as a profession, it is a miracle to come across this profession in modern provinces. Perhaps, in a few years, we may not be able to see them anywhere. Only with such kind of visual materials, we shall remember or commemorate them. No matter how difficult it may be to recognize these professions in the turmoil of daily life, even if we cannot realize their importance, they are still

a part of our culture. I classify these kinds of professions as “Our non-objective cultural belongings”, similar to those which are objective. Protecting these belongings is subject to State support. One might ask the question: “How will the State support them?” The State can reduce their taxes, assign workshops for these professions in touristic regions, and promote them to weave baskets for the show purposes. And to sustain the incomes of these last masters of their profession, their products can be sold. This way, we may protect “our non-objective cultural belongings” and fulfil our duty towards them. I can initially think of these measures. However, I personally believe that I have fulfilled my duty as a visual historian, by taking photographs of such professions. Perhaps the duty of those after me will be to develop programs to enable such professions to live forever and to stop them from becoming obsolete.

1

EYLÜL SEPTEMBER 2009 • ANADOLUJET • XX

64-69_sepetciler.indd 7

9/26/09 1:35 AM


Bir akademisyenin penceresinden

ODTÜ METU

From the eyes of an academician PINAR DEMİREL KOŞAL KUTLU KUTLUER / UTKU CAN

70-73_Odtu.indd 2

1998 yılında ODTÜ’den mezun olan ve halen de bu üniversitede öğretim görevlisi olarak bulunan Pınar Demirel Koşal, kendi penceresinden görünen ODTÜ’yü anlattı. Graduated from METU in 1998, Pınar Demirel Koşal is currently a lecturer at the same university. She tells us about METU from her own point of view.

9/26/09 1:36 AM


Geçenlerde “Bir memlekettir ODTÜ” adlı bir kitaba bakınıyordum. Aslında kitabın içeriğini burada anlatmama gerek yok ama kitabın başlığı ODTÜ’yü çok iyi anlatan bir başlık özelliği taşıyor. Ülkenin dört bir tarafından gelen pek çok öğrencinin memleketlerinin tadını, kokusunu ya da farklı özelliklerini ODTÜ’nün sınırları içerisine taşıması hiç de garip değil. Ancak bir diğer husus var ki o bence daha enteresandır. ODTÜ’nün kampüsü karışık bir coğrafyayı çağrıştırır. Yani içinde bir göl bile bulunur (Eymir gölü). Geniş kampüsünden bahsetmiştim. Yaklaşık 4500 hektar civarında bir kampüse sahip olan ODTÜ geçmişte Ankara’nın dışında sayılırken bugün bir hayli kentle iç içedir. Aslında bütün bunları Ortadoğu Teknik Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden 1998 yılında mezun olan ve halen bu okulda öğretim görevlisi olarak görev yapan bir ODTÜ’lü olarak sizlere aktarıyorum.

70-73_Odtu.indd 3

İKİ MÜZE BİR DAĞ Mezun olduktan sonra gittiğim ABD’de ODTÜ gibi yabancı dilde eğitim veren bir kurumun avantajlarını kullandığımı söylemem fazla abartılı olmaz. Kampüsün geniş olması aynı zamanda öğrenci nüfusunun da geniş boyutlarda olmasına sebebiyet veriyor. Yani şu an itibariyle 21 bin civarında öğrenciye eğitim veriyor ODTÜ. Alışveriş için çarşı, bankalar, postane ve yiyecek-içecek alınabilecek yerler var. Ayrıca çeşitli spor etkinliklerini yürütebilmek için kapalı spor salonları, tenis kortları, futbol sahaları, koşu yolları, olimpik kapalı yüzme havuzu, açık yüzme havuzu gibi yapıları olduğunu söylemek gerekiyor. Ancak sahip olduğumuz kampüsün imkânları bunlarla kalmıyor hiçbir zaman; kampüse 30 km uzaklıkta olan ODTÜ’nün Elmadağ tesisleri ve Bursa Uludağ’da, yazın tırmanma

Recently, I was browsing a book called “Bir memlekettir ODTÜ” (METU is a country in itself). There is no need to recount the contents of the book here, but its title underlines a quality that depicts METU very well. It is not surprising to have many students coming from all around the country bringing about the flavors, scents or various characteristics of their hometowns in to METU’s territory. However, there is another fact that I think is worthy of consideration. The campus of METU is a multifaceted and vast terrain; it even harbors a lake (Eymir Lake). By vast, I mean a campus of approximately 4500 hectares which used to be pretty far from the city; however today it is almost surrounded by it. In fact, I put all of these into words for you as a native of the Middle Eastern Technical University who was graduated from the Faculty of

Economics in 1998 and who currently works as a lecturer there.

TWO MUSEUMS AND A MOUNTAIN After graduation I went to the US and it would not be an overstatement to admit that while I was there, I benefited a great deal from the advantages provided by METU where the education language is English. The size of the campus enables a large population of students. At present, there are just about 21 thousand students in METU. There is a marketplace for shopping, a post office, places to buy food and branches of a number of banks. In addition, there are several gyms, tennis courts, football fields, runways and race tracks, a swimming pool and an Olympic indoor swimming pool as well. But the amenities provided by our campus are not limited to those above. In addition

9/26/09 1:36 AM


ve dağcılık, kışın ise kayak sporunun yapılabileceği tesisler bulunmakta… Bence bir ODTÜ’lü olarak üniversitemizin en iyi imkânlarından biri kütüphanesidir. Öte yandan ODTÜ Müzesi olarak da bilinen ODTÜ Tarih Müzesi ve ODTÜ Bilim ve Teknoloji Müzesi adlarında iki müzeye sahiptir.

ODTÜ’NÜN FESTİVALLERİ ODTÜ’de öğrenciyken yaşadığım yılları hatırladığımda, gözümün önüne gelen hatıralar içerisinde arkadaşlarımla birlikte takip ettiğimiz festivaller, etkinlikler geliyor aklıma. Uluslararası Bahar Şenliği, Uluslararası Çağdaş Dans Festivali, Uluslararası Klasik Gitar Festivali, Bilim Kurgu ve Fantezi Şenliği, Tiyatro Şenliği, Rock Şenliği gibi etkinlikler bunlardan sadece bazıları. 2004 Eylül ayında Ankara’ya kesin dönüş yaptık. Eski bir arkadaşım ABD’de edindiğim İngilizce deneyim ve becerisini kullanmamı önerdi. İlk başlarda pek az eğitime dayalı deneyimim var diyerek şüphe ile yaklaştıysam da giderek bu yeni fırsata ısındım. Ancak benim eğitim

70-73_Odtu.indd 4

to the METU Elmadağ recreational facilities just 30 kilometers from the main campus, there is also another sports facility in Uludağ – Bursa for climbing and mountaineering in summer and skiing in winter. However as a graduate and a lecturer of METU I must underline that one of the best assets of our university is its library. There are also two museums in the campus; History Museum of METU which is also known as METU Museum and METU Science and Technology Museum.

METU FESTIVALS When I think about my student years at METU I always recall the memories of various festivals and events that I used to attend with my peers. Just to name but a few, the International Spring Festival, International Modern Dance Festival, International Classical Guitar Festival, Science Fiction and Fantasy Festival, Theater Festival and Rock Festival. I came back to Ankara for good in September 2004. An old friend of mine suggested that I should make

9/26/09 1:36 AM


ve kariyer geçmişime tek sıcak bakan kurum kendi okulum ODTÜ oldu. 2005 sonbaharında Ortadoğu Teknik Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu (YDYO) Hazırlık bölümünde Okutman olarak göreve başladım. 2007 yılı Ocak ayında da ODTÜ YDYO’nun kendi bünyesinde oluşturduğu eş zamanlı Eğitim Sertifikası Programını tamamlayarak okutmanlık görevimde onandım, 2009 yazında da öğretim görevlisi oldum. Yine ve yeni bir uyum sürecinin ardından yeni kariyer ve pozisyonumda rahatlamaya ve potansiyelimi yakalamaya başladığımı düşünüyorum. Hayatın ve ODTÜ mezuniyetinin beni şu ana kadar getirdiği yer işte şimdilik bu kadar. Her ikisinin de bana verdiği ve öğrettiği deneyimler çok ama tahmin ederim ve umarım ki henüz sonlanmadı. Beni okyanus aşırı götürüp geri getiren, bu arada biraz sarsan, biçimlendiren ve öğreten hayatın yanında bana destek olan Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nin verdikleri ve vermeye devam ettiklerine minnettarım.

use of my English skills. At first I was reluctant as I had very little experience in training but then I gave the idea a second thought and liked it. METU was the only institution which was positive about my educational and career background. I started working as a lecturer at the METU School of Foreign Languages Department of Basic English in the fall of 2005. In January 2007 I completed the SFL Foreign Language Certificate Program and became an approved lecturer. By the summer of 2009 I became an academician. After another period of adjustment I think that I am feeling more comfortable with my new career and position and begin to realize my potential. So far, this is the point where the course of my life and my METU graduation has taken me. Both have thought me a lot and I hope there is more to come. METU has always been a great support as my life shook, shaped and thought me, while it had taken me overseas and brought me back. I am grateful to both for the things they have given to me so far and for the things yet to come.

Yaklaşık 4500 hektar civarında bir kampüse sahip olan ODTÜ geçmişte Ankara’nın dışında sayılırken bugün bir hayli kentle iç içe. METU, with a campus of approximately 4500 hectares which used to be pretty far from the city; however today it is almost surrounded by it.

70-73_Odtu.indd 5

9/26/09 1:36 AM


Lezzetlerin buluştuğu şehir

AMASYA

A city where delicacies meet

‘Şehzadeler kenti’ Amasya, gelenekleri aslına uygun yaşatan nadir kentlerimizden biri. Bilim, sanat ve lezzetlerin kesişme noktası olan Amasya’ya yakından bakmayı denedik. Amasya ‘the city of princes’ is one of the few cities where traditions are still abided by even though signs of urbanisation and modernisation are apparent. DİLİSTAN SHIPMAN SERKAN ELDELEKLİOĞLU

Arkeolojik çalışma kayıtlarına göre M.Ö.5500 yılına kadar uzanır Amasya’nın tarihi. Adının Hititler döneminde yazılı belgelerde ‘Hakmiş’ olduğu görülür ve eldeki bilgilere göre Amasya ismine ilk olarak Hellenistik dönemde bastırılan şehir sikkelerinde rastlanır. Dört bir yanı yüksek kayalarla çevrili olan şehir adeta bir kale görünümüne sahiptir. Önemli tarihi olaylara ev sahipliği yapan Amasya’da pek çok şehzade yetiştirildiği için ‘Şehzadeler Kenti’ olarak da adlandırılır. Ayrıca ilim ve sanat adamları da yetişmiştir bu güzel kentte. According to the archaeological excavations the history of the city extends to B.C. 5500. ‘Hakmiş’ was the first recorded name of the city according to the written documents of Hittite. The first use of the name Amasya can be seen on the city coins of the Hellenistic period. The city is surrounded by high cliffs reminiscent of a fortress. Hosting a lot of historical events Amasya is also called ‘the City of Princes’ due to the fact that training of the ‘Princes’ for the throne took place here. Many scholars and artists were educated in the mysterious and generous land of Amasya.

74-79_amasya mutfagi.indd 2

9/26/09 1:37 AM


AMASYA’NIN CAZİBESİ Amasya evleri de birbirinden ilginç, cazibeli ve kendine özgü bir görüntüye sahip. Bitişik nizamla yapılmış evlerin çoğunda avlu ve bahçe bulunur ve ikinci katlar genelde simetri ve yer kazanmak amacıyla cumbalıdır. Tüm bu güzelliklerin arasında ve tarih kokan bu atmosferde eşsiz tatları da bulmak mümkün Amasya’da. Birbirinden güzel yemekler sanki Amasya’ya Tanrının bahşettiği bir hediye. Amasya, özellikle elmaları ile ünlüdür. Amasya’nın yemekleri ve özellikle de çorbaları çok çeşitlidir. Uzun çorba, yarma çorbası, ayran, helle, toyga ve sakala çorbası bunlardan bazılarıdır. Sebzelerde en çok bamya, fasulye, biber, ebegümeci, pancar ve pürpürüm diye adlandırılan semizotuna yer verilir. Sıklıkla kullanılan koyun eti, yıkanıp çemenlenerek kışın ‘keşkek’ ya da ‘çemenli yemek’ yapılmak üzere saklanır. ‘Vişneli ekmek’, ‘höşmerim’, ‘peluza (hasuda)’, ‘unutma beni’, ‘kuymak’, ‘elma tatlısı’ Amasya’nın lezzetli tatlılarından bazılarıdır. Hamur işlerinin de Amasya mutfağında özel bir yeri vardır. ‘yanuç’, kaypak’, ‘hengel’ ve ‘kıymasız mantı’ tadılması gereken lezzetli hamur işlerindendir.

THE CHARM OF THE CITY Built adjacently to each other, Amasya houses are very attractive and unique. Most houses have courtyards and gardens. On the second floor they have bay windows to attain symmetry and provide more space. Along with all the beauty and history it is also possible to experience unique tastes in Amasya. All these delicacies are like a god sent present for Amasya. Amasya is particularly famous for its apples. ‘Uzun çorba’, ‘Yarma çorbası’, ‘Ayran’, ‘Helle’, ‘Toyga’ ve ‘Sakala’ are some of the varieties of soups that are indigenous to Amasya. Amasya’s cuisine also puts a lot of vegetables to use; okra, beans, pepper and purslane, which is locally called ‘pürpürüm’. Sheeps meat is used frequently in cuisine which is dried and wrapped with fenugreek to make meals like ‘Keşkek’ and ‘Çemenli Yemek’ in the winter. ‘Vişneli Ekmek’, ‘Höşmerim’, ‘Peluza (Hasuda)’, ‘Unutma Beni’, ‘Kuymak’, ‘Elma Tatlısı’ are some of the tastiest deserts. Pastries also have a significant place in Amasya’s cuisine. ‘Yanuç’, ‘Kaypak’, ‘Hengel’ and ‘Kıymasız Mantı’ are some of the mouth watering pastries that one simply must try.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 75

74-79_amasya mutfagi.indd 3

9/26/09 1:37 AM


SOFRA ADABI Amasya’da sofra kültürüne verilen önemin en güzel örneklerinden birini, sofraya evin büyüğü gelmeden yemeğe başlanmama âdetinde görürüz. Evin büyüğü ‘Besmele’ çekmeden yemeğe başlanmaz. Sofraya bakır tasta gelen çorbayı tüm aile fertleri aynı tastan beraberce içerler. Yemek yenirken gürültülü konuşmalar ve şaka yapmak hoş karşılanmaz. Ekmek kesilmez, koparılır. Sofradakilerden biri su içmek isterse suyu evin küçüğü servis yapar ve bu kişi suyunu içene kadar, o kişinin ‘yemek hakkını’ korumak için diğerleri yemek almaz ve beklerler. Yemekten sonra çay içmek adettendir.

TABLE MANNERS Great importance is placed on eating culture in Amasya, which can be seen in the example of never starting a meal before the oldest person in the household is present at the table. When the elderly person sits at the table he starts the meal by reciting ‘Basmalah’. The soup is served in a copper bowl which the whole family eats from together. During the meal loud speaking and jokes are not acceptable. Bread is not sliced but culled out. If somebody at the table wants to drink water it is served by the youngest person and while he/she is drinking water, the meal is not further served until they have drunk their water in order to save the person’s right for food. After the meal, drinking tea is a tradition.

Kış yemekleri için hazırlıklar yazdan yapılır. Genelde yazın kurutulmuş yiyecekler, kışın yemeklerde kullanılır. Tarlada çalışanların yemek yediği ‘ikindilik’ hariç genelde Amasya’da, ‘kuşluk’ (sabah) ve akşam olmak üzere iki öğün yemek yenir. Düğün, sünnet, bayram gibi günlerin yemekleri ve yenmesi adeta bir şenliktir Amasya’da. Sünnetlerde genelde etli pilav, şerbet ve tatlı verilir. En güzel adetlerden biri ise ‘diş hediği’ âdetidir. Küçük çocuklar diş çıkardığında buğday şeker ile kaynatılır ve komşulara dağıtılır.

Preparations for winter food start during the summer . Generally foods that are dried in the summer are used in the winter. Besides an afternoon meal eaten by the farmers called ‘ikindilik’, traditionally two meals a day are eaten in Amasya – ‘kuşluk’ ( in the morning) and the evening meal. Food served on days such as weddings, circumcision ceremonies and other religious days are a special occassion for Amasya people. Pilav with meat, sherbet and dessert are mostly served during circumcision ceremonies. One of the most interesting traditions in Amasya is ‘Diş Hediği’, a celebration that takes place when a child gets his/her first tooth. To celebrate this occasion wheat is cooked with sugar and is shared with neighbours.

74-79_amasya mutfagi.indd 4

9/26/09 1:37 AM


HOLY FESTIVALS IN AMASYA AMASYA’DA BAYRAMLAR Ramazan ve Kurban Bayramı yemekleri bir başka özeldir Amasya için. İftarda yenenler genellikle ‘cicik çorbası’ , ‘mercimek çorbası’, ‘erişteli pilav’, ‘börek’, ‘hoşaf’ ve ‘çörek’tir. Bayram ziyaretine gelenlere ‘etli dolma’, ‘keşkek’, ‘baklava’, ‘haşhaşlı çörek’ hazırlanır. Bir mendil içine lokum koyup çoçuklara harçlık verilmesi geleneği Amasya’da hala devam etmektedir. Kurban Bayramlarında ise misafirler için, ‘bakla dolması’, ‘etli pilav’, ‘baklava’, ‘toyga’ ve ‘ciğer kavurma’ hazırlanır. Fakirlere, hazırlanan yemeklerden gönderilir.

74-79_amasya mutfagi.indd 5

Ramazan and the Feast of Sacrifice dishes are particularly special to Amasya. At the breaking of the Ramazan fast people generally eat ‘Cicik Çorbası’ , ‘Mercimek Çorbası’, ‘Erişteli Pilav’, ‘Börek’, ‘Hoşaf’ and ‘Çörek’. As it is a tradition to visit each other on days of religious festivals, ‘Etli Dolma’, ‘Keşkek’, ‘Baklava’, ‘Haşhaşlı Çörek’ are prepared to serve guests. The tradition of giving children Turkish delight wrapped in hankerchiefs and pocket money is still very much a part of the culture in Amasya. During the Feast of Sacrifice dishes such as ‘bakla dolması’, etli pilav’, ‘toyga’ and ‘ciğer kavurma’ are prepared. Foods prepared in the households are also shared with people who are in need.

9/26/09 1:37 AM


KINA GECESİ HENNA NIGHT A week before the wedding the groom’s family send a mirror, a candle and dresses for the bride and bath towels to the bride’s house. Groom’s family prepares the bride’s room and places poles pieced together with strings for the bride to hang her dowry. Before the dowry ceremony people hang mouse, turtle shaped figures made from handkerchiefs with amulets in order to protect her from bad spirits. After the ceremony Groom’s family prepares food including stuffed fava beans,potato salad, pickles, fruit, poppy seed or walnut pastry. Then the bride is taken to the Turkish Bath.

Henna night is organised for the bride and the groom separately. For the wedding, the day after, ‘Toyga Çorbası’, ‘Bakla Dolması’, ‘Gelin Kebabı’, ‘Pilav’, ‘Zerde’, ‘Su Böreği’ and at least six trays of ‘Baklava’ are prepared. Bride’s mother, Güvey önü, prepares food for the groom’s family in a special tray called ‘Honça’ which contains turkey, lamb, goose, ‘Amasya Çöreği’ and ‘Baklava’. When the bride is taken to the grooms house she is handed a loaf of bread, this connotes ‘ may she have food at her disposal and may she be content’. The day after the wedding the groom’s family eat a special meal called ‘velime yemeği’ with their guests.

Düğünden bir hafta evvel damat evi, gelin evine bir ayna, bir mum ve gelinin dikilmiş elbiseleri ile hamam havluları gönderir. Damat evi ‘gelin odası’nı hazırlar ve odanın dört köşesine ‘zeyrek’ denilen direkleri asarak ip gerer. Bu ipler kızın çeyizlerini asması içindir. Çeyiz asma töreninden önce, nazar değmesin diye, mendillerden yapılmış fare ve kaplumbağa figürleri, çeyizlerin üzerine nazar boncuğu ile asılır. Törenden sonra, damat evi, bakla dolması, patates piyazı, turşu, meyve, haşhaşlı veya cevizli çörek, gibi yiyecekler hazırlar ve gelin hamama götürülür. Kına gecesi damat ve gelin için ayrı ayrı yapılır. Ertesi gün yapılan düğün yemeğinde, ‘toyga çorbası’, ‘bakla dolması’, ‘gelin kebabı’, ‘pilav’, ‘zerde’, ‘su böreği’ ve en az altı tepsi ‘baklava’ hazırlanır. ‘Güvey önü’ denilen kız annesi, damadın evine bir ‘honça’ tabir edilen tepsilerde yemek gönderir. Bu yemekler; ‘hindi’, ‘kuzu’, ‘kaz eti’, ‘Amasya çöreği’ ve ‘baklava’dan oluşur. Gelin, erkek evinin önüne geldiğinde, eline bir somun ekmek verilir ki “Eli ekmekli, gözü tok olsun”. Daha sonra düğün yapılır ve gelin ile damat evlerine giderler. Ertesi gün, erkek tarafı davet ettiği misafirler ile ‘velime yemeği’ yerler.

74-79_amasya mutfagi.indd 6

9/26/09 1:37 AM


ZEKERİYA SOFRASI

ZEKERİYA SOFRASI Amasya’daki en eski geleneklerden biri de ‘Zekeriya Sofrası’dır. ‘Zekeriya Sofrası’, çiğ yemeklerden oluşan özel bir sofradır. Bu sofraya davet yoktur , dileyen katılabilir. Bu sofra bir dileğin gerçekleşmesi için yapılır ve dileği gerçekleşen bu sofrayı tekrar kendi evinde yapar. Sofra zemzem, hurma, çörek otu, yoğurt, peynir, pide ve zeytinden oluşur. Bunun dışında, sofraya konulan kuru yiyeceklerle birlikte, sofrada kırk bir çeşit yiyecek olmalıdır. İkisi Allah, ikisi Zekeriya Peygamber ve ikisi tutulan dilek için olmak üzere altı rekât namaz kılınır ve namazdan sonra sofraya mum dikilir.

One of the oldest traditions in Amasya is ‘Zekeriya Sofrası’. ‘Zekeriya Sofrası’ is a set table that consists of raw foods. People do not need an invitation to join the table, they can join as they wish. The table is set so a wish comes true and if the a person’s wish comes true then he/she is liable with setting the table at their house for others to come and join. Zam-Zam water from Mecca, yoghurt, dates, black cumin, pitta bread and olives must be placed on the table. Other than these dry foods, there must be 41 different dishes on the table. People who have joined this special event must perform prayer, two for the God, two for the Prophet Zechariah and two for their wishes. Then they lit a candle and make a wish. Amasya is a special place where all special occassions are a day for a culinary feast. It is one of the rare cities where traditions are still abided by even though signs of urbanisation and modernisation are apparent.

Amasya için her özel gün özel bir yemek yeme şölenidir ve Amasya modernleşmeden ve kentleşmeden nasibini almışsa da gelenekleri aslına uygun yaşatan nadir kentlerimizden.

74-79_amasya mutfagi.indd 7

9/26/09 1:37 AM


BELİNİZİ RAHAT ETTİRMENİN YOLLARI Uçak yolculuklarında uygulayacağınız birkaç basit yöntem, belinizin ve sizin rahat etmenizi kolaylaştıracak.

HOW TO MAKE YOUR LOWER BACK MORE COMFORTABLE

You can feel more relaxed and ease any pain felt in your lower back by following these simple methods during your flight. PROF.DR.MAHİR GÜLŞEN

Dik oturur konumda uyuyakalmamaya dikkat edin. Uyumak için mümkün olduğunca yatar konuma geçin. Try not to fall asleep in an upright position, instead, do it in a lying position.

Sit in the right position! It is very helpful for you to lean your seat 20 degrees back, support your lower back with a pillow and rest your elbows on the armrests. Thus, you can ease the burden on your lower back.

Kronik bel ağrınız var ve zaman zaman ağrıda alevlenmeler oluyorsa, acil durumlar için, önceden deneyip faydalı olduğunu bildiğiniz ilaçları ve varsa korsenizi yanınıza alın. Ayrıca sıcak ve soğuk uygulamalar çok yararlı olduğu için, soğutulabilen veya ısıtılabilen jel paketler alıp bunları belinize sarın. Isınma ve soğutma için kabin memurlarından yardım isteyin. Güvenlik nedeniyle sıvı kısıtlamalarını unutmayın. If you suffer from chronic back pain that sharpens from time to time, have your medication and corset, if any, with you. Also, keep a hot or cold pack with you to use on your lower back, since either or is known to relieve pain in the region. You may ask the cabin crew to heat or cool them for you, but be sure to mind the cabin restrictions on liquids.

Move as much as possible. When you are in an upright position, your lower back relaxes. The more you sit down, the more burdened your lower back becomes. Wear comfortable clothes that enable you to move about more easily. Do not put any objects that restrict your actions in your pockets, such as mobile phones, pocket PCs, workbooks or wallets… If you receive any treatment for your lower back, bring a doctor’s report with you to present during check-in. You will be assisted during boarding, landing, baggage claim and baggage-loading.

İLLÜSTRASYON: ALİ OLGUN

Oturma şeklinize dikkat edin. Koltuğun 20 derece kadar arkaya yatması, bel bölgesinin bir yastıkla desteklenmesi, dirseklerin kolluklara dayandırılması yararlıdır. Böylece, otururken bele binen yük azaltılmış olur.

Hareket edin... Bel için oturmak, ayakta durmaktan daha fazla rahatsızlık vericidir. Çünkü oturma konumunda bele binen yükler ayakta durmaya göre daha fazladır. Hareketinizi kısıtlamayan rahat elbiseler giyin. Ceplerinizde, oturma şeklinizi sınırlayacak eşyalar ( cep telefonu, cep bilgisayarı, notluk, cüzdan vb.) bulundurmayın. Bel ağrısı nedeniyle tedavi görüyorsanız, doktor raporu alın ve check-in sırasında bu raporu beyan edin. Uçağa biniş, iniş, bagaj taşıma ve yüklemede size yardım edilecektir.

80 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

80-81_ucmakguzeldir.indd 2

9/26/09 2:23 PM


Nasıl Daha Uygun Fiyat Sunuyoruz? How Can We Offer More Economical Prices? AnadoluJet olarak sizlere uygun fiyatlar sunabilmemizin önemli nedenlerinden biri de Türk Hava Yolları ile olan işbirliğimiz. Bu işbirliği kapsamında THY’nin teknik, bakım, eğitim ve diğer yapısal fonksiyonlarından yararlanabiliyoruz. Uçağın yerde kalış süresini 35 dakika olarak planlayarak yeni nesil uçaklardan oluşan filomuzu daha verimli kullanıyor, mini ikram konsepti ile sağlanan maliyet avantajlarını da yine bilet fiyatlarına yansıtıyoruz. Filomuzun ve ekibimizin kalitesini en üst seviyede tutuyor, bunu da uygun maliyetlerle gerçekleştiriyoruz. Böylece sizlere çok daha uygun fiyatlarla uçuş fırsatı yaratıyoruz. One of the underlying reasons for our economical prices is nothing more than our cooperation with Turkish Airlines. Within the scope of this cooperation, we can benefit from the technical, maintenance, training and other functions of Turkish Airlines. We use our fleet involving new generation airplanes more efficiently by fixing their ground times at 35 minutes. We also take advantage of our cost-effective minicatering concept. We place major importance on maintaining the high quality of our fleet and crew, and we achieve this at manageable costs. All of these are our secrets to offering more affordable flight opportunities for you.

BİLETİNİZİ ONLINE ALIN ZAMAN KAZANIN

AnadoluJet uçuşlarınızda biletinizi web sitemizden kolaylıkla rezerve edebilir veya satın alabilirsiniz. Bunun için www. anadolujet.com adresinde ana sayfadaki Online Bilet kısmındaki ulaşım bilgilerini doldurmakla işe başlayabilirsiniz. Ardından yer durumuna göre uygun fiyat seviyesini seçmeniz, rezervasyon için gerekli kısa formu doldurmanız yeterli. Arzu ederseniz son derece güvenli online ödeme sistemi üzerinden kredi kartı ile ödeme yapıp biletinizi satın alabilirsiniz.

BUY YOUR TICKET ONLINE SAVE TIME

Buying or reserving your AnadoluJet tickets from our website is easy. First, you need to fill out the required information in the Online Ticket section of the main page of www.anadolujet.com. Then, select the available seat in the price level you want and fill out the short reservation form. If you want, you can purchase your ticket with a credit card via our extremely secure online payment system..

20.000$

Uçaklarda bir kilogramlık yükü taşımanın yaklaşık yıllık ortalama maliyeti. Bu nedenle havayollarında toplam ağırlık çok önemli bir maliyet unsurudur. AnadoluJet uçuşlarında serbest bagaj taşıma hakkı 15 kg., Hatay-Kıbrıs karşılıklı seferlerinde ise 20 kg., uçak içine alınabilecek kabin içi bagaj hakkı ise 8 kg.dır

This is the average annual cost of carrying a 1 kg load by plane. Therefore, total baggage weight is of great importance for airlines in calculating their costs. AnadoluJet flights allow up to 15 kg of free baggage to be checked in; 20 kg on shuttle flights between Hatay and Cyprus, and 8 kg for carry-ons on all flights.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 81

80-81_ucmakguzeldir.indd 3

9/26/09 1:38 AM


HABERLER NEWS ANADOLUJET EN HEYECANLI MOTORSPORLARI YARIŞLARINDA 26-27 Eylül 2009’da Adana Seyhan Baraj Gölü’nde gerçekleştirilen yarışlardan sonra 3-4 Ekim 2009 tarihinde Mersin’de yapılacak Offshore Yarışları için geri sayım başladı.İstanbul Offshore Kulübü tarafından 2003 yılından beri başarıyla düzenlenen şampiyona dünyanın en heyecanlı motorsporları organizasyonlarından biri olarak her yıl büyük bir kitle tarafından takip ediliyor. Adana Valiliği, Adana Yelken Kulübü ve Adana Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği yarışlar saat 14:0015:00 saatleri arasında izlendi. Adana Grand Prix’i sonrasında finaller Mersin Büyükşehir Belediyesi ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nın desteklediği Mersin etabında yapılacak. Yarışların yapıldığı, Türkiye’nin denizle buluştuğu merkezlerin yurtiçi ve uluslararası tanıtımını yapma amacına da hizmet eden yarışlarda bu yıl son iki yarışta AnadoluJet de ulaşım desteği ile sporcuların yanında olacak.

ANADOLUJET BOOSTS EXCITING MOTORSPORTS RACES Following the boating races that took place on the Adana Seyhan Dam Lake on 26 and 27 September, the countdown to the Mersin Offshore Races, scheduled for 3 and 4 October, has officially begun.The race, organized with great success annually since 2003 by the Istanbul Offshore Club, continues to gather many fans as one of the world’s most exciting sporting events.The Adana races took place between 2 and 3 pm with full support from the Adana Municipality, the Adana Governorship and the Adana Sailing Club. Post-Adana Grand-Prix, finale winners will be determined at the Mersin leg, supported by the Mersin Municipality and the Mersin Chamber of Commerce and Industry. AnadoluJet will also be supporting the greater aim of introducing seaside city centers around Turkey both domestically and internationally as the athletes’ transportation sponsor to the final two races this year.

82-83_infokisalar.indd 2

ADRES ÇOK NET: JETGENC.NET

JETGENC.NET: YOUNG AND FAST

AnadoluJet’in üniversiteli gençler için oluşturduğu “Jetgenç” projesi Ekim 2009’da başlıyor. Üniversite gençliği için ayrıca bir sosyal platform da olacak proje ile 25 yaş ve altı öğrenciler için yapılacak indirimler, kazanılan ödül biletler ve kampanyalar “Jetgenç” adı altında lanse edilecek. AnadoluJet’in internet sitesinden (www.anadolujet.com) ve www.jetgenc.net adresinden ulaşılacak kampanyalardan olan “10da 1” ile üniversiteli gençler 10 uçuşa 1 uçuş kazanacaklar. Öğrenciler, kendi yaptıkları uçuşların yanı sıra, ailelerinin, akraba ve yakınlarının, arkadaşlarının da üye öğrencinin şifresi ile alacakları biletleri de hesaplarına yazdırabilecekler ve AnadoluJet seferlerinde kullanacakları ödül biletlerini kazanacaklar. Aklım havada ne işim var yerde diyorsan, adres çok net; jetgenc.net...

AnadoluJet’s Jetgenç project, established exclusively for university students, kicks off in October 2009. The project will also provide a social platform for collegiate youth. Jetgenc will launch with special discount fares for students of 25 years of age and younger, prize tickets and other campaigns. University students who reach the “1 in 10” campaign online via AnadoluJet’s site (www.anadolujet.com) or www.jetgenc.net will have a chance to win 1 flight per 10 flights taken. Students will also be able to gain credits from relatives and friends who buy AnadoluJet tickets with the student’s password, besides their own flights, and use these credits towards award tickets. Jetgenc.net – if you’re young and fast and have your head in the clouds.

9/26/09 1:40 AM


MERSİNLİLER ANADOLUJET İLE UÇTU! AnadoluJet’in uçuşlarına başladığından beri sürdürdüğü havacılığı tanıtmak ve AnadoluJet’i daha geniş kitlelere duyurmak için düzenlediği sosyal ve kültürel etkinlikler devam ediyor. Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nde 29–30 Ağustos tarihlerinde gerçekleştirilen organizasyonda içinde simülatör bulunan bir stand kuruldu. 30 Ağustosta doğaçlama tiyatro grubu Mahşer-i Cümbüş’ün alışveriş merkezindeki performansı ile etkinlikler son buldu. Öte yandan Mersinlilerin Anadolu’nun dört bir yanına ulaşabilmeleri için Adana Havalimanı’nı kullanabilmeleri amacıyla Forum Alışveriş Merkezi’nin önünden karşılıklı servis hizmeti de sunuluyor. Adana Havalimanı’na Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nden AnadoluJet ve Türk Hava Yolları’nın uçuş saatlerinden 2 saat 40 dakika önce, Adana Havaalanı’ndan Mersin Forum Alışveriş Merkezi önüne AnadoluJet ve Türk Hava Yolları uçak iniş saatlerinden 30 dakika sonra servis kalkmakta.

MERSIN RESIDENTS FLY WITH ANADOLUJET! AnadoluJet’s initiatives to promote its good stewardship since its first flight and introduce itself to wider segments through various social and cultural events are continuing full-speed. On 29 and 30 August, Mersin residents were able to experience the thrills of flying at a simulator stand erected inside the Mersin Forum Shopping Center, which also featured the accliamed improv theater group Mahşer-i Cümbüş. Meanwhile, AnadoluJet provides a shuttle service between the Forum Shopping Center and the Adana airport to make Mersin residents’ travel to any region in Turkey faster and easier. The shuttle to the Adana airport from Forum leaves 2 hours and 40 minutes prior to Turkish Airlines and AnadoluJet flight departures, while shuttles are available between the Adana airport and the Mersin Forum Shopping Center 30 minutes after every arriving flight.

82-83_infokisalar.indd 3

BASKETBOLSEVERLER BULUŞUYOR AnadoluJet’in ana sponsor olduğu ve Bayanlar Basketbol 1. Ligi’nde mücadele eden Botaş Spor’un organize ettiği Uluslararası AnadoluJet&Botaş Cup 6 29 Eylül3 Ekim 2009 tarihleri arasında Adana Menderes Spor Salonu’nda gerçekleştiriliyor. Adana Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, TSYD Adana Şubesi ve Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nin de katkılarıyla 5 gün sürecek turnuvada Botaş Spor Kulübü, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Tarsus Belediyesi, Ceyhan Belediyesi ve Sırbistan’dan Radivoj Korac takımları karşılaşacak.Geçtiğimiz yıldan beri ulaşım sponsorluğunu yaptığı Botaş Bayan Basketbol Takımı ile bu kez artık gelenekselleşen turnuvaya ismini vererek spora verdiği desteği de sürdüren AnadoluJet; turnuva süresince çeşitli tanıtım faaliyetleri ve sürprizleriyle de basketbol severlere ulaşmış olacak.

BASKETBALL LOVERS UNITE The International AnadoluJet & Botaş Cup, in the run for the Women’s 1st League, will be held at the Adana Menderes Sports Center between 29 September and 3 October 2009. AnadoluJet is the main sponsor of the event, which is organized by Botaş Spor. Teams from the Botaş Sports Club, Mersin Municipality, Tarsus Municipality, Ceyhan Municipality and the Radivoj Korac team from Serbia will be competing in the five-day tournament, supported by the Adana Youth and Sports State Directorate, the TSYD Adana branch and the Çukurova Journalists Association. From 2009 onwards AnadoluJet will lend its name to the now-traditional tournament, while also holding the official transportation sponsor title of the Botaş Women’s Basketball Team since last year. Anadolujet will be actively reaching many basketball fans through various publicity events, activities and surprises throughout the tournament.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 83

9/26/09 1:40 AM


BİLGİ INFO SATIŞ/REZERVASYON/CHECK-IN TICKET SALES/RESERVATION/CHECK-IN

˝ İnternet (www.anadolujet.com) ve çağrı merkezinden (444 2 538) alınan biletler 5 TL indirimlidir. ˝ Gidiş-dönüş ya da devam parkurlu bilet alan yolcularımızın seyahat etmeyecekleri durumda rezervasyonlarını iptal ettirmemeleri halinde ilk uçuşla birlikte tüm rezervasyon kayıtlarında görünen uçuşları sistem tarafından otomatik olarak iptal edilmektedir. ˝ Check-in işlemleri için, iç hatlarda uçağın kalkış saatinden en az iki saat önce havaalanında olmaya özen gösterilmelidir. ˝ Check-in işlemleri iç hat uçuşlarında asgari 45 dakika önce sona ermektedir. ˝ There is a 5 TL discount on tickets purchased on the internet (www.anadolujet.com) or through our call center (+90 212 444 2 538). ˝ If passengers who have purchased round tickets or multi-destination tickets decide not to fly but do not cancel their reservations, all their continuation and return reservations are automatically cancelled by the system, because the first flight is a no-show. ˝ For domestic flights, you should be at the airport at least two hours before your scheduled departure. ˝ For domestic flights, check-in ends 45 minutes prior to departure.

10 0 5 0

PROMOSYONEL ÜCRETLER PROMOTIONAL COSTS ˝ Promosyonel ücretli U ve O sınıfı (iç hat meydan vergisi dahil, diğer vergi ve harçlar hariç) biletlerde uçuş öncesi ve sonrasında iptal ve iade ile rezervasyon ve parkur değişikliği yapılmamaktadır. ˝ For U/CL and O/CL (domestic airport service is included, all other taxes and charges are excluded) fares, in cases of cancellation, either before or after flight, tickets are non-refundable and rebooking/ rerouting is not permitted.

Hizmetlerimiz Services BAGAJ BİLGİSİ BAGGAGE INFORMATION ˝ İç hat uçuşlarında yolcularımıza tanınan serbest bagaj hakkı 15 kg. Hatay-Kıbrıs seferlerinde karşılıklı 20 kg.’dir. Bu limitin aşılması halinde fazla bagaj ücreti ödenmesi gerekmektedir. Fazla bagaj ücret bilgisi almak için THY-Anadolu Jet satış ofislerine, 444 2 538 çağrı merkezine müracaat edebilirsiniz. Kabin el bagajının ağırlığının 8 kiloyu ve boyutlarının 23x40x55 cm.’yi geçmemesi gerekmektedir. ˝ The free baggage allowance is 15 kg on our domestic flights. It is 20 kg for Hatay-Cyprus flights. If these limits are exceeded, an extra baggage fee must be paid. For information about extra baggage fees, please contact the THY-Anadolu Jet Sales offices or call +90 212 444 2 538. Hand luggage for the cabin should not exceed 8 kg and 23x40x55 cm.

CIP SALON KULLANIMI ˝ Anadolu Jet seferleri ile seyahat eden yolcular; uçuş öncesi bekleme süresini özel ve konforlu hale getiren THY CIP salonlarından ücret karşılığı yararlanabilirler.

CIP LOUNGE SERVICE ˝ On payment of a fee, Anadolu Jet passengers may access THY CIP lounges to make a pleasant and comfortable start to their journey.

UÇUŞ SIRASINDA GÜVENLİK FOR YOUR SAFETY DURING FLIGHT ˝ Tüm uçuş boyunca, taşınabilir telefon, telsiz cihazları, CD çalar, radyo ve televizyon alıcılarının kullanılması kesinlikle yasaktır. ˝ İniş ve kalkışlarda ve ‘kemerlerinizi bağlayınız’ ikaz ışıkları yanarken, her türlü taşınabilir radyo, elektronik oyunlar, dizüstü bilgisayar ve benzeri elektronik cihazlar kullanılamaz. ˝ The use of mobile phones, walkie-talkies, CD players, radio and TV transmitters is strictly forbidden during the entire flight. ˝ For safety reasons no radios, electronic games, laptop computers or similar electronic devices can be used during take off, landing and while the “Fasten Your Seat Belt” sign is on.

84 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

84-91_info.indd 2

9/26/09 1:40 AM


HAMİLE YOLCU / PREGNANT PASSENGERS

EVCİL HAYVAN / PETS ˝ Evcil hayvan taşımacılığı ücrete tabidir. Bu ücret bagaj teslimi sırasında kafes ve hayvan beraber tartılarak tespit edilir. Kabinde taşınması istenen evcil hayvanlar, evcil hayvanın sahibi tarafından temin edilen 45 x 35 x 23 cm ölçülerdeki kafeslerde taşınmalıdır. Kabinde taşınacak evcil hayvanların kafesleri ile birlikte tartıldıklarında, ağırlıklarının 6 kg’ı geçmemesi gerekir. Geçmesi halinde kargo kompartımınında taşınır. Görme ve işitme engelli yolculara ait refakatçi köpekler, rezervasyon yaptırılarak ücretsiz olarak kabin içine kafessiz kabul edilirler.

˝ Charges apply for the carriage of pets. The fare is calculated during baggage delivery by weighing the pet in the carrier. If the pets are to be carried in cabin they are accepted in special pet carriers sized 45x35x23 cm and the passengers are expected to provide the carriers themselves. The pet in the carrier to be carried into the cabin should not exceed 6 kg. If it exceeds this weight, pet will be carried in the cargo compartment. Dogs assisting blind and deaf passengers can be carried free of charge in the cabin without any pet carrier.

˝ 28 haftayı (yedi ay) doldurmamış olan hamile yolculardan rapor istenmez. Tek bebeğe hamile yolcuların 28 haftadan 36 haftaya kadar (iki veya daha fazla bebeğe hamile yolcular için 32 haftaya kadar) kendi doktorundan aldığı “uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” ibaresi yer alan raporu ile seyahatine izin verilir. 36 haftadan (iki veya daha fazla bebeğe hamile yolcular için 32 hafta) sonra ise doktor raporu olsa dahi seyahatine izin verilmez. Yedi günden eski olmaması gereken raporda doktorun adı, soyadı, diploma numarası ve imzası olmalıdır. ˝ Expectant mothers can fly up to their 28th weeks (7th month) of pregnancy, without a doctor’s report. Pregnant women expecting one child between their 28th and 36th weeks (and pregnant women expecting a multiple birth up to their 32nd week) can fly with doctor’s report stating that they are fit to fly by air. After that, they are no longer fit to fly even with medical clearance. Medical clearance must be dated 7 days prior to the flight. The issuing doctor’s name, surname, diploma number and signature must be shown clearly on the report.

BİLGİ INFO

REFAKATSİZ ÇOCUK YOLCU ˝ 7 yaşından gün almış, 12 yaşından gün almamış çocuk yolcularımız AnadoluJet seferlerinde ilave ücret karşılığında refakatsiz olarak seyahat edebilirler.

UNACCOMPANIED MINOR PASSENGERS (UMS) ˝ On Anadolu Jet flights, Children between 7 and 12 years of age can travel alone on payment of an additional service charge.

HASTA-ENGELLİ YOLCU / SICK/HANDICAPPED PASSENGERS

ÖZEL SAĞLIK HİZMETİ ˝ Sedyeli ve tekerlekli

SPECIAL MEDICAL SERVICES ˝ Passengerstravelingwith

sandalyeli yolcularımızın uçaktan terminale, terminalden uçağa transferleri uzman ekiplerce gerçekleştirilir. Bu hizmet sadece İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Adana’da verilmektedir.

wheelchairsandstretchers aretransferredfromthe aircrafttotheterminaland fromtheterminaltothe aircraftbyaprofessional medicalteam.Thisservice isprovidedonlyinIstanbul, Ankara,IzmirandAdana.

˝ Meydan doktoru veya tedavisini yürüten doktorundan “uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” raporu alan hasta yolcularımız AnadoluJet seferlerinde seyahat edebilirler. 10 günden eski olmaması gereken rapor Türkçe ve İngilizce yazılmış olmalıdır. Uçakta bakıma muhtaç durumdaki hasta yolcular refakatçileriyle beraber uçarlar. Engelli ve doktor raporuna sahip yolcularımız dışındaki yolcularımızın tekerlekli sandalye talepleri ücret karşılığı sağlanacaktır. 24 saatten az süre kalmış uçuşlara sedye talebi kabul edilmemektedir. ˝ Sick passengers are required to supply a report from the airport or from their medical doctor declaring that there are no medical objections to them travelling on an aircraft. This report must be dated 10 days prior to the flight and must be written in English or in Turkish. Passengers who need special care during the flight must travel with an escort. Charges apply for passengers requesting wheelchair service except incapacitated passengers and passengers holding a medical clearance. Stretcher requests will be accepted if made at least 24 hours prior to scheduled departure time.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 85

84-91_info.indd 3

9/26/09 1:40 AM


ÇEVRİMİÇİ ONLINE

1

2

5 3 4

www.anadolujet.com

86 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

84-91_info.indd 4

9/26/09 1:40 AM


ÇEVRİMİÇİ ONLINE

ONLINE BİLET / ONLINE TICKET

1

Bu ekrandan gideceğiniz yeri, saati ve biletle ilgili diğer ayrıntıları işaretleyerek işleminize başlayabilirsiniz. You can start your online services by selecting the route, date and other details from this screen.

UYARILAR WARNING ˝ Havaalanı işlemlerinizi Online Check-In tabelası bulunan kontuarlardan yaptırabilirsiniz.

˝ Biniş kartlarınızı temin etmek için Self Check-in

ONLINE CHECK IN/ ONLINE CHEK IN

kiosklarımızdan işlem yapabilirsiniz.

˝ Uçuşunuzun kalkış saatinden en az 30 dakika Online Check-in işlemleri, aynı PNR da olmak koşuluyla bir girişte en fazla 8 yolcuyu kapsayacak şekilde, uçuşun kalkış saatinden 24 saat önce başlar ve 90 dakika kala sona erer.

2

İşlem ‘Onayla’ butonunun tıklanmasıyla check-in işlemi sonuçlandırılır. Yolcumuza gereken tüm bilgiler verilecektir. Bu uyarılar mevcut uçuş kurallarını kapsamakta olup, iç hat yolcularımız için farklı uyarıları kapsayacaktır. Online check-in operations, available maximum for 8 passengers, start 24 hours and end 90 minutes before the departure time. Check-in operation is completed by clicking the “submit” button. All the necessary information information will be given to our passengers. This information includes the flight rules and regulations. Our domestic passengers will be informed separately.

HABERLER-DUYURULAR / NEWS-NOTICE

3

AnadoluJet’in yolcullarına sunduğu hizmetler hakkındaki en güncel bilgilere buradan ulaşabilir ve avantajlarımızdan yararlanabilirsiniz. Don’t forget to click this link to get detailed information about the latest promotions and services.

önce biniş kartlarınızı almış ve bagaj işlemlerinizi tamamlamış olmanız gerekmektedir. ˝ Bagajınız için size tanınan hakkınızı aşmış olabilirsiniz. Lütfen havaalanına geliş sürenizi, fazla bagaj ödeme işlemlerinizin süresini göz önüne alarak planlayınız. ˝ AnadoluJet operasyonel ihtiyaçlar doğrultusunda check-in sırasında seçmiş olduğunuz koltuk numarasını değiştirme hakkına sahiptir.

˝ You can make your airport operations from the online check-in counters.

˝ You can take your boarding cards from the self check-in kiosks. ˝ You should complete your baggage operations and take your boarding cards 30 minutes before the departure time latest. ˝ You may have exceeded your free baggage allowance limit. Please remember that you might need time for paying the extra baggage fee, while planning your arrival at the airport. ˝ AnadoluJet has a right to make change at the seat number you selected during check-in according to the operational needs.

Y

COP ENTARY

RSİNİZ

SAYI 2

/ ISSUE

2I

YOUR

COMPLIM

VE ANILAN SOLUKLKLANAN BİR SOLU ŞEHİR

9

I 10/0

FIRSATLAR / SPECIAL OFFERS

BİLİ m ALA

lujet.co

w.anado

9 I ww

R 200

OCTOBE EKİM /

NYA

4

KO IRES AT RESPIRED A CITY TH RESP AND IS A SAĞLIKT AN PARLAY NT KE

AnadoluJet’in sizin için hazırladığı kampanyalar ve promosyonlarla ilgili detaylı bilgi alabilmek için bu linki tıklamayı ihmal etmeyin.

ADANA

STAR IN A RISING H CARE HEALT

Don’t forget to click this link to get detailed information about the latest promotions, offers and campaigns of AnadoluJet.

LARIN KAFKAS YÜZÜ GÜLEN

ATHRE SMTILVINGİCAFANSUCES OF CAU

OYUNLAR / GAMES

5

İnternet sitemizde bulunan şehir ve tarihi eser yapbozlarını bir araya getirerek hoşça vakit geçirebilirsiniz. You can have a good time by playing with the puzzles of the cities and historical places on our website.

ONLINE DERGİ ˝ AnadoluJet

ONLINE MAGAZINE ˝ The whole content of

dergisinin tüm içeriği online olarak yayında

the AnadoluJet magazine is available online.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 87

84-91_info.indd 5

9/26/09 2:35 PM


ANKARA ÜZERiNDEN

24 SAAT iÇiNDE

TARİFE SCHEDULE

GERÇEKLESTiRiLEN

2. UÇUS SADECE 25 TL

ROTA

GÜN

KALKIŞ

VARIŞ

ROTA

GÜN

KALKIŞ

VARIŞ

ANKARA ÜZERİNDEN KISA BEKLEME SÜRELERİ İLE BAĞLANTI VEREN ROTALAR ANKARA ÜZERİNDEN KISA BEKLEME SÜRELERİ İLE BAĞLANTI VEREN ROTALAR

ADANA-ANKARA ADANA-ANKARA ANKARA-ADANA ANKARA-ADANA ADIYAMAN-ANKARA ANKARA-ADIYAMAN ANTALYA-ANKARA ANTALYA-ANKARA ANTALYA-ANKARA ANTALYA-ANKARA ANKARA-ANTALYA ANKARA-ANTALYA ANKARA-ANTALYA ANKARA-ANTALYA BATMAN-ANKARA ANKARA-BATMAN BODRUM-ANKARA ANKARA-BODRUM ÇORLU-ANKARA ANKARA-ÇORLU DALAMAN-ANKARA ANKARA-DALAMAN DİYARBAKIR-ANKARA DİYARBAKIR-ANKARA ANKARA-DİYARBAKIR ANKARA-DİYARBAKIR ELAZIĞ-ANKARA ANKARA-ELAZIĞ ERZİNCAN-ANKARA ANKARA-ERZİNCAN ERZURUM-ANKARA ERZURUM-ANKARA ANKARA-ERZURUM ANKARA-ERZURUM GAZİANTEP-ANKARA ANKARA-GAZİANTEP HATAY-ANKARA ANKARA-HATAY HATAY-KIBRIS KIBRIS-HATAY İZMİR-ANKARA İZMİR-ANKARA İZMİR-ANKARA İZMİR-ANKARA ANKARA-İZMİR ANKARA-İZMİR ANKARA-İZMİR ANKARA-İZMİR KAHRAMANMARAŞ-ANKARA ANKARA-KAHRAMANMARAŞ KARS-ANKARA ANKARA-KARS MALATYA-ANKARA ANKARA-MALATYA MARDİN-ANKARA ANKARA-MARDİN MUŞ-ANKARA ANAKRA-MUŞ SAMSUN-ANKARA ANKARA-SAMSUN ŞANLIURFA-ANKARA ANKARA-ŞANLIURFA TRABZON-ANKARA TRABZON-ANKARA ANKARA-TRABZON ANKARA-TRABZON VAN-ANKARA VAN-ANKARA ANKARA-VAN ANKARA-VAN SABİHA GÖKÇEN -ANKARA ANKARA-SABİHA GÖKÇEN SABİHA GÖKÇEN -BODRUM

HER GÜN SALI HARİÇ HER GÜN HER GÜN SALI HARİÇ HER GÜN SAL, PRŞ, CMRTS SAL, PRŞ, CMRTS HER GÜN HER GÜN ÇRŞ, PRŞ, CUM, PAZ SAL, PRŞ, CUM, CMRTS, PAZ HER GÜN ÇRŞ, PRŞ, CUM, PAZ SAL, PRŞ, CUM, CMRTS, PAZ HER GÜN HER GÜN HER GÜN ÇRŞ. HARİÇ HER GÜN ÇRŞ. HARİÇ HER GÜN PZRTS, ÇRŞ, CUM, PAZ PZRTS, ÇRŞ, CUM, PAZ HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN PZRTS, SAL, PRŞ, CMRTS PZRTS, SAL, PRŞ, CMRTS HER GÜN PZRTS, ÇRŞ, CMRTS HER GÜN PZRTS, ÇRŞ, CMRTS HER GÜN HER GÜN PZRTS, SAL, PRŞ, CUM, CMRTS PZRTS, ÇRŞ, PRŞ, CUM, PAZ PZRTS, ÇRŞ, PRŞ, CUM, PAZ PZRTS, ÇRŞ, PRŞ, CUM, PAZ HER GÜN PZRTS, ÇRŞ, CUM, CMRTS , PAZ HER GÜN HER GÜN HER GÜN PZRTS, ÇRŞ, CUM, CMRTS , PAZ HER GÜN HER GÜN SAL, PRŞ, CMRTS SAL, PRŞ, CMRTS HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN PZRTS, ÇRŞ, CUM, PAZ PZRTS, ÇRŞ, CUM, PAZ SALI HARİÇ HER GÜN SALI HARİÇ HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN HER GÜN

07:00 18:10 22:55 16:30 14:45 13:30 07:00 10:55 15:40 19:50 09:15 14:00 18:10 23:10 11:15 09:10 07:00 22:00 16:25 14:45 15:15 13:25 10:40 19:55 08:45 18:00 14:30 12:40 15:40 13:45 11:00 19:50 09:00 17:50 07:00 22:55 07:00 17:15 19:10 20:50 07:00 10:50 15:20 20:15 08:55 13:25 18:20 22:55 15:30 13:45 11:10 09:00 07:00 22:10 15:45 13:35 15:40 13:30 21:25 19:50 20:05 18:10 10:40 20:05 08:45 18:10 11:10 15:45 09:00 13:35 07:15 18:00 19:50

08:15 19:15 00:00 17:35 16:05 14:10 08:05 12:00 16:45 20:55 10:20 15:05 19:15 00:15 12:50 10:40 08:15 23:20 17:25 15:50 16:30 14:40 12:10 21:25 10:05 19:20 15:50 13:55 17:00 15:05 12:30 21:20 10:25 19:15 08:10 00:05 08:15 18:35 20:15 21:55 08:05 12:05 16:35 21:30 10:15 14:45 19:40 00:15 16:45 14:55 12:55 10:35 8:15 23:20 17:20 15:10 17:20 15:05 22:25 20:50 21:25 19:30 12:00 21:25 10:05 19:30 12:55 17:30 10:35 15:10 08:15 19:00 21:05

TRABZON (08:45), DİYARBAKIR (08:45), VAN (09:00), KARS (09:00), ERZURUM (09:00), SAMSUN(19:50), BODRUM (22:00), İZMİR(22:55),GAZİANTEP(22:55), ANTALYA(23:10) ERZURUM(17:50),İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN (18:00),ANTALYA(18:10),TRABZON(18:10),İZMİR(18:20) TRABZON(08:45), DİYARBAKIR(08:45), VAN(09:00), KARS(09:00),ERZURUM(09:00) ELAZIĞ(12:40),ADİYAMAN(13:30), MUŞ(13:30),MARDİN(13:35), ERZİNCAN(13:45) HATAY(17:15), ERZURUM(17:50), İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN (18:00), DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10) MALATYA(22:10), GAZİANTEP (22:55),ADANA(22:55),

İZMİR(13:25),DALAMAN(13:25),ANTALYA(14:00),DİYARBAKIR(18:00)TRABZON(18:10) DİYARBAKIR(08:45), TRABZON(08:45),KARS(09:00),VAN(09:00),ERZİNCAN(13:45) ERZURUM(17:50),DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10),SAMSUN(19:50),MALATYA(22:10) ERZURUM(17:50),DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10),SAMSUN(19:50),MALATYA(22:10) İZMİR(13:25),DALAMAN(13:25),ANTALYA(14:00),ÇORLU(14:45),TRABZON(18:10) BODRUM(22:00),İZMİR(22:55),ADANA(22:55),ANTALYA(23:10) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ANTALYA(18:10),BODRUM(22:00) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),DİYARBAKIR(18:00),ANTALYA(18:10),İZMİR(18:20),ADANA(22:55) İZMİR(13:25),DALAMAN(13:25),ANTALYA(14:00),DİYARBAKIR(18:00),İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00) BODRUM(22:00),İZMİR(22:55),ADANA(22:55),GAZİANTEP(22:55),ANTALYA(23:10) TRABZON(08:45), İZMİR(08:55),VAN(09:00),KARS(09:00),ANTALYA(09:15) TRABZON(08:45), İZMİR(08:55),VAN(09:00),ERZURUM(09:00),ANTALYA(09:15)

VAN(09:00),KARS(09:00),ERZURUM(09:00),BATMAN(09:10),ANTALYA(09:15) ELAZIĞ(12:45),ADİYAMAN(13:30),MUŞ(13:30),MARDİN(13:35),ERZİNCAN(13:45) HATAY(17:15), DİYARBAKIR(18:00),İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ŞANLIURFA(18:10) MALATYA(22:10), GAZİANTEP (22:55),ADANA(22:55),ANTALYA(23:10)

ERZURUM(17:50), İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ANTALYA(18:10),İZMİR(18:20) İZMİR(13:25),ANTALYA(14:00),ADANA(16:30),HATAY(17:15),DİYARBAKIR(18:00) TRABZON(08:45),İZMİR(08:55),ANTALYA(09:15),DALAMAN(13:25),ÇORLU(14:45) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00), DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10),İZMİR(18:20),SAMSUN(19:50) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ANTALYA(18:10),İZMİR(18:20),ADANA(22:55) GAZİANTEP(22:55),ADANA(22:55),İZMİR(22:55),ANTALYA(23:10) BODRUM(22:00),GAZİANTEP(22:55),İZMİR(22:55),ANTALYA(23:10) DALAMAN(13:25),İZMİR(13:25),VAN(13:35),MARDİN(13:35),ANTALYA(14:00) BODRUM(22:00),MALATYA(22:10),GAZİANTEP(22:55),ADANA(22:55),ANTALYA(23:10) İZMİR(13:25),ANTALYA(14:00),ÇORLU(14:45),ADANA(16:30),HATAY(17:15) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00), ANTALYA(18:10),TRABZON(18:15),İZMİR(18:20),ADANA(22:55) DİYARBAKIR(08:45),KARS(09:00),VAN(09:00),ERZURUM(09:00),BATMAN(09:10)

TARİFE, 25 EKIM 2009 İTİBARİYLE DEĞİŞEBİLİR.

88 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

84-91_info.indd 6

9/26/09 1:40 AM


SECOND FLIGHT IN THE NEXT

24 HOURS

FROM ANKARA FOR ONLY

TARİFE SCHEDULE

25 TL

ROUTE

DAY

ARRIVAL

DEPARTURE ROUTES HAVING CONNECTION WITH SHORT WAITING TIME VIA ANKARA

ROTA

GÜN

KALKIŞ

VARIŞ

ANKARA ÜZERİNDEN KISA BEKLEME SÜRELERİ İLE BAĞLANTI VEREN ROTALAR

ADANA-ANKARA ADANA-ANKARA ANKARA-ADANA ANKARA-ADANA ADIYAMAN-ANKARA ANKARA-ADIYAMAN ANTALYA-ANKARA ANTALYA-ANKARA ANTALYA-ANKARA ANTALYA-ANKARA ANKARA-ANTALYA ANKARA-ANTALYA ANKARA-ANTALYA ANKARA-ANTALYA BATMAN-ANKARA ANKARA-BATMAN BODRUM-ANKARA ANKARA-BODRUM ÇORLU-ANKARA ANKARA-ÇORLU DALAMAN-ANKARA ANKARA-DALAMAN DİYARBAKIR-ANKARA DİYARBAKIR-ANKARA ANKARA-DİYARBAKIR ANKARA-DİYARBAKIR ELAZIĞ-ANKARA ANKARA-ELAZIĞ ERZİNCAN-ANKARA ANKARA-ERZİNCAN ERZURUM-ANKARA ERZURUM-ANKARA ANKARA-ERZURUM ANKARA-ERZURUM GAZİANTEP-ANKARA ANKARA-GAZİANTEP HATAY-ANKARA ANKARA-HATAY HATAY-KIBRIS KIBRIS-HATAY İZMİR-ANKARA İZMİR-ANKARA İZMİR-ANKARA İZMİR-ANKARA ANKARA-İZMİR ANKARA-İZMİR ANKARA-İZMİR ANKARA-İZMİR KAHRAMANMARAŞ-ANKARA ANKARA-KAHRAMANMARAŞ KARS-ANKARA ANKARA-KARS MALATYA-ANKARA ANKARA-MALATYA MARDİN-ANKARA ANKARA-MARDİN MUŞ-ANKARA ANAKRA-MUŞ SAMSUN-ANKARA ANKARA-SAMSUN ŞANLIURFA-ANKARA ANKARA-ŞANLIURFA TRABZON-ANKARA TRABZON-ANKARA ANKARA-TRABZON ANKARA-TRABZON VAN-ANKARA VAN-ANKARA ANKARA-VAN ANKARA-VAN SABİHA GÖKÇEN -ANKARA ANKARA-SABİHA GÖKÇEN SABİHA GÖKÇEN -BODRUM

EVERYDAY EVERYDAY EXCEPT TUESDAY EVERYDAY EVERYDAY EXCEPT TUESDAY TUE , THUR, SAT TUE, THUR, SAT EVERYDAY EVERYDAY WED, THUR, FRI, SUN TUE, THUR, FRI, SAT, SUN EVERYDAY WED, THUR, FRI, SUN TUE, THUR, FRI, SAT, SUN EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EXCEPT WEDNESDAY EVERYDAY EXCEPT WEDNESDAY MON, WED, FRI, SUN MON, WED, FRI, SUN EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY MON, TUE, THUR, SAT MON, TUE, THUR, SAT EVERYDAY MON, WED, SAT EVERYDAY MON, WED, SAT EVERYDAY EVERYDAY MON, TUE, THUR, SAT, SUN MON, WED, FRI, SAT , SUN MON, WED, FRI, SAT , SUN MON, WED, FRI, SAT , SUN EVERYDAY MON, WED, FRI, SAT , SUN EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY MON, WED, FRI, SAT , SUN EVERYDAY EVERYDAY TUE, THUR, SAT TUE, THUR, SAT EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY MON, WED, FRI, SUN MON, WED, FRI, SUN EVERYDAY EXCEPT TUESDAY EVERYDAY EXCEPT TUESDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY EVERYDAY

07:00 18:10 22:55 16:30 14:45 13:30 07:00 10:55 15:40 19:50 09:15 14:00 18:10 23:10 11:15 09:10 07:00 22:00 16:25 14:45 15:15 13:25 10:40 19:55 08:45 18:00 14:30 12:40 15:40 13:45 11:00 19:50 09:00 17:50 07:00 22:55 07:00 17:15 19:10 20:50 07:00 10:50 15:20 20:15 08:55 13:25 18:20 22:55 15:30 13:45 11:10 09:00 07:00 22:10 15:45 13:35 15:40 13:30 21:25 19:50 20:05 18:10 10:40 20:05 08:45 18:10 11:10 15:45 09:00 13:35 07:15 18:00 19:50

08:15 19:15 00:00 17:35 16:05 14:10 08:05 12:00 16:45 20:55 10:20 15:05 19:15 00:15 12:50 10:40 8:15 23:20 17:25 15:50 16:30 14:40 12:10 21:25 10:05 19:20 15:50 13:55 17:00 15:05 12:30 21:20 10:25 19:15 08:10 00:05 08:15 18:35 20:15 21:55 08:05 12:05 16:35 21:30 10:15 14:45 19:40 00:15 16:45 14:55 12:55 10:35 08:15 23:20 17:20 15:10 17:20 15:05 22:25 20:50 21:25 19:30 12:00 21:25 10:05 19:30 12:55 17:30 10:35 15:10 08:15 19:00 21:05

TRABZON (08:45), DİYARBAKIR (08:45), VAN (09:00), KARS (09:00), ERZURUM (09:00), SAMSUN(19:50), BODRUM (22:00), İZMİR(22:55),GAZİANTEP(22:55), ANTALYA(23:10) ERZURUM(17:50),İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN (18:00),ANTALYA(18:10),TRABZON(18:10),İZMİR(18:20) TRABZON(08:45), DİYARBAKIR(08:45), VAN(09:00), KARS(09:00),ERZURUM(09:00) ELAZIĞ(12:40),ADİYAMAN(13:30), MUŞ(13:30),MARDİN(13:35), ERZİNCAN(13:45) HATAY(17:15), ERZURUM(17:50), İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN (18:00), DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10) MALATYA(22:10), GAZİANTEP (22:55),ADANA(22:55),

İZMİR(13:25),DALAMAN(13:25),ANTALYA(14:00),DİYARBAKIR(18:00)TRABZON(18:10) DİYARBAKIR(08:45), TRABZON(08:45),KARS(09:00),VAN(09:00),ERZİNCAN(13:45) ERZURUM(17:50),DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10),SAMSUN(19:50),MALATYA(22:10) ERZURUM(17:50),DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10),SAMSUN(19:50),MALATYA(22:10) İZMİR(13:25),DALAMAN(13:25),ANTALYA(14:00),ÇORLU(14:45),TRABZON(18:10) BODRUM(22:00),İZMİR(22:55),ADANA(22:55),ANTALYA(23:10) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ANTALYA(18:10),BODRUM(22:00) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),DİYARBAKIR(18:00),ANTALYA(18:10),İZMİR(18:20),ADANA(22:55) İZMİR(13:25),DALAMAN(13:25),ANTALYA(14:00),DİYARBAKIR(18:00),İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00) BODRUM(22:00),İZMİR(22:55),ADANA(22:55),GAZİANTEP(22:55),ANTALYA(23:10) TRABZON(08:45), İZMİR(08:55),VAN(09:00),KARS(09:00),ANTALYA(09:15) TRABZON(08:45), İZMİR(08:55),VAN(09:00),ERZURUM(09:00),ANTALYA(09:15)

VAN(09:00),KARS(09:00),ERZURUM(09:00),BATMAN(09:10),ANTALYA(09:15) ELAZIĞ(12:45),ADİYAMAN(13:30),MUŞ(13:30),MARDİN(13:35),ERZİNCAN(13:45) HATAY(17:15), DİYARBAKIR(18:00),İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ŞANLIURFA(18:10) MALATYA(22:10), GAZİANTEP (22:55),ADANA(22:55),ANTALYA(23:10)

ERZURUM(17:50), İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ANTALYA(18:10),İZMİR(18:20) İZMİR(13:25),ANTALYA(14:00),ADANA(16:30),HATAY(17:15),DİYARBAKIR(18:00) TRABZON(08:45),İZMİR(08:55),ANTALYA(09:15),DALAMAN(13:25),ÇORLU(14:45) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00), DİYARBAKIR(18:00),TRABZON(18:10),İZMİR(18:20),SAMSUN(19:50) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00),TRABZON(18:10),ANTALYA(18:10),İZMİR(18:20),ADANA(22:55) GAZİANTEP(22:55),ADANA(22:55),İZMİR(22:55),ANTALYA(23:10) BODRUM(22:00),GAZİANTEP(22:55),İZMİR(22:55),ANTALYA(23:10) DALAMAN(13:25),İZMİR(13:25),VAN(13:35),MARDİN(13:35),ANTALYA(14:00) BODRUM(22:00),MALATYA(22:10),GAZİANTEP(22:55),ADANA(22:55),ANTALYA(23:10) İZMİR(13:25),ANTALYA(14:00),ÇORLU(14:45),ADANA(16:30),HATAY(17:15) İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN(18:00), ANTALYA(18:10),TRABZON(18:15),İZMİR(18:20),ADANA(22:55) DİYARBAKIR(08:45),KARS(09:00),VAN(09:00),ERZURUM(09:00),BATMAN(09:10)

THE SCHEDULE MIGHT BE CHANGED AS OF 25 OCTOBER 2009. EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 89

84-91_info.indd 7

9/26/09 1:40 AM


000 ANADOLUJET EYLÜL | SEPTEMBER 2009

84-91_info.indd 8

9/26/09 1:40 AM


FİLO FLEET

B 737 - 800 Uçak adedi•Quantity: 3

Yatay uçuş sürati•Cruise speed: 858 km/h

Azami kalkıs ağırlığı•Maximum take off weight: 70.987 kg

Yolcu kapasitesi•Passenger capacity: 189

Kanat açıklığı•Wing span: 35.79 m

Azami yatay uçuş yüksekliği•Maximum cruissing altitude: 41.100 ft

Gövde uzunluğu•Length: 39.47 m

Azami menzil•Maximum Passenger range: 4.600 km

Yerden yüksekliği•Height: 12.55 m

Azami kargo kapasitesi•Maximum cargo capacity : 8408 kg/45.05 m3

WWW ANADOLUJET COM

B 737 - 700 Uçak adedi•Quantity: 4

Yatay uçuş sürati•Cruise speed: 858 km/h

Azami kalkıs ağırlığı•Maximum take off weight: 61.998 kg Kanat açıklığı•Wing span: 35.80 m

Yolcu kapasitesi•Passenger capacity: 149 Azami yatay uçuş yüksekliği•Maximum cruissing altitude: 41.000 ft

Gövde uzunluğu•Length: 33.60 m

Azami menzil•Maximum Passenger range: 1.800 km

Yerden yüksekliği•Height: 12.55 m

Azami kargo kapasitesi•Maximum cargo capacity : 4178 kg/27.30 m3

444 2538 AJET

B 737 - 400 Uçak adedi•Quantity: 1

Yatay uçuş sürati•Cruise speed: 797 km/h

Azami kalkıs ağırlığı•Maximum take off weight: 68.038 kg Kanat açıklığı•Wing span: 28.88 m

Yolcu kapasitesi•Passenger capacity: 166

ANADOLUJET IS A SUB-BRAND OF TURKSH AIRLNES

Azami yatay uçuş yüksekliği•Maximum cruissing altitude: 37.000 ft

Gövde uzunluğu•Length: 36.449 m Yerden yüksekliği•Height: 11.13 m

ANADOLUJET TÜRK HAVA YOLLARI MARKASIDIR

Azami menzil•Maximum Passenger range: 4.005 km Azami kargo kapasitesi•Maximum cargo capacity : 7.491 kg / 39.22 m3

DAHA EKONOMİK!

MORE ECONOMICAL!

˝ Anadolu’da uçmak hiç olmadığı kadar kolay. AnadoluJet’in ekonomik

˝ Flying across Anatolia is easier than ever before. Flying is no longer a luxury at

uçuş fırsatlarıyla uçmak lüks olmaktan çıkıyor, herkesin bütçesine uygun fiyat politikamızla Anadolu insanı için yolculuk demek uçmak demek oluyor. Çünkü AnadoluJet’in kısa uçuşlarında ekstra masraflardan kaçınılıyor. Rahat, pratik ve ekonomik uçuşlar var.

AnadoluJet’s economical fares. With our policy of fares to fit every budget, traveling now means flying for the people of Anatolia for all possible extra costs are being cut on AnadoluJet’s short flights, which are comfortable, practical and economical.

TURKISH AIRLINES’ 76 YEARS OF EXPERIENCE THY’NİN 76 YILLIK BİRİKİMİ! Uluslararası standartlardan ve güvenlikten taviz vermeden çok daha ekonomik uçuyor. THY’nin 76 yıllık birikimi, teknik bakım kalitesi, güvenilir marka desteği ve daha birçok özelliği ile AnadoluJet size sadece ekonomik değil, güvenli ve rahat uçuş imkânı da sağlıyor.

˝ AnadoluJet is ascending to the skies with the strength and confidence it gets from Turkish Airlines. It can fly far more economically without compromising international standards or safety. With Turkish Airlines’ 76 years of experience, technical maintenance quality, trusted brand name and many other advantages, AnadoluJet offers you not only economy but also safety and comfort in your flights.

DAHA ÇOK SEÇENEK, DAHA ÇOK NOKTA!

MORE ALTERNATIVES, MORE DESTINATIONS!

˝ İzmir, Erzurum, Adana, Trabzon... Türkiye’nin dört bir yanı AnadoluJet’in

˝ Izmir, Erzurum, Adana, Trabzon... AnadoluJet’s Ankara-based flights connect the four corners of Turkey. AnadoluJet flies from Ankara to 25 destinations and back, bringing the people of Anatolia closer to one another. In connected flights, the second ticket you will by for 23 destinations in Turkey via Ankara within 24 hours is only 25 TL until the date of 24 October 2009.

˝ AnadoluJet, gökyüzüne THY’den aldığı güç ve güvenle yükseliyor.

Ankara merkezli uçuşlarıyla birbirine bağlanıyor. AnadoluJet Ankara’dan yirmi beş noktaya, yirmi beş noktadan Ankara’ya uçuyor. Anadolu insanı birbirine daha da yaklaşıyor. Aktarmalı seferlerimizde 24 saat içerisinde Ankara üzerinden Türkiye’nin yirmi üç noktasına alacağınız ikinci bilet 2 4 Ekim 2009 tarihine kadar 25 TL’dir.

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 91

84-91_info.indd 9

9/26/09 1:41 AM


ESENBOĞA HAVALİMANI ESENBOĞA AIRPORT

TERMİNAL TERMINAL İÇ VE DIŞ HATLAR GELİŞ INTERNATIONAL ARRIVAL

Dış Hatlar International

İç Hatlar Domestic

Giriş Entrance

İÇ VE DIŞ HATLAR GİDİŞ INTERNATIONAL DEPARTURE

Dış Hatlar International

r atla İç H estic Dom

Giriş Entrance

İç Hat bilet satış ofisleri Domestic

Giriş Entrance

Dış Hat bilet satış ofisleri International

Giriş Entrance

Giriş Entrance

Otopark Parking

Yiyecek & içecek Food & Beverage

Pasaport Kontrol Passport Control

Bagaj Alımı Baggage Claim

Danışma Info

Duty Free

Metro Subway

Havalimanı Oteli Airport Hotel

CIP SALONU CIP LOUNGE

Self Chek-in

Servis Shuttle

Cafe

92 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

92-96_krokivebulmaca.indd 2

9/26/09 1:41 AM


SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI SABİHA GÖKÇEN AIRPORT

Gate İç Hatlar Domestic

Dış Hatlar Gelen Yolcu Salonu International

Gate Dış Hatlar International

Otopark Parking

Yiyecek & içecek Food & Beverage

Pasaport Kontrol Passport Control

Bagaj Alımı Baggage Claim

Danışma Info

Duty Free

Metro Subway

Havalimanı Oteli Airport Hotel

CIP SALONU CIP LOUNGE

Self Chek-in

Servis Shuttle

Cafe

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 93

92-96_krokivebulmaca.indd 3

9/26/09 1:41 AM


BULMACA PUZZLE ÇENGEL BULMACA Rastgele, baştan savma Yolculuk

Başarısız kimse

Bir gıda maddesi Gönlü dağlı, tutkun

‘Ha Gayret’ anlamında söz

Hektar (kısaltma)

Bir Haber ajansı

Dinlence

Aşırı sevgi duyan, seven

Hz. Süleyman’ın bir veziri Erler

Bir tür tuzlu bisküvi Beylik

Başyapıt, başeser Bulmaya çalışma

Eskişehir taşı

Öngün

Zeka

Ufuklar Seyrek dokulu bir kumaş türü

Kiloamper (kısaltma) Obelisk Tasar planı Pişmemiş olan

Renyumun simgesi Vücudun dış yüzü

Kabul etmeme Bir soru sözü

Bayram Arapça’da ‘Ben’

Arak

Aslı pikrik asit olan bir madde

Edebiyat

Yönelteç, direksiyon Kuşlarıngövdesini örter

Kefillik Özür dileyen, itizar eden

En tiz erkek sesi

Parıltı, parlama

İtalya’da bir ırmak

Güvenli

Oruç ayı Sivas’ın bir ilçesi Limonluk, ser

Bir renk Manisa lalesi

Gelecek Çorum’da bir ören yeri Bir yük hayvanı

Bir deniz kuvvetleri rütbesi Eski Mısır’da güneş tanrısı

Omuz atkısı

Fas’ın plaka işareti

Peru’nun plaka işareti Bir mastar eki

Köpek

Yüce, yüksek

Yokluk, hiçlik

Deste, bağlam

Lale bahçesi Yer değiştirme

Senegal’in başkenti Anlamlı iz, im

Aksama, aksaklık Müzikte bir beste türü

Atılgan

Yırtıcı bir deniz balığı Üflemeli bir çalgı

Bir tahıl ölçeği

Bir sayı Üç boyutlu sinema tekniği Bir nota

En kısa zaman süresi

Eğik olmayan Gökyüzü, feza

Sıcaklık, ısı

Ermin, kakım Beyzi, oval

Sandalı geri yürütme Şafak vakti

Kamer Yapma, etme

Üye Şaşkınlık belirtir Zararsız bir yılan türü

Şarkı, türküde tekrar

Kökten

Geminin yan yatması

‘Hayır’ anlamında kullanılan bir söz

Cismin gökyüzü üzerindeki iz düşümü

Vilayet Şan, şöhret Gürültü, patırtı

Olumsuzluk veren bir ön ek

Su yolu

Atların ayaklarına çakılır

Tridyumun simgesi

94 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

92-96_krokivebulmaca.indd 4

9/26/09 1:41 AM


SUDOKU 5

3

9

2

6 8

9 4

7

8

5 2

6 1

5

3

6 1

9

7

7 4

2

7

1

3

4

4

2

1

7

8

9

8

6 8

5

1

4

9

3

1 7

1 7

2

7

9

9

8

3

9

6

8 9

3 5

8

6

8

6

7

4

4

9

2

7 3

3

2

4

8

9

5

9 1 5

9

7 3

7 5

1

6 3

7

3

7

9

4

1

8

8

4

5

8

1

8

2 5

4

1 5

1

4

9

1

8 8

6 5

4

7

7

7

5

8

7

9

6 9

5

1

9

3

6

7

8

1

8

1

1

7 1

4 8

4

2 9

1

8

2

6

8

8

1

3

6

5

8

7

5 8

2

2 5

9 3

8 8

3

6

1

1

4

4

9 1

1 5

6

2

2

3

5

1 8

7

2

7

5

8

1

2

8 9

3

5

8

6

1

2

4

7 1

4

9

4

8

4

6

2 7

EKİM OCTOBER 2009 • ANADOLUJET • 95

92-96_krokivebulmaca.indd 5

9/26/09 1:41 AM


KARE BULMACA SOLDAN SA⁄A: 1- ‘Dürüst, anlayışlı ve iyi ahlaklı kimselere bir şeyi bir defa söylemek yeterlidir’ anlamında bir atasözümüz. 2- İl - En üst düzey il yöneticisi - Boğa güreşi alanı. 3- Kamufle etmek - İtalya’da bir kent - Kırmızı. 4- Bir su taşıtı, sefine - .Çavuş kuşu - Tekin olmayan, gizli bir tehlikesi olduğu sanılan. 5- Yapma, etme - Alev, yalaz - Giysinin boyun kısmı - Dolayısıyla anlatma. 6- Doğal - Elbisede takım Bir renk. 7- Üzeri emayla kaplanmış olan - Ter Yatık durmayan - Söz, laf. 8- Japon lirik dramı Valide - Bir binek hayvanı - Süslü cadde kemeri Kötü, fena - Galyumun simgesi. 9- Kas - Yarı açmak - Ayı balığı. 10- Tek yaprak halindeki kağıt Fransızca’da ‘Aşk’ - 286 ayetten oluşmuş, Kuran’ın en uzun suresi. 11- İlaç, çare - Latife - Serbest bırakma - Dişi deve. 12- Bir kürk hayvanı - Bir yüzölçümü birimi - Koyun veya keçi sürüsü - Bir kış sebzesi, kelem. 13- Mehterhanede yer alan birbirine bağlı, iki yarım küre benzeri ve iki değnekle çalınan bir davul türü - Sermaye, kapital - Hamle, hücum. 14- Karakter, seciye - Onarım, onarma - Saymaca - Uzaklık anlatır. 15- Bir Mısır firavunu - Sevinçli, neşeli - Açık, belli - Telli bir çalgı.

1

2

3

4

5

6

7

8

9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

YUKARIDAN AŞAĞIYA : 1- ‘Bir kişinin kendi tuzağına düşmesi’ anlamına gelen bir atasözümüz. 2- İstek, talep - Toplumdaki geçici yenilik - Tutarık, yilbik. 3- Büyük bir balıkçı kayığı - Ödünç alınan şey - Şaman. 4- Parasal - Avuç içi ile toplamak. 5- İnce dantel - Piston - Başarısız kimse. 6- Parlama, parıltı - Yemek - Habeş soylusu. 7- Artvin yöresinde bir halk oyunu - İnsan, insanoğlu. 8- Bir tahıl ölçeği - İri taneli bir bezelye türü - Çalışma. 9- Şikar - Bir fren aksamı - İşsiz, aylak. 10- Açık, göze çarpan, belirgin - Lantanın simgesi - En kısa zaman süresi. 11- Düğme yuvası - Süratli bir su taşıtı. 12- Osmanlı’nın Roma’ya verdiği ad - Denizde oluşan parıltı - Fotoğrafta duruş. 13- Ayak direme - Kara çalma, iftira atma. 14- Benzetilmek istenen şey, model - Bir konuyu geçmişi ve gelişimi içinde inceleyen anlatı. 15- Sağa yatık matbaa harfi - Diyarbakır’ın bir ilçesi. 16- ‘Evet’ anlamında bir edat - Belli kurallara göre yapılan çiçek düzenlemesi - Sanat. 17- Dul kadınlar - Su yolu. 18- Yusuf Kamil Paşa’nın 1859’da Fenelon’dan dilimize çevirdiği ilk roman - Ama, lakin. 19- Genişlik - Bir nota - Eskiden site devletlerinde halk meydanı - Cet. 20- İstanbul’da bir semt - İlgi- Uyarı.

9

6

5

8

4

7

3

1

8

8

1

2

6

5

3

9

7

1

1

7

8

4

3

5

2

9

6

5

5

4

6

9

2

1

8

3

7

9

2

9

3

7

8

6

5

4

1

6

6

8

9

2

1

4

7

5

3

2

7

5

4

3

6

8

1

2

9

4

3

2

1

5

7

9

4

6

8

6

8

7

4

3

9

1

5

6

2

4

1

9

5

2

6

4

3

7

8

5

2

3

6

8

7

5

1

4

9

3

5

6

8

7

2

9

4

3

1

8

7

2

1

5

4

3

9

8

6

7

3

4

9

1

8

6

7

2

5

9

6

8

3

9

1

7

2

5

4

2

9

5

2

4

3

8

6

1

7

1

4

1

7

6

5

2

8

9

3

2

3

2

6

9

1

5

8

7

4

1

8

5

9

3

7

4

2

6

1

6

7

1

4

6

8

2

9

3

5

5

2

8

3

7

4

9

5

1

6

4

9

4

7

1

5

6

3

2

8

8

5

6

1

8

2

3

7

4

9

3

1

7

2

5

6

8

4

9

3

9

6

3

5

4

9

7

1

8

2

7

4

9

8

2

3

1

6

5

7

7

4 2 7 8 6 9 5 3

9 6 5 4 3 2 8 7 1

6 9 3 2 1 4 5 8 7

4 5 1 8 6 7 3 9 2

2 8 7 5 9 3 4 1 6

5 2 9 3 4 1 7 6 8

8 1 4 6 7 5 2 3 9

7 3 6 9 2 8 1 4 5

15 R 14 13 12 11 10 9 8 7 6 5 4 3

7 8 9 2 6 1 4 5 3 8 7 4 2 9 3 6 5 1

2 3 1 5 4 9 7 8 6 5 3 9 6 1 7 8 4 2

9 1 3 7 2 8 6 4 5 7 8 1 3 5 6 9 2 4

8 2 6 4 9 5 1 3 7 9 5 3 1 2 4 7 8 6

4 5 7 1 3 6 2 9 8 4 6 2 7 8 9 1 3 5

1 9 8 6 5 2 3 7 4 6 9 8 4 7 2 5 1 3

3 6 2 8 7 4 5 1 9 3 4 5 8 6 1 2 7 9

5 7

2 1

1

4 9 1 3 8 6 2 1 2 7 9 3 5 4 6 8

A V A G İ D E N A V L A N I

D A M İ L A L A L E M İ K A N A M A Y O A D A L A R A E M S A A K K R A A M S 2

3

4

R A T E 5

6

A V A R E

İ Ş

O L A Y E T A M A İ B A İ T Ü R I E N A A E K A Ş A D R E A M S

Beylik

Bir tür tuzlu bisküvi

En tiz erkek sesi

4

1

A R A K A

B A L A T A

K İ L E

A V

N

9

8

7

Renyumun simgesi Vücudun dış yüzü

İtalya’da bir ırmak

N B İ A L R İ İ K Z K R A T L A A M A A R N A N

Y E T A R E A L A M E İ M İ L A K K E M B F A K A N A K A N A A T L S A R

Ö Z R N İ E T K A L D İ K K B T A H R A İ N H İ

R S İ M İ N Y A A T K A K M A O R Z A L P A O M Z A

A T A A G O R A

İ K A Z A L A K A

L A

E R N A M İ

10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20

K E R M A A K R E E R T T P E O N O R

Yokluk, hiçlik

Şarkı, türküde tekrar

2

3

Hz. Süleyman’ın bir veziri Erler

Arak

Peru’nun plaka işareti Bir mastar eki

Kökten

4

Bir Haber ajansı

Aşırı sevgi duyan, seven

Öngün

Bulmaya çalışma

Ufuklar Seyrek dokulu bir kumaş türü

Edebiyat

Eğik olmayan Gökyüzü, feza

N A K A R A T

3

A Ş I K

Eski Mısır’da güneş tanrısı

Deste, bağlam

Sandalı geri yürütme Şafak vakti

A D E M İ Y E T

Tridyumun simgesi

7

Başyapıt, başeser

Kiloamper (kısaltma)

Obelisk

Kabul etmeme Bir soru sözü

N E

Güvenli

Köpek

Bir renk

Senegal’in başkenti

Yırtıcı bir deniz balığı Üflemeli bir çalgı

Cismin gökyüzü üzerindeki iz düşümü

A E S R A A F T T L E İ N T E M R A A K T Ü R R A D İ K A L

S E M A

1

Dinlence

Hektar (kısaltma)

Kefillik Özür dileyen, itizar eden

U

Bir deniz kuvvetleri rütbesi

Manisa lalesi

O R A M İ R A L

İ A H A A R E İ T F A E M İ A N L D R E M N E E T Y T Ş A N

Atların ayaklarına çakılır

9

R A T E

Bayram

Arapça’da ‘Ben’

E N E

Yüce, yüksek

A

Bir tahıl ölçeği

Kamer

Yapma, etme

L

2

Başarısız kimse

‘Ha Gayret’ anlamında söz

Gelecek Çorum’da bir ören yeri

Omuz atkısı

E

Anlamlı iz, im

Geminin yan yatması

Üç boyutlu sinema tekniği Bir nota

Şan, şöhret

Vilayet

H T A Ş T İ D L İ K M İ U L T İ E T Z A İ Ş R S R A E İ Ü K N A Gürültü, patırtı

6

Bir gıda maddesi Gönlü dağlı, tutkun

Aslı pikrik asit olan bir madde

Parıltı, parlama

Oruç ayı

Sıcaklık, ısı

‘Hayır’ anlamında kullanılan bir söz

A L A B O R A

8

Zeka

Lale bahçesi Yer değiştirme

Atılgan

Bir sayı

Beyzi, oval

Üye

S Y A H Ü L E R A Y E M A M Ğ İ D O L Y A R A R A A M A L A L I Z A A C O N A H N S Ö Y A Z Y Ü K A Su yolu

5

Rastgele, baştan savma Yolculuk

Eskişehir taşı

Tasar planı Pişmemiş olan

Yönelteç, direksiyon Kuşlarıngövdesini örter

Sivas’ın bir ilçesi Limonluk, ser

Bir yük hayvanı

Fas’ın plaka işareti

Aksama, aksaklık Müzikte bir beste türü

En kısa zaman süresi

Ermin, kakım

Şaşkınlık belirtir Zararsız bir yılan türü

G S E L D İ Ş Ç İ G T Ü Z S E L M A R O A T A A S Y B O N

Olumsuzlu k veren bir ön ek

ÇÖZÜMLER: 96 • ANADOLUJET • EKİM OCTOBER 2009

92-96_krokivebulmaca.indd 6

9/26/09 1:41 AM


Sabiha_gokcen_ilan_21.5x27.5 9/17/09 2:18 PM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


Genesis_Dergiler.fh11 9/14/09 6:14 PM Page 4 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.