Travel and Gourmets / Temmuz 2016

Page 1

“ T Ü R K İ Y E ’ N İ N E N İ Y İ L EZZ ET L E R İ , OT E LL ERİ V E RESTORA N LA RI ” K U T L U Ö Z EMR A K

TRAVEL AND

GOURMETS AYLIK ONLINE YEME, İÇME VE GEZİ KÜLTÜRÜ DERGİSİ / TEMMUZ 2016 / SAYI 11

MİNE TUGAY İLE

YEŞİLİN EN GÜZEL TONU

ALAÇATI LEZZET NOTLARI

RİZE

DATÇA

& BETÇE NOTLARI

BODRUM’UN KARŞI KIYISI

KOS ADASI

ARTI

KALBİMİN EN MAVİ YERİ

BOZCAADA

BUNALTICI SICAKLARDA SERİN LEZZETLER

TRAVEL AND GOURMETS

1


BU AY Kutlu Özemrak Genel Yayın Yönetmeni

VATAN HAINI KIM? Günlerdir Alaçatı ile ilgili “Kim vatan haini?” tartışması sürüyor. Herkes bir katkıda bulundu sağ olsun. Açıklama yapanlar bir kenara dursun, bazı gerçekleri de göz ardı etmemek lazım. Alaçatı Türkiye’nin en önemli ve özellikli turizm noktalarından birisi. Burası bir Bodrum veya Antalya gibi değil. Dokusu, eğlence anlayışı, mutfağı, denizi, sörfü ve bir çok farklılığı saymakla bitmez. Dünyadaki örneklere bakınca bu tarz yerler ucuz değildir. Bu demek olmuyor ki Alaçatı ucuz olsun, tabii ki değil ancak bir de madalyonun diğer yüzü var. Alaçatı’da sezon çok kısa olduğundan sadece altmış gün verimli geçiyor. Mal sahiplerinin yüksek gelir elde etme aşkı popülarite arttıkça devam ediyor. Geçen yaz 20 m2 dükkanın başında oturup kiracı adaylarına dükkanı gösteren mal sahibi amcaya kira bedelini sorduğumda sezonluk 50.000 dolar evladım demişti. Kaldı ki büyük restoranların bu kiraları çıkarması için fiyatlara yüklenmesi gerekli. Tabii ki işletmeciler bu kiralarla orantılı fiyatlara sahip değiller. Yine de daha uygun fiyatlarla hizmet verebilirler, kesinlikle bu mümkün. Daha ucuz olduğu için Yunanistan’a tatile gitmeyi tercih eden insanları vatan haini ilan etmek ağır bir itham. Yunanistan’ın ucuz olması bir gerçek; adamların vergileri, içki ücretleri, işletme anlayışları farklı ve doğrusu da bu. Bayramda benim de tercihim Samos adası oldu, yani ben de vatan haini oldum! Neyse... Alaçatı’da 70 TL’ye dört adet karidesten daha fazlasını yiyebileceğiniz veya bir tabak ete 100 TL vermek durumda kalmayacağınız mekanlar var. Ben bu ay Alaçatı’da sizin için hesaplı ve lezzetli yemek yiyebileceğiniz dört mekan seçtim, mutlaka değerlendirin. Bunun yanı sıra tarifleri ile aramıza yeni katılan şeflerimiz; Süleyman Dilsiz ve Alev Kestelli’ye hoş geldiniz diyorum. Başarılı şeflerimizin yeni tarifleri gözünüzü doyururken, eşsiz gezi yazıları ve tüm değerli yazarlarımız ile yeniden karşınızdayız. travelandgourmets 2

TRAVEL AND GOURMETS

travelandgourmets


TEMMUZ

TRAVEL AND GOURMETS

3


TRAVEL AND

GOURMETS WWW.TRAVELANDGOURMETS.COM İMTİYAZ SAHİPLERİ KUTLU ÖZEMRAK kutluoz@gmail.com / ÖZGÜR KAYA ozgurkaya@gmail.com GENEL YAYIN YÖNETMENI

KUTLU ÖZEMRAK kutlu@travelandgourmets.com

EDITÖR & GÖRSEL TASARIM DIDEM MAZLUM didemmazlum@gmail.com Katkıda Bulunanlar

Reklam

Ahu Gül Ürük, Alev Kestelli, Buse Ünal, Geovani Pollaina, Mine Tugay, Müberra Bağcı, Özgür Kaya, Süleyman Dilsiz, Selçuk Ceylan, Sercan Çam, Serhat Saçkesen 0 (532) 604 30 34 dergi@travelandgourmets.com

Travel And Gourmets bir Doka Reklam, Turizm, İnsaat LTD. ŞTİ. markasıdır. Travel And Gourmets basın meslek ilkelerine uymayı kabul etmiştir. Reklamların sorumlulukları reklam verenlere, yazıların sorumlulukları yazarlarına aittir.

YAZIŞMA ADRESİ / MERKEZ 6436/2 NO:4 D:1 YALI MH. KARŞIYAKA - İZMİR TEL: 0 (532) 604 30 34 MAIL: dergi@travelandgourmets.com

4

TRAVEL AND GOURMETS


KISA

SBS’IN POWERBANK’LERI ILE TATILDE ŞARJINIZ HIÇ BITMESIN! Akıllı telefonların yoğun kullanım nedeniyle gün içinde büyük bir hızla tükenen şarjları, taşınabilir şarj cihazlarına ilgiyi de artırıyor. İtalya’nın önde gelen mobil aksesuar markası SBS, farklı powerbank ürünleri ile kullanıcıları priz arama derdinden ve telefonlarının tüm özelliklerinden yararlanamama sorunundan kurtarıyor.

KISA

SHAKE SHACK’TEN YAZA ÖZEL BURGER “CHEDDAR SHACK” New York’un ünlü gurme hamburgercisi Shake Shack, doğal ve leziz hamburger seçeneklerine yaz mevsiminde bir yenisini ekledi. Cheddar Shack’in muhteşem lezzeti Temmuz ayı boyunca Shake Shack severleri bekliyor.

DONDURMADA YEPYENİ İTALYAN LEZZETİ PERNIGOTTI IL GELATO... Farklı ve özel lezzetiyle bambaşka bir çikolata deneyimi yaşatan Pernigotti, şimdi de Pernigotti Il Gelato markasıyla İtalyan dondurmasının enfes lezzetini dondurma tutkunlarıyla buluşturuyor. Pernigotti Il Gelato kaliteli içeriği, yoğun kıvamı ve doğal lezzetiyle damaklarda unutulmaz bir tat bırakıyor.

BIG DESSERT MEYVE KARNAVALI Fransa’nın şöhretli “Pates de Fruits” yumuşak meyve ezmeleri damak tadımıza göre yeniden yorumlanıyor. Farklı damak tatlarına hitap eden altı çeşit; kayısı & lemongrass, passionfruit & yaban mersini, şeftali & seylan çayı, çilek, frambuaz, limon & mandalina içi yumuşak, dışı çıtır olan bu yeni leziz tat ışıldayan mücevher görünümüyle Big Dessert’te.

TRAVEL AND GOURMETS

5


BİR PROFESYONELİN RÜYASI

A I C O D A P P A S O TA C

Özgür Kaya

Otel Editörü oozgurkaya

6

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

7


Adında da anlaşılabileceği gibi Kapad sakin tepesinde yer alan Sota Cappa bırakıp hayallerinin peşine düş

8

TRAVEL AND GOURMETS


dokya’nın merkezinde ama en sessiz adocia, profesyonel çalışma hayatını şen Nil TUNCER’in hikayesidir.

TRAVEL AND GOURMETS

9


N

il İstanbul’daki profesyonel çalışma hayatını bırakıp daha önce defalarca geldiği ve doğasına aşık olduğu Kapadokya’ya sekiz yıl önce yerleşmeye karar veriyor. Burada farklı butik otellere danışmanlık yaparak yoluna devam ediyor ve bölgenin iyi tanınan otel yöneticilerinden oluyor, ta ki Ürgüp’ü kanatlarınızın altına alarak görebileceğiniz tepeye çıkana kadar. Bu tepedeki yapıya aşık olmasıyla Sota Cappadocia’nın hikayesi de başlamış oluyor. Uzun süren bir yolculuk olsa da; yılmadan, doğru insanlarla hayalinin peşinden koşmaya devam ediyor. Yatırımcı ortağı, doğa aşığı Mükerrem Kalkay ve işinin ehli başarılı iç mimar Oytun Berktan’la birlikte hayalin gerçeğe dönüştüğü bir tasarım oteli ortaya çıkarıyorlar. Tesise girdiğinizde sizi ilk olarak samimiyeti ve sıcaklığıyla Nil karşılıyor. Kendisi hem oteline aşık, hem de Kapadokya’ya. Bu vesileyle oteli gezerken ücretsiz Kapadokya rehberliği de almış oluyorsunuz. Sota’nın kendine özgü tasarımla yapılmış yedi adet odası var. Odaların her birinin ismi farklı, bu odalara zamanında içinde ev olarak yaşanırken ne için kullanılıyorsa onun adını verilmiş. Benim kaldığım odanın adı; Kaya Oyma Erzak Odası idi. Odalar doğal haline en yakın şekilde özel denetimlerden geçerek inşa edilmiş, tam bir mağara odada kalabileceğinize hiç şüpheniz olmasın. Sota’nın aynı zamanda tescilli bir yapı olduğunu da belirteyim. Sabah mağaranızda uyandığınızda sizi terasta Ürgüp manzaralı muhteşem bir kahvaltı bekliyor. Özenle hazırlanmış ev yapımı ve organik ürünlerin kullanıldığı bu kahvaltıyla güne harika bir başlangıç yapabilirsiniz. Sota’nın mimarisinde teras alanlarına özen gösterilmiş, gün boyunca özellikle akşamüstü Kapadokya bölgesine özgü lezzetlerle bu terasların tadını çıkarmayı unutmayın.

10

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

11


ÇEŞME’NİN ALTIN PLAJINDA

A P S & T R O S E R U L B N O S IS RAD

12

TRAVEL AND GOURMETS


Çeşme denilince aklımıza önce kristal kum plajlari, eşsiz turkuaz rengi denizi gelir... Çeşme’yi de son yılların en popüler tatil beldesi haline getiren de bu paha biçilemez doğal güzelliğidir.

TRAVEL AND GOURMETS

13


Tabii bu eşsiz denizi en iyi şekilde değerlendirmek sizin elinizde. Bu ay Çeşme plajlarında rotamız; benzersiz iskelesi, incecik altın rengi kumuyla Radisson Blu Çeşme. Tesisin en büyük avantajı dünyaca ünlü Ilıca plajına kıyısının olması... Bu paha biçilmez doğal güzellik Radisson Blu’nun işletme kalitesiyle buluşunca, tatilciler için vazgeçilmez bir yer halini alıyor. Radisson plaja konumlandırdığı beyazlar içindeki Sands Beach Bar’ında misafirlerine kaliteli bir hizmet sunmayı başarmış. Ayrıca iskelede güneşlenmeyi ve denize girmeyi sevenler için iyi dekore edilmiş bir iskelesi mevcut.

14

TRAVEL AND GOURMETS


Radisson’a gidince kendinize bir jest yapmak istiyorsanız spasını ziyaret etmeyi unutmayın. Çeşme’deki en iddialı spalardan birine sahip olan Radisson, burada da sunduğu hizmet ve spasının büyüklüğü ile farkını ortaya koyuyor. Modern ve şık tasarımıyla 3500 m² kapalı alana yayılan Dulcis Thermal Spa & Hamam çeşitli aktiviteleri ile sizlere unutamayacağınız bir spa deneyimi sunuyor. Rezervasyon yaptırmayı unutmayın! TRAVEL AND GOURMETS

15


Bodrum’un karşı kıyısı;

KOS ADASI

Müberra Bağcı Gezi Yazarı

www.egedentarifler.com egedentarifler 16

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

17


O

smanlı zamanında adı İstanköy olan Kos Adası, Türkiye’ye en yakın adalardan bir tanesi. Bodrum’un hemen karşı kıyısında yer alıyor. Kos, Oniki Adalar içerisinde haklı bir üne sahip. Hipokrat’ın doğduğu ada olarak da biliniyor. Kos Adasına yaz döneminde Bodrum’dan her gün kalkan feribotlarla yaklaşık bir saatte ulaşmanız mümkün. Kos’a gitmek için Bodrum Limanının yanı sıra Turgutreis’i de kullanabilirsiniz; yolculuk süresi oradan daha kısa, yaklaşık 45 dakika. Hızlı feribotla bu süreyi daha da düşürebilirsiniz. Ben feribot yolculuğumu Turkish Sealines firması ile yaptım; bu firma kalenin yanındaki yat limanından değil, Bodrum Yolcu Limanı adlı yeni limandan hareket etti, biletinizi alırken hangi limandan kalkacağı bilgisine de dikkat etmenizi öneririm. Bodrum’a gidip feribotla karşıya geçmek istemezseniz hava yolu ile Kos’a gitmeniz de mümkün. Yeşil veya gri pasaportunuz ya da Schengen vizeniz yoksa kapıda vize uygulaması ile on beş gün geçerli vize edinip giriş yapmanız da mümkün.

18

TRAVEL AND GOURMETS


NE YAPILIR?

Kos’a günübirlik gidebilirsiniz, araba kiralarsanız merkezi ve önemli noktaları gezmek için bir gün yeterli olacaktır. Gezmenin yanı sıra plajlarında vakit geçirmeyi de düşünüyorsanız gezinizi konaklamalı planlamanızda fayda var. Araba dışında bisiklet ya da buggy denen minik araçlardan da kiralayabilirsiniz. Gezilecek yerlerin büyük bir kısmı zaten Kos’un merkezinde yer alıyor. Buraları yürüyerek çok rahat gezebilirsiniz. Kos’ta feribottan indikten sonra sahil yolunda bulunan duraklardan şehir turu yapan üzeri açık ve çok sevimli mini tren şeklindeki turist otobüsleri (city train bus) ile panoramik bir şehir turu yapabilirsiniz. Burada Türkçe de dahil birkaç dilde tanıtıcı kısa bilgiler de veriliyor. Kos merkezde Hipokrat Meydanı, Neretzia Kalesi, Elefheria Meydanı gezilmesi gereken önemli yerler arasında. Kos’ta 1933 yılında çok büyük bir deprem yaşanmış. Hatta bu depremin karşı kıyıda, Bodrum’da bile çok net hissedildiği söyleniyor. O yıllarda Kos adeta yerle bir olmuş. Bundan dolayı adadaki tarihi bina sayısı çok fazla değil. Osmanlı’dan kalma birkaç yapı var, ada bir dönem İtalyan hakimiyetinde olduğundan bazı binalarda İtalyan mimarisinin izleri de görülüyor.

HIPOKRAT MEYDANI/HIPOKRAT AĞACI Ortasında dev bir çınar ağacı bulunan bu meydan, adını tıbbın babası kabul edilen Hipokrat’tan alıyor. Hipokrat’ın bu ağacın altında öğrencilerine ders verdiğine inanılıyor. Bu ağacın hemen önünde Osmanlı zamanından kalma tarihi bir de çeşme var. Meydanın etrafı kale, cami, hamam gibi önemli tarihi yapılarla çevrili. “Hipokrat çınarı” adıyla da anılan çınar ağacı adanın sembolleri arasında.

KOS KALESI (NERETZIA KALESI) Şövalyeler Kalesi olarak da bilinen kale, konum olarak Bodrum Kalesi’nin tam karşısında Kos Limanı yakınında yer almakta. Rodos şövalyeleri Osmanlı’dan korunmak için bu kaleyi yaptığından bu adla da anılıyor. Hipokrat Meydanından küçük bir köprüyü geçerek kale girişine gelebilirsiniz. Giriş ücreti 4 euro. Girmeyi düşünmezseniz köprüden ya da kalenin avlusundan da güzel fotoğraf kareleri yakalamanız mümkün. TRAVEL AND GOURMETS

19


CEZAYIRLI GAZI HASAN PAŞA CAMI Hipokrat Meydanında dev çınarın gölgesinde bulunan cami, 1776 yılında Hasan Paşa tarafından yaptırılmış. Caminin tek şerefeli ince bir minaresi ve altı köşeli bir şadırvanı var. Köşeli yapısı ile de diğer camilerden farklı bir mimariye sahip. Cami şu anda ibadete açık değil, alt kısmı turistik objeler satan küçük bir çarşı olarak kullanılıyor.

ELEFHERIA MEYDANI Özgürlük Meydanı ya da çarşı meydanı olarak bilinen alan adanın en canlı noktalarından biri. Hipokrat Meydanından buraya doğru giderken Yunan ezgileri eşliğinde begonvillerle kaplı çok hoş bir yoldan yürüyorsunuz. Ardından çıktığınız Elefheria Meydanının etrafında belediye pazarı, bir tarafta Arkeoloji Müzesi, Defterdar Cami ve biraz ilerisinde Aya Paraskevi Kilisesi karşınıza çıkıyor. Ayrıca burada pek çok kafe ve restoran da bulunuyor.

DEFTERDAR CAMI Elefheria Meydanında yer alan cami merkezi bir noktada. 1700’lü yıllarda Defterdar İbrahim Paşa tarafından yaptırılmış. Tek şerefeli ve sade görünümlü bir cami.

ARKEOLOJI MÜZESI Elefheria Meydanında bulunan müzede adadaki arkeolojik çalışmalarda ortaya çıkarılan parçalar sergileniyor. Müze pazartesi hariç her gün ziyarete açık.

AGORA Kos merkezde arkeoloji Müzesi yakınlarında bulunan bu alan bir açık hava müzesi görünümündedir. Eski dönemde çarşı olarak kullanılan bu alanda yapılan kazı çalışmaları sonucunda çıkarılan parçalar sergilenmektedir.

OSMANLI HAMAMI Hipokrat Meydanının biraz ilerisinde yer alan hamam Osmanlı döneminden kalma bir yapı. Kos, yaklaşık 400 yıl Osmanlı idaresinde kaldığından hala Osmanlı izlerini görmek mümkün. 17.yy’dan kalma hamam büyük depremde zarar görüp restore edilmiş, şu an ise turistlerin ziyaretine açık durumda. 20

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

21


PLAJLAR

Kos Adası birbirinden güzel plajlara sahip. Merkeze yaklaşık 40 km uzaklıkta bulunan Kefalos Koyu bunların başında geliyor. Kefalos koyunda yer alan Laggades, Agios Stefanos, Paradise gibi plajlar var. Paradisse en popülerlerinden biri. Agios Stefanos’ta ise tarihi kalıntılar bulunmakta, ayrıca buradan yüzerek Kastri adasına da ulaşmanız mümkün. Tigaki de beyaz kumu ve uzun kumsalı ile favori plajlar arasında. Kos’un kuzeyinde bulunan ve çok güzel tavernaların da yer aldığı Marmari plajı da denize girmek için düşünülebilecek yerler arasında. Yalnız kuzey kısmı genelde dalgalı olup su sporları için daha elverişli. Bir termal su kaynağı ile plajın buluştuğu Thermi de ilgi çekici bir seçenek olabilir. Buranın turistlerin ilgisi dolayısıyla çok kalabalık olduğunu da belirtmekte fayda var. Merkeze yaklaşık 20 km uzaklıktaki Mastichari de rüzgarı dolayısıyla özellikle sörf yapmak isteyenler için uygun olabilir. Uzaklaşmak istemezseniz Kos merkezde bulunan Town Beach’i tercih edebilirsiniz. Lambi ise Kos merkeze en yakın (1 km) ve otobüsle de ulaşabileceğiniz plajlardan bir tanesi.

22

TRAVEL AND GOURMETS


AYA PARASKEVI KILISESI Elefheria Meydanındaki Agora’nın hemen arkasında bulunan kilise Bizans yapısı özelliği taşıyor. Mavi beyaz renkleriyle bu kilise bana Santorini’yi hatırlattı.

PLATANI (GERME) Germe adıyla da bilinen Platani bir Türk Köyü. Kos’ta Türk azınlığın yaşadığı bölgede pek çok cafe, restoran ve bir cami bulunmakta. Dikkati çeken bir başka şey ise Türk tavernaların çokluğu. Burada bir de Müslüman mezarlığı var. Platani’de pek fazla görülecek bir şey yok bana kalırsa gitmeyebilirsiniz.

ASKLEPION Kos merkeze 4 km mesafede bulunan bölgede bir tapınak, hamam ve tıp okuluna ait kalıntılar bulunmakta. Asklepion’da dünyanın ilk hastanelerinden birinin kalıntıları olduğu da söyleniyor. Tarih ve arkeolojiye ilgi duyuyorsanız programınıza burayı da alabilirsiniz.

ZIA Kos’un popüler köylerinden Zia, gün batımını izlemek için harika bir nokta. Dar ve virajlı bir yoldan ulaşılan köyde mavi ve beyaz rengin hakimiyetiyle Yunan mimarisinin klasik örneklerini görebilirsiniz. Zia’da pek çok cafe, restoran ve hediyelik eşya satan dükkanlar var.

TEKNE TURU Ben günü birlik gittiğim için fırsatım olmadı ama Kos’ta kalacaksanız diğer adalara olan turları da değerlendirebilirsiniz. Özellikle Kalymnos, Pserimos, Plati adalarına düzenlenen “üç ada turu” ilgi çekici olabilir. 09.00-16.00 arasında gerçekleşen bu turda da yeni yerler görebilirsiniz. Simi ve Rodos’a düzenlenen turlar da var. Bu saydıklarım dışında Kefalos köyünde bulunan ve güzel bir manzaraya sahip Agia Ioannis Manastırı, Kos merkeze yaklaşık 25 km uzaklıktaki yel değirmenleri, Pyli Köyü, Linopoti Gölü görülmeye değer diğer yerler arasında. TRAVEL AND GOURMETS

23


NE/NEREDE YENİR?

Yunan adaları yemek kültürü bakımında bize çok yakın. Ada olması dolayısıyla tabii ilk önce deniz ürünleri ve ona eşlik eden mezeler akla geliyor. Üzerindeki feta peyniri ve iri doğranmış malzemesi ile çoban salatadan ayrılan Yunan salatası (Greek salad) neredeyse her yerde karşınıza çıkacak bir lezzet. Meşhur Yunan yemekleri arasında bizim mutfağımızla hem yapılışı hem adı benzerlik gösteren şu tatlar sayılabilir; moussaka (musakka), souvleki (Yunan şiş kebabı), gyros (döner), keftedes (köfte), cacıki, tzatziki (kuru cacık), dolmades (dolma)... Yunan mutfağının en büyük özelliklerinden bir tanesi de mezeleri; mezenin yanı sıra balık, karides, ahtapot seviyorsanız bunlarla hazırlanmış farklı lezzetler bulabilirsiniz. Kos’ta tüm bu güzel yemekleri harika Yunan müzikleri eşliğinde tadabileceğiniz pek çok taverna ve restoran var. Adadaki restoranlar Kos Limanı çevresinde ve Mastichari ve Tigaki bölgelerinde yoğunlaşmış durumda.

NICK THE FISHERMAN Yemek için Kos merkezdeki en popüler yer Nick the Fisherman. Bunda sanırım Vedat Milör’ün de önerdiği bir yer olmasının etkisi var. Burada peynir dolgulu kalamar, ahtapot köftesi, mezgit köfte, karides saganaki gibi farklı ve lezzetli deniz ürünlerini tadabilirsiniz.

CARAVELLE Merkeze uzaklığı yürüme mesafesinde ve sahilde yer alan mekan Türk ziyaretçiler arasında oldukça popüler. Bunda sahiplerinin Türk olması da etkili tabii. Nick the Fisherman ile yakınlar birini tercih edebilirsiniz. Saganaki kızartması (bir çeşit Yunan peyniri), kalamar dolma, ahtapot ızgara denenebilecekler arasında.

ARABIN YERI Bir Yunan adasına gidip Türk yemekleri yemek ne kadar mantıklı bilmiyorum ama ahtapot, karides, balık yemekten bıktıysanız şöyle bir dolma olsa, köfte olsa diyorsanız buraya gidebilirsiniz. Burada yediğim köfte menüde İzmir köfte olarak geçiyor kekik tadı baskın bir kuru köfteydi aslında. Bunun dışında saganaki kızartması biraz tuzlu olması dışında güzeldi. Yunan salatası neredeyse her yerde aynı standartta zaten. Kalamar tavayı beğenmedik, çok sertti ve tabağın yarısı patates kızartması ile doluydu. Dolma ise ortalama lezzette. 24

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

25


Arabın Yeri’nin tam karşısında iki tane daha Türk tavernası var. Asıl size önereceğim yer ise tam karşısında yer alan ufak pastane. Burada çok farklı çeşitte tatlılar göreceksiniz; ayrıca Kavala kurabiyesi ama en güzeli bademli çikolata. O kadar güzeldi ki paket yaptırıp yanıma da aldım. Giderseniz mutlaka tadın.

TAVERNA OROMEDON Zia’da yer alan bu restoranda benim yemek yeme fırsatım olmadı, o yüzden bir fikrim yok. Ancak manzarası muhteşem, sadece bunun için bile gitmeye değer. Özellikle romantik bir akşam yemeği için ideal. Deniz ürünlerinden çok hoşlanmıyorsanız Kos’ta dünya mutfaklarını tadabileceğiniz yerler bulmanız da mümkün. Ayrıca yemeğin üzerine Elefheria Meydanı çevresinde bulunan cafelerden birinde frape ya da Yunan kahvesi içebilirsiniz. Yunan kahvesi tat olarak Türk kahvesinin biraz daha hafifi ve cezvede ikram ediliyor.

26

TRAVEL AND GOURMETS


NEREDEN/NE ALINIR? DIMOTIKI AGORA

Elefheria ya da çarşı meydanı denen alanda bulunan agora, Kos çarşısı, Belediye Pazarı gibi isimlerle de anılıyor. 1930’lu yıllardan kalan yapı hala alışveriş için kullanılıyor. İçinde baklava, reçel, kurabiye, kuru meyve gibi yöresel ürünlerden magnet, sabun gibi hediyelik eşya çeşitlerine kadar pek çok seçenek mevcut. “Hipokrat Yemini”nin eski bir kağıda yazılmış hali ya da Hipokrat heykelleri pek çok hediyelik eşya dükkanında satılıyor. Mitolojik figürler, zeytin ağacından yapılma objeler, domates reçeli, sakız içeren ürünler (sakız reçeli, kurabiye, sakızlı su vs.) alabileceğiniz diğer ürünler arasında. Ayrıca kozmetiğe ilgi duyuyorsanız burada yarı fiyatına satış yapan mağazalar olduğunu duydum, bunu da araştırabilirsiniz.

NEREDE KALINIR? Ben günübirlik gittiğim için konaklama kısmını deneyimlemedim ama adada üç ya da dört yıldızlı pek çok otel, pansiyon ve apart seçeneği var. Beklentiniz lüks otel değilse bunlardan biri sizi memnun edecektir. Önemli olan tatil planınıza uygun bölgeyi seçmeniz. Daha çok gezmeyi planlıyorsanız merkezde kalmanız, plajda vakit geçirecekseniz denize girmek için seçeceğiniz bölgeye yakın bir noktada konaklamanız daha iyi olabilir. Bodrum’a çok yakın mesafede bulunan Kos’a günübirlik bile olsa gidip doğal ve tarihi güzelliklerin tadını çıkarabilirsiniz. Beyaz badanalı evleri, begonvilli sokakları, şirin kafe ve restoranları, eğlenceli tavernaları, keyifli plajları, bize yakın tatları ve sıcakkanlı insanları ile Kos sizi evinizde hissettirecektir. TRAVEL AND GOURMETS

27


a ılı tavuk burger

Serhat Saçkesen

Chef & Food Photographer www.serhatsackesen.com serhatsackesen 28

TRAVEL AND GOURMETS


S

anmayın ki bu dünyayı obez yapan burger illeti Amerika’da doğmuş, büyümüş ve dünyaya yayılmış olsun. Belki çok şaşıracaksınız ama Noel Baba, Hugh Jackman, Meksikalıların en çok tükettiği Taco, İtalyanların pizzası gibi dünyaca ünlü yiyecek ve karakterlerden sonra burgerin de kökeninin Orta Asya Tatar Türklerinden geldiği tartışılır. Etkili kanıtlar da vardır fakat kesinlik yoktur. Adını Hamburg’dan alan hamburgerin değişik varyasyonlarından biri de tavuk burgerdir. İşte bu kısa not ardından muhteşem bir tavuk burger nasıl olur bunu paylaşmak istedim sizlerle. Önce bu muhteşem ekmekle başlayalım; EKMEK İÇIN MALZEMELER: 1 kg Un Bütün bu malzemeyi bir güzel karıştırıyorsunuz ve 600 gr Süt mayalanmaya bırakıyorsunuz. İyice şişip yumuşak ve 50 gr Maya ellenesi bir hal aldığı zaman 150 gr’lık bezeler yani top50 gr Sıvı yağ lar yapıyorsunuz. Bu topların üzerine biraz su sıkarak 50 gr Margarin susamları serpiyorsunuz. Ortadan hafif yarık bir ekmek 25 gr Tuz istiyorsanız falçata gibi keskin bir bıçakla hamur beze100 gr Şeker nizin üstüne boydan boya ince bir çizgi atabilirsiniz. 2 adet Yumurta

BURGER İÇIN MALZEMELER: 1 adet Tavuk göğsü 1 adet Çırpılmış yumurta 1 su bardağı İnce ekmek kırıntısı ya da galeta unu 3 dilim Cheddar peyniri 1 tutam Toz zencefil, kırmızı toz biber, tuz, karabiber, zerdeçal ve köri Bu baharatları bir güzel galetamıza karıştırıyoruz. Ardından tavuğumuzu önce yumurtaya sonra galetaya sonra tekrar yumurtaya ve tekrar galetaya bandırıyoruz. Tavuğu iyice paneledikten sonra kızgın yağda altın rengi alana kadar kızartıyoruz. Ekmeğin tabanına -eğer tercih ederseniz, ki çok güzel oluyorbiraz fesleğen yağı ve bolca sarımsaklı mayonez sürebilirsiniz. Daha sonra katları çıkmaya başlayın. Bu tarifin olmazsa olmazı bence cheddar peyniri. Mutlaka denemelisiniz. Fast food kültürünün ne olduğu belirsiz yemeklerini yemektense, tabii ki kendi emeğinizin ürününü yemek ve çocuklarınıza yedirmek eminim daha cazip bir fikirdir.

TRAVEL AND GOURMETS

29


G

arancini

üney İtalya’da özellikle Sicilya’da sevilen bir sokak yemeği olan ve risotto pirincinden yapılan bu pirinç köftesinin tarihçesi şöyledir: Uzun yüzyıllardır, Güney İtalya Campania bölgesinde yapılan ve İtalyanca karşılığı portakal anlamına gelen bu yemek, ilk olarak Napoli Aragon krallığı döneminde “Palle di riso” (pirinç topları) olarak söylendiği ve yapıldığı biliniyor. Ancak şu andaki portakal anlamına gelen arancini ilk olarak Sicilya’da yapılmış ve yemek masalarına gelmiştir. Geleneksel olarak arancini iki formda yapılır. İlki; tamamen yuvarlak top şeklinde, et ve et sosu, mozarella ve bezelye ile içi doldurulur. Diğer şekli ise; bundan daha uzun ve armut formunda yapılır. İçine prosciutto (domuz eti), mozarella ve parçalanmış çeşitli peynirler koyulur. Sicilya’da Catania şehrinde içinde patlıcan ve fıstıklı olanı çok meşhurdur, bölgesel olarak içine sosis, tavuk, balık ve hatta ahtapot mürekkebi konularak yapılır. Özelikle 13 Aralık’ta Palermo (Sicilya) şehrinde yapılan Saint Lucia festivalinde kurulan yemek tezgahlarında tatlı ve kakaolu çeşidini de görmek mümkündür.

Geovani Pollaina

Consultant Chef & Cooking Teacher chefgeovani@gmail.com chefgeovani chefgeovani 30

TRAVEL AND GOURMETS


MALZEMELER:

HAZIRLANIŞI: Pirinci ½ lt suyun içine koyarak kaynatmaya 500 gr Arborio risotto pirinci ½ lt su Su başlayın, içerisine daha önce sıcak suda bek30 gr Tereyağ lettiğiniz safranı, tereyağını ve tuzu ekleyin. 1 tutam Safran Suyunu çekince 100 gr parmesanı içine ekle1 tutam Tuz yip karıştırın ve soğumaya bırakın. Başka bir 100 gr Parmesan (rende) tencerede iç malzemeleri suyu çekinceye 3 adet Yumurta kadar bekletin ve soğumaya bırakın. Derin bir 1 kg Galeta unu 1 lt Zeytinyağı (kızartmak için) kapta yumurtayı çırpın, düz bir kaba galeta unu koyun, bir avuç pirinç karışımı alın ve ortasına et karışımını koyun, iyice top gibi İÇ MALZEMELER: yuvarlayıp yumurta ve galeta unundan geçi200 gr Domates püresi rin, daha önceden ısıtılmış olan zeytinyağı 50 gr Kırmızı şarap 100 gr Yağsız dana eti (parçalanmış) içerisine kızartmaya atın, hafif portakal rengine dönünce yağını süzdürerek servis edin. 2 yk Zeytinyağı TRAVEL AND GOURMETS

31


T

churros

ürk tatlıları denilince hemen herkesin ilk aklına gelen; baklava, kadayıf tatlısı, tulumba tatlısı, lokma gibi hamur işi ve şerbetli tatlılardır. Bu tatlıların neredeyse tümü Ortadoğu tatlı kültürüne aittir ve bu coğrafi sınırlarda yaygın olarak görülmektedir. Çok daha yaygın bir coğrafyada tanınmamalarının en büyük nedeni ise şeker şurubu ile tatlandırılmış olmalarıdır, çünkü bu şurup çoğu kişiye ağır gelmektedir. Ben bu sayıda sizlere bir nevi tulumba tatlısı olan Churro’yu anlatmak ve tarifini vermek istedim. İspanyol tatlısı olarak bilinen bu tatlıya aslında tulumba tatlısının ya da halka tatlısının şurupsuz hali diyebiliriz. Ana malzemeleri; yağ, su, un, yumurta ve şekerdir. Hamurun içine mutlaka biraz tuz koymalıyız ki kızartırken şekillerinde bir deformasyon olmasın. Yumurta ve un dışındaki malzemelerin bir tencerede kaynatıl-

Alev Kestelli

MSA Asistan Şef gbbalev

32

TRAVEL AND GOURMETS

ması, sonrasında da elenmiş unun ilave edilmesiyle bir hamur elde edilir. Ilımaya bırakılan hamur 60 derece altına düşünce yani elle tutulabilir bir ısıya geldiğinde yumurtalar teker teker çırpma teli ile ya da mikserde çırpılarak hamura tamamen yedirilir. Bu yöntemle elde edilen harca, Fransa’da Pate choux denir. Türkçede “şu hamuru” olarak telaffuz edilen bu harç, küçük malzeme değişiklikleri ile ekler ve profiterol tatlılarının yapımında kullanılır. Tulumba tatlısının sıkımında kullanılan ekipmana ihtiyaç duymadan yıldız duy takılı sıkma poşeti yardımıyla sıkılan bu hamurların kızartma işlemi sırasında içlerinin hamur kalmaması ve dış tarafının kıtır bir kabuk haline gelmesi için 180 derecelik kızartma derecesinde olan bir sıvı yağda değil, 100 derece civarında olan kızartmalık yağda altın sarısı renk alana kadar kızartılır.


MALZEMELER: 100 gr 165 ml 65 gr 65 gr 2 gr 20 gr 500 gr

Un Su Tereyağı Bütün yumurta Tuz Esmer şeker Kızartmalık yağ

ÜSTÜ İÇİN 65 gr 3 gr

Toz şeker Toz tarçın

HAZIRLANIŞI: Su, tereyağı, tuz ve esmer şekeri sos tavasına koyun. Yağ eriyip su kaynayana kadar karıştırmaya devam edin. Sos tavasını ocaktan alıp unu bir seferde kaynayan karışımınıza ilave edin ve topaklanma gidene kadar spatulanızla ezerek karıştırın. Pürüzsüz bir hamur yapısı olduktan sonra tekrar ocağa alıp yaklaşık bir dakika kadar hamurunuzu pişirin. Burada hamurunuza renk aldırmamaya dikkat edin. Mikser kabına alıp pedal aparatı yardımıyla karıştırarak hamurunuzu soğutun. Soğuduktan sonra yumurtaları azar azar ilave edin. Hamur çok sert olursa ekstra yumurta ekleyebilirsiniz. Kıvamının akışkan olmaması önemli! Yıldız duy takılı sıkma torbasına alıp 20-25 cm. uzunluklarda 100 derece sıcaklıktaki yağa sıkarak kızartın. Başka bir kapta toz şeker ve tarçın harmanlayın. Kızarmış Churroları şeker& tarçın karışımına bulayıp servis edin.

TRAVEL AND GOURMETS

33


Nane & Chili Bibe rli

Zaru Soba & Tavuk Sis . .

Y

az gelince ızgara ve mangal başına geçilir, klasik et ve sebzeler pişirilir. Ben size klasiklikten uzak hem farklı bir tavuk marine önerisi, hem de klişe haline gelmiş pilav yerine de farklı bir noodle tarifi vereyim dedim.

Hafta sonu yazlığa gider, çimler ve deniz manzarasını değerlendirmek için dış mekan çekimi yaparım, “Nasıl olsa hava şahane, akşama doğru da gün batımını değerlendiririm.” diye düşünmüştüm ki; sunumlarımı yapıp dışarı çıkacağım vakit felaket bir fırtına, şimşek ve yıldırım beni karşılayınca kafamdaki güzel, can alıcı görüntüyü yakalayamadım ama sizler için harika bir tarif hazırladım.

Selçuk Ceylan Chef

hamurundavar hamurundavar 34

TRAVEL AND GOURMETS

Soba Noodle, Güney Kore’de kara buğday unundan yapılan bir türdür. Makro marketlerde, noodle bölümlerinde bulabilirsiniz.


MALZEMELER: 30 ml 30 ml 30 ml 2 dal 5-10 gr 2 diş 500 gr ½ paket 15 ml 2-3 adet

Ayçiçek yağı Soya sosu Lime suyu Taze nane ve kişniş (doğranmış) Taze doğranmış chili biber (veya kurutulmuş) Sarımsak Tavuk budu filetosu Soba noodle Susam yağı ve susam Buğulanmış kuşkonmaz

HAZIRLANIŞI: 1- Nane, kişniş, ayçiçek yağı, soya sosu ve limon suyunu birlikte karıştırın; biber ve sarımsak ekleyin, tavuk parçalarının üzerine dökün ve en az iki saat marine için bir kenara koyun. 2- Şişlere dizip dibindeki yağıyla pişirilecek yüzeyi yağlayın ve döküm ızgara ya da kömür ateşinde pişirin. 3- Soba noodle’ları su veya tavuk suyuyla paket talimatlarına göre pişirin. Soya sosu, biraz susam ilave edin. Nane, kişniş, kuşkonmaz ve tavuk şiş ile servis edin. TRAVEL AND GOURMETS

35


K

granola

“ eşke bir 24 saat daha olsa...” ama maalesef öyle olmuyor işte. Daha tam anlamıyla işlerimi halledemeden gün çoktan bitmiş oluyor. İşte bu yüzden hayat bana pratik olmayı öğretti; kendime göre uyarladığım granola tarifi tam anlamıyla bu tanıma uyuyor.

Sercam Çam

Chef & Food Stylist sercancam.blogspot.com.tr sergioinkitchen biraylakadam 36

TRAVEL AND GOURMETS


Granola; sabahları erken kalkmak zorunda olanlar ve kahvaltı hazırlayacak zamanı olmayanlar için; aynı zamanda dengeli beslenmek ve spor yapanlar için de harika bir tarif. MALZEMELER: Çeyrek bardak 50 ml 1 çorba kaşığı 2 çorba kaşığı 2 su bardağı 1 su bardağı ½ su bardağı ½ su bardağı

Esmer şeker Su Tereyağ Bal Yulaf File Badem Kabak çekirdeği içi Çiğdem içi

HAZIRLANIŞI: Fırınınızı önceden 150 derecede ısıtın. Çeyrek bardak esmer şekeri 50 ml su, 1 çorba kaşığı tereyağı ve 2 çorba kaşığı bal ile birlikte orta boy tencerede şeker eriyene kadar 1-2 dakika kaynatın. 2 su bardağı yulaf, 1 su bardağı file badem, yarım su bardağı kabak içi, yarım su bardağı çiğdem içini tencereye ekleyin ve iyice karıştırın. Karışımı yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine yayıp sıcak fırında 12 dakika pişirin. Fırının kapağını açıp malzemeleri karıştırın ve 10 dakika daha pişirin. Soğuduktan sonra istediğiniz kurutulmuş meyveyi ekleyin. Hava geçirmez bir kapta iki hafta saklayabilirsiniz. Sabahları süt ya da yoğurtla yiyebilirsiniz.

TRAVEL AND GOURMETS

37


&

Damla Sakızlı Elmalı Limonata

Süleyman Dilsiz Yemek Yazarı www.suleymandilsiz.com suleymandilsiz suleymandilsiz 38

TRAVEL AND GOURMETS


MALZEMELER: (4 KIŞILIK) 8 adet 2 adet ½ su bardağı 1 çay kaşığı 8 adet 1 lt

Limonun suyu Yeşil elma Bal Damla sakızı (öğütülmüş) Kalıp buz Su

SÜSLEME İÇİN: 2 adet 1 dal

Elmanın dilimleri Taze nane yaprağı

C

vitamini deposu

HAZIRLANIŞI: 1- Elmaların kabuklarını soyun. 2- Ardından elmaların dış yüzeyini limonla iyice ovun. Daha sonra katı meyve sıkacağında sıkın. 3- Limonları sıkın, iki adet limonun kabuğunu da rendeleyin. 4- Limon ve elma suyuyla birlikte 1 lt suyu, damla sakızıyla, balı ve buzu blenderda iyice karıştırın. 5- Limonatayı servis edeceğiniz kaba aldıktan sonra buzdolabında bir saat kadar dinlendirin. 6- Buz, elma dilimleri ve naneyi ekleyip servis edin.

Her gün bir adet elma; genç tutar, dinç tutar, kalbi korur.

TRAVEL AND GOURMETS

39


n e n i l i s Ye.

Mine Tugay

Oyuncu & Gezi Yazarı www.minetugay.com 40

TRAVEL AND GOURMETS


; u n o t güzel

TRAVEL AND GOURMETS

41


Yaylalarını hep duyduğum, iki gün kafa dinlemek için zaman kolladığım ama bir yandan da bu iki günün yetmeyeceğini bile bile gittiğim ve yanılmadığım, yeşilin onlarca tonuna aşık olup döndüğüm güzel Rize...

İ

lk rota Ayder yaylası oldu. Ayder yaylası Çamlıhemşin'in 19 km güney doğusunda yer alıyor. Sanırım eski yayla özelliklerini kaybetmiş oluşundan dolayı biraz hayal kırıklığı yaşadım. Bizim olanı korumak neden bu denli zor diye düşünmeden de edemedim. Yetkililere çok iş düşüyor, çünkü gördüğüm ve söylenen o ki çarpık yapılaşma almış başını gidiyor. Ayder Yaylası; Fırtına Vadisi içinde, Kaçkar Dağları eteklerinde ve denizden yaklaşık 1350 km yüksekliktedir. Gittikçe şehir özelliklerine bürünmüş, Kaçkar Dağları milli parkının içinde olan yayla birçok yaylaya yakınlığı dolayısıyla makul bir dinlenme noktası olabilir. Milli park sahasında on bir köy ve kırk dört yayla mevcut. Kaçkar Dağlarının eteklerine kurulmuş büyüklü küçüklü, birbirinden özel yaylalar arasında gidip görmek için seçim yapmak gerçekten oldukça zor.

42

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

43


44

TRAVEL AND GOURMETS


Bir Karadenizli tanıdığımın mutlaka Gito Yaylasını görmem gerektiğini söylemesiyle ve çoğu kişinin de bilmiyor oluşuyla tabii ki rotamda ilk sırayı aldı, ben de hemen düştüm yollara. Yolculuk zorluydu çünkü yollar gerçekten bozuktu ama dönerken bu duruma şükrettim, çünkü eğer yollar düzgün olsaydı Gito Yaylası da Ayder Yaylası gibi doğallığını kaybedebilirdi. İki saat boyunca mevsimlerin içinden geçtim desem abartmış olmam. Birden inen sis, aniden başlayan yağmur, içinizi ısıtan güneşin altında karşılaşacağınız kar ve inanılmaz güzellikteki bitki türleri gerçekten büyüleyiciydi. Doğanın sesini dinlemek, onunla bütünleşmek ve tazelenmek için mükemmel bir fırsat oldu bana. Maalesef insan ırkının neleri katlettiğini ve borçlu olduğumuz doğaya yeterince saygı gösteremediğimizi derinden bir hüzünle hissettim doğa beni kucakladığında.

Y

aylaya varınca doğayı ve yaşamı seven, yörenin en tatlı ailelerinden birisiyle karşılaştım; Maksude hanım ve ailesi. Evlerinde muhteşem bir şekilde ağırlandım. Gerçek bir tanrı misafiriydim ve sanırım o güne kadar yediğim en iyi muhlamayı yedim; Maksude hanım fırında yaptığı sıcacık nefis ekmeği ve kaymağın içine karıştırdığı çökelekle (minci kaymak) birlikte kalbimi ve midemi fethetti. Size bu güzel insanların yaşadığı saklı cennette bir yer önereceğim elbette; Hozboncuk dağ evi. Hozboncuk dağ evinin müthiş bir manzarası olduğunu söylemek lazım, birkaç gününüzü ayırın derim. Gito Yaylasında kalınacak bir bulutlar evi. Yemekler Maksude hanımın elinden, menüsünden birkaç özel yemek paylaşalım; hamsili pilav, hamsili mısır ekmeği, ısırgan, barbunya ve lahana karışımı ısırgan çorbası.

TRAVEL AND GOURMETS

45


Yüksekleri sevenler ve manzarayı içine çekmeyi bilenler için başka şahane bir nokta daha; ormanların ortasında göğe uzanan Zilkale. Zilkale Çamlıhemşin ilçesi Çat mevkinde bulunan yaklaşık sekiz asırlık bir kale. Yüz metrelik uçurumun tam tepesine kurulmuş. Fırtına deresinin batı yamaçlarında, Çamlıhemşin’den 20 km uzaklıkta. Sekiz burç ve bir gözetleme kulesinden oluşan savunma hendeği durumundaki Zil Deresine bir merdivenle inilen bu kalenin yapılış tarihinin 14. ve 15. yy’lar olduğu sanılıyor. Doğanın ihtişamına tekrar hayran bir şekilde Rize’de duyumsadığım bütün anlar ve aldığım her nefes için teşekkür ederek ayrılıyorum Zilkale’den.

K

apalı olması dolasıyla Rize’den Sümela Manastırını göremeden ayrılmak beni biraz üzse de, giriş kapısına kadar yürüyüp şahane fotoğraflar çekerek teselli buluyorum. Elli yedi km uzunluğundaki Fırtına Deresine hayran kaldım ve Taş köprülerin geçmişten geleceğe uzanan dokusunda soluklandım. Veda vakti geldiğinde daha gezilecek çok yer kaldı diye hayıflandım kendi kendime, yarım kaldı anlatacaklarım belki de. Olsun, bir sonraki sefere diyorum. Geceleri bile tulum eşliğinde horon tepen, yağmurla yaşamaktan yağmur gibi güzelleşmiş Karadeniz insanına selam olsun, her şey için teşekkürler. minetugay

46

TRAVEL AND GOURMETS

minetugay

minetugay


TRAVEL AND GOURMETS

47


Kalbimin en

BOZCA

Ahu Gül Ürük

Menajer & Gezi Yazarı ahuguluruk ahuguluruk 48

TRAVEL AND GOURMETS


n mavi yeri

AADA

TRAVEL AND GOURMETS

49


B

azen sözcüklere ihtiyaç yoktur. Öyle derinden hissedersin ki duygularını, anlatmaya gerek kalmaz. Kelimelerin kifayetsiz kaldığı anlar işte o anlardır. Ben de şimdi o anlardan birini yaşıyorum. Size nasıl anlatacağımı, nereden başlayacağımı, nelerden bahsedeceğimi hiç kestiremediğim bir hikayeyi yazıyorum... Her şey üç eski dostun aldığı o kararla başladı; hayatımız boyunca dünyanın neresinde ve kimlerle olursak olalım, her yıl haziran ayının ilk hafta sonunda mutlaka bir araya gelecektik. Ömür boyu sürmesine karar verdiğimiz bu geleneğe yalnızca üçümüzün bildiği bir isim bile verdik. Ben İstanbul’daydım, Didem ve Damla İzmir’de. Bu yüzden mekan olarak İstanbul ve İzmir’in tam ortasında yer alan Bozcaada’yı seçtik.

“Tanrı, insanlar uzun ömürlü olsunlar diye Bozcaada’yı yaratmış.” Heredot Ömrümü uzatmaya mı, kalan aklımı orada bırakmaya mı, yoksa beni kendine aşık eden küçücük bir deniz fenerinin hatırına mı bilemiyorum ama cumartesi sabahı kendimi Bozcada limanında bulmamla başlıyor hikayem... Antik çağda Leukophrys, Yunan mitolojisinde ise Tenedos adıyla bilinen Bozcaada’nın mitolojide ilk geçtiği yer Tenedos ismini alması sırasındadır. Homeros’un İ.Ö 9.yy’da yazdığı sanılan Troya savaşlarını anlatan ünlü destanı İlyada’da, Tenedos isminin bir kaç kez geçtiğini görürüz. Bozcaada, stratejik konumundan dolayı çağlar boyunca birçok kez istilaya uğramış ve el değiştirmiş. Adadaki nekropol sahasında yapılan kazılardan anlaşıldığı üzere, adanın tarihi M.Ö. 3000 yıllarına dayanıyor. Adanın bilinen ilk sakinleri Pelasg’lar. Daha sonra sırasıyla Fenikeliler, Atinalılar, Yunanlar, Persler, Büyük İskender, Bizanslılar, Cenevizliler, Venedikliler ve Osmanlılar adaya hakim olmuş. 50

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

51


az çizgili tenteleriyle görür Limandan adaya indiğimde mavi bey oturuyorum. Şehir hayatıngörmez kalbimi çalan Biz Bize kafeye bir rüzgarı var adanın. Öğlen da alışık olmadığımız türden serin beklemek için kahvemi burada feribotuyla gelecek arkadaşlarımı kafede kahveyi öyle güzel bir e Biz Biz . rum iyo ver ar kar eye içm içsem mi, fotoğrafını çekip sunumla ikram ediyorlar ki; hemen iyorum bir süre. Ben fotoğrafı herkese göndersem mi karar verem e arı keşfetmek sizin işiniz. Bu beklem ayl det , rum uyo koy a ray bu tla ız irli saatlerde kalkan feribo eşlik ediyor. Bu kargalar alıştığım arı gal kar ada Bozcaada’ya Geyikli iskeleden bel a ban ca yun bo bu yolculukta siz adaya doğru lüler. Adanın en meşhur cangöz vi ma ve k ufa a geçiliyor. Yaklaşık yarım saat süren dah an ard gal nın sevimli köpekleri de eşlik kar diyebilirim. Kaldığınız süre ar gal kar li ses tiz ve ilerlerken, feribotta size bazen ada eze gev bu rı seferlerle karşıya geçen Bozca- lıla yorsunuz. edebiliyor. Geyikli-Bozcaada arası yunca ada kargalarıyla arkadaşlık edi bo . lar yor nü dö ya ada la tuy ibo ada köpekleri işleri bitince akşam fer

fethetmesinden sonra BozcaFatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u 1455’te Osmanlı topraklarına ve ış anm kaz em ön için er rkl Tü , ada uzun bir dönemden sonra, en geç e nd mi eti yön nlı ma Os ış. katılm e Yunanistan tarafından işgal Balkan Savaşları sırasında 1912’d la Gökçeada ile birlikte Türkiye edilen ada, 1923 Lozan Anlaşmasıy Cumhuriyeti’ne bağlanmış.

52

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

53


B

ozcaada merkezi Türk ve Rum mahallesi olmak üzere ikiye ayrılıyor. Bu iki mahalle arasındaki en önemli farkı evlerin mimarilerinden anlayabiliyorsunuz. Rum mahallesinin küçük ve eski taş evleri öyle güzel renklerle dekore edilmiş ki, her evin önünde saatlerce oturmak, her detayın fotoğrafını çekmek istiyorum. Adanın denize çıkan Arnavut kaldırımlı dar sokakları, turkuazdan laciverte, mavinin her tonuyla boyalı şirin evleri, kapı ve pencerelerin önündeki rengarenk çiçekleri ve iyot kokulu rüzgarı, denizle beslenen ruhumu hemen oracıkta ele geçiriyor. Yıllardır beni kendine çeken bu adanın bundan sonra hayatımda çok büyük bir yer kaplayacağını o an anlıyorum. Adada denize girmek için çok sayıda plaj var. En popüler plaj kuşkusuz ki Ayazma. Ayrıca eğer arabanız varsa aralarda kalmış küçük koyları da ziyaret edebilirsiniz. Mavinin her tonunu görebileceğiniz akvaryum koyunu da tavsiye ediyorum. Biz o gün daha az rüzgarlı olduğu için kale önündeki limandan denize girmeye karar veriyoruz. Bozcaada’nın serin ve masmavi suyu o kadar berrak ki, deniz gözlüğü olmadan da denizin dibini görebiliyorsunuz. Limanın ufak iskelelerinden kendimi denize bıraktığım an, en sevdiğim şeylerin başında deniz olduğunu bir kere daha hatırlıyorum. Dört yanı denizle çevrili bu adada, dört yanımı denizle kaplıyorum... Tüm gün yaptığımız deniz keyfinden sonra Bozcaada kalesini geziyoruz. Adanın tarihi geçmişine ve önemli konumuna bakacak olursak bu küçücük adada bu kadar büyük bir kale olmasını doğal karşılayabiliriz. Türkiye’nin en iyi korunmuş kalelerinden biri olan Bozcaada Kalesi’nin ilk olarak ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı bilinmiyor. Fenikeliler, Cenevizliler ve Venedikliler tarafından kullanılan kale, bugünkü görünümünü Fatih Sultan Mehmet döneminde var olan kalıntılar üzerine tekrar inşa edilmesiyle alıyor (1455). Venedik-Osmanlı arasında süren mücadeleler sırasında uğradığı tahribatlar sonrası, Köprülü Mehmet Paşa döneminde büyük bir onarımdan geçip (1657) 2. Mahmut zamanında ise neredeyse yeniden inşa edilerek bugüne kadar aynı görünümü koruyor (1815). Kale, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 1965-1970 yılları arasında ve en son 1996 yılında restore edilerek koruma altına alınıyor.

54

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

55


56

TRAVEL AND GOURMETS


K

ale gezimizden sonra akşam yemeği hazırlığı için otele geri dönüyoruz. Bozcaada kendinizi özgür hissedebileceğiniz, en rahat kıyafetlerinizi götürebileceğiniz, tiril tiril elbiseler giyip sandaletlerle dolaşabileceğiniz, deniz tuzlu saçlarınızı güneş yanığı omuzlarınızdan savurup makyaj yapmaya bile gerek duymayacağınız kadar doğal bir yer. Bozcaada’yı gezerken her sanat atölyesinde yaratıcılığı, her duvar yazısında sevdiğiniz bir şiiri, mavinin her tonunda uçsuz bucaksız denizi, aldığınız her nefeste Ege’yi, Akdeniz’i, antik Yunan’ı, Dyonisos’u hissediyorsunuz. Akşam yemeği için tercihimiz; Rum mahallesinde en sevdiğim sokak olan Alsancak sokaktaki Ada’m Restoran oluyor. İçindeki ada aşkıyla daha fazla İstanbul’da yaşayamayıp kendini Bozcaada’ya atan başarılı şef Volkan Mortaş ve Yalçın Karadeniz’in işlettiği Ada’m Restoranın samimi ve şirin dekorasyonu, sevgili Volkan’ın güzel ev sahipliği ile birleşince hızlıca geçen saatlerin farkına bile varmıyoruz. Ada mutfağı Akdeniz ve Ege yemek kültürünün tipik bir yansıması. Çeşit çeşit mezelerle donatılan rakı sofraları, bereketli sulardan çıkan tazecik ve lezzetli deniz ürünleri; kabak çiçeği dolmasından, gelincik reçeline kadar yenmeden dönülmemesi gereken lezzetler ile hem gözünüze hem de midenize ziyafet yaşatabiliyorsunuz. Adanın geçim kaynağı büyük ölçüde şarapçılıkla sağlanıyor. Denk gelirseniz eylül ayında bağ bozumu şenliğine mutlaka gitmelisiniz. Biz o akşam Ada’m Restoranın en favori yemeği olan meze tabağıyla ziyafete başlıyoruz. Maş fasulyesinden favaya kadar birbirinden lezzetli sekiz adet mezenin bulunduğu bu sunumla aynı anda farklı lezzetleri tadabiliyorsunuz. Meze tabağı sonrasındaki tercihimiz ise enginarlı ahtapot oluyor. Ben enginarlı ahtapotun lezzetini tarif edecek kelime bulamıyorum. Klasik bir ahtapot yemeğinden daha fazlasını arıyorsanız mutlaka ama mutlaka denemelisiniz. Elbette ki o akşam o masada baş rolü sadece yemekler oynamıyor. Geçen yılların hesabını tutmadığımız, birbirimizi gerçekten olduğumuz gibi kabul edip sevdiğimiz; yalansız, samimi ve güven dolu bir dostluk bu bizimkisi. Kahkahalar gözyaşlarına, gözyaşları mutluluğa, mutluluk huzura dönüşüyor. Biz üç kadın o masada çocukluğumuza dönüyoruz, tüm dünyaya boş veriyoruz. Biz o akşam, o masada kendimizi hiçbir yerde olmadığımız kadar güçlü hissediyoruz. TRAVEL AND GOURMETS

57


A

kşam yemeği sonrası bir şeyler içmek için adanın girişinde mavi beyaz dekorasyonuyla kalbimizi çalan Polente kafeye uğruyoruz. Ada halkının gençleri ve turistler genellikle akşamı bu kafenin güzel müzikleriyle sonlandırıyorlar. Orada gönlümüzce dans ediyor, eğleniyor ve bir sonraki haziran buluşmamız için yeni yerler planlıyoruz. Gecenin sonunda üç İzmirli olarak tabii ki kokoreç aşkıyla limana doğru yürüyoruz. Kalenin hemen arkasında küçük bir arabada kokoreç satan Murat’ın İzmir usulü kokoreçi gerçekten de İzmir’den sonra yediklerim arasında en iyisi oluyor. İstanbul’da neden böyle kokoreç yapmıyorlar diye geleneksel hayıflanma cümleme başlayıp kokoreççi Murat’la İzmir usulü kokoreç üzerine önemli konuşmalar yapıyoruz.

Ne demiş Cemal Süreya; “Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı.”

Benim oraya gitme nedenim ise sadece gün batımı manzarası değil, çok uzun yıllardır aşık olduğum, kavuşmak için gün saydığım, her fotoğrafını zihnime işlediğim tüm görkemiyle ışık saçan yaşlı bir deniz aşığı; Polente Deniz Feneri... 1861 yılında yapılan Polente Deniz Fenerini adada yaşayan çoğu insanın bilmemesi, onu görmek için kilometrelerce yol yapan beni çok şaşırtsa da; bir yandan da ne kadar az keşfedilirse o kadar daha benim olur mantığıyla içten içe mutlu ediyor. Fenere gün batımı tepesinden uzanan taze kekik kokusunun eşlik ettiği toprak bir yoldan geçiliyor. Yürüyüş için uzun sayılan bu yolu yürürken koşar adım gidiyorum. Sonunda bir sevgiliye kavuşacağımı bilir gibi heyecanla yürüyorum. Yolun sonunda karşımıza çıkan dikenli teller bizi yıldırmıyor. Oraya girmek için beklediğim yılları sayacak olursak, teller benim için çok basit bir engel kalıyor.

Sizin de benim gibi en sevdiğiniz öğün kahvaltıysa, Bozcaada sizin için de doğru yer demektir. Ada halkının ev yapımı bin bir çeşit reçelleri, kahvaltı masalarının en önemli parçasını oluşturuyor. Gelincik reçeli, domates reçeli, incir reçeli mutlaka denemeniz gereken lezzetler arasında. Hatta beğendiğiniz reçelleri adanın küçük çarşısında satan teyzelerden alıp eve götürebilirsiniz. Ayrıca bu çarşıda hediyelik eşyalar, adadaki atölyelerde yapılan sanat eserleri ve bolca takı bulabilirsiniz. Bunun yanında Tarihi Çiçek Pastanesi’nin damla sakızlı ve bademli kurabiyelerinden yemeli ve lavantalı’ya kadar her çeşidi bulunan meşhur ada dondurmasını denemelisiniz.

Tellerin arasından bir boşluk bulup içeri kıvrılıyoruz ve Polente Deniz Feneri tüm güzelliğiyle karşımızda duruyor. Arkasında da ona arkadaşlık eden dev rüzgar gülleri...

Benim adadan İstanbul’a taşımayı en sevdiğim şey, adanın her yerinde görebileceğiniz amaranda çiçeği. Ben bu çiçeğe ada halkı gibi polente çiçeği demeyi tercih ediyorum. Genellikle mayıs ayında toplanan bu çiçek kurutularak saklanıyor ve uzun yıllar boyunca güzelim renginden bir şey kaybetmiyor. Bozcaada’da her masada, her kapı süsünde polente çiçeğini görebilirsiniz. Seyahatinizi mayıs ayına denk getirirseniz tazeyken almadan evinize dönmeyin derim. Çünkü sonrasında bakıp bakıp adayı hatırlıyorsunuz.

Bundan daha güzel bir gün batımı olabilir mi? Ben, Polente deniz fenerim, hayatıma kazınmış iki dost, geçmişimiz, çocukluğumuz, hayallerimiz... O an hepsi oradalar. Hep birlikte oturmuş denizi seyrediyoruz...

Önce bakıyorum uzun uzun. Hani ilk buluşmada ne yapacağını bilemez ya insan, aynen öyle kalakalıyorum. Sonra gidip sarılıyorum duvarlarına; karşısında duruyorum, etrafında dolanıyorum, bahçesinde yoga yapıyorum. Oraya kök salmak istiyorum. Hayatımdaki tüm güzellikleri orada yaşamak istiyorum. Bu buluşmadan daha çok hikayeler çıkacağını işte o an anlıyorum.

“Bu ne ilk, ne son buluşmamızdı.” diyorum yanından ayrılıp toprak yolda yürürken. Polente Feneri ise dönüp arkama her baktığımda bana ışık yakıp selam veriyor ben uzaklaşırken. Her ayrılık gibi bu ayrılık da içimi burkuyor. Kızlarla birbirimize sıkıca sarılıp bu güzel adaya veda ediyoruz.

Bozcaada’da yapılmadan dönülmemesi gereken tek şey hiç şüphesiz gün batımını Polente’de izlemek... Adanın batı burnunda yer alan bu İstanbul’a döndüğümde anlıyorum ki; bu tatilde bir tatilden çok ötesi bölge muhteşem bir manzaranın yanında on yedi adet rüzgar gülü ve vardı. Dostluk vardı, özlem vardı, kahkahalarla gülmek, hıçkırıklarla benim için dünyanın en güzel deniz fenerini de içinde barındırıyor. ağlamak vardı. Mavi vardı, deniz vardı; yeni yerleri keşfetmek, yeni insanları sevmek vardı. Bu yüzden bu yazıda da bunlar var. Bozcaada’da Yanına şarabını, hatta piknik malzemelerini alan herkes bu muhteşem bıraktığım kalbim var, nefesim var. Polente’de anılarım, el izlerim var. gün batımını yakalamak için akşamüstü saatlerinde soluğu batı burnunda alıyor. Bozcaada’da bıraktığım her şey; hoşça kalın tekrar buluşuncaya kadar... 58

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

59


Balıkaşıran’dan Öteye Akıllı Adam Geçmez Hemşehrim

DATÇA & Betçe Notları

Buse Ünal Gezi Yazarı

unalbuse91@hotmail.com outtolunchbebacksoon 60

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

61


E

ge’den kaptıracaksın kendini aşağıya. Dünyanın en güzel yollarından geçeceksin. Hele bir de Muğla’dan Datça’ya bağlanırken yol; gönlünü hoş edecek alabildiğine mavi, alabildiğine yeşil. Akyaka’yı selamlayıp Marmaris’in eski ağaçlı yolunun yanından ineceksin. Teneke’de tavuk yazıları göreceksin ama huy ya illa az ilerideki Mavi Pide’de yiyeceksin. “Mavi bir renk değil huydur bende.” deyip içinden bir güzel gülümseyeceksin. Başladı mı virajlar, Ege ve Akdeniz’in ha birleşti ha birleşeceği, ha koptu ha kopacak noktasına; Balıkaşıran’a geliyorsun, bileceksin. Hiç vakit kaybetmeden Homeros’un anlattığı hikayeyi bilmem kaçıncı kez dillendireceksin. Efendim M.Ö 550’lerde Perslerden korunmak için kazmaya başlamışlardır bu noktayı Knidoslular, ada yapacaklardı Datça’yı diyeceksin. Güneş, taş, toprak içinde yara bere olunca bedenleri, korkup Delphi Apollon’una danıştıklarını, size mi kaldı Zeus’un işine karışmak istese ada yapardı, kalın yare bere içinde cezanızdır cevabını alınca korkup teslim olduklarını söyleyeceksin. Kimse dinlemekten sıkılmayacak. Sonra bir kez daha gülümseyeceksin ve içinden tekrar edeceksin eski bir Knidoslu yahut ellerine badem karası oturmuş Betçe’nin güzel insanları gibi, Balıkaşıran’dan öteye akıllı adam geçmez hemşehrim diyeceksin. Tam da bu sebepten işte sen, güle oynaya geçeceksin. Virajlar bitip de ne zaman ki varacaksın geçmişte cüzzamlıların bırakıldığı köy Eme-

62

TRAVEL AND GOURMETS


cik’in düzlüğüne; o an beş yüzyıl önce İspanyol korsanlarının o köye bıraktığı cüzamlıları dahi iyileştiren Datça’nın havasını solumaya başlayacaksın. Ne zaman ki yol sona gelecek, Datça yazacak levhalarda, Betçe’ye geçmeden aşağı kıvrılacaksın. Zekeriya sofrasında ne verseler kabulümdür deyip yemene bakacaksın. Damat tatlısı söyleyeceksin her seferinde yaptığın gibi ama bu olmamış abla diye söyleneceksin. İşin keyfi söylenmekte bileceksin. Limana yürürken Özgül hanıma uğrayacaksın; bir gülümsemesi dahi aydınlatacak gününü, ufak ufak her biri sanat eseri olan parçaların içinde kurcalanacaksın. Buralardayım daha deyip o minik yokuştan aşağıya yuvarlanacaksın. Dondurmacı seni gördüğüne sevinecek, onlarca çeşitten en güzeli olan bademliden iki top kapıp torpilli çikolata sosuna bandırılmış dondurmanı alıp sekerek Eski Datça’ya gitmek üzere yola koyulacaksın. Aç olmayacaksın lakin Can Yücel’in mekanında bir patlıcanlı gözlemeyi illaki yiyeceksin, tadını asla sevmediğin ama Datçalıymış gibi yapmak istediğin için Karabaş otunun çayını içeceksin. Arkana yaslanıp memleket gibisi yok diyeceksin. Az ilerde Yaşar Bey’in ipeklerine bakacaksın, şanslıysam bir gün okula ipek böceklerine bakmaya gideriz diye düşüneceksin, dayanamayacaksın hemen yandaki kafelerinde bir de limonata yudumlayacaksın.

TRAVEL AND GOURMETS

63


S

K

64

TRAVEL AND GOURMETS


Y

TRAVEL AND GOURMETS

65


Gezi Notları:

66

TRAVEL AND GOURMETS

• Nasıl Gidilir: Palamutbükü Datça’ya 20 km mesafede Datça’ya girmeden hemen 3 km önce Knidos-Palamut kü-Mesudiye tabelasından sapılarak ulaşılır. • Mavi Pide: Marmaris Datça yolunda; suyun kenarın yeşilin içinde güzel bir pide yemek, bol köpüklü ayran mek isteyenlere. Köz patlıcanlı pidesi ile nam salmıştır www.mavipide.com • Balıkaşıran: Ege ve Akdeniz arasındaki mesafenin sad 800 metreye indiği geçit. Yunan mitolojisinde, “olağan tü nitelikler taşıyan ülke” olarak bilinen Datça yarıma sına giriş. • Emecik Köyü: Beş yüz yüzyıl önce İspanyol korsanl terk ettiği cüzzamlıları havası ve suyu ile iyileştiren m cizevi köy. • Zekeriya Sofrası: Datça’da ev yemeği yemek isteyenl ilk tercihi. • Damat Tatlısı: Datça’nın bol bademli, geleneksel ol düğünlerden önce hazırlanan tatlısı; lakin turistik bir le olarak birçok yerde bulmak artık mümkün. • Oda Sanat: Yolculuğu 2009 yılında Eski Datça’da b layan Oda Sanat ve Özgül Hanım, eşsiz sanat parçalar artık Datça Limanında. www.odasanat.com • Datça Dondurma: Türkiye’nin en iyi bademli dondurm • Eski Datça: Antik çağlardan bugüne, üzerinde halen şam süregelen tek mahalle. Can Yücel’le özdeşleşmi Girişteki kahvede aman patlıcanlı gözleme yemeği ih etmeyiniz.


edir. tbü-

nda, n içr.

dece nüsada-

ların mu-

lerin

larak ezzet

başrı ile

ması. n yaiştir. hmal

• Datça Sanat: Yaşar Bey ile ipeğin dile geldiği yer. www.antikdatca.blogspot.com • Sındı Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi: Datça’dan ayrılmadan alınacak payamlar için muhakkak uğrayınız. • UKKSA: Uluslararası Kültür Sanat Akademisi. Sadece Datça ve Türkiye için değil, Dünya için bir sanat merkezi. Yolunuzu kati surette düşürünüz. www.ukksakademi.com/index.html • Yakamengen Restaurant: Her ne kadar bu sezon açık olmasa da, eski bir zeytinyağı işliğinden dönüştürülen restoran listenizde bulunsun. www.yakamengen.com • Blue Water Apart: Mustafa Bey ve Tülay Hanımın işletmeciliğinde eşsiz, dostane misafirperverliğinde, huzurlu bir konaklama isteyenlere. Şiddetle tavsiye ederim. • Payam Cafe Restaurant: Adını Datça’nın bademinden alan Şebnem Hanım ve Namık Bey’in işletmeciliği üstlendiği, her detayı ile ilgilendiği lezzetlerin buluşma noktası. Bük’te geçirdiğiniz her gün ısrarla gidiniz. • Ahmet Baki Akyazı: Sabunlarını bulunuz, bir senelik stoklayınız. Ne de olsa seneye geri döneceksiniz. • Le Jardin de Semra: Bük’ün limana yakın kısmında, daha lüks dining fırsatları arayanlara. • Knidos: Bilim, sanat ve tarihin birleştiği, ünlü Afrodit heykeline, dünyanın yedi harikasından biri sayılan İskenderiye fenerinin mimarı Sostratos’a, tarihin büyük astronomi ve matematik bilimcisi Eudoksus’a, doktor Euryphon’a, ünlü ressam Polygnotos’a ev sahipliği yapmış antik şehir. www.muze.gov.tr/tr/muzeler/knidos-orenyeri

TRAVEL AND GOURMETS

67


LEZZET NOTLARI Alaçatı’nın hesaplı ve lezzetli restoranları Alaçatı'da lezzetli mutfağa sahip pek çok restoran var fakat butik mutfaklar ile öne çıkan bu restoranların fiyatları zaman zaman üzebiliyor. Ancak içlerinde tabii ki hem lezzetli hem diğerlerine nazaran fiyat olarak da uygun mekanlar var. Size önereceğim mekanları fiyat-performans olarak değerlendirdim ve tam not verdim. Denemediyseniz ziyaret listenize mutlaka alın derim.

Leyla Hacımemiş’te konumlanan Leyla’nın mutfağında iki genç sevgili aşkla yemekleri birleştiriyorlar. Bu yüzden de keyfine doyum olmuyor Burada Akdeniz mutfağına özgü lezzetleri tadabilirsiniz. Benim favorilerimden birisi de kadayıf yatağında tereyağlı karides. Tabak sunumları ve lezzetler güzel, fiyatlar da üzmez. Samimi bir duruşu var, bence iyi bir alternatif.

68

TRAVEL AND GOURMETS

Kutlu Özemrak kutluozemrak kutluozemrak


Seçkin Steak House İzmir’de Steak konusunda bence bir kral olan Seçkin’in müdavimleri ve merak edenlere müjdeli haberi vereyim; yoğun talep üzerine artık o da Alaçatı’ya demir attı. Zamanında kendisine sürekli dile getirdiğim bir mevzuydu; Seçkin Alaçatı’da da olmalıydı ve bu lezzetleri gelen herkes tatmalıydı. Hayaller gerçek oldu! Et konusunda uzman olan Seçkin eti iyi bilir ve işler. Üstelik fiyatları da oldukça iyidir. Kuzu sırt, T-bone, pirzola benim favorilerimden.

TRAVEL AND GOURMETS

69


Şişarka Alaçatı’nın mütevazı ve lezzetli temsilcilerinden Şişarka’da mezeler günlük ve lezzetlidir. Çeşit çeşit otlu mezeyi burada keyifle tadabilirsiniz. Bir de odun fırını var ki; o fırında yapılan güveçte levreği mutlaka ama mutlaka denemelisiniz! Akşam inceden canlı müzikle, tahta sandalyelerde taverna misali eğlenmeniz mümkün. 70

TRAVEL AND GOURMETS


Ali Baba

Yılların Ali babası. Surf okullarını geçince az ileride tepedeki mekanıyla bilinen Ali ağabeyimiz tam bir meyhaneci kafasına sahiptir. Balık çeşitleri her daim taze ve işinin ehli bir balık ustasının elinden çıkınca tadına doyum olmuyor. Ayrıca otuz çeşit sıcak ve soğuk mezeleri mevcut. Alaçatı’nın iç taraflarına nazaran daha serin ve sakindir. Keyifli bir balık restoranıdır, risk almak istemezseniz buraya gidin derim.

Leyla Şişarka

Seçkin Steak House

a b a B i Al TRAVEL AND GOURMETS

71


BUNALTICI SICAKLARDA

SERÄ°N LEZZETLER

72

TRAVEL AND GOURMETS


T​ emmuz sıcakları geldi çattı, biz de bu sıcak günlerde içinizi ferahlatacak bir dosya hazırlayalım dedik. Baktıkça serinleyeceksiniz tabii biraz da canınız çekecek :) O güzel manzaralı plajların, o buz gibi denizin yokluğunu bir nebze kapatıp damağınızda enfes tatlar bırakacak bu tatlı esintiye kendinizi bırakın...

TRAVEL AND GOURMETS

73


LİMON SORBE

Dondurmayı anımsatan bu serinleticinin içerisinde süt ve süt ürünleri ya da yumurta bulunmamaktadır. Meyve püresi ve şekerli suyun dondurulmasıyla elde edilir.

74

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

75


MANDALÄ°NA SORBE

76

TRAVEL AND GOURMETS


Sorbelerinizi dilediğiniz meyveyle yapabilir, sıcak yaz günlerinde kendinizi İzlanda’da hissedebilirsiniz! TRAVEL AND GOURMETS

77


KARPUZ SORBE

Karpuz hiç bu kadar soğuk olmamıştı! Çekirdeksiz ve buz gibi bir deneyim.

78

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

79


GREEN GAZPACHO

80

TRAVEL AND GOURMETS


Çiğ sebzelerden yapılan ve soğuk servis edilen bu çorba İspanya’nın güney bölgesinde keşfedilmiştir. Sıcak günlerde ferahlamak ve serinlemek için birebirdir.

TRAVEL AND GOURMETS

81


AHUDUDU FROZEN

82

TRAVEL AND GOURMETS


Dondurma, kırılmış buz, kahve, meyve, alkol gibi malzemelerle yapılan bir yaz içeceğidir. İsteğe göre meyve dilimleri, krema ve şekerle servis edilir. TRAVEL AND GOURMETS

83


KARPUZ PİZZA

Bol sulu ve tatlı bir karpuzu orta kısmından halka şeklinde dilimleyin ve üzerine dilediğiniz malzemeleri koyun. Serinleyin!

84

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

85


KAVUN İÇİ DONDURMA Buz gibi, tatlı mı tatlı bir kavunun içine dilediğiniz çeşit dondurmayı koyup afiyetle yiyebilirsiniz.

86

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

87


LASSI

88

TRAVEL AND GOURMETS


Lassi yoğurtlu bir yaz içeceğidir. Ayrana benzeyen krema kıvamındadır. Süt, meyve ve şekerle hazırlanır. TRAVEL AND GOURMETS

89


KIWI DREAM

90

TRAVEL AND GOURMETS


Kivi ve dondurmanın muhteşem uyumuyla yeşil bir serinlik etrafınızı saracak.

TRAVEL AND GOURMETS

91


MANJARI PANNA COTTA

Panna cotta’nın en renkli ve en serin hali. Fresh lezzetlerle süsleyin ve rengarenk bir doyuma ulaşın!

92

TRAVEL AND GOURMETS


TRAVEL AND GOURMETS

93


MEYVELİ BUZ STICK

Her çeşit meyveden ve meyve suyundan zevkinize göre buz stickleri yapabilirsiniz. Çocuklar buna bayılacak!

94

TRAVEL AND GOURMETS


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.