SAP Forum 17. Sayı by Konak Medya İçerik Ajansı

SAYI 17 / 2016

SAP TÜRKİYE

15 YAŞINDA 15 YILIN ÖYKÜSÜ

SAP-ÜNİVERSİTE İŞBİRLİĞİ

ENDÜSTRİ 4.0

........................................................................................................................................................................... ÖNSÖZ

15 YILIN DENEYİMİ, DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜN VAATLERİ... Tıpkı insanlar gibi, işletmelerin de bir hayat yolculuğu var. Her zaman umutla başlayan, aşama aşama büyümeye odaklanan, başarıyla zenginleşen bir yolculuk bu. Nasıl ki hayat türlü sürprizler getiriyorsa, işletmeler de ekonomik çalkantılar, beklenmedik pazar hareketleri, sarsıcı inovasyonlar gibi sürprizlerle karşılaşıyorlar. Bu sürprizleri kriz değil de fırsat olarak yorumlayabilenler, başarılı olma yolunda bir adım daha atıyor. 2001 yılındaki derin ekonomik kriz ortamında kurulan SAP Türkiye, bu anlamda çok etkili bir örnek. Zorlu bir ortamda faaliyete geçen; teknolojiye, inovasyona, iletişimin gücüne inanan; çok çalışarak sağlam bir ekosistem kuran SAP Türkiye bugün 15. yaşını gururla, mutlulukla kutluyor. Ben de 2012 yılından bu yana bu yolculuğun bir parçası olmaktan, son yıllarda sürekli çift haneli büyümeye imza atmış bir ekiple çalışmaktan gurur duyuyorum. SAP Türkiye olarak, yıllardır kaydettiğimiz büyümenin en temel sırrı, müşterilerimizle kurduğumuz yakın ilişkiler. Büyük veri, bulut, dijital dönüşüm senaryolarını müşterilerimizle paylaşmanın yanı sıra geçiş süreçlerini de onlarla birlikte tasarlıyoruz. Bu sırada da Türkiye pazarının dijital dönüşüm

Zeynep Keskin SAP Türkiye Genel Müdürü

konusunda ne kadar heyecanlı ve istekli olduğunu görüyoruz. SAP Forum İstanbul başta olmak üzere dönüşüm odaklı etkinliklerimize gösterilen yoğun katılım da bu isteği kanıtlıyor. SAP bugün, dünya genelinde “dijital dönüşüm”ün bayraktarlığını yapıyor ve bu süreci, insan vücudunun dünyayı algılamasıyla aynı şekilde tanımlıyor. İşletmelerin, kendilerini var eden bütün kaynakları “hissetmelerini” sağlayacak bir dijital altyapı kurmaları gerekiyor. Çalışanların, müşterilerin ve kullanıcıların bulunduğu noktaları, tıpkı sinir uçları gibi dijital algı noktalarına dönüştürmek, işletmelerin dijital dünyada başarılı olmasını sağlıyor. Böylece şirketler kritik verileri gerçek-zamanlı “hissedebiliyor”, bu verileri doğru kararlar vermek için kullanabiliyor ve zaman kaybetmeden harekete geçebiliyor. Kısacası SAP, dünyada 44 yıllık, Türkiye’de ise 15 yıllık deneyimiyle SAP HANA ve bulut teknolojilerini bir araya getirerek işletmelere dijital dünyanın kapılarını açıyor. Bu kapıdan içeri girmek, rotasını dijital dönüşüme çevirmek, değişen dünyayla uyum içinde büyümek isteyen tüm işletmelere destek olmaya hazırız. SAP Türkiye, global bilgi birikimi ve yerel deneyimiyle yanınızda. 15 yıldır...

İÇİNDEKİLER........................................................................................................................................................................................

KAPAK KONUSU: SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI 06 / SAP TÜRKİYE: 15 YILLIK KESİNTİSİZ BÜYÜMENİN ÖYKÜSÜ 10 / SAP YÖNETİCİLERİNDEN MESAJ VAR 14 / SUGTURK: “BİZ BİZE – KULLANICILARDAN KULLANICILARA” 16 / DÜNDEN BUGÜNE SAP FORUM İSTANBUL ETKİNLİKLERİ 20 / TREND GENÇLER, SAP TÜRKİYE’NİN DE DESTEĞİYLE “HIZLANIP FARK YARATIYOR” 22 / KÖŞE YAZISI DEĞİŞİM KAÇINILMAZ 24 / YÖNETİCİ GÖZÜYLE “DAHA İYİ BİR DÜNYA İÇİN KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUĞUN GÜCÜNE İNANIYORUZ” DOSYA KONUSU: ENDÜSTRİ 4.0

28 / YENİ NESİL SORULARIN CEVABI: ENDÜSTRİ 4.0 32 / RÖPORTAJ “ÖĞRENCİLERİMİZ HANGİ MODÜLDE UZMANLAŞMAK İSTEDİKLERİNE KARAR VEREREK MEZUN OLUYORLAR” 35 / KÖŞE YAZISI ABAP MİMARİSİ HAKKINDA YENİ BİR KİTAP: “DESIGN PATTERNS IN ABAP OBJECTS” 36 / SAP BUSINESS ONE KOBİ’LERİN BÜYÜME İHTİYACINA ÇÖZÜM 40 / YENİLİK SAP HANA VORA, KURUMSAL VERİYİ BÜYÜK VERİYLE BULUŞTURUYOR

41 / KÖŞE YAZISI BÜYÜK VERİ NASIL YÖNETİLEBİLİR 42 / HABERLER

32 Konak Medya adına İmtiyaz Sahibi: Cem Tecimen Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu): Aylin Tarhan Kuru (aylin.tarhan@konakmedya.com) Yazı İşleri: Ayşe Başcı, Burçin Tarhan Görsel Yönetmen: Kadir Kaymakçı Katkıda Bulunanlar: Erdem Aksakal, Özge Kılıç, Ekin Erim, Hande Genç, Buse Demir, Birsen Gürgan, Aykut Ergin, Aykut Tellibayraktar, Kerem Karabiber Yapım-Yönetim ve Reklam Satış: Konak Medya - Cebesoy Sokak Aziz Apt. No: 13 D: 4 Sahrayıcedit-Kadıköy/İstanbul İletişim: 0216 350 03 03 www.konakmedya.com Matbaa: Gezegen Basım San. ve Tic. Ltd. Şti. 100. Yıl Mah. Matbaacılar Sit. 2. Cad. No: 202/A Bağcılar/İstanbul Tel: 0212 325 71 25 Faks: 0212 325 61 99 FORUM dergisi, SAP Türkiye ile yapılan sözleşme gereği Konak Medya tarafından T.C. yasalarına uygun olarak kurumsal bir yayın olarak yayımlanmaktadır. FORUM dergisinde yer alan görüşler sadece yazarlarına aittir. FORUM dergisinde yayınlanan yazı, fotoğraf ve konuların tüm hakları Konak Medya’ya aittir. Kaynak gösterilmeksizin ve izinsiz alıntı yapılamaz. SAP logosu sözleşme gereği, SAP Türkiye’nin izniyle kullanılmaktadır.

w | www.sap.com.tr t | twitter.com/sapturkiye f | facebook.com/sapturkiye

SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI....................................................................................................................................................................

SAP TÜRKİYE: 15 YILLIK KESİNTİSİZ BÜYÜMENİN ÖYKÜSÜ 15 yıldır Türkiye’de SAP’yi başarıyla temsil eden SAP Türkiye, kurulduğu günden itibaren çözüm ve müşteri portföyünü, danışman ve iş ortağı ekosistemini, hizmet verdiği endüstrileri sürekli geliştirerek her yıl bir öncekine göre büyüme elde etti. Bilişim, bulut, bellek-içi sistemler, mobilite, hiper-bağlantı gibi kavramların doğuşundan çok daha önce, “teknoloji” ile eşdeğer kullanılan tek bir sözcük vardı: Bilgisayar. 1951’de ABD’deki ilk ticari bilgisayar olan UNIVAC I, ilk elektronik bilgisayar ENIAC, transistörlü bilgisayar NEAC, “sanal bellek” kavramını yaratan Atlas, entegre devrelerin kullanıldığı ilk ticari bilgisayar Spectra derken, dünyadan yaklaşık 25-30 yıl sonra, iş yerlerimizin ve evlerimizin baş köşesine kurulmaya başladı bu cihazlar. Cihaz diyoruz, çünkü son kullanıcılar olarak uzun süre sadece bir “makine” şeklinde algıladık bilgisayarları. “Hesap makinesinin gelişmiş versiyonu” olarak yorumladık. Mucizevi bir alet olduğuna inandık. O cihazın içindeki yapıları, sistemleri, yazılımları düşünmedik. Teknolojiyi yakından takip etmek, bir bilgisayar sahibi olmakla eşdeğerdi

adeta. 1991 itibarıyla, Türkiye’de bir “bilgisayar sektörü” vardı ve büyüklüğü 286 milyon dolardı. Bu dönemde bir PC ortalama 3579 ABD dolarına satılıyordu. Hemen arkasından internet de girdi hayatımıza. O zaman bilgisayar bir “cihaz” olmaktan çıkıp bambaşka bir anlam kazandı. Dial-up bağlantılarla, dakikalarca bekleyerek dünyaya erişmeye çalıştık. Aynı dönemde, Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre yazılım ithalatında yüzde 136,2, modem ithalatında ise yüzde 123,2 artış görüldü. 1993’e gelindiğinde PC fiyatları 1405 dolara düşmüştü. Türkiye, bilgisayarı sevmişti. Bu, bireysel olduğu kadar, kurumsal açıdan da önemli bir potansiyel anlamına geliyordu. SAP AG böyle bir ortamda, 1994’te R/3 ERP (kurumsal kaynak planlama) çözümünü Türkiye’ye tanıttı. İlk kullanıcı Unilever oldu.

Aynı yıl, Türkiye ekonomik krize girdi. Yine de ilk tohumlar atılmıştı; pazar, geçici duraklamalara ya da gerilemelere rağmen büyüyecekti. SAP kullanıcılarına Eczacıbaşı, Migros gibi dev markalar eklendi. 1997 yılında Türkiye’de bilgi teknolojileri ve iletişim teknolojilerinin birleştirilmesiyle pazar daha da büyüdü. Bu yıllarda da SAP AG, Türkiye’de ürün satışına devam ediyordu. 1999 itibarıyla sektör büyüklüğü 8,7 milyar dolara ulaştı. Fakat bu büyümeyi, yeni bir kriz takip edecekti.

Krizle gelen fırsat

SAP Türkiye’nin hizmete başladığı 2001 yılında, Türkiye ciddi bir kriz sürecinden geçiyordu. Diğer yandan da herkesin değişimden, verimlilikten söz ettiği bir dönemdi. Bütün sektörler gibi bilişim sektörü de bu değişimin tam ortasındaydı. 2001 yılını 9 milyar 595 milyon dolarla kapatan bilişim pazarında küçülme oranı yüzde 35

Sunduğu çözümler, yarattığı güven ve global yapıdan aldığı güçle SAP Türkiye kurumsal yazılım sektörünün bir numaralı markası olma yönünde hızla ilerledi. 2003 yılında marka bilinirliği açısından çok etkili bir konuma gelen SAP Türkiye 2004’te şirket içi süreçlerini SAP AG’ye daha da uyumlu hale getirdi. Böylece global bir ailenin güçlü bir üyesi olma yolunda bir adım daha attı. SAP, sanılanın aksine, sadece kurumsal ölçekte firmaların ERP ihtiyaçlarına değil, KOBİ’lere de hitap ediyordu. KOBİ’ler için özel olarak geliştirilen SAP Business All-in-One çözümü bu dönemde Türkiye pazarına sunuldu.

Bölgesel teknoloji merkezi

SAP AG’nin geliştirdiği ürün ve çözümler tüm dünyada işletmelerin süreçlerini kolaylaştırırken, SAP Türkiye de bölgedeki en yetkin SAP merkezlerinden biri haline geliyordu. Örneğin, 2008 yılında Arap dünyası da SAP çözümleriyle SAP Türkiye aracılığıyla tanıştı. Bu dönemde Sybase’in satın alınması önemli bir adım oldu. Gerek SAP tarafından üretilen gerekse satın almalar yoluyla gelen çözümler, SAP Türkiye’nin kaliteli danışmanlık servisleri ve güçlü ekosistemiyle birleşince büyüme süreci daha da hızlandı.

2011 yılında SAP HANA bellek-içi platformun tanıtılması, sektörde bir devrim yarattı. Aynı dönemde Türkiye’de de e-devlet uygulamalarının kademeli olarak zorunlu hale getirilmesi, BT sektörü için yeni fırsatlar doğurdu. SAP danışman ekosisteminin de katkılarıyla bu alandaki yerini aldı.

Yönetimde yeni dönem, portföyde yeni çözümler

Global anlamda SAP’de yaşanan dinamizmi Türkiye’ye taşıyan bu yeni süreçte pek çok büyük kurum ve kuruluş da SAP Türkiye’nin portföyüne eklendi. SuccessFactors ve hybris gibi global satın almalar, Türkiye’ye de neredeyse anlık olarak yansıdı ve işletmelerin sadece üretim, lojistik gibi alanlarda değil, insan kaynakları ya da seyahat gibi “arka plan” olarak kabul edilen alanlarda da dijitalleşme sürecine girmesi sağlandı.

İstanbul’da inovasyon

2013 yılının en önemli gelişmelerinden biri, global SAP Development Center ağının bir parçası olarak, 20 milyon euro yatırım değeriyle Teknopark İstanbul’da kurulan SAP Development Center oldu. Türkiye’nin en önemli Ar-Ge merkezlerinden biri olma hedefiyle yola çıkan SAP Development Center’ın odağında kamu, tüketici ürünleri, perakende ve imalat sektörleri bulunuyor. Merkez, Silikon Vadisi başarı öykülerine Türkiye’den

yenilerini eklemek istiyor. Bu amaçla SAP’nin globalde başarıyla uyguladığı Startup Focus Programı Türkiye’ye getirilerek startup’lara destek verilmeye başladı. Bu hedeflerin ortak paydası ise Türkiye’deki BT/yazılım sektörünü güçlendirmek ve ülkemizi dünyada BT alanında sözü geçen lider ülkelerden biri haline getirmek.

2015’in yıldızı: SAP S/4HANA

Sadece 2015 yılının değil, tüm SAP tarihinin en önemli olaylarından biri, Şubat 2015’te duyurusu yapılan SAP S/4HANA’nın geliştirilmesi oldu. R/3’ten bu yana SAP dünyasındaki en büyük gelişme olarak tanımlanan S/4HANA, dijital dünyada işletmelerin ihtiyaç duyduğu sadeliği sunan çok değerli bir araç ve aslında üç temel üzerinde yükseliyordu: • Benzersiz bir sadeleşme ve inovasyon getiren SAP HANA bellek-içi platform • SAP Fiori UX sayesinde entegre kullanıcı deneyimi

SAP S/4HANA kısa sürede yeni geliştirmelerle daha da güçlendirildi. Örneğin lansmandan sadece birkaç ay sonra SAP S/4HANA Cloud Edition sunuldu. Üstelik bu bulut sürümü, SAP HANA Cloud Edition ile desteklendi. Eşzamanlı olarak SAP Digital Boardroom geldi. İşletme genelindeki tüm operasyonel verilerin gerçekzamanlı öngörüleri ve analizleriyle, üst yönetimin karar alma süreçleri daha da kolaylaştırıldı. Ayrıca geleneksel yönetim kurulu toplantılarının getirdiği fiziksel zorluklar aşılarak her an ve her yerden karar alma esnekliği getirildi. Bütün bunların ardından, SAP S/4HANA’nın uygulanmasını kolaylaştıran SAP Activate geldi. Bu arada, Kasım 2015’te de ilk büyük SAP S/4HANA sürümü olan Enterprise Management sunuldu. Bu sürekli gelişim, inovasyon ve giderek artan sadelik, SAP S/4HANA kullanıcılarının sayısının 2015 sonu itibarıyla 2700’ü aşmasını sağladı.

SAP Türkiye ile birlikte büyüyen ekosistem

SAP Türkiye müşterileriyle çıktığı yolculukta elbette yalnız değildi. Hep iş ortaklarıyla çalıştı. Başarısının devamı için ilk günden beri iş ortaklarının katkılarına ve eğitimine özel önem veren SAP Türkiye, iş ortaklarıyla birlikte kazanmayı ilke edindi. Ekosistemdeki SAP iş ortaklarının kazandıkları deneyim, zamanla yurt dışına uzandı ve global bir deneyime dönüştü. Bunun en güzel göstergesi pazarın küçüldüğü dönemlerde danışmanlık pazarının büyümesiydi. SAP Türkiye yurt içi uzmanlığını yurt dışına aktaran bir köprü vazifesi üstlendi. Geçen 15 yılda danışmanlarının iş alanlarını genişletmekle kalmadı, Türkiye’de başladığı ve gerçekleştirdiği birçok projeyi de yurtdışına ihraç etti. SAP Türkiye, ekosistemindeki tüm bileşenlerle birlikte hızlı ve güçlü büyümesini 15 yıldır sürdürüyor.

SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI

SAP YÖNETİCİLERİNDEN MESAJ VAR SAP global yönetimi ve dünyanın her yerindeki iş ortaklarımız adına hepinizi en içten duygularımla selamlıyorum. Kurumsal yazılım alanında global anlamda pazar lideri bir marka olarak Türkiye’de de faaliyet göstermekten gurur duyuyoruz. Ankara’dan İstanbul’a ve diğer şehirlere kadar, ülkenin her noktasındaki müşterilerimize hizmet sunuyoruz. Merkezinde güçlü ve başarılı bir Türkiye’nin yer aldığı, canlı bir dünya ekonomisinin oluşacağına yürekten inanıyoruz. Bu yıl SAP’nin Türkiye’deki 15. yılını kutluyoruz. Türkiye pazarına girdiğimiz günden bu yana pek çok şey değişti ve önümüzdeki 15 yılda da başka birçok değişiklik olacak. Dijital teknolojiler, endüstrilerdeki mevcut sistemleri değiştirmeye ve yeni fırsatlar yaratmaya devam edecek. Yeni nesillerin çalışan olarak öncelikleri ve tüketici olarak beklentileri farklılaşacak. Karşımızdaki zorluklar ne olursa olsun, bolluk ve zenginlik dolu bir yeni çağı birlikte oluşturmak ve yönlendirmek için el ele vererek yapabileceğimiz çok şey var. SAP’nin vizyonu, dünyanın daha iyi bir yer haline gelmesini sağlamak ve insan yaşamını iyileştirmek. Türkiye’deki tüm müşterilerimize de bunu vaat ediyoruz. Güveniniz için teşekkür ederiz. Sizlerle çalışmak bir ayrıcalık. En iyi dileklerimle... Bill McDermott SAP SE CEO SAP Türkiye’nin başarılarla dolu 15 yılını kutlamaktan mutluluk duyuyorum. Hem istikrarlı büyüme oranları ve güçlü ekosisteminizle hem de inovasyonu benimseme yaklaşımınızla çok etkileyici bir başarıya imza attınız. Bu başarıyı sağlayan yaratıcılığınız, enerjiniz ve emekleriniz için hepinize çok teşekkürler! SAP, Türkiye’de ilk kurulduğunda, inovasyon ve teknolojik gelişimle yeni bir dönüşüme rehberlik etmek üzere yola çıktı. İstanbul’da açılan SAP Development Center ile müşterilerimizle birlikte ortak inovasyonlar gerçekleştirerek onların ihtiyaçlarına en uygun yenilikçi çözümleri sunmayı ve dijital dönüşümde onlara yol göstermeyi amaçladık. Müşterilerimizle olan bu yakın ilişkimiz, gelecekte de başka inovasyonların kapısını aralarken, çalışanlarımızın yetenek gelişiminde de önemli bir rol oynuyor. Üç yıl üst üste “Türkiye’nin En İyi İşverenleri” arasında yer alan SAP Türkiye’nin başarılarının, Great Place to Work Institute gibi kuruluşlar tarafından da takdir edilmesinden gurur duyuyoruz. Sizi tebrik ediyor, daha uzun yıllar hem bölgenin hem de SAP Türkiye ekibinin başarılarının devamını diliyorum. Luka Mucic SAP SE CFO ve İcra Kurulu Üyesi 15. yaşın kutlu olsun SAP Türkiye! Geçtiğimiz yıllar boyunca Türkiye’yi düzenli olarak ziyaret etme ve SAP’nin ülkedeki güçlü büyümesine bire bir tanık olma fırsatı buldum. Dolayısıyla, yıldönümünüzü böylesine coşkuyla kutlamak için pek çok nedenimiz var. SAP Türkiye’nin 2001’de kurulmasından bu yana, SAP ülkenizde kurumsal uygulama yazılımlarının lideri oldu. Bugün, Türkiye’nin en büyük işletmeleri ve kamu kuruluşları da dahil olmak üzere 1300’den fazla müşteriniz var ve çok güçlü bir iş ortağı ekosistemiyle birlikte çalışıyorsunuz. SAP Türkiye yıllardır istikrarlı bir şekilde büyüyor ve son beş yıldır bu büyüme çift haneli oluyor. SAP olarak, Türkiye’nin inovasyon ve teknoloji anlamında lider bir ülke olma potansiyeline inanıyoruz. Bir teknoloji şirketi olarak, dijital ekonomiye rehberlik etme iddiamızı sürdürüyor, SAP Türkiye’nin de bu iddiayı gerçekleştirme yolunda çok önemli bir noktada bulunduğuna inanıyoruz. SAP Türkiye ekibine azimli ve başarılı çalışmaları için teşekkür ediyorum. En iyi dileklerimle... Gerhard Oswald SAP SE İcra Kurulu Üyesi

SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI

SAP Türkiye’nin 15 yılını kutluyorum! Başarılarla dolu 15 yılı geride bıraktınız ve her türlü zorlu durumun üstesinden geldiniz. Tükenmez çabaları, kararlılıkları ve tutkularıyla bu başarıyı kazandıran her bir çalışanımıza içtenlikle teşekkür ediyorum. Müşterilerimize en iyi ürün ve hizmetleri sunduğunuz için bütün ekibi kutluyor, bu şekilde üstün bir performans ile çalışmalarınıza devam etmenizi temenni ediyorum! Ayrıca, müşterilerimize ve iş ortaklarımıza da asla eksilmeyen güvenleri, bağlılıkları ve işbirlikleri için teşekkür ediyorum. Belirtmek isterim ki kurumunuzun dijital dönüşüm sürecinde sizi desteklemeye devam etmek konusunda istekli ve kararlıyız; inovasyon gündeminizi sizinle birlikte oluşturmak, gelecek yıllarda yeni iş alanlarını birlikte keşfetmek için sabırsızlanıyorum. SAP Türkiye’nin bir sonraki yıldönümünü de hep birlikte kutlamak dileğiyle... Franck Cohen SAP EMEA Başkanı Global olarak yaşanan ekonomik durgunluk ve genel zorluklara rağmen Türkiye’deki hızlı ekonomik büyüme, ülkeyi daha heyecan verici bir döneme hazırladı: Teknolojiye dayalı şirketler yükselişe geçti ve yerel inovasyon güçlenmeye başladı. Genç ve sürekli bağlantıda olan nüfusu ile Türkiye, yenilikçiliği ile öncü bir ülke olarak takdir görüyor ve yatırımların hedefi haline geliyor. Böylesine elverişli bir ortamda teknolojinin ülkedeki parlak lideri SAP Türkiye de giderek güçlendi. Türkiye’deki 15. yılımız dolayısıyla tüm ekibi en içten dileklerimle kutluyorum. Motivasyonu yüksek bir ekip, güçlü bir müşteri tabanı ve giderek büyüyen iş ortağı ekosistemi ile SAP Türkiye her geçen gün biraz daha güçleniyor. Zeynep Keskin liderliğinde tüm ekibe, şirketimize bağlılıkları ve sürekli mükemmelin peşinde koşmalarından ötürü en içten teşekkürlerimi sunuyorum. SAP Türkiye’ye olağanüstü başarılarla dolu bir gelecek diliyorum. Steve Tzikakis SAP Güney Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Genel Müdürü ve Kıdemli Başkan Yardımcısı

SAP Türkiye’nin 15 yılını ele alan bu çalışmaya katkıda bulunabilmekten dolayı mutluyum. 2011 yılından bu yana SAP Türkiye ile birlikte çalışmanın gururunu yaşıyorum. Dijital Yönetim Hizmetleri açısından Türkiye pazarı, müşterilerimizin SAP yazılımlarını kullanarak en iyi çözümleri elde etmesi açısından büyük fırsatlar sunuyor. Türkiye’deki Servis ve Destek ekibinin katılımcılığı, tutkusu ve becerileri de pazardaki başarımızı daha da artırmak açısından büyük önem taşıyor. Yıldönümünüzü içtenlikle kutluyor, harika bir gelecek dileklerimi iletiyorum! Thomas Struzek SAP EMEA ve MEE Dijital Yönetim Hizmetleri Başkanı

SAP’nin Türkiye’deki 15 yıllık yolculuğuna tanıklık etmek büyük mutluluk. Başarılı performansınız için sizi kutluyorum! Bu 15 yıl boyunca, İstanbul’da iki, Ankara’da bir ofis açtık ve yaklaşık 250 çalışanımızla, kurumsal yazılımda pazar lideri olduk. Ülkenin büyümesine katkıda bulunan yeni SAP Development Center İstanbul ile de gurur duyuyoruz. Dijital çözümlerimizle desteklediğimiz lider İK uygulamalarımızla, mutlu ve katılımcı çalışanlardan oluşan bir kurum kültürü yarattık. SAP Türkiye’nin %63 oranında Y kuşağı ve %43 oranında kadın çalışanla çeşitlilik gösteren iş gücü, pazarda inovasyonu destekliyor ve ekibimizin pek çok farklı alanda en başarılı uygulamalara imza atmasını sağlıyor. Ayrıca, son üç yıldır Great Place to Work seçilmenin ve 2016’da “Top Employers” Türkiye Sertifikası almanın gururunu yaşıyoruz. Bu güvenle, kurumsal sosyal sorumluluk projelerimizle ülkeye yatırım yapmaya, çeşitli kampüs faaliyetleriyle eğitime katkıda bulunmaya, toplum için yeni istihdam imkanları yaratmaya devam ediyoruz. SAP Türkiye’yi daha da parlak bir geleceğin beklediğinden eminiz. Ernesto Marinelli SAP EMEA ve SAP MEE İnsan Kaynakları Kıdemli Başkan Yardımcısı

SSM

Fraud Management

EPM

BPC Analytics

HANA

Predictive

BW/4HANA

SAP® Recognized Expertise SAP® Recognized Expertise SAP® Recognized Expertise SAP® Recognized Expertise SAP® Recognized Expertise in Business Intelligence

in Data Warehousing

in Enterprise Information Management

in Enterprise Performance Management

SAP HANA®

IBSS ile iş analitiği 45 ülkede, 100’den fazla büyük ölçekli projede kanıtlanmış uzmanlık

www.ibss.com.tr

Varyap Meridian Grand Tower Barbaros Mah. Kat: 17 No: 152 Batı Ataşehir - İstanbul / Türkiye Tel: +90 216 455 92 62 - Faks: +90 216 455 98 62 info@ibss.com.tr

SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI....................................................................................................................................................................

“BİZ BİZE – KULLANICILARDAN KULLANICILARA” 2011 yılından bu yana SAP kullanıcılarını buluşturan SUGTURK, deneyim paylaşımı odaklı yaklaşımıyla SAP Türkiye ekosisteminin önemli parçalarından biri haline geldi. Yurt dışındaki SAP kullanıcı gruplarıyla da sürekli etkileşim halinde olan SUGTURK, geri bildirimleriyle SAP çözümlerine önemli katma değer sağlıyor. Küçük ev aletlerinden geniş kapsamlı yazılım çözümlerine kadar her ürün, üretim aşamasında çeşitli testlere tabi tutuluyor. Ama her zaman en kritik test, kullanıcıların, yani hedef kitlenin deneyimi oluyor. Bu testi geçebilen ürünler başarıya ulaşırken, daha da geliştirilmeleri açısından da kullanıcı geri bildirimleri büyük önem taşıyor. Farklı ölçekten işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerine çözümleriyle öncülük eden SAP de bu anlamda bir istisna değil. SAP çözümleri 15 yıldır Türkiye’deki kullanıcıların onayından geçerken SUGTURK de bu kullanıcıların organize olduğu, bilgi ve deneyim paylaştığı, geri bildirimlerle çözümleri zenginleştirdiği bir platform olarak SAP Türkiye ekosistemindeki yerini alıyor. 2011’den bu yana faaliyet gösteren SUGTURK, “Biz bize - Kullanıcılardan kullanıcılara” sloganıyla misyonunu çok net bir şekilde anlatıyor. Bugün 20 kurumsal üyesi ve 200’ü aşkın iletişim üyesiyle SUGTURK, geri bildirimleri, iyileştirme önerileri, kullanıcılara yönelik etkinlikleriyle SAP’nin dijital dönüşüm vizyonunu destekleyen önemli bir unsur olarak faaliyet gösteriyor. Sadece SAP kullanan şirketlerden ve bu şirketlerin temsilcilerinden oluşan SUGTURK, Türkiye’deki faaliyetlerinin yanı sıra SAP AG’yi, yani global SAP yapısını da iş ortağı olarak görüyor ve yurt dışındaki diğer SAP kullanıcı

SAP Forum etkinliğinde SUGTURK üyeleri ve SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin bir arada

gruplarıyla da aktif iletişim içinde bulunuyor. Geri bildirimleri ve projeleriyle SAP ekosistemine değer katan SUGTURK, üye sayısını artırarak sağladığı katma değerin ölçeğini daha da büyütmeyi hedefliyor. Global arenadaki etkinliğini

de artırmaya yönelik adımlar atan grup, dünyadaki diğer SAP kullanıcı gruplarıyla iletişimini güçlendirerek Türkiye’deki SAP uygulamalarında edinilen deneyimi dünyayla paylaşmaya hazırlanıyor. Ayrıca SUGTURK üyelerinin SAP çözümlerini daha verimli kullanması için atölye çalışmaları planlanıyor.

SUGTURK Yönetim Kurulu gözüyle SAP’de yaşanan gelişmeler “Şüphesiz ki SAP’yi seçen müşteriler olarak SAP’nin ERP pazarında uzun yıllardır lider olduğunu çok iyi biliyoruz. Çok ciddi bir bilgi birikimine sahip, müşterilerde önemli katma değer yaratan bir marka SAP. Son dönemde ise özellikle dijital dönüşüm anlamında belirlediği yol haritasıyla dikkat çekiyor. Bu yol haritasının en önemli unsurlarından biri de sadeleşme. Örneğin, SAP Fiori bu sadeleşme başlığı altında geliştirildi. SAP Fiori teknolojisiyle işletmeler çok daha kısa sürelerde çok daha büyük avantajlar elde etmeye başladı. Müthiş bir sadeleşme; mobil cihaz teknolojisine uyumluluk; kısa eğitim süreleri; sade, hızlı ve göze hoş görünen bir arayüz gibi özellikler sunuldu. Öte yandan SAP HANA hepimiz için heyecan verici bir gelişme oldu. Alışılmış veritabanlarının ötesine geçen SAP HANA’nın gerçek kapasitesini gelecek yıllarda daha da iyi göreceğiz.”

Kilometre taşları • Mart 2011 SUGTURK markası altında Türkiye’de ilk kez bir kullanıcı grubunun oluşturulması için toplantılar başladı. • Mayıs 2011 İl Dernekler Müdürlüğünden gelen kabul ile Türkiye’nin ilk resmi SAP kullanıcı grubu (SUGTURK) kuruldu. • Temmuz 2011 Tanıtım toplantısı gerçekleştirildi ve kullanıcı grubu faaliyetlerine başladı. • Mayıs 2012 Aylık SAP e-bülteninde ilk SUGTURK yazısı yayınlandı. • Ağustos 2012 Türkiye’deki lokalizasyon ihtiyaçlarının paylaşılması için bir çalışma grubu oluşturuldu. • Ekim 2012 SAP Forum’da ilk SUGTURK standı açıldı ve yapılan sunumla SUGTURK tanıtıldı. • Eylül 2013 e-Fatura konusunun lokalizasyona dahil edilmesine yönelik çalışmalar başladı. • Ekim 2013 SAP User Groups Knowledge Transfer iletişim ağına SUGTURK de dahil oldu. • Kasım 2013 SAP’nin ürün geliştirme ağı olan Customer Connection sürecine SUGTURK de katıldı. • Nisan 2014 SAP İnovasyon Forum’da SAP Fiori teknolojileri üzerine bir sunum yapıldı. • Nisan 2015 sapforum.tv web sitesinde SUGTURK yazılarının yayınlandığı bir bilgi paylaşımı köşesi oluşturuldu. • Eylül 2015 SUGTURK SAP’nin uluslararası web sitesindeki yerini aldı. • Ekim 2015 Türkiye’nin ilk “SAP’de Lisans Yönetimi” etkinliği gerçekleştirildi. • Mart 2016 İstanbul’da yapılan SAP Inside Track etkinliğinde SAP Fiori müşteri deneyimleri bir sunumla paylaşıldı.

SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI..................................................................................................................................................................

DÜNDEN BUGÜNE SAP FORUM İSTANBUL ETKİNLİKLERİ Türkiye bilişim sektörü bugüne dek pek çok etkinliğe tanıklık etti. Ama bunlardan pek azı SAP Forum İstanbul kadar düzenli ve geniş katılımlı oldu. 1996’dan beri düzenlenen SAP etkinlikleri, 2001’de SAP Türkiye’nin SAP AG’nin bir parçası olarak kuruluşuyla birlikte hız kazandı. Bugün bu etkinlikler yoğun katılım ve zengin içeriğiyle sektöre yön vermeyi sürdürüyor. 2002 SAP Teknoloji Günleri

SAP Türkiye çalışmalarına başlayalı daha bir yıl bile olmadan, SAP’nin dünyada her yıl bir başka ülkede düzenlediği etkinliği, Türkiye’de SAP Teknoloji Günleri adıyla 2002 yılında gerçekleştirildi. Bu etkinlikte, yeni iş yapma biçimleri, teknolojik gelişmeler ve çözümler tanıtıldı. CRM, Veri Ambarı, Mobil İş, e-iş, Tedarik Zinciri ve Kurumsal Kaynak Planlama konularında son gelişmelerin, şirketlerin daha “akıllı” olabilmeleri ve yeni ekonomide ayakta kalabilmeleri için gerekli uygulamaların ele alındığı seminerler, Gani Müjde’nin yaptığı özel bir gösteriyle başladı. 10 ayrı salonda farklı sunumlarla devam etti.

gerçekleşti ve yoğun ilgi gördü. SAP AG Güney Avrupa Direktörü Jose Duarte konuşmasında KOBİ’lere verdikleri önemi anlattı ve SAP’nin her ölçekte ve her sektöre özel çözümlerini bu yıl daha çok işletmeyle paylaşmayı hedeflediklerini söyledi. SAP Türkiye, ekip ruhunu ve birlikte iş yapmaktan duydukları keyfi katılımcılarla paylaştı. İstanbul toplantısının ardından Ankara’da yapılan SAP Forum 2004, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün’ün açılış konuşmasıyla başladı.

2003 Anlıyoruz, Biliyoruz, Çözüyoruz!

2003 yılında SAP Teknoloji Günleri; “Anlıyoruz, Biliyoruz, Çözüyoruz” ana temasıyla yapıldı. Etkinliğe, yazılım uzmanlarının yanı sıra, küresel pazarda rekabet avantajı elde etmek isteyen, iş süreçlerinde verimlilik ve kârlılığı hedefleyen şirket temsilcileri de katıldı. Brisa, Arçelik, İpragaz, Temsa, Betek Boya, Siemens ICN, Korozo, Unilever, İpek Kağıt, Çelebi Holding, Yaşar Holding, Korteks gibi sektörün lider şirketleri etkinlikte başarı öykülerini anlattılar.

2004 Başarıya Yelken Açın!

2004 yılında SAP Teknoloji Günleri SAP Forum’a dönüştü ve o yıl hem İstanbul’da hem de Ankara’da yapıldı. İstanbul’da yapılan SAP Forum, “Başarıya Yelken Açın!” ana temasıyla

2005 Deneyim, Güven, Performans - Formula1

Ana teması ‘’Deneyim, Güven, Performans’’ olan SAP Forum 2005’te bilgiye dayalı ekonomide, şirketleri iş hedeflerine ulaştıracak bilişim altyapısının hazır olduğunun altı çizildi. Ayrıca toplantıda Formula 1’de McLaren Mercedes takımına resmi sponsor olarak destek veren SAP, Formula 1 yarışlarının koşullarını içinde bulunduğumuz küresel rekabet ortamıyla bağdaştırdı.

2006 Geleceği Birlikte Sunuyoruz

SAP Forum 2006’nın açılışını SAP Türkiye Genel Müdürü Cem Yeker ve Microsoft Türkiye Genel Müdürü Çağlayan

Arkan birlikte yaptı. “Geleceği Birlikte Sunuyoruz” teması ile yapılan SAP Forum 2006’da 42 firma, 9 paralel salonda 54 farklı sunumla, tekstilden beyaz eşyaya, ilaçtan otomotive değişik sektörlerde gerçekleştirdikleri çalışmaları anlattı. Cem Yeker yaptığı konuşmada, “SAP ne söz verdiyse hepsini yerine getirdi ve 2010 yılına kadar olan yol haritasını da açıkladı” dedi.

2007 Büyük Düşünmek - Yarınlar Büyük Düşünenleri Bekliyor “Büyük Düşünmek” ana teması ile yapılan SAP Forum 2007’de, ‘’Patronlar Konuşuyor’’ paneli, en dikkat çekici sunumlarından biri oldu. Bu panelde değişik büyüklüklerdeki firmaların patronları yaşadıkları sıkıntıları aşmak için kullandıkları iş çözümlerini ve gelecek vizyonlarını katılımcılarla paylaştılar. SAP Türkiye Genel Müdürü Cem Yeker, SAP’nin iş çözümlerini Kurumsal Servis Mimarisi (SOA) platformu üzerine taşıdığını açıkladı.

2008 Fikir Her Yerde - Yeni Fikirler, Yeni Stratejiler, Yeni Fırsatlar

SAP Forum 2008 “Fikir Her Yerde” ana temasıyla düzenlendi. SAP ve iş ortakları etkinlikte farklı salonlarda 78 sunum gerçekleştirdi. SAP’nin gücüne güç katan BusinessObjects birlikteliği ve kurumsal SOA yol haritasının tamamlanması SAP Forum 2008’in önemli konuları arasında yer aldı. SAP Türkiye’nin 2007 yılında Türkiye’de 40’ı kanal üzerinden toplam 61 yeni müşteri kazandığı ve kanal gelirlerinde yüzde 227 büyüdüğü belirtildi.

2009 Açık ve Net - Açık Hedefler, Net Stratejiler, Temiz Bir Gelecek

SAP Türkiye, SAP Forum 2009’un ana temasını sektöre şu cümlelerle duyurdu: “Değişim başladı. Dışarısı fırsatlarla

SAP TÜRKİYE’NİN 15. YILI.................................................................................................................................................................. dolu: Yeni müşteriler, yeni fırsatlar, yeni hedefler... Fırsatları fark etmek, riskleri açıkça görmek ve doğru kararlar vermek resmin tamamını görmeyi gerektirir. Hangi ölçekte veya hangi sektörde çalışıyor olursanız olun, açıklık ve netlik bir gerekliliktir.” SAP Forum 2009’da gerçek zamanlı bilgiler yardımıyla açık ve net kararlar alabilmenin önemi vurgulandı.

EN İYİ HAMLE Bu yıl 16’ncısı gerçekleșecek olan SAP FORUM, iș dünyasını teknolojinin yeni oyun alanına tașıyor. Mobiliteden bellek içi bilișime, bulut teknolojilerinden, iș zekasına kadar SAP’nin her alandaki yüzlerce çözümüne odaklanan SAP FORUM 2011’in açılıșını, strateji dehası ve satranç dünyasının efsane ismi Garry Kasparov yapacak. 23 Eylül 2011 Cuma günü Lütfi Kırdar Kongre Sarayı’nda gerçekleșecek SAP FORUM 2011’i kaçırmayın.

23 Eylül 2011 Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı www.sap.com.tr/sapforum2011

2014 Basit Düşün, Fark Yarat

CMY

2010 Daha Hızlı, Daha Verimli

SAP Forum 2010, dünyaca ünlü bir stratejiste ve düşünüre ev sahipliği yaptı. Kurumsal Karne (The Balanced Scorecard) yaklaşımı ile bir çığır açan, binlerce şirketin yönetim biçimine farklı bir bakış açısı getiren ünlü Harvard Profesörü Robert Kaplan, SAP Forum 2010’a konuk oldu ve Uygulama Üstünlüğü (Execution Premium) adlı

Sayı 1/Ekim 2011

SAP TÜRKİYE’NİN 10.YILI Başarılı bir 10 yılı geride bırakan SAP Türkiye, gelecek 10 yıla hazır

HANA ile dönüşüme hazır olun!

..........

SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR Şimdi işletmeler için mobilite zamanı

SAP, geleceği bulutta görüyor

..........................................................................................................................................................

son kitabında ortaya koyduğu strateji yönetimi ile ilgili yaklaşımlarını anlattı. “Daha Hızlı, Daha Verimli” ana teması ile düzenlenen SAP Forum 2010’da ilk defa Bankacılık ve Sigortacılık sektörlerine özel uzmanlar tecrübelerini ve başarı hikayelerini paylaştılar.

2011 En İyi Hamle

Türk iş dünyasına, rekabette üstünlük sağlayacak yeni teknoloji ve stratejilerin açıklandığı SAP Forum 2011, ülkemizin önde gelen şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin katılımıyla İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşti. “En İyi Hamle” temalı SAP Forum’da özellikle bulut bilişim ve bellek-içi bilişim kavramları ele alındı. Satranç dünyasının efsane ismi Garry

Destek ve SAP HANA’nın deneyimlendiği SAP kasabası, konukların ilgi odağı oldu. Ayrıca katılımcılar, dünyanın sayılı Türk fotoğraf sanatçılarından Niko Guido’nun fotoğraf gösterisini büyük ilgiyle izlediler. SAP Forum’un kapanışı ise SAP çalışanlarından oluşan rock müzik grubu The Mindset’in sahneye çıktığı keyifli bir partiyle gerçekleşti.

Kasparov’un strateji geliştirme ve rekabet üzerine yaptığı konuşma ile açılan etkinliği 5000’in üzerindeki katılımcı büyük bir ilgiyle takip etti.

2012 Yepyeni Bir Yarış

Açılış konuşması bir inovasyon ve teknoloji gurusu olan SAP Veritabanı ve Teknoloji Dünya Başkanı Steve Lucas tarafından yapılan SAP Forum 2012’de, teknolojiden en doğru şekilde yararlanarak zirveye oynayan şirketler başarı öykülerini katılımcılarla paylaştılar. Türkiye’deki müşterilerinin toplam değeri dünyanın 25’inci büyük ekonomisine eşit olan SAP, etkinlikte toplam 14 paralel salonda, başarı hikayelerinin de ayrıntılarıyla ele alındığı 90’ın üzerinde sunuma yer verdi. Etkinlikte bir konuşma yapan Türkiye’nin ilk ultra maratoncusu Bakiye Duran ise iş hayatının da 48 saat uyumadan, ayakta beslenerek, bir çölde ya da Mont Blanc dağlarında, sırtınızda 30 kilo yük ile koşarak tamamlanan bir ultra maratondan farklı olmadığını vurguladı.

SAP Forum İstanbul 2014, “Basit Düşün, Fark Yarat” temasıyla gerçekleştirildi. Forumun açılış oturumunda SAP Global Yönetim Kurulu Üyeleri Robert Enslin ve Ingrid-Helen Arnold’ın yanı sıra Doğan Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Doğan Online Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner de SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin ile bir araya geldi. Genç girişimcilerin de sahne alarak inovatif çözümlerini tanıttıkları etkinlikte veritabanı, analitik, mobilite, finans, insan kaynakları, satış, pazarlama, tedarik, satın alma, eğitim, servis gibi konularda çözümler tanıtıldı. SAP Forum’un kapanış oturumunda, profesyonel dağcı Tunç Fındık, yeryüzündeki en yüksek ikinci dağ olan ve dünyanın en tehlikeli tırmanışları arasında yer alan 8611 metrelik K2 dağına (Pakistan) 2012’de gerçekleştirdiği zorlu tırmanışının hikayesini katılımcılarla paylaştı.

2013 Gelecek Bugün

Türkiye’nin en geniş katılımlı BT etkinliği olan SAP Forum İstanbul’da 2013 yılında Mobilite, Bulut Bilişim, Veritabanı ve Analitik, Öngörüye Dayalı Teknolojiler ve Büyük Verideki Yenilikler konuları ele alındı. SAP Forum, dünyaca ünlü iPad sihirbazı Simon Pierro’nun muhteşem gösterisiyle başladı. İş ve teknoloji dünyasından önemli isimlerinin bir araya geldiği etkinlikte, SAP Yönetim Kurulu Üyeleri Gerhard Oswald ile Bernd Leukert de konuşmacı olarak yer aldı. Etkinlikte kurulan SAP Kasabası’nda pek çok demo sunumu gerçekleştirildi. Bulut Üzerinde İnsan Kaynakları Yönetimi Çözümleri, Mobilite, KOBİ’ler için SAP, Perakende için SAP, SAP Aktif Global

2015 Discover Simple

Türkiye’nin en büyük teknoloji etkinliği SAP Forum İstanbul’da 5000’e yakın kişi bir araya geldi. Dijital dönüşüm ve bağlantı ekonomisinin etkisiyle giderek karmaşıklaşan iş dünyasında sadeleşen kurumlar yaratabilmenin sırlarının paylaşıldığı Forum’un açılış oturumunu gazeteci Cüneyt Özdemir sundu. SAP Chief Digital Officer (CDO) Jonathan Becher’ın da konuşmacı olarak katıldığı etkinlikte, büyük verinin pek fazla ön plana çıkmayan insani tarafını inceleyen Hollywood yapımı ödüllü belgesel “Human Face of Big Data”nın da gösterimi yapıldı.

TREND...................................................................................................................................................................................................

GENÇLER, SAP TÜRKİYE’NİN DE DESTEĞİYLE “HIZLANIP FARK YARATIYOR” 15 yıldır hem bilgi teknolojileri hem de sosyal sorumluluk anlamında fark yaratan SAP Türkiye, iki yıldır Ashoka Vakfı ile birlikte Genç Sosyal Girişimciler için Destek Programı “Hızlan FarkYarat”ı sürdürüyor. Maker Lab projesiyle Özge Özmen, Ashoka Vakfı ve SAP Dem Dernek girişimiyle Damla İşeri ve Türkiye işbirliğiyle ilk olarak geçtiğimiz yıl Otsimo projesiyle Zafer Elcik. düzenlenen ve büyük ilgi gören “Hızlan Mesut Keskin (23) FarkYarat” projesi, 2016 İstanbul | E-Bursum yılında da başarıyla devam etti. “Projeni E-Bursum, Türkiye’deki Kap Gel” mottosuyla yürütülen “Hızlan öğrencileri, burs relicnerğö iked’everen yikrükurum T FarkYarat” programı ile,iTürkiye’deki ve uruk nerekişilerle v srubbir araya dezavantajlı gençlerin daha iyim eğitim neritegiçin aygerekli ara rib elregetiren lişik evbir online alarak, kariyer gelişimleri .mroftalp eniplatform. lno rib Eğitimde donanıma sahip olmaları, toplumla etkin bir bütünleşme sağlayabilmeleri fırsat eşitsizliğini en ve vizyonlarını genişletmeleri aza indirmeyi amaç edinen platform )32( nikseK tuseM da çok yüksek talep olduğunu belirten amaçlanıyor. üzerinden burs başvurusu, belgelerin Mesut E-Bursum’u Fransa’ya yaymak yüklenmesi, mentorluk gibi birçok için de çalışmalarına devam ediyor. Geçen yıla oranla bu yıl başvuruların hizmet veriliyor. E-Bursum bugüne iki kat arttığı programda projeler, kadar 1800 öğrencinin burs bulmasını Phil Weidmann (30) yaratılan sosyal etki, yaratıcılık, inovatif sağladı. Bu yıl okulların açılmasıyla İstanbul | Kiron Open yaklaşım, teknoloji kullanımı gibi platforma 1000’e yakın yeni kullanıcı Higher Education çok çeşitli kriterlere göre Ashoka ve kayıt yaptırdı ve sitenin aktif kullanıcı dırakatılımlarla y iniminerğö kesÜniversitesi, küY Kiron SAP Türkiye yöneticileri tarafından sayısı 200 bine yaklaştı.aYeni n a l a k a d n u r o z k a m k a rıb yüksek öğrenimini detaylı bir değerlendirmeden birlikte yaklaşık 2,5 milyon TL’lik burs z i s t e r c ü n i ç i r e l ç n e g i c e t l ü m yarıda bırakmak geçerek belirlendi. 50’yi aşkın dağıtımı gerçekleştirilecek. Ücretsiz . i r e l s r e d e t i s r e v i n ü e n i l n o mülteci zorunda kalan başvuru arasından, şu projeler mentorluk/koçluk eğitimine Fransa’da gençler için ücretsiz seçildi: E-Bursum ile Mesut Keskin, online üniversite dersleri sağlayarak, Kiron Mülteciler İçin Yükseköğretim )03( nnamdieW lihP eğitimlerini tamamlamalarına ve projesiyle Phil Weidmann, Social iş hayatına katılmalarına yardımcı oluyor. Üniversite, Almanya’da 1800 mülteci gençle gerçekleştirilen başarılı pilot uygulamanın ardından, 300 bin genç mültecinin bulunduğu Türkiye’de çalışmaya başlıyor. “Teknolojiye ve işimize karşı taşıdığımız sorumluluğun aynısını topluma karşı Türkiye’de 30 gençle başlattıkları Kiron da taşıyoruz. SAP Türkiye olarak, ‘insana dokunmak’ ilkesiyle çevre, eğitim, modelini Türkiye’ye uyarlamak ve sosyal girişimcilik gibi geniş bir yelpazede projeler geliştirip bunları hayata yaygınlaştırmak için desteğe ihtiyaç geçiriyoruz. Türkiye’deki girişimcilik ekosistemini büyütmek hedefiyle, Ashoka duyuyorlar. Türkiye ile birlikte geçen yıl genç sosyal girişimciler için ‘Hızlan FarkYarat’ programını başlattık. Geçtiğimiz yıl seçilen 5 projenin sosyal girişimcileri, Özge Özmen (25) Türkiye genelinde 50 binin üzerinde çocuk ve gençle çalışarak, onların sosyal ikedve n’übenzer yöK acrıY nınİstanbul ’amoS ve Soma/ alanda güçlenmesinde rol oynadı. Bu yıl da devam eden projeyle Manisa vebirnu bahaline s ilemınaH acrıY | Social sosyal sorumluluk çalışmalarımızla, yaşadığımız dünyayı daha,iiyi yer alralıcızay ultMaker uyob 3Lab getirmeyi hedefliyor; yeni nesle daha iyi bir gelecek sunmayı önceliğimiz Özge’nin İstanbul ve .royırıtra ınırâk olarak görüyoruz.” Manisa’da yürüttüğü

SAP TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ ZEYNEP KESKİN

)52( nemzÖ egzÖ

Social Maker Lab projesi, geçen yıldan 400 kişi bu video hediyelerden bu yana Soma’nın Yırca Köyü’nde faydalandı ve sosyal medyada bulunan Yırca Hanımeli Sabun Evi ile yaygınlaştırarak çevrelerinde beraber çalışmalar yürütüyor. Proje farkındalık yarattı. Proje kapsamında kapsamında 3 boyutlu yazıcılarla İstanbul-Beşiktaş’ta açılan Dem Good üretilen sabunların sayısı bir yıl içinde Coffee, sadece 3 ay içinde oldukça 20 bini geçti. Proje kapsamında, popüler bir yer haline geldi. Cafe’nin Soma’da yaşayan öğrencilere yeni ziyaretçi sayısı katlanarak artıyor. teknolojileri öğrenebilmeleri, deneyimlemeleri için de atölyeler Zafer Elcik (22) düzenleniyor. Ayrıca Türkiye’nin farklı Ankara zistercü aralkucoç ulmordn es mzi|tOtsimo O yerlerinde sosyalkinovasyon eğitimleri Otizm üyüb erelelia ev ralnuyo icsendromlu itiğe de devam ediyor. ınâkmi lortnok ılayad enizçocuklara ilana ireücretsiz v .mroftalp libeğitici om naoyunlar nus ve bu Damla İşeri (27) çocukların ailelerine İstanbul | Anlat & büyük veri analizine 2( kiclE refaZ Dem Dernek dayalı kontrol imkânı sunan)2mobil Dem Dernek, Aşkını bir platform olan Otsimo ise Başka Dilde Anlat otizmli çocukların eğitimindeki en büyük problemlerden biri projesi ile sağır ve duyan toplum olan konsantrasyon eksikliğini arasındaki diyalog sorununu, oyunlaştırma teknikleriyle çözmeyi algı değişikliği yaratarak çözmeyi hedefliyor. Yaratılan uygulama hedefliyor. Proje, özel günlerde sayesinde otizmli çocukların aylık alternatif hediye arayanları 1500 TL’yi bulan masrafını 15 TL’ye )72( ireşİ almaD hedefleyen, farklı mekan ve kadar indirmeyi başaran Zafer, konseptlere göre dönüştürülebilen yaz boyunca San Francisco’da ve “duyan” katılımcılara, kendilerini ODTÜ Teknokent T-jump ofisinde işaret diliyle ifade ettikleri video çalışmalarına devam etti ve kısa süre hediyeler hazırlama imkanı sunan bir önce Otsimo’yu ABD’de de hizmete sosyal girişim. Bugüne kadar yaklaşık sundu.

B ınıkşA ev rığas golayid arataray

SAP TÜRKİYE KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EKİN ERİM “Bilişim sektörü hız kesmeden gelişmeye ve değişmeye devam ediyor. Biz de yenilikçi ürün ve servislerimize ek olarak kurumsal sosyal sorumluluk projelerimizle hayata değer katmaya ve her alanda dijital dönüşüme öncülük etmeye devam ediyoruz. Bu sene de, geçen sene olduğu gibi ‘Hızlan FarkYarat’ programı kapsamında gençlerin eğitimine ve topluma fayda sağlayan, girişimlerinde teknolojiyi etkin olarak kullanan beş projeyi belirledik ve destek programımıza dâhil ettik. İlham veren fikirleri ve inovatif girişimleri ile toplumda ciddi bir dönüşümü tetikleyen ve fark yaratan genç arkadaşlarımızı tebrik ediyor ve projelerini heyecanla takip ediyoruz.”

KÖŞE YAZISI.......................................................................................................................................................................................

Hande Genç SAP Türkiye İK Direktörü ve Global Liderlik Gelişim Programı Yönetim Kurulu Üyesi

4. sanayi devrimini (Endüstri 4.0) yaşadığımız bugünlerde en çok konuştuğumuz kavramların başında “değişim” geliyor. Artık gündemimizde kuşaklar karması, iş dünyasında ve yönetim kademesinde kadın çalışan sayısının artırılması, çalışma saatlerinin esnekliği, mekan bağımsız çalışma modelleri, iş gücü temininde globallik, yeni yetenek yönetimi ihtiyacı, şirket içi girişimcilik ve dijital dünyada liderlik gibi konular yer alıyor. 2025 yılında çalışanların yüzde 75’inin Y kuşağından oluşmasını; 2020 yılında 2,5 milyar kişinin sosyal ağlara bağlı olmasını bekliyoruz. Yapılan araştırmalar yönetim kademesine kadın çalışan sayısını yüzde 37’lere çıkaran firmaların finansal performanslarının diğer firmalara göre yükseldiğini gösteriyor. Endüstri 4.0 ile birlikte gündemimize giren dijital dönüşüm kaçınılmaz, hızlı ve geri dönülmez bir şekilde ilerliyor. Firmaların ve bireylerin bu dönüşümde öncü mü olacağına, yoksa dönüşümü geriden mi takip edeceğine karar vermesi gerekiyor. Artık “normal” tanımımız değişti. Yeni normal tanımımız “değişim” ve önümüzdeki dönemde değişime adapte olmak, firmalar, liderler ve çalışanlar için başarının anahtarını oluşturuyor. Biz de SAP olarak değişime kayıtsız kalmıyor, aksine değişimin öncüsü

DEĞİŞİM KAÇINILMAZ olarak dünyayı daha yaşanabilecek bir yer haline getirmek için çalışıyoruz. 2016 başında yenilediğimiz İnsan Kaynakları mottomuz “Gelecek Bugün”. Dijital çağda, dataya bağlı karar vermek olmazsa olmaz bir unsur… İnsan Kaynakları Departmanı olarak elimizdeki en büyük veri en değerli kaynağımıza, yani çalışanlarımıza ait. Bu veriyi analiz ederek daha etkin İK süreçleri tasarlamak, daha mutlu şirket kültürleri ve çalışanlar yaratmak, kişisel gelişim imkanlarıyla iş sonuçlarına direkt katkıda bulunmak mümkün. Eylül 2016’da SAP’nin Oxford Economics ile gerçekleştirdiği Liderlik 2020 araştırmasına göre firmaların sadece yüzde 52’si yöneticilerinin dijital çağ liderleri olma yolunda hazır olduğunu düşünüyor. Yöneticilerin yüzde 51’i çalışanlarına ilham verme konusunda kendini yetkin hissediyor. Ve sadece yüzde 44’ü değişimi yönetmeye hazır. Bu nedenle liderlerimizi geleceğe hazırlamak SAP’de son dönemlerde en fazla odaklandığımız konulardan bir tanesi. Yetkinlik bazlı liderlik modelinden davranış bazlı liderlik modeline geçiş yaptık. Liderlerimizi 3 yıllık bir gelişim planı dahilinde mentorluk, koçluk, tersine mentorluk, rotasyon, yeni projeler, görevler, sınıf içi eğitimler, e-eğitim platformları ile geleceğe hazırlıyoruz.

Değişimi teknoloji, rekabet, sosyoekonomik değişiklikler kadar, çalışan ihtiyaçları da tetikliyor. Bu nedenle özellikle dijital çağda değişimin başarılı olması için insan odaklı olması, çalışanlarla birlikte yapılması şart! Etkili bir iç ve dış iletişim planı, yönetimin tek ses olması, mesajlardaki tutarlılık, güven ortamının korunması çok önemli. Değişim ihtiyacının nedenleri, yol haritası ve vizyonu net olmalı. Farklı geribildirim ve iç iletişim araçlarıyla değişimin nabzı tutulmalı, raporlanmalı, çalışanların sesinin ve ihtiyaçlarının duyulması sağlanmalı. Yaşayan planlar yapılmalı, anında geribildirimlerle planlar yol boyunca şekillenmeli, aksiyonlara dönüşmeli. Mümkünse pilot uygulamalar yapılmalı, değişim dalga dalga yayılmalı. Uzun dönemli hedefler kadar, kısa dönemli hedefler de belirlenmeli. Başarı kutlanmalı, takdire önem verilmeli. En önemlisi, değişimin öğrenmemizdeki katkısı göz ardı edilmemeli, değişimden korkmak yerine değişimi kucaklamalı!

YÖNETİCİ GÖZÜYLE.............................................................................................................................................................................

“DAHA İYİ BİR DÜNYA İÇİN KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUĞUN GÜCÜNE İNANIYORUZ” SAP Türkiye, finansal sonuçlara yansıyan başarılı operasyonlarının yanı sıra kurumsal sosyal sorumluluk anlamında yaptığı çalışmalarla da ön plana çıkıyor. Şirketin sosyal sorumluluk anlayışı ve projelerini, SAP Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Ekin Erim anlatıyor. SAP Türkiye’de kurum kültürünün yapı taşları nelerdir? Bu kültür global kurum kültürü ile nasıl bağdaşıyor? SAP Türkiye’nin kurum kültürünün yapı taşlarını insan odaklılık, çeşitlilik, şeffaflık, inovatif düşünme, sosyal sorumluluk ve topluma katkı şeklinde özetleyebiliriz. Çözüm ve teknolojilerini sürdürülebilir bir dünyanın hizmetine sunan, ofislerinde ve iş süreçlerinde doğanın korunmasına yönelik stratejiler uygulayan ve dünya çapında sosyal

sorumluluk projeleri düzenleyen SAP, teknolojiyi insanla birleştirerek katma değer üretmeyi amaçlıyor. Global olarak sloganını “Make the world run better and improve people’s lives” olarak belirleyen SAP, “insana yatırım” anlayışı ve toplumsal sorumluluk bilinciyle tüm ülke ofislerinde çalışanlarını kurumsal sosyal sorumluluk projelerinde çalışmak için teşvik ediyor. SAP çalışanları, geçtiğimiz yıl bu projeler için toplam 200 bin saatin üzerinde zaman ayırdı

ve 1,5 milyondan fazla kişinin yaşamına iyilikle dokunma fırsatı yakaladı. SAP geçtiğimiz yıl bilim, teknoloji ve girişimcilik gibi alanlarda dünyanın dört bir yanındaki kâr amacı gütmeyen sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yaptı ve 600 bine yakın gencin eğitimine destek oldu. SAP Türkiye’de de bu vizyon doğrultusunda, global kurum kültürüne paralel olarak binlerce kişinin yaşamını olumlu yönde etkilemek için çevre, eğitim, girişimcilik gibi alanlarda sosyal sorumluluk çalışmaları yürütüyoruz. SAP Türkiye’nin kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) anlayışını nasıl özetleyebiliriz? Bu anlayışta SAP’nin odaklandığı dijitalleşme, sadeleşme gibi kavramların yeri nedir? SAP 130 ülkede 79 binin üzerinde çalışanıyla hizmet veren küresel bir şirket. Bu çerçevede sosyal sorumluluk

............................................................................................................................................................................................................................... konusu da her zaman gündemimizde ve kurum kültürümüzün çok önemli bir parçası. Teknolojiye ve işimize karşı taşıdığımız sorumluluğun aynısını topluma karşı da taşıyoruz. Bu nedenle mümkün olduğunca fazla sosyal sorumluluk projesini desteklemeye çalışıyoruz. Bunun yanı sıra, SAP çalışanlarını gönüllülük esaslı aktivitelere dâhil etmek için her yıl Ekim’de “Hizmet Ayı”nı gerçekleştiriyoruz. Bu anlayışta; SAP’nin benimsediği dijitalleşme ve sadeleşme kavramları bire bir uygulanıyor; düzenlediğimiz projelerle topluma katkı sağlamak için çalışırken mutlaka teknolojinin gücünden faydalanıyor, en basit ve etkili bir şekilde toplumda fark yaratmaya odaklanıyoruz. KSS anlamında SAP Türkiye için öncelikli alanlar hangileri? SAP Türkiye olarak son iki yıldır sosyal girişimcilik ekosistemini büyütmeye yönelik projelere odaklandık; teknolojinin de desteğiyle genç sosyal girişimcilerin Türkiye’deki dezavantajlı gençleri güçlendirmeyi hedefleyen projelerine destek sağlıyoruz. Belli başlı KSS projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz? SAP Türkiye olarak global kurumsal sosyal sorumluluk vizyonumuzla ülkemizde de fark yaratmak için genç sosyal girişimciler için hızlandırma programı “Hızlan FarkYarat”ı Ashoka Türkiye ile birlikte hayata geçirdik. Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz Hızlan FarkYarat, 18-30 yaş arası genç girişimcilere açık bir program. Bu programa, fikir aşamasını geçmiş, halihazırda aktif projeleri ile kendi sosyal girişimlerinin kurucusu ya da yürütücüsü olan genç girişimciler başvurabiliyor. Projeleriyle programa dahil olan genç sosyal girişimcilere aylık eğitim bursu sağlanıyor; bunun yanında Ashoka Vakfı ve SAP Türkiye ekibi tarafından mentorluk veriliyor. Genç sosyal girişimciler, Ashoka network’ündeki diğer girişimciler ile ve alanında uzmanlaşmış kişiler ile bire bir toplantılar yaparak, projelerini geliştirme ve daha geniş kitlelere ulaştırma fırsatı bulabiliyor. SAP’nin global düzeyde yürüttüğü önemli gönüllülük esaslı projelerinden biri de Afrika Kod Haftası. 2015 yılında başlayan ve 2016 yılında da devam eden proje,

gelecek nesillere yazılım kodlama gereçlerini ulaştırarak, 21. yüzyılda Afrika ekonomisinin gelişimine katkıda bulunacak yazılımcıları keşfetmeyi ve onlara yazılım eğitimi vermeyi amaçlıyor. Afrika Kod Haftası SAP, Capetown Bilim Merkezi ve Galway Eğitim Merkezi tarafından gerçekleştiriliyor. Proje geçen yıl 10 günü aşkın sürede 17 ülkede, 89 bin gencine ulaştı. Böylece genç nesil bilgisayar ve ilk yazılım kodları ile tanışmış oldu. Afrika Kod Haftası’nın başarısından esinlenerek oluşturulan Mülteci Kod Haftası’nın (Refugee Code Week) düzenlendiği 4 ülkeden birisi de Türkiye oldu. SAP ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) işbirliğiyle, Ürdün, Lübnan, Mısır ve Türkiye’de kod yazma eğitimleri ve eğitmen eğitimleri yapıldı. Program kapsamında Türkiye ve Orta Doğu’da 10 binden fazla genç, dijital ekonomiye destek olabilmek için kod yazma eğitimi alıyor. 21-23 Ekim’de de İstanbul’da kod yazma atölyeleri ve online eğitim kursu düzenlendi.

Gerek SAP gerekse SAP Türkiye’de sürdürülebilirlik çalışmalarının ana hatları nelerdir? Bir işletmenin başarısının sadece finansal performansla ölçülemeyeceğine, dünya üzerinde yarattığımız etkinin de büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Bu nedenle, SAP olarak hem kurum içi operasyonlarımızı yönetirken hem de müşterimizin ihtiyaçlarını karşılayan çözümler sunarken ana strateji olarak sürdürülebilir iş uygulamalarını temel alıyoruz. SAP’nin son 10 yıldır Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde en sürdürülebilir yazılım şirketi seçilmesi de bu stratejinin başarısını gösteriyor. SAP, sürdürülebilir yönetimin bir parçası olarak karbon ayak izini de 2020 yılına kadar yüzde 50 oranında azaltmayı amaçlıyor. Bunun yanı sıra, iş ortaklarımız ile birlikte enerji verimliliği, kaynak dağıtımı, karbon

SAP Türkiye ekibinin KSS çalışmalarına desteğini nasıl değerlendiriyorsunuz? SAP Türkiye çalışanlarının KSS çalışmalarına ilgisi ve desteği oldukça yüksek. Konuya ilgi duyan çalışanlarımızın gönüllü olarak katıldığı ve sosyal sorumluluk projelerinin organizasyonuna destek olduğu CSR (Kurumsal Sosyal Sorumluluk) Komitemiz var. Bu komiteyle birlikte katılımı ve farkındalığı artırmak için çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca Hızlan FarkYarat Programı’ndaki girişimcilerimizle yönetim ekibimizin liderliğinde bir araya gelerek onların ihtiyaçları çerçevesinde mentorluk vereceğimiz düzenli toplantılar organize edeceğiz. Küresel çapta bu yıl on birincisi gerçekleştirilen SAP Gönüllü Hizmet Ayı kapsamında da SAP Türkiye çalışanları olarak Ekim ayında yine bir günümüzü, daha iyi bir dünya için topluma destek olmak amacıyla gönüllülük esaslı projelerde SAP Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Ekin Erim çalışmaya ayırdık.

YÖNETİCİ GÖZÜYLE.............................................................................................................................................................................

ölçümü ve yönetimini içine alan çeşitli sürdürülebilir çözümleri aktif olarak araştırıyor ve geliştiriyoruz. Diğer yandan KSS projelerimiz sayesinde sürdürülebilir sosyal etkiler yaratarak dünyayı daha yaşanır bir yer haline getirmeye çalışıyoruz. KSS ve sürdürülebilirlik anlamında gelecekte neler yapmayı planlıyorsunuz? SAP olarak sosyal sorumluluğu sürdürülebilir kurum kültürünün vazgeçilmez bir parçası olarak görüyoruz. Dünyada 860’tan fazla sivil toplum kuruluşu ile işbirliği yaparak

düzenlediğimiz kurumsal sosyal sorumluluk çalışmalarıyla milyonlarca kişinin yaşamında fark yaratıyoruz. SAP Türkiye ve Ashoka Vakfı işbirliğiyle devam eden Hızlan FarkYarat’ı da genişleterek devam ettiriyoruz. Bu yıl 15. yaşını kutlayan SAP Türkiye’de çalışmak nasıl bir duygu? Teknolojinin hızla değişen, dinamik dünyasında SAP’nin bizleri sürekli yenilenmeye teşvik etmesi; geleceğe ışık tutarak bireylerin ve kurumların hayatını kolaylaştıracak çözümler sunması beni çok motive ediyor. Bilişim sektöründe kurumsal uygulama

ve yazılım alanında dünya lideri SAP’de çalışmaktan dolayı gururlu ve mutluyum. Bildiğiniz gibi, çokuluslu şirketlerde çeşitlilik son derece önemli bir kavram. Çeşitlilik yalnızca kültürel zenginlik sağlamakla kalmıyor; ayrıca inovasyona açılan kapı olarak da değerlendiriliyor. EMEA bölgesi Global Corporate Affairs (Global Kurumsal İlişkiler) departmanına bağlı olarak farklı ülke ve kültürlerden gelen bir grubun parçası olmak, deneyimlerimizi paylaşma ve sürekli öğrenme şansı veriyor. Ayrıca SAP Türkiye, 33 yaş ortalaması, %43’lük kadın çalışan oranı ile çok genç ve dinamik bir ekibe sahip. Üç yıl üst üste Türkiye’nin en iyi işverenleri arasında yer almanın gururunu yaşıyoruz. Great Place to Work Türkiye Ofisi tarafından gerçekleştirilen araştırma sonucunda SAP Türkiye yetenek yönetimi, çalışan bağlılığı ve memnuniyeti, fırsat eşitliği alanındaki çalışmalarıyla 50-500 çalışan kategorisinde Türkiye’nin En İyi İşverenleri listesinde 2. sıraya yükseldi. Buna ek olarak İş-Yaşam Dengesi Özel Ödülü almanın da mutluluğu içerisindeyiz. SAP Türkiye’de, farklılıkları kapsayan şirket kültürümüz, yenilikçi ve insana dokunan süreçlerimizle aldığımız ödüllerden gurur duyuyoruz. Bu ödüller, oluşturmaya çalıştığımız kurum kültürüne ve bu alandaki hedeflerimize ulaşma noktasında doğru yolda olduğumuzun en büyük kanıtı.

DOSYA KONUSU: ENDÜSTRİ 4.0.........................................................................................................................................................

YENİ NESİL SORULARIN CEVABI: ENDÜSTRİ 4.0 Yeni nesil zorluklar, yeni nesil çözümlere ihtiyaç duyuyor. Endüstri 4.0 getirdiği teknolojilerle dijitalleşme ve otomasyon ile ilgili sorulara sürdürülebilir bir yanıt veriyor. Elektrik, içten yanmalı motorlar, nükleer enerji ve bilgisayar teknolojileri… İkinci ve üçüncü sanayi devrimlerinde dünya bunları deneyimledi. Bugün ise fiziksel ve dijital dünyaları bir araya getiren yeni bir dönemden söz ediyoruz. Üretim süreçlerinde yaşanan “devrim niteliğindeki” dönüşümü anlatmak için Alman Bilim ve Teknoloji Akademisi bu yenilikleri Endüstri 4.0 başlığı altında topladı ve son dönemde tüm sektörler bu konuda yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyor. Çünkü 4. Sanayi Devrimi ya da Endüstri 4.0 günümüzde ortaya çıkan Nesnelerin İnterneti (IoT), Büyük Veri, 3D baskı ve benzeri teknolojilerin hayatlarımıza etkisinin en azından buharlı makinelerin icadı kadar güçlü olacağı iddiasını taşıyor. Bu iddianın altını dolduran teknolojileri yakından incelediğimizde ise gelişmelerin yabana atılır türden olmadığını görüyoruz. Örneğin 3D baskı teknolojileri, yedek parçaların her an, her yerde ve sadece ihtiyaç duyulan miktarda üretilmesine imkan tanıyor. Böyle bir teknolojinin üretim süreçlerinde yaygın olarak kullanılması, pek çok geleneksel üretim ve lojistik sürecinin tedavülden kaldırılması demek oluyor. Dört yıl içinde sayısı 50 milyarı aşması beklenen internete bağlı “akıllı” cihazlar ise Endüstri 4.0’ın bir diğer kilit unsuru olarak öne çıkıyor. Nesnelerin İnterneti başlığı altında toplanan bu cihazların büyük bölümü yine fabrikalarda, üretim tesislerinde çeşitli süreçlerde kullanılıyor olacak. Sensörler ve ortama bağlı hareket eden cihazlar sayesinde ürünler, araçlar ve üretim makineleri daha hızlı karar alma ve daha iyi kontrol için dijital olarak yönetilebilecek. Tesis yöneticileri satış noktalarından gerçek zamanlı veriyi anlık olarak takip edecek, üretim süreçlerine buna göre müdahalede bulunabilecekler.

Peki bu teknolojilerin toplumsal ölçekteki etkileri neler olacak? 1. Üreticiler için pek çok mevcut zorluk hafifleyecek Hızla değişen pazar dinamikleri, kısalan ürün yaşam döngüleri ve global tedarik zincirleri; şirketleri daha esnek ve tepkisel bir tavır sergilemek durumunda bırakıyor. İşletmeler, verileri anlamlı bilgilere dönüştürdükten sonra, Endüstri 4.0’ın sunduğu imkanlarla ürünlerini daha hızlı iyileştirerek pazarın beklentilerine cevap verebiliyor. Akıllı nesneler satış ve üretim katmanları arasında daha iyi entegrasyon kurulmasını sağlıyor. Böylelikle akıllı ve esnek üretim gerçekleştirilebiliyor. 2. İnovasyon ekonomisinin önü açılacak Dijital tedarik zincirleri sadece verimliliği artırmakla kalmayacak, aynı zamanda yeni iş modellerinin uygulanmasını kolaylaştırdığı için inovasyon hızını da artıracak. Örneğin üreticiler, ortak pazarlarda kullanmadıkları ekipmanları paylaşarak veya ihtiyaç fazlası kapasitelerini satışa çıkararak yeni gelir kalemleri oluşturabilecekler. “Servis olarak” (as-a-service) iş modeli, üretim süreçlerinde ve mekanik parçalarda da kullanılabilir hale gelecek. 3. Tüm faaliyetlerin merkezinde müşteri olacak Günümüzde tüketicilerin beklentisi, bireysel ürün ve servisler seviyesine çıkmış durumda. Akıllı nesneler, ürün ve makineler sayesinde üreticiler kişiye özel üretimini hiçbir ekstra maliyet olmadan gerçekleştirebilecek. Bu alanda dijitalleşme, daha hızlı tasarım süreçlerine fayda sağlayacak. 4. Yaşam kalitesi yükselecek Makinelerin akıllı hale gelmesiyle birlikte, elle yapılan basit işlemler

geçmişte kalacak. Dünün işçileri, yarının koordinatörleri olacak. Görevleri ise sorunsuz bir üretim süreci yaşanmasını sağlamak ve sadece gerek olduğu zaman makinelere müdahale etmekle sınırlanacak. Fabrikalarda sabit vardiyaların yerini, işçilerin tercihlerine öncelik veren dinamik ve kendi kendine organize olabilen kapasite planlamaları alacak. Böylelikle tüm çalışanların iş ve hayat dengesinde iyileşmeler sağlanacak. 5. Sürdürülebilir kalkınma sağlanacak Gerek ülke ekonomilerinin gerekse işletmelerin gelir elde etme ve büyüme hedeflerinin, uzun vadeli bir perspektife oturtulması gerekiyor. Örneğin enerji, kaynak, çevreye ilişkin kısıtların sosyal ve ekonomik etkileriyle baş edecek çözümler üretilmesi şart. Endüstri 4.0 bu zorluklara da çözüm üretmeyi amaçlıyor.

SAP, Nesnelerin İnterneti ile dünyayı birbirine bağlıyor

Beş yıl içinde IoT’ye 2 milyar euro yatırım yapacağını açıklayan SAP, bu yatırımlarla işletmelere ve kamu kuruluşlarına iş süreçlerini dönüştürme imkanı tanıyacak. Şirketler bu bağlamda sensörler, akıllı cihazlar ve Büyük Veri’den fayda sağlayabilecek. SAP’nin planları arasında kendi IoT çözüm portföyündeki inovasyonu hızlandırmak; satış ve pazarlama faaliyetlerini artırmak; servis, destek ve ortak inovasyonu ölçeklemek ve 2020 yılında 250 milyar euro hacme ulaşacak IoT pazarındaki iş ortağı ve startup ekosistemini büyütmek yer alıyor. Birbirine bağlı milyarlarca cihaz ile toplumu, ekonomiyi ve çevreyi yeniden şekillendirme potansiyelinin bulunduğunu belirten SAP CEO’su Bill McDermott, bu süreci şöyle özetliyor: “Nesnelerin İnternetinin kilidini açacak veri platformunun SAP HANA olduğunu biliyorduk. Bugün SAP bir başka büyük yatırımla müşterilerimizin canlı işlem gücünden faydalanmalarını sağlıyor.

DOSYA KONUSU: ENDÜSTRİ 4.0.........................................................................................................................................................

İşletmelere çekirdekten başlayıp, şebekenin en ucuna kadar inovasyon yapma gücünü sadece SAP sunabilir.”

Birbirine bağlı işler, birbirine bağlı toplum Özel sektör ve kamu kuruluşları bugün bilgiye ve gerçek zamanlı iş akışına erişimde benzersiz imkanlara sahip. Buna karşın farklı çalışma noktaları, iş birimleri ve fonksiyonel ekipler genelinde tüm bu bilgiyi bir araya toplamak kolay olmuyor. SAP IoT’nin hedefinde, makine öğrenmesi (machine learning) teknolojisine sahip IoT çözümleri üzerinden çok sayıda nesnenin ürettiği büyük veriyi anlamlandırmak ve sonrasında SAP S/4HANA üzerindeki temel iş uygulamalarıyla entegre etmek bulunuyor.

Portföyünde bireyleri, iş ortaklarını, nesneleri ve fiziksel ortamları birbirine bağlayan çözümler bulunduran SAP IoT, işletmelere gerçek zamanlı iş zekası

çözümleri sunuyor. Böylece şirketler yeni fırsatları daha hızlı tespit edebiliyor, operasyonel verimliliklerini artırıyor ve iş modellerini, ürün ve servislerini yepyeni yaklaşımlarla kurgulayarak müşteri ve paydaşlar için daha hızlı değer yaratabiliyorlar. Birbirine bağlı işlerle, birbirine bağlı bir toplumun temelini atmayı hedefleyen SAP IoT; kentsel ve kırsal alanlardaki tarım, altyapı, enerji, sağlık, savunma, üretim, tüketim ve ulaşım endüstrilerinin ihtiyaçlarına yanıt veriyor.

Yeni çözümlerle inovasyon: Endüstri 4.0 Çözüm Paketleri

SAP, müşterilerinin dijital iş stratejilerini gerçeğe dönüştürmeleri için IoT çözümlerini içeren Endüstri 4.0 paketini sunuyor. Ekipmanların verimliliğini kesintisiz biçimde denetleyerek, satış operasyonlarına fayda sağlayacak çıkarımlar sunmayı hedefleyen bu hızlı başlangıç paketinin temelinde, operasyonlar ve süreçler için sisteme her an bağlanabilecek bir tasarım yer

alıyor. Bu özelliklere ek olarak üretim planlama ve yürütme, performans analitikleri ve ileri seviye tesis bakımını destekleyerek otomasyonu tamamlanmış, kağıtsız bir üretim yürütme ve kontrol ortamı oluşturmak mümkün oluyor. Bu çözüm paketleri 3D baskı servisleri için SAP Distributed Manufacturing uygulamasıyla birlikte geliyor. Endüstri 4.0 ihtiyaçlarına karşılık verecek yeni paketler tasarlamayı sürdüren SAP; gelişmiş üretim bilgileri ve kontrollerinin yanı sıra kalite ve bakım operasyonları için de makine öğrenme işlevleri ve öngörüye dayalı analizler sunmayı planlıyor. Nesnelerin İnterneti için tasarlanan bu paketlerle birlikte; akıllı şehirler, akıllı tarım ve enerji endüstrilerinin kendine özgü dijital operasyonları için çözümler de geliştiriliyor.

PLAT.ONE ve Fedem ile daha etkin inovasyon

SAP Nesnelerin İnterneti alanında kendi portföyüyle sağladığı katma değerin

yanı sıra, ihtiyaca yönelik çözüm üreten yeni girişimlere yaptığı yatırımlarla da müşterilerine fayda sağlamayı hedefliyor. Bu alanda yapılan ilk satın almalardan biri de PLAT.ONE oldu. Akıllı cihazların hem birbiriyle hem de merkezi veritabanıyla iletişim kurduğu bir platform geliştiren PLAT.ONE; farklı ülkelerdeki 25 kurumsal müşterisi için toplamda 200 binin üzerinde IoT cihazını kontrol ediyor. PLAT.ONE için anahtar kelime “sadeleştirmek”. Kurumsal ölçekte IoT servisleri sağlayan bu startup, IoT çözümleri oluşturma ve yönetme süreçlerini önemli ölçüde sadeleştiriyor. PLAT.ONE IoT cihazlar için gelişmiş yaşam döngüsü, geniş cihaz bağlanabilirliği, güçlü IoT şebeke yetenekleri, uçtan uca görev bazlı güvenlik gibi SAP HANA Cloud Platform ile sunulan temel IoT özelliklerinin daha hızlı gelişip yayılmasına katkı sağlayacak. SAP’nin yaz aylarında bünyesine dahil ettiği Norveçli Fedem Technology

ise karmaşık yükler etkisindeki yapıların ve mekanik sistemlerin çok gövdeli dinamik simülasyonu ve yaşam döngüsü hesaplamaları için gelişmiş mühendislik analizleri inşa yazılımları üzerinde uzmanlaşmış bulunuyor. Fedem alımıyla birlikte SAP, fiziksel gözetime gerek kalmaksızın, dijital gözetimle operasyonel kontrol sağlayacak uçtan uca IoT çözümleri geliştirmeyi planlıyor. Faal haldeki nesnelerin durumuyla ilgili sensörlerden gelen verileri toplayan yazılım, bunu bir “dijital avatar” haline getirerek IoT sistemlerindeki durumu anlık ve sürekli olarak temsil edebilecek.

Dünyanın dört bir yanında global IoT dönüşümü için SAP IoT Laboratuvarları

Beş yıllık IoT planının bir diğer ayağını; dünyanın dört bir yanında Endüstri 4.0 ve IoT üzerinde müşteriler, iş ortakları ve startup’ların ortak çalışmalar için kurulacak laboratuvarlar oluşturuyor. Berlin, Johannesburg,

Münih, Palo Alto, Sao Leopoldo ve Şanghay gibi şehirlerde kurulması planlanan SAP IoT Laboratuvarları, her bölgenin kendine özgü öne çıkan IoT ihtiyaçlarına SAP ve çözüm ortağı yetkinliğiyle yanıt verecek. Bu laboratuvarlar, Nesnelerin İnterneti alanındaki Ar-Ge çalışmaları, konsept tasarım modellemeleri ve kuluçka süreçleri için bir toplanma ve öncelikli erişim noktası olarak tasarlanıyor. SAP seçili bölgelerde yapacağı danışmanlık ve bilgi birikimi transferleriyle de inovasyona destek olmayı hedefliyor. IoT Laboratuvarları, SAP müşterilerinin diğer kurumlarla ortak inovasyon imkanı bulacağı, ihtiyaç duyulan uzmanlara ve atölyelere erişim sağlayacağı, etkileşimli demolarla IoT teknolojilerini bire bir tecrübe edebileceği yerler olacak. Şirketler bu noktalarda IoT güvenliği, makine öğrenme, drone ve robot gibi otonom sistemler ya da 3D baskı hakkında güncel teknolojilerle deneyim kazanabilecekler.

RÖPORTAJ............................................................................................................................................................................................

“ÖĞRENCİLERİMİZ HANGİ MODÜLDE UZMANLAŞMAK İSTEDİKLERİNE KARAR VEREREK MEZUN OLUYORLAR” Teknoloji eğitimi, kuramların ve formüllerin ötesine geçmesi gereken bir alan. Uygulamalı dersler, öğrencilerin teknolojiye bakışını geliştirmenin yanı sıra inovasyon ve fikir paylaşımı için de önemli bir fırsat yaratıyor. Marmara Üniversitesi Almanca İşletme Enformatiği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yücel Yılmaz, SAP Üniversite İşbirliği Programı’nın (SAP University Alliances) öğrencilere uygulama anlamında neler kazandırdığını anlatıyor. 1883’te kurulan Marmara Üniversitesi, 15. yılını kutlayan SAP Türkiye’nin ülkemizde de uygulamaya aldığı global SAP Üniversite İşbirliği Programı’nın (SAP University Alliances) önemli katılımcılarından biri. Program kapsamında Almanca İşletme Enformatiği Bölümü öğrencileri, SAP çözümlerini uygulamalı olarak yakından tanıma imkânına kavuşuyor, böylece pazara hazır olmalarını sağlayan bilgi ve birikimle mezun oluyor. Programın Marmara Üniversitesi’ndeki yöneticisi ise öğrenciliğinden itibaren bu üniversitenin bir parçası olan Prof. Dr. Yücel Yılmaz. 2014 yılından bu yana üniversitenin Almanca İşletme Enformatiği Bölüm Başkanı olan Prof. Dr. Yılmaz, SAP Üniversite İşbirliği Programı sayesinde öğrencilerin dışarıdaki dünyaya daha iyi hazırlandığını vurguluyor. Üniversitenizin SAP Üniversite İşbirliği Programı’na katılım süreci nasıl gerçekleşti? Bölüm mezunlarımız çoğunlukla SAP uzmanı olarak istihdam ediliyor. Bu nedenle, hem öğrencilerimizin uzmanlaşacakları alanı önceden tanıyabilmeleri hem de kurumsal bilgi sistemlerini uygulama odaklı öğrenebilmeleri amacıyla SAP Üniversite İşbirliği Programı’na katıldık. Programla ilgili olarak doğrudan SAP Türkiye’den bilgi aldık ve katılım sürecini SAP Üniversite İşbirliği Programı Türkiye Yöneticisi Seda Baydar’ın rehberliğinde

Prof. Dr. Yücel Yılmaz

yürüttük. Ben de Marmara Üniversitesi’nde SAP Üniversite İşbirliği Programı Koordinatörü olarak görev yapmaktayım. Bu çerçevede, uygulamalı ilk SAP dersini, 2014 Bahar döneminde Almanca İşletme Enformatiği Bölümü’nde verdik. Programda şu anda hangi noktadasınız? Programda sunulan dersler açısından, ülkemizdeki üniversiteler arasında lider konumda olduğumuzu düşünüyorum. 2014’te bir ders ile başladığımız uygulamalı SAP derslerinin sayısını 2016’da altıya çıkardık. SAP Üniversite İşbirliği Programı çerçevesindeki uygulamalı derslere; 2013-2014 eğitim yılında 55, 2014-2015 eğitim yılında 79, 2015-2016 eğitim yılında ise 130 öğrenci olmak üzere toplamda 264 öğrenci katıldı. Derslerde belirli bir

düzeyin üzerinde başarı sağlayan öğrencilerimize sertifika da veriyoruz. Bu çerçevede; 2013-2014 eğitim yılında 19, 2014-2015 eğitim yılında 76, 2015-2016 eğitim yılında ise 78 öğrencimiz başarı sertifikası almaya hak kazandı. Devam etmekte olan 2016-2017 eğitim yılında ise, şu an 117 öğrencimiz SAP uygulamalı derslerde eğitim alıyor. Bölümümüzde SAP konusunda yazılan bitirme projelerine de büyük önem veriyoruz. Bu bağlamda, 20142015 eğitim yılında 73, 2015-2016 eğitim yılında ise 55 olmak üzere, toplamda 128 öğrencimiz bitirme projesini SAP uygulamalı olarak yaptı. Ders içeriklerindeki SAP uygulamalarını 2014’ten beri sürekli olarak artırırken, SAP’deki modüler çeşitlilik açısından da

............................................................................................................................................................................................................................... öğrencilerimize zengin bir içerik sunarak daha yatkın oldukları modülde kendilerini geliştirmelerine olanak sağlıyoruz. Bu bakış açısıyla 2013-2014 eğitim yılında 3 modül ile başlattığımız ders içeriklerini 2016’da 15 modüle çıkardık. Aynı bakış açısı ile öğrencilerimizin bitirme tezinde uygulama konusu seçiminde modül kısıtlaması yapmayıp öğrencilerimize SAP’de geniş bir yelpazede araştırma olanağı sunarak 20 farklı SAP modülünde tez danışmanlığı verdik. Bu noktaya gelmemizde, bölümümüzde Öğretim Görevlisi olarak ders veren Onur Bekmezci’nin de çok büyük katkıları var, kendisine teşekkür ediyorum. Akademik dünyada bu avantajın okulunuza ne tür faydalar sağlayacağını düşünüyorsunuz? Günümüzde akademik bilgilerin sadece teorik olarak verilmesinin sağladığı faydanın giderek azaldığını düşünüyorum. Gerek eğitim kalitesini artırmak gerekse paydaşların (öğrenciler, iş dünyası, toplum vb.) beklentilerini karşılayabilmek için uygulama odaklı eğitim giderek önem kazanıyor. Bu vizyon ile ders içeriklerimizdeki uygulama ağırlığını giderek artırma eğilimindeyiz. Bu nedenle, süreçte SAP ile olan işbirliğimize çok değer veriyoruz. Öğrenciler ve akademisyenler SAP Üniversite İşbirliği Programı’ndan nasıl faydalanıyor? Öğrencilerimiz, öğrendikleri teorik bilgileri SAP platformlarında uygulayarak pekiştirme imkânı buluyorlar. Mezuniyet durumunda olan öğrencilerimiz derslerde öğrendikleri bilgilerin de desteğiyle

bitirme projelerini SAP uygulamalı olarak yapabiliyorlar. SAP sistemimizde Global Bike örnek senaryolarının yanı sıra kendi oluşturduğumuz örnek olaylarla da öğrencilerimize ders içeriklerimizdeki teorik bilgiler ile tam örtüşen bir uygulama içeriği sunuyoruz. Ayrıca ders müfredatlarındaki teorik bilgilerle SAP içeriklerinin bir arada anlatıldığı ders notlarının yanı sıra SAP GBI ders notlarını da paylaşarak kapsamlı bir dokümantasyon sağlıyoruz. Hem ilgili dersleri alan öğrencilerimize hem de bitirme tezlerini SAP uygulamalı olarak yapan öğrencilerimize ders saatleri dışında kendi bilgisayarlarından da SAP’ye sınırsız erişebilecekleri bir imkân sunuyoruz. SAP sunucumuz SAP Üniversite İşbirliği Programı kapsamında bulut üzerinden çalıştığı için yerinde sunucu

kullanımı söz konusu olmadığından bakım, güncelleme gibi sorunlarla da ilgilenmek zorunda kalmıyoruz. Program, öğrencilerin mezuniyet sonrası iş yaşamları açısından nasıl bir önem taşıyor? Piyasadaki SAP danışmanları içinde Marmara Üniversitesi mezunlarının payı nedir? Program sayesinde mezunlarımız, hangi modülde uzmanlaşmak istediklerine karar vererek mezun oluyorlar. Bir başka ifadeyle, aldıkları çok modüllü eğitim, onlara bilinçli bir tercih yaparak iş yaşamına doğru alanda başlama imkânı sunuyor. Bu durum, öğrendikleri teknik bilgilerin yanı sıra kariyer yönetimlerinde doğru karar verebilmelerini desteklemesi sebebiyle çok değerli. Farklı alanlarda çalışmak isteyen mezunlarımız bile çalışacakları işletmede kullanacakları ERP sistemi hakkında bilgi sahibi oluyorlar. Bu sebepten sağladığımız eğitim SAP konusunda uzmanlaşma planı olmayan öğrencilerimiz için de önemli bir fayda sunuyor. Bütün bunların sonucunda, piyasadaki SAP danışmanları arasında Marmara Üniversitesi Almanca İşletme Enformatiği Bölümü mezunlarının payı giderek artıyor. Programın istihdama katkısını değerlendirir misiniz? Program, istihdam edilen mezunların daha etkin ve verimli çalışmalar yapmasını mümkün kılıyor. Böylece hem işletmelerin istihdam edilenlerden beklentilerini

RÖPORTAJ.......................................................................................................................................................................................... karşılaması kolaylaşıyor hem de üretilen katma değer çoğalıyor. Yaptığımız bu çalışmalar, SAP alanında piyasadaki tecrübeli kaynak açığının bizim mezunlarımız tarafından kapatılmasına katkı sunuyor. Mezunlarımızın SAP alanında aldıkları bu kapsamlı eğitim, onları işe alım sürecinde de öne çıkarıyor. Bir akademisyen olarak siz SAP Üniversite İşbirliği Programı hakkında neler düşünüyorsunuz? Bu gibi girişimlerin toplumsal ve akademik anlamdaki katkıları neler olabilir? Programı daha da geliştirmek için neler yapılabilir? Üniversitelere böyle bir imkân sunduğu için SAP’ye teşekkür ediyorum. Karşılaştığımız her sorunun çözümünde bizimle yakından ilgilenen SAP Üniversite İşbirliği Programı Türkiye Yöneticisi Seda Baydar’a da ayrıca teşekkür borçluyum. Üniversitesanayi arasındaki işbirliğinin güçlenmesinde bu tür programların çok önemli olduğunu düşünüyorum. Üniversitelerin başlıca fonksiyonlarını eğitim-öğretim, bilimsel araştırma ve topluma hizmet şeklinde değerlendirirsek, sanayi ile sağlanan işbirliğinin bu alanların tamamını olumlu etkilediğini düşünüyorum. Programı daha da geliştirmek için konuyla ilgilenen öğretim üyelerine yönelik eğitim faaliyetlerinin sıklığının artırılabileceğini düşünüyorum. SAP Üniversite İşbirliği Programı kapsamında bundan sonraki planlarınız nedir? Bundan sonraki planımız, sunduğumuz eğitim faaliyetlerinin kapsamını aşamalı olarak daha da genişletmektir. Tabii mevcut çalışmalarımızı 2014’ten beri

istikrarlı bir şekilde sorunsuz devam ettirmemizin de çok önemli olduğunu vurgulamak gerekir. Bu süreçte SAP eğitimlerinin kendi öğretim üyelerimiz tarafından verilmesi, eğitim içeriğini sürekli ve sürdürülebilir kıldı. Ayrıca akademik kadromuz bu eğitimlerin içeriğini daha da zenginleştirmek ve yeni başarılar elde etmek konusunda bize güç katıyor. SAP ile işbirliğinin bölümümüze ve öğrencilerimize büyük katkı sağladığı gerçeğinin bilinciyle bu çalışmaların daha da geliştirilmesi için sürekli bir arayış içerisindeyiz. Bu anlamda önümüzdeki dönemlerde SAP ders

içeriklerini artırarak devam ettirmeyi planlıyoruz. SAP Üniversite İşbirliği Programı kapsamında eğitimlere başladığımızda sadece 4. sınıflar için SAP içerikli eğitim sağlarken son 2 senedir bu eğitimleri 3. sınıflara da uygulamaya başladık. Benzer şekilde 2. sınıflar ve hatta 1. sınıflar için de kademeli olarak bu içerikleri müfredata katarak öğrencilerimizin daha kapsamlı bir eğitim almalarını sağlamayı amaçlıyoruz. Mevcutta devam eden bitirme tezleri için geniş kapsamlı çalışma yapımız da devam edecek. Ders içeriklerinde temel SAP modüllerinin yanı sıra henüz piyasada yeni olan, danışman ihtiyacı açığı daha fazla olan ve bu sebepten eğitim imkânı sağlamamızın daha da önemli olduğu alanlara yöneliyoruz. Bu amaçla geçen sene itibariyle SAP Lumira eğitimlerini müfredatımıza kattık. Benzer şekilde SAP HANA için de yakın gelecekte bu şekilde bir planımız var. Tüm bu çalışmalarımız ve gayretimiz öğrencilerimize büyük bir katkı ve imkân sunarken bizi de SAP Üniversite İşbirliği Programı çalışmalarında dünya çapında öne çıkarıyor.

.................................................................................................................................................................. KÖŞE YAZISI

ABAP MİMARİSİ HAKKINDA YENİ BİR KİTAP: “DESIGN PATTERNS IN ABAP OBJECTS” Dr. Kerem Köseoğlu Freelance SAP Yazılım Mimarı

Bir bina inşa etme ihtiyacı ortaya çıktıktan sonra, işe mimari tasarım ile başlanır. Ne yaptığını bilen tecrübeli bir mimar binanın tasarımını tamamlamadan inşaat başlamadığı gibi, mimarlık görevini de sadece konunun uzmanı üstlenir. İşin sahibi de, işçi de mimarlık işini yapmaz. Özüne baktığımızda; aynı durum yazılım dünyası için de geçerlidir. Yeni bir yazılımın geliştirilmesi de mimari tasarım ile başlar. Yazılım mimarisi, ayrı bir uzmanlık konusudur; analist, danışman veya geliştirici olmanın ötesinde bir tecrübe ve eğitim gerektirir. Ancak mimari tasarım, pek çok durumda kullanıcı-analist-danışman-geliştirici arasında bir yerlerde erimektedir. Başlı başına bir uzmanlık konusu olan yazılım mimarlığı, aslında projelerde ayrı bir rol olarak düşünülmelidir. Tecrübeli bir mimarın elinden çıkan bir yapı; güçlü, esnek, geliştirilebilir ve tekrarsız parçalardan oluşacaktır. Bu yapıdaki parçalar birbirinden bağımsız test edilebileceği gibi, ihtiyaç değiştiğinde başka parçalarla yer değiştirebilir veya ileride başka ihtiyaçlarda tekrar da kullanılabilir. Bu da şirketler açısından, daha düşük risk ve maliyet ile daha kaliteli yazılıma sahip olmak anlamına gelir. Bu tarz bir mimari yaklaşım için, Amerika’yı tekrar keşfetmeye gerek

yok. Yazılım dünyasında “Design Pattern” adıyla bilinen hazır şablonlar, sık karşılaşılan ihtiyaç ve problemlere karşılık ortaya çıkmıştır. Zamanın testinden geçen Design Pattern’lar, dilden ve platformdan bağımsız olarak tüm dünyada kullanılmaktadır. Örneğin; bir programdaki olaylardan bir başka programın da haberi olması gerekiyorsa, “Observer Design Pattern” bu konuda hazır bir mimari şablon önerir. Alternatif veri kaynakları söz konusuysa, “Data Access Object” şablonu sayesinde iş katmanı ile veri katmanı izole edilebilir. Hafızayı zorlayacak programlar için, “Flyweight” şablonu sayesinde nesnelerin paylaşılması ve hafıza ihtiyacının azalması sağlanabilir. Farklı geliştiriciler tarafından ek özellik eklenebilecek merkezi sınıflar, “Visitor Design Pattern” sayesinde değişikliğe kapalı ama geliştirmeye açık hale getirilebilir. Değişik senaryolarda farklı algoritmayla çalışması gereken bir program için “Strategy Design Pattern” kullanılabilir. Onay stratejisi belirlemek gibi değişken koşullara bağlı karar sistemleri, “Chain of Responsibility” ile kolay ve esnek bir şekilde uygulamaya alınabilir. Design Pattern kadar, kaçınılması gereken Anti-Pattern’ların farkında olmak da mimari tecrübenin bir parçasıdır. Örneğin; sorumlulukların tamamını tek bir sınıfa yüklemek “Blob” adı verilen zararlı bir Anti-Pattern’dir. Programlar arasında kodları paylaşmak yerine kopyalamak, “Copy-Paste Programming” olarak adlandırılır. Alt katmanların üst katmanlara bağımlı hale getirilmesi, “Jumble” olarak etiketlenir. Hiç kırılmadan yazılmış yüzlerce satır kod, “Spaghetti Code” adı verilen bir Anti-Pattern’dır.

Örnekler çoğaltılabilir. İşin özü; sık rastlanan yazılım ihtiyaçları için, analist/ geliştiricinin tecrübesi kapsamında bir anlamda “şansa bırakılmış” bir tasarıma gitmek yerine, zamanın testinden geçmiş Design Pattern’lar örnek alınarak ve Anti-Pattern’lardan kaçınılarak daha kaliteli bir mimari ile işe başlanabilir. Bu konuda kaynak aradığınızda, platform bağımsız veya SAP dışı platformlara yönelik pek çok kitap bulabilirsiniz. Ancak; doğrudan doğruya SAP/ABAP platformu üzerinde Design Pattern uygulamalarını anlatan kapsamlı bir kitap, bu konuda eksikliği hissedilen bir kaynak idi. SAP Press’ten yayımlanan “Design Patterns in ABAP Objects” adlı kitabımı, tam da bu ihtiyaca yönelik olarak kaleme aldım. Yaklaşık 400 sayfalık bu kitapta, yazılım mimarisinin temel modelleri olarak kabul edilen Design Pattern’ların SAP/ABAP platformunda nasıl uygulanabileceği incelenmektedir. Her bir bölüm, 15 yıllık danışmanlık tecrübemde içinde bulunduğum projelerden alınmış örneklerden oluşan vaka analizlerini de içermektedir. Tam 27 Design Pattern’ın tasarım şemaları ve kod örnekleriyle birlikte incelendiği kitap, aynı zamanda yazılım mimarisinin temel prensiplerini ve sık yapılan mimari hataları da ortaya koymaktadır. Bir senelik titiz bir çalışmayla ortaya çıkan ve piyasada yayınlanmış beşinci eserim olan bu kitabı; programcılıktan mimarlığa adım atmak isteyen ABAP danışmanları kadar, daha esnek ve sağlam fonksiyonel tasarımlar yapmak isteyen modül danışmanlarına da tavsiye ediyorum.

KOBİ’LERİN BÜYÜME İHTİYACINA ÇÖZÜM: SAP BUSINESS ONE Küçük ve orta ölçekli işletmeler, büyüme potansiyeli en yüksek olan kuruluşlardır. Ama günlük operasyonların detaylarında boğulurken, büyüme için gerekli adımları atmak zor. Çözüm, KOBİ’lere özel SAP uygulamaları.

Küçük ya da orta ölçekli olarak tanımlanan işletmelerin büyük hedefleri olur: Rekabette fark yaratmak, pazardan daha fazla pay almak, kritik riskler almadan büyümek… Ama bu büyük hedeflere ulaşabilmek için günlük operasyonların yükünden kurtulmak gerekir. Mevcut bilgi teknolojileri altyapısı da bu konuda pek yardımcı olmaz çünkü genellikle farklı markaların sistemleri dağınık bir yapıda kullanılır. Eldeki bilgilerin ayrı sistemlerde, uygulamalarda ya da lokasyonlarda tutulması, sadece KOBİ’lerin işletme süreçlerini değil, müşteri ilişkilerini de olumsuz etkiler. Oysa hiçbir işletme, müşteri memnuniyeti olmadan büyüyemez. KOBİ’lere özel SAP Business One, işletmenizin strateji ile uygulama arasındaki uçurumu kapatıp büyümesini sağlayabilir. İşletmenin tamamını gözlemleyip bütün operasyonların kontrol altında tutulmasını sağlayan entegre SAP

Business One çözümü, bütün kritik bilgilere anlık erişim sunuyor. Böylece temel noktalarda iş süreçlerinin yönetimini kolaylaştırıyor: • Muhasebe ve finans • Satış ve müşteri ilişkileri yönetimi (CRM) • Satın alma ve operasyonlar • Stok ve dağıtım • Raporlama Her işletmenin ihtiyaçlarının farklı olduğunu bilen SAP, Business One ile esnek bir yapı sunuyor. Yerleşik ortamda ya da mobil uygulama üzerinden kullanılabilen SAP Business One hem SAP HANA® hem de Microsoft SQL Server platformlarında çalışabiliyor. Çalışanların kurulum yapılır yapılmaz kolayca kullanmaya başlayabileceği çözümün kapsamı da işletmeler büyüdükçe genişletilebiliyor. Karar sizin... Tek yapmanız gereken ihtiyaçlarınızı doğru belirlemek.

ŞİRKETİNİZ BÜYÜRKEN, BUGÜN YAPACAK ÇOK İŞİNİZ VARKEN, YARINI DÜŞÜNMEK KOLAY DEĞİL.

SAP BUSINESS ONE® POWERED BY SAP HANA® ILE SADELEŞMENİN TAM ZAMANI İşletmenizi büyütürken her dakikanız değerlidir. SAP Business One powered by HANA, işletmenizle ilgili gerçek-zamanlı bilgiler sunarak daha doğru kararları daha hızlı almanızı sağlıyor. Planlama döngülerinizi, satış süreçlerinizi, finansal işlemlerinizi, günlük işlerinizin çoğunu bugünden hızlandırın. Böylece yarını düşünmeye zamanınız kalsın. Detaylı bilgi için discover.sap.com/business-one-sap

İŞLETMENİZİ SAP® BUSINESS ONE GÜVENCESİYLE BÜYÜTÜN İşletmenizin potansiyeli büyük. Harika fikirleriniz var. Pazar taleplerine hızla karşılık vermek istiyorsunuz. Peki kurumsal yazılım altyapınız sizi destekliyor mu?

Daha iyi bir çözümü tercih edin Küçük ölçekli işletmelerin kullandığı dağınık uygulamalar, işletmenin tamamı hakkında bütüncül veriler sağlayamıyor; karar almak için gerekli stratejik bilgileri sunamıyor.

İK

Mal

i tab

lola

e Muhaseb

CRM

Çözüm: SAP® Business One

HİZMET

STOK

ÜRETİM

İşletmenizin tamamı için tek bir çözüm

SATIN ALMA

SATIŞ

FİNANS

Kapsamlı, bütüncül, uygun maliyetli bir çözüme geçmenin zamanı gelmedi mi? SAP® Business One, tüm operasyonlarınız için gerekli süreçlerin tamamını destekliyor. Kritik verilerinizin hepsini saklıyor ve kullanıcılara bu verilere her an, her yerden erişim imkanı sunuyor.

Aygersan SAP Business One Projesi/Uygulayıcı SAP İş Ortağı EOD

önce Malzeme “ SAP’den İhtiyaç Planlama süreçlerimiz

hiç optimize değildi. Eskiden neredeyse bir günümüzü alan işleri şimdi iki saat içerisinde rahatlıkla yapabiliyoruz. Benzer şekilde, satın alma taleplerimizi oluşturma ve işleme süremiz de üç günden üç saate düştü. Esin Sakik, Aygersan Üretim Planlama Müdürü

“

Rotanızı inovasyona çevirin SAP Business One, işletmenizi gerçek-zamanlı yöneterek büyük ölçekli kuruluşlarla bile daha etkili şekilde rekabet etmenizi sağlayacak temel teknolojik inovasyonları destekliyor.

Mobil erişim

Bulutta uygulama

Entegre analitik

Yeni nesil bellek-içi bilişim

Başarısı kanıtlanmış bir tedarikçiyi seçin: SAP

SAP ürünlerinin sadece büyük ölçekli işletmelere uygun olduğunu mu ürünlerininSAP, sadece büyük ölçekli200 binden fazla düşünüyorsunuz? SAP Yanılıyorsunuz. dünya genelinde uygunsunuyor. olduğunu mu KOBİ’ye güçlü ve uygun işletmelere maliyetli çözümler düşünüyorsunuz? Yanılıyorsunuz. SAP, dünya genelinde 200 binden fazla KOBİ’ye güçlü ve uygun maliyetli çözümler sunuyor.

Yerel pazarın ötesine uzanın SAP Business One, sınır tanımadan dünyanın her ülkesine ulaşıyor:

27 farklı dil 44 farklı ülkeye özel versiyon

%80

150’yi aşkın ülkede kullanıcı

SAP müşterileri arasında KOBİ’lerin oranı

Gerçek-zamanlı bilgilerle daha kısa sürede daha doğru kararlar alın

Uygun maliyetli, esnek, ölçeklendirilebilir bir çözümle işletmenize hemen değer katın Başarısı kanıtlanmış SAP uygulama metodolojisiyle hızlı kurulum yapın ve birkaç hafta içinde sonuçları gözlemleyin.

SAP Business One’ı yerleşik ortamda ya da bulut üzerinde kullanın ve mobil cihazlar üzerinden erişim sağlayın. SAP Business One, SAP HANA® platformunun bellek-içi bilişim teknolojisi sayesinde entegre iş zekası ve analitik çözümleri sunuyor. Böylece her çalışan, IT departmanının yardımına ihtiyaç duymadan, birimine özel raporlar ve dashboard’ları kolayca hazırlayabiliyor.

500’ü aşkın sektörel eklentiyle, SAP Business One çözümünü işletmenize en uygun şekilde geliştirin.

Sönmez Metal SAP Business One Projesi/Uygulayıcı SAP İş Ortağı Miren

“ SAP Business One ile şirketimiz Malzeme İhtiyaç Planlaması’nı projeler bazında daha hızlı ve daha doğru yapar hale geldi. Bu çözüm birden çok lokasyonda taahhüt işi yapmak zorunda olan Sönmez personelinin bilgi akışını düzenledi, ortak veritabanı sayesinde bağımsız ya da merkezi raporlar ve planlar yapma imkanı sağladı. Mehmet Ali Bozyel, Sönmez Metal Genel Müdürü

“

YENİLİK................................................................................................................................................................................................

SAP HANA VORA, KURUMSAL VERİYİ BÜYÜK VERİYLE BULUŞTURUYOR Bellek-içi sorgu motoru SAP HANA Vora, Hadoop’ta tutulan büyük veriyi diğer kurumsal uygulamalardan akan veriyle birlikte kolay ve anlaşılır şekilde analiz ediyor. SAP HANA Vora ile büyük veriyi, kurumsal veriyle basit ve hızlı bir şekilde birleştirmek mümkün oluyor. Sosyal ağlardan mobil uygulamalara kadar sınırsız sayıda veri kaynağı, dijital ekonomi içinde devasa miktarlarda veri üretiyor. Büyük veri kavramıyla birlikte büyüyen Hadoop, pek çok dijital işletme için bu verileri uygun maliyetlerle saklama olanağı sağlıyor. Ne var ki Hadoop üzerinde oluşan veri havuzunu yapılandırılmamış haliyle işlemek ve anlamlı bilgiye dönüştürmek, kurumsal ölçekte verimsiz bir çalışma anlamına gelebiliyor. SAP HANA Vora çözümü de tam olarak bu noktada devreye giriyor. Hadoop üzerinde saklanan büyük veriyi, kurumsal iş uygulamalarından gelen veriyle birlikte işleyen bellek-içi sorgu motoru SAP HANA Vora, dijital işletmelerin büyük veriye ilişkin kritik ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlıyor. İngilizce “voracious” sözcüğünden aldığı isimle, “büyük veri için büyük iştah” duyan SAP HANA Vora, büyük veri dünyasını tıpkı kurumsal uygulamalarda olduğu gibi boyutsal iş analitiğiyle tanıştırıyor. Apache Spark uygulama çerçevesine (execution framework) dahil olan SAP HANA Vora, Hadoop üzerinde zenginleştirilmiş, etkileşimli iş analitiği sağlıyor.

SAP HANA Vora nasıl çalışıyor?

SAP HANA’nın gerçek zamanlı bellek-içi veritabanını baz alan Vora, Hadoop ve diğer kaynaklardan durmaksızın akan veriyi en hızlı biçimde işleyebilmek için veritabanına bir analitik katmanı ekliyor. Yapılandırılmamış Hadoop verisi, SAP HANA Vora ile oluşturulan yapılandırılmış veri hiyerarşisinde işleme alınıyor. Aynı anda, SAP HANA üzerinde çalışan ERP, BO, BW gibi kurumsal sistemlerden gelen veriler Hadoop verisiyle entegre ediliyor. Oluşan bu kombine veri üzerinde Apache Spark mimarili bir SQL

arayüzünde OLAP gibi bellek içi iş analitiği çalıştırmak mümkün oluyor. Veri geliştiriciler ve analistler için kümelenmiş veriye anlık erişim sağlayan SAP HANA Vora, dijital işletmelere anlamlı bilgiye dayalı karar verme kabiliyeti kazandırıyor.

SAP HANA ile gerçek zamanlı analitik gücü

Vora, SAP HANA platformunun gücünü kullanarak hem SAP HANA hem de Hadoop sistemleri genelinde saklanan tüm veriyi uçtan uca bellek içinde işleyebiliyor. SAP HANA’dan ayrı bir ürün olarak sunulan SAP HANA Vora, kendine özgü bir donanım yatırımına ihtiyaç duymuyor. Bunun yerine Hadoop ve Spark’ın kurulu olduğu küme düğümlerinde konumlanıyor. Hem iş hem Hadoop verisi üzerinde etkileşimli sorgularla temel neden analizini SAP HANA Vora ile yapabilen iş analistleri, daha önceden yapılandırılmamış verilerden anlamlı sonuçlar çıkarabiliyor. Bu sayede, örneğin bankalar, gerçekleşen işlemleri, müşteri geçmişinde görülen olağandışı durumlarla gerçek zamanlı olarak kombine analiz ederek riskleri ve dolandırıcılık olaylarını en aza indirebiliyor. Ya da telekomünikasyon şirketleri ağ trafiğindeki davranışları inceleyip potansiyel darboğazları önleyerek hizmet kalitesini artırıyor. Sosyal medya, Nesnelerin İnterneti ve gelişen teknolojinin hayatımıza kazandırdığı yeni nesil veri kaynakları gelecekte de dijital iş dünyasını şekillendirmeye devam edecek. Bu kaynakların oluşturduğu veriyi kritik kararlara değer katacak şekilde anlamlı hale getirmek isteyen dijital işletmeler, SAP HANA Vora kullanarak büyük veriyi kurum içi veriyle bir arada hızlı ve sade biçimde kullanmanın avantajını yaşıyor.

.................................................................................................................................................................. KÖŞE YAZISI

Aykut Tellibayraktar SAP Türkiye Analitik Ürünler Satış Yöneticisi

Büyük veri kavramı hayatımıza 2012 yılında çok güçlü bir giriş yaptı. Aslında daha önceleri de kullanılan bir ifadeydi ama bu sefer algımızı değiştiren, bizi uyaran bir şey oldu: Bu kavramın tanımı, verinin işlenmesinin zorluğu (verinin hacmi, hızı, çeşitliliği vs.) odaklı bir açıklamaya büründü ve artan veri üretim hızının hayatımızda neleri değiştirebileceği incelenmeye başladı. Kasıtlı ya da değil, bir pazarlama harikasıyla karşı karşıya kaldık. Büyük veri, tanımı içine o kadar çok olguyu aldı ki muğlak bir yapıya büründü. Kimse net bir tanım yapamadı, sınırları çizemedi. Bu da kurumları, ne kadar çok sayıda büyük veri projesi yaparsanız yapın hiçbir zaman bitmeyecek bir yolculuğa çıkardı. İşin ilginci, konunun muğlaklığı herkesin kendinden bir şey bulmasına ve konuyla ilgilenmesine yol açtı. İşiniz üretim mi? Büyük verinin üretim bandında üretilen verinin analizi ve öngörücü bakım senaryoları ilginizi çekti. İnternet üzerinden perakende ürün satıyorsanız sayfalar arası tıklamaları analiz ederek sıradaki en uygun ürünü bulmakla ilgilendiniz. Doktorsanız gen analizlerini çok kısa zamanda yapıp kişiye özel ilaç geliştirme fikrinin peşinden gittiniz.

BÜYÜK VERİ NASIL YÖNETİLEBİLİR Burada iki ana yaklaşım tercih edildi. 1. Büyük veriyi bir bütün olarak ele almak. Önceliği veri işlemeye ve teknolojiye vermek, veri toplandıkça kullanım alanlarını belirlemek. 2. Büyük veri kavramını alt bileşenlerine bölmek, her birini iş faydası oranında önceliklendirerek ele almak. Geleneksel veri ambarı projelerinde kullanılan “kaynakta ne veri varsa alalım işleyelim, bir gün lazım olur” yaklaşımını burada ilk seçenekte gördük. Uzun proje döngülerini kaldırabilen bütçelere ve piyasa dinamiklerine sahip kurumlar ilk yaklaşımı tercih etti. Adı “büyük veri” ifadesini içeren projeler genelde bu gruba girdiler. Projenin paydaşları farklı iş birimleri olduğundan, genelde bilgi işlem birimleri liderliğinde yürütüldüler. Toplanan verinin farklı iş ihtiyaçlarına yönelik kullanılabilmesi için alt projeler açıldı. Büyük veri projesi bu alt projeleri yutan ve yuttukça büyüyen, genelde hantallaşan bir kara deliğe dönüştü. Diğer taraftan öncelikli iş ihtiyaçları ortada olan, kısıtlı bütçelerle çalışıp daha çevik projeler geliştirmesi gereken kurumlar ikinci yöntemi kullanmak zorunda kaldılar. Hedefe odaklı hareket ettikleri için sonuçlara daha çabuk

ulaştılar, daha net ve yüksek iş faydaları sağladılar. Projeler, belli bir iş faydasına odaklı olduğundan ilgili iş biriminin liderliğinde yürütüldüler. İlginçtir ki büyük veriden en yüksek faydanın sağlandığı bu projelerin adı “büyük veri projesi” değildi. SAP’de sadelik odaklı stratejimiz iş ihtiyacına ve faydaya odaklanmayı gerektiriyor. Biz projeye başlarken kullanılacak teknolojiye değil, büyük veriyle sağlanacak iş faydalarına odaklanıyoruz. Kurumlara da önerimiz başarılı büyük veri projeleri yapmak için “büyük veri” projeleri yapmamalarıdır. Başarı için izlenmesi gereken adımları aşağıdaki gibi listeleyebiliriz. 1. İş ihtiyacını ve hedefinizi belirleyin. 2. Hedefe ulaşmak için hangi paydaşlarla çalışmanız gerektiğini ve onlara en çok nasıl fayda sağlayabileceğinizi anlayın. 3. Paydaşlarla çalışıp problemi (mevcut durumda ulaşılamayan noktaları) tanımlayın. 4. Problem çözümü için kullanılacak veri, teknoloji, iş gücü ve yetkinlikleri belirleyin. 5. Projenizi mümkün olduğunca kısa döngülerle çıktı üretecek şekilde planlayın. Ve gözünüzü asla hedeften ayırmayın.

HABERLER............................................................................................................................................................................................

ORS, SAP HANA İLE ÜRETİM VE YÖNETİM SÜREÇLERİNDE MÜKEMMELLİĞİ YAKALADI 1986 yılından bu yana metal sektöründe faaliyet gösteren ve günümüzde yaklaşık 2000 kişilik ekibiyle ağırlıklı olarak ihracat yapan Ortadoğu Rulman Sanayi ve Tic. A.Ş. (ORS), Vektora danışmanlığında SAP HANA’ya başarılı bir geçiş yaptı.

ortadan kalktı, lokal yönetilen süreçler entegre bir yapıya dahil edildi. Daha önce Excel’de takip edilen birçok işlem SAP tarafından veya SAP içinde yapılır hale geldi. Birçok süreç yeniden tasarlanarak verimsiz uygulamalar ortadan kaldırıldı.

Türkiye’de üretim sektöründeki ilk SAP Suite on HANA projelerinden biri olan çalışmada SAP ERP on HANA ve SAP BW on HANA çözümleri kullanıldı. Mobil uygulamalar için geliştirme yapıldı. Ayrıca, SAP S/4HANA lansmanının hemen ardından, ORS’de Simple Finance kurulumu yine proje esnasında yapıldı. Projede, Vektora uzmanlığıyla EDI, PDKS, Akıllı Depo, Veri Toplama Sistemleri gibi dış sistemlerle entegre çalışan, eksiksiz bir SAP ERP

Ayrıca büyük oranda ihracat yapan ORS’nin müşterileri ve tedarikçilerin büyük çoğunluğu da SAP kullanıcısı olduğu için aynı dil kullanılır hale geldi. Yine Vektora danışmanlığında, sistemin bazı noktalarında B2B entegrasyonları için çalışmalar başlatıldı. En önemlisi ise ORS’nin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarını karşılayacak, her zaman desteği bulunabilecek, teknolojisi yüksek, sürdürülebilir bir sistem kazandırılmış oldu.

sistemi oluşturuldu. ORS bünyesinde “in-house” geliştirilmiş yazılımlar tamamen ortadan kaldırılarak tüm süreçler SAP kapsamında yönetilmeye başladı. Proje sonucunda ORS’de çalışana bağımlılık büyük oranda

TÜRK TRAKTÖR, TÜRKİYE’NİN İLK SAP SATIŞ VE OPERASYONEL PLANLAMA PROJESİNİ GERÇEKLEŞTİRDİ Türk Traktör, SAP Satış ve Operasyonel Planlama (SAP S&OP) projesini Improva danışmanlığında başarıyla canlı kullanıma aldı. Ülkemizdeki ilk Satış ve Operasyonel Planlama projesi olma özelliğini taşıyan bu çalışma için Türk Traktör, SAP Tedarik Zinciri Yönetimi çözümlerinde tek yetkili partner olarak hizmet veren Improva’yı tercih etti. Proje, planlama alanında Türk Traktör’e sunulan başarılı dijital dönüşümün yanı sıra süreçsel ve organizasyonel dönüşümleri de beraberinde getirdi. Projenin canlı kullanıma alınmasıyla birlikte Türk Traktör’ün planlama süreçleri merkezileşti ve SAP S&OP on HANA ile MS Excel üzerinde gerçek zamanlı çalışma ortamı oluşturularak planlamada hız ve esneklik kazanıldı. Lojistik kısıtlarla birlikte finansal hedef ve göstergeleri de dikkate alan SAP S&OP sistemiyle, uzun dönemli simülasyonların yapıldığı, kısa-orta-uzun vadeli satın alma ve üretim kararlarını direkt olarak etkileyen proaktif bir planlama ortamı elde edildi.

CARREFOURSA, 800 MİLYON ALIŞVERİŞ VERİSİNİ SAP HANA İLE MİLİSANİYELER İÇİNDE İŞLİYOR CarrefourSA, METRIC’in SAP HANA çözümü ile veri ambarı ve analitik platform kurarak milyonlarca müşteriye sunduğu hizmetin kalitesini daha da artırdı. METRIC’in birkaç hafta gibi kısa bir sürede kurduğu güçlü veri ambarının üzerine inşa edilen analitik platform ile CarrefourSA, müşterilerini alışverişlerinde aldıkları ürünlere, harcama miktarına ve sepet büyüklüklerine göre segmentlere ayırıyor ve kişilerin yaşam tarzına göre özelleştirilmiş fırsat ve kampanyalar sunuyor. Diğer firmaların 20-40 saniyede yapabildikleri sorgulamaları milisaniyeler içerisinde yapan CarrefourSA’nın ileri istatistik programı ile müşteriler birçok segmente ayrılabiliyor. Üstelik tüm bunlar satın alınan ürünlerin ve alışveriş alışkanlıklarının analizi ile tespit ediliyor. Bu tespitler ardından kampanya kurguları hayata geçiriliyor ve müşterilerin alışveriş memnuniyetini artırmak için kişilere özel hizmetler sunuluyor.

TADIM GIDA, SAP ERP İLE BÖLÜMLER ARASINDAKİ İLETİŞİMİ VE VERİMLİLİĞİ ARTIRDI 1971’den bu yana ay çekirdeği, kuruyemiş ve kuru meyveyi paketleyerek en taze haliyle ve en uygun fiyattan tüketiciye sunma ilkesini benimseyen TADIM Gıda, Arete Danışmanlık uzmanlığıyla SAP ERP sistemini 4 Ocak 2016 tarihinde hayata geçirdi. TADIM Gıda bünyesinde yer alan merkez, üretim ve dağıtım lokasyonlarındaki iş süreçleri

uçtan uca, tek seferde ve 10 ay içinde başarıyla SAP ERP altyapısına taşındı. Arete Danışmanlık tarafından gerçekleştirilen projede muhasebe, duran varlık, maliyet yeri, masraf yeri, satış dağıtım, satın alma, depo yönetimi, üretim, insan kaynakları modüllerinin yanında bayi portal, banka/e-fatura/e-

defter, veri ambarı uygulamaları, TADIM raporlama sistemi ve TADIM saha otomasyon sistemi entegrasyonları da yer aldı. Projeyle birlikte TADIM Gıda’da bölümler arası iletişim ve verimlilik artışının yanı sıra iş süreçlerinin standardizasyonu da sağlandı. Ayrıca, ortak bir platformdan alınan bilgilerin anlık raporlanabildiği entegre bir yapı kuruldu. TADIM Gıda, yakın gelecekte bütçeleme projesi ile bütçe çalışmalarının SAP ERP ile uyum içinde ve doğru verilerle çalışmasını sağlamayı; iş zekası uygulamalarını ve mobil uygulamaları yaygınlaştırarak da gerek Türkiye’de gerekse uluslararası rekabette sağlam adımlarla ilerlemeyi hedefliyor.

SARAR GİYİM, SAP FASHION MANAGEMENT PROJESİYLE BİR İLKE İMZA ATIYOR Türkiye’nin lider hazır giyim markalarından SARAR, ACRON Bilişim danışmanlığında, aynı zamanda Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan SAP FMS (Fashion Management) Projesi’ni hayata geçiriyor. SARAR GİYİM, ülkemizde ilk kez hayata geçirilecek olan Fashion Managment programının operasyonel yönetimi ve diğer SAP entegrasyon süreçleri kapsamında, ACRON Bilişim ile birlikte çalışacak. Satış, satın alma ve lojistik süreçleri, insan kaynakları, mağaza

yönetimi, gayrimenkul yönetimi, finansal süreçler ve muhasebe süreçleri ile operasyonel süreçler ve yönetim raporlaması gibi birçok konu ACRON danışmanlığında ilerleyecek. 29 Haziran’da iki şirketin Eskişehir’de bir araya gelmesi ile temelleri atılan projenin 1 Temmuz 2017’de canlı kullanıma geçişi planlanıyor. Proje kapsamında ayrıca insan kaynakları yönetimi FMS projesinden ayrı yönetilerek, 1 Ocak 2017’de canlı kullanıma alınacak.

CAFFÉ NERO FİNANSAL RAPORLAMA VERİMLİLİĞİNİ ARTIRIYOR Caffé Nero, finansal gelişiminin performans takibini daha verimli analiz edebilmek için D-CAT Technologies iş zekası ekibi ile SAP BusinessObjects uygulamasını tercih etti. Proje, Micros sistemini kullanan mağazalardaki satış verileri ile SAP ERP kullanılarak tutulan finansal bilgileri birleştirerek tekil raporlar üretmek ve İngiltere’deki merkezin şablon halindeki rapor setlerini Caffé Nero Türkiye verileri ile hazırlamak amacıyla başladı. Projede, Micros ve SAP ERP sisteminden universler ve SSIS ile özet tablolar oluşturuldu. Satış, malzeme ve finans ile ilgili raporlar hazırlandı. Projenin tamamlanmasıyla, satış fiyatları senaryo analiz raporu ile parametreler kullanılarak yapılan muhtemel fiyat artışının, şirket kârlılığına olan etkisi incelenebilmeye başladı. KPI takip rapor seti ile Caffé Nero’nun detaylı finansal ve satış bilgileri istenen periyodlarda, Like For Like formatında şirket yönetiminin kullanımına sunuldu.

HABERLER..........................................................................................................................................................................................

YAPIRAY, SÜRDÜRÜLEBİLİR VE ETKİN YÖNETİM YAPISINI SAP İLE DAHA DA GÜÇLENDİRDİ Bu sayede işgücü ve zamandan tasarruf edilerek katma değer oluşturuldu.

Yapı Merkezi bünyesinde edinilen raylı sistemler deneyimini 1998 yılından bu yana uygulamalı olarak sektörün hizmetine sunan YAPIRAY, kurumsallaşma odaklı ERP ihtiyacını, Çözümevi danışmanlığında SAP çözümleriyle karşıladı. YAPIRAY, vizyonunu ve stratejik hedeflerini destekleyebilecek, aynı zamanda işletmeyi kurumsallaşma yolunda hızlı adımlarla ilerletecek bir ERP uygulamasına ihtiyaç duyuyordu. Bu süreçte, YAPIRAY’ın büyüme hedeflerine uyumlu bir çözüm olarak SAP kullanılmasına karar verildi. Uygulayıcı danışman firma olarak da özellikle Proje Yönetimi ve İnşaat sektörüne özel uyarlamalar konusunda büyük deneyim sahibi olan Çözümevi tercih edildi. SAP Projesi, Nisan 2015’te, YAPIRAY’ın yürütmekte olduğu tüm demiryolu projeleri ve üretim tesislerinde eş zamanlı olarak başlatıldı. Şirketin Lojistik ve Finansal işlemlerine ek

olarak Proje Yönetimi, Üretim, Makine Parkı Yönetimi ve İnsan Kaynakları konularını da kapsayan 9 ayrı modül için kavramsal tasarım, YAPIRAY proje ekibi ve Çözümevi tarafından yapıldı. 25 kişilik aktif proje ekibi ile yapılan bu çalışmanın ardından Ocak 2016’da entegrasyon testleri gerçekleştirildi. Eğitim ve entegrasyon testleri de tamamlandıktan sonra proje 1 Temmuz 2016’da canlı kullanıma başarıyla alındı. Çözümevi’nin önemli katkılarıyla hayata geçen proje ile YAPIRAY’daki Makine İşletme, Proje Yönetimi ve İmalat süreçleri Lojistik ve Finansal süreçlerle entegre bir şekilde çalışmaya başladı.

Proje sonunda, daha önce kullanılan ve ayrı ayrı depolanan raporlama metotları ve şirketin entelektüel hafızası tek bir çatı altında toplandı. Ayrıca iş süreçlerinin gözden geçirilmesi neticesinde, iş körlüğü sonucu oluşan zaman ve efor kayıpları da en aza indirildi. Şirketin tüm faaliyet kollarının her bir lokasyonda geliştirilmiş iş süreçleri ile birbirine entegre hale getirmesiyle, şirket içi iletişim ve etkileşimde verimliliği artırmak amaçlı Lean Management (Yalın Yönetim) yapısı ile SAP ERP uygulaması bütünleştirildi. Böylece zaman ve emek verimliliğinin artırılmasını ve devamlılığını sağlayacak temel bir altyapı oluşturuldu. Sağlanan bu etkin altyapı ile karar verme mekanizmalarının doğru zamanda, doğru içerikte ve doğru verilerle beslenmesi sağlanarak, şirketin sürdürülebilir etkin yönetim yapısı güçlendirildi.

BAŞKENTGAZ’DA SAP IS-U VE SAP CRM SİSTEMİ İLE DEĞİŞİM DEVAM EDİYOR Türkiye’nin ikinci büyük doğalgaz dağıtım şirketi olan Başkent Doğalgaz Dağıtım Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş., SAP IS-U ve SAP CRM sistemine, SAP’nin enerji sektöründeki güçlü iş ortaklarından BTC Bilişim Hizmetleri’nin danışmanlığında geçti. Fazlandırılmış projelendirme şeklinde yürütülen BAŞKENTGAZ projesinin Mayıs 2015’te tamamlanan 1. fazında FI, CO, MM, SD, PS, PM uygulamaları; Haziran 2016’da tamamlanan 2. fazında ise CRM, Ana Veri Yönetimi, Cihaz Yönetimi, Tahakkuk ve Faturalama, Sözleşme Muhasebesi, İç Tesisat, Kamu Yönetimi, Hukuk Takip, Online Hizmetler/Müşteri Portali, OpenText Doküman Yönetim Sistemi, BPC (Bütçe Planlama Modülü) sistemleri, BTC danışmanlığında planlandığı şekilde ve başarıyla canlı kullanıma alındı. Türkiye’de gaz dağıtım sektöründe ilk kez SAP Fiori ekranlarının kullanıldığı proje olma özelliği de taşıyan BAŞKENTGAZ projesi kapsamında, SAP Fiori sayesinde PTT’nin 750 veznesi, kendi personellerinin kullanıcı ve şifreleri ile sisteme giriş yapabiliyor. ING Bank’ın 18 şube ve 36 veznesi ile 43 adet kiosk da BAŞKENTGAZ’a ait 16 şube ve 80 vezne ile entegre bir şekilde kartlı gaz satışı gerçekleştirebiliyor. Proje kapsamında canlı uygulamaya geçiş tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde toplamda 250 bin adet kartlı gaz satışı yapıldı.

Canlıya geçiş tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde sahada toplam okunan abone sayısı 895 bin adet olan proje kapsamında SAP CRM for Utilities şapkası altında aynı sürede 1.935 adet Abone Bağlantı Anlaşması ve 8.720 adet Abonelik Sözleşmesi yapıldı. Projede yaklaşık 50 milyon veri, ABYS sisteminden SAP IS-U ve SAP CRM sistemine 72 saat gibi kısa bir zamanda aktarıldı.

KARMAŞIKLIK HAFTASONU ÇOK ÖNEMLİ BİR PLANIN OLMADIĞINI UMAR

SADELİK BİR HAYAT SUNAR

Karmaşık BT altyapıları, mesai saatlerinin %40’lık dilimine mal oluyor. Çalışanların hem hak ettikleri hafta sonlarından, hem de yaptıkları işe olan sevgilerinden çalıyor. İşinizi daha basit yöntemlerle yürütmek için elinizden geleni yaptınız mı? Daha fazla bilgi için sap.com/runsimple adresini ziyaret edin.

Daha iyisi, Daha ilerisi için

Askent Sokak Kosifler İş Merkezi No: 3/B A Blok Kat: 5 İçerenköy, Ataşehir - İstanbul

+90 216 467 1458 +90 216 302 8583

info@cozumevi.com