Güvenlik Yönetimi Sayı 56

Page 1

ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ŞUBAT 2018 SAYI: 56



ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ŞUBAT 2018 SAYI: 56


ŞUBAT 2018 SAYI: 56


ŞUBAT 2018 SAYI: 56








içindekiler 26

54

38 8

KAPAK KONUSU

SEKTÖRDEN

24

Geçiş kontrol sistemlerinin önemi

46

Türkiye pazarı cazibesini korumaya

26

Son teknolojiyle güvenli geçiş

30

Kartlı geçiş sistemleri

devam ediyor.

10 EDİTÖR

32

Geçiş kontrol sistemleri üzerine

50

Türkiye dünya ortalamasının üzerinde

36

Otomatik otopark sistemleri

büyüyor

12 GÜNCEL

FOKUS

ELEKTRONİK GÜVENLİK

38

Endüstriyel tesislerde acil anons

ve sesli tahliye sistemleri

54

Medipol Üniversitesi Kavacık Kampüsü

40

Tesis güvenliğinde otonom yapı ve IOT

uygulaması

42

Akustik nozul çözümü

60

Kablosuz güvenlik ve ev otomasyonu

44

Arcelor Mittal demir haddehanesine

62

Duetron PA ile genel seslendirme ve

yangın algılama

acil anons

BAŞKANDAN

Sektör ile ilgili kısa haberler

22 KÖŞE / Hayata Bakış

“Evlilikte sevgi’’


Güvenlik Yönetimi ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ŞUBAT 2018

72

AYDA BİR YAYINLANIR

Özel Güvenlik Federasyonu adına imtiyaz sahibi O. Oryal ÜNVER Yürütme Kurulu O. Oryal ÜNVER İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Yusuf Vehbi DALDA Genel Yayın Yönetmeni Devrim BOZKURT devrim@guvenlikyonetimi.com Reklam Koordinatörü Çiğdem ÖZCAN cigdem@guvenlikyonetimi.com

64

GÜVENLİK HİZMETİ

64 66

Özel Güvenlik Hizmetleri Çalıştayı başarıyla tamamlandı Poligon hizmeti konusunda en çok merak edilenler

BİLGİ GÜVENLİĞİ

72

Bilgi güvenliğinde risk analizi

YANGIN GÜVENLİĞİ

80

Köpüklü söndürme sistemleri

Danışma Kurulu Alp SAUL Arzu YÜKSEL Doç. Dr. Gazi UÇKUN Füsun KOCAMAN Gültekin FİŞEK Hakan ÖZALP İsmail UZELLİ Murat KÖSEREİSOĞLU Okyay ŞENTÜRK O. Oryal ÜNVER Osman Levent CELASUN Prof. Abdurrahman KILIÇ Taner ALBAYRAK Yusuf Ziya ÖNCEL Grafik Tasarım ve Baskıya hazırlık Derya BOZKURT derya@guvenlikyonetimi.com Yayın Türü Yerel Süreli Yayın. Ayda bir yayınlanır. Yönetim Adresi Arkhe Tanıtım Hizmetleri Perpa Ticaret Merkezi B Blok Kat: 12 No:2049 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Tel: (533) 413 78 08 Baskı ÖZGÜN OFSET TİC LTD ŞTİ 0212 280 00 09 Özel Güvenlik Sektörünün sesi Güvenlik Yönetimi Dergisi, sektörü bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Bu dergide yer alan her türlü haber, bilgi ve yorumlar; güvenilir olduğuna inanılan kaynaklar tarafından hazırlanmış araştırma raporları, değerlendirmeler, atıflar, çeviriler ve istatistikî verilerden derlenmiştir. Dergide yer alan tüm reklamların sorumluluğu firmalara, yazılardaki ve söyleşilerdeki görüşler sahibine aittir. Dergide yer alan yazılar izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden hiçbir şekilde kullanılamaz.

92 Editöryel Takvim 94 Reklam İndeksi tanıtım hizmetleri

Perpa Ticaret Merk. B Blok Kat: 12 No: 2049 Okmeydanı / Şişli / İstanbul Tel: (212) 210 54 45 Faks: (212) 210 54 45 Gsm: (533) 413 78 08


BAŞKAN

ö

Özel güvenlikte alan eğitimleri Değerli okurlarımız;

5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri Dair Yasa’nın yürürlüğe girmesinden buyana, 13 yılı aşkın süre geçmesine rağmen alan eğitimlerine yönelik henüz bir ilerleme kaydedilmemiştir. Halbuki bu süreçte icra edilen çalıştay/seminerlerin nerede ise tamamında konu; sektörün tüm taraflarınca kabul görmüştür. Alan eğitimlerine ilişkin bir proje başlatıldığında; sektör taraflarının görüşlerinin alınmasını, çok olumlu ve yapıcı bir uygulama olarak değerlendiriyoruz. Bu yöntem ile sonradan karşılaşılması muhtemel birçok problemin daha planlama aşamasında halledileceğine inanıyoruz. Ayrıca bu eğitimlere başlandığında karşılaşılabilecek maliyetler konusuna da çözüm önerileri getirerek ilerlemek de doğru bir hal tarzı olacaktır. Alan eğitimleri sürecine ilişkin başlangıç örnek uygulamaları nasıl olmalıdır sorusuna basit örneklerle izah etmek gerekirse; bu konuda en uygun alanlar “Banka Güvenliği Eğitimi” (bu görevi yapan özel güvenlik görevlileri, halen bankalarda istihdam edildiğinden eğitim planlaması ve uygulamasında her hangi bir sorun yaşanmayacaktır. Ayrıca eğitimin finansmanı bankalar tarafından sağlanacağından uygulama kolaylaşacaktır) ve “Spor Güvenliği Eğitimi” dir. (Bu görevi yapan özel güvenlik görevlileri büyük çoğunlukla yarı zamanlı çalıştıklarından, eğitime zaman ayırmak ya da devam eden operasyonların aksaması gibi bir tahdit olmayacaktır. Ayrıca sporda şiddetin önlenmesi yasasının uygulamaları ile kısa sürede paralellik sağlanabileceğinden, geçiş süresi çok kısa olacaktır.) Alan eğitimlerini vermek üzere yetkilendirilecek eğitim kurumlarının seçimi de çok önemlidir. Bunun için kriterler yeniden belirlenmeli, gerekirse bu kriterleri sağlayan eğitim kurumlarına yeniden ruhsat verilmelidir. Bu kriterleri belirlerken; kurumların eğitimci kimliğine sahip olması, kalite vasıflarının ön planda olması, uluslararası rekabeti yapabilecek standartlara kavuşması gözetilmelidir. Özetle; alan/uzmanlık eğitimlerinin uygulamaya konulması özel güvenliğin meslek haline gelebilmesi için atılması gereken büyük bir adımdır. Bu uygulamaların planlanma süreci ne kadar sağlıklı geçilirse, sonrasında o ölçüde mükemmel sonuçlar ortaya çıkacaktır. Gerek kamu tarafında gerekse özel sektör tarafında samimi ve yapıcı her türlü gayret bu aşamada çok büyük önem arz etmektedir.

Sağlıklı, mutlu, huzurlu ve güvenli günler temennisi ile…

8 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

O. Oryal ÜNVER ÖGF (Özel Güvenlik Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı

Alan eğitimlerine

ilişkin bir proje başlatıldığında; sektör taraflarının görüşlerinin alınmasını, çok olumlu ve yapıcı bir uygulama olarak değerlendiriyoruz. Bu yöntem ile sonradan karşılaşılması muhtemel birçok problemin daha planlama aşamasında halledileceğine inanıyoruz.



EDİTÖR

b

Şubat pusulamız Büyükşehirlerde artan nüfusun etkisiyle güvenlik sorunları artıyor. Geçiş kontrol sistemleri; ortaya çıkan sorunların çözümüne ilişkin en önemli paylardan birine sahip. Havaalanları, AVM’ler, okullar, fabrikalar, statlar, vb. insan yoğunluğunun olduğu yerleri sıralayabiliriz. Geçiş kontrol sistemlerinden, yenilikçi ama hızla yayılan biyometrik sistemler, kişinin fiziksel özelliklerine dayalı bir geçiş güvenliği sunuyor. Diğer sistemlerle de entegre çalışan bu sistemler, yaşanılan sorunların çözümüne ilişkin önemli farklılıklar sunuyor. Yine PDKS sistemleri gibi zaman kontrollü sistemler ve bununla birlikte geliştirilmiş yazılımlar da özellikle kurumsal şirketler için her geçen gün daha da önemli bir yer tutuyor. Kapak konumuz olan “Geçiş Kontrol Sistemleri” başlığı altında yer alan yazılarımızı okuyabilirsiniz. Bu sayıda Fokus konumuz ise; “Endüstriyel Tesis Güvenliği” endüstriyel tesisler başlığı altında gruplayabileceğimiz fabrikalar, petrol rafinerileri, enerji santralleri, petrokimya tesisleri, tekstil üretim tesisleri, atık dönüşüm tesisleri, ahşap veya plastik imalathaneleri, kağıt ve matbaacılık tesisleri gibi tesislerin her birinin kendine özgü farklı ortam özellikleri ve zorlu işletme koşulları mevcut. Bu gibi tesislerde can ve mal güvenliğinin sağlanması amaçlı sistemlerin tasarım ve kurulumunda, bu tesislerin ortam özellikleri ve koşulları mutlaka dikkate alınmalıdır. Yangın algılama sistemlerinin yanı sıra bu sistemler ile tam bir uyum içinde tasarlanması gereken uyarı ve tahliye sistemleri ve yine CCTV, geçiş kontrol, vb. sistemler; can ve mal güvenliğinin korumasının merkezinde yer alıyor. Çok sayıda disiplininin yer aldığı tesis güvenliğine ilişkin yazılarımızı da keyifle okuyacağınızı tahmin ediyorum. Sektörden bölümümüzün iki değerli konuğu var; Alerta Elektronik ve Güvenlik Sistemleri Genel Müdürü Suphi Sözmen ve Sensormatic Ceo’su İsmail Uzelli. Güvenlik sektörü üzerine görüşlerini aldığımız firma yetkilileri ile Türkiye güvenlik sektörünün dünyadaki yerini konuştuk. Elektronik güvenlikten, güvenlik hizmetine, bilgi güvenliğinden, yangın güvenliğine birbirinden farklı isimlerle gerçekleştirdiğimiz röportajlar, teknik yazılar, makaleler ve haberlerle Şubat sayımızı sizler için hazırladık.

Keyifli okumalar dileriz.

10 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Devrim BOZKURT

Endüstriyel

tesislerde can ve mal güvenliğinin sağlanması için sistemlerin tasarım ve kurulumunda, bu tesislerin ortam özellikleri ve koşulları mutlaka dikkate alınmalıdır.



GÜNCEL

Üçüncü Havalimanı’na 3500 ‘nitelikli’ güvenlik personeli alınacak Securitas Ülke Başkanı ve özel güvenlik sektörünün en büyük derneği Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD) Başkanı Murat Kösereisoğlu, 3. havalimanı için alınacak özel güvenlikçilerin

uzun süre eğitilmesi gerektiğini söyledi. 3. Havalimanı için 3 bin 500 özel güvenlikçinin alınacağının açıklandığını hatırlatan Kösereisoğlu, yaklaşık bin 500’ünün Atatürk Havalimanı’ndan aktarılacağını tahmin ettiğini, kalan kısmının ise yeni alınacağını kaydetti. Kösereisoğlu, “Alınacak olanların nitelikli olması gerekiyor” değerlendirmesini yaptı. 3. Havalimanı’nın sektör için yeni bir ihtiyaç doğuracağını ifade eden Kösereisoğlu, “Pazara yeni bir oyuncu giriyor. 3 bin 500 kişiden bahsediliyor ve doğru bir sayı. Bunun aşağı yukarı tam sayısı bilememekle

birlikte bin 500-2 bin arası şu an zaten Atatürk’te var. Orada Atatürk’ün kapanmasıyla 3. Havalimanı’nın açılması arasında zamanlama problemi var ama yine de en az bin 500 kişilik özel güvenlik görevlisi ihtiyacı doğacak ve nitelikli olması gerekiyor” dedi. Sözlerine şöyle devam eden Güsod Başkanı “Havacılık güvenliğinde çok eğitimli ve deneyimli olmaları lazım, biz de öyle eğitimler veriyoruz. Sivil havacılıktan aldığımızı sertifikasyon var. Ama İGA kendi bünyesinde yapacak dolayısıyla şimdiden harekete geçtiklerini anlıyorum. Bu iş gücünde hareketlenmeye sebep olacak” dedi.

“ISS Proser Güvenlik 4.0” çağı başladı ISS’in Türkiye merkezi ISS Türkiye, yakın gelecekte tüm özel güvenlik hizmetlerinin yerini alacak nitelikteki “ISS Proser Güvenlik 4.0” projesini başlattı. 53 ülkede faaliyet gösteren ISS’in dünya çapındaki knowhow’ından da yararlanan proje, konvansiyonel güvenlik yaklaşımından çok üstün nitelikte güvenlik hizmeti sunmanın yanı sıra teknik altyapıda büyük gelişme yaratacak, personel ve yatırımla ilgili konularda ise ciddi tasarruf sağlayacak. Tedbir-izleme-müdahale aşamalarını en ileri düzeydeki teknolojiyle bütünleştiren “ISS Proser Güvenlik 4.0” projesinde beyin görevini yapay zekâ üstlenirken, diğer hayati organların işlevini akıllı bileşenler, dijital binalar ve bağlı binalar, müdahale organlarını ise insan gücü ve bu güce üst düzeyde destek veren cihazlar oluşturacak. “Dronlar ve robotlar görev başına”

12 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

ISS Proser Genel Müdür Yardımcısı Atilla Kahan Aydemir, “ISS Proser Güvenlik 4.0” projesinin vaat ettiği hizmeti eksiksiz sunacak çalışmaları üç seviyede sürdürdüklerini açıkladı. Atilla Kahan Aydemir “Halihazırda kullandığımız CCTV kamera sistemleri, akıllı video analiz programları, sensörler, X-ray cihazları ve mobil terminaller birbiriyle ve merkezimizle kesintisiz iletişim gerçekleştirecek. Bu donanıma orta vadede drone’larımız ile robotlarımız da katılacak. Bütün bu bileşenleri yapay zekâ yönetecek” dedi. Atilla Kahan Aydemir, projenin ikinci seviyesinde, toplanan verilere dayanarak önceden planlanan ya da yerel yapay zekâ tarafından anlık alınan kararları tüm bileşenlere bildiren, aksiyon ve sonuçları takip ederek teknolojik-fiziki güvenliğin birlikte sağlandığı “dijital bina” yapılanmasının gerçekleştirileceğini

ifade etti. Aydemir, üçüncü seviyede de her binadaki yapay zekâdan gelen verilerin, aksiyonlar ve riskler doğrultusunda merkezi yapay zekâ tarafından işleneceğini, genele yayılacağını ve uyarlanacağını anlattı.



GÜNCEL

Norm Teknik A.Ş. TÜYAK eğitim seminerlerinde yer aldı “Bilgiyi paylaşın” yaklaşımı ve eğitim seminerlerine verdiği önem ile sektörde başarılı projelerin tercihi olmaya devam eden Norm Teknik A.Ş. seminer programlarına bir yenisini daha ekledi. Norm Teknik A.Ş.`nin sponsor olarak yer aldığı, TÜYAK Türkiye Yangından korunma ve Eğitim Vakfı tarafından organize edilen Tüyak Eğitim Seminerleri`nde, Satış ve Mühendislik Departmanı Sistem Uzmanı Bora Şiranlı “Köpüklü Söndürme Sistemleri” konulu bir sunum gerçekleştirdi. İstanbul Kozyatağı Hilton`da gerçekleştirilen organizasyonda projeciler, taahhütçüler, kontrolörler, satış firmalarının üst düzey yöneticileri yer aldı. Sunumunda özellikle “yan-

gınla mücadelede standartların önemi yadsınamaz derecede mühimdir” diyen Şiranlı, Yangın Söndürme Köpükleri, Depolama ve Üretim Alanlarında köpüklü Söndürme Sistemleri ve Depolama Tanklarında Köpüklü Söndürme Sistemleri gibi birçok konu başlığını ele aldı. Sistem tasarım, standardlara uygun ürün tedariği, devreye alma, test ve bakım hizmetlerinin eksiz tamamlanmasının sürdürülebilir sistemlerin kurulumunda etkili olduğuna da dikkat çeken Şiranlı, Norm Teknik A.Ş. olarak, “markadan bağımsız bilgi paylaşımını önemsiyoruz ve bu doğrultuda uzman olduğumuz alan dahilinde tüm profesyonelleri ve meslektaşlarımızı bilgilendirme isteği içerisindeyiz.” diyerek yangın

sektöründeki bilgi paylaşımının arttırılmasına da vurgu yaptı. TÜYAK Türkiye Yangından korunma ve Eğitim Vakfı tarafından gerçekleştirilen Tüyak Eğitim Seminerleri`nde yer almaktan dolayı mutlu olduğunu da sözlerine ekleyen Şiranlı, daha sonra katılımcıların sorularını yanıtlayarak sunumunu tamamladı.

2018’de siber saldırılar hayatı durma noktasına getirebilir Siber güvenlik alanında geride bıraktığımız yılı değerlendirip 2018 yılında karşılaşabileceğimiz tehditlere dikkat çeken Proline Profesyonel Çözümler Direktörü Melih Özhan, 2018 yılında Proline olarak fiziksel güvenlik yönetim sistemlerinin yanı sıra siber güvenlik alanında her geçen gün farklılaşan tehlikelere karşı çözümler üretmeye devam edeceklerini belirtti. Dijital dönüşümün merkezinde yer alan en yeni teknolojilerin ve hizmetlerin kullanıcılarına sunduğu kolaylıklar büyük zararlara neden olabilecek tehlikeleri de beraberinde getirebiliyor. Nesnelerin İnterneti, bulut teknolojileri, birbirine bağlı cihaz sayısının artışı derken ortaya çıkan güvenlik risklerine ek olarak

14 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Endüstri 4.0 gibi yeni trendler de siber saldırıların neden olabileceği tehlikelerin boyutunu artırıyor. Akıllı üretim sistemlerini, veri paylaşımını, geniş veri ağlarını bozabilecek saldırılar, şirketlerin üretim faaliyetleri üzerinde çok ağır etkiler oluşturabilirken, sanayi ve kritik kamu tesislerine, hatta elektrik, su, doğalgaz gibi altyapı hizmetlerine yapılacak saldırılar hayatı durma noktasına getirebilir. Şirketler, kurumlar ve kullanıcılar bu riskleri gelişmiş risk yönetimi ve kapsamlı güvenlik stratejileri sayesinde önleyebilir. Proline Profesyonel Çözümler Direktörü Melih Özhan geride bıraktığımız yılda kullanıcıların bilgilerini ele geçirip dosyalarını şifreleyerek fidye isteyen Petya, WannaCry ve son

olarak Bad Rabbit gibi yazılımların sadece bireysel kullanıcıları değil kurumları da hedeflediğine dikkat çekerken, sayıları giderek artan saldırılara karşı Proline’ın siber güvenlik çözümleri ile kullanıcılarını korumaya devam edeceğini söyledi.



GÜNCEL

Ayvaz’ın Ürün ve Bölge Müdürleri Edremit’te bir araya geldi

Tesisat sektörünün köklü firması Ayvaz’ın 24-28 Ocak 2018 tarihleri arasında Hattuşa Vacation Thermal Tesisleri’nde düzenlediği organizasyona Ayvaz İç Satış Departmanı’nda görev yapan yirmi altı ürün ve bölge müdürü tam kadro katılarak hem enerji depoladı

hem de genel durum değerlendirmelerinin yapıldığı toplantılara katıldı. Üç gün boyunca süren organizasyonda Kerem Çalıcıoğlu’da bir eğitim verdi. Organizasyonun ilk gününde, Ayvaz İcra Kurulu Başkanı Serhan Alpagut liderliğindebir araya gelen tüm ürün

ve bölge müdürleri “bölge bölge” satış analiz raporlarını inceleyerek genel bir durum değerlendirmesi yaptılar ve 2017 yılından çıkan veriler ışığında 2018 yılına yönelik satış stratejilerini belirlediler. İkinci gün, tecrübelerini renkli sunumuyla aktaran eğitmen Kerem Çalıcıoğlu “İleri Satış Teknikleri” konulu bir eğitim verdi. 27 Ocak Salı günü, Ayvaz Endüstriyel Ürün Müdürü Serdar Ocaktan endüstriyel ürün gamına, Yangın Ürünleri Müdürü Ahmet Kahraman ise kendi ürün grubuna eklenen yeni ürünler hakkında sunumlar yaptılar. Ayvaz Eğitim ve Proje Danışmanı H. Tarık Güner de“Hijyenik Buhar Jenaratörü ve Paket Sistemler” konulu sunumu ile katılımcıları bilgilendirdi.

Ateksis 4. Kez ‘EMEA En Büyük Müşteri’ ödülünü aldı Ateksis 2017 yılında; hem Türkiye hem de faaliyette olduğu Orta Doğu, Rusya ve Azerbaycan bölgelerindeki performansı sayesinde, Bosch Güvenlik Sistemleri tarafından ‘EMEA En Büyük Müşteri’ ödülüne layık görüldü. Orta Doğu Bölgesi’nin en büyük güvenlik sistemleri fuarı Intersec, 21-23 Ocak tarihleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai kentinde gerçekleşti. Güvenlik sektöründe dünyanın önde gelen firmalarının buluştuğu fuar sırasında, Bosch Güvenlik Sistemleri tarafından düzenlenen ‘VIP Partner’ toplantısı da Marriot Marquis Hotel’de gerçekleşti. Orta Doğu’daki bayilerin üst düzey yöneticilerine ev sahipliği yapan Bosch Güvenlik Sistemleri toplantısında; bölgedeki ve küresel pazardaki son gelişmelerden bahsedildi. Ateksis yöneticilerinin de katıldığı toplantıda,2017 yılında 16 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

başarılı satış performansı gösteren iş ortaklarına ödüllerinin takdim edileceği törene geçildi. Ateksis 2017 yılında; hem Türkiye hem de faaliyette olduğu Orta Doğu, Rusya ve Azerbaycan bölgelerindeki performansı sayesinde, Bosch Güvenlik Sistemleri tarafından ‘EMEA En Büyük Müşteri’ ödülüne layık görüldü. 2017 yılında başarılı performansını sürdüren ve dördüncü kez EMEA bölgesinin en büyük müşteri ödülü-

nün sahibi olan Ateksis ayrıca, Orta Doğu Bölgesi’nde ‘2017 En iyi satış performansı’ ödülünün de sahibi oldu. EMEA Bölgesi Satıştan Sorumlu Başkan Yardımcısı Hanno Vogels’in konuşmasının ardından ödüller takdim edildi. Bölge Direktörü Hakan Özyiğit tarafından Ateksis İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Atila Özcan, Satış Direktörü Kayahan Erdem ve uygulama Bölümü Direktörü Erhan Duman’ın nezdinde tüm Ateksis ailesine ödülleri verildi. Kendilerine bu ödülü layık gören Bosch Güvenlik Sistemleri’ne teşekkür eden Atila Özcan; Bosch ile uzun yıllardır sürdürülen başarılı iş ortaklığının her yıl daha da güçlenip büyüdüğünü, dördüncü kez alınan ödülün bir tesadüf sonucu olmadığını belirtti. Özcan; bu başarıyı gerçekleştiren, emeği geçen özverili tüm takım arkadaşlarına, iş ortaklarına ve değerli müşterilerine teşekkürlerini dile getirdi.



GÜNCEL

Müşteri şikayetlerine 51 dakikada çözüm

Tepe Güvenlik Müşteri Hizmetleri, 2017 yılında www.sikayetvar. com’da yayınlanan Tepe Güvenlik alarm sistemlerine ilişkin şikayetlere getirdiği hızlı çözüm süresi ile dikkat çekti. www.sikayetvar.com’un 2017 yılı verilerine göre, Tepe Güvenlik, site üzerinden gelen şikayetlerin cevaplanmasıyla ilgili yıllık bazda sektör ortalamasının 15 saat olduğu bir alanda, şikayetleri 51 dakika gibi kısa bir zamanda çözüme kavuşturdu. Türkiye genelinde tüm markaların cevaplama hızı ise ortalama 35 saat.Site verilerine göre, elektronik güvenlik sektöründe müşterilerin memnuniyet düzeyi en yüksek marka yüzde 80.5 ile Tepe Güvenlik olurken, şikayetlerin çözüme kavuşturulmasını ifade eden teşekkür oranı ise yüzde 61 oldu.Ayrıca yıllık verilere

bakıldığında şikayet sayısı rakiplerine göre, en az olan marka yine Tepe Güvenlik ve yıllık şikayet sayısı ise sadece 51.Verileri değerlendiren Tepe Güvenlik Genel Müdürü Özgür Gök, sektörün güven duyulan markası olarak 60 bini aşan aboneye hizmet sunduklarını belirtti. Müşteri memnuniyeti ve marka itibarının kendileri için öncelikli olduğuna dikkat çeken Özgür Gök, farklı kaynaklardan gelen tüm şikayetlerin çözümü ile ilgili ayrı bir birimleri bulunduğunu ifade etti. Bu yılın başında pazarlama sektörü dergisi Marketing Türkiye’nin Akademetre tarafından yapılan “İtibar ve Marka Değer Performans Ölçümü” araştırmasına değinen Özgür Gök, “The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri içerisinde “Güvenlik Sistemleri Sektörü Yılın En Başarılı Markaları” kategorisinde marka algısını en çok yükselten yılın en itibarlı markası olmasında şirketimize özel şikayet yönetim iş modelimizin de çok katkısı olduğunu düşünüyoruz. ”ONEAWARDS” ödülünden sonra www.sikayetvar. com sitesinde de şikayeti en iyi yöneten firmaların başında gelmemiz şu an bulunduğumuz yerin tesadüf olmadığını göstermektedir” diye konuştu.

Soyağacınızı paylaşmayın Uzmanlar güvenlik için yurttaşların soyağacı kimseyle paylaşmama uyarısı yaptı. Soyağacı bilgilerini açık bir şekilde sosyal medyada paylaşmak kişisel veri güvenlikleri için tehlike oluşturuyor. Soyağacı sorgulama sayfasının yeniden kullanıma açılmasının ardından bazı yurttaşlar soyağacı bilgilerini sosyal medyadan paylaşmaya

18 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

başladı. Ancak Soyağacını öğrenen yurttaşlar yaptıkları paylaşımlarla dolandırıcılara kapı aralıyor. Bankalar yaptıkları uyarılarda hiç kimseyle anne kızlık soyadınızı paylaşmamanız için uyarı üstüne uyarı yaparken yurttaşların soyağacı bilgilerini açık bir şekilde sosyal medyada paylaşması kişisel veri güvenlikleri için tehlike oluşturuyor.

Çalışanlar, tüketiciler ve tedarikçiler olarak büyük bir aile olduklarını belirten Özgür Gök, “Müşterilerimize eksiksiz hizmet sunabilmek için Tepe Güvenlik olarak teknolojisi yüksek bir alt yapıya sahibiz. Müşteri taleplerine geri dönüş aksiyonumuz ise bu alt yapının en önemli halkalarından biri. Bu sebeple, öncelikli işimiz olarak tüketicimize kusursuz hizmet sunmayı kendimize ilke edindik. Tüketiciden gelen geri bildirimleri şirket olarak hizmetlerimizi güçlendirmemiz açısından bulunmaz fırsat olarak görüyoruz. www.sikayetvar. com gibi Türkiye’nin önemli bir tüketici platformunda böyle bir skor elde etmemiz müşterimize verdiğimiz değerin en önemli göstergelerinden biri” dedi.



GÜNCEL

Kayseri ve Gaziantep bayileri, Multitek Fabrikası’nı ziyaret etti Multitek yoğun geçen 2017 senesini ziyaretlerle tamamladı. Birer hafta arayla Multitek Sancaktepe Fabrikası’nı ziyaret eden Kayseri ve Gaziantep bayileri, Multitek Ailesi’ni ve ürünlerini tanımanın yanı sıra İstanbul’da da vakit geçirdiler. Kayseri ve çevre illerden katılan, elektriğe yön veren lider elektrik şirket temsilcileri, Multitek Adana Bölge Müdürü Ramazan ÇAVUŞOĞLU ve iş ortağı Şen Elektrik firma sahibi İsmail TAŞKIN 15-16 Aralık tarihlerinde bir araya geldi. Her iki buluşma da Sancaktepe’de bulunan üretim tesislerinde 4 grup halinde başlandı. Ar&Ge merkezi, SMD, DIP ve montaj alanlarını bulunduran

üretim tesisleri, showroom ve depoların gezilmesi sonrasında Yönetim Kurulu Başkanı Adnan DEMİRKOL açılış̧​̧ konuşması yaptı. Yapılan tanıtımda firmanın geçmişten bugüne tarihi, firmanın araştırma, geliştirme ve yenilikçi faaliyetlere verdiği önem, sektördeki yenilikler, akıllı ev teknolojilerinin yakın

Enerji sektöründe siber güvenlik önlemleri yetersiz Dünya genelinde enerji dağıtım sektöründe faaliyet gösteren firmaların siber güvenlik sistemlerinin şirket ihtiyacını karşılamakta yetersiz olduğu belirtildi. Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY tarafından yayımlanan Küresel Bilgi Güvenliği 2017-2018 Araştırması’nda, enerji dağıtım sektöründe risklerin anlaşılması ve yönetiminin giderek zorlaştığı ifade edildi. Dünya genelinde yaklaşık bin 200 büyük ölçekli enerji şirketi yöneticisinin anket yoluyla katıldığı araştırmada, “Enerji dağıtım sektörü firmalarının tamamı, siber güvenlik sistemlerinin şirket ihtiyacını karşılamadığını belirtiyor.Katılımcıların yüzde 85’i ise şirketlerinde düzenli olarak kriz senaryolarını test eden ve olası bir siber güvenlik ihlaline karşı etkin kriz yönetimi sağlayacak bir program olmadığını kaydediyor.” bilgisine yer verildi. Araştırmaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan EY Türkiye Enerji Sektörü Lideri

Erkan Baykuş, siber güvenliğin şirket stratejisinin ayrılmaz bir parçası olması gerektiğini kaydetti. Baykuş, araştırma sonuçlarının şirketlerin gelişmiş siber saldırılarla baş etmede yetersiz kaldığına işaret ettiğini belirterek, “Siber tehditlere karşı dirençli bir yapı oluşturulmasında şirketlerin öncelikle kurum genelinde benimsenen kapsamlı bir risk yönetimi stratejisine sahip olmaları gerekiyor. Siber güvenlik yönetim stratejisinde, karmaşıklaşan tehditler karşısında çok katmanlı bir yaklaşımla hareket edilmesi ve başarısı kanıtlanmış öncü uygulamaların kullanılması önem taşıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

20 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

geleceği anlatıldı. Ar-Ge Müdürü Şenol GÖKTAŞ sektörde ilk ve tek yerli üretim olan IP interkom ürünlerini ve özelliklerini bayilerimize tanıttı.. Fabrika Müdürü Hasan ÇELEBİ analog interkom ürün gamındaki son gelişmeleri ve yeni Multibus ürünü olan 7” dokunmatik ekranlı MBT-70 modelini konuklarına tanıttı.

Çocukları siber zorbalıktan korumak için neler yapmalıyız? Çocukların genellikle birçok farklı konuda bilgi edinip sosyalleşerek hoşça vakit geçirdiği dijital dünya, bazı sorunları da beraberinde getirebiliyor. Bu sorunlardan biri de siber zorbalık. Siber zorbalık, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çocukların yaşantısını olumsuz etkiliyor. Siber zorbalık, başta sosyal ağlar olmak üzere tüm internetin sonucu olan ileri düzey sosyalleşmenin olumsuz etkilerinden biri. Bu durumdan haberdar olmayanlar için siber zorbalık şu şekilde anlatılabilir: Taciz ve aşağılama niyetiyle yapılan çevrimiçi iletişime siber zorbalık adı veriliyor. Bu kavram özellikle çocuklara yönelik taciz ve aşağılamayı tanımlıyor ve ne yazık ki günümüzde çok yaygın hale geldi. Kaspersky Lab’in yaptığı araştırmada yer alan Türk katılımcıların %22’si, çocuklarıyla paylaştıkları cihazları daha güvenli hale getirmek için çevrimiçi davranışlarını değiştirmeleri gerektiğini düşünmüyor. Araştırmaya Türkiye’den katılanların %31’i çocuklarının siber zorbalığa maruz kalmasından endişeleniyor. %43’ü ise çocukların internette uygunsuz içerikleri görebildiklerini düşünüyor. Türkiye’de kullanıcıların %15’i çocuklarının internette yaptıkları nedeniyle cihazlarına son 12 ay içinde virüs bulaştığını belirtiyor. Türkiye’deki katılımcıların %7’lik bir kısmı siber zorbalıkla karşılaştığını dile getiriyor. Çocuklarını internetteki tehditlere karşı eğitmek için onlarla düzenli olarak konuşanların oranı %40 iken, %28’i ebeveyn kontrolü yazılımı kullandığını, %15’i ise çocuklarını internetteki tehlikelere karşı korumak için hiçbir şey yapmadığını belirtiyor.



e HAYATA BAKIŞ

“Evlilikte sevgi” Evlilikte sevgi, tek başına bir şeye yetmese de her türlü ilişkiyi başlatan bir unsur olarak evliliğin temel taşlarından birisidir. İnsanın günlük yaşamda en çok kullandığı sözcüklerden birisi sevgidir. Sevgiyi içinde yedi renk barındıran ışığa benzetebiliriz. Sevginin içerisinde de çok çeşitli renkler vardır. İnsan beyninde biyokimyasal bir karşılığı olan sevgi aynı, ışığın bir bitkiye etki ettiği gibi karşımızdaki insanlara etki eder. Sevgi karşımızdaki kişinin beyninde görmediğimiz bir ışık, akıllı bir enerji olarak etki uyandırır ve karşımızdakinin beyninde değişimlere, mutluluk kimyasallarının salgılanmasına neden olur. Bu yönüyle sevgi somut bir şeydir İnsanda genetik olarak sevme yeteneği vardır ama bizim bu potansiyeli fark ederek onu geliştirmemiz gerekir. İnsanın içinde bir ham duygu olarak var olan sevgiyi, çekim duygusunu kültürel olarak şekile sokmak gerekir. Bu bakımdan sevgi öğrenilmesi gereken bir duygudur. Sevgi insanın doğal bir ihtiyacıdır. İnsanda sevgi ihtiyacı olmasaydı evlilik kurumu ortaya çıkmazdı. Evlilik kurumunu oluşturan sevgi ihtiyacıdır. Evlilikte sevgi, tek başına bir şeye yetmese de her türlü ilişkiyi başlatan bir unsur olarak evliliğin temel taşlarından birisidir. Esas olarak evlilik sevgi, saygı ve güven bağına dayanır. Sevgiyi saygı ve güvenle besleyip doğru yönetmek evliliğin sağlıklı yürümesi için gerekli koşullar hazırlar. Sevgiyi, şartlı sevgi ve şartsız sevgi olarak ikiye ayırmak gerekir. Sevgilerin en güçlüsü karşılıksız ve şartsız olduğu için anne sevgisidir. “çünkü” ye “eğer’’e dayanan sevgi ise bir şarta bağlıdır. “Eğer iyi insan olursan seni severim”, “eğer güzel sen seni severim” gibi bazı şartlara dayanan sevgilerde karşımızdaki kişi o özelliğini kaybettiğinde sevgimizi kaybedecektir. İnsan bu hissini sözleriyle ifade etmiyor olabilir fakat bu düşüncenin davranışlara yansıması karşısındaki kişi tarafından fark edilip karşı tarafta sevgiyi kaybetme korkusu uyandırır. Bu korkunun karşıdaki kişide güvensizliğe yol açacağını görmek zor değildir. Sevgi, fedakârlık ve vefa gerektiren bir duygudur. Karşımızdaki kişinin güzelliğinde, sağlığında, sosyal konumunda olabilecek değişikliklere bağlı olarak azalacak bir duygu olmamalıdır. İlişkilerde tek başına sevginin yeterli olamayacağını ifade etmiştik gerçekten de güven, saygı, karşılıklı anlayış gibi temel gerekliliklerin yanı sıra eşlerin birbirlerini tanımaları, birbirlerine uygun olmaları ve emek vermeleri de sevgiyi yaşatan unsurlardır. Karşımızdaki kişiye “seni seviyorum” diyebilmekten daha zor ve çoğu zaman bu sözlerden daha önemli olan “sen haklısın” diyebilmektir. Bu söz karşımızdaki kişiye değer verdiğimizi onu anladığımızı gösterir. Sevgi, saygı gibi güven gibi doğru kaplar içinde sunarsak mutlu bir yaşam geçiririz.

Uygulayabilmemiz dileğiyle.

22 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Oğuz GÜLAY

İnsanın günlük yaşamda en çok kullandığı sözcüklerden birisi sevgidir. Sevgiyi içinde yedi renk barındıran ışığa benzetebiliriz.



KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

‘‘Son teknolojiyle güvenli geçiş’’ Geçiş kontrol sistemlerinde teknoloji ilerledikçe, kart okuyucu yerine göz, damar ve avuç içi okuma gibi özellikler gelmektedir. Bununla beraber turnikelerle ilgili de büyük değişiklikler yapılmaktadır. Artık insanlar hiçbir yere temas etmeden güvenli bir şekilde geçiş sağlamak istediklerini belirten Tansa Satış ve Pazarlama Direktörü Savaş Rehber, Türkiye’de ve dünyada geçiş kontrol sistemlerini konuştuk.

V

odafone Arena Stadyumu projesinde yer aldınız. Stadyuma sunduğunuz çözümler hakkında bilgi alabilir

miyiz?

Vodafone Arena da Passolig, TFF VE UEFA standartlarına uygulamasına uygun olarak turnikeler üretilmiştir. Seyirci geçişleri için Tam boy turnike kullanılarak kesinlikle 2. kişinin geçişine izin vermeyerek, kişinin geçiş yapmadan önce Pasolig uygulaması ile doğru kişi olduğuna karar verdikten sonra geçişini sağlamaktadır. Ayrıca kişi kartını gösterse dahi turnikeden geçmediği sürece stada girişi kabul edilmemektedir. Kullanılan paslanmaz malzeme ve kaynak özel olarak seçilerek dayanaklılık ciddi olarak yüksek seviyelere çıkartılmıştır. VIP girişlerinde kullanılan optik turnikeler Türkiye’de sadece Vodafone Arena Stadı’nda kullanılmaktadır. Görsel olarak bir çoğu cam malzemeden üretilen ürün yine Passolig uygulaması ile entegre edilmiştir. Vip bilete sahip kişilerin rahat bir şekilde yine

24 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

sensörler sayesinde tek tek içeri girişleri sağlanmaktadır. Yine cam kanatlar sayesinde kişiye temas etmeden kontrollü geçişler yapılmaktadır. Tailing geçiş dediğimiz arka arkaya geçişleri yine sensörler ile kontrol etmektedir. Ayrıca burada hepsini sıralayamayacağımız İzmir, Adana, Samsun,Trabzon gibi hemen hemen tüm büyükşehirlerdeki son yıllarda yapılan yaklaşık 26 adet statta Tansa ürünleri tercih edildi.

Burada ayrıca belirtmek isterim ki; 2017 yılında Türkiye’deki basketbol statlarımızda da artık turnike sistemleri projelendirilmeye başlandı. Bu kapsamda da ilk uygulaması yapılan Fenerbahçe Doğuş Arena gibi önemli bir projeyi çok kısa zamanda teslim ettik ve sorunsuz işletmeye alınarak Doğuş Arenadaki Euro Lig maçları da dahil olmak üzere, artık Tansa Turnike sayesinde güvenle oynanmaktadır.


geçişleri için kullanılır. Tek kanatlı olarak kalabalık geçişleri kontrollü olarak sağlamaktadır.

Geçiş kontrol sistemlerinde ne tür uygulamalar var? Siz bunların hangilerini yapıyorsunuz?

Savaş REHBER

Son dönemde sektöre sunduğunuz ürün yelpazeniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Ürün yelpazemiz tripod turnikeler, boy turnikeler, optik turnikeler ve swinggate olarak ayrılmaktadır. Tripod turnikeler, daha çok personel ve yemekhane takip programları için kullanılmaktadır. Ayrıca raylı sistemler içinde tercih edilmektedir. Tripod turnikeler 3 kollu olup kişilerin tek tek girişlerini sağlar. Boy turnikeleri, stadyumlar, cezaevi ve iş merkezleri otoparkları, yani daha fazla güvenlik isteyen mekanlar için tasarlanmıştır. Bu ürünler kişilerin boy yüksekliğinde yapılarak kesinlikle kaçak geçişe izin vermemektedir. Optik Turnikeler tasarımın daha çok dikkat çekeceği, görsele daha fazla hitap eden yerler için tasarlanmıştır. Daha çok rezidans ve iş merkezlerinde kullanılmaktadır. Optik turnikeler kişiye temas etmeden cam kanatlar ile gövde üzerindeki sensörler sayesinde kişileri tek tek girişini sağlamaktadır. Sensör sayısı arttırılarak valiz, çanta ve çocuklu geçişleri de kontrol altına almaktadır. Swinggateler ise makam girişleri, engelli ve malzeme

Geçiş kontrol sistemlerinde teknoloji ilerledikçe, kart okuyucu yerine artık göz, damar ve avuç içi okuma gibi özellikler gelmektedir. Bununla beraber tabii ki turnikeler ile ilgilide değişiklikler yapılmaktadır. Artık insanlar hiçbir yere temas etmeden geçiş sağlamak istemektedirler. Bu yüzden Tansa Turnike de AR-GE departmanı ile yeni çözümler bulmaktadır. Optik turnikeler bu çözümlerden sadece bir tanesidir. Bunu daha da geliştirerek Vodafone Arena’da kullanılan VIP geçişlerinde kullanılan slimline diye adlandırdığımız ürünü üretmiştir. Ar-ge personelimiz sürekli yurt dışındaki güvenlik konusunda uzman kişilerle görüşerek ürün gamına sürekli yeni ve teknolojik ürünler katmaktadır. Ayrıca şu an tüm dünyayı tehdit eden terör olaylarına karşı da Tansa Turnike olarak görüştüğümüz güvenlik uzmanları ile farklı çözümler üretmektedir.

Türkiye pazarının geleceğine ilişkin görüşlerinizi alabilir miyiz? Türkiye’de yapılan büyükşehir statlarının neredeyse tamamında Tansa Turnikeleri kullanıldı. Şu an devam eden ve önümüzdeki yıllarda da yapımı planlanan yeni stat projeleri bulunmakta, bu projelerin tümünü yakından takip etmekteyiz. Bunun yanında Raylı Sistemler (hafif raylı sistemleri ve metro projeleri) ülkemizde büyük yatırım yapılan sektörlerden biri. Bu alanda da sahip olduğumuz referanslarımız sayesinde de yeni projeler almaya devam edeceğiz.

Önemli gelişmelerden biri de son yıllarda İstanbul dışında diğer büyük şehirlerimizde de artan inşaat yatırımlarının çoğunluğunu yüksek katlı iş merkezleri, rezidanslar, büyük ölçekli şehir hastaneleri ve karma projeler oluşturmaktadır. Tüm bu projelerde güvenliği sağlamak için “geçiş kontrol sistemleri” bulunmaktadır. Ayrıca büyük üretim tesisleri yanında artık orta ve küçük ölçekteki fabrikalarda da geçiş kontrol sistemleri kullanılmaktadır. Bu büyük potansiyel, bu alanda faaliyet gösteren tüm oyunculara yeni fırsatlar doğurmaktadır. Tabii ki Tansa Turnike olarak da bu büyük potansiyeli değerlendirecek aksiyonlar aldık. Devam eden yatırımlarımıza hız verirken yeni yatırımlar için de planlar yapmaktayız.

Diğer sistemlerle entegrasyon konusuna dair neler söylemek istersiniz? Güvenli Geçiş Kontrol Sistemleri sektöründe faaliyet gösteren “Entegratör” olarak adlandırabileceğimiz firmalar zaten ana müşterilerimiz ve bayilerimizi oluşturmakta. Tansa Turnike olarak son kullanıcıya satış yapan bir firma olmadığımız için, bu firmalarla hem iş geliştirme başlığı altında hem de yeni ürün çalışmalarımızda, özellikle Ar-Ge departmanımız devamlı iş birliği yapmaktadır. Hindistan özelinde yapılan metro projelerinde bu çalışmalarımız sayesinde, projeye özel entegrasyonu sağlanmış tamamen yeni bir ürün geliştirildi. Ve şuan Hindistan’daki 3 ayrı şehirde Tansa turnikeleri metro istasyonlarında kullanılmaya başlanacak.

Hem yurt içinde hem yurt dışında birçok projede yer alıyorsunuz? Sizi seçilir kılan özellikleriniz nelerdir? TANSA yakaladığı üstün kalite se-

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 25


KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

VIP girişlerinde kullanılan optik turnikeler Türkiye’de sadece Vodafone Arena Stadı’nda kullanılmaktadır. Görsel olarak bir çoğu cam malzemeden üretilen ürün, yine Passolig uygulaması ile entegre edilmiştir. viyesi ve hızlı teknik servis hizmeti ile hem ülkemizde hem de yurt dışında prestijli ve önemli işlere imza atmıştır. Proje partnerlerimiz (Yatırımcı/Bayi/Entegratör firmalar) ile yakaladığımız uzun yıllara dayanan iş birlikteliklerimiz sayesinde, yer aldığımız bütün projeleri sorunsuz ve zamanında teslim ederek, TANSA markasını tüm bu projelere gururla yazdık. Türkmenistan, Fas, Karayipler gibi ülkelerdeki stat projelerinde de Tansa markasının tercih edilmesi yakaladığımız kalite ve servis hizmetimizin seviyesini göstermektedir. Bu projeler dışında; Paris Eyfel Kulesi giriş güvenliği gibi global referans projeler yanında, Katar’dan Londra’ya kadar ve burada isimlerini sıralayamayacağımız sayıdaki, geniş bir coğrafyada rezidans konut-ofis projeleri ve banka genel müdürlükleri projelerinde TANSA markalı ürünlerimiz

26 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

sorunsuz hizmet vermeye devam etmektedir. Tansa Turnike olarak geldiğimiz bu noktada artık büyük ve önemli tüm projeler de “Her yerde her dilde “Güvenli Geçiş” sloganımız doğrultusunda; direkt aranan ve ulaşılan bir firma olmak bizi gerçek mutlu etmektedir. Bu durum bizlerin sorumluluğunu kat ve kat artırırken, ileriye daha güvenli bakmamıza ve yeni yatırım kararları almamıza da imkan vermektedir.

Önümüzdeki dönem büyüme ve yatırım hedefleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? TANSA TURNİKE’nin, hedef kitlesini oluşturan; rezidans konut-ofis projeleri, yüksek güvenlik gerektiren özel sektör veya devlet bina ve kampüsleri, fuar-kongre organizasyonları, raylı sistemler ve havayolu taşımacığı gibi projeler dışında, yoğunlaştığı

sektörlerden biri de son yıllarda özellikle ülkemizde de artan bir yatırım alan şehir stadyum projeleridir. Ayrıca sadece Türkiye’de değil yurtdışındaki uluslararası müsabakaların düzenlendiği önemli projeler de aldık. Katılım sağladığımız Londra, Doha, Delhi ve Dubai şehirlerindeki sektörel önemli fuarlara, 2018 de yenilerini de ekleyeceğiz. Bu fuarlardan aldığımız geri dönüşler global bir marka olma yolunda hızla ilerlediğimizi de bizlere açıkça göstermektedir. Bu kapsamdaki projelerde son yıllarda edindiğimiz önemli başarılar sayesinde yeni personel yatırımı yanında makine parkurumuzda da önemli yatırımlar yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Yakın gelecek yatırım planlarımızın en önemli günden maddesi ise, organize sanayi bölgesinde yeni fabrikamıza en kısa sürede geçiş yapmaktır.



KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

Geçiş kontrol sistemlerinin önemi Biyometrinin de kendi içinde birçok farkı ve bunları okuyan ve anlamlandıran yazılım ve donanımları mevcuttur. Tunç PINAR / Satış Müdürü ÖLÇSAN CAD. TEKNOLOJİLERİ

G

eçiş kontrol sistemleri

Geçiş kontrol sistemleri asla yalnızca “Geçiş Kontrol Sistemi” değildir. Kurumunuza, evinize, kampüsünüze, tesisinize açılan kapıdır. Hatta buralardan da dış dünyaya açılan kapıdır. İşinizin, işletmenizin, kritik tesislerinizin, ARGE bölümlerinizin ve bunun gibi birçok önemli alanın geçişi elbette kontrolsüz olamaz. Peki, bu kontrolü nasıl sağlayacağız? Bu yerleşkelerimizi nasıl güvenli hale getireceğiz? Bunun iki önemli bacağı var, biri donanım diğeri yazılım. Kısaca bunları özetlemek istersek; donanımlar, çeşitli sensör, kamera ve de özellikle kart/biyometrik okuyuculardan oluşmaktadır. Okuyucular, geçişlerin tanımlanmasındaki en önemli donanımsal parçalardır. Projesine göre uygun olan donanımlar konumlandırılır. Bu donanımları, kartlı ve biyometrik teknolojiler olarak ikiye ayırabiliriz. Kartların da teknolojilerine göre farklı sınıfları vardır, Proximity, MiFare, iCLASS vb gibi. Bu farklı kartları okuyabilen okuyucular ile projelere uygun ürünler konumlandırılır. Biyometrinin de kendi içinde birçok farkı ve bunları okuyan ve anlamlandıran yazılım ve donanım-

28 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Tunç PINAR

ları mevcuttur. Biyometride yüz, ses, parmak izi, parmak damar izi, iris, retina, göz damarı, hareket tanıma gibi birçok biyometrik modalite vardır. Yine projenin güvenlik derecesine, yerleşkeye, ortama bakılarak projede uygun biyometri konumlandırılır. Geçiş kontrol, ilgili yerleşkenin dış kapı yaya ve araç girişlerinden başlar iç mekânlarınızdaki bütün önemli noktalarda devam eder, turnikeden, asansörden özel ofis odanıza girene kadar her kritik noktada olmak durumundadır. En nihayetinde ofisinizde bilgisayarınıza erişirken de bir biyometrik ve/veya kartlı kontrolle erişmeniz en doğru ve sistemi tamamlayan güvenlik unsuru olacaktır.

Bütün bunların doğrultusunda şu şekilde bir tanım yapabiliriz, kurumunuza aracınızla girerken plaka ve araç tanıma ve içinde sizin olduğunuzu teyit eden bir kontrollü giriş kapısından girdiniz. Bina içine geçerken kontrollü kapıda veya turnike üzerinde kart veya biyometrinizi okutarak geçtiniz, asansörü yine bu yöntemlerden biri ile kullanarak katınıza çıktınız, odanıza girerken de kart veya göz, parmak izi, yüz vb. gibi biyometrilerden birini kullanarak girdiniz. Masanızdasınız, bilgisayarınızı açıyorsunuz ve bilgisayarınız bu önemli bilgilere erişmeniz için sizden masa üstündeki biyometrik okuyucu ile kendinizi doğrulamanızı istiyor. İşte uçtan uca doğru olan yöntem, bu şekilde işlemektedir. Fakat aklınıza bütün bunları kontrol eden nasıl bir yazılım kullanmamız gerekiyor sorusu gelecektir. Bu soru, çok doğru bir sorudur. Dünyanın en iyi donanımsal sistemlerine sahip olsanız bile bunları yönetecek ve anlamlandıracak olan yazılımdır. Biz Ölçsan olarak, yıllardır kartlı geçiş sistemlerinde dünyanın bir numarası olan HID ve biyometrik geçiş sistemleri ve teknolojilerinde dünyanın bir numarası olan Morpho ile çalışmaktayız. Her iki markanın da Türkiye temsilcisiyiz.


Geçiş kontrol, İlgili yerleşkenin dış kapı yaya ve araç girişlerinden başlar iç mekanlarınızdaki bütün önemli noktalarda devam eder, turnikeden, asansörden özel ofis odanıza girene kadar her noktada olmak durumundadır. Fakat bu iki markanın ürünlerini yabancı yazılımlarla satarken birçok yazılımsal sorun veya istekle karşılaştık. Bunlara cevap verme adına zorlandığımız noktada şirketçe bir kararla yıllar önce geçiş kontrol sistemleri ve PDKS konusunda piyasanın en kapsamlı ve müşteri isteklerine en iyi cevabı veren bir yazılım oluşturmaya karar verdik. Mühendis kadromuzun önemli bir bölümünü yalnızca bu işe ayırarak her isteğe cevap veren birçok markayla aynı anda çalışabilen bir yazılım geliştirdik. K!M Pozitif KİMO yazılımımız, bugüne kadar birçok önemli kurumun geçiş kontrol ve PDKS sinde başarı ile çalışmaktadır. Morpho ve HID donanımları ile K!M KİMO yazılımımızı kullanan Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları, güvenlik kurumlarımızın önemli tesisleri, yerleşkeleri, birçok okul ve üniversite kampüsü bulunmaktadır. Son olarak vurgulanması gereken en önemli husus ise, güvenliğin bu kadar önem arz ettiği noktalarda kullanılan bu yazılımın tamamen yerli ve milli oluşudur. Ölçsan kadrosundaki Türk mühendisleri tarafından yazılmış

olmasıdır. Özellikle finans kurumları, kamu kurumları, güvenlik birimleri ve askeri tesislerde, yazılımın herhangi bir dış kaynak tarafından sağlanmaması, yerli ve milli olarak geliştirilmesi çok önemlidir. Ölçsan olarak böyle kurumlarımızda yerli ve milli yazılım sağlayabildiğimiz için gururluyuz.

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 29


KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

Kartlı geçiş sistemleri Riski kontrol etmek, iş verimliliğini arttırmak, iş devamlılığını sağlamak ve sistem kararlılığını arttırmak için birden fazla giriş çıkış noktasını verimli ve güvenilir bir şekilde yönetilmesi çok önemlidir. SENKRON GÜVENLİK VE İLETİŞİM SİSTEMLERİ A.Ş.

T

eknoloji, dünyada hızla yaygınlaşan hayatımızı kolaylaştıran birçok ürünün üretilmesi ve endüstrinin gelişmesi için en önemli etkenlerden biridir. Su ve buhar gücü kullanılarak mekanik üretim sistemlerinin ortaya çıkışından bu güne üretimin en önemli parçalarından biri olan insan ve is gücünün takibi ve performansının analizi için zaman içinde çeşitli personel geçiş takibi sistemleri kullanılmaya başlanmıştır. İlk kartlı geçiş sistemleri giriş ve çıkış kapılarında bulunan saat ile birlikte çalışan mekanik sistemlerin kişi kartları üzerine saat ve giriş çıkışı bilgisini yazarak ya da kartlar üzerindeki belirli alanların işaretlenmesi ile gerçekleştiriliyordu. 1970’lerden bu güne kadar süren döneme hakim olan

30 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

3. Endüstri Devrim’i 2. Dünya Savaşı’nın sonrasında, elektronik, bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişimiyle birlikte başlamıştır. Bu süreçte yaşanan en önemli sorunlardan biri olan üretim kaynaklarının sınırlı olması üretim performansının arttırılması ve çalışan personelin takibi ve performansının analizi büyük değer kazanmıştır. Bu gereksinimlerin artışı ve elektronik sistemlerdeki gelişmeler kartlı geçiş sistemlerindeki teknolojilerin de gelişmesine neden olmuştur. Giriş sistemleri kontrol ve güvenlik gereksinimlerini karşılamak için güvenilir, esnek ve entegre yönetim ve kontrol sistemleri çözümleri sunmaktadır. Riski kontrol etmek, iş verimliliğini arttırmak, iş devamlılığını sağlamak ve sistem kararlılığını arttırmak için birden fazla giriş

çıkış noktasını verimli ve güvenilir bir şekilde yönetilmesi çok önemlidir. Analiz için kullanılacak verilerinizin güvenli olarak saklanması için 2014 yılından beri Kanal Partnerliğini yaptığımız ve çözümlerimiz arasında bulunan 1938’de kurulan Gallagher marka kartlı geçiş sistemi de bunlardan bir tanesidir. Gallagher ürünlerini kullanmamızdaki en büyük etken ölçeklenebilir hızlı kurulum, detaylı yönetim olanağı ve birçok dünya markası ile direkt entegre olarak çalışması olmuştur. Kartlı geçiş sistemlerinde kullanılan wiegand baglantı Gallagher kontrol ünitelerinde kullanılmaya devam ederken ayni zamanda Gallagher firması tarafından geliştirilen H-Bus protokolü ile bu bağlantı modeli günümüz teknolojisine ayak uydurulmuştur. Bu sayede 4 reader inputu olan bir kontrol birimine H-Bus


Eğer networkten kaynaklanan bir sorun olur ise bu sistem kendi üzerindeki depolama alanına bu bilgileri kaydetmeye devam ederek sistemin çalışması ve raporlandırılma sırasında kayıp veri olmamasını sağlamaktadır.

teknolojisi kullanılarak toplamda 8 reader bağlanması sağlanmış ayni zamanda arada oluşturulan güvenli protokol sayesinde de bu trafiğin güvenliği de arttırılmıştır. Mikroişlemci mimarisi üzerine kurulan C6000 kontrol üniteleri diğer kontrol üniteleri ve “Command Centre” adi verilen merkezi yönetim sistemi ile network üzerinden iletişim kurmaktadır. 100mb ve 1 GB bağlantı seçenekleri sunulan kontrol üniteleri network üzerinden bilgi aktarımı ve yazılım yükseltmesi yapabilmesi yanında üzerinde yazılım yükseltmesi için usb modül ve ek özellikler kazandırmak için rs485

portlar da bulunmaktadır. Bu kontrolcüler 500.000 kart bilgisi ve 80.000 olay kaydı saklayarak her bir geçiş kapısı için büyük bir veri depolama alanına sahiptir. Bu veriler anlık olarak sistem üzerine aktarıldığından kontrolcü üzerinde sistem online çalışırken veri tutulmamaktadır. Eğer networkten kaynaklanan bir sorun olur ise bu sistem kendi üzerindeki depolama alanına bu bilgileri kaydetmeye devam ederek sistemin çalışması ve raporlandırılma sırasında kayıp veri olmamasını sağlamaktadır. Kartlı geçiş sistemleri sayesinde toplanan tüm bu veriler, en ufağından tutun en komplike

kuruluşlara kadar personel ve araç geçişinin kontrol altında tutulmasını sağlaması, hangi kapı ve alanların kullanım oranının daha yüksek olduğunu personel ile ortaya çıkan ürün yada emek bağlantısı kurularak üretim ve hizmet performansının analizinin sağlanması, verimliliğin, ürün kalitesinin kontrolü ve raporlanmasını sağlamaktadır. Kartlı geçiş sistemlerinin temel amacı güvenlik sektöründe personelin takibi olarak gözükse de kartlı geçiş sistemlerinden alınan bilgiler ışığında daha büyük faydalar sağlamaktadır. Bu ilkeyi temel alarak kartlı geçiş sistemlerine yani bir soluk kazandıran Senkron Güvenlik A.Ş. olarak Gallagher kartlı geçiş sistemlerini kullanmamız bize müşterilerimize esnek çözümler sunmamızın yanında istedikleri bilgiye kolay ulaşmalarını ve yorum katmalarını sağlamıştır. İlk günlerden bu yana kartlı geçiş istemlerinin bu değişime ayak uydurarak gelişimine devam etmesi işletmeler için tartışmasız öneminin ne kadar büyük olduğunun da bir göstergesidir.

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 31


KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

Geçiş kontrol sistemleri üzerine Günümüz koşullarında iş verimliliğini sağlayabilmek ve zamanı kaliteli kullanarak iş üretimini arttırabilmek için geçiş kontrol sistemlerine olan talep artmıştır. ERGOSİS GÜVENLİK SİSTEMLERİ A.Ş.

G

eçiş kontrol sistemleri, iş yerlerinde, fabrikalarda, kamu kuruluşlarında ya da güvenlik nedeni ile yetkilendirme yapılarak geçişlerin sağlandığı tüm lokasyonlarda kişilerin giriş-çıkışlarının kontrol altına alınması amacı ile hangi yetkilinin hangi günlerde hangi geçiş noktalarından geçebileceğini tanımlayan maksimum güvenlik sistemidir. Geçişlerin sağlandığı tüm lokasyonlarda kişilerin giriş-çıkışlarının kontrol altına alınmasını sağlayan takip sistemidir. Yetkisi olmayan veya sahip olduğu yetki seviyesi geçiş yapmak istediği bölüm için yeterli olmayan kişilerin, giriş-çıkış

teşebbüslerinde sistemin alarm vermesi ve güvenlik merkezini durumdan eşzamanlı olarak haberdar olabilmesi de mümkündür. Sistem kullanılarak yapılan tüm giriş-çıkış hareketleri server veya bilgisayar ortamına kaydedilerek denetlenir ve raporlanır. Böylece ihtiyaç durumunda kimin ne zaman saat kaçta nereden geçiş yaptığı bilgisine kolaylıkla ulaşılabilir. Günümüz koşullarında iş verimliliğini sağlayabilmek ve zamanı kaliteli kullanarak iş üretimini arttırabilmek için geçiş kontrol sistemlerine olan talep artmıştır. Sistem sayesinde işverenler ve personel yönetiminde görev alan birimler çalışan bilgilerine kolaylıkla ulaşabilirler. Personel kimlik bilgileri, personellerin giriş-çıkış saatleri, vardiya hareketlerindeki değişiklikler, personellerin performans analizleri ve molalar sistemden kolaylıkla çekilebilir. Tüm bu personel hareketlerinin kontrol edilebiliyor olması ay sonu puantaj hesaplamalarının da yapılabilmesini sağlar. Sistem üzerinden kolay takip ve bilgi akışının devamlılığı; sistemin kullanım oranını arttırmıştır.

Geçiş kontrol sistemlerinin kullanım alanları Geçiş Kontrol sistemleri, giriş-çıkış hareketlerinin önemli olduğu ve hareket bilgilerinin kullanıldığı tüm noktalarda kullanılmaktadır.

32 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Kullanım alanları Personel giriş-çıkış takibi Personel Devam Kontrol Sisteminin yapılması gereken tüm işletmeler Hastaneler, bankalar, okullar gibi kamu alanlarında kimlik tanıma ve kullanıcı işlemleri Hijyen ve steril ortam gerektiren yerlerde, Ziyaretçi takibi gerektiren tüm işletmeler, kurumlar Cezaevleri gibi yüksek güvenlik gerektiren yerler, Sınır kapıları, havalimanları On-line bankacılık kullanıcı tanıma Otomatik banka işlemleri, para çekme Yiyecek-içecek otomatları İnternet bankacılığında kullanıcı tanımlama, Satış noktası terminalleri Kombine bilet uygulamaları Özel kiosk işlemlerinde kullanıcı tanımlama Kamu hizmetlerine yönelik kayıt takibi ( vergi, SSK, trafik..vb.) Binalara, tesislere ve ofislere erişim güvenliği, Elektronik ticarette kullanıcı tanımlama Residance, apartman ve site girişleri

Sistem bileşenleri ve sistem tasarımı Geçiş Kontrol noktaları; turnikeler, düz kapılar, otomatik kayar kapılar, asansörler, otoparklar,




KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

araç geçiş noktaları ve girişin sınırlandırıldığı yerlerdir. Geçiş kontrol noktalarında farklı donanım ve yazılım üniteleri kullanılarak sistem kurulumu tamamlanır. Sistem tasarımında talebe ve ihtiyaca yönelik alternatif çözümler üretilerek; kart, biometrik çözümler, plaka tanımlama ve uzak mesafe algılama sistemleri kullanılabilir.

veren Ergosis her sektöre ve işletmeye özel raporlar geliştirebilmekte olup esnek bir yazılım altyapısına sahiptir. Personel Yönetim Sistemi içerisinde, Ziyaretçi modülü, yemekhane modülü, Ar-ge modülü, PDKS, Sosyal Yardım Dağıtım modülü, Monitoring modülü, E-mailing bilgilendirme modülü gibi konularında yazılım ve raporlama desteği vermektedir.

Geçiş kontrol noktalarında kullanılan donanımlar

NFC teknolojisi NFC kelime olarak Near Field Communication yani yakın alan iletişimi anlamına gelmektedir. NFC ,İki elektronik cihazın kolay, basit ve güvenli haberleşmesi için tasarlanmış kısa mesafe temassız teknoloji standardıdır. Günümüzde birçok akıllı telefonda bulunan fakat ülkemizde hala ödeme sistemi olarak kullanılamayan NFC sistemi, sistem kullanıcıları açısında büyük önem taşımaktadır.

Geçiş kontrol noktalarında okuyucu olarak kişiyi tanımada kullanılan donanımlar; kartlı geçiş sistemleri, iris tanıma sistemleri, parmakizi tanıma sistemleri, avuçiçi damar tanıma sistemleri, yüz tanıma sistemleri, plaka tanıma sistemleri gibi sistemlerdir. Sistem kurulumunda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta tercih edilecek sistemin ihtiyaçla doğru orantılı olmasıdır. Örneğin bir firmada; firmanın yapısı, çalışan personel sayısı, ziyaretçilerin kontrol edilip edilmeyeceği gibi tüm ayrıntılar önceden netleştirilmelidir. Geçiş kontrol sistemlerinde, sistemin hızlı çalışıyor olması, yığılma probleminin yaşanmaması, ihtiyaca yönelik raporların sağlanabiliyor olması ve kullanıcıya kolay kullanım imkanı sağlıyor olması çok önemlidir.

NFC teknolojisi nasıl çalışır Geçiş kontrol noktalarından kartla, şifreyle geçmek yerine NFC ye uyumlu telefonlar okuyuculara yaklaştırılarak geçiş sağlanabilir. NFC, birkaç santimetre uzaklıktaki iki cihaz arasında küçük miktarda veri transferi gerçekleştirebiliyor. Bluetooth’un aksine NFC’de eş-

Sistem kurulumunda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta tercih edilecek sistemin ihtiyaçla doğru orantılı olmasıdır. leştirme kodu gibi bir kod yardımı ile eşleştirme yapılmıyor. Dahası güç tüketimi çok az olduğundan, NFC etiketleri pile ihtiyaç duymuyorlar. NFC teknolojisi nerelerde kullanılır? NFC Teknolojisi, akıllı telefonlarda mobil ödeme, çipli kimlikler ile daha hızlı işlem yapabilme ve NFC etiketlerde kullanılmaktadır. Örneğin cep telefonlarının NFC etiketlerine yaklaştırarak telefon içerisindeki bir programı açmak mümkündür. Özetle, NFC teknolojisi, yakın mesafelerde kilit açma, veri-data aktarma, mobil ödeme yapma, alışveriş yapma gibi birçok işlemi kolaylıkla yapmamızı sağlayan ve akıllı telefonlarda epeyce yaygınlaşmış bir teknolojidir.

Geçiş kontrol noktalarında kullanılan yazılımlar Entegre yazılımlar Ergosis tarafından kurulmakta olan elektronik güvenlik sistemlerinde yine Ergosis tarafından geliştirilmiş olan E-Sophist yazılımı kullanılmaktadır. İsteğe göre geliştirilebilen ve genişletilebilen E-Sophist bugün her sektöre hitap edebilmekte ve her proje için özel çözümler sunabilmektedir. Personel yönetim sistemi ve personel devam kontrol sistemleri ile ilgili yazılım desteği

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 35


KAPAK GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

Otomatik otopark sistemleri PARKOLAY OTOMATİK OTOPAK SİSTEMLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.

S

istemlerimizde kullanıcıların kendilerini güvende hissetmesini sağlayan birçok güvenlik uygulamamız bulunmaktadır. Riske olanak bırakmayan algoritmalarımızın yanı sıra tarafımızdan geliştirilen güvenlik çözümleri sektörde fark yaratmaktadır. Sistemlerimizde yer alan bazı güvenlik uygulamaları; Lazer scanner tarama: Tam otomatik otopark sistemlerimizde; araç giriş odaları, lazer scanner ile taranır ve bu sayede araçların boyut ve yerleşimi kontrol edilir. Giriş-çıkış ışık bariyeri: Araç liftlerimizde yer alan ışık bariyer-

36 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

leri, aracın platforma yerleşim pozisyonunu kontrol eder; hatalı yerleşim durumunda kullanıcılara uyarı verir. UPS: Araç liftlerimizde kullandığımız bu sistem herhangi bir elektrik bağlantısı kesilmesi durumunda devreye girer ve lifti bir alt kata güvenle indirerek otopark kapısının otomatik olarak açılmasını sağlar. Sinyalizasyon: Sistemin kullanım durumunu(kullanılabilir, meşgul) ve sistem arıza durumunu bildirir. Paraşüt fren: PHP 220F Konsol Tip Araç Lifti’nde kullandığımız paraşüt fren sistemi, kabinin belli hız sınırlarını geçmesi durumunda kilitleme görevi yaparak düşmeyi engeller. Aşağı yönde

meydana gelebilecek beklenmedik bir hız artışı olduğu zaman devreye girer. Optik sensör tarama: PHP 222C kapaklı tip araç liftinde; kapağın kuyuyu kapatması sırasında herhangi bir nesnenin sıkışma riskine karşı kapak kenarlarını tarayan optik sensörler kullanılmaktadır. Kamera/monitör sistemleri: PHP 222C kapaklı tip araç liftinde kullandığımız bu uygulama ile ekran üzerinden aracın yerleşimini ve lift hareketini uzaktan görüntüleyebilirsiniz. Kullanıcı kameradan izlerken risk oluşturma ihtimali olan bir problem görüntülemesi durumunda, hold-to-run teknolojisi ile sistem hareketini kendi durdurabilir.


ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ŞUBAT 2018 SAYI: 56



ÖZEL GÜVENLİK SEKTÖRÜNÜN SESİ

ŞUBAT 2018 SAYI: 56


ŞUBAT 2018 SAYI: 56


ŞUBAT 2018 SAYI: 56




FOKUS GEÇİŞ KONTROL SİSTEMLERİ

Endüstriyel tesislerde acil anons ve sesli tahliye sistemleri Binadaki insanların acil durumda tahliyesi söz konusu olduğunda acil anons sistemlerinin, standartlarda belirtilen kriterleri sağlaması çok önem kazanmaktadır. Can ÖNDER / Satış Destek Uzmanı EEC Entegre Bina Kontrol Sistemleri

İ

nsanların sürekli olarak bulunduğu diğer binalarda olduğu gibi endüstriyel tesislerde de yangın ve deprem gibi doğal afetlere karşı can güvenliğinin sağlanması günümüzde vazgeçilemez bir zorunluluktur. Genel olarak endüstriyel tesisler başlığı altında gruplayabileceğimiz fabrikalar, petrol rafinerileri, enerji santralleri, petrokimya tesisleri, tekstil üretim tesisleri, atık dönüşüm tesisleri, ahşap veya plastik imalathaneleri, kağıt ve matbaacılık tesisleri gibi tesislerin her birinin kendine özgü farklı ortam özellikleri ve zorlu işletme koşulları mevcuttur. Bu yüzden, bu gibi tesislerde çalışan insanların can güvenliğinin sağlanması amaçlı sistemlerin tasarım ve kurulumunda, bu tesislerin ortam özellikleri ve koşullar mutlaka dikkate alınmalıdır. Yangın algılama sistemleri yanında bu sistemler ile tam bir uyum içinde tasarlanması gereken

38 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

uyarı ve tahliye amaçlı sesli/ışıklı uyarı tesisatı da hayat koruma sistemlerinin merkezinde konumlanmaktadır. Sesli uyarı sirenler ile yapılabileceği gibi insan sesi ile de yapılabilmektedir. Standart ve Yönetmelikler Binadaki insanların acil durumda tahliyesi söz konusu olduğunda acil anons sistemlerinin, standartlarda belirtilen kriterleri sağlaması çok önem kazanmaktadır. Standartlarda belirtilen kriterler

ise sistemlerin acil durumda kesintisiz, etkin ve amacına uygun şekilde çalışması için gerekli asgari gereksinimleri vermektedir. Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik (BYKHY)’in ilgili maddelerinde hangi tip tesislerde acil anons sistemlerinin tesis edilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir. Kullanılacak hoparlörlerin tipi, yerleşim sıklığı ve çalışma güçleri ölçülen ortam ses seviyesine


göre belirlenmektedir. BYKHY’in ilgili maddeleri ile Türkiye’de de geçerli olan EN54 standardının sesli tahliye ilgili maddelerine göre insan sesi kullanılarak yapılacak tahliye anonsun ses seviyesi, ortam ses seviyesinin en az 10db üzerinde olmalıdır. Yine başka bir başlangıç kriteri de alarm zonlarının belirlenmesidir. Tüm tasarımın başlangıcı sayılabilecek bu noktadan sonra hatlar, zonlar, güç hesaplamaları, merkezi ekipmanların tasarımı yapılmaktadır.

Ortamın ses seviyesi Can güvenliğinin sağlanmasında çok önemli bir yere sahip olan acil anons ve sesli tahliye sistemlerinin endüstriyel ortamlarda uygulanması sırasında, ortam koşullarından dolayı en sık karşılaşılabilecek sıkıntılardan biri, ortamın ses seviyesinin yüksekliği sebebiyle yapılan anonsun duyulabilirlik ve anlaşılabilirliğinin zorlaşmasıdır. Örneğin, sürekli olarak yüksek ses seviyesinde çalışan makinelerin bulunduğu bir üretim alanında bulunan insanların, ortam gürültüsünden dolayı tahliye anonsunu duyamaması, can güvenliği anlamında ciddi bir zafiyete sebebiyet verecektir. Bu zafiyetin önüne geçebilmek için, acil anons sistemi tasarımı esnasında, ortamın ses seviyesi mutlaka biliniyor olmalıdır. Bu amaçla sistem tasarımı öncesi gerekirse saha keşfi yapılarak, özellikle bu gibi ortamların proses sırasındaki normal işletme koşullarında ortam gürültüleri ölçülmelidir.

Olumsuz ortam koşulları Endüstriyel tesislerde acil anons sistemi kurulumunda karşılaşılacak bir diğer zorluk, hoparlörlerin çalışmasını olumsuz etkileyebile-

cek ortam koşullarıdır. Özellikle harici ortamlarda kullanılacak hoparlörlerin toz veya neme maruz kalma riski vardır. Bu hoparlörlerin, toz veya nemden etkilenmeden sağlıklı bir şekilde çalışabilmesi için, uluslararası standartlarca belirlenen bir koruma ölçütü olan IP koruma sınıflarının ortamın toz, nem ve suya maruz kalma durumuna uygun olmasına dikkat edilmelidir.

Patlayıcı madde bulunan ortamlar Patlayıcı madde bulunan veya patlama olasılığının yüksek olduğu ortamlar da endüstriyel tesislerde karşılaşılabilecek tehlikeli ortam koşullarına bir örnektir. Bu gibi ortamlarda patlamaya karşı korumalı (ex-proof) özellikteki hoparlörlerin kullanılması ve bu hoparlörlere ait tesisatın da bu ortam koşullarına uygun olması gerekmektedir. Ex-proof hoparlör seçimi yapılırken, uluslararası standartlarda belirtilen

ortam patlayıcılık sınıfı (Zone0,1,2 v.b.) göz önüne alınarak buna uygun koruma sınıfına sahip hoparlörler seçilmelidir. Sonuç olarak, endüstriyel tesislerde kurulacak acil anons sistemlerinin tasarımı, ürün seçimi ve yerleşimi yapılırken standart uygulama esaslarıyla birlikte, bu tesislerin kendine has ortam ve işletme özellikleri iyi bilinerek, bunlara bağlı riskleri ve tehlikeleri minimuma indirecek bir yaklaşımda bulunulmalıdır. Can güvenliğinin tam ve eksiksiz sağlanması, maliyeti artırmak pahasına dahi olsa hem işletme hem de yüklenici tarafından en öncelikli hedef olmalıdır.

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 39


FOKUS ENDÜSTRİYEL TESİS GÜVENLİĞİ

Tesis güvenliğinde otonom yapı ve IOT Tesis güvenliği oldukça geniş anlamlı bir kavram olup bilindiği üzere farklı sektörler için farklı yasal düzenlemelere de tabi olmak üzere belli tedbir ve yöntemlerle oluşturulan bir güvenlik konseptini ihtiva eder. Engin ŞAHİN / İş Geliştirme Yöneticisi MOBOTIX

T

esis güvenliği oldukça geniş anlamlı bir kavram olup bilindiği üzere farklı sektörler için farklı yasal düzenlemelere de tabi olmak üzere belli tedbir ve yöntemlerle oluşturulan bir güvenlik konseptini ihtiva eder. Bu alamda konsept, uygulama dallarına göre değişiklikler, protokol ve çözümler gösterse de tüm güvenlik konseptlerinde olduğu üzere amaç öncelikle can ve sonrasında mal kaybının önlenmesidir. Çözüm tarafının akıllı elektronik güvenlik tarafında bir ortağı olarak MOBOTIX, yıllardır bu güvenlik yapılarının oluşturulmasında ciddi katkılar sunmaktadır. Özellikle son yıllarda sıkça gündeme gelen IoT konseptine de uygun altyapısı ile otonom çalışan, kararlı yapısıyla her koşulda çalışmasını sürdürüp tehlike ve risklerin azaltılmasında başrol oynayan bir oyuncudan bahsediyoruz. Böyle yetenekli bir donanım ve yazılım altyapısına sahip olan ürün yapısının verdiği imkanlarla proje mühendislerimiz, dünyanın her noktasında çok öncü çözümlere imza atmaktadırlar. Türkiye‘de de bugüne kadar kritik öneme haiz savunma tesislerin-

40 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

den, proses güvenliğine, çevre güvenlikten atık tesislerinde termal kamera ile yangın güvenliğine kadar birçok projeyi gerçekleştirmiş ve ülke ekonomisine katkıda bulunmuş durumdayız. Örneğin termal kameralarımız, çok uzak mesafelerden orman yangınlarını, tesislerin atık ve kül noktalarında çıkacak olası yangınları hızlı şekilde büyümeden algılamada kullanılmakta, hatta fabrikalardaki makinaların veya bacaların sıcaklık ve sağlık durumunu ölçmekte, IoT altyapısı ile direkt olarak başka sistemlerle etkileşime geçerek gerekli önlemi direkt olarak kendisi uygulayabilmektedir. Burada tipik bir kamera ve göz uygulamasından çok öte görsel doğrulama veren bir algılama donanımı, bunu işleyen bir yazılım, bir senaryoya bağlı karar veren bir yapay zeka ve son olarak istenen koruma programını direkt olarak uygulayan mükem-

mel bir yapıdan ve yetenekten bahsediyoruz. Tüm bu sistem kamera içinde entegre çalıştığı, ek donanıma, bilgisayara veya ek bir yazılıma da ihtiyaç duymadığı için hata oluşma noktalarının elimine edildiği 7/24 kararlı çalışan bir elektronik sistemle tesis güvenliğine yaptığımız katkı daha iyi anlaşılmış olunur. MOBOTIX M16 Termal kamera ile gaz yakma bacası kontrolü, alev sönmesi halinde otomatik alarmlama ve yeniden ateşleme mekanizmasının aktive edilmesi, bu sayede zararlı gazların yanmadan salınımının önlenmesi Elektik tesisleri, trafo merkezi ve şalt sahalarında aynı anda hem bölge hem de yangın güvenliğinin MOBOTIX M16 termal kamera ile sağlanması Tesislerdeki çevre güvenliğindeki önlemler de gözardı edilmemesi


gereken hususlardandır. Özellikle organize sanayi bölgelerinde çok ciddi mali kayıplar yaşanmakta, kritik öneme haiz tesislerin çevre güvenliğinin sadece elektronik göz görevi yapan bir kamera takmakla sağlanmasının mümkün olmadığı bilinmelidir. Bu paralelde örneğin antrepolarda oluşan sorunlar sonucu Gümrük Bakanlığı‘nın yaptırımları ile karşı karşıya kalınabilmektedir. Bu tip güvenlik açıklarında sektörde iyi bir güvenlik kamerasının anahtar özelliğinin Full HD çözünürlüklü bir sensör olduğu algısıyla yüksek çözünürlüklere çıkarak soruna çözüm sağlamaya çalışan firmalara rastlıyoruz. Ne gariptir ki bu firmalar hem kendilerini hem de son kullanıcıları bu şekilde kandırmaktadırlar. Kaldı ki aynı çözünürlükte 2 farklı sensörde bile ciddi görüntü farkları gözlenebilmektedir. Bu bir yana, sadece görüntü netliği ile yine sadece doğrulama veya kanıt elde edilebilir. Yani 4K hatta 15 MP bir sensörün dahi özellikle tesisin çevre güvenliğinde tek başına önleme rolü olamaz . Karar verici mekanizma fiziksel güvenlik olduğu sürece tesis güvenliğinde anahtar rol her zaman fiziksel güvenlikte olacaktır. Eğer elektronik sistem geniş tesis alanlarını fiziksel güvenliğin açıklarını kapayacak ve hatasını örtecek şekilde planlanmadığı sürece ölü bir yatırımdır. Bu şekilde kurgulanmış hiçbir

sistemin gelecek garantisi olamaz. Global pazar IoT ve siber güvenlik konularındayken kendi ülkemizdeki projelerin AHD mi IP mi tartışmasına layık görülmesi düşünülemez. Sonuç itibariyle doğruluğu yüksek algılama ve sensör seçenekleri olmayan, belli doğrulukta analiz kabiliyeti olmayan, karar verme kabiliyetinden ve kendi kendini korumaktan dahi aciz bir sistemin tesis güvenliğinin ana omurgası olması imkansızdır. Bu yatırım en geç garanti süresinin sonunda yeni gelecek isteklere cevap verme yetisini kaybedecek yeni yatırım bütçeleri oluşturulmak zorunda kalacaktır. Bu anlamda MOBOTIX sadece 6MP veya 12MP yüksek çözünürlüklü bir kamera olarak değil, 3 boyutlu hareket algılama, akustik alarmlama özellikleri, tüm hava şartlarına uyumluluk, çok az enerji harcama, sabotaj güvenlikli yapısı ile çevre güvenlik, antrepo ve depo çözümlerinde projelerde çok önemli bir katma değer sağlamakta, gelecek tüm

güncellemeleri ücretsiz kullanıma sunarak uzun ömürlü yapısını garanti etmektedir. Türkiye’de uzun yıllardır MOBOTIX kullanan birçok tesisin yıllar içinde yüzlerce kameraya çıkmış olmasının sebebi budur. Tesis güvenliği belgesi alma zorunluluğu olan firmaların en önemli fiziki şart kontrolü tesisi çevreleyen duvar ve teller ile tesis çevresindeki tüm alanı kontrol edebilecek elektronik ve fiziksel güvenlik önleminin alınmasıdır. Nöbetçi sayısı arttırılarak bu anlamda ne ekonomik ne de kesin bir çözüm elde edilemez. Geniş alanlarda ise bütçeler işin içine girer ve kör noktalar bırakılır. İşte MOBOTIX sadece belli noktalarda bulunan ve değerlendirmeye muhtaç bir elektronik göz değil hem geniş alan görme hem de analiz yeteneği ile her noktayı kontrol edip gerektiğinde müdahale eden bir elektronik güvenlik görevlisidir. Bu anlamda en minimum fiziksel güvenlik ekibi sayısı ile maksimum performansla koruma sağlar. Fiziksel güvenliğin sadece devriye usulü gidebileceği güneş enerjisi tarlaları için bu anlamda ideal bir çözüm sunmaktadır. Minimum kamera sayısı - maksimum alan- hatalı alarmları filtreleyen sanal çit uygulaması ve bölge analizi- akustik alarm sert koşullara dayanıklı komple çevre güvenlik

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 41


FOKUS ENDÜSTRİYEL TESİS GÜVENLİĞİ

Akustik nozul çözümü Gazlı yangın söndürme sistemlerinde, gazın boşalmasında oluşan yüksek basınç ile ortaya çıkan gürültü ve ses dalgalarının yaydığı titreşim, bu sabit diskler üzerinde veri kaybı ve zarara neden olabilmektedir. Murat TOPUZ / Türkiye ve Hazar Ülkeleri Yangın Söndürme Ürünleri Teknik Destek Müdürü JOHNSON CONTROLS

G

ünümüzde veri merkezleri yangın korunum sistemlerinde öne çıkan gazlı söndürme sistemleri, kullanılan sistemdeki gazın boşalması ile oluşan ses seviyesinin sabit diskler üzerinde oluşturabilieceği veri kaybı ve zarar bakımından incelenmekte ve araştırılmaktadır. Modern sabit disk kapasiteleri artık daha yüksek olup titreşim ve gürültülere olan hassasiyeti de bu doğrultuda artmıştır. Gazlı yangın söndürme sistemlerinde, gazın boşalmasında oluşan yüksek basınç ile ortaya çıkan gürültü ve ses dalgalarının yaydığı titreşim, bu sabit diskler üzerinde veri kaybı ve zarara neden olabilmektedir.

Yangın söndürme sistemlerinde nozul ses karakteristiği Yangın söndürme sistemlerinin ses çıkışı birçok faktöre bağlıdır. Bu faktörlerin başında gazın boşalma süresi, gazın en yüksek akış değeri ve sistemde kullanılan vana teknolojisi gelmektedir. Uzun yıllar Inert gazlı yangın söndürme sistemlerinde standart

42 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

gaz boşalma kontrol yöntemi olarak nozul orifisleri üzerinde durulmuştur. Bu orifis teknolojisinde ses seviyesinin orifisten geçen en yüksek akışta 145dB seviyesini aştığı görülmüştür. Tyco iFlow teknolojisi ile bu ses seviyesini 138dB değerlerine

düşürebilmektedir. Michigan Teknolojik Üniversitesi (MTU) Dinamik Sistemler grubu ile yapılan testler sonucunda günümüz sabit diskleri performansı gözden geçirilirken, sabit disklerde hasarı ve veri kaybını önlemek için nozullardaki ses seviyesinin daha düşük


bir seviyeye indirilmesi gerektiği tespit edilmiştir.

Tyco akustik nozul çözümü ve performansı Tyco, düşük ses gücü ile yeni bir inert gazlı söndürme sistemi nozulu geliştirmek için kapsamlı bir araştırma yaparak akustik nozul çözümüne ulşatı. Tyco Akustik Nozul veri merkezleri için önemli bir gelişme olup, hassas sabit disklerde ses maruziyetini azaltabilen ve daha az boru ve nozul ile çözüme ulaşılmasını sağlamaktadır. Bu tescilli tasarım, ses azaltma yöntemi ve nozul dağıtım performansı elde etme yeteneği hakkında patentli bir çözümdür. Nozul içerisindeki ses emici malzemeler, Tyco tarafından yapılan kapsamlı bir araştırma ve fiziksel akustik testlere dayanarak seçilmiştir.Akustik Nozul, Tyco tarafından titizlikle, yüzlerce kez gaz boşaltma testine tabi tutulmuştur. Sonuç olarak, standart nozullara göre üstün ses gücü performansı ve söndürme kapasitesi sağlamaktadır. Tyco iFlow yangın söndürme sistemi ile ANSI UL 2127 nozul per-

formans testlerine göre ve NFPA 2001 uygun koruma alanı ve akı kapasitesi aşağıdaki gibidir: Maksimum koruma alanı: 9.75m x9.75m (32’x 32’) Maksimum nozul yüksekliği: 6.1m (20’) Nozuldaki maksimum akış: 142m3/dk (5000cfm) 2017 yılı başında lansmanı yapılan Tyco’nun akustik nozul çözümü, hassas sabit disk sürücülerini içeren alanlarda yer alan gazlı söndürme sisteminin boşalmasıyla oluşan yüksek ses seviyesini azaltma imkanı sağlarken, veri merkezlerinde kullanılmak üzere özel olarak tasarlanmış bir nozul çözümüdür. Akustik nozul çözümü benzersiz bir kapsama alanına sahiptir ve düşük ses seviyesi ile sabit disk sürücülerinde oluşabilecek hasarların önüne geçmeyi sağlar. Nozul tasarımı 150, 200 ve 300 Bar Inergen yangın söndürme sistemleri ile kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Tyco iFlow teknolojisi ile birlikte akustik nozul kullanımı oluşabilecek ses seviyesini 105dB altına düşürebilmektedir. Sabit

disklerden performans alabilmek için 110dB ses seviyesinin altı hedeflenmelidir. Ses seviyesi Tyco tarafından geliştirilen akustik hesaplama programı ile nozul yerleşimi, adedi ve en yakın kabine olan mesafe, mahal duvar bilgileri girilerek hesaplanır. Bu sayede verilerin veya cihazların zarar görebileceği seviyelerinden düşük değerler elde etmek amaçlanır. Yenilikçi Akustik Nozul, veri merkezi alanında faaliyet gösteren üreticileri ve ürün tasarımcılarını ödüllendirmek üzere her yılverilen DCS Ödülleri 2017 töreninde, Yılın Veri Merkezi ICT Yeniliği ödülü kategorisinde, 10 finalist arasından ödüle layık görüldü. Tyco, inert gazlı yangın söndürme sistemleri ve akustik nozul çözümü ile günümüz veri merkezlerinde verilerin, hem yangından hem de sistemin çalışmasından kaynaklı doğabilecek zararlardan korumayı hedefleyen çalışmaları ve ürünleri ile sektöre yenilikler getirmeye devam edecektir.

Akustik nozul çözümü benzersiz bir kapsama alanına sahiptir ve düşük ses seviyesi ile sabit disk sürücülerinde oluşabilecek hasarların önüne geçmeyi sağlar.

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 43


FOKUS ENDÜSTRİYEL TESİS GÜVENLİĞİ

Arcelor Mittal demir haddehanesine yangın algılama 1993 yılından bu yana Çek Cumhuriyeti’nin en büyük çelik haddehanesi yangın ihbar sistemleriyle ile ilgili tüm konularda Schrack Seconet’in teknik uzmanlığına güvenmektedir. Utku YÜKSEK / Ülke Müdürü SCHRACK SECONET

çapında 40’tan fazla ülkeye ihraç edilmektedir.

Maksimum koruma ve güvenlik

2

0 yılı aşkın, Ostrava merkezli Çek Cumhuriyeti’nde çelik üreticisi olan Arcelor Mittal, Schrack Seconet’in yangın algılama sistemleriyle daha güvende olmuştur. ArcelorMittal Ostrava, Çek Cumhuriyet’inin en büyük demir haddehanesidir. Şirket, demir ve

44 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

çelik ürünlerine odaklanmıştır. Bugün, Schrack Seconet dünyanın en büyük çelik üreticisi olan uluslararası Arcelor Mittal grubunun bir parçası olmuştur. Çek Cumhuriyeti’nde her yıl 3 milyon ton çelik üretilmektedir. Arcelor Mittal Ostrava ve iştirakleri 7500 işçi kadrosuna sahiptir. Ürünler sadece Çek pazarına değil dünya

Arcelor Mİttal Ostrava gibi büyük sanayi kuruluşları, özel güvenlik gereksinimleri nedeniyle, yangın alarm sistemlerine ihtiyaç duyarlar. Bu yüzden 1993 yılından bu yana Çek Cumhuriyeti’nin en büyük çelik haddehanesi yangın ihbar sistemleriyle ile ilgili tüm konularda SchrackSeconet’in teknik uzmanlığına güvenmektedir. Bugüne kadar, Schrack Seconet tüm demir haddehanesine 6600’den fazla noktasal dedektör yerleştirilmiştir. Geçmiş ve gelecek uyumluluğu sayesinde eski detektörler yeni MTD 533X multi sensör detektörleriyle birlikte çalışmakta ve kademeli olarak yenilemeler sürmektedir. Standart yangın alarm sistemlerinin çözüm üretemediği alanlar için özel yangın alarm sistemleri kullanılmıştır. Örneğin, linear ısı kablosu kablo kanalları gibi erişimin zor olduğu yerlerde kullanılır. Tesis, eski jenerasyon Maxima panelleri ve yeni Integral serisi yangın algılama panellerinin geçmiş gelecek uyumluluğu sayesinde birlikte çalıştığı toplam 24 yangın alarm panelli sistem tarafından kontrol edilmektedir.



SEKTÖRDEN

Türkiye cazibesi Türkiye pazarı cazibesini korumaya devam ediyor.

Kanuni düzenlemelerin yetersiz olduğunu, mevzuatların sürekli değiştirildiğini, vergi oranlarının yüksekliğinin yanı sıra ithalatta yaşanan gecikmelerin ve düzensizliklerin, kamu ve özel sektör müşterilerine ve o zincirin halkalarına büyüyerek yansıdığının altını çizen ALERTA Elektronik ve Güvenlik Sistemleri Genel Müdürü Suphi Sözmen ile güvenlik sektörü üzerine röportaj yaptık.

Türkiye’nin güvenlik sektöründe global pazardaki yeri nedir?

Türkiye gerek coğrafi büyüklük ve konum bakımından, gerek kamu ve özel sektör yatırımları bakımından ve gerekse de ekonomik büyüklük bakımından diğer sektörlerde olduğu gibi güvenlik sektöründe yer alan yabancı marka ve firmaların sürekli olarak ilgi gösterdiği ve var olmak istediği bir pazar oldu. Ve olmaya devam da ediyor. Özellikle çevresel tehditler, siyasi konjonktürler ve devamında oluşan toplumsal tedirginlikler başlığı güvenlik olan teknik çözümleri ve ihtiyaçları her geçen gün daha da arttırıyor. Cirosal pazar büyüklüğü olarak halen dünyanın birçok gelişmiş ülkesinin gerisinde olmamız, pazar artış hızı ve güvenlik sistemi sahiplenme oranı ve yenileme sıklığı kriterleri göz önüne alındığında Türkiye pazarı cazibesini koru-

46 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

maya devam ediyor. Üstelik Türk müşterisinin teknolojik yeniliklere açık olması, üretici markalar açısından pazarımızı vazgeçilmez kılıyor. Her yıl mutlaka, en az bir ya da birden fazla Türkiye projesi markaların global referans listelerine giriyor. Hem büyüklük olarak, hem uygulanan teknik çözüm olarak.

Alerta’nın dünü, bugünü ve yarınına bakacak olduğumuzda neler söylersiniz? Alerta, ilk olarak 2005 yılında LG Güvenlik Sistemleri ürünlerinin Türkiye’de distribütörlüğünü yapmak üzere kuruldu. 2016 yılına kadar geçen zaman içerisinde, tüm satış ve pazarlama stratejilerini sadece LG üzerine yoğunlaştırarak hem Türkiye pazarında önemli başarılar ve

referanslar elde etti hem de 7 kez LG tarafından dünyanın en iyi distribütörü seçilerek ödüllendirildi. Bu süre zarfında, Alerta hizmet kalitesini ve Pazar payını arttırabilmek, değişen Pazar dinamiklerine kendisini hazırlayabilmek için sürekli dinamik yapısını koruyarak güvenlik sektöründeki süreçlere yoğunlaşan ( üretim dahil olmak üzere) 3 ayrı firma kurdu. Ve halen de distribüsyon, destek süreçleri ve taahhüt olmak üzere bu üç firmamızın faaliyetleri devam ediyor. Alerta’nın dününü bu şekilde özetleyebilirim. Bugüne baktığımızda, Alerta grubunu ikiye ayırmak gerekiyor. Birincisi güvenlik sektöründe faaliyet gösteren firmalarımız. İkincisi de diğer sektörlerde faaliyet gösteren firmalarımız.


Suphi SÖZMEN

ini

Güvenlik sektörünün dışında, hali hazırda 3 ayrı firmamız var. Bir tanesi, Türkiye’deki sigorta şirketlerine bedeni hasarlar konusunda adli tıp ve aktüeryal danışmanlık yapıyor. Axa sigorta, Allianz, Anadolu Sigorta, Sompo Japan hizmet verdiğimiz kurumlardan bazıları. Kendi alanımızla ilgili şu anda Türkiye’de Pazar lideriyiz. Diğer iki firmamız da tekstil sektöründe faaliyet gösteriyor. Bunlar da dünyaca bilinen büyük markalara kumaş tedarik ediyor. Onlar da Türkiye’nin en önemli firmaları olma yolunda büyük adımlar atıyorlar. Güvenlik sektöründe faaliyet gösteren üç firmamız da faaliyetlerine devam ediyorlar, 12 yıllık birikimimizi, tecrübemizi, iş ahlakımızı tavizsiz sunma konusunda ısrarlılar. Bu zorlu yolda bazen arzu etmediğimiz, hayal kırıklığına uğradığımız zamanlar da oluyor.

İhtiyaç kırılımlarının başında ise, sadece ürün fiyatlaması değil, aldığı hizmetin kalitesi ve sürekliliği gelmelidir. Bunlar göz ardı edildiğinde, ciddi firmalar işlerden gittikçe uzaklaşmaya başlamakta ve bu anlamsız rekabetin içerisine girmekten vazgeçmektedir. Önemli projeler, riskli projeler altından kalkamayacak firmalara kalmaktadır. 12 yıldan beri kendi markamız gibi sahiplendiğimiz, cam fanuslar içerisinde koruyup kolladığımız ve büyütüp bugünlere getirdiğimiz LG ile yollarımız ayrıldı. Maalesef ki ayrılışımız bize yakışır şekilde olmadı. Şu anda hem Türkiye’deki şirketi ile hem de direkt Kore’deki şirketi ile hukuki süreci başlatmış durumdayız. LG, Türkiye’deki tüm sorumluluklarından kaçarak bizi müşterilerimiz ile baş başa bıraktı. Kamu, özel sektör ve bayilerimiz aracılığı ile garanti ve satış sonrası hizmetlerle ilgili geri dönüşler ve talepler alıyoruz, maalesef LG’nin hukuken sorumluluğunu yerine getirmemesinden kaynaklı sorunlar mevcut. Alerta, müşteri memnuniyeti açısından elinden gelen gayreti göstermeye çalışıyor ve devamında bu konuların hepsi ile ilgili LG’ye

karşı hukuki rücu işlemlerine başlanacak. Dolayısı ile LG ye karşı hukuki süreci başlatmak bizim için kaçınılmaz oldu. Ticari yönden tüm şirketler her türlü gelişmelere karşı kararlar alabilirler burada hiçbir sakınca yok. Ama bir marka daha doğrusu kendisini global ölçekte konumlandıran bir marka canı isteyince bir pazara girip, canı isteyince tüm sorumluluklarını göz ardı edip o pazardan çıkmamalı. Buna müsaade edilmemeli diye düşünüyorum. Ve son olarak yarınlar için de şunu söyleyebilirim; Güvenlik sektörü ile ilgili dünyanın en büyüklerinden Dahua Technology firmasının Türkiye Distribütörlüğü konusunda el sıkıştık ve projelerde Dahua markası ile yer almaya başladık. Umarım önümüzdeki

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 47


SEKTÖRDEN

yıllarda yine dünyada ses getirecek referanslara Dahua markası ile birlikte imza atacağız. Diğer sektörlerdeki yatırımlarımızda devam edecek. Kısa bir süre içinde, farklı bir sektöre de giriş yapacağız. Bu sektör B2C kanalında olacak. Perakende müşterilerine direkt ulaşacağımız yeni bir iş alanına odaklanmış durumdayız.

Güvenlik sektörünün en önemli sorunları nelerdir? Kanuni düzenlemelerin yetersiz olduğu, mevzuatların sürekli değiştirildiği, vergi oranlarının yüksekliğinin yanı sıra, ithalatta yaşanan gecikmeler ve düzensizlikler, kamu ve özel sektör müşterilerine ve o zincirin halkalarına büyüyerek yansıyor. Zaten, dengesiz bir rekabet içerisine sokulan ciddi uygulama firmaları bir de yaptırım ve cezalarla karşı karşıya bırakılıyor. Bilinçli müşteri sadece araştıran ve en uygun satın almayı yapan müşteri değildir, kendinin ihtiyacını giderecek çözümü en uygun fiyata alan müşteridir kanaatimce. İhtiyaç kırılımlarının başında ise, sadece ürün fiyatlaması değil, aldığı hizmetin kalitesi ve sürekliliği gelmelidir. Bunlar göz ardı edildiğinde, ciddi firmalar işlerden gittikçe uzaklaşmaya başlamakta ve bu anlamsız rekabetin içerisine girmekten vazgeçmektedir. Önemli projeler, riskli projeler altından kalkamayacak firmalara kalmaktadır. Devamında ise, her geçen gün memnuniyetsiz müşteri, tedarikçi, uygulamacı ve üretici zincirine yeni halkalar eklemekteyiz. Bu dengesizliklerin sürekli arttığı bir iş kolunda

48 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Güvenlik sektörü ile ilgili dünyanın en büyüklerinden Dahua Technology firmasının Türkiye Distribütörlüğü konusunda el sıkıştık ve projelerde Dahua markası ile yer almaya başladık. Umarım önümüzdeki yıllarda yine dünyada ses getirecek referanslara Dahua markası ile birlikte imza atacağız. sektör olmaktan bahsedebilir miyiz çok emin değilim. “Sektörün güvenliği” için kanun koyucular gerekli standartları ve mevzuatları hayata geçirdikleri takdirde, uygulama tarafında deneyim, sertifikasyon, kadro, denetim ve finansal yeterlilikler müşteriler tarafında aranan ilk kriterler olduğunda ve özellikle şartnameler deneyimli ekipler tarafından ihtiyaca dönük hazırlanmaya başlandığında gerçek anlamda sektörleşmeden bahsedebiliriz.

Güvenlik sektöründeki en son trendler nelerdir? Zayıf akım sistem bileşenleri daha iç içe girmeye başladı ve kullanıcılar yazılımsal entegrasyon opsiyonuna daha fazla önem vermeye başladı. Gittikçe güvenlik sisteminin ana elemanı olan kamera sadece bir uç eleman haline gelmeye başladı. Yani, video analiz, cloud çözümleri, drone ve fence çözümleri ve bu çözümlerin hangi projede ne amaçla kullanıldığı eskiye nazaran daha fazla önem taşıyor. Bu da berabe-

rinde ciddi bir mühendislik alt yapısı ve tecrübesi gerektiriyor.

2017 yılı nasıl geçti, 2018 yılından beklentiniz nedir? LG ile yaşadığımız ayrılığın olumsuz sonuçlarını hissettiğimiz bir yıl oldu. Dahua çok kuvvetli bir marka. Dolayısı ile projelerde eskiye nazaran daha kuvvetli ve ısrarlı yer alabileceğimizi düşünüyorum. Alerta Mühendislik, taahhüt firmamız, çok ciddi işler aldı. Hali hazırda iki cezaevi ve iki özel sektör projesinin şantiyesi devam ediyor. Dolayısı ile LG ile yaşanan sıkıntıyı fazlasıyla tolere etti. Sektör dışı şirketlerimizi de hesaba katacak olduğumuzda, Alerta şirketler grubu cirosal anlamda %20 büyüme gösterdi. 2018 senesi de benzer dinamikler altında geçecek diye tahmin ediyorum. Yaklaşan seçimlerin olumsuz yansımaları olabilir. Kur dalgalanmaları zaten sürecektir. Ama çok dramatik değişimler beklemiyorum. Henüz 2018 yılı hedeflerini belirlemedik ancak grup olarak büyüyerek çıkacağımızı söyleyebilirim.



SEKTÖRDEN

Türkiye omasını “Türkiye dünya ortalamasının üzerinde büyüyor”

Şehirleşme ve hızlı nüfus artışının; güvenliğinin bir lüks değil, ihtiyaç olduğunu bizlere bir kez daha hatırlattığını bu nedenle global güvenlik sektöründe sürekli bir büyüme gördüklerini belirten Sensormatic CEO’su İsmail Uzelli ile güvenlik sektörü üzerine konuştuk. Türkiye’nin dünya ortalamasının üzerinde büyümesiyle bu pazarın öne çıkan oyuncuları arasında yer aldığını kaydeden Uzelli; dünyada 80 milyar dolar büyüklüğü bulunan global güvenlik pazar hacminin yaklaşık 3,5 milyar doları Türkiye’de bulunduğunu söyledi.

Sensormatic hakkında bilgi verebilir misiniz? Sensormatic faaliyetlerini kısaca “Entegre elektronik güvenlik hizmetleri” olarak adlandırabiliriz. 1994 yılında kurulan Sensormatic, bugün sayısı 300’e yaklaşan uzman personeliyle, Türkiye genelinde 12 ofisiyle hizmet veriyor. Sensormatic, bir Securitas grup şirketi olarak arkasına aldığı küresel güç ile, teknoloji ve insanın uyum içinde çalıştığı global projeler üretiyor. Sahip olduğumuz bilgi ve teknolojileri müşterilerimizin kayıplarını en aza indirmek, güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak ve ana işlerine odaklanabilmeleri için gereken çözümleri üretmekte kullanıyoruz. Riskli ve iyileştirilebilir alanların analizini yaparak, müşterilerimizi alınabilecek elektronik güvenlik önlemleri hakkında bilgilendiriyoruz. Müşterimizin bu yöndeki

50 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

özel ihtiyaçlarını belirleyip özel çözümler tasarlıyoruz. Projelendirmenin ardından, bu çözüm için gerekli teçhizatın üretimini, ithalatını ve montajını yapıyoruz. Daha sonraki süreçte servis ve bakımın yanı sıra sistemlerin çalışma durumunu raporluyoruz. Sistemleri güncel teknolojilerle yenileyerek sürekli iyileştirmelerde bulunuyoruz.

Sunmuş olduğunuzu çözümler hakkında bilgi verebilir misiniz? Sensormatic temelde 12 farklı sektöre hizmet veriyor. Bunlar arasında perakende, havacılık, kamu, bankacılık ve finans, ticari ve endüstriyel, enerji, sağlık, eğitim, lojistik, spor, turizm ve otelcilik yer alıyor. Burada saydığımız her iş kolu ve hatta her işletmenin taşıdığı riskler ve dolayısıyla ihtiyaç duyulan güven-

lik sistemleri farklılık gösteriyor. Bir perakende mağazası ile bir havalimanın ya da bir ceza tevkif evinin riskleri ve ihtiyaçları birbirinden farklı… Sensormatic’teki yapılanma da bu ihtiyaca göre şekillendirilmiş durumda. Örneğin perakende sektörünün satış ekibi kendi içinde gıda, tekstil gibi perakendenin alt segmentlerine göre ayrılırken kamu ve özel sektör için de bu alanlardaki ihtiyaç ve çözümlerde uzmanlaşmış ekipler hizmet veriyor. Çözümlerimiz de tıpkı yapılanmamız gibi sektöre özel ayrılıyor. Genel olarak baktığımızda; iş zekâsı, makine öğrenimine dayanan uygulamalar, video izleme ve geçiş kontrol çözümleri, biyometrik sistemler, çevre güvenlik sistemleri, yangın algılama ve alarm çözümleri, elektronik ürün takip çözümleri,


İsmail UZELLİ

ın

kişi sayma sistemleri, kablolu ve kablosuz ağ çözümleri gibi yenilikçi ve entegre teknolojilerden oluşuyor. Teknoloji odaklı bir çözüm entegratörü olarak, özellikle güvenlik alanında dünyada teknoloji lideri üreticilerle iş birliği yapıyoruz. Kullandığımız bu yenilikçi teknolojileri uzman mühendislerimizle, yani insanla ve uzun yıllara dayalı bilgi birikimimizle harmanlıyoruz. Bu sayede sektöre ve müşterimizin ihtiyacına göre özel çözümler tasarlayıp uygulayabiliyoruz. Teknoloji ile çözüm sağlayan bir firma olarak sürdürülebilirliğin ne denli önemli olduğunun farkındayız. Bu nedenle müşteri ihtiyaçlarını mevcut en yenilikçi ve sürdürülebilir teknolojiler ile desteklemeye özen gösteriyoruz. Bu sayede bugün Türkiye’nin pek çok saygın kuruluşuyla uzun yıllara dayanan iş birlikleri yürütüyoruz.

Güvenlik sadece kurulan kamera sistemlerinden ve sensörlerden ibaret değildir. Bunlar sadece tehlikeleri algılamamıza yardımcı olur. Bu tehditlere karşısında doğru güvenlik senaryoları ile anlam katılmaz ise, kurulan sistemler teknolojik birer oyuncaktan öteye gidemez.

Türkiye’nin güvenlik sektöründe global pazardaki yeri nedir? Şehirleşmenin ve nüfus artışının hızlanması; bizlere güvenliğinin bir lüks değil, ihtiyaç olduğunu bir kez daha hatırlattı. Bu nedenle global güvenlik sektöründe sürekli bir büyüme görüyoruz. Türkiye ise dünya ortalamasının üzerinde büyümesiyle bu pazarın öne çıkan oyuncuları arasında yer alıyor. Dünyada 80 milyar dolar büyüklüğü bulunan global güvenlik pazar hacminin yaklaşık 3,5 milyar doları Türkiye’de bulunuyor. Coğrafi konumu ve teknolojiyi yakından takip eden bir ülke olması gibi sebeplerle Türkiye, hem güvenlik sektöründe hem de güvenlik teknolojileri kategorisinde hızlı büyümesini sürdürüyor.

Güvenlik sektörünün en önemli sorunları nelerdir? Çözüm önerilerinizden bahseder misiniz? Gerek bulunduğumuz coğrafyada gerekse dünya genelinde yaşanan olumsuz olaylar sonucu güvenlik konusunda farkındalık arttı. Pazardaki büyüme de bir anlamda bu sayede gerçekleşti. Ancak bu büyümenin kontrollü olması, yapılan tüm projelerin titizlikle uygulanması ve devreye alınması gerekiyor. Sürdürülebilir teknolojiler kullanmak ve satış sonrasında kaliteli teknik destek hizmeti alabilmek, firmaların yatırımlarını koruyabilmeleri için büyük önem arz ediyor. Güvenlik sadece kurulan kamera sistemlerinden ve sensörlerden ibaret değildir. Bunlar sadece tehlikeleri algılamamıza yardımcı olur. Bu tehditlere karşısında doğru güvenlik senaryo

Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 51


SEKTÖRDEN

ları ile anlam katılmaz ise, kurulan sistemler teknolojik birer oyuncaktan öteye gidemez. Biz Sensormatic olarak 23 yıldır, teknoloji ile algıladıklarımıza, yazılım çözümleri, entegrasyon ve tecrübemiz ile anlam katmayı kendimize görev edindik. Yaptığımız her projede, pazara sunduğumuz her yeni ürün ve çözümde bunu hedefliyoruz. Fiyat değil güvenilirlik odaklı bir çalışma metodolojisinin sektörün tüm paydaşları tarafından benimsenmesi gerekiyor. Biz Sensormatic olarak sunduğumuz teknolojilerin kalite testlerinden geçmiş, onaylanmış ve “güvenilir” olmasına azami önem veriyoruz. Proje için yaptığımız risk analizi ve ihtiyaç tespitinin ardından, tasarım sürecini hayata geçirip, her projede en etkin, en doğru çözümlerin kurulum ve entegrasyonunu gerçekleştirmeye özen gösteriyoruz. Ancak bu işleyişin tüm güvenlik sektörüne genişletilmesi gerekiyor. Yaptığımız işin doğası özenli ve detaylı çalışmayı gerektiriyor.

Güvenlik sektöründeki en son trendler nelerdir? Bugün “dijital dönüşüm” başlığıyla teknolojide yaşadığımız sıçrama, güvenlik sektöründe de etkisini gösteriyor. Robotlar, drone’lar, akıllı sensörler ve yapay zekâ gibi çok gelişmiş teknolojiler güvenlik sektörünün vazgeçilmezi olma yolunda hızla ilerliyor. Analog kameraları terk edip IP görüntüleme sistemlerine geçtiğimizden bu yana böylesi kuvvetli bir dönüşüm rüzgârı hissetmemiştik. Nesnelerin İnterneti (IoT), yapay zekâ (AI),

52 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Bugün 800 milyon dolar hacme ulaşan Türkiye’deki güvenlik teknolojileri pazarı, son bir yılda dünya ortalaması olan %7’nin üzerinde bir büyüme gösterdi. 2018 yılında büyümenin benzer bir seviyede olmasını bekliyoruz. biyometrik teknolojiler ve mobilite… Teknolojinin en uç noktasında yer alan tüm bu trendler güvenlik sektörü için muazzam katma değer oluşturuyor. IoT destekli sensörlerin algıladıkları veriyi merkezi bir sisteme anlık olarak iletmesi, daha sonra bu verinin ileri düzey iş zekâsı yazılım çözümlerinde işlenerek, anlamlandırılması ve böylelikle ortaya çıkarılan analizlerle olaylar henüz gerçekleşmeden, öngörüye dayalı (Predictive) tedbir alınabilmesi artık imkânsız değil. Olay sonrası verilecek tepkilerle sınırlı kalan “reaktif” güvenlik çağını kapatıp, olumsuzluklar ortaya çıkmadan uyarı veren ve önlem alan “proaktif” güvenlik çağını başlatacak olan bu gibi senaryolar bugün uygulanabilir durumda. Örneğin, eskiden tek yaptığı kayıt almak olan kameralar bugün akıllı video analiz algoritmalarını kullanabiliyor. Bu algoritmalar, güvenlik kameralarından gelen görüntüleri sürekli analiz ederek, belirlenen kuralların ihlali durumunda uyarı veriyorlar. Bu sayede çok gelişmiş güvenlik senaryoları oluşturulabiliyor. Önceleri bir olay sonrasında sadece bir kişinin çitten atladığının videosu alına-

bilirken, artık o kişi daha çite yaklaştığında izleme merkezine alarm ulaşıyor ve izleme merkezi de yaptığı anonsla şüpheliyi daha çite varamadan uzaklaştırabiliyor. Bu doğrultuda, video analiz algoritmaları insana bağlı hataları da en aza indiriyor.

2017 yılı sizce nasıl geçti; 2018 yılından beklentileriniz nelerdir? Dijitalleşmenin etkisi, güvenliği teknolojiden ayrı düşünmeyi imkânsız hâle getiriyor. Bu yüzden güvenlik teknolojileri, süratle yaygınlaşmaya devam ediyor. Bugün 800 milyon dolar hacme ulaşan Türkiye’deki güvenlik teknolojileri pazarı, son bir yılda dünya ortalaması olan %7’nin üzerinde bir büyüme gösterdi. 2018 yılında büyümenin benzer bir seviyede olmasını bekliyoruz. Sensormatic olarak 23 yıldır güvenliğin ötesinde, marka değerini güçlendiren, katma değerli çözümlerimizle yıl sonuna kadar dolar bazında %20’lik bir büyüme sağlamayı hedefliyoruz. Yeni iş birlikleri ve yeni çözümler eşliğinde müşterilerimize daha zengin bir deneyim sunacağımız 2018 yılında da teknolojinin desteğiyle algılara anlam katmaya devam edeceğiz.



ELEKTRONİK GÜVENLİK

Medipol Üniversitesi Kavacık Kampüsü uygulaması Tüm geçiş yetkileri kartlı geçiş sisteminden ayarlanmakta, aynı zamanda giriş ve çıkış bilgileri sistem tarafından saklanmakta ve raporlanmaktadır. Bu sayede yetkililer anlık olarak elektronik yoklama yapabilmektedir. F. Berkay KÖSEOĞLU / Proje Satış Mühendisi ATEKSIS

T

ürkiye’nin en büyük özel sağlık yatırımı olan Medipol Mega Hastaneler Kompleksi Projesinde yangın algılama, acil anons, kartlı geçiş ve güvenlik sistemleriyle hizmet veren Ateksis, Medipol Üniversitesi Kavacık Kampüsü bünyesindeki 3 adet binanın genel seslendirme ve acil anons, yangın algılama ve ihbar, IP CCTV ve kartlı geçiş sistemlerinin dizayn ve devreye alma işlemlerinide gerçekleştirilmiştir.

54 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

İstanbul haritasını masaya koyduğunuzda ve bir pergeli orta noktasına koyup yay çizdiğinizde Beykoz İlçesi’nin Kavacık Mahallesi’ni o pergelin merkezi olarak görürsünüz. Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kuzey Marmara otoyolu ile inşaat aşamasındaki Avrupa’nın en büyük havalimanı projesi ve hemen yanı başındaki finans merkezi projesi ile büyüyen İstanbul’un cazibe merkezlerinden biri Kavacık’tır. Bilginin ve eğitimin ülkelerin kaderini

belirlediği çağımızda Kavacık’ta şimdi büyük bir eğitim kurumu yükseliyor; Medipol Üniversitesi. Bittiğinde 1.000.000 m2 alan üzerinde yerleşecek olan Medipol Üniversitesi, bir vakıf üniversitesidir. Kurucu Başkanı Sayın Dr. Fahrettin Koca’nın olduğu Türkiye Eğitim Sağlık ve Araştırma Vakfı’nın(TESA) misyonu toplumsal sorun ve önceliklere duyarlı, aklı ve bilimselliği yaşam tarzı haline getirmiş, çağdaş bilgi ve teknolojiyi özümsemiş olan ve



ELEKTRONİK GÜVENLİK

bunları kullanan kişileri özgürlük ve özerklik ortamı içinde yetiştirmek, toplumumuzun ihtiyacı olan bilgiyi üreterek ve uygulayarak tüm insanlığın yararına sunmaktır. Medipol Üniversitesi, Tıp Fakültesi’nden Mühendislik Fakültesine, Sosyal Bilimler Fakültesinden Güzel Sanatlar Fakültesi’ne kadar pek çok fakülte, enstitü ve yüksekokulu içinde barındıran büyük bir eğitim ağıdır. Kampüs bünyesinde geniş eğitim salonları, derslikler, amfiler ve laboratuvarlara ek olarak, öğrencilerin barınma ve sosyal yaşamlarını destekleyecek olanaklar sağlayan, pek çok karma kullanım içeren kompleksi ile yeni bir eğitim üssü yaratmayı hedeflemektedir. Grubun aynı zamanda, ligimizin istikrarlı takımı Başaksehir’in isim sponsoru olduğunu da altını çizmek gerekir. Ateksis olarak, Türkiye’nin en büyük özel sağlık yatırımı olan Medipol Mega Hastaneler Kompleksi projesi ile yangın algılama, acil anons, kartlı geçiş ve güvenlik sistemleri hizmet verdiğimiz Medipol Ailesi’ne, üniversite projelerinde de yangın algılama sistemleri,

56 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

acil anons sistemleri, kartlı geçiş sistemleri ve CCTV sistemleri konularında hizmet vermeye devam ediyoruz. Hızla büyüyen kampüste şu an iki fakülte binası ve 1 kız öğrenci yurdu aktiftir. “Evlatlarınız emanetlerinizdir” felsefesi ile işletilen yurtlarda öğrencilerin konforu ve teknik imkânlarından çok burada güvenliklerinden bahsedeceğiz. Üniversite kampüsüne girişler öğrenci kartları ile turnikelerden yapılmaktadır. Aynı şekilde yurt girişinde de hızlı geçiş kapısı şeklinde çalışan turnikeler kullanılmaktadır. Tüm geçiş yetkileri kartlı geçiş sisteminden ayarlanmakta, aynı zamanda giriş ve çıkış bilgileri sistem tarafından saklanmakta ve raporlanmaktadır. Bu sayede yetkililer anlık olarak elektronik yoklama yapabilmektedir. Tüm kampüste ve yurtlarda yangın algılama sistemi Bosch markadır. Birbiri ile entegre çalışan sistem, güvenlik merkezinde grafik ekran üzerinden izlenmekte, herhangi bir uyarıda kat planları üzerinde belirlenmektedir. Sistemde besleme ünitelerinden,

flaşörlerine, algılama ekipmanlarından modüllerine kadar tüm ekipmanlar EN54 standartlarına sahiptir. Yangın sistemi, yangın senaryosuna uygun olarak duman tahliye sistemi ile entegre edilmiş, etkin bir tahliyenin olmazsa olmaz sistemi acil anons, yine tüm ekipmanları EN54 standartlarında olacak şekilde tesis edilmiştir. Modüler Yangın Paneli 5000 Serisi, EN54-2 ve EN54-4’ün en yeni güncellenmiş sürümleri de dahil olmak üzerek mevcut standartlara uygundur. Modüler yapılandırma sayesinde yenilikçi FPA 5000 paneli yerel koşullara ve düzenlemelere kolayca uyarlanır. D blok yangın sistemi, toplam 64 loop ve 5000 noktadan, Kız yurdu ise 32 loop ve 2000 noktadan oluşmaktadır. Bosch yangın algılama sistemi ile Bosch Praesideo acil anons sistemi, TCP/IP network üzerinden OPC ile haberleşmektedir. Bu da bize yazılım bazlı esnek tahliye senaryoları yazabilme imkânı tanımaktadır. Praesideo’nun eşsiz 28ch ses mimarisi ile birleşen bu özellik sayesinde kampüsün farklı yerlerinden müzik yayını yapılabiliyorken farklı alanlarda manuel anons yapılabilir ve öncellikli olarak aynı anda 4 adet acil anons mesajı yayınlanabilir. Hoparlör hatlarından, mikrofon kapsülüne kadar tüm sistem sürekli olarak denetlenmektedir. Praesideo sistem ara yüzü ile son kullanıcıya kolay bir yönetim imkânı sağlamaktadır. Sistem operatörü, çağrı istasyonunda yer alan nümerik Keypad üzerinden kolayca mesaj-zone konfigürasyonu yapabilmektedir. D blok acil anons sistemi toplam 102 adet acil anons bölgesin-



ELEKTRONİK GÜVENLİK

Yangın sisteminde olduğu gibi VMS yazılımı da grafik tabanlıdır. Operatör hem gelen alarmları hem de tüm kamera sembollerini harita ve kat planları üzerinde görmekte ve yönetmektedir. den, kız yurdu 44 adet acil anons bölgesinden oluşmaktadır. Genel alanlar ve sınıflarda 6W gücündeki asma tavan tipi ve teknik hacimlerde ise 20W kabin tipi EN54-24 uyumlu hoparlörler kullanılmıştır. Mahallerin fiziki yapıları ve ses seviyeleri ihtiyacı doğrultusunda, hoparlör güçleri 3W-6W-10W-20W seçeneklerinden en uygun olanlarını analiz edip kullanılarak hem yeterli ses şiddeti hem de üst seviyede anlaşılabilirlik sağlanmıştır. Merkezi yazılım olarak Bosch BIS Sistem kullanılmıştır. BIS şu an için 416 kapı lisansı, 3 Workstation lisansı ve 61.000 Card holder lisansı ile kurulmuştur. 61.000 Cardholder, üniversitenin öğrenci potansiyelinin bir kez daha altını çizmektedir. Bosch BIS yazılımı modüler bir yazılımdır. İhtiyaca yönelik modüller ile büyütülebilmektedir ve pratikte bir limitte yoktur. Bu da üniversitenin gelecek projeksiyonu ile örtüşmektedir. Direkt Network’e bağlanan Bosch AMC2 AC saha panelleri, BIS ile

58 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

TCP/IP network üzerinden haberleşmektedir. AMC2 lerin üzerindeki değişebilen hafıza kartları ihtiyaca uygun büyümenin önünü açmaktadır. Şu an için kampüste 700 adet kamera, öğrencilerin güvenliği için çalışmaktadır. Yalnızca ortak alanlarda konumlanmış kameralar ihtiyaca uygun Bosch marka olarak seçilmiştir. Yine kullanım yerine göre kameralar 1920 x 1080, 5 MP ve 4K çözünürlükte seçilmiştir. Bosch’un yedekli ve güvenilir ISCSI / VRM topolojisi ile tüm kameralar kayıt altındadır ve kayıt üniteleri yedekli çalışmaktadır. Güvenlik odasında izleme için 12 adet 46’’ monitörler konumlandırılmıştır ve 7 adet toplamda 400 TB’ı aşan depolama ünitelerinde 30 günlük kayıt tutulabilmektedir. Ayrıca alarm durumunda 2 adet spot monitör ile ilgili bölgelerin canlı görüntüsü gösterilmekte ve sesli uyarı vermektedir. Yangın sisteminde olduğu gibi VMS yazılımı da grafik tabanlıdır. Operatör hem gelen alarmları hem de tüm kamera

sembollerini harita ve kat planları üzerinde görmekte ve yönetmektedir. Ateksis tarafından geliştirilen Duetron VMS yazılımının kullanıldığı projede; harita desteği sayesinde kullanıcı, alarma geçen bölgelerdeki kameraları grafik ekranda takip edebilmektedir. Grafik ekran üzerinde oluşan alarmlar sayesinde kullanıcıya hızlı, anlaşılır ve daha doğru tespit etme imkanı verilmektedir. Yine aynı grafik ekran üzerinden istenilen bölgedeki kameraların canlı görüntülerini hızlı ve kolay bir şekilde erişilebilmektedir. Acil anons, kartlı geçiş ve CCTV sitemleri birbirleri ile haberleşecek şekilde tek bir güvenlik senaryosuna uygun programlanmıştır. Operatör yangın sisteminden aldığı uyarı ile en yakın kamera görüntüsünü ekranına otomatik getirmektedir. Binaların genel seslendirme ve acil anons, yangın algılama ve ihbar, IP CCTV ve kartlı geçiş sistemlerinin dizayn ve devreye alma işlemleri, Ateksis tarafından gerçekleştirilmiştir.



ELEKTRONİK GÜVENLİK

Kablosuz güvenlik ve ev otomasyonu Zerowire; bağımsız, kablosuz güvenlik ve interaktif ev otomasyon sistemidir. Z-Wave protoklü ile termostatlar ve aydınlatma kontrolleri gibi birçok cihazla çalışarak, hem ev otomasyonu, hem de ev güvenliği için tek sistem sunar. EDS ELEKTRONİK

Z

erowire; bağımsız, kablosuz güvenlik ve interaktif ev otomasyon sistemidir. Z-Wave protoklü ile termostatlar ve aydınlatma kontrolleri gibi birçok cihazla çalışarak, hem ev otomasyonu, hem de ev güvenliği için tek sistem sunar. Üzerindeki kompakt tuş takımı duvar ve masa üstü uygulama için uygun olup kurulumu basitleştirir. Arka LED aydınlatmalı tuş takımı dokunmaya duyarlı tuşlar ve Türkçe menü ile hızlı ve basit kuruluma olanak tanır. Alarm bildirimi ve interaktif hizmetlere yönelik entegre Wi-Fi/IP desteği Zerowire sistemine kolay ve ekonomik erişim sağlar. IP kamera desteği ile sadece hareketle tetiklenen görüntü ve alarmları kaydederek yanlış alarm riskini azaltır. 64 kablosuz bölge, 2 adede kadar kablolu bölge ve 4 alan, 40 kullanıcı ve 25 anahtarlık sayesinde farklı ev büyüklüklerinde ve yerleşimlerinde hizmet verilebilir. iOS ve Android için akıllı telefon/tablet uygulaması; Zerowire sisteminin izlenmesi ve kontrol edilmesi için kolay ve kullanıcı dostu arayüzler sağlar. Opsiyonel 3G iletişim modülü ile Zerowire bildirimleri bağlantının

60 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

aktif olduğu her yerde çalışır. Zerowire bulut sistemi; UltraSync etkileşimli hizmetleri ileri seviye bulut özelliklerine herhangi bir zamanda ve herhangi bir yerden erişebilmesini garantiler. Android veiOS uygulaması ve bir çevrimiçi portal aracılığıyla kurulu sistem etkin bir şekilde uzaktan izlenebilir ve yönetilebilir. UltraSync etkileşimli sistemleri sistem durumlarını izlemenize olanak tanır, bypass

bölgeleri, alarm kurma kaldırma, olay geçmişini okuma gibi bir çok sistem kontrolleri sunar. UltraSync platformunu ister uzaktan hizmetler ve izleme için ister uzaktan programlama için kullanabilirsiniz. Wi-Fi ve ya bulut üzerinden cihazınız ile Zerowire sistem; size özel kullanıcı ve PIN kodu sayesinde 1,2,3 demek kadar kolaydır. ZeroWire, UTC markası olup, EDS tek yetkili distribütörüdür.



ELEKTRONİK GÜVENLİK

Duetron PA ile genel seslendirme ve acil anons Yazılım, görevli tarafından yapılabilecek canlı anonslardan, tek tıkla gönderilebilecek anons makrolarına ve otomatik anonslara kadar pek çok özelliği barındırıyor. Gruplandırmalar ve filtreleriyle bölge seçimini en basite indirgiyor. Adil ÖZTOP / Yazılım geliştirici TEKNOMAKS BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SANAYİ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.

H

emen hemen en küçük köylerden, neredeyse her bir binası köy büyüklüğünde olan metropollere kadar her yerde, topluluğu kimi zaman düğün yemeğine davet eden kimi zaman da olası tehlikelere karşı uyarıp insanların güvenliğini temin eden sese aracılık eder genel seslendirme ve acil anons sistemleri. Köylerde değil belki ama insanların büyük kalabalıklar halinde bulunduğu, örneğin alışveriş merkezleri, üniversiteler veya metro istasyonları gibi yerlerde mikrofonun başında oturup konuşan bir kişiden fazlasına ihtiyaç duyuluyor artık. Giderek merkezileşen bu tip yerlerde daha akıllı anons sistemlerine ihtiyacı karşılamak için ortaya çıkan Duteron PA yazılımı kullanıcı dostu basit arayüzü ve akıllı yapısı ile operasyonel süreci en kolaya indirgemeyi hedefliyor. Yazılım, görevli tarafından yapılabilecek canlı anonslardan, tek tıkla gönderilebilecek anons makrolarına ve otomatik anonslara kadar pek çok özelliği barındırıyor. Gruplandırmalar ve filtreleriyle bölge seçimini en basite indirgiyor. Üç basit adımda her hangi bir

62 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

anons gerçekleşebilirken, bu anonsun makro olarak kaydedilip daha sonra tek tıkla tekrarlanmasına imkân tanıyor.

Takvim özelliğiyle sayesinde, istenilen anda istenilen anonsun otomatik olarak yapılması da gerçekleşiyor.



GÜVENLİK HİZMETİ

Özel Güvenlik Hizmetleri Çalıştayı başarıyla tamamlandı Kamu ile ilişkilerde kamu güvenliğini tamamlayıcı bir yaklaşımla ortak payda yeni bir vizyonun ortaya konulması gerektiğine de inanmaktadır.

E

mniyet Genel Müdürlüğü Özel Güvenlik Daire Başkanlığı’nca 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ve ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda teori ve uygulamadaki sorunların tespit edilerek giderici çözüm önerilerinin oluşturulması, ayrıca özel güvenlik hizmetlerinin kalite odaklı ve yüksek standartları olan daha etkin ve çağın gereksinimlerine uygun bir hizmet haline getirilmesi amacıyla ön hazırlık yapmak üzere inceleme ve değerlendirme amaçlı olarak 11-15 Aralık 2017 tarihlerinde Antalya’da “Özel Güvenlik Hizmetleri Geliştirme Çalıştay’ı” düzenlendi. 64 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Çalıştay’ın ilk günü açılış ve Çalıştay programının arzedilmesine müteakiben Özel Güvenlik Daire Başkanı 1. Sınıf Emniyet Müdürü Erkan Yücesan, Özel Güvenlik Denetleme Başkanı 1. Sınıf Emniyet Müdürü Suat Çelik ve Antalya İl Emniyet Müdürü 1. Sınıf Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya birer konuşma yaptı. Verilen aranın ardından ilk konuşmayı telekonferans ile Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Gülcü yaptı. Daha sonra Güvenlik İş Sendika Başkanı Ömer Çağrıcı, Hür Özel Güvenlik Sendika Başkanı Yakup Toprak, Öz-İş Sendika Genel Sekreteri Kadir Sağlam, Harb-İş Sendika İdari Sekreteri Musta-

fa Dere, Ankara Özel Güvenlik Şube Müdürü 3. Sınıf Emniyet Müdürü Saltuk Buğrahan Öztürk ve İstanbul Özel Güvenlik Şube Müdürü 4. Sınıf Emniyet Müdürü Osman Katipoğlu birer konuşma yaptı. Öğlen yemeği arasından sonra İzmir Özel Güvenlik Şube Müdürü 3. Sınıf Emniyet Müdürü Serdar Pehlivan, Antalya Özel Güvenlik Şube Müdürü 4. Sınıf Emniyet Müdürü Furkan Satılmış Gediktaş, Bursa Özel Güvenlik Şube Müdürü 4. Sınıf Emniyet Müdürü Cem Bal, Adana Özel Güvenlik Şube Müdürü 2. Sınıf Emniyet Müdürü Murat Kundakçı, Özel Güvenlik Federasyonu


Başkanı Oryal Ünver, Kocaeli Üniversitesi Hereke Ömer İsmetyol MYO Mülkiyeti Koruma ve Güvenlik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gazi Uçkun, GÜSOD Başkanı Murat Kösereisoğlu, GESİDER Başkanı Alp Saul, TÜMGED Başkanı Azmi Cem Orçun birer konuşma yaparken Komiser Yardımcısı Burcu Yılmaz tarafından Otomasyon Projesi Sunumu yapıldı. İkinci gün Özel Güvenlik Daire Başkanlığı personelinin katılımları ile programa devam edildi. Üçüncü ve dördüncü günler; “Denizde Güvenlik Uygulamaları”, “Özel Güvenlik Eğitim Sorunları”, “Okul Güvenliği”, “Özel Güvenlik Şirketlerinin Denetlenmesi ve Denetlemelerde Karşılaşılan Sorunlar” ve “Raylı Sistemlerde Özel Güvenlik Uygulamaları” konularında çalışma grupları teşkil dilerek inceleme ve değerlendirmeler yapıldı. Beşinci günde ise tartışılan konulara ilişkin olarak belirlenen çözüm önerileri sonuç raporu haline getirildi. Çalıştay’ın ilk günü konuşma yapan Özel Güvenlik Federasyonu Başkanı Oryal Ünver, 2004 yılında 5188 Sayılı Kanun’nun çıkmasının hemen ertesi gününde oluşan sorunların halen devam ettiğinin altını çizdi. Ünver; soru - cevap - açıklama - çözüm önerisi - ilgili kurumlar şeklinde yaptığı konuşmasında şu sorunlara, değindi. “İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kanununda yer alan ‘İş Kazası’ tanımının hizmet sektörünün yapısı göz önünde bulundurularak değişiklik yapılması”, “Özel güvenlik görevlilerinin hukuki statüsü”, “Kamu ihalelerinde kıdem tazminatı”, “5188 sayılı yasanın 21. maddesinin tüm tarafları kapsamaması”, “Elektronik güvenlik sistemleri konusundaki standart boşluğu” “Özel Güvenlik Eğitim Sisteminin yeterli olmaması.” Oryal Ünver konuşmasını; “Aktardığım bu sorunlar çözülmediği sürece özel güvenlik sektörü hayal ettiğimiz, hedeflediğimiz noktaya gelemeyecektir” sözleriyle tamamladı. Yine Çalıştay’ın ilk günü konuşma yapan Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD) Başkanı Murat Kösereisoğlu; yaptığı konuşmada şu hususları dile getirdi. “GÜSOD; özel güvenlik sektörünün gelişim süreci-

ne azami desteği sağlamak üzere; ilgili kamu kurum ve kuruluşların birlik beraberlik halinde hareket etmelerinin sağlanması konusunda birleştirici çalışmaların yapılması konusunda gayretlerini sürdürmektedir. Ayrıca kamu ile ilişkilerde kamu güvenliğini tamamlayıcı bir yaklaşımla ortak payda yeni bir vizyonun ortaya konulması gerektiğine de inanmaktadır.” GÜSOD’un güvenlik sektöründeki konumunun ve öneminin altını da çizen Murat Kösereisoğlu; “GÜSOD’un özel güvenlik sektöründe 23 yıldır faaliyetlerini aralıksız sürdürdüğünü söyledi. Bünyesinde alarm ve elektronik, para ve kıymetli eşya taşıma ve güvenlik hizmetlerini sunan şirketleri de barındıran GÜSOD’un ülke genelinde 60.000’den fazla özel güvenlik görevlisine istihdam imkânı yarattığını belirten Kösereisoğlu; “GÜSOD; 1999 yılından bu yana Confederation of European Security Services – CoESS Avrupa Güvenlik Hizmetleri Konfederasyonunun üyesidir. CoESS deklarasyonları paralelinde; iş ahlakı, rekabet, çalışan hakları, mahremiyet ve çevre gibi bir dizi sürdürülebilirliği mümkün kılan etik değerleri benimsemiştir ve GÜSOD üyelerinin tamamı bu etik değerler şemsiyesi altında birleşmişlerdir” dedi. “Özel güvenlik görevlilerinin özlük haklarının iyileştirme alanları ve özel güvenlik sektöründe çalışan hakları” başlıklarındaki konuları derinlemesine aktaran Murat Kösereisoğlu; şunları söyledi; “Özel güvenlik sektöründe çalışanlar ülke genelinde uygulanan genel iş yasalarına bağlı olarak istihdam edilmektedirler. Sektörün; her ne kadar bir yasası var ise de bu yasa; çalışanların özlük haklarına ve çalışma şartlarına yönelik düzenlemeleri içermemektedir. 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri dair Kanun ve ilgili Yönetmeliğinde; özel güvenlik hizmetlerinin, kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyette olduğu ifade edilmektedir. Bu bağlamda özel güvenlik görevlileri; görevleri ile bağlantılı olarak işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılmaktadır. Bu husus da bize, özel güvenlik görevlilerinin özlük hakları bakımından, aynı işi yapmakta olan genel kolluk

görevlilerinin sahip oldukları haklara paralel düzenleme yapılması gerektiği sonucuna ulaştırmaktadır. Özel güvenlik görevlileri çalıştıkları mahalde, can ve mal güvenliğini sağlama görevleri nedeniyle saldırı ve saldırganların ilk hedefi konumundadırlar. Yasada da belirtildiği üzere özel güvenlik görevlileri, kamu kolluk güçlerinin sahip olduğu bazı yetkilere sahiptirler. İşverenler; özel güvenlik görevlilerinin üçüncü şahıslara verecekleri zararların tazmini maksadıyla mali sorumluluk sigortası yapmak zorundadırlar. Özel güvenlik sektöründe görev alan özel güvenlik görevlilerinin özlük haklarında yapılacak iyileştirmeler sektör gelişim sürecine önemli katkılar sağlayacağı gibi, huzurlu ve etkin bir görev yapmaları, aynı zamanda başarıyı da beraberinde getirecektir. Bu da daha fazla güvenlik demektir.’’ Murat Kösereisoğlu, özel güvenlik görevlilerinin özlük haklarının iyileştirme alanlarında ise şunları söyledi. “Asgari ücretin belli oranda artırılması, fazla mesai çarpanının arttırılması, genel tatil ücreti çarpanını arttırılması, yıllık izin haklarının arttırılması, fiili hizmet zammı, vazife malullüğü bu hakkın ÖGG’lerine de tanınması olarak ifade edilebilir.’’ Çalıştayın sektör gelişim sürecine önemli katkılar sunacağına olan inancını dile getiren Murat Kösereisoğlu; Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Güvenlik Daire Başkanı’na ve Özel Güvenlik Daire Başkanlığı personeline ve tüm katılımcılara teşekkürlerini ileterek konuşmasını bitirdi. Şubat 2018 Güvenlik Yönetimi n 65


GÜVENLİK HİZMETİ

Poligon hizmeti konusunda en çok merak edilenler Poligon Club'ın kurucu ortağı Cem Orçun poligon hizmeti konusunda dikkat çekici bilgiler paylaştı ''Atışa gelenlerin yüzde 48'i kadın. Bunlar arasında akademisyenlerden sanatçılara kadar her profilde atıcılarımızın olduğunu belirtmek isterim.

G

üvenlik sektöründe poligon hizmeti konusunda sektöre dair merak edilenleri Güvenlik Eğitimcileri Derneği Başkanı ve Poligon Club’ın sahibi Sayın Cem Orçun ile konuştuk. Ülkemizde bireysel silahlanmaya karşı mücadele veren Umut Vakfı’nın verilerine göre, Türkiye’de yüzde 85’i ruhsatsız olmak üzere 20 milyonun üzerinde özel silah var. Atış eğitimlerinin icra edildiği poligonlarda silahla atış yapmayı seven kişiler dışında; fiili atış eğitimi konusunda bilgi sahibi olmayan insan sayısının da çok fazla olduğunu da biliyoruz. Poligonlar; aslında bilinenin dışında çok ciddi denetime tabi işletmelerdir. Toplumun nerede ise tüm kesimine hitap eden poligonların müdavimleri arasında tanınmış insanlar, siyasiler, akademisyenler, ünlü iş adamlarını ve dizi oyuncularını da görüyoruz. Burada öncelikle altını çizmemiz gereken en önemli husus ise silah ruhsatı alırken herhangi bir eğitim zorunluluğunun aranmaması. Diyebiliriz ki silah bilincinin oluşmasında poligonlar önemli bir misyon üstlenmiş durumdadırlar.

Cem ORÇUN

mak zorundasınız. Sadece Atış emniyeti ve güvenliğini dikkate almanız yeterli olmayacaktır. Yapı statiğinden, silah ve cephanesinin muhafazasına, ses izolasyonundan barut gazının kapalı alandan atılmasına, yangın emniyetinin tesis edilmesine kadar bir dizi tedbirleri de birlikte değerlendirmeniz ve uygulamanız gerekir. Tabi bu süreçlerin tümünde Üniversitelerin yetkili uzmanlarının, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, İçişleri Bakanlığı’nın ve belediyelerin denetimine tabisiniz.

Poligon açmak isteyenler için nasıl bir süreç nasıl işliyor? Bize bilgi verir misiniz?

Herkes poligon açabilir mi?

Hiç şüphesiz çok zahmetli; çünkü farklı disiplinleri bir arada uygula-

Evet, aranan yeterlilikleri sağlayan herkes poligon sahibi olabilir.

66 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Poligon açmak için müracaat eden kişi/kişiler öncelikle bir dizi güvenlik soruşturmasından geçiriliyorlar. Örneğin sabıka kaydınıza bakılıyor. Mali yönden inceleniyorsunuz. Şirket yapınız inceleniyor. Eğer bu konularda her hangi bir engel teşkil eden husus söz konusu olmaz ise size ön izin veriliyor. Ön izin, inşaata başlama öncesindeki en önemli adımdır, bu izni alamazsanız, sonraki süreçlere başlayamazsınız. Ön izin sonrasında projenin hazırlanması ve onaylanmasını takiben inşaat yapımına başlayabilmek için kuruluş izni alınması gerekiyor. En nihayetinde ise tüm projeyi uyguladıktan, yetkili uzmanlardan uygun kararlı onayları aldıktan sonra İşletme izni alınmaktadır.

Poligon açmanın maliyeti nedir? Poligon inşa etmenin maliyeti; nerede, ne büyüklükte ve nasıl bir yer açmak istediğinizle doğru orantılıdır. Ayrıca tesiste kullanacağınız teknik donanıma göre rakamlar çok farklı olabilir. İdeal şartlara haiz bir poligon açmanın inşaat maliyetinin her bir yol için 100 000-120 000 Türk Lirası civarında olacağını söyleyebiliriz. Geri planda vereceğiniz hizmetler için nasıl bir sistem tercih ettiğinize bağlı olarak bu maliyetler artacaktır.



GÜVENLİK HİZMETİ

defterlerine kişisel bilgilerini bizzat doldurmaları, atış sonrasında ise sarf ettikleri mermi cins ve adedi de yazıldıktan sonra kayır defterlerini imzalamaları gerekmektedir. Günün her saatinde denetime açık olan bu kayıtlar titizlikle tutulmaktadır.

Atış eğitimi konusunu nasıl çözümlüyorsunuz?

İstanbul’da kaç tane poligon var? İstanbul’da hizmet veren poligon sayısı fazla değil, yanılmıyorsam 6 (altı) poligon şu sıralar hizmet veriyor. İstanbul’un yerleşim alanının büyüklüğü ve nüfusu düşünüldüğünde bu sayının talebi karşılamak için yeterli olamadığını söyleyebiliriz. Poligon sayısı az olduğu için poligon işletmelerinin üye oldukları bir sivil toplum kuruluşu yapılanması da henüz oluşmadı. Haliyle poligon işletmeciliğinin kurumsal yapısını oluşturmak ve geliştirmek adına herhangi bir adım da atılamadı. Yasanın çizdiği çerçeve içerisinde kalmak kaydıyla, her poligon kendi vizyonuna göre oluşturduğu bir yapı ile hizmet vermeye devam ediyor.

Atış yapmanın maliyeti ne kadar? Bir atıştan söz ettiğimizde bunun üç ayrı maliyet kalemi mevcut. Atış alanı kullanım bedeli, silah kullanım bedeli ve mermi bedeli. Bunların hepsini poligondan talep edebileceğiniz gibi, kendi tabancanız, hatta kendi mermileriniz

68 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

ile de atış yapabiliriniz. Poligondan sadece alan kullanımını talep ederseniz her bir mermi için 1.50 TL, eğer her üç kalemi de talep ederseniz, yani tabanca ve mermi de dahil her bir mermi için 3.50 TL ödemeniz gerekiyor. Ayrıca Poligonda atış yapmanın maliyeti kullanılan silaha göre de değişiyor. Aynı mermiyi kullanmalarına rağmen ithal silahlarla atış için 4.5- 5 TL ödenmesi gerekmektedir. Bizim hizmet verdiğimiz poligonda “POLİGON CLUB ÜYELİĞİ” sistemimiz mevcut. Üyelerimiz bu sistemde belirli bir fiyat avantajına sahipler.

Poligondan kimler yararlanabilir? Yasal olarak 18 yaşını doldurmuş olmak şartıyla isteyen herkes poligonda atış yapabilir. Mevzuat gereğince 18 yaşını doldurmayanların da velileri yanında olmak kaydıyla atış yapabilmeleri mümkündür. Silah ruhsat sahipleri, ruhsatları yanlarında olmak kaydıyla –eğer bulundurma ruhsatı ise NAKİL BELGESİ de beraberinde olmalı- kendi silahları ile atış yapabilirler. Kendi mermilerini kullanmak isteyenler için de aynı sistem geçerlidir. Atış yapacakların, atış öncesinde kayıt

Ne yazık ki poligon işletmelerinde doğru atış eğitmenlerinin istihdamı konusunda sorunlar mevcut. Silah ve atış eğitmeni yetiştiren bir program ne yazık ki mevcut değil. Bu ihtiyacımızı genel kolluktan veya T.S.K dan emekli personeli istihdam ederek karşılıyoruz. Bu yeterli mi, bence hayır; ama bu kadar farklı disiplinleri bir arada uygular iken konuyu da bu haliyle de bırakamayız. Çözüm olarak içimizde yaptığımız eğitimler ile bu açığı kapatmaya çalışıyoruz.

Poligon kullanıcılarının profilinden bahseder misiniz? Öncelikle bireysel kullanıcıların ağırlıkta olduğunu söyleyebilirim. Sürekli kullanıcıların ve Club üyeliği satın alanların sosyoekonomik düzeyi yüksek. Size şaşırtıcı gelebilir ama poligona atış yapmaya gelenler arasında kadınların sayısı hiç de küçümsenmeyecek oranda. Atışa gelenlerin yüzde 48’i kadın. Bunlar arasında akademisyenlerden tutun da sanatçılara kadar her yaş grubunda ve profilde atıcılarımızın olduğunu altını çizerek sizler ile paylaşmak istiyorum. İkinci sırada çeşitli kurum ve kuruluşlarda yakın koruma ve güvenlik hizmeti yapanların eğitimleri geliyor. Özel güvenlik görevlilerine kıyasla çok daha profesyonel becerilere sahip olması gereken bu personelin eğitimleri poligonda önemli bir kapasite kullanımı gerektiriyor. Genel kolluk veya T.S.K da özel eğitimler almış personelin de aralarında bu-



GÜVENLİK HİZMETİ

lunduğu daha tecrübeli ve bilinçli bir kullanıcı gurubu söz konusu. Üçüncü sırada özel güvenlik sektörünün silahlı hizmet gören çalışanlarına verdiğimiz hizmet den söz edebilirim. Gerek temel eğitimlerinde, gerekse de yıllık hizmet İçi atışlarında bu profildeki kullanıcıların atışları yaptırılmaktadır. Bir diğer şaşırtıcı kullanıcılar ise turistler. Ailece poligondan yararlanma eğiliminde olan bu gurubun en dikkat çeken yanı, İstanbul’da kaldıkları sürenin önemli bir kısmını poligon için ayırmaları. Bu gurubun, tüm kullanıcılar arasında yaklaşık 10%’ luk bir payı olduğunu söyleyebilirim.

Silah edinen birisi silahını hemen kullanabilir mi? Bu sorunuza cevap vermekte zorlanıyorum. Nedenine gelince; silah edinen bir kişinin atış yapabilecek bilgi ve beceriye sahip olup olmadığına emin olamıyorum. Silah ruhsatı alma konusunda bazı değişiklikler yapılması gerektiğine inanıyorum. Yasa gereğince nasıl ki müracaat eden kişiden‘’silah bulundurma veya taşıma ruhsatı almasında sakınca yoktur diye bir sağlık raporu’’ isteniyorsa; aynı zamanda bu kişiler için belirli ‘’silah ve atış eğitimi’’ almaları ve bu eğitimi belgelendirmeleri de

70 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

şart olmalıdır. Silahını tanımayan, muhafazasını, nasıl kullanılacağını, nasıl temizleneceğini, atış emniyet kurallarını bilmeyen bir kişinin silah ruhsatı sahibi olması ve silah satın alabilmesini sakıncalı buluyorum. Yani temel olarak silah bilgisi ve atış eğitiminin her silah sahibi için şart olduğuna, bu konuda yasal düzenlemelerin acilen yapılması gerektiğine inanıyorum.

Silah bilinci konusunda poligonların önemi Kontrolsüz silahlanma ülkemizin en ciddi problemlerinden bir tanesidir; silah bulundurma ve taşımada belirli bir disiplin var ama daha önce de belirttiğim gibi kayıt dışı çok fazla silahında bulunduğuna dikkat çekmek isterim. Düzenlemeler yetersiz. 6136 sayılı yasada ruhsatı verirken silahı tanıma şartı, silahın emniyet kurallarını bilme şartı, muhafaza etme, bakımını yapma usullerini öğrenme şartı/yeterliliği yok. Yani bu işin eğitimi yok. Silahı maalesef nasıl kullanacağını öğretmeden veriyoruz. Bu işin doğrusunu yapmak için Club’ı kurduk Güvenlik eğitimi konusunda Güvenlik Eğitimcileri Derneği (TÜMGED) olarak yolumuz, Umut Vakfı ile kesişti. Umut Vakfı’ da

silahsızlanma ya da silahlanmanın kontrolsüzlüğünü önleme gibi çok saygı duyulacak bir çalışma içerisinde. Biz de bu çalışmaları, destekleyerek, tecrübelerimizi ve bilgilerimizi sistemin içerisine dahil ederek desteklemeyi arzu ediyoruz. Zaman içerisinde bu konudaki eksikliklerden bir tanesi de silah sahibi olup silahını tanımak isteyenlerin yararlanabileceği, uluslar arası standartlara uygun bir poligonu hizmete sunmaktı. Şartlar oluştu ve geçtiğimiz yıl biz bunu gerçekleştirdik. Ama hedefimiz yapmış olmak için değil, bu işin doğrusu nasılsa onu gerçekleştirmekti. Bunu başarabildiğimiz için çok mutluyuz.

Özel güvenlik eğitiminde poligonların yeri Bilindiği gibi özel güvenlik görevlileri silahsız veya silahlı olarak görev yapıyorlar. Silahlı özel güvenlik görevlileri temel eğitimlerinde 20 saat uygulamalı silah ve atış eğitimi alıyorlar. Bu personel yasa gereğince her beş yılda bir yenileme eğitimi alıyor ve bu eğitimin kapsamında 10 saat uygulamalı silah ve atış eğitimine katılıyorlar. Bu eğitimlerin hedefine ulaşabilmesi için süreçte yer alan diğer unsurlar gibi poligonun da doğru hizmeti verebiliyor olması gerekmektedir. Bunu açarsak; ortamın öğrenmeye uygun şartları sağlaması, atış emniyeti konusunda tereddüt e yer bırakmayacak standartlarda, teknoloji olarak hizmet alanların yadırgamayacağı düzeyde olması ve en önemlisi yetişkin öğrenme alışkanlıklarının gerektirdiği şekilde hizmet anlayışının çok doğru olması gerekmektedir. Bu katkısı nedeniyle poligonların, silahlı görev yapan özel güvenlik görevlilerinin yetiştirilmesinde çok önemli katkısı olduğunu değerlendiriyorum.



BİLGİ GÜVENLİĞİ

Bilgi güvenliğinde risk analizi Toplu bir şekilde fikirsel sermayeye atıfta bulunan Wilding (2006) organizasyonların refahı için hayati önemi olan IP’nin korunmasına çoğunlukla önem verilmediğini vurgular. Bu görüş, bilgi sistemlerini koruduğuna inanan çoğu organizasyonun aslında korunmadığı korkunç gerçeğini bildiren Calder ve Watkins (2012) tarafından da desteklenmektedir. S. Tayfun BORA / Genel Müdür ASSET INTERNATIONAL

B

ilgi ve know-how (işlenmiş bilgi) çoğu organizasyonun en değerli şeyidir. Calder ve Watkins (2012) bilgi ve fikirsel sermayenin bir ticarethanenin fiziksel assetlerinden daha değerli olduğunu vurgulamaktadır (1).

72 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Toplu bir şekilde fikirsel sermayeye atıfta bulunan Wilding (2006) organizasyonların refahı için hayati önemi olan IP’nin korunmasına çoğunlukla önem verilmediğini vurgular (2). Bu görüş, bilgi sistemlerini koruduğuna inanan çoğu organizasyonun aslında

korunmadığı korkunç gerçeğini bildiren Calder ve Watkins (2012) tarafından da desteklenmektedir. Bilgi güvenliği sadece katmanlar yaklaşımıyla, istismarın tüm boyutları ile değerlendirilerek elde edilebilir. Saldırganların en yaygın metodu ise sosyal mühendislik-



BİLGİ GÜVENLİĞİ

Nasheri (2005)’ye göre rekabetçi istihbarat; piyasayı geniş bir bakış açısıyla görür ve belli şirketlerin kendilerini nasıl konumlandırdıkları üzerine odaklaşır. İşe alım, stratejik ve taktiksel gözlem, hedef şirket personelinin ürün örnekleme ve profilleme teknikleri üzerine dayanır. S. Tayfun BORA

tir. Sosyal mühendislik; kişilerin psikolojik yaklaşımlarla şüphe uyandırmadan veya inanç tesis ederek kasıtlı bir biçimde bilgi alma taktiklerini ifade eder. Korkularımızı, insanlara inancımızı ve yardım etme niyetimizi suiistimal ederek bizleri aldatıp bilgi temin etmeye yönelik girişimlerle organizasyonun güvenlik sistemlerinin içindeki en zayıf halka olan insan unsurunu kullanma üzerine kurgulanır. Şu şekillerde hayata geçer: Telefon soruşturmaları, Kendini IT yardım masası gibi tanıtarak kişilere yapmacık telefonlar açma, Ticari show ve konferans yaklaşımları sergilemek, Sosyal network siteleri veya chat ortamlarındaki yaklaşımları sergilemek, E-mail yaklaşımları, Yapmacık iş tekliflerinde bulunma, Kişisel ilişkiler kurma, Kendini yetkili olarak tanıtma vs. Sosyal mühendislik, şirketin en zayıf halkası insana yönelik en kuvvetli saldırı metodudur.

74 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Kriminal hacker’lar bunu bilir. PROOFPOINT’un 2016 İnsan Faktörü Raporu (3)’na göre 2015’te sosyal mühendislik 1 numaralı saldırı metodu olmuştur. Başarılı sosyal mühendislik metotları genelde phishing ve malware kullanırlar. Fakat aldatıcı bilgi saldırganları bunun üzerinde daha fazla araç ve yaklaşımlar kullanırlar. Bu sebeple CSO’lar (Chief Security Officer) internette ve günlük yaşamda kullanılan en etkin 6 sosyal mühendislik alanında çalışma yapar, her birinin anlayışını göz önünde bulundurarak üstesinden gelirler. Sosyal sabotajcıları belirleme, karşı koyma ve uzak tutmak için teknoloji, metot ve kurallar geliştirirler. En efektif sosyal mühendislik teknikleri şu şekilde sıralanabilir: Makroları aktifleştirme, Seksüel istismar, Gelişmiş sempati yaratma, Düzmece işe alım, Eski stajyerler.

Sosyal mühendislik teknikleri (chat gruplarında) Yabancı hükümet kurumlarının espiyonaj faaliyetleri ile kendi şirketlerine dünya piyasalarında

ekonomik avantajlar sağlama girişimleri hayal bile edilemez orandadır. Medyada çokça değinilen; şirketlerin telefon ve bilgisayarlarına müdahale etme hikâyelerinin yanı sıra, şirket kurarak hedef şirkete yakınlaşma, ortak girişim sağlama ve hatta hedef şirkete mal/hizmet sağlama gibi çok daha çeşitli bilgiye ulaşma yöntemi vardır. hükümetler seviyesindeki espiyonajlar geleneksel saldırganlıklarla sınırlı değildir. Endüstriyel espiyonaj konusunda çoğu ABD ve Avrupa şirketlerinin veya ABD ile Asya şirketlerinin davalık oldukları çok şikâyet/suçlama bulunmaktadır. Ülkelerin İstihbarat Servisleri görünüşte müttefik gibi davranıp siber alanda birbirlerine savaş açarak, ekonomik ve endüstriyel gizleri çalarak kendilerine ekonomik avantaj sağlamaya çalışırlar. Tarih bize süper güçlerin gelişip battığını gösterir. Bunda bilgi ve know-how’ın global ekonomik hakimiyet sağlamak üzere belirleyici rolü vardır. Daha da ötesinde, bilgisayarlar ve bağıntılı aparatlarla, çalışan veya eski çalışanlar ticari gizlerle yürüyüp giderler. Hatta neyin çalınabileceği konusunda da limit yoktur. 20 yıl önce güvenliği geçip kapı-



BİLGİ GÜVENLİĞİ

Tarih bize süper güçlerin gelişip battığını gösterir. Bunda bilgi ve know-how’ın global ekonomik hakimiyet sağlamak üzere belirleyici rolü vardır. Daha da ötesinde, bilgisayarlar ve bağıntılı aparatlarla, çalışan veya eski çalışanlar ticari gizlerle yürüyüp giderler. Hatta neyin çalınabileceği konusunda da limit yoktur. dan çıkarken evrak kutuları ile çıkarılabilecek şeyler şimdi flash drive’lara sığmakta ve hatta kişisel cloud hesaplara desktop Workstation’lardan upload edilebilmektedir. Ekonomik casusluğun büyük bir bölümü aşağıdaki kategorilere ayrılır: Çalışanlar müteşebbislerinden bilgi çalarlar, Şirketler rakiplerinden bilgi çalarlar, Yabancı hükümetler şirketlerden bilgi çalarlar. On yıl önce ONCIX (4), yıllık raporunda aşağıdaki bulguları yayınlamıştır: En büyük tehdit ve kayıplar: İmalat süreçleri, bilgi iletişimi ve teknolojisi, nadir bulunan doğal kaynaklar, havacılık, temiz enerji projeleri ve eczacılıkla ilgilidir.

76 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Ticari bilgi sahiplikleri üzerindeki riskler internet ve bilgi sitemleri ile birlikte artmaktadır. Patentli bilgi güvenliğine yönelik en büyük tehlike tesiste sözleşmeli çalışanlar ve ortak girişim üyeleri bakımından iç saldırgan bakış açısıyla oluşmaktadır. Patent alınmış bilginin etkin korunması çoğu şirket tarafından yürütülememektedir. Patentlendirilmiş bilginin değerini ölçme mekanizma ve süreçleri çoğu şirkette yoktur. Yukarıda belirtilen bu olgular günümüze kadar etkin korumaya kavuşamamış ve teknolojik gelişmeler dengeyi hep saldırganların lehine çevirmiştir. Hatta daha da ötesinde: Siber dünya faillere ve hatta iç saldırganlara kendilerini gizleme güvenliğini sağlamıştır. Ev ve iş hayatları arasındaki ayrıma çok az dikkat çeken çalışanlar istedikleri her tür bilgiye her yerden ve her zaman serbest ulaşımı sağlar olmuşlardır. Rekabetçi istihbaratla casusluğun karıştırılması kolaydır. Casusluk kanunda zayıf bir şekilde tanımlanmaktadır. Büyük şirketlerin çoğunda rekabetçi istihbarat departmanları bulunur. Nasheri (2005) (5)’ye göre rekabetçi istihbarat; piyasayı geniş bir bakış açısıyla görür ve belli şirketlerin kendilerini nasıl konumlandırdıkları üzerine odaklaşır. İşe alım, stratejik ve taktiksel gözlem, hedef şirket personelinin ürün örnekleme ve profilleme teknikleri üzerine dayanır. Hatta rekabetçilerin kuvvet ve zayıflıklarını inceler. Yine de, rekabetçi bilginin kanuni ve etik bir biçimde toplanması ile ticari bilginin gizlice elde edilmesi

arasında çoğunlukla ince bir çizgi mevcuttur. Kişisel verilerin çalınmasına odaklı organize suç çeteleri kişisel verilere önemli risk oluştururlar. Kişisel verinin hedef alınmasına dair 2012 TRUSTWAVE Global Güvenlik Raporu (6) şu sonuçlara dikkat çekmektedir: En çok hedef olanlar gıda ve içecek sektörleridir. Siber suç saldırılarının çoğu %89 ile kişisel verilere yöneliktir. Saldırıların yüksek başarı oranı vardır. Zayıf password ’ler hep problem olmuştur. En çok kullanılan password‘ler «PASSWORD1» dür. Kötü niyetli eklentisi bulunan maillerin alınma zamanı 08000900 EST (1300-1400 GMT)’dir. İncelenen şirketlerin %16’sı saldırıları kendileri tespit ederler. Diğer %84’ü dışarıdan bilgilendirilir: Kural koyucular, polis veya kamu. Kötü niyetli bir yazılım tespit edilmeden önce mağdurun ortamında ortalama 173,5 gün kalır. Sıklıkla kullanılan ifadelerle, bilgiyi açığa çıkaracak dört yol söylenmektedir: Dışarıdakiler, Kötü niyetli içeridekiler, Sehven ifşa eden içeridekiler, Dışarıdakilerle iş birliği içindeki içeridekiler . Aslında bu güzel ayrıştırım saldırgan çeşitlemesini haddinden fazla basitleştirmektedir. Beyazyaka bilgi hırsızlığı, ekonomik casusluk ile kanuni istihbaratlar arasındaki çizgiler net değildir. İstihbarat toplama ile ilgili olarak Hasheri (2005) istihbarat toplayanların rekabetçiler, satıcılar, müfettiş veya tahkikatçılar, busi-



BİLGİ GÜVENLİĞİ

ness istihbarat danışmanları, basın, işçi arabulucuları ve hükümet servislerinin olabileceğini belirtir. Bu bağlamda bilginin saldırganları şu şekilde adlandırılabilir: Çalışanlar, Eski çalışanlar, Rakipler, İş ortakları (Joint Ventures), Yabancı hükümetler, Bilgi brokırları, Gazeteciler, Aktivistler, Extremistler, Organize suç çeteleri. Görüldüğü gibi, bilgi güvenliği sadece IT (bilgi teknolojileri) olarak ele alınabilecek bir konu değildir. Buradaki savunma mekanizmalarının CSO’lar (Chief Security Officer) tarafından geliştirilmesi gerekir. Ülkemizde kurumsal (corporate) savunmada güvenlik müdürlerine C-Suite yapısı içerisinde yer verilmemektedir. Ancak; şirket değerlerinin, bilgisinin korunabilmesi için bu elzemdir. Değerlerin ve bilginin kaybında insan unsuru IT ye nazaran daha fazla ön plana çıkmaktadır. 2005 yılında ABD Senatosu önünde verdiği ifadede hacker Kevin Mitnick ifadesinde şu hususlara yer vermiştir: “Ben nadiren teknik saldırı düzenlerim. Bilgisayar güvenliğinde insan unsuru sürekli gözden kaçırılır ve daha kolay kandırılabilirdir. Şirketler firewalllara, şifrelemelere ve bağlantı cihazlarına milyonlarca dolar yatırırlar ve bu para uçar gider çünkü; bu tedbirlerden hiçbiri en zayıf halkayı işaret etmez.” (Wilding, 2006) Tüm şekillerdeki bilginin risklerini etkin bir şekilde yönetmek üzere ISO 27001 bilgi sistemleri güvenliğinin oluşturulması ve kurallarının aşağıdakilere değinebilmek üzere kapsam ba-

78 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Güvenliğin topyekûn yürütülmesi yüzyıllardır dile getirilen bir olgudur. Güvenlikçilerin bilgilerinin pekiştirilmesinden belki daha da önemlisi, çalışanların farkındalık eğitimlerinin arttırılmasıdır. Bir iş arkadaşınızla akşam yemeğinde şirket bilgileri paylaşırken yan masadan sizi kimlerin dinleyip kayda aldığını bilemezsiniz! kımından yeterince geniş olması gereklidir: Bilgi sistemleri güvenliği (Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi – ISMS), Telekomünikasyon güvenliği, Teknik izleme karşı tedbirleri, Farkındalık programları, Personel güvenliği (Özgeçmiş tarama, gizlilik ant. tahkikatlar, sosyal mühendislik vs.), İş seyahatinde bilgi güvenliği, Kağıt belgelerdeki bilginin korunması, Operasyonel Güvenlik (OpSec), İş ortakları ile bilgi paylaşımı, Olay müdahale ve tahkikatlar. Sorumlu bir uzman bireye sahip olmaktan ziyade, çapraz iş komitesi faaliyeti gibi «bilgi assetlerini koruma programı» yöneterek elde edilecek birleşik bilgi güvenliği yaklaşımı sergilemek gerektirir. 1 bireyin sorumluluğu değildir! Güvenlik, tüm iş kollarını içeren topyekün bir faaliyet olarak ele alınmalıdır. Bu durum ve gelişen teknolojinin yarattığı risk bu savunma stratejisini yeni ortaya çıkarmamıştır. Güvenliğin topyekün yürütülmesi yüzyıllardır dile getirilen bir olgudur. Güvenlikçilerin bilgilerinin pekiştirilmesinden

belki daha da önemlisi, çalışanların farkındalık eğitimlerinin arttırılmasıdır. Bir iş arkadaşınızla akşam yemeğinde şirket bilgileri paylaşırken yan masadan sizi kimlerin dinleyip kayda aldığını bilemezsiniz! En önemli savunma farkındalık eğitimleri ile destekli güvenlik programları oluşturulmasıdır. Kaynaklar 1) Calder, Alan and Watkins, Steve (2012), IT Governance, An International Guide to Data Security and ISO27001/ISO27002, Kogan Page, London, UK 2) Wilding, Ed (2006), Information Risk and Security, Gower, Aldershot, UK 3) https://www.proofpoint.com/ sites/default/files/human-factorreport-2016.pdf 4) ONCIX: Office of the National Counterintelligence Executive (ABD) 5) Nasheri, Hedieh (2005), Economic Espionage and Industrial Spying, Cambridge University Press, Cambridge, UK 6) https://www.trustwave. com/Resources/Library/ Documents/2012-TrustwaveGlobal-Security-Report/



YANGIN GÜVENLİĞİ

Köpüklü söndürme sistemleri Genellikle sadece su kullanılarak söndürülmesi mümkün olmayan yanıcı parlayıcı sıvı kimyasal maddelerin ve yakıt yangınlarının söndürülmesinde kullanılan köpük; basınçlı su + köpük sıvısı + hava karışımından elde edilen ve küçük kabarcıklardan meydana gelen iyi bir söndürücüdür. Serkan CEYLAN / Makine Müh.Mühendislik & Satış Departmanı Ekip Lideri NORM TEKNİK

K

öpük, basınçlı su + köpük sıvısı + hava karışımından elde edilen ve küçük kabarcıklardan meydana gelen iyi bir söndürücüdür. Genellikle sadece su kullanılarak söndürülmesi mümkün olmayan yanıcı parlayıcı sıvı kimyasal maddelerin ve yakıt yangınlarının söndürülmesinde kullanılır. Köpük; Yakıt buharı ile oksijenin temasını keser. Yakıt yüzeyindeki buharlaşmayı engeller. Yakıt yüzeyi ve alevi birbirinden ayırır. Yakıt yüzeyini ve çevresindeki metal yüzeyleri soğutur.

80 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Köpükler kimyasal özelliklerine göre iki ana grupta sınıflandırılır. Bunlar; Protein esaslı Protein bazlı (RP) köpük sıvıları Floroprotein (FP) köpük sıvıları Film tabakası oluşturan (FFFP) Köpük Sıvıları Alkole dirençli film tabakası oluşturan (AR-FFFP) protein bazlı köpük Sıvıları Sentetik esaslı Akıcı film tabakası oluşturan (AFFF) köpük sıvıları * Alkole dirençli akıcı film tabakası oluşturan (ARAFFF) köpük sıvıları Sentetik deterjan köpük sıvıları



YANGIN GÜVENLİĞİ

Köpük genleşme oranı; köpük sıvısının hava ile etkileşiminden önceki hacmin, oluşan toplam köpük hacmine oranı olarak tanımlanır. Genleşme oranına göre köpük sistemlerini aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz: Düşük genleşmeli sistemler – 20:1 Orta genleşmeli sistemler – 20:1-200:1 Yüksek genleşmeli sistemler – 200:1-1000:1 Köpüklü söndürme sistemlerinin en yaygın kullanıldığı yerler yanıcı ve parlayıcı sıvıları barındıran alanlardır. Yanıcı sıvılar, alev alma sıcaklığı 38°C ve üzerinde olan kimyasal sıvı maddelerdir. Parlayıcı sıvılar ise alev alma sıcaklığı 38°C’nin altında olan ve buhar basıncı 2.8 bar’ı aşmayan kimyasal sıvı maddelerdir. Yanıcı ve parlayıcı sıvılar petrol türevi hidrokarbonlar ve polar solventlerden oluşmaktadır. Hidrokarbonlar sadece karbon ve hidrojen atomları içeren organik bileşiklerdir. Hidrokarbonlara ham petrol, gazolin, jet yakıtı, benzin, nafta gibi sıvılar örnek gösterilebilir. Su ile karışan ve çözücü olarak kullanılan sıvılarsa polar solvent olarak adlandırılır. Alkol, keton, eter ve esterler bu grupta yer alan sıvılardandır. Polar solvent yangınlarında sadece alkole dayanıklı (örn. AR-AFFF) köpükler kullanılır. Diğer tip köpüklerin kullanılmama sebebi ise polar solventlerin, bu köpükleri bozarak parçalaması ve etkisiz hale getirmesidir.

Köpük karşılaştırma tablosu Köpük Tipi1 Yangın Tipi2

Köpük Genleşme3

Hidrokarbonlar Polar Solventler Düşük

Orta

Yüksek

S AFFF AR-AFFF P FP FFFP

1 3 3 1 2 3

Evet Evet Evet Hayır Evet Evet

Evet Hayır Hayır Hayır Hayır Hayır

0 0 3 0 0 0

Hayır Evet Evet Evet Evet Evet

1. S-Sentetik deterjan, AFFF-Aqueous film-forming foam, AR- Alcohol-resistant, P-Protein, FP- Fluoro-protein 2. Verim: 0-Etkisiz, 1-Düşük etkili, 2-İyi, 3-Mükemmel 3. Genleşme oranı: Düşük genleşme oranı 2:1 ve 20:1, Orta genleşme oranı 20:1 ve 200:1, yüksek genleşme oranı 200:1 ve üzeri

82 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Parlama noktası yanıcı ve parlayıcı madde buharlarının, yanmanın başlaması için hava ile oluşturduğu yeterli karışımın, yanma için gerekli eşik değere ulaştığı sıcaklık derecesidir. Yanıcı ve parlayıcı sıvılar parlama ve kaynama noktalarına göre sınıflandırılırlar. Uluslararası alanda en çok kabul gören standartlardan biri olan NFPA 30 Flammable and Combustible Liquids Code standardında sınıflandırma aşağıdaki şekilde yapılmaktadır.

Sınıf Parlayıcı Sıvılar Sınıf IA Sınıf IB Sınıf IC Yanıcı sıvılar Sınıf II Sınıf IIIA Sınıf IIIB

Parlama Noktası

Kaynama Noktası

< 22,8 °C < 22,8 °C ≥ 22,8 °C ve < 37,8 °C

< 37,8 °C ≥ 37,8 °C -

≥ 37,8 °C ve < 60 °C ≥ 60 °C ve < 93 °C ≥ 93 °C

-

Köpük sıvısının köpük-su solüsyonundaki oranı 1%, 3%, 6% şeklindedir. Yüksek genleşmeli köpük sistemlerinde köpük üreticisine bağlı olarak bu oran farklılık göstermektedir. Ortamdaki kimyasal sıvıya ve kullanılacak köpük tipine göre oranlama yüzdesi tespit edilmelidir. Köpüklü söndürme sistemlerinin kullanım alanları arasında sayılabilecek başlıca mahaller şunlardır: Yanıcı parlayıcı sıvı depoları, Uçak hangarları, Helikopter hangarları, Yakıt yükleme boşaltma istasyonları, Boya imalathaneleri, Kimyasal madde üretim ve depolama tesisleri, Yanıcı ve parlayıcı sıvıların depolama ve dolum tesisleri, Petrol rafinerileri, Tersane ve iskeleler, Yat limanları. Köpüklü söndürme sisteminin tasarım kriterleri sistemin uygulanacağı mahale göre ilgili standarttan yararlanılarak belirlenmelidir. Ülkemizde ve uluslararası alanda en yaygın kullanılan standartlar aşağıdaki gibidir. Örneğin yakıt tanklarının bulunduğu bir tank çiftliğinin korunmasında NFPA 11 standardına göre, yanıcı parlayıcı sıvı depolarının sistem tasarımında NFPA 30 standardına göre



YANGIN GÜVENLİĞİ

hareket edilmelidir. NFPA 11: Standard for Low-, Medium-, and High-Expansion Foam, NFPA 16: Standard for the Installation of FoamWater Sprinkler and Foam-Water Spray Systems, NFPA 30: Flammable and Combustible Liquids Code, NFPA 13: Standard for the Installation of Sprinkler Systems, NFPA 409: Standard on Aircraft Hangars, NFPA 418: Standard for Heliports, EN 1568:Foam Concentrates, Köpüklü söndürme sistemi tasarımı genellikle aşağıda yer alan adımlardan oluşmaktadır. Tasarım adımları: Depolanan yanıcı parlayıcı sıvının sınıfının belirlenmesi Uygun sistem seçimi (Islak, baskın vs..) Tasarım yoğunluğu ve operasyon alanının belirlenmesi Köpük boşaltma ekipmanının seçilmesi Köpük - su besleme sisteminin seçimi Oranlayıcı seçimi Uygulama süresinin belirlenmesi Köpük tipinin seçimi. Köpük-su karışımlarında yaygın olarak iki besleme metodu kullanılmaktadır. Diyafram tanklı besleme metodu Köpük sıvısı, karbon çelik tank içinde bulunan elastomerik malzemeden yapılmış köpük torbasında depolanır. Köpüğü basınçlandıran su ise tank cidarı ile köpük torbası arasındaki boşlukta yer

84 n Güvenlik Yönetimi Şubat 2018

Diyafram tanklı köpük besleme metodunun çalışma prensibi basittir ve sistemin bakımı oldukça kolaydır. Sistem su gücüyle çalışır, ilave enerji gerektirmez. Diyafram tanklı köpük besleme yöntemi bu yönleriyle köpük pompalı sistemlere göre çok daha fazla tercih edilmektedir. alır. Köpüğü basınçlandıran su, sistemdeki yangın pompasından sağlanır. Atmosferik tank - Köpük pompalı besleme metodu Sitemde köpüğün depolandığı bir atmosferik köpük tankı mevcuttur. Köpük ve su ayrı pompalar ile oranlayıcıya gönderilerek sisteme verilirler. Pompalı sistemlerde basıncı dengeleyen özellikte oranlayıcılar kullanılır. Diyafram tanklı köpük besleme metodunun çalışma prensibi basittir ve sistemin bakımı oldukça kolaydır. Sistem su gücüyle çalışır, ilave enerji gerektirmez. Diyafram tanklı köpük besleme yöntemi bu yönleriyle köpük pompalı sistemlere göre çok daha fazla tercih edilmektedir.







ABONE FORMU

ABONELİK BİLGİLERİ GÜVENLİK YÖNETİMİ DERGİSİNE 1 YILLIK ABONE OLMAK İSTİYORUM. ADI, SOYADI : FİRMA ADI : DOĞUM TARİHİ/YERİ: DERGİ TESLİM ADRESİ ADRES

:

POSTA KODU / SEMT / ŞEHİR DİĞER BİLGİLER: MESLEK

:

E-MAİL

:

TEL

:

FAX

:

GSM

:

FATURA ADRESİ: ADRES:

POSTA KODU / SEMT /ŞEHİR VERGİ NO / DAİRESİ Güvenlik Yönetimi Dergisi’nin 1 yıllık abonelik bedeli 85 TL. + KDV’dir. Abonelik bedelini İş Bankası - Perpa Şubesi - Hesap No: 1188 0542685 IBAN: TR76 0006 4000 0011 1880542685 yatırdıktan sonra dekontun fotokopisi ile birlikte bu formu doldurarak 0212 210 54 45’’ye fakslayabilir ya da info@guvenlik-yonetimi.com adresine mail atarak hemen abone olabilirsiniz.





R

55

23

E

K

73

33 - 34

L

A

M

I

N

75

91

1

ö.K.İ

D

E

K

19

9 - 96

79

57

85

87

77

13

4-5

63

93

17-21

2-3

67

15

45

61

81

95

59

49

53

69

88

11

A.K.

27

71

A.K.İ.

86

89

Ö.K.

83

37

S




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.