BTMAG Ağustos Sayı 1

Page 1

Asus Zenfone 2 • General Mobile 4G • Logitech MX Master Kingston HyperX Cloud 2 •Samsung Galaxy S6 Samsung Galaxy S6 Edge • Lenovo G5070

AĞUSTOS 2015 • YIL: 1 • SAYI: 1

Giyilebilir teknolojiler

G MA L T B ZE Ö

Türkiye'nin ilk konsol müzesi

Eskisinden yenisine yüzlerce oyun konsolu bu müzede ziyaretçilerini bekliyor

En iyi mobil uygulamalar Akıllı telefonlarınız ve tabletleriniz için en iyi uygulamaları her ay sizler için derliyoruz.

4K'ya hazır mıyız? 4K teknolojileri artık kapımızda. Peki, biz bu teknolojiye yeterince hazır mıyız?

Can Bonomo: "Planları olan bir adam değilim"


Biz, ON’unla harikalar yaratmanız için varız. Siz de cihazlarınızı hemen Windows 10’a yükseltin. Ücretsiz yükseltme teklifi için windows.com.tr’yi ziyaret edin. Kurumsal yükseltme fırsatları için ise Microsoft müşteri temsilciniz veya yetkili iş ortağınız ile görüşün.

Windows 10’a ücretsiz geçiş fırsatı, lisanslı Windows 7 veya Windows 8.1 işletim sistemi yüklü cihazlar için geçerli olup, Windows 7 Enterprise, Windows 8/8.1 Enterprise ve Windows RT/RT 8.1 sürümleri için geçerli değildir. Toplu lisanslama kapsamında Etkin Yazılım Güvencesi müşterileri bu teklif dışındaki diğer kurumsal Windows 10 yükseltme tekliflerinden yararlanabilirler. Yükseltme, Windows 10’un tam sürümü için söz konusu olup, Windows 10’un piyasaya çıkış tarihinden itibaren 1 yıl içinde yapılacak yükseltmelerde geçerlidir. Yükseltme yapılacak cihazlarda internet bağlantısı ve Windows Update seçeneği etkin olmalıdır. Yükseltme esnasında yaklaşık 3 Gigabyte boyutunda indirme işlemi gerçekleşecektir. Windows Phone 8.1 cihazları için Windows 10 yükseltmesinin uygunluğu OEM, mobil operatör ya da taşıyıcıya göre farklılık gösterebilir. Cihazınızın uyumluluğu ve diğer önemli kurulum bilgileri için cihazınızın üreticisine ait web sitesini ve Windows 10 teknik özellikler sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Ayrıntılı bilgi için http://www.microsoft.com/tr-tr/windows/windows-10-upgrade


Yazıişlerinden

İlk sayı…

B

ilişim teknolojileri iş yaşamının yanı sıra sosyal yaşamın da genlerine işlemiş durumda. İş dünyasında teknoloji yatırımlarına karar verenler, doğal olarak sosyal yaşamlarında da bilişim teknolojilerini kullanıyor, kendisi ve ailesi için ürün tercihleri yapıyorlar. BTMag, teknolojinin magazin yanını ve günlük hayatımızda sıkça kullandığımız hatta hayatımızın ayrılmaz parçası haline gelen cihazları, uygulamaları sizlere aktarırken ilginizi çekeceğine inandığımız en güncel bilgileri de sizlere ulaştırmayı amaçladığımız bir dergi. 1000’in üzerinde sayısıyla, 21 yıldır aralıksız olarak yayınlanmaya devam eden Türkiye’nin en köklü yayını olan BThaber’in ekibi olarak aslında yıllardır böyle bir dergi hep aklımızdaydı ve bizi heyecanlandırıyordu. Adını bile belirlemiş, hatta 10 yılı aşkın bir süredir yayın hayatında olan, en güncel haberleri okuyucularımıza götürmemizi sağlayan Btnet.com.tr ile bu fikrimizi test etmiş çok da başarılı olmuştuk. Fakat çeşitli nedenlerden dolayı bir türlü BTMag düşüncemizi hayata geçirememiştik. Ekibimize 2015 yılında aramıza yeni katılan genç arkadaşlarımız da bu heyecana ortak olunca, BThaber Şirketler Grubu Başkanı Murat Göçe’nin de verdiği destekle artık BTmag için hiçbir engel kalmadı ve hepinizin zevkle okuyacağına inandığımız bir dergiyi yayın hayatına kazandırdık. Birçok derginin kapanıp tarihe karıştığı ve kağıt devrinin sona erdiğinin düşünüldüğü bir dönemde olsak da başarılı olacağımıza inanıyor ve bilişim dünyasına yeni bir yayın kazandırmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Sizlerin de desteği ile BTMag en çok sevilen ve okunan dergi haline gelecek…

Bülent Nevres • Sayı [1] • Ağustos 2015

1


künye

İçindekiler BTHaber’in aylık ekidir. Yayına Hazırlayan Bülent Nevres bulentn@bthaber.com.tr

DOSYA

Test Merkezi Bülent Nevres • Ruşen Göbel

Giyilebilir Teknolojinin Dünü, Bugünü, Geleceği

www.bthaber.com.tr

22 25

BTHABER Grubu BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr

Haberler 4-11 3D yazıcıyla kafatası nakli gerçekleştirildi Samsung’un 2250 ppi ekranı yolda Nokia’dan küre şeklinde VR kamerası: OZO Facebook, dünyada internet erişimi sınırlarını kaldırıyor Uzaylı avı başlıyor

Mobil Uygulamalar / Oyunlar

12-13

Microsoft Outlook • Run Sackboy! Run! Akıllı Durak • Hearthstone • Monzo Oyun Pixlr • I Just Wanna Dance • Fun Run

1440p, 4K, UHD… Çözünürlük nereye gidiyor?

14-17

Artık oyun konsollarının da bir müzesi var

18-19

Merlin’in Kazanı sitesinin kurucusu olan Murat Oktay’la söyleşi

CAN BONOMO: “Planları olan bir adam değilim” Giyilebilir Teknolojinin Dünü, Bugünü, Geleceği TEST MERKEZİ • Asu s’tan uygun fiyata yüksek performans • Hem ince hem ucuz dizüstü • LGyeni modellerleatakta.. • Oyunculara özel kulaklık • Logitech’ten ağır, oturaklı bir fare • Samsung, Galaxy S6 ve S6 Edge ile amiral gemisi kavramını değiştiriyor

2

• Sayı [1] • Ağustos 2015

20-21 22-25 26 -32

BThaber Grubu Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@bthaber.com.tr Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) Bülent Nevres bulentn@bthaber.com.tr Editör Handan Aybars handana@bthaber.com.tr Ankara Temsilcisi Sedef Özkan sedefo@bthaber.com.tr Haber Merkezi Ekrem Uçman ekremu@bthaber.com.tr Ruşen Göbel ruseng@bthaber.com.tr Simay Yaylacı simayy@bthaber.com.tr Görsel Tasarım Nevzat Karataş nevzatk@bthaber.com.tr Mukadder Keskingözler mukadderk@bthaber.com.tr REKLAM SATIŞ GRUBU Evrim Koç Demirci evrimk@bthaber.com.tr Perihan Kıtay Özden perihano@bthaber.com.tr Özge Karataş ozgek@bthaber.com.tr Canan Şahin canans@bthaber.com.tr Abone ve Dağıtım Sorumlusu Kutay Göçe btabone@bthaber.com.tr Yönetim Yeri: BThaber Yayıncılık ve Etkinlik Hizmetleri A.Ş. Fetih Mah. Tahralı Sokak Kavakyeli Plaza C Blok 7/5 34704 Ataşehir/İSTANBUL Tel : 0216- 291 13 90 ISSN 1300-6495 Baskı Ajans Es Görsel Sanatlar Litros Yolu 2.Matbaacilar Sitesi No:ZC / 7 Topkapı/İstanbul Tel : 212 493 24 84 • Faks: 212 493 26 91 BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. Fiyatı 1 Yeni Kuruş (KDV dahil) BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.



haberler

3D yazıcıyla kafatası nakli gerçekleştirildi Kafatasında bir hastalıkla dünyaya gelen küçük bebek Han Han, 3D yazıcı ile ilk kafatası nakledilen bebek oldu.

3

yaşındaki Çinli Han Han, hidrosefali (beyinde su toplanması) denilen bir hastalıkla nedeniyle kafatasında büyümeyle dünyaya geldi. Hastalığı nedeniyle kafatası olması gerekenden dört kat daha hızlı büyüyen Han Han’ın kafatası, 3D yazıcı ile basılan titanyum alaşımdan oluşan protez kafatası ile değiştirildi. Tıpta büyük bir atılım olan 3D

4

• Sayı [1] • Ağustos 2015

yazıcı üretimli kafatası protezler, hastanın ilk olarak kafatasının dijital ortamda taranması ile hazırlanıyor. Kafatası modelinin çıkarılmasının ardından, yazıcı modelin en ufak ayrıntısına uyacak şekilde metaryali istenen kalıba döküyor. Modelin hatasız olması, beyin hücrelerinin yeniden oluşmasını hızlandırıp, kemiklerin kolayca kaynaştırmasını sağlıyor. Beyninin yüzde 85’i sıvı ile dolu

olan küçük kız hastalığı nedeniyle kafasını yataktan kaldıramıyordu. Ayrıca kafatası normal bir insana göre çok daha inceydi ve kan akışı çok yavaştı. 17 saatlik ameliyat geçiren küçük kızın doktoru Bo; kafatasının yüzde 80’ini kaplayan sıvıyı boşaltılmasının ardından enfeksiyonu temizlediklerini ve titanyum kafa tasasını başarıyla naklettiklerini söyledi.



haberler

Samsung’un 2250 ppi ekranı yolda Samsung, 11K çözünürlüğe ve 2250 ppi piksel yoğunluğuna sahip akıllı telefon ekranı için kolları sıvadı.

B

iz teknoloji editörleri olarak 1440p ekranların mobil cihazlar için şimdilik “fazla” olduğundan yakınalım, Samsung 11K çözünürlüklü mobil ekran üzerine çalışmalara başlıyor. Samsung’un hedefi, 2250 ppi piksel yoğunluğuna ulaşmak. Çünkü bu piksel yoğunluğu ile VR gözlük kullanımında pikseller görülemeyecek bir sıklığa ulaşmış olacak. 11.264 x 6.336 piksel anlamına gelen 11K çözünürlük, 5.7 inç boyutuna sıkıştırıldığı takdirde 2250 ppi seviyesi elde edilebiliyor. Başka bir kaynağa göre de Samsung’un bu çözünürlükteki amacı, piksel sıklığı sayesinde bir çeşit 3D efekti elde etmek. Açıkçası bunun nasıl olacağını öğrenmek için ben de sabırsızlanıyorum fakat sanırım bekleyip görmemiz gerekecek. Samsung bu projesi için 13 tane Kore firmasının yanı sıra Güney Kore Hükümeti’nden de destek alıyor olacak. İlk prototiplerin 2018’deki Kış Olimpiyatları’na yetiştirilmesi bekleniyor. Peki bu çözünürlüğün günümüz telefonlarına etkisi ne olur? 1440p çözünürlüğe sahip telefonların pek çoğu, henüz bu çözünürlüğü kaldırabilecek donanıma sahip değiller. Samsung Galaxy S6 Edge gibi az sayıdaki telefon, bu çözünürlüğü kaldırabilecek donanıma sahip; bu sefer de donanımı kaldıracak batarya sorunu ortaya çıkıyor. Koca koca masaüstü bilgisayarlarda bile akıcı bir şekilde 4K oyun oynamak için yaklaşık olarak 5.000 TL’yi (olan bilgisayarın üzerine ek masraf olarak) gözden çıkarmamız gerekiyor.

6

• Sayı [1] • Ağustos 2015

İlk prototiplerin geleceği 2018’e kadar ne değişir? Şu anki gidişata bakacak olursak böyle bir sıçramayı karşılayacak bir değişikliğin olmayacağını söyleyebiliriz. Fakat hala geliştirilmekte olan grafen teknolojisi ve 3 boyutlu bataryalar devreye girerse, 11K’dan fazlasını bile kaldıracak güce ulaşabilirler. Henüz grafenden ses seda yok; IBM kendi grafen çip prototiplerini üretmeye devam ediyor.

Fakat henüz bir seri üretim söz konusu değil. Bu iki teknolojinin tam anlamıyla ortaya çıkmasıyla beraber teknoloji dünyasında ciddi bir kırılma gerçekleşecek. Eğer 2018’e veya 2019’a kadar bu kırılma gerçekleşirse, 2250 ppi’ı az bile bulabiliriz. Eğer kırılma gerçekleşmez, çip ve batarya güçleri şu anki hızlarıyla gelişmeye devam ederlerse 11K “yalan” olur.



haberler

Nokia’dan küre şeklinde VR kamerası: OZO Nokia, VR gözlüklerde kullanılması amacıyla çekim yapabilen OZO kamerasını tanıttı.

V

R gözlüklerin kullanımı, henüz emekleme seviyesinde olsa da günden güne artıyor. Oyunlar, VR gözlüklerde de çalıştırılabilecek bir şekilde tasarlanıyor. Hali hazırda oyunlarda 3

8

• Sayı [1] • Ağustos 2015

boyutlu bir dünya çizildiği için bu teknolojinin oyunlara entegrasyonu çok zor değil. Asıl zor olan, video içeriklerini VR teknolojisine uyumlu hale getirmek. 360 derece dizilmiş kameraların yanı sıra yukarı ve aşağıya doğru çekim yapabilecek kameralara ihtiyaç duyuluyor. Tüm kameralarla çekim yapıldıktan sonra da bu görüntülerin birleştirilip, doğru bir perspektif ile VR gözlüklere sunulması kalıyor ki muhtemelen işin en zor kısmı bu.

Geçtiğimiz aylarda mobil cihaz bölümünü Microsoft’a satan Nokia, bu sefer ilginç bir ürünle karşımıza çıkıyor. VR gözlüklere özel video kaydı alabilen “kamera küresi”, görüntüleri de birleştirerek perspektif - montaj dertlerinden kurtarıyor. Böylece Nokia, 4K çözünürlük teknolojisinde olduğu gibi “içerik bulunamaması” gibi bir problemin VR teknolojisinde tekrarlanmasına engel olacak. OZO’nun teknik özellikleri henüz net bir şekilde belli değil. 4. çeyrekte piyasaya çıkacak olan OZO’nun fiyatı hakkında da bir bilgi bulunmuyor.



haberler

Facebook, dünyada internet erişimi sınırlarını kaldırıyor Facebook, Dünya üzerinde internet erişimi olmayan bölgelere internet götürebilmek için bir proje başlattı.

F

acebook, “internet.org” projesi kapsamında, tüm dünyaya interneti yayma vizyonu ile büyük adımlar atıyor. Facebook CEO’su Mark Zuckerberg; güneş enerjisi kullanarak uçan ve havadan internet erişimi sağlayacak olan Drone’lardan Aquila’yı tamamladıklarını ve yakın bir zamanda test uçuşlarına başlayacaklarını duyurdu. Enerjisini güneşten alan, aylarca kesintisiz uçabilecek olan (insansız hava araçları) Drone’ların kanat genişliğinin bir Boeing 737’den biraz daha büyük, ağırlığının ise bir otomobil-

den daha hafif olduğunu ve Aquila Drone sistemlerinin 10Gpbs internet hızı sağlayabilecek kapasitede tasarlandıklarını belirtiliyor.

Aquila’nın diğer Drone’lardan farklı olarak bir hava üssünden kalkmayacağı, bir balon yardımıyla 70 bin feet yüksekliğe çıkartılıp bir planör gibi serbest bırakılacağı açıklamalar arasında. Yaklaşık 20 bin ile 30 bin metre yükseklikte görev yapacak olan aracın kalkıştan sonra kesintisiz 6 ay ya da daha fazla uçabilmesi ön görülüyor. 1.5 milyardan fazla üyesi bulunan

Facebook CEO’su

Mark Zuckerberg

10

• Sayı [1] • Ağustos 2015

Facebook’un bu hizmeti sayesinde kullanıcı sayısının daha da artması bekleniyor. Dünya üzerinde internete erişimine sahip olmayan yaklaşık 4 milyar insanı hedefleyen projenin ücretsiz olması nedeniyle, gelişmekte olan ülkelerde dolaylı yollardan milyonlarca yeni iş imkânları yaratması da beklentiler arasında.


haberler

Uzaylı avı başlıyor

P

lüton’un geçtiğimiz haftalarda çekilen fotoğrafları dünya çapında büyük ses getirmişti. 1935’ten beri varlığından haberdar olduğumuz, Güneş Sistemi’nin en uzak gezegeni olan Plüton’un net fotoğraflarına ulaşmamız bu kadar ses getiriyorken uzaylıların varlığını kanıtlamamız halinde neler olacağını düşünebiliyor musunuz? Bu konu Rus milyarder Yuri Milner’ın da ilgisini çekmiş olacak ki uzayda akıllı canlıların bulunup bulunmadığını araştırılması için 100 milyon dolar ayırdı. Bu parayla dünyanın en güçlü iki teleskobu Parkes ve Green Bank kiralanarak uzay, eskisine göre 10 kat daha geniş bir şekilde taranıyor olacak.

Teleskoplar 1 ila 10 GHz arasını tarıyor olacak. Bu frekans aralığı, uzaydaki kozmik kaynaklardan etkilenmediği için “sessiz alan” olarak adlandırılıyor. Eğer “biz buradayız” mesajı vermek isteyen uzaylılar varsa bu frekans aralığındaki radyo dalgalarını araştırması gerektiği söyleniyor. Paranın bir kısmı bu araştırma kısmına ayrılacak. 100 milyon doların kalanı da gelen verinin işlenmesi için gerekli donanımın hazırlanmasına harcanacak. Kaliforniya’daki Campbell Üniversitesi, şimdiden kolları sıvamış durumda. Bundan önce böyle bir donanımın oluşturulması fikri ortaya atılmış fakat kaynak yetersizliği sebebiyle ortada kalmıştı. Milner’ın ortaya koyduğu para ile anında harekete geçildi. • Sayı [1] • Ağustos 2015

11


inceleme

MOBİL UYGULAMALAR / OYUNLAR editörün seçtikleri

Microsoft Outlook (Android - iOS)

Run Sackboy! Run! (Android - iOS)

M

ndroid'in standart mail uygulamasını, iş maili olan pek çok kişi kullanıyordur. Bir süredir güncellenmeyen bu mail uygulaması, bazen ciddi anlamda sıkıntılar çıkarabiliyor. Hem iOS hem de Android tarafında kullanabileceğimiz Microsoft Outlook uygulaması ise son derece güçlü ve ücretsiz bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Microsoft Outlook gerek gesture desteğiyle gerekse mailleri Gmail gibi "Önemli" ve "Önemsiz" olarak ayırabiliyor olmasıyla dikkat çeken bir uygulama. Eğer Android'in dahili mail uygulamasından siz de bıktıysanız, Outlook'a muhakkak göz atın.

Akıllı Durak (Android - iOS)

P

lay Station 3'ün ve PS Vita'nın en sevilen oyun serilerinden olan LittleBigPlanet'i duymuşsunuzdur. Bu oyunlardaki ana karakterimiz olan Sackboy'u kontrol ettiğimiz Run Sackboy! Run! oyunu, klasik runner oyunlarından farklı olarak yan kameradan oynanıyor olmasıyla farklılaşıyor. Sackboy, istediğimiz takdirde çeşitli kostümlerle daha da sevimli hale gelebiliyor. Oyun içerisinde topladığımız altınlarla aynı zamanda Sackboy'umuzu güçlendirebiliyoruz.

Hearthstone (Android - iOS)

İ

stanbul'da ulaşım zor. Otobüsü, minibüsü, metrobüsü, vapuru derken bir yere giderken nasıl bir yol izleyeceğimizi kaybediyoruz. Acaba bulunduğumuz noktadan gideceğimiz yere direkt olarak giden otobüs var mı? Varsa saat kaçta kalkıyor? Yakınımızdaki hangi duraktan geçiyor? Nasıl bir güzergah takip ediyor? Akıllı Durak sayesinde tüm bu soruların cevabını bulabilir, üstüne durağa yaklaştığımızda alarm çalmasını sağlayabiliriz. İstanbul'da yaşayan ve otobüs kullanan herkesin mutlaka göz atması gereken bir uygulama.

12

• Sayı [1] • Ağustos 2015

P

iyasaya çıktığı günden bu yana inanılmaz bir oyuncu kitlesine ulaşan kart oyunu Hearthstone, Blizzard'ın harika WarCraft dünyasından karakterleri içeriyor. Pek çok kart oyunu gibi Hearthstone da sıra tabanlı. İki rakip oyuncunun online olarak birbirleriyle çarpıştığı Hearthstone, bilgisayara karşı oynayabileceğimiz çeşitli Adventure modları da içeriyor. Hearthstone'un en güzel yanı ise Battle. net hesabımız üzerinden çalışıyor olması. Böylece hem bilgisayar üzerinden hem de mobil cihazlar üzerinden tamamen aynı oyuna erişebiliyoruz. Hearthstone dünyasına atılmadıysanız en kısa zamanda denemenizi tavsiye ederiz.


inceleme

Monzo Oyun (Android - iOS)

S

adece Android, ipad ve iPhone'lar için geçerli bu maket yapma uygulaması olarak tanımlayabileceğimiz bu uygulama, eğer boş zamanlarınızda eğlenceli vakit geçirmek istiyorsanız harika bir seçenek. Maket araba, maket uçak, maket gemi ve dinozor maketi gibi birçok farklı maket türüne yer veren uygulamanın arşivinde bulunan maketlerden birini seçtikten sonra parçaları uygun yerlere koyarak birleştirmek gerekiyor. Daha sonra boyasını sürüp, yapıştırmalarını da yapıştırdıktan sonra modelin yapımı bitiyor. Uygulamanın üç boyutlu model tasarımları oldukça başarılı. Eğer maket yapmaktan hoşlanıyorsanız yediden yetmişe her yaş için oldukça yaratıcı bir oyun.

Pixlr (Android - iOS)

A

utodesk'in yaptığı hem Android hem iOS' ta yer alan bu fotoğraf uygulaması sunduğu filtre çeşitleri, çerçeve çeşitleri, kaplamaları ile göz doyuruyor diyebiliriz. Çoğunlukla vintage ve retro tarzda olan bu fotoğraf filtreleme efektleri uygulayabildiğiniz uygulama, bizim en sevdiğimiz. İster amatör fotoğrafçı olun, ister profesyonel; Pixlr uygulamasının kolay kullanımı ve kolay araçları sayesinde başarılı fotoğraflar elde edecekseniz.

I Just Wanna Dance (Android - iOS)

U

bisoft, XBox ile oynanabilen dans oyunu Just Dance Now artık akıllı cihazlarla da oynanabiliyor. www. justdanccenow.com sitesindeki oyunun herhangi bir oyuncu sayı sınırı bulunmuyor. Her oyuncunun uygulamayı indirerek telefonlarını sağ ellerinde tutup dans etmesi gerekiyor. Yüksek puan kazanmak için seçmiş olduğunuz karakterin yaptığı dans figürlerinin aynısını yapmanız gerekiyor. Sevdiğiniz şarkılarla birlikte, evde arkadaşlarınızla beraber keyifli zamanlar geçirmenizi sağlayacak bu uygulama, aynı zamanda dans ederken kaç kalori yaktığınızı da gösteriyor.

Fun Run (Android - iOS)

D

irtybit firması tarafından geliştirilen Fun Run, iOs ve Google Play üzerinden ücretsiz olarak indirilen bir yarış oyunu. Bu oyunun dünya üzerinde 30 milyon kullanıcısı var. Online platformda arkadaşlarınızla ya da diğer insanlarla oynayabileceğiniz oyun tam bir çizgi film tadında. Kutup ayısı, ayı, kaplumbağa, penguen, kaplan, ceylan, tavşan, köpek gibi istediğiniz karakteri seçerek oyunda rakiplerinizden önde gelmeye çalışarak, en yüksek puana ulaşmaya çalışıyorsunuz. Facebook hesabınızla kolaylıkla üye olabileceğiniz bu oyun hakkında baştan uyarmak isteriz; bağımlılık yaratıyor! • Sayı [1] • Ağustos 2015

13


mini dosya

1440p, 4K, UHD… Çözünürlük nereye gidiyor? Ruşen Göbel

T

eknolojinin hızlı seyri, insanlara tamamen farklı imkanlar açmasının yanı sıra belli başlı “sayısal” değerlerin de artmasına sebep oluyor. Eskiden bilgisayarlarımızda 1 GHz işlemciler kullanıyorken şimdi 3.6 GHz üzerindeki işlemcileri kullanıyoruz. Eskiden telefonlarımızla 640 x 480’lik fotoğraflar çektiğimizde sevinirken, günümüzde 13 megapiksel altına kız vermiyorlar. Teknolojilerin gelişmesi, çip hızlarının artması, farklı sensör teknolojilerinin bulunması gibi etkenler, gündelik kullandığımız

14

• Sayı [1] • Ağustos 2015

cihazlara doğrudan etki ediyorlar. Bu yazımızda akıllı telefonlar sayesinde alıp başını giden çözünürlüklerden bahsedeceğiz.

Çözünürlük nedir? Öncelikle en temel noktadan, pikselden başlayalım. Ekranlarımızda görüntü, çok sayıda renk değiştirebilen noktanın birleşiminden oluşur. Her bir noktaya piksel adı verilir. Bir ekran üzerine yerleştirilmiş piksel yığını ise bize çözünürlüğü veriyor. Her ne kadar pikseli noktaya benzetmiş olsak da piksellerin büyüklükleri de önem taşıyor. Piksellerin

büyük olması, aynı alan içerisindeki çözünürlüğü düşürürken küçülen piksel boyutları, çözünürlük artışını da beraberinde getiriyor. Çözünürlük arttıkça görüntü netliği artar. Daha fazla noktacıktan oluşan görüntü bize daha fazla detay sağlar.

Sürekli artan çözünürlükler… Eskiden bilgisayarlarımızda standart olarak 640 x 480 çözünürlüğü kullanırdık. Bir süre sonra 800 x 600, 1024 x 768 ve 1280 x 1024’lük çözünürlüklerle tanıştık. 16:9 ve 16:10 formatındaki ekranların hayatımıza girmesiyle beraber 1366 x 768, 1680 x 1050 ve


mini dosya

Full HD olarak adlandırdığımız 1920 x 1080 piksellik çözünürlüklerle haşır neşir olduk. Şu sıralar masaüstü bilgisayarlarda ağırlıklı olarak Full HD, dizüstü bilgisayarlarda ise 1366 x 768 piksellik çözünürlükler kullanılıyor. Akıllı telefonlara baktığımızda ise işler biraz daha karışık. Üreticilerin rekabeti sidik yarışına dönüyor. Koskoca ekran kartına sahip inanılmaz güçlü bilgisayarlarımız hala Full HD ekran kullanırken, yeni nesil akıllı telefonlarda 1440p (2560 x 1440) ekran kullanılmaya başlandı. Kullanılsın tabii, neden kullanılmasın ki? Evet, böylece akıllı telefonlarda çok daha net görüntü elde edebiliyoruz fakat önemli bir noktayı es geçiyoruz: kaynak tüketimi. Ekrana görüntünün yansıtılmasında emeği geçen tüm parçalar (GPU, CPU, RAM, hatta aradaki kablo) daha yüksek çözünürlük sağlayabilmek için kendilerinden daha fazla pay ayırmak zorunda kalıyorlar. Bir oyun bir bilgisayarda Full HD çözünürlükte

50 fps çalışıyorsa, çözünürlük 1440p olduğunda 35 – 40 fps’ye düşüyor, akıcılık azalıyor. Bu sebepten dolayı çözünürlük dengesinin iyi kurulması büyük önem taşıyor. Bu denge, günümüz akıllı telefonlarında biraz şaşmış görünüyor. Maalesef yakın bir gelecekte biraz daha şaşarak 4K çözünürlüğe ulaşmaya çalışacaklar. Peki televizyonlarda ve masaüstü bilgisayarlarda yüksek çözünürlüğün durumu nedir?

kullanıcıların bir anda ciddi bir performans düşüşü yaşamaması açısından önemli. 1920 x 1080’lik bir çözünürlükte donanımımız yaklaşık 2 milyon pikselden sorumlu. 1440p monitöre geçildiğinde ise bu miktar 3.600.000 seviyesine çıkıyor; Full HD’nin 2 katına yakın. 4K’da ise 3840 x 2160 = 8.300.000 piksel, sinyal almak için hazırda bekliyor. Bu da Full HD’nin 4 katı güce ihtiyaç duyulması anlamına geliyor.

1440p vs 4K

Masaüstü bilgisayarda 4K

Yıllardır bilgisayarlarda 1080p çözünürlük standart. Sürekli ekran boyutları artarken bu çözünürlüğün korunuyor olması, ekranda dev gibi piksellerin görünmesine sebep olmaya başladı. Bu duruma önlem olarak ortaya çıkan 1440p monitörler, kısa sürede yerini 4K monitörlere bıraktı. Şimdi bu sıçramaları irdeleyelim. Biraz önce, bundan önceki monitör çözünürlük artışlarının ne kadar küçük adımlarla gerçekleştiğinden bahsettik. Adımların küçük olması,

Günümüzde ortalama ev kullanıcılarının bilgisayarları, 4K çözünürlükte video oynatabilecek, internette sörf yapmaya imkan sağlayacak, 3D öğe içermeyen yazılımları yüksek çözünürlükte çalıştırabilecek seviyedeler. Bu açıdan bakıldığında 4K monitörlerin ortalama ev kullanıcılarına hitap ettiğini düşünebiliriz. Fakat maalesef öyle değil. 24 inçlik Full HD bir monitör 550 TL gibi fiyata satılırken işin içine 4K girince fiyat 1600 TL’ye fırlıyor. • Sayı [1] • Ağustos 2015

15


mini dosya

Nvidia GTX Titan

Crysis 3 (Yüksek Kalite) 1,920 x 1,080

60,5

2,560 x 1,440

39,5

3,840 x 2,160

19,3

AMD R9 290X

1,920 x 1,080

58,0

2,560 x 1,440

38,3

3,840 x 2,160

19,7 0 10 20 30 40 50 60 70

fps İşe bir de bilgisayara en çok para harcayan kitle tarafından bakalım: Oyuncu gözünden. 1080p monitörlerde artık rahat bir şekilde ideal limit olan 60 fps’de oyun oynayabiliyoruz. Bu çözünürlükte en güncel oyunları, en yüksek ayarlarda oynamak için ekran kartına harcamamız gereken para çok fazla değil. Aynı donanımla 4K monitöre geçiş yaptığımızda ise performans direkt olarak çakılıyor. 60 fps’de sabit çalışan oyunlar, 15 – 20 fps’lere düşüyor. 1080p’de elde ettiğimiz akıcılığı 4K’da elde edebilmek için GTX 980 Ti gibi 2000 TL’lik ekran kartı satın almamız gerekiyor ki çoğu oyunda bir tane GTX 980 Ti bile yeterli olmuyor; ikincisini takıp SLI yapmak gerekiyor. Üstüne güç kaynağı ihtiyacını ve monitörün kendi fiyatını da ekleyince uçuk masraflara ulaşılıyor. Bu noktada “performansı koruyarak 4K’ya geçiş” masrafının tek

16

• Sayı [1] • Ağustos 2015

başına 4000–5000 liraya ulaştığını söylememiz çok da yanlış olmaz.

4K televizyonlar İşin televizyon tarafına baktığımızda çok daha farklı bir manzara ile karşılaşıyoruz. Piyasada henüz 4K yayın yok, 4K videolar yaygınlaşmış değil. Fakat ilginç bir şekilde televizyon fiyatları şimdiden gayet makul seviyelere inmiş durumda. 40 inçlik bir 4K televizyonu 1600 TL gibi bir ücret karşılığında satın alabiliyoruz. Evet, elle tutulur bir 4K içerik havuzu oluşmuş değil ama bu televizyonların Full HD görüntüyü 4K’ya çevirme yetenekleri (upscaling) son derece başarılı çalışıyor. 4K Blu-ray izleyip, YouTube üzerindeki 4K videolardan faydalanabiliyoruz. İşin en komik tarafı ise 28 inç sınırlı işlevli monitörlerin fiyatlarının 40 inçlik akıllı televizyonlarla aynı fiyata satılabiliyor olması. Zannedersem monitör yerine

televizyon satın almamızı istiyorlar. Bu noktada da dikkat edilmesi gereken önemli bir husus var: Bağlantı seçenekleri.

30 Hz mi 60 Hz mi? 4K’nın en büyük sorunlarından ilki kaynak ihtiyacıyken, bir diğer sorun ise görüntü kaynağından görüntüleme cihazına iletilmesi. Günümüzde neredeyse tüm cihazlarda HDMI 1.4 bağlantısı bulunuyor. Bu bağlantı 4K görüntüyü iletebiliyor olsa da maalesef 30 Hz gibi hiç de akıcı olmayan bir miktarda kare sayısına destek veriyor. Akıcı görüntü istiyorsak minimum 60 Hz desteğine ulaşmamız gerekiyor. Bunun da şimdilik tek yolu DisplayPort 1.2’den geçiyor. HDMI 2.0’da 4K 60 Hz desteği bulunsa da henüz yeterince yaygın değil. Bu sebepten dolayı satın alacağımız monitörü / televizyonu ne şekilde kullanacağımızı düşünerek


mini dosya bağlantı desteğini göz önünde bulundurmamız gerekiyor.

Yüksek çözünürlüğün geleceği Görüntüleme cihazlarındaki çözünürlük artışı elbette ki devam edecek. Günümüzde şimdiden 8K çözünürlük konuşulmaya başlandı. 8K çözünürlük gelmesine gelsin de bu artış nereye kadar gidecek? Açıkçası bu çözünürlük artışının pek de sonu olmayacak gibi görünüyor. Zira 5 – 6 inç boyutundaki ekrana sahip akıllı telefonlara bile 4K teknolojisinin ulaşacağı biliniyor. O küçücük ekranlara 4K çözünürlük sığdırılıyorsa monitörlerin geleceği ne olur? Elbette ki 8K gibi yüksek çözünürlükler önümüzdeki senelerde bizlere ulaşıyor olacak. Sonrasında o da yetmeyecek, çözünürlük bir kere daha katlanacak. Görüntü aktarma teknolojileri ve internet bant genişlikleri 4K, 8K ve bunların üstü görüntüleri kolay bir şekilde izlemeye imkan sağlayacak durumda olacak. Akıllı telefon üreticileri ise grafen gibi teknoloji dünyasını yerinden oynatacak bir teknolojiye geçiş yapmadıkları sürece belirli bir noktaya gelip, durmak zorunda kalacaklar. Hatta günümüzde bu sınıra çoktan ulaşıldığını (1080p), hatta aşıldığını (1440p) düşünüyorum.

Televizyonda mantıklı, bilgisayarlarda beklemek gerek Yazımızı özetleyecek olursak, 4K televizyon almanın mantıklı olabileceğini fakat bilgisayarlar için 4K’nın şimdilik “aşırı pahalı” olduğunu söyleyebilirim. Ekran kartları güçlensin, monitör fiyatları mantıklı bir seviyeye gelsin, oyun

4K mı UHD mi?

4096 x 2160 piksel mi, 3840 x 2160 piksel mi?

G

ünümüzde son kullanıcıya sunulan pek çok üründe “4K” etiketini görüyoruz. Bazılarında da “Ultra HD” yazısı bulunuyor. Peki bunların hangisi doğru? Ultra HD ile 4K aynı şey mi? Ultra HD olarak adlandırılan çözünürlük, yukarıda da bahsettiğimiz 3840 x 2160 pikseli temsil ediyor. Yani tam olarak Full HD’nin 4 katı kadar çözünürlük sunuyor. 4K, UHD, Ultra HD olarak adlandırılan pek çok son kullanıcı ürünü, bu çözünürlüğü kullanıyor. Gerçek 4K çözünürlük ise 4096 x 2160 pikselden oluşuyor. Yani genişliği 256 piksel daha yüksek. Aradaki bu desteği artsın, sonrasında 4K’ya geçiş yapılabilir. Maalesef bilgisayar sektörünün liderleri 1440p gibi zamanımıza en uygun çözünürlüğü es geçmiş durumdalar. Eğer PC’de fazla masrafa girmeden çözünürlük artırmayı düşünüyorsanız piyasadaki

fark, en:boy oranının 16:9’dan farklı olmasına sebep oluyor. Bu durum da neredeyse tamamı 16:9 için hazırlanan yazılımların ve oyunların uyumluluk sorunları çıkarmasını “muhtemel” hale getiriyor. 4K, film endüstrisinde yaygın bir şekilde kullanılan bir çözünürlük. Bundan önce bu endüstrinin kullandığı çözünürlük, 2048 x 1080 pikseldi. Teknolojinin ilerlemesiyle beraber yüksek çözünürlüğe geçiş, bu sektör için de “Tam 4 kat çözünürlük” mottosuyla gelişti. Son kullanıcıya hitap eden ürünler arasında gerçek 4K çözünürlük bulmak oldukça zor. az sayıdaki 1440p monitörlere yönelmenizi tavsiye ederim. Televizyon tarafında ise muhakkak 60 Hz aktarım yapabilen bir bağlantı noktası (DisplayPort 1.2, HDMI 2.0) bulunduğundan emin olun. Yoksa ileride pişman olabilirsiniz. • Sayı [1] • Ağustos 2015

17


söyleşi

Artık oyun konsollarının da bir müzesi var Video oyunları hayatımıza gireli neredeyse 40 yıl oldu. Bu 40 yıl içerisinde oyun sektörü her geçen gün büyüyerek neredeyse 100 milyar dolara ulaştı. Konsolların bu başarıda büyük bir payı bulunuyor. Türkiye’de oyun denince akla ilk gelen oyun portallarından birisi olan Merlin’in Kazanı sitesinin kurucusu olan Murat Oktay, eski ve yeni oyun severleri bir araya getirip kuşak ve kültür farklılığını ortadan kaldırma hedefi ile bünyesinde 200’den fazla konsol ve binlerce oyunu içeren Avrupa’nın ikinci koleksiyonunu oluşturarak bir konsol müzesi oluşturdu. Murat Oktay’la bu müze hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik. Bülent Nevres Konsol müzesi fikri nasıl doğdu? Uzunca bir süredir kişisel olarak oyun konsolları, oyunları, imzalı posterleri ve birçok figürü topluyorum. Bunları sadece kendime saklama fikri çok bencilce geliyor. İnsanlar ile paylaştığımda daha çok değerleneceğine, hatta ülkemize çok ciddi bir katkısı olacağına inanıyorum. Her sabah, kendimle baş başa kalabilmek için beş dakika kadar bir süre ayırırım. Bugüne kadar bu

18

• Sayı [1] • Ağustos 2015

şekilde birçok proje ürettim. Bu da onlardan biri oldu. İçlerinde beni en mutlu edeni de müze projesi. Konsolları kaç yıldır topluyorsunuz, hangi zorlukları yaşadınız? 1986 yılında alınan ilk bilgisayarım olan Commodore 64’ü hesaba katmazsak, 10 yıla yakın bir süredir topluyorum. Özellikle Magnavox Odyssey’i almak oldukça zorlu oldu. Zira çalışan ürün oldukça sınırlı sayıda ve internette bulunması da

pek kolay olmuyor. Ayrıca şu an adını veremeyeceğim bir ürün için 32 saate yakın kesintisiz pazarlık yaptığımı biliyorum. Konsolu elinde tutan kişi kesinlikle satmayı istemiyordu. Ben de onu almak isteyince, konuşmamız sürdükçe sürdü. Elimde olan birçok ürünü ve hatırı sayılır bir parayı verdiğimi biliyorum. Her ne kadar işimiz oyun olduğu için birçok noktaya hakim olsak da başlangıçta çok alakasız paralara çok gereksiz ürünleri aldığımı biliyorum. Hatta hiç sergi değeri


söyleşi bile olmayan ürünleri koleksiyona dahil ettiğim oldu. Gerçi birçoğundan kurtuldum. Yine de gereksiz yatırım oldu. İyice hakim olmaya başlayınca arayı kapatıyorsunuz ama bu süreçte kaybedilen bir süre ve emek ne yazık ki üzüntü veriyor. İşin en önemli zorluğu insanlar ile uğraşmak. Buna karar verip duyurusunu yaptığımızda ne yazık ki çok pozitif olmayan birçok yorumu beraberinde aldık. Bir müzenin gelişmesinde en önemli unsur, sizinle aynı düşüncede ve aşkta olan insanlardan destek almanızdır. Bu sebeple, özellikle Facebook üzerinde yaptığımız duyurularda gelen yorumlar üzücü, hatta zaman zaman yıkıcı idi. Kimisi müzeye bağışlanan ürünleri satacağımızı söylerken, kimisi de böyle bir projenin ülkemizde gerçekleşemeyeceğini söyledi. Hatta bize ürün vermek isteyen arkadaşlarımıza paralar teklif edilip, daha sonra aynı ürünü bize fahiş fiyatlardan satmaya çalışanlar da oldu. Bu hiç destek görmediğimiz anlamına gelmesin. Çok sayıda olmasa da gerçekten eşsiz parçalar bağışlayanlar oldu. Burada Sony’nin verdiği desteği atlamayı kesinlikle istemem. Hem ürünleri görebilmek hem de bu işe maddi katkıda bulunabilmek için ofisimize toplantıya geldiler. Toplantı sonrasında hem ürünlerini hem de maddi desteklerini müzeye sunmak için gerçekten yoğun bir çaba harcadılar. Benim gibi bu sektöre inanmış kişilerin oluşturacağı iş birlikteliklerinin, sergiyi Avrupa’nın çok ötesine taşıyacağından eminim. En ilgi çekici, farklı konsollar hangileri? Şu an elinizde olmayan ve çok istediğiniz bir konsol var mı? Oyun konsollarının tarihi 1967’ye kadar gidiyor. Ralph Bauer, ilk konsolu Brown Box’ı ürettiğinde, muhtemelen yeni bir sektöre hayat verdiğini bilmiyordu. Tüfeği ve kontrol birimleri ile gerçek bir oyun konsolu olmuştu. Brown Box, ev kullanımı için ticari olarak satılmadı. Ancak 1972 yılında yine Bauer tarafından

üretilecek olan Magnavox Odyssey için ilk adımını atmıştı. Müzemizde bu üründen iki adet bulunuyor. Ayrıca VR teknolojisine yön veren R-Zone Headset ile Tomy’nin Motocross isimli yarı mekanik el konsolu da kolleksiyonumuzun önemli parçaları arasında. Tabi bunların dışında önemli değerleri bulunan birçok konsolumuz da var. Bu arada Brown Box için ümidimi kaybetmedim. Amerika’da bulduğum bir kişi ile bağlantıdayım. Uzun konuşmaların ardından satmayacağına emin oldum. Ancak vasiyetine adımı yazdırabilmeyi başardım. Yine olmazsa elimizde devrelerinin şeması var, kendimiz üretmeyi planlıyoruz. Orijinali gibi olmasa da en azından orijinali gelene kadar müzede yerini alacaktır. Bir de eklemek istediğim çok önemli bir kalem var. Sinclair ZX Spectrum için çıkmış Thompson Twins Adventure Game isimli oyun. Bu ürünü önemli kılan özelliği plak ile yayınlanmış olması. ZX Spectrum’un ses girişine pikap bağladığınızda, bilgisayara yükleyebiliyorsunuz. Ürünü yurt dışı satış sitesinde buldum. Açık artırma ile satılıyordu. İki kişi alabilmek için kıyasıya mücadeleye girdik ve bana kaldı. Ancak burada önemli olan noktayı sonradan öğrendim. Ne yazık ki çok yakın olduğum, başka bir koleksiyoner dostum ile kapışmışız. Elbette henüz koleksiyonumuzda bulunmayan bazı ürünler var. Bunların temini çok zor olmamakla birlikte iyi bir miktarda yatırım gerektirdiği kesin. İlk aşamada temin edilmesi zor cihazlara odaklandık. Ancak Apple II (hikayesinden ötürü) gibi bazı ürünleri de dahil edebilmeyi çok istiyorum. Geçtiğimiz günlerde bulduğum bir ürünü, fiyatından ötürü ne yazık ki alamadım. Müzeyi ne şekilde geliştirmeyi düşünüyorsunuz, elinde kullanmadığı bir kenarda konsolu bulunanlar bunları size bağışlayabilir mi? Koleksiyonu geliştirebilmek için sayısız yurt dışı gezisi yaptım.

Bunların kimileri benzer müzeleri görebilmek, kimileri de farklı cihazları temin edebilmek içindi. Sonrasında da bunların devam edeceğinden eminim. Tabi müzeyi sadece cihazlar olarak düşünmek doğru olmaz. Birçok bölüm düşünüyoruz. Bunların içinde Türk Oyun ve Konsolları bölümü de bulunuyor. Bunları hem bilmek hem de temin edebilmek çok kolay olmadı. Mesela ilk yerli oyunlardan olan Dedektif Fırtına ve Lale Savaşçıları ile yine terli üretim Teletrans TV Sport konsolu da koleksiyonumuzda bulunuyor. Ancak henüz ulaşamadığımız bazı ürünler de var. Bir müzenin oluşmasında bağış elbette çok önemli. Evinde bir köşede atıl duracağına, müzede hem de kendi adı ile sergilenmesi insanları mutlu ediyor. Bu bağlamda yukarıda da belirttiğim üzere bazı ürün bağışları aldık. Bağışlayanlar, şu an için ofisimizde bulunan cihazların arasında kendi ürünlerini de gördüklerinde mutlu oluyorlar. Ayrıca böylesine büyük bir koleksiyonun oluşmasında katkıda bulunmanın verdiği haz çok ayrı. Eklemek istedikleriniz? Bu müze fikrini ilk aklıma geldiğinde, paylaştığım kişiler ne yapmak istediğimi pek anlamadılar. “Atari salonu mu açacaksın?” diye soranlar bile oldu. Ancak günümüz oyun sektörü düşünüldüğünde, böylesine büyük bir kolleksiyonun, sadece Türk değil, aynı zamanda birçok yabancıya da hitap edeceği kesin. Amerika ve Avrupa’daki müzeler çok yoğun ilgi görüyor. Ancak bunu tek başımıza -en azından şu aşamadagerçekleştirmek çok kolay görünmüyor. Mutlaka destek gerekiyor. Yurt dışından iki defa teklif geldi. “Gelin, müzenizi burada kurun, yatırım desteği verelim” diyenler oldu. Ancak benim öncelikli tercihim, her zaman için ülkem. Burada kurulacak bir müzenin, özellikle dünyanın en büyük sektörleri arasında yer alan oyunculuğu, yeni nesle öğretmek açısından çok faydalı olacağından eminim. • Sayı [1] • Ağustos 2015

19


söyleşi CAN BONOMO

"Planları olan bir adam değilim" 2012 yılında Eurovision yarışmasında birlikte çalışma fırsatı bulduğum alternatif müziğin önemli isimlerinden olan ve gençlerin en beğendiği sanatçılar arasında yer alan ve Can Bonomo ile müzik ve teknoloji dünyası ile ilgili kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Simay Yaylacı Daha önce Eurovision sürecinde Team Bonomo’nun bir parçası olmak benim için çok keyifliydi. Hepiniz çok iyi arkadaşsınız ve çok eğlencelisiniz. Bu ekip nasıl bir araya geldi? Beste yapmaya üniversite yıllarımda karar verdim. O dönem yazdığım 5 şarkıyı şu an hala prodüktörüm olan Can Saban’a gönderdim ve Meczup albümü için çalışmaya başladık. Önce müzisyen ekibi ve

20

• Sayı [1] • Ağustos 2015

daha sonra sahne arkası ekibi yavaş yavaş oluşuma eklendi ve bugünkü Team Bonomo ekibi kurulmuş oldu. Yaptığın müziği İstanbul müziği olarak tanımlıyorsun. Tam olarak nedir bu İstanbul müziği?


söyleşi İstanbul’da sokaklarında çalınan enstrümanlarla yapıldığı ve akım olarak İstanbul’da doğup büyüdüğü için biz buna İstanbul Müziği adını verdik. Nereden bakarsanız bakın modern bir müzik; ama aynı zamanda eklektik. Güzel bir duruşu var. Kaotik de olabilir; ama aynı zamanda kendi içerisinde düzeni olan bir müzik alt akımı. Sinerji olarak tıpkı İstanbul gibi. Ayrıca dikkat ettiysen İstanbul Müziği için henüz tam anlamıyla bir tür diyemiyorum. Çünkü müzikal bir akımın başlı başına bir müzik türü olabilmesi için alttan gelen kuşak tarafından merkeze alınması gerekir; fakat henüz biz 25’lerindeyiz ki; şu an arkamızdan gelen bir kuşaktan bahsedemeyiz. Dolayısıyla İstanbul Müziği; henüz inşaat halindeki bir mekanik. Müzik yönün kuvvetli olduğu kadar çok güzel şiirlerde yazıyorsun. Şiir kitabı çıkarma fikri nasıl ortaya çıktı? Şiire annemle dedemin teşvikiyle çocuk yaşta başladım. O zamanlar çok kötü şiirler yazıyordum ama bir şeyin üzerine benimki gibi büyük bir inat ve kararlılıkla, tutkuyla gidince, zamanla daha iyi işler yapmaya başlıyorsun. İlk okuduğum şiirden beri şair olmak istiyorum. Şiirlerin ve şarkı sözlerin kimi zaman çok çılgınca, kimi zaman çok melankolik. Onları yaratma sürecinden biraz bahseder misin? Yazmak benim mesleğim. Dolayısıyla sadece duygusal deneyimlerimi değil, her anımı ve her şeyimi yazmak durumundayım. Sabah erkenden masa başına oturup akşamüstüne kadar yazıyorum. Yazdıklarımın yüzde 99’u çöpe gidiyor. Kurtulan yüzde 1’lik kısmı da ya bir şiir oluyor ya da bir beste.

Evde boş zamanlarında neler yaparsın? Okur ya da yazarım. Çok sıkılır ya da ne yazmayı ne de okumayı beceremediğimi hissedersem durur dinlenirim. Bilgisayar oynarım. Herkesin hayalleri vardır. Can Bonomo’nun gerçekleştirmek istediği hayalleri neler? Planları olan bir adam değilim. Tek bir amacım var o da şair olmak. “Ev oturması” adını verdiğiniz online konser fikri kimden çıktı? Nasıl tepkiler arıyorsun? Bir gece benim evimde müzik yaparken, bu oluşumu insanlara nasıl taşıyabiliriz diye düşündük. Kaydedip internete yüklemek o kadar samimi olmayacaktı. İnternetten canlı yayın yapan bir site bulduk ve öylece yayınlamaya başladık. İlk başladığımızda 18 ila 20 bin kişiye ulaştık. Daha sonra Rocco ile kurduğumuz birliktelikle yayın kalitesiyle beraber izleyici kitlemiz de kat ve kat arttı. En son yayınımızı 196 bin kişi izledi. 18 yaş altı takipçilerimize ulaşma imkanı da bulmuş oluyoruz. Herkes durumdan memnun.

durumundayım. Buzfeed, Recommend ve reddit gibi sitelerden güncel teknolojiyi takip etmeye çalışıyorum . Sence teknoloji, müzik arasında nasıl ilişki var? Teknoloji müziği nasıl etkiliyor? Teknoloji üzerine kurulmuş selektif müzik tarzları var. Ana akım da artık analogdan dijitale kaymaya başladı. Sahnede de stüdyoda da gelişmiş teknoloji kullanıyoruz. 87 doğumluydun. Analog bir dönemden, dijital döneme geçişi yaşayan bir kuşaksın. Sence hangi dönem? Walkman ve pikapların bize yaşattığı deneyim hiç bir şeyle boy ölçüşemez. Analog döneme tanık olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Öte yandan teknolojinin nimetlerine sırt çevirmek de pek mümkün değil.

Genel olarak internette ne yaparsın? Sosyal medya ile ilişkilerin nasıl? Sosyal medyayı yaptığımız işleri duyurmak için sıklıkla kullanıyoruz. Ben internette genelde haber sitelerine bakıyorum. Oynadığım birkaç tane online oyun da var. Teknolojinin hayatındaki yeri nedir, teknoloji ile kadar ilgileniyorsun? Teknolojiyi işim gereği de çokça kullanmak

• Sayı [1] • Ağustos 2015

21


DOSYA

Giyilebilir Teknolojinin Dünü, Bugünü, Geleceği Simay Yaylacı

T

eknoloji hızla yayılıyor, hayatımızın her alanına dokunup, her anını etkiliyor. Unutulmaz bilim kurgu filmleri sahneleri arasından; Yıldız Savaşları’ndan tanıdığımız hologram teknolojisi, Star Trek filminde ki görme engelli karakterin kullandığı fütürist gözlükler, James Bond’un sesiyle kontrol edilebildiği akıllı saatler artık gerçek oluyor. İnsanların giyilebilir teknolojiyle tanışması aslında 1762’ye dayanıyor. John Harrison’un cep saatini bulmasıyla başlayan bu yolculuğun son 20 yılda geldiği noktaya baktığımızda ürünler hayal gücünü zorlar nitelikte. Peki, giyilebilir teknoloji nedir? Vücudumuz üzerinde taşınabilen, elektronik ya da bilgisayar temelli cihazlar giyilebilir teknoloji olarak tanımlanıyor. Bu cihazlar sayesinde gündelik hayatımız kolaylaşıyor. Giyilebilir teknolojiler; akıllı saatler, akıllı gözlükler, akıllı bileklikler, bluetooth kulaklıklar, giyilebilir bilgisayar fareleri, giyilebilir kameralar, akıllı yüzükler ile ufku çok geniş bir alan. Giyilebilir teknolojiler konusu yeni bir konu olmasa da; tüketicilerin yeni tanımaya başlaması ve markalar arası başlayan rekabet bu alanda ciddi bir hareketlenmenin başladığını gösteriyor. Son dönemlerin en çok dikkat çeken ürünleri arasında ise FitBit akıllı bileklik, Google Glass, giyilebilir

22

• Sayı [1] • Ağustos 2015

aksiyon kamerası GoPro, akıllı saatlerden Samsung Galaxy Gear, Apple Watch ve sanal gerçeklik gözlüğü Oculus Rift bulunuyor.

Giyilebilir teknoloji pazarının lideri FitBit Giyilebilir teknolojiler arasında en popüler olan akıllı bileklikler gitgide hayatımızın bir parçası oluyor. Firmaların akıllı bilekliklere entegre ettikleri yeni teknolojiler ve tasarımlar ile her geçen gün yeni bir forma kavuşuyorlar. Analiz ve araştırma şirketi IDC’nin yaptığı araştırmaya göre; giyilebilir teknoloji pazarının 2015 yılı ilk çeyrek lideri 3.9 milyonluk satış rakamıyla FitBit olarak açıklıyor.


DOSYA

• Sayı [1] • Ağustos 2015

23


DOSYA

Felix Baumgartner'ın kostümüne yerleştirilmiş GoPro kameraları ile birlikte atmosferin dışından dünyaya yaptığı çılgın atlayışı

yaşamak isteyen kullanıcıların kendisini daha yakından tanımasına olanak sağlıyor. Günlük vücut aktivitelerimiz üzerinden veri toplayan akıllı bileklik, bu bilgileri kaydetmek için bulut sistemini kullanıyor ve bu bilgileri son kullanıcıların anlayacağı şekilde sunuyor.

Akıllı Saatlere hazır mısınız?

FitBit’in Charge Hr akıllı bilekliğinden bahsedersek eğer; suya dayanıklı olarak geliştirilmiş ürün, kalp ritmini kesintisiz olarak ölçmek için geliştirilmiş bir takip sistemi kullanıyor ve damarlarda akan kanı Led aracılığıyla ölçüyor. Bileklik günlük kalori ve fitness takibi, atılan adım, kat edilen mesafe, uyku kontrolü gibi verilerle sağlıklı

24

• Sayı [1] • Ağustos 2015

Nesnelerin interneti kavramıyla birlikte akıllı cihazların sunduğu potansiyel giderek artıyor. Daha çok cihazın internet erişimine sahip olabilmesi, güçlenen işlemciler ve azalan maliyetler ile üreticiler artık daha inovatif bakış açılarına sahip oluyor. Son dönemlerin en ilgi çekici adımlarından birini Apple atmış bulundu. 10 Nisan’da satışa sunulan Apple Watch bir hafta içerisinde 2.3 milyon satış rakamına ulaştı. Watch, Watch Sport ve Watch Edition olarak

3 farklı versiyona sahip üründe ön plana çıkan özelliklerden biri saat tasarımının kişiselleştirilebilir olması. iPhone 5 ve üstü modellerle çalışan akıllı saatin bileğimize taktığımız bir iPhone olarak değerlendirebiliriz. Apple Watch ile epostalarımıza bakabiliyor, gelen çağrılara cevap verip, Siri’yle konuşabiliyoruz. Her akıllı saat gibi Apple Watch da sağlık ve spora Fitness ve Workout uygulamalarıyla öncelik veriyor. Yakılan kalori miktarını, yapılan egzersiz süresini, koşu tempolarını, yürüyüş mesafelerini anlık olarak sunarak nasıl bir çalışma yaptığınızı aktarabiliyor. Cihaz Apple Pay’i desteklese de, bu ödeme sistemi henüz Türkiye’de kullanılamıyor. Bunun yanı sıra farklı iletişim anlayışı içeren Watch, mesaj ya da arama yapmayı gerektirmeden Watch’lar arası çizim ve dokunuşlarla anlaşmayı sağlayabiliyor. Peki Apple Watch 2 ne zaman çıkacak? Apple Watch 2 adını


DOSYA almasını beklenen yeni ürünün 2016’da satışa çıkması ön görülüyor. Watch 2 de en büyük yeniliklerden biri kamera özelliğini görmemiz olabilir. Ayrıca Watch 2’nin bir sim kart ile akıllı telefondan tamamen bağımsız olabileceği de söylentiler arasında. İlerleyen zamanlarda neler olacak göreceğiz.

Oculus Rift, 2012’de Kickstarter’da ortaya çıkmıştı. Oculus’un özellikle Development 2 versiyonu büyük ilgi görmüştü.

Aksiyon severlerin kamerası GoPro Giyilebilir ürünlerin gelişimi ile birlikte giyilebilir kameralar da önem kazandı. Bugünlerde herkesin dilinde olan “ GoPro” ABD üretimli bir aksiyon kamerası. Küçüklüğü ve hafifliği ile her yerde çekim yapabilen bir bu video kamera, ek aparatlar ile vücuda ya da kaska sabitlenerek, birinci gözden çekim yapabilme imkânı sunuyor. Kendi kasası sayesinde darbe, su, kum ve çarpmalara dayanıklı olan GoPro’nun kullanım alanı bir hayli geniş. Örnek vermek gerekirse Felix Baumgartner’ın kostümüne yerleştirilmiş GoPro kameraları ile birlikte atmosferin dışından dünyaya yaptığı çılgın atlayışı hatırlamak gerekiyor. Çekilen görüntülerle tüm izleyenler de Felix ile birlikte bu deneyimi yaşama fırsatı bulmuştu. GoPro Hero4 aksiyon kameralarının en iyisi. Orta, geniş, dar üç farklı görüş seçeneği sunan cihaz 4K çözünürlüğünde 30 kare/ saniye hızında video kaydı gerçekleştirebiliyor. Önceki versiyonlarına göre yeni burst özelliği bulunan cihaz; balıkgözü görüntüsünü 50 mm lens görüntüsüne kadar kadrajlayabiliyor.

Oculus sınır tanımıyor Neo’nun makineler tarafından yaratılan sanal gerçeklik dünyasına hapis olmasını fark etmesiyle; sanal gerçeklik kavramıyla belki ilk kez 99 yılında Matrix ile tanıştık. Şimdi ise hayatımızın içine giren ve gittikçe ilerleyen sanal gerçeklik teknolojisi ilginç bir hal almaya başladı. 1 Ağustos 2012’de başladığından beri

Oculus Rift projesi sanal gerçeklik gözlük piyasasında ve oyuncular arasında adından baya bahsettirdi. Ürün geliştirici firma Oculus VR 2016 yılının ilk çeyreğinde ürünü son kullanıcılar ile buluşacağını açıkladı. 2 adet 7 inç’lik ekranıyla insan gözünün 120 derecelik görüş açısını taklit eder bir şekilde kafaya takılabilir bir sisteme sahip olan cihaz kullanıcılara sanal dünyayı 360 derece olarak sunuyor. Rift ile oyun oynarken ne tarafa bakmak isterseniz, başınızı o tarafa oynatmanız yeterli oluyor. Görüş alanı ve 3 D birleşince sanal gerçekliğin oyuncuya tam anlamıyla yaşatılması planlanıyor. Oculus Rift’in kullanım alanı konusunda sınır tanımadığını belirtmekte fayda var. Oyunları daha gerçekçi yapacak olmasının dışında, dünyanın diğer köşelerinde müzeleri gezmek, belki güneşi çıplak gözle izleyebilmek bile Oculus Rift ile gerçek olabilir.

Pazar çok hızlı büyüyor Birçok markanın giyilebilir teknolojiler alanında yaptığı yatırımların son dönemlerde arttığını ve ardı ardına giyilebilir cihazlarını piyasaya tanıttıklarını görüyoruz. İlerleyen dönemlerde giyilebilir cihazları daha da sık hayatımızda göreceğimizden şüphe yok. Pazar araştırma şirketi IDC’nin son rakamlarına göre dünya çapında giyilebilir teknolojiler 2014 yılında 19,2 milyon adet piyasaya sunulurken, bu rakam 2018 yılında 112 milyon adete yükselecek. Yıllık ortalama büyümenin de yüzde 78,4’e ulaşacağı ön görülüyor. Şimdiden hayatımızı değiştiren giyilebilir teknolojilerin daha emekleme aşamasında olduğunu düşünürsek eğer; önümüzdeki yıllarda bilim kurgu filmlerindeki sahneler gerçek olacak gibi gözüküyor. Peki siz giyilebilir teknolojiyi nasıl görüyorsunuz? • Sayı [1] • Ağustos 2015

25


TEST MERKEZİ editörün seçtikleri

Asus’tan uygun fiyata yüksek performans Asus’un yeni akıllı telefonu Zenfone 2, Intel Atom Z3580 işlemcisiyle son derece yüksek performans sergiliyor.

D

İlk çıkardığı Zenfone serisi akıllı telefonlarında sunduğu performansa oranla düşük fiyatıyla dikkatleri üzerine çeken Asus, yeni Zenfone telefonunu piyasaya sürdü. Test merkezimizin konuğu olan Zenfone 2, 5.5 inç boyutunda bir ekrana sahip. Dolayısıyla biraz irice bir telefon. Fakat cihazın geometrisi sebebiyle bu büyüklük çok da rahatsız edici değil. Yanlardan arkaya doğru eğimlenen arka kapak, telefonun elde rahatça tutulmasını sağlıyor. Kilit tuşu telefonun üst kısmına, ortaya yerleştirilmişken ses tuşla-

İnceleme videosuna ulaşmak için QR kodu okutabilirsiniz

26

• Sayı [1] • Ağustos 2015

rı için LG G4’teki gibi arka kapağın orta kısmı tercih edilmiş. Zenfone 2’nin malzeme kalitesinin gayet iyi olduğunu söyleyebiliriz. Ürünün ekranında IPS teknolojisi kullanılıyor ve 1080p çözünürlük sunuyor. Ekranın görüntü kalitesi gayet başarılı.

Intel Inside Asus Zenfone 2, gücünü Intel Atom Z3580 işlemciden alıyor. Tam 4 GB RAM’iyle dikkatleri üzerine çeken Zenfone 2, 32 GB depolama birimine sahip. Ayrıca microSD kart takmamız da mümkün. Ürünün per-

formansı son derece yüksek seviyede. Arayüzde en ufak bir takılma yaşanmıyorken, oyunlarda da ciddi anlamda yüksek kare hızlarına ulaşabiliyor. Ürünün arka tarafında 13, ön tarafında ise 5 megapiksellik birer kamera yer alıyor. Çeşitli modlarıyla ortalama üzeri performans verebilen arka kamerayla 1080p video kaydı alınabiliyor.

3000 mAh batarya Zenfone 2’nin içerisinde 3000 mAh’lik bir batarya yer alıyor. 2015 model akıllı telefonlardan test ettiklerim arasında bataryası en uzun süre dayanan ürünün Zenfone 2 olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Çift sim kart desteği bulunan üründe tek sim kart ile yaptığım testlerde 1 buçuk günü rahatlıkla geçtiğini, 2 güne yakın dayanabildiğini gördüm. Asus batarya performansı konusunda iyi bir iş çıkarmış.


TEST MERKEZİ editörün seçtikleri

Hem ince hem ucuz dizüstü sada biraz daha büyük bir ekran kullanılabilirmiş. Ayrıca çözünürlüğü de 1366 x 768 piksel. Tabii ürünün 1200 TL seviyesinde bir dizüstü bilgisayar olduğunu da unutmamak gerek.

Gelelim G5070’in donanımına… Lenovo, bu bilgisayarında Intel’in 4. nesil Core i3 4010U işlemcisini kullanıyor. 1.7 GHz hızında çalışan bu işlemci, 2 çekirdeğe sahip. Intel HD Graphics 4400 GPU’sunun yanı sıra AMD’nin Radeon M230 GPU’suna da yer veriyor. Böylece günlük kullanımda ve tarayıcılarda daha yüksek performans elde edilirken, 3D arayüzüne sahip programların da rahatlıkla kullanılabilmesi sağlanıyor.

G5070, sol tarafında VGA, HDMI, Ethernet, USB 2.0 ve USB 3.0 portlarını barındırıyor. Sağ tarafında ise muhtemelen nadiren kullanacağınız bir DVD yazıcı, USB 2.0 portu, kart okuyucu ve 3.5 mm kulaklık portları bulunuyor.

G5070’in içerisinde 4 GB’lik DDR3 ram bulunuyor. Dilediğimiz takdirde bu RAM’i 16 GB’ye kadar yükseltmeniz mümkün. Cihaz depolama birimi olarak 1 TB’lik 5400 rpm bir hard disk kullanıyor. SSD depolama birimi ise mevcut değil.

Lenovo G5070, ofiste ve evde kullanılabilecek uygun fiyatlı bir dizüstü bilgisayar. Lenovo G5070, standart bir dizüstü bilgisayar için bir hayli ince bir kasaya sahip. Tabii bu inceliği Ultrabook’larla karıştırmamak gerekiyor. Bu ürün, son derece basit bir şekilde tasarlanmış. Tasarıma göz attığımızda inceliği dışında göze çarpan bir özelliği bulunmuyor. Plastik kasasına fırçalanmış alüminyum görünümü kazandıran Lenovo, 15.6 inçlik LED aydınlatmalı bir ekran kullanıyor. Ekranın çerçevesi biraz geniş; aynı ka-

Intel i3 işlemcili

• Sayı [1] • Ağustos 2015

27


TEST MERKEZİ editörün seçtikleri

Android One ile üstün performans:

General Mobile 4G General Mobile’ın giriş seviyesine Discovery ile uygulamaya başladığı baskı, 4G modeli ile devam ediyor. General Mobile 4G, Android One programına dahil olmasıyla dikkat çekiyor.

Nedir bu Android One? Android One, Google’ın giriş seviyesindeki problemleri çözüp, çok stabil bir hale gelmesini hedefleyen bir program. İçerik olarak Nexus programına benziyor diyebiliriz. Giriş seviyesi telefonlar, hem maliyetin düşürülmesi hem de güncellemelerden sonuna kadar faydalanabilmesi amacıyla yazılımlarını direkt olarak Google’dan alacaklar. Nexus’ler gibi safkan Android olacağını söyleyebiliriz fakat üreticiler, istedikleri takdirde telefon içerisine ekstra uygulamalar da getirebilecekler. General Mobile 4G de Android One kapsamına alınan bir akıllı telefon.

28

• Sayı [1] • Ağustos 2015

Şimdi bu telefonu biraz yakından tanıyalım.

Tasarımı oldukça başarılı 4G, sade tasarımına rağmen oldukça şık görünen bir telefon. Açıkçası elinize aldığınızda bu telefona “699 TL’lik telefon” demezsiniz. Ön yüzeyi tamamen Gorilla Glass kaplıyken, eğimli arka yüzeyinde deri görünümünde plastik bir kapak yer alıyor.

Gelelim donanıma… General Mobile 4G, içerisinde 4 çekirdekli Snapdragon 8916 çipset barındırıyor. 64 bit desteği bulunan bu çipsete 2 GB RAM ve 16 GB dahili hafıza birimi eşlik ediyor. Dahili hafızanın

yetersiz kalması durumunda microSD kart takviyesi de yapabiliyoruz. Ürünün 5 inçlik ekranı, 1280 x 720 piksel çözünürlük sağlıyor. Her ne kadar ürünün donanımı “müthiş” olmasa bile güncel oyunların neredeyse tamamını akıcı bir şekilde oynamak mümkün. Arayüz performansı ise beklenenin bir hayli üzerinde.

Ortalama bir kamera 4G’nin arka tarafında 13 megapiksellik, çift LED flaşlı bir kamera yer alıyor. Kamera tahmin edeceğiniz üzere çok iyi bir kamera değil. Fakat iş görür nitelikte. Full HD video çekebilen bu kameraya ön tarafında yer alan 5 megapiksellik Selfie kamerası eşlik ediyor.

Batarya ömrü: 1 buçuk gün General Mobile 4G, içerisinde 2500 mAh batarya bulunduruyor. Bu batarya ile standart kullanımda 4G’yi yaklaşık 1 buçuk gün boyunca kullanabiliyoruz. İşin içerisine oyun girdiği zaman bu süre elbette ki düşüyor.


Bırakın. Düşürün. Silin. Dosyalarınızı geri almanıza yardımcı oluyoruz.

Hizmet İçeriği

Müşteri kazanır:

Seçili SV35 Surveillance HDD modellerinde fiyata dahil 3 yıllık Seagate Rescue™ data kurtarma paketi. Surveillance HDD (7. Nesil) 6TB - ST6000VX0011 5TB - ST5000VX0011 4TB - ST4000VX002 3TB - ST3000VX005 2TB - ST2000VX005 1TB - ST1000VX003

SV35 Serisi 3TB - ST3000VX004 2TB - ST2000VX004 1TB - ST1000VX002

• Gönderi bedeli dahil bir (1) laboratuvarda kurtarma işlemi gerçekleştirilir. Asya Pasifik ülkeleri için istisnalar mevcuttur. • Müşterinin kurtarılan datası, yeni bir harici diskle teslim edilir. • Türk müşterilere özel: Diskin gümrükte takılmasından doğacak masraflar Seagate tarafından karşılanır.

Nasıl çalışır?

1

Eğer verinizi kaybederseniz

2 Cihazınızı bize gönderebilmeniz

bizi arayın.

için size bir kutu yollayacağız.

3 Datanızı kurtarıp harici diskte teslim edeceğiz.

Neden +Rescue data kurtarmalı diskleri almalısınız: • Seagate +Rescue data kurtarma, disk fiyatına dahildir. Datanızı kurtarmanız gerekirse www.seagate.com adresinde ülkeniz için verilmiş olan numarayı arayın veya web sitemiz üzerinden hizmet için başvurunuzu gerçekleştirin. • Kullanıcıların yalnızca %17’si datasını güncel olarak depolar. • Birçok bulut kullanıcısı datasını hala sabit diske kaydetmektedir. Bazı belgeleri buluta kaydetme konusunda kendilerini rahat hissetmemektedirler (finansal veriler, vergi kayıtları, vb.). +Rescue data kurtarma bu müşteriler için mükemmel bir hizmettir.

• Seagate memnuniyet oranı %95’in üzerindedir. • İşlemde başarı oranı %90’dan yüksektir. • Kurtarma, RAID’li diskler için de geçerlidir.


TEST MERKEZİ editörün seçtikleri

LG yeni modellerle atakta.. 5.5 inç boyutundaki ekranıyla diğer amiral gemisi akıllı telefonlardan biraz daha büyük olan LG’nin G serisi akıllı telefonlarının en yeni sürümü, geliştirilmiş kamera özellikleriyle dikkat çekiyor.

Videolarda ve fotoğraflarda titreşimi engelleme amacını taşıyan OIS mekanizması, LG G4’te bir hayli iyi işliyor. Yürürken çekilen videolarda titreşimi neredeyse sıfıra indirmeyi başarıyor. Ön tarafta ise 8 megapiksellik selfie kamerası yer alıyor. Bu selfie kamerası beklenenin üzerinde performans sergiliyor.

G serisi akıllı telefonlarının yeni sürümü

Android 4.4 sonrası batarya problemleri

5.5 inç boyutundaki ekranıyla diğer amiral gemisi akıllı telefonlardan biraz daha büyük olan LG G4, iyi bir çerçeve – ekran oranına sahip. Ön yüzeyinde tasarımı bir hayli sade olan G4, plastik arka kapağın yanı sıra deri seçeneğiyle de geliyor. LG, G4’te de ses ve kilit tuşlarını telefonun arka tarafına konumlandırmış. Ürünün 5.5 inçlik ekranı, 2560 x 1440 piksel çözünürlük sunuyor. Ekran tek-

30

• Sayı [1] • Ağustos 2015

nolojisi olarak elbette ki LG’nin öncülüğünü yaptığı IPS tercih edilmiş. Snapdragon 808 çipsetini kullanan G4, 3 GB RAM’e sahip. 32 GB dahili hafızaya ek olarak microSD kart yuvasından da faydalanabiliyoruz.

OIS çok başarılı Ürünün arka kamerası 16 megapiksel çözünürlüğünde fotoğraf çekebiliyor. Piyasadaki pek çok amiral gemisi gibi 4K video kaydı alabilen G4, görüntü kalitesi konusunda iyi işler çıkarıyor.

Günümüzde maalesef tüm amiral gemisi telefonlarda olduğu gibi LG G4’te de batarya problemleri bulunuyor. Android 5.1 işletim sistemini kullanan G4’ün içerisinde 3000 mAh batarya yer alıyor. Bu batarya ile G4’ü yaklaşık 1 gün kadar kullanabiliyoruz. Neyse ki 30 dakikada %60 şarj dolduran hızlı batarya şarjı teknolojisini kullanıyor.


TEST MERKEZİ editörün seçtikleri

Oyunculara özel kulaklık

çıkıyor. Kulaklığın sol tarafına konumlandırılan mikrofon, her yöne bükülebiliyor olmasının yanında istendiği takdirde çıkarılabiliyor.

Kingston HyperX Cloud 2, oyunculara maksimum konfor sağlamayı hedefliyor.

K

ingston, başarılı HyperX Cloud kulaklığının ardından üzerine bir takım değişiklikler yaparak HyperX Cloud 2’yi piyasaya sürdü. HyperX Cloud 2, oyuncular için tasarlanmış bir kulaklık. Mükemmel konfor Cloud 2’nin başımızın üstüne gelen kısmı, tamamen deriyle kaplanmış sünger malzemeden oluşuyor. Sağlam olması için metal malzemeyle hazırlanan kulaklığın kutusundan deri ve kumaş olmak üzere 2 çeşit kulaklık pedi

Ses kartına gerek yok Ses kartına gerek yok HyperX Cloud 2, minik bir kontrol ünitesiyle geliyor. Bu kontrol ünitesi, 3.5 mm kulaklık bağlantısını USB’ye çeviriyor. USB bağlantısını kullandığımız takdirde bilgisayarımızda herhangi bir ses kartı bulunmasına gerek kalmıyor. Kontrol ünitesi üzerinde hem mikrofon hem de kulaklık için ses ayar tuşları yer alıyor. Kontrol ünitesindeki 7.1 tuşu sayesinde yazılımsal olarak 7.1 sese dönüşüm yapabiliyor.

Logitech’ten ağır, oturaklı bir fare Logitech’in MX Master model amiral gemisi faresini test merkezimizde ağırladık. Bir değişik tekerlek MX Master’ın en dikkat çeken tarafı farenin ortasında yer alan tekerlek. Standart farelerde bu tekerleğin serbest dönmesini engelleyen mekanik bir aksam varken, bazı farelerde bu mekanizmayı kapatıp açmak için bir tuş kullanabiliyorduk. Logitech MX Master’da ise hızlıca tekerleği çevirmemiz durumunda mekanizma serbest kalıyor. İstersek bu özelliğini kolay bir şekilde kendi yazılımı üzerinden kapatabiliyoruz. Logitech MX Master’ın sol tarafında programlanabilir 2 tuşun yanı sıra ikinci, küçük bir tekerlek de yer alıyor. Bu tekerleği de istediğimiz şekilde programlayabiliyoruz. Fare, kablosuz bir şekilde aynı anda 3 cihaza bağlanabiliyor. Kendi içerisinde batarya içeren MX Master, kısa bir sürede micro USB kablosuyla şarj edilebiliyor. Cihazın bataryası yaklaşık 1 ay dayanabiliyor.

• Sayı [1] • Ağustos 2015

31


TEST MERKEZİ editörün seçtikleri

Samsung, Galaxy S6 ve S6 Edge ile amiral gemisi kavramını değiştiriyor Samsung’un S6 serisi akıllı telefonlarında gerek fiziksel, gerek yazılımsal tasarımlarda ciddi farklılıklar gözlemleniyor. Karşınızda Galaxy S6 ve Galaxy S6 Edge.

S

amsung, uzunca bir süredir rakiplerine göre uygun fiyatlı fakat malzeme kalitesinden ödün veren amiral gemisi telefonlarıyla karşımıza çıkıyordu. Firmanın piyasaya yeni sürdüğü akıllı telefonları S6 ve S6 Edge modellerinde ise bu durumun ciddi anlamda değiştiği gözleniyor. Teknik özellikler açısından hemen hemen aynı olan bu telefonları biraz yakından tanıyalım.

Eğimli kenarlara sahip ekran Samsung Galaxy S6 ve S6 Edge’in tasarımları ve malzemeleri de birbirine oldukça benziyor. Her iki telefonda da metal çerçeve kullanılmış. Arka yüzeyleri Gorilla Glass kaplı olan cihazlar, ön yüzeylerinde standart Samsung çizgisini koruyor. S6 Edge’in ekranı kenarlarında eğimlenirken, S6’da standart, düz

İnceleme videosuna ulaşmak için QR kodu okutabilirsiniz

32

• Sayı [1] • Ağustos 2015

bir ekran yer alıyor. Her iki telefonun da ekranı 5.1 inçken, S6 138, S6 Edge ise 132 gram ağırlığında. AMOLED tipindeki ekranların çözünürlükleri ise 1440p.

Harika kamera performansı Her iki telefonda da 16 megapiksellik arka, 5 megapiksellik ön kamera bulunuyor. S6 kardeşlerin hem gece hem gündüz çekimlerinde, her iki kamerayla da çok iyi iş çıkardığını söylemek mümkün. Samsung, bu telefonlarıyla şu anda piyasadaki en iyi akıllı telefon kameralarını ortaya koymuş durumda.

Donanım güçlü. Peki ya batarya? Galaxy S6 ve S6 Edge’in içerisinde 8 çekirdekli işlemci (4’ü performans, 4’ü güç tüketimi hedefli), 3

GB RAM bulunuyor. 32, 64 ve 128 GB hafıza seçenekleriyle gelen yeni seri telefonlar, microSD kart yuvasına yer vermiyor. Performans konusunda hem oyunlarda hem de arayüzde üst noktalarda gezinen bu donanım, eminim ki 1080p ekranda daha başarılı işler çıkarabilecekti. Galaxy S6’da 2550, S6 Edge’de ise 2600 mAh batarya yer alıyor. Bir çok akıllı telefonda olduğu gibi Samsung da Android 5.0’ın gazabına uğramış; batarya 1 gün anca yetiyor. Umuyoruz ki Android 5.1 veya 5.2 ile beraber batarya problemleri çözülür. mAh batarya yer alıyor. Bu batarya ile G4’ü yaklaşık 1 gün kadar kullanabiliyoruz. Neyse ki 30 dakikada %60 şarj dolduran hızlı batarya şarjı teknolojisini kullanıyor.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.