BThaber 1224. Sayı

Page 1

Sayfa

6

E - TOPLUM

Edİp Emİl Öymen • Claude Shannon film oldu • Köhne yasa Facebook’a uygun.

25. yıl HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr

SAYI

1224 10 - 16 Haziran 2019

Sayfa

8

Bulut bilişimin geleceğine inandık!

BThaber Şirketler Grubu’nun KOBİ Destek Projesi’nden yararlanmaya hak kazanan şirketlerin ikincisi; sektör özelinde yetkinliğini genele yaymayı hedefleyen PİR Yazılım.

Sayfa

3

Sayfa

21

Kare’nin odağında güvenlik ve robotlar var! Güvenlik çözümleri konusunda faaliyetlerini sürdüren Kare Bilişim, Robotik Süreç Otomasyonu (RPA) konusunda da çalışmalara başladı.

Sayfa

10

TEKNO-POLİTİK

Türkiye, e-ticaret fırsatlarını değerlendirmeli! TÜSİAD ve Deloitte Digital işbirliği ile hazırlanan “E-Ticaretin Gelişimi, Sınırların Aşılması ve Yeni Normlar: 2019” raporu tanıtıldı. Raporda dünyada ve Türkiye’de e-ticaretin gelişimi ve yakın dönem gelişmeleri incelenirken, omni-channel perakende, B2B e-ticaret, kişisel verilerin korunması ve e-ihracat gibi güncel başlıklar üzerine değerlendirmeler de sunuluyor.

Sayfa

11

DOSYA

TÜRKİYE’NİN VERİ MERKEZİ

RADORE OSMAN COŞKUNOĞLU

e-Dönüşüm ile Gelen Verimlilik • Bill Gates ve Newyork Times’dan yaz okuma önerileri.

Şirketler, biraz da GİB’in getirdiği zorunluluklarla hızla hayata geçirdikleri e-dönüşüm uygulamaları sayesinde verimliliklerini artırıyorlar. E-Dönüşüm uygulamaları, dijital dönüşüm süreçleri açısından da önemli bir role sahip. Ayrıntılar dosya sayfalarımızda.

radore.com



BThaber

GÜNDEM

10 - 16 HAZİRAN 2019

3

Türkiye, e-ticaret fırsatlarını değerlendirmeli! TÜSİAD ve Deloitte Digital işbirliği ile hazırlanan “E-Ticaretin Gelişimi, Sınırların Aşılması ve Yeni Normlar: 2019” raporu tanıtıldı. Raporda dünyada ve Türkiye’de e-ticaretin gelişimi ve yakın dönem gelişmeleri incelenirken, omni-channel perakende, B2B e-ticaret, kişisel verilerin korunması ve e-ihracat gibi güncel başlıklar üzerine değerlendirmeler de sunuluyor. TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, raporla ilgili

Türkiye’ye ve dünya geneline ilişkin öne çıkan başlıklar • Pazarda en büyük üç ülkenin pazar büyüklüklerinin toplamı, küresel e-ticaret pazarının çoğunluğunu oluşturuyor. Bu bağlamda Çin (634 milyar dolar) ABD (504 milyar dolar) ve Japonya (123 milyar dolar) pazarın zirvesinde yer alıyor. • ABD ve Çin arasındaki ticaret gerilimleri ve uzayan Brexit süreci e-ticaret sektörüne de ciddi bir yavaşlama getirdi. Bu yavaşlamaya Dünya Bankası’nın belirttiği dış talep azalışı ve artan borçlanma maliyetlerinin de etken olduğu belirtiliyor. • Sınır ötesi e-ticaret pazarı, 2016 yılında toplam 401 milyar dolarlık bir hacme ulaştı. Pazarın, yıllık yüzde 27.3 büyüme ile 2020 yılında 994 milyar dolara yaklaşması bekleniyor. • Dünyada B2B e-ticaret hacmi toplamda yaklaşık 10 trilyon dolar ile B2C e-ticaretin 5 katına ulaştı. Ölçümlemede

olarak “Katma değeri, kayıtlı ekonomiyi büyütmesi ve Türkiye’nin küresel ticaret hacmini artırması bakımından stratejik önemi giderek artan e-ticaret sektörünün gelişimine yönelik adımlar kamu ve özel sektörün işbirliği ile hayata geçmeli” dedi. Simone Kaslowski, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “2019 yılı itibariyle B2C olarak yaklaşık 3,5 trilyon dolara erişmesi öngörülen küresel e-ticaret pazarında, Çin ve

yaşanan zorluklara karşın Türkiye’de de B2B e-ticaret pazarının büyüme sinyalleri barındırdığı görülüyor. 2018 yılında Türkiye’de e-ticaret sektör büyüklükleri sırasıyla; perakende işlemleri için 31.5 milyar TL, perakende dışı işlemler için ise 28.4 milyar TL olarak gerçekleşti. Türkiye’de toplam perakende karşısında çevrimiçi perakende oranı, 2018 yılında gerçekleşen yüzde 5,3 büyüme ile gelişmekte olan ülkelerin ortalamasını (yüzde 5,9) takip ediyor. Türkiye’de yıl içerisindeki alışveriş dinamikleri ve tüketicilerin harcama alışkanlıkları değişiyor. Örneğin, 23 Kasım 2018 tarihindeki Black Friday kampanyalarında, 29 bin e-ticaret platformu üzerinden geçen işlemler baz alınarak İyzico tarafından hazırlanan rapora göre, tüketicilerin gerçekleştirdiği işlem adedi normal günlere göre dört kat artış gösterdi.

ABD diğer ülkelerle arayı açarak başı çekiyor. Ülkemiz küresel e-ticaret pastası içinde henüz hatırı sayılır bir paya sahip olmasa da önemli bir potansiyeli barındırıyor. Genç ve dinamik nüfus, bireysel internet penetrasyonu, mobil geniş bant aboneliklerindeki artış ve coğrafi konumun getirdiği bölgesel olabilme avantajı e-ticarette önümüzü açan belli başlı unsurlar. e-Ticaret ile ilgili atacağımız adımlarla marka ve ürünlerimizin dünya çapında bilinirliğini, pazar payını ve e-ihracatını artırmalıyız. e-İhracat özellikle KOBİ’lerin küresel değer zincirlerine ve uluslararası pazarlara daha fazla katılabilmesini sağlıyor. Türkiye’nin 2018-2020 dönemi e-İhracat Strateji ve Eylem Planının tam anlamıyla hayata geçmesi büyük önem taşıyor. Bunun yanında, genç nesillerin potansiyelini, yazılım ve uygulama geliştirme alanlarında da hayata geçirebilmeliyiz. Dijital okuryazarlığın artırılmasının yanı sıra dijital dönüşüm için bilgi teknolojileri alanında nitelikli insan kaynağını yetiştirmemiz ve beyin göçünü tersine çevirmemiz gerekiyor. e-Ticaret gerek ürettiği katma değer ve kayıtlı ekonomiyi büyütmesi, gerekse Türkiye’nin küresel ticaret hacmini artıran yönüyle ülkemizde stratejik önemi giderek artan bir sektör. Sektörün gelişimine yönelik gerekli adımların, kamunun ve sektörün işbirliği ve istişaresiyle hayata geçirilmesini çok önemli görüyoruz.”

e-Ticaretin gelişimini sürdürebilmesi için lojistik hizmetlerin e-ticaret müşteri deneyimine odaklanacak şekilde dönüştürülmesi; KVKK ve bulut bilişim çözümleri ile ilgili farkındalık ve uyum çalışmalarının önemli olduğunun altını çizen Deloitte Digital Türkiye Dijital Deneyim Çözümleri Lideri Erdem İlhan şunları ifade etti: “Türkiye’de e-ticaretin gelişimine baktığımızda; 2018 yılında bireysel internet penetrasyonu ve mobil geniş bant abone sayısında Türkiye iyi bir büyüme sergiledi; alışverişte yeni norm olarak mobil kanallar gücünü kanıtlıyor; tüketicinin alışveriş kararında sosyal medya önemli bir etkiye sahip ve dünyadaki trende paralel olarak, Türkiye’de de yeni nesil ödeme yöntemlerinin gün geçtikçe daha çok kullanıldığını görüyoruz. Diğer taraftan bu gelişimin sürdürülebilmesi için iki kritik alanda gelişim yapılması gerekiyor: lojistik hizmetlerin e-ticaret müşteri deneyimine odaklanacak şekilde dönüştürülmesi ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve bulut bilişim çözümleri ile ilgili farkındalık ve uyum çalışmaları hızlandırılması. Fırsat alanlarını incelediğimizde üç başlık ön plana çıkıyor: perakende şirketleri ve üreticiler için omni-channel gelişimi ve deneyim, özellikle KOBİ’ler için e-ihracat ve tüm sektörlerde B2B e-ticaret alanlarındaki potansiyeli sektör oyuncuları için büyük fırsatlar barındırıyor.”


4

BThaber

ANKARA

10 - 16 HAZİRAN 2019

‘Engelsiz Dijital Dünya’ yaşamın her alanını erişilebilir kılmak istiyor Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü ile Sağlık Bilişim ve Teknoloji Derneği’nin 19 Haziran tarihinde düzenleyeceği ‘Engelliler ve Yaşlılarda Dijital Dönüşüm Sempozyumu – Engelsiz Dijital Dünya’ etkinliği için Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Op. Dr. Orhan Koç, tüm paydaşlara çağrıda bulundu. Mikrodan makro seviyeye doğru süregelen dijitalleşme serüvenini bireyden topluma, son kullanıcıdan şirketlere kadar geniş bir perspektifte ele almak gerekiyor. Dijitalleşme, çarpan etkisiyle beraber dünyada olduğu gibi ülkemizde de

hayatın her alanına nüfuz etmiş durumda. Dolayısıyla dijital dönüşüm ile verimlilik artmakta, iş hacimleri büyüyüp öğrenme hızlanmakta. Diğer yandan da bilgiye erişim güçleniyor, istihdam alanları yaratılıyor ve hayat kolaylaşıyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Op. Dr. Orhan Koç konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Dünyada farklı özelliklere sahip engelli ve yaşlı bireylerin, teknolojiden günlük hayatın içinde yararlanabilmeleri, özellikle de eğitim, ekonomik ve sosyal yaşamda önemli rol oynamakta. Gelişen teknoloji, bilişim ve dijital yenilikler engelli ve yaşlı bireylerin yaşama dâhil olmalarını, iletişimlerini,

sosyal hayata katılımlarını, bağımsız yaşam becerilerini ve hareketliliklerini arttırarak bireyin insan onuruna yakışır yaşamını desteklemekte. Hareket kısıtlılığı olan bireyler evlerinden bilgisayar ve internet kullanımıyla; öğrenebilmekte, çalışabilmekte, hizmetlere ulaşabilmekte ve sosyal etkileşime sahip bağlantılar aracılığıyla da arkadaşları ve aileleriyle iletişim kurabilmekteler. e-Ticaret, e-Devlet, ulaşım, kamu hizmetleri, sağlık hizmetleri ve kültürel hayata yönelik uygulamalar ve hizmetlere de erişebilmekteler.” Bu gelişmelerin yaşlı ve engelli bireyler için yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler

bulunması, entegre ve kişiselleştirilmiş inovasyon çözümleriyle gelişen teknolojinin günlük hayatımıza giderek dâhil olması sonucunu ortaya çıkardığına vurgu yapan Koç, “Engelli ve yaşlı bireylerin yeteneklerini açığa çıkarmak, geliştirmek, aktif iş yaşamına katılımlarını sağlamak, tüm yaşam döngüsünün içinde yaşamın her alanını erişilebilir kılmak ve ihtiyaç duydukları her bilgiye erişimlerini sağlamak amacıyla sektörün, kamu kurum ve kuruluşlarının, STK’ların, yerel yönetimlerin, üniversitelerin kısaca tüm paydaşların katılımıyla ‘Engelliler ve Yaşlılarda Dijital Dönüşüm Sempozyumu ’düzenlenecektir” açıklamasını yaptı.

Dijital dönüşüm seferberliği içerisindeyiz Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ev sahipliğinde ve Netaş sponsorluğuda, 24 Mayıs tarihinde düzenlenen iftar programı bilişim dünyasını bir araya getirdi. Programın açılışında BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, Netaş’ın bilgi ve iletişim teknolojileri alanında 50 yılı aşkın süredir yaptığı yenilikçi çözümlere dikkat çekerek şunları kaydetti: “Güçlü bir ülke olmak adına bilişim ve haberleşme sektörünün gelişimini önemli bir önceliğimiz olarak görüyoruz. Bilhassa

teknoloji alanında yerli ve milli üretim yapmayı kendimize şiar edindik. Biliyorsunuz ki bu noktada tüm ülkelerle aynı zamanda geçmeyi hedeflediğimiz 5G teknolojisinin, yerli ve milli imkânlarla üretilmesi noktasında en önemli destekçilerimizden ve paydaşlarımızdan biri de Netaş firmasıdır.” Günümüzün dünyasının alfabesi; yazılım ve kodlama diyen Karagözoğlu, “Yeni dünya düzenine adapte olabilmek için kodlamanın bilinmesi şart. Bu dönemi ileriye gençler taşıyacaklar. Bunun

için de yeniliklere açık olma, düşünme, araştırma, sorgulama ve risk alma gibi hasletlere sahip olmak gerekiyor” açıklamasını yaptı. Kurumlara yol arkadaşlığı yapıyoruz Netaş CEO’su C. Müjdat Altay da “Teknolojinin tüm hayatımızı daha önce benzeri görülmemiş bir hızla değiştirdiği bir dönemde, ülkemizi gelecek nesillere hayal edebildiğimiz en iyi haliyle hazırlamak durumundayız. Ülkemizin çok önemli dijital

dönüşüm projelerine imza attık ve atmaya devam ediyoruz. Son yıllarda, eğitimden sağlığa, ulaştırmadan spora, enerjiden ticarete, adalet sistemimizden kültüre, savunmadan turizme kadar toplu bir dijital dönüşüm seferberliği içerisindeyiz. İşte bizler de bu dönüşüm çalışmalarında kurumlarımıza yol arkadaşlığı yapıyoruz. Bu keyifli ve uzun yolda yaratacağımız ortak akıl ile ülkemizi hep birlikte çok iyi yerlere taşıyacağımıza gönülden inanıyorum” şeklinde konuştu.

Savunma sanayi otonom teknolojilerine yoğunlaşıyor Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 23 Mayıs tarihinde ATO’da ‘Daha Parlak Bir Gelecek İçin Çalışmak’ temasıyla düzenlediği ‘12. Çalışma Meclisi Toplantısı'na katıldı. Etkinlikte konuşan Prof. Dr. İsmail Demir, milli teknoloji hamlesinin hayata geçirilmesini hedeflediklerini vurgulayarak

otonom sistemlerin artan öneminin altını çizdi ve “İnsansız sistemler; savunmanın da en önemli konularından” dedi. İnsanlığı bekleyen en önemli ve çalışma hayatı açısından en etkili konunun otonom teknolojilerin hızla yayılması ve dijital çağda bunların birbirleriyle etkileşimi olacağını kaydeden Demir, çalışma hayatında politikaların belirlenmesinde bu konudaki eğilimlerin önemli rol

oynayacağını dile getirdi. Demir, böyle bir ortamda bazı işler yok olurken yeni iş alanlarının ortaya çıkacağını vurguladı ve 10 yıl önce hayatımızda olmayan; ‘Robot Çalışan Hakları’, ‘Ortak Finansman’, ‘Sosyal Girişimcilik’ gibi tanımların daha da önem kazanacağının altını çizdi. SSB ‘Vizyoner Genç Projesi'ni hayata geçirdi Gençlerle buluşma noktasının

da dijital dünya olacağına dikkat çeken Demir, SSB olarak bu amaçla; bir kariyer portalı olarak da işlev gören ‘Vizyoner Genç Projesi'ni hayata geçirdiklerini söyledi. Savunma sanayisinin bugün teknolojinin lokomotifi konumunda olduğunu belirten Demir, “Bu durumun devam edip etmeyeceği, enerji ve sağlık alanındaki bazı faaliyetlere bağlı. Yoksa enerji ve sağlık mı daha öne geçecek?” sorusunu yöneltti.


BThaber

E-TOPLUM

10 - 16 HAZİRAN 2019

5

Türkçemizi özenle kullanmak tüm bilişimcilere yaraşır Türkiye Bilişim Derneği’nin ‘Bilişimde Özenli Türkçe Çalışma Grubu’; Türkçenin bilişimsel konular başta olmak üzere ilgili konularda özenli kullanımı amacıyla, Türkçe bilişim dilinin varsıllaşmasına katkıda bulunmak üzere 24 Temmuz 2013 tarihinde kuruldu. Bugüne kadar 4145 terim üzerinde çalışıldı ve Türkçeleştirildi. Çalışmalar; Ahmet Pekel, Erdal Naneci, Ersin Taşçı, Eşref Adalı, İ. İlker Tabak, Kaya Kılan, Koray Özer, Tuncer Ören, Yiğit Ergin’in gönüllü katkılarıyla yürütülüyor. “Bilişimci olarak hepimizin yazı ve konuşma dilimize daha fazla özen göstermemizin zamanıdır” diyen grup şu değerlendirmeyi yapıyor: “Özenli Türkçe çalışmalarının bilişim alanı dışındaki alanları da kapsayacak biçimde genişlemesini öngörmekteyiz. Örneğin; Hukukta Özenli Türkçe, Sağlıkta Özenli Türkçe, Kültür ve Sanatta Özenli Türkçe vb. alanlarda da ‘Bilişimde Özenli Türkçe Çalışma Grubu’nun model alınarak çalışmalar yapılmasını çok önemsiyoruz. Bu alanlarda yapılacak çalışmalara, yukarıda belirttiğimiz adresten ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyacağız. Türkçemizi özenle kullanmak hepimize yaraşır.” Grup örnek alınacak bir şekilde çalışma şekillerini şöyle yorumluyor: “Tek tek olduğumuzdan daha verimli ve uyumlu çalışıyoruz.” Uçağı Türkler olarak biz yapmadık ama uçak sözcüğü son derece güzel ‘Bilişimde Özenli Türkçe Çalışma Grubu’ üyelerinden, Kanada’da yaşamını sürdüren Emeritus Prof. Dr. Tuncer Ören, “Bilişim yaşamın her alanında yer almakta; restoranda yemek yediğimizde bile faturalar bilgisayardan çıkıyor. Her konunun temelinde bilişimin

Emeritus Prof. Dr. Tuncer Ören olması bilişimcilerin kavramları iyi kullanmasını ve Türkçe gibi zengin bir dilin varsıllaşmasına yardımcı olmalarını olanaklı kılmakta” diyerek bilişimcilerin dilimizi doğru kullanabilme konusunda avantajlı konumda olduklarını vurguluyor. Oysa özel sektörden kamuya hatta üniversitelere kadar sözcükleri yanlış kullanma eğilimimiz var. Ören, bu konuda şu değerlendirmeyi yapıyor: “Nedense Türkçeye pek ısınamayan bazı kişiler şöyle düşünüyor: Teknolojiyi üretiyorlar, teknoloji ürettikleri gibi terimleri de üretiyorlar; biz de o terimleri aynen almak zorundayız. Uçağı Türkler olarak biz yapmadık ama uçmaktan türetilmiş olan uçak sözcüğü son derece güzel. Dolayısıyla Türkçenin terim üretmedeki kudretinden yararlanarak bütün bu terimlerin karşılığını anlaşılır, kulağa hoş gelir ve zevkli bir Türkçe ile ifade etmek son derece de yararlı olur. Dolayısıyla kültürümüz de zenginleşir. Dilimize bazı terimler olduğu gibi girmiş. Bunları aynen mi kabul etmeli yoksa başkasını mı söylemeliyiz? Bu yerinde bir soru. Başka bir görüş ise şöyle: Hiçbir ilerleme

değişim olmadan olamıyor. Hatta bireylerin, kişilerin, kurumların ilerlemesi kendilerini aşabilme yeteneklerine bağlı oluyor. Bu mesleği yapabilmeleri bakımından bilişimcilerin de kendilerini aşabilme yetenekleri zaten var. Orhan Veli’nin çok güzel bir sözü bulunuyor: Tayyare kelimesine alışmış olanlar uçak kelimesine de alışır, diye. Dolayısıyla kendini aşabilen kişiler ve kurumlar çok rahatlıkla bazı terimlerin daha güzellerini, daha Türkçelerini bulabilirler. Bu ise eskiye ihanet gibi değil, aslında sadece ilerlemenin bir koşuludur. İlginç terimlerden biri de dijital. Fransızca’da olmayan bir şekilde Fransızcaymış gibi seslendiriyoruz. Oysa ki ‘sayısal’ demek çok yerinde bir kullanım olmaktadır. Bunu eminim, kendini aşma yeteneği ve arzusu olan meslektaşlarımızın çoğu benimseyecektir.” ‘Onlayn’ı anlayabilen ‘çevrimiçi’ni çok daha rahatlıkla anlar ‘Bilişimde Özenli Türkçe Çalışma Grubu’nun ülküsü; bilişim ve bilişim ile ilgili konularda Türkçenin doğru ve özenli bir şekilde kullanılmasını sağlamak ve bilişim Türkçesinin

daha varsıllaşmasına, daha yaygınlaşmasına yardımcı olmak. Bu konuda tüm bilişimcilere görev ve sorumluluk düşüyor. Ören, düşüncelerini şöyle açıklıyor: “Hiçbir terim yoktur ki Türkçe olarak karşılayamayalım. İyi bir örneğimiz de var: 2006 yılında Türkiye Bilişim Ansiklopedisi yayımlandı. 20 editör ve 3 baş editör vardı. 200 kadar da yazarımız bulunuyordu. Türkçeyi özenli kullanmaları istendi; Türkçesi olan terimlerin İngilizcelerini kullanmamalarını rica etmiştik. Bu şekilde son derece yararlı olan bir çalışma ortaya çıktı. Türkiye Bilişim Ansiklopedisi; Türkçe ile bilişimin her alanının karşılanabilir olduğunu ispatladı. Bu çalışma grubumuz da meslektaşlarımızı Türkçe kullanmaya özendirecek. Kamu kuruluşlarının, kamu bilişiminin de yardımıyla daha da yaygınlaşacak. Örneğin, kamu kuruluşlarının çoğunda ‘online’ işlem yapılıyor. Türkler ‘onlayn’ diye okumak zorunda kalıyorlar. Oysa ki, ‘çevrimiçi’ denen terim aynı kavramı Türkçe olarak karşılıyor. ‘Onlayn’ı anlayabilen ‘çevrimiçi’ni çok daha rahatlıkla anlar. Kendi dilimizde olmuş olur. TBD’nin kurucusu Prof. Dr. Aydın Köksal’ın dilimize kazandırdığı ‘bilgisayar’ sözcüğü tartışmasız uzun yıllardır kullanılmakta.” BThaber’in ‘Bilişimde Özenli Türkçe’ kavramının doğmasında büyük katkısı oldu Tanıtım ve yaygınlaştırma konusunun önemine vurgu yapan Ören, “BThaber’in ‘Bilişimde Özenli Türkçe’ kavramının doğmasında büyük katkısı olmuştur. 1998 yılında BThaber'le başlayan ‘Özenli Türkçe’ çalışmalarımıza tekrar destek verdiğiniz için BThaber yayın kuruluna candan teşekkür ederiz” dedi.


6

E-TOPLUM

BThaber

Edip Emil Öymen edip.oymen@outlook.com

10 - 16 HAZİRAN 2019

Claude Shannon film oldu Dünyada 1930’larda Amerikan IBM ve Alman Zuse bilgisayarları kullanılıyordu. Bunlar henüz mekanik sistemle çalışıyordu. Burada resmini gördüğünüz, Amerikan inovasyonunun merkezi Bell Laboratuvarı mühendislerinden Claude Shannon, 1948’de veriyi elektronikle yeniden tanımlamayı başardı: 0 ve 1 rakamlarını, alfabenin bütün harfleri ve sembolleri için tanımlayan ikili (binary) sayı sisteminin formülünü kurdu. Bu, bir iletişim devrimi oldu. Sistem 70 yıldır Shannon’ın tanımladığı şekilde çalışıyor. Daha da, kuantum

bilgisayarlarla 21’inci yüzyıl boyunca da kullanılacak. 2001’de 85 yaşında ölen Shannon bugün bilişim dünyasında Newton ve Einstein düzeyinde saygı gösterilen, ama bilişim sektörü dışında “tanınmayan” bir bilimci. Henüz 24 yaşında MIT’de matematik asistanıyken, 30 yaş altındaki “dahi” mühendislere verilen Alfred Noble Ödülü’nü kazanmıştı. (Yazım hatası yok: Alfred Noble Ödülü, Amerikan Mühendislik Enstitüsü ASCE tarafından veriliyor. “Nobel Ödülü” ile sadece ses yakınlığı var).

Bu özgün buluşçu hakkında nihayet bir belgesel yapılabildi. Neden ve nasıl oldu da bunca yıldır bunu yapmak kimsenin aklına gelmedi, anlaşılmaz bir tuhaflık.

“Bit Player” adlı film, 29 Mayıs’ta New York’ta, Dünya Bilim Şenliği (World Science Festival) sırasında gösterildi. Sonbaharda ABD sinemalarına da çıkacak.

Köhne yasa Facebook’a uygun Amerikan Kongresi Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’yi sarhoşmuş, veya nörolojik sorunu varmış gibi “bozuk cümleler ve anlaşılmaz bir telaffuzla” konuşuyor gibi gösteren bir video yayınlandı. Videoda bir anormallik olduğunu anlamak için üstün zeka gerekmiyordu. Trump, hemen videoyu Demokrat Parti’yi “karalamak” için kullandı. Yandaşları da geri kalmadılar. Ama çok kısa sürede videonun “üzerinde” oynandığı, Pelosi’nin konuşma hızının azaltıldığı anlaşıldı. YouTube ve Twitter, videoyu yayından kaldırdı. Ya kim kaldırmadı? Evet, bildiniz: Facebook (26 Mayıs Pazar akşamına kadar durum buydu). CNN’nin zehir gibi “sorgucusu” Anderson Cooper, Facebook Başkan Yardımcısı Monika Bickert’la durumu 14 dakika süren maraton bir mülakatta konuşurken Bickert’in çağrı merkezi çalışanı gibi hep aynı kurumsal söylemde ısrar etmesi ibretlikti: Efendim, Facebook “sahte” olduğunu saptadığı

hesapları kapatıyordu evet, sahte olduğu “anlaşılan” böyle bir video hakkında Facebook kullanıcısını “bilgilendiriyor” ama sahteliğine kullanıcının karar vermesini uygun buluyordu. Çünkü Facebook bir teknoloji şirketiydi ve “haber yayıncısı” değildi. Cooper ona şunu da sordu: “Trump hakkında benzer bir video yayına girse ne yapacaksınız?” Bu soruya Bickert elbette yine cevap olmayan yavan bir cevap verdi, Cooper konuyu kapattı. https:// cnn.it/2JHOetw Ama konu kapanmayacak. Çünkü ABD, 2020 Başkanlık Seçim kampanyasına ilerliyor. Ortalığa daha neler saçılacak kim bilir. Ve Mark Facebook, şirketin sonunu hızlandırıyor. Çünkü 26 Mayıs’ta New York Times’da yayınlanan bir yorumda, “Bizim tanıdığımız Facebook artık bitmiştir” denildi. “Nancy Pelosi ve Fakebook’un kirli oyunları” [Yazım hatası yok: Başlıkta “Fakebook” yazıyor. Fake

= Sahte] başlıklı yorum hakkında “yoruma” gerek yok: “Bir radyo/tv bunu yayınlar mıydı? Asla! Bir gazete yayınlar mıydı? Ciddi sonuçlarına katlanır mıydı? Bir pazarlama kampanyası, böyle bir şeye izin alamazdı, çünkü sahte pazarlama olurdu. Başka hiçbir medya kuruluşu yayınlayamazdı, çünkü onların Facebook’un sahip olduğu “koruma kalkanı” yok.” https://nyti.ms/2YQfZmW Facebook ve diğerlerinin “koruma kalkanı” 1996’da Amerikan Kongresi’nin kabul ettiği İletişim Yasası’nın (Communications Decency Act) 230 sayılı bölümdeki şu cümle:

“Etkileşimli bilgisayar hizmeti sunan veya bunu kullanan kişi, enformasyon içeriği sağlayan başka bir kaynağın yayıncısı veya sözcüsü değildir.” [Bu, hukuki bir çeviri değil] Bu madde, bütün internetin ayakta durmasını sağlayan iskelet oldu hep. Buna göre tıpkı telefon gibi, internet hizmeti veren şirketler de sadece bir dağıtım kanalıydılar. Bu kanaldan “ne” geçtiği onları ilgilendirmezdi. Övgü de geçebilir, sövgü de... Ama yasa eskidi. Günün gerçeklerine uymuyor. Yasa değişirse Facebook da değişir.


FLO, Servis Masası hizmetleri için Basistek ile yola devam ediyor… Türkiye’nin önde gelen ayakkabı üretim ve perakende satış şirketi FLO, Basistek ile birlikte hayata geçirdiği Micro Focus’un yeni servis masası çözümü SMAX ile tüm paydaşlarına daha hızlı ve kaliteli destek hizmeti sunmaya başladı. 1960 yılında bir ayakkabı atölyesinde başlayan FLO’nun serüveni bugün Türkiye’de her 4 ayakkabıdan 1’ini satan bir başarı hikayesine dönüştü. FLO, gerek mağazaları, gerek e-ticaret sitesi ve gerek bünyesine kattığı yeni markalar ile yoluna emin adımlarla devam ederken, bu yolculuğunda teknoloji yatırımlarını da göz ardı etmiyor. Yeniden kurgulanan yeni servis masası konusunda Basistek ile çalışmalarını sürdüren FLO, böylece hem şirket merkezi, hem yurt içi mağazalar hem de yurt dışı mağazalara yeni servis masası üzerinden her türlü destek hizmetini sunuyor. Günümüz IT ihtiyaçlarını karşılamak için en doğru değer önerisini Basistek’in sunduğunu kaydeden FLO Ağ ve Güvenlik Müdürü Serkan Candeğir, sorularımızı yanıtladı:

bir süredir beklediğimiz Micro Focus SMAX uygulamasının çıkmış olması ve Türkiye’de ilk uygulayan firma olma fikri bizi heyecanlandırdı.

FLO hakkında kısaca bilgi verir misiniz?

Söz konusu yatırıma ne zaman başladınız? Proje ne zaman tamamlandı?

FLO Mağazacılık’ın temelleri 1960 yılında Ahmet Ziylan’ın ayakkabı atölyesinde atıldı. 1971 yılında Ziylan Group adı altında taban ve ayakkabı üretim ile devam ederken 1989 yılında Kinetix markası adı altında da üretim yapılmaya başlandı. 2001 yılında ise ilk FLO mağazasının açılmasıyla beraber perakende sektörüne de adım atıldı. Takip eden yıllar içinde Dockers‘ın ithalat ve üretim haklarının, Lumberjack markasının satın alınması, Polaris ve Instreet mağazalarının açılması ile devam eden sürekli büyümeyi, 2014 yılında yurt dışı mağazalarının açılması takip etmiştir. Türkiye’de 9 bin 500 çalışanımız, 470 mağazamız ile kendi alanımızda lideriz. 82 yurt dışı mağazamız ve franchise operasyonlarımız ile toplam 16 ülkede faaliyet göstermekteyiz.

2018 Nisan ayında ilk görüşmelerimiz, Haziran ayında ise analiz çalışmalarımız başladı. Aralık ayında da canlı uygulamaya geçtik. Böylelikle planlanan termin süresinde projenin ilk fazı tamamlanmış oldu.

Mevcutta kullanılan servis masası aracımız, uzun yıllardır IT ve FLO son kullanıcılarına başarıyla hizmet veren ve geliştirildiği dönemdeki geleneksel çözümlerin en iyi uygulamalarına uygun olarak kurum içinde geliştirilmiş bir platformdu. Dolayısı ile mevcut platformumuzun, günümüz IT süreç ve ihtiyaçlarını, “IT for IT” ve “IT for Business” taleplerini karşılamada yetersiz kaldığı zamanlar olabiliyordu. İlave olarak, büyümenin getirdiği birtakım zorluklarla karşılaşmaya başladık. Sistemin gereksinimlerimizi tam karşılayamaması nedeniyle bazı uygulamaları manuel olarak takip etmek durumunda kalıyorduk. Mailler üzerinden yapılan takipler, zaman kaybı ve ekstradan efor ihtiyacı oluşturuyordu. Eski sistemimizin neden olduğu bir başka husus ise ölçüm yapamıyor ve bunun müşteri ilişkilerimize olan etkisini tam olarak belirleyemiyor olmamızdı. Bunlara ilave olarak, coğrafi olarak genişlememiz, mağaza sayısının artması, yurt dışı operasyonlarının etkinleşmesi gibi hususlar bizi daha etkin bir çözüm arayışına itti. Diğer öne çıkan yatırım tetikleyicilerimizi ise şu şekilde sıralayabiliriz. •

ITIL gerekliliklerini uygulamak

Güncel teknolojilere uyum ve çoklu entegrasyon ihtiyaçlarını karşılamak

Kendimizi daha iyi ölçerek müşterilerimizin memnuniyetini arttırmak ve sürekli servis geliştirme hedeflerimize ulaşmak.

Bu yatırım için Basistek’i tercih kriterleriniz neler oldu? Yatırımda hangi ürün ve çözümler FLO’da konumlandırıldı? Basistek ile geçmişte başarılı projelere imza atmıştık. Bu projelerden birisi de Micro Focus yardım masası çözümü (SMAX Servis Yönetim Uygulaması). Geçmişten gelen iş birliğimiz süresince Basistek, sahip olduğu bilgi birikimi ile bizi her zaman en doğru şekilde yönlendiren bir iş ortağımız oldu, gösterdiği profesyonel proje yönetimi yaklaşımı ile en optimum çözümü minimum maliyetle sağlamak konusunda önemli katkı sağladı. Bu sebeple bu yatırımımız için de Basistek ile çalışmamızın en doğru tercih olduğunu düşündük. Ayrıca

Bu yatırım, FLO’ya ne gibi faydalar sağladı? ITIL servis operasyonlarının hayata geçirilmesi ile hizmetlerin ölçülebilir hale getirilmesi mümkün hale getirildi. Etkin SLA ve OLA takibi ile daha verimli süreçlere sahip olduk ve bu bizim için önemli bir zaman ve maliyet tasarrufuna sebep oldu. Kullanıcılarımıza daha verimli bir şekilde destek vermeye başladık. Basit sorularla sorunların önem derecesini belirleyerek, kaynakların kullanımında daha etkin hale geldik. Bu sayede IT personelini daha katma değerli işlerde kullanabilmeye başladık, aynı zamanda çağrı ve destek telefonları azaldı. Kullanıcılarımız servis masası konularını tek bir araçta yönetme imkanına sahip oldular. Tüm bunların yanında ise artan kullanıcı memnuniyeti müşterilerimiz ile kurduğumuz ilişkiyi daha da güçlendirdi.

FLO ve Basistek ekiplerinin değerlendiriyorsunuz?

bu

yatırımda

birliğini

nasıl

Basistek profesyonel, konusuna hâkim ve yönlendirici yaklaşımıyla, bizde yine olumlu izler bıraktı. Basistek ve FLO ekipleri olarak beraber keşfetmek, oluşturmak ve hayata geçirmekten çok keyif aldık. Her şeyden önemlisi ise, bu konuda tecrübeli gerçek bir partner’a sahip olduğumuzu bilmenin verdiği güvendi.

advertorial

Yeni servis masası yatırımı kararı nasıl, hangi kurumsal ihtiyaç ve gerekliliklerle alındı?

ITIL süreçlerinin tamamının hayata geçirilmesi için projeyi fazlara ayırdık. Projenin birinci fazında; Servis Masası Modülü (Service Desk), Olay Yönetimi (Incident Management), Talep Yönetimi (Request Fullfillment), Servis Katalogu, Konfigürasyon Yönetimi (CMDB), Bilgi Bankası Modülü (KBDB), SLA / OLA Yönetimi, IT Sözleşme Yönetimi, IT Tedarikçi Yönetimi süreçlerini hayata geçirdik. 2. fazda ise Problem ve Değişiklik Yönetimi süreçlerini hayata geçirmek üzere çalışmalarımız başladı. 2. fazın da sorunsuz bir şekilde ve planlanan süre içerisinde tamamlanacağını öngörüyoruz.


8

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

10 - 16 HAZİRAN 2019

Bulut bilişimin geleceğine inandık!

BThaber Şirketler Grubu’nun 2019 yılı KOBİ Destek Projesi’nden yararlanmaya hak kazanan ve BThaber gazetemizde yer verdiğimiz genç şirketlerin ikincisi; sektör özelinde yetkinliğini genele yaymayı hedefleyen PİR Yazılım. PİR Online Proje ve İş Yönetimi Platformu, Kocaeli Üniversitesi Teknopark bünyesinde ağırlıklı olarak web tabanlı yazılımlar geliştiriyor. Yazılımları ise bulut platformu üzerinde çalışıyor. Özellikle platformda kullanılması adına böyle bir strateji izledikleri bilgisini veren PİR Yazılım CTO’su İbrahim Şahin, yer ve cihaz bağımsız erişim imkanı sunmanın da öncelikleri olduğunu vurguladı. Türkiye’de bulut bilişim daha gündemde değilken hayata geçirdikleri bu projeyi ‘Türkiye’nin ilk bulut yazılımlarından biri’ olarak tanımlayan İbrahim Şahin, 2010 yılından itibaren bulut altyapısında yazılımlarını kurgulamaya başladıkları bilgisini verdi. “Öncesinde, yani bulut bilişimin bu kadar ön planda olmadığı dönemlerde katıldığımız toplantılarda ‘Piyasanın 3-5 yıl önündesiniz’ şeklinde yorumlarla karşılaştık, ama bulut bilişimin geleceğine inandık. Geldiğimiz nokta da bunun kanıtı” yorumunu yapan İbrahim Şahin, çalışmalarını şu sözlerle anlattı: “Bulut bilişim sayesinde

kurumsal erişim herkes ve her ölçekte şirket için var. Kiralama mantığı ile büyük bir maliyet yükünü üstlenmeden bunu yapabilmek mümkün. PİR yapısında da işleyiş bu mantıkta ilerliyor. Örneğin; yazılımlarımız kiralama sistemiyle aylık ücret ödenerek kiralanıyor. Farklı yazılımlarımız var ama temelde PİR mimarisinin hedefi inşaat sektörü. Bu kapsamda şantiye ve inşaat proje yönetimi, inşaat iş süreçleri takip yazılımı olarak PİR mimarisini sunuyoruz. Müteahhitlik ve inşaat firmaları öncelikli hedef kitlemiz. Bunların yanında kapsamı biraz daha genişlettik. Bu yönüyle sadece inşaat değil, aslında proje bazlı çalışan bütün firmaları kapsayan bir yapıyı ortaya koyuyoruz. Yani bir şirket yaptığı işlerin tamamını proje bazlı takip ediyorsa, PİR de söz konusu projelerin maliyetlerini ve çalışanlarını ayrı ayrı takip edebilecekleri, proje bazlı ve sektör bağımsız bir takip sistemini ortaya koyuyor. Bu yönüyle PİR ile ilk etapta şantiye ve inşaata ağırlık vermiş olsak da, aslında proje bazlı iş yapan her sektöre seslenen bir yazılımı ortaya koyuyoruz.” PİR Yazılım, 2019 yılında

pazarlama ve satışa ağırlık vermeyi hedefliyor. “Mühendislik ve teknik yapıya ağırlık verdiğimiz için ilk etapta bu başlığa çok odaklanamıyorduk” yorumunu yapan İbrahim Şahin’e göre, yapılan işi hedef kitlesine daha doğru biçimde ve doğru yöntemle tanıtabilmek çok önemli. Bu noktada her ölçekte her sektörden şirketi hedeflediklerinin altını çizen İbrahim Şahin, şöyle devam etti: “Yazılımda kaynak kod bizde olduğu için gerekli her türlü geliştirmeyi yapabiliyoruz. Bu da zaten sürekli gelişen bir yapı demek. Her bir müşteriden gelen beklentileri haritalandırıyor, bunları projelendirip devreye almaya önem veriyoruz. KOBİ Destek mimarisi ile hedefimiz kendi tanıtım çalışmalarımızı devam ettirirken, Bilişim Zirvesi grup şirketleri ile birlikte daha çok bilişim şirketlerine, aday müşteriye ve Türkiye geneline ulaşma imkanına sahip olmak. PİR olarak bayileşme altyapımız da devam ediyor. Kiralama usulü ile yazılım sattığımız için bir bayileşme yapısı ile artık Türkiye’nin her yerinde

çözümümüzün sunumunu yapabilmeyi istiyoruz. Bu nedenle doğru hedef kitleye ulaşabilmek bizim için önemli. Bilişim Zirvesi bünyesindeki mimari de bizim bu hedefimize ulaşabilmemiz için önemli bir kanal ve bayilik yapılanma stratejimize artı değer sağlayacağına inanıyoruz. Anadolu Toplantıları ile çözüm yapımızı böylece katılımcılarla paylaşabileceğiz, Marka bilinirliğimizi geliştirmek için KOBİ Destek Projesi önemli bir fırsat olacak.”

Ayrotek 10 yaşında

Bilişim sektöründe yazılım yaşam döngüsü yönetimi, orta katman mimariler, kurumsal

içerik yönetimi, proje ve portföy yönetimi, bulut hizmetleri gibi konularda 10 yılı aşkın tecrübeye

sahip olan Ayrotek; İstanbul Kozyatağı Hilton Hotel’de “IBM Teknolojileri ile Dijitalleşme Dönemine Geçiş” sloganı ile 10’uncu yaşını kutladı. Ali İhsan Varol’un sunuculuğunu üstlendiği etkinlik Ayrotek Genel Müdürü Ülker Gürpınar’ın firmanın kuruluşundan bugüne uzanan süreci içeren açılış konuşması ile başladı. Daha sonra, IBM Çözüm Ortakları Ülke Müdürü Oral Tuntaş, Ayrotek’in kuruluşundan bu yana IBM ile olan ilişkilerini anlattı. Sunumlar

sırasında Ayrotek firmasının vizyonu ve hâkim olduğu ürün grupları detaylı olarak paylaşıldı. Ayrotek’in çözüm ortağı olduğu Planview’dan EMEA Direktörü Louise Ashbrook da sunumu sırasında Ayrotek ile olan işbirliklerinden, beraber yürüttükleri projelerden ve genel olarak Planview çözümlerinden bahsetti. Yapı Kredi ve Türkiye Halk Bankası yetkilileri de Ayrotek ile birlikte gerçekleştirdikleri projelerini katılımcılarla paylaştı.



BThaber

10 GÖRÜŞ TEKNO-POLİTİK

10 - 16 HAZİRAN 2019

BİREYSEL BILL GATES’DEN VE NEW YORK TIMES’DAN YAZ OKUMA ÖNERİLERİ

OSMAN COŞKUNOĞLU ocoskunoglu@gmail.com twitter.com/osmancoskunoglu facebook.com/osman.coskunoglu www.coskunoglu.org medium.com/osman-coskunoglu

Kendisini ve Microsoft’u beğenin veya beğenmeyin, çok yoğun kitap okuyan ve küresel sorunları gerçek bir duyarlılıkla izleyen Bill Gates’in önerdiği kitapları önemsemek gerektiğini düşünürüm. Bu yaz için, dünyanın içinden geçmekte olan kriz hakkında bir perspektif edinmeye yardımcı olacak 4 kitap ile farklı konuda 3 kitap öneriyor (http://bit. ly/2Qumfy7). Ne kadar yaz okuması niteliğinde oldukları tartışılır ama önemli kitaplar. Bill Gates Önerileri Türkçe’ye de “Tüfek, Çelik ve Mikrop” başlığıyla çevrilen ve ilgiyle okuduğum – ama tüm dünya tarihini tek bir biyocoğrafya değişkeni ile açıklamasını yetersiz bulduğum – iyi araştırılmış kitabıyla Pulitzer ödülü kazanmış olan Jared Diamond’un yeni kitabı “Upheaval – Turning Points for Nations in Crisis” en ilgimi çeken kitap oldu. Bir krizden geçmekte olan bireyin neler yaşadığı ile zamanımızda toplumların, ülkelerin geçtiği kriz süreci arasında bir benzetmeden yola çıkıyor Diamond. Fakat,

New York Times’da çıkan bir eleştiri, kitaptaki hataları gösteriyor (https:// nyti.ms/30Rj88e). Bu eleştiriyi okuduktan sonra, kitaba ilgim yok oldu. (Bill Gates de önerisini bu yazı çıkmadan yapmış.) İklim değişikliğinden, eşitsizliklere, demokrasinin krizlerine kadar, dünyanın yaşadığı sorunların kapitalizmden kaynaklandığı iddiası yaygın. Oxford ekonomisti Paul Collier “Future of Capitalism: Facing the new Anxieties” kitabı da bildik bir gerçek üzerine: kapitalizm sadece küçük bir azınlığın işine yararken, çok büyük kitleleri geride bırakıyor. Kitabın ana temalarından olan, toplumda karşılıklı sorumluluklar olması gereği Bill Gates’i etkilemiş ve kitabı okuduktan sonra blogunda zenginlerden alınan vergilerin artırılmasını savunan bir yazı yazmış. Amor Towles’in “A Gentleman in Moscow” romanı “Moskova’da bir Beyefendi” başlığıyla Türkçe’ye de çevrildi. 1920’lerden başlayıp 1950’lere kadar, Rusya tarihini bir kişinin yaşamında bıraktığı etkilerle anlatıyor roman. Siyasi krizlerin, doğrudan ilgisi olmayanların da yaşamlarını nasıl alt üst edebildiğini anlattığı için ilginç bulmuş Bill Gates bu romanı.

Michael Beschloss’un “Presidents of War” kitabı, 1812 iç savaşından, Vietnam savaşına kadar, ABD’nin dahil olduğu 9 büyük ihtilaf sırasında başkanların karar süreçlerini inceliyor. Bill Gates’e göre, bunları bilmek, önümüzdeki olası ciddi ihtilaflarda alınacak kararların daha isabetli olmasını sağlayabilir. Dünyada yaşanan krizler konusu dışında kalan üç kitaptan daha söz ediyor Bill Gates: Kadın yazar Rose George’un kadınların regl durumları gibi kanla ilgili konuları anlatan “Nine Pints: A Journey Through the Money, Medicine, and Mysteries of Blood”; Graeme Simsion’un, asosyal bir genetik profesörünün kendisi için bir aşk bulma macerası üzerine trilojisinin son kitabı “The Rosie Result” (trilojinin ilk kitabı “Rosie

Projesi” başlığıyla Türkçe’ye çevrilmişti); ve tabii, eşi Melinda Gates’in kadınların güçlendirilmesi ve hakları üzerine yazdığı “The Moment of Lift” kitabı. New York Times Önerileri New York Times, yaz okuması için geziden korku romanlarına, müzikten gerilim romanlarına, bahçe bakımından spora kadar birçok kategoride 75 kitap öneriyor yaz okuması için (https:// nyti.ms/2wnNild). Liste bende iki hayal kırıklığı uyandırdı: Bilim kurgu kategorisi yok ve tarihi roman kategorisindekiler sadece yakın tarihte (20. YY) geçiyor. Listede sadece iki kitap ilgimi çekti, ikisi de gezi kategorisinden. Birincisi, Alev Scott’un, Osmanlı İmparatorluğu’nun birçok ülkede bıraktığı izleri gezip gördükten sonra yazdığı

“Ottoman Odyssey: Travels Through a Lost Empire.” İngiltere’de yaşayan Alev Scott kitabı için yaptığı geziye Türkiye’de devam etmek istemiş. Fakat, İngiltere’de yazmış olduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili eleştirel bir yazısı nedeniyle vizesinin iptal edildiğini öğrendiği için İstanbul’a gelememiş. İkinci ilgimi çeken, Türkçe’ye “Toskana Güneşi” başlığıyla çevrilen kitabını çok severek okuduğum İtalya aşığı Frances Mayes’in “See You in the Piazza” kitabı. İtalya’nın bildik kentlerinin dışında, gezdiği 80 kasaba ve köyü anlatıyor. Milano’da yaşadığım yıl, Venedik, Roma, Floransa gibi efsane kentlerin dışında kalan, İtalya’nın pek de bilinmeyen kasaba ve köylerini özellikle büyüleyici bulduğum için bu kitabı mutlaka okuyacağım.


e-Dönüşüm ile Yeni Fırsatlar

DOSYA:

BThaber 10 - 16 HAZİRAN 2019 www.bthaber.com.tr

Handan Aybars

Taraflar için fayda zinciri giderek büyüyor Kamunun e-Dönüşüm adımları, birbirini tamamlayan yeni başlıklarla ekonomide kayıtdışılığı azaltırken, her ölçekte şirketin de öyle ya da böyle BT yenilikleri ile tanışmasını sağlıyor. Bu durum, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) ciro sınırının altında olan şirketlerde de gönüllü geçişleri ön plana çıkartıyor. Böylece 2010 yılından başlayan e-dönüşüm süreci e-fatura, e-defter, e-arşiv ve e-irsaliye ile devam ediyor.

Kağıt belgelerin dijital ortama aktarılması yönünde çalışmalar kapsamında 25 milyon TL ve üzeri ciroya sahip firmalar için e-İrsaliye kullanımı 1 Ocak 2020 tarihi itibariyle zorunlu hale gelecek. e-Fatura’ya geçişte gönüllülüğün öne çıkması paralelinde, e-Arşiv kullanıcı sayısının da artması, para giriş-çıkışlarında pratik, verimli ve tüm paydaşları buluşturan bir kontrol ve takip yetkinliği demek.


12 DOSYA

e-Dönüşüm ile Yeni Fırsatlar

BThaber 10 - 16 HAZİRAN 2019

E-DÖNÜŞÜMDE KAPSAM GİDEREK BÜYÜYECEK Türkiye’de e-Dönüşüm, 2014 yılından itibaren zorunluluk getirilen e-Fatura uygulamaları ile başladı. Mükelleflere büyük kolaylıklar sunan e-Dönüşüm çözümlerinin kapsamı, gelen yeni düzenlemelerle zaman içerisinde genişleyerek; e-arşiv fatura, e-defter, e-irsaliye, e-smm gibi uygulamalarla çeşitlendirilmiş oldu. Genel olarak e-dönüşüm uygulamalarının faydalarını incelediğimizde gerek kamuda gerek özel sektörde finansal hareketlerin kayıt altına alınması ile sahteciliğin önlenmesinin yanında zaman ve maliyet avantajı sağlanmış oldu. “e-Dönüşüm uygulamaları küçük şirketlerin büyümesine yardımcı olurken, büyük şirketlerin tasarruf ermesini sağladı” yorumunu yapan İşNet e-Dönüşüm Hizmetleri Müdürü Ayhan Akgöz, gerek 2019 yılı gerekse orta vadeli yenilik beklentilerini şöyle anlattı: “Mevcut durumda yürürlükteki tebliğe göre 2018 yılı cirosu 10 milyon TL ve üzeri olan mükellefler 01.01.2020 itibariyle e-fatura ve e-defter uygulamasına geçmek zorunda. Güncel tebliğ taslaklarına göre ise ilgili yıl brüt satışları sınırının 5 milyon TL’ye düşeceği öngörülmekte. Zorunlulukları getiren ciro oranları düştükçe, e-dönüşüm uygulamaları kullanacak mükelleflerin kapsamı daha da büyüyecek. 2019 içerisinde kullanılmaya başlanan e-smm hizmetinin, taslak tebliğe göre 2020 itibariyle zorunlu hale gelmesi sonucunda serbest meslek erbapları da e-Dönüşüm sürecine dahil

olacak. E-fatura portalımız NetteFatura, faturalandırma, ödeme ile ödeme takibi, faturaların saklanması ve arşivlenmesine kadar çok geniş bir yelpazedeki tüm e-fatura süreçlerinin en iyi teknolojiyle gerçekleştirilmesini sağlıyor. NetteFatura sistemi ile e-arşiv faturaları uygun koşullar dâhilinde elektronik ortamda gönderilebildiği gibi kâğıt olarak da alıcısına teslim edilebiliyor. NetteArşiv platformu, mükelleflere elektronik defterlerini, beyannamelerini ve onlara bağlı tahakkukları saklayabilecekleri güvenli bir ortam sağlıyor. Türkiye’nin ilk web tabanlı muhasebe uygulamasıyla yüzde 100 entegre web tabanlı ticari yazılım programı LucaNet, NetteFatura ile tam entegre çalışmasının yanı sıra, mali müşavirlerin, müşterileri olan işletmeleri ile aynı ofisteymiş gibi çalışmalarını sağlıyor. Çözüm odaklı yaklaşımımız ve tecrübeli ekiplerimizle e-dönüşüm sürecinde mükellefleri dijitalleşmeye hazırlamak ve bu sürece hızlı adapte olmalarını sağlamak üzere, kaliteli ve uygun maliyetli e-Dönüşüm çözümleri geliştirmeye devam edeceğiz.” Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yetkilendirdiği özel entegratörlerden biri olabilmek için alınması gereken sertifikalar ve yerine getirilmesi gereken koşulların yanında kaliteli hizmet sunabilmek adına 7/24 çalışan sistemler gibi birtakım özelliklere de sahip olmak gerekiyor. Yani Ayhan Akgöz’ün tabiriyle özel entegratör olacak firmanın, sürekli olarak genişleyen

İşNet e-Dönüşüm Hizmetleri Müdürü Ayhan Akgöz e-dönüşüm uygulamalarına hakim olması, destek ekiplerine rahatlıkla ulaşılabilmesi önemli. “Günümüz dünyasında veri güvenliği önemli bir konu olduğundan, veri saklama hizmeti verebilecek bir altyapı sunabilmesinin de kriterler arasında olması gerek” hatırlatmasını yapan Ayhan Akgöz, ekledi: “Özel entegratörün mükellefe gerektiği zaman, belirli süre içerisinde verilerini sunmak için hazır olması gerekiyor. Verilerin belirtilen şekilde saklanması için, entegratörün altyapı sisteminin sağlam olması ve yedeklemeye imkan sağlaması da önemli bir kriter.”

ENTEGRATÖRLER, YENİLİKLERİ GÜNDEME ALMALI e-Dönüşüm iş hayatımıza zorunluluk olarak girip, alışkanlıklarımızı değiştirerek, iş yapış modelimizi tekrar tasarlamamız için bizlere yeni fikirler verdi. Özel sektör süreç yönetimlerini kağıtsız platforma taşımaya başladı. Gelecek birkaç yılda, kağıtsız muhasebe, İK gibi süreçlerin hem yönetimi hem denetimi e-dönüşümün getirdiği yenilikçi fikir ve alışkanlıklarla dijital ortamlarda olmaya başlayacak. Özel sektör kendini dijital platforma taşırken, bu dijital verinin muhatapları olan kamu denetimleri, arabuluculuk süreçleri, mahkeme ve Yargıtay süreçleri de dijital ispatlara bakarak karar

vermeye başladı. “Kamu açısından e-dönüşüm, başta kayıp kaçağın önüne geçilerek, zamanla denetim ve kontrollerini tamamen e-dönüşüm platformları üzerinden yapacak olması, hem kolaylık hem objektif denetleme sürecini sağlayacak” beklentisini dile getiren Kolaysoft Teknoloji Genel Müdürü Kezban Boztürk’e göre, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yetkilendirdiği firmalar, yapısal ve sektörel olarak farklılıklar gösteriyor. Her ne kadar entegratörler, e-dönüşüm platformunda ortak paydaya ulaşıyor olsa da, bu farklılıklar entegratörlere zengin fikirler üretmeleri adına olumlu yansımakta.

“GİB, entegratör firmaları, zorunlu kıldığı sertifikalarla yönetim süreçlerini disipline edip iyileştiriyor. Teknik testleri ile de sürecin içerisinde yer alan portal ve veri merkezi üzerindeki trafiğin test ortamında çalışmasını şart koşarak canlıya geçemeden önce testler ile platformun sağlıklı olup olmadığını test etmiş oluyor” bilgisini veren Kezban Boztürk, GİB’in e-dönüşüm sürecindeki yaklaşımını, ‘bağcıyı dövmeden üzüm yemek’ sözleri ile tanımladı. Boztürk’e göre, bu yaklaşımı entegratörlerin güven içerisinde karşılıklı değerlendirmeler ile kendisine iyileştirmesi için fırsatlar sunmakta.



14 DOSYA

BThaber

e-Dönüşüm ile Yeni Fırsatlar

10 - 16 HAZİRAN 2019

BT’NİN TOPLUMSAL FAYDASI DAHA NET GÖRÜLÜYOR e-Dönüşüm rüzgârı özel sektörde başladıktan sonra kamu sektörüne de sıçradı, Dijital Dönüşüm Ofisi’nin kuruluşu ile hızlandı. Bu yolda kamu kurumlarında da ciddi yatırımlar söz konusu. 2010 yılından başlayan e-dönüşüm süreci e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv ve e-İrsaliye ile devam ediyor. e-Dönüşüm süreci ile bilgi ve iletişim teknolojilerini toplumun faydası için, verileri daha sağlıklı bir ortamda kayıt altında tutabilmek, fatura, defter, ödeme gibi süreçlerin tamamının elektronik ortama taşınması hem kamu hem de özel sektör avantaj demek. Bu yönüyle e-Dönüşüm Komitesi Koordinatörü M.Göker Sarp’ın da dikkat çektiği gibi, teknolojinin kamu kurumlarında kullanılması, hız ve kontrolü de kesinlikle kolaylaştırdı. Devletin dijitalleşmeye verdiği önem ve kademeli geçişin örneklerini görüyoruz. e-Dönüşüm kapsamının genişlemesi ve vergiye konu olan tüm kağıt belgelerin dijital ortama aktarılması yönünde çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. İrsaliye belgelerinin elektronik ortama

taşınması hazırlık sürecinde ise Göker Sarp’ın belirttiği gibi, önemli aşamalara gelindi. “e-İrsaliye’yi ‘irsaliye belgesinin elektronik hali’ olarak tarif edebiliriz. Gelir İdaresi Başkanlığı'nın (GİB) faturalandırma araçlarının elektronik ortama taşınması ile ilgili çalışmalarından en yenisi olan e-İrsaliye ile kullanıcılar bundan sonra elektronik ortamda irsaliye düzenleyip ibraz edebilecekler” detaylarını paylaşan Göker Sarp, kurumsal farkındalığı ve beklentilerini de şöyle anlattı: “e-İrsaliye mükellefi, yani 25 milyon TL ve üzeri ciroya sahip firma sayısı 26 binin üzerinde ve bu firmalar için e-İrsaliye kullanımı 1 Ocak 2020 tarihi itibariyle zorunlu hale geliyor. Yakın zamanda e-Fatura’ya zorunlu geçiş için alt sınır olan 10 milyon TL, önce 5 milyon TL, sonra 5 milyon TL’nin de altına kademe kademe indirilerek yaygınlaştırılması planlanıyor. Sadece 2018 yılında e-Faturaya geçiş yapan firma sayısı 18 bin olmuş, ancak 5 bin 400 civarında firma, mükellef olmalarına rağmen sisteme geçiş yapmamış. 10 milyon

e-Dönüşüm Komitesi Koordinatörü M.Göker Sarp TL ve üzeri ciroya sahip olmasa da sistemin faydasına inanarak e-Fatura sistemine geçiş yapan firma sayısı da her geçen gün artıyor. 5 milyon TL ve üzeri ciroya sahip yaklaşık 121 bin firma bulunuyor. Bu firmalar da e-Fatura sistemine geçiş yaptığında, henüz kesin tarih belirlenmedi ama gönüllü geçiş yapan firmalarla birlikte e-Fatura sisteminde olan firma sayısı toplam 140 bin civarında olacak.”

DEĞİŞİMDE ‘SÜREKLİLİK’ ESAS

Foriba CEO’su Koray Bahar Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), kayıtdışı ekonomiyle mücadele ve idari kapasitenin artırılmasına yönelik olarak son derece önemli çalışmalar gerçekleştiriyor. e-Dönüşüm çözümleri, kamuda bütçe ve maliyet kontrollerinin en verimli şekilde gerçekleştirilmesinde hayati bir rol oynuyor. Bu anlamda, kamuya hizmet sunan entegratör şirketlere de önemli görevler düşüyor. “e-Dönüşüm ürün ve hizmetleri konusundaki uzun yıllara

dayanan deneyimimizle, hem ülkemiz hem de uluslararası arenada pek çok kamu kuruluşuyla yakinen çalışıyoruz” bilgisini veren Foriba CEO’su Koray Bahar, süreçleri ve hedeflerini şöyle anlattı: “Foriba uzmanlarına göre dijital değişim; strateji, operasyon ve insan kaynakları konusunda sürekli düşünmeyi, araştırmayı ve geliştirmeyi gerektiriyor. Bu alanlar iş modellerini, müşteri deneyimlerini, çözüm ortaklıklarını başta olmak üzere tüm ekosistemi kaplamakta. Dolayısıyla inovatif yetkinlikleri geliştirmek, aslında tüm alanlarda dijital değişim ve dönüşüme adapte olduğumuzun göstergesi. Başarılı değişim yönetimi olmadan, dijital dönüşüm çabalarının sonuç vermeyeceğine kesin olarak inanıyoruz. e-Dönüşüm teknolojileri konusunda bir entegratör firmadan destek alınacağı zaman bu kriterleri yerine getiren, doğru teknolojileri ve doğru yaklaşımı benimsemiş olan şirketlerle çalışılması önemli. Dijital dönüşüm hız ve tasarrufun temel bir ihtiyaca evrilmesi olarak tanımlanabilir. Dijital dönüşüm sürekliliği olan bir değişim sürecini içeriyor. Bu süreç ise sürekli öğrenme ve modern teknolojideki

gelişmelere adapte olmayı gerektiriyor. Strateji ve müşteri deneyimi gibi süreçleri teknolojiyle uyumlu hale getirmek, kullanıcı merkezli düşünmek, uyumlu ürün geliştirmek gibi basamaklardan oluşan e-Dönüşüm çalışmaları konusunda Türkiye’deki firmalarımızın, özellikle de KOBİ’lerin gerçekleştirmeleri gereken pek çok iş var. e-Dönüşüm çözümleri kapsamında sunduğumuz ürünlerimizden; e-Arşiv, e-Fatura, e-Bilet, e-Defter, e-Denetleme, e-İrsaliye, e-Müstahsil Makbuzu, e-Mutabakat, e-Serbest Meslek Makbuzu, e-Yedekleme, Elektronik Z Raporu, SGK Teşviği gibi ürünlerimizi KOBİ segmentindeki firmalar rahatlıkla kullanabilirler. Maliyetlerini ve finansal operasyonlarını yönetmede, iş süreçlerini verimli şekilde gerçekleştirmede ve kârlılıklarını artırmada bu çözümlerin rolü büyük. 2018’de ülkemizde düzenlenen e-Fatura adedi 220 milyona yaklaştı. Ancak, halen Türkiye’de 2 milyon şirketin 110 bini e-Fatura sistemi kullanıyor. 2019 yılında bu sayının 160 bine çıkması, zorunlu geçiş kapsamında da 70 binden fazla mükellefin e-Arşiv’e geçmesi bekleniyor.”


Dosya Paylaşımında Güven ve Güvenlik Esas!

Enerji sektöründe İzmir, Manisa, Aydın, Denizli ve Muğla illerinde 5 milyona yakın müşterisine sürekli ve kaliteli elektrik hizmetini sunmak adına faaliyet gösteren Aydem Elektrik, iş süreçlerinde verimi artırmak, dijital dönüşümü kurum içinde daha da güçlendirmek için FileOrbis ile önemli bir yatırıma imza attı. Bu kapsamda FileOrbis dijital dosya depolama ve paylaşım platformu da Aydem bünyesinde yerini aldı. Deytek Bilişim bünyesinde faaliyet gösteren ve yüzde 100 yerli bir yazılım olarak “dosya paylaşımı” konusunda kapsamlı çözümler sunan FileOrbis, Aydem bünyesinde iş süreçlerinde güvenlik, hız ve pratikliği pekiştirdi. Kullanıcı ve dosya ilişkisini kurumsal bir çerçeveye taşıma hedefiyle Aydem bünyesinde yerini alan FileOrbis, kurumsal faydaları da beraberinde getirdi. 2018 yılının şubat ayında Aydem ve FileOrbis arasında başlayan görüşmelerin ardından, tarafların fikir birliği ve süreç yönetim yetkinliği ile 2018 yılının nisan ayında sistem de canlıya alındı. Böylece ürün-yaşam döngüsüne geçişten başlayarak taraflar için verim kendini

gösterdi. FileOrbis’in müşteri odaklı süreç yönetimi, kalite odaklılığı da beraberinde getirdi. Aydem Bilgi Teknolojileri Müdürü Osman Marangoz, bu yatırımda birlikte çalıştıkları FileOrbis dijital depolama ve paylaşım platformu hakkında şu bilgileri paylaştı: “Yaklaşık 5 milyon müşterisi ile önemli bir pazar payına sahip olan Aydem, veri sahibi olmanın ve bu verinin güvenliğini sağlamanın öneminin her zaman bilincinde oldu. Bu kurumsal öncelik ışığında verinin gizliliği, bütünlüğü ve erişilebilirliğini sağlama hedefi paralelinde şirket içinde kullanılabileceğimiz bir platform ihtiyacımız ön plana çıktı. Konuyla ilgili yaptığımız araştırmalar ve görüşmelerin ardından, yönetimi bize ait olan, güvenliğini de bizzat üstlendiğimiz bir sistem ile ilerleme hedefimiz doğrultusunda FileOrbis ile işbirliği yaptık. Bu sayede farklı iş birimlerinin de iş süreçlerinin kesiştiği başlıklarda bütünüyle sistematik bir paylaşım platformuna sahip olduk. Aydem bünyesinde konumlanan FileOrbis çözümü, şirkette ilgili birimlerin detaylı raporlar alabilmesine destek verirken, kullanıcı dostu olması gibi avantajları da bünyesinde barındırıyor.”

advertorial

Aydem Bilgi Teknolojileri Müdürü Osman Marangoz


16 DOSYA

BThaber

e-Dönüşüm ile Yeni Fırsatlar

10 - 16 HAZİRAN 2019

KAMU TARAFINDA SÜREÇ HIZLI İLERLİYOR Global ölçekte bakıldığı zaman Türkiye için e-Dönüşüm başlığı altında atılan adımların ileri seviyede olduğunu söyleyebiliriz. Kamu tarafında; üniversiteler, hastaneler, savunma sanayi gibi kamu kuruluşlarının gönüllü olarak e-Dönüşüm’e geçiş yapması ve e-Dönüşüm’ü başlatan kişilerin kamuda diğer alanlara dağılması ile birlikte bu süreç hızlandı. Digital Planet Genel Koordinatörü Mursal Sönmez, bunu şöyle örnekledi: “Pek kimselerin bilmediği, muhasebatın bütünleşik kamu mali yönetim sistemi (KMYS), aslında bir tür e-Fatura altyapısı ve e-Defter altyapısında olan XBRL içeriyor. Şu anda bütün kamu kurumlarının ortaklaşa kullandığı bu merkezi sistem de aslında bir tür e-Fatura ve e-Defter sürecine benzeyen formata sahip. Sosyal Sigortalar Kurumu (SGK), Devlet Malzeme Ofisi (DMO) gibi kamu kurumları bunu bir avantaja çevirmek, iç süreçlerini hızlandırmak ve performansını artırmak amacıyla kullanmaya başladı. Böylece aylar süren ödemeleri birkaç günde kontrol edip hızlıca ödemeyi gerçekleştirebiliyorlar. Buna ek

olarak, geçtiğimiz ay bin 500’e yakın kamu kurumunun saymanı e-Fatura’ya dahil oldu. Bu örnekler, sürecin kamu tarafında ne kadar hızlı ilerlediğini de gösteriyor.” Özel sektör tarafında ise hele e-Dönüşüm maliyetleri ile firmaların azalan faturaları, defter tutma ve saklama maliyetleri ile noterlere ödenen ücretler kıyaslandığında çok büyük imkanlar söz konusu. Bu yönüyle e-Dönüşüm’ün en büyük avantajını özellikle de gelen faturalarını ERP’sine alan KOBİ ve kurumsal firmalar yaşıyor. Nisan ayında yayımlanan son taslak tebliğ ile orta vadeden ziyade kısa vadede bakıldığında bütün e-Fatura mükelleflerine 1 Eylül 2019 itibariyle e-Arşiv zorunluluğu geliyor. “Haziran ayında ise taslak olan bu tebliğin kesinleşmesini bekliyoruz” diyen Mursal Sönmez’e göre, bu durum 70 bine yakın e-Fatura mükellefinin e-Arşiv’e zorunlu geçmesi anlamına geliyor. Yıl sonunda ise e-Fatura zorunluluğu için ciro sınırı 10 milyon TL’den 5 milyon TL’ye çekilecek. “Burada da ilave olarak 100 bine yaklaşan sayıda firmanın mükellef olması

Digital Planet Genel Koordinatörü Mursal Sönmez durumu söz konusu” bilgisini veren Mursal Sönmez, “Yoğunlaşılması gereken konu ise öncelikle özel entegratörler içindeki farkındalığının ne durumda olduğunun irdelenmesi. Biz ve bizim gibi bu işe profesyonel yaklaşan rakiplerimiz şimdiden gerekli kaynak ve personel planlamalarını yapmaya başladı. Bunu yapamayanlar son dakikada ciddi zorluklar yaşayacaklar” beklentisini dile getirdi.

YENİ TEBLİĞ, MÜKELLEF SAYISINI ARTIRACAK kavuşması sağlandı. Univera İş Analisti İlkay Tuna’nın verdiği bilgiye göre, ülkemizde şu anda 80’in üstünde özel entegratör var, ama bunların sadece bir kısmı tam olarak sahada aktif hizmet verebiliyor.

Univera İş Analisti İlkay Tuna E-dönüşüm uygulamalarının dünyada ve Türkiye’de hayata geçirilmesiyle her geçen yıl kayıt dışı ekonominin önüne geçilmesi ve özel sektörün iş süreçlerinin ulusal anlamda standardize edilmesi amaçlandı. e-Dönüşüm uygulamaları ile özel sektörde faaliyet gösteren birçok şirketin maliyetleri azalmış, iç ve dış denetime uygun altyapı oluşturulmuş ve kamu kurumlarının da özel sektördeki ticari faaliyetleri daha ayrıntılı izleyebilecekleri bilişim altyapısına

Özellikle müşterileri için muhasebe, süreç yönetimi, çoklu kanal satış yönetimi yazılımları ile hizmet veren firmalar hali hazırdaki müşterilerinin tüm süreçlerini destekleyerek, e-Dönüşüm hizmetlerinde de aktif rol alıyor. “Biz de geliştirdiğimiz Uni-Dox çözümümüz ile e-Dönüşüm hizmetini aktif olarak sağlayabilen şirketlerden biriyiz. Satış, servis ve lojistik alanındaki çözümlerimiz gereği evrakların muhasebeleşmesi konusundaki tecrübemiz ile e-dönüşüm konusunda da şirketlerin ihtiyacını karşılayacak bir çözüm geliştirdik” detayını paylaşan İlkay Tuna, eklemeden geçmedi: “GİB şu anda özel entegratörler tarafında beyan usulüne göre lisans ve yetki yönetimini sağlıyor. Yakın zamanda yayınlanan Özel Entegratörler için hazırlanmış 360

derece bir denetim kılavuzu ile denetime tabi tutulacak. Bu denetim sayesinde Özel Entegratörlük hizmetlerinde daha kaliteli bir altyapı ile hizmet verileceğini öngörüyoruz.” 2019 yılında faaliyete geçen üç yeni e-Dönüşüm ürünü mevcut. “e-İrsaliye, e-SMM ve e-MM ile sahada aktif olarak hizmet vermekteyiz. 2020 yılında ise hayata geçecek e-Dekont, e- Sigorta Poliçesi gibi birçok yeni e-Dönüşüm ürünü hayatımıza girecek” bilgisini veren İlkay Tuna, stratejilerini şöyle anlattı: “Gelişmeleri yakından takip ediyor, yeni ürünler için öncülerden olmayı planlıyoruz. Bu bağlamda da Uni-Dox’u yeni ürünler için geliştirmeye, yeni yetenekler eklemeye devam ediyoruz. Ayrıca, 2020 yılında hayata girecek yeni tebliğ ile şu anda mevcut e-dönüşüm mükellef sayısının belki de 3 katı kadar yeni mükellef sisteme dahil olacak ve ilk defa KOBİ segmentinde firmalar e-dönüşüm kapsamına alınacak. Bu sayede ülkemizde e-Dönüşüm farkındalığı da artmış olacak.”






BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI 21

10 - 16 HAZİRAN 2019

Kare’nin odağında güvenlik ve robotlar var! Güvenlik çözümleri konusunda faaliyetlerini sürdüren Kare Bilişim, Robotik Süreç Otomasyonu (Robotic Process Automation - RPA) konusunda da çalışmalara başladı. Daha hızlı, daha verimli ve hatasız süreçler oluşturmayı hedefleyen dijital dönüşüm pek çok farklı uygulama alanıyla iş yapma şekillerimizi değiştirdiğinin altını çizen Kare Bilişim Genel Müdürü Eser Ateş, şunları kaydetti: “Artık robotları hayatımızın her alanında görmeye hazır olmamız gerekiyor. İşte Kare Bilişim’in kendine hedef olarak seçtiği faaliyet alanlarından biri bu: Robotik Süreç Otomasyonu. Bu teknoloji, ülkemizde kısa bir süre öncesinde konuşulmaya başlansa da dünyanın gündemini bir süredir meşgul ediyor ve dijital dönüşüm için çok uygun başlangıç noktası olarak görünüyor. ‘Robotik Süreç Otomasyonu’ sayesinde pek çok iş sürecini otomatize ederek, rutin işleri insanlar yerine yazılım tabanlı robotlara yaptırmak ve çalışanların gerçekten akıl ve muhakeme gerektiren işlere odaklanmasını sağlamak mümkün. Söz konusu teknolojinin en büyük faydalarından biri de sürekli konuştuğumuz yapay zekanın

gerçek anlamda faydalarını göreceğimiz bir altyapıyı sağlıyor olması. Çünkü dijitalleştiremediğiniz bir süreç üzerinde yapay zekadan faydalanmak pek de mümkün değil. Kare Bilişim, kurumların iş süreçlerini inceleyerek en uygun RPA çözümlerini sunmak üzere gerekli yatırımlarını yaptı. Yazılım tarihinin en hızlı büyüyen şirketi unvanını alan ve bu alanda tüm dünyada lider olan UIPath firmasının iş ortağı olarak çalışmalarına başladı.” Hâlâ eksik olan noktalara odaklanmayı amaçlıyoruz “Dijital dönüşüm aynı zamanda siber güvenliği de daha önemli ve popüler bir konu haline getiriyor” değerlendirmesini yapan Ateş, “‘Benim korunacak hiçbir bilgim yok ki, kim benim bilgilerimi ele geçirmeye çalışsın’ söyleminden, ana haber bültenlerine konu olan, çok ses getiren, üzerinde uzun süre analizler yapılan büyük saldırıların gerçekleştiği bir döneme geçildi. Dolayısıyla dijital dönüşümü ve siber güvenliği birlikte ele almak gerekiyor” dedi. Bu alandaki bilgi birikimini ve tecrübelerini, Kare Bilişim çatısı altında müşterilere sunmayı hedeflediklerini söyleyen Ateş,

Kare Bilişim Genel Müdürü Eser Ateş şunları kaydetti: “Amacımız gerek prosedür gerek teknik çözümler açısından hâlâ eksik olan noktalara odaklanmak. Çünkü siber güvenlik alanında kurumlar tarafından pek çok yatırım yapılmakla birlikte ihtiyaç azalmıyor, çeşitlenen ve sayısı artan tehditlere karşı alınması gereken önlemler de her geçen gün artıyor. Siber güvenlik altyapısında kullandığımız çözümleri entegre etmek ve

sistemlerin yönetimini mümkün olan her alanda robotlara emanet ederek otomatize etmek, güvenlik ürünlerinin etkinliğini ve koruma seviyesini ölçmek, son kullanıcı farkındalığını artırmak ve bunu sürekli kılmak gibi hâlâ pek çok alanda almamız gereken tedbirler var. Bu amaçlara hizmet edecek çözümlerden oluşturduğumuz bir portföyle müşterilerimize hizmet veriyoruz.”


BThaber

22 BİLİŞİM DÜNYASI

10 - 16 HAZİRAN 2019

Tech Data Türkiye, NetApp’ta tek distribütör Tech Data Türkiye, NetApp tarafından Türkiye’deki tek yetkili distribütör olarak atandı. İş birliği anlaşması çerçevesinde 1 Mayıs 2019 tarihinden itibaren NetApp'ın Türkiye'deki tüm ürün ve çözümlerinin satışının yanı sıra satış öncesi ve sonrası destek hizmetlerinden Tech Data Türkiye sorumlu olacak. NetApp distribütörlerinin ve iş ortaklarının EMEA bölgesindeki rollerini güçlendirmeye yönelik bir stratejinin parçası olan bu işbirliği, Türkiye'deki

NetApp müşterilerinin hibrit bulut çağına yönelik en iyi çözümlere erişebilmelerini ve dünya standartlarında hizmet alabilmelerini sağlayacak. Tech Data Türkiye Genel Müdürü Hakkı Eren, "Satış, teknik destek, lojistik, pazarlama desteği ve hizmetlerini içeren bu kapsamlı kanal yaklaşımı sayesinde Tech Data olarak iş ortaklarımızın hibrit bulut veri hizmetleri gibi gelecek vaat eden pazar segmentlerinde büyümeye devam etmelerini sağlayacağız" dedi. Tech

Data'nın NetApp'ın Türkiye'deki büyümesini sürdürmesine büyük katkıda bulunacağının altını çizen Eren, "NetApp ile birlikte, işletmelerin başarıya ulaşmalarını sağlayacak kârlı ve öngörülebilir ortam sağlarken, müşterilerimize sunacağımız uçtan uca NetApp ürünleri ve çözümleri ile hibrit ve çoklu bulut olanakları sayesinde büyümeye devam edeceğiz” dedi. NetApp İş Ortakları ve Kanaldan Sorumlu Başkan Yardımcısı Kristian Kerr ise “NetApp'ın

Türkiye'deki stratejisi açısından kanal yapısını güçlendirmek büyük önem taşıyor. NetApp ürün ve çözümlerinin Türkiye'de dağıtımında uzun yıllardır liderliğini koruyan Tech Data, kanal iş ortaklarımıza ve son kullanıcılara çok kapsamlı katma değerli hizmetler sunmaya devam ediyor. İşletmelerin başarıya ulaşmalarını sağlayacak kârlı ve tahmin edilebilir ortam sağlamaya ve NetApp hibrit bulut çözümleriyle Tech Data ile birlikte büyümemizi sürdürmeye devam edeceğiz” bilgisini verdi.

Çevik ve esnek olmak şart

Yapı Kredi, gelenekselleşen “IT’s My Life Yapı Kredi Bilişim Teknolojileri Buluşması”nın 9’uncusunu gerçekleştirdi. Bilişim teknolojileri sektörünün önde gelen 24 şirketinden konuşmacılar, üç farklı salonda eş zamanlı olarak düzenlenen

“Geleceği Şekillendiren Teknoloji Trendleri”, “Bulut Bilişim ve Siber Güvenlik Trendleri” ve “Bilim Kurgudan Gerçeğe: Yapay Zeka ve İleri Analitik” başlıklı oturumlarda son trendleri değerlendirirken, gelecek beklentilerini paylaştı.

Yapı Kredi CIO’su Cengiz Arslan, şu değerlendirmede bulundu: “Dijitalleşen dünyada insan hayatına değer katacak teknolojilere odaklanmak ve teknoloji gündemini yakalamak tüm sektörler için hayati önem taşıyor. Yeni teknolojileri altyapılarına doğru şekilde entegre edebilen kurumlar, geleceğe sağlam adımlarla hazırlanıyor. Dijitalleşme, birçok ürün ve hizmet ile operasyonel sürecin yeniden tasarlanmasına olanak tanırken, bilişim alanında da hızla gelişen teknolojilere uyum sağlama

yeteneğinin önemi artıyor. Yeniliklere öncülük eden kurumların, bilişim teknolojisi ekipleriyle birlikte değişen pazar koşullarına uyum sağlamak için her zamankinden daha çevik ve esnek olmaları, sektörün dinamiklerini yakından takip etmeleri gerekiyor. Blockchain’den açık bankacılığa, yapay zekadan siber güvenliğe katılımcılara farklı konularda çok yönlü bakış açıları kazandıran bu özel buluşma önümüzdeki senelerde de bilişim sektöründen profesyonelleri bir araya getirmeye devam edecek.”

Hitachi Vantara ve Gantek Teknoloji’den stratejik işbirliği Veri yönetimi çözümleri sunmak üzere akıllı ve yenilikçi teknolojilere imza atan Hitachi Vantara, birçok sektörde hizmet veren Gantek Teknoloji ile işbirliği yaptı. “Hitachi Vantara Partner” programının en üst seviyesi olan “Elite İş Ortaklığı” dahilinde gerçekleştirilen anlaşmayla Hitachi Vantara ve Gantek Teknoloji, Türkiye’de bilişim pazarında veri depolama,

veri yönetimi ve entegrasyonu, bulut bilişim teknolojisi ve analitik alanlarında gelişmeleri desteklemeyi öngörüyor. Hitachi Vantara Partner Programı iş ortağı önceliklerini gözeterek, ortak vizyon ve ortak değer üzerine kurgulanıyor. Şirket programa dahil olan ortaklarına online araçlar, fiyatlama imkanları, ürün karşılaştırmaları ve eğitimler içeren bir yapı

sunuyor. Gantek Teknoloji’nin özellikle kurumsal müşterilerin tercih ettiği Hitachi Vantara’nın veri analiz platformu Pentaho’yu bünyesine katmasının önemine işaret eden Hitachi Vantara Türkiye Ülke Müdürü Önder Sönmez, “Gantek Teknoloji, Türkiye ve CIS bölgesinde, en iyi üretici firmaların ürünleri ve profesyonel servis kalitesiyle,

alanının en iyilerine çözümler sunuyor. Yeni teknolojileri yakından takip ederek, hızlı adaptasyon sağlayabilmesi sektörde onları farklı kılıyor” derken, Gantek Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şefik Öngün ise “Hitachi Vantara’nın özellikle Pentaho’ya yaptığı yatırımla güçlü bir dönüşüm yaşayacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.



Pazarda ilk 5 ay çok iyi geçti

Herkes memnun Türk BT pazarı, 1997 yılının ilk üç

konularında faaliyet gösteren toplam

yaratacak boyutta değil. Henüz siyasi

ayını geçtiğimiz yıla oranla oldukça

16 şirketten aldığımız değerlendirmeye

ve e k o n o m i k gelişmelere tam olarak

olumlu kapattı. Son aylarda gündeme

göre BT pazarı, 1997 yılının ilk 5

kayıtsız kalamayan sektörün, Nisan ve

gelen erken seçim olasılığı pazarı biraz

ayında geçtiğimiz yılın aynı d ö n e m i n e

Mayıs aylarında erken seçim

durgunlaştırsa da, siyasi belirsizlik

göre ortalama yüzde 30 oranında bir

çalkantılarının etkisinde kaldığı göze

geçtiğimiz yıllardaki olumsuz etkisini

büyüme gösterdi. Bu oranın büyük bir

çarpıyor.

bu yıl pek fazla hissettirmedi.

kısmı, satışların ç o k iyi olduğu Ocak,

Yaz aylarında ise pazarın, son iki

Şubat ve Mart aylarında gerçekleşti. İlk

aydaki durgunluğu üzerinden atarak

şirketleri, e k o n o m i k ve siyasi

üç ayın bu olumlu tablosuna rağmen,

daha hareketli g e ç e c e ğ i n e inanan

belirsizliklerin sektörü artık ç o k fazla

Nisan ve Mayıs ayında satışlarda bir

şirketler, 1997 yılı hedeflerini

etkilemediği görüşünde birleşiyorlar.

durgunluk yaşandığı gözleniyor.

aşacaklarını belirtiyorlar.

Donanım, PC, yazılım, ağ ve dağıtım

Ancak, bu durgunluk karamsarlık

Türkçe konuşan uluslar

Unisys'in yeni NT çıkarmasında önemli iddia:

1997'nin ilk 5 ayını değerlendiren BT

ortak terminoloji arayışında Kazakistan'da bu­ lunan Hoca Ahmet Yesevi

Üniversitesi'-

nde oluşturulan 'Or­

Unisys, departman ve şir­

lan ve yeni müşterileri ana-

ket sunucuları olmak üzere

bilgisayardan NT ortamına

iki ana başlık altında topla­

taşıma' stratejisinin bir par­

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Rıza

dığı 5 yeni Aquanta sunucu­

çası olan ürünler Clearpath

Gönül, Teknopark Projesi'nin 1997

sunu duyurdu.

gibi ürünler ve eğitimlerle

yılı içerisinde uygulamaya geçece­

de destekleniyor.

ğini söyledi. Teknoparklarla ilgili

(Ayrıntılı

yönetmelik çalışmalarının tamam­

Şirketin dünya genelinde

rulu', Türkçe konu­

başlattığı 'mevcut kullanıcı-

şim gibi bilim dalları standart

kısa sürede görüşüleceğini de be­

bir terminoloji belir­

Üniversiteye girişte tek

lenmesi amacını taşı­

tercihi olan ve şeref liste­

yor.

sinde mezun olduğu OD­ lümü'nden

sonra

EVRENSEL

Alper burslu

olarak iş idaresi konusun­ da yaptı. "Bu benim için çok önemli bir karardı" di­ yen Köstem, iyi bir mü­ hendisin aynı zamanda iyi

AKIN EVREN

Göstergelerden seçmeler... 1 9 9 6 yılının Dış Ticaret istatistikleri uzun süren bir çalışma ile Mayıs ayı sonunda yayın­ lanabildi. Gördüklerimiz pek de iç açıcı değil. İthalat ihracatın iki katı artmış ve bu gelişme 19.4 milyar dolarlık bir açığa yol açmış. Kamu yetkilileri, "Dış ticaret açığında psiko­ lojik seviyenin 20 milyar dolar olduğunu, açı­ ğın bu seviyenin altında kalmasının memnuni­ yet verici" bulunduğunu söylüyorlar. (Devamı 2. sayfada)

projesinin

uygulanmasına

imkan

verecek devlet desteği konusunda­ (Ayrıntılı

Köstem masterini Bilkent Üniversitesi'nde

lirten Bakan Gönül; "Teknopark

ki hazırlıklar tamamlandı" dedi.

TÜ Elektrik-Elektronik Bö­

(Ayrıntılı haber sayfa 7de)

geçecek"

landığını, Bakanlık Kurulu'nda en

Koşar adım mutluluk

kuk, politika ve bili­ konusunda

haber sayfa 2'de)

Alper Köstem

mi, toplumbilim, hu­

Bakan Gönül:

Yeni Aquanta serisi İle pazardaki "Teknopark projesi boşluğu dolduracağız bu yıl uygulamaya

tak Terminoloji Ku­ şan ulusların ekono­

(Ayrıntılı haber sayfa 4'te)

(Sayfa 34)

E T

H A İ T R F A A T UH B

bir yönetici olabilmesi için yöneticilik konusunda da eğitim alması gerektiğine inanıyordu.

haber sayfa 3'te)

BT şirketlerinin potansiyel pazarı, KOBİ'ler

Avrupa pazarında rekabetin yolunun BT yatırımlarından geçtiğinin bilincinde olan KOBİ'ler, 1997 yılı içinde bilgi teknolojilerine büyük boyutlarda yatırım yapmayı planlıyorlar. KOBİ'ler bu özellikleriyle BT şirketleri için önemli bir pazar oluşturuyor.

(Ayrıntılı haber sayfa 8'de)

Bu sayının tüm sayfalarına www.bthaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz.


DİJİTAL YAYIN VE BİLGİLENDİRME EKRANLARI İLE KURUMUNUZU GELECEĞE TAŞIYIN! Sistem 9’un profesyonel ekran çözümleriyle kurumunuza özel tv kanalına sahip olun, satışlarınızı artırın, kurumsal iletişiminizi güçlendirin.

PERAKENDE MAĞAZACILIK, GIDA, BÜYÜK İŞLETMELER, OTELLER, BANKA ŞUBELERİ VE ÜRETİM TESİSLERİNE ÖZEL ÇÖZÜMLERİMİZ KURUMSAL TV

VIDEO WALL

İNTERAKTİF UYGULAMALAR

LED EKRAN

VİTRİN ÖNÜ DİJİTAL POSTER

DİJİTAL MENU BOARD

TOPLANTI ODASI VE OTOMASYON SİSTEMLERİ

Dijital Yayın ve Bilgilendirme Ekranları ile görsellerinizi tek merkezden güncelleyebilir, afiş veya postere dayalı matbaa ile operasyonel maliyetlerinizi ortadan kaldırabilir, satışlarınızı artırabilir ve kurumsal iletişiminizi en üst düzeye taşıyabilirsiniz. Sistem 9; donanım, yazılım, sistem kurulumu, içerik üretim ve yönetimi, satış sonrası 7/24 teknik servis desteği ile anahtar teslim çözümlerinin arkasında, müşterilerinin yanında.

info@sistem9.com www.sistem9.com 0212 691 64 00

40.000+ ekran yönetimi 21 ülke


26 KARİYER Burak Atamgüç, NetCore'un Satış Direktörü oldu Eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü, ardından Marmara Üniversitesi MIS ve İstanbul Bilgi Üniversitesi MBA ile tamamlayan Burak Atamgüç, profesyonel iş hayatına 2000 yılında Eczacıbaşı Bilişim’de başladı. Burak Atamgüç, sonrasında Software AG, Oracle, Dell EMC gibi küresel BT firmalarında çeşitli satış pozisyonlarında görev aldı. Atamgüç, son olarak COMPAREX Turkey’de Büyük Müşteriler Satış Direktörü olarak çalışmalarına devam etti. Burak Atamgüç, 2019 Nisan ayı itibariyle bilişim dünyasının lider üretici firmaları ile üst düzey partner seviyesinde iş birliği ile çalışan Türkiye’nin en büyük sistem entegratörlerinden NetCore bünyesinde göreve başladı.

BThaber 10 - 16 HAZİRAN 2019

İTÜ Çekirdek girişimcilerine Logo desteği Logo, Türkiye’de yeni girişimlere destek olma hedefiyle dünyadaki kuluçka merkezleri sıralamasında 3’üncü olan İTÜ Çekirdek’le bir işbirliği başlattı. Bu kapsamda bir girişimcinin ihtiyacı olan eğitim, satış, yatırım gibi tüm destekleri bir arada sunan İTÜ Çekirdek’e dahil olan girişimciler, Logo İşbaşı’nın ön muhasebe modülünden 12 ay süreyle ücretsiz olarak yararlanabilecek. Girişimciler gelir-giderlerini, tahsilat ve ödemelerini online olarak takip etmelerini sağlayan Logo İşbaşı sayesinde ön

muhasebe süreçlerini kolay, hızlı ve etkili bir şekilde yönetebilecek. Kurumlara dijital dönüşüm süreçlerinde rehberlik eden Logo Yazılım tarafından geçen yıl hizmete sunulan Logo İşbaşı, Türkiye’nin mobilde sesli komutla fatura kesen ilk ve tek uygulaması olarak ön muhasebe yazılımlarında yenilik oldu. Mikro ve küçük işletmelerin mobil çağa taşınmasında rol üstlenen Logo İşbaşı, işletmelerin verimliliğini artırarak yaşamlarını kolaylaştırıyor ve rekabette öne çıkmalarına katkıda bulunuyor.

Generali’de yeni görevlendirme

Fiyuu’da CEO Rıza Gürler oldu TFI TAB Gıda Yatırımları’nın deneyim odaklı dijital teslimat platformu Fiyuu’da CEO görevine Rıza Gürler getirildi. Perakende ve hızlı tüketim malları alanında 15 yılı aşkın süredir çeşitli pozisyonlarda yöneticilik görevlerini üstlenen Gürler, son olarak Migros Ticaret A.Ş.’de E-Ticaret Direktörü olarak görev yapıyordu. Profesyonel kariyerine 2003 yılında Migros Ticaret A.Ş.’de başlayan Rıza Gürler, Migros Ticaret A.Ş. ve Şok Marketler T.A.Ş.’de farklı pozisyonlardaki çalışmalarıyla iş hayatını sürdürdü. Fiyuu’ya katılmadan önce Migros Ticaret A.Ş.’nin E-Ticaret Direktörü olan Gürler, lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde, yüksek lisans eğitimini ise İstanbul Teknik Üniversitesi Mühendislik Yönetimi Bölümü’nde tamamladı.

Generali Sigorta’da Direkt Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine Kerem Ölmez atandı. 2017 yılında Generali Sigorta ailesine katılan ve şirketin kârlılık ve optimizasyon hedefiyle başlattığı dijital dönüşümün mimarlarından olan Ölmez, yeni görevinde pazarlama-iletişim, dijital, direkt kanal, CRM, müşteri ve dağıtım kanalları deneyimi departmanlarının yönetiminden sorumlu olacak. Kocaeli Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Kerem Ölmez, Yeditepe Üniversitesi’nde MBA ile yüksek lisansını tamamladı. Profesyonel kariyerine

2007 yılında Ak Sigorta Satış ve Pazarlama Departmanı’nda başlayan Ölmez, 2011-2013 yıllarında Unico Sigorta Ürün Yönetimi ve Dijital Pazarlama Departmanlarında görev aldıktan sonra, 2013-2017 arasında AIG Sigorta’da Pazarlama Müdürü olarak görev yaptı. Mayıs 2017 itibariyle Pazarlama Direktörü görevi ile Generali ailesine katılan Ölmez, Aralık 2017’de Direkt Satış ve Pazarlama Direktörü görevine atandı. Ölmez, Generali Grup bünyesinde de dijital dönüşüm, pazarlama, insurtech, Blockchain, müşteri deneyimi gibi birçok uluslararası projede görev alıyor.


%30 DAHA FAZLA VERİME VAR MISINIZ? Skysens IoT Platformu, endüstriye özel olarak geliştirilen kablosuz

iletişim teknolojisiyle üretim alanınızdaki verileri anlık olarak analiz eder ve verimlilik kaybına neden olan sebepleri anında tespit etmenizi sağlar. Değişikliklerden anında haberdar olmanızı sağlayan mobil uygulaması ile Skysens IoT Platformu, üretim verimliliğinde

%30’a kadar artış sağlar.

Üretim Süresi Analizi

Üretim Sayısı Takibi

Makine ve Hat Performans Analizi

Toplam Ekipman Verimliliği (OEE) Analizi

Boşta Bekleme Süresi Analizi

Enerji Tüketimi Analizi


28 KARİYER

BThaber 10 - 16 HAZİRAN 2019

Fintech dünyası Türk girişimcileri bekliyor Visa, Türkiye dijital ödeme ekosisteminde inovasyonu desteklemek ve hızlandırmak amacıyla Visa İnovasyon Programı’nı başlatıyor. Hackquarters ortaklığı ile hayata geçen ve 6 ay sürecek programa dahil olacak fintech’ler tasarım odaklı düşünme programlarıyla ürün ve hizmetlerine değer katacak, girişim ve iş modellerini geliştirmek üzere eğitimler alacak ve Visa’nın küresel iş ağından yararlanacak. Fintech’ler, program kapsamında dijital ödemeler, sınır ötesi harcamalar, altyapı ve kart kabulü alanlarında yeni nesil çözümler üzerinde çalışacaklar. Visa Türkiye Genel Müdürü Merve Tezel, “Visa İnovasyon Programı, Türkiye’de ödemeler ekosistemi ve fintech’ler arasında bir köprü kuracak.

Amacımız, ortaya çıkacak çözümler ile hem Türkiye’de kartlı ödemeler pazarının büyümesine katkı sağlamak hem de 200 ülkeye yayılan global ağımız ile fintech’lerin geliştirdikleri yerel çözümleri uluslararası pazarlara ihraç etmelerine destek olmak” dedi. Hackquarters Kurucusu Kaan Akın da, “Visa İnovasyon Programı'na kabul edilen fintech’ler, onlar için özel hazırladığımız programda Yalın Girişimcilik, İnsan Odaklı Tasarım, Veri Güvenliği, Regülasyon gibi konularda Visa’dan ve mentor ekibimizden eğitimler alacaklar. Seçilen fintech’ler aynı zamanda Hackquarters ekibiyle program boyunca aynı ofisi paylaşıp, girişimcilik ekosisteminde ticarileşme ve müşteri geliştirme desteği alacaklar” bilgisini

verdi. Visa İnovasyon Programı başvuruları arasından seçilen finalistler Haziran ayında duyurulacak. Visa İnovasyon Programı ile ilgili detaylara http://hackquarters.co/visa adresinden ulaşılabilir.

Etkinlikleriniz ile ilgili bilgileri bthabersirketleri.com/EtkinlikDuyuru adresine girebilirsiniz.

BThaber

ETKİNLİK TAKV!M! E T K İ N L İ K L E R

13 Haziran 2019 BTvizyon Kayseri Toplantısı Wyndham Grand Hotel Kayseri AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

5 Eylül 2019 BTvizyon İzmir Toplantısı İzmir AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

Y U R T İ Ç İ

20 Haziran 2019 BTvizyon Konya Toplantısı Dedeman Konya Hotel AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

24 Eylül 2019 BTvizyon Ankara Toplantısı Ankara AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

4 Temmuz 2019 Bilişim 500 Ödül Töreni Grand Pera Emek Sahnesi Beyoğlu, İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

26 Eylül 2019 BTvizyon Eskişehir Toplantısı Eskişehir AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

16 Ocak 2020 BTvizyon Bursa Toplantısı Bursa AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

E T K İ N L İ K L E R 17 Haziran 2019 IoT Week 2019 Aarhus, Danimarka AYRINTILI BİLGİ: www.iotweek.org

Y U R T D I Ş I

19 Haziran 2019 IoT Tech Expo Europe 2019 RAI Amsterdam, Hollanda AYRINTILI BİLGİ: www.iottechexpo.com/europe

12 Aralık 2019 BTvizyon Girne Toplantısı Girne AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

22 Ağustos 2019 Teknoloji Platformu 2019 Bursa AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

20 Kasım 2019 Teknoloji Kaptanları 2019 İstanbul Kongre Merkezi AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

3 Eylül 2019 BTvizyon Denizli Toplantısı Denizli AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

20-21 Kasım 2019 Bilişim Zirvesi'19 İstanbul Kongre Merkezi AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr


Mevcut Ticari veya ERP Programınızla E nte gra s yo n

Entegre Yönetim Finans ve Nakit Akışı Fatura, İrsaliye, E-Fatura Stok, Depo, Lojistik Satınalma Yönetimi Müşteri, Teradikçi, Taşeron Sözleşme Yönetimi

CRM Pazarlama - Satış Servis - İş Yönetimi İK Özlük, İşe Alım Tekrarlanan Gelir ve Gider Aksiyon, Toplantı, Görev Dashboards: CEO, CFO, CPO

www.PirCloud.com Bayilik başvuruları için: ysmbulut.com/partner

Projeler Proje Bütçe Yönetimi Puantaj, Hakediş Yönetimi Proje İş Programı Proje Süreç Yönetimi Proje Günlük İşlemler


BThaber

30 MEKTUP

10 - 16 HAZİRAN 2019

Misyon: Gelecek Nesilleri Cesaretlendirmek

Merhaba, Futbolda bir sezonu daha geride bıraktık, ama sahalarda haber bitmez. Hotels.com ‘Destinasyon: Futbol - Futbol Seyahat Trendleri Expedia Group Araştırması’nın sonuçlarını açıklamış. Farklı ülkelerden 16 bin 500 futbol taraftarı ile yapılan ankette Türk taraftarlar da var. Türk taraftarlar, canlı bir futbol maçına gitmek için yıl dönümlerini, katılmaları gereken bir düğünü, hatta son görevlerini yapacakları bir cenazeyi bile kaçırdığını itiraf ediyormuş. Bu arada kadın taraftarlar, futbolu erkeklerden daha fazla ciddiye alıyor. Örneğin; erkeklerin yüzde 29’u yıllık izinlerini ve seyahat planlarını futbol maçlarına göre yaparken, bu oran kadınlarda yüzde 39. Y kuşağı da güçlü futbol taraftarları. Taraftarlar, üçü deplasmanda olmak üzere sezonda ortalama 6 maç izlemek için düğünleri, işi ve yıllık tatilleri kaçırmaya razı. Ağustos’ta yeni sezona geri sayımda bu gerçekler de aklımızda olsun. Yandex de harita alanındaki birikimi, deneyimi ve teknolojisiyle firmaların harita ihtiyaçlarını karşılamak, harita altyapısına ihtiyaç duyan kurumların web, mobil veya intranet servisleri için Yandex Haritalar API Teknolojileri hizmetini kullanıma sunmaya başlamış. Böylece Yandex Haritalar’ı web sitelerine veya mobil uygulamalarına entegre eden kurumlar, kendi platformları üzerinden haritada arama, rota oluşturma, trafik yol durumu bilgisi paylaşma gibi hizmetleri

YIL 25 SAYI 1224

sunabiliyor, “geocoding”, “distance matrix” gibi çözümlerden de faydalanabiliyor. Acı ama gerçek, tüm dünya hala unutamadığı bir WannaCry saldırısı yaşadı. 2017 Mayıs’ında küresel bazda özel sektörden kamuya ve bireysel kullanıcılara sayısız paydaşı etkileyen WannaCry, 150 ülkedeki 200 bin bilgisayarı etkileyerek, tarihin en büyük küresel fidye saldırısı oldu. Eset de bu gerçeği yıldönümünde hatırlatmayı borç bilmiş, gelinen noktayı da analiz etmiş. Özellikle sağlık sitemlerindeki dijitalleşmenin son iki yılda hızlandığına dikkat çekilerek, medikal kayıtların karaborsada kredi kartı numaralarından 10 kat daha değerli olduğunu belirtmiş. Geçmişe mazi diyerek WannaCry’ı unutma eğilimine girmek ise hataların en büyüğü olabilir. Gazetemizde hep görüyorsun ama bazı demirbaş önlemleri hatırlatmak görevimdir: Geçtiğimiz günlerde beni isyan ettiren bir haberi paylaşıyorum ki isyanım sosyal medyadaki paylaşımlarımdan daha da büyüsün. 23 Mayıs’ta toplanan Merkez Av Komisyonu, nesli küresel ölçekte tehlike altında olan üveyik ve elmabaş patka kuş türlerinin avlanmasına izin vermiş. 27 doğa koruma kuruluşu da bu skandal karar sonrası bir araya gelerek bir deklarasyon metni yayınlamış ve change.org/yasasinkuslar

Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Ltd. Şti. adına Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Neslihan Aksun neslihana@bthaber.com.tr

10 - 16 HAZİRAN 2019

BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr

www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber

Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr

Bültenlerinizi

bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz

adresi üzerinden açılan imza kampanyasına 65 binin üzerinde imzacı destek vermişti. Süreci takip edelim. Çünkü yaşamak sadece insanların hakkı değil ve biyolojik çeşitlilik için de hareket zamanı. Hem Türkiye’de küresel ölçekte tehlike altında olan tür sayısı son 10 yılda dört katına çıkarak 400’e ulaşmış. WWF-Türkiye, ülkemizin tehlike altındaki biyolojik zenginliklerinin yerel girişimlerce korunmasını desteklemek amacıyla yürüttüğü Türkiye’nin Canı Küçük Destek Programı’nın üçüncü dönemini 22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Günü’nde tamamlamış. Gelelim ödüllerimize… Dayanıklı TOUGHBOOK dizüstü bilgisayar, tablet ve el terminalleriyle Panasonic, Oracle’ın verdiği Markie Ödülü’nü kazanmış. Panasonic aynı zamanda En İyi Genel Müşteri Deneyimi kategorisinde Apex Ödülü’nün de sahibi olmuş. Albaraka Türk’ün mobil bankacılık uygulaması ise dünyanın önde gelen yenilikçi projelerinin değerlendirildiği The Communicator Awards’da, “Mobil Uygulamalar ve Siteler” kategorisine “En İyi Kullanıcı Deneyimi” ve “Deneyimsellik & Yenilikçilik” alanlarında iki ayrı ödülün sahibi olmuş. Türkiye’nin önde gelen iş zekası firması BI Technology, Qlik tarafından her yıl düzenlenen geleneksel müşteri ve partner etkinliği Qonnections 2019’da “Master Reseller of

Abone ve Dağıtım

btabone@bthaber.com.tr

Editör

Online Editör

Sedef Özkan sedefo@bthaber.com.tr

Handan Aybars handana@bthaber.com.tr

Ferit Çelik feritc@bthaber.com.tr

Tuğçe Diyar tugcee@bthaber.com.tr

Cilt, Baskı, Poşetleme: Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l

Haftaya haberleşmek dileğiyle,

BThaber Genel Müdürü Özlem Unan İş Geliştirme ve Satış Müdürü Abdurrahman Koyuncu Reklam Satış Yönetmenleri Kutay Göçe Çiğdem Şakar Arif Şuekinci

Ankara Temsilcisi

Görsel Yönetmen

the Year – EMEA” olmuş. BI Technology bu ödülle; pazardaki rekabetçi yaklaşımı, mükemmel müşteri hizmeti ve yenilikçi bakış açısı ile EMEA bölgesinde “Yılın Master Reseller”ı kategorisinde ödül almaya hak kazanmış. Allianz Türkiye, 7-12 yaş arası çocukların hareket ve spor yoluyla sağlıklı büyümelerine katkı sağlayan kurumsal sosyal sorumluluk programı Allianz Motto Hareket’in İzmir’deki dönem kapanışını, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) iş birliğiyle düzenlediği bir şenlikle kutlamış. 25 Mayıs’ta TEGV İzmir Çiğli Eğitim Parkı’nda gerçekleştirilen Allianz Motto Hareket Şenliği’ne 200’ün üzerinde çocuk ve 50 gönüllü katılmış. Allianz Türkiye Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Ofisi Direktörü Burçun İmir, Allianz Motto Hareket ile 8 yılda 42 bin çocuğa ulaşarak hareket, spor ve sağlıklı yaşam kültürünün toplumda yaygınlaşmasına katkıda bulunmayı hedefledikleri bilgisini vermiş. Her şirkette bu farkındalığın gelişmesi, eylemlerle desteklenmesi dileğiyle… Haftaya, kendisini engellilere adayan Çağlar öğretmenin, kendi yazıp bestelediği, müziklerini yaptığı ‘Terk Etmesen’ adlı şarkıyla nokta koyuyorum. Çağlar Özdemir’in klibinde doğuştan engelli Zeynep ve diğer çocuklar başarıyla oynuyor. Çocuklar için emek sarf eden herkese ‘helal olsun’ demek boynumun borcudur bilirsin,

Reklam Rezervasyon Sorumlusu Suzan Bilken Ankara Temsilcisi Sedef Özkan Yönetim Yeri: Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Limited Şirketi Örnek Mah. Şehit Cahar Dudayev Cad. Örnek İş Merkezi No:14 Kat:5 34704 Ataşehir İSTANBUL Telefon: (0216) 888 0 596

Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.

ISSN 1300-6495

BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.



WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER

Turkey should seize the e-commerce opportunities! “Development of E-Commerce, Exceeding Borders and New Norms: 2019” report prepared with the cooperation of TÜSİAD and Deloitte Digital was introduced. The report offers assessments on current topics such as omni-channel retail, B2B e-commerce, the protection of personal data and e-exports; while examining the development of e-commerce in Turkey and recent developments. TÜSİAD Chairman Simone Kaslowski stated on the report that. “The steps towards the development of e-commerce sector should be realized with the cooperation of public and private sector as the strategic importance of e-commerce is increasing in term of its added value as well as its contribution to economic growth and global commerce volume in Turkey. In the global e-commerce market, which is projected to reach about 3.5 trillion USD as B2C as of 2019, China and the US are leading the way compared to other countries. Although Turkey does not yet have a considerable share in the global e-commerce pie, has a significant potential. The young and dynamic population, individual internet penetration, the increase in mobile broadband subscriptions and the advantage of being regional due to its geographic location are the main factors paving the way to e-commerce. With the steps we take regarding e-commerce, we should increase the worldwide recognition, market share and

e-export of our brands and products. e-export enables SMEs to participate more in global value chains and international markets. The realization of Turkey’s 20182020 period e-Export Strategy and Action Plan is of great importance. Besides, we must be able to implement the potential of younger generations in software and application development. In addition to increasing digital literacy, we need to raise qualified human resources in the field of information technologies for digital transformation and reverse the brain drain. E-commerce is a growing sector with increasing importance strategically as it creates added value, grows the formal economy and increases the global trade volume of Turkey. We consider it crucial to take the necessary steps for the development of the sector with the cooperation and consultation of the public and the private sector.” Underlining the importance of the transformation of logistics services to focus on e-commerce customer experience enabling e-commerce to continue its development as well as KVKK and cloud computing solutions related awareness and compliance work; Deloitte Digital Turkey Digital Experience Solutions Leader Erdem İlhan stated the following: “When we look at the development of e-commerce in Turkey;, individual Internet penetration in Turkey and the

number of mobile broadband subscribers showed good growth in 2018 and mobile channels as the new norm in shopping proves its strength. The social media has a significant impact on consumers’ shopping decisions in parallel with the World and we see that Turkey also uses the new generation of payment methods increasingly day by day. On the other hand, in order to maintain this development, two critical areas need to be improved: the transformation of logistics services to focus on the e-commerce customer experience and the acceleration of awareness and compliance studies on the Law on the Protection of Personal Data (KVKK) and cloud computing solutions.

• When we look at opportunity areas, three topics stand out: omni-channel development and experience for retail companies and manufacturers, e-exports for SMEs, and B2B e-commerce in all sectors and potential for industry actors.”

Prominent topics related to Turkey and the world • • The sum of the market sizes of the three largest countries in the market is the majority of the global e-commerce market. In this context, China (634 billion USD) USA (504 billion USD) and Japan (123 billion USD) are at the top of the market. • Trade tensions between the USA and China and the prolonged Brexit process also brought a serious slowdown into

the e-commerce sector. This slowdown was also attributed to the decrease in external demand and increased borrowing costs stated by the World Bank. The cross-border e-commerce market reached a total volume of 401 billion USD in 2016. The market is expected to approach 994 billion USD in 2020 with an annual growth rate of 27.3%. The B2B e-commerce volume in the world reached approximately 10 trillion USD in total and B2C reached 5 times more than e-commerce. Despite the difficulties in measurement, Turkey also shows some growth signals of B2B e-commerce market. e-Commerce market size in Turkey in 2018 is respectively 31.5 billion TL for retail and 28.4 billion TL for non-retail transactions. The rate of online retail in total retail across Turkey realized as 5.3% following the developing countries’ average growth rate, 5.9% in 2018. The shopping dynamics and spending habits of consumers change during the year in Turkey. For example, according to the report prepared by İyzico based on the transactions carried out on 29 thousand e-commerce platforms in Black Friday campaigns on November 23, 2018; the number of transactions performed by consumers increased four times compared to normal days.



We believed in the future of cloud computing! The second of the young companies announced in the BThaber newspaper, which is entitled to benefit from the SME Support Project of the BThaber Corporate Group in 2019 is PİR Software, which aims to spread its competence in the sector in general. PİR Online Project and Business Management Platform, is mainly developing web-based software in Kocaeli University Technopark. Their software is working on the cloud platform. PİR Software CTO İbrahim Şahin gave the information that they follow such a strategy especially to be used in the platform and stressed that their priority is to provide place and device independent access. Identifying the project which was implemented when the cloud computing had not yet been on the agenda in Turkey as ‘one of Turkey’s first cloud software’, İbrahim Şahin expressed that they began building the software in the cloud infrastructure in 2010. Saying that “Before than, we heard comments such as being 3-5 years ahead of the market in the meetings we attended during

periods when cloud computing was not so important, but we believe in the future of cloud computing. The point we reached proves that.”, İbrahim Şahin explained their work as: “Corporate access through cloud computing is for everyone and companies of all sizes. It is possible to do this without a large cost burden with the logic of renting. The operation in the PİR structure is progressing in this logic. For example; our software is leased with a monthly fee with the rental system. We have different software, but basically the construction sector is the target of the PİR architecture. In this context, we present the PİR architecture as construction site and construction project management, construction business process tracking software. Our primary target group is construction and related companies. We have further expanded the scope. In this respect, we are putting out a structure that covers all companies that work on a Project, not only the construction companies. In

other words, if a company follows all of its projects on a project basis, PİR also provides a project-based and sectorindependent monitoring system whereby the projects in question can follow the costs and their employees separately. In this respect, although we are focused on the construction site and construction in the first place with PİR, in fact, we are demonstrating a software addressing every sector that conducts project based business.” PİR Software aims to focus on marketing and sales in 2019. “Since we were focusing on engineering and technical structure, we could not focus much on marketing and sales in the first place.” said İbrahim Şahin, who underlined that it is crucial to introduce the work done to the target audience through a correct way and method. At this point, stating that they focus on companies from every sector at every scale, Şahin continued as: “Since we have the source code in the software, we can make

any necessary improvements. That means an ever-evolving structure. We are mapping the expectations from each customer and we attach importance to projecting and commissioning them. Our goal with the SME Support architecture is to have the opportunity to reach more customers in Turkey generally with the ICT Summit corporate group while maintaining our own promotional activities. As PİR, our infrastructure is continuing to be built. As we sell software with a rental structure, we now want to be able to present with our solution anywhere in Turkey through a distributorship structure. Therefore, it is important for us to reach the right audience. We believe that the architecture in the ICT Summit will provide an added value to our channel and distributorship structuring strategy in order to achieve this goal. With the Anatolian Meetings, we will be able to share our solution structure with the participants and the SME Support Project will be an important opportunity to improve our brand awareness.”

‘Digital World without Disabilities’ wants to make every area of life accessible Organized by the Ministry of Family, Labor and Social Services, Family, Directorate General for Disabled and Elderly Services and Health Informatics and Technology Association ‘Digital Transformation for the Disabled and Elderly Symposium - ‘Digital World without Disabilities’ event will be held on June 19th and the General Manager of the Directorate General for Disabled and Elderly Services, Op. Dr. Orhan Koç called for all stakeholders. Digitalization adventure from micro to macro level needs to be handled in a wide perspective from individual to society, from end user to companies. With its

multiplier effect, digitalization penetrated every aspect of life in our country as well as in the world. Therefore with digital transformation, productivity increases, business volumes grows and learning accelerates. On the other hand, access to information is strengthening, areas of employment are created and life becomes easier. Ministry of Family, Labor and Social Services, General Manager for Disabled and Elderly Services Op. Dr. Orhan Koç shared the following information: “People with disabilities and elderly people with different characteristics in the world can play an important role in technology, especially in education, economic

and social life. Developing technology, informatics and digital innovations support the life of the disabled and elderly individuals, their communication, their participation in social life, their independent life skills and mobility and the human dignity. Individuals with limited mobility can use computer and internet from their homes; they are able to learn, work, access services and communicate with friends and their families through links with social interaction. They can also access e-Commerce, e-Government, transportation, public services, health services and cultural life practices and services.” Koç, emphasized that these

developments lead to the innovative and sustainable solutions for the elderly and disabled individuals and the inclusion of technology in our daily lives through integrated and personalized innovation solutions. He added that: “Digital Transformation for the Disabled and Elderly Symposium will be organized with the participation of all stakeholders of the sector, public institutions, NGOs, local governments and universities in order to reveal and develop the abilities of disabled and elderly individuals, to ensure their participation in active business life, to make all areas of life accessible and to provide access to all the information they need.”


E-Dönüşüm‘de problemlerle uğraşmaktan sıkıldıysanız, sizi VBT kalitesine davet ediyoruz. E-DEFTER

E-FATURA

E-ARŞİV

e-Fatura ile faturalarınızı elektronik ortamda ileterek kağıt, sarf malzemesi, kargo vb. giderlerden tasarruf edin. İş süreçlerinizi sadeleştirirken operasyonunuzu rahatlatın.

e-Arşiv Faturası ile E-Fatura limiti altında kalan (5 Milyon TL) mükellef ve gerçek kişilere elektronik ortamda fatura göndererek kağıt faturayı ortadan kaldırın.

E-BİLET Yolcularınıza e-bilet göndererek GİB ile tam uyumlu hale gelebilirsiniz. Ayrıca yolcularınız da biletlerine rahatlıkla erişip mali işlemlerde kullanabilirler.

E-İRSALİYE

Her yıl sonu notere onaylattığınız, bastırdığınız ve fiziksel olarak sakladığınız defterleri elektronik ortamda oluşturup saklayarak noter, kağıt, muhasebe ve arşiv giderlerinden tasarruf yapın.

e-İrsaliye ile irsaliyelerinizi elektronik ortamda ileterek kağıt, sarf malzemesi, kargo vb. giderlerden tasarruf edin. İş süreçleri-nizi sadeleştirirken operasyonunuzu rahatlatın.

E-MUTABAKAT

E-SMM

E-YEDEKLEME

e–Mutabakat ile zamandan ve iş gücünden tasarruf ederek, BA, BS ve Cari Mutabakatları hızlıca sonlandırın.

01.07.2019 tarihinde e-SMM zorunlu oluyor. Kağıt serbest meslek makbuzu ile aynı hukuki niteliklere sahip olan e-SMM ile e-Devlet uyumlu sisteme geçin.

Farkımız Desteğimiz

e-Fatura, e-Arşiv Faturası ve e-Defter vb. belgelerinizi güvenli ortamlarımızda saklayarak, istediğiniz yerden kolayca erişebilirsiniz.

7-24 Ulaşılabilir “Uzman” Personellerimizle Kısa Sürede Problemlerinizi Çözüyoruz.

info@vbt.com.tr

444 2476

vbt.com.tr


SEKTÖRÜNDE ERP GELECEK canias İLE ŞEKİLLENECEK 30 yıllık ERP tecrübemiz ile onlarca sektörde olduğu gibi AMBALAJ sektörünün de ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. ENDÜSTRİ 4.0 çağını yakalamanız için geleceğin teknolojisini üretiyoruz. Advertising & Promotion · Automotive · Aviation & Defense · Building · Chemicals & Paint · Cooling & Heating · Construction Materials · Education · Electronics · Energy · Food · Furniture & Wood Processing · Geology · Glass Processing · Import & Export · Jewelry · Leather · Logistics · Machinery & Industrial Automation · Medical · Metal · Mining · Packaging · Plastic · Retail · Service & Maintenance · Textile & Garment · Tourism

Detaylı bilgi için: www.caniaserp.com /caniasERP


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.