kesici-takım-dergisi-36

Page 1

KESİCİ TAKIM

261012 771307 9

ISSN 1307-2617

Kesici Takımlar - Tutucular ve Aşındırıcılar Dergisi - Kasım - Aralık 2020 - Yıl : 6 Sayı : 36 Fiyat : 20 TL

İNCELEME SEKTÖRDEN

ENDÜSTRİ RÖPORTAJ

*BİR SONRAKİ SİYAH KUĞU OLAYINA HAZIRLANMA

* ENDÜSTRİ 4.0 ÇAĞINDA ANALİZ

MAKALE

MAKALE

* OTOMOTİV ENDÜSTRİSİNDE * SÜRDÜRÜLEBİLİR BAKIŞ KONFİGÜRASYON VE VARYANT AÇISIYLA PLM İŞLETMELERİ YÖNETİMİ www.kesicitakimlardergisi.com www.makineotomasyondergisi.com

WORLD MEDIA GROUP DERGİLERİ

www.endustri40dergisizirvesi.com www.worldmediagroupe.com www.elektrikpanodergisi.com www.autotuningworlddergisi.com www.ekonomiknokta.com



EDİTÖR Merkez Bankası Faiz Oranını Değiştirmedi TL Erimeye Devam Etti

m

İlker Kaplan

erkez Bankası’ndan sürpriz faiz kararı geçtiğimiz hafta geldi. Piyasaların artış beklentisine karşın Merkez Bankası politika faizini yüzde 10,25’te bıraktı. Faiz artış beklentileri 1 ile 3 puan arasında yer alırken, tahminlerin ortalaması 1,75 puan seviyesindeydi. Ancak öyle olmadı. Merkez bankası öngörülemez bir hamle yaparak faizi aynı oranda tutma kararı aldı. Merkez Bankası politika faizini 2018 Eylül ayından sonra ilk kez geçen ay artırmış, yüzde 8,25’ten yüzde 10,25’e yükseltmişti. Bu durum Türk Lirasının diğer ticari metalar karşısında değerini korumuş ve bir ay boyunca stabil bir konumda kalmasına yol açmıştı. Şimdi ise piyasalarda bir belirsizlik hakim durumda. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu neden faiz arttırımı yapmadığını şu ifadelerle açıkladı: “Küresel ekonomide, ülkelerin attığı normalleşme adımlarıyla üçüncü çeyrekte kısmi toparlanma sinyalleri gözlenmekle beraber toparlanmaya ilişkin belirsizlikler devam etmektedir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler genişleyici parasal ve mali duruşlarını sürdürmektedir. Salgın hastalığın sermaye akımları, finansal koşullar, dış ticaret ve emtia fiyatları kanalıyla oluşturmakta olduğu küresel etkiler yakından takip edilmektedir. İktisadi faaliyetteki toparlanma devam etmektedir. Son dönemde atılan politika adımlarıyla birlikte ticari ve bireysel kredilerdeki normalleşme eğilimi belirginleşmiştir. Salgın tedbirleri kapsamında uygulanan destekleyici politikaların kademeli olarak geri alınmasıyla ithalatta öngörülen dengelenmenin başladığı görülmektedir. Mal ihracatındaki güçlü toparlanma, emtia fiyatlarının görece düşük seviyeleri ve reel kur düzeyi önümüzdeki dönemde cari işlemler dengesini destekleyecektir. " Merkez Bankasının beklentileri ile piyasaların beklentileri arasında önemli bir makas olduğunu söylemek gerekiyor. Geçen hafta yaşanan ve bu hafta devam eden döviz salınımları bu makas aralığını ortaya koyuyor. Piyasa beklentileri üzerine, son iki haftadır döviz de ve altında 50 - 60 kuruşluk yükselme yaşandı. Bu karar sonrası bu ticari metalar eski oranlarına geldi. Hatta şu an itibariyle yine rekor tazeliyor.

Editör - Künye Yayın Türü Yaygın Süreli Yayıncı Dünya Medya Basın Yayın Reklam Tanıtım Hizmetleri İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İlker Kaplan 0 505 400 94 34 İdari İşler Müdürü Hatice Karabay 0 505 400 94 33 Reklam Müdürü Zafer Altın 0 546 675 59 49 Muhasebe Müdürleri Sevda Öncü - Düzgün Turgut 0 542 292 83 85 Halkla İlişkiler Müdürü Ayşe Savranoğlu Yazı İşleri Simgenur Savranoğlu Grafik Tasarım Ezgi Kamburoğlu Abone Sorumlusu Defne Deniz Kaplan - Beste Kamburoğlu Fotoğraf Editörleri Murat Çapkın - Sinan Temur İnsan Kaynakları Müdürü Sibel Şanlı İletişim Danışmanı Alper Tuna Bilişim Sorumlusu Kerem Mercan Bölge Temsilcileri Çetin Sülün (Ankara) Mesut Karabay (İzmir) Umut Yıldız (Bursa) Avrupa - Almanya - Temsilcisi Pınar Açıkgöz Sosyal Medya Fatma Kurşun Dağıtım Ali Savranoğlu - Zafer Kamburoğlu Genel Koordinatör Süleyman Kaplan - Hüsniye Kaplan Katkıda Bulunanlar Meryem Savranoğlu - Fatma Kaplan - Selda Kamburoğlu Dağıtımcı Aras Kurye - PTT - Yurtiçi Kargo Yönetim Yeri Akşemsettin Mah. Güneş Sokak No: 48 D :10 Eyüp / İstanbul Tel:0 850 532 94 68 Fax : 0 212 427 00 15 www.kesicitakimlardergisi.com www.endustri40dergisizirvesi.com www.elektrikpanodergisi.com www.worldmediagroupe.com www.autotuningworlddergisi.com www.ekonomiknokta.com www.makineotomasyondergisi.com makineotomasyondergisi@gmail.com worldmediareklam@gmail.com

Kesici Takım Dergisi Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. İçeriğindeki yazınsal ve görsel malzemeler, izin alınmaksızın; İşte tam da bu noktada ekonomik piyasaların öngöremediği yazılı, görsel, işitsel ve elektronik hamleler yapmak TL’yi diğer ticari metalar karşısında daha zor medyada kullanılamaz. Reklamların hukuki sorumluluğu reklamveren duruma düşürebilir. Dikkatli olmak lazım. firmaya aittir.

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

3


İÇİNDE İçindekiler

3

10

İÇİNDEKİLER

Merkez Bankası Faİz Oranını Değİştİrmedİ

Kennametal, HARVI™ I TE Küresel alınlı Parmak freze

16

BİR SONRAKİ SİYAH KUĞU OLAYINA HAZIRLANMA

20 Seco Tools’un yenİ Seco Assistant uygulaması İle zamandan tasarruf edİn ve üretkenlİğİ artırın

4

Kesici Takımlar &

Tutucular / Kasım - Aralık 2020


EKİLER İçindekiler

28

SÜRDÜRÜLEBİLİR BAKIŞ AÇISIYLA PLM İŞLETMELERİ

36

Otomotİv Endüstrİsİnde Konfİgürasyon ve Varyant Yönetİmİ

44 METAV İnovasyon’u AnlatTI

Otomasyon teknolojİ bİleşenlerİnİn uygulanmasından daha

56 ENDÜSTRİ 4.0 ÇAĞINDA KONTROL VE

fazlasıdır

ANALİZ

50

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

5


Ä°NCELEME


SEKTÖRDEN


İnceleme Sektörden

Kennametal, HARVI™ I TE Küresel alınlı Parmak freze

3 Boyutlu

frezelemede çok

yüksek verimlilik

için yeni tam

karbür parmak

freze ve takım

ömrü.

K

soğutma sıvısı akışı sağlayan

helis

dalgalı sırt boşluğunu biçim-

üzere kare uç tiplerin diğer

TE serisi için, HARVI I TE dört

lendirir.

geometrik iyileştirmeleri de

kanallı küresel alınlı parmak

Dalgalı sırt boşluğu, daha

ayrıca bu yeni tam karbür

freze programını genişletti.

yüksek ilerlemeler ve hızların

parmak frezede düşünülerek

Mümkün olduğunca verimli

yanı sıra gelişmiş titreşim

tasarlanmıştır.

3 boyutlu kaba işleme ve

sönümleme ve daha düşük

ince talaş işleme işlemleri

kesme kuvvetleri sayesinde

Sunum

için tasarlanan bu takım,

artan kesme derinliği sağlar.

HARVI I TE küresel alınlı

çok

malzemelerde

Dış çapta sırt boşluğu, şeklini

parmak freze, her ikisi de

maksimum talaş kaldırma

değiştirerek eksenden kaçık

2 mm’den 20 mm’ye (1/16

sayesinde daha düşük işleme

pahlı sırt boşluğuna dönüşür.

inç’ten 1 inç’e kadar) çap

maliyeti sağlamaktadır.

Eksenden kaçık yüzeyli sırt

aralığında iki farklı boyda

bir

boşluğu, olağanüstü kenar

mevcuttur. Standart boy, 3

takımın anatomisi HARVI I TE

dayanımı, geometrik has-

boyutlu

küresel alınlı parmak freze,

sasiyet, daha düşük kesme

işlemleri için ilk tercihtir, uzun

daha yakından incelenmesi

kuvvetleri sağlar ve bu özel-

tip ise duvar ve taban hassas

gereken yenilikçi ve tescilli

likler parmak freze serisini

son işleme gerektiğinde ke-

bir sırt boşluğuna sahiptir. En

çok yönlü duruma getirir.

nar frezeleme dahil birçok

ennametal, HARVI™ I

çeşitli

Yüksek

performanslı

açısı

kopya

olmak

frezeleme

uygulama için yeterli kesme

kritik alan olan küresel alınlı bölümde dalgalı bir kontur,

Helisel biçimli uç alnı, talaş de-

uzunluğu

kesme bölgesine daha iyi

rin kesme kertiği ve değişken

sağlar.

10 Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

dahil

(4sD’ye

kadar)


İnceleme Sektörden

3 boyutlu frezeleme işlemlerinde maksimum verimlilik, maksimum takım ömrü: Küresel alın bölümünde dalgalı sırt boşluğuna sahip HARVI I TE dört kanallı küresel alınlı parmak freze.

HARVI I TE küresel alınlı parmak freze iki farklı boyda mevcuttur: Standart (inç ölçüde boyunsuz, metrik ölçüde boyunlu) ve uzun tip.

Kesici Takımlaar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

11


İnceleme Sektörden

Kennametal KenTIP FS İçİn düz tabanlı delİk Yeni

değiştirilebilir

K

FS

delme ucu takım

maliyetlerinden

tasarruf

sağlar ve

kademeli işlemi

ortadan kaldırır

ennametal, KenTIP modüler matkap

serisi için değiştirilebilir uçlu matkap programını, düz tabanlı delik uygulamaları için yeni FEG kesici uçla genişletti. Çelik, dökme demir ve paslanmaz çelikler için geçerli olan FEG kesici uç, parmak freze işlemlerini ortadan kaldırır ve tek bir işlemde süreci tamamlayarak zamandan ve takım maliyetlerinden tasarruf sağlar. Düz tabanlı deliklerin delinmesi sorunludur. Eğimli veya dönüşlü yüzeylerde delme, çapraz deliklerde delik delme, üst üste dizinimli yığın plakalarda delik delme ve çapraz deliklere, yığın plakalara ve döküm parçalara ve

10 Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

diğer pürüzlü yüzeylere delik konumlaması ve delik delme, artık dik doğruluk sağlamak sorun değil. KenTIP FS üzere pilot görevi gören modüler matkabının başarısından yararlanan Kennametal, bu tür uygulamaların çoğunu kolaylaştıran, delik genişletme ve pilot uçla delik delmeyi sadeleştiren benzersiz bir kesici uç geometrisi (FEG) geliştirdi. Kennametal’in Modüler delme takımları ile ilgili küresel delik işleme ürün müdürü olan Georg Roth, “FEG kesici uç o denli çok yönlü ki, neredeyse tüm delik delme uygulamalarınız için kullanabilirsiniz” diyor.

koniksel bir merkezi uç vardır. Köşe pahları kesme kenarlarını korumaya ve çapak oluşmasını azaltmaya yarar. Dört kenar zırhı, darbeli kesmelerde ve çapraz deliklere girerken kararlılık sağlar. Ayrıca Kennametal’in KCP15A kalitesi, nano yapısallıkta AlTiN kaplama ve ince taneli karbür altyapıya sahip olması nedeniyle çelik, paslanmaz çelik ve dökme demirde delik delmede hem tokluk hem de aşınma direnci sağlar.

Çap aralığı 6.0 - 26.0 Uç konusuna gelince mm’yi (0.236 - 1.024 inç) kapsar ve KenTIP Kavramsal olarak, FEG FS modüler matkap geometri tasarımı gövdesine bağlı olarak basittir. 180° kesme 12xD’ ye kadar delme kenarı ve olağanüstü derinliği elde edillir.


İnceleme Sektörden

KenTIP FS ürün grubunun en yeni üyesi olan FEG delme ucu, gerekli olan düz tabanlı deliklerin delinmesini ve parmak freze işlemini ortadan kaldırarak tüm bu işlemlerin yerine parçanın tek bir işlemle işlenerek tamamlanmasını sağlar.

Düz tabanlı deliklerin tek aşamada delinmesinin yanı sıra, KenTIP FS-FEG çapraz delikler, eğimli çıkışlar ve 12xD’ ye kadar derin delik uygulamalarında pilot matkap olarak kullanıma yönelik mükemmel bir takımdır. Kesici Takımlaar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

11


İnceleme Sektörden

Kennametal, KCFM™ 45 Yüzey frezelerİ

Dökme demir

için yeni çok

hassas son

işleme özellikli

yüzey frezeleri

en yüksek yüzey

gereksinimlerini

aşıyor..

KCFM 45, kartuşlu ayarlanabilir uç yuvalarında kare temel biçimli hassas son işleme özellikli kesici uçlarla birlikte sabit uç yuvalarında altıgen temel biçimli yarı hassas son işleme özellikli kesici uçlar birleşik konumlandırılarak kullanır.

K

uygulamalar seçeneği ennametal, dökme sunar. demir uygulamaları için yeni bir yüzey frezeleme Karbür, seramik ve PcBN gövdesi olan KCFM 45 (Çok kristalli kübik bor takımı tanıttı. Sabit ve nitrit) uçlar ile bu yeni ayarlanabilir uç yuvası takım esnek, uygun yataklarına sahip yeni maliyetli ve kullanıcı frezeleme takımı, en dostu bir çözümdür yüksek yüzey kalitesi ve her tip CNC işleme gereksinimlerini aşan yarı merkezi için idealdir. hassas son işlemeli ve çok hassas son işlemeli Kesici uç sunumu

12 Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

Karbür kesici uçlar, daha düşük devirlerde (RPM) veya ince duvarlı iş parçalarında ve daha az kararlı koşullarda işleme için idealdir; seramik kesici uçlar (KY3500 kalite) ise daha yüksek üretkenlik elde edilen yüksek yüzey hızları sağlar. Her ikisi de mükemmel performans sunar.


İnceleme Sektörden

Kuru ve ıslak işleme için önerilen kesici uç birleşik konumu. Karbür kesici uçlar: Daha düşük iş mili kapasitesine sahip tezgahlar için idealdir. Seramik uçlar: Çok yüksek verimlilik elde etmek için, yarı hassas son işleme için ideal PcBN (Çok kristalli kübik bor nitrit) uçlar: Çok yüksek üretkenlik için, çok hassas son işleme için ideal.

Çok hassas son işlemeli işlemler için, PcBN (Çok kristalli kübik bor nitrit) uçlar mümkün olan en iyi hassas son işlemeli yüzey kalitesi, takım ömrü ve iş parçası çıktısı sağlayacaktır.

nitrit) hassas son işleme özellikli uçlar ve diğer tüm uç yuvalarında seramik veya karbür uçlar ile eşzamanlı birada konumlandırarak kullanabilirsiniz. Yapılandırmanın yanı sıra Kennametal Ürün müdürü herşeye karşın, KCFM 45 en Michael Hacker, “KCFM 45 yüksek yüzey gereksinimlerini yüzey frezeleme gövdesi aşar. ile kullanıcılar, uygulama gereksinimlerine ve işleme Dalga engelleyici koşullarına uyacak şekilde farklı kesici uç seçeneklerini Kesici uçlar, pozitif bir karışık konumlandırarak eksenel açıyla, ancak daha eşleştirebilir,” diyor. iyi takım ömrü için hafiften negatif bir radyal açı ile Örneğin, ıslak işleme veya konumlandırılmıştır. Bu daha düşük sayıda seri üretim özellikli konumlandırma, uygulamaları için ayarlanabilir rakip dökme demir yüzey uç yuvası yataklarında PcBN frezelerine göre önemli ölçüde (Çok kristalli kübik bor daha düşük işleme kuvvetleri

yaratarak kavrama ve salınım titreşimlerini ortadan kaldırmaya ve hassas son işlemeli yüzeylerin daha da iyileştirilmesine yardımcı olur. Hacker, “Ayarlanabilir uç yuvası yataklarına sahip KCFM 45, 0,8 mikron (μm) Ra (32 μinç) veya daha iyi hassas son işlemeli yüzey kalitesi ve 10 mikron (μm) Wt değerinden (400 μinç) daha düşük dalgalanmaların oluşmasını sağlayabilmektedir” diyor. KCFM 45, Gri dökme demir, sıkıştırılmış (yoğun) grafitli dökme demir (CGI) uygulamaları, yarı hassas son işlemeli ve çok hassas son işlemeli işlemler için idealdir.

Kesici Takımlaar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

13


İnceleme Sektörden

Karbür gerİ dönüştürmede gerİ satın alma avantajları

~ Ürün dönüşümü, sürdürülebilirlik ve iş dünyası açısından bir kazan-kazan çözümü sunuyor

Avusturya’da bulunan ve Sandvik group bünyesinde yer alan Wolfram Bergbau und Hütten dünyanın en büyük tungsten üreticilerinden biridir. Sandvik Coromant’ın karbür takımları için yaşamsal öneme sahip olan bu malzemenin rezervi yaklaşık yedi milyon ton civarındadır ve bu miktar 100 yıllık tüketime karşılık gelir. Wolfram şirketi konumunu korumak için temel ham malzemelere erişimi sürdürmek zorundadır; ancak şirket aynı zamanda daha önceden üretilmiş takımlara da yatırım yapmaya devam ediyor. Burada, talaşlı imalat lideri Sandvik Coromant’ta ticari hizmetler müdürü Jill Glynn, üreticilerin ellerindeki kaynaklardan en verimli şekilde nasıl yararlanabileceğini açıklıyor.

~

14

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020


İnceleme Sektörden

G

ereksiz yere neden maden çıkarılsın? Kuruluşlarda karbondioksit tüketimini düşürmeye yardımcı olan iyi uygulama çözümlerini araştıran bir hayır kurumu olan ClimateWorks Foundation döngüsel ekonomiyi, “biyolojik ve “teknik” girdiler içerecek şekilde tanımlanan, en az miktarda enerjiyi ve fiziksel kaynağı kullanarak değer sunmak ve bunları biyosfere yeniden kazandırmak üzere yüksek kaliteli bir döngüyü sürdüren bir malzeme akış sistemi” şeklinde tanımlıyor. Tam döngü Döngüsel ekonominin avantajları sadece çevre ile sınırlı değildir. Sandvik Coromant takımlarında kesme kenarlarının özellikleri kaybolduğunda bu takımlar kullanılmaz hale gelir. Ancak, bu takımların üretiminde kullanılan malzemeler değerini korur. Çevreci bir bakış açısıyla, geri dönüştürülen karbürlerden yeni takımlar üretmek için gereken enerji, yeni ham malzemeler kullanılarak üretilenlere kıyasla yüzde 70 daha düşüktür. Ayrıca üretimin sürdürülebilirliği de daha yüksektir; geri dönüştürülmüş malzemeler kullanıldığında sıfırdan başlamaya oranla yüzde 40 daha az karbondioksit emisyonu oluşur. Genellikle sunulan her yeni prosesin başarısı sonuçta iş dünyasının ihtiyaçlarını karşılayabilme yeteneğine bağlıdır. Döngüsel ekonominin benimsenmesiyle hem global sürdürülebilirlik konusundaki zorlukların üzerine gidilebilir hem de müşterilerin yönetme konusunda pek istekli olmadıkları bir sorunla baş edilebilir — atıklar. Şirketler, bir ürünün yaşam döngüsünü bütün olarak görebildikleri zaman varlıklarını daha iyi kontrol edebilirler. Şirket bu kontrol sayesinde maliyetlerini etkin şekilde değerlendirebilir ve ayrıca kendi ellerindeki kullanılmış ürünleri satarak kar edecek olan müşterilerine yardımcı olabilir. Böylece baştaki satın alma işleminin tamamlanmasıyla sona ermeyecek bir tedarikçi ilişkisi sağlanır. Geri satın alma Kullanılmış bir karbür kesici ucun %95’i geri dönüştürülebilir. Bu karbür içerisinde yaklaşık yüzde 75 tungsten bulunur. Wolfram tesisi, tüm dünyadaki Sandvik Coromant müşterilerinin yararlanabileceği bir şirket içi geri dönüşüm prosesi geliştirdi.

Sandvik Coromant, müşterilerdeki kullanılmış karbür takımların toplanarak tesise iletilmesi işlemlerini gerçekleştirir. Burada, geri dönüşüm yöneticileri gelen takımların yapısını belirlemek için bir tarama sistemi kullanarak X -ışını flüoresans analizi uygular. Ardından, ilk aşamada gerçekleştirilen öğütme sonrasında takımlar karbür tozu haline getirilir.

Sandvik Coromant, ürün yelpazesinin en yeni üyesi olan -GM geometrisine sahip CoroDrill® 860’ı bu düşünceleri dikkate alarak geliştirdi. Takım, gelişmiş geometrisi ve benzersiz kalitesiyle aşınmaya karşı kendisinden önce sunulan CoroDrill® R840’a göre çok daha dayanıklıdır ve daha uzun takım ömrü sunar.

Bu toz daha sonra kimyasal saflaştırma işleminden geçirilir; böylece en başta Wolfram’ın madenlerinde bulunan tungsten ile aynı özelliklere sahip olan malzemeler toplanır. Semente karbür içindeki ek öğeler de sürdürülebilir bir şekilde işlemden geçirilir. Örneğin, kullanılmış takımlardan elde edilen kobalt, geri dönüşüm için üçüncü taraf bir kuruluşa gönderilir. Tüm üreticilere ait karbür takımlar boyut, sektör veya konum ayrımı yapılmaksızın Sandvik Coromant’ın geri dönüşüm programına kabul edilir.

Sandvik Coromant’ın yenileme hizmeti takım ömrünü ve performansı optimize eder; yenisiyle aynı olan takım geometrisiyle en üst düzey uygulama güvenliği sağlar. Uzun bir hizmet süresi sağlamak için takımlara defalarca yenileme uygulaması yapılabilmelidir. CoroDrill 860-GM sadece pazardaki en iyi performansı sunmakla kalmaz, aynı zamanda uzun tasarımı sayesinde takım ömrü de maksimum düzeydedir. Her bir takım için üç yenilemenin önerildiği CoroDrill 860-GM tek bir çözümde dört takım sunar. Kullanım ömrü sonunda takım, Sandvik Coromant Geri Dönüşüm programına dahil edilebilir, böylece müşterinin başlangıçtaki yatırımı için finansal bir geri dönüş sağlanır.

Daha uzun ömür İşletmeler, sorumlu iş ortakları olarak varlık yönetim stratejilerinde geri dönüşüme de yer vermelidir. Ancak, sert malzemeleri işlerken daha iyi uygulama güvenliği sağlamak üzere karbür matkaplar sunmanın da çevre açısından dikkate alınacak yönleri mevcuttur. Günlük üretim aktivitelerinde delik delmenin temel öneme sahip olduğu pek çok işletme satın alma sırasında bir konuyu her zaman göz önünde tutar. Bu takım ne kadar süre kullanılır? Çoğu kişi bu soruyu kullanım başı maliyet açısından sorar, ancak çevresel bir bakış açısıyla ürünü daha uzun süre kullanmak isteyen kişiler için takımın uzun ömürlü olması da önem taşır.

Wolfram, varlık yönetiminin satın alma ile sona ermediğini ortaya koymuştur. Üreticiler, hem sürdürülebilirlik hem de karlılık açısından ürünlerinin tüm yaşam döngüsünü göz önünde tutmak zorundadır. Her ne kadar geri dönüşüm programları karbon çıktısını azaltarak müşteri ilişkilerini güçlendirse de, üreticilerin aynı zamanda ürettikleri takımların uzun ömürlü olmasını da dikkate almaları gerekir; böylece işletmenin sürdürülebilirliği desteklenmiş olur.

Kesici Takımlaar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

15


İnceleme Sektörden

BİR SONRAKİ SİYAH KUĞU OLAYINA HAZIRLANMA ~ Daha fazla çelik tornalama, üreticilerin öngörülemeyenlerle başa çıkmasında nasıl yardımcı olabilir ~

Talaşlı imalat, her bir malzeme ile en iyi sonuçlara ulaşmak için proses içinde incelikli değişimler gerektiren, hesaplara ve ölçümlere dayanan bir bilimdir. Ancak ölçümlenebilir zamanların çok uzağında yaşıyoruz ve analistler, sektörün devam eden COVID-19 pandemisinin yarattığı pazarın öngörülemezliğine veya “yeni normal”e karşı hazırlıklı olması gerektiği öngörüsünde bulunuyor. Burada, Sandvik Coromant Ürün Müdürü Rolf Olofsson tornalama prosesinin malzemeye göre nasıl farklılık göstermesi gerektiği ve bunun üreticilerin ilerideki belirsiz zamanları tam anlamıyla benimsemelerinde nasıl yardımcı olabileceği hakkında bilgi veriyor.

16 Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık

2020


İnceleme Sektörden

C

OVID-19 ile sektörde bir “siyah kuğu olayı”nın yaşandığını söylemek doğru olur. Bu, hepimizin dengesini bozan, öngörülemeyen ve önemli olaylara verilen bir isimdir. Üreticiler yeni normal dönemde iki senaryo ile karşılaşabilirdi. Bazı üreticiler, yüksek talep senaryolarıyla karşılaştı ve gıda üretimi ve tıbbi ürünler gibi bazı kilit sektörler, karantina süresince hız kazandı. Bu gibi durumlarda, talaş kaldırma oranlarını artırmaya, devir sürelerini azaltmaya ve üretim partileri arasındaki hızlı değişiklikleri desteklemeye yardımcı olabilecek takımlama çözümlerine ihtiyaç duyuluyor. Diğer üreticiler ise düşük talep senaryolarıyla karşılaştı. Bu senaryolarda kenar başına daha fazla sayıda parça üretirken daha az üretim kesintisi, insansız üretim yapma imkanı ile uygulama güvenliği sağlayabilen takımlar gerekir.

Örneğin, bazı seri imalat alanlarında üretim neredeyse tamamen durdu. Her iki durumda da, çelik tornalamada karlı üretim proseslerinin altında, tezgahtan kesme kenarına kadar en iyi takım kurulumuna ve doğru şekilde kullanımına dair bilgiye sahibi olma yatıyor. Üreticilerin hedefleri uzun vadede sürdürülebilir olmalıdır, nihayetinde bu siyah kuğu senaryosunun nasıl devam edeceğini tam olarak bilemiyoruz. Yakın tarihli COVID-19: Bilgi notu adlı raporunda McKinsey & Company analistleri, önümüzdeki dönemi üreticilerin müşteri pazarlarında öngörülemeyen ve kalıcı değişimler bekleyebilecekleri “sonraki normal” olarak tanımlıyor. Raporda, üreticilerin ekonomik ve sosyal açıdan uygun bir yolda ilerleyecek olması halinde esnekliğe ihtiyaç duyulacağı belirtiliyor. Başka bir yerde, Pricewaterhouse Coopers’ın

(PwC) COVID-19: Endüstriyel üretim için ne anlama geliyor adlı raporunda durgun pazarlar nedeniyle zorlanan şirketlerin bunu bir fırsat olarak değerlendirerek yeni sektörlere açılmaları ve yeni gelir akışlarından yararlanmaları gerektiği tavsiye ediliyor. En önemlisi, üreticilerin ve tezgah imalathanelerinin sadece global pandeminin devam eden etkileri ile değil, aynı zamanda bir sonraki siyah kuğu olayı ile de başa çıkabilecek kadar esnek olması gerekecek. Üretim esnekliği Peki, partiler halinde üretim yapan üreticiler için esneklik ne anlama geliyor? Esneklik, partiler arasında daha hızlı değişiklikler, optimize edilmiş veya azaltılmış stok ve aşınmış kesici uçları değiştirmek için gereken üretim duruşlarının en aza indirilmesi gibi çeşitli faktörleri içeriyor. Bu

esnekliği

sağlamada

üre-

Kesici Takımlaar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

17


İnceleme Sektörden ticinin çelik tornalama çözümleri (takımlama kesici uçları dahil) seçimi, yeni üretim verimliliği seviyelerini gerçekleştirmek açısından çok önemli olacaktır. Bu dönemde çoğu üretici, kesici uçları için seçilen kalitenin öneminin farkına varıyor. Bununla birlikte çoğu da kesici uç kalitesi, bağlama sistemi ve takım tutucusuna kadar her şeyi içeren takımlama konseptinin tamamını göz önünde bulundurmanın verimi artırabileceğinin, maliyetleri azaltabileceğinin ve yüksek seviyede uygulama güvenliği sağlayabileceğinin farkında değil. Bu esneklik, Sandvik Coromant müşterilerinin hakkında tavsiye almak istediği sert malzemelerle çalışırken de uygulanmalıdır. Bunların içinde GC4415 ve GC4425’in özellikle uygun olduğu alaşımsız çelik ve düşük alaşım çeliği dahil ISO P alt malzeme grupları bulunur. Malzeme farklarının anlaşılması, optimum sonuca ulaşmak açısından çok önemlidir. Genellikle tüm üreticiler aşağıdaki hedeflerin en az üçüne ulaşmak ister: daha yüksek talaş kaldırma oranları, kenar başına daha fazla parça, daha düşük devir süreleri, daha az atık ve optimize edilmiş stok kullanımı. Üreticiler açısından bu, aynı kalite ile birden fazla çelik parçayı işleme kapasitesine sahip olmak anlamına da gelir. Hedefler basit olsa da, ISO P grubundaki metaller zorlayıcıdır. ISO P metaller, tek bir malzemede yönetilmesi zor olabilen birçok özelliğe sahiptir. Buna karşılık, S grubundaki bir HRSA malzemede işleme yapıyor olsak, muhtemelen düşük ısıl iletkenlik ile karşılaşırız, bu da kesme bölgesinde ısı konsantrasyonuna neden olur ve kesici takımı deforme eder. Tek özelliğin karşılanması nispeten kolaydır, ancak 18

Kesici

Takımlar & Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020

birden fazla özellik eğer ISO grubu P malzemesi ise daha zorlu olabilir. Örneğin, malzeme uzmanı Therese McAllister tarafından kaleme alınan Beton ve Çelik Binaların Yapısal Yangına Dayanıklılık Tasarımı için En İyi Uygulama Kılavuzu’nda anlatıldığı gibi düşük alaşım çeliğinin yapışma özellikleri ile olağandışı ısıl iletkenlik tek bir malzemede birleşirse nasıl olur? Tek bir takım, aşırı aşınma olmadan her iki özelliği de her zaman karşılayamaz. Temel sorun şu ki talaşlı imalat düşük dirence sahip bir malzemeyi kesmeye benzemez, malzeme kesici takım ile ikiye bölünmez bunun yerine malzeme talaş formunda kaldırılana kadar basınç uygulanır. Bu proses, muazzam ısı ve sürtünmenin yanı sıra difüzyon ve kesici uçta krater oluşmasına yol açabilen kimyasal reaksiyonlar da üretir. Basıncın kendisi de zarar verici olabilir. Bu nedenle, müşterilerimizin çoğu bu beş hedeften en az üçüne ulaşmak istese de hızı artırmak için sadece agresif kesme parametrelerinin uygulanması hedefe ulaşmalarını sağlayamaz. Havacılık ve rulman endüstrileri için yüksek hassasiyette parçalar üreten bir tezgah imalathanesine veya enerji ve karbon azaltma hedeflerine ulaşmaya çalışan bir üreticiye sorun. Bir Korint deyimine göre herkesi memnun etmek imkansızdır, ancak hala bir sonraki siyah kuğu olayına doğru ilerlerken esnekliğin sorun haline geldiği bir durumla karşı karşıyayız. Kârlı, esnek çelik tornalama Sandvik Coromant, bu zorlukların üzerine eğilmek için araştırma ve geliştirmeye oldukça fazla zaman

ayırıyor. Sonuç olarak şirket, GC4415 ve GC4425 olarak tanımlanan bir çift yeni P tornalama karbür kalitesini piyasaya sürecek. Bunu sağlamak için Sandvik Coromant’ta yaptığımız çalışma, ikinci nesil Inveio® teknolojimiz etrafında şekilleniyor. İlk nesil Inveio, alüminyum kaplama tabakada tek yönlü kristal konumlandırma için kesici uçları aşınma direnci ve takım ömrü bakımından çok daha yukarılara taşıyan, devrim niteliğinde bir teknik gelişmeydi. İkinci nesil teknolojimizde, daha fazla aşınma direnci, daha tutarlı kalite ve performans sağlayan kristal konumlandırmasını daha da iyileştirdik. Bu özellikler ayrıca ısı direncini ve tokluğu iyileştirerek uygulama aralığını önemli ölçüde genişletiyor ve tezgah imalathanesinin veya üreticinin ISO P Tornalama sorunlarının üstesinden gelmesini sağlarken onların beş hedefe ulaşmasına imkan tanıyor. Ayrıca, sektör genelinde rakipsiz bir esneklik seviyesi sunan bu takım hem seri hem de partiler halinde yapılan üretimde kullanılabiliyor. Bu ilerlemenin, genel mühendislik uygulamalarının yanı sıra otomotiv, enerji üretimi, havacılık, rulmanlar ve petrol ve gaz endüstrilerine avantaj sağlayacağını tahmin ediyoruz. Halihazırda çalıştığımız bazı eski ikinci nesil iş ortakları, yeni P tornalama karbür kalitelerimizi sürekli kesimler ve hafif kesintiler ile ince talaş işlemeden kaba talaş işlemeye kadar dış çap ve delik işleme dahil uygulamalarda kullanıyor. Bu kaliteler, genel mühendislik sanayide bir Sandvik Coromant müşterisi tarafından basınç silindirleri üreti-


minde Sandvik Coromant’ın GC4425 karbür kesici ucu kullanılarak test edildi. GC4425 gelişmiş aşınma direnci, ısıl direnç ve tokluk sağlamak üzere tasarlanmıştır. Ek olarak, bu uç daha yüksek kesme değerlerinde çalışabilir. Kesici uç, ISO P malzeme üzerinde kullanıldı, bu tanımlama normal orta 205 HB Brinell Sertliğinde karmaşık ve işlemesi zor alaşımsız ve yüksek alaşımlı kaliteler için kullanılıyor. İş parçası sürekli dış çap ekse-

nel tornalama ve yarı ince talaş işleme uygulamalarına tabi tutuldu. Kesme hızı (vc) 200 m/dak (656 ft/dak), ilerleme hızı (fn) 0,4 mm/dev (0,015 inç/dev) ve kesme derinliği (ap) ise 4,0 mm (0,15 inç) idi. Rakibe ait kesici uç, plastik deformasyon nedeniyle aşınmadan önce sadece 12 parça işleyebilecek takım ömrüne sahipti. GC4425 kesici uç kalitesi, stabil ve öngörülebilir aşınma ile %50 daha uzun çalıştı.

İnceleme Sektörden Global pandemi sonrasında yeni normalin ne olacağını henüz tam olarak bilmiyoruz. Ancak müşterilerimizin hedeflerinin ve talaşlı imalatın ölçümlenebilir bir bilim olduğunun farkındayız. Bu iki bilginin birleştirilmesi ile ölçümlenebilir talaşlı imalat bilimini tam potansiyeliyle kullanarak gelecekte, siyah kuğu olayı sürecinde bile, kar getiren çelik tornalama uygulamalarını desteklemek için ihtiyaç duyulacak takımları sağlamak mümkün olacaktır.

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

19


İnceleme Sektörden

Seco Tools’un yenİ Seco Assistant uygulaması İle zamandan tasarruf edİn ve üretkenlİğİ artırın

İstanbul, Ekim 2020 - Seco Assistant sayesinde, internet aramalarına veya katalog araştırmasına gerek kalmadan gerçekten ihtiyacınız olan ürün bilgilerine, takımlara, çevrimdışı olsanız bile, her an ulaşabilirsiniz.

Seco

Assistant’ın işleme hesaplayıcısı ilerlemeler, hız ve talaş kaldırma oranları dahil olmak üzere herhangi bir marka için tornalama, frezeleme ve delik açma işlemlerine ilişkin verileri sunar. Takım Karşılaştırma fonksiyonu size Seco takım önerilerini ve diğer üreticilerin uçlarına yönelik alternatifleri sunarken Suggest fonksiyonu belirli işler için doğru takım seçeneğini ve kesme stratejilerini bulmanıza yardımcı olur. Ürünleri parça, numara, isim veya kalite 20

Kesici

Takımlar & Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020

sınıfı bazında arayabilir ya da sadece ambalaj üzerindeki kodu taratabilirsiniz. Uygulama küçük bir indirme boyutu ve temiz, net bir arayüz ile maksimum kullanışlılık ve kullanım kolaylığı için geliştirilmiştir. Daha da önemlisi, internet bağlantınız yoksa bile Seco ürünlerini arayabilir veya veri hesaplayıcıları çevrimdışı olarak kullanabilirsiniz. Seco Assistant önemli bilgileri ve takımları en sorunsuz kullanıcı deneyimleriyle birleştirerek günlük işleme

deneyimini kolaylaştırır. Gezinmesi kolay pratik araçlar sayesinde bu uygulama, gerçekten ihtiyacınız olan bilgileri parmaklarınızın ucuna getirir. Seco Assistant’ı indirmek için QR kodunu taratın veya uygulama mağazanıza gidin.







ENDÜSTRİ


MAKALELER


Endüstri

SÜRDÜRÜLEBİLİR BAKIŞ AÇISIYLA PLM İŞLETMELERİ Serdar Akman(a),(c), Prof.Dr.Semih Ötleş(a),(b) (a)Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi Anabilim Dalı (b)Ege Üniversitesi, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi (PLM) Mükemmeliyet Merkezi (c)Senior Supply Chain Analist, Anatolia Tile & Stone Inc.

Ö

ZET İnsanlık, dünyada en büyük ekolojik tehdit unsuru haline gelmiştir. Gezegende geri dönüşü zor çevresel deformasyonlara yol açmaktadır. Kendi soyunu ve diğer tüm yaşam formlarının devamını tehdit etmektedir, bir kısmının da sonuna yol açmıştır. Günümüzde insan ihtiyacını karşılamaya yönelik üretim faaliyetleri artmıştır. Bu üretim ivmesi doğadaki sınırlı kaynakların hızla tüketilmesiyle birleşerek çevre kirliliğine yol açmaktadır. Uzun yıllardan beri yaşanan çevresel ve iklimsel değişimler sürdürülebilirlik kavramına dikkat çekmektedir. Sürdürülebilir PLM olgusu; bitkilere, hayvanlara ve doğaya zarar vermeden üretim faaliyetlerine devam etmek isteyen işletmeleri kapsamaktadır. Bu çalışmada önce sürdürülebilirlik kavramı ve sürdürülebilir üretim konusu incelenmiştir. Daha sonra sürdürülebilir PLM işletmeleri oluşturmak için güncel stratejiler belirlenmiştir. En son olarak da üretim süreçlerinin ve ürünlerin sürdürülebilirlik analizlerinin nasıl yapılacağı ifade edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Sürdürülebilirlik, Temiz Üretim, Yeşil PLM 28

Kesici Takımlar & Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020

1. GİRİŞ James Watt’ın 1776 yılında ürettiği buhar makinesi ile başlayan sanayi devrimi üretim hacminin olağanüstü ölçüde artmasına neden olmuş, bu artışla beraber toplumun ihtiyaç duyduğu ürünler önemli ölçüde ucuzlamış ve aynı zamanda belirgin bir refah artışı meydana gelmiştir. Ancak bu olumlu gelişmelerin yanında sanayi devrimi bazı sorunları da beraberinde getirmiştir. Bunlardan biri de üretimin çevreye verdiği zarardır. 20’nci Yüzyılın sonlarına doğru bu konudaki farkındalık artmaya ve çeşitli önlemler alınmaya başlamıştır. Bu önlemlerden birisi de 11 Aralık 1997 yılında 169 ülkenin katılımıyla Japonya’nın Kyoto şehrinde imzalanan Kyoto Protokolü olmuştur. Bu sözleşme ile beraber, ülkeler çevre ile ilgili sorunlar karşısında önlem almak için yükümlülük altına girmiştir. Son yıllarda, iklimsel felaketlerin sıklığı ile gündeme gelen iklimin değişmekte olduğu konusundaki tartışmalar son bulmuş ve bu tür değişimlerde artık geri dönüşü olmayan noktaya ne kadar yaklaşıldığı tartışılmaya başlanmıştır. 2007 yılında Birleşmiş Milletler’in Devletlerarası İklimsel Değişimler panelinde (IPCC)

bilim adamları, bu değişime en büyük katkının karbondioksit gaz salınımlarından kaynaklandığını ortaya koymuş ve bu gaz salınımındaki artışın tamamına yakınına da insanların sebep olduğunu vurgulamışlardır. Bu durum, toplumların, devletlerin ve işletmelerin her anlamıyla sürdürülebilirlik kavramına olan ilgisini arttırmış ve bu konu ile ilgili politika ve stratejiler tartışılmaya başlanmıştır. Sürdürülebilirlik, işletmeler söz konusu olduğunda çok farklı açılardan ele alınabilir. Örneğin üretimde sürdürülebilirlik kavramı genellikle üretim sürecinde çevreye verilen zarar ve olumsuzluklar karşısında ortaya atılmıştır. İşletmelerin sosyal sorumlulukları gereği bu olumsuzlukların giderilmesi amacıyla geliştirdikleri stratejiler ve yaklaşımlar uzun vadede işletme faaliyetlerinin devamlılığı göz önüne alındığında sürdürülebilirliği gündeme getirmiştir. Bu anlamda, üretim fonksiyonu çerçevesinde ürünün tasarımından malzemenin geri kazanımına kadar süren aşamalarda farklı yaklaşımlar ve stratejiler geliştirilmesinin gerekliliği kaçınılmaz olmuştur. Bu yaklaşımların bütünü sürdürülebilir üretim kavramıyla ifade edilebilir.


Sürdürülebilir üretim yaklaşımları, üretim sürecinin insan unsuruna etkilerinin ortadan kaldırılması veya azaltılması; üretim sürecindeki atıkların azaltılması; üretilen ürünlerin geri dönüşebilirliğinin arttırılması ve tasarım süreçlerinin bu bakış açısıyla yönlendirilmesi; malzeme ve enerji tasarruf edici üretim süreçlerinin eleştirilmesi konularını içerir. 1970’lerin sonlarından itibaren sanayileşme devrimiyle hızlı gelişime ve nüfus artışı, çevre kirliliğini

artırarak hem canlılar hem de doğal kaynaklar üzerinde geri dönülemez olumsuz etkiler yaratmıştır. Bunun sonucunda, çevreyi korumak için yasal düzenlemeler yapılmış, uluslararası sözleşmeler imzalanmıştır. Son zamanlarda su, enerji ve malzeme gibi kaynakların en az kullanımını ve atıkların en aza indirimini amaçlayan yeşil üretim uygulamaları başlamıştır. Uluslararası düzeyde ortaya çıkan sürdürülebilirlik kavramı sosyal ve ekonomik hayatı etkilemiş.

2. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

gelecek kuşakların ihtiyaç karşılama olanaklarını zedelemeden karşılamak olarak ifade edilebilir (United Nations [UN], 2008). Kavram, ekonomi açısından değerlendirildiğinde, sürdürülebilir kalkınma kavramıyla birlikte ele alınarak, üretim sürecinde yenilenebilir kaynaklara yönelmek ve üretim faaliyetinin çevreye olan etkilerinden sorumlu olmak olarak tanımlanabilir. Sürdürülebilirlik tanımları bunlarla da sınırlı değildir; kavram, yaşamsal faaliyetlerin tümü içinde kendine yer bulduğundan birçok konuyla bir arada kullanılıp farklı anlamlar yüklenebilir. Örneğin ormanların, sulak alanların sürdürülebilirliği, sürdürülebilir kentler, sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir mimari vb. gibi kullanımlar, sürdürülebilirlik konusunu, üzerinde çok tartışılan karmaşık bir kavram haline dönüştürmüştür. Kimileri için ise bu kavram birçok konuyla (sürdürülebilir kalkınma, sürdürülebilir büyüme, sürdürülebilir ekonomiler, sürdürülebilir toplumlar,

Sürdürülebilirlik kavramı genel anlamıyla belirsiz bir süre boyunca bir durum veya sürecin sürdürülebilme kapasitesini ifade eder (WordNet, 2008). Bu genel anlamıyla sürdürülebilirlik birçok farklı şekillerde algılanabilmekte ve tanımlanabilmektedir. Sürdürülebilirlik, temelde ekoloji ve ekolojik sistemlerin fonksiyonlarını, süreçlerini ve üretkenliğini gelecekte de devam ettirebilme yeteneği olarak algılanmaktadır (Chapin, Torn ve Tateno, 1996: 1017). Dünya kaynaklarının ve çevrenin insan faaliyetleri sonucu tükenme sınırına doğru ilerlediği konusunda artık genel bir görüş birliği bulunmaktadır (Turner, 2008: 397). Bu açıdan ele alındığın da sürdürülebilirlik ancak doğanın sunduğu kaynakların kendiliğinden yenilenebilmelerine olanak tanıyacak hızda kullanılmasıyla sağlanabilir. Sosyal açıdan sürdürülebilirlik, bugünkü insan neslinin ihtiyaçlarını

Kesici

Endüstri İşletmeler, çevreye duyarlı üretim süreçlerinde, çevreye olumsuz etkileri en aza indirerek maliyetlerde azalma sağlamışlardır. Bu makalede ilk olarak sürdürülebilirlik kavramına dikkat çekilecek ve ilgili kavramlar incelenecektir. Daha sonra yeşil PLM üzerinde durulacak ve yeşil PLM çalışmalarının işletmelerde uygulanabilirliği konusu işlenecektir. Son olarak, üretim stratejilerinde sürdürülebilir hedefler ve uygulamaların önemi ele alınacaktır.

sürdürülebilir tarım vb.) gereksiz yere bir araya getirilerek kullanılmaktadır (Davis, 2008). Ayrıca dikkate alınan konuya göre sürdürülebilirlik kavramının farklı stratejiler gerektirmesi de herkes tarafından kabul edilen bir tanımın yapılmasını güçleştirmektedir. 2.1. SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM Plastik içermeyen ambalaj kullanıyor musunuz? Ambalajlar tüketicilerin eline geçtikten sonra ne olur? Gıda israfını azaltmaya nasıl yardımcı olabilirsiniz? Sürdürülebilir üretim ivme kazandıkça, bunlar üreticilerin karşılaştığı sorulardan sadece birkaçıdır. Sürdürülebilir üretim, tüm üretim faaliyetlerinin, çevre faktörleri dikkate alınarak ve çevreye gerekli duyarlılık gösterilerek gerçekleştirilmesidir. Sürdürülebilir üretim aynı zamanda kullanılan ürünlerin geri toplanarak çeşitli işlemlerden geçirilmesini ve ardından tekrar pazara sürülmesini de içermektedir (Özesen, 2009:29). Takımlar

& Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020

29


Endüstri Sürdürülebilir üretim farklı yöntemlerle kullanılmış ürünlerin tekrar kullanılmasını sağlayarak hem çevreye verilen zararı en az seviyeye indirmekte hem de hammadde kullanımını azaltmaktadır (Ayrancı, 2017:16). Sürdürülebilir üretim, üretim faaliyetlerinin hem çevresel, hem sosyal, hem de ekonomik açıdan değerlendirildiği, ham malzemenin cevherden çıkarılmasından son ürün haline gelmesine kadar ve aynı zamanda ürünün ekonomik ömrü boyunca kamu sağlığı, refahı ve çevreye karşı olumsuz etkisinin en aza indirildiği bir üretim tarzıdır (Akkoyun, 2016:7). Sürdürülebilir üretim toplum, ekonomi ve çevre kavramlarını içermektedir. Bu kavramların birbiri ile uyumlu ve dengeli olması gerekir. Üretimin sürdürülebilir olması, sürdürülebilirliğin içerdiği bu kavramlar arasında uyum ve dengenin sağlanması ve devam etmesiyle mümkün olabilir. Şekil 1’de bu kavramlar arasındaki ilişkiler ifade edilmiştir (Turhan, 2015: 31). 2.2. TEMİZ ÜRETİM (CLEAN MANUFACTURING) Temiz üretim olarak ifade edilen girişim, işletmelerin çevreyi korumaya yönelik olarak örgütsel yapılanması ve üretim süreçleri ile ilgili faaliyetlerini kapsamaktadır.

30

Kesici Takımlar & Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020

Şekil 1: Sürdürülebilir Üretimin Üç Kavramı

Bu yaklaşımla atıkların ve atmosfere yapılan salınımın, su ve enerji kullanımının azaltılması yoluyla üretim süreçlerinin etkinliğinin arttırılması amaçlanmaktadır (Yacooub ve Fresner, 2006). Bunu başarmak için atık ve salınımların kaynağında engellenmesi ve sürekli önleyici tedbirler aracılığıyla işletmenin çevre performansının arttırılması bir olarak benimsenmektedir.

Ali Yacooub ve Johannes Fresner (2006) çalışmalarında işletmelerin temiz üretimi; ürün tasarımını değiştirerek, farklı hammadde kaynaklarına yönelerek, gelişmiş teknolojiler kullanarak ve geri dönüşüm yaparak sağlayabileceklerini, bunu gerçekleştirirken aynı zamanda ürün kalitesinin, verimliliğin ve karlılığın arttırılabileceğini birçok örnekle ortaya koymaktadırlar.

3. YEŞİL PLM (GREEN PLM) Şirketler sadece ürün tasarımında değil aynı zamanda üretim, dağıtım ve bertaraf noktalarında da yeşil veya ekolojik olabilirler. Sürdürülebilir üretim için tasarım-geliştirme, üretim ve servis süreçleri tanımlanmıştır. Her süreç belli başlı evrelerden meydana gelmektedir (Şekil 2).


www.ekonomiknokta.com

Ekonomi Nokta; Finans, Sanayi, Otomotiv, Tekstil, İnşaat, Teknoloji, Bilişim, Maden, Enerji, sektörlerini tek çatı altında toplayan aylık ekonomi dergimiz ve güncel internet portalımız. (Tiraj - Aylık baskı: 10.000 adet e-dergi 50.000 adet )

Dergimize reklam ve internet sitemize banner reklam vermek için temas kurabilirsiniz.

worldmediareklam@gmail.com


Endüstri Aşama

Faz

Ana aktiviteler

Stratejik Planlama

Ürün tasarımı özellikleri ve gereksinimleri

Kavramsal tasarım

Aksiyomatik tasarım, fonksiyonlar ve özelliklerin tanımı

1) Tasarım Geliştirme

Uygulama Tasarımı

Deneme üretimi ve ilk analiz

Detaylı tasarım

Son üç boyutlu modeller, tolerans analizi ve çizimler

Malzeme ve imalat teknolojik süreç seçimi Üretim Planlaması

Malzeme ve proses seçimi

Kaynak yönetimi

Makine, alet, hammadde ve parça temini

Üretim planlaması

Metot ve süreçler

Üretim

Yeşil üretim parçaları

Montaj

Ürün imalatı, montaj süreçleri

Depolama

Ürün ve parça depolama (envanter)

2)

İmalat

Lojistik ve Dağıtım

Paketleme ve dağıtım (toplama)

Pazarlama Satış

Marka yönetimi, reklam ve satış

Teslim

Dağıtım, kullanıcı-ürün etkileşimi

Müşteri Hizmetleri

Bakım, ürün işlevleri ve özellik optimizasyonu

Azalt Yeniden kullan Geri dönüştür

3)

Servis

Bertaraf/ürünün miadını doldurması

Şekil 2: Sürdürülebilir Bir Ürün Yaşam Döngüsü Stratejisi İçin Aşamalar İlk çerçeve yeşil ürün yaşam döngüsü aktivitelerini ve bir PLM aracının uygulanmasına yardımcı olacak iş akışlarını yönetmek için bir modeli tanımlar. Bu yeni model, sürdürülebilirlik konularını dikkate alarak belirlenmiş ortamlarda karar verme mekanizmasını optimize etmeyi sağlayacaktır (Şekil 3). Ürün yaşam döngüsünün bu genel analizi ile anahtar yeterlikler yeşil ürün yaşam döngüsüyle (yeşil PLM) eşleşecektir. Böylece her aşamanın temel fazları kurulabilir. Yeşil (sürdürülebilir) yaşam döngüsü, her aşamanın faaliyetlerini planlayarak ve ürün geliştirerek elde edilir. Çevresel etkileri kontrol etmek için ürün geliştirme aşaması ana unsurdur. Bu nedenle, sürdürülebilir ürün yaşam döngüsü yönetimi, ürün tasarımı, üretimi, kullanılabilirliği ve kullanım ömrü ile ilgili olarak gerçekleştirilir. 32

Kesici

Takımlar

& Tutucular / Kasım - Aralık 2020

Şekil 3: Yeşil Ürün Yaşam Döngüsünün Başlangıç Yeterlikleri 3.1. İŞLETMELERDE YEŞİL ÜRETİM Yeşil üretim, çevre etkileri düşük girdiler kullanan, yüksek verimliliğe sahip olan ve çok az veya sıfır atık içeren ve kirlilik oluşturmayan üretim süreçlerini kapsar (Atlas, 1999). Bu tanımıyla yeşil üretim atık ve kirliliğin engellenmesi veya azaltılmasını, geri

dönüşümü ve yeşil ürün tasarımını içeren faaliyetler çerçevesinde ele alınabilir. Tasarımıyla, bileşimiyle ve kullanımıyla çevreye olan etkileri yaşam döngüsü süresince en aza indirilmiş ürünlerin yaratılması süreci yeşil ürün tasarımını ifade etmektedir.



Endüstri Mark Atlas ve Richard Florida yeşil üretim alternatiflerini beş başlık altında incelemişlerdir (Atlas, 1999): Ürün değişikliği, üretim süreçlerinde değişiklik, üretim girdilerinde değişiklik, atıkların dahili kullanımı ve daha iyi yönetim. Çevreye etkileri minimum veya az olan ürünlerin üretilmesi yeşil üretim için en basit yaklaşımdır. Fakat mevcut üretim süreçlerinde değişiklik yapmak; en başta insana dayalı süreçlerden kurtulmayı, grup üretim süreçleri yerine sürekli süreçlerin kullanılmasını, üretim sürecinde izlenen adımların sırasını değiştirmeyi ve sayısını azaltmayı, son olarak da temizleme işlemlerinde değişiklik yapmayı gerektirmektedir. Öte yandan, üretim girdilerinde değişiklik yapmak, yeşil üretim için önemli kazançlar sunmaktadır. Bunun için, üretime katkı sağlayan fakat sonuçta üretilen ürünün içinde yer almayan büyük küçük her türlü malzeme ve girdinin değiştirilmesi iyi bir strateji olacaktır (Yavuz, 2010). Yeşil üretim süreçlerinin özellikleri şu şekilde belirtilebilir (KTO) • Daha az doğal kaynak tüketir • Üretim için daha az enerjiye gereksinim duyar • Küresel iklim değişikliğine yol açan zararlı gazlardan daha az ortaya çıkarır • Daha az toksik materyal kullanır ve ortaya çıkarır • Daha az atık meydana getirir. 3.2. YAŞAM DÖNGÜSÜ ANALİZİ (LIFE CYCLE ASSESSMENT) Üretim süreçlerinin sürdürülebilirliğinin ve çevreye etkilerinin değerlendirilmesinde “yaşam döngüsü analizi” kullanılmaktadır. Yasam döngüsü analizi, hammaddelerin kazanımından başlayarak ürünlerin üretimlerinin tamamlanıp, kullanıldıktan sonra ıskartaya çıkmasına kadarki üretim sürecini takip etmektedir (Şekil 4). Yasam çevrim analizi yöntemi ISO 14000 çevre yönetim sistemi standartlarının bir parçası olarak kullanılmaktadır. ISO 14040:2006 yaşam çevrim analizinin ilkelerini ve sistemini açıklamakta, 34 Kesici

Takımlar

& Tutucular / Kasım - Aralık 2020

ISO 14044:2006 ise gereklerini ve ana hatlarını içermektedir (ISO, 2008). Yaşam çevrim analizi başlıca dört adımda gerçekleştirilmektedir (ISO, 2006: vvi). Birinci adımda yapılacak çalışmanın amacı ve çerçevesi belirlenir. Ayrıca bu adımda çevreye olan ne tür etkilerin ölçüleceği ve bunlar için hangi metotların kullanılacağı belirtilir. İkinci adımda ürün sisteminin modellemesi için gerekli verilerin tanımlanması, toplanması ve verinin doğrulaması sonrasında modelin oluşturulması gerçekleştirilir. İşlemlerin çevreyle ilgili ve teknik konularında toplanan her türlü miktarlar, verileri oluşturur. Bu adımdaki işlemlerde genellikle bu amaç için hazırlanmış yazılımlar kullanılmaktadır (yapılan anket çalışması sonucunda en çok kullanılan iki yazılımın GaBi Software ve SimaPro olduğu ortaya çıkmıştır). Bu adım sonunda ilgili bütün işlemler için çevre açısından tüm girdi ve çıktı bilgileri hazırlanmış olur. Üçüncü adımda yasam çevrimi etki değerlemesi yapılır. Bu değerlemede işlemlerin, küresel ısınma gibi birçok kategoriye olan katkısı değerlendirilmeye çalışılır. Son adımda ise bulgular yorumlanır. Bu değerlemede, farklı durumlar göz önüne alınarak, amaçlar ve çizilen çerçeve için duyarlılık ve belirsizlik analizleri yapılır. Yaşam Döngüsü Analizi yapmak kuruma çeşitli alanlarda faydalar sağlar. Üretim süreçlerinin incelenmesiyle, enerji ve malzeme

akışlarında şeffaflık ve süreçlerdeki verimlilik potansiyellerinin bilinmesini sağlayacaktır. Böylelikle ürünün çevresel performansı sayısal ifade olarak da açıklanabilecektir. Aynı zamanda ürünün bütün süreçleri için yapılan iyileştirmelerle ile oluşacak kaynakların optimum tüketilmesini ve dolaylı olarak maliyet açısından tasarrufu doğuracaktır. Ayrıca ürünlerin kendi içlerinde karşılaştırılabilmesi için ortam sağlamakta ve benzer ürünlerin birbirleri ile karşılaştırılabilmesine ortam sağlamaktadır. 4. SONUÇ Yeşil PLM sadece bir bilgisayar programı değil süreçlerin etkin kullanımıyla ortaya çıkmaktadır. Ham madde ve iş gücü en yüksek verimlilikte değerlendirilirken üretim sonrası atıklar en aza indirilir. Burada hedef salt karı artırmak değil aynı zamanda doğaya olan saygının somut bir adımıdır. Sürdürülebilir üretimin gerçekleşmesi için çalışmaların izlenebilir ve ölçülebilir olmasının yanında çalışanların sürdürülebilirlik felsefesine inanması ve destek olması oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle şirketler insan kaynakları ve iç denetim departmanlarının kalitesini artırmaya daha fazla önem vermelidirler. Öte yandan tüketicilerin çevre dostu ürünleri tercih etmesi üreticilerin kendini bu yönde evirmesini tetikleyen unsur olacaktır.


EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRİ 4. 0 ZİRVESİ

WORLD MEDIA GROUP ORGANİZASYONUDUR...

TEKNOLOJİ

01 - 15 Nisan 2020

Endüstri 4.0 Zirvemizin bu yıl dördüncüsü gerçekleştiriliyor. Geçtiğimiz yıl sektörün lokomotifi; 10 sponsor, 50 katılımcı firma ve 560 sektör profesyoneli ziyaret etti.

www.worldmediagroupe.com

Ekonomi, Sanayi, Otomotiv sektörünü; dergilerimizi ve internet sitelerimizi tek çatı altında toplayan web adresimiz / internet televizyonumuz. (Yıllık 361 bin görüntüleme)

www.ekonomiknokta.com

Ekonomi Nokta; Finans, Sanayi, Otomotiv, tekstil, inşaat, teknoloji, sektörlerini tek çatı altında toplayan haftalık ekonomi gazetemiz ... (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 10.000 adet e-gazete 50.000 adet)

www.makineotomasyondergisi.com

Makine - Otomasyon - Robotik dergimiz. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.kesicitakimlardergisi.com

Kesici Takımlar ve Tutucular sektörünün ilk ve tek dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.endustri40dergisizirvesi.com Türkiye’nin ilk Endüstri 4.0 zirvesi ve dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.elektrikpanodergisi.com

Türkiye’nin ilk Elektrik ve Pano dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 Adet / e-dergi 30.000 adet)

www.autotuningworlddergisi.com

Onbeş Yıldır kesintisiz yayınlanan tek otomobil tuning Dergisi (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

WORLD MEDIA BÜNYESİNDE YAYINLANAN DERGİLER Haber İletişim İlker Kaplan WORLD MEDIA GROUP Genel Yayın Yönetmeni 0 505 400 94 34 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Hatice Karabay WORLD MEDIA GROUP Reklam Koordinatörü 0 505 400 94 33 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Zafer Alkan WORLD MEDIA GROUP Reklam Müdürü 0 546 675 59 49 worldmediamuhasebe@gmail.com

Muhasebe İletişim Düzgün Turgut - Sevda Öncü WORLD MEDIA GROUP Muhasebe Müdürü 0 542 292 83 85 makineotomasyondergisi@gmail.com

Grafik Tasarım İletişim Simge Savranoğlu - Mete Şahin WORLD MEDIA GROUP Grafik Tasarım 0 212 427 00 15 worldmediareklam@gmail.com


Endüstri

Otomotİv Endüstrİsİnde Konfİgürasyon ve Varyant Yönetİmİ Doruk Kuban(a,c), Alican Yılmaz(d), Prof.Dr.Semih Ötleşa(b) (a)Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi Anabilim Dalı (b)Ege Üniversitesi, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi (PLM) Mükemmeliyet Merkezi (c)Mekanik Tasarım Kıdemli Uzmanı, Volt Elektrik Motorları Sanayi ve Tic. A.Ş. (d)Araç Entegrasyon Müdürü, BMC Otomotiv Sanayi ve Tic. A.Ş.

Ö

z Otomotiv endüstrisi başta olmak üzere birçok alanda gün geçtikçe tüketim süreleri kısalmakta ve buna bağlı olarak da talep sayısı ve ürün çeşitliliği artmaktadır. Bu durum, şirketlerin kaliteden ödün vermeden ürün geliştirme süresini düşürmeye itmektedir. Ürün geliştirme süresinin kısalması hem ürün geliştirme maliyetini düşürdüğü için, hem de pazara giriş süresini kısalttığı için şirketlere fayda sağlamaktadır. Müşterilerin farklı taleplerini tek seferde karşılayabilmek, daha hızlı ve doğru hizmet verebilmek, Varyant Yönetimi ile mümkündür. Bu sistemde ana ürün, bütün alternatifleri ile tasarlanır ve ilişkilendirilir. Olasılık dahilinde gelebilecek bütün taleplerin yeni bir ürün geliştirme sürecine ihtiyaç olmadan yazılım altyapısı ile hatasız bir şekilde karşılanması mümkündür. Bu çalışmada Varyant Yönetimi’nin uygulaması ve ürün yaşam döngüsünün tüm adımlarına yaptığı katkılar incelenmiştir. Anahtar sözcükler: Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi, Konfigürasyon Yönetimi, Varyant Yönetimi, Otomotiv, Ürün ailesi mimarisi 36

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

1. Giriş

Yirminci yüzyılın başında, endüstriyel otomobil üretiminin öncüsü olan Henry Ford, ünlü T modelini müşterilerin “siyah olduğu sürece herhangi bir renkte” satın alabileceğini belirtmiştir. Bu açıklama, bu dönemde otomobilin saf donanım parçalarından ibaret olduğu, fabrikada yekpare bir mal olarak bir araya getirildiğini ve varyant yönetiminin eski zamanlarda nasıl ele alındığını açıkça göstermektedir. O zamandan günümüze kadar geçen sürede, artan teknoloji ve müşteri talepleriyle birlikte modern ürünler gittikçe daha karmaşık ve çeşitli hale geldi. Günümüzde ise varyant yönetimi, otomobil üreticilerinin karşılaştığı temel zorluklardan biridir. Otomotiv endüstrisinde, tüm seri üretim üreticileri müşterilerine çeşitli araba modelleri ve çok çeşitli kişiselleştirme seçenekleri sunar. Örneğin, AUDI 2016 yılında 49 farklı araba modeli ve her bir modelin altında yüzlerce yapılandırma seçeneği sunmaktadır. Tüm bu varyantların ele alınması hem tasarım hem de imalat sırasında önemli bir sorundur.

Tüm alt bileşenleri ve bilgilerini, gerçek ve satılabilir ürünlere entegre etmek, modern ürün yaşam döngüsü yönetimi süreçlerinde en zorlu konulardan biridir. Bu zorluğun sistematik olarak yönetilmesi için, ilgili tüm ürün mühendisliği ve yapılandırma bilgilerine her aşamada sistematik olarak zamanında erişilmesi gereklidir. 2. Varyant ve Varyant Yönetimi Nedir? Aynı kategorideki ürün gruplarının çeşitliliğini oluşturan, modellerin değişken yapılarını mevcut ürünlere dayalı yeni tasarımlar ile sağlandığı ürün ve ürün ailesine varyant denir. Özet olarak varyant aynı sınıftaki ortak ürüne göre en az bir özelliği farklı olan alternatif üründür. Bu ürünlerin sistematik bir şekilde yönetilmesi ise varyant yönetimi olarak adlandırılır. Teknolojik birikimin ve bununla birlikte rekabetin artması, pazarın müşteriler tarafından yönetilmesini sağlamıştır. Günümüzde müşteriler sadece fonksiyonel ihtiyaçlarını karşılayacak bir ürün değil, aynı zamanda beklentilerine göre uyarlanmış ürünleri talep etmektedir.


Ürün çeşitliliğinin artması sonucunda pazara giriş süresi gibi faktörler işletmeleri varyant ve konfigürasyon yönetimine yöneltmiştir. Karmaşıklığın yönetimi, bir şirketi yönetmede önemli bir başarı faktörüdür. Bir yandan, dış karmaşıklığı belirleyen müşteri ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir. Öte yandan, maliyetlerden tasarruf etmek

için şirketin iç karmaşıklığının en aza indirilmesi gerekmektedir. Artan karmaşıklığı gidermek için, sorunu bölümlere ayırmak ve ölçeklenebilirliği artırmak için bir böl ve fethet yaklaşımı önerilmektedir. Ürün ve ürün bileşeni modellerine dayanan gelişmiş model tabanlı sistem mühendisliği yaklaşımı, tüm Ürün Yaşam Döngüsünün farklı aşamalarında yaşanabilecek

Endüstri engellere karşı çözümler sunabilmektedir. Havacılık-Savunma, bilişim, otomotiv, tekstil, endüstriyel ekipman uygulamaları başta olmak üzere hemen hemen tüm sektörlerde varyant yönetimi uygulanmaktadır. Şekil 1’de bulaşık makinasına ait örnek bir varyant yönetim sistemi ve ürün aile yapısı gösterilmiştir.

Şekil 1: Örnek ürün aile yapısı 2.1 Varyant Yönetiminin Faydaları - Müşteri beklentilerine hızlı cevap verilmesini sağlar. - Daha hızlı ve esnek ürün geliştirme imkanı sağlar. - Yeni ürün geliştirmede ve test aşamalarında mühendislik zamanını kısaltır. - Yeni ürün geliştirmede yatırım maliyetini düşürür. - Aynı kategorideki ürün çeşitliliğini arttırma kolaylığı sağlar. - Hatalı kombinasyonların oluşumu sistem tarafından engellenir. - Tek platformda tüm ürün gamının yönetimi ve takibi sağlanır. - ERP sistemleri ile entegrasyon sağlanarak işgücünü düşürür. Birçok işlem otomatik gerçekleşeceği için hata oranını azaltır. - Değişiklik yönetimini kolaylaştırır. - Üretim ve tasarım maliyetlerinde azalma sağlar. - Ürünleri modüler alt yapılara bölerek ürün geliştirme ve üretim kolaylığı sağlanabilir. - Farklı ürünlerde aynı parçalar ya da gruplar kullanılarak maliyet avantajı sağlanabilir.

3.

Otomotiv Endüstrisinde Ürün Geliştirme ve Varyant Yönetimi

Teknolojinin gelişmesi ve rekabetin artması, şirketlerin kaliteden ödün vermeden ürün geliştirme süresini düşürmeye zorlamaktadır.

Aşağıdaki görselde otomotiv endüstrisinde ürün geliştirme ve kullanım sürelerinin zamanla değişimleri şematik olarak gösterilmektedir.

Şekil 2: Otomotiv endüstrisinde geçmişte, günümüzde ve gelecekteki ürün geliştirme ve kullanım süreleri Kesici Takımlar & Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020 37


Endüstri Otomotiv endüstrisinde bir ürünün yaşam döngüsü aşağıdaki görseldeki(Şekil 3) V diyagramı ile özetlenebilir. En kısa sürede ve hatasız bir şekilde ürün geliştirme sürecini tamamlayabilmek için PLM ve varyant yönetimi araçlarına çok fazla ihtiyaç vardır. Farklı firmaların farklı tanımları olmakla birlikte genel olarak sınıflandırmalar aşağıdaki gibidir: 1. Model / Ürün Ailesi: Ana ürünün (Örnek: araba) alt ürünleridir. Gerçek ürün değil, pazarlama kategorisidir. (Örnek: SUV tipi araç) 2. Model Versiyon / Ürün Aile Grubu: Modelin versiyonudur, yani otomotiv şirketi tarafından kullanıcıya sunulan ana üründür. 3.Varyant ve Opsiyonlar/ Spesifikasyonlar: Varyant, model ve model versiyonlara tanımlanan fiziksel ve fonksiyonel özelliklerdir. Varyantlar teklidir, yani bir üründe aynı anda iki varyant seçilemez. (Örnek: Şanzuman/Motor) Opsiyon ise müşteriye sunulan alternatiflerdir. Aynı anda birden fazlası seçilebilir. (Renk/Döşeme/Aksesuar) 4.Üst Düzey Varyantlar/ Spesifikasyonlar: Belirli bir modelde bulunan varyant ve opsiyonların paket halindeki sunumudur. Pazarlama stratejisi ile ilişkilidir. (Ör: Style/Titanium Paketler) 5.Ürün Konfigürasyonları: Ürün yapılanması, seçilen model, üst düzey varyant, varyant, opsiyonların bir listesidir. Müşterinin özelleştirilmiş ürününün tarifidir. Ürün ailesi ile başlayan varyant hiyerarşisini, en alt parçalara kadar sınıflandırmak ve bu parça ile gruplar arasındaki bağlantıları tanımlamak ürün tasarım ve üretimini kolaylaştırmaktadır. Şekil 4’te bir otomobil firmasının parça özelliklerinden, parçalara, parça ailelerine, modüllere, ürünlere, ürün ailelerine ve ürün portföyüne kadar varyant hiyerarşisi görülmektedir. Varyant yönetimi ile tüm parçalar ile sistemin birbiriyle ilişkileri tanımlanabilmekte ve farklı ürünlerde aynı parçalar kullanılarak maliyet avantajı sağlanabilmektedir. 38

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

Şekil 3: Ürün Yaşam Döngüsü - V Diyagramı

Şekil 4: Otomotiv endüstrisindeki ürün ailesi ve varyant hiyerarşisi için örnek Varyant sisteminde tüm aşamalarda kurallar aracılığı ile sınırlandırmalar yapılabilir. Örneğin “A varyantı seçilirse C opsiyonu seçilemez” ya da “araç İngiltere’ye satılacak ise direksiyon sağda olmalıdır.”

Gibi akla gelen bütün kurallar PLM uygulamalarında varyant yönetimi esnasında yapılabilmektedir. Aşağıdaki görselde belirtilen görsel bir ürün ailesinin varyant sisteminde matris yapıda nasıl yönetildiğini göstermektedir.,

Şekil 5: Örnek matris yapılı varyant sistemi


Endüstri V diyagramındaki “Keşif ve Araştırma” aşamasında, bir ürün tasarımı yapılırken bütün varyant, opsiyon ve konfigürasyonlar Pazarlama bölümü ve Ürün Lideri ile belirlenir. Tasarım ve ürün ağacı işlemleri bu girdiye göre yapılır. Ürünün bütün alternatifleri tasarlanır. Bu durum %150 EBOM (Engineering Bill of Materials) olarak adlandırılır. %150 olarak bütün alternatifleri hazırlanan ürün, PLM ve Varyant yönetimi uygulamaları ile müşterinin talebi olan %100 BOM haline getirilir. %150 BOM doğru şekilde hazırlanır ve varyant süreci doğru kurgulanırsa değişkenlik kusursuz bir şekilde yönetilir ve şirkete fayda sağlar. Ancak sistemin devreye alınması ve entegrasyonu süreçlerinde çok fazla zorluk ile karşılaşılır. Bu zorlukların üstünden gelinmesi için çok fazla efor ve kaynak ayrılmalıdır. Ancak sonucu kesinlikle harcanan efora değecektir. 4. Varyant Yönetiminde PLM (Ürün Yaşam Döngüsü) Önemi Varyant yönetimi sadece işletmelerde sadece Ar-Ge ve tasarım kısmı değil; satın alma, planlama, üretim yönetimi, pazarlama ve finans gibi birçok farklı bölümünü ilgilendiren disiplinler arası bir kavramdır.

Şekil 6: PLM ile varyant yönetimi Bu nedenle varyant yönetimini verimli bir şekilde uygulayabilmek için ürünün bütün yaşam döngüsüne hakim olmak gereklidir. Belirlenen ürün aileleri, varyantlar ve modüllerin, firmanın tasarım, üretim ve satış stratejileri ile uyumlu olduğundan emin olunmalıdır. Tüm parça ve ürünler arasındaki ilişkiler kusursuz bir şekilde tanımlanmalıdır. Geleneksel tasarım ve ürün yönetim süreçlerinde bu mümkün değildir. Bu noktada PLM (Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi) sistemi devreye girmektedir. Aşağıdaki görselde görüldüğü gibi PLM uygulamaları yardımıyla ürün ailesi mimarisi oluşturulup, küçük modüllere bölünebilir. Bunların birbirleri ve varyantlar ile ilişkileri tanımlanıp konfigürasyonlar yaratılır. Varyant yönetimini PLM sistemleriyle birlikte gerçekleştirmenin en önemli avantajlarından bir diğeri ise yaratılan model, varyant ve konfigürasyonların ürün yaşam döngüsü mantığı ile yönetilmesidir.

Bu sayede geriye dönük tüm revizyonların izlenebilirliği mümkündür ve yapılan revizyonlar sistem üzerinden yönetilebilmektedir. 5. Sonuç ve Tartışma Konfigürasyon ve varyant yönetimi sayesinde her talep için özel tasarım ve ürün ağacı tanımlama ihtiyacı ortadan kalkmıştır. Bunun yerine konfigüre edilebilen daha esnek bir kod yapısı ile müşteri talepleri çok daha hızlı ve doğru bir şekilde gerçek leştirilebilmektedir. Ürün ve parçalar arasındaki ilişki doğru bir şekilde kurgulanarak altyapı oluşturulabilir ise varyant yönetimiyle birlikte fazla efor harcamadan birçok müşteri talebinin karşılanması mümkün olacaktır. Ülkemizde maalesef çok yaygın olarak kullanılmayan bu sistem son dönemlerde başta otomotiv, havacılık ve beyaz eşya sektöründe PLM sistemleriyle birlikte uygulanmaya başlamıştır.

Şekil 7: PLM ile Konfigürasyon yönetimi

Kesici Takımlar & Tutucular

/ Kasım - Aralık 2020 39


SEKTÖRLER


HABERLER


Sektör Haber

NSK, yoğun talep

NSK lineer hareketlİ ürünlerİnde nakİt akışı destek programı

edilen lineer ürünler için esnek stoklama girişimi üzerine kurulu bir nakit akışı destek programı başlattı. NSK’nin kapsamlı yüksek kalite lineer kılavuzlarını ve vidalı millerini içeren bu programdan yararlanan müşteriler, kendi stoklarını azaltıp hayati önem taşıyan nakit akışını canlandırabilecek.

42

NSK lineer kılavuzları ve vidali milleri, firmanın yeni nakit akışı destek programına dâhildir.

N

akit akışı, herhangi bir işletme için giderler, vergiler, yatırım yapma ve tedarikçilere ödeme yapma konusunda başarıya ulaşmada kritik önem taşır. Dolayısıyla stokları elde tutarak nakit parayı bağlamak kısıtlayıcı olabilir. Bu nedenle NSK, lineer ürünlere yönelik yeni bir girişimle müşterilerinin zamandan ve paradan tasarruf etmelerine yardımcı olmayı hedefliyor. NSK nakit akışı destek programı, müşterilerin yoğun talep edilen lineer ürünleri kısa vadede teminini ve bu sayede stok seviyelerini azaltabilmelerini sağlar. Esnek teslimat için müşteriler, NSK’ya aylık tahminlerini gönderebilirler veya aylık öngörü veren yıllık toplam adet bilgisi verebilirler.

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

Aylık planlamayı tercih eden müşteriler, her ay periyodik tüketim tahminlerini NSK’ya gönderebilirler. NSK daha sonra 12 aylık periyodlara göre verilen tahmin tahmin miktarına göre stok üretecek ve elinde tutacak. Yıllık talep seçeneğini tercih eden müşteriler ise aylık piyasaya sürülen miktarı baz alarak o yıl için toplam talep miktarını gönderebilirler. Bu durumda NSK 12 aylık tüketim miktarını baz alarak aylık tahmini talebe göre stok üretecek ve elinde tutacaktır. Her iki seçenek de anında sevkiyat için hazırda stok anlamına gelir ve müşterilerin teslimat tarihlerini talepler doğrultusunda yaymasına olanak tanır. Dahası nakit para depodaki stoklara gereksiz yere bağlanmamış olur. Bunun yerine bu nakit en çok ihtiyaç duyulan nokta için elde tutulabilir.


“DİJİTAL DÖNÜŞÜM UYGULAMALARI”

IV . ENDÜSTRİ 4. 0 ZİRVESİ *Otomotiv * Ana Sanayi *Jant *Lastik *Amortisör

* Chip *TedarikSanayi *Vip Dİzayn *Makine *Otomasyon

* Cad Cam *Kesici Takım *Tutucular * Kaynak *Rulman

* Lineer * Aşındırıcılar * İş güvenliği * Metal İşleme * Borulama

* Proses * Plastik * Fuar *Organizasyon *Kalıp

Sponsorluk için temas kurabilirsiniz : 0 505 400 94 34 - 0 505 400 94 33 - 0 546 675 59 49 www.endustri40dergisizirvesi.com - makineotomasyondergisi@gmail.com - worldmediareklam@gmail.com


Sektör Haber

METAV İnovasyon’u AnlatTI Avrupa’nın ve dünyanın en önemli üretim teknolojileri fuarlarından birisi olan METAV 2021 bu yıl da Messe Düsseldorf organizasyonu ile 23 - 26 Mart 2021 tarihinde Almanya Düsseldorf’ta gerçekleştirilecek.

M

ETAV konusunda son gelişmelerin anlatılacağı ve özellikle yazılım teknolojileri üzerine sunumların gerçekleştirildiği Webinar ise ; 6-7 Ekim 2020 tarihinde gerçekleştirildi. METAV’daki 11 katılımcı, iki gün boyunca heyecan verici derslerde endüstriyel üretime yönelik yazılım çözümlerini sundu.

44

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

METAV web oturumlarında, özellikle yazılım konusunda “İnovasyondan bahsedelim” teması ile sektör profesyonellerini bilgi aktarımı oldu. Program için w w w. m e ta v - w e b s e s s i o n s . d e adresinden bilgi edinebilirsiniz.


Rulman




RÖPORTAJ


DÜNYA ENDÜSTRİ


Otomasyon teknolojİ bİleşenlerİnİn uygulanmasından daha fazlasıdır

T

üm sektörlerde, şirketlerin tedarikçilerle üretim ve işbirliği yapma şekli hızla değişiyor. Tüm süreçlerin dijitalleştirilmesi ve öğrenme algoritmalarının entegrasyonu, Endüstri 4.0’ın gerçeğe dönüştüğü vizyonları gerçekleştirmeyi vaat ediyor.

Dolaysıyla Saarland’ın bugün otomasyon düzeyi

Ancak başarılı bir otomasyon yalnızca BT esaslarına bağlı kalmaz. Üretim şirketlerinin deneyimleri ve know-how’ı da yenilikçi gelişmelere dahil edilmelidir. Erken bir aşamada BT konusunda uzmanlık geliştirmiş olan geleneksel sanayi bölgeleri, yerel ve yeni şirketler için güçlü avantajlar sağlamaktadır. Germany’s Saarland işte böyle bir konum. Bu geleneksel sanayi bölgesi, 1980’lerde ve 1990’larda BT araştırma ortamı geliştirmeye başladı ve Alman Yapay Zeka Araştırma Merkezi (DFKI), bilgisayar bilimi ve yazılım geliştirme üzerine iki Max Planck Enstitüsü ve en son aralarına katılan CISPA Helmholz Bilgi Güvenliği Merkezi’ne ev sahipliği yapmakta.

gwSaar (Gesellschaft für Wirtschaftsförderung

yüksek ve verimli bir endüstrinin yanı sıra kendini canlı tutan bir araştırma ortamına sahip olması şaşırtıcı değildir.

Saar) , şirketlerin ve araştırma kurumlarının sahada en uygun koşullara sahip olmasını sağlamak için tüm gereksinimlere uygun endüstriyel alanlar ve ticari mülkler geliştirmektedir. Ekonomik destek kuruluşlarının hizmeti, tüm yerleşme süreci boyunca şirketlerin desteğini de kapzsamaktadır. Bu aynı zamanda yerel paydaşlarla ağ kurmayı da kapsamaktadır. gwSaar’ın önerisi üzerine, sanayi ve araştırma alanlarından dört paydaş ile otomasyon ve bölge konusunda görüştük.


Germany’s Saarland’ın dört aktörü önemli gördükleri konuyu ele alıyor.

Germany’s Saarland - Merkezi konumu ile de ön plana çıkan bir sanayi bölgesi


Endüstri Röportaj

Karlsberg

G

ıda üretiminin yüksek kalite ve güvenlik gereklilikleri modern sensörlerin kullanımı ve üretim süreçlerinin otomasyonunu gerektirmektedir. Bu aynı zamanda tedarikçilerin ve lojistik sağlayıcıların entegrasyonu için de geçerlidir. Röportajımızda, Karlsberg Brauerei KG Weber’in genel yetkili Christian Weber’den, bira fabrikalarında otomasyonun ne kadar önemli ve insan faktörünün neden önemli olduğunu öğrendik.

Karlsberg, sektördeki yenilikçi şirketlerden biri. Yüksek derecede otomasyon yaratıcılık için daha fazla alan mı yaratıyor? Christian Weber, Karlsberg Bira Fabrikası: Otomasyon, süreçleri optimize etmeye ve kaliteyi artırmaya yardımcı olur. Bu nedenle, örneğin, hataları düzeltmek üzerine konuşmak yerine müşterilerle yeni konuları ele alabiliyoruz. Önemli bir husus, zaman tasarrufu sağlaması ve böylece projeleri ilerletmek için kullanılabilecek değerli zaman ve alan yaratmasıdır. Tüm bu otomasyona rağmen, Karlsberg Bira Fabrikası, özellikle çalışanlarına odaklanıyor. Bu yüzden çalışanlara reklamlarda da söz veriliyor ve hatta bazı ürünlerin üzeride resimleri kullanılıyor. Yetkin çalışan bulmak zor mu ve Saarlandlı çalışanlarının sadakatini nasıl değerlendiriyorsunuz? Christian Weber, Karlsberg Bira Fabrikası : İnsanlar bizim merkezimiz, başlangıç noktamız. Çalışanlarımız ortak bir meslektaşlık kültürünü ve ortak bir değer anlayışını paylaşırlar. İsteyen herkesin aktif ve sorumluluk üstlenecek bir şekilde katkıda bulunabilmesini sağlamak için çalışıyoruz. Özellikle teknik yenilikler bağlamında gereksinimlerin sürekli değiştiği gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, bir işveren olarak da sürekli gelişmemiz gerektiği ve kendimizi diğer tercih edilen şirketlerin yanında çekici bir şekilde konumlandırmamız çok önemlidir. Değişiklikler örneğin eğitimlerimizde de fark edilmekte. 2021 yılından itibaren endüstriyel teknoloji için elektronik teknisyeni eğitimi yerine, otomasyon teknolojisi için elektronik teknisyenlerini eğitmeye karar verdik.

Otomatik kalite kontrolüne ek olarak, Karlsberg bira fabrikasının birası, halen patronun şahsi incelemesinden geçer Sn. Weber, artan otomasyon hayatınızı kolaylaştırıyor mu? Christian Weber, Karlsberg Bira Fabrikası: Otomasyon sayesinde, süreçlerde daha iyi bir kalite elde ediyoruz. Daha da iyi olmak bizim için araç. Çalışanlarımızın işini kolaylaştırıyor ve böylece uzmanlıklarına daha fazla odaklanmalarını sağlıyoruz. 52 Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

Yapay zeka, siber güvenlik ve sensör teknolojisi gibi başarılı bir otomasyonun önemli birçok alanında Saarland’daki ünlü araştırma enstitülerinde ciddi çalışmalar yapılıyor. Bir KOBİ olarak bundan faydalanıyor musunuz? Christian Weber, Karlsberg Bira Fabrikası: Evet. Söz konusu enstitülerle temas içerisindeyiz ve örneğin siber güvenlik alanında birlikte de çalıştık. Ya da, örneğin, yapay zeka alanında şu anda üniversite ortamındaki bir Saarland şirketi ile öngörü temelli bakım ve öngörü temelli kalite (Predictive Maintenance & Predictive Quality) konusunu tartışıyoruz.


Z

ZeMA

eMA Mekatronik ve Otomasyon Teknolojisi Merkezi, kesinlikle soyutlanmış bir araştırma yapmıyor. Merkez, endüstri için bir geliştirme ortağı ve Saarland üniversitelerinden ve enstitülerinden gelen araştırma ve geliştirme sonuçlarının yerel şirketlerin süreçlerine hızlı ve verimli bir şekilde dahil edilmesini sağlıyor. ZeMA’nın Bilimsel Direktörü Prof. Dr. Rainer Müller ile araştırma ve özel sektör arasındaki işbirliğini, otomasyon derecesini arttırmayı ve korona pandemisinin süreçler ve bölgeler üzerindeki etkisini görüştük.

Prof. Müller, 8 yıldan fazla bir süredir Saarland’daki ZeMA’yı yönetiyorsunuz. Germany’s Saarland, otomasyon, yapay zeka ve siber güvenlik alanında mükemmel bir araştırma ekosistemine sahip güçlü bir sanayi bölgesidir. Konumdaki şirketler bu araştırma uzmanlığından nasıl yararlanıyor?

Prof. Dr. Rainer Müller, ZeMA’yı sensör ve aktüatör sistemleri, üretim süreçleri ve montaj süreçleri grupları ile sanayi için geliştirmeler yapmak amacıyla geniş bir şekilde konumlandırdı.

Endüstri Röportaj Prof. Dr. Rainer Müller, ZeMA: Saarland eyaleti gerçek anlamda güçlü bir sanayi bölgesidir ve aynı zamanda belirttiğiniz alanlarda faaliyet gösteren mükemmel enstitüler ve üniversitelere sahiptir. Her iki taraf da doğrudan bundan faydalanabilmektedir. Ancak halen geliştirilebilecek alanlar vardır. Genel olarak bölgedeki şirketler, bir yandan sözleşmeli araştırma yoluyla, diğer yandan da enstitülerin ve üniversitelerin yanı sıra ortak araştırma hedeflerine sahip şirketlerin doğrudan başvurabileceği çeşitli bölgesel, ulusal ve AB araştırma programları aracılığıyla, eyalette sunulan araştırmalardan ve araştırma uzmanlığından yararlanabilmektedir. Ulusal ve AB programlarının da gösterdiği gibi, giderek daha önemli hale gelen bir diğer nokta, sonuçların, özellikle dijital dönüşüm, yapay zeka ve siber güvenlik kullanımı açısından doğrudan bilinçlendirme, etkinlikler, çalıştaylar ve eğitimler yoluyla şirketlere aktarılmasıdır. Göz ardı edilmemesi gereken bir diğer husus ise, genellikle en üst düzey sınıf araştırma sonuçlarını esas alarak kurulan ve eyalete katma değer sağlayan spin-off’lar ve start-up’lardır.

gwSaar: Şirketler enstitüde hangi soruları gündeme getiriyor? Prof. Dr. Rainer Müller, ZeMA: Buna farklı bir bakış açısıyla yaklaşılmalıdır. ZeMA olarak sensör ve aktüatör Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

53


Endüstri Röportaj sistemleri, üretim süreçleri ve montaj süreçleri grupları ile çok geniş bir şekilde konumlandığımızı biliyorsunuz. Bu nedenle, şirketler bir yandan yeni ürünlerin araştırılması ve geliştirilmesine (örn. akıllı malzemeler kullanılarak) ya da yeni üretim teknolojileri ve süreçlerine (örn. otomotiv sektöründe veya robot teknolojileri kullanılarak) ilişkin soruları ile bize başvuruyor. Bu şirketlere sıklıkla ilk prototiplerin ve fonksiyonel testlerin tamamlanmasına kadar destek sağlıyoruz. Öte yandan şirketler, mevcut üretim süreçlerini analiz etmemiz ve bunları şirketlerle birlikte optimize etmemiz için bize başvuruyorlar. Bu çerçevede analizler, konseptler ve fizibilite çalışmaları aracılığıyla destek sağlıyoruz. Aynı durum Endüstri 4.0 ve dijitalleşme için de geçerli. Mittelstand 4.0-Kompetenzzentrum Saarbrücken gibi projelerimiz çerçevesinde ortaklarımız August-Wilhelm Scheer Dijital Ürünler ve Süreçler Enstitüsü ve saarland. innovation&standort e.V. (Derneği) ile birlikte şirketleri dijital dönüşümlerinde destekliyoruz. Ayrıca, bu alanda üniversitelerle ve ayrıca Alman Yapay Zeka Araştırma Merkezi ile birlikte çalışıyoruz.

Uygulamada ZeMA Demonstrator gwSaar: Alman şirketlerinin otomasyon derecesi genellikle yüksek olarak değerlendirilmektedir. Şirketler için otomasyon açısından en büyük potansiyeli nerede görüyorsunuz ve bundan ne gibi faydalar elde edilmektedir? Prof. Dr. Rainer Müller, ZeMA: Şirketler genellikle optimizasyon sürecinde otomatikleştirilebilecek birçok süreci otomatikleştirmiştir. Ancak bu, bu alanda optimizasyon potansiyellerinin olmadığı anlamına gelmemektedir. Otomasyon sıklıkla, özellikle çok yüksek miktarları kapsayan ve düşük varyansa sahip, kendini tekrarlayan süreçler için yüksek avantajlar sunmaktadır. Otomasyon, bir tarafta maliyetleri düşürmek, miktarları arttırmak, kaliteyi sağlamak ve farklı faktörler açısından faydalı olabilmektedir. Otomasyon teknolojisi merkezi olmamıza rağmen, her şeyin 54

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

otomatik hale getirilemeyeceğine inanıyoruz. Otomasyonun kesinlikle avantajları vardır, ancak şirketlerin bugün karşılaştığı, müşterilere özel ürünler ve çoklu varyanslara bağlı zorluklarda tek çözüm değildir. Biz burada, otomasyonunun (özellikle dijitalleşme anlamında) yanı sıra hibrit ve akıllıca desteklenen manüel süreçlerin geleceği şekillendireceğine inanıyoruz. gwSaar: Tek ürünlük partiler veya seri üretim ortamında müşteri isteği doğrultusunda özelleştirilmiş ürün varyantlarının maliyet açısından etkin bir şekilde üretilmesi, otomasyonun gelecekteki vizyonlarından biridir. Üretim süreçlerinin gelecekte bu kadar esnek bir şekilde tasarlanabileceğini mi düşünüyorsunuz? Ve bunu uygulamak için gerekli ön koşullar nelerdir? Prof. Dr. Rainer Müller, ZeMA: Burada önceki ifademe ekleme yapmak istiyorum. Elbette otomasyon çözümleri gelecekte daha çok yönlü ve esnek ve aynı zamanda akıllı hale gelecektir. Ancak çalışmalarımızda ve araştırmalarımızda, bir sürecin yalnızca otomasyonunun tek hedef olamayacağını tespit ettik. Aksine, otomasyon gerçek ve dijital/sanal dünya bağlamında anlaşılmalıdır. Asıl amaç, fabrikadaki ya da üretimdeki kişileri uzmanlık sistemleri, uzaktan destek, durum izleme gibi akıllı sistemlerle iş yerlerinde desteklemektir. Neden? Çünkü varyantı çok olan bir “seri üretim” temelinde, ortam giderek daha karmaşık hale gelir ve ileri optimizasyon potansiyelleri genellikle mevcut süreçlerin iyileştirilmesinde ya da neden-sonuç anlayışında olacaktır. Durum izleme, öngörü bakımı veya yapay zeka tabanlı kalite kontrolü gibi hususlar, önemli potansiyellere sahiptir ve dijitalleşme açısından akıllı otomasyonu ve yapay zekanın kullanımını gerektirirler. Bu nedenle, üretim ve proses verileri ve özellikle akıllı işleme ve içeriğe duyarlı hazırlama, üretimin dönüşümü için giderek daha önemli hale gelmektedir. Bunlar sonuçta bölgemizin öncü rolü için de önem taşımaktadır. Çünkü bölgemiz hem birinci sınıf ürünlerin ihracatçısı hem de yeni nesil yenilikçi sermaye mallarının kaynağı olarak öncü konumundadır. Korona salgını sırasındaki arz sıkıntıları sanayide bakış açısı değişikliklerine yol açtı. Birçok şirket tedarik zincirlerini daha bölgesel olarak kurmak istiyor. Otomasyon bu açıdan verimli çözümlere katkıda bulunabilir mi? Prof. Dr. Rainer Müller, ZeMA: Dijitalleşme yoluyla tedarik zincirlerinde otomatik ve standartlaştırılmış süreçler oluşturmak ve veri veya bilgileri güvenilir bir şekilde paylaşmak önemlidir. Hedeflerden biri, üretim ve teslimat durumu ve tedarik zinciri içindeki bileşenlerin ve montajların kalitesinin şeffaflığı olmalıdır. Otomasyon bu esnada örneğin etiketleme, tanımlama, yani genel anlamda ürünlerin izlenmesi gibi bireysel süreçlerde uygulanabilir.


L

Endüstri Röportaj

Qbing

ojistik süreçleri, üretim tesislerinin otomasyonunda merkezi bir rol oynamaktadır. Üretim süreçlerinde istikrarlı iş akışlarını, düzenli depolamayı ve malların verimli ve doğru bir şekilde taşınmasını sağlayan, tedarikçilere olan bağlantıyı kuran lojistik süreçleridir. ERP sistemlerine bağlantı, bugün artık bir zorunluluktur. Saarlandlı start-up Qbing, şirketlerin mevcut operasyona entegre olmalarını sağlayan bir tak-çalıştır çözümü geliştirmiştir. Bu röportajda, kurucu ortak ve CEO Christian Schwindling, bunun neden avantajlı olduğunu, lojistikte ek otomasyon adımlarının nerede gerekli olduğunu ve şirketin neden Saarland bölgesini tercih ettiğini açıklıyor.

karmaşık olmayan ayarlar yeterlidir. Hiçbir teknik detay veya programlama çalışması gerekli değildir. Yatırım da geleneksel uygulamalara kıyasla çok daha düşüktür. Bu şekilde, her kullanıcı için Auto-ID veya RFID’ye erişimi kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Kısaca kullanıma hazır bir RFID. Özellikle lojistikte, otomasyon için nerelerde ek potansiyeller görüyorsunuz? Ve şirketlerin bu potansiyellerden yararlanabilmesi için ne tür zorlukların üstesinden gelmeleri gerekiyor?

Christian Schwindling (m.) ve Qbing ekibi lojistik için tak-çalıştır çözümleri geliştiriyor Sn. Schwindling, sisteminiz Auto-ID (otomatik kimlik) çözümlerinin entegrasyonunu sağlıyor. Tam olarak ne yapıyor ve hangi şirketler tercih ediyor? Christian Schwindling, Qbing: Bizim QIS.TE (“kiste” diye okunur), Auto-ID veya RFID donanımını tak-çalıştır yöntemiyle şirket ağlarına entegre etmeyi mümkün kılıyor. Bunun için basit birkaç ayar ve birlikte teslim edilen yapılandırma aracında bazı

Christian Schwindling, Qbing: Bana göre, mal ve malzemelerin taranması ve okunması gibi tüm manüel işlem adımlarının yanı sıra belirli işlem adımlarının uygulanmasının da otomatikleştirilmesi büyük bir potansiyel oluşturur. Yalnızca zaman tasarrufu değil, aynı zamanda verilerin dijitalleştirilmesi şeffaflığı arttırır ve ek avantajlar sağlar. Bununla ilgili zorluk, ilgili uygulama için doğru donanımın, yani uygun sensörlerin ve aktüatörlerin seçilmesinin yanı sıra verilerin ilgili sistemlere göre seçilmesi ve verilerin bu sistemlere entegre edilmesidir. Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

55


Endüstri Röportaj V Start-up’lara gösterilen ilgi genelde büyük ve şirket kendi konumunu seçebiliyor. Özellikle büyük şehirler yerine Saarland’ı tercih ettiniz. Saarland bölgesi sizi tam olarak ne ile cezbetti? Christian Schwindling, Qbing: Qbing, Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nin htw saar isimli araştırma grubundan ortaya çıktı. Bugün hala

Saarland’ın araştırma ekosistemine olan bağlantımızdan faydalanıyoruz. Saarland, girişimciler için hızlı karar verme kanalları ve her türlü konuda muhataplar sağlayarak mükemmel bir ağ sunar. Başlangıç aşamasında ve mevcut büyüme aşamasında kendimi Saarland’da her zaman iyi ellerde hissettim ve QIS GmbH’nın da Saarland’da iyi ellerde olduğunu düşünüyorum.

QBing modüler sistem modülleri

consistec

c

onsistec’in araştırma ve geliştirme CEO’su Thomas Sinnwell, “siber güvenlik olmadan otomasyon bir risktir” diyor. Sn. Sinnwell, röportajda şirketin müşterilerinin otomasyon süreçlerini güvence altına almak için ne yaptığını ve bunu neden Saarland’daki konumundan yaptığını anlatıyor. Christian Schwindling (m.) ve Qbing ekibi lojistik için tak-çalıştır çözümleri geliştiriyor

Sn. Sinnwell, consistec şirketleri otomasyon sürecinde nasıl destekliyor? Thomas Sinnwell, consistec: Bizi yönlendiren şey OT’nin (operasyon teknolojisi) güvenliğidir. Fiziksel cihazların ve süreçlerin otomatikleştiği her yerde kontrol sistemleri vardır. Bunlar saldırıya uğrayabilirler, sabote edilebilirler. İzleme ve analiz yoluyla, müşterilerimizin böyle bir şeyin ne zaman gerçekleştiğini fark etmelerini sağlıyoruz. Ve bu hem BT hem de OT alanında gerçekleştiriyoruz. 56

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

Artan otomasyon ile saldırı riski artıyor mu? Thomas Sinnwell, consistec: Aslında evet. Bugün, otomasyon artık tescilli olmayan sistemlerle gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte, tescilli protokoller ve yalıtılmış ağlar şimdiye kadar koruma sağlamıştır. Bugün, tüm büyük üreticiler IP protokolüne güveniyor ve internet bağlantısı sonucunda yeni saldırı alanları oluşuyor. Büyük kontrol teknolojisi sağlayıcılarından birinin zayıflıklarından birini bildiğim anda hemen birçok şirkete saldırabilirim. Yani IoT ek bir sorun mu? Thomas Sinnwell, consistec: Kesinlikle. Ev otomasyonu söz konusu olduğunda, saldırabileceğim ve kötüye kullanabileceğim sayısız sistemim var. Bu nedenle, güvenlik hususu giderek daha önemli hale geliyor. Güvenlik hususlarını göz ardı ettiğimizde ne tür riskler oluşur? Thomas Sinnwell, consistec: Siber güvenlik olmadan otomasyon bir risktir. Sanayideki saldırılar büyük ölçüde artıyor. Fabrikalar felç ediliyor, şirketlere şantaj yapılıyor. Saldırılar artış eğiliminde. Siber saldırılar gayri yasal bir iş alanı haline geldi. Artık o kadar da zor değil, birçok öğretici bilgi var ve cüzi miktarda para harcayarak çok sayıda şirkete saldırabileceğim, kötü amaçlı kodlar satın alabiliyorum.


Endüstri Röportaj

consistec, OT/BT güvenlik açıklarını ve sistem güvenlik açıklarını gerçek zamanlı olarak tespit etmektedir Birbirine bağlanmış üretim ekipmanlarına güvenliği nasıl entegre edersiniz? Thomas Sinnwell, consistec: Yeni tesisler için güvenlik sistemleri en baştan planlanmalıdır. Mevcut sistemlerde, gereksinimler daha karmaşıktır. OT sistemlerine prensip olarak yama uygulanmaz. Bu nedenle, sistemler genellikle 5-20 yıl boyunca aynı yazılım üzerinde çalışır. Bu durumda, korumanın tek bir yolu vardır: Yeniden gruplandırma yaparsınız. Bu segmentler daha sonra endüstriyel bir güvenlik duvarı veya Edge-Box ile ayrı ayrı korunur. Edge-Box konseptinde verilere erişme fırsatım oluyor ve tam olarak burada izlemeyi gerçekleştirebiliyorum. Müşterilere önerdiğimiz yöntem bu. Eski envanter sistemlerini izlenebilir hale getirmek ve analiz yazılımımızı bağlayabilmek için Edge-Box’ları kuruyoruz. Bunun reaktif olmayan bir içerik olması önemlidir, yani analiz sisteminin kendisinin herhangi bir kötü amaçlı kodu içe aktaramaması gerekmektedir. Aynı zamanda, Federal Güvenlik Ofisi’nin zorunlu tuttuğu BT’de segmentasyon gereksinimini de uygulamış oluyorum. Bir saldırı durumunda, tüm fabrikanın hemen felç olmamasını sağlıyorum. Şirketiniz Saarland’da kuruldu. Bölge, şirketiniz için avantajlar mı sunuyor? Thomas Sinnwell, consistec: Somut bir avantaj, Saarland’ın siber güvenlik alanında da çok iyi bir BT bölgesi olmasıdır. CISPA Helmholtz Siber Güvenlik Merkezi, dünya çapında en iyi 3 araştırma

enstitüsünden biridir. Bu başlamak için harika bir temel oluşturuyor. Ayrıca Saarland’da bulunan Alman Yapay Zeka Araştırma Merkezi ile yakın temas içerisindeyiz. Bu işbirliği bizim için büyük bir avantajdır, çünkü makine öğrenimi ağlardaki anomalileri tespit etmemiz için çok önemlidir. Saarland Üniversitesi ve araştırma enstitülerinin birinci sınıf eğitimi sayesinde, mükemmel eğitimli iş gücü bulabiliyoruz. Aynı zamanda, Saarland’da halen üretici sayısı çok yüksek. Sistemlerimizi hedef kitlenin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla daha da geliştirmek için bu şirketlerle çalışmak, paha biçilmezdir.

Yazar: Anja Petschauer Pazarlama Müdürü gwSaar Saarland Eyaleti Resmi Ekonomik Kalkınma Şirketi a.petschauer@invest-in-saarland.com Germany’s Saarland’ın Türkiye’deki iletişimi: Sn. Derya Araç Hanım gwSaar Türkiye Temsilcisi gwSaar Saarland Eyaleti Resmi Ekonomik Kalkınma Şirketi M: +90 / 531 958 83 88 E: d.arac@invest-in-saarland.com w w w.strukturholding.de/merhaba-germanyssaarland/ Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

57


ENDÜSTRİ 4.0 ÇAĞINDA KONTROL VE ANALİZ İ

leri görüşlü geleneksel bir şirket: Akıllı bir ev, düşünen bir fabrika, geleceğe yönelik projeler akıllı elektriksel kontrole ihtiyaç duyar. Saarlandlı Hager Group bu alanda çözümler sunmaktadır. Start-up elektrik akışı değerlerini okuyor: Peki kendi makine parkınız, güncel değilse, yani IoT özelliğine sahip değilse, ne yapmalı? Aynı şekilde Saarland’dan gelen 2log isimli Startup’ın bunun için bir çözümü var. Endüstri 4.0 yaklaşımlarını hedef odaklı geliştirmek için, yalnızca yapay zeka ve siber güvenliğe hakim olan güçlü bir BT ortamına ihtiyaç yoktur. İnovasyona açık bir endüstri de gereklidir. Saarland, erkenden BT’de araştırma ve geliştirme yetkinlikleri geliştiren geleneksel bir sanayi konumudur. Saarland Üniversitesi’nin yanı sıra, Alman Yapay Zeka Araştırma Merkezi (DFKI), bilgisayar bilimi ve yazılım geliştirmek için iki Max Planck Enstitüsü ve CISPA Helmholz Bilgi Güvenliği Merkezi konumdaki üst düzey yetkinliği sağlıyor. Yerel şirketlerle yakın işbirliği içinde en küçük Federal Alman eyaletinin sınırlarının çok ötesine ulaşan ürünler ve stratejiler geliştirilmektedir.

gwSaar Saarland Eyaleti Resmi Ekonomik Kalkınma Şirketi, şirketlerin mükemmel bir araştırma ortamına sahip olmalarını ve bununla bağlantılı olarak olağanüstü genç profesyonellere ulaşmalarını desteklemenin yanı sıra tüm gereksinimlere uygun koşullarını sunabilecek endüstriyel konumlar ve ticari mülkler geliştirmektedir. Ekonomik kalkınma şirketleri ayrıca yeni işletmelerin kurulması sürecinde tüm hususlarda destek sağlamaktadır. Buna elbette yerel aktörlerle bağlantıların kurulması da dahildir. Endüstri 4.0’ı klişe bir terim olarak değil, verimlilik ve müşteri odaklı üretim için bir araç olarak gören Saarland’dan iki şirketle görüştük.


Germany’s Saarland - Merkezi konumu ile de ön plana çıkan bir sanayi bölgesi


Endüstri Röportaj

H

Hager Group

ager Group, konut, endüstriyel ve ticari mülklerde elektroteknik kurulumlar için çözümler ve hizmetler sunmaktadır. Ana iş alanları, enerji dağıtımından hat yönetimine, akıllı bina kontrolüne ve güvenlik teknolojisine kadar birçok konuyu kapsamaktadır. Hager Group, Hager, Berker, Bocchiotti, Daitem, Diagral, Efen ve Elcom markalarını kapsamaktadır. Şirket, elektromobilite için şarj istasyonları, gündelik destek çözümleri ve akıllı ev teknolojileri gibi zamanımızın önemli teknolojik adımlarının kontrol gereksinimleri için sürekli olarak yenilikçi çözümler geliştirmektedir. Merkezi Saarland’da bulunan şirket, bir Avrupa şirketidir (Societas Europaea, SE). Hager Group, kültürel çeşitliliğe ve Avrupa köklerine büyük önem vermektedir. Şirket dünya çapında faaliyet göstermektedir ve 11.500 çalışanı ile 2,19 milyar Avro’luk (2019) bir satış gerçekleştirmektedir.

Röportaj: Dr. Ralph Fürderer, CTO, Hager Group

Hager’de akıllı üretim ne anlama geliyor ve ne tür avantajlar sunmaktadır? Dr. Ralph Fürderer: Hager Group’ta, endüstriyel süreçlerin dijitalleştirilmesi, yani Endüstri 4.0, genel verimliliğimizi artırmak için tamamlayıcı bir yaklaşımdır. Özellikle müşterilerimiz için katma değeri artırırken, şirketimizin hizmet kalitesini, rekabet gücümüzü, üretim ve bilgi akışlarımız bağlamındaki esnekliğimizi ve şeffaflığımızı artırabiliyoruz. Kendimizi herhangi bir “trend”e bağlamıyoruz, mevcut fırsatları seçerek değerlendiriyoruz. Bunu daha ayrıntılı olarak açıklayayım: Bizim için Endüstri 4.0, yalnızca katkı süreçleri (3D baskı), işbirlikçi robotlar veya etkileşimli veri gözlükleri gibi yeni teknolojilerin üretim sürecinde noktasal kullanımı anlamına gelmemektedir. Sistemler ve makineler birbirine bağlanmalı ve dijital bilgi akışını, üretim süreçlerinin gerçekliği ile sorunsuz bir şekilde birleştirmelidir. Hedefe odaklı bir veri analizi ve yapay zekanın kullanımı, üretim akışlarımızın performansını sürdürülebilir bir şekilde artırmaktadır. Endüstri 4.0 çerçevesinde yeni teknolojiler, “uçtan uca” vizyonumuzun gerçekleşmesini teşvik etmektedir. Bakım sürecimizin dijitalleştirilmesi buna iyi bir örnektir: •Birbirine bağlı tabletler mevcuttaki önleyici bakım sistemimizi desteklemektedir. •Araçlar, makineler ve sistemler operasyonel verileri gerçek zamanlı olarak paylaşmaktadır. • Bulut platformu stratejileri özellikle servis sağlayıcılarımız ve ortaklarımızla bilgi alışverişine hizmet etmektedir. •Yapay zeka fonksiyonları, yedek parça için acil ihtiyacı tanımlar ve sipariş sürecini doğrudan harekete geçirir. •“Büyük veri” analizi gelecekte ileriye dönük bakım faaliyetlerinin temeli haline gelecektir. Şirketiniz somut bir Endüstri 4.0 stratejisi mi uyguluyor? Dr. Ralph Fürderer: Endüstri 4.0 konusu geniş kapsamlıdır ve neredeyse her gün yenilikler ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda tüm bu olasılıklarda kaybolmamak, ancak net bir stratejiye odaklanarak mümkündür. Bir strateji belirlerken, müşterilerimiz için görünür bir katma değer yaratmaya odaklanıyoruz. Bizim için bu, özellikle üretim süreçlerimizi mümkün olduğunca verimli hale getirmemiz gerektiği anlamına gelmektedir ve bu süreç fikir geliştirmeden uygulamaya kadar olan tüm süreci kapsar. Bu tam olarak ne anlama geliyor?

Dr. Ralph Fürderer, CTO, Hager Group 60

Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

•Fikir bulma: Dahili ihtiyaçları belirliyoruz ve bunları Endüstri 4.0’ın bize sunduğu fırsatlarla eşleştiriyoruz. •Seçim: Hedeflerimize ulaşmamızı sağlayacak en uygun çözümleri belirliyoruz. •Geliştirme: Standartlarımıza uyarlanmış yeni çözümleri mevcut ortama entegre ediyoruz. •Uygulama: Uygulamayı analiz ediyoruz ve daha sonra bu


çözümü tüm sitelerimizde kullanıp kullanmayacağımıza karar veriyoruz. •Öğrenen fabrika: Sonuçlarımızı sürekli olarak değerlendiriyoruz ve teknoloji tabanımızı geliştiriyoruz.

Endüstri Röportaj Dr. Ralph Fürderer: Endüstri 4.0 “Takım Yönetimi” projemizle 2014 yılında bu alandaki ilk sanayi şirketlerinden biri olduk ve o zamanlar makinelerin, sensörlerin, süreçlerin ve sistemlerin dikey ve yatay entegrasyonunu gerçekleştiriyorduk. Dijital takım yönetimimiz, çalışanlarımıza yeni teknolojileri anlama ve şirket için faydaları tanıma fırsatı verdi. Bu proje, Hager Group’un modern dijital Endüstri 4.0 uygulama mimarisinin temelini oluşturdu. Son yıllarda, üretim süreçlerini sürekli olarak dijitalleştirdik ve çeşitli üretim tesislerinde uyguladık. Saarland, Alman Yapay Zeka Araştırma Merkezi DFKI ve diğer tanınmış BT araştırma enstitülerine ev sahipliği yapmaktadır. DFKI, Endüstri 4.0’ın doğum yerlerinden biri olarak kabul edilir. Şirketiniz Saarland’daki araştırma uzmanlığından yararlanıyor mu? Dr. Ralph Fürderer: Hager Group, DFKI, HTW Saar ve August-Wilhelm Scheer Enstitüsü gibi yerel kurumlarla uzun yıllardır yakın bir işbirliği içerisinde çalışmaktadır.

Öğrenen fabrika Hager Group’ta yaşayan bir gerçekliktir “Öğrenen fabrika”dan bahsediyorsunuz. Fabrika hata yapıyor mu? Eğer öyleyse, öğrenme süreci nasıl kontrol edilebiliyor? Dr. Ralph Fürderer: Bizim görüşümüze göre, bir “öğrenen fabrika” tam anlamıyla dijitalleştirilmiş bir üretim sürecine dayanmaktadır. Bu, ham madde tedarikinde başlar ve yukarıda belirtilen Endüstri 4.0 ilkelerine dayanarak bitmiş ürüne kadar uzanır. Yenilikleri büyük ölçekte uygulamadan önce daha küçük ölçekte test ederek öğreniyoruz. Tabii ki hatalar da yapıyoruz, ancak bunlar kontrollü bir pilot ortamda esnek ve sürdürülebilir bir şekilde düzeltilebilmektedir. Bu noktada, çalışanlarımızın sanayileşme ve Endüstri 4.0 teknolojilerinin nihai kullanımındaki merkezi önemine de değinmek isterim. Meslektaşların bilgisi çok önemlidir: Onların yetkinlikleri ve esneklikleri olmadan, gelişen bir üretim süreci uygulanamaz. Bu sebeple akıllı ve öğrenen bu fabrikada insanlar, makine tesisleri ve sistemler, modüler cihazlar ve IoT bileşenleri ile birbirine bağlanmıştır. Bu akıllı cihazlar ve uygulamalar ile endüstriyel tesisler kendi süreçlerini öğrenebilir ve sürekli geliştirebilir. Bu sürecin sonucunda hedeflenen, amaç-süreç verilerini toplamak ve bunları mümkün olan en kısa sürede akıllıca değerlendirmektir. Böylece süreçlerimizi sürekli olarak optimize edebilir ve müşterilerimize en iyi hizmeti sağlayabiliriz. Zamanında Toolmanagement 4.0 için ödül aldınız. O zamandan bu yana süreç ve görevlerinizi Endüstri 4.0 ilkelerine göre mi düzenlediniz?

Bu yenilikçi ortamda, ortaklarımızla birlikte çeşitli projeler gerçekleştirdik. Örneğin, insanların gerçek zamanlı yüz tanıma sinir ağları (DFKI ile 2018), Blieskastel’deki yeni bir Hager Group binası için enerji yönetimi (AğustosWilhelm Scheer Enstitüsü ile 2017) ve sanal enerji planı için “Liongrid” projesi (SCHEER ve HTW Saar ile 2017) üzerine bir proje. Grubumuz aynı zamanda Saarbrücken’deki East Side Fab’ın kurucu üyesiydi ve iş, bilim ve ilgili alanlardan bölgesel aktörleri birbirine bağladı. Halihazırda devam eden veya hazırlık aşamasında olan projeler arasında yapay zekaya dayalı adaptif destek paketi (DFKI ile), tüketici ağları için esneklik sağlamak için Flexchain projesi (August-Wilhelm Scheer Enstitüsü ve Stadtwerke Saarlouis ile) veya East Side Fab, DFKI ve HTW Saar ile birlikte elektrikli araçların şarj altyapısına otomatik olarak bağlanması için “ELIAS” projesi için Ekonomi Bakanlığında değerlendirilmesi devam eden başvurumuz yer alıyor. Hager Group dünya çapında faaliyet göstermektedir. Saarland’ın Fransa ile olan sınır konumu burada avantaj sağlıyor mu? Dr. Ralph Fürderer: Hager Group, yerel yetkinlikleri kullanarak dünya çapında faaliyet göstermektedir. Bu, yerel yönelimin küresel olduğu kadar önemli olduğu anlamına gelmektedir. Blieskastel’deki Alman tesisimizdeki bazı çalışanlar Fransa’dan geliyor. Öte yandan, Obernai’deki yerimizde Alman meslektaşlarımız var. Köklerimiz Alman-Fransız olduğundan, bu kültürü güçlü bir şekilde içselleştirdik. Bu aynı zamanda her iki ülkedeki iş, bilim ve diğer alanlardaki ortaklara daha kolay bir erişim sağlamaktadır. Bu nedenle Hager Group, hem Almanya hem de Fransa’da pazar açısından rekabetçi ortamda bu kadar güçlü bir konuma sahip olan tek şirket olma özelliğine sahiptir. Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

61


Endüstri Röportaj

2log.io 2019 yılında kurulan şirket, prize bağlanan her şeye IoT özelliği katabiliyor. 2log.io kendisini özellikle imalat sektöründeki KOBİ’ler için bir Endüstri 4.0 dönüşüm ortağı olarak görüyor. Akıllı Metre, 2log anahtarı ve RFID kayıt seçeneği ile Endüstri 4.0’a kolay, güvenli ve uygun maliyetli bir geçiş sağlıyor. Açık arayüzler müşterilere azami tasarım olanakları sağlıyor.

Bay Vollmer, 2log.io mevcut makineleri Endüstri 4.0’a uygun hale getiriyor. Yaklaşımınız nedir? Tim

Vollmer:

Şirketlerin

neden

Endüstri

4.0’ı

kullanmadığını merak ettik. Alman Dijital Derneği Bitkom tarafından yapılan bir anket, küçük ve orta ölçekli işletmelerin karşılaştığı en büyük üç engelin aşırı yatırım ihtiyacı, sistemleri denetlemek için uzman personel eksikliği ve BT güvenlik endişeleri olduğunu ortaya koymuştur. Haklı gerekçeleri olan bu endişelerin sonucunda 100 kişiden az çalışanı olan şirketlerin yalnızca %16’sı sensör verilerini ve büyük verileri kullanıyor.

Röportaj: Tim Vollmer, CEO, 2log.io Biz bu şirketler için bir dönüşüm ortağı olmak ve endişelerini ortadan kaldıran bir sistem oluşturmak istedik. En önemli ön koşullar arasında mevcut makine parkının entegrasyonunun mümkün olması ve garantileri tehlikeye

atmamak

için

makinelerin

kendilerine

müdahale edilmemesi gerektiği vardı. 2Log.io sistemi nasıl çalışıyor?

CEO Tim Vollmer, 2log.io sistemi ile her makine parkının tak çalıştır yöntemiyle nasıl IoT özelliği edindiğini gösteriyor.

Tim Vollmer: Tüm makinelerin en küçük ortak paydası güç kaynağıdır. Bu yüzden, güç kaynağına entegre edilmiş bir Akıllı Metre olan 2log-Anahtarını geliştirdik. 230 voltluk makinelerde yalnızca bir ara fiş ile, 400 voltluk makinelerde biraz daha büyük bir anahtarlama ünitesiyle. Akıllı Metre ile münferit makinenin güç beslemesini kaydediyoruz. Sistem, bu verileri kablosuz bağlantı ile bulutumuza aktarıyor. Ayrıca gücü değiştirebiliyor, bu da analiz olanaklarının yanı sıra kontrol seçeneklerini de sunuyor. Yani elektriğin sağladığı gücü kontrol ediyorsunuz. Bu

Donanım ve yazılım Saarland merkezli Start-up’ın kendisi tarafından geliştirilmiştir 62 Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

değerler

temelinde

ne

tür

tespitlerde

bulunabiliyorsunuz? Tim Vollmer: Güç tüketimi değerleri son derece güçlü bir bilgi kaynağıdır, çünkü belirli bir akıma dayanarak


makinenin ne yaptığını anlayabiliriz. Örneğin, tam

Endüstri Röportaj Bireysel kullanıcılara yapılan atama ile iş güvenliği de

otomatik bir kahve makinesini izlediğinizde kullandığı

sağlanabilmektedir. Eğitimi almamış çalışanlar, makineleri

gücün temelinde espresso mu, sade kahve mi yoksa

çalıştıramazlar.

sütlü kahve mi yaptığını tespit edebilirsiniz. Bu nedenle, nispeten basit bir desen ataması ile neyin üretildiğini

Elbette toplanan büyük verilerden tamamen yeni iş

görebiliriz. Bu yöntem endüstriyel makinelere de bire bir

alanları da gelişebilecektir. Örneğin, makine üreticileri

aktarılabiliyor. İzlediğimiz makinelerin tam olarak neler

bakım hizmetlerini gerçek ihtiyaçlara uyarlayabilir ve

yaptığını söyleyebiliriz.

üretim kesintilerini önleyebilirler.

Ama aynı zamanda makine üzerinde kimin çalıştığını veya

2log, diğer konumların sunduğu avantajlara rağmen

makinenin hangi proje için kullanıldığını da merak ettik.

Saarland’ı seçti. Konumun avantajları nelerdir?

Bu nedenle, ayrıca akıllı bir RFID okuyucu da geliştirdik. Makineye erişimi kontrol ediyor. Kullanıcı, cep telefonu

Tim Vollmer: Saarland henüz Start-up’lar tarafından

veya erişim kartı ile kayıt olur.

“işgal edilmedi”. Burada tamamen kendimize özel teşvik ve finansman araçlarına kolay erişim elde ediyoruz. Ofis

Bu teknolojinin size göre uygulama alanları nelerdir?

alanı gibi hususlardaki sabit maliyetlerimiz büyük Alman şehirlerinin tanınmış Start-up noktalarınkinden daha

Tim Vollmer: Güç kaynağı sayesinde, çok genelleştirilmiş

düşük. Ayrıca Saarland Üniversitesi mükemmel bilgisayar

bir arayüze, yani genelleştirilmiş bir sensör değerine

bilimcileri yetiştiriyor, böylece Start-up’da çalışmak

sahibiz. Şirketler, üretim ortamlarından hangi verileri

isteyen iyi iş gücü bulmak çok kolay.

toplayacaklarını ve hangi değerlendirmeyi yapmak isteyeceklerine karar verebilir ve bunları yaratıcı bir

Yazar:

şekilde geliştirebilir. Bu nedenle uygulama alanları çok

Anja Petschauer

çeşitlidir. Birkaç örnek verebilirim.

Pazarlama Müdürü gwSaar Saarland Eyaleti Resmi Ekonomik Kalkınma

Sistem, çalışan programların akımını tekrar tekrar öğrenir

Şirketi

ve anormallikleri tespit edebilir. Değişiklikler, örneğin bir

a.petschauer@invest-in-saarland.com

bakımın gerekli olup olmadığı veya belirli bileşenlerin bozulma olasılıklarının ne kadar yüksek olduğu hakkında

*********************************************

bilgi verir. Bu nedenle, küçük partiler halinde üretim

Germany’s Saarland’ın Türkiye’deki iletişimi:

yapan şirketler için idealdir.

Sn. Derya Araç Hanım gwSaar TürkiyeTemsilcisi

Her erişim günlüğe kaydedildiğinden, makine zamanı

gwSaar Saarland Eyaleti Resmi Ekonomik Kalkınma

kullanıcılara veya projelere açıkça atanabilir. Hemen

Şirketi

hemen tüm arayüzlere ulaşabilmemizi sağlayan kendi

M: +90 / 531 958 83 88

bulut sistemimizi kurduk. Bu, kaydedilen sürelerin

E: d.arac@invest-in-saarland.com

otomatik olarak bir mal yönetim sistemine, örneğin SAP’ye

w w w.strukturholding.de/merhaba-germanys-

aktarılabileceği ve ilgili proje için rezerve edilebileceği ve

saarland/

faturalandırılabileceği anlamına gelmektedir. Kesici Takımlar & Tutucular / Kasım - Aralık 2020

63


ENDÜSTRİ 4. 0 ZİRVESİ ENDÜSTRİ 4. 0 DERGİSİ

WORLD MEDIA GROUP ORGANİZASYONLARIDIR ...

Sponsorluk ve Reklam için temas kurabilirsiniz : 0 505 400 94 34 - 0 505 400 94 33 - 0 546 675 59 49 www.endustri40dergisizirvesi.com - makineotomasyondergisi@gmail.com - worldmediareklam@gmail.com

www.worldmediagroupe.com www.ekonomiknokta.com

Ekonomi, Sanayi, Otomotiv sektörünü; dergilerimizi ve internet sitelerimizi tek çatı altında toplayan web adresimiz .

www.makineotomasyondergisi.com Makine - Otomasyon - Robotik dergimizin internet sitesi..e

www.kesicitakimlardergisi.com Kesici Takımlar ve Tutucular sektörünün ilk ve tek dergisinin internet sitesi.

www.endustri40dergisizirvesi.com

Türkiye’nin ilk Endüstri 4.0 zirvesi ve dergisinin internet sitesi.

www.elektrikpanodergisi.com Elektrik ve Pano dergilerimizin internet sitesi.

www.autotuningworldddergisi.com Auto Tuning World dergilerimizin internet sitesi.


ENDÜSTRİ 4.0 ZİRVESİ

World Media Group - Elektrik Dergisi / Ocak - Şubat 2019

89


WORLD MEDIA GROUP BÜNYESİNDE YAYINLANAN DERGİLER Haber İletişim İlker Kaplan WORLD MEDIA GROUP Genel Yayın Yönetmeni 0 505 400 94 34 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Hatice Karabay WORLD MEDIA GROUP Reklam Koordinatörü 0 505 400 94 33 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Zafer Altın WORLD MEDIA GROUP Reklam Müdürü 0 546 675 59 49 worldmediareklam@gmail.com

Dergilerimizde yerinizi ayırtın, hedef kitlenizi ulaşın!...

www.endustri40dergisizirvesi.com www.worldmediagroupe.com www.makineotomasyondergisi.com

www.autotuningworlddergisi.com www.elektrikpanodergisi.com www.kesicitakimlardergisi.com

www.ekonomiknokta.com

World Media Bünyesinde yayınlanan Dergilere abone olmak için aşağıdaki hesap numaralarına istediğiniz dergilerin Yıllık abone ücretlerini yatırabirsiniz. İsim soyisim ve adresinizi dekont fotokopisiyle birlikte makineotomasyondergisi@gmail.com adresine mail ya da 0 212 427 00 15 numaraya faks’a gönderebilirsiniz. Ayrıca Aboneliğinizi mail order sistemiyle kredi kartınızdan ödeyerekte yapabilirsiniz.

*Kredi kartınızın ön yüzündeki 16 rakam: .......................................................................... *Kredi kartınızın son kullanma tarihini ay / yıl : ................................................................. *Kredi kartınızın arka yüzündeki üç haneli güvenlik numarası: ..........................................

ABONE FORMU Ad

:...............................................................................................

Soyad

:...............................................................................................

Adres

:...............................................................................................

ABONE FORMU

...............................................................................................

İlçe

:...............................................................................................

Şehir

:...............................................................................................

Posta Kodu

:...............................................................................................

Telefon

:...............................................................................................

Faks

:...............................................................................................

e-mail

:...............................................................................................

Tarih

İmza

Dergi

İsmi

-

Yıllık Abone Ücreti

Makine & Otomasyon Robotic: Auto Tuning World: Kesici Takımlar Tutucular : Endüstri 4.0 : Elektrik : Rulman & Lİneer: Endüstriyel Borulama: Cad / Cam / Cae / Plm :

120 TL 120 TL 120 TL 120 TL 120 TL 120 TL 120 TL 120 TL

+ + + + + + + +

KDV KDV KDV KDV KDV KDV KDV KDV




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.