18 yıldır birlikteyiz We are together with you for 18 years
OCAK JANUARY 2012 YIL / YEAR : 18 SAYI / ISSUE : 208 ADRES Head Office: İhlas Medya Center 29 Ekim Caddesi No: 23 P.K. 34197 Yenibosna İSTANBUL / TURKEY Tel : +90 212 454 25 00 Fax : +90 212 454 25 55 www.konfeksiyonteknik.com.tr e-ma il : img@img.com.tr
GRUP BAŞKANI Group Chairman H. Ferruh IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SAN. TİC. A.Ş. adına sahibi SORUMLU GENEL YAYIN MÜDÜRÜ Editor-in-Chief Mehmet SÖZTUTAN mehmet.soztutan@img.com.tr GENEL MÜDÜR YARDIMCISI Assistant General Manager Ahmet KIZIL ahmet.kizil@img.com.tr
YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ News Editor Ali ERDEM ali.erdem@img.com.tr YAYIN KURULU BAŞKANI Editorial Board Chief Prof. Dr. Cevza Candan YAYIN KURULU Editorial Board Prof. Dr. Bülent Özipek Prof. Dr. H. Rıfat Alpay Prof. Dr. Yalçın Bozkurt Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş Prof. Dr. W. Oxenham Prof. Dr. Emel Önder Prof. Dr. Yusuf Ulcay Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner
REKLAM MÜDÜRÜ Advertisement Manager Yılmaz ÖZKAN yilmaz.ozkan@img.com.tr DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ Foreign Relations Manager Yusuf OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ Institutional Communicational Manager Ebru PEKEL ebru.pekel@img.com.tr
SÜREKLİ YAZARLAR Permanent Columnists Prof. Dr. İsmail KAYA Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN Ekrem Hayri PEKER
BİLGİ / Information: Yazı İşleri: Konfeksiyon & Teknik Dergisi hakemli dergi olup, bu dergiye yazar veya yazarları tarafından başka bir dergide yayınlanmadığı beyanıyla birlikte gönderilen her yazı, ilgili kurul üyesi tarafından incelenerek bu üyenin olumlu görüşü üzerine yayımlanır. Tüm makale ve haberler elektronik posta ve CD ile gönderilebilir. Bilgi: Konfeksiyon & Teknik Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir.
4 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
INDEX SANAT YÖNETMENİ & BASKI SORUMLUSU Art Director & Press Officer İsmail GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr GRAFİK & TASARIM Graphics & Design Hakan SÖZTUTAN hakan.soztutan@img.com.tr MUHASEBE MÜDÜRÜ Chief Accountant Musta fa AKTAŞ mustafa.aktas@img.com.tr ABONE VE DAĞITIM Subscription and Circulation Ma nager İsmail ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr BASKI Printed By İHLAS Ga zetecilik A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna - İstanbul Tel: +90 212 454 35 08
BÖL GE TEMSİL CİLİK LERİ BURSA Ömer Faruk GÖRÜN Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81 KONYA Metin DEMİR Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74 Advertising Representatives TAIWAN: Taiwan Bright Co. Ltd. Mr. Vincent Lee Tel: 88 622 755 79 01 Fax: 88 622 755 79 00 vincent@mail.taiwanbright.com.tw JAPAN: Echo Japan Corporation Mr. Ted Asoshina Tel: 8 133 263 50 65 Fax: 8 133 234 20 64 echoj@bonanet.or.jp KOREA: Jes Media Int. Mr. Young Seoah Chinn Tel: 8224813411 Fax: 8224813414 jesmedia@unitel.co.kr
REKLAM İNDEKSİ
ADVERTISEMENT
AK BARKOD .....................Ö.K
KOLDAŞ ............................ 31
AKMAZ ............................. 15
KRİSTAL ŞEHİR ................. 63
AKTİF ISI .......................... 47
KÜÇÜKARSLAN TEK ..... 54-55
ASTAŞ............................... 23
MALKAN MAKİNA............. 2-3
ATAK MAKİNA ....................61
MERKÜR FUARCILIK .......... 85
ATAK MAKİNA ................... 71
MODAKS ........................... 79
BARELLİ ........................... 83
NEHİR MAKİNA ................. 27
BAŞ MAKİNA ..................... 45
NİT ÖRME ......................... 39
CNR CPI ............................ 73
ÖZBİLİM.............................. 7
CNR TEXBRIDGE ............... 65
ÖZER MAKİNA ............. 34-35
DATATEC ....................... A.K.İ
SANKO...............................51
DEĞİRMEN ........................ 37
SİLTER .............................. 29
DEKAT ............................. A.K
SUNSTAR .......................... 13
GLENGO ........................... 25
TETAŞ ............................... 19
GÜNEŞ ENERJİSİ .............. 77 İHLAS KOLEJİ ................... 75
TÜRKİYE GAZETESİ .......... 87
İMG................................... 89
TÜYAP İF EXPO ..................81
İSTANBUL MAKİNA ............21
TÜYAP KONF. MAK. ........... 49
KEÇOĞLU .................Ö.K.İ - 1
TÜYAP TEXPO EURASIA .... 67
KILIÇOĞLU ....................... 43
UĞUR MAKİNA ...................11
KLAS BİLGİSAYAR ........ 53-57
UZAY MAKİNA ....................17
İMG: Konfeksiyon & Teknik, Türkiye’de sektörel yayıncılığı başlatan ve bu alanda 28 yıldır öncülüğünü sürdüren İletişim Magazin Gazetecilik’in (İMG) yayınıdır. Türkçe ve İngilizce dillerinde yayın yapan 24 dergisiyle İMG’nin ürünleri büyük bir okuyucu kitlesince takip edilmektedir. Genç ve profesyonel kadroların dinamizmiyle giderek büyüyen İMG, Uluslararası, Sektör ve Aktüel olarak 3 ana başlık altında yayıncılık yapmaktadır. Konfeksiyon & Teknik Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik Basım Tanıtım Tic. A.Ş.’ye aittir. Ayda bir yayınlanır. Konfeksiyon & Teknik is published monthly. Adver tisements responsibilities published in our maga zine per ta in to adver tisers. KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
5
EDİTÖR
Aynı gemide ’mi’yiz...
Ali ERDEM Yazı İşleri Müdürü News Editor
6 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Hazır giyim ithalatına getirilen yüzde 20’lik ilave vergi, üretici ve konfeksiyoncu arasında görüş ayrılığına neden oldu. Ek vergiyi üreticiler üretim ve istihdama sağladığı katkı nedeniyle memnuniyetle karşılarken, konfeksiyoncular ve hazır giyimciler maliyetlerin arttığını belirterek, büyük grupların ülkeyi terk edecekleri gerekçesiyle tepki gösteriyorlar. Tekstil sektörünü ikiye bölen ithalatta ek vergi uygulaması konusunda sektörde yaşanan tartışmaları değerlendiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Ek vergi kararnamesinde Başbakan ve 25 bakanın imzası var. Haksız ithalatın Türk üreticisine verdiği zarar ziyan benim öncelikle çalışmam gereken konudur” diyerek net tavrını ortaya koyarken, “İthalat lobisini memnun etmediğim için memnunum. İthalat lobisinin memnuniyetsizliği benim memnuniyetimdir” diyerek görüşünü sloganlaştırıyor. Çağlayan, ayrıca yeni teşvik sisteminin bu ay sonuna kadar kesinleşerek son şeklini alacağını belirterek, “Sistemde esas olan cari açığı hedef alan sektörlerin Türkiye’de yatırımını sağlayacak ihracatı artıracak olan bir model oluşturmak. Tüm çalışmalar bu yönde sürdürülüyor. Yazılıp çizilenler var ama bu rakamların hiçbiri doğru değil” bilgisini veriyor. Bütün sanayiciler ve işadamları üretimi özellikle ithalattaki yabancı girdiyi azaltıp, yerli girdiyi artıracak üretimi esas alacak içerikli teşvik sisteminin önemi üzerinde duruyorlar. Bu da Zafer Çağlayan’ın açıklamasında yer alan, “Yeni teşvik sistemi esas olarak cari açığı hedef alan, ithalat yapılan sektörlerin Türkiye’de yatırımını sağlayacak bir model oluşturacaktır” cümlesiyle örtüşüyor. Kulağa hoş gelen bu konunun hayata doğru geçmesi için değiştirilmesini istediklerimizi iyi saptayıp, teşvik alanlarını doğru belirlememiz neticesinde doğru sonuca ulaşabileceğimizi bilmeliyiz.
PANORAMA
Bindiğimiz dalı kesmeyelim
Hazır giyim ithalatına getirilen yüzde 20’lik ilave vergi, üretici ve konfeksiyoncu arasında görüş ayrılığına neden oldu. Ek vergiyi üreticiler üretim ve istihdama sağladığı katkı nedeniyle memnuniyetle karşılarken, konfeksiyoncular ve hazır giyimciler maliyetlerin arttığını belirterek, büyük grupların ülkeyi terk edecekleri gerekçesiyle tepki göstermişlerdi. Tekstil sektörünü ikiye bölen ithalatta ek vergi uygulaması konusunda sektörde yaşanan tartışmaları değerlendiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “İthalat lobisinin memnun olmayışı benim memnuniyetimdir” dedi. Alınan ek vergi kararnamesinin altında Başbakan’ın ve 25 bakanın imzasının bulunduğunu kaydeden Çağlayan, “Haksız ithalatın, Türk üreticisine vermiş olduğu zarar ziyan benim
8 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
öncelikle çalışmam gereken konudur. Benim görevim Ali’nin, Ahmet’in, Mehmet’in istihdamını sağlamaktır. Çin’deki, Pakistan’daki, Bangladeş’deki, Hindistan’daki, Vietnam’dakinin istihdamını sağlamak benim görevim değil. Cari açığın hesabı benden soruluyor, hükümetimizden soruluyor, gereken tedbirleri almak durumundayız” dedi. Üretime zarar veren, üretimi tıkayan, istihdamı etkileyen haksız ithalata karşı tedbir aldıklarını kaydeden Çağlayan, atılan bu adımın Türkiye’deki üreticilerin haklı talebi olduğunu kaydetti. Çağlayan, “ Türk üreticisi bunu istiyor ve bu konuda önlem alınmasını bekliyordu. Bu konuda gereken adımı attık, bunun için ithalat lobisinin memnuniyetsizliği benim memnuniyetimdir” diye konuştu.
PANORAMA
LİSTE BANA ULAŞMADI Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, tekstil ve konfeksiyon sektöründe sıkıntı içindeki bazı şirketlerin yer aldığı bir listenin hazırlandığı ve bu listenin kendisine de ulaştığı iddialarına ilişkin olarak, ‘’Hiç kimsenin bir sektörle, firmalarla ilgili bir liste hazırlaması gibi bir hakkı da, haddi de olmaz. Benim elime böyle bir şey ulaşmadı’’ dedi. Çağlayan, basın toplantısında soruları yanıtlarken, tekstil ve konfeksiyon sektörü arasındaki çekişmeyi son derece lüzumsuz ve yakışıksız bulduğunu belirterek, iki kardeş sektörde firmaların birbirlerine yönelik suçlamalarının çirkinleşme boyutuna geldiğini söyledi. Birtakım listelerin ifade edildiği bir ortamda, bu listede isimleri olan firmaların Cumhuriyet
Savcılığına başvurmalarını isteyen Çağlayan, ‘’Hiçbir firma, başka bir firmanın kredibilitesini sarsacak hiçbir davranışta bulunamaz’’ dedi. Zafer Çağlayan, firmaların karşılıklı suçlamaları bir tarafa bırakmamaları durumunda, kendi kendilerini bankalarla karşı karşıya getirecek bir yanlışın içine düşmek üzere olduklarına dikkati çekerek,’’Konfeksiyon, çok fazla ihracat fazlası vermiş olduğumuz bir sektör, fakat tehlikeli bir şekilde da arttığı bir sektör. Ümit ediyorum kendi aralarındaki bu suçlamayı bir kenara bırakırlar’’ diye konuştu. ‘’Elinizde iflas listesi var mı?’’ şeklindeki soruyu Çağlayan, şöyle yanıtladı: ‘’Hiç kimsenin bir sektörle, firmalarla ilgili bir liste hazırlaması gibi bir hakkı da, haddi de olmaz. Benim
9 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan tekstil ithalatına getirilen ve sektör içinde tartışmalara neden olan ek vergi konusunda, “Ek vergi kararnamesinde Başbakan ve 25 bakanın imzası var. Haksız ithalatın Türk üreticisine verdiği zarar ziyan benim öncelikle çalışmam gereken konudur” diyerek net tavrını ortaya koyarken, “İthalat lobisini memnun etmediğim için memnunum. İthalat lobisinin memnuniyetsizliği benim memnuniyetimdir” diyerek görüşünü sloganlaştırıyor.
elime böyle bir şey ulaşmadı. Çünkü bu, itibar edilecek bir şey değildi. Kim ne amaçla yaptı bilmiyorum, ama kim ne yapmışsa haksızlık yapmış. Ticari itibar çok önemli, firmaların çok zor kazandığı asla kaybetmek istemeyeceği bir şeydir.’’ ‘’GECE RÜYAMIZA GİRİP, SABAH KALKIP YAPMADIK’’ Dokuma kumaş, örme ve dokuma konfeksiyon ürünlerine getirilen ek vergi kararına değinen Çağlayan, konfeksiyon sektörünün ithalatındaki tırmanmanın, çok ucuz ücretlerle işçi çalıştırılan Uzak Doğu ve Asya ülkelerinden kaynaklı asimetrik haksız rekabetten doğduğunu belirtti. Zafer Çağlayan, bu haksız reka-
10 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
bet ortamına karşı üreticilerin bakanlıklarına başvurarak tedbir alınmasını talep ettiklerini, bunun en doğal hakları, hatta anayasal hak kadar önemli bir hakları olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Biz gece rüyamıza girip, sabah kalkıp bunu yapmadık. Arkadaşlarımız aylar süren çalışmalar sonrasında haksız rekabete karşı firmalarımızın üretiminin, yatırımının, ihracatının ve istihdamının korunması noktasında alınması gereken tedbir setini ortaya koydular. Bu, tüm bakanlarımız, başbakanımız ve cumhurbaşkanımız tarafından imzalanarak yürürlüğe girmiş olan bir karardır. Ben bir sektörün, bir kişinin, bir şirketin değil, Türkiye’nin menfaatini gözetmek durumundayım.’’
PANORAMA
‘’HİÇBİR KİŞİ, BU KARADAN DOLAYI İHRACATIN AZALDIĞINI SÖYLEYEMEZ’’ Tekstil fabrikalarının ciddi şekilde yeniden çalışır hale geldiğini kaydeden Çağlayan, bunun ihracata ve konfeksiyon sektörüne de olumlu yansıdığını dile getirdi. Çağlayan, dışardan ithal edenlerin, kendisine gelerek fabrikalarını yeniden Türkiye’de yapma kararlarını deklare ettiklerini söyledi. Bu çerçevede alınan kararlarla ithalatın ciddi şekilde yavaşladığına işaret eden Çağlayan, şöyle konuştu: ‘’Zaman zaman tekstil, hazır giyim ve konfeksiyon sektörlerinde ihracatımız azaldı diyorlar. Hiçbir kişi, bu karardan dolayı ihracatın azaldığını söyleyemez, söylerse doğruyu söylemez. Bu sektördeki ihracatın azalmasının sebebi, Avrupa pazarlarındaki daralma ve kurdan dolayı çıkan problemlerdir. Konfeksiyon sektöründe bilhassa bu işten sıkıntıya düştüğünü söyleyenlerin yaptıkları ithalat rakamlarını ben çok iyi biliyorum.’’ ‘’KİMİN ÜRÜNLERİNİN EKOTEKS LABORATUVARINDA KIRMIZI HATTA DÜŞTÜĞÜNÜ BİLİYORUM’’ Bu ülkelerden yapılan ithalattaki kanserojen madde tehlikesine de değinen Çağlayan, ‘’Türkiye’nin piyasa gözetim denetim koordinasyonu benim bakanlığımdadır. Yine Başbakanımız’ın talimatıyla yeni bir genelge yayınladık. Bu işi bakanlar seviyesine taşıdık. Önemli kararları alacağız. Hiç kimse dünyanın kullanmadığı, kendi insanına giydirmediği kanserojen üreten bir ürünü Türkiye’ye sokma hakkına sahip değil. Hiç kimseye izin vermem. Kimin nereden ne getirdiğini, kimin ürünlerinin Ekoteks laboratuvarında kırmızı hatta düştüğünü ben biliyorum’’ şeklinde konuştu. SEKTÖR İKİYE BÖLÜNDÜ Ek ithalat vergisine karşı çıkanlara üreticiden tepki geldi. Vergi sonrası istihdamın yüzde 9 arttığını belirten Sanko’nun sahibi Abdülkadir Konukoğlu, “Fabrikalar çalışmaya, istih-
12 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
dam artmaya başladı. Markaların yaygarasını anlamıyoruz” dedi. İthalata getirilen ek vergiye tepki gösteren hazırgiyimcilerin karşısına tekstil üreticileri çıktı. ‘Türkiye’nin Üretimi Türkiye’nin İhracatı Platformu’nu kuran üreticiler, vergiyi eleştiren hazırgiyimcilere ateş püskürdü. Ek vergi sonrası Türkiye’de kapanan atölye ve fabrikaların yeniden çalışmaya başladığını, istihdamda yüzde 9’a varan artışlar olduğunu belirten platform başkanı, aynı zamanda Sanko’nun da sahibi Abdülkadir Konukoğlu, “Bizim derdimiz ihracatla değil iç piyasayla. İhracat amaçlı ithalatla bir derdimiz yok” dedi. Sektörde ithalat yapanların oranının yüzde 10’u geçmediğini belirten Konukoğlu, “3 ithalatçı para kazanamayacak diye bu yaygara kopuyor. Bu ithalatçı hazırgiyimciler, iplik ve kumaş fiyatlarındaki yüzde 30-35 ucuzlamayı raf fiyatlarına yansıtmıyorlar. Sonra da ek vergiden şikayet ediyorlar” dedi. ARTIK YATAN TESİSİMİZ YOK Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Başer ise, ek vergi kararından sonra 2010’da 1.5 milyar dolar olan yatırım teşvik belgesi rakamının 3
14 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
milyar dolara çıktığını, yatırımların yüzde 100 arttığını söyledi. “Fonlar Türk markalarının kapısını çalarken, markalar AVM’lere girmek için yarışırken nasıl yabancı markalar Türkiye’den çıkıyor dersiniz” diye konuşan Başer, “3 ay içinde sektöre 700 milyon dolar geldi. Türkiye’de yeterli üretim kapasitesi olmadığını söyleyenlere en iyi cevap budur” dedi. Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’ndan Ahmet Öksüz de, “Yatırımlar hız kazandı, işsizlik az, yatan tesisimiz yok” diye konuştu. Denizli Sanayi Odası Başkan Yardımcısı İsmail Yılmaz, “3 ayda 500 ek makine siparişi verdik. Dokumacı bulmakta sorun yaşıyoruz” derken Adana Sanayi Odası Başkanı Sadi Sürenkök ise, kriz sonrası düşen üretimin eski haline döndüğünü ifade etti. Hazır giyimci cephesinden de ek vergiye destek geldi. İpekyol’un Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ayaydın, ithalata getirilen ek vergiyi sonuna kadar desteklediğini söyledi. YEREL ÜRETİCİLERİ ÖLDÜRMEYİN İstanbul Tekstil ve Hammadde İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle ise ek verginin ardından makine siparişlerinin ciddi oranda arttığını, yılbaşından bu yana bine yakın makinenin getirildiğini kaydetmişti. Gülle, “Bu vergilerin değişimi sonrası, yasa yürürlüğe girene kadar herkes stokunu yaptı. Anılan dönemde dokuma, örme ve konfeksiyon ihracatında yüzde 8 artış var. Rakamlar başka bir şey söylüyor, bu arkadaşlar başka. 400 milyon dolarlık ithalat nasıl 8 milyar dolarlık ihracatı etkiler. Yüzde 10’luk ithal edilen ucuz mal için sektörün yüzde 90 ihtiyacını karşılayan yerel üreticileri öldürmek doğru değil” dedi. Gülle, ithalata koruma amaçlı getirilen vergilerin hazırgiyim ihracatını düşürdüğü ve şirketleri batırdığı yönündeki iddiaları yalanladı. Ortalıkta “batan firma” listelerinin dolaşmasını eleştiren Gülle, “Batan firma listeleri yapıp milleti zor durumda bırakmak ahlaksızlıktır” diye konuştu.
16 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
EK VERGİLER İHRACATI OLUMSUZ ETKİLEDİ Ek vergilere karşı oluşturulan Hazırgiyim ve Konfeksiyon Platformu’ndan İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi ise önlemlerin cari açığa etkisi sınırlı kalacağını savunurken, Hazır giyim Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, bu tarz korumacılık tedbirleri ile sektörlerin zor duruma düştüğünü, sektörlerin uluslararası arenada rekabet gücüne zarar verildiğini söylemişti. Birleşik Markalar Derneği Başkanı Yılmaz Yılmaz da getirilen ek vergilerin “sektörün kimyasını bozduğunu” kaydederek, ek vergilerin, Türkiye’de konuşlanmış markaların rekabet gücünü azalttığını, yabancı rakiplerle eşit şartlarda rekabet edilemediğini bildirmişti. TGSD Başkanı Cem Negrin ise ek vergilerin, “pahalı Türkiye” algısı doğurduğunu ve Avrupa’daki firmaların daha dikkatli alım yapmasına neden olduğunu belirterek, “Ek vergiler sektöre zarar veriyor. Bu kritik dönemde Türkiye’nin böyle bir vergiden çıkması lazım” demişti. YENİ TEŞVİK SİSTEMİ AY SONUNDA TAMAMLANACAK Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, yeni teşvik sistemi üzerindeki çalışmaların sürdüğünü ancak şu anda kesinleşmiş, son şekli verilmiş bir çalışmanın bulunmadığını belirterek, bu ay sonuna kadar yeni teşvik sistemi üzerindeki çalışmaların tamamlanarak kamuoyuna açıklanacağını söyledi. Çağlayan, “Yeni teşvik sistemine ilişkin olarak yazılıp çizilenler var ama bu rakamların hiç biri kesinleşmiş değil. Teşvik sisteminin Maliye ile ilgili kısımları var, Hazine ile ilgili kısımları var, bizim önerilerimiz var bütün bunlar masaya yatırılmış durumda. Ama burada esas olan tamamen cari açığı hedef alan, ithalat yapılan sektörlerin Türkiye’de yatırımını sağlayacak ihracatı artıracak olan bir model oluşturmak. Tüm çalışmalar bu yönde sürdürülüyor” dedi.
PANORAMA
İstanbul Deri Fuarı, 17 Ocak’ta kapılarını açıyor TÜRDEV Yönetim Kurulu Başkanı Çandar, fuar ile Türk derisini marka haline getirerek, dünya pazarlarındaki satışlarını artırmayı hedeflediklerini söyledi. Türkiye Deri Vakfının (TÜRDEV) yazılı açıklamasına göre, 60 ülkeden 15 bin ziyaretçi beklenen İDF, TÜRDEV şemsiyesi altında, Türkiye Deri Konfeksiyoncular Derneği (TDKD), Türkiye Deri Sanayicileri Derneği (TDSD), Ege Bölgesi Deri Sanayicileri Derneği, Bursa Deri Sanayicileri Derneği, Çorlu Deri Sanayicileri Derneği, İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçılar Birliği, KOSGEB ve Deri Tanıtım Grubunun (DTG) desteğiyle gerçekleştiriliyor. İDF’de, deri üreticileri, deri konfeksiyoncuları, deri kimyacıları, deri makinecileri, aksesuarcılar ile moda ve tasarımcılar kendi alanlarındaki 2012&2013 trendlerini sergileyecek. Üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları, düzenleyecekleri etkinliklerle deri sektörüne yönelik yaptıkları çalışmaları katılımcılarla paylaşacak. Fuar kapsamında, en ilkel yöntemlerle derinin nasıl işlendiğini anlatan “Kara Tabak Show” düzenlenecek. Türkiye Deri Vakfı (TÜRDEV) Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Çandar, İDF’nin Türkiye deri sektörünün uluslararası arenada tanınması noktasında önemli katkı sağladığını belirterek, şu bilgileri verdi: “Fuara
18 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
sektörümüzün ilgisi oldukça yüksek, ancak önemli olan bu fuarı dünyada ses getiren, küresel, uluslararası niteliği perçinlenmiş bir fuara dönüştürmek. Türk dericiliğinin aldığı küresel rol bunu gerektiriyor. Fuarda Almanya, Avustralya, Avusturya, Belçika, Kanada, Çin, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Güney Afrika, Güney Kore, Hindistan, İran, İtalya, İzlanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, Kore, Macaristan, Norveç, Slovenya, Ukrayna, ABD, Yeni Zelanda ve Yunanistan’dan deri üreticileri, deri konfeksiyoncuları, deri kimyacıları, deri makinecileri, aksesuarcılar ve moda ve tasarımcılar trendlerini sergileyecek.” Türkiye deri sektörünün yaklaşık 5 milyar dolarlık ticaret hacmine sahip olduğunu kaydeden Çandar, sektörün Çin’e ihracatını yüzde 90 artığına işaret ederek, toplamda yılı yüzde 14’lük artışla kapatacaklarını belirtti. Çandar “Hedefimiz Rusya ve İtalya’daki mevcut pazarımızı koruyup, Çin’in yükselen orta gelir sınıfına daha fazla ürün satmak. Bunu yaparken de Avrupa ve ABD’deki ihracat payımızı artırmak öncelikli hedeflerimiz arasında” dedi.
PANORAMA
Kıtalararası hazır giyim ticaretinin ve modanın vitrini:
CPI Collection Première İstanbul, 2023 ihracat hedefi 60 milyar dolar olan Türk hazır giyim endüstrisini, 09-11 Şubat 2012 tarihleri arasında CNR EXPO İstanbul’da buluşturuyor. CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık A.Ş tarafından, İHKİB(İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği) işbirliği ile düzenlenen fuarın dünyanın en önemli fuarları arasına girmesi hedefleniyor. Collection Première Istanbul, dünyanın dört bir yanından gelen
20 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
katılımcıları ve alıcıları ile İstanbul’un moda başkenti olması yönündeki adımlarını güçlendiriyor. Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden hazır giyimin vitrini olan CPI’ın yurtdışı çalışmalarına, dünyaca tanınan Alman IGEDO Company danışmanlık yapıyor. Birbirinden önemli dünya markaları
PANORAMA
yaratmasının yanısıra, GAP, Tomy Hilfiger, H&M ve Next gibi dünya devi zincir mağazalara da koleksiyon hazırlayan Türk hazır giyim sektörü, gücünü CPI’da sergiliyor. Avrupa’da düzenlenen fuarların düşüş trendine girmesi ile daha da önem kazanan fuar, sektör potansiyeline paralel bir fuar olarak öne çıkıyor.
HEDEF 3 KITADAN 15 BİN PROFESYONEL ALICI CPI komitesi, geleneksel pazarların yanı sıra hedef bölgelerini Avrupa, Rusya Federasyonu ve BDT ülkeleri, Orta Doğu ve Körfez ülkeleri, Balkanlar ve Kuzey Afrika ülkeleri olarak belirledi. 15 milyar dolarlık iç perakende pazarı ile dikkati çeken Türk hazır giyim endüstrisi, 20 milyar dolara ulaşan ihracat hacmi ile de ilgi çekiyor. Collection Première Istanbul’a yurtiçi ve yurtdışından 15 bin profesyonel ziyaretçi bekleniyor. SEKTÖR GÜCÜNÜ CPI İÇİN BİRLEŞTİRDİ CPI, İHKİB öncülüğünde, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD), Triko Sanayicileri Derneği(TRİSAD), Osmanbey Tekstilci İşadamları Derneği (OTİAD), Merter Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD), Laleli Sanayici ve İşadamları Derneği (LASİAD) Ankara Giyim Sanayicileri Derneği (AGSD), Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) ve Birleşik Markalar Derneği (BMD) tarafından da destekleniyor. AVRUPALI FİRMALARDAN BÜYÜK İLGİ CPI’a özellikle Avrupa firmalarından katılım talebi var. Almanya, İtalya, Yunanistan ve Hollanda’nın aralarında bulunduğu ülkelerden fuara katılım gerçekleştirilecek. CPI, İHKİB tarafından organize edilen İstanbul Fashion Week ile eş zamanlı gerçekleştiriliyor. Bu etkinliğe davet edilen dünyanın en önemli moda alıcıları Collection Premiere İstanbul’un katılımcı firmalarıyla yeni işbirlikleri kuruyor. Bay-bayan hazır giyim, triko, çocuk giyim, spor giyim, iç giyim, çorap, denim, abiye ve gelinlik ürünlerinin sergileneceği fuarı, hazır giyim ithalat ve ihracat firmaları, hazır giyim toptancıları, mümessil firmalar, mağaza sahipleri ve zincir mağazalar, butik sahipleri, yatırımcı ve girişimciler, mevcut perakende ağını genişletmek isteyenler, department storelar, tasarımcılar ziyaret edecek.
22 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
TGSD:
Hazır giyimde ihracat ve kârlılık düşüyor TGSD Başkanı Cem Negrin’e göre ek vergiler ilk meyvesini verdi. İhracat ve karlılığın düştüğünden yakınan Negrin, “Bu durum, hem istihdamı hem de sektörün hareketliliğini engeller” dedi.
24 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Cem Negrin, hazır giyim sektörünün girdilerinde önemli oranda artış olduğunu, ek vergi ve üretim maliyetlerinde yaşanan artışların, enflasyon oranlarına da yansıdığını belirtti. Dövizin yükselmesinin, dövizle kira veren sektör temsilcilerinin maliyetlerinin yükselmesine neden olduğuna işaret eden Negrin, “Bir bakıma ek vergiler ilk meyvesini verdi. İhracatımız ve karlılığımız düşerken, enflasyon ise arttı. Bu durum, hem istihdamı hem de sektörün hareketliliğini engeller. En önemlisi Türkiye’nin 2023 yılı için hedeflediği 50-60 milyar dolarlık ihracat fikrine taş koyar” şeklinde değerlendirme yaptı. Korunma önlemleri kapsamında getirilen ek verginin, hazır giyim sanayini ciddi riskler altına soktuğunu belirten Negrin, şu görüşleri dile getirdi: “Getirilen ek vergiler, sektördeki tüm firmaların zaten yüksek olan maliyetlerini daha da arttıracak. En büyük pazarımız olan ve son dönemde krizlerle mücadele eden Avrupa’da pahalı Türkiye algısını daha da güçlendirecek. Bizim uluslararası pazarlarda rekabet etme gücümüzü azaltacak. İhracatçı, artık karsız satmak yerine ciroların düşmesini tercih ediyor. Kasım ayında dokuma ürün ihracatımız miktar bazında yüzde 15 düştü. Oysa örmeye dayalı ihracatımız yine miktar bazında yüzde 6 artmıştı. Şimdi örme kumaşa dayalı ihracatımız da düşecek. Her geçen gün düşen hazır giyim ihracatı kötü sinyaller veriyor. Üstelik böyle giderse daha fazla sermayeye ihtiyaç duyan mağazacılık ve hazır giyim ihracatı da düşer.”
PANORAMA
Çalık Denim kağıt ve denimi Blue&White’ta buluşturdu Çalık Holding iştiraki Çalık Denim 10 aylık yoğun AR-GE çalışmaları sonucu kağıt ve denimi birleştirerek Blue & White’ı üretti.
Doğaya saygılı ürünler geliştiren Çalık Denim; Malatya tesislerindeki AR-GE çalışmaları sonucu üretilen yeni ve özel bir kumaşı dünya denim sektörüne tanıttı. Çevreye duyarlı iş anlayışı çerçevesinde “geri dönüşüm kâğıt” kullanılarak üretilen Blue&White, kâğıt ve denimin muhteşem uyumunu yansıtıyor. İstenen kumaş kalınlığına göre ayarlanabilen kağıtların üretimde kullanılması; kumaş tasarımına bir esneklik sağlarken, tasarımcılara da yeni bir ilham kaynağı oldu. Global Markaların tercih ettiği Çalık Denim’in yeni ürünü “Blue&White”, pazara tanıtılmasının hemen ardından, dünyaca ünlü birçok denim markasının tasarım atölyesinde yeni modeller
26 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
üzerinde uygulanmaya başlandı. Farklı ve zor yıkama proseslerinde bile çok başarılı sonuçlar alınan Blue&White, diğer denim kumaşlarından daha yüksek mukavemete sahip. Japonya sokaklarından ilham alan Blue&White, geleneksel Japon denim görünümlerin modern yansıması olarak görülüyor. “Blue&White”, Çalık Denim’in üçüncü üretim yöntemi olarak kabul ediliyor. Geleneksel denim üretiminin yanı sıra, yine firmanın geliştirdiği RETİNA yöntemi ile dünyada ses getiren Çalık Denim; AR-GE çalışmaları doğrultusunda, recycle-organic üretim teknikleri ile nar kabuğu başta olmak üzere birçok doğal materyalli üretim sürecini geliştirerek sektöre kazandırdı.
PANORAMA
Tekstilci yeniliklerle ihracatın lideri olacak Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı İbrahim Burkay, “Bugün Avrupa’nın en büyük tekstil üreticisiyiz. Birkaç yıl içinde Avrupa’nın en büyük tekstil ihracatçısı olacağız” Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) tarafından 2 – 3 Şubat tarihlerinde Bursa’da dördüncü defa düzenlenecek “Uluslararası Ar Ge Proje Pazarı”, dünyanın dört bir yanından gelen akademisyen, üretici ve tasarımcıyı buluşturacak ve sektördeki yeni icatlar görüceye çıkacak. Burkay, “Getirilen ek vergiler rakiplerimizle mütekabiliyet esasına göre haksız rekabete engel olması adına getirildi. Rant için getirilmedi” Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı İbrahim Burkay, düzenlediği basın toplantısı ile tekstil sektörünün son durumu, ihracat rakamları ve Birlik olarak gerçekleştirdikleri projeler hakkında bilgi verdi. Tekstil sektörünün hem Türkiye’de hem de dünyada yükselen yıldız haline geldiğini vurgulayan Burkay, “ Sektör olarak yaklaşık yüzde 15 ila 17 artışla 9.5 – 10 milyar dolar
28 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
RUSYA’YA 1 MİLYAR DOLAR BARAJI AŞILDI İbrahim Burkay, ihracat yapılan pazarlara da değindi. Rusya’ya yapılan ihracatta 1 milyar dolar barajını aşan tek sektör olduklarını söyleyen Burkay, “Rusya’da 1 milyar dolar barajını aşan tek sektörüz. İkinci sırada yer alan ve krizle uğraşan İtalya’ya yüzde 30 artışla 813 milyon dolar, en büyük üçüncü pazarımız olan Almanya’ya 500 milyon dolara yakın ihracat yaptık. Hemen ardından İngiltere ve İran’da yüzde 30 artışla 300 milyon dolar barajını aştık. Cezayir ve Suriye hariç ilk 30 ülkede ortalama yüzde 30a yakın artış sağladık. Mısıra siyasi krize rağmen geçen yılla aynı miktarda 220 milyon dolar ihracat yaptık” diye konuştu.
ihracat ve 50 bin yeni istihdam hedefliyoruz” dedi. Burkay, Türkiye’nin şu anda Avrupa’nın en büyük tekstil üreticisi olduğunu hatırlatarak 2011 yılının 8 milyar dolar ihracatla kapandığını söyledi. Burkay, “Bugün Avrupa’nın en büyük tekstil üreticisiyiz. Birkaç yıl içinde Avrupa’nın en büyük tekstil ihracatçısı olacağız” dedi. Ev tekstili ihracatının da 2011 sonunda 3 milyar doları aştığını açıklayan Burkay, “ Otomotivde BMW, MERCEDES, AUDİ markaları Almanya için ne ifade ediyorsa; Ev tekstili sektörü de Türkiye için onu ifade etmektedir” diye konuştu. VERGİLER REKABET İÇİN GETİRİLDİ Tekstil sektöründe 2011 yılının 11 ayında, son 4 yılın rekoru kırılarak 4 milyar 694 milyon liralık yatırım teşviki alındığını açıklayan Burkay kamuoyunda tartışılan vergilerin de uluslar arası rekabet açısından faydalı olduğunu söyledi. Burkay, “Getirilen ek vergiler rakiplerimizle mütekabiliyet esasına göre haksız rekabete engel olması adına getirildi. Rant için getirilmedi” dedi.
30 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
“MADE IN TURKEY EKSTRA YÜZDE 15 FİYAT ARTIŞI SAĞLIYOR” Tekstil sektörünün 2023 için 20 – 25 milyar dolar hedef belirlediğini söyleyen Burkay, “ Ev tekstili sektörü olarak da 2023 yılında 10 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. Özellikle teknik tekstiller noktasında tüm sektörlere örnek olabilecek çalışmalar yapıyoruz” dedi. Avrupa”da pazarı daralan ülkelerin kendileri için avantaj oluşturduğuna değinen Burkay, “ Türkiye, özellikle üst segment üretim yapan Avrupa ülkelerinin yerini alıyor. ‘Made in Turkey’ etiketi ekstra yüzde 15 fiyat artışı sağlıyor” diye konuştu. “İNADINA İCAT ÇIKARTACAĞIZ” İbrahim Burkay, bu yıl 2 – 3 şubat tarihlerinde dördüncüsü düzenlenecek, UTİB AR Ge Proje Pazarı etkinliğine büyük önem verdiklerini açıkladı. Dünyada tekstil sektörünün hızla teknik tekstiller anlamında geliştiğini vurgulayan Burkay, “Bu yıl 220 proje kendini tanıtma imkanı bulacak. Dünyanın dört bir yanından akademisyen, tasarımcı ve üretimciler Bursa’da bir araya gelecek. En az 40 projenin sektöre kazandırılmasını hedefliyoruz” dedi. Burkay, proje pazarı oluşturma noktasında, otomotiv, makine, gıda ve elektronik gibi sektörlerin de kendilerini örnek almasından gurur duyduklarını ifade etti.
PANORAMA
Renkli denim modası
Bossa’nın geliştirdiği yeni denim kumaşı, Diesel’in kurucusu olan ve “jean”in babası sayılan Adriano Goldschmied’i bile şaşırttı. Gündüz normal denim gece ise parlayan bir kumaşa dönüşen Glowing Whispers’ı önceden Goldschmied’e göndermeyen Bossa, Paris’teki Denim by PV fuarında tanıttı
32 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Tekstilde 60. yılını kutlayan kumaş üreticisi Bossa, denim dünyasında bugüne kadar üretilmemiş bir kumaş hazırladı. Gündüz normal bir denim olan gece ise ışık vurduğunda parlayan bir kumaşa dönüşen Glowing Whispers (Parlayan Fısıltılar), denim dünyasının tek fuarı olan “Denim by PV”ye damgasını vurdu. Dünyadan denim devlerinin katıldığı Paris’teki fuarda rakip şirketlerin CEO’ları da Bossa standına müşteri gibi geldi. Sabancı Holding’in 2008 yılında Akkardan grubuna sattığı Bossa’nın yeni kumaşı, “jean”in babası olarak bilinen Adriano Goldschmied’i şaşırttı. Fuardan 1.5 ay önce kumaştan numune isteyen Goldschmied’e, “Kumaşı ancak fuardan sonra verebiliriz” diyen Bossa, dünya prömiyerini Paris’te yaptı. GÜNDÜZ İŞ GECE DİSKO Bossa CEO’su Can Piyale, 2 yıl sonrasının modasını belirleyen fuarın yıldızı olduklarını söyleyerek, “Gelecek yılın sonuna doğru parlayan kumaşı raflarda görebilirsiniz. Denim dünyasında yeni bir pencere açtık. Denim gündüz kıyafeti olarak bilinirdi. Artık gece kıyafeti olarak da giyilebilecek. Gündüz iş gece diskoda kullanılabilecek” dedi.
PANORAMA
1 MİLYON DOLARA MALOLDU Ar-Ge’ye en fazla bütçe ayıran tekstil şirketlerinden olduklarını belirten Piyale şunları söyledi: “Ar-Ge ekibimiz 60 kişiden oluşuyor. Her yıl ciromuzun yüzde 2.5’ini yani 4-5 milyon doları Ar-Ge’ye yatırıyoruz. Sadece bu ürünümüz için 1 milyon dolarlık yatırım yaptık. Denim, spor giyim, dış giyim ve gömleklik olarak 4 tesisle yılda 2.400 kişi ile çalışıyoruz.” Piyale, Bossa olarak kapasite artırımları için son 7 yılda 100 milyon dolarlık yatırım yaptıklarını belirtti. Yurtdışında Diesel, GStar, LeviÆs, D&G, Trudi, Acquaverde, Türkiye’de ise Mavi, LTB, Cross gibi şirketlere kumaş veren Bossa, 9 ayda 27 milyon metre kumaş sattı. Aynı dönemde 251 milyon TL ciro elde eden şirket, 2012’de yeni pazarlara da açılmayı hedefliyor. Avrupa, ABD ve Ortadoğu’ya ihracat yapan Bossa, gözünü Uzakdoğu’ya çevirdi.
Can Piyale, gelecek yıl yaşanması beklenen daralmaya rağmen satışları yüzde 15 artıracakların söyledi. EN ÇOK DOĞU’DA SATILIYOR Glowing Whispers için 6 aylık Ar-Ge çalışması yaptıklarını söyleyen Can Piyale, bu ürünün sadece kadınlar için olmadığını, erkeklerin de denim olarak kullanabileceğini belirtti. Daha önce de ürettikleri parlak kumaşların en çok Doğu Anadolu’dan ilgi gördüğünü anlatan Piyale, “Parlak takım elbise en çok bu bölgede satılıyor. Ortadoğu’da Araplar da parlak kumaş seviyor. Yeni denim kumaşta da bunu bekliyoruz” dedi. Daha önce dağcılık malzemelerinde kullanılan teknolojiyi denim ile birleştirerek kumaşı üreten Bossa, yakında gömlek, gabardin pantolon ve diğer ürünlerde de söz konusu kumaşı satışa sunacak. YAZIN MODASI OLACAK Bossa Pazarlama Müdürü Gülperi Erkanlı, denimde eskiye dönüş yaşandığını söyledi. Neredeyse tüm markalara kumaş sattıklarını belirten Erkanlı, gelecek yaz renkli denimlerin moda olacağını anlattı. Son dönemde denimin gabardin kumaşa karşı zayıfladığını vurgulayan Bossa yetkilileri, spor giyim kumaşın yüzde 65’inin denimden oluştuğunu, gelecek yıl ise tekrar eski günlerine kavuşacağını ifade etti.
33 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
Madeira’dan “Modaya dokunmak”
ITMA fuarları uluslararası anlamda her zaman halkın ilgisini çekmiştir ve bu ilgi MADEIRA’nın Barcelona’daki ITMA 2011’ e katılmaya karar vermesinde en büyük etken olmuştur. Günümüzde, özellikle Avrupa’da çok kafalı nakış makineleri alanında bazı yapısal değişiklikler olmuştur. Aynı zamanda makine üreticileri için karlı olan çok sayıda başka fuarlar da halen mevcut. Bununla birlikte, bazı geleneksel nakış makinesi markalarının Barcelona ITMA Fuarına katılma kararı vermesi ise son derece memnuniyet vericidir. MADEIRA, nakış işçiliği için dünya çapında çok geniş bir ürün gamı sunmakta ve üreticilere arz etmekte. Yenilikçi ve kalite ile ilgili tüm gereklilikleri yerine getiren MADEIRA, çok sayıda makine imalatçısının üretmiş oldukları Nakış Makinelerini, MADEIRA nakış iplikleri kullanarak sunmalarını görmekten doğal olarak memnun. Nakış tasarımlı ürünlerde göze çarpan, ağırlıklı olarak MADEIRA ipliklerinin kullanılmasıdır. Son derece parlak CLASSIC viskoz iplik, son derece dayanıklı POLYNEON polyester iplik, pırıltılı etkisi ile SUPERTWIST iplik, zengin FS metalik ipliği
36 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
ve yün benzeri etkisi ile çarpıcı BURMILANA ipliklere kadar bütün iplik türleri fuarda sergilenen nakışlı tasarımların üzerlerinde kullanılmış ve her tasarımda katılımcıların dikkatini üzerine çekmiştir. Uluslararası seviyede fikir alışverişi, üretici ve tedarikçilerin genellikle ürünlerin yanı sıra pazar gerçekleri ve uygulamalarına da dikkat etmesine sebep olmaktadır. MADEIRA takviye ve üst malzeme gibi çok geniş bir nakış materyali sunmaktadır. Bu durum göz önüne alındığında fuar, ticari ortaklarına detaylı bir açıklama yapmak için mükemmel bir zemin olmuş ve karşılığında da bu sunumlar partnerlerinin pazarlarında “üretime” direkt çevrilebilir bilgiye dönüşmüştür. MADEIRA, nakışlarda ve nakış işçiliğinde “kalite” kavramını meydana getiren ve ön planda kalmasını sağlayan en yüksek değeri temsil eder. “Sürdürülebilirlik ve devamlılık” konusunda ise giderek artan ilgi MADEIRA’nın işletme politikasının ayrılmaz bir parçası olarak ITMA 2011 fuarı bu konuyu görüşmek isteyenler için detaylı olarak önemli fırsatlar sunmuştur. MADEIRA tarafından tasarlanan mükemmel nakış örnekleri, efekt iplikler ve dekoratif dikişlerle meydana gelen numunelerin pek çok ziyaretçinin yeni yöntemleri denemeleri için gerçek anlamda yenilikçi bir motivasyon kaynağı oluşturduğu da gözlemler arasındadır. MADEIRA bu vesile ile bütün katılımcılara teşekkür etmekte ve MADEIRA bu sayede ITMA Fuarına katılımlar ile nakış sektöründe fikir alışverişini sürdürmeyi hedeflemektedir. MADEIRA’nın yalnızca bir nakış ve efekt iplikleri üretici olmadığı aşikardır. MADEIRA nakış alanında makineler ile çalışan bir hizmet noktasıdır.
PANORAMA
Sektörde dev işbirliği Uğur Tekstil makineları A.Ş. ile Castrol, Tekstil sektörünün hizmet ve kalite çizgisini yukarı taşıyacak dev bir stratejik işbirliği anlaşmasına imza attı.
Uğur Plaza’da gerçekleştirilen ve Uğur Makina Genel Müdürü Temel Kamiloğlu ve Castrol Türkiye Satış Müdürü Haldun Topçu ile Uğur Makina Teknik Servis ve Yedek Parça Departmanları yöneticileri ile Castrol Bölge Yöneticilerinin de hazır bulundukları toplantıda katılımcılar işbirliğinin sektörün gelişimine büyük bir ivme kazandıracağına inandıklarını belirttiler ve hayırlı olmasını dilediler. Uğur Makina sektörde 1969 yılından beri sürdürdüğü her alandaki öncülüğüne konfeksiyon makinalarını kaliteli ve verimli kullanma hususunda müşterilerini bilinçlendirerek devam ediyor. Bu anlamda uygun olmayan yağ kullanımının makinaların çalışma performansına ve genel olarak verimliliğe yapmış olduğu olumsuz katkıyı tespit eden Uğur Makina, Castrol ile kapsamlı bir çalışma içerisine girmiş ve ithalatını yapmakta olduğu BROTHER, YAMATO, MERROW ve VIBEMAC marka
38 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
konfeksiyon tipi dikiş makinalarında teknik anlamda kullanılması en doğru madeni yağı müşterilerinin hizmetine sunmuştur. Uğur Makina ile daha fazla işbirliği daha fazla kazanç demektir. Her zaman çağın en gelişmiş teknolojileriyle, en yenilikçi ürünleri sunmayı ilke edinmiş olan Uğur Makina, şimdi de Castrol ile iş ortaklığı kuruyor. Büyük hedeflerinizi daha kolay gerçekleştirebilmeniz için hayata geçirilen bu işbirliği, müşterilere büyük bir madeni yağ markasının güvencesi altında çalışma güveni sağlıyor. Castrol’ün tam bir yüzyıldır madeni yağ teknolojisi alanında sergilediği öncülük, tüm dünyadaki şirketlerinde de egemendir. Konfeksiyon tipi dikiş makinaları sektörünün dev firması Uğur Makina ile yaptığı ortak çalışmalar ve aldığı bilimsel onaylar Castrol’e, tekstil sektöründeki müşterilere en iyiyi sunma olanağını tanımaktadır. Bu işbirliği anlaşmasının sağlanmasının hemen akabinde Uğur Makina Genel Merkez binasında Satış-Pazarlama, Teknik Servis ve Yedek Parça departmanları çalışanlarının da katılımıyla Castrol Türkiye Satış Müdürü Sayın Haldun Topçu’nun bizzat yönettiği bir eğitim semineri organize edildi. Seminerin tamamlanmasının ardından özetle şu başlıklar ön plana çıktı; Sağlıksız ve uygun olmayan madeni yağ kullanımı, makina içindeki fitillerin ve keçelerin çabuk bozulmalarına yol açar. Makina içindeki ısının aşırı yükselmesinden dolayı yağlama işlevi yeterince yerine getirilemez. Bu da parçaların normalden çok daha kısa sürede aşınmasına sebep olur.
PANORAMA
Yağ sızmaları ve dolayısıyla işlerin yağlanma riski yükselir. Uygun olmayan yağ kullanımından dolayı genel kullanım ömrü yarı yarıya azalır. Düzenli ve uygun yağlanacağı düşünülerek üretilen mekanizmalar gerekli şekilde yağlanmadığı için sık sık arıza çıkartmakta, makinada yapılan ayarlar kalıcı olmamaktadır. Piyasada satılmakta olan bir çok yağ ucuz gibi görünmekle beraber değiştirilme sıklığı daha fazla olduğu için aslında diğer kaliteli yağlara göre daha pahalıdır. Örneğin kalitesiz yağlarla senede 5 defa yağ değiştiren bir firma kaliteli yağlarla bu oranı yarı yarıya azaltabilmektedir. Bu da teknik personelin yağlama için daha az zaman harcaması demektir. Makinaların maksimum performanslarının kullanılabilmesi için uygun yağlama şarttır. Uygun yağlamayla % 100 performansla 10 yıl çalışabilecek bir makina yanlış yağ ve yağlama sistemleriyle hem düşük performansla çalışacak hem de ömrü yarı yarıya azalacaktır. Ayrıca çok daha fazla parça değiştirmek gerekeceğinden makinanın işletim maliyeti de artacaktır. Yağlama hataları nedeniyle artan arıza sıklığı makinaların durma zamanlarının artması sebebiyle üretimde de büyük kayıplara neden olmaktadır. Bütün bunlar düşünüldüğünde görüldüğü gibi makinaların yağlama kalitesinden taviz vermek aslında bir tasarruf değil ekstra maliyetler getirmektedir. Sağlıksız ve uygun olmayan madeni yağ kullanımı ekonomik anlamda sorunlar oluşturduğu gibi, çevre ve insan sağlığı için de riskler taşıyabilir. Doğru yağ kullanmak kadar, yağı doğru kullanmak da son derece önemlidir. Madeni yağ ile ilgili şikâyetlerin nedenleri incelendiğinde, bu şikâyetlerin büyük oranda yağın ambalaj kapağının uzun süre açık bırakılmasından kaynaklandığı görülür. Uğur Makina ve Castrol, bu işbirliği kapsamında ayrıca, ortak pazarlama ve eğitim aktivitelerinde de işbirliği yapacak, sektörün ihtiyaçlarına yönelik ortak projeler geliştirmek üzere birlikte çalışacak.
39 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
2013 İlkbahar - Yaz trendleri Cotton Incorporated ve Cotton Council International İstanbul’da 1 Kasım 2011 tarihinde Türk tekstil ve hazırgiyim sektöründen 130’dan fazla yöneticiye 2013 İlkbahar-Yaz sezonunun kumaş, renk ve siluet trendleri ile ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Türk tekstil ve hazır giyim endüstrisi ile alım ofislerinden üst düzey yönetici ve tasarımcılarının izlediği sunum, Cotton Incorported Uzman Trend Analisti Rachel
40 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
modern renk fantazisini sayısallaştırırken derin mavi ve kömür grisi bizi yeryüzüne geri çekiyor. Trend: Gökyüzü dünyası ile kucaklaştığımızda uzaydaki entellektüel yolculuğumuz başlıyor. İlham, yaratıcı outlet olan sesin, rüzgarın gücünden ve diğer doğal medyadan esinleniyor.Hologram moda şovları, kanvasa basılmış sesler ve her türlü veri görselleştirmeleri kişisel kimlikler arasındaki düşünürleri canlandırıyor. Keşf ilerledikçe en ilginç gezegenlerin bazıların ilk yakından bakma fırsatı verirken bu bakir manzara taze ilham perimiz oluveriyor. 2. MÜTEVAZİ MUHABBET Renk: Yumuşak sarıların ve kadife çiçeği rengi spektrumunun yanından ışıldayan gür yeşillerin taze paleti. Bu değişen palet bizim doğal güzellik ve bolluğu koruma ihtiyacımızı görsel olarak uyarıyor. Çiy damlası pembesi ve tam buğday rengi doğada tatlı olan herşeyi ve bunların hayatımızdaki tuhaf fakat psikolojik etkisini çağrıştırıyor. Trend: Yenilik gezegenimizin değiştiği kadar çabuk değişiyor mu? Kendimizi ve çevremizi korumaya çabalarken muhafazakarlılık iki
Crumbley tarafından yapıldı. 5 ana grupta toplanan trendler ve içerikleri şöyle: Space Age-Uzay Çağı, Humble Conservation-Mütevazi Muhabbet, Reckless -Umursamaz, Absence-Yokluk ve Hacktivism – Sanal Korsanlık. UZAY ÇAĞI Renk: Parlayan altın renginin aydınlattığı havai mavi ve buğulu grilerin paleti. Dünyamızın hem yakındaki hem de uzaktaki gizem ve mucizeleri hatırlatan uzaya dair derin bir araştırma. Menekşe ve can göbeği bu
41 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
bataklık ve zengin toprak hepimizin içindeki temel yok oluş duygusunu sembolize ediyor. Bu yasak yanı kucaklayınca duygularımız dışarıya içsel hatta katartik şekilde çıkıyor. Trend: Kısa süren umursamaz ve iç kırılganlık anları kucakladığımızda yıkım eğilimimizi ve gözlemci olmanın getirdiği tüm bunları koruma çekiciliğini kabul ederek insan aklında kazıya başlıyoruz. Bu evrensel olarak dehşet verici meraklar müthiş şeyler ve tecrübelere itici güç olabilir çünkü kıyıda yaşamak daha derin sezgisel bilinci ve büyütülmüş var olmayı teşvik etmekte.
anlam kazanıyor. Güneşsiz tarım, hızlı kuruyan beton veya fonksiyonel sanat da olsa temel unsur olarak yenilikle kombine edilmiş kendi bütünlüğümüz odakta kalıyor. İlkel hayatta kalma tekniklerimiz modern günlerin gelişmelerine uyarlandıkça daha nazik varlıklara dönüşüyoruz. 3. UMURSAMAZ Renk: İçimizdeki karanlık anları kucaklamamıza bizi sessizce zorlayan gizemli bir hikaye. Kan kırmızı, port ve yanık boz tutkuyu davet ederken
42 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
4. YOKLUK Renk: Sezonsal gereksinimde tavizsiz açık ve tazeleyici bir hikaye. Doku ve derinlikle zenginlestirince etkisi güçlenen renklerin dokununuşu. Parıldayan beyazdaki, gri ve kum rengindeki dalgalı serinlik yumuşak latte ve krem renginin habercisi. Merak katmanları ile dolu sessiz, seyreltilmiş bir renk hikayesi. Trend: “Hayatın Temelleri”: daha organik, minimal var olma kaotik hayatımızı menteşelerinden çıkarırken tecrübe arka koltuğa oturuyor. Dikkatin dağılmaması güzelliğin, tasarım ve alanların gerçekliğine odaklanmamızı mümkün kılıyor. Sessiz ve bastırılmış peyzaj ve ortamlar bize gerçek varoluş ve alan hissi verirken tasarımın esaslarına dalarak resmi tören yapmadan etki oluşturma zamanı geliyor. 5.SANAL KORSANLIK Renk: Adetlere geleneklerden esinlenmiş havası bile veren palette yeni genetik oluşturmak. Sisli yeşilde batan ateşli kırmızılar canlanmış koyu mavi arkaplanında küskün duruyor. Şeker pembesi ve açık cam göbeği kırmızı altına neşeli bir çekicilik katıyor. Çağdaş yorumları teşvik eden yenilikçi bir palet. Trend: Geleneği döverek, kimlik oluşturmak ve alışılmadık mekan
PANORAMA
ve çıkış noktaları sayesinde yenilikçi iş modelleri benimsemek. Bugünün başarılı işleri açık platformlar oluştururken, daha da önemlisi, ürün ve tüketici arasında diyalog oluşturuyor. Bu sayede bizler insan haklarından halk yığınları için tasarım yapmaya açıldığımızda en parlak ve en devrim niteliğindeki fikirlerden güven alıyoruz.
44 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
KUMAŞLAR Space Age - Uzay Çağı: 1. Cesurca renklendirilmiş ve abartlı şantuklar içeren örgüler parıldama etkisi meydana getiriyor. 2. Baskı ve lazer kesimler gökyüzüne ait desenler ortaya çıkarıyor. 3. Pamuk dimi ve ince ipek çizgiler beklenmedik yapıda ard arda sıralanıyor. Humble Conservation - Mütevazi Muhabbet: 1. Pamuklu örgülerde hafif ve çift taraflı opsiyonlar. 2. Pamuk/poliamid gömlekliklerde yansıtıcı görünüm ortaya çıkaran tonal baskılar. 3. Pamuk satenlere mum kaplama. Reckless – Umursamaz: 1. Dökümlü dokumalarda pamuk/ipek karışımlar. 2. Hassas bayan giyim kumaşlarında dikilmemiş kenarlar. 3. Dantelde gazelenmiş efekti. Absence – Yokluk: 1. İki iplikte abartılmış dokusal efektler, 2. Pamuklu dokumalarda ince ve kalın iplikler kontrast doku oluşturuyor, 3. Doğal, ağartılmamış iplikler denime taze görünüm kazandırıyor, Hacktivism - Sanal Korsanlık: 1. Erkekteki klasik çizgili pamuk gömleği kesme kumaşlar güncelliyor, 2. Karışık çiçek baskılar yıkanmış denimi bir adım ileri götürüyor, 3. Trikodaki rib örgülere yapılan ağartma boyut vurgusu yapıyor.
PANORAMA
Boynuzu Form’a soktu
Pakistan ve Hindistan’dan gelen besi canlılarının, bufaloların kemikleri ve boynuzları, Form Düğme’nin usta ellerinde Burberry, Hugo Boss gibi dünya devleri için sıra dışı düğme koleksiyonlarına dönüşüyor.
Ezelden beri birçoğumuzun yaşamında önemli bir yeri olan büyük besi canlıları, derileri haricinde de (boynuz ve kemikleri ile) günümüz modasında önemli bir yere sahip. Pakistan ve Hindistan’dan gelen büyükbaş hayvanların ve bufaloların kemiklerini ve boynuzlarını işleyebilecek teknolojik altyapıya ve personel kalitesine sahip ‘dünyada yalnızca birkaç firmadan biri olan’ Form Düğme, uzun bir yolculuğu ve serüveni ardında bırakıp eline ulaşan doğal hammaddeyi dünya tekstil devleri için sıra dışı düğme modellerine dönüştürüyor. Kemik ve boynuz düğmeleri üretmek yaklaşık beş gün sürüyor. Bu süre, diğer düğmelerin imalatı için gereken sürenin yaklaşık üç katı. Uzun ve zorlu bir sürecin ardından hayata geçen sıradışı düğme modelleri Burberry, Hugo Boss, Zara, Mango gibi dünya modası-
46 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
nın yönünü belirleyen firmalar tarafından yoğun ilgi görüyor. Çok özel ve tamamen doğal olan hammaddeleri işleyebilen dünyada birkaç firmadan biri olan Form Düğme, üretim aşamasında da son derece çevreci bir yol izliyor. Form Düğme’nin ürünleri, insan sağlığına zararlı olabilecek maddeleri barındırmıyor. Doğal düğmelerin çevreci yönünün kanıtı ise, düğmelerin bir ay gibi kısa bir süre zarfında doğaya geri dönüşümünü tamamlaması. ÇAYCISINDAN MÜHENDİSİNE TÜM ÇALIŞANLARINA İTALYANCA ÖĞRETİYOR Dünyanın en büyük beş düğme fabrikasından biri olan İtalyan ‘Bottonificio Fossanese’ yi satın alarak üretim kapasitesini iki buçuk kat arttıran ve dünyanın aksesuar devlerinin arasına giren Form Düğme, üretim ve kalite alanındaki bu dev yatırımından sonra mavi-beyaz yaka çalışan ayırmaksızın tüm çalışanlarına Fabrikasında kurduğu dersliklerde İtalyanca öğreterek yine dikkatleri üzerine çekti. İtalya’nın en büyük aksesuar fabrikasını satın alarak dünya modasına yön veren markaların ve sektörün dikkatini çeken form düğme, satın aldığı İtalyan fabrikanın tüm makinalarını Türkiye’ ye getirdi. “Ülkemizde istihdam sağlamak ve sektörün dikkatini ülkemize çekebilmek için fabrikanın tüm ekipmanlarını ülkemize getirdik” diyen Form Düğme ortaklarından Mustafa Oktay, bu yatırım hem ülkemiz hem de Form Düğme ailesi için gurur vericidir dedi. Oktay, “ Mavibeyaz yaka ayırmaksızın tüm çalışanlarımızın bu hızlı gelişim sürecine daha rahat adapte olabilmesi ve moda da önemli bir yere sahip olan İtalyan kültürünü özümseyebil-
48 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
meleri için fabrikamızda derslikler kurup, İtalyan hocalar eşliğinde İtalyanca kurs veremeye başladık. Pratik yapmak ve İtalyancayı daha hızlı öğrenmek için günlük çalışma ortamında da İtalyanca konuşmaya çalışıyoruz. Çaycımız çaya artık “ Té ” diyor, diyerek, bu eğitimin hem çalışanalar arasındaki iletişim açısından hem de sosyal bir çabayı paylaşma açısından kendileri için çok güzel bir deneyim ve motivasyon unsuru olduğunun altını çiziyor. Oktay, kursu başarıyla tamamlayan çalışanları, İtalya’ya göndererek ileri düzeyde bir eğitimden daha geçirdiklerini de sözlerine ekliyor. BAŞARILI OLMAK İÇİN EĞİTİM ŞART Form Düğme firma ortaklarından Mustafa Oktay eğitimin hayatın vazgeçilmezleri arasında yer aldığına değinirken, hayatta ne kadar çok şey bilinirse ilerlemek için o kadar çok alternatif yol olabileceğine dikkat çekiyor. Başarı sırrının kaliteden geçtiğini bunun da sadece doğru eğitimle gerçekleşebileceğini söyleyen Mustafa Oktay başka ülkelerle yapacakları çalışmalarda o ülke dilini bilmenin çok büyük avantaj ve farklılık yaratacağının altını çiziyor. Oktay ayrıca firma çalışanına yapılan yatırımın AR-GE yatırımı kadar önemli olduğunu sözlerine eklerken, günümüzde firmaların personeline kattığı değerin marka gücüyle ölçüldüğünü belirtiyor.
PANORAMA
“Dünyada bir ilk”
Otomatik etek reçme makinası 1- Yüksek performans. 8 saatte 600-700 çift kol 2- Ustalık gerektirmez. Üst baskı ayağı işi düz olarak besler ve hava kılavuzlu kıvırma düzeneği başka işçiliğe gerek kalmadan kol ağzını kıvırır. Bu sayede başlangıç düzeyinde bir işçi bile çok kısa bir eğitimden sonra bu operasyonu rahatlıkla yapar. 3- Minimuma indirgenmiş durma zamanı. a- Makine kafası, esnek ve çok farklı dikim koşullarında çalışacak şekilde eşsiz “aktif iplik kontrolü” ile donatılmıştır. b- Yeniden tasarlanmış üst transport dişlisi kumaş kalınlığına göre yükseklik ayarının çabuk ve doğru yapılmasını sağlar.
Otomotik etek reçme makinesı, değişken üst beslemeli, aktif iplik kontrollü düz yatak reçme makinesı ile donatılmıştır. Uğur Tekstil Makinaları’nın distribütörlüğünü yaptığı YAMATO VFS-2511-8/BAF otomatik etek reçme makinası dünyada bir ilk olma özelliği ile tekstil sektörü için yenilik oluşturuyor. Dünya T-Shirt üretiminde çığır açan, yüksek performanslı, ustalık gerektirmeyen otomatik etek reçme makinası ilave özelliklerle yenilendi.
50 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
GAİB’den Sanko’ya ihracat ödülü Güneydoğu Andolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) tarafından, Sanko Holding’e ihracattaki başarısından dolayı iki ödül verildi. Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri’nin yeni hizmet binasının açılışı sonrasında düzenlenen ödül törenine, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Gaziantep Valisi Erdal Ata, çok sayıda sanayici, işadamı ve
52 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
ihracatçı katıldı. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Gaziantep’in başarı hikayesi yazdığını belirterek, “Türkiye’nin yeni rotası 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefini yakalamaktır” dedi. “Türkiye’nin ihracatı 9 yılda 3,5 katı artış sağladı. Gaziantep ise ihracatını 7 kat artırdı, Türkiye’nin 2 katı artış sağladı” diyen Çağlayan, 500 milyar dolarlık ihracat hedefine en büyük katkıyı sağlayacak kentlerden birisinin de Gaziantep olduğunu söyledi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin de, Türkiye’nin kalkınmasına katkı sağlayan ihracatçıları kutlayarak, başarılarının devamını diledi. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ise Türkiye’nin bu yılki ihracat rakamıyla yeni bir Cumhuriyet rekoru kıracağını dile getirdi. Büyükekşi, “Bütün ihracatçılarımızı kutluyorum. Katma değerli ürünlerin ihracatına önem vermemiz gerek. Önemli olan Türkiye’nin rekabet gücünü artırmak. Bunun için de inovasyona önem vermemiz gerekiyor. Durmadan koşmamız gerek. Koş, yoksa düşer-
sin” diyerek ihracatçılara hedef gösterdi. Konuşmaların ardından başarılı ihracatçılar ödüllendirildi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Sanko Dış Ticaret’in ödülünü Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Konukoğlu’na, Gaziantep Valisi Erdal Ata ise Süper Film’in ödülünü, Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Konukoğlu’na verdi.
53 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
Çanakkale’de ‘Troia’ defilesi Çanakkale’de çok sayıda kurum ve kuruluşun destek verdiği 1. Toria Moda Günleri, düzenlenen defileyle çok sayıda ünlü ismi bir araya getirdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çanakkale Valiliği, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), Ulusoy, Troia Vakfı, Çanakkale Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇASİAD), Çanakkale Girişimci İşadamları (ÇAGİAD), Akol Otel’in desteği gerçekleştirilen ve Troia ören yerinde yapılması planlanan defile olumsuz hava koşulları nedeniyle Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne ait Anafartalar Spor Salonu’nda yapıldı. BEST MODELLER GEÇİDİ Asil Çağıl Organizasyon firması tarafın dan koreagrafı yapılan defilede, ünlü tasarımcılar Berrin Akyüz, Nihal Burakgazi, Makbule Alan, Kübra Naldöken, Şenay Aydın ile Karaca firmasının tasarımları sunuldu. Defilede, Best Model 2011 Kıbrıs ve Best Model 2011 Türkiye’de “Best Smile” olan Hazal Ecer, çok büyük projelerde yer almış
56 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
2009’da Yunanistan yılın modeli seçilen Serhat Kaynarpınar, Toygar Köse, Dilay Yaman, Gizem Barlak, Elif Yılmaz, Deniz Ispanakçı, Eda Sönmez, Dilek Pehlivan, Zühre Gökdağ, Tekin Demiral, Kadir Yorulmaz, Oğuzhan Önal ve Efecan Yılmazer podyuma çıktı. Projenin sunuculuğunu Best Model 2011 dünya ikincisi İbrahim Gayberi yaptı. Troia Moda günleri genel koordinatörü Selçuk Karataş, defileyi bu yıl Troia ören yerinde düzenlemeyi çok istediklerini, ancak buna imkan bulamadıklarını söyledi. Karataş, “2012 Mayıs ayında projenin ikincisini üç gün süreyle yapacağız. Bu etkinliğe 2. Uluslararası Troia Fashion Week ismi ile yapacağız ve 3 bin yıllık antik kent Troia’nın için de çok büyük bir organizasyon ile yapacağız” dedi. Defileye katılan model ve moda tasarımcılarına birer plaket verildi.
PANORAMA
Astaş JUKI sponsorluğunda,
TGSD’den yeni yıla merhaba “Happy Houru” Astaş JUKI Sponsorluğunda Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Yeni Yıla Merhaba Happy Hour’u düzenledi. Astoria Coco Clementine’de 14 Aralık 2011 tarihinde gerçekleşen davette birbirinden seçkin konuklar bir araya geldi. Sektörün seçkin simalarının buluştuğu çok özel organizasyon büyük ilgi gördü. TGSD Başkanı Cem Negrin ve ASTAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kaya Aşcı Hoş geldiniz konuşması ile konukları selamlayarak bir arada olmaktan mutlu olduklarını belirttiler. Kokteylle başlayan gece keyifli sohbetler eşliğinde sona erdi.
57 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
KISA KISA...
Herry’de, yeşil elma etiketi fiyatları hafifletiyor
Abdullah Kiğılı’dan sıcacık paltolar Abdullah Kiğılı, her sene olduğu gibi bu sene de mont, kaban ve palto koleksiyonu ile erkeklerin bir numaralı tercihleri arasında yer alıyor. Sezonda siyah ve kahverengi tonlarının ön plana çıktığı ve kalitenin tasarımla birleştiği mont kaban koleksiyonu, Abdullah Kiğılı mağazalarında sizleri bekliyor. Erkek modasını şekillendiren ürünleriyle Abdullah Kiğılı, 2012 kışında da palto, mont ve kabanları ile göz dolduruyor. Sert geçen kış günlerinin aranılan ürünleri paltolar, kalite ve şıklıkla birleşerek Abdullah Kiğılı koleksiyonunun öne çıkan parçalarından oluyor. 2012 kışında uzun kabanlar koleksiyonun öne çıkan ürünlerinden. Hem fermuarlı hem düğmeli hem de farklı boy alternatifleri ile kullanıcılarına sunulan paltolar, soğuk geçen kış günlerinde içinizi ısıtmaya birebir. Siyah ve kahverengi tonlarının ağır bastığı mont, kaban ve palto grubunda kullanılan dik yakalar, paltolara hem sportif hem de şık bir görünüm kazandırıyor. Ayrıca soğuklara karşı boyun çevresini de sararak fonksiyonel bir kullanım sunuyor.
58 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Herry’nin elma etiketli ürünleri, bu yılki Sonbahar/Kış Koleksiyonu’ndaki çeşitli modelleri de kapsıyor. Yeni koleksiyonunda 60’ların ve 70’lerin moda klasiğine dönüşen tarzını yansıtan Herry, göğüsten eteğe kadar hareketli plilere bolca yer verdiği etek, bluz ve elbiseleri, müşterilerine cazip fiyatlarla sunuyor. ‘VeryHerry’ kampanyasında, şık yünlü kumaşlardan, tiril tiril dökümlü ipekli kumaşlara kadar, her tarza ve beğeniye uygun zengin seçenekler yer alıyor. Herry, asit renkleri ve fuşya tonlarının öne çıktığı elbise modelleriyle yılbaşı öncesi büyüleyici bir zarafete imza atıyor. Kimi zaman yakada, kimi zaman belde romantik bir dokunuş olarak göze çarpan fiyonk ve kurdeleler de, yeni koleksiyondaki modellerde tasarımı tamamlıyor.
KISA KISA...
Songül Cabacı’dan “Şizofrenik Sancılar”
Zamansız tasarımlar NGSTYLE ile hayat buluyor NGSTYLE yalın ve çarpıcı tasarımlarıyla, şehirli ve kendine güvenen kadının adresi olmaya devam ediyor. 2011-12 koleksiyonunda yer alan; Dik ve dökümlü kumaşların yarattığı kontrast “Urban Modern” tasarımlarında yer alan modern ve yalın çizgiler, günümüz şehir hayatının hızlı akan temposu içerisinde cesur bir fark yaratıyor. 60’ların çizgisinden vazgeçemeyenler, “Feminene Allure” koleksiyonu ile elegan bir tarza sahip olurken, jakar, krepe, şifon ve double kumaşlardan oluşan elbiseler, cocoon formlar, pli ve plisse detayları, o yılların nostaljisini yaşatıyor. Romantizmi tarzına yansıtmayı sevenler için hazırlanan “Balerin” koleksiyonu ise yumuşak ve dökümlü kumaşlarda bordo, ten, vizon ve siyah birlikteliğini zarafete dönüştürüyor.
Türk moda dünyasının yeni yıldızlarından Songül Cabacı, 2011-2012 sonbahar-kış koleksiyonu “Şizofrenik Sancılar” ile tutkunlarıyla buluşuyor. Cabacı kendisinin de yakından tanıdığı Leyla’dan yola çıkarak tüm anlaşılamayan hayatlar y için ç tasarladığıı bu koleksiyonda duyguları yguları harekete geçirerek çirerek yüreklerimizi zi sarıyor. Songül Cabacı, bacı, bir tasarımcının tasarı sürecindeki evrelerini, elerini, yarattığı hayal yal dünyasındaki karakter ve biçimleri, imleri, bir kadının dının yaşamını nı ifade etme aşamasındaki amasındaki süreci eci “Şizofrenik Sancılar” diyerek ek betimliyor. Ve şunları söylüyor;; “Anlaşılması beklenen klenen hayaller, uçsuz suz bucaksız bir yolculuktur. Bir kadın olarak hayalleri yalleri dışa vurum um şekliniz bambaşka mbaşka duruşlarla larla olabilir ve bu en zorudurr aslında… Bu koleksiyon tüm m kadınlara, sanatçılara a ve anlaşılmaz lmaz hayatlara atlara ithaf af edilmişlmiştir.”
59 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
KISA KISA...
Seçkin zevklerin tercihi Aker şallar Dünyanın en büyük eşarp üreticilerinden biri olan Aker, Sonbahar-Kış koleksiyonunda soğuk günlerin en sıcak aksesuarlarından biri olan “şal”a da geniş yer veriyor. Aker’in adeta bir ressamın tuvali gibi kullandığı şal koleksiyonunda, günün moda renkleriyle tasarladığı özgün desenler göz alıyor. Trendleri takip eden, stil sahibi, kendinden emin kadınlar, giyiminde olduğu kadar aksesuar seçiminde de ne kadar zevkli olduğunu gösteriyor. Dünyanın en kaliteli ipeğinden üretilen şallar, özel günler ve davetlerde kıyafeti tamamlarken, polyester, pamuk ve viskon şallar günlük giyimde tercih ediliyor. Soğuk havaların kurtarıcısı ise yünlü şallar oluyor. Üretimin her aşamasında insana ve çevreye saygılı olan Aker, her ürünü gibi şal koleksiyonunda da sağlığa zararlı boya ve kimyasallar kullanmıyor.
Çiçekten elbiseler göz kamaştırdı
60 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Bitki sektörünün dev buluşması,Flower Show 2011 15 Aralık perşembe günü CNR Yeşilköy İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını muhteşem bir defile ile açtı. Ünlü manken Eva Maya, 2007 Best Model Türkiye birincisi Sanem Kuyucuoğlu ve ünlü manken Asuman Şener tamamen bitki ve çiçeklerden tasarlanan kıyafetlerden hazırlanan defilede göz kamaştırdı. Fuarın ilk günü yapılan açılış defilesinde, rengarenk çiçekler ve süs bitkileri kullanılarak hazırlanan kıyafetler, şapka ve aksesurlar kışı yaşadığımız bugünlerde ziyaretçilerine sıcak yaz günlerini anımsattı.
KISA KISA...
Las Vegas’ta Sarar rüzgarı
New Zealand, Bilsar ile Türkiye’de Özel sektörde rekabetin artması ile strateji geliştirerek daha özgün, sofistike ve niş markalara yatırım yapan Bilsar bu doğrultuda dünyaca ünlü Fred Perry, An Original Penguin Civic Duty Espadrij gibi markalardan sonra Türkiyeye getirdiği NZA New Zealand markası ile modada öncü olmaya devam ediyor. 2012 İlkbaharYaz Koleksiyonu ile erkeklerin vazgeçilmez markası olmaya aday NZA New Zealand sıcak kum taneleri, denizin maviden yeşile değişen tonları ve ağaçların sesi ile karışan sıcak meltem rüzgarlarından ilham alıyor. Renk efektleri ve baskılarla zenginleştirilen gömlekler, beyazla birlikte kullanılan biye detaylarıyla daha sportif bir görünüme kavuşuyor. Oldukça geniş tutulan gömlek serisi, el boyaması nakışlar ve patch işlemelerle klasik tarzdan sıyrılıp sportifleşirken, kendine has yenilikçi ve şık bir çizgi oluşturuyor.
62 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Modern ve yenilikçi çizgileri ile modaya yön veren markaların başında gelen Sarar, 2012 yılının Şubat ayında Las Vegas’taki 2. mağazasını açıyor. Şık ve kaliteli tasarımları ile dünya üzerindeki 43 farklı ülkede stil sahibi milyonlarca kadın ve erkeğin tercihi olan Sarar bu kez; Herve Leger, Barneys, BCBG Max Azria gibi bir çok dünya markası ile birlikte şehrin gözde oteli Venetian Hotel’in içerisinde bulunan The Grand Canal Shoppes adlı alışveriş merkezinde boy gösterecek. Kusursuz dokunuşların özgün tasarımlar ile buluşacağı bu yeni mağaza aynı zamanda Sarar’ın New York, Texas, New Jersey, Chicago ve Washington’daki mağazalarının ardından Amerika’daki 9. mağazası olma özelliğini taşıyor. Kurulduğu günden bu yana kaliteli ürünleri ve yaratıcı çözümleri ile moda tutkunlarının vazgeçilmez markası olan Sarar, dünyanın dört bir yanına yayılan yenilikçi tarzı ile herkesin yakından takip ettiği bir moda devi olmaya devam ediyor.
KISA KISA...
Keyifli ve sıcak uykular İç Giyim sektörünün önde gelen markalarından biri olan Erdem İç Giyim; Türk Tekstil sektöründe kalite ve güvenin simgesi olarak kadın, erkek, çocuk iç giyim ve pijama ürünlerini özenle tüketicilerine sunmaya devam ediyor. Kadınlar için evde ve dışarıda şık olmak vazgeçilmezdir. Erdem’in birbirinden farklı zengin pijama koleksiyonları kadınlar için dikkat çekici bir şıklık, rahatlık ve konfor sunuyor. Koleksiyonda yer alan pijamalar evde de şık olmanızı sağlıyor. Özel kumaş ve tasarımıyla iç giyimde farklı bir tarz sunan Erdem İç Giyim, ev giysileri içinde de tarzını yansıtmak isteyenlerin tercihi oluyor… Özel pamuklu kumaşlarla yapılan pijama takımları kullanım rahatlığı ve sıcak tutma özelliğiyle tüm kadınların beğenisine sunuluyor. …3’lü takımda yer alan ikili pijama ve sabahlık; renkleri, görünümü ve kalitesiyle uyku ve uykudan sonra da üzerinizde bulundurmanız için tasarlanmış. Sezonun iddialı renkleri kırmızı, somon, toz pembe, gri, siyah ve lacivert renklerin hakim olduğu pijamalar aynı zamanda çok amaçlı kullanımlar için de uygun. Soğuk kış günlerinde ve gecelerinde üzerinizden çıkarmak istemeyeceğiniz pijamalar kolay yıkanabilir kumaşlarıyla da dikkat çekiyor. Erdem İç Giyim her zevke uygun olarak hazırladığı pijama koleksiyonuyla ev şıklığınızı tamamlıyor.
64 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Çorap Terzisi’nden sıcak ve ince çorap Giyimine önem veren erkeklere “kişiye özel çorap” ayrıcalığı sunan Çorap Terzisi, “yünlü” modellerinden Lana ile kış günlerine sıcaklık ve incelik katıyor. Lana’nın ipliği, Avustralya merinos koyunlarının yünlerinden özel olarak üretiliyor. Havanın ipliklerin içinde kalmasını sağlayan dalgalı yapısı sayesinde, yünün sıcak tutma özelliğini, son teknolojiler kullanılarak elde edilen incelik ile sunan Lana modeli, ayakları sağlıklı biçimde sıcak tutma özelliği ile dört mevsim yaşam konforuna dönüştürüyor. Lana, Çorap Terzisi’nin Luxury ürün grubundaki üç farklı yünlü modelden birini oluşturuyor. Avustralya’da yetişen merinos koyunlarının özenle kırpılan ve Superwash sistemiyle yıkanan eşsiz güzellikteki yünleri, en son teknolojiler kullanılarak incecik ipliklere dönüştürülüyor. Çorap Terzisi’nin Lana modelinde, ayakları ısıtan ve inceliği ile kullanım keyfi sağlayan Superwah merinos yünü yüzde 90 oranında kullanılıyor. Çorap Terzisi’nin Lana modeli, kullanılan ipliğin sahip olduğu iletkenlik özelliği sayesinde ayaktaki fazla nemi emerek dokusuna hapsediyor. Kan dolaşımını rahatlatacak şekilde tasarlanarak, sıkmayan özel lastik örgüye sahip Lana modelinde, el işçiliği ile birleştirilen ve ayakları rahat ettiren dikişsiz burun özelliği de yer alıyor.
PANORAMA
FUTURE CONSTRUCTION
Müge Özdemir 1989 yılında Mersin’de doğan Müge Özdemir, Orta ve Lise eğitimini Tarsus Amerikan Koleji’nde görmüş. İstanbul Teknik Üniversitesi - Fashion Institute Technology New York ortak lisans programında 3. sınıf öğrencisi olarak öğrenimine devam ediyor. Özdemir, tekstil sektöründe BHS ve Suteks gibi ihracat yapan firmalarda staj yapmış.
66 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PAZAROLA
Çöpçatan müteşebbisler aranıyor!
Prof. Dr. İsmail KAYA ismailkaya@gmail.com
68 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Çöpçatanların çattıklarından bazıları “denk düşüyor”, bazıları da “ters”. Çöpçatanlık cesaret istiyor. Zira “İyi olursa kendilerinden, kötü olursa senden biliyorlar.” Bir şirkette işler düzgün gitmiyor, arzulanan başarı gelmiyorsa, herkes başkalarını suçluyor. Tersine, işler yolunda gidiyor, kasalar ve keseler dolarken herkes kasım kasım kasılıyor, başarıyı kendine mal ediyorlar. Firma çok satıyorsa, kimse satış ekibini aferinlemiyor. Lakin, satışlar yavaşladığında, mallar satılmadığında kabahatler satış ekibine yükleniyor. Satmayı beceremediniz, deniyor. Satışın ortak bir sonuç olduğu, bu sonucun ortaya çıkmasında firma içi ve firma dışı nice oyuncuların ve faktörlerin etkisi bulunduğu, bu bakımdan kimsenin kimseye ciddî bir üstünlüğü olamayacağı unutuluyor. Birileri merak etmişler: Bir CEO’nun, ama sadece bir CEO’nun yaptığı, yapması gereken en temel iş nedir? Baş İşletme Sorumlusu denilen bu kişiler, (Başbakan da memleketin CEO’su sayılır) liderlik, iletişimcilik, ekipçilik, müzakerecilik, problem çözücülük vesaire gibi becerilerle donanmışlardır. Ama bunlar aynı zamanda CEO’nun astlarının da işidir. Acaba demişler, en tepedeki kişiden beklenen, sadece ona mahsus, en temel ve en kritik görev, sadece CEO’ya mahsus olan asıl yetkinlik, iş ve sorumluluk nedir? Meraklıları cevabını arayadursunlar, bendeniz, CEO’ların asıl işinin, iyi bir çöpçatanlık ve başarılı bir girişimcilik olduğunu düşünüyorum. Yani, onlara düşen asıl vazife, birilerini birilerine yakıştırmak ve bu birlikteliğin gerçekleşmesi için sonuçlarını da göze alarak, yeni adımlar atmak, birşeylerle başka birşeyleri yepyeni yollarla ilişkilendirmek, bir araya getirmek, buluşturmak, yeniliklere, yeni ilişkilere, yeni işlere kapı açmaktır diyorum. Her yıl Kasım ayının üçüncü haftasında dünyada 105 ülkede düzenlenen ulusal ve küresel etkinliklerle yenilikçilik ve girişimciliği teşvik eden Global Girişimcilik Haftası kutlu olsun. Çöpçatanlarımız da, genç girişimcilerimiz de, müşterilerimiz de bol olsun!
DENGE
Zangoçlar azıttı!
DOÇ. DR. Mehmet Ali ÖZBUDUN ozbudun@gmail.com
70 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Farkında mısınız? Bir kısım dış medyada, ülkemize ilişkin “kasvetli ve puslu senaryolar” tavan yapmış durumda. Kara gözlüklü bir piyasa yorumcusu, kara gözlüklü konuğuna soruyor: -Çanlar hangi ülke için çalıyor? Türkiye’yi neler bekliyor? Pes doğrusu! Şöyle sormak, herhalde daha mantıklı: -Çanlarınızı kimler için hazırladınız? Sırada hangi ülke var? Biz bu filmi defalarca gördük. *** Anlaşıldığı kadarıyla.. Finansal firavunlardan güç alan finansal zangoçlar, çanlarına asılıyor. Çanın ipi koptuğunda, bellerindeki zünnarlarını çana bağlıyor, zulmet pompalamaya devam ediyorlar. Her fırsatta, inceden inceye lâf sokuyorlar. Özetle.. Bazı yatırım bankalarının ve kredi derecelendirme kuruluşlarının tahminlerine, IMF’nin son raporuna yaslanarak, durumdan vazife çıkarıyorlar. *** Başarılı olabilirler mi? Medyatik açıdan bakıldığında: Kasvetin hamasetle paketlenmesi, her zaman prim yapar. Kötü haber, “iyi” haberdir. Kötümserliğe yaslanmak, daha kolaydır. Tahminleri gerçekleşmediğinde, kötümserler çok fazla hırpalanmazlar. Ne var ki, iyimserler karavana attığında, acımasızca eleştirilirler. Aslında önemli olan, iyimserliğin ya da kötümserliğin nereye dayandırıldığıdır. “Temelsiz ve kurusıkı bir kötümserlik” kadar, “dozu kaçmış ve balon oluşturan bir iyimserlik” de arzu edilmez. *** Günümüze gelirsek.. Pozisyon almakta zorlanan finansal zangoçların hedef tahtasında, “ne yapacağı pek belli olmayan bir Merkez Bankası” var. Bir kere daha hatırlatalım: Para politikaları, bir öncelikler listesidir. Her derde deva, olumsuz yan etkisi olmayan “şifalı nebat ya da sihirli değnek” değildir. Alınan her kararın, mutlaka bir bedeli vardır. (Eski iktisat hocaları, “Ekonomide, bedava fiil yoktur!” derken, bu gerçeği dile getirirlerdi.) Para otoritesinden, iç ve dış şoklara mükemmelen tepki verebilen bir “termostatın” duyarlılığını bekleyemeyiz. Dolayısıyla, Merkez Bankası’nın finansal istikrara yönelik çabalarını da, bu çerçevede değerlendirmek gerekir. *** Yerli ve yabancı tüm zangoçlara sormak zamanıdır: -Bugüne kadar, bir türlü tenevvür edemedik. Haliyle, merak ediyoruz. Hangi alternatif politikaları öneriyorsunuz? Sizce, ne yapılmalıydı? Unutmayın ki.. -Fazla tıraş, sadece cildi değil, ahlâkı da bozar!
OTO TEST
Karşınızda BMW’nin 1 Numarası;
118i Sport Line!
BMW ailesinin en küçük serisi olan 1 serisini geçtiğimiz günlerde makyajlanarak karşımıza çıktı. Türkiye’de Borusan Otomotiv çatısı altında faaliyet gösteren BMW’nin bütçesi kısıtlı olanlar için ürettiği ve çok da rağbet gören modeli olan 118i Sport Line modelini bizde sizin için test etme imkânı bulduk. TASARIM Son yıllarda BMW tasarım ekibi bütün seriyi özellikle önden görünüm olarak birbirine benzeterek yeni tasarımlar ortaya çıkartıyorlar. Özellikle xenon ön far grubu gece ve gündüz otomobili trafikte fark ettiriyor. Otomobile arkadan bakıldığında ise eski 1 serisine oranla fazla bir değişikliğe gidilmemiş. Dik hatların kullanıldığı arka görünümün aksine ön tarafa geldikçe hatlar daha yuvarlak bir hal alıyor. KONFOR Bütün BMW modellerinde olduğu gibi 1 serisinde de araç içinde kullanılan kaliteli işçilik, deri direksiyonla bütünleşen kırmızı dikiş ve vites bölümü aracın şıklığını bir adım öne taşımış… Geçtiğimiz günlerde test etme fırsatı bulduğumuz X3 modelinin iç tasarımıyla birbirine benzer birçok bölüm 1 serisinde de karşımıza çıktı. Üç kollu direksiyon simidi üzerine konumlandırılmış kısa yol tuşları yolculuk esnasında sürücünün dikkatini dağıtmama adına çok güzel düzenlenmiş. Dolayısıyla 1 serisinin iç dizaynında her şey yerli yerinde diyebiliriz.
72 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PERFORMANS VE YAKIT EKONOMİSİ Test aracımız olan 118i Sport Line modelinin performans kriterleri bize oldukça atak geldi. Bunun sebebi ise otomobilin bize sunduğu ve kusursuz vites geçiş sistemine sahip olan 170 bg’lik motoru… Gaza dokunduğunuz anda altınızda bir canavarın varlığını fark ediyorsunuz. Özellikle otobana çıktığımızda aracın kıvraklığı ve çevikliği tartışmasız mükemmel seviyede diyebiliriz. 1 serisinde sürücüye sunulan Eco pro seçeneğini seçtiğiniz anda şehir içinde 100 km’de 6,5 litreye kadar yakıt seviyesine ulaştık buna paralel olarak ise daha agresif kullanımlarda doğal olarak aracın yakıt değeri 8,5-9 lt seviyelerine de ulaşabiliyor. GÜVENLİK BMW 1 serisi öncelikle Euro NCAP çarpışma testlerinden beş yıldızı alan bir marka… Bunun gerekleri olarak ise sürücüsüne paket halinde güvenlik sistemlerini veriyor. SONUÇ Kalite denince akla ilk gelen markalar arasında sayabileceğimiz BMW’nin 1 serisi bizim açımızdan başarılı bir test arkadaşı oldu. Sürücünün bütün isteklerine anında yanıt verebilen bir otomobil ile seyahat etmek bizlere gerçekten hoş bir duygu yaşattı. FİYAT Test aracımız olan BMW 118i Sport Line serisinin anahtar teslim satış fiyatı 89.850 TL
OTO TEST
Chevrolet Aveo ile
Vites Büyüttü! GM çatısı altına girdikten sonra adeta evrim geçiren Chevrolet, Türkiye pazarında satış rekorları kıran modeli Captiva ile Cruze’a kardeş olarak piyasaya makyajlanmış olarak sunduğu farklı tasarımlı modeli Aveo ile beğeni topluyor. Test etme fırsatı bulduğum Aveo 1.4 lt 100 bg’lik benzinli motorunu gelin daha yakından tanıyalım. TASARIM Öncelikle şunu belirtmek isterim ki makyajlanmış yeni Aveo’da ilk gözüme çarpan özelliği sanki yerinden fırlayacakmış gibi konumlandırılmış olan ön farları oldu. Bununla birlikte arka kapılara gizlenen kapı açma kolları çok şık olmuş. Aveo’ya arka açıdan baktığımızda ise aynen ön farlarda olduğu gibi aynı ahenk ve uyumun arka kısmada yansımış olmasıydı. Bence Chevrolet tasarım ekibi Aveo’da iyi iş çıkarmışlar... KONFOR VE İÇ MEKÂN İşin açıkçası otomobile binmeden dışarıdaki tasarım güzelliklerinin içinde de beni karşılayacağından pek emin değildim. Ancak aracın içine geçer geçmez beni tasarım ve konfordaki ince ayrıntılar karşıladı. Özelikle gösterge tablosunun şık dizaynı ve üç kollu direksiyon simidi tasarımdaki akıcılığın ne denli yerinde olduğunu gösterdi. Bunun yanında sıcaklık ayar düğmeleri de yerinde ve şık olmuş…
Aveo’ya dışarıdan bakınca dar bir araç hissini uyandırsa da içine binince sınıfındaki rakiplerine oranla geniş bir iç mekânla karşılaştık. Dolayısıyla bagaj kısmının biraz küçük olmasına rağmen dört kişilik bir aile rahatça Aveo’yu kullanabilir. PERFORMANS VE YAKIT TÜKETİMİ Test aracımız olan Aveo 1.4 lt 100 bg gücünde benzinli motora sahip olup test süremiz boyunca 100 km’de 7.8 lt’lik yakıt değerine ulaştık. Aveo kaputunun altında bulunan Ecotec motorun gereklerini yerine getirdiğini düşünmekle birlikte şehir trafiğini de göz önünde bulundurursak yakıt değerleri gayet normal… Performans olarak ise bence müşterileri Aveo’dan fazla bir şey beklemesinler. GÜVENLİK Chevrolet Aveo güvenlik konusunda da gayet iddialı… Bunun en önemli kanıtı ise aracın EuroNcap çarpışma testlerinden beş yıldız alması. Buna paralel olarak otomobilde standart olarak sunulan ESP sistemi rakiplerini kızdıracağa benziyor. SONUÇ Test süresi boyunca Aveo’nun yol tutuş ve konfor özelikleri benim de çok dikkatimi çekti. Aracı kullanırken emin olun sizde bizim gibi aynı hisse kapılacaksınız. Sonuç olarak Aveo’nun halefine oranla artış gösteren malzeme kalitesiyle birlikte benim için çok zevkli bir test deneyimi oldu diyebilirim. Şimdiden Aveo hayranlarına keyifli ve kazasız sürüşler dilerim. Hiç varmamaktansa geç varmak her zaman iyidir… FİYAT Test aracımız olan Chevrolet Aveo 1.4 16V LTZ anahtar teslim satış fiyatı 35.719 TL.
74 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
PANORAMA
Korsan marka kullanan hazır giyim müşteri profili üzerine bir araştırma A study on the profile of ready-to-wear customers using pirated trademark Prof. Dr. Şule ÇİVİTCİ / Gazi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dr. Figen ÖZEREN / Çukurova Üniversitesi Adana Meslek Yüksekokulu
ÖZET Dünya nüfusunun hızlı artışı ve teknolojik ilerlemeler, beraberinde ürün çeşitliliğinin çoğalmasını gündeme getirmiştir. Serbest piyasa ekonomisini izleyen ülkelerin sayısındaki artış ve iletişim kanallarının gelişmesi de, dünya nüfusunu giderek bir tüketim toplumu haline dönüştürmüştür. Hazır giyim sektörü tasarım yoğun, ürün çeşidi çok bir yapıya sahiptir. Bu yapı içerisinde pazarlar, küreselleşme ile birlikte sektörde yer alan tüm firmalar tarafından ortak olarak paylaşılmak durumundadır. Bunun sonucu olarak da, birçok firma birbiri ile kıyasıya rekabet içerisindedir. Ancak günümüzde büyük emeklerle üretilen markaların korsanları yapılmaktadır ve bu korsan ürün üretimi ve kullanımı önemli derecede artmaktadır. Bu bağlamda, araştırmada korsan marka kullanan hazır giyim müşteri profili ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Araştırmanın evrenini Ankara ili
76 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
oluşturmaktadır. Örneklem grubu olarak 373 kişi alınmıştır. Araştırmada alan araştırma (survey) yöntemi ve anket tekniği uygulanmıştır. Verilerin frekans ve yüzde dağılımları çapraz tablolara dökülmüş ve güvenirlilik analizleri yapılmıştır. Araştırmada orijinal marka kullananların neden orijinal marka kullandığı, korsan ürün kullananların neden bu ürünleri tercih ettiği tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırma sonucunda, anket uygulanan tüketicilerin yaklaşık % 58’inin orijinal marka kullanma fikrine katıldıkları ve demografik özelliklerin (cinsiyet, yaş, eğitim ve gelir) orijinal marka kullanma ile belirgin bir şekilde ilişki içinde olmadığı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Giyim, Hazır Giyim, Korsan marka, Müşteri ABSTRACT Rapidly increasing world population and technological advancements
PANORAMA
have resulted in growing diversity of products. Increasing number of free market economy countries and developing communication channels have gradually transformed world population into a consumption society. Readyto-wear clothing industry has a design intensive structure with high product diversity. In this structure, markets must be shared by all firms in the sector due to globalization. Consequently, many firms are in a fierce competition with each other. However, trademarks developed with great efforts are pirated at present, and the production and consumption of pirated trademarks are considerable increased. From this regard, the present study aims to determine the profile of ready-to-wear customers using pirated trademarks. Study population consisted of Ankara province. Sample group included 373 individuals. Field survey method and questionnaire technique were used in the study. Frequency and percentage distributions of data were tabulated and reliability analysis was applied. In the study, it was aimed to determine the reasons why some customers use original trademarks, and why some others prefer pirated products. As a result, it was concluded that more than half of the customers (58%) included in the study agreed the idea of using original trademark, and there was no evident relationship between the preference of original trademark and demographic characteristics of customers (gender, age, education, and income). Keywords: Clothing, Ready-to-Wear, Pirated Trademark, Customer GİRİŞ Günümüzde hazır giyim sanayi gelişmiş, gelişmekte olan ve geri kalmış ülkeler arasında rekabet ortamının
78 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
en yoğun yaşandığı sektörlerden birisidir. Ülkemizde de özellikle 1980 yılından sonra, artan ihracat dış pazarlara açılma ve Avrupa Birliği içinde yer alma çabaları ile hazır giyim sektöründe önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Katı rekabet şartlarının geçerli olduğu bu sektörde, moda ve marka kaçınılmaz olmuştur. Günümüzde; marka, moda ve fiyatın konfeksiyon ürünlerinin rekabet gücünü belirleyen faktörler olduğu bir gerçektir. Pazar şansı bu unsurlar bir araya getirilebilirse artmaktadır. Hazır giyim sektörü tasarım yoğun, ürün çeşidi çok bir yapıya sahiptir. Bu yapı içerisinde pazarlar, küreselleşme ile birlikte sektörde yer alan tüm firmalar tarafından ortak olarak paylaşılmak durumundadır. Bunun sonucu olarak da, birçok firma birbiri ile kıyasıya rekabet içerisindedir. Bu rekabet ortamında, ürün çeşitliliği ve özgün tasarımları önemli olmaktadır. Giysi; kişilerin sınıfsal, dini, cinsel, etnik ve ulusal kimliklerin yansıtan sembollerin en önemlilerinden biridir. İnsanları yeni kıyafet almaya ve giymeye iten bir diğer neden güç ve statü mesajları verme isteğidir. Birçok kimse toplumda diğer insanları etkilemenin gerekli olduğuna inanmakta, bunun içinde yeni giysiler kullanmaya özen göstermektedir. Yeni kıyafet giyebilme kişinin maddi olanaklarını ve gücünü göstermektedir(1). Marka günümüzde en popüler sözcüklerden biri haline gelmiş durumdadır. Fakat herhangi bir insan grubuna markanın ne olduğu sorulduğunda verilen cevaplar fazlasıyla değişiktir. Bazıları markanın bir ismi ya da ticari bir marka olduğunu, bazıları ise ürün hatta taahhüt olduğunu ifade etmektedirler. Gerçek marka, müşterilerin ve tüketicilerin, imgelerinde algıladıkları duygusal ve işlevsel getirilere dayanan
PANORAMA
izlenimlerinin ayrı bir yer yaratması sonucunda getiren, içselleştirilmiş bir özeti olarak tanımlanabilir. Kendine özgü, bir markanın gerçek anlamının bulunabilmesi için anahtar sözcüktür. Bir markanın gerçek olup olmadığına karar veren tüketicidir. Marka ancak onun özgün olduğuna inanırsa gerçek bir markadır. Ancak günümüzde büyük emeklerle üretilen markaların korsanları yapılmaktadır ve bu korsan ürün üretimi ve kullanımı önemli derecede artmaktadır. 1970’li yıllarda “Korsan Miting” ve “Korsan Radyo”lar ile hayatımıza giren “korsan” sözcüğü, bugün hemen her alanda kimi zaman “kaçak” kimi zaman “yasa dışı” anlamına gelen ifadelerin yerine kullanılmaktadır. Ankara Ticaret Odası (ATO)’ nın, “Korsan Türkiye” nin boyutlarını gözler önüne seren araştırması, hayatımızın korsan olduğunu ortaya koymaktadır. Araştırmaya göre gerçek bir ürünün olduğu her yerde neredeyse bir de “korsanı” bulunduğu ifade edilmektedir (2). Araştırmaya göre, bir dönem sadece lüks tüketim mallarının korsanı nedeniyle başı dertte olan AB ülkelerinde de, korsanlar her yanı sarmış durumda. Büyük miktarda üretilen ve satılan malların taklit ya da korsan olup olmadığını denetlemek de oldukça zor. Dolayısıyla korsanlar artık nitelikten değil, nicelikten de kar etmektedir. Avrupa komisyonunun istatistiklerine göre 2001 yılında ele geçirilen korsan malların neredeyse yarısı tüketim mallarından oluşmaktadır. Bu mallar arasında ilaç, otomobil aksesuarı, giyim, deterjan, şampuan, diş macunu, mutfak eşyaları, böcek ilacı, pul, krem, gibi gündelik tüketim malları bulunmaktadır. AB gümrük kapılarında el konulan malların yüzde 23’ü Tayland, yüzde 18’i Çin, yüzde 8’i Türk, yüzde 5’i Hong Kong, yüzde 4’ü
80 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Çek Cumhuriyeti, yüzde 3’ü Tayvan ve ABD, yüzde 36’sı ise diğer ülkelerin ürünleri olduğu tespit edilmiştir. Piyasalarda oluşan talebin artmasıyla birlikte titiz bir şekilde geliştirilip üretilmiş ve gerekli kalite kontrol adımlarından geçen orijinal tüketim ürünleri yerine, nerede ve nasıl üretildiği belirsiz, sahte ürünleri kullanıcıya sadece düşük fiyat özelliği öne çıkarılarak satılmaya başlanmıştır (3). Her ünlü marka, korsan marka üretiminde dolayı zor durumda kalmaktadır. Bu nedenle koransan markaya yönelik tedbirler almaktadır ve yeni yollar bulmaktadırlar. Sahtecilik ve korsanlık, dünya ticaretini olumsuz yönde ağır şekilde etkilemektedir. Avrupa Birliği’nden alınan son veriler, sahte ürün, üretici ve satıcılarının global marka sektöründen her yıl 200 – 300 milyar dolar haksız pay aldığını göstermektedir. Resmi rakamlar, sadece Avrupa Birliği ülkelerinde sahtecilik yüzünden 80 bin civarında iş kaybının olduğunu ve bu yasadışı faaliyetlerin, global markalı ürün ticareti gelirinin yaklaşık yüzde 8’ini çaldığını ortaya koymaktadır (4). Korsan marka ile ilgili bazı kavramların ne anlama geldiğini ve neyi ifade ettiğini bilmek gerekmektedir. Bunlardan bazıları; Gri alan: Marka üreticileriyle anlaşmalı fabrikalar gereğinden fazla üretirler ve bunları üretim fazlası olarak satarlar (5). Sahtecilik: Tüketicileri ürünün gerçek olduğuna inandırmak için yapılan %100 kopya (6). Mağazalar ve tüketiciler, üreticinin geleneksel dağıtım rotası dışında başka rotalardan yasal olarak ithal edilmiş yüksek kaliteli paralel ithal sahte ürünleriyle şaşırtılarak aldatılırlar. Korsanlık: Tüketici ürünün sahte olduğunun farkındadır ve ürün orjinal fiyatının çok altında satılır. Bu bazen
PANORAMA
“aldatıcı olmayan sahtecilik” olarak bilinir (7). Çok iyi bilinen markaların korsan kopyalarına örnek olarak Calvin Klein, Ralph Lauren, Gucci, Boss and Guess verilebilir. -Taklit Markalar: “knock offs” ya da taklitler olarak da bilinir. Orijinalinin aynısı olmasa da, esasta, isimde, şekilde, kabul edilmiş ve bilinen ürün ve hizmet olarak anlam ya da amaçta benzerdirler (8). Ian Phau ve arkadaşları(2000), korsan ürün kullanımına yönelik yaptıkları araştırmalarında “fiyatın” korsan marka giyim almanın önemli bir kriteri olduğunu göstermektedir(9). Bununla birlikte, fiyat çok önemli olmasına rağmen, korsan marka tüketiminin tek belirleyicisi olmamaktadır. Tüketiciler ürün kalitesi, fiziksel görünüm, çok çeşitlilik ve marka statüsü gibi faktörleri de düşünmektedir. Tüketicilerin korsan ürün alırken etnik ve yasal konulara az değer vermesi tehlike arz eden bir durumdur. Bu korsan ürün kullanımında halkın sosyal eğitimin yetersizliği ve markaların yüksek fiyatlı olması nedeniyle korsan ürün kullanımını arttıracağını ortaya koymaktadır. Tom ve arkadaşları (1998), sahteciliğin sadece ekonomik bir sorun olmadığını aynı zamanda sosyal ve politik sonuçlarının olduğunu belirlemişlerdir. Korsan ve taklit ürünler satış aktivitesinin toplum üzerinde olumsuz etkilerinin olduğuna dikkat çekmişlerdir(10). Cordell ve arkadaşları (1996), sahte ürün tüketimi için üç sebebin olduğunu bulmuşlardır(11). Cordell ve arkadaşları, Tom ve arkadaşlarının fiyat farkı tartışmasını desteklemişlerdir. Wee ve arkadaşları (1995) fiyata bağlı olmayan sahte ürün satın almanın üç belirleyici olarak psikografik, demografik ve ürün niteliği değişkenleri olduğunu belirtmişlerdir(12). Cordell ve arkadaşları tarafından belirtildiği gibi
82 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
eğer fiyat tüketiciyi sahte ürün almaya yönelten tek faktör olarak algılansaydı, düşük gelir grubundakilerin bu ürünleri alması daha muhtemel olacağını belirtmişlerdir. Fakat Bush ve arkadaşları (1989) zengin tüketicilerin birçoğu sahteye eğilimli tüketiciler olduğunu bulmuşlardır(13). Yıldız ve Özcan(2005); Türkiye’ye maliyeti yılda 4 milyar doları bulan marka taklitçiliği, büyük firmaların korkulu rüyası olduğunu belirtmektedir. Tekstilden yazılıma, ayakkabıdan ilaca kadar hemen her sektörde faaliyet gösteren taklitçilerle mücadele, mahkeme sürecinin uzaması sebebiyle sonuçsuz kaldığını belirtmektedir(14). Bu araştırmanın amacı, korsan markalı hazır giyim ürünleri kullanan müşteri profilini ortaya koymaktır. Bu doğrultuda özellikle devlet ekonomisine yük olan ve haksız kazanç sağlayan korsan hazır giyim ürünü kullanım oranı, korsan hazır giyim ürünün tercih nedenleri, müşterilerin korsan giyim ürün ile orijinal ürünü nasıl belirledikleri ve korsan hazır giyim ürünü kimlerin kullandıklarını belirlemek hedeflenmiştir. YÖNTEM Bu araştırma, korsan markalı hazır giyim ürünleri kullanan müşteri profilini ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmada survey (alan araştırma) yöntemi ve anket tekniği uygulanmıştır. Tüm veriler bilgisayara Statistical Package of the Social Sciences (SPSS, Versiyon 16) kullanılarak kodlanarak analiz edilmiştir. Verilerin frekans ve yüzde dağılımları çapraz tablolara dökülmüştür. Anketin güvenilirlik analizi (Reliability Analysis Alpha) yapılmıştır. Bu analiz sonucunda, testin güvenirliliği arttırmak için güvenirliliği azaltan seçenekler testten çıkartılarak değerlendirilmiş ve Alpha değeri 0,642 olarak bulunmuştur.
PANORAMA
Bu çalışmanın evrenini Ankara ili oluşturmaktadır. Örneklem grubu olarak 373 kişi alınmıştır. Araştırma konusu ve içeriği nedeniyle özel bir grup seçilmemiş, hazır giyim ürünü kullanan müşteriler rastlantısal olarak alınmıştır. Çünkü giyim ihtiyacı her gruba ait bir ihtiyaçtır. Anketler giysi markaları konusunda daha bilgili olan üniversite öğrencilerine ve Ankara’nın farklı bölgelerinde yer alan alış-veriş merkezlerinde giysi satın alan kişiler uygulanmıştır. Araştırmaya katılanların, kararları vermede yeterli olgunluğa sahip 18 yaş üstü bireyler olmasına dikkat edilmiştir. Araştırma için seçilen gruplardaki amaçlar; üniversite öğrencilerinin seçilmesi, ekonomik gelirin sahte marka alımı üzerine etkisini araştırmak, alışveriş merkezlerine uygulanması ise, kişilerin marka kullanımını ortaya koymak. Bu grupların araştırmanın amacını ortaya koyacağı düşünülmektedir. Araştırma için 373 anket dağıtılmıştır. Ankete cevap verenlere ilk önce araştırma konusu hakkında açıklama yapılmıştır. Araştırma metodu olarak, gerekli olan birincil verilerin sağlıklı olarak elde edilip istatistiksel analize olanak verecek şekilde düzenlenebilmesi için anket yöntemi uygulanmıştır. Sorular 5’li likert tipinde olup, cevaplayıcılar her bir ifade için 1 ile 5 arasında kendilerine en uygun seçeneğe katılma derecelerini gösteren “Asla katılmıyorum, Katılmıyorum, Fikrim yok, Katılıyorum. Çok katılıyorum” seçeneklerinden kendilerine en uygun olanını seçmişlerdir. Ankette kişilerin demografik özelliklerini belirleyecek, orijinal marka kullananların neden orijinal marka kullandığı, korsan ürün kullananların neden bu ürünleri tercih ettiğini tespit eden sorular bulunmaktadır. Araştırma verilerini toplamak için hazırlanan ankette toplam 19 soru bulunmaktadır.
84 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Hipotezler: H1:Orijinal marka kullanımı ile gelir durumu arasında ilişki vardır. H2:Öğrenim durumu yüksek olmayan kişiler sahte marka kullanmaktadır. H3:Görünüşü daha iyi olduğu için orijinal marka kullanılmaktadır. H4:Kalite düzeyi yüksek olduğu için orijinal marka kullanılmaktadır. H5: Fiyatları uygun olduğu için taklit marka kullanılmaktadır. ARAŞTIRMA BULGULARI Müşteri karakteristikleri: Araştırma kapsamına alınan müşterilerin yaş ortalaması, 26 (SD=9,8),minimum yaş 18, maksimum yaş 60, cinsiyet dağılımları %58,7 (219 kişi) bayan, %41,3 (154 kişi) bay olarak belirlenmiştir. Gelir düzeyleri %34,9’u (130 kişi) 300 – 400 TL arasında, %16,4’ü (61 kişi) 400 – 500 TL arasına, %14,5’i (54 kişi) 500 – 600 TL arasında, 16,4’ü (61 kişi) 600 TL ve üstü olarak belirlenmiş ve ankete katılanların %18‘i (67 kişi) ise gelir düzeyini belirtmemiştir. Eğitim durumu %8,6’sı (32 kişi) ilköğretim mezunu, %18,5’i (69 kişi) lise mezunu ve %72,9’u (272 kişi) üniversite mezunu olduğu tespit edilmiştir. Bağımlı değişken olan, orijinal marka kullanma sıklığı, tek bir soruyla ölçülmüştür. Müşterilerin orijinal markalı giysi satın alma durumu incelendiğinde %11,5’i (43 kişi) Asla katılmadıklarını, %30,8’i (115 kişi) katılmadıklarını, %45,3’i (169 kişi) katıldıklarını ve %12,3’i (46 kişi) çok katıldıklarını belirtmişlerdir. Hipotezler; 15 ölçütten elde edilen neticelerin demografik değişkenin ve kullanılan ölçütlerin karşılıklı olarak ilgilendirilmesiyle sınırlandırılmıştır. Her soru 5’li likert (Asla katılmıyorum=1, Katılmıyorum=2, Fikrim yok=3, Katılıyorum=4,
1-2
18-60
1-3
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
1-5
2.
3.
86
KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10 .
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
4,2
3,6
3,6
3,3
3,5
2,2
2,3
2,8
2,7
3,2
3,7
3,3
4,1
3,1
2,8
2,7
2,6
26,7
1,6
Aralık Ortalama
1.
Bağımlı Değişken
1,0
0,9
0,9
1,1
1,0
1,2
1,2
1,2
1,2
1,3
1,1
1,2
1,0
1,3
1,3
1,5
0,6
9,8
0,5
SD
3
-
0,03
7
8
-
0,04
-0,01 -0,03 -0,04
-
0,11
-
0,01
0,11
0,08
0,01
-
-0,01
0,27
0,07 (0,17) (0,20) 0,01 0,04
0,03
0,03
-0,03
19
0,07
-0,01
-0,06 -0,08
0,08 (0,11)
0,01
18
0,00
0,03
-0,05 (0,12) 0,05
0,01 (0,27)
-
-
0,09
0,04
0,03
-0,06
-
-
-0,06
-0,01
0,03 (0,18) -0,01 (0,27) (0,30)
0,08 (0,13) -0,06 -0,10
0,08
0,02
-0,10
-
0,05 (0,15) (0,17)
-
-
(0,17)
(0,38) (0,15)
(0,30) (0,21) 0,05
(0,23) (0,27) (0,46) 0,08
0,08
(0,14) (0,15) (0,19) -0,06 -0,06 (0,15) 0,02 (0,46) (0,21) (0,38) 0,07 (0,14) 0,02
0,08 -0,06 (0,13)
-0,06
(0,15) 0,09 (0,13) (0,18) (0,15) -0,06
-0,04 (0,23) -0,07
0,00 (-0,28) -0,08 (0,33) (0,23) (0,15)
-0,04
-
(0,57) 0,02 (0,33) -0,09 (0,22) 0,01
-0,10 -0,08 (0,33) -0,08 (0,14) (0,11) (0,21) (0,19) 0,02
-0,05 (-0,12) -0,08 (0,57)
-0,08 (-0,16) -0,10
-
(0,45) (-0,16) (-0,12) (0,20) (-0,28) (0,17) (0,14) (0,24) (0,15) (0,14)
0,03 (0,24) (0,17) 0,05 (0,19) (0,24) (0,21) 0,01
-0,08 -0,01
-0,06
0,03
-0,10
-0,03 -0,04
0,02 (-0,14) 0,09
Not: Parantez içindeki katsayılar anlamlı derecede ilişki bulunan korelasyon katsayılarıdır (p<0.05)
-0,03
0,01
-0,01
17
(0,30) (0,12) -0,08 -0,05 (0,13) 0,00 (0,16) 0,03 (0,19) (0,14) 0,07
0,08
(0,19) -0,05 (0,16) (0,17) (0,14) -0,09 -0,07
-0,04 (-0,14) 0,03 0,17
16
-0,03 -0,04 -0,01
15
-0,04 (0,18) -0,10 -0,04 (0,11) -0,02 (0,12) 0,03 (0,14) (0,11) (0,22) 0,04 (0,13) 0,08 (0,23)
-0,03
0,00
14
-0,01 (0,12) (0,12) -0,08 (0,18) 0,01
-0,05
13
(0,12) (-0,12) (-0,16) 0,10
0,10 (0,33) (0,25) 0,00 (0,13) (0,20) (0,33) 0,02
0,02 (-0,16) (-0,17) (-0,35) 0,08
0,09
0,08
0,07 (-0,11) 0,02
0,07
(0,11) 0,08 (0,12) 0,03
0,07 (0,12) (0,34) (0,34) (0,12) (0,12) (0,45v
0,00 (0,12) (-0,14) 0,01 -0,03 -0,08
0,03
0,03
12
-0,04 (0,26) (0,46) (0,34) (-0,30) (-0,35) (0,25) (-0,14) (0,19) -0,02 (0,17) (0,20) -0,01
0,08 (-0,11) (-0,12) (-0,16) (-0,30) 0,03 -0,01
11
(0,56) -0,03 (0,26) (0,41) (0,34) (-0,16) (-0,17) (0,33) -0,04 (0,17) (0,11) (0,24) (0,17) 0,04
0,00
10
0,00 (-0,16) 0,03
9
0,00 (0,14) 0,07
(0,11) -0,01
0,06
0,02 (0,12) 0,07
0,07 (0,12) (0,41) (0,46) 0,08 (0,30)
-0,05 (0,12) 0,02
0,03
0,03
6
0,07 (0,14) 0,00 (0,26) (0,26) (0,11)
(-0,16) 0,07
0,00
0,04
-
(-0,23) 0,00
0,06 (0,11) (0,56)
0,00
-0,03 (0,12) 0,00
0,02
(-0,12) -0,02
-0,08
5
(-0,40) (0,40) -0,02
-0,03 (0,40) (-0,23)
-0,10
4
-0,03 -0,06 -0,03 (-0,12) -0,10 -0,03 -0,08
2
-0,06 (-0,40)
-0,03
-
1
Tablo -1 Önemli Değişkenlerin Çift Yönlü (Pairwise) Korelasyonu
PANORAMA
1,5 4,3 2,7 2,8 2,5 3,1 3,5 1,8 2,4 3,3 3,3 3,5 3,5 4,2
7.Orijinal Marka Fiyat Yüksek Olması
8.Satış Sonrası Hizmetler
88
KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
9.Kaliteye Göre Tercih
10.Fiziksel görünüm
11.Fiyat Uygunluğuna taklit Marka
12.Taklit Markalar Satın Alma Yerlerinin Çok Olması
13.Orijinal Markanın Statü Kazandırması
14.Taklit Markanın Hediye Olarak Alınması
15.Logoya Göre S ahte Markayı Tespit Etme
16.Taklit Markayı Tespit Etmede Düşük Fiyat Durumu
17.Satın Alınan Yere Göre Sahte Markayı Belirleme Durumu
18.Kullanılan Malzemeye Göre Sahta Markayı Tespit Etme
19.Markalı Ürünlerin Fiyatları
(1,1)
(0,9)
(0,8)
(1,0)
(1,1)
(1,3)
(1,1)
(1,2)
(1,5)
(1,4)
(1,2)
(1,2)
(0,9)
(0,8)
Asla Katılmıyorum
5.Marka Kriteri
Bağımlı Değişken
4,2
3,3
3,4
3,4
3,3
2,4
2,1
3,2
3,1
2,8
3,3
3,0
4,1
2,2
(1,0)
(0,9)
(0,9)
(1,0)
(1,0)
(1,1)
(1,0)
(1,1)
(1,2)
(1,1)
(1,1)
(1,0)
(0,9)
(0,9)
Katılmıyorum
4,1
3,7
3,7
3,3
3,3
2,4
2,2
2,7
2,7
3,5
3,6
3,3
3,7
2,8
(0,8)
(0,7)
(1,0)
(1,1)
(0,8)
(1,5)
(0,8)
(1,2)
(1,1)
(1,0)
(1,2)
(1,2)
(1,2)
(1,1)
Fikrim Yok
4,2
3,7
3,7
3,3
3,6
2,1
2,4
2,6
2,5
3,6
4,1
3,5
4,0
3,3
(0,8)
(0,9)
(0,9)
(1,0)
(1,0)
(1,1)
(1,2)
(1,1)
(1,1)
(1,1)
(0,8)
(1,2)
(1,1)
(1,1)
Katılıyorum
4,2
4,0
3,9
3,3
3,8
2,0
2,8
2,2
2,1
3,6
4,4
3,7
4,2
3,7
(1,2)
(1,0)
(1,0)
(1,3)
(1,2)
(1,2)
(1,3)
(1,3)
(1,3)
(1,5)
(1,0)
(1,3)
(1,3)
(1,3)
Çok Katılıyorum
Tablo-2 Orjinal Marka Kullanılma Sıklığına Göre Ortalama Değerler
0,12
5,55
3,19
0,12
3,75
2,00
6,37
12,87
9,84
12,83
25,04
6,60
1,26
42,25
F
0,036
0,238
0,183
0,035
0,198
0,146
0,255
0,350
0,311
0,350
0,463
0,259
0,116
0,561
ETA
0,97
<0,001
0,01
0,98
0,01
0,09
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
0,28
<0,001
P
PANORAMA
PANORAMA
Çok katılıyorum=5) ölçütü altında toplanarak analiz edilmiştir. Bu verilere ilişkin sonuçlar normal dağılım gösterdiği için değişkenlerin çift yönlü korelasyonu yapılmıştır. Verilere ilişkin bilgiler Tablo -1’de gösterilmektedir. Her bir ölçeğin dağılımı, teorik aralığı kapsadığı ve ortalamaların teorik ortalamaya yakın olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, 14 ölçütünde elde edilen ortalamaları, orijinal marka kullanma sorusundaki cevaplarda tanımlanan beş katılma durumu (Asla katılmıyorum, Katılmıyorum, Fikrim yok, Katılıyorum, Çok katılıyorum) ile karşılaştırmak için tek yönlü ANOVA kullanılmıştır. Sonuçlar Tablo -2’ de verilmiştir. Tablo 2 incelendiğinde, Orijinal Marka Fiyat Yüksek Olması (Madde 7), Taklit Markanın Hediye Olarak Alınması (Madde 14), 16.Taklit Markayı Tespit Etmede Düşük Fiyat Durumu (Madde 16), Markalı Ürünlerin Fiyat Uygunluğu (Madde 19) maddeleri için verilen cevaplar arasında ANOVA ya göre fark bulunmamıştır. Yani orijinal markalı ürünler pahalı bulunmaktadır (Madde 7), Taklit markalı ürünler hediye olarak alınabilir (Madde 14), Taklit markalı ürünün fiyatı daha düşüktür (Madde 16), Markalı ürünlerin fiyatı yine pahalı bulunmuştur (Madde 19). Diğer maddelere verilen cevaplar birbirinden farklıdır. Korelasyon analizi ile ANOVA’dan elde edilen sonuçların her ikisi de H3, H4 ve H5’i desteklediği görülmektedir. Markalı ürünlerin fiyatları ile orijinal marka kullanımı arasında bir ilişki olduğu (p < 0,05), orijinal markalı giysilerin fiziksel görünüşü ile orijinal marka kullanımı arasında bir ilişki olduğu (p < 0,05), ve ürünlerin kaliteli olması ile orijinal marka kullanımı arasında bir ilişki olduğu (p < 0,05) ANOVA testi ile belirlenmiştir. Bu durum H3 H4 ve H5’i desteklemektedir.
90 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
SONUÇ Araştırmanın sınırlılıkları, bulguların genellenmesini kısıtlayabilmektedir. Araştırmada tek bir ürün kategorisine (giysi) odaklanılmıştır. Araştırmaya katılacak hazır giyim müşterileri seçilirken sonuçları anlamlı bir şekilde etkileyebilecek kadar 18 yaşından büyüklere yer verilmiştir. Araştırmada dört demografik grup ve on beş ölçüt seçilmiştir. Dikkate alınmayan diğer etmenlerinde sahte marka kullanma kararında etkili olabileceği göz ardı edilmemelidir. Bununla birlikte bu çalışmanın bazı güçlü tarafları da bulunmaktadır. Denek grubu elde edilen verileri istatistiksel olarak değerlendirilmesi için anlamlı büyüklükte olduğu düşünülmektedir. Araştırmada toplanan verilerinden, geniş bir müşteri kitlesinden (yaş, gelir ve eğitim düzeyi) elde edildiğinden hipotezlerin sınanması için yeterli bir dağılım elde edilmiştir. On beş ölçüt dağılımları, teorik ölçütlerin ve sınırların içinde tutarlı olduğu gözlenmiştir. Orijinal marka kullanımına ait verilen cevaplar, diğer çalışmalarda elde edilen yaş ve cinsiyet ilişkisi sonuçları arasında ilişki olmadığı görülmüştür. Araştırma sonucunda demografik özelliklerin (cinsiyet, yaş, eğitim ve gelir) orijinal marka kullanma ile belirgin bir şekilde ilişki içinde olmadığı belirlenmiştir. Giysi ürün kategorisinde fiziksel görünüm ve kalite düzeyinin yüksek olması ile orijinal marka kullanımı arasında ilişki çıkmıştır. Bu yapılar demografik yapıdan bağımsız olarak orijinal marka kullanmayı etkileyen genel yapılar olarak belirginleşmiştir. Orijinal markalı giysilerin satış sonrası hizmetleri ve orijinal markanın kişiye statü kazandırması ile orijinal marka kullanımı arasındaki ilişkiyi ortaya
PANORAMA
koymaktadır. Taklit markalı giysilerin fiyatlarının daha uygun olması, taklit markalı giysilerin kullanımını etkilemekte olduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte, ürün fiyatının çok önemli olmasına rağmen, korsan marka tüketiminin tek belirleyicisi değildir. Tüketiciler ürün kalitesi, fiziksel görünüm, çok çeşitlilik ve marka statüsü gibi faktörleri de düşündüklerini ortaya koymuştur. Korsan markanın fiziksel görüntüsü ya da kalitesi orijinal üründen farklı olursa bunu kullanan ürün tüketicisi, korsan ürün tüketicisi olarak adlandırılabilir. Ian Phau(2000), başlangıç olarak korsan marka kullanan kişilerin profilini ortaya koymuştur. Önerisine göre; Tüketicilerin korsan ürün alırken etik ve yasal konulara az değer vermesi tehlike arz eden bir durum olduğunu belirtmiştir(9). Bu korsanlık riskinde halk ve sosyal eğitimin yetersizliğini ve markaların yüksek fiyatlanacağını göstergesidir. Bu riske giysinin kalitesini arttırmak çözüm oluşturabilir. Korsan marka giysi seçen “düşük harcayıcılarının” müşteri profili 19–24 yaş grubu kategorisinde olduğu görülmüştür. Bunun için bu tüketicilerin giyim için harcayabileceği gelirleri
sınırlı olduğundan taklit aldıkları saptanmıştır. Giyim ürünlerine yüksek harcama yapanların profili yüksek gelir grubuna girdiği görülmüştür. Yapılan bu araştırma ile Ian Phau (2000) araştırması karşılaştırıldığında gelir durumu ile korsan marka kullanımı arasındaki ilişki bakımında farklılık ortaya çıkmıştır(9). Gelecek araştırmalar, orijinal marka ve korsan kullanımı ile farklı soru ölçütleri ile ilgili olarak çalışmalar yapılabilir. Korsan marka kullanımını etkileyen birçok değişkenin yanında diğer etkilerini de ortaya çıkaran, korsan marka olgusunun bir modeli oluşturulmalıdır. Hem pazarlama alanı hem de işletme yönetimi yapılacak bu çalışmalardan yararlanabilecektirler. Ayrıca daha büyük örnek büyüklüğü ile yapılan bir araştırma daha gerçekçi katkılar sağlayacaktır. Diğer yandan tüketicilerin kültürel ve bölgesel faktörleri sonuçları farklı açılardan etkileyecektir. Bu araştırma, korsan kullanmayı engellemek için alınabilecek tedbirleri devlet yöneticilerine, üretici firmalar için ortaya koyacaktır. Korsan ürün kullanımının tüketicilere sağladığı zararları açıklayarak tüketicinin orijinal marka kullanımı konusunda bilinçlenmesini sağlayacaktır.
K AYNAKLAR: 1-) Sandkçı,Ö., (2003) Statü Sembolü.Akşam gazetesi 26 Ekim 2003 Pazar. 2-) www. atonet.org.tr/ 3-) http://www.atonet.org.tr/turkce/bulten 4-) www.hürriyet.com 5-) McDonald, M. and Roberts, C. (1994) `Product Piracy:The Problem That Will Not GoAway’, Journal of Product and Brand Management, Vol. 3, No. 4,pp. 55- 65. 6-) Bamossy, G. and Scammon, D. (1985) `Product Counterfeiting: Consumers And Manufacturers Beware’, In Hirshmen And Holbrook (Eds.), `Advances In Consumer Research’, Vol. 12,Association for Consumer Research, Provo, UT, pp.334-339. 7-) Wada, T. (1996) “Brand name demand brings more fakes”, Nikkei Wewkly, vol.32, no.1, p.742 8-) Lai, K. K. Y and Zaichkowsky, J. L. (1998) `Brandımitation: Do The Chinese Have Different Views?’,Working Paper, Simon Fraser University. 9-) Phau I., Prendergast G. and Chuen H.L. (2000) “Profiling brand-piracy-prone consumers: An explorator y study in Hong Kong’s clothing industr y”, Journal of Fashion Marketing and Management, vol.5,1 pp.45-55 10-) Tom, G., Garibaldi, B., Zeng, Y. and Pilcher, J. (1998) “Consumer demand for counterfeit goods” Psychology and Marketing, vol.15, No.5, pp.405-421. 11-) Cordell, V., Wongtada, N. and Kieschnick, R. (1996) “Counterfeit purchase intentions:Role of lawfulnees attitudes and product traits as determinants”, Journal of Business Research, vol.35, pp.41-53. 12-) Wee, C.H., Tan, S.J. and Cheok, K.H. (1995) “Non-price determinants of intention to purchase counterfeit goods- An explorator y study”, Inernational vol.12, no.6, pp.1-20. 13-) Bush, R.F., Bloch, H.P. and Dawson, S. (1989) “ Remedies for product counterfeiting”, Business Horizons, Januar y. 14-) Yıldız,A. ve Özcan,Z.(2005) ‘Davalar bitene kadar piyasadaki taklit ürünler tükeniyor’,www.Zaman.com.tr(Zaman Online)
91 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
ENGLISH
Trend forecast Spring/Summer 2013 On November 1, 2011 Cotton Incorporated and Cotton Council International gave presentations on fabric, color and silhouette trends for Spring - Summer 2013 to more than 130 Turkish textile and garment executives in Istanbul. 1. Space Age Color: A palette of atmospheric blues and vaporous grays highlighted by a
92 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
twinkling gold. A contemplative study of the cosmos invoking the wonder and the mysteries of our world both near and far. Periwinkle and teal digitize this modern fantasy of color, while deep blue and charcoal gray pull us back down to earth. Trend: As we embrace our fascination with the celestial world we begin a space odyssey. Inspiration is taken from the power of sound, wind and other natural me-
ENGLISH
ourselves as well as our surroundings. Whether itâ&#x20AC;&#x2122;s sunless farming, fast action concrete or functional art, the main component is that self integrity combined with innovation maintains focus. We morph into more considerate beings as primitive survival techniques are incorporated into modern day advances. 3. Reckless Color: A mysterious story that quietly compels us to embrace our inner moments of darkness. Blood red, port and burnt sienna invoke passion, while quicksand and rich earth symbolize the fundamental sense of destruction in all of us. Embracing this forbidden side, our emotions are forced out in a visceral yet cathartic fashion. Trend: Embracing our fleeting moments of recklessness and our inherent fragility, we delve into the human psyche, accepting our inclinations to destroy and the perverse fascination we have with being a spectator to it all. These universally morbid curiosities can be the impetus to great things or experiences, as living on the edge promotes a deeper intuitive awareness and magnified existence. dia as a creative outlet. Hologram fashion shows, sound printed onto canvas and all forms of data visualization refresh intrepid thinkers. As advancement in exploration gives us the first close-up glances of some of our most intriguing planets, this virgin view becomes a fresh, creative muse.
4. Absence Color: An uncompromised study in a seasonal necessity, straightforward and refreshing. A hint of color that has heightened impact when enhanced by texture and depth. Undulating cools in
2. Humble Conservation Color: A verdant palette of lush greens that shimmer alongside a spectrum of soft yellows and marigold. This evolving palette visually stimulates our need to preserve our natural beauty and abundance. The colors of dew drop pink and whole wheat evoke all that is sweet in nature and its whimsical yet psychological impact in our lives. Trend: Is innovation evolving as quickly as our planet is? Conservation takes on dual meaning as we strive to preserve
93 KONFEKSÄ°YON & TEKNÄ°K OCAK | JANUARY | 2012
ENGLISH
and environments give us a real sense of presence and space; time to contemplate the essentials of design and making an impact without pomp and circumstance. 5.Hacktivism Color: Creating a new heritage in a palette that mocks convention even as it is inspired by tradition. Fiery reds that plunge into mist green are piqued on a background of stimulated navy. Candy pink and bright teal give cheerful appeal to rose gold. A novelty palette that encourages contemporary interpretations. Trend: Forging tradition, creating identity and adapting innovative business models through unconventional venues and outlets. Today’s most successful businesses create an open platform and, more important, dialogue between product and user. And through this as we open up everything from human rights, to design to the masses, we are assured of the brightest, most revolutionary ideas.
shimmering white, grey and sand usher in soft latte and cream. A quiet, diluted color story with layers of curiosity. Trend: “The essentials of life”: experience takes a backseat as a more organic, minimal existence unhinges our chaotic lives. Lack of distraction lets us focus on the realities of beauty, design and space. Quiet and subdued, landscapes
94 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
Fabric: Space Age: 1. Bold colored knits with exaggerated slubs create a glowing effect. 2. Printing and laser cutting combine to create celestial patterns. 3. Alternating cotton twill and sheer silk stripes in unexpected structure. Humble Conservation: 1. Lightweight reversible options in cotton knits. 2. Tonal print on cotton/nylon shirting creates a reflective look. 3. Wax coating in a cotton sateen. Reckless: 1. Washed cotton/silk in drapable wovens. 2. Raw edge details in fragile cotton womenswear fabrics. 3. Singed effects in lace. Absence: 1. Exaggerated textural effects in a French terry. 2. Thick and thin yarns create contrasting texture in cotton wovens. 3. Natural, unbleached yarns give a fresh appearance on denim. Hacktivism: 1. Clip spot updates classic men’s engineer striped cotton shirting. 2. Ditsy floral print heightens a washed down denim. 3. Bleach treatment accentuates dimension in a sweater rib knit..
ENGLISH
Cheap clothing which reduces the quality affects textile businessman Impacting textile producers negatively cheap manufactured clothing causes degradation in quality. The people with a lower of purchasing power of and there are more options offered cause them to turn to cheap manufactured clothing and textile producers get impacted and it cause degradation in quality. Some of textile companies, which engaged in the fashion of European production, prefer to move to Istanbul, because of the lack of direct flights to Ankara and others are forced to compete with companies selling low-priced clothes for cheap produce. Declaring that they received several decisions in order to revive the Ankara textile, which is a pioneer in women’s clothing in Turkey Secretary General of the Ankara Clothing Manufacturers’ Association (AGSD) Fulden Guney said that ,’’People with low purchasing power do not buy branded products due to there is a variety of cheap manufactured clothes. That is why the company has a loss.’’ Stating that the textile sector has been passed a difficult process due to the production of cheap clothes Guney said that, “A branded apparel company, which employees about 300 people, intent to shrink because of the people with low purchasing power choose the cheap manufactured clothes. Textile company, that produces cheap clothing, has at least 5 people to work.” Guney said that in the textile industry, which has the most employment in Turkey, preferring the companies wishing to increase their sales the
production of cheap clothes reduces the quality in textiles and reduced the employment opportunities. Guney asked consumers to be more responsive on this issue declaring that experts warn of the falling quality of fabrics, which causes many diseases. Guney stated that the firms, who resisted the production of cheap clothing, have to sell at a loss that is why they do not compromise the quality and they disemploy for workers.”
95 KONFEKSİYON & TEKNİK OCAK | JANUARY | 2012
SUBSCRIPTION FORM ABONE FORMU Name / İsim : ...................................................................................................................................................... Surname / Soyadı : ............................................................................................................. Company / Firma : .......................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... Mailing adress / Posta Adresi : ................................................................................................................................................................................................................................................................................. Tel : .................................................................................................................................................................................. Fax : ........................................................................................................................................................... Vergi dairesi : .................................................................................................................................................... Vergi no : .......................................................................................................................................... Business Type / Faaliyet Alanınız : ......................................................................................................................................................................................................................................................................... ...................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... ......................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................
Subscription starts in / Abone Başlangıç : .................. / 20 .................. Subscription ends in / Abone Bitiş : .................. / 20 .................. Ω One year EURO 60 Ω Yıllık abone ücreti ( Türkiye için ) 120 TL.
PAYMENT FORM ÖDEME ŞEKLİ Ω Check is enclosed / Çek ektedir. Ω Payment was transferred to your bank account. The receipt is enclosed. Ödeme banka hesabınıza yatırılmıştır. Makbuz ektedir. Ω Debit my credit card / Kredi kartımı borçlandırınız. Credit card no / Kredi kartı no : Security number / Güvenlik numarası : Name of the card holder Kart sahibinin adı-soyadı Expiry date / Geçerlilik süresi Type of the card / Kartın cinsi Date / Tarih : .................... /
....................
: .................................................................................................................................................................................................................................. : .................... / : Ω Visa /
....................
/ .................... Ω Master / Eurocard
....................
Stamp & Signature / İmza :
...........................................................................................................................................
Bank account name / Hesap adı : İletişim Magazin Gazetecilik Basım Tanıtım Tic. A.Ş. YURTİÇİ BANKA HESAP NUMARALARIMIZ (TL) İŞ BANKASI : İstanbul / Bakırköy Ticari Şubesi • Şube Kodu: 1396 • Hesap No: 0001028 IBAN NO: TR12 0006 4000 0011 3960 0010 28 POSTA ÇEKİ HESABI : Havaalanı Şubesi • Hesap No: 5368188 BANK ACCOUNT NO Turkiye Is Bankasi Bakirkoy Ticari Branch / 1030 (USD) / Turkiye Is Bankasi Bakirkoy Ticari Branch / 1044 (EURO) IBAN NO: TR12 0006 4000 0021 3960 0010 44
İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş. İhlas Medya Center, 29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna - İSTANBUL / TURKEY Tel: +90 212 454 25 22 Fax: +90 212 454 25 97 web: www.konfeksiyonteknik.com.tr / e-mail: img@img.com.tr