4 Mevsim Bahçeşehir Sayı 12

Page 1

YIL: 2 ŞUBAT 2011

CAĞ MENÜ:

AYLIK AKTÜALİTE ve YAŞAM DERGİSİ

15

CAĞ KEBABI I GÜNÜN ÇORBAS AYRAN-TATLI

TL.

SOMUN

İSTE

İ GEL AL SERV

HER PAZARTES

TEZGAH M Ü T EKMEK NLERİNDE PASTA CAFE ÜRÜ

%30 İND

İRİM












‘DE NELER VAR?

EDİ TÖR ,ün Notu

12. Bölgeden 16. İYİSİYLE KÖTÜSÜYLEÖzkan Baba

Bir yastıkta 17 yıl

Her ay olduğu gibi bu ayda bütün dergiyi bitirip, en sona bıraktığım editör yazım için yine yazacak bir şey kalmadı... 14 Şubat Sevgililer Günü dolayısıyla buram buram aşk kokan dergimizin sayfalarına yerleştirdiğimiz konular yüzünden aşk literatürüm tükenmiş vaziyette. Acaba aşkta böyle birşey mi? Harcadıkça bitiyor mu? Aşk diye birşey var mı? Aşk nedir? Türkçe sözlüğe baktım. Aşk’ın karşısında “Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu” diye yazıyor ama galiba aşkın tarifi herkese, (her keseye:)), her yaşa göre değişiyor. Bu ay yaptığımız sokak röportajları bunu öyle güzel ortaya koyuyor ki. Lise çağlarını yaşayanlarla orta yaşlarda olanların aşkı tanımlaması arasında uçurumlar var... Oradan kapak konusuna geçip, bir yastıkta 52 yıl, 42 yıl, 30 yılların hikayesini okuyunca ise o bildiğimiz klasik aşk tanımı olan “ayaklarını yerden kesen aşk” şekil değiştiriyor. Sevgi, saygı, anlayış ön plana çıkıyor. Zaten dile kolay 52 yıl ayaklar havada yaşanır mı? Gelelim yazımın başlığına... Bu başlık benim, kapak konumuz olan “Bir yastıkta kaç yıl?” sorusuna cevabım... (Gerçi artık eski yastıklardan yani bir yastık kullanılmıyor ama...) Evet biz bir yastıkta 17 yılı bitirdik. Eskiden, ”O kadar uzun yıllar boyunca insanlar bir arada nasıl yaşar” diye düşünürdüm. Bu beni hayrete düşürürdü. Ama şimdi geriye dönüp baktığım zaman 17 yıl bana hiç de uzun gelmiyor. Hani su gibi geldi geçti denir ya işte aynen öyle... Peki onca yıl birbirimize nasıl mı katlandık? Sevgi, saygı, fedakarlık ve karşılıklı güven ile... Bence evliliğin temel kuralı da bu cümle. Ve tabii ki mutluluğun anahtarı da...

12. SİZİN SOKAK “Sizce AŞK...” 24. Aile hekiminizi öğrendiniz mi?

24 28. Kısa 30. 4 Mevsim Engelsiz Yaşam “Engelsiz Başakşehir Timi iş başında” 34. KAPAK KONUSU “Bir yastıkta kaç yıl?” 68. DEKORASYON Size özel bir Sevgililer Günü için dekorasyon fikirleri… 79. Kültür sanat 76. OTOMOBİL Otomobil dünyasının 2011 starları

68

HER AY SİZLERLE

20. BAHÇEŞEHİR FİLİZLENİYORFiliz Süzer 22. EKONOMİ- Kayhan Öztürk 32. HAVADAN SUDANMüjde Köseoğlu 43. KARİKATÜR- Cenk Karlıtepe 46. EĞİTİM- Nilgün Uluser İnan 50. YAŞAM KOÇUAşkım Kapışmak 52. ÇOCUK SAĞLIK- Tahsin AKBAŞ

54. 56. 58. 70. 72. 74. 75. 78. 82.

PSİKOLOJİ- Özge Genlik SPOR- Savaş Kahraman GEZİ- Hülya Meral GÜZEL FİKİRLERYasemin Yurtman Candemir ASTROLOJİ- Nisa YEMEK ONLARA SORDUK POLİTİKA- Cemal Subaşı REHBER

HER REKLAM BİR KAZANÇTIR DİYORSANIZ

BİZE ULAŞIN

607 10 28 532 371 76 93 212

Melike Güntürk

İmtiyaz sahibi: HAZAN YAPIMEVİ Genel Yayın Yönetmeni: Hasan Güntürk

10

ŞUBAT 2011

Yayın Koordinatörü (Sorumlu Müdür): Melike Güntürk

Yayın Kurulu: Hatice Gülçür İnanç Hülya Meral

Tasarım ve Uygulama: Hazan Yapımevi

Kapak Tasarım: Naci Koç

Yayın Danışmanı: Ali Polat

Hukuk Danışmanı: Av. Şahin Zenginal

Reklam Müdürü: Nurcan Ercan

Teknik Müdür: Aziz Serdar Taştan

İLETİŞİM: Boğazköy Hoşseda Sit. H Blok 7/14 Bahçeşehir/Başakşehir/İst. Tel: 0212 607 10 28 e-mail: 4mevsimbahcesehir@gmail.com 4mevsim@hazanyapimevi.com Facebook: Dort Mevsim Bahcesehir web: www.hazanyapimevi.com

Dağıtım: 4 Mevsim Bahçeşehir Dergisi Baskı: Görsel Dizayn Ofset Matbaacılık İkitelli/İstanbul

4 Mevsim Bahçeşehir Dergisi ayda bir yayınlanır. Bahçeşehir’de evler ve işyerleri başta olmak üzere, Ispartakule, Uphill, Banu Evleri, Manolya Evleri, Ardıçlı Evler, Spradon, Mesa Nurol, Hill Park, Boğazköy, Esenkent, Alkent, (Avc›larBeylikdüzü işyerleri) bölgelerine ücretsiz dağıtılır. Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazı sahibine, reklamların sorumluluğu reklam verenlere aittir.

Katkıda bulunanlar: Ece Sevinç, Ertan Dağhan, Devran Öztürk, Murat Sevinç, Onur Yurtseven, Yasemin Sevinç, Yücel Akkoyunlu, Z. Hazan Güntürk


Alfa Birmot Beylikduzu A4.fh11 12/15/10 10:22 AM Page 1 C

Composite

M

Y

CM

MY

CY CMY

K


BÖLGEDEN

Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal:

“Bütün talepleri dikkate alıyoruz” Bulduğu her fırsatta bölgedeki esnafları ziyaret etmeye devam eden Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, bütün talepleri dikkate aldıklarını söylüyor. İlkönce Başakşehir 4. Etap esnafından başlayan Mevlüt Uysal, beraberindeki heyette bulunan Başkan Danışmanı Ömer Döngeloğlu, Başkan Yardımcıları Mehmet Şahin ve Haluk Dikbaş, Başakşehir Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Ömer Lütfi Tama, AK Parti Başakşehir İlçe Başkanı Ahmet Selim Köroğlu ve muhtarlarla birlikte bölgede yer alan tüm çarşı esnafını tek tek ziyaret ediyor. Şimdiye kadar Salkım Çarşı, İstanbul Çarşı ve Bahçeşehir Galeria Çarşı esnafıyla bir araya gelen Mevlüt Uysal esnafın ve halkın şikayet, taleplerini dinledi, şikayetlerin nedenini, sorunların nasıl çözümleneceğini, esnafla uzun uzun konuşarak meraklandıkları

Sazlıdere bu cezaya memnun oldu

Hafif suçlar sebebiyle hakim karşısına çıkan 4 mahkum, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi doğrultusunda, Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü’nün yetkilileri gözetiminde, Şamlar Köyü Sazlıdere Barajı ağaçlandırma alanında ağaç dikme cezalarını yerine getirdi. Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü yetkilileri tarafından Sazlıdere Barajı ağaçlandırma alanına götürülen

12

ŞUBAT 2011

mahkumlar burada toplam 451 adet ağaç dikerek sosyal bir projeye katkıda bulundular. Suçluyu kayırma, mahkemede suç unsurlarını söylememe gibi nedenlerle hüküm alan kişiler aynı zamanda 1 yıl boyunca bu diktikleri ağaçlardan sorumlu olacaklar. Çeşitli zamanlarda yapılacak kontrollerde ağaçlara bakım ve sulama yapılmadığının tespiti halinde ceza tekrar işleme konulacak.

konular hakkında bilgiler verdi. Esnafla konuşulan talep ve şikayetlerin arasında; okul ihtiyaçları, park yeri ve alanı talepleri, aidatlar, ruhsat sorunları gibi konular çoğunlukla yer alırken Başkana sorulan sorulardan biri de Başakşehir de ikamet eden yaşlı insanların vakitlerini değerlendirebileceği yerlerin olmaması ve bu konuda ne yapılabileceği idi. Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, bütün talepleri dikkate aldıklarını bu konuda çalışmalara başlandığını, cami bahçelerinde yaşlıların vakit geçirebileceği kıraathaneler ve dinlenme alanları yapılacağını söyleyerek soruları yönelten vatandaşların yüreğine su serpti.



BÖLGEDEN

Prestige Mall’e resmi açılış 2007 yılında hizmete giren ve 29 Ekim 2010’da ziyaretçileriyle yeniden buluşan Prestige Mall Alışveriş Merkezi, Başakşehir Belediye Başkanı Sayın Mevlüt Uysal’ın katıldığı törenle resmi açılışını gerçekleştirdi.

2007 yılında hizmete giren ve 29 Ekim 2010ʼda ziyaretçileriyle yeniden buluşan Prestige Mall Alışveriş Merkezi, Başakşehir Belediye Başkanı Sayın Mevlüt Uysalʼın katıldığı törenle resmi açılışını gerçekleştirdi. Alışveriş ve eğlenceyi bütünleştiren konsepti ile farklılaşan Prestige Mallʼin açılışına Bahçeşehir halkı da büyük ilgi gösterdi. Ünlü markaların defileleri eşliğinde ve Cinemax Sinemalarıʼnda gerçekleşen 3D sinema gösteriminin yer aldığı muhteşem bir törenle açılan Prestige Mall; 18-19 Aralık açılış günleri kapsamında da pek çok farklı etkinlik ile ziyaretçilerine keyifli bir hafta sonu yaşattı.

İlk açıldığı günden bu yana Bahçeşehirʼin havasını değiştiren alışveriş merkezi, ziyaretçilerinden yine tam not aldı. Bahçeşehir bölgesindeki tek alışveriş merkezi olan Prestige Mallʼin çatısı altında yerli ve yabancı pek çok markanın bulunduğu 50ʼden fazla mağaza yer alıyor. Dünyaca ünlü markaların ve şık restaurantların yanı sıra vizyon filmlerini yüksek ses ve görüntü kalitesiyle izlemek isteyenler için Cinemax Sinemaları yeni bir alternatif sunuyor. Prestige MALL yılın 365 günü, yenilikler ve sürprizlerle ziyaretçilerine benzersiz kalitesini sunmaya devam edecek.

Sağlıklı yaşam okulunda ücretsiz check up Başakşehir Belediyesiʼnin katkılarıyla, Kolan Hastaneleriʼnin düzenlediği “Sağlıklı Yaşam Okulu” seminerleri başladı. Bahçeşehir Muhsin Ertuğrul Tiyatrosuʼnda yapılan seminerde kalp, damar hastalıkları ve diyabet konusunda faydalı bilgiler verildi, kalp sağlığı için kolesterol düzeyinin ne olduğu,

14

ŞUBAT 2011

kolesterol tanısı ve çeşitleri, stres ile mücadele, obeziteden kaynaklanan hastalıklar vb. konularda konuşuldu. Seminerden hemen sonra katılan ve kayıt yaptıran herkese Kolan Hastanesi tarafından ücretsiz olarak kardiyolojik check up (kardiyolojik muayene, ekg, eko, efor testi) armağan edildi.

Mutlu yarınlar için trafik eğitimi Başakşehirʼde öğrencileri eğlendirerek ve ödüllendirerek trafik kurallarını öğretmeyi amaçlayan “Mutlu Yarınlar İçin Trafik Eğitimi” programı büyük bir coşkuyla başladı. “Mutlu Yarınlar İçin Trafik Eğitimi” programı programı 250-300 kişilik gruplar halinde haftada 3 gün Başakşehirʼin tüm ilköğretim öğrencilerini kapsayacak şekilde devam edecek. Başakşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü, Çocuk Polisleri ve Trafik Polisleri tarafından düzenlenen Trafik Eğitim Programının açılış törenine İlçe Kaymakamı Cevdet Can, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, İlçe Emniyet Müdürü Ekrem Güneyisi, İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Baltacıʼnın yanı sıra Cahit Zarifoğlu İ.Ö.O idarecileri ve 300ʼe yakın öğrenci katıldı. Başakşehirʼdeki İlköğretim okullarına yönelik devam eden 43.000 öğrencinin tümünü kapsayacak Trafik Eğitimi sırasında öğrencilere trafikle ilgili aydınlatıcı kitapçık ve broşürler, trafik işaretlerinin bulunduğu kalemler, hediye olarak dağıtıldı.

Sağlık taramaları devam ediyor Başakşehir Belediyesiʼnin Başakşehirʼdeki okullarda başlattığı sağlık taraması çalışmaları büyük adımlarla ilerliyor. Genel Sağlık Taramasında 40 bin kişiye ulaşma hedefiyle yola çıkan ekipler, öğrencilerin sağlık sorunlarını önceden tespit ederek, teşhis ve tedaviyi kolaylaştırıyor. Muayene olurken doktor abi ve ablalarını büyük bir dikkatle dinleyen minik öğrenciler, hastalıklardan, diş fırçalamaya kadar tüm merak ettiklerini öğreniyorlar. Taramalarda ağız ve diş sağlığının önemi vurgulanırken, çocuklara teşvik amaçlı diş fırçası ve macunu da hediye ediliyor.



İYİSİYLE KÖTÜSÜYLE

Bahçeşehir’in trafik keşmekeşi ÖZKAN BABA

Bu ayki yazıma geçen aya dönerek başlamak istiyorum. Yeni yıl için 12 mekanı siz okurlarımız için gezdik, gördük, bilgilendirdik. Yazımın sonucunu görebilmek adına yılbaşı akşamı şöyle bir dolandım. Gördüm ki, gidebildiklerim ve gidemekdiklerimin doluluk oranı beni ve bütün Bahçeşehir esnafını sevindirdi. Bununla beraber North Shield için yazdığımız 250 liralık fiyat aslında yeni yıl için özel hazırlanan pişmiş hindinin fiyatıymış. Ya biz yanlış anlamışız, ya da onlar anlatamamış. Yine de bir hatamız olduysa, okurlarımız ve mekan sahibi bizi affede. Gelelim, bu ay ki konumuza: Trafik... Daha öncesinde defalarca köşemizde yer verdik. “Ne olacak bu otopark sorunu”, “Yol medeniyettir” diyerek Bahçeşehir-Esenkent arasındaki anacadde düzenlemesi ve Süleyman Demirel İlköğretim Okulu önündeki trafik keşmekeşini siz okurlarımızla paylaştık... Yetkililer de sağolsunlar bizi duydu ve ana caddeyi gayet güzel bölünmüş yol olarak düzenlediler, trafik ışıklarını da yerleştirdiler, yerleştirmesine ama... Gelelim amasına. Işıklarla, Bahçeşehir Funda kapısı çıkışı ve Esenkent Süleyman Demirel Caddesi girişi arasında ciddi bir trafik keşmekeşi oluştu. Funda kapısından çıkan vatandaş resmi olarak sola dönüş yapamadığı için Pazartürk’ü geçip göbekten dönüş yapabiliyor. Ya da kelle koltukta her türlü riski alarak, yukarıdan gelip sağa dönmek isteyen sürücülerle ve Esenkent içinden çıkıp Pazartürk istikametine dönmek isteyen

16

ŞUBAT 2010

(Fotoğraf pazar günü çekilmiştir)

sürücüler ve yasak olduğu halde sola dönmek isteyen sürücüler kafa kafaya geliyor... Bunun yaratmış olduğu trafik sıkışıklığı Esenkent içi ve Bahçeşehir’i ciddi bir şekilde etkiliyor. Hele de pazarın olduğu günler ve iş çıkış saatleri iyice çığrından çıkıyor. Biraz ileride Funda çıkışından Migros tarafına sola dönüş yok. Bu daha da riskli. Ama dönen dönene... İnşallah daha önce feryat ettiğim gibi kimsenin burnu kanamaz. Kısacası yetkililerin bu kadar güzel şeyler yapıp, hem can, hem mal kaybına neden olabilecek ufacık hatalar yapmalarına anlam veremiyorum. Sayın yetkililer, lütfen bu yolu bir daha gözden geçirin ki can yanmasın. Gelelim Süleyman Demirel İlköğretim Okulu önüne. Daha önce okul saatlerinde yaşanan trafik zorlukları konusunda yazmıştık... Sağolsun Başakşehir Belediyesi bunu gözardı etmedi. Ve kaldırımı daraltarak yolu üç şeride çıkardı. Engellenemeyen okul önüne park bir sıra olursa bile iki şerit kalacaktı. Ama malesef birileri yeni açılan şeridi de

park olarak kullanmaya başladı. Yani yol yine eskiye döndü. Belediyemize bu duyarlılığından dolayı teşekkür ediyoruz. Ama okurlarımdan gelen birçok mailden sadece biri olan Burcu Bayramoğlu kardeşimin mailini sizlerle paylaşmak istiyorum. “Sevgili Özkan Abi, yazın da otopark sorununa değinmişsin. Bende okudum ancak bu konuda eklemek istediğim bişeyler var. Belediyenin oradaki kapalı otoparkta sürekli olarak hırsızlık olayları oluyor. Ben belediyenin düzenlediği kurslara gidiyorum ve geçen hafta sınıf arkadaşlarımdan bir tanesi bu otoparkta bir hırsızlık olayıyla karşılaştı. Meğer sürekli burada hırsızlık oluyormuş. Arkadaşımın arabasını param parça etmişlerdi. İnsanların belediyeye giriş çıkışlarını takip eden hırsızlar (kurslara gelenler en az 2 saat orada kalıyorlar) arabaları çalıyorlar, çünkü kapalı otoparkta kamera ve güvenlik sistemi yok! Bundan dolayı arabalar okulun etrafında duruyor...” Kardeşim Burcu, aslında konuyu gayet güzel anlatıyor. Ben de burada çözümü Sayın Belediye Başkanımız Mevlüt Uysal’dan rica ediyorum. Artık mobesa sistemi mi kurar, güvenlik mi olur doğrusuna belediyemiz karar verir. Gelelim vedaya... Bugüne kadar bu köşeden sizlere iyisiyle kötüsüyle birşeyler aktarmaya çalıştım. Ancak işlerimin yoğunluğundan dolayı zaman ayıramadığım için ve amacın doğru şeyler yapmak olduğu çok sevdiğim köşeme bu ay itibariyle veda ediyorum. Kalın sağlıcakla Bahçeşehirliler...



Sizce A K... SİZİN SOKAK

14 Şubat Sevgililer Günü... Yani aşkın günü. Herkese, her yaşa göre aşkın tanımı farklı mıdır düşüncesiyle arkadaşımız Nurcan Ercan bu ay “Sizce Aşk...” diye sordu... Nurdan Ertuğrul

İmdat Bozdağ

(Yaş:33)

(Yaş:40)

“Aşk, gönül fırtınasıdır. Bu fırtınanın da önünde durulmaz. Ayrıca paylaştıkça artan tek sermayedir.

Esengül Ercan (Yaş:32) “Bence aşk gerçek sevgi, fedakarlıkla büyüyen zaman kavramını yenen bir duygudur. Hayat yaşanılır en güzel cennetse, aşk bunu yaşatacak ilaçtır. Ama bazılarımız onu yıllarca ararken bazılarımız ise yanı başlarında olmasına rağmen görememektedir.”

Erkan Eyel (Yaş:44) “Bence aşk, hayat... Hayattan kastım tabii ki aşk dediğiniz zaman aşkların göreceleri var. Nasıl göreceleri var. Kimisi evlilik aşkı yaşar, kimisi sevgili aşkı yaşar. Ama bence en büyük aşk evlilik aşkıdır. Bunun yanında aşk dediğiniz zaman ne bileyim eşinizin veya partnerinizin elini tutabilmek, ona sarılabilmek, onun yanaklarından öpebilmek, ellerini koklayabilmek. Bunlar çok önemli şeylerdir. Bunların hepsi aşkı getirir. Çoğu kişi der ki, ben aşka inanmam. Ben sonuna kadar inanırım. Ben eşimle iki sene arkadaşlığın sonucunda 22 sene önce evlendim. Mutlu bir evlilik yaşadık, halen karıma sonuna kadar aşığım. Hani derler ya bir yastıkta diye, ölene kadar aşık olarak kalacağımı zannediyorum. Dünyalar güzeli eşimle övünüyorum, iyi günümde de kötü günümde de her zaman arkamda, dimdik, tek vücut olarak benimle birlikte durdu. Ona da buradan çok teşekkür ediyorum...” 18

ŞUBAT 2011

“19 yaşında o zamanlar sevgili oldunmu sonunda evlenirdin. Sevdiğim bir kızla evlendim. Ama yaş ilerledikçe anladım ki gençlik aşkı aşk değilmiş. Ancak 16 sene götürebildik. Aşkın ne olduğunu yaşayınca anladım. Bir fotoğrafta gördüğüm kıza deli gibi aşık olup, peşine düştüm. Görme imkanım olmamasına rağmen bütün imkanları zorlayarak onu aşkıma ikna ettim ve şu an bir aile olduk. Aşk dokunmaktır, hissetmektir, içinde birşeylerin kıpır kıpır olmasıdır. Sokakta güzel bir bayan görüp, kendi eşimi arzuladım mı bu aşktır. Yani benim için aşk mutluluktur, aşık olunca mutlu oluyorum. Bence biri bana aşık olunca değil, ben aşık olunca daha güzel. Çünkü başkası bana aşık olunca beni doyurmaz ki, ben heyecanlanmam, ama ben birine aşık olunca günün 24 saatini onu düşünerek yaşarım. Sonuçta aşk yaşamın tam içerisinde ve yaşanabilecek en güzel duygudur.”

Emel İnan (Yaş:50) “Yoğunlaşmış duyguların emek sürecidir. Karşılıksız teslim oluştur. Asgari müşterekle karşınızdakiyle örtüşmedir. Aynı yolu yürümede kararlaşmadır. Özcesi duyguların karşınızdakinde iradeleşmesidir.”


Aşkın gerçek yaşı lise çağları değil midir? Arkadaşımız Devran Öztürk ise lise arkadaşlarına aynı soruyu yanıtlattı... Aradaki farkı bulmak ise siz okuyucularımıza kalıyor... Sergen Demirtaş

Pelinsu Sancaklı

“Aşk ilgi duymaktır, fedakarlıktır, birini delice sevmektir. Onun için bazı şeylerden zor da olsa vazgeçip, kendini riske atmaktır. Karşılıklı aşklar vardır bu herkesin yaşamak istediği bir şeydir. Ama karşılıksız aşklar, işte bu berbat bir şeydir. Bir de sevipte kavuşamamak var ya, ateş içinde yanmaktan daha kötüdür. Sonuç olarak en büyük aşk sevdiğin kişiden zerre kadar karşılık beklemeden onu delice sevmektir.”

Can Çataltaş “Ben 18 yaşındayım ve yaşadığım bazı birlikteliklere göre aşk değer verdiğin kişileri kaybetmektir. Bir erkek olarak söylüyorum bir kızı kazanmak için her yolu deneriz, elimizdeki bütün kozları oynarız bazı arkadaşlar zaman geçsin diye bazıları ise ciddi bir ilişkiye başlar. İlk başlarda kız sizi kendisine bağlar ve mutlusunuzdur ama zaman geçtikçe bazı sorunlar çıkacaktır eğer bu sorunları aşamıyorsanız sıkılıp ayrılacaksınız ve başka ilişkilere yöneleceksinizdir. Bu bir hayat kanunu. Ama bir de sorunları birlikte aşıp hayatınn geri kalanını birlikte yaşamak var. Benim çevremdeki bazı erkekler ve ben bunu istiyoruz. Her kızla çıkacağımıza bir kıza değer verip onunla yaşamayı tercih ederiz. Umarım karşımıza çıkan kızlar doğru kızlardır.”

“Aşk, bir insanın karşısına çıkabilecek hem en güzel, hem de en kötü olan tek şeydir”

İdil İdikut “Aşk tarif edilmesi çok zor bir duygudur. Bazıları için aşk zaman içinde yok olacak geçici bir duygu, bazıları için tam bir bağımlılık ve sonsuzluktur. Bazı insanlar için bir masal, bazı insanlar için bir rüyadır. Aşk dünyanın en tatlı mutluluğu ile en derin acısından yaratılmıştır. Her insan, hayatı boyunca tek bir kişiye aşık olacağını düşünür, fakat böyle olmaz. Aşk tek bir kişiye özel olmamakla beraber sadece insanlar arasında olan bir duygu da değildir. Aşk herkesin, her şeye karşı yaşaması gereken güzel, nadide, yegane bir duygudur.”

Pınar Özcan “Aşk, ne onunla yaşamaktır mutluluğu, ne de onsuz hapsolmaktır mutsuzluğa. Aşk hapsolduğun halde mutlu olmaktır. Hiç kimsenin sana tesir edememesi ve bir gün birinin bütün hayatını değiştirmesidir. Gözyaşında mutluluğu bulmak, küskünlükte bile aşkın tebessümünü yaşamaktır. Evet "yaşamaktır aşk". En derin duygularla, en büyük fedakarlıklarla ve en büyük terk edilişlerle yoğurmaktır sevgiyi. Sonsuzu görmektir, belki de şişenin dibine vurmaktır kimine göre. Onsuzken düşünememektir, nefes alamamaktır. Hıçkırıkların düğümlenmesi, kalbin mahkumiyetidir aşk. Ama ne olursa olsun "ölesiye sevmektir" aşk...” ŞUBAT 2010

19


BAHÇEŞEHİR FİLİZLENİYOR

Güvenliğimizi arıyoruz “Bahçeşehirimiz güvenlik açısından sınıfta kalıyor sevgili okuyucularım. Herhalde kurulduğundan beri en zayıf notu alıyor. Her gece onlarca evin kapıları kurcalanıyor. Hepimiz endişe içindeyiz. “ “Elinizi çabuk tutun, geriye dönün seneler. Yapacak çok işim var geriye dönün seneler”. Evet elini çabuk tuttu kader. Onu alıp götürdü. Bilinmez ki geriye döner mi o seneler? Yarım kalan işlerini yapabilir mi? O’nu unutmayacağız. O’nun muhteşem sanatını, insanın yüreğini yakalayan o eşsiz sesini, dürüst kişiliğini, insanlığını, örnek yaşamını çok özleyeceğiz. Kıvırcık Ali’yi çok özleyeceğiz. Geçirdiği trafik kazasıyla aramızdan ayrılan Kıvırcık Ali Lakaplı Türk halk müziği sanatçısı 42 yaşındaki Ali Özütemiz’i son yolculuğuna binlerce kişi gözyaşlarıyla uğurladı. Acı haberi askerde iken alan oğlu Eren’e kızı Ecemsu ya ve eşine sonsuz sabırlar diliyorum. Tüm ailesinin acılarını paylaşıyorum. “Tel tükendi, ben tükendim. Gül tükendi, ben tükendim. Yol tükendi, ben tükendim”. Diye diye gitti kıvırcık Ali Allah gani gani rahmet eylesin. Hepimizin başı sağolsun. GÜVENLİĞİMİZİ ARIYORUZ Bahçeşehirimiz güvenlik açısından sınıfta kalıyor sevgili okuyucularım. Herhalde kurulduğundan beri en zayıf notu alıyor. Her gece onlarca evin kapıları kurcalanıyor. Hepimiz endişe içindeyiz. Dostlarımla konuşurken hepimizin aynı duygu ve korkuları paylaştığımızı görüyorum. Kimse evinde çocuklarını huzur içinde bırakıp bir yere gidemiyor. Hele hele geceleri. Karanlık basıp sokaklar sessizleşince, korkular büyümeye başlıyor. Bunun çeşitli nedenleri var hepimiz biliyoruz. Biliyoruz da ilgililerin gerekli önlemleri aldığından hatta almaya çalıştıklarından ciddi şekilde kuşkuluyum. Özellikle belediye polisin işini kolaylaştıracağına adeta zorlaştırıyor. Neden diyeceksiniz. Şimdi anlatacağım. Yerleşim yerlerinde sokak, cadde, meydan isimlerinin şu veya bu nedenlerle ikide bir değişmesine karşıyımdır. Özellikle adres arayanlar çok zor durumda kalırlar. Hele bizim Bahçeşehir gibi sokakları ıssız olan yerlerde adres sor-

20

ŞUBAT 2011

mak için bazen bir kişiyi bile bulamazsınız. Bu işi daha da zorlaştırır. Polise ihbarda bulunuluyor. Polis aradığı adresi bulamıyor. Bulsa bile bulması oldukça zaman alıyor. Bahçeşehir huzur ve güvenliğin tam olarak sağlanabildiği bir yerleşim yeriydi bir zamanlar. Bundan yıllar öncesine gidiyorum da kapılardan kimse kime geldiği öğrenilmeden içeri alınmazdı. Evimize önce kapılardaki güvenlikler tarafından telefon açılır ve gelsin demeden kapıdaki güvenlikleri gelen kişi aşamazdı. O zamanlar çok huzurluyduk. Güvenlik açısından içimiz çok rahattı. Çocuklarımız geç vakitlere kadar dışarıda dolaşabilirlerdi. Sonra Jandarmayla tanıştık Bahçeşehir’de. Site içi yaşadığımız o rahatlık o huzur yavaş yavaş kaybolmaya başlamıştı. Uzun zaman Jandarmanın görev yaptığı Bahçeşehir o zamanlara bakıyorumda bu günümüzden çok daha huzurlu ve rahat olduğumuz günlermiş. O zamanlarda da tabiî ki hırsızlık gasp gibi tatsız olaylar yaşanıyordu. Ama en azından bu olaylar yaşandığında Jandarmaya anında ulaşıp en hızlı şekilde çözüme ulaşabiliyorduk. Bugün bakıyorumda bu tür olaylar Bahçeşehirimizde çok sık yaşanmaya başlandı. Benim de şahit olduğum bazı hırsızlık olayları oldu. Birgün Lavazza’da otururken önümüzdeki arabanın camını kırıp içinden para dolu çanta ve laptopu alıp kaçtılar. Büyük bir şok yaşadı herkes o anda. Özellikle arabanın sahibi tabiî ki. O anda ne yapıcaklarını şaşırmışlardı. Ben yardımcı olmak için hemen polisi aradım. Ve beklemeye başladık. İnanmayacaksınız belki ama polis olay yerine tam 45 dakika sonra geldi. Bu arada defalarca aramamıza rağmen. Bize yaptıkları açıklamada olay yeri inceleme ekibimiz dışarıdaydı, biz de onları bekledik” oldu. Hepimiz daha da şok olduk o anda. Şaka gibiydi. Yanlış anlaşılmak istemiyorum. Tabii ki burada polisimizi suçlamak değil amacım. Sadece belki de sistem yanlış işliyor. Henüz çok yeni polislerimiz. Dediğim gibi adres bulmada bile zorluk çekiyorlar. Eminim en kısa zamanda bu sorunlar çözülür. Bu arada emniyet teşkilatına ve tüm çalışanlarına Allah kolaylıklar versin diyorum ve başarılar diliyorum. Allah başımızdan eksik etmesin onları.

FİLİZ SÜZER

AMBULANS SORUNU Evet hepimiz bir ambulans kabusu yaşıyoruz. Bahçeşehirde canımız Allaha emanet. Bahçeşehir aile hekimliğinin bir zamanlar bizlere vermiş olduğu o hizmeti çok arıyoruz. Ben çevreden gelen şikayetler üzerine bu yazımı yazıyorum. Tabii ki kendimde bizzat zorluklarını yaşadım. Ambulans çağırdığımızda dakikalar saatlere dönüşür. O bekleme süresi ömrümüzden ömür alır götürür sanki. Allahım kimselere yaşatmasın bu anları ama maalesef hayat bu nefes aldığımız sürecede bu tablolarla karşılaşıyoruz işte… Şu anda Bahçeşehirimizde aile hekimliği kapanmış. Evet sağlık ocağı ve Bahçeşehir semt polikliniği sağlık hizmeti vermekte. Ben bu konu ile ilgili belediye ile görüştüğümde belediyede bir hasta nakil aracı olduğunu söylediler. Fakat bu araç acil durumlarda belediye arandığında dışarıdaysa hastaya gönderilemiyormuş. Evet belki ne çok olaya şahit oldunuz diyeceksiniz ama bi kaç kez çok acil ambulans aradığımızda bu aracı hiçbir zaman bulamadık. Çünkü sanırım hep dışarıda. Belediyenin bana söylediği hemen 112 acili arayıp sizin için ambulans çağırıyoruz. O an çok şaşırdım. Düşünüyorum da demek ki belediyeyi aramanın hiçbir anlamı yok acil durumlarda. Çünkü zaman kaybı. Bunu bizde yapabiliriz….. O GÜN BİR GÜL YETER O gün sevgililer günü 14 Şubat... 1800 yılında Amerikalı EstherHowland’ın ilk sevgililer günü kartlarını yollamasından bu yana çok sayıda insanın kutladığı bir gün. Annemiz, babamız, kardeşimiz, evladımız hepimiz birbirimiz için birer sevgiliyizdir. Ama sevgililer günü anlamındaki kişi hayat arkadaşı olarak seçebileceğiniz kişidir. Bu gün onun günüdür. Bir çiçek bir gülücük tatlı bir öpücük küçücük bir hediye, güzel ruhunu okşayan bir sözcük ona dünyaları verir. İstatistiklere göre sevgililer günü çok sayıda evlenme teklifinin de gerçekleştiği bir gündür. Sevmek ve sevilmek dünyadaki en güzel iki duygu. Ben herkesin sevgililer gününü kutluyorum. Herzaman çok sevmeniz ve sevilmeniz dileklerimle….



EKONOMİ

Faizler düşecek mi, çıkacak mı?

RK KAYHAN ÖZTÜOM

M.C FİNANSGÜNDE ETMENİ N YÖ N YI YA EL GEN

“Merkez Bankası’nın politika faizlerini düşürerek genel faiz düzeyinin düşmesinin yolunu açtı. Ancak kredi faizlerinin düşmesiyle tüketimin, dolayısıyla ekonominin ısınmasının önüne geçmek için bankaların munzam karşılıklarını artırdı.” Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde faiz oranlarını 25 baz puan (0.25 puan) düşürerek, yüzde 6.25'e çekti. Bu karar piyasalarda sürpriz olarak kabul edildi. Çünkü Merkez Bankası olası bir krize karşı ekonominin aşırı büyümesini önlemeye yönelik önlemler alıyordu. Örneğin bankaların mevduat güvencesi olarak Merkez Bankası'na yatırmak zorunda oldukları munzam karşılıkların oranını yüzde 8'den yüzde 12'ye çıkardı. Bankalar, bu munzam karşılığı için de herhangi bir faiz ödenmiyor. Yani bankalar faiz ödeyerek topladığı mevduatın yüzde 12'sini faiz almadan Merkez Bankası'nda bloke etmek zorunda kalıyor. Böylece bankaların mudilerinden topladığı paranın maliyetini artıyor. Maliyeti artan bankalar da bunu kredi faizlerini artırarak telafi etmek durumunda kalıyor. Zaten Merkez Bankası'nın amacı da buydu. Yani kredi maliyetlerini artırarak, kredilerdeki büyümenin önüne geçmek. Bunu da ekonomideki ısınmanın önüne geçmek adına yaptı. Buraya kadar her şey normal gözüküyor. Ancak Merkez Bankası'nın bundan sonra attığı adım ilk bakışta bunun tam tersine hizmet eder gibi görünüyor. Peki neydi bu adım? Tabii ki faizlerde yapılan indirim. Merkez Bankası'nın faizleri indirmesi doğal olarak domino etkisiyle önce mevduat, ardından kredi faizlerinin düşmesine neden olması beklenir. Merkez Bankası'nın attığı bu adımlar piyasalarda bir çeşit “tavşana kaç, tazıya tut” politikası olarak yorumlanıyor. Bir taraftan

22

ŞUBAT 2011

faizleri düşürerek piyasalarda genel faiz düzeyinin, özellikle kredi faizlerinin yolunu açıyor. Diğer taraftan kriz riskine karşı temkinli olmak adına tüketimin artmasını da istemiyor. Bunu da dolaylı yoldan, yani bankaların munzam karşılıklarını artırarak yapmayı tercih ediyor. Gelişmeler de Merkez Bankası'nın bu amacına uygun şekilde oluyor. Merkez Bankası'nın, mevduat munzam karşılık oranlarını artırmasının ardından bazı bankalar konut, oto ve bireysel kredi faizlerini yükseltti. Peki kredi faizlerindeki artış devam edecek mi? Artış yüksek oranlı olur mu? Bankacılara göre kredi faizleri çok fazla yükselmez. Örneğin İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Aykut Demiray, bir TV kanalına yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Bankalar kredi faizlerini artırma yolundalar. Faizde bazı ayarlamalara gidilecektir. Çünkü munzam karşılığın artması bir miktar maliyet yaratıyor. Mevduatın çoğu 1 ay-1 yıl arasında yoğunlaşmıştır. Bankalar 40 baz (0.40) puanlık bir maliyet artışıyla karşı karşıya. Şu anda çok büyük bir artış olmaz. Nakit kredilerde açıklanan oran yüzde 1.5'tir ama aylık yüzde 0.70-80 uygulanır. Bu üç-beş baz puan artacaktır. Bankaların asıl likidite kaynağı Merkez Bankası'dır. Likiditeyi azaltması ya da çoğaltması halinde bankaların tavrı değişecektir. İpler MB'nin elinde. Cari açığın kontrol altına alınması gerekiyor. Cari açığın milli gelire oranı yüzde 5-6 olursa, bu iyidir. Bundan yukarısı ciddi risk unsuru taşır. Merkez Bankası, cari açık nedeniyle kurlarda ciddi bir düzeltme olursa enflasyon da fırlar düşüncesiyle hareket ediyor, doğru da yapıyor.” İstanbul Üniversitesi

İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Profesör Kaya Ardıç ise yaptığı açıklamada gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: "Merkez bankaları partinin en heyecanlı anında bardakları toplar derler. Merkez Bankası eleştiriliyor ama ben buna katılmıyorum. Bugüne kadar gayet başarılı bir politika güttü. Hükümetin de vurguladığı gibi cari açık risk oluşturuyor. İki hedefiniz varsa iki aracınız olacak. Bugüne kadar Merkez Bankası'nın tek hedefi vardı, fiyat istikrarı. Ancak koşullar değişince politikanın da değişmesi doğaldır. Cari açığa karşı finansal piyasalarda istikrara yönelik zorunlu karşılıklar devreye sokuldu. Merkez Bankası bir strateji değişikliğine gitti. İlk başta çelişkili gibi gözüküyor. Sıkılaştırıcı bir politika güdüyorsanız faizi artırmanız gerekiyor. Burada bir çelişki yok. MB bu stratejisin bir ön kabul üzerine oturtuyor. Eğer enflasyonun düşme varsayımı tutarsa önümüzdeki ay yine indirebilir. Bir yandan frene basıyor, bir yandan gaza basıyor. Bankaların toplam mevduatlarının yüzde 95'i küçük vadeli birimler. Toplanan mevduatın yüzde 10'unu kullanamıyorlar. İster istemez bu kredi faizlerine yansıyacaktır. Bu doğaldır. Konut sektörü ve otomotiv sektörünü de olumsuz etkileyecektir. Konut fiyatları üzerinde etkisi şu anda belirsiz. Konut fiyatları zaten dip düzeyde. Konut fiyatlarının tırmanmaya geçeceği bekleniyordu, bu belki bir artırıcı etki yapabilir." Bütün bunlardan şu sonuç çıkıyor. Merkez Bankası faizleri düşürüyor ama cari açık endişesiyle ekonomide aşırı büyümeyi istemiyor. Bu nedenle bankaların kredi faizlerini düşürmesini engellemek için munzam karşılıkları artırıyor. Bu durumda önümüzdeki dönemde kredi faizlerinin mevcut seviyelerinin altına düşmesi zor görünüyor.


Profesyonel ve güler yüzlü kadrosu ile tam bir ‘Party House’ olan Garden and City, tüm toplantılar için rahat ortamının yanı sıra, doğum günleri, kına gecesi, nişan, nikah, mevlüt ya da iş toplantıları ve iş görüşmeleri için uygun fiyatlar ve farklı alternatifler sunuyor. BEKLERİZ EFENDİM

nünü (14 şubat sevgililer gü liğinde eş Z Nİ DE sanatçımız MERT ) hep birlikte kutlayalım

Bilgi ve Rezervasyon: Tel: 0212 607 26 27 - 0212 607 23 69 Bahçeşehir II. Kısım Boğazköy Mevkii Anadolu Cad. Fesleğen Sok. E Blok Villa 1

www.gardenandcity.com


RÖPORTAJ

1 Kasım’da uygulanmaya başlanan koruyucu sağlık hizmeti veren Aile Hekimliği sistemini Bahçeşehir’in aile hekimlerine sorduk. “Bizim asıl amacımız insanlar hasta olmadan tetkiklerini yapabilmek, belli bir yaş grubu üzerindekilerin rutin kontrollerini yapmak” diye özetleyen doktorlarımız sistemi anlattı...

Dr. Mehmet Gürler Dr. Yücel Gökçen

ACI SİSTEMİN AM

sistemini Erken tanı geliştirmek ı ne ölüm hızın Bebek ve an düşürmek, talarda ölüm Kronik has ek hızını düşürm bazı kanser Kadınlarda teşhis etmek türlerini erken şhis obezitenin te Çocuklarda sağlamak ve tedavisini ker, tansiyon Yaşlılarda şe rın erken gibi hastalıkla ak teşhisini yapm rutin n rı Vatandaşla pmak ya i n ri kontrolle

AİLE HEKİMİNİZİ

Aile Hekimi kimdir ve sistemin amacı nedir? Aile hekimi kişilerin doğumdan ölüme kadar bütün aşamalarını takip eden, koruyucu hekimlik yapan, hastalıklara yakalanmasında önleyici tedbirler alan, çocukların aşıları, gebe hastaların sağlıklı bir şekilde gebeliklerini geçirebilmeleri için takiplerini yapan koruyucu hekimdir. Bunun yanında kronik hastaların takibinin yapılması, yaşlıların takibini yapmak, bazı hastalıklara yakalanmalarını önlemek ve bazı hastalıklarda da erken tanı sağlamak amacıyla kurulan bir sistemdir. Bu sistem dünyada çok yaygın bir şekilde var, ülkemizde de 5 yıldır pilot bölge olarak çeşitli bölgelerde uygulanıyor. İstanbul'da da 1 Kasım itibariyle hizmete başlandı. Olayın özü her ailenin bir dok-

24

ŞUBAT 2011

toru olması. Aile bazında tek bir doktora bağlı olmaları, birinci basamak dediğimiz yani sağlık ocakları seviyesinde, her hastanın her ailenin tek doktoru olduğu yer. Herkes kendi aile hekimine başvuracak. Sağlık ocakları zaten Aile Sağlığı Merkezi oldu. Peki doktorların seviye olarak belli bir derecesi var mı yoksa yeni mezun bir doktor da aile hekimi olabilecek mi, bunda bir standart var mı? Aile hekimliği uzmanlık sistemine dönüyor. Tabi bu birden bire olamayacak. Çünkü aile hekimliği uzmanlığı Türkiye'de şu anda 1800 ile 2000'lerde. Sayı yetersiz. Bu aşama aşama gelişecek. 2017 yılından sonra her doktor aile hekimliği uzmanı olacak. Yani pratisyen hekimlerde peyder pey eğitim alarak uzman olacak-

lar. Türkiye'de 1985 yılından beri aile hekimliği uzmanlığı zaten var ama sistem olarak aile hekimliği yoktu. Yani bir deadline süresi var. 2017 yılından itibaren artık herkes aile hekimi uzmanı olmak zorunda, olmayanlar sisteme giremeyecek. Aile hekimliği hizmetlerinden kimler yararlanabilir? Türk vatandaşı olan, Türkiye'de oturma izni almış, bütün vatandaşlar sistemden yararlanabilir. Vatandaşlar sosyal güvenceleri olmasa dahi aile hekimliği hizmetlerinden yararlanacaklar mı? Tabii ki, sosyal güvenceleri olmasa dahi TC vatandaşı olan herkes aile hekimliği uygulamasından yararlanabiliyor. Yani Türk vatandaşı olmayan birisi, mesela Amerikalı burada yaşıyor...


Dr. Yasemin Çiçek

Dr. Eda Öner

Uz. Dr. Gönül Hitay Ok

Uz. Dr. Murat Sezen

ÖĞRENDİNİZ Mİ? Burada yaşıyorsa, ikametgahı buradaysa yabancı olmasına rağmen gelebilir. Pasaport bilgilerini girerek yabancı uyruklu hasta olarak kaydediyoruz. Vatandaşlarımız aile hekimliğinden her branşta faydalanabiliyor mu? Aile hekimliğinde dahiliye, cerrahiye diye bir branş yok. Uzmanlık olarak baktığımızda biz aile hekimleri 3.5 sene bir eğitim görüyoruz. Hem dahiliye, hem cerrahi, hem de çocuk sağlığı ve hasta konusunda eğitim görüyoruz ve aile hekimi oluyoruz. Branş diye bir şey yok. Mesela benim dün akşamdan beri dişim ağrıyor, ben bunun için aile hekimime gelebilecek miyim? Aile hekimliğine gelebileceksiniz tabii ki ama diş tedavisi hizmeti alamayacaksınız. Aile hekiminiz sizin acil tedavinizi

yapacak. Diyecek ki ʻdişin ağrıyorsa sana bir ilaç vereyim, ya da apse yaptıysa antibiyotik başlayalım ama sen diş hekimine gitʼ şeklinde yönlendirecek seni. Sonuçta diş hizmeti yok, yönlendirecek. Sadece diş değil, diyelim ki kadındoğum ile ilgili bir sorun yaşadı veya başka bir branşta sorun yaşadı, ona ilk biz bakacağız. Hastayı ilk görmesi gereken kişi aile hekimidir. Aile hekimi ön teşhisini koyacak, ondan sonra gerekirse diğer branşlara yönlendirecek. Olayın özü budur. Ama şu anda sevk sistemi yok Türkiye'de. Uygulamaya başlanmadı ama başlanacağı söyleniyor. Yani batıdaki gibi değil. Batıda aile hekimi görmeden başka bir branşa gidemiyorsun, önce aile hekimi görecek, o sevk edecek sizi. Bizde böyle bir zorunluluk yok. Siz

isterseniz kadın doğuma veya cerrahiye gidebilirsiniz. Sevk sistemini nereye yapıyorsunuz? Devlet hastanesine. Buraya en yakın Esenyurt, Başakşehir var. Bağlı bulunduğumuz devlet hastanesine sevk yapıyoruz. Sosyal güvencesi olmayanları aynı şekilde sevk edebiliyor musunuz? Tabii ki... Aile hekimliğinde güvence sistemi diye bir şey yok zaten. Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan herkes bu sistemden yararlanabiliyor. Sizin sevk ettiğiniz hasta gittiği hastanede hiçbir ücret ödemeden işlemlerini yaptırabiliyor mu? Sevk zinciri kurulmadığı için öyle bir sistem yok şu anda. Ama normalde olması gerekiyor. ŞUBAT 2011

25


RÖPORTAJ IT... SİSTEME KAY

Aile hekimliğinde sağlık hizmetleri ücretli midir? Vatandaşlarımız bu uygulamada sunulan tedavi, tanı ve laboratuvar işlemleri için hiçbir ücret ödemeyecekler. Aile hekimliği uygulamasında hasta - hekim ilişkisi nasıldır? Aile, hekimiyle ilk tanıştığında, bizim elektronik ortamda kullandığımız aile hekimliği programımıza hasta ile ilgili bütün bilgiler girilir. İlk bize başvurduğunda, kronik hastalıkları mı var, devamlı kullandığı ilaçlar mı var, bir hastalık açısından takip altında mı, adresi, telefon numarası dahil bütün bilgilerini sisteme giriyoruz. Hastayla bu şekilde iletişimi kuruyoruz ve sisteme dahil ediyoruz. Hasta sadece buraya gelerek mi hekimiyle görüşebiliyor, ayrıca telefonla irtibat kurma şansı var mı? Mesai saatleri içerisinde tabii ki iletişim kurabilir ve danışmanlık alabilirler. Aile hekimliği mesai saatleri içerisinde uygulanan bir sistem, yani hafta sonları ve mesai haricinde hizmet verilmiyor. Kişi aile hekiminden memnun değilse değiştirebilir mi? Tabii ki değiştirebilir. Yalnız üç aylık bir süre gerekiyor. Üç aylık bir sürede kendine atanan aile hekimi ile tedavilerini olduktan sonra memnuniyetsizlik olursa değiştirilebiliyor. Bunun için Toplum Sağlığı Merkezleri'nde nüfus cüzdanı fotokopisi ile form doldurup hekimini değiştirebiliyor. Ayrıca bizde hastanın dilekçesini alıp oraya gönderebiliyoruz. Bahçeşehir'de bir hekim başına ne kadar hasta düşecek? Hekim başına 4 bin nüfus gibi düşecek. Bahçeşehir'de sadece burası mı var? Boğazköy'de de bir aile Sağlık Merkezi var. Birinci kısım ve ikinci kısımın bir bölümü bize bağlı.

26

ŞUBAT 2011

ğrenebiliimi nerden ö Aile hekim rim? Bakanlığının Sağlık İnternette .tr/ahkim/ .g nbulsaglik ov ta .is bs sk bb :// http rek öğrenumarasını gire TC en nd si re ad mim kim' gle'a 'Aile heki buraya oo G r. le lir bi ne a labilirler. Ayrıc diye yazarak bu radan da söylüyoruz. n bu sonragelince biz zate darıyla ondan ka im iğ yor? Bild ki re t olunması ge or yani sında bir kayı uy ol t kesin kayı e rd le şi ki ı az B şilerde ise oluyor. Bazı ki ış m an at or kt do durumda ı isteniyor. Bu as pm ya m çi se gidip form ı Merkezi'ne Toplum Sağlığ yıt yaptıracaksınız. n ka doldurup, kesi lli dışarı rencileri, enge nasıl öğ ite rs Ünive e em kişiler sist çıkamayacak r? Aile hekimliğinde denetleme kim tane başkaydolacakla sağlığı merkezi le ai n kı ya rafından ve nasıl yapılacak? n E Nereye, bilgi alabilirler. an ad or k Aile hekimleri valilik ile sözleşme imra ra vu ı öğrenebibağlı oldukların zalamış durumdalar. Sağlık müdürlüğü hangi doktora acak olan dışarı çıkamay vasıtasıyla valiliğe bağlıyız. Ama tabi sağlirler. Engelli ve merkezlenla aile sağlık lık müdürlüğü de bakanlık adına denetlekişiler ise telefo nebilirler. re miş oluyor. Toplum Sağlığı Merkezleri de rine ulaşarak öğ bakanlığın verdiği yetkiye göre bizi denetleyebiliyorlar. gebelerin ve bebeklerin yakın takibini Bu denetim neye göre yapılacak? Bakanlığın ocak ayından itibaren ya- yapmak istiyoruz. Bu da bizim başlıca yınladığı bir genelgede aile hekimlerinin görevimiz. Hastalar özel doktoruna gidene şekilde denetleneceği izah edilmiş. bilir. Belli periyotlarda bu insanların takipHekimlerin denetimini öncelikle vatan- leri olması gerekiyor. Belli aylarda çodaşlarımız yapacak. Kişiler memnun kal- cuklara aşılarının yapılması gerekiyor, madığı hekimi değiştirebilecek. Aile doğduğunda işitme testi, kalça ultrasonohekiminin hasta sayısı kotanın altına grafisi yapılmış mı? Gitmesi gereken döinerse hekimin sözleşmesi feshedilecek. nemde doktoruna gitmiş mi? Gebeliğin İl sağlık müdürlükleri de ayrıca denetim belli döneminde açlık kan şekerine bakmamız gerekiyor, bu tahlili yapılmış mı, yapacak. Sizin Bahçeşehir halkından beklen- biz bunu görmek istiyoruz. Eğer yapılmış ve yüksekse, tedavisi başlanmışsa biz tileriniz nelerdir? Altı aylık süre içerisinde kayıtlı olan ki- bunu o şekilde kaydediyoruz. Ama yapılşileri mutlaka bir kere görmemiz lazım. mamışsa biz bunu yaptırmak istiyoruz. Ama tabii ki kayıtlı telefon bilgileri ve ad- Hasta özel doktorunda takibinin yapılmaresleri çok yeterli değil, o yüzden hasta- sını istiyor olabilir, ama biz hiç olmazsa o nın bize ulaşmasını sağlamaya çalışı- takibin sonucunu kaydetmek ve onun kiyoruz. Bölgemizde yaşayanların genel- şisel dosyasına yazmak istiyoruz. Bu takip sisteminin sonucunda, yıllar likle ekonomik durumları çok iyi. Daha çok özel hastaneleri tercih ediyorlar. Biz özele sonra hastalar yurtdışına gitmek istiyor digiden gebelere, özelde aşı yaptıran ço- yelim ki. Yurt dışına giderken bile aşı karcuklara ulaşamıyoruz. Yaşlı insanlar bir tını isteyecekler. Yurtdışında üniversiteye şekilde ilaç yazdırmaya geliyor ama bizim gitmek isteyecek, yine aşı kartını isteyeesas amacımız onlara ulaşabilmek, aşı ve cekler. Aile bunu kaybetmiş olsa bile bizde bu kayıtlar olacak ve gerekli evrağı gebe takiplerini çok iyi yapabilmek. Her anne ve bebek bizim için çok de- verebileceğiz. Ayrıca Aile Hekimliği sistemi başladığerlidir. Bizim gelişmişlik düzeyimiz de bebek ve anne ölüm hızına göre değer- ğından beri bize çok büyük desteği olan lendiriliyor aslında. Bunun için biz özellikle belediyemize teşekkürlerimizi sunuyoruz.

BAHÇEŞEHİR AİLE SAĞLIK MERKEZİ Bahçeşehir Funda Adası Okyanus Cad. Başakşehir / İstanbul

Tel: 212 669 63 60



KISA

Pelican Mall’de sömestr bir başka Avcılar ve çevre bölgelerde yaşayanlara bambaşka bir dünya sunabilmek, Aʼdan Zʼye tüm ihtiyaç ve beklentilerini karşılayabilmek amacıyla projelendirilen bölgenin ilk ve tek alışveriş ve yaşam merkezi olan Pelican Mall bu sömestr kapılarını çocuklar için açacak. Pelican Mall Alışveriş ve Yaşam Merkezi sömestr etkinlikleri kapsamında ço-

cuklar için şeker tadında bir program hazırladı. 28 Ocak–13 Şubat tarihleri arasında Pelican Mall Alışveriş ve Yaşam Merkeziʼne gelen tüm çocuklar Özel Gülümse Yuvaʼnın katkılarıyla eğlencenin, sanatın ve coşkunun tadına varacaklar. Ebru Atölyesi, Seramik Atölyesi, Fen Atölyesi, Resim ve Sanat Atölyesi, Kukla Gösterileri ve sürpriz karne hediye-

leri ile Pelican Mall Alışveriş ve Yaşam Merkezi bu sömestr kapılarını çocuklar için açacak. Pelican Mall Alışveriş ve Yaşam Merkeziʼ ne ulaşım için ücretsiz müşteri servislerinden faydalanabilirsiniz. Ücretsiz müşteri servis saatlerini 212 509 98 00 danışmadan öğrenebilirsiniz. Aradığınız her şey yolunuzun üzerinde...

Mie’den eşsiz tadlar Mie Pastanesi en kaliteli malzemelerle katkı maddesi kullanmadan ve gastronomi mezunu personeliyle Bahçeşehirlilerin özel günlerini unutulmaz kılmaya devam ediyor... Doğum günlerinden, düğün organizasyonlarına tüm kutlamalarınız için renk renk kurabiyeler, tasarım muffinler ve tadı eşsiz pastalarıyla...

Minik yıldızlar ilk madalyalarını aldı

İlyas Usta’da yılbaşı

Bahçeşehir Voleybol Spor Kulübü tarafından voleybolun sevdirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla düzenlenen mini voleybol şenliğinde minik yıldızlar ilk madalyalarını aldılar. Kaybedenin olmadığı, voleybolun kazandığı etkinlikte 2001-2002 doğumlu sporcular mücadele etti. Minik voleybolcuların ve ailelerinin ilk madalya heyecanı görülmeye değerdi.

Özellikle Karadeniz pidesi ve birbirinden leziz yemekleriyle ünlü İlyas Usta, bu yıl ilk olarak düzenlediği yılbaşı eğlencesinde, Karadenizʼin sarı fırtınası Seyfettin Çakıralp eşliğinde misafirlerine doyumsuz bir yılbaşı gecesi yaşattı.

Tupperware bölge toplantıları her salı Garden and City’de Dünyanın lider gıda saklama, hazırlama ve servis ürünleri Tupperwareʼin Bahçeşehir Distribütörü Didar Demir yönetiminde, her Salı 13:0015:00 saatleri arasındaki eğlenceli toplantılara Garden and City evsahipliği yapıyor. Birbirinden kullanışlı

28

ŞUBAT 2011

Tupperware ürünlerinin tanıtıldığı, yemek tariflerinin paylaşıldığı ve eğlenceli çekilişlerin yapıldığı bu toplantılara katılmak ya da daha fazla bilgi almak için Tupperware Bahçeşehir Distribütörü Didar Demirʼe 0535 412 62 90 nolu telefondan ulaşabilirsiniz.


Geleneksel Eurosun yılbaşı balosu bu yıl Holiday Inn’de kutlandı Geleneksel Eurosun Exclusive yılbaşı balosu bu kez bir başka beş yıldızlı otelde, Holiday Innʼde kutlandı. Yılbaşı balosuna katılan çocuklardan velilere yaklaşık 900 kişi, şıklık ve zarafet yarışındaydı. Birbirinden şık anne-babalar fuayede canlı müzik performansı eşliğinde kahve çaylarını yudumlarken, balo salonunda öğle yemeklerini bitiren çocuklar, animatörler, palyaçolar, yüz boyama, balon sanatçıları eşliğinde kendileri için kurulan devasa oyun parkında çılgınca eğlendiler. Ailelerle bir araya gelme zamanında tüm salon karartılarak dev Eurosun korosu ile anne-babalarına sürpriz yaptılar. İngilizce 14 parça seslendiren çocuklar, kendileri için hazırlanan geleneksel yılbaşı kar pastasını kestiler. Aileler ve çocuklar bir yandan pastalarını yiyip, bir yandan kendileri için ailelerin hazırladıkları hediyeleri noel anne ve noel babaların ellerinden alıp, fotoğraf çektirme yarışına

girdiler. Asıl sürpriz, bir yarıyıl boyunca bu güne özel el sanatları derslerinde hazırladıkları el emeği, göz nuru eserlerinin sergisi oldu. Eurosun velisi olan, Türkiyeʼ de ilk kez böyle bir organizasyona katılan İs-

koçyaʼlı, Alman, İtalyan, İzlandaʼlı, İsviçreʼli, Avustralyaʼlı, İngiliz, Özbek, İrlandaʼlı, İsveçʼli, Rus, Avusturyaʼlı, Azarbeycanʼlı, Çinʼli Konsolos ve Ataşe ailelerinin şaşkınlığı ve takdirleri görülmeye değerdi.

Öz-El Tekstil’den hiper tuhafiye Türkiye’de ve dünyada bir ilk olan tekstil ve konfeksiyon aksesuarları marketi “A-Plus” eski Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’in katıldığı törenle açıldı. Yenibosna’da Öz-El Şirketler Grubu’na ait gross marketin açılışında konuşan Tüzmen, “Dünya ticaretinin eksi yüzde 11’lerden, artı yüzde 11’lere girdiği bir dönemde Türkiye’de tekstil konfeksiyon sektörü çok atak hareket etmeli. Bunun unsunlarından biri de fiyat. Bu zincir içinde tekstil ve konfeksiyon sektörünün önemli firmalarının bir araya gelmesi önemli” dedi.


4 MEVSİM ENGELSİZ YAŞAM

ENGELSİZ BAŞAKŞEHİR Engelsiz Başakşehir Projesi çerçevesinde “Engelsiz Timi” oluşturulmuş. Evet yanlış duymadınız, bu bir “TİM”. Yetkililerinin bu işi ne kadar önemsediği belli oluyor. Peki bu TİM ne yapar? Bu güne kadar neler yaptı? Amacı nedir?

‘Engelsiz timi’ çalışmaları sadece özürlüler için değil, yapılan kaldırım rampaları hayat kurtarıyor. İşte size bununla ilgili bir örnek... Kalp hastası Turgut Uysal’ın (74) kalbinde 3 stent var. İki kez kriz geçiren Uysal’ın üç damarı tıkalı, kalbinin yorulmaması için merdiven kullanmaması gerekiyor. Uysal’ın kızı Birgül Ilgar, apartman girişine rampa yapılması için Başakşehir Belediyesi’ne başvuruyor. Kısa sürede dönüş yapıldığını söyleyen Uysal, “Rampa 10 gün içinde yapıldı. Engelli demek, tekerlekli sandalyeye bağımlı olmak değil. Sonuçta benim de, başka rahatsızlığı olan ailelerin de bu rampaya ihtiyacı var” diye duygularını anlatıyor.

30

ŞUBAT 2011

Başakşehir Belediyesinde özürlülerin toplumun diğer kesimlerinden farklı görülmemesi için her türlü hizmet, eğitim ve istihdam imkanlarından eşit yararlanabilmelerini sağlamak amacıyla “Özürlüler Masasını” kurmuş durumda. Engelsiz Başakşehir Projesinden, Engelsiz Ulaşıma kadar bir çok hizmet planlanıyor ve yürütülüyor. Engelsiz Başakşehir Projesi çerçevesinde “Engelsiz Başakşehir Timi” oluşturulmuş. Evet yanlış duymadınız, bu bir “TİM”. Belediye yetkililerinin bu işi ne kadar önemsediği belli oluyor. Peki bu TİM ne yapar? Bu güne kadar neler yaptı? Amacı nedir? Engelsiz Başakşehir Timi Fen İşleri Müdürlüğünden mühendis, tekniker, işçi ve Özürlüler Masası sorumlularından oluşmakta. Engelsiz Başakşehir Projesi Başakşehir Mahallesi 2.Etapta pilot uygulama yapmaya başlamış. TİM, burada yaşayan özürlülerin ikamet ettiği blokların girişlerine, yaya geçitlerine ve

kaldırım köşelerine, parklara, kamu alanlarına rampa yapımı ve diğer engelleri kaldırarak “engelsiz erişime uygun düzenlemeler” yapıyor. İlk olarak mimari engeller nedeniyle evinden dışarıya çıkamayan kişiler öncelikle dışarıya çıkarılmaya çalışılıyor. Şöyle ki siz en iyi hizmeti de verseniz kişi evinden çıkamadıktan sonra oraya ulaşamadıktan sonra anlamı kalmıyor. Dolayısıyla haya-ta tam katılım için olmazsa olmazlardan biri evden dışarıya çıkabilmek. Bu proje çerçevesinde 60 konut, kamu binası, park, alış veriş merkezi, okul, ibadethane gibi yerlere düzenlemeler yapılmış durumda. Öncelikle bir ekip engelsizleştirilecek yerde inceleme yapıyor, olabilecek alternatifleri değerlendiriyor ve ardından işe başlıyor. Konut girişlerinde de yapılan bu iş için özürlü kişiden herhangi bir bedel de talep edilmiyor. Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, özür-


TİMİ İŞ BAŞINDA lüler ile ilgili yaptığı ve yapacağı hizmetler için şunları söyledi. “Göreve geldiğimiz andan itibaren yerel yönetim hizmetlerini İlçemizin en ücra köşelerine kadar ulaştırmayı hedefledik ve mutlu bir gelecek, güven dolu, huzurlu bir yaşam için herkese ulaşmaya gayret ettik. En hassas olduğumuz noktalardan biri de özürlü vatandaşlarımıza çağdaş belediyecilik hizmetlerini gerektiği gibi ulaştırabilmek oldu. Bunun için özürlülerin yaşamlarını kolaylaştırmak, sıkıntılarını biraz olsun hafifletmek ve karşılarına çıkan engelleri kaldırmak için elimizden geleni yapacağız.” dedi. Kendisi de bedensel özürlü olan Belediye Başkan Danışmanı Ayhan Metin, yaşadığı bir olayı da şöyle anlatıyor: “Yıllar önce oturduğum apartmanın önüne rampa yaptırmak istemiştim, blok yöneticisi karşı çıkmıştı. Ben de ertesi yıl adaylığımı koydum ve blok yöneticisi seçildim ve girişe rampa yaptırdım. 6 ay sonra eski yöneticinin ayağı kırıldı ve bu rampayı kullanmak zorunda kaldı.” diyor. Zihinsel ve bedensel özürlü çocuğu olan Ali Yeniyurt düşünce ve duygularını şöyle anlatıyor: “Merdiven ve

kaldırımlar problemlerin görünen küçük ama en önemli kısmı. Buralar özürlülere uygun olmaz ise hayatımızı sınırlıyor, özürlüleri eve mahkum ediyor.” Ali bey bina girişine rampa yapılmadan önce oğlu Fatihʼi sırtında götürüp getirdiğini de ekliyor. Yaklaşık 6 yıl önce trafik kazası sonrası tetrapleji olan Sadullah Daban, bir yere gitmek için artık tekerlekli sandalye kullanmak zorunda. Mutlu bir evliliği olan Sadullah beyin iki de çocuğu var. Yaşadığı bazı sıkıntıları şöyle anlatıyor. “Bir gün çok dişim ağrıyordu, dişçiye gideceğiz fakat sabah çok erken vakitte kimseyi de bulamadık. Zar zor beni 3 kişi merdivenlerden indirdi. Bir de sonrası var tabii. Taksilerde problem… Tekerlekli sandalye olduğu için taksiler de almak istemiyor. Alsalar da bagajda LPG tankı olduğu için tekerlekli sandalyem sığmıyor. Beni kucak-

layıp taksiye bindirdiler. Dişçi muayenehanesine çıkmakta ayrı bir problem, sormayın gitsin. Peki benim suçum ne bu eziyetleri yaşamak için? Sakat olmak!.. Herkes gibi bende her yere özgürce gidebilmek istiyorum.” diyor. Kendisine Başakşehir Belediyesinin hizmetinden sonraki değişimleri soruyor. Bu sorumuza gözleri parlayarak ve umutla cevap veriyor. “Yapandan yaptırandan Allah razı olsun. Bir telefonda geldiler kapımın önüne rampa yaptılar. Bir yere gideceğim zaman yine bir telefon ile asansörlü araç geliyor ve beni istediğim yere götürüyor.” diyerek mutluluğunu ifade ediyor. Özürlüler bu hizmetlerden 0212 444 0 669 numaralı telefonu arayarak veya ozurlulermasasi@basaksehir.bel.tr adresine elektronik posta göndererek yararlanabiliyorlar.

Özürlülerin yaşamlarını kolaylaştırmak, sıkıntılarını biraz olsun hafifletmek ve karşılarına çıkan engelleri kaldırmak için elimizden geleni yapacağız.” Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal

ŞUBAT 2011

31


HAVADAN SUDAN

Ben sana mecburum “Aşkı bitiren bence sahip olma duygusu. “Artık o benim tamamdır” fikri sonucunda beyne gönderilen komut aşkı bitirir. Bana göre olay budur. Hatta atalarımız “Kör öldü badem gözlü oldu” diyerek durumu çok güzel özetlemişler. Şubat ayının “Sevgililer Günü’nü” içinde barındırmasından dolayı bu ay biraz, daha doğrusu fazlaca aşk üzerinde yoğunlaştım. Aşk sözcüğü aklımda dolandıkça, ilk aklıma gelen tatlı bir karın ağrısı, pır pır eden bir kalp, çoğunlukla gözyaşı... Ama gözyaşına rağmen yüzde anlamsız bir gülümseme ve onsuz yaşayamam fikrinin beyine yerleşme durumu. Sizleri bilmem ama aşk denince ilk aklıma bunlar geldi. Aklıma gelen diğer bir şey ise aşkın ömrünün üç yıl olduğu idi. Aşk için sene limitinin konması biraz acayip bir durum. Ne oluyorda aşk üç senede bitiyor? Benim mantığım aşkın üç senede bittiğini katiyen kabul etmiyor. Bakınız kavuşulmamış aşklara bitmiş mi? Hayır... Biten aşklar ise ilişkilerini mutlu sonlandırıp evlilikle taçlandıran aşıkların yaşadıkları aşklar. Halbuki aşkla bezenmiş bir ilişki ayrılıkla

32

ŞUBAT 2011

sonuçlansa, o aşk hiç unutulmaz, hiç bitmez. Demekki neymiş aşkın bir suçu yokmuş; suç evlilikteymiş gibi bir sonuç çıkarmayınız lütfen... Benim demek istediğim evliliğin aşkı sevgiye dönüştürüyor olması. Dönüşen sevginin boyutu ve içeriği ise evliliğin mutlu veya mutsuz olmasını ayarlıyor. Aşkı bitiren bence sahip olma duygusu. “Artık o benim tamamdır” fikri sonucunda beyne gönderilen komut aşkı bitirir. Bana göre olay budur. Hatta atalarımız “Kör öldü badem gözlü oldu” diyerek durumu çok güzel özetlemişler. Görüldüğü üzere aşk suçsuz; aşkın tek suçu aşk yakar. Derken yeni bir soru daha zihnimde beliriyor. Aşk yakarsa, aşk üzerse, aşk üç yılda bitecekse o halde aşık olmak için bu çaba niye? İnsanoğlu yanmaktan mı hoşlanıyor. Bunun cevabını bulamadım. Efendim daha sonraki aşamada ise aşkı en iyi anlatan sözcüklere takıldım. Ve bu konuda Atilla İlhan’ı tek geçtim.

ĞLU

MÜJDE KÖSEO

“BEN SANA MECBURUM” Ve de “Ne kadınlar sevdim zaten yoktular.” Eğer yaşamak için kendinizi birine mecbur hissediyorsanız bu aşk değil de ne? Ya diğeri... “Ne kadınlar sevdim zaten yoktular” Bu büyülü mısra aşkın ömrü 3 yıldıra en iyi cevap değil mi? Kendi hayalimizde yarattığımız kişiye aşık oluruz. Gerçeklerin hayalimizle örtüşmediği noktada aşk biter. Öyle veya böyle insanların hemfikir olduğu konu ise her şeye rağmen aşk güzel. O halde sevgililer gününüzü aşkla bezenmesini dilerim. Aşkla kalın...



KAPAK KONUSU

Bir yastıkta kaç yıl? Bu ay ki kapak konumuz şubat ayının içinde barındırdığı 14 Şubat Sevgililer Günü dolayısıyla tabii ki aşk oldu... Aşk ama aşkın yıllanmış hali... Günümüzde bir saatlik evlilikler yaşanırken, hem gençlerimize örnek olsun, hem de sırlarını öğrenmek amacıyla, uzun yıllardır evliliklerini başarıyla sürdürüp, meyvelerini toplamış çiftlere "bir yastıkta kaç yıl" diye sorduk... Aldığımız cevaplarda birbirinden güzel hikayeler ortaya çıktı.

Müzeyyen-Namık Şardok

51 YIL

Bir yastıkta

Bir Yastıkta 625 ay, 2.679 hafta, 18.758 gün, 450.210 saat, 27.012.653 dakika geçti

günümdü. En kötü günüm ilk çocuğumu kaybetmemdi. Sonra 3 kızım bir oğlum oldu. Hepsi evli ve mutlular 9 torunumuz var. Namık Şardok: En güzel anım düğün gecemdi. O gece tebrikleri kabul ederken doğru bir iş yaptığımı anlamıştım. En kötü anım ilk çocuğumuz, oğlumuzu doğum esnasında kaybedişimdir. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Müzeyyen Şardok: Karşılıklı iyi geçim, saygıyı ve sevgiyi getirince gerisi kolay. Namık Şardok: 51 yıl dile kolay zor günlerimiz tabii oldu. Hiç bir zaman yılmadık, yarının bu günden daha iyi olacağına hep inandık çünkü azimliydik. Mutlu olmanın bir bedeli vardı ve biz bunun bilincindeydik.

B R YASTIKTA KOCAYIN

Yıllardan beri kullanılan ve yeni evlenenlere söylenen, bir nevi tebrik etme anlamına gelen bu cümleyi hepimiz biliyoruz zaten. Cümleye farklı bir açıdan bakıp şöyle düşündüğümüzde; bir insan ömrünü 60 yıl desek ve çiftlerimiz 20 li yaşlarda falan evlenmiş olsalar, ortalama 40 yıl aynı yastığa baş koyacaklar. Peki o kadar uzun ömürlü bir yastık üretildimi bu zamana kadar.....

34

ŞUBAT 2011

18/09/1959

Siz Evlendiğiniz de...

1959

Nasıl ve nerede tanıştınız? Müzeyyen Şardok: Ev kızıydım, okulumun dışında sokak nedir bilmezdim. Eşimi gösterip seni veriyoruz dediler. Bende beğendiğim için kabul ettim. Namık Şardok: Evlenmek için önce yaş sonra iş olmak üzere ev geçindirecek duruma gelince artık evlenebilirim dedim ve eşimi seçtim. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Müzeyyen Şardok: Ailelerimizin kararına bağlı olarak kendi isteğimle teklifi kabul ettim. Namık Şardok: Görücü usulü oldu. Büyüklerimiz eş olarak bizleri uygun gördü. Biz de birbirimizi beğendikten sonra mantığa uygun hareket ettik, sonuç ortada. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Müzeyyen Şardok: Tabii ki düğünümüz en mutlu

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

? TL 2,83 TL 0,67 TL 6 Kuruş


Ayfer-Adem Serezli

37 YIL

Bir yastıkta

Bir Yastıkta 443 ay, 1.902 hafta, 13.318 gün, 319.650 saat, 19.179.058 dakika geçmiş

Nasıl ve nerede tanıştınız? Adem Serezli: 24/08/1973 tarihinde Küçükçekmece eski belediye iş hanındaki As Mühendislik Mimarlık Bürosu'nda tanıştık. Büroya Ayfer hanım ile annesi birlikte geldiler. Ayfer hanım Kumburgazʼda satın almış olduğu yazlık dairenin tapusunun fotokopisini çektirmek istedi. O günkü bedel ile 1 adet fotokopi 1 liraydı. Ben Ayfer hanımdan 10 lira aldım. Bürodan çıkmakta olan Ayfer ile annesi bana “Anahtar yapan yer var mı” diye sordu. Ben de Bakırköy'de var dedim. Bakırköy'e Ayfer hanımın LA Z 956 Almanya plakalı arabası ile saat 11 sularında gittik. Anahtarcı anahtarı saat 16'da verebileceğini söyledi. Ayfer hanımın annesi o zaman beni yeğenimin evine bırakın dedi. Ev Bakırköy İncirliʼde idi. Bıraktık ve Ayfer hanım ile topu topu 2-3 saat beraber kaldık. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Adem Serezli: Tanıştığımız gün zaman geçirmek için Yeşilköy Park'a gittik. Ayfer hanımʼı çok beğenmiştim. Parkta Ayfer hanımʼa evlenme teklifi yaptım. Kendisi de “Sizi rüyamda gördüm. Sarı saçlı futbol oynayan biri olarak” dedi. Ben de Ayfer hanıma “İşte o kişi benim”dedim ve tanışma günümüz Cuma idi, Cumartesi günü Ayfer hanımʼı abim ile tanıştırdım. Abim Ayfer hanımʼa “Kızım sen çok iyi bir kıza benziyorsun, sakın bunun teklifini kabul etme. Her gün bir kız arıyor onu” dedi.

Bende “Abi sen ne diyorsun” dedim. “O zaman kalkın gidiyoruz” dedi. Bizi Kapalıçarşıʼya götürdü, yüzük aldı. Pazar günü Ayfer hanımʼın teyzesinin Küçükçekmece'deki evinde aile arasında nişanlandık. Perşembe günü Ayfer hanımʼın kullandığı araç ile ailece Almanya'ya gittiler. Bende Pazartesi günü okula gittim. O sırada İ.D.M.M.A İnşaat Fakültesi'nde 4. sınıfta öğrenci idim. Arkadaşlarıma 'nişanlandım' dedim. Şaşırdılar. Üzülenler de oldu sevinenler de oldu. Ayfer Almanya'ya gitti. Ben de ardından 1 yıl içerisinde takriben 25-30 defa kendini görmeye gittim. Sanki Küçükçekmece'den Yeşilköy'e gidiyormuşum gibiydi. 1 yıl nişanlı kaldık. 10 Ağustos 1974 gününün akşamı o zamanın güzel restorantı olan Merter'deki İlyas Restorant'ta evlendik. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? En güzel anımız her ikimiz için de 2 kızımızın dünyaya gelmesi. Adem Serezli- Ayfer hanım ile nişanlandığımız Pazar gününden sonraki Perşembe günü Almanya'ya gitmesi sırasındaki vedalaşma anımız. Ayfer Serezli- En kötü anımız depremde eşimden ayrı yerde oluşumuz. Kızlarımla eşime ulaşamamız. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Adem Serezli: Saygı, sevgi, hoşgörü ve karşılıklı anlayışlı olmak.

10/08/1974

N SIRRI YASTIKTA MI? zamandaki evli çiftlerimiz aynı yastığa baş koyabiliyorlarmı, cevap “Hayır”. Benimde aklıma şu geldi. Acaba aynı yastığa baş koyamadıkları için mi bu zamandaki evlilikler eskisi kadar uzun ve mutlu sürmüyo. İşin sırrı yastıktamı acaba?

Siz Evlendiğiniz de...

1974

Eskiden yastıklar uzun olurdu herkes bilir, boyları bir metre olanlar vardı ve içlerinde de koyun yünü....Aynı yastığa baş koyulurdu gerçek anlamda da... Zamanımızda ise yastıklar ayrıldı. O zaman düşünün şimdi, bu

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

1.200 TL 13,77 TL 5,36 TL 65 Kuruş ŞUBAT 2011

35


BİR YASTIKTA KAÇ YIL?

Bir yastıkta

Şule-Alaettin Yurcu

Bir Yastıkta 510 ay, 2.187 hafta, 15.313 gün, 367.531 saat, 22.051.874 dakika geçti

sabır ve anlayış göstererek yılları geçirdik ve geçireceğiz. Örneğin bir anlaşmazlık yaşadığımızda, anlaşmazlığı uzatmamak için duruma göre birimiz o ortamdan ayrılarak konuyu uzatmadık. Birbirimize daha bir 42 yıl katlanabiliriz.

22/02/1969

Siz Evlendiğiniz de...

1969

Nasıl ve nerede tanıştınız? Şule Yurcu: Annemin bir öğretmen arkadaşının sayesinde tanıştık. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Şule Yurcu: Daha sonra buluştuk. Maçkaʼda Taşlık Gazinosuʼna yemek yemek için gittik. Orada hiç beklemezken birdenbire evlenme teklif etti. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Şule Yurcu: Eşim deniz subayı idi daha sonra kaptanlık yaptı. Ayrıldığımız günler en kötü günlerim, kavuştuğumuz günler de en mutlu anıları sakladığım günlerdir. Alaettin Yurcu: Görevim nedeniyle uzaklara gidemeyip balayı için şimdiki ismi Prenses Otel Olan Caddebostan Oteliʼne gittik. Odamıza çıktığımızda sevgimizin etkisi ile enyarım saat ağladık. Bu anımı hala unutamıyorum. Eşimin 42 yaşında iken geçirdiği tehlikeli bir anı beklemek de yine unutamadığım kötü anımdır. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Şule Yurcu: Ancak insanı ruh ve karakter olarak % 100 eşiti bir kişi mutlu eder. Bu olanaksız olduğuna göre bizler bu bilinçle gerektiği yerlerde

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

? TL 9,08 TL 2,27 TL 16 Kuruş

Bir yastıkta

Müjgan-Orhan Alkan

Bir Yastıkta 264 ay, 1.132 hafta, 7.929 gün, 190.316 saat, 11.418.980 dakika geçti

36

ŞUBAT 2011

Müjgan Alkan: Karşılıklı sevgi ve saygı çerçevesinde evliliğimizde 21, beraberliğimizde 29 yılı geride bıraktık. Gerçekten söylüyorum birbirimize katlanılacak bir durum hiç olmadı.

Siz Evlendiğiniz de...

1989

Nasıl ve nerede tanıştınız? Müjgan Alkan: 3 Şubat 1983ʼde ortak arkadaşlarımız vasıtasıyla tanıştırıldık. Lise yıllarıydı. 5 yıllık bir arkadaşlık sonrasında evlilik teklifini aldım. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Müjgan Alkan: 0 sıralarda eşim askerdi. Telefonda bile olsa yıllardır beklediğim bu teklifi duymak her genç kızda olduğu gibi beni de çok mutlu etti. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Müjgan Alkan: Kızlarımız Dila ve Begüm dünyaya geldiğinde evliliğimizin, hayatımızın en güzel anlarını yaşadık. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:))

42 YIL

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

225.000 TL 2.057,22 TL 1.074,21 TL 219 Lira

21 YIL 12/05/1989



BİR YASTIKTA KAÇ YIL?

Nevin-Kemal Gündüz

35 YIL

Bir yastıkta

Bir Yastıkta 427 ay, 1.833 hafta, 12.835 gün, 308.058 saat, 18.483.523 dakika geçti

Melike-Ayhan Metin

06/12/1975

Kemal Gündüz: Evlendiğimizden beri ara ara iki üç ayda bir geç kaldığımda neredesin diye sorduğu zamanlar en kötü anlarım, en güzeli ise aslında hep güzel geçiyor ama arada bir kopukluk oluyor. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Kemal Gündüz: Münakaşayı sevip sonrada bunu sevgiye dönüştüren bir çiftiz. Yoksa 36 yıl yaşayabilir miydik?

Siz Evlendiğiniz de...

1975

Nasıl ve nerede tanıştınız? Kemal Gündüz: Memleketlimizdi. Askere gitmeden önce memlekete ziyarete gittim... Orada bana halam, amcam, büyükannem “Güzel bir kız var” dediler. Biz de onlar kırılmasın diye gidip baktık. Olup olmayacağına karar vermeden “Tamam” dedik ama askere gidince “Olmaz” dedim. Köyün gençlerinden birisi geldi, “Gerçekten sen bununla nişanlanacak mısın?”dedi. Benim de aklımdan geçiyordu, geçmiyordu, onları kırmayayım diye oluştu. “Tabii ki ben de nişanlanacağım” dedim. Askerden döndükten sonra nişanlandık. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Kemal Gündüz: Askerdeyken, mektup yazdım “Ben istemiyorum” dedim. O da bana mektup yazıp “Niye istemiyorsun” dedi. Bende sordum, “Sen beni istiyor muydun ki evet dedin.” O da “evet” diye yazınca, “Ben de istiyorum” dedim. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Nevin Gündüz: Benim en güzel anım torunumun olduğu gün, en kötü anım eşimin ameliyat olduğu gün...

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

9 YIL

Bir yastıkta

Bir Yastıkta 112 ay, 482 hafta, 3.378 gün, 81.092 saat, 4.865.527 dakika geçti

38

ŞUBAT 2011

Milli Takım kampı için Ankaraʼya gittim. Gittikten yaklaşık 1 hafta sonra, Melike bana cep telefonundan mesaj gönderip “Teklifini kabul ediyorum” dedi. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Ayhan Metin: En güzel anımız; Çocuklarım Zeynep ve Ayşeʼnin doğdukları zamandır. Bir dönem art arda tartışmıştık, bu da en kötü anımız. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Ayhan Metin: Buna katlanmak demeyelim isterseniz. Ben eşim Melikeʼnin her bakımdan dürüstlüğüne ve samimiyetine güveniyorum. Geriye dönüp baktığımda çok yol katetmişiz. Tartışmalar bile bizi geliştirdi. Sonraları birbirimizi olduğumuz gibi kabul etmeyi bir parça da olsa öğrendik. Nur topu gibi iki kızımız var. Zeynep 6 yaşından Ayşe 2 yaşında. Eşim bu kızlarımızın iyi yetiştirilmesinde en büyük rolü oynuyor. Bu bakımdan kendisine müteşekkirim.

27/10/2001

Siz Evlendiğiniz de...

2001

Nasıl ve nerede tanıştınız? Ayhan Metin: İstanbul Büyükşehir Belediyesi Özürlüler Müdürlüğüʼnde bir proje toplantısında tanıştık. Eşim Melikeʼde İSÖMʼde psikolojik danışman olarak çalışıyordu ve bu projede de görevli idi. 3 ay sonra oluşan gruplardan birinde aynı gruba düşüp ortak bir çalışma ortaya çıkarttığımızda birbirimizi anlamaya başladık. Bu çalışma en beğenilen çalışma olduğundan bütün arkadaşlar bunu kutlamaya çay ve nargile içmeye gittik. Sonraları Melike ile birlikte hemen hemen her hafta nargile içmeye gider olduk. Böyle başladı işte!.. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Ayhan Metin: Nargile bahanesiyle buluştuğumuzda artık evliliği konuşur olduk. Fakat bazı problemler oldu. Bir ara ayrıldık. Hatta Melikeʼnin arkadaşları “Niye sakat biri ile evleniyorsun? Hayatını vakfetmek mi istiyorsun?” deyip kafasını karıştırmışlardı. Bu bocalamanın ardından tekrar görüşür olduk. Yaklaşık 7 ay sonra Tekerlekli Sandalye Atletizm

1.200 TL 15,30 TL 6,07 TL 65 Kuruş

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

167.940.000 TL 1.616.500,00 TL 734.593,00 TL 150.000 Lira



BİR YASTIKTA KAÇ YIL?

Nurdan-Macit Şahinler

Bir yastıkta

Bir Yastıkta 402 ay, 1.723 hafta, 12.067 gün, 289.626 saat, 17.377.617 dakika geçti

Allah bana 3 tane evlat verdi (Cem, Cihan, Nazım) Onların mutluluğu bizim mutluluğumuz, hep beraber o kadar güzel anımız var ki, yazsak roman olur herhalde:) Herkesin hayatta kötü anları olmuştur ama önemli olan kötü günlerde bir arada olmak ve bunları geride bırakabilmektir. Biz de zaman zaman kötü günler yaşadıksa da hepsini büyük sevgimizle yenmeyi başardık. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Nurdan: Günümüzde o kadar çok aşk evliliği yapılıyor ki. Ama bazıları uzun sürmüyor maalesef. Bizim evliliğimiz büyük bir aşkla başlamadı ama sonradan çok büyük bir sevgiye dönüştü. Ama sadece bu yeterli değil tabii, karşılıklı saygı ve anlayış bence bir evliliği götüren en önemli kriterlerdir. Her evlilikte kavgalar ve anlaşmazlıklar mutlaka olur, önemli olan o zamanlarda ilişkiyi yıpratmadan devam ettirebilmektir. Bu da iki taraftan birinin alttan almasıyla, idare etmesiyle olur. Bunu kimi zaman kadın, kimi zaman erkek yapmalı, tek taraflı olmamalı. Bir bu anlayışla 32 yılı geride bıraktık.

dar zor de il! Bir yastıkta kırk yıl o kagaz etesi yazarı Elizabeth

J) Amerikan Wall Street Journal (WS bir şekilde yürüyebilmesine lu mut r yılla n uzu liğin evli in, Bernste ekleriyle sıraladı.... Stratejileryardımcı olan 5 stratejiyi canlı örn ak...? Öyle ya, uzun yaşaden biri ve en önemlisi hayatta kalm sınız. mazsanız, uzun yıllar mutlu kalamaz

Didem-Serhat Aksungür

12/01/1978

Siz Evlendiğiniz de...

1978

Nasıl ve nerede tanıştınız? Nurdan Şahinler: O zamanlar şimdiki gibi rahat flört edilemiyordu. Ailelerimiz birbirini iyi tanıyordu. Bizi birbirimize uygun görmüşler, görücü usulü oldu aslında. Sadece iki defa gördük birbirimizi ve kararımızı verdik. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Nurdan: Çok resmi bir teklif olduğunu söyleyebiliriz:) Öyle romantik bir evlenme teklifi olmadı maalesef. Zaten birbirini iki defa görmüş ve toplasan 30 dk. bile başbaşa kalamamış iki insan nasıl romantik bir anısını anlatabilir ki:) Yani aslında ailelerin birbirini tanıması ve iyi bilmesi bizi birbirimize uygun görmesiyle başlangıcta mantık evliliğine ilk adımı atmış olduk. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Macit Şahinler: Kötü bir anımızı gerçekten hatırlamıyorum. Ama en mutlu olduğum anlar 3 çocuğumun doğduğu anlardı. Onları kucağıma aldığım anları unutamam. İlk baba olduğumda bütün hastaneye çocuğum olduğunu ilan etmiştim. Nurdan: Sanırım bende aynı şeyi söyleyeceğim. İlk anne olduğum gün gerçekten dünyalar benim olmuştu.

2010

Siz Evlendiğiniz de... Asgari ücret: Amerikan Doları: Euro: 200 gr ekmek:

760,50 TL 1.5770 TL 1.9400 TL 50 Kuruş

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

Bir yastıkta

Bir Yastıkta 6 ay, 29 hafta, 208 gün, 5.012 saat, 300.723 dakika geçti

02/07/2010

33 YIL

Nasıl ve nerede tanıştınız? Didem Aksungür: Aynı işyerinde çalışıyorduk. Uzun bir süre işyerinde olmamıza rağmen 1 -2 kere görmüştüm. Tam anlamıyla tanışmamız, iş için gittiğimiz günübirlik Ankara seyahatinde oldu. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Didem Aksungür: Örneğine az rastlanır cinsten bir evlilik teklifiydi. Çalıştığım yerin yemekhanesinde. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız?

3.300 TL 19,64 TL 8,77 TL 65 Kuruş

6 AY

Didem Aksungür: Tanıştığımız günden bugüne kadar her günüm her dakikam mutlu geçti. En güzel diye ayırmak yanlış olur. Çok şükür kötü bir anıʼm henüz olmadı olmasın da.:) Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Didem Aksungür: Çok klişe ama kesinlikle saygı, sevgi ve sabır. Saygı ve sevgi yoksa eğer isterse eşler şeker gibi olsun anlaşmak, geçinmek katlanmak pek mümkün değil.



BİR YASTIKTA KAÇ YIL?

Bir yastıkta

Ayşem-Akın Sel

Bir Yastıkta 257 ay, 1.102 hafta, 7.720 gün, 185.299 saat, 11.117.951 dakika geçti

Nasıl ve nerede tanıştınız? Ayşem Sel: Aynı semte ben yeni gelmiştim. 1 ay gibi birbirimizi gizli gizli izlemenin sonunda, benim gitmiş olduğum kursta ilk konuşmamızı yaptık. O ilk konuşmamızda evlenme teklifini aldım. Akın Sel: Aynı semtte oturuyorduk. Eşim Samsunʼdan bilgisayar kursu için abla ve eniştesinin yanına gelmişti. Ablası ve eşi benim uzun yıllardan beri tanıdığım kişilerdi. Bu yüzden zaten iç içe sayılırdık, diyaloga girmem çok zor olmadı. Evlilik teklifi nasıl yapıldı? Ayşem Sel: Benim için çok ani olmuştu, şaşırdım ama Akın çok azimli ve hızlıydı. Bu teklif 1 ay sonra nişana ve 11 ay sonra da evliliğe dönüştü. Akın Sel: Evlilik teklifini de doğal olarak bilgisayar kursu çıkışında yaptım. Özetle jet hızıyla evliliğe ulaştık. Evliliğinizdeki en güzel ve en kötü anınız? Ayşem Sel: Evlilikte en güzel an, bir anne için yavrularını kucağına aldığı ilk andır. O an, o dokunuş ve o koku için yüzlerce doğurabilirdim. Ama malum hayat zor. Sonuçta bu güzel anları bana yaşattıkları için yavrularıma minnettarım. Eşim aksiyon ve adrenalin dolu bir insan. Hayatta yerinde duramaz, meslek hayatı da böyle geçti. Beni en çok korkutan ve üzen olay onun bir çekim sırasında Havzaʼda bir mağaranın içinde 12 saat mahsur kalması ve bulunma safhasında yaşananlar oldu. Ömrümden ömür gitti desem yeridir. Bu ve benzeri olaya çok şahit oldum. Eşim beni bu yüzden hep korkutmuştur. Akın Sel : Çok zor bir soru, evlilikte en güzel ve en kötü anınız. Hele güzel anları ayırt etmek en zoru. Ama ilk ak-

lıma gelen; eşim Bakırköyʼde bir balıkçıda alışveriş yapıyordu yanlış hatırlamıyorsam yanında baldızım yani ablası da vardı. O dönemin en güzel ve eşimin çok beğendiği bir arabayı hediye olarak almıştım. Hiçbir şeyden haberi yoktu. Yavaşça kaldırıma yanaştım ʻʼİyi günler hanımefendi arabanızı yanlış yere park etmişsinizʼʼ diyerek arabadan indim ve ʻʼGüle güle kullan hayatımʼʼ dedim. Çok sıradan gibi gözükse de bir hediyeyi vermekten hiç bu kadar keyif almamıştım. Kötüsüne gelince; aslında 21 yılı göz önüne alırsak, üzüldüğüm olaylar yok denecek kadar azdır. Ama madem yazacağız; Gazeteci-televizyoncu olmam nedeniyle 21 yılın çoğunu ailemden uzak yaşamak zorunda kalmamdır. Yani onlarsız (eşim-kızım-oğlum) birçok olayı tek yaşamak zorunda kaldım. Dediğim gibi işim dolayısıyla dünyayı dolaşırken onlar yoktu, Türkiyeʼnin dört bir yerini karış karış gezerken onlar yoktu. Eğlenceler-şampiyonluklar-başarılar yani en keyifli günlerimde hep onlardan uzaktım. Bu olay benim içimde bir yara, üzüntüdür. Günümüzde saatlik evlilikler varken siz bunca yıl birbirinize nasıl katlandınız:)) Ayşem Sel: 21 yıllık evliliğimiz belki 21 saat kadar kısa sürdü bana göre. Uzun bir birlikteliği bence saygı tetikler, sevgi besler, sabır uzun kılar. Formül aslında zor görünse oldukça kolay. BİRBİRİNİZİ SEVİN… Akın Sel: Bana göre 3 kelimeyle 21 yıldır ayaktayız. Sevgi-Anlayış ve Sabır…Eğer bu 3 unsuru birbirinden ayırmadan hayatınıza geçirirseniz, değil 21 yıl 101 yılı bile devirirsiniz, yeter ki sağlığınız yerinde olsun.

21 YIL

7/12/1989

F I K R A T ÇAKTIRMA!

42

ŞUBAT 2011

Siz Evlendiğiniz de...

1989

Genç adam yaşlı karı-kocanın evlerine misafir olur. 75 yaşındaki amca karısından bir fincan daha çay isterken: -‘Çiçeğim bir bardak daha verir misin?’ der. Sonra da: -‘Bebeğim sana çok zahmet oldu’ diye ekler. Genç adam yaşlı amcanın karısı için kullanıldığı sevgi sözcüklerinden çok etki-lenir: -‘Amcacığım kaç yıllık evlisiniz?’ diye sorar. Yaşlı ama dinç adam: -‘50 seneyi geçtik evladım’ der. Genç adam: ‘Vallahi maaşallah. Allah muhabbetinizi arttırsın. Sürekli çiçeğim peteğim, bebeğim gibi güzel sözlerle hitap ediyorsunuz galiba?’ Yaşlı amca genç adamın kulağına doğru eğilerek: -‘Şiiişşşt çaktırma! 2 sene önce adını unuttum hâlâ hatırlayamıyorum.’

Asgari ücret: Amerikan Doları: Alman Markı: 200 gr ekmek:

225.000 TL 2.312,00 TL 1.307,32 TL 219 Lira

Bir yastıkta geçen süreler 26 Ocak 2011 tarihine göre hesaplanmıştır


KARİKATÜR

CENK KARLITEPE

ŞUBAT 2010

43




EĞİTİM

EĞİTİM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER - 12

Üstün yeteneklilik

. YARD. DOÇ. DR AN İN NİLGÜN ULUSERVAKFI

ME İTÜ GELİŞTİR MÜDÜRÜ EL N GE RI LA OKUL

“Birçok anne-baba, çoğu kez söylemeye utansa da çocuklarının o güne kadar yapmadığı ya da daha önce o yaş grubu çocuğun yaptığını görmediği her şeyi bir üstün yeteneklilik göstergesi olarak kabul etmeye hazırdırlar.”

Çoğu ana-baba “Ben üstün yetenekliliğin ne olduğunu biliyorum, sadece kelimelere dökemiyorum” der. Bu genellikle yetenek olarak nitelendirilebilecek davranışlar gösteren bir çocuğu referans olarak göstermekle devam eder. Ne yazık ki kavram, üstün yetenekli çocukları anlamaya ve onların ihtiyaçlarını karşılamaya engel olacak şekilde yanlış anlaşılmaktadır. Zaman zaman, “Bu kız doğuştan ressam”, ya da tam tersine “Başarı benim için hiç de kolay olmadı, zor yoldan öğrendim” cümlelerini duyarız. Buna göre üstün yetenekliler; hem yeteneklerini doğal olarak ve doğuştan

getirmişlerdir; hem de motivasyon, öğrenme ve yaşam zorluklarına dayanma gücüne sahiptirler. Birçok anne-baba, çoğu kez söylemeye utansa da çocuklarının o güne kadar yapmadığı ya da daha önce o yaş grubu çocuğun yaptığını görmediği her şeyi bir üstün yeteneklilik göstergesi olarak kabul etmeye hazırdırlar. En sık yapılan yanlışlardan birisi de, kendi çocukluklarında, tam da çocuklarının bulunduğu yaşta; kendi çocuğunun kolaylıkla yaptıklarını yapamadıklarını hatırlamaları ve bunu bir ölçüm sonucu olarak kullanmalarıdır. Oysa Üstün Yeteneklilik; bir kişinin çevresi ile

oldukça yüksek bir başarı ve yaratıcılıkla etkileşimini sağlayan, doğuştan gelen olağanüstü yeteneklerdir. Ben eğitimci Sidney P. Marland’ın (1971), “yüksek bir performansla sergilediği olağanüstü yetenekleri, uzmanlar tarafından saptanan çocuklara üstün yetenekli çocuklar denilir” şeklindeki tanımının, bu kavram kargaşasını sona erdireceğini düşünüyorum. Uzmanların üstün yetenekli olarak saptadığı çocuklar, aşağıda kısaca açıklamalarını verdiğim alanlardan herhangi birisinde veya bir kaçında yüksek performans gösterirler (ERIC, 1990):

İLKÖĞRETİM 6, 7, 8. SINIF, LİSE VE ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ İLE YETİŞKİNLERE, ANKARA ÜNİVERSİTESİ İNGİLİZ DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ İLE HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ İNGİLİZCE ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ MEZUNU CELTA (CERTIFICATE IN ENGLISH LANGUAGE TEACHING TO ADULTS, UNIVERSITY OF CAMBRIDGE) SERTİFİKASINA SAHİP

TECRÜBELİ İNGİLİZCE ÖĞRETMENİNDEN

HER SEVİYEYE VE GRUPLARA, İNGİLİZCE DERSİ VERİLİR

(532)

483 26 70

BERNA ÖZERDEM



EĞİTİM “Belirli bir akademik yeteneğe sahip öğrenci, matematik ya da edebiyat gibi bir alanda bir başarı ya da yetenek testindeki üstün performansı ile kendisini gösterir.”

ÝNGÝLÝZCE 6. 7. 8. Sýnýf Lise ve Üniversite öðrencilerine University of Florida'da dil eðitimi alan, CELTA (Cambridge Üniversitesi Ýngilizce Öðretmenlik Sertifikasý) Sertifikasý'na sahip, Ýngiliz Dili ve Edebiyatý mezunu, Ýngilizce Öðretmeni'nden

her seviyede ÝNGÝLÝZCE dersi verilir.

Selin Gürsoy

0 535 622 23 71 - 0 212 669 84 83

Genel zihinsel yetenek: Laypersons ve benzeri eğitimciler bu yeteneği bireysel ya da grup ölçümlerinde ortalamanın genellikle iki standart sapma üstünde olan bir zekâ testi skoru açısından tanımlarlar. Öğretmenler genel yetenekli öğrenciyi; genel bilgi, kelime haznesi, bellek, soyut kelime bilgisi ve soyut akıl yürütme düzeyleri ile tanırlar. Bu yeteneğin saptanabilmesi için “zekâ testi” diye bilinen çok çeşitli testler vardır. Belirli Bir Alanda Akademik Yetenek: Belirli bir akademik yeteneğe sahip öğrenci, matematik ya da edebiyat gibi bir alanda bir başarı ya da yetenek testindeki üstün performansı ile kendisini gösterir (sınırlı da olsa SBS ve ÖSS gibi ulusal seçme sınavları, Edebi yarışmalar, Matematik Olimpiyatları vb). Yaratıcı Düşünme: Bu genelde bağımsız ya da birbirinden unsurları bir araya getirerek yeni fikirler oluşturma ve sosyal değeri olan yeni anlamlar geliştirebilme yeteneğidir. Yaratıcı öğrenciler; denemeye açıklık, değerlendirme için kişisel standartlar oluşturma, fikirlerle oynayabilme, risk almaya gönüllülük, karmaşıklığı tercih etme, pozitif özeleştiri, belirsizliğe hoşgörü ve verilen göreve gömülmek gibi özelliklere sahiptir. Yaratıcı öğrenciler, yaratıcı performanslarını doğrudan gösterme ya da Torrance Testi gibi bir “Yaratıcı Düşünme Testi”nin kullanımı yoluyla belirlenir. Liderlik Yeteneği: Liderlik, bireyleri ya da grupları ortak bir karar ya da eyleme yönlendirme yeteneği olarak tanımlanabilir. Öğretmenler liderlik yeteneğini, öğrencinin problem çözmedeki ilgi ve becerileri ile tanır. Liderlik; kendine güven, sorumluluk, işbirliği, yönetme eğilimi ve yeni durumlara kolayca uyum sağlama gibi yetenekleri içerir. Bu öğrenciler “Temel Kişilerarası İlişkiler Oryantasyon Davranışı” (FIRO-B) gibi ölçekler kullanılarak saptanabilir. Görsel veya Gösteri Sanatları: Bu alanda yetenekli öğrenciler; görsel sanatlar, müzik, dans, drama, veya benzeri çalışmalarda özel yeteneklerini göstermektedir. Bu öğrenciler, “Yaratıcı Ürünler Skalası” gibi ölçekler kullanarak tespit edilebilir. Psikomotor Yetenek: Bu yetenek; mekânsal, mekanik, pratik ve fiziksel becerileri gibi kinestetik motor yetenekleri içerir. Yetenekli öğrenciler için geliştirilmiş eğitim programlarında nadiren bir ölçüt olarak kullanılır. Oldukça geniş bir konu olan Üstün Yetenekliliği anlamaya/anlatmaya gelecek yazımızda devam edeceğiz. KAYNAKLAR: Marland, S. (1972). EDUCATION OF THE GIFTED AND TALENTED. REPORT TO CONGRESS. Washington, DC: U. S. Government Printing Office. ERIC EC Digest #E476 Author: ERIC Clearinghouse on Handicapped and Gifted Children, Reston, VA Date: 1990.

48

ŞUBAT 2011



YAŞAM KOÇU

Evli erkekler için neden anneleri çekim merkezi?

AK AŞKIM KAPIŞLEMRİ ve

LİM DAVRANIŞ Bİ ANI İLETİŞİM UZM .net pismak www.askimka

“Anne, üzüntüsü, istekleri, yorgunluğu ve ihtiyaçlarından doğan duygularını kontrol altında tuttukça oğlu tarafından çekim merkezi olurlar. Bu sebepten ana kucağı daha bir rahatlatıcı olur.” İnsanoğluna ait olan duyguların başında sevgi ve korku gelir. Diğer tüm duygular bu ana duyguların türevleridir. Hem insanoğlunda hem de hayvanlarda bulunan duygular temel duygulardır. Bunlar; korku, saldırganlık, yemek, içmek, cinsellik, barınmaktır. Genetik duygular olduğu için her canlı bunları hisseder ve yaşantılarında kullanırlar. Ama sadece insanoğluna ait olan duygular ise Esas duygulardır. Bunlar ise; sevgi, nefret, umut, güvendir. Bu iki tip duyguların kullanımı, geliştirilmeleri ve ulaşılmaları farklıdır. Her iki cinste de bu duygular farklı kullanılır. Mesela kadınların en çok şikayet ettikleri şey; kocalarının onlara sevgi göstermemesidir. Ama erkekler, kadınların bu ihtiyaçlarının çok farkında değillerdir. Sevgi ve aşk denilen ve iki cinsin ilişkilerinin başlangıç süreçlerinde oluşan bu duygular kullanılmaya başlandığında kadın ve erkek arasında etkileşim başlar. İlişkinin evliliğe doğru gitmesi için sevginin içine güven duygusu yerleşmelidir. Çünkü ilişkilerde kadın ve erkek aynı zamanda anlaşabilmek için dostluk ve arkadaşlık hislerini de yaşamak isterler. Güven önemlidir. Güvenin olduğu yerde korku azalır ve kişi kendisini önemli, güvenli hisseder. Ama asıl olan ve bilinmesi gereken şudur; aşkta; insan en çok kendisini mutlu etme ihtiyacı hisseder, karşıdaki mutlu etme isteği sevgi de olur. Bu yüzden aşklar acılarla, sevgi huzurla yaşanır. Aşkta kadın ve erkek hissettikleri duyguları denetleyemez, kontrol altına alamazlar. Hazlarını hemen tüketmek yaşamak isterler. Bu süreç insana sürekli anlık hazlar yaşattığı

50

ŞUBAT 2011

için uyuşturucu gibi etkisi vardır. Kadın ve erkek bu yaşadıklarının hiç bitmeyeceğini düşündükleri için çok fazla acıya ve çok hızlı mutluluklara ulaşırlar. Küçük bir an için büyük bedeller ödemek insana acı vermemektedir. Genelde sonuç değerlendirmesi yapmadıkları için yapılan hatalar varsa tekrarlanma ihtimalleri yüksektir. Hani genelde; yapamıyorum, onu görmeden olmuyor, kendimi o yokken yarım hissediyorum diyenler bu dönemleri yaşayanlardır. Aşkın sonraki evresidir sevgi. Önemli olan aşkı bu evreye getirebilmek. Sevgi boyutunda hazlar yerini huzura bırakır. Ve insanlar duygularını kontrol altına almaya başlarlar. Ama bu süreci bazı kadınlar başaramazlar. Başarılı olamayan kadınlar da genelde geçmişle kıyaslama ve gelecek kaygıları artar. Bu sebepten dolayı erkeğin önüne sürekli bu iki duyguyu getirirler. Geçmişten gelen korkular ve geleceğe yönelik kaygılar. Erkek anneleri, oğullarına karşı duygularını daha kontrollü yaşarlar ama kızlarına bu esnekliği gösteremezler. Erkek çocuğunu büyüten anne, özellikle ergenlikten sonra, hem genetik geçişin hem de sosyal öğrenmenin

getirdiği davranış kalıplarını kullanmaya başlar. Erkeğin bir çok hatası babaya karşı saklanmaya başlar. Özellikle kadının kocası ile ilişki problemleri varsa erkek evladına karşı duygularını daha çok kontrol eder. Örneğin; bir çok anne, erkek evladının arkasını toplamaktan gizli gizli keyif alırken kız çocuklarının arkasını toplamak onlara zulüm gelebilir. Oğlunun odasını toplamak, yemeğini hazırlamak, çalışıyorsa kıyafetleri, düzenini sağlamak, eğer ona bir konuda kızdıysa bunu çok taşkınlık yapmadan iletmek hatta bazen hiç dışa vurmamak annelerin en büyük özellikleridir. Erkek ise bir kadın olan annesi sayesinde hem duygusal anlamda hem de fiziksel anlamda yorgunluk hissetmez. Bu erkeğin işine gelir. Medyada, sokakta, gazetede, karşı komşuda tüm yetişkin erkekler: “Anam ya o benim için bir tanedir” derler. Asıl olan sevgi ile birlikte hayatlarını kolaylaştıran kadındır da anne. Anne, üzüntüsü, istekleri, yorgunluğu ve ihtiyaçlarından doğan duygularını kontrol altında tuttukça oğlu tarafından çekim merkezi olurlar. Bu sebepten ana kucağı daha bir rahatlatıcı olur. Özellikle evli erkeklerin eşleri ile problem yaşadıklarında annelerine ihtiyaç duymalarının sebebi de budur. Tabii bu durum aşırı giderse eşler için hoş olmayan bir durum olarak algılanır. Her kadın duygularını kontrol etmeyi öğrenmeli. Bunun yollarını bulmalı. Çünkü erkekler, duygularını kontrolsüz yaşayan, çok fazla dışa vuran, sürekli duygusal ihtiyaçlarını hissettiren kadınlara karşı bir süre sonra duyarsızlaşmaya başlarlar. Aşırılık yük olmaya başlar. Evet kadınlar bunu öğrenmeli bunun en önemli yolu ise, bireysel gelişimlerini desteklemekten Kadınlar Sağdan Erkekler geçer. Soldan adlı kitabımdan alıntıdır.


Özel Nar Tanelerim Anaokulu 15 yıllık tecrübesi ve uzman kadrosu ile 2010-2011 yılında Aşık Mahsuni Şerif Cadde Sığırcık Sokak Badem 5 Villa 13’de hizmetinizde.

Nar Tanelerim Anaokulu ingilizce, müzik, drama, yogalin, modern dans, folklor, binicilik branş dersleri özel aktivitelerle zenginleştirilmiş proje tabanlı eğitim veren, kendini özgürce ifade eden, Atatürk ilkelerine saygılı, çevresini sorgulayan, düşünen, mutlu ve paylaşmayı bilen, arkadaşlarının haklarına saygılı, uygar çocuklar yetiştirmeyi hedefleyen, bunu amaç edinmiş bir kurumdur.

Tam gün

07:30-19:30 (Kahvaltı, öğle yemeği, ikindi kahvaltısı) Yarım gün 08:00-13:30 (Kahvaltı, öğle yemeği) Yarım gün öğlen 11:00-17:00 (Öğle yemeği, ikindi kahvaltısı) Oyun grubu 10:00-13:00 (Kuşluk, öğle yemeği) SERVİSİMİZ VARDIR İletişim Tel: 0212 669 44 56 www.nartanelerimanaokulu.com Facebook: Nar Tanelerim Anaokulu


ÇOCUK SAĞLIK

Çoçuklarınızı

KORUYUN

Akciğerlerin küçük hava yollarında tıkanıklığa neden olabilen bronşiolitten çocuklarımızı korumak için dikkat! Kış mevsimi itibariyle en sık karşılaştığımız hastalıkların başında gelen bronşiolitin çocuklar için ciddi sağlık sorunu oluşturduğunu belirten ÇOCUK HASTALIKLARI UZMANI DR TAHSİN AKBAŞ hastalığın genellikle 1 aydan büyük 2 yaştan küçük çocuklarda ve en sık olarak da 6 ay civarı bebeklerde rastlandığını belirtmektedir. Bronşiolit akciğerlerdeki küçük hava yollarının iltihabi hastalığıdır. Bronşiolitlerde aile de geçirilmiş bir gribal enfeksiyon hikayesi vardır. Hafif üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileri (hapşırma, burun akıntısı, öksürük) 38 derece civarında ateş, iştah kaybı, solunum zorluğu belirtileri (aralıklı sesli öksürük, nefes almada zorluk, irritabilite) beslenme güçlüğü görülebilir. Akut bronşit ise akciğerde büyük hava yollarının iltihabi durumudur. Biraz daha büyük çocuklarda gribal bir üst solunum yolu enfeksiyonunu izleyerek gelişir. Akut bronşit çoğu kez nezleden 3-4 gün sonra kuru, kısa süreli, balgamsız ve giderek artan, bazen de nöbetler şeklinde olabilen öksürükle başlar. Göğüs ağrısı ve 38 dereceʼyi aşmayan bir ateş olabilir. Hafif vakalarda hastalık belirtileri 1-3 günde geriler. Ağır vakalar 1-2 saatle ilerleyip ağırlaşabilir. Hava açlığı (nefes alıp vermede zorlanma) morarma, burun kanadı solunumu, göğüs kemiklerinde anormal hareketler olabilir. Ateş 38 dereceyi aşmaz. Ateş 38 dereceği aşarsa zatürre açısından dikkat etmek gerekir. Başlangıçta berrak olan balgam iltihaplı görünüm alabilir. Tedaviye başladıktan 5-10 gün içinde azalmaya başlar, balgam kaybolur. Bronşiolitin kış ve ilkbahar aylarında, bazen salgınlar halinde görülebileceğini belirten Dr Tahsin Akbaş, “hastalıkların yaklaşık yüzde 50ʼsinde etken RSV yani Respiratuar Sinsisyal Virüsler olduğunu belirtmektedir.

AŞ Dr. TAHSİN AKB i Çocuk Hekim

Ayrıca Parainflnenza B, mycoplasma, bazı adenovirüsler, rino virüs ve influenza virüsler etken olabilir. Bunun yanı sıra soğuk, nem, ani ısı değişiklikleri ve özellikle sisli, kirli hava, ev tozları, çiçek tozları ve çeşitli polenler hazırlayıcı etkenler arasındadır” diyor.

NASIL TEDAVİ EDİLİR 3 aylıktan küçük çocuklar hastanede yatırılarak tedavi edilir. Ayrıca morarma, solunum durması bulguları, solunum sayısının dakikada 60ʼın üzerinde olması, kanda oksijen değerinin düşmesi, karbondioksit değerlerinin yükselmesi durumunda da her yaştaki çocuklar hastaneye yatırılarak tedavi edilir. Amaç oksijenizasyonu sağlamak için nemli oksijen tedavisi, balgamı yumuşatıp öksürük ile atılımını kolaylaştırmak için nebülizatör ile bronş genişletici ilaçlar, balgam söktürücü ilaçlar ve sıvı kaybı olmuşsa sıvı tedavisidir. Normalde antibiyotik tedavisi gerekmez. Ancak akciğer filminde iltihabi alanlar mevcutsa ve ateş yükselmiş, kanda iltihabi hücreler artmışsa antibiyotikler kullanılabilir. Ağır vakalarda buronşlar dolu ödemi azaltıcı etkisinde dolayı steroidler kullanılabilir. Tekrarlayan bronşiolitler; gizli kalmış astım, tüberkiloz, kistik fibroz, kalp yetmezliği, yabancı cisim yutma, boğmaca, organik fosfor zehirlenmesi ve immun yetersizlik gibi hastalıklardan ayırt edilmeli ve altta yatan asıl sebep tedavi edilmeli, özellikle tekrarlayan bronşioliti olan çocuklar astım açısından değerlendirilmeli ve ona göre tedavi planlanmalıdır. Değerli okuyucularıma ve Bahçeşehir sakinlerine sağlıklı ve huzur dolu günler diliyorum.

Dr. TAHSİN AKBAŞ

Defne 01 B-7 Blok D:1 Akbank-Mavi Çarşı karşısı 0212 669 23 18 0532 342 94 42 TÜM ÖZEL SAĞLIK SİGORTALARI İLE ANLAŞMASI VARDIR Dr. Tahsin AKBAŞ’ın muayenehanesinde 0-12 ay arası bebeklerinizin aylık periyodik büyüme, gelişme takipleri yapılıyor. Ayrıca ithal aşılarla aşı takibi ve uygulaması da yapılıyor.


SAĞLIK

Bel, göbek, kol, sırt yağları ve selülitli bölgelerden

‘KAVİTASYON’ yöntemi ile kurtulun

Berna Yılmaz

Kavitasyon sistemi, bölgesel yağlanma ve selülitte kullanılan cerrahi olmayan ameliyatsız bir yöntemdir. Tedavi ultrasonla gerçekleşir.

Şubat sonuna kadar

% 50

indirimden faydalanın

Doğan Hastanesiʼnden Uzman estetisyen Berna Yılmaz, ʻKavitasyonʼ uygulamasıyla ilgili sorularımızı yanıtladı. Kavitasyon nedir? Cildin dış yüzeyine uygulanan düşük frekanslı ultrasonun yayılması, yağ dokusundaki hücre sıvısında ani ve yüksek basınç değişikliklerine neden olur. Bununla birlikte oluşan köpüklenme önce genişleme, sonra patlama yaratır. Bu etkiye "kavitasyon" denir. Uygulamanın özellikleri nelerdir? Kavitasyon, yağı sıvılaştırıp hücrelerin duvarlarını tahrip eder ve depo yağların yapısını bozar. Dokudaki yağ hücreleri ve açığa çıkan yağ asitleri parçalanarak, lenf yolları aracılığıyla buralardan uzaklaştırılmaya çalışılır. Serbest kalan bu yağlar, ya adalelerde yakılarak ya da üriner sistem veya karaciğer yoluyla vücuttan dışarı atılır. Özellikle bel, karın, göbek, kol ve sırttaki çözülemeyen depo yağları parçalayıp eritmek ve selülitli bölgeleri yok etmek amacıyla ses dalgaları kullanılır. "Herhangi bir yan etkisi yoktur; çünkü işlem non-invazivdir. Ekstra bakım gerektirmeden "belirgin oranlarda" incelme sağlanır. Hangi amaçla uygulanır? Öncelikle yerleşmiş bölgesel yağları eritmek ve selülitli bölgelerin görünümünü azaltmak için kullanılan güçlü bir yöntemdir. Ameliyatsız liposuction olarak adlandırılabilir. Uygulama sırasında ağrı ya da acı hissedilir mi? Kavitasyon yöntemi güvenli ve acısız bir ultrason uygulamasıdır. Cerrahi

Haramidere Mevkii E-5 üzeri No:22 Beylikdüzü/İST Detaylı bilgi için telefon: 0212 866 86 96

işlem gerektirmez. İşlem esnasında sadece uygulama yapılan kişi tarafından işitilen bir çınıltı duyulmaktadır, işlem biter bitmez ses de kesilmektedir. Tedavi süreci nasıldır? Kişiye dahilen su içirilerek (2 litre), bölgede direk uygulama yapılır. 6 ile12 seansta sonuç alınır. Sonuçlar nasıldır? Kavitasyonda uygulamasında ilk seansta yaglı bölgenin kalınlıgına göre 2-10 cm arasında bir incelme görülebilir. Erkekler de bu uygulamadan faydalanabilir mi? Uygulama erkeklere de rahatça yapılabilir. Bu sistemde erkek, kadın ayrımı yoktur. İlk seanstan itibaren yağlı bölgede elle tutulur bir yumuşama, ardından da sertleşip küçülme hissedilir. Gözle görülür sonuçlar da 7. günden itibaren gözlemlenebilir. Kimler kavitasyon uygulamasına giremez? Hamile ve emziren kadınlar, kalp pili ve damarlarında stent bulunanlar, hepatit hastalığı ve karaciğer problemi yaşayanlar, aktif vasküler patolijiler, diyabetikler, protezi olanlar.

Cennet Mah. Ziya Gökalp Cad. No: 2 Küçükçekmece/İST. Detaylı bilgi için telefon: 0212 579 20 25

e - pos t a : inf o@d o g an esteti k. co m - w w w . d o g an esteti k. co m


PSİKOLOJİ

ÖZGE’CE

‘ZEKİ’ İNSAN IRKI YARATMAK Gelişim sürecini izleyen yolda trenin yolcusu olmaktan öteye trenin makinisti olmaya terfi ettik, haberiniz var mı? Daha zeki, daha başarılı bir soy yaratmak artık bir hayal değil fakat ya daha ʻduygusuzʼ ve ʻacımasızʼ bir toplum yaratırsak?

ZEKANIN GELİŞİMİ Zekanın gelişimi anne karnında başlayarak yaşamımızın ilk 6 yılında dramatik bir hızla gerçekleşmektedir. Doğumda bir çocuğun beyninde 100 milyar sinir hücresi vardır fakat bir çoğunun arasında bağlantı yoktur. Bu nedenle beyindeki ileti yolları oluşurken çocuğun uygun uyaranları alması önemlidir. Dünyayı öncelikle 5 duyumuzu kullanarak keşfederiz. Görsel-işitsel-tat-koku-dokunma duyularımız ne kadar çok etkileşimde olursa ileriki yaşamımızda matematikdil-okuma-muhakeme-problem çözme becerilerimiz çevre ile uyumumuzu

54

ŞUBAT 2011

güçlü bir şekilde destekleyici nitelikte şekillenir. Bir çocuk dünyaya geldiğinde beyninin sağ yarım küresi, sol yarım küresine oranla daha aktiftir. Sağ yarım küre; ʻyaratıcılık-duygusal yaşantılarınʼ merkezi iken, sol yarım küre ise ʻ mantıksal yaşantılarınʼ merkezidir. Bu nedenle uygun ileti yolları oluşturularak beynimizin her iki yarım küresini de eşit oranda çalışmasını sağlayabilirsek çevreye uyum düzeyimizde artış görülecektir.

BENİM ÇOCUĞUM ÇOK ‘ZEKİ’ Farz edelim ki çocuğunuz çok zeki, çocuğunuzun bu niteliği yaşamınıza ne gibi bir anlam katmakta? Üstün zeka, zeka dağılım eğrisinin kabul alanının dışında kalan, normalden sapan bölümünde yer alan IQ dereceleri ile ifade edilir. Toplumumuzda 130 ve üzeri IQ seviyesi ʻüstün zekaʼ olarak değerlendirilmektedir. Toplumumuzu oluşturan % 2 lik bir popülasyon üstün zekalı kişilerden oluşmaktadır. Herkes mükemmel, başarılı, zeki, her alanda üstün olmasını istediği çocuklar yetiştirmek değil, üretmek istiyor. Herkesin her alanda başarılı, her işi yapabilecek kudrete sahip olması insanlığı yalnızlık olgusu ile temas ettirmekten başka işlev görmez. Çocuklarınızı sadece oldukları gibi oldukları

ÖZGE GENLİK Psikolog için sevin, şimdi bir düşünün: ʻÇocuğunuzun en beğendiğiniz yönleri neler? Çocuğunuzun hangi özelliklerini asla kaybetmesini istemezsiniz?ʼ Çocuğunuzun zeka gelişimini desteklemek için: çocuklarınız ile oyun oynayın, oyunlarınız dramatizasyonları içersinçocuğunuzun seçimlerine saygı duyun, seni anlıyorum ve sana saygı duyuyorum mesajını verinçocuğunuzdan yapmasını istediğiniz bir davranışı öncelikle siz yapın ona model olun. Ve en önemli kural= ʻOlumlu davranışları abartın-olumsuz davranışları görmezden gelinʼ Çocuğunuzun zeka gelişimindeki ilerlemeleri gözlemlemenin tek yolu: ʻonun gelişim sürecinin takibini yapmaktır.ʼ Bunun için;

‘ZEKA’ TESTİ Mİ, GELİŞİM TARAMA TESTİ Mİ

?

Zeka testinden daha önemlisi çocuğunuzun yaşamının ilk 6 yılında sözel muhakeme becerilerini, ince ve kaba motor becerilerini, sosyal ve özbakım becerilerini yorumlamamıza olanak veren Ankara Gelişim Envanteri-DENVER Gelişim Tarama Testi- Peabody (alıcı dil yaşını belirleyemeye yardımcı olur) BenderGestalt (görsel-algı testi) mutlaka TÜRK PSİKOLOGLAR DERNEĞİ TARAFINDAN SERTİFİKASI BULUNAN PSİKOLOGLAR TARAFINDAN düzenli olarak rapor edilmelidir. Sonrasında çocuğun gelişim basamaklarında bir anormallik görülmekte ise zeka testi uygulanması daha doğrudur. (başvurduğunuz psikologun sertifikası bulunup bulunmadığını sorgulayınız!)

ÖZGE GENLİK İLETİŞİM BİLGİLERİ 212 669 46 31- 533 375 54 09 oozgegenlik@gmail.com



SPOR

Spor sakatlıkları ve ilkyardım

MAN

SAVAŞ KAHRİRA

BAHÇEŞEH OR KULÜBÜ VOLEYBOL SP ÖRÜ KOORDİNAT

“Her spor dalının farklı karakteristik özelliklerini incelediğimiz zaman branşlara göre farklı sakatlık durumlarının ortaya çıktığını görmekteyiz. İçinde ikili mücadele olan branşlarda sakatlık riski daha fazla kendisini göstermektedir. ” Değerli okurlarımız yeni bir sayıyla sizlerle birlikte olmanın heyecanını yaşıyorum. Hepinize merhaba Bu ay sizlerle, spor yaparken meydana gelen sakatlıklar-yaralanmalar ve bunların tedavilerinde izleyeceğimiz yöntemleri paylaşacağım. Spor sakatlıklarını kısaca fiziksel aktiviteden kaynaklı sakatlıklar ve yaralanmalar olarak tanımlayabiliriz. Bir çoğumuz spor yaparken küçük sakatlıklar ve yaralanmalar yaşamışızdır. Yürüyüş yaparken, koşarken, arkadaşlarınızla halı saha maçı yaparken, performans sporcusu iseniz antrenmanda ve maç sırasında hiç istemediğimiz bir durumla karşı karşıya kalma riski her zaman vardır. Herhangi bir spor sakatlığı durumunda doktora gidene kadar neler yapılacağının bilinmesi ortaya çıkması muhtemel daha kötü sonuçların önüne geçecektir. Her spor dalının farklı karakteristik özelliklerini incelediğimiz zaman branşlara göre farklı sakatlık durumlarının ortaya çıktığını görmekteyiz. İçinde ikili mücadele olan branşlarda sakatlık riski daha fazla kendisini göstermektedir. Böyle spor branşıyla uğraşanlar daha fazla dikkatli olmak zorundadır. Salon sporlarından olan hentbol ve basketbol branşları daha fazla sakatlık yaşanan branşlardır. Bunun yanında ikili mücadelenin olmadığı voleybol branşında daha az sakatlıklara rastlanır. Spor sakatlıklarının oluşma nedenlerine bakacak olursak yetersiz ve bilinçsiz olarak yapılan

56

ŞUBAT 2011

ısınma sakatlığa yol açan birinci etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Isınma egzersizlerini genel ısınma ve özel ısınma olarak ikiye ayırmaktayız. Genel ısınma bütün branşlarda yapılan bir hazırlıktır. Vücudun aktiviteye hazır hale gelmesini sağlar genel ısınmadan sonra yapacağımız özel ısınmada yapılacak branşa göre hangi kas ve eklem gruplarını daha çok kullanacaksak bu bölgelere yönelik özel olarak yapılan ısınma egzersizleridir. Örnek vermek gerekirse bir futbolcu genel ısınmadan sonra daha çok bacak kaslarına ve eklemlerine yönelik bir özel ısınma yapmalıdır, bir voleybolcu genel ısınmadan sonra omuz kuşağı ve kol ve el bileklerine yönelik bir çalışma yapmalıdır. Isınma egzersizlerine gereken önemi mutlaka göstermeliyiz. İyi bir ısınma aktivite sırasında ve sonrasında çıkacak sakatlık riskini büyük oranda azaltacaktır. Bunun dışında spor yapanlar vücudunun sınırlarını iyi bilmeli, yaşına, cinsiyetine, kilosuna ve form durumuna göre yüklenmeler yapmalıdır. Spor sakatlıklarına genel olarak bakacak olursak daha çok karşımıza kas ezilmeleri, yırtıkları, eklem çıkmaları, burkulmaları ve bu burkulmaların derecesine bağlı olarak eklemlerde bulunan bağ dokuların yırtılası ve kopması gibi durumlar karşımıza çıkmaktadır. Zaman zaman da kemik bütünlüğünü bozacak kırıklar ve çatlaklarla karşılaşmaktayız.

Değerli okurlarımız bu gibi durumlarla karşı karşıya kaldığımız zaman yapacağımız ilk şey aktivitenin sonlandırılması olmalıdır. Sakatlığın türüne göre yapacağımız ilk müdahaleler çok önemlidir ve yapılması zorunludur. Spor yaparken ya da günlük hayatımızda karşılaşacağımız bir burkulma da yapılacak ilk iş soğuk tedavisi uygulamak olmalıdır. Soğuk tedavisi buz kalıplarıyla, buz torbalarıyla yapılabilir. Buz tedavisi damarları daraltacağı için sakatlanan bölgeye kan akışını yavaşlatacak ve olası şişme ve morarmaları en aza indirecektir. Buz tedavisini uygularken buzun direk olarak cilde temasının olmaması gerekir. Doktor tarafından aksi söylenmedikçe burkulan alanlara masaj yapılmamalıdır. Herhangi bir kırık durumunda etrafımızdaki insanlardan yardım istemeli ve kırılan kemik atellenerek sabitlenmelidir. Değerli okurlarımız bizlere çok önemsiz görünen bir sakatlığın ardında çok ciddi sorunlar olabilir. Spor sakatlıkları tamamen doktorları ilgilendiren bir konudur. Ben sizlerle sakatlık anında doktora gidene kadar geçen sürede genel olarak yapılması gerekenleri paylaştım. Temel ilkyardım yapıldıktan sonra mutlaka bir sağlık kuruluşuna gidilmesi en doğru yaklaşımdır. Diğer sayımızda buluşmak üzere herkese sakatlılardan uzak sağlıklı bir yaşam diliyorum. Sevgiyle ve dört mevsim sporla kalın…



GEZİ

AŞK

Cennete gönüllü sürgün:

Hindistan’nın Yamuna Nehri kıyısından zamanın yolcularına seslenen, duyanların kolay kolay unutamadığı bir öykü vardır. Bir isyanı bastırmak için ordularıyla ülke dışına çıkan Babür İmparatorluğuʼnun 5. imparatoru Şahcihanʼa (1593- 1666) karısı Mümtaz Banu Begüm (diğer adıyla Mümtaz Mahal) de eşlik eder ancak isyan sırasında 14. çocuğunu dünyaya getirirken vefat eder. (Hindistanʼda çocuk doğururken ölen kadınların kutsal olduğuna inanılır.) Mümtaz Mahalʼe 16 yaşındayken aşık olmuş ve evlenmek için 5 yıl beklemiş Şahcihan sevgilinin gidişiyle yıkılır. Mümtaz Mahal, Sultanʼın gözünün feridir. O gidince gözlerinden fer, dizlerinden derman çekilir. Eşinin ölümünü takip eden sekiz gün boyunca yemeden, içmeden kesilir, dokuzuncu gün dairesinin kapısını açıp dışarı çıktığı zaman saçlarının bembeyaz

58

ŞUBAT 2011

olduğu, iyice çöktüğü görülür. Uzun süre hüzün saraylarında beslenir Şahcihanʼın gözyaşları.. Sevgilinin ani gidişi Sultanʼı o kadar kederlendirir ki, ölmeden önce eşine kendisini sonsuza kadar hatırlatacak bir eser yaptırmasını vasiyet eden Aşkʼı için dünyanın en güzel mimarî eseri olan, ikinci bir örnek göstermekte zorlanacağımız, aşkın mabedinin, Tac Mahalʼin yapılması için harekete geçer. Şahcihanʼın gönlündeki sevginin büyüklüğünü sonsuzluğa kavuşturan cennet saraylarından bir saraydır Tac Mahal. Bu sebeple hiçbir masraftan kaçmaz, imparatorluğun malvarlığının büyük bir bölümünü bu eşi benzeri olmayan eser ve sevgilisinin hatırası uğruna harcar. Şah o zamanki başkente adını veren

Agraʼdaki kalenin neresinden bakılırsa bakılsın görülebilecek bu devasa eser için dünyanın her yerinden mimarlar çağırır, projeler ister. İstanbulʼdan gelen mimarların projesine gönlü yatar ve aşk sarayı, Kuranʼda tarif edilen cennete uygun olarak İbni Arabiʼnin sırlar geometrisinin etkisi altında tasarlanarak 22 yılda tamamlanır. Etrafındaki dört nehir, içinden süt, şarap, su ve bal akan dört cennet ırmağını simgeler.

Zümrüt, yakut, pırlanta işlenmiş duvarlar Yapımında parlak, ince mavi damarları olan beyaz mermer kullanılır. Yasin suresinin tamamı anıtın dört yanına nakış nakış işlenir. Beyaz mermerden dört minareye sahip yapıda, günde yirmi bin işçi çalışır. Yüz binlerce


akik, sedef ve firuze gömülü duvarlarına 42 zümrüt, 142 yakut, 625 pırlanta ve 50 adet çok iri inci, büyük bir özenle, beyaz mermere oyulan çiçek ve demet gibi desenlerin içine yerleştirilir. Böylelikle saray güneşin geldiği açıya göre değişen pembe sarı, açık leylak, krem gibi renklere bürünür, dolunaylı gecelerde bile aydan daha parlak görünür ve o günden beri yıldızlar yağar üstüne..

Ana girişinde yazılı ayet: “Gir Cennetime” Her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlayan Tac Mahal, girişindeki “gir cennetime” ayetiyle karşılar konuklarını. Mümtaz Mahalʼin beş asırdır uyuduğu dev anıt mezar bugün “sonsuz aşk”ın simgesi, dünyanın en güzel “aşk türbesi”. Kuşkusuz ʻbaşlangıçʼta da aşk vardı, biraz anlam ve şekil değiştirse de yaşadığımız yüzyılda da var. Bazen diğer yarım deriz, bazen ruh eşim. Her ne şekilde isimlendiriyor olursak olalım aşk, “en” olanı arar. Bir uçurumun ucu kadar en. Sayısızın içindeki sayıyı, tek olanı arar. Herhangi bir teki değil; niceliğin içindeki niteliği; belirsizlik içindeki belirlenmiş olanı arar. Şayet bulmuşsak onu, ne kadar şanslı olduğumuzu bize her daim hissettirendir aşk.. Cennete gönüllü sürgündür bir bakıma. Dibe indiğinde bile yüzeyde kalan herşeydir. Asırlardır tüm asaletiyle bestecilere, şairlere, yazarlara ilham olandır aşk, dizelerden, bestelerden, satırlardan en özenli, en lütufkar şekilleriyle dökülendir.. Aşk unutmamaktır. Hatırlamak ve hatırlatmaktır sevdiğini yıllar geçse de. Ömrü saatlere sıkışmış kelebek telaşıyla ordan oraya koşuşturarak yaşarken, bu yıl siz de unutmayın, hatırlayın sevginizi, sevgilinizi..Kendinize Şahcihan kadar olmasa da unutulmayacak bir aşk sarayı inşa edin gönlünüzde. Her yıl 14 Şubatʼta kutlanan Sevgililer Günü bu yıl Pazartesi gününe denk geliyor. Sevgililer ve sevgilerini tazelemek isteyenler için haftaiçi gidilebilecek İstanbulʼdaki alternatif mekanların yanısıra haftasonu kutlamayı düşünenler için de İstanbul çevresindeki romantik mekan ve etkinlikleri sizler için derledim. Hepinize aşk dolu, sevgi dolu bir yıl dilerim.

A l t e r n a t i f

mekanlar odaları ve şef Emre Şenʼin hazırladığı romantik akşam yemeği ile bu yıl ağırlayacağı misafirlerini bekliyor. Taş duvarları ve kış bahçesiyle sizi büyüleyecek masal gibi bir sevgililer günü için Lavanda Otelʼi atlamayın.

KARTEPE Karın bütün güzelliğini sergilediği 1700 metre zirvede, gündüz sevgilinizle kayak yapmak, karlar üzerinde koşuşturmak ve eğlenmek, akşam da başbaşa, şömine karşısında şarabınızı yudumlamak ve aşkınızı yaşamak istiyorsanız Kocaeli Maşukiyeʼdeki The Green Park Resort Kartepe sevgililer günü için güzel bir seçenek.

ABANT Büyük Abant Oteli Cumartesi günü 2011ʼe özel ʻSevgililer Günü Galasıʼ düzenliyor. Gala yemeği öncesinde keman eşliğinde sevgililer günü kokteyli ile başlayacak gecede Murat Başaran sahne alacak. Göl ve orman manzaralı oda seçeneği sunan otelin çevresinde sabah kahvaltısından sonra karda yürümek keyifli olacaktır.

ŞİLE İstanbulʼa 45 dk. mesafedeki Şile, doğayla kısa ve zahmetsiz buluşmak isteyenler için değerlendirilebilecek bir alternatif. Özellikle Ömerli ve Darlık barajları arasında yer alan, meşe, kayın ve çam ormanları ile çevrili Ulupelit köyündeki Lavanda Otel, her detayı düşünülerek hazırlanmış şömineli özel

SAPANCA İstanbulʼa bir saat mesafedeki Güral Sapanca Welness, Osmanlıʼdan günümüze gelen tarihi ʻbal masajıʼ uygulamasıyla ünlü. Hem huzurlu, sakin, romantik bir sevgililer günü hem de masaj, spa, welness hizmetleriyle sağlıklı bir haftasonu geçirmek istiyorum diyenler için oldukça şık bir program olabilir. Oldukça zengin mutfağı ile Sevgililer Günüʼne özel gala yemeği ve sabaha kadar eğlenebileceğiniz bar ve bistrosuyla hizmet veren otelde sabah ormanlık alanda yürüyüş yapabilir, bol bol oksijen depolayabilirsiniz.

AĞVA İstanbulʼun en güzel köşelerinden biri olan Ağvaʼya hâlâ gitmediyseniz Sevgililer Günü sizin için güzel bir bahane olacak. Ağva İstanbulʼun yoğunluğundan kaçarak, sessiz sakin bir gün geçirip, aşkınızı tazelemek için dört mevsim gidilebilecek cennet mekanlardan. Çevredeki otellerin çoğu aile işletmesi ve müdavimleriyle adeta aile gibi olmuşlar. Greenline Guest House Hotel Şile – Ağva arasındaki dağ yolunu takip ettiğinizde Ağva girişinde bulunan şirin bir ŞUBAT 2011

59


GEZİ otel. Geniş bir bahçesi var, şöminesi bulunan kapalı restoran ve iskele restoranından oluşuyor. Bir diğer seçenek Paradise Pansiyon & Bar Restaurant. Göksu Deresi kenarındaki mekanda, orman ve denizin kucaklaştığı nehir manzaralı restoranın yanıbaşında huzurun tadını çıkarabilirsiniz. Keyfine düşkün aşıkların en mutlu olacakları yerlerden biri de Tranquilla Nehir Evi. İsviçre dağ evlerine benzeyen ahşap evler, ördeklerin gezindiği huzurlu bahçe, hamak ve salıncak keyfi istiyorsanız bu pastoral manzarayı kaçırmayın. Akşamları nehrin üstünden karşıya geçen, ışıklarla süslenmiş salı seyretmek ise ayrı bir zevk.

BEYKOZ Saklıköy Country Club şehirden uzaklaşmak için fazla vaktiniz yoksa İstanbul il sınırları içerisinde ama atmosfer olarak binlerce kilometre uzaklıkta hissi veren doğa aşığı çiftler için düzenlenmiş bir konsepte sahip. Organik ürünlerden oluşan yemeklerini ve zeytinli ekmeği denemenizi salık veriyorlar.

SİLİVRİ İstanbulʼa en yakın romantik adreslerinden biri de Klassis Resort Hotel. Sevgililer Günüʼnü Cumartesi kutlayacak otelde pop sanatçısı Altay sahne alacak. Güne özel menüsü ile kadeh kaldırmak isteyenler için tüm detaylar düşünülmüş. Sabah, sevgilileri denize karşı brunch keyfi bekliyor.

Şehirden uzaklaşamayan ancak özel bir gece yaşamak isteyenlere İstanbul’dan alternatifler alternatifler..

Akordion ve keman eşliğinde şampanya, şarap servisi, odaya 4 ayrı lezzetten oluşan afrodizyak menü, romantik bir akşam yemeği, çikolata,1 şişe şarap, egzotik meyveler, gül demetleri, dileyenlere DVD çalarda unutulmaz aşk filmleri, odada kahvaltı gibi seçenekler Sürmeli Otel’de.

hazırlanan seçkin menüde ‘Ballı ve Kuşkonmazlı, 6 Baharatlı Mousse’tan ‘İstiridye ve Kırmızı Meyveli Vinaigrette’e, ‘Kızıl Körili Istakoz ve Çikolatalı Meksika Biberi Izgarası’ndan ‘Acı Çikolata ve Yaseminli Güllü Macaron’a kadar başka yerde bulamayacağınız lezzetler aşkınıza eşlik edecek.

Frederic’s Akaretler

Portofino Stage

Efsanevi ”Steak&Lobster” restaurantı Frederic’s özel menüsü ile Sevgililer Günü’nün romantik ortamında aşkınıza ortak olacak. Bu unutulmaz gün için özel olarak

Usta şeflerin özel malzemeler kullanarak hazırladığı Akdeniz Mutfağı’nın birbirinden lezzetli yemeklerine ev sahipliği yapan Portofino Stage sevgililer gününe

Sürmeli Otel

60

ŞUBAT 2011

özel mönüsü ile göz dolduruyor. Her Cumartesi olduğu gibi bu özel gecede de en güzel aşk şarkıları, Ferdi Özbeğen’in sesiyle aşkınıza edebilir. Geçmişin en güzel nostaljik parçalarını seslendirecek Ferdi


POLONEZKÖY Sevgililer Günüʼnü şehrin sıkıcı atmosferinden sıyrılıp Polonezköyʼde modernize edilmiş köy havasında, şömine başında, şarap ve hoş bir yemek eşliğinde geçirmek istiyorum diyenler! Doğayla başbaşa, romantik bir gece ve arkasından canlı müzik için Legend Otel tercih edilir bir alternatif. Yemeklerde “dalından tabağa” konseptini işleyen otelin kış bahçesinde organik mutfağından lezzetlerin sunulduğu sabah kahvaltısının keyfini çıkarıp ardından SPA, Welness, ATV turu hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Polonezköyʼde bir başka mekan da Polka Country Hotel. İstanbulʼun yanıbaşında İstanbulʼa hiç benzemeyen bir yer. Küçük bir Orta Avrupa kır oteli gibi. Polka usulü sarma bonfilesi, kestaneli pastası, şekerli ve şekersiz vişne likörü meşhur. Polonya yemeklerinin tadına bakmak, ponçki tatlısı, lahanalı mantarlı börek proşki ve peynir köftesini dene-

mek, değişik şarap türlerinin yanısıra wisniak denen ceviz likörü ve evyapımı likörleri şömine başında yudumlamak isteyenler için güzel bir seçenek. Kah-

valtıda ev yapımı reçelleri, özel polka poğaçasını tatmanızı öneririm. Kahvaltı sonrası kolay bir parkura sahip ormanda yürüyüşe çıkabilirsiniz. KARTALKAYA Türkiyeʼnin popüler kayak merkezlerinden olan DorukKaya Ski&Mountain Resort, çam ormanları arasında, sonsuz beyazlığın ortasında renkli, çılgın eğlenceler ve sınırsız heyecanlar sunan bir diğer seçenek. Bolu Kartalkayaʼdaki konumu itibariyle İstanbul ʻdan kısa sürede ve kolaylıkla ulaşıma olanak veren otelde hoş vakit geçirebilir, kayak sonrası havuz ve spa keyfi yapabilirsiniz. Dorukkayaʼnın parlayan mekanı Chocolate Apres Ski 12-13 Şubatʼta DJʼler eşliğinde muhteşem bir parti düzenleyecek.

Özbeğen ile doyumsuz bir akşam yaşamak ve romantik bir gece geçirmek için Portofino Stage’in bulunduğu Lares Park Hotel’de olmanız yeterli. Konaklamak isteyenler için ise Sevgililer Günü’ne özel açık büfe kahvaltı sunuluyor.

Lush Hotel 105 yıllık geçmişindeki ruhu ve dokusu tamamen korunarak, yeniden hayata döndürülen Lush Hotel, şehrin göbeğinde de keyifli zamanların geçirilebileceğini ispatlarcasına özgün, huzurlu ve keyifli bir akşam vaat ediyor. İstanbul’un tüm renklerini, içinde barındıran, Beyoğlu’na karakterini veren Sıraselviler Cadde-

si’nde hizmet veren otelde, canlı müzik eşliğinde Sevgililer Günü yemeği, odaya şampanya ve çikolata tabağı, çift kişilik çikolata masajı, odada romantik karşılama gibi özgün seçenekler karşımıza çıkıyor.

Mia Mensa Boğazın büyüleyici manzarası eşliğinde geçirebileceğiniz başka bir seçenek de Mia Mensa. Zengin menüsü ve şık dekorasyonuyla dikkat çeken restoran, Sevgililer Günü’nde çiftlere romantik bir akşam yemeği sunmaya hazırlanıyor. İtalyan ağırlıklı menüsünde yer alan lezzetleri sevgililerin beğenisine sunan Mia Mensa Kuruçeşme’de.

Faces Sevgililer gününe özel mönüsü ve mum ışığı ile aydınlatılmış romantik atmosferiyle Faces, sevgililere unutamayacakları bir gece hazırlıyor. DJ Ercan Erbaş en iyi aşk şarkılarını sizler için çalacak. Saat 04.00 kadar sevgilinizle dans edebilirsiniz.

ŞUBAT 2011

61


MALZEME RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ AKSESUAR

: Süper Saf Yün : 1175 (6 yumak) : 4,5 : 1+1 lastik örgü, düz örgü, selanik örgü : 1 adet düğme

ARKA: 118 ilmek başlanır, 2 sıra 1+1 lastik, 3 cm düz, 3.5 cm selanik örgü örülüp, düz örgüyle devam edilir. Beden boyu 14 cm örülerek 6 cm arayla her iki tarafta 4 ilmek içeriden 5 defa 3 ilmek beraber alıp, kesilerek 98 ilmekle örgüye devam edilir. Beden boyu 62 cm olduğunda kol evinde her iki taraftaki 3’er ilmek; 1 ilmek ters, 1 ilmek düz, 1 ilmek ters örülürken, aynı anda 4 sıra arayla 3 ilmek içeriden 5 defa 3 ilmek beraber alınarak kesilerek 78 ilmeğe ulaşılır. Beden boyu 72 cm örülüp ilmekler ortalanır ve ortadaki 38 ilmek bir defada, omuzlarda kalan 20’şer ilmek 3 aşamada kesilerek bitirilir. ÖN: 65 ilmek başlanır, 2 sıra 1+1 lastik, 3 cm düz örgü, 3.5 cm selanik örgü örülerek düz örgüye geçilir. Ön ortasından 8 ilmek beden boyu 1+1 lastik örülür. Beden boyu 14 cm örülerek, kol evi tarafından 4 ilmek içeriden 6 cm arayla 5 defa 3 ilmek beraber alınarak kesilir. Beden boyu 62 cm olduğunda kol evi tarafındaki 3 ilmek; 1 ilmek ters, 1 ilmek düz, 1 ilmek ters örülürken, kol evi için 3 ilmek içeriden 4 sıra arayla 5 defa 3 ilmek beraber alınarak kesilirken aynı anda ön ortasında 8 ilmek içeriden her sırada, 25 defa 1’er ilmek kesilir. Beden boyu 72 cm örülerek omuzda kalan 20 ilmek 3 aşamada kesilerek bitirilir. KOL: 51 ilmek başlanarak 2 sıra 1+1 lastik, 2 cm düz, 3 cm selanik örgü örülerek düz örgüye geçilir. Her iki taraftaki 3’er ilmek; 1 ilmek ters, 1 ilmek düz, 1 ilmek ters örülürken, ortada kalan ilmekler düz örülür. Kol boyu 5 cm olduğunda kol evi için 3 ilmek içeriden, her iki taraftan her 4 sırada 8 defa 3 ilmek berbaber alınarak kesilir. Kol boyu 15 cm de kalan 19 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. YAKA: 60 ilmek başlanarak 55 cm selanik örülür. İkiye katlanarak yakaya dikilir.

MALZEME RENK NO ŞİŞ NO

: Aşkım, Fallım : 20119 (2 yumak) 194 (4 yumak) :6

BUZLUCAM MODELİ: 1.sıra: tüm ilmekler ters örülür. 2.sıra: tüm ilmekler 1+1 lastik örülür. 3.sıra: tüm ilmekler ters örülür. 4.sıra: 2. sırada ters örülen ilmeklerin üzerine düz, düz ilmeklerin üzerine ters örülür. 5.sıra: 3.sıradan itiberen model uygulanır. ARKA: 194 renk no.lu iplikle 82 ilmek başlanır, 4 cm düz, 1 sıra ters örülür, düz örgüye geçilir. İlmekler; her iki kenardaki 10 ilmek 194 renk no.lu iplikle, 4 ilmek 20119 renk no.lu iplikle, ortadaki ilmekler; 194 renk no.lu iplikle 15 ilmek, 20119 renk no.lu iplikle 4 ilmek... şeklinde dizilir. Diyagrama uygun olarak jakar uygulanır. Beden boyu 13 cm örülerek, her iki taraftan 10 cm arayla 3 defa 1’er ilmek kesilerek 76 ilmekle örgüye devam edilir. Beden boyu 38 cm olduğunda kol evi için her iki taraftan 3+2 ilmek kesilir. Beden boyu 61 cm örülüp, ilmekler ortalanır ve ortadaki 24 ilmek, sonraki sırada omuzlarda kalan 21 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. ÖN: 50 ilmek başlanır, arka bedende uygulanan model tekrarlanır. Ön ortasındaki 9 ilmek beden boyunca 1+1 lastik örülür.

Beden boyu 13 cm örülerek 10 cm arayla kol evi tarafından 3 defa 1’er ilmek kesilir. Beden boyu 38 cm örülüp, kol evi için bir taraftan 3+2+1 ilmek kesilerek 42 ilmekle örgüye devam edilir. Beden boyu 50 cm olduğunda ön ortasından 8+2+1+1...şeklinde 24 ilmek kalan kadar 1 ilmek kesilir. Beden boyu 62 cm de kalan 24 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. Beden boyu 28 cm de, sol parçada 9 cm arayla 3 adet ilik açılır. KOL: 194 renk no.lu iplikle 45 ilmek başlanarak, 11 cm buzlucam modeli yapılıp, diyagram uygulanır. 8 cm arayla, her iki taraftan 5 defa 1’er ilmek artırılarak 55 ilmekle örgüye devam edilir. Kol boyu 49 cm olduğunda kol evi için her iki taraftan 3+2+1+1+1+2+2 ilmek kesildikten sonra, her iki taraftan her sırada 3 ilmek birlikte alınarak 15 ilmek kalana kadar kesim işlemi uygulanır. Kol boyu 61 cm de kalan 15 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. YAKA: 194 renk no.lu iplikle misinalı şişlerle yaka kenarından 85 ilmek çıkarılır, 12 cm buzlucam modeli örülüp, bitirilir.

MİSİNALI ŞİŞ NO : 6 ÖRGÜ ŞEKLİ : 1+1 lastik örgü, düz örgü, ters örgü, jakar örgü, buzlucam modeli AKSESUAR : 3 adet düğme

v v v v v v v v v v v v v v v v v

x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x x x

x x x x x x x x x x x x x x x v v v v v v x x x x x x x x x x x x x x x v x x x x x x x x x x x x x x x v v v v v v v v x x x x x x x x x x x x x x x v x x x x x x x x x x x x x x x v x

20119

194


MALZEME RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ AKSESUAR

: Aşkım : 20119 (8 yumak) :6 : 1+1 lastik örgü, düz örgü : 2 adet düğme, püskül

ARKA: 78 ilmek başlanır, beden boyunca 1+1 lastik örülür. Beden boyu 79 cm örülerek yaka için ilmekler ortalanır ve ortadaki 20 ilmek kesilerek örgüye 2 parça şeklinde devam edilir. Kesilen ilmeklerin her iki tarafından, her sırada 13+5+1+1...şeklinde ilmek kesilerek beden boyu 87 cm de ilmekler sıfırlanır. ÖN: 34 ilmek başlanır. İlmekler; ön ortasından 6 ilmek 1+1 lastik, 2 ilmek ters, 34 ilmek 1+1 lastik olarak dizilir. Beden boyu 71 cm örülerek yaka için bir taraftan 10+2+2+2..şeklinde ilmek kesilerek beden boyu 87 cm de ilmekler sıfırlanır. Sağ ön parçada beden boyu 67 cm de 2 cm arayla 2 adet ilik açılır. KOL: Kol evinden şişe 59 ilmek çıkarılır, 43 cm 1+1 lastik, 15 cm haroşa örülüp, bitirilir. YAKA: Ön ortalarından 10’ar ilmek bırakılarak yaka etrafından şişe 80 ilmek çıkarılır, düz örgü yapılır. 2 sıra örüldükten sonra her iki taraftan 1+2+2+2+2 ilmek kesilir. 17 cm örülüp, ilmekler bir defada kesilerek bitirilir. Yakanın ön ortasından şişe 10 ilmek çıkarılır, düz örgüye yapılır. 6 sıra örüldükten sonra, 1 ilmek içerden her iki taraftan 4 defa 1’er ilmek kesilir. Kalan 2 ilmek toplam boyu 13 cm de bitirilir. Diğer tarafa da aynı işlem uygulanır. Yaka etrafına ve kollara 12 cm uzunluğunda püskül takılır.


MALZEME RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ

: Nakolen : 1441 (7 yumak) :4 : Düz örgü, haraşo örgü, ilmek kaydırma, burgu, 1+1 lastik

ARKA ve ÖN: 92 ilmek başlanır, ilmekler; 15 ilmek düz, 1 ilmek ters, 14 ilmek düz, 1 ilmek ters, 10 ilmek düz, 1 ilmek ters, 8 ilmek düz, 1 ilmek ters, 10 ilmek düz, 1 ilmek ters, 14 ilmek düz, 1 ilmek ters, 15 ilmek düz şeklinde dizilir. Her iki kenardaki 15’er ilmek beden boyunca düz örülürken, ortadaki 62 ilmeğe 1 no.lu diyagram uygulanır. Beden boyu 41 cm örülerek kol evi her iki taraftan 16’şar ilmek artırılarak 124 ilmekle örgüye devam edilir. Beden boyu 61 cm olduğunda omuzlaradaki 27’şer ilmek 3 aşamada kesilirken, ortada kalan 70 ilmek yaka için bekletilir. ETEK UCU: 165 ilmek başlanarak 12 cm düz örülür, ilmekler bir defada kesilip, bitirilir. Örülen parça etek uçlarına öne hafif pile yapılarak dikilir. YAKA: Ön ve Arka bedende yakada bekletilen 70’er ilmek 16 cm 2+2 lastik örülüp, bitirilir. KOL: Kol kenarlarındna 52 ilmek çıkarılır, 2 cm 2+2 lastik örülüp, bitirilir.

v v v v v v v v v v v v v v v v v v v – – 1 2 2 1

– – 1 2 2 1 1 2 2 1

– – – – – –

– – – – – –

– – – – – – – –

– – – – – – – – – –

– – – – – – – – – – – –

– – – – – – – – – – – –

– – – – – – – – – –

– – – – – – – –

– – – – – –

– – – – – –

– – -

2 düz ilmek 1 düz ilmeğin üzerinden sola kaydırılır. 2 düz ilmek 1 düz ilmeğin üzerinden sağa kaydırılır.

-

4

4

4

4

4

4

4

4 4

-

-

v v v v v v v v v v v v v v v v v v v

4

4 ilmek 4 ilmeğin üzerinden sağa burgu yapılır.


lır.

İPLİK KALİTE RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ AKSESUAR

: Şenet : 195 (6 yumak) : 4.5 : Düz örgü, ters örgü, 2+2 lastik örgü : 6 adet düğme

ARKA: 100 ilmek başlanarak 7 cm 2+2 lastik örülür.lastikten sonraki ilk sırada 5 ilmek arayla 1 er ilmek artış yapılarak 120 ilmeğe ulaşılır. İlmekler 32 ilmek 2+2 lastik örgü, 12 ilmek diyagram, 10 ilmek 2+2 lastik örgü 12 ilmek diyagram 10 ilmek 2+2 lastik örgü 12 ilmek diyagram 32 ilmek 2+2 lastik örgü şeklinde dizilir. Beden boyu 47 cm örülür. Kol evi için her iki taraftan 3 + 6 defa 1 ilmek kesilerek kalan 102 ilmekle devam edilir. Beden boyu 67 cm örülerek ilmekler ortalanarak ortadaki 26 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. Omuzlarda kalan 38’er ilmek 3 aşamada kesilerek bitirilir. ÖN: Arka gibi örülür. Beden boyu 50 cm örülür ilmekler ortalanarak ortadaki 16 ilmek bir defada kesilir. Örgüye iki parça şeklinde devam edilir. Beden boyu 60 cm örülerek ön ortasından yaka için 3+2 ilmek kesilir. Beden boyu 67 cm örülür. Omuzda kalan 38 ilmek 3 aşamada kesilerek bitirilir. Diğer parçada aynı şekilde örülür. KOL: 46 ilmek başlanarak 7 cm 2+2 lastik örülür. Lastikten sonraki ilk sırada 4 ilmek arayla 10 defa 1 ‘er ilmek artırılarak 56 ilmeğe ulaşılır. İlmekler 22 ilmek 2+2 lastik örgü 12 ilmek diyagram 22 ilmek 2+2 lastik örgü şeklinde dizilir. Kol boyu 10 cm örülür har iki taraftan 3 cm arayla 10 defa 1 er ilmek artış yapılarak 76 ilmeğe ulaşılır. Kol boyu 39 cm örülür kol evi için her iki taraftan 2+ 6 defa 1 er ilmek kesilir. Kalan 60 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. YAKA: Ön ortasından 34 ilmek şişe çıkarılır. 6 cm lastik örülür. Sol tarafta 2 cm arayla 2 şer adet ilik açılır. Yaka etrafından 120 ilmek şişe çıkarılır. 3 diş haraşo örülerek bitirilir.

MALZEME RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ

: Ankara Tiftik, Moher Simli Special : 1441 (4 yumak), 5296 (1 yumak) :4 : 1+1 lastik örgü, selanik örgü

SELANİK MODELİ: 1.sıra: tüm ilmekler ters örülür. 2.sıra: 1 ilmek örülmeden şişe alınıp, üzerine ilmek dolanır, 1 ilmek ters örülür. 3.sıra: üzerine iplik dolanan iplikler birlikte alınarak ters örülür, 1 ilmek örülmeden alınarak üzerine iplik dolanır. 3.sıra. 2. sıradan itibaren örgüye devam edilir. ARKA: 1441 renk no.lu iplikle 95 ilmek başlanır, 7 cm 1+1 lastik örülüp, selanik örgüye geçilir. 2 cm selanik örüldükten sonra 5296 renk no.lu ipliğe geçilerek 2 sıra düz örülür, tekrar selanik örgüye geçilerek model boyunca aynı işlem tekrarlanır. Beden boyu 37 cm örülerek, kol evi için her iki taraftan 4+3+2+1 ilmek kesilerek 75 ilmekle örgüye devam edilir. Beden boyu 48 cm olduğunda yaka kesimi için ilmekler ortalanarak, ortadaki 23 ilmek bir defada, omuzlarda kalan 26’şar ilmek 3 aşamada kesilerek bitirilir. ÖN: 1441 renk no.lu iplikle 95 ilmek başlanır, 7 cm 1+1 lastik örülüp, selanik örgüye geçilir. 2 cm selanik örüldükten sonra 5296 renk no.lu ipliğe geçilerek 2 sıra düz örülür, tekrar selanik örgüye geçilerek model boyunca aynı işlem tekrarlanır. Beden boyu 37 cm örülerek, kol evi için her iki taraftan 4+3+2+1 ilmek kesilirken, aynı anda yaka için ilmekler ortalanarak ortadaki 15 ilmek bir defada kesilerek 60 ilmekle örgüye devam edilir. Yaka için kesilen ilmeklerin her iki tarafından 2+2 ilmek daha kesilir. Beden boyu 48 cm olduğunda omuzlarda kalan 26’şar ilmek 3 aşamada kesilerek bitirilir.

KOL: 1441 renk no.lu iplikle 56 ilmek başlanır, 7 cm 1+1 lastik örülüp, 10 ilmek arayla 6 ilmek artırılarak selanik örgüye geçilir, bedenlerde uygulanan model tekrarlanır. 6 cm arayla her iki taraftan 4 defa 1’er artırılarak 70 ilmekle örgüye devam edilir. Kol boyu 43 cm örülerek kol evi için her iki taraftan 4+1+1...şeklinde 10 ilmek kalana kadar ilmek kesilir. Kol boyu 53 cm olduğunda kalan 10 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. Diğer kol da aynı şekilde örülür. YAKA: Yaka kenarından 1441 renk no.lu iplikle şişe 128 ilmek çıkarılır, 3 cm 1+1 lastik örülüp, bitirilir.

v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v –

– – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – Ters ilmek Sola 2 ilmek beraber alınarak kesilir. 1 ilmekten 1 ilmek artış yapılır.

– – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – –

– – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – –

v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v v


MALZEME RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ AKSESUAR

: Yonca : 85823 (5 yumak) :5 : Düz örgü, ters örgü, haraşo, burgu modeli, ajur : 5 adet düğme

ARKA ve ÖN: 87 ilmek başlanarak 1 cm (2 diş) haraşo, 2 sıra düz, 1 cm haraşo örülür. İlmekler; her iki kenarda 13’er ilmek düz, ortadaki ilmekler; 7 ilmek; 1 dolama, 1 ilmek düz, 20 ilmek düz...şeklinde dizilir. Arka sıralarda; dolama yapılan ilmekler uzatılır ve tüm ilmekler haraşo örülür. 4 sıra düz örülüp, aynı işlemler tekrarlanır. Beden boyu 38 cm örülerek kol evi için her iki taraftan 18’er ilmek artırılıp, 18 ilmek; 4 ilmek düz, 2 ilmek ters, 8 ilmek düz, 2 ilmek ters, 2 ilmek düz şeklinde örülür. Ortadaki 8 düz ilmekler 5 cm arayla 4+4 burgu yapılır. Beden boyu 54 cm olduğunda yaka için ilmekler ortalanır ve ortadaki 27 ilmek bir defada kesilerek örgüye 2 parça halinde devam edilir. Kesilen ilmeklerin yanlarından her sırada 4 defa 1’er ilmek kesilir. 7 cm artış yapmadan örülür, yaka tarafından her sırada, her iki taraftan 4 defa 1’er ilmek artırılır. Sonraki sırada 2 parça arasına şişe 27 ilmek atılıp, parçalar birleştirilir. Beden boyu 62 cm örülür, kol evi tarafından artırılan 18’er ilmek bir defada kesilip, örgüye devam edilir. Beden boyu 123 cm olduğunda 1 cm haraşo örülür, ilmekler bir defada kesilip, bitirilir.

MALZEME RENK NO ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ

: Superlambs Special : 5225 (6 yumak) :5 : Düz örgü, ters örgü, burgu modeli, 2+2 lastik örgü

ARKA: 86 ilmek başlanır, 6 cm 2+2 lastik örülür. Model kurulumuna geçerken 5 ilmek arayla 1‘er ilmek artırılarak 102 ilmekle örgüye devam edilir. İlmekler; 15 ilmek düz, 1 ilmek ters, 6 ilmek düz, 1 ilmek ters, 8 ilmek düz, 1 ilmek ters, 6 ilmek düz, 1 ilmek ters, 8 ilmek ters....şeklinde dizilip, kalan 15 ilmek düz örülerek sıra tamamlanır. Her 2 de bir, 6 düz örülen ilmekler aynı yöne burgu yapılır. Beden boyu 46 cm örülerek kol evi için her iki taraftan 7’şer ilmek kesilir, sonraki sıralarda 3 ilmek içeriden 2 sıra arayla 2+2 burgu yapılıp, burgu yapılan ilmekler 1+1 kesilir. Bu işlem 14 defa tekrarlanarak 32 ilmeğe ulaşılır. Beden boyu 66 cm olduğunda kalan 32 ilmek bir defada kesilerek bitirilir. ÖN: Arka bedende uygulanan sıralı işlemler tekrarlanır. Beden boyu 63 cm örülerek ilmekler ortalanır ve ortadaki 14 ilmek bir defada kesilerek örgüye 2 parça halinde devam edilir. Kesilen ilmeklerin her iki tarafından 5+4 ilmek kesilip, beden boyu 66 cm de ilmekler sıfırlanır. KOL: 40 ilmek başlanır, 6 cm 2+2 lastik örülür. 5 ilmek arayla 8 defa 1’er ilmek artırılarak 48 ilmekle örgüye devam edilir. İlmekler; 4 ilmek düz, 1 ilmek ters, 6 ilmek düz, 1 ilmek ters, 8 ilmek düz, 1 ilmek ters, 6 ilmek düz, 1 ilmek ters, 8 ilmek düz, 1 ilmek ters, 6 ilmek düz, 1 ilmek ters, 4 ilmek düz şeklinde dizilir. 3 cm arayla her iki taraftan 15 defa 1’er ilmek artırılarak 78 ilmeğe ulaşılır. Kol boyu 48 cm örülerek kol evi için her iki taraftan 3’ ilmek, sonraki sıralarda 3 ilmek içeriden 2 sıra arayla 2+2 burgu yapılıp, burgu yapılan ilmekler 1+1 kesilir. Bu işlem 14 defa tekrarlanarak 16 ilmeğe ulaşılır. Kol boyu 76 cm de kalan 16 ilmek bir defada kesilip, bitirilir. Diğer kol da aynı şekilde örülür. YAKA: Yaka kenarından şişe 98 ilmek çıkarılır, 4 cm 2+2 lastik örülüp, bitirilir.


MALZEME RENK NO MİSİNALI ŞİŞ NO ÖRGÜ ŞEKLİ AKSESUAR

: Süper Angora : 3584 (4 yumak), 1380, 1249, 3188, 3471, 1175 :6 : haraşo örgü : 23 cm püskül

ARKA ve ÖN: 3584 renk no.lu iplikle 181 ilmek başlanır, 1 sıra haraşo örülüp, renk sıralamasına geçilir. 3584 renk no.lu iplik her renk değişiminde kullanılır ve tüm renkler kullanılarak şeritler oluşturulur. İlmekler; 90 ilmek haraşo, 1 dolama, 1 ilmek düz, 1 dolama, 90 ilmek haraşo şeklinde dizilir. Beden boyunca dolama yapılan ilmekler arka sıralarda örülürken, her 2 sırada bir 1 düz ilmeğin 2 tarafına dolama yapılır. Toplam boyu 108 cm de 501 ilmeğe ulaşılır, ilmekler bir defada kesilip, bitirilir. KENAR BORDÜRÜ: 3584 renk no.lu iplikle 10 ilmek başlanır, 525 cm haraşo örülüp, pançonun kenarlarına dikilir, 3 tarafına püskül takılır.


DEKORASYON

Size özel Sevgililer Günü için

Sevgililer Günü aşk, romantizm ve hislerin her zamankinden çok daha özel bir şekilde dışa vurulduğu bir gün olduğundan sevgililer birbirlerine ufak sürprizler hazırlamaktan geri durmazlar. Siz de ilginç dekorasyon fikirleri ile 14 Şubat akşamını unutulmaz kılabilirsiniz. Tek yapmanız gereken önerilerimize göz gezdirmek. 14 Şubat renkleri Sevgililer Günüʼnün sembolik rengi kırmızı, pembe ve beyaz… Bu renkleri kullanarak dekorasyonunuzda farklılıklar yaratabilirsiniz. Bunun için mum, şamdan, yastık ve balonlar kullanmanız yeterlidir. Sevgilinizle geçireceğiniz bu gece için loş ışık tercih edebilirsiniz. Loş ışık bir ortamı her zaman için romantik gösterir. Ayarlanabilir elektrik anahtarınız yoksa her yere ufak t-lightlar yerleştirebilirsiniz. Üstelik maliyeti de bu şekilde büyük ölçüde düşürürsünüz.

Hediyeyi unutmayın Sevgililer Günü, sevgiliniz ile sizin aranızdaki aşkın bir yansımasından çok daha fazlasıdır. Eşinize ya da sevgilinize aldığınız hediyelerin yanı sıra dostlarınıza da ufak

68

ŞUBAT 2011

sürprizler hazırlayabilirsiniz. Kalp şeklindeki şekerlemeler, kırmızı-beyaz ve pembe gibi harekete geçiren ambalaj kâğıtlarıyla bezeli sımsıcak hediyeler hatta ufak bir uğur böceği minyatürüyle dostlarınızı mutlu edebilirsiniz.

Kalp bu günün simgesi Sevgililer Günüʼne en çok yakışan motiflerden birisi kuşkusuz kalp. Siz de bugüne özel renkli el işi kağıtlarından kalp şekillerini kesebilir, konfetilerle birleştirerek yere serpiştirebilirsiniz. Ayrıca kalp şeklindeki birkaç balonun başınızın üzerinde gelişigüzel salınmasını istiyorsanız balonları helyum gazı ile doldurabilirsiniz. Balonların uçlarına kurdele bağlayabilir,

böylece ortama son derece romantik ve çocuksu bir hava katabilirsiniz.

Çiçekleri eksik etmeyin Sevgililer Günüʼnün olmazsa olmaz ikilisi beyaz ve kırmızı güldür. Siz de evde, mis kokulu güllerle konsepte uygun bir düzenleme yapabilirsiniz. Örneğin saplarını kopardığınız gülleri masanızın üzerine gelişigüzel dizebilir ve estetik bir görünüm elde edebilirsiniz.

Masanız özel olsun Günün en önemli bölümlerinden biri masanızın dekorasyonu. İlk olarak masanıza beyaz bir örtü örtün. Örtünüz yere değecek kadar uzun olmalıdır. Sandalyelerinizi pembe tül ya da saten kumaşlarla bir hediye paketi yapar gibi süsleyebilirsiniz. Masanızı şamdan, tlightʼlık ve minik kalp-kelebek süsleriyle dekore edin.


14 ŞUBAT’A ÖZEL LİSTE İşe başlamadan önce evinizi güzelce temizleyerek derli toplu ve mis kokulu bir atmosfer yaratın. Düzenli görünüm davetkar ortam yaratmanın yollarından biridir. Aromatik mumlar alıp evin her köşesine yerleştirin. Partneriniz gelmeden hemen önce yaktığınız taktirde ev mis gibi kokacaktır. Vanilya, çilek gibi tatlı kokulu tütsüler yakabilir, evinizde samimi ve şekerli bir koku elde edebilirsiniz. Kalp şeklinde balonlar satın alarak evin her yerine dağıtın. Ayrıca balonların üzerine notlar

yazabilir, sizin için özel olan kartları iliştirebilir, böylece birlikte anılarınızı tazeleyebilirsiniz. Kırmızı güllerle yemek masanızı süsleyin. Ayrıca gül yapraklarından evin girişine kırmızı bir halı yapabilir, yaratıcılığınızla sevdiğinizi bir kez daha büyüleyebilirsiniz. Sadece ikinize özel bir masa düzeni oluşturun. Masanızda mutlaka şamdanınız ve bir şişe kırmızı şarabınız olsun. Arka fonda romantik bir müziğiniz olsun. Ayrıca dimmerli bir aydınlatmanız yoksa satın alabilir, böylece loş bir ortam oluşturabilirsiniz.

dekorasyon fikirleri…

ŞUBAT 2011

69


GÜZELLİK

2011’in parfümleri yoğun ve çok kalıcı

Kış aylarının en sevmediğim tarafı lahana gibi kat kat giyinmek. Evden çıkarken yapmayı en sevdiğim ise beni kış gününde seksi, kadınsı hissettirecek bir parfüm sıkmak. 2011’in yeni parfümleri lansmanlarla birlikte raflarda yerini almaya başladı. Gelin hep birlikte göz atalım. YSL Belle D’Opium

YSL’nin vazgeçilmez kokusu, meyve notalarıyla baştan aşağı yenilendi. Genç ve modern bir Opium kadını var artık. Parfümün ilk notaları zambak, sandal ağacı, gardenya ve beyaz biber. Daha sonra burnumuza oryantal havası olan ve şekerli pudra kokuları geliyor. Parfümden klasik yaklaşımları seven ve modernizmin konforundan yana olanlara uygun bir koku. Yoğun ve kalıcı bir koku olduğu için mutlaka deneyerek karar verin.

Chloe Love Doğuştan gelen zarafete sahip kadını sembolize eden Love Chloe, cildi bir bulut gibi yumuşatan çiçeksi bir koku. Parfümün üst notaları: pembe biber, portakal çiçeği. Orta notaları zambak özü, leylak, sümbül, morsalkım ve alt notaları ise misk, talk, pirinç unu. Pudramsı bir havası olan koku, canlı ve hayat dolu başlıyor ve romantik hatta şiirsel devam ediyor. Koku adeta tende bir araya gelen bir çiçek buketi hissi yaratıyor.

Calvin Klein Beauty Işık saçan ve ilham veren sofistike bir koku. Lilyum, yasemin notalarının yanı sıra sedir ağacı kokuyu enerjik ve çekici kılıyor. Koku tendeki sofistike bir çiçek haline geliyor. Calvin Klein ailesinin klasikleşecek kokularından biri Beauty.

70

ŞUBAT 2011

Voyage d’Hermes Hermes’in yeni parfümü seyahat ruhunu anlatıyor. Voyage d’Hermes. Bu uniseks parfümün içeriğinde yer alan sandal ağacı, sedir ağacı ile önceden tahmin edemediğiniz yanınızı keşfedebilirsiniz. Melek otu, ardıç meyvesi ve beyaz misk ise sizi yolculuğa çıkartacak.

Gucci Guilty Sıcak, çarpıcı oryantal notaları ile zevk veren bir koku. Mandalinanın doğal kokusu, pembe biber ile modaya uygun parıltılı bir hal alıyor. Orta notasında leylak ve germanyumun çekici karışımı sulu şeftali ile birleşerek kadınsılığın kışkırtıcı tarafını yansıtıyor. Paçuli gücün mesajını, amber derin bir feminenlik sunuyor.

Guess Seductive Veronique Nyberg tarafından geliştirilen Guess Seductive, notalarında bergamot, frenk üzümü, armut, yasemin, portakal çiçeği, bir tür susam, vanilya, olibanum ve kaşmir ağacı bulunduruyor.

Thierry Mugler Womanity Kadın duygularının, hareketlerinin ve tercihlerinin sembolü olan koku, taze ve alışkanlık yapan bir formüle sahip. Ruh halini değiştirebilecek kadar etkili olan koku, havyar gibi şaşırtıcı bir notayı incirle birleştirerek alışılagelmedik bir hava sunuyor.


Marc Jacobs Bang Man Baştan çıkarıcı ve karizmatik. Genç ve büyüleyici. Maskülen ve rafineri. Marc Jacobs Bang biberli, odunsu, baharatlı ve güçlü bir koku. Kokunun kalp ve dip notaları odunsu ağırlıkta. Reçine ve aromatik benzoin güçlü bir etki yaratarak vetiver, beyaz yosun ile karışıyor. Paçuli etkisiyle koku; cüretkar, derin ve sofistike karakteri ile tende kalıcılığını koruyor.

Kenzo Homme Woody Kenzo’nun yeni kokusu, yeryüzü ve gökyüzü arasında, gücünü doğadan alarak özgürlüğü simgeliyor. Aromatik ve ağaçsı özelliklere sahip koku,

gücünü bir ağaç gibi topraktan alıyor. Başlangıç notalarında fesleğen ile hareketlenen koku, kalp notalarında karabiber ve siyah biberiye ile enerjisini artırıyor. Bu notalar, atlas, vetiver ve sedir ağacı ile son buluyor.

Chanel Bleu De Chanel Pour Homme Son 10 yılın en iyi erkek parfümü lansmanıyla çıkan Chanel Bleu, iddiasının hakkını veriyor. Baş döndürücü, seksi. Üst notası, pembe biber, turuçgiller , vetiver; orta notası, greyfurt, kuru sedir ağacı notaları, Laden Reçinesi, alt notası; tütsü, zencefil, sandal ağacından oluşuyor.

ŞUBAT 2011

71


ASTROLOJİ

Bahçeşehir Somun Ekmek Cafe’nin müdavimlerinin vazgeçilmez tarotçusu Nisa, her burca özel aylık burç yorumunuzu yaptı... Bu ay yapacağınız ufak tefek yolculuklar sayesinde zevkli anlar yaşayabilir yeni şeyler keşfedebilirsiniz. Bu keşifleriniz size, tüm yorgunluğunuzu üzerinizden atmanıza yardımcı olacak ve huzur verecektir. Duygusal ilişkilerinizde astrolojik açıdan pek şanslı olduğunuz söylenemez. Yeni ilişkilere girmekten kaçınmalısınız. Sağlık problemleriniz olabilir. En kısa sürede enerji seviyenizi yükseltmeli ve kendinize zaman ayırarak dinlenmelisiniz.

KOÇ

Bazı psikolojik gerilimler yaşamanız ve çevrenizdeki kimselere daha kuşkucu bakmanız olasıdır. Gereksiz kuşkularınızı bir yana bırakıp, kendinizi daha sakin bir yapıya sokabilirseniz güzel bir gün yaşmamanız için hiç bir sebep yok. Eğer yalnız bir insansanız bir arkadaşınız vasıtasıyla karşı cinsten birisi ile tanışmanız olasıdır. Bu kimse hakkında olumlu ya da olumsuz hemen karara varmamalısınız. İnsanlarla daha iyi anlaşabilecek durumdasınız.

ASLAN

Düşünmeden verdiğiniz sözler yüzünB 
 u ay birden bire, ilgilendiğiniz bir den zor durumda kalabilirsiniz. Özelkonuyu bir yana bırakıp, daha likle bugün ağzınızdan çıkan şeylere önce hiç aklınızda olmayan bir işe çok dikkat etmeli ve hiç bir taahhüt aldört elle sarılmanız olasıdır. Bu tına girmemelisiniz. Size yapılan isdurum özel bir merakınızdan, tekler başta önemsiz gibi görünseler karşı cins ilişkilerine kadar değibile ilerde sizi çok zorlayabilirler. Karşı şen herhangi bir konuda gerçeklecinsle ilişkileriniz konusunda bir tercih şebilir. Konuşma ve ikna edebilme yapmak zorunda kalabilirsiniz. Gizli tuttuğunuz ya da şimdi- gücünüz oldukça yüksektir. Bugün haksız olduğunuz lik çevreye açıklamamayı uygun gördüğünüz işlerinizde ge- durumlarda bile güzel ve akıcı konuşmanızla durumu lişmeler olabilir ve bu işlerde kazançlı çıkabilirsiniz. kendi lehinize çevirebilirsiniz.

BOĞA

BAŞAK

U 
 zun süredir görüşemediğiniz ve haber alamadığınız kişilerden alacağınız pek hoş olmayan, can sıkıcı haberler nedeniyle üzülebilirsiniz. Güçlü ve sürekli destek aldığınız yaşlı bir kimsenin sözleri sayesinde moral kazanacak geleceğe daha güvenle bakabileceksiniz. Astrolojik konumunuz nedeniyle bu aralar gireceğiniz gizli bir ilişki ister uzun, ister kısa süreli olsun, sizi çok mutlu edebilir ve bu kişiyle güzel anlar yaşabilirsiniz.

B 
 u ayki Astrolojik etkenler yeni başlangıçlar yapmanıza ve bir çok alanda şansınızın artmasına sebep olabilir. Bir çok olumsuzluktan da kurtuluyorsunuz. Bu ay, eğer dargın olduğunuz kimseler varsa onlarla barışmaya gerginlikleri yumuşatmaya ve anlaşmazlıkları tatlıya bağlamaya uygunsunuz. Sizi çekemeyen kimseler bu dönemde aleyhinizdeki faaliyetlerini yoğunlaştırabilirler. Çevrenizde bulunan bazı gizli düşmanlarınız da harakete geçebilir.

Eşinizle veya yakınlarınızla aranızda küçük bir tartışma çıkabilir. Partnerinizle birbirinize karşı olan sevginizde gerçek duygularınızı ortaya koyamadığınız için sorunlar yaşayabilirsiniz. Biraz daha şeffaf olmaya çalışmalı ve duygularınızı paylaşmaya gayret etmelisiniz. Birlikte çalıştığınız kimselerin düşüncelerini dinlemeniz doğru bir yaklaşım olabilir. Bir türlü sonuçlanamayan çıkmazda olan bir işinizle ilgili olumlu gelişmeler kaydedebilirsiniz.

Evliyseniz, eşinizle aranızda maddi konularla ilgili bazı konuşmalar geçebilir. Onun istekleri şimdiki hesaplarınıza uymayabilir. Bunu kendisine akılcı bir şekilde izah ederseniz konuyu sona erdirirsiniz. Bu ayki Astrolojik etkenler size sadece sebepsiz can sıkıntısı ve duygusal bıkkınlıklar getirebilir. Üzerinizde herşeye karşı isteksizlik olabilir. Bu duyguyu üzerinizden atmak için sizi motive edebilecek şeyler bulmanız gerekmektedir.

İKİZLER

YENGEÇ

72

ŞUBAT 2011

TERAZİ

AKREP


K 
 arşı cins ve ilişkilerinizde kırgınlıklar olabilir. Birlikte olduğunuz ya da yalnız bir insansanız istediğiniz kimsenin sizi kötü şekilde kıracak davranışlarının olması mümkündür. Aynı şeyi siz de yapabilirsiniz fakat sizin yapmanız çok daha küçük bir ihtimaldir. Duygusal olarak da öfkeli ve ani patlamalara yatkın fakat iyi etkilere de açıksınız. Güzel haberler alarak sevinebilirsiniz. Duygularınızda ani bir artış olabilir ve siz yalnız bir insansanız çevrenizde bulunan bazı kimselere ani çekimler duyabilirsiniz.

YAY

T 
 eşebbüsleriniz otorite konumundaki kimseler tarafından engellenebilir. Politik tutumlar içinde olmanız ve nabza göre şerbet vermeniz gerekiyor. Genel hayat kalıbınızda ve işinizde değişiklikler olabilir. Mikrobik hastalıklara açıksınız. Bazı şeylerden vaz geçmek zorunda kalabilirsiniz. Sosyal ilişkilerinizde, aile veya iş hayatınızda bazı güçlüklerle karşılaşabilirsiniz. Mümkün olduğunca egoistlikten kaçınmaya çalışmalısınız. Değişiklikler size her zamankinden daha zor gelebilir.

OĞLAK

P 
 ara açısından oldukça şanslı bir ayda olduğunuzu söylemek mümkündür. Hem güçlü kimselerin desteğini sağlayabilirsiniz hem de kimsenin yardımı olmadan, kendi gayretinizle çalışmalarınızın karşılığını alabilirsiniz. Umulmadık yerlerden paralar gelebilir. Aklınızı kullanarak başkalarının farkedemediği fırsatları görüp, iyi değerlendirebilirsiniz. Daha neşeli, canlı ve başarılı bir aydasınız. Sizi düşündüren sorunlardan da kurtulacaksınız. Ailenizle ilgili konularda bazı pürüzler olabilir.

KOVA

T 
 ereddüt ettiğiniz konularda ilerlemenizin zamanı geldi. Kararsız kaldığınız herşeyde hemen karara varmanız ve ilerlemeniz gerekiyor. Altında olduğunuz etkiler size başarı vaad ediyor. Çekinmeden riske girebilir ve istediğinizi başarabilirsiniz. Duygusal ilişkilerinizde karanlıkta kalan bir şey olmamasına dikkat etmelisiniz. Özellikle siz bir kadınsanız eski aşklarınız söz konusu olabilir ve bu size zor anlar yaşatabilir. Son zamanlarda bazı zihinsel yorgunluklarınız var.

BALIK


YEMEK

Tupperware ile Yemeklerinizin Sunumunu Taçlandırın

Prenses Tacı Tupperware Prenses Tacı servis ve şekillendirme amaçlı bir ürün olup; salata, pasta, sütlü tatlılar, kısır ve pilav gibi yiyeceklerin sunumu için idealdir.

RENKLİ MEYVELİ PUDİNG 1 pk vanilyalı puding G 1 pk çilekli puding G

G1

pk kremşanti G 1 litre süt)

HAZIRLANIŞI Sütün 500 mlʼsi ile vanilyalı pudingi, diğer yarısı ile çilekli pudingi pişirin. Prenses Tacının küçük kalıbını, büyük kalıba yerleştirin ve soğuk su ile çalkayın, suyu dökün. Pudingler ılındığında kremşantiyi her iki pudinge ekleyip çırpın. Prenses tacına önce vanilyalı pudingin yarısını sonra çilekli pudingi koyup üzerine tekrar vanilyalı pudingi koyun. Yuvarlak kapağını kapatıp buzdolabında bekletin. Servis edeceğiniz zaman kapağını açın ve servis tabağını üstüne koyup ters çevirin. Orta kapağını çıkartıp, yavaşca Prenses Tacını alın ve servis yapın. MUTFAĞINIZDAKİ MARİFETLİ YARDIMCINIZ

Süper Rondo Özel 3 bıçağı sayesinde sebze ve meyvelerinizin çok kısa bir sürede fazla enerji harcamadan ve sulanmadan doğraranmasını sağlar. Kaymayan tabanı sayesinde çırpıcı aparatını kullanarak istediğiniz sos ve karışımı rahatlıkla hazırlayabilirsiniz.

EZME SALATA 4 domates 1 beyaz soğan 3 çarliston biber 1 salatalık 1 demet maydanoz 3 diş sarımsak 2 yemek kaşığı nar ekşisi G 2 yemek kaşığı biber salçası G 50 ml. zeytinyağı G G G G G G G

HAZIRLANIŞI Domatesleri ve salatalığı yıkayıp, soyun ve dörde bölün. Soğanı soyup dörde kesin. Sivri biberleri temizleyin ve irice doğrayın. Hazırladığınız sebzeleri süper rondoda doğrayın. Sarımsakları ezin. Maydanozu ayıklayıp, ince doğrayın. Bütün malzemeleri rondoda karıştırıp tuz ve isteğe göre acı biberle tatlandırıp servis edin.

Hazırlayan: Hatice Koç- Tupperware Eğitim Müdürü ve Ev Ekonomisti

0800 261 21 37

www.tupperware.com.tr


ONLARA SORDUK

En çok korktuğun şey nedir? Neden?

et Necd Kaan ) n (5 Tura rkarım. n ko “Filde aman, Koc o çok ü k n çü .” güçlü

İre Me m ri “Sin ç (4) e kork kten u çün yorum, kü ısırıy beni uçu or ve yor. .. ”

u Utk (6) eci Ceb çok “En ktan nlı nkü kara m, çü ru uyo ir şey k r o k hiçb orum.” miy göre

Arda İlhan (5) “En ç ok K filmin orku korku den Çünk yorum. ü olduğ korkunç u için ...”

e 5) Eg or ( en d tt lip en yale ım. ge r E a ar ce ey “H ork ön irş k an ü b ” ad köt ilir. m a ab u Uy ban yap

ÇOCUĞUNUZUN DERGİMİZDE YER ALMASINI İSTİYORSANIZ BİR DAHAKİ AYIN SORUSU OLAN “Yapraklar neden yeşildir? Sence hangi renk olmalıydı?” SORUSUNA VERDİĞİ CEVAP İLE BİR RESMİNİ 4mevsimbahcesehir@ gmail.com ADRESİNE YOLLAYIN SİZİN ÇOCUĞUNUZDA SAYFALARIMIZI SÜSLESİN...


OTOMOBİL

Otomobil sektörünün

2011 STARLARI 2010 yılında 761 bin adet otomobil ve hafif ticari araç satışıyla tarihi rekora imza atan otomotiv sektörü, 2011’de ise yeni model rekoru kıracak Fiat Bu yıl Türkiye pazarında bir çok yeni modeli sunmaya hazırlanan Fiat’ın, en önemli modeli Türkiye’de üretimine başlanacak yeni Doblo Pik-up. Ayrıca Fiat, daha önce Dodge markasıyla Türkiye’de satılan Journey’i Fiat logosu ve Freemont ismiyle yılın son çeyreğinde piyasaya sunacak.

Peugeot Fransız üreticinin tamamen yeni modeli olan 508, nisan ayından nitibaren Türkiye’de satılmaya başlanacak. Markanın en önemli yeniliği konumundaki 508, 407’nin yerini alacak ve Sedan ve Stationwagon kasa tipleriyle aynı anda, nisanda satışa sunulacak.

Toyota Toyota’nın 2011’de Türkiye’de piyasaya sunmayı planladığı en önemli yenilik küçük minivan sınıfındaki yeni modeli Verso-S olacak. Aracın temmuz ayında satışa sunulması bekleniyor.

Mazda Japon üreticisi Mazda, baştan yaratılan ve geçen yıl tanıtılan Mazda5’i 1.6 litre dizel motorla Şubat ayında Türkiye’de satışa sunacak. Mazda 3’ün gücü artırılan 1,6 lt dizel motorlu versiyonu ve makyajlanan CX-9 da markanın diğer yenilikleri arasında olacak.

76

ŞUBAT 2011


Hyundai Hyundai’nin 2011 yılında ilk sürprizi ikinci çeyrekten itibaren Türkiye’de satılacak yeni Accent olacak. Türkiye’de mevcut Accent Era üretimi devam ederken yeni Accent’te aynı ithal edilecek. Hyundai’nin diğer önemli yeniliği ise yeni Elantra olacak.

Renault 2011 yılında Renault markasının 3 yeni modeli bulunuyor. Renault’un yeni orta üst sınıf sedanı Latitude, Megane Coupe Cabriolet ve Oyak Renault’un Bursa fabrikasında üretilen elektrikli Renault Fluence Z.E. Latitude, Türkiye’de 17 Şubat’ta satışa sunulacak. Megane Coupe Cabriolet ise nisan’da tüketicilerle buluşacak.

Honda Şubat ayında Avrupa’da satışa sunulacak makyajlı Jazz ve sonbaharda tanıtılması beklenen makyajlı Accord, bu yıl Honda’nın yenilikleri olarak görünüyor.

Volkswagen Satışa sunulan yeni Jetta’nın ardından yılın ikinci yarısında yeni Tiguan ve yeni EOS da showroomlardaki yerini alacak.

Mini Borusan Otomotiv’in en iddialı yeni modelleri Oxford ikizleri. 2011’de MINI Coupe, Türkiye’de satışa sunulacak. MINI Roadster ise 2012’ye yetişecek. ŞUBAT 2011

77


POLİTİKA

Gandi şüphesi! Bugünlerde, CHP seçmenlerinde adeta hayal kırıklığının arifesi yaşanıyor. Çünkü bırakın yeni bir politika, yeni bir yaklaşım, her kafadan bir ses çıkmaya başladı.

I

CEMAL SUBAŞ

İSİ TEMPO DERG Ü ÖR İT ED KA Tİ POLİ

Etrafımdaki pek çok CHP’li, umudunu yitirmese de partisine şüpheyle bakmaya başladı. CHP’den, daha doğrusu lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ‘yeni’ bir şeyler bekliyorlar. Aslında bu ‘umut’, Kılıçdaroğlu’nun CHP koltuğuna oturmasının hemen ardından oluşan ‘Gandi’ yakıştırmasıyla birlikte başlamıştı. Ama bugünlerde, adeta hayal kırıklığının arifesi yaşanıyor. Çünkü bırakın yeni bir politika, yeni bir yaklaşım, her kafadan bir ses çıkmaya başladı. Tamam, “Sosyal demokrat partilerde çok seslilik olur”, buna ben de katılıyorum, ama bu çok seslilik orkestra ahenginde olmalı diye düşünüyorum. Baksanıza, bir genel başkan yardımcısının yaptığı açıklamayı genel başkan yalanlıyor, kamuoyu önünde kurmayını rencide ediyor. Tıpkı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ı ‘ucube’ tartışmasıyla ters köşeye yatırması gibi. Başbakan’ın yaptığı ne kadar ‘etik’ ise CHP Genel Başkanı’nın da o kadar ‘etik’. CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum, Silivri’de Ergenekon

davası nedeniyle tutuklu Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay’ı milletvekili adayı yapacakları açıklamasında bulundu. Ama Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu “Yok öyle bir şey” dedi. Yine aynı günlerde CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün “PKK da devlet de silah bıraksın” demesi üzerine Kılıçdaroğlu, “Kimse güvenlik güçlerimize silah bırakın diyemez” karşılığını verdi. CHP’den genel başkanı ekarte edecek bir açıklama da Parti Meclisi Üyesi Binnaz Toprak’tan geldi. Toprak, “Hükümet ekonomiyi iyi yönetti, zenginlik arttı” dedi. Oysa Kemal Kılıçdaroğlu, gerek CHP koltuğuna oturduğu andan itibaren, gerekse Anayasa referandumu çalışmaları sırasında seçmene sürekli iktidarın sekiz yıldır ekonomiyi iyi yönetemediğinin altını kalın harflerle çiziyordu. Bu arada, ‘yol arkadaşı’ Gürsel Tekin de AKP ile de MHP ile de koalisyon yapabileceklerini söylemiş ama Kılıçdaroğlu bunu da yalanlamıştı. KONUŞMUYOR MUSUNUZ? Merak edilen diğer soru da şu: Gerek özel buluşmalarda gerekse Parti Meclisi ve Merkez Yönetim Kurulu’nda ve

belki de genel başkanın makam odasında; CHP’nin hangi konularda nasıl bir yaklaşım sergileyeceği, hangi konularda nasıl cevap verileceği; toplu halde hareket edilmesi gerektiği konuşulmuyor mu? Kurumsallaşmış bir siyasi partide bu konulara önem verilmez mi? Silivri’deki bazı tutukluların CHP veya MHP’den aday olabilecekleri yeni bir tartışma konusu değil. Aylardır söyleniyor. Basının bir gün, bir yerde CHP’li yöneticilere bu yönde bir soru sorulacağı akıllara gelmiyor mu? Geliyorsa, nasıl oluyor da bu ve benzeri konular genel başkan ile genel başkan yardımcısı arasında daha önce konuşulmuyor. Kimlerin CHP’den aday olabileceği ya da koalisyon gibi hayati konularda nasıl oluyor da genel başkan ile yardımcısı ters düşüyor? ‘Gandi’ lakaplı Kemal Kılıçdaroğlu, biran önce partiye çeki düzen vermeli. En büyük rakibi AKP çoktan seçim çalışmalarına başlamışken, CHP hâlâ iç sorunlarıyla uğraşıyor görünüyor. Eğer böyle devam ederse, CHP seçmeni de Kılıçdaroğlu da derin bir hayal kırıklığına uğrayacak.

Süheyl Batum

Binnaz Toprak

Gürsel Tekin

78

ŞUBAT 2011


KÜLTÜR - SANAT

Derleyen: Hatice Gülçür İnanç

Yerli filme rağbet arttı

Geçen yıl 30 milyonu bulan sinema seyircisinin 16 milyona yakını 2010’da vizyona giren 55 Türk filmini seyretmiş. Yerli filme olan rağbet yabancı filmlere oranla fazlaymış. Bu da Türk sinemasının son yıllarda gösterdiği üstün performansın bir sonucudur. Şubat ayında çocukların ilgiyle katılabileceği etkinlikler ise;

2010 yılını geride bırakmışken geçtiğimiz yılın en beğenilen ilk on yabancı filmi; Başlangıç (Inception), Alacakaranlık Efsanesi : Tutulma, Harry Potter ve Ölüm Yadigarları, Şrek : Sonsuza Dek Mutlu, Pers Prensi : Zamanın kumları, Testere 3D (Saw 3D), Robin Hood, Titanların Savaşı (Clash of the Titans), Son Hava Bükücü (The Last Airbender), Alis Harikalar Diyarında İlk on yerli film ise; New Yorkʼta Beş Minare, Recep İvedik 3, Eyvah Eyvah, Yahşi Batı, Av Mevsimi, Çok Film Hareketler Bunlar, Veda, Dersimiz Atatürk, Kutsal Damacana 2 : Itmen, Ejder Kapanı filmleri. Geçen yıl 30 milyonu bulan sinema seyircisinin 16 milyona yakını 2010ʼda vizyona giren 55 Türk filmini seyretmiş. Yerli filme olan rağbet yabancı filmlere oranla fazlaymış. Bu da Türk sinemasının son

Şu sıralar gündemde olan Muhteşem Yüzyıl dizisi nedeniyle tarih kitaplarına ilginin arttığı bu günlerde en popüler ve tavsiye

yıllarda gösterdiği üstün performansın bir sonucudur. Şubat ayında kaçırmayayım derseniz, gösterime girecek filmler ise sırasıyla şöyle: Beatiful, Kurtlar vadisi Filistin, Tron efsanesi, Aşk tesadüfleri sever, Şov Bizinıs, Dövüşçü, Şampiyon, 127 saat, Ben dört numara, Zoraki kral, Mahkumiyet, Sinyora Enrica ile İtalyan olmak, Siyah kuğu, True Grit, Ya Sonra

edilebilecek kitaplar ise; Okan Tiryakioğlu: Kanuni, Demet Altınyeleklioğlu : Moskof Cariye Hürrem, Tayyar-Zade Ata: Osmanlı Saray Tarihi, Mehmet Semih Fethi : Hürrem Sultan, Leslie P. Pierce: Harem-i Humayun, Colin Falconer: Bir Hürrem Masalı, Nazım Tektaş: Hürrem Sultan, Ertuğrul Burak: Cariyeler Saltanatı, Yavuz Bahadıroğlu: Kanuni Sultan Süleyman, Ali Kemal Meram: Padişah Anaları ve 600 Yıl Bizi Yöneten Devşirmeler.

Ben10 Live Haliç Kongre Merkezi 9-13 Şubat Bugs Bunny ve Arkadaşları Sirkte İstanbul Küçükçiftlik Park 28 Ocak-13 Şubat Alaaddin on Ice Parkorman-Maslak 28 Ocak-13 Şubat Çin Rüyası Chasing The Dream Türker İnanoğlu Maslak Show Center 28 Ocak - 6 Şubat 2011 En Mutlu Kim Akbank Kültür Sanat Merkezi 5 Şubat, 2011 Cumartesi 12 Şubat, 2011 Cumartesi Saat: 11.30 Eğlenceli Elektronik ve Robot Kış Okulları İTÜ Bilim Merkezi İTÜ Bilim Merkezi ,İTÜ Taşkışla Web: http://www.eglenbilim.com 31 Ocak - 11 Şubat 2011 Pazartesi – Cuma Saat: 10:00 – 16:00 Yaş Grubu: 7-10 ve 10-14 Genç Atölye Modern Yarıyıl Atölyeleri 2011 İstanbul Modern Meclisi Mebusan Caddesi, Antrepo 4 - Karaköy Web: http://www.istanbul modern.org 31 Ocak - 11 Şubat, 2011 Yaş Grubu: 7-9 yaş grubu için 10.00-12.00 10-12 yaş grubu için 13.00-15.00

ŞUBAT 2011

79


İ L A N L A R 0212

MİNİ

Rez:

607 10 28

10 Kelimeye kadar 20 TL, her artı kelime için 2.50 TL, Kartvizit ilan (9x4) 50 TL.

BAHÇEŞEHİR 1. KISIM TURYAP Konut, Villa, Arsa, Fabrika, Yatırımlık özel mülklerdeki geniş portföyümüz ve uzman kadromuzla kaliteli ve dürüst hizmet vermekteyiz.

212 669 17 70 - 530 209 24 24

EMLAK Bahçeşehirʼde sahibinden Fundaʼlarda oturuma hazır E tipi 3+1 kiralık. Tel: 0532 383 42 22 BAŞARAN EMLAK Bahçeşehirʼde E tipi 141 m2 satılık 270.000 TL. Bahçeşehirʼde A tipi, havuzlu, 4+1 satılık 280.000 TL. Bahçeşehirʼde Badem E Villa Satılık 400.000 TL. Bahçeşehir Düdenʼlerde 1+1 mobilyalı 900.00 TL. kiracılı satılık 142.500 TL.

ESENKENT EMLAK GÖKSE MİMARLIK Esenkent Kamelya Evleriʼnde 3+1 yeni tadilatlı 108 m2 satılık 130.000 TL. Esenkent Menekşe Evleriʼnde 1+1 manzaralı 72 m2 satılık 110.000 TL. Outland Centerʼda 25 m2 kiralık işyeri. 600.00 TL. Menekşe Evleriʼnde 1+1 72 m2 kiralık 500,00 TL.

Bahçeşehir Banu Evleriʼnde 3+1, 185 m2 satılık. 390.000 TL.

Bahçeşehir Gölet Mevki 3+1 B tipi kısa katlı kiralık 1.000 TL

Erguvan Evleriʼnde yüzme havuzlu 2+1, 108 m2 satılık 145.000 TL.

Bahçeşehirʼde E tipi 3+1, 141 m2 kiralık 1200.00 TL.

Esenkentʼte manzaralı 84 m2, 2+1 satılık 125.000 TL.

Bahçeşehir Manolya Evleriʼnde 1+1, ful mobilyalı satılık 150.000 TL.

Esenkent Kamelya Evleriʼnde 2+1, 84 m2 satılık 105.000 TL.

Bahçeşehir KC Grup, 3+1 kiralık, 1.500 TL. Ispartakule Evlerinde 380 m2 satılık villa 800.000 TL. Halis Özgen Tel: 0532 396 86 72 0212 669 22 33-34

BOĞAZKÖY HOŞSEDA SİTESİ’NDE SAHİBİNDEN A4 blokta 2+1 kiralık, aidat dahil 600 TL. K4 blokta 2+1 oturuma hazır kiralık, aidat dahil 600 TL. D12 blokta 3+1 natamam 4 teras ve 2 balkonlu dubleks satılık. A5 blokta 3+1 satılık C15 blokta 250 m2 işyerine kiralık K1 blokta 150 metrekare işyerine kiralık

MODERN PAZARʼDA Kira garantili, tahsis belgeli

SATILIK TEZGAHLAR 0535 721 74 84 ELEMAN Alihan Şarküteriye deneyimli şarküteri elemanı aranıyor. Tel: 0212 607 12 25 A2 ehliyetli, deneyimli, paket servis elemanı aranıyor. Kent Sofrası Tel: 0212 605 02 10

VASITA Sahibinden 2006 model Kia Sorento, 108 bin kmʼde, multimedyalı, ful+ful, kazasız, boyasız. Tel: 0532 408 68 61

Kiloyla el yapımı mantı, kete, bazlama, katmer, zeytinyağlı ve etli yaprak sarması, ev baklavası siparişleriniz alınır. 212

669 20 73

Esenkentʼte havuzlu sitede çok lüks 122 m2 4+1 satılık 200.000 TL. Esenkent Yasemin Evleriʼnde 108 m2 2+1 satılık 135.000 TL. Esenkent Menekşe Evleriʼnde 84 m2, 2+1 satılık 100.000 TL. Esenkent Orkide Evleriʼnde 72 m2, 2+1 satılık 100.00. TL. Gayrimenkul Danışmanı Murat Yüksel Tel: 0212 672 72 47-48 0535 721 74 84

Esenkent Sarmaşıkʼlarda yüzme havuzlu 108 m2 2+1 satılık, 125.000 TL. Marmara Emlak Tel: 0533 223 97 87

Sahibinden 2010 model Mercedes S 320 CDI, dizel, otomatik vites, ful+ful boyasız.

Tel: 0532 403 11 22 Teknik ve teorik uygulamalı

PROFESYONEL MAKYAJ EĞİTİMİ Sibel Demir

EĞİTİM VE MAKYAJ STÜDYOSU

www.makeupsibeldemir.com 0536 745 64 97



NÖBETÇİ ECZANELER

REHBER

3. CADDE ECZANESİ 608 00 26 10 ŞUBAT

ARMAĞAN ECZANESİ 669 93 00 13 ŞUBAT

76D

BAHÇE EH R-TAKS M (Ç FT KATLI) hatt› Gidi -Dönü sefer süresi: 180 dakika KITA ND. hatt›r BAHÇEŞEHİR Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

TAKSİM Kalkış saati İş Günleri Cumartesi

Pazar/Tatil

05:55 06:10 07:00 07:25 07:40 08:30 06:10 06:25 07:20 07:45 07:55 08:50 06:25 06:40 07:40 08:05 08:15 09:10 06:35 06:55 08:00 08:25 08:30 09:30 06:45 07:05 08:20 08:40 08:45 09:50 06:55 07:15 08:40 08:55 09:00 10:10 07:05 07:30 09:00 09:10 09:15 10:30 07:15 07:45 09:15 09:25 09:30 10:50 07:30 07:55 09:30 09:40 09:45 11:10 07:45 08:10 09:45 09:55 10:00 11:30 08:00 08:25 10:00 10:10 10:15 11:50 08:15 08:40 10:15 10:25 10:30 12:05 08:30 08:55 10:30 10:40 10:45 12:20 08:45 09:10 10:45 10:55 11:00 12:35 09:00 09:25 11:00 11:10 11:15 12:50 09:20 09:40 11:15 11:30 11:30 13:10 09:40 09:55 11:30 11:45 11:45 13:25 10:00 10:10 11:45 12:00 12:05 13:40 10:15 10:25 12:00 12:15 12:20 13:55 10:30 10:40 12:15 12:30 12:35 14:10 10:45 10:55 12:30 12:45 12:50 14:25 11:00 11:10 12:45 13:00 13:05 14:40 11:15 11:25 13:00 13:15 13:20 14:55 11:30 11:40 13:15 13:30 13:35 15:10 11:45 11:55 13:30 13:45 13:50 15:25 12:00 12:10 13:45 14:00 14:05 15:40 12:15 12:25 14:00 14:15 14:20 15:55 12:30 12:40 14:15 14:30 14:35 16:10 12:45 12:55 14:30 14:50 14:50 16:25 13:05 13:10 14:45 15:10 15:05 16:40 13:25 13:25 15:05 15:30 15:25 17:00 13:45 13:45 15:20 15:50 15:45 17:15 14:00 14:05 15:35 16:05 16:05 17:30 14:20 14:20 15:50 16:20 16:20 17:45 14:40 14:35 16:05 16:40 16:35 18:00 14:55 14:50 16:20 16:55 16:50 18:15 15:10 15:05 16:35 17:10 17:05 18:30 15:25 15:20 16:50 17:25 17:20 18:45 15:40 15:35 17:05 17:40 17:35 19:00 15:55 15:50 17:20 17:55 17:50 19:15 16:10 16:05 17:35 18:10 18:05 19:30 16:25 16:20 17:50 18:25 18:20 19:45 16:40 16:35 18:05 18:40 18:35 20:00 16:55 16:50 18:20 18:55 18:50 20:15 17:10 17:05 18:35 19:10 19:05 20:30 17:30 17:25 18:55 19:30 19:20 20:50 17:50 17:45 19:15 19:50 19:40 21:10 18:05 18:05 19:35 20:10 20:00 21:30 18:25 18:20 19:55 20:30 20:15 21:50 18:45 18:35 20:15 20:50 20:30 22:10 19:05 18:55 20:35 21:10 20:50 22:30 19:25 19:10 20:55 21:30 21:10 22:50 19:45 19:30 21:15 21:45 21:30 23:10 20:05 19:50 21:40 22:00 21:50 23:30 20:20 20:10 22:05 22:15 22:10 23:50 20:35 20:30 22:30 22:30 21:00 20:50 22:45 22:50 21:20 21:10 23:00 23:10 21:40 21:30 23:25 23:30 22:00 21:55 23:50 23:50 Not: OTOLAR AVCILAR YANYOLA GİRMEZ, E-5 YOLUNDAN GİDER. Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

76E

ESENKENT-BAHÇE EH R-TAKS M (EKSPRES KATLI) hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 150 dakika ESENKENT Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

TAKSİM Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

06:30 06:30 07:15 07:40 07:40 08:15 06:45 06:55 07:45 08:05 08:10 08:45 ¦07:10¦ 07:15 08:15 08:20 08:50 09:25 08:50 08:50 09:30 10:00 07:15 07:40 07:30 08:00 09:30 09:15 10:00 10:50 07:45 08:30 10:05 09:40 10:30 11:25 08:00 09:00 10:40 10:05 11:10 11:55 09:40 11:10 10:30 11:55 12:25 08:30 09:00 10:20 11:40 11:00 12:40 13:00 11:00 12:10 11:35 13:15 13:30 09:35 10:10 11:35 12:40 12:05 13:50 14:00 10:40 12:10 13:10 12:40 14:20 14:30 13:45 13:45 14:50 15:05 11:05 12:50 11:35 13:30 14:20 13:50 15:20 15:40 14:20 15:45 16:10 12:10 14:10 14:50 12:40 14:50 15:20 14:45 16:15 16:40 13:10 15:20 15:50 15:05 16:50 17:10 15:50 16:25 15:25 17:20 17:45 13:40 14:15 16:20 17:00 15:45 17:50 18:20 16:50 17:30 16:15 18:20 18:50 14:50 15:20 17:20 18:00 16:50 18:50 19:20 15:50 17:55 18:30 17:20 19:25 19:50 17:50 20:00 20:30 16:10 18:30 19:15 16:30 19:10 20:00 18:10 20:40 21:10 17:10 20:00 20:35 18:45 21:25 21:45 17:30 21:00 21:10 19:10 22:10 22:20 19:30 17:55 18:30 20:00 20:30 19:00 19:35 21:00 21:35 20:10 21:00 22:10 Not:EKSPRES HATTIR, ÇİFT BİLETLE SEYAHAT EDİLİR. İŞ GÜNLERİ SAAT 07:00’DE ESENKENT, 08:20 TAKSİM’DEN EK SEFER DÜZENLENİR. İŞ GÜNLERİ 07:10’DA ISPARTAKULE’DEN TAKSİM’E DEPAR SEFER YAPILIR. Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

82

ŞUBAT 2011

BAHÇ. AYDIN ECZANESİ 608 00 37

146T

BO AZKÖY MH.-BAHÇE EH R-YEN KAPI hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 155 dakika BOĞAZKÖY Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil 05:55 06:05 ¦06:05¦ 06:20 ¦06:30¦ 06:40 07:00 07:15 ¦07:30¦ 07:30 07:50 08:10 ¦08:30¦ 08:30 08:50 09:10 09:35 10:00 10:20 10:40 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:20 12:40 13:00 13:20 13:40 14:00 14:20 14:40 15:00 15:20 15:40 16:00 16:20 16:40 17:00 17:20 17:40 ¦17:50¦ 18:00 18:20 ¦18:30¦ 18:40 19:00 ¦19:00¦ 19:20 19:40 20:00 20:20 20:45 21:05 21:30

05:50 06:10 06:30 06:45 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:45 09:00 09:20 09:40 10:00 10:20 10:40 11:00 11:20 11:40 12:00 12:20 12:35 12:55 13:10 13:30 13:50 14:10 14:35 14:55 15:15 15:35 15:55 16:15 16:35 16:55 17:15 17:40 18:00 18:20 18:40 19:00 19:20 19:40 20:00 20:25 20:50 21:15 21:40

YENİKAPI Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

06:00 06:30 06:50 07:15 07:30 07:45 08:00 08:20 08:35 08:50 09:05 09:20 09:35 09:50 10:10 10:30 10:50 11:05 11:20 11:40 11:55 12:10 12:30 12:50 13:10 13:30 13:45 14:00 14:20 14:40 15:00 15:20 15:40 16:00 16:20 16:40 17:00 17:25 17:40 18:00 18:15 18:30 18:45 19:05 19:25 19:45 20:05 20:35 21:00

¦06:20¦ 06:35 07:00 06:35 07:05 07:30 06:45 07:30 08:00 07:05 07:50 08:20 ¦07:20¦ 08:10 08:35 07:35 08:30 08:55 08:10 08:50 09:10 08:30 09:05 09:30 09:00 09:25 09:50 09:15 09:45 10:10 09:30 10:00 10:25 09:45 10:20 10:40 10:00 10:40 10:55 10:15 11:00 11:10 10:30 11:20 11:30 10:50 11:40 11:50 11:10 12:00 12:10 11:30 12:20 12:25 11:50 12:40 12:40 12:05 13:00 13:00 12:25 13:20 13:15 12:40 13:40 13:30 13:00 14:00 13:50 13:20 14:20 14:10 13:40 14:40 14:30 13:55 15:00 14:50 14:15 15:20 15:10 14:30 15:40 15:30 14:55 16:00 15:50 15:10 16:20 16:05 15:30 16:40 16:25 15:50 17:00 16:40 16:10 17:25 16:50 ¦16:30¦ 17:45 17:20 16:30 18:00 17:40 16:55 18:20 18:00 ¦17:00¦ 18:40 18:20 17:15 19:00 18:40 ¦17:30¦ 19:20 19:00 17:35 19:40 19:15 17:55 20:00 19:30 18:15 20:15 19:45 18:35 20:30 20:00 ¦18:50¦ 20:45 20:20 18:55 21:00 20:40 19:15 21:20 21:00 ¦19:30¦ 21:40 21:20 19:40 22:05 21:45 ¦19:50¦ 22:30 22:10 22:50 19:55 20:15 20:30 20:50 21:05 21:25 21:40 22:00 22:20 22:45 Not:AKSARAY GÜZERGAHINDA ÇALIŞIR. GÜZERGAHINDA DEPAR SEFER YAPILIR. İŞ GÜNLERİ SAAT 06:25TE AKSARAY-F.ZADE-TOPKAPI-İNCİRLİ-AVCILAR-ESENYURT İŞ GÜNLERİ YEŞİL RENKLİ SEFERLERDE ESENYURT İNCİRTEPE-ESENKENT-ALTINŞEHİR-MASKO-E.6 YOLU-VATAN CD.Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

E-57

ESENKENT BAHÇE EH R-BAKIRKÖY hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 100 dakika KITA ND. hatt r ESENKENT Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

BAKIRKÖY Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

06:30 07:00 07:20 07:40 08:10 08:40 09:20 09:55 10:35 11:10 11:55 12:35 13:15 13:50 14:30 15:05 15:40 16:15 16:45 17:25 17:55 18:35 19:10 20:20 20:50 21:30

07:30 08:10 08:40 09:10 09:45 10:35 11:10 11:45 12:25 13:10 13:45 14:20 14:55 15:25 15:55 16:30 17:05 17:40 18:10 18:50 19:20 20:00 20:35 21:45 22:10 22:45

06:30 07:00 07:20 07:40 08:05 08:35 09:10 09:45 10:20 10:50 11:15 11:40 12:10 12:45 13:10 13:40 14:10 14:50 15:20 15:50 16:20 16:50 17:30 18:05 18:35 19:05 19:35 20:15 20:50 21:45

07:10 07:45 08:20 09:00 09:45 10:30 11:10 11:50 12:35 13:30 14:15 15:00 15:55 16:40 17:25 18:30 19:20 20:00 20:45

07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 12:50 13:25 14:00 14:25 14:50 15:30 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:45 19:25 19:50 20:15 20:45 21:15 22:00 22:45

08:00 08:40 09:20 10:05 10:45 11:35 12:20 13:05 13:50 14:45 15:30 16:20 17:10 17:55 18:40 19:35 20:20 21:00 21:40

Not: Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

9 ŞUBAT 28 ŞUBAT

BAHÇEŞEHİR ECZANESİ 669 34 34 16 ŞUBAT

BOĞAZKÖY ECZANESİ 607 06 06 1 ŞUBAT 20 ŞUBAT

DEFNE ECZANESİ 669 96 59 6 ŞUBAT 25 ŞUBAT

DERMAN ECZANESİ 605 02 14 5 ŞUBAT 24 ŞUBAT

DİLEK ÖZ ECZANESİ 669 70 10 7 ŞUBAT 26 ŞUBAT

ECZANE FİLİZ 672 01 03 2 ŞUBAT 21 ŞUBAT

ELİT ECZANESİ 672 33 32 8 ŞUBAT 27 ŞUBAT

ESENKENT ECZANESİ 672 11 60 4 ŞUBAT 23 ŞUBAT

GÜNGÖR ECZANESİ 672 94 01 12 ŞUBAT

MAVİ ECZANE 669 59 51 11 ŞUBAT

MOLİNO ECZANESİ 607 32 12 19 ŞUBAT

OKSİJEN ECZANESİ 669 44 66 14 ŞUBAT

SU ECZANESİ 669 97 97 18 ŞUBAT

ŞEHİR ECZANESİ 608 17 27 3 ŞUBAT 22 ŞUBAT

ŞELALE ECZANESİ 669 09 11 15 ŞUBAT

YILDIZ ECZANESİ 607 08 10 17 ŞUBAT

SELİN ECZANESİ 669 30 40 NÖBET DIŞI

ÖNEMLİ TELEFONLAR Başakşehir Belediyesi Jandarma İtfaiye Alo Ambulans Bahçeşehir Sağlık Ocağı Bahçeşehir Taksi Durağı Esenkent Taksi PTT 1. Kısım Muhtarlık 2. Kısım Muhtarlık

212 444 06 69 212 669 32 00 212 669 31 37 212 669 55 66 212 669 63 60 212 669 86 86 212 672 09 46 212 669 16 00 212 669 62 10 212 669 80 25

E-58

ESENKENT-BAHÇE EH R-MEC D YEKÖY EKSPRES hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 100 dakika ESENKENT Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

MECİDİYEKÖY-M.BUS Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

06:15 06:50 07:15 07:45 08:15 09:25 10:30 12:55 15:00 15:30 16:10 16:40 17:20 17:50 18:50 20:35

07:10 08:15 08:45 09:25 11:45 14:10 15:00 15:35 16:10 16:45 17:40 18:15 18:45 19:20 20:20 21:50

07:15 07:45 09:30 09:55 17:40 18:30

08:20 08:50 16:30 17:20 18:45 19:40




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.