7deniz Dergisi Ocak Şubat 2017

Page 1

Fiyat:10¨ Yıl:5 Sayı:25 Ocak-Şubat 2017

Başaran Bayrak

Sektör 2017’den umutlu Ufuk Teker

Deniz sigortacılığında emin adımlarla ilerliyoruz Yakamozlar, denizci kadınlar için yine iş başında Zafer Alten

Tüm olumsuzluklara rağmen umutluyuz




İÇİNDEKİLER

14 Yönetim 7 Deniz Basın Yayın Reklam, Danışmanlık, Turizm ve Org. Tic. Ltd. Şti. adına İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Kocamış ibrahim@7deniz.net Genel Yayın Koordinatörü Derya Altuntepe derya@7deniz.net

18

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Çilem Kocamış cilem@7deniz.net Editör Cengiz Tepebaş cengiz@7deniz.net Hakan Köseoğlu hakan@7deniz.net Katkıda Bulunanlar Kubilay Ulucan Engin Koçak Hasan Öztürk

22

Görsel Yönetmen Polat Sarıgül polatsarigul@hotmail.com Yayın Danışma Kurulu Can Besev, Kapt. Kubilay Ulucan, Prof. Dr. Ahmet Dursun Alkan, Prof. Dr. Güldem Cerit, Kapt. Savaş Ercan, Semih Ege, Pelin Özkan, Engin Koçak, Mustafa Kemal Kırnak Temsilcilikler ABD Temsilcisi: Kapt. Kubilay Ulucan, İngiltere Temsilcisi: Tahsin Özalan İskandinavya Bölge Temsilcisi: Semra Dag Hınd

28

Reklam ve Abone reklam@7deniz.net İletişim adresi Osmanağa Mah. Reşit Efendi Sok. No: 66/22 Kadıköy / İstanbul Tel: 0216 550 55 46 0216 330 30 23 e-mail: info@7deniz.net CTP ve Baskı Özkan Basım Tanıtım Hizmetleri San. Tic. Ltd Şti. Yayın Yerel - Süreli Yayın 7deniz Dergisi’nde yayınlanan tüm yazı ve fotoğrafların hakları, logosu ve isim hakkı 7 Deniz Basın Yayın Reklam, Danışmanlık, Turizm ve Org. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. İzinsiz hiçbir yerde kullanılamaz. Yayımlanan ilanların sorumluluğu sahibini bağlar.

42

14

Sektör 2017’den umutlu

18

Deniz sigortacılığında emin adımlarla ilerliyoruz

22

Nesnelerin interneti ile denizleri aşacak

26

Gemi inşa sanayinde sektörel öngörü 2023

28

Dünyanın ilk 200hp dizel dıştan takma motoru: Oxe-Diesel

30

Akıllı basitlik, kendimiz için istediğimiz bir şey

31

İtalyan Solemar Nautica, Luxury RIB’de bir Numara ilerliyor

32

Trump ve başkanlık sistemi

36

Gemi ve yat ihracatı İstanbul ile Yalova'dan soruluyor

38

48 saatlik uğraksız geçiş süresi 168 saate çıkıyor

40

2. e-Navigation Meeting İstanbul’da yapıldı

42

Yakamozlar denizci kadınlar için yine iş başında

46

NUSR-YAT: Markalaşma Yolunda İmalattan Servise Türk Yat Sektörü

48

Butik hizmetle başarıyı yakaladı

54

Bölge koster filosuna kısa bir bakışı

58

Tüm olumsuzluklara rağmen umutluyuz

62

İstanbul Boğazı’nı geçmenin yolları

63

Bulmaca


Türk Loydu

Türk Loydu Endüstri

@TL_Industry

@Turk_Loydu


Editör

T

ürk denizciliği son yılları, omuzlarındaki ağır bir yükle geride bıraktı. Şüphesiz, zincirin tersane tarafı da, armatörü de, limanıcılığı da, alt sektörleri de büyük bir sınav verdi. Bu sürece dayanamayıp kepenklerini kapatanlar da oldu, “Akmasa da damlar” deyip bugünlere gelenler de... Ancak şimdi umudun konuşulduğu günler var karşımızda. Artık gelinen günler umut vaat eden günler…

Bu umudumuzu, son günlerde yaptığı açıklamalarla Sayın Metin Kalkavan dile getirdi. Bir yandan 2016’nın son iki ayını gemi ve yat ihracatında rekor seviye ile kapattığımızı açıkladı, diğer yandan da bu rekorda 49 yıllığına uzatılan tersanelerin kira sözleşmesinin yadsınamaz etkisini vurguladı. Hem Kredi Garanti Fonu Desteğinin sektöre rahat bir soluk aldırdığının altını çizdi, hem de Türk bayrağına geçişte getirilen kolaylıkların yarattığı tesire değindi. Kısaca tüm sözleri hükümetimizin son günlerde attığı adımların sektöre ne derece kuvvetli yansıdığı üzerineydi. Tüm bunlar esasen şunun göstergesiydi: Uzunca bir süre, yılmadan pes etmeden sektörümüzün dile getirdiği olmazsa olmazlar olmuş ve sektörümüzde bunun karşılığını rakamlarla ortaya koymuştu. Türk denizciliğini yarınlarda karşılayacak iki güzel gelişme daha var. Biri Uluslararası Exposhipping EXPOMARITT İstanbul Gemi İnşa ve Yan Sanayi Fuarı, diğeri de Europort Türkiye. Gelen konuklar ağır, uluslararası işbirliği imzaladığımız iş ortaklarımızla bir arada

4 OCAK - ŞUBAT

Türk denizciliği yeni rotasında! olacağımız, hedef pazarlarımızla buluşacağımız, dünya denizciliğinin ana gündemini konuşacağımız organizasyonlarla Türk denizciliğinin yeni rotasını çizeceğiz. Ev sahibi olmanın avantajını iyi kullanacağımızdan şüphemiz yok. Hem konuklarımızı iyi ağırlayacağımızı, hem de Türk denizcilik sektörünün potansiyelini, sektör aktörleri olarak ortaya koyacağımıza inancımız tam. Bu konuda hepimize şimdiden kolay gelsin diyoruz… Çok daha güzel yarınlar umut ediyoruz. Önce ülkemiz, sonra sektörümüz adına hep daha iyisini arzu ediyor ve inanıyoruz ki, bu uğurda çok çalışıyoruz. Lakin ülke gündemimiz son zamanlarda hayli karışık. Güçlü bir Türkiye için üreten bir Türkiye şart! Bilenler bilir; bir İsveç örneği var dünya tarihinde. Bundan 150 yıl kadar önce inanılmaz derecede fakir, hatta kıtlık çeken İsveç, 2014’te İnsani Gelişme Endeksi’ne göre Çok Yüksek İnsani Gelişmişlik kategorisinde 14. sırada. Bu sıralamada bizim yerimiz ise Yüksek İnsani Gelişmişlik kategorisinde 79’unculuk. Hikâye uzun ama İsveç’in bu zorlu mücadelesinde en büyük ivmeyi laissez-faire (bırakınız yapsınlar) ekonomi politikasını kullandığı dönemde gerçekleştirdiği bilinen bir gerçek. Esasen keşfedilecek bir durum yok. Her şey ortada… “Bırakınız yapsınlar” Bir sonraki sayıda görüşünceye kadar her şey gönlünüzce olsun!

İbrahim Kocamış



Kısa Kısa İzmir'de gemi sökümünün ekonomiye kazandırdıkları DÜNYANIN önde gelen donanmalarına ait gemilerin sökümünün yapıldığı İzmir'in Aliağa ilçesindeki Gemi Geri Dönüşüm Bölgesinde, geçen yıl 125 gemi parçalanarak 610 bin ton demir ekonomiye kazandırıldı. Başkan Adem Şimşek, geçen yıl dünyanın önde gelen donanmalarına ait gemileri geri dönüştürerek 610 bin ton demiri ekonomiye kazandırdıklarını belirtti. Şimşek, "Brezilya ve Meksika Körfezi'nden 25'e yakın petrol platformunun ihalesini kazandık. Halen bölgemizde 5 platformun kesim işlemi devam ediyor" dedi. Şimşek yaptığı açıklamada, ekonomik ömrünü tamamlamış gemileri sökerek demir çelik fabrikalarına ham madde

sağlayan Aliağa Gemi Geri Dönüşüm Bölgesinde geçen yıl 125 geminin sökümünün yapılarak 610 bin ton hurdanın geri dönüştürüldüğünü söyledi. Dünya genelindeki ekonomik daralmanın hurdaya ayrılan gemi sayılarını da etkilediğini, bu nedenle

2016 dış ticaret verileri

GÜMRÜK ve Ticaret Bakanlığının resmi olmayan geçici dış ticaret verilerine göre, 2016'da ihracat bir önceki yıla göre yüzde 0,84 azalarak 143 milyar 814 milyon dolardan 142 milyar 610 milyon dolara geriledi. Bu dönemde ithalat da yüzde 4,17 azalışla 207 milyar 226 milyon dolardan 198 milyar 577 milyon dolara düştü. Bakanlığın Aralık ayı dış ticaret, şirket ve esnaf geçici idari verilerine ilişkin bülteni yayımlandı. Buna göre, geçen yılın aralık ayında ihracat, 2015 yılının aynı ayına göre yüzde 9,31, ithalat da yüzde 2,2 arttı. Söz konusu dönemde ihracat 11 milyar 726 milyon

6 OCAK - ŞUBAT

dolardan 12 milyar 817 milyon dolara, ithalat da 17 milyar 984 milyon dolardan 18 milyar 381 milyon dolara yükseldi. Aralık'ta dış ticaret hacmi bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 5,01 artarak 29 milyar 710 milyon dolardan, 31 milyar 198 milyon dolara çıktı. Dış ticaret açığı ise yüzde 11,1 düşüşle 5 milyar 563 milyon dolar olarak hesaplandı. Söz konusu rakam 2015 yılının aralık ayında ise 6 milyar 258 milyon dolar düzeyindeydi. İhracatın ithalatı karşılama oranı da 2015'in Aralık ayında yüzde 65,2 iken geçen yılın aynı ayında yüzde 69,7 oldu.

önceki yıl yakalanan 750 bin tonluk performansın altında kaldıklarını dile getiren Şimşek, buna rağmen son dönemde savaş gemileri ve petrol platformlarının sökümünü yaparak moral kazandıklarını ifade etti.

Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Eraydın ile devam dedi GEMİ Yakıt İkmalcileri Derneği Olağan Genel Kurulu yapıldı. Gerçekleşen olağan genel kurulda 2017 - 2018 dönemi yönetimi seçildi. Genel kurulda GYİD üyeleri oybirliği ile Ali Deniz Eraydın’ın başkanlığında yola devam etme kararı verdiler. Tüm kararların oybirliği ile alındığı Genel Kurul’da tam bir uyum, işbirliği ve dayanışma ortaya çıktı. Ali Deniz Eraydın yaptığı teşekkür konuşmasında, “Ülkemizin içinden geçtiği şu zor günlerde STK'lar olarak birlik, beraberliğimizi Pazar paylarımızı arttırmalı ve ülke ekonomisine azami getiri sağlamalıyız. Döviz girdilerimizi, istihdamı ve yatırımlarımızı arttırma hedeflerimizden geri adım atmamalıyız. Sektörel faaliyetlerimizi her zamankinden daha başarılı gerçekleştirmeliyiz.10-12 Mayıs tarihlerinde 8. Uluslararası İstanbul Bunker Konferansını gerçekleştireceğiz. Bu konferans şimdiye kadar yaptıklarımızın en iyisi ve en başarılısı olmalıdır. Sektörün desteğini alarak bize yakışan bir organizasyon gerçekleştireceğiz” dedi. 20172018 GYİD Yönetim Kurulu Başkanı ve Üyeleri: Ali Deniz Eraydın, Mustafa Yılmaz, Furkan Ölçer, Bekir Yıldız, Osman Mutlu.


Eğitim Mahallesi Poyraz Sokak Sadıkoğlu Plaza 5 No:33 Kat:1 Kadıköy / İstanbul Tel: +90-216-4496148 / 4147468 Fax: +90-216-4496175 www.atlasproje.com info@atlasproje.com

Atlas Uluslarası Nakliyat Proje Taşımacılığı Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi

KALİTELİ VE GÜVENLİ TAŞIMACILIK

Hizmetlerimiz • KOMBİNE TAŞIMACILIK • HAVAYOLU • KARAYOLU • DEMİRYOLU • DENİZYOLU • GEMİ KİRALAMA • SİGORTA • FCL / LCL • TAŞIMACILIK HİZMETİ VERDİĞİMİZ ALANLAR ULUSLARASI EMTIA TİCARETİ • ENERJİ SANTRALLERİNDE KÖMÜR EKONOMİSİ VE ÇEVRE KİRLİLİĞİNİ ÖNLEMEYE KATKI


Kısa Kısa

Arkas Çin'de inşa edilen gemisini suya indirdi ÇİNLİ Zhejiang Ouhua Tersanesi'nde inşa edilen 186 metre boyunda, kalıp derinliği 35 metre, genişliği ise 18 metre olarak dizayna sahip, 2 bin 500 TEU taşıma kapasitesine sahip, konteyner gemilerden ilki olan M/V FUNDA A isimli Türk bayraklı gemi 1 Eylül 2016 tarihinde suya indirilirken, ikinci gemi olan M/V LUCIEN A ise Aralık ayında suyla buluştu. Arkas Holding tarafından

Mayıs-2014 tarihinde Çinli Zhejiang Ouhua Tersanesi'ne sipariş edilen 4 adet, 2 bin 500 TEU kapasiteli gemilerden ilk ikisi 52 milyon dolara inşa edilirken, 2017 yılında teslim edilecek olan diğer 2 adet konteyner gemi ise, 50 milyon dolara mal oldu. Uluslararası enerji verimliliği kurallara uygun yeni nesil ekodizayn edilen konteyner gemileri, motor özellikleri ve tekne dizaynı (pervanesi, bulb

yapısı, dümeni ve dümen sistemleri) sayesinde yüksek enerji verimliliği sağlıyor. Arkas Holding'e inşa edilen 2 bin 500 TEU taşıma kapasitesine sahip konteyner gemilerinde, MAN G Type motoru kullanılırken, eski nesil gemilere kıyasla yüzde 25’e varan yakıt tasarrufu sağlayarak zehirli gazların doğaya salınımını minimuma indiriyor.

Gemi sanayicilerine nükleer iş fırsatı

Gemi inşa son 30 yılın en kötü döneminde

DENİZCİLİK sektörünün istatistik bilgilerini derleyen Clarkson Research Services Limited, gemi inşa sanayinin 2016 yılı raporunu yayınladı. 2016 yılının gemi inşa sanayisinde son 30 yıldaki en düşük seviyede seyrettiğini belirten Clarkson Research, tersanelerin 2016 yılında aldığı siparişlerin tonaj ve adet açısından düştüğünü açıkladı. 2016 yılında 480 geminin inşa edildiğini belirten Clarkson Research tersanelerin otuz yıl öncesinin üretim seviyelerini zor elde ettiklerini belirterek tersane krizinin nedenli büyük yaşandığına dikkat çekti. Clarkson Research'ün raporuna göre 2016 yılında konteyner ve tanker gemisi üretiminde büyük bir düşüş yaşandı. Bunun yanında ise bunker ve feribot üretiminde 2016 yılında azda olsa bir büyüme gerçekleşti. 2016 yılında üretilen 480 geminin 212 tanesi Çin tersanelerinde, 93 tanesi Avrupa tersanelerinde, 59 tanesi ise Güney Kore tersanelerinde inşa edildi.

8 OCAK - ŞUBAT

NÜKLEER enerji sektörü, gemi sanayicilerine yeni bir iş alanı sunuyor. İngiltere ve Çin’deki nükleer santral projelerinde ön plana çıkan gemi sanayicilerinin Türkiye’deki 60 milyar dolarlık nükleer enerji yatırımlarından nasıl pay alabileceği 4. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’nde masaya yatırılacak. Türkiye’de hızla ilerleyen nükleer enerji yatırımları, gemi inşa sektörü için önemli fırsatlar sunuyor. Yüksek teknolojiye sahip gemi inşa sektörü oyuncuları, nükleer endüstriye işveren uluslararası firmaların tedarik zincirine girerek bu alandan pay alabilir. Nükleer santral inşaatında çalışmak için kolayca elde edilemeyen özel sertifikaların gerekli olduğunu belirten Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi Organizasyon Komitesi Başkanı Koray Tuncer, bu lisansları almanın zaman alan pahalı süreçlerden geçmeyi gerektirdiğini ifade etti. Gemi sanayicilerinin bu sertifikalara benzer sertifikalara sahip olduğuna dikkat çeken Tuncer, Türkiye’deki 60 milyar dolarlık nükleer enerji santrali pazarında gemi sanayicilerini önemli fırsatların beklediğini vurguladı. Tuncer, bu fırsatları tartışmak üzere gemi inşa sektörü temsilcilerini 8-9 Mart 2017 tarihlerinde gerçekleşecek 4. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’ne davet etti.



Kısa Kısa İzmir'e 7 yeni marina inşa edilecek

Antalya Limanı'ndan 2,6 milyon ton ithalat ve ihracat GLOBAL Yatırım Holding AŞ'ye bağlı Port Akdeniz Antalya Limanı Genel Müdürü Özgür Sert, geçen yıl Antalya Limanı'ndan yaklaşık 2,6 milyon ton ithalat ve ihracat gerçekleştiğini bildirdi. Sert, Antalya'da bir otelde düzenlediği basın toplantısında, 2016 yılının zor bir yıl olduğunu, başlangıcı zor olsa da 2017'ye umutla baktıklarını söyledi. Yaşanan tüm zorluklara rağmen 2016'yı bir önceki yıla göre bazı kalemlerde hafif büyüme ile kapattıklarını anlatan Sert, genel kargo yükte bir önceki yıla göre yüzde 3 büyüme sağlandığını, konteynerde ise büyük bir değişiklik olmadığını dile getirdi. Antalya Limanı'nın Batı Akdeniz'in çıkış noktası olduğunu ve Antalya'nın yanı sıra Isparta, Burdur, Konya'nın bir kısmı, Afyonkarahisar ve Denizli'nin ticaretinin büyük kısmının limandan yapıldığını kaydeden Sert, "2016 yılında Antalya Limanı'ndan 2,6 milyon ton civarında ithalat ve ihracat gerçekleşti. Bunun yanında, Çin, Türkiye'nin de dahil olduğu "Orta Koridor" isimli demiryolu projesini hayata geçirmek için çok ciddi bir yatırım planlıyor" diye konuştu.

İZMİR'E yapılacak 7 yat limanı için alt yapı hazırlıklarını kapsayan proje ihalesi yapıldı. Başbakan Binali Yıldırım'ın hayata geçirmeyi planladığı 35 projenin içinde 7 yeni yat limanı da bulunuyor. 7 yat limanının tamamında alt yapıya yönelik hazırlıkları kapsayan proje için geçtiğimiz günlerde ihale yapıldı. Marinalarda ÇED, imar ve oşinografi gibi çalışmaların hızla sürdüğü belirtildi. Toplam 1600 yat kapasiteli Şifne, Turan ve Şakran yat limanlarının 2017'de yapım ihalesine çıkılacağı öğrenildi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan'ın da yakından takip ettiği çalışmalar kapsamında Ürkmez, Şifne, Çeşmealtı, Yeni Foça, Bayraklı, Şakran ve Özdere yat limanları Yap - İşlet Devret modeliyle işletilecek. Yat limanlarında en büyük kapasite 700 yat ile Çeşme'de yapılacak olan Şifne limanına ait. İkinci sırada ise 500 yat kapasitesiyle Bayraklı'daki Turan Yat Limanı yer alıyor. Çeşme'nin 4'üncü yat limanı olacak Şifne yat limanının hayata geçmesiyle sadece bu ilçedeki yat kapasitesi 1687'yi bulacak. Ürkmez- 475, Şifne- 700, Yeni Foça- 230, Bayraklı (Turan)- 500, Şakran- 400, Çeşmealtı- 250, Özdere250.

Dünya konteyner pazarı, yeniden şekilleniyor DÜNYA konteyner pazarı yeniden şekillenirken, oyuncular için kartlar karılarak Avrupa, ABD ve Uzakdoğu için yeniden dağıtılıyor. 2016’nın son çeyreğinde gelişen olaylar, orta ve küçük hat operatörleri için pazarın sürdürülebilirliği tehlikeli bir noktaya doğru evrilmeye başladı. Dünyanın yedinci büyük konteyner hat operatörü Hanjin Shipping’in Ağustos-2016’da moratoryum ilan etmesi, konteyner piyasasında bomba etkisi yaptı. Beklenen bir gelişme olmasına rağmen, piyasa bu olayı içine hazmetmekte büyük sorun yaşadı. Güney Koreli Hanjin Shipping’in

10 OCAK - ŞUBAT

iflasının, sektörde domino etkisi yapması beklenirken alternatif üreten büyük hat operatörleri satın almalar ve birleşmeler sayesinde, krizi fırsata çevirmenin yolunu açtı. Bu konuda ilk adımı atan Çinli COSCO Shippping, 2016 yılının ilk ayında China Shipping Lines ile birleşerek, 1114 gemiyi kontrol eden dünyanın en büyük armatörlük firması haline geldi. Bu birleşme sonucu COSCOCS ismini alan firma, konteyner piyasasında ise yüzde 7.8 pazar payına sahip dünyanın en büyük dördüncü konteyner hat operatörü COSCO Container Lines (CCL) Şirketini ortaya çıkardı.



Kısa Kısa Limanlarımıza gelen gemilerle ilgili güvenlik önlemleri TÜRKİYE limanlarına gelen gemilerde arama yapılabilmesine ilişkin düzenlemede değişikliğe gidildi. Gemilerde daha önce ihbar, şüphe ve suçüstü gibi durumlarda kontrol yapılabilirken, bugün yürürlüğe giren yönetmelikle bu şartlar kaldırıldı, artık gerek duyulan her durumda gemiler aranabilecek. Türkiye limanlarına gelen gemilerde arama yapılabilmesine ilişkin düzenlemede değişikliğe gidildi. Türkiye Gümrük Bölgesine gelen deniz taşıtları, belgelerinde çelişki olması ve gümrük idaresince gerek duyulması hallerinde kontrol edilebilecek. Buna göre, daha önce yurt dışından Türkiye Gümrük Bölgesine gelen ancak limanlara girmeyecek gemilerde ihbar, şüphe, suçüstü halleri veya risk analizi kapsamında kontrol yapılabilirken, yükleme ve taşıma belgelerinde çelişki olması ve gümrük idaresince gerek duyulması durumunda da inceleme gerçekleştirilebilecek. Bu kapsamdaki kontroller için gemi arama ekiplerinden de faydalanılacak. Havayolu taşımacılığında ise belirlenen manifesto bilgilerinin bilgisayar veri işleme tekniği yoluyla gümrük idaresine gönderilmesi usulüne 1 Kasım 2017'ye kadar uyum sağlanacak.

Trabzon'a yeni kruvaziyer limanı

Riport’dan 1 milyar dolarlık dev proje RİZE RİPORT Liman İşletmesi Yönetimi, futbol sahası yapımı ile gündeme gelen liman inkişaf sahası ile ilgili önemli bir proje ile birlikte çözüm önerisi sundu. Rize Limanı Organik Serbest Bölge Entegrasyonu Projesi geliştiren RİPORT, Rize Serbest Bölge’sinin Liman inkişaf sahasına taşınması halinde ön anlaşma sağlanan uluslararası bir firmanın hububat ithalat ve ihracatı için Rize limanını kullanmaya başlayacağını açıkladı. Rize Limanında ilave 300 kişinin daha istihdamını öngören projede yıllık 2 milyon ton yük ile 1 milyar dolar işlem hacmi öngörülüyor. RİPORT yönetimi projeyi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’a sundu. RİPORT, taşınacak Serbest Bölge alanında ise futbol sahasının yapılabileceğini öngördü. Konuyla ilgili açıklama yapan Rize Liman İşletmesi Yatırım A.Ş. (RİPORT) Yönetim Kurulu Başkanı Asım Çillioğlu, Rizeport Lojistik Rize Serbest Bölgede 2016 yatırımlarının devam ettiğini ve dış ticaret için sektörde talep toplama çabalarının sürdüğünü belirtti.

12 OCAK - ŞUBAT

TRABZON’UN Yomra ilçesinde liman bölgesinde sosyal alanlarının ve spor tesislerinin yapılacağı 650 dönümlük dolgu alana yeni bir kruvaziyer limanı da yapılacak. Yomra Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu'nun duyurduğu yeni kruvaziyer limanı projeye eklendi. İbrahim Sağıroğlu, sosyal alanlarının ve spor tesislerinin yapılacağı 650 dönümlük alanda Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden gelen teknik ekiple birlikte sondaj yerlerini belirlediklerini belirterek, “Sahil dolgu projemizde teknik ekibimizle son incelemelerimizi yaptık. İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun talimatları ile birlikte projemize kruvaziyer limanı da eklettik. Bugün projemiz ile ilgili olarak sahada ilk adımı attık. Projemiz üzerinde yapacağımız sondaj çalışmalarıyla ilgili yerlerin tespitini yaptık. Bu saatten sonra ilgili firmamız sondaj çalışmalarına başlayacak. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüzün onayı ile birlikte projemizi Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza getireceğiz. Karşılıklı bakanlarımızın onayını almak suretiyle inşallah ilk kazmayı vuracağız. Bilindiği gibi Trabzon için ilçemiz turizmde gözde. Bu proje hem Trabzon’umuzun hem de Yomra‘mızın çehresini değiştirecek. Bu alanda halkımızın bütün sosyal ihtiyaçlarını karşılayacağız” dedi.



Röportaj

Sektör 2017’den umutlu

İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği çatısı altında 2010 yılında, Türk gemi ve yat sektörlerine ihracatı geliştirmek vasıtasıyla sürdürülebilir ekonomik kalkınmaya katkı sağlamak misyonu ile kurulan Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği'nın 2016 yılı itibariyle gemi inşa, yat inşa ve denizcilik yan sanayi alanlarında faaliyet gösteren yaklaşık 550 üye firması bulunuyor. Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Bayrak

G

emi ve Yat İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Bayrak’tan, birliklerinin 2016 yılında gösterdikleri faaliyetlerden ve sektörün bugünü ve yarını hakkında görüşlerini aldık. Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği’nin yapısından ve faaliyetlerinde kısaca söz eder misiniz? Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği’nin kuruluş amacı sektörün ihracat kapasitesini ve performansını artırmak adına, üye firmaların daha iyi uluslararası bağlantılar kurmasına vesile olmaktır. Bu amaca yönelik olarak Birlik tarafından birçok faaliyet yürütülmektedir. Bunlardan başlıcaları; • Sektörü ilgilendiren mevzuat düzen-

14 OCAK - ŞUBAT

lemelerinde sektör adına ortak görüşün derlenmesi ve gerekli makamlara iletilmesi, • Pazar araştırmalarının yürütülmesi, • Sektörün uluslararası anlamda daha bilinir hale gelmesi için projeler yürütülmesi, • Sektör ihracatına yönelik istatistiki verilerin hazırlanması ve yayımlanması, • İhracat ve etkinliklere yönelik olarak sonuç raporlarının hazırlanması,

olanaklarına sahip olacağı uygun firmalar ile B2B iş görüşmelerinin organize edilmesi, • Sektörü uluslar arası anlamda bilinir kılabilmek adına sektörü tüm yönleriyle anlatan tanıtım filmleri, katalog ve broşürlerin hazırlanması ve katılım sağlanan uluslar arası organizasyonlarda gösterimi • Üye firmaların ihracatta daha etkin olmaları için eğitim programlarının düzenlenmesi,

• Dünyanın önde gelen denizcilik fuarlarında Türkiye Milli Katılım organizasyonlarının üstlenilmesi,

• Sektörün geleceği konumundaki öğrenciler için her yıl farklı konu ve konsept ile Ulusal Gemi ve Yat Tasarım Yarışmalarının organize edilmesi.

• Hedef pazarlara yönelik olarak Ticaret Heyeti organizasyonları düzenleyerek, katılımcı firmaların beraber iş yapma

Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği sektör ihracatını artırmak ve Türk denizcilik sektörünü dünyaya tanıtmak için


www.7deniz.net <

ve hali hazırda organize edilmektedir. Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirmek maksadıyla birçok etkinliğe imza atmakta ve yapılan etkinliklere de aktif şekilde destek vermektedir. Sektörde düzenlenen tek Gemi ve Yat Tasarım Yarışması, Birlik tarafından organize edilmekte ve her yıl farklı bir konu ile gerçekleşmektedir. Türkiye’de yapılmakta olan denizcilik fuarlarına katılım sağlanmakta, yabancı alıcıların fuarda Türk muhataplarına ulaşabilmesi için alım heyeti organizasyonları gerçekleştirilmektedir. 2016 yılında sektörünüzün üretim kapasitesi ve ihracat rakamlarını değerlendirir misiniz? Bu yıldan neler bekliyorsunuz? uluslararası birçok organizasyona katılım sağlamakta ve Türk firmalarını bu organizasyonlara dahil etmektedir. Katılım sağlanan ve milli katılım organizasyonları Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği tarafından yürütülmekte olan başlıca fuarlar; dünyanın en önemli denizcilik fuarı olan SMM Hamburg fuarı, Posidonia Atina fuarı, Norshipping Oslo fuarı, Neva St. Petersburg Fuarı’dır. Öte yandan sektör için hedef pazar niteliğinde olan ve offshore piyasasının en önemli etkinliği olan OTC Fuarı’na yönelik olarak Türk firmalarının birebir muhatapları ile bir araya geldiği sektörel ticaret heyeti organizasyonları gerçekleştirilmektedir. Fas, Norveç, Rusya, İran, İsrail gibi hedef ülkelere yönelik olarak da sektörel ticaret heyetleri organize edilmiş

2016 yılı Türkiye genelinde hemen hemen her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüz için de gerilemeye sahne oldu. 2016 yılını bir önceki yıla kıyasla %5,6 gerileyerek 972 milyon dolarlık ihracat rakamı ile kapattık. 2017 yılında ihracatımızın tekrar 1 milyar dolar seviyesine çıkacağını düşünüyoruz. Türkiye bu alanda dünya ile rekabette hak ettiği yeri almak için neler yapmalı ve eksik olan konuların giderilmesi için engeller nelerdir? Türkiye’nin dünya ile rekabette daha güçlü bir konumda yer alması için denizcilik sektörünün başlı başına bir devlet politikası haline getirilmesi gerekmektedir. Türk gemi inşa sektörü belirli ürün segmentlerinde maliyetler bazında dünyanın önde gelen gemi üreticisi ülkeleriyle rekabet edebilecek konumda

olsa da rakip ülkelerdeki sübvansiyonlar dolayısıyla hak ettiği ölçüde sipariş alamamakta ve pazar kaybetmektedir. Siyasi gelişmeler ve belirsizlikler de bu noktada önemli bir handikap oluşturmaktadır. Güney Kore, Çin, Japonya, Brezilya gibi ülkeler gemi inşa sanayini ulusal politikalarının önemli bir parçası haline getirmiş ve 2008 sonrası krizin ardından birçok yeni teşvik mekanizmaları hayata geçirmişlerdir. Ülkemiz gemi inşa sektörü için ise uluslar arası rekabette önemli avantajlar sağlayacak bir teşvik mekanizması bulunmamaktadır. Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda sizin de sektör olarak 2023 hedefleriniz ve öngörüleriniz nelerdir? 2023 yılında ulaşmak istediğimiz ihracat hedefi 3.81 milyar dolardır. Hali hazırda dünya sektör ihracatı içerisinde %0,5 olan payımızı da ulaşacağımız ihracat rakamıyla birlikte %2.47 seviyesine çıkarma hedefindeyiz. İlgili bakanlıklar nezdinde sorunlarımıza hızlı çözümler üretilmesi halinde hedeflerimize ulaşabileceğimizi düşünüyoruz. Yapılan istatistiki çalışmalar ve bilimsel araştırmalar 2023 yılında hali hazırda 293 milyar dolar olan Dünya Gemi İnşa Hacminin 2023 yılında 340 milyar dolar seviyesine ancak çıkabileceğini göstermektedir. 130 milyar dolar seviyesinde olan dünya gemi ihracatının da 2023 yılında 154 milyar dolar seviyesine yükselmesi öngörülmektedir. Bu bağlamda, 2023 yılında Dünya Ticaretindeki payımızı %1.5 seviyesine çıkarmak, dünya ihracatı içerisinde de 2.47 pay almak öncelikli hedefimiz olarak yer almaktadır.

OCAK - ŞUBAT 15


Röportaj Mal Grupları Bazında Türkiye Geneli Gemi ve Yat İhracatı (Bin $) (Year To Date) ANA SINIFLANDIRMA

OCAK-ARALIK (TOPLAM)

ALT SINIFLANDIRMA

2015

2016

DEĞİŞİM

PAY

GEMİ

608.952

488.978

100,0

50,3

RÖMORKÖRLER

173.505

115.854

-33,2

11,9

9.411

114.112

1112,5

11,7

YATLAR,TEKNELER,BOTLAR

81.037

107.414

32,5

11,0

DENİZ TANKERİ

95.336

92.901

-2,6

9,6

GEMİ YAN SANAYİ

48.973

46.552

-4,9

4,8

12.642

6.366

-49,6

0,7

1.029.857

972.177

-5,6

100,0

FERİBOT GEMİ VE YAT

DİĞER DENİZ ARAÇLARI Genel Toplam

Türkiye Geneli Gemi ve Yat İhracatında İlk 10 Ürün (Bin $) (Year to Date)

OCAK- ARALIK 2016

PAY

İNSAN VE YÜK TAŞIYAN DENİZ GEMİLERİ (GROS TONİLATO>1000)

270.562

27,8

HER NEVİ FERİBOTLAR (GROS TONİLATO>1000)

114.109

11,7

DENİZDE SEYRETMEYE MAHSUS OLANLAR

109.081

11,2

RÖMORKÖRLER (GROS TONİLATO>300)

72.342

7,4

DENİZ TANKERLERİ (SARNIÇLI GEMİLER)(GROS TONİLATO>1000)

51.221

5,3

DENİZ MOTOR BOTLARI (İÇTEN MOTORLU) (UZUNLUK >7, 5 M.)(SİVİL KULLANIM İÇİN)

41.575

4,3

DİĞER DENİZ TANKERLERİ

40.925

4,2

DENİZDE SEYRETMEYE MAHSUS KURTARMA GEMİLERİ(SİVİL KULLANIM İÇİN)

40.459

4,2

PALANGA.BUCURGAT.IRGAT.KRİKO.VİNÇ VB.AKSAM VE PARÇALARI

39.455

4,1

DENİZ MOTOR BOTLARI (İÇTEN MOTORLU)(SİVİL KULLANIM İÇİN)

34.836

3,6

İLK 10 ÜRÜN

814.567

83,8

DİĞER

157.610

16,2

GENEL TOPLAM

972.177

100,0

Türkiye Geneli Gemi ve Yat İhracatında İlk 10 Ülke (Bin $) (Year To Date) 2015 Yılı OCAK-ARALIK aralığında en çok İhracat Yapılan Ülkeler Sıra

Ülke

2015

2016 Yılı OCAK-ARALIK aralığında en çok İhracat Yapılan Ülkeler PAY

Ülke

1

NORVEÇ

165.276

16,0 NORVEÇ

2

FAROE ADALARI

120.342

11,7 MARSHALL ADALARI

2016

PAY

246.733

25,4

84.856

8,7

3

PANAMA

70.199

6,8 KANADA

68.433

7,0

4

İTALYA

54.882

5,3 GRÖNLAND

51.131

5,3

5

SUUDİ ARABİSTAN

54.098

5,3 İTALYA

50.104

5,2

6

SINGAPUR

49.852

4,8 BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ

48.562

5,0

7

İZLANDA

49.334

4,8 ALMANYA

34.512

3,5

8

BİRLEŞİK KRALLIK

42.496

4,1 MALTA

27.126

2,8

9

MARSHALL ADALARI

41.489

4,0 BİRLEŞİK DEVLETLER

26.743

2,8

10

ÜRDÜN

35.798

3,5 ESTONYA

25.744

2,6

İLK 10 ÜLKE

683.766

66,4 İLK 10 ÜLKE

663.942

68,3

DİĞER

346.091

33,6 DİĞER

308.235

31,7

972.177

100,0

Genel Toplam

16 OCAK - ŞUBAT

1.029.857

100,0 Genel Toplam


Eğitim Mh. Ahsen Sk. Sadıkoğlu 5 Plaza No:12 K: 2 D:41 Hasanpaşa / Kadıköy - İSTANBUL Phone: +90 (216) 330 74 80 / +90 (216) 349 70 37 • Fax: +90 (216) 330 74 06


Röportaj

Deniz sigortacılığında emin adımlarla ilerliyoruz Türk Su Araçları Sorumluluk Sigorta Sektöründe faaliyet gösteren Türk P&I Sigorta A.Ş. 2014 yılından bu yana yaptığı çalışmalar ve uygulamalarla sektörün güvenini kazanmış durumda. Türk P&I’ın kuruluş amacından ve faaliyetlerinden kısaca söz eder misiniz? Şirketimizin kuruluşu 2014 yılının başında gerçekleşmiştir. Fakat bu şirketin eksikliği ve kurulması ile ilgili gereklilik yıllardır sektörümüzün ileri gelenleri tarafından dile getirilmekteydi. Filomuzun mevcut şartları, bölgemize has özelliklerimiz, denizcilik yöntemlerimiz, finansal özelliklerimiz gibi birçok sebepten dolayı milli sermayemiz ile oluşturulmuş filomuzun Batı Avrupalı standartları sağlayamaması büyük sorunlar yaratmaktaydı. Günümüz deniz ticaretinde donatanın prestijli bir P&I sigortacısı yoksa ticaretin içerisinde yer alma şansı olmaması da ayrıca büyük bir gereklilik olarak önümüzde durmaktaydı. Yerel bir P&I kuruluşu hem sigortalanma oranını arttıracak bir unsur hem de donatanlarımızın ticari imkanlarını arttırıcı bir unsur olarak devreye girmesi planlandı. Bunların ötesinde özel bir konu P&I Sigortacılığı konusunda elde edilecek uzmanlık bizi bölgemizdeki diğer denizci ülkelerden küçük bir farklılık yaratmak suretiyle öne çıkartacağı amacı ile şirktetimiz kurulmuştur. 2014 yılında kurulmanıza rağmen bu kadar kısa bir sürede yakaladığınız başarıyı neye bağlıyorsunuz? Şu anda sahip olduğu pazar payı ile Türk P&I yerel olmanın avantajlarını kullanarak kuvvetli bir yapıya kavuşmuş-

18 OCAK - ŞUBAT

Türk P&I Sigorta A.Ş. Genel Müdürü Ufuk Teker tur. Yolcu taşıma konusunda faal düzenli sefer yapan deniz araçlarında nerede ise yüzde 100 oranında bir pazar payı ile açık ara liderliğinin yanı sıra Türk Bayraklı tonajımızın büyük bir bölümünün P&I sigortacısı olmuş durumda. Bu hedefe ulaşırken elimizden geldiğince sektör ile içiçe hareket etmeye gayret ettik. Sektörün sorunlarını not edip, çözümler ile

geriye dönüşler sağladık. Ama herşeyin ötesinde uluslararası alt yapımıza aşırı derecede önem verip Akdeniz, Karedeniz ve Avrupa ülkeleri tarafından tanınma çalışmalarımızı tamamladık. Bunun da ötesinde 145 ülkede 370’in üzerinde temsilciden oluşan bir ağ oluşturup her yerde sigortalılarımıza hizmet vermeye başladık. Bizim yapmaya gayret ettikle-


www.7deniz.net <

rimizi ise sektörümüz çok iyi bir şekilde anlayıp bize açık destek vermese tabii ki şu an bir başarıdan söz etmek mümkün olmayacaktı. Yaptığınız sigortalarda teminat miktarlarından ve kapsamlarından söz eder misiniz? P&I sigortacılığında sağlanan teminatlar ve teminat limitleri sigortalı profilini belirleyen önemli unsurlardan birisidir. Biz şirketin kuruluşu öncesinde teminatlarımızın öngörülebilir, alışılmış ve olabildiğince armatör ve mağdur lehine olmasına dikkat ettik. Bu bağlamda Uluslararası Grup Kulüplerinin kurallarına uygun olarak kendi kurallarımızı oluşturduk. Hatta Türk Ticaret Kanununda Deniz Taşımacılığını ilgilendiren hususlarda kurallarımıza ilaveler yaparak daha geniş bir teminatı donatanlarımıza sunmaktayız. Her yeni çıkan Uluslararası kural ve Konvansiyonu yakından takip edip sigortalılarımıza ihtiyaçları olan teminatları sağlamaktayız. Teminat limiti olarak ise yine dünya çapında yeterli olan bir teminat limiti olan 1 milyar dolar ka-

dar teminatı sağlayabilmekteyiz. Özellikle denetlenmesi açısından sıkıntı olan günübirlik gezi teknelerinin sigortalanması konusundaki mevzuatın ne gibi eksiklikleri var? Bu konuda önerileriniz nedir? Türkiye cennetten farksız koyları ve deniz altı canlılarının yırtıcı olmaması sebebi ve iklimi ile deniz turizmi açısından rakiplerinden önde bir ülke olduğu hepi-

mizin malumudur. Turizmin en önemli cazibe merkezlerinden birisi ise deniz turizmidir. Bu konuda yıllar içerisinde ciddi yatırımlar ile bölgemizde açık ara bir liderliğimiz bulunmaktadır. Öte yandan 12’nin üzerinde yolcu taşıyan deniz araçları Türk Ticaret Kanunu’nda oldukça yüksek sayılabilecek yolcu sorumluluk limitleri ile koruma altına alınmıştır. Yolcu başına kanunen bulundurulması gereken teminat limiti 250,000 SDR (yaklaşık

OCAK - ŞUBAT 19


Röportaj

400,000 USD) olarak belirlenmiş hatta işletmecinin açık kusuru bulunmakta ise bu sorumluluk 400,000 SDR tutara kadar yükselmektedir. Yukarıdaki tespitten sonra konuyu iki açıdan da ele almak uygun olacaktır. Yolcular açısından bakıldığı takdirde uygun teminata sahip olunmaması olası kazalarda yaşanabilecek ölüm ve maluliyette yolcuların mağdur olmalarına sebep verebilir. İşletme açısından bakıldığında ise yolcuların haklarını aramaları durumunda tabi olacakları sorumlulukları karşılamaları imkanı bulunmamaktadır. Bu tarz yüksek limitlerin altında işletmelerin ezilmeleri muhtemel olacaktır. Geçtiğimiz yıl içerisinde birçok hadisede ölümler ve yaralanmalar meydana gelmiştir. Bunlardan en çarpıcısı Bodrum ve Antalya’da olan olaylardır. Hayatını kaybeden turistlerin TTK uyarınca tazminat talepleri bulunması durumun-

20 OCAK - ŞUBAT

da işletmecilerin bunu ödemekte güçlük çekeceği kanaatindeyiz.

Emirlikleri ve coğrafyamıza yakın olan komşularımızda bulunmaktadır.

Bu gerçekler ışığı altında deniz turizm sektörünün sigorta koruması altına alınması mutlaka gereklidir. Mevzuat aslında uygun limit olmaksızın teknelerin liman çıkışlarına müsaade edilmemesini emretmekle birlikte şu ana kadar bu denetimler yapılmamaktadır. Umarız ki deniz turizm araçları da sigortalı yaşama sezon öncesinde geçerler.

2016 yılı şirket olarak yüzde 50’nin üzerinde büyüme sağladığımız bir yıl oldu. Kendi ölçeğimizde başarılı bir yıl olarak kayıtlarımıza aldık. Öte yandan armatörlerimizin denizcilik sigortaları ihtiyaçlarında Tekne Makine Sigortası ürünümüzü sisteme aldığımız bir yıl oldu. Bu branşta da hedeflerimizin üzerinde bir gerçekleşme sağladığımızı ifade edebiliriz. Sahip olduğumuz filolarımızdaki hasar prim oranları açısından bakıldığında ise yine başarılı bir yıl geçirdik. 2017 yılı bizce denizcilik krizinin sebebi ile ciddi anlamda küçülme yaşanan son yıllara nazaran dünya ortalamasında tonaj artışını yakalayacağımız bir yıl olacağı kanaatindeyiz. Özlediğimiz patlama bu yıl olmasa bile dünya ortalamalarının yakalandığı bir piyasa şartında bizde kendi payımızı almayı hedefliyoruz.

2016 yılını hem sizin açınızdan hem de sektör açısından değerlendirir misiniz? 2017 yılından beklentileriniz ve hedefleriniz nedir? Şirketimizin sağlamış olduğu ürünlerin evrensel olması sebebi ile Uluslararası dağıtım konusunda çok hevesli ama bir o kadarda ihtiyatlıyız. İlk hedefimizde olan bölge Hazar Denizi ve kıyısı ülkelerdir. Ama hedeflerimiz arasında, Birleşik Arap


Huzur Yat

HAYALLERİNİZİ GERÇEKLEŞTİRİYORUZ

Adres: Evliya Çelebi Mah. Tersaneler Cad. Nuh Sanayi Sitesi A Blok No:3 Tuzla-İSTANBUL/TÜRKİYE Telefon: (+90 216) 395 29 30 • (+90 533) 500 76 93 / Fax: (+90 216) 446 68 48 E-Posta: info@huzuryat.com.tr • Web: huzuryat.com.tr


Röportaj

Nesnelerin interneti ile denizleri aşacak

Bilişim sektöründe faaliyet gösteren Data Market, müşterilerinin kritik iş uygulamalarında bilgi teknolojileri ortaklığı yapıyor. Denizciliğin yanı sıra; finans, telekomünikasyon, perakende, sağlık ve genel sektörlerden birçok önemli referansı olan Data Market, sunduğu kurumsal çözümlerle müşterilerine esneklik, iş sürekliliği ve verimlilik kazandırmayı hedefliyor.

Data Market Özel Çözümler ve İş Geliştirme Direktörü Önder Özturan

D

ata Market Özel Çözümler ve İş Geliştirme Direktörü Önder Özturan Compass, Marine IoT (Internet of Things – Nesnelerin İnterneti) hakkında sorularımızı yanıtladı.

Data Market ve faaliyetlerinden söz eder misiniz? Türkiye’de bilişim sektörünün lider firmalarından biri olan Data Market, 1992’den beri çözüm sağlayıcı ve sistem entegratörü kimliğiyle, müşterilerinin kritik iş uygulamalarında güvenebilecekleri bir bilgi teknolojileri ortağı olarak çalışıyor. Finans, enerji, telekomünikasyon, perakende, sağlık ve genel sektörden birçok önemli referansı

22 OCAK - ŞUBAT

olan Data Market, sunduğu kurumsal çözümlerle müşterilerine operasyonel etkinlik, esneklik, iş sürekliliği ve verimlilik kazandırmayı hedefliyor. Son yıllarda, iletişim ve elektronik teknolojilerinin gelişmesi ve ucuzlaması, daha önce hiç olmadığı kadar, teknolojinin insan hayatına girmesine imkan sağladı. Bu perspektif ile Data Market, teknolojinin insan ve kurum hayatına katkı sağlamasına olanak tanıyan yeni nesil çözüm ve ürünleri geliştiriyor ve pazara sunuyor. Bu odaklanmada son dönenim popüler konusu olan Nesnelerin Interneti (IoT – Internet of Things), Data Market’in çözüm üretmek için odaklandığı ana

başlıklardan bir tanesi. Compass Marine IoT, bu çerçevede geliştirdiğiniz bir çözüm mü? Evet, tam da öyle bir çözüm. Compass Marine IoT, marina sektörünün ve yat tutkunlarının ihtiyaçları dikkate alınarak geliştirildi. Yatçılık, son dönemde popülerleşen bir konu haline geldi. Marina sektörü de, son yıllarda yapılan yatırımlar ve odaklanma ile yerli ve yabancı yat sahiplerine elit bir hizmet sunmak üzere gelişiyor ve yapılanıyor. Compass Marine IoT, hem yat sahipleri hem de marina işletmecileri için değer üreten bir çözüm.


www.7deniz.net < Yat sahiplerine sunulan değerler nelerdir?

akü sensörü, akü problemleri hakkında önceden bilgi sahibi olmanızı sağlar.

Yat kullanımı mevsimsel etkilere ve sahiplerinin iş hayatı ritmine çok bağımlı. Yatların yıl içinde etkin kullanımı 2-3 ay ile sınırlı kalıyor. Geri kalan sürede de yatlar marina içinde bağlı olarak bekliyorlar.

- Yat içinde duman ve karbon monoksit seviyesini izleyen CO sensörü, yangın veya egsoz sızıntısında uyarı verir.

Compass Marine IoT, yat sahiplerine yatlarının durumunu mobil uygulama üzerinden her zaman ve her yerden anlık olarak izlemelerine olanak tanıyor. Bu da, yatları marinada bağlıyken, yat durumunu her zaman izleyebilme imkanı sunuyor. Çözüm temel olarak yatlara yerleştirilen sensörler (algılayıcılar) ve mobil uygulama bileşenlerinden oluşuyor.

- Yat içine su sızmalarını izleyen su algılama sensörü, olası su sızıntılarını anında tespit eder ve yat sahibinin bilgilenmesini sağlar. Burada, yat sahipleri için farklı ve avantajlı olan konu, belirtilen tüm

sensörlerin tek tek ve ihtiyaca göre topluca yata monte edilebilmesi ve harici elektrik besleme ve kablolama ihtiyacının olmamasından dolayı, çok kısa sürede devreye alınabilme özelliği. Mobil uygulama hangi platformları destekliyor ve başka ne tip imkanlar sunuyor? Mobil uygulama, tüm popüler cep telefonları üzerinde çalışıyor. Android ve IOS mobil telefonlar destekleniyor. Yat sahibi, mobil uygulamaya kaydını yaptırdığında, yatına monte edilmiş sensörlerden gelen verileri rahatlıkla izleyebiliyor. Mobil uygulama üzerinden sensör verilerine, sensörler aktif olduğu sürece geçmişe dönük olarak da erişilebiliyor.

Yatlardan alınabilen veriler nelerdir? Compass Marine IoT, çok geniş bir sensör portföyüne sahip. En temelde, yatın marinada olup olmadığını takip eden bir sensörümüz var. Bu sensör yardımı ile yat ne zaman marinadan ayrılmış, ne zaman giriş yapmış kayıt altına alınabiliyor. Yat sahibi, mobil uygulamayı Alarm Moduna aldığında, yatının kontrolü dışında marinadan ayrılması durumumda, uyarı mesajı alıyor. Bir popüler sensörümüz de yat motorunun çalışmasını takip eden sensörümüz. Yat motoru çalıştığında, eğer alarm aktif ise, mobil uygulama üzerinden haberdar oluyorsunuz. Bunun yanında diğer bazı sensörlerimizi şöyle özetleyebilirim. - Pedestal elektrik besleme kontrol sensörü, elektrik kesintilerinin takibini yapar ve yat sahibini uyarır. - Yat içinde her hangi bir kapak veya dolabın açılmasını izleyen uyarı sensörü, takılı olduğu kapının açılmasını kayıt altına alır ve gerektiğinde uyarı üretir. - Yat içindeki nem ve sıcaklık seviyesini izleyen sensörler, beklenmedik ani yükselmelerde alarm üretir. Nem ve sıcaklık değişiminin kaydını tutar. - Akü voltajını ve seviyesini izleyen

Güncel işleyişte, yakıt talebi, sintine boşaltmak, arıza bildirim veya bunun gibi birçok talep için Marina ekipleri ile telefon veya telsiz üzerinden iletişime geçilmesi gerekiyor. Compass Mobil uygulama aracılığı ile, yatın bağlı olduğu marinadan yapacağınız talepleri de rahatlıkla marina ekiplerine

OCAK - ŞUBAT 23


Röportaj

iletebiliyorsunuz. Talebinizin alındığını ve ilerlemeyi telefonunuzdan takip edebiliyorsunuz. Peki Marina işletmecileri? Onlara nasıl bir katkı sağlıyor Compass Marine IoT? Bizler işbirliği ve sinerji üretmenin değerine inanıyoruz. Compass Marine IoT, bir marina hizmeti olarak sunulabilen ve bu şekilde modellenmiş bir çözüm. Hizmet kapsama alanı içine alınmış marinalarda, abone müşterilere katma değerli bir hizmet olarak sunulabiliyor. Abone yatların hareketleri, marinaya giriş ve çıkışları otomatik olarak algılanabiliyor ve kayıt altına alınabiliyor. İşletme birden çok marinayı içeriyorsa, abone yatların hangi marinaya ne zaman giriş çıkış yaptığı ve ne süre ile konaklama yaptığı izlenebiliyor. Sistem, marina bilgi sistemine bu verileri anında aktarılabiliyor. Abone yat sahiplerinin izin vermesi durumunda, yatlarda oluşan alarm durumları, marina yönetimi ile de paylaşılabiliyor. Böylelikle marina ekibi gerekli müdahaleleri anında yapabiliyor. Bugün satış, pazarlama ve hizmet

24 OCAK - ŞUBAT

sürecinde en önemli konulardan biri iletişim ve etkileşim. Marina yönetimi, Compass Mobil Uygulaması üzerinden, marina abonelerine bilgilendirme mesajları atılabiliyor, aboneliklerinin statüsü ve süreci hakkında müşterilerini bilgilendirebiliyor. Benzer şekilde, abonelerin sintine, yakıt, teknik destek ve bunun gibi talepleri, mobil uygulama üzerinden elektronik ortamda kolay ve hızlı bir şekilde alınabiliyor. Marinalar, Compass Marine IoT ile, klasik marina hizmetlerin yanında, yeni nesil ve katma değerli hizmetler sunma imkanına kavuşurken, Compass Marine IoT, müşteri memnuniyeti ve sadakatini arttıran bir çözüm olarak sektörde önemli bir ihtiyaca cevap veriyor. Compass Marine IoT nasıl bir model ile pazara sunuluyor? Hizmetten faydalanmak için nasıl bir altyapı gerekli? Compass Marine IoT, anlaşmalı ve kapsama alanı içine alınmış marinalarda, yıllık abonelik olarak temin edilebiliyor. Hazır sensör paketleri içinden seçimler yapılabiliyor. İsteğe bağlı ek sensörler, çözüm içine esnek bir şekilde dahil edilebiliyor.


11. ULUSLARARASI DENİZ ARAÇLARI EKİPMANLARI VE AKSESUARLARI FUARI

11-19 ŞUBAT

Ziyaret Saatleri 11-18 Şubat 11:00 - 20:00 19 Şubat 11:00 - 19:00

İşbirliği ile

Destekleyenler

Online Bilet

Üye Olunan Kuruluşlar

BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GERE⁄‹NCE TÜRK‹YE ODALAR VE BORSALAR B‹RL‹⁄‹ (TOBB) DENET‹M‹NDE DÜZENLENMEKTED‹R.


Gemi İnşa

Gemi inşa sanayinde sektörel öngörü:2023

Türkiye, Dünya ticaret kurallarının yeniden yazıldığı 2000’li yıllara, her alanda yenilenmeyi kendine misyon edinerek girdi. Jeopolitik konumu bakımından yüzyıllardır bir ticaret merkezi olan Türkiye, bu ticaret geleneğini değişen dünya trendleriyle birleştirdi. Hedef, performansımızı sürdürülebilir bir şekilde daha yüksek düzeylere taşıyarak, Cumhuriyetimizin 100. Yıldönümü olan 2023 yılında 1 milyar dolar.

G

emi inşa sanayinde talebin belirleyicisi dünya ticaretindeki gelişmeler ve öngörülerdir. Dünya ticaretine konu olan malların yüzde 90’ı denizyolu ile taşınmaktadır. Bu taşımanın yüzde 70’ni enerji (petrol-doğalgaz) ve metaller, yüzde 30’nu kuru yük ve nihai ürünler oluşturmaktadır. Dünya ticaretinde 2002 yılından itibaren yaşanan hızlı genişleme ile gemi inşa sanayinde de hızlı

26 OCAK - ŞUBAT

bir büyüme yaşanmıştır. Ancak küresel kriz ile birlikte ticaretin daralması en başta gemi inşa sanayini olumsuz etkilemiştir. 2023 yılına kadar olan dönem için öngörülen ekonomik büyüme ve ticaretteki genişlemeye bağlı olarak taşımacılık talebi ve gemi inşa talebi genişleyecektir. Ticarete konu olacak ürün gruplarındaki farklı genişleme öngörülerine bağlı olarak yük ve yol-

cu gemilerindeki alt segmentlerde de büyüme farklı olacaktır. 2023 yılına kadar olan dönemde en hızlı büyüme yaşanacak gemiler yıllık ortalama yüzde 9.6 ile LNG tankerleri, yüzde 6.5 ile konteyner gemileri, yüzde 6 ile yolcu gemileri olacaktır. DWT ağırlık itibari ile 2007-2023 arasında en çok ihtiyaç ise 245.000 DWT ile kuru yük gemilerine, sonra 212.975 DWT ile konteyner gemilerine olacaktır.


www.7deniz.net <

Gemi inşa sanayinde genişleyen payı ile Çin, aynı kalan payı ile Güney Kore ve azalan payı ile Japonya gemi inşa ihtiyacının yüzde 75’ini karşılayacaktır. Bu ülkeler büyük tonajlı konteyner, petrol tankerleri, cruise yolcu gemileri ve kuru yük gemileri

üretiminde ağırlıklarını koruyacaktır. Avrupa’da üretim Almanya’nın dışında, Polonya, İspanya, Hırvatistan, Ukrayna gibi ülkelere kaymaktadır. Asya’da Hindistan, Vietnam, Singapur, Filipinler diğer üreticiler olacaktır. Gemilerin makina ve donanımla-

rında ise ABD, Japonya, Almanya ve G. Kore tedarikçi olacaktır. Giderek daha az sayıda üretici ülkenin kalacağı buna karşın talebin artacağı gemi sanayinde ihracatın kriz sonrasında yeniden hızlanarak (2015 sonrası) artacağı öngörülmektedir.

OCAK - ŞUBAT 27


Yat

Dünyanın ilk 200hp dizel

dıştan takma motoru: Oxe-Diesel Evet bir çoğumuzun ne zaman çıkacak diye her yıl beklediği ve sabırsızlık gösterdiği yüksek beygir gücü ve ekonomisi kanıtlanmış dizel kullanımı, artık dıştan takma motorlar için de geçerli. Onlarca yıllık araştırmalar, son 5 yıldır yapılan testler ve iyileştirmeler ve akabinde son iki yıldır sadece ticari kullanımlara satışı yapılan, gerçek dizel makine kullanılarak (benzinli makinelerden devşirme edilmeden, gerçek common-rail dizel) İsveç' de Cimco Marine AB tarafından üretilerek, Oxe-Diesel markası ile piyasa sürülmüş durumda.

T

eknelerde riskli benzin kullanımı, yüksek yakıt sarfiyatları, zahmetli ve riskli benzin ikmalleri, her yıl gerekli ve masraflı servis ihtiyaçları, basit kullanım hataları ile oluşabilen masraflı hasarlanmalar, yüksek karbondioksit salınımı ve bunun gibi bir çok olumsuz ve istenmeyen unsur artık geride kalıyor. Deniz keyfini özel kullanımlarda kesintisiz ve ekonomik yaşarken, ticari ve hizmet ağır şart kullanımlarında ise 10.000 çalışma saatine kadar performans alarak eksiksiz servise devam edilebilmekte.

28 OCAK - ŞUBAT

Tüm bu dizel makine artılarını mevcut benzinli dıştan takma motorlara karşı yaşarken, diğer yanda inboard /içten takma dizel makinelere göre de artılar sunmaktadır. Mevcut içten takma dizel makinaların kapladığı alanlar artık teknenin genel kullanımına ek ferahlık katarken, seyir anında kamara içinde makine gürültüsü ile birlikte olunmaması çok önemli bir konfor. Demirleme alanında yada limana gelindiğinde tek bir tuş ile motorların deniz suyuyla temasının bir dahaki kullanıma kadar kesilmesi (şaft/ pervane/kuyruk kirlilik problemleri), kirli ve sulu sintine alanları ve benzer bilindik içten takma dizel makine dezavantajlarını ortadan kaldırarak, bir çok olumlu gelişimi tekne sahibine sunmaktadır. Hatta artık tekne dizaynırlarının ve üreticilerinin de yeni modellerinin bundan sonra çok daha farklı olacağı kesindir. Bilindik 2 ya da 4 zamanlı benzinli yeni nesil ve teknolojik makinelere göre öne çıkan başlıca Oxe-Dizel farkları; • Yüksek performans • Yüksek Yakıt Ekonomisi (%45 daha az yakıt tüketimi) • Sessiz kullanım (common-rail otomobil dizel makine ile aynı) • Ekonomik servis bakımları • Yüksek Güç / Tork • 1 RPM – 4050 RPM arası çalışma devri • Kalıcı sürekli kullanım • Güvenilir • 1200 saat/yıl olarak çok yoğun kullanılmalarda bile halen garanti kapsamında kalması • Dikey şaft yerine patentli özel kayış sistemi kullanımı • Hızlı manevra kullanımına uygun (tam yol ileriden/ tam yol geriye) olmasıdır.

OXE dizel kullanımlarda yaşam döngüsü maliyeti azaltmak için optimize edilmiş ve NATO “tek-yakıt” direktifine uygun. Cimco nedir? Küresel olarak, hafif, orta ve ağır hizmet ile ticari ve keyif tekne deniz pazarlarına, dizel güç ve ekonomikliği ve kayış sistemli aktarım teknolojisinin avantajlarını sağlamaktır. Oxe üretiminde ana unsur, dizel yakıtın ekonomiklik ve performans ile kayış sisteminin eşsiz dayanıklılık, güvenilirlik ve gücünü, uzun yıllara dayanan ARGE ve kullanımlar sonucu kanıtlanmış sağlam tasarım ve teknoloji yoluyla kullanıcılara sunmaktı ve bu başarıldı. Diğer yanda CO2 (karbondioksit) salınımı mevcut benzinli 2 ya da 4 zamanlı tüm benzinlilere oranla, %48-%54 arasında daha az olup, en çevreci 200HP motor üretilmiştir. Oxe’un içerisinde, milyonlarca kilometredir kendini otomobiller aracılığı ile kanıtlamış, marinize edilen otomotiv dizel motoru yatay olarak monte edilmiş. Gerçek common-rail dizel makine, Nato’nun pek yakında kural olarak mecbur tutacağı ve hali hazırda uygulamasına başlanmış Single Fuel Directive


www.7deniz.net <

(tek tip yakıt) için uygundur. Ayrıca Oxe-Dizel dıştan takma motorlarda kullanılan dizel makine, aynen içten takma dizel makinelerde olduğu gibi heat exchange sisteme sahip olup, motor soğutma sistemi içerisinde deniz suyu dolaşmamakta, ki bu unsur mevcut 2 ve 4 zamanlı benzinli dıştan takma motorlara göre, motor ömrünü katlayarak arttırmakta. Güç transferinde kullanılan konik dişliler ve transfer milleri için yüksek tork aktarımı sağlayan yenilikçi kayış teknolojisi kullanarak kavrama ortadan kaldırılmış ve böylece sürtünme, güç kaybı, yakıt tüketimini azaltırken ve hızını artırmaktadır. İsveç sahil güvenlik teknelerinin stres testlerine yoğunlaşılarak, on-

ların yüksek hızlı tekne motorlarının düzenli olarak maruz kaldıkları 7G kuvvetleri karşılamak adına bu önemli unsurların başarılmıştır. Cimco çalışmalarına devam ederek, yakın gelecekte 50HP-350HP aralığında çeşitliliği Oxe-Dizel dıştan takma motorlarıyla kullanıma sunacaktır. Şimdilik 200HP 2017 sezonunda tüm dünya ile Türkiye’de aynı anda piyasaya sunulmuş ve sezon için sipariş vereceğiniz yeni teknenizde yada mevcut teknenizin motor değişikliğinde kullanmanız için ön siparişle satışa sunulmuş durumdadır. Sorunsuz, güvenilir, ekonomik, güçlü ve performanslı yapısı ile Oxe-Dizel denizlere yepyeni bir heyecan ve farklılık katmakta.

Genel teknik Özellikleri: Makine tipi..................... Diesel, L4 Displacement................. 2.0 L Intake............................ Turbocharged, intercooled Torque........................... 397 Nm at 3500 rpm Power............................ 200 HP at 4100 rpm Weight........................... 295 - 320 kg Alternatoroutput............ Up to 220 Amp Rig length...................... 20, 25 or 30” Cooling.......................... Closed cooling circuit Steering......................... Electronic Power Steering Shift.............................. Electro-hydraulic Clutch............................ Hydraulic multi-friction plate Gear ratios..................... 1:66, 1:47, 1:29 Ölçüler........................... (25” leg) LHW 994x1880x678

OCAK - ŞUBAT 29


Haber

Akıllı basitlik, kendimiz için istediğimiz bir şey “Günümüz teknelerinden beklentilerimiz artarken aynı zamanda küçük olması gerektiğini düşünüyoruz.

K

onforumuzu ve beklentilerimizi tam olarak sağlayacak ancak bir o kadar basit olacak. İşte İsveç üretimi EPOCA Yacht larının temel prensibi buradan başlamakta. Çok fonksiyonlu, kolay elleçlenebilen, daha erişilebilir... Ama tüm bu önemli özellikler keskin bir tasarımla, malzeme ve kalite hissini tam olarak yaşatmalıdır. Tüm hızlarda düşük baş eşiği ve mantıklı yakıt ekonomisi. Epoca, ulaşım, sosyalleşme, güneşlenmek, yüzmek, günübirlik gezi, balık tutmak, denizde kamp yapmak ya da sadece günbatımı zevkle seyretmek için, her yaştan bir, iki ya da sekiz kişilik bir teknedir. Bu talepler bize kendimizin de istediği yeni bir şey yaratmak için gereken hızı verdi.

Epoca Yatları İSVEÇ’in en ünlü markalarını yaratan Wiklung Ailesi tarafından İsveç’te imal edilmektedir. İlk defa bir teknede, en üst segment otomobillerdeki konforu ve kaliteyi hissettiren malzeme ve işçilik, özel dizaynla birleşmekte.

30 OCAK - ŞUBAT

Açılabilir sunroof, havadar ve aydınlık iç mekan, elektrikli wc ve giyinme bölümü, arka açılabilir yüzme platformu, sadece bir kaç özelliğinden bazıları. Klasik Kuzey ülkelerinin sağlamlığı ve denizciliği ise tartışılmayacak kadar ileri seviyede. Görselliği, stili ve kullanım kolaylığı, basit ama işlevsel yapısı, denizcilerin denizden beklediği hemen tüm imkanları sunarken, doyumsuz deniz keyfini yaşatmak üzere hemen tüm deniz tutkunlarına

Teknik Özellikler: Height raised stern :820 cm L.O.A. lowered stern :860 cm Beam :286 cm Weight :2 250 kg Refrigerator volume : 20 liter Fuel tank volume :200 liter Fresh water capacity :70 liter Batteries :2x12v 75Ah Max persons :8 st Engine :Volvo Penta D3-200 Cruising speed :16-26 knots, max speed 35 knots Design Mannerfelt Design Team


www.7deniz.net <

İtalyan Solemar Nautica, Luxury RIB’de bir Numara 2009 yılından günümüze Türkiye’de Ogem Group tarafından satışı devam eden, Solemar lüks konsept yatlarının amiral modeli Oceanic 44.1, 2017 sezonuna, imalat ve bünyesinde bir çok yenilikle giriş yaptı.

ceanic 44.1, biri master, diğeri ziyaretçi için 2 çift kişilik ferah kamarası, tekne içi salonu ve duş kabinli banyosu, ön ve arka güneşlenme alanları, tekne arka tarafında servis botu garajı, tam donanımlı yüksek konsept işçilik ve malzeme kalitesi ile kendine has sitili her zaman göz alıcı. Büyük boylu motor yatların tüm konfor ve donanımını sunan Solemar 44.1 aynı zamanda her türlü ağır deniz ve hava koşulunda da, kullanıcısına emniyetli ve konfordan ödün vermeden seyir zevki

sunmaya devam ediyor. Tüm Akdeniz ülkelerinde yoğun olarak kullanılan ve her geçen yıl sayıları artan RIB konsepti, son 7 yıldır ülkemizde de tercih edilen tekne modelleri arasında. Düşük yakıt sarfiyatına karşın 44 knot sürate çıkabilen Solemar 44.1 2x450 litre yakıt tankı ile de ciddi seyir menziline sahip. Mevcut elektronik donanımı, denizi sevenler için en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş ince detaylar ve üstün malzeme/işçilik kalitesi, Solemar Nautica 44.1 (Oceanic) modelini çok ayrıcalıklı ve seçkin bir tekne yapmakta.

Unutmadan, hiç tekne kullanmamış biri olarak acemi de olsanız, 44.1’i çok kısa bir sürede kavrayarak kullanmaya başlıyorsunuz. Çevik fakat rahat manevra kabiliyeti, mevcut çift dizel makine yanında baş manevra pervanesi ile çok kolay bir kullanım sunarken, teknenizi yanaşıp kaldırırken, teknenin etrafını çepeçevre dönen hava tüpü, sizleri her türlü çatışma ve kazadan da korumaktadır. Bunu da hatırlatmakta yarar var, Solemar Oceanic 44.1 sipariş üzerine üretiliyor.

OCAK - ŞUBAT 31


Makale

Trump ve başkanlık sistemi T

ürkiye başkanlık sistemini tartışırken, Amerika da yeni başkanın seçilmesinin sonuçlarını tartışır durumda. Bahisçilerin bile hiç şans vermediği Trump’ın seçim galibi çıkması ile birlikte seçim kampanyasında bulunduğu birçok sözü de yerine getirmeye başladı.

Kubilay Ulucan GAC Shipping (USA) Yönetici

32 OCAK - ŞUBAT

Bu girişimlerin içeriği dışında sadece başlıklarına bakıldığında, ülkeye negatif etkiler getireceği hissediliyor. Bu yansıtmada Trump karşıtı global ekonomik güçlerin ve medyanın bu yeni kanunları halka aksettirme şekli de etkili elbette. Trump’ın agresif kendini ifade etme tavrı da insanların ona bakış açısında etkili oluyor tabi ki. Kendisi işadamı olmasının dışında aslında birçok TV şovunda yer almış medyatik bir kişilik. Reality TV şovlarının dışında, onu ringde boğuşan güreşçiler arasında görmek mümkündü önceki hayat

tarzında. Seçilmesine kendi taraftarları dışında, Trump karşıtı protestocuların da hazırlıksız yakalandığı, günden güne artan protesto şiddetinden anlıyoruz. Elbette güçler dengesi değişir ve Amerika içindeki devlet içi yönetenler anlaşmaları, şartları değişirse bu protestolarda yön, hız, şiddet değişebilir ya da kesilebilir. Yeni başkanın ivedilikle imzaladığı kanunlar öncelikle yakın komşuları ile olan ilişkilerini etkileyecek. Meksika sınırına duvar, Kanada ve Meksika komşuları ile olan 22 yıllık ticaret anlaşması (NAFTA) ve muafiyetlerin iptali etkilerini siyasi kriz olarak hemen gösterdi. Bunun artçı dalgası TPP (TransPacific Partnership) anlaşmasının iptali ile gelecek. TPP Amerika’nın 11 Pasifik komsusu ile yaptığı ticari anlaşmalar zinciri idi. Yine bu anlaşma iptali ile ticari avantajını kaybedecek ülkeler ile


www.7deniz.net < rekabet avantajını Avrupa ülkeleri edinebilecekler. Bu kararların ekonomik etkileri Amerika’ya olumlu yansır mı bilemiyoruz ancak Amerika ile ticaret potansiyeli olan ve bu anlaşmaların tarafı olmayan diğer Avrupa ülkelerine avantaj getireceği muhakkak. Bunlar anlaşmaların iptalinin Amerika dışına olumlu yansımaları olabilir. Avrupa Birliği’ne tanınan ayrıcalıklarında iptali söz konusu olur ise ortaya tamamen rekabete çekişmeli bir ortamın çıkacağı kesin. Trump’ın söylemine göre bu girişimlerin tek sebebi “adil bir ticaret, alışveriş sistemi istemeleri ve buna karşılık da Amerika ticaret yaptığı ülkelere adil ticari şartlarda karşılık verecek”. Bu yeni fırsatları gelişmekte olan ülkelerin ve Türkiye’nin iyi değerlendirmesi gerekiyor. Ekonomistlerin alınan kararlara ise bakışı daha endişeli durumda. Meksika ve Çin gibi Amerika ekonomisinde etkili iki büyük ülkeye karşı alacağı negatif ekonomik kararlar, ülke içinde fiyat artışı ve enflasyona sebep olabilir, karşı ekonomik kararların kıvılcımlarını ateşleyebilir buda dünya ekonomisinde bir ateşlenmeye sebep olabilir. Ekonomik kalkınma planının ülke içinde topyekun altyapı yenilenmesine gidilmesi teklifi ise önümüzdeki 10 yıl

içinde 1 trilyon dolarlık liman, köprü, yol, havaalanı, tren yolu sistemi, okul vb. yeni yatırımlar içeriyor. Amerikan altyapısının modernize edilme planı ile ülke içinde iş hacmi ve üretimin arttırılmasını planlanmakta. Bu yenilenme planının içinde yer alan limanlar toplam Amerikan ekonomisinin yaklaşık yüzde 30’una denk gelirken yıllık olarak

4.6 trilyon dolarlık toplam ekonomik aktivite içermekte. Deniz yolları ticareti yine Amerika’da 23 milyon kişiye iş sağlayıp 321 milyar dolarlık yıllık vergi ödemesi ile federal bütçeye katkı sağlamakta. Ülkeler egemenliklerine yönelik kararları bazen halkın özgür iradesi ter-

OCAK - ŞUBAT 33


Makale cihine istinaden rahat koşullarda alırken, bazen de dışarıdan gelen etkiler bu şartların oluşmasına ve kararların sağlıklı ortamlarda tartışılıp alınmasına müsade etmemektedir. Ülkemizin içinde bulunduğu şartlar altında anayasa ve yönetim sistemini değiştirme kararı da yine bu değişimin yapılmasına müsaade etmeyen şartlarda yapıldığı için birçok yurttaşımız tarafından uygun bulunmamakta. Unutulmamalıdır ki yurdumuz tarihi boyunca hiçbir zaman rahat koşullarda karar alacak şartlar cereyan etmemiştir. Cumhuriyet savaş ve işgal şartlar altında ilan edilmiş, yurdumuzun kuruluşundan buyana isim ve şekil değiştirerek devam eden terör örgütleri var olmuş, daha sonraki dönemde 2. Dünya Savaşı, SSCB devletlerinin dağılması, yıllarca süren İran-Irak Savaşları, Kıbrıs savaşı, iki defa yapılan Irak işgali, başarılı ve başarısız (ortalama her 7 yılda bir) ihtilal girişimleri, seçilmiş ancak farklı zümreler tarafından makbul görülmeyen hükûmetlerin STK aracılıkları ile düşürülme süreçleri, Suriye’deki devam eden savaş, sayamadığımız yurtiçi ve yakın çevre siyasi ve ekonomik krizler bizim hiçbir zaman sağlıklı bir ortamda kendi geleceğimizi çizmemizi sağlayacak şartları sağlamadı. Anayasa değişikliği veya sistem değişikliği yapılsa da yine bize stressiz ortam bırakacak şartlar sunulmayacak. Üzerimize yüklü

34 OCAK - ŞUBAT

olan coğrafi ve tarihsel vazifeler gereği kararlarımızı ve uygulamalarımızı hep bu şartlar altında hayata geçirmek zorunda kalacağız. “Uygun şartlar beklense idi, Anayasalar böyle şartlarda tartışılmaz, kararlar alınmaz” diyerek birçok medeni ve gelişmiş ülkeyi örnek gösterenler aynı medeni ülkelerde ne şartlarda anayasalar yapıldığını görmezden geliyorlar. Fransa’daki mutlak monarşinin devrilmesi halk ihtilali sonucunda olmuştur. Baskıcı burjuva soyluları altında yasayan Fransız halkı kitlesel bilinçlenme ile bu şartlar altında kendi devrimini ve anayasasını hazırlamıştır. Amerika iç savaş ve işgal devam devam ederken zorlu şartlar altında anayasasını hazırlamıştı. Japonya anayasası ise Amerikan işgali altında, Amerikan askeri hukukçuları tarafından, Amerikan savaş gemisinde hazırlanmış ve Japonya’ya kabul ettirilmiştir. Ancak Amerika kendi benimsediği ve en iyi bilgi sahibi olduğu yönetim şekli yerine dışarıdan kontrolü daha kolay olan ve karar mekanizması kilitlenmeye müsait başbakanlık ve kabinesi sistemini Japonya’ya yerleştirmiştir. 1952 yılından buyana Japonya’da halk bu anayasanın geçerliliği ve değiştirilmesini tartışmaktadır.

İspanya’da demokrasiye geçiş ve siyasi reformlar Kral Franco’nun 1975’te ölmesiyle baslar. Süreç Amerika, Avrupa ülkeleri ve dünyanın büyük sermayedarlarının himayesinde devam ederken 1978 yılında kabul edilen anayasa ile tamamlanır. 1981 yılındaki başarısız darbe girişimi ve İspanyol işçi partisi seçim zaferi bu sürece etkisi olan iki büyük tarihsel olaydır. Tarihin gösterdiği şu ki, İspanya’da da anayasa gelişimi sancılı ve normal olmayan şartlar altında gelişmiş. Bunlar bizim sıklıkla atıfta bulunduğumuz demokrasilerden, dünyadaki anayasa çalışmalarından sadece birkaç örnekti kısaca verebileceğimiz. Dış etkenlerin bizim sağlıklı ortamda yaşayıp, geleceğimiz ile ilgili kararları almamıza uygun ortamı sağlamayacakları malum. Ancak bizim kendi politikacılarımızın geleceğimizle ilgili karar almamız için uygun tartışma ortamının yaratılmasına engel olmaları üzücü bir gerçek. Yurdumuzun bekasını ilelebet yaşatacak ve geleceğimiz ile ilgili Kararların kendi insanlarımızın hür iradesi ile, özgür şartlarda alınmasını ve kabul görmesini diliyoruz.


www.7deniz.net <

KOSGEB’ten Türk Loydu Eğitimlerine destek TÜRK Loydu 2017 yılında vereceği eğitimler içerisinde KOSGEB kapsamındaki firmalara 20 bin TL’ye kadar eğitim desteği imkanı sağlayacak. Türk Loydu; faaliyet gösterdiği sektörlerin eğitim ihtiyaçlarını karşılamak ve eğitim desteklerinden yararlanma imkânlarını artırmak amacıyla 2017 yılında yeni atılımlar yapmayı hedefliyor. Türk Loydu, bir çok alanda (A Tipi Muayene Kuruluşu; Ürün Belgelendirme, Personel Belgelendirme; Yönetim Sistemleri Belgelendirme Kuruluşu) TÜRKAK’tan Akredite bir kuruluş olarak, sunmakta olduğu eğitimler için KOSGEB kapsamındaki firmalara yılda 20.000 TL’ye kadar eğitim desteği alma imkanı sağlanmakta. Türk Loydu tarafından sürdürülen IMDG (Deniz Yoluyla Tehlikeli Malların Taşınması), TMGD (Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanlığı), ISM (Uluslararası Güvenli Yönetim Kodu) vb. tüm teknik eğitimlerin yanı sıra 2017 yılı için planlanan; Kuru Yük Gemilerinin Emniyetli Yönetimi için Rightship ve Tankerler için değerlendirme programı Sire ve Tankerler için Yönetim ve Değerlendirme sistemi TMSA gibi denizcilik sektörü için önem arzeden konu başlıkları ve Türk Loydu’nun kurumsal eğitim kurumu TMI işbirliği ile gerçekleştireceği kurumsal gelişim eğitimleri de bu kapsamda değerlendirilebilecek.

CertAsig; Denizcilik Sektöründeki Güvenilir Sigorta Firmanız

CertAsig, istikrarlı bir şekilde sunduğu rekabetçi sigorta çözümleri ile denizcilik alanındaki risklerinizi teminat altına almaktadır. Ana ürünlerimiz içerisinde, Tekne & Makine Sigortası, Koruma & Tazmin Sigortası, Yük Sigortası bulunmaktadır. Güçlü Yanlarımız: • Teklif, Hasar Tespit & Tazmini gibi isteklere hızlı ve çözüm odaklı hizmet. • Bağlı olduğumuz güvenilir reasürans şirketleri ve firma ortaklarından aldığımız yüksek finansal gücümüz. • Londra pazarı ile aynı özelliklerde ve şartlarda hizmet veriyor olmamız. • CertAsig Türkiye’de, P&I sigortası hizmeti için Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından tanınmış ilk Romanya şirketidir. Lütfen bizimle tercih ettiğiniz broker aracılığı ile irtibata geçiniz. Bükreş - Şirket Merkezi Adres: 61B Nicolae Caramfil Street, 1st district, Bucharest, Romania 014142 Telefon: +40 311 91 04

Köstence Ofisi (Constanta) Adres: 251-253 Mamaia Blv. 2nd flor Constanta, Romania, 900546 Telefon: +40 241 64 52 66

İstanbul Ofisi Adres: Bebek Mah. Kucuk Bebek Cad. Emek Apt. No.30 D.2 Bebek 34342, Istanbul TURKEY Telefon: +90 212 257 10 72

Sofya Ofisi Adres: Bulgaria, Sofia, Bacho Kiro Str. 26-28-30, Platinum Business Center, block 2, floor 4, Sofia 1000. Telefon: +359 2 494 01 46

www.certasig.ro


Yat İnşa

Gemi ve yat ihracatı İstanbul ile Yalova'dan soruluyor

Kasım ve Aralık aylarındaki rekor büyümeye rağmen, toplam dış satımı yüzde 5,6 düşen gemi ve yat sektörü, 2016'da 972 milyon 177 bin dolar tutarında ihracat gerçekleştirdi. Gemi ve yat ihracatının yüzde 90,21'ini (876 milyon 953 bin dolar) karşılayan iki ilden İstanbul'un ihracatı yüzde 21,61 gerilerken, Yalova yüzde 47,77 ile rekor artışa imza attı. Geçen yıl en fazla sektör ihracatı, 246 milyon 73 bin dolarla İskandinav ülkelerinden Norveç'e yapıldı.

K

asım ve Aralık aylarındaki rekor büyümeye rağmen, toplam dış satımı yüzde 5,6 düşen gemi ve yat sektörü, 2016’yı 972 milyon 177 bin dolarlık ihracatla kapattı. Sektör ihracatının yüzde 90,21’ini (876 milyon 953 bin dolar) karşılayan iki ilden İstanbul’un ihracatı yüzde 21,61 düşerken, Yalova yüzde 47,77 ile rekor artış kaydetti. Türkiye İhracatçılar Meclisi kayıtlarından yapılan derlemeye göre, 2015’te 1 milyar 29 milyon 857 bin dolar olan sektör dış satımı, 2016’da yüzde 5,6’lık düşüşle 972 milyon 177 bin dolara geriledi. Dalgalı bir seyir izleyen gemi ve yat sektörünün dış satımı, geçen yıla ocakta yüzde 5,8, şubatta da yüzde 22,8’lik düşüşle başladı. Martta yüzde 69,04 büyüme kaydeden sektörün dış satımı, nisanda yüzde 10,46, mayısta da yüzde 71,06 düştü. Sektörün haziranda yüzde 9,2 artan

36 OCAK - ŞUBAT


www.7deniz.net < yılında 223 milyon 614 bin dolar olan ihracatı ise 2016’da yüzde 47,77’lik rekor artışla 330 milyon 438 bin dolara ulaştı. Yalova’nın sektörün toplam ihracatından aldığı pay ise yüzde 33,99 olarak gerçekleşti. Gemi ve yat sektörünü sırtlayan bu iki il, Türkiye’nin toplam gemi ve yat ihracatının da yüzde 90,21’ine (876 milyon 953 bin dolar) imza attı. Aslan payı Norveç’in Sektör, 2016 yılında en fazla ihracatı (246 milyon 73 bin dolar), İskandinav ülkelerinden Norveç’e gerçekleştirdi. Bu ülkeyi, 84 milyon 855 bin dolar dış satım yapılan Marshall Adaları takip etti. Türkiye ayrıca Kanada’ya 68 milyon 432 bin, Grönland’a 51 milyon 131 bin, İtalya’ya 50 milyon 103 bin, Birleşik Arap Emirlikleri’ne 48 milyon 562 bin ve Almanya’ya 34 milyon 551 bin dolarlık gemi ve yat ihracatı yaptı.

ihracatı, temmuzda yüzde 84,8, ağustosta yüzde 50,5, eylülde yüzde 73,7, ekimde de yüzde 1,8 geriledi. Kasım ve Aralıkta ihracat patlaması Kasım’da ise yüzde 166,88 ile aylık bazda yılın en yüksek artış oranına ulaşan gemi ve yat ihracatı, 2016’nın son ayında da yılın en yüksek ikinci artış oranını yakaladı. Sektör, aralıkta yüzde 154,9’luk artışla 156 milyon 404 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Sektör dış satımının yarısından fazlasını karşılayan İstanbul’un 2015 yılında 697 milyon 173 bin doları gören ihracatı, 2016’da yüzde 21,61’lik düşüşle 546 milyon 515 bin dolara geriledi. İstanbul, Türkiye’nin toplam gemi ve yat ihracatından yüzde 56,22 pay aldı. İstanbul’a sektörel anlamda ciddi rakip olduğunu ispatlayan Yalova’nın 2015

OCAK - ŞUBAT 37


Haber

48 saatlik uğraksız geçiş süresi 168 saate çıkıyor

Türk denizciliği için önemli sorunlardan olan 48 saat uğraksız geçiş süresi, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nca yapılan çalışmalar neticesinde 168 saate (7gün) çıkarılıyor.

D

enizcilik sektörüne destek vermek ve sektörün önündeki engelleri kaldırmak adına son derece önemli çalışmalara imza atan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, 25 bakanlığın da görüşünü alarak denizcilik sektörünün önündeki bir engeli daha kaldırmaya hazırlanıyor. Mevcut uygulamada 48 saat olarak belirlenen uğraksız geçiş süresi, yapılacak düzenleme ile 168 saate çıkacak. Çok sayıda sektör temsilcisi ve özellikle Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Çakır tarafından çokça dillendirilen 48 saat transit geçiş süresinden doğan mağduriyetler, yapılan çalışma ile çok büyük oranda ortadan kaldırılacak. Armatörlerin ağır faturalar ödemesine yol açan uygulama aynı zamanda gemiye mal ve hizmet üreten Türk firmaları için de bir dezavantaj ortaya çıkarıyordu. Sürenin uzaması ile hem armatörlerin hem de gemi acenteleri, seyahat acenteleri,

38 OCAK - ŞUBAT

yakıt ve tamir-bakım gibi gemiye mal ve hizmet üreten firmalarımızın yüzü gülecek. Sürenin uzatılması, mevcut piyasa koşullarında yük bağlamak konusunda sorun yaşayan gemilere Türk karasularında 168 saat süre ile bekleme yapabilme imkanının yanı sıra arıza, bakım, onarım, personel değişimi gibi çalışmalar için önemli bir süre kazanmış olacak. Gemiye yakıt ve kumanya gibi çeşitli hizmetler sağlayan firmalar için de son derece önem arz eden uygulama, Türk karasularında bekleyen gemi sayısını ve bekleme süresini doğrudan artıracağından pazarın genişlemesine imkân sağlamış olacak. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bünyesinde yapılan çalışmalar neticesinde ortaya çıkan Tebliğ’in yayınlanması bütün sektör tarafından adete dört gözle bekleniyor. Tebliğ’in yayınlanma tarihine ilişkin net bir bilgi olmasa da yakın gelecekte yayınlanarak yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Çakır, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu tüzüğün Türk ve dünya denizciliği için olumlu yönde değiştirilmesine katkıda bulunan; Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım’a Sayın Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Ahmet Arslan’a; Sayın Müsteşarımız Suat Hayri Aka’ya; Sayın Müsteşar Yardımcımız Ahmet Selçuk Sert’e; Sayın Genel Müdürümüz Hızırreis Deniz’e; Sayın Genel Müdür Yardımcımız Okay Kılıç’a; Türk Boğazlarından transit geçişi 48 saat ile sınırlayan düzenlemeyi 25 bakanlığımızın da müspet görüşlerini alarak 7 güne çıkarttıkları için altın harflerle teşekkür ederiz. Öncelikle Türk ve Yabancı armatörlere önemli operasyonel kolaylıklar sağlayan ve aynı zamanda gemilere mal ve hizmet tedariki gerçekleştiren Türk firmalarımıza çok ciddi ekonomik kazanç sağlayacak olan bu düzenleme Türk ve dünya denizciliğine hayırlı olsun.”



Haber

2. e-Navigation Meeting İstanbul’da yapıldı

Y

DANELEC ile birlikte düzenlenen e-Navigation seminerinin, bu yılki konuları arasında güncel bilgilendirmeler ve MRV oldu.

Reporting And Verification) diye enerji ve karbondioksit emisyonları üzerine bir zorunluluk geliyor. Organizasyonda bu konuyla ilgili çok ciddi ve farklı bilgiler paylaştık. Biz armatörün içinden geldiğimiz için tüm anlatımını yaptığımız konularda otorite gözüyle bir anlatım değil, aksine tamamen armatör temsilcisinin nasıl hazırlık yapması, örnek MRV dokümanı hazırlanması, doküman hazırlanırken nelere dikkat edeceği gibi farklı açılardan bilgi aktardık” dedi.

YDDO Marine Genel Müdürü Kaptan Kutlay Ünlü, “MRV (Monitoring

Sunuculuğunu YDDO Genel Müdürü Kutlay Ünlü’nün yaptığı,

DDO, ilkini geçen yıl başarılı bir şekilde düzenlediği e-Navigation seminerinin bu yıl ikicisine imza attı. İstanbul Mariott Asia Hotel’de gerçekleştirilen seminer bu alanda yaşadığı tecrübeleri ve uzman konuşmacılarıyla da sektörün nabzını tuttu.

40 OCAK - ŞUBAT

ECDIS’ler için yeni IHO standartları & güncellemeler, dijital yayın temini ve dünya piyasasındaki yenilikler, MRV (Monitoring,reporting and verification) kuralı ve taslak çalışmaların yer aldığı seminerde konuşmacı olarak katılanlar ise şöyle; Danelec CEO – Mr. Hans Ottosen, Danelec Area Sales Manager - Gergely Tas, Navtor Area Sales Manager – Todd E. Allen, Türk Loydu Business Dev. Manager –Mehtap K. Özdemir,Türk Loydu Marine Engineer – Mr. Cemil Yücel Talay, YDDO Product Manager – Yusuf Özcan Demir.



Röportaj

Yakamozlar, denizci kadınlar için yine iş başında

Türk denizcilik sektörünün çeşitli alanlarında çalışan kadınlar, geride bıraktığımız yıl bir ilki gerçekleştirdiler ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir araya geldiler. Denizcilik sektörü kadınlarının yaşadıkları tüm sıkıntıları masaya yatırdıkları sempozyumla, hem bir ilki gerçekleştirdiler, hem de sorunların çözümü için el ele verdiler. Başarılı bir organizasyonu geride bırakan Yakamozlar, elbette bu sene için de hazırlandılar. Yalnız bu sefer masaya sadece sorunlar yatırılmayacak. Bakış açısı çok daha farklı. Sempozyum boyunca, doya doya başarılı denizci kadınların yol gösterici hikayelerini dinleyecek, o yolda ilerlemek için çok daha fazla gayret sarf etmeye odaklanacağız… Bir araya geldikleri toplantı öncesinde yakaladığımız Yakamozlar’la, 8 Mart 2017’deki sempozyumu konuştuk… 42 OCAK - ŞUBAT


www.7deniz.net <

GEMİMO Genel Sekreteri Seda Turan: “Başarıyı yakalamış denizci kadınlarımızı dinleyeceğiz” Yakomoz’u geçen sene ilk defa yapmıştık. GEMİMO bünyesinde bir kadın çalışma grubumuz var. Bu grubumuz bünyesinde sektördeki kadınlara yönelik çeşitli etkinliklere katılıyor, sunumlar hazırlıyorduk. Çalışmalarımızın zamanla daha fazla ilgi çekmesi üzerine bunu farklı bir boyuta taşımaya, tüm sektörü kucaklayacak bir çalışma yapmaya karar verdik. Bu konuda da en fazla desteği WISTA’dan aldık. Geçen sene bir ilki gerçekleştirdik ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Türk denizci kadınları sektörle birlikte masaya yatırdık. Çok geniş çaplı bir organizasyondu ve birçok kesimden katılımcıyı ağırladık. Bu seneki çalışmamız o kadar geniş olmayacak. Konsepti biraz değiştirdik. Denizci kadınlarımızın ihtiyaçlarına yöne-

lik çalışmalar yaptık ve bu çalışmaların hepsini profesyonel uzman bir ekiple birlikte değerlendirdik. Bu sene sorunlardan çok, sorunların üstesinden gelip başarıyı yakalamış denizci kadınlarımızı dinleyeceğiz. Onların hikayelerinde kendi sorunlarımızı görecek, o sorunları nasıl aştıklarını öğrenecek ve o başarılara bir anlamda tanık olacağız. Ayrıca geçen sene bir sergi düzenlemiştik bu sene daha farklı bir çalışmamız var. Bir cümle ile kadın ve denizi anlatmalarını istiyoruz. Bir de Kadın ve Deniz temalı kısa film yarışması düzenledik. Sektörümüz kadınlarına bizi desteklemeleri konusunda sesleniyoruz! WISTA Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi İren Arıcan: Sektörümüzü daha duyarlı olmaya davet ediyoruz Açıkçası geçen seneki çalışmadan haberimiz yoktu. Seda Kaptan’la tanıştıktan sonra bu or-

ganizasyonu destekleme kararı aldık. Dünya genelinde 37 ülkede faaliyet gösteren bir derneğiz. Esas amacımız kadın dayanışması ile sorunlarımızı çözmek. Çeşitli etkinlikler düzenleyerek kız öğrencilere burs yaratmaya çalışıyoruz. Geçen sene 15 kız öğrencimizin eğitimine destek olduk. Ayrıca bizden staj veya iş konusunda destek isteyen kızlarımıza elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Bu organizasyon için sektördeki kadın çalışan oranını ortaya çıkaracak bir çalışma başlattık. Deniz Ticaret Odası’na bir anket gönderdik. Bu anketin sonuçlarını sempozyumda sektörle paylaşacağız. Biz gönüllülük esasına dayanan bir kurumuz. Burada gördüğünüz herkes özel zamanlarını, herhangi bir beklenti içerisine girmeden sadece bir şeyler yapabilmek adına harcıyor. En büyük sıkıntımızda elbette sponsor eksikliği. Sektörümüzü bu konuda daha duyarlı olmaya davet ediyoruz.

OCAK - ŞUBAT 43


Röportaj

Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Nas: Bu sene başarının senesi Kadının uğursuz olduğu bir alandı deniz. İsmi sadece gemilere verilmekle yetinilirdi. 2004’te zabit kadınlarımızı sahnede görmeye başladık. 2008 global kriziyle birlikte gemi sayısı azalınca da armatörlerimizin kadınlara yaklaşımı daha sert oldu. Esasen bu organizasyonun çıkışına da bu durum vesileydi. Bunu çalıştayda ilk dile getirdiğimiz zaman ses getirdi. Burada gördük ki kadın çalışana karşı olan gemi sahiplerinin yanında “imkanım olsa bütün çalışanlarımı kadın yaparım” diyen armatörleri de gördük. Bir farkındalık yaratmak istedik ve sektörün bu gerçeğini 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile birleştirdik. Sorunları geçen sene enine boyuna konuştuk. Bu sene başarıları konuşacağız.

mızdan kurtulacağız ve inancımızı artıracağız. Çünkü başarılı olmuş kadınlarımız var. Önyargılarından kurtulmuş ve yapabilirim demiş kadınlar bunlar. Türkiye’de denizde çalışan kadın sayısı %3. Bu oran dünyada %1,5. Dünya ortalamasının iki katıyız. Ama bir adım ileri gidemiyoruz çünkü biz hala kadın çalışır mı, çalışmaz mıyı konuşuyoruz. Bu yüzden de bir adım ileri gidemiyoruz. Bu sene önyargıları yıkan kadınlarla sektörü tanıştıracağız. WISTA Saymanı Ayşegül Şentürk: Amacımız farkındalık yaratmak

GEMİMO Başkanı Feramuz Aşkın: Bu sene önyargıları yıkan kadınlarla sektörü tanıştıracağız

Bilinçsiz bir tercih ile okudum esasen. Okulun kayıt günü kız öğrenci sayısının çok az olduğunu gördüm ama bu sayı giderek artıyor. Biz kadını farklı yere koymadan bilinci artıracak çalışmalar yapıyoruz. Amacımız bu bilinçle farkındalık yaratmak. Gelecek nesillere bugünden daha iyi ortam bırakmak istiyoruz.

Bu sene uluslararası arenadan da katılım olacak. Sektör olarak en büyük sorunumuz önyargılarımız. Yıkamadığımız şey de bu zaten. Bu sene bunu yıkacağız. Önyargıları-

Öğrencilik yıllarımda tanıştığım GEMİMO bana önyargısız yaklaşan

44 OCAK - ŞUBAT

GEMİMO Yedek Yönetim Kurulu Üyesi Gizem Çevik: Biz yapmazsak kim yapacak?

bir kurum oldu. Burada gördüğüm destek beni hep teşvik etti ve ileriye yöneltti. Kadınların aktif çalışan ve üretici pozisyonunda olmasının tek yolu örgütlü bir yapı. Bizde bu inançla yola çıktık ve bir şey başarıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Biz yapmazsak kim yapacak? Sorunları, sıkıntıları duyuyoruz, şahit oluyoruz. Bunlara duyarsız kalmamız mümkün değil. Biz el ele verdik; sorunlara çözüm üretmek için de var gücümüzle çalışıyoruz. GEMİMO Yedek Yönetim Kurulu Üyesi ve WISTA üyesi Ayşe Aslı Başak Bu yıl ki sempozyumu geçen seneden ayıran özelliklerinden biri, projeye uluslararası bakış açısı getirmekti. Uluslararası arenada büyük bir şirketin CEO’su pozisyonunda kadın katılımcımız olacak ve bizimle deneyimlerini paylaşacak. Şuan ki kız öğrencilerin durumlarını takip ettik. Nerede, nasıl staj yapıp çalıştıklarını belirledik ve yansıttık. Başka çalışan kadınların üzerinde uygulanan mobbing gibi durumları değerlendirdik. Geçen yıldan bu yana bir yol kat ettik ama sorunlar hala çözülmüş değil. Sektörde hala staj ve çalışma konusunda kadınlar sorun yaşıyor.


Yalova'ya Gemi OSB geliyor Gemi Sanayicileri Derneği tarafından Yalova'da bin 400 dönüm üzerine konumlandırılacak Gemi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi için ilk harç Mayıs ayında atılacak. Türkiye'de ilk olma özelliğine sahip gemi OSB'si, 200'e yakın sanayi kuruluşuna hizmet verecek. 2,5 milyar liraya mal olacak proje sayesinde 15 bin kişi de istihdam edilecek. Gemi Sanayicileri Derneği (GESAD) tarafından bu yılın

Nisan-Mayıs aylarında resmi olarak temel atma töreni gerçekleşecek Gemi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (GİOSB), Türkiye'de bir ilk olacak. Yalova'da Osmangazi Köprüsü'nün açılmasıyla birlikte çalışmalara hız verilen gemi OSB'sinde alt yapı çalışmalarının bitmesine az bir süre kaldı. Yaklaşık bin 400 dönüm üzerine kurulacak olan GİOSB'de 15 bin kişinin istihdam

edilmesi ve Türkiye'nin ileri gelen 200'e yakın sanayi kuruluşunun da faaliyete geçmesi planlanıyor. 2,5 milyar liraya mal edilecek GİOSB, Türk gemi sanayisinin uluslararası deniz endüstri platformunda etkin bir şekilde söz sahibi olmasını sağlayacak. Ayrıca sektörün dışa bağımlılıktan kurtulması da bekleniyor.

GEMİSANDER'de devir teslim: Yeni Başkan Gün Alp Erdil TÜRKİYE’NİN tek gemi geri dönüşüm bölgesi olan Aliağa’da faaliyetlerini sürdüren Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği (GEMİSANDER) Olağan Kurulu gerçekleştirildi. Tek listeyle gidilen oylama sonucu GEMİSANDER Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen Gün Alp Erdil, üyelere yaptığı teşekkür konuşmasında, şeffaf bir dernek, demokratik bir yönetim olarak sektöre hizmet edeceklerini söyledi. Geçmiş yıllar içerisinde 8 sene boyunca sektöre hizmet ettiklerini söyleyen eski Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği Başkanı Adem Şimşek de, her zaman bu camianın içerisinde olacağını ve herkese bir telefon kadar yakın duracağını belirtti. GEMİSANDER Yönetim Kurulu, Asıl Üyeler; Gün Alp Erdil, Ramazan Yiğit, Ergül Bıyık, Cevdet Temürtaş, Mustafa Cesur, Erol Polat, Adem Sorgulu, Muhammed Coşkun. Yedek Üyeler; Caner Özdoğan, Kadir Kandemir, Suat Can, Celal Yiğit, Hayri Erdil, Cengiz Temürtaş, Şenol Sayın, Hüseyin Sarıhasan.

Tersane ve tekne imal yönetmeliğinde değişiklik Kısmi işletme izni belgesi almış olan tersane, tekne imal ve çekek yerlerinin belge geçerlilik süreleri 31 Aralık 2017 tarihine uzatıldı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın, "Tersane, Tekne İmal ve Çekek Yeri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Söz konusu yönetmelik değişikliğiyle, kısmi işletme izni belgesi almış olan mevcut tesislerin belge geçerlilik süresi ile mevcut yüzer havuzlar için alınmış olan yüzer havuz işletme izni belgesi süresi 31 Aralık 2017 tarihine uzatıldı. Askeri ve polis tesisleri hariç, 13 Şubat 2009 tarihinden önce faaliyette bulunan kapsam dışı tesislerin, ilgili kurumlarından alınmış veya alınacak faaliyet konusuna uygun iş yeri açma ve çalışma ruhsatı veya faaliyet izni gibi belgelerini 31 Aralık 2017 tarihine kadar idareye ibraz etmesi gerekiyor.


Makale

NUSR-YAT: Markalaşma Yolunda İmalattan Servise Türk Yat Sektörü

Hasan Öztürk Senior Shipping Analyst-Dynamar BV

lke olarak genelde katma değerli ürünler yaratmakta sıkıntılarımız var. Yeterli olmasa bile bu alanda son 10 senede gelişme görülüyor. Birçok sektörde ürünlerimiz markalaşmış olarak hedef pazarlarda yerlerini almaya başladı. Özellikle Ortadoğu ülkeleri bu anlamda büyük fırsatlar sunuyor ve diğer bölgelere genişlemek açısından önemli bir sıçrama tahtası. En büyük engelimiz ise markalarımızın dışa açılım konusunda en mantıklı genişleme alanlarındaki karışıklıklar ve tarihten gelen bizim doğamızda aslında olmayan tabular. Benzer tarihi ve kültürü paylaştığımız istikrarlı bir Suriye ve Irak gibi ülkelerden Türk markalarının faydalanması kaçınılmaz olurdu. Veya aynı dini paylaşmasak bile Yunan, Bulgar ve Ermeni halkıyla olan ortak noktalarımızın çokluğundan kaynaklanan fırsatlar inanıyorum ki mev-

46 OCAK - ŞUBAT

cut mevzuatlar ve gerilimler olmasa bu ülkelerde bile Türk markalarına fırsatlar yaratırdı. Kaldı ki Kafkaslardan, Orta Asya’dan İran’a kadar uzanan bir Turan coğrafyasını da unutmamak gerek. Umarım en kısa zamanda sorunlarımızı halleder tabularımızı aşar bölge ülkeleri olarak problemlerimizi fırsata ve gelişime çevirir ülke ve bölge insanına hak ettiği refahı sağlamak için çabalarız. Dedik ya katma değer konusunda güzel gelişmelerde var. Türk Hava Yolları, Anadolu Efes, Arçelik ve Beko derken hizmet sektöründen bir Nusret Steakhouse furyası çıkıverdi ve şu an Türkiye’nin dünyada en çok konuşulan karakterlerinden biri Nusret. Sosyal medyada Dubai’de açılan şubesine giden insanların paylaşımlarını gururla izledim. İnsanların genel tecrübesi fiyatların pahalı olsa bile etin kalitesinin ve edinilen tecrübenin/eğlencenin bunu karşıladığı. Nusr-et Steakhouse’un açtığı bu yoldan temennimiz nice markalarımız takip

eder, gider ve hatta boynuz kulağı geçer deyip konumuza dönelim. Turizmde katma değer yat turizmi ki yatla ülkemize gelen turistler diğer yollarla ülkemize gelen turistlere nazaran 30 kat fazla harcama yapıyorlar. Yat turizmi ülkemizdeki terörizm belasından en az etkilenen sektörlerden bir tanesi. 2016 yılında turist sayımızda %40’ın üstünde bir azalma yaşanırken, yat limanlarına olan talep kapasitemizin üstünde gerçekleşti. Kısa vadeli uğramalarda bir miktar azalma yaşanmasına rağmen toplam talep uzun vadeli uğraklardaki artışla karşılanmış gözüküyor. Bu alandaki en öne çıkan avantajımız tabii ki coğrafi konumumuz. Ülkemiz Akdeniz’in en güzel ve korunaklı doğal koylarına sahip ülkelerden bir tanesi. Akdeniz piyasasının yat turizmi konusundaki lider ülkeleri Fransa, İtalya ve İspanya. Türkiye ise 21,000 yat bağlama kapasitesi ile Hırvatistan’ın ardından sı-


www.7deniz.net <

ilgi birikimi Türk marinacılık sektörünü oluşturdu.

ralamada beşinci durumda. Üç büyük ülkenin yat bağlama kapasitesi ise 300,000 ile 400,000 arasında değişiyor. Türkiye mevcut kapasitesini 2020 yılına kadar 30,000’e ve 2023 yılına kadar ise 50,000 yat bağlama kapasitesine çıkarmayı amaçlıyor. Bu büyüme eğer gerçekleşirse Akdeniz’de Türkiye sıralamada sadece bir basamak yükselecek. Buda gösteriyor ki yat turizminde sınıf atlamak için daha çok yatırım ve belki de yaratıcılık gerekiyor. Ama bu yolda zaten kısa zamanda güzel işler yapıldı diyebiliriz. Çok değil 20 sene önce 1990’larda Türkiye de yat turizmi amaçlı bir marinamız yoktu. Marina olarak sadece aracımızı bağlama zihniyeti vardı. İlk olarak 5 çıpalı marina olarak Ataköy Marina açıldı. Bugün ise Ege’de ve Akdeniz’de birçok modern ve yurtdışı marinalarıyla eşdeğer hizmet verebilen marinalarımız var. Hatta Türk şirketlerimiz ki buna örnek D-Marin’i gösterebiliriz, yurtdışında marinalar işletiyor. Takriben 20 yıl içinde oluşan bir bilgi ve

Türkiye bu alandaki fırsatların farkında görünüyor. Mevcut yat bağlama kapasitesinin kullanım oranı %110. Bu sebeple büyük yatırım gücü ve kapasitesi olan Doğuş ve Koç grupları gibi firmalar piyasaya yatırım yapmakta. İlgili Bakanlıkta altyapı çalışmalarını hızlandırmış gözüküyor. Önümüzdeki birkaç senede birçok yeni marina projesi hayata geçiriliyor. Bunların birçoğu İzmir ve civarında konumlanmış durumda. Kısa zaman içinde bu civarda yedi yeni marina yapılacak ve mevcut 1,600 yat bağlama kapasitesi 4,500’e çıkacak. Bu yedi marinanın alt yapılarına yönelik hazırlıkları kapsayan ihaleler yetkili Bakanlık tarafından yapıldı ve ÇED, imar ve oşinografi çalışmaları verilen raporlara göre hala sürmekte. Çeşme’de inşa edilecek olan Şifne Yat Limanı ilçenin dördüncü limanı olacak ve yat bağlama kapasitesini 700 artıracak. Ayrıca sosyal tesisleri, alışveriş merkezi, eğlence çeşitliliği ile ilçeye ve turizme çok artılar katacağı kesin. Yat turizminde sınıf atlamak için sosyal tesisler, yat limanları, alt yapı ve üst yapı destekleri ve çalışmaları çok önemli

tabii ki, fakat bu sektöre çok geç yatırım yaptığımız için üç büyük ülkeye yetişmek biraz daha zaman alacaktır. Yatırım gücü yüksek olan şirketlerimizin bu sektöre yönelmesi güzel bir gelişme. Fakat ilgili Bakanlığımızın çalışmalarını hızlandırması, marina sayısını ve kapasitelerini arttırması şu aşamada daha önemlidir. Şu da bir gerçek ki kapasite artırımı, maliyet avantajlarının sunulması ve tesis kalitesi sektör büyümelerini bir yere kadar taşıyor. Daha uzun vadeli büyümeler ve Mallorca, Ibiza, Cote D’Azur gibi yat merkezleri ile rekabet edebilmek sanki komşularımıza olan coğrafi yakınlığımızdan ve Ege Denizi’nin güzelliklerinden hep beraber maksimum derecede yararlanmaktan geçiyor. Yat turizmi sadece turizm tarafıyla değil, desteklemiş olduğu yan sanayiler ve sebep olduğu istihdamla da önemli yere geldi. Bugün nasıl Türk yapımı koster ve kimyasal tankerler bir tercih sebebiyse Türk yapımı yatlarda öğle olma yolunda. Bunlara dayalı yan sanayi ve hizmet sektörleri de gelişiyor. Modern tesisli ve komple yat marinalarının faaliyete geçtiği ilçe sakinleri ve mal sahipleri ihya oluyor ve bu zenginlik öyle veya böyle ekonomiye tasarruf ile yatırım ile geri dönüyor.

OCAK - ŞUBAT 47


Yan Sanayi

Butik hizmetle başarıyı yakaladı Betumar Endüstriyel Deniz Ürünleri Danışmanlık İthaalat İhraacat Ltd. Şti., butik hizmetle, sektörde çeşitli markaların Türkiye satış ve servis sorumluluğunu üstlenen ve bu görevi yaklaşık 10 yıldır sürdüren bir firma.

BTMCO Satış Mühendisi Erdem Karnak

F

aaliyet alanlarının sadece denizcilik üzerine kurulu olduğu için sınırlı olduğunu söyleyen BTMCO Satış Mühendisi Erdem Karnak, “Ancak faaliyet alanları şu şekilde ikiye ayırılabilir; yeni inşa deniz araçlarına ürün tedariki ve mevcut deniz araçlarına yeni ürün tedariki diye sınıflandırabiliriz” dedi. Yabancı menşeili ürünlerin satış ve servisini yaptıklarını belirten Karnak, “Ürün portföyümüzü; gemi ana makineleri, şanzımanları, şaft-pervane sistemleri, ana jeneratörler, acil durum jeneratörleri, borulama için kaplin sistemleri, susturucular, vinç-ırgat sistemleri, valf sistemleri olarak sıralayabiliriz” şeklinde konuştu.

48 OCAK - ŞUBAT

Firma olarak en hassas oldukları konunun satıştan ziyade satış sonrası hizmetler olduğunu vurgulayan Karnak, “Hemen hemen herkesin de bildiği gibi ürünün kaliteli, uzun ömürlü, bakım tutum masraflarının yanında satış sonrası hizmet büyük önem arz etmekte. Denizcilik sektörünün en zor sektörlerden olduğunu kesinlikle kabul edilmelidir. Şöyle ki; sektörümüz elemanları hizmete dayalı olduğu için saat-yer-zaman ibarelerinin müşterilerimiz gözünde hiçbir önemi yoktur. Herhangi bir hizmete ihtiyaç duyulduğu durumda saat-yer-zaman farkı gözetmeksizin 11 servis istasyonumuz ile müşterilerimize 365 gün 7/24 hizmet verebilmenin haklı gururunu yaşamaktayız. Sektörde tutunabilmemi-

zin yegane sebebi de budur” ifadesinde bulundu. Erdem Karnak, “Şuan Türkiye de senelik ana makine temininin kendi güç aralığımızda yüzde 20’si civarını bünyemizde bulundurmaktayız. Kullanım alanları, balıkçı gemileri, hizmet tekneleri, yolcu taşıma feribotları, arabalı yolcu taşıma vapurları, römorkörler, guletler, pilot botlar girmektedir. Betumar olarak 2016 yılı için belirlediğimiz tahmini hedefleri tutturduk. 2017 yılı için de belirlenen hedefleri tutturma gayesini ve umudunu satış ve servis hizmetindeki geri dönüşlerin olumluluğundan ötürü yüksek tutmaktadır” dedi.


www.7deniz.net <

Karadeniz Powership enerji gemileri Birleşmiş Milletler belgeselinde

BİRLEŞMİŞ Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından hazırlanan ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sağlayan projelerin anlatıldığı Küresel Eylem Zamanı (Time for Global Action) belgesel serisinde Karadeniz Holding Enerji Gemileri yer aldı. Uluslararası

8. Uluslararası İstanbul Bunker Konferansı 10-12 Mayıs’ta

şirketlerin toplumsal kalkınma hedeflerine destek olan projelerine yer verilen belgesel serisinin bu bölümünde Karpowership temiz ve satın alınabilir enerji konusu ile yer alıyor. Belgeselde, Enerji Gemilerimizle Gana’ya sağladığımız katma değer, ekonomik ve sosyolojik boyutlarıyla

ele alınıyor. Enerji Gemilerimizle gittiğimiz ülkelere elektrik götürerek, toplumların kalkınmasına nasıl bir katkı sağladığımızı bakanlık yetkililerinden elektrik iletim kurumuna, balıkçılardan yerel halka kadar farklı kesimlerin görüşlerine yer veriliyor.

Türkiye'nin ilk yüzer LNG terminali hizmete girdi 8. ULUSLARARASI

İSTANBUL BUNKER

8. ULUSLARARASI İstanbul Bunker KONFERANSI Konferansı 10-12 Mayıs Mayıs / 10-11-12 / 2017 The Ritz Carlton - İstanbul 2017 tarihlerinde The Ritz Carlton Istanbul ‘da Gemi yakıt İkmalcileri Derneği’nin organizasyonu ile gerçekleştirilecek. Gemi Yakıt İkmal (Bunker)sektörü ile ilgili 20 ülkeden 200 civarında delegenin katılmasının beklendiği konferansa, dünya limanlarında yürürlüğe giren ve girecek olan yeni kanunlar, kurallar ve uygulamalar mercek altına alınacak. Petrol piyasalarının gidişatı ve gelişmelerin bunker ürünlerine yansımalarının tartışılacağı konferansta, bunker kredi riskleri ve finans yöntemleri tartışılacak. Düşük kükürtlü yakıtlar, alternatif yakıtlar ve yeni nesil bunker ürünleri hakkında bilgilendirmeler yapılacak. 2016 yılında IMO, düşük kükürtlü yakıtlara tüm dünyada (GLOBAL CAP) herhangi bir erteleme yapmadan 2020 yılında geçiş kararı aldı. Konularında uzman, 9’u yurt dışından olmak üzere toplam 18 seçkin konuşmacının yer alacağı konferans boyunca, dünyanın bütün bölgelerinde faaliyet gösteren bunker ikmalcileri, traderlar, brokerler, survey/gözetim kuruluşları ile sosyal aktiviteler sırasında buluşma, tanışma ve görüş alışverişinde bulunma fırsatları olacak. Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği

T: +90 216 345 18 00 F: +90 216 330 50 68 info@gyid.org.tr - www.gyid.org.tr

Destekleyenler

Türkiye'nin enerji arz güvenliğine günlük 20 milyon metreküp katkı sağlayacak ve ülkenin ilk yüzen LNG ile yeniden gazlaştırma tesisi (FSRU) özelliğini taşıyan GDF Suez Neptune yüzer santrali, İzmir kıyılarına yanaştı. Yıllık kapasitesinin 5,3 milyon ton olması planlanan FSRU ile Türkiye'nin enerji arz güvenliğine günlük 20 milyon metreküp gaz arzı yapılabilecek. Yüzer santral sayesinde, Türkiye'nin günlük sisteme verilebilen arz kapasitesinde önemli artış yaşanacak. Enerji yönetiminin bu yıl Silivri yer altı gaz depolama tesisinin geri üretim kapasitesini günlük 20 milyon metreküpten 25 milyon metreküpe çıkarması, EgeGaz'ın Aliağa'daki LNG terminalinin günlük kapasitesinin 16 milyon metreküpten 24 milyon metreküpe yükseltilmesi ve bu ay devreye alınacak GDF Suez Neptune ile Türkiye'nin günlük doğalgaz arz kapasitesi 191 milyon metreküpten 224 milyon metreküpe ulaşacak.

OCAK - ŞUBAT 49


Kısa KIsa

Yat ve teknelerde KDV yüzde 1 oldu, ÖTV sıfırlandı DAMGA vergisi, KDV, ÖTV oran ve düzenlemelerine ilişkin değişikler Resmi Gazete'de yayımlandı. Konuya ilişkin Bakanlar Kurulu kararına göre teknelerin ÖTV'si sıfırlandı, KDV'si %1 oranına indirildi. Bakanlar Kurulu klima, buzdolabı, çamaşır makinesi, termosifon, elektrikli

süpürge ve bazı küçük ev aletlerinden alınan özel tüketim vergisini (ÖTV) 30 Nisan'a kadar sıfırlarken konutta ise KDV düzenlemesi yaptı. Bakanlar Kurulu gross tonilatoyu geçmeyen gezinti gemileri, yatlar, kotralar ve teknelerden alınan ÖTV'yi herhangi bir süre sınırlaması olmaksızın sıfırladı.

İskenderun’a deniz organize sanayi bölgesi kuruluyor

Çelik sektörü ihracat hedefine ulaştı TÜRK çelik sektörü geçtiğimiz yıl siyasi ve ekonomik olumsuzlukların yanı sıra dünya çelik fiyatlarındaki düşüş, sektöre yönelik haksız damping iddiaları, en önemli ihracat pazarları arasında yer alan MENA Bölgesi’nde istikrarın bir türlü sağlanamaması ile Çin, Rusya, Ukrayna gibi ülkelerin Dünya Ticaret Örgütü kurallarına aykırı yaptıkları ihracat gibi birçok zorlukla mücadele etti. Tüm bu sorunlara rağmen Türk çelik sektörü yılsonunda ihracat hedefine ulaştı. Türkiye’nin çelik ihracatı 2016 yılında önceki yıla kıyasla miktar bazında yüzde 2,4 artış ile 16,5 milyon tona yükseldi. Değer bazında ihracat ise emtia fiyatlarındaki düşüşten kaynaklı olarak yüzde 8,1 düşüş ile 9,1 milyar dolar oldu. Değer bazındaki gerileme, Aralık ayında yerini yüzde 22’lik artışa bıraktı. Aynı zamanda Ortadoğu, yaşanan olumsuzluklara rağmen çelik sektörünün en büyük ihracat pazarı olmayı sürdürdü. Çelik İhracatçıları Birliği tarafından açıklanan 2016 yılı verilerine göre; Türkiye’nin miktar bazındaki çelik ihracatı geçen yıla göre yüzde 2,4 artışla 16,5 milyon tona ulaşırken, sektörün değer bazındaki ihracatı yüzde 8,1 düşüşle 9,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Çelik sektörünün direkt ihracatına, diğer birliklerin faaliyet alanına giren demir çelik ürünleri de eklendiğinde Türkiye’nin 2016 yılındaki toplam çelik ihracatı; miktar bazında 17,4 milyon ton, değer bazında ise 11,1 milyar dolar oldu.

50 OCAK - ŞUBAT

HATAY Valisi Erdal Ata, “İskenderun’un ekonomik yapısını, ülkeye kattığı ekonomik değeri biliyoruz. Her yıl 2 bin 500 ila 3 bin geminin geldiği İskenderun’da bir Deniz Organize Sanayi Bölgesinin kurulması için girişimlerimizi başlattık” dedi. Vali Erdal Ata “Bu kadar gemi yoğunluğunun olduğu İskenderun Körfezi’nde bir tersane olmalı. Burada gemilerimizin bakımları yapılmalı. Bu yüzden deniz organize sanayi bölgesini önemsiyoruz. Bölgede bir gemi tersanesinin olmayışı bölgeye giriş yapan 2 bin 500– 3 bin civarındaki geminin, bakım ve onarımını yapamaması anlamını taşıyor. Süveyş Kanalı’ndan bölgemize giriş çıkış yapan gemilerin bakım ve onarım yapabilmeleri için bölgemize hitap eden bir tersane yapılması gerekmektedir. Bu konuda biz de elimizden gelen ne varsa yapmaya çalışacağız” diye konuştu. İskenderun Belediye Başkanı Seyfi Dingil ise, “Deniz OSB’nin İskenderun’a çok büyük bir fayda sağlayacaktır. İş dünyasına, yatırımcılarımıza her koşulda destek oluyoruz” dedi.



Kısa Kısa Güneş enerjili Energy Observer teknesi dünyayı turlayacak YÜZDE 100 olarak yenilenebilir enerjiyle çalışan katamaran yat ‘Energy Observer’in tasarımı, tarihi dünya turuna çıkmadan önce bu şekilde olacak. Bu yolculuk toplam altı yıl sürecek. Katamaran yat güneş ve rüzgar enerjisi haricinde deniz suyunu hidrojene çeviren bir yakıt bataryası kullanacak. Hiçbir şekilde karbon monoksit açığa çıkarmayan yat Fransa’nın kuzey batısında bulunan Britanny şehrinde mühendis, mimar ve denizcilerden oluşan 50 kişilik bir ekip tarafından hazırlanıyor. Energy Observer Kaptanı Victorien Erusard: “Energy Observer teknolojiye adeta bir meydan okuma. Güneşin gücünü kullanarak hareket eden ve Fransa’da üretilen bu tekne, tamamıyla doğal yenilenebilir enerji kullanarak Dünya turunu başka hiçbir şeye ihtiyaç duymadan yapabilecek.” 30 metrelik katamaran tipi yatta güneş panelleri, rüzgar türbini ve hidrojen yakıt-batarya sistemi bulunuyor. Energy Observer daha önce yarışlarda kullanılan bir sürat teknesinin gövdesi kullanılarak inşa ediliyor. Teknenin tasarım aşaması üç yıl sürmüş. Boyutu aynı kalmış ancak ağırlığı iki kat artmış. Şu anda 20 tonluk bir ağırlığa sahip.

Çin, okyanusun dibine inecek ÇİN’DE faaliyet gösteren gemi inşa şirketi CSIC, okyanusun en derin noktalarına inebilecek yeni bir sualtı aracı üzerinde çalışıldığını duyurdu. Aracın, derinliği 11.000 metre olan Mariana Çukuru’nun dibine inebileceği belirtildi. Çin’in sualtı araçları yapımında lider konumuna gelmeye çalışıyor. Çin’in pilotlu sualtı aracı Jiaolong, Temmuz 2012’de 7.062 metre derinliğe inmeyi başarmıştı. Çin Bilimler Akademisi’ne ait insansız sualtı aracı Haidou-1 ise 2016’in ağustos ayında 10.767 metre derinliğe inmişti. Çin, 6.000 metre derinliğe inebilen sualtı araçlarını üretebilen 5 ülkeden (ABD, Rusya, Fransa, Japonya) biri. Çin, sualtı araçlarının üretimine 1980’li yıllarda başlamıştı, 1990’lı yıllardan itibaren bu çalışmalara aktif olarak Rusya katılıyor. Örneğin Jiaolong, 2000’li yıllarda Çin Bilim ve Teknolojiler Bakanlığı ile Rusya Eğitim ve Bilim Bakanlığı’nın desteğiyle, CSIC şirketi ve Rusya’nın Krylov Araştırma Enstitüsü ile Baltık Tersanesi tarafından uygulanan program sonucu geliştirildi. Daha önce de 90’lı yıllarda Rusya, 6.000 metre derine inebilen pilotlu sualtı aracının üretiminde ve çeşitli insansız sualtı araçlarının geliştirilmesinde Çin’e yardım etmişti.

52 OCAK - ŞUBAT

İran’dan 37 milyar dolarlık yatırım İRAN Sanayi Geliştirme ve Yenileme Organizasyonu (IDRO) direktörü Mansour Moazzami'ye göre, İranlı şirketler ve Kore'li Daewoo'nun bir konsorsiyumu faaliyete geçecek. Koreli şirket İran'a gemileri tasarlama ve inşa etme, personel eğitimi konularında yardımcı olacak. Moazzami ayrıca Hyundai ile de benzer anlaşmalar yapıldığını söyledi. 2008'de imzalanan sözleşmeye göre, 50 İranlı gemi yapım teknisyeni Kore'ye gönderilerek Hyundai tarafından eğitilecek. Sözleşme, sadece 2016 yılının başlarında sona eren İran'a yönelik uluslararası yaptırımlar nedeniyle geçtiğimiz yıllarda yürürlüğe giremedi. Moazzami ayrıca, İran'ın Hyundai'ye, gerekli standartları karşılarlarsa, şirket tarafından gemiler inşa etmek için kullanılmak üzere ülke içinde yapılan gemi parçaları listesini gönderdiğini de söyledi. Araştırmalar, İran'ın, on yıl içerisinde toplamda 37 milyar ABD dolarına mal olacak enerji sektöründe 123 deniz aracına, 134 ticari gemiye, 238 balıkçı teknesine, 680 denizcilik hizmet gemisine ve 447 küçük tekneye ihtiyacı olacağını gösteriyor.


www.7deniz.net <

TCG Alemdar teslim edildi MİLLİ Savunma Bakanı Fikri Işık’ın katılımıyla düzenlenen törende Denizaltı Kurtarma Gemisi "TCG Alemdar", Deniz Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildi. Teslim töreninde konuşan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, "Deniz Kuvvetleri ülkenin menfaatlerini koruyacak güç olma yolunda adım adım ilerlemektedir" dedi. Tarih boyunca bütün büyük medeniyetler deniz üzerinden

inşa edildiğini söyleyen Oramiral Bostanoğlu, “Ticaretiyle, sanayisiyle, balıkçılığıyla, ekmeğini alın teriyle sudan çıkartanların hikayesidir. Çünkü, ekmektir deniz. Engin kaynaklara ulaşmaktır. Diplerindeki ve içinde kaynaklarla yaşayan ve gelecek kuşaklara zenginlik bulmaktır. Çünkü, refahtır deniz. Kısaca vatandır, mavi vatandır deniz. Türk Deniz Kuvvetleri dünya ticaretinin yüzde 90'ının denizlerde dolaştığı

enerji kaynaklarının büyük oranda deniz tabanlarına kaydığı, bilgi iletişiminin neredeyse tamamının deniz tabanındaki kablolardan geçtiği denizcilik vizyonunda bu bilinçle algılanmaktadır. Deniz kuvvetlerimiz sadece çevre denizlerde değil, ülkesinin çıkar ve menfaatlerini dünyanın her köşesinde koruyacak bir güç olma hedefine adım adım ilerlemektedir” diye konuştu.

Askeri gemi inşaat projeleri 5.5 milyar doları geçti

sağlanmış olup, 50'nin üzerinde yerli kurum, kuruluş ve firmanın katılımı ile gemilerimizin inşası ve donatımı gerçekleştirilmiştir. Ayrıca proje kapsamında yerli imkanlar ile geliştirilen bir çok sistem ve ekipmanın bahriyemiz tarafından memnuniyetle kullanılıyor olması bizleri ayrıca gururlandırmaktadır. Geçmişte arzu ettiğimiz gemileri, uçakları, araç ve gereçleri paramızla bile almakta zorlandığımızı asla unutmadık ve unutmayacağız. Savunma sanayimizin diğer unsurları gibi gemilerimizi, denizaltılarımızı ve diğer ihtiyaçlarımızı kendi tasarımımız ve kendi üretimimiz olarak, ülkemize tedarik edebiliyor olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz" şeklinde konuştu.

MİLLİ Savunma Bakanı Fikri Işık, "Gelinen aşama itibari ile askeri gemi inşaat projelerinin bütçesel büyüklüğü 5.5 milyar doları aşmış durumda" dedi. MİLGEM projesi ile donanmaya yeni gemiler kazandırıldığını hatırlatan Işık, "Hepimizin bildiği üzere ilk milli savaş korvetimiz

Heybeliada 5 yıldır, ikincisi Büyükada ise 3 yıldır denizlerimizdeki görevini büyük bir başarı ile icra etmekte ve donanmamızın harekat ihtiyaçlarına önemli katkılar sağlamaktadır. Tamamen milli olarak tasarlanmış MİLGEM projesinde yüzde 65'in üzerindeki bir yerli katkı oranı

HAVELSAN Pakistan denizaltılarını donatacak HAVELSAN, Pakistan'ın Denizaltı Entegre Komuta Kontrol Sistemlerini üretecek. Proje HAVELSAN ile STM ortaklığında gerçekleşecek. Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş.’nin (STM) Pakistan Savunma Üretim Bakanlığı ile 22 Haziran 2016’da imzaladığı denizaltıların modernizasyonu projesi sözleşmesi kapsamında Denizaltı Entegre Komuta Kontrol Sistemleri üretilecek. HAVELSAN ile STM ortaklığında hayata geçecek olan projede, iş ortaklığı imzaları STM’de düzenlenen törenle atıldı. Savunma Sanayi ihracatı için büyük önem taşıyor. Sözleşmeye; HAVELSAN adına Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Öztekin ile Genel Müdür Ahmet Hamdi Atalay, STM adına ise Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Demirel ve Genel Müdür Davut Yılmaz imza koydu. Törende konuşan HAVELSAN Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Öztekin, imzaların iki şirket için de önemli bir

adım olduğunu ifade ederek, 'Bu imzalar şirketlerin iş ortaklığının da ötesinde ülkemizin savunma sanayi ihracatı için büyük önem taşımaktadır' dedi.

OCAK - ŞUBAT 53


Makale

Bölge koster filosuna kısa bir bakış Engin Koçak ISTFIX Araştırma Müdürü

K

aradeniz ve Akdeniz’de 1.000-10.000 DWT arası kuru yük ve genel kargo gemilerinin oluşturduğu faal filo istisnasız 7 senedir daralıyor. Fakat yine istisnasız 7 senedir, herkesin malumu, navlunlar tarihi diplerde seyrediyor. Bunun sebebi ister 2011 yılından beri bölgede durulmayan sular olsun, ister AB krizi veya artan konteynerizasyon, sonuçta ciddi şekilde daralan bir koster filosuna karşılık neredeyse hiç sipariş olmayan fakat yine de gelirleri artmayan bir sektör haline geldi koster taşımacılığı. 2009 yılında bölgede faal 2.500’ün üzerinde koster varken bu sayı şimdilerde 1.800’ün biraz altında seyrediyor. Bu süre zarfında tonaj da 3 milyon DWT’nin üzerinde daralmış.

Grafik 1: Bölgede faal koster filosu son 7 yılda 3 milyon DWT daralmış bulunuyor.

54 OCAK - ŞUBAT


www.7deniz.net <

Nereye gitmiş bu gemiler? GEMİSANDER verileri 2011-2015 arasında 2,7 milyon DWT’lik bir filonun Aliağa’da geri dönüştürüldüğünü ortaya koyuyor. Aliağa’da hurdaya giden toplam gemi tonajı ve sayısı bunun çok üzerinde ama bu sürede hurdaya giden sadece koster tipi gemilerin sayısı 700’ü buluyor.

Grafik 2: Aliağa’da hurdaya çıkan koster tonajı son 6 yılda 2.7 milyon DWT’yi bulmuş durumda. Bu yaman çelişki 2017 yılında en azından iyimser bir tutarlılığa döner mi? Bu hepimizin temennisi fakat bölgede maalesef hiçbir şey belli olmuyor. Diğer yandan belli olan bir şey varsa, o da Türk sahipli filonun yani, bayrağından bağımsız olarak Türkiye’de mukim şirketler tarafından işletilen gemi sayısının ve tonajının son iki yıldır artış kaydettiği. Hurdaya çıkışlara rağmen Türk armatörü bilhassa 2014 ve 2015 yıllarında ucuzlayan gemi fiyatlarının avantajını kullanmış gözüküyor.

Grafik 3: Türk koster armatörü krizden fırsat çıkartarak filoyu tekrar büyütmeye başladı

OCAK - ŞUBAT 55


Makale Bölge bazında ve Türk sahipli filo özelinde ise koster filosunun yenilenme ihtiyacı, ya da diğer bir deyişle, devam eden hurdaya çıkış potansiyeli halen ortada. Bölgedeki mevcut kosterlerin yaş profile incelendiğinde faal filonun yüzde 46’sının 20 yaş üzerinde olduğu görülüyor.

Grafik 4: bölge koster filosunun yüzde 46’sı 20 yaş üzerinde.

Türk sahipli filonun da sorunu benzerlik teşkil ediyor. Türk sahipli filoyu oluşturan 700’e yakın kosterin de yüzde 66’sı 20 yaşın üzerinde bulunmakta.

Son not olarak şunu da belirtmekte fayda var: Yaş ortalamasının bu kadar fazla çıkmasında nehir tipi gemilerin de büyük bir tesiri var fakat ortalamaya baktığınızda bölgede faal nehir tipi gemilerinin tamamının sayısı 30 yaşın üzerindeki gemilerin sayısının ancak bir kısmını oluşturmakta olduğundan ve bu gemiler bilhassa kış aylarında koster ticaretine de katıldığından, bu gemilerin de dikkate alınması önem arz ediyor.

56 OCAK - ŞUBAT


www.7deniz.net <

Askaynak'tan küçük ama marifetli gazaltı kaynak makinesi KAYNAK sektörünün önemli kuruluşu EczacıbaşıLincoln Electric Askaynak, küçük ama güçlü tek fazlı invertör tipi multi-process kaynak makinesi SPEEDTEC® 215C ile taşınabilirliği mükemmel, hafif, kompakt ve birçok özelliğe sahip tam bir profesyonel makine deneyimi sunuyor. Birçok farklı uygulama için kullanılabilen ve üretim tesislerinde kolayca bir yerden bir yere taşınabilen SPEEDTEC® 215C, doğrudan şehir şebekesi ile çalıştırılabiliyor. Barındırdığı özelliklerle çok yönlü bir deneyim vaat eden SPEEDTEC® 215C, birçok farklı uygulama ile kullanılabilirken, aynı zamanda kolay taşınabilir olmasıyla da her yerde ve her uygulamada yanınızda bulundurabileceğiniz kompakt bir ürün olma özelliğine sahip. Doğrudan şehir şebekesi ile kullanılabilen SPEEDTEC® 215C jeneratörlerle kullanıma da uygun. SPEEDTEC®215C üniteleri tek fazlı 230V1Ph 50/60Hz beslemesinden yüksek çıkışlı kaynak akımını destekleyen bir özellik olan Güç Faktörü Düzeltmesi (PFC) de içermektedir. Bu özellik, maksimum 100 m'ye kadar olan uzatma kablosu ile çalışabilmeye imkan sağlıyor. Kullanışlı kasası, 15 kg'lık makara kapasitesi, faydalı saklama alanları ile geleneksel MIG ekipmanına göre %48 daha hafif.

Binlerce yat, kotra ve gemide Türk Bayrağı dalgalanacak TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken “Yapılan düzenlemeyle teknelerin tamamının Türk bayrağını dalgalandırmasının önü açıldı” dedi. TBMM Genel Kurulu’ndan geçen torba kanun ile yabancı bandıralı binlerce yat, kotra ve geminin Türk bayrağına geçişinin teşvik edilmesinin ülkemizin denizcilik sektöründeki prestijini artıracağını belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Kendi kara sularımızdaki binlerce gemi ve yatın vergi cenneti sayılan ülkelerin bayrağını çekiyor olması ülkemiz için büyük bir kayıptı. Binlerce tekne bir kuruş vergi ödemeden Türk Gemi Siciline ve dolayısıyla Türk bayrağına geçiş yapacak” dedi. Yat, kotra ve gemilerin ticari olarak faaliyette bulunması halinde denizcilik sektörünün gelişmesini sağlamak amacıyla ÖTV’siz yakıt alma desteğinin bulunduğunu kaydeden Palandöken, “Ancak bu destek büyük firmalara verilirken esnaf olanlara verilmiyor. Oysa Anayasamızın 173. maddesinde devletin esnafı büyüklere karşı koruyup kollayacağı amir hükmü olmasına karşın denizcilik faaliyetinde adeta büyükler küçüklere karşı korunuyor” dedi.

OCAK - ŞUBAT 57


Kruvaziyer

“Tüm olumsuzluklara rağmen umutluyuz” Yaklaşık 20 yıldır, A grubu Seyahat Acentesi olarak Türkiye´de ve tüm dünyada hizmet veren Golden Bay Tour, kruvaziyer alanında da Türkiye’deki en büyük Cruise ürünü yelpazesine sahip olan acente olarak öne çıkıyor.

G

Golden Bay Tour Kruvaziyer Genel Direktörü Zafer Alten

58 OCAK - ŞUBAT

olden Bay Tour Kruvaziyer Genel Direktörü Zafer Alten, kruvaziyer turizmi açısından sektörü değerlendirdi. Tüm olumsuzluklara rağmen umutlu olduklarını söyledi. 2016 yılına biraz buruk başladık diyen Alten, “2015 Aralık’ta Ankara’da yaşanan patlama ile bombaların gölgesinde başladık 2016 yılına. Ama umudumuz vardı. Türkiye’ye gelecek turistler hem de yurtdışına gidecek misafirler açısından 2016 yılının yaraları saracağını, her şeyi toparlayacağını düşünüyorduk. Biz şirket olarak 2016’da da yine nehir charterında farklı tarihlerde birçok gemi şirketiyle çalıştık. Aslında bizim için de biraz avantajdı bu. Çünkü charter işinde arka arkaya yapılan seferlerde riskimiz daha büyük. Her hafta gemiyi doldurma zorunluluğunuz var. Ama dağınık tarihler veya farklı gemiler alırsanız o zaman gemi bazında riskiniz olur. O gemiyi dolduramama ihtimaliniz varsa da iptal edersiniz. Ama arka arkaya haftalık

sürelerde bunu yapamazsınız” şeklinde konuştu. Yılın başlamasıyla patlamaların devam ettiğini anlatan Alten, “2016’nın başında Sultanahmet’teki patlama, arkasından Taksim başta olmak üzere, sürekli çeşitli illerde olan terör olayları maalesef endişe ortamına soktu bizi. Dışardan gelen yolcu trafiği nerdeyse durma noktasına geldi. Gemi şirketlerinden Türkiye limanlarını içeren seferlerini iptal edenler oldu. Temsilcisi olduğumuz Carnival Corporation zincirindeki gemi şirketleri bu kadar olumsuzluğa rağmen devam kararı aldı. Birazda bekle gör politikasıydı bu aslında. Mart-Nisan gibi ilk gemiler İstanbul limanına gelmeye başlamıştı. Holland America şirketinin yeni suya inen Koningsdam gemisinin ilk seferinde İstanbul ziyareti olmasına sebebiyle acentelerimizi ve basını gemiyi gezebilmeleri için davet etmiştik. Fakat son anda arttırılan


www.7deniz.net <

güvenlik tedbirleri sebebiyle bu ziyareti iptal etmek zorunda kaldık. Nisan’ı bu şekilde geçirdikten sonra Mayıs’a fena başlamadık. Ufak da olsa toparlanma tekrardan başladı. Fakat bayramın hemen öncesinde Atatürk Havalimanı’ndaki terör saldırısı şok etkisi yarattı. Dünya çapında haber olması nedeniyle gemi şirketlerinin rotalarını değiştirmesine ve iptallere yol açtı. Bu kadar olumsuzluğa rağmen yine bir umut diye devam ederken ülke tarihine geçecek 15 Temmuz Darbe girişimi yaşandı. Eğer darbe gerçekleşseydi turizm büyük bir duraklama dönemi yaşayacaktı. İlk şoku atlattıktan sonra hızla hükümet yeni kararlar açıkladı. Yeşil pasaportların yurtdışına çıkışının yasaklanması, kamu personelinin izinlerini iptali ve arkasından OHAL ilan edilmesiyle işlerimiz hızla duraklamaya ve sekteye uğradı. O zamana kadar biz charter gemilerimizin büyük bir kısmını doldurmuştuk. Zorlandığımız bir gemiyi de İspanya’daki bir tur operatörüne tümüyle satıp riskimizi daha da azalttık. İlerleyen süreçte ülke içerisinde olan çeşitli terör saldırılarının her geçen gün artması huzursuzluğu daha da artırdı. Akabinde Kurban Bayramı sönük geçti. Tüm turizm sektörünü etkiledi. Dış politikadaki sorunlar da gelecek olan turisti çok etkiledi. Bir anda 2017’deki programların içinden Türkiye çıkarılmış oldu. Biz yine bir umutla erken rezervasyonu başlattık. Ekim de fena

değildi. İlk satışlar güzel geldi. Kasım’da da iyi gidiyordu fakat Aralık başı itibariyle tekrar durgunluk başladı. Ekonominin de yavaşlaması olumsuz olarak etkisi oldu. Ardından terör saldırıları sıklaşmaya başladı. Üstüne de yılbaşı saldırısının gelmesiyle artık işler tamamen durma noktasına geldi. Ondan sonra hızlı bir kur atağı şu anki tüm piyasayı adeta tamamen bir durgunluğa itti. Bir senenin kısa özeti bu şekilde oldu” ifadelerini kullandı. Ren nehri turları Bu kadar karamsar bir tablo çizdim diyen ama 2017’ye girdiğimiz yılbaşında ülke tarihinde de bir ilk gerçekleştiğini belirten Zafer Alten, “Biz 3 adet nehir gemisi charterı yaptık. İlk sene bir gemiyle başladık, geçen sene 2 gemi, bu yıl 3 gemiyi de doldurduk. Biri tuna nehrinde, biri Ren Nehri’nde diğeri de Mozel-Ren Nehri kapsayan bir parkurdu. Üç gemide toplam 450 kişilik bir gruba hizmet vermiş olduk. Bu bize ve sektöre moral verdi. 2017’deki paket turlarının içeriğindeki gemilerin sözleşmelerini 2016’nın Ocak ayında imzalıyoruz. Neredeyse 2 sene önceden programınızı yapmak zorundasınız. 2017 turlarımız için erken rezervasyon 2016 Ekim ayında başlamıştı. Nehir de kendi gemimizin ilk seferini Ramazan Bayramı döneminde başlayacak şekilde ayarlamıştık. İlk kampanyalarımızda da 300 Euro’ya yakın indirimler sunduk. Şu

Golden Bay Tour’un bünyesindeki firmalar: Carnival Cruises, Princess Cruises, Holland America Line, Wind Star, P&O, AmaWaterways, SCYLLA, Uniworld, Cunard, Royal Caribbean, 6 Yıldızlı Oceania, Norwegian Cruise Line, Costa Cruise, MSC, Celebrity Cruises, Croisie Europa, Star Cruises ve Crystal Cruises. anda erken rezervasyonda bu tutar 200 Euro’ya kadar indi. Bunu Şubat sonuna kadar sürdürmeyi düşünüyoruz. Son 3 senelik kendi satış istatistiklerini incelediğimizde bu sene normal hedeflerin altına indik. Eski yıllarda bu dönemde yüzde 60’a yakınına ulaşıyorduk ama bu sene yüzde 30-40 arası bir orandayız. Geçmişle mukayese edildiğinde yaklaşık yüzde 40’ın üzerinde bir düşüş var. Talep azalması olabilir ama burada çok keskin bir düşüş var. Huzursuzluk, güvensizlik

OCAK - ŞUBAT 59


Kruvaziyer

ve ekonomik koşulların üçünün birlikte tüketiciyi etkilemesi olarak ele alınabilir” şeklinde konuştu. Bu yıl kurvaziyer gemilerinin uğramamasına rağmen İstanbul’un yolcu hafızalardan unutulmaması için gayret ettiklerini belirten Alten, “Princes Cruises’ın neredeyse tüm dünya ülkelerinde dağıtılan ve Türkiye ve bize bağlı

ülkelerde dağıtımını bizim üstlendiğimiz, hatta Türk matbaalarında basılmasını sağladığımız kataloğuna, kendi inisiyatifimizi kullanarak ve ayrıca bütçe ayırarak İstanbul’un yer almasını sağladık. İstanbul’un unutulmamasını, Türkiye limanların unutulmamasını istiyoruz. İnsanların bir dahaki seyahat planlarını yaparken İstanbul’un da olması için bir vesile olacağını düşünüyoruz.

Türkiye’ye gelen farklı gemi şirketleri dünya üzerinde birbirlerine rakipler aynı zamanda. Rekabetten önce işbirliği önemli. Bu işbirliğinin tesisi meslek örgütünün birleştiricisi olan TÜRSAB ve devlet politikası olarak benimsenip, yetkili kişilerden oluşturulacak bir birliğe ihtiyaç var. Biz buna seve seve katkıda bulunuruz. Diğer rakip firmaların da bu tarz ülke yararına olacak konularda buna destek vereceğini düşünüyoruz. Ülkenin lehine olacak gelişmeler ve ileri vadeli yatırımlar için ellerinden geleni yapacakladır. Kruvaziyer işine uzun vadede bakmak lazım. Türkiye’nin Akdeniz çanağındaki yıldız ülkeler arasında yer alması gerekiyor. Yıllardır yapılan anketlerde en çok görülmek istenen şehir İstanbul olarak gösterildi. Dünyanın yedi harikasının dışında İstanbul’daki eserler de burada yer aldı. Bu vesileyle bakanlıktan özel yetkileri ve bütçesi olan bir komiteyle yurt dışındaki gemi şirketlerinin bu işe karar veren kişileriyle görüşüp limanların ve gezilecek yerlerin güvenliğinin devlet tarafından sağlandığını, cruise pazarın devam ettiği gösterilebilir ve üstüne garanti

60 OCAK - ŞUBAT


www.7deniz.net <

verilirse ben inanıyorum ki gemi şirketleri hızlı bir şekilde değerlendirir bunu.

dece Sultanahmet’ten ibaret olmadığını anlatılması gerekiyor.

Boğaz geçişlerindeki ve liman yanaşma masrafların da bir şekilde düşürülmesi gerekiyor. Bu vesile ile bütün koşulları karşılıyoruz ve ayrıca ekonomiğiz de denebilir. Tüm Türkiye limanları gemi şirketlerinin ticari anlamda para kazandığı limanlardır. Bunun bizim ekonomimize çok büyük bir katkısı var” dedi.

Bu sayede şehrimizdeki konaklama süresi de artar. Gelen misafirler de bu şehirde bir gün kalmak yetmiyor daha fazla kalalım diye karar verirler. İstanbul’un gemi şirketlerinin programlarında olma nedenlerinden biri de konaklamadır. Avrupa da gemi rotalarında 5-6 şehirde konaklama yapılır. Venedik, Barselona, Roma, Baltık denizinde San Petersburg’dur. Bunlardan biri de İstanbul olmalıdır. İstanbul’un en büyük avantajı gezilecek çok yeri vardır. Şehrimizin bazı eksikliklerinin giderilmesi de elzemdir. Mesela trafik sorunu, şantiyeler gibi… Bunlar pek hoş durmuyor. Bunlar da yakın zamanda aşılacak sorunlardır” diye konuştu.

İstanbul’a gelen turistlerin gezeceği bölgeler hakkında da görüşlerini bildiren Alten, “Bütün dünyada gezilen yerler ilk etapta tarihi bölgelerdir. Çünkü öncelikle insanlar sizin kültürünüze, tarihinize, tarihi yapılarınıza bakarlar. Dünya üzerinde genelde dini yapılar ayakta kalmıştır. Çok savaşlar geçirip depremler yangınlar sebebiyle pek çok tarihi bina yok olmuş ama dini yapılar bir şekilde korunmuştur. İstanbul’a gelen bir gemi yolcusuna tarihin yanında modern kısımların da gösterilmesi bana göre artık şart. Avrasya Tüneli’yle Anadolu yakasına geçip, Bağdat Caddesi gibi modern, Üsküdar gibi tarihi semtlere götürüp, İstanbul’un sa-

Yolcu limanlarına yatırım yok Zafer Alten, “Ülkemizde limanlar son 10 seneye kadar sadece yük taşımacılığı anlamında düşünülmüş. Yolculuk açısından hiçbir yatırım yapılmamış. İstisna olarak bu alanda daha çok özel sektörün marina yatırımlarını görebiliyoruz. Hiç kimse yolcu limanının ileride ne kadar

gerekli olacağını düşünmedi. Hâliyle devlet idaresi de bu konuda oldukça geç davrandı. Hala İstanbul da bir cruise limanı maalesef yok. Sadece ortada yapımı oldukça yavaş süren bir inşaat var.. Türkiye’de şirketler gidip Akdeniz de Barcelona limanını işletebiliyorlar. Yurtdışında yabancılarla bağlantısı olan bu tip firmaların her zaman iş getirme potansiyeli vardır. Muhakkak görüşleri alınmalıdır. Türkiye’nin en büyük şehri, 20 milyona yaklaşan nüfusu, ekonomimizin yüzde 70’ini karşılayan İstanbul’da bir kurvaziyer limanın olmayışının bana göre mantıklı bir açıklaması bile yok. Dünyanın en büyük havalimanını, denizin altından tüneller, köprüler her şeyi yapabiliyoruz. Bir kurvaziyer limanı neden yapamıyoruz? Gemi şirketlerinin beklediği, düzgün bir liman, yolcu indiğinde şehri gezip gelebileceği vasıtalarında hemen yakınında olması gerekiyor. Biz ülke olarak bunu yapabilecek güçteyiz” şeklinde konuştu.

OCAK - ŞUBAT 61


Haber

İstanbul Boğazı’nı geçmenin yolları

İ

stanbul trafiği malum, bir de kıtadan kıtaya geçmek işleri güçleştiriyor. Peki alternatifler ne? İki kıta arasında 3 köprü, 2 tünel, vapurlar, deniz motorları, deniz taksiler, otobüsler ve dolmuşlar var. Tabii hepsinin de bir bedeli... Eskiden sadece kayık ve küçük motorlarla aşılabilen ‘boğazı’ geçmek için artık birçok alternatif var. İki kıta arasındaki yolculuklarda 3 köprü, deniz altından geçen 2 tünel, vapurlar, deniz motorları, deniz taksiler, otobüsler ve dolmuşlar kullanılabiliyor. Ancak iki kıta arasında yolculuk yapmanın da bir bedeli var. Biz de ‘boğazı’ geçebilmek için vatandaşın cebinden ne kadar para çıktığını araştırdık. Buna göre iki yaka arasında en kısa mesafeler dikkate alındığında ‘karşıya’ geçmek için en uygun alternatif Metrobüs. Metrobüs ile seyahatın bedeli 1.80 TL. İki kıta arasında en pahalı yolculuk ise deniz taksiler ile yapılıyor. ÜsküdarKabataş arasında 7 kişilik deniz taksi kullanmak için 140 TL’yi gözden çıkarılmalı. Ancak araç içinde toplam 7 kişi olursa kişi başı ücret 20 TL oluyor.

62 OCAK - ŞUBAT

Araçlara 4 alternatif Özel araç ile yolculuk tercih edilirse güzergaha göre geçiş ücretleri değişiyor. Fatih Sultan Mehmet ve 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nü Anadolu - Avrupa yönünde kullanan geçiş ücreti ödemiyor. Ters istikamette araçlar 7 TL ödüyor. Bu, karayolundan özel araç ile seyahatte en düşük ücret. Bu alanda en yüksek ücret 16.60 TL ile Avrasya Tüneli’nde. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde geçiş 11.95 TL. Toplu taşıma araçlarında ise İstanbulkart kullananlar daha avantajlı. Otobüs, deniz motoru, Marmaray ve vapurlarda 2.30 TL’lik ücret alınıyor. İki yaka arasında yolculuk yapan otobüslerde ücret 4.60 TL oluyor. Marmaray’da tek geçişlik kart ile yolculuk ücreti ise 4 TL. Deniz yolculuğu yapmak isteyenler gidilen mesafeye göre ücret ödüyor. 2.30 TL ile en düşük ücret Üsküdar-Beşiktaş arasında. En pahalı geçiş ise Bostancı - Bakırköy arasında. Bu yolculuğun bedeli 7.70 TL. Eğer arabamla Harem - Eminönü arasında denizden gitmek istiyorum derseniz 9 TL’yi gözden çıkarmalısınız.

BOĞAZ HANGİ YOLDAN KAÇA GEÇİLİYOR 1) Marmaray (yolcu) 2.30 TL 2) Otobüsler (yolcu) 2.30 TL 3) Metrobüs (yolcu) 1.80 TL

Köprü ve tüneller (araç)

4) Avrasya Tüneli 16.60 TL 5) Yavuz Sultan Selim Köprüsü 11.95 6) Fatih Sultan Mehmet Köprüsü 7 TL 7) 15 Temmuz Şehitler Köprüsü 7 TL Deniz Otobüsü (yolcu) 8) Bostancı - Kabataş - Yenikapı 7.70 TL

Vapur (yolcu)

9) Kadıköy - Beşiktaş - Eminönü 2.45 TL 10) Üsküdar - Beşiktaş - Eminönü 2.30 TL 11) Harem - Eminönü (Arabalı) 9 TL 12) Deniz taksi: 7 kişilik kapasite 140 TL

(Üsküdar-Kabataş) Dolmuş (yolcu)

13) Kadıköy - Taksim 5.90 TL 14) Bostancı - Taksim 7.40 TL 15) Bostancı - Şişli 7.10 TL


www.7deniz.net <

Bulmaca

Hazırlayan: Ahmet DÖNMEZ

Bulmacanın çözümü sayfa 64’ta. OCAK - ŞUBAT 63


Bulmacanın Çözümü

Hedef güçlü bir sektörü yaratmak.

Hazırlayan: Ahmet DÖNMEZ

OCAK-ŞUBAT • | 79 |

Türk denizcilik sektörünün güncel haber portalı 7 DENİZ

64 OCAK - ŞUBAT


>On Site Services Globally >In Site Services >Engine Services for 2 and 4 Stroke >Shaft & Propeller Services >Electric - Electronical Services Tel: +90 (0216) 349 70 37 • Gsm: +90 (0555) 491 58 87 www.entechmarine.com



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.