BThaber 1171. Sayı

Sayfa

3

Bilişimde bowling buluşması için geri sayım!

BTHABER Şirketler Grubu, yine bir yeniliğe imza atıyor: BThaber Bowling Turnuvası.

SAYI

HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr

1171 7 -13 Mayıs 2018

Sayfa

4

Tüketicinin bilinç seviyesi yükseltilmeli Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği’nin, e-ticarette ödeme yöntemleriyle ilgili araştırmasının sonuçları yayınlandı.

Sayfa

10

Güvenliğe tümden bakış…

Entegre Siber Güvenlik Teknoloji Platformu, siber güvenlik konusundaki gelişmeleri takip etmek isteyen iş ve teknoloji liderlerini de ağırladı.

Sayfa

Sayfa

3

Akıllı enerjinin yol haritası belirleniyor!

Güvenlikte yerli çözümler öne çıkmalı Yerli ve milli güvenlik ürünlerine devlet desteği, bilfiil kamu kullanımı ile özel sektöre yayılım ön planda tutulurken, yetkin İK gelişimine de öncelik verilmeli.

Enerji üretim ve dağıtımı alanında bilişim teknolojilerinin kullanımı hala istenilen seviyelerde değil. Verimliliğin artması, kesintinin azalması, vatandaşa sunulan hizmetlerin kalitesinin artması gibi konularda akıllı sistemlere geçiş büyük önem taşıyor. ICSG İstanbul 2018’de akıllı enerjiye giden yolun haritası çıkartıldı.

Sayfa

13

BULUTU

BULUT YAPAN VERi MERKEZi

RADORE

Veri merkezlerinin kesintisiz hizmet sunabilmesinin yolu altyapı ve entegrasyondan geçiyor. Ayrıntılar dosya sayfalarımızda.

TL A İ L G LU AKLINDAKI SORULARI

İ İL

BU

12

BTVIZYON TOPLANTILARI

08 MAYIS 2018 SALI Dedeman Park Hotel | 13:00 - 17:00

Kayıt ve Karşılama

12:00 - 12:50 BTvizyon’a Hoşgeldiniz

13:00 - 13:20

Dijital Dönüşümün Kuantum Teorisi Ve Enerya 4.0

13:20 - 13:40

Dijital Dönüşüm ve DellEmc

Muhammed Dursun - Dell EMC, Anadolu İşortakları Yöneticisi

13:40 - 14:00

Yönetilebilir Baskı Çözümleri

Rana Sağır - Brother Türkiye, Ürün Müdürü

14:00 - 14:20

Bilişim Sektöründe Finansal Çözümler

Mert Ülker - İnnova, Bayi Kanal Geliştirme Yöneticisi

14:20 - 14:40

Fidye Yazılımlarına Karşı Korunmanın Yolları

Özben Miçooğulları - Sonicwall Türkiye, Ülke Satış Lideri

14:40 - 14:50

E-Ticaret Bir Ultrasonografidir

Ensar Yetkin - Pikare, Genel Müdür

14:50 - 15:00

Görüntü İşleme ile Gerçek Dünya Problemlerine Yönelik Çözümleme Yaklaşımları

Eray Hangül - Ayvos, Kurucu Ortak

15:00 - 15:30

www.bilisimzirvesi.com.tr/denizli

Tuğsen Fıstıkçı - Bilişim Zirvesi Şirketi, Etkinlik Yönetmeni

12:50 - 13:00

Cahit Yılmaz - Enerya Enerji, Bilgi Teknolojileri Ar-Ge ve Dijitalleştirme Yöneticisi

İletişim Arası

15:30 - 15:50

İş Süreçleri Yönetimi

Burçin Erol Evirgen - Netoloji Yazılım, İş Ortakları Satış Yöneticisi

15:50 - 16:10

Dinamik ve Akıllı Doküman & Bilgi Yönetimi

Kutlu Can Laçin - MechSoft Türkiye, İş Geliştirme Yöneticisi

16:10 - 16:30

Microsoft Azure ile SUSE Çözümleri

Engin Özkurt - Microsoft, Açık Kaynak Teknoloji Uzmanı

16:30 - 16:50

Huawei Lider Yeni Nesil Ürün ve Çözümleri

Önder Yardaş - Huawei, Bölge Satış Yöneticisi Hediye Sunumu ve Kapanış

16:50 - 17:00

SPONSORLAR

Pikare

DESTEKLEYEN

BTVIZYON TOPLANTILARI

BASIN SPONSORU

Kayıt ve Karşılama

09:00 - 09:40

Tuğsen Fıstıkçı - Bilişim Zirvesi Şirketi, Etkinlik Yönetmeni

09:40 - 09:45

BTvizyon’a Hoşgeldiniz

09:45 - 10:00

Sporda Performans Yönetim Analitiği

10:00 - 10:20

Teknoloji Dünyasında İşletme Yönetimi

Sinan Gerçek - Yaşar Bilgi, Genel Müdür

10:20 - 10:40

Dinamik ve Akıllı Doküman & Bilgi Yönetimi

Kutlu Can Laçin - MechSoft Türkiye, İş Geliştirme Yöneticisi

10:40 - 11:00

İş Süreçleri Yönetimi

Burçin Erol Evirgen - Netoloji Yazılım, İş Ortakları Satış Yöneticisi

11:00 - 11:20

Süreçlerin Dijital Dönüşümü

Mustafa Özcan - Folkart Yapı, Bilgi Teknolojileri Müdürü

11:20 - 11:40

Software Defined Datacenter‘a Yolculuk

Seçil Songur - Suse Linux, Türkiye Ülke Müdürü

Burhan Alıcı -Altınordu Futbol Kulübü,

Performans Geliştirme ve Analiz Antrenörü

10 MAYIS 2018 PERŞEMBE

11:40 - 12:10

Hilton İzmir Hotel | 09:30 - 13:30

12:10 - 12:20

Kritik Altyapılar ve Güvenlik

Mert Ece - Bereket Enerji Üretim, Bilgi Sistemleri Yöneticisi

12:20 - 12:40

Fidye Yazılımlarına Karşı Korunmanın Yolları

Özben Miçooğulları - Sonicwall Türkiye, Ülke Satış Lideri

12:40 - 13:00

Kobilerde Dijital Dönüşüm

Akın Sertcan - Logo Yazılım, İcra Kurulu Üyesi

13:00 - 13:10

E-Ticaret Bir Ultrasonografidir

Ensar Yetkin - Pikare, Genel Müdür

13:10 - 13:30

Günümüzün Siber Saldırıları, Veri Sızıntıları ve Çözüm Yolları

Serkan Bilen - Bilişim112, Kurucu Ortak

www.bilisimzirvesi.com.tr/izmir

İletişim Arası

Hediye Sunumu ve Kapanış

13:30 - 13:45

SPONSORLAR Pikare

DESTEKLEYEN

.. . .

BIZI TAKIP EDIN

BASIN SPONSORU

/btvizyonanadolu

/btvizyon

www.bilisimzirvesi.com.tr

BThaber

GÜNDEM

7 - 13 MAYIS 2018

3

Akıllı enerjinin yol haritası belirleniyor!

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) başkanlığında, Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) koordinasyonluğunda yürütülen ve akıllı şebeke sistemlerine geçişin altyapısını oluşturacak olan Türkiye Akıllı Şebekeler 2023 Vizyon ve Strateji Belirleme Projesi - TAŞ 2023’ün çıktıları ICSG İstanbul 2018’in ilk gününde yapılan toplantıda açıklandı. EPDK Eski Başkan Yardımcısı / ICSG İstanbul 2018 Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Ertürk, AF Consulting Türkiye Ülke Müdürü Serhat Can, EPDK Elektrik Dairesi Başkanı Hacı Ali Ulutaş, ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen ve ELDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yaşar Arslan yer aldı. Toplantı sonrasında düzenlenen ‘Akıllı Şehirler’ oturumunda ise ELDER Genel Sekreteri Uğur Yüksel, proje ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

EPDK Eski Başkan Yardımcısı / ICSG İstanbul 2018 Yürütme Kurulu Başkanı

Mehmet Ertürk, proje sonuçlarına göre akıllı sayaç teknolojilerinin kullanılması ile elde edilecek kazanımlara dikkat çekerek, “Akıllı şebekeler ve sistemlerin şebekeye entegrasyonu hizmet kalitesinin arttırılması, verimliliğin artması, elektriğin daha az kesinti ile vatandaşa sunulması adına kullanılması gereken teknikler önerildi.

Bundan sonra beklentimiz, bu çıktıların dikkate alınarak, önümüzdeki 5-10 yılın yol haritasının ortaya konulması” dedi.

EPDK Elektrik Piyasası Daire Başkanı Hacı Ali Ulutaş ise “Çalışma tamamlandı, ama önemli olan bundan sonraki kısım. Tüm enerji piyasasında en önemli şey olan dağıtım sektörünü ne kadar iyi işletebilirseniz piyasa da o kadar iyi işler.

Bunların işleyebilmesi için dağıtım şebekesine hükmedebilmeniz, şebekeyi yönetebilmeniz, ölçebilmeniz lazım. Bunun için dağıtım sistemini aynı seviyeye getirmeniz gerekecek.

Bu yüzden asıl çalışma

bundan sonrası için önemli” yorumunu yaptı. ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen de “Yaklaşık 2 senedir üzerinde detaylı çalışılan, başta EPDK olmak üzere ELDER ve gaz dağıtım gruplarıyla birlikte yapılan ve sektörümüz için büyük önem arz eden projemiz, ülkemizde akıllı şebekeler vizyonunu ve temelini oturtmak açısından çok önemli.

Bundan sonraki süreçte hem dağıtım şirketleri hem politika belirleyici ve düzenleyici kurum olarak pek çok yükümlülük ve sorumluluklar üstleneceğiz.

Bu tür rasyonel verilerin doğru kullanımı ve bunun sahaya indirgenmesi ile vatandaşın mümkün olan en üst seviyede memnuniyetini sağlayabileceğiz” dedi.

ELDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve GAZBİR Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Arslan da “EPDK’nın geçtiğimiz 10 yıllık süreci çok iyi değerlendirdiğini düşünüyorum. Türkiye’de yıllarca SCADA projeleri yapıldı ve tamamlanamadan yeni teknolojiler çıktığı için eskiler çöpe atıldı. Bu çalışma bu nedenle büyük önem arz ediyor. Bizim gibi enerjide dışa bağımlı ülkeler açısından yapacağımız katkılar çok önemli.

Kuracağımız akıllı sistemlerle, akıllı sayaçlarla bu sorunu çözmemiz gerekecek. Buna uygun teknoloji seçimi ve geliştirilmesi yönünde çalışmalar yürütülüyor” bilgisini verdi.

Bilişimde bowling buluşması için geri sayım!

BThaber gazetesinden Bilişim Zirvesi’ne, kamu ve özel sektör için birincil sektör değerlendirme rehberi olan Bilişim 500 araştırmasından Türkiye’nin bütününü BT ile buluşturma hedefiyle her yıl eklenen yeni illerle önemli bir misyon üstlenen BTvizyon toplantılarına birçok önemli etkinliğe imza atan BTHABER Şirketler Grubu, yine bir yeniliğe imza atıyor: BThaber Bowling Turnuvası.

Toplantılar dışında bir etkinlik organize etmek, sektörü bir araya getirmek için bir bowling turnuvasını hayata geçirmeye karar verdiklerini vurgulayan BTHABER Şirketler Grubu’ndan

Tuba Yücel, “Tüm sektörlerde her departman için olduğu gibi, bilişim başlığında da iş yoğunluğu ve stres önemli bir sorun. Biz de yıllardır Türkiye’de sektörün gelişimini birçok ‘ilk’ ile takip eden, hatta rehberlik yapan bir grup olarak bu sefer çok farklı bir organizasyona imza atmak istedik” dedi. Sektörü bir araya getirecek ve anafikri ‘eğlence’ olan bowling turnuvası hakkında Tuba Yücel, şu detayları paylaştı: “Farklı sektörlerden bilgi işlem çalışanları ile BT sektöründen isimler bu turnuvada karşı karşıya gelecek. Her biri 5 kişiden oluşan 32 takımın

yarışacağı bu bowling turnuvası ile sektör için farklı bir networking yapısını da ortaya koymayı hedefliyoruz. Çünkü böyle bir beklentinin olduğunun farkındayız.

Turnuva, hem bilişim sektörü çalışanlarına hem de diğer sektörlerin bilgi işlem ile ilgili çalışanlarına açık. Yoğun CIO katılımı beklenen, bizim için de ‘ilk’ niteliğindeki BThaber Bowling Turnuvası Profilo AVM bünyesindeki Time Out Bowling Center’da 14 Mayıs Pazartesi akşamı gerçekleştirilecek. Stres atmak ve sektörler arası iletişimi pekiştirmek isteyen BT yetkilileri bu turnuvada olacak.”

BThaber,

Alman Devi Deutsche Messe tarafından düzenlenen dünyanın en büyük bilişim fuarı CEBIT 2018’e GÖTÜRÜYOR!

11-15 Haziran CEBIT HANNOVER 2018 Almanya' da yeni çehresi; "Business Fest" konseptiyle tüm dünya teknoloji ve telekomünikasyon devlerini buluşturmaya hazırlanıyor.

İlk 10 ziyaretçiye BThaber’den özel “CEBIT VIP Konuk Hakları”

ÜCRETSİZ

BThaber Konukları için VIP Hizmetler • CEBIT için tam etkinlik bileti • Tüm gün Catering + Lounge erişimi • İş ortakları ile birebir networking

HEMEN BAŞVUR

cebit@bthaber.com.tr DETAYLI BİLGİ

www.bthaber.com.tr/cebit

CEBIT 2018 Türk BT Yöneticileri Stratejik Tur Ortağı

4

BThaber

E-TOPLUM

7 - 13 MAYIS 2018

Tüketicinin bilinç seviyesi yükseltilmeli Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği’nin (ETİD), e-ticarette ödeme yöntemleriyle ilgili araştırması, internetten alışveriş yaparken en çok hangi ödeme yöntemini kullandığımızı ve hangi ürünleri satın aldığımızı gösteriyor. ETİD verilerine göre, Ocak 2017-Nisan 2018 arasında verilen siparişlerin yüzde 82’sinde kredi kartı ve banka kartı kullanıldı.

Müşterilerin sadece yüzde 1’lik kısmı iki veya daha fazla ödeme tipini tercih etti. Kartla ödemeyi sırasıyla yüzde 10’la kapıda ödeme, yüzde 7’yle havale ve yüzde 1’le alışveriş

kredisi yöntemleri takip ediyor.

Alışveriş kredisi; son yıllarda bankalar ile e-ticaret sitelerinin anlaşmaları doğrultusunda kullanılıyor. Tüketiciler, anlaşmalı bankalardan anında kredi alarak istedikleri ürünü alabiliyorlar. Alışveriş kredisinin ihtiyaç kredisi gibi kredilerden farkı ise genellikle satın alınacak ürün tutarında bir tutar belirlenmesi ve ödeme aşamasında dakikalar içinde onay alınması. İnternet üzerinden kartla yapılan alışverişlerde en çok cep telefonu tercih edilirken, bunu telefon kılıfları, bebek bezi, kitap,

temizlik malzemeleri takip etti. Alışveriş kredisi ile en çok satın alınan ürünler arasında da cep telefonu ilk sırada ve bunu taşınabilir bilgisayar, LCD televizyon, notebook aksesuarları gibi ürünler takip etti. Böylece listedeki ilk 10 ürünün tamamı teknolojik ürünler oldu. Havale yöntemi ile verilen siparişler arasında ise ilk sıralarda temel gıda ürünleri var. Tüketicilerin güvenli alışveriş hakkında bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan ETİD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Ekmekçi, şu bilgileri verdi: “Yeni nesil ödeme

yöntemlerinin yükselişte olduğu bir dönemdeyiz.

Biz bu ödeme yöntemlerini e-ticaretin geleceği olarak görüyoruz. Ancak henüz tüketiciler kötü bir deneyim yaşamaktan korktukları için geleneksel ödeme yöntemlerini ikinci planda bırakarak yeniyi benimseyebilmiş değiller. Bu noktada tüketicilere olduğu kadar e-ticaret sitelerine de görevler düşüyor. Tüketicilerin yaşadıkları mağduriyetleri ve e-ticarete karşı besledikleri negatif algıyı yıkmamız gerek.

Satışların denetim altına alınması ve alışverişlerin mesafeli satış sözleşmesiyle

korunması gibi adımlarla birlikte e-ticarette yeni ufuklara yelken açabileceğiz.”

Rekabet hukuku, dijitalleşme ekseninde ele alındı

"Yeni Ekonominin Rekabet Dinamikleri" serisi kapsamında TÜSİAD ve Rekabet Kurumu işbirliği ile gerçekleştirilen etkinliklerin ilk serisi "Büyük Veri, Online Platformlar ve Rekabet Hukuku" semineri 25 Nisan’da Tekfen Tower'da yapıldı. Yeni Ekonominin Rekabet Dinamikleri seminerler

serisi kapsamında düzenlenen ilk seminer olan “Büyük Veri, Online Platformlar ve Rekabet Hukuku” Semineri’nde yeni ekonomi aktörleri ve hukuk uzmanları yeni ekonomide rekabeti ve tüketici faydasını öne çıkaran uygulamaları tartıştı.

Açılış konuşmalarını, TÜSİAD

Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ömer Torlak, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin yaptığı toplantıda, Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı ana konuşmacı olarak yer aldı.

Erol Bilecik, açılış konuşmasında, “Türkiye bir eşikte. Ülkemizin bu eşiği geçmesinin yolu, yeni ekonominin dinamiklerine hakim olup dijitalleşmeyi, yeni kalkınma öyküsünün merkezine koymaktır” derken, Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ömer Torlak ise şunları söyledi: “Büyük veri ve algoritma tabanlı rekabet ihlallerinin etki alanı göz önünde bulundurulduğunda,

Rekabet Kurumu’nun enerjisinin günümüz dijital ekonomilerinde yoğunlaşması gerektiği görülmekte. Bu hususta proaktif davranmak ve olası gelişmelere hazırlıklı olmak büyük önem arz etmekte. 4054 sayılı Kanunda, AB ve gelişmiş ülke uygulamaları da dikkate alınarak, yapılacak değişiklikler sonucunda, Rekabet Kurumu’nun da tüketiciyi güçlendirici, bilinçlendirici ve yeni nesil rekabet ihlalleri karşısında koruyucu önlemler alabilen inovatif bir kimliğe kavuşması sağlanacak.

Rekabet Kurumu ve TÜSİAD işbirliği ile gerçekleştirilen bu toplantıda müzakere edilen konular, Rekabet Kurumu’nun önümüzdeki dönem faaliyetleri

bakımından çok önemli çıktılar sundu.”

Etkinliğin panel bölümünde ise Rekabet Kurumu Daire Başkanı Ferhat Topkaya moderatörlüğünde, Gittigidiyor Hukuk Direktörü Serdar Yılmaz, Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Zeynep Ayata, Londra Üniversitesi Akademisi - Küresel Rekabet Hukuku ve Politikası Birimi Başkanı Prof. Dr. Ioannis Lianos rekabet hukuku açısından yeni ekonomi dinamiklerini ele alırken, adil rekabet ortamının bozulmaması ve tüketici faydasının gözetilmesi için yeni ekonomi aktörlerine düşen sorumluluklar ve başarılı uygulamaları katılımcılarla paylaştı.

Beşinci Ortadoğu DNS Forumu Ankara’daydı

İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu (ICANN) tarafından organize edilen

Beşinci Ortadoğu Alan Adı Sistemi (DNS) Forumu, 25-26 Nisan tarihleri

arasında gerçekleştirildi. Bu arada, Forum beşinci yılını doldururken, İstanbul ICANN

Bölge Ofisi de açılışının beşinci yılını kutluyor. Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumu (BTK) ev sahipliğinde düzenlenen forumda konuşan BTK Başkanı Fatih Sayan, “Beşinci Ortadoğu DNS Forumu’na ev sahipliği yapmaktan gurur duyuyoruz.

Bu forum, bilgi paylaşımı yapmak ve alan adı endüstrisi ile internet profesyonelleri ve Ortadoğu ve dünyadaki uzmanlarla ağ kurmak için mükemmel bir platform” dedi.

Forum 2014 yılında, ICANN topluluğunun bilgi ve fikir alışverişi yoluyla büyümesini teşvik ederek, Ortadoğu'daki DNS

endüstrisini güçlendirmeye yardımcı olmak amacıyla başlatıldı. Ortadoğu ICANN Küresel Paydaş Katılımı Başkan Yardımcısı Baher Esmat, “Ortadoğu, küresel internetin yarattığı fırsatları değerlendirmek için büyük bir potansiyele sahip ve bu forum için beşinci kez bir araya gelirken, Ortadoğu'nun dijital alanda ilerleme fırsatlarını gözeteceğini ve alan adı endüstrisindeki payını artırmaya devam edeceğini umuyorum. Bu forum, tüm Ortadoğu’da ICANN ve DNS endüstrisine bölgesel katılımın sağlanmasına yardımcı olan önemli etmenlerden biri” yorumunu yaptı.

ÜST DÜZEY BASKI GÜVENLİĞİ

KYOCERA Net Manager KYOCERA SecureAudit

KYOCERA Fleet Services

Kyocera Doküman Koruyucuları ile tanışın Kesintisiz çalışma sürenizi ve verimliliğinizi artırmak, Sizi gelişmiş tehditlere, veri kayıplarına ve güvenlik ihlallerine karşı korumak, İş süreçlerinizin her adımında dokümanlarınızın güvenliğini sağlamak, Yazıcı / Fotokopi filonuzun yönetimini kolaylaştırmak için hizmetinizdeler.

6

E-TOPLUM

Sahneye hologram çıkacak ABBA, 400 milyon albüm satıp 1982’de dağıldıktan sonra 1986’da ve sonra tek bir sefer 2016’da Stockholm’de çıktı.

Bu sonbaharda ise televizyonda “sahneye” çıkacaklar. Ama hologram olarak!

ABBA dörtlüsünün 1979’daki bütün vücut ve dudak hareketleri, avatarlarına yerleştirilecek.

ABBA-severlerin, onları hatırladığı yaşlarda donmuş kalacaklar. TV şovundan sonra ABBAtarlar (!) turneye de çıkacak. Yeni “konser” nedeniyle, ABBA’nın iki kadın sanatçısı iki de yeni şarkı seslendirdi.

ABBA-mania sinemada da sürecek: 2008’de Meryl Streep, Amanda Seyfried, Colin Firth, Pierce Brosnan’lı “Mamma Mia”nın devamı “Mamma Mia, yeniden!” adıyla çekilecek. Film büyük sükse yapmıştı. Dünya çapında hasılatı 600 milyon doları bulmuştu. Filmin çekildiği Kuzey Yunanistan adaları sessiz sakin Skopelos ve Skiathos, turizm yıldızları

BThaber

Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com

Modada döngüsel ekonomi oldu. Stella, mümkün olduğunca sürdürülebilir kaynaklara odaklı.

Yaratıcılığına, yenilikçi teknikler katarak kendisine niş bir piyasa yarattı.

Vegan, ama daha çok vejeteryan milletine ürünler tasarlıyor. Hayvansal kökenli materyal kullanmadan, pekala albenili ve “marka” havalı. Bütün bu özelliklerinden dolayı Stella’nın tasarımları moda endüstrisinde en çevre dostu.

olmuştu. Yeni filme, ABBA’nın iki erkek sanatçısı Benny Andersson ve Björn Ulvaeus yapımcı olarak katılacaklar.

ABBA müzikali “Mamma Mia” ise 1999’da Londra’da müzikal olarak dünyaya geldiğinden beri hala sahneleniyor. NewYork’ta 15 yıl sahnelendi. 22 dile çevrildi.

Türkiye dahil 60 ülkede seyredildi. 2 milyar dolar hasılat sağladı.

Bir başka hasılat, Stockholm’ün “eğlence adası” olarak tanınan Djurgarden’de açılan “Mamma Mia! The Party” adlı tavernadan gelecek.

Adam başına 150 Euro fiks menülü bu “epey” pahalı taverna, filmin geçtiği Yunan adaları dekorunda ve havasında. ABBA Müzesi de zaten bu adada.

7 - 13 MAYIS 2018

Stella McCartney, Beatle’lardan Paul McCartney’nin 45 yaşındaki kızı. 56 yaşında kanserden ölen annesi Linda, 1980’lerde çevreciliğiyle tanınan bir fotoğrafçıydı. Stella, çevreye duyarlılığını annesine borçlu. Önce Chloé için tasarım yaptı. 2001’den beri Gucci Grubu’yla ortaklaşa ama kendi markasıyla çalışıyordu.

Yakında tamamen bağımsız

Geçen hafta Londra’da Victoria & Albert Müzesi’nde açılan “Doğadan Esinlenen Moda” (Fashioned from nature) sergisinde o da var. Çevre koruma, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı ve döngüsel ekonomi konularında – zaten Batı Dünyasında iyi bilinen- görüşlerini bir kez daha aktarma fırsatı buldu. Söylediği en çarpıcı

şey, “Viskoz, yılda 150 milyon ağacı öldürüyor.

Tekstil sanayii, petrolden sonra dünyayı en kirleten ikinci sektör”. Bu iddiası ne kadar doğru bilemeyiz, ama şu biliniyor: Viskoz, kağıt selülozu (ağaç) esaslı, pamuğa benzeyen bir ürün. İsveç gibi çevreye daha duyarlı ülkelerde viskoz, “sürdürülebilir” ormanlardan elde ediliyor. Diğer ülkelerde ise ağaçları keserek...

Tekstil endüstrisinin çevre ve insana olan “gerçek maliyeti” hakkında 2015’te bir belgesel film yayınlanmıştı. İsmi “Gerçek Maliyet” (The True Cost) olan filmde, 2013’te Bangladeş’te ilkel koşullarda çalışan tekstil işçilerinin durumu, üretim yapılan Rana Plaza adlı binanın bakımsızlıktan çökmesi sonucu 1,134 işçinin ölümü, 2 bin 500 kişinin yaralanması, tekstil uğruna çevrenin talan edilişi işlenmişti. Öte yandan, sadece AB ülkelerinde yılda 16 milyon ton giysi/tekstil ürünü çöpe atılıyor (EU. EASME.03.05.17).

Blok zinciri mülteciye destek Suriye’deki sonu gelmez savaşta arada kalan sivil halk (ve hele çocuklar için) yapılacak yardım miktarını UNİCEF, 2018’de 3.5 milyar dolar tahmin ediyor. Bu kadar muazzam bir faturanın bir kısmını olsun dünya vatandaşlarının ödemesini teşvik amacıyla Fransa’da bir bağış denemesi yapıldı.

Devede kulak denilen miktarda pek az bağış toplanabildi, ama esas odak, miktardan ziyade, bağışın toplanma biçimi oldu: Kripto para Ethereum ile...

Fikir, UNİCEF (Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu) ile Fransız reklam ajansı BETC ortaklığında gayet yenilikçi bir şekilde uygulandı.

Bilgisayarlarının teknik altyapısı espor (video oyunu) işlerine uygun, bilgisayarları –adeta24 saat aralıksız çalışan League of Legends oyun grubu (Game Chaingers) proje süresinde 84 Ethereum (26 bin 378 Euro) topladılar. Evet, Suriye’nin ihtiyaçlarına göre devede kulak

gerçekten, ama ilk kez bir kripto para, böyle bir sosyal sorumluluk projesinde rol almış oldu. Belki uluslararası çapta bir düzenlemeyle, dünya çapındaki esporcular da benzer bir projeye katılabilir ve hasılat çok daha büyük rakamlara ulaşabilir. (Bu arada, Fransız espor grubunun isminde “hata” yok. İsimleri, İngilizce kelime oyunuyla “Oyun kuralını değiştiren” anlamını çağrıştırıyor).

BM adına gıda yardımlarını organize eden, dünyanın en büyük örgütlerinden biri olan Dünya Gıda Programı (WFP) da blok zincirinin, gıdanın A’dan B’ye gidişini garantiye almak amacıyla kullanılabileceğini gösteren “Blok İnşaatı” (Building Blocks) adlı projesini Ürdün merkezli olarak yürütüyor. WFP, Mayıs 2017’den bu yana, Ürdün’e sığınmış 10 bin 500 Suriyeliye 1.4 milyon dolar değerinde gıda yardım fişini kayıpsız ulaştırdığını açıkladı.

Sadece 2016 yılında 65 milyon kişinin yerini yurdunu terk ederek mülteci olduğu, ve bu soruna yardım amacıyla dünya çapında toplanan 196 milyar doların en az yüzde 30’unun hedef adrese ulaşmadan “ortadan kaybolduğunu” bizzat BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon söylemişti. Demek ki gönderilen yardımların en az üçte biri yolsuzluk, rüşvet, kaçakçılık yüzünden ulaşmıyor. Ama blok zinciri uygulamasıyla, her bir işlemin tek tek izlenmesi mümkün olabilecek.

WFP’nin Ürdün projesinde mültecilere verilen gıda fişlerinin tahsili sırasında paraya el sürülmüyor.

Mültecilerin biyometrik taramaları yapılmış olduğundan, süpermarkette mültecinin göz taramasının, veri

tabanıyla karşılaştırılması yeterli. WFP, şimdilik başarılı giden projeyi, Ürdün’deki 500 bin Suriyeli mülteciyi kapsayacak şekilde genişletecek. Öte yandan BM, Microsoft ve Accenture’la ortak bir girişimle mültecilere blok zinciri destekli küresel boyutta dijital kimlik sağlanması için çalışıyor. Bu şekilde en az 1.1 milyar kişiye bu tür bir kimlik sağlanabileceği hesaplanmış.

Nobelli, tarihi ve önemli ekonomist Milton Friedman, taa 1999’da, blok zinciri tarzında bir finansal düzenlemenin mümkün olduğunu söylemişti: “İnternet, hükümetin/devletin rolünü azaltan temel bir rol oynayacak. Şimdilik eksik olan, ama telafi edilecek olan şey ise güvenilir e-paradır. Ancak, bu sistemden kötü niyetli insanlar da yararlanabilir.” https://www.youtube.com/ watch?v=6MnQJFEVY7s

8

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

7 - 13 MAYIS 2018

İletişimin başlangıç noktasında artık internet var

Çağrı merkezi teknolojilerinin ve sektörün geleceğinin ele alındığı 4. Çağrı Merkezi Teknoloji Zirvesi, 19 Nisan’da Adile Sultan Sarayı’nda gerçekleştirildi. Uzman konuşmacılar ve 180’in üzerinde farklı firmadan gelen 430’un üzerinde katılımcı sektörün geleceğine yönelik en güncel bilgileri paylaştı. Çağrı Merkezleri Derneği (ÇMD) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Tarakçı, zirvenin açılışını yaptı ve sektörün en güncel rakamlarını katılımcılarla

paylaştı. Metin Tarakçı’nın ardından etkinliğin keynote konuşmacıları HerGünÖğren kurucuları Ozan Dağdeviren ve İnanç Ayar “Yaratıcılık İçin Çok Kurbağa Öp” sunumlarında küçük bir yaratıcılık oyunu ile katılımcılara eğlenceli dakikalar yaşattılar.

Genesys Stratejik Çözümler Direktörü Martin Vagner sunumunda müşteri deneyiminin öneminden bahsederken, mesajlaşma uygulamalarının 2020 yılı itibariyle ses iletişiminin

hacmini yakalayacağını belirtti. İletişim başlama noktası olarak web’in yüzde 99’luk oran ile lider olduğunu belirten Vagner, multimodal yaklaşımın önümüzdeki yıllarda sektör normu haline geleceği üzerinde durdu. “360 Derece Tahsilat Yönetimi” sunumu ile Vodafone Hukuk Kıdemli Müdürü Ramazan Yıldız mobil veri ve Vodafone müşterilerinin kullanım alışkanlıkları hakkında bilgiler verirken, İlhan&Duman Avukatlık Kurucu Ortağı Muktedir İlhan ise tahsilat yönetiminde çağrı merkezi altyapısının rolüne değindi.

Dial Once CCO’su Adrien Lesage, günümüzün en popüler konularından olan Visual IVR sunumuyla katılımcıları bilgilendirirken, ufak bir demo ile neler yapabileceğini canlı olarak katılımcılarla paylaştı.

Platform bağımsız iletişim ön planda Kahve molasının ardından CCR Yönetici Ortağı Utku Deriner “Tek Arayüzde

Whatsapp, Skype ve Görüntülü Görüşme” sunumunun ardından PureConnect Video canlı demo uygulamasını paylaştı.

Canlı demo esnasında WebRTC protokolünden de bahseden Deriner, son kullanıcılara herhangi bir zorluk çıkarmadan platform bağımsız olarak görüntülü konuşmanın mümkün olduğunu vurguladı.

Etkinliğin ‘Platinum’ sponsorlarından olan Genesys’in Bölge Müdürü Enda Kesim, “Gerçek Bulut Deneyimi” hakkında bilgiler verirken, bulut üzerinde çalışan Genesys ürünlerinin detaylarını paylaştı.

Altocloud satın alımına da değinen Kesim, Altocloud ile Genesys’in yapay zekayı müşteri yolculuklarına dahil edeceği bilgisini verdi.

“Müşteriler birer suçlu olabilir mi?” sorusunu katılımcılara yönelten Pindrop Bölge Direktörü Jürgen Vollmer, çok faktörlü kimlik doğrulamanın önemini ve kullanılmasının neden gerekli olduğunu paylaştı. Genesys

Kıdemli Çözüm Danışmanı Bilge Yılmaz, Genesys Akıllı Uygulama Otomasyonu ile tek bir arayüzden nasıl bütün sistemin yönetilebildiğini canlı demo sunumu ile gösterirken Visual IVR’ın sunduğu olanaklardan da bahsetti. “Bankacılıkta inovasyon kaçınılmaz” diyerek sunumuna başlayan Yapı Kredi Müşteri İlişkileri Merkezi Direktörü Vedat Sencer Sözer, "Finans Sektöründe Dijital Dönüşüm" sunumu ile yapay zeka ile otomatize edilecek işlemlerden bankaların kullanım alışkanlıklarının değişmesinden de bahsetti.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da kapanış konuşmasını yapan CCR’ın CEO’su Türker Erkin, proje başarısı için hangi sorunun sorulması gerektiğini ve yakın gelecekteki çağrı merkezi BT altyapısını derinlemesine incelerken, her hizmet için ayrı bir servis sağlayıcı ile çalışmanın zorluğunu, gelecekte her hizmetin sadece bir servis sağlayıcı tarafından sağlanacağını anlattı.

Stratejik kararlar için rekabet avantajı veride saklı Geçtiğimiz günlerde düzenlenen bir etkinlikte bir araya gelen NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı ile Garanti Teknoloji Veri ve Depolama Yönetimi Birim Müdürü Tuna Özken, verilerin geçirdiği evrimi ve yaşanan değişimin kurumlara etkisini değerlendirdi.

Ortak mesaj ise verileri, ortaya çıkacak yeni teknolojilerle birlikte stratejik kararlar almak için kullanan şirketlerin rekabette büyük avantaj yakalayacağı oldu.

NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı, “Veriler her geçen gün adeta bilinç kazanıp giderek daha fazla çeşitli hale geliyor. Bu dönüşüm ileride verinin önceden hareket ederek taşınma, kategorilere ayırma, analiz ve kendini koruma gibi görevleri gerçekleştirmesini sağlayacak. Bunun yanında

sanal makineler ortaklaşa kullanılan makinelere dönüşecek. Çok büyük oranlarda dağıtık hale getirilmiş verinin daha hızlı, kullanışlı ve ucuz bir şekilde yönetilmesi için gerçek makinelerden ziyade, web ölçeğinde altyapılar ile hazırlanmış sanal makineler kullanılmaya başlanacak” dedi. ‘Büyük veri’den ‘devasa veri’ye geçişte SolidState tabanlı mimarinin hayati önem kazanacağını vurgulayan Yumrukçallı, şöyle devam etti: “Finans şirketleri gibi devasa veriyi kullanan kurumların dijital dönüşümün avantajlarını yakalamalarına ve bu dönüşüme uyum sağlamalarına üç yönlü bir vizyonla yardımcı oluyoruz. İlk olarak, bu müşterilerimizin bulutun gücünden en iyi şekilde faydalanmalarını sağlıyoruz. İkincisi, geleceğe dönük

yatırımlar yapmalarını ve yeni nesil veri merkezleri kurmalarını mümkün hale getiriyoruz. Üçüncüsü de bu kurumların mevcut altyapılarını depolama yoluyla modernleştirmelerine yardımcı oluyoruz. Bu konuda köklü uzmanlık ve deneyimimizle, müşterilerimizin oyunbozan teknolojilere adapte olmalarını sağlıyoruz.”

Garanti Teknoloji Veri ve Depolama Yönetimi Birim Müdürü Tuna Özken ise, “Veri merkezi içinde IaaS ve PaaS ortamları üzerinde yeni nesil bankacılık konusunda çalışmalar yapıyoruz.

Regülasyonların Türkiye’de belirlediği kurallar çerçevesinde kurum içi bulut

ortamlarımızı, kendi veri merkezimizde yaratarak, uygulamalarımızı bu ortamlar üzerinde geliştirecek altyapıları hazırlamaya ve bazı projeleri bu ortamlar üzerinde hayata geçirmeye başladık. 2018’de veri

depolama konularında ağırlık vereceğimiz konulardan biri de manyetik depolamadan uzaklaşarak, daha fazla flaş depolamaya yönelmek, güvenlik konusunda depolama seviyesinde şifreleme.”

Yapısal kablolama ve güvenlik sektörlerinin dünya çapındaki markalarını, Türkiye temsilcisi olarak 11 yıldan beri sizlerin hizmetine sunabildiğimiz için gururluyuz.

BİRLİKTELİĞİMİZİN YILLAR BOYU SÜRMESİ DİLEĞİ İLE

EFB Elektronik İthalat İhracat Üretim Tic. Ltd. Şti.

Halide Edip Adıvar Mah. Sultan Sok. Mavi Plaza No:22 D:11/22A 34384 Şişli - İstanbul T. +90. 212. 222 92 50 pbx F. +90. 212. 222 92 89 E. info@efb-elektronik.com.tr

Alt yapımızda “kalite” var!

www.efb-elektronik.com.tr

10

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

7 - 13 MAYIS 2018

Güvenliğe tümden bakış…

Bilişim Zirvesi tarafından gerçekleştirilen Teknoloji Platformları etkinliğinin bir yenisi 26 Nisan tarihinde CVK Park Bosphorus Taksim’de gerçekleştirildi. “Entegre Siber Güvenlik” ana başlığı altında düzenlenen etkinlik, siber güvenlik firmaları kadar, siber güvenliği firmalarına doğru adapte etmek isteyen bilgi işlem liderlerini de ağırladı. BThaber’in basın sponsoru olarak yer aldığı, Sigortayeri (Platin) Neterra ve GTM Teknoloji’nin (Altın), McAfee ve Prolink (Gümüş), Norton, Bilişim 112, Pikare, Quadro ve Radore (Bronz) sponsorluklarında gerçekleşen Entegre Siber Güvenlik Teknoloji Platformu etkinliği BTHABER Şirketler Grubu Başkanı Murat Göçe’nin konuşması ile başladı. Göçe, şunları kaydetti: Yerli ve milli nasıl olacak?

“Günümüzde kurumların kendi siber güvenlik strateji ve politikalarını mükemmel bir şekilde oluşturup uygulamaları yeterli olmuyor. Aynı zamanda her bir müşterisinin yani bireylerin de güvenliğini uçtan uca sağlayacak şekilde bütünsel bir gözle güvenliği ele almaları zorunlu hale geldi. Diğer yandan dijital verilerin giderek büyümesi sonucu artan büyük veri analitiği ihtiyacı, kişilerin verilerinin gizlilik, güvenlik ve mahremiyet kurallarına uygun şekilde ele alınması ve işlenmesi gerekliliğini ortaya koyuyor. Büyük veri analitiğinde kullanılan algoritmaların amacı dışında ve kontrolsüzce kullanımına yasal bir boyut kazandırılması ve kişinin kendi verilerini kimin, nasıl, ne şekilde kullanılacağına izin vermesi noktasında kişisel verilerin korunması kanunu devreye giriyor. Ülkemizde kişisel verilerin korunmasına ilişkin kanunu yürürlüğe girdi. Kanuna göre, kişisel veriler ilgili kişinin açık rızası olmadıkça işlenemeyecek.

KVKK ile başlayan yeni dönemde devletin, düzenleyici kurumların, veriyi elinde bulunduran ve işleyen kuruluşların ve nihayetinde kişilerin hak ve sorumluluklarının doğru bir şekilde uygulanması önem taşıyor.

Tanımlı ya da tanımsız her türlü siber tehlike ve saldırıya karşı günümüzde geliştirilen siber güvenlik sigortası çözümleri bireylerin ve kurumların imdadına yetişiyor. Güvenlik sigortaları, bilgi hırsızlığı ve siber saldırılara karşı sigortalıları güvence altına alıyor. Siber saldırıların finansal unsurlara yoğun saldırı gerçekleştirdiği göz önüne alındığında bu sigorta çözümleri özellikle finansal güvence taşıması açısından da kritik öneme sahip.

Değinmek istediğim bir diğer konu ise yerli ve milli kavramları. Her şeyi yerli yapabilirsiniz. Ancak milli yapmanız zor. Bir teknolojik ürünün milli olabilmesi için işletim sisteminden en ufak parçasına kadar her şeyin Türkiye’de geliştirilip üretilmesi lazım. Size farklı bir örnek de vermek istiyorum. Ankara’daki güvenlikle ilgili bir etkinlikte, ‘yüzde 100 yerli olmazsa güvenli olmaz’ denildi.

Ancak konuşmanın yapıldığı sahnenin sponsor panosunda yer alan tüm güvenlik markaları yabancıydı.”

Sigortayeri Sigorta ve Reasürans Brokerliği A.Ş.

Genel Müdürü Cüneyt Tanrıverdi Yeni siber tehdit paketleri ile sigortacılığı siber platforma taşıyan Sigortayeri Teknoloji Platformları Platin Sponsoru olarak açılış konuşmacıları arasındaydı. Sözlerine “Bir sigorta firması olarak neden böyle bir etkinlikte yer alıyoruz?” sorusunu yanıtlayarak başlayan Sigortayeri Sigorta ve Reasürans Brokerliği A.Ş.

Genel Müdürü Cüneyt

Tanrıverdi, “Siber güvenlik farkındalığının artması her geçen daha da zorunlu hale geliyor. Biz ise bu farkındalığı farklı bir boyuta taşıyor ve siber tehdit sigortaları hakkında da sizleri aydınlatmak için bu etkinlikte yer alıyoruz” dedi.

Sigortayeri olarak firmaların siber güvenlik önlemlerine bir ikinci katman kazandırdıklarını belirten Tanrıverdi gerçekleştirdiği sunum ile çözüm paketlerinin detaylarını ve örnekleri katılımcılarla paylaştı.

getirerek güvenlik hazırlık seviyesini geliştirir.

• Veri toplama, analiz etme, tavsiye etme, rapor etme ve sonuçların yayımlanmasından oluşan istihbarat yaşam döngüsünü hızlandırır.

önlemlerin tek bir dilden konuşması mutlak şarttır.

Siber güvenlik alanında sunduğumuz bu entegre mimariler ile bütçe ve insan kaynağı açısında tasarruf elde etmeniz mümkün. Bu tasarrufu mümkün kılan ise geliştirmiş olduğumuz Sandbox çözümleri ile gelen bir dosyanın ağa giriş yapmadan, adres şaşırtma yöntemiyle analiz edilmesi ve güvenlik uzmanın vaktinden çalmaması” dedi.

Prolink Network Güvenlik Mühendisi Yavuz İşçi

STM Savunma Teknolojileri Kıdemli Siber Güvenlik Uzmanı Mahir Yüksel “Kurumlarda Gerçek Zamanlı Tehdit İstihbaratı Oluşturmak” isimli sunumu ile etkinlikte yer alan STM Savunma Teknolojileri Kıdemli Siber Güvenlik Uzmanı Mahir Yüksel, STM olarak siber füzyon merkezi olma niteliğini taşıdıklarını belirtti ve ekledi: “Siber Füzyon Merkezi, siber tehdit istihbaratını güvenlik ve teknoloji işlemleri ve müdahaleleri ile entegre eden çok yönlü bir yaklaşımdır. Bu entegrasyon, kritik teknoloji ve bilgi varlıklarını koruyan proaktif ve koruyucu eylemleri yönlendirir.” Verilen bilgilere göre, siber füzyon merkezi, şu açılardan önemli: • Güvenlik ve bilgi teknolojileri operasyonları ile yapılan tehdit istihbaratından gelen bilgi akışı ve güvenlik fonksiyonlarını yöneterek ve koordine ederek harekât etkinliğini artırır.

• Taktik siber tehdit istihbaratının zamanında dağıtılmasıyla saldırıları önleyerek ve etkisiz hale

Her geçen gün teknolojiler kadar siber tehditlerinde geliştiğine vurgu yapan Prolink Network Güvenlik Mühendisi Yavuz İşçi Entegre Siber Güvenlik etkinliğine McAfee sponsorluğunda “Gelişmiş Saldırılar İçin Entegre Mimari” isimli sunumu ile katıldı. “Ataklar geliştikçe her geçen gün yeni teknolojiler üretmekle mükellef hale geliyoruz ve bu atakları güvenlik katmalarımıza dahil ediyoruz. Bu noktada eski tip güvenlik mimarileri günümüz ataklarına karşı koyacak yeterlilikte değil.

Güvenlik mimarilerini güncel tutmak için kullandığınız

Neterra IP Ürün Müdürü Dean Belev “Kurumunuzun DDos korumasını tamamlayın” Bu başlık, etkinlik sponsorlarından Neterra’nın IP Ürün Müdürü Dean Belev’e aitti ve Türkiye’ye pazarına göz kırpan Neterra firması da Teknoloji Platformları etkinliğindeki yerini aldı. Neterra olarak 20 yıllık tecrübe ile sundukları çözümleri katılımcılarla paylaşan Belev, yeni MyNeterra servisi ile kullanıcıların DDos ve diğer tehditlere karşı sunduğu

Güvenlik olmadan büyük veri olmaz!

Bilişim Teknolojileri ve Siber Güvenlik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz S. Selim Yüksel “Büyük Verinin Büyük Güvenlik İhtiyacı” sunumu ile sahneye çıktı. Dernek olarak siber güvenlik bilişim teknolojileri alanında geliştirmelerin

ve regülasyonların sağlıklı yürütülmesi adına çalıştıklarını belirten Yüksel, “Amacımız genç kuşağa yol gösterici bir kurum olmak” dedi.

Sunumuna büyük veri ile devam eden Yüksel, “Büyük veri adaptasyonu sürecinde yapılan çalışmalar uzaktan takip edildiğinde bile dikkat çekici. Her sektörün büyük veriye ihtiyaç duyacağı aşikar. Ülkemizde altyapı teknolojileri hızlı gelişmese de yeni teknolojileri sürekli takip etmekte fayda var. Bu kadar hızlı seyreden bir dijital dönüşüm sürecinde ise siber güvenlik hep gündemde olacak.” dedi.

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

7 - 13 MAYIS 2018

çevrimiçi platformadan bahsetti. DDos kavramının ne olduğu hakkında yanlış bilinenlerin olduğunu belirten Belev, DDos’un veri hırsızlığı, finansal kayıplar, müşteri güveninin kaybı, itibar ve satış kaybı gibi zararlara maruz bıraktığını kaydetti.

PwC Türkiye Siber Güvenlik ve Gizlilik Yöneticisi Gökhan Muharremoğlu Slber güvenliğe farklı bir açıdan yaklaşan PwC Türkiye Siber Güvenlik ve Gizlilik Yöneticisi Gökhan Muharremoğlu ise “Sizce Hacker’ların Kafası Nasıl İşliyor?” sorusunu sorarak, şunları kaydetti: “Öncelikle hacker nedir kavramsal olarak ne anlama gelir buna açıklık getirelim.

Günümüzde bilgisayar korsanı olarak tanımlanan hacker kelimesi etimolojik olarak marangozluk teknikleriyle gündelik problemlere pratik tamir çözümleri üreten kişidir.

Beyaz şapkalı siber korsanlara karşı siyah şapkalı korsanlar yer alır. Siyah şapkalı korsanları, eski çalışanlarınız, eski beyaz şapkalı korsanlar, siber suçlular ya da rakipleriniz oluşturabilir.”

etkinliğinde Bilen, günümüz siber saldırıları, veri sızıntıları ve çözüm yollarını paylaştı.

Günümüz siber saldırılarını dört ayrı sınıfta açıklayan Bilen, bunların, veri sızıntıları, devlet destekli siber saldırılar, fidye saldırıları ya da sektörel siber saldırılar olabileceğini belirtti. Sektörel siber saldırıları örnekler sunan Bilen, “Bunlara ABD’li spor ürünleri üreticisi Under Armour örnek olarak gösterilebilir. Under Armour, gıda -beslenme için kullanıcılarına sunduğu bir uygulama ve web sitesinin saldırıya uğraması sonucunda 150 milyon kullanıcının, kullanıcı adları, şifreleri ve e-posta adresleri saldırganlar tarafından ele geçirildi. Bu durum Under Armour adına ciddi bir itibar kaybı ve maddi zarar olarak yansıdı” dedi.

Havelsan Siber Güvenlik Grup Müdürü Salih Talay “Ulusal Siber Güvenlik Politikaları ve Milli Güvenliğin Siber Güvenliğe Entegrasyonu” isimli konuşması ile etkinlikteki yerini alan Havelsan Siber Güvenlik Grup Müdürü Salih Talay, yerli ve milli olmanın güvenli olmaya yetmediğini, bu alanda açık kaynaklı yazılımlar ve global pratiklerin katkı sağlayabileceğini belirtti.

Beşinci savaş ortamının modern zamanlarda siber platformlar olduğunu belirten Talay, siber platformun farklı boyutları olduğunu ve fiziki savaş ortamlarında

CHUBB European Group Limited Türkiye Şubesi Finansal Sigortalar Departman Müdürü Sare Bayat çok detaycı yaklaşılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Sigortayeri sponsorluğunda Chubb European Group Limited Türkiye’yi temsilen Teknoloji Platformları etkinliğinde konuşan Sare Bayat, siber risklerin zorunlu kıldığı siber tehdit sigortacılığına değindi.

Yine aynı alanda siber hadiseye müdahale masraflarını tanımlayan Bayat “Sigortalının katlandığı veya sigortalının yasal olarak ödemekle yükümlü hale geldiği makul ve gerekli masrafları hadiseye müdehale masrafları ifade eder” dedi.

Sunumda Türkiye’nin tehdit altında olduğu siber risklere de değinilmeden geçilmedi.

11

güvenlik alanında parmak izi, iris ve avuç içi tarama teknikleri hakkında detaylar paylaştı.

Etkinliğin son ve en kapsamlı oturumu ise “Siber Liderler Siber Korsanların Önüne Nasıl Geçebilir?” isimli panel ile gerçekleşti.

Bilişim Teknolojileri ve Siber Güvenlik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Selim Yüksel’in yöneticiliğinde gerçekleşen panele, Vakıfbank Teknik

alanında yaptıkları yerli üretim ile Türkiye’de ve küresel ölçekte köklü bir teknoloji şirketi olmayı başardıklarını kaydetti.

Yaşanabilir bir dünyanın, verimli, yüksek kaliteli ve sürdürülebilir akıllı şehirlerle mümkün olacağının altını çizen Mustafa Uçak, “Gerçek ile sanalın birbirine karıştığı bir dünyaya adım atıyoruz ama bununlar birlikte gelen tehlikelerin hala farkında değiliz” dedi.

KPMG Siber Güvenlik Lideri Orkun Önen, KPMG Siber Güvenlik Uzmanı Başar Özpolat Etkinliğin son sunumu ise KPMG Siber Güvenlik Uzmanı Orkun Önen ve Başar Özpolat, siber güvenliğin fiziksel boyutuna ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. “Çoklu doğrulama (MFA) uygulanmadığı takdirde yöntemlerin güvenilirliği tartışmaya ve uygulanma yöntemlerine göre değişiklik gösterir” diyen Önen siber

Müdürü Ahmet Özkan, Yapı Kredi Bankası BT Güvenlik Yönetimi Direktörü Yener Kılıç, Hepsiburada Bilgi Güvenliği Müdürü Yılmaz Ak ve İSBAK A.Ş. Akıllı Şehir Koordinatörü Mustafa Uçak katıldı. Oldukça ilgi çeken ve önemli bilgilerin verildiği panel ile ilgili ayrıntılı içerikleri, gelecek sayımızda bulabilirsiniz.

İSBAK Akıllı Şehir Koordinatörü Mustafa Uçak İSBAK Akıllı Şehir Koordinatörü Mustafa Uçak da sunumunda, güvenlik stratejileri ile ilgili bilgiler verdi. “Akıllı Şehir İstanbul” başlıklı sunumunda Mustafa Uçak, akıllı ulaşım sistemleri

Hukuksuz blok zinciri yetersiz kalacak!

Bilişim112 Kurucu Ortağı Serkan Bilen Etkinliğin yemek arasından önceki son sunumu ise Bilişim112 Kurucu Ortağı Serkan Bilen tarafından gerçekleştirildi. Siber güvenliğin dünü ve yarını hakkında detayların ve ipuçlarının paylaşıldığı Entegre Siber Güvenlik

Entegre Siber Güvenlik etkinliğinde siber dünyaya blok zinciri penceresinden

bakan konuk ise Proofstack ve Copyrobo Kurucu Ortağı Av. Kadir Kurtuluş oldu. Kurtuluş, Proofstack olarak San Francisco’da gerçekleştirilen bir organizasyon tarafından umut vadeden 3 blok zinciri projesinden bir olduklarını belirtti ve sözlerine şu şekilde devam etti: “Blok zincirini bir teknolojiden ziyade bir felsefe olarak isimlendirmek daha

doğru olur. Otoriteye güven çevresinden kurulu organizasyonlar artık küresel konsesüs mimarisi üzerinden işliyor. Bu durum sadece finans çevresinde değil, pek çok alanda böyle oluyor ve olacak.

Blok zincirinin beraberinde getirdiği hız, küreselleşme, şeffaflık gibi artılar var. Ancak bu yaklaşımı hukuk normuna oturtamadığımız, yapay zeka entegrasyonuna sahip hale getiremediğimiz bir düzende

blok zinciri yetersiz kalacak” dedi.

Blok zinciri ile nelerin değiştiğine değinen Kurtuluş, “Yeni yaklaşım ile artık anonim olmayan, yani siber tehditlere açık adres veren yapılardan kurtuluyoruz.

Merkeziyetçiliğin yıkıldığı bu düzenle varlıkların hem sahipleri hem de paydaşları tarafından kontrol edilebildiği şeffaf platform oluşturuyor” dedi.

12

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

7 - 13 MAYIS 2018

Güvenlikte yerli çözümler öne çıkmalı Yerli ve milli güvenlik ürünlerine devlet desteği, bilfiil kamu kullanımı ile özel sektöre yayılım ön planda tutulurken, yetkin İK gelişimine de öncelik verilmeli.

ParSecure, bir kutu satışı veya danışmanlıktan daha fazlasını, çok farklı ve kapsamlı Handan Aybars çözümler bütününü sunuyor. Yazılım anlamında şirket bünyesinde geliştirilen tespit sensörleri, ülkelerin IP blokları içinde konumlandırılıyor. “Türkiye dahil 52 ülkenin IP blokları içinde bu tespit sensörlerimiz mevcut” bilgisini veren Bilişim 112 Yazılım ve ParSecure Güvenlik Sistemleri Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Serkan Bilen, böylece ülkeden ülkeye tüm saldırıları tespit edebildiklerini vurguladı.

Saldırganın IP adresini tespit ederek, saldırı yaptığı ülke, IP’ye ait ülke, kaç kez atak yaptığı, hangi tarihte hangi saatte başlayıp bittiği, eğer devam eden bir süreçse bunun canlı olarak bunu takibi de söz konusu. Bir update sunucusu, tüm veritabanının birikim noktası.

Bunlara ek olarak, ParSecure donanım ve yazılım ürünleri de bu update sunucu ile sürekli iletişim halinde.

“Yani saldırgan kapımıza geldiğinde onu bloklama çabasına girmiyor, saldırgan daha müşterilerimizi hedeflemeden önce biz onları saldırganlara karşı koruma imkanı sağlıyor, gerçek anlamda proaktif bir yaklaşım hayata geçiriyoruz”

açıklamasını yapan Serkan Bilen, şu detayları paylaştı: “Saldırganların önceliği para kazanmak ve bunun için de ülkelerin IP bloklarındaki canlı sistemlere atak yaparlar. Biz ise blok içinde yapılan atakları daha saldırgan ülkeye girer girmez tespit ediyor, şüpheli gördüğümüzü hemen ayrıştırıyoruz.

Kendi geliştirdiğimiz bir algoritma üzerinden ilerliyor, bu algoritmayı da yazılımımız ve donanımımızla destekliyoruz.” Müşterilerine sızma testleri, penetrasyon testleri gibi hizmetleri sundukları bilgisini veren Serkan Bilen’e göre, çözümler müşteri verilerinin kriptolanmaması, dışarı sızdırılmaması, müşteri bilgilerinin ve itibarlarının korumasını sağlama hedefiyle işliyor.

Müşterilerinin bilgilerini korumaya yönelik güvenlik çözümlerine odaklandıklarını vurgulayan Serkan Bilen, ekledi: “Ayrıca küresel fidye saldırıları için de bir takım önlem ve tespitlerimiz var. Sürekli gelişen riskler söz konusu. Çünkü daha kalabalık kitleler bu amaçla ilerliyor, bütçeleri yüksek ve elde ettikleri geliri de kendilerini geliştirmek adına kullanıyorlar.” Bu saptamanın ardından Serkan Bilen, kurumsal hedefleri ve güvenlik dünyasının değişimi ile ilgili sorularımızı yanıtladı:

Dr.Web yurt sathına yayılıyor “Rusya merkezli Dr.Web antivirüs programının üç yıldır Türkiye distribütörlüğünü yürütüyoruz. Küresel bazda birçok antivirüs programı var, ama kendi geliştirdiği antivirüs programını kullanan marka sayısı birkaç tane. Dr.Web kendi antivirüs motorunu geliştiren ve kesinlikle diğer firmalarla paylaşmayan, yani kendi müşterileri için geliştirdiği bir motoru sunan bir antivirüs programı. Fidye yazılımlara karşı önlemler, veri kaybı önleme modülümüz, ciddi zararlıları, .exe veya yazılımları analiz eden yetkin bir yapımız var. Şirketin St. Petersburg’daki merkezinde mühendisler, Moskova’daki merkezinde ise satış ve

pazarlama ekibi görev yapıyor. Dr.Web, Rusya’da rekabette ön sırada olan, devlet tarafından güvenlik ve gizlilik belgesine sahip bir marka. Ülkenin önde gelen kamu kurumlarında ve özel sektör şirketlerinde kullanılıyor. Uzaktan yönetilebilen bir çözüm ve mobil kullanıcılarınızı da kurumsal pakette koruma altına alabiliyorsunuz. İşletim sistemi farklılığımız yok. Yani çoklu cihaz ve çoklu işletim sistemi yapısını destekliyoruz.

Sayı sınırlaması da yok, yani ‘en fazla şu kadar noktada aktive edersin’ demiyoruz.

Dr.Web konusunda Türkiye’de partnerlerimiz ve 6 bölgede dağıtıcılarımız var.”

Bilişim 112 Yazılım ve ParSecure Güvenlik Sistemleri Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Serkan Bilen Dijital güvenlik sektörünün millileşmesi, kamu, özel sektör ve birey bazında ne gibi avantajları getirir? Öncelikle tamamen kendi yönetebileceğiniz, geliştirebileceğiniz ve izleyebileceğiniz bir güvenlik ürününüz ortaya çıkacak.

Güvenlik konusunda dışa bağımlı olmak bir risk ve kritik yapılarının bu yüzden birkaç saat hizmet verememesi ölümlere bile sebep olabilir. Enerji ve sağlık sektörlerinde bunun örneklerini gördük. Güvenlik konusunu tamamen millileştirir ve yerlileştirir, siber güvenlik başlığında yetkin personel istihdam eder ve onların kendilerini geliştirmesini sağlarsak, ciddi yol kat etmiş oluruz.

Tüm ülkeler gibi Türkiye de ciddi risklerle karşı karşıya. Kimse yüzde 100 güvenlik taahhüdü veremez.

Ama kendimizi en üst seviyede geliştirmemiz ve ilerletmemiz, bu konuda yetkin İK’yı doğru biçimde sahiplenmemiz lazım.

Yerli ve milli güvenlik ürünlerine devlet desteği de olmalı. Bunların yurtiçinde kullanımının teşvik edilmesi işte bu nedenle önemli. Yerli malına karşı önyargıları kırmak adına önce kurumların yerli ve milli olarak kendisinde bunu kullanması ve destek olması gerek. Önce kamuda bu

algıyı yerlileştirmemiz lazım, ki sonra özel sektör zaten tercihini yerli çözümden yana kullanacaktır. Şirketler ve ülkeler arasında siber saldırılar artarken, milli güvenlik çözümlerinin önemi daha da iyi anlaşılıyor. Bir taraftan yerli ürüne yönelik olumsuz algıyı ortadan kaldırmamız, bunun için de kamunun ciddi destek vermesi gerekiyor. Kamunun bu konuda atacağı adımlar özel sektör ve bireyler için de itici güç olur.

Hedef sektörleriniz hangileri?

Yaklaşık 3 yıldır geliştirdiğimiz bir ürün ve daha yeni yeni pazarlamasına da odaklanıyoruz. Şu an inşaat, petrol ve medya sektöründe ön plandayız. Çözümleriniz nasıl konumlanıyor?

Küçük ölçekli işletmeler için bir yazılım ürünümüz var.

Bu da tamamen bilginin ve verinin depolandığı sisteme, sunucuya ya da bilgisayara kuruluyor ve sistemi korunaklı hale getiriyor.

Verinin depolandığı birden fazla yapı ve çok fazla canlı bilgisayar bulunan işetmeler için ise donanım ürünümüzü tavsiye ediyoruz.

Zira network’te birden fazla sunucuyu ya da bilginin depolandığı donanımı korumamız gerekebilir.

Bu yapı, var olan BT sistemi ile nasıl entegre oluyor?

Bu içerde durması gereken bir ürün. Müşterilerimizde bir dijital güvenlik ürünü de mevcut olabiliyor, ciddi anlamda kurallar ve konfigürasyonlarla bu konuda adımlar atılabiliyor. Bu noktada ‘tamamlayıcı’ olarak ParSecure ürününün tercih edilmesi önemli. Mevcut güvenlik ve BT yapısına kesinlikle dokunmuyoruz. Ürünümüzü transparan olarak çalıştıracak ve sizin cihazınızın önüne koyacağız.

Sisteminize kesinlikle bir müdahalede bulunmayacak.

Ama misal sizin firewall’unuzdan kaçan bir saldırgan, bizim sistemimiz üzerinde bloklanacak.

Ayrıca şirketin herhangi bir firewall cihazı yoksa, bizim cihazımız da bir firewall’un tüm yetkinliklerini ortaya koyuyor.

Kaç distribütörünüz var ve tercih kriterleriniz neler?

Yurtdışında şu anda ABD, Kanada, Hindistan, Brezilya, Fransa ve Azerbaycan’da temsilciliklerimiz var. Bunlar söz konusu ülkelerde dağıtıcı distribütör olarak belirlediğimiz işletmeler ve sektöre hakim firmalarla çalışmayı tercih ediyoruz.

Bir hedefimiz de şu: Türkiye dahil 52 ülkede tespitlerimizle ilgili yaptığımız telekom bilgilendirme servisimizi küresel bazda yapmak, bu amaçla tüm telekom operatörleri ve veri merkezleri ile bu yolda işbirliğini hayata geçirmek istiyoruz. Temiz bir internet ortamı için tüm operatörler riskleri bilmeli ve abonelerini bu konuda bilgilendirmeli.

Distribütörlük verdiğimiz ülkelerdeki firmaların da bu konuda yetkin, operatörlerle bağlarının güçlü olmasına önem veriyoruz. Hem marka patenimiz hem faydalı model patentimiz var. Pazarda fark yaratabilmek için bunlar kritik önemde. Hedefimiz ise Türkiye’de daha ciddi cirolara ulaşmak, küresel bazda da büyük bir pazarda yerimizi güçlendirmek.

Veri Merkezi Altyapı Entegrasyonu

DOSYA:

BThaber 7 - 13 MAYIS 2018 www.bthaber.com.tr

Ayhan Sevgi

İş sürekliliğiniz, veri merkezi altyapınızdan geçiyor Bilişim teknolojilerinin, iş süreçlerinin ayrılmaz bir parçası haline geldiği günümüzde, “süreklilik” en fazla önem kaydeden kavram haline geldi. Donanım, yazılım, iletişim ya da enerji sistemlerinden kaynaklanan küçük bir kesinti bile işlerin durmasına yol açıyor. Dolayısıyla tüm sistemlerin kumanda odası konumunda bulunan veri merkezlerinin kesintisiz bir şekilde çalışabilmesi

sağlanması. Son yıllarda bulut bilişimin artan kullanım oranlarına karşın, kurum ve şirketler, bazı yasal gereklilikler, güvenlik gibi nedenlerle kendi veri merkezini kurmayı tercih edebiliyor. Sonuçta ister kendi veri merkezinizi kurun ister bu altyapı ve hizmetleri veri merkezlerinden temin edin, kesintisizlik sizlerin öncelikleriniz arasında yer almalı.

14 DOSYA

Veri Merkezi Altyapı Entegrasyonu

BThaber 7 - 13 MAYIS 2018

MİMARİDE YENİLİKLER, AVANTAJLARI İLE GELİYOR Farklı cihazlar arasındaki iletişim ve veri akışıyla büyüyen veri, veri merkezi altyapı yönetiminde kaçınılmaz olarak yenilikleri beraberinde getiriyor. Öyle ki, hizmet olarak veri merkezi yönetimi (DMaaS) gibi bir kavram da hayatımıza giriyor. DMaaS yapısı, temelde veri merkezi altyapı yönetimi araçlarını dengeleyen farklı bulut servislerini içeriyor. Bu yeni veri merkezi altyapı yönetim araçları ile tahminleme yapmak veya veri merkezi altyapısını olası felaketlerden, kapasite sıkıntılarından korumak mümkün oluyor. Buradan da anlaşılacağı gibi, DMaaS çözümlerini kullanmanın temel gerekçesi risk dengeleme, operasyonel süreçlerin akışını sağlamak ve dijital varlıkların yönetiminde daha yetkin beceri.

Dijital dünyayı desteklemek gerek Veri merkezleri, depolamanın ötesinde daha dijital stratejiler için öne çıkarken, iş dünyası da BT ekosisteminin farklı yetkinliklere sahip olmasını bekliyor. Bu yönüyle, 2018 yılı ile birlikte ilerleyen süreçte veri merkezi altyapı standartlarının değişeceğini ve gelişeceğini tahmin etmek hiç de zor değil. Konumuz artık ‘modern’ bir veri merkezi ve bu kapsamda yeni çözümler ve konseptler veri merkezi mimarisinde yerini alacak, iş dünyasının temsilcileri ve BT profesyonelleri de rekabet avantajı yaratmak ve daha verimli biçimde veri merkezini işletmek konusunda yer yer farklı düşüncelere sahip olabilecek. Aslında iki taraf da bu

beklenti zenginliğinde haklı. Çünkü şu bir gerçek ki, veri merkezi ve altyapısı daha dijital stratejileri desteklemek durumunda. Zaten bu nedenle iş birimleri de BT ekosisteminin yetkinliklerine, bu yetkinliklerin kurumsal yenilikleri karşılama potansiyeline daha fazla odaklanacak. Veri merkezi altyapı trendlerinde 2018 yılında öne çıkacak başlıkları şöyle sıralamak mümkün: 1. Uç veri merkezi: Bulut bilişim gücünü kesinlikle yitirmedi, uç yapıların amacı da zaten bulut sistemlerinin yerini almak değil. Uç işlem çözümlerinin temel hedefi veri merkezi ve bulut servislerini desteklemek ve bu yönüyle, hücresel ağ yapılarının veya bulutun ‘merkezi olmayan’ kanadını oluşturmak.

Bir yönüyle aslında şirketler de dijital iş süreçlerinde merkezi olmayan yaklaşımları tercih ediyor. Çünkü verinin hacmi ve hızı arttıkça, tüm bunları işlenmeleri için buluta veya veri merkezine aktarmak pek de etkili bir yöntem değil. İşte bu nedenle şirketler, işlem gücünü merkezi olmaktan çıkarıp, bunu verinin oluştuğu noktaya, yani uç tarafa alma odaklı yatırımlara ağırlık veriyor.

Uç nokta başlığında birçok sektörden farklı ölçeklerde şirketlerin yararlandığı görülüyor.

Bulut yapısının ve veri merkezi kaynaklarının merkezi olmaktan çıkarılması ise beraberinde veriyi işlemek için mikro veri

merkezleri, şube lokasyonları ve küçük ölçekli yapıları öne çıkartıyor. Verinin geleceği hala büyük ölçüde dağıtık. Ama uç ekosistemini tasarlarken, etkinliğini ve iş süreçlerine fayda yaratacak mimarinin gereklerini göz önüne almak önemli. Sektör temsilcilerine göre uç yapı, WAN, hatta SD-WAN çözümleri dijital dünyanın veri merkezlerine de yön verecek.

2. All-Flash çözümler: All-flash çözümler giderek daha etkili yapıya kavuşuyor. Öyle ki, Gartner tahminlerine göre, 2021 yılında veri merkezlerinin yüzde 50’si yüksek performans işlem için SSD kullanacak. Bugün bu oranın yüzde 10’larda olduğu düşünüldüğünde önemli bir gelişim söz konusu olacak. Allflash çözümler veri merkezi tasarımında birçok olumlu etki yaratacak. Örneğin; veri merkezi çözümlerini, gelişen iş ihtiyaçları paralelinde desteklemek söz konusu olduğunda All-flash yapıların avantajı açık bir gerçek.

Forrester’ın bir araştırmasına göre ise geleneksel disk yapısını All-Flash çözümlerle yenilemek önemli ekonomik faydaları da beraberinde getiriyor. Azalan iklimlendirme maliyetleri burada açık ara ön planda.

Bu nedenle yeni kurulacak veri merkezlerinde All-Flash çözümlere ağırlık verilmesi önerisi hakim.

3. Tümleşik teknoloji yapısı: Tümleşik mimari; ölçekleme başlığında silo kaynaklarını en aza indirmeyi hedefliyor.

All-Flash çözümlerde olduğu gibi, tümleşik ve hiper tümleşik altyapılar da veri merkezi tasarımını mümkün olduğunca sadeleştiriyor ve iş birimlerinin bir bütün olarak daha çevik olmasını sağlıyor.

Bu başlıktaki gelişimde yeni otomasyon modelleri sunan ürün ve çözümler, bunların teknolojiler arasında daha sıkı entegrasyon sağlaması ve ölçeğe bağlı konumlandırılan yazılım tanımlı çözümlerin payının olduğunu da unutmamak gerek.

Konteyner ve bulutta büyüme gibi yeni nesil servisler de bu entegrasyonun itici güçleri. Sanallaştırma katmanı ile entegrasyonun derinlik kazanması ise şirketlere

temel sanal uygulamaları, masaüstlerini ve kaynaklarını konumlandırma imkanı sağlıyor.

Tümleşik ve hiper tümleşik altyapı tasarımları ayrıca AllFlash yapılar, hatta uç servislerle de entegrasyonda son derece yetkin. Bu nedenle veri merkezi optimizasyonu, uç servisler veya en basitinden veri merkezinin yönetimini sadeleştirme hedefi için bu tarz çözümler de önemli avantajlar sunuyor.

4. Hibrit için veri merkezini hazırlamak: Merkezi olmaktan uzak bir yapı kurmak söz konusu olduğunda, hibrit bulut çözümleri de veri merkezi tasarımı ve bulutla entegrasyonda önemli bir faktör halini alıyor. Hibrit bu yönüyle her sektörden her ölçekte şirket için her zaman önemli bir model.

Ama geldiğimiz noktada, buna ek olarak, büyüme beklentileri de net. Gartner tahminlerine göre, BT harcamalarının 1 trilyon dolardan fazlası gelecek 5 yılda direkt veya dolaylı olarak buluta geçişten etkilenecek. Herkesin hemfikir olduğu konu, bulut hizmetlerinin büyümeye devam edeceği. Yani BT harcamalarında bulut ön planda olmayı sürdürecek. Gartner tahminlerine göre, 2020 yılında şirketlerin yüzde 90’ı hibrit altyapı yönetim yetkinliklerine sahip olacak. Asıl önemli olan ise hibrit mimariyi konumlandırırken, ne tarz çözümlere ihtiyaç duyulduğunu net ve doğru belirleyebilmek.

5. Veri merkezinin etkinliği: Şu bir gerçek ki, veri merkezine, artık geçmişe kıyasla çok daha farklı bakmak gerektiği aşikar.

Tüm modeller de veri merkezinin tasarımı ve işleyişi ile birebir bağlantılı. Sonuçta tüm şirketler veri merkezlerini doğru biçimde optimize etme çabasında. Öyle ya da böyle, veri merkezlerine olan bağımlılık devam ediyor, hatta söz konusu bağlar giderek daha da büyüyor. Şirketler için de farklı veri merkezi ve bulut platformlarına geçiş böylece doğal olarak güç kazanıyor. Veri merkezi başlığında, son yıllarda artan satın alma ve birleşmeler de zaten bunun kanıtı. Yani, veri merkezi sektöründe canlılık bitmeyecek. Hiper ölçekte bulut sağlayıcıları buluşturan sektör, veri merkezi pazarını da geliştirecek. Çünkü şirketler bütünüyle genel bulut modeline bağlı kalıp, her şeyi ‘merkezi bir yapıda’ tutmanın günümüzün dijital veri dünyasında çok da faydalı olmadığını biliyor, görüyor.

16 DOSYA

BThaber

Veri Merkezi Altyapı Entegrasyonu

7 - 13 MAYIS 2018

Konsolide ve bütünleşik çözümler ile gelen verimlilik

İşnet Genel Müdürü Mehmet Fahri Can Günümüzde kurumlar hizmet kalitelerini yükseltmek için kıyasıya bir yarış içindeler. Ancak teknolojik kaynaklarının kendi bünyelerinde yönetimi oldukça pahalı, kritik ve

zorlu bir süreç haline geldi. Üretici şirketler ve teknolojideki çeşitlilik sebebiyle sunucu, depolama, güvenlik ve ağ sistemlerinden oluşan doğru konfigürasyonları belirlemek ve bu sistemleri kurumların gelişen ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde yönetmek çok kritik bir hal aldı. İşnet Genel Müdürü Mehmet Fahri Can’ın verdiği bilgilere göre, kurumların veri merkezi altyapı ve teknolojilerine yüksek bütçeli yatırımlar yapmış olması tüm risklerin ortadan kalkacağını, iş ihtiyaçlarına cevap verecek bir veri merkezine kavuşacağını veya yatırımdan yüksek bir geri dönüş alacağını maalesef garanti etmiyor. Sürdürülebilirliği sağlamak için kurumun iş metodlarına entegre,

ölçeklenebilir, etkin ve verimli işletilen altyapılara sahip olmak ve bu kapsamda hizmet veren veri merkezi operatörleriyle iş birliği yapmak önem gösteriyor.

Kurumlar için hayati olan konsolide ve bütünleşik çözümlerin gelişimlerini artırarak uyumluluk, sürdürülebilirlik, bakım destek avantajları, ölçeklenebilirlik, kesintisizlik gibi BT dünyası tarafından kritik görülen ihtiyaçlara cevap verebilecek pek çok alternatifin pazarda kendine yer bulacağı beklenmekte.

“Veri merkezlerinin altyapısı konusunda türünün en iyisinin hangisi olduğu ya da entegre olunabilen ürünlerden hangilerinin seçilmesi gerektiği ayrı bir faydamaliyet analiz problemi olarak kurumların masasına gelecek” diyen Mehmet Fahri Can, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Endüstriyel sistemlerin de internete ve açık iletişim kanallarına bağlı olmaya başlaması, yeni tehditlere zemin oluşturacak ve kurumları savunma sistemlerinde zorlayıcı yapılanmalara itebilecektir. Finans, telekom, sağlık, kamu, enerji gibi

farklı pek çok sektördeki kurumların birçoğu belirtilen teknolojileri daha stratejik bir gözle değerlendirip, yatırım kalemleri arasına koymuş ve bu yeni teknolojilere yönelik dönüşüm projelerini başlatmış bulunuyorlar. Bu dönüşüm projeleri, kurumların süreçlerini ve yatırımlarını da şekillendiriyor.

Sonuçta bu teknolojiler, kurumsal hedeflere ulaşmak ve müşteri memnuniyetini artırmak amaçlı kullanılmakta. Ek olarak, kurumlar bu yeni teknolojileri barındırabilecek ve iş ihtiyaçlarına cevap verecek veri merkezi mimarisini oluşturabilir veya bu konuda tecrübeli olan ve kurumların ihtiyaçlarını anlayan iş ortaklarını seçerek gelişimde sürekliliği hedefleyebilirler. İşNet olarak; İstanbul, Ankara ve İzmir’deki veri merkezleri üzerinde müşterilerine bütünleşik ve entegre hizmet sunmaya devam edeceğiz.

Yapacağımız yeni yatırımlarla hizmet portföyünde çeşitlenmeye gideceğiz.

Bütünleşik güvenlik çözümleri ve yönetilen hizmetlerdeki ayak izlerini, İstanbul’da hizmete aldığımız Tier-4 sertifikasyonuna sahip yeni veri merkezimizle birlikte artıracağız.”

GÜVENLİK VE ÇEVRESEL FAYDALAR BULUŞUYOR Bulut bilişimin gelişimi ve büyük veri analitiği paralelinde, küresel bazda giderek daha çok veri merkezi inşa ediliyor. M2M ve IoT gibi depolanması ve analiz edilmesi gereken dijital verinin artmasını sağlayan yenilikler de veri merkezlerinde veri depolama ve bilgileri işleme ihtiyaçlarını doğal olarak artırıyor. Bu tarz yapıları, gerekli özelliklere sahip olarak inşa etmek ve kullanıcılara daha ölçülebilir, güvenilir ve etkili depolama çözümleri sunmak doğal olarak veri merkezlerinin gelişimini, flash ve hibrit başlılarında depolama altyapılarının büyümesini de beraberine getiriyor.

Bu noktada, veri merkezi altyapı

yönetimi (DCIM) pazarı da büyüme hızını artırıyor. Global Market Insights verilerine göre, küresel bazda pazarın büyüklüğünün 2024 yılında 3 milyar doları geçmesi bekleniyor. DCIM pazarının büyümesinde çevresel etkiler, ama asıl önemlisi ülke bazında hayata geçirilen güvenlik odaklı düzenlemelerin ise payı büyük.

Sonuçta herkesin bildiği bir gerçek; veri merkezlerinin elektrik tüketimi ve sürekli soğutulma ihtiyacı, bu gerekliliğin de beraberinde getirdiği yüklü maliyetler. DCIM pazarı ise tüketim maiyetleri ve karbon ayak izinin azaltılması gibi çevresel başlıklarda öne çıkıyor.

Genişbant yatırımlarının artışı da etkili Bu yönüyle, maliyetleri azaltması ile öne çıkan bu teknolojik platform, aynı zamanda kapasite planlama ve talep yönetimi başlığında da önemli kurumsal faydalar sunuyor. Varolan BT sistemi ile bu teknolojilerin entegrasyonu bir bütün olarak yönetim maliyetlerini aşağı çekiyor, enerji atıklarını azaltıyor, hızlı bir yatırım geri dönüşünü de garanti ediyor. Kurumsal ve sektörel büyümeye hızlı adaptasyon imkanı da cabası…

DCIM pazarında son kullanıcı dağılımına baktığımızda sağlık sektörünün, diğer sektörlere kıyasla daha güçlü bir büyüme sergilemesi

bekleniyor. Zira sağlık sektörü bir bütün olarak giderek daha yoğun biçimde bulut çözümlerine yöneliyor. Örneğin, hasta kayıtlarının farklı şehir veya ülkelerdeki hastanelerdeki sağlık personeli tarafından erişilebilir olması önemli bir gereklilik.

Siber saldırılar ve veri merkezlerinde güvenlik açıkları da DCIM pazarında büyümenin önemli bir gerekçesi.

Sonuçta DCIM bu gibi saldırıların etkilerini, güvenlik yönetim çözümleri ile azaltma potansiyeline sahip. Ayrıca, farklı ülkelerde kamunun genişbant altyapısını geliştirme odaklı yatırımları da DCIM pazarında büyümenin ilerleyen yıllarda süreceğini gösteriyor.

18 DOSYA

Veri Merkezi Altyapı Entegrasyonu

BThaber 7 - 13 MAYIS 2018

İşin uzmanlarıyla çalışmak zorundasınız…

Teknotel Veri Merkezi Müdürü Mesut Örs Risk her anlamda vardır. Fakat odaklanmamız gereken nokta riski minimuma düşürmek. Bu da yaptığınız doğru hamlelere bağlıdır. Müşteri kendi cihazını bir veri merkezine getirmediği zaman, yani bir veri merkeziyle

çalışmadığı zaman, işletmesi büyük ya da küçük olsun hiç fark etmez, cihazına kendi kurumunda fiziksel olarak yer ayırması ve güvenliğini sağlaması gerekir. Ama sadece süreç bundan ibaret değil tabii ki. Teknotel Veri Merkezi Müdürü Mesut Örs’ün verdiği bilgilere göre, en önemlisi işletmenin elektriğinin ve internetinin kesilmemesidir. Bir diğer önemli nokta ise her verinin yedekli olması gerekir. Dolayısıyla veri merkezinin soğutması ve fiziksel olarak da güvenliğinin sağlanması gerekir.

“Bunların hepsine baktığınızda her biri ayrı bir maliyet demek oluyor.

Sadece bunları sağlamakla da bitmiyor.

Bir de bu noktaların yönetilmesi var.

Yönetim konusunda nasıl bir yol izlemeniz gerekiyor? Cevap basit, işin uzmanlarıyla çalışmak zorundasınız” diyen Mesut Örs, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Eğer cihazınızı kendi yerinizde muhafaza ederseniz hepsi ile tek tek ilgilenmek durumunda olduğunuz için her birinin ayrı bir bedeli olacaktır.

Fakat devamlılığınızı sağlamanız için çok daha maliyetli bir yol bu. Sonraki süreçte akla gelen ilk soru acaba işler yolunda mı? Herhangi bir risk ya da problem var mı? 7/24 bunu düşünmeniz gerekiyor. Öte yandan avantajlı bir alternatifiniz daha var. Bunlarla uğraşmak yerine cihazınızı alarak bir veri merkezini tercih ediyorsunuz.

Yani konumlandırıyorsunuz.

Konumlandırdığınız zaman yetkililer sizin yerinize güvenliğinizi sağlıyor.

Elektriğiniz kesilmiyor, internetiniz kesilse bile hissetmiyorsunuz çünkü veri merkezinde her şey yedekli. Soğutmada herhangi bir problem yaşamıyorsunuz.

Cihazınızı bırakıyorsunuz ve unutuyorsunuz. Teknotel’den hizmet alıyorsanız faturanızda, özel olarak

kullandığınız yer kapasitesi, elektrik ve internet kullanımınız için para ödüyorsunuz. Onun dışında başka hiçbir maliyet ile uğraşmıyorsunuz. Geri kalan tüm sorumluluk veri merkezinde.

Türkiye’de Carrier Neutral (Operatör bağımsız) ile bir ilki gerçekleştirdik.

2011 yılından beri kesintisiz şekilde devam ettirdiğimiz hizmetin katlanarak devam etmesi için özenli çalışıyoruz.

Bu noktada önceliğimiz yüzde 100 müşteri memnuniyeti (Customer satisfaction). Teknotel Telekom, gobal standartlarda hizmet sunabilme misyonuyla, Telehouse ile güç birliği sağlayarak Telehouse Istanbul Veri Merkezi’nde tüm kullanıcılarına uçtan uca çözümler sunuyor. Kurumlara uzun vadeli çözüm ortağı olurken, inovatif çözümleri ile müşterilerimize sektörde rekabet üstünlüğü kazandırıyoruz. Bu doğrultuda sürekli kendimizi geliştirerek sektöre yönelik katmadeğer sağlıyoruz.”

Hızlı ve güvenilir hibrit sistemlere sahip olun Verinin gitgide önem kazandığı günümüzde artık şirketler verilerinin depolanması ve yönetilmesi söz konusu olduğunda öncelikle esnekliğe sahip olmak istiyorlar. NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı’nın verdiği bilgilere göre ister bulutta ister veri merkezlerinde olsun, hızlı ve güvenilir hibrit sistemlere sahip olan kurumlar, değişen ihtiyaçlara göre geçişleri sağlayabilme esnekliği ile avantaj kazanıyor. Bir dönem çok kritik durumda olan veriyi özel bulutta tutarken artık daha az önem taşımaya başladığında bu veriyi genel buluta aktarabilme ve bu sayede gereksiz maliyetlerden de kurtulabilme özgürlüğü vazgeçilmez bir husus. “Önümüzdeki yıllarda veri o kadar hızlanacak ki veriyi bir yerden bir

yere taşımak zorlaşacak” diyen Behçet Yumrukçallı, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Verinin muazzam bir dinamikliğe eriştiğini ve hiç olmadığı kadar büyük oranlarda üretildiğini hepimiz biliyoruz. Bu durum öyle bir noktaya geldi ki veriyi bir yerden bir yere taşımak artık git gide zor bir hal aldı. Veriyi taşımak yerine artık veriyi işleyen uygulamaların ve kaynakların verinin olduğu yere taşınması gerekiyor, bu da bulut, merkez ve uç mimarileri gibi yeni yapıların oluşturulması gibi sonuçlar doğuruyor. Gelecek yıllarda merkezden geçen verinin miktarı uçlarda oluşan verinin miktarından daha az olacak.

Tesadüfen gerçekleşmeyecek bu geçiş, doğru verinin daha sonra karar

alma süreçlerinde kullanılmak için saklanması sayesinde gerçekleşecek.

Ayrıca “Büyük Veri”den “Devasa Veri”ye geçiş Solid-State tabanlı mimari ihtiyacını doğuracak. Büyük miktarlardaki veri yığınlarının analizini gerçekleştirme ihtiyacı giderek artarken verinin de işleme kaynaklarına daha yakın hale gelmesi gerekiyor. Devamlı bellek ile veri kaybetmeden çok düşük gecikme süreleri sunan ve bu gecikme süreleri ile de işletmeler için verinin belirlediği yeni fırsatlar yaratan yazılım mimarilerine geçiş sağlanacak.

Flaş teknolojisi endüstrinin en çok konuşulan konularından bir tanesi.

Flaş üzerinde çalışan yazılımlar gerçekte çok değişmedi sadece daha hızlı hale geldi.

Kesintisiz ve güvenli bir ortam oluşturun Günümüzde uygulamalar, bulut ortamları, cihazlar ve son kullanıcılar için ağ, tüm bu bileşenleri güvenilir ve güvenli bir şekilde birbirine bağlayan kritik bir etmen olarak ortaya çıktı. İşletmeler, BT ortamlarını ve bağlantılı çevreyi destekleyecek şekilde dönüştürmeye yöneldikçe ağın hem müşteriler hem de çalışanlar için kesintisiz ve güvenli bir deneyim sağlaması çok önemli. VMware Türkiye, Kuzey Afrika ve Levant Bölgesi Sistem Mühendisleri Müdürü Bünyamin Özyaşar’ın verdiği bilgilere göre, en iyi uygulama, ancak üzerine inşa edildiği ağ kadar iyidir ve ne yazık ki günümüzde

birçok işletme ağlara nasıl değer verileceğini anlamıyor. Bu nedenle ağ iletişimi, yazılım devriminde de yeterince dikkat çekmiyor. “Önceleri tamamen donanım tarafından yönlendirilen ağ alanındaki yenilikler, artık kurum içi bir veri merkezinden birden fazla genel buluta kadar uzanan çözümler sunabilen yazılım çözümleri ile ağ alanındaki inovasyona yön veriyor” diyen Bünyamin Özyaşar, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “VMware’ın ağ ve güvenlik çözümleri bu alanda tamamen uygulama merkezli, granüler ve yazılım tanımlı veri merkezi kavramının

temelini oluşturan operasyonel bir model sunuyor. İşletmeler, günümüzün hızla değişen ve küresel ortamına uyum sağlayabilecek daha esnek bir BT çerçevesi arıyor. BT kaynaklarına daha hızlı, kesintisiz ve daha uygun maliyetli erişim ihtiyacı ise talepler arasında ilk sırada yer alıyor. VMware olarak, iş ortaklarımızla beraber veri merkezini buluta genişleten yeni nesil hibrit bulut hizmetleri sağlıyoruz.

VMware ve VMware vCloud Hizmet Sağlayıcı İş Ortakları'ndan sağlanan hibrit bulut platformları; işletmelerin gereksinimlerini karşılamak, uygulamaları uygun platformlarda oluşturmak ve farklı

NetApp Türkiye Genel Müdürü Behçet Yumrukçallı

bulut platformları arasında kesintisiz taşınmasını sağlamak için yüksek erişilebilirliğe sahip olmasına olanak tanır.

Küresel genel bulut pazarı hızla büyüyor ve benimsenme oranının 2018 yılı ve sonrasında çift haneli oranlarda artması bekleniyor. VMware olarak iş ortaklarımız ile sunduğumuz hibrit bulut yapıları, özellikle yedekleme ve felaket kurtarma gibi durumları engellerken hibrit bulut yapısı, genel maliyeti düşürmenin yanı sıra BT çevikliğini ve verimliliğini artırıyor. VMware olarak müşterilerimize genel ve hibrit bulutun benimsenmesi için ideal ve benzersiz bir yol sunarken şirket içi ve genel bulut veri merkezleri arasında sorunsuz bağlantı, geçiş ve entegrasyon sağlıyoruz.”

BThaber

20

7 -13 MAYIS 2018

Bordrolama süreçlerine hız katan çözüm

BimSA, HR-Web Dijital İK Platformu üzerinde geliştirdiği bordro çözümü ile teknokentlerde faaliyet gösteren ve Ar-Ge çalışmaları yürüten şirketlere önemli zaman tasarrufu sağlıyor.

BimSA tarafından geliştirilen bordro çözümünün teknokent ve Ar-Ge bordrolama süreçlerine sağladığı en önemli kolaylıklardan biri “Teşviğe Tabi Gün Hesaplaması”. Bu özellik sayesinde, genellikle manuel yapılan, bu nedenle zaman kaybına neden olan “Teşviğe Tabi Gün Hesaplaması” HR-Web yazılımı tarafından otomatik olarak yapılıyor. BimSA’nın yasal mevzuat konusunda uzman ekibiyle geliştirdiği çözüm, tüm teknokent şirketleri ve yerinde Ar-Ge çalışmaları yapan şirketlere sürekli bilgi desteği sağlayarak, süreçlerin hızlı ve doğru biçime, hatasız ilerlemesine imkan sunuyor.

Arvato SCM, beşinci lojistik merkezini açtı Farklı endüstrilerden küresel markalara “sipariş fabrikası” hizmeti veren Arvato SCM Çözümleri, Türkiye'deki lojistik ağına yeni bir merkez daha ekledi. Böylece Arvato SCM, 15 bin metrekareden fazla depolama alanı sunan yeni lojistik merkezi ile toplam 62 bin metrekarelik depolama alanına ulaştı. Arvato SCM Genel Müdürü Umur Özkal, şu bilgileri verdi: “Tuzla bölgesinde açtığımız beşinci tesisimizle lojistik ağımızı hızla genişletiyoruz. Her gün 10 binlerce siparişi hızlı ve hatasız hazırlayıp, özenle paketliyoruz. Sunduğumuz e-lojistik çözümlerimizle mal kabul sürecinden stoklamaya, sipariş hazırlamadan iade yönetimine kadar uçtan uca tüm süreci modern, esnek ve teknolojik altyapımızla yönetiyoruz. Hedefimiz; e-ticaret sektöründe müşterilerimiz için değişmeyen marka deneyimini yaratmak, sipariş sürecini kolaylaştırmak, müşteri sadakatini güçlendirmek ve satış potansiyelini artırmak.”

Analitikte bütünsel ve proaktif yaklaşım Citrix’in yeni Analytics hizmeti, şirket çapında kullanıcı ve varlık davranışlarını, sistem güvenliğini, performans ve operasyonları görmede şeffaflık sağlarken, BT altyapısını da sadeleştiriyor. Anormal davranışları ve potansiyel tehditleri tespit etmek için makine öğrenimi ve yapay zeka kullanan Citrix, müşterilerin iç ve dış tehditleri proaktif bir şekilde tanımlayıp yönetmesine yardımcı olmak için bulutta ve şirket içi sistemlerde toplanan bilgilerden yararlanıyor. Citrix Analytics, müşterilerin risk temelli güvenlik modeli benimsemelerini mümkün kılarken, kullanıcıların veriye hızlı erişme ihtiyacı ile BT'nin ortam güvenliğini sağlama ihtiyacını da dengeliyor.

Söz konusu hizmet; zararlı aktivite ve veri sızıntılarını tespit etmek ve önlemek için kullanıcı etkileşimini bulut hizmetleri ve diğer ürünler üzerinde yer alan uygulamalar, cihazlar, ağlar ve verilerle güvenli bir şekilde bir araya getirip ilişkilendiriyor. Verilere erişimin ve verilerin konumunun uçtan uca görülebilmesi sayesinde Citrix Analytics de, kuruluşların veri hareketlerini uç noktalar arasında, veri merkezlerinde, mobil, hibrit ve çoklu bulutta takip edip yönetebilme imkanı sağlıyor.

Halen sınırlı ön izleme sürümüyle kullanımda olan Citrix Analytics’te tam sürümün ise yılın ikinci çeyreğinde çıkarılması hedefleniyor.

İş Bankası yurtdışı ödeme alternatiflerini genişletiyor

2016 yılından beri 13 farklı alternatif ödeme yöntemiyle sanal POS üzerinden yurtdışından tahsilat yapılabilmesine olanak sağlayan İş Bankası; Brezilya’dan ELO ve Boleto, Finlandiya’dan Verkkopanki (Finnish Online Banking), Çinli dijital cüzdan WeChat Pay ve Avrupa Birliği (AB) nezdinde kullanılan SEPA

Direct Debit yöntemlerini de üye işyerlerinin kullanımına sundu. İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Sezen, şu bilgileri verdi: “Üye işyerlerinin tek bir sanal POS entegrasyonu ile yurtdışından en fazla sayıda ödeme yöntemiyle tahsilat yapabilmesini sağlıyoruz. Her geçen gün artan sınır dışı elektronik ticaret, ülkemizin

mal ve hizmet ihracatının büyümesi açısından önemli bir fırsat. Brezilyalı ve Finlandiyalı kullanıcıların online ödemelerde yoğun olarak kullandığı ELO, Boleto, Verkkopanki ödeme yöntemlerine ek olarak, Çin’in dünyaca ünlü dijital cüzdan uygulaması WeChat Pay ve AB ülkelerinde yaygın kullanıma sahip SEPA Direct Debit yöntemlerini de sanal POS üye işyerlerimizin kullanımına sunmaktan gurur duyuyoruz. Bugün, işletmelerimiz İş Bankası sanal POS üzerinden uluslararası kartlı sistemler olan Visa, Mastercard, American Express, UnionPay ve JCB dışında 18 farklı alternatif ödeme yöntemiyle de tahsilat yapabiliyorlar. Önümüzdeki dönemde farklı ödeme sistemlerini kullanıma sunmaya devam edeceğiz.”

KOBİ’ler için gelişmiş e-posta çözümü

GoDaddy, Microsoft Office 365 ürünleri arasına “E-posta Gelişmiş” ürününü ekledi. “E-posta Gelişmiş” ürünü, alan adı kullanılan profesyonel e-posta, 50 GB’lık depolama alanı, kişiler ve takvimlerin yanı sıra tüm cihazlar arasında senkronizasyon, dünya standartlarında spam filtreleme ve veri güvenliği sağlıyor. GoDaddy EMEA Bölge Başkan Yardımcısı Stefano Maruzzi, “Ana hedefimiz küçük işletmelere girişimlerini hayata geçirmek, büyütmek ve yönetmek için ihtiyaçları olan dijital araçları sunmak. İşletmeler, Office 365

ile yer ve zaman fark etmeksizin, direkt bulut üzerinde çalışabiliyor, tüm doküman ve e-postalarına ulaşabiliyor; böylece ofislerini telefonlarında taşıyabiliyorlar. Bulutun getirdiği mobilite ve güvene ek olarak, E-posta Gelişmiş ürünüyle de müşterilerimize daha gelişmiş, daha fazla depolama alanının yanı sıra spam ve virüs filtreleme özelliklerine sahip, gelişmiş bir Office 365 e-posta seçeneği sunuyoruz” bilgisini verdi. GoDaddy’nin Office 365 ürün grubuna eklediği E-posta Gelişmiş, küçük işletmelere şu avantajları sunuyor:

• Hâlihazırda işletmelerinin ismiyle bir web sitesi kurmuş işletmeler için aynı uzantıya sahip e-posta adreslerinin olması, müşterilerinin aklında kalmalarını kolaylaştırıyor.

• İşletmeler, yaygın kullanılan ücretsiz e-posta sağlayıcılarını tercih ettiklerinde, yolladıkları her e-posta ile söz konusu sağlayıcının reklamını yapıyorlar. ismim@ isletmeminwebsitesi. com gibi bir e-posta adresi ise tüm yazışmalarında kendi işletmelerinin reklamını yapmalarını sağlıyor.

• Office 365 E-posta Gelişmiş ile gönderilip, alınan e-postalar anında Gelen Kutusu’na düşüyor, kişiler, takvimler de tüm cihazlarda senkronize ediliyor.

• E-posta Gelişmiş; e-postalar, kişiler ve takvimler gibi dosyalar için 50 GB’lık depolama alanı sunuyor.

BThaber

22 KARİYER Girişimcilik bir tutkudur!

Türkiye’de her yıl yaklaşık yüz binlerce öğrenci üniversiteden mezun oluyor. Peki, bunların yüzde kaçı gerçekten istediği işi yapıyor? Bu sorunun bulmak amacıyla Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Endüstri Mühendisliği Mükemmellik Topluluğu (EMMT), EnterPassion etkinliği düzenliyor.

8 Mayıs günü OMÜ Mühendislik Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek etkinlik hakkında bilgi veren etkinlik düzenleyicileri, şunları kaydettiler: “Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Endüstri Mühendisliği Mükemmellik Topluluğu (EMMT) ailesi olarak düşüncemiz: herkes istediği işi yaparsa çok daha verimli, inovatif, açık fikirli ve gelişmiş bir toplum olabiliriz. Bunun da tek yolu girişimcilikten geçmektedir. Bu fikirden yola çıkarak girişimciliğin bir tutku olduğunu hissettirebilmek adına alanında uzman girişimcileri üniversite öğrencileri bir araya getirmeye karar verdik. Hedefimiz, Samsun'da başlangıç yapmak üzere girişimcilik ruhunu tüm üniversitelere ulaştırabilmek.”

Geçici istihdam için güçlü platform Online hizmet pazaryeri Pariyer.com, şirketlerin hızlı bir şekilde geçici çalışan bulmasına imkan tanıyor. İşgücü piyasasındaki personel seçme-yerleştirme maliyetlerini azaltma hedefiyle kullanıcı dostu bir altyapı sunan platform, Türkiye’de yüzde 9.5 olan yarı zamanlı çalışma oranını Avrupa standartlarına yükseltmeyi hedefliyor. Pariyer. com’daki ilanlar tasarımcıdan satış elemanına, yazılımcıdan tercümana, garsondan yönetim kurulu asistanına kadar birçok ihtiyaca uygun saatlik, haftalık, aylık dönemsel çalışmak isteyenlere de sesleniyor. Pariyer’in kurucusu Meryem Bozkurt Sıtkı, daha çok kadın, genç ve engellinin hayatına dokunmayı hedefliyor. Sıtkı, özellikle kadın, öğrenci ve emeklilerin boş zamanlarında yapabilecekleri işler bulması ve yeteneklerini paraya dönüştürebilmesi fırsatı olarak gördüğü Pariyer.com platformunun işleyişini şöyle anlattı: “Yarı zamanlı çalışmak isteyen, işsiz olan veya işi olduğu halde maddi sıkıntı çeken, daha fazla gelire ihtiyacı olan pek çok kişi var. Türkiye’nin ilk ve tek yarı zamanlı, dönemsel iş ihtiyacına yönelik hizmet veren online hizmet pazaryeri Pariyer.com, 7 ayda 78 ilden 14 bin 500’ün üzerinde üyeye ulaştı. İTÜ Çekirdek tarafından desteklenen girişim, İstanbul ve diğer illerdeki üniversitelerin de katkısıyla öğrenciler için yeni bir iş bulma platformu oldu. Kadın ve engellilere yönelik birçok dernek ile işbirliği yapan Pariyer.com, Türkiye genelinde bin 800 iş ilanı için 3 bini aşkın başvuru aldı. Üyelerin yapmak istediği işe göre kendini tanıttığı, klasik CV oluşturmak gibi süreçlerle zaman kaybetmediği, ücret beklentisini de girebildiği şeffaf platformun en büyük avantajı ise iş bekleyen ve işveren birçok kişiye sahip olması, en doğru iş ile çalışanı kısa zamanda bir araya getirebilmesi.

Platform, Premium üyelerine müşteri memnuniyeti, sıcak satış, etkin zaman yönetimi gibi konularda özel online eğitim almış çalışanları önererek, işverenin oryantasyon sürecini kısaltıp zamandan tasarruf etmesini sağlıyor.”

7 - 13 MAYIS 2018

Enka Systems’a yeni Genel Müdür Yardımcısı Büyük ölçekli ve küresel düzeyde inşaat, madencilik ve enerji sektörlerinde operasyonlar yürüten şirketlerin yazılım ihtiyaçlarını karşılayan Enka Systems’ta Genel Müdür Yardımcılığı görevine Tolga Şentürk getirildi. Telekom, bilgi teknolojileri ve yazılım alanlarında satış deneyimine sahip Şentürk, Enka Systems’in direkt satış, kanal satış ve iş geliştirme alanlarının işleyişinden sorumlu olacak.

Yıldız Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’nden

mezun olan, İstanbul Teknik Üniversitesi ve University of Exeter’den Executive MBA yüksek lisansına sahip olan Tolga Şentürk’ün 20 yılın üzerinde telekom, bilgi teknolojileri ve yazılım konusunda satış deneyimi ve uzmanlığı var. Şentürk, geçmiş yıllarda Nortel, Ericsson, Telenity, BEA, Borusan Telekom, Vodafone, British Telekom gibi yerli ve yabancı çok uluslu şirketlerde satış ve iş geliştirme alanlarında yöneticilik yaptı.

Banka çalışanları, bankanın platformunda buluşuyor

Eğitimde gönüllülük esas Eğitimde fırsat eşitliğine destek için yola çıkan ve kısa sürede 500’ün üzerinde gönüllüye ulaşan Khan Academy Türkçe; geçtiğimiz günlerde düzenlediği “Gönüllü Buluşması” ile yıl içinde yapılan çalışmaları değerlendirdi. Toplantıya katılan yeni gönüllü ve gönüllü adaylarına da Khan Academy Türkçe’nin misyonu dâhilinde gelecek dönem için planlanan çalışma alanları sunuldu. Sosyal girişim, kurumsal sosyal sorumluluk ve gönüllülük kavramlarını eğitim ile bir araya getiren Khan Academy Türkçe; 500’den

fazla gönüllüsü, farklı kurumlarla ile işbirlikleri, pilot okulları, gönüllü öğretmenleri ve sunduğu ücretsiz dijital kütüphanesi ile önemli bir başvuru kaynağı haline geldi.

STFA Grubu’nun eğitimde fırsat eşitliğine destek amacıyla hayata geçirdiği ve bir STFA Vakfı olan Bilimsel ve Teknik Yayınları Çeviri Vakfı tarafından Türkçeye kazandırılan Khan Academy Türkçe; matematikten organik kimyaya, basit toplamadan diferansiyel denklemlere, ilkokul seviyesinden üniversite seviyesine, okul müfredatından bağımsız olarak finanstan sanat tarihine

pek çok konuda dünya standartlarında içerik sunuyor.

Khan Academy Türkçe’nin 6 bin 500 eğitim videosu içeren kütüphanesi her gün, her yaştan 100 binden fazla öğrenme meraklısına kapılarını açıyor. Milli Eğitim Bakanlığı, okullarla işbirlikleri ve artan gönüllü desteğiyle Khan Academy Türkçe’nin hızla yaygınlaştığını belirten Khan Academy Türkçe Direktörü Alp Köksal, “Khan Academy’nin ilk uluslararası girişimi olarak yola çıkarken, misyonumuzu Türkçe eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek olarak belirlemiştik. En önemli gücümüzü bize çeviriden seslendirmeye pek çok alanda destek veren gönüllülerimizden alıyoruz.

Daha da çok kişiye ücretsiz öğrenme imkânı ulaştıran bir açık kütüphane sunmaya devam edeceğiz. İsteyen herkes, Khan Academy gönüllüsü olarak başvurabilir ve Türkçe eğitime katkı sunabilir” dedi.

Bölgesel İK Direktörlüğüne Hande Genç atandı SAP’nin Güney Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (Güney EMEA) bölgelerinden sorumlu olmak üzere, İnovasyon ve Dijital Hizmetler Bölümleri İnsan Kaynakları Direktörlüğü’ne, SAP Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Hande Genç atandı.

Genç, SAP Güney EMEA Bölgesi İnovasyon Başkanı Carlos Diaz liderliğinde şirketlerin dijital dönüşüm yolculuğunda ihtiyacı olan SAP Leonardo, Analitikler (Analytics) ve SAP’nin endüstrilere yönelik özel çözümlerini kapsayan son teknolojileri üzerinde çalışan İnovasyon Bölümü’ndeki

görevini 1 Ekim 2017’den bu yana yürütüyor. Bu görevine ek olarak; SAP Güney EMEA Bölgesi Global Hizmetler ve Destek Başkanı Augusta Spinelli liderliğinde yürütülen proje yönetimi ve danışmanlık hizmetleri alanından sorumlu Dijital İş Hizmetleri Bölümü’nün de İnsan Kaynakları Direktörlüğü’nü devralan Genç, bu görevine de 1 Nisan 2018 itibarıyla başladı. Hande Genç, yeni bölgesel sorumluluklarının yanı sıra 2003’ten bu yana sürdürdüğü SAP Türkiye İnsan Kaynakları Direktörlüğü görevine de devam edecek.

Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde lisans eğitiminin ardından Marmara Üniversitesi İngilizce İşletme/Örgütsel Davranış Bölümü’nde yüksek lisansını tamamlayan ve 19 yıldır insan kaynakları alanında çalışan Hande Genç, kariyerine bir telekom firmasında İnsan Kaynakları Uzmanı olarak başladı.15 yıldır SAP Türkiye İnsan Kaynakları Direktörlüğü görevini sürdüren Genç, geçmiş dönemlerde farklı birçok bölgesel görevde de yer aldı.

Genç, aynı zamanda SAP Global Liderlik Gelişim Programı’nın da Yönetim Kurulu Üyesi.

BThaber

24 KARİYER

7 - 13 MAYIS 2018

Wirecard Türkiye Genel Müdürü Özdemir oldu

Sistem Global’de Ar-Ge Grup Müdürü Küçüksüleymanoğlu Sistem Global Danışmanlık, Erhan Küçüksüleymanoğlu’nu bünyesine kattı.

ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü mezunu olan Erhan Küçüksüleymanoğlu, Ereğli Demir Çelik Fabrikaları’nda başladığı iş hayatına TOFAŞ’ta devam etti. 26 yıl boyunca TOFAŞ’ta, inovasyon süreçlerinin her aşamasında görev alan Küçüksüleymanoğlu, Koç Grubu şirketlerinin Ar-Ge, teknoloji ve inovasyon üst yöneticilerinin katılımıyla oluşturulan KTIK (Koç Grubu Teknoloji ve İnovasyon Komitesi) Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. Çeşitli sivil topum kuruluşlarında Ar-Ge ikliminin olgunlaşması amacıyla çabalarda bulunan Küçüksüleymanoğlu, Nisan 2018 itibarıyla Sistem Global Danışmanlık Ar-Ge Grup Müdürü olarak görev alacak.

BDDK faaliyet iznine sahip, elektronik para ve ödeme kuruluşu Wirecard Türkiye’de, geçtiğimiz üç yıl boyunca Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı

olarak görev alan Dündar Özdemir, Nisan ayı itibarıyla Wirecard Türkiye Genel Müdürü olarak yeni görevine başladı. İstanbul Erkek Lisesi’nin ardından İTÜ Endüstri Mühendisliği’nden

mezun olan, ardından Marmara Üniversitesi’ndeki MBA’ini tamamlayan Dündar Özdemir, Wirecard öncesinde 14 yıl boyunca Turkcell çatısı altında, kurumsal katma değerli servisler ve M2M alanında yöneticilik görevlerinde bulundu. Dündar Özdemir, Wirecard’in Türkiye’deki tüm mobil ödeme, kredi kartı ve elektronik para hizmetlerinin süreç ve strateji yönetiminden sorumlu olacak. Daha önce Wirecard Türkiye Genel Müdürü olarak görev yapan Alper Akcan ise şirket bünyesinde, Danışma Kurulu Üyesi ve Stratejiden Sorumlu Üst Yönetici olarak konumlanacak.

Etkinlikleriniz ile ilgili bilgileri bthabersirketleri.com/EtkinlikDuyuru adresine girebilirsiniz.

BThaber

ETKİNLİK TAKV!M! E T K İ N L İ K L E R

8 Mayıs 2018 BTvizyon Denizli Toplantısı Dedeman Park Otel Denizli AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

5 Temmuz 2018 Bilişim 500 Ödül Töreni CVK Park Boshporus Hotel - İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

27 Eylül 2018 LOCARD Global Cyber Security Summit Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.locard.org

8 Mayıs 2018 smartcon Ankara Ankara AYRINTILI BİLGİ: http://www.smartcon.com/ankara-2018

26 Temmuz 2018 BTvizyon Samsun Toplantısı Samsun AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

4 Ekim 2018 BTvizyon Ankara Toplantısı Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

E T K İ N L İ K L E R 30 Nisan - 3 Mayıs 2018 Dell Technologies World Las Vegas, ABD AYRINTILI BİLGİ: www.delltechnologiesworld.com

Y U R T İ Ç İ

10 Mayıs 2018 BTvizyon İzmir Toplantısı Hilton İzmir Hotel AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

9 Ağustos 2018 BTvizyon Eskişehir Toplantısı Eskişehir AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

14 Kasım 2018 Teknoloji Kaptanları Ödül Töreni İstanbul Kongre Merkezi AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

10 Mayıs 2018 360 CIO 2018 Marriott Hotel Şisli İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.360cnp.com

6 Eylül 2018 IoT, Büyük Veri ve Yapay Zeka Teknoloji Platformu İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

14 - 15 Kasım 2018 Bilişim Zirvesi'18 İstanbul Kongre Merkezi AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

Y U R T D I Ş I

2 - 4 Mayıs 2018 DE-CIX Merkezine Basın Gezisi Frankfurt, Almanya AYRINTILI BİLGİ: www.de-cix.net

8 - 10 Mayıs 2018 Citrix Synergy Anaheim, ABD AYRINTILI BİLGİ: www.citrixsynergy.com

3 - 6 Haziran 2018 HPE Aruba Atmosphere EMEA’18 Šibenik, Hırvatistan AYRINTILI BİLGİ: www.arubanetworks.com/emeaatmosphere

28 Haziran 2018 BTvizyon Elazığ Toplantısı Elazığ AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

20 Eylül 2018 BTvizyon Erzurum Toplantısı Erzurum AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

13 Aralık 2018 Girne Toplantıları BTvizyon Girne AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

BThaber

26 MEKTUP Yeni haftadan merhaba, Bu haftaya alışveriş gündemi ile başlıyorum. Medya takip ve raporlama ajansı PRNet, 2017-2018 yılları arası e-ticarette tercih edilen ödeme yöntemlerini incelemiş ve Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, 2017’nin başından 2018’in dördüncü ayına kadarki dönemde, internet alışverişinin yüzde 82’sinde kredi kartı ve banka kartı ile ödeme tercih edilmiş.

Bunu sırasıyla; yüzde 10 ile kapıda ödeme, yüzde 7 ile havale, yüzde 1 ile de alışveriş kredisi gibi yöntemler izlemiş. İnternet üzerinden kartla yapılan alışverişlerde en çok cep telefonu tercih edilirken, bunu telefon kılıfları, bebek bezi, kitap ve temizlik malzemeleri izlemiş. Havale yöntemi ile verilen siparişlerin ilk sıralarında ise temel gıda ürünleri, en çok da ezme, çikolata, tatlı, şekerleme, gazlı içecek ve makarna gibi gıda ürünleri tercih edilmiş.

Alışverişten girişimcilik dünyasına geçelim. ABD’de girişim ekosistemi ve stratejik planlama alanında uzmanlaşan STATinMED Finans ve Operasyon Müdürü Gökçen Aygenç, Türkiye’den dünyaya açılmayı hedefleyen girişimcilere yepyeni bir yatırımcı tipi olan Süper Melekler’e yönelmelerini önermiş. Dünyadaki yeni girişimcilik trendini ‘süper melekler ’in belirleyeceğini söyleyen Aygenç, “Süper melekler 1 milyon dolar ve daha fazla yatırım yapıyor ve çok büyük hisse payı da istemiyorlar.

Türkiye’den çıkacak girişimciler gözünü Süper Melekler’e dikmeli” önerisini yapmış.

MEF Eğitim Kurumları tarafından 1991 yılından bu yana fizik, kimya ve biyoloji alanlarındaki yetenekli lise öğrencilerini bilimsel araştırmalara yönlendirmek amacı ile düzenlenen ‘Araştırma Projeleri Yarışması’nın 27’inci

7 - 13 MAYIS 2018

Yeni nesil, projeleri ile kazanıyor ve ülkeye kazandırıyor

yıl finalistleri belli olmuş. Bu yıldan itibaren MEF Eğitim Kurumlarının kurucusu merhum Dr. İbrahim Arıkan hatırasına “Dr. İbrahim Arıkan MEF Eğitim Kurumları Araştırma Projeleri Yarışması” adı altında gerçekleşecek olan uluslararası yarışmada finale kalan 90 proje, 8-10 Mayıs arasında MEF Üniversitesi’nde yarışacak.

Yarışmada dereceye girecek okullar ve öğrenciler ise 11 Mayıs’ta MEF Okulları Ulus Kampüsü’nde ödül töreninde açıklanacak. Takibimizde olsun, çünkü hepimizin bildiği gibi, yaratıcılık her zaman daha da gelişir. Projelerle ilgili tüm ayrıntılara www.mefproje.com sitesinden de ulaşabiliriz.

Mevzu yine yaratıcılık…

L'Oréal’in 60 ülkeden öğrenci ve yeni mezunların katılımıyla 26 yıldır sürdürdüğü bir inovasyon yarışması olan ‘Brandstorm’ için geri sayım başlamış.

Yarışmanın bu yılki sponsoru L'Oréal Profesyonel Ürünler Divizyonu olurken, Türkiye elemelerine katılan öğrenciler, Paris’te düzenlenecek yarışmaya katılmak için ‘geleceğin profesyonel salon deneyimini

yaratmak’ adına yarışmış.

Tüm üniversitelere açık olan Brandstorm, bu yıl Türkiye’den bin 148 başvuru almış. Böylece Türkiye, tüm ülkeler arasında başvuru sıralamasında 7’inci sırada yer alırken, 67 takımın katıldığı süreçte ön elemeler için seçilen 8 takım arasından 4 takım, ulusal finallere katılmış. Türkiye Finali’nde Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden Aybikem Oruzbeyi, Havva Topalan ve İrem Şen’den oluşan Amigo Takımı birinci olmuş. Ekip 16 Mayıs’ta dünya finali için Paris yolcusu…

Gençlik merkezli gurur veren haberlerim bununla sınırlı değil. Yıldız Teknopark, Yıldız Teknoloji Transfer Ofisi ve Yıldız Teknik Üniversitesi IEEE Öğrenci Kulübü işbirliği ile düzenlenen 10’uncu Yıldızlı Projeler Yarışması’nın kazananları belli olmuş. 500’e yakın projenin başvurduğu yarışmada, üç kategoride dokuz proje ödüle layık görülmüş. Yarışmada dereceye giren proje sahipleri, para ödülünün yanı sıra Yıldız Kuluçka’da yer alma fırsatı, Yıldız Prototip Atölyesini

kullanma hakkı ödüllerini kazanmış.

Anladığın üzere şimdi sıra ödüllerde…

Huawei, 2018 IMS Dünya Forumu’nda, En İyi 5G Gerçek Zamanlı İletişim Geliştirme Stratejisi ve En İyi IMS Çözüm ödüllerini kazanmış.

Aksigorta’nın, merkezine inovasyon ve teknolojiyi yerleştirdiği Yeni Nesil Sigortacılık anlayışı kapsamında gerçekleştirdiği Veri Merkezi Dönüşüm Projesi ise IDC tarafından Yılın En İyi BT Maliyet Düşürme Projesi (Best IT Cost Efficiency Project of the Year) seçilmiş. IBM, 2017 yılı ödülleri “Outstanding Security Solutions” kategorisinde, Platin Bilişim’i bir kez daha Yılın En İyi Güvenlik İş Ortağı seçmiş. Bu arada Platin Bilişim geçtiğimiz yıl da aynı kategoride ödülün sahibi olmuştu.

Alarko Carrier ise bu yıl ikincisi düzenlenen Social Media Awards Turkey’de Veri Analitiği Ödülleri kategorisinde, iklimlendirme sektöründeki en sosyal marka seçilerek “Altın Ödül” almaya hak kazanmış.

Değerlendirmede; markaların sosyal hesaplarındaki hayran sayısı, ileti kullanımı, iletilerin aldığı etkileşimin türü ve yoğunluğu, sektöründeki diğer markalara kıyasla bulunduğu konum etkili oluyormuş.

Sırada yine yaratıcılık var…

Turkcell tarafından geliştirilen Türkiye’nin ilk uçan baz istasyonu “Dronecell” 120 metre yükseklikten 5 km2’lik bir alanda 4.5G hizmeti veriyormuş.

Hiçbirimiz dilemeyiz, ama özellikle acil durum ve afetlerde hayat kurtarmak ve kesintisiz iletişim sağlamak için geliştirilen Dronecell, üstüne bir de IoT için mobil veri akışı da sağlayacak.

Ligin bitimine şurada haftalar kaldı ve yetenekleri yakalamak için biliyorsun Vodafone ve Beşiktaş JK önemli bir işbirliğine imza attı. Dünyanın ilk dijital scouting (futbolda yetenek avcılığı) projesi “Geleceğin KaraKartalı” projesi için ülke genelinde 4 bin video yüklenmiş, 4 milyondan fazla kez izlenen bu videolar için de 10 bini aşkın oy kullanılmış.

“Geleceğin KaraKartalı” tanıtım turunun üçüncü durağı İzmir olmuş. Aileler, Vodafone Park mobil uygulaması üzerinden ya da geleceginkarakartali. com sitesine çocuklarının yeteneklerini sergiledikleri en fazla 59 saniyelik videolar yükleyebiliyor. Sonuçta lig biter, ama sporcu çocukların potansiyelinin sonu olmaz.

Bu hafta kamu spotumu en sona bıraktım. Xerox’un yönetilen baskı hizmetleri (MPS) müşterileri, markanın PrintReleaf ile yeni ortaklığı aracılığıyla küresel ormanların yeniden ağaçlandırılmasına katkıda bulunabilecekmiş.

PrintReleaf, “Bir sayfa basın, bir tane ağaç dikelim” teması çerçevesinde kâğıt kullanımının raporlanmasından yararlanıyor ve söz konusu kullanım ile eşdeğer bir şekilde yeniden ağaçlandırma için belirlenen coğrafi alanlarda ağaç sayısını eşit tutuyormuş. Yani dünyanın dört bir yanındaki Xerox müşterileri, yönetilen baskı hizmetleri sözleşmesine ek olarak PrintReleaf'e kayıt olabilecekler. Bu arada Xerox da çevrimiçi bir portal üzerinden müşterilerin doğrudan ağaçlandırma etkilerini izleme ve raporlamanın yanı sıra ağaçlarını nereye dikecekleri ile ilgili yönetilen ormancılık projelerini seçmelerine yardımcı olacak.

Bu haftaya noktayı koyar, haftaya yine buluşalım derim,

REKLAM SATIŞ GRUBU YIL 22 SAYI 1171

Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Ltd. Şti. adına Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Neslihan Aksun neslihana@bthaber.com.tr

www.bthaber.com

BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr

7 - 13 MAYIS 2018

www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber

Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr

Editör

Görsel Yönetmen

Handan Aybars handana@bthaber.com.tr

Tuğçe Erarslan tugcee@bthaber.com.tr

Online Editör

Video Editör

Ferit Çelik feritc@bthaber.com.tr

Efe Çevikoğulları efec@bthaber.com.tr

Bültenlerinizi

bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz

Cilt, Baskı, Poşetleme: Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l

Abone ve Dağıtım btabone@bthaber.com.tr

İş Geliştirme ve Satış Müdürü Abdurrahman Koyuncu Reklam Satış Yönetmenleri Kutay Göçe Çiğdem Şakar Rana Özgen Reklam Rezervasyon Sorumlusu Suzan Bilken BThaber Şirketler Grubu Ankara Temsilcisi Funda Koyuncu Yönetim Yeri: Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Limited Şirketi Örnek Mah. Şehit Cahar Dudayev Cad. Örnek İş Merkezi No:14 Kat:5 34704 Ataşehir İSTANBUL Telefon: (0216) 888 0 596 Ankara Ofisi: Adres : Nergis Sok Via Flat İş Merkezi No:7/2 Söğütözü-Ankara Telefon: (0312) 258 64 24 / Faks: (0312) 258 63 02

Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.

ISSN 1300-6495 BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.

WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER

The road map of intelligent energy is drawn!

Carried out under the chairmanship of Energy Market Regulatory Authority (EPDK) and with the coordination of the Association of Electricity Distribution Services (ELDER), Turkey Smart Grid 2023 Vision and Strategy Identification Project – TAŞ 2023 which will lay the groundwork for the transition to smart grid systems output was announced at a meeting on the first day of ICSG İstanbul 2018. EPDK Former Vice President / ICSG İstanbul 2018 Executive Board Chairman Mehmet Ertürk, AF Consulting Turkey Country Manager Serhat Can, EPDK Chairman of the Electricity Department Hacı

Ali Ulutaş, ELDER Chairman Serhat Çeçen and ELDER Vice Chairman Yaşar Arslan participated the meeting.

In the ‘Smart Cities’ session held after the meeting, ELDER Secretary General Uğur Yüksel commented on the project.

EPDK Former Vice President / ICSG İstanbul 2018 Executive Board Chairman Mehmet Ertürk drew the attention to achievements to be reached by using smart meter technologies according to project results and said that the integration of smart networks and systems into the network should be done in order to increase the quality of service, efficiency, techniques to be used and

there were many suggestions about these. After that, we look forward to seeing the roadmap for the next 5-10 years, taking into account these outputs.”

EPDK Electricity Market Department Head Hacı Ali Ulutaş said: “The study was completed, but the next part is important. The better you can operate the distribution sector, the most important thing in the whole energy market, the better the market works. You need to be able to handle the distribution network, manage the network, and measure it. You will have to bring the distribution system to the same level for this. So the actual work is important

for the future.” ELDER Chairman Serhat Çeçen stated that: “Our project, which is being worked on in detail for about 2 years and which is carried out together with ELDER and gas distribution groups, especially EPDK, and which is of great importance for our industry, is very important in terms of positioning the vision and foundation of smart networks in our country. In the future, we will assume many obligations and responsibilities as both distribution companies and policy makers and regulators. With the proper use of such rational data and its reduction to the state, we will be able to satisfy the citizens at the highest

possible level.”

ELDER Vice Chairman of the Board of Directors and GAZBİR Chairman Yaşar Arslan stated that: “I think that EPDK has evaluated the 10 year process very well.

SCADA project was held in Turkey for years and older technologies were trashed before the completion of new ones. This study is of great importance for this reason. The contributions we make in terms of energy dependent foreign countries like us are very important.

With smart systems we will have to solve this problem with smart meters. We are working on the selection and development of appropriate technology.”

Consumer consciousness level should be increased The Electronic Commerce Operators Association’s (ETİD) survey of e-commerce payment methods shows which payment method we use most and what products we buy while shopping online. According to ETİD data, 82% of orders placed between January 2017 and April 2018 used credit and debit cards. Only 1% of the customers chose two or more payment types. Paying by card is followed by 10% with paying at the door, 7%

with transfer and 1% with shopping loan methods.

Shopping loan has been used in recent years in line with the agreements of banks and e-commerce sites. Consumers can get the products they want by getting credit from contracted banks instantly.

The difference of shopping loan is that usually an amount for the product to be purchased is determined and the approval is received within minutes of the payment phase.

While mobile phones were preferred for shopping over the internet via cards mostly, it was followed by phone cases, baby diapers, books and cleaning supplies. Among the top selling products with shopping loans, mobile phones topped the list, followed by products such as mobile computers, LCD televisions and notebook accessories. So the top 10 products in the list were all technological products.

Among the orders given by

money order method, there are basic food products in the first place. Emine Ekmekçi, Chairman of ETİD, emphasizing that consumers should be made aware about safe shopping, gave the following information: “We are in a period when the next generation of payment methods is on the rise. We see these payment methods as the future of e-commerce. However, consumers are not yet able to adopt new ways of leaving

traditional payment methods behind because they are afraid of a bad experience.

At this point, there are tasks for e-commerce sites as much as for consumers.

We need to destroy the negative perceptions that the consumers are suffering from and their victimization against e-commerce. We will be able to sail into new horizons in e-commerce with the steps like taking control of sales and protecting purchases with a distance sale contract.”

Fifth Middle East DNS Forum was in Ankara The Fifth Middle East Domain Name System (DNS) Forum, organized by the Internet Assigned Numbers and Names Authority (ICANN), was held on 25-26 April. Meanwhile, while the Forum is in its fifth year, the İstanbul ICANN Regional Office is celebrating its fifth anniversary. “We

are proud to host the Fifth Middle East DNS Forum.” said BTK President Fatih Sayan, speaking on the forum hosted by the Information and Communication Technologies Authority (BTK). This forum is an excellent platform for sharing information and for networking with the

domain industry and internet professionals and networking experts in the Middle East and around the world.”

The Forum was launched in 2014 to help strengthen the DNS industry in the Middle East by encouraging the ICANN community to grow through knowledge

and exchange of ideas.

“The Middle East has great potential to assess opportunities created by the global internet and for the fifth time in this forum, I hope that the Middle East will see opportunities for progress in the digital field and continue to increase its share in the

domain name industry.” said Baher Esmat, Vice President of ICANN Global Stakeholder Engagement in the Middle East. “This forum is one of the key factors in helping to ensure regional participation in ICANN and the DNS industry in the entire Middle East.”

There is internet now at the starting point of communication The 4th Call Center Technology Summit, in which the future of call center technologies and industry was discussed, was held in Adile Sultan Palace on April 19th. Expert speakers and more than 430 different exhibitors from over 180 firms shared the most up-to-date information on the future of the industry. Metin Tarakçı, the Chairman of the Board of Directors of the Call Centers Association (ÇMD), opened the summit and shared the latest figures of the sector with the participants.

Following Metin Tarakçı, keynote speakers such as Hergünöğren founders Ozan Dağdeviren and İnanç Ayar made the “Kiss Many Frogs

for Creativity” presentation with a little creativity game.

Martin Vagner, Director of Strategic Solutions at Genesys focused on the importance of customer experience in its presentation and that voice communications will catch the volume of messaging applications by 2020. Vagner said the web is the leader with 99% as the starting point of communication.

He emphasized that the multimodal approach will become the sector norm in the coming years. İlhan & Duman Law Office Founding Partner Muktedir İlhan mentioned about the role of the call center infrastructure in collection management while the presentation of

“360 Degree Collection Management” presented by Vodafone Senior Manager Ramazan Yıldız gave information about mobile data and usage habits of Vodafone customers. Dial Once CCO Adrien Lesage actively shared what could be done with a small demo while informing participants through the Visual IVR presentation, one of the most popular topics of our time with the participants.

‘Platinum’ sponsor of the event, Genesys’ Regional Manager Enda Kesim shared details of Genesys products working on the cloud, while giving information about the “Real Cloud Experience”.

Referring to the acquisition

of Altocloud, Kesim also informed that Altocloud and Genesys would include artificial intelligence in their customer journeys. Jürgen Vollmer, Regional Director of Pindrop, who asked the question “Can customers be guilty?” and shared the importance of multi factor authentication and why it is necessary. Genesys Senior Solution Consultant Bilge Yılmaz also mentioned the possibilities offered by Visual IVR while demonstrating how to manage the whole system from a single interface with Genesys Intelligent Application Automation with a live demo presentation.

Vedat Sencer Sözer, Director of Yapı Kredi Customer

Relations Center, who started his presentation by saying “Innovation in the banking is inevitable”, also mentioned that changing the usage habits of the banks from the “Digital Transformation in the Finance Sector” presentation and the operations to be automated by artificial intelligence. As it is every year, CCR’s CEO, Türker Erkin, who made the closing speech, told which questions should be asked for the project success and examine the near future call center IT infrastructure in detail while considering the difficulty of working with a separate service provider for each service and how a single service will be providing all the services.

Solution that adds speed to pay rolling processes With the payroll solution developed on the HR-Web Digital Platform, Bimsa provides significant time savings for companies operating in techno-cities

and conducting R&D work.

One of the most important conveniences provided

by BimSA to the technocities and R&D pay rolling processes developed by the

payroll solution is “Subject to Promotion Day Calculation”.

Thanks to this feature, the mentioned calculation which is usually done manually and causes time loss is now

automatically performed

by HR-Web software. The solution developed by Bimsa with its expert team on legal legislation provides continuous information support to all

techno-city companies and companies that perform on premise R&D activities, allowing quick and correct formatting and free of error progress of the processes.

Sizin dilinizi konuşur.

DICENTIS Tercüman Ünitesi Yeni DICENTIS Tercüman Ünitesi bugünün ve yarının ihtiyaçlarını karşılar. Çevirmenlere işlerine odaklanmak için maksimum özgürlük sağlar. Sezgisel ve ergonomik tasarımı ile bir teknoloji harikası olan Tercüman Ünitesi, IP tabanlı DICENTIS ile birlikte 100'e kadar dili özgürce çevirmeye yardımcı olur.

Detaylı bilgi için: tr.boschsecurity.com