Birlik Dükkanı 03/16 Sayı 2

B?RL?K DÜKKANI 03/ 16

Ayl?k Mevlevi Kültürü Dergisi

Say?2

"Dünyam?zda ne kadar Müslüman varsa hepsinin din karde?iyim; dünyam?zdaki bütün insanlar?n, insan karde?iyim..." HZ. AL?

?AH-I VELAYET HAZRET?AL?

Merhaba... Merhaba sevgili Birlik Dükkan?okurlar?m?z! Evrensel Mevlana A??klar?Vakf?olarak sa?l?k ve esenlik dolu bir Mart ay?diliyoruz. Yeni bir ay, yeni bir say?ile sizlere söyleyeceklerimiz var. Bizler çok heyecanl?, çok co?kuluyuz. Mart ay?bahar kap?da demek, yenilenmek demek, topra??n bereketiyle canlan???demek. Kainat?n ruhu Hz. Ali Efendimizin do?umuyla ayd?nlanan bu ayda sizlerle payla?aca??m?z yaz?lar?m?z bizlere türlü güzellikler ya?att?. Onun asaleti, ilmi, cesareti, adaleti, iman gücü, sadakati bir kez daha kalplerimizi titretti. Evet, o Ali ki yirmibirinci yüzy?lda, 1400 sene öncesinden topluma ?öyle sesleniyor: "Çocuklar?n?z?ve ö?rencilerinizi e?itirken ve terbiye ederken iyi dü?ününüz; onlar?öyle yeti?tiriniz ki, onlar?n, sizin ya?ad???n?z devirden ba?ka devirler için yarat?ld?klar?n?biliniz ve bunu bir an bile hat?rdan ç?karmay?n?z!" O, bütün sesleni?lerinde bir kuyumcunun mücevherat?güzelle?tirmesi gibi sözlerini ince ince i?leyerek en aç?k ve sade ?ekilde topluma sunuyor. Hz. Muhammed Efendimizin "Ayn?nurdan yarat?ld?k" dedi?i Hz. Ali, hayat?n?Allah'a ve topluma hizmete adam??. ?nananlar?n emiri, söylenmesi gereken her ?eyi söylemi?, lüzumlu her bilgiyi payla?m??, cesaret ve adaletiyle yaln?z dostlar?n?n de?il, dü?manlar?n?n bile hayranl???n? kazanm??. Geçmi?ten günümüze milyonlarca insan onu a?kla sevdiler, seviyorlar; onun kudreti ve i?leyi?i hala ya??yor. Bizler de bu duygularla yola ç?karak, ?ubat ay?ndaki ilk say?m?zdan sonra, daha iyiyi, daha güzeli Birlik Dükkan??m?zdan sizlere ikram edebilmek arzusu ile çal??t?k. Öyle umuyoruz ki, bu say?m?zda ve gelecek say?lar?m?zda, Silivrikap?Mevlana Kültür Merkezi'nde Mevlevi Hasan Dede'nin her zaman söylemekte oldu?u "sevgiye dair ne varsa ben oraday?m" sözünün ete-kemi?e bürünmü? yans?mas?oluruz. Güzelliklere aç?lan her yeni say?da tekrar B?RL?Kte olmak üzere... Hu! Evrensel Mevlana A??klar?Vakf?

Hz. Mevlana'n?n manevi temsilcisi ve günümüzdeki sesi Mevlevi Hasan Dede'nin tasavvuf sohbetlerinden olu?an kitab?"Mesnevi Güne?i" tüm kitapç?larda sat??a ç?kt?...

Hazreti Mevlana?ya, ?A?k?bize söyler misin, a?k nas?ld?r?? diye sormu?lar. ?Nas?l söyleyeyim, benim gibi ol da anla? demi?. Mesnevi?yi elinize al?p okumaya ba?lad???n?zda Mevlana ile konu?maya ba?lars?n?z. Fakat okurken kulaklar?n?z?n i?itece?i kadar sesinizi yükseltin ki, o zaman sizin dilinizden sanki O konu?mu? gibi olsun ve siz de dinleyin? Hazreti Mevlana?n?n eseri Mesnevi-i ?erif hakk?nda bugüne kadar farkl?yorumlar yap?lm??t?r. Baz?lar?na göre Mesnevi, Kur?an-?Kerim?in tevili niteli?indedir; fakat baz?lar?na göre de Mesnevi?yi Kur?an-?Kerim?in tevili olarak görmek tamamen ayk?r?bir davran??t?r. Evet, her?eyde oldu?u gibi bu konuda da fikir ayr?l?klar?n?n olmas?kaç?n?lmazd?r ve çok do?ald?r. Fakat bize göre Mesnevi, Kur?an ayetlerinin a?kla yap?lm?? yorumlar?d?r, tevilidir ve insan?insana anlat?r, kesinlikle insan d???nda de?ildir? "Her dükkan?n ayr?bir sanat?, ayr?bir kâr?vard?r. Mesnevi de yokluk dükkan?d?r o?ul. Mesnevi'miz vahdet dükkan?d?r. Orada ?Bir?den ba?ka ne görürsen puttur.? HAZRET?MEVLANA Bu kitapta, Hasan Dede?nin tasavvuf sohbetlerinin kayna?? Mesnevi?den beyitlerle harmanlanm?? sat?rlar?okurken Mevlana?y?yeniden ke?fedeceksiniz? 1965 y?l?nda Hazreti Mevlana?n?n manevi temsilcili?ine ula?m?? olan ve Evrensel Mevlana A??klar?Vakf??n?n Onursal Ba?kan?Hasan Dede, 1935 y?l?nda Makedonya?n?n Üsküp ?ehrinde dünyaya gelmi? ve halen Silivrikap?Mevlana Kültür Merkezi?nde her Per?embe günü halka aç?k düzenlenen toplant?larda, yurtiçinden ve yurtd???ndan gelen Mevlana hayranlar?n?n sorular?n?yan?tlamakta ve Hazreti Mevlana'n?n ilahi birlik mesaj?n?aktarmaya devam etmektedir.

Hasan Dede'nin dilinden Hz. Ali... Hz. Mevlana'n?n manevi temsilcisi Mevlevi Hasan Dede'ye, Hz. Ali Efendimiz hakk?nda sorular sorduk ve kendisinden çok önemli ve çok de?erli bilgiler edindik...

Çetin Güne?

Fakat malesef Hz. Muhammed'in d???n? gördüler, içini göremediler. Hz. Muhammed Efendimiz, içindeki o sonsuz ilmi, bilgiyi anlatmak için Hz. Ali'den ba?ka kimseyi bulamad?ve ona gönlünü açt?. Hz. Muhammed Efendimizin iç alemi Hz. Ali Efendimiz'e sunulmu?tur, Hz. Ali'den de, ona yak?n olan Hasan-?Basri'ye sunulmu?tur. Bütün tasavvuf ehlinin Piri Hz. Ali'dir. - Tasavvuf t a bir de, "Aynay?t ut t um yüzüme, Al i göründü gözüme" diye bir söz vard?r. Bu sözün manas?n?anl at ?r m?s?n?z? - Bir aynan?n içinde her ?ey oldu?u gibi, sizin içinizde de her ?ey vard?r. ??, arad???m?z? içimizden bulup ç?karmaktad?r. Hakikatte aynan?n rengi yoktur; onun rengi, kar??s?nda duranlar?n rengidir. Varl?k bir tanedir; onu renkli ve çok gören bizleriz. E?er bir mür?id, Ali'yi giymemi?se, yani onu kendinde varl?k etmemi?se, yolcusunu Hz. Muhammed'e götüremez. Bak?n ne diyoruz? ?lmin ?ehri Hz. Muhammed'dir, kap?s?ise Hz. Ali'dir. Mür?id kamil ise, yolcu da mür?idine imanla bak?yor ve onun cemalinde Hz. Ali'yi, Hz. Muhammed'i ve Pirini görüyor ise, o zaman k?sa zamanda yol al?r ve Hakk'?n güzelliklerine kavu?ur. - Hasan Dede, Mevl evil ikt e Al evi ve Sünni kavram?var m?d?r? Bu konuda ne buyurursunuz? - Mevlevilikte hiç ayr?mc?l?k yoktur. Sünni nas?l sevilirse, Alevi de öyle sevilir. Hz. Muhamed'i seven, Hz. Ali'yi sevmi?tir. Hz. Ali'yi seven, Hz. Muhammed'i sevmi?tir. Hz. Muhammed ile Hz. Ali surette iki görünseler de, manada birdirler. Onlar, bir nurun bir ruhun varisleridirler. Derinine inmeyen ki?iler ayr?mc?l?k yapar. Hz. Ali Kabe içinde dünyaya geldi. O, Hz. Muhammed'in e?itiminde yeti?ti ve on ya?lar?na geldi?i zaman, Müslümanl??? kabul etti. Alevi, Sünni ayr?m?na gelince, Hz. Muhammed'den ?efaat bekleyen bilsin ki Hz. Ali'den ?efaat bekliyor. Bir Alevi can?Hz. Ali'den ?efaat beklerse, bilsin ki Hz. Muhammed'den ?efaat bekliyor. Hz. Muhammed ile Hz. Ali beden olarak ikiydi, fakat ruh olarak, nur olarak birdiler, hiç ayr?

gayr?de?il. Onlar?ay?ran ehl-i insan olamaz. Bunlar cehaletten kaynaklan?yor. Hepimizin kitab?Kur'an-?Kerim, Peygamberimiz Hz. Muhammed'dir. Hz. Muhammed'i kim güzel tan?rsa bu ki?ide hiç ay?r?m bulunmaz. ?imdi dü?ünün, Hz. Muhammed'i en iyi tan?yan, en iyi bilen Hz. Ali'dir. Hz. Ali Efendimiz asl?nda en büyük Sünni. Ayn??ekilde Ehlibeyt Efendilerimizin de hepsi Sünni. Peki Sünni ne demektir? Sünni, Hz. Muhammed Efendimizin tebli?lerini harfi harfine yerine getiren ki?idir. Fakat insan bir defa benli?e kap?ld?m?, o ki?iden art?k Hz. Muhammed Efendimizin ruhaniyeti gider. Biz ?imdi nas?l Hz. Ali'yi ayr? görmeye kalkar?z? Sünni, Alevi ikili?ine hiç gerek yoktur. Malesef insanlar gerçek kimliklerine varamad?klar?için halen birbirlerine kin gütmekte ve kavga etmektedirler. Bak?n, Hz. Muhammed Hakk?a yürümeden önce: ?Ben kimin Mevlâs?ysam Ali?de onun Mevlâs?d?r. Bana iman Ali?ye imand?r, Ali?ye kar??gelen bana kar??gelir? buyurarak kendisinden sonra onu vekil b?rakm??t?r. Peygamberlik defterini kapam?? fakat velâyet defteri Hz. Ali ile aç?lm??t?r. Ne diyoruz? Tarikat-i Aliyye... Peki ne demektir bu? Ali Yolu, demektir. Yol, Ali'nin yoludur, sonu Hz. Muhammed'e ç?kar. - Son ol arak bizl ere, Hz. Mevl ana'n?n gözünden Hz. Al i'yi t an?ml ar m?s?n?z? - Hz. Mevlana, Hz. Ali Efendimizin kimli?ini ve büyüklü?ünü en güzel ?ekilde Nat-?Ali'de dile getirmi?tir. Hz. Ali'yi, onun kadar güzel ve do?ru ?ekilde dile getiren bir veli dünyam?za ne gelmi?tir ne de gelecektir. ?öyle seslenir bizlere Cenab-?Mevlana... "O aç?klay?c?imam, o Tanr?velisi safa ehlinin vücut güne?idir. Yerde, gökte, mekânda, zaman da Hakk?la duran o imam?n zat?, iç ve d?? temizli?iyle vas?flamak vacibtir. Çünkü küfürden, ikiyüzlülükten kurtulmu?tur, temizdir... Onun kona??birlik alemidir. Dünyevi ve be?eri s?fatlardan d??ar?d?r. O, insan?n hakikati ve can?gibiydi. Her ?ey fanidir, fakat can ya?ar, ölmez. Onun hareketi kendinden diri olan ezeli varl?ktand?r.

Çetin Güne?

Bir ulu dergahta açt?m gözümü, Pirim tan?tt?bir himmetle özümü, Verdi dersini dinletti bana sözünü, Güvendi ta??mam için bana yükledi Hakk??n yükünü. Lisan- ?Hakk verdi açt?dilimi, Gerçe?i ile gösterdi Cenab- ?Muhammed?in ilmini, Yolunda oldu?um a?ikard?açt?fikrimi, Gördüm cemalinde Ali Keremullah??n vechini. Asl?na uymak gerekli Haydar- Kerrar??n, Erkan?özüydü Cenab- ?Muhammed Mustafa?n?n, Manevi makam?nda oniki imam?n, Gerçe?i ile Pence- i Ali Aba?n?n, Evliya yücesi bir tane can?m, Pirim hocam benim yüce Mevlana?m, A??k Hasan her dem senin mihman?n, Ya?ad???m müddetçe ruhumdaki yüce Mevlana?m tek mimar?m... HASAN DEDE

Çetin Güne?

Hazreti Peygamber Efendimiz : ?Ben kimin Mevla?s?ysam Ali?de onun Mevla?s?d?r; Bana iman Ali?ye imand?r; Ali?ye kar??gelen, Bana kar??gelir? diye buyurarak, Hakk'a yürümeden önce velayeti Hazreti Ali?ye vermi?, Peygamberlik defterini kapam??t?. ?ah-?Velayet Ali?ydi. Hazreti Ali, son derece cömert ve tevazu sahibi idi, payla?may?severdi. Hiç bir zaman dünyaya önem vermedi. Buyurdu ki; ?Duyun, bilin ki dünya, öyle bir yurttur ki ondan kurtulmak, esenle?mek, ancak oradayken olur; fakat hiç sanmay?n ki dünyaya ait i?lere sar?larak dünyadan kurtulunur. ?nsanlar, s?nanmak için kap?lm??lard?r ona; oradan ne elde ederlerse ellerinden al?n?r; hepsinin de hesab?, kendilerinden sorulur. Ama oradan, ondan gayr?s?için ne al?rlarsa onun kar??l???n? bulurlar, onunla faydalan?p kal?rlar." Gerçekten de dünya, ak?ll?lar kat?nda gölgeye benzer; bir bakars?n uzar, derken k?sal?verir. Bir görürsün, yay?ld?kça yay?l?r, derken yok oluverir. Hazreti Ali son derece sade, basit bir ya?am sürerdi. Kendi i?ini kendisi yapar, ba?kas?n?n minnetine girmek istemezdi. ?ahsi hayat?nda bu kadar hassas ya??yor ve etraf?ndakilerin de ayn??ekilde ya?amas?n?tavsiye ediyordu; özellikle de vezirlerin ve valilerin. Bunu tenkit edenlere ise ?öyle diyordu; ?Bu mal ve mülkü Allah fakirlerin g?das?olmas?için zenginlere vermi?tir; ?ayet zenginler vazifelerini hakk?yla yerine getirseler, açl?k ve fakirlik yok olup gider.? Hazreti Ali, sevgi, sayg?ve sadakati, örnek ya?am?, takvas?ile bu gün bile bize en iyi ?ekilde örnek olmaktad?r. O buyurur ki; "?nsanlar iki bölüktür: Bir bölü?ü ?eriata (Kur'an'?n emirlerine) uyar; öbür bölü?ü bid?ata (dine sonradan eklenen ?eylere) sapar. Bu ikinci bölü?ün, noksan s?fatlardan münezzeh Allah?tan ne bir delili vard?r ne bir ?????. Noksan s?fatlardan münezzeh olan Allah, hiç bir kimseye Kur?an?a benzer ba?ka bir ?eyle ö?üt vermez; çünkü Kur?an, Allah??n

sa?lam ipidir, emin sebebidir; gönüllerin bahar?ondad?r; bilgilerin kaynaklar?onda; gönle ondan ba?ka bir ?eyle cila olamaz; ondan ba?ka bir ?ey gönlü parlatamaz. Böyle oldu?u için, ondan ö?üt alanlar ona uyup yol alm??lard?r; unutanlar, unutmaya kap?lanlar yolda kalakalm??lard?r." Gülsen Suçsuzer

Yokluk...

Bir'li?e götüren ontolojik bir süreç: Yokluk... Cenab-?Allah, ''Att???n zaman sen atmad?n'' (Enfâl Suresi, 17) diye buyurur yüce kitab?m?z Kur'an-?Kerim'de. Cebrin, yani her ?eyi yapan?n, yapt?ran?n Tanr?oldu?u inanc?n?dile getirir. Hazreti Mevlana'm?z da, ''Aferin o yoklu?a ki varl???m?z?kapt?. Can âlemi o yoklu?un a?k?yla vücuda geldi. Yokluk nereye gelse varl?k azal?r, biter. Bu ne tuhaf yokluk ki gelince varl?k ço?almada'' der. Hz. Mevlana'ya göre kendi iradesini, Tanr?iradesine vererek varl???ndan geçen ki?i, halk?n anlad???n?n aksine, kötülü?ü emreden nefsin dile?ine uymam??t?r. Ancak bu hale gelen ki?i cebir ve ihtiyardan bahsedebilir. Aksi halde, ancak hayaldedir. Bilinenin aksine, 'tuhaf yokluk' nitelemesini tasavvufta bir ?eyh terbiyesinde gerçekle?tirilen nefs tezkiyesini anlatmak için kullanm??t?r. Ki?i Tanr?'ya nispeten varm?? gibi görünen gölge varl???n?, yürüdü?ü manevi yolculu?unda öncelikli olarak ?eyhinde yok olarak, -ki buna literatürde Fenâfi??eyh denmektedir- gerçekle?tirebilmektedir. A????n alçalmas?, hor bir hale gelmesi ve her ?eye dayanmas?n?gerektiren bu edep serüveni için Hazreti Mevlana yine ?unlar? söyler: ''A????n sevgilisi böyle olmas?n?istiyor mu, istemiyor mu? Sevgili istemiyor da o, kendisini bu hale sokuyorsa a??k de?ildir, kendi dile?inin pe?ine dü?mü?tür. A????n ahvali sevgili nas?l isterse öyle olur gider. Esenlik ona, ?sa buyurmu?tur ki: ''?a?ar?m canl?ya; nas?l oluyor da canl?y?yiyor? Zahir ehli der ki: ?nsan hayvan eti yer ya, maksat bu; çünkü ikisi de canl?. Hay?r, bu yanl??t?r. Neden

mi? Çünkü insan et yer; oysa canl?de?ildir, cans?zd?r. Hayvan kesildi mi, hayvanl???kalmaz ki. Maksad?, ?eyhin müridini neliksiz-niteliksiz yiyip bitirmesidir. Ben as?l böyle pek az görülür ?eye ?a?ar?m i?te.'' Müridin ?eyhinde ölmesi, onda Hz. Peygamberi, Hz. Ali'yi ve Hz. Pir'i B?RLEYEB?LMES?ile kendini gösteren bir süreç olup, akabinde a????n gözleri önüne Fenafillah ufkunu sermektedir. Allah'ta fani olmak, gerçek benli?e ula?mak bu hiyerar?iyi takiben olu?maktad?r. Konuya ili?kin olarak, Hazreti Mevlana'n?n yüzy?l?m?zdaki manevi temsilcisi Hasan Dede de O'nun ayak izlerini takip ederek : ''Ölmeden evvel ölmek'', Allah'?arayan bir kimsenin yoklu?u idrak etmesi, kendi hiçli?ini

Hz. Mevlana'dan ö "Ya baltay?al, ercesine vur; Ali gibi ?u Hayber'in kap?s?n?sök gitsin. Ya da ?u dikeni gül fidan? haline getir; ate?i sevgilinin ?????haline sok, nâr? nura çevir."

?Dostlar, suretten geçerseniz her yer sizin için cennettir. Gül bahçesinin içinde gül bahçesi. Suretini, ?eklini k?rd?n m?her ?eyin suretini k?rmay?ö?rendin demektir. Art?k her sureti k?rar, Haydar gibi Hayber kap?s?n?çekip kopar?rs?n.?

?Kendine gel, ?imdi dan??ma zaman?de?il, yola dü?. Ali gibi kuyuya ah et. O ah??n mahremi pek azd?r; geceleri git, hem de bekçi gibi gizlice yürü! ?

?O ictihat sahibi Peygamber kendine de Mevlâ ad?n?takt?, Ali'ye de. Dedi ki: Ben kimin Mevlâs? ve dostuysam amcam?n o?lu Ali, onun Mevlâs?d?r. Mevlâ kimdir? Seni azad eden, aya??ndaki kulluk p?rangas?n?çözüp atan! Hürlük yolunu gösteren peygamberliktir. Müminler, peygamberlerden azatl?k bulurlar. Ey inananlar, sevinin. Selvi gibi, süsen gibi hür olun. Fakat her an, ye?ermi?, güzelle?mi?, bezenmi? gül bahçesi gibi dilsiz dudaks?z olarak suya ?ükredin! ? MEVLANA CELALEDD?N RUM?

Hasan Ded

Hz. Mevlana'dan รถ

Hasan Ded

Bir nurun varisleri... Gecenin sessizli?inde kapanan bir kap?n?n g?c?rt?s?duyuldu. Ak?am saatleri ilerlemi?, Mekkeliler derin bir uykudayd?. Kap?dan d??ar?süzülen heybetli gölge, vakit kaybetmeden yükünü s?rtlayarak yürümeye koyuldu. Karanl?kta h?zl? ad?mlar at?yor, sabah ezan?okunmadan s?rt?ndaki yükü da??tmaya kararl? ad?mlarla yürüyordu... Onun bu gece ziyaretlerinin ev sahipleri gelece?ini biliyorlar... Öyle ya; inananlar?n ba??Ali O! Onlar?n en yoksulunun yedi?ini yer, giydi?ini giyer, daima ?ükürdedir. Muhammed ile ayn? nurdan olan Ali! E?er Rasulullah?n yan?nda de?ilse, onunla omuz omuza sava?m?yorsa geceleri yoksullar?n kap?lar?ndan h?zla geçer. Ne zaman durur, ne zaman giri?teki çömle?e erzak b?rak?r, göremezler. Alan el, veren eli hiç görmez... Kazand???her nimeti, Muhammed'in 'da??t' dediklerini birer birer da??t?r. Da??t?rken de akl?Muhammed'de; Andolsun Allah'a, O, bir an bile ne Allah'?n emrini, ne de Rasulunun emrini yerine getirmekten geri kalmam??t?r. Can?yla, ba??yla en önde saf tutmu?tur. Muhammed'e ondan yak?n kim olabilir?! O söylerse gerçek söz söyler; dinin gözüdür; Rahman'?n hazinesidir. Muhammed Mustafa ile omuz omuza ç?kt???yolculukta karanl?klara ???k, hikmetlere kaynak, ilmin kap?s?, bilgisizli?in ölümü olmu?tur. De?il mi ki onlar omuz omuza; vars?n az?klar?az, yollar?engebeli, yolculuklar?

uzun olsun...Var?lacak yerin pek yüce olu?udur esas olan!.. Soluklanmak için bir an durdu Ali; gözleri ufuklar?tarad?. Uzaklarda ince bir çizgi halinde yeni do?acak günün k?rm?z? huzmeleri görülmeye ba?l?yordu...Acele etmek gerek; son kalanlar da birkaç kap?ya b?rak?lacak... O evlerde ya?ayanlar günün ilk ???klar?yla bu cömert elin b?rakt???erzak?, giyece?i veya dertlerine derman olacak bir ba?ka ?eyi bulacaklar! O her gece yine yeniden tozlu sokaklarda; Ali el-Mürteza! Allah'a raz?olmak ne güzel e?-dosttur; bilgisiyse büyük bir miras. Edebe riayet boyuna yenilenen bir elbisedir, dü?ünceyse saf bir ayna. Sabah ezan?okunmaya ba?larken Mekkeliler birer-iki?er mescide do?ru yola ç?kt?klar?nda, hikmetine Evliyalar?n ve Ermi?lerin ak?l, s?r erdiremedi?i Ali'nin sözlerini hat?rl?yorlar: "Hay?r i?leyin; hayr?az?msamay?n, küçümsemeyin; çünkü onun küçü?ü de büyüktür, az?da çoktur! Siz hayr?da, ?eri de terk etti?iniz zaman, Yüce Allah i?ler o i?i!" Özlem Bilge

Rast Mevlevi Sema Ayini... Söz: Hasan Dede ? Müzik: Mete Edman

gelmi?. Bugün gönlümün bayram??

I.SELAM Bugün mirac-?mübindir gönül demimin.

Her zerremin s?rr?mla bulu?tu?u, iki alemin bir oldu?u and?r.

Bugün yeniden anolu?un yarat?ld???demdir. Bugün s?rr-?Muhammed Ali?nin, Mevlana?n?n ?ems?te, nurun nurda mirac?d?r. Bugün her zerrenin nura dönü?tü?ü and?r. Ali?nin alem deminin, dem oldu?u and?r. Bütün s?rr-?hakikatin noktaland???and?r.

II.SELAM Muhammed ile bir ruhsun sen, bir nursun sen Ya Ali. Onsekizbin alemin cisminde cans?n Ya Ali. Yüceli?inle, güne?in ay?n nurusun sen Ya Ali. Gizli sakl?s?rlar?n dehas?s?n sen Ya Ali.

Cem olu? halinin Muhammed?e dönü?tü?ü and?r.

Mertlerin ?ah?, Allah??n arslan?s?n Ya Ali.

Ey nurum!.. Nurun her yeri öylesine kaplam??,

Dillerde Hu, Muhammed?in arslan?s?n Ya Ali.

Her zerrem seninle vuslat etme ?evkine dü?mü? de,

Kur?an??n bürhan?sensin, cana cans?n Ya Ali. Nebilerin, velilerin keremisin Ya Ali.

Kendimi göremez bir halde, bütün perdeler yok olmu?.

III.SELAM

Neydeki feryad?m, bulu?up görü?me haline

Mevlana?m; Sen ba?tan a?a??manay?alas?n.

Söz: Hasan Dede ? Müzik: Mete Edman

gelmi?. Bugün gönlümün bayram??

I.SELAM Bugün mirac-?mübindir gönül demimin.

Her zerremin s?rr?mla bulu?tu?u, iki alemin bir oldu?u and?r.

II.SELAM Muhammed ile bir ruhsun sen, bir nursun sen Ya Ali. Onsekizbin alemin cisminde cans?n Ya Ali. Yüceli?inle, güne?in ay?n nurusun sen Ya Ali. Gizli sakl?s?rlar?n dehas?s?n sen Ya Ali.

Cem olu? halinin Muhammed?e dönü?tü?ü and?r.

Mertlerin ?ah?, Allah??n arslan?s?n Ya Ali.

Ey nurum!.. Nurun her yeri öylesine kaplam??,

Dillerde Hu, Muhammed?in arslan?s?n Ya Ali.

Her zerrem seninle vuslat etme ?evkine dü?mü? de,

Kur?an??n bürhan?sensin, cana cans?n Ya Ali. Nebilerin, velilerin keremisin Ya Ali.

Kendimi göremez bir halde, bütün perdeler yok olmu?.

III.SELAM

Neydeki feryad?m, bulu?up görü?me haline

Mevlana?m; Sen ba?tan a?a??manay?alas?n.

Teoman Atalay

derdi de budur.? Hz. Ali der ki: ?Ki?i, dilinin alt?nda gizlidir.? Hz. Mevlana ?öyle buyurur: "?nsano?lu, dilinin alt?nda gizlidir. Dil, can kap?s?n?n perdesidir.? Hz. Ali der ki: ?Ak?ll?n?n zann?, cahilin yakininden (bilmesinden) daha do?rudur.? Hz. Mevlana da ?öyle buyurur: ?Ak?ll?n?n dü?manl???, cahilin sadakatinden, dostlu?undan daha hay?rl?d?r.? Hz. Ali der ki: ?Allah kullar?ndan en sevgili olan?o kuldur ki... Hidayet ?????, gönlünde par?l par?l parlamaya, gönlünü ???tmaya ba?lam??t?r. Kendisine uza??yak?nla?t?rm??, çetin ?eyi kolayla?t?rm??t?r. Bakm??t?r da izlerin sonunu görmü?tür. Dümdüz, tertemiz yola dalm??t?r. ?ehvetler elbisesinden soyunmu?tur, bütün üzüntülerinden, s?k?nt?lar?ndan kurtulmu?tur da bir tek s?k?nt?ya, bir tek üzüntüye sar?lm??t?r, onunla ba?ba?a kalm??t?r. O karanl?klar?n ?????d?r. O güç ?eyleri giderendir. Kendisine her ba? vurana cevap veren, her parça buçu?u asl?na ula?t?rand?r. ?üpheli i?leri ayd?nlatand?r, uçsuz bucaks?z çöllerin k?lavuzudur.? Hz. Mevlana da ?öyle buyurur: ?Tanr??ya yak?n olan kul ?u haldedir: Hakk, kendisinden ba?kalar?n?n sevgisini onun gönlüne sokmaz. Ona gizli lütfu gösterir. Varl?k aleminin hakikatine ibret gözüyle bakar. Onun bak???nda dünyan?n bir önemi, bir tehlikesi kalmaz. G?das?sevgilinin zikri olur; bedeni de onun özlemiyle heyecanlan?r, o heyecanla nazlan?r. Bu kullar aleme rahmettir. Belalar onlarla kalkar; onlar halk?n aman?d?r, r?z?k kap?s?onlar?n bereketiyle aç?l?r. Onlar yürüyen definedir, gönülleri diriltirler.? Esin Kaya

Hz. Ali'nin yüce ad?ile..

Mekke?nin s?cak ve kasvetli günü ak?ama do?ru dönerken a??r a??r griye boyand? gökyüzü. Bulutlar ko?u?turur gibi yer de?i?tiriyor, tuhaf bir ?ekilde Kabe'yi tavaf ediyorlard?. Gökyüzü ?im?eklerle zikre girmi?ti. Nihayet Kabe duvar?na bir y?ld?r?m dü?tü. Duvar ikiye ayr?ld?. Göklerden yans?yan ?im?eklerin ?????nda, Kabenin içinde bir do?um gerçekle?iyordu. Ali do?uyordu... Tasavvuf ehli 21 Mart Nevruz gününü Hazreti Ali'nin do?umu ile kutsar. Hakikatte Hz. Ali'nin do?umu ile 21 Mart??n alakas?bulunmasa bile niyetin temiz ve saf olu?u ile bu durum Tarikat-?Aliyye?de bayramsal bir gelene?e dönü?mü?tür. Baharda toprak uyan?r, rahmet ve bereket rüzgarlar?ile ba?aklar raks eder, bu?daylar boy verir. Karlar erimeye yüz tutar, ?rmaklar ve nehirler co?kunca akar, yemye?il ovalarda türlü kokulu çiçekler açar. Bülbüller dile gelir. Bu güzelliklerin tümü ?ah-?Velayet'e atfedilir. Lamekan elinden bir seda geldi. Canlar Nevruzunuz mübarek olsun. Kalbi müminlere bir nida geldi. Canlar Nevruzunuz mübarek olsun. Hakikatte Hz. Ali, mür?id-i kamilin gönlünde her an do?ar. Onun kutlu ?????ile güzel gören her gözde, konu?ulan her tatl?sözde yeniden do?ar Hz. Ali. O, Tanr?vas?flar?n?n yüce sahibidir. Hz. Mevlana, Divan?Kebir'de "Dinde evvel, ah?r o idi. Allah ile içli d??l?o idi? " diye buyurur. ?ah-?Velayet... ?smi iki alemin asuman?nda parlayan, nebilerin

ve velilerin gözünden gören, miraçta s?rr?ve nuru beliren yüce ?ah. Allah'?n keremli yüzü. Topra??n babas?. Hayber?in fatihi... Hz. Muhammed Mustafa Efendimizin arslan?... "Herkes isteyicidir, Ali istenilendir" diyor Pirimiz. Çünkü o Yüce Sultan, ayn?zamanda mertlerin ?ah?d?r. Bu öyle kolay bir vas?f de?il... Peygamberimizin "Sana kötülük yapana ne yapars?n?" sorusuna, "Ne kadar kötülük yaparsa yaps?n, ben ona hep iyilikle kar??l?k veririm" cevab?n?veren o de?il mi? Kendi katilini, öz evlatlar?ndan ziyade besleyen o de?ilmi? Yine ?ehid edilece?i o karanl?k günde, Mülcem'e, "Sen cennete girmeden ben de girmeyece?im" diyen o de?il mi? Tanr?s?rlar?n?n sahibi Ali!... Peygamberin ayva kokulu fedaisi, Ar???n ve Kürsü?nün elma kokulu veliahtlar?Hasan ve Hüseyin Efendilerimizin ?efkatli babas?, Fat?ma

Ruhun huzuru... A????n ?iiri, Kur'an'?n tefsiridir. Ruhun huzuru, iman?n nurudur... Ey Dostlar Allah ismini yüklendim ... Can?canana verdim, Hakk yoluna bu can?verdim. Ben bu i?i bilmezdim, Hakk dedi de dinledim. Hakk dedim de teni verdim, Muhammed?e ser verdim. Ali dedim düzeldim, Ali yolu ile güçlendim. Hem lütfu ile ?enlendim, Gönlüm ile ne?elendim. Pirim Mevlana ile gönlendim, Hasan dedim ben renklendim. A?k-?Hakk ile benlendim, ?ah?m Ali k?rklar ceminde dinlendim.

?Benim bir huyum var ki, kimsenin benden incinmesini istemem, Ben gönül almay?o kadar isterim, buna öyle özen gösteririm ki, yan?ma gelen dostlar?n can?s?k?lmas?n diye ?iir söylerim. ?iir söylemeyi bir süre b?rak?yorum , ama onlar benim ?iir söylememi istiyor, arzu ediyorlar. Ben nerdeyim, ?iir söylemek nerde? Ama bir Türk gelip bana, hey sen kimsin! der. Mülkün as?l sahibi olan Allah, k?yamete kadar aç?k gizli her ?eyi biliyor ki, Türk kim, Tâcik kim, Rum kim, Zenci kim bilmem ben... Yoksa ben nerdeyim, ?iir nerde, vallahi ben ?iirden b?km???m , bence ?iirden beter bir ?ey yok. Benim bu halim, misafirin arzusuna uyarak elini i?kembeye sokup temizlemesine benzer. Misafirin can?i?kembe çorbas?istedi?i için ev sahibi onun istedi?ini yapmas?laz?m. Ben de ?iir söylemek zorunda kal?yorum.

Hasan Dede

"Y?ld?zlar?n kâsesinden, dünyan?n sofras?ndan el çekmi?im de,

Mevlâna, ?ems vesilesiyle Allah a?k?na ula?t?ktan sonra gönlünü dünyevî nimetlerden (mâsivâ) temizleyip Allah'?n kemaliyle, onun a?k?yla doldurmu? ve bu duygularla ?iirlerini söylemi?tir. Öyle ki bir rubaisinde ?öyle der:

Dilenci yüzlüler için kâseler yal?yorum..."

"Ben â??kl???senin kemâlinden ö?rendim. Beyit ve gazel söylemeyi cemâlinden ö?rendim. Gönül perdesinde hayalin raksetmede; Ben en güzel raks?senin hayalinden ö?rendim." Hz. Mevlâna ??Fihi Ma Fih??ad?ndaki kitab?nda kendi dilleriyle kendilerini ?öyle anlat?yor:

?nsan bakmal?, bir ?ehirde hangi mal sat?l?yorsa onu al?p satmal?d?r . Ben uzun süre tahsil ettim, ne kadar zorluklar çektim, neden? Çünkü yan?ma üstün insanlar, ak?ll?lar, muhakkikler, derin veince meselelerle u?ra?anlar gelsin diye. Cenab?Hakk böyle istedi; bütün âlimleri burda toplad?, ben ne yapabilirim. Bizim memlekette ?airlikten daha ay?p bir i? yoktu. E?er biz de kendi memleketimizde kalm?? olsayd?k, biz de onlar gibi ya?ar, ders okutmak, vaaz vermekvekitap yazmakla u?ra??rd?k .