BTHaber 1253. Sayı

Page 1

Sayfa

Sayfa

5

12

Akıllı şehir uygulamalarının birbiriyle uyumlu olması kritik önem taşıyor

YASAD için yeni dönem Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) yeni yönetim kurulunu belirledi. ThinkBig Digital Solutions CEO’su Gönül Kamalı YASAD Başkanı oldu.

‘Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi’; Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından, Ankara’da düzenlendi.

SAYI

HAFTALIK BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE EKONOMİSİ GAZETESİ www.bthaber.com.tr

1253 27 Ocak - 2 Şubat 2020

Sayfa

7

Beyin sinyalleri, iyileşmenin anahtarı oluyor Auto Train Brain mobil yazılımı, disleksik çocuklar için etkili bir iyileşme fırsatı oluyor.

Sayfa

8

Sayfa

3

GelecekHane’nin dönüşümü ‘Digitopia’ oldu GelecekHane, alanında en tecrübeli isimlerden oluşan ekibiyle artık ‘Digitopia’ adıyla hizmet veriyor.

UETS kurumsal süreçlerde yerini aldı PTT AŞ tarafından kurulan ve tebligatları elektronik ortamda çok daha hızlı, güvenli ve etkin bir şekilde alıcısına ulaştırmayı sağlayan ve olası karışıklıkların önüne geçebilmek adına teslim edilme ve okunma güvencesinin yer aldığı “UETS” tanıtıldı. Yasal kanıt olarak da kabul edilen elektronik tebligatlar sayesinde kağıt kullanımının ortadan kalkmasıyla hem tasarruf sağlanıyor hem çevreye zarar verecek uygulamaların önüne geçiliyor.

Sayfa

Sayfa

6

13

TÜRKİYE’NİN VERİ MERKEZİ

RADORE BTvizyon yeni yıla Bursa’da merhaba dedi

Kurumsal BT’de Dış Kaynak Kullanımı

Bilişim Zirvesi tarafından düzenlenen BTvizyon Toplantıları’nın 2020 yılındaki ilk durağı Bursa oldu.

BT alanında gerçekleştirilen dış kaynak kullanımı şirketlere maliyet avantajının yanı sıra esneklik ve kor işlere odaklanma şansı tanıyor. Ayrıntılar dosya sayfalarımızda. radore.com


AÇIK TEŞEKKÜR! Saygıdeğer Müşterilerimiz ve İş Ortaklarımız, Türkiye çok büyük bir e-Dönüşüm dönemi yaşıyor. Gelirler İdaresi Başkanlığı’mızın tüm dünyaya örnek olan ve birçok ülkenin referans aldığı e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter ve benzeri e-Maliye ürünleri ile ilgili sistem bir kez daha büyüyerek iş hayatımızda yerini alıyor. 31 Aralık 2019 tarihi itibari ile e-Fatura mükellefi olma zorunluluğu olanlar ile gönüllü olarak e-Fatura mükellefi olmayı seçenler artık kendi işletmelerinde yepyeni ve verimli bir sisteme sahipler. Türkiye’nin öncü Özel Entegratörü olarak bu süreçte planladığımızın çok üstünde bir ilgi ve müşteri sayısı ile karşılaşmaktan inanılmaz mutlu ve gururluyuz. Gördük ki aslında kazanan fiyat değil, hizmet kalitesi, sürdürebilirlik ve güvenirlik oldu. Hedefimizi Geçtik! • Bizleri tercih ederek hedefimizi geçmemizi sağlayan siz değerli müşterilerimize, • Bu süreçte ciddi emek veren tüm başvuru merkezlerimiz ve satış ekibimize, • Sistemlerin aktivasyonu için gece gündüz, hafta sonu dahil çalışan müşteri destek, teknik destek, operasyon, muhasebe ve yazılım Ar-Ge ekibimize, • Çözümleri ve sektörün belirleyicisi olarak bizlerin hep yanında olan ve vizyonu ile Türkiye’nin e-Dönüşümünü hızlandıran Gelirler İdaresi Başkanlığı’na Sonsuz teşekkürlerimizi ve şükranlarımızı sunuyoruz. Saygılarımızla Güven Kurumu TÜRKKEP


BThaber

GÜNDEM

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

3

UETS kurumsal süreçlerde yerini aldı

PTT AŞ tarafından kurulan ve tebligatları elektronik ortamda çok daha hızlı, güvenli ve etkin bir şekilde alıcısına ulaştırmayı sağlayan ve olası karışıklıkların önüne geçebilmek adına teslim edilme ve okunma güvencesinin yer aldığı “UETS”, bir lansman ile tanıtıldı. Yasal kanıt olarak da kabul edilen elektronik tebligatlar sayesinde kağıt kullanımının ortadan kalkmasıyla hem tasarruf sağlanıyor hem çevreye zarar verecek uygulamaların önüne geçiliyor. UETS’nin uzun tebligat işlemlerini e-tebligat uygulamasıyla saniyeler içerisinde ilgilisine ulaştırdığını, böylece adalet sisteminin

daha kaliteli ve hızlı işlemesine imkân sağladığını ifade eden Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, “Tebligatı hukuki dinlenilme ve adil yargılanma hakkının en önemli unsurlarından biri olarak görüyoruz. Hemen hemen bütün hukuki işlemler ancak tebligatla sonuç doğurabilir. Yargılamanın sağlıklı sürdürülebilmesi, iddia ve savunmayla ilgili delillerin eksiksiz toplanabilmesi, itirazların yapılabilmesi için önce usulüne uygun bir tebligatın yapılması şart” dedi. UETS’nin dijital dönüşüm stratejilerinin en önemli aşamalarından birini

oluşturduğunu kaydeden Ulaştırma ve Altyapı Bakanı M. Cahit Turhan, “2019 yılında sistem üzerinden 19 milyon tebligat ilgililere ulaştırıldı. Geçen yıl sistem üzerinden yapılan gönderimlerle sağlanan tasarruf miktarı 200 milyon TL. Ülkemizin dijital dönüşümünde önemli bir yer edinen PTT AŞ, elektronik tebligat sisteminin kurulması konusunda da üzerine düşen sorumluluğu gayretiyle yerine getirdi” dedi. Bir dünya markası olma vizyonu doğrultusunda ürün ve hizmet çeşitliliği ile iş ve işlem kalitesini artırmaya devam ettiklerine vurgu yapan PTT AŞ Genel Müdürü Hakan Gülten ise şu bilgileri verdi: “PTT AŞ tarafından üretilen, işletilen ve korunan UETS sayesinde, tebligatlar hem hızlı hem de güvenli bir şekilde alıcısına ulaşıyor. Devletimiz, tebligat sistemi gibi çok önemli bir hizmet alanını dijitalleştirirken PTT’ye de önemli bir sorumluluk yükledi ve zorunlu elektronik tebligat sistemine geçişte PTT’yi ana paydaşlardan biri

olarak görevlendirdi. 6 ayda UETS’yi geliştirerek hizmete sunduk. UETS’yi dijital dönüşüm stratejimizin önemli aşamalarından biri olarak gördük ve diğer e-devlet uygulamalarımızla hızlı bir şekilde entegre ettik. Adalet Bakanlığımızın yönetmeliğine uygun, gerekli bütün teknik detaylara hâkim bir sistemi kullanıma açtık. UETS kullanıcılarına, ihtilaflarda yardımcı olacak ve hak mahrumiyetlerini önleyecek bir arşiv hizmeti de sunuyor. UETS üzerinden gönderilen tebligatlara ait deliller 30 yıl boyunca saklanıyor ve mahkemelerde resmi delil olarak kabul ediliyor. Elektronik tebligatlarının UETS’de saklanmasını isteyen müşteriler ek arşiv alanı satın alarak gönderilerini saklama imkânı bulabiliyor. Kullanıcı hesaplarının ücretsiz olarak verildiği uygulamada, kullanıcılara 100 MB alan da ücretsiz olarak sağlanıyor ve kapasite sınırı olmaksızın kullanıcılar geriye dönük 6 aya kadar olan elektronik tebligat gönderilerine erişebiliyor.”

5G için en yeniler fuarda buluşacak Hannover Fairs Turkey’in 12 - 15 Mart 2020 tarihlerinde düzenleyeceği WIN EURASIA 2020 fuarında sergilenecek Türkiye sanayisinin ilk 5G senaryoları, fuar öncesi Siemens, Mitsubishi Electric, MCS, i2i Systems, SICK, Universal Robots UR, Schunk, IQ Vizyon, Merlicon, Oppent, Siskon, Simtek ve Trio Mobil’in katıldığı imza töreniyle tanıtıldı. i2i Systems’in yeni geliştirdiği yerli ve milli 5G şebekesinin ilk defa tanıtıldığı törende, 5G Arena alanında uygulanacak “Akıllı Üretim için 5G” senaryoları da gösterildi. “Tümleşik Dijitalizasyon ve Endüstri 4.0" senaryosunda i2i Systems’in canlı 5G şebekesi test edildi. MCS GRUP tarafından tasarlanan “CodeMaster

Endüstri 4.0 Uygulaması” bu ağı kullanarak Mitsubishi Electric robotu, Schunk robot eli ve Siemens Mindsphere bulut çözümü ile IIoT tabanlı haberleşti. Senaryo kapsamında ürünün iş emri verildiği andan itibaren tüm yaşam döngüsü anlık olarak takip edilebildi. i2i Systems’in yerli ve milli 5G teknolojisinin kullanıldığı; SICK, Universal Robots UR ve Schunk ortaklığıyla sergilenen diğer senaryoda ise insan-robotbulut ve sensör etkileşimi gerçek zamanlı olarak gösterildi. Bu işbirliğiyle 5G alanında farklı endüstrilerin dönüşümüne katkı sağlayacak ortak çalışmaları destekleme hedefine işaret eden Hannover Fairs Turkey Fuarcılık Genel Müdürü Alexander Kühnel,

“Yerli ve milli 5G frekansının bütünleşik 5G senaryoları üzerinde kullanılması, Türkiye'nin Milli Teknoloji Hamlesi'ni gerçekten ciddiye aldığını gösteriyor. WIN EURASIA'da otonom sistemlerden robot insan etkileşimine, anlık ısı haritası ve üretim takibinden karanlık fabrika ile yapay zekâya, derin öğrenmeden bulut sisteme kadar farklı konularda canlı 5G senaryolarını bir araya getireceğiz” dedi. Schunk Türkiye ve Orta Doğu Ülke Müdürü Emre Sönmez ise “IoT döneminde; durum, süreç izleme ve iletişimin doğrudan bileşen düzeyinde yapıldığı ürünlerimiz ile bu verimliliği artıracak sisteme entegre oluyoruz. Özellikle

üretim alanlarında esnek, hızlı ve verimi ciddi oranda artıracak olan 5G uygulamasının hayatımıza katılmasıyla, ticari kapasitenin artışını heyecanla bekliyoruz” dedi. ENOSAD Başkan Yardımcısı Dr. Hüseyin Halıcı da, “Bilişim, otomasyon gibi alanlarda Türkiye’nin teknolojik altyapısı dikkate alındığında, yerli firmalarımızın belli ölçülerde Endüstri 4.0’a geçmeye hazır olduklarını söyleyebiliriz. ENOSAD olarak dijitalleşme ve Endüstri 4.0’a geçişin Türkiye’nin öncelikli hedefi olması gerektiğine inanıyor, bu hedefin gerçekleştirilmesinde gerek ulusal gerekse uluslararası üyelerimizle her türlü işbirliğine hazır olduğumuzu bildirmek istiyoruz” dedi.


4

BThaber

E-TOPLUM

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

‘ODTÜ Day Zero’da girişimcilik ekosistemi buluştu Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) ev sahipliğini yaptığı ‘ODTÜ Day Zero’ etkinliği, 21 Aralık 2019 tarihinde ODTÜ Teknokent Bilişim İnovasyon Merkezi Cozone’da düzenlendi. Girişimcilik ekosisteminin bir araya geldiği, ODTÜ, ODTÜ Teknokent, ODTÜ TTO, Growth Circuit, Z-Garage ve Cozone tarafından organize edilen etkinliğin sabah programı, Türkiye’nin önde gelen ‘Girişim Hızlandırma Programları’nın girişimci ekiplerinin ‘Day Zero Arena’ sahnesinde, ekosistemin önemli mentor ve yatırımcılarının karşısında gerçekleştirdikleri sunumlarla başladı. Etkinliğin öğleden sonraki programında ise ‘Day Zero Stage’ sahnesi, girişimcilik ve iş dünyasının önemli isimlerini ağırladı. ODTÜ ve ODTÜ Teknokent tarafından kurulan yatırım ve hızlandırma şirketi Growth Circuit tarafından yönetilen ve Türkiye’nin teknokent desteğine sahip tek ortak çalışma

alanı ‘Cozone’un birinci yaşının da kutlandığı ‘ODTÜ Day Zero’ etkinliğinin akşamki programı ODTÜ Kültür Kongre Merkezi’nde (KKM) devam etti. Yeni kuşağın marka bağımlılığı yok ve çok acımasızlar ‘ODTÜ Day Zero’da düzenlenen ‘Dijital Dönüşüm Paneli’nin moderatörlüğünü KALDER Ege Bölgesi Başkanı Senem Kılıç gerçekleştirdi. Panele; TEB Genel Müdür Yardımcısı Ali Gökhan Cengiz, Arçelik Genel Müdürü Can Dinçer, Nurus Yönetim Kurulu Başkanı Güran Gökyay, SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan katıldı. Kılıç, dijitalizasyonun sosyal toplumda devrim yarattığını vurgularken Candan, ‘Deneyim Ekonomisi’nin altını çizerek öncelikli çözümün doğru soru ve doğru yanıt olduğunu kaydetti ve değer zinciri için entegre çözümler gerektiğine dikkat çekti. Candan, “‘Genç Yetenek

Programı’ ile istihdamı artıracak şekilde yürüyoruz. Ekosistemi ekosistem yapan laboratuvara yakın olmak. Kurumsal girişimcilik büyük önem taşıyor. ‘Olmaz’ı kabul etmeyenlerle yola devam edeceğiz” dedi. Cengiz, ‘startup’lara mentorluk verdiklerini belirterek küresel anlamda ‘startup’ları dünyaya açabileceklerini ifade etti ve Cozone ile de çalışmaya başlayacakları bilgisini vererek, “İhtiyaçlar değiştiği için bankacılık da değişiyor. Şu an her şey müşterinin etrafında dönüyor. Dijital tarafta tüm makinelerin birbiriyle konuştuğu ortamda, bunun dışında kalamazsınız. Müşterimize daha hızlı yanıt verebilmek için makine öğrenmesini kullanıyoruz. Dijital dönüşümlerine yardımcı olmak için KOBİ danışmanlarımız bulunuyor. 2020 yılında da girişim ekosisteminde desteğimiz devam edecek” açıklamasını yaptı. Birinci maddemiz

‘güven’ diyen Dinçer, “Güven konusunda hata yapamayız. Her şeyde ilkleri yapma cesaretimiz var. Tüketici alışkanlıklarını öğrenmeye çalışıyoruz. Yeni kuşağın marka bağımlılığı yok ve çok acımasızlar. Muazzam bir dönüşüm yaşadık. Arçelik’in genetiğini değiştirmek üzere yolculuğa çıktık. Bayilik sistemini dijital bayilik sistemine geçiriyoruz. e-Ticarette Türkiye’nin en büyük oyuncusu olmayı hedefliyoruz. Kurumsal girişimciliğimizi artırarak yola devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Gökyay, “Ekonomi birbirini desteklemeli. Aslında bizim, bugün ‘sharing economy’ denen imece kültürümüz mevcut. Türk insanı buna yatkın” değerlendirmesini yaparak şunları aktardı: “Ofislerde farklı jenerasyonlarla barış ortamı oluşturmamız gerekiyor. Bir orkestrasyona ihtiyacımız var. Şirketlerin değişim yönetimi mekânın değişimiyle çok bağlantılı.”

Geleceğin ‘VR-AR’ yazılımları TOBB ETÜ’de geliştirilecek ‘Ebuliz Sanal ve Artırılmış Gerçeklik (VR-AR) Mükemmeliyet Merkezi’, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk’un katılımıyla, ‘TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nde 13 Ocak tarihinde açıldı. Adını, sibernetik biliminin kurucularından ve tarihte ilk robotu yapan isim olarak bilinen Ebû’l İz İsmail İbni Rezzaz El Cezerî’den alan ‘Ebuliz Sanal ve Artırılmış Gerçeklik (VRAR) Mükemmeliyet Merkezi’; Southeastern Manufacturing Technologies (SIMT), Exploristan ve TOBB ETÜ ortaklığında kuruldu. Selçuk yaptığı konuşmada; sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, makine öğrenmesi kavramlarının basit oyuncaklardan karmaşık bilimsel laboratuvar araçlarına kadar geniş bir alanda kullanılır hale geldiğini aktararak dünyanın yeni bir çağa hazırlandığını, bu yeni çağın biyolojik olanın, dijital

olanla aynı bedende yer alacağı bir dönem olacağını ifade etti. Bu çağda insan beynine yazılım yüklenmesinin, damarlarda nanorobotların dolaşmasının mümkün olabileceğine işaret eden Selçuk, "Bu durum, robotiğin, otomasyonun bütün üretim süreçlerinde ne derece hakim olacağını da bize çağrıştırıyor” değerlendirmesini yaptı. Ciddi bir yazılımsal altyapı ve makine öğrenmesi üzerine çalışma yaptıklarını dile getiren Selçuk, milli eğitim politikalarını artık kişisel olmaktan çıkarıp bilimsel metotlarıyla ortaya koymak istediklerini dile getirdi ve okulların nereye yapılması gibi konularda coğrafi bilgi sistemi; karar destek sistemini kullandıklarını belirtti. Selçuk, TOBB ETÜ'de açılan ‘Sanal ve Artırılmış Gerçeklik Mükemmeliyet Merkezi'ne ilişkin, "Sanal gerçeklik araçlarının

bir şekilde derslerimizde, öğretmenlerimizin eğitiminde, meslek okullarımızda kullanılacak olması bizi heyecanlandırıyor. Bu ortak çalışmaların muhakkak surette içerisinde olacağız ve birlikte bu çalışmaları yürüteceğiz” şeklinde konuştu. Dünyada, sanal ve artırılmış gerçeklikle kendi ana dilinde içerik üreten, 5. ülke olacağız Yavuz, TOBB ETÜ'nün Türk iş dünyasının özgür düşünen, teknoloji ve icat üreten yeni bir nesli kazandırma projesi olduğunun altını çizerek "Öğrencilerimiz bir yıllık iş tecrübesiyle mezun oluyor. Geliştirdikleri Türkiye'nin ilk yerli ‘drone’yla tam 1 milyon liralık ön satış yaptılar. Geliştirdiği 3 boyutlu görüntü aktarım teknolojisiyle teknoloji ihraç eden firmalarımız var” açıklamasını yaptı. Yavuz, TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi'nin dünyada 6 farklı mühendislik laboratuvarının bir

arada bulunduğu tek merkez olduğunu, Türkiye'nin insansız hava araçlarının ilk prototiplerinin burada yapıldığını kaydetti ve "Geleceğin eğitim programları bugün açılan Mükemmeliyet Merkezi’nde tasarlanacak. Teknolojinin daha verimli kullanımı için artırılmış, sanal ve karma gerçeklik üzerine yazılımlar geliştirilecek. Her yaş grubu ve farklı disiplinlere uygun eğitim içerikleri hazırlanacak ve güvenli deneyim alanları tasarlanacak. Meslek lisesindeki bir öğrenci motorun parçalarının nasıl çalıştığını, nasıl sökülüp takıldığını gerçek motorun yanındaymış gibi, bu sistemle öğrenebilecek. Medikal, sağlık, ulaşım, üretim, savunma ve uzay teknolojileri, coğrafi bilgi sistemleri gibi alanlarda yerel yazılımlar Türkçe olacak. Böylece dünyada, sanal ve artırılmış gerçeklikle ilgili kendi ana dilinde içerik üreten, 5. ülke olacağız” dedi.


BThaber

E-TOPLUM

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

5

Akıllı şehir uygulamalarının birbiriyle uyumlu olması kritik önem taşıyor ‘Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi’; Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı iş birliğiyle 15-16 Ocak tarihinde Ankara’da düzenlendi. Akıllı şehirlere geçiş sürecine ivme kazandırmayı hedefleyen kongrenin açılış konuşmaları; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile TBB ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin tarafından yapıldı. Erdoğan, “Kimi belediyelerimizin şimdiden akıllı şehirlerle ilgili hem kurumsal kapasiteyi geliştirme hem de fiili uygulamalar yönünde adımlar attıklarını biliyoruz. Belediyelerin akıllı şehir kavramı çerçevesinde altyapı, güvenlik, enerji, yönetim, eğitim ve öğretim, sağlık, bina ve ulaşım gibi alanlarda önlerinde çok geniş bir potansiyeli bulunuyor. Bu alanlardaki uygulamaların ortak amacı daha az maliyetle daha verimli ve etkili hizmet sunabilmek. Akıllı şehir hizmetleriyle insanların hayat kaliteleri ne kadar yükseltilir ve kolaylaştırılırsa vatandaşların bu işi sahiplenme düzeyi de o derece yüksek tutulabilir. Marka şehirler hedefine giden yol, akıllı şehir çözümlerinden geçiyor” açıklamasını yaptı. Erdoğan, yeni nesil teknoloji altyapısının insan hayatında yol açacağı büyük dönüşüm düşünüldüğünde bu konunun çok geniş bir uygulama alanı olduğunun altını çizerek belediyeler, diğer kurumlar veya özel sektör tarafından hayata geçirilecek tüm akıllı çözüm uygulamalarının birbiriyle uyumlu olmasının kritik öneme sahip olduğuna dikkat çekti ve konuşmasını şöyle tamamladı: “Aksi takdirde Türkiye, teknoloji çöplüğüne döner. Biz, ülkemizi teknoloji çöplüğü olarak

görmek istemiyoruz. Bunun için hem ilgili bakanlıklarımızın ve kurumlarımızın hem de Türkiye Belediyeler Birliğimizin öncü bir rol üstlenmesi gerekmekte. Bu işe hukuki bir altyapı kazandırmak dahil birbiriyle uyumlu teknoloji altyapısının kuruluşu konusunda gereken her türlü tedbiri almak zorundayız." ‘Akıllı Şehirler’ önümüzdeki 10 yılda en az 20 trilyon dolarlık yeni bir ekonomi oluşturacak Bakan Varank, belediye başkanlarına yerli ürün kullanma çağrısında bulunarak şunları aktardı: "Kamu yatırımlarının ve alımlarının oluşturacağı ölçek sayesinde aslında pek çok alanda yerlileşmeyi ve millileşmeyi başarabiliriz. Yatırımları uzun vadeli planlama ve yerli ürünlerle hayata geçirme konusunda Bakanlığımız ile sanayi iş birliği projelerinde beraber çalışabilir, teknik danışmanlığımızdan en üst seviyede yararlanabilirsiniz. Hazırlanan ihale şartnamelerinde yerli malını dışlayan uygulamalara asla müsaade etmeyin. Kalkınma için yerliliği ve milliliği olmazsa olmaz bir ilke olarak hep beraber kabul etmeliyiz. Bu iradeyi ortaya koyabilirsek, savunmadaki başarımızı pek çok alanda hayata geçirmemizin önünde hiçbir engel kalmayacak." Varank, “Yapılan son analizlere

göre, akıllı şehir çözümleri, önümüzdeki 10 yılda en az 20 trilyon dolarlık yeni bir ekonomi oluşturacak. Dolayısıyla nesnelerin interneti, büyük veri, yapay zekâ, otonom araçlar ve enerji depolama gibi alt teknolojilerde topyekün bir entegrasyonun sağlanması gerekiyor. Farklı alanlardan akan verinin işlenmesi, gerçek zamanlı şekilde şehrin dijital ağına yansıtılması, küçükten büyüğe çok sayıda cihazın birbiriyle konuşması şart” açıklamasını yaptı. Varank, şehirlerin akıllı bir geleceğe sahip olması için ArGe ve inovasyonla da buluşması gerektiğine dikkat çekerek " ‘Türkiye'nin Otomobili'nin de akıllı şehir vizyonumuzun tamamlayıcısı olduğunu belirtmek istiyorum. Bu girişimi sadece bir otomobil projesi olmasından öteye taşıyan elbette beraberinde getirdiği mobilite ekosistemidir” dedi. ‘Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı’ Türkiye’de ilk, dünyada dördüncü Kurum, ‘Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı’nın hazırlandığını hatırlatarak şu bilgileri verdi: “Eylem planı; Türkiye'de ilk, dünyada ise Amerika, Hollanda ve Avustralya'dan sonra dördüncü olma özelliğini taşıyor. Akıllı şehir uygulamalarını, bölgesel ve ulusal bir ölçekte gerçekleştirmek için tüm

illerimizin birbirine entegre olduğu yeni bir sistemi hayata geçiriyoruz. Şehirlerimizin acil ihtiyaçlarına odaklanıyor, her şehrin kendine özgü akıllı şehir stratejilerini geliştiriyoruz. Şu an Esenler'de yaptığımız ‘Akıllı Şehir Projesi'nin yenilerini ülkemize kazandıracağız." ‘Türkiye’nin Otomobili’ için şarj istasyonlarının altyapılarının inşa edileceğini belirten Bakan Kurum, yeni yapılacak binalara bu istasyonların entegre edileceğini kaydetti. Şahin de şehirlerin ‘akıllı şehir’ olmasının bir strateji dahilinde olduğunu vurgulayarak akıllı şehirlerin liderlik, vizyon, bütçe, vatandaş odaklı çalışma, teknoloji, kültür gibi bileşenlerden oluştuğunu kaydetti. Şahin, "Biz yalnızca pazar olamayız, üretimin merkezi olmak durumundayız. Milli ve yerli üretime geçmek için büyük bir gayret gösteriyoruz. Yeni büyüme hikâyemizi ArGe, inovasyon, teknoloji ve çevreye duyarlı şehircilikle yazacağız” dedi. Etkinliğin ilk gününde; ‘Akıllı Şehirler İçin Temel Politikalar’, ‘Yenilikçi Yerel Politikalarla Dönüşen Şehirlerimiz’ ve ‘Akıllı Şehirler ve Uluslararası İş birliği’ başlıklı üç ana oturum gerçekleştirildi. Kongrenin ikinci günü; ‘Akıllı Şehir Teknolojileri’ başlığında gerçekleştirilen panelle başladı. 12 panel ve 6 seminerle devam eden kongre kapsamındaki organizasyonlarda; belediyeler, akademisyenler ve özel sektör temsilcileri tarafından akıllı şehir teknolojileri, akıllı çevre ve doğa kaynaklı çözümler, akıllı şehirlerde yatırım ve finans yönetimi, akıllı bölge uygulamaları, akıllı şehir mimarisi, bilgi güvenliği gibi konular irdelenerek tespitler, sorunlar ve çözüm önerileri masaya yatırıldı. Kongre ve serginin yaklaşık 15 bin misafiri ağırladığını açıklayan TBB Genel Sekreteri Birol Ekici, Türkiye'nin akıllı şehir yolcuğunda önemli bir adım atıldığını ifade etti.


6

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

BTvizyon yeni yıla Bursa’da merhaba dedi Bilişim Zirvesi tarafından düzenlenen BTvizyon Toplantıları’nın 2020 yılındaki ilk durağı Bursa oldu. 16 Ocak günü düzenlenen etkinlik, ağırlıklı olarak üretim olmak üzere farklı sektörlerde faaliyet gösteren firmaların teknoloji liderleri ve uzmanları ile bilişim sektörünün yetkililerini buluşturdu. Bursa BTvizyon Toplantısı’nın açılış konuşmasını gerçekleştiren EY Türkiye İnovasyon Lideri Mehmet Gülez, “Akıllı Kentler ve Teknoloji” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Geleceği etkileyecek yıkıcı faktörleri teknoloji, küreselleşme ve demoğrafi olarak nitelendiren Mehmet Gülez, “Dijital çağda şehirlerin yapacakları ve geliştirebilecekleri daha çok şey var. Ancak, ne kadar akıllı olursa olsun, kentler için yarattığı değerle orantılı maliyet ve kabullenme riskleri de söz konusu” dedi.

EY Türkiye İnovasyon Lideri Mehmet Gülez Veritas Kıdemli Teknoloji Danışmanı Koray Alkan da “Veri Yönetimi ve e-Posta Arşivleme” başlıklı sunumunda, veri artışı ve barındırma maliyeti, e-keşife hazırlık, denetim rahatlığı, saklama zamanı kontrolü, bilgiye hızlı ulaşım gibi unsurların arşivleme konusunun önemini artırdığına değindi ve Enterprize Vault çözümünün bu konularda sağladığı faydalar hakkında bilgi verdi.

Veritas Kıdemli Teknoloji Danışmanı Koray Alkan “Bilişim Sektöründe Finansal Çözümler” başlıklı bir sunum

gerçekleştiren İnnova Ürün Yöneticisi Saniye Yenerel ise finans dünyasına yönelik yenilikçi, kullanıcı dostu, hızlı, erişilebilir ve güvenli çözümler geliştirdiklerini kaydetti.

İnnova Ürün Yöneticisi Saniye Yenerel Komtera Teknoloji Teknik Müdürü Ali Güven Yılmaztürk, “KVKK Kapsamında McAfee ile Veri Güvenliği Nasıl Korunur?” başlıklı sunumunda, veri hırsızlarının yüzde 60 oranında elektronik yüzde 40 oranında da fiziksel olarak veriyi dışarıya çıkardıkları bilgisini verdi.

E-Data Teknoloji Satış ve Pazarlama Direktörü Tuncay Işık

Kurumsal Dönüşüm Platformu Koordinatörü Göker Sarp “Robotik Proses Otomasyon” başlıklı sunumunda dijital dönüşümün fazlarını vizyon, mevcut durum analizi, altyapının kurulumu, dijitalleşme, analitik, optimizasyon ve otonom yapının oluşturduğunu belirterek, RPA ile etkileşimli işlere daha fazla zaman ayırabilme fırsatı, hata maliyetlerinde azalma, verimlilik artışı, çalışan memnuniyetinde artış, genel maliyetlerde azalma ve bunların sonucunda da müşteri memnuniyetinde artışın sağlandığını kaydetti.

Koda İş Geliştirme ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Aslı Seda Gürkan da “Dijital ve Fiziksel Arşiv Yönetim Sistemleri” konusunda bir sunum yaptı. Dijital arşivleme alanında yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi, bu doğrultuda İzmir’de kurulu merkezlerinde önemli projelere imza attıklarını belirtti.

Kurumsal Dönüşüm Platformu Koordinatörü Göker Sarp

Koda İş Geliştirme ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Aslı Seda Gürkan

BTvizyon Bursa Toplantısı’nın son bölümünde ise Kurumsal Dönüşüm Platformu Koordinatörü Göker Sarp’ın moderatörlüğünde BIQsoft, Aktaş Holding ve IAS yöneticilerinin katıldığı Dijital Dönüşümde – Sonraki Adım başlıklı panel ile ilgili ayrıntılı bilgileri ise gelecek sayımızda bulabilirsiniz.

önemli gündem maddelerinden bir tanesi olan KVKK’nın gelişim süreci ve kurumlara getirdiği yükümlülükleri anlatan Tuncay Işık, bu alanda kurumların ihtiyaçlarına yönelik çözümler hakkında da bilgiler verdi.

Komtera Teknoloji Teknik Müdürü Ali Güven Yılmaztürk Türkkep Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Olgar Ataseven tarafından “KEP ile Şirketlerin Dijitalleşmesi” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Ataseven, şirket ve kurumların rekabet için dijitalleşmek zorunda olduğunun altını çizerek, kayıtlı elektronik postaların da bu doğrultuda önemli araçlardan biri olduğunu kaydetti.

İnsan ve maddi olmayan varlıkların değeri

Bursa Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Doğan Yılmaz

Türkkep Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Olgar Ataseven Etkinliğin ikinci bölümündeki ilk konuşmacı ise E-Data Teknoloji Satış ve Pazarlama Direktörü Tuncay Işık oldu. Günümüzün

Bursa Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Doğan Yılmaz, “Elektronik Dönüşüm Süreci” başlıklı sunumunda, dijital gelişimlerin muhasebe mesleğine yansımalarına değinerek, şu bilgileri verdi: “Teknoloji, mesleğimize büyük değişimler ve yenilikler getirdi. Aynı zamanda işletme değerleri

de bilanço değerinden, insan ve maddi olmayan varlıklar değerine doğru ilerliyor. Bu durum, muhasebe meslek mensuplarına bilanço için muhasebeden işletme için muhasebeye doğru büyük bir fırsat sunuyor. İşletmelerin büyümesi ve devamlılığını sağlaması için yarının mali müşavirlerinden beklentiler değişti. Yarının mali müşavirleri; değişen pazar ihtiyaçları, hızla hayatımıza giren teknolojik yenilikler ve mesleki yetkinlikler konusunda değişime ve gelişime açık olmak zorunda. Bunun için de uzgörülü olacağız, dönüşümcü liderler olacağız.”


BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

7

Beyin sinyalleri, iyileşmenin anahtarı oluyor Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği'nde doktora çalışmalarını yürüten Günet Eroğlu'nun tasarlayıp geliştirdiği Auto Train Brain mobil yazılımı, disleksik çocuklar için etkili bir iyileşme fırsatı oluyor. Sabancı Vakfı’nın 2007 yılından bu yana sivil toplum alanındaki yeni yaklaşımları tartışmak amacıyla Handan Aybars düzenlediği Filantropi Semineri, “Engelsiz Yaşam Teknolojileri – Eğitim ile Güçlenme” başlığıyla gerçekleştirildi. Seminerde farklı ihtiyaçlara yönelik hayata geçirilen birçok uygulama meraklılarla buluştu. Auto Train Brain de bunlardan biri oldu. Health Mobile Software (HMS), özgül öğrenme güçlüğünün bir alt grubu olan disleksi için nörogeribildirime, yani sinirsel geri beslemeye dayalı mobil uygulama geliştirdi. Sabancı Üniversitesi’nde geliştirilen mobil uygulama; nörogeribildirime dayalı ve düzenli kullanımda çocukların ve yetişkinlerin beyinlerinde varolan yavaş dalgaları azaltarak, bilinçli farkındalığı artırıyor. Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği'nde doktora çalışmalarını yürüten Günet Eroğlu'nun tasarlayıp geliştirdiği Auto Train Brain mobil yazılımı, disleksik çocuklar için önemli faydaları beraberinde getiriyor. Klinik çalışmalara göre, düzenli olarak Auto Train Brain kullanan disleksik çocukların semptomları 6-9 ay içerisinde azalıyor. Eğitimde

fırsat eşitliği sunan bu mobil yazılımı Günet Eroğlu ile konuştuk: Auto Train Brain nasıl bir kapsama sahip? İki yıl önce kurulan bu yapıda ana amacımız; özgül öğrenme güçlüğüne sahip çocukların bilişsel performanslarını nörogeribildirim ve çoklu öğrenmeyle artırmak. Bunun için kişi bir başlık giyiyor ve 14 kanaldan beyin sinyallerini okuyoruz. Çünkü disleksi genelde beyinin geneline yayılan bir durum ve 14 kanal iyi bir çözüm. Bu sinyalleri okuyor ve Bluetooth’tan kablosuz bir şekilde cep telefonuna gönderiyoruz. Orada görsel ve işitsel uyaranlara çeviriyor, kişiyi dikkatini odaklaması veya algısını daha iyi bir noktaya getirmesi için destekliyoruz. Beynin çok farklı noktalarını harekete geçiriyor ve aslında egzersiz yaptırıyoruz. Bunun için sunduğumuz yapı evde kullanılabiliyor ve yan etkisi yok. Beynin iyileştirme gücü yüksektir. Disleksi sorunun erken yaşta anlaşılması da zaten bu yönüyle önemli. Disleksi konusunda bugüne kadar yapılan çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz? Siz neleri tamamlamaya çalıştınız? Bu konuda süreç yavaş. Ayrıca

çocuğun ve kişinin tanı alması da uzun ve maliyetli bir süreç. Kişinin yakınındakiler öğrenme güçlüğünün ne olduğunu anlayana kadar çok zaman geçmiş oluyor. CE sertifikasına sahip onaylı bir ürün yok ve bu da çıkış noktamız oldu. Acaba bu işi eve taşıyabilir, tek kanallı değil, 14 kanallı ve disleksiye uygun bir hale getirebilir, maliyetini taksitlendirme ile daha ulaşılabilir hale getirebilir miyiz diye düşündük. Buradan yola çıktık ve çözümümüzü geliştirdik. Ayrıca, bu yapı oyun gibi geliyor ve çocuk da tedaviyi reddetmiyor. Ailelere ürünümüzü veriyoruz. Aileyi bilgilendirme süreci 2 saatte tamamlanıyor ve onlar da eve götürüp bunu kullanmaya başlıyorlar. Haftanın üç günü düzenli kullanım sonrası, 1-2 ay sonra çocuklarının olumlu gelişimleri ile ilgili bize dönüşler yapmaya başlıyorlar. Biz de ailelere bu yapıyı 3-6 ay kullanmalarını tavsiye ediyor, ardından istedikleri zaman bırakabileceklerini söylüyoruz.

Günet Eroğlu İngiltere gibi farklı ülkelerde Auto Train Brain alıp kullanan müşterilerimiz de var. Bundan sonra otizm üzerine de klinik çalışma yapacağız. Doktorlarımız da bizi yönlendiriyor. Amacımız; 2020 ortalarına doğru otizm üzerine bir klinik çalışma yapmak. Diffusion Capital Partners'dan 2 yılı aşkın zaman önce aldığımız yatırımın ardından, yine melek yatırımcılarla da görüşüyoruz. Yazılım ekibimizi daha da geliştirmek, Ar-Ge çalışmalarımız, satış ve pazarlama aktiviteleri, farklı pazarlara ilk giriş, pazar araştırmaları gibi amaçlarla bu arayışımız var. İlk aşamada Kuzey Amerika hedefimiz. İngiltere ayağıyla da Avrupa’ya açılma planlarımız var. Şu anda aktif bir yatırım sürecindeyiz ve ek yatırımlara da kapımız açık.

Bu çalışmaya neleri eklemek gündeminizde? Yurtdışı odaklı planlarınız var mı? Evet globalleşme planlarımız var. Dile bağımlı olmadığı için her dile arayüz çevrilebiliyor. Bunun bir örneği olarak Azerbaycan, Norveç,

Oteller teknoloji ile dolup taşıyor Turizm teknolojileri konusunda çalışmalar yürüten Talya Bilişim’in Yönetici Ortağı Nilüfer Durukal, yapay zeka uygulaması olan yazılım ve uygulamaları kullanan otellerin rezervasyonlarında yüzde 20, gelirlerinde de yüzde 35’in üzerinde artış olduğunu söyledi. Turizm sektöründe dijital dönüşümün gücünü kavramayan otel ve acentelerin, piyasadaki etkilerini yitirdiğine işaret eden Durukal, “Yazılımlarımızı, turizm sektöründeki bir tesisin

tüm operasyonunu elektronik ortamda yürütmesini sağlayacak şekilde tasarlıyoruz. Amacımız; hizmet verdiğimiz işletmenin, dijitalleşme sürecindeki yazılım ihtiyaçlarında tek firmayla muhatap olmasını sağlamak” dedi. Durukal, aralarında Türkiye’nin en büyüklerinin de yer aldığı 4 bine yakın otel tarafından kullanılan Elektra yazılımlarının pazarında lider konumuna yükseldiğine dikkat çekerek, Elektraweb programına

da işaret etti. Durukal, “Elektraweb online yetenekleri çok gelişmiş bir program. İçinde online rezervasyon motoru ve kanal yönetimi beraber geliyor. Bu sayede otel, kendi web sitesinden, tüm online satış kanallarından ve kapıdan gelen misafirden eş zamanlı rezervasyon alarak, oda envanterini en verimli şekilde yönetebiliyor. Elektraweb, sahip olduğu yapay zeka uygulamasıyla, çevresindeki

otellerin fiyat ve doluluk durumlarıyla karşılaştırma yaparak otelciye satış fiyatı önerilerinde de bulunuyor. Misafir girişindeki check-in sürecini hızlandıran kimlikokur, internet güvenlik ve loglama çözümümüz iSafe, teknik servis, arıza takibi ve iş yönetimi modülümüz OPEX, seyahat portalı çözümümüz travealps ile yurtiçi ve yurtdışında lanse ettiğimiz otel yönetim yazılımımız Elektraweb markalarımız” dedi.


8

BThaber

BİLİŞİM DÜNYASI

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

GelecekHane’nin dönüşümü ‘Digitopia’ oldu

Digitopia’nın kurucusu ve CEO’su Halil Aksu Şirketlerin dijital dönüşüm yolculuğunda, onlara kapsamlı yönetim danışmanlığı sunan GelecekHane, alanında en tecrübeli isimlerden oluşan ekibiyle artık ‘Digitopia’ adıyla hizmet veriyor. Birlikte çalıştığı şirketler için özel, eksiksiz ve ayakları yere basan bir dijital gelecek kurmak adına yeni fikirler üreten Digitopia, strateji

ve hedefler adına en iyi hizmeti sunmayı amaçlıyor. Kurumlara dijital ve kültürel dönüşüm alanlarında rehberlik eden Digitopia, bugüne kadar birçok şirketle çalıştı. Farplas’ın Endüstri 4.0 dönüşümünde, BriSA’nın dijital olgunluk karnesinde, Pegasus ile İpragaz’ın inovasyon yetkinliklerinde ve Hafele’nin dijital dönüşüm stratejisini belirlemede yürütülen çalışmalar bunun bir örneği. Deneyimli ekip ayrıca Anadolu Sigorta, Kuveyt Türk, alBaraka, Turkish Bank, Şişecam, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, LC Waikiki gibi şirketlerle pek çok üst düzey proje gerçekleştirdi. Halen Anadolu Efes’in dijital dönüşümüne destek veren Digitopia, hizmet verdiği şirketlerin operasyonel ve organizasyonel mükemmellik

konularındaki rekabetçiliklerini artırmayı hedefliyor. Digitopia, müşterilerine sunduğu “Dijital Olgunluk Endeksi” ile onların dijital olgunluğunu ölçerek, bu konuda kendilerini geliştirmelerini sağlarken, şirketlerin dijital stratejilerini ve yol haritalarını belirlemelerine yardım ediyor. Digitopia’nın kurucusu ve CEO’su Halil Aksu, dijital dönüşümün, süreçlerden organizasyona, müşteri deneyiminden yönetim yapısına kadar pek çok alanı kapsaması gerektiğini ifade etti. Şirketlerin yararlanabileceği bir model olarak “Dijital Olgunluk Endeksi”ni sunmanın önemine vurgu yapan Aksu, Digitopia’nın farkının; her müşteriye, her projeye özel çözümler üretebilme ve bu yaklaşımı her zaman sürdürebilmede yattığını ifade etti.

Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi’ni kuran, “Maker” kavram ve kültürünü Türkiye’ye getiren; “BT Yöneticisinin El Kitabı”, “Bilginin Gücü”, “Dijitopya - Dijital Dönüşüm Yolculuk Rehberi” gibi eserlere imza atan Digitopia, Kasım 2019’da Londra’da “Digitopia Global Consulting Limited” şirketini kurdu. Bu yönüyle Digitopia, bünyesine yeni yetenekler katarak büyümesini yurtdışında da sürdürüyor. İngiltere ofisiyle Avrupa pazarında yeni müşteriler kazanmayı ve finans piyasalarına erişmeyi hedefleyen ekip, 2020 yılı içinde Dubai ofisini faaliyete geçirerek, önce Ortadoğu pazarına, ardından Uzak Doğu pazarlarına açılmayı amaçlıyor.

Bulut başlığında Avrasya’nın devi Türkiye 15 farklı ülkeden sektör temsilcileri ve bulut bilişim profesyonellerini bir araya getirecek olan CloudTalk Global-2020 Konferans ve Fuarı, 21 Nisan 2020 tarihinde İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. Avrasya’nın bu sektöre yönelik en büyük etkinliği olma özelliğini de taşıyan CloudTalk Global-2020, bulut bilişim özelinde konferans ve fuarla sektör duayenlerini bir araya getirecek. “Connect with the Future” sloganıyla düzenlenecek olan etkinlik ile ilgili bilgi veren CloudTalk Global Kurucusu Burkay Yapağcıoğlu, “CloudTalk Global- 2020 etkinliği ile 15 farklı ülkeden 2 bini aşkın katılımcıyı ağırlayacağız” dedi. Türkiye’de

bilişim sektörünün her geçen yıl ciddi bir büyüme kaydettiğini vurgulayan Burkay Yapağcıoğlu, şöyle devam etti: “Türkiye’de onlarca bulut bilişim firmamız olmasına rağmen, bulut bilişim sektörü adı altında ilk kez gerçekleştireceğimiz CloudTalk Global-2020, sadece Türkiye için değil; Azerbaycan, Rusya, Ukrayna, Belarus, Bosna Hersek, Arnavutluk gibi pek çok bölge ülkesi için de büyük bir fırsat. Konferans konuşmalarımızda ABD ve Batı Avrupa merkezli teknoloji şirketlerinin ağırlıklı olduğu bulut bilişimde bölgenin ihtiyaçlarını anlayan, maliyet avantajı ve yüksek Ar-Ge kabiliyetiyle global rakipleri arasındaki farkları hızla

kapatan Türkiye’nin, bölge ülkeleri için hem bir çözüm ortağı hem de alternatif pazar olma potansiyelini vurgulayacağız.” Koç Sistem, Akbank ve sahibinden.com sponsorluğunda gerçekleşecek olan ‘CloudTalk Global-2020’ zirvesine üst düzey BT yöneticileri, BT danışmanları, network yöneticileri, sistem yöneticileri, veri merkezi uzmanları, bulut mimarları, güvenlik yöneticileri, geliştiriciler ve ürün yöneticileri katılacak. Etkinlikte Microsoft, Amazon Web Services, Google Cloud gibi dünyanın en önde gelen bulut firmalarının yanı sıra BulutBroker, UzmanPosta gibi yerli bulut servis sağlayıcılardan

36 üst düzey yönetici konuşmacı olarak sahnede olacak. Bulutta yükselen trendler ve en iyi uygulamalar, Dijital dönüşümde uzun vadeli bulut stratejileri, yeni nesil cloud altyapı teknolojileri, çoklu bulut stratejileri ve şirketlerdeki adaptasyonu, “Edge to Cloud Computing” stratejileri , “Intelligent IoT Edge Appliance” ve uygulama alanları, Cloud Native IT Altyapılarının geleceği, Veri Merkezi Optimizasyonu ve Cloud yapılara geçiş, Cloud ürün geliştirme ve DevOps’da son yenilikler, Mikroservis ve Container teknolojilerindeki gelişim ele alınacak. Detaylar ve kayıt için www.cloudtalkglobal.com adresi ziyaret edilebilir.

Elephone, Türkiye pazarında Türkiye’de teknoloji alanında önemli tedarikçilerinden olan ve birçok teknoloji markasının Türkiye distribütörü olan Arena Bilgisayar, Çin telefon pazarının deneyimli markalarından biri olan ve Şubat ayında Türkiye'de

faaliyetlerini başlatacağını açıklayan Elephone’un da resmi distribütörü oldu. Elephone; pop-up kamera; çizilmeye dirençli ekran (Drop Notch); gizlenmiş kamera deliği (Punch hole display); NFC;4.000 Mah

güçlü batarya gibi yenilikçi özelliklerle son kullanıcıları rekabetçi fiyatlar ile yüksek teknoloji ile buluşturmayı hedefliyor. Elephone’un Türkiye pazarına sunmayı planladığı akıllı telefonlar

Şubat ayında düzenlenecek basın lansmanı sonrası Arena Bilgisayar güvencesi ve geniş dağıtım ağıyla; organize perakende, internet ve operatör kanallarında tüketiciyle buluşacak.



10 BİLİŞİM DÜNYASI

BThaber

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Ar-Ge merkezi sayısı bin 227 oldu Türkiye’de son yıllarda faaliyette olan Ar-Ge merkezi sayısında yaşanan artış şirketlerin rekabet güçlerini artırmak adına Ar-Ge’ye daha fazla yöneldiklerini de gösteriyor. 2015’te faaliyette olan Ar-Ge merkezi sayısı 232’yken, bu rakam 2018 yılında 900’e ulaştı. 2020 itibariyle güncel Ar-Ge merkezi sayısı ise bin 227. Ar-Ge/Tasarım Merkezi kurulumu, yönetimi, Ar-Ge hibe desteği, ArGe ürünlerinin seri üretimi ve SGK teşvikleri gibi konularda danışmanlık hizmetleri sunan Experto’nun Yönetim Kurulu Başkanı Jülide Birol, Ar-Ge’nin sürdürülebilir ekonomik büyüme için önemine dikkat çekti. 2020 itibariyle Ar-Ge merkezlerinin sektörel dağılımına bakıldığında; yazılım (112), bilgisayar ve iletişim teknolojileri (79) olmak üzere toplamda 191 Ar-Ge merkeziyle bilişim sektörü başı çekiyor. Bunu 179 Ar-Ge merkeziyle makine ve teçhizat imalatı takip ederken, üçüncü sırada 129 ArGe merkeziyle otomotiv yan sanayii var. Dördüncü ve beşinci sektörler

ise elektrik-elektronik (78) ve tekstil (77). İl bazında İstanbul 422 Ar-Ge merkeziyle birinci sırada ve onu Bursa (130), Kocaeli (125), Ankara (118) ve İzmir (90) takip ediyor. 11. Kalkınma Planıyla birlikte Türkiye’de önümüzdeki dönemlerde Ar-Ge çalışmalarına hız verileceğine vurgu yapan Jülide Birol, şunları söyledi: “Rekabetin acımasız olduğu günümüz dünyasında Ar-Ge artık üretim, satış gibi organik bir fonksiyon üstleniyor. 11. Kalkınma Planında Ar-Ge’nin de bir ekosistem dahilinde ele alındığını görüyoruz. Devlet burada ekosistemi, finans sektörünü de içine alacak şekilde genişleterek, ilgili bütün aktörler arasında eşgüdüm sağlama işlevini yükleniyor. Son yıllarda Ar-Ge merkezi sayısında yaşanan artış da gösteriyor ki, şirketler artık Ar-Ge üzerine kurulu bir yapılaşmaya doğru gidiyor. Şirketlerin amacı ihracat artışı, pazar payı artışı için Ar-Ge olduğunda, büyüme de kendiliğinden gelecektir.”

Savunma sanayisi için buluşma vakti! Yerli ve milli savunma ve havacılık sanayi için önemli bir iş birliği platformu olan SAHA EXPO 2020, 25-28 Mart 2020 tarihleri arasında savunma sanayinin dev firmalarının ve kurumlarının katılımı ve sponsorluğunda gerçekleştirilecek. SAHA İstanbul tarafından organize edilen ve Türkiye’nin yüksek teknoloji üretim gücünün sergileneceği bir tanıtım ve işbirliği platformu olan SAHA EXPO 2020, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Savunma Sanayii Başkanlığı’nın desteği ve katılımıyla, Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği’nin ana sponsorluğunda gerçekleştirilecek. İFM’de 9-10 ve 11’inci salonlarda düzenlenecek SAHA EXPO 2020’ye Türk savunma ve havacılık sanayinin önde gelen firmaları da destek veriyor. Öte yandan, Aselsan, Türk Havacılık Uzay Sanayi, ROKETSAN, BAYKAR, STM, ASFAT, Sarsılmaz ve Dener de SAHA EXPO 2020’nin “Platin Sponsor”ları. TEİ, Meteksan, TAIS, Akım Metal, Ermaksan, Saver, Samsun

Yurt Savunma (CANİK), UNIDEF, İŞBİR, Teknopark İstanbul ve Yılmaz Makina’nın “Altın Sponsor” olarak yer alacağı SAHA EXPO 2020’nın gümüş sponsorları da kesinleşti. HAVELSAN, Kale Grubu, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK), Kardemir, ASPİLSAN, Altınay, OBSS, FNSS, PAVOTEK, İğrek Makina, ÜNTEL ve Ordulu “Gümüş Sponsor” olarak SAHA EXPO Fuarı’nda yer alacak. Ziraat Katılım’ın “Finans sponsoru” olduğu fuarın, “Salon ve Gala Yemeği Sponsoru” ise İstanbul Ticaret Odası(İTO) oldu. Savunma, havacılık ve uzay sanayine yönelik üretim yapan firmaların SAHA EXPO Fuarı’na yoğun ilgi gösterdiğini belirten SAHA İstanbul Genel Sekreteri İlhami Keleş, Milli Teknoloji Hamlesi’ne destek veren tüm paydaşların bir araya geleceğini söyledi. Keleş, “SAHA EXPO bir fuar olmanın yanı sıra farklı büyüklüklerde yerli firmalarımızın, yeni ürünlerini, projelerini en doğru kişilere tanıtabildikleri heyecanlı bir buluşma haline geldi” dedi.



BThaber

12 BİLİŞİM DÜNYASI

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

YASAD için yeni dönem Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) yeni yönetim kurulunu belirledi. YASAD’ın İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak Kampusü’nde bulunan genel merkezinde düzenlenen genel kurulda, yeni yönetim kurulu belirlendi. ThinkBig Digital Solutions CEO’su Gönül Kamalı liderliğinde hazırlanan tek liste ile gidilen seçimlerde yeni yönetim oybirliği ile genel kurulun onayını aldı. Seçimin ardından yapılan görev dağılımında 2020-

2023 yıllarını kapsayan yeni dönemde Gönül Kamalı YASAD Başkanı oldu. Başarsoft CEO’su Alim Küçükpehlivan Başkan Yardımcısı, Model Business Solutions Genel Müdürü Atila Zeybek de Sayman oldu. Genel kurulda tüzük değişikliğine de gidilerek kurulu dernekler içerisinde bir ilke imza atıldı. Katılan üyelerin oybirliği ile yapılan tüzük değişikliğine göre, yönetim kurulunun görev süresi iki yıldan üç yıla çıkartıldı. Ayrıca, daha önce

sınırsız olan Yönetim Kurulu Başkanlığı’nın görev süresi iki döneme indirildi.. Bu değişiklikle artık bir başkan en fazla 6 yıl üst üste bu görevi sürdürebilecek. Değişiklik öncesinde seçilebildiği dönem boyunca bir başkan istediği kadar bu görevde bulunabiliyordu. Gönül Kamalı, 1983’te Menesha High School, Wisconsin, US’den mezun oldu. 1985’te University of Wisconsin, Oshkosh, US’de Computer Science Bölümü’nde eğitim gördü. 1988’de İstanbul Teknik

Üniversitesi Bilgisayar ve Kontrol Mühendisliği’nden mezun oldu. 26 yıl NETAŞ’ta İcra Kurulu Üyesi ve çeşitli yönetim pozisyonları ile YASAD’da uzun yıllar başkan yardımcısı olan Kamalı, 2017’de Hayat Bilişim Holding’de İcra Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Kamalı, 2018’de Doruk Otomasyon Genel Müdürlüğü ve 2019’dan itibaren MODEL İcra Kurulu Başkanlığı ve kurucu ortağı olduğu ThinkBig Digital Solutions şirketinde CEO görevini yürütmekte.

Tehdit takibinde en yeni mimari Ağ ve uç nokta güvenlik çözümleri markası Sophos, gelişmiş siber tehditlerin takibi, tespiti ve engellenmesine yönelik Sophos Managed Threat Response (MTR) servisini kullanıma sundu. Yönetilen bir hizmet olarak sunulan MTR, 7/24 görev başındaki siber güvenlik ekipleriyle kurumların karmaşık siber tehditlerle mücadele etmesine ve etkisiz hale getirmesine yardımcı oluyor. Bir saldırı için herhangi bir dosyaya ihtiyaç duymayan, PowerShell gibi yönetim araçlarını kullanarak şirket ağında yetkilerini artırıp sistemleri ele geçiren ve veri sızdıran aktif saldırılar önemli bir kurumsal tehdit. Sophos MTR bu gibi tespit edilmesi zor ve zarar verme potansiyeli

yüksek saldırıların tespitinde ve engellenmesinde kurumlara destek sağlıyor. Sophos CTO’su Joe Levy, “Diğer MDR servislerinin çoğu müşterilerini potansiyel risklere karşı uyarıp, sonrasını onlara bırakıyor. Sophos MTR ise sahip olduğu uzmanlıkla, ürünlere dair tecrübesiyle ve anlık bilgi paylaşımıyla sadece kurumlardaki güvenlik ekiplerinin bilgi ve yeteneklerini artırırken, uzman güvenlik kadrosuyla, tespit edilen tehditlerin ortadan kaldırılmasına yönelik nokta atışı çözümleri planlayarak, uygulama seçeneği de sunuyor” dedi. Uç nokta tehdit algılama ve karşılık verme (EDR) özelliğine sahip Intercept X Advanced platformunu temel alan, Sophos’un bir süre

önce satın aldığı Rook Security ve DarkBytes teknolojileriyle güçlendirilen Sophos MTR’nin yetkinlikleri şöyle sıralanıyor: • Sophos MTR, saldırganların davranışlarını öngörerek tehditlere dair işaretleri algılıyor. Sophos tehdit avcıları proaktif olarak potansiyel tehditlerin peşine düşüyor, istisnai ve tekrarlayan olayları analiz ederek daha önce tespit edilmemiş tehditleri açığa çıkarıyor. • Sophos MTR, kanıtlanmış araştırma tekniklerini kullanarak saldırganların davranışlarını tespit ediyor. Hizmetin bir parçası olarak Sophos Central ile sunulan

detaylı telemetri verileri ve raporlarla tehdidin boyutu ve ciddiyeti ortaya koyularak gerekli önlemler planlanıyor. • Yetkin güvenlik uzmanları, topladıkları bilgi ve istihbaratlar eşliğinde tehditlerin tespiti, izolasyonu ve ortadan kaldırılmasına yönelik hizmet sunuyor. • Sophos MTR, kurumun sahip olduğu yönetilen ve yönetilmeyen varlıkların farkına varmasına ve koruma altına almasına yardımcı oluyor. Güvenlikte sorun oluşturabilecek konfigürasyon ve mimariye dair zayıflıklar tespit edilerek, kurumun siber saldırılara karşı direnci artırılıyor.

Ekipmanlar tam verimlilikle çalışacak Fabrikalara hızlı entegrasyon, üretkenlik, esneklik ve verimlilik sağlayan ileri teknoloji otomasyon ürünleriyle Mitsubishi Electric, tescilli yapay zeka (AI) teknolojisi Maisart ile yapay zeka tabanlı fabrikalarda ve tesislerde ekipman duruş süresini azaltırken, verimliliğin artırılmasına katkıda bulunan yeni bir teşhis teknolojisi geliştirdi. Makine öğrenmesi

algoritmasını kullanan bu yeni teknoloji, sensör verilerini analiz ettikten sonra farklı operasyonel durumlar arasında üretim makinesi geçişine ilişkin bir model oluşturuyor. Bu sayede fabrika ve tesislerde verimliliği artırmak üzere makinelerdeki beklenmedik durumları işaret eden makine anomalilerinin hızlı ve doğru bir şekilde tespit edilmesini sağlıyor. Makinenin

mevcut operasyon durumu ne olursa olsun anomali tespiti için her zaman aynı koşulları dikkate alan geleneksel teşhis teknolojisinin aksine, bu yeni yapay zeka tabanlı teknoloji, sensör verilerinin analizi akabinde her bir operasyon sırasında meydana gelen anomalilerin tespiti için optimum koşulları belirliyor. Makine arızasına ilişkin belirtileri fiili

arızadan önce doğru bir şekilde tespit eden bu teşhis teknolojisi, fabrikalarda ve tesislerde bakım faaliyetleriyle bağlantılı olarak ihtiyaç duyulan işgücünün ve duruş süresinin azaltılmasına yardımcı oluyor. Karmaşık manuel ayarlamaları ortadan kaldıran bu yeni teknoloji, anomali tespit sistemlerinin kullanımını sadeleştirmesiyle de dikkat çekiyor.


BThaber 27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Kurumsal BT'de Dış Kaynak Kullanımı

DOSYA:

www.bthaber.com.tr

Handan Aybars

Dış kaynak kullanımı sadece maliyet avantajı demek değil! Teknolojinin gelişimi ve yaygınlaşması ile birlikte kurumlar bazı süreçlerinde dış kaynak kullanımına yöneliyorlar. Hem maliyet hem de kor işlere daha fazla ağırlık verebilme avantajlarını yakalayan kurum ve şirketlerin bu noktada dikkat etmesi gereken temel faktörlerin başında hizmet alınan firmaların yetkinliği geliyor. Tabii hizmet alan şirket ile hizmet sunucunun birbirlerini yakından tanıması

ve aynı dili kullanması da başarı şansını artırıyor. Uygulama geliştirme, yazılım uygulama onarımı, veri merkezleri, BT altyapıları, yardım masası, ağ yapısı, entegrasyonlar, çağrı merkezi, İK gibi başlıklar dış kaynak kullanımda öncelikler arasında yer alıyor. Ülkemizde de hızla gelişen dış kaynak kullanım oranlarının bu gelişimini sürdürmesi bekleniyor.


14 DOSYA

BThaber

kurumsal bt'de dış kaynak kullanımı

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

BEKLENTİLER VE ÖNCELİKLER YENİLENİYOR gibi yeni iş modellerinin gelişmesi de söz konusu olacak. Yani dış kaynak kullanımında tüm paydaşlar sorumluk paylaşacak. Otomasyon başlığında bot’lar, robotlar, yapay zeka (AI) gibi alanlar kapsamında yetkin yönetim modellerinin müşterilere sunulması gündeme gelecek. Bot'lar, AI mimarileri, robotlar BT işlemlerini yürütebilmeleri için özel olarak geliştirilecek ve bu da bir dış kaynak hizmet modeli halini alacak. Ayrıca, depolama ve güvenlik projelerinde yeni bulut tabanlı platformlar BT dış kaynak kullanımlarında öncelikli ihtiyaç başlıkları olacak. Depolama ve güvenlik projelerinde yeni bir dönem başlayacak.

Dış kaynak kullanımı yapısal olarak değişim yaşasa da, kurumsal hayatta varlığını, teknolojik gelişmeler paralelinde daha da güçlendiriyor. Dış kaynak kullanımının kurumsal ihtiyaçlara hızlı ulaşma imkanı vermesi kurumsal vakit ve nakit avantajını beraberinde getirmeye devam edecek. Ama asıl önemlisi, şirketler üzerlerindeki bazı yükleri dış kaynak şirketlerine bırakarak, kendi çekirdek iş kollarına odaklanabilecek. Konu BT hizmetleri olduğunda dış kaynak kullanım sebepleri de kurumsal esneklik, maliyet avantajı, yetkin İK’ya erişim gibi farklı gerekçelere dayanıyor. Dijitalleşme ile dış kaynak kullanımında bazı trendlerin öneminin daha da artacağı bu yönüyle bir gerçek. Genel kanı, 2020 yılında dış kaynak kullanımı odaklı bu değişimin daha da görünür olacağı yönünde. Hatta BT ve inovasyon odaklı dış kaynak şirketleri ile onların müşterileri olan şirketler arasında işbirliğinin daha verimli bir gelişim sergilemesi bekleniyor. Yıllar içinde BT dış kaynak kullanımında öne çıkan başlıklar da sürekli gelişiyor. İçinde bulunduğumuz dönemde mobil uygulama geliştirme, yazılım uygulama onarımı, veri merkezleri, BT altyapıları, yardım masası, ağ yapısı, entegrasyonlar ve İK başlıkları öne çıkan dış kaynak kullanım öncelikleri olarak gösteriliyor. Sorumluluk paylaşım modelleri gelişecek BT başlığında öne çıkan dış kaynak kullanım trendlerinde de köklü değişimler

söz konusu. Mesela dış kaynak ile elde edilen ‘değerin’ önemi, fiyatından daha fazla olacak. Ürün ve hizmetin sunduğu değer, dış kaynak kullanımında fiyattan daha önemli olacak. Şirketler dış kaynak kullanım desteği sunan çok sayıda şirketle çalışabilecek. Avrupa'daki geliştiriciler ve yaratıcı şirketler dış kaynak sunum yetkinlikleri ile tercih edilecek. Dış kaynak kullanımı hizmeti veren iş ortakları ile sorumluluk paylaşımı ve böylece kontratların gelir tabanlı oluşturulması

Günümüzün BT dış kaynak sağlayıcılarının da bahsettiğimiz bu trendleri sürekli takip etmesi, böylece müşteri beklentilerine en doğru yanıtı verebilmek için hazır olabilmesi gerekiyor. Hatta dış kaynak sunumunda öne çıkacak şirketleri de müşteri odaklı yaklaşımları, şeffaflık ve güven yetkinlikleri belirleyecek. Bu arada, en yeni teknolojilere dokunurken, müşterinin verilerini de koruyabilmek bu dönemin asıl önemli kriteri olacak. Hatta dış kaynak desteği veren şirket ve müşterisi arasında ‘riski paylaşabilme yetkinliği’, uzun soluklu işbirliklerini ve iki taraf için başarıyı da getirebilecek. Böylece yeni dönemin yeni pazar liderleri de ortaya çıkacak.

Dış kaynak hizmetlerinin (yeni) rotası BT odaklı dış kaynak hizmetlerinde yetkin insan kaynağı önemini artıracak. Çünkü her sektörde her ölçekte şirket, farklı öncelikleri ile BT odaklı dış kaynak desteği arayışında olacak. Dış kaynak desteği, sözleşmeli işbirliği modelleri ve uzaktan hizmet veren mühendislerin desteği ile gelişecek. Böylece KOBİ'ler de BT'de en yeniye ve kendileri için en doğru olana ulaşabilecek.

Uzaktan hizmet yapısı, doğal olarak yazılım ve uygulama geliştirmede yetki insan kaynağına sahip coğrafyaları öne çıkartacak. Hindistan ve Çin büyük ölçekli şirketlerin öncelikli BT ve iş süreci dış kaynak kullanım noktaları olmayı sürdürecek. KOBİ'ler ise BT odaklı insan kaynağı ve danışman ihtiyaçları için Doğu Avrupa gibi istikrarlı gelişim sergileyen BT dış kaynak pazarlarına odaklanacak.

Teknolojide dış kaynak kullanımı, ezberini bozacak AI ve derin öğrenme, AI destekli chatbot’lar, robotik süreç yönetimi (RPA), siber güvenliği geliştirirken KVKK ve GDPR gibi regülasyonlara uyum, bulut veri depolama yer değişimlerinin artışı gibi başlıkların gelişimi, dış kaynak kullanım önceliklerini şekillendirecek. 5G’nin

de kurumsal ihtiyaçları yenileyeceğini hesaba kattığımızda, her ölçekte şirket dış kaynak kullanımına yönelecek. Onlara destek veren şirketler de en güncel bilgilerle kendini sürekli güncel tutarken, danışmanlık yetkinliğini de sergileyebilecek.


DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ YAPAY ZEKA İLE KOLAYLAŞTIRIYORUZ

Çözüm ortaklığı için www.dece.com.tr/tr/partners


16 DOSYA

BThaber

kurumsal bt'de dış kaynak kullanımı

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

KANAL YAPISI BULUTLA YENİLENİYOR Global ara bağlantı ve veri merkezi şirketi Equinix, üst düzey kurumsal BT profesyonellerinin, iş ortağı ekosisteminin geleceğine ilişkin görüşlerini içeren bağımsız araştırma sonuçlarını yayınladı. Ankete katılan Avrupa, Ortadoğu ve Afrika bölgesi genelinde 836 BT karar vericisinin neredeyse yarısının (%48) bulut tabanlı hizmetlere erişmek için iş ortaklarını kullandığını gösteriyor. Bulutun dönüşümün yanı sıra, daha önce geleneksel olarak şirket içinde yönetilen hizmetler de iş ortaklarına taşınmaya başlandı. İşletmelerin daha önce dışarıdan hizmet alma konusunda tereddüt ettikleri bir alan olan güvenlik yönetimi, katılımcıların yüzde 39'u tarafından iş ortaklarından en çok faydalanıldığı ikinci hizmet olarak göze çarpıyor. Karar vericilerinin üçte birinden fazlası ara bağlantılara erişmek için iş ortaklarını kullanıyor. Equinix’in Kanal İş Ortağı ekosisteminin büyümesine de fayda sağlayan ara bağlantı, trend olma özelliğini koruyarak üçüncü sırada yüksek öncelikli bir hizmet olarak ön plana çıkıyor. Araştırmanın öne çıkan sonuçları ise şöyle:

• Avrupa genelindeki işletmelerin BT karar vericileri, kanal iş ortakları ile birlikte bütçelerinin ortalama dörtte birini harcıyor. • Ülkelere göre değişiklik gösterse de Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi genelinde işletmelerin hizmet ve servis aldığı iş ortağı sayısı ortalama 9 olarak belirtilmiş. • Farklı iş ortakları ile birlikte çalışma durumu, işletmelerin günümüz dijital ekonomisinde BT sorunlarına çözüm bulmalarını sağlayan bağımsız platformlara ihtiyacının da göstergesi. Equinix’in Kanal Programı, iş ortaklarıyla birlikte geliştirilen ortak katma değerlere dayanıyor. Kanal iş ortağı yapısı, yeni kurumsal ihtiyaçlara göre şekilleniyor. • Müşterilerin yaptığı işi ve bütçelerini iyi anlamak, katılımcıların toplamda üçte biri tarafından iş ortakları için iyileştirilebilir bir alan olarak vurgulandı. Bu durum, Türkiye'deki katılımcılar tarafından ise en önemli gelişim alanı olarak gösterildi. • Kanal iş ortaklarını neyin ayrıştıracağı ve işletmeleri onlarla çalışmaya neyin

yönlendireceği sorulduğunda, hizmet kalitesi, genel olarak yanıtların yüzde 52'si ile incelenen 8 pazarın tümü tarafından en önemli farklılaşma alanı olarak adlandırıldı. Müşterinin faaliyet alanını iyi anlamak ise katılımcıların yüzde 33’ü tarafından bir sonraki en önemli konu olarak belirtildi. • Anketin Türkiye’deki katılımcıları iş ortaklarının hizmet tekliflerinin kalitesine öncelik verdi ve katılımcıların yüzde 62'si bu önceliğin iş ortaklığı kararlarını etkilediğini belirtti. Katılımcıların yüzde 70'i şu anda erişmekte oldukları hizmet sayısını artırmak için bir iş ortağıyla çalıştığını veya birden fazla iş ortağıyla çalışmayı düşünebileceğini belirterek, hizmet alanının genişliğinin önemini vurguladı. • Anketin Türkiye’deki katılımcılarının %74'ü gizlilik ve uyumluluk da dahil olmak üzere KVKK gibi yerel veri yasaları hakkında bilgi sahibi olmak için her zaman teknoloji ortaklarına güvendiğini, yüzde 53'ü ise güvenlik yönetim hizmetleri için iş ortaklarını kullandığını veya kullanacağını belirtti.

HER İŞİN TEMELİ BİLGİ PAYLAŞIMI VE ANALİZ Kurumsal bazda BT ve bu alanda dış kaynak kullanma eğiliminde özellikle son beş yılda, birbirinden farklı birçok sektörde dış kaynak kullanımında ciddi oranda artış görülüyor. Global şirketlerde ise bu artış tepe noktasına ulaşmakta. NGN Dış Kaynak ve Saha Operasyonları Direktörü Hasan Taşdemir’e göre, BT sektörünün talep ettiği kaynakların ciddi anlamda yüksek maliyetler yaratması, bu kaynakların doğru ve verimli kullanılamaması ise dış kaynak kullanımını en çok tetikleyen nedenler arasında. Bununla beraber, BT ihtiyaçlarının doğru analiz edilmesi de Hasan Taşdemir’in belirttiği gibi, ayrı bir uzmanlık gerektiriyor. Tüm bu sebeplerden dolayı Hasan Taşdemir, şirketlerin BT operasyonlarını alanında uzmanlaşmış şirketlere devrederek, kendi ana faaliyetlerine odaklanma isteklerinin dış kaynak kullanım ihtiyacını beraberinde getirdiğini vurguladı. Dış kaynağın kendisini nasıl geliştirmesi gerektiğini ise Hasan Taşdemir şöyle anlattı: “Öncelikle BT şirketi ve danışmanlık yapan kurumlar, personellerine ve BT birimlerine teknik eğitimler vermeli, onları teknolojik yenilikler ve gündem hakkında güncel tutmalı. Ayrıca, gerekli kişisel eğitimlerle gelişimleri desteklenmeli. BT şirketleri iş ortaklarına doğru maliyetlerin hesaplanması konusunda yardımcı

olmalı, ihtiyaca göre kıdemli mühendisler ile destekte bulunmalı. Müşteri geri bildirim anketleriyle de sürece katkıda bulunarak, daha sağlam adımlarla ilerlenmesini sağlamalı. Bu şekilde doğru bir strateji izlendiğinde, hizmetin kalitesini en iyiye taşıyabilirsiniz.” Tam bu tarafların ‘verimli işbirliği’nin temelinde öncelikle, iyi bir analizle şirketin ihtiyaçlarının doğru bir şekilde tespit edilmesi var. “Bu sürecin sağlıklı biçimde ilerlemesinde

müşterinin de bilgileri doğru iletmesi önemli” hatırlatmasını yapan Hasan Taşdemir’in vurguladığı üzere karşılıklı olarak ölçülebilir bir BT yapısı ve organizasyonun oluşturulması, verimli işbirliğinin sağlamasının temeli. Bununla beraber, alınan hizmetin ölçülebilir olması; BT giderlerinin düşürülmesini, kontrolünün sağlanmasını, ihtiyaçların belirlenmesini ve BT profesyonel hizmetin farkındalığının oluşturmasını da sağlar.

Uçtan uca fayda mekanizması “Maalesef Türkiye’de şirketler henüz beklediğimiz seviyede kurumsal farkındalığa sahip değiller” eleştirisini yapan Hasan Taşdemir, bu nedenle bilgilendirme toplantıları gibi farklı organizasyonlarla kurumlara dış kaynak kullanımının önemini aktararak, onları bilinçlendirdiklerini ifade etti. “Kısa vadede bu alanda önemli yol katedeceğimize inanıyorum” beklentisini dile getiren Hasan Taşdemir, BT başlığında dış kaynak desteğinin faydalarını şöyle sıraladı: • İşletim giderlerini denetlemek ve düşürmek. • Sermaye fonları oluşturmak ve riski

paylaşmak. • Firmayı asıl etkinliğe yöneltmek, temel yetenekleri geliştirmek. • Denetim dışı kalmış ya da idaresi zor olan işlevler ile başa çıkabilmek. • İçeride sahip olamadığı kaynaklara erişmek. • İç kaynakları başka etkinlikler için serbest bırakmak. • Dünya çapında olanaklara erişmek. • Bilgi güvenliği alanında gerekli önlemleri uzman firmaların kontrolüne bırakmak. • BT KPI ve SLA uyumluluğunu sağlamak. • Bir üst seviyede gerektiğinde destek alabilmek.


DİJİTAL YAYIN VE BİLGİLENDİRME EKRANLARI ÇEVREYİ DE KORUYOR... “AVRUPA’NIN EN İYİ DIGITAL SIGNAGE YAZILIMINI ÜRETTİK” Türkiye’de 2005 yılından bu yana kurumlara özel tv sistemleri kurup yöneten Sistem 9’un ‘S9Vision’ yazılımı hizmet verdiği müşterileri ile birlikte doğru orantılı büyüyerek tam 23 ülkeye yayıldı.

Sistem 9 Pazarlama Müdürü Harun Akol Araştırmalara göre, geleneksel yöntemlerle hazırlanan afişler, tasarım, baskı ve lojistik gibi harcamalar şirketlere yüksek maliyetler yüklüyor. Sistem 9 Pazarlama Müdürü Harun Akol, “Bu işi dijital ekranlarla yapan şirket, çevreyi koruduğu gibi, yüzde 40’a varan tasarruf da sağlıyor” diyor. Yaşadığımız çevre felaketleri hepimizi bu konuda korumacı önlemler almaya zorluyor.Günümüzde çevrenin kirlenmesi,doğada bulunan;başta enerji olmak üzere kullandığımız kaynakların azalmasını beraberinde getiriyor. Örneğin hammaddesi ağaç olan kağıdın Türkiye’de kişi başı yıllık tüketimi 75 kilo ve bu kağıtların büyük bir bölümü de geri dönüştürülemiyor. Bu noktada devreye giren teknoloji geri dönüşüm konunda çözümler sunup tasarruf sağlıyor, şirketlerin karbon ayak izini de azaltıyor. Dünyada ‘DigitalSignage’ olarak bilinen hizmeti Türkiye’de ‘Dijital Yayın ve Bilgilendirme Ekranları’ adıyla yaygınlaştıran Sistem 9, şirketlere hem çevre hem de ceplerini koruyan çözümler sunuyor. Sistem 9 Pazarlama Müdürü Harun Akol, dijitalleşmeyle birlikte baskı kağıdı üretiminin gerilemeye başladığını hatırlattıktan sonra şu bilgileri veriyor: “Yapılan araştırmalar Dijital Yayın ve Bilgilendirme Ekranları’nı kullanan şirketlerin afiş, poster, katalog gibi baskı maliyetlerini düşürdüğüne işaret ediyor. Dünyanın ‘en esnek afişi’ olarak kabul edilen dijital ekranlar baskı maliyetini ortalama yüzde 40 düşürebiliyor.”

Kurum ve kuruluşlara hizmetlerini “Geleceğe Taşıyan Dijital Çözümler” ilkesiyle sunduklarını vurgulayan Akol, “Dijital ekranlar şirketlerin sadece verimlilik ve marka bilinirliğini iyileştirmiyor. Kağıt afişler kullanıldıktan sonra çöpe gidiyor, ömürleri çok kısa. Çevre söz konusu olduğunda basılı işleri sadece kağıt israfıyla değil, doğaya bırakılan kimyasallar, mürekkepler, solventler ve yapışkanlarla birlikte ele almalıyız.” diyor. Dijital Yayın ve Bilgilendirme Ekranları’nın ise anında ve tek merkezden güncellenebilme özelliğinin yanı sıra, daha az elektrik tükettiğini belirten Akol açıklamalarını şöyle noktalıyor: “Dijital ekranların çoğu otomatik parlaklık kontrolüne sahip. Bu da enerjiyi koruyup, ekranın ömrünü uzatarak orta ve uzun vadede yüzde 30’a varan enerji tasarrufu sağlıyor. Günümüzde bilgilendirme ve tanıtımlar artık dijitalleşmiş platformlarla birleşiyor. Tüm sektörleri günümüz ve geleceğin çevre dostu teknolojisine şimdiden hazırlık yapmaya davet ediyoruz.”

TV’lerden farklı olarak yeni nesil yayın, reklam ile duyuru sistemi hizmeti olan Kurumsal TV Sistemleri için özel geliştirilen S9Vision DS yazılımını, kamu kurumlarından bankalara, mağazalardan restoranlara, sinemalardan büyük işletmelere, otellerden üretim tesislerine vb. bir çok alanda 200’ü aşkın firma kullanıyor. Teknik alt yapıya ciddi yatırım yapan Sistem 9, güvenlik konusuna da titizlikle yaklaşıyor. Akol ‘’ Tüm hizmetleri tek elden ve anahtar teslim veriyoruz.. Sistem kuruluyor, geliştirdiğimiz S9Vision yazılımı ile müşteriye özel esnek çözümler üretiliyor, içerikler hazırlanıyor ve yayınlarımız kusursuz yönetiliyor. 81 ilde saha servisleri veriyoruz. Hatta yurtdışı sistem kurulumlarına da destek veriyoruz. Müşterilerimiz aldığı hizmet ile ilgili en ufak sorun yaşasa karşılarında tek muhatap Sistem 9’u buluyor. Bu yazılım, kurumsal tv sistemleri, dijital menu board sistemleri, video wall sistemleri, toplantı odası sistemleri, LED ekranlar ve interaktif uygulamalar da rahatlıkla kullanılabildiği gibi, farklı çözümler de üretilebiliyor.’’ diyor.

Advertorial

Türkiye’nin Markaları, Türkiye’nin Yazılımını Tercih Ediyor…


BThaber

18 BİLİŞİM ZİRVESİ

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Yenilikleri bilinçli takip ve hep eğitim, maksimum güvenlik demek Bilişim Zirvesi kapsamında yer alan platform buluşmalarından biri de ‘Veri Güvenlik Teknolojileri Platformu’ oldu. Konuşmacıların hepsi risklerin katlanarak büyüdüğü gerçeğinde hemfikir olurken, şirkete, ihtiyaç ve önceliklerine uygun bir güvenlik mimarisi kurgulamanın önemine vurgu yaptı. En büyük kurumsal servet olarak tanımlanan verinin doğru korunabilmesi adına önlemler alır, stratejiler geliştirirken, kurumsal insan kaynağının bilinçlendirilmesi gerektiği üzerinde de duruldu. Emirgan 1 Salonu’nda konuşmacıları ve dinleyicileri buluşturan platformda ilk sunumu ICANN Kıdemli Başkan Yardımcısı ve CTO'su David Conrad yaptı. "Maintaining the Security And Stability of the Internet's System of Unique Identifiers" (İnternetin Tekil Kimlik Sisteminde Güvenlik ve Devamlılığı Sağlamak) başlıklı sunumu ile David Conrad, internetin işlemesini sağlayan sıkıcı bir altyapıya, bunu oluşturan isimler, sayılar, uzantılar gibi tanımlamalara dikkat çekti. ICANN yapısının ise bu noktada bir topluluk olarak, internette isim tanımlamalarının yönetim yapısını oluşturduğu vurgusunu yapan David Conrad, şöyle devam etti:

yönlü bir mekanizmayı hayata geçiriyoruz. 13 root sunucudan bir tanesini işletiyoruz. DNS ise temel altyapı ve kullanıcıların internetle ilk temas noktası. Ama DNS genelde hep geri planda kaldı. DNS kötü adamlar için harika bir hedef ve haklayıcılar bu tarz saldırı ile birçok şirketin kontrolünü elde eder. DNS giderek artan saldırıların hedefi konumunda. İnternet için yaygın çekirdek altyapı da onu harika bir hedef haline getiriyor. Temel bir ‘siber hijyen’ ise burada fayda sağlayabilir. Ayrıca, DNSSEC de bu süreçte faydalı olur ve enteresan bir altyapı sunabilir.” "Dijitalleşen Yaşamda Güvenlik" sunumuyla Profesyonel Hizmetler Direktörü Hakan Uzuner, dijitalleşmenin kapsamını çizerken, en büyük sorunu da 'kimliğimiz' olarak gösterdi. Hakan Uzuner, dijital dünyada güvenlik için yapılabilecekleri de kimlik koruması, güvenli aygıt kullanımı, otomasyon, veri toplama ve analiz süreçlerinin iyileştirilmesi, AI vve ML temelli ürün kullanımı olarak sıraladı.

Profesyonel Hizmetler Direktörü Hakan Uzuner

ICANN Kıdemli Başkan Yardımcısı ve CTO'su David Conrad “BT toplulukları veya üçüncü parti gruplar gibi paydaşlar ICANN topluluğuna katılabilir ve örneğin kamudan olmanıza gerek yoktur. Hatta sizlere de katılmanızı tavsiye ederim. ICANN, internetin tekil kimlik sistemlerinin güvenli ve istikrarlı biçimde sunulmasının garantörü niteliğinde. 35 ülkede varız ve topluluklar tarafından temsil gücüyle politika kararları alabiliyor, tabandan yukarı

Kötüyü hızlı tespit eden kazanır "Şifrelenmiş Trafikte Anomali Tespiti" sunumu ile Cisco Teknik Çözüm Mimarı Volkan Muhtaroğlu, network tabanlı tehditlerin artık daha akıllı olduğu gerçeğini paylaşarak sözlerine başladı. Hedefli ve sofistike saldırıların oranında artışa işaret eden Volkan Muhtaroğlu, “Ama bir açık karşısında yama çıkartılma süresi 200 gün” gerçeğini de katılımcılarla paylaştı. Etkin güvenlik ise toplam görünürlüğe bağlı ve trafiğin yüzde 80’i şifreli hale gelirken, Volkan

mümkün. Saldırı halinde e-posta tehdit simülatörü ile çalışanlar bilgilendirilebilmeli. Bunlara rağmen veri kaybı olursa, olay müdahale ve tehdit paylaşımı yapabilirsiniz.” Cisco Teknik Çözüm Mimarı Volkan Muhtaroğlu Muhtaroğlu’na göre, bu da yeni tehditler anlamına geliyor, malware bulaşması, veri sızıntısı olabiliyor. “Network en temel katman ve Telemetry ile gelişmiş network’te şifrelenmiş trafik içinde zararlıyı tespit ediyoruz” diyen Volkan Muhtaroğlu, böylece şifreli trafik içinde zararlı hareketi bilişsel uygulama ile bulabildiklerine dikkat çekti. Keepnet Labs CEO'su Ozan Uçar ise "E-posta Güvenliği: Tehdit Alanları" başlıklı sunumuyla katılımcıları bilgilendirdi. Ozan Uçar’ın verdiği bilgilere göre, tehdit odakları e-postada kimlik avı, zararlı yazılım, fidye zararlısı ve sosyal mühendislik olarak sıralanıyor. Gelişmiş ve karmaşık saldırıların boyutu ise ransomware ile büyüyor. E-posta saldırı istatistiklerine göre, siber saldırıların yüzde 91'i bir oltalama e-postası olarak başlatılırken, finansal hizmetler ve kamu sektörü ise en çok saldırıya uğrayan sektörler. Hedef odaklı saldırıların yüzde 71,4'ü de gelişmiş e-posta saldırıları ile gerçekleştirilmiş. Bu tablo karşısında, “E-posta temelli saldırılara karşı dört aşamada koruma var” bilgisini veren Ozan Uçar, bu adımları şöyle anlattı:

Keepnet Labs CEO'su Ozan Uçar “Planlama yapan saldırgana karşı tehdit istihbaratı yapan servislerden yararlanmak

Veri odaklı bir çağa hazır olmalıyız Forcepoint Türkiye Satış Mühendisliği Müdürü Murat Bayraktar, "İnsan Odaklı Siber Güvenlik Yaklaşımı" başlıklı sunumuna, “Gelişen tehditlere karşı durmak giderek zorlaşıyor” yorumu ile başladı. Bu noktada Murat Bayraktar’a göre, kurumlar güvenlik sistemlerini tekrar modellemeli. Atak alanları sürekli gelişirken, “Veri, sahibi olmadığımız bulut gibi ortamlarda saklanıyor, SaaS kullanımı artıyor, kafe gibi hibrit çalışma ortamları da bu süreci etkiliyor” detaylarını paylaşan Murat Bayraktar, “Kullanıcı ve veri odaklı bir çağa evrilmemiz lazım” vurgusunu yaptı. İnsan odaklı siber güvenliğin her şeyi değiştirdiğine işaret eden Murat Bayraktar, şu önerilerde bulundu:

Forcepoint Türkiye Satış Mühendisliği Müdürü Murat Bayraktar “Veri güvenliği stratejisini tekrar düşünmek gerek. Önce verinin olduğu her yerde görünürlüğü, tek konsolda güvenliği sağlayın. Tehditler ortaya çıkmadan risk seviyesinin tespitini yapabilirsiniz. Forcepoint olarak buna ‘akıllı veri güvenliği’ diyoruz. Kişiye özel veri güvenliği, otomatik politika uygulama ve yanlış alarmların azaltılması böyle mümkün. Çözüm noktası ise Dynamic Data Protection. Bu yapı, risk seviyesine göre aksiyonlar alıyor. Politikaları yazarak otonom yönetim gelecekte daha da öne çıkacak.


BThaber

BİLİŞİM ZİRVESİ

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Dynamic Edge Protection ise bulut tabanlı hibrit sınır koruması oluyor. ‘Security as a service’ felsefesi ön planda.” Bulut demek, kaçınılmaz olarak risk demek "Bulut Güvenliği için En İyi Yaklaşımlar" sunumu ile Cloud Security Alliance (CSA) Yönetim Kurulu Üyesi Cem Ergül, katılımcılara gündelik hayattan kurumsal hayata uzanan ‘bulut’ kullanım gelişimini anlattı. Gelinen noktada, birçok uygulama ile herkesin bulut uygulaması kullandığı gerçeğine işaret eden Cem Ergül, eklemeden geçmedi: “Bulut önemli, çünkü iş süreçlerinin uygulamaları ile etkisini artırıyor ve bu da risk artışı demek.” CSA yapısını ‘bulut bilişim ve güvenlik adına önemli bir yapı’ olarak tanımlayan Cem Ergül, şu bilgileri paylaştı:

Cloud Security Alliance (CSA) Yönetim Kurulu Üyesi Cem Ergül “CSA TR olarak Türkiye’de varız ve üyelik ücretsiz. CSA’in uluslararası deneyimini Türkiye’ye getirip online sunuyoruz. Bu yapıda bulut güvenliği ile ilgili yapılanmada uluslararası standartlara uyum ön planda. Gelecek bulutta kurgulanıyor ve CSA, sertifikalarıyla sizi geleceğe hazırlıyor. Cloudsecurityalliance. org sitesinde çalışmalarımızı takip edebilirsiniz. Eğitim ve çalışma gruplarına ücretsiz katılım mümkün.” Kurumsal-kişisel veri farkı bilinmiyor Xogo CTO'su Daron Yöndem, "Anormal Aktiviteleri Tespit Etmek için Yapay Zeka Kullanımı" başlıklı sunumu ile ‘as a service’ yapısına odaklandı. “Riskli IP adresi, site ve sosyal medya giriş sıkıntıları, admin’in olağandışı davranış sergilemesi söz konusu olabilir ve bunu tespit için AI ve ML öğrenebiliriz. Ama bunun için kaynağımız yok” gerçeğini

Xogo CTO'su Daron Yöndem katılımcılarla paylaşan Daron Yöndem’e göre, tam da bu nedenle bol bol veri toplamak ve modellemeler yapabilmek gerek. Microsoft Cloud App Security yapısını hemen aktive ederek, bu şekilde anomali saptaması yapmak mümkün ve Yöndem, “Anomaly Detector Cognitive Service de bulutta konumlu, tak çalıştır bir AI servisi ve size anormallikleri haber veriyor” dedi. "Kişisel Verilerde Siber Güvenlik Nasıl Sağlanır?" sunumu ile Tetra Bilişim Proje ve Operasyon Direktörü Gürkan Bülbül, KVKK odaklı yapılması gereken çalışmalara ve kurumsal güvenlik yaklaşımlarında olması gereken önceliklere odaklandı. Bu yolda mevcut risk ve tehditlerin belirlenmesi, çalışanların eğitilmesi ve farkındalık çalışmaları, kişisel veri envanteri ile veri güvenliği politika ve prosedürlerin belirlenmesi, kişisel verilerin azaltılması, veri işleyenlerin yönetilmesi gibi başlıklar var. “KVKK uyumunu sağlarken siber güvenliğin sağlanması, bazı teknolojilerin kullanımını da gerekli kılar” hatırlatmasını yapan Gürkan Bülbül, bu teknolojileri anonimleştirme, veri imha, veri kriptolama ve veri sınıflandırma, DLP, veri maskeleme ve erişim

yetkisi belirleme olarak örnekledi. “Ürün değil, proje ve uyum süreci ile ihtiyaca uygun mimari sunuyoruz” vurgusunu yapan Gürkan Bülbül, eklemeden geçmedi: “Teknik çözümlerimiz; sınıflandırma odaklı veri keşfi, veri koruma adına sızma testi, iç denetim yapılması için de risk analizi. Bin 400 proje tamamladık ve gördük ki, kurumsal-kişisel veri farkı bilinmiyor. Bu konuda danışman desteği almanızı tavsiye ederiz.”

Tetra Bilişim Proje ve Operasyon Direktörü Gürkan Bülbül Geleceği yapay zeka çizecek Bu platform buluşmasına da nokta bir panel ile konuldu. “Geleceğin Güvenlik Ürünlerinde Yapay Zeka” başlığında güvenlik danışmanı Gökhan Yüceler’in yönettiği panelin katılımcıları Intertech Bilgi İşlem BT Güvenlik Teknolojileri Bölüm Müdürü Evrim Eroğlu ile Yapı Kredi Bankası Siber Güvenlik Bölüm Müdürü Semih Gelişli oldu. “Yapay zeka, insan hareketini makineye aktarma olarak başladı, sonra insanın işlemini makineye yaptırmaya başladı. AI ise geleceği tahmin ediyor” sözleri ile geleceği özetleyen Evrim Eroğlu’na göre, siber güvenlik yatırımları büyüyecek. Çünkü geleceğin

19

savaşları siber dünyada olacak. Hem savunmada hem saldırıda artık AI olduğunu belirten Evrim Eroğlu, bunun gerekçesini de “Çünkü insanın veri işlemesi sınırlı ama makine çok kısa sürede veriyi analiz edip niyetini anlayabilir” sözleri ile özetledi. Semih Gelişli’ye göre ise siber güvenlikte tespit önemli ama bir tarafta da veri çok. Ayrıca AI yapısına da tüm temiz ve önceliklendirilmiş veriyi sunmak lazım. “Spesifik durumlarda ML kullanmak gerek ama veri modellemesinin yanında veri de iyi çalışmalı” vurgusunu yapan Semih Gelişli’ye Evrim Eroğlu şu eklemeyi yaptı: “İK’da sıkıntılar ciddi ve zor bulduğumuz kaynağı bir zararın tespiti için kullanmak yerine, makine bunu tespit edebilmeli. AI de bu konuda önemli bir destek.” Geleceğin katlanarak büyüyen risk dünyasını ‘asimetrik bir savaş’ olarak tanımlayan Evrim Eroğlu’na göre, savunma adına çok katmanlı yapı önemli. Bu nedenle geleneksel mimari üzerinde AI ve ML olmalı. Semih Gelişli de şu bilgileri paylaştı: “AI siber güvenlikte nasıl konumlanmalı dediğimizde ML ve güvenlik birbirini besliyor. Özellikle phising konusunda ML algoritmaları çok önemli. İçerde bir arkadaşın geliştirdiği ML uygulaması var ve biz ondan yararlanıyoruz. Saldırı içeri girince, dışarı ile iletişim için bir kanal açıyor. Ama ML başlığında bunu tanımlamak, anlamak için yeniliklere ihtiyaç var.”


B D E projesinin bedeli 5 0 0 milyon dolar ISSler dernekleşti Internet servis sağlayıcıların çoğunluğu­ nu bir şemsiye altında toplamayı hedefle­ yen ISS Derneği kuruldu. Dernekte, Başkan PrizmaNet Genel Mü­ dürü Burak Cedetaş, İkinci Başkan AINet Genel Müdürü Füsun Sarp Nebil, Genel Sekreter VestelNet Genel Müdürü Cem Soysal olurken, Sayman olarak da ComNet Genel Müdürü Haluk Emiroğlu görev (Ayrıntıh haber sayfa 3'te) alıyor.

1998 yılının Eylül ayı itibarıyla 10 binden fazla okulda bilgisayar labo-

yar ve yazılım temini. Türkiye mut­

me gelen ve Gates'in daveti üzerine

laka önümüzdeki dönemde bu ima­

ABD'ye gidecek olan Bakan Çelebi,

ratuvarı kurulması hedefleniyor.

latı yapabilmeli" görüşünü de sa­

"Bili Gates'le yeni teknolojik geliş­

Devlet Bakanı Işın Çelebi Milli Eği­

vundu.

meler ve bilimsel yaklaşımları

tim Bakanlığı'nın her il ve ilçede bir

Bu arada bakanlık kulislerinde

konuşmak üzere bir davet aldım.

veya iki okulda mutlaka bilgisayar

Işın Çelebi'nin proje için 290 dolar­

Şubat ayı içinde biraraya geleceğiz"

laboratuvarını bu yıl içinde kuraca­

lık bir bilgisayardan söz ettiği söy­

dedi.

ğını ve bu konuyla ilgili çalışmaların

lentileri dolaşıyor ve 290 dolara ma-

başlayacağını söyledi.

ledilen bu cihazların okullara verile­

Ayrıca bilgi teknolojisi olanakla­ rından eğitimde yararlanılması pro­ jesinin maliyetinin 500 milyon dolar

(Ayrıntılı haber sayfa 8'de)

ceği yorumu yapılıyor. Devlet Bakanı Işın Çelebi Bili Gates'le görüşmek için de Şubat ayın­

olduğunu kaydeden Çelebi "Burada

da Amerika'ya gidiyor. Her eve bir

önemli 2 nokta var. Bunlar bilgisa­

bilgisayar projesinden sonra günde­

TAI'de CAD/CAM'le uçak tasarımı İş Bankası Internet bankacılığını kurumsal pazara taşıyor

TAİ/TUSAŞ Uzay ve Havacılık Sanayi A.Ş., uçak tasarımında CAD/CAM uygula­ malarına hız veriyor. TAİ önümüzdeki dö­

Internet üzerinde bankacılık hizmetini açan ilk bankalar arasında yer alan İş Banka­ sı, bu hizmetini kurumsal pazara taşıma ka­ ran aldı. İlk aşamada verilecek olan hizmet­ ler normal bireysel müşterilere sağlanan hiz­ metler olacak. (Ayrıntılı haber sayfa 24'te)

(Ayrıntılı haber sayfa 4'te)

TESİD'ten

E VRE NSE L A K I N EVREN

Derin mi, teknik mi ?... M e ş h u r W a t e r g a t e s k a n d a l i n i n s o r u m l u l a r ı n ı n ortaya ç ı k a r ı l m a s ı n d a bilgisayarlar ö n e m l i rol o y n a m ı ş t ı . Beyaz Saray'ın O f i s Sistemi kayıtlarının y e d e k l e r i müfettişler ta­ rafından i n c e l e n d i ğ i n d e kişisel d o s y a l a r d a n s i l i n m i ş b i r ­ ç o k mesajın varlığı o r t a y a ç ı k m ı ş , skandala karışan v e bu skandali örtbas e t m e k i ç i n y e n i k a n u n s u z l u k l a r a başvu­ ran yüksek d e r e c e l i k a m u g ö r e v l i l e r i n i n foyaları birer

(Devamı 2.

sayfada)

Bu sayıda...

İşletmelerin tüm fonksiyonlarını bira­ raya toplayan ve o işletmenin planlama, kontrol ve uygulamadan oluşan tüm iş süreçlerini yeniden ele alan bilgi sistem­

E T

leri, günümüzde Kurumsal Kaynak Plan­ laması adıyla anılıyor.

(Sayfa 31-42)

H A İ T R F A A T UH B

yazılımcılara çağrı: Bize katılın...

birer ortaya d ö k ü l m ü ş t ü .

nemde tasarlayacağı ve üreteceği hava taşıt projeleri ile ilgili olarak yapmaya karar ver­ diği 37 adet CAD/CAM donanımı ve yazı­ lım yatırımı için Silicon Graphics Cray Re­ search işistasyonlarını ve UniGraphics yazı­ lımını seçti. Geçtiğimiz yılın son dönemin­ de sonuçlanan yazılım ve donanım ihalesi­ nin yaklaşık bedeli 2 milyon dolardı. Ol­ dukça titiz bir satın alma sürecinin yaşandı­ ğı projede şu günlerde yazılımların eğitim çalışması devam ediyor.

Türk Elekt­ ronik Sanayici­ ler Derneği (TESİD) Baş­ kanı Fikret Yücel, yazı­ lımcılara kendi dernek ve vakıflannın yanı sıra TESİD'e üye olmaları çağrısında bulunuyor. (Sayfa 12de)

• Grup çalışma yetenekleri daha

zengin b i r Exchange:

(Sayfa 2)

MS Exchange 5.5

• MERNİS'te kablolama

(Sayfa 3)

çalışmaları

• SSK Müdürlükleri on-line merkeze bağlanıyor

(Sayfa 8)

M Yönetim Bilgi Sistemi'nden

t o p l a m kaliteye

(Sayfa 10)

• EDI: 2 1 . yüzyıl iş dünyasının

vazgeçilmez aracı

(Arka sayfa)

Adalet Bakanlığı ve Microsoft uzlaştı

Adalet Bakanlığı ve Microsoft arasında sü­ regelen antitröst davası sürpriz bir gelişmeye tanık oldu. Her iki taraftan yapılan açıkla­ mayla Microsoft, OEM üreticilerine en son Windows 95 işletim sistemini Internet Explo­ rer 3.0 ile önceden yüklü olarak vermeyece­ ğini açıkladı. Hükümet adına davaya bakan yardımcı avukat Joel Klein, kararı hükümetin bir zaferi olarak yorumlarken, Microsoft an­ laşmanın Microsoft'un davanın diğer konula­ rına odaklanmasına olanak tanıyacağı şeklin­ de değerlendiriyor.

Bu sayının tüm sayfalarına www.bthaber.com.tr'den ulaşabilirsiniz.



22 KARİYER AB teşvikleri bunları gerektirir! Türkiye’deki şirketlere milyarlarca avroluk kaynak fırsatı sunan Avrupa Birliği (AB) destek programında yenilikçi projeler teşvik alabiliyor. AB destek programlarında 70’den fazla projeye imza atan Etkin Proje, AB projelerinden teşvik almak için gereken temel niteliklerinin önemine işaret etti. AB projelerinin hedefi; siyasi, politik ve kültürel açıdan farklı toplulukları aynı amaç doğrultusunda bir araya getirmek. Doğru ve eksiksiz olarak sunulan yenilikçi projeler ise AB’den gerekli yardım ve desteği alabiliyor. Milyarlarca avroluk teşvik fırsatı sunan AB programlarından nasıl teşvik alınabileceği konusunda bilgi veren Etkin Proje AB Projeleri Grup Müdürü Dr. Rosen Dimov, “AB projesi hazırlamadan önce, kurum veya kişiler proje hakkında gerekli araştırma ve ihtiyaç analizi yaparak işe başlamaları gerekir. Pazar ile mevcut durumun analizi ise proje yazımı için en önemli maddelerden. Projenin iyi ve doğru şekilde analiz edilerek, istenen belgelerin eksiksiz teslim edilmesi şart. Proje yazımı konusunda da iki yol izlemek mümkün. Bu kapsamda profesyonel proje yazımı yapan danışmanlardan yardım alınarak AB projesi hazırlanabileceği gibi, proje isteyen kurumların verdiği eğitimlere katılarak, proje yazımı konusunda detaylı bilgi sahibi olunabilir” dedi. Dr. Dimov, teşvik almak isteyen şirketler için 5 temel gerekliliği şöyle sıraladı: • Başvurulan proje konusu, yalnızca Türkiye değil, Avrupa için de yenilikçi bir konu olmalı. • Başvuracak şirketler, Ar-Ge geçmişi ve yeteneklerine sahip olmalı. • Proje kapsamı uygunsa ilk örnekler, yani prototipler hazır bulunmalı. • Programına göre bir konsorsiyum kuruluyor ve o konsorsiyum arasında en uygun aday proje yürütücüsü olarak seçiliyor. Bu konsorsiyumun beklentileri karşılanmalı. • Farklı ülkelerden proje ortakları bulunmalı ve dengeli, sürdürülebilir bir işbirliği yapılmalı.

BThaber

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Üniversitede ‘CIO’ işbaşında

OSTİM Teknik Üniversitesi, kurumsal yönetiminin daha etkin yapılabilmesi için sahip olduğu bilgi kaynaklarının belirlenmesi, hangi belge ve bilgi kaynaklarına ihtiyaç olduğunun ortaya çıkarılması, bunların tanımlanması ve yönetilmesi maksadıyla Türkiye’de ilk kez bir üniversite organizasyonunda

Kurumsal Bilgi Yöneticisi (Chief Information Officer-CIO) kadrosunu hayata geçirdi. CIO; üniversitede bilgi üretimini, bilginin sahiplerini, bilginin kullanım ve erişim yetkilerini, bilgi yönetim süreçlerini sürekli gözden geçirerek, ihtiyaçları ve uygulanacak yöntemleri belirleyecek, bilginin en etkin ve verimli şekilde kullanımını sağlayacak plan ve stratejileri oluşturacak. Bu görevi icra etmek üzere, Havelsan’da uzun yıllar Genel Müdür Yardımcısı olarak milli yazılım ve milli sistemlerin geliştirilmesi konularında çalışmalar yürütmüş, üniversitenin de Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. Serdar Müldür, CIO olarak görevlendirildi.

Gökhan İşbitiren, Kanal Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı oldu

Paribu Danışma Kurulu’nda iki yeni isim Dijital varlık işlem platformu Paribu’nun danışma kuruluna iki deneyimli isim katıldı. Birçok şirkette önemli görevlerde bulunan Bikem Kanık ve Cemil Şinasi Türün, Paribu Danışma Kurulu’nda yer alacak. 25 yılı aşkın kariyerinde bir ekonomist ve finans profesyoneli olarak birçok farklı alanda hizmet veren Bikem Kanık, bankacılık ve finans alanında başladığı iş hayatında, menkul kıymet yatırım danışmanlığı, portföy yöneticiliği, hazine müdürlüğü, kurumsal finansman müdürlüğü, yerel ve uluslararası firmalarda iş geliştirme ve strateji direktörlüğü yaptı. Kendi risk yönetimi şirketini kuran Kanık, yönetim kurulu üyelikleri, danışmanlıkları ve denetleme kurulu üyelikleri gibi görevlerini sürdürüyor. 30 yılı aşkın süredir fintech ve pazarlama dünyasında çalışan Cemil Şinasi Türün, yerli ve uluslararası firmalar için kampanyalar hazırladı, Blokzincir, kripto para ve dijital varlık konularında projeler üretti. Türün, halen Borsa İstanbul bünyesindeki Merkezi Kayıt Kuruluşu’nun (MKK) blokzincir danışmanı olarak çalışıyor. Akademik alanda da faal olan Türün, Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) resmi blokzincir eğitmeni ve Bilgi Üniversitesi'nde “Blockchain & Cryptocurrencies” dersleri vermeye de devam ediyor.

Schneider Electric; Kanal Yönetimi Genel Müdür Yardımcılığı görevine Gökhan İşbitiren’in atandığını duyurdu. 2006’da ODTÜ ElektrikElektronik Mühendisliği bölümünden mezun olan İşbitiren, bu süreçte eğitiminin ilk yılını Amerika’da Boston Üniversitesi’nde tamamladı. 2009 yılında ODTÜ’ de aynı bölümde yüksek lisans programını tamamlayan İşbitiren, 2017 yılında ise Boğaziçi Üniversitesi'nde Ekonomi ve Finans alanında yüksek lisans derecesi aldı. 2006-2008 arasında Aselsan'da yazılım mühendisi olarak çalışan İşbitiren, 2008’de Schneider Electric

Fransa'da yazılım mühendisi olarak görev almaya başladı ve daha sonra proje müdürü olarak 2013 yılına kadar çalışmalarını sürdürdü. 2013'te Schneider Electric Türkiye'de göreve başlayan İşbitiren, sırasıyla iş geliştirme, satış müdürlüğü ve pazarlama müdürlüğü gibi görevlerde yer aldı. Aralık 2018 itibari ile Strateji ve Dijital Dönüşüm Direktörü olarak Schneider Electric Türkiye'de çalışmaya devam eden İşbitiren, Ocak 2020’de Türkiye, Orta Asya ve Pakistan bölgesinden sorumlu Kanal Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı olarak atandı.


KARİYER 23

BThaber

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Girişimler, istihdam piyasasında yerini güçlendiriyor Girişimci şirketlerin çalışanlarına sunduğu ücret ve yan haklarla ilgili bir araştırma Endeavor Türkiye ve Talentmelon işbirliğiyle gerçekleştirildi. Bu yıl ilki düzenlenen araştırmaya, farklı ölçeklerde 19 girişimci şirket katılarak binden fazla çalışan için veri sağladı. Araştırmanın sonuçlarına göre, aynı deneyimlere sahip roller arasında en yüksek maaşı alan pozisyonlar sırasıyla yazılım, müşteri başarısı (customer success) ve satış alanlarında. 2019 yılı ücret verilerine göre; medyanda, yeni mezun yazılımcı aylık net maaşları 3 bin 600 TL ile 5 bin 250 TL arasında değişiyor. Ücret artışı planları ise yüzde 15 ile yüzde 17 bandında. Endeavor Türkiye Yönetici Direktörü Aslı Kurul Türkmen, Türkiye ekonomisinde dalgalanmalar ve TL’nin yabancı para birimleri karşısında durumunun, şirketlerin ücret yönetiminde daha temkinli aksiyonlar almasına neden olduğunu belirtti. Aslı Kurul Türkmen, “Enflasyon oranı, ücret artışlarını belirlemede tek kriter olarak görülmüyor. Planlanan ücret zam oranları açıklanan enflasyon oranından yüksek. Bu farkın nedeni, yetenekleri elde tutmada ve yetenekler için bir cazibe merkezi haline gelmekte, girişimcilerin içinde bulunduğu rekabetçi pazar koşulları” dedi. Talentmelon Kurucusu Sure Köse Ulutaş ise “Kurumsal şirketlerden girişimlere doğru yetenek kaybının hızlandığı bu dönemde, bu çalışmanın sonuçları, yalnızca girişimler için değil, kurumsal şirketler için de çok değerli. İlerleyen dönemlerde, daha fazla girişimci şirketin bu çalışmaya katılarak veri sağlamasını umuyoruz” dedi.

Çalışan bağlılığını artırmayı sağlayan en önemli konular arasında uzaktan çalışma ve esnek çalışma saatleri uygulamaları var. Haftada en az 1 gün evden çalışma imkanı girişimlerin yüzde 47’sinde sağlanırken, haftanın neredeyse tamamında evden çalışmayı yan hak olarak sunan az sayıda da olsa girişim var. Girişimlerin yüzde 58’i, 9/6 mesai saati uygulaması konusunda esneklik sunuyor. Çalışanlar, çalışma saatlerini doldurmak koşuluyla, daha erken ya da geç başlayabiliyorlar. Cinsiyete göre maaşların durumuna bakıldığında, tüm rollerin yüzde 65'inde kadın çalışan maaş ortalaması, erkek çalışan maaş ortalamasından yüzde 25 daha düşük. Aynı departman ve düzeydeki rollerin yüzde 35'inde kadın çalışanların maaş ortalaması erkeklerin maaş ortalamasından yüzde 12 daha yüksek. Yönetim seviyesindeki 129 farklı rolde, çalışan kadın sayısı 28. Bu rakam, toplamın yüzde 21’ine denk geliyor. Raporlanan 25 adet C seviye rolden, yalnızca 3 tanesi kadınlara ait. Kadınların tüm rollerdeki oranı ise yüzde 38. Girişimlerin neredeyse tamamı çalışanlarına yemek kartı sunuyor. 2020 için belirlenen vergiden muaf yemek miktarı 23 TL olmasına rağmen, girişimlerin ortalama günlük yemek ücreti 25 TL. Şirketlerin yüzde 23’ü bu ortalamanın üzerinde 27-30 TL arasında günlük ücret ödüyorlar. Katılan şirketlerin yüzde 68’i tamamlayıcı sigorta ya da özel sağlık sigortası sunuyor. Özel sağlık sigortası sunmak için en az iki aylık bekleme süresi ise sigorta yan hakkı sağlayan şirketlerin yarısından fazlasında var.

Etkinlikleriniz ile ilgili bilgileri bthabersirketleri.com/EtkinlikDuyuru adresine girebilirsiniz.

BThaber

ETKİNLİK TAKV!M! E T K İ N L İ K L E R

Y U R T İ Ç İ

6 Şubat 2020

20 Şubat 2020

10 Mart 2020 19 Mart 2020

BTvizyon Antalya Toplantısı Antalya AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

BTvizyon Gaziantep Toplantısı Gaziantep AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

GOSB Teknoloji Platformu İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

BTvizyon Konya Toplantısı Konya AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

14 Nisan 2020 360 CIO ZİRVESİ İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.360cnp.com

16 Nisan 2020 BTvizyon Malatya Toplantısı Malatya AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

E T K İ N L İ K L E R 27-31 Ocak 2020 Cisco Live EMEA 2020 Barcelona, İspanya AYRINTILI BİLGİ: www.ciscolive.com/emea.html

11 Haziran 2020 BTvizyon Samsun Toplantısı Samsun AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

Y U R T D I Ş I

10 Şubat 2020 11th International Smart City Expo 2020 Dubai Dubai AYRINTILI BİLGİ: https://smartcitiesexpoworldforum.ae/

24 Şubat 2020 MWC Barcelona 2020 Barcelona, İspanya AYRINTILI BİLGİ: www.mwcbarcelona.com/

9 Temmuz 2020 Bilişim 500 Ödül Töreni 2020 İstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

2 Nisan 2020 BTvizyon Kayseri Toplantısı Kayseri AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr

20 Ağustos 2020 Teknoloji Platformu Bursa AYRINTILI BİLGİ: www.bilisimzirvesi.com.tr


BThaber

24 MEKTUP Merhaba sana, Toplu taşıma uygulaması üreticisi Moovit, 99 şehirde on milyonlarca seyahat talebini analiz ettikten sonra 2019 Global Toplu Taşıma Raporunu yayınlamış. İşte acı gerçeğimiz: Tüm dünyada incelenen 99 şehir içinde, yolda geçirilen zamanın en yüksek olduğu şehir 72 dakika ile İstanbul. Bizi 69 dakika ile Mexico City, 67 dakika ile Rio de Janeiro izliyor. Türkiye’de yolculuklar sırasında yürüme mesafesinde en çok yürüyen şehir ortalama her yolculukta 965 metre ile Ankara, en az mesafe yürüyen şehir ise 661 metre ile Bursa. Toplu taşıma kullanımı ile ilgili en büyük sorun araçların kalabalık olması. Şehirlerimizde yeterli bisiklet yolu olmaması ise herkesin ortak derdi. Şehirden kırsala ilerleyeyim, çünkü tarım alanında iyi haberlerim var. TürkTraktör, traktör kazalarında yaşanan kayıpları azaltmak ve bu konuya yönelik farkındalığı artırmak amacıyla hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projesi “Bilinçli Çiftçi, Güvenli Tarım” (BÇGT) kapsamında çalışmalarına devam ediyor. 2017 yılında başlattığı bu proje ile dijitalde ve sahada 20 binden fazla kişiye ulaşan TürkTraktör’de eğitmenler Türkiye’nin dört bir yanındaki çiftçilere ve farklı sektörlerdeki traktör operatörlerine yönelik saha eğitimlerine devam ederken, proje kapsamında online yarışma ve anketlerle kullanıcılara güvenli sürüş bilinci de aşılanıyor. Öyle ki, “Kazalar Kaderimiz Değildir” mottosu ile faaliyete devam eden bu proje, farklı sektörlerden de talep görüyor. Kurumsal gurur haberlerim devam ediyor… Akfen

YIL 25 SAYI 1253

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

27 OCAK - 2 ŞUBAT 2020

Kısa film, uzun etki Holding tarafından kurulan Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV) koordinatörlüğünde, Akfen Yenilenebilir Enerji bünyesinde yatırımları yapılan 26 enerji santralinin yer aldığı kırsal bölgelerde yaşayan kadınlara yönelik düzenlenen “Hijyen Sağlıktır” projesi tamamlanmış. Proje kapsamında 2019’da tamamı köylerden oluşan 26 farklı noktadaki 2 bin kadına yaşam alanı, beden ve besin hijyeni konularında uygulamalı seminerler verilmiş. Esasında, TİKAV ile Akfen Yenilenebilir Enerji işbirliği ile 2017’den bu yana düzenlenen “Evde Okullu Olduk”, “Önce Sağlık” ve “Hijyen Sağlıktır” başlıklarında 3 sosyal sorumluluk projesi ile kırsal bölgelerde yaşayan yaklaşık 4 bin 300 kadına ulaşılarak eğitimler gerçekleştirilmiş. Müdavimi olduğumuz teslimat uygulaması Getir, Silikon Vadisi’nin önemli yatırımcısı Michael Moritz liderliğindeki bir grup yatırımcıdan 38 milyon dolarlık yatırım almış. Getir, A turunun tamamlanmasıyla birlikte B turunda 100 milyon dolarlık yeni bir fon oluşturmak için görüşmelere başlamış bile. Getir, 2020 tamamlanmadan yurtdışında da yer almak için çalışıyor. Önce Londra’da kullanıcılarıyla buluşmak isteyen girişimin hedefleri arasında São Paulo, Paris ve Mexico City de varmış. E-ticaret sitelerine rakip fiyat takip hizmeti sunan Prisync ise yeni yıla 1,1 milyon dolarlık yatırım alarak merhaba demiş. Prisync, firma ölçeği ya da sektör

Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Ltd. Şti. adına Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Neslihan Aksun neslihana@bthaber.com.tr BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr

www.bthaber.com www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber

Okur Temsilcisi Behçet Envarlı benvarli@tbv.org.tr

Bültenlerinizi

bulten@bthaber.com.tr adresine gönderebilirsiniz

Abone ve Dağıtım

btabone@bthaber.com.tr

gözetmeksizin, tüm dünyadan e-ticaret firmalarına otomatik rakip fiyat takip, analiz ve otomatik fiyat optimizasyonu hizmeti sağlıyor. Öyle ki, 50’den fazla ülkeden yüzlerce firmaya bu alanda hizmet veren girişim, aldığı 1,1 milyon dolarlık yatırımla Prisync ürününün gelişimi ve küresel pazarda büyümesini hızlandırmayı hedefliyormuş. Prisync’in, küresel büyümeyi geliştirmesini hedefleyen kurucu ortaklar Burç Tanır, Samet Atdağ ve Neslihan Şirin Saygılı’nın yeni başarı haberlerini yine paylaşırım umarım. 2019 yılını ödüllerle kapatan, lider markaların teknoloji iş ortağı olan KoçSistem ve yüzde yüz iştiraki KoçDigital’de sıra… Tamı tamına 68 ödül ile 2019’a veda eden KoçSistem ve KoçDigital, 2019’da katıldıkları ulusal ve uluslararası yarışmalarda pazarlama odağında toplam 57 ödüle layık görülürken, ürün ve çözümleri ile 16, müşteri deneyiminde 10, itibar iletişimi kapsamında 10 ve marka yönetiminde 21 ödülün sahibi olmuş. KoçSistem Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Evren Dereci’ye göre, tüm bu ödüller yeni marka ve iş vizyonunun doğruluğunu da teyit ediyor. Sabancı Vakfı’nın “Kısa Film Uzun Etki” sloganıyla bu yıl dördüncüsünü düzenlediği Kısa Film Yarışması’nın kazananları belli olmuş. “Dijital Yalnızlık” temasıyla düzenlenen, toplam 490 film ile rekor başvuru alan yarışmada 13 eser finale kalmış. “Parti” filmiyle birinci olan Efe Can Yıldız’a ödülünü Sabancı

Ankara Temsilcisi Sedef Özkan sedefo@bthaber.com.tr

Editör Handan Aybars handana@bthaber.com.tr Görsel Yönetmen Sena Çakıroğlu senac@bthaber.com.tr

Cilt, Baskı, Poşetleme: Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l

Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı takdim ederken, “Nasıl Bilirdiniz?” filmiyle ikinci olan Ayşenur Erdoğan Gökçe’ye ödülünü Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ve “Dijital Pizza” filmiyle üçüncü olan Veysel Aslan’a ödülünü yarışmanın kanaat önderi Ludovic Bource vermiş. Mansiyon ödülüne layık görülen “Girdap” filminin yönetmeni Cüneyt Işık ise ödülünü sanat yönetmeni Zeynep Atakan’dan almış. Sanatsal başlıklarım bununla sınırlı değil. Sinema öğrencilerinin kısa film projelerini hayata geçirmeleri için 17 yıldır destek veren Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü işbirliğiyle gerçekleştirilen “Geleceğin Sineması”na başvurular başlamış. Türkiye genelindeki tüm üniversitelerin sinema ve medya bölümlerinde eğitim gören ön lisans, lisans ve yüksek lisans öğrencilerine açık olan yarışmanın başvuruları geleceginsinemasi. tursak.org.tr adresindeki başvuru formu üzerinden gerçekleştirilecek. Başvurular için son tarih ise 9 Mart 2020. Küresel bazda oyun sektörünün önemli isimlerinden biri olan, dünyanın Mev Dinc olarak hitap ettiği Mevlüt Dinç’in yaşam ve başarı öyküsü "Hayat Bir Oyun" bizi bekliyor. Kendisi ile yıllar içinde birkaç kez röportaj yapma fırsatı bulmuştum ve bu kitap oyun dünyasının yanında, daha da çok insanın onu ve yaratıcılığını tanıması için fırsat olacak. Yine zengin bir içerikle buluşmak üzere,

BThaber Genel Müdürü Özlem Unan İş Geliştirme ve Satış Müdürü Abdurrahman Koyuncu Reklam Satış Yönetmenleri Kutay Göçe Arif Şuekinci

Online Editör Atılay Aşkale atilaya@bthaber.com.tr

Reklam Rezervasyon Sorumlusu Suzan Bilken

Yönetim Yeri: Bilişim Zirvesi Etkinlik Organizasyon Limited Şirketi Örnek Mah. Şehit Cahar Dudayev Cad. Örnek İş Merkezi No:14 Kat:5 34704 Ataşehir İSTANBUL Telefon: (0216) 888 0 596 ISSN 1300-6495

Türkiye’nin en köklü bilişim teknolojileri yayını olan BThaber, 1995 yılından bu yana bilişim ve teknoloji dünyasındaki en son haberleri, yenilikleri ve bilgileri okuyucularına kesintisiz bir şekilde sunmaya devam ediyor. Her hafta yüzde 35’i BT, yüzde 65’i ise finans, otomotiv ve sağlık gibi farklı sektörlerde yer alan şirketlerin ve kamu kurumlarının yöneticilerinden oluşan 7500’ün üzerinde kişiye ulaşmakta ve online platformlar üzerinden her hafta on binlerce kişiye erişim sağlamaktadır.

BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.


WEEKLY INFORMATION TECHNOLOGY AND ECONOMY NEWSPAPER

UETS took its place in corporate processes “UETS”, which was established by PTT Inc., providing delivery of notifications in a faster and safer and more efficient way in electronic environment, and where it is guaranteed to be delivered and read in order to prevent possible confusion, was introduced to the public. Thanks to electronic notifications, which are also accepted as legal proof, the use of paper is eliminated, thus saving money and helping the environment. Stating that UETS delivers long notification processes to the relevant person within seconds through e-notification application, Minister of Justice Abdulhamit Gül said that: “We see the notification as one of the most important elements of the right to legal hearing and fair trial. Almost all legal transactions can only

result in through notifications. In order for the proceedings to be carried out in a healthy manner, to collect the evidence related to the claim and defense and to make appeals, a proper notification must be made first.” Noting that UETS is one of the most important stages of digital transformation strategies, Minister of Transport and Infrastructure M. Cahit Turhan expressed that: “In 2019, 19 million notifications were delivered to the relevant parties. The amount of savings achieved through last year’s system shipments is 200 million TL. Having taken an important place in the digital transformation of our country, PTT Inc. has fulfilled its responsibility for the establishment of the electronic

notification system with great effort.” PTT Inc. General Manager Hakan Gülten gave the following information: “Thanks to UETS which is produced, operated and protected by PTT Inc., notifications reach recipients both quickly and safely. While our government digitalized a very important service area such as the notification system, it also placed an important responsibility on PTT and assigned PTT as one of the main stakeholders in the transition to the mandatory electronic notification system. We developed UETS in 6 months and put it into service. We saw UETS as one of the important stages of our digital transformation strategy and quickly integrated it with our other e-government applications.

We have opened a system that complies with the regulations of our Ministry of Justice and has all the necessary technical details. UETS also offers an archive service to help its users in disputes and prevent their deprivation of rights. Evidence of notices sent through UETS is kept for 30 years and is accepted as official evidence in courts. Customers who want their electronic notifications to be kept in UETS can find the opportunity to store their shipments by purchasing additional archive space. In the application, where user accounts are free of charge, 100 MB of space is also provided to users free of charge and users can access electronic notification messages for up to 6 months without any capacity limit.”

The newest technologies for 5G will meet at the exhibition The very first 5G scenarios of Turkish industry has been introduced with a signature ceremony attended by Siemens, Mitsubishi Electric, MCS, i2i Systems, SICK, Universal Robots UR, Schunk, IQ Vizyon, Merlicon, Oppent, Siskon, Simtek and Trio Mobil before the WIN EURASIA 2020 to be held on 12-15 March, 2020, organized by Hannover Fairs Turkey. In the ceremony, where the local and national 5G network newly developed by i2i Systems, was introduced for the first time and the “5G for Smart Production” scenarios to be applied in the 5G Arena area were also shown. In the “Integrated Digitalization and Industry 4.0” scenario, the live 5G network of i2i Systems was tested. Using this network,

“CodeMaster Industry 4.0 Application” designed by MCS GROUP communicated with Mitsubishi Electric robot, Schunk robot hand and Siemens Mindsphere cloud solution with IIoT based communication. From the moment the product was ordered to work within the scenario, the entire life cycle could be followed instantly. In the other scenario where i2i Systems’ local and national 5G technology was used and was exhibited in partnership with SICK, Universal Robots UR and Schunk; human-robot-cloud and sensor interactions were shown in real time. Hannover Fairs Turkey Fairs General Director Alexander Kühnel stated that with this collaboration, the aim is to support all collaboration that

contributes to the transformation of different industries in 5G field and added: “Use of the local and national 5G frequency on integrated 5G scenarios shows that Turkey takes National Technology Step really seriously. At WIN EURASIA, we will bring together live 5G scenarios in different subjects from autonomous systems to robot human interaction, instant heat map and production tracking, from dark factory to artificial intelligence, from deep learning to cloud system.” Schunk Turkey and the Middle East Country Manager Emre Sonmez expressed that: “In IOT period; we integrate into the system that will increase the efficiency with our products where status, process monitoring and communication are done

directly at the component level. We are excited to anticipate the increase in commercial capacity, especially with the participation of 5G application, which will be flexible, fast and significantly increasing efficiency in the production areas.” ENOSAD Vice President Dr. Hüseyin Halıcı said that: “Considering Turkey’s technological infrastructure in areas such as IT and automation, we can say that the national companies are ready to move to Industry 4.0 to some extent. As ENOSAD, we believe that the primary goal of Turkey should be digitalization and the transition to Industry 4.0 and we want to inform you that we are ready to cooperate with our entire national and international members in the realization of this goal.”


A new era for YASAD Software Manufacturers Association (YASAD) has determined the new board of directors. The new board of directors was determined at the general meeting held at YASAD headquarters in İstanbul Technical University Maslak Campus. With the single list prepared under the leadership of ThinkBig Digital Solutions CEO Gönül Kamalı, the new management was unanimously approved by the general assembly. Gönül Kamalı became the Chairperson of YASAD in

the new period covering 20202023 in the distribution of duties after the election. Başarsoft CEO Alim Küçükpehlivan became Vice President and Model Business Solutions General Manager Atila Zeybek became the treasurer. A change was made in the general assembly, and this was a first among the associations. According to the unanimous regulation amendment of the participating members, the term of office of the board of directors was increased from two to three years. In addition, the term of

office of the Chairman of the Board, which was previously unlimited, was reduced to two terms. With this change, a president will be able to continue this duty for 6 consecutive years. During the period in which he was elected prior to the change, a chairperson could hold this post as much as s/he wanted. Gönül Kamalı graduated from Menesha High School, Wisconsin, USA in 1983. In 1985, she studied at the Computer Science Department of University of Wisconsin, Oshkosh, USA. She graduated

from İstanbul Technical University Computer and Control Engineering in 1988. Kamalı, who has been an Executive Board Member at NETAŞ for 26 years and a long-time vice president at YASAD with various management positions, served as an Executive Board Member at Hayat Bilişim Holding in 2017. Kamalı is the CEO of Doruk Automation since 2018 and CEO of ThinkBig Digital Solutions, where she is the MODEL Chief Executive Officer and founding partner since 2019.

‘Digitopia’ become the transformation of GelecekHane GelecekHane, which provides comprehensive management consultancy in the digital transformation journey of the companies, now serves with its team consisting of the most experienced names in the field under the name of ‘Digitopia’. Digitopia, which produces new ideas for establishing a special, complete and grounded digital future for the companies it works with, aims to provide the best service on behalf of strategy and goals. Digitopia, which guides institutions in the fields of digital and cultural transformation, has worked with many companies. The work carried out in Farplas’ Industry 4.0 transformation,

BriSA’s digital maturity scorecard, Pegasus and İpragaz’s innovation competencies and Hafele’s digital transformation strategy are some examples. Experienced team also carried out many high-level projects with companies such as Anadolu Sigorta, Kuveyt Türk, alBaraka, Turkish Bank, Şişecam, İstanbul Metropolitan Municipality and LC Waikiki. Currently supporting the digital transformation of Anadolu Efes, Digitopia aims to increase the competitiveness of the companies it serves in operational and organizational excellence. Digitopia measures the digital maturity of its customers with its “Digital Maturity Index” and

helps companies improve their digital strategies and road maps. Digitopia’s founder and CEO Halil Aksu stated that digital transformation should cover many areas from processes to organization, customer experience and management structure. Emphasizing the importance of presenting the “Digital Maturity Index” as a model that companies can benefit from, Aksu emphasized the difference of Digitopia is being able to create solutions for every customer, for each project and to continue this approach at all times. Founded the Turkey Artificial Intelligence Initiative, brought

the “Maker” concept and culture to Turkey and prepared works such as “IT Manager’s Handbook”, “The Power of Information” and “Digitopia Digital Transformation Journey Guide”, Digitopia established “Digitopia Global Consulting Limited” company in London in November, 2019. In this respect, Digitopia continues its growth abroad by adding new talents to its structure. Aiming to gain new customers in the European market and access financial markets with the UK office, the team aims to open up to the Middle East market and then to the Far East markets by launching the Dubai office in 2020.

The number of R&D centers is 227 thousand The increase in the numbers of active R&D centers in Turkey in the recent years indicates that the companies incline towards R&D in order to boost their competitiveness. While the number of R&D centers operating in 2015 was 232, this figure reached 900 in 2018. As of 2020, the current number of R&D centers is 227 thousand. Experto Chairperson Jülide Birol, providing consultancy services on R&D/Design Center installation, management, R&D grant support, mass production of R&D

products and SSI incentives, drew attention to the importance of R&D for sustainable economic growth. Considering the sectoral distribution of R&D centers by 2020; the IT sector is the leader with 191 R&D centers in total, including software (112) and computer and communication technologies (79). While this is followed by machinery and equipment manufacturing with 179 R&D centers, the automotive supplier industry is in the third place with 129 R&D centers. The fourth and fifth sectors

are electricity-electronics (78) and textile (77). On a city basis, İstanbul ranks first with 422 R&D centers, followed by Bursa (130), Kocaeli (125), Ankara (118) and İzmir (90). Emphasizing that together with the 11th Development Plan, Turkey will speed up the R&D efforts in the coming period; Jülide Birol gave the following information: “In today’s world, where the competition is brutal, R&D now undertakes an organic function such as production and sales. In the 11th Development Plan,

we see that R&D is also handled within an ecosystem. Here, the government is undertaking the function of providing coordination among all relevant actors by expanding the ecosystem to include the financial sector. The increase in the number of R&D centers in recent years also shows that companies are now moving towards a structure based on R&D. When companies aim to increase their exports and increase their market share, growth will come automatically.”




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.