1
B?RL?K DÜKKANI 05/ 16
Ayl?k Mevlevi Kültürü Dergisi
Say?4
"A??k?n a?k?ndan gök yar?l?r, A??klar?n iniltisi hor görülecek ?ey de?ildir. Felek as?l a??klar için döner. Kalk, biz de a?k ile h?zl?h?zl?dönelim." MEVLANA
KA ?NA TIN ÖZÜ A ?K
2
3
?LET???M www.emav.org www.mevlanarumi.org www.birlikdukkanidergisi.com
info@emav.org (0212) 588 57 80
3
4
5
5
6
7
Hz. Mevlana'n?n manevi temsilcisi ve günümüzdeki sesi Mevlevi Hasan Dede'nin tasavvuf sohbetlerinden olu?an kitab?"Mesnevi Güne?i" tüm kitapç?larda sat??a ç?kt?...
Hazreti Mevlana?ya, ?A?k?bize söyler misin, a?k nas?ld?r?? diye sormu?lar. ?Nas?l söyleyeyim, benim gibi ol da anla? demi?. Mesnevi?yi elinize al?p okumaya ba?lad???n?zda Mevlana ile konu?maya ba?lars?n?z. Fakat okurken kulaklar?n?z?n i?itece?i kadar sesinizi yükseltin ki, o zaman sizin dilinizden sanki O konu?mu? gibi olsun ve siz de dinleyin? Hazreti Mevlana?n?n eseri Mesnevi-i ?erif hakk?nda bugüne kadar farkl?yorumlar yap?lm??t?r. Baz?lar?na göre Mesnevi, Kur?an-?Kerim?in tevili niteli?indedir; fakat baz?lar?na göre de Mesnevi?yi Kur?an-?Kerim?in tevili olarak görmek tamamen ayk?r?bir davran??t?r. Evet, her?eyde oldu?u gibi bu konuda da fikir ayr?l?klar?n?n olmas?kaç?n?lmazd?r ve çok do?ald?r. Fakat bize göre Mesnevi, Kur?an ayetlerinin a?kla yap?lm?? yorumlar?d?r, tevilidir ve insan?insana anlat?r, kesinlikle insan d???nda de?ildir? "Her dükkan?n ayr?bir sanat?, ayr?bir kâr?vard?r. Mesnevi de yokluk dükkan?d?r o?ul. Mesnevi'miz vahdet dükkan?d?r. Orada ?Bir?den ba?ka ne görürsen puttur.? HAZRET?MEVLANA Bu kitapta, Hasan Dede?nin tasavvuf sohbetlerinin kayna?? Mesnevi?den beyitlerle harmanlanm?? sat?rlar?okurken Mevlana?y?yeniden ke?fedeceksiniz? 1965 y?l?nda Hazreti Mevlana?n?n manevi temsilcili?ine ula?m?? olan ve Evrensel Mevlana A??klar?Vakf??n?n Onursal Ba?kan?Hasan Dede, 1935 y?l?nda Makedonya?n?n Üsküp ?ehrinde dünyaya gelmi? ve halen Silivrikap?Mevlana Kültür Merkezi?nde her Per?embe günü halka aç?k düzenlenen toplant?larda, yurtiçinden ve yurtd???ndan gelen Mevlana hayranlar?n?n sorular?n?yan?tlamakta ve Hazreti Mevlana'n?n ilahi birlik mesaj?n?aktarmaya devam etmektedir.
7
8
9
Hasan DEDE
A?k Peygamberi Mevlana...
Çetin Güne?
9
Hasan DEDE
Çetin Güne?
10
menba??a?kt?r. A?k öyle bir ?eydir ki, hayata da muhtaç de?ildir. Hayat?olmayan?n korkusu da olmaz. Korku, hayat?n bekçisidir. Zerre kadar korkusu olan a??k de?ildir. Hayat dedi?imiz zaman, ölüm de onunla beraberdir. A?k ise ölümsüz bir hayatt?r. - ?lmin, a?k ile bir ba?lant?s?var m?d?r? A?ka ilim yoluyla ula??labilir mi? - Ate?, ancak di?er bir ate?ten yanar. ?lmin bir hududu vard?r; ama a?k, insan?al?r götürür. A?kla tepeye ç?kan ki?iye, ilmin ne lüzumu var. ?lmin menba??akl-?cüz, a?k?n menba??Akl-?Küll?dür. ?nsan?Allah?a a?ktan ba?ka hiç bir ?ey götüremez. Her varl?k bir koruyucu ister. A?k?n hiçbir kimseye ve hiçbir ?eye ihtiyac?yoktur. A?k ebedidir; y?k?lmaz, geçmez, karanl?k kabul etmez. Daimi bir ?efkat lambas?d?r a?k. A?k, karanl?ks?z, gecesiz bir gündüzdür. Gündüz bile karanl?k vard?r da, a?kta yoktur. Gündüzün bir ma?arada karanl?k vard?r ama, a?k?n ?????na hiçbir ?ey engel olamaz. A?k her ?eyi saran bir kudrettir, vücudu görülmeyen bir kudret... Onun kudreti, yine a?kla görülür. A?k?olmayan insan a?k?bilemez. A?k kudreti herkese verilmi?tir. Mür?id-i kamilin terbiyesi olmadan insanlar, bu a?k kudretini herhangi bir ?eye veya bir e?lenceye sarfeder, yitirirler; sonra da ?Allah bize nasip etmemi?? derler. Halbuki bize verilen bu a?k kudretini, o a?k?n kayna??n?, hazinesini aramak için sarfedersek, arad???m?z?mutlaka buluruz. O hazineyi bulup orada yok olmak en büyük devlettir. Bizi bu a?ka ancak tefekkür götürür. Tefekkür bize yoklu?umuzu, hiçli?imizi ö?retir. Bizler, o ?Kudret?e arzusuz ve emelsiz teslim olmal?y?z. A??k??n yan?p kül olmaktan ba?ka hiçbir arzusu yoktur, olmamal?d?r. Cenab-?Mevlana: ?A?k okullarda ö?renilmez? der. A?k gözden do?ar. Sevgi ile a?k ayn?de?ildir. A?k insan?deli eder, ak?l b?rakmaz. A??k gece gündüz hep Sevgilisini dü?ünür. Bizim yapmam?z gereken, ahlak?m?zdaki kirleri, kibri, bu?zu, yalan?, riya ve hasedi temizlemektir. Çünkü zevk-i ilahi, bunlar?n arkas?ndad?r. Ama bunlar?n hepsine galip olan a?kt?r. Onlarla mücadeleye gücümüz yetmez. A?k için yalvaral?m. Ne diyor bir Tanr?sal ilham? ??mdat senden, ya
11
Hazreti A?k, yetis!? - Çok güzel ve çok de?erli sözler... Verdi?iniz bu de?erli bilgiler için çok te?ekkür ederiz Hasan Dede... ?n?allah ilahi a?k?n kanatlar?yla kanatlanmak herkese nasip olsun. Sizin gibi kamil bir insan olman?n zarifli?ini, güzelli?ini, hürlü?ünü her zerremizde hissetmek ve ya?amak dile?iyle. Ho?çakal?n, Huuu...
11
12
13
13
14
15
Cezmi I?IK
A?k Yolunu Bulmak... Hazreti Mevlânâ a?k söz konusu oldu?unda, ona hiç toz kondurmaz ve onu daima mukaddes olarak görür. 20. asr?n mutasavv?f?Kenan Rifaî, Mevlana Celaleddin Rumi?yi ?öyle tan?ml?yor: ?O, ?iir güzelidir, mus?kî güzelidir, Allah güzelidir, O, güzeller güzelidir?. A?k nedir? Kitaplar?n yazd???na göre a?k, sevginin ileri derecesidir. Kur?an?da, ?mü?minlerin Allah?a kar??pek ?iddetli sevgisi?nden bahsedilir (Bakara 2/ 165). A?k sonradan kazan?lm?? bir ?ey de?il, ilâhi bir vergidir. Allah??sevenler, Allah??n sevdi?i kimselerdir. ?Allah onlar?sever, onlar da Allah?? severler? (Maide 5/ 54) âyetine göre dü?ünürsek, Allah??n sevgisi insanlar?nkinden önce gelir. Allah kulunu severse, kulu O?nu sever, yani ilk hamle Allah?tand?r. Güzeller güzeli Mevlana Celaleddin Rumi Hazretlerinin ad?an?ld???zaman akla ilk gelen ?A?k? oluyor. Mevlana - ?ems ve A?k isimleri do?rudan birbirlerini ça?r??t?r?yor. Mevlana Celaleddin Rumi, ?ems-i Tebrizi, onlar?n aras?ndaki rab?tan?n mahiyeti ve ille de a?k? Tüm bunlara ait tan?mlamalar, portreler, bize çok farkl?perspektiflerden sunulabiliyor? Mevlana da daha Mesnevi?sinin ilk beyitlerinde kendisini kendi aynalar?ndan anlamaya ve kendi inan??lar?na uydurmaya çal??anlara insan-? kamilin i?areti olan ney saz?n?n a?z?ndan ?u beyitlerle zaten cevap veriyor: ?Ben her cemiyette a?lad?m, inledim. Fena hallilerle de e? oldum, iyi hallilerle de. Herkes kendi zann?nca benim dostum oldu ama kimse içimdeki s?rlar?ara?t?rmad?. Benim esrar?m feryad?mdan uzak de?ildir, ancak (her) gözde, kulakta o nur yok.? ?ems ile Mevlana?n?n ili?kisinin bizler aç?s?ndan çok daha i?levsel yönleri oldu?unu da görmemiz gerekiyor.
Onlar, ya?ay?p vuslat?na erdikleri o halin en bariz örnekleri oldular. Ama bu örnek ili?ki sadece onlara mahsus de?ildi. Onlar?n a?k yolundaki tecrübeleri, kendilerinden önce ve sonra gelen pek çok benzerleri gibi tasavvuf tarihinin gizli sayfalar?nda kalmad?ysa, tüm zamanlar için bayrak gibi bir sembol haline geldiyse, bu sadece onlar?n halleri hakk?nda teorik bilgilerle tatmin olal?m diye olmad?ku?kusuz. E?er ?ems ve Mevlana aras?ndaki çarp?c?ve boyut atlatt?r?c?rab?ta bu denli ilham kayna?? olacak bir sembole dönü?tüyse, bu ayn?halin ba?kalar?taraf?ndan da tad?labilece?ini göstermek içindi. Leyla ile Mecnun?un a?k?da onlar?n a?k?na hayran kal?ns?n, Leyla hayal edilsin diye de?il, herkes ?kendi Leyla?s?n? bulabilece?ini, kendisi Mecnun olabilece?ini? idrak etsin diye oldu. ??te Mevlana?n?n ?Bize a?k?anlat?diyenlere?Ben ol da bil?demesi tam da bu hakikate i?aret ediyor. Yani ?benimle empati kur? demiyor. ?unu f?s?ld?yor:?Bizzat benim halimi ya?a?, ?benim halimle hallen?, ?benimle aynîle? ki sen de tadas?n, bilesin, olas?n? demek istiyor. Bu sebeple, Mevlana?n?n hallerine, eserlerine, ?ems-i Tebrizi ile olan ba??n?n niteli?i ve dahi niceli?ine bak?p ?Ne güzel yapm??lar, ne ulu, ne mübarek zatlar? diyerek takdir ve hayranl?kta kalmakla yetinmekten daha öte yollar var. O mübare?in, ?Ben ol da bil?demesi bu yola i?aret ediyor. Aksi halde onlara ve a?ka dair tüm edindi?imiz nakli ve teorik bilgiler, bunlar?n ya?an?lan hakikatinin yan?nda takdire ?ayan entelektüel bir çabadan ibaret kalmaya mahkumdur. Çünkü, ?ems ve Mevlana?n?n tatt?klar?, farkl? me?replerimizden dolay?farkl?seyirlere mahkum olsa bile hakikaten ve hal itibar?yla ba?kalar?, yani bizim için de tad?labilir ve ya?anabilir bir hadisedir. Talep eden ve bir miktar da istidad?olanlar?n kendi kaplar?n?n el
15
Cezmi I?IK
16
Yine de, ne dersek diyelim, Mevlana?n?n buyurdu?u gibi ?Güne?i de yere indirseniz ancak anlayan anlar, inanacak olan inan?r, vesselam.? Peki bu mümkün mü? Her ?eyin de her ?eyi olan Allah?a götüren en kestirme yol olan a?k yolunu bulmak mümkün mü? Hepsinden önce, ?ems ile Mevlana örne?inin bu denli dillere destan olmas?n?n as?l hikmeti bize bunun mümkün hatta -farz demeyelim ama- vacip oldu?unu göstermek içindir. Onlar?n maceras?ve rab?tas?asl?nda üzerine fikir yürütelim diye sunulmu? ba?kalar?na ait bir hikaye de?ildir. Bize bizzat a?ka vas?l olma, a?k?bulma yolunda sunulmu? bir yol haritas?d?r. Mevlana bu haritay?bize sunar ve der ki: ?Senin vazifen a?k?aramak de?il, a?kla arana koydu?un engelleri kald?rmakt?r?. Kendisi de bir Allah, Resul, Ehl-i beyt muhibbi ve a?k ehli olan Fuzuli?nin ?Me?er a?k imi? her ne var alemde, ilim bir k?yl ü kaal imi???deyi?i de bize bunu anlatm?yor mu? Tasavvuf büyüklerinin ve hassaten a?k ehlinin bize söyledi?i de farkl?ifadelerle budur:?A?k vard?r, her ?ey bu a?ktand?r, bu a?k her ?eyi ku?atm??t?r, her ?ey ondan has?l olmu?tur?. Bir hadis-i kutsi a?ka dair ve ona vas?l olmaya dair bilinmesi gereken en temel ?eyleri ?öyle buyuruyor: ?Beni talep eden beni bulur. Beni bulan beni sevmeye ba?lar. Beni seven beni bilir, beni tan?r. Beni tan?yan bana a??k olur. Ben de ona a??k olurum. Lakin ben kime a??k olursam onu öldürürüm. Ama ben kimi öldürürsem de diyetini ödemem benim üzerime farzd?r. Ben kimin diyetini ödeyeceksem onun diyeti de bizzat Benim?. Dolay?s?yla onu aramak denilen ?ey asl?nda onu hissetmemizi, fark etmemizi, ya?amam?z?, zevk etmemizi engelleyen neyse onu ortadan kald?rmakt?r. En az?ndan bunu talep etmektir.
KAYNAK: Asitane dergisi : Prof. Dr. Mehmet Demirci 1) Nihat Keklik, Mevlânâ?da Metafor Yoluyla Felsefe, 1. Millî Mevlânâ Kongresi Tebli?leri içinde, s. 39, Konya 1986; S. Hayri Bolay, Mevlânâ?n?n Ak?l Anlay???, 2. Millî Mevlânâ Kongresi Tebli?leri içinde, s. 165, Konya 1987. 2) Mevlânâ, Mesnevî, çev. Veled ?zbudak, Milli E?itim B. yay?n?, c. IV, b. 3323. 3) Annamarie Schimmel, Tasavvufun Boyutlar?, çev. Ender Gürol, s.127, ?stanbul 1982. 4) Sen Mevlana ol, ?ems seni bulur gelir. Birol Biçer
17
17
18
19
Erdem ERG?N
A?k Gelir, Cümle Eksikler Gider... Modern ça??n toplumsal ya?am?m?z? biçimlendirmesiyle birlikte insano?lu, mutlulu?un ve ruhsal doygunlu?un s?rr?n?da ke?fedece?ine emindi. Ancak sonuç hiç de böyle olmad?. Me?hur bir ?ark?n?n sözlerinde dedi?i gibi ?hangi kap?y?çalsam kar??mda buruk ac?.? ?nsan?n ya?am ko?ullar?n?n konfor ve rahata kavu?mas?na, varl?k, ya?am ve evren hakk?ndaki bilgisinin artmas?na ra?men; dünyam?zda hala bar???, sevgiyi, toplumsal dayan??may?ve payla?may?diliyoruz. Diliyoruz çünkü mana âleminin erlerinin deyimiyle; be?eriyetten insanl??a giden yolculu?umuzu tamamlamad?kça bu arzumuzun gerçekle?mesine imkân yok. ??te
Hakk Dostlar?n?n tümü bu özleme ermenin tek yolunun ?a?k? oldu?unu göstermi?lerdir. Peki, erdirici ve oldurucu hikmeti kendisinde bar?nd?ran, ismi a?k olan bu nesne nedir? Arapça ? a?eka? lafz?ndan türeyen ve sarma??k ile sarma?mak, s?k?ca sar?lmak anlam?nda; sarma????n sar?ld???yeri istila etmesine kar??l?k, a?k da girdi?i kalbi, hatta insan?n vücudunu kaplar. Kur?an-?Kerim?de a?k, Muhyiddin Arabi?nin deyimiyle; kinaye yoluyla yer al?r.? Velle?îne âmenû e?edduhubben li(A)llâh(i) ? ?nananlar?n Allah?a çok güçlü, ?iddetli muhabbeti vard?r.? (Bakara:165) Yine Yusuf Suresinde; Züleyha?n?n
19
Erdem ERG?N
20
21
tabloda Visal diye yazd???Allah?a en çabuk vard?ran ve ba?ka hiçbir ?eye ihtiyaç duyurmayan yegâne vas?tay?a?k olarak göstermi?tir.
?uurunun zirvesinde bir mana sultan?yd?. Demek ki gerçek ilahi a?k?n konuk oldu?u kalpler ?benci? de?il ?bizci? bir anlay??la topluma hizmet ediyorlar ve ayd?nlat?yorlar.
?A?k gelincek, cümle eksikler biter? diyen Yunus Emre, ?A?k bütün hastal?klar?m?z?n hekimidir?(11) diyen Hazreti Mevlana hep bu gerçe?e ?srarla i?aret etmektedir.
Demek ki be?erin eksiklerini gideren, onu insan yapan a?k imi?. Ça??m?z?n ümmi Anadolu Erenlerinden biri ?öyle söylüyor;? Allah her ?eye hâkim, yaln?z kendisine â??k olana, kendisini isteyene mahkûmdur; anan?n, çocu?una mahkûm olu?u gibi. Çocuk hiç bir ?eyi dü?ünmez; her ?eyi anas?ndan bekler. Bizim hâlimiz de çocu?un hâli gibi olmal?d?r. Hâmîmizi, mürebbimizi bilip, bütün irademizi O?na teslim etmeli, her ?eyi O?ndan beklemeliyiz. Çocu?un lekesiz zevkine benzeyen ebedî zevk, bu teslimiyetten sonra do?ar. Bâkî ve ebedî olan ancak a?kt?r. A?k, güne?e benzer. Koca Yunus:
Peki, nedendir bu ?srar? Tanr?ile insan aras?ndaki en büyük perdenin ego, benlik oldu?unu biliyoruz. ?nsan ruhunu bu âlemdeki geçici sevdalara mahkûm eden, ba??ml?l?k yaratan da bu benlik vehmi ?üphesiz. Bu benlik bilincinin ilac?n?Sevgili Peygamberimiz ;?Ölmeden önce ölünüz? ir?adlar?yla göstermi?tir. Bu esas?ya?ama geçirebilmenin yolu da a?kt?r. Çünkü Tanr??n?n ?Kendini ar?tan temizleyen, kurtulu?a ermi?tir? (?ems Suresi:9) diye müjdeledi?i iç âlemimizi benlik vehminden ar?nd?racak su de?il, a?k ate?idir. ?nsan?ya?am?n?n merkezine kendi benli?ini oturtmaktan -biz- ve -birlik- ?uuruna yükseltecek, insan-?kâmil mertebesine ula?t?racak reçete budur. Onun için bütün Hak dostlar?; merkezine Yarat?c?y?alan, bireyi olgunlu?a kavu?turup oradan tüm insanl?k âlemine yay?lan Hak sevda ve a?k?yla dolu gönüllerin oldu?u bir toplum modelini arzulam??lard?r. Hazreti Mevlana a?k?n bu gücü ve hikmeti için ?öyle der; "E?er ?eytan â??k olacak olsa, ?üphesiz ?eytanl???gider, melek kesilirdi.'(12) "A?k, o bir ?uledir, parlay?nca ma?uktan gayri her ?eyi yakar! Lâ k?l?c?, Hak'tan ba?ka her ?eyi keser atar. Bir bak, Lâ'dan sonra bir ?ey yüz gösterebilir mi? Geride sadece ?llallah kal?r, di?er hepsi gider. ?kili?i yakan a?k onlar?tertemiz eder." (13) ?üphe yok ki bu sözler bir felsefenin ürünü de?ildir. Hazreti Mevlana ve di?er Hak erenleri taraf?ndan tecrübe edilmi? bir sevgi anlay???d?r. Ma?ukuyla dopdolu olan Hazreti Mevlana, sadece a?k?n?n terennümüyle manzum eserler yazan bir ?air de?ildir. ?kili?i ortadan kald?r?p tevhidin gerçe?ine ermi?, evinde bir ö?ünden fazla yiyecek oldu?unda ?hanemiz Firavun evine döndü? diyen; elinde ne varsa insanl?k âlemiyle hiçbir fark gözetmeden payla?an, bundan tükenmez bir zevk alan , -biz- ve -birlik-
Ey yârenler! ??itin: A?k bir güne?e benzer, Â??k olmayan gönül, misali ta?a benzer? diyor. ?lle a?k, ille a?k! A?k insan?yoklu?a, mahviyete götürür. Dünyan?n cihangiri olan bir kimse bile, birini sevdi?i zaman ona mahkûm olur. Yavuz Sultan Selim bile: ?irler pençe-i kahr?mda olurken lerzân, Beni bir gözleri âhûya zebun etti felek? dememi? midir? Velhas?l a?ktan ba?ka çare yoktur, a?k giderse yerine sefahat gelir. Sefahat? mahv edecek yegâne kuvvet a?kt?r. Yeryüzündeki bütün pislikleri ve kokular?ancak güne? temizler. T?pk? bunun gibi, ak?l da a?k?anlayamaz; fakat içimizdeki pislikleri temizleyecek olan tek ?ey a?k güne?idir. A?ks?z ilmin sonu benlik ve gururdur; a?k ise tarifi mümkün olmayan bir lezzet ve zevktir. ?lim, ?u, bu? Bunlar hep Allah??n birer s?fat?d?r. Zât?ise ?A?k?t?r.(14) Mevlevi Postni?ini, Evrensel Mevlana Â??klar? Vakf?Onursal Ba?kan?, ?nanç Önderi Hasan Dedemiz de bize ;?A?k Allah??n elidir. A?ka tutulan Allah?a tutulmu?tur? sözleriyle manevi kemalin anahtar?n?göstermektedir. Bugün dünyam?z?kan ve gözya??na bo?an sava?, terör, kin, nefret ve dü?manl???n kayna??olan insan egosunun tek panzehiri ilahi a?ktan ötesi de?il? . Eksikleri gideren ilahi a?k?n varl???m?z? sarmalamas?n?, Hazreti Mevlana ve bütün velilerin a?k ikram eden feyizleriyle dopdolu;
21
22
23
23
24
25
Sema ?NAL
Sarma??k... "Ey â??k! Â??klar?n hayat?ölümdedir.
Birlik Dükkan??m?zda bu ay?n konusu ?A?k?!.. A?k, yani sarma??k, bir varl???n bir varl???sarmas?? Ma?uk da a????n?sarma??k gibi sarar. Bu sar??, a????n Ma?uk?ta yok olmas?yla nihayetlenir. Ma?uk, ayn? zamanda â??k; â??k ayn?zamanda Ma?uk?tur. Bu Kur?an??n tebli?iyle sabittir. Kur?an diyor ki, ?Yühibbühüm ve Yühibbünehu ? Allah onlar?sever, onlar da Allah??severler?. Kimi â??k görürsen, bil ki o Ma?uk?tur. Çünkü o â??k olmakla beraber, Ma?uk da onu sevdi?inden ötürü Ma?uk?tur da.
bizi Ma?uk?a götürür?. Ve devam eder, ?A?k; Allah??n elidir. A?k?a tutulan; Allah?a tutulmu?tur?. Bir hadis-i kutside beyan edildi?i üzere, Allah Hazreti Muhammed Efendimize diyor ki: ?Ya Muhammed! Senin yüzü suyun hürmetine bu âlemi yaratt?m. Sen olmasayd?n bu kâinat?yaratmazd?m?. Çünkü Allah, ?Sevgili?s?fat?n?bir tek Hazreti Muhammed?e verdi. O, Allah??n sevgilisi, Habibullah?t?r. Bu âleme gelmi? geçmi? yüz yirmi dört bin peygamberde O?nun nuru vard?. Sevgili Mevlana?m?z, o nuru gördü de bütün peygamberlere ?Ahmed?diye hitabetti. Ledün cevheri sözleriyle gönüllerimizi ayd?nlatan Hazreti Mevlana?ya, ?A?k nedir??diye soracak olursak, bu sorunun cevab?n?bizlere Divan-?Kebir?deki beyitlerle ?öyle verir: ?A?k nedir diye sorarlarsa, de ki, a?k; dile?i, iste?i, yap?p yapmama arzusunu, iradeyi terk etmektir?.
A?k her durum ve haliyle insan?hakikate erdirir. Sevmenin ve sevilmenin ne oldu?unu ö?retir. A?k; Allah??n kudret elinde bulunan ilahi cevher!... O cevher ki, Cenab-?Hak onu ancak ehline lütfeder. Hasan Dede der ki: ?A?k Allah?t?r; ayr?de?il. Görebilirsek, Ma?uk?un gözlerinden f??k?ran bir âlem. Gözümüz aç?ksa o f??k?ran ?ey, gözümüzden girer,
Â??klar?n meskeni Allah??n evidir, Allah??n evi ise â??klar?n gönlü? Bundand?r ki gönlünde a?k olmayan insan; âlemin güne?inde tam manas?yla ?s?namam??, sevginin denizini gönlünce yüzüp geçememi? oland?r. ?A?k, Allah??n evidir?der Hazreti Mevlana, öyleyse a??klar?n ana yurdu da ancak bu evdir. Yunus?un söyledi?i gibi, âleme ?Gönüller
Gönlü, gönül vermeden ba?ka bir suretle bulamazs?n?. Merhaba, Sevgili Dostlar?
25
Sema ?NAL
"Ey â??k! Â??klar?n hayat?ölümdedir.
Birlik Dükkan??m?zda bu ay?n konusu ?A?k?!.. A?k, yani sarma??k, bir varl???n bir varl???sarmas?? Ma?uk da a????n?sarma??k gibi sarar. Bu sar??, a????n Ma?uk?ta yok olmas?yla nihayetlenir. Ma?uk, ayn? zamanda â??k; â??k ayn?zamanda Ma?uk?tur. Bu Kur?an??n tebli?iyle sabittir. Kur?an diyor ki, ?Yühibbühüm ve Yühibbünehu ? Allah onlar?sever, onlar da Allah??severler?. Kimi â??k görürsen, bil ki o Ma?uk?tur. Çünkü o â??k olmakla beraber, Ma?uk da onu sevdi?inden ötürü Ma?uk?tur da.
bizi Ma?uk?a götürür?. Ve devam eder, ?A?k; Allah??n elidir. A?k?a tutulan; Allah?a tutulmu?tur?. Bir hadis-i kutside beyan edildi?i üzere, Allah Hazreti Muhammed Efendimize diyor ki: ?Ya Muhammed! Senin yüzü suyun hürmetine bu âlemi yaratt?m. Sen olmasayd?n bu kâinat?yaratmazd?m?. Çünkü Allah, ?Sevgili?s?fat?n?bir tek Hazreti Muhammed?e verdi. O, Allah??n sevgilisi, Habibullah?t?r. Bu âleme gelmi? geçmi? yüz yirmi dört bin peygamberde O?nun nuru vard?. Sevgili Mevlana?m?z, o nuru gördü de bütün peygamberlere ?Ahmed?diye hitabetti. Ledün cevheri sözleriyle gönüllerimizi ayd?nlatan Hazreti Mevlana?ya, ?A?k nedir??diye soracak olursak, bu sorunun cevab?n?bizlere Divan-?Kebir?deki beyitlerle ?öyle verir: ?A?k nedir diye sorarlarsa, de ki, a?k; dile?i, iste?i, yap?p yapmama arzusunu, iradeyi terk etmektir?.
A?k her durum ve haliyle insan?hakikate erdirir. Sevmenin ve sevilmenin ne oldu?unu ö?retir. A?k; Allah??n kudret elinde bulunan ilahi cevher!... O cevher ki, Cenab-?Hak onu ancak ehline lütfeder. Hasan Dede der ki: ?A?k Allah?t?r; ayr?de?il. Görebilirsek, Ma?uk?un gözlerinden f??k?ran bir âlem. Gözümüz aç?ksa o f??k?ran ?ey, gözümüzden girer,
Â??klar?n meskeni Allah??n evidir, Allah??n evi ise â??klar?n gönlü? Bundand?r ki gönlünde a?k olmayan insan; âlemin güne?inde tam manas?yla ?s?namam??, sevginin denizini gönlünce yüzüp geçememi? oland?r. ?A?k, Allah??n evidir?der Hazreti Mevlana, öyleyse a??klar?n ana yurdu da ancak bu evdir. Yunus?un söyledi?i gibi, âleme ?Gönüller
Gönlü, gönül vermeden ba?ka bir suretle bulamazs?n?. Merhaba, Sevgili Dostlar?
26
27
Özlem B?LGE
A?k Kap?da Göründü... ?Güne?ten de üstünüm, güne?ten de ayd?n; ruh zerreleri önümde oynamada, zikretmede; hepsi de inciler saçan kap?ma yönelmi?. Dünya pervane gibi ?????n?n çevresinde dolan?yor; ona bir ???kt?r yolluyorum, kanatlar?n?yak?p yand?ran da benim. Bu ?ahrem ?ahrem yar?l?p parçalanan, anlat??a s??mayan a?k, halvettir; a?k?anlamak istiyorsan gel de huzuruna götüreyim seni?" (1) Dergahta ak?am üstü? Bahçe kap?s?n?n üzerinden sarkan sar?güller gonca vermi?? Havada vuslat kokusu, içeride sessizlik; sessizli?in sesi? Çiçekleri kasideler söyletir, ayn?a?aç ba?ka ba?ka meyveler verir bu bahçede. Ta?lar?ayak sesi biriktirir; gelirken ko?an, ayr?l?rken yava?layan ayak sesleri? ?A?k inanc?m?z, gül bahçesi de bizim ne??e yerimiz! Kimde a?k varsa bu meclis yeri-yurdu onun? ? (2) Buras?, Sevgili?nin evi! Her tu?las?tertemiz bir a?kla örülmü?. ?lahiler söylenir burada, ayinler bestelenir; ?Ey nuruyla beni kaplayan ay? Senin çevrende dönerim? Gel ey candan, gönülden sevdi?im? Gel, gel, gel dedi?im gel? ?(3) diye ayinler seslendirilir. ?A?k?yla sarho? olan?n gönlünde ne var? Gizli bir güne? sevgili; onu kim bilir? (4) Dergah?n kap?s?nerededir derseniz, oraya do?ru dökülüp saç?lan ???k huzmelerini izleyin? Arayanlara k?lavuz olur da yolu gösterir bu ???k. ?A?k içerden gül bahçesinin kap?s?n?açar, gül gibi görünür a?k; taze gülden daha güzeldir kokusu? ? (5) Meydan??n ???klar?henüz örtülü, vakit ilerlemekte. ?çeride yüzy?llardan bu güne
yap?lm?? uzun bir yolculu?un rahmeti, bereketi var. Duyabilenlere, varl?klar ve yokluklar dünyas?ndan hakikat sözleri söylenmekte, s?rlar aç?lmakta? Hak yolcular?onlar?dinliyor; yak?nl?k dili bamba?ka bir dil, ?Gönül? birli?i dil birli?inden daha ileri? Gönülden sözsüz, i?aretsiz, yaz?s?z yüz binlerce tercüman zuhur eder? Konu?ulan bütün diller bu dilin d???nda kal?r. Buran?n dili sevgi dili, yolcular?n hepsi tek yolcudur. A?k, sonsuzluk evreninden yola ç?k?p bu dergahta soluklan?r, gene evrene akar- gider. Yar?mlar?n bütün oldu?u, eksiklerin tamamland???yerdir buras?. Burada ölmek, ya?amak demek; nefes almak de?il! Bütün tortulardan, fazlal?klardan kurtulmak demek. Ancak a?k bu güce sahiptir; dönü?türür, de?i?tirir. Ak?lla, huyla i?i yoktur onun. Nazla, kederle de vakit kaybetmek istemez; bir gönül ister? ?A??k olmu?sun a gönül, kutlu olsun sevdan; yerden duraktan kurtulmu?sun, kutlu olsun vard???n yer!? (6) A??ksan e?er, b?rak gam?; ko gitsin. Dü?ünü seyret, vazgeç yastan!? (7) A????n gönlü k?? ortas?nda bahar?ya?ar. Canan?a can olanlar?n yüzleri güler? sadece yüzleri mi; içleri güler onlar?n! ?Bu a?k ya kevserdir, ya Ab-?Hayat; ömre sonsuzluk vermede, insan?ölümsüz etmede!? (8) Bütün kainat Allah??n a?k?yla sarho?, bütün varl?klar bu a?k ile do?up, a?ka do?ru yola ç?kmakta. Allah??n dokunu?u hem çok aç?k, bir taraftan da gizli. ?Görünen o de?il, her ?ey ondan ibaret zaten; o bizim oldu mu da herkes, her ?ey biziz, bizden ibaret? ? (9) Ak?am saati, ???klar aç?ld?art?k? Bahçe bu gecenin konuklar?yla renklenmi?. Hafiften bir ney sesi kalpleri ?ifaland?r?yor. Haz?rl?klar tamam, sohbet birazdan ba?layacak? Allah?a duyulan muhabbet, onun ?efkati, merhameti, Ehl-i Beyt?imiz, Piran Efendilerimiz dile
27
Özlem B?LGE
28
getirilecek. Onlar?n güzelliklerinden, ya?ad?klar? hakikatlerden, ilahi a?kla söylenmi? sözlerden bahsedilecek? ?E?er sen, can kona??n?ar?yorsan, bil ki sen cans?n. E?er bir lokma ekmek pe?inde ko?uyorsan, sen bir ekmeksin. Bu gizli, bu nükteli sözün mânâs?na ak?l erdirirsen, anlars?n ki, arad???n ancak sensin, sen!? (10) Sema ayinine geçildi?inde meydan bir ba?ka meydan, ya?ayanlar bilir! ?Sema' nedir? Gönüldeki gizli erlerden haberler almakt?r. Onlar?n mektuplar?gelince garip gönül, dinçle?ir, rahata kavu?ur. Bu haberler rüzgar?yla, ak?l a?ac?n?n dallar?aç?l?r,
29
uykudan uyan?r. Bu sars?l??la beden, darl?ktan kurtulur, geni?ler, huzura kavu?ur. Bedende tuhaf, görülmemi? bir tatl?l?k ba?lar. Ney sesinden, mutribin, çalg?c?n?n dudaklar?ndan dile, dama?a ho?, manevî zevkler gelir. Dikkatle bak da gör, ?u anda sema' edenlerin ayaklar?alt?nda binlerce gam akrebi ezilmede, k?r?l?p ölmede. Binlerce ferahl?k ve ne?e hali aram?zda kadehsiz dola?mada, bize mana ?arab?sunmadad?r. Can?m?z da; "Ona ruhumdan ruh üfürülmü?tür" s?rr?yla dirilmi?tir. Bu ruh üfürülü?ünü, yemeye, içmeye benzetmek do?ru de?ildir. Çünkü, bunun bedenle ilgisi yoktur.
(1)Dîvan-?Kebîr, c.I s.290 (2) Dîvan-?Kebîr, c.II s.24 (3)Hicaz Mevlevi Ayini-Hz. ?ems (Hasan Dede, N. Hakan Ay?k (4) Dîvan-?Kebîr, c.VII s.643 (5) Dîvan-? Kebîr, c.VII s.325 (6) Dîvan-?Kebîr, c.II s.59 (7) Dîvan-?Kebîr, c.VI s.245 (8) Dîvan-?Kebîr, c.IV s.176 (9) ) Dîvan-?Kebîr, c.V s.318 (10) Rubâîler, s. 224 (11) Dîvan-?Kebir?den Seçmeler, c.II, s.365; (12) Mesnevi, c.VI, 4650 (13) Dîvan-?Kebir, c.III b.1713
29
30
31
31
32
33
Fatma ALBAYRAK
A?k Denince... "A?k ile ilgili dü?üncelerinizi payla??r m?s?n?z" diye soruldu?unda ?a??rd?m. Üstatlar?n üstad? Hazreti Mevlana'n?n binlerce beyitte söyledi?i ama anlatmaya doyamad???a?k?nas?l anlatabilirdim s?radan biri olarak?! "Çok zor ama herkesin bir ya?am??l???vard?r her halde" diye ba?layabilirim konuya... Sevgi sanki a?k?besliyor gibi ama özel bir duygu de?il. Herkes herkesi sevebilir ve sevgiyi herkesle payla?abilirsiniz de, a?k?de?il. A?k çok özel, birazda k?skançl?kla harmanlanm??, kendi kurallar?ile özgürlü?ün içinde esareti ya?atan ac?mas?z bir duygu olarak gözükse de, asl?nda son derece 'naif' bir duygu. O duygunun içinde k?skançl?k olu?mam?? ise, daha a?k olu?ma a?amas?nda demek; ya da 'Eros' biraz me?gul anla??lan. Henüz yola ç?kmam??; senin için henüz zaman var gibi. Ho?, gelirken sana da bana da sormaz asl?nda; t?pk?ölüm gibi habersizce gelir, teslim al?r seni senden. Anlars?n geldi?ini yanmaya ba?lay?nca da Sen...O burada ve konuk olmu?tur art?k sana... Ve ba?lar de?i?im sende...Ad?n?veremedi?in ama ad?çoktan belli bir de?i?im...Adem ile Havva'dan bu yana ya?anan hep... Hani birini çok seversin de hayal kurars?n; Onunla el ele tutu?mu? s?ms?k?, gücünü de ondan al?rcas?na yürürken gün do?umuna kar??, sanki hiç solmayacak bir güne? var tuttu?um ellerde...diye ba?layan hayallerle gecelerin kar??m??sa gündüzlerine, diyebilirsin art?k sen; ho? geldin a?k! Onu ya?ayacak ve ya?atacak gücün ve cesaretin varsa kendinde...??te mecazda a?k böyle ise, tasavvufun derinli?inde o ?ilahi a?k? nas?l ya?an?l?r ve de nas?l anlat?l?r acaba?... A?k Peygamberi Hazreti Mevlana?n?n binlerce beyite s??d?ramad???, Yunus Emre?yi da?lara ta?lara vurduran, nice Evliyalara çile denizinde zevki ya?atan o ilahi a?k ancak ya?an?r da anlat?lamaz gibi geliyor bana...Yine de bir ?eyler
söylemek gerekirse, mecaz a?k?ya?amayanlar?n anlamakta ve kavramlar?yerine oturtmakta zorlanaca??kesin. Hazreti Mevlana?n?n günümüzdeki tek Manevi Temsilcisi Hasan Dede?nin binlerce kez söyledi?i ?mecazda a?k? ya?amad?ysan evlat, sen beni nas?l anlayacaks?n?? sözünden anla??ld???gibi, madde-mana el ele, kol kola bu konuda da. Ancak Veysel Karani Hazretlerinde tecelli eden manevi cemal (Nur) hali olursa bir ki?ide, s??d?ramaz ?kendini? kendine...Ald???tad?, lezzeti kendi bilir de kendi ya?ar sadece. Ona; 'anlat sen de' desen, bildi?i yüzlerce kelime aras?nda hiç bir tanesini lay?k bulamaz ona. Ne ayaklar?yere basar; ne kalbi yerinde durur; ne güçlüdür, ne de güçsüz. Asl?nda ya??yor mudur, ya?at?yor mudur, seviyor mudur, k?z?yor mudur, onu da bilemez; ta??d???bir hal vard?r üzerinde, ç?kt???bu ??lahi A?k? yolculu?unda... Bu a?k?dileyen herkes bir Veysel Karani olmad???na göre, manevi alemdeki ??lahi A?k? yolculu?una rehbersiz ç?k?lmaz diyelim. Diyelim de, bu rehberler kim? Nebiler ve Veliler elbette. Nebilik Hazreti Muhammed ile nihayet buldu?una göre, Hazreti Ali ile ba?layan velilik makam?ve onu temsil eden veliler rehberlik ederler bu manevi yolculukta yolculara... Tasavvufun Allah a?k?ile dolu derin dünyas?na ad?m atan ki?i mür?idinin (velinin) rehberli?inde ç?kar yola. Elbette teslimiyet ?art?yla... Tasavvuf dünyas?sonsuz manevi duygu, haz ve hal bar?nd?r?r bünyesinde. Bu duygu ve hali ya?ayabilmenin anahtar?da teslimiyettedir. Teslimiyet nedir, dersen; Hani ?ben yokum, sen vars?n? sözünü diyorsun ya; o sözün ?sözde? de?il ?özde? olmas??art?yla, gönül sözü ile söylenmesidir bence...??te o zaman k?r?l?r putlar?n bir bir..."Ve sonsuz bir vaha hayal et çorak dünyanda, sende ye?eren a?k?n büyümesini izlemek için" der k?r?lan putlar?n giderayak sana...
33
Fatma ALBAYRAK
34
35
Kurtulu? Küçük
35
Kurtulu? Küçük
36
37
bilgisi de ba???lar. Kime bu bilgiyi ba???larsa o Erenlere kat?l?r.' ?eyhlerin koyduklar?her ?ey, Peygamberlerin koyduklar??ey demektir. Çünkü kavminin içinde ?eyh, ümmetinin aras?ndaki peygamber gibidir. Hatta 'Benimle duyar, benimle görür' s?rr?na erer. Onlar?n yapt?klar?i?, 'Allah att?' hükmüne girebilir." Mevlana yine buyurur: "Semay?baz?alimler men etmi?lerdir, baz?lar?caiz görmü?lerdir. Her ikisi de do?rudur. Nefse uyanlar, gafletle semaya kalkarlar. Ahret halinden haberleri yoktur. Onlar, yapt?klar?yla azaba u?rayanlar?n ta kendileridir. ?eyhlerin ve muhiblerin semas?na gelince, bunlar bo? ?eylerden, oyundan d??ar?d?r. ??ler niyetlere göredir." ?u an bir kere daha Mevlana'n?n: "Seçilmi?lerin i?lerini kendi i?lerinle k?yaslama" buyurdu?unu hat?rlatmam?z gerekir. Hazreti ?ems de semay?herkese caiz görmemi?, ancak kamillere vacip, cahillere ve idraksizlere haram oldu?unu dile getirmi?tir. Mevlana'n?n semas?nda yer ve zaman kayd?yoktur. Yüce Sultan çar??da, medresede, Meram ba?lar?nda, Ilg?n kapl?calar?nda sema etmi?tir. Hatta bir gün kuyumcular çar??s?nda alt?n dövülürken ç?kan seslerden co?mu? ve semaya ba?lam??t?r. Ariflerden müstesna bir zat olan Selahaddin'in o çar??da bir kuyumcu dükkan?vard?r. Mevlana'n?n semas?n? gören kuyumcu Selahaddin, kalbinde uyanan a?k ve ?evk ?ulesi ile ç?raklar?na: "Devam edin, alt?nlar?n ziyan olmas?na bakmay?n" demi?, d??ar?f?rlam??, Hüdavendigar??n ayaklar?na kapanm??t?r. O gün ö?leden ikindiye kadar a??klar Sultan?semas?na ara vermemi?tir. Alem öyle ilahi alem olmu?tur ki, kuyumcu Selahaddin'in gönül gözünden perdeler kalkm??, fani cihan?n bütün maddeleriyle alakas?kesilmi?, varl???erimi? gitmi?tir. O zaman manevi hazineye kavu?mu?luk içinde: - Ya?ma ey ahali, ya?ma! diye seslenmeye ba?lam??t?r. Ve pek k?sa zamanda bütün alt?nlar? kap???lm??t?r. Zahiri varl???n?buldu?u manevi ve ebedi hazine u?runa ya?ma ettiren Selahaddin-i
Rubai : Biliyor musun, ?u rebab?n sesi ne diyor, Diyor ki, ard?mdan gel de yolu bul. Do?ruya gitmek için yola dü?mü?sün, Amma e?ri bir yol tutmu?sun. Ba??mda bütün gün a?k?n?n hevesleri var; Bütün gün a?k?n?n a?k?yla mest ve karars?z?m. Sarho?lar?n mahmurlu?u bir gün olur ama, Ben öyle bir sarho?um ki her gün mahmurluk içindeyim.
37
38
39
"?arab?m a?k ate?idir, hele onun eliyle sunulursa öyle bir ate?e odun kesilmezsen ya?amak haram olsun sana."
?Can, a?ktan binlerce edeb ö?renmede,
öylesine edepler ki mekteplerde okunup ö?renilmesine imkan yok. ?
?Ey saki, a?k ?arab?n?fazlas?yla sun da, korku
da kaybolsun, rica ve ümit de. Dü?üncenin de boynunu vur! Onunla hiçbir ilgimiz kalmas?n, zaten o nerede, biz neredeyiz??
?Ey a?k?n susuzlu?una bizim gibi yüzbinlerce
insan?n feda oldu?u üstün varl?k, bana ne su ver, ne ekmek ver, ne huzur ver, ne uyku ver! Ben yaln?z seni istiyorum!?
"Pervanenin, mumun alevine kendini att???gibi siz de a?k ate?ine kendinizi at?n?z, yan?n?z yak?l?n?z da, gönlünüzü, ruhunuzu ayd?nlat?n?z!" MEVLANA CELALEDD?N RUM?
Hz. Mevlana'dan Ö
Hasan Dede'd
39
Hz. Mevlana'dan Ă–
Hasan Dede'd
40
41
Nur YILDIZ
Zaman Bahard?... Nerden bilecektim ki, günün birinde Sirkeci Tren Gar??nda ''Bahar?n Efendisi? ile bulu?aca??m?? Heyecan?m doruktayd?o gün. Y?llarca bekledi?im gönül kahraman?mla bulu?acakt?m nihayet. Sisli perdeler, bu?ulu dü?ler, hayal ormanlar?nda bana rehberlik eden rüyalar?m beni onunla bu dünyan?n somut bir noktas?nda bulu?turacakt?sonunda. Ya?ad???m ba?kentte bir zamanlar kat?ld???m Mesnevi okumalar?, dü?ünce ve kalp dünyamda derin sars?nt?lar yaratm?? ve o günden sonra beni hiç b?rakmayan gönül dostum Hazreti Mevlana'n?n ?u fani dünyada gölgesini her yerde arar olmu?tum. Birlik Dükkân?dedi?i Mesnevi'si, kitapl???ma yayd???manevi baharat?yla kütüphanemdeki eserlerin hepsini bilmedi?im bir yerlere kaç?rm??t?. Günbegün deryaya dönü?en bengisu p?nar?yla co?an ruhumu, merdane bir nefesle kendisine daha da teslim k?lmaktayd?. Onu her okuyu?um iki dünyay?da yeniden ke?fimdi. Mana, onun dilinden dünyaya gelirken kelimeler k?r?l?p bükülmüyor, kendilerini olduklar?gibi gösteriyorlard?. ?ki dünya aras?ndaki ayr?m?bir anda kald?rarak, ana s?cakl???ndaki rahminde beni yeniden do?uruyordu 'Güzellik Üstad?'. Onun, kelimelerin giri?ken dünyas?nda nas?l bu denli mahirâne hamleler yapt???ço?u zaman anla??lamaz. Bütün dünyay?manyetik bir edebi ku?a??n etkisinde esir alm??t?r çünkü. Tanr?sal cezbenin yaratt???a?k anaforunda öyle güçlü çarklar atar ki, o, kaybolu?un esrik yurdundan ta??d???ça??r?c?gazel ve rubaileri ile benli?inizi ele geçiriverir. Kendisiyle ku?at?lm?? can yurdunda k?skanç bir â??k edas?yla cilveli na?meler söyleyerek k??k?rt?r sizi. Kula??n?z? kabart?p, ba?ka bir ?ey duyamaz oldu?unuzdaysa, ba??n?za tak?verir semazenin sikkesini. Ayr?l?k ate?iyle ak?tt???kanl?
gözya?lar?n?her gece dervi? h?rkas?diye giydiriverir üzerinize sonra. Kâinat?m?knat?sl? kelimeler diyâr?nda sema ederek dola?t?r?r size fersah fersah. Her bir döngüsünde onun dilinden Tanr?'n?n okudu?u ?iirleri üfler kalbinize. Dönü?lerin kendinize oldu?unu ke?fetmenin tad?ise hiç bir fânîlikte kendini gösteremez asla. Yüce Mevlana bu, A?k Peygamberi! A?ktan gayr? bir gerçek yoktur onun hükmünde. Her f?rsatta hayk?r?r bunu benli?inize. Kendisiyle ç?kt???n?z gönül yolculu?unda çekilen bin bir türlü çilenin ucundan tutar kald?r?r da, yükünüzü hafifletir birden. Yeter ki gönül verin ona. A?k orman?nda ola?anüstü çiçekler koklat?r, gök katlar?na bir gecede ç?kart?r miraca uzanan yolda. Pe?ine siz mi dü?ersiniz onun, o mu sizi kovalar, anlar içinde silinir bu ayr?m. Yakar, kavurur amans?z bir ate?te. En sonunda da ac?r, dayanamaz; kendisinde yok olmu? bir zamane â????na gönderiverir sizi. Çok eski bir gar?, film seti olarak seçmi?tir. Gerçeküstü türündeki bu filminde size bir rol biçecektir. Niyeti, a??k ve mâ?ukun kalbinde dönen bahar?, size ve tüm dünyaya ölümsüz bir film olarak seyrettirmektir. Gösteri salonunda beklerken dald???m dü?lerin aras?ndan bir ses ç?karm??t?beni. Gar?n d??ar? bakan k?sm?n?i?aret ediyordu titreyen eliyle. ''Geliyorrrrr!'' diye ba??rd?bu genç semazen içerdekilere soluk solu?a. Kalabal?k, salonun d???na hücum etmi?ti. ?telenip kakaland?ktan sonra bulundu?um mekân?ay?rt edebilmi?tim ancak. O kadar çok tren sesi geliyordu ki kulaklar?ma ayr?l???n bitti?ini mu?tulayan. Trenler beraberlerinde güne?i de getiriyorlard? bu defa. Sezgilerim beni peronlara do?ru itmi?, bunca büyük kalabal???n içinde onu nas?l bulaca??m endi?esi sarm??t?yüre?imi. Nas?l göstermezdi kendini evlad?na! Ko?uyordum gözlerimin görmedi?i o suretsizli?e yal?n yürek. Can ku?um bir perondan di?erine kanat ç?rparak
41
Nur YILDIZ
42
43
Derken kalkan bir tren can al?c??ark?s?n?yayd?kulaklara. Sirkeci Gar?'na ''Bahar?n Efendisi'' gelmi?ti çünkü. Ruhumun derinliklerinde soludum mübarek kokusunu buram buram. Beni benden alm??, hiçlik âlemini örtmü?tü üzerime. Ard?ndan tren düdü?ünden belli belirsiz süzülen bir ''Lâ'', aya?a kalk?p, tüm görkemiyle dudaklar?ma kadar uzanan büyüleyici bir söz sarf etti: ''Geli?in, yok olu?umun öteki ad?.''
43
44
45
Esin KAYA
Her?ey Ma?uktur... ?Anam a?k, babam a?k, peygamberim a?k, Allah??m a?k. Ben bir a?k çocu?uyum. Bu aleme a?k?ve sevgiyi söylemeye geldim? diyen Hazreti Mevlana Mesnevi-i ?erif?in birinci cildinde bütün hastal?klar?n hekiminin ?a?k? oldu?unu dile getirir. A??kla ma?uk aras?nda, yani sevenle sevilen aras?nda nas?l bir ili?ki oldu?unu yine Mesnevi?de ?öyle anlat?r:
olarak sundu?u Mesnevi?sinde böyle bir ayr?m ve ikilik olamaz. Mesnevi dükkan?nda her ?ey birdir. ?öyle buyurur: ?A??kl?k, ister o cihetten olsun, ister bu cihetten? Ak?bet bizim için o tarafa k?lavuzdur.? Hazreti Mevlana yine Mesnevi?sinde a?k?n kelimelerle anlat?lmas?n?n zorlu?unu, dille bu bahsin anlat?lmas?n?n pek aciz kalaca??n??u sözlerle ifade eder:
?Her ?ey ma?uktur, a??k bir perdedir. Ya?ayan ma?uktur, a??k bir ölüdür.?
?A?k?aç?klamak ve anlatmak için ne söylersem söyleyeyim? as?l a?ka gelince o sözlerden mahcup olurum.
A?ka bir ilgisi, bir meyli olmayan ki?ilere Hazreti Mevlana der ki: ?Kimin a?ka meyli yoksa o kanats?z ku? gibidir, vah ona!? Hazreti Mevlana, a?k?bu cihetten veya o cihetten diye ay?rmaz. Zaten birlik dükkan?
Dilin aç?klamas?gerçi pek ayd?nlat?c?d?r, fakat dile dü?meyen a?k daha ayd?nd?r.? Hazreti Mevlana bizlere her an a?k?anlatmakta, bununla birlikte akl?m?z?a?k?anlama hususunda
45
Esin KAYA
46
47
47
48
49
Cemre GENÇ
Âlem, A?ktan Do?du... A?k; dile gelmez bir gerçek, neden, sebep, kaynak, olu?, varl?k, yokluk, hayat, ölüm, sevgi, ac?, fayda, zarar, kutsal, aciz, güçlü, güzel, çirkin, iyilik, kötülük; hem hepsi, hem de hiçbiri? A?k, ar?ya bal?yapt?ran vahyin kendisi ya da annesini kokusundan tan?yan kuzunun açl???; yenilenmek isteyen bedenin ölümü ya da bebe?inin a?lamas?ndan sütü gelen annenin arzusu? A?k, a????n ah?ndaki s?r ya da s?rr?n kendisi; arifi dünyadan so?utan, hakikat yolcusunun rehberi? A?k, her ?ekli ve dinletisiyle bilinmek, dile gelmektir. Ademo?lu asland?r, o aslan?sand???ndan d??ar?ç?karacak ?A?k? gerektir. Sultan Veled Hazretleri Rebabname?sinde, her ?eyin muhabbetten suret buldu?unu dile getiriyor; ?Ben gizli bir hazine idim, bilinmekli?imi murad ettim ve bu halk? halk eyledim ki bilineyim ? Hadis-i Kutsisi delaletiyle, bütün varl?k a?ktan ibarettir; bütün âlem a?ktan do?mu? a?ktan vücuda gelmi?tir. Hay?r, ?er, fayda, zarar hülasa her ?ey talepten (muhabbetten) has?l olmu?tur. Talep olmasayd? hiçbir ?ey vücut bulmazd?. Talepler de a?k?n parçalar?ndand?r. Alem de a?ktan vücuda gelmi?, a?k ile ayakta durmaktad?r. Hazreti Mevlana, kendinden önceki bilginlerin a?k hakk?ndaki görü?lerini eski mal olarak tan?ml?yor. Onlar?n zaman?n?n geçti?ini kendisinin yeni görü?lere sahip oldu?unu ve bu a?k pazar?n?n sahibinin de kendisi oldu?unu söylüyor.
ö?retiyor. Yusuf'un sevdas?yla, can?m?z?dünya sevgisinden, nefsin isteklerinden temizleyelim, bir ayna haline getirelim de Yusuf'un e?siz güzelli?ine bir arma?anla gidelim.?
- Ey hanende! A?k nedir?
Biz hala bu naradan gafil, ba??ra ça??ra her tarafta onu ar?yorduk. Meselâ gece yar?s?bir eve h?rs?z girer. Bunu sezen ev halk?uykudan s?çrarlar, evden ne çal?nd?diye birbirlerine sorar, etraf?ararlarken, h?rs?z da aralar?nda ayn? sözü söyler, onlara kar???r, halbuki h?rs?z odur.
- Güzelleri yaratana dal?p ben ve biz mefhumunu idrakler çerçevesinden söküp atmakt?r. Ademo?lunun yol göstericisi a?k olunca korkma, diyor Hazreti Mevlana Divan-?Kebir?inde. Ancak a?k sayesinde içimizde dünyaya ait tüm isteklerin silinece?ini söylüyor: ??nsanl?k yolu, hakîkat yolu belalarla dolu bir yoldur. Fakat yol gösterenimiz a?k oldu?u için bizim korkumuz yok! Çünkü a?k, bu yolda nas?l gidece?imizi bize
Sultan Veled?de ?btidaname adl?kitab?nda her solukta a?ktan yeni bir ders alan ki?i için iyiden de kötüden de geçmi? birli?e ula?m??t?r der. ?Öylesi istenen dostu dilemekteysen, o sevileni candan seviyorsan, onun a?k ?arab?n?dudaks?z iç de varl?ktan kurtul, tamam?yla yok ol. Sen kalmad?n m?tek olarak o kal?r; o güne?e kar?? Süha y?ld?z?gibi yok ol ? git. Yok ol da anla ki sen, bir bahâneymi?sin; var olan tümden oymu?, sense bir masalm??s?n. ? Gene o güzel Sultan Yüce Mevlana Divan-? Kebir?inde; A?ks?z bir insan?n insanl???ndan ?üphe ederim diyor. ?Bizim ders gördü?ümüz yer, a?kt?r. Bize manen ders veren de celal sahibi Allah't?r. Bizler ö?renciyiz. O'nun a?k?da tekrarlay?p durdu?umuz bilgidir. ? Allah??m a?k, Peygamberim a?k, varl???m a?k, alt? yönüm a?k. Gene de aramaktay?m, sormaktay?m nas?ld?r, nicedir diye. Hem böylesi bir yak?nl?k, hem de böylesi bir ayr?l?k? . Ne ?a??lacak bir hal, ne ?a??las?bir hayat hikayesi bu? . ??te o güzel Sultan Muhammed?in bendesi Yüce Mevlana? dan güzel bir cevap: ?O, eve geldi?i halde biz ?o ay nerede?diye araya araya divane olmu?tuk. O evin içinden; ?Ben buraday?m,?diye hayk?rd?.
Onun sesi onlar?nkine kar???r; gürültülerinden, pat?rt?lar?ndan h?rs?z?n sesi bir k?l kadar belli olmaz. Arad???n bu ara?t?rmalar?nda seninle birliktedir demektir. Öyle ise sen arad???n kimseyi ararken, beraberinde ara. O sana
49
Cemre GENÇ
50
51
Çetin Güne?
51
Çetin Güne?
52
ki?iyi manevi evlat olarak kabul edermi?. Yan?t "hay?r" oldu?unda ise; "Sen git, önce herhangi bir ?eyi sev. Ona a??k ol. Sen mecaz a?k? ya?amad?kça ben sana Tanr?a?k?ndan nas?l bahsedebilirim" der, Mevlevili?in parolas?n?n a?k oldu?unu uygun bir dille izah edermi?. Mevlevilikte a?k?n en güzel ifade biçimi Sema'd?r. Sema, a??klar?n vecd halidir. Sema ya?am?n organizatörüdür. Yeryüzünde, gökyüzünde, toprak alt?nda ve denizler içinde her ne görüyorsak bu gördüklerimizin tümü a?k ile ilahi dönü? halindedir. Hatta göremedi?imiz
53
organizmalar, nesneleri bütünle?tiren yap? ta?lar?ve bu yap?ta?lar?n?n iç alemleri de sema halindedir. Sema tamamen a?k halidir. Hazreti Mevlâna'y?bir gün bir kaç tabip ziyaret eder ve insan vücudunda hiç kan kalmamas?halinde o ki?inin ölece?ini söylerler. Hazreti Pir bunun Hak a??klar?için geçerli olmad???n?bildirir. Hatta bizzat denemesini yapaca??n?söyler. Tabiplerin muhalefetlerine ald?r?? etmez ve k?demli semazenlerinden bir tanesini yan?na ça??r?r. Tabipler ?a?k?n ve tereddüt dolu yüz ifadeleri ile seyrederler. Cenab-?Pir, olacaklardan kendisinin
53
54
55
55
56
57
C. Zeynep KAPLANTA?
Ma?u?a Kavu?mak... Hakk a????Muhammed Celaleddin, Mevlana olmadan önce camilerde imaml?k yap?yor, medreselerde dersler veriyordu. Kendisine ba?l? yüzlerce müridi vard?ve talebeleri aras?nda sevilen bir hocayd?. Minbere ç?kt???nda kulaklar ona verilir, gözler hu?u ile kapan?rken anlatt??? güzellikler dü?ünülüp hayal edilirdi. Ancak Celaleddin o zamanlarda bile di?er imamlar gibi de?ildi. Zahiri olana önem vermeyip öze, insana dair sohbetler ederdi. Allah?a yak?nl?kt?onun için önemli olan, Allah?la bir olmak. Zaman?n?tamam?yla onu tan?maya ve tan?tmaya adam??t?, ilmini art?rmak için okuyor, okuyor, okuyordu. Ancak yine de eksikli?ini duydu?u ?eyler vard?, susuzlu?u geçmiyor, arad???tad? hiçbir ?eyde bulam?yordu. Çünkü o bir ummand?, âlim bir dosta ihtiyaç duyuyordu, kendisine ayna olacak bir dosta. O dost ?ems-i Tebrizi idi. ?ems irfan sahibi, kâmil biriydi. Gönlüne dünyay? koymam??, üstüne ba??na dikkat etmez, Allah ile geceler, onunla sabahlard?. Çok gezdi?i için Uçan ?ems demi?lerdi ona (?ems-i Perende). ?ems?in ilk kez ?am?da, çar??da Celaleddin?in ellerini yakalay?p ona; ?Ey manalar aleminin sarraf?, beni bul, beni anla, diyerek ortadan kayboldu?unu anlat?r Ahmed Eflaki? ?kinci kar??la?malar?Konya?da oldu. Bir gün talebeleriyle medreseden ç?km??, bine?iyle yol al?rken ?ems-i Tebrizi önünü kesti ve sordu: Ey bilginler bilgini, söyle bana Hazreti Muhammed mi büyüktür yoksa Bayezid Bistami mi? Mevlana yolunu kesen bu yolcunun sorusundan etkilenmi? ve ?a??rm?? olarak; Hazreti Muhammed, diye cevap verdi. ?ems ?öyle devam etti: - O halde neden Hazreti Muhammed ?Rabbime günde yetmi? kez isti?far ederim? diyor da Bayezid, ?kendimi noksan s?fatlardan uzak tutar?m, bedenimin içinde Allah?tan ba?ka varl?k yok? diyor? Bu soruya Hazreti Mevlana ?öyle cevap verdi: Hazreti Muhammed her gün yetmi? makam
a??yordu. Her makam?n yüceli?ine vard???nda önceki makam ve mertebedeki bilgisinin yetmezli?inden isti?far ediyordu. Oysa Bayezid ula?t???makam?n yüceli?inde kendinden geçti. Gücü s?n?rl?yd?, onun için böyle konu?tu. Tebrizli ?ems bu yorum kar??s?nda ?Allah, Allah? diyerek Hazreti Mevlana?y?kucaklad?. Evet, arad??? bilginler bilgini O?ydu! Celaleddin?in Hakk?ta fani olmaktan ba?ka bir iste?i yoktu. Allah??n nurunu ?ems?te görmü?tü ve bir daha onu hiç b?rakmad?. Kar??la?malar?bir dönüm noktas?yd?, hali de tamam?yla de?i?ti. Üç ay tekkeye kapanarak sohbet ettiler? Ayn? Hazreti Muhammed ve Hazreti Ali gibi say?s?z s?rr?payla?t?lar birbirleriyle. Üç simitle yetindiler, bir deri bir kemik kald?lar üç ay?n sonunda. Mevlana o günlerden ba?layarak halktan uzakla?t?. Müritlerine ders vermeyi, camilerde imaml?k yapmay?b?rakt?. Yüzünü Hak aynas? olarak gördü?ü ?ems-i Tebrizi?ye döndü. Aylar sonra bir gün ikisi ba? ba?a iken ?ems, Hazreti Mevlana?n?n elinde Feriduddin Attâr??n Mant?ku?t-Tayr (Ku?lar?n Dili) adl?eserini gördü. Çekip ald?ve önlerindeki süs havuzuna f?rlatt?. Hazreti Mevlana?n?n yüzünün rengi gitti; çok üzülmü?tü. Bunu gören Tebrizli ?emseddin havuza elini dald?rarak kitab?ald?; kitap kupkuruydu. Ciltteki tozlar?üfürerek savurdu, ona geri uzatt?. ?Art?k ba?kalar?n?n kitab?n? okuma, kendi kitab?n?yaz? diyerek Muhammed Celaleddin?deki a?k ate?ini yakt?. K?rk sekiz bin beyit söyledi Mevlana. A?z?ndan ç?kt???gibi, düzeltmeye gerek kalmadan. Kitaplar kar??t?rmad?, kimseye dan??mad?da. Kendini Allah?a teslim etmi?ti. Bu iki büyük velinin bulu?malar?ve birbirlerini Hak dostu olarak sevmeleri, daima sohbetle vakit geçirmeleri, etrafta bulunanlar taraf?ndan iyi kar??lanm?yordu. Mevlana eskiden bütün vaktini onlarla geçirirken art?k yüzünü göremez olmu?lard?. Kim ir?at edecekti ?imdi onlar?? Bu
57
C. Zeynep KAPLANTA?
58
59
59
60