wallstreet Zizek konusma

Page 1

Arzuladığınız Şeyi Gerçekten İstemekten Korkmayın Slavoj Zizek, 9 Ekim günü Wall Street işgalcilerine Zuccotti Park’ta bir konuşma yaptı. Konuşmanın bütünü aşağıda. Hepimizin başarısız serseriler olduğunu söylüyorlar, ama gerçek başarısız serseriler az ileride Wall Street’te. Bize sosyalist diyorlar, ama burada he zaman zenginler için sosyalizm yürürlükteydi zaten. Bizim özel mülkiyete saygı duymadığımızı söylüyorlar, ama 2008 mali çöküşünde, hepimiz gece gündüz haftalarca çabalasak bile yok edemeyec eğimiz kadar alın teriyle kazanılmış özel mülkiyet tahrip edildi. Hayalci olduğumuzu söylüyorlar. Esas hayalciler, işlerin sonsuza kadar böyle yürüyebileceğini sananlardır. Bir hayalci değiliz. Biz, kabusa dönüşmekte olan bir rüyadan uyanışız. Biz hiçbir şeyi yok etmiyoruz. Sadece sistemin kendi kendisine yok edişine tanıklık ediyoruz. Çizgi filmdeki o klasik sahneyi bilirsiniz. Kedi uçurumun kıyısına gelir ve yürümeye devama eder, ayaklarının altında yer olmadığını bilmez. Ta ki aşağı bakıp durumun farkına varana kadara. O zaman düşer. Bizim burada yaptığımız da başka bir şey değil. Wall Street’ tekilere, “Hey”, diyoruz, “Aşağıya bakın!” 2001 Nisan ayının ortasında, Çin hükümet televizyonda, sinemada ve romanda alternatif gerçeklik ve zaman yolculuğuyla ilgili tüm öyküleri yasakladı. Çin için iyiye alamet. Demek insanlar alternatifler hakkında hayal kuruyorlarmış ki , hayal kurmayı yasaklamak zorunda kal mışlar. Burada yasağa gerek yok, çünkü egemen sistem hayal kurma kapasitemizi bile baskı altına almış. Her gün gördüğümüz filmleri düşünün. Dünyanın sonunu hayal etmek kolay, bir göktaşının gelip tüm yaşamı yok etmesini filan. Ama kapitalizmin sonunu hayal edemiyorsunuz. Peki burada ne yapıyoruz? Size eski Komünist günlerden kalma harika bir fıkra anlatayım: Doğu Alman bir adamcağız Sibirya’ya çalışma kampına yollanmış. Mektuplarının sansür edileceğini bildiğinden, arkadaşına demiş ki: “Bir şifre bulalım. Eğer yolladığım mektup mavi mürekkeple yazılmışsa, söylediğim her şey doğrudur. Eğer kır mızı mürekkeple yazılmışsa, yalandır.” Bir ay sonra arkadaşları ilk mektubu almışlar. Mavi mürekkeple yazıl-

mış. Diyormuş ki: “Burada her şey harika. Dükkanlar tıka basa yiyecek dolu. Sinemalarda Batı’dan gelen filmler gösteriliyor. Evler geniş ve rahat. Bir tek kırmızı mürekkep yok.” İşte böyle yaşıyoruz biz de. İstediğimiz bütün özgürlükler var. Eksik olan tek şey kırmızı mür ekkep : Özgürlüğün yokluğunu ifade edebileceğimiz dil. Özgürlük hakkında konuşmayı öğrendiğimiz tek yol –terröre karşı savaş falan- özgürlüğü sahteleştiriyor. Sizin burada yaptığınız da bu işte: Hepimize kırmızı mürekkep veriyorsunuz.

olmayan bir Kapitalizm var. O yüzden Kapitalizmi eleştirdiğinizde, demokrasiye karşı olduğunuzu söyleyerek size şantaj yapanlara kanmayın. Demokrasi ile Kapitalizm arasındaki evlilik bitti. Değişim mümkün.

Bugün nelerin mümkün olduğunu düşünüyoruz? Medyaya bakın. Bir yanda, teknoloji ve cinsellikte her şey mümkün gibi görünüyor. Aya gidebilirsiniz, biogenetik yoluyla ölümsüz olabilirsiniz, hayvanlarla cinsel ilişki kurabilirsiniz falan. Ama toplum Bir tehlike var: Kendinize aşık olmayın. ve ekonomi alanlarına bakın. Orada her şey Burada iyi vakit geçiriyorsunuz. Ama imkânsız kabul ediliyor. unutmayın, karnaval ucuzdur. Önemli olan sonraki gün, gündelik hayatımıza dön- Zenginlerin vergilerini biraz artıralım düğümüz zaman. Bir şeyler değişmiş olacak diyorsunuz, imkânsız diyorlar. Sonra rekabemı? Bu günleri “Aah ah, o zamanlar gençtik, ti kaybederiz. Sağlık için biraz daha fazla ne güzel günlerdi onlar,” diye hatırlamanızı para istiyorsunuz, imkânsız diyorlar, sonra istemiyorum. Temel mesajımızın, “Alterna- totaliter devlet gelir. Size ölümsüzlük vaat tifleri düşünmeye hakkımız var”, olduğunu ediliyor, ama sağlık için biraz daha fazla para unutmayın. Eğer kural bozulmuşsa, olabile- harcaması engelleniyorsa, bu dünyada ters cek en iyi dünyada yaşamadığımızı biliyoruz- giden bir şeyler vardır. Belki de dur. Ama yolumuz uzun. Önümüzde gerçek- önceliklerimizi doğru saptamalıyız: Biz daha ten zor sorunlar var. Ne istemediğimizi yüksek yaşam standartları istiyoruz. Bizim biliyoruz. Peki ne istiyoruz? Kapitalizmin ye- Komünist olmamızın tek anlamı, ortaklığa rini nasıl bir toplumsal örgütlenme alabilir? önem vermemiz. Doğanın ortaklığına. Entelektüel mülkiyetin özelleştirdiği şeylerin Nasıl yeni önderler istiyoruz? ortaklığına. Biogenetiğin ortaklığına. Sadece Unutmayın. Sorun yolsuzlukta ya da açgözlü- bunlar için mücadele etmel iyiz. lükte değil. Sorun sistemin kendisinde. Sistem sizi yolsuzluğa zorluyor. Yalnızca Komünizm mutlak olarak başarısızlığa düşmanlardan değil sahte dostlardan da uğradı, ama ortaklık sorunu hala önümüzde. sakının, onlar daha şimdiden bu süreci Bize, “Siz Amerikalı değilsiniz”, diyorlar. Ama sulandırmaya başladı bile. Nasıl kahveyi kendilerine “gerçek” Amerikalı diyen kafeinsiz, birayı alkolsüz, dondurmayı da muhafazakâr köktencilere şunu hatırlatmayağsız alıyorsak, onlar bu yaptığınızı da lıyız: Hıristiyanlık nedir? Kutsal ruhtur. Kutsal zararsız, ahlaki bir protestoya çevirmeye ruh nedir? Birbirlerine sevgiyle bağlı, ve çalışacak. Kafeinsiz bir sürece. Ama bizim bunu yapmak için özgürlüklerinden ve burada bulunmamızın sebebi, Coca Cola sorumluluklarından başka hiçbir şeyleri tenekelerini geri döndürüp birkaç dolarlık olmaya, eşitlikçi bir inananlar cemaatidir. Ve sosyal yardım sağlayarak, ya da Starbuck’tan burada, Wall Street’te zındık putlarına tapan kapuçino içip bunun yüzde birini üçüncü putperestler var. Demek ki tek ihtiyacımız dünyanın açlıktan ölen çocuklarına yollaya - sabır. rak vicdanımızı rahatlatmamızı bekleyen bir Korktuğum tek şey, bir gün evlerimize dünyadan artık bıkmış olmamız. Çalışmayı ve dönmemiz, sonra da yılda bir toplanıp bira işkenceyi taşerona verdik; eş bulma ajansları içerek, bugünü nostaljiyle, “Ah, ne güzel aşk hayatımızı bile taşeronlaştırdı; şimdi günlerdi onlar,” diye hatırlamamız. Böyle görüyoruz ki politik bağlılıklarımızın bile olmasın diye söz verin birbirinize. İnsanların taşeronlaştırılmasına izin vermişiz. Politikayı çoğu kez bir şeyi arzuladıklarını ama onu geri istiyoruz. gerçekten istemediklerini biliyoruz. ArzuladıEğer Komünizm 1990’da çöken sistemin ğınız şeyi gerçekten istemekten korkmayın. adıysa, biz Komünist değiliz. Unutmayın, o Çeviren: Bülent Somay - ALTÜST günlerin Komünistleri bugünün en becerikli, (04/Kasım,Aralık 2011) en acımasız Kapitalistlerine dönüştü. Bugün Çin’de sizin Amerikan Kapitalizminizden bile daha dinamik, ama demokrasiye ihtiyacı


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.