6D\× (NLP
6$3 7h5.ú<(·1ú1 <,/, %DüDU×O× ELU \×O× JHULGH E×UDNDQ 6$3 7 UNL\H JHOHFHN \×OD KD]×U
+$1$ LOH G|Q ü PH KD]×U ROXQ
ûLPGL LüOHWPHOHU LoLQ PRELOLWH ]DPDQ×
6$3 )2580 ·'( g1( d,.$1/$5 6$3 JHOHFHùL EXOXWWD J|U \RU
M
Y
EN İYİ HAMLE Bu yıl 16’ncısı gerçekleșecek olan SAP FORUM, iș dünyasını teknolojinin yeni oyun alanına tașıyor. Mobiliteden bellek içi bilișime, bulut teknolojilerinden, iș zekasına kadar SAP’nin her alandaki yüzlerce çözümüne odaklanan SAP FORUM 2011’in açılıșını, strateji dehası ve satranç dünyasının efsane ismi Garry Kasparov yapacak. 23 Eylül 2011 Cuma günü Lütfi Kırdar Kongre Sarayı’nda gerçekleșecek SAP FORUM 2011’i kaçırmayın.
23 Eylül 2011 Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı www.sap.com.tr/sapforum2011
ÖNSÖZ
..................................................................................................................................................................................................................................................
GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRİYORUZ 6$3 7 UNL\H¶QLQ KL]PHWH EDìODGÎîÎ \ÎOÎQGD 7 UNL\H FLGGL ELU NUL] V UHFLQGHQ JHoL\RUGX +HUNHVLQ GHîLìLPGHQ YHULPOLOLNWHQ V|] HWWLîL \ÎOODUGÎ % W Q VHNW|UOHU JLEL ELOLìLP VHNW|U GH EX GHîLìLPLQ WDP RUWDVÎQGD\GÎ $UWÎN \DWÎUÎPODUÎQ \|Q YHULPOLOLîH oHYULOPLìWL 6$3 7 UNL\H RODUDN E|\OH ELU RUWDPGD oDOÎìPDODUÎPÎ]D EDìODGÎN YH KHU JHoHQ \ÎO E \ G N d QN WDP GD LìOHWPHOHULQ LVWHNOHULQH FHYDS YHUHFHN o|] POHUH VDKLSWLN 7HPHO LONHPL] KHU ]DPDQ P ìWHULPL]H GHîHU NDWPDN ROGX *HoHQ V UHoWH JHOLìHQ WHNQRORML\OH EXQX GDKD VRPXW KDOH JHWLUGLN 'HîHU \|QHWLPLQLQ ìLUNHWOHULQ ELOLìLP WHNQRORMLOHUL \DWÎUÎP VWUDWHMLOHULQH NDUDU YHUHQ VW G ]H\ \|QHWLFLOHUL LoLQ E \ N |QHP WDìÎGÎîÎQÎ ELOL\RUX] %XQXQ LoLQ \|QHWLFLOHULQ NDUDU YHULUNHQ HQ oRN NXOODQGÎîÎ EHQFKPDUNLQJ JHWLUL DQDOL]L YH \DWÎUÎP \RO KDULWDODUÎQÎQ EHOLUOHQPHVL JLEL NRQXODUGD RQODUD GHVWHN YHUPH\H oDOÎìÎ\RUX] 0 ìWHULOHULPL]H EX NRQXGD \DUGÎPFÎ ROPDN LoLQ DUWÎN ELU GHîHU P KHQGLVOLîL ELULPLPL] GH YDU 6WUDWHMLPL]L KHS \HQLOLîH RGDNODGÎN íLPGL PRELOLWH EHOOHN LoL LQ PHPRU\ YH EXOXW ELOLìLP o|] POHULPL]OH VHNW|U \HQLGHQ ìHNLOOHQGLUL\RUX] 6$3¶QLQ KHGHIL G Q\DGD PLO\DU NXOODQÎFÎ\D XODìPDN %X KHGHIH XODìPDNWD PRELO G Q\D YH J|P O VLVWHPOHU E \ N |QHP WDìÎ\RU %XJ Q DOGÎîÎQÎ] HNPHîLQ ELQGLîLQL] DUDEDQÎQ NXOODQGÎîÎQÎ] EX]GRODEÎQÎQ UHWLPLQGH NÎVDFD \DìDPÎQ KHU DODQÎQGD 6$3¶QLQ ELU NDWNÎVÎ YDU 0RELO G Q\D EL]H \HQL ELU SODWIRUP VXQX\RU %X SODWIRUPGD PRELOLWH X\JXODPDODUÎQD DLW |]HOOLNOHUL NHQGL (53 VLVWHPOHULQH DGDSWH HWPH\L EDìDUDELOHQ ìLUNHWOHU |Q P ]GHNL J QOHUGH \DSWÎNODUÎ oDOÎìPDODUÎQ ID\GDODUÎQÎ VRPXW RODUDN J|UPH\H EDìOD\DFDNODU
.XUXPVDO \D]ÎOÎP G Q\DVÎQGD NRQXìXODQ WUHQGOHULQ EDìÎQGD HOEHWWH NL VRQ \ÎOODUÎQ HQ SRS OHU NRQXODUÎQGDQ 6DD6 ELU KL]PHW RODUDN \D]ÎOÎP YH RQXQ \DQVÎPDODUÎQGDQ EXOXW ELOLìLP JHOL\RU íLUNHWOHU %7 \DSÎODUÎQÎ µEXOXWODUD¶ WDìÎPD\D EDìODGÎ 6$3 GH EX DODQGDNL \DWÎUÎPODUÎQD KÎ] YHUGL gUQHîLQ 6$3 LQ PHPRU\ EHOOHN LoL WHNQRORMLVL EXOXW \DSÎVÎQÎ HWNLOH\HFHN YH \HQL XIXNODU DoDFDN |]HOOLîH VDKLS *HOHFHîL \HQLGHQ ìHNLOOHQGLUHFHîLQH LQDQGÎîÎPÎ] oRN |QHPOL ELU JHOLìPH GH +$1$ 6$3 +$1$ IDUNOÎ ND\QDNODUGDQ YH VDWÎì QRNWDODUÎQGDQ JHOHQ PLO\RQ VDWÎUOÎN ELU YHUL\L VDQL\H LoLQGH JHUoHN ]DPDQOÎ RODUDN LìOH\LS DQDOL] HGHELOL\RU %X QHGHQOH +$1$¶QÎQ JHOHQHNVHO YHUL LìOHPH YH DQDOL] \|QWHPOHULQGH N|NO ELU GHîLìLP \DUDWDFDîÎQD LQDQÎ\RUX] 6RQXo RODUDN WHNQRORMLGHNL EX GHîLìLPOHU KHSLPL]LQ KD\DWÎQÎ GHîLìWLUHFHN % W Q EXQODU GDKD oRN VRQ G|QHPGH \DìDGÎîÎPÎ] JHOLìPHOHU .XUXOXìXPX]GDQ EXJ QH JHULGH NDODQ \ÎOD EDNWÎîÎPÎ]GD \DìDQDQ W P JHOLìLPL GHîLìLPL VL]H KHU \ÎO \DSWÎîÎPÎ] 6$3 )RUXP WRSODQWÎODUÎQGD DQODWWÎN $VOÎQGD VDGHFH DQODWPDNOD GD NDOPDGÎN |UQHN SURMHOHUL VL]OHUOH SD\ODìWÎN <D]ÎOÎP VHNW|U Q Q EXOXìPD QRNWDVÎ RODUDN QLWHOHQGLUGLîLPL] 6$3 )RUXP¶ODUD |Q P ]GHNL \ÎOODUGD GD GHYDP HGHFHîL] 6L]OHUH VXQGXîXPX] EX GHUJL\OH P ìWHULOHULPL]GHQ Lì RUWDNODUÎPÎ]D W P HNRVLVWHPLPL]L NDSVD\DFDN J oO YH J YHQH GD\DOÎ LOLìNLPL]L V UG UPHPL]H \DUGÎPFÎ RODFDN ELU DUDo ROXìWXUPD\Î KHGHIOL\RUX] íLPGL |Q P ]GH \DSÎVDO GHîLìLPOHULQ JHUoHNOHìHFHîL E \ PHQLQ GHYDP HGHFHîL ELU JHOHFHN YDU %L] EX GHîLìLPH KHP U QOHULPL] KHP RUJDQL]DV\RQ \DSÎPÎ] KHP GH J oO SODWIRUPXPX]OD KD]ÎUÎ] \ÎO |QFH ROGXîX JLEL \LQH 7 UNL\H¶\H LQDQFÎPÎ] tam…
SAP Türkiye Genel Müdürü Cem Yeker
İÇİNDEKİLER
06 KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL 10 YIL ÖNCE KRİZİN ORTASINDA KURULAN SAP TÜRKİYE, EZBER BOZDU
08 KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL İSTİHDAMDAN İNOVASYONA SAP İLE YARATILAN FARKLILIKLAR
12 KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL BİLİŞİM SEKTÖRÜNÜN HEYECANLA BEKLENEN ETKİNLİĞİ: SAP FORUM
14 KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL SAP EKOSİSTEMİ BÜYÜTTÜ, EKOSİSTEM SAP’Yİ
17 KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL RAKAMLARLA SAP DÜNYASI
% 18 ÜST YÖNETİM GÖZÜYLE 10 YILDA SAP KURUMLARIN ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİ SAP’Yİ DEĞERLENDİRDİ
16 KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL GELECEK 10 YILA HAZIRIZ
Konak Medya adına İmtiyaz Sahibi: Cem Tecimen Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu): Aylin Tarhan Kuru (aylin.tarhan@konakmedya.com) Yazı İşleri: Melih Çelik, Ezgi Güler, Deniz Renkveren Tasarım: Burcu Yurdakul Fotoğraf: Mehmet Ali Kılıç Katkıda Bulunanlar: Güneş Kazdağlı, Onca Tapınç, Volkan Akı, Erdem Aksakal, Ekin Erim, Rengin Köşkli, Soner Sezer, Ahmet Engin Tekin, Musa Zorbozan, Barış Çekiç Reklam Sorumlusu: Burçin Yıkılmaz (burcin.yikilmaz@konakmedya.com Yapım-Yönetim ve Reklam Satış: Konak Medya Selahattin Pınar Caddesi . Cemal Sahir Sokak. Polat İş Merkezi No:29 Kat:4-5 D:45 Mecidiyeköy / İstanbul İletişim: 0212 216 97 00 www.konakmedya.com Baskı: Scala Yeşilce Mah. Girne Cad. Dalgıç Sok. No:3 4. Levent - İstanbul FORUM dergisi, SAP Türkiye ile yapılan sözleşme gereği Konak Medya tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yerel süreli bir yayın olarak yayımlanmaktadır. FORUM dergisinde yer alan görüşler sadece yazarlarına aittir. FORUM dergisinde yayınlanan yazı, fotoğraf ve konuların tüm hakları Konak Medya’ya aittir. Kaynak gösterilmeksizin ve izinsiz alıntı yapılamaz. SAP logosu sözleşme gereği, SAP Türkiye’nin izniyle kullanılmaktadır.
24 SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR ŞİMDİ İŞLETMELER İÇİN MOBİLİTE ZAMANI
26 SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR HANA İLE DÖNÜŞÜME HAZIR OLUN!
34 PORTRE SAFA HAKTANIR GEÇMİŞTEN BUGÜNE SAP’NİN TÜRKİYE’DEKİ YOLCULUĞUNU AKTARDI, GELECEK 10 GELECEK İÇİN VİZYONUNDAN SÖZ ETTİ.
38 HABERLER SAP DÜNYASINDAN GÜNCEL HABERLER
42 HAYATIN İÇİNDEN SAP FORUM 2011’İN AÇILIŞ KONUŞMASINI YAPAN STRATEJİ DEHASI GARRY KASPAROV’UN SATRANÇTAN DANIŞMANLIĞA UZANAN YAŞAMI
44 KÖŞE YAZARI VOLKAN AKI DİJİTAL EKONOMİYLE GELEN DEĞİŞİMİ ELE ALIYOR
30 SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR SAP GELECEĞİ BULUTTA GÖRÜYOR
41 TEKNOLOJİK YENİLİKLER HAYATIMIZI KOLAYLAŞTIRAN TEKNOLOJİLER GÜNLÜK HAYATTAN İŞ HAYATINA KADAR BİRÇOK ALANDA YANIMIZDA
KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL ....................................................................................................................................
..............................................................................
KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL ..................................................................................................................................................................................................
1O YIL ÖNCE KRİZİN ORTASINDA KURULAN SAP TÜRKİYE EZBER BOZDU Kritik bir dönemde cesur bir kararla kurulan SAP Türkiye, hem ülkenin baş döndürücü hızından, hem küreselleşmenin getirdiği güçten yararlanarak, 10 yılda çok büyük başarılara imza attı.
6
.................................................................................................................................................................................................................................................................................
2001 yılı Türkiye ve sektör açısından hasarı tam tespit edilemeyen bir mali krizle başladı. Henüz bu krizin etkileri atlatılamadan Şubat ayında piyasa yeniden sarsıldı. MGK toplantısında yaşanan “Anayasa fırlatma” tartışmasından sonra ekonomi yapısal bir krize girdi.
kılmıştı. Satışlar düşmüş, fiyat artışıyla gelir elde etme dönemi kapanmıştı. Herkes kendi evinde maliyetleri nasıl düşüreceğinin hesabını yapıyordu. Sihirli sözcük ‘verimlilik’ idi. İşte böyle bir ortamda SAP Türkiye müşterilerine çözümlerini anlattı, işlerinde nasıl verimlilik sağlayacaklarını gösterdi.
Krizin etkisiyle çok sayıda şirket yüzde 30 ila yüzde 50 arasında küçüldü. Kimileri ise işini tümden kaybetti. Bu küçülmeden bilgi teknolojileri pazarı da payını aldı. 2001 yılını 9 milyar 595 milyon dolarla kapatan bilgi teknolojileri pazarında küçülme oranı yüzde 35 oldu. İşte böyle bir ortamda SAP, Türkiye’ye yatırım yapma kararını verdi ve 65. ülke ofisi olarak Türkiye ofisini açtı.
Ürünü sattıktan sonra müşterisiyle bağını koparmadı, uygulamanın her aşamasında yanında oldu. Maliyetleri nasıl düşürdüklerine, verimliliği nasıl artırdıklarına birlikte şahit oldular. Bu, güven ilişkisini geliştirdi. Bugün geriye dönüp baktığında SAP Türkiye bunun en güzel kanıtının o yıllarda 100 olan müşteri sayısının bugün 1000’e çıkması olduğunu görüyor.
Bir tarafta kapanan şirketler, diğer tarafta Türkiye’ye olan inancını ifade eden ve yatırım yapan SAP vardı. Krizin ortasında yatırım yapan SAP tam anlamıyla ezber bozdu. O dönem şirketleri küçülen ya da kapanma kararı alan uluslararası şirketlerden SAP Türkiye çalışanlarına gelip, SAP’yi nasıl ikna ettiklerini soran, bu konuda bilgi isteyenler bile oldu. O yıl Türkiye’ye yurt dışı sermayesi olarak giriş yapan en büyük marka SAP idi.
Gelişen teknolojiler de SAP Türkiye’nin gelişiminin önemli bir parçası oldu. SAP, yeni teknolojilerin müşteriye iş olarak nasıl yansıyacağını gösterdi, bu konuda farkındalık yarattı. Müşteriye değer katmak çalışmalarının temelini oluşturdu.
2001 yılı tamamlandığında SAP Türkiye’de çalışan sayısı 18’di. Genel müdürden başlayarak tüm ekip, öncelikle müşteriye daha yakın olmak ve artı değer üretmek istiyordu. Kriz, bütün şirketleri altüst etmiş, dönüp mutfaklarına bakmayı zorunlu
7
Sonuç olarak bu geçen sürede ölçeği ne olursa olsun firmalar, daha yenilikçi olmanın, müşterilerine en hızlı şekilde hizmet verebilmenin ve daha verimli olmanın yollarını aradılar. SAP Türkiye 10 yıl önce olduğu gibi bugün de firmaların doğru kurumsal çözümleri bulmasında onlara yardımcı olmaya ve iş performanslarını artırmaya çalışıyor.
KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL ..............................................................................................................................................................................................
İSTİHDAMDAN İNOVASYONA SAP İLE YARATILAN FARKLILIKLAR SAP Türkiye, hem müşterilerinde hem de sektörde yarattığı farklarla dünden yarına başarı ve güven dolu bir yolda ilerliyor. 8
...................................................................................................................................................................................................................................................................
SAP Türkiye, çalışmalarına 2001 yılında başladı. Geçen 10 yıllık süreçte kurumsal uygulama yazılımları pazarının yüzde 50’sine hakim oldu. Bu büyümenin temelinde ilk günden itibaren SAP Türkiye’nin ürünleriyle müşterisine sağladığı faydalar vardı. 10 yıl önce Türkiye ekonomik olarak sıkıntılı bir süreçten geçiyordu. Şirketler bir yandan maliyetlerini düşürmeye çalışırken bir yandan da yurtdışına açılmanın yollarını aramaya başladılar. Dışa açılmaya çalışan şirketler, kısa bir süre sonra müşterileriyle aynı dili konuşmaları gerektiğini fark ettiler. Bu dil, teknolojiydi. SAP Türkiye bu şirketlere iş süreçlerini nasıl daha iyi yöneteceklerinin, ortak dili nasıl oluşturacaklarının yollarını gösterdi. En iyi uygulamalarını Türk şirketlerine uyarlarak, Türkiye’ye bilgi taşıdı. Bu bilgi ve kesintisiz birliktelik Türk Bilgi Teknolojileri sektörüne yeni açılımlar sağladı. SAP Türkiye, müşterilerinin operasyonlarını karlılıkla yürütmesine, iş ve üretim süreçlerini kontrol etmesine, müşterileriyle ilişkilerini geliştirmesine, risklerini ve karar alma süreçlerini yönetmesine, gelecek hedeflerini planlamasına, tedarik zincirlerini ve iş operasyonlarını yöneterek verimliliğini artırmasına yardımcı oldu. Ayrıca mağazadan depoya, masaüstünden mobil cihazlara kadar pek çok alanda ve ortamda, kişi ve kurumların birlikte daha verimli çalışmalarına olanak sağladı. Özel sektör teknolojiyi işine uygulamanın yollarını öğrendikçe, bu yatırımlarını artırdı. SAP Türkiye müşterileriyle çıktığı yolculukta elbette yalnız değildi. Hep iş ortaklarıyla çalıştı. İş ortaklarının kazandıkları bu deneyim, global bir deneyimdi ve hızla bu deneyimlerini yurt dışına taşıdılar. Bunun en güzel göstergesi pazarın küçüldüğü dönemlerde danışmanlık pazarının büyümesiydi. SAP Türkiye yurtiçi uzmanlığını yurtdışına aktaran bir kapı rolü üstlendi. Geçen 10 yılda danışmanlarının iş alanlarını genişletmekle kalmadı, Türkiye’de başladığı ve gerçekleştirdiği birçok projeyi de yurtdışına ihraç etti. Bunlar SAP Türkiye’deki gelişmenin güzel bir göstergesi oldu. SAP Türkiye son yıllarda Avrupa bölgesinde öncü uygulamalara imza atan ülke konumuna geldi. Örneğin bir dağıtım firmasında nakliye yönetim yazılımının son versiyonunu kullanan ve bunu canlı kullanıma geçiren Avrupa’nın ilk ülkesi olmayı başardı. Türkiye bilişim sektörüne baktığımızda donanım ağırlıklı pazardan yazılım ve katma değerli pazara doğru bir geçiş beklentisi olduğunu görüyoruz. Henüz bu geçiş tamamlanmasa da önemli adımlar atıldı.
9
Bu adımlara iş uygulama yazılımları ve katma değerli servisler önemli katkıda bulundu. Türkiye’nin buradaki en önemli avantajı ise Batı ülkeleriyle bu işi aynı anda yapıyor olması. Onların belki 20 yılda başardığı bu geçiş, Türkiye için, yapılan hataların tekrarlanmamasıyla ve gelişen teknolojiyle çok daha kısa sürede gerçekleşebilir.
10 Yılda Yeni Uzmanlık Alanları Doğdu SAP’nin Türkiye’ ye gelişi yeni uzmanlıkları ve istihdam olanaklarını da beraberinde getirdi. Bu 10 yıllık süreç içerisinde 2005-2007 yıllarında SAP Türkiye proje anlamında tüm Orta Doğu ülkelerinden sorumlu oldu. Bu bilgi birikiminin, beyin gücünün ihracı anlamına geliyordu. Tabi ki bu gelişim SAP Türkiye’nin gelirini ciddi oranda artırdı ama asıl önemlisi Türkiye Bilişim Sektörüne olan güveni üst düzeye taşıdı. SAP Türkiye’nin yaklaşık 27 tane endüstriyel çözümü bulunuyor. Bu çözümler, kurumsal kaynak planlaması çalışmalarının üzerine gerçekleştirildiğinde değer katacak çözümler. Özellikle bu konudaki bilgi birikimini yurt dışından Türkiye’ye taşıyan SAP bu birikimini kendi kaynakları üzerinden iş ortaklarına aktardı. Bugün sayıları 2 bini bulan SAP danışmanları Kurumsal Kaynak Planlama, İş Zekası, Müşteri İlişkileri Yönetimi, Mobilite gibi birçok alanda hizmet veriyor. Eğitime her zaman önem veren SAP Türkiye SAP-Üniversite işbirliği projesi kapsamında sektörde yeni iş alanları yarattı. SAP uygulamaları üniversitelerde ders olarak okutulmaya başlandı. Şu anda 6 üniversitede öğrenciler SAP konusunda eğitim alıyorlar. Bu eğitimler öğrencileri iş bulma konusunda bir adım öne çıkarıyor.
KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL ................................................................................................................................................................................................
BİLİŞİM SEKTÖRÜNÜN HEYECANLA BEKLENEN ETKİNLİĞİ: SAP FORUM SAP Forum Türkiye’de yazılım sektörüne özel olarak en uzun zamandır düzenli olarak gerçekleştirilen ve her yıl zenginleşerek daha çok katılımcıyı ağırlayan bir etkinlik. SAP Forum 2004 yılına kadar ‘’SAP Teknoloji Günleri” olarak düzenlendi. 2004 yılından sonra içerik değişti, zenginleşti; ‘’SAP Forum”a dönüştü. Bu platformda müşteriler, iş ortakları, SAP Türkiye çalışanları bir araya geldi. Bu etkinliklerde SAP yeni teknolojileri ve ürünleri tanıttı. İş ortakları ve müşteriler deneyimlerini paylaştılar. Hep açık bir platform olma özelliğini korudu. SAP kullanmayan, iş ortağı olmayan uzmanları da ağırladı bu etkinlikler. Dolayısıyla SAP Forum, bilgi teknolojileri sektöründe bir günde bu kadar uzmanın toplandığı en büyük etkinlik özelliğini taşıdı ve taşımaya devam ediyor. Hazırlıkları SAP Türkiye için aylar öncesinden başlayan SAP Forum her yıl farklı bir ana temayla yapılıyor.
12
2004
Başarıya Yelken Açın! 2002
SAP Teknoloji Günleri SAP Türkiye çalışmalarına başlayalı daha bir yıl bile olmadan SAP’nin, dünyada her yıl bir başka ülkede düzenlediği etkinliği Türkiye'de SAP Teknoloji Günleri adıyla 2002 yılında gerçekleştirdi. Bu etkinlikte, yeni iş yapma biçimleri, teknolojik gelişmeler ve çözümler tanıtıldı. CRM, Veri Ambarı, Mobil İş, e-iş, Tedarik Zinciri ve Kurumsal Kaynak Planlama konularında son gelişmelerin, şirketlerin daha "akıllı" olabilmeleri ve yeni ekonomide ayakta kalabilmeleri için gerekli uygulamaların ele alındığı seminerler, Gani Müjde'nin yaptığı özel bir gösteriyle başladı. 10 ayrı salonda farklı sunumlarla devam etti. 2003
Anlıyoruz, Biliyoruz, Çözüyoruz! 2003 yılında SAP Teknoloji Günleri; “Anlıyoruz, Biliyoruz, Çözüyoruz” ana temasıyla yapıldı. Etkinliğe, yazılım uzmanlarının yanı sıra, küresel pazarda rekabet avantajı elde etmek isteyen, iş süreçlerinde verimlilik ve karlılığı hedefleyen şirket temsilcileri de katıldı. Brisa, Arçelik, İpragaz, Temsa, Betek Boya, Siemens ICN, Korozo, Unilever, İpek Kağıt, Çelebi Holding, Yaşar Holding, Korteks gibi sektörün lider şirketleri başarı öykülerini anlattılar.
2004 yılında SAP Teknoloji Günleri SAP Forum’a dönüştü ve o yıl hem İstanbul’da hem de Ankara’da yapıldı. İstanbul’da yapılan SAP Forum, “Başarıya Yelken Açın!” ana temasıyla gerçekleşti ve yoğun ilgi gördü. SAP AG Güney Avrupa Direktörü Jose Duarte konuşmasında KOBİ'lere verdikleri önemi anlattı ve SAP'nin her ölçekte ve her sektöre özel çözümlerini bu yıl daha çok işletmeyle paylaşmayı hedeflediklerini söyledi. SAP Türkiye, ekip ruhunu ve birlikte iş yapmaktan duydukları keyfi katılımcılarla paylaştı. İstanbul toplantısının ardından Ankara’da yapılan SAP Forum 2004, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün’ün açılış konuşmasıyla başladı. Aygün, Türkiye’nin e-dönüşüm sürecinin yolsuzluğu önleyeceğini belirtti. Aygün, SAP’ın Ar-Ge faaliyetleri için ayırdığı 1 milyar dolara dikkat çekerek, Türkiye’de Ar-Ge’ye ayrılan paranın 50 milyon dolar seviyesinde olduğunu hatırlattı. 2005
Deneyim, Güven, Performans - Formula1 Ana teması ‘’Deneyim Güven Performans’’ olan SAP Forum 2005’te bilgiye dayalı ekonomide, şirketleri iş hedeflerine ulaştıracak bilişim altyapısının hazır olduğunun altı çizildi. Ayrıca toplantıda Formula 1’de McLaren Mercedes takımına resmi sponsor olarak destek veren SAP, Formula 1 yarışlarının koşullarını içinde bulunduğumuz küresel rekabet ortamıyla bağdaştırdı.
.................................................................................................................................................................................................................................................................................
2006
Geleceği Birlikte Sunuyoruz SAP Forum 2006’nın açılışını SAP Türkiye Genel Müdürü Cem Yeker ve Microsoft Türkiye Genel Müdürü Çağlayan Arkan birlikte yaptı. “Geleceği Birlikte Sunuyoruz” teması ile yapılan SAP Forum 2006’da, 42 firma, 9 paralel salonda 54 farklı sunumla, tekstilden beyaz eşyaya, ilaçtan otomotive değişik sektörlerde gerçekleştirdikleri çalışmaları anlattı. Cem Yeker yaptığı konuşmada, “SAP ne söz verdiyse hepsini yerine getirdi ve 2010 yılına kadar olan yol haritasını da açıkladı” dedi. 2007
Büyük Düşünmek Yarınlar Büyük Düşünenleri Bekliyor “Büyük Düşünmek” ana teması ile yapılan, SAP Forum 2007’de, ‘’Patronlar Konuşuyor’’ paneli, en dikkat çekici sunumlarından biri oldu. Bu panelde değişik büyüklüklerdeki firmaların patronları yaşadıkları sıkıntıları aşmak için kullandıkları iş çözümlerini ve gelecek vizyonlarını katılımcılarla paylaştılar. SAP Türkiye Genel Müdürü Cem Yeker, SAP’nin iş çözümlerini Kurumsal Servis Mimarisi (SOA) platformu üzerine taşıdığını açıkladı. 2008
Fikir Her Yerde Yeni Fikirler, Yeni Stratejiler, Yeni Fırsatlar SAP Forum 2008 "Fikir Her Yerde" ana temasıyla düzenlendi. SAP ve iş ortakları etkinlikte farklı salonlarda 78 sunum gerçekleştirdi. SAP'nin gücüne güç katan BusinessObjects birlikteliği ve kurumsal SOA yol haritasının tamamlanması SAP Forum 2008’in önemli konuları arasında yer aldı. SAP Türkiye’nin 2007
13
yılında Türkiye'de 40'ı kanal üzerinden toplam 61 yeni müşteri kazandığı ve kanal gelirlerinde yüzde 227 büyüdüğü belirtildi. 2009
Açık ve Net - Açık Hedefler, Net Stratejiler, Temiz Bir Gelecek SAP Türkiye, SAP Forum 2009’un ana temasını sektöre şu cümlelerle duyurdu: “Değişim başladı. Dışarısı fırsatlarla dolu: Yeni müşteriler, yeni fırsatlar, yeni hedefler... Fırsatları fark etmek, riskleri açıkça görmek ve doğru kararlar vermek resmin tamamını görmeyi gerektirir. Hangi ölçekte veya hangi sektörde çalışıyor olursanız olun, açıklık ve netlik gerekliliktir.” SAP Forum 2009’da gerçek zamanlı bilgiler yardımıyla açık ve net kararlar alabilmenin önemi vurgulandı. 2010
Daha Hızlı, Daha Verimli SAP Forum 2010, dünyaca ünlü bir stratejiste ve düşünüre ev sahipliği yaptı. Kurumsal Karne (The Balanced Scorecard) yaklaşımı ile bir çığır açan, binlerce şirketin yönetim biçimine farklı bir bakış açısı getiren ünlü Harvard Profesörü Robert Kaplan, SAP Forum 2010’a konuk oldu ve Uygulama Üstünlüğü (Execution Premium) adlı son kitabında ortaya koyduğu strateji yönetimi ile ilgili yaklaşımlarını anlattı. “Daha Hızlı, Daha Verimli” ana teması ile düzenlenen SAP Forum 2010’da ilk defa Bankacılık ve Sigortacılık sektörlerine özel uzmanlar tecrübelerini ve başarı hikayelerini paylaştılar. Bu salonlarda yapılan sunumlarda, BDDK’nın yeni kontrol zorunluluklarına uyum sağlamayı kolaylaştıran, işlemlerde iz sürülebilirliği sağlayan ve banka verileri üzerinden kişiye özel raporlama alma imkanı veren yeni çözüm ve uygulamalar tanıtıldı.
KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL ................................................................................................................................................................................................
SAP EKOSİSTEMİ BÜYÜTTÜ, EKOSİSTEM SAP’Yİ SAP Türkiye ilk günden beri değer yaratabilmenin yolunun iş birliğinden geçtiğini biliyordu. Tek başına kendi ofisinin büyümesindense etki alanının büyümesine odaklandı. Bu aynen toplam kalite mantığı gibi, birlikte gerçekleştirilecek bir büyüme olmalıydı. Büyüme tablosunu şöyle ortaya koydu; önce müşteriye kattığı değerle müşteri büyüyecekti. Bu değer uzmanlar tarafından müşteriye götürülecek, anlatılacak ve uygulanacaktı. Onun için iş ortaklarının da hem yetkin hem de işlere yetişecek sayıda olması gerekiyordu. İş ortaklarının eğitimden desteğe, yazılımdan servise kadar müşterinin ihtiyaç duyduğu her alanda uzmanlaşması şarttı. Ekosistem tablosu bu temel anlayışla şekillendi. Geçen zamanda SAP ekosisteme değer kattı, ekosistem de SAP’ye. Örneğin, SAP Türkiye’nin yaklaşık bir buçuk yıl gibi kısa bir sürede ortaya koyduğu yüksek performansı, çözüm ortaklarıyla kurduğu uyumlu işbirliğini gözlemleyerek değerlendiren SAP AG, 2003 yılında SAP Türkiye’yi tüm dünyadaki SAP ülke ofisleri arasında “En Başarılı Start Up” seçerek ödüllendirdi. SAP Türkiye’nin ilk kurulduğu yıllarda dört-beş iş ortağı ile birlikte 200-250 kişilik bir ekosistemden söz edilirken bugün gelinen noktada SAP’nin 32 iş ortağı ve 2 bine yakın çalışanla güçlü bir ekosistemi var. Bu, hiç kuşku yok ki SAP Türkiye’nin başarısını da ortaya koyuyor.
14
Ekosistemde başarının devamlığı için iş ortaklarının yeni ürünler konusunda bilgilendirilmeleri, yetkinleştirilmeleri ayrı bir önem taşıyor. Bu noktada SAP Türkiye şöyle bir yol izliyor; yeni bir ürünün Türkiye’deki ilk projesi mutlaka bir iş ortağı ile birlikte gerçekleştiriliyor. Bu yöntem ondan sonraki projelerin başarısını garantiliyor. Proje sayısında da ekosistem içindeki iş ortakları oldukça başarılı. Çünkü yetkinliğin, deneyimin proje yaparak kazanılacağını biliyorlar. SAP Türkiye ekosistemle yarattığı başarının devamı için ilk günden beri iş ortaklarının eğitimi konusuna hep ayrı bir önem verdi. Bunu her alandaki iş ortağı için vazgeçilmez gördü. Bu eğitimler bazen yurtiçinde bazen yurtdışında oldu. Örneğin geçtiğimiz aylarda, KOBİ sektörüne hizmet veren toplam 11 kanal iş ortağını temsilen 26 kişilik bir katılımcı grubuyla Almanya’ya gidildi. Oradaki merkezde "Satış Süreci ve Proje Uygulamaları Sırasında Karşılaşılan Zorluklar" incelenerek verimliliğin nasıl artırılabileceği tartışıldı. Sonuç olarak, SAP Türkiye’nin hedefinde hiç değişmeyen ve değişmeyecek en önemli noktalardan biri olarak, ekosistemle birlikte büyümek var.
..................................................................................................................................................................................................................................................................................
15
KAPAK KONUSU: TÜRKİYE’DE 10.YIL ..................................................................................................................................................................................................
GELECEK 10 YILA HAZIRIZ SAP Türkiye, oluşturduğu geniş ekosistemi, dinamik yapısı ve inovasyon kültürüyle gelecek 10 yıla hazır. Geride kalan 10 yılda SAP Türkiye ekibi, Türkiye’ye olan inancıyla gelecek planlamasını yaptı. Yapılan pek çok uluslararası araştırma Türkiye’nin 2050 yılında dünyanın ilk 9 ekonomisi içerisinde yer alacağını gösteriyor. Büyüyen ekonomi, büyüyen ihracat anlamına geliyor. Artık Türkiye sadece bölgesine değil, dünyanın dört bir yanına ürün satabilir konuma gelecek. Bunun adımları atılmış durumda. Devlet Planlama Teşkilatı’nın ihracat verileri geleneksel ihracat yaptığımız ülkeler dışında, Batı Afrika, Doğu Afrika, Uzak Doğu ülkelerine yapılan ihracatın hızla arttığını ortaya koyuyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin büyüme tablosunda yazılım ve katma değerli hizmetlerin yeri mutlaka daha fazla olacak. İşte bu gerçeklerden hareket eden SAP Türkiye, 2010 yılında gelecek 5 yılını planladı. Mali hedefini; cirosunu 4 katına çıkarmak olarak koydu. Ayrıca yeni çıkan uygulamaların ilk örneklerine imza atmayı sürdürmeyi hedefledi. SAP Türkiye bu beş yıllık planda, ilk olmanın fark yarattığını bilerek pek çok üründe merkez üs olma rolünü güçlendirerek devam ettirmeyi amaçlıyor. Bunun için iş ortağı sayısını artırıp, danışman sayısını 4 bine ulaştırmayı hedefliyor.
16
SAP’nin küresel olarak yakın gelecek hedefi ise 1 milyar kullanıcıya ulaşmak. Bunu mümkün kılan etkenlerin başında SAP’nin mobil cihazlardaki gücü ve bu alandaki yaygınlaşması geliyor. Bu hedefe ulaşmak için SAP, çalışmalarını geçtiğimiz dönemlerde başlattı. Önce satın almalara hız verdi; bu satın almalar arasında en fazla ses getiren Business Objects ve Sybase oldu. Satın almalar SAP’nin hareket kabiliyetini daha da artırdı. Mobil dünyaya ayrı bir önem verdi. Bunun yansımalarını çok daha hızla göreceğimiz çalışmalar yine SAP’nin gelecek gündeminde yer alıyor. SAP’nin şimdiden 20 binin üzerinde kurumsal mobilite müşterisi var. SAP, kullanıcı ara yüzünün kolaylığı ve esnek uygulama seçenekleri sayesinde artık sadece şirketlerin değil, çalışanların da iş süreçlerine destek oluyor. SAP, mobil uygulama çözüm ailesi ile sosyal ağlar, iPhone ve Blackberry başta olmak üzere tüm mobil cihazlar üzerinden de kullanılabiliyor. Mağazadan depoya, masaüstünden mobil cihazlara, ofis çalışanlarından yönetim kuruluna kadar, kişi ve kurumların birlikte daha verimli bir şekilde çalışabilmeleri için bilgiye her yerden, en hızlı ve en doğru şekilde ulaşmaları önem kazanıyor. Geleceği sadece SAP cephesinde değil herkesin hayatında etkileyecek bir diğer önemli gelişme ise HANA. Geçtiğimiz aylarda genel kullanıma sunulan SAP HANA, şirketlerin mevcut iş sorunlarını yeniden düşünmeye ve yeni sorunlarla da mücadele etmeye yarayan gerçek zamanlı yeni bir teknoloji olarak özetlenebilir. HANA, bir üründen öte, yeni uygulamalar geliştirmek için bambaşka bir bakış açısı sunuyor. Hana ile iş dünyasının kuralları kökten değişiyor. Bütün bu çalışmalar 1 milyar kullanıcıya gidilen yolda SAP için önemli kilometre taşlarını oluşturuyor.
.................................................................................................................................................................................................................................................................................
RAKAMLARLA SAP DÜNYASI
53.000 Dünyada;
çalışan SAP’nin ürün ve servisleriyle müşterilerine değer katıyor.
%52
20.000
Dünyada SAP müşterilerinin ürettiği film oranı
SAP’nin kurumsal mobilite kullanıcı sayısı
172.000
9 milyon ton
müşteri 25 farklı sektörde iş süreçlerini SAP ürünleriyle daha verimli hale getiriyor.
Dünyada SAP müşterileri tarafından üretilen peynir miktarı
Türkiye’de;
10’da 8
10
Her evde SAP sistemi üzerinde üretilen ve kullanılan ürün sayısı
%30
32
yetkin iş ortağıyla çözümlerini kullanıcıların hizmetine sunuyor.
büyüdü. 2010 yılında bu oranla, SAP Türkiye tarihinin en yüksek yazılım gelirlerine imza attı.
2000 17
En büyük 10 şirketten 8’i iş süreçlerini SAP çözümleriyle kontrol ediyor.
nitelikli iş gücüne istihdam sağlıyor ve bu iş gücüyle müşterilerine hizmet sunuyor.
25’de 20 Türkiye’nin en beğenilen şirketleri listesinde yer alan 25 şirketin 20’si iş süreçlerini yönetip, analiz ederken SAP’i tercih ediyor.
46 milyon Euro SAP Türkiye’nin 2010 yılında elde ettiği gelir
% 50
pazar payı ile kurumsal uygulama pazarının lideri
% 90 SAP Türkiye’nin 2010 da çalışan sayısındaki artış. Bu oranla çalışan sayısı 140’a çıktı.
ÜST YÖNETİM GÖZÜYLE 10 YILDA SAP TÜRKİYE ...........................................................................................................................................................................
KURUMLARIN ÜST DÜZEY YÖNETİCİLERİNDEN SAP YORUMLARI Kurumlarında SAP kullanarak, verimlilik, hız, performans sağlayan üst düzey yöneticiler, SAP’nin 10 yıldaki gelişimini değerlendirdi.
Dr. Cem Karakaş - Yıldız Holding Mali İşler Grup Başkanı Kurumlar içerisinde hiçbir zaman “Bilgi Teknolojileri Projeleri” yoktur, sadece önemli “İş Projeleri” vardır. Teknoloji ise kurum stratejilerinin uygulanmasında kullanılan önemli araçlardan biridir. Günümüzde teknolojiyi iyi kullanan kurumlar, sadece operasyonel maliyet ve giderlerinde tasarruf sağlamak ile kalmayıp, faaliyet gösterdiği pazarda inovasyon kültürü oluşturarak rekabetin birkaç adım önünde koşar ve faaliyet gelirlerinde artış sağlarlar. Kurumlar, teknoloji aracı ile pazardaki rakiplerinden farklılaşabilir ve hedeflerine ulaşmakta kolaylık sağlayabilirler. Teknoloji sayesinde kurumlar, sadece işlerini doğru yapmakla kalmayıp, yapılacak diğer doğru işlere de zaman ayırabilirler. Kurumsal Kaynak Planlaması uygulamamız ile holding olarak verimlilik artışı ve iş süreçlerimizde yalın yönetim icra ediyoruz.
18
Holding bünyesinde bulunan üretici firmaların satınalmadan planlamaya, depo yönetiminden kalite yönetimine kadar tüm kritik iş süreçleri SAP ile yeniden ele alınmış, SAP sistemleri mobil uygulamalar ve üretim yönetim sistemleri ile entegre edilmiştir. Üretim planlama, üretim takip ve yönetimi, SAP ile birlikte ölçülebilir bir yapıya bürünmüş ve karar destek mekanizmaları etkin hale getirilmiştir. Aynı şekilde Ülker satış firmaları, satış sevkiyat gibi en kritik süreçlerini SAP çözümleri ile yönetir olmuş ve mamullerini doğru zamanda doğru miktarda sevkedebilir yetkinliğe kavuşmuştur. Bu süreçlerin daha yalın ve hedef odaklı yönetilmesi, maliyetleri azaltmış ve kalitenin artmasını sağlamıştır.
Sinan Gerçek – Yaşar Holding A.Ş. Astron Bilgi Sistemleri Başkan Yardımcısı 1996 yılı yazında Yaşar Holding olarak SAP yazılımını seçtiğimizde bunu karşılıklı coşkuyla kutlamıştık. Bizim açımızdan rakiplerine göre daha gelişmiş olduğunu düşündüğümüz bir yazılımı satın almak, Yaşar Topluluğu'nun tüm şirketlerinde kaliteli bir yazılımı standart olarak
kullanmaya başlamak kutlanacak gelişmelerdi. SAP açısından ise Türkiye’de ilk kez tanınmış bir şirketler topluluğunun SAP’yi seçmesi önemli bir olaydı. Uygulamanın ilk yılları oldukça çetin ve mücadeleli geçti. Şirketlerimizin adaptasyon zorluğu bir yana, Yaşar proje grubu olarak Astron'un bilgi ve tecrübe eksikliği, SAP organizasyonunun Türkiye'de üstlendiği ilk geniş kapsamlı proje olmasının getirdiği zorluklar ilk günlerde kullanıcı kanadında önemli tartışma ve sorgulamalara yol açtı. Tarafların sergiledikleri vizyoner ve özverili tutumla bunlar aşıldı. Yıllar geçti. Bugün gelinen noktada Yaşar Topluluğu iş süreçlerinin büyük bölümünde SAP yazılımlarını kullanmaktadır. Şirketlerimiz operasyonlarını, performans raporlamalarını SAP yazılımı desteği ile yürütmektedir. Sistemlerin kısa süreli devre dışı kalmasına dahi tolerans bulunmamaktadır. SAP üzerindeki iş süreçleri bize kendi süreçlerimizi yapılandırırken, iyileştirirken yol göstermektedir. SAP'nin güçlü entegrasyon özelliği verimlilik artışları ve iç kontrol dinamiği kazandırmaktadır. Satınalım sonrası yıllarda SAP'nin teknolojiyi, iş hayatında öne çıkan konuları yakından takip etmesi - zaman zaman öncülük etmesi- yeni özellikleri bünyesine katması ile, SAP'ye yaptığımız yatırım bizi ileri iten, geliştiren bir rüzgar yaratmaktadır. Sıfır noktasından bugüne gelmekte ortaya konan başarı yeni SAP ürünlerinin benimsenmesinde etkili olmaktadır. SAP ve çalışanları ile verimli işbirliğimizin devam edeceğine inanıyorum.
.................................................................................................................................................................................................................................................................................. amacıyla kullanılmaya başlanmıştır. Bugün itibariyle dört ana iş grubumuzda da, iş süreçlerimizin tamamını bütünleşik yapıda yönettiğimiz, yurtiçi ve yurtdışı şirketlerimizin tek bir merkezden çalıştığı yapıya kavuşmuş durumdayız. SAP’nin modüler yapısı sayesinde, gelişen ihtiyaçlar doğrultusunda ilgili parçalar kısa sürede hayata geçirilebiliyor.
Alper Göğüş - Koç Holding CIO’su
Atilla Gültekin - Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş. Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı SAP’nin, en iyi iş tecrübelerinden oluşturulmuş süreç akışlarını barındıran temel ERP yazılımından, sektörel çözümlere, kurumların işletme ve mobil operasyonlarından yönetim karar destek sistemlerine kadar geniş bir yelpazede; büyük, orta ve küçük ölçekli işletmelere çözümler sunduğu görülüyor. Zaman içindeki teknolojik gelişmeler paralelinde, ABAP geliştirme ortamının yanı sıra Java, J2EE ve web tabanlı uygulamaları da çözüm ailesine katan SAP, genişletilmiş ERP (Extended ERP) olarak adlandırılan Müşteri İlişkileri, Tedarik Zinciri, Tedarikçi İlişileri ve İnsan Kaynakları Yönetimi çözümlerinde yeni teknolojileri kullanarak, klasik ERP ürününe göre daha kısa sürede kurulabilen ve kullanımı daha kolay ürünleri portföyüne eklemiştir. Diğer taraftan SAP, gerçekleştirdiği satın alımlarla, çözüm üretmede eksik kaldığı alanlardaki önemli ürünleri de bünyesine katarak, kendi ortamları ile entegre ediyor ve çözüm ailesini genişletiyor. Bu kapsamda İş Zekası ve Raporlama, Planlama, “In-memory” teknolojisi ve Mobil Uygulamalar konularındaki eksiklikler tamamlanarak gelişim sağlanıyor. Şişecam’da SAP ERP ilk olarak 1995 yılında Paşabahçe Eskişehir-Schott Swisel JV yatırımında kullanılmaya başlandı. Bunu 2006 yılında Paşabahçe SAP-SCM-APO uygulaması izledi. 2007 yılından bugüne Şişecam’ın tüm kuruluşlarında planlı bir ERP dönüşümü yaşanıyor ve bu dönüşümü tamamlayan Şişecam Grup şirketleri, operasyon süreçlerini destekleyecek BusinessObjects, Müşteri İlişkileri, Bütçe, İnsan Kaynakları ve Netweaver çözümlerini uygulama kapsamına alıyorlar. ERP ürünü olarak SAP’nin seçiminden sonra bu ürün ailesi, yurtiçi ve yurtdışı şirketlerimizdeki iş süreçlerini yönetmek
19
Ebubekir Şimşek - Çalık Holding Bilgi Teknolojileri Direktörü Teknoloji kullanımında öncü ve yeniliğe açık olan Çalık Holding, SAP ile 2004 yılında tanıştı. O dönemde ana hedefimiz, tüm iş süreçlerimizi SAP gibi bir kurumsal yazılım üzerine geçirmek, entegre bir platform üzerinde raporlama yapabilmekti. Kuzey Afrika’dan Balkanlar’a, Orta Asya’ya uzanan geniş bir coğrafyada 7 sektörde faaliyet gösteren Çalık Holding’in iş ihtiyaçları; geçen 8 yıllık süre içinde ciddi değişikliklere uğradı, çeşitlendi ve daha kompleks bir hale geldi. SAP de bu değişim doğrultusunda, gerek teknolojik, gerekse fonksiyonel olarak kendisini günün ihtiyaçlarına uygun şekilde yeniledi. Hatta kurumumuz içinde yeni çözüm, yeni teknoloji ihtiyacı olduğunda, genelde aradığımız çözümü SAP’nin yeni yaptığı yatırımlar içinde bulduk. Grubumuzun büyümesi, rekabet gücünü geliştirmesi açısından, SAP’nin çözümleri ile yanımızda hazır ve bizimle birlikte olduğunu gördük. Çalık Holding’in hedeflerine ulaşmasında SAP çözümleri katkı sağlıyor. Grubumuzun her türlü faaliyetinin konsolide edilmesi, operasyonel, yönetsel ve stratejik verilerinin analiz edilmesi, SAP gibi bir yazılımın uçtan uca kullanılmasıyla mümkün olabiliyor. SAP ülkemizde faaliyetlerine başladığı günden bugüne; şirketlerin performanslarını artırmasında, şeffaf ve izlenebilir sistemlerin kurulmasında, ilgili endüstrilerde tecrübeli BT uzmanlarının yetişmesinde ve uluslararası iş süreçleri modellerinin işletmelere kazandırılmasında önemli bir rol üstleniyor.
SAP uygulamaları yaklaşık 10 yıldır Koç Topluluğu şirketlerinde yaygın olarak kullanılıyor. SAP ERP sistemlerini Topluluk BT Standartlarına dahil ettiğimiz günden bu yana her yıl 3-4 şirketimiz SAP kullanıcısı oldu. SAP uygulamalarının kurumsal standartlara sahip olması topluluk içinde hızlı yayılımını sağladı ve bütünleşik yapısı tercih nedenimiz oldu. Gelişen bu süreçte, klasik ERP çözümlerinin yanında sektörel çözümleri de kullanmaya başladık. Bu noktada, başlangıçta bir üretim çözümü olarak ortaya çıkmış olan SAP’nin günümüzde finanstan perakendeye, turizmden enerjiye kadar çok farklı sektörlerde konumlanması önemli bir rol oynadı. Bununla birlikte, SAP R3 dönemlerine göre son 10 yıl içinde üst yönetim ihtiyaçlarını karşılayacak BI (iş zekası) ürünlerinin SAP ürün ailesine dahil olması etkili rol oynamıştır. Bu sayede SAP, şirketlerde daha verimli ve etkin olarak kullanılabilir hale gelmiştir. SAP’nin son 5 yıl içinde tüm ERP bileşenlerini Netweaver ile açık mimariye taşıması, tüm mimarinin SOA tabanlı bir orta katman mimarisi ile desteklenmesi ve bulut üzerinden farklı SAP çözümlerinin sağlanması da yeni BT teknolojilerinin iş süreçlerimize adaptasyonunu kolaylaştırmıştır. Geçen sene kullanmaya başladığımız, “Sürdürülebilirlik ve Karbon Emisyonu Atık Yönetimi” çözümünün bir bulut çözümü olarak topluluk şirketlerimize sağlanması bu konuda önemli bir örnektir ve dünya üzerinde en geniş kapsamlı olarak Koç Topluluğu’nda kullanılmaktadır. SAP Türkiye’nin sağladığı yerel destek ve KoçSistem şirketimiz ile kurulmuş olan yakın ve stratejik ilişkiler, topluluk olarak bizlerin SAP yatırımlarımızı güvenle yapmamızı ve yüksek geri dönüşler elde etmemizi sağlıyor. Ar-Ge faaliyetlerinde SAP’nin yaptığı önemli yatırımların, gelecekte bizlere yeni teknolojiler ve iş çözümleri olarak geri döneceğini biliyoruz.
ÜST YÖNETİM GÖZÜYLE 10 YILDA SAP TÜRKİYE .............................................................................................................................................................................
M. İlhan Aran - Tüpraş Bilgi Teknolojileri Müdürü İşletmelerin en büyük problemlerinden biri bilginin gereksiz yere birden çok yerde tutulması, bu bilginin farklı birimlerde farklı şekillerde oluşması ve yorumlanması, bu bilgiye şirket yöneticilerinin hızla ulaşmakta zorluk yaşamasıdır. SAP ile bilgi tek bir havuzda, yetkileri çerçevesinde herkes tarafından görünebilen, doğru, tutarlı ve ulaşılmak istendiğinde kolayca ulaşılabilen bir yapıya bürünmektedir. İşletmeler için doğru bilgiye hızla ulaşmak ve hızla karar almak oldukça önemlidir. Hatta rekabetin yoğun olduğu işletmelerde hayati öneme sahiptir. SAP’nin Tüpraş’a en büyük katkısı bu noktada olmuştur. SAP’nin güvenilir kurumsal kaynak planlaması yazılımı olmasının yanında, kurum içinde oluşturulan veri ve bilgilerin B2B çözümleri için de kullanılabiliyor olması önemli noktalardan biridir. Ayrıca günün trendlerine uygun çözümler geliştirmesi işletme ihtiyaçlarının giderilmesi açısından oldukça yararlıdır. Bu noktada Netweaver platformu, son yıllarda satın almalar ile genişletilen data mining, performans yönetimi gibi iş zekası çözümleri sağlayan BusinessObjects platformu, Technidata ile sağlanan emniyet ve çevre EHS çözümleri, Sybase ile gerçekleştirilen mobil platform çözümleri ilk akla gelenler. SAP ile birlikte Tüpraş içerisinde iş yapış şeklinin değiştiğini görmekteyiz. En önemli ve göze çarpan değişiklik ise veri ve bilginin ortak kaynaktan kullanılmaya başlanmasının getirdiği avantaj olmuştur. Portal kullanımı ile bilginin paylaşımı ve yaygınlaşması sağlanmıştır. Müşteri Portali ve CRM ile B2B işleyişi geliştirilmesi ve dış müşteri ve iş ortakları ile ilişkilerin sağlamlaştırılması Tüpraş açısından önemli bir nokta olmuştur. Temel finansal, lojistik gibi modüllerin yanında Veri Ambarı, BusinessObjects, İş Akışı gibi uygulamaların kullanımı farklı ihtiyaçların giderilmesini de sağlamıştır.
20
Farklı süreçlerin entegrasyonunda, SAP’nin özellikle ürün portföyünün geniş olmasının sağladığı avantajı belirtmek gerekir. Doğru bilgiye hızla erişmek bizler için önemlidir. Tüm birimler bilgiye ortak bir havuzdan baktığı için farklı rakamlar veya içerikler görmek mümkün değil. Ayrıca sistemin entegre olmasından dolayı bilgi oluştuğu yerde sisteme yansıyor ve herkes tarafından anında izlenebiliyor. Örneğin her ayın en geç 5’inde Tüpraş’ın mali raporları çıkarılmış olmaktadır. Bilginin doğruluğu ve güvenirliği hiç şüphesiz çalışanlarda ve yöneticilerde de güven yaratmaktadır. Aynı zamanda uygulamaların hızlı devreye alınması üretilen değerin de hızlı olmasını getirmiştir. Her birim aynı veri ve ortak bilgiyi kullanarak sonuçlara ulaşmakta, aynı dili konuşmakta, aynı bilgi üzerinden yorum yaparak daha hızlı ve güvenilir kararlar alabilmektedir. Bu da kurumsallığın temellerinden biridir.
konumda olan firmaları da bünyesine katarak müşterilerine daha geniş kapsamlı çözümler sunmayı başardı. SAP ile Sabancı Topluluğu şirketlerinin tanışması çok uzun süre önce gerçekleşti. Topluluk şirketlerimiz arasında SAP’nin ERP uygulamalarını 10 yıldan fazla süredir kullananlar bulunmaktadır. Baktığımızda bugün 12 şirketimiz SAP kullanıcısıdır ve bu şirketlerin çoğu, ERP dışında yeni boyut olarak tanımlayabileceğimiz SAP iş uygulamalarını etkin şekilde kullanmaktadırlar.
Sabancı Topluluğu şirketleri SAP uygulamaları ile temel olarak maliyetlerini etkin bir şekilde takip etmekte, üretimlerini planlamakta, satın alma ve stok yönetim süreçleri gibi lojistik faaliyetlerini yönetmektedirler. Bunun yanında Müşteri İlişkileri Yönetimi, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi ve Tedarik Zinciri Yönetimi gibi SAP iş uygulamalarına yönelik projeler ile bazı şirketlerimiz, ERP dışında genişletilmiş çözümlere yatırım yaparak, kendi endüstrilerindeki değer zincirlerini daha etkin yönetmeyi hedeflemektedirler. Biz, Sabancı Topluluğu olarak, SAP Türkiye ofisi açılmadan önce SAP uygulamalarına yatırım yapmıştık. Tabi o günlerin kendine özgü zorlukları bulunmaktaydı. Bunlardan en önemlileri SAP projelerinin çok uzun sürmesi ve maliyetinin yüksek olmasıydı. Uygulama, son 10 yılda çok gelişti.
Güngör Kaymak - Sabancı Topluluğu CIO’su SAP, son 30 yıldır konusunda lider bir kuruluştur. Bu süre, sektörümüz açısından çok uzun sayılabilecek bir zaman aralığını oluşturuyor. SAP, çok hızlı gelişen teknolojiyi çoğu zaman tetikleyen ve yönlendiren şirketlerin başında geliyor. SAP’nin, piyasaya sunduğu ilk uygulamalar kapalı mimari sistemlerde (mainframe) çalışmaktaydı. Özellikle 1990’lı yıllar ile açık sistemler öne çıkmaya başladı. SAP bu ilerleme alanını çok erken gören ve açık mimaride uygulama geliştirip müşterilerine sunan öncü firmalardan biri oldu. Çoğu SAP kullanıcısı o günlerden kalma R/3 terimini hala kullanmaktadır. R/3 ile beraber SAP, gerçek zamanlı ve bütünleşik iş çözümlerini açık sistemlerde piyasaya sürerek kendi açısından da önemli bir genişleme alanı yarattı. SAP, son yıllarda BusinessObjects ve Sybase şirket satın almaları başta olmak üzere, piyasada kendi alanında lider
Bugün artık 6-9 ay gibi bir sürede ERP projesi yapılabilmektedir. Proje zamanının kısalmasının yanı sıra, uygulamadaki genişlemeler sayesinde geliştirme ihtiyaçları azaldı. Bu da yapılan projelerin maliyetini önemli ölçüde azaltmış oldu. SAP’nin, Türkiye’ye gelmesinin de bu gelişime bazı önemli katkıları oldu. Piyasada SAP danışmanının hem sayısı hem de kalitesi önemli ölçüde arttı. Yeni uygulamaların ve sürümlerin danışmanlar tarafından öğrenilmesini sağlayan SAP Türkiye, müşterilerine daha geniş seçenekler de sağlamış oldu. Uygulamanın Türkiye şartlarına göre lokalize edilmesi de bu katkılardan bir diğeridir.
................................................................................................................................................................................................................................................................................. danışmanlık ve destek arzı ile karşılanmalıdır. Yeterli sayıda ve yetkin danışman tedariki, yeni teknoloji kullanımının artışındaki en önemli etkendir.
Gökhan Kıpçak – Coca Cola İçecek CIO’su Coca-Cola İçecek’in SAP yolculuğu 2000 yılının hemen öncesinde 1999 Kasım ayı itibari ile başladı. Coca-Cola İçecek o yıllarda sadece Türkiye pazarında faaliyetlerini sürdüren lokal bir şişeleyici idi. Büyüyen Coca-Cola İçecek şirketinin yeni ve değişen ihtiyaçlarını karşılamak ve 2000 yılı risklerini ortadan kaldırmak amacıyla yola çıkılmıştı. 3 ay gibi çok kısa bir zamanda, temel finans ve satınalma süreçlerinin SAP üzerine geçirilmesi ile temel atılmış oldu. Hızlı büyümeye rağmen, otomasyona sokulmuş bu süreçlerde herhangi bir kaynak artışı yapılmaksızın, artan hacim verimli bir şekilde yönetildi. 2003 yılında yeni ve çok daha büyük bir girişim ile Tedarik Zinciri, İnsan Kaynakları, Bütçe Planlama, Raporlama ve Yönetim Kokpiti projelerine başlandı. Bu dönemde Coca-Cola İçecek ciddi bir dönüşüm başlatarak önce süreçlerini gözden geçirdi ve sonra bunları SAP teknolojileri ile birlikte tekrar çizdi. Merkezi üretim ve dağıtım optimizasyonu projesi ile SAP APO kullanılarak planlama tamamen merkezi ve tek noktadan yapılır duruma getirildi. Tek noktadan yönetilen tüm bu süreçler, Yönetim Kokpiti üzerinden ana performans göstergelerinin sürekli izlenmesi sayesinde daha verimli hale geldi. Başarılı bir şekilde tamamlanan tüm bu projelerde Coca-Cola İçecek ve SAP Türkiye ekiplerinin ortak gayreti çok önemlidir. Coca-Cola İçecek, SAP üzerinde yaptığı projelerde genellikle en son teknoloji ürünlerini kullanmıştır. Bu bağlamda piyasada henüz yaygınlaşmamış danışman ağı riskini almasına rağmen, ilk olmasının verdiği şekil verme fırsatından yararlanmaktadır. Bu gibi girişimlerin örnek teşkil etmesi ile oluşan geniş talep ise piyasada oluşması gereken
21
Türkiye operasyonu içinde olgunlaşan tüm bu süreç ve teknolojiler, 2007 yılı itibari ile Coca-Cola İçecek’in yurtdışı operasyonlara açılması ile çok uluslu bir boyuta taşındı. Halihazırda Coca-Cola İçecek, Türkiye başta olmak üzere Pakistan, Orta Doğu ve CIS bölgelerinde, toplam 10 ülkede faaliyetlerini sürdürmektedir. Büyüklük itibari ile dünya üzerinde 6’ıncı şişeleyici olmuştur. Faaliyet gösterdiği ülkelerde ağırlıkla merkezi olarak yönetilen SAP tabanlı teknolojileri kullanmaktadır. En son projesi ile BusinessObjects üzerinde Finansal Konsolidasyon sistemini kurmuş, tüm ülkelerinin finansal konsolidasyon ve raporlama sistemini otomasyona sokmuştur. Bu bağlamda dünya üzerindeki tüm şişeleyiciler arasında ilk olmayı başarmıştır.
Rekabet , günümüz ticaret anlayışında en önemli unsurların başında gelmektedir. Bu şartlarda, Bilgi Sistemleri önemini her geçen gün arttırmakta ve teknolojiye yapılan yatırımın geri dönüşü daha da önem kazanmaktadır. SAP’nin sunduğu uçtan uca çözümler ile firma çalışanları günlük işlerini SAP’de yaparken zamanlarının daha fazlasını ana faaliyet alanında düşünmeye ve karar vermeye ayırır olmuşlardır.
A. Barış Düzenli – Aygaz Bilgi Sistem Müdürü
Yekta Caymaz- Yıldız Holding Bilgi Sistemleri Genel Müdürü CIO’lar organizasyon içerisindeki mevcut bilgi sistem ve teknolojilerini daha iyi yönetirken, farklı bakış açılarıyla rekabette avantaj sağlayıcı inovatif değişimlere olanak sağlamalıdır. İnovatif değişimleri icra edebilmek için gerçek bir iş ortağı olmalı ve kurum stratejilerini çok iyi öğrenmelidir. Holding ve Grup firmalarımız için, hedef teknoloji ve kurumsal kaynak planlama sistemlerimizi SAP olarak seçtik. SAP, uçtan uca sunduğu uygulama servislerini, her geçen gün iyileştirmekte, sürekli katma değer arttırıcı yenilikler getirmektedir. Son yıllarda yapmış olduğu satın almalar ile, mevcut yeterliliğini daha da arttırmış ve bu servisleri bütünleşik yapıda müşterilerine sunmuştur. Türkiye’de ise, kullanım oranı artmış, daha çok müşteri SAP’yi kullanır hale gelmiştir. Ayrıca danışman yetkinliği ve penetrasyonu ciddi ölçüde artmış ve iyileştirilmiştir. Teknolojinin gelişimi kaçınılmazdır. Piyasa şartları, her geçen gün zorlaşmaktadır.
SAP geçmişinden gelen tutarlı ve kanıtlanmış yapısını koruyarak, kendini teknolojik olarak güncellemeyi başardı. Sağlam çekirdeğinin çevresine adeta onu ayakta tutan, destekleyen, daha önce kendini piyasada kanıtlamış üçüncü parti uygulamaları da katarak gelişimini sürdürdü. Böylece günümüz teknolojik yapısına uygun, şirketimizin esnek ve dinamik oluşumunu destekleyerek bize ciddi bir rekabet avantajı kazandırmış oldu. SAP Türkiye'nin özellikle son yıllarda Türkiye'deki danışman kadrosunu büyütmesini, hem sektörü desteklemesi hem de çalıştığı şirketlere burada kalıcı olduğu ve stratejik önem verdiğini kanıtlaması bakımından çok önemli buluyorum. Ayrıca üniversiteler ile oluşturduğu işbirliği ve öğrenci yetiştirme programı bence tüm büyük bilişim firmalarının yapması gereken, faydası Türkiye'nin yetişmiş beyinlerine, SAP kullanan şirketlere, iş ortaklarına, üniversitelere kısaca tüm ekosisteme yansıyacak çok önemli bir proje ve kazanım. Bununla birlikte Türkiye'nin yazılım üssü ve stratejik olarak teknolojiyi kullanan değil dışarıya ihraç edebilen duruma gelip diğer ülkelere hizmet verebilme gücünü de oluşturması açısından güçlü ve örnek alınması gereken bir adım. Umarım SAP Türkiye'nin her iki stratejisi de uzun soluklu olur ve bunun faydalarını hep birlikte ileride görürüz.
ÜST YÖNETİM GÖZÜYLE 10 YILDA SAP TÜRKİYE ............................................................................................................................................................................
yapılmakta olan iş ve projelerle ilgili varsa riskli alanları ortaya çıkarmaktadır. Sanıyorum, son zamanlarda SAP firması açısından en öne çıkan hizmet bu olmuştur.
Timur Ceylan – Türk Telekom Teknoloji Başkanı Türk Telekom olarak SAP Türkiye firmasıyla en başından beri olumlu ilişkilerimiz devam ediyor. SAP sistemine karar vermemizden itibaren her aşamada SAP firmasının desteğini yanımızda gördük, bundan sonra da böyle olacağına inanıyoruz. 2008 yılı başında Türk Telekom ve TTNET şirketlerimizde canlı kullanıma alınan SAP uygulamaları, 2009 yılı itibariyle grup şirketlerimizden ARGELA, INNOVA, SEBIT ve ASSISTT’ te de kullanılmaya başlandı. O zamandan bugüne, İnsan Kaynakları ve Bütçe modülleri canlı kullanıma alınmış, Raporlama sistemlerimiz geliştirilmiş, FIM Fatura İşleme Merkezi ve versiyon yükseltme çalışmaları tamamlanmıştır. SAP sisteminin entegre ve merkezi bir sistem olması nedeniyle, Türkiye’nin her noktasında gerçekleştirilen Satınalma ve Muhasebe işlemlerini anlık olarak takip edebiliyoruz. Bu işlemlerin merkezden anında görülebilir olması sayesinde şirketimizin denetim ve kontrol süreçlerinde geliştirme sağladık. Nitekim eskiden bir ayı geçen mali dönem kapanışları SAP sisteminin getirdiği altyapı ve süreç iyileştirmeleriyle birlikte artık daha makul sürelerde yapılabilir hale gelmiştir. SAP sisteminin canlı kullanıma alınmış olması 2008 yılında gerçekleştirilen Türk Telekom’un İMKB’de halka arz sürecine de olumlu katkı sağlamıştır. Bazı projelerimizde faydalandığımız “Safeguarding” hizmeti sayesinde bizzat SAP tarafından projelerimiz ve kurulan ürünlerle ilgili tarafsız görüş almak bizi ziyadesiyle memnun etti. Bu birim gerçekten olabildiğince bağımsız çalışarak ve gerektiğinde cesurca davranarak,
22
bilgiler sadece ilgili kişilerde kalıyor. Gerek diğer şirketlerimizdeki SAP sistemleri , gerekse SAP olmayan diğer sistemler ile çok başarılı entegrasyonlar gerçekleştirerek süreç otomasyonlarını başarı ile yürütüyoruz. Enerji, Gayrimenkul ve Maden gibi özgün sektörlerdeki başarılı çözümleri şirketlerimize hızla adapte ettik. Böylece SAP kararımızın doğruluğunu bir kere daha teyit ettik.
Hamza Cihan Sarı - Zorlu Holding CIO’su SAP’yi kullanmaya başladığımız ilk yıllarda SAP’nin raporlama yetenekleri çok sınırlıydı. İhtiyaç olan raporlar kendi programcılarımız tarafından geliştirildi. Bu da çok fazla işgücü ve zaman gerektiriyordu. Zaman içinde raporlama olanakları gelişti. SAP’nin sunduğu raporlama araçları ve yeni ürünler ile daha kolay ve performansı yüksek raporlar üretilebiliyor. Artık ileri düzeydeki BI çözümleri ile birlikte klasik iş süreçleri yönetimi de daha verimli hale geldi. SAP’nin ilk yıllarındaki ekran dizaynı kullanıcılara çok sıcak ve kullanıcı dostu gözükmüyordu. Daha sonraki sürümlerinde bunları telafi edip daha kullanışlı ekran görüntüleri geliştirdi. Kurumların ihtiyaç duydukları yeni çözümler anında müşterilere sunuldu. SAP’yi kullanmaya başladığımız ilk yıllarda üretim sayılarımız her yıl, bir önceki yılın üretimini katlayarak arttı. Böyle bir ortamda en büyük yardımcımız SAP oldu. Günlük sevkiyat faturalarının, günlük malzeme giriş faturalarının sayısındaki artışlara, SAP sayesinde anında ayak uydurabildik. Stok, üretim, satış süreçlerimizdeki her yeni gereksinmemize, SAP içinde mutlaka bir çözüm bulabildik ve anında karşılayabildik. Uzak Doğuda’ki bir şirketten satın aldığımız yüzlerce malzemenin birleşiminden oluşan elektronik bir kartın, orada üretilip bize gönderilmesini, tüm lojistik ve üretim süreçlerini kendi sistemimiz üzerinde yarattığımız sanal bir yapı ile başarıyla yönettik. SAP’nin yetkilendirme konusundaki yetkinliği sayesinde hem süreç olağan şekliyle işliyor hem de gizlilik gerektiren
Ali Fuat Çötelioğlu, Borusan Holding A.Ş. CIO’su Borusan Grubunda 1999 yılında FI ve HR modülleriyle başlayan SAP kullanımı bugün ilgili tüm modül ve çözümleriyle kurumsal kaynak ve strateji yönetiminin bir parçası olarak benimsenmiştir ve kurum genelinde etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Borusan, 2002 yılından bu yana uyguladığı yalın 6 Sigma metodolojisi ile üretimden dağıtıma ve ürünün tüketiciyle buluşmasına kadar bütün iş süreçlerinin sorgulanarak hata oranını en aza indirmeyi, verimliliği yükseltmeyi, tüm iş süreçlerini mükemmelleştirmeyi hedeflemektedir. Geliştirilen 6 Sigma proje çözümlerine SAP sistemleri üzerinde uyarlanmasına olanak veren esnek bir ortam sağlayan SAP çözümleri, iş süreçlerimizin mükemmelleşmesinde önemli katkı sağlayan bir araç olarak bize hizmet vermektedir. Borusan olarak, SAP’nin ERP yazılımları üreten bir firmadan, uygulama platformları geliştiren ve bu platformları mevcut sistemleri ile entegre olarak müşterisinin hizmetine sunan bir firmaya dönüşmesinden ve bu sayede yaptığımız yatırımların korunmasından ve geliştirilmesinden çok memnunuz. Grubumuzda devam eden Strateji Yönetimi, İş Zekası, Kurumsal Mobilite, Kurumsal Kontrol, Risk ve Uyumluluk projelerimizin de tamamlanmasıyla SAP çözümlerini en efektif şekilde kullanmayı hedefliyoruz.
SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR ...............................................................................................................................................................................................
ŞİMDİ İŞLETMELER İÇİN MOBİLİTE ZAMANI Herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda, herhangi bir cihaz ile güvenli erişim Mobilite insanların günlük hayatlarının bir parçası olurken, iş yaşamında da yerini aldı. Güvenlik ile ilgili endişeler ve mobil uygulamaların kalitesi hakkındaki soru işaretleri işletmelerde mobilite kullanımını geciktirmişti. Fakat şimdi gün geçtikçe daha çok şirket mobilitenin avantajlarından yararlanıyor. Zira mobiliteden yararlanmak iş süreçlerindeki hızı ve verimi artırıyor. İş yaşamındaki mobil teknoloji kullanıcılarının gelecekteki sayısına yönelik yapılan tahminler mobiliteye geçişin adeta bir zorunluluk haline geldiğini doğruluyor. Teknolojik araştırma şirketi IDC’ye göre 2013’de dünya çapında 1,2 milyar çalışan işini mobil olarak yapacak. Bu rakamın yüzde 34.9’unu mobil işgücü oluşturacak. Peki mobilite iş yaşamındaki verimliliği nasıl arttırıyor? İş yaşamındaki mobilite, işgücünde önemli bir değişime neden oldu ve mobil işgücü kavramını ortaya çıkardı. Mobil işgücü ile mesai anlayışında büyük bir değişim söz konusu; en büyük değişimler çalışma saatlerinin esnemesi, ofisin yegâne çalışma mekânı olarak tercih edilmemesi ve iş akış sürecinin hızlanması olarak sıralanabilir. İş yaşamında her geçen gün sayısı artan mobil işgücü, nerede olursa olsun kritik görevleri gerçek zamanında tamamlıyor ve çözüm oluşturan kararları anında alıyor. SAP’nin Eşbaşkanı Jim Hogemann Snabe mobilitenin iş yaşamındaki açtığı yeni çığırı şu şekilde özetliyor: “Mobilite işletme uygulamalarında yeni bir dönüm noktası. Mobilite mobil cihazları birer masaüstü bilgisayara dönüştürdü.” Mobil işgücünün getirdiği bu değişimler çalışanlar ve işletmeler için çeşitli avantajlar sağlıyor.
24
Bu nedenle mobil işgücü gelişen mobil teknolojilerle beraber hızla artma eğilimi gösteriyor. Şirketler iki ila beş yıl içinde kendilerine rekabet üstünlüğü sağlayan avantajlar elde etmek için iş stratejilerine hızla mobil teknolojiyi entegre edecekler.
SAP’nin mobilite vizyonu Kurumsal mobilitede lider konumda olan SAP, her ölçekteki şirketin, çalışanlarına herhangi bir yerde ve herhangi bir zamanda, herhangi bir mobil cihazla işletmeye ait verilere gerçek zamanlı ulaşabilmesi için mobilize olmasını sağlıyor. SAP, 2015’e doğru bir milyar kullanıcıya ulaşarak gerçek bir rekora sahip olacak. SAP Eşbaşkanı Bill McDermott, bu hedefi gerçekleştirmek için uygulanacak stratejiyi şu şekilde açıklıyor: “Mobilite konusunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. İşletmeleri daha üretken kılmak için ne kadar çok SAP uygulamasını mobil cihazlara ekleyebilirsek o kadar başarılı olacağız.” Kurumsal mobilite yazılımları pazarında lider olan Sybase, 2010 Mayıs ayında SAP bünyesine katıldı. SAP, işletmeleri uzun vadede mobilite etrafında dönüştürmek için ilk adımı bu satın alma ile attı. Gerçekleştirilen bu girişim SAP’nin Research in Motion (RIM), Syclo ve Samsung gibi lider mobilite sağlayıcıları ile ortaklık kurmasına yönelik atılan bir adımdı. SAP ve iş ortaklarından oluşan ekosistem, sundukları tüm işletme yazılımları ve iş zekâsı çözümleri ile müşterilerinin yeni mobil inovasyonların sunduğu tüm avantajlardan yararlanmasını sağlıyor. SAP’nin inovasyon temelli stratejisi birçok farklı fayda da sağlıyor. İşletmeler, tüm yönetim sistemlerini, cihazlarını ve yazılımlarını birbirine kolayca entegre edebildikleri gibi, mobil iş süreçlerini baştan sona yönetebiliyorlar. Bu esneklik ise çalışanların herhangi bir yerde bulunan veriye herhangi bir mobil cihazla erişebilmesini sağlıyor.
.....................................................................................................................................................................................................................................................................
SAP ile kurumsal mobilite
SAP StreamWork
İnsanlar aileleri ve arkadaşları ile iletişim kurmakta kullandığı mobil cihazlarını bankacılık, zaman yönetimi ve lokasyon tabanlı servislere erişim gibi konularda da kullanıyor. Mobil cihazların kullanım alanlarının genişliği bu cihazların, çoğu insan için alışkanlık hâline geldiğini kanıtlıyor. Konunun önemini kavrayan şirketler işletme süreçlerine mobiliteyi dahil ediyor. SAP tarafından satın alınan Sybase’in Başkan Yardımcısı ve Pazarlamadan Sorumlu Başkanı Raj Nathan, işletmelerin mobilite uygulamalarını kendi iş süreçlerine entegre etme aşamalarını ve bu konuda Sybase’in hedeflerini şu şekilde özetliyor:
Farklı şirketlerdeki çalışanlar, bilgi ve dosya paylaşım amacıyla mobil cihazları ile Facebook’a benzer mecralarda toplanmak için bu uygulamayı kullanıyor.
SAP Enterprise Applications on Device SAP ofis dışındayken önemli iş zekası raporlarınıza ve verilerinize erişebilmeniz için yeni yollar sunuyor. Bu entegre çözümler çok çeşitli mobil cihazlar için optimize edilmiş bulunuyor.
SAP BusinessByDesign for iPhone/iPad “Akıllı telefonların oluşturduğu dalga ile tabletler de işletmelere giriyor. Kullanıcıların talebi, bilgi teknolojileri bölümünün hızlı bir şekilde bütün işletmeyi kapsayan mobil çözümler uygulamaya başlamasını tetikliyor. Sadece kurumsal e-postalar için değil, ayrıca iş akışı ve onay tipindeki uygulamalardan karmaşık, zengin özelliklere sahip uygulamalara kadar, ana işletme uygulamalarının da çalışanlar ve müşteriler tarafından kullanılması hedefleniyor.” Mobilitenin tüm sınırları aşan bir iş alanı olduğunu belirten Nathan, SAP’nin mobil araçları masaüstü bilgisayara dönüştürerek işletmelerin çalışma yönteminde bir devrim gerçekleştirdiğini ve bu trendin öncülüğünü üstlendiğini söylüyor. SAP bu alanda üstlendiği öncü rolü ile iş süreçlerini hızlandıran ve çalışanların üretkenliğini arttıran bir mobil iş uygulamaları serisi geliştirdi.
Anlık değer kazandıran uygulamalar SAP’nin bu kullanışlı ve yararlı uygulamaları profesyonel kullanıcılardan oluşan çok geniş bir kitleye hitap etmek için tasarlandı. Mobil cihazlara kolaylıkla kurulan ve kullanıma her an hazır olan uygulamalar anlık değer kazandırma özelliğine sahip. Bu uygulamalardan bazıları şu şekilde sıralanıyor:
Travel and Expense Capture Çalışanlar bu uygulamayla seyahat ederken harcamalarını ve seyahat giderlerini raporlayabiliyor. Mobil cihazlar üzerindeki kamerayla, tavsiye ettiği seyahat duraklarına ait çektiği fotoğrafları bu uygulama ile ilgili kişilere gönderebiliyor. Çalışan tarafından gönderilen bilgiler yerel bazlı servislere aktarılıyor. Bilgiler sistemin arka ucu tarafından toplanıyor.
ERP Sales Order Lookup Bu çözüm şirket yöneticilerinin hesaplama ve faturalandırma için ihtiyaç duydukları sipariş verilerini elde etmesini ve görüntülemesini sağlıyor.
25
SAP, iPhone ve iPad kullanımı için SAP BusinessByDesign’ın mobil bir versiyonuna sahip. Bu uygulama orta ölçekli işletmeler için ERP çözümleri ile entegre ediliyor. Bu da Apple cihazlarınız üzerinden ERP verilerinize hızlı bir şekilde erişebilmenizi sağlıyor. Bu sayede çalışmaya herhangi bir zamanda ve mekânda devam edilebiliyor. Uygulama Apple App Store’dan temin edilebiliyor.
SAP BusinessObjects Explorer for iPhone/iPad Bu mobil uygulama kararları daha hızlı bir şekilde alabilmeniz için değerli iş zekası verilerini temin edebilmenizi sağlıyor. Basit anahtar kelimelerle aramalar yaparak, navigasyon ve görselleştirme ile anlamlı iş zekası verilerine erişilebiliyor. Bu uygulama da Apple App Store’dan temin edilebiliyor.
Sybase Mobile Sales for SAP CRM Bu popüler mobil iş uygulaması satış temsilcilerinin ve diğer mobil çalışanlarının satış önbilgisi, hesap kayıtları ve diğer ileti raporları gibi gerçek zamanlı verilere iPhone, Windows ve Blackberry mobil cihazlarıyla erişmelerini sağlıyor.
Sybase Mobile Workflow for SAP Business Suite Bu uygulama iş akışı konuları, uyarılar, onaylar ve bildirimler üzerinden hızlı karar verme ve çözüm oluşturmayı sağlıyor. Bu mobil uygulama ile birlikte mobil cihazınızdan ya da e-posta kutunuzdan iş akışı süreci yönlendirebilir ve bu süreçte gerekli çözümleri doğrudan sağlayabilirsiniz. Bu uygulama her zaman kullandığınız e-posta hesabınız üzerinden işliyor ve SAP Business Suite’in çözümleri ve mobil cihazınız arasında doğrudan bir etkileşim kuruyor.
SAP CRM Field Service Bu uygulama da saha hizmeti mühendislerinin işlere, hizmet taleplerine ve hizmet konfirmasyonlarına çevrimiçi ve çevrimdışı erişimini sağlıyor. Kablosuz platform üzerine yapılandırılmış bu uygulama SAP CRM’i mobilize etmek ve ölçeklendirmek için sıra dışı özellikler sunuyor.
SAP CRM Retail Execution Bu uygulama asıl cihaz işlevlerine tamamen entegre olabilmek için kablosuz platform üzerine yapılandırıldı. Uygulamayla perakende satış temsilcileri hesaplara, yetkili kişilere, görüşme ayrıntılarına, araştırmalara ve ürün bilgilerine ulaşabiliyor.
SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR ..............................................................................................................................................................................................
HANA İLE DÖNÜŞÜME HAZIR OLUN! Veriler günümüzde tek başlarına bir anlam ifade etmiyor. Onları segmente etmek, ait oldukları sektöre göre özelleştirmek ve bunları sistemli bir şekilde gerçekleştirerek iş süreçlerini iyileştirmek ve hizmet kalitesini artırmak gerekiyor. Bu amaç için geliştirilen iş zekası uygulamaları artık SAP ile yeni bir döneme geçiş yapıyor. HANA, milyarlarca veriyi gerçek zamanlı olarak ve anında analiz edebilen yüksek performanslı yapısıyla, kurumlara yeni bir boyutun kapılarını açıyor.
26
.................................................................................................................................................................................................................................................................................. Teknoloji, bugüne kadar kurumlara daha hızlı üretim yapma, daha hızlı hizmet verme ve rekabette daha etkin olma fırsatı tanıdı. Yaşanan bu süreç, daha fazla müşteri anlamına gelirken, daha fazla müşteri de daha çok veri anlamına geliyordu. Daha çok veri ise, kurumların müşterilerine kaliteli ve özel hizmet sunabilmeleri için önemli bir fırsat sunuyordu. Bu kapsamda, SAP’nin öncülüğünü yaptığı iş zekası kavramı öne çıkarak yöneticilere, kendi kurumlarıyla ilgili almaları gereken kararlar konusunda yardımcı oldu. Zamanla, teknoloji tüm alanlarda gelişirken, iş zekası kavramının da niteliği ve kapsamı buna paralel olarak arttı. Geçmişte yalnızca bankalar, mobil operatörler gibi çok sayıda müşteriye ve aboneye sahip olan kurumlar tarafından tercih edilen iş zekası uygulamaları, tüm sektörlerden geleceğe yönelik doğru kararlar almayı tercih eden orta ve küçük ölçekli kurumlar tarafından da tercih edilmeye başlandı. Bugün geldiğimiz noktada ise bir kurum gelecek yatırımlarını ve sunacağı ürünleri, milyonlarca müşterisine ait verileri analiz ederek belirler durumda. Ancak, verilerin her geçen gün daha da artması, bunların analizi için gerekli araçların daha yoğun kullanılmasını gerektiriyor. Ayrıca, artık her sektörde karşılaşılan yoğun rekabet, verilerin yalnızca belirli dönemlerde analiz edilerek değerlendirilmesini değil, anlık olarak incelenmesini de neredeyse zorunlu hale getiriyor. İşte bu sebeple, verinin oluştuğu her noktanın, cihazın ele alınması ve anlık olarak işlenebilmesi ihtiyacı ortaya çıkıyor. SAP, bu ihtiyacı karşılamak için milyarlarca veriyi gerçek zamanlı olarak ve anında analiz edebilen yüksek performanslı yazılımı HANA’yı (High Performance Analytic Appliance – Yüksek Performanslı Analitik Aracı) kurumların kullanımına sundu.
Mobil ve gömülü sistemler geleceğin odağında yer alıyor Gelecekte teknolojinin kullanılacağı araç ve cihazlar konusunda gerek fütüristler gerekse teknoloji dünyasının uzmanları bir konuda hemfikir; gelecekte yaptığımız her işlemin arkasında mobil cihazlar veya mobil olsun olmasın gömülü sistemler olacak. Bugün bile örnekleriyle karşılaştığımız bu trendin zaman içinde yaygınlaşıp sadece kurumların değil, kişilerin de gündelik iş hayatına gireceğine kesin gözüyle bakılıyor.
27
Bu yaklaşıma iş zekası ve verinin analizi açısından baktığımızda ise geçmişin disk temelli veri saklama ortamlarının bu yeni teknolojiler ile farklılaştığını görüyoruz. Bulut bilişim gibi teknolojiler, günümüzde artan bir hızla sabit disklere olan mahkumiyeti ortadan kaldırarak, verinin her an her yerden ulaşılabilir olmasının önünü açıyor. Ancak bu konuda SAP’nin savunduğu bir yaklaşım, cihazların içindeki belleklerin aslında çok daha önemli bir rolü olduğunu ortaya koyuyor. Çok uzakta değil, birkaç yıl sonrasında, 2015’te gömülü sistemler ve mobil cihazlar konumlarını daha da güçlendirmiş olacak. SAP’nin yaklaşımına göre bugünün bellek teknolojileri, dünün sabit disklerinin yerini almış durumda. Bu nedenle de verinin analizi sırasında bellek teknolojilerinden ve gömülü sistemlerden en üst düzeyde faydalanmak gerekiyor. Bu kavramı daha da genişletmek mümkün. Tıpkı, bugün prototip olarak hayranlıkla izlediğimiz otomobillerde kullanılan teknolojilerin, geçmişin aksine gelecekte otomobilleri kapalı bir kutu olmaktan çıkararak dünyanın her yeriyle veri paylaşan, daha da önemlisi birbirleri ile iletişim kurmasını sağlayarak güvenli trafik seyrinin önünü açması gibi... Örnekleri çoğaltmak mümkün. Bugün ilk akla gelen otomotiv teknolojisi olurken bunu bir sanayi tesisinde makineler arası iletişim ve veri paylaşımı olarak da değerlendirebilirsiniz. Elbette iletişimin ve veri paylaşımının aynı tür cihazlar arasında olması şartı bulunmuyor. Bir barajdaki yönetim sistemiyle, o barajdan gelen elektriği şehirdeki abonelerine sunan dağıtım şirketlerinin sistemleri arasında da benzer bir bağ kurmak mümkün.
Çığır açacak uygulama: HANA Peki bu yazının ana konusunu oluşturan HANA (High-Performance Analytic Appliance) tam olarak ne tür özelliklere sahip ve neler içeriyor? HANA’yı tek bir cümleyle özetlemek gerekirse “milyarlarca veriyi, gerçek zamanlı olarak ve anında analiz edebilen yüksek performanslı uygulama” olarak tanımlamak mümkün. Detaylara indiğimizde ise HANA’nın neden yeni bir dönemin başlangıcını işaret ettiği karşımıza çıkmakta. HANA, her şeyden önce SAP bellek içi teknolojisi ile yeni nesil analitik ve iş uygulamalarının kapısını açıyor. SAP’nin in-memory teknolojisini daha rahat ifade edebilmek için konuyu bir örnekle açıklayalım. Elinize bir kitap aldığınızı düşünün, sizden de bu kitabın içinde şehir kelimesinin hangi sayfalarda ve kaç kere tekrar edildiğinin bulunması istensin. Bunu yapabilmek için iki alternatifiniz var. Birincisi, kitabı baştan sona okuyarak şehir kelimesinin kaç kez kullanıldığını tek tek saymak, ikincisi ise kitabın sonundaki indeks bölümünden faydalanmak. Her iki yöntemde de yerinizden kalkıp kütüphanenize gitmeniz ve kitabı alıp okumanız gerekir. Tıpkı disk temelli sistemlerde yapılan bir analiz gibi. Peki ya kitabı zaten ezbere biliyorsanız? İşte SAP in-memory bunu sağlıyor, tüm kitabı baştan sona okumanıza ve indeks bölümünden faydalanmanıza ihtiyaç bırakmıyor. Tekrar HANA’ya dönelim. İlk tanıtımı Kasım 2010’da gerçekleştirilen uygulama, Haziran 2011’den bu yana da tüm dünyada kurumların beğenisine sunuldu. Türkiye’de de ilk örnekleri görülmeye başlanan HANA uygulaması, sektörlere göre özelleştirilmiş çözümler sunabiliyor. Örneğin taşımacılık sektörüne hizmet veren bir BT şirketi, SAP HANA sayesinde yalnızca 1 saniye içinde 360 milyon trafik kaydı arasında arama yapabiliyor. Başka bir şirket ise SAP harici uygulama verilerini harmanlamak için HANA’dan yardım alıyor. Bir başka örnekte ise HANA’nın hızlı tüketim malları sektöründe sağladığı faydalar öne çıkıyor.
SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR ........................................................................................................................................................................................
Bu örnekte 150 binden fazla müşteriye sahip bir firma, sahip olduğu 1.8 milyar veri üzerinden zamanında ödeme yapmamış olanları dönemlere göre raporlamak istiyor. Veriler, mevcut sistemden HANA üzerine alınıyor. Normalde 77 dakika süren bu işlem, yalnızca 13 saniyeye inerek 350 kat daha hızlı bir analiz gerçekleştirilebiliyor. Bunu sağlayan ise HANA’nın bellek içi motor mimarisinin üstün yeteneği. HANA’nın geleceği şekillendirmedeki en önemli yetkinliklerinden biri, onun aynı zamanda SAP’nin yakın gelecekteki kurumsal yazılımlarının çekirdeğini oluşturacak olması. Mevcut kurumsal yazılımlar HANA ile dönüşüme uğrarken, bu dönüşümün tüm SAP portföyünü yenilemesi hedefleniyor. Bu teknoloji, özellikle enerji ve perakende olmak üzere farklı sektörlere sağlayacağı katma
28
değerle dikkat çekiyor. Aynı şekilde finans sektörünün de bu dönüşümden payını alması bekleniyor. SAP Forum’daki sunumlardan biri de bu konuya, bir bankanın müşterilerine ait verileri HANA ile nasıl daha verimli analiz edebildiğine vurgu yapıyor. Tüm sektörler için oyunun kurallarını değiştirecek bir teknoloji olan HANA’nın Türkiye’deki uygulamalarının da yakın bir zamanda hızla yaygınlaşmasına kesin gözüyle bakılıyor...
c{\ O P &QíCUÍ 5#2 (KPCPUCNNCT
5#2 .QLKUVKM 7[IWNCOCNCTÍ
5#2 (KPCPUCNNCT OQF NNGTKPFGMK DKNIKNGT I XGPKNKT XG GMUKMUK\ QNOCNÍFÍT #PECM DW êGMKNFG [CUCN XG UVTCVGLKM TCRQTNCOCNCT VCO XG FQíTW GNFG GFKNKT êKTMGV MQ[FWíW JGFGHNGTG UQTWPUW\ WNCêÍT 6ÍRMÍ -WVWR ;ÍNFÍ\Í´PÍP JGT \COCP UCDKV MCNOCUÍ XG DW FGíKêOG\ DKNIK UC[GUKPFG KPUCPNCTC IKFGEGíK [{P I{UVGTOGUK IKDK
(CTMNÍ OQF NNGTFGMK XGTKNGTKP DKTDKTKPK DGUNGOGUK NQLKUVKM U TGnNGTKPFGMK XGTKONKNKíK GP UV UGXK[G[G nÍMCTÍT fTPGíKP DKT MC\ 8 HQTOWPFC WnCTMGP JGT MCPCV nÍTRÍêÍ[NC CTMCUÍPFCP IGNGPK MCNFÍTCECM GMUVTC DKT JCXC CMÍOÍ [CTCVÍ[QT XG DW êGMKNFG OGP\KNNGTKPK [CMNCêÍM [ \FG QTCPÍPFC CTVÍTÍ[QTNCT ${[NGEG U T FGMK JGT DKT DKTG[ D V P WnWê XGTKONKNKíKPK CTVÍTÍ[QT
SAP NetWeaver
5#2 ìPUCP 5GTOC[GUK ;{PGVKOK 5W F P[CFCMK V O ECPNÍNCT KnKP GP VGOGN [CêCO MC[PCíÍFÍT 6ÍRMÍ DKT êKTMGVKP [CêCO MC[PCíÍPÍP MGPFK nCNÍêCPNCTÍ QNOCUÍ IKDK 5#2 *4 V O êKTMGV HCCNK[GVNGTKPKP UCíNÍMNÍ FGXCO GFGDKNOGUK KnKP nCNÍêCP MC[PCíÍPÍP XGTKONK [{PGVKNOGUK IGNKêVKTKNOGUK XG FQíTW MWNNCPÍNOCUÍPÍ ICTCPVK GFK[QT
5#2 6GMPQNQLK &CPÍêOCPNÍíÍ
SAP NetWeaver, gerek SAP IGTGMUG 5#2 FÍêÍPFCMK V O W[IWNCOCNCTÍP GPVGITG GFKNFKíK XG DKTNKMVG [CêCFÍíÍ DKT RNCVHQTOFWT /GTECP TGUKHNGTK FG F P[CFC GP HC\NC ECPNÍ UKUVGOK DCTÍPFÍTCP [CêCO RNCVHQTOWFWT $W TGUKHNGT \GTKPFG [CêC[CP RGM nQM V T JC[CVVC MCNCDKNOGM KnKP DW [CêCO RNCVHQTOWPC W[WO UCíNÍ[QT
$KT UKUVGO {PEGNKMNG UCíNCO VGOGNNGT \GTKPG MWTWNOCNÍ XG [CêC[CDKNOGUK KnKP FG QPC F \GPNK DCMÍNOCNÍ $QPUCK [GVKêVKTKTMGP FG VÍRMÍ DKT UKUVGO MWTCT IKDK {PEGNKMNG CíCEÍP M{M I{XFG XG [CRTCM [CRÍUÍPÍ QNWêVWTOCM UQPTC FC PG \COCP O FCJCNG [CROCM IGTGMVKíKPK XG KJVK[CnNCTÍPÍ K[K DGNKTNGOGM IGTGMKT
5#2 $WUKPGUU #PCN[VKEU ìê F P[CUÍPÍP FGíKêGP FKPCOKMNGTK XCT QNOC[Í JGT I P FCJC FC \QTNCêVÍTÍ[QT VÍRMÍ XCJêK FQíC IKDK ìê F P[CUÍPFC JÍ\NÍ XG GUPGM DKT Kê \GMjUÍ n{\ O DW \QT êCTVNCTFC [CêC[CDKNOGPKP CPCJVCTÍ VÍRMÍ XCJêK FQíCFC JÍ\ XG GUPGMNKMNGTK[NG [CêC[CDKNGP nKVCNCT IKDK
WINNER
w w w . d e t a y s o f t . c o m
/
i n f o @ d e t a y s o f t . c o m
Best Performance Challenge for SAP Partners 2011
SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR ...............................................................................................................................................................................................
SAP GELECEĞİ BULUTTA GÖRÜYOR Geleceğe yönelik sağlam hedeflerle yoluna devam eden SAP, müşterilerinin ihtiyaç duyduğu tüm SAP çözümlerinin günün birinde bulutta olacağını bilerek hareket ediyor.
30
..................................................................................................................................................................................................................................................................................
Son yıllarda web tabanlı uygulama ve servislerin artması, kurumların ve bireylerin giderek artan teknoloji kullanımı ve verilerine esnek bir biçimde her yerden erişim sağlama ihtiyaçları bulut bilişime yönelik eğilimi oldukça hızlandırdı. Bunun yanında, kullanıcı ve gereksinim odaklı olan bulut teknolojisi, kaynakların verimli şekilde kullanılmasını sağlaması ve maliyetlerin düşmesine imkan tanımasıyla, bilişim hizletleri tüketiminde vazgeçilmez bir teknoloji olacağının sinyalini çoktan verdi. Yalnızca kurumlara değil bireylere de büyük avantaj sağlayan bulut bilişim teknolojisinin önemi, henüz yeterli düzeyde fark edilmese de teknolojiye yön veren şirketler gelecek stratejilerini çoğunlukla bulut bilişim üzerine konumlandırmaya başladılar bile. Bulut bilişim teknolojilerine ciddi ölçüde yatırım yapan SAP, geleceğin bulutta olduğunu bilerek ürün ve hizmetlerini tamamen bu teknoloji üzerine geliştirmeye özen gösteriyor. Tüm dünyada olduğu gibi SAP de bulut bilişime üç ana başlıkta yaklaşıyor; ‘’infrastructure as a service’’- donanımın bulut üzerinden kullanımı, ‘’platform as a service’’ - geliştirme platformunun bulut üzerinden kullanımı ve ‘’software as a service’’ - bulutta yazılımın servis olarak kullanılması. ‘’Infrastructure as a service’’ yapısında halihazırda pek çok müşterisi bulunan SAP, bu yapıda SAP sistemlerinin müşteriye özel bulut hizmetleri olarak kullanılmasına imkan tanıyor. Hem genel hem de müşteriye özel bulut hizmetlerinde çözümlerini sanallandırılmış, bulut tabanlı altyapılardan kullanılmasını sağlayan SAP, bu sayede bulut üzerinde çalışan sistemlerin verimli şekilde yönetilmesi için gereken araçları müşteriye sunuyor. SAP, müşterilerinin SAP sistemlerini güvenli bir şekilde buluta taşıması ve orada etkin bir sekilde çalıştırması için, bulut teknolojilerinin önemini kavramış BT servis sağlayıcıları ve telekomünikasyon şirketleri ile iş birliği yapıyor. SAP, ‘’platform as a service’’-geliştirme platformunun bulut üzerinden kullanılması tarafında, sunulan çözümlerin iş ortakları tarafından da platform olarak kullanılmasını sağlıyor. Sunulan hizmetin zenginleştirilmesine olanak sağlanan bu yapıda, SAP iş ortaklarıyla beraber bulutu pazarda etkin şekilde sunuyor. ‘’Software as a service’’ yani bulutta yazılımın servis olarak kullanılmasına imkan vererek SAP, bu kanalda Satın Alma, İş Zekası, İnsan Kaynakları gibi çeşitli uygulamalar sunarken, küçük ve orta ölçekli pek çok şirketin uçtan uca tüm ihtiyaçlarını karşılayan çözümler yaratıyor. Bulutta yazılımın servis olarak kullanılması tarafında iş ortaklarıyla birlikte ek on-demand (isteğe bağlı) uygulamalar geliştirmeye devam eden SAP, on-demand uygulamalarının SAP on-premise (kurum içi) uygulamalarıyla sorunsuz bir şekilde entegre olması için çalışıyor. Bu çalışmanın sonucunda ise hem on-demand hem de on-premise uygulamaların kesiştiği ana veri ya da iş sürecinin müşteriler tarafından sorunsuz şekilde paylaşılması sağlanıyor.
31
SAP FORUM 2011’DE ÖNE ÇIKANLAR ...............................................................................................................................................................................................
Paylaşımın seviyeleri farklı olabilir tabii, bireyler ve şirketler arasında etkileşim ve işbirliği sağlayan, kurum dışından ulaşılacak veri ve uygulamalar da vardır ve bu bilinen müşterilere ve şirketlere doğru genişletilebilir ve hatta müşterilerin tanımadığı kişilere yani tüketicilere ulaşımı bile sağlanabilir. Ayrıca, şirketler tüketicilere veri ve işlevselliğe giriş hakkı tanımak isteyebilir; fakat bunun on-premise çözüm içinde anlamlı bir biçimde yapılması imkansızdır. İşte çok uzak olmayan bir gelecekte, SAP bu gibi sorunlara karşılık, müşterilerinin iş senaryosuna en iyi şekilde uyan, hem on-premise hem de on-demand bileşenler kullanılarak, ‘’infrastructure as a service’’, ‘’platform as a service’’ ve ‘’software as a service’’ tarafında hem genel hem özel, eğer müşteri isterse hibrit teknolojiler aracılığıyla esnek bir şekilde müşteriye maksimum faydayı sağlayacak çözümler sunmayı hedefliyor. Son 5 yıl içinde bulut bilişim alanında ciddi yatırımlar yapan SAP, geçen sene pazara sunduğu çözümlerinde de iyileşmeler yaparak müşterilerinin herhangi bir iş uygulaması ile ilgili ne ihtiyacı varsa bunların tamamını buluta taşımayı amaçlıyor. SAP’nin KOBİ’ler için pazara sunduğu ERP çözümü aynı zamanda bulutta da sunuluyor. Yine bulutta sunulan SAP Sürdürülebilirlik Yönetimi çözümü sayesinde şirketlerin karbon ayak izi ölçümü yapılabiliyor. SAP’nin bulutta sunduğu diğer çözümler arasında Müşteri İlişkileri Yönetimi, İş Zekası ve Tedarikçi Yönetimi yer alıyor.
SAP, bulut bilişimle 1milyar kişinin hayatına girecek Bulutta sunduğu ürün portföyünü arttırarak yoluna devam eden SAP, 2015 yılına yönelik koyduğu hedefte 1 milyar kişiye ulaşmayı hedefliyor. 2015 yılına dek dünya üzerinde 1 milyar kişinin herhangi bir şekilde bir SAP uygulaması kullanacağını öngören SAP’nin bu hedefini gerçekleştirmesinde bulut bilişim önemli bir yer tutacak. Herhangi bir anda sayısı milyarlara varan verilerin işlenmesi ve bunların bulut bilişim tarafından raporlanması ve son kullanıcılara sunulması gibi noktalara 2015 yılına kadar gelmiş olmayı tahmin eden SAP, herhangi bir müşterinin ihtiyaç duyduğu bütün SAP çözümlerinin günün birinde zaten bulutta olacağını bilerek hareket ediyor. Bu öngörüyle ürün ve hizmetlerini iş ortaklarıyla beraber hızla geliştirmeye devam eden SAP, bulut bilişimin tüm katmanlarında müşterilerinin esas ihtiyaçlarına odaklanması için çalışıyor.
32
PORTRE ..............................................................................................................................................................................................................................................
TÜRKİYE SADECE POTANSİYEL BİR ÜLKEYDİ, ÖRNEK ÜLKE OLDU; LİDER ÜLKE OLACAK!
‘
Türkiye, GSMH büyüme oranlarında dünyada ilk sırada; büyüme rakamlarını iki haneli olarak gerçekleştiriyor. Ancak, yazılımın artış yüzdesi hala 7-8’lerde. Türkiye’nin 2023 vizyonuna ulaşması için bunun değişmesi gerekiyor.
‘
34
Safa Haktanır, SAP’deki çalışma hayatına 1997 yılında SAP Almanya’da başladı. 2001 yılında SAP Türkiye’yi kurdu ve Genel Müdür olarak görev yaptı. 2004 yılında SAP EMEA Bölgesi Kıdemli Başkan Yardımcısı, 2006 yılında Doğu Avrupa ve Orta Doğu Kanal Satış Direktörü, 2007 yılında SAP Slovenya Genel Müdürü, 2008 – 2009 yıllarında ise Balkan Ülkeleri Genel Müdürü olarak çalışmalarını sürdürdü. Ocak 2010 itibarı ile SAP Hızlı Büyüyen Pazarlar Direktörü olarak görev yapıyor. SAP Türkiye 10’uncu yılını kutluyor. Bu 10 yılda sizce en önemli başarılar nelerdi, 10 yıllık bir süreçte geçtiğiniz önemli kilometre taşları neler oldu? Başarıda ilk sıraya SAP ekosisteminin büyümesini koymalıyım. Ekosistem olarak; SAP ürünü ile ilgili satış, pazarlama, danışmanlık, eğitim ve destek konularında bizimle birlikte çalışan kişi ve kurumları kast ediyorum. Bu sayı çok büyüdü. 2000 yılların başında 200-250 kişilik ekosistemde 4-5 iş ortağı varken, şu anda 32 iş ortağından ve sayıları 2 bin 500’ü bulan çalışandan söz ediyoruz. SAP ile çalışmak isteyen kişilerin sayısının 10 yılda 10 katına çıkmasını bizim için en gurur verici gelişme olarak görüyorum. Diğer bir konu da müşteri sayımızın 100’den 1000’e çıkması ve bunun yanında son 10 yılda büyümesine katkıda bulunduğumuz şirketlerin çoğalması. Bu şirketlerin büyümeyi yönetmelerindeki başarıda SAP kullanmalarının büyük etkisi olduğunu düşünüyoruz. Örneğin bu gelişime, katkıya Çalık Holding’i örnek olarak verebilirim. Benim için çok önemlidir ve bir kilometre taşıdır. 2003 yılında uçtan uca SAP’ye karar verdiler, bu kararı yurtiçi ve yurtdışında uyguladılar, çok da başarılı oldular. Ürün açısından bakıldığında da önemli gelişmeler yaşandı. Örneğin, internet üzerinden ilk defa elektronik satın almayı 2000’li yılların başında gerçekleştirdik. O günden bugüne örnekleri çoğaltmamız tabii ki mümkün, ama bu derginin sayfalarının buna yeteceğinden şüpheliyim. SAP Türkiye’nin kurucusu ve şimdi Türkiye’nin de dahil olduğu hızlı büyüyen pazarlardan sorumlusunuz. Peki, SAP’nin Türkiye’den beklentileri neler? Evet şimdi görev alanım hızlı büyüyen pazarlar ve bu pazarlar arasında Türkiye de var. 2001 yılında buraya gelirken, Türkiye’nin iyi bir potansiyeli olduğuna inandık. Şimdi onu bir adım üste taşımak için özel bir projeyle geldik. Ben de o projeyi yönetiyorum, burada olmamın amacı o. Bu projede SAP’nin geleceğe dönük yatırımlarının Türkiye’ye taşınması ve uygulanması var. Biz aslında yola Kurumsal Kaynak Planlamasıyla çıkmıştık. Yıllar içerisinde endüstriyel çözümlerimiz ile ürün yelpazemizi genişlettik, son yıllarda da iş zekası ve mobilite alanına girdik. Bütün bu çalışmaların temelinde sadece ve sadece müşterilerimize katma değerli hizmetler vermek var. Yeni endüstriler, yeni çözümler konusundaki çalışmalarımızın karşılığını da almaya başladık. Örneğin geçmiş yıllarda finans sektörü denince SAP ismi ilk sıralarda anılmıyordu. Ama şimdi Türkiye’nin en büyük 10 bankasının 8’i SAP müşterisi. Çalışmalarımızın diğer bir odak noktası da operasyonel mükemmeliyeti hedefleyerek Türk şirketlerinin rekabet gücünü arttırmak. Çünkü Türkiye’nin 2023 vizyonunda dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer almak var. Bu yolda ilerlemesi için Türk şirketlerinin de belirli yöntem ve çözümleri kullanması lazım. Biz de bu yöntem ve çözümleri “en iyi uygulamalar” çatısı altında Türkiye’ye getiriyoruz. Bu hedef doğrultusunda SAP Türkiye’nin 70 çalışanlı şirket yapısını 2010 yılı içinde 135 kişiye çıkardık. Bu sene de çalışan sayımız katlanarak artacak.
.................................................................................................................................................................................................................................................................................
‘
SAP Türkiye’nin geçmiş 10 yılına baktığımızda doğru kararları, doğru ekiple, doğru bir şekilde, doğru bir ekosistemle uyguladığımızı görüyorum.
‘
35
PORTRE .............................................................................................................................................................................................................................................
Türkiye’nin de içerisinde olduğu bu projede, yani hızlı büyüyen pazarlar altında toplam 8 ülke var. Bu ülkeler için ekip kurulup proje planı yapıldı. Ben de bu ekibin başında projenin SAP Türkiye için her aşamasının sorumluluğunu üstlendim. Bu 8 ülke arasında hangi ülkeler var? Brezilya, Hindistan, Çin, Rusya, Endonezya, Meksika, Türkiye ve Suudi Arabistan’ın da dahil olduğu Körfez ülkeleri. Bu ülkelerin seçimi geçmişe dönük rakamlara bakarak değil, sundukları potansiyele göre yapıldı. Tüm bu ülkeler (Brezilya hariç) rakam olarak baktığımızda SAP AG’nin ciro sıralamasında en üst sıralarda yer almıyor. Ama potansiyel olarak baktığımızda en önde gelenler. Onun için SAP AG yönetim kurulu böyle bir proje yapılmasına karar verdi ve biz de bunu başarı ile uyguluyoruz. Bu proje dahilinde ve bundan sonraki 10 yılda SAP Türkiye’yi nerede görmeyi hedefliyorsunuz? Özetle, ‘yazılım’ dendiğinde akla SAP’nin gelmesini istiyoruz, hedefimiz bu. Eğer bir kişi bir iş yapacaksa ve bunun için yazılım desteği almak istiyorsa ilk geleceği yer SAP olmalı. Bunu sadece çözüm ve ürün için söylemiyorum, her konuda bilgi alabileceği, her konuda ona destek olacak ve işini büyütmeye yarayacak yöntemler için de söylüyorum. Bizim temel vizyonumuz da bu. 14 yıldır SAP’de çalışıyorsunuz. Farklı ülkelerde deneyimleriniz oldu. Size göre bu ülkelerdeki en önemli başarılarınız nelerdi? En büyük başarı yabancı olduğunuz bir ülkede saygınlık kazanmanız. Ben rakamsal başarılara çok önem veren biri değilim. Yapılan işin kalitesi, sürdülerebilir bir ekip ve organizasyon yaratmak benim için en önemli konular. Balkan ülkelerinde üstlendiğim görev sırasında gördüğüm kadarıyla bizim Türkiye olarak Balkan ülkelerinde çok daha fazla iş yapacağımıza inanıyorum. Bizim karakterimiz, olaylara yaklaşımımız, tarihsel bağlantılar, işimizi bu ülkelerde çok kolaylaştırıyor ve bize fırsatlar sunuyor. Bu fırsatları iyi değerlendirmemiz lazım. Mesela Bulgaristan bize coğrafi olarak yakın bir ülke. Neden işbirliğimiz bu kadar az, hiç aklım almıyor. Romanya ile olan ticari ilişkilerimiz biraz daha farklı. Türk şirketleri Romanya’yı kendilerine daha yakın gördüler, orada yer almaya başladılar. Her ne kadar son krizden bu ülkeler çok etkilense de bu bölgelerde potansiyel olduğunu görüyorum. Örneğin bir Türk şirketi geçtiğimiz haftalarda Hırvatistan’da bir banka satın aldı. Diğer taraftan Sırbistan Havayolları satışında Türkiye ile ortaklık konuları konuşuluyor. Arnavutluk ve Makedonya’daki Türk şirketlerinin sayısı her gün artıyor. Belli bir risk taşıyan pazarlar da olsa, bu pazarları ekonomik krizin etkilerinin geçmesinin ardından Türkiye olarak olmamız gereken, gözümüzü ayırmamamız gereken pazarlar olarak değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. SAP Türkiye açısından fırsatlar neler? Biz, bilgi ve deneyim olarak bu saydığım ülkelerden çok ileriyiz. Haliyle, Türkiye’den onlara hizmet sağlıyor, hizmet ihraç ediyoruz. SAP Türkiye’nin bölge lideri olması gerektiğini düşünüyor ve o yolda ilerliyoruz. Öncelikle büyüme projemizde başarılı olmamız gerekiyor. İşimizi iyi yapmamız ve saygınlığımızı arttırmamız çok önemli. SAP Türkiye bu coğrafyada zaten örnek ülke olarak gösteriliyor; amacımız SAP Türkiye’yi lider ülke olarak pozisyonlamak.
36
HABERLER
.......................................................................................................................................................................................................................................
İlk SAP PPM 5.0 projesi Hayat Holding’ de gerçekleşti SAP’nin Portföy ve Proje Yönetimi (SAP PPM 5.0) çözümüne ilişkin ilk proje, Bimsa danışmanlığında Hayat Holding’te canlı kullanıma alındı. Proje ilk aşamada, Ev Bakım Ürünleri Kategori Müdürlüğü ve Deterjan Grubu Ar-Ge Müdürlüğü’nün öncülüğünde, bu kategorilerdeki ürün geliştirme çalışmalarına yönelik tasarlandı. Kurulan esnek yapı sayesinde daha sonraki aşamalarda diğer Pazarlama Kategori Müdürlükleri’nde, BT projelerinde ve çok aşamalı proje takibi gerektiren her çalışmada aktif hale getirilecek. PPM 5.0 Projesi’nin, çok aşamalı projelerin yönetilebilmelerine imkan sağlayabilmek amacıyla ortaya çıktığını belirten Hayat Holding SAP Proje Müdürü Nurten Atam, birçok birimin işin içinde olduğu projelerde, koordinasyon ve takibi sağlıklı bir şekilde gerçekleştirme isteğinin de projenin başlatılmasında etken olduğu değerlendirmesini yapıyor. Bu proje sayesinde, proje izlenebilirliğini artırmayı, birimler arası iletişimi kolaylaştırmayı ve tüm projeleri aynı ortamda takip edip raporlamayı amaçladıklarını söyleyen Atam, uzmanlaşmış teknik danışman kaynağı, fiyat avantajı ve önceden gerçekleştirilmiş projelerin verdiği güven sebebiyle proje için Bimsa’nın tercih edildiğini belirtti. Bimsa, bu projeye ilişkin deneyimlerini 23 Eylül’de Lütfü Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenecek olan SAP Forum’da katılımcılarla paylaştı.
........................................................................................................................................................................................ Navigator’dan MSC Gemi Acenteliği’ne SAP Danışmanlığı Firmalara süreç ve performans iyileştirme, SAP ve Doküman Yönetim Sistemleri İle İnsan Kaynakları alanlarında danışmanlık hizmeti veren Navigator, MSC Gemi Acenteliği’ne SAP uygulaması hizmeti veriyor. Proje kapsamında mevcut operasyon sistemlerinin SAP ile online entegrasyonu sağlanıyor. Böylelikle Satın Alma, İnsan Kaynakları, Bütçe, Muhasebe, Finansman departmanlarının tümü SAP üzerinden eş zamanlı olarak çalışabilecek. Masraf yeri muhasebesi, yönetimsel karlılık veri ve raporlamaları SAP üzerinden takip ediliyor. SAP’nin HR (İnsan Kaynakları) modülü ile birlikte çalışanlara yönelik kariyer planlama, işe alım ve yerleştirme, bordro takibi gibi süreçler tek bir platformdan (SAP) izlenebiliyor. Tüm satın alma süreçleri SRM 7.0 kullanılarak portal üzerinden yürütülüp SAP içinde muhasebeleşiyor. Onay kurgularında esneklik sağlanan sistemde talep-onay-sipariş aşamaları otomatize edilerek tedarik süreci hızlandırılıyor. Geriye dönük raporlama ve belge takibi, bilgilerin korunmasını ve her zaman ulaşılabilmesini sağlıyor. Sözleşme Yönetimi sayesinde ise fiyat avantajı korunuyor.
........................................................................................................................................................................................ D-Smart, hizmetlerini SAP CRM platformuna taşıyor Pazarlama, satış ve satış sonrası iş süreçlerini birleştirerek, pazarlama faaliyetlerini tüm kanallardan, daha etkin sürdürmek isteyen D-Smart, SAP’nin CRM Telekomünikasyon uygulamasını tercih etti. Projeyi, Elsys grup şirketi Lineris Danışmanlık desteğiyle gerçekleştirecek olan D-Smart, projenin tamamlanmasının ardından, dijital yayın platformu, internet ve telefon hizmetleri alanlarında ortak pazarlama kampanyaları için büyük bir esnekliğe sahip olacak. SAP CRM Telekomünikasyon çözümü ile pazarlama, satış ve satış sonrası iş süreçlerini birleştirecek olan D-Smart, böylece pazarlama faaliyetlerini sosyal medya ve mobil uygulamalar da dahil olmak üzere tüm kanallardan daha etkin olarak sürdürecek. SAP CRM Telekomünikasyon çözümü, D-Smart‘ın dijital yayınlar, internet ve telefon olmak üzere tüm faaliyet alanlarında ortak pazarlama kampanyaları düzenlemesini kolaylaştıracak. D-Smart, böylece bir taraftan pazardaki etkinliğini önemli oranda artırırken diğer taraftan da karmaşık süreçlerini tek sistemde yöneterek kurum içi iş verimliliğinde artış sağlayacak. D-Smart bünyesindeki tüm departmanlar tarafından kullanılacak olan SAP CRM Telekomünikasyon çözümü projesinin bir yılda tamamlanması hedefleniyor.
........................................................................................................................................................................................ Tedarik Zinciri Konseyi SAP’yi ödüllendirdi SAP, Amerika’daki Tedarik Zinciri Performans Yönetimi (SCPM) çözümü ile tedarik zinciri dünyasının en saygın ödüllerinden olan “2011 North American Supply Chain Excellence Awards”dan ödülle döndü. Ödül, tedarik zinciri süreçlerinin iyileştirilmesi ile ilgili girişimleri desteklemek amacıyla kurulan, kâr amacı gütmeyen global bir yönetim derneği olan Supply Chain Council (SCC – Tedarik Zinciri Konseyi) tarafından her yıl dünyanın dört farklı bölgesinde, üç farklı kategoride veriliyor. SAP’nin, “Technology Advancement Award”a (Teknolojik Gelişim Ödülü) layık görülmesi, binlerce müşteri tarafından tercih edilen tedarik zinciri yönetimi teknolojilerinin alanındaki üstünlüğünün onaylanması anlamına geliyor. Dünyada Coca Cola ve Servicios Nutresa gibi firmaların kullandığı SAP SCPM çözümü, Türkiye’de iki büyük holding tarafından kullanılıyor. SCPM çözümü, tedarik zincirine uçtan uca görünürlük sağlayarak, operasyonel ve finansal alanlardaki düşük performanslı süreç, alan veya departmanların iyileştirilmesine imkân veriyor. Yazılım tüm bunları yaparken de SCOR (Supply Chain Operations Reference / Tedarik Zinciri Operasyon Referansı) adı verilen KPI modelini kullanıyor. SAP SCPM içerdiği SCOR modeli sayesinde, tedarik zinciri ile ilgili 350’den fazla KPI ile hazır olarak geliyor. Bu KPI’lar sayesinde işletmelerin tüm tedarik süreçleri kontrol altında tutuluyor.
........................................................................................................................................................................................ 38
..........................................................................................................................................................................................................................................................................
Türkiye’nin ilk SAP BusinessObject Financial Consolidation (BFC) projesi Coca Cola İçecek’te başarıyla gerçekleştirildi Coca-Cola sisteminde satış hacmine göre 5. büyük şişeleyici konumunda olan Coca-Cola İçecek (CCI) Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Türkmenistan, Pakistan, Ürdün, Irak ve Suriye operasyonlarını da yürütüyor. Coca-Cola İçecek’te “SCORE” Projesi, Haziran 2011 ayı içerisinde Yönetim Raporlaması ile kullanıma geçti ve Haziran 2011 SPK/IFRS döneminin sistemde kapatılması ile tam olarak canlı kullanıma geçiş yapıldı. Türkiye’de ilk SAP BusinessObject Financial Consolidation (BFC) projesi olan SCORE yaklaşık 11 ay sürdü. SAP BusinessObject Financial Consolidation, “SCORE” projesi ile Coca Cola içecekteki tüm konsolidasyon süreçlerinin ortak bir altyapı üzerinde birleştirilmesi sağlandı. Raporlama ve konsolidasyon paketlerinin Financial Integration Management (FIM) kullanılarak SAP sistemlerinden doğrudan alınmasının da mümkün hale geldiği proje ile Excel ortamında toplanan veriler tek bir BFC paketi altında birleştirildi. BFC iş kuralları ile veri girişlerinin kontrolü ve konsolidasyon sürecinin otomasyonu da sağlanan projede BFC Starter Kit kullanımı konsolidasyon kurallarının kısa sürede tanımlanmasına yardımcı oldu.
........................................................................................................................................................................................ Zorlu Enerji, Hedeflerle Yönetim Portali'ni uygulamaya soktu Zorlu Enerji Grubu SAP NetWeaver ile çözüm odaklı ve kullanıcı dostu projeler üretmeye devam ediyor. BTC danışmanlığında yürütülen proje sayesinde, yaklaşık üç yıldır her çeyrek dönemde uygulanan “Hedef Toplantıları” artık portal üzerinden gerçekleştirilecek sunumlar ile yapılacak. Zorlu Enerji Grubu’na bağlı şirketlerin katılımıyla yılda dört kez düzenlenen ve şirketlerin yıllık bazda hedef ve stratejilerini tepe yönetimine sundukları “Hedef Toplantıları", kolay anlaşılır ve uygulanabilir “Hedeflerle Yönetim Portali” uygulaması ile yeni bir anlayışa kavuşuyor. Yeni uygulama ile Zorlu Enerji Grubu’na bağlı tüm şirketler hedef ve stratejilerini, planladıkları ve gerçekleşen değerlerini NetWeaver portali üzerinden paylaşabilecek ve saklayabilecek. Böylece veri kaybı ve veri kirliliğinin önüne geçilecek, zamandan önemli ölçüde tasarruf sağlanacak. ”Hedeflerle Yönetim Portali” uygulaması ile her grup şirketi istediği her an bir başka grup şirketinin hedef ve stratejilerini izleyebilecek, hedeflerine ulaşmakta çizdikleri rotayı diğerleriyle karşılaştırabilecek. Buna ek olarak Zorlu Enerji, sektörün nabzını da sık aralıklarla yoklayacak.
........................................................................................................................................................................................ ‘’Her Şey Çıplak’’ internet evrimini irdeliyor SAP Türkiye'de Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Uğur Candan, Microsoft Orta Doğu ve Afrika Bölge Pazarlama Müdürü Mehmet Nuri Çankaya ve Halil Aksu'nun birlikte kaleme aldıkları Her Şey Çıplak isimli kitap internetin evrimini, neden ve nasıl değişeceğini ele alıyor. WikiLeaks olayından Facebook'taki kullanıcı güvenliğine kadar birçok örneğin yer aldığı kitapta internetin geleceği sorgulanırken hiçbir olasılık atlanmıyor ve akla gelen tüm iyi ve kötü senaryolar geliştiriliyor. 22 Ekim 2010 günü WikiLeaks 400.000 adet gizli belge yayınladı. Bu olay diplomasinin 11 Eylül’ü olarak tarihe geçti. Hiçbir şeyin gizli kalamayacağı tüm dünyanın gözleri önüne serildi. Devletler çıplak! 22 Ekim 2010 günü “Sosyal Ağ” filmi Türkiye’de gösterime girdi. Facebook, kullanıcıları hakkında, herhangi bir devletin bildiğinden daha fazla bilgiye sahip. Herkes çıplak! Ayrıca 2008 yılı sonunda ABD’de ve Avrupa’da dünyanın en saygın iş adamları mahkemede savunma verdiler. Kurumlarını nasıl batırdıklarını ve insanları nasıl dolandırdıklarını anlattılar. Şirketler çıplak! Her şey çıplak. İnternet her şeyi tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Ama bildiğimiz internetin sonu yaklaşmıştır. Yeni internet ne zaman ve nasıl karşımıza çıkacak? Türkçe yayınlanan ve MediaCat Kitapları'ndan çıkan 235 sayfalık kitap, idefix.com üzerinden satın alınabiliyor.
........................................................................................................................................................................................ Elsys, Lineris ve Ardela’nın katılımıyla Şirketler Topluluğu oluyor 11 yılı aşkın bir süredir 50’ye yakın ülkede bulunan yüzlerce kuruma üstün hizmet kalitesi ile SAP çözümleri sunan Elsys bünyesine yeni katılan Lineris ve Ardela şirketleri ile bir “Şirketler Topluluğu” olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. SAP destek hizmetlerini RunSAP metodolojisi ile Türkiye’de ilk kez müşterileri ile buluşturan Elsys, SAP HANA teknolojisini dünyada uygulamaya geçirecek ilk 30 iş ortağı arasında da yerini alıyor. Elsys, müşteri ilişkilerini güçlendirerek rakiplerinden bir adım öne çıkmak isteyen şirketlere yönelik çözümler geliştiren Lineris ile CRM uygulamalarına yatırım yapan güçlü kurumsal bir şirket olduğunu vurguluyor. Elsys’in Müşteri İlişkileri Yönetimi’ne (CRM) odaklanan grup şirketi Lineris, şirketlerin müşterileri ile yakınlaşmalarını sağlayan SAP CRM çözümleri sunmakla kalmıyor; aynı zamanda satış, servis ve pazarlamaya ilişkin tüm iş süreçlerinin etkin şekilde yönetilmesini destekleyen çözümler sunarak müşteri ilişkileri yönetimine de farklı bir boyut kazandırıyor. Elsys Grup şirketi Ardela; iPhone, iPad, Blackberry ve Android gibi mobil cihazlar üzerinde geliştirdiği yazılımlar ile şirketlere etkinlik ve hız kazandıran mobil çözümler üretiyor. Ardela, sunduğu kurumsal portal ve mobil çözümleriyle şirketlerin teknolojiden yararlanarak rekabet güçlerini artırmalarına, iş akışlarını hızlandırmalarına ve küresel standartlara entegre olmalarına yardımcı oluyor.
........................................................................................................................................................................................ 39
HABERLER
.......................................................................................................................................................................................................................................
Metric Technology, SAP ürünlerinde “Eğitim Partneri” İş zekası sektöründe SAP'nin SAP BusinessObjects çözümlerinde ilk Gold Partner'ı olan Metric Technology, dünyada 50.000'den fazla şirketin tercih ettiği SAP ürünlerinde "SAP Türkiye Eğitim Partneri" oldu. Böylece Metric Technology SAP BusinessObjects ürünlerinde edindiği tecrübesini eğitimlerle bireysel ve kurumsal iş kullanıcılarına aktaracak. Danışman kökenli ve tecrübeli SAP BusinessObjects çalışan kadrosuna sahip olan Metric Technology Eğitim Birimi, SAP BusinessObjects ürünlerinde; etkin kullanıcı gruplarına ve son kullanıcılara, sektör spesifik örneklerle, profesyonel eğitmenlerle, profesyonel eğitim ortamlarında, kurumlara özel ve genel eğitimler veriyor. Metric Technology Genel Müdürü Ferhat Bakan teknoloji ve yaklaşımlar konusunda müşterileri ile aynı dili konuşup anlaşmanın gerekliliğini belirterek, son kullanıcıların teknolojiyi en iyi seviyede kullanmaları için ellerindeki ürün ile ilgili kaliteli eğitimler almalarının önemini vurguladı. Metric Technology olarak eğitim hizmet anlayışlarını, başarılı proje sayısını arttırmak, teknik destek sürecini iyileştirmek, yeni SAP BusinessObjects kullanıcı kitleleri yaratmak olarak özetleyen Bakan, SAP BusinessObjects ürünlerindeki farklılık ve güçlerini ortaya koymaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
........................................................................................................................................................................................ KoçSistem, İDO İçin SAP Teknoloji Katmanı Yönetim Projesi’ni hayata geçirdi İstanbul Deniz Otobüsleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. (İDO), kapasite kullanımının her geçen gün artması ve sezonluk artışların olması nedeniyle teknoloji yatırımlarına hız verdi. Bu gereksinimlerini karşılamak amacıyla KoçSistem ile işbirliğine giden İDO, SAP sistemlerini KoçSistem Sanal Veri Merkezi ortamına taşıyarak ITIL süreçlerine uygun SAP Teknoloji Katmanı Yönetimi Hizmeti almaya başladı. KoçSistem bu proje ile SAP ERP, BW ve Portal sistemlerine yönelik verilen proaktif yönetim, performans göstergelerinin yakın takibini ve detaylı analiz raporlarının kullanımını sağlayarak, İDO’nun yüksek SLA düzeyleri ile müşterisine kesintisiz hizmet verebilmesini sağladı. Müşterilerine gerek web sitesi gerek feribot terminalleri ile 7x24 kesintisiz hizmet veren İDO ise, SAP Teknoloji Katmanı Yönetimi ile sistemlerindeki operasyonel işlemlerini KoçSistem’e emanet etmiş, müşterilerine katma değer yaratacak farklı hizmetlere yönelmiş oldu.
........................................................................................................................................................................................ Kılıç Holding teknoloji yatırımına SAP ve MBIS ile devam ediyor Türkiye’nin en büyük su ürünleri kuruluşu Kılıç Holding A.Ş., kurumsal yazılım platformunu MBIS danışmanlığında yenileyerek, iş süreçlerini SAP üzerinden takip edecek. Yaklaşık 20 yıldır profesyonel deneyimi ile Türk akuakültür sektöründe faaliyet gösteren Kılıç Holding, ihracat odaklı çalışmalarıyla sektörün lideri konumunda bulunuyor. Kılıç Holding deniz balığı ve alabalık üretiminde yılda 320 milyon adetle dünyanın en büyük balık üretimini elinde tutuyor. 26 adet balık yetiştirme tesisindeki 40.000 tonluk üretimiyle Avrupa'nın en büyüklerinden biri olan Kılıç Holding, balık yemi üretiminde yıllık 80.000 tonla Türkiye'nin en büyük balık yemi üreticisi konumunda bulunuyor. Kılıç Holding A.Ş. iş süreçlerini MBIS danışmanlığında SAP üzerinden takip etme kararı alarak Temmuz 2011’de SAP ECC 6.0 & Bussines Objects Projesi’ne başladı. Balık yetiştiriciliği ile balık ve balık yemi üretimi alanlarında faaliyet gösteren Kılıç Holding’e bağlı olan dört şirkette Projede Malzeme Yönetimi (MM), Üretim Planlama (PP), Satış Dağıtım (SD), Mali Muhasebe ( FI), Maliyet Muhasebesi ve Kontrol (CO), Kalite Yönetimi (QM), İnsan kaynaklarının özlük bilgileri, bordro ile ilgili iş süreçlerinde İnsan Kaynakları (HR), Kantar ve Kılıç Holding’in tüm rapor ihtiyaçlarında BusinessObjects (BO) modülleri kullanılacak. Bodrum merkezli projenin, 1 Ocak 2012 tarihinde canlı kullanıma geçmesi bekleniyor.
........................................................................................................................................................................................ Detaysoft’a SAP İş Ortakları Yarışması’nda en iyi performans ödülü Detaysoft, SAP’nin global olarak iş ortaklarının farklı alanlardaki performanslarını ölçmeye yönelik düzenlediği SAP İş Ortakları için En İyi Performans Ödülleri 2011 (Best Performance Challenge 2011 for SAP Partners) yarışmasında Gelişmekte Olan Pazarlar (Emerging Markets) bölgesinde birincilik ödülünü kazandı, SAP BusinessObjects ürün sıralamasında da üçüncü sırada yer aldı. 16 farklı ülkeden, 75’ten fazla SAP İş Ortağının yarıştığı platformda, toplam 202 puan alan Detaysoft ekibi, sıralamada Hollanda, İsveç, Danimarka, Yunanistan, İngiltere, Romanya, Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi birçok ülke ekiplerini geride bıraktı. Yarışmaya, gerekli aşamaların tamamlanması için şirket içinde bir takım oluşturarak katılan Detaysoft ekibi, farklı görevleri yerine getirmek için demolar ve sunumlar hazırladı; çeşitli pazarlama aktiviteleri gerçekleştirdi. Tanıtım, ürün anlatımı ve müşteri başarı hikayeleri videoları hazırladı. Bu aktivitelerin her biri için sosyal medyada izlenme, uluslararası bir ekipten oluşan juri üyeleri puanlaması ve partner görev içerik ve başarı puanlaması gibi ölçüm kriterleri toplanarak, genel puanlama ve sıralama oluşturuldu.
........................................................................................................................................................................................ 40
TEKNOLOJİK YENİLİKLER .....................................................................................................................................................................................................................
HAYATIMIZI KOLAYLAŞTIRAN TEKNOLOJİLER GÜNLÜK HAYATTAN İŞ HAYATINA KADAR PEK ÇOK ALANDA İŞLERİMİZİ KOLAYLAŞTIRAN, BİZE HIZ KAZANDIRAN, VERİMLİLİĞİMİZİ ARTTIRAN ÇEŞİTLİ TEKNOLOJİK CİHAZ VE UYGULAMALARA ÖRNEKLER...
Scosche goBAT II Yeni nesil telefonların yüksek işlem güçleri nedeniyle hızla azalan pil ömürleri, yeni teknolojileri hayatımıza sokuyor. Scosche firması tarafından geliştirilen goBAT II portatif şarj cihazı da, 6 ila 8 saatte tam olarak dolan, 5000 mAh dahili iyon pili sayesinde akıllı telefonlarınızı hareketli haldeyken şarj etmenizi sağlıyor. Örneğin iPhone 4’ü tam dolu bir goBAT II ile 2 defa tam, bir kez de yüzde 60 dolulukla şarj etmeniz mümkün. Çok daha yüksek pil ömrüne sahip olan iPad ise goBAT II ile yüzde 55 ekstra pil ömrüne kavuşuyor. 2 USB şarj haznesi ile aynı anda iki cihazı birden şarj edebildiğiniz goBAT II, tak ve kullan özelliği ile de kullanım kolaylığı sunuyor.
Griffin Stylus + Pen + Laser Pointer Dokunmatik ürünler etrafımızı sararken, cihazlardan bağımsız bir dokunmatik kalem(stylus) de her profesyonelin ihtiyacı haline geldi. Griffin tarafından sunulan “Stylus + Pen + Laser Pointer” adındaki bu çok fonksiyonlu ürün, sunumların vazgeçilmezi olmaya aday. Arkasındaki kırmızı lazer işaretçiyle sunumlarda ihtiyaç duyacağınız cihaz, diğer ucunda da normal bir tükenmez kalem ve bir dokunmatik kalem barındırıyor. Böylece tablet, akıllı telefon ve PDA’ları kullanmak ve kağıtlara not almak tek bir aygıtla sağlanıyor. Stylus + Pen + Laser Pointer’ın fiyatı ise 50 dolar.
iPad iP 2 Display Dock Ta Tablet furyasını başlatan iPad'in bugünkü popülaritesini kazanmasında en büyük et etkenlerden biri de sunumudur hiç şüphesiz. Apple mağazalarında şık bir stand üz üzerinde tanıtılan ürün, ziyaretçileri cezbetmekten geri durmuyor. iPad 2 için en uygun gö görüntü açısını sunan iPad 2 Display Dock, yüksek kaliteli akrilik malzemesiyle ofis m masanızı profesyonel bir tablet üssüne dönüştürecek. Barındırdığı çift giriş sayesinde ta tabletinizin yanı sıra iPhone veya iPod cihazınızı da şarj etmenizi mümkün hale getiren st stand, kulaklık çıkışı ve şarj bağlantı girişine sahip. Ağırlığı yaklaşık olarak iPad 2 kadar ol olan iPad Display Dock, 75 dolara satılıyor.
Dropbox Bulut bilişimin gücüyle, dosyalarınıza her bilgisayardan, tablet ve akıllı telefonlardan erişmek Dropbox ile mümkün. Ücretsiz olarak 2 GB’a kadar alan sunan Dropbox, bu dosyaları PC, iPhone, iPad, BlackBerry ve Android cihazlar arasında senkronize etme olanağı tanıyor. Akıllı telefonunuz ile çektiğiniz fotoğrafları bilgisayara aktarmak için Dropbox uygulamasıyla seçtiğiniz dosyaları online deponuza kaydetmeniz gerekli. Sonrasında bu dosyalara Dropbox uygulamasını kurduğunuz diğer cihazlardan erişmeniz mümkün. Sade arayüzüyle kolay bir kullanım sunan Dropbox, uyumlu cihazların uygulama mağazalarından ücretsiz olarak indirilebiliyor.
41
HAYATIN İÇİNDEN .............................................................................................................................................................................................................................
EN İYİ HAMLENE HAZIR MISIN? Şüphesiz en iyi hamle, en önemli ve en doğru kararın ardından yapılan hamledir. Konu en iyi hamle olunca karar yeri bazen satranç tahtası, bazen de iş hayatı olabilir. Hayatını önemli kararlar verip bunların getirdiği başarılı hamleleri yaparak geçiren eski Dünya Satranç Şampiyonu Garry Kasparov SAP Forum 2011’in açılış konuşmasını yaptı. Satranç tahtasının başına geçtiğinde henüz 5 yaşında olan Garry Kasparov, 1963 yılında Azerbeycan'ın başkenti Bakü'de dünyaya geldi. Satranca ilgisi ve küçük yaşta aldığı başarılarıyla eski Satranç Dünya Şampiyonu Mikhail Botvinnik'in çalışmalarına katıldı. Mikhail Botvinnik “Satrancın geleceği bu genç adamın ellerinde yatıyor’’ dediğinde Kasparov henüz 11 yaşındaydı. Büyük ustanın bu öngörüşü şüphesiz tesadüf değildi. Gerçekten de Garry Kasparov’un başarılarla dolu kariyerine baktığımızda en yüksek beklentileri karşılayabilme özelliğini görüyoruz. 13 yaşında SSCB Gençler Şampiyonu olan Kasparov Fransa’daki 16 yaş turnuvasında ülkesini Batı’da temsil eden ilk kişidir. 17 yaşında ‘’Büyük Usta (Grand Master)’’ unvanını almış ve bu başarısı ileride satrancı meslek olarak seçmesinde etkili olmuştur.
Şampiyonsuz Dünya Şampiyonu ve Rövanşı Başarıları günden güne artan genç Kasparov, Dünya Satranç Şampiyonası için 1984 yılında yine Mikhail Botvinnik’in öğrencilerinden, kendisinden 11 yaş büyük Anotoli Karpov ile satranç tahtasının başına geçti. 5 ay boyunca 48 maç süren karşılaşma boyunca Karpov birkaç kere hastaneye kaldırıldı. İki oyuncunun da maça devam etmek istemesine rağmen FIDE Başkanı Florencio Campomanes, iki oyuncunun da sağlığının zorlandığı gerekçesiyle maçın iptal edildiğini ve yeni maçın daha sonra gerçekleşeceğini açıkladı. Böylece ilk defa bir Dünya Şampiyonluğu maçı sonuç elde edilemeden bitirilmiş oldu. 1984’teki Dünya Şampiyonasının tekrarı bir sonraki yıl yapıldı. Kasparov ve Karpov 1985 yılında tekrar karşı karşıya geldiler. 22 yaşındaki genç Kasparov tecrübeli Karpov’u yenerek 15 yıl boyunca muhafaza edeceği Dünya Şampiyonu unvanını kazandı. Böylece satranç tarihinde bu unvanı elde eden en genç oyuncu oldu. Kasparov rakibi Karpov’u arka arkaya oynanan 3 maçta da altetti. Dünya Şampiyonu Kasparov, 1993’te Nigel Short’a ve 1995’te de Viswanathan Anand’a karşı yenilmeyerek unvanını korudu. Satrançtaki yenilmezliğini 15 yıl boyunca başarıyla koruyan Kasparov, 2000 yılında genç Vladimir Kramnik’e karşı Londra’da beklenmedik bir yenilgi aldı. Mikhail Botvinnik satranç okulunun başarılı öğrencilerinden olan bu genç yetenek, Dünya Şampiyonu unvanını Kasparov’dan aldı. FIDE’nin rating listesinde 2000 yılına kadar 2857 skorla en üst sırada yer alan Kasparov, 2005’teki Linares Turnuvası’nda birinci olduktan sonra profesyonel satranç hayatını bitirdiğini açıkladı. Satrancı neden bıraktığını soran bir gazeteciye "Bunun bir nedeni
42
yok, çok nedeni var" diyen Kasparov, satrançta hep bir amacının olduğunu ve hep en iyisini yapmak istediğini, fakat geldiği noktada artık yapabileceği bir şeyin kalmadığını, bundan sonra kendini satranç ile ilgili yazın dünyasına vereceğini ifade etti.
Kasparov Bilgisayarlara Karşı Tüm zamanların en iyi satranç oyuncusu olarak nitelendirilen Kasparov, insan zekasıyla yapay zekayı karşı karşıya getirmek isteyen bilgisayar üreticilerinin ilgisini çekti. Kasparov isminin satranç çevreleri dışında da dünya çapında bilinmesi, Kasparov’un 1996’da IBM’in geliştirdiği “Deep Blue” isimli bilgisayarla karşı karşıya gelmesiyle gerçekleşti. Kasparov, 3 dakika içinde 50 milyar hamleyi hesaplayabilen bu bilgisayarı ilk karşılaşmada 4-2’lik bir sonuçla yenmeyi başardı. Bilgisayarın biraz daha geliştirilmesinin ardından, 1997 yılında bir rövanş maçı gerçekleştirildi ve Deep Blue’nun maçı 2,5’a karşı 3,5 puanla almasıyla beraberlik sağlanmış oldu. 1999 yılında Microsoft tarafından düzenlenen ve internet üzerinden gerçekleşen “Kasparov Dünyaya Karşı” mücadelesi uzun süre konuşuldu. Garry Kasparov’un bilgisayarlarla karşılaşması 2003’te de devam etti. “X3D Fritz” adlı son teknoloji ürünü bilgisayar programıyla sanal gerçeklik ortamında karşı karşıya gelen eski dünya şampiyonu bilgisayar programını yendi.
"Birçok satranççının yaşamı yalnızca satrançtan ibaret ama ben farklıyım" Satranç dışında edebiyat ve politikayla da yakından ilgilenen Kasparov, bu ilgilerini yazın hayatına da başarıyla taşıyan çalışmalar yapmaktadır. Ülkemizde de basılan dünyada birçok dile çevrilmiş kitaplarından bazıları: My Great Predecessors / Benim Ustalarım (2003-2008) isimli kitabında Kasparov, Wilhem Steinitz, Emanuel Lasker, Alexander Alekhine ve Josê Raûl Capablanca’nın aralarında olduğu dört büyük satranç ustasının dönemleriyle birlikte satranç tarihini ve biyografilerini anlatırken oyunlarının çözümlenmesine de yer veriyor. Checkmate!: My First Chess Book / Kasparov’la Satranç Öğreniyorum (2004) isimli kitabında Kasparov satranca yeni başlayanlara tüm kuralları ve oyunları öğreterek satrancı tüm boyutları ile tanıtıyor. Eski Şampiyon son kitabı How Life Imitates Chess / Zirveye Çıkan Yol’da (2007) hayatı boyunca öğrendiği dersleri, satrancın karar verme sürecindeki önemini, hataları ve zaferleriyle tüm hayatını mizahi ve canlı bir dille anlatıyor. Bağış kampanyaları konusunda olan duyarlılığıyla da bilinen Kasparov Moskova’da devrimden sonra kurulan ilk vakıf olma özelliğini taşıyan Kasparov Vakfı’nın kurucusu oldu. Satrancın okullarda ders olarak uygulanması konusunda da destek veren ünlü satranç şampiyonu Uluslararası Satranç Akademisi’ni de kurdu. “Makale yazıyorum, kitap yazıyorum. Politikayla yakından ilgileniyorum. Bunlar da çoğu insanın yaşamında yaptığı şeyler ” diyen büyük oyuncu güçlü iletişim yeteneğini ve insanlarla kurduğu iyi ilişkileri kariyerine de başarıyla taşıdı. Kasparov politika, eğitim ve sosyal reformlar konusunda Doğu Avrupa’nın önemli sözcülerinden biridir. Rus ekonomisi konusunda da uzman olarak bilinen Kasparov, 1991 yılından beri Wall Street Journal’ da makale yazıyor. Garry Kasparov Davos’taki Dünya Ekonomi Forumu ve Madrid’teki Cursos de Verano gibi uluslararası konferansların daimi konuşmacı konuğudur. Dünya çapında katıldığı çeşitli organizasyonlarda hafıza, strateji ve karar verme mekanizmaları üzerine konuşmalar yapıyor.
.................................................................................................................................................................................................................................................................................
43
KÖŞE YAZISI: VOLKAN AKI ...................................................................................................................................................................................................................
EKONOMİK KRİZ VE DİJİTAL EKONOMİ ! 2008’in sonbahar aylarından beri yaşadığımız derin dünya ekonomik krizi neredeyse yakamıza yapışmış bırakmıyor gibi görünüyor... Dünya ekonomisi bir türlü istenen randımana kavuşmuyor/kavuşamıyor. Çalışma temposu bir türlü eski günlerine dönmüyor. Krizin şu anda ikinci dalgasını yaşıyoruz. Tarih adeta tekerrür ediyor.
HANGİ KIYIDA UYANACAĞIZ? Çünkü esas konu, bu fırtınalar dindiğinde bizim nasıl bir kıyıda olacağımız. Eğer karamsarsanız, karamsar olmayın... Ama unutmayın bugünlerde, şirketiniz, girişimleriniz için doğru şeyi yapmanız gelecekte işlerinizin sürdürülebilir olması için önemli olacak... Bu fırtınanın çok büyük bir değişimi beraberinde getirdiğini bilmek gerekiyor. Hatta belki de bu fırtınanın sebebinin bu değişim olduğunu söylemek hatalı olmaz. Dünya ekonomisi, eski nesil bir ekonomiden yeni nesil bir ekonomiye geçiş sancıları çekiyor. ABD’deki ilk krizin çıkmasına yol açan kararların altında da bu var aslında. Bankacılık risklerinin esnetilmesinin altında, özellikle artan Çin rekabeti karşısında ekonomiyi daha fazla canlandırma, ivme kazandırma düşünceleri var. Fiyat rekabeti ve çalışma biçimlerinin değişmesi ekonomilerde sarsıntılara neden oluyor. Bugün özellikle Avrupa’nın içinde bulunduğu verimsizlik, artık saklanacak boyutta değil... Peki o zaman biz bu krize sadece finansal bir kriz mi diyeceğiz. Hayır... Görüntüsü finansal kriz ama sonuçları reel ekonomide radikal değişimleri getirecek. Artık, değişmeyen, değişemeyen kendini yenileyemeyen ekonomiler, gelen değişim baskısıyla çatlıyor, parçalanıyor. Burada şirketlerin ve ülke ekonomilerinin kötü yönetilmesinin de büyük payı var kuşkusuz. Bu kötü yönetimin içinde, dünyadaki gelişmeleri okuyamamak da var.
YENİ BİR EKONOMİ GELİYOR Verimlilik düzeylerinin yakalanamaması, teknolojiye iyi uyum sağlanamaması, fiyatlar aşağı inerken, rekabetçi üstünlüklerin yok olması ve ülke ekonomilerinin bunları kaldıramaması aslında bugün yaşanan ekonomik krizlerin altında yatan önemli nedenler. Çünkü eskisi gibi taşa, toprağa, çimento, otomobil gibi üretimlere dayanan ana ekonomik yapıda katma değer, kar oranları giderek daralıyor. Bilgi ekonomisi, yeni ekonomi ya da benim daha çok sevdiğim deyimiyle “dijital ekonomi” yükseliyor... Dijital diyorum çünkü bu ekonominin tam göbeğinde, yazılımlar, yeni teknolojiler, bilgi çağının getirdiği yenilikler yer alıyor. Kısaca aslında bugün Google, Facebook gibi “dijital ekonomi” şirketlerinin adını çok sık duyuyor olmamız boşuna değil... Bu markalar belki bugünün markaları, gelecekte olup olmayacaklarını şu anda kimse bilemez, ancak bilinen şey bu ekonomik düzenin devam edeceği gerçeğinin değişmez olduğu...
NASIL HAZIR OLACAĞIZ? Şimdi soru yeni oluşan bu “dijital ekonomi”ye nasıl ayak uyduracağımız... Çünkü kriz bulutlarının daralmasıyla, aslında değişen ekonomik koşullar daha net görülmeye başlanacak. Bugün kriz ortamında en dikkat çekici gelişmeler ise satın almalar ve birleşmeler. Bunların önümüzdeki dönemde giderek daha da arttığına şahit olacağız. Uluslararası satın almaların yanı sıra, yerel satın almalar dikkat çekecek. Bunların bir kısmı büyüme zorunluluğundan bir kısmı ise yaratıcılık, yenilikçilik transferi ihtiyacından kaynaklanacak. Çünkü artık ayakta kalmak çok zor... Düşen kar marjları, değişen pazar koşulları, ortaya çıkan yeni rakipler, hızla yükselen yeni şirketler... Bu ekonomiyi en iyi şekilde algılayan ve iyi kullanan ekonomiler, dolayısıyla şirketler rekabette de bir adım öne geçmiş olacaklar... Onun için bugünün kriz ortamının karamsarlığına kapılmadan, büyük bir “tsunami” gibi gelen dijital ekonomiye hazır olup olmadığımızı, nasıl hazır olacağımızı tartışmamız gerekiyor. Bugün ABD’nin kriz görüntüsü de sizi aldatmasın, çünkü yaratıcı ve yenilikçi ekonomik gücün ağırlıkla ABD’den çıktığına dikkat etmek gerekiyor. Özellikle de Avrupa ile kıyaslandığında... Avrupa’nın dijital ekonomiye çok uzak kaldığını, yeni ekonomiye dönüşümünü gerekçekleştirememiş olmasının bedelini ağır şekilde ödediğini söyleyebiliriz. Fakat Türk şirketleri olarak bakarsak, bu yakın coğrafyada, Avrupa’nın durumu aslında önemli fırsatları da ortaya çıkarabilir.
DEĞİŞİMİN ADIMLARINI SIRALAYALIM... Şirketler için “dijital ekonominin” gelişi pek çok şeyi değiştiriyor. Başta iş süreçlerinin yenilenmesi gereğini ortaya çıkarıyor. Tüm süreçlerin teknolojinin yarattığı hız, yenilikçi ve yaratıcı bakış açısıyla yeniden dizayn edilmesi gerekiyor. Bir sonraki adımda bunu gerçekleştirememek, şirketlerin geleceğini de tehdit ediyor olacak... Peki genel olarak bakarsak teknolojideki ana değişimlerle gelen “dijital ekonomi” neler getiriyor: - Öncelikle, “dijital” düşünmeye başlayan bir şirket yaratmak ve bunun için değişimi destekleyen bir zihin değişimi başlatmak gerekiyor... - Değişim, müşteri ilişkilerini yeniden yapılandırıyor... (Sosyal medya ve iletişimin yeni biçimleri, tehlikelerle birlikte fırsatları da beraberinde getiriyor) - Rekabette hız ön plana çıkıyor... Strateji ve planlama artık yıllara yayılmıyor, yıllık, altı aylık hatta bazan aylık ve haftalık bile değişebilecek şekilde hazır olmak gerekiyor... - İnsan kaynağı ve iş yapma biçimleri ürün geliştirme, müşteri hizmetleri gibi her konuda daha yenilikçi, daha yaratıcı olmayı getiriyor. (İlla dünyanın en iyi ürününü yaratmak zorunda değilsiniz ama iş yapma biçimininizin bir noktasında “fark” yaratmak zorundasınız. Yoksa sizi niye tercih edelim ki...) - Yönetim süreçlerinizi de gözden geçirip, “dijital” dünyaya, dijital pazarlama konseptlerine yakın yönetici ve kadrolar oluşturmanız gerekli... Zaten ardından gerekli değişimler gelecektir... - Önemli olan en yeni yazılımları, teknolojileri kullanmak değil, o teknolojilerle sizin için en verimli, en uygun iş süreçlerini oluşturmak. Rekabette fark yaratacak üstünlüğü oluşturacak uygulamaları ortaya çıkarabilecek yeteneği kazanmak!
44