Baby Kid & Store Temmuz/Ağustos'16 by baby kid store

Genel Müdür - General Manager Mehmet Söztutan mehmet.soztutan@img.com.tr

Editörden

İmtiyaz Sahibi - Publisher İSTMAG Magazin Gazetecilik Yayıncılık İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık

Yayın Editörü - Editor Aslıhan Yıldız aslihan.yildiz@img.com.tr Reklam Müdürü - Advertising Manager Mehtap Akyel mehtap.akyel@img.com.tr Grafik Tasarım - Design & Graphics Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Dış İlişkiler - Foreign Relations İsmail Çakır ismail.cakir@img.com.tr Sorumlu Müdür - Responsible Editor Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Kurumsal İletişim Müdürü Corporate Communication Executive Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Muhasebe ve Finans Müdürü Chief Accountant Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com.tr Abone - Subscription İsmail Özçelik ismail.ozcelik@img.com.tr CTP-Baskı - Printed By Vizyon Basımevi Deposite İş Merk.A6 Blok, Kat:3 No:309 Başakşehir Tel: 0212 671 61 51 info@vizyonbasimevi.com.tr Adres - Head Office İSTMAG Magazin Gazetecilik Yayıncılık İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat: 4 Güneşli - Bağcılar - İstanbul / Turkey Tel: +90 212 604 51 00 Faks: +90 212 604 51 35

Geleceğe umutla bakıyoruz! Barışın ve demokrasinin hüküm sürdüğü, ülkemizin gelişmeye devam ettiği güzel günlere… Son günlerde güzel vatanımızda yaşananlar hepimizin yüreğine ateş düşürdü. Ülkenin birliği için hiç düşünmeden canını ortaya koyan şehitlerimizi saygı, minnet ve hüzünle anıyoruz. Ocağına ateş düşen yüzlerce yuvaya sabır, ölen şehitlerimize Allahtan rahmet diliyoruz. Her zaman temennimiz, ülkemizde daima demokrasinin hüküm sürmesidir. Yaralarımızı sararak, ülkemizin içinde bulunduğu durumu atlatıp geleceğe umutla bakabilmeliyiz. Bu sayımızı 27 - 30 Temmuz tarihlerinde düzenlenecek olan Kids Fashion fuarına özel olarak hazırladık. Her sene olduğu gibi bu yılda Baby & Kid Store dergisi olarak kendi standımızda yerimizi aldık. Sektördeki önemli oyuncuları, son gelişmeleri, öne çıkan konuları sizlere aktarmaya devam ediyoruz. Bu sayıda gündemimizde bebek giyimi ve tekstili alanındaki önemli pazarlar, Türkiye’de bebek giyiminin durumu, araç gereç denetimlerinde dikkat edilen hususları derledik. Bebek çocuk sektörüne dair bütün gelişmelerin yer aldığı sayımızda özellikle tekstil alanına geniş yer verdik. 2015-2016 Sonbahar Kış sezonunu geride bırakırken şimdiden bir sonraki sezonun trendlerinin nabzını tuttuk. Bebek çocuk giyiminin en iyi markalarının koleksiyonunda ön çıkan trendleri derledik. Sonbahar Kış koleksiyonunda bambaşka temalara sahip mağazaların vitrinleri içinizi ısıtacak. Kids Fashion fuarının hemen ardından hız kesmeden yurtdışı sayısı ile karşınızda olacağız. Sektörün iki önemli buluşma noktası olan Köln Kind & Jugend ile Tahran Mother, Baby & Child fuarında standımızla yer alarak sizleri sektörde temsil etmeye devam ediyoruz. Daha güzel yarınlar için birlik olalım. Ülkemizde barışın, huzurun ve refahın hüküm sürdüğü bir geleceği temenni ediyoruz. Gelecek için her zaman umutluyuz… Bir sonraki sayıda görüşmek dileğiyle…

Kind & Jugend ve Baby Kid Store iş birliğinde ‘Türkiye Tüketici Ödülü Yarışması’ devam ediyor!

lmanya’nın prestijli fuarı Kind & Jugend ile sektörün tek ihtisas yayını Baby & Kid Store dergisinin ilk kez geçen yıl imza attığı ‘Türkiye Tüketici Ödülü Yarışması (Consumer Award)’ bu yıl ikinci defa düzenleniyor. En iyi markalar alanında en iyi ürünleri ile 8 farklı kategoride ailelerin beğenisine sunuyor. Baby & Kid Store dergimizin internet sitesi platformunda gerçekleşen oylamada, anne babaların oyları doğrultusunda birinciler belirlenecek. Bu prestijli yarışmanın sonucunda birinci olan ürünler için firma yetkililerine Kind & Jugend fuarında plaket verilirken, her kategori için oy kullanan 8 değerli anneye de birinci olan ürün hediye edilecek.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Şıklığı rahatlıkla buluşturan Boinc, zengin koleksiyonu ile dikkat çekiyor

Markalaşma faaliyetlerini başarılı bir şekilde yürüten Boinc Kids markasının 27 yıllık tekstil yolculuğunda bugün geldiği noktayı Kemal Işık ile konuştuk.

rme grubunda başarılı olan Boinc Kids, sektör hayatına 1989 yılında adım atarak dokuma grubunu da bünyesine katıp hızla büyüdü. İstanbul Zeytinburnu’ndaki fabrikasında yıllık 7 milyon adet kapasite ile iç piyasa ve dış piyasa için üretim yapıyor ve kapasiteyi yıllık 10 milyon adet olarak hedefliyor. Boinc Kids markasını 27 yılı devirirken geriye dönüp baktıklarında başarılı olmalarını sağlayan kriterin kaliteden ödün vermeden çizdikleri yolda istikrarlı yürümeleri olduğunu ifade

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

eden Kemal Işık, 02-14 yaş arası kız, erkek çocuk dış giyiminde zengin ürün çeşidine sahip dünya trendlerini yansıtan koleksiyonlarını tüketiciye uygun fiyat ve kalite ile buluşturduklarını ifade etti. Boinc müşteriler için değer oluşturuyor Sektörün gelişmesi ile birlikte, tasarım konusuna daha çok ağırlık verilmesi gerektiğini düşündüklerini aktaran Işık, “Özgün koleksiyon oluşturan firmaların daha çok olması temennimiz, bu durumun genel olarak sektörün üretim kalitesini daha yukarı

çıkaracağına inanıyoruz. Ürünlerimizin tasarım ve kalitesi yanında çocukların tenine değen her üründe olduğu gibi sağlık önceliğimizdir. Ülkemizin çoğalan genç nüfus oranı ve gelişen ekonomisi sebebi ile geleceğe umutla bakıyoruz” ifadelerine yer verdi. Müşterileri için değer oluşturmanın, onların beklentilerine kalite ve istikrar ile karşılık vermek olduğunu dile getiren Işık, bu yolda emin adımlarla senelerdir ilerlediklerini ve mükemmellik yolunda, dünyadaki kalite yönetim felsefesini bir yaşam biçimi haline getirerek sektörde önder bir kuruluş olduklarını paylaştı. Rekabet ve gelişim gücünü arttırabilmek için sürekli gelişme kavramını benimsek gerektiğini belirten Işık, devamında şunları kaydetti; “Bu nedenle sektör her yıl hedef kitlesini değiştiriyor. İçinde yaşadığı topluma ve müşterilerine karşı en yüksek kurumsal davranış standartları içinde bulunmayı ana ilke olarak benimsiyoruz. Güvenli, kaliteli ve hızlı hizmet anlayışını uzman bir kadro ile sürdürerek hedef piyasalarda en geniş ürün yelpazesini, yeni teknolojilerin kullanımıyla müşterilerimize sunacağız. Bu süreçte; çalışanlarımızın, birlikte iş yaptığımız firmaların ve tüketicilerin menfaatlerini daima ön planda tutarak, sorumlu bir firma kimliği ile örnek tutumumuzu sürdüreceğiz.”

RÖPORTAJ

Müşteri memnuniyeti ve destek hizmet sağlamak önemli Kemal Işık, perakende satış kanallarının Boinc markası adına tüketiciye ulaşan kısım olduğunu ve bu nedenle ürünlerin doğru bir şekilde sunulması, beklentilerine doğru cevap verilmesi ve onlara gelen istek ve şikâyetlerin kendilerine ulaştıktan sonra gerekli çözümlemelerin yapılmasının önemli olduğunu belirtti. Her şeyden önce ürünleri doğrudan tüketiciyle buluşturan ve perakende ticaret yapanın müşteri olduğunu da sözlerine ekleyen Işık, uygun fiyat, sağlıklı ve şık ürünleri üreterek tüm ülkelere hitap edebilmek gerektiğini ve bu çizgide çalışan firmaların sayısı arttıkça sektörün hem ihracat kapasitesinin artacağına hem de yurt içinde daha etkin bir konuma geleceğine inandıklarına değindi. Tüm Ortadoğu Ülkeleri, Avrupa ve Asya Ülkelerine ihracat yapan Boinc markası, böylece Türk tüketicisinin yanında olmakla birlikte Avrupalı moda severlerin zevklerine uygun koleksiyonlar da hazırlıyor. Bu gerekliliğin ihracatta tetikleyici unsur olduğunu anlatan Işık, “Tüm hedef kitleye hitap edebilmek amacıyla fiyat seviyelerini hep uygun tutuyor, bu strateji ile bugün yılda 7 milyon adet üretim yapıyoruz. Ve ilerleyen senelerde bu strateji ile tüm dünya ülkelerinde daha çok adetle başarıyla ihracat yapmayı hedefliyoruz” dedi. Boinc bünyelerindeki giyim alanı dışında b-board.com.tr adresi üzerinden sıra dışı sporlar için; Elektrikli Kaykay( Hoverboard Cincır scooter ) ürünlerinin satışlarını da gerçekleştiriyor. B-Board markası da bir Boinc Tekstil san. ve tic. ltd. şti. kuruluşudur. Türkiye piyasası ile ihracat ve ithalat alanında 30 yıla aşkın süredir öncü bir firma olduklarını belirten Işık, müşteri memnuniyeti ve kalite ilkesini kendilerine prensip edindiklerini belirterek, müşterilerinin mutlu ve iyi bir referansla alışverişi tamamlamaları adına her geçen gün geçmişten gelen tecrübelerinin üzerine ekleyerek devam ettiklerini söyledi. Uluslararası bir koleksiyon hazırlayarak, dünya trendlerinin nabzını tuttuklarını ifade eden Işık, “Her sene İtalya Floransa da gerçekleşen Pitti

Hello Kitty Lisans Yetkilisi Morris Tawil ve Kemal Işık

Immagine Bimbo çocuk moda fuarına katılıyor, gerek model gerekse kumaş açısından dünyaca ünlü markaların izinden gidiyoruz. Sağladığımız şıklığın yanı sıra ürünlerimizin çocuklar için daha rahat (casual) parçalardan oluşması da önceliğimiz. Marka olmanın yolu önce koleksiyondan geçer. Koleksiyonumuzun ve ürünlerimizin farklılığı, bize marka olma yolunda en büyük katkıyı sağlayan unsurlardan biridir. Daha sonra kaliteli ürün üreterek tüketicinin güvenini kazanmak ve o istikrarı sürdürebilmektir” diye paylaştı. Boinc, yeni koleksiyon ve Hello Kitty ürünleri ile fuara hazır!

Boinc markasının yanı sıra lisanlı olarak HELLO KITTY markasının 02-08 yaş giyim ürünlerini de ürettiklerini dile getiren Kemal Işık, tüm dünyadaki moda fuarlarını takip ederek, hem modanın, hem de teknolojinin yeniliklerini kendi bünyelerine taşıyarak müşterilere geniş ürün çeşitliği sunduklarını belirtti. İlkbahar/ Yaz koleksiyonu ile 15 -18 Ocak 2016 tarihleri arasında gerçek-

leşen İstanbul Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuarı’ndan güzel tepkiler alan Boinc, bu sezonki Kış koleksiyonu ile 27-30 Temmuz’da gerçekleşecek olan İstanbul Kids Fashion fuarına damga vurmayı hedefliyor. Sonbahar/ Kış koleksiyonunda Hello Kitty ürünlerine yer vermenin kendileri için mutluluk olduğuna değinen Işık, “Yeni koleksiyonu müşterilerimize sunmak için sabırsızlanıyoruz. Geçmiş yıllara göre fuarın daha hareketli geçtiğini ve sektör tarafından daha çok ilgi gördüğünü düşünüyoruz. Elbette bu ilgi bizim standımıza ve koleksiyonumuza da yansıdı. Bizim için Ocak fuarı verimliydi, önümüzde ki Temmuz fuarının da verimli geçmesini temenni ediyoruz” diye konuştu. Dış piyasada hızlı ve emin adımlarla açıldıklarını ve ilerleme kaydettiklerini ifade eden Kemal Işık, “Amacımız tek bir yerde kalmayıp büyümek, daha fazla kitleye ulaşmak ve sürekli yenilikçi anlayışımızla uzun süre bu sektörde kendimizi muhafaza etmektir. Müşteri ihtiyacını ne derecede doğru karşılarsanız, firmanız içinde beklentileriniz o doğrultuda karşılanır. Bu sebepten önceliğimiz, müşteri memnuniyeti. Biz bunun gerekliliğini yerine getirdiğimizi düşünüyor ve bu bağlamda da çalışmalarımıza devam ediyoruz” diyerek sözlerini noktaladı. Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Türkiye, Tekstilde rotasını farklı ülke pazarlarına çeviriyor!

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

otansiyeli, alt yapısı ve kalitesiyle Türkiye tekstil sektöründe oldukça etkili bir pazar… Çevresindeki komşu ülkeleri, Avrupa, daha düne kadar Rusya ve Ortadoğu ticari bağlantılarımızın olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Bunun yanında potansiyeli ile dikkat çeken henüz keşfedilmemiş ya da ticari anlamda istenilen seviyeye ulaşılamamış bölgeler var. Amerika, Güney Afrika, Hindistan ve Çin gibi… Peki, bu ülkelerde tekstil sektörü nasıl? Yatırıma ya da ihracata elverişli mi? Bunların yanıtını araştırdık.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Bebek çocuk sektörü için cazip pazar; Amerika

merika bebek çocuk sektörü için cazip pazarlar arasında yer alıyor. Bebek çocuk tekstilinde 12 milyar dolarlık pazar payı hacmi ile dikkat çeken Amerika’yı Türk firmaları da radarına aldı. Bebek çocuk sektörünün en büyük fuarları arasında yer alan ‘ABC Kids Expo’ya da ev sahipliği yapan ülkede, bebek çocuk pazarında ağırlıklı olarak Çin, İtalya ve İspanya etkisi olduğunu belirtebiliriz. Kalitesiz ve ucuz Çin mallarının yanında kaliteli ve pahalı olmasıyla dikkat çeken İtalyan ve İspanyol ürünlerine karşılık orta sekmentteki boşluğu Türk bebek çocuk tekstil ürünleri ile doldurmak mümkün. Türkiye’nin ithalat ve ihracat alanında dünya devi olarak kabul edilen Amerika’ya her yıl ihracatın artması dikkat çekiyor. ABD, Türkiye’nin toplam ihracatında %4,67’lik pazar payına sahip olurken, sene içinde 5,1 milyar dolarlık değişim sergilenmiştir. En çok ihracatın yapıldığı sektörlerde ise; otomotiv, tekstil ve hazır giyim, gıda ve tarım sektörleri başı çekiyor. Amerika Birleşik Devletleri 300 milyon küsur nüfusu ve dünyanın en büyük ihracatçı ülkesi olması nedeniyle iyi analiz edilerek Türk bebek çocuk sektörü açısından yer alınması gereken bir pazar. Organik bebek, çocuk giyiminin en fazla tercih edildiği ülkelerinde de başında yer alıyor. Eyaletlerden oluşan Amerika’da pazara girmek isteyen ihracatçıların göz önünde bulundurması gereken konulardan biri her eyaletin farklı ekonomik, sosyal ve yasal bir yapıya sahip olduğudur. Bu kapsamda pazara yönelik, Ekonomi Bakanlığı tarafından geliştirilen ‘’sektör bazlı ’’ ve ‘’eyalet bazlı’’ stratejiler yeni yaklaşımlar getirerek, ihracat yapmak isteyen firmalara rehberlik etmektedir. Amerika pazarının önemini fark eden üretici 21 bebek çocuk firması ülke ile ticaret için harekete

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

geçti. Türkiye bebek çocuk sektöründeki faaliyetlerin en yoğun olduğu bölge, Bursa ile İstanbul. Bursa 1500’ü aşkın üreticiyle bu alanda Türkiye’nin üretiminin yaklaşık yüzde 80’ini, ihracatın ise yüzde 40’ının Laleli aracılığı ile karşılıyor. ABD ile Türk tekstil ticaretini geliştirmede önemli adım, QIZ Hazır Giyim ve Tekstil’de Türkiye ile ABD arasında ticari geliştirmek için gündemde olan QIZ, ABD’nin Ortadoğu’daki barış sürecini desteklemek amacıyla özel bir kanun çerçevesinde oluşturduğu üretim bölgeleri diyebileceğimiz Nitelikli Sanayi Bölgeleri (QIZ) demektir. Ticarette sağladığı en büyük avantaj ise, ABD pazarına gümrük vergisiz tercihli ticaret imkânı sağlamasıdır. ABD’nin Ortadoğu barışına nitelikli sanayi bölgeleri (QIZ) kurarak ekonomik katkı sağlamak amacıyla yola çıktığı QIZ’lerin Türkiye’de de kurulması konusunda sektör olumlu yaklaşıyor. Günümüz şartları altında ABD’nin Türkiye’den giden ürünlere uyguladığı vergileri aşmanın en çabuk ve etkili yolu olarak dikkat çeken QIZ sistemi ise yıllardır Ortadoğu’da belli başlar ülkelerde başarıyla uygulanıyor. ABD bu sistemi özellikle Mısır ve Ürdün arasında hayata geçiriyor. Şu ana kadar uygulanan QIZ örneklerinin ilgili ülkelere sağladığı getiri oldukça fazla. Türkiye’nin tekstil ve hazır giyimde sahip olduğu kalite ve kapasitesi göz önüne alınarak yapılan hesaplamalara göre Türkiye’de ABD’ye yönelik bir QIZ sisteminin başlamasıyla şu an için 1.2 milyar dolar olan ABD’nin tekstil ve hazır giyim ihracatımızdaki pay 5 yıl içinde 5 milyar doları aşabilir. Bu ticarete diğer sektörlerin de dahil olmasıyla ve farklı bölgelerde yeni QIZ’lerin kurulmasıyla tahmin edilen ihracat artışı 10 milyar dolar şeklindedir. Türkiye’nin ABD ile geçmiş yıllarda yaptığı ticareti ele aldığımızda ise ortaya çok daha iyi bir tablo çıkıyor. Türkiye 2014 yılında ABD’ye 462 milyon dolar ihracat yaparken, 2015’te bu sayı ivme kazanarak 493 milyon dolar olmuştur. Amerikan Ticaret Bakanlığı Tekstil ve Hazır Giyim (OTEXA) verilerine göre ABD sadece geçen yıl 111 milyar dolarlık tekstil ve hazır giyim ürünü ithal etti. Geçen yıl 26.3 milyar doları aşan hacmiyle ihracatın lokomotifi Türk tekstil ve hazır giyim sektörü, mevcut pazarları büyütme ve yeni pazarlara açılma stratejini benimsiyor. Bebek çocuk tekstili dışında resmin bütününe bakmak gerekirse, Amerika Birleşik Devletleri 111 milyar dolarlık tekstil ve hazır giyim ithalatı ile de dikkat çekiyor. Özellikle Rusya ile yaşanan gerginlik, Suriye ve Irak’taki sorunlar nedeniyle daralan pazarların olumsuz etkisini azaltmak ve ihracatta yeni bir soluk bulmak isteyen Türk tekstil üreticileri için büyük Amerika pazarı cazibesini koruyor.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Almanya, tekstil ithalatında önemli bir partner! Tekstil sektöründe etkili ülkelerin başında yer alan Almanya, dünyanın en iyi 4. ihracat ve ithalatçı ülkesi olarak dikkat çekiyor.

lmanya bebek tekstili ve araç gereci alanında önemli bir aktör… Bebek çocuk sektörüne yönelik her yıl düzenlediği etkin fuarlarla sektörün nabzını tutuyor. Sektördeki etkinliği, sağladığı olanaklar ve uluslararası alanda düzenlediği fuarlar ile Almanya birçok ülkenin ticari faaliyetlerde bulunmayı hedeflediği büyük ve etkili bir pazar. İthalatta yoğun faaliyetleri olan ülkenin, ucuz ve hızlı üretim için tercih ettiği ithalat partnerleri Çin, İtalya

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ve Hollanda’dır. Çin ile ticarette sıkı ilişkileri olan Almanya, 2000 yılından itibaren Çin’de gerçekleşen ekonomik kalkınmaya ayak uydurmada sıkıntı yaşadı. Almanya tekstilde hızlı tüketiyor… Almanya’da özellikler anne ve kadınlar senede 30 kilograma yakın tekstil ürünü satın alıyor. Bu tüketici alışkanlığına uyum sağlamak isteyen firmalar, daha kısa zamanda üretim gerçekleştirecek satış noktalarına

yöneliyorlar. Bu hızlı tüketim davranışı 6 senede 12 koleksiyon üretmeye teşvik ediyor. Diğer yandan online satış kanalı da bunu n için etkili bir kanal olarak kullanılıyor. Online satış tarafının daha da gelişmesi hatta 2017 yılına kadar %50 artması bekleniyor. Tekstil’de gerek ithalat, ihracat gerekse e-ticarette Almanya iş ortaklığında iyi bir partner olabilir. Özellikle bebek çocuk sektörü ile ilgili düzenlenen Kind & Jugend fuarına ülkemizden ciddi bir katılım oluyor.

ARAŞTIRMA

Üretimde ve ihracatta dünyanın en etkin oyuncusu; Çin

ünya’da tekstil sektörü 467 milyar ABD doları değerinde olması ile dikkat çekiyor. Sektörün en büyük gücünü, uzun vadeli talep artışları oluşturuyor. Pamuk ve yünden daha az volatilitesi (dalgalanması) olan el yapımı elyaflara daha fazla ağırlık veriliyor olması da sektörün güçlü unsurlarındandır. İnişli çıkışlı hammadde fiyatları ve

artan ücretler sebebiyle düşen karlılık oranlarında genel anlamda bir düşüş yaşandı. Bu süreçlerin etkisi tüm ülke pazarlarına yansıdı. Tekstil ve hazır giyim sektörü için global arenada bir değerlendirme yapmak gerekirse, hala bir Çin etkisinden bahsetmek mümkün. Araştırmalar da gösteriyor ki Çin, dünyanın en büyük üretici ve ihracatçısı konumunda. Ülkede üretimin

düşük fiyatlar olması üretim kapasitelerini arttırırken, dünyadaki diğer ülkelere kıyasla kalite noktasında biraz zayıf kalmaktadır. Her sektörde olduğu gibi tekstilde de etkili olan Çin, geçmişe kıyasla eskisi kadar popüler olmasa da hala güçlü bir aktör olarak sektörde yer alıyor. ‘İlerleyen dönemlerde Çin yerini başka bir pazara kaptırır mı?’ bunun yanıtı kestirmek güç.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Türkiye, bebek giyiminde büyüyen bir pazar! Türkiye’de üretim Tekstil ve hazır giyim sektörü, gayri safi yurt içi hasıla, imalat sanayi ve sanayi üretimindeki pay, ihracat, ekonomiye sağladığı net döviz girdisi, istihdam ve yatırım gibi makroekonomik büyüklükler açısından Türkiye’nin en önemli sektörleri arasında yer alıyor. Bebek çocuk sektöründe üretimden ithalat ve ihracata kadar birçok sayısal verilerle sektöre genel bir bakış atıyoruz.

ürkiye’de üretim Tekstil ve hazır giyim sektörü, gayri safi yurt içi hasıla, imalat sanayi ve sanayi üretimindeki pay, ihracat, ekonomiye sağladığı net döviz girdisi, istihdam ve yatırım gibi makroekonomik büyüklükler açısından Türkiye’nin en önemli sektörleri arasında yer alıyor. Bebek çocuk sektöründe üretimden ithalat ve ihracata kadar birçok sayısal verilerle sektöre genel bir bakış atıyoruz. Türkiye, dünyanın 8. büyük hazır giyim ihracatçısıdır. Hazır giyim sektörünün alt sektörlerinden olan bebek giyim sektörü, ülkemizde 1990’lı yıllarda gelişmeye başlayan bir sektördür. Sektördeki firmalardan bazılarının

hem yetişkinler için hem de bebekler ve çocuklar için üretim yaptığı, bazılarının ise yalnızca bebek giyim üzerinde uzmanlaştığı görülmektedir. Üreticilerin çoğu Bursa, İstanbul, Denizli ve İzmir’de kurulu olup; bebek ve çocuk giyimi üretimi ağırlıklı olarak Bursa’da gerçekleştirilmektedir. Türkiye dünyanın önemli pamuk üreticilerinden biri olması sebebiyle, bebek giyim ticaretinin temelini oluşturan pamuktan örme ve örülmemiş bebek eşyaları ve aksesuarları üretiminde doğal bir rekabet avantajına sahiptir. Sektörün esnek üretim yapısı sayesinde değişen ihtiyaçlara rahatlıkla uyum sağlanabilmektedir. Son yıllarda sağlığa zarar vermeyen maddelerden

ve organik pamuktan üretilmiş bebek giyim eşyalarının üretimi de artmaktadır. Sektörün en büyük eksikliği olan tasarım yetersizliğinin ise bilgisayar destekli tasarım modelleri ve kalifiye personel kullanımı sayesinde ilerleyen yıllarda aşılması mümkün görülmektedir. TÜRKİYE’NİN DIŞ TİCARETİ İhracat 2010 yılında 118.5 milyon Dolar seviyeye ulaşan bebek giyim ihracatımız, 2013 yılına kadar artışını sürdürerek 196.9 milyon Dolar’a yükselmiştir. 2014 yılında yeniden yükselişe geçen sektör ihracatı 2015 yılında %4,7 artış ile 231.1 milyon Dolar olarak gerçekleşmiştir

Türkiye’nin 2015 yılı toplam bebek giyim ihracatının %62,5’ini oluşturan örme bebek giyim eşyası içinde pamuktan bebek giyim eşyası %85,7 paya sahip olup, toplam bebek giyim ihracatının da %53,6’sını oluşturmaktadır.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Türkiye’nin 2015 yılı toplam bebek giyim ihracatında örülmemiş bebek giyim eşyası %37,5’lik bir paya sahiptir. Örülmemiş bebek giyim eşyası içinde %53,7 paya sahip olan pamuktan bebek giyim eşyası ve aksesuarları, toplam bebek giyim ihracatının da %20,2’sini oluşturmaktadır. 2015 yılında bebek giyim sektöründe en fazla ihracat yapılan ülke, %13,8 pay ile Irak olmuştur. İhracatımızda %12,3 payla ikinci sırada yer alan İspanya pazarını, %11,1 ile Almanya, %9 ile İngiltere ve %4,8 ile Libya izlemektedir. Fransa, Hollanda, Belçika ve İtalya gibi AB ülkelerinin yanı sıra Irak, Kırgızistan, Ukrayna, İsrail ve Suudi Arabistan ihracatımızın yöneldiği diğer başlıca pazarlardır.

2003 yılından bu yana düzenli biçimde artış gösteren bebek giyim ithalatı, 2012 yılında %12,2 azalış ile 47 milyon Dolar, 2013 yılında ise %34,4 artış ile 63,2 milyon Dolar olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılında ise %8,6 artış ile 68,6 milyon Dolara yükselen sektör ihracatı, 2015 yılında 68,9 milyon Dolar olarak gözlemlenmiştir. Türkiye’nin 2013 yılı toplam bebek giyim eşyası ithalatının %68,9’unu oluşturan örme bebek giyim eşyası içinde pamuktan bebek giyim eşyasının payı %93,4’tür. Bu ürün grubu toplam bebek giyim ithalatının da %64,4’ünü oluşturmuştur.

2015 yılı örülmemiş bebek giyim eşyası ve aksesuarları ithalatında pamuktan bebek giyim eşyası ve aksesuarlarının payı %76,7, sentetik bebek giyim eşyası ve aksesuarlarının payı ise %18,6 olarak gerçekleşmiştir. Türkiye’nin bebek giyim ithalatının %50,1’i Bangladeş’den, %20,5’i Çin’den, %10,6’sı Hindistan’dan, %2,8’i ise Sri Lanka’dan gerçekleştirilmiştir. Bu dört ülke, 2015 yılında bebek giyim ithalatımızın %84,1’ini gerçekleştirdiğimiz ülkelerdir.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

DÜNYA TİCARETİ İhracat Dünya hazır giyim ticaretinin %2,14’ünü oluşturan bebek giyim ticaretinin büyük bir kısmını pamuktan bebek giyim eşyası ve aksesuarları oluşturmaktadır. 2014 yılında 10 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen dünya bebek giyim ihracatında örme bebek giyim eşyalarının %60,1 pay ile öne çıktığı görülmektedir. Artan sektör ve altyapı yatırımlarının yanı sıra firmalara sunulan kredi olanakları sayesinde dünya tekstil ve hazır giyim ihracatındaki payını son yıllarda artıran Çin, aynı zamanda dünyanın en büyük bebek giyim ihracatçısıdır (2014 yılında %34,4 pay ile). Bangladeş (%10,1), Hindistan (%10), Kamboçya (%3,8), Hong Kong (%3,5) ve Fransa (%,3,1) ise Çin’i izlemektedir. Türkiye, 2014 yılında dünya ihracatından aldığı %2,2 pay ile 11. sırada yer almıştır.

İthalat 10,3 milyar Dolar değerindeki dünya bebek giyim ithalatının %71,4’ünü örme bebek giyim eşyaları, %28,7’sini ise örülmemiş bebek giyim eşyası ve aksesuarları oluşturmaktadır. Dünya bebek giyim ithalatında başlıca ülkeler ise ABD (%23,5), İngiltere (%8,4), Fransa (%8), Almanya (%6) ve İspanya’dır. (%4,8).

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

MAKALE

Hedefe Yürümek

aşarı, amacını bilmek ve o amaca ulaşmak için bütün yeteneklerini kullanarak çalışmakla elde edilir. En kolay bir işi hakkıyla yapmak için çalışmak gereklidir. Başarı hedefe yürümektir. İşte bu yürünen hedef kişinin kendisine, ailesine ve çevresine faydalı olmasıdır. Bunun aksi insanı hedefe

verip dinlendikten sonra, daha büyük hedeflere ulaşmak için yapacağın yolculuğun sonu asla olmamalıdır. Bu demektir ki çok zor verdiğin kararlar geleceğinin zaferleri olabilir. Doğduğumuz günde bir şeyler yapmak için çabalamaya ve başarmaya başlarız. İlk adımı attığımızda da bir başarının geldiğini görebiliriz. Peki, o adımı

ulaştırır ama mutluluğun uzağında kalmasına bir sebeptir. İnsanoğlu hiçbir zaman kendini ve çevresini felakete götürecek bir hedefi asla seçmemelidir. İşte bu nedenle kendine ve çevresine faydalı bir amaçla hedefe yürüyen kişilerin çevresi her zaman kalabalık olur. Çünkü bu kişiler örnek kişilerdir. Bu kişiler kendilerini ve çevresini mutlu edecek hedefte yürümeyi seçmiş kişilerdir. Dürüst olun, çok çalışın, başarıdan zevk aldığınızda işlerinizin ne kadar kolay olduğunu zaten göreceksiniz. Adım adım küçük başarılarla başladığınız bu yolda, hedefe ulaşmak için ikinci, üçüncü ve gerektiğinde tüm adımları atmak zorunda olduğumuzu asla unutmamalıyız. Ulaşılan hedef hiçbir zaman son nokta olmamalıdır, kısa bir ara

atana kadar ne çabalar sarf ettiğimizi şöyle bir düşünelim. Önce emeklemiş, yerlerde sürünmüş, çok defa düşmüş ama neticede biz yürümeyi başarmışız. Anlamsız sesler, anlamsız kelimeler, derken arkasından cümle kurmayı başarmış ve ardından konuşmayı başarmışız. Hatta bazı arkadaşlarımız içimizden, günün birinde bir konuşmacı olmayı bile başarmışlardır. İşte bizim iş hayatımız, sosyal faaliyetlerimizin başı da hep böyledir. Verdiğim bu örneklerde olduğu gibi insanların iş hayatlarında da yaşadıkları ve yaşayacakları hep bu doğrultudadır. Başarı emek ister. Ona ulaşabilmek için insan yorulur, bazen üzülür, bazen de umutsuzluğa kapılır ve bu umutsuzluk yaptığınız işin tekrar tekrar yapmanızı gerektirir. İşte başarı bu sıkıntıların

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

sonucudur, bu yüzdende çok tatlıdır. Son yıllarda sektörel faaliyetlerde ve katıldığım tüm toplantılarda çok değerli sanatkâr ustalarımla bir araya geldim. 2016 yılında yapılan toplantılara daha özenli ve düzenli olarak katılımları yakinen gördüm. Bu saygıdeğer ustalarımızı gördüğümde yazımın girişinde bahsettiğim emekleme, düşme ve yürüme aklıma geldi. Gerçekten bu ustalarımızın yetenekleri, onların saygın görüşleriyle mesleğimizde adımlarımızı atmayı başardık, başarmaya da devam edeceğiz. Sektörümüze faydalı olabilmek için işte bu değerli ustalarımızla her zaman el ele kol kola olmalıyız. Onlara fazlasıyla hak ettikleri saygıyı göstermeliyiz. Sektörümüzde bu yıl düzenlenen ve Türkiye genelindeki İl Temsilcileri toplantısı da yapıldı. Benimde katıldığım bu toplantının çok faydalı olduğunu, tüm illerden gelen temsilcilerle tanışmak, illerdeki çalışmaları tek tek dinlemek çok güzeldi. Uzun yıllar görev aldığım bu sektörün çeşitli dallarında ilk defa bu tip bir toplantıya katıldım. Her ilin kendi sorunları olduğu gibi, ayrı ayrı güzellikleri de olduğunu değerli arkadaşlarımızdan dinledim. Her il kendi bünyesinde reklamcılığın nerelere geldiğini, nerelere geleceğini ve nerelerde olması gerektiğini bizlere anlattılar. Karşılıklı fikir alışverişi içinde tüm sorunların, tüm güzelliklerin konuşulduğu bir toplantı olmuştur. Tek gözle baktığım, yani İzmir’den baktığım bu pencerenin sadece İzmir olmadığını açıkça gördüm. Bu toplantıya emeği geçen, toplantıya katılan Başkanımıza ve Yönetim Kurulu üyelerine, İl Temsilcilerine ve bizleri o gün ağırlayan Optimum Bagü Firmasına çok teşekkür ederim. Sektörümüzde böyle güzelliklerin yaşandığını görmek, izlemek, hatta göremeyenlere izleyemeyenlere bunları anlatmak bile çok özel ve ayrıcalıklı bir hedef olduğunu söylemek isterim. Nazım Kaytan

RÖPORTAJ

Türkiye Hazır Giyim ve Sanayiciler Derneği, “Hazır giyim ve konfeksiyon sanayi 20 milyar doları aşan ihracatıyla büyüyor” Türkiye’de hazır giyim sektörünün gelişmesinde etkin rol oynayan, bunun için gerekli ortamı hazırlayarak, sektörü yurtdışında ve gerekli mercilerde tanıtan ve öncülük eden Türkiye Hazır Giyim Sanayiciler Derneği’nin (TGSD) faaliyetlerini Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Fayat ile değerlendirdik.

ürkiye Hazır Giyim Sanayicileri Derneği 1976 yılında kurulan köklü bir kuruluş olarak, 1988’de Dünya Hazır Giyim Federasyonu IAF’ a, 1996 yılında Avrupa Giyim ve Tekstil Organizasyonu (EURATEX) ve 1996 yılında da Uluslararası Renk Komisyonu’na (INTECOLOR) üye olmuştur. Her zaman tekstil meslek liselerinin, üniversitelerin, tekstil tasarım bölümleriyle yakın ilişki içerisinde bulunan TGSD, eğitim, Ar&Ge ve verimlilik eğitimleri ortak projelerine öncelik vermiştir. 2016 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi ile işbirliğinde gerçekleşen kariyer günlerinde B2B ikili iş görüşmeleri düzenleyerek dernek üyesi firma yetkileri ile mezun olacak öğrencileri bir araya getirmiştir. Dernek üyeleri kendi iş yerlerinde, İTÜ Tekstil Teknolojileri ve Tasarımız Mühendisliği Fakültesi son sınıf öğrencilerini sektör ve şirketleri hakkında bilgi vermek amacıyla ağırlamıştır. Öğrenciler de bu görüşmelerin ışığında kariyerlerindeki ilk firmayı seçmek imkânı yakaladılar. Ufuk 2030 Sektörel Yol Haritası projesi ile yola devam! UFUK 2010 Türk Hazır Giyim Sektörü Yol Haritası çalışmasına dair bilgiler paylaşan Şeref Fayat, “TGSD 2003 yılı başında UFUK 2010 Türk Hazır Giyim

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Sektörü Yol Haritası projesi ile özellikle küçük ve orta boy şirketlerin, önce 2005 yılında başlayacak olan “Serbest Ticaret” koşullarında kotasız ve rekabete açık dünya arenasına hazırlanması ve sonrasında 2010 vizyonuyla ilgili öngörüleri içermekteydi. Sektörel Yol Haritası, Ulusal Strateji oluşumuna Başkanın görselinin altına girilecek!! “Yönetim Kurulu öncü olarak, Tekstil Başkanlığı görevine Ocak 2015 tarihinde başladım ve Hazır Giyim ve Deri konularında uzman ve başarılı 24 dinamik Yönetim Sektörleri Stratejik Kurulu Üyemizle birlikte, Türk Hazır Giyim Sektörünü Eylem Planı Değişim, bürokrasi ve yurtdışında da uluslararası üst kuruluşDönüşün Destekleme larda TGSD vizyonu ve misyonu çerçevesinde başarı ile çalışmalarının temetemsil etmekteyiz.” lini oluşturmuştur. UFUK 2030 Sektörel Yol Haritası projeleriplatformunda yüzlerce alım temsilcimizle çalışmalarımıza leriyle buluşturduğunu aktardı. devam etmekteyiz” ifadelerine yer Bu bağlamda sektör için önemli olan verdi. ve bu yıl 9. ‘sunu düzenlenen İstanbul Uluslararası İstanbul Moda KonfeModa Konferansı, 12-13 Ekim 2016 ransı’nda iş ortaklıkları ve ticaretin tarihleri arasında Four Seasons Hotel gelişmesine zemin hazırladıklarını beBosphorus ’ta gerçekleşecek. lirten Fayat, TGSD’nin, ilk olarak 2008 TGSD, bugün her biri sektörün önde yılında başladığı Uluslararası İstanbul gelen firmalarından oluşan yaklaşık Moda Konferansı ile dünyadaki en 500 üyeyle birlikte, var olan üye sayısıönemli marka temsilcilerini, ülkede nı arttırarak Türk hazır giyim sektörüağırlayarak B2B İkili İş Görüşmeleri

RÖPORTAJ

ne destek vermeyi planlıyor. Öncelikli hedef, Türk hazır giyim sektörünü global bir marka olarak dünya pazarında konumlandırmak şeklinde yer alıyor. AVM, cadde mağazaları ve e- ticaret birbirine paralel büyüyor Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği’nin sektörün en eski ve en önemli sivil toplum kuruluşu olarak hazır giyim sektörü için birçok alanda faaliyet gösterdiğini ifade eden Fayat, “Bunlardan biri de sektör için uzun vadeli stratejik hedefler ile yol haritası hazırlanması çalışmalarıdır. UFUK projesi kapsamındaki ilk çalışma sektörün 2005 yılında başlayacak dünya ticaretindeki serbestleşmeye hazırlanması amacıyla yapılmış ve UFUK 2010 ismi ile 2003 yılı başında yayınlanmıştır. İkinci çalışma ise sektöre dönüşümü için yol haritası sunan ve 2007 yılı başında açıklanan UFUK 2015 çalış-

masıdır. UFUK 2030 çalışması projenin devamı ve üçüncü çalışmasıdır. Türk hazır giyim sektörü için 2030 perspektifinde 4 stratejik hedef ortaya konulmakta ve bu hedeflere ulaşmak için 10 adet uygulama programı önerisi sunulmaktadır. En kısa zamanda sektör ile paylaşılacaktır” dedi. Hazır giyim sektöründe alışveriş merkezleri, cadde mağazaları ve eticaret kanalının birlikte büyüdüğüne ve birbirlerini desteklediklerine dikkat çeken Fayat, modern perakende pazarın unsuru olan bu satış kanallarının, hazır giyim sektörünün büyümesinde, markalaşmasında, bölgesel moda ve alışveriş merkezi olunmasında önemli katkılar sağladığını belirtti. Türk hazır giyimi 20 milyar dolar ihracata sahip Türk hazır giyim sektörünün dünyanın en önemli üretici-tedarikçi-ihracatçı

sektörlerinden biri olduğunu ve Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün bavul ticareti dahil 20 milyar doları aşan ihracatı bulunduğunu paylaşan Fayat, bu ihracatın önemli markalara tedarikçi olarak ve Türk markalarının doğrudan satışı ile yüksek katma değerli, tasarım-moda-koleksiyon içeren ürünlerin ihraç edilmesi ile yapıldığını söyledi. Üretimde üç önemli soruna dikkat çeken Şeref Fayat, “Birincisi üretimde kullanılan girdilerin ithalatında uygulanan yüksek korunma önlemleri ve vergilerdir. İkincisi üretimin halen büyük şehirlerde yapılması ve bu üretimin maliyetlerinin yüksek olmasıdır. Üçüncüsü ise işgücü üzerindeki yüksek kamu yüklerinin yarattığı maliyet baskısıdır. Bunun dışında hazır giyim sektöründe üretim kalitesinde bir sıkıntı yaşanmamaktadır. Türk hazır giyim sektörü yüksek katma değer-

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

li, küçük parti, hızlı ve esnek üretim yapabilen bir yapıya sahiptir” açıklamalarında bulundu. “TÜİK verilerine göre, hazır giyimdeki 53.000 bin üretici firmanın % 1’e yakını bebek çocuk giyimi yapıyor” TÜİK verilerine göre hazır giyim sektöründe 53.000 üretici-imalatçı firma bulunmaktadır. Bebek ve çocuk üretimi yapan firma sayısı ise yüzde 1’e yakın ve 500 civarındadır. Üretimde en az bebek-çocuk giyimi alanında firma bulunmaktadır. Bunlar da büyük ölçüde Bursa ve Marmara bölgesinde toplanmıştır. Üretim ve ihracat değeri içinde de benzer pay alınmaktadır. Türk hazır giyim sektörünün iki önemli

pazar grubu dolduğunu belirten Fayat, “İlki AB ülkeleri ile ABD ve diğer gelişmiş ülkelerdir. Bu ülkelere ihracat yüzde 75 pay almaktadır ve büyük ölçüde tedarikçi olarak ihracat yapılmaktadır. İkinci grup pazar ise yakın ve komşu ülke pazarlarıdır. Bu pazarlara ise daha çok Türk markaları kendi pazarlama kanallarındaki satışları için ihracat yapmaktadır. Rusya pazarı çok önemli bir pazardır ve normalleşme süreci ihracatı olumlu etkileyecektir. İran pazarı da çok önemli bir potansiyel sunmaktadır. Bu pazara büyük ölçüde markalarımız mağazalaşma ile girebilecektir. Bu nedenle İran pazarı aynı zamanda önemli bir yatırımı da gerektirmektedir” ifadelerinde bulundu.

Çin’de artan üretim maliyetlerine karşılık yeni rakip; Bangladeş, Vietnam ve Pakistan Son 10 yılda Çin faktörünün Türk hazır giyim sektörünü fason üretim yapma yerine, yüksek katma değerli, tasarım ve moda unsurları taşıyan, daha pahalı ürünlerin üretimine ve ihracatına yönelttiğini anlatan Fayat, “Bunun yanı sıra Türkiye’de hazır giyim sektöründe markalaşma ve iç pazarda yer almakta önemli bir seçenek olmuştur. Çin Türk hazır giyim sektörünü olumlu yönde dönüştürmektedir. Ancak son yıllarda artık Çin’de de üretim maliyetleri artmış ve Bangladeş, Vietnam, Pakistan gibi önemli yeni rakipler ortaya çıkmıştır. Ancak Türk hazır giyim sektörü yakınlık ve katma değer avantajı ile rekabetini sürdürmektedir” diye aktardı. Son yıllarda yaşanan çok sayıda seçimler ve oluşan siyasi belirsizliklerin, dış politikadaki sıkıntılar ve terör olaylarının hazır giyim sektörünün marka değerini ister istemez olumsuz etkilediğini ifade eden Fayat, “Hazır giyim bir moda işidir ve müşterilerin ve tüketicilerin giyimleri ile kendilerini ifade ettikleri bir iştir. Bu nedenle Türkiye’nin imajı doğrudan sektörün imajını etkilemektedir. Bu nedenle son yıllarda müşteriler ve pazarlar nezdinde zorluklar çektiğimiz bir gerçektir” diyerek sözlerine son verdi.

Derneğin faaliyetlerine genel anlamda yer vermek gerekirse; -Hazır Giyim Sektörü’ nü tedarikçi evreden piyasa yapıcı evreye dönüşüm süreçlerinde, üretiminin, Anadolu’da ihtisas sanayi bölgelerinde toplulaştırılmasını, -Çağdaş yönetim sistemleri ve insan kaynakları gelişimi için eğitim, AR-GE, ÜR-GE ve teknoloji geliştirme çalışmalarına öncelik ve destek verilmesini, -Kaliteli, verimli, düşük maliyetli, hızlı ve hatasız, küçük partilerle esnek üretim uygulamalarının, özellikle küçük ve orta boy işletmelerde yaygınlaştırılmasını, -Sektörel ve global bilgi üretilmesi, saklanması, paylaşılması ve sektörün global bilgi iletişim ağlarına entegrasyonunu, -Siyasi otorite ve bürokrasiyi, esnek, engelleyici olmayan ihracatı hızla artıracak yapılanmaya ve uygulamalara yönlendirilmesini, -Çevre ve potansiyel pazarlama yaklaşımıyla mağazacılık ve perakendecilik ağlarının gelişimine, öncülük ederek katkılar sağlamayı, -Yaşanan global krizi yeni yatırımlara ve yeni iş fırsatlarına çevirebilmeyi hedefliyor.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

Avrupa’nın ikinci en büyük tekstil üreticisi, İtalya! Coğrafi konum ve kültür benzerliğinin etkisiyle Türkiye’ye en yakın ülkelerden biri olan İtalya’nın son 3 yılda ihracat rakamlarında artış yaşandı.

talya’nın tekstildeki ticaret grafiğine bakıldığında ihracat ve ithalat dengesinde bir açılma var. Ülkede ihracatta son 3 yılda artış gösterdi. İtalya aynı zamanda Almanya’dan sonra Avrupa’nın ikinci en büyük tekstil üreticisi olarak dikkat çekiyor. Aynı zamanda İtalya, Çin ve Hindistan’dan sonra tekstilde üçüncü büyük ihracatçı olarak biliniyor. İtalya, Amerika ve Türkiye gibi ülkelere satış yapmayı hedefliyor Süregelen ekonomik olumsuz gelişmelere rağmen girişimciler verimlilik

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ve inovasyon çalışmalarıyla uluslararası arenada rekabet güçlerini arttırıyor. 2009 yılından bu yana son 7 senede %4’lük artıştan söz ediliyor. Yine de İtalya özellikle Amerika ve Türkiye gibi ülkelere daha çok satış yapmayı hedefliyor. Asya pazarındaki gerileme nedeniyle Türkiye’ye daha fazla yönelim olacaktır. İtalya’da kumaş üreticileri ise yurt içerisinde yaşanan sıkıntılara rağmen global arenada ağırlıklarını arttırıyorlar. Veriler ülkeye uluslararası arenadan yoğun talep olduğunu gösteriyor.

İtalya’da 50.000 binin üzerinde tekstil firması ve bu şirketlerde 410.000 bin kişi istihdam ediyor. Firmaların genel anlamda faaliyetlerine baktığımızda, çoğunlukla tedarik, zincir ve dağıtım alanlarına yoğunlaştıklarını görüyoruz. Perakende sektöründe ise 2011 yılından beri %10’luk bir düşüş var. Dünya’da ve özellikle Avrupa’da ekonomideki yaşanan istikrarsızlıklardan dolayı, bazı alanlardaki verilerde küçük çaplı bir düşme yaşanması oldukça olasıdır. Tablonun geneline bakıldığında İtalya tekstilde ve Türk pazarında konumunu koruyor.

TRENDLER

Baby & Kid Store Temmuz - AÄ&#x;ustos 2016

TRENDLER

Markaların 2016 / 2017 Sonbahar Kış Trendleri Görücüye Çıktı Modada yaşanan hızlı değişimler, yeni trendler bebek çocuk giyiminde 2016/2017 Sonbahar Kış koleksiyonlarına çoktan yansıdı. Markalar yeni koleksiyonlarını görücüye çıkarırken bu sezonun teması, renkleri ve trendleri neler genel bir bakış attık. Bu kış bebek ve çocuk giyiminde birbirinden farklı tema ve trendlerle karşı karşıya kalacağız. Bu sezon yazın canlı tonlarından yumuşak bir geçişle sonbahar ve kışın sıcak ve natürel tonlarına merhaba diyoruz. Dünyanın her yerinden moda akımları, etnik unsurlar ve yazdan kalan yansımalar bebek çocuk kıyafetlerinde hayat bulacak.

LC Waikiki Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

TRENDLER

Lc Waikiki’den, karnaval tadında bir kış koleksiyonu! 2016/2017 Sonbahar-Kış erkek çocuk koleksiyonlarında yoğun şekilde haki, bej, kahve, lacivert ve bordo tonlarının hâkim olduğu modeller yer alırken, lacivert, ekru ve somon gibi renklerin yanı sıra doğal tonların yer aldığı renk paleti kız çocuk koleksiyonlarında sıklıkla kullanılıyor. Yeni sezonda erkek çocuk koleksiyonlarında ise yün ve yumuşak kadifeler ön plana çıkıyor. Sezonun desenlerini ele aldığımızda kız ve erkek çocuk koleksiyonlarında saç örgü, hayvan baskıları ve ekoseler kullanılırken, kızlarda ayrıca flok baskı, taş dikme ve parlak desenlerin göz alıcı büyüsü yansıtılıyor. Erkeklerde için slogan baskılar bu yıl da koleksiyonların vazgeçilmezlerinden olacak. 2016-2017 Sonbahar/Kış erkek çocuk koleksiyonu, Back To School döneminin ardından kış mevsimine uygun tonlarla hazırlanan Marine teması, doğadan ilhamla hareket eden Army ve Outdoor temalarıyla zenginleşiyor. Bir diğer temada ise buzulları konu alan Antarktika ile çocukların karşısına çıkacak olan LC Waikiki 2016-2017 Sonbahar/Kış erkek çocuk koleksiyonu, yılbaşı şıklığını ise Casual temasıyla sunuyor. Marine temasıyla yaz esintileri… Kış mevsimine uygun olarak hazırlanan Marine temasında minimal baskılar, sade grafiksel anlatımlar, çizgisel etkiler ve deri detayları kullanılıyor. Ceket, yelek birliktelikleri papyon, kravat, kemer ve askı detayları temaya şıklık katarken mavinin tüm tonları temada Marine etkisi oluşturuyor. Bordo, haki ve hardal gibi doğanın renklerini barındıran Army temasında, kamuflaj desenli kargo cepli pantolonlar, diz patch detaylı siluetler ve ekoseli gömlekler yer alıyor. Künye yazılı baskılar ve armalar da temanın desenlerinde çok fazla tercih ediliyor. Kat kat giyinerek elde edilen şıklıktan ilham alan Outdoor teması, mevsimin rengi toprağın tonlarını taşıyor. Koyu bordodan turuncuya, bejden kahverengiye geniş renk alternatifleri temada öne çıkıyor. Trikoların çokça kullanıldığı Outdoor tema-

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

sında dik yakalı kazaklar ve ekose gömlekler soğuk havalarda şıklık sunuyor. Sıcacık bir kış… Kutuplardan esinlenilerek hazırlanan bir diğer temada ise şal yaka kazaklar, jakarlı hırkalar ve dar kesim pantolonlar soğuk havalara meydan okuyor. Kalın iplikli ve gevşek örgülü trikolar, kışa dayanıklı buz yıkamalı denimler temada sıkça kullanılıyor. Detaylarda jakarlar, kutup renklerini anlatan ekoseler ve buzun şeffaflığını hissettiren cep detayları adeta kutup serüveni yaşatıyor. Elemental temasında renkler soluk pasteller ve doğal tonlardan daha koyu grilere doğru ilerliyor. Parlak metalikler ise temaya farklılık katıyor. Soğuk günlere karşı battaniye sıcaklığında yumuşak dokulu kürkler, tüylü trikolar, sıcak yüzeyli kadife ve örmeler, metalik karışımlı örme ve dokumalar koleksiyonda çokça kullanılıyor. Örme body ve pantolonların yanı sıra panço ve balıkçı yakalı kazaklar, kürk ceketler, içi polarlı denim ve kadife salopetler, denim ve kadife skinny pantolonlar temada yer alıyor. Kız çocuk koleksiyonuna özel temalardan Navy ise modern kumaş ve şık detaylara sahip. Navy temasında lacivert, bordo, somon ve ekru renklerin yanı sıra detaylarda bakır, varak tonları öne çıkıyor. Kumaşlarda ise dokulu örme ve kadifeler sıkça kullanılıyor. Bu temada örme body ve sweatler, dokuma pantolon, triko hırkalar ve kazak, dokuma şortlar yer alıyor.

TRENDLER

Carter’s Naturel tonlarla renkli temaların dansı…

2016 / 2017 Sonbahar Kış kreasyonunda Carter’s, bebeklerin saflıklarını vurgulayan natural renkler ile hayat enerjilerini yansıtan canlı ve renkli tonlardan ilham alıyor. Soft renklerle bebeklerin sevimlilikleri ön plana çıkartılırken, renkli kıyafetlerle dikkat çekici bir görünüm yakalanıyor. Çocukların hayal dünyalarını süsleyen sevimli hayvan figürleri ve doğayı canlandıran çiçek, bulut motiflerini de bu sezonda vitrinlerde göreceğiz. Rahatlıktan ve kaliteden ödün vermeden bebek modasını yansıtan Carter’s mağazalarında, %100 pamuklu bodyler ile hastane çıkışları ön planda olacak.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

TRENDLER

H&M Studıo‘ dan Çocuklara Özel Masal Gibi Bir Koleksiyon Kalite ve sürdürülebilir modayı en iyi fiyatla sunan, dünyanın en sevilen moda markalarından H&M, (Hennes & Mauritz AB.) bünyesindeki özel bir tasarım ekibi tarafından tasarlanan kapsül koleksiyonu ile H&M Studio’ya çocuk serisi de ekledi. Studio AW16’nın Kids koleksiyonu ile çocuklar için masalsı bir dünya dizayn edildi. John Bauer’in İsveç masalları ve Alice Harikalar Diyarı’nda öyküsünden ilham alan koleksiyon, tıpkı yetişkinler için oluşturulan görünümlerde olduğu gibi folklorik esintiler taşıyor. Miniklerin birer masal kahramanı gibi gözükeceği koleksiyonda kadife pelerinler, volümlü pançolar, matador pantolonlarını andıran iplik işlemeli kadife taytlar, suni kürk yakalara sahip

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

yün paltolar, gül desenli elbiseler yer alıyor. Temel renkler altın, kırmızı, siyah ve beyaz. Fırfırlar, işleme desenler, altın rengi pullar ve dantel işleme gibi detaylar koleksiyona ahenk katıyor. Koleksiyonun en özel detaylarından biri de giysilerin yanı sıra konsepte uygun tasarlanan küçük aksesuarlar ve parti kitleri. Studio’nun fantastik dünyasını yansıtan tilki ve tavşan maskeleri ve koleksiyonun desenlerinde parti kitleri sunuluyor. Özel kutularında satılan kitlerin içinde desenli davetiye zarfları, bardaklar, tabaklar, işlemeli duvar süsleri var. Çocuklar için zevk sahibi ve çok farklı bir görünüm sunan, sınırlı sayıda üretilen H&M Studio AW16 Kids koleksiyonu, 8 Eylül’den itibaren sadece H&M Zorlu Center, H&M İzmir Mavibahçe ve H&M Ankara CEPA mağazaları’nda satışa sunulacak.

TRENDLER

Zeyland Bu Kış “Zamanda Yolculuk” Var…

Gelecek sezonda üst ve alt gruplarda çokça dantele ve brodeye rast gelebilirsiniz… Büyük giyimdeki Retro etkilerini çocuk grubunda da hissetmek mümkün olacak. Erkeklerde hardal sarı, kırçıllı gri, füme, lacivert ve yeşil tonları hâkimken, kızlarda mavi yeşiller, pembeler, narçiçekleri, pudralar hâkim. Kız koleksiyonlarında jakarlı kumaştan parçalar ve tül detaylı elbiseler ön plana çıkarken kışın vazgeçilmezi peluş montlar ve pançolarla kombinler tamamlanıyor. Erkek koleksiyonlarında örme ve fitilli kadife pantolonlar, deri detaylı Sweatler ve oduncu gömlekler ön plana çıkarken bu yıl kaşe kumaştan kabanlar yerini şişme mont ve güderi içi yünlü kabanlara bırakıyor.Bu Sonbahar markamızda en çok ekoseyi ve dantel görüyor olacağız. Bebek koleksiyonundan çocuk koleksiyonuna kadar tüm gruplarda bu iki kumaşı kullandık. Bu yıl ekoseli üstler, deri parçalar ve pançolar, dantel elbiseler, üstlerde dantel detaylar en dikkat çeken ürünler arasında olacak.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

HABER

1 milyon tekstil mühendisi ihtiyacı var Tekstil ülkesi Türkiye’de daha fazla mühendise ihtiyaç olduğuna ve bu anlamda gerekli alt yapıya sahip olduğumuza dikkat çeken Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Şeref Fayat, 60 milyar dolarlık ihracat hedefinin nitelikli iş gücü ile yakalanabileceğini belirtti.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

eref Fayat, “İhracat hedeflerimize ulaşabilmek için eğitim standardı yüksek, yaratıcı mühendislere ihtiyaç var. Alanında işsizlik sorunu olmadığı halde tekstil mühendisi yetiştirmekte ciddi sorun yaşıyoruz” ifadelerine yer verdi. İTÜ Tekstil Teknolojileri ve Tasarım Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümünden bu yıl mezun olacak öğrenciler için TGSD tarafından düzenlenen etkinlikte Şeref Fayat, hazır giyim sektörünün 243 yıllık tarihi geçmişi bulunan bu köklü eğitim kurumlarından mezun olan tekstil mühendisleriyle geleceğe daha emin ve kararlı adımlar atılabileceğini aktardı. Türk hazır giyim sektöründe 2023’te 60 milyar dolar ihracat

HABER

ve üretimde 12 milyon ek istihdam hedefi için emin adımlarla ilerlediklerini paylaşan Fayat, bunun için Türk tekstil mühendisine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Fayat, “Tekstil alanında ülkemizin en iyileri arasında yer alan İTÜ fakültesini bitiren arkadaşlarımız ilerleyen dönemde ne kadar isabetli bir iş yaptıklarını fark edecek. Bu konuda iddialıyım; çünkü sizleri ülkemizde üretimde, ihracatta, istihdamda en büyük paya sahip hazır giyim ve tekstil sektörü bekliyor. Bu sektörde hiçbir zaman işsiz kalmak gibi bir sorunla karşılaşmayacaksınız. Çünkü bu sektörün size ihtiyacı var. Hedeflerimize ulaşabilmek için öncelikle kurulu ka-

pasitemizi genişletmek, uluslararası pazarlarda rekabet gücümüzü arttırmak zorundayız” ifadelerini kullandı. Özgün marka ve tasarımların oluşturulması, katma değeri yüksek ürünlere yönelinmesi çağrısında bulunan Fayat, piyasalarda küresel anlamda yaşanan değişimin hızına ayak uydurabilmek için eğitimin şart olduğunu, iyi yetişmiş, yenilikleri yakından takip eden, vizyon sahibi mühendisler olmadan bu hedeflerin gerçekleştirilemeyeceğini bildirdi. “Tekstil Mühendisi mezunlarımız ürün üretmede yeterli yetkinliğe sahip” Tekstil Teknolojileri Ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nevin Çiğdem Gürsoy, İTÜ Üniversitesi’nin bilime,

teknolojiye ve sanata olan yakınlığı ve bu anlamda yaptığı çalışmalar bilindiğine ve derin mühendislik bilgisi ile tüm sanayi dallarıyla işbirliği yapabilecek nitelik ve donanıma sahip olduğuna dikkat çekti. Aynı zamanda Gürsoy, “Mezunlarımız gerek ulusal gerekse uluslararası arenada kendi marka ve ürünlerini üretebilecek yetkinlikte yetişiyor. Mensuplarımıza ve tüm mezunlarımıza inanıyor ve güveniyoruz. Bu konuda fakülte olarak iddialıyız. Halen 414 Tekstil Mühendisliği, 141 Moda Tasarımı, 58 Tekstil Geliştirme ve Pazarlama Programı olmak üzere toplam 613 öğrencimiz ile eğitimimize devam ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Sağlıklı gelecek nesiller için;

Luggi Baby

ıllardır farklı markalar adı altında üretim, toptan ve perakende satış alanlarında faaliyet gösteren Luggi Baby, şimdi yeni markasıyla pazarda yerini almak için, yılların tecrübe ve birikimini yansıtmaya çalışıyor. Geçmiş dönemde tüketicinin güvenini kazanan marka, aynı kararlılık, sorumluluk ve emin adımlarla sektörde söz sahibi olmayı hedefliyor. Yeni markası ile eski tecrübelerini birleştirerek tüketicilere daha kaliteli ürünler sunmayı amaçlayan marka, sektörde yerini sağlamlaştırıyor. ‘ En değerliniz bizim için de değerlidir ‘ sloganı ile yola çıkan Luggi Baby %100 pamuk olan sağlıklı ürünleriyle bebeklerin yaşamına rahatlık, huzur ve mutluluk katıyor. Luggi Baby daha çok kazanç yerine, her zaman sağlıklı, nitelikli ürün ve müşteri memnuniyetini benimsemiştir. Toptan ve perakende satış alanında öncelikle müşteri memnuniyetini ön planda tutan firma, üretim kalitesi, uzman kadrosu ve sosyal sorumluluk bilinci ile pazardaki payını, her geçen gün müşterilerine sunduğu iyi hizmet anlayışı ile arttırmaktadır. Sahip olduğu ürün grubu yelpazesi ile ne kadar hassas bir noktada olduğunu bilen Luggi Baby, üretim ve satış aşamalarında bu bilinçle hareket ediyor. Çalışanı, üreticisi ve tüketicisi ile el ele vererek geleceğin büyük insanlarının küçücük bedenlerini sımsıcak saracak ve kimyasal katkı maddesi olmayan sağlıklı natürel ürünler üretmeye yine aynı prensiplerle devam edecektir.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Happy Baby, “Türk kültürünün farklı kültürlerle örtüşmesi ihracatı arttırıyor” Happy Baby markası hazırlıkları devam eden 2016 / 2017 koleksiyonunda pratik ve çok amaçlı ürünleri ön plana çıkartıyor. Yeni koleksiyona dair detayları ve markanın faaliyetlerini Happy Baby Genel Müdürü Tamer Çimencioğlu’ndan öğrendik.

üketiciye sunduğu kalite ve farklı tasarımları koleksiyonunda buluşturması dikkat çeken Happy Baby emin adımlarla büyümeye devam ediyor. Bu doğrultuda ‘hayaller gerçekleştirdikçe yeni hayaller üretiyoruz’ diyen Tamer Çimencioğlu, yenilikte sonu olmayan bir yolda devamlılıklarını sürdürebilmek için hep daha üst seviyelere, doğru adımlarla gitmenin en önemli görev ve sorumlulukları olduğunu belirtti. İhracata yönelik çalışmalarının sürekli gelişerek devam ettiğini de sözlerine ekleyen Çimencioğlu, Türk kültürünün farklı ülke kültürleriyle uyuşmasının ihracatta kendilerine büyük avantaj sağladığını ifade etti. Türkiye’de teknolojiye daha fazla yönelim olmalı Teknolojiyi etkili kullanabilmenin Türkiye’de çok kolay olmadığına değinen Çimencioğlu, bu şartlarda bir ürünün teknolojik olabilmesi için ithalata dayalı olması gerektiğini ve istedikleri ürünlere ulaşım noktasında Türkiye’de yeterli altyapının olmamasının sorun olduğunu dile getirdi. E- ticaretin hayatımızda olmazsa ol-

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

maz bir alışveriş yöntemi olduğunu ve birçok müşterilerinin bu yöntemi kullanarak cirolarını arttırmaya çalıştıklarını anlatan Çimencioğlu, “Müşterilerden olumlu not alan ürünlerin daha revaçta olması nedeniyle talepte daha fazla oluyor. Bununla paralel olarak reklamı da daha çok yapılıyor. E- ticaret platformunda ürünle ilgili olumlu ya da olumsuz her geri dönüş anında yansıyor. Bu bize daha hızlı bir şekilde hareket etme avantajı sağlıyor. Kendimizi devamlı gelişmemiz adına tüm bunlar besleyici unsurlar oluyor” dedi. ‘Rekabet koşulları eşit değil’ Türkiye’nin büyük bir Pazar olması nedeniyle herkese yönelik iş imkanı sunduğunu dile getiren Çimencioğlu, ithalatın gelen dampingler ile zorlaştırılmasının yerli üretici için avantaj oluşturduğuna değindi. Diğer yandan kalitenin yükseltilerek, yeniliklerin peşinden koşulması ve daha akıllı çalışılması gerektiğini önemine de dikkat çeken Çimencioğlu, kayıt dışı çalışan üreticilerin piyasayı zorladığı bir sektör olduğundan dolayı rekabetin

eşit koşullarda olmamasının sorun oluşturduğunu da söyledi. Bebek ürünlerinin hassas bir sektör olduğunun bilincinde olarak hareket ettiklerini sözlerine ekleyen Çimencioğlu, bu nedenle de kullanılan ürünlerin sertifikalı ve lisanslı olmasına dikkat ettiklerini, yeni tesislerinde de buna uygun bir şekilde üretim bandı kurduklarını ve dış etkenlerden etkilenmeden hijyenik şartlarda üretimi hedef aldıklarını belirtti. Son olarak Tamer Çimencioğlu sözlerine şöyle son verdi; “Ekonominin hassasiyeti her geçen gün olumlu ve olumsuz şartlara göre yön değiştiriyor. Şuanda ülke olarak zor günler geçirmekteyiz. Buna rağmen inancımızı yitirmeden çalışmaya devam ediyoruz. Ülke çapında bir sorun olduğunda bütün sektörler etkileniyor. Hepimiz aynı gemideyiz ve başka Türkiye yok. Bütün güçlüklere karşı koymalı ve çok çalışmalıyız.”

ARAŞTIRMA

Bebek araç gereçleri denetiminde sıkı güvenlik uygulanıyor! Bebek araç gereçleri denetim ve testlerde bir çok farklı kriter aranıyor. Bebek arabasından mama sandalyesine, yürüteçten pusete kadar birçok farklı ürünün denetiminde dikkat edilen hususları ele alıyoruz.

Mama Sandalyeleri aktif güvenlik sistemine sahip olmalı

Mama sandalyelerinde 6-36 aylık yaş aralığındaki çocuklara yönelik test metodlarına ve gereksinimlere bebek sağlığı ve güvenliği açısından dikkat ediliyor. Eğer mama sandalyesi, daha fazla fonksiyona sahip bir ürün ise, her bir fonksiyon, ilişkili olan uygun teknik

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

standartlarını karşılaması gerekir. Denetim Laboratuvarlarına göre mama sandalyesi, çocuğun yemek masasının yüksekliği hizasına denk gelmesine imkân tanıyan strüktüre sahip bir sandalye olarak tanımlanıyor. Satış için piyasaya sürülen bir mama sandalyesi ise ürün mutlaka uygun şartları gözetiyor olmalıdır. Bu şartlardan biri temiz ve enfestasyona imkân tanıyan ürün olmasıdır. Mama sandalyesinde aranan koşullar; • Tüm malzemeler ve ulaşılabilir olan yüzeyler, EN 71-3 Kimyasal Gereksinimler Normu ile uyumlu olmalıdırlar. • Keskin köşeler ve çapaklar yer almamalıdır. • Çocuk tarafından yutulabilecek veya çocuğun soluk borusuna kaçabilecek küçük parçaların oluşmasına kesinlikle imkân tanınmamalıdır. • Ürün üzerinde 7mm (uygulanan kuvvet 30N) ve 12 mm (uygulanan kuvvet 5N) boyutları arasında değişen herhangi bir mevcut açıklık veya delik olmamalıdır. • Çocuğun kafasının sıkışma tehlikesinden kaçınmak için, oturağın üst hizasında “small probetorso” testi geçişine izin verecek herhangi bir

delik, boşluk veya açıklık kesinlikle olmamalıdır. •Sonda, maksimum 30N’luk bir kuvvet ile yapılmalıdır. Ürün üzerindeki çocuğun giriş bölümü ve çocuğun ayakları için bırakılan boşluklar, bu test kapsamı dışındadır. • Ürünün üzerindeki açıklıklarının veya ürünün katlama operasyonlarının yapılması sırasında ortaya çıkan sıkıştırma veya makaslama (kırpma) noktaları kabul edilebilir. • Kaynak işlemi veya herhangi bir enerji kaynağı sonucu ortaya çıkmış olan sıkıştırma veya makaslama (kırpma) noktaları, hareket sağlayan iki parçanın arasındaki uzaklığın 5 mm’nin altında olmadığı her durumda, 18 mm’den daha az bir mesafeye sahip olmamalıdır. • Diğer tüm koşullar altında, ürün üzerinde 5 mm (uygulanan herhangi bir kuvvetin olmadığı) ve12 mm (uygulanan kuvvet 50N) boyutları aralığındaki bir ölçüye sahip sıkıştırma veya makaslama (kırpma) noktalarının yer alması uygun değildir. Katlanabilir Ürünler İçin Kilit Mekanizması önemli Katlanabilir mama sandalyesi ürünlerinde kilit mekanizmasının ürün üzerinde belirtilen açıklıktan başka bir açıklık değerine sahip olmaması gerekir. Çocuğun ağırlığı altında sandalyenin katlanma mekanizmasını engelleyecek şekilde bir tasarımda olmalıdır. 50 N’luk bir aktivasyon kuvveti ve

ARAŞTIRMA

devamında 300 N’luk bir sürüş (itiş) kuvveti gerektiren bir mekanizma ile bir alet kullanımını gerektiren bir mekanizma olması durumunda kazara katlanmamalıdır. Ayrıca iki mekanizmanın birbirinden bağımsız olarak çalıştırılması durumlarında, katlanmanın mümkün olması, veya tek bir hareket ile devreye giremeyen iki veya daha fazla otomatik kilit mekanizmasının olması durumunda da bu hususa dikkat edilir. Güvenlik sistemi durumları Anne ve çocukların sağlıklı kullanımı için tüm mama sandalyeleri güvenlik sistemi ile donatılmak zorundadır. Yatan arkalığa (sırtlık) sahip mama sandalyelerinde, aktif güvenlik sistemine sahip olma şartı aranmaktadır. Ayrıca bütün güvenlik kemerleri (kayışlar) en az 19 mm genişliğe sahip olmalıdır. Eğer güvenlik sistemi, ek bağlantı halkaları ile donatılmış ise, bu halkalar, sırtlık bölümünün 50 mm önündeki ve oturak bölümünün 75 mm yukarısındaki alan içerisine yerleştirilmelidir. Aktif güvenlik sistemi, mama sandalyesi bünyesinde yer almalı ve norm içerisinde belirtilmiş olan gereksinimleri karşılayıcı yan elemanlar olmalıdır. Bel kemeri, çocuğun vücut ölçülerine göre ayarlanabilmeli ve ayrılıp birleşebilen bir eleman olmalıdır. Güvenlik kemeri ve pantolon ağı kayışı sadece bağlantı esnasında kullanılmalıdır. Mama sandalyeleri aktif güvenlik sistemine sahip değilse mutlaka pasif güvenlik sistemine sahip olmalıdır. Pantolon ağı kayışı + çocuğun ayakları için 2 adet açıklık yaratan yatay eleman Çocuğun ayakları için bırakılan boşluklar kama bloğu (wedge block) tespiti için uygun olmamalıdır. Pantolon ağı kayışı ve yatay eleman arasındaki düşey açıklıklar (38 mm çaplı) çocuğun ayağının (leg probe) bir açıklıktan diğerine serbest geçişine imkân tanımalıdır. Sırtlık ve pantolon ağı kayışı arasındaki mesafe 216 mm’den daha az olmalıdır. Sırtlık ve yatay eleman arasındaki mesafe 250

Tekerlekli çocuk arabalarındaki yeni gelişmeler

mm’den daha az olmalıdır. Ailelerin en çok kullandıkları araç gereç grubuna giren bebek arabaları ve pusetler, maximum 15 kg’lık bir be-

6 aylıktan itibaren kullanıma uygun olan bebek arabaları ve pusetlerde küçükler için uyarı bulunmalıdır.

beğin ya da bütünleşik bir platformda olmak üzere maximum 20 kg’lık bir diğer bebeğin taşınabilmesi için gerekli olan kuralları ve metodları kapsa-

malıdır. Pusetler ve bebek arabaları, doğuştan itibaren ya da 6 aylıktan itibaren kullanıma uygun olmalıdır. Bebeğin doğuşundan itibaren kullanılan pusetler, koltuk ve arkalık arasındaki oturma açısı >150°birbiriyle ilişkili fonksiyonları bir araya getirmiştir. Koltuk ve arkalık arasındaki oturma açısı >150°emniyet sistemi ile karşılanmıştır. Bebek arabaları araba koltuğu ECE44 Standartı’na mutlaka uyumlu olmak zorundadır. Pusetler ve bebek arabaları doğuştan itibaren ya da 6 aylıktan itibaren kullanıma uygun olmalıdır. 6 aylıktan itibaren kullanıma uygun olan puset ve bebek arabalarının, koltuk ve arkalık arasındaki açıya göre oturum <150°emniyet sistemiyle Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ARAŞTIRMA

karşılanmıştır. Gözle görülür uyarı ibaresinde ‘Bu ürün, 6 aylıktan daha küçük olan bebekler için kullanılamaz’ uyarısı yer almalıdır. Pusetlerin emniyet sistemi koltuğun üzerinde bulunmalı ve bir aparat ile birbirine bağlanarak, emniyet sistemi bağlama aparatı olmadan kullanılamamalıdır.

Emniyet sistemi ayarlanabilir olmalı ve kemerlerinin genişliği en az 19 mm olmalıdır. Güvenlik açısından keskin kenarlar ve çapaklar da bulunmamalıdır. Puset ve bebek arabası açıklıklarında koruma hacminin içerisinde, 7 mm (uygulanan kuvvet 30 N) ile 12 mm (uygulanan kuvvet 5 N) aralığındaki boyutlarda dairesel delikler bulunmamalıdır. Koruma hacminin içerisinde olamasa da eğer bir ağ bölümünde bir açıklık oluşturursa, 7 mm’lik bir mil (prob)

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

(uygulanan kuvvet 30 N) yerleştirilebilir. Çocuğun ayaklarını uzattığı 25 mm (uygulanan kuvvet 30 N) ve 45 mm (uygulanan kuvvet 5 N) aralığındaki ölçülerde olan açıklığın, iç kısımda yer almasına gerek yoktur. Bebek güvenliği için kilit mekanizmasında aranan kriterler; Pusetler ve bebek arabaları kullanım sırasında kilidin kazayla kapanmasını engelleyecek kilit sistemine sahip olmanın yanında, koltuk ya da mekik yerleştirilmiş ürünlerin en az iki kilitleme aygıtına ve kullanım için ürün açık geldiğinde otomatik saklanan en az bir kilitleme aygıtına sahip olmalı şarttır. En az bir hareket mekanizması varlığı olan bebek arabalarında; kullanım aleti, birbirini takip eden en az iki işlemden oluşarak, ikinci işlemin gerçekleşebilmesi ilkine bağlı olacak şekilde olmalıdır. Kullanım aleti tek bir işlemde harekete geçmemelidir. (150 N ya da 2,2 Nm) İki birbirinden bağımsız hareket mekanizmalarının varlığı olan bebek arabalarında ise; eğer hareket mekanizması ayakla aktive edilirse kendi konumunda otomatik olarak dönebilmesi gerekir. Her iki takdirde hareket mekanizması ellerle aktive edilirse otomatik konumlarına geri dönebilmelidir. Üç ya da daha fazla birbirinden bağımsız ve ayrı hareket mekanizmalarının varlığı söz konusu olduğunda

da, hareket mekanizmalarından en az biri koruma hacminin dışında yer almalıdır. Hareket mekanizmalarından en az biri büyük bir kuvvet şeklinde 50 N yük ile harekete geçmelidir. Kilit mekanizmaları mukavemet testlerine ve düzgün çalışma sürekliliği testlerine tabi tutulmalıdır. Ürün içeriğinde, çocuklar tarafından yutulması ve solunması mümkün olabilecek küçük parçalar barındırılmamalıdır. Park ve Frenleme Sistemi önemli Bebek arabası ve pusetler, testten geçebilmek için ürün kolları ayakta duran yetişkinin hareket ettirebileceği yakınlıkta olan bir fren sistemiyle donatılmış olmalıdır. Park mekanizması koruma hacmi içerisinde yer alıyorsa, o mekanizma çocuklar tarafından çalıştırılamayacak şekilde olmalıdır. Eğer bebek ve puset arabaları kendi etrafında dönebilen tekerlerden oluşuyorsa ürün freninin her iki arka tekerlerde ve her iki ön tekerlerde birbirine bağlanmış olması gerekmektedir. Ürün aynı zamanda bir bisiklet tipi fren sistemi ile donatılmış ise fren sistemi yürüyüş anında aktive edilmelidir ve park frenini ters yöne doğru itilmelidir. Frenleme sisteminin etkinliğinin doğrulanması için, sistem mukavemet testlerine tabi tutulmalıdır. EN 1888 Normu, puset ve bebek arabalarının, 12°’lik bir eğime sahip yatay bir düzlem üzerinde, devrilmeden durmasını gerektirmektedir. Test aynı zamanda daha fazla çocuk taşınabilmesi için ürüne uygun kütleler yüklenerek uygun yüzeyler üzerinde gerçekleştiriliyor. Dayanım testi entegre platformlarla yatay düzlemde gerçekleştirilir. EN 1888 standardı, puset ve bebek arabalarının yapısal bütünlük testine tabi tutulmasını gerektirmektedir.

ARAŞTIRMA

Mekik kollarının ve koltukların sabitleme noktalarının statik dayanımında, mekik kollarının sabitlenme noktası kendi boyutunun en az ¾ yüksekliğinde olmalıdır. 30 dakika için uygulanan yük 38 kg’dır. Tekerlek dayanımının testinde 2 dakika boyunca 200 N’luk bir kuvvet uygulandığında çıkarılabilir tekerlek, üründen ayrılmamalıdır. Mekiklerin, koltukların ve araba koltuklarının sabitlenme sistemlerinin dayanım ve sağlamlığı için, ürüne uygun bir kütle ile yüklenerek, 5 dakika boyunca 100 derecelik bir açı ile döndürülür. Mekikte, koltukta ve araba koltuğunda herhangi bir kopma veya ayrılma olmamalıdır. Pürüzlü yüzey direnci testinde uygun ağırlıktaki kütlelerle yüklenen ürün, 72000 defa bir dizi engeli geçmelidir. Üründe herhangi bir zarar veya arıza ortaya çıkmalıdır. Pürüzlü yüzey testinin ardından ürün daha önce istenen bazı testlere (örneğin fren ve denge için) tabi tutulur. Dinamik dayanım testinde ise, ürün uygun ağırlıktaki kütleler ile yüklenerek 1 m uzaklıktan bir engele karşı bırakılır ve çarptırılır. Herhangi bir ayrılma veya kopma olmamalıdır.

Yürüteçlerde bebeğin hareketi kısıtlanmamalı! Bebeklerin sağlığı ve güvenliği açısından yürüteçlerin tüm kriterlere uygunluğu aileler için oldukça önemlidir. Ürün üzerinde 5mm (uygulanan kuvvet 30N) ve 12 mm (uygulanan kuvvet 5N) boyutları arasında değişen herhangi bir mevcut açıklık olmamalıdır.Tablanın altındaki (dış taraftan itibaren 100 mm olan mesafede olan) ve tekerleklerin olduğu bölümler bu kapsamın dışında tutulabilir. Köşelerdeki tüm birleşim yerleri, keskin bitişlere izin vermeyecek şekilde yuvarlatılmalı, bükülmeli ve korunmalıdır.

Ürün üzerinde yer alan etiketlerin hiç biri suya daldırma testi sonucunda dağılıp, çözülmemelidir. Kordon, şerit v.b... nitelikteki ürünler, 25 N’luk bir kuvvet uygulandığı anda, 220 mm’den daha fazla uzunlukta olmamalıdır. En alt konumda iken oturak yüksekliği, her zaman en az 180 mm olmalıdır. Her Bebek yürüteci, basamak ve merdivenlere denk gelindiği anda, düşüşü engellemek için, taban altında yürüteci kilitleyecek bir mekanizması ile donatılmalıdır. Standartlar, bu mekanizmanın etkinliğinin test edilmesi için, özel bir masa üzerinde spesifik bir test öngörmektedir. Yürütecin kullanımını sırasında karşılaşılabilecek öngörülen tehlikelerin olası sonuçlarını azaltmak için ürün hakkına bilgi verilmelidir. Ürün hakkındaki bilgilendirme metni, ürünün satışının yapıldığı ülkenin kendi resmi dilinde olmalıdır. Metin okunabilir ve anlaşılabilir olmalıdır.

Ana Kucaklarında güvenlik tedbirleri Ana kucakları, henüz tek başına oturamayan, yuvarlanan veya elleri üzerinde kalkarak durabilen maksimum 9 kg ağırlığındaki bebekler için tasarlanıyor. Ana kucağı olarak isimlendirilen çantalar, taban, kenarlar ve test edilmiş ve bebeğin yatay pozisyondayken bile taşınabilmesini sağlayan test edilmiş en az bir adet kulptan oluşuyor. Tüm malzemeler ve erişilebilir tüm yüzeyler, EN 71-3 Kimyasal Gereksinimler Standartı ile uyumlu olmalıdır. Piyasaya sürülen bu ürün (sepet), temiz ve enfestasyona imkân tanımayacak şekilde olmalıdır. Yumuşak çantaların, kenar kılavuzların yüksekliğine yönelik herhangi bir standardı yoktur, fakat 15° eğimli bir düzlemde, içerisinde 9 kg’lık bir silindiri taşıyabilecek bir mukavemette olması gerekir. Ana kucakları sehpalarının normal ve ya küçük tekerleklere sahip olmamalıdır. Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

SEKTÖR

İlklere imza atmaya hazırlanan

İSMOB için geri sayım başladı

Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) tarafından düzenlenen ve sektörü buluşturma misyonu üstlenmesi ile dikkatleri üzerine çeken 13. İstanbul Mobilya Fuarı – İSMOB 2017 için geri sayım başladı. Etkinliklerle renklenecek fuarda bu yıl ilk kez kurulacak İSMOB Trend Alanı ile dünyanın ve Türkiye’nin en iyi tasarımcılarının yetenekleri gözler önüne serilecek.

ürkiye’nin en büyük, dünyanın en önemli üçüncü mobilya fuarı olan İSMOB, her yıl olduğu gibi bu yıl da on binlerce ziyaretçi ve katılımcıya ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) tarafından 10-15 Ocak 2017 tarihleri arasında TÜYAP’ta gerçekleştirilecek 13. İstanbul Mobilya Fuarı–İSMOB 2017 için heyecan her geçen gün artıyor. İSMOB, sektör profesyonellerini bir

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

araya getirmenin ötesinde mobilyada inovatif ürünlerin ve özgün tasarımların gün yüzüne çıkmasına olanak sağlıyor. Bu düzenlenmesi beklenen yıl yeni sürprizler ile sektörün en kaliteli ve yenilikçi mobilyalarının, en son mobilya trendlerinin sergileneceği fuarın dopdolu geçmesi bekleniyor. İSMOB 2017’de ilk kez ‘Trend Alanı’ kuruluyor Öte yandan Avrasya Bölgesi’nin de en büyük mobilya fuarı olma özelliği taşıyan İSMOB, 350 metrekarelik İSMOB Trend Alanı ile fuarda önemli bir yeniliğe imza atmanın heyecanını yaşıyor. El sanatlarının önemine dikkat çekmek için dört farklı sanatı bu özel alanda buluşturacak olan İSMOB, alanında uzman kişiler tarafından sunulacak eserleri de İSMOB Trend Alanı’nda görücüye çıkarıyor. Öte yandan Ebru sanatı, Tezhip, Ahşap vb. gibi etkinliklerin yer alacağı fuarda, ziyaretçiler de bu sanatları deneyimleme şansı bulacak. Ayrıca dünyaca ünlü tasarımcılarının projelerinin anlatılacağı alanda, geleceğin mobilya trendleri, geleneksel el sanatları ve trend görüşmeleri yapılacak.

‘Tasarım Yarışması’ ile heyecan dorukta… Dünyanın her yerinden gelen sektör profesyonellerini bir araya getirmeyi hedefleyen İSMOB 2017, tasarıma verdiği önemi 11 yıldır fuarla eş zamanlı gerçekleştirdiği ‘Tasarım Yarışması’ ile de ortaya koyuyor. Trend Alanı’nda jüri üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilecek ödül töreninde; oturma grubu, yatak odası, yemek odası, genç odası, aksesuar ve en iyi stant olmak üzere jüri üyeleri, toplam 6 kategori üzerinden tasarımcıların çalışmalarını değerlendirecek. En özgün-tasarımsal ürünlerin kategorilerine göre ödüllendirildiği yarışmada, her yıl yüzlerce mobilya markası kıyasıya yarışıyor. Öte yandan birbirinden farklı sanatçıların sunumlarını gerçekleştirebileceği bir alan olarak da göze çarpan İSMOB Trend Alanı, genç yeteneklere ışık tutan ve esinlenebilmelerine olanak sağlayan bir alan olarak konumlandırılıyor. Altı gün boyunca mobilya sektörüne dair her gelişmeyi birebir deneyimleme şansı yakalayacağınız İSMOB’u ajandanıza şimdiden kaydetmeyi unutmayın…

RÖPORTAJ

Elsima,

‘İran ve Güney Afrika öne çıkan pazarlar’ Sektördeki köklü firmalar arasında yer alan Elsima markası 2016 yılında ihracatta 42 ülkeye ulaştı. Sektördeki son gelişmeleri ve yenilikleri Elsima Genel Müdürü Eşref Geyik değerlendirdi.

016 yılının bulunduğumuz coğrafyada hareketli bir yıl olarak geçtiğini ifade eden Eşref Geyik, ekonomik ve siyasal problemlerle boğuşan coğrafyaya rağmen ülkedeki ekonomik ve siyasal istikrarın firmalara güç verdiğini ve bu gelişmeleri yakinen takip ederek, stratejilerini bu doğrultuda geliştirdiklerini aktardı. Komşu ülke olduğumuz İran’ın Türk ticaretinde önemli olduğuna işaret eden Geyik, “İran sadece bebek çocuk sektörü için değil ülkemizdeki her ticari sektör için önemli bir pazar. Kalite-fiyat rasyosunu İran için sağlayabilen firmalarımız etkin ticaret faaliyetinde bulunacaktır. Diğer yandan Güney Afrika’ da iyi bir Pazar olarak dikkat çekiyor. İran’a göre kozmopolit bir yapısı bulunan Güney Afrika Türk mallarının ihracatı için hedef ülkelerden biri olmalıdır” dedi. 2016 yılında ihracat yaptıkları ülke ihracatlarında bir artış yaşandığına değinen Geyik, “Şuan 42 ülkeye ihracat gerçekleştirmekteyiz. Sürekli ihracat yaptığımız Rusya, Libya, Irak, Mısır gibi ülkelerde yaşanan ekonomik

ve siyasi problemler bizi yeni pazarlara da açılmaya teşvik etti” ifadelerine yer verdi. Prensip, kaliteli ürün ve özgün tasarımlar Markanın yeni projeleri olduğunu bizimle paylaşan Eşref Geyik, bu anlamda fuarda müşteri güzel bir sürpriz beklediğinin sinyalini verdi. Sektörde yer alan firmalarla beraber ‘Türk malı kalitelidir’ ortak paydasında buluştuklarını ifade eden Geyik, “Bu sebeple diğer firmaların ürünlerinin de gayet kaliteli olduğunu düşünüyorum. Bizim ürünlerimizde hiç vazgeçmediğimiz iki temel prensibimiz var; Kaliteli ürün ve özgün tasarımlar. Bu noktada markamızın sektör içerisinde belirgin olması için çalışmaktayız” dedi. Baskılı ürünlerde tek bir prensiplerinin öncelikle sağlık olduğunu da sözlerine ekleyen Geyik, çocukların sağlığına zarar vermeyen her yeniliğe koleksiyonlarında yer verdiklerini belirtti.

Kısa Kısa… 1- Tekstilde en önemli yenilik nedir? -Dijital. 2- 2016 / 2017 Sonbahar Kış koleksiyonunun teması? -Doğa. 3- Elsima markası olarak hedefiniz? -Global bir marka olmak. 4- Bebek Çocuk Sektörü için en önemli pazar neresidir? -BAE. 5- Bebek çocuk sektörü açısından 2016 yılı nasıl bir yıldı? -İyimser. 6- Katılmayı düşündüğünüz fuar var mı? -Fas, İran, Dubai ve Fransa diyebiliriz.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Junioshow Fuarı,

Sektörün Beklediği 2016 yılında 44 Ülkeden 23.948 Ziyaretçiyi Ağırladı 13-17 Ocak 2016 tarihinde Bursa Tüyap’ta düzenlenen Junioshow fuarında yoğun iş bağlantıları yapıldığını ifade eden Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İlhan Ersözlü, 10-14 Ocak 2017’de düzenlenecek fuar için hazırlıklara başlandığını belirtti. 2017 yılında Ocak ve Temmuz aylarında 2 ayrı fuar olarak düzenlenecek Tüyap Bursa Fuarcılık Anonim Şirketi tarafından, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ve Bebe Çocuk Konfeksiyon Sektörü Sanayici ve İşadamları Derneği (BEKSİAD) işbirliğinde, T.C. Ekonomi Bakanlığı, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin değerli destekleri alınarak hazırlanan JUNIOSHOW Bursa Bebe ve Çocuk Hazır Giyim ve Çocuk İhtiyaçları Fuarı, 10 – 14 Ocak 2017 tarihleri arasında Tüyap Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. Fuar 2017 yılında iki farklı dönemde düzenlenecek olup Ocak ayından sonraki sektör buluşması 5 - 8 Temmuz 2017 tarihleri arasında olacak. Fuar; 2016 yılında büyük ilgi gördü 2016 yılının ilk Fuarı olan Junioshow’u

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

5 yıl aradan sonra Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın katkıları ile sektöre kazandırdıklarını belirten Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü İlhan Ersözlü, “Bebe ve çocuk sektörünün beklediği Junioshow Fuarı, Bursa’nın sektördeki artan potansiyeline dikkat çekti. 150’in üzerinde üretici ve ihracatçı katılımcının binlerce modelini aynı mimari proje ile hazırlanan dekor stantlarda, 4 salondan oluşan 20 bin m2’ik platformda sergilediği fuar, ziyarete açık kaldığı beş gün boyunca 44 ülkeden 23.948 kişi tarafından ziyaret edilerek sektör ticaretine büyük hareket sağladı” ifadelerine yer verdi. Ersözlü, “Türkiye’deki üretimin yaklaşık %80’ini sağlayan Bursa’nın ürettiği ürünlerinin kalitesini, çeşitlerini ve marka değerini ortaya koyan, hazır giyim sektörünün modasının en son trendlerini sergileyen Junios-

how, katılımcı firmalar ile alıcıların buluşturulmasıyla oluşan sinerji; iş bağlantılarının kurulmasına, siparişlerin verilmesine, iç piyasa satışlarının büyütülmesine ve dış piyasada bağlantıların güçlendirilerek sektörün ihracat gelirlerini arttırmasına olanak sağladı” diye de ekledi. Yabancı Alım Heyetleri katılımcı firmalar ile buluştu Vişne Caddesi’nin modasını belirlediği sektöre yönelik düzenlenen Junioshow Fuarı’nda; Tüyap yurtdışı ofisleri, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ve T.C. Ekonomi Bakanlığı koordinasyonu ile ABD, Almanya, Azerbaycan, Bangladeş, Birleşik Arap Emirlikleri, Bosna – Hersek, Bulgaristan, Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Çin, Fas, Filistin, Gürcistan, Hollanda, Irak, İran, İrlanda, İsrail, İtalya, Katar, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, Kuveyt, Libya, Lübnan, Macaristan, Makedonya, Mısır, Rusya, Sudan, Suudi Arabistan, Suriye, Tunus, Türkmenistan, Ukrayna, Ürdün, Yemen ve Yunanistan’dan davetli gelen iş adamları yoğun iş bağlantıları kurdu. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın Bursa eko-

RÖPORTAJ

nomisine katkı sağlamak için sürdürdüğü Ekonomi Bakanlığı desteğindeki Uluslararası Rekabetçiliği Geliştirme (Ur-Ge) projesi kapsamında A.B.D., Azerbaycan, Cezayir, Gana, Hollanda, Irak, İngiltere, İran, Lübnan, Kanada, Kazakistan, Kırgızistan, Mısır, Moldova, Rusya ve Ukrayna’dan gelen 148 profesyonel iş adamından oluşan alım heyeti Fuar’da katılımcı firmalar ile buluştu. Düzenlenen bu organizasyonlar sonucunda yurtiçi ile yurtdışı sektörünün buluşmasından ortaya çıkan sinerji ile Bursa’da parlayan sektörün, uluslararası platforma taşınmasına olanak sağlandı. Başarı ile gerçekleşen 2016 Fuarı’ndan hemen sonra 2017 fuarları için hazırlıklara başlandı. JUNIOSHOW Fuarı; 0–12 yaş arası bebe ve çocuk hazır giyim sektöründe ilkbahar – yaz, ve sonbahar - kış konsepti ile ocak ve temmuz aylarında, sektörün en iyilerini yılda 2 kez buluşturacak fuarlar; toptancılar, perakendeciler, zincir mağazaların satın alma yöneticileri, mağaza / market sahipleri, ihracat yapan dış ticaret firmalarının yöneticileri, bayilik almak isteyen girişimciler ve profesyonel yurtdışı ziyaretçilerinden oluşan hedef kitleyi ağırlayacaktır. Modaya yön veren fuar, 2017 yılında yine dopdolu 2016 Ocak döneminde; sektörün en iyilerini bir araya getiren bir platform olma özelliği taşıyan Junioshow; 2017 yılında da dünyaca ünlü trend uzmanlarının tasarladığı trend alanları, önemli tasarımcılarla yapılan trend sohbetleri ve Junio Defile ile katılımcı ve ziyaretçilere farklı bir fuar deneyimi yaşatmaya devam ediyor.

katılımcıları ve ziyaretçileri ile buluşturmaya devam ediyor. Sektörün yöneldiği trendlerin tespit edildiği, tasarım ve ürünlerin geleceğinin tartışıldığı, inovatif ürün ve fikirlerin sunulduğu söyleşiler önümüzdeki dönemde de oldukça dikkat çekecek. Trend Sohbetleri 2016 Fuar’a Renk Kattı Fuarın trend danışman şirketi Promostyl’ın trend uzmanı Feriel Karoui tarafından “2017 İlkbahar-Yaz Trendleri” konulu bir konferans verdi: oluyor. Hangi renk kodlarının, dokuların, tekstürlerin trend olduğunun ve olacağının ipuçları 2017 yılında da Junioshow ile sektöre sunulmaya devam ediyor. Trend uzmanları tarafından, özel olarak hazırlanan trend alanında, önümüzdeki yılların bebe-çocuk giyim, aksesuarlarının moda ve trend akımlarını yakından takip edebilme fırsatını 2017 yılında da yakalayabilirsiniz. Trend Alanı Yarışması’na katılan firmaların ürünleri arasından, ünlü trend uzmanları tarafından incelenerek belirlenen ürünlerin sergilendiği “Trend Alanı” fuarın yine vitrini olacak. Trend Sohbetleri Junioshow, 2017 yılında da dünyaca ünlü tasarımcılar ve trendsletterları

Junıo Defile Geçtiğimiz yıl Junio Defile ile fuar katılımcısı firmaların yeni koleksiyonları, küçük mankenler tarafından ziyaretçilere sunuldu. Renkli bir atmosferde geçen defile, yurt içi ziyaretçiler kadar yurt dışından gelen misafirlerimiz tarafından da beğeniyle izlendi. 2017 yılında da dünyaca ünlü trend uzmanları tarafından hazırlanacak olan Junio Defile’de, 2017-2018 trendlerini takip etme imkanı bulunacak. Yüzlerce üretici binlerce model ile sektöre yeni bir soluk getirecek olan Junioshow Fuarı, 11 – 14 Ocak 2017 tarihlerinde 10.00 – 18.30 saatleri arasında ziyaret edilebilecektir. Fuarımıza gösterdikleri ilgiden dolayı tüm katılımcılarımıza, ziyaretçilerimize ve basınımıza teşekkür ederiz, bir sonraki Fuarda bir arada olmayı dileriz.

Trend Alanı Tüm katılımcı firmaların inovatif ve tasarım odaklı en son trendlere uygun ürünlerinden seçilerek düzenlenen Trend Alanı, dünyaca ünlü trend uzmanları tarafından oluşturuluyor. Trend uzmanları, katılımcı firmalara sektördeki trendleri aktararak, firmaların bu trendlere uygun koleksiyonlar hazırlamalarında yol gösterici

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

First Step, Özgün kumaşlar sıradışı modellerde hayat buluyor dışına çıkıyor. Yeni sezonda kışın en trend olan kumaşlar, renkler ve aksesuarlar belli bir bütünlük ve konsepte kullanılıyor. Koleksiyona dair birkaç detayı bizimle paylaşan Genel Koordinatör ve Kreatif Sorumlusu Sinem Bektay, tasarımda ufak detayların gücünden beslenerek modern bir çizgide ürünlerin ön planda olduğunu belirtti. Patik, silikon tabanlı çorap, keten ayakkabı, ev botları ve panduf gibi geniş bir ürün yelpazesine sahip olan First Step, Pixy Love markası ile

bir markayız. Son zamanlarda bebek ayakkabılarının tabanları konusunda detaylı bir proje başlatıldı. Önümüzdeki günlerde bununla ilgili gelişmeler doğrultusunda çıkan sonuçlar ürünlerimize yansıyacaktır” diye aktardı.

ebek çocuk modası artık günümüz ebeveynlerin moda trendleri ile entegre olarak gelişiyor. Modern dünyanın yansıması günümüz anneleri giydikleri kıyafetlerden ayakkabılarına kadar bebeklerinin giysi ve aksesuarları ile kombin yapmak istiyor. Böylece genel moda akımından bebek çocuk sektörü de etkileniyor. First Step markası da bu günümüz modasını tasarladıkları bebek ayakkabılarına en iyi şekilde yansıtıyor. Marka 2016 - 2017 Sonbahar / Kış koleksiyonunda sıra dışı bir temadan yola çıkarak bebek ayakkabılarında alışılagelmiş renk, tema ve motiflerin

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Kısa Kısa... 1)Bebek ayakkabısındaki en önemli yenilik? Nefes aldıran materyaller

birlikte yürüttükleri aksesuar kombinli ürünlerini kış koleksiyonunda da görücüye çıkarıyor. Ayrıca bu sezon koleksiyonda; farklı kumaşlar, keçeler, kadifeler, balıksırtı, etnik desenler birbirinden değişik modellerle birleşip hayat buluyor. Bebek ayakkabılarında canlı birbirine zıt renklerin kontrastından ortaya çıkan görsellik ön planda olacak. Bektay Ayakkabının Ar-Ge çalışmalarına oldukça önem verdiğini dile getiren Sinem Bektay, “Araştırmalara daha hammadde bazında başlıyoruz. Ürün geliştirmeyi, modeli faydalı ve sağlıklı hale getirmeyi, tüketiciye sorunsuz bir şeklide sunmayı ilke edinen

2)Bebek ayakkabısında kalite deyince akla ilk gelen şey? -Dikiş sanatı 3- Bebek ayakkabısında asla modası geçmeyen nedir? -Rugan Babet 4- First Step markasının yeni koleksiyonunun teması? -Sıradışı 5- First Step markası için hayaliniz? -Dünya markası olmak 6- First Step marka sloganınız nedir? -’Bebeğiniz geleceğe güvenli adımlar atsın’

RÖPORTAJ

eknolojik yenilikleri hızlı bir şekilde ürünlere uyarlayan Stylo Çanta, yeni koleksiyonda fonksiyonelliği ön planda tutuyor. Bu koleksiyonda da değişen yaşam şartları ve şehir yaşamına uygun olan, annelerin kolaylıkla kullanabileceği sırt çantalarına yer verildi. Daha geniş bir ürün yelpazesi ile ürünlere yeni özellikler eklediklerini ifade eden Stylo Çanta Yönetim

o l y t S

a t n Ça k i

loj o n k

a te h a kd ı el! t n r o a siy k n o ve f

Kurulu Üyesi Ahmet Çelik, “Annelerin bebeklerine ait sıvı ve katı yiyeceklerini kolaylıkla taşıyabilmeleri için çantaların içlerine thermo gözler ekledik. Bunun yanında özellikle bebeklerin hijyeni için çantalarda 72’li ıslak mendil çıkışları yer alıyor. Annelerin her ihtiyaçları düşünülerek tasarlanan Stylo Çanta ürünlerinde cep telefonu kılıfları ve farklı aparatlarda dizayn edildi” diye aktardı. Başarının sırrı; istikrar ve müşteri taleplerini karşılayabilmek Markanın yeni koleksiyonunda mürdüm, lila ve burgaz gibi renklerin ön planda olması dikkat çekiyor. Bu bağlamda Y kuşağı annelerin tercihlerini sorduğumuz Çelik, anneler için ürünlerin renkleri, özellikleri ve modeli başta olmak üzere sonrasında satış fiyatının etkili olduğunu paylaştı. Stylo Çanta markasının başarı sırrına da değinen Çelik, bunda en önemli faktörün süreklilik, piyasa koşulları ve müşteri taleplerini iyi karşılayabilmek diye özetledi.

Bu yıl ihracatta sıkıntılılar yaşanmasına rağmen 2017 senesinden umutlu olduklarını belirten Çelik, 2016 yılının ilk çeyrek diliminde verimli iş anlaşmaları yaptıklarını fakat yılın ikinci çeyreğinin biraz daha yavaş geçeceğini düşündüklerini dile getirdi. ‘Rusya ile düzelme yolunda atılan adımlar ticareti hareketlendirecektir’ İşin sağlık boyutunda oldukça hassas davranan marka, üretimin tüm sürecinde sağlık kriterinde ödün vermiyor. Üretimde tüm kriterlere dikkat ettiklerini anlatan Çelik, “Ftalatsız kumaş kullanımı yasal zorunluk olmasıyla beraber bunun yanında çantaya ait astar fermuar dahi ftalatsız olması gerekiyor. Çantalarda üretiminde olması gereken bu gibi belli standartlara uyarak üretim yapılıyor” dedi. Dünyada ve ülkemizde yaşanan bir takım sıkıntılı sürecin sektöre yansımasına değinerek sözlerine son veren Ahmet Çelik, şunlara değindi; “Sınır komşumuz olmasına rağmen İran’ın Rusya pazarının yerini dolduracağını düşünmüyorum. Diğer yanda Rusya ile düzelme yolunda atılan adımlar

etkili olacaktır. Böylece satışlarda ve iş ortaklıklarında sağlanacak olumlu adımlar da beraberinde ticaretimizi hareketlendirecektir.” Stylo Çanta ürünlerine anneler özellikle internet platformundaki tüm seçkin ve güvenilir online mağazaları ile zincir bebek marketlerden ulaşabiliyor.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

HABER

Türkiye Tek Yürek, Tek Ses !

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

HABER

15 Temmuz 2016 Cuma gecesi milletin iradesine karşı yapılan hain saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Milli iradenin tecelli ettiği Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, emniyet birimlerine ve kendi halkına uçaklarla, helikopterlerle, bombalarla, ağır silahlarla saldıran, devletimizin birliğine, ülkemizin bölünmez bütünlüğüne kast eden demokrasi düşmanı çete mensuplarına en güzel cevabı başta;

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım,

olmak üzere tüm güvenlik güçlerimiz, silahlı kuvvetlerimiz, sivil toplum örgütleri ve medya ile birlikte Aziz Türk Milleti vermiştir. Bu hain girişiminin karşısında asil duruşuyla vatanımızın bölünmez bütünlüğünü koruyan bütün vatandaşlarımıza en derin şükranlarımızı sunarız. Bu vatan uğruna her şeyi göze alarak şehit düşen vatandaşlarımıza, güvenlik güçleri ve emniyet görevlilerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve bütün milletimize baş sağlığı ve sabr-ı cemil, yaralanan bütün vatandaşlarımıza da acil şifalar dileriz.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Larice, Çocukların hayalleri yansıttığı yeni koleksiyonda renklerden ilham alıyor Sezona yeni bir koleksiyon ile merhaba diyen Lrc Larice Kids markasının tasarım sürecini Firma Kurucu Ortağı Yasemin Melek Fındıkçı anlattı.

arice markasının bu yıl Sonbahar Kış koleksiyonunda standart ürün gruplarının yanı sıra desenli ürün grupları da dikkat çekiyor. Müşterilerin beklentileri doğrultusunda düz ve desenli ürün

gruplarının üzerine yenilikler koyan Larice, bu koleksiyonda iki iplik kumaş kullanıyor. Biraz daha homewear grubuna ağırlık veren marka, çocukların günlük yaşamını destekleyen ürünleri

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ön planda tutuyor. Belli bir tarzda ve çizgide ilerleyen Larice, bu koleksiyonda biraz kabuğunu kırıp zıt renkleri bir arada kullanarak kıyafetlere hareket katıyor. Koleksiyonlarında renklerle oynamayı, farklı renkleri bir arada harmanlamayı sevdiğini anlatan Yasemin Melek Fındıkçı, “Koleksiyonun hazırlık evresinde tasarım ekibimizle öncesinde bir beyin fırtınası yapıyoruz. Dünyadaki trendleri yakından takip ederek bizim beklentilerimiz ve hayallerimize uyduğu takdirde bunu tasarımlarımıza yansıtıyoruz. Hangi çizgide ilerleyeceğimiz ve koleksiyonun ana temasını ekiple birlikte belirliyoruz. Tasarımdan numuneye kadar tüm süreç boyunca her şeyin titizlikle yapılmasının çıkan sonuçta büyük payı var” dedi. Larice tasarımda renklerden ilham alıyor Tasarımda ilham almanın tamamen renkleri sevmekle ilgili olduğunu düşünen Melek Fındıkçı, bir fotoğrafçı gözüyle bakmanın tasarımsal süreçte özgünlüğü getirdiğine ve bir kadrajda gördüğümüz görüntüdeki renk geçişlerinin bile, ortaya çıkartılacak tasarım için ilham kaynağı olabileceğine değindi.

Ne gördüğünle alakalı olarak her şeyin değiştiğini ve tematik bir şey ortaya çıkardığında örtüştürebiliyorsan ilham alınamayacak hiçbir şeyin aslında olmadığını da sözlerine ekleyen Melek Fındıkçı, bazen dinlenilen bir şarkının etkisiyle bile tasarımda istenilenin yansıtılabileceğini ve neşeli bir şey ortaya çıkartmak istendiğinde hayalindekini yakalamada aslında referans olabileceğini ifade etti. Çocuk tekstili alanında iş yaparken iki önemi noktanın olduğunu işaret eden Melek Fındıkçı, “İşin teknik boyutuna odaklandığınızda ürüne bakış açısınız değişiyor. Tıpkı bir anne gözüyle de yaklaşarak, çocukların hangi kumaşta rahat edeceklerini, aksesuarların hangisinin daha güvenli olduğu gibi detaylar hemen dikkatinizi çekiyor. Baskısı ya da üzerine kullandığımız aplikenin sertliğinden yumuşaklığına hepsini tek tek ele alıyoruz. Netice tüm anneler için ürünlerin fonksiyonel olması ve rahat kullanımı önem teşkil ediyor” diye açıkladı. Larice Kids markasının tasarım süreci dünyadaki 2017 – 2018 trendleri baz alınarak oluşturuluyor. Larice için en önemli şeyin markanın kendi renk skalası ile dünyadaki trend renk skalasının uyumlu olması olduğuna

RÖPORTAJ

değinen Melek Fındıkçı, tamamen markanın çizgisine zıt bir skalada olabileceğini, o noktada yumuşak ara koleksiyon geçişleri yaparak, canlı renkler kullanıldığında, soft renklere de pijama gibi farklı bir alanda yer verdiklerini paylaştı. Bebek çocuk giyiminin kreatif alanda önü açık Larice marka tasarımında, pijama ve ev giyimi ürün grupları arasında en çok farklı, eğlenceli ve çeşitlilik otaya koyulabilen ev giyimi heyecan uyandırıyor. Marka yenilikleri her koleksiyonunda kullanıyor. İşin üretim kısmında ise ürünün kanserojen madde içerip içermediği, sağlıklı ve organik iplikler ve kumaşlarla dokunup dokunmadığının önemli detaylar olduğunu aktaran Melek Fındıkçı, annelerin dikkat ettiği bu kriterlerin sertifikalarının ürünlerde bulunduğunu belirtti. Diğer yandan firmanın bir çocuğun boğazına düğme kaçma riskine karşılık onu hangi yaş grubunda kullanacağını iyi bilmesi gerektiğinin önemine de vurgu yapan Melek Fındıkçı, bu kriterlerin bir halkanın devamı gibi toptan mağazaların ve annelerin tercih etmesinde de etkili olduğunu açıkladı. Günümüz çocuk modasının bundan 5 yıl öncesine kıyasla çok daha tarz, gelişmiş, önü açık ve yenilikçi bir çizgide ilerlediğini dile getiren Melek Fındıkçı, “Bu anlamda çocuk giyiminin kreatif açıdan önü çok açık. Bambaşka bir neslin çocuklarını giydiriyoruz. Bununla bir arada çıkardığınız koleksiyonun çocuklara hitap edebilmesi ve sizin de onu yakalayabilmeniz önemli. Kendilerini geliştirebilecekleri bir gelecek var o kıyafetlerine yansıyor çünkü önce onlarla bütünleşiyorlar. Her bireyin olduğu gibi çocuklarında bir zevki var. Kıyafetlerinde tercihlerinde bunu yansıtıyorlar” dedi. 2016 yılında 2017-2018 yaz koleksiyonunu hazırlamaya başladıklarını ve bunu artık marka için koşmaya başladıkları bir dönem şeklinde ifade eden Melek Fındıkçı, “Bu da işin artık en keyifli noktası oluyor. Bugünkü ekonomik koşulların içerisinde istediğimiz

“Çok hayalperst bir insan olduğum için bir hayalin ardından hemen bir diğerini tasarlıyorum. Hayaller birbirini devam ettirsin yenilikleri getirsin istiyorum. Sıfırdan başladığımız bir koleksiyon bile bizim için bir hayalle başlıyor.” noktaya gelebilmek için bu bizim için büyük bir başarı, büyük bir mutluluk ve minnet… İnşallah yolumuz daha da açık olacak ama hayallerimizi ortaya koyabilmek adına daha kendimizi ortaya koyabileceğimiz, Larice markasının büyüyebileceği, daha yeni ve farklı ülkelere hitap edebileceğimiz kendimizi gerçekleştirme hedefimiz var. Hiç olmadığımız ülkelerde de var olabilmek için yeni bir motivasyon ve hedef kaynağımızdır. Türkiye için de planlarımız ise marka bilinirliğimizi arttırmak ve bununla beraber bir eticaret sitesinde devam etmek” diye konuştu. Mağazacılığında kendi içinde bir değişim yaşadığına değinen Melek Fındıkçı, daha fazla seçenek ve kolaylık sunması nedeniyle e ticaret mağazacılığın müşteriler tarafından daha çok tercih edileceğini belirtti. Kendileri ile aynı kulvarda koşan firmalara göre çok daha yeni ve heyecanlı olduklarını ifade eden Melek Fındıkçı, yaptıkları işte tutkuyla bağlı olduklarını ve çocuk pijaması, ev giyimi dendiğinde Larice firmasının akla ilk gelebilecek marka olmasını istediklerini ve bundan sonraki adımlarında sürekliliği sağlayabilmeyi hedeflediğine değindi. Planlı ve dengeli gidilirse Rusya’ya alternatif birçok ülkede ticaret yapılabilir Akıllı tekstil teknolojilerine dair ileriye dönük gündemde olan projelerin de olduğunu belirten Melek Fındıkçı, akıllı giysiler günümüz teknoloji çocuklarının ilgilini çekerek satın almaya

itecek bir ürün olduğunu söyledi. Diğer yandan ise Türkiye’nin bu teknolojiyi çok fazla efektif kullanmadığını, bununla ilgili zemin varken fikir ve çalışma olmadığını da sözlerine ekledi. Rus ziyaretçilerin İlk fuarları ile son fuarı arasında oldukça fark olduğuna dikkat çeken Yasemin Melek Fındıkçı, sezon için planlanan ürün doğrultusunda hedefledikleri gerçekçi satışları yakaladıklarını ve Ortadoğu’da da zengin bir müşteri profiline sahip oldukları ifade etti. Aynı zamanda stoğunu hızlı eriten bir firma da oldukları için bu anlamda sıkıntı yaşamadıklarını sözlerine ekledi. Yasemin Melek Fındıkçı, sözlerini şöyle noktaladı; “Ortadoğu şuan Türkiye’nin lokomotifi düzeyindedir. Gelecek dönemlerde Rusya ilişkileri

tekrar canlandığında bizler de ona göre bir planlama ve yol haritası belirleyeceğiz. Geçmişte Rusya ile yaşanan olumsuz süreçten dolayı olumsuzluğa kapılmadık. İlişkilerin düzelmesi için gerekli adımlar atıldı ve bu adımlar ilk meyvelerini vermeye başladı bile. Belki de bu ülkemiz ve bizim için bir fırsat dönemidir.” Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

HABER

İspanya’dan göz alıcı yeni çocuk modası Deniz güneş sörf...

spanyol çocuk modası İlkbahar/Yaz 2017 sezonu için dalgalara dalmaya hazırlanıyor. Akuamarin renkten maviye, kırmızı, beyaz ve siyahın karışımı ile donatılmış dış giyimli kızlar ve oğlanların yaptığı sörf etkinliğinden Beach Boys müziği işitilebilir. Bu renkler bu sezonun renk paletinden bir mönü. Ufukta yayılan beyaz sahil kum plajı ve majestik okyanus var... Güneşin sıcaklığı en son yüzme kıyafetini göstermeye davetiye çıkarıyor. Sadece klasik Bermuda şortları değil, safari ve tropikal izleri dekoratif fırfırlarla sunan şortlar, bikiniler ve yüzme kıyafetleri... Küçük kızlar için bu yazın olmazsa olmazı da bandana ve kedi gözü güneş gözlükleri. Oğlanlar sörfçülere uygun motifleri bulunan Bermuda şortları ile kısa kollu, düğmeli şortlar ve tişörtler giyiyorlar. Bu motiflerde en dikkat çekenler de palmiyeler, ananas, dalga ve sörf tahtası... Kızlar büyük beden tişört, atlama kıyafetleri, şort ve bol viskoz pantolonlar içinde boy gösteriyor. Konuşuyorlar, bakışıyorlar, dalga sesleriyle şakalar yaparak şahane bir ortam gürültüsü oluşturuyorlar.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR

gelişen ziyaretçi profili ile büyük alıcıları ağırladı rı lar fua , ı c ı l a ene eden 55 ülk ti. Fuar bu s eri de t et rişiml i g ziyare e t k rli r ’yla bi unuyo a s y ı n n a a p k İs a im tanıtm

14-26 Haziran 2016’da Madrid’de gerçekleşen Uluslararası Çocuk Moda Fuarı olan son FİMİ fuarındaki yabancı ziyaretçi sayısındaki artış, fuarın önemi gösteren farklarından biriydi. 55 farklı ülkeden gelen ziyaretçiler fuara olan uluslararası talebi ikiye katlayarak % 3,65 den % 7,68’e çıkardı. Son FİMİ fuarına Cezayir, Andora, Arjantin, Avustralya, Avusturya, Bahreyn, Belçika Brezilya, Bulgaristan, Kanada, Çin, Kolombiya, Kosta Rika, Küba, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Dominik Cumhuriyeti, Fransa, Gürcistan, Almanya, Yunanistan, Guatemala, Hollanda, Honduras, Hong Kong, Hindistan, Endonezya, İrlanda, İsrail, İtalya, Japonya, Lübnan, Libya, Meksika, Fas, Moldova, Nikaragua, Umman, Panama, Peru, Polonya, Portekiz, Porto Riko, Romanya, Rusya, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore, İsveç, İsviçre, Tunus, Ukrayna, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri’nden pek çok alıcı katılım gösterdi. ‘İspanya pazarına FİMİ ile girdik’ Rakamları destekleyen deneyimi yaşayan katılımcılar fuarın uluslararası profilindeki artışı gördü. İtalyan üretici Mauli firmasına ait Birba ve Trybeyon markalarının İspanya ülke yöneticisi Alberto Montesinos: “FİMİ geleceğe dönük stratejilerimizin önemli bir parçası.” Bu İtalyan firması İspanya pazarına FİMİ ile girdi. “Bizim amacımız buydu ve bunda başarılı olduk.” Firma üstelik fuarda pekçok yabancı müşteri ile bağlantılar gerçekleştirdi. “Son dakikaya kadar çok çalıştık ve FİMİ fuarında çok verimli iş fırsatları yakalayabileceğimizi gördük.”

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR

Barcarola Müdürü Javier Rodrigo, FİMİ’de yaptıkları işin çoğunluğunun uluslararası nitelikte olduğunu belirtti. Rodrigo: “Miami, Ekvator Ginesi ve Moskova gibi bize yeni pazarlarda müşteriler kazandık ve Panama’dan gelen müşterilerimiz oldu. N+V Villalobos + Nieves Álvarez’den Elena Esquivias ve Nieves Álvarez fuarda kendi standlarına gelen yabancı ziyaretçi sayısından memnun kaldılar: “FİMİ yabancı müşterileri memnun ediyor ve onların ticaretini geliştiriyor.” ve “Bu tüm katılımcılar için olumlu bir durum.” Öte yandan, gelecek FİMİ’de daha fazla İspanya firmasının katılımı için İspanya’yı ön plana çıkaran son tanıtım çalışmaları yapılıyor. FİMİ yöneticisi Alicia Gimeno’nun açıkladığı gibi fuarla aynı zamanda genel seçimler gerçekleşmesi, San Juan tatili ve ulaşım grevi iç piyasadan katılım üzerinde olumsuz bir etki oluşturdu. Eva Jerez, N+V Villalobos + Nieves Álvarez, SANMAR, Oca Loca ve Varón e hijos İspanyol ziyaretçi sayısında yaklaşık % 11 daralma olduğunu dile getirdiler. FIMI her zaman İspanyol alıcıların ihtiyaçları ve fuarı daha kolay ve zahmetsiz bir şekilde ziyaret etmeleri anlamında çalışmalar yapıyor. Önemli İspanyol alıcıların sektörün lider isimleriyle hedeflenen yeni strateji belirlemek için bir dizi toplantı takvimi belirledi. Fuar aynı zamanda bu alıcıların bir sonraki fuara katılıp kendi iletişim hatlarını mümkün olduğunca kolay geliştirmelerini sağlayacak.

N+V Villalobos + Nieves Álvarez Baño, Oca Loca, Pan con Chocolate, Tartaleta ve Tuc Tuc. Tasarımcı genç yetenek Rosa Portalo ve Susanita Kids’in üretici Hashley Kids koleksiyonları uluslararası fuar arenası için sergiledikleri en prestijli defileydi. İspanyol ve yabancı profesyoneller sektör temsilcileri, karar vericiler, medya ve blogcular mükemmellik ve prestij

için bir kriter haline gelen bu uluslararası fuar defilesinde birinci elden sonraki sonbahar ve kış modasını yakından görme şansını elde ettiler. FIMI hem İspanyol hem de yabancı alıcıların çocuk modası, ayakkabısı ve aksesuarı alanında İspanya’da gerçekleşen tek uluslararası fuarı ziyaret etmeleri için 2017 fuar tarihlerini gözden geçiriyor.

FIMI Çocuk Moda Haftası dünyanın önemli defilelerinden biri İlk Uluslararası Çocuk ve Genç Moda Haftası, FIMI Çocuk Moda Haftası büyük bir başarı elde etti. Fimi Kids Fashion Week defilesinde 18 marka koleksiyonlarını sergiledi. Bu markalar: Agatha Ruiz de la Prada, Amaya, Barcarola, Bóboli, Dolce Petit, Foque, José Varón, José Varón Baño, La Ormiga, La Ormiga Baño, Lea Lelo, Losan, N+V Villalobos + Nieves Álvarez,

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Kaliteden ödün vermeyen

‘Nanica Kids’, istikrarlı büyüyor

Çocuk giyiminde kendi belirlediği çizgide yoluna devam eden, dünyadaki yenilikleri de bu doğrultuda ürünlerine entegre eden Nanica Kids markasının faaliyetlerini Firma Ortağı Onur Caner’den dinledik.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

972 senesi gibi köklü bir geçmişe sahip olan firma, 2001 yılında İkitelli’de çocuk giyim sektörüne Nanica Kids markası ile giriş yaptı. Aile şirketi olarak yönetilen firmanın attığı bu adımın kendilerine yeni bir dinamizm getirdiğini ifade eden Onur Caner, devamında markaya dair şunları paylaştı; “Dış giyimde 1-14 yaş arası kız ve erkek çocuklarına yönelik iki farklı grupta üretim yapıyoruz. 2016 / 2017 Sonbahar Kış koleksiyonunda bu iki gruba yönelik bir koleksiyon hazırladık. Ürün grubumuzda pantolon, gömlek ve monta kadar geniş bir yelpazeden bahsedebiliriz.” Ürünlerin üretiminin bazı aşamalarının dışarıda yapılsa da genel anlamda kontrolünden tedarikine ve hammaddesine kadar Nanica Kids markası bünyesinde gerçekleştirildiğini belirten Onur Caner, merkezi Osmanbey ve Merter olmak üzere ürünleri iç piyasa ve yurt dışı müşterileri için sergiledikleri iki tane toptan mağazaları olduğunu aktardı. Üretimde en dikkat edilen hususun işin sağlık boyutu olduğunun altını çizen Onur Caner, “Üretimde kendi çocuğumuz için giydiremeyeceğimiz hiçbir ürünün üretimini gerçekleştirmiyoruz. Bu prensipte hareket edince ürünler kalite ve sağlıktan ödün verilmeden ortaya çıkıyor. Bir gerçek var ki, artık tüketiciler çok daha fazla bilinçli. Baskısı, ipliği, hammaddesi gibi noktalarda hassas olan ebeveynlere en iyisini ve güvenlisini sunabilmek için prensibimiz, kimyasal madde içermeyen, baskısından boyasına güvenlik sertifikalarına uygun ve %100

pamuk hammaddeye sahip ürünler üretmektir. Diğer önemli hususun kullanılan aksesuarların kanserojen madde içermemesi ve kullanılan ipliklere kadar sağlıklı ürünlerin tercih edilmesidir” dedi. Dünya fuarları mercek altında… Nanica Kids bünyesinde tecrübeli bir tasarım ekibi ile hareket ettiklerini dile getiren Onur Caner, “Marka olarak kendimize oturttuğumuz belli bir tarzımız var ve olabildiğince bu tarzın dışına çıkmadan yenilikleri koleksiyonumuza yansıtıyoruz. Bunun içinde farklı iplikler ve kumaşlar kullanarak ürünlere yeni bir boyut katmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda yurt içi ve yurt dışı fuarlarındaki trendler ve akımlar bizler için iyi bir referans oluyor. Yurt içinde Temmuz ayında düzenlenecek olan İstanbul Kids Fashion Fuarı’nda katılımcı olmamızın yanında, yurt dışındaki neredeyse tüm fuarları da ziyaret ediyoruz. Bunun dışında her sene farklı ülkelere yurt dışı seyahatleri düzenlemekteyiz. Yenilikleri yerinde gözlemleyerek ve geleneksellikten sıyrılarak sektörde daha fazla ne gibi marjinel yenilikler ortaya koyabiliriz bunun üzerinde çalışıyoruz. Bu gezilerle sektör için önemli olan fuarları araştırıyor ve yeni firmalar keşfediyoruz” diye anlattı. Tüm bu çalışmaların etkisini ve faydasını yaptıkları iş bağlantılarında da gördüklerine değinen Onur Caner, Arap ülkelerinden, Kazakistan’a Ukrayna’dan Avrupa’ya kadar tüm fuarların gündemlerinde olduğunu ve dönemsel olarak

RÖPORTAJ

sektörün yönelimde bulunduğu ülke pazarlarını da analiz ettiklerini sözlerine ekledi. E- ticaret tarafında henüz bir adım atılmamış olsa da bu platformda bir projenin gündemlerinde olduğunu paylaşan Onur Caner, “E ticaret için uzman bir ekip kurarak bu alanda aktif rol oynamayı planlıyoruz. Tabanı bize entegre olan bir internet sitesinde hem ticaret hem de tanıtım tarafını güçlendireceğiz. E ticaret önemli bir alan, bunun gerisinde kalmamak gerekiyor” ifadelerinde bulundu.

Uluslararası ekonomide yaşanan daralmaların etkisinin ihracat tarafında da hissedildiğine dikkat çeken Onur Caner, bu durumun sektördeki birçok firmayı farklı pazar arayışlarına yönlendirdiğine ve ihracat ayağında sürekli ilişki kurulan bölgeler Arap ve Ortadoğu başlıca olmak üzere İran, Azerbaycan ve Libya olduğunu sözlerine ilave etti. Avrupa’da ‘bavul ticareti’ adı altında ciddi bir pazar mevcut 2016 yılı itibari ile tekstil sektöründe

Rus etkisinin azalmasının ardından gündeme gelen İran ve Güney Afrika gibi ülke pazarlarının Rusya’nın yerini doldurmayacağını düşünen Onur Caner, “Tekstilde tek başına Rusya önemli diyemeyiz. Bizim ticari ilişkilerde Rusya kadar diğer ülke pazarlarına da ihtiyacımız var. Ülke olarak tekstil alanında ciddi bir üretim potansiyeline sahip olmakla birlikte bunu avantaja çevirebilmek için daha fazla gelişmeye ve ticari ilişkilerimizi güçlendirmeye yönelmeliyiz. Bunun yolu da, spesifik değil de genel bir düşünce sistemini

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

benimseyerek her ülkeye ihtiyacın olduğunu göz ardı etmeden üzerine ekleyerek devam etmek” dedi. Avrupa’ya da ticaretin yoğun olduğuna dikkat çeken Onur Caner, ‘bavul ticareti’ diye adlandırılan çok ciddi bir pazarın olduğunu hatırlattı. Diğer yandan tekstilin ülke ekonomisine en fazla katkı sağlayan sektörlerden biri olduğunu belirten Onur Caner, Suriye’den gelen vatandaşların en fazla istihdam sağladığı alan olduğuna dikkat çekti. ‘Bize dünyanın her yeri lazım’ Dünyanın her yerinde etkin olmamız gerektiğini dile getiren Onur Caner, “Bize Avrupa lazım, bunun yanında yeni pazarları da keşfetmek lazım. Afrika’ya keşifler düzenlemek ve tekstilde sunduğumuz özgün tasarımlar, ortaya çıkardığımız yenilikler ve kalitemizle Amerika’ya ulaşabilmek gerekli” diye aktardı. Ekonomik anlamda ülke ve sektör açısından zor bir süreçten geçildiğini ifade eden Onur Caner, “Bunu 1930’da gerçekleşen büyük buhrana benzetebiliriz. O dönemde dünyada ekonominin yönü ve şekli değişmişti, şuanda içinde olduğumuz ekonomik daralma yine aynı süreçlerin yaşanacağına işaret ediyor” diye belirtti. Bugün dünyanın neresinde olursak olalım her zaman aynı markaları gördüğümüzü aktaran Onur Caner, dünyadaki talebin karşılanabilmesi için çok daha fazla çeşitlilik ve alternatif olması gerektiğine dikkat çekti. Dünyadan artık markalara ve ürünlere ulaşımın çok kolaylaştığını anlatan Onur Caner, dünyaca ünlü markaların

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

bile merkezi ve elit yerlerin yanında daha alt kesimlere hitap eden noktalarda mağaza açabiliyor olmasını hem başarısız bir strateji olarak hem de rekabete uymayan bir anlayış olarak yorumladı. Türk sektörünün kalkınması için amacın para kazanmak değil, uygun rekabet koşulları korunarak ihtiyaca yönelik hizmet verebilmek olduğunu ve bu noktada uygun koşulların sağlanması gerektiğini belirten Onur Caner, diğer yandan markaların hedef kitlelerin herkes olmaması gerektiğinin de altını çizdi. Markalaşmada önemli olan, istikrar ve katma değer Markalaşmada dikkat edilmesi gereken önemli bir çizgi olduğunu dile getiren Onur Caner, sözlerini şöyle sürdürdü; “Geçmişte hepimizin hatırlayacağınız gibi bir dönem Kola

Turka markası Türkiye’de bir günde marka oldu. O gün bir günde marka olarak adından söz ettiren Kola Turka, şimdilerde eskisi kadar gündemde değil. Bu gibi örnekler göz önünde bulundurularak markalaşmada önemli olanın istikrar ve katma değer katmak olduğu kanaatindeyim. Marka değeri ne olursa olsun düşürülmemelidir.” Krizlerin ayakları yere sağlam basan firmalar için fırsat olabileceğine inandığını belirten Onur Caner, riskleri daha minimalize ederek garantici bir anlayışla hareket ettikleri için krizlerde daima büyüdüklerini ifade etti. İş hayatı ile birlikte genel anlamda istikrarın önemli bir felsefeleri olduğunu söyleyen Onur Caner, sözlerini şöyle noktaladı; “Diğer yandan hedeflerimizi doğru planlayarak belirlediğimiz hedeflerin ulaşılabilir olmasına dikkat ediyoruz. Argeye daha fazla yatırım yapmak, işlerimizi daha profesyonel yürütmek ve e ticarete yönelmek gündemimize aldığımız en önemli konuların başında geliyor. Bunun yanında genç neslin bilgi, yetenek ve tecrübelerinden yararlanmayı önemsiyor ve bunun için fırsatlar sunuyoruz. Üniversiteli ve liseli gençlerle birlikte hocaları ile de devamlı diyalog halindeyiz. Geleceği onlar yönlendireceği için beklentilerinin neler olduğunu iyi analiz etmeye çalışıyoruz. Geleceğe yatırım yapıyoruz. Bunun için daha istikrarlı ve sağlam bir marka olmak da en önemli hedefimiz diyebiliriz.”

EKONOMİ

‘Bavul Ticareti’

ihracatçıya kazandırdı İhracatçı, Tükiye’de yaşanan terör olayları nedeniyle ülkeye gelmeyen yabancı yatırımcı ve alıcaları kaybetmemek için yeni bir formül buldu. Buna göre müşteriye yeni koleksiyonları bavulla götüren ihracatçılar ticarete yeni bir boyut kazandırdı. Böylece hazır giyim ihracatı ivme kazanarak ilk 5 ayda yüzde 8 arttı.

erör olayları ihracatı sekteye uğratsa da nua karşılık yılmadan yeni çözüm arayışları içerisinde olan ihracatçılar kazandı. Terör korkusu nedeniyle Türkiye’ye gelmeyen iş adamlarına ellerinde bavullar yurtdışına çıkan ihracatçı umdunuğunu yakaladı. Showroomda sergilenen ürünler arasından numune seçerek, müşteriyi ziyaret eden türk firmaları ülke ekonomisine ve ihracat rakamlarına da ciddi fayda sağladı. Bu yılın ilk çeğreğinde ‘Bavul Ticaretini’nin etkisiyle hazır giyim ihracatı yükselerek 8 kat bir artış yakaladı. Proaktif pazarlama daha verimli Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Şeref Fayat, Türk ihracatçılarının proaktif pazarlama yaptığını söyledi. Elinde bavulla yurtdışında direk alıcı firmaya özel olarak gi-

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

den ihracatçıların, satış yapacakları şirkete özel koleksiyon ve doğru fiyat politikası oluşturduğuna dikkat çeken Fayat, “Bu yöntem başarı ve verimlilik arttırılıyor. Türkiye’de kısıtlı zamanına bir kaç firma sıkıştırmak zorunda kalan alıcı firmalarının tersine bu yöntemle yurtdışına giden Türk firması direkt alıcı firma ile bağlantıya geçiyor ve bu daha verimli oluyor” dedi.

de 8 artışla önemli bir ivme yakaladık. Türk ihracatçısı hiçbir şekilde zorlu koşullar altında bile yılmayacağını gösterdi” şeklinde konuştu. Gültepe, genel müdürü olduğu Talu Tekstil’in ise ihracatını bu dönemde yüzde 25 artırdığını açıkladı. Hazır giyim firmalarının yanı sıra iç giyimciler de Avrupa’ya ihracatı bu yılın ilk 5 ayında artırdı.

İhracat 8 kat artarak ivme kazandı İstanbul Hazırgiyim İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Gültepe de, bu yıl başından itibaren İngiltere ve İspanya’ya yoğun müşteri ziyaretleri yaşandığını söyledi. Aynı zamanda Türk ihracatçısının bu başarısının güç ve azim örneği olduğunu belirten Gültepe, “Onlar gelmezse biz gideriz’ diyerek bu yılın ilk 5 ayında Türk hazır giyim ihracatında geçen yıla göre yüz-

Hazır giyimdeki en büyük pazar AB, Türkiye’deki alımı da arttırıyor Hazır giyimdeki artışta en büyük pazarı AB ülkeleri oluşturdu. İngiltere ve Almanya’nın dışında son dönemde en büyük ihracat artışı İspanya’da sağlandı. Avrupalı firmaların stok maliyetine odaklanmaları, alım gruplarının dikkatini Uzakdoğu’dan Türkiye’ye yöneltti. Hızlı ve kaliteli servis, Türk ihracatçısını öne çıkardı.

HABER

Elsima Doğa temalı koleksiyonuyla yeni sezona hazır!

lsima, 2016 / 2017 Sonbahar Kış sezonuna dopdolu bir koleksiyonla merhaba diyor. Koleksiyon, uyurken çok fazla hareket eden ve terleyen cocuklar için hareketleri kısıtlamayan ve pamuktan üretildiği için teri emen pijama takımlarının yanı sıra, yine rahatlığın ön planda olduğu ev giysileri ve kadife eşofman takımlardan oluşuyor. Moda elbette sadece yetişkinler için değil. Sezon trendi ne varsa, bedenleri küçülerek çocuklara da hitap ediyor. Renklere gelince, ebeveynlerin kullanacağı trend renkler çocuklar için de geçerli... Canlı renklerin yer aldığı koleksiyonda kızlarda fuşya, şeftali tonları, orkide, vişne, mor tonlarının yanı sıra her mevsimin vazgeçilmezi şeker pembe ve kırmızı da yer alıyor. Erkek çocuklarda olmazsa olmaz lacivert, füme, indigo ve saks maviye bu sezon petrol, koyu gri melanj ve nehir mavisi eşlik ediyor. Yine sezonun trend renkleri olan oranj, çimen yeşili ve hardal da tüm koleksiyonda etkisini gösteriyor. Koleksiyonda pastel minimaller, puanlı ve kalpli desenlerin yer aldığı koleksiyonda ayrıca bu kışın trend figürleri kardan adam, mantar, tüy, yıldız, floral desenler ve baskılar yer alıyor. Yine kız modellerinde omuz ve kolda dantel detayları dikkat çekiyor.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR

Tüm bebe sektörünün beklediği fuar! Şubat 2017’de Polonya Kids’ Time’da buluşalım!

23-25 Şubat 2017’de Targi Kielce’de Kids’ Time çocuk bakım ürün ve hizmetlerinde Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük platformu olan fuar, aynı zamanda kendi türünde dünyanın en önemli ticari etkinliklerinden biri. Her geçen sene önemini kanıtlayan fuar, büyümeye devam ederek uluslararası lider fuarlar arasında yer alıyor. Sekizinci Uluslararası oyuncak ve anne bebek ve çocuk ürünleri fuarı Kids Time 23-25 Şubat 2017 tarihinde Targi Kielce’de düzenlenecek. Kielce bebek ürünleri sektöründe her geçen yıl (2014, %30; 2015, %50; 2016, %25) çift basamaklı büyüme kaydetti. Her yıl gittikçe güçlenen fuarın dünya haritasında alanında lider konumu güvence altına alınmış oldu. Çocuk ürün ve hizmetleri sektörü hızla gelişiyor. Kielce fuarı bu hıza ayak uyduruyor. Kids’ Time bugün tüm Targi Kielce’nin düzenlediği en hızlı büyüyen fuarı. Targi Kielce Proje Grup Direktörü Katarzyna Prostak, “Kids’ Time’ın 70 yıllık fuarlar gibi bir fuar olduğunu gözlemek mümkün. Fuar pazar için yeniliklere teşvik ediyor, yeni ürünlere büyük bir istek uyandırıyor. Bu durum gelecek için iyimser bir bakış kazandırıyor.” diyor. 17 ülkeden 407 katılımcı Geçen yılki fuar dünyanın her köşesinden 17 ülkeden 407 şirkete kendilerini sergileme imkanı sundu. Avusturya, Belçika, Çin, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Fransa, İspanya, Hollanda, Litvanya, Letonya, Alman-

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ya, İsviçre, Ukrayna, ABD, İngiltere ve İtalya firmaları Kids’ Time’ın 7 salonunun 14.000 metrekare alanında stand açtılar. Kielce sergi ve kongre merkezi 41 ülkeden yaklaşık 5500 meslek uzmanının ilgisini çekmeyi başardı. Büyük kazanç Uluslararası Oyuncak ve Anne ve Çocuk Ürünleri Fuarı Kids’ Time şirketlere fayda sağlayan gerçek bir platform. Fuar bebek arabası, taşıma gereçleri, oto koltuğu, oyuncak ve diğer çocuk bakım ürünleri ve hizmetleri alanındaki üreticileri ve tedarikçileri biraraya getiriyor. Tekstil ve giyim firmaları da burada kendilerini gösterme imkanı buluyor. Katılımcıların çoğu uluslararası düzeyde iş bağlantıları yapıyor ve kazançlı sözleşmeler imzalıyor. Bir tekstil üreticisi olan Lukasz Kot geçen sene fuar bitiminde şunları söyledi: “Fuarda sunulan ürünler ve hizmetler kadar bu yılki fuar stand ve organizasyonları da yüksek kalite ve standartları görmek mümkündü.

Fuar hazırlık aşaması bizim için kolay değildi, bu iş firmaların da çaba ve fedakarlıklarıyla oluyor. Şimdi fuar sonuçlarından memnunuz. Firmamızı en parıltılı şekilde sunduk ve bunun karşılığını da aldık. Çok sayıda yabancı ziyaretçiyi standımızda görmek gerçekten bizi memnun etti. Standımızda güney ve batı Avrupa’dan gelen sektör temsilcilerini ağırladık.” Fuar ve bilim Kids’ Time bir fuar olmanın yanı sıra bir dizi etkili toplantılara da sahne oluyor. Geçen birçok yılın geleneğini izleyerek, önümüzdeki fuarda uluslararası uzmanlar tarafından pekçok çalıştay düzenlenecek. Bu toplantılarda üretici, tedarikçi ve perakendecilerin ihtiyaçları masaya yatırılacak. Geçen sene Kids’ Time oyuncak piyasası trendlerinde dünyanın en beğenilen uzman ve araştırmacılardan biri olan Reyne Rice’yi konuk etti. Amerikalı uzman çocuk ürünleri sektöründeki gelişmelere ışık tuttu. Fuarda ayrıca oyuncak piyasasının son gelişmeleri alanında bir toplantıya da yer verildi.

RÖPORTAJ

BabyNEO, fonksiyonel ve hijyenik ürünleriyle annelerin tercihi… “Biz bu ürünü kendi çocuğumuz için nasıl üretiriz” düşüncesiyle yola çıkan ve üretimin her aşamasını titizlikle gerçekleştiren, kullandığı malzemeleri özenle seçen BabynNEO markasını Firma Genel Müdürü Kaan Özsökmen ile konuştuk.

urtdışı firmalara mümessillik hizmeti vererek sektöre giriş yapan Natura Bebek Tekstil Ürünleri, 2004 yılında araştırmaları esnasında yıkanabilir bebek bezleri ile tanıştı. Bu bezler bebeğin sağlığını korumanın yanında hem çevreyi hem de ailenin bütçesini koruyacak nitelikteydi. Tüm gelişmiş ülkelerde kullanımı yaygın olan bu ürünü kendi markası olan BabyNEO adı altında Türkiye’yle buluşturduklarını anlatan Kaan Özsökmen, tek bir ürünle kalmayıp zaman içerisinde ürün portföyünü geliştirip, markanın mayoları, panço havluları, boyun yastıkları ve kanguru taşıyıcılarıyla ön plana çıktığını belirtti. Markaya Türkiye’nin her noktasından ulaşmak mümkün… Bu yıl ürün gruplarını da geliştirmeyi

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

hedeflediklerini ifade eden Özsökmen, “Firmamız kanguru taşıyıcısı ve boyun yastığı ile bebek taşıyıcılar/ seyahat grubuna, organik oyuncak ve uyku tulumu ile de uyku grubuna girdi. Şu an yaklaşık 30 ürünle hizmet vermekteyiz. Hedef kitlemiz 0-3 yaş grubu bebekleri olan aileler. Pazarda tüm ekonomik gelir seviyesine hitap eden fonksiyonel ürünlerimiz bulunuyor. Ürünlerimizde bambu veya organik pamuk kullanarak insan sağlığını gözetip aynı zamanda alternatif ürünlerden çok daha uygun fiyatlar sunarak müşteri memnuniyetini öncelikle önemsiyoruz” dedi. BabyNEO ürünlerini, ulusal bebek zinciri mağazalar, çeşitli bebek ürünleri satan mağazalar ve organik mağaza-

lardan ulaşabilmenin yanında (özellikle bebek bezlerini), eczanelerde de bulmak mümkün. İnternette kendi satış sitesi bulunan markanın ürünleri Türkiye’nin her noktasından temin edilebiliyor. İhracatta hedef, Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetler Öko-Tex 100 Standardı Class1 sertifikası olmayan malzemeleri kullanmadıklarını dile getiren Özsökmen, “BabyNEO, her bir ürünüyle bebek sağlığına verdiği önemin altını çiziyor. Model tasarımı yapılırken kullanılan fermuar, cırtbant, çıtçıt veya herhangi bir sert malzemenin bebeğin tenine değmemesi için numuneler yapılıyor ve test ediliyor, gerekli olduğu durumlarda özel kapamalar, gizli cepler kullanılarak güvenli ürünler sunuluyor” diye paylaştı. BabyNEO, pazara sunduğu özgün ürünlerle bebeklerinin geleceğine yatırım yapmayı hedefleyen ailelere hitap ediyor ve sosyal medya platformunda olumlu geri dönüşler alıyor. Bu yıla kadar biraz da centilmenlik anlaşması gereği ihracata pek ağırlık vermediklerini belirten Özsökmen, bu

RÖPORTAJ

yıl öncelikli olarak Orta Doğu ve Türki Cumhuriyetlerini hedef almayı planladıklarından ve geçtiğimiz günlerde Azerbaycan için bir distribütörlük anlaşması yaptıklarından bahsetti. Özsökmen, sözlerine moda bazlı bir sektör olduğu için dönemsel olarak günün ihtiyaçlarına veya trendine bağlı olarak sürekli değişim, yenilenme yapılması gerektiği ve aynı zamanda kullanıcının sağlık ve güvenlik ihtiyacını tatmin etmenin önemli olduğunu ekledi. Sağlık ve güvenlik ihtiyacına yönelik Avrupa’da bazı güvenlik konularının ön plana çıkmış durumda olduğunu aktaran Özsökmen, “Bu konular son zamanlarda ülkemizde de önemsenmeye başladı. Kullanılan malzemeler, kimyasallar, boyar maddelere son birkaç yılda önem verilmeye, araştırılmaya başlandı. Böylece daha bilinçli tüketiciler, daha bilinçli üreticilerin var olmasını sağladı. Çeşitlilik de rekabeti getirdi ki böylelikle çok daha farklı, özelliklerde ürünler ortaya çıkmaya başladı. Günümüzde gelinen nokta güzel ve sevindirici ama bunun devamının da olması lazım” şeklinde özetledi. Riskleri azaltmak için bazı koşulları dengelemek şart! E- ticaret kanalında babyneomarket. com adında resmi bir online satış siteleri olduğunu belirten Özsökmen, sözlerine şöyle devam etti; “Ayrıca e-ticaret yapan birçok firma da ürün-

lerimizi satıyor. Sosyal medyayı da bu paralelde kullanmaya özen gösteriyoruz. BabyNEO markamızın Facebook ve Twitter hesaplarından çeşitli paylaşımlar yapıyoruz. Geçtiğimiz aylarda Online Market sayfamız için de ayrı hesaplar açtık. babyneo.market hesabı ile hem Facebook hem de Instagram’da yeniliklerimizi, güncel çalışmalarımızı, ürünlerimizi ve hatta bazı kampanyalarımızı ve yarışmalarımızı ailelere duyurmaya çalışıyoruz. Bize gelen soruları en kısa zamanda cevaplamaya çaba gösteriyoruz. Hem ürünümüzü alıp kullananlar ile hem de ürünlerimizi almayı düşünenler ile çok güzel etkileşimlerde bulunuyoruz.”Sektör açısından zorlu bir yıl geçirilmesi nedeniyle alternatif projelere yöneldiklerini anlatan Özsökmen, “Bunlardan biri yurtdışı bağlantılarının geliştirilmesi, diğeri ise e-ticaret sistemidir. Riskleri azaltmak için bazı koşulları dengelemek zorundayız. Ticari açıdan baktığınızda pek verimli bir yıl olmasa da, bazı lokomotif ürünlerimizin daha güncel olması, tanınmışlıklarının artması, bir yerde kullanım zorunluluğu ve kullanıcıya verdiği ekonomik destekler gibi faktörleri daha da ortaya çıkınca, ilk yarının ikinci çeyreği markamız açısından verimli geçiyor. Bunun yansımaları elbette üçüncü çeyrekte de devam edecektir. Ve buna bağlı olarak biz marka olarak büyümeye devam ettik diyebilirim. Ülkemizle beraber şuan Avrupa’da

da ekonomik açıdan çok iyi bir tablo yok. Ürün gruplarına bağlı olarak bazı ürünlerde hareketlenmeler olurken, diğer bazı ürünlerde yavaşlamalar devam ediyor” dedi. Değişen ekonomik koşullara bağlı olarak satış stratejilerini alternatifli olarak planladıklarını belirten Özsökmen, devamlılığı sürdürebilmemiz için günün şartlarına göre gerekli adımların atılması gerektiği ama kendi çocuklarında kullanamayacakları bir ürünü asla satmayacaklarını ifade ederek sözlerine son verdi.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR

83. Pitti Bimbo

fuarı katılımcı rakamlarında artış yaşandı

Uluslararası arenada çocuk giyiminde daha fazla enerji ve güven temalı 83. Pitti Bimbo fuarına katılım düzeyi arttı. Koleksiyonlarını etkili bir şekilde sunan firmalar, kaliteli ürün yelpazeleri ve düzenledikleri etkinliklerle ziyaretçilerden tam not aldı.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR

luslararası çocuk moda fuarında iyimserlik rüzgarları esti. Fortezza da Basso Floransa’da 23-25 Haziran 2016 tarihlerinde 83. kez düzenlenen Pitti Immagine Bimbo fuarında yaklaşık 500 uluslararası marka tarafından sunulan yeni koleksiyonlar için özel etkinlikler ve kaliteli ticaret üyeleri boy gösterdi. Nihai katılım rakamlarına bakıldığına, fuarda toplamda yaklaşık 5600 alıcı ve yaklaşık 10.000 ziyaretçi vardı. Uluslararası pazarlara ilişkin olarak, Birleşik Krallık ( + % 24), Almanya (+% 5), Çin (+% 20), Japonya (+% 14) ve Güney Kore (+% 43) gibi çok olumlu performanslarla artış göstererek fuara katılım sağlarken, bunların yanı sıra İsviçre ve Avusturya’da katılım artıran ülkelerden. Fuarın en referans pazarı konumundaki Rusya son dönemlerde görülen olumsuz eğilimin tersine, böylece çoğu Doğu Avrupa ülkeleri

gibi bir yükseliş eğilimine girerek Ukrayna ile +% 5 ve +% 10 gibi bir artış gösterdi. Amerika Birleşik Devletleri için alıcı rakamları önemli ölçüde değişmezken, İspanya, Fransa, Belçika ve Türkiye gibi ülkelerde azalma vardı. Fuarda toplam yabancı alıcıların sayısı fuarda hemen hemen 2.400’ün altında oldu. İtalyan alıcılar ile ilgili olarak, fuar sonuçları katılan İtalyan firma sayısında hafif bir artış ile oldukça canlı iç tüketime ilişkin olumlu işaretler yaptığı ortaya çıktı. “Standlarda pozitif bir atmosfer vardı” diyen Pitti Immagine CEO’su Raffaello Napoleone, “İngiltere’den gelen dünya ekonomisi için belirsizlik haberlerine rağmen sergilenen performans ile uuluslararası çocuk moda ticareti üyeleri fuarda elde ettikleri sonuçlardan memnuniyetlerini dile getirdiler. Pitti Bimbo çocuk moda önerileri uluslararası çocuk modası alanında anahtar rolünü gösterdi. Fun Glasses alanı ile

Mido, Bologna Çocuk Kitap Fuarı ve özel projeler bu fuarı daha da zenginleştirdi. Bunlarla beraber İtalyan Ekonomi Kalkınma Bakanlığı ve İtalyan Ticaret Ajansı’nın katkıları ve KidzFIZZ podyum defilesi ile fuarın son derece popüler hale geldiğine dikkat çekmek istiyorum. Basın ve alıcılar ile birlikte Pitti Immagine dünya sahnesinde en yenilikçi mağaza olarak BOF tarafından aday gösterilen 10 uluslararası perakendeciye ödül verdi.” Fuarın en önemli 20 ülkesinde 179 ile Rusya başı çekerken, İspanya167 alıcı, Almanya 151, Birleşik Krallık 137, Çin 124, Fransa 99, Hollanda 85, Türkiye 81, Belçika 77, Yunanistan 68, Ukrayna 67, Güney Kore 56, Japonya 50, Polonya 47, İsviçre 42, Amerika Birleşik Devletleri 40, Lübnan 36, Avusturya 35, Birleşik Arap Emirlikleri 33 ve Brezilya 27 alıcı ile fuarda bulanarak çocuk modasında kendi ülkeleri için en güzel ürünlere baktılar.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

RÖPORTAJ

Çocuklar Dünyası, Sağlıklı, çevreci ve eğitici ürünlerle oyuncaktan bir dünya inşa ediyor ‘Oyuncak her çocuğun hakkıdır’ mottosundan yola çıkan Çocuklar Dünyası markasının çıkış noktası ve geleceğe yönelik hedeflerine dair sorularımızı Çocuklar Dünyası Genel Müdürü Murat Çıkan yanıtladı.

ocuklar Dünyası’nın çıkış noktası, piyasada bulunan pahalı oyuncakların her kesime ulaşamıyor olmasına dayanıyor. Her çocuğa ulaşabilmek için daha ekonomik, çevreci, oynarken eğitici ve öğretici bir şeyler katabilecek oyuncak üretebilmek amacıyla yola çıkan marka, kartondan eğitici ve çevreci ürünleri hayata geçirdi. Yaptıkları ön araştırma sonrasında yönünü eğitici oyuncaklara çevirdiklerini ifade eden Murat Çıkan, kartondan yaptıkları ürün ile başladıklarını ve bu ürünlerin çevreci, çocuk sağlığına duyarlı ve eğitici ürünler olduğunu belirtti. Daha sonrasında ortaya çıkan yeni fikirlerle ürün yelpazesinin genişlemeye başladığını dile getiren Çıkan, devamında şunları kaydetti; “Çocuklar

100

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Dünyası markasına ait oyuncaklarımız 03 ile 12 yaş arasında çocuklara hitap ediyor. Yıllardır Monart Ambalaj firmasında faaliyet hayatımızı sürdürürken, oyuncak ilk 2015 senesinde adım attığımız yeni bir alan diyebiliriz. Bu alanda da hala arge çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Tek bir ürünle sektöre giriş yapmak yerine arge tarafını güçlendirerek ürün çeşitliliğini geniş tuttuk.” Fiziksel, ruhsal ve duygusal açıdan güçlendirecek oyuncaklar tasarlanıyor Üretimde sağlığın birinci öncelikli kriterleri olduğunu ve hijyenik ortamlarda üretim gerçekleştirildiğini söyleyen Çıkan, çocuklara fiziksel, ruhsal ve duygusal anlamda zarar vermeyecek ve problemler oluşturmayacak tam tersi onları bu anlamda güçlendirecek ürünler tasarladıklarını aktardı. Hedef kitlenin birazda nabzını yoklamak adına ilk olarak perakende için en etkili satış platformlarından biri olan e- ticaret ile başladıklarını belirten Çıkan, “E- ticaret tarafına her geçen gün ürettiğimiz yeni ürünleri ve farklı firmaların ürünlerini ekliyoruz. Sonrasında toptan ve zincir mağazalarda ‘Çocuklar Dünyası’ markamız ile yerimizi alacağız. Mağazalaşma çok

erken bir süreç, ileriye dönük olarak sonrası için düşünülebilir” dedi. Oyuncak sektörünün çok geniş bir sektör olduğuna ve en çok dikkat ettikleri hususun piyasadaki neredeyse tüm oyuncakların ‘Çin’ menşei olduğuna değinen Çıkan, biz neden oyuncak üretemiyoruz diyerek, üretilen Türk oyuncaklarının yer alması gerektiğini düşünerek hareket ettiklerini ifade etti. Çocuklar kartondan şehirler kuruyor Kağıt ve ambalajı birleştirip yeni bir

RÖPORTAJ

farkla çok daha uygun ulaşıma sahip olduğunu da ekledi.

oyuncak konsepti oluşmaya çalışan Çocuklar Dünyası, ortaya yeni ve sağlıklı ürünler çıkarttı. Markanın ürünleri, çevreci, sağlıklı, ekonomik ve eğitici olmasının yanında hafif, pratik ve güven duygusunu geliştirici özellikleri ile de dikkat çekiyor. Karton oyuncakların en önemli özellikleri, kırılma gibi bir sorunla karşı karşıya kalınmaması bu nedenle de çocukların güvenliğine zarar verici bir madde olmaması, çevreci ve çocukların kendi kurabilmesi nedeniyle özgüvenlerini desteklemesidir. Çocuklar Dünyası markası karton ürünleri dışında eva ürün grupları ile spesifik bir alanda faaliyet gösteriyor. Bunun yanında Finger Ball ürün grubu ile çocukların sayı sayması, matematiksel hesaplar yapması ve sosyal olması dışında göz bilek ve el koordinasyonunu gelişiyor. Böyle bir konsepte sahip pek bir firma olmadığını belirten Çıkan, diğer farklı materyallerdeki oyuncaklara göre fiyat bazında 4’te 1 oranında bir

Yakın dönem hedefimiz ürün grubunu geliştirmek Çocuklar Dünyası eğitim setleri, okul çağındaki çocukların okuma yazma ve hesaplama işlemlerinde en eğlenceli öğrenme aracı olması bekleniyor. Bu Eva ürünler suda batmadığı ve ıslanmadığı için banyo sırasında bile hem eğlendiri hem eğitici bir misyon üstleniyor. Markanın hedeflerini sorduğumuz Murat Çıkan, şöyle yanıtladı; “En ürün gruplarının yer almasını geleceğe yönelik planlarımız arasında yer alıyor. Bu belirlediğimiz hedefler önümüzdeki 5-10 yılın planlarını oluşturuyor. En dönem için ise ürün çeşitliğinin artması ve yurtdışına ihracat faaliyetlerine başlamak şeklinde belirtebiliriz. Oyuncak sektöründe ithalat ile kaybedilen parayı, ihracat yaparak ülkemize getirmeyi amaçlıyoruz. İhracatta da Ortadoğu, Avrupa ve Balkanlar da ticari temaslar kurmak bizim için önemli.”

önemli önceliğimiz ve hedefimiz ürün grubunu geliştirmek olacaktır. Toptan faaliyette bulunarak belli bir ciroya ulaştıktan sonra alışveriş merkezlerin ve trafiğe kapalı caddelerde mağazalaşma hedefimiz var. Aynı zamanda bu mağazalarda çocuklara dair bütün

Kısa Kısa… 1- En dikkat çeken oyuncak ürününüz nedir? -Eva Eğitim Seti. 2- Oyuncak üretiminde en çok dikkat ettiğini husus nedir? -Sağlık ve oynarken öğrenmek. 3- Oyuncakta en çok kullandığınız tema nedir? -Eğitici. 4- Oyuncak sektöründeki en büyük sorun nedir? -Yurtdışına bağımlılık. 5- 10 yıl içerisinde kendinizi nerede görüyorsunuz? -Sıradışı bir konseptle sektörde etkin, mağazalaşan ve ihracat tarafı güçlü bir marka olarak.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

101

RÖPORTAJ

Aybi Baby, masalsı tasarımıyla çocukların dünyasına ortak oluyor Yeni görücüye çıkan koleksiyonlarında tasarımdan üretimine kadar her alanın titizlikle yürütüldüğünü belirten Aybi Baby Firma Yetkilisi Özge Baysal, fonksiyonel ve göz alıcı bir koleksiyon ortaya çıktığını anlattı. renkli, hikayeli, şekilli koleksiyonlar hazırladık. Princess Home, Cute Bear Boy Ve Cute Bear Girl, Penguin Ve Peri Home sizleri karşılamayı bekleyen yeni koleksiyonlarımız ve tüm Bebek odası aksesuarlarıyla birlikte hazırlandı” ifadelerine yer verdi. Baysal, sepet beşiklerine ek olarak yeni beşiklerinin yine farklı renk, model ve markanın klasiği haline gelen müzik özelliği eklenerek hazırlandığını da sözlerine ekledi.

eni koleksiyonun heyecanını yaşayan Aybi Baby, yepyeni ürünlerle sezona giriş yapıyor. Yenilenen ürünleri ile bu sezonda da adından söz ettirmeye hazırlanan marka, uygun fiyat özelliğine sahip ürün gruplarını görücüye çıkarıyor. Markanın mevcut koleksiyonu olan Juju pink Ve Juju Blue’ya Buddy ve Lucky modelleri de eklendi. Ürünlerin en dikkat çekici yanı ise renkli ve sevimli tasarımlar olması. Bu işi hayata geçirmeden önce bir hayalle yola çıktıklarını belirten Özge Baysal, “Ve bu yüzden hayal kurabilmenin ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Hayal kurabilen çocuklar, geleceğin parlak mucitleri bile olabilirler… ‘Erken eğitim ilk nefesten itibaren baslar’ mottomuzla bu sefer farklı yerden bakarak, koleksiyonlarımızda masal tadında konseptlere yer verdik. Bu şekilde bizde bu sürecin bir parçası olalım istedik. Dolayısıyla

102

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Basic line grubu bayilere çapraz satış olanağı sağlıyor Basic urun gruplarından yataklarda kullanım kolaylığı sağlayan lastikli

çarşaflar, yastık kılıfları ve basic yan korumalar hazırlandığını paylaşan Baysal, “Mix-match yapma olanağı sunan basic line grubumuz ile oda tekstilinin içine uygun renkli çarşaf, yastık kılıfı ve yan korumalardan yedek kullanım sağlanabilmektedir. Bayilerimize çapraz satış olanağı sağlayacak basic line grubumuzu sunmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi. Ülke olarak hepimizin zor günlerden geçtiğine değinen Baysal, geleceğe karşı umudunu ve heyecanını koruduklarını ve bunun içinde hayal etmeye, tasarlamaya, sürekli yenilenmeye ve üretmeye sevgiyle devam ettiklerini söyleyerek sözlerine son verdi.

RÖPORTAJ

Aslan Baby City, ‘Güney Afrika ve İran pazarları önemsenmeli’

Sektörün nabzını tutmaya hazırlanan Kids Fashion fuarı öncesinde sektördeki gelişmeler ve son yenilikleri Aslan Baby City Firma Yetkilisi Yunus Aslan ile konuştuk.

016 / 2017 Sonbahar Kış koleksiyonunu görücüye çıkaran Aslan Baby City markasının ürünlerinde öne çıkan temanın soft renklerin çocukların masumiyetine yaptığı vurgu olduğunu ifade eden Yunus Aslan, bu kreasyonda ağırlıkla renk seçimlerinin pastel tonlar olduğunu belirtti. Geçen yıl gibi bu sene de Kids Fashion fuarına katıldıklarını paylaşan Aslan, fuarda koleksiyonu gelen ziyaretçilerin beğenisine sunacaklarını söyledi. “Kaliteli ürün ve seneğin olması en önemli farkımız” Siyasal ve ekonomik açıdan yaşanan-

ları gerek bebek çocuk sektörü gerek diğer sektörler açısından değerlendiren Aslan, “2016 yılının sinyalleri 2015 senesinde geldi diyebiliriz. Öncesinde de Rus ilişkilerinde bir takım kopmalar yaşanıştı özellikle 2015 yılı sonlarında bunu daha fazla hissettik. 2016 yılında ise yaşanan olumsuz olaylar Rus ilişkilerini iyice sekteye uğrattı. Bunun yanında ülkemiz içerisindeki çatışmalar da tüm sektörleri olduğu gibi tekstil sektörünü de etkiledi. Bugün gördüğümüz tabloda tüm bu olumsuzlukların payı olduğu bir gerçek. Bundan sonrasında Türkiye’yi ve sektörü nelerin beklediğini kestirmek güç” dedi. Kayıpların yerini yeni kazanımlarla doldurmak gerektiğine işaret eden Aslan, “Bu noktada sektör için elverişli olan yeni pazarlara da açılmak lazım. Günay Afrika ve İran kalitenin pek ön planda olmadığı bir pazar olsa da önemsenmesi gereken ülkeler olduğunu düşünüyorum” diye açıkladı. Her zaman hedefleri olduğunu ve

planlarını gerçekleştirmek için durmadan çalıştıklarını ifade eden Aslan, Aslan Baby City markasını sektördeki diğer firmalardan ayıran en önemli özelliğinin kaliteli ve seçenek açısından ürün çeşidinin bol olması olduğunu söyleyerek sözlerine son verdi.

Kısa Kısa… 1- Tekstilde en önemli yenilik nedir? -Tasarım. 2- 2016 / 2017 Sonbahar Kış koleksiyonunun teması? -Masumiyet. 3- Aslan Baby City markası olarak hedefiniz? -Kalitede öncü olmak. 4- Bebek Çocuk Sektörü için en önemli pazar? -Rusya, Irak, Cezayir ve Libya. 5- Bebek çocuk sektörü açısında 2016 yılı nasıl bir yıldı? -Karmaşık. 6- Katılmayı düşündüğünüz fuar var mı? -Evet, Kids Fashion fuarına katılıyoruz.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

103

RÖPORTAJ

Konforlu ve renkli ayakkabılar

Vicco farkı ile çocuklarla buluşuyor

2016 / 2017 Sonbahar Kış koleksiyonu ile dikkat çeken Vicco markası çocukların hayal dünyaları kadar renkli. Tasarımdan üretime kadar en hassas noktayı düşünerek hareket eden markayı bize Vicco Genel Müdürü Ali Tokdemir anlattı.

ektörde uzun yıllardır var olan Vicco’nun marka yolculuğu 10 yıllık bir emeğe dayanıyor. Vicco markasını hayat geçirmeden önce 35 yıllık bir tecrübeye sahip olan firma, bu birikimi bebek çocuk ayakkabısı alanına taşıyarak 10 yıl önce Vicco markasının temellerini attı. Markayı bu alana yönelten faktör, en

104

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

yakınlarında çocuk sahibi olanların çocukları için kaliteli, ayak gelişimini destekleyen ve şık modellere sahip çocuk ayakkabısı bulamadıkları yönündeki serzenişlerine tanıklık etmek olmuş. Biz yola adım attıklarında sadece çocuk ayakkabısı sektöründe faaliyet gösteren markanın Türkiye’de neredeyse yok olduğunu anlatan Ali Tokdemir, “Bu durum dünyada da çok farklı değildi. Bunun nedenini sektörde uzmanlaşmaya başladığımızda daha iyi kavradık; sektör son derece zor ve titizlikle çalışılması gereken bir yapıya sahip. Vicco olarak kurulduğumuz ilk günden bu yana temel prensibimiz kendi çocuklarımıza giydirmeyeceğimiz hiçbir ayakkabıyı üretmemek oldu. Bu nedenle 10 yıldır en küçük ayrıntıyı bile düşünerek büyük bir emekle çalışıyoruz” dedi. Vicco markasının isim öyküsü de oldukça ilginç. Vicco adı Latince kazanmak anlamına gelen “Vic” kelimesinden esinlenerek oluşturulmuş. Bu

nedenle en büyük hayalinin annelerin babaların ve tabii ki çocukların kalbini kazanmak olarak ifade eden Tokdemir, “Bugün mağazalarımızdan ayakkabı alan çocukların yüzündeki mutluluğu gördüğümüzde yine aynı şekilde anne ve babaların çocukları için bizden bir kez ayakkabı aldıktan sonra tekrar tekrar Vicco mağazalarına uğramaları hayalimize yaklaştığımızı ortaya koyuyor. Yaklaştığımızı diyorum çünkü biz hiçbir zaman “tamam” demeyeceğiz; her geçen gün kendimizi yenilemeye ve geliştirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Bu gün kendi kategorinde Türkiye’nin en geniş ve dünyanın sayılı ürün gamlarından birine sahip olan marka, kendilerini daha fazla aşmak istiyor. Vicco Kids ve Vicco Teens markalarıyla zengin ürün çeşitliliği… Vicco 0-14 yaş arası çocuklara yönelik modelleri Vicco çatısı altındaki, Vicco Kids ve Vicco Teens olarak iki alt markanın adı altında çocuklara sunuyor. Vicco Kids ile 0-7 yaş arası çocuklara hitap ediyor. Bu grupta yer alan ürünler çocukların ayak gelişimine destek olacak titizlikte üretiliyor. Vicco Teens ise; kendi beğenileri ve kendi tercihleriyle hareket etmek isteyen 8-14 yaş arası çocuklar için üretiliyor. Değişken ayak numaraları ve güncel trendler dikkate alınarak tasarlanıyor. Çocuk ayakkabısıyla ilgili araştırmalarını, Ar-Ge çalışmalarını kuruldukları ilk günden bu yana her geçen gün artırarak devam ettirdiklerini belirten Tokdemir, bu noktada çocukların ayak gelişimine uygun ayakkabılar üretmenin birinci önceliklerini olduğunu ve ürettikleri her ayakkabının testlerden geçerek, üretilen her çiftin denemeden satış noktalarına ulaşmadığının altını çizdi. Türkiye genelinde 25 konsept mağaza ve 110 satış noktasına sahip Vicco satış kanallarında çeşitliliği yakalamış bir marka. Türkiye’nin 81 ilinde Vicco ürünleri bulunduğunu bizimle paylaşan Tokdemir, Vicco markalı ürünlere tüketicilerin Türkiye genelin-

RÖPORTAJ

deki 25 konsept mağaza ve 1100 satış noktası ile ulaşabildiklerini ve bunun yanı sıra e-ticaret alanında da önemli bir atılım yaptıklarını söyledi. www.viccoshop.com.tr üzerinden elektronik alışveriş imkânı sunarak tüketiciler evlerinden çıkmadan Vicco ürünleriyle buluşturuluyor. Bugüne kadar anne babalardan aldıkları olumlu yorumların marka için önemli birer motivasyon kaynağı olduğuna değinen Tokdemir, “En büyük ve tek iddiamız olan çocuk ayakkabısı konusunda ailelerin güvenle alışveriş yaptıkları bir marka olduğumuzu bilmek bir taraftan da omuzlarımıza ağır bir yük de getiriyor. Bu açıdan sahip olduğumuz kalite çizgisinden bir gün bile vazgeçmeden çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Vicco yurtdışında da etkin… Vicco olarak her koleksiyonun çıkış noktası; çocuklar için konforlu, renkli ve son moda ayakkabıları erişilebilir fiyatlarla sunmak. Bu noktada da yılda 1,5 milyon çift ayakkabı üretiliyor. 2016/2017 Sonbahar/Kış koleksiyonu, canlı renklerin daha yoğun kullanımı ile soğuk kış aylarında çocuklar içini ısıtacak bir temaya sahip. Vicco olarak yurt dışına olan ihracatlarını her geçen yıl ekledikleri yeni pazarlar ve ürün çeşitliliği sayesinde artırdıklarına dikkat çeken Tokdemir, şu anda Vicco ayakkabılarını Yunanistan, Rusya, Bulgaristan, Türki Cumhuriyetler ve Orta Doğu’daki çocukların da giyebildiklerini belirtti.

E- ticaret fiziki mağazaya rakip değil! Vicco olarak sosyal medyayı etkin kullanan bir marka olduklarını ifade eden Tokdemir, “Facebook, Twitter ve Instagram üzerinden anne ve babalara yönelik iletişim çalışmaları yürütüyoruz. Bu noktada hem ürünlerimizle ilgili bilgileri hem de çocuk ayakkabılarının seçiminde dikkat edilmesi gereken faktörleri, ayakkabıların temizliği ve saklanmasıyla ilgili tüyoları, ailecek yapılabilecek aktiviteler hakkında önerileri paylaşıyoruz. Bunun yanı sıra keyifli yarışmalar da düzenliyoruz. Yarışmalarımıza özellikle anneler yoğun ilgi gösteriyor” diye anlattı. E-ticaret kanalında da oldukça aktif olduklarına da değinen Tokdemir, devamında şunları kaydetti; “www.viccoshop.com. tr üzerinden rengârenk koleksiyonlarımıza ulaşmak mümkün. Mağazaya gitme derdini ortadan kaldıran e-ticaret platformumuza özel kampanyalar da gerçekleştiriyoruz. E-ticaret tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gelişen bir alan. Ancak özellikle bizim sektörümüz özelinde konuşmak gerekirse; çocukların ayaklarının sürekli büyümesi ve bunun yanı sıra marka ve modellere göre ayakkabı numaralarının değişkenlik göstermesinden dolayı deneme yaptırmak önem taşıyor. Bu nedenle de e-ticareti fiziki mağazacılığa rakip değil birbirini besleyen iki ayrı satış kanalı aracı olarak görüyoruz.” Bebek ve çocuk sektörü Türkiye gibi nüfus artış oranı yüksek olan ülkelerde her zaman önemli olmayı sürdürecektir. Bu noktada ekonomik ve siyasal krizlerden en az etkilenen sektörlerden biri olduğumuzu söyleyen Tokdemir, çocuk ayakkabısı sektöründe aileler çocukların ayak numaralarının hızla değiştiği için ye-

tişkinlerde olduğu gibi model çeşitliliğinden ziyade ihtiyaca göre ürün alma eğiliminde olduklarını belirtti. Ali Tokdemir, nüfus artışının Türkiye’de süreceğini göz önüne aldıklarında sektörün büyümeye devam edeceğini düşündüğünü ve 2016 yılının ilk yarısının da kendileri için son derece iyi geçtiğini sözlerine ekledi. Vicco olarak alt markalar oluşturmaya çalıştıklarını aktaran Tokdemir, “Bu kapsamda; bu yıl ışıklı ayakkabılarımız olan OYO ve Disco’ları piyasaya sürdük. Çocuklardan ve anne-babalardan çok olumlu dönüşler aldık. Önümüzdeki dönemde de hem özgün tasarımlara sahip hem de rahat ayakkabıları üretmeye devam edeceğiz” diyerek sözlerine son verdi. Kısa Kısa… 1- Bebek ayakkabısındaki en önemli yenilik? Bebeklerin doğal ayak hareketlerini destekleyen “Smart Step” yapısının kullanılması. (Smart Step; küçük ayakların iç kavisini destekleyen esnek, nefes alabilen ve antibakteriyel olarak üretilmiş tescilli bir Vicco tasarımı) 2- Bebek ayakkabısında kalite deyince akla ilk gelen şey? Ayak gelişimini desteklemesi. 3- Fiziki mağazacılık mı yoksa e-ticaret mi? Çocuk ayakkabısı sektöründe fiziki mağazacılık önemli çünkü çocukların ayak numarası sürekli büyüyor. 4- Vicco markasının yeni koleksiyonunun temasını tek bir kelime ile özetlersek? Rengarenk. 5- Vicco markası için hayaliniz? Vicco ile büyüyen nesiller görmek ve 20-25 sene sonra “Ben Vicco ayakkabılarını çocukluğumda giyiyordum” dedirtebilmek. 6- Vicco marka sloganınız nedir? ‘Türkiye’nin çocuk ayakkabısı markası’

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

105

HABER

Türk Barter, iş ortaklarıyla geleneksel ‘Barter Club’ toplantısında buluştu Avrupa ve Türkiye’de Barter sektörünün öncüsü olan Türk Barter, üye şirketlerle “Barter Club” geleneksel personel iftar yemeğinde bir araya geldi. Yemekte Barter Sistemi’nin sağladığı faydalara da değinen Türk Barter, firmalarla stratejik iş ortaklığı sağladıklarını belirtti.

konomiye yeni bir soluk getiren Türk Barter, ‘‘Barter Club’’ Geleneksel iftar yemeğinde üyelerini Eşraf Osmanlı Türk Mutfağı’nda ağırladı. Türk Barter Sistemi’nin faizsiz bir modelle çalıştığını alternatif ticaret ve alternatif finans sistemi olduğunu ifade eden Türk Barter Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmed Sırrı Şimşek, ‘’Kuruluşumuzdan bu yana Barter Sistemi’nin Türkiye’de yaygınlaşması konusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Güçlü ve teknolojik altyapımız, küresel ve ulusal hedeflerimiz, müşteri odaklı yaklaşımımız, evrensel değerlerimiz

106

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

ve uzman kadromuzla paraya alternatif bir finansman modelini iş dünyasına sunduk. Ticareti yeniden yorumlayarak üretimi teşvik etmek, atıl kapasiteyi harekete geçirmek, paranın sağladığı finansman problemini aşarak sektörlerin önünü açmak ve farklı alanlarda faaliyet gösteren kuruluşları ortak bir pazarda buluşturarak gerçek arz-talep dengesini kurmak Barter modelinin hedeflerini oluşturuyor. Bu alanda Türk Barter olarak tüm hedeflerimizi hayata geçirmenin müşterimiz adına huzurunu yaşıyoruz. Tüm bunların neticesinde Türk Barter olarak siz değerli üyelerimize hayatı kolaylaştırıcı projelerimize ara vermeden devam etmekteyiz. Önceleri barter’ı anlatırken bugün artık daha büyük nice projelere imza atıyoruz. Ve geçtiğimiz tüm bu yollarda bizimle beraber yürüyen üyelerimiz Barter’ın bütün avantajlarından faydalanırken şirketlerini büyütmekte aşırı rekabetin yaşandığı günümüzde rakiplerine göre bir adım daha önde olmaktadırlar’’ diye konuştu. Kredili işlemlerde firmanın riskini minimuma düşürüyor Türk Barter, firmaları Barter Sistemi’ni kullanmaya davet ederken

firmaların işlem kapasitesi ve arzlarını analiz ederek Barter Sistemi’ne dâhil etmektedir. Firma Sisteme üye olmadan önce kredi risk durumu ve işlem kapasitesi değerlendirilmektedir. Türk Barter konusunda profesyonel kadrosu ile sektör farkı gözetmeksizin çok sayıda firmayı Barter Ortak Pazarı’nda buluşturabilme, ulusal ve uluslararası Barter işlemleri yapabilme, alternatif bir finans modeli olarak kullanabilmeyi sağlamaktadır. Üye firmaların alım satım projelerinde fizibilite hazırlanarak analiz edilmektedir. Kredili işlemlerde firmanın riskini minimuma düşürmektedir. Üye firmaların iletişim, pazarlama stratejilerinin ve reklam hizmetlerinin planlama ve uygulanmasında üyelerin stratejik iş ortağı olarak hareket etmektedir. İşlemlerin kolay takibi sağlanırken, Türk Barter her müşteriye ayrı bir çözüm üretmektedir. Alternatif Pazarın büyümesine yardımcı oluyor Barter Shop Alışveriş Merkezi’nde şuan binlerce ürünü müşterilerine sunmakta ve her geçen gün ürün yelpazesi daha da genişletmektedir. Ürünlerin çeşitliğinin çok olmasının yanında %100 barter ile ödeme imkânı sunan Türk Barter, alternatif pazarın büyümesine yardımcı oluyor. Beyaz eşyadan promosyon ürünlerine kadar bir çok sektörün ürünlerini değerli müşterilerine sunan Türk Barter, ayrıca tüm bu ürünlerini web sitesinden de pazara sunuyor.

HABER

Niloya Trt Çocuk Ekranlarında

8 Haziran Cumartesiden İtibaren Her Gün Saat 11:15, 13:55 ve 01:35’te yayındayız. Çocukların sevgilisi Niloya artık TRT Çocuk kanalında izleyicileriyle buluşuyor. Bundan böyle bütün çocuklar TRT Çocuk ekranlarında Niloya ve arkadaşlarının rengârenk dünyası ve neşeli şarkılarına eşlik edecekler. Yaz tatiliyle birlikte yayında girecek olan Niloya’nın TRT Çocuk’taki serüveni 18 Haziran 2016 Cumartesi günü başlıyor. Bu tarihten itibaren haftanın yedi günü ekrana gelecek olan Niloya’nın yayın saatleri ise 11:15, 13:55 ve 01:35 olarak belirlendi. Youtube kanalımız 500 milyon izleyiciyi aştı Dünyanın en büyük video paylaşım sitesi Youtube’da yayın yapan Niloya kanalı Haziran ayı itibariyle 500 milyon izlenme sayısına ulaştı. İlk olarak 6 Kasım 2013’den itibaren erişime açılan kanal https://www.youtube.com/ user/niloyatv adresinden yayın yapıyor. Dünyanın her yerinden abonesi olan Niloyatv kanalı Haziran 2016 itibariyle 500 bin abone sayısına da yaklaşmış

durumda. Ücretsiz abone olunan kanalda şu ana kadar Niloya’nın bütün bölümleri yer alıyor. Bununla birlikte Niloyatv kanalında Niloya şarkılarını ayrı videolar şeklinde bulabilir, birleştirilmiş bölümlerle 1 saat boyunca kesintisiz şekilde Niloya izleyebilirsiniz. MBC 3 Kanalında yayındayız Dubai merkezli TV yayın kuruluşu MBC 3, Niloya bölümlerini yayınlamaya başladı. Ramazan ayından itibaren günde iki defa yayınlanacak olan Niloya, MBC 3’ün yayın bölgesi içinde yer alan bütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde izlenebilecek. Niloya digital kitapları yakında Youtube’da Yaklaşık iki yıldır hazırlıkları devam eden Niloya digital kitapları yakında çocuklarla buluşuyor. Niloya’nın birbirinden güzel maceralarının yer aldığı digital kitaplar Türkiye’nin önde gelen seslendirme sanatçıları tarafından seslendirildi. Niloya digital kitaplarının demo görüntüsüne https://vimeo.com/170428824 linkinden ulaşabilir, şifre olarak Niloya yazıp izleyebilirsiniz.

Çocuklar Niloya ile yabancı dil öğrenecek Okulöncesi eğitim uzmanları ve psikologlar danışmanlığında hazırlanan Niloya kitapları Türkiye çocuklarının yabancı dil eğitimine destek olmak için İngilizceye çevrildi. Yakın bir zamanda da Arapça’ya çevrilecek olan Niloya hikâyeleri çocukların dil eğitimine de destek olacak. Lisansiyelerimizden haberler Niloya lisanslı ürünleri üretim ve pazarlama çalışmaları devam ediyor. LCW 1 yıl, Pilsan Oyuncak 1 yıl, Dönmezler Lisans ise 2 yıl boyunca Niloya lisanslı ürünleri müşterilerine ulaştıracaklar. Lisansiyelerimize Niloya markasına katkılardan dolayı teşekkür ediyor, uzun yıllar boyu birlikte çalışmayı diliyoruz. Sentries’ten Yeni Lisans Tekstil, çanta, kırtasiye tarzı ürünleri ile öne çıkan Orta Amerika Patentli sanat lisansı Dream Big, Sentries ile Türkiye pazarına İkinci lisansını verdi. Keskin Colors’un kırtasiye lisansını aldığı Dream Big, diğer ürünlerini Sentries’le müşterilerine ulaştıracak. Niloya Kitapları Norveç’te Niloya kitapları 1 Haziran 2016’dan itibaren Norveç’te kitapçı raflarında yerini almaya başladı. Norsk Bokforlag yayınevinin yayınladığı kitaplarla birlikte lisansiyelerimiz Pilsan ve Red Castle’ın gönderdikleri promosyonlar da Norveç çocuklarıyla buluşuyor.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

107

TEBLİĞ

TEBLİĞ Gümrük ve Ticaret Bakanlığından: BAZI TÜKETİCİ ÜRÜNLERİNDE UYGUNLUK DENETİMİ TEBLİĞİ Amaç MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, ekte belirtilen tüketici ürünlerinin güvenli olarak piyasaya arzının sağlanması için yerine getirilmesi gereken temel gerekleri belirlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, piyasaya nihai ürün olarak arz edilen ve ekte yer alan tüketici ürünlerini kapsar. Dayanak MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 29/6/2001 tarihli ve 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanuna, 3/6/2011 tarihli ve 640 sayılı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye, 13/11/2001 tarihli ve 2001/3529 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Ürünlerin Piyasa Gözetimi ve Denetimine Dair Yönetmeliğe ve 12/6/2014 tarihli ve 29028 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Piyasa Gözetimi ve Denetimi Yönetmeliğine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 – (1) Bu Tebliğde geçen; a) Bakanlık: Gümrük ve Ticaret Bakanlığını, b) Temel gerekler: Ürünün; insan sağlığı, can ve mal güvenliği, hay-

108

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

van ve bitki yaşam ve sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması açısından sahip olması gereken asgari güvenlik koşullarını, ifade eder. Temel gerekler MADDE 5 – (1) Bu Tebliğin ekinde yer alan ürünlerin, insan sağlığı, can ve mal güvenliği, hayvan ve bitki yaşam ve sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması açısından sahip olması gereken asgari güvenlik koşullarını karşılaması zorunludur. Bu ürünlerin temel gereklere uygunluğu, Ekte belirtilen standartlar dikkate alınarak değerlendirilir. Üreticinin yükümlülükleri MADDE 6 – (1) Bakanlık talep ettiği takdirde üreticiler, uluslararası akreditasyona sahip veya Bakanlıkça yetkilendirilmiş laboratuvarlardan alınmış test raporlarını ve/veya ürünün uygunluğunu gösteren tüm bilgi ve belgeleri Bakanlığa sunar. (2) Bakanlığın talebi halinde söz konusu test raporu ve belgelerin noter onaylı Türkçe tercümeleri de Bakanlığa sunulur. Karşılıklı tanıma MADDE 7 – (1) Bu Tebliğ hükümleri Avrupa Birliği üyesi bir ülkede yasal olarak üretilmiş veya yasal olarak serbest dolaşıma girmiş ürünlere

uygulanmaz. (2) Ancak, Bakanlık birinci fıkrada belirtilen ürünü, 2/5/2012 tarihli ve 2012/3169 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Düzenlenmemiş Alanda Karşılıklı Tanıma Yönetmeliğinin Üçüncü Bölümünde belirtilen usul ve esaslara uyarak değerlendirmeye tabi tutabilir ve bunun sonucunda bu Tebliğ tarafından aranan koruma düzeyini eşdeğer ölçüde sağlamadığını tespit ederse ürünün piyasaya arzını yasaklayabilir, koşula bağlayabilir veya ürünün piyasadan geri çekilmesini veya toplatılmasını isteyebilir. Piyasa gözetimi ve denetimi MADDE 8 – (1) Bu Tebliğ kapsamına giren tüketici ürünlerinin piyasa gözetimi ve denetimi, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Piyasa Gözetimi ve Denetimi Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak Bakanlık tarafından yapılır. Yaptırım MADDE 9 – (1) Bakanlıkça gerçekleştirilen piyasa gözetim ve denetim faaliyetleri sonucunda temel gerekleri karşılamayan ürünlerin tespiti halinde Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır. Yürürlükten kaldırılan tebliğler MADDE 10 – (1) 31/10/2013 tarih-

TEBLİĞ

li ve 28807 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Emzik, Biberon, Biberon Başlığı, Alıştırma Bardağı, Alıştırma Bardağı Kapağı ve Benzeri Ürünlerin Üretimi, İthalatı, Piyasa Gözetimi ve Denetimi ile Bildirim Esaslarına Dair Tebliğ ile 31/10/2013 tarihli ve 28807 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ağız Temizliğinde Elle Kullanılan Diş Fırçaları, Elektrikle/Pille Çalışan Diş Fırçalarının Fırça Başlıkları ve Arayüz Fırçalarının Üretimi, İthalatı, Piyasa Gözetimi ve Denetimi ile Bildirim Esaslarına Dair Tebliğ yürürlükten

kaldırılmıştır. (2) 31/10/2013 tarihli ve 28807 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Emzik, Biberon, Biberon Başlığı, Alıştırma Bardağı, Alıştırma Bardağı Kapağı ve Benzeri Ürünlerin Üretimi, İthalatı, Piyasa Gözetimi ve Denetimi ile Bildirim Esaslarına Dair Tebliğ ile 31/10/2013 tarihli ve 28807 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ağız Temizliğinde Elle Kullanılan Diş Fırçaları, Elektrikle/Pille Çalışan Diş Fırçalarının Fırça Başlıkları ve Arayüz Fırçalarının Üretimi, İthalatı, Piyasa Gözetimi ve Denetimi ile Bildirim

Esaslarına Dair Tebliğe yapılmış olan atıflar bu Tebliğe yapılmış sayılır. Yürürlük MADDE 11 – (1) Bu Tebliğin; a) Ekinde yer alan tablonun 1, 2, 3, 9, 10, 11 ve 12 nci satırları 1/1/2017 tarihinde, b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 12 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

TEBLİĞ Gümrük ve Ticaret Bakanlığından: TÜKETİCİ ÜRÜNLERİNİN GÜVENLİK RİSKLERİNİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ MADDE 1 – 20/4/2012 tarihli ve 28270 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Tüketici Ürünlerinin Güvenlik Risklerinin Belirlenmesine İlişkin Tebliğin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir. “ğ) Olduklarından farklı görünen çakmaklar: Bütan veya sıvı yakıt dahil olmak üzere herhangi bir yakıtla çalıştırılabilen; şekli çizgi film karakterleri, oyuncaklar, tabancalar, saatler, telefonlar, müzik aletleri, araçlar, insan vücudu ya da organları, hayvanlar, yiyecek ya da içeceklere benzeyen veya müzik notaları, parlayan ışıklar, hareketli nesneler ya da eğlendirici

diğer özellikleri olan çakmakları veya açıkça çakmakları tutmak amacıyla tasarlanmış tutucuları kapsayan ancak bunlarla sınırlı olmayan; logolar, etiketler ile işaretlenmiş, yapıştırılan süsler, el işleri veya ısıyla bozulan kılıflarla süslenmiş çakmaklar haricindeki; 51 aylıktan daha küçük çocuklar tarafından genellikle tanınan veya bunların kullanımı için tasarlanmış herhangi bir nesneye benzeyen veya eğlendirici duyma etkileri veya canlandırma etkileri olan, sonradan sabitlenebilen herhangi bir bağlantı veya sonradan birleştirilebilen herhangi bir tutucu dahil tüketiciler

tarafından genellikle sigara, puro ve pipoların tutuşturulmasında kullanılan alev oluşturan ürünleri,” MADDE 2 – Aynı Tebliğe 9 uncu maddeden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir. “Olduklarından farklı görünen çakmaklar MADDE 9/A – (1) Olduklarından farklı görünen çakmakların piyasaya arzı yasaktır.” MADDE 3 – Bu Tebliğ yayımı tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer. MADDE 4 – Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

109

GÜZELLİK

İş hayatındaki tarzınızı belirleyin! Kendinize gösterdiğiniz özen başkalarından göreceğiniz itibarı belirliyor…

110

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

GÜZELLİK

ş hayatı günlük yaşantımızın neredeyse tamamını oluşturuyor. Sabah kalkar kalkmaz hızlıca en iyi hazırlanmanızı gerekli kılıyor. İş hayatında düzenli ilişkiler kurabilme ve başarılı iş sonuçları elde etmenin temelinde ise kişisel bakıma gösterilen önem yatıyor. Bu konudaki özenli tutumlar, iş ve ilişkilerde istenilen sonuca ulaşmaya katkı sağlıyor. Profesyonel hayatta etki yaratmanın en önemli belirleyicisi kuşkusuz ki kişilik özellikleri. Ancak etki oluşturmak ve zihinlerde iz bırakmak için ilk izlenimin önemli olduğunu unutmamak gerekiyor. İlk anda kişilik özellikleriniz hakkında fikir sahibi olunması elbette imkânsız. Bu nedenle, giyim tarzı, aksesuarlar, seçilen renkler ve makyaj vermek istenilen mesajlar için

son derece önemli. İş hayatında giyim tarzınızı öncelikle sektörünüz, yaşınız, pozisyonunuz ve şirketinizin kurum kültürü belirlemeli. Çünkü kişisel giyim ve aksesuarlarınızla kurumsal dünyanızın uyum içinde olması profesyonelliğin bir göstergesidir. Koyu renk kıyafetlerin iş hayatında ciddi bir hava oluşturduğu kesin. Siyah, lacivert, gri tonlarda etek, pantolon ve ceketler gardıroplarınızda mutlaka olmalı. Her zaman kullanabileceğiniz beyaz gömleği de joker olarak yazımıza ekleyelim. Erkek gardırobunun olmazsa olmazları ise siyah, antrasit, koyu gri, lacivert takımlarla blazer ceketler. Erkekler gömlek seçiminde ağırlıklı olarak beyaz, mavi (düz, çizgili) gibi pastel tonları tercih edebilir ve bunları

kravatlarla renklendirebilir. Reklam, medya vb. sektörlerde çalışmıyorsanız, çok renkli ve desenli gömlek ve kravatlar iş giyimi ile uyumlu değildir ve olumsuz bir etki oluşturabilir. Makyaj yapma fikrinden hoşlanmıyorsanız yalnızca bir ürün, özellikle ruj kullanmayı denemelisiniz. Ruj çalışma hayatında dış görünüşünüze önemli bir etki sağlayabilir. Gündelik hayatta kullandığınız makyaj malzemelerinizin sayısı 10’dan fazla ise abartıyor olabilirsiniz. Yalnızca pudra ya da hafif bir fondöten, allık, maskara ve ruj kullanarak daha etkileyici bir görünüm elde edebilirsiniz. Snuç olarak, giyinme şeklinizin, kişisel markanızın paketi olduğunu hatırlayın ve tercihlerinizi ona göre yapın.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

111

AKTÜEL

İş dünyasının tercih ettiği en iyi 6 toplantı oteli İş dünyasının yoğun gündeminde toplantı, bayi toplantısı, lansman ve seminer gibi özel durumlarda uygun otel ve mekân ayarlamak kolay değil. Ev sahibi olan firmalar için toplantı ya da lansman düzenlenecek mekânın iyi olması gelen konukların rahat edebilmeleri ve memnun kalmaları açısından önemlidir. Bu sayımızda sizin için merkezi İstanbul’da bulunan en iyi toplantı ve davet otellerini araştırdık. Turizm ve otelcilik sektörünün küresel çapta en prestijli ödüllerinden biri olan ve bu yıl 22’ncisi düzenlenen Dünya Seyahat Ödülleri’ni (World Travel Awards/WTA) son iki yıldır kimseye bırakmayan Conrad İstanbul Bosphorus “Türkiye’nin En İyi Konferans Oteli” ödülünü bu sene de aldı. Aynı zamanda, “Avrupa’nın En İyi Şehir Oteli” ödülüne de layık görüldü. Conrad Hotels & Resorts lüks hizmet kalitesi ve profesyonel ekibi ile hizmet veriyor. Tamamıyla yenilenen 76 süit odasıyla, İstanbul’un en çok süite sahip otellerinden biri olan Conrad İstanbul Bosphorus, 15. katında bulunan Boğaz manzaralı yeni etkinlik alanı Bosphorus Lounge ve şehrin en büyük balo salonlarından biri dâhil, toplam 27 toplantı odası ve merkezi konumuyla kongre turizminde önemli bir yere sahiptir.

Yenilenen yüzü ile ödüllü otel, Conrad İstanbul Bosphorus

Toplantı odalarının sayıları 15 ile 450 arasında değişen konukları ağırlayabilecek şekilde genişletilebiliyor; özel bir ekip iş toplantılarından atölyelere, kokteyl partilerinden düğün ve balolara kadar pek çok farklı etkinliği organize ediyor. Otel, 24 saat hizmet sunan tam donanımlı iş merkeziyle, iş nedeniyle seyahat edenlere ihtiyacı olan her detayı sunuyor. Misafir katında yer alan koridorların lobiye hakim manzara ise otelde konaklayan misafirlerin her daim sosyal olmasına olanak tanıyacak. Dünyanın sayılı meydanlarından biri olan Taksim’in yanı başında, çevreyolu bağlantılarına, D-100 karayoluna, metro ve metrobüs gibi toplu taşıma araçlarına ulaşım kolaylığı sunan, Dolmabahçe ve Kağıthane tünellerine, Çağlayan Adliyesi ve hastanelere yakın konumuyla ön plana çıkan Piyalepaşa’da konumlanan DoubleTree by Hilton İstanbul Piyalepaşa iş dünyasının tercih edeceği önemli bir lokasyon olacak. Otel, bulunduğu konum nedeniyle Haliç, İstiklal Caddesi, Nişantaşı, Beşiktaş Kabataş, Karaköy, Sultanahmet, gibi şehrin merkezi ve turistik noktalara eşit uzaklıkta, kolay ulaşım imkanı sunuyor. Haliç Kongre Merkezi ve pek çok alışveriş merkezine de yakın olan otele Atatürk ve Sabiha Gökçen havalimanlarından da taksiyle rahatça ulaşılabiliyor. Toplantıların yeni merkezi, Piyalepaşa

En büyüğü 1270 m2’den en küçüğü 54 m2’ye kadar olan ve dokunmatik panel ile kontrol edilebilen son sistem işitsel ve görsel ekipmanlarla donatılmış 3 balo salonunun da dâhil olduğu 23 adet toplantı salonu, misafirlerin her türlü ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlandı. Kusursuz hizmet anlayışı, özel teraslı, gün ışığı alabilen yapıya sahip salonları ve 1000 m²’lik cam tavanlı özel fuaye alanı ile kongre, seminer, konferans, toplantı ve davet organizasyonlarız için İstanbul’un merkezinde ideal çözümler sunuyor. Metro istasyonuna direkt bağlantısı bulunan otel, her türlü ulaşım imkânına sahip olmasıyla da dikkat çekiyor. Geniş otoparkından toplantı salonlarına asansör veya yürüyen merdivenler ile kolaylıkla ulaşılmaktadır.

112

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Wyndham Grand İstanbul Levent’e, Marmara Bölgesinin en iyi toplantı ödülü

AKTÜEL

Şehrin merkezinde iş dünyasının buluşma noktası: The Istanbul EDITION

Kişiye özel hizmet anlayışı, ultra lüks yalın ve şık tasarımı, yüksek teknolojik alt yapısı, merkezi konumu, her biri özenle döşenmiş 78 deluxe odasıyla sıra dışı bir butik otel olan The Istanbul EDITION; çoğunlukla iş gezileri için tercih ediliyor. Rahat ve şık bir atmosferde toplantı yapmayı tercih edenleri; zevkle döşenmiş kış bahçesi terası ve dinlendirici okyanus akvaryumu ile Gold Bar’ında ağırlıyor. Uluslararası organizasyonlardan ‘En İyi Sürdürülebilir Otel Projesi, ‘Lüks Otel’ kategorisi birinciliği, ‘En İyi Şehir Oteli’, ‘En İyi İşveren Ödülü’ ve ard arda üç kez Trip Advisor ‘Mükemmelliyet Sertifikası da bulunan otel; basın toplantısı, ürün lansmanları, konferans, seminer, düğün, bekârlığa veda partilerine ev sahipliği yapıyor. Dünyaca ünlü konsept otel kreatifi Ian Schrager ile Marriott International zincirinin birlikte oluşturduğu EDITION markasının Avrupa’daki ilk oteli, The Istanbul EDITION; İstanbul’un kalbinde bir kaçış ve şık bir dinlenme noktası olarak, Levent’te büyük alışveriş merkezleri ve plazaların kesiştiği merkezi bir konumda bulunuyor.

Radisson Blu Ottomare Hotel, İstanbul Ataköy, iş dünyasına yönelik sunduğu hizmetlerle de farklılaşıyor. Otelde gün ışığı alan ve havuz başındaki bahçeye erişimi bulunan toplam dört toplantı salonu bulunuyor. Yine havuz bahçesine açılan özel yemek odası ise toplantılarına yemek arasında da devam etmek misafirler için ve sosyal etkinlikler için ideal bir adres oluyor. Toplantı salonlarının ikisi, daha büyük toplantılar için birleştirilebiliyor. Tüm salonlardaki 3 metre tavan yüksekliği, ferahlık hissini pekiştiriyor. Toplantı salonlarının kapasitesi 10 ila 50 kişi arasında değişiyor. Radisson Blu’nun beklentilerin ötesinde toplantı deneyimi sunma vaadi kapsamında kahve molaları havuz başında da sunuluyor. Tüm toplantı salonlarında projektör, ekran, ses sistemi ve ücretsiz yüksek hızda wi-fi internet bağlantısı var. Radisson Blu Ottomare Hotel, İstanbul Ataköy’de toplantıları unutulmaz kılan ise yemek menüleri. “Brain Food” konseptine sahip yemek ve kahve molası seçenekleri katılımcıların dinç kalmasını ve başarılı toplantılara imza atmasını temin etmek için az karbonhidratlı, sağlıklı atıştırmalıklardan oluşuyor.

Beklentilerin ötesinde toplantı deneyimleri için, Radisson Blu Ottomare Hotel, Ataköy

The Marmara Otelleri, iş dünyasının gözde lokasyonları Taksim, Pera ve Şişli otellerinde düzenlenen iş toplantılarına, kağıt helva ve patlamış mısır gibi yaratıcı ikramların yanı sıra boyun masajı gibi aktivitelerle renk katıyor. Turizm sektörünün güçlü temsilcisi The Marmara Otelleri, hazırladığı toplantı paketleriyle iş dünyası için cazip toplantı ortamları oluşturuyor. Katılımcılara, gözlemeli sabah kahvaltısı, kağıt helvalı kahve molası gibi geleneksel dokunuşlara sahip ikramların yanı sıra toplantı aralarında baş ve boyun masajı gibi çok çeşitli hoş sürprizler sunuyor. Konumlandığı yoğun bölgenin en sakin noktalarından birinde yer alan The Marmara Şişli; şehrin tarih ve kültür merkezinde bulunan The Marmara Pera ve İstanbul’un kalbinde yaşayan The Marmara Taksim’in toplantı paketleri kapsamında konuklar, gün boyu zengin ikramlarla ağırlanıyor. Şişli otelinin güçlü alt yapısından ilham alınarak hazırlanan “25 GB” ve “30 GB” toplantı paketleri; Pera otelinin kültür çeşitliliğinden esinlenerek isimlendirilen “İstanbul’un Sokak Lezzetleri”, “Akdeniz” ve “Sultan” toplantı paketleri, iş profesyonellerini bekliyor. The Marmara Taksim ise iş dünyasını, son teknoloji görüntü ve ses sistemleriyle donatılmış toplantı odalarında misafir ediyor. Otelde gerçekleşen toplantılar, sabah saatlerinde uzman fitness eğitmenleri eşliğinde yapılan fiziksel esneme egzersizleri ile başlıyor; toplantı aralarında sunulan baş ve boyun masajları gibi rahatlatan aktivitelerle devam ediyor. The Marmara Otelleri’nden İş Toplantılarına Özel Yepyeni Sunumlar

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

113

GUSTO

stanbul kazan, biz kepçe misali tüm lezzet duraklarını gündemimize aldık. İş temposundan sıyrılıp kısa bir mola vermek istediğimizde ya da güzel bir iş yemeği organize etmek istediğimizde, bazen nereye gideceğimiz konusunda ufak bir kararsızlık yaşarız. Bulunduğumuz mekânın keyifli olması ve göze hatip etmesi kadar menüsünde sunduğu lezzetlerde bizim için önemli. Tam da bu noktada yazar Orkun Bulut, bize kendi gözünden mekânları ve muhteşem lezzetleri yorumluyor.

Micheal White, yeni menü için İstanbul’daydı

Son dönem ilginin arttığı yeme-içme furyasının ardından birçok dünyaca ünlü şefin restoranları da İstanbul’da şubelerini açtı. Bunların çoğu doğru ekiplerin kurulamaması, yanlış lokasyon seçimi ve tanıtım operasyonlarının üst perdelerden yapılması nedeniyle başarısız oldu. Başarılı olanlar arasında akıllara ilk gelen ise Micheal White’ın Morini’si oldu. Micheal White’ın bu başarısındaki şüphesiz en büyük pay yatırım ortakları Başak Soykan, Yaprak Baltacı ve Aslı Başar gibi gusto görgüsü yüksek, sosyal kişilerin işin içerisinde olması... White, işletme başarısının arkasına sığınmadan sık sık İstanbul’a gelip mönüsünü de değiştiriyor. Reçetesini bırakıp gitmek yerine mutfakta, elindeki yerel ürünlerin dozunu deneme/yanılma yönüyle tekrar kurgulayıp yeni bir reçete oluşturuyor. Geçen hafta da bahar menüsü için şehre gelen michelin yıldızlı şef, bir an olsun önlüğünü bile çıkartmadı. Yeni menü de bir daha farkettim ki, İstanbul Morini el yapımı makarnaları ve risotto’ları gerçek ‘al dente’ kıvamında...

Şüphesiz İstanbul’un en marka restoranlarının başında geliyor Sunset. 20 yıldır istikrarını bozmayan bir restoranın sahibi kişi başka bir yatırım yaptığı zaman göz ucuyla bakarsınız... Başarısı kurgu mu tesadüf mü? değerlendirmek için kafanızdaki fikir netleşir. O yüzdendir ki Barış Tansever’in Nişantaşı’nda açtığı Lezzet Co.’ya dönerci gibi değil de Michelin yıldızlı bir şefin İstanbul’da restoran açtı haberini almış biri gibi merak ettim. Fenomen Acı Ayran Tahmin ettiğim gibi dönerciden öte bir konsept olmuş Lezzet Co.... Dönerin yüzde 30 kuzu döş yüzde 70 dana buttan oluşmasının yanı sıra masalarda kullanılan özel baharatlar olayı bambaşka bir yere götürmüş. Dönerin yanında mutlaka acı ayran içmelisiniz. Manda sütünden yapılmış ayran ve içine acı biber turşusu katılan bu karışım fenomen olur. Yemeğe başlamadan önce gelen demir hindi şerbeti de konseptin farklılığına imza olmuş. Dünyaya açılacak Mekanın başarısından çok Barış Tansever’in kurgusu beni heyecanlandırdı. Dünya fast-food’unda Türk sokak lezzetlerinin gelecek olduğunu daha önce defalarca yazdım. Tansever’in Lezzet Co.’yu dünyaya yayma fikrini düşününce ‘neden olmasın?’ diyor insan!

114

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Sıradışı döner: Lezzet Co.

GUSTO

Lefkoşe’de DELATTE Sohbetler

3. nesil kahve dükkanları popülerliği yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne de yansıdı. Adanın en ünlü spor adamı Osman Emiroğlu’nun eşi Damla Hanım ve Nur Aktunç, Lefkoşe Dereboyu Caddesi’nde Delatte isminde bir kafe açtılar. Burada barista kahvelerin, ev ürünü özel pasta, kek ve tartlar müşterilerin beğenisine sunuldu. 1 ayda adanın en popüler buluşma noktalarından biri olan mekanın caddeye bakan ahşap deskinde takılmak için şimdiden kuyruklar oluşuyor.

Değişen şef profilinin en son temsilcilerinden, yıllar sonra dünyada da ismini daha fazla duyacağımız Deniz Ahmet Köse Tom’s Kitchen’dan ayrılarak Nopa’ya transfer oldu. İstanbul’da çok sık mekan açılıp-kapandığı için bu tip haberleri okumaya alışkınsınızdır. Tanınmış şeflerin transfer yazılarını yazmak benim için de pek alışılagelmiş bi’şey değil. Müthiş mimarisi, Atiye Sokak’taki konumuyla varolan bir değer olan Nopa, Deniz Ahmet Köse etkisiyle mutfak anlamında da merak edilir bir yer oldu. 2 aydır mutfakla alakalı çalışmalar yapan DAK, kendi mönüsünü çıkarmadan önce bizlere tattırdı. Lezzetlerde Uzakdoğu esintisi… Geçmişinde Nobu, Zuma gibi dünya markası Uzakdoğu restoranları olan Deniz Ahmet Köse kendi uyguladığı kış mönüsünde de bu esintiyi hissettiriyor. Başlangıçlar arasında gelen somon taco ve ton balığı tartar lezzeti kadar buzlar içerisindeki sunumuyla da dikkat çekiyor. Görsel bir imzası olan lavanta ise birçok sosyal medya hesabında videosuna rastlayacağınız cinsten. Köse’nin sosları deniz mahsullü tabağa ekleyişiyle sosların rengi değişiyor. Bu arada; lavanta esansı da çok yakışmış diyebilirim. ‘Ağır pişirme’ uzmanı Ustalıkla hazırlanmış balkabağı püresine bayıldığım ‘ördek gyozo’ keçi peynirli ‘pancar risotto’ da alışılagelmiş lezzetlerin farklı hali olmuş. Deniz Ahmet Köse’nin Nobu kökenli olduğunu Miso marineli Morina Balığı ile tekrar hatırlıyorsunuz. Nopa’nın duruşuna yakışacak bir lezzet olmuş.

Nopa’da Deniz Ahmet Köse dönemi…

Köse’nin kendi dokunuşları da oldukça şık. Deniz Ahmet Köse’nin burada bahsetmediğim bir diğer uzmanlığı da ‘slow cook’ yani ağır pişirmede olan ustalığı. Bence bu konuda en az Tom Aikens kadar iyi. Nopa’ya gittiğinizde mutlaka şefle tanışmanızı tavsiye eder, yavaş pişirilmiş bir et seçeneğini de deneyimlemenizi öneririm…

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

115

W DİJİTAL SOS

Sosyal medyada neler oluyor? Sosyal medyanın biraz altını üstüne getirerek kim, hangi marka nerede ne yapmış? Sosyal medyayı nasıl kullanmış? Sosyal medyayı aslında nasıl kullanmak gerekir? Tüm bunları sosyal medya fenomeni, yazar Yeşim Mutlu bizler için kaleme aldı. Sıcacık diliyle sosyal medyayı ondan dinlemek çok daha keyifli…

Dijital Sos Yeşim Mutlu

Women in Love : Özlem Süer Geçtiğimiz ay tasarımlarıyla beni benden alan Özlem Süer’in 2016-17 Sonbahar- Kış koleksiyonunda ‘Woman in Love’ (Âşık Kadınlar) temasını işlediği defilesine katıldım. Tasarımları dünyaca kabul görmüş, moda otoriteleri tarafından avangart, neo romantik, deneysel, kavramsal ve disiplinler arası olarak tanımlansa da bana göre Özlem Süer iflah olmaz romantik. Her kadının yüksek topuklu bir ayakkabısı olması gerekiyorsa dolabında da Özlem Süer tasarımı olması şart :) Düşününce 30 yılı bulan moda serüveniyle bizleri kendisine hayran bırakması tesadüf değil. Özlem Süer, Dünya’da da oldukça tanınan modacılar arasında. Dünya markalarına baktığımızda son zamanlarda yükselen trend sadece instagram için tasarımlar hazırlamak ve instagramdan paylaşmak. Özlem Süer’in sosyal medya hesaplarına baktığınız da en aktif olarak yer aldığı platformun instagram olduğunu görebilirsiniz. Instagram hesabına girdiğinizde büyüleniyorsunuz. Her gün instagram’ında ne paylaşmış diye merak ettiğim başka hiç bir modacı yok. Özlem Süer’den de sürpriz instagram koleksiyonu bekliyorum açıkçası. Belki de çoktan hazırlamıştır :) Hamilelik Koçu “Mustela” olursa Şimdiki hamileler çok şanslı demek istiyorum. Üç kız annesi olarak hamilelik hikâyelerim epey fazla. Bir de evde Kadın hastalıkları ve Doğum Uzmanı eşiniz varsa hamilelik konuları hiç bitmiyor. Akıllı telefonların nasıl güncellemesi varsa benim tarafta doğal olarak herkes bir güncelleme halinde. Yıllar önce bir çalıştığım sağlık grubun-

116

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

da sektörün teknoloji devi için hamilelik takvimi şeklinde sms mesajları hazırlamıştık. Bu hizmete abone olan anne adayları hamilelikleri boyunca her gün uzman kişilerin bilgilerini okuyordu. Şimdi size hayal gibi gelse de çok değil 10 sene önce bu hizmetler oldukça popülerdi. Günümüzdeyse akıllı telefonlarımızın sınırsız uygulama seçeneği var. Hamile bir arkadaşımın telefonunda Mustela & Ben uygulamasıyla notlar aldığını görünce uygulamayı telefonuma

DİJİTAL SOS

indirdim ve inceledim. Uzman tavsiyeleri, ipuçları ve kişiye özel hamilelik takibi ile Mustela & Ben hamilelik koçu demem yanlış olmaz :) Uygulama oldukça akıllı :) Hamileliğin başlangıcından bebeğin iki yaşına gelene kadar ihtiyaç duyduğu tüm desteği düşünmüşler. Dermatologlar, yeni doğan hemşireleri, beslenme uzmanları gibi uzman tavsiyelerini üç ana başlıkta görebiliyorsunuz. “BEN”, “BEN ve EŞİM”, “BEN ve BEBEĞİM” bölümlerinden her döneme özel tavsiyeler almak mümkün. Bana göre uygulamanın takvim bölümü süper. Hamileyken oluşan hamile kafasına inat randevu unutma, kaçırma stresini ortadan kaldırmışlar. Uygulama ile birçok güzel özellik daha var. Mustela & Ben uygulamasını App Store ve Google Play Store’dan ücretsiz olarak indirip inceleyin. LEGOLAND Discovery Centre İstanbul’da... Dünya’da tam 12 büyük şehirde LEGO® ürünlerinin eğlencesini sergileyen LEGOLAND® Discovery Centre İstanbul’da, Forum İstanbul AVM’de yer alıyor. Yarıyıl tatilinde kızlar ve kuzenimle birlikte eğlenceli bir gün geçirdik. Kuzenimin oğlu, benim de kızlarım olunca “erkek çocuk, kız çocuk” arasındaki farkı bir kez daha net gördüm. Legoland; “3-10 yaş arasındaki çocuklar ve aileleri için tasarlanmış eğlenceli öğrenme merkezi” diye tanımlansa da Lego yaş sınırı tanıyan bir oyuncak değil. Legoseverseniz herkes keyif alabilir. Mekanı siz görür karar verirsiniz. Legoland’e giderken sakın ola ki şarjınız eksik olmasın. Neden derseniz ‘yanıma akıllı telefon şarjımı alırım orada priz bulurum şarj ederim’ deseniz de şarj edebileceğiniz priz bulunmuyor. Priz sadece doğum günü odasında ve cafe de mevcut. Orada da şarj edemiyorsunuz. Doğum günü odası doğum günü yoksa kilitli. Kafe görevlileri asla izin vermiyor. Nereden mi biliyorum? Çünkü Legoland’de şarjım bitti. Şarj için tüm yolları denedim nafile şarj edemedim

ve bu engin bilgilere sahip oldum. Tabiki işin hep iyi yanından bakmak lazım daha fazla lego yaptık :) Bir de diğer yönü priz olmamasının sebebi çocukların güvenliği. Son derece yerinde yaklaşım. Yine de şarj için bir çözüm olsa hiç fena olmaz. Sonra merak ettim sosyal medya hesaplarına göz attım. Instagram hesapları cıvıl cıvıl. Güncel olan her bilgi mevcut. Twitter hesapları da güncel bilgiler ve eğlenceli yarışmalar içeriyor. Facebook sayfası da aynı şekilde. Like’ları, yorumları, bol olsun. Takibe takip... Türkiye’de satılan her iki telefondan birinin akıllı telefon olduğu bir dönemdeyiz. Facebook’un Türkiye’deki yeri malum. Facebook Türkiye Ülke Direktörü Derya Matraş, “Türkiye’deki 40 milyon insan bir şeyin çok net farkında: Artık mobil bir dünyada yaşıyoruz. Ülke nüfusunun yarısı Facebook’u ziyaret ediyor ve bu insanların çoğunluğu bunu mobil cihazları ile yapıyor. Türkiye’de Facebook’a her gün bağlanan 28 milyon kişinin neredeyse tümü mobilden giriş yapıyor” diyor. Doğal olarak sosyal medyayla gözümüzü açıp sosyal medyayla kapatıyoruz. Sosyal medyanın bazı kelimeleri var ki dilimizden düşmüyor. Takibe takip, like’a like halleri var ki sormayın. Özellikle instagram’da “beni takip edersen seni takip ederim, benim paylaştıklarımı beğenirsen ben de senin paylaşımlarını beğenirim” bakışı çoktan yerleşmiş durumda. Sizce bu durumdan en çok kim kazanıyor? En çok kim mutlu? “Herkes bir gün 15 dakikalığına ünlü olacaktır” diyen Andy Warhol bugün hunharca selfie çeker miydi? Artık herkes ünlü, en güzel, en mutlu, en gurme, en gezgin. Çok yakında youtube kanallarıyla daha da ünlü olacağız. Sonra YSM demedi demeyin. Sanal şöhretiniz bol olsun, ben gerçek yaşamın tadını çıkarmaya gidiyorum :)

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

117

KİTAP

‘Dış Ticaret’ Hakkında Bilinmeyenleri Öğrenin!

A’dan Z’ye Dış Ticaret İşlemleri ve Muhasebesi

İhracat teşvik ve kredilerinde en güncel bilgiler! - Teorik değil! Kusursuz örneklendirmelerle yoğun uygulamanın bir arada ele alındığı ilk kaynak! - Tamamen şirket çalışanlarının anlayacağı bir dil ve yaşanmış gerçek örnekler! - Forward ve forfaiting işlemleri ve daha nice sayısız dövize yönelik işlemlerin basit anlatımı - Şirket yöneticileri için karar almada birebir başvurulacak bir rehber! - KDV Genel Uygulama Tebliğine birebir uygun dış ticaret işlemleri! - İthalatla ilgili onlarca yevmiye kaydının bu denli basit anlatıldığı sıra dışı bir kaynak! - Sadece dış ticaret mi? Elbette ki Hayır! Gümrük ve Lojistik işlemleri ve ihracat sonrası işlemler - Yurt dışı inşaat işlemlerinin tüm boyutları. Vergilendirmesi, muhasebe kayıtları, yurt dışı işçilere ödenen ücretler.

118

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

Dış Ticaret İşlemleri

‘Dış Ticaret işlemleri’ Üner Ertem’in kalem aldığı kitapta Dış ticarete giriş, dış ticaret teorisi, dış ticarette kullanılan belgeler, ihracata teslim şekilleri, dış ticarette ödeme yöntemleri, dış ticaretin tarafları, dış ticarete yardımcı olan kurum ve kuruluşlar, dış ticaretin işleyiş süreci, dış ticaret türleri, devlet yardımları ve işletmeler üzerindeki etkileri, Türkiye ekonomisinin tarihsel seyri ve E-belge kullanımı konuları ele alınıyor.

Dış Ticaret Politikaları

Dış ticaret konusu, genellikle uluslararası iktisat kitaplarında ve daha çok uluslararası iktisat kuramlarına dayalı olarak ele alınmaktadır. Bu çalışmada, dış ticaret politikaları uluslararası iktisat biliminin teorik altyapısına dayandırılmış olmakla birlikte daha geniş olarak dış ticaret politikalarına yönelik uygulamalar ile teori ve uygulama arasındaki ilişkiler ortaya konulmaya çalışılmıştır. Böylece dış ticaret politikaları, uluslararası iktisat kitaplarının geniş hacmi içinde bir bölüm olmaktan kurtarılmak suretiyle daha kolay anlaşılması amaçlanmıştır. Kitabın, birçok fakülte, yüksek lisans programları ve meslek yüksekokullarında verilen dersler için temel kaynak olacağı düşünülmektedir.

KİTAP

A’dan Z’ye Dış Ticaret Uygulamaları

Ülkeler, diğer ülkelerle gerek siyasî gerek ticarî ve gerekse ekonomik ilişkiler içinde bulunmaktadır. Bu bağlamda dış ticaret, mal ve hizmet ticaretini kapsamaktadır. Daha ucuz, daha hızlı ve daha kaliteli üretimin gerçekleşmesi rekabeti artırmış; yeni üreticilerin, yeni iş alanlarının yaratılmasına imkân vermiş ve bu durum ekonominin küreselleşmesine zemin hazırlamıştır. Küreselleşen ekonomi sayesinde; piyasalara, müşterilere ve tedarikçilere ulaşmak daha da kolaylaşmıştır. Tüm bu gelişmeler, dış ticaretin öneminin de artmasına neden olmuştur. Dış ticaret esnasında bir ürünün nasıl pazarlanabileceğinden başlayıp, bu ticaretin muhasebeleştirilmesine kadar yaşanan süreci inceleyen bu çalışma, öğrencilerin ve eğitimcilerin yararlanabileceği teorik bir ders kitabı özelliği taşıyor. Bunun yanı sıra, dış ticareti “meslek” edinmeyi planlayan ya da bu konuda faaliyet gösteren firmaların daha etkin yöntemleri keşfedebilmeleri açısından da faydana bilecekleri pratik bir kaynaktır.

Dış Ticaret ve Finansmanı Mevzuat, Uygulamalar, Finansman

Bu kitapta dış ticaretle ilgili temel bilgilerle birlikte, dış ticaretin finansmanında en önemli unsurlarından biri olan krediler ile alternatif finansman araçlarına da geniş yer verilmiştir. Dolayısıyla bu kitap, dış ticaretle ilgili kişilerin ve firmaların yanında, özellikle Meslek Yüksekokullarında okutulan Dış Ticaret İşlemleri, Dış Ticaret Kredileri ve Dış Ticaret Finansmanı gibi dış ticarete yönelik derslerde başvurulacak bir kaynak olarak da tasarlanmıştır. Bu kitap hazırlanırken mevzuatla ilgili teknik ve karmaşık konuların daha kolay anlaşılmasını sağlamak maksadıyla, detaylardan özenle kaçınılmış, mümkün olduğunca sade bir anlatımla temel bilgiler verilmeye çalışılmıştır.

Dış Ticarette Lojistik

Hilal Yıldırır Keser ve Emine Koban’ın birlikte kaleme aldığı kitapta şu başlıklarda toplanıyor; . Dış Ticarete Genel Bakış . Lojistik Kavramı ve Gelişimi . Lojistik Terminolojisi . İşletmelerde Lojistik Faaliyetler ve Hizmet Sunumunu Destekleyici Temel Unsurlar . Dış Ticarette Dış Kaynak Kullanımı Yolu İle Tedarik Edilen Lojistik Hizmetler . Dış Ticarette Lojistik Süreçlerde Vergi Uygulamaları ve Ekonomik Yansımaları . Türkiye’de Lojistik Sektörünün Görünümü ve Geleceği.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

119

SİNAMA

2016 yılına damga vuran filmler! 2016 yılının ilk yarısını geride bırakırken bu dönemde bazı filmler adından çok söz ettirdi. İnsanları gişelere çeken, izlerken sürükleyen yapımları araştırdık. Avrupa’dan Uzak doğuya hatta animasyona kadar farklı türde ve kültürde filmi bir araya getirdik. Yaz gecelerinde ve tatilde film keyfi yaparken mutlaka izlemeniz geren en iddialı 6 yapım karşınızda…

Anomalisa Animasyon, dram ve komedi türündeki filmi, Charlie Kaufman ve Duke Johnson yönetiyor. Charlie Kaufman’ın ilk stop motion filmi, felçli bir adamın dünyevi hayatına odaklanıyor. İnsanlarla iletişim kurmakta zorluk çeken kitap yazarı Michael Stone’un, bir gecede çıktığı bir iş gezisinde tanıştığı yabancı ile hayata bakışı değişir. Anomalisa”da “herkesin sesi”ni Tom Noonan seslendirirken, Michael’a David Thewlis, Lisa’ya ise Jennifer Jason Leigh sesleriyle hayat veriyor. “Carol”, “Fargo”, “Being John Malkovich”, “In Bruges” gibi pek çok filmin müziğini yapmış Carter Burwell’ın etkileyici müzikleri de filmin hüznünü güçlendiriyor. Eleştirmenlerce yılın animasyonu sayılıyor.

Arabian Nights: Vols 1-3 Yönetmen koltuğunda Miguel Gomes’in oturduğu Arabian Nights: Vols 1-3 filmi 2016 yılının en iddialı yapımları arasında yer alıyor. Eleştirmenlerden taam not alan bu ortak yapımın dili Portekizce’dir. Film izleyicide, çarpıcı, dramatik hatta neşeli bir etki bırakıyor. Film bilindik öykü Binbir Gece Masallarını konu alıyor. Arabian Nights: Vols 1-3 Fransa, Almanya, Portekiz ve İsviçre ortak yapımıdır.

The Assassin Üç yıllık sürgünün ardından evine geri dönen genç kadın ustası tarafından kuzenini ve beşik kertmesini öldürmesi için görevlendirilince kuzeni ve onu yetiştirenlere duyduğu sadakat arasında seçim yapmak zorunda kalır. Genç kadın 13 yıl sonra ailesiyle, anılarıyla ve uzun yıllar bastırdığı duygularıyla yüzleşecektir. Rahibenin kölesine dönüşen Yinniang’ın iki seçeneği vardır: Ya sevdiği adamı feda edecektir ya da erdemli suikastçıların kutsal yolundan sonsuza dek sapacaktır.Maharetli yönetmen Hou Hsiao Hsien’ın kamera arkasına geçtiği ve başrolde güzel yıldız Shu Qi’yi izlediğimiz film, “The Extensive Records Of The Taiping Era” adlı öyküden yola çıkılarak beyazperdeye aktarılıyor.

120

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

SİNAMA

Captain America: Civil War Marvel alemi için sivil savaş sinyalleri çalıyor! Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı; süper kahramanları, öykü evreninin en önemli konusunda karşı karşıya getiriyor. Yenilmezler’in dahil olduğu olay kötü sonuçlanınca, politik güçler Yenilmezler’in bir otorite tarafından takip edildiği ve yönlendirildiği bir sistem kurulması için baskı yapmaya başlarlar. Bu durum Yenilmezler’in fikir ayrılığına düşerek iki gruba ayrılmasına neden olur. Steve Rogers’ın önderliğinde Yenilmezler’in hükümet baskısı olmaksızın özgür bir biçimde insanlığı korumaya devam etmesini savunan grup ve Tony Stark’ın şaşırtıcı bir biçimde hükümet kontrolünü ve müdahalesini destekleyen bir diğer grup. Chris Evans’ın dördüncü defa Kaptain Amerika kostümünü giyeceği filmde, yönetmen koltuğunda yeniden Russo Kardeşler var! Chris Evans’a başrollerde Robert Downey Jr., Scarlett Johansson, Sebastian Stan, Elizabeth Olsen, Paul Rudd, Daniel Brühl gibi isimler eşlik ediyor.

Chronic Meksikalı yönetmen Michel Franco’nun hem yönetmenliğini hem senaristliğini üstlendiği Kronik, prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’nden En İyi Senaryo ödülüyle ayrıldı. Filmin başrollerinde başarılı oyuncu Tim Roth, Bitsie Tulloch ve David Dastmalchian yer alıyor. Kronik, Tim Roth’un canlandırdığı David ismindeki bir erkek hemşireye odaklanıyor. Bir kurumdan bağımsız çalışan David ölüm döşeğindeki hastalarla yakından ilgilenerek, onların yaşamlarının son dönemlerindeki en yakın sırdaşları oluyor... Bu keskin dram, Meksikalı yönetmen Michel Franco’nun 2012’de Cannes’da Belirli Bir Bakış bölümünün galibi olan benzersiz Lucia’dan Sonra filminden sonraki ilk çalışması.

The Revenant Diriliş (özgün ismiyle The Revenant), Alejandro G. Iñárritu’nun yönettiği, 2016 yılında gösterime giren biyografik western gerilim filmi. Senaryo Michael Punke’nin 2002’de yayınlanan aynı adlı romanından uyarlanarak yönetmen ve senarist Mark L. Smith tarafından yazılmıştır. Filmde sınır sakini Hugh Glass’ın (1780–1833) hayatından esinlenilmiştir. Filmde Leonardo DiCaprio, Tom Hardy, Will Poulter ve Domhnall Gleeson gibi yıldız oyuncular rol alıyor. Gelişim 2001 Ağustos’ta Akiva Goldsman’ın filmin yapımı amacıyla Punke’nin el yazması metnini almasıyla başlıyor. Film aslında Park Chan-wook tarafından yönetilmesi ve Samuel L. Jackson’ın başrolü oynaması üzerine ayarlanmıştı sonra John Hillcoat ve Christian Bale ile görüşmeler yapıldı. Fakat iki yönetmende projeyi bıraktı ve Iñárritu, Ağustos 2011’de yönetmen olarak imzayı attı. Nisan 2014’te yapımda gerekli birkaç gecikmeden sonra yönetmen çalışmalara başlanılmasını ve DiCaprio’nun başrolde oynamasını onayladı. Ana çekimler Ekim 2014’te başladı ve Ağustos 2015’te sonra erdi. Film ABD’de 25 Aralık’ta sınırlı sayıda, 8 Ocak 2016’da kapsamlı olarak sinemalardaki yerini aldı.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

121

FUAR TAKİP

Fuar Takip

Kind & Jugend 15-18 Eylül 2016, Köln Her yıl düzenli olarak gerçekleşen, dünyanın en iyi anne, bebek ve çocuk gereçleri fuarları arasında yerini alan Kind & Jugend, Almanya’nın Köln şehrinde düzenleniyor. Geçtiğimiz yıl Baby & Kid Store dergisi olarak çözüm ortaklığı yürüttüğümüz fuar, bu yılda çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak. Fuar, dünyanın her yerinden 1000’den fazla katılımcı ve 110 farklı ülkeden 20000 profesyonel ziyaretçi ağırlıyor.

International Fair of Toys and Products for Mother and Child KIDS’ TIME / 25-27 Şubat 2017, Kielce Polonyo’nın en büyük fuarları arasında yer alan ve ülkenin Kielce kentinde düzenlenen 8. International Fair of Toys and Products for Mother and Child KIDS’ TIME fuarı, 14000 metrekarelik alanda gerçekleşiyor. Fuara geçen yıl 407 firma ve 5500 ziyaretçi katılım sağladı. Önümüzdeki yıl oyuncak, anne, bebek ve çocuk ürünlerinin sergilendiği fuar, 25-27 Şubat 2017 tarihleri arasında düzenlenecek.

122

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR TAKİP

İstanbul Kids Fashion Fuarı / 27-30 Temmuz 2016, İstanbul İstanbul Kids Fashion, UBM ICC tarafından düzenlenen ve Türkiye’de uluslararası platformda bebek ve çocuk hazır giyim sektöründe yapılan tek ve en büyük fuar organizasyonları arasında yer almaktadır. 0-16 yaş arası bebek ve çocuk hazır giyim ve aksesuarlarının sergilendiği fuar, Türkiye’nin özellikle tekstil üretimi konusundaki başarısı sebebiyle, bölgede yapıldığı ilk yıldan itibaren dikkatleri üzerine çekmektedir. Katılımcı firmalar, yeni koleksiyonlarını ilk kez İstanbul Kids Fashion’da yerli ve yabancı ziyaretçilerin beğenisine sunarak, İstanbul Kids Fashion Defilesi’nde en güzel modellerini sergilemektedirler.

Junioshow, Bursa Bebe, Çocuk Hazır Giyim & Çocuk İhtiyaçları Fuarı 11-14 Ocak 2017, Bursa 13 Ocak 2016 tarihinde Bursa’da kapılarını ziyaretçilerine açan Junioshow, 44 ülkeden 24 bin ziyaretçi ağırladı. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde BEKSİAD ve TÜYAP Bursa Fuarcılık A.Ş. işbirliği ve Ekonomi Bakanlığı, Bursa Büyükşehir Belediyesi, KOSGEB, BEBKA ve UTİB destekleriyle düzenlenen fuar bu yıl 11-14 Ocak 2017 tarihlerinde gerçekleşecek

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

123

FUAR TAKİP

10- Harrogate İnternational Nursery / 28-30 Mart 2017, Harrogate Harrogate Uluslararası Çocuk Fuarı geçen yıl 130 katılımcı ile gerçekleşmişti. Bu yıl daha yüksek katılım oranı beklenen fuarda bebek çocuk sektöründe oyuncak, araç gereç, tekstil ve beslenme gibi bir çok farklı kategoride ürün sergilenecek. Harrogate İnternational Nursery Fuarı, 28-30 Mart 2017 tarihinde düzenlemesi planlanmaktadır.

CBME Anne Bebek Çocuk Gereçleri Fuarı 11-14 Ocak 2017, İstanbul Kurumsal ve perakende salonları ile Avrasya’nın bu konsepte sahip en önemli anne, bebek, çocuk ürünleri fuarı olması ile dikkat çeken CBME Türkiye, İstanbul Fuar Merkezi CNR Expo Center’da 37 bin m2 alanda 351 firma ve 655 markanın katılımı ve 91 farklı ülkeden 15,200 ziyaretçi ile 13 – 17 Ocak tarihleri arasında gerçekleşti. Bu yıl da 11-14 Ocak 2017 tarihleri arasında düzenlenecek.

124

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

FUAR TAKİP

ABC Kids Expo / 18-21 Ekim 2016, Las Vegas Bebek çocuk sektöründe dünyanın en önemli fuarları arasında yer alan ABC Kids Expo, Amerika’nın Las Vegas şehrinde düzenlenecek. 14. kez düzenlenen fuarda, 100.000 metrekarelik alanda 1000’den fazla katılımcı firma ve 3200 stand bulunmaktadır. Geçtiğimiz yıl 77 farklı ülkeden katılımcılara ev sahipliği yapan ABC Kids Expo, Bebek Ürünleri Derneği (Harrogate Uluslararası Çocuk Fuarı Organizatörleri) ve UBM (CBME Fuarı Organizatörleri) kurulan iş birliği ile yurt dışında uluslararası varlığını güçlendirdi.

İran Mother, Baby & Child / 25-28 Eylül 2016, Tahran İran, Tahran’da bu yıl 7.si düzenlenen ‘Mother, Baby & Child’ fuar, T.C. Ekonomi Bakanlığı’nın izni ve desteği ile düzenlenmektedir. Bebek çocuk sektörüne dair, tekstilden araç gerece, hamile giyiminden oyuncak ve bakım ürünlerine kadar geniş bir yelpazede katılımcı profiline sahip olan fuar 25 Eylül 2016 yılında start verecek.

Baby & Kid Store Temmuz - Ağustos 2016

125