KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
ÜCRETSİZDİR
NİSAN 2015
Sevginin Gucu
yayınıdır
www.karacigernakli.org
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Karaciğer naklinde bir marka:
KENT HASTANESİ Bugüne kadar gerçekleştirdikleri 1700’ün üzerindeki karaciğer nakli operasyonları ile Türkiye’nin en deneyimli ekiplerinden birini bünyesinde bulunduran Kent Hastanesi; %90’ın üzerinde sağkalım oranıyla sadece Türkiye'deki hastalara değil, dünyanın birçok yerinden gelen hastalara da canlı ve kadavradan karaciğer nakilleri yapmaktadır. Yılda 150 nakil ve %90’ın üzerinde sağkalım oranıyla;
Hedefimiz: Mutluluğunuz...
Canlı vericili karaciğer nakillerinde 3 ayrı ekibin yaptığı ameliyatların her biri üst düzeyde uzmanlık gerektirir. Bu ameliyatlar alıcı-verici ameliyatı ve mikroskop altında mikrocerrahi ile nakil edilen karaciğerin atardamarının dikilmesidir. Alıcı ameliyatı Doç. Dr. Murat Kılıç'ın, verici ameliyatı Doç. Dr. Murat Zeytunlu'nun ve mikrocerrahi kısmı ise Prof. Dr. Mehmet Alper'in sorumluluğunda gerçekleştirilmektedir.
Kent Hastanesi Karaciğer Nakli Ekibi Soldan sağa: Opr. Dr. Zafer Önen, Dr. Selçuk Onur Duygu, Filiz Kurt, Opr. Dr. Rasim Farajov, Gülay Aksu Kul, Prof. Dr. Mehmet Alper, Doç. Dr. Murat Kılıç, Doç. Dr. Murat Zeytunlu, Doç. Dr. Latife Doğanay, Opr. Dr. Cahit Yılmaz, Prof. Dr. Çiğdem Arıkan, Dyt. Safiye Taş, Elif Çetin, Şenol Kafa.
Kent Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanları Soldan sağa: Uzm. Dr. Bülent Şengül, Prof. Dr. Çiğdem Arıkan, Prof. Dr. Ethem Tankurt
1
www.karacigernakli.org
Kent Hastanesi Anestezi Ekibi Soldan sağa: Uzm. Dr. Erhan OLGUN, Uzm. Dr. Ayhan ÖNAL, Prof. Dr. Ali Reşat MORAL, Uzm. Dr. Ali Han PİRİM, Uzm. Dr. Ahmet SUBAŞI, Uzm. Dr. Gökhan AYHAN,
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
İZMİR KENT HASTANESİ KARACİĞER NAKİL PROGRAMI 2009 yılı Temmuz ayında başladığımız Kent Hastanesi Karaciğer Nakli Programı’nda 800 nakle yaklaştığımız bugünlerde bültenimizin 7. sayısını yayınlamanın heyecanını yaşıyoruz. Üç yıl önce yayınlamaya başladığımız Canım Ciğerim Bülteni ile karaciğer nakli konusundaki aktivitelerimiz ve hastalarımız ile ilgili bilgileri sizlerle paylaşmayı sürdürüyoruz. Son yıllarda karaciğer nakli alanındaki tıbbi gelişmelere ek olarak gerek Sağlık Bakanlığı gerekse de Sosyal Güvenlik Kurumu’nun destekleme politikaları ile ülkemizde yapılan nakil sayıları ve başarı oranları giderek yükselmiştir. Akut ya da kronik karaciğer yetmezliği tablosu içinde olan ve nakil olmaz ise kaybedilme olasılığı çok yüksek olan bu hasta grubunun, zamanında karaciğer nakli olabilme şansları belirgin olarak artmıştır. Bugün ülkemizde 40’ı aşkın merkezde yapılan karaciğer nakillerinin sayıları yılda 1000’i aşmaktadır ve bu rakam nüfus olarak bize yakın ya da bizden çok olan birçok Avrupa ülkesinden fazladır.
Başarı oranları da genel olarak %90’lar düzeyinde olup, dünya standartlarının üzerindedir. Uygulanan nakillerin tümü Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenmektedir. Kadavra organ dağıtımı tamamı ile Bakanlık hasta bilgi işlem ağı üzerinden hastalığın ağırlığına göre yapılmakta ve canlı vericili nakiller de bu sisteme işlenip sonuçları değerlendirilmektedir. Amacımız bu başarıyı daha da artırmak ve mükemmel sonuçlara ulaşmak. Nakil hastaları, bu hastaları izleyen hekimler ve nakil yapan merkezler arasındaki işbirliği ve iletişim bizler için büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle hazırladığımız bu bülten meslektaşlarımızla, karaciğer nakil merkezleriyle ortak hastalarımız ile ilgili bilgileri paylaşma ve onlardan gelen önerileri değerlendirme olanağı yaratıyor. Karaciğer nakline ihtiyaç duyan hastalara umut olmak, nakil olmuş hastalarımızın sağlık ile pekişmiş mutlu hikayelerini paylaşmak amacıyla bu yeni sayıyla da sizlerleyiz. Doç. Dr. Murat Kılıç
Nesrin COŞKUN Kent Sağlık Grubu Basın Danışmanı Editör
Merhaba, Bir yılı daha geride bırakırken, Görsel Yönetmenimiz Burhan Günay ile birlikte 2015’in ilk Canım Ciğerim Bülteni’ni sizlere sunmanın heyecanını yaşıyoruz. Yine dolu dolu bir bülten hazırlamaya çalıştık; her haberinde, her öyküsünde kendi hayatlarınızdan benzerlikler bulacağınız bir bülten… Geçen yıl Sevgililer Günü’nün en anlamlı haberi Kent’ten çıkmıştı. Hastamız Salih Karavaş’a eşi Figen Karavaş can aşısı olmuş, onlar da bu haberle o özel günün sembolü haline gelmişti. Karavaş çiftinin ikinci hayatlarının ilk yıldönümünü doktorlarımızla, hemşirelerimizle hep birlikte kutladık. Salih ve Figen, bu yıl da gazetelerin, televizyonların en aşk dolu Sevgililer Günü haberi oldular. Onların hikayesini Figen Karavaş’ın ağzından okuyacaksınız. Eşlerine ikinci hayatın kapılarını açan diğer fedakar kadınları da bulacaksınız sayfalarımızda. Çocuklarımız büyüyor, gelişiyorlar... Ne kadar büyüdüklerini fotoğraf karelerinde göreceksiniz.
Her zamanki gibi sizden gelen mektuplar… Edirne’den, Van’dan, Bursa’dan, Mersin’den… Yolları Kent Hastanesi’nde kesişen; kutsal bağışlarla yeni bir yaşama başlayan hastalarımız ve hikayeleri …Veee bir haber de bizden… Karaciğer Nakli Bölümümüzün geleneksel yeni yıl yemeğinde neredeyse bütün hastane bir aradaydık. Ekip hem hastanedeki çalışma arkadaşlarına teşekkür etme fırsatı buldu, hem de eğlenip yorgunluk attı. Felekten bir gece çaldık, hep birlikte. YALNIZ DEĞİLSİNİZ Sağlıkla, sağlıcakla kalın.
2
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Prof. Dr. Çigdem Arıkan Doç. Dr. Murat Kılıç
Prof. Dr. Mehmet Alper
Doç. Dr. Murat Zeytunlu
Opr. Dr. Zafer Önen
Nezahat Bingöl
Opr. Dr. Cahit Yılmaz
Opr. Dr. Rasim Farajov
Gülay Aksu Kul
Elif Çetin
Ebru Gülcan
Karaciğer Nakli Ekibi’nin
KUTLAMA GECESİ Karaciğer Nakli Bölümü’nün geleneksel yeni yıl yemeği tüm hastane çalışanlarını buluştururken, eğlencenin doruğa çıktığı gecede yorgunluk atıldı, moral depolandı.
3 www.karacigernakli.org
Burcu Cantimur
Şakir Güzel
Harun Bayram Pınar Berat
Şenol Kafa Ali Osman Ecer
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Sevginin Gucu Kadavradan bağışların yetersiz olması, hastaların yıllarca bekleyemeyecek durumda olması yüzünden sorun en yakınlarının “candan bağış”larıyla çözümlenmeye çalışılıyor. Bu yakınlar çoğu zaman da eşler oluyor, hiç şüphesiz. Size bu hikayelerden birkaç örnekle hayat arkadaşlığını donör olarak taçlandıran eşlerden biri olan Figen Karavaş’la yapılmış röportajı sunuyoruz.
Hayat cok guzel ikinci bahar Emin Yasak 49 yaşında üç çocuk sahibi. 2007 yılında koyulan hepatit B tanısının ardından kontrollerini ihmal etmeden sürdürdü. Ancak 30 Eylül günü yapılan ultrason tetkikinde karaciğer tümörü teşhis edildi. Bu hiç beklenmedik tanı karşısında üç evladı da babalarına can olmak için sıraya girdi. Ancak karaciğerleri yağlı çıktığı için donörlüğü kabul edilmeyen Emin Yasak için eşi, çocuklarını annesi Ayşe Yasak (45) gözünü kırpmadan ameliyat masasına yattı. Nakil 25 Aralık 2014’te gerçekleşti. Eşine minnettarlığını, sevgisini dile getiren Emin yasak, “ikinci baharımızı yaşıyoruz” diyor.
Hüseyin Gülle 46 yaşında, emekli. 30 Ağustos 2013’de nakil oldu, eşi Sevda Gülle’den (40) alınan karaciğer parçası nakledildi. Hepatit B’ye bağlı siroz nedeniyle nakil olmak zorunda kalan Hüseyin Gülle, 2010’da tanı koyulduğunu söyledi. Nakil ameliyatına kadar geçen sürede 5 kez komaya girdiğini, çok zorluklar yaşadığını belirten Gülle, şunları söyledi: “Çok sıkıntı çektim ama bir çoğunu hatırlamıyorum bile asıl sıkıntıyı, acıyı bana yeniden hayat veren eşim çekti. Hayat çok güzel, ikimiz de çok iyiyiz.”
ikimizin de sagligi yerinde Şenol Balbay 50 yaşında, iki çocuk babası. Siroz nedeniyle 21 Şubat 2012’de karaciğer nakli oldu. Şenol Balbay’a eşi Selma Balbay gönüllü verici oldu. Eşine yeni bir hayat verip can ciğer olan Selma Balbay, “Eşim hastalık nedeniyle bilinç kaybı yaşamıştı. Bana hazırlıklı olmamı, her an onu kaybedebileceğimi söylediler. Kızım Esra, oğlum Hüseyin de gönüllü oldu. Ben uygun çıkınca tereddütsüz ameliyat masasına yattım. Şimdi eşim çok iyi. Artık kontrollere bile gelip gitmiyoruz, sadece ayda bir bazı kan tetkiklerinin sonucunu hastaneye bildiriyoruz. İkimizin de sağlığı yerinde ve mutluyuz.”
4
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Bir Aşk
“ Karaciğer Nakli benim için kısıtlamaların yok oluşunu, sağlıklı hissetmenin nasıl olduğunu anlatıyor.”
Hikayesi
Sizi ve eşinizi tanıyabilir miyiz? Elbette. Ben Figen Karavaş, 1972 İzmir doğumluyum. Nakil öncesine kadar özel gün fotoğrafçılığı yapıyordum. Şimdilik bir süre ara vermek zorunda kaldım. Eşim Salih Karavaş 1966 doğumlu, emekli. 13 yaşında Ulus adında bir oğlumuz var.
Sizi İzmir Kent Hastanesi’ne getiren neden eşiniz Salih Karavaş için karaciğer nakli kararının alınmasıydı. En başa dönersek, her şey ne zaman, nasıl başladı? Her şey 15 yıl önce eşimin yaşadığı bir stres, sıkıntı yüzünden başladı. Yaşadığı sıkıntı eşimin vücut sisteminin çökmesine sebep oldu ve 1 yıl süren tetkikler sonucu hastalığın adını öğrendik. Şanslıydık ki çok iyi bir doktora denk gelmiştik. Ulus Salih Akarcalı. Kendisini burada anmadan geçemezdim. Onun sayesinde hastalığın teşhisi konuldu. Her şey için kendisine buradan da teşekkür etmek istiyorum. 15 yıl boyunca eşimin takibi kendisi tarafından yapıldı. O dönem bu hastalığın sonucunda karaciğer nakli olacağını doktorumuz söylemişti. 5 ya da 10 yıl içinde demişlerdi. Ancak birçok alternatif tedaviler ve çabalarımız ile 15 yılı tamamladık.
Böyle bir hastalık tanısı koyulması yaşamınızı nasıl etkiledi? Yaşamımız tamamen değişti. Sosyal hayatımız her yıl biraz daha geride kaldı. Hatta son 4 yılımız sadece sağlık sorunları ile geçti. Eşim hastalığı sebebi ile halsiz ve yorgun oluyordu. Olan enerjisini işine harcıyordu. Çok güçlü bir eşim var... Bir insanın böyle meşakkatli bir hastalıkla yıllarca yaşaması çok ama çok zor, her anlamda çok yıpratıcı! Sporcu olmasının verdiği disiplin ile sanırım bir çok şeye
5 www.karacigernakli.org
benden daha farklı baktı, yaklaştı ve kendisini hep ayakta tuttu.
Siz en başından bu hastalığın eşinizi karaciğer nakline götüreceğini biliyordunuz, insan buna hazırlanabiliyor mu? Hayır hazırlanamıyorsunuz. Her ne kadar sonunda nakil olacak diye bilseniz de vakti geldiğinde tüm duygular değişiyor...
Karaciğer nakli için son viraja girdiğinizde; verici arayışlarınız, sizin donör olmanız... O süreçte neler yaşadınız? Nakil vaktiniz yaklaştı dendiğinde 6 ay ile 1 yıl gibi bir süre ön görülmüştü. Ancak 1 ay içerisinde seyir çok hızlı değişti ve zamanımız kalmamıştı. Önce eşimin 3 kardeşi tetkikleri yaptırdı ki üçünden biri olur diye düşünmüştük hep. Ben en son girecektim, çünkü eşimi 15 yıldır ben tanıyordum, tüm hastalık surecini, ona bakım vs. Ayrıca oğlumuz var onun okulu ve yanında olmam gerektiği için ben en son seçenek olarak geri planda kalmıştım. Lakin düşündüğümüz gibi olmadı, kardeşlerinin sonuçları olumsuz çıktı. Kuzeni gitti olmadı. Sırada bir iki kişi daha vardı ancak bizim de vaktimiz çok azdı, gece kararımı vermiştim, ertesi gün eşimin haberi yokken ben gittim tetkiklere başladık. O sırada eşim başka bir hastanede yatıyordu. Tetkiklerim yapılırken emindim, benim sonuçlarım uygun olacaktı bundan emindim... 1 hafta sonra telefon geldi. Hastanede eşimin yanındaydım, “Karaciğer verebilirsiniz uygun çıktı” dendiğinde telefonda mutluluktan ağladım...
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Pek çok insan canlı verici olma konusunda tedirgin. Oysa siz bırakın tedirginliği eşinize hayat vermek için ameliyata güle oynaya gitmiştiniz. Bu rahatlığınızı neye borçlusunuz? Sebebini tam olarak açıklayamıyorum. Ancak tek bir saniye bile tereddüt etmedim! Cidden etmedim! Aksine inşallah benim sonuçlarım uygun çıkacak diye dualar ettim. Ben yapı olarak hayata hep pozitif bakmayı tercih eden biriyim elimden geldiğince. Yoksa 15 yıl dile kolay, bunca zaman gardım çoktan düşmüş olurdu. Her şeyden öte, sevdiğim insana, kocama bir derman olabilecektim... Oğlumun babasına... Ne mutlu bize ki uygun çıktı sonuçlar, ne mutlu! Daha ötesi yok ki... Gerçekten ameliyattan önceki günden itibaren, hastanede nakil saatine kadar neşemizi kaybetmedik. Önce beni aldılar içeri, sedye ile giderken eşime de uğrayalım onu da görüp öyle geçelim demiştim. Öyle de yaptık. Nakil öncesi son pozumuzu da verdik, güle oynaya gittim.
Bütün sorularım karaciğer nakli olacak hastalara, verici olacak yakınlarına yol gösterici olsun istiyorum. Nakil olduktan taburcu olana kadar geçen süreç sizin ve eşiniz için çok mu zordu?
Eşiniz yeni bir hayata başladı, bu hayatta siz ona can aşısı oldunuz. Bu nasıl bir duygu? O benim canım ama... Ben eşimi çok sevdim, o da beni sevdi sanırım… Şaka bir yana, sevdiğiniz birinin yanınızda olması kadar güzel bir duygu yok ki, onu evimizde görmek bile yetiyor! Gerisi de sağlıkla olacak inşallah...
Nakil geçen yıl Sevgililer Günü arefesine denk gelmiş ve sizin olayınız gazete ve TV’lerde Sevgililer Günü’nün en anlamlı haberi olarak yayımlanmış, o günün sembolü olmuştunuz. Bir yıl nasıl geçti? Aslında hem çok hızlı hem de çok yavaş ve bazen bitmek bilmedi vakit... Çok iniş çıkışlar oldu. Taburcu olmak yetmiyor, sonrasında da vücudunuz size oyunlar oynuyor ve sürekli hastane kapısında oluyorsunuz. 1 yıldır hep gittik, yatışlar oldu sürekli kontroller oldu. Önceki soruda değindiğim gibi eşimin 15 yıllık sıkıntılı bir sağlık süreci oldu. Bu da bizim bu süreçte daha ağır yol almamıza sebep oldu. Yavaş yavaş ilerliyoruz ama inşallah temeli iyi olacak, sonrası çok daha iyi olacak. Eşim henüz sosyal hayatına geri dönememiş olsa da çok şükür bu günümüze! Allah’ım bize bu günleri aratacak başka acılar sıkıntılar göstermesin, diyorum artık. Çünkü daha zorlarını da yaşadık.
Süreç vericiler için daha kolay, 1 hafta içinde çıkıyorsunuz taburcu oluyorsunuz. Sonrasında da dikkat etmeniz gereken şeyler var, beslenme, hareketler vs.
Artık Sevgililer Günü’nü kutlayacak mısınız?
Alıcı açısından biraz daha uzun sürüyor bu süreç. Kişinin nakil öncesi sağlık durumu vs bir çok şey etken bu sürece. Bu sebeple eşimin de taburcu olma süresi uzadı. Hatta hemen taburcu olamadık 50 gün kaldı hastanede. Zira bizim nakil öncesi çok zorluydu, zaten nakile girerken eşimin vücudu bitmişti. 20 kg eksi ile girdi nakile ve 1,5 ay hastanelerde yattı. Nakile de başka bir hastaneden taburcu olup direkt geçti eve uğramadan.
Karaciğer nakli yapılan onlarca merkez içinden neden Kent Hastanesi’ni seçtiniz? Kararınızdan, sonuçlardan memnun musunuz? Bir değerlendirme yapar mısınız?
Sağlıklı olalım bize her gün Sevgililer Günü artık. Ama küçük sürprizler de iyi olur sanırım.
Durumumuz birden aciliyet kazanınca çok acil bilgi toplamamız gerekti. Çok kısa sürede geri bildirime ulaştık. Tecrübesine güvendiğimiz doktorlara sorduğumuzda herkes “Kent Hastanesi Murat Kılıç ve ekibi” dedi.
Hiç tereddütsüz geldik Kent Hastanesi’ne. Hele ilk Murat Kılıç ile yaptığım görüşmede, duruşu, tavrı, hastanın geçmişine bakışı ve yorumları zaten size fikir veriyor. Ayrıca daha da önemlisi bize durumun aciliyetini anlatan kendisi oldu, çok teşekkür ederiz Murat Bey’e. Çok şanslı hissediyorum ben bu süreçte kendimizi. İzmir’de olup böyle bir hastanede ve işini bilen bir ekip tarafından naklin gerçekleşmesi, sonrasında da takibin yine aynı hastane ve ekip tarafından devam etmesi. Hastanenin koşulları, hijyeni, nakil hastaları için özel olarak ayrılmış bir katın olması, hastanenin nakil işlemine ne kadar ciddiyetle yaklaştığının göstergesi. Bir çok şey detaylı düşünülmüş ve uygulanıyor. Kat temizlik personeli bile özel hijyen eğitimli ve de saygılı çalışanlar... Eşimin ateşi çıktığı anda bir telefon kadar yakın bize nöbetçi doktorlarımız. Bugüne kadar telefonla ulaşamama durumumuz hiç olmadı. Hemen, saat kaç olursa olsun hastaneye gidiyoruz yatışımız yapılıyor, gereken acil tedavi hemen başlıyor hiç beklemeden! Tüm Nakil Ekibine ve güler yüzlü hemşirelerimize yürekten teşekkür ederiz. Tüm bunların dışında değinmek istediğim bir husus daha var. Organ Bağışı. Ya benim de sonuçlarım uygun çıkmasaydı? Ya kadavradan nakil için beklemeye başlasaydık? Bunları düşününce nasıl bir çaresizlik, nasıl bir kara boşlukta hissediyorum kendimi! Kimin ne zaman organ nakline ihtiyacı olacağı belli olmaz. Her şey ama her şey 1 günde değişebilir. Lütfen sağlığımız yerindeyken görmezden gelmeyelim bu konuları. İlle başımıza gelince farkına varmayalım lütfen. Hayatta iken organ bağışımızı yapalım. Duyarlı olalım. Biz ölüp gittikten sonra başka hayatlara CAN olalım. Bundan öte bir iyilik, sevap var mı? Bir başkasının hayatını kurtarmak... Binlerce insana umut olmak...
6
HAYATIN İÇİNDEN
İsmail AKAR
İsmail Yasin ÖZTÜRK
3 çocuk babası İsmail Akar, (59) 9 yıl önce rahatsızlandı, siroz tanısı koyuldu. “Türkiye’de gitmedik hastane bırakmadık” diyen Akar, nakil kararının Mersin’de alındığını ve İzmir’e Kent Hastanesi’ne sevk edildiğini söyledi. Kent’te kadavra listesine yazıldığını, 28 Ekim 2014 tarihinde çağrı geldiğini belirten Akar, “Kadavra bağış çıktığını söylediler. Geldim, nakil oldum. Kimin karaciğeriyle yeni bir hayata başladığımı bilmiyorum, öğrenemedim. Ama acılı ailesine sabır, merhuma da rahmet diliyorum” diyor. İsmail Akar eşi Yazgül Akar ile birlikte.
İsmail Yasin Öztürk 34 yaşında, işçi, evli ve iki çocuk babası. 2005’te mikrobik sarılık tanısı koyulan İsmail Yasin Öztürk, kendisine gönüllü donör olmak isteyen 5 yakınından birinin bile uygun çıkmadığını söyledi. Öztürk, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Felçli gibi yatıyordum. İlk zamanlar dişlerim döküldü, çalışamadım. Romatizmayla birlikte yakaladı beni. Varis kanamaları geçirdim, yüzde 45 yaşama şansın var demişlerdi. Canlıdan nakil şansımı da yitirmiştim, umutsuzdum, çaresizdim. Ama şansım çok kısa sürede döndü. Listeye yazıldıktan 15 gün sonra kadavradan organ bağışı müjdesini aldım. 11 Kasım 2014’te nakil oldum, sağlığım yerinde, mutluyum.”
Mersin
Çanakkale Aysel ÖZNUR Marmaris’te yaşayan Aysel Öznur 65 yaşında, evli iki çocuk bir torun sahibi, emekli öğretmen. 2006’da siroz tanısı koyulan Aysel Öznur , Aydın Adnan Menderes üniversitesi Hastanesi’nde tedavi gördü. Marmaris’teki doktoru nakil olması gerektiğini söyleyince tedavi için bu kez İstanbul’a gitti, özel bir hastaneye başvurdu. Kendisine, “Nakliniz acil değil, İzmir’de nakil olabilirsiniz” denildiğini belirten Öznur, “Kızım donör olmak istedi, kabul etmedim. İzmir Kent Hastanesi’nde kadavra listesine yazıldım. Bana nakil acil değil denmişti ama her şey bir anda bitmişti. İstanbul’daydım, Marmara Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 15 gün yattım. 22 ağustos 2013 gece yarısı İzmir Kent Hastanesi’nden telefon geldi. Çok ağırdım, ölmek üzereydim. 6 ay ömür biçmişlerdi. Bu çağrı üzerine İstanbul’dan İzmir’e geldim. Kuşadası Davutlar Muhtarı Bilal Tuna’nın bağışlanan karaciğeri nakledildi. Ailesiyle görüşüyorum, minnettarım. Sağlığım çok iyi mutluyum” dedi.
Medine ŞENÖZLER 46 yaşındaki turizmci Medine Şenözler , eşi Ayhan Şenözler ve çocukları Nisanur (8) ve Yaşar İslam (6) ile birlikte kontrol için geldikleri İzmir Kent Hastanesi’nde nakil öncesi ve sonrası yaşadıklarını Canım Ciğerim Bültenimiz için anlattı. Hastalığının 7 yıl önce başladığını, önceleri nedeninin bilinemediğini belirten Medine Şenözler, “Sürekli tansiyonum düşüyordu. Denizli Devlet Hastanesi’nde siroz tanısı koyuldu. Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavime başlandı. Nakil kararı alındı. Arkadaşlarımdan Kent Hastanesi’ni öğrenince buraya başvurdum. Maalesef canlı vericim yoktu, anne babam yaşlıydı, kadavradan bağış beklemeye mahkumdum. 6 yıl önce listeye yazıldım. Özellikle nakilden önceki bir yılım çok kötü geçti. Kansızlık başlamıştı. Kan veriliyordu. Yüzüm bile gülmüyordu. 31 Mayıs 2014’te kadavra çıktı, çağrıldım. Hala Dr. Onur Duygu’nun cep telefonundaki arama kaydı duruyor, benim için çok önemli bir hatıra oldu” dedi.
Denizli
Marmaris
Ömer CEYLAN Tarık SAYGI
Befro DEMİR
Tarık Saygı’ya (45) 10 yıl önce kriptojenik tanısı kondu. Canlı vericisi olmadığı için kadavra listesine adını yazdırdı. 2 ay sonra kadavradan bağış çıktığı müjdelendi, nakil için çağrıldı. Kaygıları vardı, bu çağrıyı reddetti, nakil olmadı. Ama Tarık Saygı’nın kadavra şansı peşini bırakmadı. Bu çağrıdan 20 gün sonra yeni bir çağrı daha geldi. Nakil olma konusunda çok git-gel yaşadı, güçlükle kararını verip ameliyat masasına yattı. 25 Aralık 2013’te kadavradan bağış organ nakledilen Tarkı Saygı, çok iyi olduğunu belirtirken, “Bir yıldır kontrollere gidip geliyorum, her şey yolunda” dedi.
Berfo Demir, 43 yaşında, 4 çocuk annesi. Hepatit B’ye bağlı karaciğer yetmezliği tanısı 1998’de koyuldu. Yetmezlik siroza çevirince İstanbul Çapa ve Cerrahpaşa , Marmara ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültelerinde şifa arayan Berfo Demir 7 Mayıs 2014’te nakil kara alındığını söyledi. Eşi Abdullah Demir’in kilosu nedeniyle verici olamadığını, yeğeni Erhan Demir’in (20) hiç düşünmeden gönüllü vericisi olduğunu belirten Berfo Demir, şunları söyledi: “Hiç nakilli hasta görmemiştim. Karaciğer nakli, nasıl bir şey, kulağa tuhaf geliyordu. Bir gün ayakta, bir gün yatakta , düşe kalka yaşadık, nakil oluncaya kadar. Çok zayıfladım; iştahsızlık, halsizlik, sarılık … Kent’te nakil olmuş bir tanıdığımız, ‘işinizi şansa bırakmayın’ dedi. Kent’te nakil oldum. Herkes Kent’te nakil olunca özel hastane diye para verileceğini sanıyor. Tek kuruş ödemediğimiz gibi öyle büyük ilgi gördük ki bu daha da hızlı iyileşmemi sağladı. Çok teşekkür ediyorum.”
Akhisar 7 www.karacigernakli.org
Bitlis
57 yaşındaki bir çocuk babası Ömer Ceylan, karaciğer nakline götüren siroz tanısının 2007’de koyulduğunu söyledi. Tanıyla birlikte nakil kararının da verildiğini belirten Ömer Ceylan, “Malatya, Adana, Ankara, İstanbul, Mersin’de 5 nakil merkezine gittim, hiç birinde nakil olamadım. 4 vericim vardı, değerlendiremediler. İzmir Kent Hastanesi’ne başvurdum, iyi ki de başvurmuşum. Kardeşim Kadir Ceylan’dan (28) alınan karaciğer parçası bana nakledildi. Allah bana 2. hayatı bağışladı. 1996’da böbreklerimi bağışlamıştım, bir gün bana gerekir diye düşünmeden. Oysa beni kadavra listesine bile yazmamışlardı. Şimdi iyiyim ve artık geriye bakmıyorum” dedi. Fatma Ceylan ise eşi İstanbul’da bir hastanede yatarken Kent Hastanesi’nin adını duyduğunu ve Kent’e geldiklerini belirterek, “İstanbul’da eşimin karnından su alınıyordu. 105 kiloydu, 100 kiloya inmesini istediler. Kent’e geldiğinde 125 kiloydu ve sorunsuz nakil oldu. Doktorlarımıza çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Mersin
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Ali Haydar KAYA Ali Rıza KIVRAK
Olcay BALDIR
Ali Rıza Kıvrak evli, iki çocuğu var. Hepatit B’ye bağlı siroz tanısının 2008’de koyulduğunu, Eskişehir’deki doktorlarının İzmir Kent Hastanesi’ni önerip yönlendirdiğini belirten Kıvrak, “Nakilden kısa bir süre önce karaciğerimde tümör görüldü. 2 yıl sonra nakil olacaktım ama ihtiyaç erken belirdi. Eşim Elveda ve oğullarım uygun değildi, verici olamadılar. 4 Aralık 2014’te kız kardeşimin oğlu Tufan Uğur donörüm oldu. Evli, iki çocuğu olan yeğenim, ‘Dayıcım, sadece duanızı istiyorum’ dedi. Bana dünyaları bağışladı. Ona da doktorlarıma da çok teşekkür ediyorum. Sağlığım yerinde, kontrollere geliyorum” diye konuştu.
Olcay Baldır, 16 yaşında. 1987de doğduktan 15 gün sonra Wilson tanısı koyulan Olcay’ın iki kardeşinde de aynı rahatsızlık var. Yıllarca ilaçlarla tedavi olup takip edilen Olcay, 30 Aralık 2014’te nakil oldu. Annesi Gülderen Baldır’ın (52) ikinci kez hayat verdiği Olcay, sağlığının iyi olduğunu söyledi. Kontroller için annesi Gülderen, babası Abdullah Baldır ile birlikte. Baldır çifti oğullarının karaciğer nakliyle Wilson hastalığından kurtulmasının sevincini yaşıyor.
Eskişehir
Aydın
Tuncelili Ali Haydar Kaya, (58) evli, üç çocuk, 2 torun sahibi. 2007’de hepatit B tanısı koyulan, 7 Mayıs 2010’da evli kızı Nur’dan alınan karaciğer parçasının nakledildiği Ali Haydar Kaya, ikinci hayatını yaşadığını söylüyor. Türk doktorlarının organ nakli yapmasının, nakil bekleyen hastalar için çok önemli olduğuna dikkat çeken Ali Haydar Kaya, “Eğer doktorlarımız karaciğer nakli yapamasaydı ben ve benim gibi hastaların yeni bir yaşam şansı olmaz, hastalıklarımızla baş başa kalır ve kısa sürede hayatımızı kaybedebilirdik. Nakil kurtuluşumuz oldu” dedi.
Bursa
Fırat ÖNEM Fırat Önem (12) yaşında. Milas’ta yaşayan Menekşe- Hasan çiftinin en küçük çocukları olan Fırat, kardeş zengini. 4 ablası ve 2 ağabeyi olan Fırat, kriptojenik denilen yani nedeni bilinmeyen karaciğer yetmezliği nedeniyle nakil oldu. Evin en küçüğü olan Fırat’a en büyük abla Şükran (25) donör oldu. Fırat, 2011 Haziran’da gerçekleşen nakilden sonra sağlığına kavuşup, tekrar okuluna döndü. Gümüşlük Ortaokulu 7. sınıf öğrencisi Fırat, ablası Yağmur’la kontrol için geldiği Kent Hastanesi’nde objektife gülümserken, çok iyi olduğunu söyledi. Artık hastane günlerinin geride kaldığını belirten Fırat, diyetisyen olmak istediğini söyledi.
Milas
Hüseyin ÖZEN 3 çocuk bir torun sahibi Hüseyin Özen (56), hastalanmasıyla yeni bir hayata başlaması arasında sadece üç yıl olduğunu söyledi. 2011’de karaciğer yetmezliği tanısı koyulduğunu, canlı vericisi olmadığı için kadavradan bağış beklediğini belirten Hüseyin özen, “Kadavradan 21 Kasım 2014’te bağış çıktı, bana yeni bir hayatın kapıları açıldı. Eşim Kadriye Özen ile rutin kontroller için Kent Hastanesi’ne gelip gidiyorum. Doktorlarıma çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Kütahya
Mustafa BİLGİN
Hiranur İLBAŞ
Ümmügül DEMİRAY
Hiranur İlbaş henüz bir yaşında. Bursa’da yaşayan, Eren adlı bir oğullarından sonra minik kızlarını kucağına alan Fatma- Hamit İlbaş çifti’nin ikinci bebek mutluluğu beklenmedik bir hastalıkla gölgelendi. Hiranur’un bilier atrezi denilen safra yollarının yokluğu nedeniyle sarılığının geçmediğini öğrenen çift, nakil kararı alınınca daha da büyük şaşkınlık yaşadı. Bursa’dan İzmir Kent Hastanesi’ne sevk edilen minik kıza annesi Fatma İlbaş can aşısı oldu. 10 Kasım 2014 tarihinde gerçekleşen nakil sonrasında artık ailenin yüzü gülüyor. Şimdi aile rutin kontroller için Kent’e gelip dönüyor.
27 yaşında çocuk gelişimi öğretmeni. Ama 9 yaşında aldığı Wilson tanısının ardından gördüğü tedavilere karşın kaçınılmaz son onu da buldu. Hastalığının son evresinde 27 Mayıs 2010’da çıkan kadavra bağışla Ümmügül öğretmen karaciğer nakli oldu ama Wilson onu perişan etti. . Anne Fatma Demiray, gözünün içine baktığı kızının nakille sağlıklı bir karaciğere kavuştuğunu belirtirken, “Wilson’un kızımın sağlığına olumsuz etkilerinin zamanla düzeleceği söylendi. Biz de umutla kızımın eski haline dönmesini bekliyoruz” dedi. Anne Demiray, kızı Ümmügül ve diğer kızından olan torunu Deniz Çetinkaya ile birlikte.
Mustafa Bilgin - 45, apartman görevlisiydi, malülen emekli oldu. Evli bir çocuk babası Mustafa Bilgin’i karaciğer nakline götüren, safra kanallarının tıkanmasına ve siroz olmasına yol açan hastalığın adı kısaca PSK yani (Primer sklerozan kolanjit). 2009 yılında bu tanıyı alan Mustafa Bilgin’i kız kardeşi Necla can aşısı oldu. 26 Nisan 2012’de naklin gerçekleştiğini hem kendisinin hem de kız kardeşinin sağlık durumunun çok iyi olduğunu belirten Mustafa Bilgin, “Kız kardeşim 2 çocuk annesi. Hiç düşünmeden donörüm oldu. Bana hayat bağışladı kardeşim. Ne kadar teşekkür etsem azdır. Nakil olalı 3 yıl olacak, çok iyiyiz” dedi.
Bursa
Afyon
İzmir 8
Arif Demirci
Nisa Yağmur Demirbilek
Ahmet Kuzey Araboğa
Mercan Ada Turuncoğlu Nisa Bayramoğlu Senem Seven
Nisa Bayramoğlu Havin Ayata Altay Babayiğit
Aylin Çevik
Bozan Özçelik ve Kardeşi 9 www.karacigernakli.org
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
Rabia Yıldırım
Özden Saliha İşbir Melek Bulut
Aylin Çevik Arif Demirci Zeynep Nur Yıldırım
Müge Deniz Kıbrıslı
Zeynep Nur Yıldırım
Ahmet Kuzey Araboğa
Onur Toprak Songur
Hasan Pınar Neslihan Çalışkan
Eslem Bay Berat Alkanoğlu
Pervin Köse
Özden Saliha İşbir
Rabia Yıldırım Zeynep Nur Yıldırım 10
MEKTUPLAR 7 yıllık evliliğimizde 2. tüp bebek denememizde dünyaya geldi oğlumuz Seyfi Andaç. Hamilelik boyunca hiçbir sorunla karşılaşmamıştık. Doğumla beraber yeni doğan zatürre teşhisiyle daha kucağımıza alamadan 22 gün küvözde yattı. Tam hastaneden çıktık her şey düzeldi derken Seyfi Andaç’ın geçmesi beklenen sarılığı bir türlü geçmiyordu. Kakasının neden beyaz olduğunu sorduğumuzda sarılıktan dolayı olduğu söyleniyordu. Sonra doktorumuz bizi başka bir hastaneye yönlendirdi orası da hep vitamin yazıp gönderdi. Sonra internetten beyaz kaka diye araştırınca bunun ciddiye alınması gereken cerrahi sarılık olduğunu öğrendik. Apar topar Adana Başkent Hastanesi’nin acilinden giriş yaptık. Anestezi teşhisiyle kazai ameliyatı yapılmak istendi ama olmadı Seyfi Andaç 60 günlüktü ve çok geç kalınmış dendi Ameliyat başarısızlıkla sonuçlandı. Çok üzüldük. Bize daha çok üzen şeyse karaciğer nakli olabilmesi için çocuğun 1 yaşına kadar yaşaması gerektiğiydi. 1 yaşına kadar yaşarsa yapılır yoksa yapacak bir şey yok her şey çocuğa bağlı denildi. Yıkıldık ama pes etmedik. İnternette araştırırken karşıma İzmir Kent Hastanesi çıktı. Karaciğer naklinin 5 aylık bebeklere yapıldığı ve olumlu sonuçlar alındığı yazıyordu. Bir umutla Kent Hastanesi’ne geldik. İlk Çiğdem Hanım’la görüştük ve acil bir durum olursa biz bu ameliyatı şimdi bile yapabiliriz demesi bize dünyaları verdi. O anda doğru hastanede olduğumuzu anlamıştık. 6 kiloyu aşmamız gerekiyordu. 6.900 gr.la nakil ameliyatına girdi. Vericisi halasıydı. Canımıza can kattı Ona da minnettarız. Ameliyatımız çok şükür başarılı geçti. Bu zorlu süreci atlatmamızda başta nakil ekibi olmak üzere tüm hastane çalışanlarına çok teşekkürler. Cemile-İbrahim BAŞKAN
12.03.2013 tarihinde hayatımız değişti. Özellikle annemin o karanlık dünyası, hayata karşı olan olumsuzlukları sadece telefonun çalmasıyla değişti, aydınlandı. Yeni bir hayat, yeni zorluklar hepimizi bekliyordu. Telefon kapandıktan sonra mutluluğumuz gözyaşlarımızla birleşmişti. Beklemiyorduk, hiç hesapta olmayan bir olaydı. O gün öyle olacağını hesaplamamıştık sürpriz oldu. Zaten benim o gün mutluluk ve hüznüm karışmıştı. Bir yerden annem kurtuldu diye sevinç gözyaşlarım bir yerden de ya anneme bir şey olursa diye korkularım vardı. Seviniyordum bu nakil olayına kendime olan suçlarım ve kuşkularım gidiyordu. Benim yüzümden hasta oldu ben sebep oldum diye kendi kendime soruyordum. Annem için daha bir farklı durumdu tabi ki bu olay, hayatı değişiyor gibi bir şeydi yani. 17 senedir çektiği çile artık bitiyordu. Her şey yeni başlıyordu yani annem için o telefondan sonraki hali zaten benim gözümün önünden gitmiyor. O anki telaşı, mutluluğu, gözyaşı, donup kalması, hareket edemiyordu şaşırmıştı. Neyse ki artık bunu da atlatmıştık yeni bir hayatta ki mutluluk tarif edilemez bir duygu tabi birde şöyle bir durum var mutluluğun diğer ucunda üzüntü var nede olsa o organı bağışlayan kişinin ailesi ne durumdaydı. Kötü bir şey bir hayat kurtulurken diğer hayatın yıkılması. O aileye teşekkür dileklerimi sunsam da az gelir. Sonuçta koca bir hayat onlar için aydınlıkken bir anda kararmıştı. Allah sabır versin. Yine de çok çok teşekkür ediyorum. Organı bağışladıkları için annemi bana bağışladıkları için. Son olarak tüm herkese bir not vermek istiyorum… Lütfen organlarınızı bağışlayın. Sizin bağışladığınız organlarla insanlara ışık doğuyor. İnsanlara hayat veriyorsunuz. Dikkate alan herkese teşekkür ediyorum. Kızı Buse CACUR Mustafa 22.09.2010 tarihinde gayet sağlıklı bir şekilde dünyaya geldi.Doğumundan birkaç gün sonra ateşi çıktı ve hastaneye gittiğimizde yenidoğan sarılığı teşhisi konuldu. İki gün hastanede kaldıktan sonra taburcu edildi. O günden sonra Mustafa sürekli ateşi çıkmaya ve sürekli hastalanmaya başladı ve biz sürekli hastanelere gitmeye başlar olduk. En sonunda Çiğdem hoca ile tanıştık.Mustafa’ya bir sürü testler yapıldı ve Mustafa’nın karaciğerinin bilier atrezi olduğunu söyledi.Çiğdem hoca nihai kararını verdi,Mustafa’nın karaciğer nakli olması gerektiğini anlattı. O gün anladık ki Mustafa’yı çok zor günler bekliyor. Nakil için ne benim ne de annesinin kanı uyuşmadı. Amca, hala, dayı hiçbirinin olmamıştı, tam ümitlerimiz tükendi derken teyzesi (Halime KARDAŞ) benim kanım Mustafa’nın kanı ile aynı,organı ben vereceğim dedi. Ben ve eşim ameliyatın riskli olduğunu söylememize rağmen hayır dedi. Çünkü Halime daha 20 yaşındaydı ve üniversiteye yeni başlamıştı. Yeğenim için organımı vermeye hazırım dedi. Ve 18.02.2011 tarihinde teyzesi Halime Kardaş’tan alınan bir parça karaciğer ile karaciğer nakli ameliyatı oldu.Üzerinden hemen hemen 4 yıl geçti şimdi Mustafa sağlıklı ve okula başlamak üzere. Teyzesine ne kadar teşekkür etsek az olur, ömür boyu ne ben, ne eşim, nede Mustafa teyzesinin ona yaptığı fedakarlığı unutamayız. Kendisine şükran borçluyuz. Erkan KIRŞAN 11
www.karacigernakli.org
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
İKİ ELTİ BİR CAN OLDU “Kuma gemisi yürür, elti gemisi yürümez" demiş, yurdumun ataları. Başkalarını bilemeyiz ama İzmirli Nebahat Özkocabaş ile eltisi Fatma Özkocabaş, bu atasözünü “can” paylaşarak yalanlarken, örnek bir tablo ortaya koydu. Nebahat Özkocabaş’a 4 yıl önce karaciğer yetmezliği tanısı koyuldu, günden güne kötüleşip nakil kararı alındığında görümcesi, kızı, kardeşine
test yapıldı. Kardeşinin korktuğunu, diğer gönüllü donörlerinin de uygun çıkmadığını belirten Nebahat Kocabaş’ın imdadına 16 yıllık eltisi Fatma Kocabaş yetişti, can aşısı olmak istediğini söyledi. Birbirlerini kardeşten öte gören iki elti nakil operasyonundan sonra objektiflere mutlulukla poz verirken, “ Bizim hikayemiz elti gemisi yürümez diyenlere kapak olsun" dedi.
“Biz kardeşten öteyiz. Bu da Elti gemisi yürümez diyenlere kapak olsun”
Türkmen Patma, ikinci hayatında bir yaşında Geçtiğimiz yılbaşı gecesini ölümle yaşam arasında geçiren, 2 Ocak 2014 günü yeni damat kardeşi Yusup’tan (24) alınan karaciğer parçasının nakledilmesiyle ikinci hayata başlayan Patma Dovranova (26) 2015’e sağlıklı ve mutlu girdiğini söyledi. Bir yılda hem kendisinin hem de kardeşinin hayatının çok değişip güzelleştiğini belirten Patma, “Ben yeniden üniversite sınavına girip istediğim bölümü kazandım, Yusup baba oldu, kızı Cennet dünyaya geldi. 2014’ün en büyük ikramiyesi bize çıktı. 2015 daha güzel olacak, hepimiz çok mutlu ve sağlıklıyız” dedi.
12
BASINDA KENT 13
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
www.karacigernakli.org
BASINDA KENT
KARACİĞER NAKLİ BÜLTEN
14
www.karacigernakli.org
Yeni yaşamındaki birinci yaşgününü kutladık Hastalarımız için nakil tarihleri çok önemli. O günü 2. yaşamın ilk günü kabul ediyorlar ve bir yılın sonunda ilk yaşlarını kutlamanın sevincini, heyecanını yaşıyorlar. Hastamız Aylin Okan da 14 Ocak 2014 tarihinde nakil olmuştu. 14 Ocak 2015 yeni yaşamındaki doğum günüydü, hep birlikte pasta kesip kutladık .
KARDELEN SAHNEDE Kardelen Yazkı, haftanın 5 günü cimnastik, voleybol antrenmanına giden, derslerinde başarılı yerinde duramayan cıvıl cıvıl bir çocuktu. Ama bir anda karaciğeri iflas etti, tatil için gittiği Konya’dan ambulansla İzmir Kent Hastanesi’ne getirildi, 26 Ağustos 2012 annesi Pembe Büyükkoçak’tan nakledilen karaciğer parçasıyla hayata döndü. Hızla iyileşip önce uzak kaldığı okuluna dönen Kardelen, yeniden tiyatro çalışmalarına başladı. Yalın Kültür ve Sanat Derneği’nde arkadaşlarıyla “Memo Uzayda” adlı oyunun provalarını sürdüren Kardelen, sahneye çıkacağı günü iple çekiyor.
SGK güvencesiyle hiçbir ücret ödemeden
karaciğer nakli! 2009 yılı Temmuz ayında karaciğer nakillerine başlayan Kent Hastanesi, Türkiye'nin en fazla karaciğer nakli yapılan özel hastanelerinden biridir. Siz de sosyal güvenceniz sayesinde hiçbir fark ücreti ödemeden, Türkiye’nin önde gelen özel hastanelerden birinde 5 yıldızlı otel konforuyla sağlığınıza kavuşabilirsiniz!
Karaciğer Nakli Koordinasyon Merkezi Dahili Tel: 5083
nakillerdeki 1500’ün üzerinde nakil sayısı %31 toplam bebek ve çocuk oranı gerçekleşen 150 Yıllık ortalama nakil sayısı Türkiye’de Karaciğer nakillerinin* ekibimiz gerçekleştirmektedir %90’ ın üstünde başarı oranı %13,2 ‘sini *Temmuz 2011-Aralık 2013 tarihleri arasında Türkiye geneli 44 nakil merkezi içindeki orandır.
KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35630 Çiğli-İZMİR Tel: 0(232) 386 70 70 pbx Faks: 0(232) 386 70 71 info@kenthospital.com
www.karacigernakli.org /KentSaglikGrubu
/kentsaglikgrubu