SAYI 14 / 2015
S/4HANA İLE
SADELİĞİ KEŞFEDİN KOBİ’LERİ DÖNÜŞTÜREN SAP
SAP’DE TERSİNE MENTORLUK
SAP S/4HANA'ya Ne Zaman Geçiyorsunuz? SAP S/4HANA'ya FIT Solutions ile Geçmek İçin 5 Neden Mevcut platformunuzdan, SAP S/4HANA platformuna geçiş ÜCRETSİZDİR. İlk yatırım maliyetleriniz SIFIR'a iner. İhtiyacınız kadar GENİŞLEYEBİLİR esnek bir altyapı sağlar. Tüm HANA tabanlı sistemlerinizin bakımları, 36 ay boyunca 15 yıllık DENEYİMLİ ve SERTİFİKALI UZMAN EKİP tarafından yapılır. 20'den fazla GLOBAL MÜŞTERİ'nin 100'den fazla sistemine 3 yıldır sunulan bulut hizmet tecrübesi vardır.
Customer’s
Big Data
S
O
L
U
T
I
O
N
S
www.fitsolutions.com.tr
0850 222 8300
e-Dönüşüm® FIT Solutions tescilli markasıdır.
........................................................................................................................................................................... ÖNSÖZ
HER ÖLÇEKTEN İŞLETMEYE UYGUN ÇÖZÜMLER VE İNOVATİF BÜYÜME İÇİN SAP PORTFÖYÜ Sizi nasıl bu kadar iyi tanıyoruz? Neye ihtiyacınız olduğunu nasıl bu kadar iyi biliyoruz? İhtiyacınızı sadece bugünü değil, geleceği de düşünerek ve en etkili maliyet-fayda oranlarıyla karşılamanın yollarını nasıl buluyoruz? Cevabı çok basit aslında: SAP de tıpkı sizin gibi beklentileri, hedefleri, ihtiyaçları olan bir işletme. Başarılı olmayı, büyümeyi ve gelişmeyi hedefliyor. SAP olarak en büyük avantajımız, başarıyı getiren teknolojik gelişmeleri çok iyi biliyor, hatta bu gelişmeleri yaratıyor olmamız. Maliyetlerinizin getirdiği yüklerin, aldığınız hizmetlerin maliyetler üzerindeki etkilerinin, kararların kazanca dönüşme döngüsünün ve bütün bunların bilançolardaki yansımalarının bilincindeyiz. Bunun için de hem maliyetlerinizi düşürecek, hem süreçlerinizi iyileştirecek, hem de nihai başarınızı artıracak çözümleri “sadelik” vizyonuyla sunuyoruz. Çünkü başarı karmaşayla değil, sadelikle birlikte geliyor. İster büyük ölçekli ister KOBİ olsun, bütün işletmeler bugünün iş dünyasında kaçınılmaz olarak büyük miktarda veri üretiyor ve tüketiyor. Bağlantı ekonomisi ve hiperbağlantılar sonucunda üretilen verinin hacmi daha da katlanıyor. Ekonomi dev bir sistem halinde
işliyor. Bu verilerin yönetimi için de analiz, raporlama, veri depolama, makineler arası iletişim gibi çözümlere daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Economist Intelligence Unit tarafından kısa süre önce yapılan bir araştırmaya göre, yöneticilerin yüzde 80’i hiper-bağlantılı dünyaya olumlu yaklaşıyor ve büyük fırsatların olduğuna inanıyor. Bu fırsatı değerlendirmek için ise biraz hareketlenmek, statükoyu değiştirmek, sadeleşmek gerekiyor. SAP, bunun için var! SAP Forum gibi etkinliklerde sizinle bir araya gelirken en büyük motivasyon kaynağımız da işletmenizin bu yolculuğa çıkmasında pay sahibi olma ihtimalimiz. SAP olarak dünyanın her yerinde KOBİ’lerden holdinglere kadar farklı ölçeklerdeki işletmelere sunduğumuz ürün ve çözümlerle sizi de dönüştürmek istiyoruz. SAP kullanıcısı olun ya da olmayın, müşterilerinizle daha yakından bağ kurmanızı sağlamak istiyoruz. Tasarım odaklı düşünce yapımız, sadeliğe dayanan vizyonumuz, inovatif çözümlerimizle buradayız.
Zeynep Keskin SAP Türkiye Genel Müdürü
ihtiyaçlarınızı tek elden karşılıyor. Gerçek zamanlı ve çevik bir yapı için SAP S/4HANA; omni-channel deneyim için hybris ve C4C; tedarik süreçleri için Ariba, Fieldglass ve Concur; işgücü yönetimi için Fieldglass, SuccessFactors ve Fiori; pazar taleplerini karşılamak ve rekabet gücünü korumak için SAP HANA Cloud Platform; inovasyon için Tasarım Odaklı Düşünce. Gerek SAP Forum etkinliklerinde gerekse yıl içindeki farklı toplantılarımız ve etkinliklerimizle; ayrıca 191 ülkede 295 bin müşterimiz, 80 milyon bulut kullanıcımız, 25 endüstriye ve 11 iş alanına hizmet veren 75 bin çalışanımızla, bu kapsamlı portföyü sizlere de sunmaya ve işletmenizi dijital ortama taşımaya hazırız.
SAP olarak Ar-Ge çalışmalarına yaptığımız büyük yatırımla, dijital iş stratejilerini destekleyen en iyi çözümlerin yer aldığı bir portföy oluşturduk. SAP HANA’ya dayanan bu portföy, dijitalleşmeye yönelik tüm
1
İÇİNDEKİLER........................................................................................................................................................................................
KAPAK KONUSU: SAP S/4HANA 06 / SADELİĞİN S’Sİ SAP S/4HANA DOSYA KONUSU: SAP BUSINESS ONE 14 / KOBİ’LER SAP BUSINESS ONE ERP ÇÖZÜMÜYLE İŞ SÜREÇLERİNDE DEĞİŞİMİ YAKALIYOR DOSYA KONUSU: BANKACILIKTA DİJİTAL DÖNÜŞÜM 20 / SEKTÖRÜ YENİDEN ŞEKİLLENDİRECEK DİJİTAL DÖNÜŞÜM SAP BANKACILIK ZİRVESİ’NDE MASAYA YATIRILDI
06
22 / KÖŞE YAZISI HARRY BLUNT BÜYÜK VERİYİ REKABET AVANTAJINA DÖNÜŞTÜRMEK
14
26 / TREND HİKAYE NASIL ANLATILIR? 28 / PORTRE JULIE ROEHM “BİR HİKAYEYİ MİLYONLARCA FARKLI ŞEKİLDE ANLATABİLİRİZ AMA ÖNEMLİ OLAN HİKAYEYE İNSAN DOKUNUŞU KATABİLMEKTİR”
40
32 / TREND SAP, RUN SIMPLE TURU’YLA DÜNYAYI DOLAŞIYOR, KASIM’DA TÜRKİYE’YE GELİYOR 34 / KÖŞE YAZISI BURÇAK AKSOY KILINÇER SAP LEARNING HUB İLE EĞİTİMLER HER ZAMAN GÜNCEL 36 / TREND MENTORLUK TERSİNE DÖNDÜ! 40 / HAYATIN İÇİNDEN HERKES İÇİN BÜYÜK BİR ADIM: BÜYÜK VERİ 42 / TREND DÜNYANIN EN SEVİLEN OYUNU BULUTTA
42
43 / HABERLER
28
32
Konak Medya adına İmtiyaz Sahibi: Cem Tecimen Genel Yayın Yönetmeni (Sorumlu): Aylin Tarhan Kuru (aylin.tarhan@konakmedya.com) Yazı İşleri: Ayşe Başcı, Melda Bağdatlı Görsel Yönetmen: Kadir Kaymakçı Katkıda Bulunanlar: Erdem Aksakal, Ahmet Engin Tekin, Aykut Ergin, Hande Genç, İrem Açıkgöz, Kartal Taşoğlu, Can Etili, Birsen Gürgan, Burçak Aksoy Kılınçer, Nazmiye Güneş Reklam Müdürü: Güler Okumuş (guler.okumus@konakmedya.com) Yapım-Yönetim ve Reklam Satış: Konak Medya - Yıldız Posta Cad. Akın Sit. 3. Blok No: 10 K: 5 D: 54 Gayrettepe/İstanbul İletişim: 0212 216 97 00 www.konakmedya.com Matbaa: Portakal Basım Matbaacılık San. Tic. A.Ş. Huzur Mah. Tomurcuk Sok. No: 5/1 4 Levent - Seyrantepe - İstanbul Tel: 0212 332 28 01 Faks: 0212 332 02 08 FORUM dergisi, SAP Türkiye ile yapılan sözleşme gereği Konak Medya tarafından T.C. yasalarına uygun olarak kurumsal bir yayın olarak yayımlanmaktadır. FORUM dergisinde yer alan görüşler sadece yazarlarına aittir. FORUM dergisinde yayınlanan yazı, fotoğraf ve konuların tüm hakları Konak Medya’ya aittir. Kaynak gösterilmeksizin ve izinsiz alıntı yapılamaz. SAP logosu sözleşme gereği, SAP Türkiye’nin izniyle kullanılmaktadır.
2
w | www.sap.com.tr t | twitter.com/sapturkiye f | facebook.com/sapturkiye
4
5
KAPAK KONUSU: SAP S/4HANA........................................................................................................................................................
SADELİĞİN S’Sİ
SAP S/4HANA
6
............................................................................................................................................................................................................................... SAP CEO’su Bill McDermott, devrim niteliğinde bir platform olan SAP S/4HANA’yı tanıtırken şöyle demişti: “SAP bugün, 21. yüzyıl için kurumsal kaynak planlama kavramını yeniden tanımlıyor. SAP S/4HANA, insanları ve yazılım teknolojilerini bir araya getirerek gerçek zamanlı, bağlantılı ve basit iş süreçleri tasarlamaya imkan sağlıyor. Hasso Plattner SAP HANA’yı icat ettiğinde, SAP Business Suite’in dijital çağ için yeniden tasarlanacağını biliyorduk. Bu tarihi günde, 20. yüzyılın karmaşık BT altyapısının sonunun başladığına inanıyoruz.”
Sanayi Devrimi’nden bu yana sürekli aynı döngü içinde yaşadık: Daha fazla nüfusla beraber gelen daha büyük ihtiyaçlar. Daha büyük ihtiyaçları karşılamak için daha fazla üretim. Daha fazla üretim için daha çok sayıda sistem. Daha çok sayıda sistem için daha karmaşık altyapılar. Daha karmaşık altyapılar için daha karmaşık çözümler. Oysa artık yeni bir dönemdeyiz. SAP S/4HANA ile “20. Yüzılın karmaşık BT altyapısının sonu başladı.”
SAP S/4 HANA, daha az donanım ve dolayısıyla daha düşük maliyetlerle daha yüksek kurumsal verimlilik anlamına geliyor. Dijital işletmeler, zorlu süreçlerini bu sayede kolaylaştırıp sadeleştiriyor. Peki ama S/4HANA bunu nasıl başarıyor? Cevabı bulmak için öncelikle dijital işletmelerin yaşadığı evrimin kilometre taşlarını hatırlayalım.
Dijital işletmelerin evrimi
İşletmeler, teknoloji sayesinde gelişir ve dönüşürken, zaman içinde süreçler arasında kopmalar yaşanmaya başladı. Çünkü süreçlerin her biri kendi içinde karmaşık yapılardaydı ve devasa büyüklükte veriler oluşturuyordu. Silolar halinde tutulan verilerin yönetilmesindeki güçlükler nedeniyle, işletmeler giderek daha karmaşık hale geldi. Karmaşık yapıların temel nedeni dağınık bilgiler ve kopyalanmış veriler oldu. Bu da gerçeğin farklı versiyonlarını yaratarak karar almayı, iyi fikirleri pazara hızla ve kârlı bir şekilde
2200 müşteri 31 ülke
R/1
Karmaşık yapılar, dünyanın en büyük 200 global şirketinin kârının %10,2 oranında azalmasına neden oldu (Global Simplicity Index, 2013). BCG’ye göre işletmeler, gerçek iş sorunlarına yönelik olmayan, hiçbir katma değer sağlamayan faaliyetlere zamanlarının %40-80’ini ayırır hale geldi. Müthiş bir hızla artan veri kaynakları ve hacimleri, değer zincirini aksatmaya başladı. Çalışanların ve müşterilerin yeni beklentileri de hızlı bir teknolojik evrimi zorunlu hale getirdi. Bu durumda, şu soruların yanıtlarını “gerçek-zamanlı” olarak alabilen işletmeler avantajlı konuma geldi: • En kârlı müşteri segmentleri hangileri? • Envanterim ne durumda? • Mevcut nakit akışım ne durumda? • Elimdeki verilerden nasıl daha çok bilgi alabilirim? Bu cevapları anında alabilmek için işletmelerle birlikte gelişebilecek, önemli zorlukların her birinin üstesinden gelebilecek bir çözüm bulmak gerekti. Üstelik bu çözümün, daha da geliştirilebilir esneklikte olması şarttı. Çünkü dijital işletmelerin evrimi her an devam ediyordu. Geleceğin işletmesinde; BT uygulamalarına dayalı ticaret, kişiselleştirme, bilgiye dayalı süreçlerin otomasyonu gibi çeşitli
Orta ölçekli işletmelere odaklanma
41.200 müşteri
R/3
sunmayı zorlaştırdı (McKinsey 2014). Veri giriş çıkışları, dünün teknolojisiyle kurulmuş sistemlerin yetersiz kalmasına yol açtı.
ERP
Yeni nesil Business Suite
Business Suite 7
291.000 müşteri 190 ülke
R/2 40 müşteri
my 15.000 müşteri ve iş ortağı
74.500 çalışan 130 ofis
Business
All-in-One
100.000 müşteri 120 ülke
İşletmelerin performansı artırmaları ve BT maliyetlerini düşürmeleri için tasarlandı
€ 17,56 milyar yıllık gelir
7
KAPAK KONUSU: SAP S/4HANA........................................................................................................................................................ konuların tek bir kapsamlı uygulama üzerinden birbirine bağlanması ve tek bir basit oluşumla yönetilmesi gerekecekti.
Ve çözüm SAP’den geldi: SAP S/4HANA
SAP karmaşık bir dünyaya çözüm bulma konusunda zengin bir deneyime sahip. 1973 tarihli ilk kurumsal kaynak planlama çözümü R/1’den en yeni çözüm olan SAP S/4HANA’ya kadar, bütün SAP çözümleri pazarda güç, etki ve yansıma açısından sürekli bir gelişim gösterdi. Bugün SAP, dijital işletmelerdeki karmaşaya çözüm olarak SAP S/4HANA Digital Business Platform’u sunuyor. Veritabanları ve veri kaynakları gelişip değiştikçe, bunların altyapıları da daha karmaşıklaşarak bazı süreçleri güçleştirdi: • Analitik çalışmalara erişim • Yeni iş modellerine uyum • Yeni iş süreçleri tasarımı
SAP S/4HANA Müşteri Sayısında Önemli Artış Müşterilerimizin ilgisi, SAP HANA’nın günümüzün Dijital Ekonomisinde veri odaklı çalışabilmek için kilit rol oynadığını gösteriyor. İkinci çeyrekte, geçen yıl 3600 olan HANA müşterilerinin sayısı 7200’e yükseldi. S/4HANA’nın pazara hızlı çıkışı, SAP HANA’nın tüm endüstrilerde ve bölgelerde daha geniş bir şekilde benimsenmesinde önemli bir rol oynadı. SAP S/4HANA’yı tercih eden şirketlerin sayısı, ilk çeyrek sonunda 370’den ikinci çeyrekte 900’ün üzerine çıktı.
8
Bu güçlüklerle başa çıkmak üzere SAP, dünyanın en gelişmiş bellek-içi platformu SAP S/4HANA için özel olarak yeniden yazılmış ve optimize edilmiş, yeni nesil Business Suite uygulamalarını oluşturdu. SAP S/4HANA yeni pazarları ve fırsatları keşfetmenize, bulutta ya da yerleşik sistemler üzerinde çalışmanıza ve işinizi sadeleştirmenize yardımcı oluyor.
Dönüştürücü bir güç
SAP S/4HANA, işletmeler için pek çok alanda dönüştürücü bir güç sunuyor. Bu çözüm sayesinde işletmeler endüstrinin en başarılı uygulamalarını kullanarak, günlük işlerini gerçek-zamanlı yürütmenin yanı sıra iş modellerini yeniden keşfetme ve yeni gelirler elde etme fırsatı yakalıyor.
İş Modellerine Yeni Bir Bakış: SAP S/4HANA insanlar, cihazlar ve iş ağlarını gerçek-zamanlı olarak birbirine bağlayan bir sadelik sunuyor. Bağlantı ekonomisinin potansiyelini açığa çıkarmanıza ve müşterilerinize yeni deneyimler ve değerler sunmanıza yardımcı oluyor. SAP S/4HANA sayesinde bütün işletmeler Nesnelerin İnterneti ve Büyük Veri gibi uygulamalardan yararlanabiliyor. İş Kararlarına Yeni Bir Bakış: SAP S/4HANA her yerden, her çeşit veriyi gerçek-zamanlı olarak değerlendirmeyi sağlayabilecek bir sadelik sunuyor. Daha hızlı iş sonuçları için planlama, yürütme, tahmin ve simülasyonu her yerden yapabiliyor. Karmaşık veri konsolidasyonlarına ve Excel tablolarına bağımlı analizlere artık gerek kalmıyor.
...............................................................................................................................................................................................................................
NEDEN
NASIL
Neden S/4HANA’ya geçmek istiyorum? Neleri dikkate almalıyım?
S/4HANA ile ilgili neleri dikkate almalıyım?
İş süreçlerini yeniden ele almak için bir fırsat mı? Başlangıç noktası olarak analitik mi?
• Yeni bir kurulum mu? Versiyon yükseltme ya da migrasyon mu? Sistem konsolidasyonu mu?
Veriye dayalı karar alma sorunlarım mı var, yoksa öngörü fırsatlarını mı ele almalıyım?
ANALİTİK
• Geçiş sırasında izleyebileceğim, önerilen bir yol var mı? • Geçiş için seçeneklerim var mı?
Finansal dönüşümü nasıl ele alabilirim?
SIMPLE FINANCE Gelecekteki süreçlerimi şimdiden düşünebilme olanağına sahip miyim?
GELECEK
• Şimdi geçiş yaparsam, gelecekte eklenebilecek işlevlerle ilgili olarak neleri dikkate almalıyım? • Finans konusunda dönüşüm yolculuğum nasıl olacak?
SAP S/4HANA için uçtan uca bir bakış açısı
İş Süreçlerine Yeni Bir Bakış: SAP S/4HANA işletmelerin asıl işlerine gerçek-zamanlı olarak odaklanmalarını ve yeni beceriler geliştirmek için iş süreçlerini değiştirebilme esnekliği ve çevikliği kazanmalarını sağlıyor. SAP S/4HANA’nın sunduğu hız sayesinde, harekete geçmeye engel olan toplu işleme süreçleri ortadan kalkıyor. Kullanıcı Deneyimine Yeni Bir Bakış: SAP S/4HANA farklı iş kollarında, her
cihaz üzerinde kişiselleştirilmiş, esnek ve basitleştirilmiş bir kullanıcı deneyimiyle işlerin yürütülmesini sağlayabilecek bir sadelik sunuyor. Karmaşık ve zor kullanıcı arayüzlerinden kurtulup eğitim sürelerini azaltarak üretkenliğin artırılmasını sağlıyor. Veri Modellerine Yeni Bir Bakış: SAP S/4HANA zamandan, donanım ve işletim maliyetinden tasarruf etmek üzere veri iş yükünü azaltacak, daha
DANIŞMANLIK
Değer Tanımlama
Yol Haritası Oluşturma
büyük veri setleriyle tek bir sistem üzerinde çalışmayı sağlayacak bir sadelik sunuyor. Veri tekrarları, uyumsuzlukları, veri dizinleri ve yığınlarından kurtulmayı sağlıyor. Sistem Yapılandırmalarına Yeni Bir Bakış: SAP S/4HANA, implementasyonu kolaylaştırmak üzere anlaşılır ve kolay kullanılan bir yönlendirmeyle sistem yapılandırmasının gerçekleştirilmesini sağlayacak bir sadelik sunuyor.
İMPLEMENTASYON Mevcut ortamdan SAP HANA’ya geçiş
Yeniliklerin hayata geçirilmesi
Yeni Kurulum SAP Migration and Implementation Factories (SAP Geçiş ve İmplementasyon Atölyeleri) SAP Support and Premium Engagement (SAP Destek ve Geniş Kapsam)
9
KAPAK KONUSU: SAP S/4HANA........................................................................................................................................................
Özetle SAP S/4HANA’nın faydaları SAP S/4HANA’nın gücünü anlattık. Ama işletmelere sağlayacağı nihai faydaları kısaca bir kez daha özetleyelim: • Analitik ve işlemsel raporlama arasındaki sınırların ortadan kaldırılmasına yardımcı oluyor. Böylece veriler anında erişilebilir ve farklı uygulamalar tarafından kullanılabilir hale geliyor. • Mevcut iş süreçlerinin yeniden düzenlenmesine yardımcı olarak daha düzenli ve kesintisiz çözümlerin oluşturulmasını sağlıyor. • Gerçek-zamanlı uygulamalarla, önemli rekabet avantajı elde edilmesini sağlıyor. • Yeni iş değerleri yaratan yeni çözümlere ufuk açıyor. • İnovasyon için sağlam bir çerçeve sunuyor. Aslında “Neden SAP S/4HANA’ya geçmeliyim?” sorusunun cevabını
10
oluşturan bu faydaların ardından “Nasıl geçmeliyim?” sorusunun da yanıtını arayalım. SAP S/4HANA’ya yönelik yaklaşımda önemli bir etken, yolculuğunuzun nereden başlayacağıdır. S/4HANA implementasyonları bu konuyu dikkate alıyor ve farklı başlangıç noktalarına göre modelliyor. SAP S/4HANA yolculuğunda dört farklı müşteri senaryosuyla karşılaşıyoruz. Bu durumların her biri için yerleşik sistem, bulut ya da hibrit seçenekleri bulunuyor. Başlangıç Noktası A - Yeni Müşteri: Yolculuk, SAP S/4HANA sisteminin yeni bir implementasyonuyla basit bir şekilde hayata geçirilmesini içeriyor. Örneğin, yönlendirmeli yapılandırma, bulut üzerinde testler yoluyla çözüm seçiminden, önceden yapılandırılmış en iyi uygulamalara kadar kolay bir başlangıç. İş süreçlerinin dönüşümü ve
bilgi teknolojilerinin sadeleştirilmesi, dönüşümün gerçekleştirilmesine uygun bir platform gerektiriyor, bu nedenle SAP S/4HANA yalnızca SAP HANA üzerinde çalışıyor. Dolayısıyla bu sürece yeni başlayacak işletmelere uçtan uca bir SAP HANA ve SAP S/4HANA uygulaması sunuluyor. Başlangıç Noktası B - Herhangi Bir Veritabanı Üzerindeki SAP Business Suite Müşterileri: Mevcut bir SAP ERP 6.0 müşterisi için S/4HANA’ya geçiş; en son iyileştirme paketine geçişi, herhangi bir veritabanından SAP HANA’ya aktarımı ve takası (mevcut kod yenisiyle değiştirilir) gerektiriyor. Başlangıç Noktası C - SAP Business Suite powered by SAP HANA Müşterileri: Zaten SAP Business Suite powered by SAP HANA kullanan müşterilerin S/4HANA’ya geçişi, yalnızca takas (mevcut kod yenisiyle değiştirilir) gerektiği için çok hızlı gerçekleşiyor.
...............................................................................................................................................................................................................................
GERÇEK ZAMANLILIK
HIZLI YANIT
Toplu işleme ve veri uyumluluğu süreçlerine son verin
Bekleme süresini azaltarak kullanıcı memnuniyetini artırın
ÖNGÖRÜLER
DERİNLEMESİNE SORGU
Gelecekteki fırsatları ve zorlukları keşfedip buna göre harekete geçin
Verileri dışarıya taşımak zorunda kalmadan her seviyede analizler gerçekleştirin
SİMÜLASYONLAR
ÖNERİLER
İş kararlarının sonuçlar üzerindeki etkilerini inceleyin
SAP ve iş ortakları, müşterilerin SAP S/4HANA’ya geçişi için önceden tanımlanmış aktarma ve uygulama paketleri sunarak bu geçişin kısa sürede değere dönüşmesini sağlıyor. Başlangıç Noktası D - Farklı ERP Sistemleri Kullanan Müşteriler: Bu durumda, SAP S/4HANA’ya kademeli geçiş uygulanıyor. Böylece her adımda sürekli ve entegre bir ortam oluşturularak, sistem genelinde sürdürülebilir sadelik elde ediliyor.
SAP bu sürecin her adımında yanınızda
Başlangıç noktanız hangisi olursa olsun, SAP Hizmet ve Destek ekibi, S/4HANA’nın gücünü planlamak ve sunmakta en büyük yardımcınız olacak.
Veriler tarafından yönlendirilen karar destek sisteminden yararlanın
Zaten SAP HANA platformunu kullanıyor, mevcut SAP ortamınızı iyileştirmek istiyor ya da eski sistemlerden geçiş yapmak istiyor olabilirsiniz. Uzmanlarımız sizin durumunuza en uygun implementasyon yaklaşımını kullanarak SAP S/4HANA yolculuğunuzun en iyi şekilde gerçekleşmesini sağlıyor. SAP’den hizmet alabileceğiniz geçiş noktaları şunları içeriyor: Değer Keşfi: SAP uzmanları, değer odaklı iş dönüşümü için fırsatların keşfedilmesini sağlıyor. Bir strateji ve plan oluşturmaya yönelik ilk adımla birlikte, en iyi sonucu verecek değişim yol haritası bu uzmanlar tarafından oluşturuluyor.
Strateji ve Tasarım: Mevcut kapasite değerlendirilmesi yine SAP uzmanlarınca yapıldıktan sonra doğru teknoloji ortamı, süreçleri ve organizasyonu tasarlanıyor. Geçiş ve İmplementasyon: SAP’nin iş süreci uzmanları, platformun geçişini sağlıyor ya da yeni bir kurulum gerçekleştiriyor. Gerçekleşen İnovasyon: SAP, iş dönüşüm hizmetleriyle implementasyondan ek değerler elde edilmesini yardımcı oluyor. Optimizasyon ve Hayata Geçiş: SAP Eğitim hizmetleri, çözümünü hayata geçirilmesi, yönetimi, optimizasyonu konularında destek veriyor.
SAP S/4HANA ile kurumların BT maliyetleri düşüyor SAP S/4HANA bireyleri birbirine bağlarken işi sadeleştirip yenilikçi yaklaşımlar getiriyor. Cihazları ve ticaret ağlarını gerçek zamanlı yeni iş modelleri üretmek üzere bir araya getiriyor. Ayrıca kurumların, nesnelerin interneti ve büyük veri kavramlarıyla buluşmasını hızlandırıyor. Sadeleşmiş
veri modeli, kurumların bilgi teknolojilerini yeniden tasarlamalarını ve daha az maliyetli bir BT operasyonuna geçmelerini sağlıyor. Haziran 2014’te duyurulan, müşterilerin anlık öngörülerle finans süreçlerini dönüştürmelerine imkan veren SAP Simple Finance çözümü, SAP S/4HANA’ya giden yolda ilk adımı oluşturuyor. SAP S/4HANA ayrıca Ariba, Fieldglass ve SuccessFactors’tan oluşan SAP bulut çözümleri portföyünü de genişletecek. Kapsamlı bir portföy ile müşteriler, kendi ihtiyaçlarına uygun bulut çözümünü mevcut SAP sistemlerine entegre şekilde tanımlayabilecek. SAP’nin müşterileri için sürekli değer yaratma prensibiyle, SAP Business Suite kullanıcıları minimum eforla SAP S/4HANA’ya geçiş yapabilecek. SAP, partner ekosisteminin pazara tanıtacağı SAP S/4HANA’nın önceden tanımlanmış kurulum paketleri aracılığıyla iş ortakları, müşterilerin hızla ve kolaylıkla SAP S/4HANA’ya geçişini sağlayacak.
11
İ Sur Yapı SAP Projesi Canlıya Geçti Firmanız ve faaliyetlerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?
Kurulduğu günden bu yana yönetim ve iş merkezleri, endüstriyel tesisler, villa, konut, rezidans, alışveriş merkezi gibi farklı formlarda yaşam alanları üreten Sur Yapı, başarılı çalışmalarıyla büyümeye devam ediyor. 1992 yılından bu yana prestijli projelere imza atan Sur Yapı, tecrübesiyle sektöre yön vermeyi sürdürüyor. 3 buçuk milyon m²’den fazla yaşam alanı üreten Sur Yapı, edindiği güçlü marka algısı ile konut projelerinin yanı sıra firmalara yönetim ve iş merkezleri de inşa ediyor. Ayrıca 2007 yılından itibaren enerji sektöründe de faaliyet gösteren Sur Yapı, hidroelektrik santrali ve rüzgar enerjisi santrali ile yenilenebilir enerji yatırımlarını ara vermeden sürdürüyor. Sur Yapı markalı konut projeleri ile fark yaratıyor. Sur Yapı konut inşa etmenin ötesinde sosyal imkanlarla donatılmış, doğayla barışık, gelecek yeni nesil yaşam alanları üretiyor. Sırasıyla Greenium, Selvice Evler, Villa Sera, Dorapark, Mahalle İstanbul, Adapark, EXEN İstanbul, Metrogarden, Corridor, Tilia, İdilia, Vitrin, Bursa MARKA Rezidans ve AVM, Mirage Rezidans ve İlkbahar projelerini hayata geçiren Sur Yapı, projeleriyle yatırımcılara prestij ile konforu bir arada sunuyor. Ofis yaşamına yeni bir soluk getiriyor. Sur Yapı, markalı konut üretiminin yanı sıra iş merkezi ve ofis projeleriyle de sektördeki faaliyetlerini yürütmektedir. Sur Yapı, yapımına başladığı Axis İstanbul Ofis ve AVM ile Ümraniye’de yapımına başlayacağı EXEN Ofis ve AVM ile iş hayatına yeni bir soluk getiriyor. Tüm bunların yanı sıra Sur Yapı, 3M, Novartis, Total, Opet, Sony, Bosch-Siemens, Nobel İlaç, Casper, Aviva, İsviçre Hayat Sigorta gibi birçok ulusal ve uluslararası firmanın yönetim merkezlerini de inşa ederek çok sayıda projeye imza attı. AVM sektöründe Sur Yapı izi… AVM sektöründe hızla yükselmeye devam eden Sur Yap iki AVM projesini hizmete açtı. Axis projesini Kağıthane’de, Hayat Holding işbirliğiyle gerçekleştiren Sur Yapı ikinci projesi olan Metrogarden AVM’yi Ümraniye’de inşa etti. AVM sektöründeki atağını sürdürmeye devam eden Sur Yapı, geçtiğimiz Kasım ayında Bursa MARKA Rezidans ve AVM ile Axis İstanbul Ofis ve AVM projelerinin inşasına başladı. Enerji yatırımları hız kesmeden devam ediyor. 2007 yılında enerji alanında da yatırımlar gerçekleştiren Sur Yapı, 4 adet hidroelektrik santrali ve 2 adet rüzgar enerjisi santrali projesi yürütüyor. Enerji yatırımlarını sürdürecek olan Sur Yapı, bu alandaki çalışmalarına hızla devam ediyor. Başarı öyküsüne konu olan SAP projenizi kısaca tanımlar mısınız? SAP iş çözümlerinin, faaliyet gösterdiğiniz sektördeki özel ihtiyaçlardan hangilerini karşıladığını düşünüyorsunuz? • • • • • • • • • •
PS Modülü Bütçe – İş Programı – Nakit Akış –Maliyet Kontrol Süreçlerine, MM Modülü Sözleşme , Satın alma Süreçleri , Depo , Hakediş Süreçlerine, RE Modülü Gayrimenkul Kiralama ve Sözleşme Yönetimi Süreçlerine, HR Modülü İnsan Kaynakları Yönetim Sistemlerine, CRM Modülü Gayrimenkul Satış ve Satış Sonrası Süreçlerine, OpenText Tüm Dokümantasyon Yönetimlerine, FI Modülü Muhasebe ve Finans süreçlerimizin diğer operasyonel süreçler ile entegre yürütülmesine, Co Değişkenlik ve Birbiri içinde grift yapı oluşturan Maliyetlerin ayrıştırılmasına FM modülü Nakit Yönetimine, BW-BO Operasyonel ve Yönetimsel Raporlarımıza ait ihtiyaçlarımızı karşılamaktadır.
12
Emrah Şık Sur Yapı Bütçe ve Kurumsal Kaynak Planlama Müdürü Bu projeye neden ihtiyaç duydunuz? Projeyle ilgili hedeflerinizi paylaşabilir misiniz? Yatırımlarımızın ve Taahhüt Projelerimizin İş Geliştirme, Satış-Kiralama, İmalat, Teslim&Satış Sonrası ve İşletme süreçlerinin entegrasyonunun yanı sıra kurumsal hafızanın oluşumunun geliştirilmesi için de böyle bir projeye ihtiyaç duyduk. Hedeflerimizi aşağıdaki gibi sıralayabiliriz: Satış-Kiralama Süreçleri ile ilgili; Müşteri ilişkilerinin yönetiminin yapılması, Ürün satış, kiralama ve sözleşme süreçlerinin oluşturulması ve takip edilebilmesi, Potansiyel müşteri analizlerinin yapılabilmesi, Satış-Kira süreçlerinin finansal ve bütçe analizlerinin yapılabilmesi. İmalat Süreçleri ile ilgili; İş Programına bağlı zincirleme proje, şantiye, satın alma ve finans süreçlerinin bütünleşik ve organize olmasının sağlanması, Satın alma süreçlerinde talep, sipariş, depo, fatura, muhasebe ve finans süreçlerinin maliyet merkezli takip edilebilmesi, Hizmet alınan taşeronlara ait sözleşme, hakediş, avans, teminat, kesintiler, imalat ilerleme ve imalat teslim süreçlerinin takip edilebilmesi, Yapılan imalatlar ile bütçe arasında maliyet kontrol sisteminin oluşturulması. İşletme Süreçleri ile ilgili; Geliştirilen Ofis ve AVM’ lerin işletilmesi, Kiracı sözleşmelerinin ve finansal operasyonun yürütülebilmesi. Teslim&Satış Sonrası Süreçleri ile ilgili; Satış sonrası müşteri memnuniyetinin sağlanması, Müşteri tercihlerinin analizlerinin yapılması, Tapu abonelik süreçlerinin izlenebilmesi. Proje kurumunuza ne gibi faydalar sağladı / sağlayacak? SAP Projesinin firmamıza sağladığı faydaları, ortak veri kullanımı ve bilgiye ulaşımdaki kolaylık, standardizasyon ile tekrarlanan işlerin azalması, maliyet kontrol sistemleri ile anlık maliyetlerin ve ciroların izlenebilmesi, nakit yönetiminde iyileşme, müşteri memnuniyetinde belirgin artış, verimliliğin ölçümlenebilmesi ve iş süreçlerinin departmanlar arası entegrasyonun sağlanması olarak sayabiliriz. SAP projesini hangi çözüm ortağıyla, nasıl gerçekleştirdiniz? Projeye SAP çözüm ortağının katkılarından bahsedebilir misiniz? SAP Projemizi SAP Gold Partneri olan Çözümevi Yönetim Danışmanlığı ve Bilgisayar Yazılım Ticaret A.Ş. ile gerçekleştirdik. Çözümevi firması ile kapsamlı bir sistem kurduk. İnsana dayalı hataları minimuma indirmek için ekip olarak tecrübeli ve çözüm odaklı bir firma ile çalışmış olmaktan dolayı çok zor bir süreci başarı ile gerçekleştirdik. Çözümevi’ni tercih etme nedenlerinizi aktarır mısınız? Diğer firmalara da tavsiye eder misiniz? Başlıca iki nedeni şöyle özetleyebilirim: Sektörümüzde SAP’nin inşaat çözümlerinde gerekli tecrübe ve birikime sahip olmaları ve firma seçim aşamalarında tanıştığımız kadroların bize güven vermesi. Gayrimenkul sektörü ile ilgili projelerde Çözümevi’ni kesinlikle tavsiye ederim. İlerleyen dönemlerde ne tür uygulamalar / yenilikler düşünüyorsunuz? Kısa vadede Enerji Dağıtım, E-Fatura, Risk Yönetim Süreçleri ve Veri madenciliği konularındaki çözümler ile ilgili çalışma yapacağız. Bir taraftan da gelişen ve büyüyen firmamızın ihtiyaçları doğrultusunda SAP çözümlerini takip edeceğiz. Benzer çözümler kullanmak isteyen firmalara ne gibi tavsiyeleriniz olur? • • • • • •
ERP projesine başlayacak firmalara; firma büyüklüklerine, yaptıkları işlere ve vizyonlarına paralel bir çözüm ve çözüm ortağı seçmelerini öneririm. Proje hedeflerinin net belirlenmesi ve çözüm ortaği ile karşılıklı net anlaşılması çok önemlidir. Hedeflerin önem derecelendirilmesi yapılmalı ve proje süresince belirlenen hedeflerden ayrılmamalıdır. ERP projesinde görev alacak personelin firma süreçlerini daha önce tücrübe etmiş olmaları proje başarısında etkendir. Firma ve çözüm ortağı tarafında etkin iletişim esastır. Proje boyunca proje lideri seçilmeli ve hiyerarşik bir düzen oluşturulmalıdır. Proje süresi doğru öngörülmelidir. Sürenin kısa olmaması ya da gereksiz uzatılmaması, proje sürecinin başarısında diğer önemli bir etkendir.
Askent Sokak Kosifler İş Merkezi No:3/B A Blok Kat:5 İçerenköy Ataşehir - İstanbul
+90 216 467 14 58 +90 216 302 85 83
info@cozumevi.com
13
DOSYA KONUSU: SAP BUSINESS ONE..............................................................................................................................................
KOBİ’LER SAP BUSINESS ONE ERP ÇÖZÜMÜYLE DEĞİŞİMİ YAKALIYOR İster bağımsız küçük işletme, isterse de büyük bir kurumun iştiraki olsun, işletmelerin rekabetçi kalabilmeleri için işlerinin tüm yönlerine hakim olmaları gerekiyor. SAP bu noktada küçük ve orta ölçekli işletmelerin ihtiyaçlarına özel tasarlanmış ve fiyatlandırılmış KOBİ yazılımlarıyla, şirketlerin büyümeye daha etkin zaman ayırmalarına yardımcı oluyor. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin büyük hedefleri var. Ama çoğu KOBİ için günlük operasyon ayrıntılarında boğulurken, tüm dikkatini sürekli yoğun rekabete verirken ya da bilgiye ulaşım güçlüğü çekerken bu hedeflere odaklanmak kolay olmuyor. Bunun yanı sıra önemli bilgi parçaları farklı sistemlere, uygulamalara ya da fiziki konumlara dağılmışken büyük resmi gözden kaçırmak, yanıt beklerken müşteri memnuniyetsizliği yaratmak da çok kolay. Bununla birlikte birbirinden kopuk satış, muhasebe ve operasyonel süreçler de tıkanmalara yol açıp, üretim verimliliğini düşürebiliyor. Bu açıdan ister bağımsız bir küçük işletme, isterse de büyük bir kurumun iştiraki olsun, işletmelerin rekabetçi kalabilmeleri için işlerinin tüm yönlerine hakim olmaları gerekiyor. Süreçlerini düzenlemeleri ve daha iyi kararlar vermelerini sağlayacak bilgiye erişimleri için daha iyi yollar bulmaları önem taşıyor.
14
SAP bu noktada küçük ve orta ölçekli işletmelerin ihtiyaçlarına özel tasarlanmış ve fiyatlandırılmış KOBİ yazılımlarıyla, şirketlerin büyümeye daha etkin zaman ayırmalarına yardımcı oluyor. KOBİ’lerin daha verimli çalışması için mevcut altyapılarıyla birlikte çalışabilen, yerleşik ya da bulutta, ölçeklenebilir, uygun maliyetli iş yönetim yazılımı, endüstriye özel ERP çözümleri ve güçlü iş analitikleri sunuyor ve KOBİ’lerin sadeleşerek büyümelerini sağlıyor. SAP’nin KOBİ’lere yönelik olarak sunduğu çözümlerin başında SAP Business One geliyor. Bir kurumsal kaynak planlama (ERP) çözümü olan SAP Business One, küçük ve orta ölçekli işletmelerin, satıştan müşteri ilişkilerine,
finanstan operasyona kadar her yönüyle daha iyi yönetilmesini sağlamak üzere tasarlanan bir ERP yazılımı olarak öne çıkıyor. Yerleşik, talep üzerine ve bellek-içi bilgi işlem platformu (SAP HANA) destekli olarak sunulabilen ve SAP ERP ile birlikte de kullanılan SAP Business One, işletmelerin strateji ve uygulama arasındaki farkı kaldırıp daha iyi çalışabilmek için her şeyi daha net görmelerini, daha net düşünmelerini ve daha doğru hareket etmelerini sağlıyor. İşletmelerle birlikte büyümek üzere tasarlanan iş yönetim yazılımı SAP Business One, muhasebeden müşteri ilişkileri yönetimine, tedarik zinciri yönetiminden satın almaya kadar tüm temel süreçleri düzenliyor, işletmelerin her yönüyle daha iyi kontrol edilmesine yardımcı oluyor. Üstelik SAP Business One 27 ayrı lisanı ve farklı ülkelere özgü 41 versiyonu tek platformda birleştirerek KOBİ’lerin dünyaya açılmasına, bu sırada da yerel destek hizmetlerinden yararlanmasına imkan veriyor.
...............................................................................................................................................................................................................................
Atos, SAP HANA hizmetlerinde de iddiasını sürdürüyor Bugün dünyadaki en büyük SAP HANA uygulama projesini yürüten Atos, sadece farklı SAP çözümleri ile değil, sunduğu en ileri teknoloji “bullion” sunucuları ile de en doğru çözüm ortağı gücüne sahip bullion sunucu ailesini bir araya getirmiş oldu. Atos Büyük Veri ve Güvenlik Çözümleri Direktörü Yalçın Dizdar, Atos’un müşterilerine sunduğu SAP HANA hizmetlerini ve sektördeki farkını anlattı. Atos büyük veri konusunda müşterilerine nasıl bir hizmet sunuyor? Bull’u satın alması ile hizmet içeriğinde nasıl bir değişiklik gerçekleşti?
Yalçın Dizdar Atos Büyük Veri ve Güvenlik Çözümleri Direktörü
Avrupa’nın en büyük IT firmalarından Atos, yeni geliştirdiği teknolojilerini, IT sektörünün 4 ana trendi olan büyük veri, bulut bilişim, sosyal medya ve mobiliteyi esas alarak kurguluyor. Ancak şirket için büyük verinin yeri ayrı. Büyük veri aslında merkezde duruyor ve diğer 3 megatrendin, ve hatta diğer alt trendlerin gelişimine yön veriyor. Zira her sene %60 artarak büyüyen bir veri hacmine hakim olmak ve yönetmek, IT dışında asıl işi de büyük ölçüde yönetmek, “yenileştirmek” anlamına geliyor. Bu doğrultuda Atos da, verinin analiz edilmesi, yönetilmesi ve güvenliğinin sağlanması için yaptığı yatırımları bir adım öteye götürdü ve 2015 yılının başında “Büyük Veri ve Güvenlik Çözümleri” (Big Data and Security) iş birimini, organizasyon yapısı içerisinde Sistem Entegrasyonu (Systems Integration) ve Yönetilen Hizmetler’in (Managed Services) yanında üçüncü iş birimi olarak kurdu. Kurulan bu yeni iş biriminin ilk önemli “appliance” çözümü ise “bullion for SAP HANA” oldu. Atos’un bu konudaki en büyük avantajı ise şirketin 2014 yılı içerisinde, yüksek işlemcili bilgisayar teknolojileri üreticisi Bull’u satın alması. Bu sayede Atos, dünya üzerindeki 10000 danışmanı ile 30 yılı aşkın süredir gerçekleştirdiği 5000’den fazla SAP projesi deneyimi ile Bull’un sahip olduğu yüksek işlem
Your business technologists. Powering Progress
1931 yılında kurulan ve merkezi Fransa’da bulunan Bull, 80 yılı aşkın tarihçesinde hep yenilikçi veri teknolojileri üzerine rekabetçi ürünler ve çözümler geliştirdi. Avrupa’da yaklaşık 1900 patenti bulunan ve bunların 100’den fazlasını 2014 yılı içerisinde alan, gelirinin %6’sını araştırma ve geliştirmeye ayıran Bull, mevcut rekabetçi ve yenilikçi çözümlerinin yanı sıra bundan sonra Atos grubu için ileri veri teknolojileri ve yüksek veri işlem gücü üretmeye devam edecek. Atos’un yüksek işlemcili bilgisayar teknolojileri üreticisi Bull’u satın alması, Atos’un SAP alanındaki deneyimi ile Bull’un sahip olduğu yüksek işlem gücüne sahip “bullion” sunucu ailesini bir araya getirdi. Yapılan yeni ürün geliştirmesi ile bullion, SAP HANA’nın en iyi performans gösterebileceği, SAP HANA platformuna göre konfigüre edilmiş özel bir versiyon haline geldi. Öte yandan yeni kurulan “Büyük Veri ve Güvenlik” iş birimi, müşterilerimizin ihtiyaçlarını tespit ederek Bull ve Atos’un büyük veri ve güvenlik ürünleri ile onlara en uygun platform çözümleri sunmak, müşterilerimizin özellikle veri analitiği ve güvenliği teknolojilerinden en uygun maliyet ile en doğru şekilde faydalanmalarını sağlamak amacıyla hareket etmektedir. Kurulan bu yeni iş biriminin ilk önemli “appliance” çözümü ise “bullion for SAP HANA” oldu. Bu doğrultuda “bullion for SAP HANA Appliance” ürünümüzü kullanarak hem SAP HANA danışmanlığı ve uygulaması, hem de en yüksek performansı sağlayan altyapı donanımı ile uçtan uca SAP HANA çözümünü, danışmanlık ve teknolojiyi bir araya getirerek sunuyoruz.
en üst seviyeye çıkaracak şekilde konfigüre edilerek üretilmektedir. Intel® Xeon® E78880v3 işlemcili ve yüksek in-memory hafızası ile ultra işlem gücüne sahip “bullion” sunucuları, müşterilerimizin en zorlu gerçek zamanlı büyük veri analizlerine bile cevap verebiliyor. Üstelik bullion sunucularının eşsiz ölçeklenebilirlik özellikleri sayesinde büyüyen veri ambarlarına göre çok hızlı ve esnek bir şekilde altyapının güncellenmesi mümkün kılınıyor, toplam sahip olma maliyetleri en uygun seviyeye çekilmiş oluyor. Yapılan yeni ürün geliştirmesi ile bullion, SAP HANA’nın en iyi performans gösterebileceği, SAP HANA platformuna göre konfigüre edilmiş özel bir versiyon haline getirildi. “Bullion for SAP HANA Appliance” şimdiden birçok global müşterimize uygulamaya başlandı. Daha da önemlisi, şu anda Atos olarak gerçekleştirdiğimiz ve Siemens’te devam eden dünyadaki en büyük SAP HANA implementasyonu projesinde de bu ürünümüz kullanılıyor. Atos’un SAP alanında tercih edilmesinin nedenlerini nasıl sıralarsınız? Dünyanın en büyük SAP iş ortaklarından biri olan Atos, sadece farklı SAP ürünlerini uygulamadaki başarısı ile değil, SAP konusundaki dünya çapındaki yatırımlarıyla da en doğru çözüm ortağı. Atos’un SAP alanında tercih edilme nedenlerini şöyle sıralayabiliriz: Müşterilerimize, geniş bir yelpazede son teknolojik araçlarla, sürdürülebilir bir gelişim için ihtiyaç duydukları verimli çözümler sunuyoruz. • 30 yılı aşkın süredir gerçekleştirilen, 5000’in üzerinde ERP projelerinden gelen kapsamlı deneyim • Dünya üzerindeki 10000’i aşkın SAP danışmanı • Danışmanlık ve tatbik konusuna yoğunlaşmış “SAP Global Partner Services” • SAP ile ilgili global destek vermeyi hedefleyen “SAP Global Partner Hosting” • Platformdan bağımsız entegrasyon yetenekleri.
Atos’un SAP HANA hizmeti rakiplerinden nasıl farklılaşıyor? Atos bu çözüm içerisinde, SAP HANA’yı “bullion” sunucuları üzerine kurmaktadır. Bullion sunucuları, SAP HANA performansını
15
DOSYA KONUSU: SAP BUSINESS ONE.............................................................................................................................................. SAP Business One işletmeye ait bütün bilgilerin, ölçeklenebilir tek bir sistemde tutularak tüm şirket tarafından kolayca ve hızla ulaşılabilir olmasını ve entegre iş zekası çözümleriyle işletmeler için en önemli sorulara yanıt bulunmasını sağlıyor. Kolay mobil uygulaması ile çalışanların her yerden yazılıma ulaşmasına olanak tanıyor. Ayrıca işletmelerin 2-8 hafta gibi kısa bir sürede yerleşik ya da bulutta uygulamaya geçmelerini mümkün kılarak, en kısa sürede verimli sonuçlara ulaşılmasına yardımcı oluyor. Her işletme birbirinden farklı olduğu için SAP Business One esnekliği gözeterek tasarlandı. İster ofiste yerleşik olarak, isterse bulutta kullanıma sunulsun, SAP Business One mobil uygulamalarını kullanarak her yerden erişim sağlıyor. SAP Business One SAP HANA ve Microsoft SQL Server platformlarında çalışabildiği için, işletmelerin kendileri için en uygun platformu seçebilmelerine olanak tanıyor. Bunun yanı sıra, çalışanlar ilk günden sistemi kullanarak çalışmaya başlayabiliyor. Sistem, işletmeler büyüdükçe gelişen ihtiyaçlara göre özelleştirilip genişletilebilecek bir yapıya sahip bulunuyor.
Eksiksiz bilgi erişimi ile daha hızlı akıllı kararlar
SAP Business One şirket bütünündeki satış, müşteri, operasyonlar ve finansla ilgili bütün önemli bilgilerin her an ulaşılabilir olmasını sağlayarak, işletmelerin daha doğru ve anlamlı kararlar vermelerine yardımcı oluyor. Bu verileri birbirinden kopuk tablolar yerine tek bir sistemde entegre ederek, veri girişi tekrarını ortadan kaldırıyor, veri girişiyle ilgili hataları ve maliyeti azaltıyor. İş akışı tabanlı uyarılar, önemli işlerin gerçekleşmesi durumunda otomatik yanıtları tetikleyerek işletmelerin en önemli işlere odaklanmalarına yardımcı oluyor. İşletmelere işlerinin nasıl yürüdüğüne yönelik net bir görüş sunuyor ve karar verme sırasında kullanılan bilgilere daha fazla güven duyulmasını sağlıyor. SAP Crystal Reports yazılımıyla entegrasyonu sayesinde SAP Business One bütün iş alanlarına yönelik doğru bilgileri elde etmeyi sağlayan dashboard’lar ve raporlar sunuyor. Çalışanlar müşteri ihtiyaçlarını daha
16
hızlı karşılayabiliyor, yöneticiler performansı değerlendirmek üzere gelirleri, maliyetleri ve nakit akışını daha doğru olarak izleyebiliyor ve hızla düzeltici önlemler alabiliyor. Bilgiye daha hızlı erişim için SAP HANA tarafından desteklenen isteğe bağlı analitikler de SAP Business One için kullanılabiliyor. Bu çözüm gerçek zamanlı raporlama ve veri analizini bir sonraki düzeye taşıyarak kullanıcıların ihtiyaç duydukları bilgileri daha kolay aramalarını sağlıyor.
Bugün küçükten başlayıp yarın değişikliklere ve büyümeye ayak uydurmak
İşletmeler, ERP çözümü çerçevesinde SAP Business One kullanmaya bugün ihtiyaç duydukları parçalarla başlayabiliyor, işletme büyüdükçe değişen ihtiyaçlara göre çözümü uyarlayabiliyor ve diğer sistemlerle entegre edebiliyorlar. Diğer bir deyişle SAP Business One da müşterilerin ihtiyaçlarına göre geliştirilebiliyor. Bunun yanı sıra SAP Business One, endüstriyel ve işletmeye özel ihtiyaçları ve güçlükleri karşılamak üzere yazılım
geliştirme kiti SAP Business One Studio sayesinde özelleştirilebiliyor ve genişletilebiliyor. Aynı şekilde SAP iş ortakları tarafından oluşturulmuş 500’ün üzerinde eklenti çözümü de kullanılabiliyor. SAP, işletmelerin SAP Business One çözümünün bakım ve güncellemelerini daha kolay gerçekleştirebilmeleri ve faaliyetlerini etkileyebilecek olası sorunları öngörüp önleyebilmelerini sağlayan bir uzaktan destek platformu da sunuyor. Bu destek platformu, SAP destek servislerinin yazılım durumu gibi bilgileri toplayarak sistemdeki tıkanmaları tanımlamaya yardımcı oluyor. Düzenli durum e-postaları ve otomatik yamalar gönderilerek, işletmelerin BT desteğine ayrılan zamanı azaltıyor ve oluşabilecek sorunların ortadan kaldırılması sağlanıyor. Uzaktan destek platformu ayrıca otomatikleştirilmiş veritabanı yedekleme, yükseltim değerlendirmeleri, envanter değerlendirme kontrolleri ve sistem kurulum sağlık kontrolleri gibi servisler de sunuyor.
...............................................................................................................................................................................................................................
ETİ, kurumsal bütçe ve planlamasını METRIC uzmanlığında yönetiyor 2014 yılı itibariyle 1 milyar doları aşan cirosu ve 5700’ün üzerinde çalışanı ile Türkiye’nin önde gelen gıda şirketlerinden Eti Gıda, bütçe planlama ve konsolidasyon yönetimi için METRIC’in danışmanlığında SAP BPC sistemine geçti. Yaklaşık 5750 çalışan, 8 üretim tesisi, yurtiçine dağılmış 180 distribütör ve 28 dağıtım merkezi ile 180.000 noktaya ulaşan, 2014 yılı itibariyle 1 milyar doları aşan cirosuyla Türkiye’nin önde gelen gıda markası olan Eti Gıda, bütçe planlama ve konsolidasyon yönetimi için METRIC’in danışmanlığında SAP BPC sistemine geçti. Daha önce bütçe sürecinde veri tanımlamaya yüzde 70, analize yüzde 15, karar verme ve yürütmeye ise zamanın yüzde 15’ini ayıran şirket, SAP BPC altyapısı sonrası ayırdığı zamanı veri tanımlama ve analiz için yüzde 15’e düşürürken, karar verme ve yürütme için yüzde 70’e çıkarttı. Böylece şirket karar verme ve yürütmeye daha fazla zaman ayırırken, farklı senaryo çalışmalarının hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi sayesinde üst yönetimin ve karar vericilerin en doğru çözüme ulaşması da sağlandı. Ana aşamaları kavramsal tasarım, geliştirme, test, canlı kullanım ve destek olarak belirlenen projede canlı geçiş 6 ay içerisinde tamamlandı. ETİ’nin daha önce kullandığı çözümde Kurumsal Kaynak Özgür Kakmacı Planlama (ERP) ETİ Gıda Sistem Geliştirme Yöneticisi ile entegrasyon olmadığından her defasında yeniden veri tanımlanması yapılıyor, bütçenin farklı sistemlerde olması zorluklar yaratıyor ve senaryo çalışmaları oldukça uzun zaman alıyordu. Tüm bütçe süreçlerini tek bir platformda bir araya getiren çözüm ETİ’nin SAP BPC projesindeki önceliği tüm bütçe süreci için merkezi, tek bir platform kullanmak, değişen pazar koşullarına göre hızlı simülasyon yapabilmek, yüksek performanslı raporlama kabiliyeti kazanmak ve iş süreçlerine ve operasyonel sistemlere entegre bir sistem kurgulamak oldu. SAP BPC sistemini ve METRIC’i tercih eden ETİ, merkezi bütçe ve planlama aracı kullanmaya başladı, izlenebilir ve denetlenebilir bir bütçe süreci yönetimine sahip oldu, hızlı ve değişen koşullara göre daha sık tahmin yapma yeteneği kazandı, fiili sistemler ile entegrasyondan dolayı otomatik fiili veri güncelleme sağladı, plan-fiili ve plan-fiilitahmin karşılaştırmalarını yapabilir hale geldi. METRIC’in danışmanlığında hayata geçirdiği proje ile ETİ; ayrıca
satış, üretim, satın alma, yatırım, insan kaynakları ve gider bütçe planlama süreçlerini daha kolay takip edebilir duruma gelirken ilgili süreçler neticesinde üretim maliyeti, kârlılık, P&L ve bilanço ile ilgili rakamlar da rahatlıkla izlenebilir oldu. ETİ: “Çözümsüz konu bırakmayan METRIC’i seçtik” ETİ Gıda Sistem Geliştirme Yöneticisi Özgür Kakmacı, neden SAP ve METRIC’i tercih ettiklerini şöyle anlattı: “Modüler yapıya sahip olması nedeniyle fazlı geçişe izin vermesi, modüller arası doğal entegrasyon, standart yapısında en iyi çözüm önerilerini de içeren birden çok süreç çözümünü barındırması, süreçlerimiz ve gelişim noktalarının çoğunu mevcut çözüm önerileriyle karşılaması ve global düzeyde bir destek ağının olması SAP’ı tercih etmemizin temel nedenleri oldu. METRIC; proje yönetim tarzı, çeşitli çözüm alternatifleri üreterek çözümsüz konu bırakmaması ve teknik anlamdaki yeterliliği ile projeye önemli katkılar sağladı. Çözüm yöntemi, projeye yaklaşım tarzı ve geçmiş proje deneyimimiz nedeniyle METRIC ile projeyi Barış Çekiç gerçekleştirme kararı METRIC Yönetici Ortağı aldık.” METRIC Yönetici Ortağı Barış Çekiç ETİ Gıda’ya verdikleri hizmetin kapsamını şöyle özetliyor: “ETİ, Türkiye’nin önde gelen gıda şirketlerinden birisi. Biz de böyle bir şirkete kurumsal performans yönetimi konusunda destek vermekten dolayı mutluluk duyuyoruz. İşbirliğimizin başından beri ETİ Gıda ekibiyle uyumlu bir çalışmamız oldu. Çalışmamızın başında bütçe planlama ve konsolidasyon yönetimi ile ilgili yardım almak istediklerini bize bildirdiler. Biz de kendi ihtiyaçlarını analiz ederek şirketin özel ihtiyaçlarına en uygun çözümleri onlara sunmak için çalıştık. Projenin hayata geçirilmesi ardından zaman tasarrufu ve yetkinlik kazanımı gibi sonuçlar elde ettiklerini ve bütçe planlama süreçlerini daha kolay takip edebilir duruma geldiklerini belirtmeleri bizim açımızdan da son derece olumlu sonuçlar.” 1961 yılında Eskişehir’de kurulan; bisküvi, gofret, kek, kraker, çikolata ve bar üretimi yapan Eti Gıda Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri olup 2014 yılı itibariyle 1 milyar doları aşan cirosuyla öne çıkıyor.
17
DOSYA KONUSU: SAP BUSINESS ONE..............................................................................................................................................
Mobil iş yönetimi ile yüksek verimlilik
SAP Business One’ın iPhone ve iPad cihazları için mobil uygulaması işlerin ofis dışındayken de hızla yürütülmesini sağlıyor. Mobil uygulama SAP Business One uygulamasına gerçek-zamanlı erişime olanak tanıyarak çalışanların her zaman ve her yerden işlerini yürütebilmelerine yardımcı oluyor.
Dikkate değer faydalar
Sonuç olarak SAP Business One, kurumsal kaynak planlama sistemleri açısından KOBİ’lere bütünleşik bir çözüm sunuyor. Önemli iş süreçlerini otomatikleştirerek operasyonel verimliliği artırıyor; anlamlı ve doğru kararlar vermek için bütün iş bilgilerini entegre ediyor. Şirketin bütününe yönelik net bir görüş sağlayarak bütün iş alanların üzerinde daha güçlü bir kontrol sağlanmasını, en iyi müşterilerin hangilerinin olduğunun görülerek bu müşterilere daha iyi hizmet verilmesini olanaklı kılıyor. Bütün küçük işletmeler ve büyük kurumların iştirakleri için tasarlanan
18
SAP Business One işletmelere önemli faydalar sağlıyor: • Günlük görevlerin ayrıntılarına göre hareket etmek yerine operasyonların düzenlenmesiyle işletmenin proaktif olarak büyümesine katkı sağlıyor. • Güvenli iş kararları vermek için gereken bilgiye anında erişim sağlayarak müşteri ihtiyaçlarına hızla yanıt verilmesine yardımcı oluyor. • Süreç verimliliğini geliştiren, maliyetleri ve gecikmeleri azaltan ve işletmelere güç katan tek bir entegre çözüm sayesinde tekrarlı veri girişleri ve hataları ortadan kalkıyor. • Merkezi bilgiye erişim sağlayarak müşterilerle iletişimi kolaylaştırıp, müşteri ilişkilerini güçlendiriyor. • Farklı uygulama seçenekleri (yerleşik ya da bulut) ve platform seçenekleri (SAP HANA ya da Microsfot SQL Server) işletmelerin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılıyor. • Daha hızlı uygulamaya alınan, bakımı ve sürdürülmesi daha kolay sağlanan ve en az eğitimle kolayca öğrenilen bir çözüm olarak teknoloji
maliyetlerini düşürüyor ve değer kazanma süresini kısaltıyor.
SAP Business One işlevleri
SAP Business One çözümüyle yönetilebilen temel iş alanları şunlardır: • Muhasebe ve finans • Satış ve müşteri yönetimi • Satın alma ve operasyonlar • Stok ve dağıtım • Raporlama ve yönetim
Muhasebe ve finans yönetimi
SAP Business One işletmelerin finansal operasyonlarını yönetmelerine ve düzenlemelerine yardımcı olan araçlar sunuyor. Defter tutma, günlük girişler gibi günlük görevleri otomatikleştiriyor, vergi hesaplamalarını destekliyor ve farklı para birimli işlemlere olanak sağlıyor. SAP Business One banka hesap özetlerinin ve ödemelerinin işlenmesinin yanı sıra hesap mutabakatı gibi bütün bankacılık işlemlerini yürütülmesini sağlıyor. Nakit akışı takibi, bütçe izleme ve gerçekleşen ile planlanan arasındaki
............................................................................................................................................................................................................................... sonrası destek yönetimine kadar bütün satış, servis ve pazarlama faaliyetlerini destekliyor.
Satın alma ve operasyonlar
Her küçük ve orta ölçekli işletme, üreticiden fiyat istemeden satın alma siparişi oluşturmaya ve ödemeye kadar bütün satın alma sürecini yönetmek için sistematik bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyor. SAP Business One alındı belgeleri, faturalar, iadeler ve ödemeler dahil siparişten ödemeye varan bütün döngüyü yönetmeye yardımcı oluyor. Entegre raporlama araçları tedarikçileri ve fiyatları kolaylıkla karşılaştırarak daha iyi anlaşmalar yapılmasına ve maliyet tasarrufu için fırsatların belirlenmesine katkıda bulunuyor.
Stok ve dağıtım
farkların karşılaştırılması da Business One ile gerçekleştirilebilen işlemler arasında yer alıyor. Finansal operasyonların satış ve satın alma gibi diğer iş süreçleriyle gerçek zamanlı olarak entegrasyonu sayesinde işlemler hızlanabiliyor ve nakit akışının daha net görülmesi sağlanabiliyor.
Satış ve müşteri yönetimi
Yeni müşteri kazanmak başarı için çok önemli olsa da müşteri ilişkilerini iyi yönetmek hayati öneme sahip. SAP Business One ilk temastan son satışa ve satış sonrası servis ve desteğe kadar bütün satış sürecinin ve müşteri yaşam döngüsünün verimli bir şekilde yönetilmesini sağlayan araçlar sunuyor. Entegre işlevleri eksiksiz bir görünüm sunarak, müşterilerin ve müşteri adaylarının ihtiyaçlarının daha iyi anlaşılmasına yardımcı oluyor. Sonuç olarak daha çok müşteri adayını müşteriye dönüştürmek, satışı ve kârlılığı artırmak ve müşteri memnuniyetini geliştirmek mümkün oluyor. Entegre CRM araçları, kampanya yönetiminden fırsat takibine ve satış
SAP Business One iç ve dış tüm sevkiyatlar, depo, envanter ve malzeme konumu hakkında kesin ve doğru bilgiler sunuyor. Standart maliyetlendirme, taşıma ortalaması, FIFO ve diğer yöntemlerin kullanılarak envanter değerlendirilmesi yapılmasına, stok seviyelerinin takip edilmesine ve tranferlerin gerçek zamanlı izlenmesine olanak tanıyor. İşletmelerin gerçek zamanlı envanter güncellemeleri ve bulunabilirlik kontrolü yapmalarına, standart ve özel fiyatlandırmaları yönetmelerine destek oluyor. Bunun yanı sıra
hacim, nakit ve müşteri indirimleri uygulanmasını ve bunların etkilerini gösteren raporlar üretilmesini sağlıyor.
Raporlama ve yönetim
SAP Business One güçlü analitik ve raporlama araçları sunuyor. SAP Crystal Reports yazılımının tam entegre bir versiyonunu içererek işletmelerin birçok kaynaktan veri toplamalarını, şirket bütününe ilişkin verilere dayalı doğru ve zamanında raporlar üretmelerini sağlıyor. Microsoft Office ile entegre olan SAP Crystal Reports çeşitli rapor formatları arasından seçim yapılmasına ve görüntülenen bilgiye erişimin kontrol edilmesine yardımcı oluyor. İsteğe bağlı olarak SAP HANA tarafından desteklenen analitiklerle, SAP Business One analiz ve raporlama için bellek-içi bilişimin faydalarını sunuyor. Bu şekilde önceden tanımlanmış dashboard’lara ve raporlara gerçek-zamanlı erişim sağlarken, karar verme aşamalarını destekleyen üretkenlik araçlarını da sunuyor. İşletmelerin teknik bir eğitime sahip olmadan formları ve sorguları özel ihtiyaçlara göre şekillendirebilmelerine de olanak tanıyor. Ayrıca kur oranlarını tanımlama, yetkilendirme parametrelerini ayarlamak, şirket için posta, e-posta ve veriler içi alma ve verme işlevlerini tanımlamak için ayarların özelleştirilebilmesini de sağlıyor.
Küçük ve orta ölçekli işletmeler için SAP çözümleri SAP Business One
SAP Business One satıştan müşteri ilişkilerine, finanstan operasyonlara kadar her alanda daha iyi bir yönetim imkanı sunar. Yerleşik, talep üzerine ve bellek-içi bilgi işlem platformu (SAP HANA) destekli olarak sunulabilen ve SAP ERP ile birlikte de kullanılan SAP Business One, işletmelerin strateji ve uygulama arasındaki farkı kaldırıp daha iyi çalışabilmek için her şeyi daha net görmelerini, daha net düşünmelerini ve daha doğru hareket etmelerini sağlar.
SAP Lumira
İnteraktif ve grafikler, infografikler, şemalar hazırlamayı kolaylaştıran
yazılım KOBİ’lerin görsel iş zekasından faydalanmasını sağlar.
SAP Business ByDesign
Üst orta ölçekli şirketler ve iştirakler için tasarlanmış bu çözüm işletmeleri buluttan yönetmeyi sağlar.
SAP Crystal Reports Çözümleri Uygun maliyetli iş zekası araçları, küçük işletmelerde daha hızlı ve bilgiye dayalı kararlar almayı sağlar.
SAP Edge Çözümleri
Orta ölçekli işletmelere yönelik çözüm, KOBİ’lerde iş analitiği, iş zekası, bilgi yönetimi ve performans yönetimini güçlendirir.
19
DOSYA KONUSU: BANKACILIKTA DİJİTAL DÖNÜŞÜM.....................................................................................................................
SEKTÖRÜ YENİDEN ŞEKİLLENDİRECEK DİJİTAL DÖNÜŞÜM SAP BANKACILIK ZİRVESİ’NDE MASAYA YATIRILDI Bankacılık sektörünü yeniden şekillendirecek dijital dönüşümün konu alındığı SAP Bankacılık Zirvesi, finans ve teknoloji profesyonellerini bir araya getirdi. Zirvenin açılış konuşmasını yapan SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin, “Bankalar dijital dönüşümü verilerin basit, hızlı ve esnek bir şekilde anlamlandırılmasıyla yönetebilirler,” dedi. Dünyanın 120 ülkesinde 12 binden fazla finansal kuruluşa bankacılık çözümleri ile değer katan, Türkiye’de ise en büyük 10 bankadan 9’unun çözüm ortağı olan SAP, “Dijital Bankacılık” temasıyla düzenlediği SAP Bankacılık Zirvesi’nde sektörü bir araya getirdi. 10 Eylül’de İstanbul Raffles Otel’de 500’den fazla kişinin katılımıyla gerçekleşen SAP Bankacılık Zirvesi’nde, değişen müşteri profili ve beklentileri, tüm bankacılık ekosistemini etkileyen yenilikçi teknolojiler, bu teknolojilerin şekillendirdiği dijital dönüşüm ve bankaların bu dönüşümü nasıl yönetilebileceği gibi önemli konu başlıkları her yönüyle masaya yatırıldı. SAP Bankacılık Zirvesi’nin açılış konuşmasını yapan SAP Genel Müdürü Zeynep Keskin, şu değerlendirmede bulundu: “Günümüzde tüketim kuralları değişiyor; sektör yalnızca iç değil, dış piyasalardan da etkileniyor. Dalgalı bir denizde olduğumuzu söylemek mümkün… Ancak rotamızı iyi biliyorsak ve iyi bir mürettebata sahipsek koşulları lehimize çevirebiliyoruz. Bankacılık değişiyor ve dijitalleşiyor. Bu sadece bankacılığın müşteriye dokunan kısmının dönüşmesi değil, İK’dan ön sistemlere kadar her şeyin dijitalleşmesi anlamına
20
geliyor. Özetle dijitalleşme bankaları farklılaştırıyor ve rekabette öne geçmelerine destek oluyor. SAP olarak stratejimizi bu doğrultuda oluşturarak basit, hızlı ve esnek bir şekilde verinin anlamlandırılmasını sağlayan çözümler sunuyoruz. SAP’nin bankacılık sektörüne sunduğu çözümlerle gelen rekabetçilik ve operasyonel verimliliğin ekonomimize güç katacağına inanıyoruz.” SAP Bankacılık Zirvesi’nin açılış konuşmasını gerçekleştiren DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ise şunları ifade etti: “Bankacılıkta üst yönetimin en büyük kuşkusu, sistemde bir sıkıntı yaşanması ihtimalidir. Bu da bizi mevcut sisteme sıkı sıkı sarılmaya iter. Ancak performansımızı yerine getirmenin en önemli kriteri kuşkusuz teknolojidir. Teknoloji beraberinde farklılaşmayı getirir. İnovatif olmadan fark yaratmak mümkün değil. Ancak işinizi doğru yapıyorsanız ve teknolojiniz de sizi destekliyorsa farklılaşabiliyorsunuz. DenizBank’ın DNA’sında inovasyon ve yenilik var. Bu vizyon ile 2004 yılında IP tabanlı sistemlere geçme kararı verdik. Böylece DenizBank’ın dönüşümü başladı. Çevik olup çevik kalabilmek için inovasyona odaklandık. Çünkü
dünya dijitalleşiyor, bankacılık dijitalleşiyor. Böyle bir dönemde müşterinin ne istediğini bilebilmek ve ona hızlı çözümleri sunabilmek gerekiyor. Bu dönemde müşterinin ‘cebine’ girebilen kazanıyor. Çünkü müşteri işini hızlı gerçekleştirmek istiyor. Bu da ancak teknoloji ve inovasyon ile sağlanabiliyor. Biz bunu başardık. Dijitalleşme ile aynı zamanda ciddi bir maliyet avantajı da elde ediliyor. DenizBank olarak dijitalleşme ile 4 maliyet kaleminden üçünü doğrudan azalttık. Teknolojiyi insan ile birlikte faaliyetlerimizin tam ortasına yerleştirdik.” SAP EMEA Finansal Servisler ve Endüstriler Genel Müdürü Rob Hetherington, dijitalleşmenin hem küçük hem de büyük bankalar için bir
...............................................................................................................................................................................................................................
fırsat olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “Dijital bankacılık ile geleneksel bankacılık arasında ciddi farklılık var. Tam anlamıyla dijital bankacılık yapmak istiyorsanız uçtan uca dijital çözümler sunmalısınız. Bunun için de teknoloji size büyük imkanlar sağlıyor.”
Santander Group’un SAP ile dijital dönüşümü
Zirvede bir araya gelen bankaların teknoloji hamleleri ve SAP’nin inovatif çözümleriyle elde ettikleri başarı öyküleri dinleyicilerden ilgi gördü. İspanyol Santander Group’un SAP ile gerçekleştirdiği dönüşümü anlatan Isban Santander Group Dijital Bankacılık Global Direktörü Jose de Ramon Moreno, dijitali yaşamayan bir şirketin müşterilerine dijitali satamayacağını söyleyerek;
“Santander için dijitale geçiş aslında bir dönüşüm hikayesi; SAP ile birlikte gerçekleştirdiğimiz bir dönüşüm bu. Biz dijital markamızı iki itici güç üzerine inşa ettik. Biri çalışanlarımız; 200 bin çalışanımız için ev ile iş arasındaki duvarları yıktık. Diğeri ise 100 milyonu aşan müşterilerimiz; akıllı bankacılık, çoklu kanal yapımız, sosyal medya bankacılığı ve inovasyon yaklaşımımız sayesinde müşterimiz için dijital bir marka yaratmayı başardık” diye konuştu.
SAP bankacılık sektörüne değer katıyor
Geleceği bir bulut şirketi olarak karşılamayı hedefleyen SAP, bankaları dünya standartlarında teknolojik çözümlerle tanıştırarak maliyet avantajı sağlıyor. SAP’nin bankacılık
sektörüne sunduğu İş Analitiği çözümleri sayesinde hızla değişen müşteri davranışlarını anlık olarak analiz etmek ve yeni ürün ve hizmetleri hızla pazara sunarak rekabette öne geçmek mümkün oluyor. Bellek-içi teknoloji ve vaka tabanlı analizlerle bankaların müşteri ihtiyaçlarını anında yakalamasını sağlayan SAP Müşteri İlişkileri Yönetimi çözümleri, bankaların kişiye özel teklifler sunmasını kolaylaştırıyor. Bankalar için kurum stratejilerini şeffaflaştıran SAP İnsan Kaynakları Yönetimi çözümleri, her bir çalışanın performansının banka hedefleriyle paralel gelişimini sağlayan yönetim yapısını destekliyor. SAP Business One platformu, KOBİ’ler başta olmak üzere kurumsal müşterilerle banka arasında doğrudan entegrasyon sağlanmasına yardımcı oluyor.
21
KÖŞE YAZISI.........................................................................................................................................................................................
BÜYÜK VERİYİ REKABET AVANTAJINA DÖNÜŞTÜRMEK “Büyük veri büyük kazançlar için fırsat sunuyor, gücünü ve potansiyelini kanıtlayan birçok istatistik de var. Ancak bütün bu büyük fikirler ve teknolojilerde olduğu gibi, herhangi bir yeniliğin ardındaki gerçek güç, uygulanmasında ve kullanılmasında yatıyor.” SAP Amerika’nın Kuzey Amerika Endüstri Alanı Pazarlama Direktörü Harry Blunt, SAP Business Trends için yazdığı yazısında büyük veri için bunları söylüyor. Dikkate değer değerlendirmeler içeren yazısına SAP Forum dergisinde de yer veriyoruz: İfademi mazur görürseniz, eğer hâlâ pazardaki büyük veri heyecanından haberdar değilseniz, “mağara devrinde yaşadığınızı” söylemem gerekir. Büyük veri büyük kazançlar için fırsat sunuyor, gücünü ve potansiyelini kanıtlayan birçok istatistik de var. Ancak bütün bu büyük fikirler ve teknolojilerde olduğu gibi, herhangi bir yeniliğin ardındaki gerçek güç, uygulanmasında ve kullanılmasında yatıyor.
22
Büyük veri havuzuna dalmadan önce, şirketlerin bu işe nasıl ve nereden başlayacaklarını anlamaları gerekiyor. Albert Einstein’ın dediği gibi “Bir sorunu çözmek için bir saatim varsa,
55 dakika sorun hakkında, 5 dakika da çözüm hakkında düşünürüm.” Büyük veri de potansiyel bir çözüm olarak bir zamanlar yalnızca hayal edilebilen olanaklar sunuyor olsa da, büyük verinin asıl değeri şirketlerin bunu rekabet avantajına dönüştürebildiği zaman ortaya çıkıyor. Şirketlerin genel olarak Volume (Hacim), Variety (Çeşitlilik), Velocity (Hız) ve Veracity (Doğruluk) olmak üzere “dört V” şeklinde tanımlanan veri değerinin farkında olduklarını düşünüyorum. Ancak şirketler için zor olan, büyük veriden rekabet avantajı oluşturmak üzere nasıl ve nerede yararlanabileceklerini bilmek. Büyük veri şirkete ve endüstriye göre değişiklik gösterse de bütün şirketlerin dikkate alması gereken üç ortak noktası var: • Müşteri istihbaratını ve kanala yönelik içgörüyü geliştirmek
...............................................................................................................................................................................................................................
23
KÖŞE YAZISI......................................................................................................................................................................................... • Ürün satışından çözüm satışına geçmek • Sınırlara takılmadan gerçek-zamanlı bir operasyon yürütmek
ve ürün kullanımı konusunda yeni ve değerli bilgilerin elde edilmesine olanak tanıyor. Satış sonrası ürün kullanımına yönelik bilgilere sahip olmak ise üretim şirketleri için daha fazla satış sonrası hizmet sunabilme ve gelirin sürekliliğini sağlayan çözümleri satabilme konusunda fırsat yaratıyor. Bu da giderek daha fazla ürün satın alma ve sahipliği yerine çözümün değerine odaklanan müşterilerin artan taleplerini karşılayabilirken müşteri sadakatini de iyileştirmeye yardımcı oluyor.
Müşteri istihbaratını ve kanala yönelik içgörüyü geliştirmek
Artık müşterileriniz, şirketiniz, rakipleriniz ve ürünleriniz hakkında her zamankinden daha çok bilgiye sahip olabiliyorlar. Bu da müşterileri ile bağ kurmaya çalışan şirketlerin işlerini zora sokuyor. Çünkü müşterilerinizin hakkınızda daha çok bilgi sahibi olması gibi, sizin de müşteriniz hakkında daha çok bilgi sahibi olması ve belli bir çerçevede etkileşim kurup iletişime geçmesi gerekiyor. Sonuçsuz ve anonim müşteri ilişkilerinin önüne geçmenin tek yolu müşterilerinizin ihtiyaçlarını anladığınızı sürekli olarak göstermenizdir. Bunu da müşterilerinizin değer verdikleriyle kendi elinizdekiler arasında bağlantı kurarak başarıyla gerçekleştirebilirsiniz. Büyük veri sayesinde gerektiğinde gerçek-zamanlı olarak sosyal medya verileri, müşteri işlemleri, yanıtları ve davranışları gibi parça parça görünen müşteri bilgilerini tek bir bütünsel, anlamlı müşteri resmi için bir araya getirerek eyleme dönüştürülebilen bir müşteri istihbaratı elde edebilirsiniz.
Ürün satışından çözüm satışına geçmek
Üretim operasyonları veri tarafından zengin ama kullanıcı açısından zayıftır, çok az miktarda veri değerlendirilir ve kullanılır. Dijital ekonomilerde, üretim esnekliği şirketin üretim ortamlarında büyük veriden yararlanma becerisine son derece bağlıdır. Büyük verinin
Sınırlara takılmadan gerçek zamanlı bir operasyon yürütmek kullanımı artık Malzeme Kaynak Planlaması gibi işgücü yoğun ve hataya açık, zaman alıcı planlama süreçlerini olması gerektiği gibi doğru, gerçekzamanlı üretim tahmin sistemlerine dönüştürüyor. Dijitalleşmiş müşterinin ihtiyaçlarını karşılamak için üreticilerin son derece özelleştirilmiş ürünler tasarlaması, üretmesi ve sunması gerekiyor. Bu da ürün tasarımı, müşteri siparişleri, ERP temel sistemleri, mağaza sistemleri ve tedarik zinciri arasında bağlantılı sistemlerin bulunmasını zorunlu kılıyor. Büyük veriden yararlanmak, bir zamanlar birbirinden bağımsız olarak bulunun çok büyük miktardaki yapısal ve yapısal olmayan veriyi bağdaştırmaya yardımcı olabiliyor ve üretim ve tedarik zinciri performansı ve risklerine yönelik gerçek zamanlı bir görünüm sunabiliyor. Son olarak büyük veri ve nesnelerin interneti, şirketlerin varlıklarıyla ve ürettikleri ürünlerle gerçek-zamanlı olarak bağlantı kurabilmelerini sağlıyor. Bu da varlık kullanıcısı, varlık performansı tahmini
Bu üçüncü alan ilk bakışta biraz belirsiz görünebilir ama aslında son derece mümkündür. Büyük veri şirketlere, geçmişin BT yönetim mimarileri ve zorlu süreçleri sonucunda unuttukları bu hayali gerçekleştirme fırsatı sunuyor. Dijital olmayan bir dünyada insan kaynakları, finans, müşteri ve tedarik zinciri yönetimi, operasyonlar gibi süreçleri yönetmek üzere sistemler kurup geliştiren üretim şirketlerinin artık geçmişten geleceğe geçmeleri gerekiyor. Pazar değişti ve değişmeye devam ediyor. Geçmişin mimarileri ve sistemleri geleceğinizi yönetemez. Süreçlerin ve sistemlerin yeni bir bakış açısıyla değerlendirilmesi gerekiyor çünkü dünya artık şirketlerin sınırlarının ötesinde birbirine tamamen bağlı. Sınırlar olmadan gerçek zamanlı bir işletme yürütmek bir zamanlar imkansız olarak düşünülürken, artık günümüzde teknik olarak mümkün hale geldi. Yeniden tasarlama ve yeniden keşfetme cesaretini ve kabulünü gösteren şirketler dijital ekonomide büyük veriden en çok yarar sağlayacak ve sonuçta pazarda rekabet avantajı kazanacak şirketler olacak. SAP, üreticilerin işlerini yeniden keşfetmelerine ve yeniden tasarlamalarına yönelik iki önemli kaynak sunuyor. Design Thinking (Tasarım Odaklı Düşünme) ve Industry Value Engineering (Endüstri Değeri Oluşturma) ekiplerimiz tarafından desteklenen, standartlaşmış araçlar, metodolojiler ve performans ölçüm sistemleri sunarak, şirketlerin düşüncelerini departman sınırlarının ve BT mimarilerinin ötesinde genişletmelerine ve daha fazla potansiyel iş değeri oluşturup gerçekleştirmelerine yardımcı oluyor.
24
...............................................................................................................................................................................................................................
25
TREND...................................................................................................................................................................................................
HİKAYE NASIL ANLATILIR? Hikayecilik, dünyanın en eski anlatım yöntemlerinden biri. Hatta dünyanın ilk yerleşim bölgelerinde bulunan mağara resimlerinin bile birer hikaye anlattığını söylemek mümkün. Bugün ise hikaye anlatıcılığı bambaşka bir çehreye bürünmüş durumda. İşletmeler de artık kendilerini daha iyi anlatmak için hikayelerden yararlanıyor. Hikaye anlatıcılığı, insan hayatına ilk dokunan eylemlerden biri. Çünkü özü ve kökeni masallara uzanıyor, yani insanın ilk hikayelerine… Çocukken, bizi uykuya taşıyan ninnilerden sonra duyduğumuz çoğunlukla masallar oluyor. Onlarla uykuya yolculuk ediyor ya da uykumuzu açıp hayata dönüyoruz. Çocukluğumuzdan sıyrılana kadar bu böyle devam ediyor. İnsanoğlunun en güzel keşiflerinden biri denebilir masallar için. Coğrafyanın, o coğrafyada oluşan kültürün, yaşayan insanların bizzat kendi deneyimlerinden süzdüğü; ataların torunlarına, onların da kendi torunlarına aktardığı ‘sıkıştırılmış’ birer hayat dersi her biri. Çoğu masal doğduğu coğrafyayla sınırlı kalmamış neyse ki; sözlü ve yazılı anlatımlarla, belki ufak değişikliklerle farklı coğrafyalarda yeniden yorumlanmış, yeniden hayat bulmuş. Her şanslı çocuğun bir masal anlatanı, okuyanı olmuş. Hayat hikayelerinden doğan masal, bir yanıyla da hayatlara dokunur hale gelmiş. Kendi hayatlarımızı yaşarken
başka hayatlardan esinlenebilmenin de mümkün olduğunu bize masallar göstermiş. Aynı şekilde kendi hayatımızın da başkalarına ilham ve umut olabileceğini ilk kez masallarla öğrenmişiz. Kulağımıza ulaşan bir ses, mağara duvarlarına resmedilmiş bir av sahnesi, taşa kazınmış bir kahramanlık destanı, bilgisayar ekranının piksellerinde akan bilimkurgu dizisi, hiç kullanmayacağımız bir ürünün reklamı… Hikayeler hep bizimle aslında.
SAP’de yeni bir dönem: Hikaye anlatıcılığı
Her hayatın kendisinin bir hikaye olduğu düşüncesinden yola çıkarsak, dünya üzerinde yaşayan insan sayısı kadar hikaye olduğu noktasına zorlanmadan varabiliriz. İşin bu kısmını biz unutsak veya önemsemesek de şirketlerin pazarlama stratejileri bir süredir bu fikir üzerinde şekilleniyor. Her büyük şirketin arkasında onu ayakta tutan bir çalışan ordusu var. Bu ordunun hikaye anlatıcıları ise pazarlama stratejisi uzmanları.
SAP’nin “Baş Hikaye Anlatıcısı” (Chief Storyteller) unvanını taşıyan Julie Roehm de bu alanda tanınan bir isim. Roehm’in etkileyici sunumları özellikle iş dünyası tarafından çokça izleniyor ve paylaşılıyor. 2013 yılında bir pazarlama zirvesinde yaptığı sunumunda, “Her gün 2.513.041.361 kişinin internette olduğunu ve bu insanların 643 bin internet sitesinde dolaştığını, yüzde 65’i spam dahi olsa 144 milyar e-posta gönderilip alındığını, dünya nüfusunun yüzde 11’inin Facebook hesabı olduğunu” hatırlatan Roehm, haklı olarak hayatımızın ve hikayelerimizin büyük bölümünü internette, sosyal medyada geçirdiğimiz gerçeğinin altını çiziyor. Günümüz şartlarında sosyal medyanın kendi hikayemizi, şirketimizin hikayesini veya istediğimiz bir hikayeyi kitlelere duyurabileceğimiz eşsiz bir ortam olduğunu yadsımak zaten çok zor. Roehm, SAP’nin hikaye anlatıcılığına yaklaşımını da özetliyor: “Biz bir adım
26
............................................................................................................................................................................................................................... dijital medya ve gelişen teknolojilerle olanaklar sınırsız.” Ancak, “Uğultunun, karmaşanın önüne geçebilmek için müşterilerimizle bire bir görüşmeler yapabilmek şimdi her zamankinden daha fazla önem taşıyor.” İnsana hikayelerle, onun kendi hikayesiyle veya duymak görmek istediği hikayeyle dokunabilmenin, ulaşabilmenin “sanatı” burada devreye giriyor. Hikaye anlatıcılığını bir sanat gibi görerek kullanabilmek, SAP’nin iş değerlerine yaklaşımını göstermesi açısından da önemli. Temelde amaçlanan ise insana dair daha fazla hikaye anlatabilmek, hedef kitleye, izleyicilere, müşterilere daha özel bir yaklaşım sunabilmek. Sosyal medyanın ve onunla ilişkili teknolojilerin inanılmaz büyüklükte bir izleyici kitlesine ulaşabiliyor olması, gözden kaçırılacak bir detay değil şüphesiz. Pazarlama uzmanlarının bir adım geri çekilerek, ürüne veya markaya dair müşterilerin kendi hikayelerini, deneyimlerini paylaşmasına fırsat vermesi gerekiyor.
geri çekilelim ve susalım, bırakalım müşteriler bizim adımıza konuşsun; bizim hikayemizi anlatsın.” SAP’nin müşterilerinin sesini hikayenin odağına koyması da bu anlayışın bir izi. Güney Afrika’da faaliyet gösteren Standard Bank’in mini-video hikayesi buna güzel bir örnek. Roehm, “SAP’nin gerçek değerini ve müşterilerimizin daha iyi olması için gösterdiğimiz çabayı en iyi onlar gösterebilir ve harika hikayeler anlatabilirler diye düşünüyoruz” derken çok haklı. Pek çok şirketin izlediği yol da çok farklı değil. Google, Apple ve daha nice dev marka bu satırları doldurabilir. İnternette gezinirken veya Facebook paylaşımları arasında birden karşımıza çıkan ‘viral’ reklamların çıkış noktası da aynı. Bunların hemen hemen hepsi insanı en özünden; kendini bulabileceği, bir benzerini kendinin de yaşadığı ‘o hikayeden’ yakalayabilmeyi amaçlıyor. Yoksa herhangi bir kişinin “Mutlaka izleyin, çok anlamlı!” veya “Çok güzel!” diyerek reklam paylaşımı yapması eskiden şahit olabileceğimiz
bir durum değildi. TV’de yayınlanan ilk örnek olan 1941 tarihli 10 saniyelik Bulova saatleri reklamından bu yana inanılmaz bir değişim olduğu rahatça söylenebilir. Siyaset dünyasında da hikaye üzerinden insanlara dokunma ve sempati kazanma çabasının medyadaki ilk örneğini, Lyndon Johnson’ın 1964’te TV’de yayınlanan seçim kampanyası spotunda görüyoruz. Papatya falı bakan masum bir kız çocuğuna odaklanan kamera, zoom yaparak çocuğun gözbebeklerine yaklaşıyor ve orada bir patlamanın yansımasını görüyoruz. Ardından çıkan yazıda “3 Kasım’da Başkan Johnson’a oy verin” yazıyor. Ülkedeki masum çocukların güvenliğinden endişe eden herkesin hikayesini içeren bir TV spotu…
Hikaye anlatıcılığı sanatı
Politikacılar bir yana, markalar neredeyse çağlar boyu müşterilerine, hedef kitlelerine ulaşabilmek için hikaye anlatıcılığını kullanmışlar. Julie Roehm’e göre, “Günümüzde
Sosyal medyanın erişim gücünden bahsederken Google Chrome’un “babalar ve kızları” temalı reklamı veya P&G’nin 2012 Olimpiyatları sırasında yayınladığı “olimpiyat anneleri” reklamından bahsetmemek zor. Julie Roehm’e göre her iki reklam da insan hikayelerinden oluşuyor ancak hikayeleri farklı bakış açılarıyla bizlere taşıyor. Ama her ikisi de seyredenlerin yüreklerine dokunuyor, bir noktada içini sızlatıyor. Baba-kız, anne-çocuk temaları bizi en hassas yerimizden yakalayıp hikaye anlatıcısının işini kolaylaştırıyor diye düşünenler olabilir elbette. Ama söz, hikaye anlatıcılığının işletmeler arası (B2B) iletişimdeki rolüne geldiğinde de dokunaklı bir hikaye kurgulamak kolay mıdır? Öyle bir iş alanı ki; müşterinizle onun müşterisi hakkında konuşuyorsunuz. Pazarlama zincirini ancak bu şekilde tamamlayabiliyorsunuz ve pazarlama dünyası ancak bu şekilde var olabiliyor. Böyle bir durumda hikaye anlatıcısı ne yapmalı? Cevap bir sonraki sayfada, Julie Roehm ile yaptığımız söyleşide.
27
TREND...................................................................................................................................................................................................
“BİR HİKAYEYİ MİLYONLARCA FARKLI ŞEKİLDE ANLATABİLİRİZ AMA ÖNEMLİ OLAN HİKAYEYE İNSAN DOKUNUŞU KATABİLMEKTİR” Bebekliğimizden itibaren masallar ve hikayeler dünyayı algılama biçimimizi şekillendirir. Hikayeler, “Oz Büyücüsü” filmindeki sarı taşlı yol gibi bizi başkalarıyla “bağlantı” kurmaya yönlendirir. Bu bağlantı çoğu zaman kişiseldir. Ama bu tür kişisel bağlantıların ve hikayelerin iş dünyasında bize ne faydası olur? SAP Chief Storyteller ve Stratejik İlişkiler Kıdemli Başkan Yardımcısı Julie Roehm bize bu sorunun yanıtını veriyor. Hikaye anlatıcılığı (storytelling) nedir? Bu uygulamanın kökleri nereye uzanır? Geçmişe baktığımızda, insanoğlunun anlattığı bilinen en eski hikayenin Fransa’daki bir mağaranın duvarında olduğunu görüyoruz. Bu hikayenin geçmişi 17 bin yıl öncesine dayanıyor ama bize iyi bir hikayenin nasıl olması gerektiğini çok güzel anlatıyor. Resimde, korkunç bir hayvan ve onunla savaşan cesur savaşçılar yer alıyor. O çağlarda bu tür çizimler belki insanların düşlerini birbirleriyle görsel şekilde paylaşmalarına, önceki nesillerin anlattığı hikayeleri aktarmaya, eğlendirmeye ya da belki sadece olup biteni kayıtlara geçirmeye yarıyordu. Büyük olasılıklar bu resim, insanlık tarihindeki ilk hikaye değildi ama hikaye anlatıcılığının ilk kanıtı olması açısından bizim için önemli. Sonraki yüzyıllarda da hikaye anlatıcılığı farklı araçlarla farklı şekiller aldı. Örneğin tiyatro doğdu. Homeros’un İlyada’sı sahnede anlatılan bir hikayeydi. 1400’lerin ortalarında Gutenberg’in matbaa makinesini keşfiyle birlikte yazılı hikayeler popüler oldu. Bu makinede basılan ilk kitap hâlâ dünyanın en çok satan kitabı olma unvanını koruyor: İncil. Modern çağda ise radyo ve televizyon var. Bugün, bir YouTube videosuyla bir hikaye anlatabilirsiniz. Bana göre en ilginç hikaye anlatma yöntemi Instagram, Snapchat, Pinterest gibi pek çok sosyal medya ortamı üzerinden fotoğraflarla anlatım. Aslında bu fotoğraflar mağara duvarlarındaki resimlere çok benziyor. Yani yeniden eski, basit yönteme döndük. 17 bin yıl önce mağara duvarlarına resimler çiziyorduk, bugün de bir telefon üzerinde çok basit fotoğraflar oluşturup paylaşıyor ama
28
da hikayeye herkesle aynı şekilde bağ kuracaktır. Bundan yaklaşık 4 yıl önce SAP’de çalışmaya başladığım zaman bir Hikaye Anlatıcılığı (Storytelling) programı başlattık. En basit şekilde ifade etmek gerekirse, insanların SAP adına bir hikaye oluşturup anlatmalarına yardımcı olacak bir sınıf oluşturduk. 1. Öncelikle müşteri konumundaki şirketten söz edelim. Şirketin geçmişini, neden bu işi yapmayı seçtiklerini, şirket olarak ne elde etmeyi umduklarını, yani misyonlarını anlatalım. bunu yaparken fiziksel duvarları değil, sanal duvarları kullanıyoruz. İyi bir hikayenin özü ve nitelikleri nelerdir? Bir hikaye anlatırken içinde “insana özgü bir gerçeklik olmalı”. Ve ister kurumsal bir kitleye, ister genel anlamda tüketicilere hitap ediyor olun, bu gerçeklik insanların bağ kurabildiği bir şey olmalı. Uzun ömürlü olmayı başaran hikayelerin çoğunda bu “gerçeklik” bir kusur, bir eksiklik, bir sorundur. En iyi hikayeler bu sorunların aşıldığı hikayelerdir. Bu tür hikayeler insanları ve işletmeleri “daha iyi” yapar, onlara umut verir ve kendilerini güçlü hissetmelerini sağlar. B2B ortamında anlattığınız bir hikayede bile bu noktayı unutmamanız gerekir çünkü neticede ürettiğimiz içerik her ne olursa olsun (bilgilendirme dokümanı, web sayfası ya da konuşma metni) herkese ulaşabilir. Okuyan ya da dinleyen kişi bir yönetici olabilir ama o
2. Sonra karşılarındaki sorundan, zorluktan ya da fırsattan bahsedelim. İPUCU: Hikayedeki “kusur ya da sorun” faktörü burada devreye girer. 3. Artık SAP’den söz edebiliriz. Bu aşamaya kadar kendimizi hiç anlatmayız çünkü insanlar bir hikayeyi okurken kendilerinin anlatılmasını ister. Önceki adımda belirttiğimiz sorunun çözümü ya da fırsatın değerlendirilmesi için ne tür özel hizmetler sunduğumuzu anlatalım. 4. Can alıcı nokta: Şirketin kazanacakları. Çözümden ne sonuçlar alındı? Çözümün ve uygulamanın bütün detayları da dahil olmak üzere neler yaşandı, neler yapıldı? Bu süreçte yaşanan sorunların bir kısmını paylaşmakta da sakınca yok çünkü BİZ de insanız. Ama farkımız şu: Müşterilerimize her zaman en iyisini sunmaya kararlı insanlarız.
...............................................................................................................................................................................................................................
29
5. Bekleyin, henüz bitmedi! B2B hizmet veren bir şirket olmamıza karşın, müşterilerimizin çoğunun da B2C hizmet verdiğini ya da tüketicilere odaklandığını biliyoruz. İyi bir iş ortağı olarak da müşterimize yardımcı olabilmek için onun müşterisini de tanımalıyız. Dolayısıyla hikayenin bu bölümünde, çözümün ya da fırsatın müşterimizin müşterisine neler kazandıracağından söz ederiz. Hikayeler açısından B2B ile B2C pazarlama açısından ne tür farklar var? Hikayelerimizle işletmelere nasıl ulaşacağız? B2B her zaman B2C pazarlamadan farklı algılandı ve özellikle de bilgilendirme dokümanları ve kampanya malzemeleri şeklinde hayata geçirildi. B2C pazarlamadan yol acıkarak, mesajımızı müşterilerimizle çok daha ilişkili hale getirmeyi ve sadeleştirmeyi başardık. Diğer bir deyişle, geleneksel B2B paradigmasının bir adım ötesine geçerek müşterimizin müşterisini ve onun ötesindeki dünyayı düşünmeli, en baştan başlayıp tüm ekosistemi kapsayabilmeliyiz. B2B2C kavramı da işte bu noktada ortaya çıkıyor. B2B bir şirketin başka bir şirketle iletişime geçmesi demek. B2B2C’de ise müşterileriniz, tüketiciler, kısacası herkesle iletişim kurarsınız. Biz de SAP olarak bunu yapıyoruz. Böylece sadece müşterilerimizle değil, müşterilerimizin müşterileriyle de bağ kuruyoruz. Bu sayede onların ihtiyaçlarını daha iyi anlayabiliyoruz. iPad kullanıyorsanız, uygulama mağazasından SAP Customer Journey uygulamasını indirmenizi öneririm. En büyük hedef kitlemiz, şirketleri için yazılım satın alan BT uzmanları ama biz yine de müşterilerimizin yaşadıkları serüveni bir uygulama üzerinden herkesle paylaşmak istedik. Çünkü insan en iyi deneyim yoluyla öğrenir. Bu uygulamada ilgilendiğiniz endüstriyi ve iş alanını seçip kendi görevinizle ve karşılaştığınız sorunla en yakından ilgili müşteri hikayelerini görebilirsiniz. Diğer müşterilerimizin yaşadıklarını, teknolojiyi nasıl kullandıklarını, neler yapıldığını, başka nelerin yapılabileceğini öğrenirsiniz. Bu uygulamada her ay yaklaşık 120 yeni hikaye yayınlanıyor.
30
SAP Customer Journey, hikayemizi anlatmanın bir başka yolu ve bu uygulamayı başlatarak isteyen herkesin kendi araştırmasını yapmasını ve aradığı bilgilere ulaşmasını sağlıyoruz. Hem şirket içinde hem de şirket dışında çok yararlı olan bu uygulama aynı zamanda müşterilerimizle ilişki kurmamızı da kolaylaştırıyor. Satış ekiplerimiz bir toplantıya gittiklerinde ellerindeki broşürü vermek yerine, “Şirketinizin ne yapmasını istiyorsunuz?” sorusuyla başlayabiliyorlar. Cevabı öğrendikten sonra Customer Journey uygulamasını açıp “Sektörünüzde, size benzer bir alanda çalışan bir başka şirket var. Onların neler yaptığını ve çözümlerimizi nasıl kullandığını görmek ilginizi çekebilir.” diyebiliyorlar. Böylece bir sohbet ortamı oluşuyor ve müşteri adaylarımız, başka şirketlerin de benzer sorunlar yaşadığını görünce rahatlıyor. Bu uygulamanın başarısını görünce, SAP’nin kendi hikayesini de anlatan başka araçlar da geliştirdik. Uygulama mağazasındaki arama alanına “kendi hikayenizi paylaşın” yazarsanız, SAP Share Your Story uygulamasını göreceksiniz. Son derece sade olan bu uygulama size birkaç temel soru soruyor ve yasal bildirimde bulunuyor. Bu bildirimi kabul ettikten sonra birkaç soru yöneltiyor ve iPad’inizdeki kamerayı kullanarak hikayenizi kaydediyor. Kaydedilen hikayeyi onayladığınızda, sizin öykünüz de uygulamada yer alıyor. Müşterilerle yüz yüze olan herkesin hikaye anlatıcılığının gücünden yararlanmasını sağlamak çok önemli. Böylece, yazılım gibi “karmaşık” olarak algılanan ürünlere samimi, insani bir dokunuş katabiliyorsunuz. SAP “sadeliğe” odaklanıyor. Hikaye anlatıcılığında sadeliğin rolü nedir? Yaptığımız iş ile müşterimizin müşterisi arasında bağ kurabilmek için bütün teknik süreçleri sadeleştirmemiz gerekiyor. Kurumsal kaynak planlama ile ilgili bir hikaye anlatıyorsam bu hikaye sadece bir CTO ya da CIO’nun değil, hangi görevde olursa olsun, eğitimli bir insanın anlayabileceği şekilde olmalıdır. Ne iş yaptığımızın ve müşterimizin bundan nasıl fayda sağladığının, bizim perde arkasındaki isim olmamızın öneminin, ürünlerini daha iyi, daha ucuz, daha güvenli
vb. hale getirdiğimizin öyküsünü anlatabilmeliyiz. Bundan dört yıl önce SAP CEO’su Bill McDermott bana gelip, “Senin Baş Hikaye Anlatıcım olmanı istiyorum” dedi. Elbette bu büyük bir onur ama bunun da ötesinde Bill’in SAP’yi insan yaşamını iyileştiren, dünyanın en iyi şirketi haline getirme vizyonunu kanıtlıyor. SAP ölçeğindeki yazılım şirketlerinde mesajları sadeleştirerek genel algıyı değiştirme fırsatını gören pek fazla CEO bulamazsınız. Dolayısıyla, halen SAP Stratejik İlişkiler Kıdemli Başkan Yardımcısı da olmakla birlikte, hikaye anlatıcılığının temelindeki anlayışı çok ciddiye alıyorum. CEO, diğer C-seviyesi yöneticiler ve Yönetim Kurulları için Stratejik İlişkiler Kıdemli Başkan Yardımcısı olarak yürüttüğünüz bu görevin kapsamı nedir? C-seviyesi yöneticiler hikayelere ve bu hikayelerin stratejideki rolüne nasıl yaklaşıyor? Yapılan araştırmalar, bir şirkete dair algının özellikle diğer şirketlerin CEO’ları ve global düşünce önderleri ve aydınlardan etkilendiğini gösteriyor. Dolayısıyla, bu algıyı güçlendirmek ve vizyonumuzla sürekli inovasyon döngüsünü beslemek üzere CEO-CEO arası ilişkilerin sayısını ve kalitesini artırmamız gerekiyor. İlişkiler temelde, sorunların paylaşılması yoluyla kişisel etkileşim kurulmasına dayanır. Dolayısıyla biz de şirket yöneticilerinin, Bill ve Yönetim Kurulumuzla daha samimi bir ortamda, ticari konumlandırmalar olmaksızın görüşmeler yapmasını sağlıyoruz. CEO Zirveleri düzenliyor, bölgesel oturumlar planlıyor, samimi ilişkiler kuruyoruz. Bu sayede bağlantı ekonomisi, teknoloji ve gençlik, sağlık hizmetleri, global ekonominin dijitalleşmesi gibi önemli konularda çığır açıcı fikir tartışmalarına zemin hazırlıyoruz. Dünyanın her yerine gidip liderlik kavramı hakkında sohbet ediyoruz. Geleceğe ilişkin vizyonumuzu anlatıyoruz. Bu toplantılar aracılığıyla hikayelerimizi üst düzey yöneticilerle paylaşıyor, bu hikayelerle bağ kurmalarını sağlıyoruz; bu sayede ticari görüşmeler de daha doğal bir hale geliyor. Bu da aslında bizi en başta ifade ettiğim noktaya getiriyor: Bir hikayeyi milyonlarca farklı şekilde anlatabiliriz ama önemli olan hikayeye insan dokunuşu katabilmektir.
31
TREND...................................................................................................................................................................................................
SAP, RUN SIMPLE TURU’YLA DÜNYAYI DOLAŞIYOR, KASIM’DA TÜRKİYE’YE GELİYOR Karmaşıklık, şirketlerin kârlarının yüzde 10’una yakınını kaybetmelerine neden olan en zorlu sorunlardan biri haline geldi. Teknoloji her ne kadar bu sorunun bir parçası olsa da aynı zamanda çözümün anahtarı olarak da görünüyor. Çözüm: Teknolojiyle sadeleşmek. Gelişmiş teknoloji her zaman karmaşık teknoloji anlamına gelmez. Sadeleşmek her endüstri için önemli kazançlar sağlıyor. Bunun karşılığı da ölçülebilir ve gerçek sonuçlar oluyor. SAP, bu vizyonunu sergilemek üzere pek çok ülkeyi kapsayan Run Simple Turu’na başladı. Tur çerçevesinde, özel olarak tasarlanmış tırımız Big Data Truck birçok ülkeyi dolaşarak büyük veri ve sadeleşme fırsatları konusunda deneyimler sunuyor. Geçtiğimiz yıl da düzenlenen turun 2015 rotasında Belçika’dan Macaristan’a, İsviçre’den Polonya’ya kadar toplam 22 ülke yer alıyor. Big Data Truck ziyaretçilerine rehberlik eden SAP uzmanları, büyük verinin sunduğu imkanları çeşitli demolarla gösteriyor ve işinize yenilik katmak, yeni müşteriler kazanmak ya da kârınızı artırmak için neler yapılabileceği konusunda fikir alışverişi için ortam sağlıyor. Run Simple Turu’nda SAP uzmanları tır içinde sunumlar gerçekleştiriyor, örnekler veriyor ve özel müşteri çözümlerini sergiliyor. Keyifli bir toplantı ortamı oluşturmak üzere üç alandan oluşan yenilikçi ve özel bir iç tasarımı bulunan tırın yanı sıra Run Simple Çadırı da katılımcıları bir araya getiren keyifli bir nokta oluyor. Run Simple Turu, 11 Kasım’da Türkiye’ye gelecek ve ziyaretçilerini bekleyecek. Run Simple Turu’nun gündemine aldığı ana konular arasında şunlar yer alıyor:
32
Nesnelerin İnterneti: SAP uzmanları, internet bağlantılı yeni nesil cihazların bulut ortamında tesisleri birbirine bağlayarak nasıl bir dönüşüm yarattığını ve süreçleri nasıl optimize ettiğini gösteriyor. Büyük Veri: Uzmanlarımız devasa veri hacimlerinin analizinin saniyeler içinde nasıl mümkün olabileceğini ve bu olanağın ulaşım ve sağlık gibi kritik alanları nasıl dönüştürebileceğini anlatıyor. SAP S/4HANA: Yerleşik ya da bulutta kullanılabilen SAP S/4HANA, Business Suite uygulamalarının bütün görevlerini bellek-içi işleyerek, müşterilerin en beklenmedik sorularına bile gerçek-zamanlı ve doğru şekilde yanıt vermenizin basit bir yolunu sunuyor. İş Ağları: SAP uzmanları, iş alanınız ne olursa olsun, bütün olanaklara erişim için tedarikçilerinize, iş ortaklarınıza ve müşterilerinize ne kadar kolaylıkla bağlanabileceğinizi gösteriyor. Bulut: Uzmanlarımız, altyapı konusunda hiçbir kaygı duymadan, iş süreçlerinizin farklı yollarla, gerçekzamanlı olarak gereksinimlerinizi nasıl mükemmel şekilde karşılayabileceğini anlatıyor. Intel ile ortak inovasyonlar: SAP HANA ve Intel XEON E7 işlemci ailesi için veri ambarı uygulamalarında olağanüstü bir performans artışı sağlayan ürün optimizasyonu ortak çalışmalarımızı sergiliyoruz.
............................................................................................................................................................................................................................... Müşteri, Satış ve Pazarlama
• • • • • • • •
Lojistik ve Bakım
• • • • • •
Finans
• SAP Fraud Management • Simple Finance
Bilgi Teknolojileri
• Intel ile birlikte Akıllı Veri Merkezi iş ortağı sunumu
Spor ve Eğlence
• New York Yankees – Sayıların Ötesinde • Dünya Kupası Almanya Milli Takımı • McLaren F1 Gerçek-Zamanlı • Golf Analitik Demosu
Sigorta
• Doğal Afetler
Nesnelerin İnterneti
• Dijital Tarım IoT Overview 3D Animasyon • Her Şeyi Tamir Edebilirsiniz • Öngörü - Infinite Insight • Talep Öngörüleri ve Şekillendirme
İş Ağları
• Ariba • Concur • Fieldglass
SAP S/4HANA
• S/4HANA Proje Yönetimi • Simple Finance • Akıllı Muhasebe
Bulut
• • • •
Diğer
• SAP HANA Platform Kit ile Run Simple • SAP HANA Sağlık Hizmetleri • SAP HANA Cloud Platform ve SAP HANA Enterprise Cloud
Akıllı Otomat SAP Precision Marketing SAP Customer Insights for Marketing SAP Customer Value Intelligence Hedef Kitle Belirleme SAP Sentiment Analysis Çağrı Merkezi Senaryosu (KXEN) Telekomünikasyon Müşteri Davranışı Analizi • CAR Artırılmış Gerçeklik • SAP HANA Affinity Insight • Web Mağazasını Kişiselleştirme (hybris) Host Pro McLaren F1 Realtime Rüzgar Çiftliği Önleyici Bakım Talep Sinyali Yönetimi Tire Vehicle Insight STILL Smart Logistics
360 Derece hybris Bulut Demosu: HCM Bulut Demosu: CRM Bulut Demosu: Tedarik
33
KÖŞE YAZISI.........................................................................................................................................................................................
SAP LEARNING HUB İLE EĞİTİMLER HER ZAMAN GÜNCEL mobil ve bulut çözümler gibi en değerli yenilikler hakkında ekosisteminin bilgi seviyesini ileriye taşıyor. SAP Education, geleneksel sınıf eğitimlerinin yanında müşterileri ve iş ortaklarına canlı sanal sınıf eğitimleri, mobil öğrenme uygulamaları ve online öğrenme imkanı veriyor.
Burçak Aksoy Kılınçer SAP Türkiye Eğitim Direktörü
Global araştırma şirketi IDC’nin çalışmasına göre, BT yöneticilerinin yüzde 80’i bir projenin başarısı için eğitimin kritik öneme sahip olduğuna inanıyor. SAP olarak biz de aynı düşüncedeyiz. SAP’de eğitim, geliştirilen çözümlerin temel bir parçasını oluşturuyor. SAP Education her yıl yaklaşık 500.000 kişiye eğitim veriyor ve SAP HANA,
Bulut tabanlı SAP Learning Hub ile SAP Education, müşteriler ve iş ortaklarına zaman ve mekândan bağımsız bir öğrenme ortamı ile SAP eğitim içerikleri, sosyal öğrenme odaları ve belli eğitimler için özel hazırlanmış eğitim sistemleri sunuyor.
Sosyal Öğrenme Odaları
SAP Learning Hub’da 4.600’ün üzerinde sürekli güncellenen eğitim içeriği bulunuyor. SAP Learning Hub üyeleri, uzmanı oldukları bir konuda daha ileri seviyede eğitimler
SAP Learning Hub
Bireyler ve kurumlar için bulut tabanlı eğitim platformu Canlı Sistem Erişimi
Eğitim İçeriği Hem kullanıcı hem sertifikasyon alma tabanlı SAP eğitimlerine sınırsız erişim fırsatı
SAP eğitim sistemlerini talep üzerine satın alma fırsatı
Sosyal Öğrenme SAP Uzmanları tarafından yönetilen sosyal öğrenme ve yardımlaşma odaları
Öğrenme Yönetimi Sistemi (LMS)
Kurumsal kullanıcılar için güçlü öğrenme yönetimi sistemi
SAP Learning Hub Tek Ödemeyle Sınırsız Erişim © 2015 SAP SE or an SAP affiliate company. All rights reserved.
İçerik
Internal
3
▶ ▶
SAP Learning Hub üyeleri, belirli eğitimler için özel olarak hazırlanmış eğitim sistemlerine erişim satın alabiliyor. İlgili eğitim dokümanı ile paralel olarak bu eğitim sistemindeki alıştırmalar üzerinden çalışabiliyor, bilgi seviyelerini artırmanın yanında canlı SAP sistemini deneme imkânı da buluyorlar. Eğitim sistemleri
Eğitim dokümanları, kitapçıkları ve çözümleri Online eğitim içerikleri
SAP uygulamaları ve teknolojileri
▶
Giriş aşamasından ileri seviyeye eğitim içerikleri
▶
Her zaman güncel eğitimler (eski versiyonları da barındırır)
▶
Anlaşılır eğitim ve sertifikasyon yolları
▶
© 2015 SAP SE or an SAP affiliate company. All rights reserved.
34
SAP Learning Hub’da SAP eğitmenleri, konunun uzmanları ve diğer üyelerin bilgi paylaşımı yaptığı Sosyal Öğrenme Odaları da bulunuyor. SAP Learning Hub içerisindeki eğitim materyallerine ek olarak, Sosyal Öğrenme Odalarında SAP uzmanlarının paylaştığı güncel bilgiler ve videolar da yer alıyor. Ayrıca belli zamanlarda düzenlenen webinar’lar ile üyelerin bilgi seviyelerinin artırılması hedefleniyor. Özetle Sosyal Öğrenme Odaları: • Kullanıcıların yardımlaşabileceği ve kendilerini geliştirebilecekleri sosyal medya platformu SAP JAM’e erişim sağlıyor. • SAP eğitmenleri tarafından ve eğitim amaçlarına uygun olarak yönetiliyor. • Deneysel eğitim senaryoları barındırıyor. • Kullanıcıların eğitmenlerle ve diğer kullanıcılarla direkt iletişime geçebilmesini sağlıyor. • Tartışmalar, dokümanlar ve paylaşımlar yoluyla kullanıcılara yardımlaşma imkanı veriyor.
Canlı sistem erişimi
+4,600 eğitim içeriği
▶
alabilecekleri gibi, farklı konularda temel seviyeden başlayan eğitimlere de ulaşabiliyorlar. Örneğin bir SAP ERP finans uzmanı, Simple Finance gibi yeni bir konu hakkında eğitim alabiliyor; aynı zamanda da SAP CRM uygulaması ile ilgili eğitim müfredatına erişebiliyor. Bu eğitimler e-eğitim içerikleri ve/veya eğitim dokümanları şeklinde olabiliyor.
Internal
4
............................................................................................................................................................................................................................... kullanıcının ihtiyacına göre 20, 40 veya 60 saat gibi sürelerle kiralanabiliyor. SuccessFactors Learning çözümü üzerinde oluşturulan SAP Learning Hub, SAP müşterileri ve iş ortaklarının geri bildirimleri ve ihtiyaçları doğrultusunda sürekli geliştiriliyor. Böylece eğitim materyallerinden sosyal öğrenmeye kadar çeşitli kaynaklarla üyelerine yeni nesil bir öğrenme ortamı sunuyor.
SAP Learning Hub Eğitim Odaları ▶
Ödüllerle kanıtlanmış başarı
Technology Services Industry Association (TSIA), 24 yıldır teknoloji hizmetleri alanında en başarılı şirketlere TSIA STAR ödülleri veriyor. 2014 yılında TSIA STAR ödülünü SAP Learning Hub ile SAP Education kazandı. Eğitim sektöründeki en prestijli ödül programı olarak değerlendirilen Brandon Hall Grubu Mükemmellik Ödülleri’nde de “En İyi Genişletilmiş Öğrenme Programı” kategorisinde bronz ödül 2014 yılında SAP Education’a verilmiştir.
Eğitim Odalarının Özellikleri: ▶ ▶ ▶ ▶ ▶
SAP eğitmenleri tarafından dizayn edilir ve eğitim amaçlarına uygun olarak yönetilir Deneysel eğitim senaryoları barındırır
Kullanıcıların eğitmenlerle ve diğer kullanıcılarla direkt iletişime geçebilmesini sağlar Kullanıcıların yardımlaşmasını tartışmalar, dokümanlar ve paylaşımlar yoluyla sağlar
SAP Learning Hub
© 2015 SAP SE or an SAP affiliate company. All rights reserved.
Internal
5
Internal
6
Internal
7
Canlı Sistem Erişimi ▶ ▶ ▶ ▶
SAP Learning Hub kullanıcları eğitim sistemi satın alabilir
Erişimler talep üzerine 20 – 40 veya 60 saatlik olarak gerçekleşir Erişim kişiseldir: 1 kullanıcı : 1 sistem
Sistem yazılı alıştırmalar ve eğitim dokümanları ile
birlikte sisteme erişim de sağlar SAP Learning Hub
Eğitim Yönetimi Sistemi(LMS)* ▶ ▶ ▶ ▶
burcak.aksoy.kilincer@sap.com
Kullanıcıların yardımlaşabileceği ve kendilerini geliştirebilecekleri sosyal medya platformu SAP JAM’e erişim sağlar
▶ ▶
Kişisel eğitim ve sertifikasyon raporları
© 2015 SAP SE or an SAP affiliate company. All rights reserved.
İçerik yükleyebilme
Eğitim programı (curricula) oluşturabilme (SAP hariçi içerikler de dahil edilebilir)
Kullanıcılara eğitim ve eğitim programı atayabilme ve son tarih belirleyebilme Müşteriye özgü eğitim odaları
Kullanıcı ve kullanıcı tipine göre yetki sağlayabilme
*kurumsal versiyonda mevcut
Özet
© 2015 SAP SE or an SAP affiliate company. All rights reserved.
SAP Learning Hub training.sap.com/shop/learninghub
Hızlı ve uygun fiyatla binlerce eğitime erişim imkanı
Eğitim harcamaları için hesaplı bir çözüm
© 2015 SAP SE or an SAP affiliate company. All rights reserved.
İlk günden itibaren maksimum verimlilik için tasarlanmış rehberlik imkanı
İlk günden maksimum adaptasyon ve kullanıcı memnuniyeti
Sosyal yardımlaşma ve bilgi paylaşımı
Internal
8
35
TREND...................................................................................................................................................................................................
MENTORLUK TERSİNE DÖNDÜ! Mentorluk, işletmelerde uzun süredir uygulanıyor. Bu sayede deneyimli profesyoneller bilgi birikimlerini genç çalışanlarla paylaşıyor, onların kariyer rotalarına katkıda bulunuyorlar. Ama nesiller arasındaki farklar bu kadar belirginken ve özellikle Y Kuşağı böylesine farklı bir düşünce yapısına sahipken, deneyimli profesyonellerin de gençlerden öğrenecek bir şeyleri olamaz mı? SAP ve Oxford Economics’in yaptığı İşgücü 2020 (Workforce 2020) araştırmasının en önemli bulgularından biri, Y Kuşağı’nı ve bu kuşaktan çalışanların yer aldığı işletmeleri yakından ilgilendiriyor. Dünya genelinde yürütülen ve 2718 yönetici ile 2872 çalışanın katıldığı İşgücü 2020’nin sonuçlarına göre, şirketlerin çoğu, çeşitlilik gösteren ve mobil bir işgücünü yönetmenin ne kadar önemli olduğunun bilincinde ama bunu başaracak strateji, kültür ve çözümlerden yoksun. İşletmeler yetenekleri yönetmede, liderliği işlemekte, eğitime teşvik etmekte ve çalışanlarını anlamakta sorun yaşıyor ve İK stratejilerini öncelik olarak göremiyor.
gençlerinin bakış açıları önceki kuşaklara göre çok daha farklı.
Y Kuşağı elbette bu durumu yadırgıyor. Çünkü İşgücü 2020 araştırmasına katılan çalışanların yüzde 49’unu oluşturan Y Kuşağı’nın
Standart mentorluk uygulamasında deneyimli profesyoneller gençlere danışmanlık yaparken, tersine mentorluk söz konusu olduğunda
1980-1999 arası doğanlar Y Kuşağı üyeleri olarak kabul ediliyor. Bu gençler sabit mesai saatleri arasında çalışmayı sevmiyor, saat zorunluluğu olmadan işlerine odaklanmak istiyorlar. Seslerini duyurmak, şirketlerine hızla katkıda bulunmak için kendilerine fırsat verilmesini bekliyorlar. En büyük beklentilerinden biri de kısa sürede yönetici olmak ya da kendi işlerini kurmak. Bunun için de hem algılarını sürekli açık tutuyor hem de dönüştürücü bir güce sahip bulunuyorlar. İşte “tersine mentorluk” (reverse mentoring) uygulaması da bu güçten yararlanmayı hedefliyor.
danışman rolü gençlere düşüyor. Bu genç mentorlar, deneyimli kişilerin bakış açısını değiştirebilecek, enerjilerini artırabilecek, daha esnek düşünmelerini sağlayabilecek çözümler üretebiliyor. Tersine mentorluk uygulamasını, General Electric eski CEO’su Jack Welch, bilgisayarlardan hiç anlamadığı için, genç ve teknoloji bilgisi geniş bir çalışandan yardım alarak başlatmıştı. Giderek daha çok sayıda yönetici, gençlerin kendilerine katabileceği değerleri fark ederek bu uygulamayı benimsiyor. Şirketler, bu farklılıkları rekabet avantajına dönüştürmeyi öğreniyor. Nesiller arasındaki farklılık ve benzerliklerden beslenen tersine mentorluk sayesinde işletmelerde karşılıklı anlayış da artıyor. Bu uygulamayla “mentee” konumunda olan deneyimli profesyonellerin yanı sıra “mentor” olan gençler de çok şey kazanıyor. Örneğin, danışmanlık yaptıkları kişinin liderlik yeteneklerini yakından takip ederek bu anlamda becerilerini geliştirebiliyor.
Yola çıkmaya hazırlanın
Tersine mentorluğun sunduğu fırsatları görüp bu uygulamayı başlatmaya karar verdiyseniz, izlemeniz gereken adımları özetleyelim. Çalışan katılımını artırın: Tersine mentorluk, gençlerin kendilerine daha çok güvenmeleri ve değer gördüklerini hissetmeleri için büyük bir fırsat. Üstelik eğitim ve gelişim bütçelerinin kısıtlandığı dönemlerde, sıfır maliyetle harika bir öğrenme ortamı oluşturuyor. Bu yüzden tersine mentorluğu ekibinize anlatıp katılımcı sayısını artırmaya çalışın. Geleceğin liderlerini keşfedip geliştirin: Bugün neredeyse bütün iş süreçlerimiz e-postalar üzerinden yürütülüyor. Oysa yüz yüze gelmek, ekibimizdeki kişilerle bire bir iletişim
36
...............................................................................................................................................................................................................................
37
TREND................................................................................................................................................................................................... kurmak çok önemli. Böylece yeni nesil çalışanlar arasında liderlik potansiyeli taşıyanları da daha kolay belirleyebilirsiniz. Şirket içi çeşitlilik stratejilerini teşvik edin: Her neslin güçlü yanları, iletişim tarzları ve stereotipleri farklıdır. Tersine mentorluk da nesiller arasındaki ilişkileri iyileştirmek açısından benzersiz bir fırsat sunuyor. Daha genç tüketicileri olan müşterilerle iletişim kurun: Genç çalışanlarınızın genç tüketicileri olan müşterilerinize satış yapması için onlara fırsat verin. Toplantılarda tersine mentorluktaki deneyimli mentee ile genç mentorun da bulunmasını sağlayın. Pazar araştırmaları ve sosyal medya pazarlaması için en uygun maliyetli yöntemden yararlanın: Genç çalışanlar, aslında gerçek birer odak grup çalışması yapabilir. Tersine mentorlukta mentor olan gençler, pazardaki gelişmeler hakkında şeffaf geri bildirimler verebilir ve deneyimli profesyonellerin ufkunu açan önerilerde bulunabilir. İrem Açıkgöz - Erdem Aksakal
Yaratıcılığı artırın: Bir projede genç çalışanlar yer almıyorsa, genç mentorunuzu projeye dahil edin. Proje ekibinin dinamizmi hızla değişecek, inovatif düşünceler aratacaktır. Bilgi paylaşımını teşvik edin: İşgücündeki nesil farkından kaynaklanan bilgi uçurumlarını, tersine mentorluk ile azaltın. Sosyal medya konusunda genç çalışanların, iş deneyimi konusunda da önceki nesillerin birikiminden yararlanın. Geri bildirime değer verilen bir kültür oluşturun: Mentor ve mentee’lerin toplantılardaki performanslarını şeffaf bir şekilde tartışmalarını sağlayın. Böylece sözlerin ve eylemlerin karşı tarafça nasıl yorumlandığını görebilirsiniz. Üst yönetimin strateji ve misyon iletişimini değerlendirin: Tersine mentorluk yapan genç çalışanın, şirket stratejisi ve bunun iletişimi konusundaki görüşlerini alın. Şirket içi iletişimi iyileştirmek için açık ve şeffaf bir diyalog yürütün.
Hedef belirleyin: Genç çalışanların iş hedeflerini netleştirmelerini ve benimsemelerini sağlayın. Bu sayede verimlilikleri ve iş kalitesi de artacaktır.
SAP’de tersine mentorluk nasıl işliyor?
İnsan kaynakları sektörünün yıldızı parlayan trendlerinden tersine mentorluk, SAP Türkiye’nin de yakından izlediği ve benimsediği bir uygulama. Genel Müdür’den farklı birimlerin yöneticilerine kadar farklı seviyelerde uygulanan bu sistem, şirket içindeki dinamizmi artırırken, iletişimi de güçlendiriyor. Elbette tersine mentorluk uygulamasını en iyi bilenler, bu sürece doğrudan katılan deneyimli yöneticiler ve genç çalışanlar oluyor.
Erdem Aksakal, SAP Türkiye Pazarlama Direktörü:
“Her profesyonelin kendisini dışarıdan görmeye ihtiyacı var. Şirketlerin geri bildirim mekanizmalarını kurması bu yüzden çok önemli. Genç bir arkadaştan mentorluk almanın birincil faydası, gençlerin yorumlarını doğrudan, yutkunmadan söyleyebilen bir kültürde olmaları. Bu, iş dünyasında çok değer verdiğimiz açık ve şeffaf yorumlara ilk ağızdan ulaşmamızı sağlıyor. Şirketi, kültürünü ve yapısını bilen; öte yandan dünyadaki yeni sosyal trendlere aşina olan arkadaşlarımızla birlikte çalışmak büyük bir şans. Geleneksel şirket hiyerarşisi dışında, işbirliğine ve diyaloğa dayanan böylesi bir mentorluk ilişkisi; normal şartlarda ortaya çıkamayacak çok değerli görüşleri keşfetmeyi sağlıyor. İrem’den öğrendiğim en değerli bilgi, gençlerin yöneticilerden beklentileriydi. Dinleme, daha hızlı hareket etme, diyalog kurma gibi gündelik aktivitelerde Y Kuşağı’nın tarzını görmek oldukça değerliydi.”
İrem Açıkgöz, SAP Türkiye Müşteri Yöneticisi: “Deneyimli ve çok-yönlü bir yöneticiyle çalışmak, bana hem insan yönetimi hem de profesyonel olarak işe bakış ile ilgili önemli doneler sağladı. İşine yaratıcılık katmak, farklı yönlerden bakabilmek konusunda Erdem’in istekliliği ve organizasyonumuzun
38
............................................................................................................................................................................................................................... buna izin verebilir durumda olması, beni de kendi işime bakış açım konusunda yüreklendirdi. Tersine mentorluk; işletmelerde takım ruhunu güçlendiriyor, birimler arası görevlerin daha iyi anlaşılmasını sağlıyor ve yeni bir bakış açısı kazandırıyor. Genç profesyonellerin, yöneticilerden beklentilerini olabilecek en açık şekilde paylaşabileceği bir araç olması açısından da oldukça önemli.”
Hande Genç, SAP Türkiye İK Direktörü:
SAP Türkiye ofisinde ve globalde 4 kuşak eşzamanlı olarak çalışıyor. Bu anlamda kuşaklar arasında uyum ve iletişimi yakalamış ender çalışma ortamlarından birine sahip olduğumuzu söyleyebilirim. Kuşakları bir araya getirmek ve özellikle Y kuşağının X kuşağı yöneticileri tarafından daha iyi anlaşılmasını sağlamak için tersine mentorluk uygulamasını başlattık. Artık şirketimizde tüm yöneticilerin Y kuşaktan bir mentoru var. Özellikle bu mentorluk seanslarında Y kuşağının eğitim ve liderlikten beklentisini, güven, motivasyon gibi kavramlardan ne anlaşıldığını öğrenme imkanı buluyoruz. Yeni dünyamızda Y kuşağının gerek yaratıcılığı ve neşesiyle, gerekse bizlerle paylaştıkları hayat görüşleriyle iş hayatına müthiş renk kattığını ve Y kuşağından öğreneceğimiz çok şey olduğunu söyleyebilirim.”
Kartal Taşoğlu, SAP Türkiye İş Analitiği ve Teknoloji Danışmanı:
“Tersine mentorluğun kişisel anlamda bana kazandırdığı en önemli şey, kesinlikle yeni bir arkadaş. Değerli bir insanı daha yakından tanımış olmak paha biçilemez bir şey. Ayrıca farklı, olgun bir bakış açısı da kazandırıyor. Hande’nin hayata bakışından bir insanın öğrenebileceği çok şey var. Bu süreçte birçok konu üzerinde, arada herhangi bir duvar olmadan, rahatça tartışma imkanı bulduk. Daha deneyimli bir insanın problem olarak tanımladığı unsurlar ve bunlara bakış açısı elbette ki kariyerinin başlangıcında olan bir insana göre çok farklı. Bunun yanı sıra mentorluk, işin özü gereği, karşılıklı iki tarafın tezlerini sunup, birinin diğerinin tezini yıktığı bir yapıdan ziyade, iki tarafın farklı tezlerini ileri bir aşamaya taşıyarak ortak değerlerde buluşturuyor.
Hande Genç - Kartal Taşoğlu
Bunun için de diyalektik çok önemli ve ne yazık ki günlük hayatta çok da kullanılan bir metot değil bu. Diyalektik pratiği yaparak, bu yönümüzün gelişmesini sağlaması da bu sürecin kazandırdığı diğer önemli bir olgu. Günümüzde tek yönlü bilgi aktarımıyla (tecrübelilerden tecrübesizlere) şirketlerin kendilerini ileri bir noktaya taşıma hızları belli bir noktaya geldi. İnsan Kaynakları alanında
Ana hatlarıyla ‘tersine mentorluk’: 1. Mentor, mentee’den daha genç ve şirket hiyerarşisi içinde daha alt seviyede olur. 2. Öğrenme sürecinde asıl hedef, mentorluk alan kişinin bakış açısının geliştirilmesidir. 3. Mentorun profesyonel ve liderlik becerilerinin geliştirilmesi de önemli bir amaçtır. 4. Karşılıklı destek ve öğrenme hedeflenir.
zaten kaynak eğitimi ve gelişimi konusunda birçok yenilik yapılıyor ve bu yenilikler hep yeni kaynakların bilgi alımını en üst düzeye çekmek ile ilgili oluyor. Yeni eleman yetiştirmek elbette ki çok önemli bir kavram ve her zaman önemini korumalı. Fakat çağımızda şirketlerin daha dinamik, bilgiyi daha çabuk kapıp analiz eden ve sentezleyen yapılara dönüşmesi gerekiyor. Dolayısıyla, şirkette toplam bilgi ve bakış açısı birikimini artırmak ve bu yolları geliştirmeye çalışmak, bilgi aktarımını çift yönlü ve daha verimli bir şekle sokmak, organizasyonların bundan sonraki hedefi olmalı. Bu bağlamda, tersine mentorluk deneyimli kademenin yeni jenerasyonu anlamasına bir kapı açıyor. Yeni jenerasyon zaten öğrenmeye açık ve aç, dolayısıyla mentor ya da mentee kimliğinde olması onun için fark etmiyor. İki taraf da karşılıklı tecrübe aktarım kapılarını ardına kadar açıp birbirlerinin tecrübe ve perspektiflerinden yararlandıkça, şirketteki çalışanların toplam bilgi birikimi ve tecrübesi de tazelenmiş oluyor. Bu da şirketin dinamizmi korumanın en sağlıklı yollarından biri.”
39
40
......................................................................................................................................................... HAYATIN İÇİNDEN
HERKES İÇİN BÜYÜK BİR ADIM: BÜYÜK VERİ Büyük veri bir fırsat mı, yoksa felaket mi? Bugün, insanlığın başlangıcından 2003 yılına kadar olan sürede üretilen verinin tamamını sadece iki gün içinde üretiyoruz. Elbette ürettiğimiz bu veriyi bir yandan da tüketiyoruz. Bu sonsuz bir döngü mü? Büyük veriyi insanlığın iyiliği için nasıl kullanabiliriz? Büyük veri gerçek bir devrim. Her gün ürettiğimiz ve tükettiğimiz inanılmaz boyutlardaki veri sayesinde dünyaya yeni bir gözle bakmak, bir zamanlar imkansız görünen işleri başarmak, alıştığımız yaşam biçimlerini dönüştürmek mümkün. “The Human Face of Big Data” belgeseli de işte tam olarak bundan söz ediyor. SAP ve Intel sponsorluğunda çekilen 55 dakikalık bu ödüllü belgesel, büyük verinin yarattığı etkiyi ele alıyor. Hatta kimi uzmanların da düşündüğü gibi, büyük verinin yaşamlarımız üzerindeki etkisinin internetten en az bin kat daha fazla olacağını anlatıyor.
Filmde imzası bulunan iki kardeş: Rick ve Sandy Smolen “The Human Face of Big Data” filmine, yazdığı kitapla ilham olan, aynı zamanda filmin de yapımcılığını üstlenen Rick Smolan “Day in the Life” kitap dizisinin de yazarı. Kitapları dünya genelinde beş milyondan fazla satmış olan Rick’in kardeşi Sandy Smolan ise ödüllü bir yönetmen. Belgeseller, televizyon dizileri ve reklamlar çeken Sandy Smolan’ın filmleri pek çok uluslararsı film festivalinde vizyona giriyor.
Belgeselin temelinde, Rick Smolen ve Jennifer Erwitt tarafından hazırlanan aynı isimli kitap yer alıyor. Gerek kitapta gerekse Sandy Smolen yönetmenliğinde çekilen belgeselde, internet üzerinden birbirine bağlanan cihazların müthiş büyümesi karşısında, görünmez güçlerin insan davranışlarını değiştirmeye başladığı belirtiliyor. Bu şekilde birbirine bağlanan milyarlarca cihaz devasa boyutlarda veri yaratıyor. Birkaç yıl öncesine dek hiç duymadığımız “büyük veri” terimi de işte bu şekilde ortaya çıkıyor. “The Human Face of Big Data” uydulardan, milyarlarca sensörden, GPS’li kameralardan, akıllı telefonlardan akan veriler sayesinde bu dünyadaki varlığımızın pek çok farklı yönünü algılayabildiğimizi, ölçümleyebildiğimizi ve anlayabildiğimizi vurguluyor. Diğer bir deyişle, birbirine bağlanabilen bütün bu cihazlar dünya genelinde bir sinir sistemi oluşturarak çevre kirliliği, açlık, hastalık gibi global sorunların üstesinden gelmemizi sağlayacak verileri toplayıp analiz etme gücüne sahip bulunuyor.
Araştırma ve çekim süreci yaklaşık iki yıl süren, çok sayıda bilim insanı, mühendis ve girişimciyle röportajlar yapılarak tasarlanan filmde, Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Medya Laboratuvarı Direktörü Joi Ito, 23&Me kurucularından Linda Avey gibi, alanında uzman 30’u aşkın isim de yer alıyor.
Yazarın gözünden büyük veri
Filme ilham veren “The Human Face of Big Data” kitabının yazarı Rick Smolen 2013 yılında Huffington Post’a verdiği röportajda, bu kitabı neden yazdığını şöyle anlatıyor: “İnsanoğlu daha önce hiçbir zaman bu kadar büyük miktarda veriyi gerçek-zamanlı olarak toplama, analiz etme, ayrıştırma ve görselleştirme imkanına sahip olmamıştı. Bazı bilim insanlarının gezegenimizin sinir sistemi olarak tanımladığı büyük veri konusunda global bir tartışma zemini yaratmak istedik. Büyük veriyle birlikte ortaya çıkmaya başlayan yeni teknolojiler, uygarlığımızı internetten bile daha fazla etkileme potansiyeline sahip.” Rick Smolen’ın büyük veri kavramını 10 yaşındaki oğluna açıklama yöntemi de ilginç: “Bütün insan türünün tek bir gözle etrafına baktığını ve birdenbire bilim sayesinde ikinci bir gözümüzün oluştuğunu hayal et. Bu ikinci göz sayesinde daha fazla veri, daha fazla bilgi toplar ve dünyaya farklı bir boyuttan bakarsın. Büyük veri de bu demek: daha fazla bilgi değil, yeni bir bakış açısı”. Sağlıktan sanata, iş dünyasından iletişime, yaşamın her alanını etkileyecek bu büyük devrimi daha yakından tanımak için “The Human Face of Big Data” ile tanışın.
41
TREND..................................................................................................................................................................................................
DÜNYANIN EN SEVİLEN OYUNU BULUTTA O bir dünya devi! Manchester City FC, New York City FC, Melbourne City FC ve Yokohama F. Marinos futbol kulüplerinin sahibi olan City Football Group’tan söz ediyoruz. CFG, hem grup genelindeki hem de futbol kulüplerindeki operasyon ve performansını iyileştirmek üzere SAP’den teknoloji desteği almaya karar verdi. SAP, City Football Group’un (CFG) resmi “Bulut Yazılım Hizmet Sağlayıcısı” olarak bulut hizmetlerini destekleyecek; ayrıca yönetim kurulu faaliyetlerinden futbol takımlarının saha performanslarına kadar her noktada güvenilir teknoloji danışmanı olarak faaliyet gösterecek. City Football Group ve bünyesindeki futbol kulüpleri, SAP HANA platformu üzerinde pek çok farklı bulut-tabanlı çözüm kullanarak dünya genelindeki operasyonlarını sadeleştirecek. Ayrıca tüm süreçlerde ölçeklendirilebilirlik, verimlilik artışı sağlanacak. SAP’nin uygulayacağı bulut çözümleri, futbol endüstrisinin kilit unsurlarından
olan taraftarların da maç deneyimini geliştirecek. SAP-City Football Group iş ortaklığı, gerek oyuncuların gerekse antrenörlerin saha performansını analiz edip iyileştirmek üzere yeni uygulamalara da imza atacak. SAP CEO’su Bill McDermott, spor endüstrisindeki bu önemli iş ortaklığı hakkında şunları ifade ediyor: “City Football Group, dünyanın en yenilikçi ve teknoloji odaklı futbol kuruluşlarından biri. Grubun, kulüp oyuncularını ve antrenörlerini desteklemek, ayrıca taraftarların deneyimini de baştan aşağı yenilemek üzere SAP HANA’dan ve bulut çözümlerimizden yararlanmayı tercih etmesinden gurur duyuyoruz.” City Football Group Yönetim Kurulu Başkanı Khaldoon al Mubarak da SAP ile yapılan iş ortaklığının önemini vurguladı: “Bu iş ortaklığı, City Football Group bünyesindeki tüm kulüpleri kapsıyor. Teknoloji ortağımız SAP, tüm çalışmalarımızı destekleyen ve sürekli inovasyon vizyonumuzu paylaşan bir şirket. Birlikte futbola özel teknoloji çözümlerine imza atarak çığır açacağımıza yürekten inanıyorum.”
Ticari operasyonlar
City Football Group; SuccessFactors çözümü, SAP JAM sosyal yazılım platformu ve SAP Simple Finance çözümü de dahil olmak üzere SAP’nin çeşitli bulut çözümlerini kullanarak, bünyesindeki tüm kulüplerde operasyonel verimliliği artıracak. Grup ayrıca yetenek yönetimi ve insan kaynakları süreçlerini de iyileştirecek. SAP Predictive Analytics yazılımı ve SAP
BusinessObjects iş zekası çözümleri gibi analitik çözümleri sayesinde de Grubun yeni bilgi altyapısında “tüm bilgiler kullanıcıların parmaklarının ucunda” olacak. Böylece bilet satışlarından taraftar ürünlerine kadar her konudaki tüm verilerin analizi ve simülasyonu yapılacak ve Grup genelindeki karar mekanizmaları da daha hızlı ve bilgiye dayalı kararlar alabilecek.
Taraftara yönelik yenilikler
City Football Group, dünyanın farklı noktalarındaki stadyumlarında taraftarların yaşadığı maç heyecanını artırmak üzere de SAP çözümlerinden yararlanacak. Örneğin, Etihad Stadyumu’na kurulacak interaktif dijital veri panosu, gerçek zamanlı analizleri ve verileri izleyicilere anında sunacak. Böylece SAP ve CFG, taraftarların futbola farklı açılardan da bakabilmesini, oyunu daha doğru değerlendirebilmesini sağlayacak. Ayrıca taraftarlar, SAP bünyesindeki hybris çözümleriyle takımlarının ürünlerini satın alma sürecinde daha olumlu deneyimler yaşayacak.
Oyuncu ve takım performansı
SAP ve City Football Group analitik, e-ticaret, öngörüye dayalı analiz gibi çözümlerin yanı sıra yetenek yönetimi, futbol performansı ve oyuncu performansı gibi konularda da SAP Sports One çözümünü geliştirmek üzere işbirliği yapacak. SAP HANA platformu üzerinde çalışan ilk spor odaklı bulut çözümü SAP Sports One, kullanıcıların tek bir ortak platform üzerinden her bir takımı ve oyuncuyu yönetebilmesini, farklı kaynaklardan gelen verilerin doğru bağlamlarda ve farklı formatlarda analiz edilmesini sağlayarak performans optimizasyonu sunuyor. SAP ve CFG işbirliğiyle, SAP teknolojisinin farklı spor dallarındaki uygulamalarına bir yenisi eklenmiş oluyor. Geçtiğimiz yıl da SAP ve Alman Milli Takımı işbirliği yaparak SAP HANA tabanlı SAP Match Insights çözümünü geliştirmiş, bu çözümden elde edilen verilerin de katkısıyla Alman Milli Takımı dördüncü kez Dünya Kupası’nı almıştı. SAP, spor endüstrisinde futbolun yanı sıra golf, Formula 1 yarışları, tenis, basketbol, yelken, buz hokeyi, beyzbol, Amerikan futbolu ve kriket dallarında da pek çok önemli kulüple işbirliği yapıyor.
42
.................................................................................................................................................................... HABERLER
SUNEXPRESS, SAP İŞ ZEKASI VE BÜTÇE PLANLAMA UYGULAMALARINI HAYATA GEÇİRDİ Dünyanın önde gelen havayolu şirketlerinden Türk Hava Yolları ve Lufthansa’nın yüzde 50 ortaklığında kurulan SunExpress, IBSS danışmanlığında SAP İş Zekası ve SAP Bütçe Planlama ve Konsolidasyon (SAP BPC) projesini başlattı. Projenin iş zekası bölümünde, öncelikle veri ambarı kuruldu ve uçuş bilgi sistemlerinden gelen veriler ile SAP ECC’den gelen veriler tek bir veri ambarında toplandı. Sağlanan veri konsolidasyonu sayesinde tekrarlar, hatalı girişler gibi sorunlar ortadan kaldırıldı. Veri ambarı üzerine de IBSS tarafından çeşitli rapor setleri kurgulandı. Ayrıca uçuş bazında kârlılık hesaplamalarının yapılabilmesi için, genel gider ve gelir kalemleri her bir uçuşa otomatik olarak dağıtılmaya başladı. Elde edilen kârlılık analizleri ve raporlarının hem SAP BusinessObjects raporlama sistemleri üzerinden hem de mobil ortamlardan alınabilmesi sağlandı. Raporların standartlaştırılması ve raporlama süreçlerinin kolaylaştırılmasına ek olarak, bir başka önemli çalışma da hızlı rapor seçeneği oldu.
IBSS danışmanlığında SunExpress’te yürütülen SAP projesinin diğer ayağı ise SAP BPC (Bütçe Planlama ve Konsolidasyon) uygulamasıydı. Standart bütçe planlama süreçlerinde aylık bazda bütçeler hazırlanırken, havacılık sektörünün yapısı ve iç dinamikleri gereği, uçuş bazında kârlılık planlamaları hayata geçirildi. IBSS’in detaylı bütçe çalışması sırasında, SunExpress’in kendi operasyonel sisteminde tutulan bütçe verileri sistemden alınıp SAP BPC’ye aktarıldı. Diğer tüm gelir ve gider kalemleri de SAP BPC sisteminde planlandı ve yolcu sayısı, uçak sayısı, uçuş süresi gibi belirli parametreler bazında uçuş detayına dağıtıldı. Böylece SunExpress’in uçuş bazında bütçe kârlılığı ortaya çıktı. Bu tür operasyonel verilerin yanı sıra genel giderlerin dağıtımı da departman bazında yapılabilir hale geldi. BPC sisteminde oluşan bütçeler ile fiili verilerin karşılaştırılması ise SAP BusinessObjects üzerinde gerçekleştirilecek şekilde kurgulandı.
SÜRAT KARGO, SAP BUSINESSOBJECTS İLE RAPORLAMADA ZAMAN VE MALİYET TASARRUFU SAĞLADI 2003 yılından bu yana, kargo sektörünün yanında lojistik, sigorta ve kurye alanlarında da hizmet veren Sürat Kargo, karar alma süreçlerini hızlandırmak için başlattığı İş Zekası projesinde iş ortağı olarak D-CAT Technologies’i tercih etti. D-CAT Technologies bu projeyi, yetkinlik sahibi olduğu SAP BusinessObjects ürün ailesi ile gerçekleştirdi. SAP BusinessObjects, Sürat Kargo’nun dinamizmine, gereksinimlerine ve büyüme planlarına en uygun yapıya sahip bir çözüm olması nedeniyle tercih edildi. D-CAT Technologies uzmanlığı ile gerçekleştirilen SAP BusinessObjects projesiyle, Sürat Kargo’da veri taleplerinin karşılanması işleminin sorumluluğu, bilgi sistemleri departmanından çıkarılarak, ilgili departmandaki personele, tarih sınırlaması olmadan hızlı ve pratik bir şekilde aktarılmaya başlandı. Sürat Kargo projenin bir sonraki adımında, mobil çözümler projesinin gerçekleştirilmesi hedefliyor.
ALJ FİNANS SAP ÇÖZÜMLERİYLE DİNAMİZM KAZANDI ALJ Grubu bünyesindeki Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş.’nin otomotiv kredilerinde uzman kardeş kuruluşu ALJ Finansman A.Ş., iş birimleri ve yöneticilerini eşit derecede tatmin edecek, tek bir kaynak veri ambarından doğru, hızlı ve dinamik raporlar üretebilecek bir iş analitikleri altyapısı oluşturmaya karar verdi. Yönetim ve iş birimleri tarafından daha kolay ve hızlı bir şekilde analizlerin yapılması, verilerin, zaman ve değişkenlik boyutlarında konsolidasyonunun sağlanabilmesi ve üretilen sonuçlar doğrultusunda dinamik stratejilerin uygulanabilmesi amacıyla, SAP çözümleriyle, METRIC danışmanlığında iş zekası platformu geliştirildi. ALJ Finans’ın hızlı, kaliteli ve ihtiyaca uygun hizmet anlayışına paralel olarak,
iç ve dış müşteriler için hazırladığı ALJet isimli Başvuru ve Kredi Yönetim Sistemi dahilinde, uçtan uca analitik ve tarihsel verilere ulaşmanın yanı sıra; kredi başvuru sürecinden, sorgulama, değerlendirme, kullandırım, kredi sonrası destek hizmetleri süreçlerini kapsayan, buna ek olarak tahsilat ve finansman yapılarını da içeren bir raporlama altyapısının oluşturulması, şirket için kritik önem taşıyordu. Şirkete ait kurumsal veri ambarının oluşturulması için ETL süreçlerinde SAP DataServices tercih edildi. Tüm raporlama ihtiyaçlarını karşılayacak bir mantıksal ara katman oluşturmak için SAP Information Design Tool kullanıldı. Farklı analiz ihtiyaçlarına yönelik farklı arayüzlerin kullanıma alınması
sağlanırken, üst yönetim raporlaması için SAP Dashboard, SAP Explorer ve SAP Mobile BI, şirket içi statik ve Ad-Hoc raporlama için SAP Web Intelligence kullanıldı. 8 ayda tamamlanan projenin ilk adımı olarak önce ALJ Finans’ın iş süreçleri ve akışları üzerinde durularak sistem haritası çıkarıldı. Sonrasında iş akışları arasında ilişkiler belirlenerek, İş Birimleri ve Yönetim bazında ihtiyaçlar ve raporlar üzerinden analizler oluşturuldu. Mevcut sistem yapısı üzerinden veri sözlüğü oluşturularak ilişkilendirme yapıldı ve data sahiplikleri belirlendi. ALJ Finans lokasyonunda gerçekleştirilen yazılım geliştirme sürecinden sonra analist ve son kullanıcı testleri ile pilot raporlamalar gerçekleştirildi ve sonrasında ALJ Finans JetReports sistemi hayata geçirildi.
43
HABERLER...........................................................................................................................................................................................
ÇELİK MOTOR FİLO, OPERASYONEL İŞ AKIŞLARINI SAP ÇÖZÜMLERİ İLE DİJİTAL DÜNYAYA TAŞIDI Türkiye’de filo kiralama sektörünün öncü şirketlerinden Çelik Motor Filo’nun süreç odaklı doküman yönetimi sisteminde e-dönüşüm, SAP NetWeaver PO BPM (Process Orchestration - Business Process Management) İş Süreçleri Yönetimi çözümüyle Anadolu Bilişim tarafından hayata geçirildi. Projenin canlıya geçmesi ile Çelik Motor Filo bünyesindeki teklif, finans kontrol, sipariş, sözleşme tescil, teslimat ve fatura süreçleri kağıttan dijital ortama taşındı. Kağıt kullanımının azalmasıyla çevreye saygılı bir operasyon sürecine adım atılmış oldu.
teknolojileri ekipleri birlikte çalıştı.
Projenin analiz ve tasarım aşaması altı hafta gibi kısa bir sürede tamamlandı. Dört haftalık geliştirme periyodunun ardından iki hafta süren testlerle proje Çelik Motor Filo için canlı kullanıma alındı. Proje boyunca kapsam belirleme ve konfigürasyonlar titizlikle belirlendi ve her bir altyapı üzerinde Anadolu Bilişim ve Çelik Motor bilgi
HERO BABY, YENİLENEN SAP ALTYAPISIYLA TÜRKİYE’DEKİ BÜYÜME STRATEJİSİNİ DESTEKLEDİ Avrupa merkezli uluslararası gıda devi Hero’nun Türkiye’de faaliyet gösteren Hero Gıda şirketi, iş süreçlerini kusursuzlaştırıp karar süreçlerini hızlandırmak için Medyasoft danışmanlığında SAP sistemini yeni bir platforma taşıdı. Donanım ve yazılım altyapılarının yeni platforma taşındığı projeyle, tüm süreçler daha kolay takip edilip yönetilmeye başlandı. Hero Türkiye’nin iş performansının yeni nesil BT alt yapısı ile güçlendirildiği yenilenme projesinde, sistemde duraksama yaşanmazken, veritabanı SQL Server 2012'ye, işletim sistemi
Windows 2012'ye, SAP versiyonu ERP EHP 7.0'a yükseltildi. Şirketin donanım ve yazılım altyapısını yeni bir platforma taşıyan Medyasoft, 2,5 ay gibi kısa bir sürede üç projeyi birden tamamladı. Şirketin sektördeki ürün çeşitliliği ve dinamizminin, yeni teknoloji altyapısıyla artırıldığı projeler, eş zamanlı olarak yürütüldü. Modernize edilen sistemler sayesinde Hero Türkiye, kullandığı yazılımlardan daha yüksek verim alma şansı yakalarken, sistemlerini daha güvenli, esnek ve düşük maliyetli bir yapıda yönetme imkânına da kavuştu.
AGT ORMAN ÜRÜNLERİ, KAPSAMLI BİR SAP ERP PROJESİNE BAŞLADI 30 yılı aşkın süredir orman ürünleri alanında hizmet veren ve Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu içinde yer alan AGT, 2015 yılı itibarıyla iş süreçlerini MBIS danışmanlığında, SAP ile yönetmeye karar verdi. Proje kapsamında SAP S/4HANA FI-Mali Muhasebe, CO-Maliyet Muhasebesi, MM-Satın Alma ve Stok Yönetimi, SD-Satış ve Dağıtım, PP-Üretim Planlama, QM-Kalite Yönetimi, WM-Depo Yönetimi, PM-Bakım Onarım, HR-İnsan Kaynakları, DMSDoküman Yönetim Sistemi, Fiori, Solman, MBIS Kantar Uygulaması, e-Defter uygulamalarının 1 Ocak 2016’da; MII-Üretim Entegrasyonu ve Zekası, CRMMüşteri İlişkileri Yönetimi, Customer Web Gate, BW-BO-İş Analitikleri ve diğer modüllerin ileri seviye uygulamalarının da 1 Nisan 2016’da canlı kullanıma alınması planlandı.
44
Projenin teknolojik altyapısıyla süreçlerin hızlı ve eksiksiz yürümesi hedeflendi. Bu dönüşümün Çelik Motor Filo içindeki ana ve öncelikli hedefi süreç performanslarının izlenerek süreçlerin iyileştirilmesi ve kayıt altına alınması oldu. Evrak basım ve dolaşım maliyetlerinde kazanılan tasarrufla birlikte kağıt ortamındaki onay alma süreci de kolaylaştı. İş süreçlerinin kalitesi ve hızı artarken, operasyonların ölçülebilirliği arttı. Entegre çözüm mimarisi ile mobil ya da sabit tüm ekipler her an her yerden süreçlere erişebilir hale geldi.
SARTEN AMBALAJ TEKNOLOJİK DÖNÜŞÜMÜNÜ SAP İLE GERÇEKLEŞTİRDİ Metal ve plastik ambalaj üretimindeki lider firmalardan Sarten Ambalaj, BT dönüşüm sürecini SAP çözümleri ve itelligence uzmanlığıyla hayata geçirdi. Projede SAP’nin bütünleşik mimarisinin avantajlarından yararlanan Sarten Ambalaj, özellikle başarılı iş uygulamaları ve standartları sağlaması; yetkilendirme ve raporlama kabiliyetlerini artırması; kullanımda olan diğer modüllerle kolay entegrasyon gibi avantajları nedeniyle SAP çözümlerini tercih etti. itelligence iş ortaklığı ile devreye alınan proje kapsamında, SAP Kurumsal Kaynak Planlaması (ERP) ve SAP BusinessObjects İş Zekası (BO-BI) çözümleri hayata geçirildi. Bu çözümlerin başarıyla canlı kullanıma alınması sonucunda özellikle operasyonel verimlilikte hedeflenen artışın yanı sıra, finansal süreçler daha hızlı ve etkin bir şekilde yürütülebilir hale geldi. Süreçlerin otomasyonu, bir yandan iş yükünün azalmasına imkan tanırken, diğer yandan da iş süreçlerinin daha ölçülebilir, izlenebilir ve kontrol edilebilir olmasını sağladı.