2 minute read
Sanat İkonları Hakkında Ne Düşünüyorsunuz
sık sorulan sorular
SANAT İKONLARI HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORUZ?
Advertisement
İkon; Ortodokslarda dini içerikli resimlere deniyor. Halkın tapınacağı yeni ikonlar yaratıyorlar. Amerikan müzik endüstrisi bunu özenle hazırlıyor. Üzerinden para kazanabileceği, gençlere model olarak sunabileceği, dönemin modası gençler. Kuralsız yaşamları, giyimleri, saç yapım şekilleri ve hayatlarındaki bir kaç farklılık bir araya gelince, yeni bir yıldız doğuyor...
Bir oyuncağı tasarlar gibi, müzisyenlerden ikonlar yaratıyorlar. Bu da halkı avlamanın başka bir yolu, dinsel bir tapınma gibi tapınılan “yıldızlar” yetiştiriyorlar. Justin Bieber gençler için bir ikon haline geliyor. Lady Gaga, yeni dönemin kadın, ya da eşcinsel ikonlarından birisi. Gençlere diyorlar ki, işte böyle olun. Gerçek mutluluk burada, moda bu. Ortaokullu genç erkekler, genç kızlar eğer Justin Biber şarkısı bilmiyorsa ayıplanır hale getiriliyor. Köşe yazarlarından, müzik eleştirmenlerine kadar, Lady Gaga’ya tapınma hali içine giriyorlar. Hiç kimsenin; bu ahlaksızlıktır, demesine izin vermiyorlar. Tersine, bu soruyu sormak ayıplanıyor. Sanki sahnede çıplak gezmek bu işin kanunu, yasası. Yazarlar, çizerler, moda dünyasının çizdiği sınırlar çerçevesinde tartışmak
halk sanatçılığının alfabesi
zorunda hissediyorlar kendilerini. Hiçbir sanatçı bu kıyafeti, bu sahne gösterisini eleştirmeye cesaret edemiyor.
Ve bütün dünyada sanat piyasasında sanatçılara bir model gösteriyorlar. Bu dönem Lady Gaga olacaksınız. Elinize kumandayı alın, uydu kanallarında dünyanın her tarafındaki müzik kanalları var. Tek tek bakın hepsine. Sözlerini anlamasanız da, neredeyse birbirinin aynısı olan sahne gösterileri ve müzik yapıları var. Bu yüzlerce müzisyenin her biri kendini en mükemmel sanıyor.
Sanat ikonları, sürekli yerlerini koruyamazlar. Daha fazla para kazandıracak yeni ikonlar üretmek için sürekli çalışırlar. Büyük müzik yapımcı firmaları, ajanlarını dört bir tarafa gönderip, yeni ikon avlamaya çıkıyorlar.
Bizi tek tip olmakla suçlayanlar, hep aynı şeyi yapıyorsunuz diye suçlayanlar, bu gerçekleri görmez, ya da susarlar. Dünyanın her tarafında yüzlerce kanaldaki binlerce müzisyen, neredeyse birkaç müzik firmasının belirlediği moda müzikleri yapmak zorundalar.
Dünyada müzik piyasası bu kadar yozlaşmışken, köşe yazarlarından, politikacılara, düzen müzisyenlerine kadar, bir yanıyla düzenin uşakları, halk için hiçbir olumlu örnek yaratamadıkları gibi, bizi karalıyorlar, bize saldırıyorlar. Her türlü iftirayı da atıyorlar. Sahnedeki kıyafetimizden, konuşmalarımıza kadar hiçbir şeyimize tahammül edemiyorlar.
Sorun şudur, karşımızda çürüyen ve yozlaşan bir sistem var. Boğazına kadar pisliğe batmış, her şeyi tüketen bir müzik piyasası. Neredeyse bütün tüketim endüstrisiyle ortak çalışan bir fabrika gibi çalışıyorlar. Kararsızlık, ihanet, aldatma, gericilik… her türlü konuyu bulabilirsiniz bu müzikte.
sık sorulan sorular
Yarattıkları ikonlar aracılığıyla, duygu satıyorlar. Kolunuza taktığınız saat, giydiğiniz tişört, ayakkabınız... Saatinizle Justin Biber, ayakkabınızla Lady Gaga gibi hissetmenizi istiyor bu düzen. Yoksa saatin maliyet ücretini istemiyorlar sizden.
Bu ikonların yaratabileceği hiçbir şey yoktur.
Bugüne kadar sanat alanında, müzik alanında yaratılmış ne kadar güzel şey varsa, halk yaratmıştır. Halk sanatçıları, büyük bir halk ve vatan sevgisi taşırlar, bu nedenle en güçlü eserleri üretirler...
Ülkemizde de ne “ikoncanlar”, ne Tarkanlar kalır yarına. Sabahattin Aliler, Ruhi Suların yolu doğru yoldur. Müzik yapmak için de, piyasanın içinde yer alarak yol almak mümkün değildir. Sanatçılar devrimci olmalı, örgütlenmelidir. Karşımızdaki dev müzik sektörü güçlüdür. Ancak halkın örgütlü gücüyle birleşmiş bir sanattan daha güçlü olamazlar. Bu yüzden sanatçılar devrimci olmalıdır. Karşımızdaki bu dev sektöre karşı ancak örgütlü bir sanat mücadelesiyle mücadele edebiliriz.