Sayı 28 by Güvenlik Yönetimi

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR

EKİM 2015 SAYI: 28

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

Kent Güvenliği FOKUS: ORGANİZASYON GÜVENLİĞİ AKILLI BİNALAR NE KADAR AKILLI?

EKİM 2015 SAYI: 28

ENİNE BOYUNA GÜVENLİK

ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR

EKİM 2015 SAYI: 28

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

Kent Güvenliği FOKUS: ORGANİZASYON GÜVENLİĞİ AKILLI BİNALAR NE KADAR AKILLI?

EKİM 2015 SAYI: 28

ENİNE BOYUNA GÜVENLİK

ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR

içindekiler 26

42 10 BAŞKANDAN

KAPAK KONUSU

SEKTÖRDEN

Geleneksel kent yönetimi geride kaldı

Şehir izlemenin başrol oyuncusu hareketli PTZ kameralar

“İhtisas gümrüğünün oluşturulması gerekiyor”

Bir şehir ancak gördüğünüzde akıllı olabilir

“Güvenlik lüks olarak değerlendirilmemeli”

14 GÜNCEL

Entegre güvenlik sistemleri ile daha güvenli bir hayat

ELEKTRONİK GÜVENLİK

Güvenlik sistemleriyle suç oranları azalıyor

Flexıdome IP Panaromic 7000 MP kamera ile dünyaya bakış açınız değişecek

FOKUS

Havalimanlarında Non-stop güvenlik dönemi başlıyor

24 KÖŞE / Hayata Bakış

Organizasyon güvenliğinde atılması gereken adımlar

Yeditepe Üniversitesi’ne kartlı geçiş çözümleri

Organizasyon güvenliğinde risk analizi

Uyarıları sesli yapmaya ne dersiniz?

12 EDİTÖR

Sektör ile ilgili kısa haberler

“Gelişim ve değişim”

Güvenlik Yönetimi ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

EKİM 2015

AYDA BİR YAYINLANIR

Özel Güvenlik Federasyonu adına imtiyaz sahibi O. Oryal ÜNVER Yürütme Kurulu O. Oryal ÜNVER İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Yusuf Vehbi DALDA Genel Yayın Yönetmeni Devrim BOZKURT devrim@guvenlik-yonetimi.com Yazı İşleri Müdürü Yeşim ÖZDEMİR yesim@guvenlik-yonetimi.com Danışma Kurulu Alp SAUL Arzu YÜKSEL Doç. Dr. Gazi UÇKUN Füsun KOCAMAN Gültekin FİŞEK Hakan ÖZALP İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Okyay ŞENTÜRK O. Oryal ÜNVER Osman Levent CELASUN Prof. Abdurrahman KILIÇ Taner ALBAYRAK Yusuf Vehbi DALDA

BİNA OTOMASYONU

YANGIN GÜVENLİĞİ

Akıllı binalar ne kadar akıllı?

Eskişehir Anadolu Üniversitesi’ne yangın algılıma ve alarm sistemi

Konfor ve güvenlik

Yangın söndürmede çevreci ürünler

GÜVENLİK HİZMETİ

92 Yıllık Kapak ve

Enine boyuna güvenlik 1

Futbolda şiddetin önüne geçilmeli

Uluslararası hizmet bağlamında özel

güvenliğin revizyon ihtiyacı

Fokus konuları

93 ABONE FORMU 94 Reklam İndeksi

Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık Derya BOZKURT derya@guvenlik-yonetimi.com Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Ayda bir yayınlanır. Yönetim Adresi Arkhe Tanıtım Hizmetleri Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat: 11 No:1963 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Tel: (533) 413 78 08 Baskı VERİTAS BASIM MERKEZİ Tel: 444 1 303 Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar, çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki görüşler sahibine aittir. Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden hiçbir şekilde kullanılamaz.

tanıtım hizmetleri

Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 11 No: 1963 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08

BAŞKAN

Bankaların kendi güvenlik birimleri ile diğer bankalara ve kurumsal müşterilerine ait para ve kıymetli eşya için taşıma hizmeti sunmaları yasalara uygun mudur?

b Değerli okurlarımız;

Bilindiği üzere para ve kıymetli eşya nakli, bir özel güvenlik hizmetidir. Bir bankanın özel güvenlik biriminin yerine getireceği özel hizmet konusu olarak para nakli izni olsa dahi; müşterisi olan veya olmayan üçüncü kişilere, ücretli veya ücretsiz bu hizmeti veremezler. Bir başka açıdan; bir bankanın kendi özel güvenlik ihtiyacını karşılamak üzere kurduğu özel güvenlik birimleri ile üçüncü kişilere para ve kıymetli eşya taşıma hizmeti sunması özel güvenlik şirketlerine karşı haksız rekabete sebebiyet verecek ve bu husus 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki kanun kapsamında hakim durumun kötüye kullanılması anlamına da gelebilecektir. 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine dair Kanunun amir hükmüne göre üçüncü kişilere özel güvenlik hizmeti sunma yetkisi özel güvenlik şirketlerine verilmiştir. Bankaların kendi bünyelerinde hizmet vermek için kurdukları güvenlik birimleri ile bu yetkiyi kullanarak üçüncü şahıslara da hizmet sunmaları açıkça yasaya aykırılığı ifade etmektedir. Bu konuya ilişkin olarak diğer önemli husus ise; bankaların KDV muafiyetleri nedeniyle üçüncü kişilere verdiği hizmet sonrası oluşan vergi gelirinden devletin KDV miktarı yerine BSMV karşılığı daha düşük oranda vergi tahsil etmesidir. Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Güvenlik Denetleme Dairesi Başkanlığı’nın bankaların özel güvenlik birimlerinde yaptığı denetimlerde bu hususları açıklığa kavuşturması sektörün beklentileri arasındadır.

Hukukun ve yasaların tam uygulandığı, güvenli yarınlar dileğiyle…

10 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

O. Oryal ÜNVER ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı

Bir bankanın kendi

özel güvenlik ihtiyacını karşılamak üzere kurduğu özel güvenlik birimleri ile üçüncü kişilere para ve kıymetli eşya taşıma hizmeti sunması özel güvenlik şirketlerine karşı haksız rekabete sebebiyet verecektir.

ş EDİTÖR

Kent güvenliği…

Şehirleşme olgusu, dünyanın gelişmekte olan ülkeleri için ekonomik ve sosyal ilerlemenin bir simgesi olarak kabul ediliyor. Dünya ve Türkiye genelinde hızla artan şehirleşme oranı, beraberinde önemli sorunlarda getiriyor. Kalabalık bu sorunların en önemlilerinden birisi… Havaalanları, stadyumlar, metro istasyonları, AVM’ler ve üretim tesisleri gibi insan trafiğinin yoğun olduğu ve yüksek güvenlik gerektiren alanlarda canlı ve cansız varlık güvenliğini yalnızca insan gücüne dayalı çözümler ile sağlamak artık imkansız hale geldi. Yine çevre kirliliğinin azaltılmasından suçların çözülmesine ve engellenmesine, kurumlar arasındaki bilgi paylaşımından, vatandaşların bilgilendirilmesine, ulaşım problemlerinden enerji kaynaklarının daha verimli kullanılmasına kadar pek çok alanda “akıllı şehir yönetim sistemlerine” ihtiyaç duyuluyor. Dolayısıyla modern kentler, sağlam teknolojik altyapı üzerine inşa edilmeli. Güvenli binalar ve alanlardan otomasyon destekli enerji kaynaklarına, ulaşımdan kamu güvenliğine kadar birçok fonksiyonu barındıran insan ve altyapı odaklı şehirler; her şeyden önce güvenliği sağlamaktadır. Video analitik çözümlerinden kimlik doğrulama cihazlarına, tarama teknolojilerinden komuta kontrol merkezlerine kadar birçok ürün ve çözümü içerisinde barındıran ve tek merkezden yönetilebilen bir güvenlik paketi ile kentlerin güvenliğini sağlamak mümkün hale gelmektedir. Çözüm ve önerilerin yer aldığı kapak konumuza ilişkin önemli içeriklerimiz mevcut. Bu sayıda fokus konumuz ise organizasyon güvenliği. Organizasyonlar; etkinlik yönetimi, konferans yönetimi, toplantı yönetimi, risk yönetimi ve güvenlik yönetimi başlıkları altında farklı yönetsel disiplinlerin bir araya getirilmesi sonucunda, katılımcıların fikirlerini ve uygulamalarını, günümüz yaşam standartlarını bozmadan temsil etmesi ve sunması olarak kabul edilebilir. Kendi içinde önemli riskler barındırdığı gerçeğinden hareketle, katılımcı güvenliğinden bilgi güvenliğine bir dizi güvenlik sorununu kapsayan organizasyon güvenliğine ilişkin önemli değerlendirmelerin ve saptamaların yer aldığı yazılarımızı, ilgili disiplin başlığımız altında okuyabilirsiniz. Sektörden sayfalarımızın bu sayıda yine iki konuğu var. Konuklarımızın biri; geçtiğimiz günlerde GESİDER (Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçilen Ekrem ÖZKARA. Diğer konuğumuz ise BG Alarm Sistemleri ve Elektronik Tic. Ltd. Şti. Şirket Müdürü Ersan AKBABA. Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti, bilgi güvenliği ve yangın güvenliği disiplin başlıklarımız da yine ilginizi çekecek teknik yazılar ve değerlendirmelerle dolu…

Güvenli günler dileğiyle… Devrim BOZKURT

12 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Devrim BOZKURT devrim@guvenlik-yonetimi.com

İnsan trafiğinin

yoğun olduğu ve yüksek güvenlik gerektiren alanlarda canlı ve cansız varlık güvenliğini yalnızca insan gücüne dayalı çözümler ile sağlamak artık imkânsız hale geldi. Pek çok alanda “akıllı şehir yönetim sistemlerine” ihtiyaç duyuluyor.

GÜNCEL

CoESS Genel Kurul Toplantısı Brüksel’de yapıldı 9 Ekim 2015 tarihinde Brüksel’de Crowne Plaza Brussels Airport’ ta Confederation of Security Services (CoESS)(Avrupa Güvenlik Hizmetleri Konfederasyonu)’in yıllık olağan Genel Kurulu ile çalışma komiteleri toplantıları gerçekleşti. Genel kurul • • • • • • • •

toplantısı CoESS Başkanı Mr. Marc PISSENS’ in açılış konuşması ile başladı. Toplantılarda GÜSOD Yönetim Kurulu Üyeleri’ de yer aldı. Genel kurulda sunum yapan çalışma komiteleri ve komite başkanları aşağıdadır:

Working Committee Guarding – Aimé Lyagre Working Committee Cash Management Centres – Thierry Lebeaux Working Committee Monitoring and Remote Surveillance – Danny Vandormael Working Committee Airport Security – Friedrich P. Kötter Working Committee Social Dialogue – Eduardo Cobas Urcelay Working Committee Cohesion – Riho Lutter Working Committee Maritime Security – Patrick Guerbette Working Committee Critical Infrastructure – Trevor Elliott

Özel Güvenlik Bilgi Sistemi Otomasyon Projesi konulu çalıştay yapıldı Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Güvenlik Dairesi Başkanlığı; “Özel Güvenlik Bilgi Sistemi Otomasyon Projesi” kapsamında 11 Eylül-16 Eylül 2015 tarihlerinde Didim Polis Moral Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nde Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD) ile birlikte bir çalıştay organizasyonu düzenlemiştir. Çalıştayın amacı; özel güvenlik faaliyetlerine yönelik olarak, Özel Güvenlik Daire Başkanlığı’nın bilgi sistem otomasyonu projesini gerçekleştirmek üzere; yazılım alt yapı çalışması, analizi, ihtiyaçların tespiti olarak belirlenmiştir. Çalıştaya EGM Özel Güvenlik Dairesi Başkanlığı, EGM Bilgi Teknolojileri Dairesi Başkanlığı, İl Emniyet Müdürlükleri temsilcileri, Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD) temsilcileri

14 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

ile Teknik ve Üst Düzey Mesleki Güvenlik Eğitimcileri Derneği (TÜMGED) temsilcisi katıldı. Özel güvenlik sektörünün gelişim sürecine önemli katkılar sağlayan bu çalıştayın özel güvenlik görevlisi mesleğine ilişkin yapısal düzenlemelere vesile olacağına olan inancımızı bir kez daha ifade etmek isteriz. Çalışmalara her anlamda aktif destek veren GÜSOD’ un; sektörün vizyonunu oluşturmak adına bu faaliyetler içinde bundan sonra da yer almasını bekliyoruz. Çalıştay süresince; otomasyon projesi kapsamında üzerinde çalışılan proje modülleri aşağıda belirtilmiştir. Otomasyon projesinin proje modülleri 1. Eğitim kurumu işlemleri 2. Sınav işlemleri (Merkez - Taşra) 3. Kimlik ve sertifika işlemleri

4. Şirket işlemleri 5. Geçici özel güvenlik izin işlemleri 6. Para ve değerli eşya nakil işlemleri 7. Alarm merkezi işlemleri 8. Hizmet alan yer işlemleri / kişi koruma işlemleri 9. Şirket ve ÖGG / yönetici bilgi işlemleri 10. Kullanıcı yetkilendirme işlemleri 11. Denetleme işlemleri 12. Raporlama / istatistik işlemleri 13. Mahkeme işlemleridir.

GÜNCEL

ASIS üyeleri ISAF Fuarı’nda buluştu ASIS International Türkiye birim toplantısı 18 Eylül 2015 tarihinde ISAF Fuarı’nda gerçekleşti. Kahvaltıda bir araya gelen ASIS üyeleri keyifli bir sohbetin ardından toplantıya geçti. Toplantıda ASIS’e yeni katılan üyeler için kısa bir sunum yapan ASIS Internatinol Türkiye Birim Başkanı Kürşat SAK; üyelere söz vererek ASIS hakkında görüşlerini aldı. Güvenlik sektöründe kadınların daha fazla yer alması gerektiğini belirten SAK; bu konuda çalışmaları sürdürdüklerini

belirtti. Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğinin altını çizen SAK; güvenlik sektörünün de terör olaylarından etkilendiğini vurguladı. Toplantıda söz alan ASIS Genel Sekreteri İzzet Murat FERT “Sektörün içerisinde yanlış bir algı var. Sadece üst düzey yöneticilerin sektör içerisinde hizmet veren kurumlara üye olabildiği düşünülüyor. ASIS’te böyle bir algı yok. Güvenlik sektöründe yer alan herkes ASIS’e üye olabilir” dedi. Toplantının ardında ASIS üyeleri ISAF fuarını gezdi.

Pronet’e En İyi Müşteri Deneyimi Ödülü IMI Conferences tarafından Haliç Kongre Merkezi’nde 10’uncusu düzenlenen ve 12 kategoride gerçekleşen Türkiye Çağrı Merkezi Ödülleri’nde Pronet; “En İyi Müşteri Deneyimi” kategorisinde ödül almaya hak kazandı. Pronet Alarm ve Çağrı Merkezi hizmetlerinin kalitesi, Türkiye’nin saygın iş ödüllerinden biri olan Türkiye Çağrı Merkezi Ödülleri’nde tescillendi. Sağladığı hizmetlerin ödüllerle taçlandırılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Pronet Satış Sonrası Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Olgun KÜKRER; “Pronet Alarm ve Çağrı Merkezi olarak, rekabetin yoğun olduğu “En iyi müşteri deneyimi” kategorisinde ödüllendirilmek, bizleri onurlandırdı. Gelişen teknolojiyi süreçlerimize entegre ederek daima müşterilerimizin beklentilerinin bir adım ötesine geçmek için çok çalıştık ve bunu başardık. Kaliteli hizmet anlayışımızla müşterilerimize ihtiyaç duydukları her an yanlarında

16 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

olduğumuzu hissettirmek için 7 gün 24 saat hiç durmadan ayaktayız. Yalnızca bir çağrı merkezi olmanın ötesinde alarm ve haber alma merkezi gibi hizmet veriyoruz. Pronet olarak geliştirdiğimiz teknoloji, altyapı ve hizmetlerimizle bugüne kadar yaşanan acil durumlarda, Pronet Alarm Merkezimize gelen

çağrılarla 10.000’lerce hayat kurtardık. Müşterilerimizle olan iletişimimiz sadece olay öncesinde değil, yaşanan durum ne olursa olsun sonrasında da devam ediyor. Türkiye Çağrı Merkezleri Ödülleri’nde “En İyi Müşteri Deneyimi” ödülünü almak işte bu yüzden bizim için çok anlamlı” dedi. .

GÜNCEL

EEC ISAF Smart Buildings Konferansına sponsor oldu UTTMD Uluslararası Tesis Teknik Müdürleri Derneği ve Marmara Fuarcılık tarafından düzenlenen ve EEC’nin sponsor olduğu ISAF Smart Buildings Konferansı, ISAF Smart Home Fuarı ile eşzamanlı olarak 19 Eylül 2015 Cumartesi günü İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy’de gerçekleşti. Tesis Yönetimi konusundaki gelişmelerin ele alındığı konferansa otel, AVM ve tesis müdürleri gibi sektör temsilcileri katıldı. EEC, konferansta sektör profesyonellerini ve katılımcıları güncel teknolojiler ve entegrasyon çözümleri konusunda bilgilendirdi. Öğleden sonra saat 14:30’da başlayan oturumda EEC Kurumsal

Satış Yöneticisi Can GÜZEL “Otel Oda Yönetim Sistemleri ve Entegrasyon Çözümleri” konusunda, EEC Kıdemli Satış Destek Uzmanı Mesut PAPİROĞLU ise “Otellerde Akıllı Bina Otomasyon Çözümleri” konusunda EEC’nin deneyimlerini ve çözüm seçeneklerini paylaştı. Her yıl gerçekleştirilen ISAF Security Fuarı (19. Uluslararası Güvenlik ve RFID Fuarı) en son 2014 yılında 69 ülkeden yaklaşık 22.000 profesyonelin katılımıyla gerçekleştirildi. Bu sene de fuar içerisinde Security, IT Security ve Smart Home konularında 3 ayrı fuar ve 3 ayrı konferans düzenlendi.

Giresun ve Ordu’da Güvenli Okul Konferansı düzenlendi CSG City Security Group, Bahçeşehir Üniversitesi ve Giresun Emniyet Müdürlüğü işbirliği ile gerçekleşen Güvenli Okul Konferansı Vahit Sütlaş Tiyatro ve Konferans Salonu’nda gerçekleşti. Konferans İl Emniyet Müdürü Uğur ÖZTÜRK ve İl Milli Eğitim Müdürü Necati AKKURT’un açılış konuşmasıyla

18 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

başladı. Yoğun bir katılımın gözlendiği konferansta kısa bir konuşma yapan CSG Yönetim Kurulu Başkanı ve Güvenli Okul Projesi Başkanı Osman ÖZTÜRK; Her 4 veliden 3’ünün çocuğu okulda olduğu saatlerde güvenliğinden endişelendiğini % 64’ünün ise yolda güvenliğinden endişe duyduğunu aktardı. Okul güvenliği denilince tel örgü ve duvarlarla çevrili, kapısında güvenlik olan bir okuldan bahsetmediğini söyleyen ÖZTÜRK; “Okul güvenliği, sadece okul ve çevresinin güvenliğini sağlayıcı ve koruyucu çalışmaları içermez. Güvenlik algısının güçlü olduğu güvenlik yönetiminin tüm aşamalarında, okul bina ve kampüs-

lerinin tasarımından, sosyal, kültürel ve sanatsal etkinliklerin çeşitliliğine ve kalitesine, öğrencilerin şiddet içeren davranışlarından öğrenmeye odaklanmalarına kadar, okul kültürü ve iklimini oluşturan tüm etmenleri de içermektedir.” dedi.

GÜNCEL

Teknomaks ISAF Security 2015 Fuarı’nda yerini aldı!

Kurulduğu günden bugüne bina elektroniği alanında dünyanın en iyi ve en güvenilir markalarını, iş ortaklarının ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda pazara sunan Teknomaks; 17-20 Eylül arası yapılan ISAF Security 2015 fuarında yerini aldı. Fuarda, CCTV sistemlerinde genel ürünlerin yanı sıra yüksek çözünürlüklü 5MP ve 12MP (4KUHT) sabit kameralar, bu yıl satışa sürülen ve içerisinde video analiz yazılımı da olan panoramik kameralar, MIC440 Patlamaya Karşı Korumalı PTZ kameralar ziyaretçilerin bilgisine

20 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

sundu. Eşsiz güvenilirlik ile üstün algılama performansını bir araya getiren, estetik görünümleriyle de mimarların tercihi olan Avenar dedektörler ve modern, ultra düz tasarıma sahip FAP 520 dedektörler katılımcıların oldukça ilgisini çekti. Seslendirme sistemlerinde dijital Praesideo ve bu yıl satışa çıkan Paviro modelleri, geniş hoparlör yelpazesi ile birlikte tanıtıldı. Bosch güvenlik ve kartlı geçiş sistemleri Bina Entegrasyon Sistemlerine (BIS) entegre edilerek yapılan uygulamalar ilgililere gösterildi. Teknomaks’ın video yönetim yazılım çalışmalarının senaryolarla detaylı olarak gösterildiği stantta; BIS ve Duetron, ziyaretçiler tarafından ilgiyle incelendi. Honeywell Black Seri CCTV çözümlerinin de sergilendiği stantta ziyaretçilerin markayla ilgili bilgi almaları sağlandı. Ülkemizin birçok ilinde faaliyet gösteren sistem entegratörlerine ve mevcut bayilerine bu fuar aracılığıyla ulaşan Teknomaks bu yılki fuara, Bosch Güvenlik Sistemleri’nin Türkiye’de bu ortaklık yapısında ilk defa imzalanan yeni anlaşması kapsamında katılarak bir ilki daha gerçekleştirdi. Fuar süresince Bosch Güvenlik Sistemleri ürün yöneticileri tarafından verilen Bosch ve Teknomaks eğitimi ve yazılım mühendisleri tarafından verilen Duetron eğitimi ile de sektördeki yenilikleri son kullanıcıya ulaştıran Teknomaks katılımcılarını bilgilendirdi. Teknomaks; hazırladığı kamera konseptli sıra dışı stant tasarımı ve sistem uygulama demolarıyla ISAF 2015 Fuarı’nın en dikkat çeken firmalarından biri oldu.

Sporda şiddetin önüne geçilmeli

18 Eylül 2015 tarihinde CNREXPO Fuar Merkezi’nde gerçekleşen ISAF Fuarı etkinliklere de ev sahipliği yaptı. Pamukkale Salonu’nda gerçekleşen Spor Güvenliği Panelin’de CSG-City Security Group Yönetim Kurulu Başkanı Osman ÖZTÜRK, EGM-Güvenlik Daire Başkanı Yavuz DOĞAN, Özel Güvenlik Daire Başkanı Musa TİYEK projeler hakkında bilgi verdi. Sporda şiddet konusunu ele alan Osman ÖZTÜRK; stadyumda şiddeti artıran nedenler üzerinde durdu. ÖZTÜRK; “Rekabet duygusuyla düşmanlığa dönüşen taraftarlık;kulüp yöneticileri,sporcu,teknik heyet ve medyanın sert söylem ve tavırları şiddeti artıran nedenler arasındadır”dedi ÖZTÜRK; “Spor güvenliği alanında uzmanlaşmış ve sertifikalandırılmış özel güvenlik elemanları görev yapmalı ve özel güvenlik hizmetleri TFF ve kulüplerin ortaklığında sağlanmalıdır. İlgili tüm paydaşlara yönelik sürdürülebilir ve hesap verilebilir eğitici çalışmalar yapılmalı; güvenlik ve acil durum planları UEFA ve FİFA kriterleri ve prosedürlerine göre hazırlanmalı ve periyodik olarak yapılacak tatbikatlarla da güncel tutulmalıdır” şeklinde konuştu.

GÜNCEL

THE LIGUE Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi

31 Ağustos-2 Eylül 2015 tarihlerinde Londra’da The Ligue Internationale 35’ inci Genel Kurul Toplantısı yapıldı. Başkanlığını Alf

GÖRANSSON’un yaptığı The Ligue’ e dünya genelinde 134 ülkede faaliyetlerini sürdüren özel güvenlik sektörünün önde gelen şirketleri üyedir. Özel güvenlik sektöründe etik değerleri önemseyen ve sektörün

Superbrands 2015’in süper markalarını açıkladı Türkiye’nin sektöründeki en saygın 43 markasının ödüllendirildiği Superbrands ödül töreni Grand Hyatt Oteli’nde gerçekleşti. Superbrands Türkiye, 2014-2015 yıllarının süper markalarını açıkladı. Nielsen’in ölçümleri dikkate alınarak belirlenen markalar arasında elektrik anahtar ve priz sektörünün inovatif ve lider kuruluşu VİKO da yer aldı. Süper marka araştırmasının ilk etabında öncelikle pazar araştırması yöntemi ile 1023 önemli marka belirlendi. Bu markaların konusunda uzman olan seçici kurul tarafından değerlendirilmesinin ardından pazarlama iletişimi konusunda uzmanlaşmış araştırma şirketi Nielsen’in seçilen finalist markalara yönelik olarak gerçekleştirdiği

22 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

yüz yüze görüşmeler sonrasında Türkiye’nin süper markaları belirlenmiş oldu. Ödülü ünlü sanatçı Ali POYRAZOĞLU’nun ellerinden alan VİKO by Panasonic Pazarlama Direktörü Aysel ÖZALTINOK, ödülün yüklediği sorumluluğa dair vurgu yaptığı konuşmasında “VİKO olarak, Superbrands Türkiye tarafından belirlenen süper markalar arasında yer almanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu ödüle, sektörümüzün tek temsilcisi olarak layık görülmenin yüklediği sorumluluğun ise farkındayız. Bu doğrultuda bizim için asıl başarı, öncelikle müşterilerimizin gönlünde edindiğimiz paha biçilmez yeri koruyabilmek olacaktır” dedi.

yüksek standartlara erişmesini hedefleyen özel güvenlik şirketlerinin bir araya gelerek 1934 yılında İsviçre’de kurdukları The Ligue; sektörün en eski sivil toplum kuruluşu olmasının yanı sıra; üstlendiği misyonu kararlılıkla sürdürmesi nedeniyle günümüzde de saygınlığı süre gelen bir kuruluştur. Ülkemizden The Ligue üye olan özel güvenlik şirketlerimiz; G4S Güvenlik Hizmetleri, Securıtas Güvenlik Hizmetleri, Pronet Güvenlik ve Danışmanlık Hizmetleri, Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri ve Sensormatıc Güvenlik Hizmetleri’ dir. “The Ligue” 35’ inci Genel Kurul Toplantısına Beri KORONYO’da iştirak etmiştir.

HAYATA BAKIŞ

“Gelişim ve değişim” Kişilik etiğinin parlaklığı ve kitlelere çekici görünmesinin nedeni şudur; kişisel açıdan etkili olmayı ve başkalarıyla derin ilişkiler kurmayı sağlayan çalışma ve gelişme gibi doğal süreçlerden geçmeden; nitelikli bir yaşam kurmayı mümkün kılacak kolay ve çabuk bir yöntem olduğu sanılır. Bu, özü olmayan bir simgedir. “Çalışmadan köşeyi dönmeyi” vaat eden “ Kısa yoldan zengin olma” düzenidir. Hatta bazen işe yarıyormuş gibi de görünebilir ama düzenbaz düzenbaz olarak kalır. Günümüzde kendisini tanımayan, anlamayan, robot gibi davranan bir birey çıkar karşımıza. Anlamsız gevezelikleri iletişim sağlayacak konuşmanın, yapay gülümsemesi gerçek kahkahanın, donuk çaresizliği ise gerçek acının yerini almıştır. Bu birey hakkında iki şey söylenebilir. Birincisi bireysellik ve aklına estiği gibi davranmak gibi giderilmesi olanaksız görünen kusurları vardır. İkincisi yeryüzünde dolaşan bizim gibi milyonlarca insandan pek de farklı biri değildir. Yaşamda birbirini takip eden büyüme ve gelişme evreleri vardır. Bir çocuk dönmeyi, doğrulup oturmayı, emeklemeyi sonra da yürüyüp konuşmayı öğrenir. Her aşama önemlidir ve zaman alır. Hiçbiri atlanamaz. İster piyano çalmayı öğrenmek olsun; ister bir iş arkadaşıyla iletişim kurmak, yaşamın bütün evrelerinde, bütün gelişme alanlarında geçerlidir. Bireyler, evlilikler, aileler ve kurumlar da öyledir.

Oğuz GÜLAY

Ancak büyüme ve gelişmemizde doğal bir süreci atlayarak kestirmeden gitmeye kalktığınız zaman ne olur? Sıradan bir tenisçi olduğunuz halde daha iyi bir izlenim bırakmak için ustalarla oynamaya karar verirseniz sonuç ne olur? Piyanoya yeni başlamış olmanıza karşın dostlarınızı konser verecek düzeyde olduğunuza inandırırsanız ne olur? Bu soruların yanıtları çok bellidir. Gelişim sürecine karşı gelmek, aldırış etmemek ya da kestirmeden gitmeye kalkışmak olanaksızdır. Doğaya aykırıdır ve bu tür bir kestirme yol aramak sadece düş kırıklığı ve çaresizliğe neden olur. Herhangi bir alanda on derecelik bir ölçek üzerinde ikinci düzeyde isem ve beşe çıkmayı istiyorsam önce üçüncü düzeye doğru ilerlemem gerekir. “ Bin kilometrelik bir yolculuk adımla başlar ve sonuca adım adım ulaşılır”. Eşle, çocukla, dostlar ya da iş arkadaşlarıyla etkili bir iletişim kurabilmek için dinlemeyi öğrenmeliyiz. Bunun için de duygusal açıdan güçlü olmamız gerekir. Dinlemek, sabır, açıklık ve anlama isteğini içerir ve bunlar karakterin çok gelişmiş nitelikleridir. Düşük bir duygusal düzeyden harekete geçip yüksek düzeyde öğütler vermek ise çok daha kolaydır. İş dünyasında doğal büyüme sürecinde kestirmeden gitmeye kalkışmanın sonuçlarına sık sık rastlanır. Yöneticiler, güçlü konuşmalar, gülümseme dersleri ve dış müdahalelerle ya da şirketleri birleştirme, satın alma, dostça ya da düşmanca ele geçirme gibi yöntemlerle gelişmiş üretkenlik, kalite, moral ve müşteri hizmetinden oluşan yeni bir kültürü “satın almaya çalışıyorlar” ama bu arada bu tür manevraların neden olduğu güvensizlik ortamını göz ardı ediyorlar. Edilmemesi dileğimle…

24 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Yaşamda birbirini takip eden büyüme ve gelişme evreleri vardır. Bir çocuk dönmeyi, doğrulup oturmayı, emeklemeyi sonra da yürüyüp konuşmayı öğrenir. Her aşama önemlidir ve zaman alır.

KAPAK KONUSU

Geleneksel kent yönetimi artık geride kaldı Güvenli binalar ve alanlardan otomasyon destekli enerji kaynaklarına, ulaşımdan kamu güvenliğine kadar birçok fonksiyonu barındıran insan ve altyapı odaklı şehirler; her şeyden önce güvenliği sağlamaktadır. Furkan ÇELEBİ / Proline Yurt Dışı Yatırımlar Direktörü PROLİNE İNTEGRATED İNTELLİGENCE

26 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Furkan ÇELEBİ

1 Eylül saldırısı, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de şehir güvenliği konusunda önemli bir toplumsal algının oluşmasını sağlamıştır. Yeni dönem “akıl” gerektirmekteydi. Bize sunulan hizmetler ve ürünlerin yanı sıra şehirlerimiz ve şehirlerimizi koruyacak güvenlik çözümleri de kendi kendine düşünen bir sisteme dönüşmekte, akıllanmaktaydı. Her geçen gün daha sık duyduğumuz “Akıllı Şehirler” kavramı, tüm bu teknolojik gelişmelerin her birimizin gündelik yaşantısına yansımasına karşılık gelmektedir. Güvenli binalar ve alanlardan otomasyon destekli enerji kaynaklarına, ulaşımdan kamu güvenliğine kadar birçok fonksiyonu barındıran insan ve altyapı odaklı şehirler; her şeyden önce güvenliği sağlamaktadır. Örneğin; güvenlik kameraları ve buna bağlı akıllı sensörler ile entegre yazılımlar, biyometrik çözümler ve sistemler şüpheli davranış analizi, yangın tehditlerin tespiti ve hatta önceden önlenmesine imkan sağlaması, trafik kazalarının en aza indirgenmesi, suç teşebbüsü ve davranış analizi, güvenlik ihlalleri

Kameralar, sensörler ve destekleyici yazılımlar ile toplanan verilerin anlık olarak tek noktada gösterimi, analiz edilmesi suç ile mücadelede artık yerel yöneticilere ve kolluk kuvvetlerine çok daha etkin merkezileştirilmiş hareket alanı sağlamaktadır. ve hatalı uygulama tespitleri gibi şehir güvenliğini tehdit eden pek çok unsurun önceden fark edilip önlenmesi ve kayıt altına alınmasına katkı sağlamaktadır. 20. yüzyılın başlarında dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 10’luk bir kısmı şehirlerde yaşıyordu. İçinde bulunduğumuz 21. yüzyılın ortalarına doğru ise bu sayının yüzde 70’e ulaşabileceği öngörülmektedir. Dünyada pek çok yer büyük bir hız ve değişimle şehirleşirken, şehirleşme olgusu özellikle dünyanın gelişmekte olan ülkeleri için ekonomik ve sosyal ilerlemenin bir simgesi olarak kabul edilmektedir. Günümüz Türkiye’sinde nüfusun; yaklaşık yüzde 78’sinin şehirlerde yaşaması ve ayrıca sadece yüzde 2’si gibi bir alanı kapsaması birçok altyapı sorunu ile birlikte güvenliği de gündeme getirmektedir. Günümüzde çevre kirliliğinin azaltılmasından suçların çözülmesine, hatta suçun oluşmadan engellenmesine, kurumlar arasındaki bilgi paylaşımından, vatandaşların bilgilendirilmesine, ulaşım problemlerinden enerji kaynaklarının daha verimli kullanılmasına kadar pek çok alanda “akıllı şehir yönetim

sistemlerine” ihtiyaç duyulmaktadır. Özellikle kameralar, sensörler ve destekleyici yazılımlar ile toplanan verilerin anlık olarak tek noktada gösterimi, analiz edilmesi suç ile mücadelede artık yerel yöneticilere ve kolluk kuvvetlerine çok daha etkin merkezileştirilmiş hareket alanı sağlamaktadır. Bilginin ve verinin anlık paylaşımı şehirdeki birçok sorunun daha ortaya çıkmadan engellenebilmesine olanak tanımaktadır. Söz konusu akıllı sistemlerin en önemli parçası ise kimlik doğrulamasıdır. Öncelikle, akıllı şehrin bizi tanıması, kim olduğumuzu bilmesi gerekmektedir. Bu konunun çözümü ise biyometride yatmaktadır. Geleneksel dönemde bir nüfus cüzdanı ile doğrulattığınız kimliğiniz yeni dönemde daha farklı denetimlerden geçmek durumundadır. Artık taklit edilmesi neredeyse imkânsız olan ve yalnızca kişiye özgü değerlerin analiz edilebildiği bir teknolojiye ve bunun yanında kimlik kartına sahip olabiliyoruz. Bu kart; yüz, parmak izi, iris, retina, damar izi veya DNA gibi yalnızca size özgü değerler ile üretilip, ilgili doğrulayıcı sistemler tarafından tanınabilmektedir. Üstelik bu uygulamalar

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 27

KAPAK KONUSU

Yerel yönetimlerin kentlerde yaşayanlar ile ilişki kurduğu bir ortamdan, karşılıklı iletişimin kurulduğu ve toplanan verilerin analiz edilip işlenerek bu kentlerde yaşayanlara daha iyi hizmet götürmek için kullanıldığı bir yapıya geçilmektedir.

28 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

sayesinde evde unutma endişesi yaşadığınız plastik kartlara ya da hatırlamakta güçlük çektiğiniz şifrelere gerek kalmamaktadır. Örneğin bir turnike geçişinizde sizi yüzünüzden tanıyan sistem ile kapının açılması kullanım kolaylığı açısından avantajlı bir sistemdir.

Modern kentler sağlam teknolojik zemine inşa edilmeli Geleneksel kent anlayışının geride kaldığı artık herkesin malumudur. Vatandaşların istedikleri bilgilere istedikleri zaman, istedikleri kanaldan ulaşabildikleri bir yapı yerel yönetimler tarafından da benimsenmektedir. Bu çerçevede artık sadece yerel yönetimlerin kentlerde yaşayanlar ile ilişki kurduğu bir ortamdan karşılıklı iletişimin kurulduğu ve toplanan verilerin analiz edilip işlenerek bu kentlerde yaşayanlara daha iyi hizmet götürmek için kullanıldığı bir yapıya geçilmektedir. Bu açı-

dan, geleceğin modern kentleri de doğru teknolojik zemine inşa edilmelidir. Şehirleşme oranı hem dünya hem de Türkiye genelinde hızla artarken; insan kaynağı şehirleşmenin yarattığı güvenlik ve çevre sorunları ile baş etmekte bir hayli zorlanıyor. Kalabalık da bu sorunların en önemlilerinden birisi haline dönüştü. Havaalanları, stadyumlar, metro istasyonları, üretim tesisleri gibi insan trafiğinin yoğun olduğu ve yüksek güvenlik gerektiren alanlarda canlı ve cansız varlık güvenliğini yalnızca insan gücüne dayalı çözümler ile sağlamak artık imkansız hale gelmiştir. Yangın ve sel gibi doğal afetlerden, adi suçlara kadar kentlerde güvenliği maksimum seviyeye çıkarmanın tek yolu ilgili sensörler ile tasarlanmış çözümlerdir.

Stratejik alan güvenliği Video analitik çözümlerinden kimlik doğrulama cihazlarına, tarama

Yüksek güvenlik gerektiren alanlarda canlı ve cansız varlık güvenliğini yalnızca insan gücüne dayalı çözümler ile sağlamak artık imkânsız hale gelmiştir. Yangın ve sel gibi doğal afetlerden, adi suçlara kadar kentlerde güvenliği maksimum seviyeye çıkarmanın tek yolu ilgili sensörler ile tasarlanmış çözümlerdir. teknolojilerinden komuta kontrol merkezlerine kadar birçok ürün ve çözümü içerisinde barındıran ve tek merkezden yönetilebilen bir güvenlik paketi ile kentlerin güvenliğini sağlamak mümkün hale gelmektedir. Kent Güvenlik Yönetimi Sistemleri alanında Türkiye başta olmak üzere Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Asya’da çözümler sunan Türk Teknoloji Şirketi Proline, stratejik alan güvenliği çözümleriyle bu ihtiyacı karşılamayı başarıyor. Proline’ın stratejik alan güvenliği çözümleri kapsamında; havaalanları, limanlar, finans merkezleri, konsolosluk binaları, askeri bölgeler gibi insan trafiğinin yoğun olduğu alanların güvenliğinin sağlanabilmesi için yeni nesil teknolojik ürünler kullanılıyor ve güvenlik önlemleri en üst seviyeye çıkarılıyor. Proline’ın stratejik alan güvenliği çözümü; alan–sınır güvenliği ve giriş–çıkış güvenliği olmak üzere iki ana bileşenden oluşuyor. Her bir bileşen altında farklı ve yenilikçi teknolojik ürünler birbirine entegre edilerek komple bir güvenlik çözümü oluşturuluyor.

gömülü kablo, kamera sistemleri ve destekleyici sensör çözümleri bulunuyor. Bu çözümler ile güvenlik ihlaline yol açabilecek her türlü tırmanma, sızma gibi tehditler algılanıp ilgili güvenlik kollarına alarm iletiliyor. Bu teknolojilere ek olarak belirli alanlar içindeki izinsiz telefon görüşmelerinin ve veri transferinin engellendiği sinyal kesiciler bulunuyor. Tüm bu sistemler gözetleme ve anlamlandırma teknolojileri ile desteklenerek komple bir güvenlik alanı komuta kontrol merkezlerinde oluşturuluyor. Giriş-çıkış güvenliği: Bu bileşende alan güvenliği sağlanmış bir bölgeye girecek veya bir bölgeden çıkacak olan yayaların ve araçların güvenlik denetimleri gerçekleştiriliyor. Bu denetim; girişe veya çıkışa verilecek izin ya da engelleme, araç altı tarama, X-RAY araç tarama, plaka tanıma, RFID izleme, biyometrik tanımlama ile yol kesici bariyer ve turnike haberleşmesi ile sağlanıyor. Bu teknolojilerin sayesinde yetkisiz giriş veya çıkışlar engellenebiliyor.

Alan-sınır güvenliği:

Akıllı şehirlerde güvenlik tek merkezden kontrol edilir

Alan-sınır güvenliği bileşeninde akıllı çit, radar, tünel tespit,

Akıllı ve Güvenli Şehirler konseptimiz doğrultusunda şehir güven-

liği alanında aktif projelerimiz sürmektedir. Türkiye’nin akıllı yazılımlarla ve sensörlerle entegre edilmiş pek çok şehir güvenlik projesinde yer almış bulunmaktayız. Güvenlik kameraları, akıllı sensörler ve yazılımlar, biyometrik çözümler ve sistemler ile şüpheli davranış tespiti, trafik kazalarının önlenmesi, suç teşebbüsü tespiti, güvenlik ihlalleri ve hatalı uygulama tespitleri gibi şehir güvenliğini tehlikeye sokan pek çok unsurun tespiti ve kayıt altına alınmasına katkı sağlamaktayız. Örneğin Katar’da uzun süredir kendi Ar-Ge Merkezimizde geliştirdiğimiz “Intelligent Safe City Platform” ürün ailemizi konumlandırdık. Bu platform aracılığıyla marka ve platform bağımsız çeşitli tipteki kameraların tek ekrandan yönetiminin yanı sıra, geçiş kontrol sistemleri, yangın söndürme ve havalandırma sistemleri gibi çeşitli sensörlerden verileri alarak tek platformda toplayabilmekte ve kendi aralarında iş akışları oluşturabilmekteyiz. Veri üreten her türlü cihaz ile entegre olabilme yeteneğine sahip bir sistemimiz bulunmaktadır. Bu yazılım sayesinde alan güvenliğine ihtiyaç duyan kurumları, tek bir ana kontrol merkezinden yönetilebilir bir yapıya dönüştürmekteyiz.

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 29

KAPAK KONUSU

Şehir izlemenin başrol oyuncusu hareketli PTZ kameralar Günün saatine, hareket eden nesneye veya aşırı karanlık ortamlara bakılmaksızın 5 megapiksel DINION IP starlight 8000 MP kamera, 7/24 net IP video görüntüleri alınmasını sağlayarak gündüz ve gece şehir güvenliğine hizmet edebiliyor. BOSCH GÜVENLİK SİSTEMLERİ

ehir izleme sistemlerinde, şehrin ihtiyaç duyulan noktalarında dikilen direkler üzerine monte edilen, genelde 3 adet sabit IP ve bir adet hareketli PTZ IP kamera ile bunları üzerinde tutan bir kabinet içerisinde enerji besleme ve network iletişim donanımı bulunur. Görüntülerin merkeze iletilmesi fiberoptik kablolar veya telekom operatörünün kablo altya-

30 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

pısı üzerinden veya kablosuz network üzerinden yapılır. Görüntüler merkezdeki veri depolama cihazlarına kaydedilir. Bosch Güvenlik Sistemleri, şehir izleme sistemlerinde halen kullanılmakta olan 1080p çözünürlükteki sabit IP kameralar yerine Bosch’un starlight teknolojisine sahip 5MP çözünürlükte IP kameraları önermektedir. Karanlığı tamamen aydınlığa çeviriyor; sloganıyla pazara sunulan bu kameralar

DINION IP starlight 8000 MP modelidir. En son teknoloji 7/24 güvenlik kamerası olan bu kameralar aşağıda sıralanan gelişmiş özellikler ile benzerlerinden ayrılır: Işıklandırma koşullarına bakılmaksızın net görüntüler Çok düşük ışık koşullarında bile beş megapiksellik detaylar Daima mükemmel pozlama sağlamak için otomatik ışıklandırma

Video kalitesinden ödün vermeden ağ filtreleme ve veri depolama maliyetinde yüzde 50’ye kadar tasarruf Günün saatine, hareket eden nesneye veya aşırı karanlık ortamlara bakılmaksızın 5 megapiksel DINION IP starlight 8000 MP kamera, 7/24 net IP video görüntüleri alınmasını sağlayarak gündüz ve gece şehir güvenliğine hizmet edebiliyor. Bu video gözetim kamerası ile Bosch Güvenlik Sistemleri, günün her saatinde video gözetiminde yeni bir kalite ölçütü oluşturuyor. Sahip olduğu üstün ve kapsamlı teknik özellikleri sayesinde bu en son teknoloji kamera, kritik altyapı tesisleri, otoparklar, şehir izleme projeleri ve zorlu aydınlatma koşullarının olduğu diğer pek çok uygulamada 7/24 güvenlik sağlıyor.

En son teknoloji 7/24 güvenlik kamerası DINION IP starlight 8000 MP, çok karanlık ortamlarda bile beş megapiksellik görüntü detayı sağlıyor ve hareket eden nesneleri saniyede 30 kareye kadar 5 megapiksellik çözünürlükte yakalıyor. Gelişmiş akıllı parazit giderme özelliğiyle (IDNR) bir araya getirilen en son sensör teknolojisi, renkli modda beş megapiksel çözünürlükte 0,0121 lux ışık hassasiyeti ve hatta 1080p çözünürlükte 0,00825 lux ışık hassasiyeti sunabiliyor. DINION IP starlight 8000 MP, diğer kameraların siyah beyaz görüntü sunduğu durumlarda tamamen renkli görüntüler sunuyor. Diğerlerinin hiç görüntü göstermediği durumlarda ise; detaylı siyah beyaz görüntüler almanızı sağlıyor. Dalgalı ön veya arka ışıktan kaynaklanan olası bozukluklar, Bosch’un benzersiz teknolojisi ile ortadan kaldırılıyor. Akıllı Otomatik Pozlama (iAE) teknolojisi, ilgilenilen nesnelerin kusursuz şekilde ışıklandırılmasını sağlayarak değişen ışık

koşullarına otomatik olarak adapte edilebilmesi için kamera ışığını dinamik şekilde ayarlıyor. Akıllı Otomatik Pozlama teknolojisi aynı zamanda 1080p modu için 119 DB’lik çok geniş dinamik aralık sunar.

Akıllı video analizi DINION IP starlight 8000 MP’nin bir diğer farklı özelliği de kamera üzerinde çalışan Akıllı Video Analizi’dir (IVA). IVA gerektiğinde sizi uyararak ilgili durumlara odaklanılmasına veya ilgilenilen konuların otomatik olarak izlenmesine yardımcı oluyor. IVA ayrıca, meta veri ekleyerek video verisine algı ve yapı ekliyor. Bu da saatler boyunca kaydedilen videolardan ilgili görüntülerin hızlı şekilde bulunmasını sağlıyor. Meta veri ayrıca, insan sayımı veya kalabalık yoğunluğu bilgisi gibi itiraz edilemeyecek adli kanıtlar sağlamak için veya iş süreçlerini en uygun hale getirmek için kullanılabiliyor. Kameranın mevcut 16 adet IVA alarm tetikleme kuralından 8’ini eş zamanlı olarak birleştirme yeteneğinin akıllı şekilde kullanımı ile karmaşık görevler kolay hale geliyor ve yanlış alarmlar en aza indiriliyor.

7/24 uzaktan erişim ve kamera kontrolü Sınırlı bant genişliği, HD video akışını mobil cihazlarda olanaksız hale getirirken Dinamik Çapraz Kodlama teknolojisi, hem düzgün canlı video akışı hem de mevcut bant genişliği ne olursa olsun gerektiğinde HD (1080p) görüntülere anında erişim sağlıyor. Aynı zamanda, bir mobil cihaz üzerinden hareketli kamera kontrolüne, canlı video akışlarına ve HD görüntülere her yerden ve her zaman erişim olanağı da sunuyor. Dinamik Çapraz Kodlama Teknolojisi, saatlerce kaydedilen HD video görüntülerinden doğru video verisini anında düşük band

Şehir izleme sistemlerinde, şehrin ihtiyaç duyulan noktalarında dikilen direkler üzerine monte edilen, genelde 3 adet sabit IP ve bir adet hareketli PTZ IP kamera ile bunları üzerinde tutan bir kabinet içerisinde enerji besleme ve network iletişim donanımı bulunur. genişliğine sahip ağ üzerinden uzaktan bulmanızı sağlıyor. DINION IP starlight 8000 MP, Bosch DIVAR IP kayıt çözümlerinden biri veya Bosch Vıdeojet ile birlikte 1080p modunda Dinamik Çapraz Kodlama ile destekleniyor.

Düşük depolama maliyetleri ve ağ filtreleme Depolama maliyetlerini ve ağ filtrelemesini azaltmak için kamera, Akıllı Dinamik Gürültü Azaltma (iDNR) Teknolojisi özelliğine sahiptir. Bu teknolojinin gücü, bant genişliğinin sadece gerekli olduğu durumlarda kullanılmasını sağlamasından geliyor. Sahnede çok az hareket olduğu veya hiç hareket olmadığı durumlarda daha az bit hızı gereklidir. Dolayısıyla iDNR, hareket eden nesneler ve görüntüdeki parazit hataları gibi ilgili bilgiler arasından ayrım yaparak sahneyi aktif şekilde analiz ediyor. Parazit azaltma derecesi, önemli nesneler yakalanacak ve görüntüdeki para-

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 31

KAPAK KONUSU

zitlenme bozuklukları gizlenecek şekilde ayarlanıyor ve kameranın veri bit hızı en uygun seviyeye getiriliyor. Bu sayede iDNR, video kalitesinden ödün vermeden veri bit hızında ve bundan dolayı da veri depolama ve ağdaki veri yükünde %50’ye kadar tasarruf sağlıyor. Kameradaki yerel veri depolama, kısa ağ kesintilerini telafi ederek ağ performansını da geliştiriyor; böylece video verisinin kesintiye uğramadan Bosch’un kayıt yönetim teknolojisi olan VRM (Video Recording Manager) sisteminde sürekli olarak kullanılabilmesini sağlıyor. Bosch’un IP standart ve yüksek çözünürlüklü kameraları, video kodlayıcıları ve analitikleri geniş çaplı güvenlik yazılımlarının yanı sıra Bosch’un ve diğer pek çok üreticinin kayıt çözümleriyle de sorunsuz bir şekilde uyumlu çalışıyor. Bu, Bosch ürünlerinin farklı marka sistemlere kolaylıkla entegre edilmesi için oluşturulan ONVIF (Açık Ağ Video Arayüzü Forumu) ve Bosch Integration Partner Program (IPP) ile de destekleniyor. Bosch Güvenlik Sistemleri, şehir izleme projelerinde halen kullanılmakta olan 30X optik yaklaştırma yapabilen 1080p çözünürlükteki speeddome tipi hareketli PTZ kameralar yerine, üzerine 200m mesafeli kızılötesi ve beyaz ışıklı led aydınlatıcı takılabilen, darbelere dayanıklı, her yöne dönebilen Bosch MIC IP 7000 HD hareketli PTZ IP kamera ailesini önermektedir. En zorlu ortamlarda 7/24 ayrıntılı HD görüntüler yakalayan bu kameraların ayırt edici özellikleri: Işıklandırma koşullarına bakılmaksızın gündüz gece net görüntüler Sisli ve diğer düşük kontrastlı sahnelerde gelişmiş görüntü tanımlama Aşırı zor koşullarda bile hareketli nesneleri asla gözden kaçır-

32 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

DINION IP starlight 8000 MP, çok karanlık ortamlarda bile beş megapiksellik görüntü detayı sağlıyor ve hareket eden nesneleri saniyede 30 kareye kadar 5 megapiksellik çözünürlükte yakalıyor. maz (akıllı nesne takibi özelliği) Video kalitesinden ödün vermeden veri depolama maliyetinde ve ağ yükünde yüzde 50’ye kadar tasarruf Bosch Güvenlik Sistemleri, HD görüntülemeyi IP68 sınıfı su ve toz girişine karşı korumalı IP mimarisi ile birleştirerek en zorlu dış mekânlarda ve diğer zorlayıcı ortamlarda güvenilir izleme için sağlamlaştırılmış pan-tilt-zoom kameralarından oluşan MIC ailesini şehir izleme sistemlerine sunmaktadır. MIC IP 7000 HD ailesi; yollar veya otobanlar, ulaşım araçları, şehir izleme ve kritik altyapı tesisleri gibi aşırı zor koşullara sahip alanlar da dâhil olmak üzere her yerde yüksek kalitede IP video izleme görüntüleri sağlıyor. Bu kameralar, -60 ila +60 santigrat derece ve % 100’e kadar nemliliğin yanı sıra yağmur ve kar, ani şiddetli rüzgâr ve ciddi sarsıntılar gibi çeşitli zorlu koşullara karşı dayanıklıdır. MIC IP starlight 7000 HD kamera, son derece düşük ışık koşullarında 720p çözünürlükte HD video görüntüleri sağlıyor ve hareketli nesneleri sani-

yede 60 kareye kadar hızda 720p HD çözünürlükte yakalayabiliyor. Bu kameralar, diğer markaların başarısız olduğu 0,01 lux değerine kadar düşük ışıklı ortamlarda bile video görüntüleri sağlıyor. Güvenlik olayı tanımlamasına önemli ölçüde katkı sağlayan hassas renk detaylarını ortaya çıkarmak için 0.05 lux değerine kadar düşük ışıklı ortamlarda diğer kameralar siyah beyaza geçerken; bu kamera net HD görüntüler sağlıyor. Hızlı hareket eden nesneleri yakalayabilmesi ve son derece düşük ışık koşullarındaki mükemmel performansı sayesinde MIC IP starlight 7000 HD kamera örneğin, otoyolların yanındaki alanların güvenliğinin sağlanmasında idealdir. MIC IP dinamik 7000 HD modeli ise, 1080p çözünürlük sunuyor ve hem parlak hem de karanlık aydınlatma koşulları olan alanlarda maksimum detay sağlamak için aynı sahnenin birden fazla pozunu yakalıyor. Hareketli nesnelerin veya söz konusu nesnelerin görüntüsünün iyileştirilmesini ve standart kameraları tipik olarak zorlayan, aynı anda parlak ve karanlık alanların bulunduğu

KAPAK KONUSU

sahnelerde kolayca belirlenmelerini sağlamak için geniş bir dinamik aralık ve akıllı arka plan ışığı dengeleme teknolojisi sunuyor. Her iki kamerada da sis, kirli hava, buğudan etkilenen sahnelerde veya diğer düşük kontrastlı sahnelerde en iyi kalitenin sağlanması için kamera kontrast ayarlarının dinamik olarak ayarlanmasını sağlayan akıllı sis giderme teknolojisi bulunuyor. Opsiyonel MIC aydınlatmaları ile söz konusu nesnelerin tamamıyla karanlık alanda algılanması sağlanıyor. Bu aydınlatmalar, hem IR hem de beyaz ışık LED’lerinden oluşuyor ve operatörler, tek bir tıklama ile iki ışık kaynağı arasında geçiş yapabiliyor. Bu aydınlatma aksesuarı sayesinde MIC serisi kameralar, nesnelerin 175 metreye kadar mesafeden algılanmasını sağlıyor.

Hareketli kamerada akıllı video analizi MIC IP 7000 HD ailesinin başka bir ayırt edici özelliği de dâhili Akıllı Video Analizi (IVA) özelliğidir. IVA, gerektiğinde sizi uyararak ilgili durumlara odaklanılmasına veya ilgilenilen konuların otomatik olarak izlenmesine yardımcı oluyor. IVA ayrıca, meta veri ekleyerek video verisine duyu ve yapı ekliyor. Bu da saatler boyunca kaydedilen videolardan ilgili görüntülerin hızlı şekilde geri alınmasını sağlıyor. Meta veri ayrıca, insan sayımı veya kalabalık yoğunluğu bilgisi gibi

34 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

itiraz edilemeyecek adli kanıtlar sağlamak için veya iş süreçlerini en uygun hale getirmek için kullanılabiliyor. Kameranın mevcut 15 IVA kuralından 8’ini eş zamanlı olarak birleştirme yeteneğinin akıllı şekilde kullanımı ile karmaşık görevler kolay hale geliyor ve yanlış alarmlar en aza indiriliyor. Diğer kullanımların yanı sıra IVA, normal işletimlerde insan olması beklenmeyen istasyonların veya boru hatlarının izlenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca güvenlik görevlileri her an her yerde olamayacağından veya aynı anda her şeyi izleyemeyeceğinden, gerektiğinde mobil cihazlara IVA uyarıları da gönderilebiliyor. Akıllı nesne takibi (iTracking) özelliği önceden tanımlı alarm kurallarına göre veya sadece basit bir tıklama sonucunda hareketli nesneleri otomatik olarak takip ediyor. iTracking tekli ve çoklu referans noktaları arasında akıllı bir şekilde ayrım yaparak kesintisiz takip olanağı sağlıyor. Görüş alanının dinamik olarak ayarlanmasıyla ilgi konusu nesnenin en uygun şekilde yakalanması sağlanıyor. Akıllı takip sayesinde, ilgilendiğiniz nesneleri asla gözden kaçırmamak daha kolay hale geliyor.

7 gün 24 saat uzaktan erişim ve kamera kontrolü Sınırlı bant genişliği, HD video akışını mobil cihazlarda olanaksız hale getirirken Dinamik Çapraz Kodlama Teknolojisi, hem düzgün canlı video akışı hem de mevcut

bant genişliği ne olursa olsun gerektiğinde HD (1080p) görüntülere anında erişim olanağı veriyor. Video Security uygulaması ile bir araya geldiğinde, kullanıcılar bir mobil cihaz aracılığıyla, istedikleri anda ve istedikleri yerden kamera kontrollerine, canlı video akışlarına ve HD görüntülere erişebiliyorlar. Bu özellik aynı zamanda, saatler uzunluğunda kaydedilmiş görüntüler arasından doğru video verilerinin anında alınmasına da olanak sağlıyor. Yeni MIC IP 7000 HD ailesi, Bosch DIVAR IP kayıt çözümlerinden biri veya Bosch vıdeojet ile birlikte Dinamik Çapraz Kodlama ile destekleniyor.

Düşük veri depolama maliyetleri ve ağ yükünde azalma Veri depolama maliyetlerini ve ağ yükünü azaltmak için yeni MIC IP starlight 7000 HD ve MIC IP dinamik 7000 HD kameralarda Dinamik Gürültü Azaltma (iDNR) teknolojisi bulunuyor. Bu akıllı teknoloji, bant genişliğinin sadece gerektiğinde kullanılmasını sağlıyor. Sahnede çok az hareket olduğu veya hiç hareket olmadığı durumlarda daha az bit hızı gereklidir. Dolayısıyla iDNR, hareket eden nesneler ve görüntü paraziti hataları gibi ilgili bilgiler arasından ayrım yaparak sahneyi aktif şekilde analiz ediyor. Parazit azaltma derecesi, önemli nesneler yakalanacak ve görüntü paraziti bozuklukları gizlenecek şekilde ayarlanıyor ve kameranın bit hızı en uygun seviyeye getiriliyor. Bu sayede iDNR, video kalitesinden ödün vermeden bit hızında ve bundan dolayı da depolama ve ağ filtrelemesinde %50’ye kadar tasarruf sağlıyor. Kameradaki yerel depolama, kısa ağ kesintilerini telafi ederek ağ performansını geliştiriyor, böylece video verisinin kesintiye uğramadan VRM sisteminde sürekli olarak kullanılabilmesine olanak sağlıyor.

KAPAK KONUSU

Bir şehir ancak gördüğünüzde akıllı olabilir Geleceğin akıllı şehri, dijital ve bağlı teknolojilere bugünkünden çok daha fazla dayalı olacak. Ağ kameraları, akıllı şehir uygulamalarının gelişimine açık bir platform kaynağı olarak, gelecekte koruma ve güvenliğin üzerinde ve hatta ötesinde bir rol oynayacak. Andrea SORRİ / Axis Communications İş Geliştirme, Şehir İzleme ve Kritik Altyapı Direktörlüğü Yönetimi AXİS COMMUNİCATİONS-TURKEY

eleceğin şehrinde, ağ video sistemleri; bugünün koruma ve güvenlik tertibatının da ötesinde bir rol oynayarak şehirleri akıllı hale getirecek. Dünya çapında belediye meclisleri ve belediye yetkilileri, şehirlerini daha akıllı ve yaşanır alanlar haline getirecek projeler üzerinde çalışmakta. ‘Akıllı şehir’ ifadesinin birçok farklı tanımı olmasının yanı sıra, altında yatan ana fikir; sakinlerinin yaşam kalitesini iyileştirmek, çevresel etkiyi azaltacak ve günlük hizmetlerin daha düzenli akışını sağlayacak dijital teknolojilerden faydalanmaktır. Kolay ve verimli şehir yönetimi; optimize enerji tüketimi, su ve atık yönetimi, iyileştirilmiş mobilite, kirlilik ve gürültü azalması, kolay erişilebilen çevrimiçi hizmetler ile turizm ve yeni işletmeleri çeken akıllı binalar, geleceğin akıllı şehirlerinin önemli birer parçası. Vatandaşların güvende hissetmediği, ne yaptıkları ve nereye gittikleri konusunda kısıtlı hissettikleri bir şehir akıllı olmaktan uzak olduğu için; akıllı kavramına dahil olan korunma ve güvenlik faktörleri önemli

36 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

bir rol oynamakta. Suç istatistiklerinin böylesi kabarık olduğu bir ortamda insanların güvenlik algıları da ona göre şekillenirken, akıllı bir şehrin öncelikli özelliklerinden birini “güvenlik” olarak tanımlamak yanlış olmaz. Şehirlerindeki nüfusunun büyümesiyle beraber kentleşme ile artan suç vakalarının arasında açık bir bağlantı söz konusu. Şehir merkezleri ve taşralar en büyük suç merkezleri olup; nüfus büyüklüğü ve yoğunluğu, suç oranları ile doğru orantılı bir seyir izliyor. Şehirler giderek kalabalıklaşırken, zengin kurban yoğunluğu ve çalınanları elden çıkarmak için oluşturulmuş karaborsa ağı nede-

niyle, büyük şehirlerde suç gelirinin de daha fazla olması kaçınılmaz bir hal alıyor. Konuyu biraz daha açmak gerekirse, büyük şehirlerde suçu durdurma veya suçluyu tutuklama oranı daha düşük. Bunun yanında suç oranları konusunda her ne kadar yerel ve uluslararası ekonomik faktörler belirleyici de olsa, güvenliği arttırmak için, kişi, mülk ve topluma karşı işlenen suçların sokak bazında ele alınması gerekiyor. Suçu önlemeye, tespit etmeye ve soruşturmaya destek olmak adına birçok ilçe hâlihazırda video kamera kullanıyor. Şehir gözetimi; yalnızca vatandaşların kendilerini daha güvende hissetmesine yardımcı

olmuyor; aynı zamanda tesislerin ve kritik altyapıların hem doğal hem de insanlar tarafından gelen tehditlere karşı korunması için önemli hale geliyor. Bilgilendirme ve akıllı şehir oluşumu için; –iyileşen trafik akışından, talep karşılığı hizmet yönetimini desteklemeye kadar – önemli verileri sağlayan unsurları kolaylaştıran ağ video kameraları, koruma ve güvenliğin de ötesinde rol almaya başlıyor.

‘Akıllı şehir’ ifadesinin birçok farklı tanımı olmasının yanı sıra, altında yatan ana fikir; sakinlerinin yaşam kalitesini iyileştirmek, çevresel etkiyi azaltacak ve günlük hizmetlerin daha düzenli akışını sağlayacak dijital teknolojilerden faydalanmaktır.

Geleceğin akıllı şehri Geleceğin akıllı şehri, dijital ve bağlı teknolojilere bugünkünden çok daha fazla dayalı olacak. İlki, sensörlerin oluşturduğu dört teknoloji katmanından oluşan bir sistem yapısı üzerine kurulacak. Bu sensörler; makineler arası terminaller, kablosuz ve mobil sensörler, video ve ses kaydeden kameralar gibi katılımcı algılayıcı dahi olabilir. İkinci katmanı ise; bütün bu sensörlerin iletişim altyapısı yoluyla bağlanması anlamına gelecek olan ve ilk olarak Axis Communications’ın 1995 yılında “Nesnelerin İnterneti” diyerek bahsettiği cihazların birbirleri arasında iletişim kurmasına dayalı teknoloji oluşturuyor. Veri ve uygulamaların ortak işletim platformunda birleşmesi ile bilgi işlem ve analizin yapıldığı üçüncü katman oluşuyor. Toplanan veriler; kullanılabilir istihbarata dönüştürülüyor. Bilgi etkileşimli hale geliyor ve vatandaşın da katılımı sağlanıyor. Nihayet, dördüncü katman ise –hem gerçek hem de geçmiş zamanlı -veriyi anlamanın enerji yönetimi, trafik optimizasyonu, gürültü azaltma ile koruma ve güvenlik inisiyatifleri gibi akıllı şehir uygulamalarını beslediği nokta. Ağ kameralarının sensör olmasıyla birlikte; ağır yağmur veya kar etkilerinin kontrolü, sokak aydınlatmalarının fiili aydınlatma ihtiyacına göre ayarlama ve böylece enerji tüketimini azaltma ve hatta bisiklet veya araba paylaşım istasyonlarının yönetimi de dâhil olmak üzere tamamen yeni

uygulamalar mümkün olacak. Yeni uygulamalar; vatandaşların daha fazla katılımına yardımcı olarak şehir ekosisteminin aktif bir parçası olmalarını sağlarken, akıllı mobil telefonlar ve uygulamalar, vatandaşların ve turistlerin koruma ve güvenlik ile ilgili şehir yönetimine bilgi vermelerinin de yolunu açıyor. Bu uygulamalar ile vatandaşlar aktif olarak kendileri veya şehirle ilgili veri ve bilgi eklemeleri yapabilir; bunları sosyal ağlarda paylaşıp, şehir yönetimi ve erken trafik sıkışma durumundan haberdar olabilir ve durumu doğrulamak için video analizleri kullanarak, yapılması gerekenleri takip ve cevapları teyit edebilir.

Nesnelerin interneti Dört katmanlı bu model kulağa karmaşık gelse de yarının akıllı şehirlerinin başlangıcı olacaktır. Mevcut ağ video altyapıları bugünün güvenli, yarının akıllı şehri için ölçeklenebilir. Başlangıç noktası-

nın güvenlik olmasıyla, bugünkü kamera tesisatları geleceğin sensör ağlarının temeli haline gelecek. Kameralar, bir akıllı donanım ağına bağlanacak olan diğer sensörler –örneğin sel sensörleri, hava durumu sensörleri, trafik ve geçit kontrol sistemleri– için merkez görevi görecek. Birçok ağ kamerasında hali hazırda yerleşik çok amaçlı uygulamalar bulunuyor; bunlardan birkaçını plaka tanıma, kişi sayma ve araç takip olarak sıralayabiliriz. Bu sayede ağ dâhilinde veri işleyebilen ve ağ üzerinde eyleme geçirilebilen, bilgi paylaşan akıllı aletler haline geliyorlar. Kolay entegrasyon için açık mimari ile yapılmaları şartıyla, şehrin, nesnelerin internetinin belkemiğini oluşturacaklar. Ağ kameraları, akıllı şehir uygulamalarının gelişimine açık bir platform kaynağı olarak gelecekte koruma ve güvenliğin üzerinde ve ötesinde bir rol oynayacak. Neticede bir şehir ancak gördüğünüzde akıllı olabilir.

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 37

KAPAK KONUSU

Entegre güvenlik sistemleri ile daha güvenli bir hayat Şehirlerdeki suç oranları dikkate alındığında, hem olayların önlenmesinde yarattığı caydırıcı etki, hem de gerçekleşen olayların çözümlenmesindeki rolü nedeniyle CCTV ürünlerinin öneminin her geçen gün arttığını gözlemliyoruz. Nurşen YILDIRIM / Karel Pazarlama Direktörü KAREL ELEKTRONİK SAN. VE TİC. A.Ş.

ünümüzde özellikle halkın yoğun olarak kullandığı kamusal alanlarda güvenlik ihlallerini engellemek ve can ve mal güvenliğini korumak amacıyla kullanılan CCTV Sistemleri, günümüzün vazgeçilmez uygulamaları haline geldi. Sokakların, caddelerin ve kavşakların stratejik olarak önemli yerlerine yerleştirilen kameralar sayesinde bu bölgeler, 7/24 gözlem ve kayıt altında tutulabiliyor. Şehirlerdeki suç oranları dikkate alındığında, hem olayların önlenmesinde yarattığı caydırıcı etki, hem de gerçekleşen olayların çözümlenmesindeki rolü nedeniyle CCTV ürünlerinin öneminin her geçen gün arttığını gözlemliyoruz. Güvenlik çözümleri kullanım alanına göre çeşitlilik gösteriyor. Siteler, otoyollar, otopark giriş-çıkışları gibi alanlarda plaka tanıma özellikli kameralar ile trafik izleme-denetleme, çalıntı ihbarlı kaçak araç yakalama gibi alanlar için farklı çözümler üretilebiliyor. Ayrıca, site giriş-çıkış kapı otomasyonu, sınır kapı denetimleri, havaalanları, okullar, oteller, bankalar, kargo şirketleri gibi pek çok alanda güvenlik kontrol ve uygulama çözümü sunulabiliyor. Hem iç, hem dış mekânlarda kullanılabilecek; tüketicilerin farklı güvenlik ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap verebilecek, farklı kapasite

38 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Nurşen YILDIRIM

ve modellerde CCTV çözümlerimiz ile bireysel ve toplum güvenliğin sağlanmasına katkı sağlıyoruz. Karel CCTV çözümleri ile ofis, ev, otopark, kamusal alanlar gibi birbirinden farklı açık-kapalı alanlarla, gece-gündüz farklı çevre koşullarında, kaliteli görüntü ve kayıt imkânıyla, uzaktan, canlı veya geçmişe dönük izleme yapmak mümkün. Ayrıca, akıllı analizler yardımıyla, yüz ve plaka tanıma ile sorgulama yapılabiliyor. Karel CCTV çözümleri, internet üzerinden her an akıllı telefonlardan ve video telefonlardan izlenebilme özelliğine sahip. Özellikle IP CCTV çözümleri; diğer sistemlerle entegrasyon kabiliyeti, kolay kurulum özelliği, iletişim ko-

laylığı ve denetim kolaylığı ile pazarda öne çıkıyor. Karel CCTV çözümleri aynı zamanda kullanıcılara yangın alarmı, apartman konuşma, kartlı geçiş gibi birçok işleve aynı sistem üzerinden ulaşabilme imkânı sunuyor. Ayrıca, çözümlerin yazılım üzerinden kontrol edilebilmesi, ağ sistemi yeterli alanlar için kısa ve uzun dönemde; sıfırdan sistem kurulumlarında ise uzun dönemde ekonomik avantaj yaratıyor. CCTV çözümlerinde kameraların görüntü alması kadar, alınan görüntülerin izlenmesi de büyük önem taşıyor. CCTV izleme merkezlerinde yapılan testlerde iki veya daha fazla monitörün, 12 dakika sürekli döngü halinde izlenmesi durumunda güvenlik personelinin ekranda olan aktivitenin %45’ini kaçırdığı tespit ediliyor. 22 dakika sonra ise bu oran %95’e çıkıyor. Tehditleri, şüpheli olayları ya da gerçek zamanlı davranışları algılamak ve tanımlamak için video görüntülerini sayısal olarak analiz eden Video Analiz Sistemi ile alarm durumu olmadığı sürece aktif olarak görüntülerin izlenmesine gerek kalmıyor. Logları tutulmuş olan alarm durumları, hareket algılama, kişi ve araç sayma, kayıp ve yabancı nesne gibi kriterlere göre aratılabiliyor. Akıllı arama adı verilen bu sistemden elde edilen rapor, tablo ve grafikler halinde alınabiliyor. Böylelikle operatörler, video analiz raporlarıyla ölçülebilir bilgiye ulaşabiliyor.

KAPAK KONUSU

Güvenlik sistemleriyle suç oranları azalıyor Güvenliği bir üst seviyeye çıkaran 4K ultra HD çözünürlüklü güvenlik kameraları yüksek kalite görüntü sağlıyor. İnce detayına kadar olayları çözümleme fırsatı veriyor. İlyas YEŞİLMEN / Proje ve Satış Müdürü NEUTRON GÜVENLİK TEKNOLOJİLERİ A.Ş.

İlyas YEŞİLMEN

ent güvenliği denince aklımıza nedense sadece MOBESE sistemi geliyor. Aslında daha önemlisi her ev ve işyerinde kamera sistemi olması suça veya suçluya erişmekte destek olur ve hızlandırır. Bunun yanında asıl sorun suç veya suçlulara ait görüntülerin bulunmasına rağmen teşhis edilememesidir. Sistemlerde çözünürlüğün yüksek olması tabii ki herhangi bir olayı aydınlatmada bize fayda sağlar ve zaman kazandırır ama asıl amaç suç esnasında tespit sağlamaktır. Bu sistemlerle, trafik akış ve yoğunluğunu izlemek, kırmızı ışık, emniyet şeridi ve hız ihlali yapan araçların tespiti, çalıntı araç plakalarının emniyet bilgi sisteminden sorgulanarak tespiti, gösteri yürüyüşlerinde yasa dışı olayları

40 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

önlemekte başarı sağlandı. Ayrıca sistemlerimizde, izinsiz geçiş algılama, sahne değişimi, kamera blokaj algılama, eksik/fazla obje algılama, sprey blokaj algılama, ses algılama, yüz algılama, kamera yön değişikliği algılama, sabotaj ve ısı alarmı, plaka tanıma ve hareket takibi özellikleri bulunuyor. “Delilden sanığa gitme” yönteminin işlemesine de katkı sağlayan şehir izleme sistemleri suç oranlarının da ciddi bir şekilde düşmesini sağladı. Mobese olarak adlandırılan bu sistemler için Neutron ürün geliştirmeye devam ediyor.

4K sadece bir başlangıç Teknoloji geliştikçe insanların beklentileri artıyor. Neutron olarak bu bağlamda hem olaylara müdahalede hızlı teşhis; hem de teknoloji tutkunlarının beklentilerini karşılamak adına 4K teknolojisini güvenlik sistemlerinde kullanmaya başladık. Güvenliği bir üst seviyeye çıkaran 4K ultra HD çözünürlüklü güvenlik kameraları yüksek kalite görüntü sağlıyor. İnce detayına kadar olayları çözümleme fırsatı veriyor. 4K çözünürlüğü çoğunlukla dijital filmlerde ve bilgisayar grafiklerinde kullanılan bir çözünürlük formatı. 4K’da yatay çözünürlük yaklaşık 4.000 pikseldir. Yatay çözünürlük açıklanan oran aynı zamanda 720p ve 1080p dikey sayısını tem-

sil eder. Güvenlik kameralarında ise 12 megapiksele varan bir görüntü çözünürlüğü elde etmemizi sağlıyor.

H.265 ile daha fazla depolama alanı IP kameraların çözünürlüğü yükseldikçe kapladığı alan arttığından h.264 olan sıkıştırma formatı yetersiz kalıyor, bu sorunu H.265 codec teknolojisini kullanarak aşıyoruz. H264/avc’ye göre daha fazla sıkıştırıp daha az bant genişliğine ihtiyaç duyuyor. HD (High Definition)’nin birçok cihaz ve uygulamada yaygın bir kullanım kazanmasıyla yüksek çözünürlüğün getirdiği daha fazla bant genişliği ve daha fazla depolama alanına ihtiyacı duyuluyor.

Bulut ( CLOUD) teknolojisi Türkiye’de ilk cep telefonu uygulamasını yapan ve 1 milyon kullanıcıya ulaşan Neutron, kendi bulut sistemini kuran tek firmadır. Bu sayede ileride bütün kullanıcılarımızın talep ettikleri takdirde kayıtlarını veya diğer bilgilerini güvenli bir şekilde saklayabilecekler. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de akıllı teknolojiler ve giyilebilir teknolojiler yaygın kullanılmaya başlandı. Biz de elektronik güvenliği bu teknolojiler ile entegre kullandırmak için yeni yazılım ve donanımlar geliştiriyoruz.

FOKUS

Organizasyon güvenliğinde atılması gereken adımlar Seksenli yıllarda organizasyon denilince akla ilk gençlerin organize olarak gerçekleştirdiği çay partileri gelirdi. Gelişen toplum ve ihtiyaçları ile organizasyonlarda şekillendi, gelişti ve boyut değiştirdi. İzzet Murat Fert / CEO FM Plus İnternational Consultancy

ünümüzde “Güvenlik” ve “Organizasyon” kelimeleri bir arada çok sık anılmaktadır. Seksenli yıllarda organizasyon denilince akla ilk gençlerin organize olarak gerçekleştirdiği çay partileri gelirdi. Gelişen toplum ve ihtiyaçları ile organizasyonlarda şekillendi, gelişti ve boyut değiş-

42 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

tirdi. Artık günümüzde hangi yaş aralığında, hangi sosyal statüde veya hangi ülkede olursa olsun organizasyon denildiğinde akla büyük bir şeyler gelmektedir. Organizasyonların büyüklük ifadeleri ise; iş bu organizasyonların katılımcı sayısı, aktivite düzeyi, yapıldığı yer, ekonomik, siyasi, sosyal, ulusal ve uluslararası etki ve sonuçları

ile değerlendirilmektedir. Boyutu ne olursa olsun bir konferansta organizasyon kapsamına girerken; binlerin katıldığı bir konser veya motor sporları yarışları da organizasyon olarak anılmaktadır. O takdirde öncelikle organizasyon içeriği itibari ile planlanmalı ve toplum ile etkileşimi hesaplanmalıdır. Yukarıda belirttiğimiz üzere organizasyon

bir sosyal olgu olarak karşımıza çıkmakta ve çeşitli boyutlarda toplulukların bir araya gelmesi ile oluşmaktadır. Öncelikle, organizasyonlarda bu sosyal etkinliğin paydaşları belirlenmelidir. İlk olarak organizasyonun kendisinin markası önemlidir. “Marka” olmuş organizasyonlar belirli bir süre tekrar etmiş ve sonuçları kanıtlanmış değerlerdir. İkinci olarak organizasyonu düzenleyen kurum ve/veya kuruluşların gücü, toplumsal statüsü ve değeri ölçülmelidir. Üçüncü değerlendirme organizasyonun gerçekleştirileceği tesisin sosyokültürel, toplumsal ve ekonomik değeri değerlendirilmelidir. Bu aşamaya kadar organizasyonlardaki paydaşların temel değerlerinden bahsettik. Organizasyonlarda ayrıca, özelliğine göre ulusal veya uluslararası konuşmacılar, sporcular, şarkıcılar, yani genel olarak global entelektüel değerler olacaktır. Tabii ki; en önemli etken katılımcılar ve/veya izleyicilerin oluşturduğu kitle değeri. Bu aşamada, - Organizasyon = Değerler Bütünü - olarak bir eşitleme yapmak yanlış olmaz sanırım. Değerler bütününün en önemli ihtiyacı ise emniyetli (SAFE) ve güvenli (SECURE) olma ihtiyacıdır. Yukarıda adı geçen her bir paydaş kendi başlığı altında bir emniyet ve güvenlik ihtiyacı belirleyip; organizasyonun minimum güvenlik tablosunu oluşturmada etki sağlayacaktır. Her bir paydaş için yapılacak olan emniyet ve güvenlik risk analizleri, temel güvenlik tasarımını oluşturacak ve bu tasarım doğrultusunda ihtiyaç analizi yapılarak güvenlik yapılandırması sağlanacaktır. Bu aşamada en önemlisi tüm paydaşlar ile temas kurarak teknik açıdan ihtiyaçları anlayacak, analiz edebilecek ve kurguyu sağlayacak bir organizasyon güvenlik yöneticisi ve/veya güvenlik danışmanı istihdam edilmesidir. Organizas-

yonun fikir aşamasından itibaren, organizasyonun bitip tüm etkilerden arınmış bitişine kadar olan süreç analiz edilmeli ve fikir aşamasını müteakip koordine edilmelidir.

Güvenliğin merkezinde insan vardır Organizasyonlar Event Management (Etkinlik Yönetimi), Conference Management (Konferans Yönetimi), Meeting Management (Toplantı Yönetimi), Risk Management (Risk Yönetimi) ve Security Management (Güvenlik Yönetimi) başlıkları altında farklı yönetsel disiplinlerin bir araya getirilmesi sonucunda, katılımcıların fikirlerini ve uygulamalarını, günümüz yaşam standartlarını bozmadan, bir şov ortamı içerisinde temsil etmesi ve sunması olarak düşünülmelidir. Düzenlenecek olan bir organizasyonda insan olgusunun etkinliğe katkıları ve yine bu etkinlik için riskleri oluşabilecektir. Bu başta bir çelişki gibi görünse de günümüz yaşamında her türlü gelişime rağmen insan, içerdiği içgüdüsel ilkel doyumsuzluğunu ve doğasını kaybetmemiştir. Yapılacak olan etkinliğin içeriğinde ve merkezinde insan vardır ve her türlü yaşamsal ihtiyacına karşın doyumsuzluğu ve talepleri karşılanmalı ve tatmin edilmelidir. Etkinliğin planlanması sırasında ilk akla gelen riskler aşağıdaki gibidir; a) Bilgi hırsızlığı( Endüstriyel casusluk): Konferans veya toplantının içeriği itibariyle gizlilik arzeden

basılı veya dijital her türlü bilginin etkinlik öncesi veya sırasında ele geçirilmesi. b) Sabotaj (Yangın, Kurşunlama ve Bombalama vb.): Etkinliğin yapıldığı tesisin, etkinliğin içeriğinin veya etkinliğe katılanların ekonomik, sosyal veya politik statüsü ile ilgili meydana gelebilecek terörist saldırı veya sabotajlar. c) Cinayet ve yaralama: Etkinliğe katılacak olan VIP misafir veya konuşmacıların ekonomik, sosyal veya politik statüsü ile ilgili meydana gelebilecek veya misafir ve izleyicilerin kendi aralarında oluşabilecek cinayet ve yaralama olayları. d) Uçak kaçırma ve rehin alma: Etkinliğin yapıldığı ülke, il veya lokasyona yapılacak olan toplu transferler sırasında etkinliğin içeriğinin veya etkinliğe katılanların ekonomik, sosyal veya politik statüsü ile ilgili meydana gelebilecek uçak kaçırma, rehin alma ve adam kaçırma eylemleri. e) Gıda zehirlenmeleri: Etkinlik sırasında yapılacak sunum ve yemeklere sabotaj maksatlı veya hijyenik açıdan yetersizlik nedeni ile oluşabilecek toplu gıda zehirlenmeleri. f) Tabi afetler: Etkinliğin yapıldığı ülke, il veya lokasyonun tabii afet geçmişi ve güncel afet

İnsan, içerdiği içgüdüsel ilkel doyumsuzluğunu ve doğasını kaybetmemiştir. Yapılacak olan etkinliğin içeriğinde ve merkezinde insan vardır ve her türlü yaşamsal ihtiyacına karşın talepleri karşılanmalı ve tatmin edilmelidir. Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 43

FOKUS

emniyet ve güvenlik sertifikasyonları var mıdır ve güncel midir?

Tesisin İnşa durumu ve etkinliğin seviyesine uygunluğu yeterli midir? Tesisin etkinliğin kapasitesine uyumlu büyüklük ve canlı yükü taşıyabilecek statik, mimari ve teknik yeterliliği uygun mudur?

Tesisin doluluk durumu?

bildirimleri nedeni ile oluşabilecek tabii afet riskleri. g) Yankesicilik, hırsızlık ve dolandırıcılık: Etkinliğin topluma açık olma kategorisine göre veya çalışan personel tarafından topluluğun içine karışabilecek suçlular tarafından meydana gelebilecek hırsızlıklar. h) Havalandırma hijyeni nedenli hastalık ve zehirlenmeler: Etkinliğin yapıldığı tesisin, teknik açıdan havalandırma sistemlerinin bakımının yetersiz oluşu veya sabotaj amaçlı havalandırma saldırısı nedeni ile oluşabilecek toplu hastalık ve zehirlenmeler. j) Gösteri ve protestolar: Etkinliğin yapıldığı tesisin, etkinliğin içeriğinin veya etkinliğe katılanların ekonomik, sosyal veya politik statüleri ile ilgili meydana gelebilecek gösteri veya protesto eylemleri. Etkinliğin her aşamasında güvenlik yönetiminin stratejik planlama açısından müdahil olması gereken hususlar vardır. Daha öncede belirttiğim üzere etkinliklerin çeşit ve içerikleri neticesinde, değişkenlerin planlanması sırasında aşağıda belirtilen sorulara ayrıca cevap verilebilmesi ile güvenli bir ortam ve etkinlik mümkün olabilecektir.

Etkinliğin yapılacağı tarihin risk derecesi nedir? Etkinliğin düzenleneceği tarihte toplumu kışkırtacak, hareketlendi-

44 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

rebilecek veya anarşi yaratabilecek herhangi bir kutlama, yıldönümü veya yas tanımlanmış mıdır?

Etkinliğin yapılacağı tarihin hava şartları nedir? Etkinliğin düzenleneceği tarihte etkinliğin açık ve kapalı aktivitelerinin veya her türlü transferin yapılamaması veya senaryo değişikliği gerektiren bir durum söz konusu mudur?

Etkinliğin yapılacağı alternatif tesis planlaması ve hazırlığı var mı? Tesiste oluşabilecek herhangi bir olumsuzluk nedeni ile etkinliğin sürdürülebilmesi için planlanmış ve hazır halde tutulan bir başka tesis var mıdır?

Tesisin bulunduğu lokasyon riskleri? Etkinlik yapılacak tesisin bulunduğu ülke, il veya lokasyon itibariyle ekonomik, sosyal veya politik toplumsal eylem riskleri var mıdır?

Tesisin marka olarak kendi üzerinde taşıdığı riskler? Tesisin orjinindeki ülke veya markasının etkinliğin içeriği ile çelişmesi veya kendi başına taşıdığı riskler var mıdır?

Tesisin etkinliklerin yapılabiliriliği açısından imajı ve sertifikasyonları? Etkinlik yapılacak tesisin kalite, tesis

Tesisin etkinlik sırasında başka bir etkinliğe ev sahipliği yapıp yapmadığı veya tesis otel ise kalan misafirlerin risk oluşturma seviyeleri incelenmiş midir?

Tesis bilgi işlem departmanı siber saldırı durumlarında yeterince güncellenmiş midir? Etkinliğin içeriği doğrultusunda kullanılacak olan tesis network ağının yeterli bilgi güvenliği donanımı ile korunup korunmadığı incelenmiş midir?

Tesis iletişim altyapısı uygun mudur? Etkinlik sırasında kullanılacak olan iletişim altyapısının olağanüstü durumlarda kullanılmak üzere uydu düzeni ile desteklenip desteklenmediği.

Tesisin acil durum planlaması ve senaryolar yeterli midir? Tesisin acil durum planlarının ve senaryolarının olup olmadığı ve varsa etkinliğin içeriği ve katılımın yoğunluğuna cevap verip vermediği veya revize edilip edilmediği. Bu planın zorunlu yönlendirme ve uyarı işaret ve tabelaları ile desteklenip desteklenmediği.

Tesisin yangın emniyeti sistemi ve kaçış yolları yeterli midir? Etkinlik yapılacak tesisin yangın emniyeti yönünden ilgili kanun ve prosedürlere uygun olarak planlanıp, ilgili ekipman (Dedektör,

FOKUS

Sprinkler, Tüp, vb.) ve zorunlu yönlendirme ve uyarı işaret ve tabelaları ile desteklenip desteklenmediği.

Tesisin elektronik güvenlik altyapısı yeterli midir? Tesise giriş ve çıkışlarda elektronik güvenlik tarama cihazlarının (Plaka tanıma, araç altı görüntüleme, x-ray, gate, proxy, şifre, retina tarama, vb.) ve ayrıca tesiste ölü bölge yaratmayacak şekilde konumlandırılmış ve sürekli kayıt altında bulunan kamera kontrol merkezinin olup olmadığı ve bu merkezde çalışan personelin yetkinliği incelenmelidir.

Tesisin fiziki güvenlik altyapısı yeterli midir? Etkinlik yapılacak tesisin veya etkinliğe etki edebilecek alanların dış alanla irtibatını kontrol atına alacak, k9, bariyer, kapı, kilit, çit ve tel örgü gibi fiziki engellemeleri var ve yeterli midir?

Tesisin personelli güvenlik planlaması yeterli midir? Tesisin dış, iç ve genel alanlarında etkinliği kontrol altında tutacak ve hazırlanan etkinlik güvenlik planı doğrultusunda eğitilmiş yeterli sayıda güvenlik personeli var mıdır?

Tesiste çalışan tüm personel acil durum hakkında eğitimli midir? Etkinlik yapılacak tesiste çalışan tüm kadrolu ve taşeron personel hazırlanan etkinlik güvenlik planı doğrultusunda eğitilmiş ve yetkin midir?

Organizasyonu düzenleyen kurum ve kuruluşlar ile güvenlik danışmanları kullanılacak olan tesisi mutlaka ön fizibiliteden geçirmeli; alternatif tesis ve lokasyonlar planlamalıdır. İşlenen konu ve güncel hassasiyeti? Etkinliğin içeriği toplumu güncel olarak etkileyebilecek kapsamda mıdır?

Konuşmacılar, katılımcılar; VIP misafir ve ziyaretçilerin kişisel risk seviyeleri nedir? Etkinliğe konuşmacı ve katılımcı olarak gelen misafirlerin ekonomik, sosyal veya politik durumları doğrultusunda taşıdıkları riskler var mıdır ve varsa özel korumalarının görev alanı sınırlandırılması olacak mıdır?

Misafir ve ziyaretçilerin katılım koşulları nelerdir? Etkinliğe misafir ve ziyaretçi olarak katılacak olan kişiler davetlimi olacak yoksa ücretli ya da ücretsiz topluma açık bir düzende mi olacaktır.

Organizasyonun duyurusu nasıl yapılacaktır? Etkinlik duyurusu hangi kanallar ile yapılacaktır (Yazılı ve görsel basın, davetiye, vb.)

Yazılı ve görsel basının katılımı ve sınırlamaları nelerdir? Etkinliğe yazılı ve görsel basın davetli midir? Bunların kayıt ve görsel alma yetkileri nereye kadar sınırlandırılmıştır.

Yapılacak olan ara aktiviteler? Etkinlik sırasında, aralarda ve sonrasında tasarlanan ara aktiviteler (Fuar, tanıtım, gezi, vb.) güvenlik planına işlenmiş ve zorunlu hallerde değiştirilmek üzere yeniden yapılandırılabilir durumda mıdır?

46 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

VIP misafir, konuşmacı ve ziyaretçilerin konaklamaları nasıl planlanacaktır? Etkinliğe katılacak olan VIP misafir, konuşmacı ve ziyaretçilerin uluslararası veya şehirlerarası kanaldan

katılımı nedeni ile konaklama planlaması nasıl yapılmıştır. Etkinlik ile aynı tesiste mi yoksa transfer ihtiyaçlı olarak mı konaklayacaklardır.

Milletlerarası, şehirlerarası ve şehir içi transferlerin planlaması nasıldır? Etkinliğe katılacak olan VIP Misafir, Konuşmacı ve Ziyaretçilerin Uluslararası veya Şehirlerarası kanaldan katılımı nedeni ile yapılacak olan transferlerde kullanılacak olan araçlar güvenlik amaçlı donatılmış mıdır ve kontrollü müdür. Sonuç itibariyle düzenlenecek olan organizasyon planlama aşamasından itibaren güvenlik danışmanlığı ve hatta bazen liderliğinde bir takım olarak çalışma gerekmektedir. Tüm açıklar ve riskler her eklenen aktivitede bir kez daha değişebilecek veya revize edilebilecek şekilde planlanmalıdır. Organizasyonu düzenleyen kurum ve kuruluşlar ile güvenlik danışmanları kullanılacak olan tesisi mutlaka ön fizibiliteden geçirmeli, alternatif tesis ve lokasyonlar planlamalı ve kesin karar sonrasında hazırlanacak olan güvenlik planı doğrultusunda mutlaka etkinlik öncesi tatbikat ve testler yapılmalıdır. Hazırlanacak olan güvenlik planı, maksimum efektivite sağlayacak fakat orantılı olarak tasarruflu bir şekilde düzenlenmeli, aynı zamanda yanlış risk değerlendirmeleri nedeni ile boğucu ve etkinliğin yürütülmesini zora sokacak düzeyde yapılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki, oluşabilecek herhangi bir olumsuz durum imaj zedeleyici, zarar verici ve hatta kalıcı hasarlara sebep olabilecektir.

FOKUS

Organizasyonlarda risk analizi Toplantı organizasyonunuzun güvenliği için her türlü teknolojik donanım ve teçhizat kullanılmalı; faaliyet alanında; patlayıcı madde ve kalabalık kontrolü konusunda uzman personeller arama ve yönlendirme yaparak güvenliğinizi garanti altına almalıdır. Seyit KURT / Özel Güvenlik Yöneticisi ANGORA ÖZEL GÜVENLİK VE KORUMA HİZMETLERİ

onser, turne, festival, fuar, parti, kongre, toplantı, seminer, sünnet, düğün, cenaze törenleri, tanıtım organizasyonları, açılış ve spor müsabakaları gibi etkinliklerde tecrübeli; profesyonel güvenlik personeliyle gerekli teçhizat ve ekipmanlar kullanılarak verilen fiziki güvenlik koruma hizmeti-

48 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

dir. Güvenlik risk değerlendirmesi, koruma planının yapılması, koruma ve gözetim, devriye, arama, yönlendirme, yakın koruma, (VIP koruma,) silahlı koruma, faaliyetleri olarak isimlendirilebilir. Organizasyonların ihtiyacına göre aşağıdaki ekipman ve teçhizatların kullanılmasıyla fiziki güvenlik hizmetlerini tamamlayıcı tedbirler

alınmalıdır. El tipi metal dedektör Kapı metal dedektörü, X-Ray kontrol cihazı, Yönlendirme/engelleme bariyerleri, Yönlendirme bantları Eskort araçları Telsiz,jop,kelepçe,düdük,reflekt örlü yelekler

Seyit KURT

Organizasyonda görev yapacak güvenlik personeli, amirler ve yöneticiler izleyicilerin ve misafirler yerlerini almadan görev yerinde hazır bulunurlar. Yöneticiler mekânın fiziksel olarak detaylı incelenmesini yaptıktan sonra risk analizini yaparlar. Risk analizinden sonra koruma planını hazırlarlar. Yöneticiler tarafından güvenlik noktaları ve devriye güzergâhlarının belirlenmesi, giriş/çıkış ya da sadece giriş veya çıkış yapılacak kapıların belirlenmesi, yönlendirme bantları ve/veya bariyerlerin yerleştirilmesi, araçların yönlendirilmesi, kapı metal dedektörü, el metal dedektörü kullanılacak girişlerin belirlenmesinden sonra personelin görev dağılımı yapılır. Aşağıda hizmet konularına göre, özel başlıklar altında zikredeceğim çeşitli organizasyonların özel güvenlik hizmetlerinin kaliteleri bu konuda hizmet veren şirketler bazında farklılıklar gösterebilir. Özünde fark olmayan tek şey; 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ve uygulanma yönetmeliğidir ki tüm bu özel güvenlik hizmetleri bu yasa ve yönetmelik hükümlerine tabidir. Bu faaliyetler nerede olursa olsun yetkili makam olan valiliklere müra-

caat edilerek gerekli izinler alınıp ve hizmet verilecek yerin bağlı olduğu Genel Kolluk birimleri ile koordineli olarak yürütülmektedir. Ben bunlarla ilgili gerekli formalitelerden bahsetmeyeceğim; ben sadece bu hizmetlerin genel olarak nasıl ve niçin yapılması gerektiği hakkında genel bilgi aktarmaya çalışacağım. Özel toplantı, açılış, fuar, seminer, toplu geziler, konser ve spor faaliyetlerinde genel asayiş sağlanmalıdır. Davetsiz misafirlere ya da istenmeyen maddelere karşı, davetiye, bilet giriş kontrolleri, konuk yönlendirme, kalabalık kontrolü ve sergilenen ürün ya da eserlerin, önemli kişi, sanatçı, sunucu, takdimcilerin korunması amacıyla gerekli ekipler oluşturup, donanımları sağlanarak geçici özel güvenlik hizmetleri yürütülmedir. Toplantı, organizasyonlar ve benzeri sosyal etkinliklerde ihtiyaç duyulan güvenlik gereksinimlerini, güvenlik eğitimi almış yetkin özel güvenlik personelleri ile iç ve dış kapı kontrollerinin yanı sıra, K-9 ekipleri ile patlayıcı madde araştırması, dinlemeyi önleme “bilgiyi koruma“ (özel toplantılar için), giriş-çıkışlar metal ve silah tespit dedektörleri gibi ekipmanlardan oluşturulmalıdır.

Toplantı özel güvenliği Kurum ya da kişilerin gerçekleştireceği toplantılarda; toplantının yapılacağı alan, katılımcılar, toplantının konusu, nitelik ve niceliği gibi risk faktörleri bulunmaktadır. Gerçekleşmesi muhtemel olan aksiliklerin

önüne geçmek için tam bir koruma altında olmanız gerekmektedir. Toplantı organizasyonunuzun güvenliği için her türlü teknolojik donanım ve teçhizat kullanılmalı; faaliyet alanında; patlayıcı madde ve kalabalık kontrolü konusunda uzman personeller arama ve yönlendirme yaparak güvenliğinizi garanti altına almalıdır.

Seminer güvenliği Herhangi bir konu hakkında bilgi verme amaçlı düzenlenen seminerlerde; konuşmacı ya da konuşmacılar, katılımcılar, seminer konusunun nitelik ve niceliği, seminerin düzenleneceği alan gibi pek çok faktör seminer organizasyonun güvenliğini doğrudan etkilemektedir. Seminer gerçekleşmeden önce yapılacak risk analizleri doğrultusunda faaliyet alanının taşıdığı riskler belirlenmeli, oluşması muhtemel olaylara karşı fiziki ve elektronik güvenlik önlemleri alınarak organizasyonun başarıyla gerçekleşmesi sağlanmalıdır.

Konser güvenliği Konserler; katılımcı sayısı ve niteliği, konser verecek sanatçının kimliği, konserin düzenleneceği

Festivallerde oluşması muhtemel olan hırsızlık, mala zarar verme, kargaşa, taciz ve kavgalara karşı koruyucu ve caydırıcı tedbirler alınmalı; festival organizasyon güvenliğinin yanı sıra katılımcıların güvenliği de sağlanmalıdır. Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 49

FOKUS

güvenliğinin yanı sıra konsere katılan dinleyicilerin de güvenliği sağlanmalıdır.

Fuar ve fuar alanlarının özel güvenliği Global ve yerel markaların yer aldığı fuarlar, güvenlik açısından büyük risk altında olan organizasyonlardandır. Oluşabilecek terör, hırsızlık, kargaşa ve mala zarar verme suçlarına karşı fuar güvenliği maksimum düzeyde olmalı, elektronik güvenlik sistemleri ve ihtiyaca göre belirlenecek özel güvenlik personeliyle tam bir güvenlik sağlanmalıdır. Fuar güvenliği görevi öncesinde yapılacak detaylı risk analizleri neticesinde; projede kullanılacak alarm sistemleri, giriş kontrol sistemleri, raporlama sistemleri, izleme sistemleri gibi elektronik güvenlik teçhizatını ve personel sayısını belirledikten sonra, fuar alanında güvenlik noktaları ve devriye güzergâhları oluşturulmalıdır. Ayrıca kapalı devre televizyon sistemi (CCTV) kontrolü, merkezden izleme, kayıt altına alma ve izleme, giriş çıkış kontrolü, iç ve dış devriye, resepsiyon ve refekat hizmetleri büyük bir özen ve dikkatle gerçekleştirilmelidir. bölgenin sosyokültürel yapısı gibi pek çok risk faktörünü içerisinde barındırmaktadır. Konser öncesinde yapılacak risk analizi çalışmaları ile tespit edilecek bölgelere manyetik geçiş kapıları ve bariyerler yerleştirerek güvenlik noktaları oluşturulmalı; devriye güzergâhları belirlenmeli, ihtiyaç hâlinde gerekli noktalara kablolu veya kablosuz güvenlik kameraları kurarak konser organizasyonunuzun güvenliği maksimum seviyeye çıkartılmalıdır. Hırsızlık, mala zarar verme, kargaşa, taciz ve kavgalar engellenerek konser

50 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Festival ve festival alanları özel güvenliği Kent, bölge, ulusal veya uluslararası seviyede düzenlenen festivaller; gerçekleştirilen zaman, sosyoekonomik çevre, katılanların sayısı ve niteliği, programda yer alan eserler ya da sanatçılar gibi risk faktörünü etkileyen pek çok unsur içermektedir. Festivallerde oluşması muhtemel olan hırsızlık, mala zarar verme, kargaşa, taciz ve kavgalara karşı koruyucu ve caydırıcı tedbirler alınmalı, festival organizasyon güvenliğinin yanı sıra katılımcıların güvenliği de sağlanmalıdır.

Global ve yerel markaların yer aldığı fuarlar, güvenlik açısından büyük risk altında olan organizasyonlardır. Oluşabilecek suçlara karşı fuar güvenliği maksimum düzeyde olmalıdır. Toplu gezi ve turizm organizasyonu özel güvenliği Turizm faaliyetleri, kurumsal ya da özel organizasyonlar çerçevesinde düzenlenen toplu geziler; kargaşa, saldırı ve soygun gibi pek çok risk faktörü altındadır. Gezinin düzenleniş amacı, katılımcılar ve seyir planı doğrultusunda yapılacak analizlerle, güzergâh üzerindeki mola noktalarının uygunluğunu ve taşıdığı risk faktörleri tespit edilerek; koruyucu önlemler alınmalıdır. Toplu gezilerde karşılaşılması muhtemel olan problemler çözümlenmelidir.

Spor alanları ve spor etkinlikleri özel güvenliği Maç ve spor organizasyonlarında asayişin sağlanması, istenmeyen maddelerin atılmasına karşı gerekli önlemlerin alınması, girişlerde davetiye ve bilet kontrolü, seyirci yönlendirme, kalabalık kontrolü, hakem ve sporcuların spor malzemelerinin ve tesisin korunması amacıyla gerekli tedbirler alınmalıdır. Spor salonları ve tesislerde ek operasyon ekipleri de hazır bulundurulmalıdır.

SEKTÖRDEN

GESİDER aktif bir “İhtisas gümrüğünün oluşturulması gerekiyor”

11 Eylül 2015 tarihinde gerçekleşen GESİDER (Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği)seçimlerinde, Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Ekrem ÖZKARA seçildi. Yeni dönemde GESİDER’de gerçekleştirmeyi hedeflediği projeleri dergimizle paylaşan ÖZKARA; güvenlik sektörüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Okisan hakkında bilgi alabilir miyiz?

Okisan; güvenlik sektöründe 24 yıldır hizmet veren bir firma. Proje/uygulama firması olarak sektöre adım attığımız ilk günden; tedarikçi ve proje destek firması olarak hizmet verdiğimiz bu günlere kadar prensibimiz “Güçlü, güvenilir ürünler sunmak ve satış sonrası hizmetimizi eksiksiz yapmaya gayret etmek’’ oldu. Niceliksel olarak büyürken; niteliksel olarak ta büyümeyi, değerlerimizi korumayı asla ihmal etmedik. Distribütörlüğünü yapacağımız, üretici firmaları seçerken de, değerlerimizin örtüşmesine dikkat ettik. Örneğin halen Türkiye exclusive distributörlüğünü üstlendiğimiz Dahua markasının dünyadaki saygın yerini, Okisan gibi prensiplerine sadık olmasına bağlı olduğunu gözlemleyebiliyoruz.

52 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

GESİDER’de yeni dönemde başkanlık görevini siz yürüteceksiniz. Yeni dönemde neler yapmayı planlıyorsunuz?

GESİDER (Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği), sektörümüzün öncü firmaları tarafından kurulan ilk resmi dernektir. Derneğimizin kuruluş hedeflerini gerçekleştirme yolunda, nöbet sırası bize geldi. Seçilmemizin sebepleri, zannederim şunlar: ‘’Okisan, sektörümüzde güvenilen ve sevilen bir firma. Prensiplerine, zor günlerde bile sadık kalan sabırlı, basiretli bir firma. Sektörümüzdeki rakiplerle savaşarak ilerlemedik. Onların arasında iyi bir yerde olmak istedik. Adil bir rekabet süreci sürdürdük. Bu güven içerisinde ve birikimimizle, sektörümüze de bir şeyler katmayı istiyoruz. Güvenlik sektörü en başta kendisi güvenilir olmak zorunda.

Bunun için, iyi ürünlerin, ‘’profesyonel teknik ve ticaret bilgisi donanımına sahip firmalar’’ tarafından tüketiciye ulaştırılması şart. Türkiye’de yaklaşık 5.000 güvenlik firması faaliyette. Teknik bilgi/beceri sorunu yaşayan veya ticari bilgi/beceri sorunu yaşayan çok sayıda firma da var aralarında. Donanımsızlık yüzünden, en küçük bir zorlukta fiyat kırarak durumu kurtarmaya çalışıyorlar. Fiyat kırma ‘’becerisiyle(?)’’ ayakta kalabilen uygulamacılar; doğal olarak ‘’ucuz fiyat becerisine(?) sahip tedarikçi/ithalatçıları da yaratıyor. İthal edilen ürünlerin bazı firmalar tarafından gümrükte düşük beyanla bildirilmesi ve piyasaya verilmesi sektörün en büyük sorunu. Tabi bu ürünlerin kalitesini de tartışmak lazım. Piyasaya kalitesiz ürünler sunulduğu zaman tüketici de yanıltılmış oluyor. İyi ürünler tüketiciye ulaştı-

Ekrem ÖZKARA / OKİSAN Yönetim Kurulu Başkanı

R’i r

rılsın istiyoruz. Bunu önlemek için girişimler yapacağız. Bu konuda daha önceki yönetimlerde tartıştığımız bir konu var; ihtisas gümrüğü oluşturacağız. Gümrüğe gelen her ürün ihtisas gümrüğüne girecek. Öyle olursa firmalar düşük beyanda bulunamazlar, sıradan ürün getiremezler. Sadece anlık karlarının peşinde koşarak, toplumu, son kullanıcıyı, piyasayı yanıltan firmalara karşı bütün girişimleri yapacağız. Bu tür firmalarla savaşacağımızı GESİDER olarak beyan edeceğiz. Çünkü çok büyük kayıp var. 5.000 firmaya yapacağımız çalışmaları duyuracağız. Daha önceki süreçte GESİDER güvenlik sektörünü bilgilendiremiyordu. GESİDER’i daha aktif bir süreç bekliyor. Sadece kağıt üzerinde bir başkan olarak kalmak istemiyorum. Profesyonel olarak proje firmalarının sıkıntıları var. Onlarda haksız

Sektörümüzde ürün tedariği ithalatla sağlanıyor. Rekabeti, sadece fiyatla yapmayı bilen bazı ithalat firmaları ne yazık ki, gümrüklerde düşük beyanda bulunarak ve/veya düşük kaliteli ürünler getirerek öne geçmeye çalışıyorlar. Tüketici, ciddi markalı ürünlerin teknik değerlerinin, yarı fiyatına satılan sözde markaların teknik değerleriyle aynı(?)’ olduğunu görüyor. Tüketicinin sektörümüze güvenini sarsan bu önemli sorunu çözmenin ilk yolu, ihtisas gümrüğünün oluşturulmasıdır. rekabetle karşı karşıya geliyorlar. Projeyi hazırlıyorlar ihale sürecinde sıradan bir firma daha uygun fiyat vererek ihaleyi alıyor.

Sektörün en büyük sıkıntısı haksız rekabet ve ÖTV sorunu mu? Gümrük vergileri de var. Gümrükte düşük fiyat beyan edince yüzde 20 gümrük vergisi ödenmiyor. KDV ödenmiyor. Hem devlet zarara uğruyor hem de sektörde haksız rekabetin önü açılıyor. Birçok ürün, doğru olmayan teknik değerler varmış gibi piyasaya lanse ediliyor. Alt yapısı olmayan firmalar ihalelere giriyor; aldıkları projeyi çoğu zaman sonuçlandıramıyorlar. İhalelerin yüksekliğine/önemine göre belli standartların istenmesi gerekiyor. Öncelik sırasıyla ele alacağımız başka projelerimiz de var tabii ki. ÖTV(Özel Tüketim Vergisi)

konusuna gelirsek; örneğin CCTV ürünleri hala mevzuatımızda lüks ürünler sınıfında değerlendiriliyor. Oysa temel yaşamsal ihtiyaçların ikinci sırasında yer alan Güvenlik ihtiyacına cevap veren/ katkı sağlayan ürün ve hizmetler lüks sayılabilir mi?

Türkiye’de güvenlik sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? İnsanlar için güvenlik yaşamsal bir ihtiyaç; güvenlik sektörü de bu ihtiyaca en büyük katkıyı yapan sektör. Ötesi devlet kurumunun işi zaten. Teknik gelişmeler, devletin işini de kolaylaştıran vazgeçilmez/ ihmal edilemez bir zorunluluğa dönüştürdü sektörümüzün katkısını… Ama ciddi sıkıntılarımız var. Türkiye’de, yaklaşık 5.000 civarında firma “Ben elektronik güvenlik projesi/uygulaması yapıyorum’’ diyor. Bunların hepsi teknik/ticari anlamda donanımlı, becerili,

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 53

SEKTÖRDEN

güvenli ve kalıcı olmayı hedeflemiş güvenilir firma olabilir mi? Kaç tanesi trendin peşinde koşarak hızlı kazanç derdinde? Hepsi dürüst, donanımlı, kalıcı olmayı hedeflemiş firmalar olsaydı, gerçekte (profesyonel anlamda) %80-90’ı değerlendirilmemiş bir pazarda sadece ilkel fiyat rekabeti ile yer/müşteri kapmaya çalışırlar mıydı? Herkesi on yıllarca doyuracak bir elma bahçesinden kapış kapış, dallarını kıra kıra olmuş, olmamış ayırmadan elma toplayanlar gibi kötü bir imajımız var sanki… Bir an önce bu saçmalığa son verip, yaptığımız işin/ üstlendiğimiz hizmetin, stratejik önemine ve ciddiyetine yakışır düzenlemeye ihtiyacımız var.

Sektörde denetimler yeterli mi? Güvenlik sektöründe denetimler yeterli değil. Gümrüklerle ilgili sektörde yeterli baskının oluş-

54 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

turulduğunu düşünmüyorum. Usulsüz çalışan firmaları herkes biliyor. Bu konuyla kaçakçılık irtibat bürosunun ilgilemesi gerekiyor. Devlet bu sorunun üzerine giderse kısa sürede çözer. Bütün firmaları denetime alsın… Örneğin Aynı firmadan getirilen malı, A firması 100 dolar bildirirken, B firması 10 dolar bildiriyor. Her şey ortada ama farkında olunmuyor.

Güvenlik kameralarının yaşamın her alanını kaplaması özel hayata müdahale olarak değerlendiriliyor? Siz ne düşünüyorsunuz? Demokrasilerde birey ve toplum çıkarları yasalarla korunur. Toplum hayatının güvenliğini sağlarken kullanılan elektronik sistemler, Özel hayatın gizliliğine müdahale olarak düşünülmemeli. Bizde bazen demokrasi farklı algılanıyor. Güvenliğin olmadığı yerde ne bireysel

özgürlükler, ne de demokrasinin anlamı olabilir! Güvenlik sistemleri olmalı. Güvenlik sistemleri birçok olayı önlüyor. Suç oranını azaltıyor.

Avrupa ile Türkiye’yi kıyasladığınızda gözlemleriniz nelerdir? Avrupa’da/ Dünyada piyasaya sürülen ürünlerin hepsi Türkiye’de de var. Bizde toplumda yeterli bilincin oluşmaması ile ilgili sıkıntı var. Avrupa’da alarm izleme merkezlerindeki abone sayısı milyonlarla ifade edilirken, bizde sadece 500 bini geçmeyecek bir sayı var. Avrupa’da sokaklarda neredeyse 100 metrede 1 kamera var. Türkiye’de güvenlik sistemi ihtiyacının yüzde 10’u bile yapılmadı. Çok fazla ihtiyaç var. Avrupa’dan en önemli farkımız ise, burada başımıza bir olay geldiği zaman önlem alıyoruz. Alarm sistemi taktırmamız için evimize hırsız girmesi gerekiyor. Ancak o zaman “önlem almalıyım” düşüncesi oluşuyor.

SEKTÖRDEN

Güvenlik lüks ara “Güvenlik lüks olarak değerlendirilmemeli”

Günümüz koşullarında güvenliğin lüks olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurgulayan BG Alarm Sistemleri ve Elektronik Tic. Ltd. Şti. Şirket Müdürü Ersan AKBABA sektöre ilişkin sorularımıza yanıt verdi. Türkiye’de var olan sigorta şirketlerinin güvenlik firmalarını gerektiği şekilde desteklemediğini belirten AKBABA; “Nasıl ki Avrupa’da bu iki sektör işbirliği içerisinde ise Türkiye’de de bu şekilde olması için gereken yönlendirmeler yapılmalı ve birlikte anılması gereken iki sektör olarak algılar yenilenmelidir” dedi.

BG Alarmdan kısaca bahseder misiniz?

BG Alarm; 1998 yılında elektronik güvenlik sistemleri konusunda faaliyetine başlamış ve dünya güvenlik sektöründeki gelişmeleri yakından takip ederek her zaman en yeni, en kaliteli ve en ileri teknolojili ürünleri ithal edip müşterilerine sunmuştur. Elektronik güvenlik sektörünün ileri gelen üretici firmalarından olan; Prosentry, Satel, AMC, CIAS, Knıght, Teleeye, Lince, Fullvision, Vıcon gibi güvenlik sektöründe marka değerini dünyaya ispatlamış markalarının Türkiye Genel Distribütörlüğünü yapıyoruz. Aynı zamanda Türkiye çapında yaygın bayi ve teknik servis ağı ile ürün ve cihazların dağıtımını gerçekleştiriyoruz. Ürünlerimizdeki kalite ve yüksek performans kadar müşteriye sınırsız, kusursuz ve hızlı teknik desteği de ön planda

56 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

tutuyoruz. Satış aşamasında ki teknik destek kadromuzla entegratör ve bayileri proje bazında destekleyerek son kullanıcının en iyi hizmeti almasını sağlıyoruz. Koşulsuz müşteri memnuniyetini esas alan firmamız, kaliteden ödün vermeden, en iyiyi, en hesaplı fiyatla ve en kısa sürede müşterilerine sunmayı ilke edinmiştir. BG Alarm, yeni ürün ve markalarla standartlarını yükseltmeye devam etmektedir.

Türkiye’de güvenlik sektörünü değerlendirir misiniz? Türkiye’de çok verimli ve geniş bir pazarın mevcut olduğunu düşünüyorum. Hızla ilerleyen teknoloji ile birlikte yabancı yatırımcıların piyasamıza ilgisinin çok fazla olmasının da bizler için çok büyük bir şans olduğuna inanıyorum. İşi bilen işverenler ile uygulamayı olması gibi yapan firmaların olması

ise en önemli nokta. Bu ikilinin bir araya gelmesinden sonra ise denetimlerin arttırılması gerekmektedir. Elimizde var olan bu kıymetli ortamı doğru satış, sağlıklı uygulama, denetleme ve akabinde sertifikalandırma rotasıyla çok iyi değerlendirmemiz şarttır. Son yıllarda bu çizginin doğru bir şekilde çizilme çabasının arttığını ve ilgili kuruluşların da bu yönde gereken kişi ve kurumlara destek verdiğini görüyoruz. Toplum bilinçlendikçe taşlar yerine oturuyor. Elbette her teknoloji işinde olduğu gibi yakın takip ve güncellemelerin sağlıklı yapılması gerektiği de aşikâr oluyor.

Güvenlik sektörüne yönelik bilincin artığını düşünüyor musunuz? Bilincin hem dağıtıcı hem son kullanıcı tarafında giderek arttığını düşünüyorum ancak Avrupa’da

Ersan AKBABA

k ak

Güvenlik sertifikalarına daha önceleri sadece prosedür gözüyle bakılırken şimdilerde uygulanan güvenlik sisteminin gerçekten amacına yönelik hizmet ettiğine dair yetkili onay olduğunun farkına varılmış ve eksikliği halinde ne gibi sıkıntılarla karşılaşılacağı anlaşılmıştır.

yakalanan ivmeden de bir hayli geride kaldığımızı görmezden gelemiyorum. İlgililer ürünleri satın alırken ve uygulamasını yaptırırken üretim kalitesinden, belgelendirilmesine kadar incelemeye ve en uygununu bulmak için çabalar oldu. Güvenlik ürünlerine insanlar artık tam manasıyla ihtiyaç olarak bakmaya ve hem kişisel hem de sahip olduklarını korumak amaçlı yoğun bir şekilde kullanmaya başladılar. Ürünlere olan talebin ve piyasadaki rekabetin artması da bu ilginin arttığı yönünde bizim için en büyük göstergedir.

sistemlerine sahip olurken ya da insanların sahip olmasını sağlarken ilgili ürünlerin üretim kalitesi, markası, menşei, üreticisi, distribütörü, teknik servisi vb. konularda bilinçlenip, son kullanıcıların da bilinçlendirilmesi gerektiği kanısındayım. Diğer bir deyişle bu geniş alana hâkim olabilmek adına doğru kriterlerle doğru marka ve dağıtıcılarının diğerlerinden ayrılarak olmaları gereken yerde korunmaları gerektiğine ve piyasadaki payı arttıkça daha yukarılara taşınmaları gerektiğine inanıyorum.

Sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Güvenlik sertifikaları konusunda ne düşünüyorsunuz? Yapılan denetimler yeterli mi?

Güvenlik sektörünün geleceğinin çok açık ve geniş olduğunu düşünüyorum. Ancak bu kadar geniş bir alanda da doğru işlerin yapılabilmesi ve iyi olanın pazarda kalabilmesi adına güvenlik

Güvenlik sertifikalarının önemi son yıllarda Türkiye pazarında daha çok fark edilmiş ve anlaşılmıştır. Daha önceleri sadece prosedür gözüyle bakılırken

şimdilerde uygulanan güvenlik sisteminin gerçekten amacına yönelik hizmet ettiğine dair yetkili onay olduğunun farkına varılmış ve eksikliği halinde ne gibi sıkıntılarla karşılaşılacağı anlaşılmıştır. Diğer bir deyişle güvenlik sisteminin uygulayıcısının sorumlulukların boyutlarını ve bu belgenin olmaması halinde kullanıcının hangi riskler altında olduğunu gözler önüne sermiştir. Dolayısı ile bu yönde yapılan denetimlerin doğru ve güvenilir olması için yeni iş kolları dahi açılmış ve tüm yeni

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 57

SEKTÖRDEN

projelerde bunlar da olmazsa olmaz halini almıştır. İlerleyen zamanda bu konuda daha fazla yapılması gerekenler de olduğunu ve daha etkin denetimler için farklı uygulamaların da getirileceğine inanıyorum.

ÖTV hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Özel tüketim vergisi adıyla andığımız bu verginin kapsamında olan ürünlerin yeniden gözden geçirilmesi ve bazı ürünlerin bu listeye dâhil edilmesi bazılarının ise bu listeden çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin güvenlik kameraları günümüz koşullarında lüks bir tüketim değildir hatta bu kadar tehdit ve tehlike altında mutlaka kullanılması gereken ve kullanılması için teşvik edilmesi gereken ürünlerdir. Dolayısı ile bu ürünlerde ÖTV uygulanması manalı değildir. Bu verginin çıkış amacı hepimizin de bildiği gibi kişiye özel olan ve lüks olarak adlandırdığımız ürünlerde bir farklılık yaratıp; bu farklılık için kullanıcıların bir bedel ödemesi yönünde idi. Dolayısı ile bu ürünlerle ilgili ayrımın yeniden incelenip, doğru tespitlerle bu verginin uygulanacağı ürünlerin yeniden listelenmesinin toplumsal fayda sağlayacağı kanaatindeyim.

Avrupa ile Türkiye’yi kıyaslarsak gözlemlediğiniz farklıklar nelerdir? Avrupa ve Türkiye’yi kıyasladığımızda teknolojik olarak çok farkları olmamasına rağmen Türkiye’de uygulamacı eğitimleri konusuna daha fazla ağırlık

58 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye pazarındaki kullanıcıların sertifikasyon konusunda bilinçlendirilmeleri de diğer bir önemli konudur. Daha da önemli olan bir diğer konu ise Türkiye’de var olan sigorta şirketlerinin güvenlik firmalarını gerektiği şekilde desteklemesinin sağlanmasıdır. Nasıl ki Avrupa’da bu iki sektör işbirliği içerisinde ise Türkiye’de de bu şekilde olması için gereken yönlendirmeler yapılmalı ve birlikte anılması gereken iki sektör olarak algılar yenilenmelidir.

Avrupa’daki son kullanıcı ile Türkiye’de ki son kullanıcı sizce aynı bilinçte mi? Avrupa ve Türkiye son kullanıcılarının aynı bilinçte olduğunu maalesef düşünmüyorum. Teknolojinin çok hızlı gelişmekte olduğunun hepimiz farkındayız. Dünyada ne kadar hızlı yayılıyorsa Türkiye’ye de aynı hızla geliyor. Ancak gelen teknolojinin yorumlanıp, ihtiyaca göre kullanılması aynı hızda değil. Son kullanıcı doğru ürünü bulmak için bilinçlenmek yerine, ya internet ortamından gördükleri okudukları ile hareket etmeyi tercih ediyor ya da en yakınındaki insanın kullandığını kullanmak suretiyle kendini güvende hissediyor. Elbette referans çok önemlidir; ancak bu kriterlerin sadece bir tanesidir. Bunun yanında ürünün menşei, sertifikasyonu, satış sonrası teknik desteği de çok önemlidir. Son kullanıcının bilinçlenmesi sağlamak içinse piyasanın doğru rekabet koşullarında hareket ediyor olması ve biz ürün sağlayıcıların son kullanıcıları doğru yönlendirmesi mutlaka gereklidir.

Güvenlik kameraları günümüz koşullarında lüks bir tüketim değildir; hatta bu kadar tehdit ve tehlike altında mutlaka kullanılması gereken ve kullanılması için teşvik edilmesi gereken ürünlerdir. Dolayısı ile bu ürünlerde ÖTV uygulanmamalıdır.

ELEKTRONİK GÜVENLİK

FLEXIDOME IP Panoramic 7000 MP kamera ile dünyaya bakışınız değişecek FLEXIDOME IP panoramic 7000 MP, iç mekanda kullanıma yönelik ayrıcalıklı, estetik, yassı gövdeli bir kameradır. 30 fps'de çalışan 12 MP sensör, alanın tümünü kapsayan, ince ayrıntılar ve yüksek hızlar sunan tam panoramik gözetim sağlar. Ali Özgün KUŞAKÇI / Teknik Destek Mühendisi TEKNOMAKS

LEXIDOME IP panoramic 7000 MP, iç mekanda kullanıma yönelik ayrıcalıklı, estetik, yassı gövdeli bir kameradır. 30 fps’de çalışan 12 MP sensör, alanın tümünü

60 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

kapsayan, ince ayrıntılar ve yüksek hızlar sunan tam panoramik gözetim sağlar. Kamera yüksek çözünürlükte sahneyi tümüyle görüntülemeyi ve eş zamanlı E-PTZ görünümleri sunar.

Lens modelleri Kameranın 360°’lik modeli tavanın ortasına monte edildiğinde eksiksiz duvardan duvara kapsama alanı sunar. 180°’lik model ise daha yüksek bir etkili

Eğer denizaşırı bir ülkeye gitmiyorsanız yurtdışı seyahate çıktığınızda havalimanında geçen zaman çoğu zaman seyahatten daha uzun sürüyor. Tüm otoriteler 11 Eylül 2001 saldırısından sonra güvenlik konusunun hassaslaştığı ve aynı oranda yavaşladığı konusunda hem fikirler.

çözünürlüğe sahiptir ve duvara montaj ya da koridorlarda tavana montaj için idealdir.

Bombelenmeyi düzeltme Lens dairesel bir görüntü yakalar. Bombelenmeyi önleme yazılımımız bu dairesel görüntüyü birkaç farklı düzgün dikdörtgen görüntüye dönüştürür. Sistem entegrasyonunu kolaylaştırmak için ya kameranın üzerinde çalışan kenar bombelenme düzeltmesini ya da harici bir platformda izleme yazılımı tarafında çalışan bombelenme düzeltmesi yolunu seçebilirsiniz.

Sistem bilgileri Panoramik gözetimin avantajları Panoramik gözetim belirlenen alanın tam 180° veya 360°’lik kapsamasını sunar. Panoramik kameralarımız tüm alanı kapsadığından, eksiksiz sahneyi tümüyle görüntülemeyi sağlar ve bir sürekli dönüş yaparak hareketli nesneyi takip etme için ideal biçimde uygundur. Bu panoramik kameralar, örneğin

kişi sayma veya karmaşık kural tabanlı alarm tetikleme için özellikle IVA (Intelligent Video Analysis) ile birlikte kullanıldığında herhangi bir yüksek kaliteli gözetim sisteminin işlevlerini dikkate değer ölçüde artırır.

Başlıca öne çıkan özellikleri E-PTZ ve önemli bölgeler Uzaktan E-PTZ (Elektronik Yatay, Dikey Kaydırma ve Yaklaştırma) kontrolleri tam görüntü dairesinin belirli alanlarını seçmenize olanak tanır. Bu önemli bölgeler (ROI) bir sahnenin en ilginç kısmının ayrıca izlenmesini sağlayacak şekilde kolayca tanımlanabilir. Yüksek çözünürlük elektronik yaklaştırma kullanıldığında bile ayrıntıların kaybolmamasını sağlar. Panoramik bir kameranın E-PTZ özelliği normal PTZ kameralara kıyasla bazı avantajlara sahiptir. Kamera hareketi bulunmadığından kamera üzerine dikkat çekmez veya rahatsız edici görünmez. Belirli bir önemli nesneyi yaklaştırırken bile sahnenin tümüyle görüntüle-

mesi devam eder. Düzgün E-PTZ işlevi gezinmeye yardımcı olur ve normal PTZ kameralarda olduğu gibi ön ayarlar mevcuttur.

Size özgü kayıt Kamera, yalnızca sahnenin bir bölümünü görüntülüyor olsanız bile kayıt için tam çözünürlüklü dairesel görüntü sağlar. Bu, her zaman kapsanan alanın tümünde geriye dönük bombelenmeyi düzeltme ve analizler yapıp ardından önemli bölgeyi veya nesneyi yaklaştırabileceğiniz anlamına gelir. Kamera üzerinde yapılan bombelenme düzeltmesi özelliği ile yalnızca sahnenin ilgili kısımlarını kaydetmeyi tercih edebilirsiniz. Bu, bit hızının dikkate değer ölçüde azaltılmasına yardımcı olur.

Intelligent Dynamic Noise Reduction (Akıllı Dinamik Gürültü Önleme) Hareketin olmadığı veya çok az olduğu ıssız sahnelerde daha düşük bit hızı gerekir. Intelligent Dynamic Noise Reduction parazit ve ilgili bilgileri akıllıca ayırt

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 61

ELEKTRONİK GÜVENLİK

güvenli bir lisans anahtarıyla kalıcı olarak engellenebilir.

Veri depolama yönetimi Kayıt yönetimi Bosch Video Recording Manager (VRM) kontrol edilebilir veya kamera, herhangi bir kayıt yazılımı olmaksızın doğrudan iSCSI disk hedeflerini kullanabilir.

Bulut tabanlı hizmetler

ederek bit hızını %50’ye kadar düşürür. Parazit, görüntünün yakalanması sırasında kaynağında azaltıldığından, daha düşük bit hızı video kalitesini tehlikeye atmaz. Intelligent Dynamic Noise Reduction, sahne içeriğinin akıllı analizini esas alarak yere ve zamana göre filtrelemeyi (3DNR) ayarlar. Hareket kompanzasyonlu zaman filtrelemesi (MCTF), hareketli nesnede normalde standart zaman filtrelemesiyle oluşan görüntü bulanıklığını azaltır. Bu özellik, bit hızını optimize etmenin yanı sıra, hızlı hareket eden nesnelerin görüntü kalitesini de korur.

Bölge tabanlı kodlama Bölge tabanlı video kodlama da bant genişliğini azaltan bir diğer özelliktir. Sıkıştırma parametreleri en fazla sekiz kullanıcı-tanımlı bölge için ayarlanabilir. Bu, ilgi alanında olmayan bölgelerin yüksek oranda sıkıştırılmasına imkân tanıyarak sahnenin önemli kısımları için daha fazla bant genişliği sağlar.

Ölçülen dinamik aralık Kamera, gerçek dünya performansı karşılaştırmalarında üstün ve

62 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

dikkat çekici bir dinamik aralığa( 92 dB’lik geniş dinamik aralık (ayrıca, Intelligent Auto Exposure ile birlikte kullanıldığında fazladan 16dB)sahiptir. Kameranın geçerli dinamik aralığı, ISO standartlarına göre standartlaştırılmış test tablosunu içeren Optoelektronik Dönüştürme İşlevi (OECF) kullanılarak ölçülür. Bu yöntem, bazı durumlarda kullanılan teorik yaklaştırmalara kıyasla daha gerçekçi ve doğrulanabilir sonuçlar sağlar.

Öncelikli pozlama kontrolü Görüntü kalitesini optimize etmek için, tam görüntü dairesinde pozlama ölçümüne yönelik sekiz bölge çizilerek bir öncelik seviyesine atanabilir. Kamera pozlama seviyesini hesapladığında bu bölgelere yüksek veya düşük bir öncelik verilir. Bu, sahnenin önemli alanlarının ideal pozlama seviyesine sahip olmasını sağlar.

Dahili mikrofon ve sesli alarm Kamera, operatörlerin izlenen alanı dinlemesini sağlayan dahili bir mikrofona sahiptir. Gerekirse ses algılama özelliği alarm oluşturmak için kullanılabilir. Yerel yasalar zorunlu kılıyorsa mikrofon

Kamera dört farklı hesaba saat tabanlı veya alarm tabanlı JPEG gönderme özelliğini destekler. Bu hesaplar FTP sunucuları veya bulut tabanlı veri depolama hizmetleri (örn. Dropbox) olabilir. Bu hesaplara video klipler veya JPEG görüntüler de aktarılabilir. Olağandışı olaylardan her zaman haberdar olabilmeniz için alarmlar e-posta veya SMS bildirimini tetikleyecek biçimde ayarlanabilir. Gözetim sistemlerinde, teknolojinin ilerlediği en önemli noktalardan biri olan panoramik kamera ile 180° veya 360° görüntü alınmasına imkan sağlayan FLEXIDOME IP Panoramik 7000 MP kamera; çözünürlüğü ve fonksiyonları sayesinde Bosch’un sunduğu yenilikçi çözümlerden biri oldu.

• İnce ayrıntılar ve hareket düzgün görüntülenmesini sağlayan 12 MP / 30 fps sensör • Kolay entegrasyon sağlamak için bombelenmeyi düzeltme kamera üzerinde veya izleme yazılımı tarafında yapılır • Tam panoramik genel görünümde Intelligent Video Analysis (Akıllı Video Analiz) • Şık görünümlü ve estetik; yassı gövdeli tasarım • Döndürüp oturtma şeklinde yapılan kolay kurulum

ELEKTRONİK GÜVENLİK

Havalimanlarında Non-stop güvenlik dönemi yaklaşıyor Yolculara zaman tasarrufu ve konfor, havayolu şirketlerine müşteri memnuniyeti ve operasyonel verimlilik getirecek olan Akıllı Güvenlik (Smart Security) anlayışı hükümetlere de tehditlere karşı güçlü bir kontrol mekanizması sunacak. SENSORMATİC GÜV.HİZ.TİC.A.Ş.

ğer denizaşırı bir ülkeye gitmiyorsanız yurtdışı seyahate çıktığınızda havalimanında geçen zaman çoğu zaman seyahatten daha uzun sürüyor. Tüm otoriteler 11 Eylül 2001 saldırısından sonra güvenlik konusunun hassaslaştığı ve aynı oranda yavaşladığı konusunda hem fikirler. Havalimanına girdiğinizde dış kapıda başlayan aramalardan uçuş bileti kontrolüne kadar geçen sürede birçok güvenlik aşamasından geçiyor;

64 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

kemerden, telefona, ayakkabıdan, çantanızdaki parfüme kadar üzerinizde bulunan her şeyi çıkardığınız oluyor. Yapılan araştırmalar yolcuların açık hava alanları, sanat galerileri hatta kumsalları olan havalimanlarına kavuşmak istediklerini ama bu konulardan daha önce daha güvenli ve hızlı seyahat edilen havalimanları istediklerini ortaya koyuyor. Değişen ve gelişen teknoloji sayesinde hiç durmadan geçilen güvenlik ve pasaport noktaları, artık ne bilim

kurgu filminden bir alıntı ne de bir hayal. Bugün e-vize, e-pasaport, e-kapılar, e-kimlikler konuşulmaya başlandı. Bir araştırmaya göre geçen yıl 8 milyar USD olan havalimanı güvenlik teknolojilerine yapılan yatırım, 2023 yılında 12 milyar USD’yi bulacak. Sürekli artan güvenlik tehditleri, güvenlik kontrollerindeki müdahaleci önlemler ve uzun yolcu kuyrukları, müşteri memnuniyetsizliğini artırmakta. Durum, bu modelin uzun süreli olmayacağını göstermekte-

dir. Kişilerin fiziksel özelliklerini analiz eden ve her geçen gün gelişen biyometrik sistemler kamusal alanlardaki güvenlik açıklarına çözüm sunacağı gibi getirdiği kolaylıklar sayesinde havayolu ulaşımını da kolaylaştıracak. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) yakın geçmişte Geleceğin Kontrol Notları’na ilişkin vizyonunu da açıklamıştı. Günümüzde en yüksek güvenlik teknolojilerine sahip yolcu dostu havalimanları arasında Cenevre Havalimanı, Londra Heathrow, Amsterdam Schiphol ve Londra Gatwick geliyor. Yolculara zaman tasarrufu ve konfor, havayolu şirketlerine müşteri memnuniyeti ve operasyonel verimlilik getirecek olan Akıllı Güvenlik (Smart Security) anlayışı hükümetlere de tehditlere karşı güçlü bir kontrol mekanizması sunacak. Dış kapı kaldırımından uçağa kadar olan yolda hiç durmadan geçilecek yeni nesil güvenlik anlayışı; tüm vücut yolcu tarama, el bagajı tarama, merkezi görüntü işleme, davranış analizi, kontrol noktasında gerçek zamanlı izleme, patlayıcı izi arama, risk odaklıdır. Güvenlik gibi farklı takip ve değerlendirme sistemleri kullanılacak. Yeni teknolojiler ile havalimanlarını özetlersek: Havalimanı çevre güvenliği önem kazanacak. Riske dayalı güçlendirilmiş güvenlik anlayışı hâkim olacak. Kontrol noktalarını hızlandırmak ve daha az müdahaleci bir güvenlik anlayışı benimsemek için seyahat edenleri risklerine göre değerlendirmek temel teşkil edecek. Risk taşıyan kişiler ve bilinme-

yen yolcular daha detaylı tarama, inceleme ve hatta sözlü sorgulamadan geçirilecek. Uzaktan takip sistemiyle alanında özel eğitim almış kişilerce yolcu davranış gözlem ve analizi yapılacak. Pozitif ve negatif davranışlarına göre bireyin risk analizi çıkarılacak. Pist üzerinde yer alan bir aracın plakasına kadar detay veren yüksek çözünürlüklü kameralar kullanılacak. Daha az müdahaleci bir güvenlik anlayışı hâkim olacak; zaman kaybını minimize eden gelişmiş tarama teknolojileri kullanılacak.

Kimlik doğrulama için nüfus cüzdanına gerek kalmayacak. Parmak izi, yüz tarama, avuç içi damar yolu ya da iris tanımlama sistemleri kullanılacak. Standart pasaportlar tarihe karışacak; e-pasaportlar çıkacak. Kâğıt biniş kartları olmayacak elektronik biletle geçiş yapılacak hatta parmak izi ya da iris taramasıyla doğrudan bilet entegrasyonu sağlanacak. Çantadaki sıvı kozmetik ürünlerin ve bilgisayarların x-ray cihaza konmadan önce çıkarılması gerekmeyecek. Kemer ve ayakkabılar çıkarılmayacak.

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 65

ELEKTRONİK GÜVENLİK

Yeditepe Üniversitesi’ne kartlı geçiş çözümleri Bedrettin Dalan öncülüğünde 1996 yılında İstanbul Eğitim ve Kültür (İSTEK) Vakfı tarafından kurulan Türkiye’nin birçok alanda öncü ve en prestijli üniversitelerinden Yeditepe Üniversitesi, kartlı geçiş sistemlerinin tasarlanması ve kurulumunu Ateksis gerçekleştirdi. Emrah GÜLSEVER / Satış Yöneticisi ATEKSİS

edrettin Dalan öncülüğünde 1996 yılında İstanbul Eğitim ve Kültür (İSTEK) Vakfı tarafından kurulan Türkiye’nin birçok alanda öncü ve en prestijli üniversitelerinden Yeditepe Üniversitesi; bugün lisans, yüksek lisans ve doktora programları düzeyinde ülkemizin en büyük vakıf üniversitesi unvanını taşıyor. Üniversitenin yaklaşık 17000 öğrencisi var. Yeditepe Üniversitesi kampüsü içinde 2070 öğrenci kapasiteli kız yurdu ve

66 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

2180 kapasiteli erkek yurdu var. Bu kadar kişinin giriş çıkış kontrolü ciddi sorunlar ve güvenlik zayiatı doğurması kaçınılmaz olur. Bunu önlemenin tek yolu Bosch güvenlik sistemleri kullanmaktır. Ateksis Akıllı Teknoloji Sistemleri Yeditepe Üniversitesi’nde kartlı geçiş sistemlerinin tasarlanmasını,kurulumunu ve devreye almasını gerçekleştirdi. Kullanılan malzemelerin hepsi binaların sahip olduğu kalite ve fiziki yapısı düşünülerek tasarlanmıştır. Proje genelinde 5 ayrı

parmak izi okutularak kart olmadan da geçiş sağlanabilmektedir. HID parmak izi okuyucular basit bir bağımsız kapı kontrolünden karmaşık, ağ üzerinden çalışan giriş kontrol sistemlerine kadar tüm giriş kontrol uygulamaları serisiyle uyumludur.

Entegre güvenlik çözümleri

sistem merkezi mevcuttur. Üniversitenin ana giriş kapısı, erkek öğrenci yurdu, güney kız yurdu, kuzey1 ve kuzey2 kız yurdu girişleri olmak üzere 5 merkezden oluşmaktadır. Kartlı geçiş sistemlerinde Bosch marka APCAMC2-4WCF kontrol ünitesi ve HID kart okuyucular kullanılmıştır. Bosch modüler kartlı geçiş merkezi, okul ve yurt bariyer ve turnike geçişlerinde Bosch modüler kartlı geçiş merkezi ve ekipmanları ile sağlanmıştır. Okula gelen öğrenciler ana giriş kapısında kendilerine verilen öğrenci kimlik kartındaki yetki dâhilinde kampüse girebilirler. Aynı şekilde yurt bina girişlerinde de kart dâhilinde yurda giriş ve çıkış yapabilirler. Üniversitenin isteği doğrultusunda yurt giriş çıkışlarında öğrencilerin kartları unutması durumunda güvenlikten taviz vermeden parmak izi okuyucular da entegre edilerek

Kimlik doğrulama parmak izleri ve kartlar okunarak ya da ikisinin birleşimiyle gerçekleştirilebilir. Bosch APC-AMC2-4WCF geçiş kontrol modülü, bir ila sekiz erişim noktalarını bir grup olarak kontrol eder. Ayrıca girişlerinde bu erişim noktaları olarak bilinen, özellikle kapı, bariyerleri, turnike, döner kapı, mantraps, kimlik kartı okuyucuları, kapı açma elemanları ve sensörlerden oluşur. AMC2, okuyucu türüne bağlı olarak, sekiz kimlik kartı okuyucu kadar kontrol edebilir ve tam tahsis girişlerinde erişim mantığı işlemek için tasarlanmıştır. AMC2 ana veriler, yetkiler, erişim modelleri, ekran metinleri, okuyucu yapılandırmaları verileri depolar. Ayrıca yetki kontrolü, ana isteği, PIN kodu gibi okuyucudan işlem verilerinin yorumlar, inkâr ya da kapı açma, geçiş alarmı, kapı durumları, okuyucu operasyon durumları gibi kontrol ve izleme yapar, bilgisayar istekleri, depolanması için işlem verileri, hata ve arıza mesajları, alarm mesajları gibi mesaj verme özelliği vardır. İç alarm durumları kart verilecek kişilere ait bilgi girişi,

yetkilendirmeler ve kart basımı ile ilgili işlemler bu bölümdeki bilgisayar tarafından yapılıp bilgiler sisteme aktarılmaktadır. 5 ayrı merkezde Bosch modüler kartlı geçiş merkezi olmasına rağmen sistem BIS ile stabil olarak yönetilmektedir. Yeditepe Üniversitesi kartlı geçiş sistemindeki en önemli detaylardan biri; yukarıda bahsedilen kartlı geçiş sisteminin CCTV, yangın algılama, acil anons seslendirme gibi diğer bütün Bosch güvenlik sistemleri ile birbirine entegre halinde çalışabilmesidir. Bütün sistemler birbirleri ile yazılımsal olarak entegre çalışmaktadır. Örneğin bir yangın anında ilgili kata yangın anonsu verilip, bölgedeki kilitli kapı, turnike vs. senaryoya göre açtırılıp, bölgenin CCTV’den detaylı olarak izlenmesi sağlanabilmektedir.

Parmak izi okuyucularının entegre edildiği sistemde, üniversitenin isteği doğrultusunda yurt giriş çıkışlarında öğrencilerin kartları unutması durumunda güvenlikten taviz vermeden parmak izi okutularak, girişlerden kart olmadan da geçiş sağlanabilmektedir.

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 67

ELEKTRONİK GÜVENLİK

Uyarıları sesli yapmaya ne dersiniz? EDS’nin yeni üretimi olan SU20; uyarı, bilgilendirme, selamlama, acil çağrı gerektiren alanlarda kayıtlı ses mesajını anons etme amacıyla tasarlanmıştır. EDS

Tüm alarm panelleri ile uyumlu 20 saniye sesli mesaj kaydı ve yüksek sesle anons etme İstenilen mesajı, içindeki mikrofon vasıtasıyla veya ses girişinden kaydetme imkanı Panelin röle çıkışlarıyla tetiklenerek kayıtlı mesajı okuma Enerji kesintilerinden etkilenmeyen kayıtlı mesaj Çok yönlü kullanım alanı Uygulama alanları; güvenliği, marketler, fabrika, eczane, fuar alanları, rezidans, müze, hastane ve ofis benzeri lanlardır.

68 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

BİNA OTOMASYON

Akıllı binalar ne kadar akıllı? Sektörde yeni trend akıllı bina. Peki; ama ne kadar akıllı? İnteraktif Bina Yönetim Platformu ile siz ne kadar isterseniz o kadar akıllı. Hasan ASLANKURT / Satış Destek Müdürü EEC ENTEGRE BİNA KONTROL SİSTEMLERİ

er gün bir yenisi ile tanıştığımız akıllı teknolojiler hızla günlük hayatın rutini haline geliyor. Bir kaç saat bile uzak duramadığımız cep telefonlarından başlayıp, milyonlarca insanın yaşadığı kentlere kadar her şey her geçen gün daha fazla akıllanıyor. Elbette bu durum binalar için de geçerli; binalar da giderek daha fazla akıllanıyor. Akıllı bina tanımı

70 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

yeni, ama teknoloji temelli olduğu için hızlı değişen bir kavram. Önceleri yangın, su basması ve hırsızlık gibi can ve mal güvenliğinin temini için konulan birkaç sistem bir binanın akıllı bina olarak tanımlaması için yeterliydi. Daha sonra iklimlendirme, enerji ve aydınlatma otomasyonu gibi enerji verimliliği amaçlı sistemler eklendi. Bunlar çoğu zaman birbirinden bağımsız sistemler olarak kuruluyor

ve işletiliyordu. Ancak giderek daha çok insanın bir arada yaşadığı, her biri küçük bir şehir olarak tanımlanabilecek binalar inşa ediliyor. Binalar ile birlikte kullanıcı profilleri ve tercihleri de değişiyor; teknolojiyi takip eden, en az bir akıllı cihaz kullanan ve insanların daima online yaşadığı bu binaların yönetimi de elbette onların beklentilerine göre şekilleniyor. Bu beklentilere uygun olarak güvenlik ve otomasyon sistemleri IP teknolojisini destekleyen, çok kullanıcılı ve mobil uygulamalara uyumlu hale geldi. Her sistemin kendine ait yazılım üzerinden yönetildiği dağınık mimari yerini birbiri ile etkileşen sistemlerin tek bir yönetim yazılımı altında toplandığı bütünleşik sistem mimarisine bırakıyor. Ancak bütünleşik sistem mimarisine uygun yazılım geliştiren firmalar aynı zamanda alt sistemlerin de üreticisi konumunda. Bu nedenle geliştirdikleri yazılımlar rakip firmaların ürün ve sistemlerini ya hiç desteklememekte, ya da marka ve/veya model sınırlaması ile kısmen desteklemektedir.

İnteraktif bina yönetim platformu nedir? Klasik bina yönetim yazılımları tüm alt sistemleri izleme, kontrol etme ve alarm oluşturma işlevlerini otomatik hale getirmek için tasarlanmıştır. Amaç sistemlerin

Sky-Walker alarma müdahale edecek güvenlik personeline haber verilmesi için aranacak telefon numarasını, eğer bir güvenlik kodu bildirilecek ise ilgili kodu veya benzeri bilgileri ekranda operatöre göstererek yönlendirir. kullanıcı hatalarından bağımsız olarak işlevini devam ettirebilmesidir. Yeni nesil İnteraktif Bina Yönetim Platformu ise kullanıcı ile etkileşim halinde olan, erken uyarı senaryoları oluşturulabilen, önceden tanımlı yönlendirme mesajları ile operatöre yardımcı olan, sistem performansının yanında operatörün ve servis ekibinin performansını da takip eden çok daha akıllı ve işlevsel yazılımlardır. Güvenlik ve Bina Otomasyonu için Üst Düzey Entegrasyon Platformu, EEC’den ENTELEC Sky-Walker EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri, yatırımcı ve profesyonel işletmecilerin beklentilerine yirmi üç yıllık geçmişi olan Belçikalı yazılım firması ENTELEC tarafından geliştirilen Sky-Walker Interaktif Bina Yönetim Platformunun üstün teknik özellikleri ile cevap vermektedir. Sistem üreticilerinin geliştirdiği bina yönetim yazılımlarının belli sistemlerle sınırlı entegrasyon yetenekleri, marka ve model kısıtlamalarının aksine, Sky-Walker sınırsız entegrasyon yeteneğine sahiptir. ENTELEC yazılım odaklı bir firma olmanın avantajını Sky-Walker ile müşterileriyle paylaşmakta, sistem üreticisi firmaların geliştirdiği bina yönetim yazılımlarının tüm sınırlarını kaldırarak, akıllı bina kavramını müşterilerinin beklentilerine uygun hale getirmektedir.

Tüm sistemler tek ekranda Binlerce insanın bir arada yaşadığı, elektronik sistemler ile donatılmış, IP teknolojisi sayesinde erişimin sınırlarının kalktığı günümüz binalarının yönetimi eskiye oranla çok daha karmaşık ve zor. Tüm sistemlere hakim operatörler yetiştirmek ise hem zaman hem de maliyet demek. Sky-Walker Interaktif Bina Yönetim Platformu tüm sistemler ile entegrasyon sağlar, işletme operatörünün tek bir ekranda tümünü yönetmesine izin verir. Bu sayede işletmeler için operatör yetiştirmek çok daha kolay ve düşük maliyetli olacaktır. Sky-Walker bir olay anında entegre olduğu sistemler için tanımlı senaryoları otomatik olarak çalıştırırken; aynı zamanda operatörü yapması gereken işler konusunda önceden tanımlı ekran mesajlarıyla yönlendirerek insan ve makine iş birliğini en üst seviyede sağlar.

Sadece sistemlerin değil ekibinizin de performansını takip edin Klasik bina yönetim yazılımları sistem performanslarını takip edebilmektedir; ancak o sistemleri kullanan operatörlerin, bakım ve onarım personelin veya hizmet personelinin performans takibi konusunda aynı başarıyı sağladıkları söylenemez. Sky-Walker Interaktif Bina Yönetim Platformu operatö-

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 71

BİNA OTOMASYON

rün de ekrandan veri girmesine izin vermekte; ve bu verileri de sistem verileri ile ilişkilendirerek raporlayabilmektedir. Örneğin geçiş kontrol sistemi ile donatılmış bir kapıda yetkisiz bir kart okutulması ya da kapı zorlanması durumunda bir alarm oluşturularak o alandaki kameranın operatörün ekranında otomatik olarak açılması hemen hemen tüm bina yönetim yazılımlarının ortak özelliğidir. Sky-Walker bunun yanında alarma müdahale edecek güvenlik personeline haber verilmesi için aranacak telefon numarasını, eğer bir güvenlik kodu bildirilecek ise ilgili kodu veya benzeri bilgileri ekranda operatöre göstererek yönlendirecektir. Yine operatörün bilgi girebileceği bir menü oluşturularak alarmın kime bildirildiğini tarih ve saat bilgisi ile birlikte kaydedecektir. Ya da bir cihaz arızası oluştuğunda etkileşen diğer sistemler için tanımlanan senaryolar otomatik olarak çalıştırılacak, bunun yanında operatörün arıza ile ilgili yapması gereken işlemler ekrana getirilecek, bu arıza bildiriminin bakım onarım ekibine aktarılması ve onların arızaya müdahale süreleri de otomatik olarak kaydedilecektir. Bu sayede geriye dönük raporlama yapıldığında sadece sistemlerin değil o sistemleri kullanan operatörün, hatta tüm işletme personelinin de performansları ölçülebilecektir.

72 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Sky-Walker Interaktif Bina Yönetim Platformu tüm sistemler ile entegrasyon sağlar, işletme operatörünün tek bir ekranda tümünü yönetmesine izin verir. Bu sayede işletmeler için operatör yetiştirmek çok daha kolay ve düşük maliyetli olacaktır. Sınırsız ama kontrollü erişim sayesinde esnek yönetim Sky-Walker Interaktif Bina Yönetim Platformu, IP teknolojisinin sağladığı tüm kablolu kablosuz erişim yeteneklerini kullanarak; mobil cihazlara uyumlu uygulamaları ile personelinizin operatör ara yüzüne her yerden ulaşmasına olanak tanır. Kullanıcı adı ve şifre ile erişimin kontrol edildiği, her bir kullanıcı için tanımlanan yetki seviyeleri sayesinde güvenlik hassasiyetinden taviz vermeden bunu sağlar. Bu sayede kritik görevdeki personeliniz acil durumlarda bina dışında olsa dahi sisteme erişerek durumunu izleyebilir gerekli müdahaleyi yapabilir.

Bakü Olimpiyat Stadı Otomasyonu için üst düzey entegrasyon platformu uygulaması Kritik uygulamalara güzel bir örnek olan Bakü Olimpiyat Stadı projesinde Entelec Sky-Walker İnteraktif Bina Yönetim Platformu tercih edilmiş; EEC kendi yetkin personeli ile uygulamasını yaptığı bu projeyi başarı ile tamamlamıştır. Proje, tüm alt sistemlerin alarm ve arıza durumlarının izlenebildiği, konfor amaçlı sistemlerin kontrol edilebildiği yeni nesil akıllı bina konseptine uygun olarak dizayn edilmiş ve uygulanmıştır. Sky-Walker platformu, sınırsız entegrasyon yetenek-

leri, interaktif kullanıcı ara yüzü ve geniş raporlama olanakları ile işletmeye bina yönetimi, acil durum yönetimi ve işletme faaliyetleri gibi farklı alanlarda maksimum faydayı sağlamaktadır. Yangın alarm, IP CCTV, geçiş kontrol ve güvenlik, seslendirme ve acil anons, aydınlatma otomasyonu, bina otomasyonu, enerji yönetimi ve dış cephe aydınlatma sistemlerinin entegre edildiği Sky-Walker platformu üzerinden tüm sistemler eş zamanlı olarak tek bir ekrandan izlenmekte ve yönetilmektedir. EEC 30 yılı aşkın deneyimi ve Türkiye’nin en büyük yangın, güvenlik, entegre bina kontrol sistemleri tasarım ve uygulama ekiplerinden birine sahip olması ile Emsey Hospital için JCI kalite standartlarında çözümler geliştirebilen güçlü bir çözüm ortağı olmuştur.

BİNA OTOMASYON

Konfor ve güvenlik Akıllı panjurlarda motor sistemleri, kablosuz alarmınıza bağlanabiliyor. Böylece duman dedektörü alarm verdiğinde panjurlarınız açılıyor. Harici bir dedektör alarm verdiğinde ise isteğe göre kapanabiliyor. SOMFY

74 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

inalarda güvenlik, ısı ve ses yalıtımına yardımcı olan panjurlar, hem estetik görünümleri hem de kullanıcılara sağladıkları kolaylıklar nedeniyle sıklıkla tercih ediliyor. Somfy’nin motorlu panjur sistemleri, uzaktan kumanda ile kolayca kontrol ediliyor. Bütün panjurlar, tek bir düğme ile istediğiniz gibi açılıp kapanıyor. Radio Technology Somfy® özelliği ile uzaktan kumanda ünitesine sadece tek bir dokunuşla panjurlarınızı çalıştırabiliyorsunuz. Bu sistemle aynı zamanda evinizdeki tüm motorlu açılır sistemleri de (tenteler, ayarlanabilir jaluziler, perdeler ve garaj kapıları) yönetebiliyorsunuz. Dynamic InsulationTM sistemi ile enerji tasarrufu yapmanız da olanaklı

hale geliyor. Dynamic InsulationTM, panjurlarınızı sensör ve uzaktan kumanda sistemleri ile otomatik olarak kontrol ediyor. Panjurlarınız soğuk günlerde doğal ısıdan en fazla düzeyde faydalanmak ve ısınma faturanızı düşürmek için otomatik olarak açılıyor. Aynı şekilde ısıyı evin içinde hapsetmek için gece olduğunda otomatik olarak kapanıyor. Böylece ısıtma faturalarınızda %10’a varan tasarruf sağlayabilmeniz olanaklı hale geliyor. Ayrıca programlanabilir «my» fonksiyonu ile panjurunuzu istediğiniz konumunda bırakarak, hem gizliliğinizi koruyor hem de hava dolaşımını sağlayabiliyorsunuz. Öte yandan dışarıdayken ya da tatildeyken evde bulunduğunuz izlenimi vermek istediğinizde, programlanabilir saat

özelliği, panjurlarınızı evde oturan varmış gibi açıyor ve kapıyor. Somfy motor sistemleri, kablosuz alarmınıza da bağlanabiliyor. Böylece duman dedektörü alarm verdiğinde panjurlarınız açılıyor. Harici bir dedektör alarm verdiğinde ise isteğe göre kapanabiliyor. Motor sistemleri, engel teşhisi özelliği sayesinde bir engel ile karşılaştığında panjuru korumak için otomatik olarak hareketine son veriyor. Donma koruması olduğu için donma durumuna geldiğinde de yine otomatik olarak duruyor. Somfy motor sistemi monte edildikten sonra dilerseniz bir TaHoma box ekleyerek panjurlarınızı akıllı telefonunuzdan, tablet ya da bilgisayarınızdan kontrol edebilmeniz de mümkün.

Akıllı panjur sistemlerinde evde olmadığınız zamanlarda proglanabilir saat özelliği ile panjurlarınız evde oturan varmış gibi açılıp kapanıyor. Evinizi uzaktan yönetebildiğiniz akıllı sistem konfor ve güvenlik sağlıyor. Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 75

GÜVENLİK HİZMETİ

Enine boyuna güvenlik 1 Güvenlik konusu; tarih boyunca insanlığın bireysel duruşunu ve sahip olunanları koruma olgusunu sürekli ilgilendirmiştir. Bugün kişilerin güvenliği kadar, evin, iş yerinin şirketlerin ve ülkelerin güvenliği kapsamında hayatımızın önemli bir kısmını meşgul etmektedir. Şadan GÜRSEL / Güvenlik Uzmanı

enel anlamı ile güvenlik olgusu; toplum yaşamında yasalarla belirlenmiş düzenin etkin olarak tesis edilmesidir. Bu genel perspektif kapsamında güvenlik konusunu aşağıda belirtilen başlıklar altında inceleyeceğiz.

76 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

1. Bilimsel anlamda inceleme a. Güvenliğin tanımı b. Güvenliğin hedefleri c. Güvenliğin parametreleri d. Güvenlikten beklenenler e. Tatminkârlık seviyesi f. Güvenliğin maliyeti g. Değerlilik kavramı ve korunması h. Güvenliğin hedeflerine

göre çeşitleri i. Güvenliği sağlayan hususlar ve bunun hassas tarafları j. Güvenlik ve zaman açılımı k. İnsan hassasiyetleri ve güvenlik l. Gözetlemenin hassas tarafları m. Tedbir uygulama bilinci n. Güvenlik sistemi ve caydırıcılık

Şadan GÜRSEL

2. Güvenliğin yönetimi a. Bilgi toplama ve faydaları b. Gözetleme sistemleri açısından hassasiyetler c. Güvenlik yönetiminde hassas noktalar d. Bir kişinin güvenliği açısından düşünülecek hususlar e. Bir evin güvenliği açısından alınacak tedbirler f. Bir binanın güvenliği g. Bir sitenin güvenliği h. Güvenlik sisteminde tehdit i. Bir şehrin güvenliği konusunda düşünülecek hususlar j. Gözetleme sistemi zafiyetleri k. Güvenlik kategorileri l. Güvenlik kavramı

3. Güvenlik yeterliliği ve etkinliği a. Güvenlik tasarımı b. Güvenlik konusunda etkinlik c. Güvenlik etkinliği ölçümü düşünceleri d. Güvenlik çeşitlerine göre etkinlik ölçüsü e. Tasarlanan güvenliğin hassasiyeti f. Beklenen tehdidin analizi g. Güvenlik maliyeti h. Güvenlik maliyeti – etkinlik durumu

i. Etkinliği belirleyen hususların tetkiki j. İnsan zafiyeti ve etkinlik k. İnsan etkisinin güvenlikteki yeri l. Tasarlanan güvenliği kontrol ve yedekleme Güvenlik konusu; tarih boyunca insanlığın bireysel duruşunu ve sahip olunanları koruma olgusunu sürekli ilgilendirmiştir. Bugün kişilerin güvenliği kadar, evin, iş yerinin şirketlerin ve ülkelerin güvenliği kapsamında hayatımızın önemli bir kısmını meşgul etmektedir. Güvenlik mutlaka gelecekte de önemini koruyacaktır. Varlığı ve var olmayı karakterize eden bir beka faktörü olarak görülmelidir. Bu konuyu bilimsel bir perspektife oturtmak kolay olmasa da mutlaka denenmesi gereken bir husustur. Benim tecrübelerim; TSK’dan emekli bir kişi olarak yaşadıklarım ve konuya topyekûn analiz verebilecek bir yeteneği ortaya koyma istekliliğim, çabalarımı haklı çıkaracak bir bakışı sunmaktadır. Güvenlik, kendi dışımızdan gelebilecek tehdit unsurlarını, teknoloji ve insan gücünü kullanarak var olmayı esasa getiren bir çaba ve emek olarak görülmelidir.

1.Bilimsel anlamda inceleme: Güvenliği beklenen tehdit değerleri tutarında alacağımız tedbirler ve bu tedbirlerle yarattığımız etkinlik olarak düşünmeliyiz. Bek-

lenen tehdidi, zamanlamasını, koruduğumuz değerlerin önemini, bu yapılanma altında bu konuya bilimsel bakabilecek yeteneği bunların paralelinde sağlayabileceğimiz etkinliği ve muhtemel zafiyet noktalarını görebilmek başlangıç olarak önemlidir. Güvenlik bir maliyeti olan bir örgütlenme, yatırım ile gerekenleri teçhiz etmek, bunu işletmek ve en önemlisi kullanılacak tecrübeli iş gücü ile sürekli ve dayanıklı bir sistem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir kişinin güvenliği, çevre ve tehdit beklentileriyle iç içe, her zaman ve her yerde müteyakkız olunmayı dikte ettirmektedir. Bodyguard uygulaması özellikle yakın çağın politikacıları ve burjuva sınıfı için alıştığımız bir konu olmaktadır. Bunlar hayatlarını hiçe sayarak korunanın bekasını sağlamayı kendilerine görev edinmişlerdir. Bugün özellikle kamera sistemleriyle 24 saat gözetleme kayıtları olayların çözümlenmesine önemli ölçüde katkı sağlayabilmektedir. Bir alışveriş merkezinin güvenliği başlı başına bir sistematik örgütlenme gerektirir. Bu çalışmada biz bazı matematiksel modelleme yaklaşımlarıyla güvenliğin tehdide nazaran etkinliğini hesaplamayı işleyeceğiz. Bu şekilde hangi güvenlik kurgusu olursa olsun püf noktaları başta olmak üzere bunların zafiyetleri ve muktedir ölçüsü hakkında fikir yürütebilir duruma geleceğiz. Bugün terör

Güvenlik, sahip olunan statükonun muhafazasını sağlamak amacıyla alınan tedbirlerin tümünü kapsamaktadır. Güvenlikten bahsedebilmek için korunacak bir değer olmalıdır. Güvenlik bu değerin muhafazasını öngörür. Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 77

GÜVENLİK HİZMETİ

olaylarının çokluğu çerçevesinde güvenliği daha dikkatli gözden geçirmek toplumlar için önemli görülmesi gereken bir saha durumundadır. Biz konuya bilimsel perspektif katabilmek için tehdit, beklenen riskler, alınan tedbirler, tehdide karşı tedbirlerin yeterliliği şeklinde bir çözümleme mantığını işleyeceğiz. Daha sonra teknolojinin alınan tedbirlere etkisini ve maliyetini araştıracağız. Bu şekilde konuyu işleyenlerin muhatap olduklarında yararlanılacak bir çalışma ortaya koyacağız. Güvenlik gerçekte izafi bir durum olmasına karşın kişiye “işini kış tut, yaz çıkarsa bahtına” sözüyle anlam katan bir tedbir mantığıdır. Biz de konuyu bu kapsamda görecek ve detaylar üzerinde akla gelebilecek hususları inceleyeceğiz. Matematiksel modellerimiz çok basit olacağından her kesin anlayabileceği bir durumu görecek ve kullanışlı bulacağız. a. Güvenliğin tanımı: Güvenlik, sahip olunan statükonun muhafazasını sağlamak amacıyla alınan tedbirlerin tümünü kapsamaktadır. Güvenlikten bahsedebilmek için korunacak bir değer olmalıdır. Güvenlik bu değerin muhafazasını öngörür. Gözleme-tedbir- tehdidin nokta değerine bağımlı olarak korunmayı sağlar. Güvenlik; tehdit olan hususları caydırmak, caydırılamadığı durumda korumak, bu ahvalde süreklilik bazında çabaları gösteren bir denetim sistemidir. Bir sistem olarak maliyeti vardır ve işletimi dikkat ister. Sağladığı etkinlik zaman bazında ve korumayı sağlayabildiği ölçüde anlamlıdır. Güvenliği; hazırlık, kurulum, kapsama değeri, koruma değeri ve başarma becerisi olarak ele

78 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

%100 güvenli bir sistem büyük olasılıkla mümkün değildir. Ancak kurguyu çok gizli tutarsak bu bize riskleri azaltan bir sonuç doğuracaktır. Bilinen bir güvenlik her zaman risk taşır. almak gerekir. Eğer güvenlik sadece caydırıcılık olarak görülürse şahitlik ve tespit edicilik açılarından önem kazanacaktır. b. Güvenliğin hedefleri: Güvenlik varlığı ile ilk aşamada caydırıcı bir özelliği ortaya koyar. İkinci hedef zamanında tespit yeteneğinin olmasıdır. Bu şekilde korunma fazı kullanılabilir duruma gelir. Üçüncü hedef koruyucu vasfının olmasıdır. Bu özellikle beklenen tehdide göre teşekkül edecektir. Dördüncü hedef bertaraf etme yeteneğidir. Bu şekilde kuramsal olarak beka sağlanmış olur. Beşinci hedef alınacak tedbirlerin uygunluğu bazında yeterlilik taşımasıdır. Altıncı hedef risklere ve beklenen tehdide nazaran uygun bir maliyetinin olmasıdır. Yedinci hedef beklentileri kuvvetlendirecek bir istihbarat yeteneğinin bulunmasıdır. Bu hedefler sistemin işlerliğinin bir anlamda yeterliliğini belirleyen bakış açısını anlamlı hale getirecektir. c. Güvenliğin parametreleri: Birinci parametre yeterliği kapsamında güven veren bir duruma haiz olmalıdır. İkinci parametre işlerliğidir. Bu zaman ve mekân bazında tutarlılık gösterir. Üçüncü parametre koruma gereksinimi bakımından ölçülü olmasıdır. Dördüncü parametre tespit yeterliliğidir. Beşinci parametre reaksiyon süresinin uygunluğudur. Altıncı parametre hukuken uygunluk taşımasıdır. Yedinci

parametre tehdidin tutarlı şekilde belirlenmiş olmasıdır. Sekizinci parametre kurgulanan sistemin hassas noktalarının bilinebilmesi ve bunları karşılayacak tedbirlerin alınmasıdır. Güvenlik tasarlayanın kurguladığı ama genellikle başkalarının gözetiminde çalışır. Bu nedenle insan faktörlerini doğru ve uyumlu belirlemek çok gerekli olacaktır. d. Güvenlikten beklenenler: Güvenliğin var oluş sebeplerinden biri hiç şüphesiz caydırıcılıktır. Caydırıcılık sağlandığında zaten güvenlikte sağlanmış olmaktadır. Göz önünde tutulması gereken ikinci konu tespit edebilme kabiliyetidir. Tespit iki şekilde değerlendirilebilir. Birincisi güvenliği bozan kişi ve kişileri tespit etmektir. İkincisi korunma tedbirlerini uygulamak bakımından zamanında ve reaksiyon süresi kadar önce olayı belirleyebilmektir. İkaz ve uyarı sistemleri bu açıdan önem taşır. Bunların varlığı alınacak tedbirlerle birlikte güvenliği belirleyici duruma gelir. Güvenlikten beklenen huzur olmalıdır. Bu şekilde beka ve korunma sağlanabileceğinden tehdit karşılanmış olacaktır. Tehdit her zaman kendi kurgusunu önemseyeceğinden güvenliğin hassas noktalarını kapsayacak kontrol sistemlerini tasarlamak uygun olur. e. Tatminkârlık seviyesi: Bugün dünyada teknolojinin sağladığı imkânlarla çok çeşitli güvenlik sistemlerinin kuruldu-

politikalar üretmesini düşünmek doğru olur. Bir şirketin sahip olduğu ticari sırlar kadar çalışanlarının veya mevcut eçhizenin korunması şirket için çok önemlidir. Bu nedenle her yaklaşım kendi içindeki değerlilik oluşumuna göre belli bir etkinlikte korunmaya muhtaçtır. İnsanların bireysel veya gruplaşarak risk yaratabilecekleri gerçeğinde tehdidin beklenen oluşumlarına dikkat etmek değerin korunmasına yol gösterici bir olanak verir. Değerler korunduğu sürece kendilerini muhafaza edebilirler. ğunu görmekteyiz. Tehdidi tam ve detaylı analiz edebilirsek sistemimizin tatminkârlık seviyesi hakkında daha doğru yorum yapabilir duruma geliriz. %100 güvenli bir sistem büyük olasılıkla mümkün değildir. Ancak kurguyu çok gizli tutarsak bu bize riskleri azaltan bir sonuç doğuracaktır. Bilinen bir güvenlik her zaman risk taşır. Caydırıcılığın ana etkeni varlıktır. Güvenlik varsa tespit ve teşhis olanakları riski azaltıcı bir fonksiyon ortaya koyar. Güvenliği tasarlayan kişi mutlaka bunun hassas noktalarını da görecektir. Bu bakımdan güvenliği işletenler mutlaka bu hassas noktaları bilerek davranmalıdır. Bu şekilde güvenliğin tatminkârlık seviyesi yükselebilir. f. Güvenliğin maliyeti: Bir kişi için güvenlik bu kişinin kendine verdiği değerle ölçülür. Bir ev için güvenlik herkes için gereklidir ve belli ölçüde devletin politikaları ile karşılanır. İlave güvenlik başta sigorta kurumları olmak üzere site ve apartman gerçeğinde şekillenir. Güvenlik konusu; kendi sahasında küçükten büyüğe değerlere sahiptir; ancak etkinlik söz konusu olduğunda gerçek maliyetin

anlam kazanacağı açıktır. Bu çalışmada biz birim etkinlik kavramını anlaşılır kılarak çoğalan etkinliğin muhtemelen üstsel bir fonksiyonla değişeceğini böylece artan etkinlik için maliyetin de yükseleceğini göreceğiz. Gözlem ve tespit başlı başına etkinliğin ana faktörleridir. Korunmayı sağlayacak sistem belli ölçüde devlet tarafından desteklenmelidir. Aslında güvenliği devlet politikalarıyla ilişkili görmek ve bu oluşumu değerlendirmek gerekir. g. Değerlilik kavramı ve korunması: Her birey toplumda işgal ettiği konumuyla bir değerdir. Bir bireyin çocukluktan itibaren yetişmesi için harcanan paranın haddi hesabı yoktur. Bu durumda insanları değerli görmek ve bu değere yakışır şekilde devletin riskleri azaltıcı

h. Güvenliğin hedeflerine göre çeşitleri: Caydırıcılık yönüyle güvenlik kendinin varlığını hissettirmesiyle bilinmezlik altında önemsenen bir değer gibi görülecektir. Bu belki de risklerin büyük bir çoğunluğunu bertaraf etmeye yetecektir. Tespit yeteneği açısından birey ve gözlem imkânlarıyla sağlanan bir güvenlikten bahsetmekteyiz. Gözetleme kameraları veya elektronik gözler bu kapsamda aklımıza gelebilecek imkânlardır. Koruyucu vasfının olabilmesi için tespit sisteminin kontrol altında tutulması ve belli bir reaksiyon süresi kapsamında etkin hale gelmesi mümkün olacaktır. Bertaraf edilecek tehdidin belirginliği ve buna göre alınacak tedbirleri uzman kişiliğinde ortaya koymak gerekir.

İnsanların bireysel veya gruplaşarak risk yaratabilecekleri gerçeğinde tehdidin beklenen oluşumlarına dikkat etmek değerin korunmasına yol gösterici bir olanak verir. Değerler korunduğu sürece kendilerini muhafaza edebilirler. Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 79

GÜVENLİK HİZMETİ

Futbolda şiddetin önüne geçilmeli Stadyum güvenliğinde amaç seyirci sayısı kadar güvenlik elemanlarını salonlara doldurmak değil; seyirci sayısını artırmak ve temel güvenlik tedbirlerini alabilecek, toplulukları yönlendirip sevk edebilecek güvenlik elemanlarına bu görevleri vermek ve onları yetiştirmektir. Cem TOPÇU / Güvenlik Kont.ve Mobese Merk.Yöneticisi

nsanoğlunun varoluşu ile birlikte başlayan mücadele ruhu, zaman ile çeşitli rekabet ve gücün ortaya konulduğu ve insanoğlunun gelişmesi ile tüm dil, ırk ve ülkelerden birçok insanı bir araya getiren, ilerleyen zamanlarda hayatını kazanmasını sağlayan, her şeyden önemlisi sağlıklı bir bedene ve insan gelişimine yol gösteren spordur. İşte uzun yıllar önce Mayaların küçük yuvarlak bir taşı bir duvar üzerine koydukları bir taşın üzerinde bulunan küçük bir delikten

80 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

geçirmesi ile başlayan basketbol, daha sonra Roma’da başlayan şuan dallara ayrılmış olan birçok sporu bünyesinde barındıran ve onlarca insanı arenalarda bir araya getiren gladyatörler ve İlk olimpiyatlar. Günümüzde, kimi insanların küçük bir topun peşinden koşan, yirmi iki tane adam diye tanımladıkları futbol. Sizlere yazımın başında kısa bir tarih yolculuğu yaptırmak istedim. Geçmişten günümüze kadar kendi içerisinde birçok dal ve branşlara ayrılan spor faaliyetleri,

zaman ve teknoloji ilerledikçe stadyum, spor solonu ve çeşitli aktivite pistlerinde icra edilmeye başlanmıştır. Bununla birlikte bu kadar çok insanı bir araya getiren bu faaliyetlerin rahat ve güvenli bir şekilde izlenebilmesi için; kolluk kuvvetleri ve bazı ülkelerde yasaların vermiş olduğu izinler neticesinde kurulan özel güvenlik birimleri ile tedbirler alınmaya başlanmıştır. Bununla birlikte asıl görevlerini bir müsabaka yüzünden ihmal edilmesine yol açılan kolluk kuvvetleri, stadyumlarda

ve salonlarda belirli bir şekilde azalma göstererek, yerlerini özel güvenlik elemanlarına bırakmaya başlamıştır. Zamanla birçok müsabakada güvenlik tedbirlerini almaya başlayan özel güvenlik elemanları, özel güvenlik eğitiminde almış oldukları eğitimler doğrultusunda görev yapmaya başladılar ve sektör içerisinde görev yapan özel güvenlik görevlileri stadyum ve spor salonlarında önceden olduğu gibi görev almak istememeye başladılar. Şimdi, ilk önce bu nedenleri ele alalım. Özel güvenlik görevlilerine almış oldukları eğitimlerde, stadyum ve spor salonlarında nasıl görev yapacağı eğitiminin verilmemesi, personel seçimi, stadyum ve spor salonları için bir planın bulunmaması, yapacağı görev konusunda yeteri kadar bilgiye sahip olmaması ve insan ilişkileri. Yukarıda belirtmiş olduğum başlıca nedenler, spor sahalarında birçok olayın meydana gelmesini engellemek, meydana gelebilecek üzücü olaylara caydırıcılık ve engelleyici bir unsur olmaktan çıkıp birçok üzücü olayın yaşanmasına neden olmaktadır; yaşanan bu olaylar ve özel güvenlik görevlilerinin olaylarda davranış ve müdahale şekilleri birçok görsel ve yazılı yayın organlarında yer almaktadır. Sizlere bu konu hakkında İngiltere ve İspanya’dan örnek vermek istiyorum. Birçok saha ve salon sporunun icra edildiği bu iki ülkede; stadyum ve spor salonlarında, resmi kolluk kuvvetlerinden göremezsiniz. Nedenine gelince; tüm spor kulüplerinin %95’inin kendi spor alanlarının güvenliğini aldıkları birimlerinin olmasıdır. Birimler ister stadyum ister spor salonu olsun, bu alanlarda meydana gelebilecek en küçük bir olayın planlamasını ve eğitimini sürekli yaparak, o alanda görev

alacak personelini de taraftarı olduğu takımın maçına görevlendirmeyerek, görevlendirilmiş olsa en ufak bir şekilde sorumluluğunda bulunan güvenlik alanını ihmal etmesi durumunda, cezalandıracağını ve hatta işini kaybedebileceğini bilmektedir. Tabii bu olayların diğer ülkelerde fazlaca yaşanmamasını asıl nedenlerinin başında; o ülkenin sporda şiddet olaylarına karşı almış olduğu kararlar ve çıkarmış olduğu yasalar yer almaktadır. Ülkemizde birçok spor alanında alınan özel güvenlik tedbirlerini; stadyumlar ve spor salonları adı altında iki başlık altında inceleyelim.

Stadyumlar Dünyada birçok ülkede olmazsa olmaz olan hatta müsabaka anında savaşlara bile ara verilen futbol. Futbol sahalarının bulunduğu stadyumlarda yazımızın başında da belirttiğim gibi birçok dünya ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de özel güvenlik görevlileri tarafından birkaç güzel saatini orada tuttuğu takımın yapacağı mücadeleyi izleyerek; kapıların belirli bir zamanda açılıp kapatıldığı stadyumlar. Ve tabii ki; maç sırasında seyirciden sahaya karşı gelebilecek en ufak olumsuzluğu önlemeye çalışmak için sırtlarını sahaya doğru dönmüş olan özel güvenlik görevlileri. Seyirci tuttuğu takıma kızabilir, bağırabilir; sen onu sabırla takip etmelisin. Sana ters cevap

verebilir, sen susmalısın ve yine takibe devam etmelisin. Çünkü seyirci statlara rahatlamaya, tuttuğu, gönül verdiği takımı desteklemeye geliyor. İşte son zamanlarda kolluk kuvvetlerinin stadyumlarda azalmaya başlamaları, bazı olayların önüne geçmeye de başlamıştır. Esasında, en azından statlara, herkese zarar veren meşalelerin alınım sayıları azalmaya başladı. Evet, asıl konumuz alınacak emniyet tedbirlerinin mutlaka bir planının yapılması, personel seçimi, stadyumlardaki acil çıkış kapılarının tüm personel tarafından bilinmesi, görev sorumluluğu konusunda ayrıca eğitilmesi kendisinin de bir gün o seyircinin yerinde olacağını bilmesi ve konu ile ilgili eğitimin mutlak suret ile verilmesi. Eğer belli başlı bu konular üzerinde görev vereceğiniz personel eğitimine ağırlık verir iseniz bunların aşılamayacak bir engel olmadığını görebilirsiniz ve böylece zaman ile statlarda olayların çıkmadığını, seyircinin; sevdiği futbolcuya sarılmak için ya da televizyona çıkmak için arkadaşları ile girdiği iddiayı kazanmak için saha içersine girmediğini göreceksiniz. Bunları yaparken de ülkemizdeki stadyumların konumu, kolluk kuvvetleri ve kulüp yetkilileri ile yapılacak planlamalar stadyumlarımızda özel güvenlik birimleri tarafından alınacak emniyet tedbirlerinin daha başarılı bir şekilde alınmasını sağlayacaktır. Maça götürdüğü çocuğunun edi

Stadyumlardaki acil çıkış kapıları tüm personel tarafından bilinmeli; özel güvenlik görevlilerine görev sorumluluğu konusunda eğitim verilmelidir. Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 81

GÜVENLİK HİZMETİ

len küfürleri duymasın diye kulaklarını kapattığı, ailelerin olmadığı, hani bazen gözümüze çarpar ve gülümseriz; gelinlik ve damatlığı ile stada gelen gelin ve damadın olduğu,” benimle evlenir misin?” pankartı açan delikanlının , “kocacığım dolapta yemek var” ben maçtayım diyen bayanlarla dolduğu stadyumlara hiçte uzakta değiliz. Yapılacak olan düzenlemeler ve profesyonel ekiplerle alınacak tüm tedbirler diğer ülkelerdeki gibi özel güvenlik birimlerinin görev anlayışı ve icrasında büyük katkı sağlayacaktır.

Spor salonları Ülkemizde son yıllarda düzenlenen başarılı organizasyonlarla ve bu alanda faaliyet gösteren spor kulüplerimizin yapmış olduğu yatırımlar doğrultusunda seyirci kitlesini arttıran spor salonlarımızda düzenlenen başarılı organizasyonlar kadar salon güvenlik tedbirleri de önem arz etmeye başlamıştır. Spor salonları sadece basketbol ve voleybol maçları ile birlikte düzenlenen diğer salon oyunlarının dışında birçok insanın katıldığı, farklı organizasyonların icrasında bünyesinde barındırmaktadır. Ve bununla birlikte bu organizasyonda kanunlar gereği herhangi bir üzücü olaya sebebiyet verilmemesi için o spor salonun emniyetini alan kolluk kuvvetleri ile birlikte onlara kendi kanunları ve görev alanları içeresinde yardımcı olan özel güvenlik birimlerini inceleyelim. Stadyumlarda olduğu gibi spor salonlarında birçok organizasyonda özel güvenlik birimlerinde görev yapmaktadır. Tabii stadyumlar kadar büyük bir alana sahip olmayan bu merkezlerde alınacak tedbirler daha farklı bir şekilde ele alınmalıdır (Ülkemizde son yıllarda yapılan kapalı

82 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

spor salonları hemen hemen stadyumlar kadar olmasa da yine onlar kadar büyük bir alana sahip bunları ayrı bir şekilde değerlendirmek gerekir). Stadyumlar kadar büyük bir alanı içermeyen spor salonlarında alınacak temel güvenlik tedbirlerinin dışında, yine bu faaliyetlerde görevlendirilecek personelin eğitimi ve görev yapılacak yer hakkındaki temel bilgilerin personele zamanında eksiksiz verilerek(Acil çıkış kapıları, olay çıkış kapıları, olay çıkarmaya müsait gruplar ve kendi görev sorumluluk alanları vb.) yapılacak görevin icrasında büyük bir rol oynayacaktır. Asıl amaç sporculara karşı yapılacak herhangi bir olumsuzluğu ve hareketi önlemek kadar meydana gelebilecek herhangi bir deprem, yangın, patlama gibi olaylarda topluluğu yönlendirmek ve sevk etmek çok önemlidir. Bu tür organizasyonlarda görev alan özel güvenlik birimleri bu eğitimlere ağırlık vererek, yapacakları doğru bir hareketin büyük bir karışıklık ve paniğe yol açmadan önlenebileceğini bilmeli ve sadece orada bulunması gerektiği için bulunmadığının farkında olmalıdır. Tüm özel güvenlik faaliyetlerinde belirttiğimiz üzere eğitim yapılmadan karşılaşılacak herhangi bir olay ve durum karşısında yetersiz

kalınacağı ve başarısız olunacağı çok iyi bilinmelidir. Ülkemizde bu kadar çok kolluk kuvvetleri ve Özel güvenlik elemanları olduğu halde, günümüzde bir kısım maçlara tek taraftar gurubunun alındığı bilinmektedir. Stadyum güvenliğinde amaç seyirci sayısı kadar güvenlik elemanlarını salonlara doldurmak değil; seyirci sayısını artırmak ve temel güvenlik tedbirlerini alabilecek, toplulukları yönlendirip sevk edebilecek güvenlik elemanlarına bu görevleri vermek ve onları yetiştirmektir. Yukarıda iki başlık altında incelediğimiz konumuzda; öncelikle yapılması gereken temel ilkelerin; eğitim odaklı ve kaliteli personel seçimine dayandığı ve buralarda yapılacak tüm organizasyonların sadece görev kıyafetlerinizin üzerine özel güvenlik yeleklerini giyerek saha ve tribünler arasına sıra halinde dizilmiş insan kalabalığından oluşmamasıdır. Orada keyifli saat geçirmeye gelen insanlara yardımcı olmaları gerektiğini ve meydana gelebilecek herhangi bir olayda insanların can ve mallarını koruyan, aynı zamanda paniğe sebep olmadan tahliye görevini icra eden gerçek güvenlik hizmetini verebilen personel yetiştirmek ve görevlendirmek olduğunun farkındalığını oluşturmaktır.

GÜVENLİK HİZMETİ

Uluslararası hizmet bağlamında özel güvenliğin revizyon ihtiyacı Ortadoğu’nun değişmez savaş ve çatışmalar üzerinde şekillenmiş olan öyküsü, Türkiye’yi de değişen bir tempoyla yaşanan gelişmelere taraf olmaya zorlamıştır. Bu yelpazedeki gelişmelerden olan Suriyeli sığınmacıların Türkiye’ye yansımasından biri de güvenlik olmuştur. Menderes ALPKUTLU / Adıyaman Üniv./ Mülkiyet Koruma ve Güvenlik Bölümü Öğr. Grv.

iberal devlet ve ekonomilerin popüler güvenlik tedarik aracı olan özel güvenlik, 11 Eylül sonrası artan çatışmalar özelinde, uluslararası boyutuyla da adından fazlaca söz ettirmiştir. Nitekim bu gelişmeyi müteakip Afganistan, Suriye ve Irak örneğinde yaşanmakta olan savaş ve iç çatışmalar, Türkiye’yi de çok boyutlu etkilemiştir. Özellikle, sürecin ekonomik yansımaları, göçler ve sekteye uğrayan ticaret boyutu, bu sorunsalın Türkiye’ye maliyetlerinden sadece birkaçıdır. Ortadoğu’nun değişmez savaş ve çatışmalar üzerinde şekillenmiş olan bu öyküsü, Türkiye’yi de değişen bir tempoyla yaşanan gelişmelere taraf olmaya zorlamıştır. Bu yelpazedeki gelişmelerden olan Suriyeli sığınmacının Türkiye’ye yansımasından biri de güvenlik olmuştur. Anlaşılan, bölgede yaşanan konvansiyonel ve asimetrik savaşın yakın zamanda da dinecek gibi durmadığı; 84 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

yakın zamanda da bu beklentinin gerçekleşmesinin olası görünmediğidir. Öyle ise Türkiye’nin, kendi iç ve dış güvenliğini güncelleyerek tahkim etme adına, dinamik bir tutumla bu bölgeye yönelik farklı güvenlik politikası/yöntemi denemesi kaçınılmazdır. Bu bağlamda, Türkiye’nin iç güvenlikte önemli bir düzeye gelmiş olan özel güvenlik deneyimini, sağlam bir hukukî alt yapıyla dış güvenlik hizmetinde de denemesi, iyi bir girişim olabilir. Atılması hâlinde bu adım, Suriyeli veya öteki göçmenlere yönelik sunulan hizmette, gerek yurtiçi gerek yurtdışı boyutuyla, göçenlerin ekonomik ve beşeri dinamizminden yararlanmanın yolunu açabilir. Nitekim ABD ve İngiltere öncülüğündeki Batılı şirketlerinden DynCorp, CACI International, Global Security, Control Risk Group, Securitas (54 ülkede güvenlik hizmeti satmakta) ve BAE Systems gibi kuruluşların Ortadoğu coğrafyasında aldığı rol, bu öneriye dair fikir vermektedir.

mansları, sektörün ekonomik bakımdan da ne kadar önemli bir hizmet olduğunu teyit etmektedir. Bir başka açıdan denilebilir ki özel askeri şirketlerinin (ÖAŞ) ülke dışında da hayata geçirilmesi, Türkiye’nin bölge ülkelerine dönük politikasının da koruyucu ve kollayıcısı olacaktır. Böyle bir güvenlik adımında sisteme entegre edilecek insan potansiyelinde de sorunun yaşanmayacağı söylenebilir. Ayrıca, güvenlik hizmeti ihracına yönelik böyle bir uygulamaya geçilmesi hâlinde birçok tali avantajın da oluşabileceğini tahmin etmek zor değildir. Öyle ise uluslararası hizmet veren özel güvenlik şirketlerinin Türkiye’de nasıl olması gerektiğine gelince, aşağıda sıralanan tespitler yapılabilir: Bu hizmet alanında, Batı’da olduğu gibi, özel sektör teşvik edilmeli, Türkiye’nin kamu güvenliğinde markalaşan “bordo bereli” ve “özel hareket” deneyimleri, ‘özel güvenlik hizmetine’ uyarlanmalı, Ortadoğu ülkelerinden, eğitim (ÖSO’ya verilen eğitim misali) ve personel istihdamı talebi olanlara, Türkiye cevap verebilmelidir.

Türkiye’de özel güvenlik

Kısaca, bugün güvenlik hizmetinin ülke içinde kayda değer bir tedarikçisi olan özel güvenlik sektörünün gözden geçirilerek ülke dışına da, başta Ortadoğu olmak üzere, taşınmasının pek çok yararı sıralanabilir. Öncelikle, Türkiye özel güvenlik hizmetinin iç güvenliğini sağladığı ülkenin Türkiye ile olan iletişim ve ilişkisinin daha olumlu olacağı, bunların başında gelmektedir.

Bir başka açıdan, Türkiye’nin de özel güvenliği, yeni bir formla hayata geçirip Ortadoğu ve Balkan coğrafyası özelinde uygulamaya koyması, güçlü devlet imajına da önemli katkılar sağlar. Nitekim Batılı özel güvenlik şirketlerinin uluslararası hizmette milyar dolarları bulan ekonomik perfor-

YANGIN GÜVENLİĞİ

Eskişehir Anadolu Üniversitesi’ne yangın algılama ve alarm sistemi “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik” ve “TS CEN/TS 54-14” standartlarına göre Anadolu Üniversitesi’nin Yunus Emre ve 2 Eylül kampüslerindeki binalarında yangın ve gaz algılama sistemleri kurulmuştur. Burak ÖZGEN / Elektrik Yüksek Mühendisi MAVİLİ ELEKTRONİK TİC.VE SAN.A.Ş

nsan yoğunluğunun fazla olduğu eğitim kurumlarında, olası bir yangının erken algılanarak gerekli uyarıların görsel ve işitsel olarak yapılması oldukça önemlidir. Olası bir yangının erken algılanmasının ardından, görsel ve işitsel uyarıların doğru bir şekilde yapılması, aynı esnada mekanik ve elektrik sistemlerinin önceden belirlenen senaryolara göre devreye girmesi ile aynı anda birçok kişi paniğe kapılmadan güvenli bölgelere sevk edilebilir. Bu sayede meydana gelebilecek can kayıpları önlenebilmektedir. Ülkemizin en köklü ve en kalabalık üniversitelerinden biri olan Anadolu Üniversitesi’nde de bu

durum göz önüne alınarak, yangın ve gaz algılama sistemi tesis edilmiştir.

Dayanak oluşturan yönetmelik ve standart maddeleri “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik” ve “TS CEN/TS 54-14” standartlarına göre Anadolu Üniversitesi’nin Yunus Emre ve 2 Eylül kampüslerindeki binalarında yangın ve gaz algılama sistemleri kurulmuştur. Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik Ek7’de yer alan, eğitim kurumlarında otomatik yangın algılama sistemi kurulumunu metrekare veya yüksekliğe göre sınırlayan bölümü ile ilgili, 11.06.2009’da Danıştay

tarafından yürütmeyi durdurma kararı alınmış ve eğitim kurumlarında herhangi bir kısıtlama olmadan otomatik yangın algılama sistemi kurulumu zorunlu hale getirilmiştir. Bu bağlamda, Danıştay kararı öncesinde sadece 21,5m’den yüksek veya 5000m²’den büyük kurumlarda yapılması zorunlu olan otomatik yangın algılama sistemleri, 2009 yılından bu yana her eğitim kurumunda kurulmaktadır. Binalarda kullanılacak dedektör ve butonlar TS CEN/TS 54-14 standardının “6.4 Dedektörlerin ve alarm butonlarının seçilmesi” maddesine göre seçilmiş ve yerleşimleri de yine aynı standardın “6.5 Dedektörlerin ve alarm butonlarının yer seçimi ve aralıkları” ve “A.6.4 Dedektörlerin ve alarm butonlarının yer seçimi ve aralıkları” maddelerine uygun olarak yapılmıştır.

Sistem kurulan binalar Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nin 21 binasında kurulan sistem yangın algılama ve ihbar işlevini yürütmektedir. Anadolu Üniversitesi Hastanesi’nde 64 bölgeli konvansiyonel panel, Çevre Seramik Araştırma Merkezi’nde 31 bölgeli konvansiyonel panel, Açık Öğretim

86 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

Yangın algılama sistemlerinin en önemli parçalarından biri olan sesli ve görsel uyarı cihazlarının seçimi ve yerleşimi için TS CEN/TS 54-14 standardının “6.6 Alarm sistemleri ve cihazları” ve “A.6.5 Alarm sistemleri ve cihazları” maddeleri göz önüne alınmıştır.

Fakültesi’nde 16 bölgeli konvansiyonel panel, Turizm ve Otel İşletmeciliği Yüksek Okulu’nda 8 bölgeli konvansiyonel panel, fırında 2 bölgeli konvansiyonel panel ve karikatür müzesinde de 4 bölgeli konvansiyonel panel ile yangın algılanması sağlanmaktadır. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ek Blok’ta 4 çevrimli, öğrenci merkezinde 8 çevrimli, Hukuk Fakültesi’nde 2 çevrimli, GSF Heykel Atölyelerinde 4 çevrimli, Yer ve Uzay Bilimleri Enstitü Ek Blokta 2 çevrimli, İletişim Fakültesinde 12 çevrimli, AÖF Eğitim-Öğretim Danışmanlık Binası’nda 12 çevrimli akıllı adresli panel ile yangın algılaması yapılmaktadır. Ayrıca SHYO Uçuş eğitim Binası Yan Tesiste 1

çevrimli, zemin makinaları atölyesinde 4 çevrimli, açık tribünde 2 çevrimli, Eğitim Fakültesi Uygulama okulunda 4 çevrimli, Elektrik Elektronik Mühendisliği Fakültesi’nde 1 çevrimli, Sağlık Bilimleri MYO’da 6 çevrimli, Mavi Hangarda 2 çevrimli ve rehabilitasyon merkezinde 4 çevrimli akıllı adresli panel ile yangın algılaması yapılmaktadır. Binaların büyüklükleri ve oda yapılarına göre tasarlanan sistemler, mahallere uygun olarak kullanılan duman dedektörleri, ısı dedektörleri, multisensör dedektörler, ışın tipi duman dedektörleri, alev dedektörleri ile koruma sağlanmıştır. Sınıf, ofis, koridor gibi mahal-

lerde noktasal optik duman dedektörleri kullanılırken; çay ocağı gibi nemli ve su buharı olabilecek alanlarda, otopark ve kazan dairesi gibi kirlilik oranları yüksek yerlerde ısı dedektörleri tercih edilmiştir. Elektrik odaları, şaftlar, asansör makine daireleri, klima santral odalarında hem ısı hem de duman algılaması yapabi-

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 87

YANGIN GÜVENLİĞİ

len multi sensör dedektörler kullanılmıştır. Ayrıca laboratuvarlar içerisinde yapılan deneylere göre detaylı analiz edilerek standart laboratuvarlarda duman dedektörleri kullanılırken, deneyler sırasında duman çıkan laboratuvarlarda ise yanlış ihbarları önlemek için ısı dedektörleri seçilmiştir. Hava ile temasında çok çabuk parlama özelliğindeki Silane ve germanyum gazları kullanılan Elektrik mühendisliği ALD laboratuvarında

88 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

ise exproof alev dedektörleri ve öz güvenlikli duman-ısı dedektörleri ile koruma sağlanmıştır. Öğrenci merkezi gibi yüksek tavanlı yerlerde ise ışın tipi duman dedektörleri kullanılmıştır. Kaçış yollarındaki butonlarda manuel olarak senaryolar devreye sokulabilmektedir. Sesli ve ışıklı alarm cihazları da yine yönetmeliklere uygun olarak kullanılmıştır. Yangın algılama santraline ulaşımın zor olduğu yerlerde ise tekrarlama panelleri kullanılmıştır.

Devreye alma, test, kabul, dokümantasyon ve işletme süreci Yukarıdaki bahsedilen binaların yangın algılama ve alarm sistemi tesisatları, çeşitli mütaahit firmalar tarafından yapılmış olup; Mavili Elektroniğin teknik servis personelleri tarafından devreye alınmış ve yangın senaryosunda yer alan bütün fonksiyonlar işler halde teslim edilmiştir. Üniversite tarafından atanan teknik personellere sistemin kullanımı ve acil durumlarda gerekli müdahalede bulunabilmeleri için gerekli eğitimler verilmiştir. TS CEN/TS 54-14 standardının A.11.2 Muayene ve servis maddesine istinaden her 3 ayda bir Mavili Elektronik teknik servisi tarafından üniversitede bulunan tüm sistemlerin bakımları gerçekleştirilmektedir. Bakım işleri

kapsamında dedektörlerin temizlenmesi, buton ve detektörlerden verilen sinyaller ile sirenlerin ve senaryoların kontrolü, yangın panelinin güç kısmının kontrolü yapılmaktadır. Sistemin işletilmesi üniversite yönetimince görevlendirilmiş teknik personeller tarafından yürütülmektedir.

Sonuç Özellikle üniversiteler gibi kalabalık ve panik ortamına elverişli yapılarda erken ve doğru algılamanın sağlanarak; gerekli uyarıların işitsel ve görsel olarak yapılması çok önemlidir. Algılama ve uyarıların yanı sıra mekanik sistemlerin de yönetimi ve takibi yangın algılama sistemlerinin vazgeçilmez parçasıdır. Tüm bu sistemlerin doğru tesis edilebilmesi için, projelendirme aşamasında ilgili yönetmelik ve standartların gereklilikleri yerine getirilmelidir. Ayrıca, acil durum senaryoları projelendirme aşamasında belirlenerek; uygulama aşamasında hiçbir konunun ucu açık bırakılmamalıdır. Ayrıca tesisatta kullanılan kabloların da ilgili standart ve yönetmeliklere uygun olması sistemin çalışma devamlılığı açısından önemlidir. Sistemin çalışır halde tutulması için, teknik personel tarafından yapılan rutin bakımlar ve üretici firma tarafından yapılan üç aylık genel bakımların da aksatılmaması çok önemlidir.

YANGIN GÜVENLİĞİ

Yangın söndürmede çevreci ürünler Söndürme maisi olarak kullanılan köpükler en nihayetinde doğal kaynaklara karışmaktadır. Deniz araçlarında meydana gelen yangınlarda kullanıldığında ise bu köpükler bulunduğu bölgelerde toplu balık ölümlerine sebep olmaktadır. Zafer ERDEM /Endüstriyel ve Otomativ Sektör Sorumlusu FİRETÜRK

İnsan popülasyonunun artması, büyüyen şehirler ve artan tüketim. Dünyamız gün geçtikçe doğal rezervleri azalan, sözde çevreci biz dünyalıların her gün biraz daha kirlettiği, doğa manzaraları için şehirlerimizi terk edip kilometrelerce yol gittiğimiz bir yer halini aldı. Güneş ışınları artık faydalı değil. Ya da çeşmeyi açıp ağzınızı dayayıp kana kana su içemezsiniz mesela. Beğenmediğimiz köy ekmekleri daha pahalı artık. Ya da küçük hobi bahçelerinde hormonsuz domates yetiştirmek yeni hayalimiz. Hal böyle olunca da tercih ettiğimiz ürünlere dikkat eder olduk. Market poşetleri yerine parayla satılan organik kâğıt çantalar, piller için geri dönüşüm kutuları, plastiği kâğıdı ayrı ayrı depolayan çöp tenekeleri yeni tercihlerimiz arasında. Güneş panelleri, elektrikli arabalar ise hedeflerimiz. Takdir edersiniz ki endüstriyel alanda yapılan katliam bireysel tahribatın çok daha üzerindedir. Bu kapsamda kullanılan sistem ve ürünlerin de tercih

90 n Güvenlik Yönetimi Ekim 2015

sebebi olabilmesi için çevreci özelliğe sahip olması gibi yasal zorunluluklar mevcut. Fabrika atıklarının filtrelenmesi, bir kısım kimyasalın özel şartlarda imhası vb. uygulamalar yerine doğada kolay çözünen, ozon tabakasına zarar vermeyen, deniz canlılarına dost ürünler tercih edilmekte. Geleneksel yangın söndürme teknikleri ve kullanılan malzemelere baktığımızda ise kimyasal söndürme gazları, tozlar ve köpükler en çok kullanılan ürünler-

dir. Geçtiğimiz yıllarda kullanımı yasaklanan NAF-S-3 söndürme gazının ozon tabakasına zarar verdiği 25 yıl kullanıldıktan sonra anlaşılmıştır. Yine söndürme maisi olarak kullanılan köpükler en nihayetinde doğal kaynaklara karışmaktadır. Deniz araçlarında meydana gelen yangınlarda kullanıldığında ise bu köpükler bulunduğu bölgelerde toplu balık ölümlerine sebep olmaktadır. Kimyasal toz söndürücülerin solunması ciddi sonuçlara sebep olmaktadır. Başka bir söndürme

gazına maruz kalan ve hayatını kaybetmiş vatandaşlarımız dahi mevcut.

Doğaya zarar veren ürünleri kullanmayalım Üreticilerin dikkatini çeken çevreci özellik kendilerine ticari olarak fayda sağlarken aslında vermeye çalıştığımız “Dünyayı Koru” sloganını da yerine getirmeye başladı. Bu sayede yangını söndürürken başka zararlara sebep vermeme şansımız var gibi görünüyor. Peki; bu ürünler artık var ve gerçekten söndürebiliyorsa neden kullanılmıyor? Çok mu pahalılar? Yoksa tek sebep alışkanlıklarımızı değiştiremiyor olmamız mı? Örneğin gazlı söndürmeler yerine Rusların 1950 yıllarında Soyuz Uzay projesinde kullandığı aerosol söndürücüler var. Oksijeni tüketmeyen, doğaya karıştığında ozon tabakasına zararı olmadığı kanıtlanmış. Madendeki potasyumu olduğu gibi çıkartıp içine başka bir kimyasal katmadan yangına otomatik olarak püskürten sistemler. Alışılmış kocaman tüplerin yerine küçücük bir kutu koyup iş yerlerinizde büyük alanlar da işgal etmiyorlar. Endüstriyel tipleri de var. Server odaları, bilgi işlem merkezleri, elektrik panoları, araç motorları vb. aklınıza gelebilecek her yere uygulanabiliyor. Ofislerde bulunan kocaman yangın söndürücüler yerine kibar, şık ve etkin söndürme kapasitesine sahip bir polis jopu büyüklüğünde söndürücüleri bile var. Arabanın bagajında sağa sola devrilip duran yangın söndürücülerin yerine ideal bir çözüm olabilir. Üreticiler 10 ila 20 yıl arasında kullanım ömrü garanti

ediyor. Amerika ve Avrupa ülkeleri 1980’lerden beri kullanıyor. Genellikle üreticiler de oralardan. Referansları da hiç fena değil. 1994 yılında İstanbul Boğazında yanan bir tanker gemisi vardı. Nassia. Günlerce köpükle müdahale edilmesine rağmen sönmemişti. Sonra Amerika’dan bir uçakla farklı bir söndürme maisi geldi. Hollanda’dan da bu ürünü kullanacak bir ekip. Nassia yanar halde Karadeniz’e doğru sürüklenirken karaya oturmuştu. Günlerce sönmeyen Nassia yarım saat sürmeden bu malzeme ile Hollandalı itfaiyeciler tarafından söndürüldü. Geçenlerde bir fuarda gördüm bu malzemeyi. Belgeleri, test raporları, referansları videoları hazırlayıp gelmişler. Amerika’dan Presidental Green diye bir belge almışlar. Dediklerine göre bu çevrecilik onurlandırmasına sahip başka bir yangın söndürme malzemesi yokmuş. Araştırdım, bulamadım. Sonra bir test yaptılar. Müthiş bir deniz akvaryumunun içerisine bu malzemeyi döküyorlar. Bütün gün gidip gelip akvaryuma baktım. Balıklar umursamadı bile akvaryuma dökülen bu yabancı maddeyi. Güney Afrika Limanlarında yapmışlar bu testi. Liman yönetimi limandaki balıkların zarar görmediğine dair yazılı belge vermiş. Amerika’da itfaiyeciler cilt üzerinde yanıklarda kullanıyormuş. Yangın söndürücü değil de güneş kremi olarak satsalar daha çoksatarlar her halde. Sebebi ise suyun söndürme ve soğutma kabiliyetini 10 kat arttırması. Tuzlu su ile kullanıldığında ise 20 kat. Kullanım ömrü en az

10 yıl. 10 yılın sonunda yapılacak teste göre uzatılabiliyor. Bir de bu malzemeyi çok özel bir set haline getirip madenlerde Grizu Patlamasını engelleyecek bir mekanizmaya haline getirmişler. Şili ve Güney Afrika’da ki madenlerin hepsinde kullanılıyormuş. Henüz kıvılcım çıkmadan sistem söndürmeyi yapıyor, milisaniyeler içerisinde algılama-aktivasyonsöndürme işlerini bitiriyormuş. Ancak görülen o ki ülkemizde pek bir pazar payları yok. Sebebi ise ihtiyaç sahiplerinin bu teknolojileri takip etmemesi, edenlerin de alışkanlıklarını değiştirmemesi. Sanki iş biraz da biz de bitiyor gibi. Biz kullanmazsak niye üretilsin ki?

Oksijeni tüketmeyen, doğaya karıştığında ozon tabakasına zararı olmadığı kanıtlanmış. Madendeki potasyumu olduğu gibi çıkartıp içine başka bir kimyasal katmadan yangına otomatik olarak püskürten sistemler. Alışılmış kocaman tüplerin yerine küçücük bir kutu koyup iş yerlerinizde büyük alanlar da işgal etmiyorlar.

Ekim 2015 Güvenlik Yönetimi n 91

ABONE FORMU

ABONELİK BİLGİLERİ GÜVENLİK YÖNETİMİ DERGİSİNE 1 YILLIK ABONE OLMAK İSTİYORUM. ADI, SOYADI : FİRMA ADI : DOĞUM TARİHİ/YERİ: DERGİ TESLİM ADRESİ ADRES

POSTA KODU / SEMT / ŞEHİR DİĞER BİLGİLER: MESLEK

E-MAİL

TEL

FAX

GSM

FATURA ADRESİ: ADRES:

POSTA KODU / SEMT /ŞEHİR VERGİ NO / DAİRESİ Güvenlik Yönetimi Dergisi’nin 1 yıllık abonelik bedeli 75 TL. + KDV’dir. Abonelik bedelini İş Bankası - Perpa Şubesi - Hesap No: 1188 0542685 IBAN: TR76 0006 4000 0011 1880542685 yatırdıktan sonra dekontun fotokopisi ile birlikte bu formu doldurarak 0212 210 54 45’’ye fakslayıp yada yesim@guvenlik-yonetimi.com adresine mail atarak hemen abone olabilirsiniz.

2-3

Ö.K.İ

6-7

A.K.

A.K.İ

4-5