Güvenlik Yönetimi Dergisi 61

Page 1

arka kapak

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR

TEMMUZ 2018 SAYI: 61

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ULAŞIM GÜVENLİĞİ FOKUS: DRONE TEKNOLOJİSİ

TEMMUZ 2018 SAYI: 61

ÖZEL DOSYA: TOPLUMSAL DAVRANIŞ PSİKOLOJİSİ VE ÖZEL GÜVENLİK ULAŞIM GÜVENLİĞİNDE SİNYALİZASYONUN ÖNEMİ ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR

Güvenlik Y KAPAK-61 ilanlı dikey.indd 1

10.07.2018 01:11



arka kapak

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ n AYDA BİR YAYINLANIR

TEMMUZ 2018 SAYI: 61

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ULAŞIM GÜVENLİĞİ FOKUS: DRONE TEKNOLOJİSİ

TEMMUZ 2018 SAYI: 61

ÖZEL DOSYA: TOPLUMSAL DAVRANIŞ PSİKOLOJİSİ VE ÖZEL GÜVENLİK ULAŞIM GÜVENLİĞİNDE SİNYALİZASYONUN ÖNEMİ ÖZEL GÜVENLİK FEDERASYONU YAYINIDIR

Güvenlik Y KAPAK-61 ilanlı dikey.indd 1

10.07.2018 01:11


ön kapak içi

arka kapak içi

TEMMUZ 2018 SAYI: 61

Güvenlik Y KAPAK-61 ilanlı dikey.indd 2

10.07.2018 01:11


ön kapak içi

arka kapak içi

TEMMUZ 2018 SAYI: 61

Güvenlik Y KAPAK-61 ilanlı dikey.indd 2

10.07.2018 01:11










içindekiler 32

56

48 10 BAŞKANDAN

12 EDİTÖR

KAPAK KONUSU

SEKTÖRDEN

26

Banket sarsma bandı uygulamalarının değerlendirilmesi

62

''İşimizi şansa bırakma lüksümüz yok’’

32

Ulaşım güvenliğinde sinyalizasyonun önemi

64

''Yapı taşlarımızı, azim ve çözüm üretmek

oluşturmaktadır''

42

Ulaşım güvenliğinde yeni çözümler

46

Ödüllü MIC kameralarla köprüler daha güvenli

ELEKTRONİK GÜVENLİK

FOKUS

66

Günümüz trendlerinden yüz tanıma analitiği

48

Yeni nesil uçan kumandalı arabalar 72

Yarının güvenliğini şekillendirecek

5 teknoloji trendi

74

Video teknolojileri

14 GÜNCEL

Sektör ile ilgili kısa haberler

24 KÖŞE / Hayata Bakış

ÖZEL DOSYA

56

İletişimde güvenilir kaynak özel güvenlik görevlisi


Güvenlik Yönetimi ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

TEMMUZ 2018

76

AYDA BİR YAYINLANIR

Özel Güvenlik Federasyonu adına imtiyaz sahibi O. Oryal ÜNVER Yürütme Kurulu O. Oryal ÜNVER İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Yusuf Vehbi DALDA Genel Yayın Yönetmeni Devrim BOZKURT devrim@guvenlikyonetimi.com Yazı İşleri Müdürü Ezgi ÖZCAN ezgi@guvenlikyonetimi.com Reklam Koordinatörü Çiğdem ÖZCAN cigdem@guvenlikyonetimi.com

66

Danışma Kurulu Alp SAUL Arzu YÜKSEL Doç. Dr. Gazi UÇKUN Füsun KOCAMAN Gültekin FİŞEK Hakan ÖZALP İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Okyay ŞENTÜRK O. Oryal ÜNVER Osman Levent CELASUN Prof. Abdurrahman KILIÇ Taner ALBAYRAK Yusuf Ziya ÖNCEL Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık Derya BOZKURT derya@guvenlikyonetimi.com

GÜVENLİK HİZMETİ

76

Deniz ve liman güvenliğindeki gelişmeler 2

YANGIN GÜVENLİĞİ

82

Endüstriyel mutfaklar artık daha güvenli

Baskı ÖZGÜN OFSET TİC LTD ŞTİ 0212 280 00 09

86

Yangın güvenliğinde duman kontrol sistemleri

Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar, çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki görüşler sahibine aittir. Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden hiçbir şekilde kullanılamaz.

90 Editöryel Takvim

Yayın Türü Yerel Süreli Yayın. Ayda bir yayınlanır. Yönetim Adresi Arkhe Tanıtım Hizmetleri Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat: 12 No:2049 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Tel: (533) 413 78 08

92 Abone Formu 94 Reklam İndeksi tanıtım hizmetleri

Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 12 No: 2049 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08


BAŞKAN

d

Drone (dron) nedir? Değerli okurlarımız;

Dron, İngilizce’de erkek arı manasına gelen bir kelime. Fakat günümüzde insansız hava araçları anlamında kullanılıyor. Dron’ların tarihine baktığımızda genellikle askeri amaçlı kullanılan dron’lar, bazı yasalar bu ürünlerin kullanılmasını engellese de, aşağıda bahsedilen alanlarda çekeceği kayıtlarla, çığır açma potansiyeli yüksek, bir ürün olarak ortaya çıkmıştır. Şu anda dron’un kullanılmaya başlayan sektörleri aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz. Gazetecilik ve show dünyası (Güney Kore’de düzenlenen Kış Olimpiyatları’nda gördük,1218 dron’un yer aldığı dron gösterisi görülmeye değerdi. Bunun bir Guinness Dünya Rekoru olduğunu da belirtmek isterim.)

O. Oryal ÜNVER ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı

Spor, siz sporunuzu yaparken, sizi tepeden takip eden bir ürün olacak ve sizin tüm hareketlerinizi kaydedecek ve böylece hareketleri nasıl yaptığınızı daha bir keyifli şekilde izleyebileceksiniz. Seyahat; dron’lar yerden yaklaşık 6 metre yüksekliğe kadar sabit uçuş modunda uçup, 50 metre yüksekliğe kadar çıkabildiğinden; şehirlerin kuş bakışı görüntüleri bu ürünler sayesinde çok rahat kaydedilebilir. Pazarlama, tarım, kargo, yarış, sağlık, haritalama, moda, acil yardım, haberleşme şeklinde oluşmaktadır. Martıların dron’ları hiç sevmediğini belirtmek isterim. Zaman zaman dron’ lara pike yapıyorlar. Kullanıcılar dikkatli olsunlar. Dron’u özel güvenlik sektöründe kullanabilir miyiz? Evet kullanabiliriz, özellikle devriyelerde, alarm incelemelerinde, bizlere çok faydalı olacağını düşünmekteyim. CoESS (Avrupa Güvenlik konfederasyonu) bu konuda faaliyete başlamış ve Avrupa da kullanım şartlarını oluşturmuştur. Devletlerin kendi iç kanunlarına paralel olarak dron kullanım şartları değişmektedir. Ancak gelecekte dron’ların hayatımızın birçok yerinde faydalanacağımız bir olgu olduğu bir gerçektir. Sağlıklı kalın. Not: GÜSOD'un faaliyete geçirdiği uzaktan ISPS Eğitimi'ne www.gusod.org.tr'den ulaşabilirsiniz.

10 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Dron’ların

tarihine baktığımızda genellikle askeri amaçlı kullanılan dron’lar, bazı yasalar bu ürünlerin kullanılmasını engellese de, yazıda bahsedilen alanlarda çekeceği kayıtlarla, çığır açma potansiyeli yüksek, bir ürün olarak ortaya çıkmıştır.


Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 11


b EDİTÖR

Temmuz sayımızdan merhaba Bu sayımızda da, güvenliğe dair birçok konuyu sizler için bir araya getirdik. Kapak konumuza taşıdığımız Ulaşım güvenliği; hızla artan kentleşme ve teknolojik gelişmelere de bağlı olarak, gün geçtikçe ülkemizin de en önemli konularından biri haline gelmiştir. Nüfus ve trafik yoğunluğunun bir sonucu olarak, yol güvenliğinin geliştirilmesi ulaşım yetkilileri için öncelikli bir politika haline gelmektedir. Trafik kazaları hem insan kayıplarına neden olmakta hem de ülke ekonomisine zarar verip sosyal sorunlara yol açmaktadır. Yeni teknolojilerle geliştirilen sistemler sayesinde, yaralanmalı ya da maddi hasarlı kaza risklerinin en aza indirgenmesi için çalışmalar sürmektedir. Ulaşım Güvenliği disiplin başlığımızda; Karayolları Genel Müdürlüğü, İBB Ulaşım Yönetim Merkezi, Mobotix Türkiye ve Ateksis’in değerli yazılarını okuyabilirsiniz. Fokus konumuz ise; Drone Teknolojileri, ’’drone’’bir uzaktan kumanda ya da yazılımsal yönetim ile kolayca yönlendirilebilen İnsansız Hava Aracı'dır (İHA).Tarihçesine baktığımızda ilk olarak askeri amaçlı kullanılan drone’lar, güvenlikten, sinemaya birçok sektörün gözdesi konumunda. Havadan görüntülemelerde helikopter giderleri ve pilot maliyeti olmadığı için hem zamandan hem de bütçeden tasarruf sağlıyorlar. Drone teknolojisinin gelişmesiyle, kameralı drone marka ve modellerinin yaygınlaşması, havada kalma sürelerinin artışı ve daha uzun mesafelerde uçuş yapabilmeleri gibi birçok sebeple tercih ediliyorlar. Güvenlik alanında ise, gerek güvenlik görevlilerinin denetimi ve gerekse korunan projedeki kritik noktaların otomatik kontrolü için de kullanılıyor. Drone teknolojisini incelediğimiz Fokus Bölümümüzde Hikvision Türkiye A.Ş.’nin drone teknolojilerine dair kapsamlı yazını inceleyebilirsiniz. Özel Dosya Konumuz ise; Toplumsal Davranış Psikolojisi ve Özel Güvenlik, toplulukların kültürel özelliklerine göre oluşan sınırları ve özel güvenliğin tavrının nasıl olması gerektiğini inceledik. Kararlı ve güçlü bir imaja sahip, karşısındakilere net ve inandırıcı mesajlar veren bir güvenlik görevlisi nasıl olmalıdır? Sorusunun cevaplarını Özel Güvenlik Müşaviri & İletişim Uzmanı Mete Yazman’ın kaleminden okuyabilirsiniz. Sektörden bölümümüzün bu sayıdaki konukları ise; Loomis Türkiye, Satış ve İş Geliştirme Direktörü Demir Bükülmez ile para ve kıymetli eşya taşımacılığının risklerini ve teknolojik yeniliklerle güçlenen sistemlerini, Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri A.Ş. Genel Müdürü Volkan Köse ile savunma teknolojilerinin önemine dair bilgilendirici röportajlar gerçekleştirdik. Elektronik güvenlik, güvenlik hizmeti, yangın güvenliği gibi birbirinden farklı disiplin başlıklarımızda ilginizi çekecek teknik yazı ve makaleleri sizler için derledik.

Keyifli okumalar dileriz

12 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Ezgi ÖZCAN

Nüfus ve

trafik yoğunluğunun bir sonucu olarak, yol güvenliğinin geliştirilmesi ulaşım yetkilileri için öncelikli bir politika haline gelmektedir



GÜNCEL

GÜSOD, Özel Güvenlik Görevlileri Günü ve Haftası’nı kutladı... Özel güvenlik sektörünün en büyük derneği GÜSOD (Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği) Başkanı Murat Kösereisoğlu; zor şartlarla görevlerini en iyi şekilde yerine getiren tüm özel güvenlik çalışanlarının Özel Güvenlik Görevlileri Günü’nü kutlayarak “Milletimizin huzuru ve güvenliği için kolluk kuvvetlerinin en büyük destekçisi olan özel güvenlik çalışanlarımızın başarısı hepimizi gururlandırmaktadır. Bu süre içerisinde görevleri başında hayatını kaybeden özel güvenlik görevlilerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz. Özel güvenlik görevlilerinin ve sektörümüzün 26 Haziran Özel Güvenlik Günü kutlu olsun” dedi. Kösereisoğlu, sektörün en önemli sorunu olan çalışan haklarının iyileştirilmesi de dikkat çekerek “GÜSOD olarak son yıllarda çalışanların haklarının

iyileştirilmesi konusunda kayda değer çalışmalar yürüttük. İçişleri Bakanlığımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız ve Emniyet Genel Müdürlüğümüz de bu konuya hassasiyet gösteriyorlar. Kendilerine müteşekkiriz. Özel Güvenlik Görevlileri için asgari ücretin %30-50 oranlarında artırılması gerektiğine inanıyoruz. Yıllık izin haklarında iyileştirme, fazla mesailerinde ve özellikle tatil günleri çalışmalarında tatmin edici ücretlerin ödenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Keza emeklilik için gerekli prim gün sayısını azaltan fiili hizmet zammı ve görevi başında meydana gelebilecek iş kazalarının diğer riskli mesleklerde olduğu gibi maluliyet haklarının tanınmasını istiyoruz” dedi. Özel güvenlik hizmetlerinin yasal çerçevesini belirleyen ve 26 Hazi-

ran 2004 yılında Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun; 14. üncü yılını doldurdu. Bu kanunun kabul edildiği gün 26 Haziran, Özel Güvenlik Görevlileri Günü ve haftası olarak kutlanıyor.

Bankalar Birliği’nden güvenlik uyarısı

Türkiye Bankalar Birliği’nce (TBB), banka müşterilerinin, SMS, elektronik posta ve sosyal medya iletileriyle yapılan yönlendirmeler veya arama motorları üzerinden giriş yapılan internet sitesi adreslerinin doğruluğundan emin olmak için, güvenlik sertifikalarını mutlaka kontrol etmesi gerektiği uyarısında bulunuldu. Birlik tarafından yapılan açıklamada, kamuoyundan gelen bilgilerden, banka müşterilerine SMS, elektronik posta, sosyal medya

14 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

ileti ve reklamlarıyla, “puan kazandınız”, “kart aidat ücretiniz iade edildi”, “masrafınız iade edildi”, “ihtiyaçlarınıza en uygun krediyi sizin için analiz edelim” gibi vaatler sunulduğunun anlaşıldığı ifade edildi. Müşterilerin, iletilerde yer alan internet sitelerine yönlendirilerek kişisel bilgilerinin talep edildiği aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Kullanılan logo, isim ve kurumsal renklerle bankadan geldiği izlenimi veren bu iletiler, kişisel ve banka bilgilerinizi almaya yöneliktir ve dolandırıcılık amacıyla gönderilmektedir. Kişisel veriler, banka hesap ve kredi kartı bilgileri ve güvenlik şifreleri kişiye özel olup asla paylaşılmamalıdır. Bu tür bilgilerin talep edilmesi durumunda, mutlaka adı geçen banka aranarak bilgi alınmalıdır.

SMS, elektronik posta ve sosyal medya iletileriyle yapılan yönlendirmeler veya arama motorları üzerinden giriş yapılan internet sitesi adreslerinin bankanıza ait olduğundan emin olmak için, güvenlik sertifikaları mutlaka kontrol edilmelidir. İnternet tarayıcısındaki adres çubuğuna bankanın site adresi yazılarak siteye giriş yapılmasına özen gösterilmelidir. Dolandırıcılığa maruz kalınmaması ve mağduriyet yaşanmaması için güvenlik uyarılarına hassasiyet gösterilerek, dikkatli olunmalıdır.” Açıklamada ayrıca, güvenlik sertifikasının nasıl kontrol edileceği hakkında Birlik tarafından yayınlanmış Dolandırıcılık Eylemleri ve Korunma Yöntemleri kitabından bilgi edinilebileceği aktarıldı.



GÜNCEL

III. Dünya Nükleer Santraller Zirvesi Paris Nükleer endüstrinin dünya çapında nabzının tutulduğu iki yılda bir düzenlenen Dünya Nükleer Santraller Zirvesi Paris, 26-28 Haziran 2018 tarihleri arasında Paris-Nord Villepinte Parc d’Expositions et Centre de Conventions`da gerçekleşti. Türkiye ekonomisine ivme kazandıracak olan nükleer santraller projelerine ağırlık verebilme hedefi ve endüstride yer alan birçok firma temsilcisi katıldı. Yeni teknolojileri yakından takip edebilmek adına Norm Teknik

A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Turanlı da zirvedeydi. Turanlı ziyareti sırasında nükleer endüstriye yön veren birçok yatırımcı ile bir araya gelerek sektördeki teknolojik gelişmelere sıcak temaslarda bulundu. Ülkemizde gerçekleştirilecek olan Akkuyu ve Sinop Nükleer Santral Projeleri kapsamında Türkiye pazarını değerlendirdi, ticari iş ilişkileri kapsamında da önemli temaslarda bulundu. Üçüncüsü düzenlenen zirve yoğun bir katılımla son buldu.

Süper güvenli internet geliyor Hollanda’daki Delft Teknik Üniversitesi (TU Delft) araştırmacılarının buluşu olan “kuantum dolanması” yöntemi ile “süper güvenli internet” dönemi başlayacak. Bilim insanları, “kuantum interneti” sayesinde iletişimin tamamen güvenli hale geleceğini, iki kişi arasındaki görüşmelerin izinsiz şekilde dinlenmesinin, takibinin ya da internet şifresinin kırılmasının artık imkânsız olacağını söylüyor. Proje, TU Delft ve Hollanda Uygulamalı Bilimsel Araştırma Kurumu (TNO) tarafından oluşturulan QuTech araştırma merkezi tarafından yürütülüyor. Nature Dergisi’nde yayımlanan ve güvenli internet konusunda devrim olarak nitelenen proje, TU Delft araştırmacılarının 2015 yılında gerçekleştirdikleri “kuantum dolanması” adı verilen buluşa dayanıyor. Araştırmacılar, kuantum dolanması ile bir mesafeden en küçük parçacıklar arasında görünmez bir bağlantı kurulabileceğini

16 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

kanıtladı. Şimdi bu buluş, kuantum interneti projesi ile pratikte uygulanacak. QuTech’ten Ronald Hanson’a göre, kuantum interneti ile şu anda mevcut olan sistemde yapılamayan birçok şey gerçeğe dönüşecek. İnternet hem hızlanacak hem de “süper güvenli” hale gelecek. Bağlantıyı kesintiye uğratmadan ya da fark edilmeden izlemek artık olanaksız olacak. Hollandalı bilim adamına göre, kuantum interneti üzerinden yapılan görüşmeler, başkaları

tarafından dinlenemeyecek. İki kişi arasındaki internet iletişimine dışardan izinsiz müdahale edilemeyecek. İnternet şifresinin kırılması imkânsız hale gelecek. Bilim insanları, 2 metrelik bir mesafe üzerinde saniyede 40 kez parçacıkları dolaştırmayı başardı. Araştırmacılar, deneme tablosunun 2 metre olduğunu belirterek, uzunluğun önemli olmadığına işaret ediyor. 10 santimetre ya da 1 kilometre mesafede de aynı sonucun elde edileceğini vurguluyorlar.



GÜNCEL

Lujniki Stadyumu güvenli ellerde

2018 Dünya Kupası Rusya’daki 13 farklı şehirdeki stadyumlarda oynanacaktır. Bu stadyumların 10’u yeni inşa edilen stadyumlarken Lujniki stadyumunun da içinde bulunduğu 3 stadyum restore edildi. Yenilenmesi tamamlanan Lujniki Stadyumu renovasyon dahilinde 81 bin metrekare olan tribün hacmi 166 bin metrekareye çıkarılıp ve ka-

feterya, restoran ve alışveriş merkezi gibi sosyal alanlara da yer verilmiştir. Stadyumun yangın algılama sistemi yenilenirken, bedensel engelli tuvaletlerine acil çağrı sistemi kuruldu. Stadyumda, Avrupa’nın en önemli yangın algılama sistemi üreticilerinden biri olan Schrack Seconet firmasının Integral IP ürün grubu tercih edildi. %100 yedeklilik özelliğine sahip

16 adet 14 looplu yangın algılama panelinin network edilmesi ile kurulan sistemde yaklaşık 12bin adet multi sensör dedektör, 4.500 adet modül, 40 adet hava örnekleme sistemi kullanıldı. Yangın algılama panelinin EN 12094 sertifikasına sahip olması stadyum genelindeki 111 söndürme zonunda mevcut panel üzerinden kontrol edilip yönetilmesine olanak sağladı. Sistem maksimum güvenliği sağlamak için yedekli olarak çalışan 2 farklı noktadaki grafik izleme yazılımı üzerinden izlenip yönetilmektedir. Ayrıca yangın algılama sistemi OPC üzerinden bina otomasyon sistemi ile entegre edildi. Acil çağrı sistemi kapsamında 147 engelli tuvaletine ipli çağrı butonu ve sesli iletişim ünitesi konuldu. 2 farklı lokasyona yerleştirilmiş hemşire konsolu üzerinden bütün çağrılar takip edilmekte ve müdahale öncesi sesli iletişime geçilerek engellinin gerçekten yardıma ihtiyacı olup olmadığı teyit edilmektedir.

Siri güvenlik projesi Cannes’da ödül kazandı

Miami Ad School öğrencileri tarafından hazırlanan Hush isimli proje, kullanıcıların Siri’de “güvenli kelimeler” belirlemesini sağlıyor. Cannes uluslararası yaratıcılık festivalinde Geleceğin Aslanları

18 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

kategorisindeki kazananlar arasında yer alan proje, insanların hayatını kurtaracak nitelikte. Apple’ın yapay zeka teknolojisini kullanarak insanları hayati tehlikelerden kurtarmayı amaçlayan öğrenciler, bu gibi durumlarda Siri’nin acil yardım çağrısı bırakmasını sağlıyor. Hush, Hamburg ve Miami’de bulunan Miami Ad School öğrencileri Junggle Kim, Chaeyeong Seo ve Cristina Marquez Barreto tarafından üretildi. Hayatını tehdit eden durumlarla karşı karşıya kalan ve yardım çağırmak için telefon etmekten korkan insanların yardımına koşan bu proje, Siri ve Apple’ın yapay zeka teknolojisinden

yararlanıyor. Böylece yardım çağrısı yaparken saldırıya uğramaktan korkan kullanıcılar önceden belirledikleri ve tetikleyici niteliğindeki güvenli kelimeleri söyleyerek Siri’nin acil yardım hattını araması sağlıyor. Aramayı yapan Siri ise yetkilileri konuyla ilgili bilgilendirerek mikrofonu anlık olarak açarak durum aktarımı yapabiliyor. Bu sabah aktardığımız üzere iOS 12’nin, ABD’de acil durumlarda 911 ile kişilerin konumunu paylaşacağını da düşünürsek, Apple’ın teknoloji aracılığıyla kullanıcılarına daha güvenli bir ortam sunmaya başladığını söyleyebiliriz.



GÜNCEL

Liman Güvenliği Operasyonları Sempozyumu gerçekleştirildi

IMO (Uluslararası Denizcilik Örgütü) tarafından organize edilen Liman Güvenliği Operasyonları Sempozyumu 11-13 Haziran 2018 tarihleri arasında Londra’da yapıldı. Sempozyuma dünyanın farklı yerlerinden 325 kişi katılım sağladı. 10 ülkenin tebliğ verdiği sempozyumda, tebliğ veren ülkeler; Hollanda, Belçika, Kanada, İran, İsveç Almanya, Amerika, Kore, İtalya ve Şili oldu. Tebliğlerde ağırlıklı olarak bilgi

güvenliği risk analizi, büyük yolcu gemilerindeki güvenlik sorunları ve bu sorunların çözülmesi için özel güvenlik şirketlerinden nasıl destek alınması gerektiği, başlıca konular arasında ele alındı. Risk analizinin metolojisinin eski metolojilere göre çok farklı bir şekle getirildiğinin altını çizen yetkililer, özellikle ISPS işi yapan kişilerin bu metolojiye göre yeniden hazırlık yapmaları gerektiği vurguladı. Denizcilik camiasını ya-

kından ilgilendiren MERCH şirketine yapılan siber saldırının Atom bombasından daha etkili bir silah olduğu özellikle belirtildi. Yapılan görüşmeler sonucunda denizcilik şirketlerinin siber saldırılara karşı alması gereken tedbirler işlendi. 7000 yolcu ve 3000 çalışan barındıran büyük yolcu gemilerindeki güvenlik sorunlarının büyük boyutlara ulaştığı ve çözülmesi için özel güvenliğe yer verilmesi konusu ön plana çıkarıldı.

Geçiş sistemlerine “FalconEYE 3D” çözümü Ölçsan 19-21 Haziran tarihleri arasında Londra’da yapılan IFSEC 2018 Güvenlik Fuarı’nda Hitachi standında yer aldı. Hitachi ve - Hitachi LG Data Storage firmalarının 3D TOF sensörü üzerine geliştirdikleri “Smart Intrusion Detection” çözümünü tanıttı. Ölçsan’ın “FalconEYE 3D” isimli bu çözümü, firmanın geliştirmiş olduğu geçiş kontrol ve PDKS platformu olan KIMO ile entegre çalışmaktadır. FalconEYE 3D; tailgating, piggybacking ve unautorised entry/exit gibi kontrolsüz geçiş noktalarındaki güvenlik açıklarını çözüyor ve headcounting yapıyor. Dünyada klasik geçiş kontrol süreçlerine yenilik getiren “FalconEYE 3D” kontrolsüz kapı geçişlerini de kontrol ederek güvenlik adına kontrolsüz bir

20 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

alan bırakmıyor. Kontrolsüz kapı olarak tanımlanan (turnike vs.. gibi engelleyici bir unsur olmayan) kartlı veya biyometrik yolla açılabilen kapılarda geçiş esnasında birden fazla kişinin kontrolsüz şekilde geçip geçmediği, kaç kişinin geçtiği gibi bilgiler anlık alarm olarak üretiliyor. Bu sayede tüm kontrolsüz girişçıkışlar artık izlenebiliyor. Üç gün süren fuarda; ziyaretçiler Hitachi

Standında, Ölçsan’ın geliştirdiği “FalconEYE 3D” çözümü ile geçiş kontrol çözümleri hakkında ayrıntılı bilgi aldı. Akıllı geçiş işlevlerine ihtiyaç duyan sektörlerden uluslararası temsilciler yoğun ilgi gösterdi.



GÜNCEL

Brand Finance’in en değerli markaları açıklandı Karel, dünyanın lider bağımsız marka değerleme ve strateji şirketi Brand Finance tarafından gerçekleştirilen ‘Türkiye’nin En Değerli Markaları - Turkey 100’ çalışmasında 2018 yılında Türkiye’nin en değerli 100 markasından biri oldu. Telekom sektörü, listeden yüzde 14’lük pay alarak bankacılığın ardından en büyük ikinci sektör olarak öne çıktı. Çalışma ile ilgili olarak yaptığı açıklamada Ar-Ge temelli, katma değeri yüksek üretimin ve tüketici odaklı olmanın hak ettiği değeri görmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Karel Pazarlama ve Stratejik Planlama Danışmanı Nurşen Yıldırım, “Çağdaş ekonomilerde marka, hayatta kalabil-

menin en önemli dayanaklarından biridir. Marka, üretici – ürün – tüketici üçgeninde bütünlüğü sağlayan imaj, kalite, stil, fiyat ve hatta kültür kavramlarını bünyesinde toplayarak, tüketici kararlarında en etkili

unsurlardan biri olmuştur. Teknolojik gelişmelere paralel olarak ortaya çıkan yeni ekonominin doğuşu ve İnternetin dünyanın en büyük pazarı haline gelmesiyle birlikte markanın etkisi de katlanarak arttı.

Şüpheli araçlar takibe alınacak

Yürürlüğe giren 29934 numaralı AVM Plaka Tanıma Sistemleri (PTS) Yönetmeliği kapsamında MOBESE A.Ş. ile iş birliği yapan tesis yönetim şirketi Atalian, ülke çapında birçok alışveriş merkezine kurulum gerçekleştirdi. Otopark giriş ve çıkışlarına kurulan kamera sistemleri, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün merkezi yazılımı ile entegre çalışarak olası güvenlik zafiyetlerinin önüne geçiyor.

22 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Son yıllarda hızla gelişen ve sosyal hayatımızda büyük yer tutan alışveriş merkezlerine, geçtiğimiz yıllarda şüpheli ve çalıntı araçlar rahatlıkla girerek güvenlik açığı oluşturabiliyordu. Türkiye’de entegre tesis yönetimi sektöründe hızla büyüyen ve alışveriş merkezlerine güvenlik, hijyen ve yönetim gibi hizmetler sunan Atalian, yürürlüğe giren plaka tanıma sistemleri yönetmeliği kapsamında otoparklara Mobese A.Ş. ile işbirliği yaparak kameralar kurdu. Plaka tanıma sistemi; kamera içinde bulunan bütünleşik donanım, yazılım ve plaka tanıma, Emniyet Genel Müdürlüğü merkezi yazılımından oluşuyor. Yüksek çözünürlüklü kameralarla araç plaka, marka, model, renk eşleştirme bilgileri kayıt ya da kontrol edilerek

anlık olarak kent güvenlik yönetim sistemine aktarılıyor. Kameralardan alınan araç görüntülerinde plaka bölgesi ayrıştırılıyor, plaka üzerinde bulunan karakterler çeşitli görüntü işleme (OCR) yöntemleriyle okunuyor. Sistem IP veya analog kameralarla ve farklı çözünürlüklerde çalışabiliyor. Burada işlenen bilgilerle rapor ya da alarm üretilmesi sağlanıyor. Plaka tanıma uygulaması ile AVM’lerin otopark giriş çıkışlarından geçen tüm araçlar tespit edilerek, şüpheli araç takibi yapılıyor ve merkeze anlık uyarılar iletiliyor, böylece Emniyet Genel Müdürlüğü ile uyum sağlanıyor. Sistem sayesinde çalıntı ve şüpheli araçlar tespit edilerek geçtiğimiz yıl Bayrampaşa’da bir alışveriş merkezinde bulunan bombalı araç gibi terör olaylarının da önüne geçilecek.



k

HAYATA BAKIŞ

“Etkili liderlik’’ Kişisel bütünlük, kişisel sorumluluk ve yaşam amacının ufkundaki aydınlık geleceğimizi oluşturur. Kişisel bütünlük kişisel sorumlulukla beslenir. Böylece siz kararlı ve eyleme dönük bir kişi olmak istediğinizde, kişisel bütünlüğünüz yaşam amacınızı canlı tutar. Amacınıza dayalı sorumlu bir yaşam sürdükçe bilgeliğiniz de artar. Kişisel bütünlüğü kendinizde ve birlikte çalıştığınız kişilerde arayın. Kişisel ve mesleki ilişkilerinizin güven temeline dayanmasını sağlayan unsurlar, karşılıklı saygı ve kişisel bütünlüktür. Kişisel bütünlüğünüz, anne-baba, yönetici, satış elemanı, lider, iş sahibi, işçi, eş veya öğretmen olarak “ya da başka bir işte” ne kadar etkili olacağınızı belirler. Kişisel bütünlüğünüz, elde edeceğiniz gerçek başarının ölçüsüdür. Her toplumda, kargaşanın başlıca nedenlerinden birisi, politik ve ekonomik alandaki liderlerin kişisel bütünlüklerinin olmamasıdır. Biz kişisel bütünlüğe sahip liderler istiyoruz,önemli pozisyonlarda kişisel sorumluluğa sahip insanların bulunması gerekir. Hükümetlerde, işletmelerde, ailelerde ve diğer kurumlarda bu tür liderlere gereksinim vardır. Liderliğin iyi olmasını engelleyen unsurlar; etkisiz liderler de, etkili liderlerin önüne çıkan engellerle karşılaşırlar. Etkili liderler, azim ve yaratıcılıkla engelleri nasıl aşacaklarını öğrenirler. Etkisiz liderlerin etkili olabilmeleri için, eylemlerinin sorumluluğunu üstlenmeyi öğrenmeleri gerekir. Bu kişiler genelde, toplumun içi boş olan başarı tanımına denk düşmeme korkusu yaşarlar. Bu korku, kişisel bütünlüklerini tehlikeye atar. Bir hedefe ulaşmak için başkalarını ezebilir ya da ilişkilerinde yalana dolana sapabilirler. Korkuları, davranışlarının sonuçlarının sorumluluğunu inkâr etmelerine yol açabilir. Yaptıklarının yanlış olduğunun bilinciyle, cezalandırılmaktan hatta işlerini kaybetmekten kaçınıyor olabilirler. Bu da, kişiliklerinin iç yüzünün anlaşılması korkusuyla hareket etmelerine yol açabilir. Ayrıca sorumluluktan kaçarlar ve korkularıyla hareket ederlerse alacakları sonuçlar da hiç iç açıcı olmaz ve bu sonuçlar onları tatmin etmez. Anne ve babaları düşündüren şey, tutarlı ve etkili bir disiplin kurmaktan çok, çocuklarının kendilerini beğenmesi ve kendilerine itaat etmesidir. Çocuklar, disiplin olmadan nasıl kişisel sorumluluğa dayanan alışkanlıklar kazanacaklar ve ileride kişisel bütünlüğe sahip yetişlinler olacaklardır? Bir anne veya baba olarak, sözleriniz ve davranışlarınızda tutarlı değilseniz, çocuğunuzun saygısını nasıl kazanırsınız? Aynı durum yönetici ve liderler için de geçerlidir. İnsanların kendilerini beğenmesine odaklananlar, genelde zayıf, etkisiz ve tutarsız birer insan olurlar. Bir yönetici veya lider olarak, sözleriniz ve davranışlarınızda tutarlı değilseniz, çalışanlarınızın ya da liderlik yaptığınız kişilerin saygısını nasıl kazanırsınız? “Kişisel bütünlük, etkili liderliğin anahtarıdır”. Güven kişisel bütünlükle yaşayan kişiye, başkaları tarafından verilen bir armağandır.

Başarabilmemiz dileği ile…

24 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Oğuz GÜLAY

Her toplumda, kargaşanın başlıca nedenlerinden birisi, politik ve ekonomik alandaki liderlerin kişisel bütünlüklerinin olmamasıdır.



KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Banket sarsma bandı uygulamalarının değerlendirilmesi Dünyanın ve ülkemizin en büyük sorunlarından olan trafik kazaları, ortalama olarak her yıl 1,2 milyon kişinin ölümüne, yaklaşık 50 milyon kişinin yaralanmasına ya da sakat kalmasına yol açmaktadır. KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Ü

lkemizde trafik kazalarında her gün ortalama 20 kişi hayatını kaybetmektedir. Buna ek olarak günde yaklaşık 823 kişi yaralanmakta ve bir kısmı hayatı boyunca sakat kalmaktadır. Genel Müdürlüğümüz sorumluluğundaki yol ağında 2017 yılı itibariyle toplam 52.628 ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası meydana gelmiştir. Bu kazalar oluş türlerine göre incelendiğinde %28 oranı (14.997 kaza) ile en fazla kazanın, yoldan çıkma türünde olduğu görülmektedir. Özellikle tek araçlı yoldan çıkma türü kazalarda uykulu ve yorgun araç kullanmanın önemli ölçüde etkili olduğu düşünülmektedir. Sarsma bantları, uzun yıllardır karayolu ve trafik uzmanları tarafından sesli ve titreşimli uyarı yoluyla yorgun, uykusuz ve dikkatsiz sürücüleri bulundukları yolu terk etmek üzere oldukları durumlarda ait oldukları şeritte tutmayı amaçlayan ikaz sistemleri olarak kullanılmaktadır. Sarsma bandı uygulamalarında yol veya banket üzerinde yer alan yükseltilmiş veya oluklu yapılar ile yoldan çıkma ve karşılıklı çar-

26 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Şekil 1. Banket sarsma bandı uygulaması

pışma türü kazaların azaltılması amaçlanmaktadır. Trafik kazalarına etken faktörlerin % 99’unu insanların oluşturduğu dikkate alındığında, sürücü hata yapsa dahi insanların hayatını kaybetmesini veya yaralanmasını engelleyen sarsma bandı uygulamaları trafik güvenliği açısından önem taşımaktadır. Konumuna göre; banket sarsma bantları, orta çizgi sarsma bantları ve enine sarsma bantları olmak üzere üç farklı tipte sarsma bandı

uygulaması bulunmaktadır. Banket sarsma bantları, sürücülerin seyir halinde bulundukları yolu terk etmek üzere oldukları durumlarda aracı yola yönlendirmeleri konusunda uyarmak amacıyla uygulanmaktadır. Banket sarsma bantları, yorgunluk, uykusuzluk ve dikkatsizlik gibi insan faktörünün neden olduğu yoldan çıkma türü kazaların azaltılmasında etkili olan bir uygulamadır. Sarsma bantları, aşırı hız veya buzlu yolda kayma sonucu oluşan yoldan çıkma türü


Yol ağında 2017 yılı itibariyle, her iki yönde toplam 1.333 km civarında banket sarsma bandı uygulaması gerçekleştirilmiş olup, toplam 828 km’lik kesimden elde edilen trafik kaza verileri analiz edilerek sonuçlar değerlendirilmiştir.

Şekil 2. Bölünmüş yollarda banket sarsma bandı uygulaması

kazaları önleyemez. Sarsma bandı ile ilgili uygulamalardan biri de, sarsma bandının bölünmemiş yollarda orta çizgi boyunca uygulanmasıdır. Orta çizgi sarsma bantları, banket sarsma bantları ile benzer fonksiyo sahiptir ve yorgun, uykusuz ve dikkatsiz sürücülerin yol ortasından karşı şeride geçmek üzere olduğu durumlarda uyarılması amacını taşımaktadır. Karşı şeride geçme sonucu oluşan özellikle karşılıklı çarpışma türü kazalara karşı uygulanan bir önlemdir. Enine sarsma bantları, sürücüleri seyahat şeridi boyunca genellikle yavaşlamaya veya durmaya zorlamak amacıyla enine uygulanan sarsma bantlarıdır. Banketten bankete veya şerit genişliğince uygulandığı gibi, yalnızca tekerlek hizasında da uygulanmaktadır. Daha öncede bahsedildiği gibi

dünya örnekleri incelendiğinde sürücülerin seyir halinde bulundukları yolu terk etmek üzere oldukları durumlarda aracını yola yönlendirmesi konusunda uyaran sarsma bantlarının yoldan çıkma türü kazaların azaltılmasında etkili olduğu görülmektedir. Ülkemizde de Genel Müdürlüğümüzün yol ağında yoldan çıkma türü kazaların azaltılması amacıyla banket sarsma bandı uygulamaları başlatılmıştır. Şekil 1’de de yol ağımız üzerinde gerçekleştirilen banket sarsma bandı uygulaması yer almaktadır. Şekil 2’de bölünmüş yollarda banket sarsma bandı uygulaması ve kesitleri görülmektedir. Sarsma bandı uygulanan yol kesimlerinde uygulama öncesi ve uygulama sonrası dönemlerde meydana gelen ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarının incelendiği bir çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada Emniyet Genel Müdürlüğünden alınan 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait ölümlü ve yaralanmalı trafik kaza verileri dikkate alınmıştır. Karayolları Genel Müdürlüğü sorumluluğundaki yol ağında 2017 yılı itibariyle her iki yönde toplam 1.333 km civarında banket sarsma bandı uygulaması gerçekleştirilmiş olup, toplam 828 km’lik kesimden elde edilen

trafik kaza verileri analiz edilerek sonuçlardeğerlendirilmiştir. Banket sarsma bantlarının özellikle banket üzerinde ve yol kenarında (banket dışı) gerçekleşen yoldan çıkma türü tek araçlı kazaların önlenmesinde etkili olduğu ifade edilmektedir. Bu nedenle Tablo 1’de yoldan çıkma türünde tek araçlı kazalar çarpışma yerine göre (banket üzerinde ve yol kenarında) uygulama öncesi ve uygulama sonrası dönemler için analiz edilmiştir. Ayrıca yapılan analizde devrilme/savrulma/takla türündeki kazalar da incelenmiştir. Kavşak noktalarında sarsma bandı uygulaması gerçekleştirilmediği için ilgili kesimlerde kavşaklarda gerçekleşen kazalar analize dahil edilmemiştir. Tablo 1 incelendiğinde bölgelere ve yol kesimlerine göre kaza sayıları farklılık göstermekle birlikte tüm kesimler dikkate alındığında banket sarsma bandı uygulanan yol kesimlerinde çarpışma yerine göre yoldan çıkma ve devrilme/ savrulma/takla oluş türünde tek araçlı kazaların %42 oranında azaldığı görülmüştür. Sadece yoldan çıkma türü kazalar dikkate alındığında ise bu oran %39’dur. Buradan uygulamanın kazaların azaltılmasındaki etkisi açıkça gö-

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 27


KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Banket sarsma bantlarının özellikle banket üzerinde ve yol kenarında (banket dışı) gerçekleşen yoldan çıkma türü tek araçlı kazaların önlenmesinde etkili olduğu ifade edilmektedir. rülmektedir. Yaralı sayısı açısından yoldan çıkma türü kazalarda %43, devrilme/savrulma/takla türü kazalarda %54 toplamda ise %45 oranında azalma tespit edilmiştir. Analiz edilen dönem ve yol kesimlerinde ölü sayılarındaki değişimin değerlendirilmesi sayılar küçük olduğu için anlamlı olmamaktadır. Tablo 1’de yer alan analiz dönemleri incelendiğinde analizle-

28 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

rin en uzun 1 yıl, en kısa 4,5 aylık veriyi kapsadığı görülmektedir. 1 yılı kapsayan analizlerde banket sarsma bandı uygulanan yol kesimlerinde çarpışma yerine göre yoldan çıkma ve devrilme/savrulma/takla oluş türünde tek araçlı kazalar %31 oranında azalmıştır. Sadece yoldan çıkma türü kazalar dikkate alındığında ise bu oran

%28’dir. Yaralı sayısı açısından yoldan çıkma türü kazalarda %28, devrilme/savrulma/takla türü kazalarda %34 toplamda ise %29 oranında azalma tespit edilmiştir. Sonuç olarak banket sarsma bandı uygulamasının özellikle tek araçlı yoldan çıkma ve devrilme, savrulma türünde kazaların önlenmesinde etkili olduğu tespit edilmiştir. Bu uygulamanın söz konusu kaza türlerinin yoğun olduğu Karayolları Genel Müdürlüğümüz sorumluluğunda yer alan yol kesimlerinde yaygınlaştırılması amacıyla çalışmalar devam etmektedir.

Kaynak: KGM Sarsma Bandı Uygulama Standartları-2016



KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Banket sarsma bandı uygulamasının özellikle tek araçlı yoldan çıkma ve devrilme, savrulma türünde kazaların önlenmesinde etkili olduğu tespit edilmiştir. Bu uygulamanın söz konusu kaza türlerinin yoğun olduğu Karayolları Genel Müdürlüğümüz sorumluluğunda yer alan yol kesimlerinde yaygınlaştırılması amacıyla çalışmalar devam etmektedir.

30 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018



KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Ulaşım güvenliğinde sinyalizasyonun önemi İstanbul’da sabit süreli olarak işletilen sinyalize kavşaklarda, ortalama olarak bir günde 6 değişik sinyal planı kullanılmaktadır. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ / ULAŞIM YÖNETİM MERKEZİ

S

inyalizasyon, 19. yüzyılın sonundan itibaren ulaşım alanına giren işletme araçlarından biridir. Dünya ölçeğinde yaygın olarak 1960 sonrasında kentsel alanlarda

sinyal lambalarının kullanıldığı bilinmektedir. İstanbul’daki sinyalizasyon sistemlerinin yaygınlaşması ise 90’lı yıllara rastlamaktadır. Kente yayılmış 2000’den fazla sinyalizasyon sisteminin uygulama, imalat, bakım ve işletmesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Müdürlüğü tarafından yapılmaktadır. Eş düzey (hemzemin) kavşaklar ve yaya geçişleri; taşıt ve yaya akımlarını kontrol altına almak, güvenliği artırmak ve belirli bir düzen içerisinde trafik akışını sağlamak amacıyla sinyalize edilmektedir. Sinyalize kavşaklar, çevrimiçi ve gerçek zamanlı (anlık) olarak kavşak kontrol sistemi ile Ulaşım Yönetim Merkezi’nden de yönetilebilmektedir. Anayol trafik akımının gereksiz kesilmesini önlemek, ilgili taşıt akımı için anlık ve ihtiyaç kadar yeşil süre işletebilmek amacıyla sinyalize kavşaklarda gerekli görülen akımlara hitap eden ve “De-

dektör” adı verilen algılayıcılar asfalt altına yerleştirilmektedir. Bu algılayıcılar ile; tali yollarda araç olup olmaması durumuna ve ilgili taşıt akımlarında tespit edilen anlık ihtiyaca göre sinyal süreleri otomatik olarak ayarlanmaktadır. “Dedektör” sayısı İstanbul genelinde 3175 adettir. Trafik akımının gereksiz kesilmesi ve zaman kaybını önlemek amacıyla kullanılan bir diğer algılayıcı olan yaya butonlarının sayısı ise 4851 adettir.

Sinyal yönetim teknikleri / Sabit süreli sinyal yönetimi Sabit süreli sinyal yönetimi taşıt hacimlerinin fazla değişim göstermediği düzenli ve öngörülebilir kavşaklarda tercih edilir.

32 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018


Sabit süreli sinyal yönetiminde, trafik sayımı sonucuna göre hesaplanan sinyal süreleri ve faz sıralamaları kavşağa kaydedilir. Kavşakta yer alan taşıt ve yaya akımlarının belirli zaman aralıkları içinde hacmen sabit olduğu varsayılır. İstanbul’da sabit süreli olarak işletilen sinyalize kavşaklarda ortalama olarak bir günde 6 değişik sinyal planı (farklı zaman dilimleri için) kullanılmaktadır. Ayrıca trafik yoğunluğunda büyük değişimler gösteren yaz saati uygulaması, mevsimsel değişiklikler, bayramlar, tatil günleri, önemli gün/haftalar ve hafta sonu gibi farklı dönemler için de değişiklik gösteren trafik yoğunluğuna göre farklı sinyal planları uygulanmaktadır.

Trafik Uyarmalı (TU) sinyal yönetimi Trafik uyarmalı sinyal yönetimi genellikle, tali yollardaki taşıt akımlarına kıyasla anayol taşıt akımının hacmen çok daha fazla olduğu kavşaklarda tercih edilir. Trafik uyarmalı sinyal yönetiminin amacı genellikle anayol yeşil süresinin gereksiz kesintiye uğramasının engellenmesi ve dönüş akımlarındaki değişken hacimlere sistemin anlık çözüm üretmesidir. Bu yönetim şeklinin en önemli bileşeni kavşaktaki ikinci derece önemli tali yollara ve dönüş ceplerine yerleştirilen algılayıcılardır. Bu yollardan kavşağa yaklaşan araçlar algılayıcılar vasıtasıyla tespit edilir ve sırası geldiğinde, önceden belirlenen en az süre boyunca yeşil yanar. Araçların gelmeye devam etmeleri halinde yeşil sürede yine önceden belirlenen en fazla süreye kadar artmaya devam ederek araç geçişine izin verilir.

Dinamik sinyal yönetimi Dinamik sinyal yönetiminde hem anayol hem de tali yol taşıt akımları için kullanılan algılayıcılar vasıtasıyla ve önceden hazırlanmış sinyal planları çerçevesinde sinyal süreleri anlık ihtiyaca göre otomatik olarak belirlenir. Dinamik sinyalize kavşaklar taşıt talebi oldukça önceden belirlenen en az ve en fazla yeşil süreler aralığında sürekli değişen yeşil süreler kullanılarak işletilir.

Yaya güvenliğinin artırılması amacıyla, yayalar için ayrılan süre henüz dolmamışsa, tramvayın yaya geçidinden önce durması sağlanır.

Adaptif sinyal yönetimi

Yeşil dalga koordinasyonu

Adaptif sinyal yönetimi özellikle son yıllarda gelişmiş olan taşıt algılayıcı, haberleşme ve mikro kontrol teknolojilerine bağlı olarak gelişen, ileri trafik yönetim sistemi unsurlarından biridir. Sinyal optimizasyonu çalışmaları alanındaki en ileri teknik olan “adaptif sinyal yönetimi” konusunda İstanbul’da önemli adımlar atılmıştır. Önümüzdeki yıllarda da adaptif kontrol yönteminin yaygınlaştırılması için çalışmalarını sürdürecektir. Bu sistemde tüm akımlardan gelen taşıtlar algılanır ve araç yoğunluğuna göre geçiş hakkı verilir. Kavşağa yaklaşımda, kavşaktan çıkışta ve kuyruk boyunu belirlemek amacı ile kavşağa uygun mesafede algılayıcılar yerleştirilir. Algılayıcılardan gelen sayım ve işgaliye verileri çeşitli algoritmalarla değerlendirilir ve kavşak ihtiyacı olan değişken süreler ile işletilmiş olur. Sistemin öne çıkan faydası, trafik kompozisyonundaki değişimlere hızla cevap verebilmesi, kuyruklanmayı algılayarak oluşabilecek gecikmeleri en az seviyeye çekmesi, hıza bağlı olarak yeşil dalga koordinasyonu için kullanılacak kayma sürelerini otomatik olarak yeniden hesaplamasıdır.

Yeşil dalga koordinasyonu ile peş peşe sıralanmış sinyalize kavşaklarda, bir kavşaktan yeşil ışıkta hareket etmeye başlayan taşıt kümesinin, diğer sinyalize kavşaklarda da kırmızı ışığa yakalanmadan, yeşil ışıktan bir dalga şeklinde geçmeleri sağlanmaktadır (İng: Green Wave). Yeşil dalga sistemi İstanbul’da özellikle son 10 yılda yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Kent genelinde 100’den fazla arter ve 450’den fazla kavşak bu sisteme dahildir. İstanbul’da yeşil dalga koordinasyon yönteminin uygulandığı bazı önemli ana arterler; Adnan Menderes Bulvarı (Vatan Caddesi), Beşiktaş Barbaros Bulvarı, Kennedy Caddesi (Sahil Yolu), Fatih Fevzi Paşa Caddesi, Beyoğlu Tarlabaşı Bulvarı, Caddebostan Op. Cemil Topuzlu Caddesi,

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 33


KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Bostancı Sahil Yolu ve Bağdat Caddesi’dir.

şaktaki yaya fazını atlayarak araç trafiğinin sürekli akışını sağlayan, sinyal direği üzerine yerleştirilmiş düğmedir.

Geri sayım cihazı

Tramvay önceliği Tramvaylar yapıları nedeniyle ani durma ve hızlanma yapamamaktadır. Bu nedenle kavşak kollarındaki tüm taşıtlar, geçmekte olan tramvay aracına geçiş hakkı vermelidir. Bu kuraldan yola çıkarak karışık kullanımların düzenlenmesini sağlamak ve toplu ulaşımı desteklemek amacıyla T1 Bağcılar-Kabataş, T3 Kadıköy-Moda, T4 Topkapı-Habipler hatlarında olmak üzere 74 kavşak noktasında “tramvay önceliği” uygulanmaktadır. Tramvay önceliği uygulamasında, tramvay hattındaki algılayıcılardan elde edilen uyarıma göre tramvay ile kesişen taşıt trafiği durdurulur ve tramvayın gecikmeden, bir sonraki istasyona varması sağlanır. Yaya güvenliğinin artırılması amacıyla, yayalar için ayrılan süre henüz dolmamışsa, tramvayın yaya geçidinden önce durması sağlanır. Bu konuda Trafik Müdürlüğü, Raylı Sistemler Müdürlüğü ve İstanbul Ulaşım A.Ş. ile koordineli olarak faaliyetlerini sürdürmektedir.

Kullanılan teknolojiler Yaya butonu Yaya talebinin algılanmasını sağlayarak, yaya geçişine izin veren, geçiş talebi olmadığında ise kav-

34 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Erişilebilir yaya sinyalleri Sinyalize edilmiş kavşaklarda bulunan yaya geçişlerinde yayalar için en yüksek yaya ulaşılabilirliği ve güvenliğinin sağlanması amacı ile, gerekli geometrik düzenlemelerin yapıldığı, yatay düşey trafik işaretlemelerinin uygulandığı ve sinyalizasyon sistemine entegre edilen fonksiyonel sesli uyarımlı yaya butonunun kullanıldığı sistemdir. Çalışmamızda öngörülen standartların uygulanmasıyla engelliler ve yaşlılar gibi hareket kısıtlılığı bulunan bireylerin toplum yaşantısına eşit fırsatlarda katılabilmelerinin sağlanmasının yanı sıra, hedef kitle olarak görme engelliler alınarak tüm yayaların entegre olabildiği ve trafikte en yüksek güvenlikli yaya hareketlerinin sağlanması hedeflenmiştir. Kent genelinde toplam 250 adet sinyalize kavşakta EYS dönüşümü gerçekleştirilmiştir. Bu kavşakların 222 adedinde 583 adet Braille alfabesi ve kavşak geometrisini kabartmalarla gösteren tabelaların bulunduğu plakalar yerleştirilmiştir.

Hem araç ve hem de yayalar için çevrim süresi içerisinde yeşil ve kırmızı sinyal sürelerinin geri sayımını gösteren 2 ve 3 dijitli kısaca GSC olarak bilinen cihazlardır. Bekleme süresini bildirmede, dünyadaki en başarılı uygulamalardan biri İstanbul’da gerçekleştirilmiş, sürücü ve yayalardan olumlu destek bulmuştur. Bu üniteler ile amaçlanan, kırmızı ışıkta bekleyen araç ve yayaların bekleme süresinden haberdar olmaları, başlangıç gecikmesinin (İng: Start-up Lost) azalmasıdır. Sürücülerin yaklaşım hızlarını tehlike oluşturacak şekilde artırma eğiliminde oldukları tespit edil-

İstanbul akkor flamentli lamba kullanımına son vererek sinyal vericilerde LED yani Işık Yayan Diyot (İng: Light Emitting Diode) teknolojisini kullanan ve tam dönüşüm sağlayan ilk metropollerden biridir.




KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

diğinde yeşil fazındaki uygulama iptal edilmektedir.

UPS desteği Zaman zaman meydana gelen enerji dalgalanmaları, kısa süreli kesintilerde 20 ms’den daha kısa bir sürede devreye girerek Trafik Sinyal Denetleyicisi ve kavşaktaki tüm trafik lambalarının yaklaşık 5 saat süreyle hizmet vermeye devam etmesini sağlar. Kent genelinde önem derecelerine göre belirlenmiş olan 238 kavşakta kesintisiz güç kaynağı TSD ile uyuşumlu olarak çalışmaktadır. Haberleşme Saniyelerin en anlamlı olduğu alan kuşkusuz sinyalizasyondur. Saha donanımları, trafik mühendisleri ve merkez donanımları anlık iletişim ve izleme gerektirmektedir. İstanbul uzun süredir GPRS, 3G altyapısından yararlanarak merkez-saha iletişimini sağlamaktadır. Yakın zamanda planlanan Fiber Optik ağ kullanımıyla beraber yalnızca iletişim hızının ve kalitesinin artırılması değil, haberleşme giderlerinde tasarruf sağlanması da mümkün olacaktır.

Endüktif Loop Dedektör Araçların algılanmasına yönelik olarak, yol üzerinde ihtiyaç duyulan yerlerde, kabloların manyetik alan oluşturacak şekilde asfaltın altına döşenmesiyle oluşturulan, hız, işgaliye ve hacim verileri sunan bir sensör tipidir. Endüktif loop dünyada olduğu gibi İstanbul’da da halen en güvenilir sensör tipidir. Trafik uyarmalı ve adaptif kontrol tiplerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. İstanbul’da 1133 adet sinyalize kavşak bu tip sensörler ile hizmet vermeye devam etmektedir.

Wireless dedektör: Araçların algılanmasına yönelik olarak endüktif dedektör gibi hizmet vermektedir. Wireless dedektörlerin endüktif dedektörlerden farkı TSD ile haberleşme şeklidir.

LED teknolojisi İstanbul akkor flamentli lamba kullanımına son vererek sinyal vericilerde LED yani Işık Yayan Diyot (İng: Light Emitting Diode) teknolojisini kullanan ve tam dönüşüm sağlayan ilk metropollerden biridir. Uzun ekonomik ömrü ve bakım avantajının yanı sıra, daha az karbon emisyonu, düşük ısı ve ışık kirliliği oranı, %85’e varan düşük güç tüketimi sayesinde çevrenin korunmasına katkı sağlar. İstanbul’un bu alandaki öncülüğü sayesinde 2002’den beri yılda 2,5 milyon dolarlık enerji tasarrufu sağlanmaktadır.

Kavşak gözlem kamerası İstanbul’daki sinyalize kavşaklara yakın konumlanmış 323 adet kamera sayesinde trafiğin

"Junction Alarm Browser" programı kavşaklarda oluşan anlık durumları (ampul patlaması, triyak kaçağı, yeşil yeşil çakışması, kapı açıldı bilgisi, dedektör arızası vs.) kayıt etmekte ve veritabanına aktarmaktadır. durumu gözlenmekte, kavşaklardaki trafik yoğunluğuna göre belirli bir prosedüre bağlı kalarak sinyal sürelerinde anlık değişiklik yapılmaktadır. Ayrıca, kavşak içinde oluşan kazalar, geçici yol çalışmaları ve benzeri olağan

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 37


KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

dışı durumlar da bu kameralar yoluyla takip edilmektedir. Kavşaklarda bulunan kamera sayısının arttırılması planlanmaktadır.

Adaptif Trafik Yönetim Sistemi (ATAK) Bir yol ağındaki ortalama taşıt gecikme sürelerini ve ortalama durma sayılarını en aza indirme amacıyla, sinyalize kavşakların plan sürelerinin; oluşan trafik hacmi, kuyruklanma gibi parametrelere göre optimize edilerek yeni sürelerin gerçek zamanlı olarak uygulandığı bir işletilme sistemidir. İstanbul’da 37 adet sinyalize kavşakta ATAK hizmet vermektedir.

Diğer trafik sistemleriyle etkileşim (EDS gibi) İstanbul’a yayılmış 155 noktada sinyalizasyon sistemi ile elektronik denetleme sistemi tam uyumlu olarak hizmet vermektedir. Bu uyum sayesinde sinyalize kavşaklarda kırmızı ışık ihlalinin azaldığı, sürücü davranışlarının da olumlu etkilendiği tespit edilmiştir.

gözlenebilmekte, Sinyalize kavşağa kaza, trafik sıkışıklığı, konser, özel günler vb. durumlarda uzaktan bağlanılarak müdahale edilebilmekte, Elde edilen bilgiler sayesinde optimum kavşak süreleri hesaplanarak, kavşaklar sürekli ve dinamik olarak kontrol edilmekte, Sinyal planları ve süreleri değiştirilebilmekte, Sistemin kapatılması, devreye alınması durumunda oluşabilecek arızalar tespit edilmekte, Olası bir afet halinde, alternatif güzergâhlar doğrultusunda, sinyalize kavşaklara müdahale edilebilmektedir. (JSPT) Kavşak servis sağlayıcısı Ana haberleşme bilgisayarında, modem aracılığıyla kavşaklar ile her türlü haberleşmeyi (leasedline, dial-up, GSM , kablolu veya kablosuz) sağlayan program “Junction Service Provider” adını almıştır. Sık kullanılan bilgileri kendi üzerinde güncelleyerek istenildiğinde kullanıcıların hizmetine sunmaktadır. Ayrıca kullanıcılardan gelen istekleri çevrimiçi olarak değerlendirerek işleme alır ve elde ettiği sonuçları gerçek zamanlı olarak kullanıcılara bildirmektedir. Kavşak kontrol cihazları tarafından kavşaklardan toplanan bilgilerin merkeze aktarılması ve kontrol komutlarının merkezden kavşaklara gönderilme işlemi de JSP tarafından gerçekleştirilmektedir.

Sinyal Yazılımları (JMX) Online sinyalize kavşak kontrol sistemi Ulaşım Yönetim Merkezi’nden; Tüm sinyalize kavşaklar, çevrimiçi alınan renk bilgileri ile kavşak üst yapısı üzerinde gösterilen bir simülasyon ara yüzü ile

38 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

(JDBX) Kavşak Veritabanı “Junction Database” programı, kavşaklardaki bilgileri JSP (Kavşak Servis Sağlayıcısı) vasıtasıyla, gerçek zamanına ve sırasına göre kayıt eden bir veri tabanı kontrol programıdır. Bu sayede

istenilen zaman aralığındaki verilere kolayca ulaşarak analiz yapmak mümkün olmaktadır (yeşil ışık süreleri, araç sayımları analizi, arıza istatistikleri v.s.) (JABX) Kavşak Arıza Tarayıcı “Junction Alarm Browser” programı kavşaklarda oluşan anlık durumları (ampul patlaması, triyak kaçağı, yeşil yeşil çakışması, kapı açıldı bilgisi, dedektör arızası vs.) kayıt etmekte ve veritabanına aktarmaktadır.

Sistem Sürdürülebilirliği Altyapı yenileme Uzun süredir hizmet vermekte olan kavşakların sinyal altyapılarında zaman zaman yenileme ihtiyacı doğmaktadır. İhtiyaç halinde görevli ekiplerce gerekli incelemeler yapılarak kablolar yenilenmektedir.

Periyodik bakım Saha ekiplerince sinyal lambaları, trafik sinyal denetleyicileri ve direklerin kontrolü sürekli olarak yapılıp arızası durumunda onarılmakta, gerektiği durumlarda ise yenilenmektedir. Periyodik bakımda Bakım Merkez, UYM ile saha ekiplerinin iletişimini ve programlı işlerin takibini sağlamakta ve 7/24 hizmet vermektedir. Mobil ve web uygulaması sayesinde iş

Günde ortalama 50 ünite ve direk yıkanmaktadır. Bu temizlik sayesinde kış şartlarında sinyal lambalarının görülebilmesi sağlanmaktadır.



KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Katılım kontrolü uygulaması

süreçleri Bakım Merkez tarafından izlenmektedir. Saha ekipleri gelen ihbarlar doğrultusunda UYM veya Bakım Merkez tarafından yönlendirilerek arızaların belirlenen süreler içerisinde giderilmesini sağlamaktadır.

Üst yapı donanımı temizliği Kavşaklardaki trafik sinyal denetleyicileri (TSD), sinyal direkleri, sinyal üniteleri ve sinyal lambaları, görevli ekiplerce periyodik olarak temizlenmektedir. Günde ortalama 50 ünite ve direk yıkanmaktadır. Bu temizlik sayesinde kış şartlarında sinyal lambalarının görülebilmesi sağlanmaktadır.

Ankrajlı direklerdeki yeni uygulama Ankrajlı direklerin uygulama şekli değiştirilerek temelleri kazı ile yerin altına alınmaktadır. Bu yeni sistemle, direklerin zemin neminden etkilenmemesi, direğin sağlam bir şekilde çalışması ve uzun ömürlü olması sağlanmaktadır.

40 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Yeni topraklama tekniği Yeni topraklama tekniğinde, galvaniz şerit TSD temeli etrafında tur attırılarak, TSD sistemlerinde meydana gelebilecek bir hata durumunda oluşacak adım ve dokunma gerilimlerinin, insan hayatını tehlikeye sokacak seviyede olmasını önlemek veya bu tehlikeli gerilimleri tamamen ortadan kaldırmak amaçlanmıştır.

D100 Ayvansaray ve D100 Altunizade Kavşakları’nda devrede olan “katılım kontrolü” ile, karayolları üzerindeki trafik akışının iyileştirilmesi, gecikmelerin azaltılması, hızların yükseltilmesi ve kavşak kapasitelerinin arttırılması amaçlanıyor. “katılım kontrollü” kavşaklarda tali yoldan anayola erişim bir trafik ışığı vasıtasıyla düzenlenmektedir. Anayoldaki trafik yoğunluğu ve tali yoldaki kuyruk uzunluğuna göre belirlenen sinyal süreleriyle, katılımda kümelenen taşıtların anayola birer birer katılması sağlanmakta ve anayolda trafik akıcılığının iyileşmesi hedeflenmektedir. Yapılan analizler sonucunda Katılım Kontrolü uygulaması sayesinde; Gecikmelerde %20 azalma, Ortalama hızda %15 artış, Ortalama duruş sayısında %30 azalma, Kavşak kapasitesinde %10 artış tespit edilmiştir.



KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Ulaşım güvenliğinde yeni çözümler Sistemlerin kayıt ve teşhis işlevinin yanında aktif analiz ve doğrulama yeteneklerinin geliştirilmesi özellikle toplum vicdanını yıpratıcı birçok olayın önlenebileceğini bize göstermiştir. Engin ŞAHİN / İş Geliştirme Yöneticisi MOBOTIX TÜRKİYE

G

ünümüzde kamu ve özel yolcu taşımacılığı veya ticari ürün taşımacılığı işletmecileri, araçlarının içinde ve dışındaki vandalizme, tacize, hırsızlığa ve şiddete karşı her zamankinden daha fazla duyarlı olma ihtiyacı duymaktadırlar. Bu şirketler, özellikle yolcu taşımacılığı işletmecileri, misafirlerinin kendilerini güvende hissetmelerini ve uzun vadede işlerinin sürdürebilmelerini sağlamak için bu önlemleri alırlar. Mobotix, bu gereksinimlere mükemmel şekilde uyan dağıtık mimarili yani bir merkez bağımlılığı olmayan akıllı video güvenlik teknolojisi sunmakta ve her geçen gün sorunlara ileri çözümler geliştirerek cesur ve öncü bir rol oynamaktadır.

Suçlular, geleneksel video sistemlerinin sunduğundan daha

42 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

detaylı, yüksek çözünürlüklü kimi noktalarda duvardan duvara görüntüler veya 360 derecelik geniş açılar ve kesintisiz görüş yardımıyla daha hızlı ve daha güvenilir bir şekilde tanımlanabilir. Mobotix tarafından sağlanan ‘‘akıllı video güvenlik sistemleri’’ suçluların tespitinde ve kazaların teknik çözümünde aktif rol oynar, hem yolcuların hem de personelin güvenliğini arttırır. Dahası sistem, araç filosunun kullanımını optimize ederek ek katma değer de sağlayabilir. Bu çözümler örneğin ekonomik sürüş denetimi sağlamaktan, filodaki araçların takibine, akıllı şehir ve durak uygulamalarına kadar geniş bir yelpazede olmaktadır. Tüm bu çözümlerde en ayırt edici olan şey, uzun ömürlü bozulmayan çok stabil bir sistem ve tüm akıllı yazılımın kamera üzerinde koşması ile ek cihaz veya cihazlara gerek olmadan mümkün olan en az komponent ile çalışabilme ve hata noktalarını maksimum seviyede azaltma yeteneğidir. Dünyanın dört bir yanındaki güvenlik uzmanları, Mobotix sistemlerinin yıllardır vermiş olduğu olağanüstü görüntü kalitesi, etkinlik ve akıllı çözüm sunma kabiliyetini tercih sebebi yapmışlardır. Günümüzde yolcu taşımacılığı

alanında kamera sistemlerinin kullanımı artış göstermiştir ancak son yıllarda daha üst düzeyde koruma tedbirlerinin alınması gerektiği aşikardır. Maalesef yaşanan kaçırma, taciz olayları ve ölümlü olay sayısındaki artış ulaştırma bakanlığının bu konuda soruşturma, sorgulama ve ek standart getirmesine kadar varmıştır. Bu noktada da Mobotix olarak çözüm önerileri sunduk ve işin bizce hangi boyutta yapılması gerektiğini gösterdik.

Burada en komplike iş, özellikle kalabalık toplu taşımada insan etkileşimlerinin daha doğru analiz edilebilir bir hale gelmesi olmalıdır. Toplumsal bilinç ve algıların özellikle açık olduğu, olaylara reaksiyonların da genelde üst düzeyde gerçekleştiğini göz önünde tuttuğumuzda aslında baz olarak bir elektronik akıllı güvenlik sisteminin gereksinim duydu-


Engin ŞAHİN

ğu otomatik algılamayabilme senaryolarının olayların içinde var olduğunu, doğru algoritma sunan bir yapının yine doğru konfigüre edilmesiyle bu güvenlik olaylarının elektronik analizlerle çok daha hızlı müdahale edilebilir olacağını öngörmek yanlış olmaz. Sistemlerin kayıt ve teşhis işlevinin yanında aktif analiz ve doğrulama yeteneklerinin geliştirilmesi özellikle toplum vicdanını yıpratıcı birçok olayın önlenebileceğini bize göstermiştir. Bu anlamda, araç içi panik sistemlerinin geliştirilmesi, doğrulama yapısının kamera üzerinden efektif olarak ve gerekirse yarı otomatik kullanımına ve, bu datanın kullanılabilirliğine ve işin senaryolaştırılmasına kadar Mobotix ciddi çözüm ve katma değer sunabilmekte ve uygulama yapabilmektedir. Burada kamera üzerindeki akıllı altyapı kameranın birçok sensöründen aldığımız bilgiyi kombine ederek kullanmaya imkan sağlamakta bu da hata payını azaltıp doğru karar verme mekanizmasının mümkün olan en sağlam şekilde işletilmesine imkan sağlamaktadır. Bu anlamda bir yapay zeka uygulaması yaptığımızı söylemek yanlış olmaz.

Bu altyapının kamera üzerinde olması iki yönüyle çok önemlidir: 1- Ek komponentlerin azaltılıp ileri teknoloji bir sistemin aynı zamanda bütçelendirme açısından da uygulanabilir olmasına imkan sağlamak 2- Araç içindeki zor koşullara rağmen stabil yapının korunarak kritik anlarda dahi sistemin çalışır durumda kalmasını ve bu sayede insan güvenliğini yüksek oranda garanti etmek. Özellikle araç içlerinde Mobotix yapısının kritik rol oynamasının sebebi budur. Bugün araçlarda kullanılan tüm Mobotix kameralarının dayanıklılığı EN50155 ve EN61373 sertifikalarıyla darbe, titreşim ve yüksek sıcaklıklar açısından ve E-Mark ile de elektromanyetik kompatibilite açısından sertifikalandırılmıştır. Ticari ürün taşımacılığı konusunda da aynı stabilite ve akıllı sistem çeşitli projelerde çeşitli şekillerde değerlendirilmektedir. Kargo araçlarında iki adet 360 derece (hemisferik) sensörün

Araç içindeki zor koşullara rağmen stabil yapının korunarak, kritik anlarda dahi sistemin çalışır durumda kalmasını sağlamak, insanların güvenliğini yüksek oranda garanti eder. bağlandığı tek kamera ile hem kabin içinin hem araç önünün hem de kargo bölümünün kesintisiz kontrol altına alınabildiği bir yapı kurulabilir. Araç içi kayıt cihazı kullanmadan MicroSD kart üzerine akıllı kayıt özellikleri ile uzun süreli kayıt tutulabilir. Entegre NVR özelliği ve dinamik bant genişliği optimizasyonu ile uzaktaki aracın kayıt ve olay görüntülerine bağlantı hızının düşük

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 43


KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Bu kadar insanın günlük olarak seyahat ettiği bir çağda, çeşitli risklerin minimize edilmesi de ancak bu dijital çağın gerçeklerine uygun, insan hayatını ön planda tutan akıllı elektronik güvenlik sistemlerinin etkinliği ile olabilir.

olduğu noktalarda dahi hızlıca ulaşılabilir. Mobotix yapısı bütün bu yüksek teknoloji ve akıllı özellikleri bu örnek projede olduğu gibi minimum donanım , ücretsiz yazılım ve uzun garanti süresi sayesinde aynı zamanda oldukça da ekonomik kılmaktadır. Bu yapının getirdiği avantajlarla özellikle ulaşım zincirinin kesintisiz izlenmesi gerekliliğini doğuran para ve değerli ürün sevkiyatında, örneğin paranın teslim alındığı noktadan para sayım merkezlerinin içine kadar veya değerli ürün takibinde lojistik merkezinden ürün teslimat noktasına kadar, aracın rotasından sapıp sapmadığının tespiti ve görsel doğrulaması ile, hatta sürücü hız sınırlarını aştığında otomatik alarmlama, kayıt üzerinde zaman mühürü vurma ve bu sayede sadece hız sınırlarının aşıldığı anların izlenmesi yani analiz kolaylığına kadar Mobotix ticari ürün taşımacılığı alanında en üst düzeyde teknoloji ve know-

44 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

how desteği sunmaktadır. Ulaşımda araç içi ve etrafında olduğu kadar yol güvenliği kısmı da konseptin tartışılmaz önemli bir parçasıdır. Almanya’daki otoban kameraları içinde 15 seneden fazla süredir çalışan Mobotix kameraları bulunmaktadır. Köprülerde, demiryolları makas noktalarında, hemzemin geçitlerde, metro ve tren istasyonlarında uzun ömürlü, kararlı ve yetenekli yapısı sayesinde genelde tercih edilmektedir. Bunun yanında otoyol kamerası olarak kullanıldığında, üzerinde çalışan akıllı analiz yazılımı sayesinde örneğin ters yöne giren, yolda gereksiz duran , dönülmesi yasak noktalardan geçiş yapan araçlar otomatik olarak tespit edilip merkez izlemedeki görevlilere görsel ve akustik alarm verilebilmektedir. Hemzemin geçitlerdeki hareket tespiti, metro istasyonlarında sarı çizgi geçiş ihlallerine karşı nokta üzerinde akustik

alarmlama ve anons veya istasyon sonundaki girilmesi yasak bölgenin kontrolünün kamera tarafından 7/24 yapılması bu geniş yetenek alanlarından sadece birkaçıdır. Sonuç itibariyle ulaşım hergün birçok insanın hayatına direkt etki eden, güvenlik açısından belki de en geniş etkileşim alanının ve risklerin olduğu bir sektördür. Bu kadar insanın günlük olarak seyahat ettiği bir çağda, çeşitli risklerin minimize edilmesi de ancak bu dijital çağın gerçeklerine uygun, insan hayatını ön planda tutan akıllı elektronik güvenlik sistemlerinin etkinliği ile olabilir. Bu sistemlerin gelişmesi doğal olarak hem kamusal alanda bu konuya gerekli bütçelerin kaydırılmasına aynı zamanda da entegratörlerin özel işletmecilere bu güvenlik yapısıyla beraber nasıl bir ek katma değer sunabilecekleri noktasında çalışma yapmalarına bağlıdır.



KAPAK ULAŞIM GÜVENLİĞİ

Ödüllü MIC kameralarla köprüler daha güvenli Güvenlik kamera sistemlerinin, normal bir yayından ayıran en büyük fark, kullanıcılar ve yetkililer dışında bir yayın ile dağıtılmıyor olması yani “kapalı” olmasıdır. ATEKSİS

G

üvenlik amacıyla kullanılıyor olan sistemin dışarıdan müdahale edilemeyen ve yetkisiz kişiler tarafından izlenemiyor olmasını gerektirmektedir. En basit şekilde sistem; görüntü üreten kameralardan gelen sinyali kendi kablolama altyapısından kayıt cihazlarına iletir. Kayıt cihazları bu görüntüleri saklamak üzere hard disklere gönderir ve eş zamanlı olarak bir monitörden izlememizi sağlar. Uzun yıllardır kullanılan bu sistem IP CCTV’nin gelişmesi ile sistem yeterlilikleri ve ürünler bazında çok hızlı bir gelişim gösterdi. IP CCTV bize yüksek çözünürlük seçenekleri ve network entegrasyonu ile esneklik kazandırdı. IP kameraların besleme için Power-Over-Ethernet kullanabiliyor olması kablolama masraflarını ve elektrik kablolaması için harcanan zamanı geri kazanmamızı sağladı. Tüm avantajlarının yanı sıra IP CCTV ile beraber önde gelen markalar ürün gamını genişletti ve Ar-Ge faaliyetlerini arttırdı. Bu sürecin başını çeken markalardan biri olan Bosch’un, CCTV ekipmanları bahsettiğimiz gelişimin en açık örneklerinden.

46 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

MIC IP hareketli kameralar, en zorlu ortamlar için tasarlanan dahili akıllı video analizi ile sağlam bir tasarımı birleştirir. MIC IP fusion 9000’i kamera benzersiz bir video analizi özelliği sunar: meta veri füzyonu. Kameranın optik ve termal görüntüleyicisinin meta verilerini birleştirerek, izlenen video akışından bağımsız olarak kullanıcılara tam farkındalık sağlar. Örneğin, optik görüntüleyici akışında bir alarm kaynağı görünmese bile, termal görüntüleyici onu hala algılar ve kullanıcıyı uyarır - dikkat gerektiren görünmeyen şeylere odaklanmalarına yardımcı olur. Kamera ayrıca hareket halinde video analizleri de sunuyor.

Zayıf aydınlatma, duman veya tam karanlık nedeniyle sınırlı görüşü olan ortamlarda, MIC IP fusion 9000i kamera optik ve termal teknolojisini kullanarak en

mükemmel görüntüyü verir. Yeni MIC IP fusion 9000i, video analizi açısından benzersiz bir özellik sunuyor: meta veri füzyonu. Kameranın yerleşik optik ve termal görüntüleyicisinin meta verilerini, kullanıcılara tam olarak durumsal farkındalık sağlayarak, izlenen optik veya termal video akışından bağımsız olarak, kaynaştırır. Meta veri birleştirme, kullanıcıların dikkat edilmesi gereken “görünmez” şeylere odaklanmalarına yardımcı olur. Bir olay tespit edilirse, izlenen video akışında görünmüyorsa, bir alarm tetiklenir ve kullanıcılar alarm bildirme kutusuna tıklayabilirler. Kullanıcı daha sonra o olayla ilgili video verilerini görecektir.

Tüm MIC IP kameralar, sağlam dış kısımlarının yanı sıra aydınlatma koşulları, günün saati veya nesne hareketinden bağımsız olarak en yüksek kalitede işe yarar video görüntüleri sunmak için gerekli olan her şeye sahiptir. Hem MIC IP starlight 7000i


hem de MIC IP fusion 9000i, Bosch’un starlight teknolojisini 1080p çözünürlük ve saniyede 60 karelik kare hızıyla birlikte standart olarak sunar. Bu, minimum ortam ışığı (0,0077 lüks’e kadar) bulunan sahnelerde son derece ayrıntılı renkli görüntüler çekilmesini sağlar. Yüksek kare hızı sayesinde hızlı hareket eden nesneler zorluk yaşanmadan yakalanır. Kameranın 120 dB Yüksek Dinamik Aralığıyla eşit aydınlatılmamış (hareketli) nesnelerin kusursuz pozlaması korunur. Sisli veya düşük kontrastlı sahneler görüntülenirken, görüş kameranın Intelligent Defog özelliği ile iyileştirilir. Işık seviyeleri sıfıra düştüğünde MIC IP starlight 7000i, 450 m’ye kadar tam karanlıkta yüksek kaliteli görüntüler iletebilmesini sağlayan isteğe bağlı bir aydınlatıcıyla tamamlanabilir. Bu, ilgili nesnelerin her zaman optimum aydınlatmaya sahip olmasını sağlar. MIC IP modelleri tarafından sunulan başka bir yenilik ise hareket halindeyken video analizidir. MIC IP yatay, dikey hareket veya yaklaştırma işlemi yaparken hareketli bir nesne ya da kişi algılandığı anda operatör uyarılır veya kameranın Intelligent Tracking (Akıllı Takip) özelliği tetiklenir. Intelligent Tracking etkinleştirildikten sonra, hareketli nesnelerin otomatik olarak izlenmesini sağlar. Hareketli nesnelerin optimum şekilde görüntülenmesi görüş alanının dinamik olarak ayarlanmasıyla güvence altına alınır. Karayolları herhangi bir güvenlik zafiyeti olmaması adına köprü üzerinde izlemeye çok önem vermekte. Bu nedenle farklı marka ve model birçok kameranın demosu saha ortamında yapıldıktan

sonra köprü üzerinde kullanılacak kamera seçildi. Kamera için en başta değerlendirilmesi gereken çözünürlük, odaklanma, ışık değerleri gibi özelliklerin yanında, kameranın çalışacağı ortam şartlarına dayanıklı olması kameralar arasında fark yaratan unsur oldu. Bunun nedenini de köprüyü kullanan herkes tarafından kolayca tahmin edilebilir: Hava şartları ve coğrafi şartlardan dolayı rüzgarın şiddetli hissedilmesi, yoğun yağış durumları. Bu şartları tölere edebilmek adına kullanılacak kameranın üzerinde sileceği olması ve montajı yapılan alandaki titreşimi görüntüye yansıtmaması en önce dikkate alınması gereken özelliklerdi. Bu özellikler kameranın diğer özellikleri ile birleştiğinde kullanılacak kameranın kendini seçtirmesi çok zor bir karar olmadı. Bosch’un zorlu şartlar için biçilmiş kaftan olan MIC serisi kameraları bu projede kullanılmak üzere uygun görüldü. Network ekipmanlarının, kameraların konulacağı yerler özenle seçildi. İzleme merkezinin yenilenmesi gerekiyordu ve bu konuda hem güvenlik görevlilerinin konforu hem de kamera izlemelerinin en düzgün şekilde yapılabilmesi için özgün bir tasarım yapıldı. Ön çalışmalar tamamlandıktan sonra, altyapı

Kamera için en başta değerlendirilmesi gereken çözünürlük, odaklanma, ışık değerleri gibi özelliklerin yanında, kameranın çalışacağı ortam şartlarına dayanıklı olması, kameralar arasında fark yaratan unsur oldu. çalışmalarına geçildi. Kameraların ve switchlerin yerlerine göre kablo çekimleri tamamlandı. Köprünün üst ayaklarına çekim yapması için konulacak kameraların montaj ekipmanları yerine uygun, özel olarak hazırlatıldı. Bir projenin sahip olduğu değer, firmalar için pek çok kritere bağlıdır. İstanbul’un en değerli bölgesinde bir CCTV sistemi kurmak ve buradaki sistemi Ateksis olarak biz kurduk diyebilmek, bizim için 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne yaptığımız hizmetin en büyük getirisi.

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 47


FOKUS DRONE TEKNOLOJİLERİ

Yeni nesil uçan kumandalı arabalar Drone kelimesi yabancı bir kelime olsa da, her geçen gün çeşitli sebeplerle hayatımızda daha fazla yer almakta. Serkan TUNALI / Kd. Satış Sonrası Proje Md. HIKVISION TÜRKİYE A.Ş.

K

imimiz konuya çocuklara alınan “yeni nesil uçan uzaktan kumandalı araba” tadında müdahil olurken, kimimiz için konu oldukça farklı anlamlar taşımakta. (trafik gözetim, kargo, ilkyardım, tarım, eğlence, hobi, askeri, güvenlik, gözetleme vb.) Evet! Her nekadar orijinal çevirisinde “erkek arı(!)” anlamında bir kelimeden yola çıksak da gün sonunda uçabilen bir araçtan ve ihtiyaçlara bağlı özelleştirilebilen elektromekanik bir teknolojiden bahsediyoruz. Drone kullanım alanları ve yaygınlığı hergeçen gün yaygınlaşmakta. Bunun ana sebebi ise kullanıcısına pratiklik ve hızın bir arada olduğu özelleştirilebilir pek çok çözüm sağlamasından geçmekte. Dolayısıyla çok çeşitli kullanım alanları olsada yazımızda sizlere işin “Güvenlik” tarafından baktırmaya çalışacağız. Fakat öncesinde nedir bu drone? / Güvenlik amaçlı kullanımı ve modelleri nedir? /Türkiye’de kullanımı nelere tabi? vb. pek çok konuya gelin beraber göz atalım.

Drone’lar ve yapısı Aslında uçurtma benzeri bir mekanik mimari ile kurgulanıp, her köşegen noktasında bir adet motor yerleştirilmiş araçlar drone’lar… Genelde çapraz iki motor’un ara-

48 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018


Serkan TUNALI

sındaki mesafeye göre sınıflandırılıyorlar (250 sınıfı, 450 sınıfı vb. gibi) Fiziksel olarak ise helikopter, multikopter ve sabit Kanatlı uçak şeklinde drone’lar mevcut. Bunlardan en yaygın olanı ise multikopter şeklinde olanlardır. Ayrıca multikopterler de kendi içerisinde motor sayısına göre değişiklik gösterip adlandırılmaktadırlar. Bunlar, 4 motorlu (quadkopter) yapıdan başlayıp, 6 motorlu (hexakopter) ve 8 motorlu (Octakopter) modeller şeklinde kullanılabilmekte. Burada ana faktör drone’un taşıma kapasitesine bağlı daha büyük ve daha çok motora sahip modeller işin içerisine girmekte. Bunun yanı sıra ihtiyaç duyulan menzile ve kontrol kumanda mimarisine göre farklı kumandalı ve bataryalı ürünlerde bu motor ve şase mimarilerine eşlik etmektedir. Genel olarak 30-40 metre menzili olan oyuncak / hobi amaçlı drone’lardan, 10 KM+ menzile sahip profesyonel araçlara kadar pek çok çeşidi bulunabilmektedir. Konumuz drone ve güvenlik çözümleri olunca, bu yazımızda, ürettiği ürünlerle 2001 yılıdan bu

yana gösterdiği Ar-Ge tabanlı yüksek ivemelerle, alanının Dünya Lideri olan Hikvision (Haikon) ve çözümlerinden bahsedeceğiz. Güvenlik sistemleri denince her ne kadar sabit montajlanmış cihazlar akla gelse de (kameralar, geçiş sistemleri, alarmlar vb.), günümüzde bu konu çok farklı gereksinimleri ortaya çıkarmakta. Bunların en başında ise etkin biçimde mobil görüntüleme veya gözetim ihtiyacı gelmekte. Sektörünün lideri olan Hikvision geliştirdiği CCTV kamera ve ilişkili ürünlerinin yanı sıra bu bilgi birikimini özel olarak geliştridiği Endüstriyel Drone araçları üzerinde de kullanmak için uzun zamandır Ar-Ge çalışmaları yürütmekte ve üretimlerini yapmaktadır. Bu kapsamda güvenlik amaçlı kullanılacak ve bazı gelişmiş özelliklere sahip iki çeşit drone aracını ve uygun ekipmanlarını ürün gamında kullanıcıları ile paylaşmaktadır. Bu sistemler yine üreticinin iVMS serisi VMS / CMS merkezi kayıt ve yönetim sistemleriyle (mevcut CCTV çözümleri ile beraber) uyumlu çalışabilecek mimaride tasarlanmıştır. Endüstriyel alanda yer almakta olan bu araçlar 10 KM mezile kadar rahatlıkla çalışabilmekte. Süre olarak ise en az 30-35 dakika havada rahatlıkla kalabilmektedirler. Bunlardan ilk model, QuadCopter / QuadRotor olarak adlandırılan 4 motorlu araçtır. Bu araçla 5 KG’ya kadar yüklü

Hikvision QuadRotor - 1

Hikvision QuadRotor – 2

kalkış yapılabilmekte ve yazının devamında görebileceğiniz çeşitli ekipmanlar ile donatılabilmektedir. 2. model ise HexaCopter / HexaRotor olarak adlandırılan 6 motorlu araç. Bu araçla 10 KG’ya kadar yüklü kalkış yapılabilmekte ve yine yazının devamında görebileceğiniz çeşitli ekipmanlar ile donatılabilmekte. Yine gelişmiş ileri görüş sistemi ve ultrasonik algılayıcıları sayesinde iç ortam uçuşlarında dahi mükemmel performans sunabilmekte.

Hikvision HEXACOPTER – 1

Hikvision HEXACOPTER – 2

Pazardaki mevcut ürünlerden farklı olarak güvenlik sektörü için üretilen bu araçlara ihtiyaca bağlı ek veya olmazsa olmaz standart özellikler kazandırılarak, halihazırdaki ürünlerin yapamadığı çözümleri sağlamak amaçlanmaktadır. Özellikle uçuş kontrol sistemi (Kapsama alanı dışına çıktığında, sinyal kesildiğinde veya bataryası

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 49


FOKUS DRONE TEKNOLOJİLERİ

Güvenlik sistemleri denince her ne kadar sabit montajlanmış cihazlar akla gelse de, günümüzde bu konu çok farklı gereksinimleri ortaya çıkarmakta. bitmek üzere olduğunda başlangıç konumuna dönmesi) ve el terminali dışında daha uzun menzil çalışabilmeyi sağlayan masa veya araç terminali olarak adlandırılan ürünlerle araçların otomatik veya manuel modda kullanılabilmesi, araçların önceden belirli güzergahlarda uçabilmesi gibi özellikler kullanıcılarına sunulmaktadır. Bu uçuş esnasında ise yine yazımızda değineceğimiz dronesavar’lardan ile etkilenmemesi gerekmektedir. Dolayısıyla farklı frekans bandlarında çalışabilmesi gerekmektedir. Hikvision geliştirdiği araçlarla standart iHA’lardan farklı bir seviyede bu ürünleri konumlandırmaya başarmıştır. Diğer taraftan özellikle drone üzerine yerleştirilecek kamera ihtiyacının güvenlik sektöründe farklı ihtiyaçlara da cevap verebilmesi gerekmekte ve bu sebeple kullanılabilecek çözümlerin modüler olması büyük önem taşımaktadır. Hikvision modüler drone ekipmanları arasında, 1- 2MP PTZ Kameralar (30X) 2- 4K PTZ Kameralar (23X / 37X) 3- 2MP Sabit kamera ve sesli

50 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

anons sistemi 4- Termal Kameralar gibi çözümler yer almakta. 1-

2-

3-

4-

Masa terminali ve el kumanda ünitesi

Hikvision Drone El kumanda ünitesi

Hikvision Drone – Masa terminali

Drone ve izleme merkezi iletişim mimarisi Drone’u sadece uçurmak ve uçarken görüntüyü kaydetmek güvenlik çözümü anlamında yeterli gelmemektedir. Bu durumda araç geri gelip üzerindeki kayıtlar incelene kadar hiçbir veriye kullanıcı sahip olamamaktadır. Hikvision geliştirdiği drone’lar sayesinde komuta ve kumanda merkezlerine görüntüyü mobil veya uydu şebekeler üzeriden gerçek zamanlı aktarabilecek mimariyi sağlamaktadır. Yine çok sayıda drone’un tek bir komutla istenilen bölgeye çağrılması ve farklı açılardan farklı amaçlarla gözlem, thermal gözlem, sesli anons, plaka tanıma, yüz algılama gibi teknolojilerde eş zamanlı sağlanabilmektedir.

Drone savar Günümüzde Drone’lar her ne kadar faydalı amaçlara hizmet edebilecek gibi gözüksede, yanlış kişilerin amaçları doğrultusunda aynı zamanda pekçok farklı ve kötü amaçlarla da kulanılabilmektedir. Bu sebeple gerektiğinde havada uçan bu araçların devre dışı bırakılabilmesi gerekmektedir. İşte bu amaçla geliştirilen drone savar’ar tam da bu işe yaramaktadır. Drone’ların kullanmakta olduğu sinyal aralıklarında daha güçlü frekanslar üretip Drone’un kendi komuta merkeziyle olan bağlantısı kesilebilmektedir. Bu sayede drone’lar etkisiz hale getirilebilmektedir. Hikvision, endüstriyel ve profesyonel drone savar konusunda da kullanıcılarına çözüm sunmaktadır. Türkiye’deki drone kurallları, Ülkemizde drone kullanımı özellikle son yıllarda kameralı versiyonların kullanımının artmasıyla güvenlik endişesini de beraberinde getirmekte. Dolayısıyla bu konu Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) denetimine alınmıştır. SHGM’nin ilgili talimatına göre DRONE’lar 4 ana sınıfta toplanmıştır. (SHT-IHA MADDE 5) “Sınıflandırma” MADDE 5 (1) Azami kalkış ağırlıkları referans alınarak İHA’lar 4 ayrı sınıfa ayrılır: a) İHA0: Azami kalkış ağırlığı 500 gr (dâhil) – 4kg aralığında olan İHA’lar, b) İHA1: Azami kalkış ağırlığı 4 kg (dâhil) – 25 kg aralığında olan İHA’lar, c) İHA2: Azami kalkış ağırlığı 25 kg (dâhil) – 150 kg aralığında olan İHA’lar, ç) İHA3: Azami kalkış ağırlığı



FOKUS DRONE TEKNOLOJİLERİ

Terminal uygulaması ekran görüntüsü

HIKVISION – DRONE SAVAR

150 kg (dâhil) ve daha fazla olan İHA’lar. (2) AR-GE çalışmaları kapsamında yapılacak test uçuşlarında, başvuru sahibi, test uçuşlarının kapsamını, uçulacak bölgenin koordinatlarını, irtifasını, üçüncü şahıs mali mesuliyet sigortasını ve ilgili kategoriye uygun pilot bilgilerini Genel Müdürlüğe bildiririr, doğruluğunu taahhüt eder ve uçulacak bölge için izin alır. a) AR-GE çalışmaları için üretilen İHA0 ve İHA1 kategori hava araçları Genel Müdürlük tarafından oluşturulan internet tabanlı “Kayıt Sistemi”ne kayıt edilir. b) Bu tip test uçuşları için bu Talimatta belirlenmiş diğer gereklilikler aranmaz.

“Kayıt gerekliliği” Drone’unuz 500gr ve üzeri bir kalkış ağırlığına sahip ise, SHGM üzerinden uygun bir kategoriye kayıt yaptırılması zorunludur.

52 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Fakat aracınız kayıt edilmeyen ağırlıkta dahi olsa bazı özel yerler ve durumlarda drone kullanımı için izin(ler) gerekebiliyor. Bu izinler olmadan yapılacak uçuşlarda Drone sahibi ceza’ya tabi olabiliyor. Bu yüzden Drone kullanırken kayıtlı bir aracınız olsa dahi uçuş yasağının olmadığı bölgeleri kullanmak gerekiyor. Örnek olarak havaalanlarının size en yakın pistinden 9 KM çevresinde ya da askeri bölgelerde Drone kullanılamıyor. Bunlara ek olarak, eğer OHAL uygulaması yapılmakta ise, bazı valilik veya belediyelerin de bu vb. yasaklar koyabilmektedirler. Bu sebeple her ihtimale karşı

uçuş yapılacak bölgede bu tarz yasakların olup olmadığını araştırmanız önemli bir konu haline geliyor. Uçuş yasağı olan bölgelerde gerekli izinler alındıktan sonra uçuş yapılabilmekte. Fakat uçuş öncesinde ilgili makamlara başvurmanız gerekiyor.

“Sigorta zorunluluğu” SHGM, 25 kg ve üstü drone’ları kullanmak için izin ve kayıt gereksinimi dışında ayrıca sigorta zorunluluğu getiriyor. Uçuş izni alınırken bu belgelerinde sağlanması gerekiyor. Sigortanın amacı ise, bir kaza durumunda ortaya çıkacak hasarın karşılanması ön-

Drone’ların kullanmakta olduğu sinyal aralıklarında daha güçlü frekanslar üretip drone'un kendi komuta merkeziyle olan bağlantısı kesilebilmektedir.



FOKUS DRONE TEKNOLOJİLERİ

görülmekte olup, bu sayede 3.kişilerin kayıplarının, zararlarının karşılanması amaçlanmaktadır.

(İnsansız Hava Aracı) uçuşları ile ilgili detaylı bilgiyi SHGM’nin hazırladığı talimatlar belgesinde bulabilirsiniz.

“Yaş sınırı” Kalkış ağırlığı 500 gram – 4 KG arasında bir drone’u uçurmak isterseniz en az 12 yaşında olmanız gerekmekte. 4 kg – 25 KG aralığı için en az 15 yaş gereksinimi bulunmakta. Daha büyük Drone sahipleri için özel pilot lisansları alma zorunluluğu bulunmakta. Bu lisanslar limitli süreler için verildiğinden, bu süre bitiminde ek eğitimle lisansların yenilenmesi/uzatılması gerekiyor. 25 KG ve üstü drone pilotları tüm bunlara ek olarak belli uçuş saati sınırlamalarına tabi oluyor. Örneğin günde en fazla 10 saat mesai yapabiliyorlar. Ayrıca aylık uçuş süresi 150 saati geçemiyor. Bu tip drone cihazlarının pilotları uçuş kayıt defteri de tutma zorunluluğuna sahip. Bu vb. birçok talimata / kurala tabi olan drone ya da İHA

54 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Uçuşa yasak bölgeler Akaryakıt depoları ve istasyonları, askeri binalar ve tesisler, cezaevleri, silah / fişek fabrika ve depoları gibi kritik tesis, alanlar ve çevresi OHAL durumunda özel izne tabi alanlar (valilik ve belediyelerce) Havalimanlarının size en yakın pistinden 9 KM yarı çapındaki

bölgeler. NOTAM İle ilan edilen sahalar Hava parkı, HeliPort, HeliPed, SHGM sitesinde yayınlanmış olan denize iniş/kalkış alanları Kalabalık bölgeler ve ilgili bölgelerin üzerleri Havacılık bilgi yayını ENR 5.1 bölümünde yer alan “yasak, tahditli ve tehlikeli sahalar” Sonuç olarak, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de insansız hava aracı drone kullanımı güvenlik anlamında büyük faydalar ve zaafiyetleri beraberinde getiriyor.

Drone'lar özellikle son yıllarda, kameralı versiyonlarının kullanımının artmasıyla güvenlik endişesini de beraberinde getirmektedir. Bu konu Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün (SHGM) denetimine alınmıştır.



ÖZEL DOSYA TOPLUMSAL DAVRANIŞ PSİKOLOJİSİ VE ÖZEL GÜVENLİK

İletişimde güvenilir kaynak – özel güvenlik görevlisi İletişimciler; inandırıcı bir iletişimde kaynağın sahip olması gereken özellikleri “uzmanlık” ve “güvenilirlik” olarak açıklamaktadır. Mete YAZMAN / Özel Güvenlik Müşaviri & İletişim Uzmanı

A

slında; özel güvenlik tedbirlerinin önemli bir bölümünü “iletişimi” kapsar demek pek yanlış olmayacaktır. Özel güvenlikte alınan tedbirlerin amacı; “herhangi bir olayın meydana gelmesini önlemek” demiyor muyuz? Gerek fiziki ve elektronik tedbirler, gerek özel güvenlik görevlilerinin davranışları ve diğer ayrıntılar dışarıya verilen mesajları kapsamıyor mu? İşte “iletişim” de tam burada karşımıza çıkıyor. Batı dillerindeki karşılığı ‘’communication’’ olan iletişim deyimi, Latince’de ortak anlamına gelen communis, ve ortak kılmak anlamına gelen communicare kelimelerinden oluşmuştur. Genellikle iki kişi arasındaki konuşmayı akla getiren iletişim; ‘’haber, bilgi, duygu ve düşüncelerin simgeler sistemi aracılığı ile kişiler, gruplar arasında ya da toplumsal düzeyde değiş tokuş edildiği dinamik bir süreç’’ olarak tanımlanabilir. Diğer bir ifade ile, iletişim; ‘’değişik amaçlar için karşılıklı bilgi alışverişi, karşılıklı inandırma ve

56 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

eğlendirme işlemlerinin bütünü’’ ya da kısaca ‘’anlamların insanlar arasında ortak kılınması işlemi ‘’ olarak tanımlanabilir. Aristo ise, iletişim çalışmalarını; ‘’ikna etmek, inandırmak için kullanılabilir bütün vasıtaların araştırılması’’ olarak tanımlamıştır ki buradaki manasını düşünürsek en doğru tanım da bu olmaktadır.

Genel iletişim modeli açısından düşünürseniz; güvenlik tedbirleri ile gönderilen mesajlarda kaynak; güvenlik görevlisi, fiziki güvenlik tedbirleri, elektronik güvenlik tedbirleri gibi görünmekle birlikte aslında bunlar kurum/kuruluşun güvenlik tedbirleri olduğuna göre ana kaynak kurum veya kuruluştur. Tesisteki fiziki güvenlik



ÖZEL DOSYA TOPLUMSAL DAVRANIŞ PSİKOLOJİSİ VE ÖZEL GÜVENLİK

tedbirlerinin iyi seviyede olması (tesisi çevreleyen ve içeri girilmeyi zorlaştıran güçlü bir tel örgü gibi), CCTV ve alarm sistemleri, geçiş kontrol sistemleri gibi elektronik sistemlerin yeterli olması, kritik yerlerde kameraların muhakkak olması, (geçiş kontrol sistemlerinin sorunsuz çalışması gibi) güvenlik ekibinin duruşu, yaptıkları kontroller ve ilgileri ayrı ayrı çevredekilere mesaj gönderecek, bu mesajların bir araya gelmesi ile de tesisin güvenliğinin çok iyi olduğu sonucu çıkacaktır. Sonuçta tesisle ilgili kötü niyetleri olanlar güvenlik tedbirlerinin etkinliği nedeni ile herhangi bir eylemden vaz geçerlerse o zaman özel güvenlik tedbirleri başarıya ulaşmış demektir. Toplum aldığı mesajlarda hedefe tesisin sahibini koyacaktır. Dolayısı ile tüm mesajların toplamında o tesisin güvenli olup olmadığına karar verecektir. Burada öncelikle topluma verilecek mesajın güvenilirliği önem kazanıyor. Sosyologlara göre insanlara/topluluklara

58 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

bir şey yaptırmanın üç yolu var. Korkutmak, kandırmak, inandırmak. kandırmak veya korkutmak kısa süreli çözümler sağlayabileceği gibi özellikle kitlelere yönelik mesajlarda etkisini daha kısa sürede yitirecektir. Eğer biz mesajımızın doğru yere gitmesini ve doğru etki yaratmasını istiyorsak “inandırıcı” mesajlar iletmeliyiz. İletişimciler; inandırıcı bir iletişimde kaynağın sahip olması gereken özellikleri ise “uzmanlık” ve “güvenilirlik” olarak açıklamaktadır. Bu özelliklere sahip olmayan bir güvenlik konseptinin başarıya ulaşması muhakkak ki çok zor olacaktır. Aslında çok basit farklarla verilen mesajların etkisi artırmak mümkündür. Mesela etkinlik için düzenlenmiş bir alanda sınırlandırılmış bölgelere geçişi kontrol etmek için koyduğumuz bir güvenlik görevlisini düşünelim. Biz eğer bir sınırlandırma getirdiysek güvenlik görevlisi gelen kitlenin önünde duracak ve “buradan geçemezsiniz” mesajı ile o bölgenin hakimiyetinin kendisinde olduğunu ortaya koyacaktır. Karşısındaki kitle ise olumsuz (geçe-mez-siniz) mesaj içeren bu söyleme tepki ile yaklaşarak bu olumsuzluğu kırmak isteyecektir. Hâlbuki aynı yerde görev yapan güvenlik görevlisinin aynı görevi; kitlenin geçmesi gereken yeri işaret ederek “lütfen buradan geçer misiniz?” şeklinde olumsuzluk içermeyen kelimelerle ifade etmesi iletişimin daha doğrusu güvenlik görevlisinin görevinin başarısını büyük oranda arttıracaktır. Toplumun kültürel özellikleri

de muhakkak ki mesajlara ve hatta alınması gereken güvenlik tedbirlerine etki etmektedir. Mesela bugün güvenlik konusunda çok hassas olduğunu bildiğimiz ve hemen hemen her alanda güvenlik standartlarının oluşmasında büyük rol oynamış Amerika Birleşik Devletleri’nde herhangi bir tesise silah ile girilmesini önlemek isterseniz yere bir sarı çizgi çekip “bu çizgiden ileriye silah ile geçmek yasaktır” şeklinde bir tabela koymanız yeterli olacaktır. Ama ülkemizde bunu sağlamak için tesisi fiziki tedbirler ile çevreleyip X-ray cihazı ve metal kapı detektörü kullanmanız gerekir. Toplumlar alışkanlıklarını aslında seyahat ettikleri yerlere de götürürler. Örnek vermek gerekirse; daha çok Rus turistlere hizmet veren bir turistik tesiste görev yapan güvenlik ekibi ile daha çok kuzey Avrupa ülkelerine hizmet veren güvenlik ekibinin göstermesi gereken efor arasında bariz bir fark olacağı herkesin malumudur. Toplumsal davranış psikolojisi dediğimizde aslında konu; toplulukların kültürel özelliklerine göre oluşan sınırların keskinliğini

Toplumsal davranış psikolojisi; toplulukların kültürel özelliklerine göre oluşan sınırların keskinliğini kaybetmesi olarak algılanmamalıdır.



ÖZEL DOSYA TOPLUMSAL DAVRANIŞ PSİKOLOJİSİ VE ÖZEL GÜVENLİK

kaybetmesi olarak algılanmamalıdır. Kararlı ve güçlü bir imaja sahip, karşısındakilere net ve inandırıcı mesajlar veren bir güvenlik sistemi, bu sınırların aşılmasını zorlaştıracaktır. Buradaki mesaj kaynağını sadece güvenlik görevlileri olarak almamalıyız. Tel örgüsünden elektronik sistemlere, tüm sistemin karşısındakilere verebileceği mesajlar vardır. Ama asıl önemli olan da görevi başındaki güvenlik ekibinin doğru zamanda doğru mesajı ve gelişmelere göre doğru tepkileri vererek kitleleri kontrol altına alabilecek ve yönlendirecek kabiliyette olmasıdır. Bunu yolu güvenlik Konseptinin eksiksizliği kadar güvenlik ekibinin de vizyon ve misyonunun yeterli seviyede olmasıdır. Alacağımız diğer tedbirlerin yanı sıra güvenlik ekibinin yeterli seviyede eğitim alması, güvenlik konseptine yönelik prosedürler ve bu prosedürleri yerine getirmek için gerekli talimatların hazırlanması ve genel eğitim konularına ilave olarak personele öğretilmesi gerekir. Zaten ülkemizde güvenlik görevlileri imaj olarak tabiri caiz ise 1-0 geriden başlamaktadır.

60 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Genel düşünceye göre güvenlik görevlilerinin genelde “başka bir iş bulamadığı için” bu işi yapan ve “başka iş bulduğu zaman kaçacak” gözüyle değerlendirildiği de bir gerçektir. Bu değerlendirmelerde doğruluk payı olabileceği düşünülebilir. Bununla birlikte bu aslında yukarıda belirttiğimiz iletişimin yarattığı bir imaj değil midir? Asıl sorumluluk da tabii ki mesajın asıl sahiplerinde yani güvenlik personelinin çalıştığı kurum/kuruluşlar ama onlardan da önce özel güvenlik şirketleri. Güvenlik görevlilerinin bu imajı aslında onların güvenilirliklerini ve iletişim becerilerini de doğrudan etkileyecektir. İmaj; Bir ürünün, bir kişinin, bir şeyin ‘nasıl?’ bilindiği olarak tanımlanabilir. Daha çok psikolojiktir ama somut değerlerle şekillenir. İmaj kısa vadede “etkileme” sağlarken uzun vadede “markaya güven” kazandırır. Biz bu etkileşimi özel güvenlik açısından düşünürsek; toplum iyi bir güvenlik konsepti ve/veya eğitimli, etkin bir güvenlik ekibini gördüğünde başlangıçta sadece gördüklerinden etkilenecek ancak bu tespitlerinin aynı kalitede devam etmesi durumunda o şirket, kurum/kuruluşa güven

oluşacaktır. Zaten şimdi de bu değerlendirmeler yapılmıyor mu? Güvenlik tedbirlerine ve güvenlik görevlilerinin haklarına önem veren kurum ve kuruluşlar ile güvenlik şirketleri en azından bu sektör içindekiler tarafından biliniyor ve takdir ediliyor. İmaj yaratırken çevrenin, toplumun psikolojisi önemli bir kaynak olacaktır. Zaten “toplum psikolojisi” toplumun normları ile şekillenmektedir. Normlar,(grup üyelerinin belirli bir bağlamda nasıl davranmaları gerektiği inancı.) ne ise toplum onu uygun görür ve kabul eder. Bu nedenle güvenlik konsepti oluşturulurken toplumsal değerler de muhakkak göz önünde bulundurulmalıdır. İmajın etkisini en başta belirttiğimiz iletişim açısından değerlendirirsek; imaj güvenlik görevlisi veya güvenlik konseptinin “güvenilir” olmasını etkileyecek en önemli kıstas olduğu için başarıya ulaşmamızın diğer bir yolu da güvenlik görevlisinin imajının yükseltilmesi olacaktır. Sonuç olarak; özel güvenlik hizmetinin başarısı için önce özel güvenlik görevlilerini olmaları gereken yere taşıyacak tedbirleri almak için çaba göstermelidir. Buna da özel güvenlik görevlilerinin eğitimi ve imajından başlamak doğru bir adım olacaktır.

Toplum psikolojisi, toplumun normları ile şekillenmektedir.



SEKTÖRDEN

İşimizi şansa “İşimizi şansa bırakma lüksümüz yok”

“Loomis Türkiye olarak ayda 1.6 milyon km yol yapıyor, Ekvator’un etrafını 40 defa dolaşıyoruz. Ayda 22 bin sms atıyoruz. İşimiz gereği, işimizi şansa bırakma lüksümüz yok, 2016 yılında önemli bir başarıya imza atarak, sıfır hasar ve kayıpla yılı tamamladık.“ Diyen Loomis Türkiye Satış ve İş Geliştirme Direktörü Demir BÜKÜLMEZ ile nakit ve kıymetli eşya taşımacılığı hakkında konuştuk.

Loomis ve sunmuş olduğunuz hizmetler hakkında bilgi alabilir miyiz? Loomis’in geçmişi 1852 yılına kadar uzanıyor, Amerika’da 1800’lerde “altına hücum“ yıllarında, Loomis, eyaletler arası altın transferleri esnasında ortaya çıkan güvenlik problemini giderebilmek amacıyla kurulmuştur. 15 Temmuz 2011 yılından itibaren de günlük nakit ve altın lojistiği yüksek seviyede olan Türkiye pazarına girmiştir. Hizmetlerimizi nakit taşıma ve nakit yönetimi ile diğer hizmetler şeklinde iki bölümde sınıflandırabiliriz. Nakit taşıma ve nakit yönetimini biraz açacak olursak bankaların şube ve ATM noktalarının nakit trafiğini yönetmek, kasalamak ve ulaştırmak bizim hizmetlerimiz arasında yer alıyor. Banka şubesi gibi

62 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

çalışan nakit toplama merkezlerimizde sayılan ve paketlenen nakdin ihtiyaç duyulan noktaya ulaştırılması ve ihtiyaç fazlasının geri alınarak kasalara alınması işlemini gerçekleştiriyoruz. Hizmetlerimizin diğer bölümü ise altın, kuyum, döviz, çek ve diğer kıymetli evrak taşımacılığını kapsıyor.Hizmet verdiğimiz önemli bir alanda perakende sektörü. Perakende sektöründe biriken nakitlerin toplanması hizmetini veriyoruz. Market zincirleri, giyim firmaları ve restoranlarda her gün nakit birikiyor. Bu nakdin bizim gibi bu işi yapan profesyoneller tarafından teslim alınması, nakit merkezine getirilip sayılması ve kurumun çalıştığı banka nezdinde Merkez Bankası hesaplarına yatırılması işlemleri yapılıyor. Burada esasında paranın tama-

men Türkiye’deki nakit döngüsü içerisindeki rolü anlatıyor.

Türkiye’de kıymet taşımacılığı alanındaki yeriniz hakkında bilgi verir misiniz? Loomis Türkiye gerek şube ve araç ağı, gerek hizmet verdiği coğrafyanın büyüklüğü, gerek aylık servis sayısı ve gerekse de finansal büyüklüğü ile ülkemizin önde gelen, lider CIT şirketidir.

Ülke çapında kaç şubeniz var? Filonuzda kaç adet araç bulunuyor? Loomis Türkiye olarak bugün 33 ilde 37 şubemiz, 298 araç ve 1000’e yakın profesyonel çalışanımızla Türkiye’nin her yerinde 20.000’in üzerinde müşteri noktasına toplamda aylık ortalama 300.000 adet servis veriyoruz.


Demir BÜKÜLMEZ

Teknolojik yeniliklerden aldığınız destekten söz eder misiniz? Verdiğimiz hizmetlerin tamamı kayıt altında ve profesyonel takip programlarıyla entegre bir şekilde gerçekleşmektedir, yüksek teknoloji barındıran otomasyon sistemleriyle binlerce organizasyonu saat gibi düzenli bir şekilde hayata geçirmekteyiz. Son 3 yıldır 300 terminal (özel elektronik cihaz) ile hizmetlerimizi gerçekleştiriyoruz. Özellikle iller arasında gerçekleşen transferlerde terminallerimizin büyük önemi var. Yıllar içinde değişen ihtiyaçlarla mevcut programlarımızı güne uygun hale getiriyor ve update ediyoruz. Bu konuda Loomis’in 1000’e yakın çalışanından aldığımız bilgiler bizim için altın değerinde oluyor. Bir sektörde söz sahibi olmak

Loomis Türkiye gerek şube ve araç ağı, gerek hizmet verdiği coğrafyanın büyüklüğü, gerek aylık servis sayısı ve gerekse de finansal büyüklüğü ile ülkemizin önde gelen, lider CIT şirketidir.

için firmaların teknoloji gücünü ön plana çıkarması zorunlu çünkü artık teknoloji hayatımızın önemli bir parçası konumunda. Mevcut teknolojiyi ne kadar efektif kullandığınız büyük önem taşıyor. Loomis Türkiye olarak ayda 1.6 milyon km yol yapıyor, Ekvator’un etrafını 40 defa dolaşıyoruz. Ayda 22 bin sms atıyoruz. İşimiz gereği, işimizi şansa bırakma lüksümüz yok, 2016 yılında önemli bir başarıya imza atarak, sıfır hasar ve kayıpla yılı tamamladık. Bu başarı da bilgi teknolojilerini etkin kullanmamızın büyük olduğunu söyleyebilirim. 2017 yılında topladığımız değerli emtiayı daha etkin bir şekilde tasnifleyerek, mevcut ulaşım filomuzu daha rantabl kullanmayı başardık. Bu yıl içinde özel bir program, uygulama geliştirerek Loomis

müşterilerinin bizden hizmet almalarını çok daha hızlı ve kolay bir hale getireceğiz. Gelişen teknolojiyi sürekli bir şekilde iş hayatımıza adapte ederek, hep daha iyi hizmet nasıl verebiliriz sorusuna cevap aramaya devam edeceğiz.

Kaç ülkede faaliyet gösteriyorsunuz? Loomis’in dünyadaki konumu nedir? Loomis, bugün dünyada 23 ülkede, 400’ün üzerinde şubesi, 24 binden fazla çalışanı ile her türlü değerin taşınması ve saklanması hizmetini veren global bir şirkettir. Stockholm borsasında “Büyük Şirketler” kategorisinde kote olan Loomis, dünyanın dört büyük CIT şirketinden biri ve bu şirketlerin arasında da elemanlı güvenlik ve elektronik güvenlik yapmayıp sadece CIT hizmeti veren tek şirkettir.

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 63


SEKTÖRDEN

Güvenlik bir bütü “Yapı taşlarımızı, azim ve çözüm üretmek oluşturmaktadır.”

"Firmamız Fonksiyonel yenilikleri olan çalışmalar yapıyor ve yüksek kaliteli ürünler üreterek tüketicilerin hayatlarını kolaylaştırıyor." Diyen Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri Genel Müdürü Volkan KÖSE ile savunma güvenliğine dair konuştuk.

Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nden söz eder misiniz?

Ois Güvenlik Ve Savunma Teknolojileri’nin müşterilerinin beklentilerini karşılamak ve onlara talep ettiklerinin daha fazlasını sunmak öncelikli hedefimizdir. Tüm çabalarımız müşteri memnuniyetine dayalı uzun vadeli ilişkiler kurmak karşılıklı güven ve başarı üzerine dayanmaktadır. Verimli iletişim ve pazar ihtiyaçlarını firmanın sektördeki duruşunu ortaya koyuyor. Ois Türkiye’de üretilen ve Türk mühendisleri tarafından tasarlanan ekipmanları ve cihazlardaki bileşenleri bünyesindeki yüksek standartta test ediyor. Marka ve kalite politikası yerli, milli ve yenilikçi duruşuyla sektörde öne çıkıyor. Çevreye ve sektöre karşı sorumluluk duygusuyla hareket eden Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri ekibi, markalarını ‘temel değer’ olarak görüyor ve onların, kendi konumlarındaki ilk

64 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

tercih edilen olanları için çalışıyor. Fonksiyonel yenilikleri olan çalışmalar yapan Ois yüksek kaliteli ürünler üreterek tüketicilerin hayatlarını kolaylaştırıyor.

Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nin başarısının yapı taşları nelerdir? Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nin yapı taşlarını, azim ve çözüm üretmek oluşturmaktadır. Güvenlik sektörüne ve Türkiye’ye yeni ürünler sunmak ve ülke kalkınma ve ekonomisine katkıda bulunmak,En önemlisi de bunun sonucunda büyük bir başarıya sahip olmak. Başarı hiçbir zaman tesadüf değildir. Başarı Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nde kaliteli, özverili ve profesyonel kadrosuyla bir araya gelmiştir.

CCTV ve güvenlik alanındaki çözümleriniz nelerdir? Burada öncelikle hepimiz bir bü-

tün olmanın gerekçelerini anlıyoruz ve diyoruz ki biz size çözümün tamamını sunuyoruz. Proje ve CCTV ürün ve ürün gruplarıyla ilişkili bütün sistemleri kapsayacak şekilde güvenlik sektöründe kullanılan ürünlerin mekanik ve donanımsal olan ürünlerimizin isteğe bağlı üretimini tüm güvenlik sektörüne sunuyoruz. Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri olarak da bizim sloganımız ‘üretici çözüm ortağınız’ dır. Biz güvenlik ve savunma sistemlerinde kullanılan ve tümleşen bütün ürün gruplarının korunması için gerekli olan bütün materyallerin üretimi ve çözümünü sunmaktayız.

Türkiye’de ve dünyada ilk defa Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nin geliştirdiği Drone Avcısını bize anlatır mısınız? Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nin geliştirmiş olduğu drone avcısı ile komuta


Türkiye’deki güvenlik sektörü dünya güvenlik sektörüyle paralel hareket etmektedir.

Volkan KÖSE

k, ün

kontrol arasındaki bağlantıyı kesiyor ve drone komutasını imkansız hale getiriyor. Drone’lar son zamanlarda yüksek erişilebilirlik ve düşük maliyet sebebi ile yaygın olarak kullanılmaya başlandı. Yapısal özellikleri sayesinde küçük bir alan kaplayan drone’ların yüksek uçuş irtifaları sebebi ile engellenmesi oldukça zor. Özellikle miting, konser, stadyum ve benzeri halka açık etkinliklerde ateşli silahların vereceği zararlar düşünülerek anında müdahale yapılamıyordu. Drone avcısı drone’lar elektromanyetik saldırıya maruz kalıyor ve komuta kontrol ile bağlantıyı kaybederek etkisiz hale getiriyor. İnsan sağlığı ve çevre güvenliğine zararı bulunmaması, sessiz ve hızlı bir sonuç üretmesi sebebi ile drone avcısı, drone ile mücadelede etkin bir çözüm. 1 km menzili olan silahın drone’lar için farklı etkileri var. 1-Kumanda ile bağlantısı kesildiğinde şarjı bitene

kadar havada kalan 2-Silahın hedefi olduğu an doğrudan yere çakılan 3-Vurulduğu an kumanda neredeyse oraya inen. Toplamda 3 komutu kullanabiliyoruz.

Türkiye ve dünyadaki güvenlik sektörüne dair görüşlerinizi alabilir miyiz? Türkiye’deki güvenlik sektörü dünya güvenlik sektörüyle paralel hareket etmektedir. Değişimler artık sadece görüntüyü almak izlemek ve depolamak dışına çıktı. Artık analiz etmek farklı sistemler üzerine entegre edip daha farklı sonuçlar ortaya çıkarmak haline geldi. Bu da sektörün yapısını değiştirdi. Pazar olarak daha büyük ve kapsamlı hale gelerek ulusal

firmalar işin içine dâhil oluyor. Tabii ki bu da sektörün kalite ve hizmet şeklini değiştiriyor.

Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nin gelecek yıl için hedefleri nelerdir? Ois Güvenlik ve Savunma Teknolojileri’nin gelecek yıl için hedefleri her zaman olduğu gibi daha kaliteli, daha fazla ürün ve proje ve en önemli daha fazla müşteri, pazar ve aynı zamanda karşılıklı güven ve devamlılıktır. Türkiye ve Dünya güvenlik sektöründe sürekli ve yenilikçi olması sebebi ile biz de bu doğrultuda yeni yerli ve milli ürünlerimizle insan hayatını kolaylaştıracak yenilikler sunmak ülke ekonomisine katkıda bulunmaktır.

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 65


ELEKTRONİK GÜVENLİK

Günümüz trendlerinden yüz tanıma analitiği Güvenlik riskinin farkında olan kişi ve kurumlar, CCTV sistemlerinin güncelliğini korumaya, teknolojik gelişmeleri takip etmeye gayret etmektedirler. Cemil ÖZDEMİR Elektronik&Haberleşme Mühendisi Ceo PCC GRUP

2

0. yüzyıla damgasını vuran Abraham Harold Maslow, kendi adı ile anılan “Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi” veya “Maslow piramidi” kuramıyla tanınmıştır. Bilindiği üzere “güvenlik” ihtiyacı bu piramidin hemen ikinci sırasında fizyolojik ihtiyaçlardan sonra gelmektedir. Bunu doğrular şekilde yönetim biçimi ne olursa olsun neredeyse her toplumda güvenlik ihtiyacının üzerine fazlasıyla düşüldüğü görülebilmektedir. Güvenlik ihtiyacının sayısız farklı yolla giderilebileceği, olası yöntemlerin birbirine karşı üstün veya zayıf yönleri olacağı ortadadır. Hiçbir sistemin tam bir güvenlik sağlayacağı iddia edilemez ancak insanoğlu daha iyi olana ulaşmaya çalışmak konusundaki gayretini her zaman sürdüregelmiştir. Bu yazımızın çıkış noktası olan yüz tanıma analitiği de güvenlikte bir üst seviyeye erişme çabalarının sonuçlarından bir tanesi halindedir. Bilindiği üzere güvenlik konu-

66 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

analitiği artık birçok CCTV projesinde bu zırhın sağlam koruyucu plakalarından birini teşkil etmektedir. Kişi genelde kendisi de düşmedikçe düşenin halinden anlamamaktadır. Başkalarının başına gelen olayları bize hiç olmayacak gibi dinlemekteyiz. Birçok sistemde, tesiste, bina ve benzerinde güvenlik açıkları olmasına rağmen gerekli tedbirlerin alınması çoğu zaman ertelenmektedir. Cemil ÖZDEMİR

sunda endişe duyan çoğu kişi ve kurum CCTV genel adıyla bilinen kapalı devre kamera sistemlerini tesis ettirmektedir. Başlangıçta sadece kayıt ve izleme amaçlı tasarlanan bu tarz sistemler gelişen teknolojinin beraberinde getirdiği imkânlar sayesinde devasa veri yığınlarının analizinin yapıldığı ve güvenliğin bir kat daha artırıldığı koruyucu birer zırh haline gelmiş durumdadır. Yüz tanıma

Güvenlik riskinin farkında olan kişi ve kurumlar, CCTV sistemlerinin güncelliğini korumaya, teknolojik gelişmeleri takip etmeye gayret etmektedirler. CCTV sistemlerinin analitik nitelik kazanması sarfedilen çabaların en verimli sonuçlarından bir tanesidir. Kişi mahremiyeti, kişisel bilgilerin gizliliği açısından eleştirel bir şekilde yaklaşılıyor olsa da yüz tanıma analitiği biyometrik koruma teknolojilerinin önde gelenlerinden biridir. Günümüzde piyasanın en çok bilinen akıllı telefon markaları-



ELEKTRONİK GÜVENLİK

nın giriş şifresi için yüz tanıma teknolojisini esas almaya başladıkları hepimizin malumudur. Bu konuda parmak izi, iris tarama, ses tanıma, avuç ayası tarama gibi birçok farklı yöntem mevcut olmasına rağmen yüz tanıma analitiğini öne çıkaran temel noktalar bu teknolojinin kurulması ve uygulanmasının kolay olması, son kullanıcı ile fiziki bir etkileşime girmeyi gerektirmemesi en önemlisi ise yüz tespiti ve eşleştirme işlemlerinin çok hızlı bir şekilde gerçekleşebilmesi olmuştur. Sistem başarısı için birçok değişken faktörün (ışık, yüz açısı, maskeleyici unsurlar vb.) optimize bir şekilde bir arada olması veya olmaması gereken yüz tanıma teknolojisi ümit vaad edici bir şekilde konusunda oldukça uzman

kurumlarda yapılan testlerde % 100’e yakın doğrulukta sonuçlar elde etmektedir. Yüz tanıma teknolojisi ile ilgili pazar durumu araştırıldığında global anlamda 2016-2022 yılları arasında bu teknolojinin 9.6 milyar dolarlık bir gelir payının olacağı öngörülmektedir. Kullanım alanları ve olasılıkları dikkate alındığında bu öngörünün reel bir tahmin olduğunu kabul etmek gerekir. Yüz tanıma analitiği her geçen gün daha fazla hayatımıza girmekte, kolluk kuvveti hizmetleri, sağlık ve pazarlama gibi farklı alanlarda birçok şekilde karşımıza çıkmaktadır. Kaçakçılık ve organize, terörle mücadele, kriminal gibi branşlarda ülkemiz kolluk birimlerinin yüz tanıma teknolojisini etkin bir şekilde kullanmakta oldukları, adeta geleceği görürcesine önceki yıllarda temin ettikleri sistemleri suçla ve suçlularla mücadelede başarılı bir şekilde değerlendirdikleri bilgimiz dahilindedir. Bu sistemlerden birinin PCC Elektronik olarak tarafımızdan kurulmuş olması apayrı bir gurur kaynağı durumundadır. Farklı biyometrik teknolojilerle birleştirilerek kullanılan pasaport, yeni kimlik belgesi gibi resmi belge ve evrakların çıkartılması olsun, havalimanlarında, güm-

Yüz tanıma teknolojisi ile ilgili pazar durumu araştırıldığında global anlamda 2016-2022 yılları arasında bu teknolojinin 9.6 milyar dolarlık bir gelir payının olacağı ön görülmektedir.

68 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

rük kapılarında fotoğraf ve yüz karşılaştırmalarında olsun, aranan şahısların yüz verileri üzerinden takibi olsun bu teknolojiye dayanan yeni sistemlerin hayatımıza girmeye başladığını görmekteyiz. Yüz tanıma teknolojisinin kullanıldığı alanlardan biri de sağlık sektörüdür. Özel sektör başı çekmekle beraber hastaların ilaçlarının takibi, uzaktan yüzyüze destek verme hatta yüz tanıma ile genetik hastalık teşhisinde bulunma gibi önemli adımlar atılmaktadır. Pazarlama sektöründe ise yeni bir trend yükselmektedir. “Müşterini tanı” olarak nitelendirilen bu yeni süreç ile perakende mağazalarına yerleştirilen kameralarla müşterilerin satın alma davranış ve tarzlarının analizi yapılarak bunlara uygun pazarlama stratejilerinin geliştirilmesi için yüz tanıma analitiği kullanılmaktadır. Yüz tanıma analitiği ile cinsiyet ve yaş tahmini yapılabilmesi,



ELEKTRONİK GÜVENLİK

Sağlam bir şekilde birbirine geçen ve merkezi olarak açılan bir mekanizma sayesinde mekanik stabilite, her genişleme işlemi sırasında korunur. aynı anda birden fazla kişinin yüz tespiti ve tanıma işleminin yapılabilmesi, canlı veya arşiv görüntülerden işlem yapılabilmesi, duygusal ifadelerin, mimiklerin analiz edilebilmesi, erişim kontrol sistemlerine entegre

70 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

edilebilmesi, bina, tesis vb. güvenliği sağlaması bu teknolojinin kullanım potansiyelini artırmaktadır. Bu bağlamda güvenlik sektöründe hizmet veren bir firma olarak PCC Elektronik Türkiye yetkili dağıtıcısı olduğu Trassir Face ürününü değerli müşterilerinin faydasına sunmaktadır. Trassir face recognizer ile; a. Kişiler için bir veya birden fazla tanımlayıcı fotoğraf ekleyebilme b. Yatayda veya dikeyde 30 derece açıya kadar eğime rağmen tanıma yapabilme c. Yüksek performanslı yüz tanıma motoru d. Video akışından veya fotoğraflardan sınırsız sayıda yüz algılama e. Arşivden ayrıntılı yüz tarama f. Canlı videodan veya fotoğraftan kişi tanımlama

g. Dijital reklam uygulamalarında kullanım h. Detaylı ziyaretçi analiz raporu alma i. Personel faaliyet ve devamlılık takibi j. Otel, mağaza ve personel optimizasyonu k. Mağaza trend analizi l. Mağaza içi yoğunluk analizi m. Mağaza içi ürünlerin satışa dönüşüm analizi n. VIP müşteri takibi o. Kara liste tanımlama ve takip etme p. Tekrar gelen ziyaretçi tespiti ve takibi q. Çoklu oturum/kanal/ kullanıcı r. Uygun maliyet s. Kolay kurulum ve yapılandırma mümkündür. Trassir Face modülü Trassir yazılımına bağlı olarak çalışır, Trassir yazılımının güçlü altyapısından faydalanır. Bu modül ile amacınıza ulaşır, yüz tanıma analitiğinden maksimum düzeyde fayda elde edersiniz. Yüz tanıma teknolojisi ve analitiği her geçen gün gelişmekte, yeni avantajlar ortaya çıkmaktadır. Deep learning ile yani beynin çalışmasını taklit ederek kendi çalışmasını şekillendiren ürünler, 2D yerine 3D yüz modellemeleri, daha yüksek çözünürlükler, daha güçlü işlemciler bu teknolojinin gelişimini tetikleyen, teşvik eden unsurlardan yalnızca bir kaçıdır. Geleceğin yüz tanıma teknolojisi açısından oldukça zengin olacağından şüphe etmemek gerekir. Gelecek onu görmeyi başarabilenlerin olacaktır.



ELEKTRONİK GÜVENLİK

Yarının güvenliğini şekillendirecek 5 teknoloji trendi Sensörler ve kameralar tarafından algılanan veri, yüksek performanslı bir sistem üzerinde kullanılabilir bilgiye dönüştürülüyor. İsmail UZELLİ / CEO SENSORMATIC

E

lektronik güvenlik entegratörleri, yüksek performanslı görüntüleme sistemlerini, ileri düzey analiz yazılımlarıyla buluşturarak firmaların çok daha verimli süreçlere kavuşmasını sağlıyor. Ancak yarının dünyasında güvenlik yönetimini kolaylaştıran etkenler bununla sınırlı değil. Geçmişten bugüne kayıt amaçlı kullanılan görüntüleme sistemleri, artık görüntüler üzerinde anlık analizler gerçekleştiriyor. Bu sayede algılanan görüntüye anlam katarak, olaylara en hızlı şekilde yanıt vermek mümkün oluyor. Kayıtlı bulunan geçmiş verisini sürekli olarak inceleyip, “öğrenen” yapay zeka, böylelikle her seferinde daha iyi, daha doğru ve daha etkin kararlar alabiliyor. Sensörler ve kameralar tarafından algılanan veri, yüksek performanslı bir sistem üzerinde kullanılabilir bilgiye dönüştürülüyor. Örneğin, AVM’de ailesinin yanından ayrılan bir çocuğun AVM’ye girdiği andan itibaren hangi alanlarda dolaştığını ve nereye gittiğini tespit etmek saniyeler sürüyor. Benzer şekilde makine öğrenimi özelliği sayesinde örneğin bir fabrika ortamını belirli süre izliyor ve akışı öğrenerek ortamda normal şartların

72 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

dışında bir durum geliştiğinde bunu anında raporluyor. Harf ve rakamlardan oluşan parolaları unutmak ya da ele geçirmek mümkün. Oysa her bireyin, kendisine özgü ve değiştirilemez bir güvenlik mekanizması bulunuyor. Biyometrik özellikler parmak izi ve iris gibi biyometrik özellikleri esas alan güvenlik sistemleri, bugün 40 farklı biyometriden tanımlama yapabiliyor. Dahası, yeni nesil iris tanıma sistemleri ile göz taramasıyla kimlik doğrulama için durup beklemeye bile gerek kalmıyor. Eskiden filmlere konu olan ve maliyet olarak ulaşılması hayli güç olan bu sistemler artık ekonomik ve yüksek fayda sunan güvenlik çözümleri arasında yerini

aldı. Her geçen gün daha verimli hale gelen biyometrik güvenlik sistemlerinin gelecekte hızla yaygınlaşacağı muhakkak. İnsanların çalışması için uygun olmayan ortamlardaki görevler


Kurumsal ölçekte ise, acil durum yönetim sistemleri, doğal afet ya da can güvenliğini tehdit eden durumlarda çalışanların güvende olup olmadığını anında sisteme raporluyor.

İsmail UZELLİ

ya da tek düze, basit fonsiyonlar gelecekte robotlar ve drone’lar tarafından üstlenilecek. Örneğin, bir fabrikanın ulaşılması zor bir alanında çıkan yangına müdahale etmek için artık tek bir drone yeterli olacak. Güvenlik ve görüntüleme amacıyla kullanılan profesyonel drone cihazları, riskli alanların hiçbir olumsuz duruma sebebiyet vermeden gözlenmesini sağlayarak, olaylara en hızlı müdahaleyi mümkün kılıyor. Securitas drone’ları Amerika’da ve Almanya’da yangın vakalarında kullanmaya başladı bile! Benzer şekilde, Endüstri 4.0 trendiyle birlikte insanların bugüne kadar rutin işleri üstlendiği üretim tesisleri, sağlık tesisleri ve benzeri alanlarda görevi devralmaya başlayan robotlar da güvenlik teknolojilerinin vazgeçilmezi haline geliyor. Securitas’ın otoparklarda kullandığı Rob isimli robot güvenlik görevlisi, genel güvenlik, alan ihlali ve yanlış park tespiti gibi pek çok işlevi etkin biçimde yerine getiriyor. Hayatımızdaki her şey giderek mobilleşiyor. Akıllı cihazlarımız ayrılmaz bir parçamız haline geldi. Bu noktada güvenlik

uygulamaları da mobilleşerek telefonlarımıza kadar girmeyi başardı. Buna en iyi örneklerden biri akıllı cihazlara yüklenen bir uygulama ile mobil telefonun bir panik butonuna dönüşebilmesi. Uygulamayı yükledikten sonra kullanıcının olay anına ait video ve ses kayıtlarını uzaktan izleme merkezindeki operatörlere iletmesi için sadece cihazı sallaması yeterli oluyor. Böylelikle tehlike anında kolluk kuvvetlerine anlık bilgi akışı sağlanıyor. Kurumsal ölçekte ise acil durum yönetim sistemleri, doğal afet ya da can güvenliğini tehdit eden durumlarda çalışanların güvende olup olmadığını anında sisteme raporluyor. Bilgi mesajları, merkezi sistem üzerinden tüm kullanıcıların akıllı telefonlarına iletilebiliyor. RFID teknolojisi, farklı senaryolara uyum sağlayan esnekliği ve yüksek hassasiyeti sayesinde perakende zincirlerinden hastanelere, müzelerden Ar-Ge, tasarım ve üretim merkezlerine

kadar pek çok kurum için hem güvenlik hem de operasyonel verimlilik sağlıyor. Ürün ya da eşyalara adeta birer kimlik kazandıran RFID etiketler üzerine yerleştirildiği nesnelerin lokasyonlarının takip edilmesini sağlıyor. Bu sayede her sektörde farklı bir fayda sağlıyor. Örneğin, hastanelerde yeni doğan bebeklerin güvenliğini sağlamak için geliştirilen bebek takip sistemi ile, prosedür dışı her türlü eylemi önlemek için, anne ve bebeğin bina içindeki konumları aktif RFID etiketlerine sahip bileklikler aracılığıyla anlık olarak takip ediliyor. Belirlenen kurallar dışında gerçekleşen en ufak aktivitede güvenlik sistemi alarma geçiyor. Müze ve sanat merkezlerinde sergilenen nadide eserlerin güvenliğini sağlamakta kullanılanılarken perakende sektöründe reyon doğruluğu, hızlı stok sayımı, omichannel stok yönetimi, operasyonel hız ve bunlara bağlı satış artışı sağlıyor.

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 73


ELEKTRONİK GÜVENLİK

Video teknolojileri Video teknolojilerindeki pazar ihtiyaçlarına bağlı olarak yaşanan hızlı gelişmeler sayesinde, CCTV kameraları artık bir kameradan daha fazlasını sunabiliyor. Erkin GÜLER / Satış Müdürü İNTEGRAL GRUP

G

iderek artan pazar rekabeti, değişen güvenlik ihtiyaçları, kötü niyetlilerin elindeki teknolojiler ve yatırımcıların beklentileri artık bir CCTV kamerasının standart görevlerini yerine getirmesi yeterli bulunmuyor. Bu konuda düzenli olarak Ar-Ge yatırım çalışmaların sürdüren Grundig Security, 2018 yılında yeni geliştirmelere giderek piyasaya sürdüğü çözüm portföyünde günümüzün popüler ifadesiyle “akıllı” ürünlere daha çok yer veriyor. İnsan sayma ve ısı yoğunluk haritası gibi karmaşık algoritmalara ihtiyaç duyan gelişmiş video analizleri bünyesinde gömülü olarak bulunduran Panoramik lensli 360’ (FishEye) IP kamera bunlardan biri. Bu ürün ile bir mağazada hem güvenlik amaçlı video gözetimi yapılabileceği gibi 4 farklı açıdan 4 farklı kamera görüntüsü alınıp, 4 farklı kanalda izleme ve kayıt yapılabilmektedir. Üzerindeki gömülü video analizler sayesinde temel kayıt ve izleme yeteneklerinin yanı sıra mağazaya giren kişilerin sayılmasını ya da mağazanın içindeki insanların ilgi duyup yöneldikleri alanları ısı haritası (Heat Map) ile analiz edilebiliyor. Bu durumda bir kamera ile mağazanızda hem güvenlik ihtiyacınızı karşılayabiliyor hem de günlük müşteri davranış analizlerini bir arada yapabiliyorsunuz. Artık CCTV sistemi yalnızca geriye dönük video kaydına başvurulmanın

74 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Erkin GÜLER

ötesinde her an ihtiyaç duyulacak verileri sunabilen daha kullanışlı bir yatırım haline gelmektedir. Bu da CCTV için harcanacak bütçelerin çok daha ekonomik kalmasını ve faydalı olmasını sağlamış oluyor. Sınır İhlali Analizi (Line Crossing Detection) Alan İhlali Analizi (Intrusion Detection) Unutulan Bagaj Analizi (Unattended Baggage) Kayıp Obje Analizi (Object Removal) İnsan Yüzü Algılama (Face Detection) Bir diğer özel ürün çalışması da günümüzün popüler işlerinden

olan Plaka Tanıma (LPR) analizidir. Bu konuda Grundig yeni Bullet kamerasında; Onaylı Liste (White List), Yasaklı Liste (Black List) gibi işlevleri kamera içinde gömülü çalışan LPR video analiz fonksiyonu çözümlemeyi sunuyor. Bu sayede genel bir CCTV sistemi planlarken projenin otopark alanları için sadece LPR fonksiyonlu bir kamera planlamanız yeterli olacaktır. Diğer çözüm önerilerinde sunulan yazılım lisansı, analiz sunucusu gibi ek maliyetlerin zorunluluğu da ortadan kalkmış oluyor. Günümüzde her elektronik eşya gibi güvenlik kameraları da akıllandıkça; sistemden daha fazla verim alabilmemizin yanı sıra kullanıcı hatalarını ve zaman kayıplarını da önemli ölçüde azaltabiliyoruz. Bu sayede günlük hayatımızın içinde daha fazla yer almaya başladılar…



GÜVENLİK HİZMETİ

Deniz ve liman güvenliğindeki gelişmeler 2 Son yıllarda Fransa terörist saldırıların hedefi olmuştur. Tam anlamı ile güvenliği artırmak için önlemler almıştır. Dünyadaki ikinci deniz alanıyla, Fransa deniz güvenlik ağını kurmuştur. Oryal ÜNVER / ÖGF/ (Özel Güvenlik Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı

1

.1 Kamu güvenlik kuvvetleri müdahalesi: Fransa örneği

Fransa’nın deniz güvenlik ağına birlikte göz atalım: 4 adet deniz güvenliği için müfreze ve bunlara 2 tane daha eklenecek: 2006 yılında Le Havre (Fransa’nın ana konteyner limanı), 2009 yılında Port-de-Bouc (Fossur-Mer) (çoğunlukla gaz, petrol ve kimyasal taşıyıcların limanı), 2010 yılında Marsilya (Ana Akdeniz limanı), 2017’de Dunkerque (İngiliz Kanalında çok amaçlı liman). 2018’de Nantes St-Nazaire (STX Avrupa’nın ikinci büyük tersanesi, Gaz Yağı Kimyasalları) 2019’da Calais (İngiliz Kanalı’nda ana yolcu limanı)

76 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Her takımın sahip olması gerekenler: 40 askeri kolluk görevlisi, A 13 metrelik bir gözetim ve güvenlik botu, A 9 metrelik sürat teknesi A 6.5 metrelik yarı sert sürat teknesi.

Fransa ayrıca, günlük gözetim ve kaçakçılık kontrolü gibi düşük seviyeli müdahalelerden sorumlu olan bu takımların yanı sıra, özel güvenlik kuvvetlerini de güçlendirdi: Fransız ordusu Özel Kuvvetleri özellikle “Komando Denizciliği” (Seal veya SBS / SAS tipi birimler), gemilerde terörle mücadeleye adanmış iki birim olarak


yüzer/gezer sızmalara dayalıdır. 2016 ve 2017 yıllarında yapılan tatbikatlarda, bir helikopterin Brittany sahilinde ki bir feribot üzerine bıraktığı öğe ile hava taşımacılığının hızından dolayı tercih edilen eylem türü haline geldiğini göstermektedir. Aşağıda Fransız Helikopter Kuvvetleri’nin Jandarma ve Deniz Kuvvetleri ağını görüyoruz:

O. Oryal“Deniz ÜNVERKomanhareket ederler: doları” & Fransız Deniz Kuvvetleri

Komandoları ile sualtı komando eylemleri. Denizciliğe ilişkin eylemlere ait Fransız doktrini, teslimat yapan küçük teknelere, hava saldırıları yapan helikopterlere veya yüzücüler/ dalgıçlar

Fransız Donanması “deniz komando” birimleri, Lorient (Güney Brittany Kıyısı, Batı Fransa) ve

Denizciliğe ilişkin eylemlere ait Fransız doktrini, teslimat yapan küçük teknelere, hava saldırıları yapan helikopterlere veya yüzücüler/ dalgıçlar yüzer/ gezer sızmalara dayalıdır. Saint Mandrier, Toulon yakınlarındaki Akdeniz Sahili’nde bulunmaktadır. Gemide oluşacak bir terör eylemi durumunda, +30’da stabil olan bir birimde, iyi hava koşullarında ve alınacak hızlı politik kararlar doğrultusunda bile, gemiden yapılan ilk çağrının özel kuvvetlere ulaşması ile en az 2 saat gecikme yaşanacaktır; bu operasyonların doğru bir şekilde planlanması için bu süreç 3 saate çıkacaktır. 13 Kasım 2015 tarihinde Paris saldırısı sırasında, ilk polisin olay mahaline gelmesi saldırıdan 20 dakika sonra olmuştur. Oysa ilk donanımlı SWAT grubunun gelmesi yaklaşık 60 dakikayı bulmuş, ilk çağrı ile arası toplam 90 dakikadır. Saldırı, ilk saldırıdan 150 dakika sonra başlamıştır. Lütfen ünitelerin saldırı mahalinden sadece 15 ila 35 dakikalık bir sürüş mesafesinde olduğunu hatırlayın. Bölgedeki ilk kadrolu sabit polis birimleri, özellikle ‘suçla mücadele’ birimleri, 9mm tabanca, 12 adet pompalı av tüfeği

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 77


GÜVENLİK HİZMETİ

ve NIJ Sınıf II yumuşak kurşun geçirmez ceketlerle korunmuştur. Bu ekipmanlar, tehditle başa çıkmak ve hatta kendi korunmalarını sağlamak ya da çevredeki ateşe verilen yerleri kurtarma operasyonları için uygun değildi. Bundan sonra, (BAC) birimlerine çarpışabilmeleri için 5,56mm

78 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

NATO HK G36 devriye aracı ve yeni yapım 9mm makineli silahlar verildi. Güvenlik acil durum ünitelerine ayrıca, «toplama ve çalıştırma» birimlerine, taktik savaş kazaları bakım kursu verilmiş, Lvl III plaka taşıyıcısı içeren tam donanımlı teçhizatlar devreye alınmıştır. Acil servis-

lerin bir kısmı yaralıları 3 saat tutmak zorunda kaldı yollayamadı. Fransız resmi acil durumunu ilk açıklayan sorumlular, Eylül 2014’te (PSE2) toplu zayiat durumlarını görmezden geliyor (450’de 3 sayfa) ve bugün hala daha görmezden gelmeye devam ediyor. Bu ülkede yasal



GÜVENLİK HİZMETİ

TCCC (Tactical Combat Casualty Care Certification = Savaş Taktiği Sertifikası) veya FPOS (İlk Yardım) eğitimin eşdeğeri yoktur. Öte yandan, bu ülkenin oldukça iyi bir acil servis ağı mevcuttur ancak eskiye dayalı tehditlerle başa çıkmak için tasarlanmıştır.

3 Temel doktorin ve prensipler Ulusal veya yerel acil güvenlik güçleri, gemilere yönelik herhangi bir saldırıyı, geminin yükünü, mürettebatını ve tabii ki yolcularını tehdit edebilecek olaylarda caydırıcı rol almalıdırlar. İlk müdahaleci olarak, aynı zamanda gemi güvenliği ve acil durum operasyonlarını, özellikle yolcu sağlığı sorunlarını ve yangınla mücadele etmeyi de sağlayabilmelidirler. ISPS kodu, belirli gemi güvenlik önlemlerinin gemi güvenlik görevlisine ait olduğunu, ancak birkaç resmi yönerge ve hatta daha az düzenlemeyle belirtir. Bu tehditlerin risk yönetimi neredeyse hiç belirtilmemiştir. Risk yönetiminin ve güvenlik motorunun normal kapsülü olan sigorta şirketleri bile, 21. yüzyıl yolcu güvenliğinin

80 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

ne olması gerektiğine dair bir vizyondan yoksundur. Avrupa Yolcu Gemileri Güvenlik Yönetmeliği’nin yolcu güvenliği uzmanları için ortak bir temel oluşturması adına hangi konuların belirtilmesi gerektiği ile ilgili öneriler şunlardır: Uluslararası otoriteler ile birlikte güvenlik ve koordinasyon doktrini Gemide görevlendirilen güvenlik personeli sayısı Gemide görevli güvenlik personelinin eğitimi Gemide görevli güvenlik personelinin ekipmanı Gemide görevlendirilecek güvenlik personelinin işe alınması Bu yönetmelik, yolcu taşımacılığının ana senaryosunu da içine almalı ve her bir gemiye ve özel ihtiyaçlarına göre yer vermelidir. İki ana tip yolcu taşımacılığı senaryosu vardır: Gözetim görevini gerektirmeyen 12 saatten kısa süreli kısa seyahatler, izleme görevi gerektiren uzun yolculuklar. İlk olayı takip eden kritik dakikalar ve saatler boyunca, geminin güvenlik ekibi mevcut olan tek güç olacak ve herhangi bir olası

düşmanı veya olayı ele almak için eğitilmeli ve donatılmalıdır. Bu durum, tehlike altındaki tek canlının mürettebatın olduğu bir ticaret gemisinin korunması için önemli ölçüde farklı olacaktır. Bir yolcu gemisi söz konusu olduğunda, durum oldukça açıktır; Ancak, bir iç kargo gemisi ile ilgili olarak, hedefler iç suların kıyılarına yerleşmiş olan yerel sakinleri de olabilir.

2015 tarihinde Paris saldırısı sırasında, ilk polisin olay mahaline gelmesi saldırıdan 20 dakika sonra olmuştur. Oysa ilk donanımlı SWAT grubunun gelmesi yaklaşık 60 dakikayı bulmuş, ilk çağrı ile arası toplam 90 dakikadır.



YANGIN GÜVENLİĞİ

Endüstriyel mutfaklar artık daha güvenli Davlumbaz söndürme sistemleriyle ticari mutfaklarda oluşabilecek yangın riskine karşı yapılması gereken uygulama esasları ve kriterleri yüksek önem taşımaktadır. Serkan CEYLAN / Satış ve Mühendislik Departmanı Ekip Lideri NORM TEKNİK A.Ş.

G

ünümüz büyük ticari mutfaklarında, ortamdaki yüksek ısı ve yanıcı yağlar sebebiyle sürekli olarak bir yangın riski bulunmaktadır. Bu gibi alanlarda kullanılan davlumbazlar, gerekli önlemler alınarak yangına sebebiyet vermeleri engellenmelidir. Bu sebeple de davlumbaz söndürme sistemlerine gerek duyulmaktadır. Davlumbaz, davlumbazın bacası ve pişirme ünitelerinde meydana gelen yangınlar büyük risk taşırlar. Oluşabilecek yangın, binalardaki bacalardan içeri çekilerek tehlikenin büyümesine sebebiyet verebilir. Bu tür yangınlarda kimyasal sıvı söndürücülü mutfak davlumbaz söndürme sistemleri kullanılır. Bulunduğu ortamdaki havayı temizlemek için kullanılan davlumbazlar içerideki havayı mahallin dışına çıkarırlar. Böylece özellikle yağ gibi yanıcı maddeleri bünyelerinde biriktirirler. Uzun süre temizlenmeyen yağ gibi yanıcı maddelerin yoğunluğu günden güne artar ve yangın çıkma olasılığı yükselir. Davlumbaz içerisinde bu şekilde biriken yağ gibi tutuşmuş sıvıları diğer yangın söndürme sistemleriyle söndürmek oldukça zordur ve özel uygulamalar gerektirir. Bu uygulamalar 2009 senesin-

82 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

de çıkarılan Türkiye Yangından Korunma Yönetmeliği’nde de yerini almıştır. (MADDE 57- (1) Konutlar hariç olmak üzere, alışveriş merkezleri, yüksek binalar içinde bulunan mutfaklar ile bir anda 100’den fazla kişiye hizmet veren mutfakların davlumbazlarına otomatik söndürme sistemi yapılmalı ve ocaklarda kullanılan gazın özelliklerine göre gaz algılama, gaz kesme ve uyarı tesisatı kurulması şarttır.) Bu yönetmelik sayesinde, davlumbaz söndürme sistemleri çok daha önemli bir hal almış ve yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Restoranlar, oteller, endüstriyel tesisler, alışveriş merkezleri, havaalanları, okullar ve hastanelerin davlumbaz, filtre ve baca içleri, ocaklar, kuzineler, ızgaralar ve benzeri diğer pişirme elemanlarının bulunduğu bölgeler sistemin kullanım alanlarıdır. Mutfak davlumbaz söndürme sistemi UL300 (Underwriter’s Laboratories) standartlarını sağlamalıdır. Sistem, NFPA96 (Standart for the Installation of Equipment for the Removal of Smoke and Grease-Laden Vapors from Commercial Cooking Equipment) ve 17A (Wet Chemical Extingushing System) standartlarına uygun olmalıdır. Mutfak mahallerinde yer alan

davlumbazlar için düşük PH değerli özel söndürme sıvısı ile söndürme yapılmaktadır. Söndürücü kimyasal APC (Aaqueous Potassium Carbonate) olup, söndürme sonrası kolayca temizlenebilmektedir. Kullanılacak silindirler, TPED onaylı CE belgeli olup; sistem borulaması, SCH40 siyah çelik boru veya paslanmaz çelik boru ile yapılmalıdır. Firmamız, davlumbaz söndürme sistemi ile mutfaklarda oluşabilecek yangın tehlikelerini minimuma indirerek verimli ve güvenli bir çalışma ortamı sağlamalarına olanak tanımaktadır. Bu sayede oluşabilecek mutfak yangınlarından korunarak çalışanların da can güvenliği korunmuş olur.

Sistem elemanları Söndürücü sıvı: Düşük PH derecesine sahip, potasyum karbonat bazlı, boşaldığı ortama zarar


vermeyen, yağlı ortam yangınlarını çok kısa sürede bastırabilecek ve söndürebilecek nitelikte sıvı kimyasal bir çözelti olmalıdır. Boşalan söndürücü yağ yangınının üzerini köpük tabakası oluşturarak bir yangın battaniyesi oluşturacak ve çok kısa bir süre içerisinde yangını söndürecektir. Silindirler: 2,6-4 ve 6 gallon kapasitelere sahip, CE Belgeli ve Avrupa Birliği basınçlı kaplar standartlarına uygun olmalıdır. Basınçlı çelik tüpler, davlumbaz yangını durumunda söndürücüyü boşaltmak için her an hazırdır ve üzerindeki basınç göstergesi sistemin durumunun görsel olarak takibine olanak verir. Silindir içindeki söndürücü, nitrojen gazı ile 21°C ortam sıcaklığında 12,1 bar basınçta basınçlandırılmalıdır. Silindir kapasitesi ve sayısı, toplam nozul akış katsayısı dikkate alınarak belirlenmelidir.

Mekanik kontrol düzeneği: Mekanik kontrol düzeneği içinde silindir vanasını açan ve sistemin boşalmasını sağlayan bir tetikleme kartuşu yer almaktadır. Kartuşun açılmasını sağlayan mekanizma gergin bir tel ile algılama hattı dedektörlerine bağlıdır. Algılama hattı üzerindeki mekanik ısı dedektörünü oluşturan ergir

lehim, kopma sıcaklığı oluştuğunda birbirinden ayrılarak gergin tel mekanizmasının gevşemesine neden olur ve bu gevşeme hareketi mekanizmayı harekete geçirerek tetikleme kartuşunun açılmasını sağlar. Mekanik kontrol düzeneği direk silindir vanası üzerine monte edilebileceği gibi duvara monte edilerek mekanizma ve silindir vanası arasına aktivasyon hattı çekilebilir. Boşaltma nozulları: Kullanılan her tip nozul, restaurant sistemi özel uygulamaları için test edilmiş ve onaylanmış olmalıdır. Nozulun kendisi pirinç gövdeli krom-nikel kaplama olmalı, nozulun püskürtücü kısmı üzerine nozul tipi yazılı olmalıdır. Nozulun tıkanmasını önleyen paslanmaz çelik pislik tutucusu bulunmalıdır. Ayrıca, her bir nozulun boşalma anında açılan yağ tıkanmalarına karşı koruyucu zara sahip kapağı olmalıdır. Algılama sistemi: Algılama sistemi, boşaltma düzeneğinden çıkan algılama hattı içinden geçen algılama teli ve bu tele bağlı eriyebilen metal sigortalı dedektörlerden oluşur. Yangın çıktığında, sigortanın eriyip kopması ve telin gevşemesiyle boşaltma mekanizması harekete geçip sistemi boşaltmalıdır. Boşaltma düzeneği ve algılama sistemi uyumlu olmalıdır. Ayrıca, eriyebilen metal sigortalar 74 C... 260 C arasında ortamın özelliklerine göre seçilebilmektedir.

Algılama hattı: Algılama hattı borusu 1/2” ince çeperli conduit boru olmalı, dönüşlerde sadece makaralı dirsek kullanılmalıdır. Algılama teli, 0.16 cm paslanmaz çelik kullanılır.

Makaralı dirsek: Algılama hattında kullanılan telin 90˚ dönüşlerinde kullanılır.

Boşaltma hattı: Boşaltma hattında, 3/8” paslanmaz çelik boru kullanılır. Galvaniz boru ve fittings kullanımı uygun değildir. Borular bükülmeyerek, bağlantılarda ve dönüşlerde fittings kullanılmalı-

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 83


YANGIN GÜVENLİĞİ

dır. Sızdırmazlık için de teflon sargıdan yararlanılmalıdır. Boruların dış yüzeyi ve bağlantı ağızları kir, yağ ve pastan arındırılmış olmalı, borular sarsıntı ve darbelere dayanabilecek bir şekilde sabitlenmelidir. Yardımcı ekipmanlar: Davlumbaz söndürme sisteminin işlevi ve personelin güvenliği açısından gerekli ve sistem ile uyumlu aşağıdaki yardımcı malzemeler kullanılmalıdır. Elle çekme istasyonu: Sistemin bulunduğu mahalde çalışan personelin sistemi gerektiğinde devreye sokabilmesi elle müdahalesi için en az bir adet elle çekme istasyonu yerleştirilmelidir. Boşaltma düzeneğinden çıkan algılama hattı ile aynı özellikte ayrı bir hat içinden geçen algılama teli bu mekanizmaya bağlandığında ve elle çekildiğinde telin gerilmesiyle düzenek

harekete geçirilebilmelidir. Kontak anahtarı: Boşaltma düzeneği içine yerleştirilen, mevcut alarm sistemine sinyal göndermek, elektrikli ocakları kapatmak ve diğer elektrikle çalışan cihazları ve sistemleri kapamak veya açmak için kullanılır. Boşaltma mekanizmasına gerektiğinde birden fazla kontak anahtarı bağlanabilir.

84 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

Sistemin çalışma prensibi Kritik durumlarda sıcaklık, belirlenen değerlere ulaştığında ergir lehim eriyerek kopar. Böylece boşa çıkan tel, mekanik kontrol sistemini tetikler ve nitrojen kartuşu patlatır. Patlayan kartuştaki nitrojeninin basıncıyla tüpün vanası açık konuma gelir ve tüpte bulunan potasyum karbonat sıvısı borular vasıtasıyla nozullara ulaşır. Daha önce açıları ve pozisyonları ayarlanmış olan nozullar, hedef bölgeye potasyum karbonatı püskürterek, alevin oksijenle temas etmesini engeller. Yangın hızla etkisiz hale getirilir ve böylece yangının büyümesinin önüne geçilir. Yangın söndürüldükten sonra müdahale bölgesinde kalan atıkların temizlenmesi oldukça kolaydır ve üretime kısa sürede geri dönülebilir. Davlumbaz sıvısının insan sağlığına ve ozon tabakasına zararı yoktur.

Sistem işletme ve bakımı Nozullar, sürekli yağlı ortama maruz kaldığından yağın içeri girişini engellemek amacıyla uçlarında bulunan diyaframların belirli periyotlarla sağlamlılığı kontrol edilmeli ve nozulların uçlarında zamanla oluşan yağ

katranlarının temizliği yapılmalıdır. Boşaltma kolu mekanizması ve algılama sistemi belirli periyotlarla kontrol edilmelidir. Sistem boşaldıktan sonra zonların ve nozulların içerisindeki sıvıların tamamen tahliyesi için sisteme basınçlı su verilerek nozulların diyaframları yenilenir ve kartuş değiştirilir. Algılama sistemi de değiştirildikten sonra, tüpler yeniden doldurulur ve sisteme entegre edilir. Çekme kolu ve otomatik sistem kurularak, sistem yeni olası yangınlara hazır hale getirilir.

Sistemin bulunduğu mahalde çalışan personelin sistemi gerektiğinde devreye sokabilmesi elle müdahalesi- için en az bir adet elle çekme istasyonu yerleştirilmelidir.



YANGIN GÜVENLİĞİ

Yangın güvenliğinde duman kontrol sistemleri İyi bir yangın riski analizi ve bu doğrultuda alınabilecek yangın öncesi önlemler sonrasında bile, yangın kaçınılmaz ise; o zaman yangın esnasında alınan önlemler devreye girmelidir. Onur Ayhan KILYAR / Yangın Söndürme Sistemleri Test ve Periyodik Kontrolleri Teknik Sorumlusu / TMMOB (Makina Mühendisleri Odası) - İstanbul Şubesi

G

elişen yaşam koşulları insanları ufak ofislerden alıp yerden çok yukarıya plaza dediğimiz cam cepheli yüksek yapılara taşımaktadır. Normal şartlarda bile 30-40 katlı bir plazada 25. katta bulunan ofisinize çıkmanız vakit alırken herhangi bir acil durumda sizi oradan çıkarabilecek senaryo ne olmalıdır? Başka bir deyişle konumuz yangın ise

86 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

nasıl bir tedbir sizin bir yangın durumunda burnunuzun bile kanamadan bulunduğunuz yerden sağlıklı bir şekilde tahliyenizi sağlayabilir? Yangın nedir? Yangın kontrol edilemeyen bir yanma olayıdır. Bir kibriti (yanıcı) alır, kutusuna sürterek (enerji) yakarsanız (ortamdaki oksijen) yanma gerçekleşir ve bu sizin kontrolünüzdedir. Kibritin yanmasından çıkacak olan yanma sonrası

ürünler sizi veya bir başkasını rahatsız etmeyecek boyutta olacaktır. Eğer elinizde yanan kibrit kontrolünüz dışında bir perde, koltuk, masa vb. bir şeyi tutuşturur ve sizin müdahaleniz bu tutuşmayı engelleyemiyorsa artık yangın olayı gerçekleşmeye başlamış demektir. Yangın ne kadar büyümeye başlarsa ortam sıcaklığı artmaya başlayacak yangın sonrası çıkan yüksek sıcaklıklı zehirli ve boğucu gazlar artacak ve diğer ortamlara ilerleyecektir. Yangın nasıl yayılır? Yangının yayılması ve canlı hayatını tehdit etmesi bu noktada başlar. Yangın yüksek sıcaklıklı zehirli ve boğucu gazlar sebebi ile yayılır. Bu gazlar yüksek enerjileri sebebi ile değdikleri her şeyi yakmaya başlar. Yanmayacak bir şey yoktur sadece yeteri kadar enerji ve oksijen gereklidir. Yangın çıkan ortamı duvarları kırılmış bir fırına benzetebilirsiniz ve bizlere bu noktada bize bir baca lazım. İyi bir yangın riski analizi ve bu doğrultuda alınabilecek yangın öncesi önlemler sonrasında bile


yine de yangın kaçınılmaz ise o zaman yangın esnasında alınan önlemler devreye girmelidir. Duman tahliye sistemleri nedir? Duman tahliyesi sistemleri yangın çıkan ortamdan bu yüksek sıcaklıktaki dumanı tahliye ederek yangının yayılmasını ve büyümesini engeller. Bildiğimiz havalandırma sistemlerinden farklı olarak yüksek sıcaklığa dayanıklı kanallar ve fanlar kullanılır. Tedbir alınan mahalli kanallar dolaşır ve homojen bir dağılım yapılması sağlanır. Bu sayede yangın sonrası çıkan gazları bertaraf etmemize yardımcı olur. İş bununla da bitmemektedir. Sistemin işletilebilir olması, bakımlarının ve kontrollerinin belirli periyotlarla yapılması sistemin ihtiyaç duyulduğunda çalışabilmesi açısından önemlidir. Bir aksilik oldu ve yangın dumanı yangın merdivenlerine ilerlemeye başladı!

Kaçış yolu basınçlandırma sistemleri

verilen hava fazla gelmeye başlayacak ve bulduğu en ufak bir delikten bile çıkmaya çalışacaktır aynı dolu bir bardağı daha fazla dolduramayacağınız gibi. İşte çözüm buradadır. Basınçlandırma sistemleri, yangın anında yayılan dumanların kaçış yollarına ulaşmasını engellemek için tasarlanan, yangın esnasında çalışmaya başlayan ve bina dışarısından alınan temiz hava merdiven kovanına basan sistemlerdir. Sadece merdiven kovanına hava basılır ve herhangi bir şekilde hava emişi yapılmaz bu sayede kaçış merdiveninde oluşan pozitif basınç sayesinde dumanlar yangın kapılarının önünde durur ve ilerleyemez. Kaçış merdivenleri korunaklı yapılardır. Tüm kapılar kapalı olduğunda bina içerisinden ve bina dışarısından izole halde olur. Dış ortama tek çıkışınız kaçış katında bulunan ve dış otama açılan kapıdır. Bu sayede 20 katlı bir yapının 12. katında çıkan ve yayılmaya başlayan yangının dumanları diğer katlara

Yangın çıkan yapıdan insanların güvenli bir şekilde tahliye edilmesi, basınçlandırma sistemlerinin yangın esnasında sağlıklı ve yeterli çalışması ile mümkündür. yayılsa bile, basınçlandırma sistemi sayesinde kaçış merdivenlerine ulaşamayacak ve üst katlardaki insanların güvenli bir şekilde yapıdan tahliyesine olanak sağlayacaktır. Yangın anında asansör kullanılması kesinlikle tehlikelidir. Sadece özel tasarlanan acil durum asansörleri kurtarma personelleri ve itfaiye ekiplerinin hizmetinde olur ve bu asansörlerde de basınçlandırma sistemi vardır.

Bu noktada basınçlandırma sistemleri devreye girmektedir. Yangın çıkan yapıdan insanların güvenli bir şekilde tahliye edilmesi, basınçlandırma sistemlerinin yangın esnasında sağlıklı ve yeterli çalışması ile mümkündür. Basınçlandırma sistemleri temel ve basit bir mantıkla çalışmaktadır. Eğer bir kapalı ortama devamlı ve sürekli bir hava verirseniz ve ortamdan verdiğiniz kadar havayı çekmeniz gereklidir. Bu sayede hava sirkülasyonunu sağlamış olursunuz. Eğer ortama hava üflemesi yapar ve ortamdan hava emişi yapmazsanız ortama

Temmuz 2018 Güvenlik Yönetimi n 87


YANGIN GÜVENLİĞİ

Yasal durum Ülkemizde yangın güvenliğinde, konut, okul, hastane, ofis, işyeri, endüstriyel tesis vb. yapıların durumlarına göre hangi önlemlerin alınması gerektiği, yangın önleme ve söndürme sistemlerinin tesis edilip edilmeyeceği, azami şartları ve sistemlerin tasarım, uygulama, bakım ve denetim durumları binaların yangından korunması hakkında yönetmelikte belirtilmektedir. Binaların yangın korunması hakkında yönetmelik ilgili maddesinde (Madde 89); “Konutlar hariç olmak üzere bütün binalarda merdiven kovan yüksekliği 30.5 m’ den fazla olan, bodrum kat sayısı 4’ ten fazla olan veya yapı yüksekliği 51.5 m’ den yüksek olan konutların kaçış merdivenlerinin ve acil durum asansörlerinin kuyularının basınçlandırılması gereklidir.” İfadesi yer alır. İş ekipmanlarının kullanımında sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliği Tablo 3’te yer alan “Tesisatların periyodik kontrol süreleri ile kontrol kriterleri” kısmında yangın tesisatı ve hortumlar, motopomplar ve boru

88 n Güvenlik Yönetimi Temmuz 2018

tesisatı ile alakalı kontrol periyotları belirlenmiş ve zorunlu kılınmış olmasına rağmen basınçlandırma sistemleri ile alakalı olarak herhangi bir yönetmelikte periyodik kontrol zorunluluğu bulunmamaktadır. Kamusal denetim anlayışı ile yaptığımız çalışmalar gösteriyor ki; yangın merdiveni ve acil durum asansörü basınçlandırma sistemlerinin test ve kontrollerinde %80 oranında bir uygunsuzluk tespit edilmiştir. Maalesef yüksek katlı binalarda bulunan işletme ve bakım firmaları bu durumdan habersiz sistemlerinin sorunsuz çalışacaklarını düşünmektedirler. Denetim ve kontrollerin önemi ise bu noktada ortaya çıkmaktadır. Bilindiği gibi yangında en çok can kaybı yangında oluşan duman neticesinde olmaktadır. Yapılan periyodik kontroller sonucu sık karşılaşılan uygunsuzluklar; Merdiven kovanınında yer alan açıklıklar Kaçış yollarına eşya koyulması istif yapılması

Sistemde fazla basınç oluşmasından kaynaklı yangın kapıların açılamaması Sistemin yangın kapıları açılınca istenilen minimum fark basınç değerlerini karşılayamaması Proje ve uygulama arasında farklılıklar Fanların ters yönlü hareketi Fanların uygun konumlanmaması olarak sıralanabilir. Çalıştığımız veya yaşadığımız yüksek katlı binalarda duman tahliye sistemlerinin ve basınçlandırma sistemlerinin periyodik kontrollerinin yapılıp yapılmadığını sorgulayarak; güvenli bir ev, güvenli bir iş yeri, güvenli bir kente sahip olabiliriz.

Çalıştığımız veya yaşadığımız yüksek katlı binalarda duman tahliye sistemlerinin ve basınçlandırma sistemlerinin periyodik kontrollerinin yapılıp yapılmadığını sorgulayarak; güvenli bir ev, güvenli bir iş yeri, güvenli bir kente sahip olabiliriz.





ABONE FORMU

ABONELİK BİLGİLERİ GÜVENLİK YÖNETİMİ DERGİSİNE 1 YILLIK ABONE OLMAK İSTİYORUM. ADI, SOYADI : FİRMA ADI : DOĞUM TARİHİ/YERİ: DERGİ TESLİM ADRESİ ADRES

:

POSTA KODU / SEMT / ŞEHİR DİĞER BİLGİLER: MESLEK

:

E-MAİL

:

TEL

:

FAX

:

GSM

:

FATURA ADRESİ: ADRES:

POSTA KODU / SEMT /ŞEHİR VERGİ NO / DAİRESİ Güvenlik Yönetimi Dergisi’nin 1 yıllık abonelik bedeli 85 TL. + KDV’dir. Abonelik bedelini İş Bankası - Perpa Şubesi - Hesap No: 1188 0542685 IBAN: TR76 0006 4000 0011 188054268 yatırdıktan sonra dekontun fotokopisi ile birlikte bu formu doldurarak 0212 210 54 45’e fakslayabilir ya da info@guvenlikyonetimi.com adresine mail atarak hemen abone olabilirsiniz.



R

91

E

K

L

A

M

I

N

D

E

K

31

13

57

25

35-36

1

45

17

61

93

6-7

23

Insert

71

A.K.İ.

4-5

59

19

95

21-29-39

2-3

75

11

85

67

51

55

ÖKİ - Banner

79

53

81

41

96

A.K.

89

ÖK

69

15

S




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.