18 yıldır birlikteyiz We are together with you for 18 years
İMG: Konfeksiyon Teknik, Türkiye’de sektörel yayıncılığı başlatan ve bu alanda 28 yıldır öncülüğünü sürdüren İletişim Magazin Gazetecilik’in (İMG) yayınıdır. Türkçe ve İngilizce dillerinde yayın yapan 24 dergisiyle İMG’nin ürünleri büyük bir okuyucu kitlesince takip edilmektedir. Genç ve profesyonel kadroların dinamizmiyle giderek büyüyen İMG, Uluslararası, Sektör ve Aktüel olarak 3 ana başlık altında yayıncılık yapmaktadır. Konfeksiyon Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik Basım Tanıtım Tic. A.Ş.’ye aittir. Ayda bir yayınlanır. Konfeksiyon Teknik is published monthly. Adver ti sements responsibi lities published in our ma ga zine per ta in to adver tisers.
BİLGİ / Information: Yazı İşleri: Konfeksiyon Teknik Dergisi hakemli dergi olup, bu dergiye yazar veya yazarları tarafından başka bir dergide yayınlanmadığı beyanıyla birlikte gönderilen her yazı, ilgili kurul üyesi tarafından incelenerek bu üyenin olumlu görüşü üzerine yayımlanır. Tüm makale ve haberler elektronik posta ve CD ile gönderilebilir. Bilgi: Konfeksiyon Teknik Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir.
NİSAN | APRIL | 2012 YIL | YEAR : 18 - SAYI | ISSUE : 211
GRUP BAŞKANI Group Chairman
H. Ferruh IŞIK
İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SAN. TİC. A.Ş. adına sahibi SORUMLU GENEL YAYIN MÜDÜRÜ Editor-in-Chief
Mehmet SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com.tr
GENEL MÜDÜR YARDIMCISI Assistant General Manager
Ahmet KIZIL ahmet.kizil@img.com.tr
YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ News Editor
Ali ERDEM ali.erdem@img.com.tr
YAYIN KURULU BAŞKANI Editorial Board Chief
Prof. Dr. Cevza Candan
YAYIN KURULU Editorial Board
Prof. Prof. Prof. Prof. Prof. Prof. Prof. Doç.
SÜREKLİ YAZARLAR Permanent Columnists
Prof. Dr. İsmail KAYA Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN Ekrem Hayri PEKER
REKLAM MÜDÜRÜ Advertisement Manager
Yılmaz ÖZKAN yilmaz.ozkan@img.com.tr
DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ Foreign Relations Manager
Yusuf OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr
KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ Institutional Communicational Manager
Ebru PEKEL ebru.pekel@img.com.tr
SANAT YÖNETMENİ & BASKI SORUMLUSU Art Director & Press Officer
İsmail GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr
GRAFİK & TASARIM Graphics & Design
Hakan SÖZTUTAN hakan.soztutan@img.com.tr
MUHASEBE MÜDÜRÜ Chief Accountant
Musta fa AKTAŞ mustafa.aktas@img.com.tr
ABONE VE DAĞITIM Subscription and Circulation Ma nager
İsmail ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr
Dr. Dr. Dr. Dr. Dr. Dr. Dr. Dr.
Bülent Özipek H. Rıfat Alpay Yalçın Bozkurt E. Tekin Altınbaş W. Oxenham Emel Önder Yusuf Ulcay Yusuf A. Uskaner
ADRES | Head Office İh las Medya Center 29 Ekim Caddesi No: 23 P.K. 34197 Yenibosna - İSTAN BUL / TURKEY Tel : +90 212 454 25 00 Fax : +90 212 454 25 55 www.konfeksiyonteknik.com.tr | e-ma il : img@img.com.tr BASKI | Printed By | İH LAS Ga zeteci lik A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna - İstanbul Tel: +90 212 454 30 00 BÖL GE TEM SİL Cİ LİK LE Rİ BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81 KONYA | Metin DE MİR Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74 Advertising Representatives TAIWAN | Taiwan Bright Co. Ltd. | Mr. Vincent Lee Tel: 88 622 755 79 01 Fax: 88 622 755 79 00 vincent@mail.taiwanbright.com.tw JAPAN | Echo Japan Corporation | Mr. Ted Asoshina Tel: 8 133 263 50 65 Fax: 8 133 234 20 64 echoj@bonanet.or.jp KOREA | Jes Media Int. | Mr. Young Seoah Chinn Tel: 8224813411 Fax: 8224813414 jesmedia@unitel.co.kr
REKLAM İNDEKSİ ADVERTISEMENT A VE A ............................. 55-57 AK BARKOD .......................... 89 AKMAZ ................................. 15 AKTİF ISI ....................... 87-105 ATAK MAKİNE ..................... 101 ATAK MAKİNE ....................... 31 BARELLİ ............................... 73 BAŞ MAKİNE ......................... 91 BENTEKS .............................. 59 DATATEC .......................... A.K.İ DEĞİRMEN............................ 53 DEKAT .................................. 33 DERPA KIRTASİYE ................. 75 DOTEC ............................... 113 EGE MAKİNE......................... 85 FİLİZ MAKİNE ....................... 65 GLENGO ............................... 37 GÜNEŞ ENERJİSİ ................ 103 HASEL .................................. 77 INDUPRESS .......................... 67 İHLAS KOLEJİ ..................... 109 İHLAS PAZARLAMA ............... 93 İMG....................................... 95 İTİMAT .................................. 29 KARTEKS .............................. 25 KEÇOĞLU .................... Ö.K.İ - 1 KILIÇOĞLU ........................... 79 KLAS .................................. 121 KOLDAŞ ................................ 41 KRİSTAL ŞEHİR ................... 119 MALKAN MAKİNA ................ 2-3 MERKÜR FUARCILIK ............ 115 NEHİR MAKİNE ................45-47 NİT ÖRME ............................. 97 OSKAR İPLİK ........................ 43 ÖZBİLİM ................................. 7 ÖZER MAKİNE..................82-83 PAMUK ELEKTRONİK ............. 81 PATEKS .......................... KULAK SAİP DIŞ TİC. ........................ 49 SANKO..................................99 SERKON................................ 69 SEVMAK ............................... 23 SİLTER .................................. 51 SUNSTAR .............................. 13 ŞİMŞEK MAKİNE ................... 35 TETAŞ ...................... Ö.K - 17-19 TGSD .................................. 117 TTS MÜMESSİLLİK ...............A.K TÜRKİYE GAZETESİ ............ 123 TÜYAP KON. MAK.FUARI ..... 107 TÜYAP TEXPOEURASIA ....... 111 UĞUR MAKİNE ...................... 11 UHUT MAKİNE .................62-63 UZAY MAKİNE ....................... 21 UZMAN KONFEKSİYON .......... 27 ÜSTÜN MAKİNE .................... 39
EDİTÖR
İnovatif ürünler
Ali ERDEM Yazı İşleri Müdürü News Editor
6 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Teknolojinin baş döndürücü bir hızla değiştiği global dünyamızda, rekabet koşulları günden güne daha da zorlaşmaktadır. Her şey sürekli değişiyor, gelişiyor. Ayakta kalabilmek için artık hızlı, ucuz ve kaliteli olmak bile yetmeyebiliyor. Inovasyon yani pazara sürekli yeni veya iyileştirilmiş ürün ve hizmetler sunmak, güzel bir sürprizden ziyade beklenti haline gelmiş durumda. Inovasyon, ülkelerin yüksek hayat standartlarının ve şirketlerin devamlılığı için hayati önemli ve gereklidir. Günümüz rekabet gücünün belirleyicisi artık sadece düşük maliyetler değildir. Pazarın ihtiyaçlarına cevap verebilme esnekliği ve hızı, tasarım, yeni ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi, ürün ve hizmet kalitesi, müşteri isteklerine göre ürün ve hizmet üretimi, pazardaki ürünün yaşam süresi gibi pek çok faktör, artık maliyetlerden çok daha önemlidir. Özellikle şirketler açısından var olan pazar payını yükseltme, yeni pazarlara girme ve rekabet gücünü arttırma ancak bu sayede sağlanır. Bu yüzden bu faktörler inovasyon yaptırmayı gerektirmektedir. Bir firma için inovasyon, artan satışlarla ve pazar payıyla, geliştirilmiş ve iyileştirilmiş dağıtım performansıyla, portföyündeki yeni ürünlerin artan sayısıyla kazancın artması; yeni ürünlerin pazara çıkma sürelerindeki kısalma, artan üretim, dağıtımdaki süre azalması, kaynakların ve zamanın daha iyi kullanılmasıyla maliyetlerin azalması anlamına gelir. Bu nedenle inovasyona kurumsal stratejinin en önemli parçasını oluşturan ve sürekliliği olan bir faaliyet olarak yaklaşılmalı. Ülke ekonomisinde lokomotif görevini sürdüren tekstil sektörü, oldukça yoğun ve çetin rekabet şartlarında, rekabet gücünü arttırabilmesi için sadece maliyetleri düşürmekle sonuca ulaşması artık mümkün değildir. Sektörün özellikle tasarım, artan ve değişen müşteri isteklerine göre yeni ürün ve teknolojileri de geliştirilmesine gereken önemi vermelidir. Inovasyon, kavram olarak, hem bir sureci hem de bir sonucu anlatır. Inovasyon, girişimciliğin belli bir fonksiyonudur. Inovasyon, girişimcinin yeni kaynaklar oluşturarak veya mevcut kaynakların kullanım potansiyelini artırarak refah oluşturmasıdır.
PANORAMA
Hazır giyimde büyük buluşma TGSD Başkanı Cem Negrin, 3-4 Mayıs’ta düzenlenecek İstanbul Moda ve Hazır giyim Konferansı’na bu yıl ilk kez Japon alım heyetinin de geleceğini söyledi. Konferansta kurulacak masalarda yeni işbirlikleri hedefleniyor.
8 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD), 5-6 Mayıs 2011 tarihleri arasında Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek 4. İstanbul Moda Hazır Giyim Konferansı’nda dünyanın en büyük markalarının tepe yöneticilerini bir araya getirmeye hazırlanıyor. Ermenegildo Zegna Grup Başkanı Paolo Zegna, ‘Yün avcısı’ olarak bilinen Loro Piana’nın CEO’su Pier Luigi Loro Piana, Polo Ralph Lauren’in Üretim ve Tedarikten Sorumlu Başkanı Don Baum, İnditex Grup Tedarik Zinciri Tepe Yöneticisi Abel Lopez Cernadas’ın da hazır bulunacağı konferansta alım grupları ve tedarikçiler arasında 2 bin 500’ün üzerinde ikili görüşme yapılması bekleniyor. Türkiye’de ofisi olan ve olmayan Almanya, Amerika, Belçika, Bulgaristan, Fas, Japonya, İngiltere, İspanya, İtalya, Romanya, Suudi Arabistan, Tunus, Ürdün, Venezuella gibi ülkelerden alım heyetleri de konferansa gelecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret ederek hem konferansa katılım çağrısı yaptıklarını hem de sektör sorunlarını ilettiklerini açıklayan TGSD Başkanı Cem Negrin, “Dünya modasının hayal takımı olarak nitelendirilen liderleri ilk defa aynı çatı altında buluşturacağız. Konferansa binin üzerinde sektör temsilcisinin katılımı bekleniyor. Hazır giyim ve moda konferansı ile Türkiye’den global markaların çıkması için alt yapı oluşturuyoruz” dedi. Bu yıl konferansa yurt dışından 15 önemli isim katılacağını söyleyen Negrin, bin 500 katılımcı beklenen konferansa ilk kez Japon alım heyetleriyle masaya oturulacağını ifade etti. Moda Konferansında kurulan işbirliklerinin, farklı yatırım olanakları da ateşlediğini belirten TGSD Başkanı Negrin “Akşamları kim kiminle yan yana oturursa hazır giyim dışında da yatırımlar gelir, hep bunu düşünüyorum” diye konuştu. İSTANBUL HONG KONG ANADOLU SHENZHEN OLUR TGSD Yönetim Kurulu Üyesi ve Roman Tasarım Koordinatörü Suzan Toplusoy, sektörün tamamen imalata yönelik bir teşvik beklentisi bulunduğunu vurguladı. Penti Genel Müdürü Sami Kariyo ise Çin örneğini vererek Shenzhen bölgesinin tekstil teşviği sonrası geçirdiği büyük dönüşümü anlattı. Kariyo, “Türkiye’de
9 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
de bu şekilde belirli bölgeler oluşturmak ve bu bölgeler üzerinden kümelenme modeli ile hareket etmek mümkün. Bu kümelenme modelinin sektöre ayrı bir güç katacağını öngörüyoruz” diye konuştu. Güneydoğu’da hazırgiyim için böyle bölgelerin belirlenmesine nasıl bakacakları sorusuna Kariyo,”Sektör buna olumlu bakar. Merkezler yine İstanbul’da kalır ama imalat bu bölgelere kaydırılır. Bu bölgelerde üretim yapılır, istihdam artar” şeklinde konuştu. Cem Negrin ise Hong Kong örneği vererek, “İstanbul Hong Kong gibi olur. Hazır giyim ihracatı buradan koordine edilir ama imalat Anadolu’da canlanır. İthalata getirilen ek vergiler içeride üretimi artırmayı hedefliyordu ama bu başarılı olmadı. Ek vergi gelince Anadolu’da halihazırda var olan atölyelere yığılma oldu, bu da fiyatları artırdı. Buna rağmen yeni atölyeler kurulmadı. Ama doğru bir teşvikle yatırımlarda önemli bir artış sağlanabilir” dedi. FİYATLARDA İTALYA İLE YARIŞIR NOKTAYA GELDİK TGSD Başkan Yardımcısı Hadi Karasu, teşviklerin belirlenmesinde hükümet ile sürekli iletişimde olduklarını belirterek, “Tabii bazen sürprizler de oluyor ama sektörün önünü açacak bir teşvik bekliyoruz” açıklaması yaptı. Karasu Türkiye’nin hazır giyim ihracatında fiyat bazında gelinebilecek en yüksek
10 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
seviyeye geldiklerini belirterek, sektörün bu noktada sorununun maliyetlerden kaynaklandığının altını çizdi. “Maliyetlerin yüksekliği karlılığı baskılıyor, bu da yeni yatırımın önünü tıkıyor” diyen Karasu Türkiye’nin hazır giyim ihracatında fiyat bazında İtalya ile yarışır noktaya geldiğini anlattı. Kariyo bu noktada önlerinde birkaç yol olduğunu belirterek katma değeri yüksek teknik tekstile yönelme ve moda markalı ihracata ağırlık verme yönünde bir dönüşüm olduğuna işaret etti. Kariyo sektör genelinde markalı ihracatın yüzde 10’lar seviyesine çıktığını, hazır giyimin hızla fasondan markalı ihracata doğru yön aldığını vurguladı. Suzan Toplusoy da hem kumaş üreten, hem diken hem de moda ve marka yaratan bir ülke bulunmadığını, Türkiye’nin bu alanda ilk olabileceğini vurguladı. Toplusoy, potansiyeli gören yabancı fonların Türkiye’ye odaklandığını ve özellikle marka yaratan şirketlere son dönemde yabancı fonların büyük bir ilgisi olduğunu anlattı. ‘TESCO BAŞKANI SÖYLEDİ ÇİN’DEN DÖNEN BİZE GELİYOR’ Çin’den Türkiye’ye sipariş kayması eğiliminde artış olduğunun altını çizen Cem Negrin yeni teşviklerle sektörün önemli bir atılım yapabileceğini, bu potansiyelin olduğunu anlattı. Modanın çok hızlı değişmesi ile kısa dönemli koleksiyonların ağırlık kazanması hazır giyimde Türkiye’nin yıldızını giderek daha çok parlatıyor. ABD ve Avrupa’nın Çin’den yaptığı ihracatın bir bölümünün Türkiye’ye kayması öngörülüyor. Cem Negrin bu öngörüyü Tesco Başkanı ile Türkiye ziyareti sırasında yaptığı konuşmayı aktararak destekledi: “Tesco Başkanı bizzat söyledi. Çin’den yaptıkları ihracat yüzde 80’lerden yüzde 50’lere inecek. Bundan da en çok Türkiye faydalanacak.” UNIQLO’YU GETİRMEYE ÇALIŞIYORUZ Cem Negrin, yüksek teknolojili hazır giyim ürünlerini uygun fiyatla satarak dünyada bir fenomen haline gelen Japon marka Uniqlo’yu Türkiye’ye getirmeye çalıştıklarını söyledi. Negrin, son olarak New York 5’inci caddede açtığı mağaza ile büyük sükse yapan markanın Türkiye’de mağaza açmayı mı düşündüğünün sorulması üzerine, “Hayır, Türkiye’de üretim yaptırmaları
12 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
için çalışıyoruz. Bu Türk üreticiler için çok önemli bir gelişme olur” dedi. Uniqlo yüksek teknoloji ile çok hafif hazır giyim ürünleri üretmesi ile tanınıyor. TÜRKİYE ALGISI ÇOK DEĞİŞTİ TGSD’NİN 3 Mayıs’ta düzenleyeceği konferansın konuşmacıları arasında Moncler Yönetim Kurulu Başkanı Remo Ruffiini, Lee Cooper CEO’su Andy Dunkley, FG4’ten George Davies, Express CEO’su Michael Weiss ve Başkan Yardımcısı Colin Campbell, Gerry Weber’in sahibi Gerhard Weber, Nike Global Tedarik Direktörü Ernie Rose, M&S Erkek ve Çocuk Giyim Direktörü Karl Doyle, Cotton Council International’dan Marsha Powell bunlardan birkaçı. Cem Negrin dünyada Türkiye algısının çok olumlu bir şekilde değiştiğini vurgulayarak “Gelen konuşmacılara 1 lira bile vermiyoruz, tamamen gönüllü geliyorlar. İlk yıllarda çağırdığımız uzmanları getirtemezdik” dedi. Eurotex Başkanı da konferansa katılacağını bildiren isimler arasında yer aldı. GELEN ARKADAŞLARINI DA GETİRİYOR Konferans sırasında düzenlenen ve yabancı alıcı ile yerli satıcıları buluşturan ikili görüşmelere büyük ilgi olduğunu anlattı. Negrin, “Geçen yıl bizim konferansımız için Türkiye’ye gelen Zegna’nın sahibi İstanbul’daydı. Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen İtalyan yatırımcıları beraberinde getirmiş. Bu konferansların böyle bir faydası da oluyor. İtalyanlar şimdi Türkiye’de ortak olacak şirket arıyor” dedi. Geçen yıl Japonya’dan sadece bir şirketin konferansa geldiğini anlatan Negrin bu yıl ise 3 şirketin katılımcı olduğunu anlattı. TEŞVİK SİSTEMİNİ UMUTLA BEKLİYORUZ Dünya devlerine denim üreten DenimVillage’ın Genel Müdürü Karasu, 2005 yılında ortalama kot adet fiyatının 9-10 Euro iken bugün 15-16 Euro’ya çıktığını belirtti. Penti’nin Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kariyo ise “Bizde de çorap fiyatı 1.10 dolardan 1.40’a çıktı” diye konuştu. Sektör oyuncuları yeni teşvik sisteminden umutlu. Yeni teşvik kanunu ile sürenin 5 yıldan 10 yıla çıkacak olmasını çok olumlu bir değişiklik olarak yorumlayan Cem Negrin “Yeni teşviklerle artık hazır giyim sektörünü de mutlu etme zamanı geldiğini düşünüyoruz. Sektörümüz artık sahipsiz değil” dedi.
PANORAMA
UTİB’den Türkiye için rol model proje Sektörün şu anki en önemli ihtiyacının yeni pazarlar olduğunu ve dünyada hızla gelişen contract tekstil sektörüne yönelmek olacağını vurgulayan Burkay, hedef pazarları seçerken hedef ürünlerin de seçilmesi ve düz mallardan ziyade inovatif, moda ve trend oluşturacak ürünler geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), Tekstil Teknolojileri İhracat Liderleri Projesi kapsamında bir küme oluşturdu. Türkiye için de rol model olması hedeflenen proje kapsamında, sektörü temsil etme kabiliyeti
14 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
olan ve tekstilin farklı alanlarında üretim ve ihracat gerçekleştiren güçlü 14 firma bir araya geldi. Hedef pazarlar ABD, Brezilya, Hindistan, Çin ve Japonya’ya ihracatı artırıcı çalışmalara başlanıyor. Küme
PANORAMA
kapsamında bir araya gelen UTİB üyesi 14 tekstil firmasının yöneticileri, Marigold Otel’de düzenlenen toplantıda buluştu. Toplantı açılışında yaptığı konuşmada, dünya dış ticaretinin son 10 yıllık gelişiminde neredeyse 3 kattan fazla arttığına vurgu yapan UTİB Başkanı İbrahim Burkay, 5,5-6 trilyon dolardan 16-17 trilyon seviyelerine geldiğini söyledi. Öte yandan bu gelişimde tekstil sektörünün ise yüzde 80 düzeyinde artış gösterdiğini hatırlatan Burkay, “Bizim bu oyun sahasında karlılığa oynamamız gerekiyor. Büyüklükle ilgili planların bu sektörde işi yok, hedef mutlaka karlılık olmalı. 240 milyar dolarlık tekstil sektöründe Türkiye, 8 milyar dolarlık bir pay sahibi. Geçtiğimiz yıl ki ihracat artışımız Türkiye ortalamasının 3,5 puan üzerinde. 2011 bizler için son derece iyi geçti ve tekstil sektörü yüzde 23 ihracat artışı gerçekleştirdi” dedi. Bu artışın temelinde Avrupalı oyuncuların güç kaybetmesinin etkili olduğunu aktaran Burkay, rakiplerin müşterilerinin kendilerine yöneldiğini ve bunun pazar paylarını artırdığını dile getirdi. Sektörün şu anki en önemli ihtiyacının yeni pazarlar olduğunu ve dünyada hızla gelişen contract tekstil sektörüne yönelmek olacağını vurgulayan Burkay, “Hedef pazarları seçerken hedef ürünleri de seçmemiz ve düz mallardan ziyade inovatif, moda ve trend oluşturacak ürünler geliştirmemiz gerekiyor. Öte yandan contract tekstil sektöründe çok önemli platformlar oluşturuluyor dünyada. Bizim bu işi ciddi anlamda önemsememiz ve profesyonelleştirmemiz gerekiyor. Maalesef
16 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
ülkemizde contract tekstil sektörü istenilen düzeye gelebilmiş değil. Bu durumu geliştirmemiz şart” diye konuştu. PROJE KAPSAMINDA HEDEF ÜLKELER: ABD, BREZİLYA, HİNDİSTAN, ÇİN VE JAPONYA Projesi kapsamında ABD, Brezilya, Hindistan, Çin ve Japonya’nın hedef ülkeler olarak seçildiğini ve sektörde ciddi ithalat hacmi olmasına karşılık Türkiye’den tekstil ihracatının istenilen düzeye ulaşamadığı bu ülkelere yönelik ihracatı geliştirici projeler üretileceğini kaydeden Burkay, küme içerisinde yer alan 14 firmanın bundan böyle bir bütün halinde hareket edeceğini ifade etti. Projeyle farklı sektörler açısından da rol model olmayı hedeflediklerini belirten İbrahim Burkay, destek miktarının yüzde 75 olduğu projede 2 milyon 850 bin dolarlık harcamanın, 2 milyon 150 bin dolarının UTİB tarafından karşılanacağını söyledi. 3 yıl boyunca devam edecek projede ihtiyaç analizi, eğitim, danışmanlık, yurtdışı pazarlama, alım ve ticaret heyetleri ve tanıtım ve imaj oluşturma gibi faaliyet alanlarının yer aldığını belirten Burkay, Türk tekstil sektörünü pazarlama, koleksiyon ve tasarımda ön plana çıkarmak amacıyla girişimlerini dünya nezdinde sürdüreceklerini sözlerine ekledi. Toplantıda Tekno Yönetim Sistemleri Eğitim ve Danışmanlık’tan Makine Yüksek Mühendisi Ramazan Karakök de, kümelenme projesi kapsamında katılımcı firmaların eğitim ve danışmanlık ihtiyaç analizine ilişkin bilgiler verdi.
PANORAMA
Türk mühendis’ten özel kumaş üretimi Erciyes Üniversitesi`nden Doç.Dr. Levent Önal, elektromanyetik dalgalara karşı koruyan,3 boyutlu, antistatik, antibakteriyel ve terletmeyen kumaş geliştirdi. Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Önal, gümüş lif içeriği sayesinde elektromanyetik dalgalara karşı koruyan, 3 boyutlu, antistatik, antibakteriyel ve terletmeyen örme kumaş geliştirdi. Doç. Dr. Önal, yaptığı açıklamada, bir şirketle birlikte yürüttükleri projenin Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca desteklendiğini belirtti. Geliştirdikleri kumaştan üretilen giysilerin insanlara rahatsızlık vermediğini, termal konfor sağladığını ifade eden Önal, şöyle konuştu: “Proje kapsamında öncelikle 3 boyutlu yeni bir sandviç örme
18 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
kumaş yapısı geliştirdik. Metal iplikleri de bu yapıya hapsettik. Bunu da hem Erciyes Üniversitesinde hem Marmara Üniversitesinde hem de TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi`nde test ettik. Bulduğumuz sonuçlar çerçevesinde, elektromanyetik dalgaları absorbe edecek bir kumaş tasarladık. Kumaş yapılarımız yüzde 5 oranında gümüş lif içeriyor. Yani geliştirdiğimiz kumaşın antistatik, antibakteriyel, termal konfor sağlayan, su buharı geçirgenliği gayet uygun seviyelerde olan, insanı terletmeyen, fonksiyonel liflerden yapılmış 3 boyutlu örme bir yapısı var. Bu örme yapısının koruma faktörü
PANORAMA
20 desibel civarında. Örme kumaşlardaki elektromanyetik koruma faktörü itibarıyla literatürdeki en üst seviyeyi yakaladık.” Önal, dokuma kumaşlarla elektromanyetik kalkanlama sağlamanın örme kumaşlara oranla çok daha kolay olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi: “Çünkü dokuma kumaşlarda atkı ve çözgüler neredeyse düz bir biçimde bağlantı oluşturarak daha az geçirgenlikle tekstil yüzeyine dönüşebiliyor. İplikler eksenel yönlerde sürekli ve düz olarak konumlandıklarından, iplik yapısındaki metal lifler, eksenel yönlerde kesintisiz ve düz olarak akıyor. Örme kumaşlarda ise iplikler, ilmekli halde S`ler çizerek gidiyor. Örgü yapı dokuma kumaşa göre çok daha gözenekli ve gevşek olduğundan iplik yapısındaki metal lifler daha zor kafes yapı oluşturuyor. Bunun için giyerken rahat edersiniz. Hamile giysilerinin de esnek olması ve ağır olmaması gerekiyor. Bu nedenle uygun gramajda örme kumaş yapısı geliştirdik. Metal lifleri yapının içerisine hapsettik ve gümüş içeriğini yüzde 5`te tuttuk ki ticari olarak üretilebilir olsun. Bir giysinin ekonomik olabilmesi için gümüş içeriğinin
20 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
yüzde 5`in üzerine çıkmaması lazım. Zaten gümüş pahalı bir lif. Bir giyside yüzde 10-20 gümüş kullanırsanız süper bir kalkanlama etkinliği elde edersiniz ama ekonomik olmaz.” Ürettikleri kumaştan hamile giysisi tasarladıklarını belirten Önal, bu kumaştan yaptıkları iş dolayısıyla yoğun radyasyona maruz kalan kişiler için giysi üretilebileceğini kaydetti. HAMİLE GİYSİSİ ÜRETİLİYOR Karsu Tekstil AŞ Ar-Ge Şefi Bilgehan Ülger ise projenin yaklaşık 2 yıl sürdüğünü belirtti. Ürettikleri kumaşların farklı kullanım alanları olduğunu, radyasyona karşı 20-60 desibel arasında koruma sağladığını ifade eden Ülger, “Ürettiğimiz kumaşlar, hamile giysisi ve bebek şapkası yapımında kullanılıyor. Savunma sanayisinde de kullanılabilir” dedi. Ülger, kumaşın fiyatının standart kumaşlara göre yüksek olduğuna dikkati çekerek, kumaşta kullanılan metal ya da karbon liflerin fiyatının yüksek olması nedeniyle fiyatının da standart kumaşlara oranla 10-20 kat yüksek olduğunu söyledi.
PANORAMA
Malkan’da geleneksel Ar-Ge ödül töreni Türkiye’de sanayi tipi ütü makineleri üretiminde lider kuruluş olan Malkan Makine Ar-Ge ve yenilik çalışmalarında da sektörün öncüsü olmayı sürdürüyor. Bu kapsamda daha etkin bir Arge faaliyeti için tüm çalışanlarından katkı sağlamayı hedefleyen Malkan Makine Yönetimi, personelini teşvik ve motive edici projeler üretmeye devam ediyor. 2000 yılında, sektöründe bir ilki gerçekleştirerek ISO9001 Kalite Yönetim Sistemi kuran ve 12 yıldır başarıyla bu sistemin gereklerini yerine getirmeye devam eden Malkan, ISO-9001’in en önemli yapı taşlarından sürekli iyileştirme faaliyetlerine büyük önem veriyor. İyileştirme faaliyetlerini sadece tek bir bölüm veya departmanın görevi gibi görmeyen Malkan, firmadaki en alttan en tepeye, her birimdeki her bir personelin her türlü iyileştirme önerisini değerlendiren etkin bir sistem kurmuş vaziyette. Konu ile ilgili görüşlerine başvurulan Fabrika Müdürü Metin Kılıç “Malkan’da görevi, pozisyonu ne olursa olsun herkesin fikri bizim için çok kıymetlidir. Ancak insanlardaki potansiyeli
22 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
en üst seviyede ortaya çıkarmak için de birtakım teşvik edici unsurlara ihtiyaç vardır. İşte biz bu noktada personelden gelen tüm iyileştirme önerilerini değerlendiren, firmaya katkısını ve iyileştirme faaliyetine katılımı ödüllendiren bir sistemi başarıyla uyguluyoruz. Ve bundan da çok güzel neticeler alıyoruz” dedi. Her yıl sonunda, yıl boyunca toplanan tüm iyileştirme önerileri değerlendirilip, firmaya katkısına göre bir puanlamaya tabi tutulduktan sonra, öneri sahibi tüm personeller çeşitli şekillerde ödüllendiriliyor. 2011 yılına ait iyileştirme önerileri ödül töreni de Malkan Makine’nin fabrika binasında tüm personelin katılımıyla düzenlendi ve önerileri ile firmaya katkı sağlayan çalışanların ödülleri Genel Müdür Mustafa Alkan tarafından kendilerine takdim edildi. Ödül töreninde çalışanlarına yaptığı konuşmada Alkan “41 yıl önce tek başıma kurduğum bu firma sizlerin katkılarıyla çok daha iyi yerlere gelecek ve dünyada ülkemizi temsil eden bir Türk markası olma gururunu yaşamaya hep birlikte devam edeceğiz” dedi.
PANORAMA
Bavulda yeni rota Afrika Osmanbey ve Laleli’de Rusların bavul ticaretindeki payı azalırken Afrikalı alıcıların payı belirgin biçimde artmaya başladı. Rusya ile bavul ticaretinin azalması ve Afrika pazarındaki potansiyel birleşince, bavul ticaretindeki rota Afrika’ya döndü.
Osmanbey sokaklarında artık neredeyse Rusça’dan çok Afrika dilleri konuşuluyor. Osmanbey ve Laleli’de Rusların bavul ticaretindeki payı azalırken Afrikalı alıcıların payı belirgin biçimde artmaya başladı. Rusya’nın DTÖ’ye girmesi ve ticari anlaşmaların etkisi ile bavul ticaretinin azalması, resmi fatura sistemli ithalatın artması ve Afrika pazarındaki potansiyel birleşince, bavul ticaretindeki rota
24 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
Afrika’ya döndü. Avrupa’daki ekonomik kriz ve Ortadoğu’daki Arap Baharı süreci rotayı yeni pazar olan Afrika’ya çevirmişti. Osmanbey Tekstilci İşadamları Derneği (OTİAD) Genel Sekreteri Sami Kurt’a göre ise Afrikalı alıcılar çoktan Rusları geride bıraktı. Rusya ile bavul ticaretinin yavaş yavaş bitmek üzere olduğunu öne süren Kurt, “Osmanbey piyasasına artık Afrikalılar akın ediyor. Nijerya, Somali, Sudan’dan çok sayıda alıcı geliyor. Rusya ile bavul ticareti her geçen gün azalıyor. Bu sadece bizim için değil, diğer piyasalar için de böyle olacak. Ruslar artık gelmeyecek, kendi ülkelerinde de aynı şeyler var. Artık yeni gelişen ülkeler revaçta” açıklamasını yaptı. İHRACAT DENGESİ DEĞİŞTİ Osmanbey piyasasını terk eden ülkelerin yerini başka ülkelerin alacağını vurgulayan Kurt, “Osmanbey, 2-3 bin işletmenin olduğu, herkesin kendi markası ile üretim yaptığı bir pazar. O yüzden kolay kolay zorlanmaz ve yeni pazarlar bulur” dedi. Sektörel olarak ise AB’deki krizlerin yanı sıra Arap Baharı’ndan daha çok etkilendiklerini kaydeden Kurt’a göre en kaygı verici pazar İran. Bölgedeki gelişmelerin ticarete etkilerini değerlendiren Kurt, “5-6 yıl önce yüzde 60 kuzey ülkeleri, yüzde 40 Ortadoğu ve Afrika ülkelerine ihracat yaparken şimdi olay tersine döndü” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Suriye pazarının kapanması bizi etkiledi. Libya ile ticaret bir dönem durmuştu ama artık düzeldi diyebiliriz. Hatta Libya’da, Meridyen Fuarcılık eylül ayında bir moda fuarı düzenlemek istiyor. Libya diğer Afrika ülkelerine geçiş noktasında olduğu için bizim için büyük önem taşıyor. Suriye kısa sürede düzelecek gibi görünmüyor. Hatta gelişmeler İran’a yansıyacak gibi görünüyor. Gelişmeler İran’a taşarsa bizim için kötü sonuçlar doğurabilir.” Merter Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Gülgün Korkusuz ise Afrika’daki bavul ticaretinin gözle görülür bir şekilde arttığını ifade ederek, “Afrika müşterileri yoğun bir biçimde pazarlarımızda. 2011’de yüzde 20’ye varan bir artış gösterdi. Bavul ticaretini azaltmak mümkün değil. Ancak Rusya’nın DTÖ’ye girmesi, Türkiye ile gümrük anlaşmaları yapılması özel faturaları azalttı ve resmi faturaya geçişi hızlandırdı. Bavul ticaretinde artık rüzgar Afrika’dan yana esmeye başladı. 2012 yılından da bu anlamda umutluyuz” değerlendirmesini yaptı.
26 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
AFRİKALILAR PEK ÇOK TİCARİ BÖLGEDE ALIM YAPIYOR Afrikalı ülkelerin alım payının her gün biraz daha arttığını söyleyen LASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca da “Ancak şu an için Rusya’nın yerini alıyor diyemeyiz. Özellikle Nijerya’dan alımlar çok fazla. Türkiye’nin hem siyasi hem ticari anlaşmaları, ikili görüşmelerinin bunda büyük etkileri var. Afrika’da ticaretimiz her yıl yüzde 1520 oranında artıyor. Afrikalılar sadece Laleli’de değil, Türkiye’deki pek çok ticari bölgede varlar. Rusya bavul ticaretinde ise 2011, 2010 yılına göre daha iyi bir yıldı. 2012’den beklentimiz ise en kötü 2011 gibi geçmesi” dedi. Özellikle Kuzey Irak’la ilişkilerin çok iyi olduğunu ifade eden Eyyüpkoca, “Suriye’deki olaylardan sonra ticaretimiz yüzde 90 oranında azaldı. İran’daki devalüasyondan sonra alımlarda ciddi düşüşler oldu, yüzde 70’e varan düşüşlerden bahsedebiliriz” bilgisini verdi. TÜRKLER AFRİKA SOKAKLARINDA Türk-Afrika İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Tamer Taşkın ise Afrikalılar’ın Türk yatırımcı ve işadamlarına olan ilgisini, “Hayal bile edemezsiniz” diye tanımlayarak, “Afrika’nın önemi her koşulda artacak. Maden ve devlet ihaleleri konusunda birçok Türk firması çanta elinde Afrika’da dolaşıyor. Onların da Türkiye’ye büyük ilgisi var. Şansımız çok fazla ama Hindistan, Çin gibi rakiplerimiz de var. Somali’ye yapılan yardım atağı Türkiye’ye büyük bir kredibilite sağladı. Afrika ve Türkiye arasında 2002 yılında 4 milyar dolarlık iş hacmi, bugün 20 milyar dolar oldu. Bundan sonra daha hızlı artar Afrika’nın ticari hacmi 1 trilyon dolar. Yani 20 milyar dolar hiçbir şey” değerlendirmesini yaptı. PAZARLIKSIZ ALIŞ-VERİŞ YOK -Afrikalılar Arap dünyası gibi yerleşik aracı firmalar aracılığıyla ticaret yapıyorlar. -Az da olsa kendileri gelip, nakliyelerini sağlayan aracı firmalara malların teslim edilmesini kontrol ediyorlar. -Afrika ve Türkiye arasında ticareti sağlayan 15 büyük aracı firma bulunuyor. -Afrikalılar pazarlığı çok seviyor. Birim fiyattan indirim istemekle kalmayıp, toplam değerin üzerinden de tekrar indirim talep ediyorlar. -Bu bölgeden gelenler eşantiyona değer veriyor. Bir bloknot, kalem bile alıyor olmak onları mutlu ediyor.
PANORAMA
Yeni rakip Balkanlar mı oluyor Türkiyeden yaptığı tedariği belli ülkelere kaydıran H&M, yüklü alım için yeniden geliyor. Ancak Romanya, Bulgaristan gibi ülkelerde gelişen konfeksiyon sektörü, Uzak Doğu’dan daha ‘tehlikeli olacak gibi...
Türkiyeden alımları durduran global hazır giyim devi H&M geri dönüyor. İTKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, H&M’in geri dönüş hazırlıklarını doğrularken, bir yandan da Balkan ülkelerinde gelişen
28 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
konfeksiyon sektörüne dikkat çekti. Tanrıverdi, “Türkiye hızlı teslimat ve kaliteli ürün açısından Uzak Doğu’dan avantajlı. Ancak şu anda Romanya, Makedonya, Sırbistan, Bulgaristan gibi ülkelerde
PANORAMA
konfeksiyon hızlı bir şekilde gelişmeye başladı. Bizden daha avantajlı bir duruma geçtiler. Bu strateji devam ederse kesinlikle Uzak Doğu’dan daha tehlikeli olacak” açıklamasını yaptı. H&M, Türkiye’den yıllık yaklaşık 300 milyon euroluk alım yaparken bunu geçtiğimiz yılın sonuna doğru yüzde 80e kadar düşürmüştü. Şirket alım miktarını yeniden eski seviyesine taşımak için halen üreticilerle görüşme halinde. “Uzak Doğu’dan korkarken karşımıza Balkan ülkeleri çıkacak. Kısa vadede belki rakamlarımızı çok etkilemez ancak uzun vadede bizi sıkıntıya sokar” diyen Tanrıverdi, “İşçilik maliyeti olarak da bizden daha ucuzlar. Hem de her türlü hammaddeyi vergisiz alıyorlar. H&M gibi markalar da daha hızlı üretim yapabilecek Balkan ülkelerine yönelecek. O tür ülkelerde CNT sistemi geçerli. Yani ürünün her şeyini onlar verip, sadece dikişini yaptırıyor. Şu anda Romanya’da o konuda ciddi bir büyüme var. Bizden çok avantajlılar” diye konuştu. DEV BİR FRANSIZ ALICI TÜRKİYE’DE ARAŞTIRMA YAPIYOR H&M ve benzeri büyüklükteki firmaların Türkiye’ye ciddi bir geri dönüşü olduğunu söyleyen İTHİB Başkanı İsmail Gülle de başka bir Fransız firmasının Çin’den yaptığı bütün alımları Türkiye’ye kaydırmak üzere olduğunu açıkladı. Gülle, “Büyük bir Fransız firması, Çin’deki bütün alımını Türkiye’ye kaydırmak üzere yaklaşık bir ay kadar önce başvuruda bulundu. İstanbul, Bursa, Denizli gibi illerde milyar dolarlık alım gerçekleştirecek ve tüm alımını Türkiye’ye kaydıracak. Türkiye’yi tercih ediyorlar. Çünkü dünyada alım stratejileri değişti. Herkes neredeyse stoksuz çalışıyor. Avrupa da bu yüzden en yakınındaki ülke olarak Türkiye’yi seçiyor” bilgisini verdi. ÇİNDEN KAYIŞ HIZLANACAK TGSD Başkanı Cem Negrin ise H&Min geri dönüşüyle ilgili olarak “Zaman zaman bu tarz firmalar Türkiye gibi piyasalardan çekilirler, tekrar gelirler. Avrupa’da kriz biraz düzelir gibi olduğu için bir kısım alımların Türkiye’ye geleceğini bekliyorduk. Bunda Türkiye’nin çok büyük kapasiteyle çok hızlı mal yapması da etkili” değerlendirmesini yaptı. TGSD Başkanı Cem Negrin, “Türk üreticiler ve alım yapan firmalar yatırımlarına Türkiye dışında devam ediyor. Bu trend çekici bir teşvik çıkmadığı sürece Türkiye’de
30 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
değil, yurtdışındaki yatırımlara yarayacak gibi görünüyor. Türkiye’deki üretimin büyümesi için 10 yıllık ciddi teşvikler çıkması gerekir. Türk firmalar Mısır, Fas gibi ülkelerde fabrika açmayı düşünüyor. Çünkü vergi artışı sonrası fiyatları artırmak gerekli hale geldi. Bunun da çözümü Türkiye’de yatırım değil şu anda” diye konuştu. 3 BİN YENİ VE BİN İKİNCİ EL TEZGAH SİPARİŞİ VERİLDİ Hazır giyim ithalatına getirilen verginin sektöre önemli katkıları olduğunu belirten İTHİB Başkanı İsmail Gülle, “Faydalarını iç piyasada her şekilde görüyoruz. Atölyeler açıldı. Dokuma yatırımları yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Önemli bir kapasite artışına gidildi” dedi. Gülle yeni yatırımlarla ilgili bilgi verirken, “Geçtiğimiz günlerde yapılan fuarda üç bine yakın tezgah ve bin kadar da ikinci el tezgah siparişi verildi. Türkiye’de yüzde 100 cari fazla veren sektörler çok az ve bunlardan biri de tekstil. Hem ihracat olarak rakamlar da yapılan işlemin doğru olduğunu gösteriyor” bilgisini verdi. UZAK DOĞU KALİTEYİ DEĞİL FİYATI ARTIRDI Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkanı Nedim Örün, H&Min Türkiye’ye yeniden giriş yaptığını kendisinin de duyduğunu belirterek, “Henüz sipariş verilmedi ama görüşmeler yapıldığını duyduk. Bangladeş’te aradıklarını bulamadılar” dedi. Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) Başkanı Özcan Torun ise H&Min Türkiye’ye geri dönmesinin Ege Bölgesinde yeni atölyeler kurulmasını sağlayacağını söyledi. Torun, “H&M, Ege Bölgesinde 5- 6 tane büyük firmayla çalışıyor. Bu firmalar da İzmir’deki hazır giyim sektörünün lokomotifi. Bu firmalar sayesinde 20-30 fasoncu ayakta kalıyor. H&Min gelişi, diğer büyük markaları da harekete geçirebilir” dedi. Torun Avrupa siparişlerinin yeniden Türkiye’ye dönüyor olmasının ardındaki sebebi, “Uzak Doğu’da fiyatlar arttı ancak kalite aynı oranda artmadı” sözleri ile açıkladı. Coğrafi yakınlığın bu noktada Türkiye açısından büyük avantaj olduğunu belirten Torun, “Dünyanın tekstilde en önemli konfeksiyon altyapısına sahip birkaç ülkeden biriyiz. Diğer dev üreticilerin de Türkiye’den alımı hızlandıracağını bekliyoruz” bilgisini verdi.
PANORAMA
İpekiş kumaşlarına özel ilgi İpekiş, moda ve kumaş sektörünün önemli buluşma noktalarından biri olan Paris Premiere Vision Tekstil Fuarı’na gelen moda markaları ve profesyonelleriyle buluştu.
Dünyanın önde gelen kumaş markalarından biri olma yolunda hızla ilerleyen İpekiş, 14-16 Şubat’ta Paris’te gerçekleşen ve moda ve kumaş sektörünün bir araya geldiği Premiere Vision Tekstil Fuarı’na bir kez daha katılarak önemli moda markalarıyla buluştu. İpekiş’in düzenli olarak katıldığı fuar, 2013 ilkbaharyaz sezonunda ağırlıklı olan mavi, şeker pembesi, turuncu, yeşil, lila, beyaz ve patlıcan moru gibi renklerle donatılırken, 2013 ilkbahar-yaz koleksiyonlarının tanıtımına da sahne oldu. Fuarda kumaş üreticilerinin ürünlerini sergilediği ve trendleri takip etmek isteyen moda profesyonellerinin uğrak noktası olan Trend Area’da İpekiş,
32 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
kaliteleriyle fark yaratan 12 farklı kumaşıyla yerini alarak geniş ürün yelpazesiyle göz doldurdu. Dünyanın pek çok ülkesinden kumaş seçmek için Paris’e gelen moda tasarımcıları ve ünlü moda markalarının temsilcileri, Türk kumaşlarına hayran kaldı. Fuarda İpekiş’in akıllı kumaş koleksiyonundaki su ve leke tutmayan Bionic Finish ve maksimum hareket kabiliyeti ve dayanıklılık sağlayan Pure Woolstretch akıllı kumaşları yoğun ilgi görürken, Ultimate grubundaki kumaşlar kaliteleriyle ve Trend grubundaki kumaşlar da kombinleriyle dikkat çekti. İpekiş Eylül 2011’de gerçekleşen Premiere Vision Fuarı’na da katılmış
PANORAMA
ve İpekiş’in “Power” isimli Woolstretch akıllı kumaşı, iki milyon kumaşın değerlendirildiği “Premier Vision Awards” kumaş yarışmasında elemeler sonucunda yüz kumaş arasında kalmıştı. Versace, Armani, Christian Dior gibi dünya devi moda markalarına üretim yapan, İpekiş’in Kumaşın 7 Harikası konseptindeki akıllı kumaş koleksiyonunda su ve leke tutmayan Bionic Finish, maksimum hareket kabiliyeti ve dayanıklılık sağlayan Pure Woolstretch, gün boyu hoş koku yayan parfüm kokulu Bioperfume antibakteriyel Silverplus, zayıflamaya yardımcı Slimming, polen itici Zeropolen, koyu renklerde yakıcı güneşe rağmen serin tutan ve UV etkisini azaltan Cooldark kumaşları bulunuyor. HİJYEN SAĞLAYAN SİLVERPLUS Tüketicilerin farklı ihtiyaçlarına yenilikçi ürünleriyle cevap veren yılların markası İpekiş, Kumaşın 7 Harikası konseptli akıllı kumaş koleksiyonu kapsamında gümüş iyonlarıyla ferahlık ve hijyen sağlayan antibakteriyel akıllı kumaş SilverPlus’ı sunuyor. SilverPlus kumaşından dikilen giysileri kullananlar, günboyu ferahlık hissediyor ve sağlıklı kalıyor. SilverPlus kumaşı, Alman Rudolf GmbH’nin geliştirdiği ve patentine sahip olduğu SilverPlus Antibakteriyel Gümüş İyonu teknolojisinin İpekiş’in yüzde yüz yünlü kumaşa uygulanmasıyla ortaya çıkarılıyor. Terleme gibi durumlarda kumaşın içine yerleştirilen
34 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
gümüş iyonları aktive olarak ferahlık ve hijyen sağlıyor. Antibakteriyel ve antimikrobiyel etkiye sahip SilverPlus akıllı kumaşı, bakteri çoğalmasını önlerken, istenmeyen koku oluşumunu da engelliyor. Aynı zamanda deri yüzeyindeki doğal dengeyi koruyan kumaş, tekstilde kalite ve güveni simgeleyen OEKO-TEX 100 standardına da uygun.
PANORAMA
Yenilikçi ve innovatif makineler bu fuarda Konfeksiyon makineleri sektörü, 31 Mayıs’ta TÜYAP’taki büyük buluşmaya hazırlanıyor. Avrupa ve Asya’nın 2012 yılındaki en büyük konfeksiyon makinesi fuarı, 23. Uluslararası Konfeksiyon Makineleri, Nakış Makineleri, Konfeksiyon Yan Sanayi ve Aksesuarları Fuarı, 31 Mayıs – 3 Haziran 2012 tarihleri
36 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. 2011 yılında 16.2 milyar dolar ile en fazla ihracat gerçekleştiren üçüncü sektör olan hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün yarattığı 2.5 milyonu aşkın
Hal Stan l: 2 d: 20
1
PANORAMA
istihdam ile Türk ekonomisinin çeyrek asırdır lokomotifi konumunda olmasında büyük paya sahip Konfeksiyon Makinesi 2012; 23. Uluslararası Konfeksiyon Makineleri, Nakış Makineleri, Konfeksiyon Yan Sanayi ve Aksesuarları Fuarı, yeni hedef kitlelere ulaşmak açısından önemli bir pazarlama platformu niteliği taşıyor. 23 yıldır büyük bir başarı ve istikrarla, Türk konfeksiyon sektörünün arkasındaki büyük güç olan Konfeksiyon Makinesi 2012 Fuarı, 31 Mayıs 3 Haziran 2012 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. YENİLİKLERİN BULUŞMA MERKEZİ Bölgedeki en büyük konfeksiyon üreticisi ülke olan Türkiye, üretim kapasitesi, knowhow birikiminin yanı sıra konfeksiyon ve tekstil üretimi yapan ülkelerin merkezinde yer alması nedeniyle son derece önemli bir konumda bulunuyor. Dünyanın ve Türkiye’nin önemli ve güçlü konfeksiyon ve nakış makinesi üreticilerinin katıldığı Konfeksiyon Makinesi 2012 Fuarı, dünya çapında üretici ve tedarikçilerle birlikte alıcı ve satıcıları da bir araya getiriyor. Avrupa, Rusya, Kafkaslar, Ortadoğu, Afrika, Yakındoğu Asya ülkelerinden konfeksiyon üreticileri, sektördeki yenilikleri görmek ve aynı zamanda alım yapmak için bu fuarı bekliyor. Katılımcı firma sayısı, sergilenen makine çeşitliliği ve sergileme alanı bakımından Avrupa, Afrika, Arap Yarımadası, Kafkasya, Rusya ve Ukrayna Bölgelerinde gerçekleşen fuarların “en büyüğü” olan Konfeksiyon Makinesi 2012, 23. Uluslararası Konfeksiyon Makineleri, Nakış Makineleri, Konfeksiyon Yan Sanayi ve Aksesuarları Fuarı, ziyaretçilere dünya çapında üretilen makineleri bir arada görme imkanı sağlayarak önemli bir ticaret hacmi oluşturacak. Fuar kapsamında konfeksiyon dikiş makineleri, nakış makineleri, kapitone, yatak, yorgan makineleri, pastal serme, kesim
38 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
makineleri, ütü makine ve presleri, lazer kesim makineleri, dijital baskı makineleri ve malzemeleri, katlama ve paketleme makineleri, temizleme makineleri, kalite kontrol cihazları, metraj ölçüm makineleri, depolama ve askı sistemleri, etiketleme ve desen baskı sistemleri, dikiş ve nakış iplikleri, konfeksiyon yan sanayi ve aksesuarları (etiket, lastik, kurdela, tela, vatka, düğme, çıt çıt, perçin, fermuar, pul, payet, boncuk, askı) ve makine yan sanayinin ürün ve hizmetleri yanında plotter kağıtları, CADCAM yazılımları, kesintisiz güç kaynakları, buhar jeneratör ve kazanları ile diğer lojistik hizmetler de ziyaretçilerle buluşturulacak. Türk hazır giyim sektörüne markalaşma ve kalite yaratmasında rekabet gücü kazandıran ve dünyada üretim yapan tüm konfeksiyon makinesi üreticilerinin yoğun ilgi gösterdiği fuarı 2010 yılında 29 ülkeden 372 firma ve firma temsilciliği ve Türkiye dahil 42 ülkeden 36.772 profesyonel ziyaret etmişti. 2 yılda bir düzenlenen ve 2012 yılında 98.000 m2 kapalı alanda gerçekleşecek fuara bu yıl da rekor sayıda ziyaretçi bekleniyor. MAKİNE ÜRETİCİLERİ ÜRÜN LANSMANLARIN İÇİN BU FUARI BEKLİYOR Özellikle Dünya’da hazır giyim üretiminin en yaygın olduğu, Mısır , Bangladeş, Hindistan gibi ülkelerde yoğun tanıtımı yapılan fuara, Ortadoğu ,Uzakdoğu ve Balkanlar’dan yoğun ilgi var. Tekstil üretiminin son yıllarda öne çıkan gözde üretim merkezi olan Makedonya, Sırbistan, Karadağ, Kosova’dan 200 kişilik alım heyeti fuara makine almaya geliyor. Mısır, İran, Fas, Ürdün, Cezayir, Pakistan’dan da alım heyetlerinin davetli olduğu fuarın, 2012 yılı içinde, Dünya’da alternatifi bulunmuyor. Sergilenen bütün makinelerin çalışıyor durumda olmasıyla “görkemli bir konfeksiyon atölyesi” görünümü yaratacak fuara gerek konfeksiyon üretimine yeni başlayacak ülkelerden gerekse üretimde makine parkurunu yenileyecek ülkelerden çok sayıda ziyaretçi bekleniyor. 23 yıldır gösterdiği istikrarlı başarısıyla, sektörün beklentilerini karşılayan bir fuar olan Konfeksiyon Makinesi 2012 Fuarı’nda; Konfeksiyon Dikiş Makineleri, Nakış Makineleri, Pastal Serme, Kesim Makineleri, Katlama ve Paketleme Makineleri, Temizleme Makineleri, Kalite Kontrol ve Metraj Ölçüm Makineleri, Ütü Makine ve Presleri, Desen Yapma Sistemleri, Etiketleme ve Desen Baskı Sistemleri, Dikiş ve Nakış İplikleri, Makine Yan Sanayi ve Aksesuarları yer alacak.
PANORAMA
Işıldayan nevresim Günümüz ticaretinde sadece kar marjı düşünülmesinden dolayı, ürünlerdeki kalitesizlik oranı ve memnun olmayan müşteri sayısı her geçen gün artmakta. Çeşitli zorluklar ile elde edilen kazanımlar, kalitesi düşük ürünler ile harcanması hiç bir açıdan etik bulunmaz. Ömür Dış Ticaret, 1984 tarihinden bu güne, müşterilerin emeklerine değer vermekte. Müşterilerin yaşam kalitelerini yükseltmek için en iyi ürünü en uygun fiyata ulaştırmaktan memnuniyet duyduklarını belirten Ömür Dış Ticaret Genel Müdürü Kürşat Bilici, insanlara faydalı olmayı kendilerine ilke olarak benimsendiklerini söyledi. Ürün yelpazelerine ekledikleri “Işıldayan Nevresim” ile bu başarılarına devam edeceklerini belirten Bilici, çalışmaları hakkında bilgi verdi.
40 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Işıldayan nevresim nedir? “Ürünümüzü tasarlarken kullanıcılarına bir sürpriz yapmasını istedik. Şöyle ki, nevresim takımını serdiğinizde farklı renklerde ve desenlerde normal bir nevresim takımı olduğu izlenimini vermektedir. Fakat işin aslı öyle değil. Çünkü kullanılmaya başladığında içerisinde bulunan, desenlere gizlenmiş özel bir boya, odadaki ışığı içine hapsederek karanlık olmasını bekler. Ortam karardıktan sonra hapsettiği ışığı yansıtmaya başlar. Her nevresimin ayrı bir hikayesi vardır.” Nevresimin özelliği nedir? “Ürünlerimiz %100 pamuktan üretildiği için tamamen doğaldır. Pamuk vücudunuzun rahat nefes almasını sağladığı için rahat uyku
PANORAMA
sizler için perilerin en çok sevdiği deseni nevresimimize uyguladık. Aydınlık ortamda rengarenk desenleri ile içinizi ısıtırken, karanlık ortamda aynı şeklini koruyarak ışıldar. Sizler rahat yataklarınızda yatarken en güzel perileri adeta rüyalarınıza davet eder. Ekose desenli ışıldayan nevresim Rüyada ekose görmek çevrenizdeki insanlardan memnun olduğunuza, sıkıntıdan uzak olduğunuza işarettir. Ekose desenli nevresiminizde uykuya dalarken sadece aydınlık ortamda değil aynı zamanda karanlık ortamda da ekose formunu koruyarak, sizleri rüyalarınızda değer verdiğiniz insanlarla buluşturmak adına ilham vermesi için tasarlanmıştır.
uyumanızı sağlar. Ayrıca pamuk yumuşak ve daha dayanıklıdır. Işığı yansıtma özelliği, yıkama ve kurutma ve ütüleme talimatlarına uyulduğu sürece 5 yıl garantilidir.” Her nevresimin bir hikayesi var dediniz açıklar mısınız? Çiçek – Ekose – Sahra – Gül ve Çocuk modelimiz olmak üzere beş farklı modelimiz ve bu modellerimizin renkleri mevcuttur. Biz nevresimlerimizi sadece renk ve desenler ile değil hikayeler ile de süsledik. Kullanıcılarımızın sadece uykuya dalarken değil uyku esnasında da rahat ve huzurlu olmaları gerektiğini düşündük.” Çiçek desenli ışıldayan nevresim Çiçek desenimizde kullandığımız çiçeğin adı Peri Çiçeği. Bir zambak türüdür. Mitolojide perilerin en çok sevdiği çiçektir. Bizde mitolojik bilgiden esinlenerek
42 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Sahra desenli ışıldayan nevresim Prenses Şehrazat, Bin bir Gece Masallarının ana çerçevesini oluşturan masaldır. Şehrazad ile Şehriyarın hikayesidir. Pers şahlar şahı Şehriyar, Vezir’in kızı Şehrazad. Şehrazat babasının tüm itirazlarına rağmen Şehriyar ile evlenmeye razı olur. Evlendikleri gece çok sevdiği kız kardeşine veda etmek için Şehriyar’dan müsaade ister. Bu veda esnasında kız kardeşine bir masal anlatır. Masalı yattığı yerden dinleyen Şehriyar Şehrazad’dan kendisine de bir masal anlatmasını ister, o bitince bir masal daha... Bu durum binbir gece devam eder. Şehrazad oğullarını masalları ile eğitir. Erdemli ve iyi kalpli bir insan olmalarını sağlar. Üç oğlan çocukları olur. Sahra modelimiz, Prenses Şehrazatın sarayını, ay ve yıldızların altında seyrederek, yıldızların içerisinden rüyalar ülkesine yolculuğunuzda sizlere eşlik eder. Gül desenli ışıldayan nevresim Güzelliğin temsilcisi Gül ve Sevginin temsilcisi Kalp desenleri ile süsledik bu modelimizi. Aydınlık ortamda Gül bahçesinden, karanlık ortamda Aşk bahçesine geçişinde sizleri sevgi dolu rüyalar alemine taşımada yardımcı olur. Çocuk desenli ışıldayan nevresim Asyalı, Avrupalı birçok ülkeden çocuk Karakterlerini, karikatürize ederek resmettiğimiz bu modelimizde, karanlık ortamda yüzlerce yıldız ve ay ışıldayarak ortaya çıkmaktadır. Etrafında balonların uçuşmasıyla mutlu olan çocuklar, yataklarına girdiklerinde ay ve yıldızların parlaklığı eşliğinde huzur dolu uykularına dalarlar.
PANORAMA
Laleli’nin çehresi değişiyor Alt ve üst Laleli olarak tüm sokak ve caddelerde başlatılan yol çalışmalarında son noktaya gelindi. Haziran sonunda tamamlanması planlanan projeyle Laleli’nin çehresi değişiyor. İstanbul’da tekstil sektörünün kalbi olarak bilinen Laleli’nin sokak ve caddelerinde değişim başladı. 8 trilyonluk bir yatırımla LASİAD ve Fatih Belediyesi işbirliğiyle gerçekleştirilen projenin bu yılın ikinci yarısında tamamlanması hedefleniyor. LASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca, Laleli’deki yol yapım çalışmalarına yaklaşık bir yıl önce başlandığını belirterek LASİAD’ın mevcut projeyi hızlandırılmasını sağladığını söyledi. Projenin toplam maliyetinin 8 trilyon olduğunu vurgulayan Eyyüpkoca, belediyenin proje planlama ve işçilik kısmını karşıladığını belirtti. LALELİ YENİ ÇEHRESİ İLE İLERLEMEYİ SÜRDÜRECEK Eyyüpkoca, Laleli işadamları olarak bölgenin gelişimi için her türlü desteği vermeye devam edeceklerini vurgulayarak şöyle devam etti: “Türkiye tekstil üretiminde dünyanın kalbidir. Laleli bölgesi markaları olarak bizler de dünyanın birçok ülkesine ihracat yapıyoruz. Hangi ülkede neler tercih ediliyor, karakterleri, alışkanlıkları neler, çok iyi biliyoruz dünya bir ülke olsaydı başkenti İstanbul olurdu,
44 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
modanın başkenti de Laleli olurdu. Haziran sonunda tamamlanacak projeyle Laleli’nin tüm çehresini değiştiriyoruz. Geçmişten bugüne birçok zorluğu aşarak gelen Laleli, değişen çehresiyle mutlak surette gelişerek ve büyüyerek ilerlemesini sürdürecek.
PANORAMA
Dünya markaları `Made in Turkey` yazacak
Hugo Boss, Armani, Lacoste, Escada gibi ünlü markaların kumaşını üreten Türk şirketleri, isimlerinin ve üretimin Türkiye`de olmasının bilgi olarak tüketiciye ulaşması için düğmeye bastı.
46 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Hugo Boss, Armani, Lacoste, Escada gibi ünlü markaların kumaşını üreten Türk şirketleri, isimlerinin ve üretimin Türkiye`de olmasının bilgi olarak tüketiciye ulaşması için düğmeye bastı. Kumaş üretiminde önemli bir bilgi birikimi olduğundan yola çıkan şirketler, bu sayede ihracat potansiyellerinin daha da artacağını belirtiyor. Versace, Hugo Boss, Armani gibi dünyanın önde gelen markalarına kumaş tedarik eden Türk şirketleri, bu markaların mağazalarında satılan ürünlerde kendi etiketlerini kullandırmak için düğmeye bastı. Sanko Holding`in lokomotif şirketlerinden İsko`nun Pazarlama Sorumlusu Banu Yenici, “Son 2 yıldır marka yatırımına başladık. İtalyan Haikure pantolon markası artık etiketlerinde bizim ismimizi kullanacak. Diesel markası da öyle. Çünkü bu şirketlere inovasyonu biz veriyoruz.” dedi. Şirket denim üretiminde 400 milyon dolarlık ciro ile Türkiye`nin en önde gelen firması durumunda. Lacoste, Escada gibi şirketlerle çalışan Anteks yöneticilerinden Ali Gülser, üretimin yüzde 95`ini ihraç ettiklerini ifade etti. İç pazarda ve yurtdışında marka bilinilirliğini artırmak için her yıl inovasyona 2 milyon dolar yatırım yaptıklarını belirten Gülser, bu sayede geçen yılı yüzde 20 büyüme ve 100 milyon dolar ciro ile kapattıklarını kaydetti. Altınyıldız da özellikle komşu ülkelerde bilinilirliğini artırmak için ciddi bir reklam bütçesi planladı. Altınyıldız İç Pazar ve Amerika Satış Direktörü Onur Güner, “Türkiye`deki reklam harcamalarının en az yarısı kadar komşu ülkelerde tanıtım yapmak için bütçe ayırdık” dedi. 2011`i 100 milyon dolar ciro ile kapatan şirketler arasında bulunan Yünsa da yurtiçinde ilk kez bir fuara katılarak raflarda daha fazla yer almayı planlıyor. Armani ve Hugo Boss`a kumaş üreten Yünsa`nın Pazarlama Müdürü Serhat Ödük, bu yıl Uzakdoğu ve Brezilya`da büyüme planladıklarını ve 14 milyon metre kumaş üretmeyi hedeflediklerini söyledi.
PANORAMA
Beyaz gibi davranan siyah kumaş İzmir’de üretim yapan Sun Tekstil’nin patronu Şükrü Ünlütürk, “Beyaz gibi davranan siyah renkli kumaş ürettik. Yazın da siyah tişört giyeceğiz ama sıcaklamayacağız. Otolar için de yeni döşeme geliştirdik. Koltuklar otonun klimasıyla sıcak ya da serin olacak” dedi. Türkiye tekstilden daha uzun yıllar ekmek yiyecek. Çünkü Türk tekstilcisi daha teknolojik ve katma değeri yüksek ürünlere yöneliyor. İzmir’de 5 bin metrekare kapalı alanda tam entegre üretim yapan Sun Tekstil, bu konuda en iyi örneklerden. 2011’de 175 milyon dolar ciro yapan firma, mikrokapsüllü kumaşlar, sinek ve böcek kovucu kumaşlar, yağ ve kir itici apre verilmiş kumaşlar, medikal ve spor giyimde kullanılan özel kumaşlar üreterek ünlendi. Firmanın kurucusu Şükrü Ünlütürk, son iki projeyi “Beyaz gibi davranan siyah kumaş ürettik. Siyah tişörtü artık yazın da giyeceğiz. Otolar için de yeni döşeme geliştirdik. Koltuklar oto klimasıyla sıcak ya da serin olacak” diye konuştu. Sabri Ünlütürk, tekstilde artık örtünme,
48 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
ısınma ve moda ihtiyaçlarının çok ötesinde taleplerin ortaya çıktığını, giysiler ve diğer tekstil ürünlerinden insan hayatını kolaylaştıracak faydalar beklendiğini söyledi. Bu kapsamda üretim anlayışlarını değiştirerek yenilikçi kumaş üretimine odaklandıklarını ifade eden Ünlütürk, müşterilerin ihtiyaçlarına göre kumaş geliştirdiklerini belirtti. Ünlütürk, önceki yıllarda Almanya’daki itfaiye teşkilatının kullanacağı giysiler için geç tutuşan ve koku üretmeyen, büyük spor giyim markaları için ter emici ve bakteri üremesini engelleyici, kayak giysileri için UV filtreli kumaş ürettiklerini, son olarak İngiltere’de okul kıyafetleri üreten bir firma için kir tutmayan kumaş geliştirdiklerini belirtti. Dünya genelinde laboratuvar ortamındaki
çalışmaları yakından takip ederek bu teknolojilerin tekstile uyarlanmasında aktif rol oynadıklarını dile getiren Ünlütürk, son olarak siyah kumaşların karakterini değiştiren bir teknoloji üzerinde çalıştıklarını anlattı.Almanya’da geliştirilen Coldblack boyar maddesini kumaşa uygulayarak kimyasal işlemlerle yenilikçi bir siyah kumaş geliştirdiklerini dile getiren Ünlütürk, şöyle dedi: “Siyah kumaş özellikle yazın sıcak günlerinde insanı bunaltması nedeniyle tercih edilmiyordu. Geliştirilen bu teknolojiyle siyah kumaş beyaz gibi davranarak ışığı büyük oranda yansıtacak. Kumaşın görünümünde herhangi bir farklılığa neden olmayan bu işlemle artık yazın en sıcak günlerinde dahi sıcaktan etkilenmeden siyah tişört giymek mümkün olacak. Şu anda deneme üretimlerini yapıyoruz. Gelecek yıl bu ürünleri raflarda görebileceğimizi tahmin ediyorum.” 25 YIKAMAYA DAYANIKLI KUMAŞLAR Ünlütürk, yeni fonksiyonlar geliştirmenin yanında mevcut kumaşların daha dayanıklı olması için de çalışmalar yürüttüklerini bu kapsamda ABD’li bir firmayla yenilikçi apre teknolojileri üzerine çalıştıklarını dile getirdi. Bu uygulamayla 25 yıkamaya dayanıklı kumaş geliştirdiklerini anlatan Ünlütürk, şunları söyledi: “Normalde özellikle koyu renk kumaşların 4 yıkamada rengi atmaya ve çekme yapmaya başlar. Dünyada örgü kumaşlarda sadece bizde olan bu teknolojiyle 25 yıkamada dahi ilk günkü renk ve biçimini koruyan, dayanıklı kumaşların üretimine başladık. Bunu bu sezon Marks&Spencer’a verdik. Şimdi bu teknolojiyi ucuzlatmak için Santez Projesi yürütüyoruz. Çalışmanın tamamlanmasıyla giyim alışkanlıklarını önemli ölçüde değiştirecek çok dayanıklı kumaşlar üreteceğiz.” OTO KOLTUĞUNA ÜÇ BOYUTLU DÖŞEME İzmir’de yatırımını yeni tamamladıkları ve deneme üretimlerine başladıkları bir projeyi açıklayan Şükrü Ünlütürk şu bilgileri aktarıyor: “İzmir Serbest Bölge’de yabancı ortaklıkla tesis kurduk. Oto koltukları için üç boyutlu döşeme malzemesi üretiyoruz. İçinde hava kanalları var ve bunlar süngerin yerini alıyor. Bu döşeme sayesinde koltuklar otomobilin klimasıyla serinleyip ısınıyor. Şu an koltuk ısıtma için bir ısıtıcı sistem gerekiyor. Bu, son bulacak. İlk anlaşmayı da Mercedes ile yaptık.”
50 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
LCW’den Malatya’ya OSB Memlekete vefa düşüncesiyle Malatya’da birçok sosyal sorumluluk projesine imza atan Tema Holding’in patronu Vahap Küçük, şimdi de uzun soluklu bir istihdam hamlesine hazırlanıyor. Batı’daki tekstil üreticilerini Malatya’da yatırıma teşvik eden LC Waikiki markasının tüm haklarına sahip olan Tema Holding, 100’den fazla küçük işletmenin faaliyet gösterebileceği bir tür organize sanayi bölgesi inşa edecek. Burada yatırım yapan ve yeni istihdam yaratan şirketlerin personel vergisini de Tema Holding üstlenecek. 100 ŞİRKETE TEKLİF GİTTİ Tema Mağazacılık İç Denetim Müdürü Halil İbrahim Ayaşlı, projeyi bir yıl önce resmi kurumlara sunduklarını ve gerekli olan araziyi satın aldıklarını söylüyor. Ayaşlı, projenin çıkış noktasını şöyle anlatıyor: “Devlet 2010 verilerine göre 1.9 milyon yeşil kartlı aileye aylık bin 53 liralık destek veriyor. Bu ailelerden bir kişi istihdam edildiğinde ise asgari ücretinin işverene yükü aylık 350 TL. Gönlümüzden geçen her aileden bir
52 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
kişiyi SGK’lı yaparak bu yükü azaltmak.” Malatya’daki arazide bir an önce üretime geçilebilmesi için öncelikli olarak fason üretim yaptırdığı şirketlere teklif götürmüş LC Waikiki. 100’den fazla üreticiye dosya sunulmuş, 30 kadarından olumlu yanıt almış. “İstanbul’daki fason üreticilerimizi oraya topluyoruz. En az üç yıl boyunca şirketlere desteğimizi sürdüreceğiz. Şartlarımız bu tesislerde yeşil kartlıları istihdam etmeleri ve kadınlara pozitif ayrımcılık yapmaları” diyen Ayaşlı, teklifi kabul eden şirketlere personel maliyetinin brüt bölümünü karşılayarak ve iş garantisi vererek destek olacaklarını ifade ediyor. Şu anda 300’den fazla fason üreticiyle çalışan ve yılda 1 milyar liradan fazla alım yapan LC Waikiki, projeyle İstanbul’daki üreticilerin rekabet şartlarını da iyileştirmeyi planlıyor. Proje İŞKUR ve Malatya Valiliği’nin desteğiyle yürütülüyor. İŞKUR, yeni işe alınacak çalışanlara mesleki eğitim desteği vererek projenin içinde yer alacak. Ayaşlı, proje için ilk etapta 15 milyon lira ayrıldığını ve ilk bin 500 yeşil kartlıya iş kapısı açılacağını belirtiyor.
PANORAMA
Türk forklift sektörünün yeni yüzü = CHERY İş ve istif makineleri sektörüne girme kararı alan Tetaş İç ve Dış Ticaret AŞ., CHERY Heavy Industries ile anlaşma imzalayarak Ocak 2012 itibariyle Türkiye distribütörü oldu. Çin’in en büyük şirketlerinden CHERY GROUP bünyesinde bulunan CHERY Heavy Industries şirketi, 2010 yılının Şubat ayında toplam 100 milyon USD’ı aşan bir yatırım ile 180.000 metrekarelik bir alan üzerinde kurulmuş. Şirketin hedefi yılda 30.000 adet forklift üretmek ve 500 milyon USD satış geliri elde etmek. İstif makineleri sektörünün tamamına hitap edebilen CHERY ürün gamında 1’den 16 tona kadar olan dizel forkliftler, 1’den 3.5 tona kadar olan benzinli ve LPG’li forkliftler, 1’den 3.5 tona kadar olan akülü forkliftler, 1-1.5 tonluk paletli istifleyiciler,
54 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
2 tonluk akülü transpalet ve 3 tonluk çekiciler bulunmaktadır. 29 Mart – 01 Nisan 2012 tarihleri arasında Tüyap Fuar Merkezi’nde düzenlenecek WIN 2012 World of Industry Fuarında 10. Hall’deki B220 numaralı alanda sergilenecek olan ürünlerle birlikte, Türk forklift sektörüne yeni bir renk katacak TETAŞ ve CHERY işbirliği müşterilerin dikkatine sunulacaktır. 2012 yılını sektöre giriş ve organizasyonundaki yapılanma yılı olarak gören Tetaş İç ve Dış Ticaret A.Ş., şirketin ve mümessili olunan CHERY markasının bilinirliğini arttırma hedefi ile 06 – 10 Haziran 2012 tarihleri arasında CNR Fuar Merkezi’nde düzenlenecek ANKOMAK - 19. Uluslararası İş Makineleri, Yapı Elemanları ve İnşaat Teknolojileri Fuarı’na da katılacak.
PANORAMA
Pamuğun ipeğe dönüşümü Söktaş, yeni kumaş koleksiyonu “Meander 71”le inovasyon ve tasarımın mükemmel dengesini kurdu. 2013 ilkbahar-yaz parçalarına yaz mevsiminin canlılığı ile yumuşaklığını buluşturan yenilikçi kombinasyonlar damga vurdu. Lüks gömleklik kumaş tasarımı ve üretiminin sayılı markalarından Söktaş, 40. Yılını inovasyonla kutluyor; “Meander 71” dönemi başlıyor. Eylül 2011’de moda dünyasına Paris’teki Premiere
56 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Vision’da “merhaba” diyen Meander71’in 2013 ilkbahar-yaz koleksiyonu Şubat 2012’de, yine Premiere Vision’da modacıların beğenisine sunulacak. Tekstil uzmanları, moda dünyası
PANORAMA
tarafından büyük beğeniyle karşılanan “Meander 71”in dünyaca ünlü Mısır (Giza) ve Amerikan (Pima) pamuklarından üretilen kumaşlarla yarışacak inceliğe ve dayanıklılığa sahip olduğuna dikkat çekiyor. PAMUK İPLİĞİ VE “COMPACT” TEKNOLOJİNİN SIRRI Lüks gömleklik kumaş kategorisinde dayanıklılığı kadar, ipeksiliği ve doğal parlaklığıyla da adından söz ettirecek “Meander 71”in sırrı, ipliğini oluşturan pamukta gizli. Nazilli Pamuk Araştırmaları Enstitüsü işbirliğiyle geliştirilen, Söktaş Çiftliği’nde özel koşullarda yetiştirilen pamuklardan eğrilen ipliklerin elyaf uzunluğu, koleksiyondaki kumaşların incelik, ipeksilik ve dayanıklılık gibi özelliklere sahip olmasını sağlıyor. “Compact” teknolojisiyle eğirilen iplikler, kumaşların daha yüksek sürtünme haslığı kazanırken daha tüysüz olmalarına yol açıyor. Özel kumaş
58 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
konstrüksiyonları da “Meander 71”in lüks gömleklik kategorisinin tüm yıldızlarıyla yarışmasını sağlayacak özelliklerini perçinliyor. HAFİF VE ELEGAN PEK ÇOK SEÇENEK Türk ve İtalyan tasarımcıların ortak çalışmalarıyla hazırlanan, ağırlıklı olarak hafif ve elegan kumaşlardan oluşan koleksiyonda klasisizmin eskimeyen yüzü ile modernizm mükemmel bir denge oluşturuyor. Modern erkeğin hem kravatlı hem de kravatsız kullanabileceği poplin, twill ve panama kumaşlardan oluşan “Meander 71”in 2013 ilkbahar-yaz sezonu tasarımları keten çeşitlerle zenginleşiyor. Adını Söktaş’ın ilk üretime başladığı Söke yakınlarındaki Menderes Nehri ile yine Söktaş’ın kuruluş yılı olan 1971’den alan “Meander 71”deki kumaşlar, tüm pamuklu ürünlerde olduğu gibi vücuttaki teri emmekle kalmıyor, aynı zamanda tenin nefes almasını sağlayarak sağlıklı bir giyim çözümü de sunuyor.
Salon: 12 - Stand: 1209 A
PANORAMA
5 konfeksiyoncu şirketleşti fiyatlar yarıya düştü KOSGEB’in KOBİ’lerin rekabet gücünü yükseltmeye yönelik İşbirliği-Güçbirliği Destek Programı kapsamında, 5 küçük esnafın kurduğu şirketle İzmirli konfeksiyoncular rekabet gücüne kavuştu.
Ortak sorunlara ortak çözümler üretilmesi amacını taşıyan KOSGEB’in İşbirliği-Güçbirliği Destek Programı kapsamında, 5 küçük esnafın İzmir Terziler
60 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
ve Konfeksiyoncular Odası’nın işbirliğinde kurduğu şirket sayesinde, kentteki konfeksiyoncular rekabet gücüne kavuştu. İTKO Moda Tasarım Modelistlik Ayakkabı
PANORAMA
Takı Tasarımı Eğitim ve Organizasyon Şirketi, kalıp çıkarma, model üretme ve koleksiyon hazırlama hizmeti veriyor. Daha önceleri koleksiyon hazırlamak için İstanbul’a gitmek zorunda kalan firmalar, bu hizmeti şimdi İzmir’de hem de yarı fiyatına alma fırsatını yakaladı. İzmir Terziler ve Konfeksiyoncular Odası Başkanı Mevlüt Turun, gelen talep üzerine bu projeyi hazırladıklarını ve hayata geçirdiklerini söyledi. Şirkete olan ilginin büyük olduğunu vurgulayan Turun, şubata kadar fuarlara koleksiyon hazırlayan firmaların müracaatlarını yaptığını, şu anda koleksiyon hazırladıklarını bildirdi. Turun,kalıp çıkarma, model üretme ve koleksiyon hazırlama hizmeti verdiklerini ifade etti. Geçtiğimiz ekim ayında aralarında KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan’ın da açılışınakatıldığı şirketin sadece İzmir’de değil, İzmir dışında da heyecan getirdiğine dikkat çeken Turun, şu anda Akhisar’daki firmalardan da talep olduğunu dile getirdi. Turun, bu hizmeti sadece oda üyelerine değil, Ege Bölgesi başta olmak üzere tüm Türkiye’ye hatta talep olması halinde yurtdışına da hizmet vermek istediklerini kaydetti. Daha önceleri koleksiyon hazırlamak için İstanbul’a gidildiğini hatırlatan Turun, “Şimdi artık bu hizmeti yarı fiyatına biz veriyoruz”dedi. KOSGEB’in “İşbirliği &Güçbirliği” Programı kapsamında şirket kurduklarını hatırlatan Turun, iki yıllık proje kapsamında KOSGEB’ten 190 bin TL hibe aldıklarını bildirdi. İki yıllık proje kapsamında 6 kişilik bir profesyonel ekip istihdam edildiğini anlatan Turun, “Başbakanımız artık birleşin diyor. Bu güzel bir proje. İki yıl aynı işkolunda 5 kişilik bir grup müracaat yapıyor, proje hazırlıyor. Kabul gördükten sonra şirket kuruluyor. Biz gelen talep üzerine böyle bir proje hazırladık. Odalar içinde böyle bir projeyi hayata geçiren Türkiye’deki ilk oda biziz. Odamızın paydaş olduğu bu şirket küçük esnafın bireysel olarak yapamadıkları hizmeti veriyor. Kalıp çıkarma makinasını büyük firmalar alıp bu üniteyi kurabiliyor. Profesyonel
ekibini çalıştırabiliyor. Kalıbını, modelini üretebiliyor. Bu imkanı olmayan kendi üyelerimize daha ucuza model üretmek ve kalıp çıkartma hizmeti vermek amacıyla yola çıktık” bilgilerini verdi. 21 GENÇ AVRUPA’DA MODA TASARIM EĞİTİMİ ALACAK Turun, Oda bünyesinde 1993 yılından beri moda merkezi olarak da hizmet verdiklerini, bu merkezde tasarım, kalıp çıkarma, stilistlik, photoshop eğitimi verdiklerini söyledi. “Avrupa çağını yakaladık” diyen Turun, geçtiğimiz yıl Almanya, Çek Cumhuriyeti, İtalya ve Hollanda’ya 10’ar kişilik ekipler halinde eğitime gönderdiklerini, 40 kişinin eğitim aldığını bildirdi. Turun, önümüzdeki yıl da Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Leonardo da Vinci Mesleki Eğitim Projeleri kapsamında İtalya, Almanya ve İngiltere’ye 7’şer gruplardan oluşan 21 genci Avrupa’ya Moda Okullarında “Moda Tasarım” eğitimi almaya göndereceklerini bildirdi. “TERZİLİK ÖLDÜ DİYE BİR ŞEY YOK” Yaklaşık 28 yıldır İzmir Terziler ve Konfeksiyoncular Odası başkanlığı yapan ve asıl mesleğinin terzilik olduğunu hatırlatan Mevlüt Turun, 2 bin 500 üyeleri olduğunu, bunlardan bin tanesinin terzi, bin tanesinin konfeksiyoncu, 500 kişinin de çeyizci, kuru temizleme, temizleyici gibi değişik iş kollarında faaliyetlerini sürdürdüğünü bildirdi. “Terzilik öldü diye bir şey yok” diyen Turun, sözlerine şöyle devam etti: “Çağ bunu gerektiriyor. Terzilik öldü diye bir şey yok. Onlar da ekmek yiyor. Yeni dikmek istemiyorlar, tadilatla geçimlerini sağlıyorlar. Çağa ayak uydurmamız lazım. 1980’li yıllarda NATO komutanları benim müşterimdi. Şimdi azaldı. Alsancak’taki işyerimde terzilik mesleğini sürdürüyorum. Hazır konfeksiyonla rekabet etme gibi bir kompleksimiz yok. Bizim işimiz çok zor. Dikecek eleman da yetişmiyor artık. Genç nesil terzi tanımıyor.”
61 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
Yeni sezon trendleri Texbridge’de belirlendi Düzenlendiği ilk yıla göre içeriğini daha da zenginleştiren Texbridge, dünyanın önemli tekstil fuarlarını belirleyen trend tahmincilerini İstanbul’da ağırladı. Avrupa ve Asya arasında tekstil köprüsü kurma hedefiyle yola çıkan Türkiye’nin tek kumaş ve aksesuarları fuarı Texbridge, trend seminerleriyle, trend ofisleriyle, katılımcı firmalarıyla, profesyonel alıcılarıyla dünyanın kumaş ve aksesuar seçiminde referans olarak gördüğü bir fuar olma hedefine adım adım yaklaştığını gösterdi. Kumaş ve aksesuarları fuarı Texbridge’de 2013 İlkbahar-Yaz sezonunun
64 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
trendleri belirlendi. Seneye kumaş ve aksesuarlarda uçuk renklerin, saçlarda ise doğadan esinlenen renklerin hâkim olacağı aktarıldı. Tekstil sektörünün önde gelen dernekleri ve birliklerini ardına alan, 8-10 Mart tarihlerini kapsayan Texbridge Fuarı, 20 bin metrekarelik alanda 150 firmanın katılımı ile yapıldı. Fuara aralarında Mango, Zara, Maxmara, Adidas ve Gap’ın yer aldığı 2 bin 800 yabancı, toplam 14 bin 370 sektör profesyoneli konuk oldu. AVRUPA VE ASYA ARASINDAKİ TEKSTİL KÖPRÜSÜ Texbridge Fuarı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan UTİB Başkanı İbrahim Burkay, fuarla birlikte Avrupa ve Asya arasında tekstil köprüsü kurma hedefine adım adım yaklaşıldığını söyledi. Katılımcı firma ve ziyaretçi sayısına dikkat çeken Burkay sözlerine şöyle devam etti: “Çok farklı ülkelerden alım heyetleri geldi ve kendilerinin temsilcileriyle yaptığım görüşmelerde onların da fuardan çok memnun ayrıldıklarını öğrendim. Biz bu fuarda firmaların ticari faaliyetlerinin yanı sıra, dünyada gelecek yılın moda ve renk trendlerini belirleyen usta isimleri de sektörle buluşturduk. Yapılan tüm seminerler katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Ayrıca ülkemizin ciddi söz sahibi olduğu denim sektörü de fuarda yerini aldı. Önümüzdeki dönemde özellikle aksesuar anlamında da katılımı artırıp fuarımızın dünyanın önemli fuarları arasına gireceğine dair hiçbir şüphemiz yok.” YABANCI KATILIMCI FİRMALARIN YÜZÜ GÜLDÜ CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem de Texbridge Fuarı’nın büyük bir başarı ile sonuçlandığını belirtti. Erem, Türkiye’nin önde gelen tekstil üreticilerinin Avrupa, Brezilya ile Ortadoğu’dan gelen kumaş alıcılarından önemli miktarda talep aldıklarını dile getirdi. Erem, “Texbridge’te denim bölümü büyük ilgi gördü. Türkiye denim üreticileri son trendleri sergileme fırsatı yakaladı. Fuarın İtalyan, Fransız ve Yunan katılımcılarını en çok mutlu eden konuk ise yeni ortaklıklar yaptıkları Türkiye’den hazır giyim üreticileri oldu” ifadelerini kullandı. Erem, katılımcıların ve ziyaretçilerin Texbridge’in son yıllarda trendi yükselen İstanbul ve Türk kumaş üreticilerinin başarısı nedeniyle dünyanın en büyük fuarı
66 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
olmaya çok çok yakın olduğu görüşünde olduklarını sözlerine ekledi. KUMAŞ VE AKSESUARLARA UÇUK RENKLER HAKİM OLACAK Düzenlendiği ilk yıla göre içeriğini daha da zenginleştiren Texbridge, dünyanın önemli tekstil fuarlarını belirleyen trend tahmincilerini İstanbul’da ağırladı. Fuar sırasında ünlü trend tahmincileri Niek De Prest ve Michel Minne’nin oluşturduğu ‘Free’ adını verdikleri trend alanı ile ilgili verilen seminerde 2013 ilkbahar/yaz sezonu kumaş ve aksesuarlarda uçuk renklerin hakim olacağı, saçlarda ve kozmetikte ise doğadan esinlenen renkler olacağı söylendi. RENK SEÇİMİNDE KADIN-ERKEK AYRIMI YOK Küresel alanda birden fazla disipline hitap eden renk tahmincisi Pantone firması, bayan, erkek giyimi, spor kıyafeti, kozmetik, yaşam biçimi, endüstriyel ve grafik tasarım alanlarında yol gösterici renk paletlerini Texbridge için sundu. Pantone, 2013 ilkbahar/yaz sezonu için önemli olan kilit yaklaşımın online dükkanlar için renkleri canlı kılmak gerektiği görüşünde. Pantone’ye göre; “Modada yeni trend androjenleşme, saflaşma yönünde. 2013’te insanlar daha az makyajlı ve düz saçlı olacak. 2012 yılını mandalina turuncusu olarak belirleyen Pantone, bu rengin aksesuarlara ve iç tasarımlara hakim olduğunu söylüyor. Artık erkekler ve kadınlar için ayrı renklerin yok. 2013’te ise sarı ve beyazla grinin kombinesi hakim oluyor.” YÜKSEK BEL PANTOLANLAR YENİDEN GELİYOR İtalya’nın ünlü tasarımcıları Umberto Brocchetto ve Massimo Munari tarafından oluşturulan Denim Trendleri, katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Umberto Brocchetto, Türkiye’nin denim konusunda son yıllarda önemli bir noktaya geldiğini belirterek, “Bugün dünya tekstil firmaları arasında yolu Türkiye’den geçmeyen hiç kimse yok. 2013 denim trendleri hakkında ipuçları veren Massimo Munari de kadında tekrar yüksek bel pantolon modasının geleceğini ve etek boylarının uzayacağını belirterek, “Kadınlarda yüksek bel daha çekici duruyor. Gelecek yaz kadınlara erkek modelli pantolonları giydireceğiz. Bu modellerde denim ve keten karışımı hafif kumaşlar kullanılacak” dedi.
PAZAROLA
Pazarlamanın Patagonyası
Uzak ve bilinmeyen ülke manasında Patagonya, Şili ile Arjantin arasında dümdüz bir bölgenin adı. Patagonia, aynı zamanda, pazarlamayı, adından başlayarak, üretim öncesinden tüketim sonrasına, baştan sona iyi planlamış, Dava Destekli Pazarlama’ya örnek, alışılmamış işler yapan bir Amerikan markası... Firma 1970’lerden bu yana dünyaya doğa sporlarına yönelik giysiler ve aksesuarlar satıyor. Doğa aktiviteleri, inovasyon ve kalite ile özdeşleşen bu şirkette genel müdür, dağcılıkla başlayan kişisel hayatını, işi, firması ve markasıyla özdeşleştirmiş. Personelini doğa sporları için cesaretlendirdiği, önde gelen doğa sporcularını kendine “elçi” seçtiği gibi, yeni ürünler, yeni fabrika ve tedarikçiler ararken ve hemen her konuda doğal çevreyi kendine iş, çevreye zarar vermemeyi de markasına prensip edinmiş.
Prof. Dr. İsmail KAYA ismailkaya@gmail.com
Şirketin Sürdürülebilir Pazarlama alanındaki duruşu ve iş felsefesi de enteresan. Kurucusu Yvon Chouinard, ihtiyacınız yoksa almayın, elinizdekilerin kıymetini bilin, atmayın, değerlendirin, diyor. “Her ne yaparsak çevreye zarar veriyoruz. Tamamen zararsız iş yapmak mümkün değil. Ne kadar büyürsek, çevreye zararımız da o kadar artıyor, doğal kaynakları hızla tüketiyoruz. Ama, biz büyümek istemiyor, insanların gerçekten ihtiyaç duyduklarında ürünlerimizi satın almalarını istiyoruz. Büyümek için ayıracağımız bütçeyi, işimizi daha iyi yapmak ve çevreye verdiğimiz zararı azaltmak için kullanıyoruz.” Patagonia diğer girişimleri yanında “Ortak Tehdit İnisiyatifi” ile tüketicileri daha az satınalmaya, ürünlerini tamir ettirip tekrar kullanmaya, geridönüşümle yeniden değerlendirmeye özendiriyor. Müşterilerin artık ihtiyaç duymadıkları mallarını eBay’e yönlendiriyor veya firmaya geri yollamaya davet ediyor. Çöpe gitmesini önlüyor. Pazarlama sürecinin en başından, tüketim sonrasına kadar, ürünlerine sahip çıkıyor, bütün sorumluluğu üstleniyor. İş dünyası şimdiye kadar delicesine satmaktan, aşırı tüketim ve göstermelik sosyal sorumluluk kampanyalarından bir türlü vazgeçemedi. Bakalım, insanlık için hayırlı bir dava peşine düşüp, bu davayı işiyle ve ticâretiyle hemhâl etmeyi başarmak kimlere nasip olacak!
68 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
Yeni İnci’den inovatif ürünler Yıllardır iç giyim sektörünün önde gelen firmaları arasında olan Yeni İnci, inovatif ürünlere yönelme kararı aldıktan sonra kısa sürede 30’a yakın ürünle adından sektörde söz ettirmeye başladı.
Yenilikçilik anlamında sınır tanımayan KOBİ’ler toplumda ihtiyaç duyulan ürünü tasarlayıp piyasaya sunma konusunda da hızlı davranıyor. Yeni İnci de bunlardan biri. Bugün babasından aldığı işi yeni ürünlerle büyütme azmiyle çalışan Yeni İnci Yönetim Kurulu Başkanı Furkan Atakan, şirketin kuruluşu ve gelinen süreçle ilgili sorularımızı cevaplandırdı.
70 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Yıllardır tekstil sektörünün içerisinde hizmet veren bir kuruluş olarak, geçmişten günümüze Yeni İnci’yi nasıl tanımlarsınız? “Yeni İnci’nin esas kuruluşu iç çamaşırıydı. 1964 yılında tuhafiyecilikle başladık. 30 metrekarelik küçük bir tuhafiye dükkânıydı. Düğme ve tokanın satıldığı dükkânımızda çamaşır da bulunuyordu. İç çamaşırına olan yoğun ilgi bizi imalata sürükledi. İlk
PANORAMA
sütyenle imalata başladık. 2000 yılına kadar bu şekilde ilerledik. 2000 yılından itibaren şirketin başına ben geçtim. Erken yaşta daha çok tecrübe edinmiş oldum. Yeni İnci marka olarak bugün 2000 farklı noktada yer alıyor. Pazar payı olarak ise Türkiye’deki 3 büyük üreticiden bir tanesiyiz. Ürünlerimizi 50 farklı ülkedeki iç çamaşırı mağazaları ve cornerlara pazarlıyoruz. Bugün itibarıyla yılda 2,5 milyon adetlik üretim gerçekleştiriyoruz. “ Firmanızın sektöre sunmuş olduğu ürünler ve kullanım alanlarından bahseder misiniz? “Firma olarak 2006 yılında üretmeye başladığımız erkeklere yönelik Kitaro markasının yanı sıra, 2009 yılından bu yana satışını yaptığımız kadın, erkek ve çocuk koleksiyonları olan Homewear ev giysisi markasıyla varlığımızı sürdürüyoruz. Yeni İnci olarak herkese hitap edecek geniş ürün yelpazesine sahibiz. Ürün skalamızda dantelli büstiyerler, jartiyerler, kombinezonlar, gipürlü dekolte sütyenler ve zarif dantelli ürünler bulunuyor. Ayrıca günlük kullanım için basic ve fonksiyonel minimiser ve maximiser ürünlerimiz de var. Kadınlar özel kıyafetlerin altında ihtiyaç duyacakları çok çeşitli bir korse grubumuz ve göğüs kanserine maruz kalmış hastalarımız için protez sütyenlerimiz de mevcut. Bunların yanında bayanların zor zamanlarında yardımlarına koşacak değişik
fonksiyonlarında aksesuarlarımız var. Bu gruba “hin serisi” adını verdik. Adını kadınların kusurları örtmek için akıllarına gelen hinliklerden alıyor. Bayan iç çamaşırı dışında erkek çamaşırı, erkek, kadın ve çocuk pijamaları da üretmekteyiz.” Bildiğiniz gibi sizin gibi aynı sektörde faaliyet gösteren değişik firmalar ve ürünler mevcut. Sizi farklı kılan nedir? Kullanıcıların ürünlerinizi tercih sebebi nelerdir? “Yeni İnci, kuruluş yılından bugüne kaliteli ürünü ulaşılabilir fiyata sunma politikası ile yoluna devam ediyor. Bizi farklı kılan öncelikli sebep bu diye düşünüyorum. 500 farklı ürünümüz var. Bu çok ciddi bir rakam. İnovatif ürünlerimiz çok fazla. 18 farklı bedende sütyen üretimi yapıyoruz. Büyük göğüslü kadınlar için özel sütyen dikimi yapıyoruz. Göbekli erkekler için korseli boxer’larımız mevcut. Göğüs kanseri sonucu göğsünü kaybedenler için protez sütyenlerimiz var. Kullanıcıların talepleri doğrultusunda üretim yapmaya özen gösteriyoruz. Bu da haliyle ürünlerimize olan ilgiyi artırıyor.” Tekstil sektörü her geçen gün yeniliklerle buluşuyor. Giyim trendleri de değişmeye başladı. Tercih edilebilir ürünler ve yenilikler konusunda çalışmalarınızdan bahseder misiniz? “Yeni İnci’nin amacı, bir kadının mağazamıza girdiğinde A’dan Z’ye iç
71 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
2,5 milyon adetlik üretimimizi iki yıl içinde yüzde yüz artışla 5 milyona çıkarmayı hedefliyoruz. Şubeleşme yolunda bir kilometre taşı olarak nitelendirdiğimiz ikinci fabrikamız ile artı 500 kişilik istihdam da sağlayacağız. Yeni fabrikamızda özellikle mayo üretimine ağırlık vereceğiz. Yeni İnci olarak iç giyimin her alanında olmak istiyoruz. Müşterilerimizin de beklentileri bu yönde. Tasarım grubumuz mayo üretimi için farklı model çalışmaları yapıyor.”
giyime yönelik aradığı her şeyi bulmasını sağlamak. Bunun dışında çocuk ve erkek grubunu da kapsayan pijama üretimimize de ağırlık vereceğiz. Yenilik olarak ise yoğun bir şekilde mayo ve çorap sektörüyle ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ürünlerimizde AZO Testi Belgesi bulunuyor. Bu da tercih edilen bir marka olmamızı büyük ölçüde etkiliyor.” Bildiğim kadarıyla yeni yatırım ve farklı alanda üretim çalışmalarınız var. Bu konularda biraz bilgi verebilir misiniz? Buradaki amacınız ve hedefleriniz nelerdir? “Yeni İnci olarak bu yıl İstanbul Bayrampaşa’da ikinci fabrikamızın açılışını yapacağız. Altyapısı hazır olan fabrikamız 6 bin metrekare alan üzerinde kuruldu ve tüm donanımı da tamamlandı. Yeni yatırımımızı hem ekonomik hem de toplumsal açıdan önemli buluyoruz. Yaklaşık 4 milyon dolarlık bir yatırımla hayata geçirdiğimiz fabrikamızla yıllık
72 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Globalleşen dünyada Türk tekstilinin geleceğini nasıl görüyorsunuz? “Pazar payı 3,5- 4 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip olan iç giyim sektörü, 2011 yılını olumlu sonuçlarla kapattı diyebilirim. Türkiye bugün, iç giyimde Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinin en önemli tedarikçilerinden biri. Sektörümüzün tek sıkıntısı markalaşamamak. Yeni İnci Arap ülkelerinde ve Azerbaycan’da çok kuvvetli. 2011 yılında gözlemlediğimiz en önemli konuların başında Mısır’da Yeni İnci tabelasıyla mağazaların yer alması oldu. Ben açıkçası iç giyim sektöründe yabancı markalara çok şans vermiyorum. Ülkemizde hem imalat yapıp hem de tüm şehirlere satış yapan yabancı bir marka yok. Kaldı ki yabancı markaların fiyat aralıkları oldukça yüksek. 2012 yılında da hem kendi firmam hem de diğer Türk markaları olarak sektöre hareket katacağımızı düşünüyorum. 2012 senesinde markalaşmak adına ciddi atılımlar yapılacağını öngörüyorum. Biz de bu yıl markamıza bir yüz belirlemek ve onunla ilerlemek istiyoruz. Bunun dışında 2012, markamızın da şubeleşme yılı olacak. Yeni yatırımlara sıcak baktığımız bu yıl, Bayrampaşa’daki ikinci fabrikamızda mayo üretimine gireceğiz. İç giyim sektörünün geneline bakacak olursak 2012 yılı tekstil sektöründe iç pazarın, ekonomideki canlanmanın yanı sıra, komşu ülkelerden alışverişe gelenlerin sayısındaki artışla 2012’de yüzde 10-11 büyümesi bekleniyor. Türkiye’nin önündeki ideal ve yeni pazarlar nerelerdir? “Orta Doğu’da ve Türki Cumhuriyetlerde sahip olduğumuz hakimiyeti hiçbir zaman kaybetmemeliyiz. Ayrıca Çin gibi nüfusun yoğun olduğu ülkelerde dahi kalite ve marka anlayışı yavaş yavaş oturmaya başlıyor. Bu ülkelere de yavaş yavaş yatırım yapma yolunu gözlemlemeliyiz.”
PANORAMA
Gri su geri kazanım sistemi
Her geçen gün dünya ve ülkemizde su sıkıntısı artmaktadır. Türkiye tatlı su kaynakları yönünden zengin gözükmesine rağmen, sanıldığı gibi su zengini ülkeler arasında değildir. Kişi başına düşen yıllık 1652 m3 su miktarı ile ülkemiz su kıtlığı yaşayan bir ülke konumundadır. Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) 2030 yılı için nüfusumuzun 100 milyon olacağını öngörmektedir. Eğer su kaynaklarımızın aynı şekilde korunacağını varsayarsak yıllık kişi başına düşen su miktarı 1000 m3 civarında olacaktır. Bu miktar da ülkemizin 2030 yılında su fakiri ülkeler arasına gireceğini göstermektedir. Su sıkıntısını en aza indirebilmek maksadıyla öncelikle elimizdeki doğal su kaynaklarının daha verimli bir şekilde kullanılması amaçlanmalıdır. Suyumuzu verimli kullanmanın en basit ve en etkili yolu, evlerimizde kullandığımız suları içme suyu ve içme suyu kalitesinde
74 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
olmayan sular diye sınıflandırmaktır. Bu sayede içme suyu kalitesinde olmasına gerek olmayan suları geri kazanılmış sulardan (gri sulardan) kullanarak içme suyu tüketim oranımızı yarı yarıya azaltabiliriz. İçme suyu kalitesinde olmayan suların kullanım yerlerine örnek olarak tuvalet rezervuarları, çamaşır yıkama, bahçe sulama ve araba yıkama gibi genel temizlik işlerini gösterebiliriz. Bu alanlarda geri kazanılmış su kullanılmasıyla %50’ye varan oranlarda tasarruf sağlayarak hem su faturamızın düşmesini sağlarız hem de doğal su kaynaklarımızı korumuş oluruz. Ülkemizde de gri su geri kazanım sistemleri, hak ettiği önemi yeni yeni kazanmakta ve çeşitli önemli projelerde uygulanmaktadır. Bu projelere örnek olarak İstanbul’daki Zincirlikuyu Zorlu Center, Varyap Meridian, Levent Özdilek Projeleri verilebilir. Aktif Çevre olarak bu konuda meslektaşlarımızı bilinçlendirmek ve gri su geri kazanım sistemlerinin doğru bir şekilde ülkemizde de uygulanması için birkaç yıldır çalışmalarımız devam etmektedir. GRİ SU NEDİR? Gri su, siyah su (foseptik) haricindeki bir evden boşaltılan atık suların genel adıdır, yani (duştan, lavabodan, küvetten v.b. alanlardan atılan) foseptik atığı içermeyen sulara gri su denilmektedir. Gri su sabun, şampuan, diş macunu, yiyecek parçaları, pişirme yağı, deterjan ve saç gibi maddeleri içerir. Gri su evsel atık sular içinde en büyük orana sahiptir. Genellikle evsel atık suyun %50-%80 i gri sudur. Gri suyun kirlilik derecesini temel olarak tüketicilerin alışkanlıkları belirler. Oluşan kirlilik kullanılan kişisel hijyen ürünlerinin, deterjanların, kirli kıyafetlerin ve vücut kirinin bir sonucudur. Gri suyun arıtımı diğer sistemlerle kıyaslandığında daha hızlı ve kısa bir sürede ve daha az maliyetle
PANORAMA
Şekil 1. Arıtılmış Gri su Kullanım Alanları
alışkınlıklarına göre farklılık gösterir. Genel olarak evlerde kullanılan su tüketim oranları şekil 2 de görülmektedir.
gerçekleştirilebilmektedir. Su kullanılan mekânların kendilerine özgü kalite gereksinimleri bulunmaktadır. Bu yüzden gri su geri kazanım sisteminden elde edilen suyun kullanılacağı yerin standartlarına uygun olması gerekmektedir. Arıtılmış gri suyun evlerde tuvalet rezervuarları ve çamaşır yıkamada tekrar kullanılabilmesi için Membrane Biyoreaktör gibi gelişmiş arıtma teknolojileri hijyenik ve kompakt prosesleriyle şehir yaşamı için en ideal çözümdür. Özellikle Almanya’da ispatlanmış teknolojisi ile MicroClear® filtreler gri su geri kazanım sistemlerinde ön plana çıkmaktadır. Arıtılmış suların kullanım alanları Şekil 1.’de ve arıtılmış suyun kalitesi Tablo 1’de belirtilmiştir:
Gri Su Geri Kazanım Sisteminin Tesisat Şeması Gri su geri kazanım sistemi gri suyu toplayan, depolayan ve organik madde miktarını düşürerek, hijyenik hale getirip tekrar kullanılabilecek derecede kalite gereksinimlerini karşılayan ve sürekli olarak yüksek kalitede kullanım suyu sağlayan sistemlerdir. Genel bir kural olarak, dairelerde kullanılan kullanım suyunun miktarı gri su miktarından oldukça azdır. Genellikle, gri suyun tamamını arıtmak gerekli değildir. Bu yüzden az kirli olan gri suyu yani duştan, lavabodan, küvetten gelen suyu sisteme alıp arıtmak çok daha avantajlı olmaktadır. Gri Su kaynakları şekil 4’te belirtilmiştir. Sistemin boyutları hesap edilirken, sistemin kurulacağı yerin özellikleri de göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin otel gibi ticari amaçlı işletmelere kurulacak olan sisteme gelen gri su miktarı evsel sistemlere oranlara daha fazla olmaktadır. Gri su geri kazanım sisteminin uygulanacağı binalarda lavabo ve duşlardan gelen foseptik atığı içermeyen pis su boruları ayrı bir şekilde dizayn edilerek gri su geri kazanım sisteminde toplanır ve arıtma işlemine tabi tutulur. Şebeke ve kullanım suyu hatları hiçbir şekilde bir biri ile bağlantısı
GRİ SU MİKTARI Konutlarda kullanılan suyun miktarı, tamamıyla tüketicinin alışkanlıklarına ve yaşadığı ortama bağlı olarak farklılık gösterir. Şehirlerde su tüketim oranı kırsal kesimlerdeki su tüketim oranlarından çok daha fazladır. Aynı şekilde villalardaki su tüketim oranı ile apartman dairesindeki oranlar da farklılık gösterir. Genel olarak konutlarda ihtiyaç duyulan su miktarı ortalama 120 l/kişi gün’dür. Su tüketim miktarı kullanım yerinin durumuna ve kullanıcıların
Şekil 2: Günlük evsel su tüketim oranları
Tablo1. MicroClear® filtrelerle arıtılmış suyun kalitesi
76 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
Şekil 3: Gri Su Geri Kazanım Sistemi Çalışma Prensibi
bulunmamalıdır. Hatta kullanım suyunun geçtiği borunun farklı renkte olması tesisatta düzenleme yapılacağı zaman karışıklık olmasının önüne geçecektir. Bahçe sulama ve temizlik işleri için bırakılan musluklara içilemez etiketi yapıştırarak kullanıcıların başka amaçla kullanması engellenmelidir. Eğer mümkünse gri su geri kazanım sisteminde kullanılan depolar için ayrı bir havalık hattı çekilmesinde fayda vardır, şayet bu mümkün değilse lavaboların çatıya uzanan havalık hatları da yeterli olmaktadır. Sistemin kurulacağı mekana bağlı olarak, taşma çıkışı geri su akış seviyesi göz önünde bulundurularak dizayn edilmeli ve sisteme kanalizasyon suyunun girmesi önlenmelidir.
Gri Su Geri Kazanımının Başlıca Faydaları Nelerdir? • %50’ye varan su tasarrufu • Kullanım suyu olarak (şebeke) içme suyunun kullanılmasını önlemek. • Doğal su kaynaklarımızın daha verimli kullanılması • Şebeke suyu dağıtım hatlarındaki yoğunluğun azalması • Gri su özellikle kurak bölgelerde bahçe sulama ve bitki yetiştirmek için değerli bir kaynaktır • Siyah suya göre çok daha hızlı ve kolay arıtma • Elde edilen suyun hijyen şartlarını sağlayacak nitelikte olması Aktif Çevre, Gri Su Geri Kazanım Sistemini Türkiye’ye getiren ilk firma olarak bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmekte; sempozyum, fuar ve kendi gerçekleştirmiş olduğu organizasyonlarla yatırımcılara, proje firmalarına ve kamu kuruluşlarına konu ile ilgili çözüm ortaklığı sunmaktadır. Bunun yanı sıra İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Gri Sı ile ilgili hazırlanan bir yüksek lisans tez çalışmasını da desteklemektedir. Özellikle kuraklığın tekrar gündeme gelmesiyle Bayındırlık ve Çevre Bakanlığı da Gri Su Geri Kazanım Sistemi ile ilgili yasal altyapıların oluşturulması için araştırmalarına başlamış olup firmamız da bu konuda proje yöneticileriyle bilgi alışverişinde bulunmaktadır. Toplumumuzda her geçen gün gri su geri kazanımına verilen önem artmakta ve sistem yaygınlaşmaktadır. Sistemin yaygınlaşmasıyla birlikte hem doğamızın hem toplumumuzun hem de bizlerin kazanması ve firmamızın bu konuda öncülük etmesi gurur verici bir mutluluğu da beraberinde getirmektedir. Siz de hem kendiniz hem de doğamız için suyunuzu kaybetmek yerine “KAYBETTİĞİNİZ SUYU KAZANARAK” işe başlayabilirsiniz.
Şekil 4. Başlıca gri su kaynakları
78 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PANORAMA
Invista yeni performans standartları LYCRA® elyaf markasının sahibi Invista, iki yıl önce LYCRA® SPORT kumaş sertifikasyon programını ilk olarak başlattığında, yüksek performanslı aktif spor giyim standartlarına yönelik yeni tekstil teknolojisi standartlarını belirlemişti. Şirket, uzun yıllara dayanan tekstil deneyimi ile bu ürünü geliştirerek kompresyon ve şekillendirme kategorilerine odaklanan iki yeni performans standardı getiriyor: LYCRA® SPORT ENERGY kumaş ve LYCRA® SPORT BEAUTY kumaş. Invista, bu iki yeni seriyi Kuzey Amerika’da gerçekleşen Outdoor Retailer (OR) fuarından sonra Almanya’nın Münih şehrinde 29 Ocak-1 Şubat 2012 tarihleri arasında gerçekleşen ISPO fuarında, Avrupa pazarına sergiledi. LYCRA® SPORT kumaş platformu, streç elyaf teknolojisini özellikle spor kıyafetleri için tasarlanmış olan kumaş performansı gereksinimleri ile bir araya getiriyor. Program esasen, spor kıyafetlerinde aynı zamanda LYCRA® elyaf markası ile de ilişkilendirilen hareket özgürlüğü, vücuda uyum ve şekil koruma özelliklerini arayan sporcular ve aktif kişilerden alınan
80 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
geribildirimler neticesinde geliştirildi. Sonuç olarak, tüketici anketlerinde LYCRA® SPORT kumaş kullanılan giysilerin satın alınmasına yönelik ilginin %60’a ulaştığı gözlemlendi. Invista Apparel’in Aktif ve Dış Giyim Global Pazarlama Yöneticisi David Capdevila, yeni serileri ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Vücuda mükemmel uyum ve hareket özgürlüğüne sahip giysiler arayan aktif ve sportmen kişilere yönelik olarak, açık bir şekilde tanımlanmış performans standartları içeren yeni serilerle LYCRA® SPORT kumaş markasını ileriye taşıdığımız için son derece heyecanlıyız. Hem endüstrinin, hem de son tüketicilerin, aradıkları çözümü çıkartmış olduğumuz serilerde bulacaklarından ve böylece piyasadaki boşluğu dolduracağımızdan eminiz” dedi. Yeni serileri oluşturan ve orijinal LYCRA® SPORT kumaş platformundan elde edilen yeni performans standartları, “kompresyon” ve “şekillendirme” giyim alt kategorilerinin benzersiz gereksinimlerinin fark edilmesi neticesinde geliştirildi.
DENGE
Tasarruflar ne durumda?
DOÇ. DR. Mehmet Ali ÖZBUDUN ozbudun@gmail.com
84 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Kaprisleri hiç bitmiyor. Büyüse bir dert, küçülse bir başka dert. Ekonomi büyüdüğünde, soruyoruz: -Bu değirmenin suyu nereden geliyor? Gerçekten, büyümenin bileşimi kadar, büyümenin nasıl finanse edildiği de çok önemli. Gelişmekte olan ülkelerde, aşağıdaki soruların cevabı sürekli olarak aranır: -Tasarruflar artıyor mu? -Artan tasarrufların ne kadarı, finansal tasarruflara dönüşüyor? -Finansal kesim, reel kesime ne ölçüde ve ne kadar etkin bir biçimde kaynak aktarabiliyor? -Büyüme, risk biriktiriyor mu? İleride yeşermesi muhtemel bir krizin tohumlarını ekiyor mu? *** Cevaplar mı? Geçen hafta kamuoyuna açıklanan bir raporda da, benzer sorulara cevap aranmış. Kalkınma Bakanlığı ve Dünya Bankası tarafından ortaklaşa hazırlanan raporda, özetle şunlar vurgulanmış: -2000’li yıllarda, Türkiye’de tasarruf oranları düşmüştür. Düşüş, büyük ölçüde hane halkı tasarruflarındaki gerilemeden kaynaklanmıştır. -Yurt içi tasarruflardaki düşme sebebiyle, dış finansmana olan bağımlılık artmış, cari açık büyümüştür. -Bu durum, küresel belirsizlik ortamında, sürdürülebilir büyümeyi riske atmaktadır. *** Bildiğimiz kadarıyla.. Ekonomi yönetimi de, söz konusu kaygıları paylaşıyor ve tasarrufları artırmaya yönelik bazı projeler üzerinde çalışıyor. Yeri gelmişken hatırlatalım. İktisatçılar, “fakirliğin kısır döngüsü” diye bilinen bir çemberden söz ederler. Çember şöyledir: -Düşük tasarruf-düşük yatırım-düşük büyüme-düşük gelir-düşük tasarruf! Bu çembere rağmen büyümek istediğinizde, “cari açık” sırıtmaya başlar. Şunu biliyoruz: Türkiye ekonomisinde gerçekleşen özel tasarruflar, hem yatırım yapmaya, hem Hazine’nin ihraç ettiği borçlanma senetlerini almaya, hem de vergi vermeye yetecek kadar büyük değil. Dolayısıyla.. Dış âlemin tasarruflarını kullanıyoruz, yani cari açık veriyoruz. Ekonominin çarkı, dış kaynakla dönüyor. Zaman zaman, aralarında “doku uyuşmazlığı” oluşsa da, “hızlı büyümeyüksek cari açık” ikilisi, son derece “köklü ve kronik” bir ilişkiyi simgeliyor. *** Yani.. Yanisi şu: Tasarruf açığımızı bugünden yarına hemen kapatamayacağımıza göre.. -Böylesine seviyeli bir beraberliğin tökezlememesi için, dış finansmanın sarsıntısız bir biçimde devam etmesi gerekiyor.
PANORAMA
Öğrenciler eğitim fuarlarında buluşuyor 2001 yılından beri Türkiye’nin en büyük yurtdışı eğitim organizasyonlarını gerçekleştiren Akare Fuarcılık, İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenleyeceği “Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları” ve Bursa ile Gaziantep’te düzenleyeceği “Akare Yurtdışı Eğitim Günleri” etkinliklerinde dünyanın dört bir yanından gelecek saygın üniversite, sertifika ve dil okullarını gençlerle buluşturuyor. Yurtdışında üniversite, master, sertifika, MBA, lise veya dil eğitimi almak isteyenler için düzenlenen “Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları” 12-17 Nisan tarihleri arasında Ankara, İstanbul ve İzmir’de, “Akare Yurtdışı Eğitim Günleri” ise 10 Nisan’da Gaziantep’te ve 19 Nisan’da Bursa’da gerçekleşecek. Farklı ülkelerden, 100’den fazla okulun katılacağı Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları sayesinde yurtdışında eğitim görmek isteyenler doğrudan bilgi almanın rahatlığına ve okulların kayıt yetkilisi ile yüz yüze görüşmenin avantajına sahip olacak. Özellikle Amerika, İngiltere, Avustralya ve Kanada okullarının ağırlıklı olarak bulunacağı fuarlarda üniversite, sertifika ve dil okulları yer alacak. Yabancı eğitim kurumlarının temsilcileri, fuar boyunca
86 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
gelecek binlerce kişiye, okul ücretleri, giriş ve başvuru şartları, yurtdışında yaşam koşulları, ülkelerinin eğitim sistemleri hakkında her türlü bilgiyi vererek, çeşitli alanlarda eğitim görmek isteyenlerin bütün soru işaretlerini giderecekler. Yılın en önemli yurtdışı eğitim etkinliği olan Akare Yurtdışı Eğitim Fuarları’na giriş ücretsizdir. Yüz yüze görüşmelerin yapıldığı fuar ile aynı anda, farklı bir salonda devam edecek seminerlerde ise uzmanlar, yurtdışında üniversite eğitimi ve başvuru şartları, vize, burslar, ülkelere göre eğitim sistemleri, yurtdışında dil eğitimi gibi çeşitli konularda bilgilendirmeler yapacak. Yıllardır Türkiye’deki en büyük ve kapsamlı yurtdışı eğitim organizasyonlarını gerçekleştiren Akare Fuarcılık, yurtdışında eğitim almak isteyen gençleri desteklemeye devam ediyor ve fuar ziyaretçilerinden toplam 50 kişiye Amerika, İngiltere, İrlanda ve Malta’da 1 aylık dil eğitimi bursu veriyor. Ayrıca fuar ziyaretçilerinden toplam 12 kişi Asus marka netbook, yine toplam 12 kişi Mutfak Sanatları Akademisi’nden workshop programı ve her şehirde fuara alanına gelen ilk 150 kişi sürpriz hediyeler kazanacak.
KISA KISA...
Türk dizileri ‘Mavi’yi Orta Doğu’da uçurdu Irak, Libya, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde mağazalar açan Mavi’nin Genel Müdürü Cüneyt Yavuz, Türk dizilerinin bölgedeki işlerine olumlu etkileri olduğunu söyledi. Özellikle Ortadoğu’da reyting rekorları kıran Türk dizileri bu bölgede faaliyet gösteren firmaların iş hacmine de olumlu yansıyor. Ünlü hazır giyim markalarından Mavi’nin Ortadoğu’da çok iyi bilindiğini ve talep gördüğünü belirten firmanın Genel Müdürü Cüneyt Yavuz; Irak ve Libya’nın yanı sıra Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi önemli pazarlarda da mağaza açtıklarını anlattı. Ortadoğu pazarının Mavi için ilginç bir deneyim olduğunu anlatan Cüneyt Yavuz, bölge ülkelerine ihraç edilen yerli dizilerin Türkiye’ye ilgiyi artırdığını söyleyerek, üç sezon üst üste reklam yüzü olan Kıvanç Tatlıtuğ’un, Mavi’nin bölgede önemli bir elçisi olduğuna değindi. Mavi’nin kuruluşundan sonra 5 yıl gibi kısa bir sürede Türkiye’de jean pazarının lideri olduğunu söyleyen Yavuz, markanın bununla yetinmeyerek yurtdışına açıldığını, ilk olarak Almanya’da ve jean’in anavatanı Amerika’da mağazalaşarak başarıyı yakaladığını hatırlattı.
88 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Şıklığı seven minik bayanlara Pediped’in 2012 ilkbahar koleksiyonu bu sezonda muhteşem. Özellikle; şıklığından ödün vermeyen minik bayanlar için hazırlanmış Babet modelleri her zamanki Pediped konforunu yansıtmaya devam ediyor.Sezonun en iddialı modeli olan Babet modelleri uygun fiyatı ile de hem sağlıklı hem de rahatlıkla çocukların giyebileceği bir model. Babet Koleksiyonunda siyah, lame, pembe, kırmızı mor ve beyaz olmak üzere bir çok farklı ve canlı renkler yer alıyor. Dünyaca ünlü starlar pediped’den bu sezonda vaaz geçmediler. Jessica Alba, Halle Berry, Pierce Brosnan, Andy Garcia, Molly Ringwald, Rachel Weisz, Tim Allen, Courtney Cox Arquette, Marcia Cross, Jennie Garth, Elisabeth Hasselbeck, Heidi Klum, Charlie Sheen, Jon Stewart, Clay Aiken, Kenny Chesney, Faith Hill, Jerome Bettis, Anna Kournikova, Shaquille O’Neal, Mark Teixeira, J.D. Drew, David Ortiz gibi birçok ünlü çocuklarının ayak sağlığını düşünerek Pediped giydirmeye devam ediyor.
KISA KISA...
Katia’dan şık ve kullanışlı çoraplar İlkbahar sezonunda Kısası, uzunu, incesi ve babet çorapları bu bahar ayında da hayatımızdan çıkaramadığımız kıyafetlerin tamamlayıcısı olmaya devam ediyor. Katia çorap 2012 bayan koleksiyonunda canlı renkler ve desenler ön plana çıkıyor… Bu bahar özellikle diz altı ve kısa çorapların hemen hemen hepsi değişik desenlerde tasarlanmış. Sezonun diğer öne çıkan temaları ise romantik ve tabii ki kışkırtıcı kadınsı... Katia’nın yeni sezon modelleri, her zevke hitap eden alternatifleri ile kıyafetlerinizin ayrılmaz bir parçası olacak. Kadınların yüzyıllardır cazibesini hep ön planda tutan file ve jartiyerli çoraplar, çiçek desenler ve vahşi doğa temalarının yansıra işlemeli modeller Katia’nın bu sezonda öne çıkan modelleri arasında yer alıyor.Çeşitliliği ile göz kamaştıran çorap koleksiyonlara sahip Katia bu sezon yine tüm beklentileri karşılamaya devam ediyor. Her yaşa ve zevke uygun modelleri ile dikkat çeken yeni sezon çorap koleksiyonu bu seneye damgasını vuracak.
Kiğılı’dan bambu karışımlı ceketler Mükemmelliyetçi erkeklerin vazgeçilmezleri arasında yer alan Abdullah Kiğılı, bu sezon da tasarladığı ceketler ile şık ve iddialı olmanızı sağlıyor. Hem spor hem şık kıyafetler ile tamamlayabileceğiniz bambu karışımlı ceketler ile ilkbahar havasını üzerinizde hissedeceksiniz. Bambu ağaçlarının çeşitli işlemlerden geçirilip işlenmesiyle özel olarak tasarlanan ceketler, Abdullah Kiğılı erkeğinin en önemli zamanlarda şık ve çarpıcı olmasını sağlıyor. % 54 bambu, % 27 yün, % 19 polyester kullanılan ceketler diğer trendlerin aksine farklı kesim ve dikimleriyle size rahat ve modern bir hava katıyor. Modellerde kullanılan ekose desenler ise erkeklere kararlı ve güçlü bir görünüm veriyor. Ayrıca bambu kumaşının iyi nem çekmesi ve hava geçirgenliği sağlaması yaz aylarında bedeninizin rahat bir nefes almasını sağlıyor. Bambu ipliğinin ince yapısı sayesinde ise ceketler üzerinizde yük olmaktan çıkıyor, yaz sıcaklarında serinlik getiriyor.
90 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
KISA KISA...
Zeyland’la Bahara merhaba Yılın moda trendlerini belirleyerek kış ayları boyunca çocukların dünyasını ısıtan Zeyland, şimdi de baharın sıcacık renkleriyle yeni sezonu açıyor. İlkbahar – Yaz sezonunda cıvıl cıvıl renklerin kullanıldığı koleksiyonlarıyla küçük prens ve prensesler yaratmayı amaçlayan Zeyland, 5 farklı markasıyla her yaşa ve tarza sesleniyor. 0- 24 ay kız ve erkek çocuklarının markası Happy Baby, genellikle açık renklerin tercih edildiği Happy Baby koleksiyonunda mavi ve pembenin özel tonları ile göz kamaştırıyor. 0 – 4 yaş kız ve erkek çocuklar için İtalyan tasarımlı şık, taze ve dikkat çeken bir koleksiyon sunan Mininio, koleksiyonda kullandığı krem renkli elbiseler ve gri renkli t-shirtleriyle tarz yaratan çocuklar için tasarlandı. 6 – 14 yaş arası, seçimini kendisi yapan kızların markası Pinkee ve 8 – 16 yaş özgür ruhlu kız ve erkek çocuklarının markası DeepWest ise kendine özgü çizgisiyle ergenliğe adım atan çocuklara birbirinden şık gömlek ve elbiseler sunuyor. Baharın tüm renklerini koleksiyonlarında barındıran, kalitesi ile iddialı olan Zeyland, uygun fiyatlarıyla da dikkat çekiyor. En trend çizgilerini ilkbahar - yaz koleksiyonuna yansıtan Zeyland, www. zeyland.com.tr’yi ziyaret eden herkese, birbirinden farklı modelleri çocuklarıyla birlikte inceleme fırsatı da sunuyor.
Sezonun yıldızı renkli üstler Dondurucu kıştan serin bahar rüzgarlarına geçişte stil anahtarınız bu sezon bonprix’nin renkli montları, trençkotları ve pardesü görevi gören uzun hırkaları oluyor. bonprix’nin canlı renklerdeki üstleri, sizi yağmur ve rüzgardan korurken dikkat çekici bir stil yakalamanıza da yardımcı oluyor. bonprix’nin canlı renklerdeki üstleri, sizi yağmur ve rüzgardan korurken dikkat çekici bir stil yakalamanıza da yardımcı oluyor. Kapüşonlu mont, yağmurluk ve ceketler yağmurlu havalarda, uzun hırka ve trençkotlar ise bahar rüzgarlarında yanınızda oluyor.
92 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
KISA KISA...
Dünya markaları görücüye çıkıyor
Renklerin cesur yansıması Güç ve kadınsılığın ön planda tutulduğu, renklerin cesurca kullanıldığı ve detayların sadelikte buluştuğu NGSTYLE İlkbahar-Yaz koleksiyonu; arınmış, neşeli ve heyecanlı bir yazın kapılarını aralıyor. İşlevsel form ve kumaşları, enerjik ve optimistik renkler ile buluşturan NGSTYLE, romantizmin modern yansımasını sunuyor. Fuşya, mandalina turuncusu, bubblegum pembesi, parlak safir mavisi, çimen yeşili gibi sezonun öne çıkan en trendy ve canlı tonları koleksiyonun öne çıkan başlıca renkleri arasında. Tasarımlarında öncelikli olarak çalışan kadını hedef alan NGSTYLE, hareket ve kombin rahatlığının ön planda tutulduğu “Çalışan Kadın (Business)” temasıyla, yoğun iş temposunu eğlenceye dönüştürüyor. Hafiflik ve kullanım kolaylığı sağlayan minik ceketler, dökümlü pantolonlar, kalem etekler kadınsılığı ve konforu sağlıyor. Rahatlıktan ve renk kombinlerinden vazgeçemeyenler için hazırlanan “Day (Casual)” koleksiyonu renk ve farklı dokularda kumaşların bir araya geldiği tasarımlarla kolay giy-çık özelliği sunuyor. Salaş tunikler, ipek vual mixli t-shirtler, dökümlü pantolonlar, jean elbiseler ve baskılı t-shirtler bu yazın en iddialı renkleriyle hayat buluyor. Sıcak yaz günlerine özel, nefes aldıran kumaşlardan hazırlanan “Sıcak Yaz” temasında vual ve şifon elbiseler, tulumlar, ipek atletler iddialı ve ferah bir yaz yaşatıyor.
94 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Ayaks Ayakkabı’nın 2012/2013 Sonbahar Kış Koleksiyonu; Şirket Müdürleri Faik Ali Yeşil ve Nihat Güneri, Uluslararası Marka Müdürü Sevya Türmen öncülüğünde ve uzman satış kadrosu eşliğinde tedarikçilerini ağırlayarak, son dönemlerin en uzun ve en kapsamlı bayi günleri toplantısı ile yıla damgasını vuruyor. Ayaks Ayakkabı, geleneksel olarak düzenlediği bayi günleri ile sektöründe, Türkiye’nin önde gelen kurumlarının ayakkabı ve bot tedariğini karşılayarak, dünya markalarının tüketiciye kolaylıkla ulaşmasına aracılık ediyor. Ayaks Ayakkabı bayi günlerinde, dünya markalarının yüksek kalitedeki malzemeleri, teknolojik uygulamaları, stilin ön planda tutulması, marka gücünün korunması ve gelişiminin sağlanması konusunda başarısını sergileyerek, Türkiye’nin marka bilinci ve tedariği konusunda gücünü gösteriyor.
KISA KISA...
“Shakespeare in Love” Türkiye yolculuğuna çıkıyor
Cıvıl cıvıl renklerle ev şıklığı İç Giyim sektörünün önde gelen markalarından Miss Claire Lingerie; yıllardır kalite ve güvenin simgesi olarak kadın iç giyim ve pijama ürünlerini özenle tüketicilerine sunmaya devam ediyor. Miss Claire Lingerie’nin birbirinden farklı İlkbahar-Yaz koleksiyonu kadınlar için ev ortamında dikkat çekici bir şıklık, rahatlık ve konfor sunuyor. Özel kumaş ve tasarımıyla iç giyimde farklı bir tarz sunan Miss Claire Lingerie’nin koleksiyonunda yer alan pijamalar evde şıklığınızı korumanızı sağlarken, ev ortamında tarzını yansıtmak isteyenlerin de tercihi oluyor… Özel ince pamuklu kumaşlarla yapılan pijama takımları kullanım rahatlığının yanında şıklığınıza farklı bir soluk getiriyor. Renkleri, görünümü ve kalitesiyle uyurken ve evde gün içinde üzerinizde bulundurmanız için tasarlanmış olan pijamalarla kendinizi mutlu ve huzurlu hissedeceksiniz. Dünyaca ünlü ingiliz stilist Louis Brady’nin konsept danışmanlığını yaptığı koleksiyonda, sezonun iddialı renkleri fuşya, mavi, krem, sarı ve turuncunun hakim olduğu pijamalar aynı zamanda çok amaçlı kullanımlar için de uygun. Kumaşı, ipliği, dikişi ve modelleriyle büyük bir özenle hazırlanmış olan pijamaların renkleri de birbirine uyumlu olması açısından özenle seçiliyor. Üzerinizden çıkarmak istemeyeceğiniz pijamalar kolay yıkanabilir kumaşlarıyla da dikkat çekiyor.
96 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Maremo Tekstil, franchising bedeli olmayan, konsinye ürünlerle donatılmış konsept mağazalarda, tüm danışmanlık ve tanıtım hizmetlerinin bedelsiz alınacağı farklı bir sistemle yeni bayilikler verecek. Maremo Tekstil, 2009 yılında, 30 yıllık üretim ve perakende tecrübesiyle Türkiye piyasasına sürdüğü “Shakespeare in Love” markasını Türkiye genelinde yaygınlaştırma kararı aldı. Marka, çok farklı bir mağaza konsepti içinde, plaj giysileri, ev tekstili ürünleri ve pijamalardan, mobilya, dekoratif objeler, aydınlatma ürünleri ve peştamal/havlu koleksiyonuna kadar geniş ürün yelpazesi sunuyor. 15-45 yaş arası bayanlara hitap eden “Shakespeare in Love”, kendini, kalite/fiyat oranı yüksek, dinamik, değişken, ergonomik ve aşk dolu bir yaşam biçimi olarak tanımlıyor. Maremo Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., tüm bayilerine aynı ilgi ve özeni göstermek amacı ile mağazalarının tamamını bayilik sistemi çerçevesinde değerlendiriyor. Tüm malın konsinye olarak verildiği, bayiinin ürünleri satın almayıp, sattıkça ödediği bu yeni sistemde, bayilere tanınan kar marjının da piyasanın çok üstünde olduğu belirtiliyor. “Shakespeare in Love” markasının bayisi olacak kişi ya da kuruluşlardan, Türkiye genelinde ve bölge bazında yapılan reklamlara katkı istenmiyor. Bilgisayar otomasyon programı sayesinde satış ve kasa işlemleri merkez ile koordine yönetiliyor.
Küçükler B&G Store’da buluşuyor B&G Store mağazalarında bulabileceğiniz Riccione ve Riccione Basic Koleksiyonu; bu sezon da yaz renkleriyle çocukların vazgeçilmez günlük giysileri arasında yer alacak. Her ihtiyaca cevap verecek nitelikte hazırlanan, örme kumaşlardan oluşan koleksiyon 6 ay-14 yaş, 2-14 yaş grubu kız ve erkekler için spor ve oldukça rahat kombinlerle bir arada sunuluyor. Dizayn ve üretimi B&G Store Model Üretim ve Geliştirme Merkezi’nde yapılan Riccione ve Riccione Basic İlkbaharYaz koleksiyonu’nda; kız çocuklar için beyaz ve somon, erkek çocuklar için saks mavisi, açık mavi ve beyaz renkler ön plana çıkıyor. Çocukların gündelik hayatta giymekten çok hoşlandıkları, okulda beden derslerinde ihtiyaç duydukları eşofman takımları için B&G Store Mağazaları ve bgstoreonline.com alışveriş sitesinde yer alan Riccione ürünlerinden seçim yapabilirsiniz. Riccione Erkek Koleksiyonu’nda; gabardin ve denim pantolonlar, bermudalar, süprem t-shirtler, süprem ve pike pololar, poplin gömlekler, 2 iplik eşofmanlar ve yağmurluklarla bir çok seçenek sunuluyor. Şık detayları, orijinal grafikleri ve kaliteli aksesuarlarıyla ilgi çeken koleksiyonda; bordo-kahve-mavi, lacivert-kırmızı-beyaz, detaylarda sarının kullanıldığı yeşil-lacivert-beyaz, bej-ekruturkuaz renklerden oluşan 4 farklı tema ile renkler ve desenler harmanlanıyor.
KISA KISA...
Panço çocukları rengarenk
Polo Assn.’den mağazalaşma atağı Aydınlı Grup, U.S. Polo Assn.’de mağazalaşma atağına kalktı. 2011’de 28 mağaza açarak Türkiye genelinde 113 U.S. Polo Assn. mağazasına ulaştıklarını belirten Aydınlı Grup Genel Müdürü Osman Şentürk, “2012 hedefimiz, 28 yeni mağaza daha açarak toplam U.S. Polo Assn. mağazaları sayısını 141’e çıkarmak” dedi. U.S. Polo Assn. ile 31 ilde modaseverlere hizmet verdiklerini ifade eden Osman Şentürk, “Türkiye genelindeki U.S. Polo Assn. mağazalarımızın ortalaması 233 metrekare. Tüm mağazalarımızla toplamda 26 bin 350 metrekarelik bir büyüklüğe sahibiz. Yeni dönemde daha büyük metrekareli, çocuk bölümlerinin de daha geniş olduğu ortak mağazalar açacağız” diye konuştu. Bugüne kadar tüketicilerle yalnızca AVM’lerde buluşan U.S. Polo Assn’in artık caddelere taşındığını kaydeden Şentürk, “İlk cadde mağazamızı kısa bir süre önce İstanbul’un Şişli ilçesinde hizmete soktuk. Cadde mağazalarımızın sayısını artırma, 2012’de de yeni cadde mağazaları açma konusunda planlarımız var” dedi.
98 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Türkiye’de çocuk giyiminin akla gelen ilk markalarından birisi olan Panço oldukça soğuk geçen kışın ardından hazırladığı ilkbahar/yaz koleksiyonu ile çok iddialı. Panço zorlu geçen ders yılının ardından baharın ilk günleri ile beraber yaz tatiline daha çok yaklaşmış olmanın heyecanı içerisinde olan çocukların neşesine ilkbahar/yaz koleksiyonunda kullandığı canlı renklerin, eğlenceli desen ve aksesuarların eşlik ettiği kıyafet seçenekleri ile ortak oluyor. Panço’nun kız çocukları için hazırlamış olduğu ilkbahar/ yaz koleksiyonunda ağırlıklı olarak fuşya, ekru ve mercan tonları kullanılmış. Fiyonk, puantiye gibi dikkat çekici detayların sıklıkla göründüğü yeni sezon koleksiyonunda yer alan baskılı denimler ve çiçek desenli vuallerle süslenmiş elbiseler sayesinde küçük hanımlar kendilerini prenses gibi hissedecekler. Rahatlıklarından ödün vermeyen küçük beyleri unutmayan Panço’nun yeni sezon koleksiyonu oldukça sportif çizgilere sahip. Ayrıca birçok farklı model seçeneği sunan koleksiyonda bermuda şort, ekose gömlek, polo yaka tişört ve fermuarlı sweatshirtler ile kombin yapmak hem küçük beyler için hem de aileleri için çok keyifli olacak. Özellikle baskı ve nakışları ile dikkat çeken ilkbahar/yaz sezonunda giyinmek çocuklar için adeta bir oyun haline gelecek.
KISA KISA...
Bu aykkabılar kağıt ama yırtılmıyor
Yeni Kaşifleri keşfedin camel active, İlkbahar/ Yaz 2012 Ayakkabı koleksiyonunda, canlı ve hafif tabanlar sezonun sıcaklığını gösteriyor. Renk çeşitleri de rahat yaz stillerine açık bir gösterge; beyazdan griye kadar olan tonlar, bej ve natürel renkler öne çıkıyor. Yeni ve doğal bir görünüm kazanmaları için yıkanmış deri sayesinde ayakkabılar hoş bir temas hissi veriyor. Yumuşak fırçalanmış deri ve hafifçe yağlanmış nubuk, camel active ayakkabı İlkbahar/ Yaz 2012 koleksiyonunu uyumlu bir biçimde tamamlıyor. camel active, İlkbahar/ Yaz 2012 ayakkabı koleksiyonunda, espadrillerden alınan ilham Roma Grubu, espadrillerin yazlık görünümünü trendi çöl botlarıyla birleştiriyor. Öğrenci görünümünün modern ve genç bir versiyonunu sunuyor. Roma ve Oregon serisindeki modeller ile tamamlanıyor. Yumuşak keten bezi ile kombine edilen fırçalanmış deri sayesinde tekstil ürünleri ile kombine edilebiliyor.
100 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
Çevreye gösterdiği duyarlılıkla adından söz ettiren ünlü Amerikan markası Civic Duty, yırtılmaz kağıt olan Tyvek malzemesinden üretiliyor. Trendy görünümünün yanısıra en büyük özelliği Dupont tarafından geliştirilen Fedex zarflarında ve bina yalıtımında kullanılan “Tyvek” malzemesinden üretilmiş olması Civic Duty marka ayakkabıları farklı kılıyor. Ürünlerin tamamı Tyvek gibi dayanıklı ve tamamen geri dönüşümlü bir malzemeden üretiliyor. Rahat, hava alan, su geçirmeyen Tyvek, aynı zamanda evleri koruma ve kargo şirketlerinin zarflarında kullanılıyor. Ayrıca sadece ürünler değil ürünlerin paketlenmesi de çevreye duyarlı. Her sezon hazırlanan eğlenceli koleksiyonlar heryıl farklı bir sosyal sorumluluk projesi geliştirilerek koleksiyonun geliri yardım kuruluşlarına bağışlanıyor.
GÜNCEL GELİŞMELER ÇERÇEVESİNDE TEKSTİL TEKNOLOJİLERİ VI TMMOB TEKSTİL MÜHENDİSLERİ ODASI GÜNEY BÖLGE ŞUBESİ
12 MAYIS 2012 (09.30 – 18.00) ZEUGMA KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ - GAZİANTEP
KAYIT VE DETAYLI BİLGİ: 0 (539) 311 32 70 TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası Güney Bölge Şubesi tarafından düzenlenen “Güncel Gelişmeler Çerçevesinde Tekstil Teknolojileri” sempozyumunun altıncısı 12 Mayıs 2012 Cumartesi günü Gaziantep’te düzenlenecektir. Etkinlik 09.30 kayıt ile başlayacak, 18.00’de sona erecektir. Ayrıca saat 12.30’da Zeugma Kongre ve Kültür Merkezi’nde öğle yemeği tertiplenecektir. Organizasyonun tümüne katılım ücretsiz olacaktır. Sempozyuma kayıt, kişisel veya firma girişleri ile 0(539) 3113270 GSM numaralarına yapılabilecektir. Sempozyum sonunda tüm katılımcılara sempozyuma ait dokümanların da içinde yer aldığı flash bellekler verilecektir. Sempozyum için Adana ve Kahramanmaraş’tan ücretsiz araç organizasyonu yapılacaktır. Toplantının hedefi, tekstilin farklı temel anabilim dalları hakkında güncel, teknik ve teknolojik gelişmeleri ortaya koymak ve tartışmaktır. Bu nedenle toplantı içerisinde, tekstilin tüm bileşenlerinin bir araya getirilmesi ilke edinilmiştir. Bu bağlamda sempozyum bünyesinde, tekstilin farklı disiplinlerinde faaliyet gösteren ve teknoloji üreten firmalar, bu teknolojiyi kullanan ve işletme şartlarında Ar-Ge’sini yapan sanayiciler ve bu teknolojinin oluşmasında ve sürekli gelişmesinde temeli oluşturacak Ar-Ge faaliyetlerini yürüten, takipçisi olan akademisyenler bildirileri ile yer alacaklardır. Sempozyumun sektörsel ve eğitsel amaçları; - Farklı birimlerde görevlerini sürdüren sektörün tüm bileşenlerini bir araya getirmek, - Tekstil teknolojileri hakkında güncel bilgilere erişmek, - Yeni ürünler hakkında detaylı bilgilere sahip olmak, - Açılan stantlar ile üretici ve tüketiciyi direkt olarak bir araya getirmek, - Farklı üniversitelerin Tekstil Mühendisliği Bölümlerinde okuyan öğrencileri, sanayide meslek hayatlarını devam ettiren Tekstil Mühendisleri ve diğer tekstilcilerle bir araya getirmek, olarak sıralanabilmektedir.
12 Mayıs 2012 Cumartesi günü Dünyanın en önemli müzeleri arasında yer alan Zeugma Müzesi’ninde içerisinde bulunduğu Zeugma Kongre ve Kültür Merkezi Kompleksinde buluşmak dileğiyle…
TMMOB Tekstil Mühendisleri Odası Güney Bölge Şube Yönetim Kurulu
OTO TEST
YORUM FARKI HAKAN ALKAN tweeter.com/alkanhkn facebook.com/Hakan Alkan
Tasarım Harikası Bir Otomobil:
Range Rover Evoque! Sabırsızlıkla test etmeyi beklediğim Range Rover ailesinin en zarif ve şık üyesi olan Evoque, kompakt tasarımı ve motor performansıyla beni kendine hayran bıraktı! Range Rover Evoque’nin özelliklerini yakından tanımaya ne dersiniz? TASARIM Bugüne kadar üretilen en sportif görünümlü Range Rover modeli olan Evoque, tasarımdaki geçirdiği evrim neticesinde kompakt bir görünüme kavuşmuştur… Aracın dış tasarımında yer alan ince kesik far yapısı ve arka bölümdeki tavan yapısının hafif eğimli oluşu Evoque’ye farklı bir hava katmış. Özellikle yan profilden araca baktığımda MINI’nin tasarım esintilerini görebiliyorum! KONFOR VE İÇ MEKÂN Evoque’nin dış tasarımdaki akıcılığını iç tasarımda da görebilmeniz mümkün. Aracın içine baktığımda benim dikkatimi çeken en önemli özellik döşemelerde ve ön konsoldo kullanılan ve birbirine çok uyumlu olan deri döşeme bölümleri oldu. Dolayısıyla Evoque’nin içinde seyahat ederken cam tavanın ve açık renk döşemelerin ferah bir ortam oluşturduğunu görüyorum. Bununla birlikte otomatik vites bölümünün çok şık bir şekilde tasarlanarak aynen bir mouse görüntüsünü vermesi gerçekten şık olmuş ve kullanışı da oldukça kolay… Evoque’nin konfor özellikleri arasında, TERRAIN RESPONSE, HDC / HSA, OTOMATİK KLİMA, RÖMORK DENGE YARDIM HAZIRLIĞI, 5’ RENKLİ EKRAN, DSC / TCS / RSC, STEPNE, IŞIKLI MAKYAJ AYNALARI, ELEKT.
104 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
KATLANIR DİKİZ AYNALARI, ELEKTROKROM İÇ DİKİZ AYNASI, ISOFIX ÇOCUK KOLTUK BAĞLANTISI, BAGAJ ÖRTÜSÜ, 5’ TFT SÜRÜCÜ BİLGİ EKRANI, OTOMATİK HIZ SABİTLEYİCİ, START/STOP İLE ÇALIŞTIRMA, ALARM SİSTEMİ, 6 İLERİ DRIVE SELECT ŞANZIMAN, PADDLESHIFT, ARKA PARK MESAFE KONTROLÜ, ORTA KONSOL SAKLAMA KABI, SİGARA TERTİBATI gibi aklınıza gelebilecek bir çok konfor özellikleriyle donatılmış… GÜVENLİK Range Rover Evoque Euro çarpışma testlerinden beş yıldız alan bir marka. Bununla beraber ELEKTRONİK PARK FRENİ ABS / EBA / EBD, SÜRÜCÜ/YOLCU HAVAYASTIKLARI, SÜRÜCÜ DİZ HAVAYASTIĞI, ÖN, YAN / KAFA, ARKA KAFA HAVAYASATIĞI gibi güvenlik elemanları otomobilde standart olarak sunuluyor. PERFORMAN VE YAKIT TÜKETİMİ Paddle Shift özellikli Drive Select 6-ileri Otomatik Şanzıman seçeneğinde olan test aracımız Evoque’nin üzerinde 2.0 lt’lik 240 HP gücünde 340 Nm tork oranına sahip muhteşem bir motoru var. 0-100 km’ye 7.6 saniyede ulaşan bu muhteşem makine, test süremiz boyunca şehir içinde ortalama 12 litrelik yakıt değeri sundu. Fabrika verilerine baktığımızda ise uzun yola çıkınca araç oldukça ekonomik bir değer sunuyor… FİYAT Test aracımız olan Range Rover Evoque’nin anahtar teslim satış fiyatı 195.177 TL.
OTO TEST
Zerafetin Ötesinde Bir Otomobil
Yeni Mazda2! Sınıfının en geniş iç mekân özelliğine sahip olan ikinci nesil Mazda2 özellikle yeni evlenen ailelere tavsiye ederim. Üç kollu direksiyon simidi üzerine konumlandırılmış kısa yol tuşlarıyla beraber havalandırma ve CD çalar bölümleri oldukça kullanışlı ve şık olmuş… GÜVENLİK Öncelikle yeni nesil Mazda2 Euro NCAP çarpışma testlerinden beş yıldız alan bir marka. Otomobilin etkin güvenlik önlemleri arasında Elektronik Fren Basıncı Dağıtımı (EBD) ve Acil Fren Desteğine (EBA) sahip. Kilitlenmeyi Önleyici Fren Sistemi (ABS) bulunuyor. Ayrıca araçta darbeye dayanıklı yolcu bölmesi, altı hava yastığı ile ön gergi sistemli emniyet kemerleri ve yük sınırlayıcılar bulunur. 2008 yılında dünyada yılın otomobili ödülüne hak kazanan ikinci nesil Mazda2 kompakt otomobil standartlarını en yüksek seviyeye çıkarmayı başarmış… RX-8’in tasarımcısı tarafından dizayn edilen ikinci nesil Mazda2 test köşemizin konuğu oldu. TASARIM Mazda2’nin tasarım anlamında öne çıkan özelliklerini sıralarsak, yenilenmiş ön tamponda yeni sis far yuvaları gözüme çarpan en önemli özellik oldu. Ön bölümde yapılan bu değişiklikler Mazda2’ye sportif bir özellik katmış. Buna paralel olarak ise 16 inçlik alüminyum jantlar otomobile agresif bir görüntü kazandırmış… Mazda2’ye arka cepheden baktığımda ise geriye doğru kavislenmiş stop lamba grubu ve Mazda2 yazısı gözüme çarpan bir diğer ayrıntı oldu. İÇ MEKÂN VE KONFOR Aracın dış tasarımındaki akıcı görüntü iç mekânda da bizi karşıladı. Kabin içinde kullanılan dekoratif tasarım adeta beni cezp etti! Otomobilin içinde seyehat ederken beni en çok etkileyen kısım sanki daha geniş bir otomobildeymişim hissi oldu. Bunda tabiî ki araç içinde kullanılan siyah kaplama ve gösterge panelinin etkisi büyük… Ayrıca yenilenmiş sportif koltuk kumaşı ve dikişleri beni etkileyen başka bir tasarım ayrıntısı oldu.
YORUM FARKI HAKAN ALKAN tweeter.com/alkanhkn facebook.com/Hakan Alkan
106 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
PERFORMANS VE YAKIT TÜKETİMİ Test aracım olan Mazda2’nin motor kaputunun altında 1.5 102 HP gücünde maksimum 133 Nm’lik tork üreten bir motor bulunuyor. Otomatik vites seçeneğine sahip olan test aracımda isteyen müşteriler manuel vites seçenekli modelini de tercih edebilirler. İstanbul trafiğinde otomatik Mazda2 vites geçişlerini hissettirmeden oldukça konforlu yol almamı sağladı. Bazen düşündüm ki bu araçta vites mi yok yoksa bana mı öyle geliyor! Yakıt tüketimine gelince, Mazda2’nin fabrika verileri olan şehir içinde 100 km’de 8.1 lt’lik yakıt tüketim değerine pek ulaşamadığı belirtmek isterim. Bence bu boyutlarda bir otomobil için yakıt tüketim değerleri bana biraz fazla geldi. Yinede Mazda2 şehir içi kullanımlarda oldukça ideal olup uzun yolda daha ekonomik bir otomobil… FİYAT Test aracım olan Mazda2 1.5 102 HP otomatik vitesin anahtar teslim satış fiyatı 41.615 TL. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME Test süresi boyunca İstanbul trafiğinde kullanma fırsatı bulduğum ikinci nesil Mazda2, gerek sürüş konforu gerekse de performans özellikleri ile benden tam not aldı. Yakıt olarak cimri olmasa da Mazda2 Türk kullanıcılar tarafından ilgiyle karşılanmaya devam edecektir…
ENGLISH
Latest trends set in Texbridge Enriching its content compared to the first year, Texbridge organized by Istanbul Trade Fairs Inc. with the support of UTIB, hosted trendsetters who set the most important international fairs in Istanbul. International Textile and Accessories fair which is the most exciting trade fair in Eurasia for clothing fabrics, yarn, accessories and trims held on 08 - 10 March 2012 at CNR EXPO Center, Istanbul, Turkey. Twice a year more than 250 selected exhibitors present the latest fabric and accessories trends to the fashion professionals. The wide range of product groups prepared by local and international exhibitors offered professional visitors
108 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
ENGLISH
the opportunity to make new business contacts. 2013 Spring-Summer trends set in Texbridge. Lose color in fabric and accessories, and colors are inspired by nature in hair will be the dominant for next year. Over 150 exhibitors took place in 20,000 sqm exhibition fairgrounds. The fair hosted Mango, Zara, MAXMARA, including Adidas and Gap among 2,800 foreigners totally 14,700 professionals. Textile bridge between Europe and Asia Speaking about the fair, Ibrahim Burkay, President of Uludag Textile Exporters’ Association (UTİB), said that Turkey gets closer to be a bridge between Europe and Asia with the fair. Pointing out the numbers of exhibitors and visitors at the fair, he said, “Buyers came from different countries, and I saw that they left the fair being happy when I met the representatives of them. We put together not only the commercial activities of companies in the world but also trendsetter and professionals to set fashion and color trends in the sector for the next year. The seminars attracted great attention by all participants. Also the denim industry, which Turkey has a say in it, participated in the fair. I am sure that the fair will become one of the most important fair in the world by increasing notably participation of accessories.” Foreign exhibitors happy Ceyda Erem, Board Chairwoman of CNR Holding said that Texbridge Fair resulted with a great success. She recorded that the leading Turkish textile manufacturers received huge demand from fabric buyers of Europe, Brazil and the Middle East. She said, “The denim sector has attracted great
110 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
attention. Turkish denim manufacturers got the opportunity to show their latest trends in the fair. Turkish garment manufacturers made Italian, French and Greek participants very happy with new partnerships.” Erem added furthermore that Texbridge fair is very close to become the world’s largest fair due to success of Istanbul and the Turkish fabric manufacturers. Lose color in fabric to be dominated in fabric and accessories Texbridge fair hosted trendsetters who set the most important international fairs in Istanbul. Themed ‘Free’ by Niek De Prest and Michel Minne , it will see a host of new initiatives that the lose color in fabric and accessories, and colors are inspired by nature in hair will be the dominant in 2013 Spring-Summer trends. Pantone color forecast offered color palettes for ladies, men’s wear, sports dress in Texbridge. New trend of Pantone will have an androgenic and simple way. People will be make-up less and straight-haired in 2013. No need colors for men and women separately now. A combination of gray close to yellow and white will be popular in 2013. Denim trends by Italian designers Umberto Brocchetto and Massimo Munari drew the attention of the participants. Brocchetto pointed out that Turkey has an important stage in denim in recent years. Informing about the 2013 denim trends, Munari declared that the high-waisted pantaloon and the long skirt dress will be popular for women again. He said, “High-waisted wear looks more attractive for women. We will dress women pantaloon with men model next summer. A combination of denim and linen will be used in these models.”
ENGLISH
Jeanologia saves 15,000,000 liters of water per day E-soft, new technology from Jeanologia saves 98% water, 80% chemicals and 79% energy.
22nd March, World Water Day, and the Spanish company Jeanologia who specializes in garment finishing, would like you to know that G2 is a water friendly technology which contributes to the conservation of this natural source. Already over 150 machines throughout the world are saving 15,000,000 liters of water daily, sufficient to provide 75,000 people with enough water per day. Enrique Silla says that “by 2015 with the sales forecast of G2 technology, we will be saving
112 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
enough water for a staggering 10,000,000 people per day. Consumption of water per person & per day is based on an average of 200 liters, which includes drinking, personal hygiene and household use such as washing clothes and home cleaning. Bern Kolb, CEO of the prestigious Think Thank Club de Marrakesh has stated that in year 2030 the demand of water for human consumption will be 40% more than that of today. This constitutes an enormous challenge for industry, especially the textile industry. This is the reason why, Jeanologia, a company highly conscious of the environment, has developed all its technologies ethically, ecologically and efficiently. The company is especially sensitive to the lack of water on our planet and is preparing a new launch to the market of yet another new technology E-Soft based on nano-bubbles which treats garments to soften them with minimal water usage and virtually no residues. E-Soft transforms the air in the atmosphere into nano-bubbles which allows 98% water saving, along with a reduction of 79% in energy and 80% chemical products. E-Soft makes garment softening possible to soften without using water or chemical allowing on top of this, a considerable saving in energy compared to traditional processes. Enrique Silla stated “our company has been able to pass on our ethical and ecological value to important labels that are now using our technology on their garments.” Levi´s are using it on their “waterless” jeans, the chain store Jack & Jones have used it with their “Low Impact Denim”, Pepe jeans London used
ENGLISH
it to launch their free water line “True Blue”, Italian label Replay not only use the ozone but also Jeanologia laser technology. The multinational Hindu Klran have launched their “Saving Water” collection using G2 machinery and the famous designers Marithe and François Girbaud who in 2000 initiated the own personal crusade against the use of water in their collections. Jeanologia counts not only on its e-Soft technology, in 2009 it launched its highly successful ecofriendly washing machine G2, which uses oxygen + ozone to “fade” jeans and sport garments, which processes textiles without water or chemicals. Moreover Jeanologia has also promised to help those less fortunate by donating a proportion of its profits to projects in Africa to give fresh drinking water to villages which currently have no access to this vital comfort. 2011 saw the digging and construction of Jeanologia 1 + 2, fresh drinking water wells in Zogo, one of the poorest areas of Ouagadougou, capital of Burkina Faso. And in 2012 have prospected for four more, providing the inhabitants of this area with 36,000
liters / day of clean water for. Enrique Silla is really grateful to all clients + customers of Jeanologia for using G2 technology to help reducing water usage throughout the world and thanks them also, for helping to bringing clean fresh water the these villages in Africa.
ENGLISH
Extensive SizeGERMANY Fashion Manikin Project Physical fashion manikins for fit assessment in product development and for suppliers -the result of an extensive special development project of the SizeGERMANY steering committee- can now be ordered. The first sizes are for ladies’ wear # 38 and 46 are already
114 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
available and these will be followed by sizes 50, 54, 36 and 42. The menswear sizes 50 and 54 and children’s wear sizes 152 and 140 for girls and boys respectively will be subsequently developed. The foundation of fashion manikin development in SizeGERMANY also forms the basis of the 3D avatars which are created from the serial measurement results. The dimensions of the avatars correspond exactly to those of the SizeGERMANY size table and of the fashion manikins, and this is illustrated by the corresponding dimension lines on the manikins themselves. For the first time, a consistent dimension and form concept for real and virtual try-on is now guaranteed. One big advantage for the apparel company is that the one-off costs (for all bust suppliers) normally involved in the development of a fashion manikin form are funded by the SizeGERMANY project # and the manikins can therefore be offered at relatively low market prices. The features of the new fashion manikins are very flexible # upper body, lower body and full-body forms are all available. Soft inserts in the chest, abdomen, hips and buttocks facilitate the try-on procedure and sizing & fitting control. The fashion manikins are also equipped with flexibly rotating arms and an optional, height-adjustable metal stand can also be ordered. Among the other optional features are detachable arms, shoulder caps and a head. The entire ordering process is carried out by Human Solutions. This includes the acceptance and management of individual orders, coordinating with the carrier, the creation and preparation of shipping documents and the sending of invoices to the customer. The Hohenstein Institute manages the quality assurance process and guarantees the dimensional accuracy and shape consistency of the ordered fashion manikins. The fashion manikins are made by the Sizemic Company based in London, UK.
ENGLISH
Epic Group switches to Tukatech Tukatech is pleased to announce that the Epic Group, one of Asia’s most prominent garment manufacturers, has converted all of their CAD systems to Tukatech’s TUKAcad. The Epic Group has a reputation for utilizing advanced techniques and cutting edge technology to produce highly technical garments for a global customer base. Based in Hong Kong, Epic was founded in 1971 and has manufacturing facilities in Bangladesh, Vietnam, and Sri Lanka. Epic Group produces over 4 million garments each month, many of which are treated at the company’s inhouse facilities that specialize in wet and dry processing, embroidery, printing and wrinkle-free post-cure treatments. CEO Ranju Mahtani and his team have focused on developing and improving the science and technology of garment production, and believe that switching to TUKAcad was the next logical step in operating cutting edge production facilities. The Epic Group is no stranger to CAD technology, and until recently, utilized garment production software from Lectra, Gerber, Assyst, Optitex, and Morgan. Ranju Mahtani, CEO and founder, Dinesh Virwani, Managing Director, and the rest of the leaders at the Epic Group decided to convert all of their systems to Tukatech’s TUKAcad, the garment industry’s most powerful pattern making, grading, and marker making software. The decision to switch was an easy one, as Tukatech’s software has improved efficiency and saved millions of dollars for garment manufacturers all over the world. TUKAcad’s 2012 edition will give Epic Group’s pattern makers the ability to quickly and easily build accurate patterns, calculate and make adjustments for shrinkage, easily verify grade on the blocks, verify measurements as per requirements, make corrections and alterations to existing patterns, and better utilize fabric during the marker making and cutting processes. TUKAcad 2012 is also fully integrated with TUKA3D, Tukatech’s standard setting three-dimensional garment designer
116 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
and fit simulator. Epic Group has many facilities around the world, (CIPL, EGMCL, Epic Vietnam, and PGCL) and by replacing the multitude of CAD systems previously in place with TUKAcad, the company has instituted a standard software throughout their operation, improving both communication and compatibility between each unit. “Tukatech’s staff members were very cooperative during the installation process, and provided overall guidance and suggestions for our cutting room,” said Dinesh Virwani, Group Managing Director. “While our installation process is still continuing, we have already seen our pattern makers more than double the number of patterns they can produce in one day.” The Epic Group is always a step ahead of the trends in the garment production industry, and their implementation of Tukatech’s system is only the latest evidence of their forward thinking attitude. The Epic Group is a leader in providing fair and ethical treatment to their employees, and in 2006, the company’s flagship Bangladesh facility became the first in the nation to receive LEED certification from the U.S. Green Building Council and verified by the Green Building Certification Institute (GBCI) for CIPL Project. LEED certification is awarded to manufacturing facilities that have been developed with and facilitate ecologically friendly production practices, and Epic Group’s Dhaka facility was certified in May of 2011. “Tukatech is proud to work with the Epic Group, who are not only a leader in the garment industry but proponents of advanced manufacturing and processing technology,” said Tukatech Founder and CEO Ram Sareen. “Based on our experience in converting competing CAD systems to our TUKAcad software, we are confident that the Epic Group will see improved efficiency, enormous savings, and an even stronger output in a few short months. We have been working with Epic teams and implementing solutions for the last three months, and will continue to develop better solutions with them.”
ENGLISH
“It is Turkey time in the world”
Declaring that Turkey has been experiencing a successful period, Abdulkadir Konukoglu, Chairman of Sanko Holding said that golden era of Turkey has started in the World. Konukoglu recorded that economic crisis in the EU countries and the U.S. would affect Turkey partially, in parallel with those events, in 2012 a fall will occur in the growth rate when compared to 2011 but that he did not worry about that. Predicting that the growth rate would be around 5 percent in Turkey in 2012, he said, “But we overcome this process more quickly and faster than EU countries and the United States. Turkey has figured out production and export. Anyone, who takes his bag, gets on plane and looks for the market. Our exporters have travelled all over the World.” Stating that economic problems may cause to fall slightly in exports to EU countries, but Turkey exports are never obliged one market, he said, “Therefore, we would overcome these problems arise because of the EU countries and I am sure we will overcome it too. Informing that employment increase, they are forced to find even unskilled labor, if things continue to happen like this, “labor black market” will occur in Turkey in a close future as in Germany many years ago. Resembling Turkey looks like a plane preparing for takeoff, he said, “While a plane takeoff, it climbs for a short time and a
118 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
situation may also require to go to a certain route but it is important to ride in the air. Turkey would ride as well.” by expressing that he is not pessimistic. Pointing out that European Companies age like the population of Europe, he said that the most important advantage of Turkey against Europe is its young companies like its population. Underlining that Turkey era is now in the world, he has responded a question about our neighboring countries, “Of course, we are sad about the problems occurring in neighboring countries, but it would finish one day. When we consider the issue in terms of the export of Gaziantep, We anyway do not export in much amount to Syria. Gaziantep export for just 90 million dollars in exports to Syria in its about 5 billion dollars in annual exports. We suppose that we don’t have an economical problem with Syria, but we consider good neighborhood and relationships. A large quantity of export is not made to Syria. Small shopkeepers have reciprocal trade.” Recalling that although Turkey’s economy is better than the economies of Romania, Bulgaria and many countries subsequently accepted for membership, Turkey’s EU membership are not accepted so far, he said, “he the EU has not accepted Turkey’s membership but we have never make a loss. It is our turn. We will not accept them where we are in the future. Turkey era has started now in the world. Turkey rested, recovered and ringed. We will manage that process successfully with our capital accumulation, young population, and our values. The EU countries, which asked to buy a company a decade age, want to sell their companies to us now.” Recording that they, as Sanko, will continue investments, but they strive not to borrow as much as possible, he said, “This is not valid just for us, everyone should be more careful in 2012, everybody should stretch his arm no further than his sleeve will reach. In other words, do not spend more money than you have. No one should panic. To panic would be the biggest mistake.”
ENGLISH
Green fashion on the runway As a prominent platform for green fashion in Berlin, the GREENshowroom during Mercedes-Benz Fashion Week Berlin attracted numerous trade visitors, press representatives and invited guests to the Hotel Adlon Kempinski from 18 to 20 January. 26 international exhibitors showcased their sustainable fashion, accessories and lifestyle products from the upmarket segment in Berlin’s luxurious five-star Hotel Adlon Kempinski, which played host to the GREENshowroom for the fifth time. Together with the Ethical Fashion Show Berlin at ewerk, the GREENshowroom offers a central platform for eco-fashions organised by Messe Frankfurt. “The pioneering GREENshowroom concept unites the zeitgeist and high-end design with sustainability – a successful combination that has once again proven its worth. It is a concept with unlimited growth potential,”
120 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
states Olaf Schmidt, Vice President Textiles & Textile Technologies at Messe Frankfurt, in summing up these three trade fair days. Numerous new exhibitors, including brands such as Atelier Laure Paschoud, Atlantic Leather, early fish, goodsociety, HULA, Kaschuba Hommage, Pampa & Pop, Right as Rain, Slow Fashion Award 12, we3 and Sonja Heymann presented their designs in this unconventional showroom. The Stewart+Brown brand, recipient of the WGSN Global Fashion Award in October 2011, also made its GREENshowroom debut. Magdalena Schaffrin and Jana Keller, founders of the successful eco fashion fair, are also pleased with the success of this event: “GREENshowroom has once again delivered more visitors than at the previous event, a very good development – and yet another example of the importance of fair trade fashion, as well as the demand for sustainable products.”
ENGLISH
Salon show impresses the trade public and prominent guests alike As part of the exclusive salon show on 19 January, press representatives, trade visitors and invited guests were able to see the upcoming creations from selected GREENshowroom and Ethical Fashion Show Berlin designers on the runway. Among the many visitors to this event were German celebrities Ariane Sommer, Nina Eichinger, Sylvia Leifheit and Mo Asumang. Germany’s Next Top Model winner Barbara Meier was also modelling on the catwalk. This year’s salon show included Studio Ecocentric, ALINASCHUERFELD, Alma & Lovis, Atelier Laure Paschoud, Leibschneider, Kaschuba Hommage, RE 101, RoyalBLUSH, the rooters, wellicious, Uniwearsal, Stewart+Brown, Trigema Change, Pampa & Pop, Goodsociety and We3. “The salon show is always a particular highlight for us, as it offers us the ideal opportunity to present a representative cross-section of the broad GREENshowroom portfolio,” explains Jana Keller, co-founder of the GREENshowroom. Her business partner Magdalena Schaffrin is in full agreement: “It
122 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
is very important to us to present the full diversity of green fashion.” Messe Frankfurt expands the platform for green fashion Parallel to the GREENshowroom, the Ethical Fashion Show Berlin made its debut as an independent fair organised by Messe Frankfurt with 36 exhibitors at the ewerk venue. With 62 exhibitors in all, the GREENshowroom and the Ethical Fashion Show Berlin were a key platform for green fashion during the Mercedes-Benz Fashion Week Berlin. The next GREENshowroom will be taking place from 4 to 6 July 2012 in the Hotel Adlon Kempinski in Berlin. Statements from exhibitors: Atelier Laure Paschoud, Switzerland – Laure Paschoud, Stylist: “This is my first appearance here to present my fashions to a German trade public. Visitor frequency was good. I was able to establish a lot of new contacts and meet potential new customers. It is much better for me to be here in the Hotel Adlon than to be at a large fair. I am very pleased with my
ENGLISH
experience here, and am looking forward to returning this summer, for it is important to show your presence regularly.” Atlantic Leather, Iceland – Frank Ultsch, Sales Agent for Germany: “All of our leather is made from the waste skins of edible fish caught in the Atlantic, such as cod and salmon. The fish are caught off the coast of Iceland and taken straight to the tannery for processing. Here at GREENshowroom, the Re 101 label is showing shoes that have been fashioned from our leather. Our leather is also used to make bags, jackets and accessories. This is the first time we have been here, and we are more than satisfied with the fair. The high level of interest here has been a very positive surprise. The event attracts people who are extremely interested in green products, so it is far more effective to come to this fair than it is to appear at other events.” Fashionable green, Germany – Sarah Schulze, owner: “We have been overrun by visitors these
124 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
past few days. I am very happily surprised to see so much interest in the brand – from the press, as well as from trade visitors. We have been able to appear in three television features, and have given interviews for a number of magazines. Conventional retailers have also shown themselves to be very open to our good products and story: we produce men’s and women’s jeans collections in four cuts – and do so entirely from organic cotton. All of the ingredients are purely vegan, and include recycled materials as well.” Kaschuba Hommage, Germany – Irina Kaschuba, owner and designer: “The image of this fair is a perfect fit for our brand’s high standards, something that was proven true during the event. This is the first time that we have taken part in a trade fair, and we have found the right platform in the GREENshowroom. We will also be showcasing our accessories here in the summer, as we encountered a good mix of press representatives, purchasers and interested parties from the green segment.”
ENGLISH
Colored denim fashion trends Turkish denim mill Bossa, which this year celebrates 60 years of textile creativity, invites the denim community to discover a new and surprising idea. With Glowing Whispers, in addition to the authentic character and evolution of denim, the fabric changes over the course of seconds, fitting the moods, the movements, the life that we all experience in a day. The same jeans that you wear to work, nice and neat, can turn into a dazzler at night when you go to your favorite nightclub. Glowing Whispers left its mark on the Denim by PV fair, Onestop show for the world’s best denim. Executives of competing companies came to the Bossa stand as customers. The new denim fabric of Bossa, which Sabanci Holding sold to Akkardan group in 2008, surprised even jean genius Adriano Goldschmied. Saying to Adriano Goldschmied, who asked for the denim fabric samples 1.5 months before the fair opens, “We can give the denim fabric to you after the fair.” Bossa made its world premiere in Paris. Day business night disco Declaring that they are the star of the fair, which set the fashion of period that after two years CEO of Bossa Can Piyale, said, “You can see the shining fabric on the shelves towards the end of next year. We have an innovation in denim world. Denim was known as the daytime clothes. Now it will also be worn as evening wear. It will be used day in business night at disco.” The denim fabric costs $ 1 million Declaring that they are the company which has the largest budget for R & D Piyale said, “The creative team in R & D center has more than 60 people. We set 2.5 percent of turnover 4-5 million dollars for R & D activities every year. We invest $ 1 million just for this product. We operate in our four facilities by producing denim,
126 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
sportswear, outerwear and shirting with 2,400 employees.” Piyale explained that as Bossa they made the investment of $ 100 million to increase capacity for the last 7 years. Exporting to Diesel, GStar, Levi’s, D&G, Trudi, and Acquaverde overseas and to domestic firms such as Mavi, LTB and Cross Bossa has sold 27 million meters of fabric in 9 months. With turnover of 251 million TL at the same period the company targets to enter the new markets in 2012. Exporting to Europe, the United States and Middle East Bossa’s eye is on the Far East. Can Piyale said that the sales were expected to increase 15 percent despite economic contraction next year. The denim fabric sold to the East most Stating that they made R & D activities for the 6-months for Glowing Whispers Can Piyale said, this product is not just for women, also for men. Expressing that the previous glowing denim they produced attracted attention most in East Piyale said, “Glowing suits are sold most in this region. Also Arabs in the Middle East like it. We expect the same interest for the new denim fabric.” Producing the new denim fabric bringing together technology used in mountaineering equipment with denim fabric Bossa will offer the denim fabric related with the products such as shirts, gabardine pants soon. The denim fabric to be fashion trend for summer Bossa Marketing Manager Gulperi Erkanli said that a bringing back exists in denim. Declaring that they sell to most brands Erkanli said that the colored denim trends will be fashion trend for next summer. Stating that denim is weakening against the gabardine fabric recently officials of Bossa stressed that sportswear fabric composed of 65 percent of denims and it will succeed the achievement of old times the next years again.
ENGLISH
Laleli ready for new era Head of the Laleli Industrialists and Businessmen’s Association (LASIAD) Giyasettin Eyyupkoca said, “All the bad images of previous years end with this agreement. Now, our name is not called shuttle trade. Everyone will see our exporting power.” Trade between Turkey and Russia, which was accepted by the World Trade Organization (WTO) after 18-year wait, extend the business. Eyyupkoca said that to be accepted of Russia by WTO gives Laleli great pleasure. Declaring that 80 percent of Laleli exports are to Russia Eyyupkoca said, “Russia is seen as one of the world’s most attractive markets. We establish close contact with Russia, and made investments long ago. We reap the benefit of these investments now.” Stating that a new era started with Russia Eyyupkoca said, “This process is quite exciting. Laleli textile’s dream comes true. That’s why Russia will become more transparent-open in trade and will be subject to binding rule by membership of WTO. Thus all the bad images of previous years end with this agreement. And everyone will see our exporting power that was not registered so far.” WTO paves the way for Laleli Textile Pointing out that they export referring to the rules set by Russia so far Eyyupkoca
said, “The trade between Turkey and Russia will get easy henceforward. The trade will liberalize with membership to WTO, tariffs will be reduced, and restrictions on import and export will be removed. The international trade rules by WTO will be dominated. In other words, all barriers will be lifted next. Russia’s membership to WTO is very important development for us that’s why we have a large portion of our exports to Russia. WTO paves the way for Laleli Textile accepting Russia. The commercial relations with Russia will increase. This means that Laleli will bring the power.” Export doubles Recording that the visa issue with Russia was also removed Eyyupkoca said, “The export to Russia was made by referring to the rules set by Russia so far. That inconveniences many sectors in Turkey. International trade will get easy the global trade removing restrictions from both import and export trade and being donated the rules set by WTO. The exports to Russia will double.”
127 KONFEKSİYON & TEKNİK NİSAN | APRIL | 2012
SUBSCRIPTION FORM ABONE FORMU Name / İsim : ...................................................................................................................................................... Surname / Soyadı : ............................................................................................................. Company / Firma : .......................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... Mailing adress / Posta Adresi : ................................................................................................................................................................................................................................................................................. Tel : .................................................................................................................................................................................. Fax : ........................................................................................................................................................... Vergi dairesi : .................................................................................................................................................... Vergi no : .......................................................................................................................................... Business Type / Faaliyet Alanınız : ......................................................................................................................................................................................................................................................................... ...................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... ......................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................
Subscription starts in / Abone Başlangıç : .................. / 20 .................. Subscription ends in / Abone Bitiş : .................. / 20 .................. Ω One year EURO 60 Ω Yıllık abone ücreti ( Türkiye için ) 120 TL.
PAYMENT FORM ÖDEME ŞEKLİ Ω Check is enclosed / Çek ektedir. Ω Payment was transferred to your bank account. The receipt is enclosed. Ödeme banka hesabınıza yatırılmıştır. Makbuz ektedir. Ω Debit my credit card / Kredi kartımı borçlandırınız. Credit card no / Kredi kartı no : Security number / Güvenlik numarası : Name of the card holder Kart sahibinin adı-soyadı Expiry date / Geçerlilik süresi Type of the card / Kartın cinsi Date / Tarih : .................... /
....................
: .................................................................................................................................................................................................................................. : .................... / : Ω Visa /
....................
/ .................... Ω Master / Eurocard
....................
Stamp & Signature / İmza :
...........................................................................................................................................
Bank account name / Hesap adı : İletişim Magazin Gazetecilik Basım Tanıtım Tic. A.Ş. YURTİÇİ BANKA HESAP NUMARALARIMIZ (TL) İŞ BANKASI : İstanbul / Bakırköy Ticari Şubesi • Şube Kodu: 1396 • Hesap No: 0001028 IBAN NO: TR12 0006 4000 0011 3960 0010 28 POSTA ÇEKİ HESABI : Havaalanı Şubesi • Hesap No: 5368188 BANK ACCOUNT NO Turkiye Is Bankasi Bakirkoy Ticari Branch / 1030 (USD) / Turkiye Is Bankasi Bakirkoy Ticari Branch / 1044 (EURO) IBAN NO: TR12 0006 4000 0021 3960 0010 44
İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş. İhlas Medya Center, 29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna - İSTANBUL / TURKEY Tel: +90 212 454 25 22 Fax: +90 212 454 25 97 web: www.konfeksiyonteknik.com.tr / e-mail: img@img.com.tr