PL A S T İ K S A N AYİ C İ LERİ F ED ERASY ONU DER G İSİ
EKİM - ARALK 2016 / 16. SAYI
English version included
PAGE 89-91
BAŞKANIN MESAJI
Selçuk Aksoy
Başkan PLASFED Plastik Sanayicileri Federasyonu
PLASFEDDERGİ
K Fuarı Ardından Merhaba, Dünya plastik sektörünün üç yılda bir buluşma noktası olan bir K Fuarı’nı daha geride bıraktık. 160 ülkeden 230 bin ziyaretçi ile tarihindeki rekor ziyaretçi sayısına ulaşılan fuarda, dünyada plastik sektörünün hala sürdürülebilir büyüme trendini koruduğunu gördük. Ancak bu büyümenin merkezi giderek batıdan Asya’ya doğru kaymakta. Fuar ziyaretçilerinin yüzde 70’inin Almanya dışından gelmesi ve Avrupa dışından gelenlerin ziyaretçi sayısının yüzde 40’ına ulaşmış olması sektörün ne kadar küresel hale geldiğinin de bir göstergesi. Kıta dışından gelen ziyaretçiler içinde 30 bin ziyaretçi ile Asya ülkeleri öne çıkmakta. Fuara katılan makine üreticilerinin rekor sayıda bağlantı yapmış olması, sektörün önümüzdeki dönemde de büyümeye devam edeceğinin işareti. Ancak bu büyüme daha çok Asya ülkelerinde yoğunlaşacak. Fuara katılan veya ziyaret eden Türk firma temsilcilerimiz, yeni müşteriler ve tedarikçiler bularak fuardan oldukça memnun döndüler. Kendilerine başarılarının devamını diliyoruz. Fuarda ilgimi çeken bir konu, plastik ve kauçuk ile ilgili çalışan yerel araştırma kurumlarına ve üniversitelere çok geniş yer verilmesi oldu. Hem gençlerin sektöre ilgisini çekmek hem de sektörü onlarla ile tanıştırmak için oldukça başarılı bir uygulama olduğunu düşündüğüm bu çalışmanın ülkemizde de uygulamasının yaygınlaşmasını umut ediyorum. Geçen sayıda size İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçılar Birliği bünyesinde Plastik Tanıtım Grubu’nun kurulduğu müjdesini vermiştim. Bu sayıda da maalesef daha hiçbir faaliyet yapamadan kapatıldığını duyurmaktan büyük üzüntü duyuyorum. Ekonomi Bakanlığımızın tanıtım gruplarının yapısını ve faaliyet şekillerini yeniden düzenleyerek tek bir çatı altında toplama projesi sebebiyle bütün tanıtım grupları kapatılarak Türkiye Tanıtım Grubu adı altında yeni bir düzenlemeye gidiliyor. İçinden geçtiğimiz zor dönemde, ihracatın ülke ekonomisi için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görüyoruz. Bu sebeple, ihracatımızın gerek katma değer gerekse toplam değer olarak gelişmesine yönelik çalışmalara mutlak olarak ihtiyacımız var. 2017 yılının tüm sektör mensuplarımıza sağlık, huzur ve büyüme getirmesi dileklerimle.
3
PLASFEDDERGİ
YAYIN KURULU BAŞKANI’NDAN
PLASFEDDERGİ’den merhabalar Selçuk Gülsün
PLASFEDDERGİ Yayın Kurulu Başkanı PAGDER Plastik Sanayicileri Derneği Başkan V.
PLASFEDDERGİ’den herkese merhabalar,
2016 yılının son günlerine gelmiş bulunuyoruz. Bir yılı daha tamamlarken ülkemiz ve tabii ki sektörümüz için de kolay olmayan bir yılı geride bıraktığımızı söyleyebiliriz. Siyasi ve ekonomik bir çok gelişmeyi geride bırakıyorken global piyasalarda yaşanan ekonomik durgunluk ve artan riskler nedeniyle; başta döviz kurlarında olmak üzere ekonomik bir çok göstergede bozulma gözlenmekte. Bu durum ülkemiz sanayisi için daha çok risk anlamına gelmesinin yanında yatırım ikliminin zorluğu da söz konusu olmaktadır. Umudumuzu yitirmeden bu zor günleri geride bırakacağımıza inanarak yola devam etmekteyiz.
Bu sıkıntılı günlerde plastik sektörü için önemli bir buluşma etkinliği yaklaşmakta. 07-10 Aralık 2016 tarihlerinde TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan Plast Eurasia Fuarı’nda bir araya geleceğiz. Umarım ki etkinlik ülkemiz ve bu etkinliğe ilgi duyan yabancı misafirlerimiz için verimli ve başarılı geçer.
PLASFEDDERGİ’nin bu sayısında GÜNDEM; sektörümüzün ihracat potansiyeli olacak. 2016 yılı tahmini ihracat 143 milyar Dolar seviyesinde. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ihracatta yaklaşık yüzde 1 daralma ile yılı tamamlayacağımız görünüyor. 2017 yılı için ihracatı geliştirmek adına ciddi yapısal düzenlemeler devreye alınıyor. Bunların büyük kısmı KOBİ’leri ilgilendirmekte. Hedef ülke stratejisinin yanında kısa vadede etkili olacak navlun ve pasaport desteği, bunun yanında Eximbank kaynaklarının arttırılması sektörün büyük bir kısmının KOBİ’lerden oluştuğu plastik ihracatına ivme kazandırmasını umuyoruz.
Bu vesileyle tüm okuyucularımıza umutların yeşerdiği güzel bir yeni yıl diliyorum.
Saygılarımla.
4
PLASFEDDERGİ
İÇİNDEKİLER
58
Yeni teşvik araçları uygulamaya alındı
İhracat için seferberlik PLASFEDDERGİ
14
Plastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi e-dergi; www.plasfeddergi.net • PLASFED Adına İmtiyaz Sahibi Selçuk Aksoy
24
• Yayın Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün - Tisan Mühendislik Plastikleri
• Yayın Kurulu Burç Angan - Hür-mak Plastik Makina Ünal Aykun - Semi Elektronik Selahattin Yılmaz - Erka Ambalaj Hüseyin Semerci - Şenmak Makina Reha Gür - Eurotec Ahmet Yalçınkaya – Yalçınkaya Plastik Yakup Ülçer - Ravago Group Murat Cansever - Eurotec Mehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik Üniversitesi Mehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Nevzat Artık – Ankara Üniversitesi Nurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi Ali İbrahim Aydın - Proses Denetim Güralp Özkoç - Kocaeli Üniversitesi Tuncer Yalçınyuva - İstanbul Üniversitesi Ruhi Gürdal - Özyeğin Üniversitesi
Pano: K Fuarı’nda bir kez daha Türkiye rüzgarı esti
Pano:
44
46
PAGDER sanayicileri 2017’de bölgenin en önemli fuarlarına taşıyor
• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Selçuk Mutlu • Editör Mehmet Pala
Pano:
BASF, Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanyasının istikrarlı destekçilerinden oldu
• Yayın Sorumlusu Erol Türker Selin Portakal • Grafik Tasarım Burak Çetiner – Pusula Basım Tel: 90 212 671 8303
68
• Reklam Koordinatörü Merve Çuhadaroğlu • İletişim İstanbul Ticaret Sarayı, No:333 Giyimkent – İSTANBUL Tel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593 www.plasfed.org.tr plasfed@plasfed.org.tr • Baskı Fabrika Basım ve Tic. Ltd. Şti www.fabrikabasim.com Tel: 0212 294 38 00
Atlas:
Vietnam: sosyalist düzenden serbest ticarete
Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır. Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafiklerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
6
Pano:
11. Beş Yıllık Kalkınma Planı yanında 20 yıllık plan da hazırlanıyor
64 Söyleşi:
Chemorbis Türkiye Genel Müdürü Alp Özdenler:
Plastik sektörü için riskler var
PLASFEDDERGİ
28-56
PlaSTK: Derneklerden Mesajlar
26 Pano: İKMİB dezavantajlı kişiler için kimya sektörünün kapılarını açıyor
38 Pano :
Türkiye’nin prestij altyapı projelerinde yerli firma imzası
74 Görüş:
YMM Ali İbrahim Aydın Avans kâr dağıtımı ve vergilendirilmesi
8
10
Pano : PLASFED 5 Yaşında: Güçbirliği için yeni örgütlenme modeli başarısını ispatladı
Pano : Eğitime sanayiciden tek kalemde 600 bin TL
34 Pano :
MOBSAD
Başkan
40
Vekili
Pano:
İKMİB VE İDDMİB’den tasarımcılara destek
Yanıkçıoğlu:
“2023 Yılında ilk 5 mobilya ülkesinden biri olacağız”
32
20
Pano:
Pano :
Ser Rezistans’tan enerji tasarrufu sağlayan tasarım
Plastikler, çevreye muadil malzemelerden 3,8 kat daha az etki eder
88
76
Breaking News: News In English
100
Endüstriden:
From the Industry (Eng):
Selçuk Mutlu Sektör değerlendirmesi:
The plastics and rubber industrial turnover index rose 6.4 % as based on those indicators for 9 months
Ciro endeksi %6,4 arttı
7
PANO
PLASFEDDERGİ
PLASFED 5 Yaşında:
Güçbirliği için yeni örgütlenme modeli başarısını ispatladı
Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED 2011’de başladığı sektör savunuculuğunda beş yaşına bastı. PLASFED’in kuruluşuyla birlikte yayın hayatına başlayan PLASFEDDERGİ’de 5. yılında 16. sayısına ulaştı. PLASFED kuruluş aşamasında başladığı, özgün yerel örgütlenmeye de öncelik veren yapısıyla yeni örgütlenmelerin önünü açtı. Sektör savunuculuğu yolculuğunda gücünü ispatladı. Daha ötesi, çok sayıda alt sektör derneğiyle temsil edilen sektörlere de örnek oldu ve yeni federasyonların
kurulmasına
öncü oldu. PLASFED, TOBB bünyesinde Plastik Sektör Meclisi kuruluşuna öncülük etti. PLASFED’in 5. kuruluş yıldönümüne yönelik değerlendirme yapan Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, “Gururla kutluyoruz” dedi. Aksoy şunları kaydetti:
“PLASFED’in beşinci yaşını gururla kut-
sloganıyla bu deneyimin yeni bir aşaması oldu.
larken üye derneklerimize ve onların üye
PLASFED kuruluşunda yeni ve özgün bir ör-
kurumlarına bugüne kadar gösterdikleri tüm
gütlenmenin de önderliğini üstlendi. Plastik
destekler için bir kez daha teşekkürü bir borç
sanayicilerinin kendi bölgesel ya da il bazında
biliyorum. Beş adet kurucu derneğimiz ile bü-
sektörün bütün bileşenlerini içeren dernekler
yük çabalar harcayarak yola çıktığımız PLAS-
kurulmasını teşvik etti.
FED, bugün 8 üye dernek ve bin beş yüzü aşan üye kuruluş ile yoluna devam ediyor. Sektör
PLASFED sektörün bileşenlerini tama-
sorunlarına ciddi, ilkeli ve tarafsız yaklaşım
men kavrayacak şekilde, “sektör savunuculu-
göstererek ülkemizin ve bu sektörün geleceği
ğu” olan örgütlenmesini “Birlikte ve Daha Güç-
için çalışıyoruz.”
lü” sloganının gereği olarak yürüttü.
-PLASFED sektörel güçbirliğine öncülük etti
-Sivil toplum çağdaş demokrasinin ayrılmaz parçası
Plastik sanayicileri sektörel sivil toplum
Gelişmiş
demokrasilerde
Non-
örgütlenmesinin öncülerinden biri. Plastik Sa-
Governmental Organizations (NGO’s) hükü-
nayicileri Derneği 1969 yılında kuruldu. 2011
met (yönetim) dışı kuruluşlar terimi Türkçe’ye
yılında ise PLASFED, “Birlikte ve Daha Güçlü”
“Sivil Toplum Örgütleri” olarak çevrildi. Temel
8
PANO
PLASFEDDERGİ
nitelikleri, bağımsız, kendi yönetim organlarını kendisi seçen, katılımı gönüllülük esasına dayalı olan bu yapılar, sendikalardan derneklere kadar geniş bir çeşitliliğe sahip. Üstelik etkinlikleri daha da artıyor. Örneğin Avrupa Birliği bütün politikalarının tasarım aşamasında ilgili alandaki sivil toplum örgütlerinin katılımını şart koşuyor. Türkiye de özellikle planlı kalkınma dönemlerinde sektörel çalışma gruplarıyla uzun zamandır bu yapılanmaya aşina. Buna ilave olarak iş dünyası üst örgütlerinin katıldığı devlet politikası oluşturma mekanizmaları da son 20 yılda karar süreçlerine aktif ve resmi olarak katılıyor. PLASFED kuruluşunun 5. yılında bu karar süreçlerine katılımda ve sektör savunuculuğunda doğru model olduğunu ispatladı. PLASFED fikri, sektöre yönelik negatif algı ve uygulamaların yoğunlaştığı bir ortamda, sektör savunuculuğu ihtiyacının yükseldiği
• Devletin ilgili kurumlarına, bu sorunların çözümüne yönelik tedbirler almasına yardımcı olmak,
• Sektörün ülke ekonomisindeki önemini duyurmak ve sıkıntılarının çözülmesinde gö-
• Üyeleri için rekabet, büyüme ve verimli-
rev almak,
lik için en iyi koşulları yaratmaya yönelik çalışmalar yapmak,
• Kamu ve toplum temsilcileri ile işbirliği yaparak doğru ve bilimsel bilgilere dayanan
anlarda doğdu. Bu ihtiyaç hala devam ediyor.
• Üretim süreçlerinin ve ürünlerin sağlık,
Yapısal sorunlara yönelik olarak da karar sü-
güvenlik ve çevre açısından yüksek talepleri
reçleri ile etkileşim ihtiyacı da varlığını sürdü-
yerine getirmek,
rüyor.
hukuk gibi konularda bilgilendirmek,
politikalar oluşturulmasını sağlamak, • Plastiklerin sürdürülebilir kalkınma, yenilikçilik ve yaşam kalitesine yaptıkları katkıları
• Sektörün gelişimi için gerekli tüm etkin-
duyurmak,
likleri yapmak,
• Toplumu eğiterek sektör hakkında
PLASFED ve plastik sektörü, gelecek dö-
• Sektörü mevzuat, teknoloji, vergi, is-
nemde ağırlıklı olarak yüksek katma değerli
tihdam, personel, iş sağlığı ve güvenliği, ticari
farkındalık yaratmak ve plastikler hakkındaki yanlış bilgileri düzeltmek.
ürünlere geçiş ve bu süreci tetikleyecek ARGE, tasarım, inovasyon çalışmalarını ön plana aldı. Yapısal sorunlardan hammadde ithalat bağımlılığı, nitelikli personel, finansmana erişim de PLASFED’in çalışma öncelikleri olarak seçildi. PLASFED’in çalışma öncelikleri şöyle: • Sektörün sorunlarının çözümüne yönelik projeler geliştirmek, • Plastik ve plastikle ilgili sektörel sivil
PLASFED’in kuruluş dilekçesinde imzası bulunanlar Hüseyin Semerci, Selçuk Aksoy, Mevlüt Çetinkaya, Erol Paksu, Şener Gencer, Fatih Keçeci, İlker Biliktü, Sabahattin Gaga, Hakan Hoşgör, Yusuf Özkan, Hüseyin Yücel, Yunus Tarla, Necmi Atalay, Mehmet Gül, Ayhan Aykan’dan oluştu. Federasyonu oluşturan denekler ise PAGDER, EGEPLASDER, BURPAS, KAYPİDER ve APSD olarak kayda geçti. Kurucu yönetim kurulu ise Hüseyin Semerci, Selçuk Aksoy, Mevlüt Çetinkaya, İlker Biliktü, Sabahattin Gaga, Hakan Hoşgör, Hüseyin Yücel, Erol Paksu, Şener Gencer, Fatih Keçeci isimlerinden oluştu. PLASFED’in mevcut Yönetim Kurulu Üyeleri ise şöyle:
toplum örgütleri arasında işbirliği ve güç birliği
Başkan Selçuk AKSOY, Başkan Yardımcısı Hüseyin SEMERCİ, BaşkanYardımcısı Erol
kurarak, geliştirilen projeleri ilgili platformlara
PAKSU, Muhasip Üye Reha GÜR, Üyeler İlker BİLİKTÜ, Mehmet GÜL, Selahattin ONATÇA,
taşımak,
Ahmet YALÇINKAYA, Nurhan KAYA, Ayhan ÇATALKAYA
PLASFED üyesi dernekler
• APSD Ankara Plastik Sanayicileri Derneği (Kurucu üye)
• PAGDER – Plastik Sanayicileri Derneği (Kurucu üye)
YKB: Yunus KARAKAŞ
YKB: Reha GÜR
• BURPAS Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği (Kurucu üye)
• ÇUKUROVA PLASDER- Çukurova Plastik Sanayicileri Derneği
YKB: İlker BİLİKTÜ
YKB: Selahattin ONATÇA
• EGEPLASDER – Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği (Kurucu üye)
• KAUÇUK Derneği
YKB: Erol PAKSU
YKB: Nurhan KAYA
• KAYPİDER-Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği (Kurucu üye)
• KSD – Kompozit Sanayicileri Derneği
YKB: Yusuf ÖZKAN
YKB: Şekib AVDAGİÇ 9
PLASFEDDERGİ
PANO
Okul-Sanayi İşbirliği İstanbul Modeli’ne dev bağış
Eğitime sanayiciden tek kalemde 600 bin TL Sanayi ile eğitim arasındaki boşluğu kapatmayı amaçlayan projeler kapsamında, eğitim altyapısının güçlendirilmesine yönelik girişimler devam ediyor. PAGDER bünyesinde faaliyetlerini sürdüren plastik sanayicileri bu yaklaşım kapsamında, İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin Plastik Teknolojisi Bölümü’ne tek kalemde 600 bin TL değerinde katkı verdiler. PAGDER Okul Sanayi İşbirliği/İstanbul Modeli adı altında pilot uygulamasına başlanan girişimin en güçlü destekçilerinden biri oldu. İmzalanan protokolün ardından ikinci dev makine-ekipman bağışı gerçekleşti. PAGDER Başkanı Reha Gür, “Sektörümüzde nitelikli, donanımlı iş gücüne ve kapsamlı mesleki eğitimlere büyük ihtiyaç var. Ama bu donanımı sağlayacak olan ileri teknoloji taşıyan plastik işleme makinelerinin, ekipmanların olduğu plastik teknolojisi atölyeleri ne yazık ki çok az; çok eski makinelerle, ekipmanlarla da bu verimliliği sağlamak, Sanayi 4.0 devriminin konuşulduğu bu dönemi öğrencilerimizin bu eski makinelerle gördükleri eğitimle
PAGDER, eğitim-sanayi işbirliği kapsa-
Türkiye bu alandaki boşluğu gidermek
mında geliştirilen projelerden Okul-Sanayi İş-
amacıyla uzun süredir çalışmalar yapılıyor. Bu
birliği/İstanbul Modeli’nin en önemli sahipleni-
çalışmaların en önemli talep noktası ve aynı
cisi oldu. İmzalanan protokolün ardından ikinci
zamanda destekleyicisi olanlar ise sanayiciler,
büyük makine-ekipman bağışı, plastik sanayi-
iş insanları. Plastik sanayicileri de bu eksikliği
cilerinin desteğiyle gerçekleşti. Tek kalemde
görenler içinde en önde gelen gruplardan biri.
600 bin TL tutarında plastik işleme makinesi
Plastik sanayicileri uzun süredir mesleki eği-
ve ekipmanları bağışlandı.
time katkı veriyor ve okul inşa ediyor. Lise ve ön lisans seviyesindeki öğretim kurumlarına
Gerçek iş ortamı ile eğitim arasında bir
bağışlarda bulunuyor.
boşluk olduğu ve bu nedenle eğitimden gelen gençlerin iş hayatına, üretime tam uyumla
Bu alanda ortaya konulan projelerden
başlayamadığı uzun süredir bilinen bir olgu.
biri de Okul-Sanayi İşbirliği/İstanbul Yaklaşı-
Plastik sanayi dâhil bütün sektörlerde ben-
mı. İstanbul bu proje kapsamında pilot il ola-
zer sorun yaşanıyor. Üstelik, imalatta çalışan
rak seçildi. PAGDER projenin ilk aşamasından
gençler açısından bu durum ihtiyaç duyulan
itibaren sahiplenen kurumlardan biri oldu.
niteliklere sahip olunmadan işbaşı yapılması,
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İstanbul
dolayısıyla verimlilik sorunlarına yol açıyor.
Sanayi Odası ile birlikte çalışmalar yapıldı. İm-
Gençlerin mesleki eğitim kurumlarına yönlen-
zalanan protokol sonrasında da İnönü Mesleki
dirilmesinde de güçlükler yaşanıyor.
ve Teknik Anadolu Lisesi’nin Plastik Teknolojisi Bölümü’nün alt yapısını güçlendirdi.
yakalaması mümkün değil” dedi. 10
PLASFEDDERGÄ°
11
PLASFEDDERGİ
PANO
-İkinci bağış tek kalemde 600 bin TL İlk bağışın ardından plastik sanayicileri yapılan çalışmalar doğrultusunda ihtiyaç duyulan makine ve teçhizatı belirleyerek, aynı okula tek kalemde 600 bin TL tutarında plastik işleme makine-teçhizat bağışını gerçekleştirdi. Makine ve teçhizat, sektörün önde gelenleri, sanayi bakanlığı ve milli eğitim bakanlığının il protokolünün katıldığı bir törenle teslim edildi.
büyük ihtiyaç var. Ama bu donanımı sağlaya-
yın, size verilenin ötesine gitmeniz lazım. Sa-
cak olan ileri teknoloji taşıyan plastik işleme
dece siz öğrenciler değil, biz sanayiciler de her
makinelerinin, ekipmanların olduğu plastik
zaman böyle olmalıyız” dedi.
teknoloji atölyeleri ne yazık ki çok az; çok eski
-Sanayi 4.0 devriminin içinde yer almak için eğitime öncelik verilmeli! Törende konuşma yapan PAGDER Başkanı Reha Gür, Türkiye plastik sektörünün küresel rekabet ortamında rekabet gücünün devamlılığı ve artırılması ancak ileri teknoloji kullanımıyla, inovatif ürünlerle, verimlilikle mümkün olduğunu bu verimliliği sağlamanın ilk yolunun da eğitime öncelik vermekle mümkün olabileceğini söyledi. Projeye destek veren tüm kurum ve kuruluşlara teşekkürlerini sunan Reha Gür, konuşmasında şunları kaydetti: “Plastik sektöründe nitelikli, donanımlı elemanlara ve kapsamlı mesleki eğitimlere
makinelerle, ekipmanlarla da bu verimliliği
Bayrampaşa İlçesi Kaymakamı Osman As-
sağlamak, sanayi 4.0 devriminin konuşulduğu
lan Canbaba da yaptığı konuşmada “Bir ülkenin
bu dönemi öğrencilerimizin bu eski makine-
gelişmesinin olmazsa olmazı böyle projelerdir,
lerle gördükleri eğitimle yakalaması mümkün
sayılarının artması gerekiyor” dedi. Törende
değil. Bir araya gelerek bu sorunu çözmek için
konuşan İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu
attığımız bu adım çok önemli, sektörümüzle
Lisesi Müdürü Deniz Mutlu Güler, PAGDER ve
gurur duyuyorum. PAGDER olarak bu proje
İSO’ya teşekkür ederek, “Yaklaşık 5 bin öğrenci
gibi plastik teknolojileri atölyelerinin alt yapı-
ile 7 ayrı alanda eğitim veriyoruz. Okul-Sanayi
sını geliştirerek gençlerimizi nitelikli birer ele-
işbirliği/İstanbul Modeli projesi kapsamında
man olarak sektörümüze kazandırmak için her
okulumuza verilen bu destek öğrencilerimizin
desteği sağlayacağız.”
eğitimi açısından büyük önem taşıyor.” dedi. İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Serkan
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulle-
Gür de, tematik okullara destek verdiklerini,
ri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu
programlarına bu okulların desteklenmesinin
Başkanı Murat Akyüz de yaptığı konuşmada,
yer aldığı bilgisini paylaştı.
projenin mutluluk verici olduğunu vurgulayarak, “Bu büyük hedeflere ulaşmak için iyi teşkilatlanmış, vizyonu olan, yeterli mesleki donanıma sahip gençlere ihtiyaç var. Bu proje bu hedef için güzel bir başlangıç. Başta PAGDER olmak üzere tüm destek verenleri kutluyorum, teşekkür ediyorum” dedi. İSO Başkan Yardımcısı Adnan Dalgakıran da projeye destek veren ilk sivil toplum örgütü olan ve projede öncülüğü üstlenen PAGDER’e ve tüm destekçilere teşekkür etti ve gençlere seslenerek, “Ülkemizde çalışkan, yaptığı işi en iyi şekilde yapmaya çalışan insanlara ihtiyaç var. Her zaman araştırın, bilgi sahibi olun, sorgula-
12
İnönü Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Plastik Teknolojisi Bölümü’nün plastik işleme makinesi, ekipman ve alt yapı eksikliklerinin giderilmesine katkıda bulunan firmalar: Der-San Makine Güven-El Plastik Hürmak Makine Koçak Speedol Madeni Yağları Kurultay Makine Medel Elektronik Nural Pano Nüve Plastik Ser Rezistans Star Kromaj Şenmak Makina Tisan Mühendislik Plastikleri TSP Makine
PLASFEDDERGİ
PANO
İKMİB ve PAGDER K Fuarı’na milli katılımı başarıyla organize etti
K Fuarı’nda bir kez daha Türkiye rüzgarı esti Dünyanın plastik sektörünün en büyük fuarı olan K Uluslararası Plastik ve Kauçuk Fuarı tamamlandı. İKMİB ve PAGDER’in milli katılım organizasyonu, bireysel ve UR-GE programları kapsamında 131 firma ürünlerini sergiledi. Fuarın ardından bir değerlendirme yapan PAGDER Başkanı Reha Gür, “Dünyada hızla büyüyen Türk plastik sektörü, fuarda son teknolojik gelişmeleri de yakından izleme imkânı yakaladı” dedi. Fuarda, İngilizce PLASFEDDERGİ özel içeriğiyle Türkiye plastik sektörünün tanıtımına katkı verdi.
lararası alanda ticari ilişkileri ve işbirliklerini
dünyadaki rakiplerinin hangi noktada olduk-
geliştirmek açısından büyük önem taşıyor. Bir
larını görmeleri açısından çok iyi bir fırsat su-
yandan firmalarımızın kendilerini tanıtmasına
nuyor. Özellikle bu sektörde büyümek isteyen
olanak sağlarken diğer yandan iş bağlantıları
küçük ölçekli şirketler için büyük önem taşıyor.
ve dostluklar kurulmasına da aracılık ediyor.
Plastik sektörünün kimyadaki gelişimi son de-
Dünyanın plastik ve kauçuk sektöründe,
Dünyada hızla büyüyen Türk plastik sektörü,
rece dikkat çekici ve dünyanın bu alandaki en
hammadde, ürün ve makinelerinde en büyük
fuarda son teknolojik gelişmeleri de yakından
büyük etkinliği olan K Fuarı da plastik ihracatı-
buluşması olan K Uluslararası Plastik ve Ka-
izleme imkânı yakaladı” dedi.
na pozitif etki edecek önemli bir organizasyon
uçuk Fuarı 20. kez Dusseldorf’ta düzenlendi.
niteliğinde. İKMİB olarak şimdiye kadar olduğu
Türkiye’den 131 şirket ürün ve hizmetlerini
K fuarının, dış ticaret açısından büyük
gibi plastik sektörümüzün ihracatını artırması
dünyaya sundu. Avrupa’nın ikinci büyük üre-
önem taşıdığını hatırlatan Gür, “Plastikte ih-
ve 2023 hedeflerine ulaşması için yurtdışında
ticisi konumundaki Türk imalatçılar, fuarın
racat yaptığımız ülkelerde yaşanan sorunlar
aktif tanıtıma devam edeceğiz. Türkiye plas-
başarılı ve özellikle yeni eğilimleri gözleme
nedeniyle kayıplar yaşıyoruz. Kısa vadeli çö-
tikte önemli bir üretim ve ihracat üssü konu-
açısından verimli olduğunu belirttiler. Fuarın
zümler ile bir yere ulaşmamız zor. Sektörü
munda bulunuyor. Bu gücü yurtdışı tanıtım
61 ülkeden 3 bin 285 katılımcı şirketle ger-
gelecekte görmek istediğimiz yeri iyi çizme-
etkinlikleri ile pekiştirmemiz, kendimizi daha
çekleştirildiği açıklandı. Fuarda, inovasyon,
miz ve doğru hedefler koymamız gerekiyor.
iyi anlatmamız lazım” diye konuştu.
enerji, kaynak ve hamadde verimliliği ile inşaat
Plastiğin farklı ürün grupları olmasına rağmen
sektörüne yönelik yeni ürünler dikkat çekti.
bütüncül bir yaklaşımla yapılan tanıtım faa-
Fuarın odak noktalarından biri de Sanayi 4.0
liyetlerinin sektöre kat kat geri döneceğine
kavramı oldu.
inanıyoruz” dedi.
-131 firma katıldı K 2016’ya İKMİB ve PAGDER organizasyonuyla 25 firma Türk pavyonunda, 20 firma Gaziantep Sanayi Odası UR-GE projesi kapsa-
Fuarın ardından bir değerlendirme yapan
İKMİB Başkanı Murat Akyüz de değerlen-
mında olmak üzere toplam 45 firma yer aldı.
PAGDER Başkanı Reha Gür, İKMİB ile birlikte
dirmesinde, plastik sektörünün Türkiye eko-
Türkiye’den 86 firma da bireysel katılım ger-
başarılı bir organizasyon gerçekleştirildiğini
nomisi için kritik bir önem taşıdığını hatırlata-
çekleştirdi.
vurgulayarak, “K Fuarı, köklü yapısıyla ulus-
rak, “K Fuarı sektör firmalarımızın Türkiye ve
14
PLASFEDDERGÄ°
15
PLASFEDDERGİ
PANO
PLASFED yayın organı PLASFEDDERGİ fuar için özel oluşturulan içeriğiyle İngilizce
Kaya gazı etkisini göstermeye başladı
olarak “PLASFEDMAG” ismiyle fuarda dağıtıldı.
K Fuarı kapsamında yapılan sunumlarda, kaya gazının etkisinin plastik sektöründe
-Fuardan izlenimler
görülmeye başlandığı belirtildi. Karbon salımını azaltma, tasarruf, enerjide dışa bağımlılığı azaltma gibi gerekçelerle kaya gazı sektörde ağırlığını artırıyor. Bunda, petrol tüketimindeki azalmaya bağlı rafineri kapanmaları da etkili olmaya başladı. Körfez ülkelerinin Asya ve
Avrupa Plastik Üreticileri Birliği PlasticsE-
Amerika’ya yönelik petrokimya yatırımları üzerine Avrupalı üreticiler poliolefinde dışa bağım-
urope, yayınladığı son verilerde, 2015 yılında
lı olmaya başladı. ABD’nin kaya gazıyla düşük maliyetli hammadde temin etmeye başlaması
global plastik üretiminin 322 milyon tona eriş-
ve yapılan yatırımların peş peşe üretime geçmesi bu alanda etkisini göstermeye başladı.
tiği tahminini yaptı. Bunun 270 milyon tonu plastik mamul üretiminde, 50 milyon ton ise yapıştırıcı, boya ve vernik üretimi için kullanıl-
Avrupa geri dönüşüme ağırlık veriyor
dı. Uluslararası Lastik Çalışma Grubu (IRSG)’na göre ise aynı dönemde 29 milyon ton kauçuk üretildi. 2015 yılında dünyada bir önceki yıla göre 1,4 milyar Euro artışla 33,9 milyar Euro değerinde plastik ve kauçuk işleme makinesi üretildi.
-Plastik ve kauçuk sektörü dünya genelinde gelişme potansiyelini koruyor
Plastik sektöründe hammadde sorunları nedeniyle geri dönüşümün Avrupa için öneminin arttığı belirtildi. Katı çevre mevzuatı, toplumda ve kamuda çevre duyarlılığının artması atık toplama konusunda etkisini gösterdi. AB 28+İsviçre ve Norveç’te plastiklerin yeniden değerlendirilme oranı 2014 sonunda yüzde 69’a ulaşarak, 2011 yılına kıyasla 10 puan, 2006 yılına kıyasla da 21 puan yükseldi. Plastik atıkların depolanmasının yasak olduğu ülkelerde yeniden değerlendirme yüzde 96’lara kadar çıktı. Geri kazanılan plastik atıklar yüzde 39 ile enerji üretiminde, yüzde 30’u yeniden üretilmede, yüzde 31’i de özel atık depolamalarında kullanıldı.
Fuar kapsamında yayınlanan verilere göre dünya plastik ve kauçuk sektörünün
Yenilikçi uygulamalar dikkat çekti
1950-2015 arasında yıllık ortalama yüzde 8,5 büyümeyi yakaladığı belirtildi. 2000 yılından bu yana büyüme hızında küresel şoklar nedeniyle yavaşlama görülse de etki sınırlı oldu ve ortalama yüzde 5 büyüme yakalandı. Sektörün son dönemde, başta otomotiv ve havacılık ile tıp alanında geliştiği, altyapı ve üst yapı inşaat, elektrik ve gaz dağıtımı, izolasyon gibi alanlarda ağırlığının giderek arttığı
K fuarı kapsamında yapılan etkinliklerle yenilikçi uygulamalara dikkat çekildi. 3 boyutlu yazıcılar alanındaki teknolojik gelişmeler ve bunun sektöre etkisinin gelecekte daha da artacağı ortak görüş olarak ortaya çıktı. Fuarda yapılan etkinliklerde ön plana çıkan unsurlar şöyle: Talebe göre hazırlanan ve doğrudan uygulanabilen hammaddeler: Yeni polimerler sektöre girmedi ama mevcut polimerlerin katkılar, etken maddeler ile talebe göre şekillendirilmesi-işlevler eklenmesi önem kazandı. İletkenliği ayarlanabilir, yalıtım özelliği olan, içten yanmalı motorlarda ısı dayanımı yüksek ürünler, kompozit ürünler gibi çok farklı hammadde talebi olan imalatçılara uygulamaya hazır hammeddeler sunmanın önemi artıyor.
belirtildi. Tıp ve otomotiv için vazgeçilmez hale geldiğinin altı çizildi. Üretimde, Çin ve Güneydoğu Asya ülkelerinin etkisi devam ettiği ve Asya-Pasifik bölgesi en hızlı büyüyen bölge oldu. Dünya üretiminin yüzde 49’u, Asya ülkelerinde gerçekleşiyor. Tek başına Çin’in payı yüzde 28
Daha yüksek kaynak verimliliği: Hammeddenin önemi artıyor. Bunun verimli ve maliyet etkinliği sağlayacak yöntemlerle üretime dönüştürülmesi gerekiyor. Plastik üretim makineleri başta enerji olmak üzere verimliliğe her zaman odaklı ama kaynak verimliliğinin ağırlığı da artıyor. Üretimde sıfır hata en önemli konu olmaya devam ediyor: Sıfır hata ve kaynak verimliliğiyle birlikte imalatçıların verimlilik ve karlılığı artabiliyor. Bunun için üretim aşamasındaki olası hataların başlangıçta tespit edilmesine yönelik sistemlerin önemi artıyor.
olarak gerçekleşti. Çin, plastik makinelerinde de yüzde 33 pay alıyor. Avrupa Plastik ve Kauçuk İşleme Makineleri Birliği Avrupalı üreticilerin payı yüzde 42 seviyesinde oluştu. Avrupa’nın plastik tüketimindeki alt sektörler, yüzde 39,5 ile ambalaj, yüzde 20,1 ile inşaatyüzde 8,6 ile otomotiv, yüzde 5,7 ile
Hafif yapılar: Plastiğin en önemli avantajlarından biri olan ve kullanıldığı bütün ürünlere hafiflik katması önemini koruyan bir unsur. Plastik ürünlerin hafifletilmesine yönelik her türlü çaba önemli görülüyor. Metal-plastik hibrit yapılar, elyaf ve matrisli plastikler dikkat çekiyor. Sanayi 4.0: Üretim süreçlerinin ve üretilen ürünlerin (sistem niteliği de bulunan) akıllanması, birbiriyle internet üzerinden iletişim kurabilmesi; dolayısıyla toplam verimliliğin her alanda artması ile insan unsurunun etkisinin azalması olarak tanımlanabilecek Sanayi 4.0 olgusu plastik sektörünü yakından etkiliyor.
elektrik ve elektronik sanayi, yüzde 3,4 ile
Az miktarda plastik ürün talebini karşılayabilmek: Farklı siparişleri karşılayabilme, ürün
tarım, yüzde 22,7 ile mobilya, tıp, ev aletleri,
çeşitliliği sağlama, stok düzeyini azaltma gibi etkileri de bulunan az miktarlı ürün taleplerini
oyuncak, spor ve hobi ürünleri gibi – diğer sek-
karşılama yeteneğinin önemi artıyor. Buna ilişkin talepleri karşılayabilmeye yönelik makine-
törleri oldu.
teçhizat ve üretim yönetim süreçlerine ilişkin yetenekler kazanmanın önemi yükseliyor.
16
PLASFEDDERGÄ°
17
PLASFEDDERGİ
PANO
Kauçuk sektörü 9. kez fuarda buluştu
Kauçuk Derneği Başkanı Kaya:
Büyümemiz sürecek Kauçuk Derneği ve TÜYAP işbirliğiyle düzenlenen 9. Kauçuk Endüstrisi Fuarı ve 3. Ulusal Kauçuk Kongresi gerçekleştirildi. 2427 Kasım günleri arasında TÜYAP İstanbul Fuar ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilen etkinlik başarıyla tamamlandı. Fuarın açılış konuşmasını yapan Nurhan Kaya, Türk kauçuk sektörünün her geçen gün büyüdüğünü, fuarın da bunun göstergesi olduğunu belirtti.
Kauçuk Derneği ve TÜYAP, 9. Kauçuk En-
Yine bu dönemde Türkiyenin ihraç ürünleri
leri sanayi öncü niteliğinde olan ileri teknoloji
düstrisi Fuarı ve fuar kapsamında düzenlenen
arasında 35. sıradan 13. sıraya kadar çıkmayı
ürünlerine sağladığı girdilerle ve tüketim mal-
3. Ulusal Kauçuk Kongresini başarıyla tamam-
başarmış bulunmaktayız. Sektörümüzün ham-
larıyla ekonomik büyümeye önemli katkılarda
ladı. Fuar ve Kongre TÜYAP’ta 24-27 Kasım
maddede yüzde 99 dışa bağımlı olduğu gerçe-
bulunmaktadır” dedi. Kaya, Kauçuk Enstitüsü
günleri arasında icra edildi.
ği de göz önüne alındığında sektörün göster-
kurmak için başlattıkları projenin de ilerlediği-
diği başarının insan üstü olduğunu söylemek
ni açıkladı. Kongre kapsamında 20 sözlü ve 9
isabetli olacaktır” dedi.
adet de poster olmak üzere 29 bildiri sunuldu.
Fuarın açılış töreninde konuşan Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya, 150-200 met-
-Fuar başarıyla tamamlandı
rekarelik sergilerden bugün 10 bin metreka-
Türk kauçuk ürün imalatçılarının AB, Ku-
reye ulaşan bir alanda fuara ulaştıklarını hatır-
zey ve Güney Amerika, Afrika’ya hızlı bir ih-
latarak, Türk kauçuk sektörünün gelişmesine
racat artışı sağladığını belirten Kaya, bunun
paralel olarak fuarın da büyüdüğünü vurgu-
daha da artırılması için çalıştıklarını anlattı.
Bakanlığı’nın ve Kauçuk Derneğinin de ça-
ladı. Türkiye kimya sanayinin yıllık yaklaşık 18
Hammaddede ithalat bağımlılığının Türkiye’yi
lışmalarıyla yurt dışından alım heyetleri ile
milyar dolar ihracat ile ikinci büyük ihracatçı
bu tür ürün üretenler için iyi bir Pazar haline
Türkiye’nin ihracat yaptığı çok sayıda ülkeden
sektör olduğunu hatırlatan Kaya, kauçuğun da
getirdiğini kaydeden Kaya, kauçuk sektörü-
gelen ziyaretçileri ağırladı. Ekonomi Bakanlığı
kimya sektörü içinde 4. sırada olduğunu vur-
nün Türkiye’de 1.067 işletme ve 102 bin istih-
desteğiyle doğrudan alım heyetleri organizas-
guladı.
dama ulaştığını belirtti.
yonu da yapıldı. Sektörün 100’den fazla seçkin
Kauçuğun başta otomotiv olma üzere hemen her sanayi kolunda kullanıldığı, insanların
-Kongrede son gelişmeler paylaşıldı
günlük yaşamını bir parçası olduğunu belirten
Dokuzuncu
Kauçuk
Fuarı,
Ekonomi
firması fuara katıldı. Fuarın onur ülkesi Hindistan oldu. Kauçuk ürün imalatçıları Hindistan’a hızlı bir ihracat artışı gerçekleştirmişti. Azerbaycan, Bosna Hersek, Bulgaristan, Cezayir,
Kaya, “Sektör olarak son 30 yılda büyük ilerle-
Fuara paralel etkinlik olarak düzenlenen
Gürcistan, Hırvatistan, Irak, İran, Kazakistan,
me kaydettik. 1970 yılında yaklaşık olarak 1,5
3. Ulusal Kauçuk Kongresi de tamamlandı.
Kosova, Lübnan, Makedonya, Mısır, Polonya,
milyon dolar ihracatımız 2014 yılında yaklaşık
Kongrenin açılışında bilim insanları ve dinle-
Romanya, Rusya Federasyonu, Sırbistan, Uk-
olarak 2,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.
yicilere seslenen Nurhan Kaya, “Kauçuk ürün-
rayna ve Ürdün’den alım heyetleri dikkat çekti.
18
Yaratıcılıkla verimliliği bulușturan kimya yaratıyoruz.
İnsanların çeșitli amaçları onları bazen doğayla karșı karșıya getirir. Bunun üstesinden birlikte gelebiliriz. Dünyamız ve insanlar için faydalı olacak çözümler üretiyoruz. Daha fazla insanın gelișen dünyadan yararlanması için BASF’de biz kimya yaratıyoruz.
www.wecreatechemistry.com
PANO
PLASFEDDERGİ
Plastikler, muadil malzemelere göre çevreye 3,8 kat daha az etki eder Birleşmiş Milletler Çevre Programı için Amerikan Kimya Konseyi desteğiyle hazırlanan raporda, nihai ürün olarak kullanıma sunulan herhangi bir üründe, plastik malzeme kullanmanın, muadil malzemelere kıyasla 3,8 kat daha az çevresel etki doğurduğu ortaya çıktı. Raporda, plastik endüstrisinin düşük çevresel maliyet avantajı göz önünde bulundurularak sektör karlılığının arttırılabileceğine dikkat çekiliyor.
Plastik malzemelerin muadillerine göre
gibi malzemeler kullanılarak elde edilen bir
nılan çevresel maliyet; sera gazı emisyonları,
çevreye daha az etki ettiği uzun süredir bi-
nihai ürün için kullanılan malzemenin toplamı,
hava-toprak-su kirliliği, su kıtlığı gibi değer
liniyor. Ne var ki
plastiğe yönelik negatif
aynı ürünü plastikten yapmanıza göre daha
zincirinin her aşamasında ortaya çıkabilecek
söylemler bu duruma yönelik bilimsel çalış-
fazla. Her bakımdan bu durum çevreye daha
çevresel etkilerin mali değeri olarak hesapla-
maları sıklıkla gölgeliyor. Birleşmiş Milletler
fazla yük getirmek anlamına geliyor. Çalışma-
nıyor. Plastiğin çevresel maliyeti olarak hesap-
Çevre Programı için Amerikan Kimya Konseyi
da bu da hesaplanmış. Örneğin ABD pazarı
lanan 139 milyar dolar, toplam plastik sektörü
(American Chemistry Council) desteği ile sür-
için plastik poşetlerin ortaya çıkardığı çevre
gelirlerinin yüzde 20’sini oluşturuyor. Rapor-
dürülebilirlik bağlamında verileri oluşturmak
maliyetinin toplamı 139 milyar dolar. Oysa bu
da, sıklıkla gündeme gelen endüstriye yönelik
amacıyla danışmanlık şirketi Trucost’a bir ça-
ambalajlar kağıt olsaydı ortaya çıkacak maliyet
çevre vergilerine ilişkin olarak, plastik sektörü-
lışma yaptırdı. Trucost, çalışmasını Temmuz
533 milyar dolar olacaktı. Trucost bu durumu
ne bu maliyetin eklenmesinin sektörün karlılı-
2016’da yayınladı. Buna göre, plastik malze-
bir su şişesi örneğiyle açıklıyor. Örneğin bir
ğını aşağıya çekeceği vurgusu da yapıldı.
melerle çalışmak, aynı ürünü muadil malzeme-
adet PET su şişesi ortalama 30 gram plas-
lerle üretmekten çok daha az çevre maliyeti
tikten imal edilebiliyor. Ancak aynı su şişesi
Plastik malzemelerin bu özellikleri dikka-
oluşturuyor.
cam olduğunda 141 gram malzeme kullan-
te alınarak, çevresel maliyetlerin sektörlere
mak gerekiyor. Bu tür karşılaştırmaya göre,
yansıtılmasında plastiklere özel bir avantaj
“Plastikler ve Sürdürülebilirlik: Sürdürü-
ABD pazarında bir yılda 84 milyon ton plastik
sağlanması talep edildi. Ayrıca, sektörde çev-
lebilir Gelişme için Çevresel Fayda, Maliyet ve
malzeme nihayi tüketim ürünleri ve ambalaj
re maliyetlerinin yüzde 60’ının üretim, yüzde
Fırsatların Değerlendirilmesi” (Plastics and
için kullanıldı. Cam veya diğer malzemelerden
50’sinin de taşıma sırasında ortaya çıktığı be-
Sustainability: A Valuation of Environmental
ambalaj üretilseydi kullanılacak malzemenin
lirtilerek, endüstriye bazı maliyet düşürücü
Benefits, Costs and Opportunities for Conti-
toplamı 324m milyon ton olacaktı.
yöntemler önerildi.
nuous Improvement) başlıklı çalışmada, nihai tüketim ürünleri ve ambalajlarda plastik kullanımı, alternatif bir malzeme kullanımına göre çevresel etkileri 3,8 kat azaltıyor.
Çevresel maliyet: Değer zincirinin tamamına bakılarak hesaplanıyor
Bu öneriler şöyle: • Küresel plastik endüstrisinde; rüzgâr, güneş ve hidroelektrik gibi düşük karbon salınımlı elektrik kaynaklarının kullanımı iki katına
Karşılaştırmalarda ana kriter olarak kulla-
Çalışmaya göre, cam, alüminyum, kâğıt 20
çıkartılırsa 7,6 milyar dolar veya yüzde 100
PANO
PLASFEDDERGİ
düşük karbon salımlı elektrik kaynakları kulla-
durumunda çevresel maliyetlerin tüm sektör-
nin çevresel izlerini azaltmakla kalmamaktadır.
nımına geçilirse 15,2 milyar dolara kadar çev-
lerde azalacağı düşünülse de aslında; mobilya,
Aynı zamanda daha hafif nihai tüketim ürün-
resel maliyetler azaltılabilir.
otomotiv, giyim ve aksesuar sektöründe 2’den
leri üretilmesi ile değer zincirinde bulunan
3 kata; soft içecekler ve dondurulmuş gıdalar,
lojistik ve atık yönetimi maliyetlerinin de azal-
• Yiyecek, içecek ve dondurulmuş gıda
elektronik ürünler, dayanıklı ve dayanıksız ev
tılıp çevresel maliyetlerde kazançlar elde edil-
ambalajlarında, %30 daha az plastik kullanımı
aletleri sektöründe ise bu oran 4,5 kata kadar
mesine olanak sağlamaktadır. Ayrıca, yenilikçi
gerektiren ancak daha etkili ambalaj tasarım-
artmaktadır. Çok fazla plastik kullanımı ge-
ambalaj tasarımlarının kullanılması hem gıda-
ları geliştirilirse 7,3 milyar dolara kadar çevre-
rektirmesi sebebiyle bu raporda modellenen
ların raf ömrünü uzatıp hem de daha etkili bir
sel maliyet tasarrufu yapılabilir.
oyuncak sektöründe ise plastiğin alternatifleri
koruma sağlamaktadır. Böylelikle gıda atığının
ile yer değiştirmesi halinde çevresel maliyet-
azaltılması ambalaj üretim maliyetine göre çok
ler 6,3 kat artmaktadır” denildi.
daha fazla çevresel fayda sağlayabilir. Benzer
• Plastik taşımacılığında kullanılan araç
şekilde, otomobillerde metal bileşenler yerine Raporda, sürdürülebilir bir plastik ekono-
özgün plastik bileşenlerin geliştirilmesi, aracın ömrü boyunca yakıt verimliliğini arttırarak
misi için tavsiyeler şöyle sıralandı: • Bu çalışma, plastiğin tüm maliyetlerini
önemli bir çevresel fayda sunacaktır.
hesaplama konusundaki araştırmaların yapılmasına ve incelenmesine açık bir şekilde odak-
• Gelişmekte olan ekonomilerde, yerel
lanıp; plastiklerin nihai tüketim ürünlerinde
yönetimlerin atık toplama hizmetlerinin ge-
nasıl daha sürdürülebilir olarak kullanılabilece-
nişletilmesi ve atık yönetimi uygulamalarının
ğini; alternatifleri ile çevresel performansının
geliştirilmesine yönelik yatırımlar yapılması
karşılaştırılarak ve plastik değer zincirinde net
okyanuslardaki plastik enkazının azaltılması
çevresel faydaların sağlanabileceği kilit nok-
için kritik bir öneme sahiptir. Küresel okyanus-
taların belirlenip olası stratejik müdahalelerin
lar üzerindeki plastik etkisi düşünüldüğünde,
incelenerek çalışmaların nasıl genişletilebileceğini ortaya koymaktadır. Trucost bu araştırmaya dayanarak, gelecekte sürdürülebilir plastik kullanımı için kilit noktaları belirleyip bir yol haritası oluşturmuştur.
ürünleri sektöründe ve diğer sektörlerde tefilolarının yakıt verimliliğini arttıracak tekno-
darik zinciri yönetimi uygulamalarıyla plastik
lojik değişiklikler uygulanarak %20’lik bir iyi-
kullanımının çevresel maliyetlerinde doğrudan
leştirme yapılması veya demiryolu taşımacılığı
veya dolaylı olarak önemli bir paya sahiptir.
gibi daha düşük karbon salınımına sebep ola-
Böylelikle, plastik tedarik zincirinin çevresel
cak yolların tercih edilmesi çevresel maliyetle-
performansında daha fazla gelişme sağlama-
ri 10,6 milyar dolar kadar düşürebilir. Önerilen
ya önderlik etmek için ideal bir konuma sahip
bu değişiklikler doğrudan plastik sektörünün
olduğu aşikârdır. Düşük karbon salımlı enerji
ğişikliklerin ve iyileştirmelerin kolaylaştırılarak daha verimli taşımacılığın ön planda tutulacağı tedarik politikaları belirlenmelidir. • Atık yönetimi ve geri kazanımın geliştirilmesini hedef alan bu çalışmada modellenen ek müdahaleler, çevresel maliyetleri 41 milyar dolar kadar düşürebilir veya plastiğin kullanıldığı tüketici ürünleri sektörünün toplam çevresel maliyetini %30 oranında azaltabilir.
-Plastikler çevre için avantajlıdır Plastik malzemelerin çevreye etkisinin muadil malzemelere göre daha düşük kaldığı belirtilen raporda, çok farklı kanallardan avantaj gözlendiği vurgulandı. Raporda, “Plastiklerin alternatif malzemelerle değiştirilmesi
temleri sebebiyle karaya oturan veya çökmüş plastiklerin okyanusa sızmasını engelleyecek sistemlerin kurulması ve bu tür atıklarda bulunan zararlı plastik katkılarının kullanımının azaltılmasına yönelik teşvikler yapılması olası
• Plastik imalat sanayi; nihai tüketici
kontrolü altında olmamakla birlikte, bu tür de-
yeterince iyi yönetilemeyen atık toplama sis-
kaynaklarının kullanılması ile lojistik filolarının yakıt verimliliğinde yapılacak iyileştirmeler, plastik imalat sanayinin çevresel maliyetlerini azaltmada önemli potansiyel fırsatları temsil etmektedir.
çevresel zararları azaltmak için etkili bir adım olacaktır. • Tüketiciler tarafından kullanılan plastik ürünlerin, geri dönüştürülerek tekrardan tüketici kullanımına sunulması enerji geri kazanımı ile çevresel maliyetler üzerinde önemli bir etki oluşturmaktadır. Bu tür müdahalelerin yapılması, plastik ambalajların bir defa kullanılması ve bertaraf edilmesine kıyasla tahmini olarak 80 ila 120 milyar dolar arasında bir ekonomik kaybın geri kazanılmasına olanak sağlayacaktır. • Plastik imalat sanayinde çevresel de-
• Uzun vadede, daha çevreci ve sürdürülebilir alternatif enerji besleme stoklarının kullanılması; geri dönüşüm stratejileri ile ürün ve ambalaj uygulamalarında malzeme verimliliğini arttırmaya yönelik tasarımlar, plastiklerin kullanım ömrü boyunca çevresel maliyetlerin azaltılmasında büyük bir potansiyel barındırmaktadır.
ğerleme yöntemlerinin de içinde bulunduğu doğal sermaye muhasebesinin benimsenmesi, alternatif malzemelere göre plastiğin çevre üzerindeki etkilerinin çok daha az olduğu ve tüketici baskısı ile çevre regülasyonlarına bağlı kalmadan çevresel potansiyeli arttırarak rekabetin ve maliyetlerin azaltılabileceğinin anlaşılmasına olanak sağlayacaktır. Ayrıca bu tekniğin benimsenmesi süreç ve ürün verim-
• Müşteri ihtiyaçlarına yönelik, daha az plastik materyal kullanılarak daha verimli ambalaj teknolojilerine yatırım yapmak yalnızca doğrudan plastik imalat sanayi tedarik zinciri21
liliğini artırarak yapılan yatırımların çevresel faydalarını göz önüne sermektedir. Böylelikle firmalar sektör verimliliğini de arttırmaya yönelik adımlar atmış olacaklardır.
PLASFEDDERGİ
PANO
EFSA: BPA’nın insan sağlığı üzerine etkisi olmayabileceğine yönelik yeni bulgular elde edildi -2015 çalışması sonuçları: Hiçbir yaş grubunda maruziyet sınırları içinde etki yok EFSA’nın yayınladığı son kapsamlı açıklamada, maruziyet sınırları içinde bebekler dahil hiçbir yaş grubuna etkinin olmadığı ortaya konulmuştu. EFSA raporunda verilen bulguların diğer başlıkları şöyleydi: • BPA tüketici sağlığı üzerinde hiçbir riske yol açmaz, çünkü kimyasala karşı mevcut maruziyet limitleri zarara sebep olabilecek limitlerin çok çok altındadır. • EFSA uzmanları, tahmini güvenlik seviyesi olarak bilinen günlük kabul edilebilir maBPA’nın hayvan bağışıklık sistemine kısıtlı Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi EFSA (European Food Safety Authority) BPA’nın insan sağlığı üzerine etkilerine yönelik yeni bulgular ışığında bir çalışma başlatıldığını ve 2017 sonuna kadar tamamlanacağını açıkladı. Yeni bulguların, BPA’nın hayvan bağışıklık sistemine etkisi olabileceği ancak insan bağışıklığına etkisinin sıfır olduğunu işaret ettiğini açıkladı.
etki edebileceği, buna karşılık insan bağışıklık sistemine ise herhangi bir etkisinin olmayabileceğine işaret eden sonuçlar görülmesi üzerine, Hollanda Sağlık Bakanlığının talebi üzerine bu bulguları doğrulamak üzere yeni bir çalışma başlatıldı. Çalışma kapsamında, uzmanların daha önce kullandığı maruziyet limitleri de gözden geçirilecek.
Bu etkinin daha kesin belirlenmesi için yeni bir çalışma başlatıldığı ve 2017 sonuna kadar tamamlanacağı duyuruldu. Polikarbonat plastiklerin üretiminde yoğun olarak kullanılan BPA (Bisfenol A) kimyasal bileşiğine yönelik uzun süredir devam eden tartışmalar üzerine, etki olup olmadığı ve etkinin ölçülmesi için bir dizi çalışma başlatılmıştı. Bunlar içinde EFSA - Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi, geçen yıl yaptığı açıklamada,
EFSA 2012 yılından bu yana kg başına 4 mikrogram maruziyeti sınır olarak kabul ediyordu. BPA risk değerlendirilmesinde yeni yöntemlerin belirlenmesi üzerine, bu yöntemleri de içerecek şekilde araştırma yapılacak. Üstelik BPA’nın spesifik özelliklerine dair yeni araştırmalar yapıldı ve madde daha iyi tanındı. Yeni çalışmanın öncekilerde olduğu gibi uluslararası nitelikli olacağı ve farklı ülkelerden uzmanların çalışacağı belirtildi.
bebekler dahil hiçbir yaş grubunda, mevcut yaşam içinde ortaya çıkan BPA maruziyetinin sınır değerleri aşmadığı ortaya konulmuştu. Yeni bazı bulguları içeren çalışmalarda,
EFSA, BPA ile ilgili çalışmasında 4 mikrogram sınır değerinin olmasına rağmen, günlük yaşam içinde insanların gerçek maruziyet seviyesinin bunun çok altında kaldığına da işaret etmişti. 22
ruziyet limitini vücut ağırlığının her bir kilogramı için 4 mikrogram olarak belirlemiştir. Bu limit 2012 yılında yayınlanan raporda belirtilen değere göre 12,5 kat daha azdır. • BPA’nın besin yoluyla veya besin olmayan herhangi bir kaynaktan toplu olarak alınmasına karşın bile 2012 yılında belirlenen TDI limitleri, yaş aralığına bağlı olarak 3 – 5 kat daha azdır. • Yaş grubuna bağlı olarak, EFSA tarafından daha önceden belirlenen besin yoluyla maruziyet limitleri bile önceki seviyelere göre 4 – 15 kat daha azdır. • BPA’nın sınır değerlerinin memelilerin üreme, metabolik, nörodavranışsal ve bağışıklık sistemi üzerindeki potansiyel etkilerini çevreleyen belirsizliklerin miktarı belirlenmiştir. • Devam eden bu uzun süreli çalışmalar, sağlık üzerindeki potansiyel etkilerle ilgili kalıcı belirsizliklerin azaltılmasına yardımcı olacaktır.
PLASFEDDERGÄ°
23
PANO
PLASFEDDERGİ
PAGDER sanayicileri 2017’de bölgenin en önemli fuarlarına taşıyor
PAGDER 2017’de hazırlıkları tamamlanan ve katılım için çalışmaları başlatılan 8 fuara ilişkin çağrı yayınladı. Türkiye ve bölgesi yanında, Brezilya ve Meksika’dan da Fuarlara katılıma aracılık edilecek.
-Arabplast 2017 ile başlıyor PAGDER, uzun yıllardır sürdürdüğü, üyelerinin ve sanayicilerin bölge fuarlarına katılım hizmetlerine 2017’de de devam edecek. PAGDER yazılı bir açıklama yaparak, 2017 yılında hazırlıkları tamamlanan 8 fuara ilişkin başvuruları açtığını duyurdu.
Fuar Adı
PAGDER’in katılım başvurularını açtığı en yakın fuar Dubai Arabplast 2017 oldu. Bu fuar için kamu destekli seyahat programı ile fuar katılım programı olmak üzere iki ayrı etkinlikten yararlanılabilecek. Seyahat programı 7-11 ocak günlerini kapsıyor. PAGDER açıklamasın-
Şehir/ Ülke
Tarih
daü Arabplast’ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinin en etkin plastik ve kauçuk programı olduğu hatırlatıldı. Bir önceki fuar 41 ülkeden 906 katılımcı ve 30 binden fazla ziyaretçi istatistiklerine ulaşmıştı.
-8 fuar için hazırlıklar tamamlandı PAGDER, 2017 fuarları içinde 8 ayrı fuar için başvuruları açtı. Bu fuarlar BAE, Brezilya, Umman, Ukrayna, Çin, Polonya, İran ve Meksika’da gerçekleştirilecek. Fuar programları, Ekonomi Bakanlığı ve KOSGEB tarafından destekleniyor.
Destek Kapsamı
Arabplast 2017
Dubai/BAE
08-10 Ocak 2017
Ekonomi Bakanlığı %50
Arabplast 2017 Seyahati
Dubai/BAE
07-11 Ocak 2017
KOSGEB %50
Plastico Brasil
SaoPaulo/Brezilya
20-24 Mart 2017
Ekonomi Bakanlığı %50+20 Puan
Oman Plast 2017
Muskat/Umman
21-23 Mart 2017
Ekonomi Bakanlığı %50
Plast Expo Ukranie 2017
Kiyev/Ukranya
28-30 Mart 2017
Ekonomi Bakanlığı %50
Chinaplas
Guangzhou/Çin
16-19 Mayıs 2017
Ekonomi Bakanlığı %50+20 Puan
Plastpol
Kielce/Polonya
23-26 Mayıs 2017
Ekonomi Bakanlığı %50+20 Puan
İran Plast
Tahran/İran
26-29 Eylül 2017
Ekonomi Bakanlığı %50
Plast Imagen Mexico
Mexico City / Meksika
07-10 Kasım 2017
Ekonomi Bakanlığı %50+20 Puan
24
PLASFEDDERGÄ°
25
PLASFEDDERGİ
PANO
İKMİB dezavantajlı kişiler için kimya sektörünün kapılarını açıyor İKMİB, dezavantajlı, dar gelirli kişilerin kimya sektöründe iş sahibi olması, iş piyasasına katılması için bir proje başlattı. “Yoksullukla Mücadele” etmenin ana hedefini taşıyan proje, kimya sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli ara eleman sorununun çözümüne de katkı vermeyi amaçlıyor.
Türkiye’nin hem iç pazarda, hem de ihracatta en önemli sektörlerinden olan kimya sektörü, İKMİB’in çalışmasıyla dezavantajlı bireyler için çalışma alanı olacak. İKMİB plastikten kozmetiğe, ilaçtan boyaya birçok alt sektörü bulunan kimyanın, her düzeyde ancak özellikle eğitimli-nitelikli eleman açığı yaşadığı belirtildi. İKMİB’in bu ihtiyacı karşılamada dezavantajlı bireylere öncelik vererek yeni bir program başlattığı duyuruldu. İKMİB’den yapılan açıklamada, “İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), yetişmiş eleman ihtiyacına toplumsal duyarlılıkla yaklaşan ve sektör genelinde farkındalık yaratmayı amaçlayan yeni bir projeye başladı. Sosyoekonomik açıdan dezavantajlı konumdaki 100 kişinin mesleki eğitim alarak kimyanın farklı alt sektörlerinde istihdam edilmesini amaçlayan Kimya Sektörünün Yoksullukla Mücadelesi Projesi Kasım ayı ile birlikte start aldı” denildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile AB Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı tarafın-
dan desteklenen projeyle, İstanbul’un sosyo-
sasına girişleri kolaylaştırılacak” bilgisi verildi.
ekonomik bakımından dezavantajlı bireylerin yoğun olarak yaşadığı ilçelerde kimya sektö-
İKMİB, Kimya Sektörünün Yoksullukla
ründe çalışabilecek insanlara eğitim verilecek
Mücadelesi Projesi ile dezavantajlı grupların
Projeye ilişkin, “Kişilerin kimya sektöründeki
yaşadığı zorluklar, sosyal dışlanma ve içerme
ara eleman ihtiyacına cevap verecek biçimde,
fırsatları gibi konularda farkındalık yaratmaya
istihdam edilebilirliğinin ve işgücüne katılım
yönelik çalışmalar da gerçekleştirecek. Kimya
oranlarının arttırılmasını hedefleniyor. Türkiye
sektöründe faaliyet gösteren 100 firma ziya-
Kimya Petrol Lastik ve Plastik Sanayii İşve-
ret edilerek konu hakkında bilgiler verilecek.
renleri Sendikası ile Uluslararası Hayat Boyu
Proje kapsamında hazırlanacak kamu spotu ve
Öğrenme Derneği de proje ortakları arasında
farklı konularda yapılacak atölye çalışmaları ile
bulunuyor. Bir yıl sürecek proje kapsamında
kamuoyunda farkındalığın artırılmasına çalışı-
ilk olarak projenin hedef kitlesi olan sosyoeko-
lacak.
nomik bakımdan dezavantajlı bireylerin kimya sektöründe ihtiyaç duyulan alanlarda eğitilebilmesi amacıyla sektörde bir İK İhtiyaç Analizi yapılacak ve hangi alanlarda ara eleman açığı olduğu belirlenecek. Analizden çıkacak veriler doğrultusunda sosyoekonomik bakımdan dezavantajlı 100 kişiye mesleki eğitim verilerek sertifika almaları sağlanacak. Ayrıca İnsan Kaynakları Portalı oluşturularak işgücü piya-
26
PLASFEDDERGİ
PlaSTK
PANO
Yunus Karakaş
Ankara Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı
Türk plastik sektörünün ihracat potansiyeli ve ihracatı artıracak destek unsurları Değerli sektör mensupları,
PAGDER-ASLAN Özel İhtisas OSB genişleme çalışmalarını başlattı Plastik sektörünün özel mülkiyetli ilk ihtisas OSB’si olan PAGDER-ASLAN Plastikçiler İhtisas Özel OSB (PAOSB) genişleme yönünde çalışmalarını başlattı. 2018 yılı itibariyle sanayicilerin üretim faaliyetlerine başlaması beklenen PAOSB’un, genişleme hedefinin 2 bin dönüm olduğu belirtildi.
Yapılan açıklamada, PAOSB’un VİZE PAGDER (KIRKLARE PAGDER & ASLAN ve Aslanlı Grubu’nun girişimleriyle hayat ÖZEL bulORGANİZE SANAYİ B LEJAND duğu belirtilerek, “PAOSB, plastik üreticilerini bir araya toplayarak modern bir üretim alanı oluşturmak ve plastik sektörüne yatırım imkânı sağlamak temelinde faaliyetlerine devam etmektedir. Türkiye’de özel sektörün mülkiyeti 5
5
5
15
T.A.A.
5
5
D-1 16.460 m2
15
ŞEREFİYE DÜZENLEM
SINIRLAR
5
D-2
P
16.460 m2
5
10
15
5
P
İDARİ VE SOSYAL TESİS ALANI
15
TR
18 00
A-3
7
7
10
8
8
10
7
4.130 m2 A-5
TR
TR
15
6. KATEGORİ
5.761 m2
00
12
8
7
8
7
7
7
7
15 8
8 8
15 15
8.260 m2
10
15
12
8.260 m2
10 12
7
B-16
10
18 00
15
10
TR 15
10
mızda yükselme bekliyoruz. Bölgesel olumsuzlukların ortadan kalkmasıyla ihracattaki artışımızın daha da hızlanacağını umuyoruz. Kur etkisinin sınırlı olsa da pozitif katkısı olabilecektir. Bizim üzerimize düşen ise bıkmadan yeni pazarlar aramak, ihracatımızı artırmak. Elbette sektörümüzün ürün çeşitliliğini ve yüksek katma değerli ürünlerin payını artırması gerekiyor. Bu potansiyel sektörümüzde var. Ülkemiz ekonomisinde bir dalgalanma döneminden geçiyoruz. Bunun geçici bir dalgalanma olmasını umut ediyoruz. Hatta genel tahminimiz de bu yönde. Çünkü sorunların farkındayız ve ekonomi yönetimi de bu sorunlara yönelik kapsamlı bir reform programını hali hazırda ilan etti. Kanlı darbe girişimi morallerimizi bozsa da üzerinde genel mutabakat sağlanmış reform programının hızla hayata geçirilmesi, kaynak dağıtımında sanayiye ve elbette plastik sektörüne daha fazla kaynak ayrılması; siyasette de uyum içinde sağlıklı bir yolla yeni planların hayata geçirilmesini bekliyoruz. Bu sıraladıklarıma bakıldığında hepsinin uygulanabilir hatta TBMM yapısına bakınca belirli bir zaman dilimi içinde yapılabilir olduğunu gözlüyoruz. Hep birlikte ülkemiz ve sektörümüz adına daha güzel yerlerde olmayı ümit eder, sektör camiamıza başarılar diler saygıyla selamlarım.
28
-İlk etap satışları tamamlandı PAOSB yatırımında, 650 bin metrekarelik ilk etabın tamamının satıldığı ve 69 yatırımcı sayısına ulaşıldığı belirtildi. Bu aşamada, haritaların onayının alındığı, jeolojik ve jeoteknik çalışmalarının ardından ÇED raporunun onaylandığı ve belirtildi. Bölgenin imar ve parselasyon işlemlerinin de tamamlandığı ve Bakanlık onayından geçtiğini hatırlatan PAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu, “OSB’mizde şu an altyapı ihale sürecini yaşıyoruz, 2016 yıl sonuna kadar ihale sürecini tamamlayacak ve yüklenicilere işi ihale etmiş olacağız. Altyapı çalışmaları belli bir mesafe kaydettikten sonra ise katılımcılarımızın fabrika inşaatlarına başlamasına izin vereceğiz ve tahminen 2018 yıl sonu itibarıyla PAOSB’de üretime başlanmasını hedefliyoruz.” dedi.
10
8
4.130 m2 4.130 m B-17
10
13.032 m2
7
ARITMA TESİSİ ALANI
7
12
18
8
12
8.260 m2
10
7 7
7
10
B-12
10
10
15
12
Gelecek döneme bakacak olursak, Rusya ile ilişkilerin düzelmesiyle birlikte ihracatı-
F
13
8.260 m2
B-11
16.847 m2
10
F
13
ve yönetimi kendisine ait olarak organize sanayi bölgesi kurulması sürecinde, mevzuat geliştirmeye ön ayak olmuştur. Altyapı yatırımlarını başlatma aşamasına gelen proje, özel sektör ve sivil toplum örgütü birlikteliği ile örnek olma niteliği de taşımaktadır. Projede en az 600 milyon TL’lik yatırımlar faaliyete geçtiğinde 6 bin 500 kişiye doğrudan istihdam sağlanacağı öngörülmektedir” denildi. 12
10
TR
8.260 m2
B-10
12
10
13
8.260 m2
B-9 12
49.560 m2
10
13
7
10
12
13
18 00
15
15.000 m2 F
TR 13
8.260 m2
B-8
B-13
13
13
8.260 m2
B-7
10
B-14
13
8.260 m2
B-6
12
17.713 m2
10
10 13
12
12
12
8.260 m2 10
10
10
8
TR
15
8
8.260 m2
B-15
10
TR
13
8.260 m2
B-5
15 00
7
8
18 00
15
8
7
12 7
A-14 4.006 m2 A-15
8
13
8.260 m2
12.390 m2 C-3
7
7
8 13
8.260 m2 B-4
10 10
15
7
A-12 4.007 m2 A-13 4.007 m2 7
TR
8.260 m2 B-3
D-3 16.893 m2
TR
TR
A-16 4.130 m2 8
7
10
15
15
7 7 7 7 7
7 7 7
7
7
7
8
18 00
13
10 10
7
7
7
15 00
7
7
A-17 4.130 m2
7
4.006 m2 A-11 4.007 m2 7
7
15
10.643 m2 B-2
7
7
7
10
8.499 m2
B-1 4.130 m2 7
7
4.130 m2 A-10
8
TR
7
PARK
P
7
A-18 4.130 m2
10
13.760 m2 E
TR
7
7
7
8
4.369 m2
7
23 seviyesindeydi.
7
7
A-20 4.130 m2
7
A-19 4.130 m2
8
8 8 8
zam artışlar gözleniyor. Örneğin geçen yıl plastik mutfak eşyalarında ihracat artışı yüzde
4.130 m2 A-9
10
7
7 7
7
A-21 4.130 m2
7 7
4.130 m2 A-8
TR
7
7
4.130 m2 A-7 18 00
PARK
7
7
4.130 m2 A-6
15
8 15
töre katsı sağlıyor. Plastik sektörü ihracatı sınırlı büyüyebilse de bazı alt sektörlerde muaz-
miz onur duyuyor.
5. KATEGORİ
İDARİ VE SOSYAL TESİS ALANI
8
8
15
4. KATEGORİ
8
7
10
10
7
7
4.130 m2 A-1
15
3. KATEGORİ
A-4
8
7
ğince faydalı olmayı hedefleyen bir sivil toplum örgütü. Bu çabamızdan dolayı her bir üye-
4.130 m2
7
10
7
4.130 m2 A-2
DONATI ALANLARI
8
12.185 m2 C-2
15
Ankara Plastik Sanayicileri Derneği olarak, bölgemiz ve ülkemiz için elimizden geldi-
2. KATEGORİ
ALAN KULLANIMI
4.135 m2
10
8.627 m2
15
7
10
15 00
12.184 m2 C-1
7
15
PARK
PARK
Plastik sektörü; Ambalajdan inşaata, otomotivden medikal ürünlere kadar birçok sek-
1. KATEGORİ
YAPI YAKLAŞMA SINIRI
7
ürünler hayatı kolaylaştıran, yaşam kalitesine katkı veren ürünlerin başında geliyor.
İMAR PLANI ONAMA SINIRI
5
çe üretimini ve ihracatını ilerletiyor. Hatta bazı sektörleri geride bırakıyor. Elbette plastik
10
10
5
Bilindiği üzere büyümeye devam eden bir plastik ülkesiyiz. Plastik sektörü gün geçtik-
ŞEREFİYE DÜZENLEMESİ
12.332 m2
5
PANO
PLASFEDDERGİ
Ar-Ge yatırımı artıyor ama AB ortalamasından uzak Türkiye’de toplam AR-GE harcaması 2015 yılı sonunda bir önceki yıla göre yüzde 17,1 oranında artarak 20 milyar 615 milyon TL oldu. Böylece, AR-GE yatırımlarının GSYH içindeki payı yüzde 1,06’ya yükseldi. 2014 yılı sonunda bu oran yüzde 1,01 düzeyindeydi. Artışta ticari kesimin yatırımlarının yükselmesinin etkisi gözlendi. TÜİK verilerine göre, toplam ARGE harcaması içinde ticari kesimin payı 2014 yılında yüzde 49,8 seviyesindeyken, 2015 yılı sonunda yüzde 50,01’e yükseldi. Türkiye AR-GE yatırımları artsa da AB ortalaması olan GSYH’nin yüzde 2’si ve OECD ortalaması olan GSYH’nin yüzde 2,3’ü seviyesinden uzakta. Kamu harcamalarında da artış gözlense de özel sektörün AR-GE yatırımları daha hızlı arttı. Kamuda, tasarımın da teşvik kapsamına alınmasıyla, 2017 yılında AR-GE ve inovasyon yatırımlarının TBMM’ye sunulan bütçede ödeneği 5,8 milyar TL olarak belirlendi. TÜİK, Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması, 2015 sonuçlarını yayınladı. Araş-
tırmada, kamu, ticari sektör ve üniversitelerin
Yapılan harcamaların yüzde 53,6’sı per-
faaliyetleri dikkate alındı. Toplam AR-GE yatı-
sonel, yüzde 35’i diğer cari giderler, yüzde
rımlarını yüzde 50’si ticari kesim, yüzde 39,7’si
8,3’ü makine-teçhizat, yüzde 3,1’i ise sabit te-
yüksek öğretim kurumları ve yüzde 10,3’ü
sis yatırımlarına yapıldı.
kamu tarafından yürütüldü. Bu harcamaların finansmanı ise yüzde 50,1 ile özel sektör, yüz-
-AR-GE personeli sayısı arttı
de 27,6 ile kamu, yüzde 18,1 ile yükseköğretim, yüzde 3,2 yurt içi diğer kaynaklar, yüzde 1,1 ile yurt dışı kaynaklardan sağlandı.
Kişilerin AR-GE çalışma süresine bağlı katsayı olan Tam Zamanlı Eşdeğeri cinsinden AR-GE personeli sayısı yüzde 5,9 oranında
Sosyo-ekonomik amaç ve harcama grubuna göre kamu kesimi Ar-Ge harcaması, 2015 (TL) Sosyo-ekonomik amaç
Toplam
TOPLAM AR-GE HARCAMASI
2.130.766.481
Yeryüzünün keşfi ve kullanımı
391.451.158
Çevre
54. 533.384
Uzayın keşfi ve kullanımı
18.215.028
Ulaşım, telekomünikasyon ve diğer altyapılar
63.682.015
Enerji
144.422.929
Endüstriyel üretim ve teknoloji
433.149.068
Sağlık
54.859.251
Tarım
392.152.863
Eğitim
18.248.411
Kültür, eğlence, din ve kitle iletişim
898.380
Siyasi ve sosyal sistemler, yapılar ve süreçler
26.054.311
Genel bilgi gelişimi: Genel ünv. fonlarından finanse edilen Ar-Ge
12.299.004
Genel bilgi gelişimi: Diğer kaynaklardan finanse edilen Ar-Ge Savunma
81.119.096 439.681.583
30
artarak 122 bin 288 kişiye ulaştı. Çalışanların yüzde 54,5’i ticari kesim AR-GE faaliyetlerinde, yüzde 35,4’ü yükseköğretim kesiminde, yüzde 10,1’i kamu kesiminde çalıştı. TÜİK verilerine göre AR-GE personelinin yüzde 30,7’si kadınlardan oluştu. Yükseköğretim kurumunda eşit sayıya yakın yüzde 42,3 oranı yakalandı. Yüzde 25,8 kadın personel ile kamu, yüzde 24 olan ticari kesimden daha yüksek gerçekleşti.
PLASFEDDERGİ
PlaSTK
PANO
Ser Rezistans’tan enerji tasarrufu sağlayan tasarım İlker Biliktü
Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı
Bu yılın ilk 9 aylık döneminde plastik ve ambalaj sektöründe yaşanan gelişmeleri değerlendirirsek bu dönemde geçen seneye göre sektörümüzün ihracatında yaklaşık yüzde 5’lik gerileme yaşadık. Mısır ve Irak’a yapılan ihracatın yüzde 25, Rusya’ya yapılan ihracatın yüzde 43 oranında azaldı. İhracat açısından önemli bir pazar durumunda olan Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde yaşanan iç karışıklıkların plastik ve ambalaj sektörünü etkiledi. Sektörün temsilcileri olarak yeni pazarlar bulmamız gerektiğini biliyoruz. Ayrıca yeni teknolojiye geçiş ve imalatlarımızda yasaklı hammaddelerin kullanımını azaltarak yerine plastik yasağı olmayan ürünler kullanmak suretiyle Avrupa ülkelerine de rahatlıkla ihracat yapabiliriz.
Ser Rezistans, yüzde 20’ye kadar enerji tasarrufu sağlayan ve SESS adı verdikleri yeni bir sistemi sunduğunu açıkladı. Ser Rezistans’tan yapılan açıklamada, endüstriyel üretimde ısı için yüzde 30-80 arasında enerji tüketildiğini kaydederek, bu alandaki tasarruf imkanının yüksek olduğu hatırlatıldı. Kendilerinin de bu alana yoğunlaştığı belirtilen açıklamada, “Ser Rezistans SESS modeli altında ürettiği hava soğutmalı, ısıtıcılarla yüzde 20’ye yakın enerji tasarrufu sağlamaktadır. Özel yalıtım sistemi ile mevcut ısı rezistans bölgesinde muhafaza edilerek yalnızca ısıtılacak yüzeyde kalması ve kullanılması sağlanmaktadır” denildi.
Mağaza poşetçiliğinden endüstriyel ürünlere yönelik üretime geçilmesi gerektiğine de dikkat çekerek bu konuda hükümetin ve ilgili kurumların destekleri olduğunu da belirtirken, KOSGEB başta olmak üzere pek çok kurum Ar-Ge çalışmaları, ürün geliştirme ve pazar araştırması gibi konularda destekler veriyor. Sektörümüzde faaliyet gösteren firmalar bunları da değerlendirmelidirler. Plastik ve ambalaj sektöründe düşük karlılık ve üretimde kullanılan hammaddenin dövizle alınıp TL ile satılması nedeniyle pek çok firmanın sektörden çıkmaya başladı. Sektörümüzün en önemli 3 sorununu sıralarsak; 1)Arsa
2)Kalifiye Eleman
3)Ar-Ge
Bursa’yı göz önüne aldığımızda arsa fiyatları ortalama metrekarede 650 Dolar seviyelerindedir. Bunu aşmak için bizler Pilka Yapı Kooperatifimizi kurduk. Kooperatifimizin 150’nin üzerinde üyesi bulunmakta. Sektörümüzde faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli işletmelerin Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin kamulaştıracağı ve arsasını üreteceği bir sanayi bölgesi kurmak istiyoruz. Bununla ilgili çalışmalarımız bu dönemde de artarak devam edecek. Kalifiye eleman sıkıntısında ise Bursa Tophane Endüstri Meslek Lisesi ile ortaklaşa 5 derslikli plastik okulu açmayı düşünüyoruz. Ar-Ge konusunda Bursa’daki ambalaj üretimi yapan firmalarla AR-GE merkezini düşünüyoruz. Yukarı da belirttiğim plastik okulu içinde olacaktır. Derneğimizin üye sayısını 1 yıl içinde 200’e ulaştırmayı hedefliyoruz. Üyelerimiz dışında 600’e yakın firmayla dernek faaliyetlerimizi paylaşıyor ve bilgilendiriyoruz. Derneğimizin faaliyetlerini internet sitemiz www.burpas.org adresinden takip edebilirsiniz. Faaliyetlerimiz UR-GE projesi, PAGDER ile yurtdışı fuar anlaşması, üniversite belediye, diğer derneklerle işbirliği, eğitim, iftar, yemek, ikili görüşmeler, üye problemlerini giderme, (bunda en çok PLASFED ve PAGDER’den yararlanıyoruz) ortak alım gibi çalışmalarımız olmaktadır. Plastik sektörün çok önemli bir kazanımı olan Plastik Tanıtım Grubu’nun gerçekleştirilen genel kurul ile kapatılması kararının da plastik sektörü için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
32
Rezistans ısıtıcılar yapısı gereğiyle kondüksiyon (iletim) yoluyla ısıtma işlemi gerçekleştirdiği belirtilen açıklamada, sistem içerisinde ısı, ısıtılacak madde ve yüzeye ilerlerken aynı zamanda rezistans üzerinde ısı birikmesi ile konveksiyonel ve radyant olarak havaya da ulaştığı ve kayba neden olduğu belirtildi. Açıklamada, sistem özelliklerine yönelik olarak şu bilgi verildi: “Kayıp ısının önlenmesi amacıyla Ser Rezistans SESS modeli altında enerji tasarruflu ürünleri geliştirdi. SESS enerji tasarruflu tasarıma sahip ürünlerde, elde edilen ısının inovatif ve etkin yalıtım sistemiyle rezistans gövdesine ilerlemesi engellenerek, rezistans içerisinde tutulmasını sağlamaktadır. Bu tasarım modeliyle enerji tasarrufu sağlanmakta, çevreye daha az korbandioksit salımı yapılmaktadır. Ayrıca ısı rezistans üzerinde birikmediği için SESS rezistanslar işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından yanma tehlikesi oluşturmamaktadır. SESS ürünlerimiz enerji tasarrufu ile çevreci ürün olması yanında iş güvenliğine yönelik yanma tehlikesini de ortadan kaldırmaktadır. ”
SOLUTION THAT WILL HEAT UP YOUR BUSINESS
İŞİNİZİ ISITACAK ÇÖZÜM • Sıcak Yolluk Rezistansları • Endüstriyel Isıtıcılar
• Termostatlar • Soğutma Fanları
• Infrared Rezistanslar
• Seramik Rezistanslar
Ser Rezistans’la Her Zaman Kazanırsınız
İYİ FİKİR
DOĞRU TASARIM
MODERN TEKNİK
GOOD IDEA
TRUE DESIGN
MODERN TECHNIQUES
İkitelli Organize Sanayi Bölgesi İPKAS Sanayi Sitesi 9/B Blok No: 60 P.K. 34490 Başakşehir / İSTANBUL
T +90212 671 5 936 • F +90212 549 0 483 • E info@serrezistans.com
www.serrezistans.com
© 0212 612 09 48
• Termokupllar
SUDE YAYINCILIK • 2016
• Serpentinli Rezistanslar • Telli Kaset Isıtıcılar
PLASFEDDERGİ
PANO
MOBSAD Başkan Vekili Cüneyt Yanıkçıoğlu:
2023 yılında ilk 5 mobilya ülkesinden biri olacağız Mobilyanın hayatımızdaki yerinin farkında mısınız?” sloganıyla 10 yıl önce kurulan MOBSAD (Mobilya Sanayi İş Adamları Derneği), Türk tasarım mobilyanın dünyada trend olması yönünde
çalışmalarını
yoğunlaştırdı.
PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtlayan MOBSAD Başkan Vekili Cüneyt Yanıkçıoğlu, sektördeki hedeflerine her geçen gün biraz daha yaklaştıklarını ifade ederek, “Artık dünyada İtalyan mobilyası değil, Türk mobilyası konuşulacak” dedi.
MOBSAD hakkında bilgi verir misiniz? Sektör adına ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
EXPO’da düzenlenen İMOB fuarına katılıyoruz.
olarak göğüs kabartan tablolara imza atarlar.
Fuar kapsamında her yıl gençlerimizin önü-
Daha da önemlisi her altına girdikleri proje-
nü açmak, Türk mobilyasının tasarım gücünü
nin sonunda Türk mobilyası algısının pozitif
arttırmak için üniversite öğrencileri için tasa-
anlamda güçlenmesine katkı sağlarlar. Bu
MOBSAD, sektörün sorunlarını yakından
rım yarışmaları düzenliyoruz. Bunun dışında
grup, 71 üyesiyle ülkemizde yaklaşık 5.000
federasyonumuz MOSFED çatısı altında Çin,
perakende noktasına ulaşırken pek azında
Hindistan gibi Türkiye’nin yeni mobilya pa-
tabelasını kullanıyor. Zira grubun çoğunluğu
zarları olan lokasyonlarda düzenlenen fuar-
sadece toptan üretime odaklanmış firmalar-
larda yerimizi alıyoruz. 3 ayda bir çıkardığımız
dan oluşmaktadır. Nitekim 100 milyon dolar
M-Live dergisi ise, dekorasyon alanında en
civarındaki ihracat miktarımızın bir kısmının
çok okunan dergilerden bir tanesi. MOBSAD’ın
az önce bahsettiğim nedenlerle adresi farklı
2006 yılından beri sektörde belli bir çizgisi
görünebiliyor. Grup üyesi firmalar ve peraken-
bulunuyor. Yapılan fuar, dergi, Ur-Ge, sosyal
de noktaları birlikte düşünüldüğünde yaklaşık
sorumluluk projeleri gibi her değerli faaliyeti
25.000 kişilik istihdam sağlıyor.
bilen ve bu sorunların çözümünü mobilyacıların birlik ve beraberliğinde arayan 18 mobilyacı tarafından Haziran 2006 tarihinde kurulan bir sivil toplum oluşumudur. MOBSAD, ülkemizin en önemli sektörü olma potansiyelini barındıran mobilya sektörünün gücünü ortaya çıkartmayı ve Türk mobilya sektörünün önünde bakir bir alan olarak duran dünya mobilya pazarının kapılarını sonuna kadar Türk mobilyacılarına açmayı hedeflemektedir. MOBSAD, bugüne kadar tekstil ve otomotiv gibi sektörlerin gerisinde kalan mobilya sektörünü, Türk ekonomisinin parlayan yıldızına dönüştürmek; küçük ve orta ölçekli işletmelerin bir araya getirerek ihracat, pazarlama, tasarım ve Ar-Ge çalışmaları konusunda önemli bir güç birliği oluşturmak ve Türk mobilya sektörünün artık uluslararası pazarlarda gerçek bir ‘marka’ haline getirmek için yola çıkmıştır. 12 yıldır CNR
sürdürüp geliştiriyoruz. MOBSAD üyeleri, “Haute couture tasarımcılar ve usta terzilerdir…” Yani hem tasarımın hem de el emeği, kişiye özel üretimin bayraktarlarıdırlar. Peki, bu grup diğer mobilyacılardan farklı ne yapar? Bir kere dünyanın dört bir yanındaki otel, tatil köyü, şato, villa, rezidans, meclis ve bakanlık binaları
Türkiye mobilya sektörünün toplam büyüklüğü, ihracat miktarı, dünyadaki ticaret hacmi içerisinde ülkemizin pastadan aldığı pay gibi rakamsal verileri paylaşır mısınız?
gibi farklı projelerin arkasındaki görünmeyen güçtür. Zaman zaman ülkemizin gururu inşa-
2015 yılını 2.3 milyar dolarlık bir ihracatla
at firmalarımızla ortak, bazen ise alt yüklenici
kapattık. İki seçim dönemi, dünyadaki ekono-
34
PANO
PLASFEDDERGİ
mik krizler, dolardaki hareketliliği göz önüne alırsak beklentilerimiz biraz düşük olduğu bir yıl oldu 2015. Yaklaşık ancak yüzde 2’lik bir büyüme sağlayabildik. Sektörümüz 13 yıldır dış ticaret fazlası veriyor. 2015 yılında 1 milyon Doları aşkın ihracat yapan firma sayısı 400 iken, bu yıl 571 oldu. Yine 202 gümrük noktasına ihracat yaptık. Libya, Irak gibi ülkelerde düşüş yaşarken, Suudi Arabistan Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelere ihracatı arttırıp pazarı çeşitlendirdik. 2016 yılı için temkinli bir büyüme ya da çok az bir küçülme bekliyorduk. Sektörün genelinde bu öngörümüz ilk 4 ayda yerini buldu. Geçen yıla nazaran büyük olmasa da üretim ve satışta düşüş görülüyor. İhracatta da yavaşlama mevcut. Mobilya ihracatımızın genel sorunu, navlun... Bu yüzden ABD pazarından neredeyse hiç istifade edemiyoruz. Bu ülkeye 50 milyon Dolar ihracata bile henüz ulaşamadık. MOBSAD olarak Güney Amerika için çeşitli projelerimizle buradaki pazar ağımızı genişleteceğiz. İran ayağına baktığımız zaman ise geçen yıl İran’a ambargonun kalkmasıyla 400 milyar dolarlık İran ekonomisi dünya ticaretine açıldı. Bu durumla birlikte İran’ın Türkiye’nin 2016 ihracat hedefine yüzde 8-10 katkı sağlayacağını öngörebiliriz.
Sektörün hedefi nedir? Ülke olarak 2023 yılı için 500 milyar Dolar
olmaya aday. Katma değeri yüksek mobilya
algısı yaratmaya çalışıyoruz. Bununla birlikte,
satmak zorundayız. Ekonomideki sağlam te-
İtalya’da bir yemek odasının her parçası farklı
meller nedeniyle, ülkemizdeki yaşanan sıkın-
atölyelerde üretilmekte ve montajı marka-
tıların ihracat hedeflerimizi etkileyeceğini dü-
laşmış uzman firmalar tarafından yapılarak
şünmüyoruz. Gücümüzü mesleğe ilişkin kültür
pazarlanmaktadır. Böylece, üretim kapasitesi
ve dinamizmden alan mobilyanın, katma de-
yükseltilebilmektedir. Bu noktada seri üretim-
ğeri yüksek mobilya üreten haute couture
otomasyon teknolojilerine ağırlık verilmeli,
markalarına liderlik ediyoruz. Üyelerimizin
seri üretime geçmiş firmaların belirli konular-
birçoğu yaptığı ihracatla sektörümüzü yuka-
da uzmanlaşmaları sağlanmalı ve yeni üretim
rılara taşımaktadır. İtalya, tanıtım, pazarlama
teknolojilerini kullanmaları teşvik edilmelidir.
ve reklam kanallarıyla marka değerini olduk-
Bunun kapasiteyi arttıracağı gibi, maliyetle-
ça yüksek bir noktaya taşımıştır. Biz de Türk
rin düşmesine ve kalitenin de yükselmesine
mobilyasının marka değeri yüksek ve kaliteli
neden olacağı düşünülmektedir. Türkiye’de
olduğu algısını oluşturmak için güçlü bir marka
İtalyan estetiğinde, Alman standardında ve
Türkiye Mobilya İhracatında ilk 20 Ülke
ihracat hedefine kilitlenmiş olmamız nedeniy#
le her sektör kendi hedeflerini de beyan etti.
Sıra
2013
2014
2015
MOBSAD’ın da içinde olduğu sektör dernekleri,
1
IRAK
578.243.621
564.938.687
440.391.896
devletin kendisine biçtiği 6 milyar Dolar ihra-
2
LİBYA
257.917.651
204.410.766
128.751.607
cat rakamını az görüp 10 milyar Dolar olarak
3
AZERBAYCAN-NAHÇİVAN
221.858.333
225.509.024
120.334.303
revize etti. Toplam üretim hedefinin de 25 milyar Dolar olduğunu da not etmekte yarar var. Bu husus gerek Kalkınma Bakanlığı gerekse TOBB kanalı ile analiz edilip ülkemizi dünya mobilya ihracatında ilk 5 içine sokacak değerleri ifade ettiği için kabul görmüştür. Hedefimiz, 2023 yılında 25 milyar Dolarlık mobilya üretimi ve 10 milyar Dolarlık mobilya ihracatı yapmak, mobilyamızın kilogram değerini 3,5
4
ALMANYA
158.112.658
166.696.668
145.868.468
5
TÜRKMENİSTAN
141.119.930
151.361.949
116.471.622
6
SUUDİ ARABİSTAN
98.094.142
133.826.906
164.999.794
7
FRANSA
111.704.795
125.465.087
107.614.739
8
RUSYA FEDERASYONU
137.253.159
101.189.162
38.767.819
9
BİRLEŞİK KRALLIK
69.019.450
76.162.824
67.836.759
10
BAE
47.560.338
78.919.130
75.642.664
11
BİRLEŞİK DEVLETLER
43.062.664
67.663.526
79.335.850
Dolardan 7 Dolara yükseltmek, Türkiye’yi dün-
12
HOLLANDA
48.234.950
50.442.796
42.521.551
ya mobilya üreticileri arasında ilk 5 mobilya
13
KAZAKİSTAN
54.970.329
55.311.955
29.411.655
ülkesi arasına sokmaktır.
Mobilyada katma değerli üretim çalışmaları konusunda hangi aşamadasınız? Tüm veriler gösteriyor ki, Türkiye ekonomisi dünyanın en büyük ekonomilerinden biri
14
GÜRCİSTAN
42.739.778
57.445.160
38.590.382
15
ROMANYA
33.747.986
52.670.014
43.884.414
16
CEZAYİR
26.073.765
49.356.424
49.385.171
17
İRAN (İSLAM CUM.)
38.882.333
43.813.241
40.064.894
18
İTALYA
36.285.713
38.690.655
35.063.862
19
İSRAİL
33.713.160
36.598.194
34.614.403
20
KATAR
24.260.966
30.181.380
36.852.153
İlk 20 Ülke Toplamı
2.202.855.720
2.310.653.548
1.836.404.006
35
PANO
PLASFEDDERGİ
Türkiye’ye özgü dokunuşlarla mobilya üretiminde yeni bir dönem başlattık. Önümüzdeki süreçte Türk mobilyasının, İtalyan mobilyasının önüne geçeceğini inanıyoruz.
En çok hangi ülke Türkiye’den mobilya alıyor? Türkiye üretimlerine yeni ilgi gösteren ülkeler var mı? MOBSAD
olarak
2015
Eylül
ayında
Şanghay’da dünyanın en büyük mobilya fuarlarından biri olan “CIFF 2015-Şanghay Ulusla-
karşılığı olan varaklı, klasik mobilyalar tercih
rarası Mobilya Fuarı”na katılarak Çinlilere Türk
edilmeye başlanıyor. Çinliler evlerinde tasa-
mobilyasını tanıttık ve fuarda tanıttığımız tüm
rım yönü yüksek, el emeği yoğun mobilyaları
ürünlerimizin satışını gerçekleştirdik. Önemli
tercih etmeye başladılar. Uzakdoğu, dünyaya
iş bağlantıları sağladık. Fuarda, 1,5 milyon Do-
açılmak konusunda önemli bir bağlantı nokta-
larlık antlaşmaya imza attık. İlk fuar deneyimi-
sı. Yine orta vadede nüfusu ve ekonomik po-
“Çinli’den iyi, İtalyan’dan ucuz” klişesi yavaş
miz sonrasında 2. kez katıldığımız CIFF 2016
tansiyeli dolayısıyla orta vadede önemli bir pa-
yavaş yerini “Tasarım üreten, yüksek katma
fuarıyla ticaret hacmimizi yüzde 30 oranında
zar. Uzakdoğu pazarı için projelerimizi sağlam
değerli mobilyada dünyanın en iyilerinden biri”
arttırdık. Bu fuarın iki ülke arasındaki mobilya
adımlarla atıyoruz ve uzun vadeli projeler ge-
söylemine bırakıyor. Türkiye’nin seksenli yıllar
tica retinde önemli bir köprü oluşturduğunu
liştiriyoruz. 2015’in son aylarında katıldığımız
ve doksanlardaki dinamizminden gereğince
düşünüyorum. Dünyanın en çok mobilya ihraç
Hindistan fuarında da sektörümüz açısından
pay alamayan mobilya sektörü, yeni binyılla
eden ülkesi olmasına rağmen, MOBSAD olarak
önemli iş bağlantıları geliştirdik. Fuara katılı-
ciddi oranlarda Çin’e mobilya satmaya ihraç et-
mızı bu yıl da devam ettireceğiz. Hindistan’a
meye başladık. Çünkü şu anda Çin’de giderek
yayılabilmek, entegre pazarlama faaliyetinde
artan bir lüks tüketim söz konusu. Evler eskiye
bulunmak için projeler hazırlıyoruz. Yine Gü-
oranla artık daha büyük metrekarelerde yapılı-
ney Amerika için ise çeşitli projelerimizle bura-
yor ve zenginlik arttıkça zenginliğin mobilyada
daki pazar ağımızı genişleteceğiz.
İstanbul Mobilya Fuarı 24-29 Ocak 2017’de CNR’da Türkiye mobilya ihracatının yüzde 75’ini gerçekleştiren firmaların katıldığı, Dünyanın
Son 10 yılda mobilya üretimi büyük aşama kaydetti. Bunun en etkin sebepleri sizce neler? Uzun
süredir
kırmaya
çalıştığımız
birlikte yeni bir evreye girdi. Özellikle 2005’ten sonra güçlenen ihracat hacmi, sektörü adeta evrimleştirdi. Bu döneme kadar istisnai örnekleri kenara bırakırsak “yabancı ve eleştirel göz ”den mahrum firmalar kendi ölçeğinde en kaliteliyi münferiden üretme gayretindeyken artık standartlaşma, seri üretim, çevreye duyarlılık, insan sağlığı, ergonomi, estetik, kalite ve nihayetinde tasarımı birlikte isteyen bir pazarla karşı karşıya kaldılar. İnanılmaz bir dönüşüm gösteren mobilya sektörü artık dün-
ikinci, Türkiye’nin en büyük mobilya fuarı İMOB (İstanbul Mobilya Fuarı), 24-29 Ocak 2017
yanın her yerinde kabul gören kalite-estetik-
tarihleri arasında Yeşilköy CNR Expo’da 13. kez kapılarını açacak. Fuarda 1 milyar Dolarlık ih-
maliyet süzgecinden tasarımdaki başarıyla
racat bağlantısının yapılması bekleniyor. MOBSAD’dan (Mobilya Sanayi İş Adamları Derneği)
daha kolay geçiyor. Son 10 yılda sürekli bü-
yapılan açıklamada, derneğin de kurumsal olarak fuarda yer alacağı ve sektör mensuplar ı da
yüyüp güçlenen mobilya sektörü, hem firma-
5. Hall’de yerini alacak.
ları hem de çalışanlarını dünya standartlarına taşımaya başladı. Başta İstanbul olmak üzere
Küresel alıcıların yoğun olacağı ve 600 firma katılımcısıyla icra edilecek fuar, katma
İnegöl, Kayseri, İzmir, Ankara gibi bölgelerde
değeri yüksek mobilya üreten, zanaatkar kökenli Türk mobilya imalatçıları en yeni ürün-
başarıyla üretilen mobilya yavaş yavaş kimlik
lerini sergileyecek. Fuara yönelik bir değerlendirme yapan MOBSAD Başkan Vekili Cüneyt Yanıkçıoğlu, “MOBSAD olarak 2014 yılında, sektörümüzün 2023 yılı ihracat hedefimizi 10 milyar Dolar’a çıkarmak için MOSFED çatısı altında toplandık. 11 senedir mobilya sektörünü, Türkiye’nin önemli sektörleri arasına sokmak için gerek ihracat hedeflerimiz gerek düzenlediğimiz fuarlar ve gerekse de tanıtımlarla ciddi çalışmalarda bulunduk.MOBSAD üyeleri bugün dünyanın dört bir yanındaki otel, tatil köyü, şato, villa, rezidans, meclis ve bakanlık binaları gibi farklı projelerin arkasındaki görünmeyen güçtür. Sektörün haute couture tasarımcıları olarak 100 milyon Dolarlık bir ihracat oluştururken, Nijerya, Hindistan, Çin gibi spesifik pazarlarda Türk mobilyasını tanıtıyoruz.” dedi. Bir önceki fuara, 114 ülkeden 32 bin 784’ü yabancı olmak üzere toplam 148.221 ziyaretçi gelmişti. Türk mobilya sektörünün 2016 yılını 2.7 milyar Dolarlık ihracat yapacağı tahmin ediliyor.
kazanmaya başladı. Uzun yıllar boyu özellikle İtalyan tarzı ile Alman, İngiliz ve Fransız ekollerini takip eden Türk mobilyacısı bir süredir kendi AR-GE süreçlerine yoğunlaştı. Sektörün AR-GE ve tasarım alanında 2016’daki en önemli gelişmesi; yeni AR-GE ve tasarım yasasının çıkması. Buna göre 10 tasarımcı ve mühendisle oluşturulan bir tasarım merkezine devlet birçok teşvik kalemi sunuyor. Tüm bu gelişmeler neticesinde ise tasarım anlamında dünyada kendine yer bulmaya başlayan, bu sayede trend belirleyen ülkelerden biri olarak öncü konuma gelmeye başladık ve bunu çok daha kalıcı hale getireceğiz.
36
PLASFEDDERGİ
PlaSTK
PANO
Türkiye’nin prestij altyapı projelerinde yerli firma imzası Selahattin Onatça
Çukurova Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı
Çukurova’dan Merhaba, Değerli sektör mensupları, Bilindiği üzere sektörümüz üretim alanında Dünyada 7. Avrupa’da 2. sırada yer almaktadır. Türk plastik sektörünün ihracat potansiyelini arttırabilmemiz için daha çok çalışıp, daha çok üretip katma değeri fazla spesifik ürünlere yönelmek gerekiyor. Her ülkede ve elbette ülkemizde 5 temel maliyet kalemi önemlidir. Bunlar, hammad-
Türkiye’nin yürüttüğü, prestij niteliği de taşıyan üçüncü hava limanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Star Rafinerisi, TANAP Boru Hattı projelerinde, özel tasarım plastik ürünler yerli bir firma tarafından karşılandı. Gurbetçiler Plastik Genel Müdür yardımcısı Ali Emiroğlu, bu projelerde kullanılan ve sadece projeye özgü tasarım gerektiren plastik ürünleri tasarlayıp, kendi kalıplarıyla ürettiklerini belirtti. Ali Emiroğlu, “Plastik parçanın tasarımı, üretimi, nihai ürünün şantiye alanına nakliyesine kadar biz yapıyoruz. Bize talep geliyor. Biz de ‘yapabiliriz’ diyoruz. Devletimiz de ilk önce yerli firmalardan ürünlerini tedarik etmeye çalışıyor. Bize talebin teknik detayları geldikten sonra parçayı dizayn edip firmaya onaya sunuyoruz, onay verirler ise üretime geçiyoruz” dedi. Ali Emiroğlu, projelerde üstlendikleri plastik ürün imalatlarından bazılarını şöyle sıraladı:
de, işgücü, enerji, finansman ve AR-GE ile inovasyon. Sektörümüz için bu unsurları dikkate aldığımızda, hammaddede diğer sektörlere kıyasla büyük bir dışa bağımlılık olduğu gözleniyor. Burada önemli unsur, kur avantajı doğduğunda sektörümüz bu avantajdan tam olarak yararlanamıyor. Üstelik alışılageldik biçimde ithal hammadde fiyatları çok hızlı yükselmekle birlikte, normalleşme döneminde aynı hızda geriye çekilmiyor. Hatta önceki seviyelerine dönmüyor. Diğer maliyet kalemlerini düşünürsek, özellikle kayıtlı çalışan, dürüst çalışan işletmeler için ciddi işgücü maliyet avantajları sağlandı. Çeşitli teşvikler uygulamaya girdi. Elbette bizlere düşen şimdi hep birlikte ortak akılla, hatta rekabet öncesi işbirliği modelleriyle bu unsurlardan maksimum seviyede yararlanmaktır. Sektörümüzün bu anlamda birlik içinde fikir ve bilgi üretme-paylaşmaya ihtiyacı var. İhracat için bir başka önemli beklentimiz de hızla dış pazarlara açılmamızı sağlayacak, yeni pazarlar bulmamıza imkan tanıyacak bir iklimin oluşturulmasıdır. Türkiye’nin güvenli ve saygın bir ülke olduğunu, dünyanın her köşesinde bir kez daha anlatmamız gerekiyor. Ar-Ge ve yeni yatırım sahaları açıp, açılan alanlarda plastik ihtisas organize bölgelerinin kurulması gerekliliğini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Türk plastik sektörünün ihracat potansiyelini arttırmak için Ekonomi Bakanlığımızın sanayicilerimize sunduğu UR-GE projelerini mutlaka firmalarımız ile birleşip bu kapsamda potansiyel ülkelere iş gezisi düzenleyip ihracat için B2B görüşmeleri yapmak; yeni pazarlar için projeler geliştirmek gereklidir. Ülkemiz sanayicilerinin ataklığı, çalışkan işgücümüzle birlikte çok daha iyi yerlere
3. Havalimanı: Havalimanının 6 pistinde, aydınlatma, IT, diğer elektrik hatları için özel kanallar kullanılıyor. Bunlar ağır şartnamelere ve standartlara bağlı, birbirine uzaklığı vb. standartları bulunan bu kanallar üretildi. İş, yurt dışına verilme ihtimali varken alındı. TANAP Projesi: TANAP’ta kullanılan boruların korunması için oluşturulan beton muhafazanın kalama plastiği üretildi. Birbirine eklemeleri büyük çaplı boruların etrafını dolanabilecek ve uzayabilecek bir plastik parça dizayn edildi. Başarıyla uygulandı. Yavuz Sultan Selim Köprüsü-Osmangazi Köprüsü: Beton paspayı üzerinde çalıştık ve köprüdeki bütün plastik malzemeleri ürettik. Star Rafinerisi: Ankraj çalışması içindeki plastik malzemelerin tamamı üretildi. Kalıp tasarımı bir başka firma ile birlikte yapıldı ve İtalya’dan ithalat yapılmasının önüne geçildi.
geleceğine inanıyoruz. Çukurova’dan selam ve saygılar...
Tünellerde kullanılan betonların bağlantı plastik parçaları üretildi.
38
PLASFEDDERGİ
PANO
İKMİB VE İDDMİB’den tasarımcılara destek
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri ihracatçıları Birliği (İKMİB) ve İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Üçüncü Plastik ve Metal Ambalaj Tasarım Ödülleri sahiplerini buldu. Yarışmaya 260 tasarım başvurmuştu. Yarışma, tasarımcıları desteklemek ve yenilikleri özendirmek amacını taşıyor.
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) ve İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) işbirliği ile düzenlenen 3. Plastik ve Metal Ambalaj Tasarım Yarışması sonuçlandı. 260 tasarımın başvurduğu yarışmada, Plastik ve Metal Ambalajın yanı sıra bu yıl “Kültürü Ambalajla” başlığı altında Türk kültürüne özgü ge-
leneksel ürünlere yönelik ambalajlar Konsept kategorisinde yarıştı. Yarışmada üç kategoride Profesyonel ve Öğrenci olmak üzere dereceye giren tasarımlara toplamda 159 bin TL ödül verildi. Yarışmanın birincileri yurtdışındaki prestijli ambalaj fuarlarını ziyaret etme ve Ekonomi Bakanlığı’nın yurtdışı eğitim bursu kazandı. Dış Ticaret Kompleksinde dereceye giren tasarımcılara ödülleri düzenlenen bir törenle verildi. Törene, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, İDDMİB Başkanı Rıdvan Mertöz, TİM Başkanvekili ve İDDMİB Başkan Yardımcısı Tahsin Öztiryaki ve Yönetim Kurulu Üyelerinin yanı sıra tasarımcılar sektör temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Yarışmanın amacının, ambalaj sektörüne yeni tasarımlar kazandırmak ve firmaların tasarıma yaptıkları yatırımları teşvik etmek olarak vurgulandı. Ödül töreninde bir konuşma yapan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Türkiye mutlaka yüksek teknolojiye yatırım yapmak ve katma değeri yüksek ürünler üretmek zorundadır. Bunun için de inovasyon ve tasarıma yatırım
40
yapmak şart. Tasarım yarışmaları bu anlamda çok büyük önem taşıyor. 21 farklı sektörde tasarım yarışmaları düzenliyoruz” dedi. İKMİB Başkanı Murat Akyüz ise “Bir ürün istediği kadar kaliteli olsun eğer ambalajı kötüyse tercih edilirliği de az oluyor. Günümüzde ambalajın satışa etkisi dünyaca kabul edilen bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Marka ile tüketicinin ilk buluşmasında ambalaj verilmek istenen mesajı en doğru ileten araç. Bu doğrultuda tasarım ve markalaşmaya duyulan ihtiyaç da hızla artıyor. Eğer bizler de sürdürülebilir ihracat artışından söz etmek istiyorsak mutlaka ambalaj tasarımına yatırım yapmalıyız. Ürünlerimizde özgün tasarım kullanımı arttıkça tercih edilirlikleri de artacak” diye konuştu. İDDMİB Başkanı Rıdvan Mertöz de “Ülkemizde Ar-Ge ve tasarım kavramları çok yeni, tasarımda henüz emekleme safhasındayız ama bu emekleme döneminden hızlıca çıkacak ve koşar adım ilerleyeceğiz. İnanıyorum ki bundan sonra yarışmalardan çıkan tasarımlar üretilecek, ihracatımıza ve ekonomimize katkı sağlayacak. Tasarım yarışmamızı farklı konseptlerle önümüzdeki yıllarda da sürdüreceğiz” dedi. Dünya ambalaj sektörü büyüklüğü 820 milyar Dolar olarak hesaplanıyor. Türkiye sektör büyüklüğü ise 17 milyar dolar seviyesinde. Türk ambalaj sektörü, dış ticaret fazlası veriyor. Sektör, 2015 yılında 595 milyon dolar, 2016’nın ilk yarısında ise 280,2 milyon dolarlık dış ticaret fazlası verdi. Sektörde yaklaşık 3 bin firma fa-
PANO aliyet gösteriyor. Ambalaj imalatçılarının 2015 doğrudan ihracatı 3,7 milyar Dolar seviyesinde. Sektörün ağırlıklı bölümü plastik ambalajdan oluşuyor. Yarışmada ödül alan tasarımcılar ve eserleri şöyle: PLASTİK AMBALAJ Profesyonel kategori: Bahar Bostancı, Evrim Uvaçin Işık ‘MEOW’ (Sokak kedileri için mama ve su ünitesi) Teberdar Gürbey ‘RELOAD’ Kahvaltılık zeytin ambalajı Birnur Şahin: ‘DROP’ Lens solüsyonunu doğrudan veren lens ablalajı Mansiyon: Ahmet Osman Peker ‘MODÜL’kolay taşınabilir damacana Öğrenci: Mustafa Sağdıç‘LIFE BOX’ Su kabı da içeren günlük ilaç kullanım kiti Mehmet Mehmetalioğlu ‘EASY TOUCH’ kolay sürülebilir çocuklar için güneş kremi ambalajı. Beyza Ayhan, Elif Ilgaz Gülgeç ‘HERBAG’ korunaklı baharat ambalajı
Mansiyon: Başak Oğuzalp ‘BRINE’ suyuna dokunmadan salamura almayı sağlayan ambalaj METAL AMBALAJ Profesyonel Teberdar Gürbey ‘RENDİL’ Atıl Aggündüz Egemen Nardereli ‘CHARGING STATION’ Kolay taşınabilir, kabloyu koruyan şarj aleti ambalajı Vafa Mammadova ‘MAHFAZA’ yemek saklama Kullanım kolaylığı sağlıyor Mansiyon: Ozan Ruşan Tasarım: ‘KABUK’ çevreyi kirletmeden yemeye de imkan sağlayan kabuklu kuruyemiş kabı Öğrenci Sude Edebali ‘BABYMO’ Ek gıda ve sütü aynı anda taşımayı sağlayan bebek devam sütü ambalajı Erdem Çankaya ‘KINN’ keskin bıcakların korunma ve keskinleştirmesine imkan veren kilit sistemli ambalaj Tuğba Koç ‘LUGA’ iki parçalı, iki ayrı türde sıcak içecek konulabilen termos Mansiyon: Yunus Emre Pektaş ‘Oliver’ kontrollü dökmeye imkan veren zeytinyağı kabı
41
PLASFEDDERGİ
KONSEPT KATEGORİSİ “KÜLTÜRÜ AMBALAJLA” Profesyonel Teberdar Gürbey- ‘EFE’ zeytinyağı ambaljı Anıl Ercan – ‘BAYRAM’ lokum-kolonya ambalajı Umut Demirel ‘SEMAZEN’ Türk kahvesi ambalajı. Mansiyon: Bekir Cenk Aykut ‘LALEZAR’ 7 lale soğanını dikmeye imkan veren kapsül Öğrenci Melisa Işık ‘CULTURE BOOK’ kitap ambalajı Ayça Gizem Özışık ‘PESDİL’ kolay tüketilebilir pestil ambalajı Enis Altınkaynak ‘BAKLAVA’ baklava ambalajı Mansiyon: Melahat Köşeli-Mert Can Bakır ‘BOZACI’ özel tasarım boza kabı
PLASFEDDERGİ
PlaSTK
PANO
Savunma sanayinde şirket havuzu genişletilecek Nurhan Kaya
Kauçuk Derneği Başkanı
Nitelikli ve farklı özellikteki plastiklerin ve kompozit malzemelerin yoğun olarak kullanıldığı savunma sanayiinde şirket havuzu genişletilecek. Savunma Sanayii Müsteşarı İsmail Demir,
Fuar ve kongremizi başarıyla tamamladık
özelliklerine göre kendi alanında derinliği olan şirketler ile güçlü tedarikçi olabilecek KOBİ’lere yönelik çalışma başlattıklarını açıkladı.
Değerli dostlarımız, 9. Kauçuk Endüstri Fuarı 2016 ve fuar kapsamında düzenlediğimiz 3. Ulusal Kauçuk Kongresi’ni başarıyla tamamladık. Yerli ve yabancı ziyaretçilerle iş görüşmeleri gerçekleşti. Kongremizde de kıymetli bilim insanları, sektör mensupları bilimsel sunuşlar yaptılar. Kauçuk, Türkiye’nin ikinci büyük ihracat yapan sektörü olan kimya içinde, en fazla ihracat yapan 4. sıradaki sektör. Elbette sorunlarımız var. Genel ekonomik durum, bölgesel krizler bizleri de etkiliyor. Kimyanın her dalı gibi, kauçuk da hemen hemen bütün sektörlere ürün veren kritik önemdi bir malzeme. Kauçuk ürünleri sanayi öncü niteliğinde olan ileri teknoloji ürünlerine sağladığı girdilerle ve tüketim mallarıyla ekonomik büyümeye önemli katkıda bulunmaktadır. Kauçuk yapısı itibariyle de şu anda alternatifi olmayan bir malzeme. Kullanıldığı her alanda kritik önemdeki parçalarda ve sistemlerde kullanılıyor.
İsmail Demir, müsteşarlığın kuruluşunun 31. yılı nedeniyle düzenlediği basın toplantısında, bu dönemde sektörde daha fazla şirkete şans vermek istediklerini, şirketlerden bu yönde yoğun talep aldıklarını belirterek, kendilerinin de bunun önünü açmak istediğini vurguladı. Yeni şirketlerin öncelikle alt yüklenici olarak işe
Kauçuk imalatçılarımız son 30 yılda büyük ilerleme kaydetti. 1970 yılında yaklaşık olarak 1,5 milyon dolar ihracatımız 2014 yılında yaklaşık olarak 2,5 milyar dolara ulaştı. Türkiye ihraç ürünleri içinde 35. sıradan 13. sıraya geldik. Bunu yüzde 99 oranında ithal hammadde kullanarak gerçekleştirdik. Türkiye kauçuk sektöründe 1067 firmamız faaliyet gösteriyor. 102 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayan büyük bir aileyiz. Kauçuk sektörü olarak 2023 yılında 10 milyar Dolarlık ihracata ulaşmak için çalışıyoruz. Bunun hammadde ve sentetik kauçuk alanındaki açığımıza rağmen başarıyı kovalıyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim: hammadde olarak dışa bağımlılık seviyesini yüzde 50’lere düşürebilmiş olsak, hammadde ve ürün bazında toplam sektörel olarak ihracat fazlası sağlayabiliriz. Bunu sağlayabilmek için de sektörümüzün en önemli kimyasalı olan Karbon siyahı ve tüm sentetik kauçuklar Türkiye’de üretilmelidir. Ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayabiliriz. Dernek olarak, sektörün bu öneminden hareketle, ülkemizin AR-GE’ye dayalı teknik, hassas ve özellikli ürünlerde uluslararası alanda rekabet gücüne sahip üretim merkezi konumuna kavuşturulması temel amacımızdır. Bu amaca yönelik olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu bağlamda şunu müjdelemek isterim: Kauçuk Derneği olarak, izlenebilir hedefleri olan, bilimsel nitelikli, ticarileşme potansiyeli yüksek araştırmalar yapmak ve sektör için gerekli insan kaynağını yetiştirmek amacıyla Kauçuk Enstitüsü kurma vizyonumuzu gerçekleştirmek üzere önemli adımlar atıyoruz. Bu amaçla hem İstanbul Kalkınma Ajansı hem de Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile çalışmalarımız son süratte devam ediyor. Sizleri 2018 fuarımızda bir kez daha görmekten mutluluk duyacağımı vurgulayarak selamlıyorum.
42
başlamaları, nihai olarak ana yüklenici olma yeteneğine sahip olanların da ana yüklenici olarak iş üstlenmesini arzuladıklarını, TSKGV şirketlerinin de mevcut fonksiyonlarını devam ettirmekle birlikte belirli bir alanda derinleşmesini istediklerini belirtti. Demir, çok sayıda KOBİ’nin tedarikçi olarak sektörde faaliyet gösterdiğini belirterek, burada da genişleme amaçladıklarını belirtti.
-Test şirketi kurdu Öteyandan, Savunma Sanayii Müsteşarlığı TÜRKTEST isminde test, kalibrasyon ve ölçüm yapacak bir anonim şirket kurdu. Şirket ortakları, TÜBİTAK, STM, ve TSKGV oldu. Şirketin ana fonksiyonunun havacılık alanında test ve sertifikasyon faaliyetlerine odaklanmak olarak belirlendi. Şirket, sektördeki diğer platformlar ve sistemler ile bileşenlerinin testlerini de yapacak kapasite hedefini taşıyor.
Spektrofotometre
CM-25cG
Renk ve parlaklık ölçümünde iki yeni cihaz.
www.konicaminolta.com.tr
PlastEurasia İstanbul 7-10 Aralık 2016 TÜYAP Salon 14 / Stand 1405B
PLASFEDDERGİ
PANO
BASF, Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanyasının istikrarlı destekçilerinden oldu Plastik sanayisinin bilinirliğini sağlamakta önemli rol oynayan Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanyasının düzenli sponsorlarından olun BASF Türk, Türkiye genelinde eğitim ve sürdürülebilirliğe yönelik yoğun destek programı uyguluyor. Sosyal sorumluluk alanında çocukları odak olarak seçen BASF Türk, çocuk programlarında da eğitimi öne aldı. BASF Türk tarafından hazırlanan bilgi notunda, Yuvaya Dönüşen Plastikler projesine yönelik desteğinin temel çerçevesine ilişkin şu bilgi verildi: “BASF Türk, “Sürdürülebilirlik” ana başlığı altında birçok farklı alanda birçok sivil toplum kuruluşu ile işbirliği içerisinde çeşitli projelerde yer alıyor. Son dönemde, Plastik Sanayicileri Derneği ile iş birliği içinde hayata geçirdiği “Yuvaya Dönüşen Plastikler” adlı kurumsal sosyal sorumluluk projesi oldukça ilgi gördü. “Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” ilkesiyle yola çıktığı bu proje ile geri dönüştürülen plastikler, sokakta yaşayan hayvan dostlarımızın barınabileceği yuvalar haline geldi.” Hayır işleri, kültür ve eğitim olmak üzere üç başlık altında kurumsal sosyal sorumluluk projeleri yürüten BASF Türk, eğitim kısmında kimya alanına yönelik bilgi ve deneyimi gençlere ve çocuklara aktarmanın önemine dikkat çekti. Yapılan değerlendirmede şu hususların altı çizildi: “BASF Türk, faaliyet gösterdiği alanlarda toplum için yeni değerler yaratmayı ve toplumsal sorunların çözümüne katkı sağlamayı en büyük önceliği olarak belirlemiş durumda. Sosyal sorumluluk projelerini de bu bakış açısıyla geliştiren BASF Türk, çeşitli STK’lar, uzmanlar ve yerel yetkililer tarafından incelendikten sonra proje önceliklerini belirleniyor ve bu doğrultuda bütçe planlaması yapılıyor. BASF kuruluşundan bu yana 150 yılı aşkın bir süredir doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir iş yapış şeklini şirket işleyişinin merkezine yerleştirdi. Bu sayede dünyanın lider kimya şirketi unvanını taşıyor. Kurum kimliğinin ayrılmaz bir parçası olan sürdürülebilirliği, günümüz iş dünyasının mutlak bir gerekliliği olarak görüyor. Bugün uyguladığı
-Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte çalışılıyor.
BASF Türk, 6 yıldır devam eden Kid’s Lab projesiyle, 6-12 yaş arasında çocuklar için hazırlanmış özel laboratuvarda özel eğitmenlerin gözetiminde temel kimya deneyleri yapma fırsatı veriyor. Kid’s Lab’ı bugüne kadar 10 binden fazla çocuk ziyaret etti.
BASF Türk’ün Türkiye genelinde başarıyla uygulanan “81 İlde 81 Kimya Laboratuvarı” projesi kapsamında, Anadolu”nun her köşesinde okulların laboratuvarları iyileştirildi ve yeni kimya laboratuvarları kazandırıldı. Yapılan değerlendirmede dezavantajlı okullar seçildiği belirtilerek, şu bilgi verildi:
BASF Türk, WWF’nin (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) her yıl Mart ayında global çapta düzenlediği Dünya Saati uygulamasının önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Dünya Elçisi oldu. TEMA ile birlikte Dünya Çevre Günü için İzmir Urla’da her çalışanı adına bir fidan dikerek BASF Hatıra Ormanı oluşturdu.
“Bu proje çerçevesinde, eğitim olanaklarından diğer bölgelere göre daha az faydalanabilmiş yörelerdeki zbirçok okul bir laboratuvara kavuştu. Bugün itibariyle, 60 farklı şehirde 60 laboratuvarın yapım ve yenileme işlemi tamamlanmış bulunuyor. Bu yıl yapımı bitmek üzere olan 10 tane daha okul var ve 2017 itibariyle 81 ildeki 81 okulun laboratuvarları tamamlanmış olacak. Bu proje için 1,2 milyon Avro bütçe ayıran BASF, okulları tamamladıktan sonra da projeye farklı açılardan destek olmaya devam edecek.
BASF Türk ayrıca, Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) kermeslerinin düzenli katılımcısı durumunda. BASF çalışanları gönüllü hizmetleriyle, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Arama Kurtarma Derneği (AKUT), Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), Engelli Sanatçılar Merkezi (TEKSEM) gibi çeşitli STK’lara bağışlarda bulunuyor.
sürdürülebilirlik yönetimi, BASF’nin “Sürdürülebilir bir gelecek için kimya yaratıyoruz” ilkesini de destekliyor”.
“81 İlde 81 Kimya Laboratuvarı” projesi çerçevesinde ayrıca “Anadolu’nun Kimyası” başlıklı bir kitap serisi projesi var. Dört kitaptan oluşacak serinin ilk iki kitabı tamamlandı. Her kitap bir tema etrafında Anadolu’nun 20 kentini anlatıyor. Seri tamamlandığında 81 ili tek tek tanıtmış olacak. Bu kitaptan oluşan bütün gelirler ise Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı TEGV’e bağışlanacak.” 44
Türkiye’de 136 yıldır hizmet veren BASF, Türkiye ofisini önemli ve stratejik olarak niteliyor. BASF’ın İstanbul Merkez Ofisi yanında, Dilovası, Çayırova, Gebze, Trabzon ve Adana’da 5 üretim tesisi bulunuyor ve toplamda yaklaşık 800 kişi istihdam ediliyor. BASF, kimyasallar, plastikler, dispersiyonlar ve pigmentler, bakım kimyasalları, özel kimyasallar ve bitki koruma alanlarında faaliyet gösteriyor ve ürünleri; elektrik ve elektronik, otomotiv, inşaat, deterjan ve temizlik, ilaç ve kozmetik ile hayvan yemi, tarım ve gıda gibi çok geniş bir yelpazeye yayılan sektörlerde kullanılıyor.
1939’dan beri...
PP
POLİPROPİLEN Homopolimer Kopolimer Random Kopolimer Laminasyonluk
PE
POLİETİLEN Alçak Yoğunluk Yüksek Yoğunluk Lineer Metalosen
PS
POLİSTİREN Kristal Antişok
EVA
EVA
SAN
SAN
ASA
ASA
PLA
POLİLAKTİK ASİT
LCP
LİKİT KRİSTAL POLİMER
PPE
PPE
PA
POLİAMİD Poliamid 6 Poliamid 66 Poliamid 11 Poliamid 12 Poliamid Alaşımları Polieter Blok Amid
PBT
PBT
PPS
POLİFENİLENSÜLFİD
ABS
ABS
MABS
ŞEFFAF ABS
PMMA
AKRİLİK
POM
POLİASETAL
PC
POLİKARBONAT
PVDF
PVDF
MB
MASTERBAÇ Renkli Siyah-Beyaz FR (Yanmaz) Slip Antiblok Antistatik UV IR Antifog Antivirüs Likit Boya Kalıcı Antistatik Kalıcı Slip Light Diffuser Köpürtücü Antibakteriyel Antikorozyon
YAPIŞTIRICI Ara Katman Yapıştırıcı Hammadde Alüminyum Kompozit Panel Yapıştırıcı Film Solar Panel Filmi Halojensiz B1 Sınıfı Alev Geciktirici Kompaund
HAYİM PİNHAS A.Ş İSTANBUL İstoç 4. Ada No:145 Mahmutbey - İstanbul Tel: (0212) 659 58 57 Faks: (0212) 659 58 48 İZMİR OFİS VE DEPO 7401 Sokak No:8 Pınarbaşı - İzmir Tel: (0232) 472 11 64 BURSA OFİS VE DEPO Kara Ali Mahallesi Cumhuriyet Caddesi No:62 Çalı, Nilüfer – Bursa Tel: (0224) 482 51 71 Faks: (0224) 482 49 53
www.pinhas.com.tr
PLASFEDDERGİ
PANO
Onbirinci 5 Yıllık Kalkınma Planı ve 20 yıllık plan hazırlanacak 11. Beş Yıllık Kalkınma Planı yanında 20 yıllık plan da hazırlanıyor Türkiye’nin planlı kalkınma döneminde hazırladığı 11. beş yıllık kalkınma planı için ön hazırlıklar başlıyor. Bu planın önemli kısmı Hükümet tarafından açıklanan uzun vadeli hedefler olan 2023 hedeflerinin “plan tahmin dönemine” girecek olması. Onbirinci Kalkınma Planı 2019-2023 dönemini kapsayacak. Bu nedenle yeni bir uzun vadeli tahmin dönemi de onbirinci kalkınma planıyla birlikte açıklanacak. 2017 yılı içinde kalkınma planı için önerilerin toplanması ve arama konferansları düzenlenmesi, 2017 sonu itibariyle de özel ihtisas komisyonlarının toplantılarına başlaması bekleniyor.
-Uzun vadeli program 20 yıllık Türkiye’nin 2023 hedeflerinin 11. Kalkınma Planı ile resmi bir tahmin ufkuna gireceği ve çoğu unsurunun değişeceği belirtilirken, Kalkınma Planı ile eşzamanlı ya da yakın za-
manlı olarak 20 yıllık bir hedefler dizisi açıklan-
etkin ekonomik güç olma yönündeki hedef-
ması planlanıyor. Bu plan, 2023 hedeflerinden daha farklı olarak yapısal bir çerçevede hazırlanacak. Çeşitli varsayımlar altında yapılacak hesaplamalarla bir gelecek perspektifi de sunacak.
lerinin değişmediği, buna uygun bir çerçeve
11. Kalkınma Planda ise büyük oranda 10. Kalkınma Planı çerçevesinin korunması bekleniyor. Türkiye’nin yapısal çok sayıda düzenleme gerçekleştirse de, ileri teknolojili ve yüksek katma değerli ürünlere geçiş, buna uygun insan kaynağı yönetimi ve Avrasya bölgesinde
oluşturan 10. Kalkınma planındaki unsurların korunacağı vurguladı. Kalkınma planları hazırlığında en önemli girdilerden biri olan özel ihtisas komisyonlarının oluşturulmasının 2017’nin ilk yarısında tamamlanması ve yıl sonuna doğru toplantıların başlaması bekleniyor. 11. Kalkınma Programı 2018 sonbaharında TBMM’ gündemine gelecek.
İMS polimer hammadde üretim tesislerini açtı girişimi, sonra üretim dedik. Umuyorum ki bu vizyonun bir parçası olarak iç pazar kadar dış piyasalara da açılabilir ve Türk markalarını dünyaya tanıtma iddiamızı gerçekleştirebiliriz” dedi. Törende konuşan PAGDER Kurumsal İletişim Müdürü Erol Türker, İMS’nin kuruluş öyküsü yönüyle örnek teşkil ettiğini vurguladı. İzmir Makine Sanayi - İzmir Makine Sanayi polymers, elektrik-elektronik, beyaz eşya, otomotiv, enerji, sağlık, inşaat başta olmak üzere birçok sektör için fonksiyonel mühendislik plastikleri üretecek. Fabrika 18 bin 700 metrekare alan üzerinde 5 bin 600 metrekare İzmir´deki başarılı eğitim faaliyetleriyle adını duyuran Özel Ege Lisesi Kurucu Temsilcisi Yansı Eraslan tarafından kurulan İzmir Makine Sanayi polimer hammadde üretimine başladı. İzmir Makine Sanayi (İMS) Manisa Turgutlu´daki Organize Sanayi Bölgesinde kuruldu.
İzmir Makine Sanayi’nin faaliyete başlaması nedeniyle düzenlenen törende konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Yansı Eraslan, önce AR-GE’den başlayarak ürün geliştirdiklerini, ardından da bunu üretme yoluna gittiklerini belirterek, “Önce bilgi ve buna bağlı marka
46
kapalı alanda faaliyet gösterecek. Üretim tesisleri, Ege Üniversitesi bünyesindeki ideEGE Teknopark binasında bir Ar-Ge yatırımı ve TÜBİTAK desteğiyle geliştirilen ürünlerin üretimini yapacak.
PANO
PLASFEDDERGİ
2016’nın Ambalaj Ay Yıldızları ödüllerini aldı Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından 7’ncisi düzenlenen Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması’nın ödül töreni yapıldı. Katılan 199 ambalajın 11 farklı kategoride değerlendirildiği yarışmada 64 ambalaj ödül aldı. Ambalaj Ay Yıldızları yabancı katılımcılara açık olarak ikinci kez yapıldı. Çeşitli kategorilerde seçilen eserler, Asiastar ve Worldstar ambalaj yarışmalarına da gönderilecek. Ambalaj Ay Yıldızları 2016 Yarışması’nın ödül töreni 23 Eylül 2016 Cuma günü yapıldı. Yarışmaya 199 eser başvurdu. Bunlar arasından, 10’u Altın, 14’ü Gümüş, 15’i Bronz Ödül’e layık görüldü. Çeşitli kategorilerde 25 ambalaj da ‘Yetkinlik Ödülü’ aldı. TSE işbirliği ile ‘Altın Ödül’ alanlar arasından seçilen 3 ambalaj ise, ‘Altın Ambalaj Ödülü’nün sahibi oldu. Yarışmaya, üreticiler, marka sahipleri ve tasarımcılar piyasada halen kullanılan ambalajlarla katılabiliyor. 2016 yarışmasına en fazla
başvuru gıda, grafik tasarım ve içecek kategorilerinde oldu. Bu üç gruptaki eser toplam başvuruların yarısını oluşturdu. 2016 yarışmasında ilk kez “lüks ambalajlar” ve “ambalaj bileşenleri” kategorileri de eklendi. Seçici Kurul tarafından ödüle değer eserler belirlendi. Kendi kategorilerinde “altın ambalaj” alan ambalajlar şöyle: Ambalaj Malzemeleri ve Bileşenleri (Komponentleri) Altın Ödül: “Sıcak Dolum PET Kavanoz”-Acemoğlu Gıda. (Aynı zamanda TSE Altın Ambalaj ödülü) Endüstriyel ve Taşıma Ambalajları Kategorisi Altın Ödül: “Petrol Ofisi 10 Lt ve 20 Lt Bidon”-Sarten Ambalaj Ev-Otomotiv-Ofis Araç ve Gereçleri ile İhtiyaç Malzemeleri Kategorisi & Diğer Gıda Dışı Ürün Ambalajları Kategorisi Altın Ödül: “Vissmate Jel”–DesignVENA Fleksibıl Ambalaj Kategorisi Altın Ödül: “Görsel ve Dokunsal Geribildirim”-Bak Ambalaj (Aynı zamanda TSE Altın Ambalaj ödülü)
47
Gıda Kategorisi Altın Ödül: “Jsp 1180 Nordsee Ton Balığı Ezmesi Ambalajı”-Jokey Plastik İstanbul Grafik Tasarım Kategorisi Altın Ödül: “Tariş Ege Koleksiyonu Natürel Sızma Zeytinyağı” - Salt Ajans İçecekler Kategorisi Altın Ödül: “Jack Daniels 70cl Teneke Kutu”-Teksan Teneke Kutu Amb. (Aynı zamanda TSE Altın Ambalaj ödülü) Lüks Ambalajlar Kategorisi Gümüş Ödül: “Gentleman Jack Teneke Kutu”-Teksan Teneke Kutu Amb. Sağlık ve Güzellik Ürünleri Kategorisi Altın Ödül: “İpek Şampuan”-Tasarist Tasarım Hizm. Satış Noktası Sergileme, Sunum ve Muhafaza Ürünleri Kategorisi Altın Ödül:Paşabahçe Mix and Bake 2 Pcs Set Ambalajı-Camiş Ambalaj Tıp ve Eczacılık Ürünleri Kategorisi Bronz Ödül: “Zade Vital Rüşeym Yağı”-Helvacızade Gıda İlaç Kimya
PLASFEDDERGİ
PlaSTK
PANO
Tıbbi cihazlarda kamu alım garantisi sistemi başlıyor Şekib Avdagiç
Kompozit Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Değerli Dostlar, Derneğimiz geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi 2017 yılında İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile oluşturduğu işbirliği çerçevesinde JEC WORLD 2017 Paris Fuarı’na Milli İştirak Organizasyonu düzenlemektedir. Milli İştirak Organizasyonu çerçevesinde 2017 yılında da Türk firmaları birbirine bitişik bir düzende ve daha geniş teşhir alanlarında sektörümüzün bu en önemli organizasyonunda ziyaretçilerini ağırlama ve ürünlerini tanıtma fırsatını bulacaklardır. JEC WORLD Organizasyonuna Türk firmalarının her yıl artan sayıda katılımları Türk kompozitinin ve Türk kompozit firmalarının dünya pazarındaki yerlerini giderek sağlamlaştırdıklarının önemli bir göstergesidir. Derneğimiz JEC Composites Firması’nın desteği ile Carbon Composites tarafından Almanya’nın Augsburg şehrinde bu yıl ilk kez 21-23 Eylül 2016 tarihleri arasında düzenlenmiş olan Experience Composites Fuarı’na bir stant ile katılarak Türk kompozit sektörünü temsil etmiş ve ziyaretçilerini ağırlamıştır. Derneğimiz, ilkini 2013 yılında gerçekleştirdiği ve 2 yılda bir düzenlemekte olduğu TÜRK KOMPOZİT, Kompozit Zirvesi Etkinliğini 5-6-7 Ekim 2017 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Sergi ve Kongre Sarayı’nda düzenlemeye karar vermiştir. Seminerler, yaratıcı ürün örnekleri ve demolarla da desteklenen bu etkinlik süresince Türk kompozit firmaları kompozit sektöründe gösterdikleri başarıları ve gerçekleştirdikleri yenilikleri sergileme fırsatı bulacaklardır. Önceki yıllara göre daha merkezi ve geniş imkanlara sahip bir alanda bu etkinliği gerçekleştirmekteki ana hedefimiz Türk kompozit firmalarının yeteneklerinin devlet yetkililerine, sektör profesyonellerine, karar vericilere ve tüm ilgili diğer kişi, kurum ve kuruluşlara sergilenmesidir. Derneğimiz, 4 Haziran 2016 tarihinde tüm Yönetim Kurulu Üyelerinin katılımı ile gerçekleştirilen çalıştay sonrasında misyon ve vizyonunu yenileyerek önümüzdeki dönemde hayata geçirmeyi planladığı projelere dönük olarak çalışmalarına hız vermiştir. Bu kapsamdan olmak üzere Aralık ayı içerisinde düzenleyeceği bir üye toplantısıyla güncel ekonomik durumu, sektörel gelişmeleri ve önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri tüm üyelerimizin dile getirmelerine olanak sağlayacaktır. Ayrıca tüm sektöre hizmet etmesi amacıyla kurulması planlanan “Kompozit Akademi “ ile ilgili çalışmalara da başlanmıştır. Türk plastik ve kompozit sektörüne bol ve kazançlı işler dilerim. Saygılarımla.
48
Büyük kısmı plastik malzemelerden üretilen sarf ve basit teknolojili tıbbi cihazlar ile yüksek teknolojili MR, tomografi, tıbbi monitörler, ultrason ve dijital röntgenlerin yerlileşmesi için program hayata geçiyor. İleri teknolojili tıbbi cihazlar için “Sanayi İşbirliği Programı” modeli kullanılacağı açıklandı. Sarf ve diğer tıbbi araç ve gereçlere yönelik olarak ise yine yatırım yapmak şartıyla uzun dönemli alım garantisi verilebilecek. Türkiye sağlık alanında bina yatırımlarını hızlandırdı. Şehir hastaneleri yanında, yeni hastane yapılması ve mevcut uygun binaların da modernizasyonu sözkonusu. Sabit kıymet yatırımları dışında, yaklaşık 2,5 milyar dolar dolayında yeni tıbbi cihaz ve hastane donanımı da alınacak. Bu alımların büyük tutarı MR, tomografi, tıbbi monitör, ultrason ve dijital röntgenlerden oluşacak. Herhangi bir tutar belirlenmese de yüksek teknolojili olmayan ancak hassas ve iyi üretim şartı bulunan sarf malzemeleri, diğer küçük tıbbi araç ve cihazlara yönelik de yoğun bir alım gerektiği vurgulandı. Bunlar aynı zaman sürekli kullanılan ve tüketilen ürünler olduğu için mevcut hastanelerin de tüketimine sunulacak. Bu ürünlerde dahi ithalat bağımlılığının yüksek olduğu, Türkiye’de üretimin özendirileceği kaydedildi. Sanayi İşbirliği Programı uygulanabilenler için bu yolun tercih edilebileceği ancak Türkiye’de üretim şartıyla özel ve kısmi bir programla uzun süreli alım garantilerinin verilebileceği kaydedildi. Sanayi İşbirliği Programı, Türkiye’nin kamu alım gücünü kullanarak özellikle ithalatı yüksek olan ileri teknolojili ürünlerde yerli katkı almayı sağlamak için uygulanmıştı. Bu programda, her bir bakanlığın sanayi işbirliği programı kapsamındaki alımları için kendi organizasyonunu ve ikincil mevzuatını oluşturması gerekiyor. Şimdiye kadar bakanlıklardan sadece Sağlık Bakanlığı bu prosedürü tamamladı. Program kapsamında alınacak olan cihazlar, MR, tomografi, tıbbi monitörler, ultrason ve dijital röntgen olarak belirlendi. Bu tür cihazların yeni yatırımlar ve yenilemelerle birlikte üç yıl içinde 2 milyar dolara kadar çıkabileceğinin tahmin edildiği vurgulandı. Sağlık Bakanlığının yatırımlar için yatak, diğer cihazlar vb. daha düşük teknolojili donanımlarla birlikte alımlarının yine üç yıl için 2,5 milyar Dolar dolayında olacağı vurgulandı.
DÜNYANIN HER YERİNDE AKILLI ÇÖZÜMLER
HIZLI BAĞLANTI TEKNOLOJİLERİ
Fabrika
RTC TEC Bağlantı Elemanları AŞ ITOSB, 9. Cadde No:8 PK:34959 Tepeören / Tuzla / İstanbul TÜRKİYE Tel: +90 216 593 47 82 Fax:+90 216 593 47 85 info@rtc-tec.com
Avrupa Merkez Ofis RTC Couplings GmbH Jahnstrasse 86 73037 Göppingen GERMANY Tel: +49 7161 98796-50 Fax:+49 7161 98796-79 mail@rtc-couplings.com
Water
Pneumatic
Satış Ofisleri
RTC Couplings North America Ltd. RTC Couplings LLC
RTC Couplings S.a. De C.v.
RTC Couplings Shanghai Co. Ltd. RTC Couplings Lda.
RTC Couplings S.l.
RTC Couplings S.r.o
Hydraulic
Electrical
Accessories
linkedin.com/company/rtc-couplings facebook.com/rtc.couplings
Yetkili Satıcılar
Avusturya - Belçika - Brezilya Danimarka - Estonya - Fas - Fransa Güney Afrika - Hindistan - Hollanda İngiltere - İran - İsveç - İsviçre İtalya - Lüksemburg - Macaristan Malta - Norveç - Polonya Rusya - Romanya - Slovakya Slovenya - Tayvan
PLASFEDDERGİ
PANO
Makine üreticileri “Büyüme Makinesi”kampanyası başlattı
-Daha rekabetçi olmak için Makine sektörünün daha rekabetçi ola-
Türkiye’de faaliyette bulunan makine
bilmesi için iç pazarda güçlü olması gereklili-
üreticileri, “büyüme makinesi” başlıklı yeni bir
ğine işaret eden Dalgakıran, “yerli makine alı-
tanıtım kampanyası başlattı. Türkiye makine
mını teşvik edici önlemler alınması gerekiyor.
sektörünün dünya ölçeğinde tanınması için
Kamu ve kamu destekli makine ve teçhizat
çalıştıklarını belirten Makine İhracatçıları Birliği
alımlarında, yerli üretimin var olması duru-
Başkanı Adnan Dalgakıran, kampanyayla yeni
munda, bu ürünler tercih edilmeli. Özel sektör
bir büyüme hikayesi oluşturmak istediklerini
de Türkiye’nin Makinecilerine öncelik vermeli.
vurguladı.
Yerli sanayiciye yerli makine yakışır” görüşünü vurguladı.
Küresel mal ticaretinin gerilemesine rağmen, Türk makine ihracatının arttığını hatırlatan Adnan Dalgakıran, Ekim ayı sonu itibariyle 11 milyar dolarlık ihracata ulaştıklarını anlattı.
Dalgakıran, kampanyaya ilişkin şu yorumu yaptı:
“Türkiye’de sanayi devrimi yapacak güç ve potansiyel var” diye konuştu. “Büyüme Makinesi” temasının, Türkiye’nin sanayi atağının sembolü olmasını amaçladıklarını vurgulayan Adnan Dalgakıran, ilk kampanya olan “Tıkır Tıkır” başlıklı film ve basılı reklamların devamı olarak planlandığını vurguladı. Yeni filmde, makine sektörünün çalıştıkça değer yarattığı ve insanların yaşamlarına doğrudan katkı sağladığına dikkat çekiliyor ve reklam filminde, büyüme makinesinin Türkiye’nin refahı için “tıkır tıkır” çalışmaya devam ettiği vurgulanıyor.
manın ve önceliklendirmenin gerekli olduğunu savunan Adnan Dalgakıran, özellikle dışa ba-
Son 15 yılda yüzde 700 ihracat büyümesi sağlandığını vurgulayan Adnan Dalgakıran,
Teşvik mekanizmasında sektörel ayrış-
“Her birimiz kendi alt sektörlerimizde ayrı
ğımlılığı azaltacak, teknolojik açılım sağlayacak
ayrı, bambaşka işler yapan makineler üretsek
adımları memnuniyetle karşıladıklarını, buna
de bir araya geldiğimizde büyük bir makineye
ilave olarak şirketlerin büyümesini sağlayacak
dönüşüyoruz. Dünyada markalaşma stratejisi-
ve ölçek ekonomisi oluşumunu hedefleyecek
ni başarıyla yürüten tüm kurumlar gibi, tekno-
destek yoğunlaşmasına ihtiyaç bulunduğunu
loji ve tasarımdaki temel trendleri yönetmeye
anlattı. Sektör ve ürün odaklı bir teşvik uygu-
çalışıyoruz. Sektörümüz geniş bir yan sanayi
lanabileceğini belirten Dalgakıran, “Sanayi ya-
ağı oluşturması, teknolojiyle iç içe olması, sa-
tırım alanları da aynı şekilde üretimi ve yatırımı
nayicilerimizin yatırım maliyetlerini düşürmesi
kolaylaştırıcı imkân ve mekanizmalarla kurgu-
ve nitelikli personele yönelik istihdam alanı
lanmalı. Sanayide finansmana erişimi kolay-
oluşturması nedeniyle ekonomide tetikleyici
laştırmak için de makine ve teçhizat kredi te-
gücüyle Türkiye’nin büyüme makinesi olmayı
minatı olarak gösterilebilmeli. Sınai Kalkınma
sürdürüyor. Özetle biz üretiyoruz, Türkiye bü-
Bankası’nın yurtiçi yatırımları desteklemede
yüyor.”
Eximbank’ın ihracatta oynadığı rolün üstlenmesi de büyük önem taşıyor.” dedi.
50
PLASFEDDERGİ
PANO
Sanayi 4.0 ve akıllı sistemler plastik endüstrisi için yeni kapılar açacak
Sanayi 4.0 ve akıllı şehirler kavramı plastik malzemeler için önemli. Çünkü her ikisi de malzemeden yeni enerji üretim sistemlerine kadar bir dizi polimer tabanlı teknolojinin gelişmesine bağlı. Çok sayıda endüstri, yeni teknoloji ve akıllı sistemlerdeki her türlü alt sistemin polimer malzemelerden üretilmesi için şans arıyor. Türk plastik sektörünü yakından ilgilendiren bir arayış da sözkonusu. Akıllı şehirler ve yenilenebilir enerji üzerine çalışan Türk bilim insanları ve sivil toplum örgütleri, akıllı şehirler ve Sanayi 4.0’ın kavramsal olmaktan çıkıp gözle görülür hale gelmesi için “güneş enerjisini” bir kaldıraç olarak öneriyorlar. Şehirlerde, başta kamu kuruluşları olmak üzere, sanayi çatılarını güneş pilleriyle donatmayı öneriyorlar. Hem basit teknoloji, hem de karmaşık güneş hücresi olmak üzere bu panellerin büyük bir kısmını plastikten üretmek mümkün.
verimli çalıştığı gözlendi. Peki plastik sektörü Sanayi 4.0’ın neresinde? Aslında “heryerinde” demekte fayda var. Üretim, malzeme ve ürün olmak üzere 3 ana kanaldan bu süreç sektörü ilgilendiriyor. Öncelikle, plastik sektörünün üretim süreçlerinin akıllanması ve daha uygun maliyetle üretim mümkün.Tasarımdan sonra kalıpların üretilmesinden, ürünün üretilmesine, ondan sonra da müşteriye teslimine kadar plastik sektörü etken.Yeni 3 boyutlu yazıcılarla üretim plastik sektörü için ticari olarak başladı. Şimdilik çok pahalı havacılık sanayii ürünleri ağırlıklı olsa da bu alanda gelişme hızı çok yüksek ve gelecekte bütün polimer tabanlı ürünlerin 3 boyutlu yazıcılarla üretilme ihtimali var. İkinci kanal, AR-GE ve inovasyon, yeni
Sanayi 4.0 kavramının en önemli bile-
sayıda şehir, ulaşım, trafik yönetimi, elektrik,
şenlerden biri sistemlerin akıllanması. Akıllı
enerji (ısınma ve soğutma dahil), sistemlerini
sistemlerin birleşmesiyle de bölge hatta ülke
hem kendi içinde hem de birbiriyle haberleşir
çapında birbiriyle konuşan ve adeta büyük bir
tarzda akıllandırdı. Bunun sonucunda yeni
sistem gibi çalışan yaşam alanlarının oluştu-
uygulama alanları açıldı. Deneysel uygulama-
rulması mümkün.
lar olarak ortaya çıkan sürücüsüz metro trenleri, birden fazla hatta işleyebilecek şekilde
Bu sürecin en görünür uygulamalarından
uygulama alanı buldu. Üstelik, bu sürücüsüz
biri “Akıllı Şehirler” olarak hayata geçti. Çok
metro trenlerinin, sürücülü olanlardan daha
52
malzemeler. Sanayi 4.0’ın yeni teknolojiler ve sektörler ile ürünler oluşturması bekleniyor. Örnek vermek gerekirse, akıllı tekstiller, plastik araçlar, yeni tip yenilenebilir enerji üretim tesisleri. Bütün bunlar polimer tabanlı veya kompozit plastik yeni malzemelerin geliştirilmesini gerektiriyor. Örneğin, kendi kendini temizleyen nano malzemeyle kaplanmış tekstil ürünleri var ama bunları yine nano düzeyde özel polimer ipliklerle yapmayı ve temizleme
PLASFEDDERGİ
PANO
özelliğinin hiç kaybolmamasını sağlayama yö-
lin şekil tasarımlarıyla yüzde 10’luk verimliliğe
sunabildiğini vurguladı. Bir araştırmaya göre
nelik çalışmalar sürüyor.
ulaşıldığı gözlendi.
kamu kuruluşlarının bina çatılarının toplamı 95 milyon metrekareye kadar çıkıyor. Uyar, kamu
Üçüncü kanal elbette ürünün kendisi. Sa-
Güneş enerjisinin hücreleri plastik malze-
kuruluşları ile sanayi kuruluşlarının çatılarının
nayi 4.0’ın bütün bileşenlerinde ucuzluk, akıllı
meler içinde, bu piller de plastik malzemeler-
güneş enerjisi üretimi için kullanılmasını öne-
sistemlerin talebi olan ısı, nemden etkilenme-
den üretilmiş koruyucu paneller içinde çatılara
riyor. Böylece hem Türkiye’ye ucuz elektrik
me, uzun süre dayanım, hafiflik gibi özellikle-
ya da alanlara monte ediliyor. Plastik henüz
enerjisi sunulacak, hem de uygun iklim oluş-
rin tamamı plastik malzemelerde bulunuyor.
hücreye girmese de kalan bütün güneş enerji-
ması nedeniyle yatırımlar ucuzlayacak.
Yeni enerji sistemlerinden yeni araçlara, yeni
si üretim araçlarına girmiş durumda.
iletişim sistemlerinden, yeni “makinelere” kadar hemen her ürünün ucuz ve hafif malzemelerle üretilmesine çalışılıyor. Bu da plastiği vazgeçilmez kılıyor.
-Türkiye için öneri: Akıllı şehirlere enerji ve ulaştırmadan başlayalım
Tanay Sıdkı Uyar: Kentsel dönüşüm bir fırsat, kamu kural koyarak yönlendirici olabilir Akıllı şehirler ve verimlilik için kamunun
-Enerji üretimi
Yenilenebilir enerji alanındaki çalışma-
getirilecek yeni kuralların süreci hızlandırabi-
larıyla tanınan Marmara Üniversitesi Enerji
leceğini belirten Tanay Sıdkı Uyar, buna örnek
Geleceğin yenilenebilir enerji kaynağı
Ana Bilim Dalı Başkanı Tanay Sıdkı Uyar, baş-
olarak binaların enerji verimliliği gözetilerek
olarak, rüzgar, güneş ve hidroelektrik (nehir
ta enerji olmak üzere akıllı şehirlere ve sis-
inşa edilmesi zorunlulukları, enerji etkinliği iyi
ve denizlerde) ön plana çıkıyor. Bunlar içinde
temlere yönelik yatırımların ucuzladığını ve
planlanmamış projelerin belediyeler tarafın-
en verimli olanı hedroelektrik santarller. An-
bu aşamada “yatırım yapmama” maliyetinin,
dan onaylanmaması gibi araçlar geliştirilebi-
cak burada gidilebilecek alan sınırlı. Şimdilik
yatırım maliyetlerinin üzerine çıktığını vurgu-
leceğini belirtti. Kentsel dönüşümün bir fırsat
sadece nehirlerden verimli elektrik üretilebi-
luyor. Kamu Teknoloji Platformu tarafından
olarak kullanılabileceğini belirten Uyar, yeni
liyor. Denizlerdeki dalgaların kullanılmasına
Ankara’da düzenlenen toplantıda bir sunum
inşa edilecek binalara fiber kablo altyapısına
ilişkin deneysel sistemler gelişse de başarısı
yapan Uyar, akıllı şehir yönetimlerinin ulaşım-
uygun tasarım zorunluluğu, verimli yerleşim,
sınırlı. Rüzgar santralleri ise henüz emekleme
la görünür hale geldiğini ancak başta ulaşım
enerji verimliliği gibi unsurları içeren proje zo-
aşamasında. Kurulumu ve gece-gündüz ayrımı
olmak üzere şehirlerin hemen her uygulama-
runluluğu getirilebileceğini anlattı.
olmadan elektrik üretilebilmesi nedeniyle ol-
sında yansıması olduğunu belertti.
dukça yoğun ilgi görüyor. Hatta bu alana yatırım güneş enerjisinin önünde. Peki rüzgar santralinden daha verimli
-2008’den bu yana yüzde 40-60 oranında yenilenebilir enerji ucuzladı
olmasına rağmen güneş enerjisi santralleri
Plastik sektörü açısından yeni endüstriyel gelişmeler malzemeden ürüne kadar çeşitli fırsatlar sunuyor. Literatürde “yaratıcı yıkım” olarak adlandırılan bu süreçte, endüstri devriminin başından bu yana temel unsurları
neden rüzgar yatırımlarının gerisinde. Bunun
Dünyada, 2008’e göre 2015 yılı sonunda,
(makineleşme, insanların yönetimi) ile devam
iki önemli nedeni var. Birincisi güneş pillerinin
led ampullerin yüzde 94, karada rüzgar ener-
eden üretim, yazılımların yönetimine geçiyor
pahalı olması. Maliyetler hızla düşse de hala
jisi üretiminin yüzde 41, bina çatılarında gü-
ve otomasyona sahip yeni makine türleriyle
pahalı ve silikon bazlı olması ucuzlama ihtima-
neş panelleriyle elektrik üretiminin yüzde 54,
üretiliyor. Ortaya çıkan malzemelerde ise po-
lini sınırlıyor.
şebeke ölçeğinde (yatırım boyutunda) güneş
limer tabanlı malzemeler başta olmak üzere
enerjisi üretiminin yüzde 64 ve elektrikli ta-
plastikten yapılmış ürünler ortaya çıkıyor. Bu
şıt araçları bataryalarının yüzde 73 ucuzlama
yeni olguya uyum sağlayabilen şirketlerin ise
oldu. Uyar, yatırım için kritik noktaya gelin-
gelecekte daha büyük olacağı şimdiden kesin
diğini, yatırım yapmanın maliyetinin, yatırım
gibi.
-Polimer tabanlı pilleri geliyor
güneş
Plastiğin anılan bütün avantajları bura-
yapmama maliyetinden
da devreye giriyor. Çok sayıda üniversite, ka-
daha düşük seviyede ol-
mu-özel araştırma kuruluşu polimer tabanlı
duğunu kaydetti.
bir güneş pili üretmek için çalışma yürütüyor. İlk umut verici haber 2015 yılı içinde Japonya
Tanay Sıdkı Uyar,
RIKEN Araştırma Enstitüsünden geldi. Yüzde
özellikle
8-10 arası verimlilikte bir güneş hücresi üret-
enerjide bir fırsat kapısı
meyi başardıklarını açıkladılar. Polimer tabanlı
bulunduğunu
ve kısmen değişikliğe uğratılmış bu plastikten
Bina ölçeği nedeniyle
yapılan güneş hücresi silikon tabanlı hücrelere
her çatının uygun ol-
kıyasla daha sağlam, daha uzun ömürlü, daha
madığını ancak kamu
hafif, daha çevreci ve elbette çok daha ucuz.
binaları ile sanayi ku-
Şu anda ticari olarak kullanılabilmesi için en
ruluşlarının
az yüzde 15 verimliliğe ulaşması gerekiyor. Bu
güneş enerjisi üretimi
hedeften çok da uzak değiller. Malzeme ve pi-
için gayet verimli alan
54
yenilenebilir açıkladı.
çatılarının
PLASFEDDERGİ
PlaSTK
PANO Elifplas ihracatını artırdı
Reha Gür
Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı
Çok sayıda markanın tedarikçisi olan Elifplas, ihracatın toplam satışların yüzde 68’ine ulaştığını açıkladı. Eliplas Satış ve Pazarlama Müdürü Koray Özdemir, 1986 yılında kurulan firmanın, 2008’de ihracata yönelme kararı aldığını ve bu tarihten sonra artan sayıda ülkeye ihracat geliştirdiklerini kaydetti. Özdemir, 50 ayrı ülkeye ürün gönderdiklerini vurguladı.
Bora Plastik 60. yılında Değerli Meslektaşlarım, Sevgili Dostlar, Sektörümüz, ülkemizde birçok sanayi dalına hizmet veren, ürün ve hammadde sağlayan yapısı itibariyle, ülkemiz sanayiinin aynası durumunda. Doğrudan ihracatının yanı sıra, dolaylı ihracatıyla da dış ticaretimize önemli katkılar sunmakta. Maalesef son dönemlerde ihracattaki büyümesi azalmakta, iç pazar dinamiklerine daha da bağlı hale gelmekte. Bu da ister istemez, sektör firmalarının finansal stabilitesi adına sıkıntılara işaret etmekte. Ham-
Türkiye’nin köklü kuruluşlarından Bora Plastik 2017’de 60. kuruluş yıldönümünü kutlayacak. Firma, gastronomi, saklama kapları, kova ve sepetler, kasalar, mutfak ürünleri, banyo ve temizlik ürünleri, çekmeceli dolaplar, hobi kutuları üretiminde yoğunlaşan faaliyetlerini başarıyla sürdürüyor. Firma portföyünde 600’den fazla ürün bulunuyor.
maddede dışa bağımlılık, aşırı hareketli dövizin getirdiği yüklerle birleşince, hem nakit akışı yönetmek hem de kar marjlarına dikkat etmek, her zamankinden daha da fazla önem arzeder hale geliyor. Dünya’daki ekonomik büyümenin yavaşlamasına bağlayarak kendimizi avuttuğumuz az artan ihracatımız, emtia fiyatlarına bağlı olarak düştüğünü zannettiğimiz ortalama ihra-
ODE Yalıtım ÇinAlmanya arasındaki en büyük tesisi Eskişehir’e kuruyor
cat fiyatlarımız çok önemli ve kritik göstergeler aslında.Tabii ki, anlayabilene, okuyabilene. 2014 yılı verileriyle ortalama plastik ihracat fiyatlarına baktığımızda, ABD ve Almanya’nın 6,40 Dolar/kg , Çin’in 3,76 Dolar/kg olan ortalama fiyatına karşın ülkemiz plastik sektörü ortalama ihracat fiyatı olan 3,13 Dolar/kg’ı beğenmezken, 2015 yılında aynı değer 2,50 Dolar/ kg’a düşmüştü. Bugün 2016 ilk 9 aylık ihracatında bu değer maalesef 2,20 Dolar/kg’a düşmüş durumda. Plastik sektöründe ağırlıklı olarak mamul ihraç eden bir ülke olarak en doğru değerlendirme ortalama mamul ihracat ve ithalat değerlerine bakmak olmalı tabii. 20152016 karşılaştırmasında, bizim mamul ortalama ihracat fiyatımız 2,77 Dolar/kg dan 2,67 Dolar/kg’a inerken, aynı grup için ithalat ortalaması 4,87 Dolar/kg’dan 4,97 Dolar/kg’a çıkmış. Bu da bize kimse, azalan emtia fiyatlarını bahane olarak göstermesin kendine dedirtiyor. Hep söylenen, teknolojik ürün üretmek ve ihraç etmek zorunluluğunun vakit kaybetmeden gerçekleşmesi zaruretinin göstergesi. Hayata geçebilmesinin metodlarından biri olan birlikte hareket edebilme kültürü maalesef, kendi içimizden çıkanlarca baltalandıkça çok mümkün değil. Çok önemli bir kazanım olan Plastik Tanıtım Grubu’na neden ihtiyaç duymakta olduğumuzun bir göstergesi de bu ortalamalardı. Kapatılmasına yönelik adımlar atanlar, azalan ihracatın da, düşen ortalama fiyatların da, yok olan kar marjlarının da hesabını sektöre vereceklerdir herhalde. Plastik Tanıtım Grubu kapatılıp, kesintiler durunca, sektörümüzün önünde kimse duramaz, Almanya’yı geçer Avrupa’da birinciliğe otururuz vaadinin ne zaman gerçekleşeceğini özlem ve ümitle bekleyeceğiz. Saygı ve sevgilerimle.
56
ODE, yalıtım malzemesi üretimi yapacağı fabrikanın ilk fazını tamamladı. Üretimin 2017 yılı ilk çeyreğinde başlayacağı kaydedildi. ODE’nin Çorlu’da iki ayrı tesisi daha bulunuyor. ODE Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turhan, Çin ve Almanya arasındaki en büyük üretim tesisini kuracaklarını belirterek, toplam 100 milyon dolarlık yatırım yapacaklarını açıkladı Turhan, “Ülkemize inanıyor ve geleceğe yatırım yapıyoruz. Eskişehir’de 75 dönüm üzerinde kurduğumuz fabrikamızın ilk fazı tamamlandı. İnşaat ve makina montajı bitti. Eskişehir fabrikası tamamlandığında toplam 100 bin metrekarelik kapalı alana çıkmış olacağız. Bu da bizi Türkiye yalıtım sektörünün en büyük kapalı alana sahip üretici konumuna taşıyacak. Eskişehir üretim üssümüzün açılmasıyla 20 bin tona çıkartacağımız kauçuk köpüğü üretim kapasitesi sayesinde, teknik yalıtım sektöründe Çin ve Almanya arasındaki coğrafyanın da en büyük üreticisi olacağız.” dedi.
PLASFEDDERGİ
GÜNDEM
Yeni teşvik araçları uygulamaya alındı
İhracat için seferberlik
Türkiye ihracatı, uluslararası ekonomik durum ve bölgesindeki sıcak çatışma ortamı nedeniyle sorunlar yaşıyor. Rusya ile yaşanan siyasi kriz, konjonktürel olarak 2015 ve 2016’nın daha sorunlu geçmesine yol açtı. Buna karşılık, 2017’den başlayarak güçlü bir hamle arayışı devreye alındı. Ülke ekonomisinin reform programı yanında, 2016’yı “büyüme ve yatırım teşviki” yılı sayarsak, 2017 ihracat yılı olacak görünüyor. Plastik sektörü de alıştığı çift basamaklı büyüme ve ihracat artışlarından uzaklaşmış görünüyor. KOBİ’lerin de yoğun olarak yararlanabileceği ihracat teşvikleri, 2017 için umut verici olarak değerlendirildi. Her ne kadar dış tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinde sektörel bir yaklaşım gerçekleştirme fırsatı bulunamasa da, plastik sanayicileri 2017’yi ihracat için seferberlik yılı ilan etti.
58
GÜNDEM
59
PLASFEDDERGİ
PLASFEDDERGİ
GÜNDEM tirilmesi, yüksek katma değerli ürünlere geçiş için uygulanan programlar devlet politikasına dönüşmüş durumda. 2017’nin ihracat ağırlıklı bir ekonomik politika uygulamasına sahne olması için uygulanacak araçlar belli olmaya başladı. Bunlardan bazıları doğrudan plastik sektörünün yararlanabileceği teşvikler olmasa da, plastik sektörünün de kullandığı teşviklerde önemli iyileştirmeler gerçekleştirildi. Üstelik, bütün sektörler plastik imalatçılarından yoğun tedarik etme özelliğine sahip.
Türkiye, 2016 yılını ihracat düşüşüyle ka-
2017 için önemli bir değişiklik yaptı. Daha önce
patmaya hazırlanıyor. 2017-2019 Orta Vadeli
22 ülkeye kadar çıkan “ihracatta hedef ülke-
Program için yapılan yıl sonu tahmininde bir
ler” içinde yeni bir önceliklendirme yapılacak.
önceki yıla göre yüzde 0,5 oranında gerileme
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi bu çalışmayı
öngörüldü. Düşüş gerçekleşmese de 2015
duyurdu. Ancak hangi ülkelerin seçileceği he-
seviyesi ancak korunabilecek. Yıl sonu itiba-
nüz belli değil.
riyle tahmin edilen 143 milyar Dolarlık ihracat, 2014’te ulaşılan 157.6 milyar doların oldukça gerisinde.
-Yıllardır tartışılan iki temel düzenleme: Navlun desteği ve pasaport
Yatırım ve tüketimin canlandırılmasına İhracatın artırılması için 80’li yıllarda baş-
peşe yasal düzenlemeler yapıldı. 2017’ye gi-
layan teşvik politikası önce vergi indirim ve
rerken bu kez ihracat teşvikleri ön plana çıktı.
iadeleriyle ivme kazandı. Her ne kadar hem
Orta Vadeli Programda, yapısal dönüşüme yö-
kamuda, hem de sektörde uzun vadeli etkileri
nelik irade korunsa da, kısa vadeli müdahalele-
üzerinde tartışma olsa da Dahilde İşleme Re-
rin izi daha belirgin.
jimi sistemi bir destek unsuru olarak görüldü. İkibinli yıllarda ise pazarlama faaliyetlerine verilen destek ön plana çıktı. Türkiye’nin bu kapsamdaki destek-yarekonominin hem de ihracatın yapısının değiş-
Yıllara göre ihracat (TÜİK) (2016/2019 OVP tahminleri) Yıl
ği vermeye başlayacak. İlk olarak kanatlı eti sektörü için bir destek açıklandı. Havayoluyla Uzun vadede ise soğuk zincirle taşınması gereken ürünlerle kapsamın genişlemesi bekleniyor. Türkiye’nin yaşadığı en ciddi sorunlardan biri de Türk işadamlarına yapılan ve giderek haksız rekabete dönüşen engellemeler. Bunlar içinde kişilere yönelik vize uygulamaları ile kurumsal olarak fuarlara yönelik kısıtlamalar. Yıllardır talep edilen ihracatçı şirketlere Hususi Damgalı Pasaport (Yeşil pasaport) verilmesi ve böylece vize muafiyeti sağlanması-
dım programları devam ediyor. Üstelik, hem Türkiye, ihracatını artırmaya odaklandığı
Türkiye, 2017’de ilk kez navlun deste-
yapılacak taşımalar da ilk destek kapsamında.
yönelik 2016’nın ikinci yarısından itibaren peş
-Hedef ülke stratejisinde yeni yapılanma: 3-4 ülkeye odaklanılacak
-Kanatlı eti sektörüne navlun desteği geliyor, genişletilmesi ihtimali var
na yönelik uygulama nihayet hayata geçiyor. Mevzuat altyapısı hazırlandı. Buna göre, son üç yıldaki ihracat tutarı Bakanlar Kurulu’nun belirleyeceği bir miktarın üzerinde olanlara, bazı suçlardan mahkum olmamak şartıyla 2 yıl süreyle yeşil pasaport verilecek. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, ilk etapta sayının 15 bin
İhracat (milyar dolar)
Değişim (%)
2008
132,0
23,1
2009
102,1
-22,6
2010
113,8
11,5
2011
134,9
18,5
2012
152,4
13,0
2013
151,8
-0,4
başlayarak 2017’yi etkileyecek bir dizi eylemi
2014
157,6
3,8
uygulamaya başladı. Bunlar içinde Eximbank’ın
2015
143,8
-8,7
uygulamaları ana parçayı oluşturdu. Yeni ha-
2016 revize tahmin
143,1
-0,5
yata geçen eylemler şöyle:
2017 Program
153,3
7,1
2018 Program
170,0
10,9
2019 Program
193,1
13,6
60
kişi olacağını tahmin ettiklerini belirtti.
-Yeni kısa vadeli müdahale paketi Hükümet, ihracata yönelik bu yıl içinden
• Başta Eximbank üzerinden kullandırılan kredi ve sigortalar olmak üzere, Destekleme
Custom designed products and services with a worldwide network for your unique needs.
At A. Schulman, we offer our customers a rich and diverse portfolio of standard products as well as customized and innovative solutions. Through our materials expertise, processing know-how, market knowledge and application experience we can help address their most challenging demands. With a global footprint, A. Schulman has the ability to meet these challenges and follow our customers around the world to help them be competitive in the markets they serve.
Our definition of success is helping you achieve yours.
Customized high-performance engineered composites, thermoplastic compounds, resins and masterbatches.
www.aschulman.com A. Schulman Plastik San. ve Tic. A.Ĺž. Telephone: +90 (0) 216 504 06 16 Email: aschulman@tr.aschulman.com
PLASFEDDERGİ
GÜNDEM
ve Fiyat İstikrar Fonu kaynaklı ve diğer büt-
kamu kaynağından karşılanacak.
çe imkanlarıyla verilen ihracat destekleri için
donanım, yazılım, eğitim, danışmanlık, patent, lisans, sertifikasyon giderlerine 1 milyon dola-
2017’de 3 milyar TL ödenek ayrıldı.
• Eximbank riskli bölgelere daha kolay kredi açacak. Kamu kaynaklarından Türk
ra kadar projelerinin toplam tutarının yüzde 50’si oranında destek verilecek.
• Yayınlanan Para Kredi Koordinasyon
Eximbank’a sigorta tazmin desteği verilecek.
Kurulu kararlarına göre, yurt dışı alıcılara
Afrika gibi riski yüksek olan ve bu nedenle rea-
• Uluslararası nitelikle Türk fuarları des-
Türkiye’den yatırım/sermaye malı ithalatların-
süre edilemeyen projelerin Eximbank tarafın-
teklenecek. Ana amaç Türkiye’nin sektörel fu-
da Eximbank aracılığıyla CIRR (Referans Ticari
dan daha kolay sigortalanabilmesi sağlanacak.
arcılığının geliştirilmesi olarak açıklandı. Bu fu-
Faiz Oranları) üzerinde kredi verilebilecek. Bu
arlarda ihracatçıların olası alıcılarla buluşması
yöntemi en fazla, gelişmiş ülkeler kullanıyor.
• Büyük firmaların tedarikçisi olan, bir
hedefleniyor. Bu tür fuarlara, fuar katılımcısı
Türkiye’de böylece alıcısını kredilendirme sü-
başka deyişle küresel tedarik zincirine girme
şirketlere yüzde 50 oranında ve 30 bin TL’ye
recinde etkinleşecek. Türkiye’den kredi alıp,
başarısı gösteren firmaların rahat hareket
kadar yer kirası ve stand desteği verilecek.
yatırım ve sermaye mallarında Türk malı ithal
etmesi sağlanacak. Bu hedefe yürüyen şirket-
etmek isteyen firmalar özendirilecek. Ulusla-
lere, kurumsal kapasitelerini artmak, yetkin-
• Kredi Garanti Fonunun yapısı değiş-
rarası faizler ile Eximbank faizi arasındaki fark
liklerini geliştirmek nitelikli makine, ekipman,
tirilecek ve Fon etkinleştirilecek. KOBİ’lerin
Destekler tamam, ya pazarlama? Plastik sektörü, ülke ekonomisinin yaşa-
sektör içindeki tek bir grubun itirazı nedeniyle
dığı aynı sorunlar nedeniyle ihracatta zorlanı-
süreç tamamlanamadı ve altyapısı hazır olan
yor. Yüksek hammadde ithalatı nedeniyle kur
Tanıtım Grubu hayata geçemedi. Tanıtım Gru-
avantajı da plastik sektörü için geçerli değil.
bunun olası faydası göz ardı edilerek risklerine
Bunlara ilave olarak yapısal bir tehdit de oluş-
odaklanan bu eleştirel yaklaşım PLASFED ve
maya başladı. 2016 K Fuarı’nda EUROMAP’in
PAGDER tarafından yanıtlansa da oluşan ihti-
sunduğu verilerde, daha önce de gözlenen,
lafın olası yan etkilerinden kaçınmak amacıyla
hammadde avantajı olan petrol ülkeleri hızla
süreç donduruldu.
plastik yatırımına yöneldiği net olarak sunuldu. Bu ülkeler hızla makine-teçhizat yatırımı gerçekleştiriyor.
Özünde, çok büyük bir kısmı KOBİ’lerden oluşan sektörün güçbirliği içinde tanıtımını amaçlayan girişim akamete uğradı. Tanıtım
İhracata yönelik devlet yardımları meka-
grubu girişiminin en önemli destekçilerinden
nizması uzun süredir yürürlükte. Buna ilave
olan PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy yaptığı
olarak 2017’ye mahsus eylemler de hayata
açıklamada; “Birçok sektörün kurmak için elin-
geçti. Plastik sektörü ise bu sürece pazarlama-
den geleni ardına koymadığı büyük mücade-
yı desteklemek üzere tanıtım faaliyeti oluştur-
leler verdiği ama başaramadığı, sektör olarak
makla katkı vermeye çalıştı. Süreç içinde çıkan
ise bizim başardığımız, kotardığımız bu yapıya
62
GÜNDEM
PLASFEDDERGİ
finansmana erişimini kolaylaştırmak için oluş-
serbest ticaret anlaşması yaptığı ülkelerin,
ortaya çıkması hatta imzaların atılması olarak
turulan Kredi Garanti Fonunun etkinliği artı-
Türkiye tarafından da tek taraflı uygulanması
konuldu. AB’nin Türkiye’ye vize muafiyeti ile
rılacak. Fonun limitleri artırılacak. Nihai amaç,
zorunluluğu ithalat baskısını artırırken, ihra-
birlikte uygulanması da faydayı artıracak. Tür-
Eximbank’tan gelen kefalet taleplerinin tama-
catta olağanüstü dezavantaj yaratabiliyor.
kiye ile AB arasında siyasi ilişkiler gerginleşse
mını karşılamak.
Üstelik bu avantaj nedeniyle üçüncü ülkeler
de her iki tarafın çıkarına bir ekonomik pro-
Türkiye ile STA yapmaya yanaşmıyor.
jenin tamamlanması olası görünüyor. Ancak
• Kredi Garanti Fonu’nda ihracatçı şirket-
taraflar bu konuda net konuşmamayı tercih
ler öncelikli olacak. Üzerinde çalışılan bir model
Türkiye bu dezavantajlı pozisyondan kur-
ise; ihracatçılar için ayrı bir kredi garanti siste-
tulmak istiyor. Avrupa Birliği ise hizmet ticare-
Bu başlıkta Birleşik Krallık’ın AB’den ayrıl-
minin-fonunun kurulması oldu.
tinin de dahil olacağı yeni bir Gümrük Birliğini
ma (Brexit) kararı da yer alıyor. Türkiye Birleşik
(Yeni Nesil Serbest Ticaret Yaklaşımı) kendi
Krallık ile Gümrük Birliği’nden çıkmalarından
avantajı olarak görüyor. Her iki taraf da kendi
kaynaklı boşluğu dolduracak özel bir STA ya-
avantajına olacak bir görüşme sürecini baş-
pılması konusunda mutabakat sağladı.
-Hizmet ihracatı ön plana alınıyor
ediyor.
lattı. Hedef olarak da 2017 başında kapsamın • Türkiye uzun yılların ardından hizmet
Şimdi ihracat zamanı! Devlet yardımları yürürlükte
dış ticaretinde açık verme ihtimaliyle karşı karşıya. Ancak bu yıl aynı zamanda hizmet tica-
Türkiye, 2017’deki en önemli ekono-
retinin desteklenmesi yönünde karar alındığı
mik önceliklerinden birini ihracatı yeniden
ilk yıl oldu. Hatta, endüstiyi ilgilendiren test hizmetleri, patent, akreditasyon vb. işlemlerde yurt dışından hizmet alımını azaltmak amacıyla Türkiye’ye yatırım yapanlara da destek
büyüme rotasına oturtmak olarak belirledi.
• Tasarım Desteği
Halen yürürlükte bulunan ihracata yönelik
• İstihdam Yardımları
kapsamlı devlet yardımlarının başlıkları
• Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımları
şöyle:
verilmesi kararlaştırıldı. Bu kapsamda hizmet
• Yurt Dışında Gerçekleştirilen Fuar
ticaretinin de güçlendirilmesi için bir strateji
• Sektörel Nitelikli Uluslararası Yurt • Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi • Yurt Dışı Birim, Marka ve Tanıtım Fa-
büyük etkisi olan Gümrük Birliği gelinen aşa-
• Uluslararası Rekabetçiliğin Gelişti-
Birliği de bu ihtiyacın farkında. Türk tarafı,
• Teknik Müşavirlik Hizmetlerine Sağ• Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi
aliyetlerinin Desteklenmesi
mada revize edilme ihtiyacı içinde. Avrupa
daki destekler lanacak Devlet Yardımları
ve TURQUALITY® programı
Türkiye’nin dış ticaretinin gelişmesinde
• Dahilde İşleme Rejimi Kararı • Serbest Bölgeler Kanunu kapsamın-
içi Fuarların Desteklenmesi
-Gümrük Birliği: Yenilenebilecek mi?
• Pazara Giriş Belgelerinin Desteklenmesine
Katılımlarının Desteklenmesi
hazırlanması çalışması başlatıldı.
• Pazar Araştırması ve Pazara Giriş Desteği
• Döviz Kazandırıcı Hizmet Sektörleri Markalaşma Destekleri
rilmesinin Desteklenmesi
Gümrük Birliği anlaşmasından kaynaklı, AB’nin
karşı çıkmanın, kapatılması yönünde lobi çalış-
olan
PAGDER
mizi geliştirmek için daha fazla imkân yaratmak
maları yapmanın sektörümüze, özellikle küçük
adına da Başkan
amacıyla çalışmalarını sürdüren sektörümüzün
işletmelerimizin rekabetçiliklerine, gelişimleri-
Reha Gür de, “Dış
bu emeklerini, başarılarını tanıtmak için doğru
ne karşı yapılan açık bir saldırı olduğunu düşü-
pazarlarda var ol-
pazarlama ve tanıtım stratejileri üreten, tanı-
nüyoruz” sözleriyle negatif girişime karşı çıktı.
manın ilk ve etkin
tım bütçesini başarılı, etkin projelerle kullanan
yolunun daha iyi
bir yapının daima olması gerekliliğine inanıyo-
bir tanıtım ve pa-
ruz. Temsilcisi olduğumuz sektörümüzün daha
“Biliyoruz ki, sektörümüzün çoğunluğu küçük
zarlama
olduğu
hızlı büyümesini, gelişmesini sağlayan her tür
işletmelerden oluşur. Bu küçük işletmeleri-
gerçeği
ışığında
tanıtımı, pazarlama faaliyetlerini PAGDER ola-
miz ihracatın yüzde 80’ini yaparken, devletin
bu karşı çıkmalar
rak yapmayı sürdürürken sektörümüze, sektö-
sağladığı teşviklerden en az onlar yararlanır.
kişisel
ve
rümüzün tüm alt kırılımlarına, üyelerimize fay-
Küçük işletmelerimiz tanıtım ve pazarlamaya
menfaat çatışmalarından mı kaynaklanıyor?,
da getirecek doğru çalışmaları, adımları daima
bütçe ayırmakta zorlanır. Tanıtım Grupları en
diye detaylı bakmak lazım” görüşünü vurgula-
destekleyeceğiz. Maalesef kendi içimizden çı-
çok küçük işletmelerimizin geleceği için fay-
dı.
kanların, sektörümüzün geleceğine ket vurma
Aksoy, girişimin temel çerçevesini ise
çıkar
çabalarının, sektör tarafından unutulmayarak,
dalıdır ve bizler de her zaman doğrunun ve güçsüzün yanında olmayı kendimize yakışan olarak kabul ederiz” sözleriyle kayda geçti.
“Tanıtım ve etkin pazarlama faaliyetle-
beklenen ölçüde gelişmeyecek ihracatın en
ri her sektör için hayati bir gerekliliktir” diyen
temel sorumluları olarak anılmaları kaçınılmaz
Gür, şunları vurguladı:
olacaktır.Tarih herkese hakettiği değeri verecektir.”
Sürecin başlamasında ve yürütülmesindeki yine en önemli destekleyenlerden biri
“İhracatımızı, katma değerimizi, teknoloji-
63
PLASFEDDERGİ
SÖYLEŞİ
Chemorbis Türkiye Genel Müdürü Alp Özdenler:
Plastik sektörü için riskler var
Plastik sektörü için veri üreten en önemli kuruluşların başında gelen Chemorbis Türkiye Genel Müdürü Alp Özdenler, kurdaki dalgalanmanın ve petrol fiyatlarındaki oynaklığın plastik sektörü için risk oluşturduğunu vurguladı. Özdenler, Çin ve ABD’nin kaya gazı, kömüre dayalı yerli kaynaklara dönmesinin sektöre etkisi, Türkiye plastik üretiminin artması yönündeki işaretler, kur riski ve Chemorbis’in faaliyetlerine yönelik PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı -Sayın Özdenler, kurdaki oynaklığa bağlı sektör değerlendirmesi ve ChemOrbis’in ana faaliyet alanlarına yönelik sorularımız olacak ama öncelikle güncel bir konu. Petrol fiyatlarında yukarı yönlü bir işaret geldi ama sürekliliği konusunda şüpheler var. Petrol fiyatları ve sektöre olası etkisini değerlendirebilir misiniz? Petrol fiyatlarının çok artabileceğini ben şahsen düşünmüyorum. Çünkü artış için gerekli olan petrol üretim kontrolünün sağlanamayacağını düşünüyorum. OPEC tarafında ciddi bir konsensus yok. OPEC bugüne kadar aldığı kararların arkasında duramadı. Ayrıca petrol üretimini artıracağım diyen İran ve Irak
var ortada. Fiyatların 50-60 $/varil bandında sürmesi beklenebilir. Genel dünyadaki talebe bağlı olarak altına da düşebilir. Onu talep belirleyecektir. -Yukarı yönlü hareketin nedeni neydi? Spekülatif bir değer artışı oldu. Kağıt üzerinde bir talep yaratıldı. Gerçek talep arzı aştığı için fiyatlar yükselmedi. Ne zaman ki bu spekülatörler bu noktadan karımızı realize edelim ve çıkalım dediler petrol fiyatlarında çöküş gerçekleşti. Petrol günümüzdeki 50-60 dolar varil seviyelerinin çok üzerine çıkmayacaktır. Tekrar 100 dolar seviyelerini görmesini kimse beklemiyor.
64
OPEC üyelerinden Suudi Arabistan’ın ciddi bütçe açıkları var. Bir yandan fiyatların düşmesini istemiyor bir yandan da gelire ihtiyacı var. Bu durumda üretimi nereye kadar kısabilir diye düşünmek lazım. İran ve Irak’ın üretimlerini arttırmak yönünde bir politikaları var. Fiyatı yükseltemiyorlarsa üretim kısmak sadece gelir kaybına yol açar. Ancak petrolün fiyatının çok düşmesi de istenmeyecektir. Tabi savaşlar, siyasi istikrarsızlıklar, bölgesel çatışmalar, doğal afetler vb. beklenmedik riskler bu senaryolarda yok. -ABD’nin kaya gazı hamlesini geçen birkaç yılda çok konuştu sektör. Bu noktada durum nedir?
SÖYLEŞİ Petrol fiyatlarının yükselmesi ile birlikte bilinen bir kaynak olan kaya gazı çıkarılmaya başlandı. Daha önceleri bilindiği halde çıkarılma zorluğu ve maliyetler yüksek olduğu için devreye alınmamıştı. ABD geleneksel olarak hem ağır (petrol) hem de hafif (gaz) bazlı hammaddeleri kullanan tesislere sahip. Kaya gazı öncesi yüksek gaz fiyatları nedeni ile ihracat pazarlarını rekabetçi gücünü yitirmişti. Önceleri ABD’de doğalgaz esaslı tesisler çok rekabetçiydi. Enerjide gaz kullanımı serbest bırakılınca, talep nedeniyle fiyatlar çok yükselince petrol fiyatının düşük olduğu bir ortama girildi ve gaz rekabetçiliğini yitirdi. Amerika kendi iç pazarına mal verir ama ihracata veremez hale geldi. Kaya gazı çıkarmaya başladıktan sonra bu durum değişti. ABD tekrar çok rekabetçi konuma geldi. Bu da Ortadoğu fiyatlarına yakın etilen üretmelerini sağladı. Bu endüstride önemli bir devrim yarattı. Aynı dönemde Çin, ülkenin batısındaki kömür rezervlerini petrokimyaya tahsis etti. Kömürden metanol, metanolden etilen (MTO) ve propilen (MTP) üretmeye başladılar. O rotaya yatırım yapmaya başlayan Çin için petrolün 100 dolarlar seviyesine karşı rekabetçi bir yaklaşımdı. Ortadoğu’daki yatırımlar da daralan gaz kaynakları nedeniyle oldukça yavaşlamıştı. Petrol fiyatları tepetaklak olunca işler değişti. Nafta (petrol), gaz ve kömür bazlı üretim maliyetleri arasında makas kapandı. Artık Gaz ve kömür naftaya göre eskisi gibi çok büyük bir maliyet avantajına sahip değil. Fiyatları maliyeti yüksek olan üreticiler belirlerken (price makers) maliyeti düşük olanlar (price takers) aradaki büyük marjı ceplerini koyuyorlardı. 2014 yılında naftadan üretilen etilen maliyeti 1000 dolar iken 2015’de 600 dolara, 2016’da ise 400 dolara geriledi. Suudi Arabistan’ın etandan üretilen etilenin maliyeti 50 dolardan 1000 dolara çıktı. ABD’de etandan üretilen etilen 200 dolardan 175 dolara düştü. Bu şu demek; kömüre yatırım yapan Çinliler, kaya gazına yatırım yapanlar vs. bu büyük marjlar hedefliyorlardı. Hepsi yatırımlarının geri dönüş hızlarını buna göre yapmışlardı. Şu anda hala kardalar ama marj çok daraldı. Bunun yan etkileri var. Birincisi bu yatı-
rımların geri dönüş hızları ile ilgili ciddi sorunlar olduğu için mevcut yatırımları tehir edebildikleri kadar tehir ederler. İptal edilebilecekler varsa iptal ederler. En başta kaya gazı çıkarma yatırımlarında bir yavaşlama oldu. Petrol 50 dolar/varil seviyelerini görünce tekrar bir canlanma oldu. Bu seviyelerde yine kaya gazı çıkarma çalışmaları ve yatırımları yürüyor. Ancak bu kritik seviye. -Yatırımların devam edip etmeyeceği konusundaki tahmininiz nedir?
PLASFEDDERGİ
kuvvetlenmiştir” Bir de şunu eklemekte fayda var, polietilen, polipropilende küresel yatırımlar attı ama bu artışın çok ciddi bir bölümü Çin kaynaklıydı. Yatırımlar hammaddenin olduğu yerden çok, talebin olduğu yerde arttı. Önümüzdeki dönemde eklenecek kapasitelere bakıldığında ise etilen ve propilen tarafında farklılaşma olacak. Propilende daha uzun (arz fazlası) bir durum görülecek. -Nasıl bir farklılaşma?
Bu durum, yeni yatırımların gelme hızını yavaşlatacaktır. Özellikle Çin’in yaptığı kömür bazlı yatırımlar 3 Milyar dolar seviyelerinde olan büyük yatırımlar. Ayrıca çevresel faktörler de var. Bu üretim için gereken aşırı miktarda su kömür rezervlerinin olduğu yerlerde yok. Yine de Çin bu alanda maliyetler ne olursa olsun taviz de vermiyor. Bu yatırımları stratejik olarak görüyor ve ithalatını azaltmaya, mümkünse kendi kendine yeter hale gelmeye çalışıyor. Petrolün çok aşağıya düşmesi aslında
-petrol aşağıya düştü hammaddeler ucuzlayacak- gibi görülebilir. Tam tersi de olabilir. Tek hammadde, petrol değil bir kere onu unutmamak lazım. Kömür, kaya gazı, Ortadoğu’daki gazlar da hammadde. Petrol fiyat yüksek olduğunda bunların içindeki en pahalı hammaddeydi ve ondan yola çıkarak hammadde fiyatı ona göre belirleniyordu. Şimdi petrol aşağıya inerse bir takım yatırımlar gecikebilir, iptal edilebilir. Bu da öngörülen arzın olmaması veya gecikmesi anlamına gelebilir. Talep büyümesi devam ettiği takdirde bu defa arz ve talebin arasındaki sıkışmadan dolayı yani talep arza yaklaştıkça fiyatlara da çıkış trendi gelir. “Artık piyasadaki mal fazlalığı azalmıştır, satıcının eli
65
2015-2020 arasında yaklaşık 30 milyon tonluk bir etilen kapasite artışı öngörülüyor. Bunun da 7,2 milyon tonu yani yüzde 24’ü Çin’de. Polipropilende ise 20 milyon tonluk bir ilave yatırım bekleniyor. Bunun 10,9 milyon tonu yüzde 57’si Çin’de öngörülüyor. Bunun neticesinde etilen türevlerinde Çin ithalatı azaltacak ancak durdurmayacak. Polipropilende ise bazı noktalarda kendine yeter hale gelecek Çin. Bu ne demek; demek ki geleneksel olarak Çin’e mal satan insanların artık Çin’deki pazarı küçülecek, hatta polipropilende yok olacak, bu insanların kendilerine yeni pazar bulması gerekecek. Bizim gibi neredeyse bazı ürünlerde yüzde yüz ithal olduğu için plastik hammadde ihtiyacımız rota değiştiren mallar potansiyel ithalatçı ülkelere kayacak. Demek ki firmalar Çin’in almadığı malları bizim gibi ülkelere çevirecek. Polipropilen ve polietilen özelinde şöyle bir nokta da var, bunların fiyat hareketleri ile ilgili 2010’dan 2013’e kadar arz talep dengesi yüzünden propilen etilenden pahalıydı. Geleneksel olarak propilen etilenden düşüktü. Ancak, polipropilen teknik olarak çok gelişti, uygulama sahası arttı ve talep yükseldi. Bir de ne oldu, ucuz başladığı için ikame etme eğilimi başladı. “Acaba biz bunu polipropilende yapamaz mıyız” düşüncesi ile polietilenden pazar payı çalmaya başladı. Böyle olunca arz talep birbirini yakalayınca 2013-2014’te üretim maliyetleri eşit gibi oldu. 2014-2016 arasında ise bu sefer tekrar etilen pahalılaşmaya başladı. Bu da aynı döngüyü tekrar getirecek. Bir ürün pahalılaşmaya başladığında eğer imkan varsa alternatifi arayışına girilecek. Şimdi burada da tekrar polietilen pahalıysa polipropilene geçiş
PLASFEDDERGİ
SÖYLEŞİ tır. Çünkü plastik sektörü hammadde girdisi olarak dövize endekslidir ama buna müteakip yurtiçinde yerel para biriminde satıyorsunuz. Maliyet artışlarını anında ve birebir yansıtamazsınız. Eğer açık pozisyonlu borçluysanız, içeriye de vadeli TL sattıysanız bunun ciddi sonuçları olur. Bu maazallah birçok firmanın batmasına kadar gider. Bizim sektörümüzde uzun vadeler söz konusu ve hiç biri de dövizle değildir. Bu sadece o firmaları etkilemiyor. Uzun lafın kısası bu iş bir kriz haline dönüşürse varacağı noktayı konuşmak dahi istemem. İnşallah o noktalara gelmeyiz.
eğilimi getirebilir. Bunu tabi endüstri belirleyecek. Teknik olarak ne kadar hazır, değer görecek mi, çünkü bir maliyeti var, geçiş süreci var. Böyle bir özel durum da var piyasada. 2010-2020 arasında eklenecek propilen kapasitesine baktığımızda ise 7,4 milyon ton naftadan üretim söz konusu. 5,9 milyon ton ise rafineri yoluyla üretim görülüyor. Rafineri türü propilen akaryakıta dönüşüyor. Eğer yakıt yapmayacaksanız bunu belli bir maliyet ile saflaştırarak polimere de dönüştürebiliyorsunuz. Bu rotadan da 5,9 milyon ton geliyor. Bunu topladığımızda da 13 milyon tondan fazla bir rakam ediyor. Ancak 26 milyon ton da doğrudan propilen üretim (on-purpose) amacıyla kurulmuş tesislerden gelecek. Dolayısıyla propilen artık sadece etilene endeksli değil. Artık, çok başka unsurların dinamiklerinden etkilenen propilen artık bağımsız olarak piyasayı şekillendiriyor. -Döviz kurunda sonbaharda ciddi bir sıçrama oldu. Endişe de yarattığı ortada. Sektöre etkisi nasıl olur? Mevcut durumu sadece plastik sektörü ve döviz kuru etkisi olarak görmemek lazım. (Genel ekonomik olarak) Bu bir belirsizlik durumu. Belirsizlik ortamında herkes önce kabuğuna çekilir. İçeride de, dışarıda da böyledir. Bir sürü limit aşıldı ama ülke olarak hala da metanetimizi koruyoruz. Ancak, bu böyle devam ederse daha panik hali yer alabilir. Bu panik hali içeride de dışarıda da olabilir. Şimdi şu anda bunun talepte bir daraltma yaratacağız kesin. Bir süre insanlar elini ayağını çekecektir. Böyle devam etmesi halinde nakit akışı ile ilgili de sorunlar çıkacak-
Elbette, ihracat tarafında elimiz rahatlar ama buna mukabil ithalat tarafında da bence mutlaka bir düşüş olur. En azından bir takım bütçeler TL olarak bağlanıyor, bunlar büyütülemez. Hammaddenin fiyatı döviz bazlı arttığında otomatik olarak tamamı olmasa da ürünlere yansıyor. Demek ki o parayla alınabilecek miktar azalmış demektir. Bu da miktarsal anlamda bir hacim daralmasını beraberinde getirir. Kurun şu anda gidebileceği nokta çok karmaşık. Bir kısmı Amerika’daki seçim sonuçları ve Amerikan Merkez Bankası’nın faizleri artırma politikası Doların tüm dünyada değer kazanması ile ilgili ve gelişmekte olan ülkelerde ilave bir çarpan etkisi yaratması (etkisi var).. Çünkü o pazarlarda döviz çıkışı gibi bir sonuç doğuruyor. Türkiye’ye özel koşullardan dolayı gelen bir artış da var. O son kısmın ortadan kalkması halinde tüm Dünya ile birlikte bir etkiye maruz kalacağımız için bunun yönetilebilir olduğunu düşünüyorum. Cari açık açısından vs. olumlu etkileri de olur. -Biraz da ChemOrbis’ten bahsedecek olursak, ne tür hizmetler veriyorsunuz? ChemOrbis plastik hammaddelerine odaklı bir platform. Hizmetler ana başlıklar itibariyle, piyasa bilgisi, ticaret platformu ve konferanslar. Bunların ilk ikisi online, konferanslar ise offline olarak diyebileceğimiz insanları bir araya getirdiğimiz platformlar. ChemOrbis tamamen komodite plastiklere odaklı. Borsanın bu ürünler için olmaması, fiyatları izleme ihtiyacı doğuruyor. Borsa olmadığı için riski yönetmek adına ileriye yönelik fiyatı sabitleyebileceğiniz, taahhütlere girdiğiniz alanlar olacaktır ancak burada fiyatı sabitleyemezsiniz. Bunlar olmayınca insanların piyasayı, günlük piyasayı, yakın dönemli beklentilerini izleme ihtiyacı doğuyor. İşte biz de buradaki boşluğu dolduruyoruz. Verdiğimiz
66
hizmetle dünyanın en önemli piyasalarındaki cari, o anki alım satımlarına ilişkin, alınan teklifler, verilen teklifleri ve gerçekleşen işlemlerin fiyatları ile o piyasaların o dönemdeki fiyatlarını etkileyecek değişkenleri üyelerimize duyuruyoruz. Sistemimizde global çapta 70 bin firma, 100 bin profesyonel var. Bunları yaptıkları işleme göre birkaç yüzü, birkaç bini ile muhatap olabilirler. Nasıl muhatap oluyorlar, yapmak istedikleri işlemleri sisteme tanımlıyorlar; -mesela polietilen film satmak istiyorsunuz- 5 bin firma karşınız çıkıyor, bu listeyi size ulaşılabilir liste olarak size sunuyor ve kendinizi bu firmalara duyurma olanağınız oluyor. Sistemimiz Türkçe, İngilizce, İtalyanca, Çince ve Arapça dillerinde full site hizmet veriyor, bazı bölümlerimizde ve haber bölümlerinde ise Endonezya, Tayland, Vietnam dillerinde de destekliyoruz. Neticede global ve günlük piyasa bilgisi ile öncelikle üyelerimizin alım satım stratejisini oluşturmasına destek oluyoruz. İkinci aşamada ise bu stratejiyi icra etmelerine de yardımcı oluyoruz. Ticari platformu kullanmak için ücretli üye olabiliyorlar ancak ticari platformunda davetiye almak için hiçbir ücret ödemeye gerek yok. ChemOrbis şu anda Türkiye’nin dışında Çin’de, Malezya’da, Mısır’da, Rusya’da, İtalya’da, ABD’de faaliyet gösteriyor. Yakında İran’da da bir varlığımız söz konusu olacak. Konferanslar ise insanların bir araya geldiği, hem endüstri hakkında uzmanlardan bilgiler edindiği hem de kendi aralarında diyalog kurduğu platformlar oluyor. Asya’da, Afrika’da, Ortadoğu’da ve Avrupa’da 7 senedir yaptığımız konferanslar var. En son Mısır’da yaptık. Türkiye’de de bir tane büyük petrokimya konferansı yapıyoruz, muhtemelen biraz farklı bir formatta poliolefin konferansı düşünüyoruz. En son Gaziantep’te bir poliolefin konferansı yaptık. O çok ilgi gördü ve çok güzel katılım oldu. -Bireysel deneyiminizi de anlatır mısınız? Ben ChemOrbis’ten önce yine plastik sektöründe çalışıyordum. İzmir’de, Mazhar Zorlu Holding’in plastik grubunda 1987 – 2002 yılları arasında 15 sene grubun farklı şirketlerinde ve pozisyonlarında çalıştım. 15 senelik tecrübemin ardından da ChemOrbis fırsatı karşıma çıktı ve 14 yıldır ChemOrbis’te çalışıyorum. Daha önceki şirketim de ChemOrbis’in müşterisiydi. Doğal olarak biz de hammadde aldığımız için, o dönemde büyük plastik işleyicileri plastik hammadde ticareti de yaparlardı. O yüzden plastik ticareti içinde de bulundum.
PLASFEDDERGİ
ATLAS
Vietnam:
Sosyalist düzenden serbest ticarete
Yirminci yüzyılda sosyalist devrimin yaşandığı ülkelerden biri olan Vietnam, Dünyanın en güçlü silahlı kuvvetlerinden biri olan ABD’yi yenilgiye uğratmasıyla; dünya tarihinde de yer etti. Yirminci yüzyıla sömürge olarak başlayan ülke, önce Fransa, ardından da ABD’ye karşı bağımsızlık mücadelesi verdi ve her ikisini kazandı. ABD ile yaşanan savaş, aynı zamanda bir iç savaş olduğu için ülke uzunca bir süre bölünmüş olarak yaşadı. Ne var ki önce birleşme yaşandı, ardından da sosyalist sistemle yönetilen ülkeler içinde ilk serbestleşme yaşayan ülke oldu. Hala sosyalist hükümet iktidarda olsa da ülke hızla liberalleşiyor ve Dünya Ticaret Örgütüne de üye oldu.
Parti iktidarda kaldı ve 1992 yılında yeni anayasa kabul ederek uyum sağlamayı başardı. Vietnam, Komünist Partinin hakim olduğu bir yapıyla yönetiliyor. Parti, ordu, yürütme, yasama ve hatta yargının işleyişi üzerinde büyük etkiye sahip. Parti, Vietnam Anayurt Cephesi (ordu) ve esnaf ticaret birliklerini temsil temsil de ediyor. Devlet Başkanı ve Başbakan yürütmeyi oluşturuyor. Devlet Başkanı Silahlı Kuvvetlerin Başkomutanı ve Ulusal Savunma ve Güvenlik Konseyi Başkanı olarak önemli yetkilere sahip. Başbakan ise 26 kişilik Bakanlar Kurulu’yla birlikte yürütmeyi oluşturuyor.
Vietnam, yirminci yüzyılı savaşlarla ge-
Vietnam Sosyalist Devleti, 1986 yılından
çirdi. Bunlar içinde ABD’ye karşı verilen ve iç
bu yana serbestleşme hareketi yürütüyor.
savaş niteliği de bulunan direniş, hem yirmin-
Ülke ekonomisinin sosyalist uygulamalara
ci yüzyıla damga vuran olaylardan biri olması
karşı sınırlı kalması, refahın artırılamaması
yanında, ABD’nin kaybettiği bu savaşı “popü-
nedeniyle ilk serbestleşme hareketlerini uy-
ler kültür” nesnesi haline getirmesiyle film
gulayan ülkelerden biri oldu. Sosyalist bloğun
tarzının ortaya çıkmasına da neden oldu.
tamamen çökmesinin ardından, Komünist
68
Vietnam’da 500 milletvekili olan Ulusal Meclis’e üyeler 5 yılda bir seçiliyor ve tek yasama organı. Devlet Başkanı’nı Ulusal Meclis 5 yıllığına seçiyor. Devlet Başkanı, Ulusal Meclis üyeleri arasından Devlet Başkanı tarafından atanıyor. Ülkenin başkenti Ha Noi Ku-
ATLAS
PLASFEDDERGİ
zeyde bulunuyor ve Vietnam, 5 özel statülü şehir ile 59 eyaletten oluşuyor. Eyalet olarak adlandırılsa da ülke katı bir merkeziyetçi yapıyla yönetiliyor. Vietnam, bu yıl sonunda 95 milyonu aşması beklenen nüfusuyla, yoğunluk bakımından dünyanın en kalabalık ülkeleri arasında yer alıyor. Vietnam, yabancı yatırımcı kabul etmeye 1996 yılında başladı ve 2001 yılında liberal bir yaklaşım belirledi. Buna karşılık hala ülkede batılı anlamda serbest yatırım ve hukuk sisteminden uzak görüntü çiziliyor. Ülkenin 2007 yılında Dünya Ticaret Örgütüne girmesiyle yabancı yatırımları koruma ve liberalleşme büyük bir ivme kazandı. Ülkenin sunduğu avantajlar nedeniyle 2008 yılında küresel kriz öncesi 7,6 milyar dolar doğrudan yatırım gerçekleşti. Ülkenin toparlanmasının hızlı olması 2011 yılında 11 milyar dolar, 1012 yılında ise 16,3 milyar dolar yatırım çekti. Vietnam’ın, ucuz işgücü, istikrarlı siyaseti, her türlü ürüne yönelik hızla artan talebi, coğrafi avantajları ve doymamış pazarı nedeniyle yoğun yabancı yatırım almayı sürdüreceği tahmin ediliyor. Özellikle ucuz işgücü anlamında Çin’in alternatifi bir konuma gelmesi bu süreçte ana etken olarak görülüyor. Vietnam, yabancı yatırımları özendirmek amacıyla, gümrük ve genel vergilerde indirim uygulanan Endüstri Bölgeleri, Serbest Bölgeler ve İleri teknoloji Bölgeleri de oluşturdu. Bunların 194 adet olduğu ve bu bölgelerde 3 bin 500’e yakın firmanın faaliyet gösterdiği kaydedildi.
-Vietnam’a ihracatı belirleyen yasalar Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen bilgilere göre Vietnam’a Ticaret Kanunu (2005), ihracat–ithalat kanunu (2005), Güm-
rük kanunu ve bu kanunlar ile ülkeye ithalat
4-Genel vergi oranları (diğer ülkeler,
yönetiliyor. Vietnamlı şirketler ithalatı yasak
tercihsiz tarife ve en fazla kayırılan ülkelere
olmayan bütün ürünleri ülkeye ihraç etmek
uygulanan oranlardan yüzde 50 daha fazla)
mümkün. Yabancı firmalar ise üretim yapıyorlarsa sadece üretim alanlarıyla ilgili ithalatta serbest davranabilir. Yabancı firmalar ülkeye
Vietnam, bunun dışında KDV, Kurumlar ve Gelir Vergisi sistemini uyguluyor.
ihracat yapmak için mutlaka yerli bir firmayla dağıtım anlaşması yapmak ya da yerli bir or-
Ekonomi Bakanlığına göre, tarife dışı
tak bulmak zorunda. Yabancı ortak bu kuru-
engellere yönelik DTÖ üyeliğinden sonra iyi-
lacak şirkette en fazla yüzde 49 hisse sahibi
leşmeler gözlendi. Buna rağmen, gümrük uy-
olabilir.
gulamalarıyla zorluklar çıkarılabiliyor.
Vietnam, ithalatta 4 ana grup vergi tarifesi uyguluyor. Bunlar,
Ülke kambiyo rejiminde de uluslararası uygulamaları kabul etmiş durumda.
-Dış ticaret
1-Tercihsiz tarife -Normal Ticari İlişkiler -En fazla kayırılan ülke oranları (her hangi bir
Ekonomi Bakanlığı verilerine göre ülke-
ülkenin bir ülkeye uyguladığı imtiyazın başka
nin ana dış ticaret partnerleri yakın çevresi
ülkelere uygulanandan daha az olamayacağı
olarak şekilleniyor. Ülkenin ihracatı 2014
kuralı).
yılında 150 milyar doları geçti. Ülkeden sıra-
2-Ortak tarife (ASEAN ülkelerinden yapılan ithalatlarda)
sıyla başlıca, petrol yağları, ayakkabı, pirinç, kahve, balık ürünleri ve diğer mobilyaların
3-Tercihli tarife: (Vietnam’ın Serbest Ti-
satışları yapılıyor.
caret Anlaşması imzaladığı ülkelerle arasında uyguladığı tarife)
Ülke ithalatı ise 2014 yılı sonu itibariyle
Türkiye-Vietnam Dış Ticareti (TÜİK) 2016 OcakEylül
2014
2015
BEC adı
İhracat Dolar
İthalat Dolar
İhracat Dolar
İthalat Dolar
İhracat Dolar
İthalat Dolar
Yatırım(sermaye) malları
15.253.468
1.023.386.730
21.498.705
906.800.450
25.262.924
660.374.004
Hammadde(aramalları)
96.476.031
630.770.038
90.758.733
504.275.367
73.300.820
362.964.456
Tüketim malları
55.266.595
355.499.490
42.269.898
344.894.786
42.827.586
267.717.504
Diğerleri
1.148.766
238.204
924.376
291.863
1.054.009
195.118
TOPLAM
168.144.860
2.009.894.462
155.451.712
1.756.262.466
142.445.339
1.291.251.082
69
ATLAS
PLASFEDDERGİ
178 milyar dolar seviyesinde. En fazla ithal
-Yüz yüze görüşmeye büyük önem veri-
alanlara yayılmış değil. Gezgin ve iş insanla-
edilen ürünler, elektronik entegre devreler,
liyor. Yüz yüze görüşmeden teklifle satış ne-
rının sıklıkla gittiği Tayland ile sınır komşusu,
elektrikli cihazlar, petrol yağları ve mineral-
redeyse imkansız. İlk tanışmada karşı tarafın
Endonezya, Malezya, Filipinler, Singapur,
leri, sığır eti, mensucat, kabuklu hayvanlar,
tanıdığı bir kişinin sizi takdimi önemli. İş gö-
Malezya ile deniz komşusu olan Vietnam, bu
tekstil, çelik ürünleri olarak sıralanıyor.
rüşmesinin başlaması ve bitirilmesi ziyaretçi-
ülkelerle hemen hemen aynı iklim kuşağında
ye bırakılıyor.
yer alıyor. Vietnam, Laos, Tayland, Myanmar
Ülke en fazla Çin, Güney Kore, Japonya,
ve Kamoçya’yla birlikte Hindiçin yarımada-
Tayvan, Tayland, Singapur, ABD ve Malezya, Hindistan ve Almanya’dan ithalat yapıyor.
-İsim sıralaması, soyad, orta ad (baba adı) ve ön adı şeklinde yapılıyor.
sını oluşturuyor. Ülkenin doğusunun ve güneyi tamamen deniz ile çevrili. Bu nedenle Asya’nın en güzel deniz ve dağ manzaralarına
Türkiye-Vietnam arasındaki dış ticaret-
-Yerel işadamları detay konuşmaktan
te, Türkiye aleyhine büyük bir dengesizlik
hoşlanmıyor. Ayrıca yerel mevzuat hakkında
bulunuyor. Plastiklerde de iki ülke arasında
yeterince bilgi sahibi değiller.
Vietnam, hala basit şehirleşme özellikle-
kayda değer bir dış ticaret bulunmuyor. Buna
ri taşıyor. Ülkenin hemen her şehri kalabalık
karşılık, Ekonomi Bakanlığı’nın yaptığı analizlerde plastiklerde güçlü bir kesişme gözle-
erişilebiliyor.
-Turizm yeni gelişiyor, Asya’nın bütün özelliklerini görmek mümkün
ancak Singapur ya da Malezya’da görülen gökdelenler ve düzenli şehirler görülmüyor.
niyor. Türkiye’den yapılan ihracatın tamamı
Ülkenin başkenti Ha Noi ve Komünist Lide-
gıda, tekstil-konfeksiyon-hazır giyim ve bazı
Güney Doğu Asya’da, Güney Çin Deni-
rinin adı verilen Ho Chi Minh şehirleri ilk akla
zine kıyısı bulunan Vietnam, aslında coğrafi
gelen yerler. Doğal güzellik açısından ise
olarak gezginlerin ve yoğun iş seyahati ya-
deniz içinde metrelerce yüksekliğe ulaşan
Ekonomi Bakanlığı iş adamlarına yönelik
panların bildiği bir iklimde yer alıyor. Turizm
ve anıt gibi duran Ha Long körfezi, aynı za-
dikkat etmesi gereken hususların başında
ise küresel ekonomiyle entegre olmasının
manda UNESCO miras listesinde bulunuyor.
kültürel farklara dikkat çekiyor. Bakanlığın
ardından yeni yeni gelişiyor ve yatırımlar
Körfeze ev sahipliği yapan Bai Chay şehri,
bazı tavsiyeleri şöyle:
yapılıyor. Ülkede, lüks ve 5 yıldız standart-
olağanüstü güzel plajları da barındıran ve
larında resort oteller olsa da bunlar bütün
yüzlerce adayla çevrili geniş bir alanda deniz-
madenlerden oluşuyor.
VİETNAM POTANSİYEL SANAYİ ÜRÜNLERİ MATRİSİ
Ana Sektör
Plastik ve Kauçuk İşleme Sanayi
GTIP
Sektör
3917
Plastikten Tüpler, Borular, Hortumlar; Conta, Dirsek, Rakor Vb
Vietnam’ın Toplam İthalatı 2015(milyon dolar)
152
Türkiye’nin Vietnam’a İhracatı 2015 (milyon dolar)
Türkiye’nin Toplam İhracatı 2015 (milyon dolar)
0,09
708,0
70
Dünya İthalatında Vietnam’ın Payı 2015, %
0,7
Türkiye’nin Vietnam’a İhracatındaki Değişim 2014-2015 %
-15,8
Vietnam’ın İthalatında Değişim (%) 20142015
-24,3
Türkiye’nin Vietnam’a İhracatı 2015 (6 aylık) (milyon dolar)
0,04
Türkiye’nin Vietnam’a İhracatı 2016 (6 aylık )(milyon dolar)
Vietnam’ın İthalatında İlk 5 Ülke ve Pazar Payları (%) 2014
Vietnam’ın Türkiye’ye ve Rakip Ülkelere Uyguladığı Gümrük Oranları
0,06
Çin (% 40,9), Japonya (% 24,9), G.Kore (% 8), Tayvan (3,7), Malezya (% 3,6)
Genel %-1522,5, MFN %10–17
sektörün güncel haber portalı
plastonline
www.plastonline.com
6. Salon 606B
PLASFEDDERGİ
ATLAS başlamıştı. Buna karşılık 1968 yılında ani bir harekata başlayan Halk Ordusu Saygon’da (daha sonra adı Ho Chi Minh olarak değiştirildi) ABD elçiliğine saldırmayı başardı. Bu tarih aynı zamanda Dünyada ve ABD’de barış yanlısı gençlik hareketlerinin başlaması nedeniyle, ABD içinde derin tartışmalara yol açtı. ABD askerlerinin savaşma yöntemlerine dair haber ve görüntülerin yayınlanması, örneğin Mai Lai’de 300 köylünün katledilmesine ilişkin görüntülerin ABD’ye ulaşması, gençlerin kendi hükümetlerine
doğa güzelliği sunuyor. Duy Xuen şehrindeki
Vietnam’daki bu bağımsızlık hareketi-
My Son tapınağı aynı zamanda UNESCO miras
ne liderlik eden Sosyalis Ho Şi Minh, (Ho Chi
listesinde bulunuyor.
Minh) Fransızların hedefi haline geldi, sömür-
-Vietnam Savaşı: Kanlı bir savaştan popüler kültüre
gecilerin çatışma başlatmasına neden oldu. Minh, SSCB ve Çin’in desteğiyle 1954 yılında savaşı kazandı. Fransızlar, sömürge süreci-
Vietnam’da insanların kültür oluştur-
nin devam edebilmesi için 1956’da, komünist
masına ilişkin en eski bulgular Milattan Önce
lidere mesafeli duran sömürge yanlısı Ngo
2500’lü yıllara kadar gidiyor. Ülke, M.Ö. birinci
Dinh Diem’in hakim olduğu bölgede bir devlet
yüzyılda Çin’in hakimiyetine girdi ve bu haki-
kurarak ülkeyi ikiye böldü. Barış sürecinde ise
miyet Onuncu yüzyıla kadar sürdü. Ülke, 968
bir seçim yapılarak iki devletin birleştirilmesi
yılında kendi başına bir mutlakiyet yönetimi-
kararlaştırılmıştı ancak bu seçim yapılma-
ne kavuştu.
dı. Saygon’daki sömürge yanlısı devlet daha sonra ABD’nin desteği ve koruması altında
Ancak 19. yüzyılda, bugün Vietnam,
varlığını devam ettirdi ancak 1963 yılında bir
Kamoçya ve Laos’u içine alan geniş bir böl-
darbeyle yönetimden uzaklaştırıldı. Sosyalist
ge Fransızlar tarafından sömürgeleştirildi.
Vietnam ve ABD’nin karşılıklı gerilla-bom-
Fransız sömürgeciler, bölge halkını sömürge-
balama saldırıları 1963 yılında ABD’nin 100
leştirdikten sonra tam kontrol edemediler ve
bin askerle adaya çıkarma yapmasıyla sıcak
sürekli olarak bağımsızlık hareketleri güçlen-
çatışmaya dönüştü. ABD’nin yüksek tekno-
di. Bölge İkinci Dünya Savaşında ise Japonya
lojili silahları ve hava bombardımanına karşı
tarafından işgal edildi. Ağır işgal, halkta ba-
gerilla savaşı yürüten Vietnam Halk Ordusu,
ğımsızlık bilinçlenmesine de neden oldu ve
ABD’ye ağır kayıplar verdirdiler ve saha kont-
1945 yılında Cumhuriyet ilan edildi.
rolünü sürekli ellerinden tuttular. 1967 yılına gelindiğinde ABD 485 bin askerle savaşmaya
72
karşı tepkisini artırdı. ABD komşu ülkeler üzerinden saldırılar yapmayı sürdürse de 1969 yılından itibaren kuvvet sayısı düşürülmeye başlandı ve ağırlıklı olarak bombalamalarla devam eden bir çatışma oldu. Baskıların iyice artması nedeniyle de 1973 yılında ABD kuvvetleri tamamen çekildi. Bunun ardından Güney Vietnam hükümetine silah ve teçhizat yardımıyla savaşı sürdürdü. Bu destekle 1975’e kadar savaşan Güney hükümeti yenildi ve Vietnam Halk Ordusu ülkenin tamamına hakim oldu. Vietnam Savaşı, birkaç nedenle 20. yüzyıldaki önemli olaylar arasına girdi. Gerilla savaşıyla dünyanın en güçlü silahlı kuvvetleri yenildi. ABD siyasetinde köklü değişiklikler yaşandı. İlk kez bir ülkenin yurttaşları kendi ordusunun savaşına karşı siyaset geliştirdi. Vietnam, hem savaş hem de ABD’nin kendi iç siyasi dinamiklerine etkileri bakımından popüler kültürde, özellikle sinemada konu edildi. Bu yönüyle bir popüler kültür tarzını da doğurdu.
PLASFEDDERGİ
GÖRÜŞ
Avans kâr dağıtımı ve vergilendirilmesi Ali İbrahim Aydın Yeminli Mali Müşavir aaydin@prosesdenetim.com.tr
1. GİRİŞ Belirli bir sermaye tahsis edilmek suretiyle kurulan şirketlerin en temel varlık nedenleri kazanç elde etmek ve ortaklarına kar payı sağlamaktır. Ancak, şirketlerin kazanç elde etmeleri her şeyden önce varlıklarını sürdürebilmelerinin de gereğidir. Bu sebeple, kar dağıtımının aşağıda belirtilen iki temel amaç arasında bir denge sağlayacak şekilde kurala bağlanması önem arz etmektedir. - Ekonomik yükümlülüklerini zamanında yerine getirmesi bakımından şirketin zafiyete düşmesine sebep olunmamalıdır. - Şirket ortakları karın doğumuna en yakın bir süreçte kar payı alabilmelidir. Teoriye uygun olarak, uygulamada da, şirket kârının kullanımı; hem Türk Ticaret Kanunu’na hem de vergi kanunlarına göre bazı kurallara uymayı ve bir takım mükellefiyetleri yerine getirmeyi gerektirmektedir. Kârın, kurallara uyulmaksızın kullanımı veya dağıtımı, şirket ve ortaklar bakımından bir kısım vergisel müeyyidelere sebep olmaktadır. Bu sayıda, ilgili yıla ilişkin karın ortaklara aynı yıl içinde dağıtılabilmesine ilişkin düzenlemeleri vergisel yönden değerlendireceğiz.
2. YASAL DÜZENLEMELER Türk Ticaret Kanunu’nun 509. maddesinde kâr payı avansının, Sermaye Piyasası Kanunu’na tabi olmayan şirketlerde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın bir tebliği ile düzenleneceği hüküm altına alınmıştır. Bu hükme da-
yalı olarak, 09.08.2012 tarihinde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan tebliğ ile Kâr Payı Dağıtımı Hakkındaki düzenlemeler yapılmış ve yürürlüğe girmiştir.
avans kar payı dağıtılmamasının sebebi, hesap döneminin kapanmış olması sebebiyle zaten kar payı dağıtılabilecek dönemin gelmiş olmasıdır.
6 Seri Numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile avans kâr dağıtımı ile ilgili en son düzenlemeler yer almaktadır.
3.2.3. İlgili hesap dönemi öncesinde ödenen kâr payı avanslarının, ilgili olduğu yılın net dönem kârından mahsup edilmesi şarttır. Bu işlem yapılmadan, şirket genel kurulunca kâr payı dağıtılmasına ve kâr payı avansı ödenmesine karar verilemez.
Sermaye Piyasası Kurulu tarafından; 23.01.2014 tarihli Kâr Payı Tebliği ile ortaklıkların kâr payı ile kâr payı avansı dağıtımında, kâr payının korunmasında ve kâr dağıtım politikasının belirlenmesinde uyulması gereken usul ve esaslara son şekli verilmiştir.
3. ŞİRKETLERDE AVANS KÂR DAĞITIMI 3.1. Tanımı
Net dönem kârı veya serbest yedek akçeler üzerinden ortaklara ve kâra katılan diğer kimselere genel kurulca dağıtılmasına karar verilen tutar kâr payı’dır. Kâr payından mahsup edilmek üzere ara dönem finansal tablolara göre oluşan kârlar üzerinden hesaplanıp ortaklara dağıtılan tutarlar ise kâr payı avansıdır.
3.2. Kâr Payı Avans Dağıtım Şartları Kar payı avans dağıtımının şartları şu şekilde sıralanabilir.
3.3. Genel Kurulda Toplantı Nisabı Anonim ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde, genel kurulca bu yönde karar alınabilmesi için sermayenin en az dörtte birini karşılayan payların sahiplerinin veya temsilcilerinin toplantıda hazır olması, bu nisabın toplantı süresince korunması ve toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğunun kâr payı avansı dağıtılması yönünde kullanılmış olması; limited şirketlerde ise, toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğunun kâr payı avansı dağıtılması yönünde olması gerekir.
3.4. Genel Kurul Kararında Bulunması Gereken Hususlar Genel Kurulda kâr payı avansı dağıtımına karar verilmesi halinde, genel kurul kararında aşağıdaki hususların belirtilmesi zorunludur.
3.2.1. Şirket genel kurulunca kâr payı avansı dağıtılmasına ilişkin karar alınması gerekir.
3.4.1. İlgili Dönem Sonunda Yeterli Kazanç Oluşmaması Durumunda
3.2.2. Kâr payı avansı dağıtılacak hesap döneminde hazırlanan üç, altı veya dokuz aylık ara dönem finansal tablolara göre kâr elde edilmiş olması gerekir. On iki aylık dönem sonunda
İlgili hesap dönemi sonunda, yıl içinde dağıtılan kâr payı avansını karşılayacak tutarda net dönem kârı oluşmaması durumunda; net dönem kârını aşan kâr payı avanslarının
74
GÖRÜŞ
PLASFEDDERGİ
varsa bir önceki yıla ait bilançoda yer alan serbest yedek akçelerden mahsup edileceği, serbest yedek akçe tutarının da dağıtılan kâr payı avanslarını karşılayamaması halinde, fazla ödenmiş olan kâr payı avanslarının yönetim organının ihtarı üzerine ortaklar tarafından şirkete iade edileceği belirtilmelidir. 3.4.2. İlgili Hesap Dönemi Sonunda Zarar Oluşması Durumunda i. Varsa bir önceki yıla ait bilançoda yer alan genel kanuni yedek akçeler ile serbest yedek akçelerin öncelikle oluşan zararın mahsubunda kullanılacağı, bu akçelerin oluşan zararı karşılayamaması halinde dönem içinde dağıtılan kâr payı avanslarının tamamının yönetim organının ihtarı üzerine ortaklar tarafından şirkete iade edileceği belirtilmelidir. ii. Genel kanuni yedek akçeler ile serbest yedek akçelerin, oluşan dönem zararından mahsubu sonrasında bakiye serbest yedek akçe tutarının dağıtılan kâr payı avanslarından indirileceği, indirim işlemi sonucunda dönem içinde dağıtılan kâr payı avansı tutarının bakiye serbest yedek akçe tutarını aşması halinde ise aşan kısmının yönetim organının ihtarı üzerine ortaklar tarafından şirkete iade edileceği belirtilmelidir.
3.5. Avans Kâr Payı Tutarının Hesaplanması Dağıtılacak kâr payı avansı; varsa geçmiş yıllar zararlarının tamamının, vergi, fon ve mali karşılıkların, kanunlara ve sözleşmeye göre ayrılması gereken yedek akçelerin, varsa imtiyazlı pay sahipleri, intifa senedi sahipleri ve kâra katılan diğer kimseler için ayrılacak tutarların, oluşan ara dönem kârından indirilmesi suretiyle hesaplanır. Ödenecek kâr payı avansı, bu şekilde hesaplanan tutarın yarısını geçemez. Aynı hesap dönemi içinde izleyen ara dönemlerde de kâr oluşması halinde, dağıtılacak kâr payı avansı tutarı, önceki ara dönem veya dönemlerde ödenmiş olan kâr payı avansı tutarları da indirilerek hesaplanır. Ödenecek kâr payı avansı, bu şekilde hesaplanan tutarın yarısını geçemez.
3.6. Avans Kâr Payının Ödenmesi 3.6.1. Kâr payı avansı, dağıtım tarihleri itibarıyla ortaklara payları oranında ödenecektir. 3.6.2. Kâr payı avansı, kârdan imtiyazlı paylara imtiyaz dikkate alınmadan ödenecek-
tir. İntifa senedi sahiplerine, ortak olmayan yönetim organı üyelerine ve ortaklar dışında kâra katılan diğer kimselere kâr payı avansı ödenemeyecektir. 3.6.3. Ortakların sermaye taahhüt borçları dışında şirkete borçlu olmaları halinde söz konusu borç ortağa ödenecek kâr payı avansından mahsup edilecektir. 3.6.4. Bir hesap döneminde kâr payı avansı dağıtan ve ardından sermaye artırımı gerçekleştiren şirket, aynı hesap döneminde tekrar kâr payı avansı dağıtmak istediğinde aşağıda belirtilen esaslara uyacaktır: i. Sermaye artırımı sonrasında yapılacak kâr payı avansı ödemesinde, yeni ortaklara öncelik verilecektir. ii. Söz konusu öncelik, eski ve yeni ortakların dönem içerisinde her pay için aldıkları toplam kâr payı avans tutarları eşitleninceye kadar devam edecektir. iii. Eski ve yeni ortakların hesap dönemi içerisinde her pay için aldıkları toplam kâr payı avans tutarları eşitlendikten sonra, kalan kâr payı avansı tutarı veya bir sonraki ara hesap döneminde ödenecek kâr payı avansı tutarı mevcut ortaklara payları nispetinde ödenecektir.
4. AVANS KÂR PAYININ VERGİSEL BOYUTU 4.1. Kurumlar vergisi mükelleflerince avans kâr payı dağıtımı yapılması halinde, dağıtılan kâr payları üzerinden elde edenin hukuki niteliğine göre vergi kesintisi yapılacaktır. Kesilen vergiler, avans kâr payı dağıtımının ya75
pıldığı aya ait muhtasar beyanname ile beyan edilecektir. 4.2. Avans kâr payı dağıtımında kurum ortakları açısından elde etme, kurumun yıllık safi kazancının kesinleşip, kârın nakden veya hesaben dağıtıldığı, diğer bir ifadeyle avansın kâr dağıtım kararı uyarınca dağıtılan kârdan mahsup edildiği tarihte gerçekleşecektir. Şu kadar ki; bu süre, ilgili hesap dönemine ilişkin beyannamenin verilmesi gereken tarihi içeren hesap döneminin sonunu geçemeyecektir. 4.3. Avans kâr payı dağıtılması halinde, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri uygulanmayacaktır. Ancak, hesap dönemi itibarıyla zarar doğması veya safi kazancın avans olarak dağıtımı yapılan kârdan düşük çıkması halinde, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri uygulanacaktır. Aynı husus, birden fazla takvim yılına yaygın inşaat ve onarım işlerinin bitiminde zarar doğması veya safi kazancın avans olarak dağıtımı yapılan kârdan düşük olması halinde de geçerlidir.
SONUÇ Avans kar dağıtımı çok uzun olmayan bir süredir mevzuatta yer almaktadır. Ancak, uygulamada avans kar dağıtımının çok da tercih edildiğini söylemek güç. Şirket ortaklarının kar payı dağıtmaktansa şirket kaynaklarını borç alacak ilişkisi çerçevesinde sürdürmeleri daha büyük vergisel yükümlülüklerin ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu itibarla, şirket ortaklarının şirket kaynaklarını kullanırken şayet mümkünse kar dağıtımı yapmalarını tavsiye ederken, avans kâr dağıtımının yapılmasında da yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere dikkat etmelerinde mütalaa ediyoruz.
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
Selçuk Mutlu
PLASFED Genel Sekreter V. PAGDER Genel Sekreteri
Plastik ve kauçuk sanayi ciro endeksi 9 aylık göstergelerde %6,4 arttı
DÜNYA EKONOMİSİ Aralık Ayında FED’in Faiz Arttırımı Yapmasına Yönelik Beklentiler Yükseldi
Yalnızca Türk Lirası’nda değil Güney Kore, Güney Afrika, Filipinler, Malezya, Hindistan, Tayland gibi birçok gelişmekte olan ülkenin para biriminin dolar karşısında “paraşütsüz” düşüşü devam ederken, bu devalüasyonun arkasında en önemli parametrelerden biri olarak FED’in faiz arttırımına gitme süreci bulunmaktadır. Bunun yanında ABD seçim sonuçları, dolar kuruna karşı yaşanan kayıpların bir diğer nedeni olarak sunulmaktadır. Trump’ın küresel ticaret savaşlarını başlatabileceğine ilişkin beklenti, sermaye yöneliminde belirleyici etki yaratırken, döviz rezervleri itibarıyla sürdürülebilirlik pozisyonu zayıf olan ülkeler, güçlenen dolar karşısında negatif ayrışmaktadır. Bu dalgalanmanın gelişmekte olan ülke ekonomilerinde enflasyonist baskı ve sermaye çıkışı olarak yansıması görülmektedir. Daha zarar verici negatif etki olarak, piyasalardaki belirsizlik ve öngörülemezliğin ciddiyet kazanması gösterilebilir. Bu durum, cari açık-GSYİH oranları itibarıyla yönetilebilirlik pozisyonu zayıf olan ülkeler açısından ayrıca riskleri barındırmaktadır. Aşağıdaki grafikte, 2013’ten başlayacak şekilde Dolar-TL kurunun her yıl itibarıyla yaklaşık olarak yarım TL’lik bir üst bantta seyretmeye başladığı görülmektedir.
Grafik 1: Dolar-TL Kurunda Son Dört Yıllık Seyir
Kaynak: MB
76
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
Petrolün Fiyatı 50 ABD Doları Bandına Çıkarak, Bu Seviyede Tutunma Eğiliminde Bilindiği üzere siyasi-ekonomik gelişmelerden en çok etkilenen emtialardan biri petroldür. Ortadoğu’daki çalkantılı dönem, ilgili ülkelerin özellikle OPEC çerçevesindeki arz kararları ile rezerv miktarları fiyatlara oynaklık katmaktadır. 2016 yıl başından bu yana fiyatların 50 ABD doları bandına çıkması yönünde sonuçlanması bağlamında, ülkelerin arzın durdurulması yönünde görüşmeleri devam etmektedir.
Grafik 2: 2016 Yılı İtibarıyla Petrol Fiyatlarının Seyri
Kaynak: NASDAQ
TÜRKİYE EKONOMİSİ Sanayi Üretimi Yaralarını Sarmaya Devam Ediyor Takvim ve mevsim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin Temmuz ayındaki sert düşüşü akabinde, Ağustos ve Eylül aylarında yaralarını sarmaya devam ettiği görülmektedir. Geçen yılın ilk dokuz aylık endeks ortalamasına göre 2016 Ocak-Eylül dönemindeki artış %1,7 olarak gerçekleşmiştir. Dördüncü çeyrek verilerinin ise ekonomik faaliyetleri genişletici tedbirler ile birlikte toparlanmayı sürdüreceğini beklemekteyiz. Otomotiv ve beyaz eşya üretiminin yukarı yönlü desteği çerçevesinde sanayi üretimi endeks ortalamasının cüz’i bir artış ile yılı kapatmasını beklemekteyiz.
Grafik 3: Sanayi Üretim Endeksi (Ocak-Eylül)
Kaynak: TUİK
77
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
Dış Ticaret Açığı Yılın İlk Dokuz Ayında %14,6 Azaldı 2016 Ocak-Eylül döneminde dış ticaret açığı, bir önceki yılın aynı dönemine göre %14,6 azalış göstererek 42 milyar dolar olmuştur. Fiyatlara da bağlı olarak enerji ithalatındaki gerileme dış ticaret açığını aşağıya çekmeye devam etmektedir. Bununla birlikte, dış ticaret açığının geriletilmesinde ihracatın verdiği destek son çeyrek verilerinde umulanı vermeyebilir. Zira yıl sonu itibarıyla, AB ve Orta Doğu gelişmeleri itibarıyla ihracatımızdaki gerilemenin %5’ler seviyesini zorlayacağını öngörmekteyiz.
Grafik 4: Dış Ticaret (Ocak-Eylül)
Kaynak: TÜİK
PLASTİK ENDÜSTRİSİ Plastik İmalat Endeksi 9 Aylık Göstergelerde %0,5 Arttı İmalat sanayinin yönünü görmek ve gelişim trendini izlemek için Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından her ay imalat sanayi endeksi oluşturulmaktadır. Ölçümün yapıldığı dönem itibarıyla söz konusu işyeri içinde üretilen miktarlar ile işyerinin hammadde ve malzemesini vermek suretiyle bir başka işyerinde ürettirdiği miktarların toplamı satış birim fiyatları esas alınmak suretiyle endekse dahil edilmektedir. Böylece, sanayideki ve alt sektörlerindeki üretim değişimi (büyüme ya da küçülme) hesaplanmaktadır. Bu ön bilgiler ışığında Nace Rev2 kodu 22.2 olarak plastik imalat endeksine baktığımızda endeksin Temmuz ayındaki darbe girişiminden, yine aynı aydaki uzun süreli Ramazan Bayramı ile Eylül ayındaki Kurban Bayramı’ndan etkilendiğini görmekteyiz. Aşağıdaki grafikten de görüleceği üzere; geçen yılın ilk dokuz aylık endeks ortalamasına göre 2016 Ocak-Eylül dönemindeki artış %0,5 olarak gerçekleşmiştir. Temmuz ayına kadar görece GSYİH büyümesine paralel seyreden endeksin, Temmuz ayındaki gelişmeler sonrasında aşağı yönlü bir şekilde kırıldığı görülmektedir.
Grafik 5: Plastik İmalat Endeksi (Ocak-Eylül, 2016)
Kaynak: TÜİK
78
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
Plastik ve Kauçuk Sanayi Ciro Endeksi 9 Aylık Göstergelerde %6,4 Arttı Nace Rev2 kodu 22 olarak plastik ve kauçuk sanayi ciro endeksine baktığımızda 2016 ilk üç çeyreğinde endeks ortalamasının geçen yılın aynı dönemine göre %6,4 arttığını görmekteyiz. Aynı dönemde toplam sanayi ciro endeks ortalamasının %5,7 arttığı göz önüne alındığında; plastik ve kauçuk sanayinin toplam sanayi üretiminin üzerinde bir ciro artışı yakaladığı ileri sürülebilir. Bununla birlikte doğru bir fiyatlama ile karlılığa pozitif yönde etki edebilecek bir ciro artışı arzu edilmektedir. Ne var ki, aşağıdaki grafikten de izlenebileceği üzere üçüncü çeyrek sonrasındaki konjonktürün karlılığa etki edecek bir fiyatlama açısından bozucu bir eğilim taşıdığı görülmektedir. Daralan pazarla birlikte fiyat rekabetinin yoğunlaşması, döviz kurlarındaki yüksek oynaklığa bağlı olarak maliyetlerde yaşanan artış, söz konusu ılımlı ciro artışının sorgulanmasına sebebiyet vermektedir.
Grafik 6: Plastik ve Kauçuk Sanayi Ciro Endeksi (Ocak-Eylül, 2016)
Kaynak: TÜİK
Plastik Ürünler Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi %5,6 Arttı Plastik Ürünler Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE), belirli bir referans dönemde plastik endüstrisinde üretimi yapılan ve yurt içine satışa konu olan ürünlerin üretici fiyatlarını zaman içinde karşılaştırarak fiyat değişimlerini ölçen fiyat endeksidir. Üretici fiyatı; yurt içinde üretimi yapılan ürünlerin, KDV, ÖTV vb. dolaylı vergiler hariç; peşin satış fiyatıdır. Bu ön bilgiler ışığında Nace Rev2 kodu 22.2 olarak plastik ürünler yurt içi üretici fiyat endeks ortalamasının (Yİ-ÜFE), 2016 yılı Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,6 arttığını görmekteyiz. Aynı dönemde toplam yurt içi üretici fiyat endeks ortalamasının %3,5 arttığı göz önüne alındığında; plastik ürünler yurt içi üretici fiyatlarının toplam yurt içi üretici fiyatlarının üzerinde artış gösterdiği ileri sürülebilir.
Grafik 7: Plastik Ürünler Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi (Ocak-Ekim, 2016)
Kaynak: TÜİK
79
PLASFEDDERGİ
ENDÜSTRİDEN
Plastik ve Kauçuk Ürünler Yurtdışı Üretici Fiyat Endeksi %6,1 Arttı Plastik ve Kauçuk Ürünler Yurtdışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE), belirli bir referans dönemde plastik ve kauçuk endüstrisinde üretimi yapılan ve yurt dışına satışa konu olan ürünlerin üretici fiyatlarını zaman içinde karşılaştırarak fiyat değişimlerini ölçen fiyat endeksidir. Ürün fiyatları siparişin verildiği andaki (varsa iskonto sonrası) malın navlun, sigorta ve yurtdışında yapılan diğer masraflar hariç mal bedeli (FOB) satış fiyatıdır. Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksinde, ürünlerin ihracat fiyatları doğrudan sanayi sektöründeki üretici firmalardan alınmaktadır. Bu ön bilgiler ışığında Nace Rev2 kodu 22 olarak plastik ve kauçuk ürünler yurt dışı üretici fiyat endeks ortalamasının (Yİ-ÜFE), 2016 yılı OcakEkim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %6,1 arttığını görmekteyiz. Aynı dönemde toplam yurt içi üretici fiyat endeks ortalamasının %5,2 arttığı göz önüne alındığında; plastik ve kauçuk ürünler yurt dışı üretici fiyatlarının toplam yurt dışı üretici fiyatlarının üzerinde artış gösterdiği ileri sürülebilir.
Grafik 8: Plastik Ürünler Yurtdışı Üretici Fiyat Endeksi (Ocak-Ekim, 2016)
Kaynak: TÜİK
80
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
İHRACAT İhracat verilerinin analizi hammadde, mamul ile plastik ve kauçuk işleme makinaları olmak üzere üç alt bölümde yapılmaktadır. Her bir alt sektör; GTİP ve ülke bazında ayrıca analiz edilmiştir.
PLASTİK HAMMADDE- GTİP bazında ihracat GTİP
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
GTİP Açıklama
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
Birim Fiyat ($)
3901
Etilen polimerleri
26,2
39,7
21,0
-19,7
27,9
-29,8
1,3
3902
Propilen ve diğer olefinlerin polimerleri
21,0
29,1
19,3
-8,3
24,4
-16,1
1,3
3903
Stiren polimerleri
24,4
32,8
20,8
-14,6
23,9
-27,1
1,1
3904
Vinil klorür/halojenli diğer olefin polimerleri
13,4
15,5
15,0
11,4
16,2
4,4
1,1
3905
Vinil asetat/diğer vinil esterlerinin polimerleri
36,2
33,2
40,1
10,7
32,4
-2,5
0,8
3906
Akrilik polimerleri
124,6
150,8
137,7
10,5
145,7
-3,4
1,1
3907
Poliasetaller, diğer polieterler, epoksit-alkid reçineler
148,2
248,6
158,4
6,8
237,8
-4,3
1,5
3908
Poliamidler
10,2
20,6
10,5
2,4
18,4
-10,8
1,8
3909
Amino reçineler, fenolik reçineler, poliüretanlar
57,0
68,3
61,5
7,9
62,3
-8,9
1,0
3910
Silikonlar
4,6
14,2
4,5
-0,8
15,7
10,7
3,5
3911
Petrol reçineleri, politerpenler, polisülfitler vb.
0,3
1,3
0,5
57,9
1,7
27,0
3,1
3912
Selüloz ve kimyasal türevleri
33,7
39,9
30,1
-10,8
32,6
-18,1
1,1
3913
Tabii polimerler, değiştirilmiş tabii polimerler, türevleri
0,2
0,8
0,1
-5,7
0,7
-11,5
5,2
3914
Polimer esası iyon değiştiriciler
0,1
0,4
0,1
9,1
0,4
0,4
3,2
3915
Plastikten döküntü, kalıntı ve hurdalar
14,0
12,6
12,7
-9,0
9,4
-26,0
0,7
514,2
707,9
532,4
3,5
649,5
-8,2
1,2
TOPLAM Kaynak: TÜİK
PLASTİK HAMMADDE- Ülke bazında ihracat Sıra
Ülke
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
% Pay-Değer
Birim Fiyat ($)
1
İran
50,1
71,2
48,8
-2,6
65,5
-8,1
10,1
1,3
2
Rusya Federasyonu
46,2
50,7
43,0
-6,8
40,5
-20,2
6,2
0,9
3
Almanya
29,5
37,4
30,2
2,5
36,5
-2,3
5,6
1,2
4
Cezayir
15,2
34,9
17,5
15,2
35,0
0,3
5,4
2,0
5
Suudi Arabistan
24,8
50,0
14,9
-39,8
28,5
-43,0
4,4
1,9
6
Bulgaristan
39,1
29,5
35,0
-10,5
23,9
-19,1
3,7
0,7
7
Ukrayna
18,7
22,3
20,4
8,8
21,8
-2,3
3,3
1,1
8
ABD
18,1
23,2
17,6
-2,8
19,7
-14,9
3,0
1,1
9
Romanya
18,4
16,5
27,2
47,6
18,8
13,9
2,9
0,7
10
Hollanda
10,5
21,2
10,4
-0,1
18,7
-11,8
2,9
1,8
İlk 10 Ülke Toplam
270,5
357,0
265,0
-2,0
308,8
-13,5
47,6
1,2
Genel Toplam
514,2
707,9
532,4
3,5
649,5
-8,2
100,0
1,2
Kaynak: TÜİK
81
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
PLASTİK MAMUL- GTİP bazında ihracat GTİP
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
GTİP Açıklama
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
Birim Fiy. ($)
3916
Plastikten monofil, çubuk, profiller-Enine kesiti 1 mm.’yi
114,9
220,7
103,8
-9,7
180,0
-18,5
1,7
3917
Plastikten tüpler, borular, hortumlar; conta, dirsek, rakor
221,1
553,6
157,8
-28,7
414,4
-25,2
2,6
3918
Plastikten yer kaplamaları-duvar ve tavan kaplamaları
10,9
21,8
10,3
-5,3
19,7
-9,8
1,9
3919
Plastikten yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz şek.
14,0
85,1
14,7
4,8
86,2
1,3
5,9
3920
Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül ve lamlar
245,5
673,2
278,2
13,3
700,7
4,1
2,5
3921
Plastikten diğer levhalar, yaprak, pelikül, varak ve lamlar
92,5
280,0
101,9
10,2
298,3
6,5
2,9
3922
Plastikten küvet, duş, lavabo, bide, hela küveti ve donanım.
18,3
81,8
18,1
-0,7
75,3
-7,9
4,2
3923
Eşya taşıma ambalajı için plastik mamulleri, tıpa, kapak, kapsül
240,9
599,4
254,5
5,7
610,1
1,8
2,4
3924
Plastikten sofra, mutfak ve diğer ev eşyası, tuvalet eşyası
80,6
256,4
88,8
10,2
263,3
2,7
3,0
3925
Plastikten inşaat malzemesi
76,0
193,5
69,8
-8,3
161,7
-16,4
2,3
3926
Plastikten diğer eşya
50,3
262,6
54,5
8,4
270,4
3,0
5,0
1.165,0
3.228,1
1.152,5
-1,1
3.080,0
-4,6
2,7
TOPLAM Kaynak: TÜİK
PLASTİK MAMUL- Ülke bazında ihracat Sıra
Ülke
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
% Pay-Değer
Birim Fiyat ($)
1
Irak
170,1
350,8
139,2
-18,2
263,2
-25,0
8,5
1,9
2
Almanya
57,0
186,8
68,3
19,8
230,4
23,4
7,5
3,4
3
İngiltere
54,5
161,8
58,7
7,6
149,2
-7,7
4,8
2,5
4
Fransa
39,3
131,0
40,4
2,7
129,7
-1,0
4,2
3,2
5
İsrail
42,4
109,4
54,6
28,8
124,1
13,5
4,0
2,3
6
Romanya
38,6
100,1
41,4
7,3
109,1
8,9
3,5
2,6
7
İtalya
33,3
94,9
40,1
20,6
104,8
10,4
3,4
2,6
8
İran
30,9
108,5
31,8
2,9
99,4
-8,4
3,2
3,1
9
Bulgaristan
31,5
86,0
32,4
2,8
91,2
6,0
3,0
2,8
10
Gürcistan
37,6
87,5
34,3
-8,7
76,6
-12,5
2,5
2,2
535,2
1.416,8
541,2
1,1
1.377,6
-2,8
44,7
2,5
1.165,0
3.228,1
1.152,5
-1,1
3.080,0
-4,6
100,0
2,7
İlk 10 Ülke Toplam Genel Toplam Kaynak: TÜİK
82
ENDÜSTRİDEN
PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- GTİP bazında GTİP
GTİP Açıklama
PLASFEDDERGİ
Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
Değer
Değer
% Değ.
Enjeksiyon makinaları
4,9
8,8
79,7
847720
Ekstrüzyon makinaları
21,3
27,4
28,4
847730
Şişirme makinaları
0,2
0,3
61,9
847740
Termoforming makinaları
8,9
14,2
59,6
847751-59-80
Presler ve diğer makinalar
43,8
43,2
-1,4
847790
Aksam ve parçalar
15,0
17,9
19,0
94,1
111,7
18,7
847710
TOPLAM Kaynak: TÜİK
PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- Ülke bazında ihracat Sıra
Ülke
Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
% Değ.
% Pay
1
İran
6,8
10,3
52,8
9,2
2
Rusya Federasyonu
8,8
6,4
-27,4
5,7
3
Almanya
5,3
5,1
-4,7
4,5
4
Cezayir
2,3
4,5
99,1
4,0
5
Suudi Arabistan
3,3
4,0
19,1
3,5
6
Bulgaristan
3,2
3,8
16,2
3,4
7
Ukrayna
0,6
3,7
530,2
3,3
8
ABD
2,0
3,3
66,4
2,9
9
Romanya
4,1
3,2
-21,6
2,9
10
Hollanda
0,3
2,9
804,7
2,6
İlk 10 Ülke Toplam
36,6
47,1
28,5
42,1
Genel Toplam
94,1
111,7
18,7
100,0
Kaynak: TÜİK
83
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
İTHALAT İthalat verilerinin analizi hammadde, mamul ile plastik ve kauçuk işleme makinaları olmak üzere üç alt bölümde yapılmaktadır. Her bir alt sektör; GTİP ve ülke bazında ayrıca analiz edilmiştir.
PLASTİK HAMMADDE- GTİP bazında ithalat GTİP
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
GTİP Açıklama
Miktar
2016 (Oca-Eyl)
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
Birim Fiyat ($)
3901
Etilen polimerleri
1.157,5
1.766,7
1.275,1
10,2
1.755,2
-0,7
1,4
3902
Propilen ve diğer olefinlerin polimerleri
1.389,7
1.979,0
1.517,1
9,2
1.761,0
-11,0
1,2
3903
Stiren polimerleri
381,1
609,8
393,1
3,1
542,1
-11,1
1,4
3904
Vinil klorür/halojenli diğer olefin polimerleri
617,2
612,9
584,0
-5,4
536,6
-12,4
0,9
3905
Vinil asetat/diğer vinil esterlerinin polimerleri
32,9
77,1
34,7
5,7
81,6
5,9
2,3
3906
Akrilik polimerleri
152,1
289,7
156,0
2,5
228,1
-21,3
1,5
3907
Poliasetaller, diğer polieterler, epoksit-alkid reçineler
463,7
884,5
526,3
13,5
868,8
-1,8
1,7
3908
Poliamidler
65,3
162,4
70,0
7,3
160,0
-1,5
2,3
3909
Amino reçineler, fenolik reçineler, poliüretanlar
160,7
339,1
167,0
3,9
312,8
-7,8
1,9
3010
Silikonlar
22,3
83,5
24,0
7,4
89,4
7,1
3,7
3911
Petrol reçineleri, politerpenler, polisülfitler vb.
21,5
67,8
24,6
14,5
68,9
1,7
2,8
3912
Selüloz ve kimyasal türevleri
29,6
116,2
29,8
0,5
114,2
-1,7
3,8
3913
Tabii polimerler, değiştirilmiş tabii polimerler, türevleri
2,3
18,2
2,9
22,6
16,9
-7,3
5,9
3914
Polimer esası iyon değiştiriciler
4,5
11,3
4,1
-10,8
9,6
-14,9
2,4
3915
Plastikten döküntü, kalıntı ve hurdalar
77,5
25,7
117,9
52,1
38,0
47,8
0,3
4.578,0
7.043,9
4.926,4
7,6
6.583,2
-6,5
1,3
TOPLAM Kaynak: TÜİK
PLASTİK HAMMADDE- Ülke bazında ithalat Sıra
Ülke
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
% Pay-Değer
Birim Fiyat ($)
1
Suudi Arabistan
710,1
988,4
791,4
11,4
914,3
-7,5
13,9
1,2
2
Güney Kore
430,2
714,8
527,0
22,5
703,1
-1,6
10,7
1,3
3
Almanya
310,1
672,8
318,2
2,6
640,7
-4,8
9,7
2,0
4
Belçika
289,6
464,7
287,3
-0,8
414,7
-10,8
6,3
1,4
5
İtalya
179,3
334,8
179,5
0,1
312,4
-6,7
4,7
1,7
6
İran
255,7
341,6
273,0
6,8
302,1
-11,6
4,6
1,1
7
İspanya
185,4
294,5
198,7
7,2
280,1
-4,9
4,3
1,4
8
Fransa
211,8
303,1
208,4
-1,6
270,7
-10,7
4,1
1,3
9
Hollanda
166,3
305,3
163,8
-1,5
268,8
-12,0
4,1
1,6
10
Mısır
169,6
213,7
198,3
16,9
212,3
-0,7
3,2
1,1
İlk 10 Ülke Toplam
2.908,2
4.633,7
3.145,7
8,2
4.319,2
-6,8
65,6
1,4
Genel Toplam
4.578,0
7.043,9
4.926,4
7,6
6.583,2
-6,5
100,0
1,3
Kaynak: TÜİK
84
ENDÜSTRİDEN
PLASTİK MAMUL- GTİP bazında ithalat GTİP
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
GTİP Açıklama
PLASFEDDERGİ
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
Birim Fiy. ($)
3916
Plastikten monofil, çubuk, profiller-Enine kesiti 1 mm.’yi
8,9
37,8
10,2
13,9
42,7
13,1
4,2
3917
Plastikten tüpler, borular, hortumlar; conta, dirsek, rakor
17,8
147,6
19,1
7,4
152,6
3,4
8,0
3918
Plastikten yer kaplamaları-duvar ve tavan kaplamaları
23,3
52,6
16,2
-30,8
64,4
22,6
4,0
3919
Plastikten yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz şek.
42,5
235,9
44,5
4,7
256,5
8,8
5,8
3920
Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül ve lamlar
191,8
688,5
187,2
-2,4
684,4
-0,6
3,7
3921
Plastikten diğer levhalar, yaprak, pelikül, varak ve lamlar
48,8
187,8
48,8
-0,1
189,2
0,7
3,9
3922
Plastikten küvet, duş, lavabo, bide, hela küveti ve donanım.
3,7
37,7
3,3
-12,6
31,1
-17,5
9,5
3923
Eşya taşıma ambalajı için plastik mamulleri, tıpa, kapak, kapsül
34,3
161,1
45,9
34,0
205,9
27,8
4,5
3924
Plastikten sofra, mutfak ve diğer ev eşyası, tuvalet eşyası
8,9
60,0
8,1
-8,5
52,5
-12,5
6,5
3925
Plastikten inşaat malzemesi
7,6
37,1
7,6
-0,2
28,8
-22,3
3,8
3926
Plastikten diğer eşya
TOPLAM
51,8
494,7
54,6
5,6
505,1
2,1
9,2
439,5
2.140,8
445,5
1,4
2.213,3
3,4
5,0
Kaynak: TÜİK
PLASTİK MAMUL- Ülke bazında ithalat Sıra
Ülke
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
% Pay-Değer
Birim Fiyat ($)
121,5
487,8
122,8
1,1
471,4
-3,4
21,3
3,8
1
Çin
2
Almanya
68,2
391,3
70,4
3,3
411,9
5,3
18,6
5,9
3
İtalya
34,3
171,6
38,3
11,8
186,8
8,9
8,4
4,9
4
Güney Kore
24,3
136,8
25,3
4,4
156,9
14,7
7,1
6,2
5
Fransa
19,3
120,5
20,7
7,6
136,3
13,1
6,2
6,6
6
ABD
8,5
92,8
9,7
14,3
97,5
5,1
4,4
10,1
7
İngiltere
9,7
78,3
9,1
-5,6
71,0
-9,4
3,2
7,8
8
Belçika
14,1
60,6
11,5
-18,0
54,6
-10,0
2,5
4,7
9
Japonya
2,6
34,4
3,5
36,0
47,4
37,6
2,1
13,5
10
İspanya
8,6
43,7
8,4
-2,0
46,1
5,5
2,1
5,5
İlk 10 Ülke Toplam
310,8
1.617,8
319,8
2,9
1.679,8
3,8
75,9
5,3
Genel Toplam
439,5
2.140,8
445,5
1,4
2.213,3
3,4
100,0
5,0
Kaynak: TÜİK
85
ENDÜSTRİDEN
PLASFEDDERGİ
PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- GTİP bazında ithalat GTİP
Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
GTİP Açıklama
2016 (Oca-Eyl)
Değer
Değer
% Değ.
Enjeksiyon makinaları
145,4
127,3
-12,4
847720
Ekstrüzyon makinaları
91,4
82,1
-10,2
847730
Şişirme makinaları
11,9
17,7
49,2
847740
Termoforming makinaları
7,0
11,0
57,7
847751-59-80
Presler ve diğer makinalar
141,1
149,5
5,9
847790
Aksam ve parçalar
35,6
34,6
-2,8
432,4
422,3
-2,4
847710
TOPLAM Kaynak: TÜİK
PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- Ülke bazında ithalat Sıra
Ülke
Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
2016 (Oca-Eyl)
% Değ.
% Pay
117,2
112,9
-3,7
26,7
1
Çin
2
İtalya
52,2
83,0
59,2
19,7
3
Almanya
105,8
72,6
-31,4
17,2
4
Japonya
21,3
34,4
61,3
8,1
5
Tayvan
22,3
23,4
5,1
5,5
6
Avusturya
27,1
21,9
-19,0
5,2
7
Güney Kore
11,8
10,6
-10,7
2,5
8
İngiltere
2,7
9,8
262,4
2,3
9
İsviçre
11,0
8,1
-26,1
1,9
10
ABD
10,0
7,4
-26,6
1,7
İlk 10 Ülke Toplam
381,4
384,1
0,7
91,0
Genel Toplam
432,4
422,3
-2,4
100,0
Kaynak: TÜİK
SEKTÖR DIŞ TİCARETİ GENEL GÖRÜNÜM
MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $
2015 (Oca-Eyl)
İHRACAT Plastik Hammadde Plastik Mamul Plastik ve Kauçuk İşleme Makinaları Kauçuk
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
514,2
707,9
532,4
3,5
649,5
-8,2
1.165,0
3.228,1
1.152,5
-1,1
3.080,0
-4,6
N/A
94,1
N/A
N/A
111,7
18,7
379,7
1.642,7
403,1
6,2
1.658,3
0,9
2015 (Oca-Eyl)
İTHALAT Plastik Hammadde Plastik Mamul Plastik ve Kauçuk İşleme Makinaları Kauçuk
2016 (Oca-Eyl)
Miktar
Değer
Miktar
% Değ.
Değer
% Değ.
4.578,0
7.043,9
4.926,4
7,6
6.583,2
-6,5
439,5
2.140,8
445,5
1,4
2.213,3
3,4
N/A
432,4
N/A
N/A
422,3
-2,4
613,4
1.888,6
643,1
4,8
1.836,2
-2,8
2015 (Oca-Eyl)
TOPLAM DIŞ TİCARET
2016 (Oca-Eyl)
Değer
Değer
İhracat
107.166,0
104.227,2
-2,7
İthalat
156.351,7
146.254,1
-6,5
Kaynak: TÜİK
86
% Değ.
PLASFEDDERGİ
BREAKING NEWS
New incentive instruments have been launched
Mobilization for export
The Turkish export industry is facing troubles as a result of international economic conditions and the environment of hot conflict in the region. The political crisis with Russia resulted in a greater number of conjectural problems incurred in 2015 and 2016. However, the efforts are used to make a solid move beginning from 2017. 2017 appears to be the year of export, if we consider 2016 the year of “growth, and incentives for investment” along with the reform program for the national economy. The plastics industry also seems to have steered away from its usual double-digit growth rates and the export increase. The intensive incentives for export made available to SME’s are regarded promising for 2017. Although there is no way of adopting an industrial approach to external promotion and marketing activities, the plastics industrialists have announced 2017 to be the year of mobilization for export.
88
BREAKING NEWS
89
PLASFEDDERGÄ°
PLASFEDDERGİ
BREAKING NEWS
Turkey gets ready to close 2016 with decline in export. The year-end forecast for 2017-2019 Medium Term Program is anticipated to recede 0.5 percent compared to the previous year. The level achieved in 2015 may barely be retained, if not a decline. The export volume amounting to 143 billion Dollars, estimated as of the year end, is fairly behind 157.6 billion Dollars achieved in 2014. A number of legal regulations was introduced from the second half of 2016 with intent to boost investments and consumption. Now, the incentives for export remain in the foreground as 2017 draws closer. The trace of short term interventions in the Medium Term Program is still apparent, even though the willpower for structural transformation is preserved under the Program.
-New structuring in the target country strategy: The focus will be on 3-4 countries Turkey introduced a major change for 2017 in which it will be focused on enhancing its export volume. A new prioritization activity will be conducted for “target countries in export” which previously numbered up to 22 countries. Nihat Zeybekçi, the Turkish Minister of Economy, was the one to announce this activity. However, it is not yet certain which countries will be selected.
-Two primary regulations debated for years: Support for freight, and passport The incentive policy, which was initiated in 80’s for enhancing export, first gained momentum as a result of tax reliefs and rebates. The system of Inward Processing Regime was considered an element of support, even if its long term impacts on both public sector and the industry are a matter of debate. In two thousands, the support given to marketing activities came into prominence. Turkey has ongoing support-grant programs in this respect. Besides, those programs implemented for adjusting both economic and export structure and switching to highly value added products have turned into a governmental policy. The instruments to be used for rendering 2017 a year of economic policy driven by export have begun to become apparent. Although some of these instruments are not incentives which the plastics industry may directly take advantage of, critical improvements have been made to those incentives used by the plastics industry. In addition, all industries are engaged in supply more intensively than plastics manufacturers.
-Support for freight introduced to the poultry industry with the possibility of extension Turkey will begin to provide support for
freight for the first time in 2017. The initial support was announced to be intended for the poultry industry. Any transportation to be executed by air is included in the scope of the initial support. In the long term, the scope is expected to extend with those products requiring transportation through cold chain. One of the most severe problems Turkey faces is actual restraints on Turkish businessmen, increasingly becoming a form of unfair competition. These include person-oriented visa practices and corporation-based limitations on fairs. The practice designed for the delivery of long-requested Special Passports (Green Passports) to exporters and for the provision of visa exemption is finally carried into action. The legislative infrastructure is prepared. Accordingly, those who achieve an export volume in the last three years above the amount set by the Council of Ministers will be granted green passports for a period of 2 years, provided that they are not convicted of particular crimes. Nihat Zeybekçi, the Turkish Minister of Economy, pointed out that they anticipated a number of 15 thousand people at the initial stage.
-Recent short term intervention package vern
Starting from this year, the Turkish go-
ment begun to take a series of actions with future impact on 2017 for the purposes of export. The practices by Eximbank constituted the main component of these actions. Those actions that are recently put into practice are as follows: • The allowance amounting to TRY 3 billion is allocated for export grants awarded through Support and Price Stabilization Fund and other budget facilities, particularly through credits and insurances made available by means of Eximbank. • As per the resolutions adopted by the Monetary Credit Coordination Committee published, foreign buyers may be granted a credit higher than CIRR (Commercial Interest Reference Rate) through Eximbank in relation to the import of investment/capital goods. This method is mostly used by developed countries. Thus, Turkey will become active in providing credit facilities for its buyers. Those firms intending to take out a loan from Turkey and import any goods of Turkish origin for investment and capital goods will be encouraged. The difference between international interest rates and Eximbank’s interest rates will be paid through public funds.
90
• Eximbank will readily issue credit for risk regions. The insurance indemnity grant will be allocated to Turk Eximbank from public funds. Eximbank will readily provide insurance facilities for those projects which are based in high risk regions, such as Africa, and may not be reassured consequently. • Those companies who are a supplier of large companies, i.e. who have managed to penetrate into the global supply chain, will be allowed to act effortlessly. Those companies seeking to attain this goal will be provided with 50 percent of total amount of their projects with a value up to 1 million Dollars regarding expenses incurred for machinery, equipment, hardware, software, training, consultancy, patent, license and certification with intent to enhance their corporate capabilities and improve their competencies. • Turkish fairs of international nature will be supported. The primary objective is announced to be the improvement of the Turkish industrial fair organization. The intention is to join exporters together with buyers at these fairs. Those companies participating in such fairs will be supported for venue rent and booth expenses at a rate of 50 percent and up to TRY 30 thousand. • The structure of the Credit Guarantee Fund will be adjusted, rendering the Fund effective. The effectiveness of the Credit Guarantee Fund developed to facilitate the access of SME’s to financing instruments will be enhanced. The limits of the Fund will be raised. The ultimate purpose is to bear those surety claims from Eximbank in whole. • The priority will be on exporters under the Credit Guarantee Fund. The other model under development is the establishment of a separate credit guarantee system-fund intended for exporters.
-The service export brought into highlight • Turkey comes face-to-face with a potential foreign trade deficit after many years. Nevertheless, the current year was the first year when decision makers opted to support
BREAKING NEWS
the service export at the same time. Moreover, a decision is given to support those making investments in Turkey with intent to reduce foreign outsourcing in procedures that are of concern to the industry such as testing services, patent, accreditation etc. In this context, an action was initiated to develop a strategy for leveraging the trade in services.
-Efforts should be exerted for marketing The Chairman Reha Gür speaking on behalf of PAGDER that is one of the most significant supporters of the initiation and execution of the process emphasized his view remarking “One should look into whether such oppositions result from personal benefit and interest conflicts in consideration of the fact that the initial effective way of existing in foreign markets is a better promotional and marketing activity.” Saying “Promotional and effective marketing activities are vital requirements that need to be satisfied by each industry”, Gür laid emphasis on the following aspects: “We believe in the necessity of a permanent structure that develops appropriate marketing and promotional strategies for promoting the efforts and achievements of our industry maintaining its operations for creating more opportunities to improve our export, value added and technology, and uses the promotional budget successfully under effective projects. While we, as PAGDER, continue executing all kinds of promotional and marketing activities ensuring a more rapid growth and advancement in our industry we represent, we will always encourage true actions and steps taken for providing our industry and all of its sub-divisions and members with benefits. Unfortunately, it is inevitable that those among us who attempt to impede the future of our industry will be remembered and mentioned as the parties having primary liability for export that will be underdeveloped at an expected scale. History will attach value to everyone they deserve.”
Now time for export! Governmental aids in effect Turkey set one of its most critical priorities for 2017 as putting its export volume into route of regrowth. The topics of comprehensive governmental aids for export which are still in effect are given as follows: • Promoting Participation in Overseas Trade Fairs • Promoting Industrial International Domestic Trade Fairs • Branding of Turkish Products, Deployment of “Made in Turkey” Image and TURQUALITY® Program • Promoting Overseas Entity, Brand and Publicity Activities • Promoting the Enhancement of International Competitiveness • Market Research and Market Penetra-
tion Aid • Support for Design • Employment Grants • Grants in the Form of Export Refunds for Agricultural Products • Promoting Market Penetration Documentation • Inward Processing Regime Decision • Grants included in the scope of the Free Zones Act • Governmental Grants Designed for Technical Consultancy Services • Promoting Foreign Exchange Acquisitive Trade in Services • Grants Designed for Branding in Foreign Exchange Acquisitive Service Industries
In the wake of K Trade Fair Greetings, We have left another K Trade Fair behind, which is the triennial meeting venue of the global plastics industry. Achieving a historical record number of 230 thousand visitors from 160 countries, the traSelçuk Aksoy de fair has showed us Chairman / Turkish Plastics that the global plastics Industrialists’ Federation Greetings from PLASFED industry still maintains its trend of sustainable growth. However, the center of this growth is increasingly shifting from the West to Asia. The extent to which the plastics industry has become global is also demonstrated through the participation by 70 percent of trade fair’s visitors out of Germany and 40 percent of foreign visitors who are not based in Europe. A record number of business contacts achieved by machine manufacturers attending the trade fair indicates that the industry will continue growing in the upcoming period as well. Another subject that has captured my attention at the trade fair is the highly wide coverage of local research agencies and universities working on plastics and rubber. I hope that this effort, which I find to be highly successful for drawing the youngsters’ attention to the industry and introducing the industry to them, is also performed on a widespread basis in our country. A new regulation is on the verge of being introduced under the name of the Turkish Promotion Group, where all promotion groups are closed down within the framework of the project that aims at joining them under a single roof with their organizational structures and ways of operations regulated by our Ministry of Economy I wish that 2017 brings along welfare, peace and growth for all members of our industry.
91
Selçuk Gülsün Head of Editorial Board of PLASFEDMAGAZINE Vice President of Turkish Plastics Industrialists’ Association - PAGDER
PLASFEDDERGİ
We are again with you by our 16th issue. We living last days in 2016. There is an important event for plastics market on Turkey. Plast Eurasia International Plastics Industry Fair will been 07-10 December at TUYAP Fair and Congress Center, Istanbul. We hope so success an event for Turkish plastic market and our visitors.
PLASFEDDERGI 16th issue cover news is potential of Turkish plastics market export. Government has launched new incentive programme to mobilize industry’s export. I wish you a happy and peaceful for 2017. Among others, these mean values were one of the indicators showing why we need the Plastics Promotion Group (PPG) which is a crucial gain. In any case, those taking steps for closing it down will be accoReha Gür untable to the industry Chairman PAGDER – Plastic Industri- for declining export alists’ Association volume, falling average prices and diminishing profit margins. Filled with longing and hope, we will look forward to the moment the promise that ‘no one may stand against our industry’, ‘we will outrival Germany and come first in Europe’ will be fulfilled as PGG is closed down and interruptions come to an end. The culture of co-operability, which is the indication of the necessity to immediately perform the ever-mentioned requirement for producing and exporting technological products and is one of the methods of achieving this performance, is unfortunately impossible as long as it is undermined by those among us. Our industry serves as the mirror of our national industry with its organization offering services and providing products and raw materials for many lines of industries in our country. It greatly contributes to our foreign trade not only through its direct export operations, but also through its indirect export operations. Unfortunately, our industry recently has had a declining growth in export, becoming much more dependent on the dynamics of the domestic market. This inevitably indicates some issues associated with the financial stability of companies in the industry. When the reliance on import raw materials is combined with those burdens placed by highly volatile foreign exchange rates, both the management of cash flow and the consideration
PLASFEDDERGİ
BREAKING NEWS
of profit margins become further critical more than ever.
If we sort the most critical problems in our industry, they are;
Export potential of the Turkish plastics industry, and elements of support enhancing export
1) Land 2) Qualified Personnel 3) R&D Among our activities are P&D project, foreign trade fair agreement with Pagder, cooperation with universities, municipalities and other organizations, education, fast-breaking meal, bilateral negotiations and resolving the problems of our members (as mostly supported by PLASFED and PAGDER in this) and common purchase.
As is known, we are a country of plastics that continues growing. The plastics industry is improving its production and export capabilities day by day. It even outdistances some industries. It is no doubt that plastic products are one of the Yunus Karakaş Chairman / Association of most important group Ankara Plastics Industrialof products that makes ists (APSD) life more convenient and contributes to quality of life. Although the bloody coup attempt left us demoralized, we expect that the reform program which is generally agreed will promptly be put into practice, more resources will be allocated to the industry world and certainly to the plastics industry and new plans will carried into action by proper means in an atmosphere of political harmony. Given what I have just listed above, we see that all of these are practicable and even achievable in a certain time frame when considering the organization of the Grand National Assembly of Turkey. On behalf of our Nation and Industry, I hope that we will be positioned in better places all together and wish success to our industrial community and greet you all with respect. In consideration of actual developments in the plastics and packaging industries in the first 9 months of this year, we suffered 5% recession in export volume achieved by our industry compared to last year. The export to İlker Biliktü Chairman/Association Egypt and Iraq declined of Bursa Plastics and 25 percent, while the Packaging Industrialists export to Russia decre(BURPAS) ased 43 percent. The plastics and packaging industry was affected by the domestic turbulence in the Middle Eastern and North African countries which are in the position of a critical export market. We, as representatives of the industry, are aware that we need to find new markets. Several companies started to exit the industry since there is low profitability in the plastics and packaging industry and raw materials used for production are purchased in foreign exchange and sold in TRY.
As is known, our industry ranks 7th in the world and 2nd in Europe in terms of production.
Selahattin Onatça Chairman/ÇUKUROVA PLASDER - Çukurova Plastics Industrialists’ Association
We need to work harder and produce more to enhance the export potential of the Turkish plastics industry through orientation towards specific products with higher value added.
5 key cost items are crucial to every country and certainly to our country. These are raw material, labor force, energy, financing and R&D and innovation. When considering these elements in relation to our industry, a greater reliance on foreign resources of raw materials is observed compared to circumstances in other industries. Here, the key element is that our industry is incapable of making use of any resulting advantage of foreign exchange. Additionally, the price of import raw materials rises drastically as usual, while it does not retreat at the same rate during the normalization period. In fact, it does not return to its prior levels. In consideration of other cost items, a number of critical labor cost advantages is provided for any honest businesses working on a declared work basis. A range of incentives is put into practice. Of course, we all need to do our part by taking advantage of these elements at maximum level through common sense and even through pre-competition cooperation models. Our industry requires us to act in unity and create and share ideas and knowledge. We successfully completed our trade fair and conference. Our esteemed friends, we successfully completed the 9th Rubber Industry Trade Fair 2016 and the 3rd National Rubber Conference organized by our association under Nurhan Kaya Chairman the trade fair. Business Rubber Association negotiations with domestic and foreign visitors took place. During
92
our conference, a number of esteemed scientists and industry members made scientific presentations. Our rubber manufacturers achieved a great deal of progress in the last 30 years. Our export volume which was about 1.5 million US Dollars in 1970 reached about 2.5 billion US Dollars in 2014. Among the lists of goods exported by Turkey, we moved up from 35th to 13rd place in ranking. We achieved this by using import raw materials at a rate of 99 percent. 1067 companies exist in the Turkish rubber industry. We are a huge family that directly provides employment for 102 thousand people. In this context, I would like to announce the good news that: we, as the Rubber Association of Turkey, are taking crucial steps to fulfill the vision of establishing the Rubber Institute with intent to conduct scientific researches with trackable targets and high potential of commercialization and train and improve the necessary human resources for the industry. For this purpose, we continue collaborating both with Istanbul Development Agency and the Ministry of Science, Industry and Technology at full speed. As is in past years, our association is undertaking the Organization of National Participation in JEC WORLD 2017 Paris Trade Fair under its collaboration with Istanbul Chamber of Commerce (ICOC) in 2017. Within the framework of the Şekib Avdagiç Composites Industrial- Organization of Natiists Association Chair- onal Participation, the man, Board of Directors Turkish companies will have the opportunity to welcome their visitors and promote their products in this crucial organization of our industry on larger exhibition venues in an adjacent order in 2017. Having participated in Experience Composites Trade Fair organized by Carbon Composites in cooperation with JEC Composites between 21-23 September 2016 in Augsburg of Germany, our association represented the Turkish composite industry and welcomed its visitors in one booth. Our association speeded its activities up for those projects intended to be put into practice in the upcoming period by revising its mission and vision following the workshop organized on 4 June 2016 with the participation of all of its members of Board of Directors. A meeting with members to be held in this respect within December will allow all of our members to discuss recent economic conditions and industrial developments and put forward their expectations from the upcoming period. In addition, the procedures are initiated for the “Composite Academy” intended to be established for service to the entire industry.
BREAKING NEWS
PLASFED Turns 5: the new organizational model designed for joining forces proved to be successful PLASFED, the Turkish Plastics Industrialists’ Federation, turned five as the advocate of the industry as a part of the role assumed in 2011. Having started to be published with the foundation of PLASFED, PLASFEDDERGİ (PLASFEDMAG) attained its 16th issue at its 5th anniversary. PLASFED paved the way for new organizations through its structure giving precedence to unique local organization initiated in its foundation phase. It proved its power in the journey to defending the industry. More importantly, it became a model for those industries represented by a great number of sub-industrial associations and led the foundation of new federations. PLASFED pioneered the Plastics Industry Council of TOBB (the Turkish Union of Chambers and Commodity Exchanges).
Evaluating the 5th anniversary of PLASFED’s foundation, Selçuk Aksoy, the Chairman of PLASFED, said “we celebrate it proudly”. Aksoy continued saying: “As I celebrate the fifth birthday of PLASFED, I owe a debt of gratitude to our member associations and their member agencies for all the support they have given up so far. PLASFED, where we start out together with our five founding associations with great efforts exerted, keeps on track as accompanied by 8 member associations and more than one thousand and five hundred member agencies today. We strive for the future of our nation and this industry by taking a businesslike, principle-based and unbiased approach to industrial issues.”
-PLASFED pioneered joining forces in the industry
The plastics industrialists are one of the pioneers in the industrial non-governmental organization. The Turkish Plastics Industrialists’ Association was founded in 1969. In 2011, PLASFED became the new phase of this experience with the motto “Together and Stronger”. With its foundation, PLASFED also assumed the leader role in developing a new and unique organization. It encouraged plastics industrialists to establish their own regional or district associations involving all components of the industry. PLASFED executed its organizational
activities as the “advocacy of the industry” as a requirement of the motto “Together and Stronger” by encompassing all industrial components in full.
-Civil society, an integral part of modern democracy
The term of Non-Governmental Organizations (NGO’s) in developed democracies are translated into Turkish as “Sivil Toplum Örgütleri”. These organizations, whose key characteristics are their autonomous structures electing their own managing bodies and the principle of voluntary participation, widely range from unions to associations. Additionally, their effectiveness is increasing more and more. For instance, the European Union mandates the participation of concerned non-governmental organizations in the design phase of all policies. Turkish has long been familiar with this structuring involving industrial work groups, particularly in the planned development periods. In addition, governmental policy making mechanisms involving senior organizations from the business world have actively and formally been participating in decision making processes for the last 20 years. PLASFED’s operational priorities are: • Developing projects designed for the solution of industrial issues, • Establishing cooperation and joining forces between plastics organizations and plastics-related industrial non-governmental organizations, and transferring those projects developed to relevant platforms, • Helping the relevant governmental agencies take actions for the solution of such issues, • Conducting activities with intent to create optimum conditions for its members in terms of competition, growth and effectiveness, • Meeting high level of health, safety and environmental requirements for production processes and products, • Taking all actions for the improvement of the industry, • Providing the industry with information on subjects such as legislation, technology, taxation, employment, personnel, occupational health and safety and commercial code, • Publicizing the industry’s significance to the national economy and assuming a role in the solution of industrial issues, • Cooperating with public and societal representatives and ensuring that policies based on appropriate scientific knowledge are developed, • Publicizing the actual contribution of plastics to sustainable development, innovation, and quality of life, and • Raising awareness about the industry and correcting false facts about plastics by providing education for the society.
Huge donation to the School-Industry Cooperation Istanbul Model
A lump sum of TRY 600 thousand dona-
93
PLASFEDDERGİ
ted by industrialists for education PAGDER became the most significant promoter of the School/Industry Cooperation/Istanbul Model, one of the projects developed under the education-industry cooperation scheme. Following the execution of the protocol, the second largest donation of machinery-equipment was made with the support of plastics industrialists. The plastic processing machinery and equipment amounting to TRY 600 thousand was donated in a lump sum.
It is a long known fact that there is a gap between the actual business environment and education and thus youngsters graduating from schools are unable to start business life and production without full adaptation. The analogous issue is experienced in all industries including the plastics industry. Additionally, this results in efficiency issues caused by those youngsters starting work in production departments without required qualifications. There are some challenges faced in steering youngsters towards vocational education institutions. Turkey has long been conducting studies to remedy this gap in this respect. Industrialists and businessmen are not only the most crucial source of demand, but also the promoters of these studies. The plastics industrialists are one of the most prominent groups who are aware of this drawback. The plastics industrialists have been promoting vocational education and building schools for many years. They have been making donations to educational institutions at high school and associate degree level. One of the projects that are put into practice in this respect is the School-Industry Cooperation/Istanbul Model. Istanbul was selected as the pilot province under this project. PAGDER became one of the first organizations promoting this project from its very first step. Activities were carried out in cooperation with the Istanbul Chamber of Commerce and the Provincial Directorate for National Education of Istanbul. The infrastructure of the Plastics Technology Department of İnönü Vocational and Technical Anatolian High School was leveraged with the protocol executed.
-The second donation of TRY 600 thousand paid in a lump sum
Following the initial donation, the plastics industrialists identified the required machinery and equipment in line with those
PLASFEDDERGİ
BREAKING NEWS
activities conducted and made a donation of TRY 600 thousand to the same school in a lump sum for the plastic processing machinery and equipment. The said machinery and equipment was handed over at a ceremony attended by the leaders of the industry and the executives from the ministry of industry and the ministry of national education and the provincial protocol.
-Education should be prioritized for involvement in the Industry 4.0 revolution!
Delivering a speech at the ceremony, Reha Gür, the Chairman of PAGDER, pointed out that the continuity and enhancement of competitiveness of the Turkish plastics industry in the global competitive environment is only possible through the use of advanced technology, and innovative products and efficiency and the first means of achieving this efficiency is the priority attached to education. Thanking all organizations and agencies supporting the project, Reha Gür remarked the following at his speech: “The plastics industry is greatly in need of extensive vocational education to be provided for qualified and skilled staff members. Unfortunately, there is a scarcity of plastics technology workshops equipped plastic processing machinery and equipment featuring advanced technology that will ensure this qualification and skillfulness; the achievement of efficiency through outdated machinery and equipment is impossible and our pupils have no chance to catch up with this era, in which the Industry 4.0 revolution is discussed, with these outdated machinery and education provided for them.”
IKMIB and PAGDER successfully organized the participation in K Trade Fair at national level Turkey took K Trade Fair by storm again The International Trade Fair for Plastics and Rubber, the world’s largest trade fair in the plastics industry, is over. 131 companies displayed their products under the national participation program of IKMIB and PAGDER, and individual and P&D programs. Reha Gür, the Chairman of PAGDER, commenting after the trade fair remarked “The Turkish plastics
English version of PLASFEDMAG contributed to the promotion of the Turkish plastics industry at the fair with its exclusive content. The 20th K International Trade Fair for Plastics and Rubber, the world’s largest meeting venue for the plastics and rubber industry, raw materials, products and machinery, was organized in Dusseldorf. 131 companies from Turkey presented their products and services to the world. The Turkish manufacturers retaining the position of the second largest manufacturer in Europe pointed out that the trade fair was successfully organized and particularly effective in terms of observing new trends. It was announced that the trade fair was organized with the attendance of 3 thousand 285 participants from 61 countries. New products, which are innovative and energy-, resource- and raw material-efficient, designed for the construction industry attracted a great deal of attention at the trade fair. The concept of Industry 4.0 was one of the focus points at the trade fair. Reha Gür, the Chairman of PAGDER, commenting after the trade fair highlighted that the organization was accomplished in tandem with IKMIB and said “We are suffering losses due to troubles in those countries to which we export goods from the plastics industry. It is hard for us to reach a goal with short term solutions. We need to satisfactorily depict the position where we intend to see the industry in the future and to set accurate goals. We believe that those promotional activities conducted within a holistic approach will yield many more results for the industry, although plastics include various product groups”. Murat Akyüz, the Chairman of IKMIB, remarked that the plastics industry was critically significant to the Turkish economy and said “K Trade Fair presents a great opportunity for our companies to see which level their rivals in Turkey and in the world are positioned at.”
-Participation by 131 companies
A total of 45 companies took part at K 2016 with 25 of them through the organization provided by IKMIB and PAGDER and 20 of them under the P&D project initiated by the Gaziantep Chamber of Commerce. 86 Turkish companies participated in the trade fair on an individual basis. PLASFEDDERGI, the media organ of PLASFED, was distributed at the trade fair with its content in English exclusive to the trade fair under the name of “PLASFEDMAG”.
-Impressions from the trade fair
industry rapidly growing in the world seized the opportunity to closely follow up recent technological advancements at the fair”. The
Based on its recent data published, the European Plastics Manufacturers Association PlasticsEurope estimated the global production of plastic reached 322 million tons in 2015. 270 million tons of this were used for the manufacture of plastic products, while the remaining 50 million tons were used for
94
the manufacture of adhesives, varnishes and paints. According to analyses conducted by the International Rubber Study Group (IRSG), 29 million tons of rubber were manufactured within the same time period. The manufacture value of processing machinery for plastics and rubber reached a global volume of EUR 33.9 billion in 2015 with an increase of EUR 1.4 billion compared to the previous year.
-The plastics and rubber industry maintain its potential of development across the globe
The data published within the scope of the trade fair indicated that the global plastics and rubber industry achieved 8.5 percent average annual growth rate between 1950 and 2015. Although the growth rate appeared to have slowed down since 2000, the effect was limited and 5 percent growth rate was achieved in average. The industry was stated to have recently achieved progress particularly in automotive, aviation and medical industries and to have increasingly become dominant in superstructure and substructure construction, electricity and gas distribution and insulation industries. The industry was highlighted as indispensable to medical and automotive industries. While the manufacturing remained under the influence of China and Southeastern Asian countries, the Asian-Pacific region became the fastest growing region in manufacturing. Asian countries assume 49 percent of the global manufacture volume. The standalone share of China in this volume is 28 percent. China has a share of 33 percent in plastic machinery. The European manufacturers of the European Plastics Manufacturers Association have a share of 42 percent in manufacture. Among European sub-industries, the packaging industry consumed 39.5 percent pf plastics, followed by the construction industry with 20.1 percent, the automotive industry with 8.6 percent, the electricity and electronics industry with 5.7 percent, the agricultural industry with 3.4 percent, and other industries, such as furniture, medicine, home appliances, toys, sports and hobby products, with 22.7 percent.
-The effects of shale gas become apparent
The presentations made at K Trade Fair revealed that the effect of shale gas on the plastics industry started becoming apparent. The shale gas takes a firm grip on the industry on grounds such as the reduction of carbon emission, energy saving, and mitigation of dependency on foreign resources of energy. This is also influenced by the shutdown of refineries in parallel to the decline in petroleum consumption. Upon petrochemical investments by gulf countries oriented towards Asia and America, the European manufacturers begun to rely on foreign resources of polyolefin. The introduction of cost efficient raw material supply achieved by the US through shale gas and the actual investments turned
PLASFEDDERGİ
BREAKING NEWS
into successive manufacturing processes started to come into play in this field.
PAGDER takes industrialists to pivotal trade fairs of the region in 2017 PAGDER will continue providing services for the participation of its members and industrialists in regional trade fairs as it has done for many years. With a written state-
ment, PAGDER has announced that it has started to accept applications for 8 trade fairs for 2017 for which preparations are completed.
-It starts with Arabplast 2017
The soonest trade fair for which PAGDER has started to accept applications is Dubai Arabplast 2017. Two individual organizations will be made available for this trade fair: public funded travel program and trade fair participation program. The travel program encompasses the period between January 7th and 11th. It is noted in PADGER’s announcement that Arabplast is the most effectual organization for plastics and rubber in the region of the Middle East and North Africa. The previous trade fair yielded statistics of 906 participants and over 30 thousands visitors from 41 countries.
-Preparations complete for 8 trade fairs
PAGDER has started to accept applications for 8 individual trade fairs among trade fairs for 2017. These will be organized in UAE, Brazil, Oman, Ukraine, China, Poland, Iran and Mexico. Trade fair programs are funded by the Ministry of Economy and KOSGEP (Small and Medium Enterprises Development Organization).
IKMIB paves the way to the chemical industry for disadvantaged individuals ***IKMIB has initiated a project to enable disadvantaged individuals with low income
to be a job holder and join the labor market.
Featuring the primary objective for “Poverty Reduction”, the project intends to contribute to the solution to the issue of qualified intermediate staff member needed in the chemical industry. The chemical industry, one of the most paramount Turkish industries both in domestic and export markets, will serve as a labor area for those disadvantaged individuals, thanks to efforts by IKMIB. IKMIB remarked that the chemical industry, incorporating many sub-industries from plastics to cosmetics and medicine to paint, suffered shortages at every level, but particularly regarding trained-qualified staff members. In an attempt to remedy this shortage, IKMIB announced that it initiated a new scheme with priority attached to those disadvantaged individuals. The statement by IKMIB said “Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (IKMIB) commenced a new project that would deal with the need for skilled staff member with social sensitivity and aim at raising awareness across the industry. The Poverty Reduction Project Initiated by the Chemical Industry aiming at employing 100 individuals, who are socioeconomically disadvantaged, in various sub-industries of the chemical industry after the provision of vocational training was initiated in November”.
PAGDER-ASLAN Proprietary Specialized OIZ commenced expansionist operations PAGDER-ASLAN Proprietary Specialized OIZ (PAOSB), the first proprietary specialized OIZ (Organized Industrial Zone) of the plastics industry, commenced its expansionist operations. For PAOSB where the industrialists are expected to initiate manufacturing operations in 2018, the targeted land for expansion was indicated as 2 thousand decares. With the announcement made, it was said that PAOSB was carried into action as a result of initiatives by PAGDER and Aslanlı Group and remarked “PAOSB maintains its operations in line with the principle of developing a modern manufacturing site by joining plastic manufacturers together and, and providing an opportunity for investment in the plastics industry. PAOSB has pioneered in the development of legislation during the process of establishing an organized industrial zone in Turkey, whose property is owned by and administration is controlled by the private sector itself. The project proceeding to the commencement of infrastructural investments is a role model with the collaboration it has established between the private sector and non-governmental organizations. The project is estimated to provide employment opportunities for 6 thousand 500 hundred individuals as investments worth at least TRY 600 million become operational.” As a part of the investment in PAOSB, the first phase consisting of 650 thousand meter squares was said to be sold, reaching
96
the number of 69 investors.
Support from IKMIB and IDDMIB to designers
Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (IKMIB) and Istanbul Ferrous and Non-Ferrous Metals Exporters’ Association (IDDMIB) Third Plastic and Metal Packaging Design Prizes were awarded. The competition included 260 design appli-
cations. The competition aims at promoting designers and encouraging innovation. The 3rd Plastic and Metal Packaging Design Competition, organized in cooperation between Istanbul Chemicals and Chemical Products Exporters’ Association (IKMIB) and Istanbul Ferrous and Non-Ferrous Metals Exporters’ Association (IDDMIB), was concluded. In this year’s competition featuring 260 design applications, the packaging designed for conventional products exclusive to the Turkish culture competed in the Concept category under the topic “Pack Culture”, aside from Plastic and Metal Packaging. Those designers, being Professionals and Students, ranking at the top were awarded a total of TRY 159 thousand in three categories. Those ranking first in the competition were entitled to a scholarship to visit prestigious overseas packaging trade fairs, and to study abroad as granted by the Ministry of Economy.
Energy efficient design by Ser Rezistans
Ser Rezistans announced the release of a new system, called SESS, providing energy saving up to 20 percent. The statement by Ser Rezistans noted that an amount of energy ranging between 30 to 80 percent is consumed for heat generation in the industrial manufacturing process and it is highly likely to achieve energy saving in this field. Remarking that Ser Rezistans also focused on this field, the statement said “Air-cooled heaters manufactured by Ser Rezistans in the category of SESS model provides energy saving up to 20 percent. The present heat is stored in the resistance
arabp ast
Plastik Sanayicileri Derneği
Uluslararası
Plastik ve Kauçuk Fuarı 8 - 10 Ocak 2017,
Dubai/B.A.E. GİDİŞ UÇUŞU
DÖNÜŞ UÇUŞU
7 Ocak 2017, Cumartesi
11 Ocak 2017, Çarşamba
İstanbul Atatürk Havalimanı – Dubai Kalkış: 16:30 Varış: 21:45
Dubai - İstanbul Atatürk Havalimanı Kalkış: 14:35 Varış: 18:35
Konaklama, (07-11 Ocak 2017, 4 Gece/5 Gün)
İki Kişilik Oda Kişi Başı:
1.390$
Tek Kişilik Oda:
1.790$
Nassima Royal Hotel
Sheikh Zayed Caddesi üzerinde, Fuar alanı karşısı fuara yürüme mesafesinde, Havalimanı 15 dk, Dubai Mall 5 dk, Jumeirah Plajı 5 dk mesafede, 471 oda, 41 m2 odalar, Şehir manzaralı açık yüzme havuzu, Odalarda ücretsiz kablosuz internet
FİYATA DAHİL OLAN HİZMETLER
FİYATA DAHİL OLMAYAN HİZMETLER
Emirates ile ekonomi sınıf İstanbul – Dubai – İstanbul
Yurtdışı çıkış harç pulu (15 )
gidiş/dönüş uçak bileti,
Öğle ve akşam yemekleri,
Belirtilen otelde 4 gece / 5 gün oda+kahvaltı konaklama,
Oteldeki kişisel harcamalar,
Otel – Havalimanı – Otel transfer servisleri,
Şahsi tercümanlık hizmetleri,
Dubai vizesi,
20 kg‘ı aşan bagaj ücretleri.
Fuar giriş bileti, Seyahat güvence paketi, ITB Istanbul Travel rehberlik hizmeti, Alan ve otel vergileri.
ITB ISTANBUL TRAVEL
Tel. : +90 212 343 55 10 Faks : +90 212 343 55 20
E-Posta : info@i-tb.com Web : www.fuarturizm.com
PLASFEDDERGİ
BREAKING NEWS
area through a special insulation system, resulting in the existence and utilization of heat only on the surface to be heated.”
Domestic corporate signature affixed under prestigious infrastructure projects in Turkey Special design plastic products were
supplied by a domestic company for use in prestigious projects executed by Turkey such as the third airport, the Yavuz Sultan Selim Bridge, the Osman Gazi Bridge, the Star Refinery and TANAP Pipeline projects. Ali Emiroğlu, the Deputy Managing Director of Gurbetçiler Plastik, have stated that they design plastic products, which are used in such projects, requiring a project-specific design and manufacture these products with their own molds. “We are executing all processes from the design of a plastic component to its manufacturing and to the transportation of the finished product to the construction site. We receive work orders. And we say ‘we can fulfill them’. Our government is trying to procure those products it needs firstly from domestic companies. Upon the receipt of technical details of the work order, we design and submit the component for the approval of the authority. If it is approved, we proceed with manufacturing.” said Ali Emiroğlu.
point as a part of social responsibility, brought education into the forefront of programs intended for children. The memo prepared by BASF Turkey included the following particulars of the primary framework of its support for the project “Plastics Turning into Homes”: “BASF Turkey is involved in various projects in cooperation with several NGO’s in many diverse fields under the main topic of “Sustainability”. The CSR project called “Plastics Turning into Homes”, which is put into practice in cooperation with PAGDER, has attracted a great deal of attention recently. Under this project initiated with the principle “A Warm Home is the Right of Every Living Being”, recycled plastics have turned into a home where our animal friends living in the streets can take shelter.”
Plastics have an environmental effect 3.8 times less than equivalent materials It has long been known that plastics materials are far more effective in protecting the environment compared to their equivalents. However, negative discourses upon plastics
BASF became one of the consistent promoters of the campaign “Plastics Turning into Homes”
usually cast a shadow over scientific works on this subject. The American Chemistry Council caused Trucost, a consulting company, to conduct a study with intent to develop data in terms of sustainability. Trucost published its study in July 2016. Based on this study, working with plastic materials results in much less environmental cost compared to manufacturing the same product with equivalent materials.
plastics industry, BASF Turkey implements an intensive support program across Turkey for educational and sustainability purposes. BASF Turkey, choosing children as its focus
Plastics and Sustainability: According to the study titled A Valuation of Environmental Benefits, Costs and Opportunities for Continuous Improvement, the use of plastics in end consumer products and packaging reduces environmental effects up to 3.8 times higher than the use of an alternative material. The study demonstrates that the aggregate of materials used for an end product produced with the use of materials such as glass, aluminum and paper is more than the output from plastic used for the same product. This denotes to more burden placed on the environment in all aspects. Additionally, this is considered in the study. For example, the total environmental cost in the US market caused by plastic bags is equal to 139 billion US Dollars. If, however, these bags had been made of paper, the resulting costs would have been 533 billion US Dollars.
As one of the regular sponsors of the campaign “Plastics Turning into Homes” playing a crucial role in the recognition of the
98
Alp Özdenler, Managing Director of ChemOrbis Turkey:
Risks are at stake for the plastics industry
Özdenler answered the questions of PLASFEDMAG regarding the impact of China’s and the US’s return to shale gas- and coal-based domestic resources on the industry, signs of increase in plastic manufacturing volume in Turkey, foreign exchange risk, and operations conducted by ChemOrbis. The circumstances in petroleum prices are very complicated. I don’t think that petroleum prices are likely to increase to a great extent. Because to me, the necessary control over petroleum production for increase may not be provided. There is no serious consensus at OPEC’s side. OPEC has failed to stick to its decisions until today, because Iran and Iraq clearly lie behind OPEC’s decisions with the motive for increasing petroleum production freely. Petroleum prices may be expected to remain at these levels. It may decline in parallel to the overall global demand. In the past, the US started extracting shale gas when petroleum prices skyrocketed. Shale gas was known earlier, but was not put into practice due to its high costs. And this resulted in a problem. The natural gas-based plants in the US were very competitive. When the use of gas for energy was allowed, the experience was the case where the petroleum price was very low as a result of prices skyrocketing due to demand and gas lost its competitiveness. The US was able to provide goods for its own domestic market, but not able to export them. This brings about side effects. First, current investments are delayed to the greatest extent possible since they incorporate serious problems in terms of their rates of return. Whenever possible, those investments are cancelled. In particular, the investments in shale gas extraction slowed down. There was a revival as soon as petroleum prices reached up to levels of 50 US Dollars. The efforts for and investments in shale gas extraction are continued at this level, but the situation with petroleum is as indicated. It is produced at various costs depending on various resources such as polyethylene, ethane and ethylene. With the decline in petroleum prices, they faced challenges in remaining competitive. This being the case, the so-called “price makers-price takers” occurred. Price makers refer to those parties having high costs and setting the price level. Price takers refer to those profiting on the difference between the high level of prices set by them despite low costs and their actual own low costs.
PLASFEDDERGİ
Selçuk Mutlu
FROM THE INDUSTRY
The plastics and rubber industrial turnover index rose 6.4 % as based on those indicators for 9 months
PLASFED Acting Secretary General PAGDER Secretary General
WORLD ECONOMY Expectations High for Interest Rate Increase by FED in December Not only Turkish Lira, but also the currency of many developing countries such as South Korea, South Africa, Philippines, Malaysia, India and Thailand falls against US Dollar without “parachute”, and the most critical parameters lying behind this devaluation is the process of interest rate increase by FED. In addition, the election results in the US are presented as another reason for devaluation against US Dollar. While the expectation for Trump’s potential to initiate global trade wars has a determining effect on capital leverage, those countries having weaknesses in terms of sustainability for foreign exchange reserves are negatively separated against US Dollar that gains strength. This fluctuation seems to reflect as the inflationary pressure on and the capital outflow from the economies of developing countries. The uncertainty and unpredictability in markets becoming more severe may be indicated as a more detrimental adverse effect. This incorporates another risks for those countries having a weak position of manageability in terms of current account deficit-GDP. The chart below shows that the USD-TRY rate has started to follow a path on the upper band of about half TRY every year since 2013.
Chart 1: Course of USD-TRY FX Rate in Last Four Years
Source: Ministry of Finance
100
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
Petroleum Prices Show Tendency to Rise to USD 50 Band and Remain at This Level As is known, petroleum is one of the commodities which is most effected by political-economic developments. The volatility of prices is stimulated by the turbulent period in the Middle East and the supply decisions given by and reserve amounts of relevant nations particularly within the framework of OPEC. The countries continue negotiations for the suspension of supply as a result of prices exceeding the band of USD 50 from the early 2016.
Chart 2: Course of Petroleum Prices as of 2016
Source: NASDAQ
TURKISH ECONOMY Turkey Continues Recovering from Industrial Production Injuries Following the severe fall of the industrial production index free from the effect of season and calendar in July, Turkey appears to continue recovering from injury in August and September. The increase for the period of January-September 2016 turned out to be 1.7% in proportion to the mean index value for the first nine months of the previous year. We expect the data from the fourth quarter will maintain the recovery with those measures designed to expand economic activities. Additionally, we expect that the mean industrial production index to close the year with a slight increase within the framework of upward contribution by the production achieved in automotive and white appliances industries.
Chart 3: Industrial Production Index (January-September)
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
101
PLASFEDDERGÄ°
FROM THE INDUSTRY
The Foreign Trade Deficit Declined 14.6% in the First Nine Months of the Year The foreign trade deficit for the period January-September 2016 was reduced to 42 billion US dollars as a result of 14.6% decline when compared to the same period in the previous year. The decline in energy import volume associated with prices continues lowering the foreign trade deficit. Additionally, the decline in foreign trade deficit promoted by export may not yield the intended result with the data from the last quarter. Likewise, we foresee that the decline in our export volume caused by recent developments in the EU and the Middle East will push the limits of 5%.
Chart 4: Foreign Trade (January-September)
Export
Import
Deficid
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTICS INDUSTRY The Plastic Manufacturing Index Rose 0.5% As Based on Those Indicators for 9 Months The Turkish Statistical Institute (TUIK) develops a manufacturing industry index on a monthly basis with intent to see the course of the manufacturing industry and to monitor the growth trend. The sum of the output achieved by an establishment as of the estimation period and the output which is outsourced by that establishment at another establishment by providing materials and raw materials is incorporated into the index in line with sales unit prices. Thus, the change in production (growth or downsizing) in the industry and sub-industries is estimated. When considering the plastics and rubber manufacturing index, Nace Rev2 code of which is 22.2, in the light of this preliminary data, we see that the index is affected by the coup attempt of July, the prolonged Ramadan Feast of the same month and the Sacrifice Feast of September. As evident from the chart below; the increase for the period of January-September 2016 turned out to be 0.5% in proportion to the mean index value for the first nine months of the previous year. It is understood that the index following a parallel path to the relative growth in GDP until July is downwardly deflected after those developments that took place in July.
Chart 5: Plastics Manufacturing Index (January-September, 2016)
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
102
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
The Plastics and Rubber Industrial Turnover Index Rose 6.4% as Based on Those Indicators for 9 Months As we look at the industrial turnover index for plastics and rubbers, Nace Rev 2 code of which is 22, the mean index for the first three quarters of 2016 rose 6.4% when compared to the same period of the previous year. In consideration of 5.7% rise in total mean turnover index for the same period, one may assert that the plastics and rubber industry has accomplished an increase in turnover above the total industrial manufacturing volume. On the other hand, what is intended is the turnover increase that potentially has a positive impact on profitability as a result of proper pricing policy. As evident, however, from the chart below, the conjecture following the third quarter appears to show a detrimental tendency for pricing, which may affect profitability. The intensifying competition in pricing as a result of shrinking market and the increase in costs resulting from high volatility in foreign exchange rates causes the said moderate turnover increase to be questioned.
Chart 6: Plastics and Rubber Industrial Turnover Index (January-September, 2016)
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
The Domestic Producer Price Index for Plastic Products Rose 5.6% The Domestic Producer Price Index (D-PPI) for Plastic Products is the price index that measures price change by comparing, in the course of time, the producer price for any products which are produced and put on the domestic market as a part of the plastics industry within a particular reference period. The producer price is the cash sales price of any domestic products produced, exclusive of VAT, excise duty and similar indirect taxes. In the light of this preliminary data, we see that the mean domestic producer price index (D-PPI) for plastic products, Nace Rev2 code of which is 22.2, rose 5.6% in the period of January-October 2016 when compared to the same period of the previous year. Given the fact that the average total domestic producer price index rose 3.5% in the same period, one may assert that the domestic producer prices of plastic products increased to the extent greater than the total domestic producer prices.
Chart7: Domestic Producer Price Index for Plastic Products (January-October, 2016)
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
103
PLASFEDDERGÄ°
FROM THE INDUSTRY
The Foreign Producer Price Index for Plastic and Rubber Products Rose 6.1% The Foreign Producer Price Index (F-PPI) for Plastic and Rubber Products is the price index that measures price change by comparing, in the course of time, the producer price for any products which are produced and put on the foreign market as a part of the plastics and rubber industry within a particular reference period. The product price is the cost price (FOB) of the goods effective at the time of purchase order placement (after discount, if any), exclusive of freight, insurance and other expenses incurred abroad. For the Foreign Product Price Index, the export prices of products are directly obtained from the manufacturers involved in the industrial sector. In the light of this preliminary data, we see that the mean foreign producer price index (D-PPI) for plastic and rubber products, Nace Rev2 code of which is 22, rose 6.1% in the period of January-October 2016 when compared to the same period of the previous year. Given the fact that the average total domestic producer price index rose 5.2% in the same period, one may assert that the foreign producer prices of plastic and rubber products increased to the extent greater than the total foreign producer prices.
Chart 8: Foreign Producer Price Index for Plastic Products (January-October, 2016)
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
104
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
EXPORT The analysis of export data is carried out within three sub-sections; raw materials, products and plastic and rubber processing machinery. Each sub-section is analyzed on an individual basis by HS Code and countries.
PLASTIC RAW MATERIALS - Export by HS Code
QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep)
HS Code
HS Code Description
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
Unit Price ($)
3901
Ethylene polymers
26.2
39.7
21.0
-19.7
27.9
-29.8
1.3
3902
Propylene and other olefin polymers
21.0
29.1
19.3
-8.3
24.4
-16.1
1.3
3903
Styrene polymers
24.4
32.8
20.8
-14.6
23.9
-27.1
1.1
3904
Vinyl chloride/other halogenated olefin polymers
13.4
15.5
15.0
11.4
16.2
4.4
1.1
3905
Vinyl acetate/other vinyl ester polymers
36.2
33.2
40.1
10.7
32.4
-2.5
0.8
3906
Acrylic polymers
124.6
150.8
137.7
10.5
145.7
-3.4
1.1
3907
Polyacetals, other polyethers, epoxy-alkid resins
148.2
248.6
158.4
6.8
237.8
-4.3
1.5
3908
Polyamides
10.2
20.6
10.5
2.4
18.4
-10.8
1.8
3909
Amino resins, phenolic resins, polyurethanes
57.0
68.3
61.5
7.9
62.3
-8.9
1.0
3910
Silicones
4.6
14.2
4.5
-0.8
15.7
10.7
3.5
3911
Petroleum resins, polyterpenes, polysulphides etc.
0.3
1.3
0.5
57.9
1.7
27.0
3.1
3912
Cellulose and chemical derivates
33.7
39.9
30.1
-10.8
32.6
-18.1
1.1
3913
Natural polymers, modified natural polymers and derivatives
0.2
0.8
0.1
-5.7
0.7
-11.5
5.2
3914
Polymer based ion exchangers
0.1
0.4
0.1
9.1
0.4
0.4
3.2
3915
Plastic waste, residue and scrap
14.0
12.6
12.7
-9.0
9.4
-26.0
0.7
514.2
707.9
532.4
3.5
649.5
-8.2
1.2
TOTAL Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTIC RAW MATERIALS - Export by Country QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million 2015 (Jan-Sep) Item
Country
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
Share-Value %
Unit Price ($)
1
Iran
50.1
71.2
48.8
-2.6
65.5
-8.1
10.1
1.3
2
Russian Federation
46.2
50.7
43.0
-6.8
40.5
-20.2
6.2
0.9
3
Germany
29.5
37.4
30.2
2.5
36.5
-2.3
5.6
1.2
4
Algeria
15.2
34.9
17.5
15.2
35.0
0.3
5.4
2.0
5
Saudi Arabia
24.8
50.0
14.9
-39.8
28.5
-43.0
4.4
1.9
6
Bulgaria
39.1
29.5
35.0
-10.5
23.9
-19.1
3.7
0.7
7
Ukraine
18.7
22.3
20.4
8.8
21.8
-2.3
3.3
1.1
8
USA
18.1
23.2
17.6
-2.8
19.7
-14.9
3.0
1.1
9
Romania
18.4
16.5
27.2
47.6
18.8
13.9
2.9
0.7
10
Netherlands
10.5
21.2
10.4
-0.1
18.7
-11.8
2.9
1.8
First 10 Countries Total
270.5
357.0
265.0
-2.0
308.8
-13.5
47.6
1.2
Grand Total
514.2
707.9
532.4
3.5
649.5
-8.2
100.0
1.2
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
105
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
PLASTIC PRODUCTS - Export by HS Code
QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep)
HS Code
HS Code Description
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
Unit Price ($)
3916
Plastic monofilaments, bars, profiles - with cross section less than 1 mm
114.9
220.7
103.8
-9.7
180.0
-18.5
1.7
3917
Plastic tubes, pipes, hoses; seals, corner joints, sleeves
221.1
553.6
157.8
-28.7
414.4
-25.2
2.6
3918
Plastic flooring-wall and ceiling covering
10.9
21.8
10.3
-5.3
19.7
-9.8
1.9
3919
Plastic adhesive plates, sheets, tapes, microscope slides and similar smooth surfaces
14.0
85.1
14.7
4.8
86.2
1.3
5.9
3920
Other plastic plates, sheets, stocks and microscope slides
245.5
673.2
278.2
13.3
700.7
4.1
2.5
3921
Other plastic plates, sheets, stocks, foils and microscope slides
92.5
280.0
101.9
10.2
298.3
6.5
2.9
3922
Plastic washbasins, showers, sinks, bidets, water-close pants and furnishings
18.3
81.8
18.1
-0.7
75.3
-7.9
4.2
3923
Plastic products for utensil handling, and caps, lids, capsules
240.9
599.4
254.5
5.7
610.1
1.8
2.4
3924
Plastic tableware, kitchenware and other house appliances, sanitaryware
80.6
256.4
88.8
10.2
263.3
2.7
3.0
3925
Plastic building materials
76.0
193.5
69.8
-8.3
161.7
-16.4
2.3
3926
Other plastic furnishings
50.3
262.6
54.5
8.4
270.4
3.0
5.0
1,165.0
3,228.1
1,152.5
-1.1
3,080.0
-4.6
2.7
TOTAL Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTIC PRODUCTS - Export by Countries
QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep) Item
Country
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
Share-Value %
Unit Price ($)
1
Iraq
170.1
350.8
139.2
-18.2
263.2
-25.0
8.5
1.9
2
Germany
57.0
186.8
68.3
19.8
230.4
23.4
7.5
3.4
3
England
54.5
161.8
58.7
7.6
149.2
-7.7
4.8
2.5
4
France
39.3
131.0
40.4
2.7
129.7
-1.0
4.2
3.2
5
Israel
42.4
109.4
54.6
28.8
124.1
13.5
4.0
2.3
6
Romania
38.6
100.1
41.4
7.3
109.1
8.9
3.5
2.6
7
Italy
33.3
94.9
40.1
20.6
104.8
10.4
3.4
2.6
8
Iran
30.9
108.5
31.8
2.9
99.4
-8.4
3.2
3.1
9
Bulgaria
31.5
86.0
32.4
2.8
91.2
6.0
3.0
2.8
10
Georgia
37.6
87.5
34.3
-8.7
76.6
-12.5
2.5
2.2
First 10 Countries Total
535.2
1,416.8
541.2
1.1
1,377.6
-2.8
44.7
2.5
1,165.0
3,228.1
1,152.5
-1.1
3,080.0
-4.6
100.0
2.7
Grand Total
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
106
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY - Export by HS Code VALUE: $ Million HS Code
HS Code Description
2015 (Jan-Sep)
2016 (Jan-Sep)
Value
Value
Change %
Injection machines
4.9
8.8
79.7
847720
Extrusion machines
21.3
27.4
28.4
847730
Blowing machines
0.2
0.3
61.9
847740
Thermoforming machines
8.9
14.2
59.6
847751-59-80
Press machines and others
43.8
43.2
-1.4
847790
Components and parts
15.0
17.9
19.0
94.1
111.7
18.7
847710
TOTAL Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY- Export by Countries Item
Country
Million $
2015 (Jan-Sep)
2016 (Jan-Sep)
Change %
Share %
1
Iran
6.8
10.3
52.8
9.2
2
Russian Federation
8.8
6.4
-27.4
5.7
3
Germany
5.3
5.1
-4.7
4.5
4
Algeria
2.3
4.5
99.1
4.0
5
Saudi Arabia
3.3
4.0
19.1
3.5
6
Bulgaria
3.2
3.8
16.2
3.4
7
Ukraine
0.6
3.7
530.2
3.3
8
USA
2.0
3.3
66.4
2.9
9
Romania
4.1
3.2
-21.6
2.9
10
Netherlands
0.3
2.9
804.7
2.6
First 10 Countries Total
36.6
47.1
28.5
42.1
Grand Total
94.1
111.7
18.7
100.0
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
107
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
IMPORT The analysis of import data is carried out within three sub-sections; raw materials, products and plastic and rubber processing machinery. Each sub-section is analyzed on an individual basis by HS Code and countries.
PLASTIC RAW MATERIALS - Import by HS Code HS Code
QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep)
HS Code Description
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Ethylene polymers
1,157.5
1,766.7
1,275.1
10.2
1,755.2
-0.7
3902
Propylene and other olefin polymers
1,389.7
1,979.0
1,517.1
9.2
1,761.0
-11.0
1.2
3903
Styrene polymers
381.1
609.8
393.1
3.1
542.1
-11.1
1.4
3904
Vinyl chloride/other halogenated olefin polymers
617.2
612.9
584.0
-5.4
536.6
-12.4
0.9
3905
Vinyl acetate/other vinyl ester polymers
32.9
77.1
34.7
5.7
81.6
5.9
2.3
3906
Acrylic polymers
152.1
289.7
156.0
2.5
228.1
-21.3
1.5
3907
Polyacetals, other polyethers, epoxy-alkid resins
463.7
884.5
526.3
13.5
868.8
-1.8
1.7
3908
Polyamides
65.3
162.4
70.0
7.3
160.0
-1.5
2.3
3909
Amino resins, phenolic resins, polyurethanes
160.7
339.1
167.0
3.9
312.8
-7.8
1.9
3010
Silicones
22.3
83.5
24.0
7.4
89.4
7.1
3.7
3911
Petroleum resins, polyterpenes, polysulphides etc.
21.5
67.8
24.6
14.5
68.9
1.7
2.8
3912
Cellulose and chemical derivates
29.6
116.2
29.8
0.5
114.2
-1.7
3.8
3913
Natural polymers, modified natural polymers and derivatives
2.3
18.2
2.9
22.6
16.9
-7.3
5.9
3901
Value
Change %
Unit Price ($) 1.4
3914
Polymer based ion exchangers
4.5
11.3
4.1
-10.8
9.6
-14.9
2.4
3915
Plastic waste, residue and scrap
77.5
25.7
117.9
52.1
38.0
47.8
0.3
4,578.0
7,043.9
4,926.4
7.6
6,583.2
-6.5
1.3
TOTAL Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTIC RAW MATERIALS- Import by Countries Item
Country
QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep)
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Saudi Arabia
710.1
988.4
791.4
11.4
2
South Korea
430.2
714.8
527.0
22.5
703.1
-1.6
10.7
1.3
3
Germany
310.1
672.8
318.2
2.6
640.7
-4.8
9.7
2.0
4
Belgium
289.6
464.7
287.3
-0.8
414.7
-10.8
6.3
1.4
5
Italy
179.3
334.8
179.5
0.1
312.4
-6.7
4.7
1.7
6
Iran
255.7
341.6
273.0
6.8
302.1
-11.6
4.6
1.1
7
Spain
185.4
294.5
198.7
7.2
280.1
-4.9
4.3
1.4
8
France
211.8
303.1
208.4
-1.6
270.7
-10.7
4.1
1.3
9
Netherlands
166.3
305.3
163.8
-1.5
268.8
-12.0
4.1
1.6
10
Egypt
169.6
213.7
198.3
16.9
212.3
-0.7
3.2
1.1
First 10 Countries Total
2,908.2
4,633.7
3,145.7
8.2
4,319.2
-6.8
65.6
1.4
Grand Total
4,578.0
7,043.9
4,926.4
7.6
6,583.2
-6.5
100.0
1.3
1
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
108
Value
Change %
Share-Value %
Unit Price ($)
914.3
-7.5
13.9
1.2
FROM THE INDUSTRY
PLASTIC PRODUCTS - Export by HS Code HS Code
QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep)
HS Code Description
PLASFEDDERGÄ°
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
Unit Price ($)
3916
Plastic monofilaments, bars, profiles - with cross section less than 1 mm
8.9
37.8
10.2
13.9
42.7
13.1
4.2
3917
Plastic tubes, pipes, hoses; seals, corner joints, sleeves
17.8
147.6
19.1
7.4
152.6
3.4
8.0
3918
Plastic flooring-wall and ceiling covering
23.3
52.6
16.2
-30.8
64.4
22.6
4.0
3919
Plastic adhesive plates, sheets, tapes, microscope slides and similar smooth surfaces
42.5
235.9
44.5
4.7
256.5
8.8
5.8
3920
Other plastic plates, sheets, stocks and microscope slides
191.8
688.5
187.2
-2.4
684.4
-0.6
3.7
3921
Other plastic plates, sheets, stocks, foils and microscope slides
48.8
187.8
48.8
-0.1
189.2
0.7
3.9
3922
Plastic washbasins, showers, sinks, bidets, water-close pants and furnishings
3.7
37.7
3.3
-12.6
31.1
-17.5
9.5
3923
Plastic products for utensil handling, and caps, lids, capsules
34.3
161.1
45.9
34.0
205.9
27.8
4.5
3924
Plastic tableware, kitchenware and other house appliances, sanitaryware
8.9
60.0
8.1
-8.5
52.5
-12.5
6.5
3925
Plastic building materials
7.6
37.1
7.6
-0.2
28.8
-22.3
3.8
3926
Other plastic furnishings
51.8
494.7
54.6
5.6
505.1
2.1
9.2
439.5
2,140.8
445.5
1.4
2,213.3
3.4
5.0
TOTAL Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTIC PRODUCTS - Import by Countries QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million Item
Country
2015 (Jan-Sep)
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
Share-Value %
Unit Price ($)
1
China
121.5
487.8
122.8
1.1
471.4
-3.4
21.3
3.8
2
Germany
68.2
391.3
70.4
3.3
411.9
5.3
18.6
5.9
3
Italy
34.3
171.6
38.3
11.8
186.8
8.9
8.4
4.9
4
South Korea
24.3
136.8
25.3
4.4
156.9
14.7
7.1
6.2
5
France
19.3
120.5
20.7
7.6
136.3
13.1
6.2
6.6
6
USA
8.5
92.8
9.7
14.3
97.5
5.1
4.4
10.1
7
England
9.7
78.3
9.1
-5.6
71.0
-9.4
3.2
7.8
8
Belgium
14.1
60.6
11.5
-18.0
54.6
-10.0
2.5
4.7
9
Japan
2.6
34.4
3.5
36.0
47.4
37.6
2.1
13.5
10
Spain
8.6
43.7
8.4
-2.0
46.1
5.5
2.1
5.5
First 10 Countries Total
310.8
1,617.8
319.8
2.9
1,679.8
3.8
75.9
5.3
Grand Total
439.5
2,140.8
445.5
1.4
2,213.3
3.4
100.0
5.0
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
109
FROM THE INDUSTRY
PLASFEDDERGÄ°
PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY - Import by HS Code HS Code
VALUE: $ Million
2015 (Jan-Sep)
HS Code Description
2016 (Jan-Sep)
Value
Value
Change %
Injection machines
145.4
127.3
-12.4
847720
Extrusion machines
91.4
82.1
-10.2
847730
Blowing machines
11.9
17.7
49.2
847740
Thermoforming machines
7.0
11.0
57.7
847751-59-80
Press machines and others
141.1
149.5
5.9
847790
Components and parts
35.6
34.6
-2.8
432.4
422.3
-2.4
847710
TOTAL Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY- Import by Countries Item
Country
1
China
2
Italy
3
Germany
4
Million $
2015 (Jan-Sep)
2016 (Jan-Sep)
Change %
Share %
117.2
112.9
-3.7
26.7
52.2
83.0
59.2
19.7
105.8
72.6
-31.4
17.2
Japan
21.3
34.4
61.3
8.1
5
Taiwan
22.3
23.4
5.1
5.5
6
Austria
27.1
21.9
-19.0
5.2
7
South Korea
11.8
10.6
-10.7
2.5
8
England
2.7
9.8
262.4
2.3
9
Switzerland
11.0
8.1
-26.1
1.9
10
USA
10.0
7.4
-26.6
1.7
First 10 Countries Total
381.4
384.1
0.7
91.0
Grand Total
432.4
422.3
-2.4
100.0
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
OVERVIEW OF INDUSTRIAL FOREIGN TRADE 2015 (Jan-Sep)
EXPORT Plastics Raw Material Plastic Products Plastic and Rubber Processing Machinery Rubber
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
514.2
707.9
532.4
3.5
649.5
-8.2
1,165.0
3,228.1
1,152.5
-1.1
3,080.0
-4.6
N/A
94.1
N/A
N/A
111.7
18.7
379.7
1,642.7
403.1
6.2
1,658.3
0.9
2015 (Jan-Sep)
IMPORT Plastics Raw Material Plastic Products Plastic and Rubber Processing Machinery Rubber
2016 (Jan-Sep)
Qty
Value
Qty
Change %
Value
Change %
4,578.0
7,043.9
4,926.4
7.6
6,583.2
-6.5
439.5
2,140.8
445.5
1.4
2,213.3
3.4
N/A
432.4
N/A
N/A
422.3
-2.4
613.4
1,888.6
643.1
4.8
1,836.2
-2.8
2015 (Jan-Sep)
TOTAL FOREIGN TRADE
2016 (Jan-Sep)
Value
Value
Export
107,166.0
104,227.2
-2.7
Import
156,351.7
146,254.1
-6.5
Source: TUIK (TURKISH STATISTICAL INSTITUTE)
110
Change %
PLASFEDDERGÄ°
111
Plastik Sektörüne Profesyonel Bakış Açısı
ve Hızlı Çözümler HİZMETLERİMİZ Gümrük Müşavirliği
Lojistik Organizasyonu
İthalat İşlemleri, İhracat İşlemleri, Transit İşlemleri,
Gümrüklü - Gümrüksüz depolama hizmetleri,
Antrepo İşlemleri, Devir İşlemleri, Serbest Bölge İşlemleri
Nakliye hizmetleri
İthalat İzinleri Organizasyonu
Danışmanlık Hizmetleri
İthal Lisansı, Gözetim Belgesi, İSGÜM Kontrol Belgesi,
Mevzuat Kataloğu yayımlanması,
İthalat Kayıt Belgesi, Yatırım Teşvik Belgesi,
Tebliğ, karar vb. güncellemelerin bilgi ve yorumunun paylaşılması,
Dahilde İşleme İzin Belgesi
Üye olunan kurum ve kuruluşlara verilen mevzuat bilgi ve yorumları, Dünya ticaretindeki gelişmelerin takibi ve paylaşımı, Maliyet hesaplamaları
www.boykan.com.tr