4 Mevsim Bahçeşehir Sayı 22

Page 1

YIL: 3 ŞUBAT 2012

AYLIK AKTÜALİTE ve YAŞAM DERGİSİ












Sevgililer Günü’e özel

5’li balon demeti

25 TL Sevgilinize sevginizi anlatan kocaman bir balon demetiyle sürpriz yapmak isterseniz bize ulaşabilirsiniz...

Doğum Günü Partileri, Karaoke Baby Shower Diş Buğdayı Kına Gecesi 5 Çayı Pascalya ve Hallowen Parti Uçan Balon Toplantılar Temalı Partiler





‘DE NELER VAR?

EDİ TÖR ,ün Notu

Sevgi kutusu Şu an dışarıda lapa lapa kar yağıyor ve ben dergiyi matbaaya gönderme aşamasında günlerdir uykusuz bir şekilde çalışmış olarak sizlere bu yazıyı yazmaya çalışıyorum... Ama inanın aklım dışarıda... Ne de olsa bu manzarayı artık çok az yaşar olduk... Her zamanki gibi dergi konularını hazırlarken internette araştırma yaparken, bir sürü yazı okudum... Malum 14 Şubat, araştırma aşk ve sevgi üzerine... Bu yazılardan bir tanesini o kadar çok beğendim ki evde kırmızı süslü püslü bir kutu aramaya başladım. Yazıyı biraz özetleyerek sizlerle paylaşmak istiyorum. “Bugün sevgiliniz, eşiniz ve çocuğunuzla aranıza bir 'sevgi kutusu' koyun... Kadriye Öğretmen'im bir 'sevgi kutusu' koymuştu sınıfın ortasına. Kırmızı fırfırların yanından fiyonklar, fiyonkların altından sırmalı püsküller sarkıyordu... Sınıfta kavga edenler, küsüşenler ve hatasını anladıktan sonra özür dilemeye utanan minikler, yamuk yumuk harflerle ya 'Özür dilerim' ya da 'Seni seviyorum' yazıp atarlardı kutuya. Her sabah sınıfta bu kutu açılır ve öğretmen içinden ismi çıkana mesajı elden ulaştırırdı. Hoşlandıkları kıza 'seni seviyorum' mesajını daha çok erkekler yazardı. Çıkmak lafı yoktu, 'Bakmak' derdik biz. Ali, Ayşe'ye bakardı. Ayşe de Ali'ye ama Ayşe asla 'Seni seviyorum' yazarak kutuya atamaz, Ali'nin yazmasını beklerdi. Yıllar sonra bir 'sevgi kutusu' da evime koydum; mor kadife kaplı bir kutu. Goncamın ilk Sevgililer Günü'nde bana aldığı, içinde kalpli çikolataların bulunduğu kutu, bizim sevgi kutumuz oldu. Bunu evliliğimin 10. yılında yapmayı akıl ettim. Kızımın okuma yazmayı öğrendiği yıl. İrili ufaklı tartışmaların hemen ardından yokluyorduk bu kadife kutuyu. Kimi zaman uzun uzun mektuplar atıldı içine, kimi zaman da sadece bir 'özür'. Önceleri kızım için bir istek kutusu oldu. Bazen 'Mor bisiklet istiyorum' dedi, bazen de 'Yavru bir köpek'. Büyüdükçe anladı kutunun önemini. Önceleri, sabah kahvaltısında beni üzdüğü için özür diledi, sonraları çalışmadan sınava girerek düşük not aldığı için. Artık kadife kutunun havları döküldü, el izlerinden rengi bozuldu, köşesi yırtıldı. Sevgi kutumuz eskirken, bizim sevgimiz her seferinde yenilendi. Değiştirmeye elimiz gitmedi. Hala durur bir kenarda. Ara ara lazım oluyor. Bugün, ki Sevgililer Günü, yapacağınız en iyi şey, sevgilinizle, eşinizle, çocuğunuzla aranıza bir sevgi kutusu koymak. Bunun için üç şeye ihtiyaç var; büyükçe bir kutu ve içini dolduracak kadar sevgi ile dürüstlük...” Sizin de sevgi kutunuzun hep sevgiyle dolması dileğiyle...

16. Bölgeden 20. Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi Şubat programı tam gaz 22. Başkan Mevlüt Uysal’dan 2012’de Bahçeşehir 24. Kısa Haberler - Prestige Mall’de bir ilk!.. - Doğa dostu çocuk tiyatrosu Hıbırık-Kıbırık Bahçeşehir’de - Doğulu Müzik’e muhteşem açılış - Arda Hoca’dan 2 yeni Türkiye 1.liği daha - Hair Kokosh’ta İnoa’yı denediniz mi? -TEK’den Sevgililer Günü’ne özel organizasyon -Bahçeşehir Go-Kart City’de yenilikler bitmiyor 46. Kapak konusu: ASLOLAN AŞKSA...

84 50. 52. 54. 58. 60. 78.

Numeroloji’nizi bulun Aşkınızı renklendirin Aşka dair sorular... Sıcak şarap... Ekşi sözlükte Aşk’ın tanımı Röportaj: Doğa Koleji CEO’su Uğur Gazanker: “Mutlu ve iyi insanlar yetiştiriyoruz” 84. Gezi: Ocak ayında doğası ve tarihi ile KIBRIS

HER AY SİZLERLE 30. EKONOMİ- Kayhan Öztürk 34. HAVADAN SUDANMüjde Köseoğlu 36. BAHÇEŞEHİR FİLİZLENİYORFiliz Süzer 70. EĞİTİM - Nilgün Uluser İnan 88. SPOR- Savaş Kahraman 90. DOĞAL YAŞAMIN SIRLARI Prof. Dr. Murat Kartal 94. SAĞLIKDr. Nur Kaşkır Öztürk

100. GÜZEL FİKİRLERYasemin Yurtman Candemir 102. ASTROLOJİ- Nisa 104. MODA - Bengü Arslan 105. YEMEK - Hatice Koç 106. HUKUK- Avukat Ümit Uysal 108. EN GÜZEL ÇOCUKLAR 109. KÜLTÜR SANATHatice Gülçür İnanç 110. POLİTİKA- Cemal Subaşı 112. BULMACA 113. REHBER

HER REKLAM BİR KAZANÇTIR DİYORSANIZ

BİZE ULAŞIN

607 10 28 532 371 76 93 212

Melike Güntürk

İmtiyaz sahibi: HAZAN YAPIMEVİ Genel Yayın Yönetmeni: Hasan Güntürk

14

I ŞUBAT 2012

Yayın Koordinatörü (Sorumlu Müdür): Melike Güntürk

Yayın Kurulu: Hatice Gülçür İnanç Kazım İlter İnanç

Tasarım ve Uygulama: Hazan Yapımevi

Kapak Tasarım: Naci Koç

Yayın Danışmanı: Ali Polat

Hukuk Danışmanı: Av. Şahin Zenginal

Reklam Müdürü: Nurcan Ercan

Teknik Müdür: Aziz Serdar Taştan

İLETİŞİM: Boğazköy Hoşseda Sit. H Blok 7/14 Bahçeşehir/Başakşehir/İst. Tel: 0212 607 10 28 e-mail: 4mevsimbahcesehir@gmail.com 4mevsim@hazanyapimevi.com Facebook: Dort Mevsim Bahcesehir web: www.hazanyapimevi.com

Dağıtım: 4 Mevsim Bahçeşehir Dergisi Baskı: Filmon Ofset Filmcilik San. ve Tic. Ltd. Şti. İkitelli-İstanbul 212 671 57 40

4 Mevsim Bahçeşehir Dergisi ayda bir yayınlanır. Bahçeşehir’de evler ve işyerleri başta olmak üzere, Ispartakule, Ardıçlı Evler, Spradon, Mesa Nurol, Eston, City Court, Günışığı, Uphill, Banu Evleri, Manolya Evleri, Hill Park, Yasemin Evleri, Kardelen Evleri, Esenkent, Boğazköy (Avc›lar-Beylikdüzü E5 işyerleri) bölgelerine ücretsiz dağıtılır. Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazı sahibine, reklamların sorumluluğu reklam verenlere aittir.

Katkıda bulunanlar: Ece Sevinç, Ertan Dağhan, Murat Sevinç, Onur Yurtseven, Serkan Güler, Yasemin Sevinç, Yücel Akkoyunlu, Z. Hazan Güntürk Dağıtım ekibi: Devran Öztürk, Can Çataltaş, Sergen Demirtaş, Sadık Can Düzgün, Egemen Akalın, İsmail Karatuna, Alper Yılman, Samet Tanoğlu, Hasan Katrancı, Birkan Kavak, Serhat Berktaş



BOLGEDEN

Gelişim Akademisi’nde ikinci dönem başlıyor Başarılı çalışmaları ile Başakşehir’in önemli bir markası haline gelen Başakşehir Belediyesi Bahçeşehir Gelişim Akademisi, 2011/2012 eğitim yılının 2. dönemine müfredatına eklediği yeni derslerle merhaba diyecek. EL SANATLARI GAhşap Dekoratif Süsleme GAhşap Yakma Sanatı GBiçki Dikiş GCam Dekoratif Süsleme GEl Nakışı GFolyo GGümüş Sim Örücülüğü GKristal taş ile obje GKaplama GKurdela Nakışı GOne-Stroke GRölyef GTakı Tasarımı GTel Kırma-Mozaik GVitray GSospeso Gİpek Koza İşlemeciliği TEKNİK ve SOSYAL EĞİTİMLER GDiksiyon GFotoğrafçılık GBahçe ve Bitki Bakımı GCilt Bakımı ve Makyaj GEv Hayvanları Bakımı GSpor spikerliği BİLGİSAYAR EĞİTİMLERİ GTemel Office Gİleri Office GWeb Tasarımı

16

I ŞUBAT 2012

PLASTİK SANATLAR GResim (Yağlıboya-Suluboya) GSeramik

DİL EĞİTİMLERİ Gİngilizce GFransızca GAlmanca Gİspanyolca GTürkçe

TÜRK İSLAM SANATLARI GTezhip GPorselen Dekoratif GSüsleme GEbru GHat GMinyatür GKaatʼı MÜZİK ve DANS EĞİTİMLERİ GTürk Halk Müziği GTürk Sanat Müziği GBağlama GBale GGitar GPiyano GKeman GUt GKanun GNey

ARKEOLOJİ ve SANAT TARİHİ GYunan, Roma, Bizans Tarihi ve Sanatı GMısır Tarihi ve Sanatı GTürk (Selçuk-Osmanlı) Sanatı GAvrupa Sanatı Gİstanbul Tarihi GSümeroloji GAnadolu Medeniyetleri

Gelişim Akademisiʼnde, yeni dönemde Başakşehirlilerin talebi üzerine, geçtiğimiz dönem uygulanan derslere ek olarak spor spikerliği ve İspanyolca eğitimlerine de yer verilecek. Sunucu Gülgün Feymanʼın Türkçe dersi vereceği Akademide, tarihe merakı olanların kaçırmaması gereken ve Türkiyeʼnin sayılı Sümerologlarından Veysel Donbazʼın vereceği Sümeroloji dersi de yer alacak. Eklenen yeni derslerle ve eski sıcaklığıyla kapılarını kursiyerlerine aralayan Gelişim Akademisi; bölgemizde yaşayan vatandaşların becerilerini geliştirmelerini ve yeni beceriler edinmelerini; komşuluk ilişkilerini geliştirip genel anlamda sosyalleşmelerini sağlayacak. Başakşehir Belediyesiʼnin katkıları ile her yıl düzenlenen, kamuoyu tarafından rağbet gören, kursiyerlerin el emeği ürünlerinin yer aldığı sergilerle Gelişim Akademisi, birbirinden güzel, samimi ilişkilerin kurulduğu bir ortamda kursiyer sayısını arttırıyor. Uzman kadrosu ile nitelikli eğitimler veren akademide, 8 kategoride 60ʼa yakın ders veriliyor.



GEÇEN AYDAN KISA... KISA...

BOLGEDEN

Başakşehir’de hayvanlara

Şefkat Barınağı Başakşehir Belediyesi, geliştirdiği yerel çözümlerle sokak hayvanlarını sorun olmaktan çıkarmak için yoğun bir mesai harcıyor.

Kurulduğu günden bu yana hayvan hakları konusunda yaptığı çalışmalarla dikkat çeken Başakşehir Belediyesi, geliştirdiği yerel çözümlerle sokak hayvanlarını sorun olmaktan çıkarmak için yoğun bir mesai harcıyor. Başta Başakşehirliler olmak üzere hayvanseverlerin memnuniyet ve güvenini kazanan, çevre duyarlılığı ile başarılı çalışmalar yapan Başakşehir Belediyesi; 5199 sayılı hayvanları koruma kanunu ve uygulama yönetmeliğine uygun koşul ve imkanları sağlamak adına sahipli ve sahipsiz hayvanlar için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu çerçevede Belediye, 2009ʼda yaşanan büyük sel felaketinde barınağın harap olması üzerine halen Kayabaşı mevkiinde hizmet veren mevcut Rehabilitasyon merkezine taşındı. Rehabilitasyon merkezinde 9 m2 kapalı, 9 m2 de

açık olmak üzere 18 m2ʼlik odalar (BOXʼlar) bulunuyor. Bu odaların 18 adedi köpekler, 1ʼi de kediler için kullanılıyor. Başakşehir Belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi 2010 yılında hizmete girdi. Binanın içinde 1 ameliyathane, 1 hazırlık odası, 1 mutfak, 2 adet tuvalet ve 1 banyo bulunuyor. Bu merkezde, sokak hayvanlarının tedavisi, kısırlaştırılması, sahiplendirilmesi, sahibi olmayanların tedavisi, aşılarının yapılması ve diğer tüm işlemlerin takibi yapılıyor. Binanın içinde 1 veteriner hekim, 1 veteriner teknisyeni, 2 işçi ve 1 bekçi görev yapıyor. Mevcut oda sayısının yetersiz olmasından ötürü 2011 yılında tadilat yapılıp kafeslerin sayısının arttırılması planlandı. Bu plan 2012 yılında uygulamaya konulacak.

KISIRLAŞTIRMA VE REHABİLİTASYON HİZMETLERİ Kayıt altına alınan hayvan sayısı Kısırlaştırılan hayvan sayısı Aşılanan sokak hayvanı sayısı Aşılanan Sahipli Hayvan Sayısı Sahiplendirilen Hayvan Sayısı Doğal Ortama Bırakılan Hayvan Sayısı TOPLAM

18

I ŞUBAT 2012

2009 307 307 307 …. 26 307 1254

2010 1448 589 589 859 17 613 4115

2011 1236 938 938 1078 169 812 5171

Başbakan Erdoğan’dan, Mevlüt Uysal’a ziyaret jesti

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cuma namazını kılmak için geldiği Başakşehir 5. Etapʼtaki Tunahan Camiiʼnde, Başakşehirlilerin sevgi gösterileri ile karşılandı. Cami çıkışında Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal'la ayak üstü bir süre sohbet eden Başbakan Erdoğan, Uysalʼın daveti üzerine, programında olmamasına rağmen jest yaparak Başakşehir Belediyesiʼne geçti.

Vali Mutlu’dan Başkan Uysal’a deprem teşekkürü

Başakşehir Belediyesi, Van İlinde meydana gelen ve ülkemizi derinden sarsan 7.2 şiddetinde deprem felaketinde toplumsal yaraların sarılması, yaşamın normale dönüştürülmesine yönelik özverili çalışmalarından dolayı İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu tarafından “Teşekkür Belgesi” ile onurlandırıldı.

Karne şenliği

Okulların 2011-2012 yarıyıl tatiline girmesiyle Başakşehirʼde eğitim gören 62 Bin 382 öğrenci de karnesini aldı. Öğrencilere yönelik düzenlenen Bahçeşehir Haldun Dormen Sahnesinde gerçekleştirilen “Karne Şenliği”, çocuklara unutulmaz bir karne hediyesi oldu.



BKSM ŞUBAT PROGRAM

Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi Şubat ayı programı tam gaz Bahçeşehir Kültür ve Sanat Merkezi, geçtiğimiz ay Royal Filarmoni Orkestrası’nın 80 kişilik ekibinin verdiği muhteşem konserle kapılarını sanatseverlere açtı. Biletlerini Biletix’ten alabileceğiniz Şubat programı içeriği dopdolu... G Benimle Oynar mısın? 07 Şubat 2012 20:30 G Tiyatro

Grubu: Süheyl-Behzat Uygur Tiyatrosu ve Yasal Uyarı: 2 perde, +13 G Yazan: Nejat Uygur G Yöneten: Behzat Uygur, Süheyl Uygur G Oyuncular: Behzat Uygur, Süheyl Uygur, Tuncay Kaynak, Zeynep Yaldız, Berat Yenilmez, Önder Keskin, Desen Uygur Oyun Muttalipʼin evinde geçmektedir. Dağınık bir yaşamı olan ve gece hayatına düşkün Muttalipʼin hayatı saf kardeşi Muzdaripʼin ailesinden kaçarak yanına taşınmasıyla tamamen değişir. Muttalip kardeşi Muzdaripʼi değiştirmeye karar verir ve bu çerçevede komik olaylar gelişmeye başlar. Çılgın komşular, asabi baba, güzel kadınlar ve duygusal bir anneyle bol kahkahalı bir vodvil örneği olan “Benimle Oynar Mısın?”da kimi zaman çok gülecek kimi zaman da gözyaşlarınızı tutamayacaksınız... G Perde

BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 35.00 TL 2. Kategori - 27.00 TL 3. Kategori - 20.00 TL

G Çin Masalı

G Sunay Akın

11 Şubat 2012 20:30

14 Şubat 2012 20:30

Çinli akrobatların denge, sabır, uyum ve estetiği bir arada sundukları şovu kaçırmayın. BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 55.00 TL 2. Kategori - 40.00 TL 3. Kategori - 27.00 TL

Sunay Akın, gerçek anlamıyla tam bir ayrıntı ustası... BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 27.00 TL 2. Kategori - 20.00 TL 3. Kategori - 13.00 TL

G Kerem Görsev

Trio

18 Şubat 2012 20:30

G Alis Harikalar

Diyarında

12 Şubat 2012 13:00

Oyun çocukların beğeniyle izlediği çizgi film karakterlerinden esinlenerek hazırlandı. BİLET FİYATLARI Kategori - 6.00 TL

20

I ŞUBAT 2012

Kerem Görsev – Piyano Ozan Musluoğlu - Kontrbas Ateş Tezer – Davul BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 27.00 TL 2. Kategori - 20.00 TL 3. Kategori - 13.00 TL

G Balıkçı ve

Pisiler

19 Şubat 2012 13:00

Semiha Teyze unutulmuş ve bir balıkçı kulübesinde yaşamaya başlamıştır. BİLET FİYATLARI Kategori - 6.00 TL

G Aylin Aslım

25 Şubat 2012 20:30

Türk rock müziğinin önde gelen kadın vokal/şarkı yazarlarından Aylin Aslım, on senelik müzik kariyerinin ardından Canını Seven Kaçsın adlı üçüncü albümünü henuz yayınladı. BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 40.00 TL 2. Kategori - 27.00 TL Kategori - 20.00 TL

G Don Kişot

26 Şubat 2012 13:00

21 Şubat 2012 20:30

G Temel Reis

Oyun çocukların beğeniyle izlediği çizgi film karakterlerinden esinlenerek hazırlandı. BİLET FİYATLARI Kategori - 6.00 TL

Başrolünü Haldun Dormen’in üstlendiği Don Kişot’u Hakan Altıner sahneye koyuyor. BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 27.00 TL 2. Kategori - 20.00 TL 3. Kategori - 13.00 TL



2012’DE BAHÇEŞEHİR

Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal:

“Bahçeşehir’e 1500 dönümlük kültür-sanat vadisi kazandıracağız” Başakşehir ilçesinin modern, gelişime açık bölgelerinden olan Bahçeşehir, Başakşehir Belediyesi’nin ve özel sektörün yeni projeleri ile ilçenin lokomotifi işlevi görerek her geçen gün yıldızı daha da parlıyor. Dergimize açıklamalarda bulunan Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Bahçeşehir’i çok önemsediklerini ve ilçeyle ilgili çok önemli ve prestijli çalışmalar yürüttüklerini söyledi.

Başakşehir ilçesinin geniş bir coğrafyada ve geniş kültür yelpazesine sahip olduğuna dikkat çeken Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, “104,33 km lik bir alanda 230 bin civarında bir nüfusu barındıran ilçemiz farklı kültürleri de üzerinde taşıyor. Önceliğimiz insan ve onun mutluluğu. Biz ekibimiz ve halkımızla kol kola, yılmadan insanımızın hayatını kolaylaştırmaya, geliştirmeye dönük çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Amacımız her anlamda ferah, modern ve örnek gösterilen, insanların

Bahçeşehir Spor Merkezi”nin bölgedeki trafiği yoğunlaştıracağını hesapladıklarını dile getiren Uysal, Merkez’in yanında 250 araçlık otopark yaptıklarını kaydetti.

22

I ŞUBAT 2012

yaşamaktan keyif aldığı bir ilçe meydana getirmek. Bahçeşehir de, Başakşehirʼin en asli renklerinden biri olarak ilçemizin lokomotif bölgelerinden biri. Bu yüzü geliştirip yaşayanları mutlu etmek için her geçen gün yeni projeleri hayata geçiriyoruz” dedi. Dergimize özel açıklamalarda bulunan Uysal, Başakşehirʼle ilgili çalışmalarını da yer verdi. Başkan Uysal, kısa bir süre önce açılışı yapılan Bahçeşehir Kültür ve Sanat Merkezi ile olarak da şunları

kaydetti: “Bu merkez büyük kültür vadisi projemizin ilk adımı. Bu merkezimizin de içinde bulunduğu gölet mevkii, rekreasyon anlamında İstanbulʼda bulunan nadir bölgelerdendir. 350 dönüm olan mevcut alanı, yapacağımız çalışmalarla Boğazköy Kelebekler Vadisiʼnden Ispartakule yakınlarındaki Gölete kadar 1500 dönüm genişliğiyle İstanbulʼun gözde kültür sanat bölgelerinden biri haline getirmeyi hedefliyoruz. Bahçeşehir kültür-sanat merkezini, bu hedefin ilk adımı olarak görebilirsiniz.Mesela bu projelerimizin içerisinde Bahçeşehir Gölet mevkiine bir halk kütüphanesinin yapılması da yer almaktadır” dedi. Etkinlikler artarak devam edecek Sosyal ve kültürel bağlamda çalışmalarının hız kazandığı bölgede, Başakşehir Belediyesiʼnin Bahçeşehirʼe dolayısıyla İstanbul kültür-sanat hayatına yeni kazandırdığı Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi, açıldığı ilk günden itibaren, tiyatro ve sinema dünyasının tanınmış birçok yüzünü Başakşehirlilerle buluşturduğunu belirten Mevlüt Uysal, ileriki günlerde bu etkinliklerin artarak devam edeceğini söyledi. Uysal şunları söyledi: “Açılışı Londra Kraliyet ve Flarmoni Orkestrası ile yapılan Bahçeşehir Kültür Sanat Merkeziʼnde, daha sonra Candan Erçetin, Leman Sam gibi konserlerle,


Münasebetsiz, Düğün, Koca Sinan gibi tiyatro oyunları ile kültürel hareketlilik devam etti. Kültür merkezi, bölge sakinlerine uzaklara gitmeden, kendi ilçelerinde kaliteli, ses getiren oyunları ve konserleri izleme imkânı sunuyor.” “Bahçeşehir Spor Merkezi” açılıyor Bölge halkının spor ve sağlıklı yaşam alanındaki ihtiyaçlarını karşılamak ve bölge halkının spora ayırdığı zamanı artırabilmek amacı ile Başakşehir Belediyesiʼnin özverili çalışmaları ile hayata geçirdiği bir diğer proje olan “Bahçeşehir Spor Merkezi”ne de değinen Uysal, spor merkezinin Bahçeşehir sakinlerinin sportif ihtiyaçlarına ciddi anlamda cevap vereceğini belirtti. Uysal, Bahçeşehir 2. kısım Şelale caddesinde bulunan spor merkezinde, yarı olimpik bir yüzme havuzu, 1 çocuk havuzu, 1 jakuzi, hamam, saunalar ve 1000 seyirci kapasiteli çok amaçlı kapalı spor salonu olduğunu vurguladı. “Bahçeşehir Spor Merkezi”nin bölgedeki trafiği yoğunlaştıracağını hesapladıklarını dile getiren Uysal, Merkezʼin yanında 250 araçlık otopark yaptıklarını kaydetti. Esenyurt TEM ilave köprü ve bağlantı yolları Mart ayında açılıyor Uysal, son olarak da son zamanlarda Bahçeşehirʼin en büyük çilesi haline gelen trafik soruna değinerek, “Bahçeşehir araç-giriş çıkışlarındaki trafiği rahatlatmak amacı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesinin nezdinde yürüttüğü çalışmaların ve Belediyenin özverili takipleri sonucunda inşaatına başlanan Bahçeşehir-Esenyurt TEM üstü ilave köprü ve bağlantı yolları inşaatının Mart ayında hizmete açılması planlanıyor. Esenyurt geçişi ile Bahçeşehir-Hadımköy yolunun giriş trafiğini de rahatlatacak projeyle, bölge sakinlerinin ve özellikle Bahçeşehirlilerin giriş-çıkış trafik çilesi de sona erecek” diyerek Bahçeşehirʼde 2012ʼde neler yapılacağı konusunda bilgiler verdi.

“350 dönüm olan mevcut alanı, yapacağımız çalışmalarla Boğazköy Kelebekler Vadisi’nden Ispartakule yakınlarındaki Gölete kadar 1500 dönüm genişliğiyle İstanbul’un gözde kültür sanat bölgelerinden biri haline getirmeyi hedefliyoruz”


KISA KISA

Prestige Mall’de bir ilk!..

Tiyatro-Restoran uygulaması sanatseverlerle buluşuyor Bahçeşehir Prestige Mall dünyadaki örneklerinde olduğu gibi sanatseverlerin BKSM’inde yapılacak etkinlikler öncesi sanatçılarla buluşması ve Prestige Mall’den indirim alması üzerine büyük bir kampanya başlatıyor. Hedef sanata,sanatçıya ve Bahçeşehir etkinliklerine destek vererek, dünyadaki yaygın alışkanlık olan “TİYATRO-RESTORAN” uygulamasını Türkiyeʼde başlatmak. Bu uygulamada Bahçeşehir Kültür ve Sanat Merkeziʼnde gerçekleşen etkinliklerden birine katılan ve biletini AVMʼde gösteren izleyicilere Prestige Mallʼde yer alan MOM Restoran, Krunch, Jimmy Jokerʼde %20 indirim yapılacak. İndirimin yanı sıra her etkinlik öncesi bu mekanlarda oyunun yada konserin sanatçısıyla bu-

luşma, sohbet etme ve fotoğraf çektirme imkanınız olacak. 31 Ocak Salı günü, BKSMʼ inde oynanan “KOCA SİNAN” oyunu ekibi Mom Restaurantʼta Bahçeşehirlilerle buluşarak imza verdiler ve Prestige Mall tarafından başlatılan kampanya başarıyla hayata geçirildi. Oyun öncesi sanatçılarla buluşan Bahçeşehirliler organizasyondan son derece memnun ayrıldılar. Bu uygulama BKSMʼinde yapılan her etkinlik için yapılmaya devam edecek.

Doğa dostu çocuk tiyatrosu Hıbırık-Kıbırık Bahçeşehir’de Bahçeşehir Prestige Avm’de Beşyıldız Anaokulu sponsorluğunda yapılan “HIBIRIK-KIBIRIK” adlı tiyatro gösterisi Bahçeşehirli çocuklarla buluştu. Çocukların çok dikkatini çeken ve onlara doğru kavramları interaktif olarak aşılayan iki karakter Hıbırık-Kıbırık bildiğimiz

24

I ŞUBAT 2012

kurtlardan farklı boyutlara ve özelliklere sahip iki toprak kurdu. Eğlence ile öğreten tiyatro, diğer çocuk tiyatrolarından farklı olarak çocukların yanında hatta onların arasında oynuyor ve ilk kez sınıflara giderek tiyatroyu okula hatta sınıfa sokuyor.



KISA KISA

Doğulu Müzik’in Bahçeşehir’deki 2. şubesine Londra Müzik Akademisi yetkili eğitim ve sınav merkezi, Sofya Ulusal Müzik Akademisi Bale Sanatları Bölümü yetkili eğitim ve sınav merkezi olan, ayrıca öğrencilerini İngiliz Kraliyet Müzik Akademisi (Royal Müzik) sınavlarına çalıştıran Doğulu Müzik&Bale Eğitim Kurumları Bahçeşehirʼdeki 2.

Muhteşem açılış

şubesine muhteşem bir açılış yaptı. Kenan Doğulu ve Ozan Doğuluʼnun, 3 yaşındayken yeteneklerini keşfeden, doğru bir sanat eğitimiyle iyi birer müzik adamı, sanatçı, aranjör olmalarını sağlayan babaları; Yurdaer Doğulu bizlere öyle bir miras bıraktı ki bu mirası milyonlarca insanla paylaşsak da tüken-

Arda Hoca’dan 2 yeni Türkiye 1.liği daha

15 Ocakʼta ÖZ-DEBİR (Özel Dershaneler Birliği) tarafından düzenlenen 8. sınıflar Türkiye geneli deneme sınavında Arda Çankayaʼnın öğrencilerinden Hande Verda Yenigün ve Selen Uygun 500 tam puanla sınava katılan 40 bine yakın öğrenciyi geride bırakarak Türkiye 1.liğini paylaştılar. Kendisi de eski bir ÖZ-DE-BİR Türkiye 1.si olan Arda Çankaya, eğitimleri ve yönlendirmeleri ile öğrencilerini başarıya ulaştırmaya devam ediyor.

26

I ŞUBAT 2012

meyecek diyen Seval hanımın yüzünde, Beylikdüzü, Esenyurt, Mimarsinanʼdan sonra Bahçeşehirʼde ikinci şubesini açıyor olmanın mutluluğu okunuyordu. Açılışta Doğulu Müzik öğrencilerinin gösterileri beğeni toplarken, açılışa katılan Ozan Doğulu Bahçeşehirliler tarafından büyük ilgi gördü.

Hair Kokosh’ta İnoa’yı denediniz mi?

Türkiyeʼde ve dünyada özenli kadınların vazgeçilmezi haline gelen İnoaʼyı hala denemediyseniz en kısa zamanda Hair Kokoshʼa uğramanız gerekiyor demektir. Hair Kokosh, sizlere her biri yetenekli tasarımcıların eskiz defterinden çıkmışcasına özgün ve ilham verici 8 farklı saç ve stil önerisinde de bulunuyor. Üstelik bu önerilerinin yanında özel bir de fırsatı var. Saçınızı 45 günde 2 kere İnoa ile boyatan herkese, Loreal Paris Age Re-Perfect serisinden bir yüz kremini size hediye ediyorlar. Bu kış tepeden tırnağa yenilenmek isteyen hanımları, Hair Kokosh saç stil ve makyaj önerilerini sunmak için bekliyor.


İSİ C N İ A İK N A L ir. A erlid 5 ç e . g 1 de isler

A V A D E 0B 5 % e tur y ve o l a l ız ge nyam a p *Kam

serv

Çökertme

IR T A R DİKK AT! BAĞIMLILIK YA

Kıtırcık

Çıtırcık

Yerken duyulan o Çıtır sesi; gerçekten bu hamur değil mi? diye sordurur insana, daha sonra o lezzet ve o müthiş koku alır sizi uzaklara ve farkında bile olmadan bağımlı olmuşunuzdur artık Kıtırcık ve Çıtırcık'a ......

669 52 52

Süzer Bulv r e.com.t arı No: 1 (Cami Kar d i p y m . w w şısı) Bahçeşehir-İstanbul w


KISA KISA

TEK’den Sevgililer Günü’ne özel organizasyon Dilek Balonu+ 1 adet Gül:

“Zoru tanımıyoruz, imkansızı hemen yaparız, hayallerinizi gerçek- 25 TL leştirmek için sadece biraz zamana ihtiyacımız var” diyen TEK Organizasyon ve Danışmanlık Şirketi kurucusu Burak Tekbaş’ın sevgililer gününe özel dilek balonları ile sevdiğinizi şımartmaya ne dersiniz? Bilgi ve tecrübesini, özel günlerinizi mükemmel kılmak için kullanmayı amaçlayan, sınır tanımayan, yeniliklere ve özgür düşünceye açık, düşünülmüş ama uygulanmamış olanları gerçeğe dönüşterin, ufak detaylarla farkı yakalayan, sıfır hata ile müşteri memnuniyetini esas alan ve hayalleri gerçeğe dönüştüre-

bilen Tek Organizasyon ile sevgilinize mükemmel bir sürpriz hazırlayabilirsiniz. Ayrıca Tek Organizasyonʼun, 14 Şubatʼa özel kırmızı renk, kalp şeklinde ve boyu 1.5 metre uzunluğunda olan Dilek Balonları ile bir adet kırmızı gül kampanyası, sevgilisine sürpriz yapmak isteyenler için değişik bir alternatif.

Bahçeşehir Go-Kart City’de yenilikler bitmiyor

Bahçeşehirʼdeki, 7'den 70'e her yaşta insanı Go Kart, bilardo, langırt, playstation, santranç, tavla, oyuncak makinası, dev ekran yayınları ve cafe hizmeti ile stresten uzaklaştıran eğlence, hız ve adrenalin merkezi Go-Kart Cityʼnin ʻKim daha hızlıʼ ödüllü turnuvaları dikkat çekiyor...

28

I ŞUBAT 2012



EKONOMİ

Global ekonomilerde sorun sürüyor Başlayalı 3 yılı geçmesine rağmen global krizin etkileri devam ediyor. Kriz ABD’de başladı ama asıl hasarı Avrupa’ya verdi. Global kriz son 2 yıldır da Avrupa’yı kasıp kavuruyor. Çözülmediği için de bir türlü bitmiyor. Gelişmelere bakıldığında kolay kolay geçeceği de yok. Uluslararası Para Fonu (IMF) güncellenen Küresel Ekonomik Görünüm raporunda global büyüme tahminini düşürdü. Raporda Euro bölgesi borç krizinin derinleşmesi olasılığının dünya ekonomisini tehdit ettiğini belirterek, güven artırıcı politikaların tasarlanması çağrısında bulundu. Raporda, euro bölgesinin bu yıl yüzde 0.5 daralarak resesyona girmesinin beklendiğini belirtirken, küresel büyüme tahminini de yüzde 4’ten yüzde 3.3’e indirdi. Euro bölgesinin 2013’te yüzde 0.8 büyüyerek resesyondan çıkacağının tahmin edildiği belirtilen raporda, gelecek yıl küresel ekonomik büyümenin yüzde 3.9 olmasının beklendiği ifade edildi. IMF, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı gelişmekte olan ülkeler için 2012 büyüme tahminini ise yüzde 6.1’den yüzde 5.4’e düşürdü. Global ekonominin nereye evrileceği çok net değil. Tahmin yapmak için şu anda en çok sorunlu görünen ABD ve Avrupa ekonomilerindeki gelişmelere bakmakta fayda var. Veyis Fertekligil yönetimindeki T-Bank’ın Ekonomik Araştırmalar Bölümü’nün 27 Ocak tarihli ‘Haftalık Görünüm’ raporunda bu ülkelerdeki gelişmeler ayrıntılı olarak ele alınmış. Bu noktada sözü uzmanına bırakmakta fayda var. İşte sözkonusu rapordaki bazı tespitler:

30

I ŞUBAT 2012

ABD: ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner, ABD ekonomisinin yüzde 2-3 büyüdüğünü, ancak finansal kriz kaynaklı hasarın giderilmesi için hâlâ büyük sorunlarla karşı karşıya olunduğunu söyledi. ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Ben Bernanke, bankanın politika faizini en az 2014’ün sonuna kadar bulunduğu tarihi düşük seviyede tutmaya devam

RK KAYHAN ÖZTÜ.COM

FİNANSGÜNDE ETMENİ edebileceğiYÖN GENEL YAYIN undem.com nin açıklansg an fin k@ koztur masının ardından, ekonomiye ek destek sağlanmasına hazır olunduğunu da söyledi. Fed, ABD’de bu yılki ekonomik büyümeye ilişkin tahminlerini düşürdü, ancak işsizlik oranı konusunda biraz daha iyimser bir tablo çizdi. Amerikan ekonomisine ilişkin son tahminlerini yayımlayan Fed, ekonominin bu yıl yüzde 2,2 ila yüzde 2,7 büyüyeceğini öngördü. Fed’in geçen Kasım ayındaki tahminlerinde bu oranlar yüzde 2,5 ila yüzde 2,9’du. Fed, ülkedeki işsizlik oranının ise yüzde 8,2’ye kadar düşmesini beklediğini bildirdi. Kasım ayındaki tahmin yüzde 8,5 idi. M

AB: IMF Başkanı Christine Lagarde, euro bölgesi borç krizi ile mücadele edilmesi için Avrupa devletlerinden kurtarma fonlarının boyutunu artırmasını ve euro bölgesi ortak tahvili gibi mali riskleri paylaştıracak araçların kullanımını değerlendirmesini istedi. Lagarde, dünya ekonomisinin hızlı ve ortak kararlar alınmasını gerektirecek bir “dönüm noktası” ile karşı karşıya olduğunu, bununla mücadele için de gelecek yıllarda 1 trilyon doları bulacağı tahmin edilen küresel finansman açığının karşılanması için IMF’nin kaynaklarının 500 milyar dolar artırılmasını istedi. IMF’nin şu anki borç verme kapasitesinin 380 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel, euro bölgesi yardım fonlarının büyüklüğünün artırılmasını tartışmanın zamanı olmadığını ve önceliğin mevcut fonun



EKONOMİ etkinliğinin sağlanıp kalıcı olan şeklinin hızla hayata geçirilmesinde olduğunu söyledi. AB ülkeleri, İran’dan ham petrol ve petrol ürünleri ithalatına ambargo getirilmesinde anlaştı. Euro bölgesinde Ocak’ta hizmet sektörü beş aydır ilk kez büyüme kaydederken, imalat sektörünün daralma hızı yavaşladı. Euro bölgesinde yeni sanayi siparişleri, Kasım’da bir önceki aya göre yüzde 1.3 ile beklentilerin altında düşüş kaydetti. Euro bölgesinde yeni sanayi siparişlerinde Kasım’da yüzde 2.2 düşüş bekleniyordu. Daha önce Ekim’de yüzde 1.8 olarak açıklanan yeni sanayi siparişlerindeki artış yüzde 1.5’e revize edildi.

ALMANYA: Almanya Merkez Bankası (Bundesbank), 2011’in son çeyreğindeki hafif küçülmenin ardından Alman ekonomisinin bu yılın ilk çeyreğinde sıfıra yakın bir büyüme kaydetmesinin beklendiğini açıkladı. Bundesbank 2012 yılı için yüzde 0.6 ile, yüzde 0.7 olan hükümet tahmininin biraz altında bir büyüme bekliyor. Almanya ekonomisi 2011’de yüzde 3 ile beklentiler seviyesinde büyüme kaydederken, yılın son çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0.25 küçülmüştü.

FRANSA: Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s bazı Fransız bankalarının kredi notlarında değişiklik yaptığını açıkladı. S&P, BPCE, Credit Agricole ve Societe Generale’in uzun vadeli notlarını ‘A+’dan ‘A’ya düşürürken kısa vadeli notlarını ‘A-1’ olarak teyit etti ve bu üç bankanın görünümlerini durağan olarak açıkladı. İNGİLTERE: İngiltere’de gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) geçen yılın dördüncü çeyre-

32

I ŞUBAT 2012

ğinde yüzde 0.2 ile beklentilerin üzerinde düşüş kaydederek İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) ekonomiyi destekleyici tedbirler alabileceğine yönelik beklentileri güçlendirdi. İngiltere‘de GSYH’nin dördüncü çeyrekte yüzde 0.1 azalması bekleniyordu. İngiltere’de GSYH büyümesi geçen yılın üçüncü çeyreğinde nihai yüzde 0.6’ya revize edilmişti. POLONYA: Polonya’da 2010 yılında yüzde 3,9 büyüyen gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) geçen yıl yüzde 4,3 artış gösterdi. Ülkenin ekonomik büyüme oranının bu yıl yüzde 2,5’e gerileyeceği tahmin ediliyor. Polonya’da Kasım ayında yüzde 12,1 olan işsizlik oranı Aralık’ta yüzde 12,5’e yükseldi.

İTALYA: İtalya’da Başbakan Mario Monti, ekonomik büyümeyi arttırıcı, özelleştirme adımlarını içeren yeni bir eylem planını açıkladı. Monti, yeni planın GSYİH’da yüzde 10’luk bir büyüme sağlayacağını ifade etti. İtalya tahvil ihracında 5 milyar euro ile hedeflenen miktarın en üst noktasında borçlandı. Standard & Poor’s’un İtalya’nın kredi notunu iki kademe dirmesinden sonra düzenlenen ilk ihalede, iki yıllık tahvilin bir önceki ihalede yüzde 4.85 olan getirisi bugün yüzde 3.76 seviyesine geriledi. İtalya’nın altı aylık borçlanma maliyetleri son yapılan ihalede yüzde 2’nin altına inerek Mayıs ayından bu yana en düşük seviyeye geriledi. PORTEKİZ: Portekiz Sanayi Konfederasyonu Başkanı Antonio Saraiva resesyonun vur-

duğu ülke ekonomisinin kredi sıkıntısının üstesinden gelebilmesi için AB/IMF kurtarma fonlarından 30 milyar euroya daha ihtiyaç duyduğunu ve Portekiz’in yardımın vadesinin uzatılmasını görüşmek zorunda kalabileceğini söyledi.

İSPANYA: İspanya’da işsiz sayısı geçen yıl Aralık ayı sonu itibariyle 5 milyon 273 bin 600’e ulaşırken, işsizlik oranı yüzde 22,85 seviyesine çıktı. Ülkedeki işsiz sayısı, geçen yılın üçüncü çeyrek sonunda 4 milyon 978 bin düzeyinde bulunurken, işsizlik oranı da yüzde 21,52 seviyesindeydi. Euro Bölgesi’nin en yüksek işsizlik oranının görüldüğü İspanya’da, genç nüfusun yarısından fazlasının işsiz olduğu belirtiliyor. Geçen yılın son çeyreğinde daraldığı tahmin edilen İspanya ekonomisinin bu yılın ilk çeyreğinde resesyona girebileceği kaydediliyor. YUNANİSTAN: Euro ülkeleri maliye bakanları, Yunan tahvil sahipleri, yeni çıkarılacak daha uzun vadeli tahviller için yüzde 4’lük kupon talebini kabul edemeyeceklerini belirttiler. Uluslararası Finans Kurumu (IIF) tarafından temsil edilen bankalar ve diğer özel kurumlar Yunanistan’ın borçlarının nominal değerinin yarısını silebilmeleri için kabul edebilecekleri en düşük kupon oranının yüzde 4 olabileceğini ifade ediyorlar. Yunanistan yüzde 3.5 üzeri bir kupon ödemesine razı olmadığını belirtirken, euro bölgesi maliye bakanları da toplantıda Yunan hükümetinin konumunu savunan bir tavır aldırlar. IMF de bu pozisyonu destekliyor. I

Euro bölgesinin 2013’te yüzde 0.8 büyüyerek resesyondan çıkacağının tahmin edildiği belirtilen raporda, gelecek yıl küresel ekonomik büyümenin yüzde 3.9 olmasının beklendiği ifade edildi.


Türkiye’nin En Lezzetli Tantunisi Keyfini ve tadını ancak tadarak anlayacağınız, profesyonel ustalarımızın özenle hazırladığı, meşhur dillere destan tantunimizin lezzetini keşfetmek için sizleri bekliyoruz. Meşhur Mersin Kerebiç Tatlısı

ZZETLİ TANTUNİSİ E L N İN E N ’ YE İ RK Ü T

SERVİS T E K A P HIZLI

Barış Sokak Hillpark Çarşısı No: 5/11 Bahçeşehir-İST.

4 3 3 3 5 9 9 6 0212 6


HAVADAN SUDAN

Hınzır turunçlar

MÜJDE “Bir makalede okumuştum “şehrin en ağır işçileri o şehrin en erken kalkanlarıdır.” diye. Şehrimizin en erken kalkanları maalesef öğrenciler olduğu için bizim evin de en ağır işçisi canımın içi oğlumdu. Yorgundu. Dolayısıyla ona yolunda yol arkadaşlığı yapan biz de çok yorgunduk.”

Aslında hiçbir şey planlı değildi. İsteyerek olmadı. Şartlar sürükledi. Plansız, programsız. Belki de bu yüzden güzeldi, bu yüzden iyi sonuçlar getirdi. Ruh arındırma programımdan söz ediyorum. Şöyle ki; Oğlumun hedefe doğru yaptığı uzun yol koşusunun ufak ama yorucu bir bölümünün sonuna yaklaştığı sıralarda “yarıyıl tatilinde Bodrumʼa gidelim” demesiyle içime bir sıkıntı düştü. “Kış vakti nereden çıktı bu Bodrum” cümlesi istemeden dökülüverdi dudaklarımdan neyse ki çok etkili olmadı ve Bodrumʼa gitmeye karar verildi tatilde... Her ne kadar maratonu koşan oğlum olsa da gözbebeğimizin koşucu olması bizi daha çok yormuştu. Kolay mı birinci yazılı, ikinci yazılı, finaller, proje, ödevler hedefe varış yolunda ki atlaması gereken engellerdi. Bir makalede okumuştum “şehrin en ağır işçileri o şehrin en erken kalkanlarıdır.” diye. Şehrimizin en erken kalkanları maalesef öğrenciler olduğu için bizim evin de en ağır işçisi canımın içi oğlumdu. Yorgundu. Dolayısıyla ona yolunda yol arkadaşlığı yapan biz de çok yorgunduk. Uzun sözün kısası birinci dönemin yorgunluğunu sonlandırmak, ikinci döneme karşı gardımızı almak üzere

34

I ŞUBAT 2012

düştük yollara... Dedim ya amaç bedensel bir dinlenmeydi. Ruhsal bölüm gündem dışıydı. Nihayet vardık Bodrumʼa. Hatta yazımı sizlere Bodrumʼdan yazıyorum. Bana eşlik edenler ise; sağ yanımda sanki bir elle özenle yerleştirilmiş turunçları bulunduğu şahane ağaçlar ve deniz. Birkaç hınzır turunç ise kendisini tutan dallarla vedalaşıp kendini yere bırakmış. Yolunu ağacını üzerinde seçmemiş, doğru ya da yanlış seçimini yaşıyor. Sanki dallarda ki turunçlardan daha mutlu. Deniz ise yaza inat çok durgun berrak; üşenmesem balıkları sayabileceğim. Hava yağışlı ama hüzün yerine garip bir şekilde her bir yağmur damlası neşe dağıtıyor. Ha bir de elemanı insan olan kümeler yok etrafımda. Bodrumʼun yerlileri ve birkaç sahipsiz kediköpek var sokaklarda. Bodrum sessiz bir hazırlık içinde yazın yapacağı gösteriye. Gösterinin baş rolünü kapan plajlar ve gece kulüpleri şimdiden makyaj yapmaya başlamışlar ince ince. Beni ilgilendiren odaklandığım ise bana doğru hamle yapan turunç ağaçları özellikle kendi yolunu seçen dalından kendini kurtaran hınzır turunçlar. Fısır fısır bir şeyler diyorlar. İyice

KÖSEOĞLU

kulak kabartınca bana değil de bütün anne babalara seslendiğini anladım. Kendi seçimlerini yaşama mutluğuna sahip turunçlar çocuklarınızın kariyerini, geleceğini kendi keşkelerinize göre kurmayın diyorlardı net bir şekilde. Düşündüm de doğruydu. Demokrasi nutukları atan bizler sıra çocuklarımıza gelince gayet antidemokratik davranıp, yönlendirme adı altında baskı uyguluyorduk. Olmak isteyip de olamadığımız mesleklere çocuklarımızı ne güzel manevralarla çeviriyorduk, onların ne olmak istediklerini dikkate almadan. Seçimlerini yaşama fırsatı vermemeyi iyi anne-babalık sayma gafleti içinde bulunarak. Bunların farkına varmamı sağlayan, beni kendime getiren turunçlar mıydı, Bodrumʼun büyülü atmosferi miydi bilemem ama ruhumun arınması bana iyi geldi. Doğruyu gösterdi. Tek korkum şehrin kargaşasında, yaşam döngüsünün her bir çarkıyla yapılan savaşta yine anlamsız hırslara, sağlıksız düşüncelere kapılmak. Allahtan bu yazıyı yazmakla oğlumun eline iyi bir belge vermiş oluyorum. Aklımı yitirdiğim anlarda beni kendime getirsin diye. Seçimlerinizi yaşayacağınız, sağlık ve mutlulukla geçireceğiniz bir şubat ayı temenni ederim.



RÖPORTAJ

BAHÇEŞEHİR FİLİZLENİYOR

FİLİZ SÜZER

Sevgililer günü

Bu yıl Sevgililer Günü denilince ilk aklıma onlar geldi. Birbirlerine bu kadar yakışan, sevgili denilince ilk akla gelen, hayatlarının bütün güzelliklerini paylaşmaya söz vermiş iki genç olan Gizem ve Hakan Hatipoğlu sizlerle... 14 Şubat çok özel bir gün. Sevgililer Günü…. Bugün yaklaştıkça sevgililer başta olmak üzere insanların yürekleri bir başka çarpar. Sevgili… İçimizi ısıtan, Yüreklerimizi kıpır, kıpır eden, Kutsal bir kelime. Yaşamın güzelliği, huzuru, mutluluğu. Yaşamın sırrı. Bu sır herkes için bir başka güzeldir. Çiçekler, yüzükler, hediyeler, akla hayale gelmeyecek milyonlarca güzellikler, bazen bir tek gülün anlattığını anlatamaz. Sevgili, o bir tek güldür. Bir tek gül… Çok sevdiğim ve mutlulukları için dua ettiğim iki kardeşim var. Gizem ve Hakan Hatipoğlu. Bu yıl Sevgililer Günü denilince ilk aklıma onlar geldi. Birbirlerine bu kadar yakışan, sevgililer denilince ilk akla gelen, hayatlarının bütün güzelliklerini paylaşmaya söz vermiş iki genç. Acun’un düzenlediği çeşitli sosyal

GİZEM VE HAKAN

36

I ŞUBAT 2012

aktivitelerde buluşmuş, elleri ve yüreklerinden sonra, kaderleri birleşmiş iki genç. Sevgiliyi en güzel onlar anlatacaklar. En güzel gülü birbirlerine onlar verecekler. Şimdi izninizle onları dinleyelim mi?

Yarışma bize maddi yönü bir yana manevi olarak çok şey kattı. Dışardaki insanlar tarafından tanınmak, sevgi görmek ve en önemlisi ikimizin de hayat arkadaşımızı bulmamız gerçekten çok güzel... İki buçuk yıllık ilişkimizi de Temmuz 2011 de evlilikle taçlandırdık, diyebiliriz.

Hakan ile yarışmada tanıştınız. Aslında ikiniz de birbirinizi bulmak için katılmışsınız diyebilir miyiz?

Arkadaşlığınızın aşka dönüşmesi nasıl oldu? İlk adım kimden geldi?

Evet. Buna zaten çok inanıyoruz.

İlk adım Hakan’dan geldi. Biz ilk tanışmamız ve 6 aylık yarışma süreci boyunca birbirimize karşı arkadaşlık duyguları dışında bir şey hissetmiyorduk. Ancak Hakan’ın yarışmadan ayrılışıyla görüşmeye başladık. Zamanla büyüdü sevgimiz ve su anda saygı, sevgi ve huzur dolu bir ilişkimiz var.

Evlilik teklifinin Survivor’da geldiğini biliyoruz, o anı ve hissettiğin duyguları bizimle paylaşır mısın?

Survivor yarışmasındayken eleneceğim gün Hakan beni adanın bir köşesine çağırdı. Okyanusa doğru büyük bir kütüğün üzerine oturduk. Eleneceğim için çok duygusaldım zaten. Bana üzülmemem gerektiğini her şeyin esas şimdi başlayacağını ve tüm hayatı boyunca benimle olmak istediğini söyledi.


Sevgililer Günü Pelican Mall’da Bambaşka

Sevgililer Gününde Çifte Şans Sevgiliniz için alacağınız 50 TL ve üzeri hediye alışverişlerinde 2 adet çekiliş kuponuna sahip olup

şansınızı ikiye katlayın! E-5 Yolu Üzeri Avcılar - Tel: 0212 509 98 00

www.pelicanmall.com.tr


RÖPORTAJ Gerçekten çok duygusal ve özel bir andı. Kimsenin böyle bir evlilik teklifi alabileceğini sanmıyorum. Bana palmiye yapraklarından bir yüzük yapmıştı, parmaklarımıza taktık. Hayatımın en heyecanlı anıydı diyebilirim. Çok güzel bir gelin olmuşsun? Düğün hazırlığında olan çiftlere ne söylememi istersin?

Öncelikle teşekkür ederim. Gerçekten çok zor bir dönemdi bizim için. Hakan sürekli Ankara’ya gidip geliyordu, dizi çekimleri sebebiyle ama burada olduğu her an işlere koşturuyordu benimle. Evimizi bir buçuk ayda seçtik ama ben gelinliğime 3 ayda ancak karar verebildim. İkizler burcu olmam sebebiyle biraz kararsızımdır. Etrafımdakilerin onayı benim için çok

önemlidir. Annemler, teyzemler, kuzenlerim bu zorlu maratonda nazımı çok çektiler. Benim evlenecek çiflere önerim, öncelikle bir not defteri edinin ve herşeyi yazın. Çünkü çok fazla detay var. Gelinlik seçimi için randevu alımlarını yaptıktan sonra sipariş vereceklerse en geç 3 ay kala verilmiş olması gerekiyor. Ben gelinliğimi, duvağımı ve tacımı İstinye Park Vakko’dan satın aldım. Ayakkabılarım Pınar Arkun. Saçım Etiler Şükrü ve makyajım Selen Karabulut tarafından yapıldı. Bunun dışında mekân seçimi ve çalıştığınız organizasyon şirketi de çok önemli. Düğünümüzü Moda Deniz Kulübünde gerçekleştirdik. Sağolsunlar Kulüp başkanı Teoman Taşpınar ve Kulüp Müdürü Ayhan Bey bize her konuda inanılmaz yardımcı oldular. Düğünümüzün konsepti için “İmzaDavet Organizasyon”dan Nihal Hanım ile çalıştık ve çok memnun kaldık. En ufak detaylara kadar bizim için düşündü. Fotoğraflarımızı “Caddebostan Foto Süleyman” çekti. Davetiyelerimiz çok konuşuldu. “Ayşegül Evleniyor’’ bizim için ada konseptli çok özel bir davetiye tasarladı. Nikah şekerlerimizi Koza’dan seçtik. Bunları özellikle söylüyorum çünkü soranlar çok oluyor. Gelelim

“Yemek yapmayı çok fazla bilmiyorum ama zamanla öğreniyorum. Hakan boğazına düşkün olmasına rağmen bu konuda çok sabırlı.”

38

I ŞUBAT 2012

hazırlıklardaki en önemli noktaya: “Çiftler arası uyum.” Biraz sıkıntılı ve telaşlı bir dönem olması sebebiyle tatsızlıklar yaşanabiliyor. Bunu atlatmak için sabırlı olmayı unutmamak gerek. Tüm gelin-damat adaylarına mutluluklar dilerim. Zor bir koşturmaca ancak sonucu için herşeye değer… Bazen o tatlı koşturmacaları bile özlüyoruz. Gelelim evliliğinize. Evlilik nasıl gidiyor? Alıştınız mı?

Herşey yolunda. Çok iyi anlaşıyoruz ve eğleniyoruz birlikte. Evlenince değişir herşey gibi sözlere aldanmasın kimse. Bizim değişimimiz iyi yönde oldu. Hakan bana sürekli yardım ediyor. Yorulmama kıyamaz. Bir şey rica etsem koşa koşa gider yapar. Bunun dışında temizliği çok seviyorum. Yerde tek tel saç görsem huylanıyorum, makinayı çalıştırıp tüm evi süpürüyorum. Yemek yapmayı çok fazla bilmiyorum ama zamanla öğreniyorum. Hakan boğazına çok düşkün olmasına rağmen bu konuda da çok sabırlı. Ben yemek yapmayı öğrenirken biraz geciksem ya da bazen beceremesem bile mutlu. Birlikte büyüyoruz öğreniyoruz her şeyi. Evimizde ayrı bir huzur var. Evde olmayı seviyoruz. Hakan işi dolayısıyla Ankara’ya gidip geliyor. Ben şu anda çalışmıyorum. Bu yüzden evle ilgilenme fırsatım daha çok oluyor. İlk zamanlar aileden uzaklaşma psikolojisi beni hassaslaştırmıştı. Çünkü Avrupa yakasın-


SÖKÜK KURU TEMİZLEME TERZİ ve LOSTRA SALONU

ARDIÇLI

HİR

BAHÇEŞE

T

ESENKEN

ÜCRETSİZ SERVİS KREDİ KARTI İLE ÖDEME MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ POS İLE KAPIDA ÖDEME HİZMET GARANTİSİ

Bahçeşehir Merkez:

ŞUBE 1 Ardıçlıevler:

ŞUBE 2 Esenkent:

0212 669 47 27 0212 699 81 07 0212 397 01 26


RÖPORTAJ dan, Anadolu yakasına taşınmak kolay değildi ama şu an her şey yolunda. Annemler bize geliyor, biz gidiyoruz. Alıştık bu duruma da. Çok çeşit bilmiyorum ama tariflerden bakarak yaptığım her şeyi kolayca yapıyorum. Elimin tadı ayrı oluyormuş Hakanın söylediğine göre. Şimdiden spesiyallerim oldu.

Yemek yapıyor musun?

Biraz da projelerden bahsedelim. Magazin programı yeni bitti. Şimdi neler yapıyorsun? Ekranlarda göreceğiz seni tekrar değil mi?

Yaklaşık 4 ay magazin sunuculuğu yaptım. Şu anda bu alanda ilerlemek adına eğitimlere başladım. Görüştüğüm birkaç kanal var ancak kesin bir proje yok. Bunun dışında dizi görüşmelerim de oluyor. Oyunculuk eğitimi almaya da başlıyorum. İnşallah en uygun projede devam edeceğim. Ekranda olmak beni mutlu ediyor. Enerjimi de iyi yansıttığıma inanıyorum çünkü Hakan ile ikimizin, çok iyi kalpli, kardeşimiz olarak gördüğümüz fanlarımız var. Onları çok seviyoruz ve her konuda onlarla iletişim içinde oluyoruz. Sevgililer Günü senin için ne ifade ediyor? Özel bir planınız var mı?

Bizim her günümüz özel diye klasik bir söz söyleyebilirim çünkü özellikle kutlamak gibi bir planımız yok. Hatta Sevgililer Günü’nde çalışıyor olacağız.

Evlenecek olan çifteler ne söylememi istersin?

Yaklaşık 4 ay magazin sunuculuğu yaptım. Şu anda bu alanda ilerlemek adına eğitimlere başladım. Görüştüğüm birkaç kanal var ancak kesin bir proje yok. Bunun dışında dizi görüşmelerim de oluyor. 40

I ŞUBAT 2012

Öncelikle bu mutlu günleri için her şeyin yolunda gideceğine inansınlar. Evlerini seçerken içindeki huzuru hissetsinler. Gelinlik ve damatlıklarını giydiklerinde en yakışanı seçeceklerine eminim. Davetli listesini hemen yapmaya başlayın ve geri dönüşleri alıp masa düzenlerini yapın. Özellikle gelinler aileden ayrılma psikolojisinin tek taraflı olmadığını ve arkalarını döndüklerinde anne-babalarının gözünde süzülen yaşları bilerek hep destek olmaları gerektiğini unutmamaları gerekir. Bu özel gün için onlara da danışmayı ihmal etmeyin. Onlar, her zaman en güzelini isterler. Umarım şans yanınızda olur ve işiniz rast gider. Herkesin Sevgililer Günü’nü kutlarım.


REZERVASYON ve PAKET: (0212)

608 00 88

2. Kısım Mah. Avni Akyol Cad. D/10 LOCA - BAHÇEŞEHİR


ADVERTORIAL

Türkiye’nin ikinci büyük ARÇELİK mağazası Akbatı’da Daha önce Lüleburgaz, Çorlu, Kırklareli, Tekirdağ ve Saray’da Arçelik bayiliği yapan Çetinler, Akbatı avym’de Türkiye’nin 2. büyük mağazasını açtı. 900 m2 alana sahip bu mağazada Arçelik ev aletleri, tüketici elektroniği ve mutfak olarak hizmet vermekte. Çetinler Dayanıklı Tüketim Malzemeleri firması, faaliyetlerine Hacı Mahmut ÇETİNʼin 1950ʼli yılların başında kurduğu kiremit ocağı işletmeciliği ile başlamıştır. Daha sonra Tekirdağ ili, Saray ilçesinde açtığı konfeksiyon ürünleri ve dayanıklı tüketim malları, elektronik, mobilya ürünleri satışı mağazası ile perakende sektörüne adım atmıştır. Çetinlerʼin, 1992 yılında Arçelik yetkili satıcısı olarak perakende faaliyetine devam etmiş, Lüleburgaz Arçelik şubesini (500 m2) açarak şubeleşerek büyüme süreci başlamıştır. Ardından 1995 yılında Tekirdağ Arçelik (200 m2), 1998 yılında Çorlu Arçelik (500 m2), 2007 yılında Lüleburgaz 2. şube Arçelik ve Arstil Mobilya mağazası (950 m2), 2008 yılında Kırklareli Arçelik (200 m2), 2010 yılında Lüleburgaz İstikbal Mobilya (950 m2) ve Babaeski istikbal Mobilya (1.100 m2), 2011 yılında, Tekirdağ Arçelik 2. şube (200 m2), Çorlu Orion Sony 2. şube (60 m2), Çorlu Regina Mutfak ve Mobilya satışı mağazası (600 m2) ile Çerkezköy istikbal (4.000 m2) ve son olarak da AKBATI AVM Arçelik mağazası ile toplam 8.460 m2 ile 9 adet beyaz eşya ve elektronik ürünler, 4 adet mobilya mağazası, 5.000 m2 büyüklüğündeki lojistik merkezi ve 103 personeli ile büyümeye devam etmekte olup, şu an itibari ile 300.000 adet kayıtlı müşterisi vardır.

42

I ŞUBAT 2012

Hepimiz, ev ortamımızı kendi zevk, istek ve ihtiyaçlarımıza göre özel hale getirmek isteriz. Tüm bu ihtiyaç ve beklentilerin ışığında, Arçelik, mutfak tasarımlarını müşterilerinin yaşam stillerine göre yeniden şekillendiriyor. İster geniş bir aileye sahip olun, ister bekar veya yeni evli olun, ister şehir içinde bir residenceʼda ister bahçe içinde bir villaʼda oturun, ister tercihiniz klasik ister modern olsun, hayallerinizi gerçeğe dönüştürecek ve sizi özel kılacak mutfak ve cihazlarınız Arçelikʼte olacak. Firmamız, bulunduğu lokasyonlardaki müşterilerinin ihtiyaçlarını çözmekte, on-

lar için gerektiğinde acil çözümler üretmekte olup, konusunda uzman yönetim, satış, lojistik, montaj kadrolarına sahiptir. Çetinler, müşterilerinin artan taleplerini karşılayan, büyüyen ekonomi içerisinde yer alan, şube sayısını arttıran ve lider markalarla işbirliği yapan, bir işletme olmayı hedeflemektedir. Kendisine yeniliği, sürekli gelişimi ve geliştirmeyi hedef alan firma, personel eğitimi ile alt yapı, donanım yatırımlarına özel bir önem vermektedir. Müşteri memnuniyetini kendisine ilke edinen ÇETİNLER, sektöre yenilikler katarak, lider markalarla büyümeye devam etmektedir.





SEVGİLİLER GÜNÜ

ASLOLAN N

ARZU ERDOĞA

46

I ŞUBAT 2012

14 Şubat günü sevgiler aşklarını ifade etmek için benzersiz yollar bulmaya çalışacaklar. Kimi sevgi sözcükleri uçuracak dudaklardan, kimi sevginin ulaşabileceği en özel hediyeyi sunacak sevdiğine… Ama aslolan aşksa, ne hediyenin önemi var, ne söylenenlerin...


AŞKSA

Tarihler 14 Şubatʼı gösterdiğinde, âşık kalpler birbirlerine sevgilerini ifade etmek için benzersiz yollar bulmaya çalışacaklar. Kimi sevgi sözcükleri uçuracak dudaklardan, kimi sevginin ulaşabileceği en özel hediyeyi sunacak sevdiğine… Ama aslolan aşksa, ne hediyenin önemi var, ne söylenenlerin… Asıl önemli olan içten bir gülücük, sıcak bir dokunuş ve aşk kuşkusuz. Herkesin bildiği gibi Sevgiler Günü'nün başlangıç tarihi eski Roma İmparatorluğu zamanına uzanıyor. Eski Roma'da 14 Şubat günü bütün Roma halkı için önemli bir gündü. Çünkü bu günde Roma tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan Juno'ya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırdı. Juno, ayrıca Roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. Bu günü takip eden 15 Şubat gününde ise Lupercalia Bayramı başlıyordu. Aslında tam da bu bayram Sevgililer Günüʼnün icat edilmesine neden olmuş. Çünkü bu bayram sayesinde hayatları kesin sınırlar ve kurallarla belirlenmiş olan genç nüfusun nefes alması için en önemli etkinliğiydi. Birlikte yaşama şansı olmayan gençler, sadece bu bayram süresince bile olsa birbirlerinin partneri oluyorlardı. Hangi genç kızın hangi genç erkekle bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan ve Lupercalia Bayramı'nın arife günü yapılan bir çekilişle belli oluyordu. Romalı genç kızlar, isimlerini küçük kâğıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlar, erkekler ise kavanozdan bu kâğıtları çekerek üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. Bu birliktelikler birbirine âşık olan çiftler için, bayram süresinin dışına taşıp genellikle evlilikle sonlanıyordu. İşte zurnanın zırt dediği yer de tam burası. Çünkü İmparator 2. Claudius, Roma'yı kendi katı kurallarıyla zalimce yönetiyor ve en büyük problemin de savaşacak erkek bulunmaması olduğunu düşünüyordu. Ona göre bu durumun tek sebebi Romalı erkeklerin aşklarını ve ailelerini bırakmak istememeleriydi. İşte bu yüzden, Roma'daki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı. Bu emre uymayanların arasında Aziz olarak kabul edilen filozof Valentinus da vardı, gezerek dinsel vaazlar veriyor ve İmparator'un hatalı ŞUBAT 2012 I

47


SEVGİLİLER GÜNÜ olduğunu anlatıyordu. Sonunda yakalandı ve hapse atıldı. Valentinus'un hapiste olduğu günlerde yaşananlar efsaneye dönüşerek günümüze kadar ulaştı.Ve biz de 14 Şubatʼı Sevgililer Günü olarak kutlamaya başladık. Hikâyeye göre hapishaneyi korumakla görevli gardiyanın kız kardeşi Julia'nın gözleri doğuştan görmüyordu. Gardiyan, Valentinus'un anlattığı İsa ile ilgili öykülerin birinde, körlerin gözlerinin açıldığını öğrenince, kardeşini gizlice Valentinus'un yanına getirdi. Aziz ve çok güzel, güzel olduğu kadar da zeki bir kız olan Julia, uzunca bir süre beraber oldular. Valentinus ona Roma tarihini, doğanın yapısını, aritmetiği ve Tanrı'ya yönelmeyi öğretti. Julia, dünyayı Valentinus'un anlattıklarıyla görüp, onun bilgeliği ile aydınlanarak güçlenip teselli buldu. Rivayet odur ki, bir gün Julia ile Valentinus arasında şöyle bir konuşma geçti: Julia sordu: "Valentinus, Tanrı gerçekten dualarımızı duyar mı? Aziz gülümsedi: "Evet, her birini. Julia: "Her sabah ve her gece ne için dua ettiğimi biliyor musun? Görebilmek için dua ediyorum, senin bana anlattıklarını görmeyi çok istiyorum." Valentinus: "Tanrı bizim için en iyi olanı yapar, yeter ki buna inanalım." Julia, yere diz çöker ve: “Böylesine inanmak istiyorum, yardım et." Beraberce duaya başlarlar. Birden hücrenin içerisi altın renkli bir ışıkla aydınlanır ve Julia haykırır: "Valentinus, görüyorum, görüyorum." Valentinus duaya devam etmesini söyler. Ertesi gün Valentinus'un ölüm emri gelir, Aziz, Julia'ya son bir not yazar, Tanrı'ya hep yakın olmasını öğütler ve notun altını "Senin Valentine'ından" diye imzalar. Mektup, ertesi gün Julia'ya ulaşır, o günün tarihi 14 Şubat 270'dir. Valentinus, sonradan Papa I. Julius tarafından "Porta Valentini" adı verilen bir kemer kapısının altına gömülür (Şimdi orada yani Roma'da Praxedes Kilisesi vardır.) Julia, mezarın yanına pembe çiçekler açan bir badem ağacı diker. Günümüzde sevginin ve dostluğun

48

I ŞUBAT 2012

Romantik aşk ile Valentine arasındaki bağlantı ilk olarak 14. yüzyıla ait kaynaklarda görülüyor. 1381 tarihli Parlement of Foules adlı kitaba göre, Fransa'da ve İngiltere’de 14 Şubat geleneksel olarak kuşların çiftleşme günü olarak bilinirdi.

simgesinin badem ağacı olması buradan kaynaklanır. Romantik aşk ile Valentine arasındaki bağlantı ilk olarak 14. yüzyıla ait kaynaklarda görülüyor. 1381 tarihli Parlement of Foules adlı kitaba göre, Fransa'da ve İngiltereʼde 14 Şubat geleneksel olarak kuşların çiftleşme günü olarak bilinirdi. Günün bu özelliğinden dolayı sevgililer birbirlerine güzel sözler yazan notlar verirdi ve bu notlarda birbirlerine Valentine diye hitap ederlerdi. Zamanla 14 Şubat sevgililerin, âşıkların birbirlerine aşk mesajları yolladığı bir gün haline geldi. 1800ʼlü yıllardan sonra Amerika'da Esther Howland'ın ilk Sevgililer Günü kartını yollamasından bu yana günümüzde daha çok sayıda insanın kutladığı toplumsal bir olay oldu. Hikâyenin güzelliği ve romantizmine bakınca iyi ki de olmuş diyor insan... Hele de âşık olduğu, yürekten bağlandığı biri varsa. Bu günü özel kılan şey hiç kuşkusuz, âşıkların aşk için can vermesi. O nedenle 14 Şubat Sevgililer Günüʼnün hiç değilse, o âşıkların hatırına çok özel kutlanması gerekiyor; “Aşk için ölmeli. Aşk, o zaman aşk” diyenler için kısaca… 14 Şubatʼı özel kılmak için sizin planlarınız arasında ne var bilmiyoruz, ama pek çok mekân ve tur şirketi bu

özel günü daha da özel kılmak için çalışıyor. Mesela sevgilinizle birlikte bu özel günü Romaʼda Âşıklar Çeşmesiʼnin hemen yanı başında veya Venedikʼte şahane bir arya ezgileriyle gondolda ya da Paris ChampsElyseesʼde eski bir şansonun romantik ezgileri eşliğinde kırmızı şaraplarınızı yudumlayarak kutlayabilirsiniz. Ama derseniz ki, “Bahçeşehirʼin sakin, huzurlu ve elit ortamından çıkmadan bu özel günü kutlamak istiyoruz”, o zaman sizin için de özenli alternatifler var. Pek çok restoran bu en romantik günde, çok özel programlar yapıyorlar; zaten ilerleyen sayfalarda bu programları bulabilirsiniz. Tabii hiç evden çıkmadan, sadece kendi hazırladığınız yemek ve içeceklerle 14 Şubatʼı kutlamak da bir alternatif. Öyleyse size bu romantik güne özel hazırlanan aşk tarifleriyle sevgilinize çok özel bir sofra kurabilir, gecenin finalini elinizde bir termos dolusu sıcak şarap ve iki kadehle birlikte göletin yanı başında ve kalın bir battaniyenin altında, şaraplarınızı yudumlayarak yapabilirsiniz. İyi ve mutlu bir 14 Şubat dileğiyle… "Numeroloji: Aşk ve İlişki Rehberiniz" adlı kitabın yazarı Sonia Ducie'ye göre, doğum gününüzün, aşk hayatınız üzerinde inanılmaz ve büyüleyici etkileri var. I



SEVGİLİLER GÜNÜ Diğer insanlarla olan fiziksel, duygusal ve ruhsal ilişkilerinizi anlamanız için

Numeroloji’nizi bulun

Numeroloji’nizi bulmak için sadece doğum gününüz gerekiyor. Örneğin ayın 4'ünde doğduysanız, kişisel numaranız "4" demektir. Eğer çift rakamlı bir günde, örneğin 15'inde doğduysanız, numaranız "6" (1 + 5 = 6), ayın 29'unda doğduysanız, kişisel numaranız "2" (2 + 9 = 11, 1 + 1 = 2) oluyor.

BENCİL

1 1 LER

Doğuştan liderlik özelliğiniz ve kontrolü elinizde bulundurma isteğiniz, hayatınızın diğer alanlarında olduğu gibi aşk hayatınızda da kendini gösteriyor. Zorsunuz çünkü "Hep ben, hep ben!" diyorsunuz. Bu bencil yapınız, insanların sevgililerini çalmaya kadar gidebiliyor.

ROMANTİK

2 2 LER

Romantizm, sizin için en başta geliyor. Sevildiğinizi hissetmeye ihtiyacınız var. Siz de karşılığında sevgi veriyorsunuz. Sevgilinizin elini tutmaktan hoşlanıyorsunuz; çünkü bu sizin ruhunuzun diğer yarısıyla bağlantı kurmanızı sağlıyor. Çok verici bir insansınız, almayı da öğrenmelisiniz.

FLÖRTÇÜ

3 3 LER

Flört tam sizin için. Ama bu çoğu zaman başınızın belaya girmesine yol açıyor. Çevrenizi sarmasını istediğiniz yakışıklı erkeklerden, asılsız dedikodulara kadar birçok konu sizi meşgul ediyor. Bu eğiliminizle, hayatın gerçeklerinden uzaklaşmak istiyorsunuz.

TUTKULU

4

4

LER

Çok romantik ve tutkulu bir insansınız. Hem kendinizin hem de partnerinizin ihtiyaçlarını karşılamak ve tatmin etmek için elinizden geleni yapıyorsunuz. Güven sizin için çok önemli. Daha doğal ve rahat davranarak ilişkinize heyecan katabilirsiniz.

DEĞİŞKEN

5 5 LER

Rüzgar gibi değişkensiniz ve sizin bu yapınıza ayak uydurabilecek bir sevgiliye ihtiyacınız var. Hayatınızdaki her kişi ayrı bir macera. Aşk konusunda çok sabırsızsınız ve önünüze gelen herkesle birlikte olma eğiliminiz var.

Nümeroloji Okültizm’in bir dalı olup, evrenin sayısal bir kurgu içerdiğini, evrendeki hiçbir şeyin rastlantıya dayanmadığını, her şeyin sayısal bir düzen içinde meydana geldiğini varsayar.

50

I ŞUBAT 2012

ŞEFKATLİ

6 6 LAR

Çarşafların arasında çok yeteneklisiniz ve birine aşık olduğunuzda şefkatli ve cömertsiniz. Mantığınızla değil, kalbinizle hareket ediyorsunuz. Hayatınızda hiç olmazsa bir kez, kırdığınız bir kalbi onarmaya çalışın.

HAYALCİ

7 7 LER

Sevdiğinize tapıyor, onun kendini mükemmel hissetmesini sağlıyorsunuz. Hayal kurmayı seven bir insansınız. Gerçekler sizi zorluyor. Bu yüzden uzaktan seveceğiniz birini tercih ediyorsunuz. Kafa dengi bir sevgili bulmak bu yüzden biraz zor oluyor sizin için.

OYUNCU

8

8

LER

Çevrenizi büyülüyorsunuz. Sevdiğiniz sizinle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyor ve kendini bu konuda şanslı görüyor. Aşkta kontrolü elinizde tutuyor, oyunlar oynamaktan hoşlanıyorsunuz. Kibirli ve bencil olabiliyorsunuz. Bu yüzden etkileme gücünüzü ve zekanızı kullanın.

CÖMERT

9 9 LAR

Çok verici bir insansınız. Ödülünüzse, eşinizi mutlu görmek. Yumuşak ve oyunlar oynamaktan hoşlanan bir insandan çılgın ve vahşi bir yaratığa dönüşebiliyorsunuz. Çok çabuk sinirleniyorsunuz, neyse ki bu siniriniz kısa sürede yatışıyor.


Yerinizi ayırtmayı unutmayınız...

Rezervasyon:

669 33 35 669 33 36-39 Gölet Mevkii Merkez Bahçeşehir-İSTANBUL

www.golbalikrestaurant.com


SEVGİLİLER GÜNÜ

Aşkınızı renklendirin Dünyanın neresinde olursa olsun, sevdiğini sevindirmek ve onu farklı kılmak için çiçek göndermek şart diyenlerden iseniz işte size bölgemizden çiçekçi telefonları…

Alya Çiçekçilik Aytaç Çiçekçilik Bahçeşehir Çiçekçilik Garden City Çiçek Evi Naz Çiçek Pelin Çiçekçilik Purewhite Flowers Yaçi Çiçekçilik www.ciceksepeti.com

672 52 20 596 87 51 669 69 21 608 21 01 672 52 50 608 00 40 607 00 32-33 669 52 32



SEVGİLİLER GÜNÜ

Aşka dair sorular... Sevgililer gününe özel hazırladığımız aşka dair soruları birçok kişi cevapladı... İçlerinden en ilginç olanları sizlerle paylaşmak istedik... 1 3 4

Hayalinizdeki evlilik teklifi?

2

Sizin aşk şarkınız hangisi?

Partnerinizin sizi aldattığını öğrenirseniz tepkiniz ne olur?

Günümüzde revaçta olan sanal aşklar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Figen Akkirman

Aslında hayalimdeki evlilik teklifini aldım diyebilirim. Yılbaşı gecesi sabaha karşı evlilik teklifini almıştım. Yılbaşı gecesi saatler tam 00:00ʼı gösterdiği sırada elinde bir yüzükle olsaydı bu teklif işte o zaman hayalimdeki gibi olurdu.

1

Dinata Dinata (yunanca), Gel Gel Sarışınım (Türkçesi)

“Beni altatdığından emin değilsem açıklaması için ona söz hakkı verirdim. Zira erkeklerin ne kadar zeytinyağı (!) olduğunu biliyorum.” Serkan Akkirman

2 3

Öğrendiğim bu bilginin kesin kaynaklardan geldiğine eminsem yada kendi gözlerimle görmüşsem, eşim ilen yollarımızın ayrılması için gerekli işlemlere başlardım. Ancak, emin değilsem açıklaması için ona söz hakkı verirdim. Zira erkeklerin ne kadar zeytinyağı (!) olduğunu biliyorum.

Sanal aşklarda insanlar hayalinde yarattığı insana aşık oluyor. İki taraf da olmak istediği insanı canlandırıyor. Gerçekle yüz yüze gelince de hayaller yıkılıyor. Tabii bazı internet aşkları da var ki evlilik ve mutlu sonla bitiyor. Bunun sebebi de iki insanın da kendini olduğu gibi karşı tarafa anlatmasıyla olur.

4

Gökçe Temel Evliliğe çok sıcak bakmıyorum aslında ama hiç beklemediğim anlarda yapılan sürprizler beni hep mutlu etmiştir. Dolayısıyla, yine hiç beklemediğim bir anda, alakasız bir yerde evlilik teklifi beni çok heyecanlandırıp bütün ön yargılarımı yok edebilir...

1

Zeki Müren: Sen Kimseyi Sevemezsin :)

2 3

Eğer beni aldattıysa artık beni sevmiyor demektir.. Dolayısıyla en doğru karar bu ilişkiyi sonlandırmak, sessiz sedasız hayatından gitmektir . Aldatılmıştım zamanında ve öyle yaptım :)

Sanal aşklar içinden gerçek aşka dönüşebilenleri çok az olsa gerek ama mümkün değil diye birşey diyemem... Gerçek hayattan umudunu kesmiş kişiler yöneliyor daha çok bu arayışlara, hayal kırıklıklarıyla da sonuçlanabilir, dikkat etmek lazım..

4

Seval Doğan

Sharon Stoneʼdan uzun yıllar beklemiştim...

1 2 3 4

Dinata (Greek)

Aynısını yaparım, durumu iadeli tahahhütlü bildiririm.

54

I ŞUBAT 2012

Dokunmayan ve hissetmeyen insanlar için idealdir.

Eşim evlenme teklifini teleferikte 500 metre yüksekteyken yaptı..

1

Yarim Yarim

2

4

Aldatacağını düşünmüyorum, farzedelim ki aldattı, yine de düşünemiyorum.

3

Adı üstünde "sanal" kişinin kendini kandırmasıdır.


Uzun zamandır Antep Mutfağı ve Ocakbaşı konseptiyle seçkin müşterilerine hizmet veren Sayfiye Restaurant, Yeni Kış Bahçesi, Çocuk Odası ve Palyaçosuyla yenilikler sunmaya devam ediyor... Ayrıca cuma akşamları Fasıl Müziği ve Dev Ekranda Futbol Maçları ile renkli ve eğlenceli zamanlar Bahçeşehirlileri Sayfiye'de bekliyor...

Misafirlerimiz; Sayfiye Marakesh Cafe Lounge bölümünde Fas Marakesh'in büyülü atmosferini etnik müzikler eşliğinde yaşayıp geleneksel lezzetleri ve nargile keyfini yaşayabilirler.

SH MARAKE LERİ E GECE KARAOK artesi Her Cum 'da :30 Saat. 21 nda dev ekra KEYFİ... FUTBOL

Bahçeşehir Gölet Mevki Doğa Parkı'nın büyüleyici ortamında yeşil ile mavinin buluştuğu davet alanlarında unutulmayacak bir kır düğünü için doğru adrestesiniz. 1.000 kişi kapasiteli mekanda yemekli, kokteyl, barbekü, büfeli davetler düzenleyebiliyoruz. Bahçemiz sizin zevkinize göre dekore edilebiliyor ve en mutlu gününüzün kusursuz olması için her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülüyor. Ayrıca her türlü toplantı, lansman, kurumsal piknik ve yemekleriniz için bekliyoruz...

SAYFİYE'DEN YEPYENİ BİR DAVET MEKANI DAHA SAYFİYE HAVUZ BAŞI... Doğa Parkı Gölet Bölgesi Golf Tesisleri Bahçeşehir

T: (212) 669 97 68 F: (212) 669 97 48

Sayfiye Havuzbaşı: Doğa Parkı Cad. Bahçeşehir

T: (212) 669 97 10-20-30 F: (212) 669 97 19

www.bahcesehirsayfiye.com


SEVGİLİLER GÜNÜ

4

2

Sizin aşk şarkınız hangisi?

Partnerinizin sizi aldattığını öğrenirseniz tepkiniz ne olur?

Günümüzde revaçta olan sanal aşklar hakkında ne düşünüyorsunuz?

“Hatalar süreklilik göstermediği ve pişmanlığını hissettiğim sürece ondan vazgeçmem.” Gözde Güler

Eşim ile uzun süredir beraber olmamız sebebi ile her ikimizde ilişkimizde artık hep beraber olacağımız ortamın bize sağlanabileceği koşullarda yaşamayı arzu etmeye başlamıştık. Bu doğrultuda süreçler gelişti. Romantik bir evlilik teklifi almadım ama nikahımızın olduğu gün bu kadar mutlu olacağımı öncesinde hayal edememiştim. İyi ki evlenmişim

1

Eşimin müzisyen olması sebebi ile kendisinin bize yazmış olduğu enstrumantel şarkımız; ismi 'Düşlerim'

2

Dün çocukluk anılarımın baş kahramanlarından birinin ölüm haberini aldım. Her şey başlayıp bitiyordu... Hayat doğru ve yanlışlarla dolu, mühim olan kişinin hatalarından ders çıkarmasıdır diye düşünüyorum. Hatalar süreklilik göstermediği ve pişmanlığını hissettiğim sürece ondan vazgeçmem...

3

Adı üzerinde sanaldır ve içi boştur. Zaman sanal harcanmayacak kadar kıymetli...

4 1

Gözde'me ailemin içinde ondan habersiz onu istemeye gideceğimizi söylediğimdeki şaşkınlığı hala gözümün önünde. Aşkıma yapmış olduğum bestelerim bizim özel zamanlarımızda sıklıkla dinlediğimiz şarkılar.. Düşlerim, Tuttuğum En Güzel Dileksin bunlardan ikisi...

2

Sertaç Güler

Mühim olanın zor zamanlarda yan yana el ele olmak olduğuna inanmışımdır. Elimi bırakmadığı ve beni sevdiğine gerçekten inandığım sürece yolum onun yolundan ayrılmaz...

Aşkın sanalı olmaz! Kendine öz güveni ve medeni cesareti olmayan zayıf insanların zayıf dünyası.

I ŞUBAT 2012

Sinamada filimden önce reklamları seyrederken ekranda kocaman ''Benimle evlenirmisin aşkım'' yazsın. Altında da ikimizin ismi...

1 2 3 4 1 2 3 4

Tarkan-Dudu. Terk ederim.

Sanal aşk yalan aşk. Dokunulamaz ve görülemez sevgili bence saçma.

Sabah uyku haliyle sevgilim evden çıkıyor evinin önüne yüzlerce güllerle kal yapıp içine benimle evlenirmisin yazarım. Tarkan-Dudu. Ayrılırım.

Sanal aşk yakından görene kadar devam eden sonrası hayal kırıklığı olan aldatmaca bir ilişki türü.

Hatice Oyuktaş

3 4

56

Müjgan K. Görkem

3

Hayalinizdeki evlilik teklifi?

Gürkan Görkem

1

Hiç ummadığım bir anda bir çicekle bile bana benimle evlenirmisin demesi beni dünyanın en mutlu kadını eder.

1

Benim hiç aşk şarkım olmadıııı:(

2 3

Eger çok seviyorsam ve yaptığının yanlış olduğunu için özür dilerse onu affeder yoluma devam ederim. İkincide affetmem.

4

Sanal aşka karşıyımm...


İtalyan mutfağından seçilmiş özel mönüsü, seçkin şarap ve şampanya çeşitleri, canlı müziği ile Bella Vista Restaurant, romantik ortamıyla "Sevgililer Günü"nde aşkınıza renk katacak... Sevgililer Günü’nü canlı müzik eşliğinde kutlamak isterseniz, Kule Bar’ın sınırlı kontejanından yerinizi hemen ayırtın.

Gölet Mevkii Merkez Bahçeşehir - İSTANBUL

0212 669

42 55-56-57

www.bahcesehirbellavista.com


SEVGİLİLER GÜNÜ

Sıcak Şarap

Bugün sevgililer günü ama canınız hiç dışarı çıkmak istemiyor. Sevdiğiniz de gözünüzün içine bön bön bakıyor! Biraz ortamı jan janlamak yeterli olacaktır. Alın kadehi elinize atın şarabı ocağın üstüne... İŞTE SICAK ŞARAP TARİFİ: Malzemeler: G 1 litre kırmızı şarap (Markası hiç önemli değil, uygun fiyatlı herhangi bir kırmızı şarap olur) G 15 adet küp şeker G Tarçın Çubuk (Toz tarçın şarabın bulanık olmasına neden oluyor) G 6 adet Karanfil G Yarım limon G Yarım portakal G 1 elma G 1 bardak su

Yapılışı: 1- Elmayı rendeleyerek ayrı bir kaba alın. Portakal ve limonun kabuğunu rendenin en ince kısmıyla rendeleyin. (İçleri sonradan şaraba katmak için lazım olacak) 2- Tarçın, elma, şeker, karanfil, portakal ve limonu bir bardak suyla bir kapta kaynatın. (Orta boy bir sütlük işinizi kolaylaştırır. 3- Bu karışımı soğumaya bırakın ve bir tencereye şarabınızı alın çok kısık ateşte ısıtmaya başlayın (Kaynatırsanız alkol buharlaşır ve şarabın özelliği kalmaz) 4- Ilıklaşınca karışımı şarabınıza ekleyip çok kısık ateşte biraz daha ısıtın. Kepçe ve süzgeç yardımıyla bardaklara doldurun. 5- İçine de bir dilim limon ya da portakal atın ki şarap bitince en lezzetli yeri olsun.



SEVGİLİLER GÜNÜ

Ekşi Sözlük’te AŞK‘ın tanımı Sözlüklerin kralı, sözlükçülerin gözbebeği ‘Kutsal Bilgi Kaynağı’ olarak da bilinen kendi dalında çığır açan memleketin en güzide sözlüğü diye tanıtabileceğim Ekşi Sözlük’ten sizin için AŞK’ın sözlük anlamını topladık... I bi tencere makarnayi alip tv karsisinda yemeye basladiktan sonra, bayilmadan onceki ruh hali.

I aman diim, insanin kendini salak gibi hissettii bi ruh hali.. uzak durula I har dağa sis düşer lafını söyleten benim için hayat kaynağı olan olgu alakamızı uyandıran bir kimseyi, bize meçhul ve meçhullüğü derecesinde cazibeli bir hayatin unsurlarına karışmış sanmak ve hayata, ancak onun sevgisiyle girebilecegimizi düşünmek bir aşk başlangicindandan başka neyi ifade eder? I sex yapmadan onceki hazirliklar silsilesi, on sevişme. I I

deneme uçuşu. iki kişiliktir

I aşık olunan kişinin yokluğunun karin agrisi yapma durumu.. I

eskiden hep yok dediğim ama artık varlıgına inandığım boktan duygu karmaşası I ask garip bir duygudur. herseyi unutursunuz, ne zaman yuttuğunuzu bilemediginiz kediler midenizi tırmalar, sokakları insanları seyredersiniz ve o baska yasamların icindeyken siz kendinizi yasamın neresine koyacagınızı bilemezzsiniz, beklersiniz, özlersiniz, yüzünüz kızarır acaip biri olursunuz velhasıl

milyonlarca kelimenin bir araya gelip hiçbir şey anlatmamakta karar kılmasıdır. I

I matriximizde yüuklenmis programlarimizdan biri. devamli versiyon yenileyen.. süper upgradeleri olan, surekli güncel bi program... (bkz: doluya koysam almiyor boşa koysam dolmuyor)

I ne dediğimizi unutturan enteresan hissiyat.

ask dedigin bakidir..100 yıl geçse unutmaz insan.. görmesi dokunmasi gerekmez.. hatirlamak yeterlidir. I

I aliskanlik şaskinlik korku

60

I ŞUBAT 2012

I yüzyıllardir inanilan, ve insanlarin inanmaya devam edecegi yalanlardan en başta gelen, duygu sinifina sokulmuş, mantiksizlik durumu.

I yaşarken olabilecek en guzel seyden daha guzel olan bitince olabilecek en boktan şeyden daha boktan olan duygu durumu.

I aşk, başkasını düşünmemizi sağlayan şeydir I aşk, arzulanan bir varlıkta bulacağımız tada susamaktan başka bir şey değildir. (bkz: montaigne) I

sabah uyanmanizin bi anlami olmasi...

I onu kendinizden çok sevmektir. acı versede direnmektir

I boşluktur. öyle bir boşluktur ki ancak doldurulduğu zaman fark edilir

gerçek büyüklüğü.

I cennette bir ruh ikiye bölünüp, dünyada iki bedene paylaştırılır. ve bu iki beden dünyada birbirlerini, nerede olurlarsa olsunlar, bulurlar. ilk bakışta aşk başka nasıl anlatılır?

I kullanmadığın pantolonun cebinden çıkan para gibidir; önce sevindirir, sonra harcarsın, biter.

I tanpınar'a göre; "hayatın içimizde gülümseyen yüzü" dür

I annesinden dayak yedikten sonra bile, anne diye ağlayan bir çocuktur aşk...

I insana nefes bile almadan'ı ölümüne hissederek söyletecek yegane şey. duygu mu düşünce mi hal mi durum mu bilmiyorum. "şey" işte. o. hem heyecanlandıran, hem ürküten. çok yaksın canımı, yeter ki gelsin dediğim. I yeni galaksiler yaratmak için olan hal-dir.

I oturup beklesek gelip bulur mu acaba yoksa çaba mı gerekiyor? yazgı desem daha karmaşık bi hal alıyor en iyisi beklemek evet.

I ilginç bir icat. kafasına esince geliyor, yine esince sana hiç haber vermeden gidiveriyor. ha, olan sana oluyor orası ayrı. I başa geldiğinde aklı aylıksız izin eşliğinde tatile çıkarandır.

I karşındaki kişi; bir sebeple içindeki coşkuyu, anlamsız enerjiyi keserse, kızgınlığa dönüşebilen duygu. Çünkü hissedildiği anda; o duyguyu sonsuza dek korumak, beslemek gaddar ellerin ulaşamayacağı yerde saklamak istiyor insan. I bizi bulsa artık da mutlu olsak dediğimiz hadisedir.

I kimilerinin ayşe, fatma, elvan; kimilerinin mehmet, ahmet, fatih diye düşlediği, çağırdığıdır aşk.

I "ah be aşk.. zamansız ayrıldın aramızdan"

Yazılar alındığı gibi kullanılmıştır...



SEVGİLİLER GÜNÜ Ekşi Sözlük’te AŞK‘ın tanımı

I 'yüzün gökyüzünde bakamıyorum havada nefesin var boğuluyorum' acılı bir şey bu, şalgam niyetine. I kusurlardaki kusursuzluğu görmektetir.

I bazen tam her şey bitti dediğiniz anda çıkıp gelen ve sizi her şeye yeniden inandırandır.. midernizdeki kelebek mezarlığında aniden bir karnaval havası.. her an yanıbaşında olma isteği ve geleceğe dair kurulan ortak hayaller.. gerçekten aşk mı değil mi bunu ancak bittiğinde anlayabilirsiniz.. aşk mı değil mi emin olamıyorum tek bildiğim mutluluktan uçtuğum. aşk mı değil mi bilmiyim önemi değil, yeter ki bitmesin..

bilimde hep eksik kalacak olan bütünsellik hissi. I

I bütün dünya'ya iyilik yapma hissi verendir, büyük ihtimalle farkında olmadan şükür halidir. I birinin sadece elini tutmak icin sekiz ay beklemektir çok uzak bir şehirde.

I hayatın anlamsızlığını perdeleyen geçici durum.. Karın şehrin pisliğini örtmesi gibi..

I tuhaf derecede salak bir enerji verir bu. derinlik sarhoşluğu gibi bir şey. kimyasal. tamamen. biri gelir ve sen onunla kavga etmekten, didişmekten, ego savaşı -niyeyse- yapmaktan bile hoşlanırsın. onun bıyıklarını burmasından, ve sonuç itibariyle bıyıklarının olmasından bile! bir çelişkiler silsilesi... ha bir de aşk başlığının altına falan yazma ihtiyacı duyarsın. öyle işte garip bir kimyasal, etkisi ne kadar sürer onu bilemem tabii. I alkol gibi bir şey bu. önce keyif alıyorsun, eğer durmazsan sarhoşluk yaşıyorsun. en güzel yeri de o verdiği sarhoşluk sanırım. bir de cesaret veriyor. aklı başında insanın yapıp etmeyeceğini, seve seve, bile bile yaptırıyor. geriye yakıp yıkamayacağın vazgeçemeyeceğin bir şey bırakmıyor. tuhaf ki uyanınca pişman da olmuyorsun tüm o ''aşk uğruna'' yapıp etmelerinden. başın ağrıyor mu? hem de nasıl, ama garip bir haz veriyor.

62

I ŞUBAT 2012

milyonlarca kelimenin bir araya gelip hiçbir şey anlatmamakta karar kılmasıdır. I

I tek kişiliktir ve insanların beyninde yaşar. I uğruna hiç düşünmeden, gözünü dahi kırpmadan ölüme gideceğin insanlar vardır ya hani hayatta... mesela annen, baban, kardeşlerin... işte birgün aniden, o listeye, daha önce hiç tanımadığın yabancı birinin daha girivermesidir aşk. I pazartesi sendromu yaşatmayanmış. rezalet bir tipiye karşı düşe kalka yürümeye çalışırken içinden dans ettirenmiş. sabahları cadaloz gibi kalkınca bile kendini muhteşem güzel hissetmekmiş. ve affedebilmekmiş..

hoşgeldin aşk..!! hiç çıkarma ayakkabılarını, ev zaten kirli, yarın kadın gelecek nasıl olsa.. I

I fedakarlık istemez. aşık olan kendinden gayrısını veremez. I 13 yıllık sevdiceğin, seni en yakın arkadaşın ile aldatınca; zerre kadar umrunda olmayan eylem. I "bit dersin bitmez ki aşk laftan anlamaz ki..."

I karşilikli yanliş anlamadir. kim yanliş anladigini once farkeder ise o terkeden olur.

dışı kor kırmızı, içi dipsiz siyah. yanınca alev, sönünce kül. arkasında kalan toz duman is, pis bir his. üstüne gözyaşları düşünce çamur, kuruyunca senden geriye kalan şekilsiz bir hamur. ta ki o yeniden gelip ateşiyle seni yaratana dek! I

I insanin en zor anında gelirse ki genelde öyle olur tadindan yenmeyen.. I en al'a zeka testidir bu. düştüysen hiç çırpınma cancazım

aşıklardan biri banyo yaparken diğerinin yarım metre uzağında mıçmaktan çekinmemesidir I

I yoktur, sadece beynimizin bize oynadigi ve bizim de oynamak istedigimiz bir oyundur. I artık, yolun yarısını katedip, bir göz atarak geri dönmek istemediğim yer. I çok sevmenin cezası.

I bedeni çırılçıplakken gözlerine bakabilmektir. I geçici mutluluk, kalıcı pişmanlık.

kimi zaman baş tacıdır, onsuz olmaz dersin. kimi zaman yürekte sancıdır, olmaz olsun dersin. I

I uğruna hiç düşünmeden, gözünü dahi kırpmadan ölüme gideceğin insanlar vardır ya hani hayatta... mesela annen, baban, kardeşlerin... işte birgün aniden, o listeye, daha önce hiç tanımadığın yabancı birinin daha girivermesidir aşk. I kendinin değil, sevdiğinin mutlu olmasını istemektir..

ansızın hiç olmak alameti. I


Prestige Mall AVM K:1 T: 0 212 669 12 17


HEDİYE

e y i l i g S ev

i l j i t P res

r e l e y i Hed

Goldaş Aşk ile çarpan kalplere

SWISSDENT Nanowhitening Tekin Acar

%70’e varan indirim 100 ML 35.50-TL - 50 ML 19.50 TL

İpekyol

Bun Design

Assortie Kaçan çift şaraplık: 36.99 TL

Sevgiliye en sevimli hediyeler

PRESTİGE MALL AVM SEVGİLİLER GÜNÜ’NDE YÜZLERCE


Ayakkabı: 1695 TL

Vakkorama

Vakko

Blaque label: 750 TL

Elbise: 265 TL - Canta: 1095 TL

Mudo 49.90’dan başlayan fiyatlarla İnci

Çerçeve (31,5x3,4x34,1 cm): 74.50 TL

WCollection

Twist Sezonun en yenileri

İpek kravat: 119TL

ÇEŞİT HEDİYE SEÇENEĞİ İLE HEMEN YANI BAŞINIZDA


KindyROO ile çocuklarınızın gelişimine hangi noktalarda yardım edebilirsiniz, biliyor musunuz? 1.

Kaba Motor

2. Denge, Koordinasyon 0-5 yaş arası doğru uyaranlarla desteklenmiş çocukların potansiyellerini ortaya koyabilme derecesi her zaman daha yukarıdadır. Odaklanma ve dikkatleri akranlarına göre daha ileridedir.

Kas Tonu İyi kas tonu, iyi kan dolaşımı, iyi kan dolaşımı beynin daha iyi oksijen alması demektir. Kas tonu kalitesi yüksek olan çocuklarda beyne mesajların iletilme hızı çok daha yüksektir. Tüm bunlar çocuğun dikkat ve odaklanma sürelerini önemli ölçüde etkiler.

3.

4. Vestibüler sistem Diğer pek çok önemli işlevinin yanısıra duyu entegrasyonunda önemli görev üstlenir. Vestibüler sistemi doğru uyarılarak daha etkin hale gelmiş çocukların 5 duyu ile edindikleri verileri anlamlı bilgilere dönüştürme kapasitesi çok yüksektir. Diğer bir deyişle kendi potansiyelleri doğrultusunda öğrenme hızlarını en yukarıya çekerler.

Görselleştirme egzersizleri Sadece göz kaslarının kuvvetlendirilmesi ve görsel odaklanma alanlarında yeterince ve zamanında uyaran alarak geliştirilmiş çocuklar için ÖZGÜVEN okuma aktivitesi ve sınıf içi etkinlikler zevkle katılınan eğlenceli aktivitelerdir.

5.

Güç Egzersizleri Yazı yazmak, sırada uzun saatler oturmak için gerekli tüm kas sistemleri itina ile çalıştırılarak güçlendirilmiş çocukların, fizik-

6.

sel kas yorgunluğunun baskısı altında dikkatleri dağılmaz ve kendilerini uğraşılarına tam olarak verebilirler.

7.

Alan bilinci, zaman bilinci, vücut bilinci, yön bilinci, taraflılık bilinci, dil gelişimi yerinde ve zamanında, doğru sıralama ile desteklenmiş çocuklar kendi potansiyelleri doğrultusunda matematikte her zaman daha başarılı olmuşlardır.

8. Zeka KindyROO sistemi çocuğunuzun potan-

siyel zekasını aktive etmeniz için başka hiçbir sistemin sunmadığı programı verir. Böylece çocuğunuz siz ebeveynlerinden aldığı zeka puanı aralığının en tepe noktasına ulaşabilir. Yaşam kalitelerindeki asıl farkı yaratacak olan bu hazineyi KindyROO programını uygulayarak açığa çıkarmanız mümkündür.

9. Refleks Kontrolü Birincil reflekslerin inhibitas-

yonu için yapılan çalışmalar, alttan gelen istemsiz hareketlerin (reflekslerin) baskısından kurtulmalarına yardım eder.

10. Özgüven gelişimi Tüm bu gelişim alanlarında kendindeki değişimleri fark etmeye başlayan çocuğunuz her hafta farklı şekilde kurulan büyük ekipman aktivitelerindeki minik parkurları tamamladıkça başarma, yapabilme duygularını pekiştirir.

11. Üst Vücut Egzersizleri

ZEKA GELİŞİMİ

Akciğer kapasitesini artırmaya, boynu kuvvetlendirmeye yönelik özel egzersizlerdir. Kapasitesi yüksek akciğer, daha çok

: Keşke bütün çocuklar bununla doğsa, diyeceğiniz


ÖĞRENME HIZI

KEŞFETME HEYACANI

İLETİŞİM

DİL GELİŞİMİ

SOSYALLEŞME

YARATICILIK ODAKLANMA oksijen demektir. Kuvvetli boyun oksijeni beyne taşıyan damarların sıkışmaması ve beynin rahat ve bol oksijene sahip olması demektir. Bu sınıf ortamında çocuğunuzun öğrenme için gerekli olan oksijeni daha fazla alabilmesini sağlar. Yeterli oksijeni alamayan çocukların derslerde yarı uyuklar duruma çabuk geçtiği ve dikkatlerini toplayamadıkları gözlenir. Bizler aşağı yukarı belli sayıda beyin hücresi ile doğarız. Bireyler arasındaki asıl farkı bu beyin hücreleri arasındaki bağların sayısı, kalitesi ve doğru zamanda doğru şekilde yapılmış olması belirler. KindyROO programının çocuklarınıza kazandırdıklarının başında bu gelir. Bu çok ciddi know-how gerektiren 30 yıllık bilgi birikimi ve saha uygulamasının sonucu oluşturulmuş programı içerik ve kazanım olarak etkinliğini kıyaslayabileceğiniz başka bir sistem bulunmamaktadır. Çocuklarda nörolojik gelişimi önemli ölçüde artırması sebebiyle INPP'nin (The Institute for NeuroPhysiological Psychology of United Kingdom, www.inpp.org.uk) resmi desteğini almıştır. KindyROO programına 1 ila 3 yıl arası devam eden aileler, çocukları için iyi bir şey yaptıklarını bildiklerini ama aslında ne kadar doğru bir karar

ÖĞRENME ZEVKİ

aldıklarını çocukları okula başladığında tam olarak anladıklarını ifade etmişlerdir. KindyROO sadece kaba motor gelişimini desteklemekle kalmaz. Kendi potansiyeli doğrultusunda bilişsel öğrenmeye hazır oluşları %100 olan, öğrenmenin keyfini tatmış, çevresine duyarlı, ‘kendisi olduğu için mutlu’ çocuklar yetiştirmenize yardımcı olur. Sizi de aramızda görmekten mutluluk duyacağız.

NEŞE

DİKKAT

3 aylık (1 Dönem) kayıt alıyoruz Deneme Dersi sonrası aynı gün kayıt yaptırırsanız %15 indirim hakkınız saklıdır. Bonus özellikli kartlara 3 taksit imkanımız bulunmaktadır. eğitimi alan bir geliştirme kılavuzu”... (KindyROO ebeveynimizden alıntıdır.)

ir

eseh yroobahc d in /k m o c book. www.face ww.kindyroo.net w



Ilgaz 2/21 Ispartakule Bahçeşehir - İstanbul www.eurosun.com.tr


EĞİTİM

EĞİTİM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER - 21

SİBER zorbalık Siber zorbalık; taciz, tehdit etmek, utandırmak, ya da bir başka kişiyi hedef haline koymak amacı ile teknoloji kullanımıdır. Online tehditler, kaba metinler ve ahlaksız tweetler ya da mesajların hepsi siber zorbalık sayılır. Kötü mesajlar başladığı zaman Leyla sekizinci sınıftaydı. E-postalar, mesajlar, fotoğraflar derken durum daha da kötüleşti. O kadar çekilmez oldu ki sonunda Leyla okul değiştirmek zorunda kaldı. Leyla, bu yaşantının sonucunda daha bir kişisel farkındalık sahibi olduğunu ve başkalarına karşı daha merhametli olduğunu söylüyor. Çok korkunç bir dönemdi diyor, ama yetişkinlerden ve arkadaşlarından aldığı danışmanlık ve destek ile bugün yaşadıklarını anlamlandırabiliyor ve kendisini daha güçlü hissediyor. Çoğu insan zorbalığın ne olduğunu bilir. Bu ayki yazımızda zorbalığın hedefi siz ya da tanıdığınız birisi ise ne yapılacağına ilişkin bazı önerilerde bulunmak istedim.

Siber zorbalık nedir?

Siber zorbalık; taciz, tehdit etmek, utandırmak, ya da bir başka kişiyi hedef haline koymak amacı ile teknoloji kullanımıdır. Online tehditler, kaba metinler ve ahlaksız tweetler ya da mesajların hepsi siber zorbalık sayılır. Yani başkasını incitmek, korkutmak veya utandırmak için tasarlanmış kişisel bilgi veya video göndermek de siber zorbalık kapsamına girer. Siber zorbalık içinde; kaldırılması istendiği halde kaldırılmayan mesajlar, fotoğraflar ve internet web sayfaları da vardır. Diğer bir deyişle, siber zorbalık; çevrimiçi olarak gönderilmiş olan ve kasıtlı olarak zarar vermenin amaçlandığı her tür materyal ve yöntemdir. Bazı durumlarda, siber zorbalık taciz olarak kabul edilir. Bir kişinin cinsiyet, din, cinsel yönelim, ırk, ya da fiziksel farklılıklar gibi özelliklerine yönelik tehdit ve aşağılayıcı yorumlar bu kategoriye girer. Yüz yüze ya da internet üzerinden olsun, bu tür ayırımcı ve kötü davranışların tümü ülkemizde yasalara aykırıdır. Bu, yasalara karşı gelmek kapsamında ele alınır ve siber zorbaları ciddi cezalar beklemektedir. Bazı okullar, kuruluşlar, toplumlar ya da ülkeler; zorbalıkla taciz arasında bir ayrım yapıyor olabilir. Bunun nedeni, içinde yaşanılan ülkenin yasal farklılıkları ve tanımlarıdır. Ama taciz ya da zorbalığa maruz kalan kişi için, gerçekte hiç bir fark yoktur. İster taciz densin, ister zorbalık, kurban acı çeker. Çevrimiçi zorbalık, özellikle zarar verici ve üzücü olabilir, çünkü genellikle yapan gizlidir ve izini bulmak zordur. İnsanlar 7/24 esasına göre işkence görebilir, yani bilgisayarlarına her girdiklerinde ve telefonlarının kapalı olmadığı

70

I ŞUBAT 2012

her zaman… Çoğunlukla arkalarından neler söylendiğini ya da kötülüğün nereden geldiğini bilmezler. Siber zorbalık ve siber taciz, işlenmesi daha kolay olan bir suçtur. Çünkü zorba hedefle yüzleşmek zorunda değildir.

Sanal davranışlar, gerçek sonuçlar

Teknolojinin yaşamımızda oynadığı rol nedeniyle, çoğunlukla siber zorbalardan saklanabileceğimiz, korunaklı hiçbir yer yoktur. Siber zorbalık evde meydana gelebilir, okulda ya da kişinin çevrim içi olduğu herhangi bir yerde ortaya çıkabilir. Yanımızda annebabamızın, arkadaşlarımızın olup olmaması, ne kadar büyük bir kalabalık içinde olduğumuz da önemli değildir. Bir anda karşımıza korkusuzca çıkar ve hayatımızı cehenneme çevirebilir. Bazen siber zorbalık diğer tüm zorbalık türleri gibi, ciddi sorunlara yönelik olarak kişileri risk altında bırakabilir: Sürekli olarak üzgün ya da korku içinde olmaktan kaynaklanan


. YARD. DOÇ. DR AN İN R E S NİLGÜN ULU VAKFI

ME İTÜ GELİŞTİR MÜDÜRÜ NEL OKULLARI GE

stres; ruh sağlığı, enerji düzeyi, uyku ve iştah ile ilgili sorunlara neden olabilir. Aynı zamanda kişinin, endişeli, ürkek ya da üzgün hissetmesine yol açar. Birileri zaten depresif veya anksiyeteli ise, siber zorbalık durumu daha da kötüleştirebilir. Üstelik tek incinen de zorbalığın birincil hedefi olan kişi değildir. Aile, arkadaşlar, kişinin içinde bulunduğu spor takımları, öğretmenler, yöneticiler, ders başarıları, kurbanın ilgilerine yönelik faaliyetleri, herkes ve her şey durumdan ağır şekilde etkilenir.

Siber zorbalığın nedenleri

Bir insan neden siber zorba olur? Bunun cevabı, kin ve intikam duygularından, kişisel yetersizliklerden kaynaklanan kıskançlıklara, hatta kişilik bozukluklarına kadar geniş bir yelpazedeki her neden olabilir. Muhtemelen, zorba sayısı kadar nedenler vardır. Bazen, siber taciz ya da zorbalık gibi görünen şeyler, kaza sonucu olabilir. Teknolojinin toplumdaki yaygınlığı açısından yeniliği nedeniyle, kişiler yanlışlıkla bir telefon ya da e-posta mesajını adres defterlerindeki başka kişi ya da kişilere yollayabilir ve bunun farkında bile olmayabilir. Ayrıca, kişiye özel olmayan metin mesajları, fotolar, sunular ve diğer online iletişim yolları, gönderilen mesajın ne amaçla gönderildiğini anlamayı zorlaştırmaktadır. Ancak, çoğu insan bir zorbalık kurbanı olduğunu bilir çünkü zorbalık, acımasız bir hakaret veya tehdit içerir. Zorbalar da çizgiyi aştıklarının farkındadırlar. Çünkü yaptıkları bir kerelik bir şaka ya da hakaret değildir - sürekli taciz ve tehdit etmektedirler.


EĞİTİM “Zorbalık ya da tacize maruz kaldıysanız, yaralayıcı bir şekilde alay edildiyseniz, size hakaretler yağdıysa -ya da bir tanıdığınız bunları yaşadıysa- sessizlik içinde acı çekmek için bir neden yoktur. “

Ne yapmalı?

Zorbalık ya da tacize maruz kaldıysanız, yaralayıcı bir şekilde alay edildiyseniz, size hakaretler yağdıysa -ya da bir tanıdığınız bunları yaşadıysa- sessizlik içinde acı çekmek için bir neden yoktur. Aslında kesinlikle, anlık mesaj, e-posta, metin, vb. formlarda gelen ve kişiyi üzen her tür materyal hemen raporlanmalıdır. Birilerine anlatınız. Çoğu uzmanın dediği gibi yapılacak en iyi ve ilk şey, güvenilen bir yetişkine anlatmak. Bu genellikle söylemesi yapmaktan kolay olan bir şeydir. Zorbalığın hedefi olan insanlar utanç içinde olabilir ya da işleri daha da kötüleştirmekten korkabilir, tehditleri ciddiye alabilir. Bazıları da kimin zorbalık yaptığından %100 emin olmadıkları için tereddüt edebilirler. Ama unutmayınız, zorbalık saklandıkça, karanlıkta kaldıkça büyür-çoğalır. Size yardım edecek birisini buluncaya dek konuşunuz. Bazı anne-babalar, çocuklarının bu tür bir zorbalığın konusu olmasından o kadar kaygılanırlar ki, onları korumak için düşünebildikleri tek kesin önlemi alırlar, yani bilgisayar ve telefon kullanımını sınırlama

yönünde kural koyarlar. Zorbalığa uğrayan diğer çocuklar da kendi anne-babalarının telefon ve bilgisayar konusunda böylesine sert ve uzlaşma kabul etmez tutumları ile karşılaşmamak için, kendilerine yöneltilen siber zorbalığı onlardan gizlerler. Çocukların başlarına gelen bu zorbalığı saklamamaları için, onları suçlu gibi cezalandırılmayacakları konusunda ikna etmeli, güvenli telefon ve bilgisayar kullanımı konusunda eğitmelidirler. Ayrıca okulda rehber uzman, güvenilir bir öğretmen ya da bir aile bireyi ile konuşmaları konusunda cesaretlendirilmelidirler. Çocuklar, uykusunu ya da konsantrasyonunu etkileyen bir zorbalığa maruz kalma durumunda hissediyorsa, profesyonel danışmanlık alma yolları aranmalıdır. Uzaklaşınız. Gerçek yaşamda zorbalardan uzak durma konusunda duyulan her şey, sanal zorbalar için de geçerlidir. Bunu yapmak hem gerçek yaşamda hem de sanal dünyada yapmak çok zor olsa da, zorbaları görmezden gelmek onların güçlerini ellerinden almanın en iyi yoludur. Sizi üzen, korkutan ya da sinirlendiren bir şey görürseniz, bilgisayardan ya da telefonunuzdan bir süre için uzaklaşınız. Telefonunuzu ve bilgisayarınızı kapatınız. Mesajı güvendiğiniz bir yetişkine yönlendiriniz. Kendiniz asla

İLKÖĞRETİM 6, 7, 8. SINIF,

LİSE VE ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ İLE YETİŞKİNLERE,

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İNGİLİZ DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ İLE HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ İNGİLİZCE ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ MEZUNU CELTA (CERTIFICATE IN ENGLISH LANGUAGE TEACHING TO ADULTS, UNIVERSITY OF CAMBRIDGE) SERTİFİKASINA SAHİP

TECRÜBELİ İNGİLİZCE ÖĞRETMENİNDEN

HER SEVİYEYE VE GRUPLARA, İNGİLİZCE DERSİ VERİLİR

672 17 68

(212)

(532)

483 26 70



EĞİTİM “Neler olup bittiğini düşünmenizi engelleyecek, gitar çalmak bir kitap ya da film seyretmek gibi kendinizi oyalayacak bir şeyler bulunuz.”

cevap vermeyiniz. Neler olup bittiğini düşünmenizi engelleyecek, gitar çalmak bir kitap ya da film seyretmek gibi kendinizi oyalayacak bir şeyler bulunuz. Anne-baba ya da kardeşiniz ile sadece sohbet edebilir ya da bir evcil hayvan ile oynayabilirsiniz. Böyle bir mola, yaşamınızı bir perspektif içinde tutmanızı ve hayatınızdaki iyi şeylere odaklanmanızı sağlayarak, olanların üstesinden nasıl gelebileceğinizi düşünme konusunda size zaman verir. Misilleme veya cevap verme dürtüsüne karşı koyunuz. Bunu yapabilmenin en hızlı yolu, size siber zorbalık yapılan aracı bir süreliğine kapatmaktır. Siber zorbanın amacı, sizi bir şekilde kendisine bağlamaktır. Onun bu zafer duygusunu kazanmasına izin vermezseniz, bir süre sonra bu duyguyu sizinle yaşayamadığı için pes edecektir. Onun size karşı kullandığı gücün sahibi olmanın tek yolu, onu görmezden gelmektir. Ancak unutmayalım ki, bir siber zorbaya cevap vermek iyi bir fikir olmamasına rağmen, zorbalık kanıtlarını kaydetmek gerekir. Kötü e-postalar, metinler ya da diğer iletişim ürünlerini, her zaman görebileceğiniz bir yerde tutmak zorunda değilsiniz. Onları annebabanıza, güvendiğiniz bir yetişkine yönlendirebilir ya da flash sü-

ALMANCA Tecrübeli emekli hanımdan Almanca öğrenebilir veya ilerletebilirsiniz. İkinci lisanı Almanca olan, çocuk gelişiminde yurtdışı tecrübeli emekli hanım, belli günlerde çocuğunuzla ilgilenir.

0536 947 01 03 M. GÖHL Bahçeşehir Gül 10 D-5

“Siber zorbanıza engel koyunuz. Birçok cihaz, elektronik olarak zorbanın size mesajlar göndermesini engelleyebilecek ayarlara sahiptir (bloklama).”

rücüye kanıt olarak kullanılabilmek üzere kaydedebilirsiniz. Servis sağlayıcınıza bildiriniz. Facebook, Twitter, YouTube gibi siteler, insanların kendi hesaplarından başkalarına siber zorbalık yapabilmelerini engellemek konusunda oldukça hassastırlar. Aynı şekilde zorbaların sahte hesaplar aracılığı ile başkalarına eziyet etmesi konusunda da bilgilendirildiklerinde, saptanan delillere göre hesabı kapatma ile sonuçlanabilen önlemler almaktadırlar. Site yöneticileri ya da moderatörler, siber zorbalık konusunu oldukça ciddiye almaktadırlar. Aynı şekilde, Gmail, Yahoo, Hotmail gibi yabancı e-posta servis sağlayıcılarına delilleriniz eşliğinde şikâyette bulunabilirsiniz. Siber zorbanıza engel koyunuz. Birçok cihaz, elektronik olarak zorbanın size mesajlar göndermesini engelleyebilecek ayarlara sahiptir (bloklama). Aynı şekilde, zorbadan gelen metin, video ya da fotoğraf formundaki mesajların, siz görmeden çöp kutusuna gitmesini sağlayacak filtreler de kullanılabilir. Eğer bunun nasıl yapılacağını bilmiyorsanız, bir arkadaş ya da yetişkinden yardım isteyiniz. Güvenli bir şekilde çevrimiçi olunuz. Cep telefonunuzu şifre ile açılır yapınız, internet sitelerindeki parolalarınızı sık sık değiştiriniz. Sadece anne, baba veya vasiniz ile şifreleri paylaştığınızdan emin olunuz. Arkadaşlarınızın bile olsa sizin olmayan bir bilgisayardan, şifre istenen bir siteye girmeyiniz. Şifreleri kaydeden bir programla, arkadaşlarının şifrelerine erişim sağlayan ve bunu onların aleyhine kullanan zorba sayısının ne kadar çok olduğunu tahmin bile edemezsiniz. Ayrıca, kendi sitelerinize bir fotoğraf ya da yazı koymadan önce iki kez düşününüz. Çünkü bir fotoğraf ya da mesaj gönderdiğinizde, sonradan vazgeçmeniz ya da pişman olmanız durumunda bunu tamamen silmek, başka biri tarafından kaydedilmiş olma ihtimali ile zor ya da imkânsız olabilir. Yasal mercilere şikâyet ediniz. Size yapılan siber zorbalığı, zorbanın kârı olarak bırakmayınız. İçinde bulunduğunuz ilçenin Cumhuriyet Savcılığı’na yapacağınız bir şikâyetle, hayatınızı cehenneme çeviren zorbanın bulunmasını ve yasalar doğrultusunda cezalandırılmasını sağlayabilirsiniz. Emniyet Teşkilatımız içinde kurulmuş olan Bilişim Suçları ve Sistemleri Şube Müdürlüğü oldukça başarılı operasyonlarla, insanların teknolojik güvenliklerini sağlamaktadırlar. Tabii bunu yapabilmek için de yukarıda sözünü ettiğimiz kanıtlara ihtiyaçları vardır. I KAYNAKLAR: http://en.wikipedia.org/wiki/Cyber-bullying, http://www.stopcyberbullying.org/what_is_cyberbullying_exactly.html, http://kidshealth.org/teen/school_jobs/bullying/cyberbullying.html?tracking=T_RelatedArticle#

Tel:

74

I ŞUBAT 2012





RÖPORTAJ

Röportaj: Hatice Gülçür İnanç

“Mutlu ve iyi insanlar yetiştiriyoruz”

Doğa Koleji CEO’su Uğur Gazanker:

Beykoz’da 100 öğrenciyle eğitim hayatına başlayan Doğa Koleji, bugün 38 kampüs ve 23 bine yakın öğrencisi ile büyük bir aile. Bizde bu büyük ailenin CEO’su Uğur Gazanker ile Doğa Koleji ve Bahçeşehir hakkında konuştuk. Bize kendinizi tanıtır mısınız? 1972 Balıkesir doğumluyum. Trakya Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümüʼnü tamamladıktan sonra Yeditepe Üniversitesiʼnde Eğitim Yönetim ve Denetimi- Yüksek Lisans Programıʼnı bitirdim. Üniversite eğitimi için Edirneʼde bulunduğum yıllarda ortaokul ve lise öğrencilerine matematik dersleri vererek harçlığımı çıkartıyordum. Popüler bir öğretmen olarak Edirneʼdeki dershanelerden de teklifler almaya başlamıştım ve birkaç dershane deneyimi yaşadım. Her açıdan dolu dolu ve doyurucu geçen 9 yılın ardından Edirne defterini kapatarak İstanbulʼa döndüm. Makine mühendisiydim fakat matematikte, öğretmenlikte ve dershanecikte uzmanlaştım. İstanbulʼda da dershanecilik yapmaya karar verdim ve bir vesile ile Fethi Şimşekʼle Uğur Gazanker, “Bahçeşehir Doğa Kampüsü kısa zamanda farkını gösterecek ve 10. Yılımızın anıtı olacak” diyor.

78

I ŞUBAT 2012

tanıştım. Birkaç başarılı yıldan sonra Fatih Dershanelerinin Anadolu Yakasıʼnda sorumluydum. 2001 yılında Fethi Beyʼle Doğa Kolejiʼnin temellerini atmaya başladık ve 2002 yılında Beykoz Doğa Kolejiʼni açtık.

Kurucunuz hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz? Kurucumuz Fethi Şimşek 4 çocuk babası. 1979ʼda Eğitim Fakültesiʼnden mezun olarak 1984 yılında dershanecilik hayatına başladı. 1984ʼte Kültür Dershaneleriʼni kurdu. Bir yandan dershanenin yönetimi ve işletmeciliğiyle uğraşırken bir yandan da kimya öğretmenliğine devam ederek Fatih Dershaneleri ile yatırımını genişletti. 2001 yılında Doğa Koleji yatırımına başladı ve bir sonraki sene Beykoz Kampüsüʼyle ilk Doğa Koleji yatırımını gerçekleştirdi. 100 öğrenciyle eğitim hayatına başlayan Doğa Koleji bugün 38 Doğa Kampüsüʼnde 23 bine yakın öğrencisi

ve 2 bin çalışanıyla büyük bir aile. Kolejin kuruluş amacı ve eğitim felsefesi nedir? Doğa Koleji Beykoz Kampüsüʼnü model alarak bir eğitim felsefesi oluşturdu. Doğa Konseptli eğitim Modeli… İlk günden itibaren çocukların özgürce ve yaşayarak öğrendiği bir eğitim sistemini kurmak, onları hayata donanımlı hazırlamayı, mutlu olmalarını ve iyi insanlar olarak yetişmelerini hedefledik. Doğayı Koleji klasik kalıpları yıkarak eğitimde “yaparak, yaşayarak ve görerek öğrenme” anlayışını sistemleştiren, başarıyı “eğitim hayattır” cümlesiyle tanımlayan, öğrencilerini sadece akademik anlamda değil her alanda donatan ve hayata hazırlayan bir eğitim anlayışına sahip. Lisede bu model t-MBA ile destekleniyor. Yani lise düzeyine indirgenmiş bir üniversite MBA programı. Bu özellikleri ile Doğa Koleji Türkiye de eğitim sektörü için ciddi bir inovasyon. Doğa Kolejiʼnin dinamizmi ve pozitif enerjisi ile oluşturularak geliştirilen eğitim modelleri bugün tüm dünyada rağbet görüyor. Doğanın Kucağında Eğitim Doğa Konsepti Eğitim Modeli-Erken Yaşta Kalıcı Eğitim Projesi; çevresine ve sosyal olaylara duyarlı, yaratıcı, sorumluluk bilinci gelişmiş, kendine özgü olabilmeyi amaç edinen bireyler yetiştirmek adına yapıcı ve kalıcı çözümler üretmeyi hedefliyor. Konsepte göre ekolojik denge ve çevre bilincini içselleştirebilmek; erken yaşta öğrenirken doğa ile bütünleşebilmekle mümkün. Lise eğitiminde konsept gençlere adapte ediliyor. Sadece Doğa Koleji Liseleriʼnde uygulanan ve Londra Ticaret ve Sanayi Odasıʼndan onaylı t-MBA Eğitim kapsamında Doğa Anadolu Liseleri öğrencileri akademik, sosyal, sanatsal ve sportif hayata donanımlı bir şekilde hazırlanırken iş dünyası ve kariyer yolları konusunda da bilinçleniyor.



RÖPORTAJ Daha lise çağında öğrencilere MBA eğitimi fırsatı sunan t-MBA Eğitim Modeli teknolojik ve akademik anlamda dünyanın saygın markalarından destek görüyor. Apple, Promethean, Alman eğitim mobilyaları markası VS ve Pearson işbirliği ile t-MBA Eğitim Modelimizi dünyanın en büyük eğitim teknolojileri fuarı olan İngiltereʼdeki BETT Showʼda dünyaya tanıttık. Okullarınızda nasıl bir yapılanma var? Şubeler franchising yoluyla mı veriliyor, size bağlı olarak mı eğitim veriyor? Şu an Türkiyeʼnin dört bir yanında ve Kıbrısʼta 38 tane kampüsümüz var. Yeni eğitim yılındaki hedefimiz kampüs sayımızı arttırarak aynı eğitim standardında hizmet vermeye devam etmek. Okullarımız yönetim, müfredat ve yan hizmetler gibi her türlü konuda merkezden yönetim sistemiyle kontrol ediliyor. Müfredat ve eğitim en hassas olduğumuz konuların başında geliyor. Öğretmenler takım liderlerine, takım liderleri zümre başkanlarına, zümre başkanlarımız ilgili koordinatörlüğe, koordinatörlerimiz ise genel müdürümüze bağlı çalışırlar. Yönetim ve işletimde okul yöneticileri direkt olarak koordinatörlüklere bağlanırlar. Akıllı tahtalar sayesinde müfredat konuları ve eğitim materyalleri bir havuzda toplanarak şubelerle eş zamanlı olarak paylaşılır. Şubelerimiz arasında ayrım yapamıyoruz maalesef. Bir eğitim kurumunda böyle bir lüks söz konusu değil. Çünkü önemli olan aynı standartta eğitim verebilmek ve öğrencileri başarılı bir eğitim programıyla yetiştirmek. Doğa Koleji’nin bu kadar kısa süre içinde bu kadar büyüyüp başarılı olması ve tercih edilmesinin nedenleri nelerdir? Başarının sırrı, heyecan ve dinamizmdir. Öğrencilere sunulan imkanlar, uygun ücretlendirme, yönetim koordinasyonu, başarısı kanıtlanmış ve fark yaratan eğitim sistemleri, sosyal sorumluluk bilinci, öğrencilerin kendilerine güveni olan sorumluluk alan ve karar alabilen bireyler olarak yetişmesi, spora ve sanata olan yakınlık, kullandığımız modern eğitim teknolojileri, tarım, ekoloji, botanik, binicilik gibi çok farklı derslerle desteklenen özgün bir eğitim müfredatı gibi daha pek çok neden başarıya giden yolu aydınlatıyor. Öğrencilerimiz her alanda gerçekten çok başarılı. Hentboldan judoya her spor dalında dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonluklarımız var. LYSʼde ve

80

I ŞUBAT 2012

YGSʼde İstanbul birinciliğimiz var. ISWEEEP, Mostratec, MILSET gibi dünyanın önde gelen bilim ve proje olimpiyatlarında sayısız şampiyonluklarımız, derecelerimiz var. Teknoloji ve Eğitim İç İçe 5 senedir anaokulundan liseye kadar yaklaşık 1200 akıllı tahta kullanıyoruz. Doğa Koleji dijital sınıf uygulaması kapsamında, eğitim müfredatını 32 tane server üzerinden akıllı tahtalar sayesinde öğretmenleriyle paylaşıyor. İşitsel ve görsel etkileşim sağlayan, öğrenme sürecini hızlandırmakla kalmayıp kalitesini de arttıran materyal havuzu video, fotoğraf, yazı gibi çok yönlü eğitim materyallerini barındırıyor. Teknolojiyi kullanmaktan öte etkin ve verimli kullanmaya odaklanan kurum, akıllı tahtalara entegre çalışan tablet pcʼlerle öğrencilerin daha etkileşimli ders işlemesini sağlıyor. Projede öğrenciler iPad ve Mac Miniʼlerle ders işleyerek, tüm notları, ödevleri ve müfredatı dijital ortamda takip edebiliyor. Aynı zamanda, yine Apple işbirliği ile e-learning uygulamalarını velilerine sunarak Türkiyeʼnin eğitim alanındaki en kapsamlı Apple uygulamasını başlattık. Apple ürünleri aracılığıyla Doğa Koleji öğretmenleri, velileri ve öğrencileri diledikleri her yerden eğitim ve öğretim verilerine, ders notlarına, sınav sonuçlarına ve istedikleri her bilgiye hızlıca ulaşabiliyor.

Doğa Koleji öğrencilerine doğa sevgisi nasıl aşılanıyor, bu ve benzeri aktiviteler için özel bir kadro bulunduruyor musunuz? Doğa Koleji eğitim felsefesi gereği doğaya büyük bir saygı duyar. Çünkü zaten Doğa Konseptli Eğitim Modeliʼnin çıkış noktası doğadır. Doğa yanılmaz, unutmaz ve kendini sürekli yeniler. Bir Doğa Koleji öğrencisi 3 yaştan itibaren doğayla iç içe zaman geçirir. Matematik dersinde kestaneleri sayar, fen dersinde turşu yaparak fermantasyonu öğrenir, sanat dersinde kurumuş yaprakları boyar. Doğa sevgisi tarım, ekoloji ve botanic dersleriyle de perçinleniyor. Öğrenciler nesli tükenen hayvanlar, azalan su kaynakları, kirlenen denizler, küresel ısınma, yüksek karbon salınımı gibi pek çok konuda sayısız proje, etkinlik ve çalışma yapıyorlar. Ekoloji, botanik, binicilik, astronomi gibi dersler için özel bir kadro ile diğer derslerde olduğu gibi zümreler oluşturuluyor. Ekoloji dersinde öğrenciler tarım bahçelerinde tohumdan fidana giden süreci izliyorlar, hatta suladıkları fidanların nasıl büyüyüp yeşerdiğini görüyorlar, daha sonra da meyveleri toplayıp afiyetle yiyorlar. Görüyorlar ki doğayı sever ve korurlarsa doğa da onlara cömertçe karşılık veriyor. Eğitim konseptinizde sosyal aktivitelerin önemi nedir, sizce yeterli midir? Doğa Koleji sosyal bir okul. Öğrencisini hayata her alanda donanımlı hazırlayan bir eğitim kurumu. Bunun içinde kültür, sanat, spor ve akademik alanlar mevcut. Çocukların kendilerine olan güvenlerini arttırmak, onları özgüvenli bireyler olarak yetiştirebilmek için “sos-


ODTÜ’lüler BAHÇEŞEHİR’de Orta Doğu Teknik Üniversitesi mezunu öğretmenler Cengiz Hoca ve Hüseyin Hoca’dan özel ders • SBS-YGS-LYS’ ye hazırlık • İlköğretim ve Lise öğrencileri için okula yardımcı Matematik, Fizik, Fen Bilgisi ve İngilizce dersleri • İngilizce eğitim gören öğrenciler için İngilizce olarak Matematik ve Fizik dersleri

Cengiz Hoca

0532 525 93 67 0555 525 08 21 0554 592 40 14 0505 685 72 82

Hüseyin Hoca


RÖPORTAJ yal” etkinliklerde yer almalarını sağlıyoruz. Doğa Koleji öğrencileri; tasarım atölyeleri, müzik stüdyoları, ritim dersleri, resim ve heykel çalışmaları, satranç, modern dans, koro eğitimi ve yaratıcı drama dersleri gibi pek çok sanatsal etkinliğin yanında; Türkiyeʼde ilk defa bir eğitim kurumu bünyesindeki kürek takımı, binicilik, basketbol, voleybol, judo, badminton, hentbol, step ve jimnastik, futbol, dağcılık ve tırmanma gibi sportif faaliyetlerle akademik eğitimlerinin yanında sanatsal ve fiziksel gelişimlerini de üst düzey imkanlarla ve modern tesislerde sürdürüyor. Öğrencilerimiz kurumsal işbirliği ve stratejik ortaklıklar dışında AB projeleri kapsamında Doğa Koleji öğrencileri yurtdışında pek çok kültürel ve sosyal aktiviteye katılıyor. Doğa Anadolu Liseleriʼnde öğrenci ve öğretmen değişim programları uygulanıyor. Öğrenciler ayrıca Almanya, İngiltere ve Amerikaʼdaki yaz okullarında dil ve kültür eğitimi alıyorlar. Türkiye’de eğitim sistemine nasıl bakıyorsunuz? Sizce sorun varsa nasıl çözülebilir? Türkiyeʼde şu anda özel okullarda okuyan öğrenci sayısı resmi rakamlara göre yaklaşık 450.000 civarında. Ekonomik büyüklük ise 4 milyar TL civarında. Aslında eğer ortalamaları baz alırsanız her okul başına 150-200 öğrenci düştüğünü görürsünüz. Bu okulların çoğu zarar ediyor. Çok düşük bir doluluk oranıyla hizmet veriyorlar. Bu da onları sıkıntıya sokuyor. Özel okul sektörünün önümüzdeki yıllarda büyümesiyle hem bu okulların doluluk oranları artacak hem de ekonomik durumları daha iyi bir noktaya gelecek. Özel okul anlayışının da henüz yer edindiği söylenemez. Özel ya da devlet okulu olsun Türkiyeʼde eğitim alanında pek çok yenilik gerekiyor. Türkiyeʼde eğitim ilk olarak öğrenciyi merkezi alan, onun mutluluğunu göz ardı etmeyen bir sisteme dönüştürülmeli. Yani müfredat; öğrenci potansiyeline ve ilgi alanına göre her öğrenciye ayrı ayrı olarak düzenlenmeli. Öğrencilere kişilikleri, yetenekleri ve istekleri göz önünde bulundurularak, kişiye özel bir eğitim programı hazırlanmalı ve izlenmeli. Sadece akademik değil, sanatsal, sportif, kültürel ve sosyal yönlerini de geliştirebilirsek doğru insanları yetiştirebiliriz.

82

I ŞUBAT 2012

Gazanker, “Türkiye’de eğitim ilk olarak öğrenciyi merkezi alan, onun mutluluğunu göz ardı etmeyen bir sisteme dönüştürülmeli” diyor.

Eğitim Hayattır Çocuk dört duvar arasında sıkışmadan, ders zillerine şartlamadan, yaşayarak ve görerek öğrenmeli, müzikten matematiğe kadar ders konusu ne olursa olsun özgür olduğunu bilmeli ve bilimin aslında ne kadar eğlenceli olduğunun farkında olmalı. Ezberci sistemden kurtulan bir eğitim müfredatı; dünya vatandaşı olabilecek, yaratıcı ve bilimsel düşünce sistemine sahip gençlerin önünü açacak. Ekoloji, hayvan hakları gibi Doğa Kolejiʼnin başarıyla eğitime adapte ettiği dersler şimdi tüm okullarda öğrencilerle buluşacak. Modern öğrenme teknikleri de artık eğitim sistemine dahil ediliyor, teknolojinin de eğitim ve öğretimin bir parçası olduğu aşikar. Tüm bu gelişmeler aslında bir eğitim hareketinin başlangıcı. Bahçeşehir’de yeni bir şube açıyorsunuz. Neden özellikle Bahçeşehir? Evet, 2012-2013 eğitim yılında Bahçeşehirʼde yeni bir kampüsümüz eğitime başlayacak. Bahçeşehir yeni bir yerleşim yeri olmakla beraber Avrupa Yakasıʼnın yükselen bir değeri, kısa zamanda buranın çok yol kat ettiğini düşünüyorum. Burada zaten bir butik anaokulumuz vardı. Çok olumlu dönüşler aldık ve talebi gördük. Kampüs yerlerimizi belirlerken ihtiyaç ve talepleri birlikte değerlendiriyoruz. Üç bo-

yutlu laboratuarı, dijital kütüphanesi, fiber interneti, interaktif eğitim felsefesi ve android altyapısıyla Bahçeşehir Doğa Kampüsü kısa zamanda farkını gösterecek ve 10. Yılımızın anıtı olacak. Sizi diğer kolejlerden farklı kılan nedir? Bahçeşehir’li veliler sizi neden tercih etmeli? İlköğretim eğitiminde esas olan çocuğun mutluluğudur. Doğa Konseptli Eğitim Modeliʼnin yapıtaşı olan “Mutlu Çocuk Öğrenir” felsefesi, çocuğun daha ilköğretim çağında akademik olarak değerlendirilirken yeteneklerinin, beğenilerinin ve tercihlerinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini savunur. Bu sebeple okul ve sınıf ortamı çocuğun öğrenmesini destekleyecek, onun öğrenme isteğini motive edecek bir ortam olmalı. Bu yaş grubunda öğrenmenin temelini merak duygusu oluşturur. İdeal bir öğrenme ortamında öğrencinin 5 duyusunun da gelişeceği atölye alanları, aktivite alanları ve oyun alanları olmalı. Ebeveynler; çocuğun yabancı dil eğitimini önemseyen, sosyal gelişimine katkı sağlayan ve bunu müfredatına profesyonelce adapte edebilen bir okulu tercih etmeli. Gerçek hayat başarısı için 3 temel dersle ve yabancı dildeki gelişim tek başına hiçbir zaman yeterli değildir. Akademik gelişim spor, sanat ve kültürle beslenmeli ki çocuklarımız hayata daha donanımlı başlayabilsin. Lise öğrencilerinde ise birbirinden eğlenceli bilimsel, kültürel ve sanatsal öğrenci kulüpleri, yurtdışı yaz okulları, benzersiz yabancı dil eğitimi, sınırsız sportif ve sosyal imkanlar, başarılı üniversite yerleştirme sistemi ve tabiî ki onları başarılı isimlerle bir araya getiren ve meslek tercihlerinde yol gösteren t-MBA Eğitim Modeli tercih sebebi... I



GEZİ

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ’NDE KUŞLARIN BİLE

Ocak ayında doğası ve 3 günlük Kıbrıs gezimizde, alışılmış casino turları dışında aslında Kıbrıs’ın inanılmaz doğal ve tarihi güzellikleri ile saklı bir cennet olduğunu gördük. “Türkiyeʼnin yavru vatanı olan Kıbrısʼta doğa ve deniz, renklerin en saf haliyle insanı kendine hayran bırakmaktadır. Lüks otelleri, temiz sahili, plajları ve masmavi denizi insanı kendine çekmektedir. Kilometrelerce uzunluktaki plajlar, sakin ve huzurlu bir tatil geçirmek isteyenler için ideal bir yerdir. Eğlencenin asla dinmek bilmediği bir tatil bölgesi olan Kıbrıs adeta saklı bir cennet, doğal güzelliklerinin yanı sıra köklü bir geçmişe sahiptir. Tarihin her döneminde, stratejik, politik, ticari ve dini sebeplerden dolayı her zaman istenilen ve cazibesini hiçbir zaman yitirmeyen bir adadır. 10 bin yıllık tarihi ve kültürel mirasının zenginliği, yılın 300 gününden fazla içinizi ısıtan güneşli ve huzurlu ortamı, muhteşem doğası ve el değmemiş kumsalları ile sizi kucaklamaya hazır” diye anlatılır Kıbrıs... Ama tabii ki biz 3 günlük bir tatil olarak planladığımız Kıbrıs gezimizde hem de Ocak ayında bu anlatılan güzelliklerin çok az kısmını yaşayabilHatice Gülçür İnanç

dik... O yüzden ben sizlerle 3 günlük Kıbrıs gezimizin bize ilginç gelen kısımlarını anlatmaya çalışacağım... Büyük beklentilerle gitmedim Kıbrısʼa... Bundan yıllar önce daha uzun bir tatil için gitmiş hatta yaz aylarında olmasından dolayı yukarıda anlattığım Kıbrısʼın güzelliklerini yaşamıştım... Kıbrısʼın bence en güzel yerlerinden biri olan Karpazʼda hem güneş, hem yağmurun aynı anda olduğu bir zamanda anlatılması imkansız güzellikteki gökkuşağının altında denize girmiştim. Ama bu kısa Kıbrıs tatili de ilginçti. Aslında ilginçlikler havaalanında başlı-

Kıbrıslı dostlarımız Bahire-Ahmet Sözen çiftinin davetiyle İskele-Boğaz mevkiindeki Karsel Restoran’tta Kıbrıs’a özgü birbirinden leziz mezeleri tatma imkanı bulduk... Hellim

84

I ŞUBAT 2012

Gömeç

yor... Yani aslında yurtdışı çıkışı yapıyorsunuz, ama nüfus cüzdanı ile geçiyorsunuz. Muhteşem İstanbul Havalimanıʼndan sonra Kıbrıs havalimanı sanki eski Türk filmlerindeki sahneleri canlandırıyor gözünüzde. Tabii ki bu daha da düzelmiş hali. 15 yıl önceki Kıbrıs gezimizde havaalanı görevlisi, minibüs durağındaki muavinler gibi bağırıyordu ʻİstanbul yolcusu kalmasınʼ diye... Otelimiz Kaya Artemisʼti. Dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağıʼnın bir eşi olan mimarisi, 734 odası, 3000 m²ʼlik Las Vegas tarzı Casinoʼsu, alışveriş merkezi, havuzları, spa ve güzellik salonları, toplantı salonları ve tüm diğer cezbedici özellikleriyle Kaya Artemis, şaşırtıcı ve bir o kadar da hayranlık uyandırıcıydı. Hele yemeklerine diyecek hiçbir şey yoktu... İlk günümüzü Kaya Artemis içinde gezip, etrafı inceleyerek geçirdik. Heykeller nasıl yapılmış, orada nasıl birleşmiş, hatta restoran duvarlarında ve tavanlarındaki işlemelerin gerçek mi yoksa yapıştırma mı olduğunu araştırdık, ilginçti... Eee tabii ki Kıbrısʼa gelmişiz akşam yemeğinden sonra Casinoya gitmeden olur mu? Öyle serBakla


SESSİZLİĞİ BOZMAMAK İÇIN SUSTUĞU YERLERİ GEZDIK

tarihi ile KIBRIS vet kaybetmedik ama zaten sahneye çıkmak gibi bir şansımız olmadığından bulaşık yıkamamak için sadece zevk yaptık :) İkinci gün güzel bir kahvaltı sonrası, Kıbrıslı arkadaşlarımız Bahire-Ahmet Sözen çiftinin davetiyle tapınağımızdan(!) dışarı çıktık. Otelin yakınlarında İskele-Boğaz mevkiinde deniz kenarında şirin bir ortamı olan Karsel Restoranʼa gittik. Ahmet beyʼin arkadaşları olan restoran sahibi bizim Türkiyeʼden geldiğimizi öğrenince değmeyin keyfimize... Kıbrısʼa özgü ne kadar meze varsa masamızı onlarla donattılar. Hepsi birbirinden lezzetli mezeler (Gömeç, bakla, tahin, çakistes, hellim, ayrelli), kalamar, ahtapot ve üstüne Kıbrısʼa özgü Mineri balığı... Bir de rakının orada ne kadar ucuz olduğunu farkettik, tabii vergilerden dolayıymış :) Gezimizin üçüncü ve son gününe geldiğimizde iki gündür yağan yağmur bize izin verdi, güneş yüzünü gösterdi ve biz de kalan kısıtlı zamanımızda hem kızlarımızın Kıbrısʼı gezebilmeleri hem de sizlere anlatacak şeyleri çoğaltabilmek adına kendimizi dağlara vurduk. Tabii ki araç kiraladık. Ama bir ilginçlikde orada başladı. Trafik sağdan akıyor ve arabaların direksiyonu sağda. Araba kiralamak için kendine epey güvenmek lazım, yoksa bir yerlerde virajı yanlışlıkla geniş alacakken dar alabilir, ya da yan yoldan çıkarken karşıdan gelene toslayabilirsiniz… Hele döner kavşakda yön kabiliyetini kaybediyorsunuz. En garip geleni de arabaya binmek için hep alışılmış sağ kapıyı açınca karşınıza direksiyon çıkması...

Kıbrısta konakladığımız Kaya Artemis, dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı’nın bir eşi olan mimarisi ile görenleri hayran bırakıyor.

Mineri

Tahin

Ayrelli

Çakistes

ŞUBAT 2012 I

85


GEZİ Her neyse, elimizde Kıbrıs gezi haritası arka arkaya iki araba çıktık yola... Amacımız Girneʼye gitmek. Haritada yolumuzun üstünde olan kilise, manastır gibi görebileceğimiz yerleri ziyaret etmeden olmaz tabii ki... Daracık dağ yollarından tırmanarak gördüğümüz tabelaları takip etmeye başladık. Kızım karşıdan bir araba gelirse paniği içinde... Yolumuzun üzerinde geçtiğimiz köyler çok sevimli geldi ve sonunda Antiphonitis Kilisesiʼne ulaştık. Ürkek ürkek yaklaştığımızda karşımıza Trabzonlu görevli Tuğtekin Bey çıktı. ʻBugün gelen ilk sizsinizʼ cümlesi ve saatin öğleden sonra olması göz önüne alınınca biraz ürkmedim dersem yalan olur... Kubbesi, düzensiz bir sekizgen oluşturan sekiz yuvarlak sütun üzerine yerleştirilmiş Antiphonitis Kilisesi özellikleri bakımından Kıbrısʼta günümüze kadar ulaşabilen en güzel mimari örneklerden biriymiş. DuvarlarBölgeAntiphonitis Kilisesi’nde görevli Trabzonlu Tuğtekin Bey daki resimlerin konuları genel olarak İncilʼden alınmış sahnele- buraya kadar gelmişken Ada çayi toplamadan gitmemize razı olmadı. rin yanı sıra yoğun olarak aziz güzellik kattı diyebilirim… tasvirleri de vardı. İsaʼnın vaftizi, MerYolumuza ellerimiz buram buram yemʼin doğumu, Aziz Symeon Stylites, adaçayı kokarken Tuğtekin Beyʼin mutkubbedeki pantorator İsa tasviri gibi ör- laka görün diye tavsiye ettiği ve bizim nekler günümüze kadar ulaşmış duvar de heyecanla ne göreceğimizi merak resimlerinden bazıları... İki farklı döederek gittiğimiz Alev Kayasıʼnda buluneme tarihlendirilen bu fresklerin günü- nan Herbarium ile devam ettik. (Asmüze kadar ulaşabilenlerinden bir lında Alev Kayası diye gittiğimiz yerde bölümü 12. ve 13. yyʼa, bazıları 14. yanan veya alev rengi bir kaya göreceveya 15. yyʼa aitmişler... ğimizi düşünüyorduk) Herbarium Kıbrıs’ta gezerken kaşınıza her an Kiliseʼnin bulunduğu ormanlık çevre Orman içinde 2 katlı bir binanın giriş nostaljik görüntüler çıkabiliyor. ve bahçesi endemik bitkiler ve çiçekler katında bulunuyordu. Alman uzman bakımından zenginmiş ve koruma alA.K. Hansenʼin hediye ettiği, doğru manda Girne Kalesi görülmeye detına alınmış. Mimari yapısı kadar isimleri ve ne zaman, nerede bulunğerdi. Liman boyunca bar ve restoranmanzarası da bir harikaydı. Yemyeşil dukları yazılı etiket konmuş preslenmiş lar bulunmaktaydı. Yemek yerken orman ve arkasında uzanıp giden bitki koleksiyonuymuş. İçeride küçük denize ve teknelere karşı keyif yaptık. masmavi Akdeniz, mis gibi tertemiz bir odada bugün dünyanın başka bir Hele Kıbrıs aksanı süper sevimli orman havası ve adeta kuşların bile yerinde doğal olarak bulunmayan 18 geldi bana... “mi mu” soru eki yok sessizliği bozmamak için sustuğu bir adet Kıbrısʼa özgü bitki dahil, yaklaşık gibi… Mesela garson “çantayı koyuyer… Kilise gezisi sonrası ise Tuğtekin bu memlekette yetişen tüm 1250 yerli yorsunuz” derken meğerse “çantayı Beyʼin buraya kadar gelmişken adaveya yerlileştirilmiş türün örneklerini koyuyor musunuz” diye bir soru sorçayı toplamadan gitmeyin deyip, ayagörme fırsatı bulduk. Bunların içinde muş… Bir de inceltmeler yok harflerin ğımızın kayacağına aldırmadan, yabani orkideler en ilgi çekeni idi kuşüstünde, yani baaadem değil de direkt elimize tutuşturduğu poşetlere topladıkusuz. badem diyorlar… ğımız adaçayları ise gezimize ayrı bir Geri dönüş yolculuğunda, yol kenarÖzellikle dinlenmek amaçlı olunca larında sıklıkla bulunan taş bloklardaki üç günlük bir gezide ancak bu kadar Alev ʻDİKKAT! Patlamamış mühimmatʼ yagezebildik. Ama Karpaz aklımda kaldı. Kayasında zısı ise Girne yoluna girmemizi biraz Bir de kış aylarında görmek isterdim bulunan hızlandırdı galiba... doğrusu... Herbarium’da Arabaları park edip Girne sokaklaSon olarakda hemen hemen her bitki koleksiyonunu rında gezmeye başladığımızda, heryerde camlarda asılı fotoğraflarını görgörmenizde halde kış ayları ve havanın kararmak düğümüz geçtiğimiz ay kaybettiğimiz fayda var. üzere olmasından mı kaynaklanıyordu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kurucu bilmiyorum, ben de terkedilmiş şehir Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaşʼa görüntüsü uyandırdı. Daracık sokaklar, Allahʼtan rahmet, KKTC halkına ve aitarihi evler arasından limana indik. Lilesine de başsağlığı dilemek isterim.

86

I ŞUBAT 2012



SPOR

MAN SAVAŞ KAHRİRA

BAHÇEŞEH BÜ OL SPOR KULÜ YB LE VO Ü KOORDİNATÖR

Takım ruhu

“Takım sporları yetişmekte olan çocukların daha dengeli bir kişilik sahibi olmalarını sağlar. Grup içi çalışmalarla çocuklar, takımın başarısı için mücadele ederken kişisel komplekslerinden ve hırslarından arınarak, sadece ben duygusu değil biz duygusu ile hareket ederler. “

Değerli okurlarımız, yeni sayımızdan hepinize merhaba. Bu ay sizlerle takım sporlarının çocukların gelişimi üzerindeki etkilerini, sporda takım olabilmenin zorluklarını ve önemini paylaşacağım. Takım sporları, her spor branşı gibi çocukların fiziksel gelişimi üzerinde son derece etkilidir, sağlıklı ve dengeli bir vücut gelişimi için her çocuğun mutlaka sportif bir aktivite ile ilgilenmesi gerekmektedir. Spor yetişmekte olan bireylerin kas ve iskelet sistemlerinin gelişimini sağlamakla birlikte, bağışıklık sistemini de güçlendirdiği için özellikle çocukları hastalıklara karşı daha dayanıklı bir hale getirmektedir. Değerli okurlarımız, her spor branşının özellikle çocuklar üzerinde çok büyük etkileri vardır. Takım sporlarının ise diğer branşların sağladığı faydaların yanında çocukların, kişisel ve sosyal gelişimleri üzerinde çok daha fazla etkisi vardır. Takım sporları yetişmekte olan çocukların daha dengeli bir kişilik sahibi olmalarını sağlar. Grup içi çalışmalarla çocuklar, takımın başarısı için mücadele ederken kişisel komplekslerinden ve hırslarından arınarak, sadece ben duygusu değil biz duygusu ile hareket ederler. Takım sporlarının getirdiği disiplin anlayışı çocukların genel yaşantısına da yansıyacağından tüm yaşamları bu alışkanlıklar üzerine kurulu olur ve çocuklarımız, her yönden sağlıklı bireyler olarak toplum yaşantısındaki yerlerini alırlar. Peki, takım sporu dediğimiz olgu sadece grup halinde yapılan sportif bir etkinlik midir ya da aynı formayı giyip sahaya çıkmak bir takım olabilmek için yeterli midir? Değerli okurlarımız, alt yapılarda ve A takımlar seviyesinde sportif başarıyı yakalayabilmek için birçok faktörün bir araya gelmesi gerekmektedir. Bunları kısaca özetleyecek olursak, yetenekli sporcular, doğru bir strateji, iyi bir

88

I ŞUBAT 2012

antrenman planlaması, yetenekli antrenörler, sponsorlar, fiziksel imkânlar gibi daha birçok maddeyi sıralayabiliriz. Ancak bana göre bunlardan çok daha önemlisi takım olabilmek, takım ruhunu sporcularımıza aşılayabilmektir. Çok ciddi sponsor desteğiniz olabilir, çok yetenekli sporculardan ve antrenörlerden oluşan bir takım olabilirsiniz, eğer takım ruhuna sahip değilseniz sportif anlamda başarılı olmanız çok zordur. Sporda takım olmak, sadece aynı formayı giyip sahaya çıkmaktan çok daha fazla özellikleri içinde barındıran bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Takım olabilmek aynı amaç uğruna birlikte çalışabilmeyi, farklılıklarımızdan ve komplekslerimizden arınmayı gerektirmektedir. İstenilen başarıların yakalanabilmesi için planlı ve sistemli bir şekilde çalışmanın gerekliliği kadar, takım olabilmek için de özel gayretlerin sarf edilmesi gerekmektedir. Böyle çabalar olmadığı sürece sık sık antrenörüyle ve arkadaşlarıyla çatışan sporculara rastlamak olasıdır ve böyle sporcular takımlarına bir katkı sağlayamadıkları gibi, ne kadar yetenekli olurlarsa olsunlar takımın başarısına da engel olurlar. Aslında bir takım olabilmenin zorluğu insan doğasının farklılıklarından kaynaklanmaktadır. Farklı kişilikleri, zihinsel, duygusal ve sosyal alt yapısı farklı insanları bir araya getirerek sorunsuzca tek bir amaç uğruna mücadele edebilmelerini sağlamak gerçekten çok zordur ve bende dahil olmak üzere antrenörlerin en çok zorlandığı konu da budur. İnsan olarak herkesin kişiliği farklıdır ve takım olabilmek, farklılıklarımızdan aynı hedef için mücadele eden bir bütünü ortaya çıkarmaktır. Hiçbir sporcu birbirinin aynısı değildir, aynı olmakla, bütün olmak, birbirinden farklı şeyleri ifade etmektedir. Branşım olduğu için voleyboldan örnek

vermek istiyorum. Voleybol oyun kuralları gereği, yardımlaşmanın ve birlikteliğin en çok ihtiyaç duyulduğu bir branştır ve bir voleybol takımında herkes eşittir, kimsenin bir diğerine üstünlüğü yoktur, sadece herkesin daha iyi olduğu farklı becerileri vardır, bir sporcunun pas tekniği çok iyi iken, bir diğerinin kas yapısından dolayı sıçrama becerisi daha iyi olabilir ya da bir başkasının defans yapma özelliği fazla gelişmiş olabilir, işte takım olabilmek burada kendisini gösterir. Gerçekten başarılı bir takım olmak isteniyorsa herkes en iyi olduğu özelliğini takımın başarısı için sahada göstermek zorundadır. Takım olgusu içinde bütün sorumluluklar eşittir. Başarı ve başarısızlık durumlarında herkesin sorumluluğu vardır. Yedekte oturan, az süre alan sporcular da buna dahildir. Hiç bir sporcu bu iki durumdan kendisini soyutlamamalıdır, aksi takdirde ortada ters giden bir şeyler var demektir ve bu durum istenilen hedeflere ulaşma yolunda karşımıza çok ciddi sorunlar olarak çıkacaktır. Bir takım olgusu içinde hiçbir sporcu kendisini değersiz, işe yaramaz hissetmemelidir, aynı zamanda hiçbir sporcu kendisini takımın üstünde de görmemelidir. Özellikle alt yapı oyuncuları ve tecrübesiz genç sporcular sıklıkla bu hataya düşerler, takım arkadaşlarından bazı teknik özellikleri daha öne çıkanlar diğer arkadaşlarını küçük görme eğilimindedirler ve bu sorun takımın içini kemiren bir kurt gibidir. Önlem alınmazsa ortada takım denen bir şey kalmaz. Böyle ekipler sadece aynı formayı giyip sahaya çıkarlar ve çoğunlukla kaybederler. Bu yazımın tüm branşlarda ve tüm kategorilerde mücadele eden sporculara takım ruhunun önemini kavratacağını ümit ediyorum. Değerli okurlarımız gelecek sayımızda buluşmak üzere sevgiyle ve DÖRT MEVSİM SPORLA KALIN…



DOĞAL YAŞAMIN SIRLARI

Soğuk Algınlığı ve Gripten Korunmanın Yolu:

Ekinezya Eğer milyonlarca insanın onu neden kullandığını bilmek istiyorsanız. Kendiniz de denemelisiniz.

PROF. DR. MURAT KARTAL

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ FARMAKOGNOZİ ANABİLİM DALI

90

I ŞUBAT 2012

Ekinezya türleri Amerika yerlileri tarafından yüzyıllardan beri diş ağrısı, boğaz ağrısı, soğuk algınlığı, kuduz, yılan sokması, yara ve yanıklara karşı kullanılmıştır. Kuzey Amerika’da yapılmış arkeolojik kazılarda 1600’lü yıllara ait Echinacea örnekleri ile karşılaşılmıştır. Kızılderili kabilelerince E. angustifolia tüm hastalıklara karşı ilaç “as a cure-all” olarak kabul edilmekteydi. Ancak Amerikan yerlilerinin tıbbi bitkiler konusundaki bilgi birikiminin çoğu Avrupalıların kıtaya gelmeleri ve kolonizasyonu sürecinde kaybolmuştur. Ekinezya; mor koni çiçeği olarak da bilinir, Amerika kökenli bir bitkidir. 1887 yılında ABD’de kullanıma girerek yaklaşık 40 yıl boyunca nezle ve grip tedavisinde geniş ölçüde kullanılmıştır. 1938 yılında bir Alman ilaç firması Ekinezya bitkisi üzerinde yaptığı bilimsel araştırmalarla bağışıklık sistemini güçlendiren, solunum ve idrar yolları enfeksiyonlarında kullanılan reçetesiz olarak satılan bir ilaca ruhsat almıştır. 1870’lerde Nebraska’da Alman asıllı Dr. H.F.C. Meyer Echinacea’yı ilk kez tıp dünyasına tanıtan isim olmuştur. Bitkinin kullanılışını yerlilerden öğrenen Meyer, E. angustifolia köklerinden hazırladığı tentürü, kan temizleyici olarak birçok hastalığın tedavisinde

kullanmıştır. Meyer’in E. angustifolia’yı ve bundan hazırladığı ilacın, patentini alarak tanıtması araştırmacıların ilgisini çekmiştir. Meyer’in ilacı, 1887’de Dr. John King ve Ecz. John Uri Lloyd’un dikkatini çekmiş ve böylece Echinacea üzerindeki ilk bilimsel çalışma King ve Lloyd tarafından yapılmıştır. 1930’larda antibiyotiklerin sahneye çıkması ve neredeyse yüzde yüz tedavi oranına sahip olması nedeniyle Ekinezya’ya olan ilgi düşüşe geçmiştir. 1980’lerde antibiyotik kullanımıyla ilgili ciddi sorunların ortaya çıkması insanları bir bitkisel-alternatife yönlendirmiştir. Bunun sonucu Ekinezya tekrar sahneye çıkmış, kitaplar yazılmış yeni ürünler tanıtılmıştır. Takip eden gelişmeler sonrası 1979’da pazarda çok az paya sahip olan çeşitli formdaki Ekinezya ürünleri 1997’de A.B.D.’de 365 milyon Dolarlık toplam satışa ulaşmıştır. Echinacea türlerinin taşıdığı bileşikler etki konusunda birbirini tamamlamakta ve sinerjik etki göstermektedir, immünostimülan etkiye katkısı olan dört grup bileşik içermektedir. Bunlar: Alkamitler (antienflamatuvar), Kafeik asit türevleri (antioksidan), polisakkaritler ve Glukoproteinler (immünostimülan) olarak belirlenmiştir. Ekinezya öncelikle bağışıklık sistemini aktive ederek, ikincil olarak antiviral etki göstererek en-


feksiyonları önlemektedir. Ekinezya, kemik iliğindeki ve lenfatik dokudaki T lenfositleri de dahil daha çok sayıda ve güçlü akyuvar üretimi sağlayarak bağışıklığı güçlendirir. Ekinezya ayrıca vücudun savunma mekanizmasında çok önemli bir yeri olan interferon üretimini uyarır ve antiviral etkiye katkıda bulunurlar. Echinacea bitkisi herbası ve köklerinden hazırlanan preparatlar sıklıkla tekrar eden üst solunum yolu ve üriner sistem enfeksiyonlarının tedavisinde yardımcı olarak kullanılmaktadır. Özellikle enfeksiyon hastalıklarında vücut direncinin doğal olarak artmasına ve harekete geçmesine yardımcı olur. Soğuk algınlığı, grip ve nezleye karşı koruyucu ve tedavi edicidir. Echinacea’ya olan talep hem ülkemizde hem de dünyada her geçen gün artmaktadır. Echinacea türleri tıbbi faydalarının yanında ekonomik olarak çok büyük bir değere sahiptir. Echinacea purpurea (L.) Moench. ve Echinacea pallida (Nutt.) Nutt. türlerinin ülkemizde özellikle de Konya’da kültürünün yapılıyor olması ülke ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Soğuk algınlığında Ekinezya ürünlerinin geniş kullanımı bulunmaktadır. Ancak bu ürünleri kullanan hekim, eczacı ve tüketici, temin edilebilen ürünlerin, kullanılan bitki türü ve bitki kısmına, ekstraksiyon yöntemine ve içeriğe eklen-

miş başka bileşenlere göre değişkenlik gösterdiğinin farkında değildir. Örneğin Ekinezya çayları enfeksiyonların önlenmesinde suda çözünen bileşikleri kadar etki gösterir. Günde en az 3 kez 2 şer gram dozda kullanılmalıdır. Klinik çalışmalarda Echinacea preparatlarının iyi tolere edildiği bildirilmiştir. 1 yaş altı çocuklarda doktor gözetimi altında kullanımı gerekmektedir. Doz ayarlaması erişkin dozuna göre kıyaslanarak yapılır. Hamilelikte kullanımı ile ilgili çalışmalarda yan etki gözlenmemiştir. Ancak bu konuda sınırlı sayıda çalışma bulunması nedeniyle gebelerin hekim gözetimi altında kullanması önerilir. Echinacea preparatlarının 8 haftadan fazla kullanımı önerilmemektedir. Ancak uzun süreli Echinacea alımının zararlı olabileceği konusunda bir kanıt henüz yoktur. Bu sınırlamanın nedeni uzun süreli kullanımla ilgili herhangi bir çalışmanın olmamasıdır. Kış mevsiminin yoğun olarak yaşandığı bu günlerde kapımızı çalan gribal enfeksiyonlar hem erişkinler hem de çocuklar için önemli sağlık sorunları olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle okullarda kalabalık sınıflarda enfeksiyonlar çok daha kolay bulaşmaktadır. Hapşırma ve öksürme durumunda damlacık enfeksiyonları tüm o alandaki bireyleri enfekte edebilmektedir.

Herkesin bildiği gibi el yıkamak hapşırıp, öksürürken ağzımızı elimizle değil bir mendil aracılığı ile kapamak, bu tür hastalık bulguları olanlar ile yakın temastan kaçınmak başlangıç tedbirleridir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada ya da bu enfeksiyonların daha kolay ve kısa sürede atlatılmasında, tüm dünyada en çok ekinezya bitkisinden elde edilen preparatlar kullanılmaktadır. Birçok türü olmakla birlikte enfeksiyonlara karşı en güçlü etkileri olan ve en çok kullanılan Echinacea purpurea türüdür. Yaşlılar için Ekinezya’nın önemi çok fazladır ve solunum yolu enfeksiyonlarının başlangıç dönemimden itibaren kullanılması hastalığın ağırlaşmasını önleyebilmektedir. Nezle, grip ve şiddetli solunum yolu enfeksiyonları için, tercihen başlangıç aşamalarında yakalanmak üzere olduğunuzu hissettiğinizde en az iki hafta boyunca veya belirtiler kaybolana dek her gün kullanmak gerekir. Ekinezya kullanmaya başladıktan birkaç hafta sonra enfeksiyon belirtileri kaybolmazsa altta yatan nedenler farklı olabileceğinden, bir doktora başvurmak en akılcı yoldur. Ekinezya ekstresi günlük 900 mg dozda yani 3 defa 300 mg olacak şekilde kullanılmalıdır. Altı yaşından küçük çocuklarda yetişkin dozunun yarısı verilmelidir. Kış döneminin sağlıklı bir şekilde geçirilmesi için hijyen kurallarına uyup C vitamini ve çinko ile birlikte Ekinezya kullanımı, solunum yolunun bulaşıcı hastalıklarından korunması ve hastalıkların daha kolay ve hızlı atlatılmasında en etkili ve güvenli bir yoldur.


SAĞLIK

İDRAR KAÇIRMA İdrar kaçırma niçin önemlidir? Hayati tehlike içeren bir sorun olmamakla birlikte yaşam kalitesini sosyal ve cinsel anlamda bozmaktadır. Sürekli ıslaklığa ve ped taşımaya bağlı olarak vajinada enfeksiyonlara sebebiyet verebilir Cinsel aktif yaştaki kadınların seksüel yaşamlarını da olumsuz yönde etkileyen bu sorunun tedavisi son derece önemlidir. Birçok hasta gurubu hala bu sorunu dile getirmekten çekinmektedir. Özellikle doğum yapan ve yaşlı hastalar bunun kadın hayatının kaçınılmaz bir sonu olduğunu düşünmektedir. Oysaki son yıllarda tanı ve tedavi yöntemlerindeki ilerlemelerle yaşamın hangi döneminde olursa olsun tedavisi mümkün olan bir sağlık sorunudur. İdrar kaçırma nedenleri nelerdir? Gebelik ve doğum yapmış olmak: Gebelik sırasında görülen idrar kaçırma genellikle doğumdan kısa bir süre sonra düzelir. Vajinal yoldan doğum yapan özellikle iri bebek doğuran ve doğumun 2. evresi dediğimiz çıkım döneminin uzun sürdüğü hastalarda görülme sıklığı fazladır. Sigara kullanımı: Risk 2-3 kat artmaktadır. Sigara kullanımı antiöstrojenik etkisiyle kollajen sentezini azaltmakta, kronik obstrüktif akciğer hastalığına yol açıp öksürük sebebi ile idrar kaçırmayı arttırmaktadır. Diyet: Çay, kahve, kola gibi diüretik( idrar söktürücü) etkisi fazla olan sıvıları çok tüketenlerde artar. İlaçlar: Sedatifler, bazı kalp ve tansiyon ilaçları ile antidepresanların bir kısmı yan etki olarak idrar kaçırmayı arttırır. Sistemik ve bazı nörolojik hastalıklar: Diyabet, multipl skleroz, parkinson ve omurilik yaralanmaları idrar kaçırma nedenlerindendir. Obesite ve Kronik kabızlık Karın içi basıncını arttıran aşırı kilo ve kabızlıktaki sürekli şiddetli ıkınmalar pelvis ( taban kaslarını) zayıflatır. Menopoz: Menopozlu yıllarda azalan östrojen hormonundan dolayı

92 I ŞUBAT 2012

İdrar kaçırma ameliyatlarında başarı oranının çok yüksek olduğu belirten Avrupa Cerrahi Tıp Merkezi’nden Jin. Op. Dr. Güçlü Kaleağası konu hakkında okurlarımıza bilgi verdi. doku yapısı gevşer. Normal doğum neden idrar kaçırma riskini arttırır? Mesanenin sabit durmasını sağlayan kaslar normal doğum esnasında yırtılır veya zarar görür Normalde hapşırırken, öksürürken mesane aşağı doğru hareket eder. Mesanenin aşağı doğru daha fazla hareket etmesini alttan gelen destek kas dokusu engeller ve kişi idrar kaçırmaz. Ancak, çevredeki kasların zarar görmesi veya yırtılması nedenleriyle özellikle hapşırırken, öksürürken mesane sabit duramayarak aşağı doğru yer değiştirir, alttaki destek kas dokusu hasarlı olduğu için yeterli desteği sağlayamaz ve mesane aşağı doğru daha fazla sarkar ve kişi idrarını kaçırır İdrar Kaçırma Tipleri Nelerdir? Stres Üriner İnkontinans (Stres Tipi idrar kaçırma) Öksürme, hapşırma, zıplama, ıkınma gibi karın içi basıncının arttığı durumlarda görülen idrar kaçırmadır. %30-40 oranında görülür. Mesane boynu ve idrar deliğinin (üretra) anatomik destek yapılarının zayıflaması sonucu oluşur. Bu şikayeti olan kadınların büyük bir çoğunluğunda aynı

Jin. Op. Dr. Güçlü Kaleağası

zamanda rahim ve idrar kesesinin taban kısmının da aşağıya, vajene doğru kısmen veya ileri derecede sarkması söz konusudur ve vajinadan dışarı çıkan, ele gelen şişlik ortaya çıkar. Urge İnkontinans (Sıkışma Tipi İdrar Kaçırma) Acil idrar yapma isteği ile birlikte veya bu hissin hemen sonrasında görülen idrar kaçırmadır. Hastaların büyük çoğunluğunda neden bilinmemektedir. Mesane gelen idrarla dolarken ani ve kontrolsüz kasılmalar olur. Kontrolsüz olan kasılmalar sonucu acil idrar yapma zorunluluğu görülür. Genellikle artmış gündüz idrar yapma sıklığı ve gece de 1 kereden daha fazla idrara kalkma şeklinde görülür. Görülme sıklığı %20-30 oranındadır. Mix İnkontinans (Karma Tip İdrar Kaçırma) Yukarıda anlatılan 2 tipin bir arada olması durumudur. %25-35 oranında görülmektedir. Taşma İnkontinans (Taşma Tipi İdrar Kaçırma) Mesanenin yetersiz boşalmasına sekonder olarak az miktarda olan idrar kaçırmadır.Diyabetik nöropati, omurilik yaralanması ve multipl skleroz da görülür. Pelvik Organ Prolapsusu Nedir? Pelvik organ prolapsusu (Genital organların sarkması): Normalde pelvisin içinde bulunan idrar torbası, rahim, kalın bağırsakların birisinin ya da hepsinin vajinadan dışarı çıkmasıdır.Pelvis organlarının sarkması ve


idrar kaçırma sıklıkla beraber görülür çünkü ortak sebeplerden dolayı meydana gelirler.Doğurmuş kadınların yarısında POP (Pelvik organ prolapsusu) görülmektedir. Bu olguların %10-20 ʻ si doktora başvurmaktadır. Tüm kadınların yaklaşık %10ʼu bu sebeple operasyon geçirmektedir. Sistosel: Mesanenin vajina ön duvarına doğru sarkmasıdır. Rektosel: Rektumun (Kalın bağırsağın son kısmı) vajina arka duvarına doğru sarkmasıdır. Uterus prolapsusu: Rahimin vajinaya ya da vajina dışına sarkmasıdır. Enterosel: İnce bağırsakların vajinaya doğru fıtıklaşmasına denir. Tedavileri Nelerdir? KONSERVATİV TEDAVİ Diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri: Günlük sıvı alımının 1800-2400 ml arasında olması önerilir. Alkollü içecekler, süt ve süt ürünleri, kafeinli içecekler, çay, fazla baharatlı yiyecekler, suni tatlandırıcılar gibi besinlerin azaltılması önerilir. İdeal kiloyu korumak ve sigarayı bırakmak tüm idrar kaçırma tiplerinde etkisi olan yöntemlerdir. Mesane eğitimi: Haftalık artan süreler ile sadece belirli zamanlarda idrar yapmanın öğretildiği ve yaklaşık hasta uyumuna göre 6-8 hafta süren bir programdır. Pelvik taban kas egzersizleri (Kegel egzersizleri): Vajina ve makat etrafını saran kaslarınızı beraber kasarak idrar ve gaz çıkışını durduracakmış gibi kasmanız hedeflenir. Bu eg-

zersizlerin sayısı ve süresi giderek arttırılır. Hastalara özel egzersiz kartları verilir. CERRAHİ TEDAVİ Ameliyat ile idrar kesesi ve idrar boynu arasındaki açı düzeltilerek istem dışı idrar kaçırma ortadan kaldırılmalıdır . Sarkmayı ve açı bozukluğunu düzeltmek için farklı ameliyat yöntemleri mevcuttur. İdrar borusunun altına açıyı düzeltmek amacı ile vucut için herhangi bir zararlı etkisi olmayan destekleyici bir bant gevşek olarak yerleştirilir. Bu bant idrar boynunun altını destekleyerek öksürmek veya hapşırmakla karın içi basıncı arttığında ortaya çıkan idrar kaçma durumunu engeller. TVT veya TOT kısaltmaları ile ifade edilen bu tip asıcı ameliyatlar ile idrar kaçırmada % 90ʼlar civarında başarı sağlanır. Bu tip bir ameliyat uygulaması sonucunda hastalar sıklıkla aynı gün taburcu edilir. Merkezimizde idrar kaçırma ameliyatları sırasında zor doğumlardan kalan perine yırtıkları, vajinal genişlemeler ve deformasyonlarda aynı seansta basarıyla opere edilmektedir. İdrar kaçırma problemi olmayan ama bu tür sarkma şikayeti olan hastalarda yine cerrahi daraltma yöntemiyle tedavi edilmektedir. Son olarak uygulanan sling operasyonları için ne dersiniz? Bu yöntemi kullanmamızın sebepleri • En başarılı yöntem oluşu • Müdahale süresinin kısalığı (yaklaşık 10-15 dakika) • Hastalara aynı gün, yürüyerek eve dönebilme imkanı sunabilmesidir.

İDRAR KAÇIRMAK BİR HASTALIKTIR. EN SON, EN GELİŞMİŞ VE BAŞARI ORANLARI EN YÜKSEK OLAN İDRAR KAÇIRMA AMELİYATLARI (SLİNG OPERASYONLARI) MERKEZİMİZDE BAŞARI İLE UYGULANMAKTADIR İdrar kaçırma konusunda daha detaylı bilgileri AVRUPA TIP MERKEZİ bünyesindeki ünitemizden öğrenebilirsiniz. Tel: 0541 699 30 05 (Emel hemşire)

HANGİ DURUMLARDA DOKTORA BAŞVURULMALI?

I I I I

I

I

I

I I I I I I I

Günde 8-10 kereden fazla idrar yapıyorsanız Gülme, öksürme veya hapşırma ile idrar kaçırıyorsanız Gece 2 kereden fazla idrar yapmak için uyanıyorsanız İdrar yaptıktan sonra damlama şeklinde idrar kaçırıyorsanız İdrar yapma isteği halinde tuvalete gidene kadar idrar kaçırıyorsanız İdrar yapmaya başlamakta güçlük çekiyor ya da çok uzun sürede yapıyorsanız Sinirli, telaşlı iken veya su ile ilgili iş yaparken aniden idrar yapma ihtiyacı hissediyorsanız Sık sık idrar yolu iltihabı oluyorsanız Hazne girişinde elinize kitle geliyorsa Gaz ya da büyük abdest kaçırıyorsanız İdrar kaçırma nedeniyle ped taşıyorsanız Cinsel ilişki sırasında idrar kaçırıyorsanız Cinsel ilişki sırasında ağrı hissediyorsanız Cinsel ilişki sırasında zevk alamıyorsanız orgazm problemi yaşıyorsanız

Hastanemizde; li Sandığı SSK, Bağkur, Emek ve Devlet Memurları is ve tedavi mensuplarına, teşh r. hizmeti verilmektedi

00 Tel: (212) 699 30 02 Fax: (212) 699 30 aslı Bulv. İnönü Mah.Doğan Ar ESENYURT No:114 Sefaş Durağı


SAĞLIK

Tedavide geç kalındığında zatürreye dönüşebilir

AKUT BRONŞİT ihmale gelmez! Özellikle virüs enfeksiyonları sonrasında bronşların daralması sonucu gelişen akut bronşite kış aylarında oldukça sık rastlanıyor. Bunun nedeni ise zamanımızın çoğunu kapalı ortamlarda geçirdiğimiz için solunum yolları aracılığıyla virüslere daha fazla maruz kalmamız. Ayrıca günümüzde egzozların ve sanayi ortamının oluşturduğu hava kirliliği de bronşite yol açan bir başka önemli etkeni oluşturuyor. Akut bronşitin tipik belirtisi olan öksürük çoğu zaman ihmal ediliyor ve hekime başvurulmadan eczaneden alınan gelişigüzel ilaçlar ile tedavi edilmeye çalışılıyor. Oysa öksürüğün asla ihmal edilmemesi gerekiyor. Çünkü uygun bir ilaç tedavisiyle geçebilecek olan akut bronşit tedavide geç kalındığında ölümcül bir tablo olan zatürree’ye dönüşebiliyor. Akut bronşit mikroorganizmaların hava akımını sağlayan bronş ağacına bulaşması sonucu ortaya çıkıyor. Bronş ağacında oluşan iltihaplanma sonrasında bronşlar daralıyor ve sonucunda öksürük, hırıltılı solunum sorunu ortaya çıkıyor. Ayrıca bronş ağacını döşeyen hücrelerde ifrazat üretiminin artması sonucu balgam şikayetleri oluşuyor.

94

I ŞUBAT 2012

Öksürük akut bronşitin en tipik belirtisi. Ayrıca hırıltılı solunum, nefes darlığı, balgam ve yüksek ateş de bronşitin yol açtığı diğer yakınmaları oluşturuyor. Bronşitte bu belirtilerin tümü bir arada olabildiği gibi bazen tek tek de görülebiliyor. Akut bronşitte öksürük bazen haftalarca sürebiliyor. Bronşitin iyileşme süresinin uzamasına yol açan en önemli faktörler ise sigara ve hava kirliliği. Akut bronşit erken dönemde tedavi edilmezse zatürree’ye çevirebiliyor. Ayrıca Hher iki hastalık da öksürük, balgam,hırıltılı solunum ve yüksek ateş ile seyredebildiğinden bu belirtilerin varlığında vakit geçirmeden doktora başvurmak gerekiyor. Bronşit bronşların iltihabıdır. Bronşlar ise havayı akciğer dokusuna iletiyorlar. Dolayısıyla bronşlardaki iltihabın komşu dokuya, yani akciğere geçmesi, akciğer iltihabına neden oluyor. Akciğer iltihabı ile zatüree eş anlamlıdır ve bu mekanizmanın bilinmesi neden akut bronşitte erken doktora gidilmesi gereğini açıklıyor. NELER YAPMALI, NELERDEN KAÇINMALI? Korunmak için… G Sigarayı bırakın: Bronşları ciddi boyutlarda tahriş eden sigaradan uzak durun ve pasif içicilikten de kaçının. G Protein ağırlıklı beslenin: Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için protein ağırlıklı beslenin ve bol bol sebze ile meyve yiyin. G Atkı ve bere kullanın: Hava kirliliğinden korunmak ve vücut ısınızın düşmesini önlemek için atkı ve bere kullanmayı ihmal etmeyin. G Yakın temastan kaçının: Enfeksiyonlu kişilerin olduğu ortamlarda bulunmayın. El sıkışma, tokalaşma veya

DR. NUR KAŞ KIR ÖZTÜRK

INTERNATIONA L HOSPITAl GÖĞÜS HASTAL IKLARI UZMANI

öpüşme gibi alışkanlıklarınızı kış aylarında minimuma indirin. Bronşite yakalandıysanız.. G Bol bol su için: Solunum yollarını nemlendirmeye yarayan, bu etkisi sayesinde de öksürüğü dindiren suyu bol bol içmeye içmeye özen gösterin. G Az konuşun: Konuşurken kuru havayı içimize çekip, dışarıya veriyoruz. Kuru hava da öksürüğü tetikleyen önemli bir faktör. Bu nedenle mümkün olduğunca az konuşun. G İstirahat edin: Bronşite yakalandığınızda vücut direncinizin güçlenmesi için doktorunuzun önerdiği süre boyunca istirahat edin. G İçecekleri oda ısısında tüketin: İçeceklerinizin oda ısısında olmasına dikkat edin. G Evde nem oranını artırın: Kuru hava öksürüğü tetiklediği için evde nem oranını artıracak önlemler alın. Evinizdeki hava çok kuruysa nemlendirici cihazlardan faydalanabilirsiniz. NEDENİ VİRÜS İSE ANTİBİYOTİK YARAR SAĞLAMIYOR Bronşit hastalığında öncelikle bronşların çapını artıran tedaviler uygulanıyor. Enfeksiyon nedeni virüs ise antibiyotik önerilmiyor. Bakteri kaynaklı enfeksiyonlarda ise uygun antibiyotiklere zamanında başlandığında kısa sürede sonuç alınabiliyor. Eğer kişinin göğüs kafesinde doluluk ve balgam şikayetleri varsa, tedaviye balgam söktürücü ilaçlar da ekleniyor. Erken döinemde tedaviye başlandığında hastalık genellikle kendini sınırlayıp günler içinde geçiyor. Eksik tedavi ve istirahat,geç doktora müracaat sonrasında solunum yolu enfeksiyonları ilerleyebiliyor ve bu özellikle direnci düşmüş kişilerde önemli tehlike oluşturabiliyor. Virüs enfeksiyonlarının yaygın olduğu bu günlerde solunum yolları bulguları ciddiye alınmalı ve erken dönemde doktora müracaat edilmeli. I


..

)

KUBRA TOKSOY güzelligin dünyası

hep ince

VÜCUT ŞEKİLLENDİRME VE BÖLGESEL İNCELMENİN MODERN ÇÖZÜMÜ KANOPİ ULTRA SONİC

Cilt Vücüt bakımlarında en yeni bulus Kanopi UltraSonic güçlü yağ parçalama, RF ve vakum teknolojilerini bir arada kullanan, günümüzün en gelişmiş vücut şekillendirme sistemidir. Güçlü yağ patlaması yapan yeni teknolojik başlık ile uygulama yapılırken kulağınızda çınlama ve sizi rahatsız eden bir ses dalgası duymazsınız. (37Khz) Ekstra güçlü yağ patlatıcı ve yağ parçalayıcı özelliği yeni teknoloji ile üretildiği için vücuda ve organlara hiçbir zarar vermez. Multi-polar RF, Vakum ve ultra güçlü yağ parçalama Birleşimi Multi-polar RF sistemi, ısı enerjisini elektromanyetik dalgalar aracılığı ile dermal tabakaya ileterek, derinin fizyolojik gelişimini güçlendirir. G

Bel, Ayak bileği, Alt ve üst bacak inceltilmesi Kol inceltilmesi G Genel vücut şekillendirmesi G Gevşemiş kas ve deri toparlanması G Özellikle yeni doğum yapmış bayanlarda oluşan göbek bölgesinin inceltilmesi ve toparlanması G Lokal yağ birikimlerinin ortadan kaldırılması (basen, bacak iç yüzü, diz iç kısımları, mide, karın, sırt, ense, kol bölgesinde birikmiş yağlar) G Selülit tedavisi G Genel zayıflama G

HİZMETLERİMİZ BAY-BAYAN CİLT BAKIMI-BAYBAYAN ZAYIFLAMA – VÜCUT BAKIMLARI- LAZER EPİLASYON- İĞNELİ EPİLASYONKALICI MAKYAJPROFESYONEL MAKYAJ SOLARYUM- PROTEZ TIRNAKPROBLEMLİ TIRNAK BAKIMIBATIK TIRNAK BAKIMI- KALICI OJE-İPEK KİRPİK-KİRPİK PERMASI- EL&AYAK BAKIMISAUNA MANİKÜR -SİR AĞDABAYAN KUAFÖR

hep güzel CİLT GENÇLEŞTİRMEDE YÜKSELEN TREND RADYOFREKANS

Zamanı durduramasakta cildimizdeki olumsuz izlerini azaltabilir, oluşumlarını geciktirebiliriz. Radyofrekans seansları sonunda cilt daha sıkı ve yüz kontörü toparlanmış 8 seans bir hal alır. Radyofrekans radyofrekans seansları bitse bile kolajen (HER BİR SENAS doku uyarıldığı için ciltteki 20 dk) paketi yapılanma 6 ay sonraya 200 TL kadar devam eder. Seanslar haftada 2 kez uygulanır. +KDV

KANOPİ ULTRASONİC ile VÜCUT ŞEKİLLENDİRME VE BÖLGESEL İNCELMEDE MAKSİMUM SONUÇ PROGRAMI 6 seans Ultra güçlü yağ parçalama+Rf ve vakum+ pasif jimnastik ve lenf drenaj (1,5-2 saat)

12 seans pedli sıcak lipoliz+ pasif jimnastik+ lenf drenaj (1-1,5 saat)

600 TL +KDV

PROSLİM24 BÖLGESEL İNCELME&GÖĞÜS TOPARLAMA MAKSİMUM SONUÇ PROGRAMI 6 seans Yosun Bakımı+proslim24 (2 saat) Haftada 2 kez

600 TL +KDV

12 seans Proslim24 (1 saat ) haftada 1 kez) (Yağ kırma, toparlama, lenf drenaj)

SUN FLOWER AVM KAT 1 NO:32 ESENKENT/İST.

0212 672 18 29-0535 676 17 84 www.kubratoksoy.com


SAĞLIK

NÖROLOJİK

Çocuk Nörolojisi Uzm. Dr. Gülseren ARSLAN “çocuğun gelişim basamaklarına zamanında ulaşıp ulaşmadığı sorgulanmalıdır" diyor.

MUAYENE

Özel Avcılar Hospital’dan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Gülseren Arslan çocuklarda psikomotor gelişimi hakkında ayrıntılı bilgi verdi.

Nörolojik tanıda yapılan en yaygın hatalardan birisi yeterli bir öykü ve hastayla rahatsızlığı konusunda tam bir iletişim kurulamamasıdır. İyi bir klinik öykü, tanı koydurucu en büyük anahtarlardan birisidir. Nörolojik öykü, daha kapsamlı ve zaman alan bir süreçtir; çünkü daha dikkatli alınmalı, daha iyi analiz edilmeli, doğumdan itibaren tüm çocukluk çağı ve gelişim basamakları daha ayrıntılı sorgulanmalıdır. Gebelik sırasında olan olaylar anne karnındaki bebeği etkileyebilmektedir. Bazen annenin bile farkında olmadığı çeşitli enfeksiyonlar bebeğe geçerek aktif hastalığa veya kalıcı hasara yol açmaktadır. Annenin gebelik sırasında ilaç

Yaş 1 ay 3 ay 4-5 ay 6-8 ay

kullanımı da sorgulanmalıdır. Ayrıntılı bir doğum hikayesi de alınmalıdır. Doğumun nerede yapıldığı, vajinal yolla veya sezeryanla mı doğduğu, vajinal doğumda geliş pozisyonu, sezeryan doğum endikasyonu, doğumdan hemen sonra çocuğun ağlayıp ağlamadığı, morarma olup olmadığı sorulmalıdır. Çocuğun psikomotor gelişimi hakkında sorular öykünün önemli bir parçasıdır. Aşağıdaki tabloda verilen gelişim basamaklarına zamanında ulaşıp ulaşmadığı sorgulanmalıdır. Psikomotor gelişim tarihsel bir sıra izler ancak gelişimde normalden hafif sapmalar bazen kabul edilebilir düzeydedir.

Motor gelişim Yüzüstü başını hafifçe kaldırır

Sosyal gelişim

Destekli oturur

Biberon ve memeyi Sevinç sesleri görünce sevinir çıkarır

Yüze bakar

Baş kontrolü sağlar Gülümser Desteksiz oturur

8-10 ay Emekler 12-15 ay Yürür

Yabancıları ayırt eder

Basit oyunlar oynar

Bardak ve kaşık kullanabilir

Dil gelişimi

Refleks tarzında anlamsız sesler çıkarır Sesli güler

Sesleri taklit eder

Bay bay, mama gibi anlamlı basit sözcükler söyler 3-30 kelime kullanır

I

2.ayda yüzüstü pozisyonda başını kaldıramıyorsa veya nesneleri gözle takip etmiyorsa, I 6.ayda sırtüstü pozisyonda kafasını kaldıramıyorsa, I 9.ayda oturamıyorsa, I 18.ayda yürüyemiyorsa veya hiçbir sözcük söylemiyorsa, I 3 yaşta basit cümleler kuramıyorsa, çok ayrıntılı ve ciddi bir nörolojik muayene yapılmalı ve çocuk etraflıca değerlendirilmelidir.

SGK ve Özel Sigorta Kurumları ile anlaşmamız vardır.

sizidinliyoruz@avcilarhospital.com 96

I ŞUBAT 2012

444 2 999



SAĞLIK

Fazla kilo ve selülit problemlerinden kurtulmanın en son yolu

KARBOKSITERAPI

Nuray Erdoğan (Estetik Danışmanı) ve Dr. Saliha Sönmezateş Güneri

Lazer ila ep syonda

%50 indirim.

Karboksiterapi özel bir cihaz yardımı ve çok ince iğne uçları ile doku içine karbondioksit gazı verilmesi prensibine dayanır. Karbondioksit tüm canlıların kanında oksijen ile birlikte metabolizmanın çalışması sonucu açığa çıkan gazdır. Her solukla dokularınızdaki oksijen karbondioksit ile yer değiştirir, böylece dolaşım tamamlanır. İlk kez 1930ʼlu yıllarda kardiologlar tarafından mikrodolaşımın arttırılması amacı ile kullanılan yöntem gevşemiş ve ileri derecedeki sellülitli dokuların giderilmesi, bölgesel yağ dokusu fazlalığın eritilmesi, Liposuction- lipoplasti öncesi ve sonrası pürüzlerin giderilmesi, koltukaltı gevşeklilklerinin ve sarkmaların giderilmesi, üst kolun inceltilmesi, gevşek ve sarkık göğüste cildin toparlanması, gevşek ve sarkık karın dokusunun düzeltilmesi, yara ve ameliyat izlerinin giderilmesi, doğum sonu veya kilo alma sonucu oluşan karın çatlaklarının giderilmesinde etkilidir. Doku altına verilen karbondioksitin bölgesel olarak artış göstermesi o bölgedeki ince damarların, uyuyan damarların bile açılarak bölgeye fazla miktarda kan getirilmesini sağlar. Böylece sorunlu alandaki kan dolaşımı hızlanır, bölgenin oksijenlenmesi artar. Bu sayede çalışılan bölgenin hem beslenmesi düzelir hem de metabolizması hızlanır. Karboksiterapi yöntemi ile selülitlerde gözle görülür düzelmeler sağlanırken bölgesel yağ dokusu da artan metabolizma hızı sayesinde hızla erir. Böylece zayıflama kolaylaşır, bölgesel yağlar ortadan kalkar vücudun şekillenmesi sağlanır. Küçük damar dolaşımının artması selülit oluşumunu tamamen tersine çeviren bir mekanizmadır. Dolaşımın artması ile selülite neden olan en büyük etken kan dolaşımı sayesinde dokular iyi beslenir

Haramidere Mevkii E-5 Üzeri No:22 34524 Beylikdüzü/İst.

Dr. Saliha Sönmezateş Güneri

ve bu da yağ hücrelerinin düzenlemesini sağlar. Karboksiterapi aynı zamanda ciltteki kırışıklıklar, sarkmalar ve erken dönem çatlakların tedavisinde kullanılır. Yine cilt altına verilen karbondioksitin cildin mikrodolaşımını düzenleyerek iyi beslenmesini sağladığı, böylece kollojen ve elastin yapımını arttırdığı tespit edilmiştir. İyi beslenen cildin üst tabakasında belirgin bir parlaklık ve gençlik görülür. Ayrıca artmış elastin ve kollojen lifler sayesinde cilt gerginleşir, sarkmalar toparlanır. Hem vücut hem de yüz problemlerinde çok geniş bir kullanım alanı olan karboksiterapi ortalama 10 seans uygulanmaktadır. Seans aralıkları 1 haftadır. Tek başına uygulanabileceği gibi pek çok yöntemle bir arada da kullanılabilir. Buna bağlı olarak 1 ila 3 beden arasında incelme ve selülitlerde düzelme görülür. Tamamen doğal ve yan etkisiz bir yöntemdir. Karboksiterapi sayesinde daha genç bir cilt ve daha ince bir vücut yapısına kavuşabilir ve 14 Şubat hem daha sevgililer günü sağlıklı hemde özel hediye kolay sonuçlar programları için elde arayınız. edebilirsiniz.

Tel: 0212

866 86 96

e-posta: info@doganestetik.com - www.dogantipmerkezi.com



GÜZELLİK

Selülitten

kurtulmanın

altın formülleri

Selülitten doğal yöntemlerle kurtulun! Çoğu kadının kabusu olan selülitten kurtulmanın yolu mutfaktan geçiyor. Greyfurt, limon, brokoli, armut ve yeşil yapraklı sebzeler portakal görünümünü bedenden siliyor. Selülitlerin dostu katı yağlar, soslu yiyecekler, salamura turşu ve tuzlu yiyecekler, kızartmalar, kremalı hazırlanmış besinler, mayonez, hardal, kahve çeşitleri, soda, gazlı ve karbonatlı içeceklerdir. Star gazetesinde yer alan habere göre, ceviz, badem, kuru kayısı, kuru soğan, bürüksel lahanası, sarımsak, brokoli, karnabahar, armut, kavun, karpuz, greyfurt, limon, portakal, kivi ve mandalina en iyi selülit iyileştirici besinlerdir.

100 I ŞUBAT 2012


ER

GÜZEL FİKİRL

Kadınların özellikle yaz aylarında korkulu rüyası olan selülitten kurtulmak, şu an içinde bulunduğumuz kış aylarında alınacak küçük önlemlerle mümkün. Selülit, 37 altın önerinin yaşam biçimi haline dönüştürülmesiyle önlenebiliyor.

Genellikle estetiksel bir sorun gibi algılanan selülit bilinenin aksine, oluştuğu bölgede kan dolaşımını engellediği için varis, damar tıkanıklığı, kronik ağrılar, kan dolaşımı bozukluğuna bağlı cilt hastalıklarına yol açan, kas ve kemik dokusunun kanlanmasına neden olan bir hastalık çeşidi. Selülitten kurtulmanın 37 yolunu anlatan Dr. Kasım Güler, selülitin deri altı dokuda biriken yağ olduğunu, bu yağ dokusuna bağlı olarak da bölgede sıvı biriktiğini, biriken sıvıların o bölgede dolaşımı yavaşlattığı için daha fazla yağ birikmesine yol açtığını ve kısır döngüye girdiğini söyledi. Güler, selülitin, ʻʼhidroʼʼ (su), ʻʼlipoʼʼ (yağ), ʻʼdistrofiʼʼ (görüntü bozukluğu) kelimelerinin birleşiminden oluşan tıptaki adının ʻʼhidrolipodistrofiʼʼ olduğunu belirtti. Gözle görülen selülit dokusunun, sırf yağ nedeniyle girintili-çıkıntılı bir görünüm ortaya çıkarmadığını anlatan Güler, dokudaki yağ hücrelerinin suyu çekip tamamen suyla şişip dolaşımı bozması nedeniyle selülitin oluştuğunu ifade etti. Uzman Dr. Kasım Güler, kadınların özellikle yaz aylarında korkulu rüyası olan selülitten kurtulmanın, yaz aylarına girmeden alınacak küçük önlemlerle mümkün olduğunu belirterek, selülitleri önlemek için 37 altın öneriyi şöyle sıraladı: 1. Sabah kalkar kalkmaz ve akşam yatmadan önce ılık su içine limon sıkıp için. 2. Televizyon karşısında ya da kitap okurken atıştırmayın. 3. Azar azar ve sık sık yemeyi tercih edin, asla aç kalmayın. Dengeli ve düzenli beslenin, tek tip gıda tüketiminden vazgeçin. 4. Asla çok düşük kalorili ve şok diyetler uygulamayın. 5. Kahvaltınızı kuvvetli, akşam yemeğinizi çok hafif yemeyi tercih edin. 6. Soya lesitini (PPC) içeren kremler kullanın. 7. Bol su için. Öğünlerden 30 dakika önce 1-2 bardak su için. Yemek sırasında ise su içmeyin. 8. Tuz tüketimini azaltın.

TMAN YASEMİN YUR CANDEMİR

9. Kese yapın, sıcak ve soğuk duş alın. 10. Çay, kahve, soda, meşrubat ve alkol tüketimini azaltın. 11. Taze sıkılmış meyve suları ve bitki çaylarını tercih edin. 12. Haftada 4- 5 gün 30-45 dakika tempolu yürüyüş yapın. 13. Yüksek topuklu ayakkabılar ve dar giysileri tercih etmeyin. 14. Meyvenizi yemek aralarında yemeyi tercih edin. 15. Porsiyonlarınızı azaltın. 16. Yemekten hemen sonra dişlerinizi fırçalayın. 17. Sakız çiğnemeyin, çok çabuk acıktırır. 18. Kullanmak istediğiniz cihazların hangi tip selülit için olduğunu ve selüliti giderme yöntemini mutlaka öğrenin. 19. Elma, armut ve bunun gibi meyveleri lifli oldukları için kabukları ile yiyin. 20. Beyaz ekmek yerine, kepek ekmeği tercih edin. 21. Süt, peynir, yoğurt gibi ürünlerin lightını tercih edin. 22. Doğal şeker yerine, tatlandırıcılar kullanın. 23. Sofranızdan yeşil sebze ve meyveyi eksik etmeyin. 24. Kırmızı et yerine beyaz eti tercih edin. 25. Katı yağlar yerine, zeytinyağı kullanın. 26. Kızartma yerine ızgara buğulama, haşlama ya da fırında pişirme gibi yöntemler uygulayın. 27. Yağlı, şekerli ve unlu pastane ve bakkaliye ürünlerinden kaçının. 28. Kuruyemiş, sakatat, şarküteri ürünleri, sos ve kremalardan uzak durun. 29. Dolaşımı engellediği ve oksijen oranını azalttığı için sigara içmeyin. 30. Düzenli egzersiz yapmaya özen gösterin. 31. İdeal kiloda olduğunuz günlerinizdeki bir resminizi buzdolabına yapıştırın. 32. Akşam yemeğini çok geç saatlerde yemeyin. 33. Selülitli bölgeye mutlaka masaj yapın. 34. Çok hızlı yemeyin. 35. Yediklerinizi mutlaka not edin. 36. Haftada bir gün tartılın. 37. Kendinizi çok sevin ve asla umutsuzluğa kapılmayın... ŞUBAT 2012 I

101


ASTROLOJİ

Bahçeşehir Somun Ekmek Cafe’nin müdavimlerinin vazgeçilmez tarotçusu Nisa, her burca özel aylık burç yorumunuzu yaptı... Aşk hayatınızla alakalı konularda Şubat ayı oldukça etkileyici bir dönem. Bu dönemde aşk hayatınızda, özgür yaklaşımlar sergilemek, bireyselliğinizi ön planda tutmak isteyebilir, kendinizi sıra dışı ifade etmeye çalışabilirsiniz. Üzerinizde denetim kurulması mümkün olmadığı gibi, sınırlanmaktan da hiç hoşlanmayabilirsiniz. İlişkisi olmayan Koçlar için de farklı ve sıra dışı bir aşk yaşama arzusunda olacakları bir dönem. Çalışma ortamınızda bulunan kişilerle olan iletişiminize dikkat etmeniz ve beraber hareket edecek şekilde düzenlemelerde bulunmanız yararınıza olacaktır.

KOÇ

İlişkisinde sorun olanlar bu ay partnerlerinin görüş yapısına müdahalede bulunmamaya ve saygı göstermeye önem vermeliler. Çünkü bunu yapmadığınızda aranızdaki görüş ayrılığının daha fazla derinleşmesi, en ufak bir olayda dahi birbirinizle ters düşmeniz mümkün olabilir. Özellikle de son aylarda ilişkilerinde problemler yaşayanlar bu konuya daha da özen göstermek zorunda kalabilirler. Evlilik veya uzun süreli bir ilişkide, siz ve partneriniz birbirinizden apayrı kişilikler olduğunuzun bilinci içinde hareket etmelisiniz.

ASLAN

Özellikle flört türü ilişkilerde dikkat edilecek husus, açık fikirli ve tarafsız bir şekilde düşünmeye çalışmanız, hoşgörülü yani karşınızdaki kişinin bakış açısına tahammül göstermenizdir. Beraberliğinizdeki sorunları sen-ben kavgasına dönüştürerek çözmeye çalışmanın hiçbir yararı olmayacağını bilmelisiniz. İlişkinizi ilgilendiren konularda partnerinizle sevgiliden ziyade arkadaş gibi olmanız, onunla paylaşımlarda bulunmanız, kimi zamanlarda da duygularınızın yerine mantığınızla hareket etmeniz yararınıza olacaktır.

İlişkisi olan Başaklar, bu dönemde partnerleriyle bazı problemler yaşayabilirler. Özellikle de kısa süre önce başlamış bir ilişkiniz varsa, ilişkide tarafların her birinin kendi arzuları ve egosu gereği davranışlar sergilemesi doğal olarak kimi zamanlarda aranızda sorunlar oluşmasına neden olabilir. Ancak eğer ilişkiniz sağlam, tutarlı ve dengeliyse, hatta kökleşmişse, hiçbir sorun çıkmadan bu dönemi atlatabilirsiniz. Partneriniz eğer ilişkisine değer veriyorsa sizin bakış açınıza karşı saygı ve sevgisini ihmal etmeyecek hatta size daha fazla bağlanacak.

Gerek siz ve gerekse partneriniz aslında bir ekipsiniz. Bu dönemde gayet net ve açık bir şekilde kendinizi ifade edebilir, ilişkinizde talepkar davranabilir, karşı cins üzerinde ve diğer kişilerle olan ilişkinizde ön planda olmaya çalışabilirsiniz. Bu nedenle bu seyir altında oldukça girişken ve hevesli olacağınız bir süreç içine giriyorsunuz. Şubat ayı aşk hayatınız ve genel olarak ilişkiler bakımından gayet aktif bir dönem olarak gözüküyor. Bu dönemde kafaca uyuşabileceğiniz, sizinle aynı zevkleri paylaşan bir kişi ile tanışabilirsiniz.

Bu ay bekar olar Teraziler için hızlı ve çarpıcı biçimde başlayan ilginç ve sürpriz aşklar gündeme gelebilir ve kendinizi bu sayede gayet özgür bir şekilde ifade edebilirsiniz. Sosyal hayatınız canlandığı için, yeni insanlarla tanışabilirsiniz. Ancak başladığınız ilişki ne kadar güzel gelişirse gelişsin karşınızdaki kişiyi çok iyi tanımanızı, baştan her şeyi detaylı bir şekilde konuşmanızı öneririz. Çünkü gelecekte, partnerinizin kıskançlığı, huzursuzluğu, ilişkideki agresif tutumu veya aşırı özgür tavırlarının sizi rahatsız edebilme ihtimalinin olduğunu unutmamanızda fayda var...

İlişkinizle alakalı konularda her şeyi yeni bir bakış açısıyla ele alarak düzenleme zamanına giriyorsunuz. İlişkisinde sorun olmayanlar için ise bu dönem evlenme kararları almak ve bu yönde planlar yapmak için oldukça ideal görünüyor. İlişkisi olmayanlar açısından ise bu dönem, geri hareket süresince kendinizi gözden geçirmeniz ve bugüne dek yaşadığınız ilişkiler ve tecrübeler doğrultusunda bundan sonra başlayacak ilişkilerde daha akıllı ve ciddi seçimlerde bulunmaya çalışmanız anlamanı gelebilir.

Aşk hayatında oldukça heyecan verici bir süreç içindesiniz. İlişkisi olan akrepler partnerleri ile çeşitli topluluklara girebilir, eğlencenin tadına varabilirler. Eğer bir ilişkiniz yoksa, yeni aşk kapınızı çalmak üzere... Ancak karşınıza çıkan kişiyle uzun süreli bir ilişki kurmak amacındaysanız, anlaşamadığınız bazı konularda olabildiğince alttan almanız gerekebilir. Karşınızdaki insanı anlamakta zorlanabilirsiniz ama olaylara onun açısından bakmaya çalışırsanız eğer güzel bir ilişki sizi bekliyor olacaktır.

BOĞA

İKİZLER

YENGEÇ

102 I ŞUBAT 2012

BAŞAK

TERAZİ

AKREP


Bu ay, ilişkinizin sorumluluğu altına girmeniz mümkün olmadığı gibi, bu yönde acımasız bir dürüstlüğe sahip olmanız da mümkün. Bu nedenle ilişkinizde yaşadığınız sorunları birlikteliğinizi yıpratacak şekilde partnerinizle paylaşma eğiliminde olabilirsiniz. İlişkinizin devamlılığı için düşünerek adım atmanızda yarar olduğunu belirtmek isteriz. Ilımlı olmanız, tartışmaları güzellikle sonuçlandırmanız, sen ve ben demek yerine biz olmayı başarmanız son derece önemlidir. Kibirlilik, abartılı hareketler ve şımarıklıktan uzak durmanız gerektiğini vurgulamamızda yarar var.

YAY

Aşk hayatınızda gerek ilişki kurma tarzınız gerekse bazı zamanlarda yaptığınız kontrol dışı tepkileriniz sıkıntı yaratabilir. Aşka bakış açınız ilişkinizdeki tutkunun derecesine göre değiştiğinden ne yazık ki bu ay pek çok olasılıktan biri sizi bekliyor olabilir. Kimi Oğlaklar, kendi yuvalarının sınırları içindeki her değeri daha fazla korumak adına, üçüncü bir şahsın ilişkilerine zarar vermemesi için her türlü tedbiri almak zorunda kalabilir. Bazılarınız, aşk konusunda daha baskın bir rol oynayarak, karşısındaki kişinin olabilecek zararlarına karşı korunmayı tercih edebilir.

OĞLAK

Aşk hayatınızla ilgili konularda genel anlamda oldukça yoğun bir döneme giriyorsunuz. Ciddi ilişkiler yani evlilik ve uzun süreli beraberliğinizle ilgili konularda oldukça mutlu olacağınız bir sürece girmektesiniz. Aşk hayatınızda ve sosyal yaşamınızda zaman zaman duraksama, düşünceli olma, agresif davranma veya deneyimsel ilişkiler yaşama konusunda farklı tepkiler verebilirsiniz. Ancak aşk hayatınızda, farklı yollarla kendinizi ifade edebileceğiniz ve kendinize özgü niteliklerinizi ortaya koyabileceğiniz pek çok fırsat sizi bekliyor olacak. Yeni başlayacak bir ilişkide isteklerinizi ortaya koyabilmeniz adına daha güçlü oldugunuzu hissedeceksiniz.

KOVA

Bu ay, aşk hayatınızla ilgili sorumluluklar sizi bekliyor olabilir. Yaşadığınız beraberlikte ciddiyet daha fazla anlam kazanabilir. İlişkinizde tutku ön planda ise üstlendiğiniz bu sorumlulukların sizi yormayacağına, aksine paylaşımlarınızın artmasını da beraberinde getireceğinden, mutlu edeceğine eminiz. Eğer bir ilişkiniz varsa ve partnerinizle sorunlar yaşıyorsanız ilişkinizin geleceği hakkında kararsız kalmanızın veya belki düzelir diyerek sorunları rafa kaldırmanızın hem size hem de partnerinize haksızlık olacağını unutmayın.

BALIK

EYLÜL 2010 I

XX


MODA HER YERDE

Mevsimin Tadını Doyasıya Yaşayın

N BENGÜ AerRyeSrdLe.Acom www.modah netmeni Genel Yayın Yö

Kışın o soğuk ve kat kat giyindiğimiz günlerinde, ilkbahardaki gibi rahat giyinmeyi özlemeyenimiz var mı? Eminim o günleri hayat etmek bile biz kadınları oldukça mutlu ediyor. Peki, mutluluğumuzu nasıl perçinleyelim? Derginizi alın, arkanıza yaslanın ve moda sayfamız sayesinde podyumdan yeni inmiş havanızla etrafınızdakilerin hayran bakışlarını üzerinizde toplamanın keyfini yaşayın. 2012 İlkbahar-Yaz sezonunda mercek altına alınan parçalar hangileri? Özellikle gece kıyafetleri için ışıltı ve parıltı, göz alıcı desenler İlkbahar-Yaz Koleksiyonlarının en kilit parçaları olacak.

Asimetrik Etekler ve Miniler Etekler ve elbiselerde asimetrik yaklaşımla, pencereler ve tabii ki süper miniler bizi bekliyor. Peki nerede bulabilirsiniz bu tasarımları? Asimetrik sevdanızı yatıştırmak için kendinizi Zara ’ya atabilirsiniz. Sadece asimetrik şifon eteklerle değil aynı zamanda hayvan desenli elbise ve dantel detaylı elbiselerle de kendinizden geçebilirsiniz.

Desenlerin Hâkimiyeti

İlkbahar-Yaz Sezonunda kıyafetlerde geometrik desenler, hayvan desenleri, çiçek desenleri ve danteller göze çarpıyor. Dolayısıyla göz kamaştırmamak için bir sebebiniz kalmadı. Desenli elbiselerinizle hem gündüz hem de gece şıklığını yaşarken en önemli rahatlığınız taşlı sandaletleriniz olacak. Dantel elbiselerinizin asil havasını ilkbahar-yaz geceleri ile tanıştırın. Hatta kalıpları yıkıp dantel parçaları yırtık mini kot şort ile tamamlayın.

Gecenin Yıldızı Siz Olun

Koton mağazalarında sezonun öne çıkan trendlerine ulaşabilirsiniz. Markanın hem gece kıyafetlerinde hem de günlük kıyafetlerinde aklınızı başınızdan alacak detaylar mevcut. Gece ve parti kıyafetlerinden oluşan ʻʼParty Wearʼʼ koleksiyonunda payet işlemeler, mini elbise ve etekler ile gecenin yıldızı siz olacaksınız bizden söylemesi!

Sezonun Moda Renkleri

Bu yazın moda renkleri ise ilk başta turuncu olmak üzere sarı, mavinin tonları, pastel renkler ve mevsimlerin değiştiremediği renk beyaz… Kışın siyah tonlarından sonra yaz bize renk özgürlüklerimizi geri veriyor. Sizde kendinizi tek renge mahkûm etmeyin moda olan renkleri teninizle tanıştırıp, dolabınızı gökkuşağı renkleri ile boyayıp yazın tadını doyasıya yaşayın.

104 I ŞUBAT 2012


TUPPERWARE

YEMEK

DOMATESLİ PEYNİR KULESİ MALZEME G3

orta boy domates ml zeytinyağı G 2 top mozerella peyniri G 5 ml kekik G 25 ml dolmalık fıstık G 25

HATİCE KOÇve

I ÜRÜN UZMAN İSTİ EV EKONOM

G 25

gr fesleğen veya roka G 75 ml zeytinyağı G 25 ml parmesan veya eski kaşar peyniri G 1 diş sarımsak G Yeteri kadar tuz, karabiber

HAZIRLANIŞI

Fırını 200°C ısıtın. Fırın teline Silikon Pişirʼi koyun. Domatesleri yıkayıp, her birini yuvarlak üç eşit dilim şeklinde dilimleyin. Silikon Pişirʼin üzerine domatesleri koyup silikon fırça ile yağlayın. Domateslerin üzerine tuz ve kekik serpip 15 dakika önceden ısıtılmış fırında pişirin. Süper Şef IIʼnin içinde rokayı doğrayın, sonra sarımsak ve fıstığı ekleyip doğramaya devam edin. En son kaşar peynirini, yağı, tuz ve karabiberi de ekleyip doğramaya devam edin. Mozeralla peynirini eşit kalınlıkta olacak şekilde altı yuvarlak parçaya dilimleyin. Hünerli Kuleʼnin içini silikon fırça ile yağlayın. Hünerli Kuleʼnin içine önce domates sonra mozerella peynirini ve pesto sosu koyup aynı işlemi diğer kalıplar için de tekrarlayın. En üste domatesleri koyup, tüm kalıpları üst üste kapatın. Buzdolabında 15 dakika bekletip servis edin.

ÇİKOLATA RÜYASI MALZEME G 150

gr çikolata gr tereyağı G 25 ml pudra şekeri G 200 ml krema Tabanı için G 100 gr sütlü çikolata G 60 gr burçak bisküvi G 25 gr tereyağı Süsleme için G 30 gr çikolata G 20

HAZIRLANIŞI

Mikro Plus Sürahiʼnin içinde çikolatayı 540 Watt da 2 dakika eritin. 3 dakika bekletip karıştırın. Hünerli Kulelerin içini hafif yağlayın. Kremayı çırpın, pudra şekerini ve erimiş çikolatayı ekleyip köpük oluncaya dek çırpmaya devam edin. Hazırladığınız karışımı Hünerli Kulelerin içine paylaştırın. Bisküvileri Süper Şefʼin içinde doğrayın. 100 gr çikolatayı ve tereyağı Mikro Plus Sürahiʼnin içinde eritip bisküvi ile birlikte karıştırın. Hazırladığınız bisküvi karışımını çikolatalı karışımın üzerine yayın. Hünerli Kuleyi üst üste kapatıp buzdolabında 2 saat bekletin. Servis öncesi Soysoy ile çikolatayı kesin. Hazırladığınız çikolata rüyalarını servis tabağına alıp doğradığınız çikolatalar ile süsleyip servis edin...

0800 261 21 37 www.tupperware.com.tr


HUKUK

İŞVEREN

İş sözleşmesinin AVUKAT ÜMİT UYSAL

Değerli Dört Mevsim okurları, iyi bir iş bulmak günümüz koşullarında iyi bir eş bulmak kadar zor. Hangi şartlarda işimizi kaybedebiliriz, nasıl olursa tazminatımızı dahi alamadan çıkışımız verilebilir bilmemiz lazım. İş yeri sahibi okurlarımızda ellerindeki kartları görmüş olurlar. Yalnız bu kartları kullanmaya pek heveslenmeseler iyi olur, zira iş mahkemeleri çok büyük oranda işçiler lehine karar vermektedirler. Benden söylemesi...

İş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenle fesih hakkı 4857 Sayılı İş Kanunun 25 inci maddesinde fesih hakkı düzenlenmiştir. Söz konusu maddede, (A) sağlık nedenleri, (B) ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri, (C) zorlayıcı nedenler ve (D) işçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın İş Kanunu17 nci maddedeki bildirim süresini aşması olmak üzere, toplam dört ana başlık altında işverene haklı nedenle iş sözleşmesini fesih hakkı tanınmıştır. A-İşverenin Sağlık Nedenleri İle İş Sözleşmesini Fesih Hakkı a) İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa veya sakatlığa uğraması halinde, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi. Bu bentte sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre İş Kanunu 17. maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre İş Kanunu 74. maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçi iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret isteyemez. b) İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edi-

106 I ŞUBAT 2012


TARAFINDAN

haklı nedenle feshi lemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.

B-İşverenin Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Aykırı davranması Halinde İş Sözleşmesini Fesih Hakkı a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması. b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi veya davranışlarda bulunması yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması. c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması. d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması veya İş kanunu 84. maddeye aykırı hareket etmesi. e) İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması. f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi. g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü yahut bir ayda üç iş günü işine devam etmemesi. h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi. ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede

hasara ve kayba uğratması.

C-İşverenin Zorlayıcı Sebeplerle İş Sözleşmesini Fesih Hakkı İş sözleşmesinin bildirimsiz olarak feshedilebilmesi sadece, “İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması.” nedenine bağlanmıştır. Bu durumda iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde, işçiye ihbar tazminatı ödenmemekte, ancak, bir yıldan fazla çalışması olan işçiye kıdem tazminatı ödenmektedir.

D-İşverenin Gözaltına Alınan veya Tutuklanan İşçinin İş Sözleşmesini Fesih Hakkı İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde iş sözleşmesinin haklı bir nedenle fesih hakkı, 4857 Sayılı Kanunun 25. maddesinde, “İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17. maddedeki bildirim süresini aşması.” şeklinde düzenlenmiştir. Bildirim süreleri 4857 Sayılı İş Kanunun 17. maddesindeki bildirim süreleri şu şekildedir. “ İş sözleşmeleri; a) İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra, b) İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra, c) İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra, d) İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra, Feshedilmiş sayılır. Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir. Değerli dört mevsim okurları dileriz ki hiçbir okurumuz işini kaybetmesin. Çalışma barışı dolu günler dileğiyle esen kalın...

İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesi veya davranışlarda bulunması yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması.

ŞUBAT 2012 I

107


EN GÜZEL ÇOCUKLAR

Çağan Mehmet Yakar

r

eve

niz

De

ks Pe

Eli

Engin Berk

oğlu az Tütüncü

Hayat N

fS

uK

oz

Semra Şenses

Damla Parlak

ÇOCUĞUNUZUN EN ÖZEL ANININ (En güzel güldüğü , ağladığı, doğum g ünü v.s.) FOTOĞRAFINI BİZ E YOLLAYIN YAYIN LAYALIM... BEBEĞİNİZİN, ÇO CUĞUNUZUN DE RGİMİZDE YER ALMASINI İS TİYORSANIZ 4

mevsimsizden@g mail.com ADRESİNE YOLLA YIN

108 I ŞUBAT 2012

SİZİN ÇOCUĞUN UZ DA SAYFALARIMIZI S ÜSLESİN...

Esra Yıldız


KÜLTÜR - SANAT

Derleyen: Hatice Gülçür İnanç

2011 film yılı oldu

2011 yılı, 1989’dan bu yana en fazla sayıda filmin izleyiciyle buluştuğu yıl oldu. 71’i yerli toplam 291 film gösterime girdi ve üç boyutlu yapımların sayısı arttı. 2011, Türk sinema sektörüne ilişkin ayrıntılı istatistiklerin tutulmaya başlandığı 1989’dan bu yana en fazla sayıda filmin izleyiciyle buluştuğu yıl oldu. 71’i yerli toplam 291 film gösterime girdi ve üç boyutlu yapımların sayısı arttı. 2010 yılında 255 olan film sayısı yaklaşık yüzde 14 artışla bu yıl 291’e ulaşırken, söz konusu filmler tek bir 35 mm‘lik kopyadan (35 mm, dijital video ve IMAX formatlarında) 350-

360 kopyaya kadar genişleyen bir yelpaze içinde sinemaseverlerle buluştu. ‘Kurtlar Vadisi: Filistin’ toplam 360 adet 35 mm’lik kopya ile ‘yıl boyunca ülke sathında en yaygın şekilde dağıtılan film’ unvanını elde ederken, izleyici rekorunu ise ‘Eyvah Eyvah-2’ kırdı. Yabancı filmde ise Alacakaranlık Efsanesi ve arkasından Karayip Korsanları izleyici rekorunu kırdı.

Şubat ayı gösteri ve konserlerden sizin için seçtiklerimiz;

G Winks Club Muzikali 4-12 Şubat 2012 TİM Fettah Aytaç Salonu G Keşanlı Ali Destanı 04 Şubat-04 Mart 2012 İstanbul, Çeşitli Sahneler

G Troya 17 Şubat 2012 Ülker Sports Arena G CM101MMXI/Cem Yılmaz’dan Gösteri 06 Şubat-01 Mart 2012 TİM Show Center G Moskova Balesi 17-19 Şubat 2012 TİM Show Center G Sinbad ve Adalar Prensesi 04,11,25 Şubat 2012 TİM Fettah Aytaç Salonu

G Kıraç 04 Şubat 2012 Bostancı Gösteri Merkezi G Sibel Can: Müzeyyen Senar Gecesi 07 Şubat 2012 Lütfi Kırdar Auditorium G Halil Sezai 10 Şubat 2012 Jolly Joker İstanbul G Murat Boz 11 Şubat 2012 Bostancı Gösteri Merkezi G Zülfü Livaneli 11 Şubat 2012 Ora Arena G Kürşat Başar’la Sevgililer Günü 14 Şubat 2012 KKM Gazanfer Özcan Sahnesi

G Tuluyhan Uğurlu Sevgililer Günü 14 Şubat 2012 Caddebostan Kültür Merkezi

G Ezginin Günlüğü 14 Şubat 2012 Türkan Saylan Kültür Merkezi, S1 G Levent Yüksel – Sevgililer Günü Özel 14 Şubat 2012 Jolly Joker İstanbul G Ayten Alpman ile Bir Başkadır Müzik 14 Şubat 2012 İstanbul Jazz Center G Mabel Matiz 14 Şubat 2012 Beyoğlu Hayal Kahvesi

En iyi yerli filmler

G Eyvah Eyvah 2 G Aşk Tesadüfleri Sever G Allahʼın Sadık Kulu G Kurtlar Vadisi: Filistin G Sümelaʼnın şifresi Temel G Anadolu Kartalları G Dedemin İnsanları G Hür Adam G Ya Sonra G Kolpaçino Bomba G Behzat Ç. Seni Kalbime gömdüm G Musallat 2 Lanet G Kaybedenler Kulubü G Entelköy Efeköyʼe karşı G Çınar Ağacı G Labirent G İncir Reçeli G 72. Koğuş G Kutsal Damacana Dracoola G Bir Zamanlar Anadoluʼda

En iyi yabancı filmler

G Alacakaranlık Efsanesi: Şafak Vakti Bölüm 1 G Karayip Korsanları: Gizemli Denizlerde G Şirinler G Harry Potter ve Ölüm Yadigarları G Hızlı ve Öfkeli 5: Rio Soygunu G Arabalar 2 G Transformers: Ayʼın Karanlık Yüzü G Sherlock Holmes: Gölge Oyunları G Görevimiz Tehlike 4 G Ölümsüzler G Alvin ve Sincaplar: Eğlence Adası G Ayı Yogi G Son Durak 5 G Kung Fu Panda 2 G Rio G Felekten Bir Gece Daha G Thor ŞUBAT 2012 I109


POLİTİKA

darbe değil miydi? ‘28 Şubat’

28 Şubat 1997’nin üzerinden 15 yıl geçti. Hani şu sokaklarda tankların yürütüldüğü, Erbakan’ın iktidardan uzaklaştırıldığı, Refah Partisi’nin kapatıldığı; sonuçta AKP’nin iktidarına zemin hazırlanan süreç. Siyasi iktidar “Darbeciler yargılanıyor” diyor. Peki, 28 Şubat darbe değil miydi? 28 Şubat 1997’yi hatırlıyor musunuz? Hani Necmettin Erbakan’ın Başbakan, Süleyman Demirel’in Cumhurbaşkanı, Genel Kurmay Başkanı’nın Hüseyin Kıvrıkoğlu olduğu, Mesut Yılmaz’lı, Tansu Çiller’li dönem... Kudüs Gecesi düzenlenen Sincan’da tanklar yürütülmüş, 9 saat süren Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonrası ‘irtica’ya yönelik kararlar alınmış ve Erbakan, görevi Çiller’e bırakmak üzere istifa etmiş, ama Demirel hükümet kurma görevini Çiller yerine Mesut Yılmaz’a vermiş ve Bülent Ecevit’in de desteği ile Anasol-D hükümeti kurulmuştu. Ekonomik krizin kapıda olduğu, Derviş’li yılların başlamasına ramak kalan yıllar… İşte bu dönemin üzerinden 15 yıl geçti. 15 yıl önce yapılan MGK toplantısında alınan kararları hatırlıyor musunuz? Şunlardı: Laiklik için yasaların uygulanması istendi, tarikatlara bağlı okullar denetlenmesi ve MEB’e devredilmesi istendi. 8 yıllık kesintisiz eğitime geçilmeli, Kuran kursları denetlenmeli, Tevhidi Tedrisat uygulanmalı, tarikatlar kapatılmalı, irtica nedeniyle ordudan atılanları savunan ve orduyu din düşmanıymış gibi gösteren medya kontrol altına alınmalı, kıyafet kanununa riayet edilmeli, kurban derileri derneklere verilmemeli, Atatürk aleyhindeki eylemler cezalandırılmalı, deniliyordu. Peki, sonrasında neler oldu? 13 Mart’ta Başbakan Necmettin Erbakan, MGK kararlarını imzaladı, ama sonra bu kararları imzalamadığını sadece ön yazıyı imzaladığını iddia etti. 21 Mayıs’ta Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş, RP’nin kapatılması için dava açtı. 7 Haziran’da Genelkurmay, irticai faaliyetleri desteklediğini iddia ettiği firmalara ambargo koydu. 10 Haziran’da Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay başkan ve üyeleri Genelkurmay Başkanlığı‘na çağrılarak irtica konusunda brifing verildi.

110 I ŞUBAT 2012

18 Haziran’da Necmettin Erbakan başbakanlıktan istifa etti. İstifasının nedeninin başbakanlığı Tansu Çiller‘e devretmek olduğunu belirtti. 19 Haziran’da Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, hükümet kurma görevini o sırada arkasında TBMM çoğunluğu olan DYP lideri Tansu Çiller‘e vermeyip, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz‘a verdi. 30 Haziran’da Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit ve Hüsamettin Özkan‘la birlikte ANASOL-D Hükümeti‘ni kurdu. AKP’NİN YOLU AÇILDI Bu gelişmelerin ardından, akıllarda en çok dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu’un sarf ettiği, “28 Şubat bin yıl sürecek” sözü akıllarda kaldı ve çok tartışıldı. Ama bırakın ‘bin yıl’ı, 5 yıl sonra kapatılan RP’nin –her ne kadar biz o gömleği çıkardık denilse de- devamı niteliğindeki bir siyasi oluşum hızla iktidara yürüdü. Yani, irticai faaliyetlerle suçlanıp, iktidardan uzaklaştırılan ve sonra da kapatılan RP’nin içinden çıkan Recep Tayyip Erdoğan hareketi, 10 yıldır ülkeyi yönetiyor. Peki, 28 Şubat kararları ne oldu? Buna tek örnek verelim: Başbakan Erdoğan’ın “Velev ki” açılımıyla başlayan yeni süreç sonrası, bugün üniversitelerde başörtüsü sorunu ortadan kalktı. Ayrıca ülkenin en tepesinden, en altına kadar tüm yönetim koltuklarına muhafazakâr görüş oturdu, uzun yıllar da böyle devam edecek gibi görünüyor. Yani 28 Şubat ters tepti. 1997’de askerin aldığı kararlar, adeta AKP’nin yolunu açtı. AKP, 28 Şubatçılara teşekkür ediyor mudur, ya da “Allah razı olsun o kararları aldırtanlardan” diyor mudur bilemiyoruz, ama bu noktada şu soru akıllara geliyor: Tarihe “Post-modern darbe” diye geçen o günlerde, halkın oylarıyla


I

CEMAL SUBAŞ

İSİ TEMPO DERG ÜDÜRÜ M Rİ LE İŞ ZI YA

iktidara gelenleri, silah korkusuyla uzaklaştırılanlardan neden hesap sorulmuyor? HANİ DARBECİLER YARGILANACAKTI? Ergenekon, İnternet Andıcı, Oda TV gibi davalarda, seçilmiş hükümeti, iktidardan uzaklaştırmaya ya da çalışamaz hale getirmeye çalışmak suçlamasıyla onlarca muvazzaf ya da emekli ve sivil isimler yargılanıyor, üstelik çoğu tutuklu yargılanıyor. Türkiye tarihinde ilk kez eski bir genelkurmay başkanı tutuklanıyor. Peki, 28 Şubat neden sorgulanmıyor? Bu konuya ilişkin Ekim 2011”de bir haber çıktı. Doğru mu bilemiyoruz, çünkü sonrasında bir gelişme okumadık. Haberde aynen şöyle deniliyordu: “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarihimize ‘Post modern Darbe’ olarak geçen 28 Şubat süreciyle ilgili soruşturma kararı aldı. Soruşturmanın başlamasına bir avukat aracılığı ile yapılan başvuru sebep oldu. 28 Şubat kararları veya 28 Şubat darbesi hakkında suç duyurusunda bulunan bir avukat, 28 Şubat sürecinde aktif görev alana dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı ve kuvvet komutanlarının da aralarında bulunduğu kişiler için, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. 28 Şubat süreci nedir ile ilgili olarak, 28 Şubat darbesinde yaşanan olaylarda etkin rol oynayan kişilerin eylemlerinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 312. maddesinde düzenlenen Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırma ve görevlerini engelleme suçunu oluşturduğu vurgulanan başvuruda, dönemin ‘Refahyol hükümetinin ‘rejimin tehdidi’ gibi gösteren bir anlayışın karşı karşıya geldiği bir ortamda, 28 Şubat 1997 tarihinde yapılan bir darbe ile 54. hükümet görevden uzaklaştırılmıştır’ ifadelerine yer verildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 28 Şubat süreci kararlarını da ekleyerek başvuruyu incelemeye başladı.” Anlaşılan hala inceleniyor ki, ses, seda yok. Geçmişiyle yüzleşildiği iddia edilen ve dava üzerine dava açılan bu dönemde, AKP”nin iktidarına yol açan 28 Şubat’a dokunulmaması ilginç değil mi? Tıpkı ‘Dolmabahçe Görüşmesi’nin mezara gideceği meselesi gibi!.. Bu konuda Ocak 2012’de AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Hüseyin Çelik’in, “28 Şubat ve 27 Nisan bildirisinin hesabı da günün birinde sorulacaktır” açıklaması var. Bakalım devamı gelecek mi?


BULMACA Fotoğraftaki kişi

Haberci

Bir tür rakı

Kiralık

İzmirʼin bir ilçesi

Su yolu

Tir

Satrançta bir taş

Ermin

Kıyı

Türkiyeʼnin plakası

Belediye

Kıl

Şiilik

Ekmek

Eski bir Güney Amerika uygarlığı

İşaret

Şerif Görenʼin bir filmi Su

Güneydoğu Anadolu dövmesi

Refik Erduranʼın bir oyunu

Kıyı, sahil

İlaç

Bayındırlık Dişi deve Tenis oynama aracı

Bir zaman birimi

Artırma

Şiir

Çare

Boyun eğen

Soylu

Örnek alınacak söz

Kısırlık

Hile

Mantık

Bir tahil ölçeği

Kader, yazgı

Arzuhal

Adaletli

Tutak

Astatinin simgesi

Fütüvvet şeyhi

Gizem

Favori

Arnavutluk parası

Dördül

İhtimal Bir çoğul eki

ʻ... Süleymanoğ lu (halterci)

Olanak

Bir haber ajansı

Karşı çakma hakkı

Bir sanat dalı

İstenç

Güldürücü

112 I ŞUBAT 2012

İlave

Mısırʼın plaka işareti

Sevinç

Eksik

Tavla sayısı Anton Çehovʼun bir oyunu

Sodyumun simgesi Evin her bölümü

İnce dantel Görgüsüz, kaba Yetersiz Karışık renkli

Salatası yapılan bir bitki

Talyumun simgesi

Namuslu

Yaşar Kemalʼin bir romanı

Bir nota

Cilt

Bir pop şarkıcısı

Hıristiyanlık

İridyumun simgesi

İncir sineği

Sersem

Talyumun simgesi

Güç

Defa

Herkesin içinde yapılan

Bir hayvan

Çin ve Moğol hükümdarı

Taşkın su

ʻEvetʼ anlamında bir ünlem

Göbek, kuşak

Bir masal kuşu

Bir nota

Tabut

Ördek sesi

Konut

Soru eki

Uzaklık

Haris

Bir tür cetvel Boru sesi

Büyük ve lüks otel

Su

Orhan Pamukʼun bir romanı

Ruh

Tayin

Göz

Tarık Dursun K.ʼnın bir romanı

Ayak direme

Para, makam sahibi kişi

Derman

“... Delon” (aktör)

Mektup

Kabul etmeme

Donuk

Renyumun simgesi

Radyumun simgesi

Kar

Sıraya koymak

Ezgi, nağme

Bir hayvan

Fotoğraftaki kişinin ideolojisi

Çok reziller

Duygu

Bir halk oyunu

Araz

Kaba baston

Kapital

Koca

Kayınbirader

Bir sanat dalı

Ünlü bir karikatürist

Çok temiz

Özenli, düzgün

İsyancı

Fotoğraftaki nin kitabı

İnsan

Nispet

Ayak

Lokman ruhu

Kamer

İsrailʼin plakası

Duman kiri

Vanessa Paradisʼin oynadığı bir film Yüzyıl

Bir çoğul eki


NÖBETÇİ ECZANELER

REHBER

3. CADDE ECZANESİ 608 00 26 14 ŞUBAT

ÖNEMLİ TELEFONLAR Başakşehir Belediyesi Bahçeşehir Karakolu İtfaiye Alo Ambulans

212 444 06 69 212 669 26 21 212 669 31 37 212 669 55 66

Bahçeşehir Aile Sağlık Mer. Bahçeşehir Taksi Durağı Esenkent Taksi Durağı PTT 1. Kısım Muhtarlık 2. Kısım Muhtarlık

212 669 63 60 212 669 86 86 212 672 09 46 212 669 16 00 212 669 62 10 212 669 80 25

ARMAĞAN ECZANESİ 669 93 00 6 ŞUBAT G 29 ŞUBAT

BAHÇ. AYDIN ECZANESİ 608 00 37 21 ŞUBAT

BAHÇEŞEHİR ECZANESİ 669 34 34 17 ŞUBAT

BOĞAZKÖY ECZANESİ 607 06 06 24 ŞUBAT

76D

146T

DEFNE ECZANESİ 669 96 59

BAHÇE'EH&R-TAKS&M (Ç&FT KATLI) hatt› Gidi -Dönü sefer süresi: 180 dakika KITA ND. hatt›r

BO%AZKÖY MH.-BAHÇE'EH&R-YEN&KAPI hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 155 dakika

DENİZ ECZANESİ 672 43 03

05:55 06:10 06:25 06:35 06:45 06:55 07:05 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:20 09:40 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:05 13:25 13:45 14:00 14:20 14:40 14:55 15:10 15:25 15:40 15:55 16:10 16:25 16:40 16:55 17:10 17:30 17:50 18:05 18:25 18:45 19:05 19:25 19:45 20:05 20:20 20:35 21:00 21:20 21:40 22:00

06:10 06:25 06:40 06:55 07:05 07:15 07:30 07:45 07:55 08:10 08:25 08:40 08:55 09:10 09:25 09:40 09:55 10:10 10:25 10:40 10:55 11:10 11:25 11:40 11:55 12:10 12:25 12:40 12:55 13:10 13:25 13:45 14:05 14:20 14:35 14:50 15:05 15:20 15:35 15:50 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:25 17:45 18:05 18:20 18:35 18:55 19:10 19:30 19:50 20:10 20:30 20:50 21:10 21:30 21:55

07:00 07:20 07:40 08:00 08:20 08:40 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:05 15:20 15:35 15:50 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:20 17:35 17:50 18:05 18:20 18:35 18:55 19:15 19:35 19:55 20:15 20:35 20:55 21:15 21:40 22:05

TAKSİM Kalkış saati İş Günleri Cumartesi

07:25 07:45 08:05 08:25 08:40 08:55 09:10 09:25 09:40 09:55 10:10 10:25 10:40 10:55 11:10 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:50 15:10 15:30 15:50 16:05 16:20 16:40 16:55 17:10 17:25 17:40 17:55 18:10 18:25 18:40 18:55 19:10 19:30 19:50 20:10 20:30 20:50 21:10 21:30 21:45 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:25 23:50

07:40 07:55 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:05 12:20 12:35 12:50 13:05 13:20 13:35 13:50 14:05 14:20 14:35 14:50 15:05 15:25 15:45 16:05 16:20 16:35 16:50 17:05 17:20 17:35 17:50 18:05 18:20 18:35 18:50 19:05 19:20 19:40 20:00 20:15 20:30 20:50 21:10 21:30 21:50 22:10 22:30 22:50 23:10 23:30 23:50

Pazar/Tatil 08:30 08:50 09:10 09:30 09:50 10:10 10:30 10:50 11:10 11:30 11:50 12:05 12:20 12:35 12:50 13:10 13:25 13:40 13:55 14:10 14:25 14:40 14:55 15:10 15:25 15:40 15:55 16:10 16:25 16:40 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:50 21:10 21:30 21:50 22:10 22:30 22:50 23:10 23:30 23:50

Not: OTOLAR AVCILAR YANYOLA GİRMEZ, E-5 YOLUNDAN GİDER. Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

76E ESENKENT-BAHÇE'EH&R-TAKS&M (EKSPRES KATLI) hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 150 dakika BOĞAZKÖY SON DURAK Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil 06:00 06:20 06:40 07:00 07:20 07:40 08:00 08:20 08:40 09:05 09:30 10:00 10:30 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 14:00 14:25 14:50 15:15 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:05 19:30 20:00 20:30 21:00

06:30 07:00 07:25 07:50 08:10 08:30 08:50 09:10 09:30 10:00 10:30 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 14:00 14:25 14:50 15:15 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:05 19:30 20:00 20:30 21:00

06:30 07:00 07:25 07:50 08:10 08:30 08:50 09:10 09:30 10:00 10:30 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 14:00 14:25 14:50 15:15 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:05 19:30 20:00 20:30 21:00

BOĞAZKÖY SON DURAK Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil 05:30 05:45 06:00 06:10 06:20 06:30 06:40 06:50 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:40 12:50 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:50 18:10 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00

05:30 05:45 06:00 06:10 06:20 06:30 06:40 06:50 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:40 12:50 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:50 18:10 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00

05:30 05:45 06:00 06:10 06:20 06:30 06:40 06:50 07:00 07:15 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:40 12:50 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:50 18:10 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00

YENİKAPI Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

06:30 06:50 07:10 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:40 10:50 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:20 20:40 21:00 21:15 21:30 21:40 21:50 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:15 23:30 23:45

06:30 06:50 07:10 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:40 10:50 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:20 20:40 21:00 21:15 21:30 21:40 21:50 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:15 23:30 23:45

06:30 06:50 07:10 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:40 10:50 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:20 20:40 21:00 21:15 21:30 21:40 21:50 22:00 22:15 22:30 22:45 23:00 23:15 23:30 23:45

20 ŞUBAT

DERMAN ECZANESİ 605 02 14 15 ŞUBAT

DİLEK ÖZ ECZANESİ 669 70 10 12 ŞUBAT

ECZANE AKBATI 397 01 17 10 ŞUBAT G 27 ŞUBAT

ECZANE FİLİZ 672 01 03 11 ŞUBAT

ELİT ECZANESİ 672 33 32 5 ŞUBAT G 28 ŞUBAT

ELVİN ECZANESİ 669 18 27 2 ŞUBAT G 25 ŞUBAT

GÜNGÖR ECZANESİ 672 94 01 7 ŞUBAT

İSTANBUL ECZANESİ 672 33 30 18 ŞUBAT

KENT ECZANESİ 596 55 53 13 ŞUBAT

MAVİ ECZANE 669 59 51 8 ŞUBAT G 26 ŞUBAT

MOLİNO ECZANESİ 607 32 12 1 ŞUBAT G 22 ŞUBAT

OKSİJEN ECZANESİ 669 44 66 4 ŞUBAT

SU ECZANESİ 669 97 97 19 ŞUBAT

ŞEHİR ECZANESİ 608 17 27 16 ŞUBAT

ŞELALE ECZANESİ 669 09 11 23 ŞUBAT

YILDIZ ECZANESİ 607 08 10 9 ŞUBAT

Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

TAKSİM Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

07:20 07:50 08:15 08:45 09:20 09:45 10:05 10:30 10:55 11:20 11:45 12:10 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:50 15:20 15:50 16:20 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 18:55 19:20 19:50 20:15 20:45 21:10 21:35 22:00 22:30

07:50 08:15 08:45 09:20 09:45 10:05 10:30 10:55 11:20 11:45 12:10 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:50 15:20 15:50 16:20 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 18:55 19:20 19:50 20:20 20:45 21:10 21:35 22:00 22:30

Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir

07:50 08:15 08:45 09:20 09:45 10:05 10:30 10:55 11:20 11:45 12:10 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:50 15:20 15:50 16:20 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 18:55 19:20 19:50 20:20 20:45 21:10 21:35 22:00 22:30

E-58 E-57 ESENKENT BAHÇE'EH&R-BAKIRKÖY hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 100 dakika KITA ND. hatt r ESENKENT Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil 06:25 06:50 07:10 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:05 17:40 18:10 18:40 19:15 19:50 20:25 20:50

06:25 06:50 07:10 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:05 17:40 18:10 18:40 19:15 19:50 20:25 20:50

07:10 07:35 08:00 08:20 08:40 09:10 09:40 10:10 10:40 11:10 11:40 12:10 12:40 13:10 13:40 14:10 14:40 15:10 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:10 19:40 20:10 20:40 21:10

BAKIRKÖY Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

07:40 08:15 08:40 09:05 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:00 17:30 18:00 18:35 19:10 19:45 20:15 20:45 21:20 21:50 22:20

07:40 08:15 08:40 09:05 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:00 17:30 18:00 18:35 19:10 19:45 20:15 20:45 21:20 21:50 22:20

Not:Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

08:10 08:40 09:10 09:40 10:10 10:40 11:10 11:40 12:10 12:40 13:10 13:40 14:10 14:40 15:10 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:10 19:40 20:10 20:40 21:10 21:40 22:10 22:40

ESENKENT-BAHÇE'EH&R-MEC&D&YEKÖY EKSPRES hattı Gidi -Dönü sefer süresi: 100 dakika ESENKENT Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil 06:05 06:30 07:00 07:20 07:40 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:30 12:00 12:30 13:00 13:30 14:30 15:00 15:30 16:00 16:30 17:30 18:00 18:30 19:00 19:30

06:30 07:00 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 11:00 12:00 13:00 14:00 15:00 15:45 16:30 17:15 18:00 18:45 19:30 20:10

07:30 08:30 09:30 10:15 11:00 11:45 12:30 13:30 14:30 15:30 16:15 17:00 18:00 19:00 20:00

MECİDİYEKÖY-M.BUS Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

07:20 07:50 08:20 08:45 09:10 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 13:00 13:30 14:00 14:30 15:00 16:00 16:30 17:00 17:30 18:00 19:05 19:40 20:15 20:50 21:25

07:45 08:15 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:30 13:30 14:30 15:30 16:30 17:15 18:00 18:45 19:30 20:15 21:00 21:45

Not:08:00-11:00-14:00-17:00-20:00 SAATLERİNDE EK SEFER DÜZENLENİR. 09:30-12:30-15:30-18:30-22:00 SAATLERİNDE EK SEFER DÜZENLENİR. Altı-Çizgili ve Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.

08:45 09:45 10:45 11:30 12:15 13:00 13:45 14:45 15:45 16:45 17:30 18:15 19:15 20:15 21:15

Otobüs saatleri 29 OCAK 2012 tarihinde www.iett.gov.tr sitesinden güncellenmiştir

BAHÇEŞEHİR Kalkış saati İş Günleri Cumartesi Pazar/Tatil

3 ŞUBAT





Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.