SAP Müşteri Başarı Hikayeleri 2011-2012

Page 1

YEPYENİ BİR YARIŞ BAŞLIYOR

Müşteri Başarı Hikayeleri 2011-2012



YENİ YARIŞTA YENİ KURALLAR Teknolojik gelişmeler birbiri üzerine yığılarak büyürken hedefler de bu gelişmelere paralel olarak gittikçe daha iddialı hale geliyor. Beklentilerin yükseldiği bir dünyada ayakta kalmak yetmiyor; bu yepyeni yarışa uyum sağlamak gerekiyor. Hız, yüksek verim, entegre süreçler, güçlü yapılar gibi özelliklerle tanımlayabileceğimiz bu düzende yarışı önde götürmek için güvenilir yol arkadaşlarına ihtiyaç var. Yol arkadaşınız SAP, sunduğu her çözüm ve inovasyonla kendini fazlasıyla kanıtlıyor. Mobiliteden CRM’e, İş Analitiklerinden HR’a kadar pek çok çözümüyle her sektörden kuruluşa verim, hız, güç ve performans kazandıran SAP, bu kuruluşların liderlik koşusuna destek veriyor. Bu yıl on yedincisini düzenlediğimiz SAP Forum, Türkiye’nin en geniş katılımlı IT etkinliği olma unvanını koruyor. 2012’nin ana fikri YEPYENİ BİR YARIŞ. Hızla değişen koşullarda rekabetçi kalabilmenin yollarını tüm sektörlerden binlerce orta ve üst düzey yöneticiyle birlikte ele alacağımız SAP Forum’da sizi kullanıcılarımızdan bazılarıyla da tanıştırmak istedik. Böylece bu yepyeni yarışta SAP ile öne geçenlerin başarı hikayelerinin yer aldığı bu kitapçık ortaya çıktı. Kitapçığımız gıdadan sigortacılığa, iş makinelerinden otomotiv yedek parçalarına kadar pek çok farklı sektörde faaliyet gösteren firmaların kazanımlarını anlatıyor. Yarışta SAP’den ve iş ortaklarından güç alan bu firmalar, portföyümüzdeki farklı ürün ve çözümlerle elde ettikleri rekabet avantajlarını sizlerle paylaşıyorlar. Zamana ya da ortama bağlı olarak süreçler veya koşullar farklı gereklilikler doğurabiliyor. Kurallar değişebiliyor. Ama yarışın hedefi hiçbir zaman değişmiyor: Kazanmak! Daha hızlı, daha hareketli, daha entegre, daha güçlü olmak için SAP’nin deneyiminden yararlanan kuruluşların öyküleri, sizi yeni kurallarla daha yakından tanıştıracak. Bunun da ötesinde “kazanmanın” mümkün olduğunu kanıtlayacak. Okuyacağınız her başarı öyküsünün ardında bir dünya devinin teknolojisini, güvenilirliğini, desteğini ve güçlü ekosisteminin katkılarını bulacaksınız. SAP Türkiye olarak bu kitapçıkta yer alan bütün firmalara katkıları için teşekkürlerimizi sunuyor, size de bu zorlu yarışta başarılar diliyoruz. Her zamanki gibi, güçlü iş ortaklarımızla birlikte kurduğumuz ekosistemimiz, teknolojimiz, desteğimiz, güvenilirliğimizle yanınızdayız.

Zeynep Keskin SAP Türkiye Genel Müdür

1



İÇİNDEKİLER 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36

Akçansa’nın Sürdürülebilir Liderlik Yolunda Tercihi SAP BPC Oldu Alce Elektrik Üretim Süreçlerinde Verimliliği SAP ile Yakaladı Allianz Sigorta, Dünyadaki Trendleri SAP Uygulamalarıyla Yakalıyor Alvimedica, Global Hedeflerine SAP ile Daha Yakın Anadolu Ajansı 100. Yıl Hedeflerine SAP ile ilerliyor ICF Airports Kaynaklarını SAP ile Daha Verimli Kullanıyor Arkopa Üretim Süreçlerinde Verimliliği SAP ile Sağladı ASC Türk Müşteri Servis Süreçleri SAP ile Daha Verimli Aydınlı Grup, Tüm İş Süreçlerini SAP ile Yönetiyor Borusan Makina ve Güç Sistemleri Süreç Verimliliğini SAP ileYakalıyor Bursagaz’ın 20 Yıllık Kurumsal Bilgi Birikimi Tek Platformda Toplandı Coca-Cola İçecek’te Finansal Konsolidasyon ve Raporlama Coşkunöz Holding, Kurumsal Performansını SAP ile İzliyor Desa, SAP ile Tek Platformdan Yönetim Sağlıyor Dumankaya, Raporlamada Verimliliği SAP BusinessObjects ile Artırdı Farplas Kurumsal Performans Yönetimini SAP ile Güçlendirdi Hakmar SAP Uygulamaları ile Veriyi Daha İyi Yönetiyor Havelsan, Kurumsal Performansını SAP ile Yükseltiyor Hidromek İş Süreçlerini SAP ile Entegre Hale Getirdi İBA Kimya, Rekabet Gücünü SAP ile Artırdı İhlas Holding Süreçlerini SAP ERP ile İyileştiriyor Özsüt İş Zekasını SAP ile Keşfetti Santa Farma SAP ile Esneklik ve Hız Kazandı Silverline, Daha Verimli Bir ERP Sistemine SAP ile Geçti Şişecam’ın İK Süreçleri SAP ile Daha Verimli Tamek, SAP’nin Tutarlı Yapısıyla Çözüme Daha Hızlı Ulaşıyor Unitim Karar Destek Sistemlerini SAP ile Güçlendirdi Uno’da SAP Hana ile Çok Daha Hızlı ve Etkin Planlama ve Raporlama Vestel, SAP ile Satış Sonrası İşlemleri Anlık Olarak İzleyip Raporlayabiliyor Yapı Kredi, SAP ile 15 Bin Kullanıcısını Verimlilikle Buluşturdu Yücel Boru Grup, SAP Çözümleriyle Süreç Yönetilebilirliği Sağladı Zorlu Holding, Tüm Finansal İşlemlerini SAP ile Tek Sistemde Birleştirdi

3



AKÇANSA’NIN SÜRDÜRÜLEBİLİR LİDERLİK YOLUNDA TERCİHİ SAP BPC OLDU “Standart bir yapıya kavuşmamızı, bu projenin en büyük kazançlarından biri olarak görüyoruz. Projenin bir diğer kazancı ise ihtiyaç duyulan veriye farklı kırılımlarda kolayca ulaşımın mümkün hale gelmesi oldu.” Derya Yılmaz, Akçansa Planlama ve Kontrol Müdürü

bütçe yaklaşımıyla iç ve dış müşteri memnuniyetini artırmayı amaçladı. Böylelikle veri girişleri, konsolidasyon, bilgilendirme, kontrol ve raporlamada manuel yapılan işlerin azaltılması hedeflendi.

Kurulduğu 1996 yılından bu yana çimento, hazır beton ve agrega üretimi alanlarında faaliyet gösteren Akçansa, Türkiye’nin en büyük ilk 100 şirketi arasında yer alıyor. Toplam 1.075 çalışanı bulunan Akçansa, yurtiçi ve yurtdışı müşterilerinin taleplerini karşılamak ve fiyat unsurunun ötesinde farklılaşarak rekabet edebilmek amacıyla “üretim ve hizmette sektörünün en kaliteli firması” olmayı hedefliyor. Excel kullanılarak hazırlanan satış ve sabit gider bütçe süreçlerini hızlandırmak isteyen Akçansa, bu amaçla verilerini SAP Bütçe Planlama ve Konsolidasyon (BPC) platformuna taşımaya karar verdi. SAP sisteminden gelen fiili verilerin Bütçe Planlama ve Konsolidasyon sistemindeki öngörü ve plan değerleriyle hızlı biçimde karşılaştırılması iş süreçlerini hızlandırırken, Bütçe Planlama ve Konsolidasyon sistemine manuel veya dosya yükleme ile girilen veriler de BW sisteminde kullanıcılara ve yönetime sunulur hale geldi. Bütçe süreçleri kısalırken kurum içi verimlilik artıyor Proje öncesinde kurum genelinde yoğun olarak Excel kullanan Akçansa, esnek analizlere imkan veren bir

Ekim 2011’de ilk adımları atılan SAP Bütçe Planlama ve Konsolidasyon projesinin canlı kullanıma geçmesi Mart 2012’de gerçekleşti. Akçansa’nın departman hedefleri arasında yer alan süreç iyileştirmelerini sağlamak için, uzun zaman alan süreçlerden başlanarak iyileştirme çalışmaları yapıldı. Bu amaçla veri girişi ve raporlama araçları değerlendirilerek bir ay boyunca kavramsal tasarım üzerinde çalışıldı. Bütçe Planlama ve Konsolidasyon alanında tecrübeli bir çözüm ortağına ihtiyaç duyan Akçansa, projeyi Prodea Bilgi Teknolojileri ile birlikte gerçekleştirdi. Mevcut süreçlerin danışmanlarla paylaşılmasının ardından, süreç sahipleriyle görüşmeler yapıldı ve hedeflenen yapı kavramsal dokümanda netleştirildi. Süreçteki geliştirmeler canlı kullanım sonrasında da devam etti. Geçmiş yıl fiili ve plan verileri ise SAP BPC sistemine önceden belirlenmiş dosya desenleriyle yüklendi.

seçiminin önemine değinen Derya Yılmaz, fiili olarak raporlanamayan kalemlerin bütçe dışında tutulmasında fayda olduğunu belirtiyor. Basit, anlaşılır ve sürdürülebilir bir modelle birlikte süreç verimliliğinde hedefleri yakalamak mümkün hale geliyor. Türkiye’deki ilk SAP kullanıcılarından biri olan Akçansa, fiili veri çekimlerini gerçekleştirdiği SAP sistemiyle uyumlu bir bütçe uygulamasına ihtiyaç duyduğu için SAP BW ile kolay entegrasyon sunan SAP BPC çözümünü tercih etti. Proje sonrası kullanıma geçen SAP BPC 7.5 sürümünün ardından, 2013 yılı içerisinde SAP BPC ve SAP BW sürümlerini yükseltmeyi planlayan Akçansa, ajandasında yer alan bazı geliştirmeleri yeni sürüm üzerinde tamamlayacak. Akçansa ayrıca, önümüzdeki iki yıl içerisinde, tüm süreçleriyle birlikte finansal sonuçlarını da SAP BPC ortamına taşımayı hedefliyor.

Basit, anlaşılabilir, sürdürülebilir bir model SAP BPC projesiyle müşteri memnuniyetini artırmak, standart bir bütçe yapısı oluşturmak, mevcut süreçleri kısaltmak, hızlı senaryo analizlerine imkan vermek ve sistembağımlı bir yapıya ulaşmak istediklerini söyleyen Akçansa Planlama ve Kontrol Müdürü Derya Yılmaz, “Standart bir yapıya kavuşmamızı bu projenin en büyük kazançlarından biri olarak görüyoruz. Projenin bir diğer kazancı ise ihtiyaç duyulan veriye farklı kırılımlarda kolayca ulaşımın mümkün hale getirilmesi oldu.” diyor. Bütçe planlama uygulamalarının proje aşamasında, yeterli kavramsal doküman oluşturma ve proje ekibi

5


ALCE ELEKTRİK ÜRETİM SÜREÇLERİNDE VERİMLİLİĞİ SAP İLE YAKALADI “Ürünlerin üretim aşamalarını artık daha sağlıklı ve anlık takip edebiliyoruz. Ürüne ait teknik hesaplar ve yapılabilirlik, Ar-Ge ve kalite verileri daha hızlı ve koordineli oluşuyor. Kalite verisinin oluşma süresi yaklaşık yüzde 50 oranında kısaldı. Yönetime verilen raporların tutarlılığı, güncelliği ve hızı arttı.” Özlem Özata Aslım, Alce Elektrik Bilgi Teknolojileri Müdürü

Proje kapsamında Lojistik Modüller (MM, PP, SD, QM), Finansal Modüller (FI, CO) bulunuyordu. Ek olarak, şirket içerisinde geliştirilen yazılım araçları ile SAP arasında entegrasyon sağlandı. Çok varyasyonlu bir ürün olan, adeta her müşteri ve her sipariş için yeniden tasarlanan transformatörlerin “benzersiz” kodlanması, üretimdeki süreçlerin anında izlenebilirliği, sipariş-teklif çıktılarının dinamik oluşturulması, üretim sırasında veya sonrasında her ürüne uygulanan sayısız kalite kontrol adımının gerçekleştirilmesi ve yönetime sunulan satış odaklı anlık raporlar projede gerçekleştirilen önemli adımlar arasındaydı. Türkiye’de 3 ayrı lokasyonda, orta ve alçak gerilim akım-gerilim transformatörü yapan Alce Elektrik, izolatör üretim sektöründe 40 yılı aşkın tecrübesiyle 40’tan fazla ülkeye ihracat yapıyor. Güncel, güvenilir, gerçek zamanlı veriye kolay erişim sağlamayı amaçlayan şirket, bunu eski sistemiyle gerçekleştiremiyordu. Modüller arasında tutarsızlıklar yaşanıyordu. Doğru maliyet analizleri ve raporlamalar yapılamıyor, mükerrer veri girişleri verimsizliğe yol açıyordu. Şirket içerisinde çözüm amaçlı sayısız yazılım kullanılıyordu. Tüm bu yazılımları bir araya toplayacak bir sisteme ihtiyaç duyuluyordu. Bu ihtiyaçları karşılamak üzere SAP projesini devreye alan Alce Elektrik, SAP iş ortağı BIZCON ile projeyi planlamaya başladı. Alce Elektrik Bilgi Teknolojileri Müdürü Özlem Özata Aslım bu süreci şöyle anlatıyor: “BIZCON, modüllerine hakim danışmanlarla bizi buluşturdu. Şirket içi yazılımla yapılan entegrasyon çalışmasında, tecrübeli modül danışmanlarının yanı sıra konusunda yetkin yazılımcılarla çalışmamızı sağladı. Proje hedefleri, tüm iş süreçlerinde bütünlük sağlayarak kârlılığı yükseltmek, gerçek zamanlı kâr-zarar ve maliyet analizleriyle rekabet gücünü artırmaktı.”

6

Gerçek zamanlı, güvenilir veri ihtiyacı Alce Elektrik Bilgi Teknolojileri Müdürü Özlem Özata Aslım, SAP projesini şöyle anlatıyor: “Sektörümüzde SAP kullanmak açısından Türkiye’de ilk ve tek, dünyada da sayılı firmalardan biriyiz. Güçlü marka özelliğimizi, verimliliğin getireceği yüksek rekabet gücüyle kuvvetlendirmek en önemli amacımız olduğu için dünyada kendisini kanıtlamış olan SAP’nin bize çok şey katacağını düşündük. Alanımızda dünya lideri olma yolundaki hedefle, güncel, gerçek zamanlı, güvenilir veriye ulaşma ihtiyacı bizi SAP’ye götürdü. SAP öncesinde modüller arasında bir entegrasyon yoktu, bu durum mükerrer data girişlerine ve zaman kayıplarına yol açıyordu. SAP ile beraber modüller ve şirket içi yazılımlar bir çatı altında toplandı. Esneklik kazanıldı, verimliliğin yolu açıldı.” Süreçlere hakim anahtar kullanıcı ve danışmanlarla beraber, modüllerin birbirleriyle olan koordineli çalışmalarıyla kavramsal tasarım süreci 2,5 ayda gerçekleştirildi. Ocak 2011’de başlayan proje Ağustos 2011’de tamamlandı. Uygulama süreci içerisinde yer alan ana veri hazırlıkları, uyarlamalar, birim ve entegrasyon

testleri, son kullanıcı dokümantasyonu ve eğitimleri, yetki profillerinin belirlenmesi, kapsam dahilinde gerekli görülen ek geliştirmelerin tamamlanması da geri kalan zamanda yapıldı. HR modülünün çalışmaları ise 4 ay sürdü ve modül Eylül 2012’de kullanıma alındı. Daha sağlıklı bir üretim takibi Özlem Özata Aslım, SAP’nin Alce Elektrik’e sağladığı faydalar hakkında şunları söylüyor: “Satış siparişlerinin alınma, bunların ilgili birimlere ve üretime aktarılma süreci izlenebilirlik ve hız kazandı. Müşteriye ilk geri dönüş (teklif-sipariş) hızı eskisine nazaran ciddi oranda yükseldi. Ürünlerin üretim aşamalarını artık daha sağlıklı ve anlık takip edebiliyoruz. Ürüne ait teknik hesaplar ve yapılabilirlik, Ar-Ge ve kalite verileri daha hızlı ve koordineli oluşuyor. Kalite verisinin oluşma süresi yaklaşık yüzde 50 oranında kısaldı. Yönetime verilen raporların tutarlılığı, güncelliği ve hızı arttı. Şirket içinde ekip çalışması bilincini artıran SAP kullanımı, paydaşlarımız nezdinde marka değerimizi de artırdı.” Bakım ve Onarım modülünü 2013’de hayata geçirecek olan şirket, iç süreçleri hızlandırmak adına SAP ile entegre çalışacak el terminali projesine başlayacak. Alce Elektrik, önümüzdeki dönemde ayrıca yönetime hızlı ve görsel raporlar sunmak için BW ve BusinessObjects araçlarını kullanmayı planlıyor.


ALLİANZ SİGORTA, DÜNYADAKİ TRENDLERİ SAP UYGULAMALARIYLA YAKALIYOR "SAP sadece yeni bir uygulama olarak değil; aynı zamanda süreçlerin baştan tasarlanması, iyileştirilmesi, SAP’ye kaynak olan diğer uygulamaların da eş zamanlı olarak iyileştirilmesi ve geliştirilmesi için bir fırsat sunuyor.” Ahmet Faruk Yegül, Allianz Sigorta A.Ş. Muhasebe Grup Müdürü

proje çalışmalarında çözüm ortağı tarafından sunulan standart SAP uygulamalarının yanı sıra, Merkezi Muhasebe Platformu (CAP), Yatırım Yönetim Muhasebesi (IMA) ve Allianz Sigorta'nın ihtiyaçlarına özel olarak uyarlanan uygulamalar adapte edildi. SAP ERP’nin yanı sıra SAP BW, SAP IMA ve SAP BI Layer / Base Layer ürün ve çözümlerinin kullanıldığı projede, SAP ERP 2012 yılı başında devreye alınırken, SAP IMA implementasyonu 1 Temmuz 2012'de uygulamaya geçti.

Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 70 ülkede 142 bini aşkın çalışanı ile 78 milyon müşterisine bankacılık, sigortacılık ve varlık yönetimi hizmetleri veren Allianz, dünyanın en büyük sigorta şirketi unvanını taşıyor. Allianz'ın ana ortağı olduğu Allianz Sigorta A.Ş. hayat dışı branşlarda sigortacılık faaliyeti gösterirken, Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. bireysel emeklilik ve hayat sigortaları alanında hizmet sunuyor. Küresel sigorta sektöründe gözlenen gelişime paralel uygulamalarla bütünleşen Allianz Sigorta A.Ş. karlı ve müşteri odaklı yönetim anlayışıyla sürekli iyileşmeyi ön planda tutuyor. SAP entegrasyonu öncesinde, Allianz Sigorta'nın kullandığı altyapıda yapılan iyileştirmelere karşın ihtiyaç duyulan verimi sağlamak mümkün olmuyordu. Dünya ve Türkiye genelinde yaygın olarak kullanılmakta olan bir programı, ana ortağımız olan Allianz ile uyumlu olmasını da dikkate alarak, sistemlerimize entegre etme stratejisi oluşturduk. Akabinde, tüm süreçlerimizi gözden geçirerek, radikal değişiklikler ve iyileştirmeler yapmayı hedefledik. Global Raporlama Programı (GRP) Kernel Projesi kapsamında 2011 yılının 2. çeyreğinde başlayan

Projeye yerel ve uluslararası destek Allianz Managed Operations & Services SE (AMOS) tarafından yönetilen SAP GRP Kernel Projesi için BTC Bilişim Hizmetleri A.Ş.'den yerel destek sağlandı. AMOS’un uluslararası tecrübesi ve Allianz Grup ihtiyaçları konusunda birikimi yanında, BTC’nin Türkiye uygulamaları konusundaki deneyimleri proje sürecine ciddi katkılar sağladı. Gerçekleştirilen projenin ana faydasını, verilerin standart ve disiplinli bir şekilde oluşturulmasına hizmet etmek ve farklı kaynaklar ile izlenen verilerin raporlama kalitesini artırmak olarak tanımlayan Allianz Sigorta A.Ş. Muhasebe Grup Müdürü Ahmet Faruk Yegül, SAP'yi tercih etme nedenlerini ise şöyle anlatıyor: "SAP sadece yeni bir uygulama olarak değil; aynı zamanda süreçlerin baştan tasarlanması, iyileştirilmesi, SAP’ye kaynak olan diğer uygulamaların da eş zamanlı olarak iyileştirilmesi ve geliştirilmesi için bir fırsat sunuyor. Küresel olarak kullanılan bir uygulamayı entegre etme sürecimizde, hedeflenen faydaların sağlanacağını öngördüğümüz için SAP uygulamalarını tercih ettik."

dönük hedefleri arasında yer alıyor. Daha kapsamlı ve etkin kullanımın gerçekleşmesiyle birlikte, Allianz Sigorta genelinde sürekli iyileştirme felsefesi benimsenerek, değişen dünya koşullarına zamanında uyum sağlanacak. Başarıya ulaşmak için, durumun ve hedeflerin iyi analizi gerekiyor "Ciddi bir emek harcadığımız bu altyapının bozulmayacak bir hale gelmesi, üzerine koyacağımız yeniliklerin sağlam temellerde olmasını sağlayacak. O zaman tam anlamıyla verimliliği sağlayarak, fark yaratacağımız ve rekabette öne çıkacağımızdan eminim." diyen Ahmet Faruk Yegül, projenin başarıya ulaşması için mevcut durumun iyi analiz edilmesi gerektiğini de vurguluyor ve proje sonunda ulaşılacak hedeflerin de net olarak belirlenmesini öneriyor: “Organizasyonun, ihtiyaçların, kaynakların ve mevcut uygulamaların iyi analiz edilmesi, planlamaya yeterli zamanın ayrılması, proje ekip üyelerinin gerçek anlamda katkı sağlayacak kişilerden seçilmesi, proje ekibiyle birlikte kullanıcıların değişimi desteklemesi ve değişimden korkmaması için gerekli hassasiyetin gösterilmesi önem arz ediyor. Bu kriterlere uygun projeler, planlama aşamasında öngörülmeyen yan iyileştirmelere ve değişimlere zemin hazırladığı gibi, bazen bu faydalar projenin faydalarını bile geride bırakabilecek boyutlara ulaşabiliyor.”

Allianz Sigorta'nın kamu otoritelerine, ortaklarına ve üst yönetimine sunduğu geniş yelpazedeki raporlamaların standardizasyonunun ve konsolidasyonunun SAP uygulamaları ile gerçekleştirilmesi, projenin ileriye

7


ALVIMEDICA, GLOBAL HEDEFLERİNE SAP İLE DAHA YAKIN “Alvimedica olarak, hayata geçirilen bütün SAP projeleri sayesinde hedeflerimize artık çok daha yakınız. Kurumsal süreçlerimizde oluşturulan şeffaf altyapı, tüm çalışanlarımızın ortak hedefleri başarma konusundaki motivasyonunu artırıyor.” Eren Hepşen, Alvimedca Bilgi İşlem Müdürü

denetleyebilir hale gelmek üzere ERP çözümünden yararlanmaya karar verdi. Bunun yanı sıra CRM sistemiyle de iş ortakları ve ilişki yönetimini, faaliyet ve şikayet yönetim süreçlerinin etkin kontrolünü sağlayarak satış süreçlerinde ortaya çıkan tüm verileri tek bir sistemle izlemeyi, etkin satış yönetimi sağlamayı ve raporlamayı hedefledi. Bütçe Planlama ve Konsolidasyon projesindeki amaç ise şirketteki hemen hemen tüm süreçlerin bütçesinin süreç sahipleri tarafından kontrolünü sağlayarak kârlılık ve verimliliği üst seviyelere taşımaktı.

Danimarka ve İsveç’te yaşayan Türk iş ve bilim adamları tarafından 2007 yılında kurulan ve 20 ülkedeki faaliyetleri ve sürekli genişleyen temsilcilik ağıyla hızla gelişen Alvimedica, tıp teknolojilerine yatırım yaparak küçük ve orta ölçekli şirketleri büyütüp dünya pazarlarında söz sahibi haline getirmeyi amaçlıyor. Alvimedica, CE belgeli üretim kalitesini ve ürün gamını daha da geliştirmek için hem kendi Ar-Ge çalışmalarını yürütüyor hem de ürün ve firma satın alımları yapıyor. Türkiye’nin ilk ve tek stent ve balon üreticisi Nemed Tıbbi Ürünler şirketinin ve anjiyografi / anjiyoplasti kateteri üretimi yapan In-Vivo’nun satın alınması da bu yaklaşımın örnekleri arasında yer alıyor. Alvimedica, Şubat 2009’dan bu yana, Çatalca-İstanbul Trakya Serbest Bölgesi’nde bulunan ve Avrupa’nın en büyük 10.000 Class temiz odalarından birini de barındıran 5.500 m2’ lik yeni üretim tesislerinde faaliyetlerini sürdürüyor. 2011’de kurulan Alvimedica Pazarlama Satış&Dağıtım A.Ş. ve Ar-Ge çalışmalarının yürütüldüğü Alvimedica Vascular Research B.V. Hollanda da şirket bünyesinde yer alıyor. Alvimedica, kurumsal e-dönüşümünü tamamlayarak tüm operasyonlarını daha kolay planlayabilir ve

8

SAP’nin üç ayrı çözümüyle kurumsal verimlilik Alvimedica’nın üretim, kalite, satış, dağıtım, finans, ürün maliyetlendirme, kârlılık analizi, robotik depo entegrasyonu, insan kaynakları ve müşteri ilişkileri fonksiyonlarının tamamını kapsayan SAP ERP ve SAP CRM 7.0 projesi başarıyla hayata geçirildi. Alvimedica bu süreçte sektörel bilgi birikimi, tamamlanmış başarılı ve örnek projeleri, global bir iş ortağı olmaya uygun vizyonu ve ekibinin özverili desteğiyle yıllardır projeleri hızlı bir şekilde yürüten Elsys’i ve Elsys Grup Şirketlerinden Intelart’ı tercih etti. Projeyle şirket yöneticilerine, karar alma süreçlerinde hatasız ve hızlı hareket etme imkanı verildi. Şirket vizyonunu belirleyen kararlarda yön gösterici olması hedeflenen yeni sistem, operasyonların planlanmasını da kolaylaştırıyor. İş süreçlerinde ortaya çıkan tüm veriler tek bir sistemle izlenirken, raporlar da kısa sürede oluşturulabiliyor. Tamamlanan ERP ve CRM projeleri sonrasında, Çalışan Self-Servisi (ESS) ve Yetkili Self-Servisi (MSS) uygulamalarını da hayata geçiren Alvimedica, seyahat ve performans yönetimini etkin bir şekilde yürütmeye başladı. Seyahat yönetimiyle, çalışanların seyahat taleplerini kendilerinin girdiği bir yapı oluşturuldu; girilen talepler ve

maliyet bilgileri yönetimin onayından geçerek planlanmaya başladı. Söz konusu seyahat gerçekleştikten sonra, planlanan/gerçekleşen karşılaştırılmasıyla finansal kayıtların entegre bir şekilde oluşturulmasına imkân sağlanmış oldu. SAP ERP ve CRM altyapısıyla birlikte, Elsys Grup Şirketi Intelart’ın işbirliğiyle Türkiye’deki ilk BPC 10.0 projesi de hayata geçirildi ve şirketin tüm bütçe süreçlerine çağdaş bir yönetim ve takip imkanı kazandırıldı. Alvimedica, SAP ile daha şeffaf Alvimedca Bilgi İşlem Müdürü Eren Hepşen, SAP ERP, CRM 7.0 ve BPC 10.0 projeleriyle elde edilen kazanımları şöyle açıklıyor: “Alvimedica olarak, hayata geçirilen bütün SAP projeleri sayesinde hedeflerimize artık çok daha yakınız. Kurumsal süreçlerimizde oluşturulan şeffaf altyapı, tüm çalışanlarımızın ortak hedefleri başarma konusundaki motivasyonunu artırıyor.” Eren Hepşen, SAP’nin tercih edilme nedenlerini de şöyle açıklıyor: “Alvimedica hızla büyüyen, global arenada boy gösterecek türde operasyonlar yapan, global iş ortaklarıyla birlikte çalışan bir kuruluş. Alanında lider konumda olan SAP de bu anlamda çalışılabilecek en uygun platformu sağlıyor. Global rakiplerimizin SAP kullanıyor olması ve sektörel kullanımının yoğunluğu da tercihimizi etkileyen nedenler arasında yer alıyor. Planlı, yenilikçi ve doğru iş ortaklarıyla hedefinize ulaşmak için gereken en iyi araçlar SAP'de mevcut.” Alvimedica, SAP araçlarından aldığı güçle, gelecekte de global yaygınlaşma projelerini sürdürmeyi ve ileri uygulamaları hayata geçirmeyi hedefliyor.


ANADOLU AJANSI 100. YIL HEDEFLERİNE SAP İLE İLERLİYOR “SAP çözümleri BBC, Reuters gibi uluslararası ajansların kullandığı bir altyapı. Bunun yanı sıra SAP yasal düzenlemelere uyumu kolaylaştıran esnek bir yapı sunuyor. Verilerin tek bir erişim noktasında toplanmasını ve süreçlerin standardizasyonunu sağlıyor.” Ebubekir Şahin, Anadolu Ajansı Genel Müdür Yardımcısı

Kurtuluş Savaşı hakkındaki haberleri duyurmak amacıyla Atatürk tarafından 6 Nisan 1920'de kurulan Anadolu Ajansı (AA), Türkiye’nin ilk haber ajansı olma unvanını elinde bulunduruyor. AA geçtiğimiz dönemde tecrübeli ekiplerinin yanı sıra öğretim üyelerinin de katılımıyla bir yeniden yapılanma süreci başlattı. Ajans’ın "güvenilir, tarafsız, etik, hızlı" habercilik anlayışı çerçevesinde organizasyon şeması, görev tanımları, logosu, kurumsal kimliği ve internet sitesi, sektördeki gelişmeler ve dünyadaki örnekler ışığında yeniden düzenlendi. Anadolu Ajansı'nın 100. Yıl Vizyonu'nda ana hedef, 2020 yılına kadar "dünyanın en etkili 5 ajansı" arasına girmek olarak belirlendi. Anadolu Ajansı’nın yeniden yapılanma sürecinin önemli bir kısmı teknoloji ve yönetim, işletim ve altyapı sistemlerinden meydana geliyor. Anadolu Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Ebubekir Şahin, Ajans’ın ortamını ve hedeflerini şu şekilde tanımlıyor: “Bisiklet süreceksiniz, bisiklet sürerken kitap okuyacaksınız, aynı anda telefonla konuşacaksınız ve düşmeyeceksiniz. Günümüzde haber ajansları bu şekilde çalışıyor. 100. yılımız için koyduğumuz hedefleri gerçekleştirmek ve dünyanın ilk 5 ajansından biri olmak istiyorsak

bizim de bu bisikleti böyle sürmemiz gerekiyor. Başka bir şansımız yok. 92 yaşındayız ancak maalesef birçok alanda geri kalmış bir kurumuz. Kalbimize giden ana damarlarımızda bir miktar yanlış beslenmeden, kolesterolden dolayı tıkanıklıklar yaşanmış, şimdi biz bunları açıyoruz. Açmamız lazım çünkü çok hızlı koşmamız gerekiyor. İki damarımızdan birini SAP projesiyle açmış oluyoruz. Türkiye bugün Ortadoğu'nun en güçlü ülkesi olarak, o bölgede oyun kurucu bir aktör olarak varsa, biz de onun sesi olmaya talibiz. Bizim 100. yıl sloganlarımızdan biri 'Güçlü Türkiye'nin Güçlü Ajansı Olmak'. Bunun için ayaklarımızı yere sağlam basmamız gerekiyor, kalbimizin iyi çalışması için de damarlarımızın açık olması lazım.”

SAP’yi seçtik. Çünkü SAP çözümleri BBC, Reuters gibi uluslararası ajansların kullandığı bir altyapı. Bunun yanı sıra SAP yasal düzenlemelere uyumu kolaylaştıran esnek bir yapı sunuyor. Verilerin tek bir erişim noktasında toplanmasını ve süreçlerin standardizasyonunu sağlıyor. Partner olarak da Medyasoft’u seçtik. Medyasoft’un çözümlerinin getirdiği esnek yapı sayesinde ajansımızı bilgi teknolojilerinde çok üst bir seviyeye taşıdık.”

Departmanlar arası entegrasyon Tanımlanan bu hedef doğrultusunda Anadolu Ajansı’nda SAP Kaynak Planlama ve Yönetim Sistemi kurulmasıyla birlikte kurum içindeki tüm departmanlar arasında tam bir entegrasyon sağlandı. Muhasebeden haber akış sistemine, insan kaynaklarından raporlamaya 9 ana başlık altında birçok entegre teknolojinin bir araya getirilmesiyle hayata geçirilen Kaynak Planlama ve Yönetim Sistemi sayesinde farklı iş süreçleri tek bir süreç içinde konsolide ediyor. Güçlü ve yenilikçi bir bakış açısıyla geliştirilen SAP altyapısıyla Anadolu Ajansı’ndaki iş süreçleri hızlanmakla kalmayıp kurumun rekabet gücünü de artırıyor. Ajans’ın bilgi akışı daha kolay bir altyapıda ve sadece sayısal ortamda gerçekleşiyor, kurum içi iletişim de bu doğrultuda hızlanıyor. Ajansın uluslararası rekabet gücünü de artıracak sistem sayesinde, merkez ve bölge bürolar arasındaki tüm veri girişlerinin yanı sıra kurum içi iletişim süreçleri de hızlandı. Yasal düzenlemelere uyumda kolaylık Ebubekir Şahin proje için seçim sürecini şöyle anlatıyor: “Çözüm olarak

9


ICF AIRPORTS KAYNAKLARINI SAP İLE DAHA VERİMLİ KULLANIYOR “Sağlıklı ve güvenilir verilere tüm kullanıcıların yetkileri dahilinde erişiminin sağlanması iş süreçlerinin hızlanmasına, gereksiz zaman kayıplarının önüne geçilmesine ve dolayısıyla verimliliğin artmasını sağladı. Raporlama güvenirliliği ve çeşitliliği arttı.” Candaş Ocaktar, ICF Airports Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı

verimli biçimde kullanmaya ihtiyaç duyuyordu. Ayrıca tüm iş süreçlerinin ve mevcut yazılımların entegre edilerek şirket içi bütünlük ve tutarlılık sağlanması; doğru, güvenilir, hızlı ve kesintisiz veri erişimi ve paylaşımının yetkileri dahilinde tüm kullanıcılara sunulması amaçlanıyordu.

2007 yılında Fraport-IC Yatırım Holding ortaklığında kurulan ICF Airports, yaklaşık 500 personeliyle Antalya Havalimanı’nın uluslararası dış hatlar terminallerini (Terminal 1 ve Terminal 2), iç hatlar terminalini ve CIP terminalini işletiyor. 1969 yılında İbrahim Çeçen tarafından kurulan IC Yatırım Holding başta inşaat, altyapı, enerji ve turizm olmak üzere farklı sektörlerde faaliyet gösteriyor. Uluslararası havalimanı işletmeciliğinde lider kuruluşlardan biri olan Fraport AG ise 80 yılı aşkın bir süredir Frankfurt Havalimanı’nı başarıyla işletiyor. 2007 yılında DHMİ (Devlet Hava Meydanları İşletmesi) ihalesiyle Antalya Havalimanı’ndaki ilgili terminalleri 2024 yılı sonuna kadar işletme hakkı kazanan ICF Airports, 100 milyon avroluk yeni İç Hatlar Terminali binasını 2010 yılında hizmete soktu. Türkiye’de ISO 9001, ISO 14001, TS 18001 ve ISO 10002 kalite belgelerine sahip ilk havalimanı olan Antalya Havalimanı, uluslararası üçüncü seviye karbon akreditasyon belgesi alma açısından Türkiye’de tek, Avrupa’da ise 9 havalimanından biri oldu. 2011 yılında ise 10-25 milyon yolcu kategorisinde "Avrupa’nın En İyi Havalimanı" ödülünü aldı. ICF Airports, sürekli gelişen iş hayatı içerisinde kaynaklarını en

10

Böylece ICF Airports ERP çözümleri ve danışmanlığı konusunda araştırmalara başladı ve ihtiyaçlarına gerçekçi çözüm önerileri sunan Çözümevi Danışmanlık’ı iş ortağı olarak seçti. Uygulama alanları, deneyim, raporlama etkinliği, fonksiyonellik, geliştirme alanları, lokalizasyon uygulamaları, bilgi birikimi, yeterlilik ve ulaşılabilirlik, kurulum sonrası maliyetler ve referanslar dikkate alınarak SAP çözümleri tercih edildi. 22 Haziran 2011 tarihinde başlayan projede 1 Ocak 2012’de canlı kullanıma geçildi. Proje kapsamında Satınalma, Stok Yönetimi, İnsan Kaynakları, Genel Muhasebe, UFRS, Sabit Kıymetler Yönetimi, Fiili ve Tahmini Nakit Yönetimi, Bütçe Yönetimi, Maliyet Muhasebesi ve Propworks Entegrasyonu uygulamaları hayata geçirildi. Üst yönetim desteğiyle başarılı bir proje ICF Airports Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Candaş Ocaktar, SAP projesinin başarısındaki en büyük etkenin, üst yönetimin projeye inanması ve her aşamada desteğini kesintisiz ve aktif olarak sağlaması olduğunu belirtiyor. Ocaktar, projenin sağladığı faydaları şöyle özetliyor: “Satınalma-stok yönetimi ve bütçe yönetimi uygulamalarıyla yapılan işlemler kayıt altına alındı. Firma genelinde gerek satınalma ve onay süreçleri gerekse bütçe yönetimi alanında verimlilik sağlandı. Sistemde günlük ve anlık stoklara erişim sağlandı ve planlamada yaşanan zorluklar giderildi. Teklif toplama, karşılaştırma ve tedarikçi değerlendirme fonksiyonları sayesinde süreçlerde

iyileştirme yapıldı. Propworks uygulamasının entegrasyonu sayesinde satış tarafındaki yapı bozulmadan SAP’ye entegre edilerek sorunsuz şekilde muhasebe aktarımı sağlandı.” Takım bilincini artıran uygulamalar ICF Airports, Genel Muhasebe ve Sabit Kıymetler tarafında çift defter yapısı kullandığı için hem VUK standardında hem de UFRS‘ye göre kayıt ve raporlama imkanı kazandı. Maliyet konusunda masraf yeri ve kâr merkezi muhasebesiyle detaylı raporlama sağlandı, maliyet dağıtımları ve sonucundaki raporlamalar tamamlandı. ICF Airports Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Candaş Ocaktar, sağlanan fayda hakkında şunları ekliyor: “Fiili nakit akışı ve tahmini nakit durumunu gösteren raporlamalar sayesinde verimlilik sağlandı. İnsan kaynakları tarafında tüm personelin bilgileri standartlaştırılıp iyileştirildi, bordro ve banka entegrasyonu sağlandı ve muhasebe aktarımı başarıyla gerçekleştirildi.” Ocaktar, ERP projesinin şirket genelinde zaten var olan takım bilincini artırdığını vurguluyor: “Sağlıklı ve güvenilir verilere tüm kullanıcıların yetkileri dahilinde erişiminin sağlanması iş süreçlerinin hızlanmasını, gereksiz zaman kayıplarının önüne geçilmesini ve dolayısıyla verimliliğin artırılmasını sağladı. Belli süreçlerde performans ölçüm ve değerlendirmelerinin yapılabilmesi olanaklı hale geldi. Raporlama güvenirliliği ve çeşitliliği arttı.” ICF Airports, tamamlanan birinci evrenin ardından, İş Zekası (BI), bütçe ve planlama (BPC), ileri İK uygulamaları, Plant Maintenance ve Real Estate modüllerini hayata geçirmeyi planlıyor.


ARKOPA ÜRETİM SÜREÇLERİNDE VERİMLİLİĞİ SAP İLE SAĞLADI “SAP ERP projesiyle ana süreçleri kontrol altına aldık. Doğru ve güvenilir veriye daha çabuk ulaşır hale geldik. Raporlamalar istenen düzeye yaklaştı ve bu sayede karar vericilere önemli katkılar sağlandı.” Murat Özkan, Arkopa Planlama Müdürü ve ERP Proje Yöneticisi

Ardından, bir ay süren yerinde destek uygulamasıyla, anahtar kullanıcıların uyum sürecinde yaşayabilecekleri sıkıntılar minimumda tutuldu.

Faaliyetlerine 2002 yılında başlayan Arkopa, ISO 9001-2008 standartlarında üretimiyle yurtiçinde ve yurtdışında önde gelen mobilya üreticilerine yan sanayi hizmeti veriyor. Ürünlerinin yüzde 60’ını ihraç eden Arkopa, kendi alanında Türkiye’nin ilk beş firması arasında yer alıyor. Kurulduğu yıldan itibaren her yıl kapasite artırımına giderek öngörülen büyümenin çok üzerinde gelişim gösteren Arkopa’da süreçlerin daha karmaşık hale gelmesi ve işlenen verinin artması, sistemsel hatalar sonucunda daha fazla maliyet ve işgücü kaybına neden oluyordu. Tüm üretim süreci SAP’ye taşındı MBIS danışmanlığında yürütülen SAP ERP projesiyle Lojistik Modülleri (MM/ SD/PP), Finansal Modüller (FI/CO) ve Doküman Yönetim Sistemi çözümünü içeren bir uygulama yapıldı. Ek olarak el terminalleriyle depo kontrol işlemlerinin yapılması için uygun yapı hazırlandı. 2011 yılının ikinci yarısında başlayan SAP ERP projesi 6 ayda tamamlanıp 2012 yılının başında hayata geçti. Sürece başlamadan önce yaklaşık 3 ay gibi bir sürede firma analizi yapılıp ihtiyaçlar çıkartılarak proje süresince yaşanabilecek problemlere karşı önlemler alındı. Eski yazılımlara ihtiyaç tamamen ortadan kaldırılarak tüm süreçler SAP platformuna taşındı.

Bütünleşik yapıyla entegre iş süreçleri Arkopa Planlama Müdürü Murat Özkan, yöneticiliğini yaptığı ERP projesiyle ilgili olarak şunları söylüyor: “SAP ERP projesiyle ana süreçleri kontrol altına aldık. Doğru ve güvenilir veriye daha çabuk ulaşılır hale geldik. Raporlamalar istenen düzeye yaklaştı ve bu sayede karar vericilere önemli katkılar sağlandı. Proje sonunda lojistik modüllerde izlenebilirlik üst seviyeye taşındı. Her departmanda iş süreci sonunda oluşan verilerin sisteme anlık olarak kaydedilmesi mümkün hale geldi. Özellikle lojistik ihtiyaçlar nedeniyle, planlama (PP) ile satın alma ve depo takibi (MM) modüllerinin en önemli unsuru ihtiyaçtı. Daha önce ERP, birbirinden bağımsız uygulamalarla çözülüyordu. SAP projesiyle birlikte sürecin bütünleşik bir yapıda uygulanması sağlandı.” Stok seviyesinde yüzde 20 verimlilik SAP projesiyle Arkopa’nın tüm iş süreçlerinde ciddi oranda iyileşme sağlanması ve karar mekanizmalarının daha sağlıklı yürütülmesi hedefleniyor. Üretim siparişlerinin ortak sistem üzerinden takip edilmesi sayesinde, Arkopa için büyük önem taşıyan hazırlık aşaması optimize edilerek hazırlık sürelerinin düşürülmesi öngörülüyor. Stok yönetimi, stok kontrolü ve stok seviyeleri daha etkin ve gerçek değerlerle yönetileceğinden, stok seviyesinde yüzde 20 oranında azalma bekleniyor. Teknik resimlerin ve dokümanların sistem (DMS) üzerine aktarılmasıyla, operatörlerin ve sorumluların doğru bilgiye anında ulaşması amaçlanıyor. Bu sayede hem zaman kazanılması hem de teknik çizim kaynaklı hataların minimuma indirilmesi hedefleniyor. Kaynakların kontrollü kullanılmasıyla, toplam kapasiteye yüzde 5 katkı sağlanması planlanıyor.

ERP uyarlama sürecinin zahmetli ve zor bir süreç olduğuna dikkat çeken Arkopa Planlama Müdürü Murat Özkan şunları ifade ediyor: “Hem MBIS’in bizim için kurduğu proje ekibinin hem de Arkopa proje ekibinin bilgi ve birikimlerinin yanı sıra MBIS’in projeyi son derece özverili olarak yürütmesinin de bizi başarıya taşıyan önemli faktörler arasında olduğunu düşünüyorum. Firmamız faaliyetlerine devam ettiği sürece bizi destekleyebilecek olması, hızla gelişen teknolojiyi takip etmesi, Ar-Ge yapılanmasının bulunması ve en önemlisi de yaygın, kaliteli ve alternatifli çözüm ortaklarına sahip olması SAP ERP’yi tercih etmemizde rol oynadı.” Arkopa, ERP hizmeti almak isteyen kuruluşlara, firma içi ve sektörel analizlerini çok iyi yapmalarını öneriyor. Murat Özkan şöyle diyor: “Projeye başlayacak firmaların önce kendi zayıf ve güçlü yönlerini, personel yapılarını, müşteri ilişkilerini ve yazılımdan beklentilerini çıkarmak için bir ön proje yapmaları gerektiğine inanıyorum. ERP bir yazılımdan öte, bir işletme kültürüdür, politikalar bütünüdür. Bizim gibi ERP’yi yeni kullanacak firmaların bu ayrımı iyi yapmaları gerekmektedir.” Arkopa, önümüzdeki dönemde SAP BusinessObjects iş zekası (BI),CRM ve MII çözümlerini de proje kapsamına dahil ederek bilgiye erişim ve hizmet konusunda bir üst basamağa çıkmayı hedefliyor.

11


ASC TÜRK MÜŞTERİ SERVİS SÜREÇLERİ SAP İLE DAHA VERİMLİ “Satış sonrası hizmet tarafında müşteriye servis verme süremizin ortalaması yüzde 25 azaldı. Yedek parça sektöründe özellikle stok devir hızlarını kontrol altında tutmak zordur. Stok devir hızımızda ciddi miktarda artış gözlemledik.” Teoman Çağırıcı, ASC Türk BT Yöneticisi

ancak kendi sektöründe lider bir ERP yazılımıyla gerçekleştirilebilirdi. Bir diğer husus ise yarını her zaman düşünen, yenilikçi bir firma oluşumuz. Bu noktadaki araştırmalarımızda gördük ki SAP uygulaması, şirketlerin iş süreçlerini mükemmelleştirerek liderliğe yükselmelerinde önemli bir rol üstlenmiş durumda. Bu sebepler, ERP seçim sürecimizde hiç zorlanmadan ilerlememizi sağladı.”

Portekiz merkezli bir şirketler topluluğu olan ve otomotiv sektöründe öncü rol oynayan ASC Grup; Portekiz, İspanya, ABD ve Türkiye’de faaliyet gösteriyor. ASC Grup bünyesindeki ASC Türk Makine altyapı projelerinde, inşaat ve madencilik sektöründe kullanılan VOLVO İş Makineleri’nin Türkiye distribütörü olarak hizmet veriyor. Şirketin iş makineleri sektöründeki konumu, dirençli ve çevik olmayı gerektiriyor. Binlerce kalem ürünü olan ASC Türkiye, her gün daha da zorlaşan rekabet ortamında yenilikçi bir teknolojiyle bu rekabete sürekli karşılık verebilecek ve aynı zamanda da bu süreci kontrol edip yönlendirebilecek bir ERP sistemine ihtiyaç duyuyordu. SAP projesini hayata geçirmek, bu ihtiyaca yönelik tek çözüm olarak belirlendi. ASC Türk BT Yöneticisi Teoman Çağırıcı SAP projesi için uzun olmayan bir süreçte karar verdiklerini belirtiyor: “Türkiye’nin en tercih edilen şirketlerinin yüzde 85’i ve 20 farklı sektörün en beğenilen şirketleri dünyanın lider kurumsal uygulama yazılımları sağlayıcısı SAP’yi tercih etmişti. Biz de sektörümüzde lider konumda olan bir firmayız. Dolayısıyla çok ciddiye aldığımız bu süreç

12

Entegre çözümlerle yüksek başarı SAP ERP projesi kapsamında, Detaysoft’un danışmanlığında insan kaynakları, satın alma, stok yönetimi, muhasebe, maliyet muhasebesi ve satış-pazarlama gibi modüller canlı kullanıma alındı. Paralel olarak yürütülen SAP CRM projesiyle de servis/iş emri, garanti, kiralama ve aktivite fırsat yönetimi gibi süreçler canlı kullanıma alınarak tüm süreçlerin kurumsal bir altyapıda yürütülmesi sağlandı. SAP ERP, SAP CRM, SAP PI ve SAP Portal ürünlerini kapsayan proje süreci hakkında Teoman Çağırıcı şunları söylüyor: “Proje kapsamında söz konusu ürünleri iş süreçlerimize başarılı bir şekilde entegre ettik. Satış sonrası hizmetler ve pazarlama başlığı altında da değerlendirdiğimiz tüm satış destek faaliyetlerimiz için SAP CRM ürününü kullandık. SAP PI ürünüyle tüm üçüncü parti yazılımlarla olan entegrasyonlarımızın tek bir noktadan etkin bir şekilde yönetimini sağladık. SAP Portal sayesinde tüm portal faaliyetlerimizi SAP ile entegre bir web arayüzü yapısı üzerinden, ek efor harcamadan, çok hızlı bir şekilde sağladık.” Mayıs 2011 tarihinde başlayan proje 10 aylık bir süre sonra, Mart 2012’de başarılı bir şekilde kullanıma alındı. Proje süresince, başlangıçtan canlı kullanıma geçişe kadar yine SAP’nin ASAP metodolojisi kullanıldı. SAP iş ortaklarından Detaysoft ile gerçekleşen projede sektör

tecrübesi ve danışmanlık kadrosu proje süreçlerinin başarılı şekilde tamamlanmasını sağladı. Teoman Çağırıcı, çalışma ortağının ve sürece hakim firma çalışanlarından oluşan bir proje ekibinin sistemlerin kalitesini daha da artırdığını ve projelerin daha verimli yürütülmesini sağladığını belirtiyor. Servis süresi yüzde 25 azaldı Projeyle ilgili iş süreçlerini optimize ettiklerini ifade eden Çağırıcı, önceki sisteme göre yüzde 100 doğru ve güncel veriye hızlı erişim sağladıklarını belirtiyor: “Satış sonrası hizmet tarafında müşteriye servis verme süremizin ortalaması yüzde 25 azaldı. Yedek parça sektöründe özellikle stok devir hızlarını kontrol altında tutmak zordur. Stok devir hızımızda ciddi miktarda artış gözlemledik. Bundan sonra, genel ifadeyle esnekliğimizi maksimum düzeyde artırmayı ve yönetim karar destek sistemlerine geçiş yapmayı planlıyoruz.” ASC Türk, ikinci aşamada SAP İş Zekası ürünlerini hızlıca uygulamaya düşünüyor. Şirketin önümüzdeki iki yıldaki hedefi, stokları yüzde 50 oranında azaltmak. Sonrasında ise SAP HANA başta olmak üzere SAP’nin sunduğu yeni ürünleri aşama aşama projelendirerek operasyonel hız ve kalitenin en üst seviyeye çıkarılması amaçlanıyor.


AYDINLI GRUP, TÜM İŞ SÜREÇLERİNİ SAP İLE YÖNETİYOR “SAP üzerinde yönetilen tüm ürün ve fiyat bilgileri bütün mağazalara akmak üzere IBM POS cihazlarına entegre edilerek, gerçekleştirilen günlük satışlar SAP üzerinden anlık izlenebilir hale getirildi. Ayrıca grup içi firmalar arası işlemler otomatikleştirilerek sipariş ve faturalama süreçlerinde verimlilik artışı sağlanıyor.” İlker Erdoğan, Aydınlı Grup Bilgi Teknolojileri Direktörü

kurum, projelerine SAP Depo Yönetimi, Proje Sistemi modüllerinin uygulaması, Roll-Out uygulamalar, BusinessObjects iş zekâsı ve Bütçe Planlama ve Konsolidasyon çözümleriyle devam ediyor. Aydınlı Grup Bilgi Teknolojileri Direktörü İlker Erdoğan, tüm dünyada yaygın biçimde kullanılan SAP’nin bir kurumun tüm ihtiyaçlarını karşılama yeterliliğine sahip olduğunu vurgulayarak, dünyaya ayak uydurmak ve rekabet gücünü artırmak isteyen her şirketin SAP kullanmasının gerekli olduğunu belirtiyor.

Dünya modasına yön veren Pierre Cardin, Cacharel ve U.S. Polo Assn. markalarının ana lisans sahibi Aydınlı Grup, 3 bine yakın çalışanı, 307 perakende mağazası ve 300 corner satış noktasıyla Türkiye’nin moda perakendeciliği alanında lider kuruluşları arasında yer alıyor. 1965 yılından bu yana faaliyet gösteren Aydınlı Grup, dünya çapında 60’ın üzerinde ülkeye ihracat yapıyor. Tekstilin yanı sıra Solarkent ve Koru Florya projeleriyle inşaat sektöründe de faaliyet gösteren kurum, yeni yatırım ve projeleriyle çalışmalarını sürdürüyor. Geniş bir organizasyon yapısına sahip olan Aydınlı Grup, bünyesindeki 13 şirketin tüm kurumsal süreçlerinin SAP üzerinden yürütülmesi kararını aldı. Bu projeyle hem yurtiçi hem de yurtdışı operasyonlarını daha etkin ve başarılı hale getirmeyi amaçladı. Elsys danışmanlığındaki SAP projesiyle, Aydınlı Grup’un büyüme stratejisi için destek sağlanması hedeflendi. Projede, üretimden dağıtıma, muhasebe süreçlerinden insan kaynaklarına kadar her aşamada SAP yazılımının farklı çözüm ve bileşenleri hayata geçirildi. Hedef ve stratejileri doğrultusunda SAP’nin Retail, ERP, İnsan Kaynakları (HR) modüllerini kullanmaya başlayan

Anlık izlenebilir veriler SAP projesinin Aydınlı Grup için yönetim kolaylıkları sağladığına dikkat çeken Erdoğan şunları söylüyor: “SAP üzerinde yönetilen tüm ürün ve fiyat bilgileri bütün mağazalara akmak üzere IBM POS cihazlarına entegre edilerek, gerçekleştirilen günlük satışlar SAP üzerinden anlık izlenebilir hale getirildi. Ürün çokluğu ve çeşitliliği nedeniyle ortaya çıkabilecek kullanıcı hatalarının el terminalleriyle kontrol altına alınması sağlandı. Aynı şekilde mağazalar arası transfer ve benzeri mağaza lojistik stok işlemleri de SAP’de barkod destekli olarak gerçekleştiriliyor. Dış tedarik haricinde İstanbul fabrikasında gerçekleştirilen üretim aşamaları, yine SAP Retail üzerinde ayrı ayrı takip edilebiliyor. Bu sayede, günlük olarak gerçekleşen üretim operasyonuyla ilgili teyitler verilebiliyor, fason üretim adımları ve hammadde stok sarfiyatları takip edilebiliyor. Ayrıca grup içi firmalar arası işlemler otomatikleştirilerek sipariş ve faturalama süreçlerinde verimlilik artışı sağlanıyor.”

kısa bir sürede tamamlanan projenin ardından BusinessObjects ve Bütçe Planlama ve Konsolidasyon projeleri, inşaat şirketinin ERP projesiyle devam ediliyor. Aydınlı Grup, öncelikle Romanya, sonrasında Ukrayna, Rusya ve Kazakistan mağazalarında ve lojistik merkezlerinde de SAP yaygınlaştırma projelerini hayata geçirmeyi planlıyor. Böylelikle Türkiye’de oluşturulan ana yapıyı koruyarak ilgili ülke lokalizasyonlarıyla birlikte SAP Retail sisteminin yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Ayrıca, bu ülkelerde IBM POS entegrasyonu da gerçekleştirilerek anlık satış ve günlük tahsilat bilgilerinin merkezden yönetiminin sağlanması da hedefleniyor. SAP çözümünü, her kurumun hiç zaman kaybetmeden kullanmaya başlaması gereken bir sistem olarak niteleyen İlker Erdoğan, rakipleri arasında fark yaratmak, iş süreçlerini etkinleştirmek, işleyişini A’dan Z’ye tek bir çözümle takip edebilmek isteyen her şirketin mutlaka SAP’nin imkânlarından faydalanması gerektiğini ifade ediyor.

Günlük tahsilat bilgilerine merkezden yönetim SAP projesine HR uygulamaları ile Elsys uzmanlığında başlayan Aydınlı Grup, 4 ayda tamamlanan bu modülden sonra SAP Retail çözümünü devreye aldı. 10 ay gibi

13


BORUSAN MAKİNA ve GÜÇ SİSTEMLERİ SÜREÇ VERİMLİLİĞİNİ SAP İLE YAKALIYOR “Tüm satış ve servis süreçlerimizi SAP üzerinde çalıştırıyoruz. Böylece müşteri bilgilerine tek ortamdan erişerek ihtiyaçları ve problemleri izleme imkânına kavuştuk. Tüm verilerin aynı ortamda bulunması, analizleri çeşitlendirerek hizmeti şekillendirmeye destek oluyor.” Aydan Adal, Borusan Makina ve Güç Sistemleri Bilgi Sistemleri Müdürü

sanayii, otomotiv, plastik, gıda ve enerji sektörlerinin yanı sıra özellikle denizcilik sektöründe; ana ve yardımcı makina ve sistemleri ile römorkör, mega yat, kargo gemileri, deniz otobüsü ve ticari yolcu taşıma amaçlı tekne inşa edenlere hizmet veriliyor.

Borusan Grubu’nun distribütörlük şirketlerinden Borusan Makina ve Güç Sistemleri, 1994 yılından bu yana iş ortağı Caterpillar ile faaliyetlerini Türkiye'nin yanı sıra Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan ve Kırgızistan’da tek temsilcisi olarak sürdürüyor. Borusan Makina ve Güç Sistemleri satış ve satış sonrası destek hizmetleri, müşterilere verimli ve tasarruflu kullanım olanağı sağlanması için yeni Cat iş makinası kiralama hizmeti, sertifikalı ikinci el iş makinası konseptiyle Türkiye’de benzeri olmayan garantili ikinci el hizmeti, dizel ve gaz motorlu kojenerasyon, mekanik güç uygulamaları (pompa istasyonları ve kompresör sistemleri) ve acil durum jeneratörleri gibi enerji sistemleri, biogaz ve çöp gazı anahtar teslimi enerji santralleri, deniz sevk ve yardımcı (jeneratör) dizel motorları, ikinci el jeneratör ünitesi ve kiralama hizmetleri, statik ve dinamik UPS, tüm segmentler için finansman çözümleri sunulması gibi kendi bünyesinde müşterisine birçok çözüm sunuyor. Borusan Makina ve Güç Sistemleri geniş ürün yelpazesi ile çok farklı sektörlere hizmet verebiliyor. Başlıca hizmet alanları olan genel ve ağır inşaat, madencilik ve endüstriyel, tekstil, çelik, kimya, ilaç, seramik, ağaç

14

Borusan Makina ve Güç Sistemleri operasyonel süreçlerinde Caterpillar tarafından geliştirilmiş bir uygulama kullanılıyor, mali işler fonksiyonları ise SAP üzerinde çalışıyordu. Bilgi sistemlerinin farklı altyapılar üzerinde çalışması zorluklar çıkarıyordu. Değişen pazar koşullarında, beklenen iş ihtiyaçlarına cevap vermeyen bu yapı, destek ve geliştirme sürecinde gecikmelere sebep oluyordu. Ayrıca Caterpillar’ın bu uygulamadaki geliştirmeleri durdurması, Borusan Makina ve Güç Sistemleri’ nde yeni bir entegre bilgi sistemi yapısı kurulması sürecini hızlandırdı. Müşteri odaklı, verimli süreçler SAP Türkiye’nin danışmanlığı le hayata geçirilen projeyle satın alma, satış, müşteri destek, kontrat yönetimi, mali işler başta olmak üzere tüm süreçler SAP ortamına taşındı. Projede müşteri odaklılığı destekleyecek, verimli süreçlerle çalışmak hedeflendi. Bu kapsamda CRM 7.0 Sales & Service ve MM, SD, PS, FI, CO, PA, AA, TRM, ISIS modülleri kuruldu. 2009 sonunda başlayan proje kapsamında, 2010 yılının ilk çeyreğinde, ana iş süreçlerinde verimlilik hedeflerini destekleyecek şekilde “Değerleme” (Value Assesment) çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalara göre süreç değişikliği hedeflenen öncelikli alanlar belirlendi. Yeni sistemin tüm lokasyonlarda aynı zamanda canlı ortama alınması planlandı. Tüm süreçlerde hazırlanmış detaylı senaryolar test edildi. Borusan Makina ve Güç Sistemlerinin üst yönetiminin de yakından izlediği, birebir içinde bulunduğu süreçte, canlı ortama geçiş süreci günlük takip toplantılarıyla izlendi.

Borusan Makina ve Güç Sistemleri Bilgi Sistemleri Müdürü Aydan Adal, SAP ile hayata geçirdikleri projenin sağladığı fayda hakkında şunları anlatıyor: “Tüm satış ve servis süreçlerimizi SAP üzerinde çalıştırıyoruz. Böylece müşteri bilgilerine tek ortamdan erişerek ihtiyaçları ve problemleri izleme imkânına kavuştuk. Tüm verilerin aynı ortamda bulunması, analizleri çeşitlendirerek hizmeti şekillendirmeye destek oluyor. Entegre yapının getirdiği faydayla işe bütünsel olarak bakma imkanımız oluştu. Üst yönetim desteği ve değişim yönetiminin yanı sıra tecrübeli ve sahiplenen danışmanlık anlayışının da proje başarısına doğrudan etki sağladığını düşünüyoruz. ” Farklı ülkeler için tek çözüm Borusan Makina ve Güç Sistemleri SAP ile çalışma kararını verirken diğer ülkelerdeki Caterpillar temsilcilikleri tarafından kullanılan farklı ERP sistemlerini de değerlendirdi. SAP’nin seçilmesini sağlayan en önemli özellikler arasında, Türkiye dışındaki temsilciliklerde de uygulanabilecek regülasyonlar, dil desteği gibi yerelleştirme imkanları, ürünün olgunluğu, danışman tecrübesi ve bulunurluğu, Türkiye’de ve diğer temsilciliklerde SAP’nin kendi ofislerinin var olması bulunuyordu. Borusan Makina ve Güç Sistemleri’ndeki SAP projesi, Türkiye’den sonra Kazakistan, Azerbaycan ve Gürcistan’da devam edecek. Borusan Makina ve Güç Sistemleri, projenin yurt dışı temsilciliklerinde de yaygınlaşmasıyla, entegre bir yapıda, ortak süreçlerle çalışmayı hedefliyor. Ayrıca önümüzdeki dönemde şirket genelinde mobil uygulamalarla saha ekibi için daha verimli çalışma ortamı oluşturulması da amaçlanıyor.


BURSAGAZ’IN 20 YILLIK KURUMSAL BİLGİ BİRİKİMİ TEK PLATFORMDA TOPLANDI “Kurumsal içeriği süreçlere entegre ederek bilgi ihtiyacını karşılamada fiziksel belge kullanım ihtiyacını kaldırdık. Ayrıca bilginin tek bir merkezde toplanmasını, dağıtılmasını ve yönetilmesini sağladık.” Âdem Güler, Bursagaz Bilgi Teknolojileri Müdürlüğü Proje Mühendisi

verilerin nasıl ve hangi aşamalarla iş süreçlerine entegre edileceği, süreç bazlı haritaların nasıl oluşturulacağı ve modelleneceğiyle ilgili planlama safhaları oluşturuldu. Yaklaşık 8 milyon içeriğin bulunduğu Müşteri Hizmetleri Müdürlüğü testlerinin tamamlanmasıyla canlı kullanıma geçiş çalışmaları başladı. Bursagaz’ın BTC Danışmanlık ile tüm aşamalarını gerçekleştirdiği proje, pürüzsüz bir test sürecinin ardından Ağustos 2012 sonunda canlı kullanıma geçti.

Bursa mücavir alanı içinde 5.000 km hat uzunluğuna sahip olan Bursagaz, bu yönüyle ulusal doğalgaz dağıtım alanında en büyük 3., özel doğalgaz dağıtım alanında da en büyük 1. şirket konumunda bulunuyor. Büyük hissedar olan Alman enerji devi EWE Holding bünyesindeki kuruluş, faaliyet gösterdiği şehir içi doğalgaz dağıtımında Ağustos 2012 itibarıyla hizmet verdiği abone sayısını 760 bin bağımsız birim sayısına ulaştırmış durumda. Sahip olduğu 20 yıllık kurumsal içeriği, günlük iş hayatında güçlü bir bilgi bankası olarak kullanmak isteyen Bursagaz, iş süreçleri ile kurumsal içeriğini entegre etmek amacıyla PETEK Projesi’ni hazırladı. Proje kapsamında, SAP platformu ile OpenText Document Access çözümünün entegrasyonu gerçekleştirildi. Kurumsal içerik ile enerji sektörü süreçlerinin SAP uygulamaları üzerinde bütünleşmesi ve tüm bilginin tek platform üzerinden yönetilebilmesi, yaklaşık 12 milyon dokümanın erişilebilirliğini sağladı. Bursagaz’ın Dijital Arşiv Projesi’nin sonuçlarından biri olan PETEK Projesi için çalışmalar Mayıs 2012’de başladı. Dijital Arşiv Projesi’nde üretilen sayısal

teknik çalışma öncesi planlamanın iyi yapılması gerektiğine işaret ediyor. Adem Güler "Test süreci için yeterli zamanın ayrılması ve sayısal veri anahtarlarının oluşturulduğu indeks aşamasında özveriyle yapılan çalışmalar, kapsamlı projelerde başarıyı getiren önemli etkenlerdir.” diye belirtiyor.

Fiziksel belgeye ihtiyaç kalmadı Bursagaz Bilgi Teknolojileri Müdürlüğü Proje Mühendisi Âdem Güler, bu süreçle ilgili olarak şunları ifade ediyor: “Bursagaz’ın sahip olduğu 20 yıllık kurumsal içeriğin, iş süreçlerinin modellendiği ve yönetildiği SAP platformu üzerinden kullanılır hale gelmesiyle birlikte, arşiv niteliği taşıyan tüm içerik, günlük iş yaşamıyla bütünleşti. Bu sayede, kurumsal içeriği süreçlere entegre ederek bilgi ihtiyacını karşılamada fiziksel belge kullanım ihtiyacını kaldırdık. Ayrıca bilginin tek bir merkezde toplanmasını, dağıtılmasını ve yönetilmesini sağladık. Kurumsal İçerik, Çalışan ve İş Süreçlerinin bütünleşmesi sonucunda çalışan performansının yükselmesi, müşteri memnuniyetinde artışı da beraberinde getiriyor. PETEK Projesi’yle Bursagaz’ın kurumsal vizyonu dahilinde ‘bilgi, stratejik bir araç olarak kullanılır’ hale geldi. Projenin başarıya ulaşmasında BTC’nin konuyla ilgili uzmanlığının yanı sıra enerji dağıtım sektörü deneyiminin de çok önemli katkıları oldu.” Sektöre özel yatırımlar Değişen piyasa koşullarında, sektöre özel yatırımlar gerçekleştiren SAP’yi, OpenText Document Access uygulaması ile Bursagaz’ın PETEK projesinde hedefine ulaşmasında ana omurgayı oluşturmasından dolayı tercih ettiklerini açıklayan Âdem Güler, entegrasyon projelerinde

15


COCA-COLA İÇECEK’TE FİNANSAL KONSOLİDASYON VE RAPORLAMA “SCORE (Standardize-COnsolidate-REport) Projesi ile konsolide finansal raporların hazırlanma sürecinde yaklaşık %30 verimlilik sağlayarak, kontrol ve analize daha kaliteli, etkin zaman ayırmaya başladık.” Işıl Civelekoğlu, Coca-Cola İçecek A.Ş. Konsolidasyon ve Raporlama Müdürü Özlem Babacan, Coca-Cola İçecek A.Ş. İş Çözümleri Yöneticisi

aylık konsolide finansal raporların hazırlanış süresini kısaltmak, böylece veri analizi ve finansal kontrol için daha kaliteli, etkin zaman yönetimi sağlamak hedeflendi. BFC sistemini Grup Muhasebe Standartları çerçevesinde kurmak ve tüm operasyonlardaki Yönetim raporlaması farklılıklarını tutarlı bir şekilde çözerek, SPK / UFRS (Uluslararası Finansal Raporlama Standartları) ile uyumlu hale getirmek de diğer önemli beklentiydi.

Coca-Cola Sistemi’nde satış hacmine göre 6. sırada yer alan Coca-Cola İçecek A.Ş. (CCİ), The Coca-Cola Company (TCCC) markalarından oluşan gazlı ve gazsız içeceklerin üretim, satış ve dağıtımını gerçekleştirmektedir. CCİ Türkiye, Pakistan, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Türkmenistan, Ürdün, Irak ve Suriye’de 9 bini aşan çalışanı ile faaliyet göstermektedir. CCİ ayrıca Tacikistan pazarına ihracat yapmaktadır. CCİ 20 fabrikası ile 360 milyona yakın tüketici kitlesine gazlı içeceklerin yanı sıra meyve suyu, su, enerji ve sporcu içecekleri, buzlu çay ve çaydan oluşan gazsız içecekler kategorisinde de zengin bir ürün portföyü sunmaktadır. CCİ’nin hisseleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda “CCOLA.IS” sembolü ile işlem görmektedir. 2006 yılında halka açılan ve Sermaye Piyasası Kurulu’na, tüm ortaklarına ve üst yönetime hazırladığı konsolide finansal raporlarının güvenilirliğine, doğruluğuna, kalitesine ve hazırlanış süresine önem veren CCİ; konsolide edilen yurtdışı operasyon sayısının artmasıyla birlikte bu raporları Grup Muhasebe Standartları çerçevesinde, doğru ve güvenilir biçimde sağlamaya ihtiyaç duydu. SAP BusinessObjects Finansal Konsolidasyon (BFC), FIM ve EA çözümlerini kapsayan SCORE Projesi (Standardize-COnsolidate-REport) ile, konsolidasyon için gerekli finansal veri akışını güvenilir bir ortamda sağlayarak,

16

Kolay entegrasyon CCİ'in İş Çözümleri Yöneticisi Özlem Babacan, SAP’yi tercih etme nedenlerini şu şekilde açıklıyor: “Proje ön hazırlık ve senaryo çalışmaları sırasında; konsolidasyon kurallarının uygulanabilirliği, kolay kullanım, Excel gibi ofis yazılımları ile uyumluluk, veri akış güvenilirliğinin sağlanması, şirket satın almalarının konsolide finansallara adaptasyonu gibi belirlediğimiz birçok kritere, kurulum, uyarlama ve çözüm açısından uygun bulunarak SAP BFC programı tercih edildi. Ayrıca, tüm CCİ bünyesinde, (Türkiye ve diğer operasyonlar) SAP’nin finansal çözümleri kullanıldığından entegrasyonun çok daha kolay olacağını düşünmemiz ve SAP kullanan operasyonlarımızın finansal verilerinin otomatik olarak BFC sistemine akışını sağlayabilecek olmamız da diğer önemli kriterler arasındaydı.” Konsolidasyon ve Raporlama Departmanı, Muhasebe Standartları Departmanı ve Bilgi Sistemleri Grubu’nun yönetiminde tamamlanan projede, kurumsal finansın farklı departmanları ile operasyonların finans departmanlarından destek alındı. Ana yüklenicinin SAP Türkiye olduğu SCORE Projesi; İsviçre’den Stampa Group ve Türkiye’den Bizcon Danışmanlık desteğiyle gerçekleşti. Etkin ve Kaliteli Raporlama CCİ Konsolidasyon ve Raporlama Müdürü Işıl Civelekoğlu, proje sürecini şöyle detaylandırıyor: “Yurtdışı operasyonların Excel'de iki farklı raporlama paketi

şeklinde hazırladığı aylık yönetim ve üç aylık SPK / UFRS raporlamalarının, Grup Muhasebe Standartlarına uygun şekilde birleştirilmesiyle oluşturulan tek bir raporlama paketini; projenin tasarım süreci boyunca geliştirerek BFC sistemindeki raporlama uygulamalarında baz aldık. Projenin ön tasarım çalışmaları Eylül 2010’da başladı ve ülkelerin BFC sistemi üzerinden finansal veri akışını sağlayacağı raporlama setinin dizaynının tamamlanmasıyla, Aralık 2010’da tüm operasyonların finans departmanlarına BFC çalışma atölyeleri planlandı ve detaylı kullanıcı eğitimleri proje ekibi tarafından verildi. 2011’in ilk çeyreğinde test dönemlerini belirlememizle birlikte, operasyonların geçmiş tarihi verilerinin sisteme girişinin tamamlanması sağlandı. 31 Aralık 2009 ve 2010 ile 31 Mart 2011 SPK / UFRS raporlama dönemlerinin konsolide finansal sonuçlarının birebir testini BFC sisteminde gerçekleştirdikten sonra, Mayıs 2011’den itibaren üst yönetim raporlamalarını BFC sistemi üzerinden hazırlamaya başladık. Haziran 2011 bağımsız denetim sürecinin de BFC sisteminden gerçekleştirilmesi ve SPK / UFRS raporunun sistem üzerinde oluşturulan verilerle hazırlanmasıyla, Eylül 2011’de resmi olarak canlı kullanıma geçtik. Projenin canlı kullanıma geçmesiyle birlikte, konsolide finansal raporların hazırlanma sürecinde yaklaşık %30 verimlilik sağlayarak, kontrol ve analize daha kaliteli, etkin zaman ayırmaya başladık. ” CCİ, bir sonraki adımda bütçe ve aylık yapılan tahmin çalışmalarının da BFC’de konsolide edilmesini planlıyor. İleri seviye üst yönetim raporlama dizaynıyla (dashboard) ilgili çalışmalar sürerken, teknik olarak yeni versiyon geçişi ve SAP ERP entegrasyonunun daha etkin hale getirilmesi konusunda çalışmalar planlanıyor.


COŞKUNÖZ HOLDİNG, KURUMSAL PERFORMANSINI SAP İLE İZLİYOR “SAP BusinessObjects, kritik fiili verileri bir araya toplamamızı, böylece hem geçmişe dönük hem de bütçe ile karşılaştırmalı raporları alabilmemize olanak tanıdı. Bu kolaylık, kurumsal hafızamıza ve üst yönetimimizin karar verme süreçlerine katkıda bulunuyor.” Remzi Sülo, Coşkunöz Holding Bilgi Teknolojileri Koordinatörü (CIO)

Türkiye imalat sanayiine paralel olarak faaliyetlerine 1950’li yıllarda başlayan Coşkunöz Grubu, Türkiye’de ilk patentli markalama makinesi imalatı dahil olmak üzere pek çok yeniliğe imza atan bir kurum. Bugün mekanik ve hidrolik presler, direnç kaynak makineleri, otomasyon sistemleri üretimi yapan kurum, başta uçak ve helikopter gövde yapısal parçaları ile motor parçaları olmak üzere son 20 yıldır savunma sanayiine yönelik ürünler geliştiriyor. Isı sektörüne çelik panel radyatör ile havlu radyatör üreten Coşkunöz Grubu, ayrıca otomotiv sektörüne saç şekillendirme kalıpları, montaj ve ölçü fikstürleri, yakıt deposu, dinamik sönümlendiriciler gibi ürünlerle katkıda bulunuyor. 1997 yılından bu yana SAP ERP çözümünü kullanan Coşkunöz Holding, karar destek süreçlerini desteklemek ve üst yönetimin talep ettiği raporları daha kapsamlı sunmak amacıyla SAP BusinessObjects çözümünden faydalanmaya başladı. Grubun tüm şirketleri için ortak çözüm Mayıs 2012’de başlayan ve yalnızca üç aylık bir sürede tamamlanarak Ağustos 2012’de uygulamaya alınan SAP BusinessObjects Raporlama projesi,

Coşkunöz Grubu şirketlerinin kurumsal hedefleri doğrultusunda, her süreçteki üst yönetim ihtiyaçlarını tespit etme, ihtiyaç duyulan anahtar göstergeleri belirleme ve bu göstergeleri gözden geçirip tarif etme amacıyla gerçekleştirildi. Proje kapsamında, tek bir ortak platform üzerinden verileri görsel ve okunabilir bir şekilde elde etmeyi hedefleyen Coşkunöz Grubu için projeyi ayrıcalıklı kılan diğer unsurlar ise şu şekilde sıralanıyordu: Grup içindeki farklı bölüm ve şirketlerden gelen rapor sayısı ile e-posta trafiğinin azaltılması, bilgiye hızlı ve güvenilir kaynaktan erişme, hızlı ve esnek analiz, veri üzerindeki manuel işlemlerin azaltılarak hata olasılığının ortadan kaldırılması. BusinessObjects öncesinde çoğunlukla Excel formatında alınan raporlar, farklı kaynaklardan alınması ve manuel müdahalelerin yoğunluğu nedeniyle tutarsızlık içerebiliyordu. Doğru kararların alınmasını engelleyen bu süreç, BusinessObjects sonrasında ana performans göstergelerinin tek bir platformdan raporlanmasıyla yeniden düzenlendi. Xcelsius aracının da katkısıyla görsel seviyesi yüksek, detaylı raporlara erişilebildi. Doğru bilgiye tek kaynaktan erişim Projede SAP İş Ortağı olarak IBSS ile birlikte hareket eden Coşkunöz Grubu, IBSS Danışmanlık’ın veri ambarı altyapısı, gösterge panellerinin tasarlanması gibi spesifik uzmanlık isteyen alanlardaki yetkinliğinden faydalandı. Geçmişte de benzer projelere imza atan IBSS’in birikimi, Coşkunöz Grubu’ndaki projenin hızlı ve sorunsuz bir şekilde tamamlanmasını sağladı.

Türk müşterilerindeniz. 1997’den bu yana SAP ERP platformunu kullanıyoruz. Dolayısıyla SAP’yi ve çözümlerini yakından tanıyoruz. Proje öncesinde pek çok iş zekası çözümünü karşılaştırdık. SAP’yi tanımamız ve mevcut süreçlerimizle entegre bir yapıda kullanabilecek olmamız tercihimizi doğrudan etkiledi. BusinessObjects’in mevcut yapımızla kolay entegrasyonu, beraberinde doğru bilgiye tek bir kaynaktan, her yerden her zaman erişebilme ve esnek analizler yapabilme olanağı da tanıdı. Bu sayede, Holding ve şirket üst yönetimlerimiz, şirketlerinin geleceğini ilgilendiren kritik kararları verirken bilgilere her yerden, istedikleri zaman ve mekanda, daha hızlı ve okunabilir halde ulaşma olanağı buldular.” İş zekasının, basit görsel raporlama projelerinin ötesinde bir kavram olduğuna dikkat çeken Sülo, bu tür projeleri teknoloji yatırımlarının geri dönüştüğü ve oluşan devasa verilerden stratejik bilgilerin elde edildiği kritik projeler olarak ele alınması gerektiğinin altını çiziyor. Gerçekleşen projenin faydalarını grup şirketlerinin daha etkin hissetmesini hedeflediklerini belirten Remzi Sülo, Coşkunöz Holding ve grup şirketlerinin tüm kurumsal raporlarını yalnız üst yönetime yönelik değil, tüm yönetim katmanlarına BusinessObjects Platformu’ndan sunmayı ve belli başlı raporları mobil cihazlardan erişilebilir kılmak istediklerini ifade ediyor.

SAP BusinessObjects çözümünü SAP BW / İş Zekası ve SAP ERP sistemleriyle entegre olarak kullanmaya başlayan Coşkunöz Grubu’nun Bilgi Teknolojileri Koordinatörü Remzi Sülo, SAP’yi tercih etme nedenlerini şu sözleriyle açıklıyor: “SAP’nin ilk

17


DESA, SAP İLE TEK PLATFORMDAN YÖNETİM SAĞLIYOR “ Tüm çalışanların işlerini tek bir entegre platform üzerinden yürütebilir hale gelmesi, ortak bir dilin konuşulması ve tüm süreçlerin aynı sistem üzerinde yürütülmesi, DESA'da süreçlerin verimliliğini artıracak önemli bir unsur oldu.” Müge Apaydın, DESA SAP Proje Yöneticisi

hedefleri arasında karar süreçlerinde yönetime hızlı, güvenilir ve analitik destek mekanizmaları yaratmak, izlenebilirliği sağlamak, tüm noktalardaki maliyetleri azaltmak, üretim ve mağazacılık süreçlerini entegre olarak yönetmek vardı. Ayrıca kurulan operasyonel ve mali kontrol sistemleri sayesinde sağlıklı büyümenin devamlı kılınması hedeflendi. DESA'nın temel faaliyet alanları olan üretim ve mağazacılık alanında ise verimliliği artırmak, doğru zamanlamayla doğru ürünü, doğru noktada, doğru fiyatla konumlandırmak, satış kampanya yönetimini iyileştirmek ve müşteri bağlılığını artırmak isteniyordu. Ham deriden başlayıp mağazalarında müşterilerine nihai ürünün sunumu ve satışına kadar, zincirin tüm halkalarını bünyesinde taşıyan DESA, moda ve kaliteyi en iyi şekilde birleştirerek uygun fiyatlarla Türkiye’deki ve dünyadaki müşterilerine ulaştırmayı amaçlıyor. Yurtiçi ve yurtdışındaki 110 mağazasıyla sektörde katma değer yaratmak ve istihdam sağlamak yönünde çalışmalarına devam eden DESA, Çorlu’da bulunan deri tabaklama tesisinde ürettiği derilerle Sefaköy ve Düzce fabrikalarında konfeksiyon ve saraciye mamulleri hazırlıyor. DESA'nın 2006 yılında "10 yılda 10 dünya markası yaratma" hedefiyle oluşturulan Turquality programına seçilmesiyle, altyapının yenilenmesi ve büyüme hedeflerine uygun bir kurumsal kaynak planlama sistemine geçilmesi ihtiyacı doğdu. Mevcut sistemlerin yerine, SAP ERP çözümünü kullanma kararı alan DESA finans, lojistik ve İK uygulamalarında SAP Retail çözümünden faydalandı. Proje kapsamında SAP BW ve SAP BusinessObjects iş zekâsı portföyü de DESA'nın sistemlerine entegre edilmektedir. Karar alma mekanizmalarına hızlı ve güvenilir destek SAP entegrasyon projesinin genel

18

DESA, 2010 yılı sonunda altyapısını yenilemek için SAP'yi tercih etti ve 14 Şubat 2011'de SAP ERP kurulum projesi başladı. Kavramsal tasarımı Temmuz 2011'de tamamlanan proje, uyarlama çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte 2012 yılı başında test aşamasına geçti. Projenin tüm noktalarda eş zamanlı olarak canlı kullanıma geçişi 1 Nisan 2012’de gerçekleşti. SAP ERP kurulumu için çözüm ortağı olarak Elsys ile çalışan DESA, kapsamlı bir SAP portföyünü barındıran kurulum çalışmalarında, çözüm ortağının geniş kadrosunun ve sektörel bilgi birikiminin avantajını yaşadı. Elsys’in projeye kattığı bir diğer artı değer ise SAP Retail çözümünde, üretim süreçleri ile mağaza yönetiminin eş zamanlı ve maksimum performansta çalışmasıyla gözlendi. "Büyük firmaların doğru yönetimi için, doğru veriye hızlı ulaşmak hayati önem taşıyor." diyen DESA SAP Proje Yöneticisi Müge Apaydın, ERP kurulum projesiyle elde edilen faydaları şu şekilde özetliyor: "DESA, ERP kurulum projesiyle mağazalar dahil tüm noktalarındaki lojistik ve mali hareketlere anında ulaşabilir ve raporlayabilir duruma gelmiş bulunuyor. Bu sayede DESA, mağazacılık sektörünün olmazsa olmazını, yani değişen duruma hızla ayak uydurabilme yetisini pekiştirdi. Özellikle doğru üretim maliyetine hızlı

ulaşmak, perakende kampanyalarının verimini artıracaktır." Tüm süreçler tek bir entegre platformda SAP Retail çözümü, DESA’nın ham deriden çantaya giden üretim sürecinin takibi ile perakende satış yönetimini aynı platformda sunuyor. DESA SAP Proje Yöneticisi Müge Apaydın, bu çözümle ilgili olarak şunları ifade ediyor: “Tüm çalışanların işlerini tek bir entegre platform üzerinden yürütebilir hale gelmesi, ortak bir dilin konuşulması ve tüm süreçlerin aynı sistem üzerinde yürütülmesi, DESA'da süreçlerin verimliliğini artıracak önemli bir unsur oldu. SAP uygulamaları, yüksek entegrasyon özellikleri sayesinde, DESA Bilgi İşlem Müdürü Dr. Ahmet Tarık Taşdelen tarafından geliştirilen NewEra Mağazacılık Önyüz Programı’na entegre edildi ve mağaza operasyonlarındaki geçiş en az sayıda aksaklıkla tamamlandı. Uzun yılların perakende tecrübesinin koda dökülmüş hali olan NewEra, bu noktada SAP ile bütünleşerek mağaza-merkez bağlantısını mükemmelleştirdi.” Gerçekte iki ayrı iş kolu olan üretim ve mağazacılığı aynı platformda yönetme imkanı tanıdığı için SAP’yi tercih ettiklerini anlatan Müge Apaydın, kurdukları sistem sayesinde kurum genelinde tam verimliliğin sağlanmasıyla, SAP Bütçe Planlama Modülü’nü devreye almayı hedeflediklerini açıklıyor. SAP gibi bir ERP çözümü kurulumunun kavramsal tasarım aşamasında tüm operasyonların özenle gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Apaydın, bu süreci doğru kullanmanın ve şirket yapısına uygun, gerçekçi tasarımlar oluşturmanın başarıyı getirdiğini belirtiyor. DESA’nın sonraki planları arasında ise müşteri odaklı CRM, CS ve SAP Portal gibi uygulamaların kurulumu bulunuyor.


DUMANKAYA, RAPORLAMADA VERİMLİLİĞİ SAP BUSINESSOBJECTS İLE ARTIRDI “Günümüzde iş zekası (BI) teknolojileri tarafında çeşitli uygulamalar mevcut ve seçim yapmak gerçekten çok zor. Bu sebeple firmalar seçimlerini yaparken kendi önceliklerini ve ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan çözümü bulma noktasında çok zorlanabiliyorlar. Bu noktada SAP BusinessObjects, birçok özelliğiyle öne çıkıyor.” Serdar Ateş, Dumankaya Bilgi Sistemleri Müdürü

sistemlerde yer alan raporlar, her sistemden ayrı ayrı çekiliyordu ve bunların Excel'de birleştirilerek anlamlı hale getirilmesi gerekiyordu. Başarılı ve eksiksiz çalışan bir raporlama sistemiyle raporlama gereksinimlerinin karşılanmasını isteyen Dumankaya, SAP BusinessObjects Suite çözümünü tercih etti. 3 Şubat 2012'de başlayan SAP entegrasyon projesi, iş ortağının yetkinliği ve üstün hizmet anlayışı sayesinde 40 günde tamamlandı.

İbrahim ve Halit Dumankaya tarafından 1963 yılında inşaat şirketi olarak kurulan Dumankaya, bugün yapı malzemeleri pazarlamasından otomotive, sigortacılıktan PVC kapı pencere üretimine kadar pek çok alanda hizmet veren bir şirketler topluluğuna dönüşmüş bulunuyor. Sahip olduğu 50 yıllık köklü geçmişin verdiği deneyimle, 2000'li yıllardan itibaren "kent insanının doğal hayata uyumlu bölgelerde yaşama isteğini" göz önüne alan Dumankaya; Tuzla ve Kurtköy bölgelerinde her biri farklı bir mimari anlayışa sahip, yeni birer yaşam biçimi sunan projeler üretmeye başladı. Dumankaya Cadde, Dumankaya Flex Kurtköy, Adres Panorama, Dumankaya Modern Vadi, Adres Kampüs, Dumankaya Konsept Halkalı, Dumankaya Ritim İstanbul Dumankaya yaşam merkezlerinin inşaatlarını sürdüren Dumankaya; Dumankaya Dizayn, Adres Lobi, Dumankaya Modern, Dumankaya İkon projelerini 2012 yılı içerisinde teslim etmeyi planlıyor. Sürekli büyüme eğilimi gösteren Dumankaya, operasyon ve destek süreçlerinin birçok noktasında raporlama eksikliği yaşıyordu. Farklı

Hatasız ve eksiksiz bir raporlama sistemi SAP BusinessObjects Suite raporlama çözümünün süreçlerde kullanıma geçmesiyle birlikte, Dumankaya'da önceden iki güne ulaşan raporların hazırlanma süresi birkaç saate düştü. Raporlama sistemi zaman kaybından ve hatalardan arındırıldı ve Dumankaya entegre, hızlı çalışan bir raporlama çözümüne sahip oldu.

rapor oluşturma hızı, gelişmiş web arayüzü, mobil cihazlardan erişim kolaylığı, Microsoft Office ürünleriyle uyumluluğu, kullanıcılara kendi raporlarını oluşturma imkanı tanıması ve gelişmiş grafiksel veri görüntüleme yetenekleri olarak sıralıyor. Dumankaya, SAP BusinessObjects projesinin bir sonraki aşamasında tasarlanan dashboard’lar ile veriyi grafiksek olarak ifade edebilmeyi ve bunları hem web, hem mobil ortamlarda kullanmayı hedefliyor.

Raporlama çözümlerinde SAP'yi tercih etme sebeplerini global çözümler sunması, çözüm ortaklarının yetkinliği, sektördeki deneyimi ve kalitesi olarak sıralayan Dumankaya Bilgi Sistemleri Müdürü Serdar Ateş, proje sürecini şöyle anlatıyor: "Proje kapsamında piyasadaki birçok firma ile görüşmeler yaptık ve sonuç olarak bilgi birikimi ve deneyiminden dolayı D-CAT Technologies ile çalışmaya karar verdik. Bu süreçte D-CAT Technologies, 40 günlük bir sürede üstün bir çalışma ile tüm taleplerimizi yerine getirmeyi başardı." Gelişmiş mobil ve web arayüzü “Günümüzde İş Zekası teknolojileri tarafında çeşitli uygulamalar mevcut ve seçim yapmak gerçekten çok zor. Bu sebeple firmalar seçimlerini yaparken kendi önceliklerini ve ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan çözümü bulma noktasında çok zorlanabiliyorlar” diyen Serdar Ateş, SAP BusinessObjects çözümünün öne çıkan özelliklerini ise; bilgiyi tek platformdan doğru ve güvenilir biçimde sunması,

19


FARPLAS KURUMSAL PERFORMANS YÖNETİMİNİ SAP İLE GÜÇLENDİRDİ “Bu projenin en temel faydası, Kurumsal Performans Yönetim sistemine ilişkin tüm IT çözümü ihtiyaçlarımızı tek bir sistem ile en optimal seviyede karşılayabilmemiz oldu.” Pınar Kütük, FARPLAS Şirketler Grubu Kalite Mühendisi

performans yönetim sistemlerini, gelişmiş tek bir IT platformuna taşıma kararı aldık. Böylece FARPLAS SSM Projesi ortaya çıktı.”

Binek ve ticari araçlar için plastik trim parçaları, iç-dış aydınlatma ekipmanları, iç tavan sistemleri ve aksesuarları üretimi gerçekleştiren FARPLAS, 1968 yılında otomotiv yedek parça satış şirketi olarak kuruldu. 1974’te ilk üretim tesisini açan şirket, pazarlama ile üretimi tek çatı altında birleştirdi. Müşterileri ve iş ortakları için koşulsuz memnuniyet hedefiyle hareket eden FARPLAS bugün 60 milyon avroluk cirosuyla otomotiv yan sanayi sektöründeki en önemli şirketlerden biri konumunda bulunuyor. FARPLAS yenilikçi yaklaşımı, modern yönetim sistemleri, ERP ve MRP’deki SAP kullanımıyla evrensel bir yapıda faaliyet gösteriyor. Yaptığı çeşitli lisans anlaşmaları ve iş ortaklıklarıyla küresel anlamda yatırımlar ve çalışmalar yapıyor. Böyle bir yapı içinde SAP Strateji Yönetimi (SSM) çözümünün hayata geçirilme nedenini, FARPLAS Şirketler Grubu Kalite Mühendisi Pınar Kütük şöyle açıklıyor: “Şirketlerin yönetim sistemlerinin, yönetişim kültürünü destekleyecek şekilde ne tür bir IT platformunda hayata geçirildiği, günümüz iş dünyasında önemli bir konu haline geldi. Biz de bu ihtiyacın farkına vararak halihazırda MS Excel ortamında takip ettiğimiz kurumsal

20

Alanında öncü SSM uygulamalarından biri Bu ihtiyaç doğrultusunda en uygun çözümde karar kılınması, çözüm ortağının seçilmesi, kavramsal tasarım, sistem uygulaması ve canlı kullanıma geçiş aşamalarından geçilerek proje hazırlandı. En uygun çözüm olarak SAP BusinessObjects’in EPM (Enterprise Performance Management) kategorisinde yer alan Strateji Yönetimi (SSM) seçildi. 2011 yılının 3. çeyreğinde başlayan proje çalışmaları 2011’in sonu itibarıyla başarılı bir şekilde kullanıma geçti. Otomotiv yan sanayi sektöründeki ilk SSM uygulamalarından biri olan projede, konuyla ilgili uzmanlığının yanı sıra sektörel deneyime de sahip bulunan BTC’den danışmanlık alındı. Tek bir sistemle optimal çözüm FARPLAS Şirketler Grubu Kalite Mühendisi Pınar Kütük, SSM projesinin FARPLAS’a sağladığı faydayı şöyle özetliyor: “Bu projenin en temel faydası, Kurumsal Performans Yönetim sistemine ilişkin tüm IT çözümü ihtiyaçlarımızı tek bir sistemle optimal seviyede karşılayabilmemiz oldu. Ayrıca sistemin diğer SAP sistemleriyle kolaylıkla entegre edilebilmesi Veri Yönetimi süreci dahilindeki mükerrer veri girişlerini önlememize olanak tanırkan, bir yandan da veri güvenliğini sağlamamıza yardımcı oldu.” Pınar Kütük, bu tür süreçlere başlanmadan önce Kurumsal Karne/ Stratejik Yönetim altyapısının tamamlanmış, kurumsal amaçların ve temel performans hedeflerinin net ve yazılı bir şekilde tanımlanmış olması gerektiğini vurguluyor. “Şirketin, projenin kapsamını netleştirmiş olması da bir diğer önemli nokta. SAP sistemleriyle bir entegrasyon

hedefleniyor mu ve bu entegrasyon nasıl bir zaman planı ile hayata geçirilecek? Bu çalışmalar için tahsis edilebilecek bütçe düzeyi ne kadardır? Bunlar proje öncesinde cevaplanması gereken sorular. Biz bu projede SAP BusinessObjects SSM çözümünü tercih ettik çünkü bu çözüm, SAP ve SAP-dışı sistemlere yönelik yüksek bir entegrasyon kabiliyeti sunuyor. Yaygın bir SAP kullanıcısı olduğumuz düşünüldüğünde, bu bizim açımızdan önemli bir avantaj demek. Bunların yanında, sistemin sunduğu kullanıcı dostu arayüz, güçlü yetkilendirme altyapısı, temel performans göstergelerinin (KPI) alt birimlere yayılımındaki kolaylık, gelişkin dashboard ve raporlama fonksiyonları, stratejik proje izleme altyapısı SSM’i tercih etme nedenlerimizden birkaçını oluşturuyor.” FARPLAS halen sınırlı sayıda KPI verisini SAP sistemlerinden SSM’e iletiyor. İlerleyen dönemlerde, SAP’den alınan veri yüzdesini kademeli olarak artırmak hedefleniyor. Şirketin yakın gelecekteki bir diğer hedefi de şu anda departman seviyesine kadar indirgenmiş olan kurumsal karne yapısını, çalışan seviyesine kadar indirgemek olacak.


HAKMAR SAP UYGULAMALARI İLE VERİYİ DAHA İYİ YÖNETİYOR “SAP ürünlerinin uygulanmasıyla, öncelikle doğru kararları almak için ihtiyaç duyduğumuz verilerin doğru ve isabetli olmasını sağladık ve bu sayede kurum içi süreçlerde önemli bir fayda sağladık.” Mehmet Avşar, Hakmar Mağazacılık Ltd Şti. Bilgi İşlem Müdürü

daha isabetli, gerçek verilere dayalı karar verme olanağı tanıyacak doğru çözümlere sahip olmayı ve iş modelini, büyüme hedeflerine uygun olarak gerçekleştirmeyi amaçladı. Böylece Hakmar Mağazacılık, belirlediği kurum içi büyüme hedeflerine ulaşmak üzere SAP çözümlerini mevcut altyapısına entegre etti.

İndirimli marketler zinciri sektöründe faaliyet gösteren Hakmar Mağazacılık, 1997 yılında Hakmar Gıda adıyla Pendik, İstanbul’da kuruldu. Bu bölgede hızla büyüyerek alışveriş merkezi formatındaki mağaza sayısını 20’ çıkaran Hakmar, 2007 yılından itibaren discount formatında da Hakmar Mağazacılık olarak hizmet vermeye başladı. Yüksek satın alma gücü, dinamik yapısı ve perakendeciliği iyi bilen yönetimiyle Hakmar Mağazacılık, hizmet kalitesini ve ürün çeşitliliğini sürekli geliştiriyor. Hakmar Ekspres markasıyla İstanbul Anadolu yakası ve İzmit bölgesinde toplam 250 mağazayla hizmet veren Hakmar Mağazacılık, kalite belge ve sertifikalarıyla tescillenmiş, yüksek standartlı ürünleri uygun maliyetle tedarik edip satış noktalarında uygun fiyatla sunuyor. Doğru çözümler ve büyümeye yönelik bir iş modeli Hızlı bir büyüme gerçekleştiren ve sektördeki güçlü konumunu korumak isteyen Hakmar Mağazacılık, milyonlarca kayıttan oluşan veri kütüphanesini daha iyi yönetmeye ve kurum genelindeki iş süreçlerini iyileştirmeye karar verdi. Şirket, karar mekanizmalarına, başta yatırım adımları olmak üzere birçok süreçte

Yoğun bir çalışmayla yaklaşık 7 ay süren Hakmar SAP Projesi kapsamında kurum genelindeki kaynakların daha verimli biçimde yönetilmesini sağlayan SAP ERP, entegre perakendecilik sistemi IS-Retail ve yüksek performanslı veri ambarı SAP BW ürünleri kullanıldı. Sektöre özel olarak detaylandırılabilen SAP uygulamaları, perakende sektöründe yaygın olarak kullanılan mağaza ekipmanlarıyla entegre olacak biçimde uyarlandı. Aralık 2011’de imzaların atılmasıyla başlayan Hakmar SAP projesi için perakende ürünlerde Prodea, teknik tarafta ise FIT Consulting ile işbirliği yapıldı. Her iki danışman kurumun daha önceden gerçekleştirdiği başarılı uygulamalar, Hakmar’ın iş ortağı seçiminde ana etken oldu. Bu deneyimler Hakmar Mağazacılık’ın saha tecrübesiyle birleştirildi ve ortaya indirimli mağazacılık sektöründe örnek bir çalışma çıktı. Ocak ayında hazırlanan proje planıyla beraber çalışmalar başladı. Yoğun ve verimli geçen bir çalışma sürecinin ardından, Temmuz 2012’de SAP ürünleri Hakmar Mağazacılık bünyesinde canlı kullanıma alındı.

sektör. Ancak bunu uygun çözümler ve stratejilerle fırsata çevirmek mümkün. Amacımız sahip olduğumuz verileri kullanarak, perakende sektöründeki yoğun rekabet içerisinde doğru ürünü, en uygun fiyata tüketiciye sunabilme stratejimizi mümkün olan en hızlı biçimde uygulayabilmek.” SAP projesiyle, mevcut yatırımlarını inceleyerek daha etkin kararlar almak, böylelikle iş verimliliğini artırmak istediklerini söyleyen Mehmet Avşar, SAP’yi tercih etme nedenlerini şöyle açıklıyor: “SAP’nin global pazardaki liderliğinden ve en iyi uygulamalarla süreç yönetiminde Hakmar Mağazacılık’a yön verebilecek bilgisinden faydalanmak istedik.” Yeterli ve hızlı biçimde analiz edilerek değerlendirilmediği sürece, tek başına veri bir anlam ifade etmiyor. Hakmar Mağazacılık, sahip olduğu verileri doğru okumasını sağlayacak raporlamalar için ilerleyen dönemde SAP BusinessObjects çözümünü kullanmayı planlıyor.

Rekabet avantajı için uygun çözümler Hakmar Mağazacılık Bilgi İşlem Müdürü Mehmet Avşar, uygulamayla ilgili olarak şunları ifade ediyor: “SAP ürünlerinin uygulanmasıyla, öncelikle doğru kararları almak için ihtiyaç duyduğumuz verilerin doğru ve isabetli olmasını sağladık ve bu sayede kurum içi süreçlerde önemli bir fayda sağladık. Perakende sektörü, rekabetin oldukça yoğun ve zorlayıcı olduğu bir

21


HAVELSAN, KURUMSAL PERFORMANSINI SAP İLE YÜKSELTİYOR “Kurumsal Yönetim Otomasyonu Projesi, 'Ölçülemeyen şey yönetilemez' ilkesi gereği, stratejik avantaj sağlayacağımız konularda ölçme ve farkındalık yaratmamızı sağladı. Yöneticilerimiz, proje sayesinde kendi performans durumlarını izlemenin yanı sıra grafiksel raporlarla detaylı analizler de yapabiliyor.” Mukaddes Burhan, HAVELSAN Strateji ve Kurumsal Yönetim Direktörü

1982 yılında faaliyetine başlayan HAVELSAN, başta askeri projeler olmak üzere kamusal yarar sağlayan sivil projelere kadar geniş bir spektrumda, her türlü bilişim çözümleri sunan sistem entegratörü bir firma olarak çalışmalarını sürdürüyor. Komuta kontrol sistemleri, simülatör ve eğitim sistemleri, elektronik harp, test ve eğitim sahası çözümleri alanlarında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaç duyduğu pek çok ileri teknoloji ürünü geliştiren HAVELSAN, gerek askeri, gerekse sivil alanda geliştirdiği bu ileri teknolojili ürünleri uluslararası pazarlara da ihraç ediyor. Sürekli gelişim ve geleceğe yatırım yaklaşımıyla Füzyon, Microcopter, Siber Güvenlik ve IP-Network ile Ağ Destekli Yetenek gibi stratejik alanlara teknolojik yatırım yapan HAVELSAN, iç süreçlerini daha etkin kontrol etmek ve kurum karnesi ile başkanlık karnelerinin sistem üzerinden yönetilmesi ve raporlanması için Kurumsal Yönetim Otomasyonu (KYO) Projesi’nde SAP ile birlikte çalıştı. Stratejik Yönetim döngüsü tamamlanıyor 2010 yılından itibaren kullanılan BI-SEM Balanced Scorecard uygulamasına alternatif olarak SAP

22

BusinessObjects SSM (SAP Strategy Management) uygulamasının canlı kullanıma verilmesinin amaçlandığı projenin çalışmaları 2011 sonunda başladı. 2012 Temmuz ayında başarıyla tamamlanarak canlı kullanıma alınan bu uygulama, HAVELSAN’a SAP ECC sisteminde üretilen verilerin SAP BW sisteminde özetlenmesi, SAP ECC sisteminde olmayan bazı metriklerin de BW sistemine girişi sonrasında kurum karneleri için uygun veri dilimlerine dönüştürülerek SSM sistemine aktarılması olanağını tanıdı. Proje kapsamında ayrıca BusinessObjects BI Dashboard Designer ürünü kullanılarak üretilen interaktif raporların SSM portaline eklenmesiyle birlikte yöneticilerin kendi performans durumlarını izlemelerinin yanında, grafiksel raporlarla detaylı analizler yapmalarının da yolu açıldı. Süreç içinde mevcut BI-SEM uygulamalarının HAVELSAN’da kullanımına devam edildiği için, SSM üzerindeki çalışmalar Ocak 2012’de başlatıldı. BI-SEM uygulamalarına paralel olarak yürütülen bu çalışmalar hedeflenen Temmuz 2012 döneminde tamamlandı. 90’lı yılların sonlarından itibaren gerek müşterileri için gerçekleştirdiği gerekse kendi kurumsal yönetim sistemlerinde çözüm olarak SAP ürünlerini kullanan HAVELSAN, geçmişte Hava Kuvvetleri Bilgi Sistemi (HvBS), TCDD Kurumsal Kaynak Yönetimi, TSK Mali Yönetim Sistemi gibi Türkiye’nin büyük ölçekli otomasyon projelerini gerçekleştirdi. Sahip olduğu bu deneyimle Kurumsal Yönetim Projesi’ni de kendi üstlenen HAVELSAN’ın Bilgi ve Sistem Yönetimi ekibi SSM ürününün kurulumu ve uyarlamalarını tamamladı. HAVELSAN, hazırlıklar sırasında SAP Türkiye’den sistem kurulumu (BASIS), ürün danışmanlığı ve projenin gerçekleştirim safhasında da kısa bir

süre danışmanlık desteği aldı. Stratejik hedeflere ulaşma yolunda önemli bir adım Projeden beklentilerini iş faaliyetleri ile vizyon ve stratejiyi hizalamak, iç ve dış iletişimi geliştirmek ve stratejik hedeflere ulaşma performansını izlemek olarak tanımlayan HAVELSAN Strateji ve Kurumsal Yönetim Direktörü Mukaddes Burhan, SAP SSM’in Balanced Scorecard metodolojisiyle tam uyumlu bir araç olarak tasarlanmış olmasının, Balanced Scorecard’ı tüm yönleriyle, eksiksiz yansıtması açısından faydalı olacağını düşündüklerini ifade ediyor. Şeffaflık, Adillik, Sorumluluk ve Hesap Verilebilirlik kavramlarının, yeni Türk Ticaret Kanunu’nun hazırlanma gerekçelerinden olan Kurumsal Yönetim’in temel taşları olduğunu vurgulayan Burhan, proje sonucu sağladıkları faydaları şu şekilde özetliyor: “Proje, yöneticilerimizin üzerinde uzlaşılmış performansları konusunda şeffaf ve sorumlu olmalarını, ayrıca hesap verme konusunda olmalarına ihtiyaç duyulan altyapıyı bize sağlayarak ortak bir şirket kültürü oluşmasına katkıda bulundu. Kurumsal Yönetim Otomasyonu Projesi’nin bizce en öne çıkan faydası, “Ölçülemeyen şey yönetilemez” ilkesi gereği stratejik avantaj sağlayacağı düşünülen konularda ölçmeye gidilmesi ve bu ölçüm, o konuda farkındalık yarattığı için doğru verilere bakmada, karar almada ve yönetmede öncül olmasıdır.”


HİDROMEK İŞ SÜREÇLERİNİ SAP İLE ENTEGRE HALE GETİRDİ “İş süreçlerinde verimliliği ve kontrolü entegre bir sistemle artırmayı hedefleyen Hidromek, tüm kurumsal sistemlerini SAP platformuna taşıyarak bu hedefine ulaşmayı planlıyor. Projenin ilk fazında ERP ve CRM sistemlerini devreye alan Hidromek, bir dünya markası olma vizyonunu kurumsal bilgi sistemleri kapsamında da gerçekleştiriyor.” Aşkın İnci, Hidromek SAP Proje Yöneticisi

kurumsallaşma çalışmalarına paralel benzer uygulamaları inceledik. Hem sektörümüzde hem de diğer sektörlerde bu uygulamaları kullanan firmalarla görüşmeler yaptık. Hangi ürünü kimin neden kullandığını, hangi noktalarda sıkıntı çekildiğini, nelerden memnun kalındığını çıkardık. Sonuç olarak bizim sektörümüzde ve yakın sektörlerde SAP’nin yoğun olarak kullanıldığını tespit ettik. Özellikle maliyet, üretim planlama, varyant konfigürasyonu konularında firmamızın ihtiyaçlarını en iyi şekilde çözümleyen ürünlerin SAP çatısı altında olduğunu gördük. SAP’nin Türkiye’deki ekosisteminin gücü de bize güven verdiğinden, seçimimizi SAP yönünde yaptık.” 1978 yılında traktöre monte kazıcıyükleyici ataşmanları yaparak faaliyete başlayan Hidromek, bugüne kadar geçen süreçte sürekli yatırımlar yaparak iş makineleri üretim sektöründe ciddi anlamda söz sahibi oldu. Hidromek, en son üretim teknolojilerini kullanarak estetik, ergonomi ve performans açısından dünya standartlarında iş makineleri üreten bir firma konumuna geldi. Hidromek, gelişen ihtiyaçları doğrultusunda mevcut yapıyı iyileştirmeyi, şirketin büyümesini ve dünya çapında yapacağı yatırımları da kapsamak üzere iş süreçlerinde bütünlük arz edecek bir platform kurmayı amaçlıyordu. Bu platform üzerinde üretilen verilerin doğru zamanda ve doğru yerde kullanılmasıyla kurumsal bir karar destek sistemi oluşturulması ve bu sayede verilen kararlarda verilere dayanarak hareket edilmesinin sağlanması hedefleniyordu. Hidromek SAP Yöneticisi Aşkın İnci, projedeki çözüm seçimlerini şöyle anlatıyor: “Tüm ihtiyaçlarımızı ortaya koyabilmek için bölümlerle ön analiz çalışmaları yaptık. Bu çalışmalar sonucunda ihtiyacımız olan platformu ortaya koyacak ihtiyaç dokümanları oluşturduk. Şirketimizin

Eksiksiz süreçler Projeyi SAP çözümleriyle sürdürmeye karar veren Hidromek, bu süreçte Anadolu Bilişim Hizmetleri’yle çalıştı. Kurumsal yapısı ve önemli tecrübelere sahip olması nedeniyle Anadolu Bilişim Hizmetleri’ni tercih ettiklerini belirten Aşkın İnci, “Firmanın bu kurumsal yapısının kattığı devam ettirilebilir hizmet anlayışı, ayrıca bağlı bulunduğu grubun tecrübelerini projeye aktarmasındaki açıklık politikası bizim için önemliydi.” diye açıklıyor. SAP Hidromek projesi üç fazdan oluşuyor. İlk fazı tamamlanan projenin ikinci fazının çalışmaları sürüyor. Hidromek, var olan kurumsal uygulamalarını SAP platformuna taşıyarak ve yeni uygulamaları da aynı platformda bütünleşik bir şekilde kullanıma alarak kurumsal yönetim sistemini oluşturmayı amaçlıyor. Projenin ilk fazında Türkiye’deki fabrikalar, bölge müdürlükleri ve İspanya lojistik merkezini kapsayan 4 şirkette ERP ve CRM sistemleri devreye alındı. ERP tarafında SD, MM, WM, PP, CO, FI, AA, HR modülleriyle birlikte kuruma özgü süreçlere ilgili geliştirmeler yapıldı. SBBUP diye isimlendirilen, serbest bölgelerde kullanılan bir sistemle bütünleşik çalışabilecek bir modül geliştirildi.

Ayrıca mobil uygulamalar ile MM ve WM’yle çalışan depolarda el terminali kullanımı sağlandı. İkinci faz kapsamında BW ve BusinessObjects Raporlama platformu, BPC – Bütçeleme ve Konsolidasyon, PM – Fabrika Bakım Onarım, QM –Kalite Yönetimi, CRM – Satış ve Pazarlama Senaryoları, Portal – Tedarikçi Portali uygulamaları devam ediyor. Gelecek yıl için ise PLM, CRM – Müşteri Şikayetleri Yönetimi, Portal – Bayi ve Kurumsal Portal ve HR – PD uygulamalarının gerçekleştirilmesi planlanıyor. SAP projesinin Hidromek’e en önemli katkısının, bugün için tüm iş birimlerinin bütünleşik sistemler üzerinden çalışması olduğunu belirten Aşkın İnci, şunları ifade ediyor: “Sistemdeki tüm süreçlerde bir birimin yaptığı işlem diğer bir birim için girdi teşkil edecek şekilde kurgulandı. Böylece süreçlerde boşluklar kalmayarak hem doğru verinin üretilmesi sağlanıyor hem de süreçlerin eksiksiz tamamlanması güvence altına alınıyor. Ürün maliyetlerinin daha doğru hesaplanması, mühendislik değişiklik yönetimi sürecinin lojistikle bütünleşik olacak şekilde çalışması da elde ettiğimiz önemli faydalar arasında yer alıyor. Farklı ERP kurulumları kullanılan lokasyonların tek sistemde ve bütünleşik süreçlerde birleştirilmesi, MRP’nin sağladığı faydalar sayesinde daha verimli planlama yapılabilmesi, SBBUP modülünün geliştirilmesi sayesinde, bu konuda yaşanan tüm sıkıntıların ortadan kalkması da Hidromek’e önemli avantajlar sağladı. Depo yönetiminin daha verimli hale geldiği SAP projesiyle satın alma süreçlerindeki kontrol mekanizması güçlendi ve süreçlerin izlenebilirliği arttı. Böylece mali işler çatısı altında bulunan bölümlerin şirketin genel üzerindeki kontrolü güçlendi.”

23


İBA KİMYA, REKABET GÜCÜNÜ SAP İLE ARTIRDI “SAP projesiyle bölgesel stoklara erişim ve stokun doğru yönetilmesi, sadece şirketin planlama performansı ve finansal hedeflerine değil, aynı zamanda müşteri odaklı hızlı hizmet hedeflerine de yaklaşılmasını sağladı.” Serdar Çataloğlu, İBA Kimya Fabrika Direktörü

Elektrostatik toz boya üretiminde Türkiye’de lider, Avrupa’da ise ilk 10 üretici arasında yer alan İBA Kimya, ikisi Türkiye’de ve biri Slovakya’da olmak üzere toplam 3 üretim işletmesiyle 28 ülkeye ihracat yapıyor. Şirketin stok ve satış organizasyonu Türkiye’de 7 bölge satış direktörlüğü ve yurtdışında 3 lokal ofisten oluşuyor. İBA Kimya, sürekli büyüyen ve büyük hedefler belirlemiş bir şirket olarak, mevcut ERP yazılımının orta ve uzun vadede beklentilerini karşılayamayacağı öngörüsüyle yola çıktı. İBA Kimya’nın SAP projesinde mobil uygulamaların yoğun olarak kullanıldığı üretim ve sevkiyat süreçlerinin, verinin artık anlık olarak oluştuğu güvenli bir yapıya kavuşması amaçlanıyordu. İBA Kimya SAP projesi, tedarikten satışa kadar uzanan zincirin her aşamasında etkin bir şekilde kullanılacak bir altyapıda tamamlandı. Proje, üçüncü parti yazılım destekleriyle entegre bir biçimde tasarlanarak tüm detaylar şirketin iç dinamikleri doğrultusunda sonuca yönelik şekillendirildi. MBIS danışmanlığında yürütülen SAP Kurumsal Kaynak Planlama (ERP) projesi için titiz bir çalışma planı yapıldı. İBA Kimya’nın iş süreçleri

24

incelendi, yurtdışında kabul gören iş süreçleri göz önünde bulundurularak yeniden kurgulandı. Projenin sistemlere entegrasyonunun ardından, test aşamasına geçildiğinde çalışanlara eğitimler verildi.

ana kriteri oluşturdu. SAP Çözüm Ortağı MBIS’in hayata geçirdiği SAP projesinin bir sonraki adımını, satış öncesi ve sonrası süreci CRM modülüyle daha iyi yönetmek oluşturuyor.

Müşteri odaklı hizmet SAP ile daha kolay İBA Kimya Fabrika Direktörü Serdar Çataloğlu, SAP projesi sürecini ve projenin sağladığı faydaları şöyle anlatıyor: “2011 yılının ilk çeyreğinde başlayan proje, yılın ikinci yarısında tüm fonksiyonlarıyla canlı kullanıma geçti. Uzun yıllara dayalı tecrübenin oluşturduğu süreçlerin SAP yazılımına uyarlanması, 4-5 ay gibi kısa bir sürede yapılan titiz analiz ve testlerle başarılı bir şekilde tamamlandı. Baştan sona yenilenen süreçlerin şirket içinde yarattığı bazı güçlükler, 15 günlük bir adaptasyon süresi sonunda adım adım aşıldı. Malzeme hareketlerinin mobil uygulamalarla desteklenmesi sonucunda gerçek zamanlı olarak yapılmaya başlayan tüm kayıtlar stok, üretim ve sevkiyat verilerinin hatasız bir biçimde izlenebilmesini sağladı. SAP projesiyle bölgesel stoklara erişim ve stokun doğru yönetilmesi, sadece şirketin planlama performansı ve finansal hedeflerine değil, aynı zamanda müşteri odaklı hızlı hizmet hedeflerine de yaklaşılmasını sağladı.”

Serdar Çataloğlu, SAP çözümlerini kullanmaya karar veren şirketlerin, sadece bütçeleri doğrultusunda değil, süreçlerini analiz eden danışman şirketin çözüme yakınlığını değerlendirerek de karar vermelerini öneriyor ve ekliyor: “Süreçte gereksiz detaylardan kaçınmak ve şirketin kimyasına uygun çözümler kurgulamak çok önemli.”

Kimya sektöründe Ar-Ge çalışmalarının üretimle entegre bir şekilde ilerlemesi büyük önem taşıyor. Ar-Ge işlemleriyle ilgili üretim süreçlerinin paralel bir şekilde SAP’den yönetilmesi sağlandı. Maliyet yönetimiyle birlikte gelir-gider kalemleri ölçeklendirildi, kısa ve uzun vadede tüm süreçlerle ilgili maliyet planlaması yapıldı. Ar-Ge ve üretim departmanları arasında kurulan bu entegrasyon, İBA Kimya’ya sektörde rekabet avantajı sağlıyor. Şirketin kimyasına uygun çözüm SAP’nin üst segmentte yaygın kullanılan bir yazılım olması ve köklü imajı, İBA Kimya’nın karar sürecinde


İHLAS HOLDİNG SÜREÇLERİNİ SAP ERP İLE İYİLEŞTİRİYOR “Şirketimizde aynı süreçleri birden fazla yazılımın üzerinde farklı insan kaynağımız ile yürütüyorduk. SAP Projesi’yle bu süreçlerin ve kaynakların daha planlı ve organize olarak yönetilebilir hale gelmesini sağladık. Kârlılığı, ürün ve üretim yeri bazında izleyebilir duruma geldik.” Serdar Kayaoğlu, İhlas Holding Bilgi İşlem Koordinatörü

Projeyle birlikte SAP FI/CO, Materials Management (MM), Production Planning (PP), Quality Management (QM), Sales & Distribution (SD), CRM ve HR modüllerinin yanı sıra SAP Business Intelligence ve SAP BusinessObjects analiz ve iş zekası ürünleri aktif kullanıma geçti.

İhlas Holding’in temelleri 1970 yılında Türkiye Gazetesi’nin kurulmasıyla atıldı. 1993 yılında grubun değişik sektörlerde faaliyet gösteren şirketleri holding çatısı altında bir araya geldi. İhlas Grubu medya sektöründe Türkiye Gazetesi, İHA, TGRT Haber & TGRT FM; inşaat sektöründe Bizimevler, Marmara Evleri ve Kristal Şehir projeleri; pazarlama sektöründe Temizlik Robotu, RO Su Arıtma sistemleri ve banyo şofbenleri; içecek sektöründe Kristal Kola ve Kristal Su; ayrıca başka bir üretim ve pazarlama şirketi olan Bisan Bisiklet; sağlık sektöründe Türkiye Gazetesi Hastanesi; eğitim sektöründe İhlas Koleji ile çeşitli başarılara imza atmış bulunuyor. SAP projesinin uygulandığı İhlas Gazetecilik, Türkiye Gazetesi'ni yayımlarken, ayrıca 6 matbaasında da baskı hizmeti veriyor. Türkiye Gazetesi’nin İstanbul merkez tesisleri başta olmak üzere, Ankara, İzmir, Adana, Antalya ve Trabzon baskı tesislerinde aynı anda devreye alınan SAP Projesi kapsamında fason gazete, ders kitapları ve dergileri, insert, broşür gibi ürünlerin medya sektörüne özel tasarımlarla üretilmesi, satış ve takibinin yapılması hedeflendi. Aynı zamanda SAP CRM Projesi’yle İhlas Gazetecilik reklam ve rezervasyon, aktivite, sözleşme, rakip izleme süreçlerinin yürütülmesi gerçekleştirildi.

Kurum genelinde daha iyi süreç yönetimi İhlas Holding, kurum genelinde bilgiye erişmek ve bilgiyi kullanmak için ortak bir platforma ihtiyaç duyuyordu. Aynı süreçlerde birden fazla yazılımın yer alması, yönetimi zorlaştırıyordu. Güncelliğini yitirmiş olan süreçler gerektiği gibi uygulanamıyordu. Süreçlerin iyileştirilmesi ve yeniden yapılandırılması için SAP ERP platformunu temel alan İhlas Holding, bu platform üzerinde koşan uygulamalarla süreçleri yönetilebilir hale getirmeyi hedefledi. Türkiye Gazetesi ile başlayan yeniden yapılandırma sürecinin diğer grup şirketlerine yayılması, İhlas Holding’in hedefleri arasında yer alıyordu. Projenin Mayıs 2011’de başlamasıyla birlikte yapılan durum analizinde, süreçlerin yeniden yapılandırılması ihtiyacı belirdi. Yeni oluşturulan organizasyon üzerinde SAP’de kurgulanacak olan mali işler, satış, İK gibi süreçler oluşturuldu. Kavramsal tasarım çalışmaları da bu yapıların oturtulmasının ardından hız kazandı. Canlı kullanıma 7 aylık sürenin sonunda, 1 Ocak 2012’de geçildi. Yeni sistemle hazırlanan ilk ürün, yılbaşı gecesi 24.00’da SAP üzerinden sorunsuz olarak üretildi. 1 Ocak tarihli Türkiye Gazetesi üretim hattından çıkarak dağıtım kamyonlarıyla sevk edildi. SAP projesinin tüm aşamalarını BTC Danışmanlık ile birlikte gerçekleştiren İhlas Holding, proje öncesi organizasyon yapısıyla tüm süreçlerin yeniden yapılandırılmasında karşılaştığı zorlukları başarıyla aştı. BTC’nin sipariş, üretim, maliyet gibi süreçlerde

kompleks SAP varyant konfigürasyonu yapısını önerip SAP üzerinde uygulaması İhlas Holding’e katma değer sağlarken, CRM üzerinde sektöre özgü reklam ve rezervasyon süreçleri de SAP platformunda başarıyla kurgulandı. Veri yığınları, anlamlı raporlara dönüştü Basılı medya sektöründe uçtan uca süreç takibinin ve kontrolünün büyük önem taşıdığını belirten İhlas Holding Bilgi İşlem Koordinatörü Serdar Kayaoğlu, projeyle kazandıkları diğer faydaları şöyle sıralıyor: “Şirketimizde aynı süreçleri birden fazla yazılımın üzerinde farklı insan kaynağımız ile yürütüyorduk. SAP Projesi’yle bu süreçlerin ve kaynakların daha planlı ve organize olarak yönetilebilir hale gelmesini sağladık. Kârlılığı, ürün ve üretim yeri bazında izleyebilir duruma geldik. Anlık maliyetleri baz alıp, fiyatlandırma özelliğiyle kârlılığı artırma konusunda büyük aşama kaydettik. SAP Projesi sayesinde, veriyi yüksek performanslı ve isabetli raporlara dönüştürerek karar süreçlerinin desteklenmesini sağladık.” Medya sektörüne özgü matbaa satış ve ordino yönetimi gibi süreçlerin etkin kullanımını sağlayan uygulamalar, İhlas Holding’in SAP’yi tercih etme sebebi oldu. SAP çözümlerinin esnek ve ölçeklenebilir yapısı, Holding’in gelecekte artması beklenen kapasitesine uygun olarak değişen teknoloji ve iş koşullarına uyarlanabilmesini sağlayacak. Karar mekanizmalarına büyük fayda sağlayan web ve mobil tabanlı analizleri mobil uygulamalarda yoğun olarak kullanmak isteyen İhlas Holding, ayrıca SAP’yi üretim aşamasında barkod uygulaması ve endüstriyel otomasyonla entegre ederek daha efektif kullanmayı planlıyor.

25


ÖZSÜT İŞ ZEKASINI SAP İLE KEŞFETTİ “SAP dışı bilgilerin de sistemin içine entegre olması sayesinde değerlendirmeler kolaylaştı. Esnek raporlama yeteneği sayesinde 2-3 gün sürecek bir analizi 1-2 saat içerisinde tamamlayabilir durumdayız. Projenin 2013 yılı hedeflerimize %5-10 arasında katkı yaratacağına inanıyoruz.” Bülent Üvey, Özsüt Yönetim Sistemleri ve Bütçe Kontrol Müdürü

uzmanlarıyla yapılan görüşmeler sonucunda iş zekası projesini 2012 yılında hayata geçirmeye karar verdi. Modül modül planlanan uygulamaya SD modülüyle ile başlandı. İki ay gibi kısa bir sürede planlama, test ve eğitim aşamaları tamamlandı.

1938 yılında İzmir Kemeraltı’nda Özsüt Muhallebicisi olarak başlayan Özsüt, şimdi günlük 50 tondan fazla üretim yapabilen bir fabrika olarak faaliyet gösteriyor. Sütlü tatlı, pasta, dondurma, unlu mamuller, çikolata, ekmek, yoğurt gibi geniş bir ürün yelpazesine sahip olan şirket, ürünlerini yurt çapında 40 ilde 165 noktada tüketicilerle buluşturuyor. Yurt çapındaki zincir mağazalar için yapılan özel ürünler yaklaşık 3 bin mağazaya dağılıyor. Son 3 yılda 2 kat büyüyen Özsüt, önümüzdeki yıllarda hızlı büyümesini devam ettirmeyi planlıyor. Bu çerçevede kullanılmakta olan rapor ve analizlerin konsolide edilerek standart hale getirilmesi, her an ulaşılabilir olması, karar alma sürecinin hızlandırılması ve verimliliğin artırılmasını amaçlanıyor. Özsüt, bu kapsamda SAP iş ortaklarından D-CAT ile SAP’nin iş zekâsı çözümü olan SAP BusinessObjects BI ve Bütçe Planlama ve Konsolidasyon ürünlerini içeren SAP projesini hayata geçirdi. SAP İş Ortağı D-CAT ekibinin ürünlere olan hâkimiyeti ve bu konudaki uzmanlığı Özsüt’ün çözüm arayışındaki tercihinde etkili oldu. Özsüt, SAP

26

Raporlarda sadeleşme ve hız Özsüt Yönetim Sistemleri ve Bütçe Kontrol Müdürü Bülent Üvey, öncelikli hedeflerinin farklı departmanların oluşturduğu raporların sadeleştirilmesi ve rapor hazırlama sürecinin hızlandırılması olduğunu belirterek şunları söylüyor: “Raporları hazırlayan ekiplerimiz farklı bir analiz istendiğinde zorlanıyorlardı. Ayrıca seyahat eden yöneticilerimizin bu raporlara ulaşımı zaman zaman mümkün olamıyor ve gecikmeler yaşanıyordu. Özellikle de SAP dışı olan bütçe ve hedef gibi bilgilerle SAP’den alınan satış bilgisinin sürekli karşılaştırılması ayrı bir uğraş gerektiriyordu. Projeyle bu problemlerin ortadan kalkarak sürecin hızlandırılması ve her an ulaşılabilir olması hedeflendi. D-CAT’ın bizim bakış açımızı yakalaması ve projeyi bizim gözümüzden değerlendirmesi projenin hem hızlı tamamlanmasını hem de başarısını artırdı.” Sorunlara kısa sürede yanıt verme becerisi Proje sayesinde rapor hazırlama için harcanan süre raporun analizi için harcanıyor. Hedef ve gerçekleşen raporların anlık olarak ve güncel bir şekilde takip edilebilir hale geldiğini belirten Bülent Üvey SAP’nin Özsüt’ün iş süreçlere katkısını şöyle anlatıyor: “SAP dışı bilgilerin de sistemin içine entegre olması sayesinde değerlendirmeler kolaylaştı. Esnek raporlama yeteneği sayesinde 2-3 gün sürecek bir analizi 1-2 saat içerisinde tamamlayabilir durumdayız. Kazandığımız hız sayesinde tespit ettiğimiz problemlere kısa sürede cevap verebiliyoruz. Yöneticilerimiz raporun gönderilmesini beklemek

yerine, istedikleri anda internet üzerinden ulaşabiliyor; dashboardlar sayesinde de özet bilgileri ve trendleri takip edebiliyorlar. Projenin 2013 yılı hedeflerimize %5-10 arasında katkı sağlayacağına inanıyoruz.” Kısa süre içinde projenin tüm modüllerinin çalışmalarının tamamlanması hedefleniyor. 2013 yılında tamamlanması planlanan Bütçe Planlama ve Konsolidasyon projesi ile bütçe ve konsolidasyon çalışmaları da SAP ile entegre hale gelecek. Bülent Üvey, projede kullanılan ürünlerin her ölçekteki firmanın ihtiyaç ve beklentilerini karşılayabileceğine inanıyor ve ekliyor: “Konusunda uzman olan firmalardan destek alındığında bütün projeler beklentilerini aşacaktır. Her türlü ihtiyaca kolaylıkla cevap verebileceğinden emin olduğumuz SAP, firmamız için büyük bir adım oldu. Kurumsal yapımıza kazandırdığı verimlilik artışı ve performans desteği firmamızın bir nevi kabuk değiştirmesini sağladı.”


SANTA FARMA SAP İLE ESNEKLİK VE HIZ KAZANDI “SAP-dışı ve SAP üzerinde yer alan veriler tek bir platform üzerine taşındı. Ayrıca hızlı, esnek ve kullanıcı dostu raporlama araçlarının uygulamaya koyulması, şirketimizin raporlama yetenek ve imkanlarını daha da artırdı.” Arzu Demirer, Santa Farma Bilgi İşlem Müdürü

entegre edilmesi ve karar destek sistemlerinin etkin ve verimli hale getirilmesiydi. Bu ihtiyacı karşılamak üzere, hızlı ve esnek raporlama ve etkin bir paylaşım imkanı sunan BWBusinessObjects platformuna geçiş projesine karar verildi.

1944 yılında Farma Laboratuvarı ile sektöre ilk adımını atan Santa Farma, daha sonra Santa Laboratuvarı ile birleşerek büyüme sürecini başlattı. Bu sürecin bir sonucu olarak 1954 yılında Santa Farma İlaç Fabrikası Kolektif Şirketi, 1973 yılında ise Santa Farma İlaç Sanayi A.Ş. kuruldu. Şirket, gelişen ilaç teknolojisine süratle uyum sağlayarak zaman içinde tesislerini modern üretim teknikleriyle donattı. Geliştirdiği ürünlerin yanı sıra önde gelen çokuluslu kuruluşların ilaçlarını da lisans altında Türkiye'de üreterek ürün gamını zenginleştirdi. Santa Farma’nın, "sağlığa sağlıklı hizmet verme" hedefinden hareketle ve üstlendiği sorumluluk bilinciyle çalışarak ulaştığı nokta, edindiği itibar ve oluşturduğu güven, hedeflerine ulaştığını kanıtlıyor. Kasım 2010’da Santa Farma’da Üretim Planlama, Malzeme Yönetimi, Mali Muhasebe, Maliyet Muhasebesi ve Kontrol, Kalite Yönetimi, Satış ve Dağıtım, Depo Yönetimi, EFT ve Kârlılık Analizi modülleri devreye alınmış ve böylece tüm temel süreçlerdeki operasyonları entegre şekilde yönetilebilir hale gelmişti. Sonraki aşamada ise hedef, bu temel süreçler ve karar alma mekanizmaları üzerinde etkisi olan SAP-dışı diğer süreçlerin

Birinci faz: Esneklik ve raporlama becerisinde artış Santa Farma İş Zekası Projesi Ocak 2012’de, IBSS’nin danışmanlığında iki fazlı olarak başlatıldı. Hem SAP hem de SAP-dışı sistemlerden raporlama konusundaki uzmanlığı ve deneyimiyle dikkat çeken IBSS, projenin her aşamasında yer aldı. İlk fazda Malzeme Yönetimi, Maliyet Muhasebesi, Satış ve Dağıtım, Kârlılık Analizi modüllerine ait kullanıcı istekleri karşılandı. SAP dışında yürütülen IMS raporlama ve paylaşım süreçleri incelenerek mevcut ve ek ihtiyaçlar karşılandı; ileride ihtiyaç duyulabilecek analizlerin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesine olanak sağlamak üzere esnek bir sistem kuruldu. Santa Farma Bilgi İşlem Müdürü Arzu Demirer, bu süreçte sağlanan faydayı şöyle açıklıyor: “SAP-dışı ve SAP üzerinde yer alan veriler tek bir platform üzerine taşındı. Ayrıca hızlı, esnek ve kullanıcı dostu raporlama araçlarının uygulamaya koyulması, şirketimizin raporlama yetenek ve imkanlarını daha da artırdı.” Kârlılık Analizi modülünde, ürün kârlılık kırılımlarının esnek ve hızlı bir şekilde raporlanması, Santa Farma’da çarpraz kontrollerin kolaylıkla yapılmasını sağladı. Bu sayede tespit edilen aksaklıklar, ERP tarafında yapılan iyileştirmelerle giderildi. Böylece istenen detaydaki ürün kârlılıkları analizleri, belirlenen modele uygun şekilde alınabilmeye başladı.

BusinessObjects tercih edildi. Tıbbi satış mümessillerine gönderilecek haftalık ve aylık raporlar için Web Intelligence, kullanıcıların detaylı analiz yapması için de Analysis ürün ve çözümleri seçildi. Ayrıca şirket yöneticileri için de bir dashboard tasarlandı. Projenin ikinci fazında ise Üretim, Satın alma, Mali Muhasebe, Kalite Yönetimi modüllerine ait kullanıcı istekleri karşılanacak. Santa Farma Bilgi İşlem Müdürü Arzu Demirer, Santa Farma İş Zekası Projesi hakkında şunları ifade ediyor: “Rekabetin giderek arttığı sektörümüzde bilginin üst yönetimden en uç birimlere kadar hızlı ve doğru olarak paylaşılması ve değişen ihtiyaçlar doğrultusunda şekillendirilmesi hayati bir zorunluluk haline geldi. Dolayısıyla, projemiz her iki fazıyla da tamamlandığında şirketimize büyük bir rekabet avantajı sağlayacak.” Demirer, Santa Farma İş Zekası projesinde SAP’nin tercih edilme nedenini de çok net bir şekilde ifade ediyor: “SAP’nin İş Zekası konusunda yaptığı yatırımlar ve BusinessObjects İş Zekası çözümlerine verdiği önem, bizim SAP’yi tercih etmemizi sağladı.” Projenin ikinci fazı da tamamlandıktan sonra mobil çözümlerin devreye sokulması hedefleniyor.

Rekabet avantajı için SAP çözümleri Projede, verilerin tek bir merkezde toplanması için veri ambarı olarak SAP BW ürünü, raporlama aracı olarak da

27


SILVERLINE, DAHA VERİMLİ BİR ERP SİSTEMİNE SAP İLE GEÇTİ “Sonuçta SAP, işimizin üzerindeki kontrolümüzü artıran bir araç oldu. Doğru bir tasarım sonrasında ortaya çıkan rakamlar, başka araç veya araçlarla ulaşılamayacak kalitede.” Utku Aygül, Silverline İş Geliştirme Müdürü

1994 yılında Merzifon Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan Silverline, teknoloji ve tasarımı buluşturduğu kaliteli ürünleriyle kısa sürede Türk ankastre sektörünün önde gelen oyuncuları arasında yerini aldı. Silverline, 2000 yılından itibaren farklı mutfak eşyaları da üretmeye başladı. Teknolojik altyapısıyla 75 bin metrekarelik bir alanda üretimini gerçekleştiren şirket, yılda 1milyon ankastre mutfak ürünü imal etme kapasitesine sahip bulunuyor. ISO 9001 kalite standardıyla üretimi yapılan Silverline ürünlerinin, TÜV, UL, GS, TSE ve CE standartlarına uygunluk belgeleri de var. Türkiye pazarında 400 bayisiyle satış ve pazarlama faaliyetlerini sürdüren Silverline, 180 yetkili servisiyle de satış sonrası hizmet kalitesi konusunda çalışıyor. Türkiye’nin en büyük aspiratör ve davlumbaz üreticisi konumunda olan şirket, uluslararası pazarlarda da tercih ediliyor. Rusya, Almanya, İngiltere, Yunanistan başta olmak üzere, Kazakistan, Lübnan, Libya, Norveç, Bulgaristan, Letonya, Azerbaycan, İsrail, Litvanya, Kıbrıs ve Avustralya gibi 50’den fazla ülkeye ihracat yapıyor. Sürekli büyüyen bir şirket olarak Silverline, bir önceki ERP sisteminin sınırlarına ulaşmıştı. Özellikle

28

maliyet muhasebesi konusunda ihtiyaçların karşılanmasında güçlük çekiyordu. ERP sistemi dışında kalan süreçlerin birbiriyle entegrasyonu gittikçe karmaşık bir hal alıyordu. Dolayısıyla ERP sisteminin yenilenmesi zorunluluğu ortaya çıktı ve şirketin tüm süreçleri kapsayacak, merkezi yönetilebilecek bir sistem arayışı SAP ile son buldu.

doğru bir karar oldu. Süreçlerimizde yaptığımız iyileştirmelerin sayısının fazla olmaması ve kontrol edilebilir bir seviyede kalması için iyi bir planlama ve önceliklendirme yaptık. Projenin başarısı ve özellikle devamı için öncelikle doğru iş ortağı ve paralelinde kuvvetli anahtar kullanıcıların seçilmesi ve bu kullanıcıların projeye gerekli vakti ayırabilmesi çok önemli.”

Kurumsal kaynak planlamada güvenilir destek Silverline’ın ERP sistemini yenileme sürecinde paket ve çözüm ortağı seçimi için yapılan çalışmalar yaklaşık 4 ay sürdü. Aynı grubun bünyesinde yer alan 6 şirket için paralel yürütülecek projeler Şubat 2011’de başlatıldı. Ocak 2012’de tüm şirketlerde canlı kullanıma geçildi. Silverline’ın Elsys danışmanlığıyla gerçekleştirdiği proje kapsamında, birbiriyle yoğun iş ilişkisi olan 6 grup şirketi için FI, AA, CM, CO- CCA &PC &PA&SD, PP, MM ve QM modülleri devreye alındı.

6 ayrı şirket için eş zamanlı yürüyen ERP projeleri SAP ERP çözümü, Silverline’ın 6 ayrı şirketteki kurumsal süreçlerine önemli katkı sağladı. Silverline İş Geliştirme Müdürü Utku Aygül, projeden elde edilen faydayı şöyle özetliyor: “SAP’yi seçmemizde, SAP’nin kendini kanıtlamış, olgun bir iş çözümü olması ve dünya genelinde yaygın kullanılan iş süreçlerini bünyesinde barındırması etkili olmuştu. Sonuçta SAP işimizin üzerindeki kontrolümüzü artıran bir araç oldu. Doğru bir tasarım sonrasında ortaya çıkan rakamlar, başka araç veya araçlarla ulaşılamayacak kalitede.”

SAP ERP çözümünün Elsys danışmanlığıyla hayata geçirildiği süreçte anahtar kullanıcılar, danışmanlar, Silverline’ın IT sorumluları ve proje yönetimi ekibiyle, toplamda yaklaşık 70 kişilik bir takım görev aldı. Kavramsal tasarım toplantılarının yönetim, uyarlama ve geliştirme çalışmalarını Elsys ekibi yürüttü. Silverline İş Geliştirme Müdürü Utku Aygül, SAP’ye geçiş süreci hakkında şunları ifade ediyor: “Oturmuş süreçlerimizin olduğu alanlarda SAP kullanımına geçerken neredeyse hiçbir sorunla karşılaşmadık. Uzun yıllar bir ERP paketi kullanıyor olmamız da bize büyük avantaj sağladı.” ERP kullanmanın iş yapış ve takip biçimleri üzerindeki olumlu etkilerini SAP çözümüyle daha da yoğun yaşadıklarını belirten Aygül, sürecin nasıl işletildiğini şöyle açıklıyor: “Bir SAP projesini, yeniden yapılanma projeleriyle beraber devreye almaktan kaçınmak

Silverline, Elsys ile birlikte yürüttüğü SAP ERP projesinin devamında, 2 grup şirketinin R3 kurulumları için de bir proje yürütüyor. Aynı zamanda Elsys Grup şirketi Intelart ile yürüttüğü BW/ BO projesinin de ilk fazı yeni hayata geçmiş bulunuyor ve ikinci faz için çalışmalarımız sürüyor. Silverline, gelecek yıl tüm şirketleri için HR ve satış şirketlerimiz için de CRM projelerini hayata geçirmeyi planlıyor.


ŞİŞECAM’IN İK SÜREÇLERİ SAP İLE DAHA VERİMLİ “SAP projesiyle İK bölümlerinin iş yükü azaldı, verinin hatasız ve hızlı işlenmesi ve bilgiye anlık ulaşım sağlandı.” Salih Aydın, Şişecam IT Müdürü

gereğini ortaya çıkardı. Bu nedenle Şişecam, uzun süredir kullanmakta olduğu Şişecam İnsan Kaynağı Yönetim Sistemlerini SAP HCM sistemiyle yenilemeyi hedefledi.

Ana faaliyet alanları cam ve kimyasal üretimi olan Şişecam düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj ve cam elyafı gibi camın tüm temel alanları ile soda ve krom bileşiklerinde üretim yapıyor. Atatürk'ün direktifleriyle 1935 yılında Türkiye İş Bankası tarafından kurulan Şişecam, 77. yaşını kutlarken, içinde bulunduğu pazarın lideri konumunda bulunuyor. Şişecam, 1960'lardan itibaren "Pazarımız Dünyadır" ilkesi doğrultusunda dünya pazarlarına güçlü ve iddialı bir şekilde giriş yaptı. Topluluk, 1970'ten sonra faaliyetlerini çeşitlendirerek hızlı büyüme sürecine girdi. Şişecam İnsan Kaynakları, yurtiçinde faaliyet gösteren toplam 22 şirket ve 121 iş yerinde yaklaşık 12 bin mavi ve beyaz yakalı personelin zaman yönetiminin yapıldığı ve bordrosunun düzenlendiği, personel gelişim uygulamalarının takip edildiği bir süreci yönetiyor. Şişecam’ın kullanmakta olduğu sistemin teknolojik ömrünü tamamlamış olması, gelişen ve değişen iş koşullarına hızla uyum sağlamakta karşılaştığı zorluklar, yürütülen yeniden yapılanma çalışmalarının sonucunda oluşan yeni organizasyon ve yenilenen iş süreçleri İnsan Kaynakları uygulamalarını yenileme

Proje öncesinde, Topluluk'ta yer alan her grubun kendi İK uygulaması bulunuyordu. Birbirinden farklı olan uygulamalar dağıtık yapıda çalışıyordu. Merkezde günlük olarak veriler birleştiriliyor ancak ana veri birlikteliği sağlanamıyor ve bu ortamda yönetimin raporlama ihtiyacını karşılamakta önemli zorluklar yaşanıyordu. Bazı gruplar kendi şirketlerinin verisine dahi ulaşamıyor, birleştirme işlemleri ve analizler Excel tabloları üzerinden yapılıyordu. Bir şirketin İnsan Kaynakları ile ilgili bilgilerine ulaşmak için önemli ölçüde zaman harcanıyordu. Şişecam IT Müdürü Salih Aydın, projedeki seçim sürecini şöyle anlatıyor: Seçilecek çözüm, yeniden yapılanmakta olan İnsan Kaynakları uygulamalarımızdaki ihtiyaçlarımızı karşılayacak, gelişime açık, faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde de kullanılan ve destek hizmetleri sunulan bir çözüm olmalıydı. Çözüm alternatifleri üzerinde yaptığımız incelemeler, referans firma ziyaretleri, uygulama fonksiyonlarının seçim ölçütlerimize uygunluğunun irdelenmesi ve firmanın değerlendirilmesi sonucunda SAP HCM ailesini Şişecam İnsan Kaynakları sistemlerini yönetecek iş uygulamaları olarak belirledik.” İkinci aşama: Türkiye dışındaki Şişecam şirketleri Projede Bordro, Zaman Yönetimi, Organizasyon ve Ücret Yönetimi, Performans Yönetimi, Kariyer Yönetimi, İşe Alma, Eğitim Yönetimi, Bütçe Hazırlama süreçleri 13 aylık bir çalışma sonucunda hayata geçirildi. Bu çalışmaya paralel olarak, İş Zekası altyapısı oluşturuldu ve analitik raporlamaları da içeren (SAP BO) uygulamalar geliştirildi. Şirketin yurtiçi

kuruluşlarını kapsayan, birinci fazda İK süreçleri açısından bütünleşik ve merkezi yapıda çalışan bir ortam oluşturuldu. SAP HCM PA ve PD ayrımıyla iki koldan paralel yürütülen çalışmalarla 2012 başında Zaman Yönetimi, Organizasyon ve Ücret Yönetimi ve Bordro, Mayıs 2012’de ise İzin, Seyahat, Fazla Mesai, Personel Devam Takibi süreçlerini içeren portal uygulamalarının yanı sıra Personel Gelişimi uygulamalarından Performans Yönetimi ve İşe Alım modülleri hayata geçirildi. Projenin ikinci aşamasında ise yurtdışı şirketleri için SAP HCM uygulanması planlandı. Daha az destek uzmanıyla daha verimli süreçler Salih Aydın, projenin sağladığı faydalarla ilgili olarak şunları ifade ediyor: “Projeyle Şişecam Topluluğu’nda merkezden yönetilen ve işletilen, süreç birlikteliğinin sağlandığı bir uygulama hayata geçti. Geliştirilen Yönetici/Çalışan portal uygulamalarıyla Zaman Yönetimi, Seyahat, İzin, Fazla Mesai ve Devam Takip Yönetimi süreçleri sistem destekli yürütülmeye başladı. Topluluk İnsan Kaynakları Sistemleri’nin yeniden yapılanmasına destek olunarak yenilenmiş iş süreçleri kısa sürede hayata geçirildi. Yenilenmiş alt süreçler SAP HCM ilgili parçalarının geliştirilmesine paralel olarak da uygulamaya alındı. Proje öncesi kullanılan ve sadece Bordro ve Zaman Yönetimi kapsamında çalışan eski uygulamalar için görevlendirilmiş 8 BT uygulama destek uzmanı yerine, tüm İK modüllerini içeren yeni sisteme geçiş sonrasında 4 BT uzmanıyla sistem desteklenebilir hale geldi. SAP projesiyle İK bölümlerinin iş yükü azaldı, verinin hatasız ve hızlı işlenmesi ve bilgiye anlık ulaşım sağlandı.”

29


TAMEK, SAP’NİN TUTARLI YAPISIYLA ÇÖZÜME DAHA HIZLI ULAŞIYOR “SAP’nin her işin zamanında ve doğru kişi tarafından yapılmasını öngören kurgusu ve felsefesiyle süreçlerdeki tekrarlar ortadan kalktı. Kapanış sürelerimiz kısalırken finansal sonuçlara daha çabuk ulaşabilmeye başladık.” İlker Tümkaya, TAMEK Bilgi Teknolojileri ve İş Destek Müdürü

süreçlerin yeniden yapılandırılması ve daha verimli takip edilmesi ihtiyacını ortaya çıkardı. Bu amaçla 2010 yılında mevcut iş süreçlerinin incelenmesi ve mevcut ERP uygulamasındaki eksiklerin tespitiyle başlayan süreç, 2011 Mayıs ayında SAP ERP 6.0 projesinin başlatılmasıyla hızlandı. Proje kapsamında Malzeme Yönetimi, Üretim Planlama, Kalite Yönetimi, Satış Dağıtım, Maliyet Muhasebesi, Finansal Muhasebe, Kârlılık Muhasebesi ve TAMEK’e özel hazırlanan Zirai Alım süreci modüllerinde çalışma başlatıldı.

1955 yılında Mehmet Sipahioğlu tarafından Bursa’da kurulan, Türkiye’nin köklü markalarından TAMEK, Türkiye’nin ilk ketçap, hazır yemek, diyabetik reçel, domates suyu, katkısız ve koruyucu içermeyen konserve ürünlerini üreten firma olarak yaygın bir bilinirliğe sahip. İsmini Türk Alman Meyve Ekstreleri Kumpanyası sözcüklerinin baş harflerinden alan TAMEK, kuruluşunun ertesi yılında Alman ortağının ayrılmasıyla %100 Türk menşeli bir gıda üreticisi olarak sektördeki yerini aldı. “TAMEK’se koy sepete” sloganıyla akıllara kazınan marka, bugün 56 ülkeye yaptığı satışlarını artırmaya devam ediyor. TAMEK, her geçen gün büyüyen iş hacmini doğru yönetmek, süreçleri yalınlaştırmak, aynı işlemlerin tekrarlanmasının önüne geçmek, doğru raporlamayla hedeflerine ilerlemek ve değişen iş ihtiyaçlarına doğru tercihlerle yanıt vermek için SAP çözümlerini tercih etti. SAP’den TAMEK’e özel modül Karacabey, Kızıksa ve Salihli fabrikalarında üretim ve satış kanallarında yaşanan gelişim, gıda sektöründe kaliteyi en önemli amaç edinen TAMEK’in hammaddenin tedarik edilmesinden ürünün tüketiciye ulaştırılmasına kadar tüm

30

Projenin iki önemli bacağını oluşturan, müstahsillerden meyve/sebze alımının yönetilmesini sağlayan Zirai Alım süreci ve bayilerle bütünleşmeyi sağlayan Bayi Otomasyon entegrasyonu oldukça kapsamlı bir çalışma sonucu kurgulanarak başarıyla hayata geçti. Bu başarıyla birlikte süreçlerin kesintisiz çalışması diğer iş süreçlerini de hızlandırdı. Özellikle yaz döneminde yoğun yaş sebze ve meyve alım zamanında hammaddenin kabulü, kalite kontrolünün tamamlanması ve üretime alınması çok hızlı bir şekilde gerçekleşti. Bu da ürünü getiren çiftçiler ve çalışanların memnuniyetini artırdığı gibi, sürecin oldukça kontrollü ilerlemesini de sağladı. Bayilerden toplanan siparişlerin otomatik olarak SAP’ye alınması ve sevkiyatların anında bayi sistemlerine yansıtılması üretim ve sevkiyat planlamasına, ayrıca bilgiye erken ve en doğru şekilde ulaşılmasına önemli katkı sağladı. TAMEK, SAP Projesi ile birlikte maliyet yapısı, üretim planlama, malzeme planlama ve satınalma gibi kritik süreçleri gözden geçirme ve iyileştirme olanağı elde etti. Bununla birlikte nakliye yönetimi, kârlılık, gıda sektörüne özel bir takım teşviklerin de SAP içinde takip edilebilecek olması projenin önemini daha da artırdı. TAMEK, SAP ile geleceğini planlıyor TAMEK Bilgi Teknolojileri ve İş Destek Müdürü İlker Tümkaya, SAP’ye geçiş

sürecini ve elde ettikleri avantajları şu şekilde özetliyor: “SAP, değişen iş ihtiyaçlarımıza kısa sürede yanıt verebilmemizi sağlıyor. Ayrıca işin zamanında ve doğru kişi tarafından yapılması için bizi yönlendiriyor ve doğru verilere hızlı bir şekilde ulaşmamıza yardımcı oluyor. Bu süreçte MBIS ile birlikte hareket ettik. MBIS üst yönetiminin en başından beri konuyu anlama yetisi, firmamızın önceliklerini algılaması, her konuda gerçekçi ve makul yaklaşımlar sergilemesi projeye katkı sağladı. İşbirliğimiz her geçen gün artarak devam ediyor. Bu projeyle beraber çok sağlam bir zemine kavuştuğumuzu düşünüyoruz.” Projeye başlamadan önce ihtiyaçları çok iyi belirlemenin önemine dikkat çeken Tümkaya, bu ihtiyaçların giderilmesiyle ortaya çıkacak kazancı çok iyi hesap etmek gerektiğini, bunun hayati derecede önemli olduğunun altını çiziyor. Tümkaya sözlerini şöyle sürdürüyor: “İhtiyaçlar belirlendikten sonra piyasadaki alternatif ürünlerin bu ihtiyaçları gidermeye ne şekilde katkı sağlayacağını çok iyi anlamak gerekiyor. Maliyet hesabı yaparken uzun vadeli düşünmek gerekir. Unutmamak gerekir ki yanlış ve/veya yetersiz kurulacak süreçler firmaya ciddi anlamda gereksiz operasyonel maliyetler çıkaracaktır.” TAMEK, şu anki aşamada işini hızlandırmak için sahada malzeme ve ürün hareketini daha sıkı takip etmeyi hedefliyor. Planlanan gider ve gelirler ile fiili durum arasındaki farkları daha detaylı kontrol edebilmek, bununla birlikte piyasadaki ve öngörülerdeki değişikliklerin işimize etkisini ölçebilmek ve simülasyonlarını yapabilmek adına gerekli çalışmaları gerçekleştiriyor.


UNİTİM KARAR DESTEK SİSTEMLERİNİ SAP İLE GÜÇLENDİRDİ “Etkin şekilde kullandığımız karar destek sistemi sayesinde yönetim kademesinin hızlı ve başarılı kararlara imza atmasında yüksek oranda iyileştirmeler sağladık.” Serdar Ercan, Unitim Bilgi İşlem Müdürü

kullandığımız bu karar destek sistemi üzerinden yönetim kademesinin hızlı ve başarılı kararlara imza atmasında yüksek oranda iyileştirmeler sağlamış olmaktan mutluyuz.”

Perakende sektöründe faaliyet gösteren Unitim, yurtdışında tanınmış bir aksesuar markası olan Accessorize’ı 2004 yılında Türkiye’ye getirerek bu mağazalarda tüketicilerin farklı bir aksesuar anlayışıyla tanışmasını sağladı. Unitim Türkiye’nin ardından Azerbeycan, Ukrayna ve Romanya’da açtığı Accessorize mağazalarıyla da faaliyet gösterdiği pazarı genişletmeye devam etti. Perakende sektöründeki çalışmaları için mobil teknolojileri de içerecek biçimde entegrasyon sağlamak isteyen Unitim, yönetim süreçlerini hızlandırmayı amaçlıyordu. Bu amaç doğrultusunda atılması gereken en önemli adımlardan biri de raporlamayı hızlandırmak ve kolaylaştırmaktı. Projeye D-CAT Technologies danışmanlığında başlayan Unitim, SAP BusinessObjects ile mevcut veritabanı üzerindeki verilerini değerlendirme ve görselleştirme imkanı buldu. Hızlı ve başarılı kararlar Unitim Bilgi İşlem Müdürü Serdar Ercan, SAP projesinin kendilerine sağladığı faydayı şöyle anlatıyor: “Son zamanlarda şirket bünyesindeki önemli kararları alma aşamasında BusinessObjects üzerinden çektiğimiz raporları kullanıyoruz. Etkin şekilde

BusinessObjects, Unitim’in iş süreçlerini somut verilere ve analizlere dayalı, etkili, bilinçli kararlar alma konusunda güçlendiriyor. SAP çözümleri Unitim’in tamamında entegre, doğru ve gerçek zamanlı veriler sağlamaya yardımcı oluyor. Şirket, SAP BusinessObjects kurumsal bilgi yönetimi (EIM) çözümlerinin sunduğu avantajlardan yararlanarak çevik iş süreçlerine kavuşuyor. İş süreçlerindeki riskleri ve fırsatları proaktif olarak dengeleyen bu çözüm, risk ve uyumluluğa ilişkin önleyici ve gerçek zamanlı bir yaklaşımdan yararlanarak değişen iş koşullarına daha hızlı uyum sağlamaya yardımcı oluyor. Mobil entegrasyon Serdar Ercan, Unitim’in önümüzdeki dönemde hayata geçirmeyi planladığı çalışmalarla ilgili olarak da şu bilgileri veriyor: “Unitim IT ekibi olarak D-CAT Technologies ile birlikte yakın zamanda BusinessObjects versiyonumuzu yükselterek SAP’nin şirketimize sağlayacağı daha gelişmiş mobil yetenekleri kullanmayı ve her alanda karar mekanizmalarına ad-hoc rapor desteği sağlamayı planlıyoruz. Uygun kadro ya da profesyonel danışmanlık hizmeti veren çözüm ortakları olduğu sürece BusinessObjects’in daha verimli kullanılabileceğini düşünüyor ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. SAP çözümlerinden ve D-CAT Technologies’in vermiş olduğu danışmanlık ve destekten son derece iyi sonuç aldık. Dolayısıyla diğer firmalarımızda da SAP yazılımının, BusinessObjects kullanımını yaygınlaştırmaya ve beraberinde görselliği geliştirmeye, hızlı sonuçlara ulaşmaya yönelik tüm yeteneklerini kullanmayı hedefliyoruz.”

31


UNO’DA SAP HANA İLE ÇOK DAHA HIZLI VE ETKİN PLANLAMA VE RAPORLAMA “Proje öncesinde 16 bin kayıtlık veriyi yalnızca 3 kırılımda raporlamak mümkündü. BPC on HANA Projesi’yle, yaklaşık 30 milyon kayıtlık veriyi 9 kırılımda raporlayabilir hale geldik.” Dr. A. Kaan Aktoluğ, Unmaş Genel Müdür Yardımcısı Caner Bayıralan, Unmaş Yönetim Bilişim Sistemleri (MIS) Müdürü

1990'da kurulup 1991'de üretime geçen UNMAŞ, UNO markasıyla Türk insanını ambalajlı ekmekle tanıştırarak unlu mamuller sektöründe bir ilki gerçekleştirdi. UNMAŞ, 20 yılı aşkın süredir UNO markasıyla ekmekten sandviçe, kurabiyeden çöreğe, donuk ürünlerden yarı donuk ürünlere, pek çok ambalajlı ürünü tüketiciye sunuyor. Türkiye'nin yüzde 95'ine ulaşan UNO ürünleri İstanbul Dudullu ve İkitelli, Ankara Akyurt'ta üç ayrı fabrikada, toplam bini aşkın personelin emeğiyle dünya standartlarında üretiliyor. TÜBİTAK, Hacettepe Üniversitesi Gıda Mühendisliği Fakültesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Fakültesi ile Ar-Ge çalışmaları gerçekleştiren UNMAŞ tüm ürünlerini zenginleştirilmiş undan yapıyor. Ürün ve dağıtım kanallarının çeşitlenmesi, müşteri ve çalışan sayılarının artışıyla birlikte Unmaş'ın raporlama sisteminde yenilenmeye ihtiyaç duyuldu. Önceki sistemin

32

eksikliklerini ortadan kaldıracak, Excel ortamında bilgiye daha yetkin ve daha çabuk şekilde ulaşmayı sağlayacak, departman yöneticileri ve üst yönetimin daha etkin biçimde denetleyebileceği verileri sunabilecek bir raporlama sistemine gereksinim bulunuyordu. UNMAŞ bu kapsamda SAP BW on HANA, SAP BusinessObjects ve SAP BPC on HANA ürün ve çözümlerini tercih etti.

UNMAŞ’ın SAP BPC on HANA Projesi'nde çözüm ortağı Metric Technology oldu. Bu tercihin arkasında danışman firmanın yetkin bilgi seviyesi, müşteri dilinde iletişim kurabilmesi, olan ve oluşabilecek data büyüklüklerini proje öncesi analiz edip ihtiyaç duyulabilecek donanım ve proje kapsamını şeffaf bir şekilde maliyetleriyle beraber ortaya koyabilmesi yatıyor.

Manuel işlemleri azaltmak, hataları önlüyor UNMAŞ'ın SAP öncesi kullandığı sistemde, yanlış ya da eksik girilen veriler doğru veri akışına engel olmaktaydı. Öte yandan, her departmanın farklı programlarda kayıt tutmasıyla ortaya farklı tipte raporlar çıkıyordu. Özellikle bütçe döneminde yaşanan iletişim ve bilgi kaynaklı sorunlar zaman ve emek kaybına yol açmaktaydı. UNMAŞ Yönetim Bilişim Sistemleri (MIS) Müdürü Caner Bayıralan, raporları tek bir kaynaktan sağlamayı ve manuel işlemleri en aza indirerek hata payını düşürmeyi hedeflediklerini belirtiyor. Bayıralan, “Üst yönetimin talep ettiği raporların daha etkin, daha sonuç odaklı ve görsel açıdan daha pratik olmasını amaçladığımız bu proje sonucunda, kurum içi çalışma ortamındaki gereksiz dosyalama faaliyetlerini ve e-posta iletişimini de azaltmak istedik.” diyor.

Daha çok kırılımda raporlama UNMAŞ Genel Müdür Yardımcısı Dr. A. Kaan Aktoluğ, SAP BPC on HANA Projesi’yle sağlanan faydaları şu şekilde özetliyor: "Proje öncesinde UNMAŞ bütçelerini Excel ortamında hazırlamaktaydı. Örneğin Excel’de hazırlanan satış bütçe verisi yaklaşık 16 bin kayıttan oluşuyordu. Bu ölçekteki bir kaydı ancak 3 kırılımda (bölge, ürün ve iş kolu) raporlamak mümkün oluyordu. Bu kadar az sayıda kırılım, UNMAŞ gibi kendi sektöründe tek ulusal marka olarak hareket eden bir firmanın stratejik yönetsel karar almasını kısıtlıyordu. BPC on HANA Projesi sürecinde kayıt sayısını 30 milyon adede, raporlama kırılımlarını ise Sektör, Kanal, Altkanal, Müşteri, Şehir, Bölge, İşkolu, Ürün, Rut olarak 9’a çıkarma olanağına sahip olduk."

SAP Bütçe Planlama ve Konsolidasyon danışmanlarının desteğiyle, satış, üretim, satınalma, nakliye, maliyetlendirme, insan kaynakları, yatırım, finansman, bilanço, gelir tablosu ve nakit akışı gibi modüllerde bütçe ekibiyle beraber kavramsal tasarım çalışmalarının gerçekleştirildiği SAP BPC on HANA Projesi, Mart 2012'de başladı. Eylül ayında test aşamasına alınan projenin, Ekim ayı sonunda canlı kullanıma geçmesi hedefleniyor. 2012 yılı başında başlayan SAP BW on HANA projesi de aynı yıl içerisinde canlı kullanıma geçerek, UNMAŞ'ın tüm kârlılık ve operasyonel satış raporlamalarını SAP BW ve SAP BusinessObjects platformlarında gerçekleştirmesi sağlandı.

UNMAŞ'ın elde ettiği diğer önemli faydalar ise operasyonların kolaylaşması, personelin analiz için daha fazla zamana ve veriye sahip olması, raporlama sistemi ile finansal verinin yönetim kuruluna kadar şeffaf şekilde takip edilebilmesi olarak sıralanıyor. Tüm operasyonel süreçleri tek bir platformda birleştiren SAP’nin, paket program özellikleri dışında ihtiyaca özel çözümler sunmasının tercih aşamasında etkili olduğunu belirten Dr. A. Kaan Aktoluğ, “SAP uygulamalarının, şirketimizin stratejik yönetsel kararlarında önemli bir rol oynayacağını düşünüyoruz.” diyor.


VESTEL, SAP İLE SATIŞ SONRASI İŞLEMLERİ ANLIK OLARAK İZLEYİP RAPORLAYABİLİYOR “Kullanıcı ve günlük işlem adetlerimiz, altyapısı sağlam, her an destek alabileceğimiz bir ürüne sahip olmamızı gerektiriyordu. SAP çözümleri, satış sonrası hizmetlerimizi sistematik olarak yönetme ve ihtiyaç duyduğumuz bilgiye anında ulaşma konularında bize yardımcı oldu.” Filiz Künüralp, Vestel Müşteri Hizmetleri ve Lojistikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı

test ve iyileştirme çalışmalarının tamamlanmasının ardından 1 Ocak 2012 tarihi itibariyle 350 servis noktasında mobil uygulamayla birlikte hayata geçirildi.

1984 yılında kurulan ve 1994 yılında Zorlu Holding bünyesine katılan Vestel, bugün Holding’in amiral gemisi olarak tüketici elektroniği, dijital ürünler ve beyaz eşya alanında faaliyet gösteriyor. Türkiye’nin en bilinen ve prestijli 10 markası arasında yer alan Vestel 15 bin çalışanı, 1050 satış noktası, 350 satış sonrası merkezi ve binlerce yan sanayi çalışanıyla 60 bin kişiye gelir kaynağı yaratıyor.

Proje kapsamında SAP CRM modülü haricinde ERP modülü ve raporlama altyapısı olarak da İş Zekası platformunu kullanmaya başlayan Vestel, raporlama aracı olarak da SAP BusinessObjects çözümünden faydalanıyor. Projede danışmanlığı üstlenen Vektora tarafından geliştirilen mobil uygulama, SAP CRM servis çözümüyle entegre bir şekilde çalışıyor. Ayrıca SAP CRM çözümü, farklı ürün ve sistemlerle bütünleşik olarak hizmet veriyor.

İlk olarak 1998’de SAP çözümlerinden faydalanmaya başlayan Vestel, Zorlu Holding bünyesindeki gayrimenkul, enerji, tekstil, dayanıklı tüketim gibi birbirinden farklı süreç ve organizasyonlara sahip şirketlere destek veren Vektora ile birlikte satış sonrası hizmet süreçlerini iyileştirmek üzere yeni bir çalışmaya imza attı.

Teknolojik altyapının gelişmesinin, zamanın teknolojik gereksinimlerine uygun bir şekilde süreçleri daha verimli yönetebilme fırsatı sunduğuna dikkat çeken Vestel Müşteri Hizmetleri ve Lojistikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Filiz Künüralp, genişletilebilir ve esnek altyapıları olan Pazarlama departmanı içindeki pek çok ürünün de merkezi konumda bulunduğunu dile getiriyor. Künüralp, projenin faydalarını şu şekilde özetliyor: “Proje geçişi itibariyle satış sonrası işlemleri anlık izleyebiliyor ve raporlayabiliyoruz. Ayrıca daha kısa sürede aksiyon alabilme olanağına da sahip olduk. Bu da müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamada ve onları bilgilendirmede daha hızlı hareket etmemizi sağladı.”

350 servis noktası SAP ile yönetiliyor Türkiye genelinde 5 bin çalışanın yer aldığı 350 servis noktasına sahip olan Vestel, bu projeyle servis ağını sistematik şekilde yönetmek, online izlenebilir hale getirmek ve müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutmak üzere sistemsel bir altyapı değişikliği gerçekleştirdi. 2010-2011 yılları arasında mevcut süreçlerin çıkartılarak proje iskeletinin oluşturulmasıyla başlayan hazırlıklar,

Satış sonrası hizmetlerde proaktif yaklaşım Proje başlangıcında Vestel sürekliliği, verimliliği, doğru raporlama yetkinliğiyle karar verebilme ve aksiyon alma hızını artırmayı hedefliyordu. Proje sonucunda bu noktaya ulaşan şirket, hedeflenen SLA ve KPI yönetimiyle satış sonrası hizmetlerde artık proaktif bir yaklaşımla hareket ediyor. Vestel’in bugüne kadar farklı süreçlerde SAP

ürünlerinden faydalandığını belirten Filiz Künüralp, SAP’nin pazarın en güçlü firmalarından biri olarak ürünlerinin arkasında durmasının da Vestel’in tercihlerinde etkili olduğunu dile getiriyor. Künüralp, SAP tercihlerinde etkili olan diğer faktörleri ise şu şekilde açıklıyor: “Kullanıcılarımıza ve günlük işlem adetlerimize baktığımızda, altyapısı sağlam ve her an destek alabileceğimiz bir ürüne sahip olmak en önemli kriterlerden biriydi. SAP çözümleri, satış sonrası hizmetlerimizi sistematik olarak yönetme ve ihtiyaç duyduğumuz bilgiye anında ulaşma konularında bize yardımcı oldu. Bununla birlikte 2006 yılında gerçekleştirilmiş olan SAP CRM 4.0 IC Web Client uygulamasıyla kazandığımız tecrübeyi daha ileri bir noktaya taşımanın daha kolay olacağına inandık. İlerleyen dönemlerde, bu projeyle artan tecrübemizden daha etkin faydalanmayı amaçlıyoruz. İş Zekası ve BusinessObjects rapor modüllerini geliştirerek yönetim kolaylığı sağlamak, ayrıca servislerimizdeki harici personellerin özlük, eğitim gibi bilgilerini yönetebilmek için SAP LSO ve SAP HR ürünlerinin uyarlanmasını planlıyoruz.”

33


YAPI KREDİ, SAP İLE 15 BİN KULLANICISINI VERİMLİLİKLE BULUŞTURDU “SAP sayesinde verimlilik ve raporlama anlamında ciddi faydalar elde ettik. Artık satın alma taleplerinden fatura aşamasına kadar tüm süreçte istenen bilgiye kolayca erişebiliyoruz. Diğer faydalarla birlikte baktığımızda rekabet avantajımız pozitif yönde etkilendi.” Tolga Akkerman, Yapı Kredi Lojistik, Gider Yönetimi ve Satın Alma Grup Direktörü

amacıyla gerçekleştirildi. Satın alma işlemlerinin tümünün sistem üzerinden girişinin yapılması ve bunu takiben işletme giderleri ile yatırım bütçesinin daha iyi yönetilmesini hedefleyen proje, bununla birlikte gider yönetimini etkin kılmak ve sağlıklı tahminler yapmayı da içeriyordu. Proje, standart modüller haricinde, kurum çalışanlarının seyahat masraflarının yönetiminin yapılacağı bir aracı da kapsıyordu.

1944 yılında Türkiye’nin ilk özel sermayeli ulusal bankası olarak faaliyetine başlayan Yapı Kredi, 1967 yılında Türk Bankacılık Sektörü’nü bilgisayarla ilk defa buluşturma, Türkiye’de ilk kez yabancı para pozisyonu taşıma iznini elde etme ve telefon bankacılığını ilk sunan banka olmayı da kapsayan başarılı bir geçmişe sahip. Yenilikçilik prensibiyle başta bilgi işlem altyapısı olmak üzere sürekli yeniliklere imza atan Yapı Kredi, 15 bin kullanıcısını ilgilendiren özel bir projeyi SAP ile gerçekleştirdi. Bankacılık sektörünün farklı bileşenleri SAP ile bir arada Bankalar, finans sektörünün temel taşı olmakla birlikte müşteri ve çalışan sayısının fazlalığı, içlerinde çok farklı birimlerin uyumlu bir şekilde çalışması gereksinimiyle dünya ekonomisinin dönmesine yardımcı oluyor. Türk Bankacılık Sektörü’nün önde gelen kurumlarından biri olan Yapı Kredi, iç süreçlerinde etkin yönetim sağlamak ve verimliliği artırmak için iki fazlı özel bir projeyi hayata geçirdi. 2010 yılının ikinci yarısında başlayan ve Nisan 2012’de uygulamaya geçilen proje, Yapı Kredi’nin bütçe takibi ve satın alma süreçleri sonrasında muhasebe entegrasyonu sağlanması

34

SAP’nin FI, CO, MM, FM modülleri ile Travel Tool kullanılan projede ilave olarak sigorta, kontrat yönetimi, bütçe talep toplama süreçleri için add-on (ek) çözümler geliştirildi. Yapı Kredi’nin farklı gereksinimlerinin karşılanmasını sağlayan bu çözümler, aynı zamanda birimler arası etkileşimin de kolaylaştırılmasına aracılık ediyor. İkinci faz için hazırlıklar sürüyor Proje için ilk etapta banka ortaklarından UGIS GCC ile çalışmalara başlayan Yapı Kredi, UGIS GCC’nin özellikle bankacılık sektöründe SAP implementasyonu konusundaki tecrübesinden faydalandı. Projede, iş süreçlerinin iyileşmesi ve karşılaşılabilecek sıkıntılar konusunda fikir ve önerileriyle katkıda bulunan UGIS GCC ile birlikte yerel mevzuat konusunda uzman isimlere sahip olan KoçSistem de yer aldı. Projenin canlı kullanıma geçişi sonrasında projeyi tümüyle devralan KoçSistem, bu tarihten sonra uygulama ve geliştirme danışmanlarıyla, Emlak Yönetimi ve Fixed Asset modüllerini içeren projenin ikinci fazı üzerindeki çalışmaları sürdürdü. KoçSistem, bu sürece paralel her iki seviyeye ait destek ekipleriyle Yapı Kredi kullanıcılarına destek olmaya devam etti. Başarılı bir geçiş süreci Kullanıcı sayısının çokluğuna rağmen canlı kullanıma geçiş sürecinin çok başarılı olduğunu dile getiren Yapı Kredi Lojistik, Gider Yönetimi ve Satın Alma Grup Direktörü Tolga

Akkerman, projeyle ilgili görüşlerini şu şekilde özetliyor: “Uygulamaya geçiş tarihimiz hedeflediğimiz tarihten biraz daha uzun sürdü. Bunda planlama dönemindeki eksik değerlendirmelerin ve test aşamasının uzunluğu etkili oldu. Bu kadar kapsamlı ve çok partiyi ilgilendiren bir uygulamada planlama aşamasının oldukça detaylı yapılması gerektiğini ve test aşamasının da olabildiğince uzun olması gerektiğini deneyimledik. Kapsamı bu kadar geniş ve kullanıcı kitlesi 15 bini bulan bir uygulama olduğunu dikkate aldığımızda canlı kullanıma geçiş sürecinin çok başarılı olduğunu düşünüyoruz. Büyük çaplı bir sorunla karşılaşmadık ve karşılaşılan sorunların da olabildiğince hızlı çözüldüğünü düşünüyoruz.” SAP’yi tercih etme sebepleri arasında ortağı oldukları Unicredit Group ile Koç Topluluğu’nda SAP kullanılıyor olmasının çok etkili olduğunu belirten Akkerman sözlerini şöyle sürdürüyor: “SAP’nin dünya çapında kullanılan güvenilir bir uygulama çözümü olması, bankacılık sistemimiz ile entegrasyona açık bir sistem olması ve ihtiyaçlarımıza cevap verebilecek düzeyde gelişmiş bir sistem olması SAP’yi tercih etmemizi sağlayan kriterlerdi."


YÜCEL BORU GRUP, SAP ÇÖZÜMLERİYLE SÜREÇ YÖNETİLEBİLİRLİĞİ SAĞLADI “Uçtan uca entegrasyonla birlikte kurum içerisinde çalışana değer katan ve çalışanın değer katabileceği bir ortam oluşturduk. Ayrıca basit ve işlevsel uygulamalarla süreçleri yönetilebilir hale getirerek iyileştirdik.” Özcan Söke, Yücel Boru Grup CIO'su

süreçlerinin üretim ile entegrasyonunun bulunmaması nedeniyle yeterli verimliliği sağlayamıyordu. Süreçlerin yönetiminin tek platformdan gerçekleştirilmesine ihtiyaç duyan Kroman Çelik, sürekli imalat yapan tesisindeki tüm bilgilerin entegre olarak kullanılabilir ve yönetilir hale getirilmesi için uçtan uca SAP çözümünü seçti.

Yücel ailesinin 1950'li yıllara dayanan sınai faaliyetleri, Yücel Boru ve Profil Endüstrisi Anonim Şirketi'nin 1969 yılında Çayırova-Gebze'de faaliyetlere başlaması ile Kocaeli'ne taşındı. Şirketin kurucusu merhum Osman Yücel'in "Bu ülkeden aldığını bu ülkeye vermenin en kutsal görev olduğu" bilincini devam ettiren şirket, bir üretim hattı ile başlayan boru-profil işine bugün 2 modern şirketle ve sektörün öncülerinden biri olarak devam ediyor. Şirketin biri Gebze, diğeri Hatay ili Dörtyol ilçesinde olmak üzere 2 adet üretim tesisi bulunuyor. 155.000 metrekare alana kurulu olan Yücel Boru Gebze tesisleri, 45.000 metrekare kapalı alanda yıllık 700.000 ton üretim kapasitesiyle faaliyet gösteriyor. 2005 yılında faaliyete geçen Dörtyol-Hatay tesisleri ise 43.000 metrekare toplam alan üzerinde kurulu 26.000 metrekare kapalı alanda yılda 200.000 ton üretim yapabiliyor. Yücel Boru Grup şirketleri arasında, Kroman Çelik, Çayırova Boru, Çelsantaş Çelik, Çemsat Çelik, Demtrans Taşımacılık, Yücel Boru İthalat bulunuyor. Doğru uygulamalar ile yönetilebilir süreçler Yücel Boru Grup şirketlerinden Kroman Çelik satınalma, satış ve muhasebe

Kroman Çelik'in tesis yapısına ve daha önce benzer bir entegrasyon deneyimi olmamasına karşın, 1 Haziran 2011'de başlayan proje, kavramsal tasarım ve entegrasyon testlerinin ardından 1 Aralık 2011'de tamamlanarak canlı kullanıma geçildi. SAP entegrasyon projesini Uniteam danışmanlığında gerçekleştiren Yücel Boru bu süreçte danışmanın sektörel deneyiminden ve proje zamanından tasarruf sağlayan tecrübeli ekibinden faydalandı.

SAP entegrasyonuyla süreçlerini standartlara oturtarak, yönetilebilir hale getiren Yücel Boru’nun SAP’yi tercih etme nedenleri ise platformdan bağımsız sunulan entegre mimari yapısı, uygulama için çözüm ortaklarının yaygınlığı, uygulamaların ve çözümlerin süreç çerçevesinde gelişmesi ve danışman, BT personeli ve SAP deneyimli çalışan bulmanın kolaylığı olarak sıralanıyor. Özcan Söke, uçtan uca entegrasyon çalışması yapmayı düşünen şirketlere, doğru çözüm ortağıyla çalışılarak, proje kapsamının iyi belirlenmesini ve proje ekibinin özenle seçilmesini öneriyor.

Entegre bir mimari yapıda tüm süreçlerin tek bir çatı altında toplandığı SAP entegrasyon projesinde; insana bağlılığın azaltılması, basit ve işlevsel yapılar ile süreçlerin hızlandırılması ve çalışana değer katan ortamların oluşturulması hedeflendi. Pazar koşullarına hızlı reaksiyon gösterebilen, ölçeklenebilir bir altyapıya sahip olmayı hedefleyen Yücel Boru Grup Kroman Çelik'in maliyet yapısını detaylı olarak analiz etmek ve yönetmek istedi. Çalışana değer katan ortamlar Projenin canlı kullanıma geçmesiyle birlikte minimum sorun ve talep ile süreçleri yönettiklerini belirten Yücel Boru Grup CIO'su Özcan Söke, "SAP entegrasyonunun ardından, kişisel bağımlılıkları, sistemsel ve süreçsel bağımlılık modeline dönüştürdük ve süreçlerin yönetimini buna göre gerçekleştirdik." diyor. Kurum içerisinde çalışana değer katan ve çalışanın değer katabileceği ortamlar oluşturduklarını ifade eden Özcan Söke, tüm süreçlere entegre ve ölçeklenebilir SAP platformu sayesinde pazar şartlarının değişmesi durumunda bile süratli biçimde karar alabildiklerini söylüyor.

35


ZORLU HOLDİNG, TÜM FİNANSAL İŞLEMLERİ SAP İLE TEK SİSTEMDE BİRLEŞTİRDİ “Değişen ulusal ve uluslararası şartlara uyumlu, şeffaf bir bilgi akışı yaratabilecek ve finansman bölümlerimizin verimliliğini artırabilecek bir çözüme ihtiyacımız vardı. SAP ile grup şirketlerimizde ve Hazine Koordinatörlüğünde yapılan tüm finansal işlemleri tek bir sistem altında birleştirdik, finansal verilere ve stratejik bazı raporlara günlük ulaşabilir hale geldik.” Ebru Tecimer Adalı, Zorlu Holding Finansal Süreçler Proje Müdürü

Projeyle, Zorlu Grubu şirketlerinde ayrı sistemlerde takip edilen Hazine ve Risk Yönetim verilerinin merkezi bir sunucuda takip edilmesi, üst yönetimlerin ve finans yöneticilerinin entegre bir şekilde standart bilgiler elde etmesi, operasyonel ve stratejik seviyede finansal yönetim ihtiyaçlarının karşılanması hedeflendi. SAP TRM modülü kullanılarak verimli, denetlenebilir, ölçümlenebilir, modern bir finansal sistem altyapısı kurgulandı.

Üretim, ihracat, istihdam ve dünya pazarlarındaki rekabet gücüyle Türkiye ekonomisinde çok önemli bir yere sahip olan Zorlu Holding bugün 90 şirket, 20 ülke ve yaklaşık 30 bin çalışanıyla faaliyetlerini sürdürüyor. 2006 itibariyle Holding, dört ana alanda faaliyet gösteriyor: Tekstil; elektronik ürünler, bilgi teknolojileri ve dayanıklı tüketim malları; gayrimenkul; enerji üretimi. Kurulduğu günden bu yana başarılı ve öncü çalışmalarıyla topluma değer kazandıran Zorlu Holding örnek projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Zorlu Holding bünyesinde farklı grupların Finansal Yönetim Merkezleri ve bunların tamamına hizmet veren Hazine Grubu bulunuyor. Merkez Hazine, tüm şirketlere ait döviz ve faiz riskinden korunma faaliyetlerini üstleniyor. Değişen ulusal ve uluslararası standartlara uyum sağlamaya, ayrıca tüm finansal operasyonların kayıt altına alındığı ve finansal işlemlerin otomatik olarak muhasebeyle entegre edildiği bir yapıya ihtiyaç duyan Zorlu Holding, SAP iş ortağı ELC Strategy ile birlikte SAP Hazine ve Risk Yönetimi çözümünü tüm Holding bünyesinde uygulamaya başladı.

36

Şeffaf, verimli ve uyumlu bir finansal sistem Ekim 2011-Şubat 2012 tarihleri arasında Vestel Pazarlama’da gerçekleştirilen pilot uygulamanın tüm grup şirketlerine yaygınlaştırılması için Mart 2012’de çalışmalara başlandı. Temmuz 2012’de Vestel Grubu’nda, Ekim 2012’de ise Zorlu Enerji grubunda tamamlanan sürecin 2013 başında Holding’in tamamına yaygınlaştırılması hedefleniyor. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (IFRS) raporlarının da sistem üzerinden hazırlanmasını amaçlayan proje, tüm finansal operasyonların kayıt altına alındığı, finansal pozisyonların analizi ile Fx, Faiz, Emtia, Likidite risklerinin tespit edilebildiği, finansal işlemlerin otomatik olarak muhasebeyle entegre edildiği, Zorlu Holding üst yönetiminin ve finans yöneticilerinin mobil olanakları da kullanarak dünyanın her yerinde Holding ve şirketlerin finansal pozisyonları hakkında bilgi sahibi olabileceği bir yapıyı barındırıyor. Proje, Hedge işlemlerinin her faturaya ve satılan her ürüne katkısını raporlayabilme, olası ihtiyaçlara göre yeni finansal enstrümanları destekleme, Aktif Pasif Yönetimi için gerekli GAP, Duyarlılık, Durasyon, NPV analizlerinin sistem üzerinden gerçekleştirilmesiyle bankalarla otomatik mutabakat yapabilme özelliklerini de barındırıyor. Zorlu Holding TRM Projesi için, TRM uygulamasına özel merkezi bir

sunucu da kuruldu. Merkezi SAP TRM sunucusu ve diğer şirket sunucuları ile entegrasyon, SAP PI (Process Integration) kullanılarak sağlandı. Ayrıca stratejik raporlamalar için SAP ve Merkezi TRM sunucularından beslenen merkezi BW/BO raporlama altyapısı oluşturuldu. Global hedeflere erişim Zorlu Holding Finansal Süreçler Proje Müdürü Ebru Tecimer Adalı, “Bu proje, dünyada çok az sayıda şirketin yapabildiği amaçlara ulaşmak için planladığımız yolda ilerlememizde yardımcı oluyor.” diyor. Proje çerçevesinde yapılan işlemlerin ardından hem sistemin vermiş olduğu daha ileri analiz imkanları hem de raporlama yazılımları ve SAP Bütçe Planlama ve Konsolidasyon Uygulamasının planlama aracı olarak kullanılması sayesinde yapılabilecek daha pek çok iş bulunuyor. Projeyle birlikte tüm Holding Finansal İşlemleri ve Finansman Muhasebesinin belirli standartlarla çalışmaya başladığını ifade eden Adalı, şunları ekliyor: “2013’te daha detaylı konsolide nakit akışları ve finansal raporlama ile analiz için daha simülatif raporlar üretmeyi amaçlıyoruz. Projede birlikte çalıştığımız ELC Strategy, finansal süreçler ve muhasebesel yansımalarla ilgili iş bilgisi ve bu konuda uzmanlaşmış olmanın getirdiği modül bilgisiyle işlerin en doğru ve istenen şekilde sonlanmasına büyük katkı sağladı. Proje sırasında oluşan sinerji, yenilenen süreçlerimize bağlı olarak sistemi güncel ve esnek tutmaya yardım edecektir. Ayrıca ülke dışındaki şirketlerimiz ile bankalar arasındaki tüm işlemleri, hesap mutabakatları dışında sözleşme ve işlem süreçlerini elektronik ortama taşıma sırasında da faydalı olacağını düşünüyoruz.”



SAP Türkiye Yazılım Üretim ve Tic. A.Ş. İSTANBUL: Anel İş Merkezi, İnkılap Mahallesi Site Yolu Sokak No: 5 Kat: 6 347638 Ümraniye / İstanbul Tel: +90 216 633 03 00 Faks: +90 216 633 04 99 ANKARA: Armada Alışveriş ve İş Merkezi Eskişehir Yolu No: 6 Kat: 12 06520 Ankara Tel: +90 312 295 62 70 Faks: +90 312 295 62 00 www.sap.com/turkey


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.