1
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
2
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
AYVALIK’IN MİTOLOJİK BİTKİLERİ-III… Ağaçların kokusunu resmedebilmek gerek…(*) Ayvalık yemek kültüründe, doğadan toplanan bolca bitki tüketilmekte, yapılarında ise ağaçların sembolleri gözlenmektedir. Muhakkak her otun her ağacın bir söylencesi de bulunmaktadır. Yazı dizimizin son bölümünde bu bitkilerden sadece bazılarını aktarabildiğimizi belirterek belki başka çalışmalarda bu konuyu daha genişleterek yazacağımızı belirtelim. Nar: Ayvalık doğumlu yazar İlias Venezis, Eolya Toprağı(1) isimli otobiyografik romanında ailesinin bu topraklardaki yaşamından bahsetmektedir. Dedesi Yanako Bibelas ve ailesinin yaz aylarında yaşadığı, Kimidenia’nın (Madra) eteklerinde bulunan çiftlikte bir düğün düzenlenir. Kitaptan aktaralım: Yanlarında ayakta duran bir halayık, içinde nar olan gümüş bir tepsi tutuyor. İhtiyar Vilaras narı alıp hızla yere atıyor. Nar parçalanıyor. Büyük kırmızı nar taneleri etrafa saçılıyor… “Toprağımızdan gelen şu narın tohumları gibi bir arada ve dayanıklı olun!” dedi resmi bir tavırla ihtiyar Vilaras… Nar hikayeleri bu toprakların, Anadolu’nun kültürüdür. Nar hakkındaki mitolojik söylemler saymakla bitmez. Kısaca: Nar güneşe benzer, bereketlidir, meyvesi doğurganlığı, suyu ise kanı temsi eder. Akdeniz bölgesindeki Side ve Sidon kentleri adını nardan alır. Güzellik ve aşk tanrıçası Aphrodite, kutsal nar ağacını Kıbrıs adasına dikmiştir. Roma mitolojisinde nar ağacının Dionysos'un bedeni parçalandığında beyninden akan kanlardan ortaya çıktığı görülmektedir. Kuran-ı Kerim’in El-Maide suresinde Hz. İsa ve 12 havarinin masasında, havarilerin sayısınca ekmek, kızarmış balık, sarımsak, tuz, zeytin, beş hurma ve beş tane de nar bulunuyordu. Türk kültüründe nar kutsal kabul edilir ve cennet meyvesi olarak bilinir. Nar da tıpkı elma gibi zürriyetin simgesidir. Rüyada nar görmek neslin bereketli olacağına yorulur. Türk boylarından Hazaralar çocuğu olmayan kadınlara kara kabuklu bir narın tanelerini okuyarak yedirirler. Burada narın tek bir tanesinin dahi ziyan edilmemesi tanelerin hepsinin yenmesi duanın olması için gereklidir… Nergis: Narkissos, bir tanrı ile bir nymphanın (su perisi) oğlu olarak dünyaya gelir ve kahine göre kendi yüzünü görmezse çok uzun ömrü olacaktır. Narkissos büyür ve çok yakışıklı bir delikanlı olur. Tüm su perileri onun etrafında dolaşıp kendilerine aşık olmasını beklemektedir. Bu perilerden biri de Ekho’dur. O da diğer periler gibi aşkına karşılık bulamaz. Çünkü Narkissos aşka inanmıyor ve anlamsız buluyordu. Ekho, Narkissos’un aşkından eridi bitti, bir sese dönüştü ve dağlarda yankılandı durdu. Su perileri toplanıp öç tanrıçası Nemesis’e Narkissos’u şikayet ederler. Nemesis bir plan yapar. Bir gün ava çıkan Narkissos yorulunca bir pınar başında durup su içmek ister ve durgun, ayna gibi suda kendi aksini görür. Bu yüz Narkissos’un görmüş olduğu en güzel yüzdür. Kahinin dediği olmuş; Narkissos, pınar başında kendine baka baka eriyip ölmüştür. Öldüğü yerde nergis çiçekleri açmıştır.
3
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
Hekatonnesoi (Ayvalık) Adaları’ndan biri de Keremköy sahiline bakan Çiçek Adasıdır. Osmanlı Rumları bu adaya Argistra/An(r)gistri demekteydi. İşte bu adada her yıl mart ayının ilk haftalarında çıkan nergis çiçekleri, Ayvalık merkezinde sevgililere hediye verilmek üzere birkaç seyyar tezgahta yerini almaktadır. Narkissos belki de bu adada bulunan kuyunun suyuna bakmış ve sonunda nergise dönüşmüş olamaz mı? Palmiye: Ayvalık’ta Sakarya ve Sefa Mahallelerinde yol kenarında bulunan ve yıllar içinde iyice büyüyerek yükselen palmiyeler bir zamanlar karayollarında müdür olan Rasim Sarıhan tarafından dikilmiştir. Rasim Sarıhan, Ayvalık’ta görev yaptığı sürede birçok köy yolları ve köprüler inşa etmiştir. Cunda Boğaz Köprüsü ve Sarımsak(lı) Karayolları Kampı onun döneminde inşa edilmiştir. Marco Polo’nun doğu seyahatinde aktarmış olduğu bir hikaye palmiyeyle ilgilidir: Kudretli Sultan Kubilay Han adamlarına efsanevi Anka Kuşunun kanatlarını getirmelerini ister. Dünyanın dört bir yanına dağılıp Anka Kuşunu yakalamaya çalışan zavallı adamlar emellerine ulaşamayınca palmiye yapraklarını Anka’nın kanatları diye Kubilay Han’a sunarlar… Anka Kuşu veya onun benzeri olan Tavus Kuşunun motifleri Ayvalık kiliselerini süslemektedir… Radika: Yahudiler Mısır’dan çıkışlarını Fısıh Bayramıyla kutlamaktadır. Bu bayram aynı zamanda Bahar Bayramı’dır. Bu bayramda Yahudiler’in hazırladığı törensel Fısıf yemeğinde (Seder) sofrada tuza batırılmış maydanoz, kölelerin gözyaşlarını temsil eder. Acı Radika ise sofranın vazgeçilmez bir otudur ve esir hayatının acısını, zorluğunu temsil eder. Ayrıca Radika Anadolu’da büyüme, sıcaklık, berraklık, şifa, parlaklık ve aydınlanmanın sembolüdür. Ayvalık’ta ise Radika acı ve tatlı çeşidiyle bahar aylarından yaz başına kadar doğadan toplanarak çokça tüketilen ve sevilen bir ottur. Rumların Radika dediği veya doğru söylenişiyle Radikya tüm Anadolu’da otuzu geçkin isimle anılmaktadır. Örneğin Ayvalık yöresindeki Hindiba(ğ), Balıkesir merkezinde Hindibahar olarak satılmaktadır. Sakız Ağacı: Ege Denizindeki Yunan adalarından biri olan Chios yani Sakız Adası adını burada doğal olarak yetişen ağaçtan almaktadır. Sakız ağaçlardan toplanan Damla Sakızı içinde %1-3 oranında bulunan (%97’si reçine) ve bir tür uçucu yağ olan Mastikorezen’den dolayı Chios Mastiha olarak anılır. Bizim tabirimizle Mastika Sakızı’dır. Sakızın ana vatanı Chios iken Türkiye’de Çiftlikköy ve Alaçatı’da yeterli olmayan bir üretim mevcuttur. Sakız sağlık, kozmetik, yiyecek ve içki sektörlerinde kullanılmaktadır. Cunda Pateriça sahillerinde çalı formunda yabani sakız ağaçları bulunduğu gibi, Ayvalık pastanelerinde satılan Sakızlı Kurabiye neredeyse markalaşmıştır. Yazın gelen turistlerin bir başka tercihi ise kavun içinde satılan sakızlı sade dondurmadır… Antik çağ yazarlarından Pausanias’a göre; Sakız Adasında insanlar yaşamazken denizlerin ulu tanrısı Poseidon bu adaya çıkmış ve bir periyle birlikte olmuş. Bu birleşmeden de bir oğlu dünyaya gelir. Fakat doğum esnasında peri o kadar çok acı çeker ki hiç olmayacak şey olur ve adada kar yağar. Poseidon bu kar yağışını görünce oğlunun ismini ‘Kar’ anlamına gelen ‘Chioni’ ismini verir. Zaman içinde adaya insanlar yerleşince Chioni’ye Chios demeye başlarlar…
4
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
Sarımsak: Bölgemizde uzun sahilleriyle insanların şifa bulduğu Sarımsak(lı) adını buradaki kumul alanların arasından çıkan yabani sarımsaktan aldığı söylenmektedir. Kardeşi soğan gibi evin çeşitli yerlerine asılarak değerlendirilen sarımsak evi kötülüklere karşı korumaktadır. Çok uzakta değil Bergama’da tıbbın ve sağlığın tanrısı olan Asklepios’a adanan antik bir hastane neredeyse bir kent büyüklüğüne ulaşmış ve tüm bölgeye şifa dağıtmaktaydı. Sarımsak birçok hastalığı iyileştirmekte ve en önemlisi engellemektedir... İşte bu mucize bitkinin hikayesi ise şöyle: Apollon, oğlu olan Asklepios’u doğar doğmaz bir Kenthauros(2) olan Kherion’a teslim eder. Asklepios onun yanında doğanın tüm bitkilerini tanır, şifalarını bir bir öğrenir ve hatta tıp bilgisini o kadar geliştirir ki ölülere bile can vermeye başlar. Bu durum “düzen bozulacak, kargaşa çıkacak” diye Zeus’u hiddetlendirir. Zeus bir yıldırım göndererek Asklepios’u öldürür. Bedeni toprağa düşerken elinde tutmuş olduğu ölümsüzlük formülü de toprağa karışır. Yağmurlar yağmaya başlayınca bu gizli sır da bir bitkiye can verir. İşte bu bitki, bin bir derde deva olan sarımsaktır… Servi Ağacı: Hem Doğu hem de Batı kültürlerinde mistik anlamlar yüklenen bir ağaçtır servi. Batı’da ölüm ve yası, Doğu’da ise dayanıklılık ve ölümsüzlüğü simgeler. Selçuklu için Hayat Ağacıdır, göğün katlarını simgeleyecek bir şekilde yedi veya dokuz yapraklı olarak resmedilir. Osmanlı için de Hayat Ağacıdır ve dallarına konmuş olan kuşlar insanı tasvir eder. Türklerin mezar taşlarında bolca gördüğümüz servinin dik ve doğru duruşu, düzgün ve dürüstlüğü simgelemektedir. Eğer servinin üst tarafı eğik tasvir edilirse, medfunun genç yaşta, hayata doyamadan göçtüğü düşünülmektedir. Ayvalık’ta ve tüm Körfez’de, Osmanlı’dan kalan birçok Türk mezarlığı servilerle yeşillenir ve mezar taşları üzerinde hayat ağacı olarak çizilir. Yine Osmanlı Rumları kamu ve özel binalarında hayat ağacı motiflerini kullanmışlardır. Hz. Nuh’un gemisi bir tür servi olan gofer ağacından yapılmıştır. İran kültüründe Zerdüşt serviyi cennetten getirmiş ve ateş tapınağının önüne dikmiştir. Araplar servinin olduğu yerde muhakkak yılanın da olacağına inanmaktadır. Mezopotamya da servi ağacı erkekliğin sembolüdür. Türk mitolojisinde daima yeşil kalması ve uzun boyu sebebiyle ebediyeti simgeler. Servinin yeşil olması ata ruhlarının cennette olduğunu müjdelemektedir. Çinliler servinin meyvesini yutanın bin yıl yaşayacağına inanmaktadır… Taylan Köken
Dipnotlar: (*)Paul Cézanne: Fransız post-empresyonist ressam ve gezgin. Modern sanatın gelişmesine yaptığı katkılar ve etkisi nedeniyle çoğu zaman modern sanatın babası olarak anılmıştır. 1.İlias Venezis- Eolya Toprağı- Belge Yayınları- 2013 2.Kentauros üst kısmı insan alt kısmı at olan mitolojik bir varlıktır.
5
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
GÖRSEL MALZEME
Çiçek Adasında Doğal Nergis Bahçeleri
Çiçek Adasından Toplanan Nergis Demetlerinin Satış Yolculuğu
6
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Nergis ve Girit Leblebisi Aynı Tezgahta
Girit Leblebisinin Son Temsilcisi Mustafa Kidir
Taylan Köken
7
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
Sembolik Sakız Ağacı
Sakız Ağacı
8
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Mezar Taşında Hayat Ağacı Motifi
Taylan Köken
9
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
Mezar Taşında Üzüm Salkımlarıyla Sarılmış Hayat Ağacı Motifi
10
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken
11
Ayvalık’ın Mitolojik Bitkileri-III
Taylan Köken