Matbaa Teknik Temmuz'12 by matbaa teknik

editörden

Dijital Dünyaya Profesyonellerin Bakışı Uğur Dündar Editör

klasik bir matbaacıysa ve mevcut iş yapısından memnun olmadığı için bu alana girmeyi seçiyorsa önemli bir risk aldığını bilmelidir. Geleneksel ofset matbaacısı dijital yatırım öncesi işini geliştirip müşterilerine farklı bir değer sunmak ile ofsetteki işini kurtarmak arasındaki ayrımın farkına varıp, tercihini yapmalı. Dijital baskı teknolojileri farklı iş alanları sunar, mevcut işi kurtaracak bir araç değildir. Dijitalin yapısı gereği yatırımcının öncelikle iş modeline ve alanına karar verdikten sonra buna en uygun çözümü tercih etmesi gerekiyor.” Heidelberg Dijital Baskı Makineleri Proje Grubu Lideri Selkut Engin: “Araştırmalarımız ışığında pazarda % 5’lik bir pazar payına sahip olan bu segmentin önümüzdeki 10 yıllık dönemde pazar payını % 10’lara kadar çıkartabileceğini öngörüyoruz. Buna karşın tabaka ofset baskı sektörü de pazardaki payını koruyacaktır. Dijital baskı makinesi yatırımı yaparken karar sürecinde birçok parametre göz önünde bulundurulmalıdır. Bunlardan en önemlisi bu makinenin müşteriye mal olacağı değişken ve sabit maliyetlerin toplamıdır. Sektörümüzde çalışan firmalar, hizmet ettikleri iş alanlarına ve kapasitelerine göre yatırım yapmalılar.”

Dijital baskı teknolojileriyle çok şey yazıldı ve söylendi. Sektör içinden ya da dışından birçok kişi görüş ve beklentilerini her platformda paylaştı. Birbirinden farklı birçok tez ortaya atıldı. drupa 2012’de sergilenenler dijital dünyayla ilgili sorulara tam olarak cevap vermese de kafalardaki resmi biraz daha belirgin hale getirdi. Peki sektöre bu teknolojileri sunan global pazarın büyük oyuncuları ne düşünüyor. Bu sayımızda söz onların; Canon Eurasia İş Çözümleri Grubu Satış ve Pazarlama Müdürü Michele Tuscano: “Dijital alana yatırım yapmayı düşünen eğer

Konica Minolta Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Ak: “Genel olarak drupa 2012 ile birlikte tüm dünyaya ofsetin dijitalleştiği ve Çin ile Türkiye’nin pazar değerinin arttığı mesajı verildi. Dijital bir baskı teknolojinin 50x70 ebatında baskı yapması bir rüyaydı. Sunulan teknolojiler ile bu rüya gerçeğe dönüştü. Zaman içinde ofset yatırımları dijitale kaymaya başladıkça çok büyük bir açılım yaşanacağını düşünüyorum.” Personal-Printing Systems HP Indigo-IHPS Ülke Müdürü Emre Feyizoğlu: “Dijital baskı bence hem ofset ile entegre olmuştur hem de farklı alanlarda ihtiyaç doğrultusunda kendi pazarını oluşturmuştur. Dünya değişiyor ve bu değişen dünyada bütün yatırımcıların bu doğrultuda pozisyon almaları gerekiyor. Artık herkes özel hissetmek istiyor dolayısıyla kişiselleştirme yapabiliyor olmak önemli bir avantaj rekabetten ayrıştırma imkanı sağlıyor. Web2print uygulamaları tüm dünyada artık çok ciddi şekilde kullanılmakta. Uluslararası şirketlerin çok büyük bir kısmı artık siparişlerini web

tabanlı uygulamalara taşımaktalar, teslimat süreleri saat bazına inmiş durumda. Artık toplam çözüm sunmuyorsanız var olma şansınız yok.” Dereli Graphic KBA Satış Müdürü Rolf Köhle: “Dijital baskı dünyadaki basılı işler pazarının henüz daha % 2’si kadar yer edinmiştir. Ancak bu oran yavaş yavaş büyümektedir. Dijital baskı teknolojilerinin en büyük dezavantajları son derece pahalı malzemelere ihtiyaç göstermesidir. Özellikle mürekkep veya tonerler çok ama çok pahalı olduklarından belli bir tirajdan sonrası için zaten düşünmemelidir. Ancak çok kısa tirajlı ve değişken datalı baskılı işler şu an hali hazırda ve gelecekte de dijital baskı ile üretileceklerdir. Yatırım yapacak kişiler özellikle tirajlarını ve hitap ettikleri pazarı çok iyi analiz etmeleri gerekmektedir.” Xeikon Türkiye Genel Müdürü Nadir Kargı: “2012 drupalarının inkjet drupa’sı olacağı beklentileri yayılmış olmasına rağmen drupa 2012’de bazı ciddi üreticilerin inkjetten ümitlerini kesmekte olduklarını ve yeniden electrophotography’ye dönüş yaptıklarını söylemek doğru olur. Daha önünde 4-5 yıl gibi bir zamana gereksinim duyan prezantasyonları değil de var olan veya kısa zamanda realize olacak ürünlere yoğunlaşmak çok daha doğrudur. Dijital baskının bugün geçmişten çok ilerde olması nedeniyle önceleri kısa tiraj olarak düşünülen dijital baskı sistem gereksinimleri artık orta tirajları da kapsama alanına alır hale gelmiştir. Matbaalar öncelikle çok iyi bir iş analizi yapmak zorundadırlar. Bu analizi; tiraj, baskı maliyetleri, teslim süreleri, iş/verim kaybı, müşteri kaybı ve benzeri başlıklarda yapılmalıdır. Özellikle kendilerine farklılık oluşturacak bir sistem tedarikini düşünerek hangi dijital baskı teknolojisi noktasında karar vermek gerekecektir.” Temmuz sayımızda drupa sonrası dijital baskıdaki yeni trenleri masaya yatırdık. Birçok firmadan konunun uzmanları bizleri kırmayarak görüşlerini paylaştı. Dijital baskı teknolojilerine yatırım yapmayı düşünen matbaalar için rehber niteliğinde olacak bu sayımızın arşivlik olduğu kanaatindeyim. Önümüzdeki sayı görüşmek dileğiyle..

Saygılarımla,

künye

GRUP BAŞKANI: H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ

Mehmet SÖZTUTAN GENEL MÜDÜR YARDIMCISI Ahmet KIZIL

ahmet.kizil@img.com.tr

SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ YUSUF OKÇU

yusuf.okcu@img.com.tr

EDİTÖR Uğur DÜNDAR

ugur.dundar@img.com.tr

GRAFİK TASARIM İpek ERDOĞAN

ipek.erdogan@img.com.tr

SANAT YÖNETMENİ İsmail GÜRBÜZ REKLAM MÜDÜRÜ M.Akif TATLISU REKLAM DANIŞMANI Ahmet Hamza HAKVERDİ

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ M.Akif TATLISU

akif.tatlisu@img.com.tr

KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ Ebru PEKEL

ebru.pekel@img.com.tr

MUHASEBE MÜDÜRÜ Mürsel GÜRLER ABONE/SUBSCRIPTION Hatice ERDÖNMEZ

akif.tatlisu@img.com.tr ahmet.hakverdi@img.com.tr

hatice.erdonmez@img.com.tr

CTP - BASKI İhlas Gazetecilik A.Ş 29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna/İstanbul Tel: 0212 454 30 00 ADRES/HEAD OFFICE

ismail.gurbuz@img.com.tr

mursel.gurler@img.com.tr

29 Ekim Cad. No: 23 34197 Yenibosna / ‹stanbul / Turkey Tel: +90.212 454 25 00 Faks: +90.212 454 25 98 www.matbaateknik.com.tr

matbaa&teknik® dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. matbaa&teknik® Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan matbaa&teknik® Dergisi ayda bir yayınlanır. matbaa&teknik® İletişim Magazin Gazetecilik Sanayi ve Ticaret A.Ş'nin tescilli markasıdır. Articles and news may be reproduced by stating matbaa&teknik® as the source. matbaa&teknik® is published monthly. Advertisements’ responsibilities published in our magazine pertain to advertisers.

içindekiler

“EA Toner ile çarpıcı baskı kalitesi, görüntü netliği ve keskinliği bir arada sunuyoruz”

“Kârlı çalışmak isteyen ve para kazanmak isteyen herkes dijital baskı yatırımı yapmalı”

Xeikon, Daha Fazla Katma Değer ve Daha Kısa Sürede Yatırım Geri Dönüşü Fırsatı Verecek

Tiraj ve Pazar İyi Analiz Edilmeli

reklam indeksi

ACAR GROUP ........................................A.K.

FEZA CİLTBEZİ ..........................................37

REİS DİJİTAL ..........................................105

AKTİF ISI ................................................107

FUJİFİLM TÜRKİYE ......................................9

SARAÇOĞLU ..........................................103

AKTİF MATBAA MAKİNELERİ ...................61

GRENSAN..........................................21 - 23

SEZER YALDIZ ...................................65 - 71

ALPKİM ..........................................83 - 101

HEIDELBERG......................................25 - 27

SCHOBER TECHNOLOGIES .........................3

ARAS GRUP........................................29 -31

HP .............................................................1

SUNCHEMICAL.........................................43

ARAS MATBAA MALZEMELERİ.................33

İHLAS KUZULUK.....................................109

TEKFORM .................................................81

BAK-ON ...................................55 – 57 – 59

İHLAS KOLEJİ .........................................110

TEKNOGRAF.............................................53

BALKAY KİMYA .......................................47

MATBAA TEKNİK TV.............................A.K.İ

TEKNOSET................................................51

BATI KAUÇUK ..........................................63

MATSET .........................................Ö.K. - 39

TOLGAHAN ..............................................67

BAYDAN OFSET........................................79

MİTRA...............................................17 - 19

TÜRKİYE GAZETESİ.................................111

DERELİ GRAPHIC.......................35 – 73 - 85

ODAK BİLGİ .............................................11

ULTRA......................................................45

EFEM MATB. MALZ. ...............................104

PAKMER...................................................69

UPM.........................................................13

ERAYSAN ..........................................Ö. K. İ.

PASİFİK ....................................................41

XEIKON-TR ...............................................15

ESEN GRAPHİCS .......................................49

PRINTWATER............................................97

XEROX .......................................................7

index

Dijital Baskı Sistemleri, Pazardaki Payını Genişletecek

“Dijitale Geçişte, Müşteri Talepleri Gözönünde Bulundurulmalı”

Geleceğin Değil, Günümüzün Teknolojisi

Dijitale Geçerken Önce İş Modeline Karar Verilmeli

Konica Minolta Türkiye Pazarında Büyümeye Devam Edecek

Dijital Baskı, Serigrafi Pazarını Domine Edecek

aktüel

ayın konusu 48 Epson’un Türkiye Distribütörü Lidya Grup Oldu

74 “Bizim İçin drupa Hâlâ Devam Ediyor”

Yeni dönemde CAD, iç-dış mekan baskı pazarına yoğunlaşacak olan Epson, Lidya Grup’u Türkiye pazarında tek distribütör olarak atadı.

Drupa 2012’deki 31 Türk katılımcıdan birisi olan ve fuardaki en büyük standa sahip olan (tüm katılımcıların %30’u büyüklüğünde) Duran Makine’nin Satış ve Pazarlama Direktörü Pınar Küçükaras, fuarı matbaa&teknik’e değerlendirdi.

print and publishing

print buyer

80 VLF KBA press for Doğanpak Ambalaj Turkish packaging printer Doğanpak Ambalaj placed an order at Drupa for a KBA Rapida 205 for sheets measuring 1520 x 2050mm (59.45 x 80.7in) – the biggest offset format on the world market.

Optimum Dijital’den Konica Minolta Bizhub C8000 Yatırımı “Bünyemize kattığımız Konica Minolta Bizhub C8000 modeli ile 64-350gr. kağıt aralığında ve dakikada 80 sayfa baskı özelliği ile çok iyi sonuçlar üretiyoruz.”

ayın konusu

matbaa&teknik

Xerox Türkiye Grafik Sanatlar Pazarlama Müdürü Serra Yılmaz:

“EA Toner ile çarpıcı baskı kalitesi, görüntü netliği ve keskinliği bir arada sunuyoruz” Geniş medya aralığı, yüksek kalite, uygulama çeşitliliği, işten işe geçişteki kolaylık gibi özellikleriyle lazer baskı en az 10 yıl daha pazarı domine etmeye devam edecektir.

Türkiye dijital baskı pazarını domine eden iki büyük şirketten biri olarak Xerox, başarılı bir drupa fuarı geçirdi. Fuar sonrası, görüşlerine müracaat ettiğimiz Xerox Türkiye Grafik Sanatlar Pazarlama Müdürü Serra Yılmaz, yeni teknolojileri ve dijital baskının trendlerini değerlendirdi. Yılmaz’a göre lazer baskının pazarda uzun bir ömrü var. Inkjet ise henüz dar bir alana hitap ediyor: matbaa&teknik: Dijital baskı artık ofset ile entegre ya da rakip olmayı bırakıp kendi pazarını oluşturmuştur ve konvansiyonel için yapılan tüm iş yöntemleri ya da grupları dijital için de oluşmuştur, diye düşünüyoruz. Bize katılıyor musunuz? “Xerox ile Başla Xerox İle Büyü” mottonuzdan hareketle Xerox’un dijital baskı matbaacılığına katkı yaptığı alanları ve hangi tip işler için hangi Xerox çözümlerinin bulunduğunu anlatır mısınız? Serra Yılmaz: Evet aynı fikirdeyiz. Dijital baskı her geçen gün daha büyük bir pazar haline geliyor. Xerox olarak, pazarın her noktasına ulaşan, en küçük giriş seviyesi dijital baskı makinesinden en yüksek kapasiteli dijital baskı sistemine uzanan bir ürün gamına sahibiz. Bu sayede her ölçekteki dijital baskı ihtiyacına cevap verebiliyoruz. Dijital baskıya bizimle girip, giriş seviyesi bir baskı makinesiyle bu işe başlayıp bugün dijital baskının en ileri teknolojisi Xerox iGen ile yoluna devam eden; dijital işlerini büyük oranda büyüten müşterilerimiz var. Ürünlerimiz, kısa tirajlı, hızlı teslimat gerektiren, değişken veri içeren ve/veya versiyon uygulaması olan tüm dokümanlar için uygun. Xerox ürünleri ile kullanım kılavuzundan fatura/defter baskısına, davetiyeden fotoğraf uygulamalarına kadar her tür uygulama basılabiliyor.

matbaa&teknik: Sizce matbaacılar dijital baskı yatırımı yapma kararını verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurmalı? Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Serra Yılmaz: Dijital baskı, bugün gelinen noktada bir ihtiyaç. Çünkü son kullanıcının ihtiyacı kısa tirajlı, hızlı teslimatlı, değişken veri içeren işler. Bu ihtiyaca cevap vermek ise, dijital baskı ile mümkün. Trendi yakalamak isteyen matbaacı, dijital baskı yatırımını geç kalmadan yapmalı. Dijital baskı yatırımı yaparken öncelikle hedef müşteri kitlesi, hedef pazarlar ve hedeflenen iş hacmi belirlenmeli. Bu kriterler gerekli uygulamaları ve teknolojik altyapıyı ortaya çıkaracaktır. İş hacmine göre giriş seviyesi bir ürün veya yüksek kapasiteli bir dijital baskı teknolojisi seçilebilir. En önemli unsurlardan biri ise dijital baskı satış ve pazarlama stratejisini belirlemektir. Başarılı olmak için doğru teknoloji ve doğru iş akışı

ile birlikte doğru iş modelini belirlemek ve hayata geçirmek için en temel noktalardan birisi. matbaa&teknik: Dijital baskıda inkjet’in yeri hakkında yorumlarınız ne olur? Serra Yılmaz: İnkjet çok yeni ve kısa zamanda çok yüklü hacim, daha az kalite gereksinimi olan işler için tasarlanmış bir teknoloji. Şu an satışı yapılan inkjet ürünler çok niş bir pazara hitap ediyor. Bu teknoloji, yüksek hız, yüksek hacim ve düşük kalite söz konusu olduğunda çözüm olarak kullanılabiliyor. Yani uygulama alanı çok dar. Bu yüzden, Xerox CiPress’de hız avantajıyla solid ink teknolojimizi birleştirdik. İnkjetin avantajlarını koruyup, dezavantajlarını elemine eden bir sistem oluşturduk. Geniş medya aralığı, yüksek kalite, uygulama çeşitliliği, işten işe geçişteki kolaylık gibi özellikleriyle lazer baskı en az 10 yıl daha pazarı domine etmeye devam edecektir.

ayın konusu

matbaa&teknik

matbaa&teknik: Şimdilik iyi bir şov makinesi gibi görünen Landa’nın yanı sıra Miyakoshi gibi şirketlerin kullandıklarını söyledikleri mikropartiküler toner hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz? Bu teknolojiyi patent konusunda lider bir iki şirketten biri olarak değerlendirir misiniz? Xerox’un da en ince noktalara kolayca ulaşmayı sağlayacak toner ya da mürekkep çözümleri var mıdır? Ya da böyle yeni bir teknoloji gerekli midir? Serra Yılmaz: Söylediğiniz gibi şu aşamada bu ürünler şov amaçlı piyasaya sürüldü. Bu teknolojide henüz bitmiş bir ürün yok. Dolayısıyla bu ürünleri değerlendirmek için henüz erken. Xerox’un kullandığı teknoloji “Emulsion Aggregation” (Emülsiyon Kümeleme) yani kısaca EA Toner olarak adlandırdığımız teknolojiyle, çarpıcı baskı kalitesi, görüntü netliği ve keskinliği bir arada sunuyoruz. EA Toner, dijital baskı makinelerinin baskı kalitelerini ve performanslarını düşürmeden, enerji kullanım miktarlarını da aşağıya çekiyor. Daha az toner harcanarak çok daha canlı görüntüler alınmasını ve sayfa başı baskı maliyetlerinin azalmasını sağlıyor. Xerox Production Inkjet sistemlerde ise, inkjetin dezavantajlarını elimine eden ve verim artışı sağlayan bir mürekkep teknolojisi var. Farklı bir toner/mürekkep teknolojisine şu an için ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum. Xerox müşterilerinin ihtiyaçlarını önceden tahmin etmeyi ve yakın gelecekte kullanabileceği her türlü sarf malzemesi, donanım ve yazılım ihtiyacını ürünlerine entegre etmeyi bugüne kadar çok iyi başarmış bir firmadır. Bundan sonra da Xerox, AR-GE çalışmaları ve sektörden gelecek talepler doğrul-

tusunda teknolojik yeniliklerini sektöre ve müşterilerinin kullanımına sunmaya devam edecektir. matbaa&teknik: Xerox’un drupa sonrası açıklamasında –Bu Sadece Bir Başlangıçifadesi kullanıldı. Sizce bu drupa dijital baskının yaygınlaşması için bir başlangıç olmuş mudur? Türkiye pazarını göz önünde bulundurursanız Xerox adına drupa sonrası yıl sonuna kadar gerçekleşmesi muhtemel dijital baskı yatırımları ile pazarda kaç yeni makine kurulumu gerçekleşecektir. Serra Yılmaz: Dijital baskı, 2000 yılından beri sürekli büyüyen bir pazar. Biz o yıllarda drupa Fuarı’na katıldığımızda, Xerox’un burada ne işi var demişlerdi. Bugün baktığımızda ise, Drupa 2012’yi dijitalin domine ettiğini görüyoruz. Artık kimsenin aklında dijital ile ilgili bir soru işareti kalmadı. Herkes dijital yatırım gereksinimlerinin farkında. Dolayısıyla 2012 drupa yeni bir başlangıç olarak nitelendirilebilir. Xerox standını fuar boyunca 100 binden fazla kişi ziyaret etti. Çok sayıda da Türk ziyaretçimiz vardı. Beklediğimiz gibi, Avrupa ekonomisinin durgun olduğu bu konjonktürde büyüyen bir ekonomi olarak Türkiye, fuarda da kendini gösterdi. Büyüyen Türkiye ekonomisine her sektörden yatırımların artması; her sektöre hizmet veren baskı sektörünü de büyütüyor ve Türk yatırımcıları da bu fırsatı elbette değerlendiriyor. drupa’da pek çok Türk yatırımcı baskı yatırımı yapılacak ürün ve çözümlerini seçtiler. Bunun pazara yansımalarını önümüzdeki dönemlerde hep birlikte göreceğiz.

ayın konusu

matbaa&teknik

Hp Indigo & IHPS Ülke Müdürü Emre Feyizoğlu:

“Kârlı çalışmak isteyen ve para kazanmak isteyen herkes dijital baskı yatırımı yapmalı” Personal & Printing Systems Hp Indigo&IHPS Ülke Müdürü Emre Feyizoğlu’ndan dijital baskı dosyamız için pazarı değerlendirmesini istedik. HP Indigo’nun drupa 2012’de ortaya koyduğu yeni çözümleri ile artık dijital baskıyı kaçınılmaz hale getirdiğini anlatan Feyizoğlu, “Kârlı çalışmak isteyen ve para kazanmak isteyen herkes dijital baskı yatırımı yapmalı. Artık hiç kimseyi ayrıştırmıyorum. Küçük büyük herkes dijital baskı yatırımı yapmalı. Bunu 2012 drupa’da da çok net bir şekilde gördük. Hacime ve iş çeşitliliğine göre dijital çözümü olamayan hiçbir üretici kısa ve orta vadede kalmayacak, diye düşünüyorum” dedi. matbaa&teknik: HP’nin dijital baskı matbaacılığına katkı yaptığı alanları ve hangi tip işler için hangi HP Indigo çözümlerinin bulunduğunu anlatır mısınız? Emre Feyizoğlu: Değişen talepler kapsamında dünyadaki bütün makina üreticileri ihtiyaçları karşılamak için farklı alanlarda cok değerli yatırımlar yapmaktalar. Dijital baskı bence hem ofset ile entegre olmuştur hem de farklı alanlarda ihtiyaç doğrultusunda kendi pazarını oluşturmuştur, diye düşünüyorum. HP olarak son dönemde üretilen makinalarımıza baktığımızda ofset tarafında kısa ve orta tiraj işleri hedeflemekle birlikte etiket , ambalaj ve karton ambalaj sektöründe de çok önemli yatırımlar yapmış durumdayız. Özellikle 2014 yılı için karton ambalaj ve ambalaj sektörü için drupa’da da tanıttığımız ve tüm dünyada ve Türkiye’de çok ciddi satış grafiğine ulaşacağımız iki yeni ürünümüz var. Ofset baskıda sizinde bildiğiniz üzere uzun zamandır üstünde çalıştığımız 53x75 ebadında tabaka ofset makinamızı da çıkarmış durumdayız. Ek olarak InkJetWeb tarafında ise son 3 yılda tüm dünyada 70 civarı Inkjet Web makina kurulumunu gerçekleştirerek çok ciddi bir satış grafiği yakalamış durumdayız. Sonuç olarak baskının olduğu her yerde HP olarak kendi segmentimizdeki lider konumuzu koruyarak ve arttırarak çalışmalarımıza devam edeceğiz.

matbaa&teknik: Matbaacı dijital baskı yatırımı yapma kararını verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurmalı? Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Emre Feyizoğlu: 2000 yılından beri aslında biz, hep aynı şeyleri söylüyoruz; dünya değişiyor ve bu değişen dünyada bütün yatırımcıların bu doğrultuda pozisyon almaları gerekiyor. 5 yıl önce facebook’u kimse bilmezken şu anda 1 Milyar kullanıcıya ulaşmış durumda, artık insanlar milyarlarca adet photobook uygulamalarını web üzerinden yapmakta, bugün kendiniz bir kitap yazıp bunu istediğiniz adette istediğiniz kişiye gönderme imkanınız var. Artık herkes özel hissetmek istiyor dolayısıyla kişiselleştirme yapabiliyor olmak önemli bir avantaj rekabetten ayrıştırma imkanı sağlıyor. Web2print uygulamaları tüm dünyada artık çok ciddi şekilde kullanılmakta. Uluslararası şirketlerin çok büyük bir kısmı artık siparişlerini web tabanlı uygulamalara taşımaktalar, teslimat süreleri saat bazına inmiş durumda. Artık toplam çözüm sunmuyorsanız var olma şansınız yok. Bu da çok ciddi bir otomasyon organizasyon ve adaptasyon gerektiriyor. Sadece dijital baskı için bunları söylemiyorum; çağa ayak uydurmayan ya da uyduramayan hiçbir işletmenin kalıcı olması mümkün değil. Son 10-12 senede dünyada bütün iş yapış şekilleri değişti. Ya bu değişen pazar dinamiklerine ayak uyduracaksınız ya da birileri gelip bu işleri yapıp sizin elinizden alacak. Daralan ve sürekli fiyat rekabeti olan ve katma değer üretmeyen işlerden katma değerli kâr marjı yüksek işlere doğru ilerlemek gerektiğini düşünüyorum. Kârlı çalışmak isteyen ve para kazanmak isteyen herkes dijital baskı yatırımı yapmalı. Artık hiç kimseyi ayrıştırmıyorum. Küçük büyük herkes dijital baskı yatırımı yapmalı. Bunu 2012 drupa’da da çok net bir şekilde gördük. Hacime ve iş çeşitliliğine göre dijital çözümü olamayan hiçbir üretici kısa ve orta vadede kalmayacak, diye düşünüyorum.

ayın konusu

matbaa&teknik: drupa’daki dijital baskı yoğunluğu ve bilgi kirliğini de göz önünde bulundurarak karışan kafalarımızı aydınlatmak için yeni olarak nitelendirebileceğimiz tabaka inkjet baskı makineleri hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz? Emre Feyizoğlu: drupa 2012 tam anlamıyla Dijital ve Inkjet drupa olarak kayıtlara geçti diye düşünüyorum. HP olarak 2004 yılından beri sürekli olarak drupa’daki m2 alanımızı arttırdık. Bu sene ise drupa nın en büyük ikinci standına sahiptik. Dolayısıyla bence bu HP ‘nin Grafik Sanatları alanına ne kadar önem verdiğinin en büyük göstergesi. Bütün üreticilerin yapmış oldukları yatırımları çok değerli buluyorum. Ancak Inkjet teknoloji olarak belli bir baskı kalitesinde ve henüz ofset baskı kalitesini yakalamış değil. matbaa&teknik: HP’nin 53x75 tabaka ve karton baskı makineleri ile 762 mm ene

matbaa&teknik

sahip bobin baskı makinesinin pazara getireceği yenilikleri ve bu makinelerin pazara sunulma zamanlarını değerlendirir misiniz? Emre Feyizoğlu: HP artık tam anlamıyla mevcut ürün gamına ek olarak büyük ebada yönlenmiş durumda. Size bu makinelerimizi kısaca sıralayayım: Indigo 10.000: 53X75 tabaka makinamız sektörün bütün dinamiklerini değiştirdi. B2 boyutu dünyadaki bütün matbaalarda kabul gören bir dünya standardı. 2013 başında pazara sunuluyor. Düşünün ki ofset kalitesinde ofset boyutlarında ama dijitalin tüm avantajlarından faydalanıyorsunuz. Indıgo 30.000: Karton ambalaj pazardaki fırsatlar doğrultusunda geliştirdiğimiz ve 2014 senesinde satışa sunacağımız ürünümüz. 200-600 mikron arası baskı yapmakta ve pazarda bu ürün için kısa tiraj ambalajda çok ciddi talep oluşmuş durumda.

Indigo 20.000: 762mm ene sahip olan makinemiz ofset kalitesi sunan ön hazırlık süresi gerektirmeyen minimum fire ile çalışan, ısıya dayanıklı ve mevcut kullanılan sonlandırma ekipmanları ile uyumlu, endüstrideki üretim yapan firmaların müşterileri için ihtiyaç duydukları ürünümüz gene 2014 yılında piyasada satışa hazır olacak. matbaa&teknik: Türkiye pazarını göz önünde bulundurursanız HP adına drupa sonrası yıl sonuna kadar gerçekleşmesi muhtemel dijital baskı yatırımları ile pazarda kaç yeni makine kurulumu gerçekleşecektir. Emre Feyizoğlu: Şu an için rakam vermek istemiyorum kurulma aşamalarında ve halen devam etmekte olan projeler var. Ancak şunu çok net söyleyebilirim; drupa 2012 Türkiye açısından çok başarılı geçti ve geçmeye devam ediyor.

ayın konusu

matbaa&teknik

Xeikon, Daha Fazla Katma Değer ve Daha Kısa Sürede Yatırım Geri Dönüşü Fırsatı Verecek Nadir Kargı: Dijital baskının bugün geçmişten çok ilerde olması nedeniyle önceleri kısa tiraj olarak düşünülen dijital baskı sistem gereksinimleri artık orta tirajları da kapsama alanına alır hale gelmiştir. Xeikon Türkiye Genel Müdürü Nadir Kargı, dijital baskı dosyamız için sorularımızı cevaplandırırken dijital baskı konusunda akıl tutulmasına sebep olan tüm sorularına da cevap verdi. Bu yılın fuarı olmasını beklerken önümüzdeki yılların teknolojilerine kucak açtığını gördüğümüz drupa 2012 sonrası ihtiyaç duyulan dijital baskı yorumlarını Nadir Kargı’dan aldık: matbaa&teknik: Dijital baskı artık ofset ile entegre ya da rakip olmayı bırakıp kendi pazarını oluşturmuştur ve konvansiyonel için yapılan tüm iş yöntemleri ya da gurupları dijital için de oluşmuştur, diye düşünüyoruz. Bize katılıyor musunuz? Cevap evet ise Xeikon’un dijital baskı matbaacılığına katkı yaptığı alanları ve hangi tip işler için hangi Xeikon çözümlerinin bulunduğunu anlatır mısınız? Nadir Kargı: Belirli bir noktaya kadar bu görüşe katılınabilir. Burada ayrım noktası baskı kalitesi, ebat, baskı sonrası in-line ve off-line uygulamalardır. Halen var olan duruma baktığımızda tabaka alışkanlıkları bir yana; geçmiş dönemde tabaka dijital makine yatırımı yapan bazı matbaaların kapasite anlamında bu makineleri doldurdukları, ebat olarak müşteri talebine yeteri kadar cevap verebildikleri ve makinelerin baskı maliyetleri açısından ofset maliyetleri ile rekabet edebildikleri söylenemez. Öte yandan 175-200 lpi screening ile baskı yapan, çoklu ve farklı spot renk kullanımına ayrıca lak gibi in-line uygulama pratik alışkanlıkları olan matbaa sektörüne 600 dpi ve daha düşük baskı kalitesine sahip dijital makinelerle destek vermek zaten mümkün olmayacaktı. Bu nedenle halen var olan ve genelde üst segment copy center makineleri olan toner bazlı tabaka dijital baskı sistemleri kopyalama ve prova baskı ötesinde özellikle kalitenin çok çok önemli olmadığı ancak değişken veri basımının öne çıktığı uygulamalarda matbaa sektörüne destek olagelmiş, ancak gerçek anlamda

rakip olamamıştır. Bir başka deyişle, hedef sektör dinamiklerini ve müşteri taleplerini iyi tespit ederek paydaşların menfaatine cevap verebilecek doğru iş modelleri içinde müşteri sadakatini ve üretkenliği arttıracak çözümlerinizi doğru konumlandırmanız gerekir. Ancak bu şekilde kendi pazarınızı oluşturabilir ve sürekliliğini sağlayabilirsiniz. Bu açıdan baktığınızda elinizde var olması gereken ana parametreler; kalite, ebat, hız ve maliyettir ve bunlarda ofset ile en azından benzer kriterleri karşılamak ve hatta ötesinde avantajlar sunmak gerekir. Xeikon yukarıda belirtilen kriterler çerçevesinde; 50 x 70 cm ebat (esasında 51,6 Cm x Sonsuz), yüksek baskı kalitesi 1200x3600 dpi (240 lpi screening’e kadar), 19,2 mt/dakika hız ve bilinen en düşük maliyetli elektrofotografik (toner bazlı) sistem olarak öne çıkmaktadır. Xeikon’un bobin girişli olması katma değeri yüksek uygulamalarda çok farklı avantajları beraberinde getirmektedir. Düzenek seçenekleri olarak Xeikon bobinden bobine veya bobinden tabakaya kurulabilmektedir. Gereğinde in-line veya off-line baskı sonrası mücellit sistemleri ile de entegre olabilmektedir. Tek geçişte ön/arka baskı ile mükemmel ön/arka çakışma ve mükemmel renk çakışması ile de öne çıkan Xeikon çözümlerinde in-line photospectrometer ile sürekli kalite kontrolü yapılıyor olması da ayrı bir avantajdır. Xeikon Dijital Baskı Sistemlerinde özel kaplama gerektirmeyen standart kağıt (gazete kağıdı dâhil) kullanılabildiğinden sunduğu avantajlar karşısında bobin kağıt temini için ayrı bir tedarik uygulaması gerekmesi önemini kaybetmektedir. 1220x3600 dpi (240 lpi’a kadar) yüksek baskı kalitesi, sınırsız baskı boyu, tek geçişte ön/arka baskı, geniş ebat, 40-350 gr/m2 baskı malzeme kullanımı (550 mikron kalınlığa kadar), 5. Renk opsiyonu ve yüksek özelliklerdeki konsol sistemi (montaj programı, renk yönetim programı v.s.) ile Xeikon Dijital Baskı Sistemleri; kitap, broşür, dergi, poster, gazete ve diğer bir çok ticari baskı

ayın konusu

uygulamalarında, değişken verinin tüm uygulamalarında (ekstre, kişiselleştirilmiş doküman, kişiselleştirilmiş ambalaj), etiket ve karton ambalaj uygulamalarında, termal transfer ve IML uygulamalarında çözümleri ile öne çıkmaktadır. Xeikon’un en önemli avantajları arasında FDA onaylı toneri ve güvenlik baskı uygulamalarını da belirtmek gerekmektedir. matbaa&teknik: Pazar ihtiyaçlarını anlamak ve atıl makine yatırımlarına şimdiden fırsat vermemek adına, matbaacı dijital baskı yatırımı yapma kararını verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurmalı? Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Nadir Kargı: Dijital baskının bugün geçmişten çok ilerde olması nedeniyle önceleri kısa tiraj olarak düşünülen dijital baskı sistem gereksinimleri artık orta tirajları da kapsama alanına alır hale gelmiştir. Yapılan yeni teknoloji geliştirmeleri ise ilk sorunuzu/yorumunuzu hedeflemekte ve ofset sistemlerinin yaygın olduğu pazara dijitalin avantajlarıyla katkı sağlamayı hedeflemektedir. Biz bunu geçtiğimiz drupa’da Trillium ile görülebilir şekilde ortaya koyduk. Yukarıda bahsettiğimiz kriterler çerçevesinde matbaalar öncelikle çok iyi bir iş analizi yapmak zorun-

matbaa&teknik

dadırlar. Bu analiz; tiraj, baskı maliyetleri, teslim süreleri, iş/verim kaybı, müşteri kaybı ve benzeri başlıklarda yapılmalıdır. Ortaya çıkan sonuç; maliyet, iş planlaması, iş çeşitliliği, müşteri çeşitliliği, verim iyileştirilmesi, uygulama esneklikleri, teslim süreleri, fire iyileştirilmesi ve benzeri kriterlerde olumlu gelişmeler sağlayacaksa dijital baskı sistemlerine yatırım yapma kararı alabilirler. Bu noktada ise özellikle kendilerine farklılık oluşturacak bir sistem tedarikini düşünerek hangi dijital baskı teknolojisi noktasında karar vermek gerekecektir. İlave olarak yatırım tercihinde üretici firma ürünlerini, yerli destek ve referans göz önüne alınmalıdır. Xeikon kararı bu noktada üstün özellikleriyle farklılık sağlayarak yatırımcısına daha fazla katma değer ve daha kısa sürede yatırımın geri dönüşü fırsatı verecektir. Tirajlar artıyor ancak iş çeşitleniyor ve farklılaşıyor. Doğru zaman ve uygun donanımlarla adapte olmak gerekmektedir. matbaa&teknik: drupa’daki dijital baskı yoğunluğu ve bilgi kirliğini de göz önünde bulundurarak karışan kafalarımızı aydınlatmak için yeni olarak nitelendirebileceğimiz tabaka inkjet baskı makineleri hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?

Nadir Kargı: Tabaka veya bobin öncelikle inkjet teknolojisine kısa bir bakış atmak gerekir. Genelde özel kaplamalı kâğıt gerektiriyor mu? Evet; Baskı kafalarını çözünürlüğü 300/360 dpi’mı? Evet; Dolayısıyla baskı kaliteniz istenilen ofset kalitesinde veya yakın mı? Hayır; Hızınız yüksek mi? Evet; Ancak kabul edilebilir baskı kalitesine yaklaşmak için hızınızı düşürmek zorunda mısınız? Evet; İlk yatırım maliyetini yüksek mi? Evet; Baskı maliyetleri göreceli olarak düşük mü? Evet; Bu soruları ve cevapları daha çok uzatmak mümkün önemli olan drupa’nın gerçek bir resmini çekebilmektir. Şahsım adına konuşmak gerekirse 2004 ve 2008 ve son olarak 2012 drupalarının inkjet drupa’sı olacağı beklentileri yayılmış olmasına rağmen drupa 2012’de bazı ciddi üreticilerin inkjetten ümitlerini kesmekte olduklarını ve yeniden electrophotography’ye dönüş yaptıklarını söylemek doğru olur. Bu da başından beri herhangi bir marka ürünü kendi bünyesine katması ve inkjet sistem kervanına katılması çok kolay olan Xeikon’u electrophotography’deki ısrarının doğru olduğunu göstermektedir. Daha önünde 4-5 yıl gibi bir zamana gereksinim duyan prezantasyonları değil de var olan veya kısa zamanda realize olacak ürünlere yoğunlaşmak çok daha doğrudur.

ayın konusu

matbaa&teknik

matbaa&teknik: Xeikon tarafından drupa’da ilk kez gösterilen Quantum teknolojisi ve Trillium baskı makinesi hakkında detaylı bilgi alabilir miyiz? Bu makinenin gelecekteki yeri ve Xeikon’un Quantum teknolojisi ile ortaya koyduğu hedefleri anlatır mısınız? Nadir Kargı: Xeikon’un drupa fuarı öncesinde Mart ayında Lizbon’da yaptığı basın toplantısında lanse ettiği Quantum teknolojisi drupa fuarında Xeikon Trillium olarak sunuldu. Xeikon’un baskı kalitesine sadık kalan, tek geçişte ön-arka baskı ve yine kaplama gerektirmeyen herhangi bir baskı altı malzemeye baskı yapabilecek şekilde tasarlanmış olan Xeikon Trillium teknolojisinin fuarda tek renk (siyah) olarak sunumu yapıldı. Trillium’un gerçek bir teknoloji harikası olacağına inanıyoruz. Hız olarak şu aşamada var olan teknolojinin 3 katı olan bir hıza, (60 m/dakika) ulaşmış durumdayız. Bu ilk adım. İleride farklı modellerle kalite ve maliyet avantajından ödün vermeden daha hızlı ürünler geliştirilecektir. Sektörde matbaacılar açısından üç parametre var. Birincisi kalite, Xeikon kalitesi zaten biliniyor ve kabul görmüş bir kalite. 1200x3600 dpi, yani 240 lpi baskı yapıyoruz. İkincisi hız ve verim. 19 metre olan baskı hızımızı ilk etapta 60 met-

reye çıkartıyoruz. Üçüncü parametre de baskı maliyetleridir. Bugün genel çerçevede ortalama değeri karşılaştırdığımızda inkjet’in daha ekonomik olduğu söylenir ama tartışılır bir noktadır. Kağıt maliyeti, toplam sahip olma ve işletme maliyetleriile birlikte karşılaştırıldığında arada fark kalmamasına rağmen üçüncü parametre olarak Xeikon maliyeti, yeni teknojisi ile, electrophotography veya inkjetten daha avantajlı olacaktır. Trillium’da mürekkep kullanmıyoruz. Baskı malzemesi toner. Bu toner, bildiğimiz standard tonerlerin dışında akışkanlığı çok yüksek olan, HVT dediğimiz bir toner. Yine FDA onayı alınacak. Kalitede problem yok, hız yüksek, maliyeti düşük. İstenilen üç parametreyi de karşılayan bir çözümle Xeikon kullanıcıların karşısına çıkacak. Böyle yeni bir teknoloji lanse etmiş olmamıza rağmen müşterilerimizin, firmaların ve ülkelerin Xeikon’a olan güveninde bir eksiğin olmadığını görüyoruz. Daha fuarın yarı noktasında hedeflerimizi aştık. Satışlarımız fuar sonunda daha yüksek bir seviyeye gelecektir. matbaa&teknik: Xeikon adına drupa sonrası yıl sonuna kadar gerçekleşmesi muhtemel dijital baskı yatırımları ile pazarda kaç yeni makine kurulumu gerçekleşecektir? Nadir Kargı: Xeikon’un drupa 2012’de sergilediği ürünler ve uygulamalı çözümler çok büyük ilgi gördü. drupa sırasında 36 Adet Xeikon Sistemi ve 65 adet de BasysPrint CTcP satışı gerçekleşti. Türkiye’de de çok fazla projeyi aynı anda yürütüyoruz ve çok kısa zamanda olumlu sonuçlar alınmaya başlanacaktır. drupa sırasında gerçekleşen etiket sistem mutabakatımızı da yakında anons edeceğiz.

ayın konusu

matbaa&teknik

Dereli Graphic KBA Satış Müdürü Rolf Köhle:

Tiraj ve Pazar İyi Analiz Edilmeli “Dijital yatırımı yapacak kişiler özellikle tirajlarını ve hitap ettikleri pazarı çok iyi analiz etmeleri gerekmektedir. Ayrıca dünyadaki bu konudaki gelişmeleri çok yakından takip edecek, uygulayan firmaları inceleyerek kendileri için doğru olan kararı vermelidirler.”

Dünyanın önde gelen ofset baskı makineleri üretici KBA, son drupa fuarında geniş ebat makineleri ile birlikte 50x70 ebadında yepyeni bir ofset baskı makinesini tanıtarak, -tavrını konvansiyonel baskıdan yana koydu-, yorumu yapmamıza sebep olmuştu. Ancak KBA, yine aynı fuarda dijital baskı çözümü ile de dikkat çekmişti. KBA Türkiye temsilcisi Dereli Graphic Satış Müdürü Rolf Köhle’ye KBA’nın dijital baskı pazarına bakışını ve stratejilerini sorduk: matbaa&teknik: Dijital baskının pazardaki yerini tanımlar mısınız? Konvansiyonel üretimi ile pazarı domine eden şirketinizin bu konudaki görüşleri nelerdir? Rolf Köhle: Dijital baskı dünyadaki basılı işler pazarının henüz daha % 2’si kadar yer edinmiştir. Ancak bu oran yavaş yavaş büyümektedir. KBA dijital baskıyı önemsediğini geçtiğimiz drupa fuarında gösterdiği iki makine ile yeterince göstermiştir. Yine de

KBA bu fuarda, aslında geçtiğimiz aylarda tamamıyla dijitale yenildi denilen 50x70cm ebadında yepyeni bir makineyi tanıtarak, konvansiyonel matbaacılığın daha uzun süre için hakim baskı teknolojisi olduğunu söylemiştir. matbaa&teknik: Pazar ihtiyaçlarını anlamak ve atıl makine yatırımlarına şimdiden fırsat vermemek adına, matbaacı dijital baskı yatırımı yapma kararını verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurmalı? Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Rolf Köhle: Dijital baskı teknolojilerinin en büyük dezavantajları son derece pahalı malzemelere ihtiyaç göstermesidir. Özellikle mürekkep veya tonerler çok ama çok pahalı olduklarından belli bir tirajdan sonrası için zaten düşünmemelidir. Ancak çok kısa tirajlı ve değişken datalı baskılı işler şu an hali hazırda ve gelecekte de dijital baskı ile üretileceklerdir. Unutmayalım ki, KBA fuarda gös-

ayın konusu

terdiği “Flying Jog Change” özelliği sayesinde hem 70x100 cm hem de 100x145 cm ebatlı makinelerde makineyi durdurmadan iş değişikliğini mümkün olduğunu tüm dünyaya tanıttı. Bu özellikli makineler dijital makinelerin ciddi rakibi oldu ve hatta bazı yerlerde dijital makinenin yerine bile geçti. Bu yüzden yatırım yapacak kişiler özellikle tirajlarını ve hitap ettikleri pazarı çok iyi analiz etmeleri gerekmektedir. Ayrıca dünyadaki bu konudaki gelişmeleri çok yakından takip edecek, uygulayan firmaları inceleyerek kendileri için doğru olan kararı vermelidirler. matbaa&teknik: drupa’da sergilenen KBA dijital baskı teknolojisi hakkında bilgi verir misiniz? Rolf Köhle: drupa fuarında sergilenen iki adet dijital makine vardı. Birincisi tam dijital bir bobinden bitmiş kitapçık yapabilen RotaJet76 model makinedir. Bu makine yüksek otomasyonlu sanayi tipi uygulamalar için geliştirilmiştir. Aynı zamanda kısa tirajlı işler

matbaa&teknik

de gerçekleştirilebilir. Makine benzerlerine göre daha az yer kaplamakta ve tam ayarlı baskı yapmaktadır. Yüksek kaliteli ve değişken damlacık büyüklüğüne sahip PiezoInkjet-Teknolojisi ile çalışmaktadır. Dakikada 3 bin dört renkli DIN A4 sayfa baskı kapasitesine sahiptir. Çözünürlük ise 600dpi’dır. Baskı hızı 150m/dakika, kağıt genişliği 300781 mm baskı alanı 300-781 mm’dir ve kesim müşteri isteğine göre çok yönlü olmaktadır. İkinci sergilenen makine ise kon-

vansiyonel baskıyı dijital baskı ile buluşturan RA105-5+L model makinenin Qualitronic Mark ID isimli birinci baskı ünitesinde bulunan dijital baskı sistemi idi. Burada konvansiyonel baskı yapılacak çeşitli ürünlerin üstüne dijital kafalar ile çeşitli kişiselleştirme unsurları eklenebilmektedir. Bunlar logo, sayı, kare kod, barkod ve benzeri değişken datalardan oluşabilmektedirler. Makinenin baskı hızı 15.000 tabaka/saat iken dijital kafalarla 300 dpi baskı kalitesi alınmaktadır. Makinenin hızını 7.000 tabaka/saat’e düşürdüğünüzde ise dijital baskı kafaları 600dpi’lık baskı kalitesi ile baskı yapabilmektedirler. Aynı zamanda bu sistem makinede son baskı kazanını görecek şekilde kurulacak olan QualiTronic kalite kontrol sisteminin kamerası ile tespit edilen baskı bozukluklarını tespit edip bozuk olan tabaklarda dijital kafalarla bir işaret konabilir ve sonrasında bunlar diğer kesim, katlama gibi makinelerde otomatik olarak ayıklanabilir. O zaman tabii ki dijital ünite makinenin en sonunda konumlandırılmalıdır.

-Dereli Graphic KBA Satış Müdürü Rolf Köhle -KBA fuarda gösterdiği “Flying Jog Change” özelliği sayesinde hem 70x100 cm hem de 100x145 cm ebatlı makinelerde makineyi durdurmadan iş değişikliğini mümkün olduğunu tüm dünyaya tanıttı. Bu özellikli makineler dijital makinelerin ciddi rakibi oldu ve hatta bazı yerlerde dijital makinenin yerine bile geçti -KBA’nın dijital baskı çözümü RotaJet 76, drupa esnasında büyük ilgi görmüştü

ayın konusu

matbaa&teknik

Dijital Baskı Sistemleri, Pazardaki Payını Genişletecek Heidelberg Türkiye Dijital Baskı Makineleri Proje Grubu Lideri olan Selkut Engin, dijital baskı sistemlerinin üretim sürecinin tamamlayıcı bir unsuru olarak pazardaki payını genişleteceğini, söylüyor.

Heidelberg Türkiye, Finans ve İnsan Kaynakları Müdürü ve aynı zamanda Dijital Baskı Makineleri Proje Grubu Lideri olan Selkut Engin ile firmanın yeni Linoprint C serisi dijital baskı sistemleri ve firmanın bu alana olan bakış açısı hakkında görüştük. matbaa&teknik: Dijital baskının pazardaki yerini tanımlar mısınız? Konvansiyonel üretimi ile pazarı domine eden şirketinizin bu konudaki görüşleri nelerdir? Selkut Engin: Dijital baskı sistemlerine, geçmişte genel olarak matbaa sektörü temkinli yaklaşmıştı. Heidelberg, daha önce de bildiğiniz gibi bu pazarda ürünler sunmuş, fakat beklediği sonucu alamamıştı. Ancak son yıllarda kısa tirajlı işler ve kişiselleştirmenin ön plana çıkması ile birlikte ofset baskı pazarında her ebatta çözümler sunan Heidelberg’in de giriş ve değer segmentindeki müşterilere çözüm sunmaması beklenemezdi. Araştırmalarımız ışığında pazarda % 5’lik bir pazar payına sahip olan bu segmentin önümüzdeki 10 yıllık dönemde pazar payını % 10’lara kadar çıkartabileceğini öngörüyoruz. Buna karşın tabaka ofset baskı sektörü de pazardaki payını koruyacaktır. Gelişen teknolojilerin ve iş trendlerinin de bu teknolojilere yakınlık göstermesine elbette Heidelberg gibi bir dünya devi de kayıtsız kalamazdı. Bu nedenle ürün portföyümüze ticari ve ambalaj baskı pazarlarına yönelik Linoprint ürünlerini ekledik. Ayrıca drupa sırasında tanıtılan ve ofset baskı makinelerine entegre çalışan inkjet baskı çözümlerini de bir seçenek olarak müşterilerimize sunduk. Dolayısı ile biz dijital baskı makinele-

Selkut Engin, drupa 2012 sırasında sunumu gerçekleştirilen ve dakikada A4 ebadında 90 adet baskı hızı sunan sınıfının en hızlı dijital baskı makinesi Linoprint C 901 dijital baskı makinesi önünde

rini ofset baskıya ikame bir ürün olarak değil, üretim sürecini tamamlayıcı bir çözüm olarak görüyoruz. Heidelberg olarak hedefimiz, giriş ve değer segmentindeki müşterilere en uygun dijital çözümü sunmaktır. Bu konuda şirketimizin global görüşü bu çözümler ile başarının anahtarının ofset ve dijital baskı ekipmanlarının başarılı bir şekilde kombine edilmesi ile geleceği yönündedir. Burada bize göre en önemli faktör tabaka başı maliyetin en az olduğu sistemin (ofset veya dijital) kullanılmasıdır. Gelecekte de ürünler ve geliştirmeler tamamen tabaka başı maliyetlerin hesaplanması baz alınarak gerçekleştirilecektir. matbaa&teknik: Pazar ihtiyaçlarını anlamak ve atıl makine yatırımlarına şimdiden fırsat vermemek adına, matbaacı dijital baskı yatırımı yapma kararını verirken hangi kriterleri göz önünde bulundurmalı? Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı?

Selkut Engin: Dijital baskı makinesi yatırımı yaparken karar sürecinde bir çok parametre göz önünde bulundurulmalıdır. Bunlardan en önemlisi bu makinenin müşteriye mal olacağı değişken ve sabit maliyetlerin toplamıdır. Sektörümüzde çalışan firmalar, hizmet ettikleri iş alanlarına ve kapasitelerine göre yatırım yapmalılar. Kullanmayacakları bir kapasite ve özelliğe artı maliyet ödememeliler. Yatırımcı, iyi bir iş planı yapmalı, güvenilir bir tedarikçi ile çalışmalı, güvenilir tedarikçilerin yönlendirmelerine kulak vermeli, ihtiyaçları olan kapasitenin üzerinde baskı yapan ve pazarlarında çok az bir kitleye hitap etmesine rağmen üzerinde gelir elde edemedikleri konfigürasyonlara yatırım yapmamalıdırlar. Bize göre bu yatırımdan maksimum verim elde edebilecek olan iş kolları arasında, kopyalama merkezleri, düşük ve orta tirajlarda baskı gerçekleştiren yayıncı firmalar ile reklam malzemesi (broşür, katalog, kartvizit, dönkart v.b.) üreten firmalar, kişi-

ayın konusu

matbaa&teknik

Linoprint dijital baskı makinesi ile üretilen iş örnekleri

selleştirme (değişken veri) baskısını yoğun olarak kullanan firmalar ve yoğun şekilde prova baskı üreten firmalar ve benzeri iş kolları sayılabilir. matbaa&teknik: drupa’da sergilenen Heidelberg dijital baskı teknolojisi hakkında bilgi verir misiniz? Selkut Engin: drupa 2012 ile birlikte Heidelberg’in ürün portföyüne ticari (tabaka) baskı alanında iki adet renkli dijital baskı grubu ürünü eklendi ve bu ürünlerin dünya çapında satışına başlanıldı. Linoprint modeli altındaki bu ürünler dakikada 75 A4 baskı

Dakikada A4 ebadında 75 adet baskı hızı sunan Linoprint C 751 dijital baskı makinesi

hızındaki C751 ve sınıfının en hızlı makinesi dakikada 90 A4 baskı hızındaki C901 serileridir. Bu ürünler mükemmel Register sağlayan tabaka hizalama sistemi, yağdan arındırılmış keskin ve üstün baskı kalitesi sağlayan PxP toner teknolojisi, Prinect Digital Print Manager kullanıcı yazılımları ile tek başına veya diğer baskı sistemleri ile hibrid (karma) üretime olanak sağlayan kusursuz entegrasyonu ve kişiselleştirilme opsiyonlarının kullanımı ve çoğu ünitenin operatör tarafından değiştirilebilmesine olanak sağlayan kolay kullanım gibi üstün özelliklere sahiptir. Ayrıca modellerimiz piyasada kullanılan

bir çok kağıt tipi ve gramajların önceden tanımlı olduğu medya kütüphanesi, 330.2x487.7 mm maksimum tabaka ebadı, ön/arka seçeneği dahil 300 gr.’a kadar malzemeye baskı olanağı; otomatik tel dikiş, istifleme, delik delme, katlama ve kapak takma gibi makineye entegre baskı sonrası üniteleri, geniş kağıt besleme üniteleri gibi her ihtiyaca hizmet eden teknolojik opsiyonlara sahiptir. matbaa&teknik: İlave olarak söylemek istedikleriniz var mı? Selkut Engin: Bilindiği üzere Heidelberg’in en güçlü özelliklerinden birisi de tüm ülkeye hizmet veren geniş teknik servis ağıdır. Biz dijital baskı alanında da bu işe odaklı kadromuzu kurma ve yetiştirme çalışmalarını yürütüyoruz ve bu konuda çok yol aldık. Bu konudaki çalışmalarımızı bitirdikten sonra planlarımıza göre en yakın zamanda Linoprint C serisi dijital baskı makinelerini Türkiye pazarında görmeye başlayacaksınız. Çünkü birkaç ay öncesinden beri bu konuda yoğun yatırım talebi alıyoruz ve bu taleplere Heidelberg kalitesine yakışan şekilde en sağlıklı dönüşleri gerçekleştirmek istiyoruz. Bu iş alanına Heidelberg markasına ve güvenilirliğine yakışır bir şekilde gireceğimizden ve ilerleteceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Ürünlerin kalitesi, sınıfının en hızlı çözümü (C901), dünya çapındaki % 31’lik pazar payı ve ürünlerimizin aldıkları profesyonel ödüller de söylediklerimizi destekler niteliktedir. Bize bu fırsatı verdiğiniz için teşekkürlerimiz sunarız.

aktüel

matbaa&teknik

Serkan Araz:

“Dijitale Geçişte, Müşteri Talepleri Gözönünde Bulundurulmalı” Komori, geliştirmekte oldukları dijital baskı teknolojilerini ticari olarak önümüzdeki yıl itibarı ile baskı sektörünün hizmetine sunmayı planlıyor.

Baskının dijital teknolojilere yöneleceğini, söyleyen Aras Gurup Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Araz, bu yönelmeyi hızlandıracak faktörlerin kalitenin artması ve maliyetlerin düşmesi olduğunu, söylüyor. drupa 2012’de kendi dijital inkjet baskı çözümünü sergileyen, Konica Minolta ile birlikte çalışacağını ve drupa’da herkesin konuştuğu Landa ile de işbirliği anlaşması imzalayan Komori’nin dijital baskıya bakışını Araz, şöyle özetliyor: matbaa&teknik: Dijital baskının pazardaki yerini tanımlar mısınız? Konvansiyonel üretimi ile pazarı domine eden şirketinizin bu konudaki görüşleri nelerdir? Serkan Araz: Dijital baskı teknolojileri özellikle son yıllarda yoğun olarak baskı sektörümüzdeki yerini sağlamlaştırmakta. Özellikle dünyada yaşanan son global kriz ve üretim çeşitliliğinin artışı sonrasındaki baskı tirajlarındaki azalma sonucunda dijital baskı teknolojilerine yönelimin arttığını gözlemlemekteyiz. Sektörün ağırlıklı üretim alanı konvansiyonel baskı teknolojileri ile sağlanmakla birlikte gelecekte bu ağırlığın dijital teknolojilere doğru yöneleceğini bilmekteyiz. Burada ki belirleyici nokta daha çok zamanlama ve matbaacıların kendi özel müşteri beklentilerine yönelik üretim süreçlerine bağlı gelişmeler olacaktır. Bu yönelişi hızlandıracak faktörler arasında dijital baskı kalitesindeki yükseliş ve uzun tirajlı baskılardaki maliyet baskısının azalması öncelik kazanacaktır. matbaa&teknik: Pazar ihtiyaçlarını anlamak ve atıl makine yatırımlarına şimdiden fırsat vermemek adına, matbaacı dijital baskı yatırımı yapma kararını verirken hangi kriterleri göz önünde

bulundurmalı? Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Serkan Araz: Son yıllarda ‘’Copy Shop’’ olarak adlandırdığımız, daha önce farklı dijital üretim faaliyeti içinde olup; tiraj ve baskı kalitesini arttırmak isteyen firmalar ağırlıklı olarak bu alanda yerlerini sağlamlaştırmaktalar. Konvansiyonel baskı üretimi yapan matbaalarımız, müşterilerden gelen talep ve ürün çeşitliliğindeki artış ve genel olarak baskı adetlerindeki düşüşlerden kaynaklanan baskı oranında dijital yatırımlarını arttıracaklardır. Biz bu anlamda konvansiyonel matbaaların bir şekilde dijitale giriş yapmaları gerekliliğini düşünmekle birlikte, zamanlamalarını pazardaki gelişmeler ve de özel olarak çalıştıkları müşterilerinden gelecek talepler doğrultusunda yapmalarının daha sağlıklı olacağını düşünmekteyiz. Bu alanda zaten klasik matbaacılar dışındaki dijital baskı firmaları son yıllarda ciddi aşama kaydettiler ve rekabet ortamını iyi değerlendirip yatırım kararlarını o doğrultuda alınması gerekmektedir. matbaa&teknik: drupa’da sergilenen Komori dijital baskı teknolojisi hakkında bilgi verir misiniz? Serkan Araz: Komori son yıllardaki müşteri talepleri ve baskı teknolojisindeki gelişmeler doğrultusunda dijital alanda ar-ge çalışmaları yürütmekteydi. drupa 2012 fuarında geliştirmiş olduğu prototip tabaka ve bobin dijital baskı makinelerini sergileme imkanı buldu. Pazardaki gelişmeleri de gözlemleyerek taleplere yönelik bir teknolojik değişimi hedeflemekte. O sebeple de geliştirmekte oldukları dijital baskı teknolojilerini ticari olarak önümüzdeki yıl itibarı ile baskı sektörünün hizmetine sunmayı planlamakta.

ayın konusu

matbaa&teknik

Dijitale Geçerken Önce İş Modeline Karar Verilmeli “Geleneksel ofset matbaacısı dijital yatırım öncesi işini geliştirip müşterilerine farklı bir değer sunmak ile ofsetteki işini kurtarmak arasındaki ayrımın farkına varıp, tercihini yapmalı.”

Michele Tuscano

Canon Eurasia İş Çözümleri Gurubunda hemen drupa öncesi Satış ve Pazarlama Müdürü olarak göreve başlayan Michele Tuscano ile drupa’da bir araya gelmiş ve Canon yenilikleri hakkında konuşmuştuk. Bu ay ikinci kez İstanbul’da bir araya geldik ve Türkiye pazarı hakkında görüşlerini aldık. Bu ay dijital baskı dosyamıza konuk olan tüm yöneticilere olduğu gibi Tuscano’ya da dijital baskı yatırımını kim yapmalı, diye sorduk. Bu sorunun ve dijital baskı dünyasına dair diğer yorumları Tuscano’dan dinleyelim: matbaa&teknik: ‘Dijital baskı ofset ile entegre ya da rakip olmayı bırakıp kendi pazarını oluşturmuştur. Konvansiyonel için yapılan tüm iş yöntemleri ya da gurupları dijital için de oluşmuştur’ düşüncemize katılıyor musunuz? Canon’un dijital baskı matbaacılığına katkı yaptığı alanları ve sunduğu çözümleri paylaşır mısınız? Michele Tuscano: Bu bakış açısına sonuna kadar katılıyorum. Dürüst konuşmak gerekirse bazı firmalar dijital baskı teknolojilerini 10-15 yıl önce ofsetin devamı olarak gördü. Canon ise bu tip düşünen ürün sağlayıcılar arasında hiçbir zaman yer almadı.

Firma olarak dijital baskıyı her zaman farklı bir ticaret alanı olarak gördük ve bu şekilde hareket etik. Firmalar beş yıl önce dijital teknolojileri sadece baskı öncesi uygulamalarda kullanıyordu, şimdi ise birçok ofset firmasının dijital teknolojilere yatırım yaptığını gözlemliyoruz. Yeni yatırımlarla farklı alanlarda iş alanlarına yöneldiler. Böylece artan talebe cevap verebilir bir konuma ulaştılar. Ayrıca dijitalin sağladığı değişken data baskıları, prova baskı uygulamaları ve daha kısa iş teslim süreleri gibi avantajlarıyla iş süreçlerine katkıda bulundular. Dijital baskı daha önce sadece grafik alana yönelik renkli baskı uygulamalarında kullanılıyordu. Zaman içinde siyah-beyaz uygulamalarda da tercih edilmeye başlandı. Canon olarak hem siyah-beyaz hem de renkli çözümler sunan bir firmayız. Özellikle Oce ile birleşme sonrası teknolojiler anlamında farklı alternatifler sunan çok iyi bir konuma ulaştık. Batı Avrupa’daki zorlu ekonomik koşullar iş yapılarının değişmesine neden oldu. İşletmeler baskı ve üretim modellerini de değiştirmek zorunda kaldı. İş yapıları ve bu yapılarda yararlanılan teknoloji tercihleri değişti. Örneğin beyaz eşya ya da elektronik cihaz endüstrilerindeki kullanım kılavuzu gibi

evraklar daha önce ofsette basılıyordu şimdi ise yüzde 80’e yakını dijital teknolojilere sahip makinelerde basılıyor. Dijitalin tercih edilmeye başlanmasının ana nedeni üretim akışına paralel çözümler sunabiliyor olmasıdır. Ayrıca daha düşük adetlerde basabilmeye olanak tanıması, kişiselleştirmelere uygunluğu ve hata yapılması durumunda değiştirmelere imkan vermesi gibi avantajları bu iş alanında dijitale yönelişi hızlandırdı. Canon ve Oce teknolojisinin dijital anlamda sunduğu önemli bir avantajda düşük ısıda baskı yapmaya imkan vermesidir. Bu işletmelerin çok ince kâğıtlarla da çalışabilmesi anlamına gelir. Ayrıca ekstra bir sonlandırma yapmaya gerek kalmaz. Böylece baskıdan çıkan ürün direkt olarak müşteriye sunulabilir. Canon’un pazar sunduğu siyahbeyaz uygulamalara yönelik imagePRESS serisinde üstün bir baskı kalitesi standardı yakalanmıştır. Bu çözümümüz grafik uygulamalar içinde rahatlıkla kullanılabilmektedir. Ayrıca ofsette daha önce basılmış bir materyalin üzerine değişken data baskısı yapabiliyorsunuz. Özellikle renklide pazar liderliğini sürdüren Canon’un siyah-beyaz baskı uygulamalarında tüm müşterilerimizin farklı ihtiyaçlarını karşılayabilecek ürün yelpazesine

ayın konusu

sahibiz. Geniş format baskı teknolojilerine yönelik çözümler de sunuyoruz. Örneğin su bazlı plotterlerimiz CAD’da kullanılıyor. Yine Oce’nin katı mürekkepli teknik dijital sistemi de bulunuyor. Aynı zamanda küçük ama karlı pazara hizmet sunan Arizona gibi düz yatak tarayıcılarımız mevcut. Sunulan çözümlerde ruloya uygulamaları yanında ahşap, metal gibi farklı sert materyallere de baskı yapılabiliyor. matbaa&teknik: Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Michele Tuscano: Dijital teknolojilere yatırım ofsetten biraz daha farklıdır. Ofset alanda büyük bir yatırım gerçekleştirip aynı şekilde devam etmek durumundasınız. Ama dijital alanda küçük bir yatırımla başlayarak adım adım iş durumuna göre daha ileri noktalara taşıyabilme şansınız var. Bu nedenle yatırıma karar verildiğinde çok büyük maliyetlerin altına girilmiyor. Dijital alana yatırım yapmayı düşünen eğer klasik bir matbaacıysa ve mevcut iş yapısından memnun olmadığı için bu alana girmeyi seçiyorsa önemli bir risk aldığını bilmelidir. Geleneksel ofset matbaacısı dijital yatırım öncesi işini geliştirip müşterilerine farklı bir değer sunmak ile ofsetteki işini kurtarmak arasındaki ayrımın farkına varıp, tercihini yapmalı. Dijital baskı teknolojileri farklı iş alanları sunar, mevcut işi kurtaracak bir araç değildir. Dijitalin yapısı gereği yatırımcının öncelikle iş modeline ve alanına karar verdikten sonra buna en

matbaa&teknik

uygun çözümü tercih etmesi gerekiyor. Yatırımcının biz üreticileri de makine sağlayıcı bir şirketten öte dijital pazara girişte danışman ve destek unsuru olarak görmesi gerekiyor. Genelde donanımdan bahsedilse de danışmanlık olarak nitelendirdiğimiz hizmette müşterilerimize yazılım konusunda da çözüm desteği sunuyoruz. Özellikle müşterilerimizin üretim daha verimli olabilmesi için çaba harcıyoruz. Web uygulaması konusunda çeşitli firmalarla çalışıyor, müşterilerimizin baskı tesisindeki web alt yapısının daha da gelişmesi için çeşitli çözümler sağlıyoruz. matbaa&teknik: drupa 2012’de yenilik anlamında sergilenen dijital teknolojiler sektörden ziyaretçilerin beklentilerinin uzağında kaldı. Devrim niteliğinde dijital baskı makineleri sektörün hizmetine sunulmadı. Aksine geleceğe yönelik hazırlanan prototip niteliğinde makineler tanıtıldı. Sizin drupa’dan sonra dijital baskı sektörünün geleceğine yönelik izlenimleriniz nasıl şekillendi? Michele Tuscano: Sektördeki firmalar gibi bizlerden yeni makineler yeni teknolojiler gördüğümüzde heyecanlanıyoruz. Cirosunun yüzde 7’si gibi önemli bir rakamı Ar-Ge çalışmalarına ayıran Canon gibi bir şirkette çalışmak bu açıdan da beni gururlandırıyor. Canon geleceğe ve gelecek yılların teknolojilerine sürekli yatırım yapan bir şirket. Makine üreticilerinin geleceğe yönelik bu

tip Ar-Ge çalışmaları bazen çok fanteziye kaçabiliyor. Pazarın yapısı dikkate alınmadan uçuk olarak nitelendirilebilecek makineler geliştirilebiliyor. Amacı kâr etmek, iş yapısını geliştirmek olan girişimciye yeni teknolojiler sunulurken bu konunun çok dikkatle ele alınması gerekiyor. Yoksa yatırımcı yanlış yönlendirilebilir. Canon olarak yeni teknolojiler geliştirmeyi sürdüreceğiz ama bu güne kadar olduğu gibi yatırımcıyı yanlış yönlendirmeme adına ihtiyatlı hareket edeceğiz. Geliştirdiğimiz yeni teknolojiler olmasına karşın tam olarak hazırlanmadan ve zamanı gelmeden açıklamayacağız. Örneğin fotoğraf endüstrisine yönelik üstün bir çözüm olan DreamLabo serisini ürün satışa hazır olduğunda, insanlar teknolojisini gözleriyle görebildiğinde lanse ettik. Canon olarak hayal değil, hazır ürün satıyoruz. matbaa&teknik: drupa 2012 sonrası Türkiye pazarına yönelik beklentileriniz hangi doğrultuda? Yıl sonuna kadar muhtemel dijital baskı makinesi yatırımlarıyla ilgili sayısal bir hedef var mı? Michele Tuscano: Avrupa’daki krizin aksine Türkiye ekonomisi başarılı bir dönem geçirdi. Bu yılının bizim adımıza da başarılı bir şekilde tamamlanacağını düşünüyoruz. Türkiye’de kısa süredir bulunmam nedeniyle kesin bir rakam telaffuz edemeyecek olsam da 2012’nin geçen yıla göre yüzde 10-15’lik bir artışla tamamlanacağını düşünüyorum.

ayın konusu

matbaa&teknik

Geleceğin Değil, Günümüzün Teknolojisi Fehim Yurdal: “Dijital baskının artık gelecek için değil günümüz için de bir zorunluluk olduğu drupa 2012 fuarıyla net olarak anlaşıldı.”

Kodak’ın ve EFI Jetrion dijital etiket baskı makinelerinin Türkiye Temsilcisi Dereli Graphic Satış Müdürü Fehim Yurdal, dijital baskı hakkındaki sorularımızı cevaplandırırken teknolojinin artık geleceğin değil, günümüzün teknolojisi olduğunu, söyledi. Yurdal, bu sebeple yatırım kararı öncesindeki matbaalara da küçük bir uyarı da bulunuyor: “Bu nedenle, makine yatırımı yapmak isteyenler dijital çözümleri iyice incelemeden konvansiyonel makinelere gözü kapalı yatırım yapmasınlar, firmalarının bir köşesinde dijital makinelere yer ayırsınlar.” matbaa&teknik: Kodak’ın dijital baskı matbaacılığına katkı yaptığı alanları ve hangi tip işler için hangi Kodak çözümlerinin bulunduğunu anlatır mısınız? Fehim Yurdal: Dijital baskı artık kendi pazarını oluşturmuş ve gün geçtikçe bu pazarı daha da büyütmektedir. Bundan 7-8 yıl öncesine gittiğimiz zaman kısa tirajlı baskılar ofset baskı teknolojisi kullanılarak basılmaktaydı. CTP’ye geçiş baskı sürelerini kısaltmış kaliteyi yükseltmişti. Ancak dijital baskının son on yıldaki gelişimi çok hızlı oldu. Gerek baskı kalitesi yükselirken gerekse baskı boyutu genişledi. Artık 35x50 işlerin çoğu özellikle tiraj 500 adetin altındaysa dijital baskıyla basılmakta. Bu konuda Kodak Nexpress dijital baskı makineleri ofset sınıfında baskı kalitesiyle öne çıkmakta. Elektrofotografi baskı tekniğini kullanan Nexpress, 356x660 mm boyutunda, 60-350 gr aralığındaki kağıtlara ofset kalitesinde baskı yapma özelliğine sahip. Nexpress SX serisi aylık 3 milyon A4 baskı kapasitesiyle verimliliği en üste çıkarmıştır. Bakım ve sarf

malzeme kullanımı ofset baskı makinesi mantığında olup, operatörün makineye hakim olmasını sağlamaya yöneliktir. Ekstra renk basma, kısmi veya sıvama lak baskı özellikleri bulunmaktadır. Dünyada tek kabartma lak baskı ve güvenlik amaçlı özel floresan renk baskısı yine Nexpress’e özgü özelliklerdir. Ayrıca Nexpress’e farklı renkler eklenerek baskıdaki renk evreni genişletilmektedir. drupa’da tanıtılan yeniliklerden biri altın yaldız uygulamasıydı. Diğeri ise kağıt boyutunun 910x356 mm’ye çıkarılması. Bu özellikle 8 sayfa A4 baskısı tek geçişte yapılabilecek. Kodak Prosper Color Press 6000XL sisteminde Stream(sürekli püskürtme) teknolojisini kullanmakta ve 70 tram kalitesinde dakikada 300 metre hıza ulaşmaktadır. Bobinden bobine baskı yapan bu sistem her türlü ticari ve kitap baskısı için kullanılabilmekte, aylık baskı kapasitesi 120 milyon A4’e ulaşmaktadır. Prosper düşük mürekkep maliyeti sayesinde, tirajı 7000 adetten düşük işler için ideal çözüm olarak sunulmaktadır. Yüksek baskı kalitesi, yüksek hız sunan Prosper 6000XL ister renkli, ister siyah/beyaz baskılar için kullanılabilir. matbaa&teknik: Kimler dijital baskı yatırımı yapmalı? Fehim Yurdal: Uzun vadeli bir makine yatırımı yapmak isteyen matbaalar, ofset makinelerini seçerken yaptıkları gibi, belirli kıstasları göz önünde tutmalılar. Sektörde dijital makinelerinin ömürlerinin birkaç yıl olduğu gibi yanlış bir kanı var. Bunun nedeni amaca uygun seçilmeyen makinelerin düşük performanslı olması. Kodak Nexpress makineleri için biçilen bir baskı ömrü yoktur. Aynı

ayın konusu

matbaa&teknik

ofset makinelerde olduğu gibi Nexpress’e gerekli bakımlar yapıldığı sürece makine verimli olarak çalışabilecek biçimde tasarlanmıştır. Bir dijital bası makinesi seçilirken göz önünde olması gereken özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz: 1- Baskı Kalitesi: Baskı kalitesi dijital baskının ofset baskıya yakınlığıyla ölçülmektedir. Dolayısıyla makinenin baskı teknolojisinin ofset teknolojisiyle benzeşmesi bir avantaj olmaktadır. Bunun için de baskı teknolojisinin tram mantığında olması ve tonerin blanket aracılığıyla kağıda transferi gerekmektedir. Tek seferde ön-arka baskı yapması ve ön-arka renk çakışmasının ofset sınıfında olması da önemlidir. 2- Baskı Formatı: Dijital baskıda B3(35x50) formatı standart olarak bulunmaktadır. A3+ (33x48) formatı kesim payları ve standart dışı kağıt olması nedeniyle matbaa sektöründen çok kopyalama merkezlerine yönelik ebattır. 3- Makine Verimi: Üretici firmaların öne çıkardıkları daha çok makine hızları olmaktadır. Bir üretim makinesi almak isteyen firma, makinelerin aylık baskı kapasitesine dikkat etmelidirler. Çünkü hiçbir makine sürekli katalogdaki verilen hızla bir ay süresince baskı yapamaz. Burada önemli olan baskının kesintisiz olarak devam etme süresidir. Kodak ayda 3 milyon A4’ün üzerine çıkabilen baskı kapasitesi sunmaktadır. Eğer bir makine belirli bir sayıda baskı yaptıktan sonra durup soğutulması gerekiyorsa bu makinenin verimi düşük demektir. 4- İleriye Dönük Olması: Yeni özelliklerin veya güncellemelerin kullanılan makine üzerine uygulanabilmesi çok önemlidir. Eğer makine alındığı gibi kalıp yenilikler eklenemezse bir süre sonra rekabet şansını yitirmeye başlar. 5- Ek Özellikler: Ekstra renk basabilme, kısmi veya sıvama lak baskısı, güvenlik baskısı, baskıya değer katan özelliklerdir. Rekabetin üst seviyede olduğu sektörde, diji-

tal baskı makinesinin sunduğu ek özellikler hem daha yüksek getiri sunmakta hem de daha çok ilgi çekmektedir. 6- Dijital İş Akışı: Yatırımı düşünülen dijital sistemin mevcut yapıya uyumu veya farklı yazılımlara bağlanabilir olması da önemlidir. Basımevlerinde kullanılan CTP sistemlerine bağlanabilir olması konvansiyonel ve dijital baskının verimini artırmaktadır. Aynı iş akışı üzerinden istenirse dijital baskıya istenirse CTP makinesine bilgi gönderilebilmesi üretimde esneklik sağlamaktadır. matbaa&teknik: Kodak ve EFI tarafından drupa’da gösterilen baskı makineleri hakkında detaylı bilgi alabilir miyiz? Bu makinelerin ve özellikle EFI Dijital etiket baskı makinesinin gelecekteki yeri ve Dereli Graphic’in dijital baskı konusundaki hedefleri anlatır mısınız? Fehim Yurdal: Daha önceki bölümde Kodak hakkında bilgi verdiğim için biraz Efi’den söz edeyim. Efi ile çalışmaya 2011 Label Expo fuarından sonra başladık. Efi Jetrion 4900’ün özelliklerinin etiket üretimindeki birçok sıkıntıyı ortadan kaldırdığını ve bitmiş ürün tesliminde rakiplerinden çok üstün olduğunu gördük. Etiket firmalarıyla yaptığımız görüşmelerde dijital baskının çok düşük tirajlı işler için uygun olduğu gibi bir kanı vardı. Oysa yaptığımız hesaplamalarda Efi’nin kısa tirajlı işler yanında, orta tirajlı baskılar için de uygun olduğunu tespit ettik. Örnek vermek gerekirse 5x10 boyutunda bir etiket için 1000 (bin) adet baskı maliyeti 2 (iki) USD, 20.000 adet için 40 USD gibi

rakamlar çıkıyor. Üstüne üstlük basılan iş lazerle kesilip, ayıklanıp bitmiş ürün olarak çıkıyor ve yarım saat içinde teslimata hazır hale getiriliyor. Bunu Efi dışında endüstriyel olarak sağlayan başka bir makine yok. Efi’nin diğer bir üstünlüğü malzeme üzerine doğrudan püskürtme yaptığı için primer baskısına gereksinim duymaması. UV mürekkep kullanımı sayesinde renk haslığı ve dış etkilere dayanımı çok yüksek. Bu nedenle baskının üzerine koruyucu lak basılmasına da gerek kalmıyor. Efi Jetrion serisi dakikada 25metre baskı hızı ve düşük baskı maliyetiyle etiket üreticilerine çok uygun bir çözüm sunuyor. matbaa&teknik: Kodak ve EFI adına drupa sonrası yıl sonuna kadar gerçekleşmesi muhtemel dijital baskı yatırımları ile pazarda kaç yeni makine kurulumu gerçekleşecektir? Fehim Yurdal: drupa sırasında gerek Nexpress gerekse Efi için çok sayıda görüşme yaptık. Yatırım yapmayı düşünen firmalarla drupa dönüşü görüşmeler yapıyoruz. Haziran itibariyle 2 adet Nexpress satışı yaptık. Efi Jetrion 4900 modeliyle ilgili olarak İstanbul ve Ankara firmalarıyla görüşmeler sürüyor. Yakın zamanda satış görüşmelerimizin tamamlanacağını ve Jetrion 4900 modelini Türkiye’ye de kuracağımızı düşünüyoruz. matbaa&teknik: Eklemek istedikleriniz… Fehim Yurdal: Dijital baskının artık gelecek için değil günümüz için de bir zorunluluk olduğu drupa 2012 fuarıyla net olarak anlaşıldı. Bütün baskı makinesi üreticileri ya kendi çözümlerini ya da diğer üreticilerle birlikte dijital çözümlerini tanıttılar. Görüldüğü kadarıyla gazeteden, etikete, kitaptan broşüre her türlü uygulama için bir dijital çözüm şu an var ve dünyanın birçok ülkesinde özellikle gelişmiş ülkelerde çalışıyor. Bu nedenle, makine yatırımı yapmak isteyenler dijital çözümleri iyice incelemeden konvansiyonel makinelere gözü kapalı yatırım yapmasınlar, firmalarının bir köşesinde dijital makinelere yer ayırsınlar.

ayın kosunu

matbaa&teknik

EFI Jetrion 4900 Çözünürlüğü Arttırıyor EFI Jetrion 4900 Ups the Resolution and Adds More Versatility

EFI Jetrion Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Sean Skelly: “Daha fazla çıktı çözünürlük seçeneği ve daha fazla baskı sunarak mevcut ve gelecekteki tüm kullanıcılarımıza dijital baskı kullanma fırsatı sunuyor ve bütünüyle dijital iş akışından kaliteli sonuçlar elde etmelerini sağlıyoruz.” Jetrion® 4900 ürününe olan yüksek talebin ardından, EFI™ özel kaplama veya ön kaplama, gerekli olmayan genişleyen flekso baskı altı malzeme portföyünün yanı sıra etiketler için baskı çözünürlüğünü artırmak amacıyla yeni 720dpi modelini piyasaya sürdü. Artan baskı kalitesi tek geçiş baskı kafalarını yönlendirmek için yeni ateşleme modları kullanıyor. Bu durum metin ve görüntü ayrıntılarının iyileşmesi ile sonuçlanıyor. Mümkün olduğu kadar fazla yeniliği müşterilerine sunmak isteyen EFI, bu felsefesinin bir parçası olarak yeni ve mevcut 4900 müşterisi için 720 dpi modelini sunuyor. EFI aynı zamanda genişleyen portföyüne sektörün öncü baskı altı malzemelerini ve 3M, Avery Dennison, Flexcon, Raflatac, Ritrama, SPinnaker ve Wausau’nun ürünleri ile uyumlu Jetrion 4830 ile 4900’u sunuyor. Böylece, etiket üreticileri artan seçeneklerin yanı sıra doğrudan baskı altı malzemeye düşük maliyetli baskı yapan UV mürekkeplerinin ekonomik faydalarından yararlanabilecek. EFI Jetrion Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Sean Skelly, EFI Jetrion 4900’un piyasaya çıktığı günden beri başarısını kanıtladığını belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: “Tüm dünyadan müşterilerimizden değişken etiket içeriği ve daha kısa, daha esnek çalışmalar konusunda talep aldık. Daha fazla çıktı çözünürlük seçeneği ve daha fazla baskı sunarak mevcut ve gelecekteki tüm kullanıcılarımıza dijital baskı kullanma fırsatı sunuyor

ve bütünüyle dijital iş akışından kaliteli sonuçlar elde etmelerini sağlıyoruz.” Repacorp, Inc. müşteri taleplerini yerine getirmek amacıyla daha yeni, üçüncü Jetrion baskı makinesini satın aldı. Başkan yardımcısı Tony Heinl EFI’nin Jetrion ürün serisinde yenilikler yapmaya devam ettiğini belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: “Bu ürün, yeni uygulamalarda jetrion dijital etiket baskı makinelerimizin kullanılması için bize fırsat sunarken müşteri beklentilerinin aşılmasını sağlıyor.” EFI ayrıca Jetrion segmentinde 2012 yılının ilk üç aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine oranla mürekkep hacimlerinde %93 artış kaydetti. Bu durum 4900 müşterilerinin dijital sektördeki güçlü büyümesini gösteriyor. EFI Jetrion 4900, kısa ve orta tiraj dijital etiketleri basitleştirmek için bütünüyle entegre dar-web baskı ve sonlandırma sunuyor. Eylül 2011’de piyasaya sürülen ürün, maliyetten günlük 1000 doların üzerinde tasarruf sağlayan çok sayıda kullanıcının deneyimi ve flekso uygulamalarına kolay geçmesi ile kendini hızla kanıtladı. Ürünün gelişmiş özellikleri arasında şekilli kesim, dilimleme ve arka çizme için kullanılan güçlü ikili lazerler ile ısıya, soğuğa ve kimyasallara dayanıklı, CMYK ve yüksek düzeyde opak beyaz UV-kurutmalı mürekkepler yer alıyor. EFI Jetrion dijital etiket baskı makineleri Türkiye’de Dereli Graphic tarafından temsil ediliyor.

Following the high demand for its Jetrion® 4900, EFI™(Nasdaq: EFII) has incorporated a new 720dpi mode to increase the print resolution for labels, along with broadening its portfolio of flexo substrates that need no special coating or overlaminating. The increased print quality utilizes new firing modes to drive the single-pass printheads, resulting in enhanced reproduction of text and image details. As part of EFI's long-standing philosophy to bring as many new innovations as possible to existing customers, this 720 dpi mode is available for new and existing 4900 customers. EFI has also added to its expanding portfolio of industry-leading substrates, and the Jetrion 4830 and 4900 are now compatible with several additional stocks from 3M, Avery Dennison, Flexcon, Raflatac, Ritrama, Spinnaker and Wausau. Label converters will benefit from the increased selections, as well as the economic benefits of low cost of printing UV ink direct-tosubstrate. “Since its introduction, the EFI Jetrion 4900 has proven to be so successful that we have healthy demand from users around the world wanting to benefit from the surge in variable label content and shorter, more flexible runs,” explained Sean Skelly, vice president and general manager of EFI Jetrion. “Offering a higher output resolution option and adding more printable stocks to the machine’s capabilities are certain to appeal to all present and future users who want to expand the use of digital printing and benefit from high quality results with the convenience of a fully digital workflow.” Repacorp, Inc. recently purchased a third Jetrion press to keep up with customer requests. Tony Heinl, vice president, comments: "EFI continues to innovate its Jetrion line of products, which opens up opportunities for us to use our Jetrion digital label presses on new applications while continuing to exceed customer expectations." EFI also recently disclosed a record 93 percent boost in ink volume for the Jetrion segment alone in Q1 2012, compared with the same quarter last year, showing the strong growth in 4900 customers’ digital business. The EFI Jetrion 4900 offers fully integrated narrow-web printing and finishing to simplify short- and mediumrun digitally produced label jobs across a wide range of standard and speciality stocks. Launched in September 2011, it has quickly proven itself with many users experiencing cost savings of more than $1,000 a day and easy migration of flexo applications. Advanced features include high powered dual lasers for die-cutting, slitting and back-scoring, and CMYK plus highly opaque white UV-curable inks offer durable output which is resistant to heat, cold and chemicals.

ayın konusu

matbaa&teknik

Konica Minolta Türkiye Pazarında Büyümeye Devam Edecek “Atak ve agresif bir ticaretten yanayız. Büyümeyi bu şekilde kalıcı hale getireceğiz.” Konica Minolta Business Solutions Europe, Türkiye temsilciliğini 6 yıldır sürdüren Transteknik’i satın alarak Türkiye’ye gelmişti. Konica Minolta Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Ak’a bu süreci, şirketin dijital baskı pazarına bakışını ve çalışmalarını sorduk. Yeni makineler hakkında bilgi veren Ak, pazara bakışlarını da atak ve agresif bir ticaretten yanayız, diyerek açıklıyor: matbaa&teknik: Konica Minolta’nın Türkiye’de temsilcilikten kendi şubesine geçiş sürecini ve sebeplerini anlatır mısınız? Gürsel Ak: Türkiye’de 2006 yılındaki yapılanmayla birlikte Konica Minolta distribütörlükleri tek çatı altında toplanarak Transteknik’in sorumluluk alanına verildi. Transteknik ile birlikte Türkiye pazarında dinamizm kazanan Konica Minolta, sonraki her yıl yüzde 20-25’lik büyüme rakamları yakaladı. Konica Minolta 2007 yılından itibaren Türkiye’de ofis renkli dijital baskı makinesi segmentinde pazar liderliğini aldı. Yine siyah-beyaz ofis segmentinde de sürekli ilk üç içerisinde yer alıyor. Türkiye pazarında sadece satış değil satış sonrası destek ve müşteri memnuniyeti açısından ulaştığı nokta zamanla Konica Minolta Avrupa’nın ilgisini çekti. Türkiye ekonomisinde 9-10 yıldır süren istikrar ve artan yatırımlar pazarın büyümesine ve ekonomik verilerin ivme kazanmasına neden oldu. Bu gelişmeler yurtdışından pazara duyulan ilgiyi daha da arttırdı, ülkemiz yatırımcılar için bir cazibe merkezi haline geldi. Konica Minolta’da gerek markasına duyulan ilgi gerekse de pazarın mevcut yapısı nedeniyle geleceğe yönelik yatırım yapma kararı aldı. Transteknik Teknoloji A.Ş. ile yapılan karşılıklı görüşmeler neticesinde fikir birliğine varılarak Konica Minolta tarafından Transteknik’in hisselerinin tamamı satın alındı. Dünyadaki birçok örnek gibi temsilcilikler bazı yerel pazarlarda önemli işler yapsalar da karşılarında üretimi üstlenen markalar olduğunda yetersiz kalabiliyorlar. Gerek yatırım anlamında gerekse de pazarlama yapısında belli sınırlar dâhilinde hareket edebiliyorlar. Türkiye gibi önemli pazarda ciddi yatırımlar

Gürsel Ak ile büyümeyi ve gelişmeyi hedefleyen firmamız önünü açmak amacıyla distribütörü Transteknik’i Konica Minolta Business Solutions Europe tarafından satın alarak ismini Konica Minolta Türkiye İş Teknolojileri A.Ş. olarak değiştirdi. Konica Minolta büyüme stratejilerinin paralelinde dünya genelinde benzer satın almalar gerçekleştiren bir şirkettir. İş modeli olarak direkt yapılanmayı seçiyoruz. Benzer çalışmalar yıllardır markamızı başarıyla temsil etmiş firmalara adil davranmak açısından karşılıklı görüşmeler neticesinde uzlaşmayla gerçekleştirilir. matbaa&teknik: Konica Minolta Türkiye’nin görev alanı, sorumlu olduğu bölgeler hakkında bilgi verir misiniz? Yeni yapılana sonrası hedefleriniz nelerdir? Gürsel Ak: Türkiye büyüyen ekonomik yapısı nedeniyle alanımızda potansiyeli çok yüksek bir ülke olarak görülüyor. Türkiye’nin kendi başına bir cazibe merkezi olmasının yanında sosyo-ekonomik yapısı ve jeopolitik avantajları da geri plana atılamayacak düzeydedir. Özellikle son yıllarda bölge ülkeler için

rol model olma kimliğine soyunan Türkiye, bizim için şirketler için global pazar stratejilerinde çok önemli bir konumdadır. Konica Minolta olarak öncelikle büyüyen Türkiye pazarına paralel göstergeler üreteceğimiz bir yapılanma içine gireceğiz. Daha sonra Türkiye’yi örnek alan çevre ülkelere yöneleceğiz. Özellikle global pazarlarda yer almak isteyen ülkelerde gerekli yatırım adımlarını atacağız. Türk Cumhuriyetleri’yle başlayacak çalışmalarımızı zaman içinde Türkiye’nin yakın komşularının tamamına yaymak istiyoruz. Türkiye pazarında yüzde 20’lik ortalama büyüme rakamları yakalayan bir şirket olarak önceliğimiz bu istikrarımızı korumaktır. Aynı zamanda yeni yapılanmanın da sağladığı sinerji ile 1000 günlük süre içinde 50 Milyon Avro’luk ciro hedefimize ulaşmaya çalışacağız. Bu doğrultuda yeni stratejilerimizi belirleyecek ve gereken yapısal adımları atacağız. Özellikle üretime dayalı makinelerimizin bulunduğu iş alanında büyümek istiyoruz. Pazarda en fazla tercih edilen renkli makinelerimizdeki büyüme oranlarımızı sürdürmeyi amaçlıyoruz. Ayrıca yazılım unsurlarının işin içine girdiği çözüm ticaretinde ismimizden

ayın konusu

matbaa&teknik

söz ettirme gayesindeyiz. Müşterisine sadece bir kutu ve malzemelerini satan bir firmadan çok her müşterimizin iş akışlarına müdahil olarak, doküman yönetimini üstlenen, bu alamda çözüm ortağı niteliğinde bir danışmanlık firması olacağız. Bu noktada ilk amacımız müşterimizin maliyetlerini düşürmektir. Sunduğumuz çözümlerle sağlayabileceğimiz inancındayız. Konica Minollta artık makine satan bir firma yapısından servis, iş ve hizmet çözümleriyle müşterisinin yanında yer alacak bir yapıya dönüşümü sağlayacaktır. matbaa&teknik: Ken Osuga dergimize verdiği röportajda “Türkiye Avrupa fotoğrafının altın çocuğudur” demişti. Türkiye’yi Konica Minolta gözünde bu kadar değerli kılan faktörler sizce nelerdir? Gürsel Ak: Yıllardır Japonlar ile Türkler arasında adı konulamayan bir samimiyet söz konusudur. İfadesiyle bizleri onurlandırmıştır. İki yıl aşkın süredir Konica Minolta Avrupa’nın başında bulunan Ken Osuga özel ilgi duyduğu Türkiye’yi çok iyi tanıyor. Türkiye yapılanmasındaki tüm süreci de yakında takip etti. Aslında Türkiye yapısı gereği tanındıkça daha fazla ilgi çeken bir ülkedir. Özellikle son dönemde dış dünya Türkiye’nin farkına varmaya başladı. Bize olan ilgileri ve bakış açıları değişti. Ken Osuga’da benzer şekilde Türkiye’yi tanıdıkça pazar potansiyelinin farkına varmaya başladı. Avrupa ekonomileri artık limitlerine ulaştı. Bu nedenle bölgede ancak teorik bazı açılımlarla ticaret yapma şansına sahipsiniz. Türkiye ise şuan yalnızca potansiyelinin yüzde 10-12’sini ancak kullanıyor. Sadece İstanbul’da gerçekleştirilmesi planlanan projeler bile düşünüldüğünde 20 Avrupa şehri kurmakla denk bir iş potansiyeli vardır. Fakat gözden kaçırılmaması gereken artık Avrupa’nın sınırlarının sonunda olduğu, 20 yeni şehir kurulmayacağıdır. Oysa Türkiye’de doldurulması gereken daha çok alan mevcuttur. Genç, dinamik, gelişmeye açık yapısıyla Avrupa yapılanması içinde Türkiye elbet ki altın çocuktur. Aslında bu söz pazarda ne kadar büyük işler yapmayı hedeflediğimize bir işarettir. Atak ve agresif bir ticaretten yanayız. Büyümeyi bu şekilde kalıcı hale getireceğiz. Türkiye önemli bir ülkedir denilseydi sıradan bir ifade olacaktı. Oysa ki altın çocuk vurgusu firmanın gözündeki önemi daha iyi betimlemiştir. matbaa&teknik: KM-1 ve bizhupC1100 ile Türkiye pazarında nasıl bir konum oluşturmayı amaçlıyorsunuz?

Gürsel Ak: Genel olarak drupa 2012 ile birlikte tüm dünyaya ofsetin dijitalleştiği ve Çin ile Türkiye’nin pazar değerinin arttığı mesajı verildi. Bununla birlikte yenilik anlamında çok fazla teknoloji sunulmadı. Belki de alanımızda yeni makineler sunan tek marka Konica Minolta’ydı. Özellikle C1100 modelimiz çözüm ticareti segmentinde yer alan bir makine. KM-1 olarak isimlendirilen Komori ile birlikte geliştirdiğimiz cihazımız ise ofsetin kalbine girmeyi hedefleyen bir teknolojidir. Firmamız drupa 2012’nin bahsettiğimiz mesajı vereceğini hissetmişçesine geliştirdiği teknolojileri pazara sundu. drupa’da makine sergilemekten çok ne tür yeni işler yapılabileceğini matbaacılara gösterdik. Amacımız sadece ürün satmak değil, o ürünle müşterimizin iş sürekliliğini yakalayarak para kazanmasını sağlamaya çalışıyoruz. Dijital bir baskı teknolojinin 50x70 ebatında baskı yapması bir rüyaydı. Sunduğumuz teknolojiler ile bu rüyayı gerçeğe dönüştürmüş bir firmayız. Bu ürünlerle ilgili pazar verilerini ve adetsel bilgileri daha sonra kamuoyu ile paylaşacağız. matbaa&teknik: B2 formatlı inkjet çözümlerinin basım endüstrisinde yer almasını mümkün görüyor musunuz? Sizce ne kadarlık bir zamana ihtiyacı var? Gürsel Ak: 50x70 ebatında baskı yapan B2 formatlı KM-1 ürünümüzü sunduğumuz alanın bu teknolojiye ihtiyaç duyduğunu

düşünüyoruz. Matbaa sektöründen gelen talepler neticesinde geliştirilip sunulan bir ürün grubu. Üretim maliyetlerin odaklanılan bir noktada Türkiye pazarı kendi çözümünü bulacaktır. 1 yıldan geç olmamak kaydıyla bu alana yönelik ürünümüz KM-1 Türkiye pazarında başarılı bir şekilde yerini alacaktır. matbaa&teknik: Türkiye pazarındaki şuan ki konumunuz nedir? Türkiye’deki toplam dijital baskı pazarının muhtemel büyüklüğü konusunda rakamsal verilere sahip misiniz? Gürsel Ak: Ofset pazarı içindeki dijitalin büyüklüğünü paylaşabileceğimiz veriler Türkiye’de hiçbir üreticide yok. Matbaa ve baskıcı sayısının kesin olarak bilinemediği bir pazarda bu verilere ulaşmak zaten imkânsız. Fakat kağıt adediyle ölçülen çıktı hacminden bakılacak olursa yüzde 1’ler seviyesinde olduğunu tahmin ediyoruz. Nereden bakarsanız bakın çok ciddi bir potansiyeli olan bir pazar. Özellikle ofset yatırımları dijitale kaymaya başladıkça çok büyük bir açılım yaşanacağını düşünüyorum. Konica Minolta 2011 verilerine göre ofis renkli baskı çözümleri segmentinde birinci sırada yer aldı. Siyah-beyaz ile renkli çözümler segmentlerinin toplamında ise ilk üç marka içindeydi. Renkli de pazar payımız yüzde 23,4, siyah-beyazda yüzde 11’dir. 2012 yılında ise başlatacağımız agresif kampanyalarımızla tüm alanlarda liderlik hedefliyoruz.

ayın konusu

matbaa&teknik

KIP C7800 Renkli Baskı Sistemi Konica Minolta’dan geniş format renkli baskı sistemlerinde büyük yenilik; KIP C7800. KIP marka geniş format baskı sistemlerinin Türkiye distribütörü Konica Minolta Turkey İş Teknolojileri A.Ş., yeni geniş format renkli baskı sistemi KIP C7800’ü pazara sundu. Düşük işletme maliyetleri ile yüksek değerde fayda sağlayan KIP C7800 geniş format baskı pazarının gereksinim duyduğu ve talep ettiği tüm özellikleri bir arada barındırıyor. LED tabanlı yenilikçi geniş format baskı sistemi KIP C7800, yüksek seviyede kalite, hız ve maliyet verimliliği talep eden kullanıcılara ve baskı merkezlerine eşsiz bir çözüm oluşturuyor.

Çizim, CAD Baskısı ve Haritalar için İdeal Baskı teknolojileri devi Konica Minolta tarafından pazara sunulan KIP C7800, dünyanın ilk ve tek kuru toner sistemi ile çalışan LED tabanlı renkli ve siyah&beyaz geniş format baskı sistemi olma özelliğini taşıyor. KIP C7800 baskı sistemleri teknik çizimler, şemalar, CAD baskıları, mimari çizimler ve haritalar gibi uygulamaların gerek renkli gerekse siyah&beyaz üretimi için ideal bir çözüm olarak öne çıkıyor. Linux tabanlı RIP ünitesi Caldera ile donatıldığında yüksek kalitede poster üretim imkanı da sunan KIP C7800 bu artı özelliği sayesinde baskı merkezlerine kaliteli ve hızlı poster üreterek müşterilerinin anlık taleplerine cevap vermelerini sağlıyor.

Rulo Besleme ile Kesintisiz 480 Metrekare Baskı 600 x 2400 dpi baskı çözünürlüğüyle saatte 390 metrekare siyah&beyaz ve saatte 325 metrekare renkli baskı hızına sahip KIP C7800; daha fazla üretkenlik için üç rulodan oluşan kağıt giriş kapasitesi ile toplam 480 metrekare medyayı destekliyor. Sistem ayrıca özel medya türleri ve farklı kağıt ebatları-

nın tabaka olarak beslenmesine imkan tanıyan Bypass tepsisine de sahip. KIP C7800 renkli ve siyah&beyaz baskılar için sunduğu iki ayrı numaratör özelliği ile işletme ve toplam sahip olma maliyetinde iki farklı makineymiş gibi değerlendirilebiliyor. KIP C7800’ün sunduğu diğer özellikler arasında 4000 gram kapasiteye sahip işlerin kesintiye uğramadan baskılanmasını sağlayan CMYK tonerler, kullanım rahatlığı sunan renkli dokunmatik entegre kullanıcı paneli ve medyaların otomatik kalibrasyonunu sağlayan kağıt aktarım bandı bulunuyor. Ergonomik tasarıma sahip rulo mil sistemi kağıt rulolarının çekmecelere yüklenmesinde kolaylık sağlıyor. Farklı ebatlardaki ve boyutlardaki medyaların kullanıldığı baskı işlerinde çekmeceler arasındaki otomatik geçiş üretim sürecinin kesintiye uğramadan hızlı bir biçimde gerçekleşmesine imkan tanıyor.

Suya ve Güneşe Mukavim Kuru Toner KIP C7800, suya ve güneş ışınlarına dayanıklı kuru toner teknolojisi sayesinde dış mekan uygulamalarına yönelik ürünlerin üretilmesine de imkan tanıyor. İlave edilebilen dikey kesim özelliği ile posterlerin baskı çıkışında hazır olmalarını sağlıyor.

ayın konusu

matbaa&teknik

2008 yılında, İzmir'de Teoman Kestellioğlu ve Özkan Acar tarafından kurulan Optimum Dijital, dijital baskı konusunda firmalara çözüm ortaklığı sunmaya devam ediyor. Kestellioğlu ve Acar, uzun yıllardan bu yana sektörde edindikleri tecrübe ve deneyimi Optimum çatısı altında müşterilerine sunarak, dijital baskı alanında bölgedeki matbaa ve ajanslara hizmet veriyor. Optimum Dijital Baskı Merkezi, verdiği iyi hizmetle İzmir’de dijital baskı alanında önemli bir yer edinmiş durumda. Müşterilerinin isteklerine daha iyi cevap verebilmek adına geçtiğimiz günlerde makine parkını önemli ölçüde revize eden ve bünyesine kattığı makinelerle dijital baskı anında tam hizmet sunan Optimum, bu yatırımlarıyla hem baskı kalitesini hem de baskı kapasitesini artırmış oldu.

“Dijital Baskı Ön Planda” Dijital baskının önemine değinen firma ortakları Kestellioğlu ve Acar, yaptıkları açıklamada; “Baskı teknolojisindeki yenilikler ve dijital renkli baskı teknolojisinin olgunlaşması, ofset baskıya göre hem süre hem de maliyet açısından daha tercih edilir duruma gelmiştir. Özellikle günümüzde baskı işlerindeki düşük tirajlar ve hemen basılabilme olanakları, dijital baskıyı ön plana çıkarmıştır. Optimum Dijital olarak bizler de, teknolojideki devam eden yeni gelişmeleri yakından takip ederek özellikle matbaa ve ajansların düşük tirajlardaki işlerini dijital ortamda basılma olanağı sunmaktayız” diyorlar.

Düşük Tirajlı İşlerde Daha Hızlı ve Daha Ekonomik Çözümler Hem basım sanayi, hem de dijital baskı sistemlerinde değişen müşteri ve pazar koşullarına göre dijital teknolojide sürekli bir değişimin olduğunu da vurgulayan Kestellioğlu ve Acar, “Optimum Dijital bünyesindeki yeni dijital makine parkı ile müşte-

rilerinin düşük tirajlı işlerde daha ekonomik ve daha hızlı sonuç almalarını sağlamaktadır. Dijital baskı makinelerimizle matbaaların ve ajansların kurumsal işlerinde baskı öncesi birebir işin son halini görmelerini sağlıyoruz.

Yeni Yatırım; Konica Minolta Bizhub C8000 Hizmet kalitemizi artırmak adına yaptığımız yeni yatırımlarımızla müşterilerimize daha iyi hizmet vermeye başladık. Bünyemize kattığımız Konica Minolta Bizhub C8000 modeli ile 64-350gr. kağıt aralığında ve dakikada 80 sayfa baskı özelliği ile çok iyi sonuçlar üretiyoruz. Makinemiz 1200x1200dpix8 bit baskı çözünürlüğüne sahip. Maksimum baskı ebadı 33x48cm olan makinemizde farklı materyallere; asetat, aydınger, transfer kağıdı, fantazi kağıda çok iyi sonuçlar elde edebiliyoruz. Baskı sonrası özellikleriyle de müşterilerimize iyi sonuçlar sunabiliyoruz. Bu makinemizin kitap yapma özelliği ile tel dikişi yanı sıra sıcak tutkal cilt yapma özelliği, traş alma özelliği mevcut. Bir işi; basımı, katlanması, dikişi (ciltlemesi) ve kesimi ile bitmiş şekilde çok kısa sürede teslim edebiliyoruz” dediler.

Optimum Dijital’in basım sanayinin yanı sıra kurumsal firmalara da hizmet sunduğunu ifade eden Kestellioğlu ve Acar, sözlerini şöyle sürdürdüler; Reklamcılık faaliyetlerimizi en iyi şekilde kullanarak, direkt firmalara kurumsal çalışmalar yapabilmekte ve en ince ayrıntısına kadar çözüm sunabilmekteyiz. Yani, yeni kurulan bir firmanın kurumsal logosu, internet sitesi, tabelası, matbuu evrakları, etiketleri, iç dış mekan ve araç giydirmeleri, davetiye, kartvizit, el ilanı, broşür, ürün kataloğu, takvim, afiş, kutu, menü, faaliyet raporu, andaç, ürün kartları, kişisel kimlik ve fatura kartları, cd etiketi, cd çoğaltma ve promosyon işlerini kendi bünyemizdeki grafik departmanımızla en iyi şekilde sunmaktayız.”

“Maksimum Kalite, Minimum Fiyat” “Firmaların kendi içerisinde kullanmak veya dağıtmak amacıyla evrakları renkli veya siyah beyaz fotokopilerinin çoğaltılması, ciltlenmesi çok kısa sürede aslına uygun olarak teslim edilebilmektedir. Firmamızın adından da anlaşılacağı üzere Optimum en iyi olan hizmeti vermekte, maksimum kaliteyi minimum fiyatlarla sunmakta, yoluna emin adımlarla bu yolda devam etmektedir.”

ayın konusu

matbaa&teknik

Epson’un Türkiye Distribütörü Lidya Grup Oldu Yeni dönemde CAD, iç-dış mekan baskı pazarına yoğunlaşacak olan Epson, Lidya Grup’u Türkiye pazarında tek distribütör olarak atadı.

Doküman çözümleri alanında faaliyet gösteren Lidya Grup 10. yılını geride bırakırken istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Bu strateji paralelinde büyümesine yön veren Lidya Grup, Nisan itibariyle Epson Türkiye distribütörü oldu. CAD, iç-dış mekan baskı pazarına yoğunlaşacak olan Epson, Lidya Grup’u bu pazarda tek yetkili olarak atadı. Pazarlamanın en önemli unsurlarından biri olan renk, günümüzde onu ortaya çıkaracak ileri seviye baskı teknolojileriyle gücüne güç katıyor. Özellikle reklam sektöründe kullanılan malzemelerin hızlı basılması, yüksek kalitede üretilmesi ve çevre şartlarına dayanıklı olması, yapılan tanıtımın da etkisini aynı oranda artırıyor. Doküman ürünleri pazarının öncü markalarından Japonya menşeli Epson, maliyet kalemi olmayan baskı

kafaları, başta mürekkep olmak üzere cihaz ömrünü doğrudan etkileyen kaliteli sarf malzemeleri ve kaliteli baskıyla eş anlamlı olan Micro Piezo teknolojisiyle rakipleri arasında farklılaşıyor ve bu farkı Lidya Grup’la birlikte ön plana çıkarmaya hazırlanıyor.

Türkiye Pazarında Hedef %25 Geniş format yazıcı pazarında Avrupa’da % 25’lik pazar payı ortalamasıyla 2. sırada yer alan Epson, Türkiye pazarındaki iddiasını Lidya Grup’la işbirliği yaparak bir kez daha ortaya koydu. Türkiye’de 2011 yılında % 20 (Kaynak: Infosource 2010-2011) büyümenin yaşandığı geniş format yazıcı pazarında 2012 yılı pazar hedefini % 25 olarak açıklayan Epson Türkiye Genel Müdürü Sevil Kanat,”Lidya Grup’la güçlerimizi birleştireceğiz” dedi.

Lidya’yla Yeni Bir Dönem 2011 yılını % 34’lük bir büyüme ile kapattıklarının altını çizen Lidya Grup Genel Müdürü Bekir Öz “Lidya Grup iş ortaklarıyla her zaman güç birliği yapmış ve büyük hedeflere ulaşmıştır. Epson’ın üstün teknolojiye sahip geniş format ürünleriyle fotoğrafçılık/tasarım, reklam ve prova baskı alanında yeni bir döneme imza atacağız. Güçlü pazarlama stratejilerimiz, Epson’ın genişleyen ürün yelpazesi ve güçlü makina parkuru sayesinde CAD ve iç&-dış mekan ürün kategorisinde iddiamızı ortaya koyacağız” dedi.

ayın konusu

matbaa&teknik

Kolay Kullanım, Sağlamlık ve Hassasiyet ile Ön Plana Çıkıyor

Teknoset’in Sunduğu Dijital Sonlandırma Çözümleri Berkay Erdem Teknoset Ltd.

Teknoset dijital baskı sonlandırma konusunda hassasiyet, sağlamlık ve kullanım kolaylığı olan makineleri ön plana çıkartıyor.

Uchida Aerocut Quattro - Otomatik Kesim, Crease, Perfore Yardımcınız Dijital olarak basacağınız 36x52cm ebadındaki dokümanlarınızı Adobe Illustrator'da dizayn edip montajını yapıp bir kopyasını da Uchida AeroCut Quattro'ya gönderdiğinizde makina da otomatik olarak kesim, pilyaj, perforaj, hatta yatay perforaj yapacak şekilde ayarlanıyor ve sizin elemanınıza sadece printerden çıkan dokümanı alıp kesim makinasına koymak kalıyor. Uchida'nın yeni geliştirdiği bu yüksek teknoloji makinası dijital basımevlerinin baskı sonrası kesim işlerini büyük ölçüde kolaylaştırıyor. Özellikle kartvizit kesiminde 350 gsm selofanlı tabakaları servo teknoloji yardımıyla istenen ölçüde kesiyor, iki kalıp arasında crease (pilyaj) yapıyor, dik ve yatay perfore atabiliyor. Uchıda Aerocut Quattro sayesinde kartvizit çarpık mı kesildi veya kapak pilyajını nasıl yapacağım diye veya bir davetiyeyi, posta kartını, lokanta menüsünü nasıl kesip kıracağım diye düşünmenize gerek yok. Makina hafızasında kayıtlı hazır şablonlardan birini yüklemeniz veya sizin kendinize göre yapmış olup hafızaya attığınız bir şablonu çağırmanız veya Adobe Illustrator plug in vasıtasıyla bilgisayarınızdan kesim bilgisini göndermeniz yeterli. Makinanın işletmenize kazandıracağı başlıca katma değerler, kesim kalitesi, creasing ile toner çatlamasını önlemek, usta giyotin elemanı tasarrufu ve zaman tasarrufu olacaktır. Uchida Aerocut serisi 36x 52 cm ebadında kağıtları, flex modu ile 90 cm'e dek dökümanları işleyebilmektedir. Dikey ve yatay kesim bıçaklarının pozisyonları 0.1 mm hassasiyetle ayarlanabilmektedir. Makina baskı sırasında döküman üstüne basacağınız ''cutting mark'' (kesim işaretini) okuyarak baskı sırasında oluşabilecek kağıt uzamalarına karşı kendini kompanse ederek kesimin baskıya uygun yapılmasını sağlıyor. Uchida Aerocut Quatro giyotin kullanımını büyük ölçüde ortadan kaldıracak, 3 işlemi (kesme, crease, perfore) aynı anda yapabileceğiniz

ve ayar için hiçbir zaman kaybetmeyeceğiniz bir yardımcı makinadır. Detay : http://www.teknoset.com.tr/uaquattro.htm

Uchida Çantasız Masa Üstü Katlama Makinaları Uchida'nın klasik katlama yapan makinalarını artık çantasız olarak ve sessiz makinalar olarak yapacak. Kağıdın çantada sipere çarparak yön değiştirmesi yerine frenlenerek durdurulup merdaneler tarafından geri çekilerek yön değiştirmesi ve katlanması esasına dayanan yeni teknoloji dünyada bir ilk. Teknoset tarafından Türkiye'ye 2013 yılında getirilmeye başlanacak.

kapalı yapılmış. İç sayfaları 300 gsm kağıt, selofanlı malzeme ve plastik malzeme olan kitapları ciltlemek üzere tasarlanmış olan makinalar saatte 150, 300 ve 450 kitap kapasiteli modelleri ile Teknoset tarafından Türkiye'ye Ekim 2012'den itibaren getirilmeye başlanacak.

Morgana Docufold PRO

Uchida U-Coater 2 mikron kalınlığında laminasyon filmi kullanıldığı için filmin makinada kullanılmayan kısmı buharlaşarak yok olan ve bu şekilde makinaya verdiğiniz dökümanı aynı şekilde alabildiğiniz, hiçbir kesme, koparma işlemine gerek olmayan bu teknoloji ile aynı makinada sadece laminasyon filmini değiştirerek; • T a m yüzey kaplama, • Kısmi Kaplama (sadece tonerli bölgelere), • Sıcak varak (sadece tonerli bölgeye) yapılabiliyor. Mat veya parlak film seçeneği var. Otomatik veya manuel besleme seçeneği var. Türkiye lansmanı Teknoset tarafından 2012 yılı sonunda yapılacak.

Morgana Digibook 150 / 300 / 450 Çok farklı ve çok yüksek kalite konsepti ile hazırlanmış olan pur tutkallı kapak takma makinalarında iş sonunda makina temizliği hiçbir makina parçası el ile temizlenmeden tamamen otomatik olarak gerçekleşiyor. İş sonunda atılan pur tutkal miktarı sadece bir kaç gram seviyesinde. Sistem hiçbir hava teması olmayacak şekilde tamamen

Morgana'nın uzun yıllardır Türkiye'de satılmakta olan ve büyük beğeni toplayan 2 çantalı ve 365 x 650 mm ebadındaki Major modelinin teknolojik olarak geliştirilmiş bir devamı niteliğindeki ''Docufold PRO'' model katlama makinası özellikle kullanım panelinin çok sevimli ve makina kullanımının da çok eğlenceli oluşuyla dikkati çekiyor. Makinayı kullanmak için hiçbir şekilde usta olmak gerekmiyor. Dokunmatik ekrana dijital olarak kağıt uzunluğunu girin, istediğiniz katlama şeklini seçin, kompresör tuşuna ve sonra start’a basın. Ayar değişikliği sadece 5 saniye. Hız, 27.500 / saat (A4 için). Üstten non stop yükleme. Katlama pozisyonlarını ekran üstünden 0.1mm hassasiyetle değiştirebiliyorsunuz. Hız değişimi kademesiz. Katlama zorluğuna göre fasılalı besleme, sürekli besleme seçenekleri var. Katlanmış işleri istediğiniz sayıda takımlar halinde ayırarak toplama, total ve düşmeli sayaç makinanın diğer özellikleri. Perfore aparatı ise makina ile birlikte standart olarak veriliyor. Morgana Docufold PRO dijital matbaalardan 70x100 matbaalara dek tüm basımevlerinin forma haricindeki katlama işlerinin büyük kısmını yapabileceği bir makina.

ayın konusu

matbaa&teknik

Ilumına Serisi Dijital, Renkli Baskı Makineleri Tevfik Elbeyli Teknograf Ltd.

Teknograf ltd. firmasının yetkili distribütörü ve teknik servis sağlayıcısı olduğu, konusunda dünyanın önde gelen üreticilerinden Xante/USA firması tarafından yüksek kalite ve en son teknolojiye sahip olarak imal edilen Ilumına serisi dijital baskı makineleri, üstün ve avantajlı özelliklere sahip bulunmakta ve çeşitli malzemelere, çok çeşitli baskı işlerinin yüksek kaliteli olarak, süratle, kolaylıkla ve ekonomik bir şekilde yapılabilmesine imkan vermektedir. ILUMINA serisi dijital baskı makineleri ile 650gr/metrekareye kadar karton ve kağıtlara kartvizit, davetiye ve tebrik kartı, kartela baskıları, 33 cm en x 120 cm boyuna kadar katlamalı/çok sayfalı broşür/takvim/banner, mektup ve torba zarf, antetli kağıt, kendinden karbonlu fatura ve makbuz, kağıt ve plasik kaplı magnet, kendinden yapışkanlı etiket/çıkartma Baskıları yapılabildiği gibi Ilumina serisi dijital baskı makinelerinde yapılan baskıların üzerine, klişe kullanmadan sıcak transfer tekniği ile veya klişe kullanarak varak yaldız baskısı, termal film laminasyon (selofan kaplama) yapılabilmektedir.

Ilumina serisi dijital baskı makinelerinde kullanılan toner, drum, transfer kayışı ve fuser, baskı maliyetinin baskı alanına göre oluşmasını sağlıyacak biçimde satın alınabilmektedir. Böylece, kartvizit, fiyat listesi, etiket ve benzeri işler, kopya başına ücret hesaplama sistemi ile satılan makinelere kıyasla, çok daha ekonomik bir şekilde yapılabilmektedir. Kopya başına ücret hesaplama sistemi ile satılan ve Ilumina serisi dijital baskı makinelerinin baskı kalitesi ve kapasitesi ile kıyas-

lanabilecek özelliğe sahip makinelerin fiyatları, Ilumina serisi dijital baskı makinelerinin fiyatlarının 3-4 katı üzerindedir. Bu durumda, kopya başına ücret hesaplama sisteminin bazı cins işlerde sağladığı baskı maliyeti avantajı, makine satın alınır iken ödenen yüksek fiyat ile çok önceden kaybedilmiş olmaktadır.

Ilumina serisi dijital baskı makineleri, başlıca aşağıda belirtilen önemli ve üstün teknik özelliklere sahiptir: 1. Ilumina 502GS serisinde 502gr/m2, 650GS serisinde 650gr/metrekare gramajlı kartonlara yapılabilen baskılar, piyasada mevcut hiçbir marka toner sistemli dijital laser baskı makineleri tarafından yapılamamaktadır. Ilumina ile yapılabilen zarf baskılarınında piyasada mevcut makinelerin birçoğu ile yapılabilmesi mümkün olmamaktadır. 2. Ilumina serisi makinelerde kaset’den besleme ile A3+(305x457mm) ebadına; MP veya Asansörlü besleme tertibatları ile 33 x 120 cm ebadına kadar baskı yapılabilmektedir. 3. Ilumina serisi makinelerde tek renk 40 adet/dk, renkli 36 adet/dakika süratle (60-105 grmetrekare, A4 ebadında kağıtlar için) baskı yapılabilmektedir. 4. Bütün modellerde standart olarak verilen kağıt besleme kasetine 530 tabaka kağıt (75gr/metrekare) yüklenebilmektedir. 502GS ve 650GS modellerinde, 4 kaset ilavesi ve MP beslemeye yüklenebilen 230 tabaka kağıt ile birlikte toplam 2880 tbk (75 gr/m2) yükleme kapasitesi elde edilebilmektedir. 5. 502GS ve 650GS modellerinde MP besleme tertibatına, kalınlığa bağlı olarak 50 adet’e, PP502GS ve PP650GS Production Press modellerinde Asansörlü Yükleme Tertibatına, 600 adede kadar Zarf ve 4000 tabakaya (75-105 grm2) kadar kağıt yüklenerek baskı yapılabilmektedir.

ayın konusu

6. Harmanlama özelliğini kullanarak, baskı işlemini sayfa sırasıyla takım halinde ve zig-zag istifliyerek yapabilmek ve kendinden kopyalı kağıtlara, numara basarak fatura, irsaliye ve makbuz işlerini yapabilmek mümkün bulunmaktadır. 7. Ilumina serisi makineler, 1200 x 600dpi fiziksel rezolüsyonu sanal olarak 2400x2400dpi’a yükselten ve böylece çok sayıda renk tonlarının, en ince detayların ve renk derinliğinin ile elde edilebilmesini sağlıyan MultiBit baskı teknolojisine sahiptir. 8. Ilumina serisi makinelerde, bağlandıkları bilgisayara RIP yazılımı yüklenmesi ihtiyacını ortadan kaldıran Hardware Adobe RIP kullanılmakta ve ofset baskı kalitesinde, tramlı baskılar elde edilebilmektedir. 9. Ilumina serisi makinelerin bütün modelleri ile birlikte verilen iQueue(Ayqu) Color Smart Workflow yazılımı, Baskıların renk, kontrast ve parlaklık değerlerinin ayarlanabilmesini, Farklı tram cinsleri & sıklıkları ile baskı yapılabilmesini, Baskı maliyetlerinin hesaplanabilmesini ve Spot Renklerde Pantone fomül renkleri ile eşleştirme yapılabilmesini (opsiyonel’dir), Elektronik montaj, Rotasyon yapılabilmesini, Kesim İşaretlerinin & Skalaların basılabilmesini, Networking, Job Ticket Editing, Color Management, Monitor Preview, Auto Scene Modes uygulamalarının yapılabilmesini sağlamaktadır. 10. Ilumina serisi makinelerde drum üzerine pozlama işlemi, toner sistemli diğer marka dijital baskı makinelerinde kullanılan, çok hassas, kısa kullanım ömrüne sahip, yüksek hızla dönen ayna sistemi ve laser ışınları ile pozlandırma yapan makinelerden farklı olarak; hareketli parçası olmıyan, çok uzun ömürlü ve servise ihtiyaç göstermeyen, çubuk üzerine yerleştirilmiş çok sayıda LED micro-ampulden oluşan, hareketsiz, ışık sistemi ile gerçekleştirilmektedir. 11. Ilumina serisi makinelerde kullanılan özel yapıdaki toner sürtünmeye, su ve alkole dayanıklı baskıların yapılabilmesini sağlamakta ve cihazın ısıyla sabitleme ünitesinde silikon kullanılmadığı için yapılan baskıların üzerine Film Laminasyon (selofan kaplama) ve Varak Baskısı yapılabilmektedir. Teknograf firması tarafından satışı yapılan makineler fabrikasyon hatalara karşı imalatçı firmanın ve firmanın garantisine sahiptir. Makinelerin kurulumları ile kullanıcı eğitimleri firmanın teknik servisi tarafından sağlanmaktadır. Firmanın satışını yapmakta olduğu diğer makine, alet ve malzemeler hakkında www.teknograf.com.tr web sitesine girerek ön bilgi edinilebilmesi mümkündür.

ayın konusu

matbaa&teknik

Ebru Dijital’den Önce Showroom, Sonra Üretim Tesisi Fotoğraf albümü ve foto kitap alanının güçlü isimlerinden Ebru Dijital, İstanbul Bölge Müdürlüğü’nün resmi açılışını düzenlediği kokteylle 18 Haziran’da gerçekleştirdi.

Bir yıllık tanıtım çalışmalarının ardından İstanbul’da üretim tesisi de kurmayı planlayan şirket, gerçekleştireceği yatırımla kapasitesini iki katına çıkarmayı amaçlıyor. Davetli sayısının fazlalığı nedeniyle firmanın İstanbul Bölge Müdürlüğü ve showroomunun açılış programı 18-21 Haziran tarihleri arasına yayıldı. İstanbul sınırları içerisindeki 1300 firmadan yetkililerin davet edildiği etkinlik ise ilgiyle takip edildi.

“Foto Kitap Tesisi Kuracağız” Yeni yapılanmayla ilgili görüşlerini alma fırsatı bulduğumuz İcra Kurulu Üyesi Halil Karaman şunları aktardı: “Kütahya’da 1980 yılında kurulan şirketimizin ana üretim tesisimiz İzmir’de bulunuyor. Firmamızda 120 çalışan istihdam ediyoruz. Fotoğraf ve albüm pazarında bölgesinde adından söz ettiren bir firmayız. Türkiye’de 2 bine yakın bayiliğimizin de katkısıyla geniş bir pazarlama ağına sahibiz. Yurtdışına da ihracat gerçekleştiriyoruz. Hollanda ve Almanya’da bayilerimiz var. Bu bayilerimizle Avrupa pazarına hizmet veriyoruz. Yine Dubai, Suudi Arabistan ve Katar’da ürünlerimizi pazara sunuyoruz. Mevcut yapımızı daha da genişletmek adına İstanbul’da da 1 yıl içinde üretime geçmeyi planlıyoruz. 1 yıllık tanıtım çalışmalarının

sonunda İstanbul’a albüm, davetiye ve foto kitap üretimi yapan bir tesis kuracağız. Şuanda açtığımız showroom ile pazarlama ağımızı geliştirmeyi hedefliyoruz. Bayileri aracılığıyla müşterilerine hizmet veren firmamızda 14 arkadaşımız pazarlama ve tanıtımda görev alıyor.

Müşteriye Özel Kişileştirilmiş Hizmet Gözlemlerimiz neticesinde İstanbul’da faaliyet alanımız açısından bir boşluk olduğunu düşünüyoruz. İstanbul her anlamda gelişmiş bir şehir olmasına karşın özellikle fotoğraf albümü ve foto kitap alanında çok ileri bir noktada değil. Özellikle yeni yapılanmamızla hem İstanbul ayağımızı güçlendirecek

hem de pazardaki mevcut boşluğu doldurmaya çalışacağız. Dünyada yaygınlaşmaya başlayan Türkiye’de ise yeni yeni duyulan foto kitap konusunda önemli yol katetmiş bir firmayız. Kişileştirilmiş ürünlerimizle müşterilerimize farklılaşmış bir hizmet sunuyoruz. Dijital baskı teknolojisinde yüksek kaliteye sahip makinelerimizin de katkısıyla müşterilerimize bir adet sınırlı foto kitap hizmeti bile verebiliyoruz. Bir matbaanın 500 adetten aşağı bu hizmeti vermesi düşünülemez bile. Türkiye yeniliklere açık yapısıyla potansiyeli oldukça yüksek bir pazar. Gerçekleştireceğimiz yatırımla birlikte kapasitemizin iki katına çıkacağını öngörüyoruz.”

ayın konusu

matbaa&teknik

Dijital Baskı, Serigrafi Pazarını Domine Edecek HP Grafik Çözümleri’nin en son teknolojisi geniş formatlı endüstriyel ürünü HP Scitex FB7600 Endüstriyel Baskı Makinesi, işletmelerin ihtiyaç duyduğu hız ve kaliteyi sağlıyor. Sahip olduğu şirketleri ileriye taşıyan ürün, İzmir’de faaliyet gösteren Sistem Serigrafi tarafından satın alındı.

HP Geniş Formatlı Baskı Bölümü Orta Doğu, Akdeniz ve Afrika (MEMA) Bölgesi Satış Yöneticisi Jean Marc Blum

M. AKİF TATLISU - 80’lerin başında TOP 10 listelerinde yerini alan bir şarkı vardı. “video killed the radio star” Görüntülü kliplerin radyo yıldızlarını nasıl yendiğini anlatıyordu. 20 Haziran günü katıldığımız toplantıda duyduklarım bana bu şarkıyı hatırlattı. Bu toplantı sonrası şarkının yeni versiyonu dijitalin serigrafinin yerini nasıl aldı, olmalı diye düşündüm. Bu düşünceye sebep olan şey elbette HP’nin pazara bakışı ve hedefleri. Dijitalin serigrafiyi nasıl yendiğini öğrenmeden evvel toplantıdan bahsedelim:

İlk HP Scitex FB 7600, Sistem Serigrafi’ye İşletmeleri ileriye taşımak için ihtiyaç duyulan hız ve kalitede üretim imkanı sunan HP Scitex FB7600 Endüstriyel Baskı Makinesi için İzmir’de Sistem Serigrafi’nin baskı tesislerinde bir toplantı yapıldı. HP Grafik Çözümleri’nin endüstriyel ürünü HP Scitex FB7600 ürünü tanıtıldığı toplantı, HP Geniş Formatlı Baskı Bölümü Orta Doğu, Akdeniz ve Afrika (MEMA) Bölgesi Satış Yöneticisi Jean Marc Blum ve Sistem Serigrafi Genel Müdürü Fatma Gencer ev sahipliğinde yapıldı. HP Grafik Çözümleri’nin inovatif yaklaşımı sayesinde endüstriyel anlamda ihtiyaçları maksimum düzeyde karşıladıklarını söyleyen HP Geniş Formatlı Baskı Bölümü Orta Doğu, Akdeniz ve Afrika (MEMA) Bölgesi Satış Yöneticisi Jean Marc Blum, Sistem Serigrafi’yle yapılan iş ortaklığından dolayı çok mutlu olduklarını söyledi. HP Scitex FB7600’ün kaliteli üretimin en uygun maliyetlerle sağlanmasına imkan tanıdığını ifade

eden Blum, “Şirket olarak amacımız küçük, büyük tüm işletmelerin ihtiyacı olan ürün ve hizmetleri en kaliteli şekilde sunmaktır. Bu ürün ve hizmetleri sunarken de işletmeler için çok önemli olan maliyet unsunura da dikkat ediyoruz” dedi. Sistem Serigrafi’nin HP Scitex FB7600 ürün ve hizmetlerine yönelik olarak memnun kalacaklarından emin olduklarını ifade eden Blum, “HP olarak ürün ve hizmetlerimize sonsuz güvenimiz var. İşletmelerin ihtiyacı olan hız, kalite ve uygun maliyet koşullarını sağlıyoruz. Diliyoruz ki, Türkiye’de faaliyet gösteren ve endüstriyel baskı alanında çalışan firmalar ürün ve hizmetlerimizden maksimum düzeyde yararlanır” diye konuştu.

Müşterilerimizin Tüm Gereksinimlerini Karşılıyoruz Sistem Serigrafi Genel Müdürü Fatma Gencer, serigrafide “ISO” kalite belgeli ilk kuruluş olduklarını hatırlatarak, “Şirket olarak sahip olduğumuz makine parkı ve yüksek baskı kapasitesi ve deneyimi ile kaliteli, ekonomik, hızlı ve güvenilir çözümler suna-

rız. HP’nin endüstri harikası yeni ürün ve hizmetleri ile alanımızda daha da iddialıyız” dedi. Sistem Serigrafi’nin 9 bin metreye ulaşan entegre tesislerinde tüm baskı teknikleri (serigrafi, ofset, dijital) ile damla logo ve endüstriyel reklam üretim imkanları sunduklarını kaydeden Gencer, koşulsuz müşteri memnuniyeti ile hizmet sunduklarını söyledi. “Şirket olarak müşterilerimizi patron olarak görürüz. Bu nedenle alınan iş aynı şevk ve özen ile üretilir. Amaç müşterinin istediği nitelikte, kalitede ve sürede işi teslim edebilmektir. Hiçbir zaman bulunduğumuz durumla yetinmeyip, sürekli gelişimi hedefliyoruz. Böylece dünyadaki sektörel gelişmeleri yakından izliyor ve öncü kimliğimizle bunu ilk uygulayan firma olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.”. Sistem Serigrafi’nin, emsalsiz makine parkı ve bilgi birikimi ile banner, raket, billboard, etiket, stand baskıları yanında, özellikle ürün lansmanları ve kampanyalarda hızlı çözümler ürettiğini belirten Fatma Gencer, “Türkiye Açıkhava Reklamcıları Derneği (ARED), Avrupa Serigraficiler Birliği (FESPA)

ayın konusu

matbaa&teknik

üyesiyiz. Gelişen piyasa talepleri ve gereksinimler doğrultusunda oluşturulan endüstriyel reklam departmanımızda, Ufo Sign markası altında tasarım, üretim ve uygulamaları gerçekleştiriyoruz. Bu konuda yatırımlarımız ve vermiş olduğumuz hizmetler her geçen gün artmaktadır. Sistem Serigrafi olarak Açıkhava Reklam Mecrasına tam anlamı ile karşılık vermek ve müşterimizin tüm gereksinimlerine çözüm üretmek başlıca hedefimizdir” diye konuştu.

Doğru Baskıcı ve Doğru İşler için HP Scitex FB 7600 Toplantıdan önce bir araya geldiğimiz Mat Kağıt Yönetim Kurulu Başkanı Birgân İşeri ise HP Scitex’in FB 7600 ile serigrafi pazarının kısa bir sürede tek başına domine edebileceğini anlattı. FB 7600’ün endüstriyel baskı ile dijital baskının avantajlarını bir arada topladığını anlatan İşeri, bu trendi, üretim maliyetlerinin ve diğer serigrafi makinesi üreticilerinin ve uluslar arası fuarların ortaya koyduğunu söylüyor. Ancak İşeri’ye göre FB 7600’ün en önemli yatırım kriteri doğru baskıcı ve doğru iş: “HP Scitex FB 7600 Türkiye pazarı için yeni bir makine. Sistem Serigrafi ile ilk adımı attık ancak bu çok özel baskı makinesinin yakın bir gelecekte hem pazardaki konumu hem de başarısı açısından çok olumlu görüyorum. Yeter ki doğru müşteriler ve doğru işler için yatırım kararları alınabilsin. FB7600 hem serigrafi hem de dijital baskı alanında çok iyi bir pozisyona gelebilecek ve maksimum randıman sağlayabilecek bir makine. Aslında bu makine hakkında konuşurken dijital baskının tipik özelliklerinden bahsediyoruz. Kişiye özel, daha kısa tirajlı işleri rahatça, esnek bir şekilde yapabilme becerisi. Bu

s/s Mat Kağıt Yönetim Kurulu Başkanı Birgân İşeri, HP Scitex Genel Müdürü ve Başkan Yardımcısı Xavier Garcia, HP Geniş Formatlı Baskı Bölümü Orta Doğu, Akdeniz ve Afrika (MEMA) Bölgesi Satış Yöneticisi Jean Marc Blum

zaten dijital baskı makinesi olarak FB 7600’ün doğasında var. Diğer taraftan makinenin birçok olumlu teknik özellikler içerdiğini de söylemeliyim. Örnek olarak aynı ebatta dört malzemeyi aynı anda basma becerisini gösterebilirim. Bu beceri kullanıcısını rahatlatan ve baskı imkânlarını artıran bir özellik olarak ortaya çıkıyor. Bu makinemizin özellikle serigrafi pazarında yer alacağına olan inancımızın en önemli sebeplerinden biri de bu.”

Dijitalin Avantajları “Tüm dünyada hatta ülkemizde de özellikle dış mekan baskının hedefi olan kampanyalarda şehre göre hatta mahalleye göre

HP Scitex G. Afrika, Türkiye, Yunanistan Satış Müdürü Ekrem İscimenler

farklı kampanyalar olduğunu görüyoruz. Bir üreticinin mesela Kayseri’deki kampanyası ile İstanbul’daki kampanyası; hatta Şişli’deki kampanyası ile Gaziosmanpaşa’da yaptığı bir kampanya farklı olabiliyor. Bu da daha kısa tirajlı ve değişik baskılar gerektiriyor. Bu tip baskılar dijital baskı çözümlerinin de değerini ve faydasını artırıyor.”

Hızlı ve Endüstriyel Baskı İmkanı “Bunun yanında FB 7600 çok hızlı bir makine. Saatte maksimum 500 metrekare hıza ulaşabiliyor. Yani şu anda dijital baskı makineleri arasında en hızlı olanlardan bir tanesi. Aynı zamanda tamamen endüstriyel bir baskı makinesi. Benim doğru müşteri olarak belirttiğim kriterden kasdım da budur. Yüksek kapasiteli, endüstriyel baskı yapan baskıcılara esneklik getirmesi açısından çok önemli bir makine.” İşeri, sorumuzun üzerine HP Scitex’in bu yüksek performanslı makinelerinin serigrafi baskının yerini alma iddiası olduğunu, söylüyor. Bu iddia için de Sistem Serigrafiyi örnek gösteren İşeri, Sistem Serigrafi Genel Müdür Yardımcısı Murat Fedai’nin konuşması esnasında aynen tekrarladığı gibi; şirketin başlangıçta dijitale tamamen karşı olduğunu ancak avantajları fark edince ilk yatırım yapan şirket olduğunu söylüyor.

Serigraficiler, Dijitalin Avantajlarını Anlıyor “Evet, bu makinelerin, serigrafinin yerini alma gibi bir iddiası var. Ama ne kadar sürede ne kadar büyüklükte bir paya sahip ola-

ayın konusu

matbaa&teknik

sahip olduğumuza inanıyorum. HP dışında da malzeme alanında temsilciliklerimiz ve pazarın ihtiyaçlarına cevap verebilecek her türlü ürün gamına sahibiz şu anda. Hem kalite hem de maliyetler açısından doğru firmalarla çalıştığımızı ve doğru teknolojileri sunduğumuzu düşünüyorum.”

Pazar % 1, Dijital % 11 Büyüyor

Xavier Garcia’nın aktardığı bilgiler ışığında global olarak basılan tabela ve sergi ürünlerinin toplam ulaştığı rakam 6.2 milyar metrekare.

caklar şimdiden söylemek zor. Önümüzdeki beş sene içinde %40’a ulaşabileceğini düşünüyorum. Bundan sonra tam otomatik bir serigrafi baskı makinesi satışının önündeki en büyük rakibin HP Scitex olduğunu düşünüyorum. Geçtiğimiz Fespa ve drupa bu durumu teyid etti. Önümüzdeki Fespa’da da böyle olacağını tahmin ediyorum. Çünkü tam otomatik serigrafi baskı makineleri baskı öncesi ve sonrası da eklendiğinde dijitale göre çok yüksek bir yatırım maliyeti ortaya koyuyor. Burada dijitalin serigrafi önündeki en önemli dezavantajı metrekare baskı maliyeti idi. Serigraficileri engelleyen bir faktör olarak karşımıza çıkıyordu. Ancak dijital günümüzde artık serigrafi maliyetlerine yaklaşmıştır ve payını artırmaya hazırdır. Bunu söylerken bizim daha önce sattığımız Argon ve TYMI gibi markaların da dijitale geçiş yapmış olmalarını göz önünde bulunduruyorum.”

HP ile Çalışıyor Olmaktan Mutluyuz “Mat Kağıt HP ile birlikte hareket ediyoruz ve bu konuda doğru hareket ettiğimizi düşünüyorum. HP, ar-ge konusunda ve teknolojiler oluşturma anlamında lider bir firma. Basım endüstrisinde, yatırımlarını arttırdıkça gerek niş pazarlar gerekse endüstriyel üretim anlamında hızlı bir ilerleme sağladı. Biz de bu alanda HP ile birlikte hareket etmekten çok memnunuz. HP geliştirdiği teknolojileri ülkemize sunuyor olmaktan, baskı sektörünü rahatlatıcı, daha düşük maliyetlerle daha kaliteli baskılar yapılmasını sağlayacak teknolojileri sunabilir hale gelmekten gururluyuz. Pazar payı olarak da hem makine hem malzeme alanında ciddi bir pazar payına

Sistem Serigrafi’de gerçekleştirilen program öncesi HP Scitex Genel Müdürü ve Başkan Yardımcısı Xavier Garcia, HP Scitex’in gelecek planları ve bugüne kadar neler yaptığını anlatan bir sunum gerçekleştirdi. HP Scitex G. Afrika, Türkiye, Yunanistan Satış Müdürü Ekrem İscimenler’in Türkçe’ye çevirdiği sunumda Garcia, öncelikle dijital tabela ve gösteri ürünleri baskı pazarına dair bilgiler verdi. Garcia’nın aktardığı bilgiler ışığında global olarak basılan tabela ve sergi ürünlerinin toplam ulaştığı rakam 6.2 milyar metrekare. Bu baskının şimdilik yüzde 33’ü dijital ile basılıyor. Garcia’ya göre bahsedilen pazar sadece yıllık olarak %2 büyürken dijitalin payı yıllık olarak %11 büyüyor. Bu büyümenin % 55’i POP/POS iç mekan satış noktaları baskılarında diğer kısmı da dış mekan baskılarda gerçekleşiyor. POP/POS baskılarında büyüme ise %15 ve bu büyüme oranının tamamını analog baskı pazarından alıyor. Garcia, verdiği bu rakamlara bağlantılı olarak sözlerini şöyle sürdürdü:

Stratejimiz Büyüyen Pazarlara Çözüm Sunmak “Bu sebeple HP Scitex’in üretim stratejisi de bu %15 büyüme ile dikkat çeken pazara yönelik makineler üretmek. Bunu yaparken de dış mekan baskıları solventten Latex ve UV’e geçirmek stratejimizin önemli bir parçası. Bununla birlikte bir de çok daha geniş bir pazar olarak ambalaj pazarı mevcut. Stratejimizin bir diğer parçası da analog baskı makineleri ile yapılan bu ambalajları basacak makineler sunmak. Ambalaj tüm bu bahsettiğimiz pazardan daha büyük bir pazar. Çünkü yıllık ambalaj baskı miktarı 72 milyar metrekare. Dijitalin bu pazardaki payı %1’in de altında ve bu dijital için ambalajın ne kadar büyük bir pazar olduğu anlamına geliyor. Bunun yanında stratejimizin önemli bir parçası olarak sunduğumuz çözümlerin sınırlarını belirlerken başlangıçtan sonuca kadar tüm çözümleri sunmak ana mottomuzdur. HP Smart Stream ile bunu rahatlıkla başarabilirsiniz.”

Serigrafiden Dijitale Geçişte Lider, % 60 ile HP Garcia, sunumunun son kısmında Mat

Kağıt yönetim Kurulu Başkanı Birgân İşeri’nin dijitalin serigrafinin yerini alacağı iddiasını doğruladı: “Serigrafiden dijitale geçişe baktığımızda HP’nin payının dikkat çekici olduğunu vurgulamak isterim. Serigrafiden dijitale geçişte yatırım kararı alınan makinelerde HP’nin payı yüzde 60. Turbojet ve FB modellerimiz bu liderliğimizi perçinleyen çözümlerimiz olarak ön plana çıkıyor. FB 7600’dan bahsetmek

Sistem Serigrafi Genel Müdürü Fatma Gencer

gerekirse yüz adedin üzerinde kurulumu tamamlanmış durumda. Bu makinelerin % 57’si serigrafi firmalarına kuruldu. FB 7600 yatırımcılarının % 33’ü de kurulumdan altı ay sonra ikinci makine siparişlerini vererek makinenin güvenirliliğini perçinlediler.”

Etkileyici Renk Gamı Daha fazla dijital baskı imkanı ile hızlı yatırım getirisine imkan tanıyan HP Scitex FB7600, 25 mm'ye kadar geniş bir ortam çeşidi üzerine yazdırma yapabiliyor. İş akışındaki iyileştirmeler, verimliliği artırırken işçiliği de azaltıyor. Çalışma süresini en üst düzeye getiren HP Scitex Print Care, dijital baskı ile daha beklentiyi yükseltiyor. Satın alma noktasında mükemmel sonuçlar elde eden HP Scitex Print Care, altı adet UV dayanıklı renkli mürekkep, önemli miktarda nokta kazancı ve etkileyici bir renk gamı sağlıyor. Baskılar, ISO 12647-71 prova standartları sözleşmesine uygun olarak yapılıyor. Plastik malzemelerde maksimum verim ve yüksek marjlar elde etmeye imkan tanıyan HP Scitex FB7600’de kullanılan yeni HP FB225 Scitex Mürekkepleri, çapraz çizgi düzeyinde 3 yapışma sağlıyor. Böylece ön

ayın konusu

matbaa&teknik

işlemleri ortadan kaldırarak daha yüksek verimlilik ile azaltılmış işçilik ve malzeme maliyetlerine imkan tanıyor

Kârlılığı Artırmaya Yönelik Çözümler HP ve ortakları, baskı servisi sağlayıcılarının kârlarını artırmasına yardımcı olmak üzere daha yüksek çalışma süresi ve esneklik sunan çözümler ve seri üretim araçları sağlıyor. HP SmartStream İş Akış Portföyü sayesinde baskıya verimli bir şekilde daha fazla sayfa göndermek mümkün oluyor. Bu sayede baskı servisi sağlayıcılarının hazırlık ve tamamlama süreleri azaltılarak kısa vadeli, düşük gelirli işlerdeki kârlılığı korumalarına yardımcı olunuyor. Böylece işin oluşturulmasından gerçekleştirilmesine kadar eksiksiz iş akış çözümleri sunuluyor. HP Scitex Print Care, teknik sorunları işleri durdurmadan hızlı, doğru tanı ve çözümlerle çözen ürün ve hizmetler sistemler sunuyor. HP hizmetleri, şirketlerin çalışma süresini en üst düzeye getirerek maliyetleri önemli ölçüde düşüren sistem ve hizmetleri sağlıyor.

Çoklu Hizmetler HP Scitex FB7600 Endüstriyel Baskı Makinesi’nin çok yönlü yükleme mekanizması geniş bir ortam çeşidi kullanımına imkan tanıyor. Entegre ortam algılayıcı, ortam

kalınlığı göstergesi ve otomatik hizalama yordamı ile birlikte yükleme sistemi operatörden kaynaklanan hata etkisinin en aza indirilmesine de yardımcı oluyor. Altı bölgeden vakumlama yapan tabla, sergilenen alanın gizleme veya bantlama gereksinimini en aza indiren HP Scitex FB7600, tabla, daha küçük sayfa boyutlarında sayfa/saat oranını sağlayacak şekilde sayfa uzunluğuna bağlı olarak hareket ediyor. Özellikle hassas veya ağır ortamın manuel modda yüklenmesi sırasında dahili pimler düzgün giriş yapılmasına da imkan sağlıyor. HP Scitex FB7600, isteğe bağlı birden fazla sayfa yükleme tablası dört sayfaya kadar daha küçük, önceden kesilmiş tabakaların aynı anda yazdırılmasına imkan tanıyor. Ayrıca çift taraflı işlerde verim elde edilecek şekilde sola veya sağa hizalanma da yapıyor.

Kolay Kullanım Yükseltilebilir boşaltma tablasına monte edilen ortam hizalama çubuğu, kağıt istiflerinin düzgün şekilde alınmasına imkan sağlıyor. HP Scitex X2 39.936 püskürtme ucu ile donatılmış istendiğinde açılan piezoelektrik mürekkep püskürtmeli yazıcı kafaları, yüksek hızlarda yüksek kaliteli görüntü baskıları için gereken büyük miktarda mürekkep akışlarına imkan sağlıyor. Yazıcı kafalarına kolayca erişilirken, yazıcı köprü kapakları her iki tarafa açılarak yazıcı köprüsü de yükseliyor. Değiştirme işlemi operatör tarafından kolayca gerçekleştirilebiliyor.

s/s HP Scitex Genel Müdürü ve Başkan Yardımcısı Xavier Garcia, Sistem Serigrafi Genel Müdür Yardımcısı Murat Fedai, Mat Kağıt Yönetim Kurulu Başkanı Birgân İşeri, Sistem Serigrafi Genel Müdürü Fatma Gencer

ayın konusu

matbaa&teknik

HP Scitex FB7600 UV’ye Teknik Bir Bakış “HP Scitex FB7600 UV makineleri dijital serigrafi olarak nitelenebilecek bir baskı makinesidir.”

Metin Gönülkırmaz Mat Kağıt A.Ş. Dijital baskı teknolojileri son 10 yılda hızla büyümekte ve konvansiyonel baskı sektörlerinden aldığı pay hızla artış göstermektedir. Teknolojik gelişmelere bağlı olarak dijital baskı sektöründe üretim yapan makinelerin birim üretim maliyetlerindeki dramatik düşüş, artan kalite ve üretim hızları tüm baskı segmentlerinde dijital pazarın büyümesinde önemli rol oynamaktadır. Konvansiyonel baskı sistemlerinde gerekli olan baskı öncesi hazırlık aşamaları, kalıp maliyetleri, baskıya geçiş sürecinde kaybedilen zamanlar, yüksek işçilik maliyetleri ve karlı üretim için gerekli olan yüksek tirajlar, günümüzün değişen baskı ihtiyaçlarına çözüm üretememekte ve yetersiz kalmaktadır. HP Scitex FB7600 UV makineleri yüksek kapasitede, kaliteli ve özellikle de çeşitli malzemelere baskılar yapabilecek avantajlara, üstünlüklere ve yeteneklere sahip, verimli ve aynı zamanda da uygun mürekkep maliyetleri verebilen, dolayısıyla da ürün çıktı maliyetlerini minimize edebilecek yapıda tasarlanmış, son derece ileri teknoloji ürünü olup, bir anlamda “ dijital serigrafi olarak da nitelenebilecek bir dijital baskı makinesidir.” HP Endüstriyel Makineler alanında, Türkiye mümessili olarak bulunan Mat Kağıtçılık San.ve Tic. A.Ş. Türkiye dijital baskı pazarında faaliyet gösteren ofset baskı tesisleri, büyük ebat serigrafi üretimi yapan tesisler ve yüksek tirajlı üretim yapan Dijital baskı üreticilerini, HP’nin üretiminde bulunan çok

farklı baskı segmentleri ile buluşturmaktadır, Mat Kağıtçılık San ve Tic. A.Ş. konusunda uzmanlaşmış teknik servis kadrosu ile tüm müşterilerine son derece hızlı ve kaliteli hizmet üretmektedir. Serigrafi, ambalaj ve reklam sektöründe faaliyet gösteren ve yüksek hacimli üreticileri hedefleyen MatKağıt A.Ş. HP nin geliştirmiş olduğu HP Scitex FB7600 UV Dijital Serigrafi tabaka baskı makinesi ile tüm basım sektörünün ilgi odağı olmayı başarmıştır. HP Scitex FB7600UV dijital serigrafi baskı makinesinin 780 metrekare baskı hızı ve 500 metrekare/saat bitmiş ürün üretim hızı olup, 165 x 320 cm ebadına kadar esnek ve sert malzemelere tabakadan ¾ otomatik yükleme ve tam otomatik toplama özelliği ile beraber, parlak, mat, baskılar yapabilir ya da parlak ve mat baskı özelliğini lokal olarak baskılar üzerinde yapabilmektedir. Patentli 6 bölümden oluşan vakum sistemi, soğuk ayna sistemi, aynı anda 1,2, 3 veya 4 tabakaya baskı yapabilme ve istifleme özelliği ile sert ürünlere baskıdan, esnek malzemelere (kağıt, folyo vs.) , ayrıca branda gibi ürünlere baskı işleminin anında yapılabiliyor olması basım sektöründe önemli farklar ortaya koymaktadır. HP Scitex FB7600UV makinesi 6 renk baskı ile, 600 dpi çözünürlükte baskılar yapabilmektedir. Ayrıca, söz konusu makinede her renk için 52 adet, dolayısıyla da toplam 312 adet X2 baskı kafası bulunmaktadır. Baskı kafaları Hp nin

Termal İnkjet sektöründeki 24 yıllık tecrübesiyle kendi bünyesinde üretilmektedir. Baskı kafaları ile beraber UV mürekkebi ve tüm makine donanımı HP tarafından üretildiğinden HP Scitex FB7600 makineleri, müşterilerine en uygun üretim maliyetlerini sunabilmektedir. UV mürekkep teknolojisine sahip HP Scitex FB7600UV mürekkepleri, Avrupa şartlarında 3 yıl dış mekan dayanımı vermektedir. HP X2 kafa, HP mürekkep ve HP Platform teknolojisi çok yüksek performansta, sorunsuz üretim imkanı sunmaktadır. Makine Teknik Özellikleri • 500 metrekaer/saat gerçek üretim hızı, • 165 x 320 cm ebadına kadar esnek ve sert malzmeler, • Tabakadan ¾ otomatik yükleme ve tam otomatik toplama, • Parlak baskı, mat baskı ve parlakmat lokal baskılar, • 6 renk + Beyaz baskı özelliği ile 600 dpi baskı çözünürlüğü, • Her renk için 52 adet, toplam 312 adet X2, 42 pikolitre baskı kafaları, • HP Scitex FB7600 makineler kağıt, folyo, branda, karton, oluklu mukavva, köpük PVC, kendinden yapışkanlı PVC’ ler • PS, PP, oluklu PP, oluklu polikarbon ve daha birçok farklı materyale baskı yapabilmektedir.

ayın konusu

matbaa&teknik

UPM, UPM DIGI Color Jet Kağıdını Yeniledi UPM, UPM DIGI Color Jet kağıdını yeniledi. Son iki yıl içerisinde, kağıdın baskı özellikleri geliştirildi. Artık, düşük miktarda mürekkeple daha iyi baskı sonuçlarına ulaşmak mümkün. UPM DIGI Color Jet kağıdı ilk olarak Mayıs 2010’da piyasaya sürülmüştü. UPM DIGI Color Jet, yüzeyi özel işlem görmüş bir kağıt. Fatura bilgilerini cazip promosyon malzemeleri ile birlikte sunmak için ideal bir yüzeyi bulunuyor. Ayrıca, doğrudan postalama, transpromo ve işlem dokümanlarının yanı sıra renkli posta belgeleri ve kitaplar için de mükemmel bir seçim. UPM DIGI Color Jet, boyar madde bazlı mürekkepler için geliştirildi. UPM’nin bu yeni serisi, yüksek baskı yoğunluğu ve kapsamlı bir renk gamı sağlıyor. Bu özelliklerin dışında yüksek mürekkep kuruma hızı, renkler birbirine bulaşmaksızın hızlı baskı alınmasına imkan veriyor.

Büyüyen Pazarlar için Özel Bir Ürün UPM Etiket ve Posta Kağıtları Satış Operasyonları Direktörü Arto Kipinä, UPM DIGI Color Jet ile ilgili görüşlerini şu şekilde ifade etti: "Günümüzde faturalara giderek daha fazla promosyon bilgisi dahil edilmeye

başlandığı için bu ürünümüzde büyüme potansiyeli görüyoruz. UPM DIGI Color Jet, çok rekabetçi bir ürün ve zorlu piyasa taleplerini karşılayabiliyor. Az mürekkep kullanımıyla mükemmel sonuç elde ediliyor ve bu da müşteriler için maliyet tasarrufu anlamına

geliyor. UPM DIGI Color Jet, iyileştirilen optik özellikleri sayesinde, mürekkebin baskı yapılan yüzeyin arkasına geçmesini engelliyor ve dört renkli reklamların basılmasını sağlıyor.” UPM DIGI Color Jet kağıdının FCS, PEFC ve EU Ecolabel sertifikaları bulunuyor.

ayın konusu

matbaa&teknik

HP’den KOBİ’lere Dört Dörtlük Baskı Hizmet ve Çözümleri HP Baskı ve Görüntüleme Grubu, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) iş verimliliğini arttırmak için yazıcı serisi üretirken KOBİ’lere yönelik baskı çözümleri de geliştiriyor.

HP Baskı ve Görüntüleme Grubu, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin profesyonel kalitede siyah-beyaz ve renkli belgeler oluşturmasına yardımcı olmak üzere tasarlanmış, aynı zamanda üretkenliği ve verimliliği artıran HP LaserJet yazıcı serilerini tanıttı. KOBİ’lere yönelik ekonomik ve verimli baskı çözümlerini de sunan HP Baskı ve Görüntüleme Grubu ürünleri sayesinde her boyuttaki işletme daha güvenli ve verimli bir kullanım olanağı sağlıyor. HP Türkiye Baskı ve Görüntüleme Grubu Kanal Satış Müdürü Berrin Özselçuk HP’nin bireysel kullanıcıların yanı sıra her boyuttaki işletmeler için ürün ve hizmet seçenekleri sunduğunu hatırlattı. Özellikle LaserJet yazıcı serisi ile KOBİ’lerin tüm ihtiyacının en iyi şekilde karşılandığını ifade eden Özselçuk, “HP’nin ürün ve hizmetleri işletmelerin verimliliğini maksimum düzeye çıkarıyor. Ürün ve hizmetlerimizle verimliliği artırırken işletmelerin iş süreçlerini iyileştiriyoruz. Bu ürün ve çözümler sayesinde bilgi yönetimleri-

ni de kontrol edebilen işletmeler en yüksek verimliliğe ulaşıyor” dedi. HP Türkiye Baskı ve Görüntüleme Grubu Kategori ve Pazarlama Bölüm Müdürü Serkan Bayır ise, küçük ve orta büyüklükteki işletmelere ve kurumsal müşterilerine profesyonel kalitede belgeleri hızlı bir şekilde basabilme olanağı sunduklarını söyledi.

Şirketlere Özel Çözümler HP kurumsal düzeydeki teknolojilerini de KOBİ'lerin erişimine açıyor. Yönetilen baskı hizmetleri (MPS) konusunda lider olan Printelligent şirketini satın alan HP Baskı ve Görüntüleme Grubu, 2012’de tüketicilerinin hizmetine iş ortakları aracılığıyla yönetilen baskı hizmetleri çözümünü de sundu. Bu hizmet sayesinde kurumların iş akışı kolaylaşıyor. Ayrıca çevre yönetiminde de iyileşme sağlanıyor. Böylece BT verimliliği de artıyor. HP Baskı ve Görüntüleme Grubu’nun, yeni HP LaserJet ve HP Scanjet yazıcılarıyla her boyuttaki işletmenin iş akışını kolaylaştıracak çözümler sunuluyor.

Kurumsal Hizmetler ve Çözümler HP, karmaşık ofis işlemlerini basitleştirmek ve kurumsal müşterilerin çalışma yöntemlerini iyileştirmek için yeni ve geliştirilmiş çözüm ve hizmetler sunmaya devam ediyor. HP Belge İşleme Hizmetleri müşterilere işlerini büyütme, süreci yönetme, masrafları azaltma ve üretkenliği artırma konularında da yardımcı oluyor. Belge çözümleri paketi müşterilere belge yönetimi işlemlerini tümüyle veya kısmen dış kaynağa yönlendirme seçeneğini sunarken, kullanıcıya da her yerden, her zaman ve her kanaldan bilgiye erişme olanağı sağlıyor. HP Access Control Express, HP Access Control Mobil Sürümü ile bir arada sunulan ve üretkenliğini artırırken baskı maliyetlerini azaltan yeni yazılım aynı zamanda veri güvenliğini de koruyor.

ayın konusu

matbaa&teknik

düğü her yerden baskı yapabilme olanağını sunuyor. Bu özellikleri sayesinde kullanıcılar hareket halindeyken de verimli bir şekilde iş yapabiliyor. HP LaserJet Pro 300/400 color MFP serileri HP iş uygulamalarını destekliyor. Böylece kullanıcılar dokunmatik ekranı kullanarak çeşitli web içeriklerini web üzerinden doğrudan yazdırma olanağına kavuşuyor.

HP İş Akışı Çözümleriyle Bilgiyi Yönetmek Yeni mobil baskı çözümleri arasında PC'den evdeki veya işteki HP ePrint yazıcılarına ve hareket halindeki çalışanlar için HP ePrint Kamuya Açık Baskı Lokasyonlarına (PPL) baskı göndermeyi sağlayan HP ePrint yazılımı da bulunuyor. Apple ve Blackberry için HP ePrint uygulaması popüler HP ePrint Home & Biz Uygulamasının yerini alıyor ve onu daha ileri bir noktaya taşıyor. HP ePrint PPL'leri için Evrensel E-posta Adresleri, HP'nin büyük PPL ağının mobil yazdırma işleri için tek bir e-posta adresi yayınlamasını ve kullanmasını sağlıyor. E-posta gönderebilen bir cihaz sahibi her son kullanıcı bu e-posta adresine bir yazdırma görevi gönderebilir ve PPL'lerin herhangi birinden bu işin çıktısını alabiliyor.

KOBİ’ler HP Güvenlik Çözümleriyle Rahatlıyor Baskı güvenliği, güvenlik yönetimi konusunda sektörde bir ilk olan ve HP yazdırma filoları için güvenlik sağlayan HP Görüntüleme ve Baskı Güvenliği Merkezi sayesinde basitleştirildi. Artık daha fazla HP kurumsal cihazını destekleyen bu çözümde iyileştirilmiş filo risk raporlaması, geliştirilmiş kullanılabilirlik ve cihazları ağa eklendikleri anda koruma altına alan HP Instant-On Security bulunuyor. Bu ürün, HP Yönetilen Kurumsal Çözümler bölümünden ve HP İş Ortağı Belge Çözümleri uzmanları aracılığıyla satın alınabilir. Ayrıca, HP Access Control Baskı Çözümleri yeni eklenen bazı özelliklere de sahiptir. Bunlar arasında maliyetleri düşüren, yazıcının işi üzerine aldığı sunucusuz baskı, ek bir güvenlik seviyesi sağlayan iki faktörlü kimlik doğrulama ve üretkenliği artıran baskıları e-posta üzerinden gönderebilme özelliği sayılabilir. Artık Ekspres veya Profesyonel Paket şeklinde veya modüler olarak daha da kolay satın alınabilen HP Access Control Baskı Çözümleri baskı cihazlarına ve bilgilere güvenli erişim sağlamak üzere güvenli baskı kimlik doğrulaması, görev muhasebesi ve işi üzerine alarak baskı yapma gibi imkânlar sunuyor.

Yeni Baskı ve Tarama Ürünleriyle Gelişen Esneklik

işletmeler duyurularını daha profesyonel kalitede renkli baskılarla ve daha hızlı bir şekilde hazırlayabiliyor. HP LaserJet Pro 300 color MFP M375 kolay yazdırma, tarama, kopyalama ve faks işlevleriyle işletmelerin üretkenliğini artırırken işletmelere yüksek kalitede renkli baskı alma ve pazarlama materyali hazırlama olanağı da sunuyor. HP LaserJet Pro 400 color MFP M475 de aynı özellikleri bulundurmasının yanı sıra hızını ve çıktı sayısını yükseltiyor. Aynı zamanda standart çift taraflı baskı da yapabilen MFP M475, ofis baskı işlerini HP Web Jetadmin yardımıyla proaktif olarak yönetme özelliğine de sahip. HP LaserJet Pro 400 color MFP M475 tüm önemli işlevleri kullanıcıya sunarken hızlı, yüksek kaliteli baskı, tarama, kopyalama ve faks işlemlerini tek bir baskı cihazı üzerinde gerçekleştirmeye olanak tanıyor. HP LaserJet Pro 400 color MFP M475’in ofisler için ideal olduğunu ifade eden Berrin Özselçuk, şunları söyledi: “MFP M475 hızlıdır, sessizdir ve kullanıcılara şirket için kullanacakları tüm pazarlama materyalini bastırma olanağını sağlar. Bu yazıcı oyunun kurallarını değiştiriyor. Yüksek baskı hızı ve içerdiği özellikler üretkenliği artırırken, dışarıya bastırılan belgeleri şirket bünyesinde hazırlayabilme olanağı sunarken önemli bir tasarruf sağlar. Web bağlantılı baskı özellikleri iş akışını basitleştirirken bir PC'ye ihtiyaç duymadan baskı yapılabilir ve bu sayede bunlar bulutta paylaşılabilir.”

Yazıcılar Web Bağlantılı HP LaserJet Pro 400 Serisi İşler Renkleniyor HP LaserJet Pro 300 color M351 yazıcı KOBİ'lere kusursuz parlaklık ve canlılıkta baskılar yapma olanağı sunuyor. HP LaserJet Pro 400 color M451 yazıcı buna ek olarak yüksek baskı hızı sağlıyor. Bu özellik sayesinde

HP LaserJet Pro 400 color M451 ve HP LaserJet Pro 300/400 color MFP serileri web bağlantılı yazıcılar arasında sayılıyor. Destekledikleri HP ePrint,(1) HP Wireless Direct ve Apple AirPrint,(2) gibi çok çeşitli mobil baskı çözümleri ile kullanıcılara hemen her mobil cihazdan ve işlerinin onları götür-

HP LaserJet Pro 400 M401 HP'nin ilk web bağlantılı tek fonksiyonlu mono lazer yazıcısı olma özelliği taşıyor. HP'nin ilk web bağlantılı çok fonksiyonlu (MFP) mono lazer yazıcısı ise HP LaserJet Pro 400 MFP M425. Her iki yazıcı da KOBİ'lerin ihtiyaçlarına cevap vermek üzere tasarlandı. Gelişmiş bağlantı özelliklerine sahip ürünler, özellikleri arasında bulunan HP ePrint ve HP Wireless Direct ile çalışanların ofis dışındayken de bağlantılarını korumalarını ve verimli olmalarını sağlıyor. Ek olarak, kullanıcılar 8,89 cm'lik dokunmatik kontrol panelini kullanarak doğrudan cihaz üzerinden baskı işlevlerini yönetebiliyor ve iş uygulamalarına erişebiliyor. Üstün kaliteli renkli HP LaserJet Enterprise 500 color MFP M575 ve siyah beyaz HP LaserJet Enterprise 500 MFP M525 modellerinde ise 20,32 cm renkli dokunmatik ekran ve tek tuşla yönetilen iş akışları için HP Quick Sets bulunuyor. HP Quick Sets'in sunduğu gönderme seçenekleri sayesinde kullanıcılar daha iyi sonuçlar için doğrudan kontrol paneli üzerinden ön izleme yapıp, resimleri düzenleyip büyütebiliyor. HP FutureSmart 2 cihaz yazılımı işletmelere yazılım güncellemelerini kolaylaştırma ve HP Web Jetadmin'i kullanarak tüm yazıcı filosundaki işleri merkezi olarak yönetme olanağını sunuyor. HP LaserJet Pro 400 M401 modelinde olduğu gibi, HP LaserJet Pro 400 MFP M425 kullanıcıları da HP ePrint(1) ve Apple AirPrintTM,(2) yazılımlarını kullanarak hemen her yerden basım işlemi yapabiliyor ve yazıcı kullanılmadığında otomatik olarak kapatan HP Auto-On/Auto-Off teknolojisiyle enerji kullanımını azaltıyor. Her sayfada yüksek kaliteli metin ve gerçek renkler sunan özel ayarlanmış baskı sistemine sahip HP yazıcılar, orijinal HP tüketim malzemeleri ile çalışmak üzere tasarlandı. Orijinal HP tüketim malzemeleri optimum performans sunarken çevreye en az düzeyde etki yapıyor. Yeniden baskı alma ihtiyacını ortadan kaldıracak üstün güvenilirliğe sahip olan ürünlerde kullanılan çoğu kartuş geri dönüştürülmüş plastikten üretiliyor.

ayın konusu

matbaa&teknik

OKI Yeni Ürünleri ile KOBİ’lere Odaklanıyor OKI özellikle küçük işletmeler ile farklı sektörlerin ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirdiği yeni ürün ve çözümlerini İstanbul’da tanıttı.

OKI özellikle küçük işletmeler ve farklı sektörlerin ihtiyacına yönelik olarak geliştirdiği yeni ürün ve çözümlerini İstanbul’da düzenlenen “OKI Türkiye Smart Business 2012 Konferansı”nda OKI Data Corporation’ın (ODC), Yönetim Üyesi Kurumsal Ürünler Bölümü Genel Müdürü Haruhiko Nakazato’nun katılımı ile tanıttı.

KOBİ’lere Özel Ürünler OKI baskı çözümleri biriminin bağlı olduğu OKI Data Corporation’ın (ODC), Yönetim Kurulu Üyesi ve Kurumsal Ürünler Bölümü Genel Müdürü Haruhiko Nakazato, şirketlerin ve kurumların farklılaşan ihtiyaçlarını dikkate alarak OKI’nin özellikle KOBİ’lere yönelik çok sayıda yeni ürün geliştirdiğini, 2012 yılında bu ürünleri piyasaya sunmaya başlayarak daha fazla sayıda kurum ve kişinin OKI teknolojisi ile buluşturulacağını söyledi. İstanbul’da düzenlenen, OKI’nın 2012 iş stratejileri ile yeni ürünlerinin tanıtıldığı “OKI Türkiye Smart Business 2012

Konferansı”nda konuşan Nakazato, OKI’nın 130 yıllık bir teknoloji şirketi olduğunu ve baskı teknolojileri alanında LED’in kullanılması gibi bir çok önemli yeniliğe imza attığını belirterek şunları söyledi: “Teknolojik gücümüzü, müşterilerimizden gelen talepleri gözönüne alarak ürüne dönüştürdük. Ürünlerimizi oluştururken özellikle bugünkü rekabet ortamında kesintisiz, kaliteli ve ihtiyaca uygun baskı çözümleri arayan küçük işletmeleri hedef aldık. Türkiye gibi KOBİ sayısı yüksek ülkelerde büyük potansiyel görüyoruz. LED teknolojimiz ile tasarlanan ürünlerimiz, geniş hizmet ağımız ile satışlarımızı gelecek 2-3 yılda arttırmayı hedefliyoruz.”

Yeni Ürünlerde Yeni Fiyat Stratejileri Konferans’ta konuşan OKI Türkiye Genel Müdürü Lusi Adut ise piyasaya sürülecek yeni ürünler ile OKI’nin daha geniş bir alanda ürün satışı gerçekleştirmeye başlayacağını yeni fiyat stratejisinin de buna uygun olaca-

ğını söyledi. Yeni dönemde bir başka önemli yeniliğinde OKI’nın dikey sektörler için geliştirdiği ürünlerin Türk kullanıcı ile tanıştırılması olduğunu vurgulayan Adut, “Sağlık, bitki etiketleme, farklı yüzeylere baskı gibi alanlarda çok özel ürünler geliştirdik, bu ürünlerinde Türkiye’de ilgi ile karşılanacağını düşünüyoruz” dedi. Adut, OKI’nın Türkiye’de hayata geçirdiği bir başka çözümünde MPS (Managed Print Services) uygulaması olduğunu, bu uygulama kapsamında hizmet alan kurumlara OKI tarafından yerinde baskı hizmeti verildiğini ve böylece MPS kullanan kurumun baskı süreci ve problemleri ile ilgilenmeden kendi işine odaklandığını ifade etti. OKI’nin yeni ürünleri arasında öne çıkan modeller ise şöyle sıralanıyor:

Mikro İşletmeler OKI’nın, mikro işletmeler ve ev kullanımına yönelik piyasaya sürdüğü yeni A4 ve A3 masaüstü grubu ürünleri, kullanıcılarına

ayın konusu

matbaa&teknik

üstün kalite sunmanın yanı sıra daha iyi ağ uyumu, çift yönlü yazdırma, maliyet ve zaman tasarrufu sağlıyor. Ürünler kartvizit, afiş, broşür ve kitapçık basımı konusunda esneklik sağlıyor. Mikro işletmeler için üretilen yeni ürün serisindeki modeller; • C301dn, C321dn – A4 Renkli tek fonksiyonlu yazıcı (SFP) • MB441, MB451/MB451w – A4 Mono çok fonksiyonlu yazıcı (MFP), baskı, fotokopi, faks, tarama dahil • B401d/dn – A4 Mono SFP • C822 – A3/A4 Renkli SFP

Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler ve Çalışma Grupları Yeni ürün serisinde, küçük ve orta ölçekli işletmeler ile çalışma gruplarına yönelik üretilen modeller, düşük maliyet ve daha seri yazdırma hızıyla kullanıcılara üstün nitelikli baskı kalitesi sunmayı amaçlıyor. Küçük ve orta ölçekli işletmeler ile çalışma grupları için üretilen modeller; • C331dn, C511dn, C531dn – A4

Renkli tek fonksiyonlu yazıcı (SFP) • MC352dn, MC362dn, MC562dn – A4 Renkli çok fonksiyonlu yazıcı (MFP), baskı, fotokopi, faks, tarama dahil • M461, M471/MB471w – A4 Mono çok fonksiyonlu yazıcı (MFP), baskı, fotokopi, faks, tarama dahil

Büyük İşletmeler OKI, daha büyük işletmeler ve çalışma gruplarının performans ve maliyet bakımından çeşitlilik gösteren beklentilerini karşılayarak, profesyonel kalitede ticari baskı hizmeti

sunuyor. OKI’nın tüm ürünleri enerji tasarrufu sağlayan “çevre dostu” özelliklere sahip bulunuyor. Ayrıca, toplam satın alma maliyetini en uygun noktaya getiren sayfa başı düşük maliyet vet 3 yıl OKI garantisi ürünleri farklılaştıran özelikler arasında yer alıyor. Büyük işletmeler ile çalışma grupları için üretilen modeller; • C831, C841 – A3/A4 Renkli tek fonksiyonlu yazıcı (SFP) • MB491 – A4 Mono çok fonksiyonlu yazıcı (MFP), baskı, fotokopi, faks, tarama dahil

ayın konusu

matbaa&teknik

Elektromak’a, ‘TOSHIBA-2011 Yılı 'En İyi Kurumsal Müşteriler Yönetimi’ Ödülü Elektromak, 25-27 Mayıs tarihleri arasında, Tayland Bangkok'ta yapılan Toshiba Distribütörleri Toplantısı’nda “TOSHIBA-2011 Yılın En İyi Kurumsal Müşteriler Yönetimi” (Best Effort on Major Account Management) ödülünü aldı.

TOSHIBA TEC tarafından düzenlenen ve 50’den fazla ülke distribütörü, 100’den fazla çalışanın katılımı ile gerçekleşen distribütörler toplantısında, TOSHIBA yönetim kademesi de en üst düzeyde temsil edildi. TOSHIBA TEC Başkanı Mamoru Suzuki, Küresel İş Çözümleri Grubu Üst Yöneticisi MasatoYamamoto, Çin, Asya ve Brezilya müdürü Isao Sugehara ile birlikte Singapur Genel Müdürü Yoshida Minoru, 2011 yılına ait performans endekslerini anlatarak sağlanan başarıdan dolayı tüm distribütörlere teşekkürlerini sundular. 2012 yılı içerisinde çok fonksiyonlu ofis cihazları (MFP) alanında 18 yeni farklı model piyasaya sunmaya hazırlanan TOSHIBA, 12 yıldır Çin Pazar birinciliği sağlayan Bay Isao Sugehara’nın transformasyon stratejisini uygulamaya soktu. Bu stratejiye göre, karlılığı devam ettirmenin tek yolunun iş büyümesini sağlayabilmek olduğu açıklanırken, yeni ürün gruplarında yapılan yatırımların mevcut çok fonksiyonlu ofis cihazları işine nasıl sinerji yaratabileceği anlatıldı ve distribütörlerin konumu tartışıldı. Performans endeksi

bazında, Türkiye, hem toplam makine adet artışı, hem de renkli makine adet artışı bazında tüm distribütörler arasında en iyi pazarlarlardan biri olarak ön plana çıktı. Elektromak Toshiba olarak 2011 yılının en iyi “Kurumsal Müşteriler Yönetimi”(Best Major Account Management) sağlayan distribütör ödülünü alan şirket özellikle MDSDoküman Yönetimi Servisleri (Management Document Service) yatırımları göz önünde bulundurularak aldı. Ödülü, Elektromak adına Elektromak İş Geliştirme Koordinatörü Doğan PİNHAS kabul etti. Dünya'daki en eski Toshiba distribütörü olma özelliğine sahip Elektromak Toshiba, sürdürdüğü istikrarlı gelişim ve üstün performansı ile toplantıda ülkemizi başarı ile bir kez daha temsil etmiş oldu.Elektromak Toshiba, geçtiğimiz yıllarda da” En iyi İş Büyümesini Sağlayan Distribütör” ve “En Değerli Bayi Ağı Oluşturma ve Yönetimi” ödüllerine layık görülmüştü. Elektromak TOSHIBA, bu büyük başarıyı Temmuz ayında gerçekleşecek Bayi Toplantısı platformunda bayileri ile paylaşacak.

ayın konusu

Sigara Kaçakçılığına Teknolojik Önlem Sigara kaçakçılığından doğan vergi kaybını önlemeye yönelik Amerika’da kullanılmaya başlanan teknolojik bir çözüm, benzeri problemleri yaşayan Türkiye’ye de örnek teşkil ediyor. Xerox ve OpSec tarafından geliştirilen holografik bandrol ve elektronik takip sistemi, tütün mamüllerindeki milyarlarca dolarlık vergi kaybını azaltmayı amaçlıyor. Kurulan sistemle sade vatandaşlar bile kullanmış oldukları ürünün orjinalliğini sigara barkodunu akıllı cep telefonlarına okutarak denetleyebiliyor. Xerox, kaçak sigara ve tütün mamülleri yüzünden devletlerin uğradığı vergi zararını ortadan kaldırmaya yardımcı olacak yeni bir bandrol teknolojisi ve takip sistemi geliştirdi. SecureITT (Secure Intelligent Tax Tag- Güvenli Akıllı Vergi Etiketi ) adı verilen bu çözümü Xerox, sahtecilikle mücadele konusunda uzmanlaşmış OpSec Güvenlik isimli bir şirketle beraber, Xerox’un Amerika Webster’daki AR-GE laboratuvarında geliştirdi. SecureITT çözümü, sigara paketlerinde kullanılan bandrol etiketlerinin, elektronik olarak takip edilebilen holografik bir damga ile basılması esasına dayanıyor. Xerox SecureITT çözümü ile birlikte kullanılan Xerox eTRACS (Electronic Tax Reporting and Audit Compliance System - Elektronik Vergi Raporlama, Denetleme ve Uygunluk Sistemi) ile piyasada satılan sigara ve diğer tütün mamüllerinin elektronik takibi yapılıyor ve kontrol ediliyor. Geliştirilen bu teknolojik çözümün, bu konudaki dünyada var olan tek vergi bandrolü çözümü olduğu söyleniyor. Xerox tarafından geliştirilen eTRACKS; tütün ürünlerinin sevkiyatının detayını elektronik olarak takip ediyor. Vergi uyumu ve stok, parti takibi gibi farklı raporlama özellikleri ile piyasada satılan ürünlerin uygunluğunu denetliyor. Geliştirilen teknolojide ayrı bir barkod okuma cihazına ihtiyaç duyulmuyor. Kaçak ve yasal olmayan sigaraların takibi ve denetimiyle birlikte; vatandaşların da içtikleri sigaraları kontrol edip, gördükleri usülsüzlükleri ilgili mercilere ileterek katılmalarına imkan veriyor. Yetkili denetim elemanları ve/veya vatandaşlar sigara ve tütün mamüllerinin bandrollerine basılacak 3 boyutlu QR kodlu halografik görüntüleri; akıllı cep telefonlarına, tablet bilgisayarlarına, laptoplara taratıp okutarak, ürünün yasallığı ile ilgili bilgileri kontrol edebiliyor. SecureITT teknolojisi ile basılacak bandrollerin orjinalliği kolayca anlaşılabileceği gibi, sahte ve taklitinin üretilmesinin de çok zor olduğu belirtiliyor. SecureITT teknolojisi ile basılan bandrollerin üzerinde hareketli ve renk değiştiren holografik bir görüntü yer alıyor. Üzerine bir QR kodu eklenen SecureITT bandrol, Xerox’un eTRACKS elektronik takip sistemi ile kolayca analiz edilebiliyor. Denetlemeler sırasında, bir laptop, tablet bilgisayar ya da akıllı telefon kullanılarak; denetlenen sigara ve diğer tütün mamüllerinin orjinal olup olmadığı ve söz konusu sigara şirketi tarafından vergisi ödenerek üretilen bir ürün olup olmadığı anında tespit ediliyor. Sistem üzerinde, bondrol kodunun gerçekliği ve ilgili ürünle ilgili vergi ödemeleri kolayca doğrulanabiliyor ve herhangi bir sahtekarlık anında saptanabiliyor. Tütün vergisi kaçakçılığı, global anlamda büyük bir problem. A.B.D Adalet Bakanlığı’nın yaptığı araştırmaya göre sigara kaçakçılığı yüzünden, sadece A.B.D’de her yıl yaklaşık 5 milyar dolarlık bir kayıp çıkıyor. Türkiye içinde önemli bir problem olan bu sorunla ilgili, benzeri teknolojik çözümlerin lokal sistemlere uyarlanmasıyla önemli bir aşama kaydedilebileceği, istenirse böyle bir sistemin Türkiye gibi bu sorunla mücadele eden ülkelerde de kullanılabileceği, Xerox yetkililerince belirtiliyor.

aktüel

matbaa&teknik

Duran Makina Satış ve Pazarlama Direktörü Pınar Küçükaras:

“Bizim İçin drupa Hâlâ Devam Ediyor” Drupa 2012’deki 31 Türk katılımcıdan birisi olan ve fuardaki en büyük standa sahip olan (tüm katılımcıların %30’u büyüklüğünde) Duran Makine’nin Satış ve Pazarlama Direktörü Pınar Küçükaras, fuarı matbaa&teknik’e değerlendirdi. Duran Makina bu yıl drupa’ya 4. katılımını gerçekleştirdi ve 300 metrekarelik standı ile yine drupa’nın en büyük alanlı Türk katılımını tekrarladı. Dünyanın en önemli katlama yapıştırma makinası üreticilerinden biri olarak bir kez daha büyük başarı ile ülkemizi drupa’da temsil etti ve uluslar arası karton ambalaj sektöründeki öncelikli konumunu pekiştirdi. Duran Makina drupa 2012 fuarına iki yeni Omega Serisi ve son dönemde gerçekleştirmiş oldukları yenilikler ile katıldı. Firmanın sergilediği yeni Omega Performa Plus ve Omega Hi-Line Serileri tüm dünyadan ziyaretçileri tarafından büyük beğeni ile karşılandı. Duran Makina Satış ve Pazarlama Direktörü Pınar Küçükaras, Drupa 2012 katılımları yeni geliştirdikleri bu iki Omega Serisi hakkında şu bilgileri verdi:

Duran Makine’nin Satış ve Pazarlama Direktörü Pınar Küçükaras

Yeni Performa Plus Serisini drupa 2012’ye Hazırladık “drupa sektörümüzün en önemli uluslar arası organizasyonu; katılımcıların fuardaki performansları sonraki dört yılın iş hacmini şekillendiriyor; dolayısıyla bizim de en çok önem verdiğimiz fuar drupa. Her katılımımızda yeni ürünlerimizi sergilemeyi hedefliyoruz; hatta fuar hazırlıklarımızı da hep bu prensip dahilinde gerçekleştiriyoruz. 2008 drupa’sında tüm dünya tarafından iyi bilinen Omega Allpro’nun bir üst modeli olan Omega Allpro-S’i sergilemiştik ve kısa sürede büyük beğeni toplamıştı. O fuardan hemen sonra, 2009’da sektöre sunduğumuz Omega Performa ise, özellikle dönemin ekonomik sıkıntıları sebebi ile ihtiyaca yönelik tasarladığımız bir üründü ve çok kısa zamanda çok farklı pazarlarda talep gördü; başarılı bir seri oldu. Kısa zamanda Batı Avrupa’dan Ortadoğu’ya, birbirinden çok farklı üretim ihtiyaçlarına yönelik olarak ihraç edildi. Bu satış başarısıyla Performa serisini ön plana çıkartmaya karar verdik ve kullanım kolaylığını arttırdığımız yeni Performa Plus serisini drupa 2012’ye hazırladık.”

Omega Performa Plus’a Büyük İlgi: Fuar esnasında Gelen İki Sipariş “Omega Performa Plus’la karton kutuların yüksek hızda ve önemli kullanım kolaylıkları ile üretilmesini hedefledik ve ayrıca düşük volümlü işlerin tüm dünyada artmakta olduğunu, dolayısıyla işten işe geçiş sürelerinin minimumda tutulması gerekliliğini de göz önünde tuttuk. Sonuç olarak Omega Performa Plus Serisi drupa 2012’de çok büyük beğeni toplandı. Serinin ilk örnekleri daha fuar sırasında alıcı buldu ve İngiltere ve Mısır’daki iki yeni müşterimize gönderilmek üzere anlaşmalarımız tamamlandı. Şu an çok çeşitli ülkelerden müşterilerimizle Performa Plus için görüşmelerimizi sürdürüyoruz.

Omega Hi-Line Serisine de İki Sipariş Omega Hi-Line Serimizi ise, yine Drupa 2012’yi hedefleyerek geliştirdik. Geniş ürün yelpazemizin en gelişmiş özelliklere sahip serisi Hi-Line, yine yüksek hız, minimum işten işe geçiş süresi, yüksek kullanım kolaylıkları ve en komplike karton ambalaj tasarımlarını işleyebilme kapasitesinin yanı sıra modüler özellikli makinalardan oluşuyor. Özellikle son dönemde ihracatımızda ön plana çıkan özel tasarımlı projelere uygun bir seri bu. Omega Hi-Line da, yine Performa Plus gibi drupa 2012’de çok büyük beğeni topladı ve talep gördü. Hi-Line serisinden ilk makinalarımız da Türkiye’den ve Fransa’dan alıcı buldu. Tabii ki bu anlaşmalar yeni makinalarımızın yakın gelecekteki uluslararası başarısı hakkında çok önemli göstergeler. Fuardaki ziyaretçilerimizden edindiğimiz izlenim ve aldığımız taleplerden yola çıkarak memnuniyetle söyleyebilirim ki; her iki modelimiz de kısa zaman içinde ismi ile anılan ve aranan çok başarılı Omega’lar olacaklar.” matbaa&teknik: Pınar Hanım, 2012 drupa katılımınızın başarısını neye bağlıyorsunuz? Pınar Küçükaras: Öncelikle fuara titizlikle ve doğru hedeflerle hazırlanmış olmamızın büyük payı var. Sektörün hangi ihtiyaçlara yönlendiğini doğru analiz edip, gerektiği biçimde hazırlandık ama tabii ki drupa’ya hazırladığımız ürünleri, yani son yıllardaki Ar&Ge çalışmalarımızı doğru biçimlendirmiş olmamız fuardaki başarımızın en önemli sebebidir.

aktüel

Fuarın öncesinde bizi rakiplerimizden ayıran avantajları, pazardaki farklı konumumuzu doğru biçimde vurguladık ve etkinlikle duyurduk. Özel projelere kısa zamanda ve etkin çözümler üretmekte olduğumuzu duyurduğumuz bu çalışmalar oldukça ses getirdi; bunu da fuarda yakından görmüş olduk. Fuar süresince de farklı kanallardan tanıtım yapmaya devam ettik. Örneğin İngiltere’de basılıp tüm dünyada dağıtılan ve yurtdışında karton ambalaj konusunda en önemli yayın olan Folding Carton Industry Magazine’in Mayıs sayısında kapakta olmamız; derginin bugüne kadar hakkımızda yayınlamış olduğu yazıları içeren Duran Makina Özel Sayısı’nı ikinci kez bu fuara hazırlamış olması ve bu iki derginin Drupa’da dağıtılması gayet etkin bir çalışma oldu. Yurtdışındaki temsilcilerimizle ortak bir çalışma yürüttük; hem fuar öncesinde hem de fuar sırasında onlardan destek aldık. Drupa’da ekibimize 12 ayrı ülkeden temsilcilerimiz katıldı; ziyaretçilerimizi birlikte ağırladık. Almanya, Fransa, İngiltere, İsveç, İtalya, Hollanda, Polonya, Rusya, Mısır, İran, Tunus ve Amerika’dan temsilcilerimiz bizimle birlikte fuarda çalıştılar; hatta Amerika’dan üç farklı şirketten iş ortağımız fuara katıldı. Bu da tabii ki bize güç kattı. Ziyaretçilerimizin kendi bölgelerinden bir temsilciyle görüşüyor

matbaa&teknik

olmaları onlar için de büyük kolaylık sağladı. matbaa&teknik: Fuar ziyaretçiler açısından beklentilerinizi karşıladı mı? Genel olarak ziyaretçi sayısında bir düşüş olduğu kanaati yaygın. Pınar Küçükaras: Önceki drupa’lara göre fuarın genelinde ziyaretçi sayısının azalmış olduğunu biz de gözlemledik ancak bizim açımızdan fuar son derece olumluydu; beklentimizin de ötesinde ziyaretçimiz vardı. Tabii ki fuar öncesinde etkin bir tanıtım çalışması yapmış olmamızın, tüm tanıdıklarımızı özel mesajlarla teker teker davet etmiş olmamızın da bunda katkısı vardır diye düşünüyorum. drupa fuarı bizim için her zaman çok özel çünkü uzun zamandır çok geniş bir coğrafyaya ihracat yapıyoruz, dolayısıyla drupa bizim müşterilerimizle tekrar bir araya gelmemizi sağlayan en önemli platform. Drupa 2012 de, önceki drupa’lar gibi bu açıdan son derece keyifliydi. Sanırım bizi rakiplerimizden ayıran en önemli özelliklerimizden biri de müşterilerimizle kurduğumuz sıcak ilişkidir. Aradaki mesafe ne kadar uzak olursa olsun biz ilişkilerimizi yakın tutmaya, her ihtiyaçları olduğunda hemen destek vermeye ve bir makina tedarikçisinden öte, dost olmaya çok özen

aktüel

gösteririz. Bu yüzden de drupa bizim için uzaktaki eski dostlarımızla buluştuğumuz bir on dört gün demek; tabii ki büyük mutluluk. Tabii ki onların bizden ve Omega’larından memnuniyetlerini gördüğümüzde bu mutluluk katlanarak artıyor. Bu fuarda da Avrupa’dan Amerika’dan, Orta Doğu’dan çok sayıda eski dostumuzla bir araya geldik ve onların yeni katlama yapıştırma makinası ihtiyaçlarını görüştük. Sadece bize merhaba demeye gelen eski müşterilerimiz de vardı ki bu da bence yıllardır sürdürdüğümüz iyi ilişkilerin son derece hoş bir göstergesidir. Yurtiçinden yüksek sayıda ziyaretçimiz vardı ve Türkiye’den dostlarımıza Düsseldorf’ta evsahipliği yapıyor olmaktan büyük mutluluk duyduk; onlardan aldığımız olumlu tepkiler bize yeni bir enerji verdi. Bildiğiniz gibi biz her drupa’da Türkiye’den gelecek olan fuar ziyaretçilerine “Duran Makina standı drupa’daki dinlenme tesisinizdir” deriz ve bunun özellikle altını çizeriz. Çünkü fuar son derece büyük ve ziyaretçi olmak da son derece yorucu. Dolayısıyla fuara gelip bizi ziyaret eden dostlarımızla bir arada olmaktan mutlu olduğumuz kadar, onlara da biraz olsun dinlenebilecekleri bir fırsat sunmaya çalıştık. Diğer yandan yurtdışından gelen ve ilk defa görüştüğümüz ziyaretçilerin sayısı da çok yüksekti. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçilerimizi yurtdışındaki temsilcilerimiz-

matbaa&teknik

le birlikte ağırladık ve ziyaretçilerimizin hemen hepsi Duran Makina’yı ve Omega katlama yapıştırma makinalarını bilerek bize gelmişlerdi; tabii ki bununla da çok mutlu duyduk. Fuarın bizim için en keyifli anlarından biri de Omega’nın Türk Basım Endüstri’sinin en değerli markası seçilmiş olması, ve Zirvedekiler 2012 ödül törenine yurtdışından temsilcilerimizle birlikte katılmamızdı. Bu ödülü ikinci kez alıyoruz ve verdiğimiz emeği görüp bizi takdir eden herkese çok teşekkür ediyoruz. Zirvedekiler anketinde sektörün en değerli markası olarak tekrar seçilmiş olmamız bizim için çok anlamlı ve gurur verici. matbaa&teknik: Size göre Drupa'da öne çıkan eğilimleri özetler misiniz? Pınar Küçükaras: Hem yurtiçinde hem de yurtdışında makinalarımıza ciddi bir talep artışı gözlemledik; bu da tabii ki sektörün geneli için baktığımızda son derece olumlu bir gelişme. Geçen drupa’dan sonraki olumsuz ekonomik ortamın geride kaldığının çok önemli bir göstergesi. Önceki yıllarda dünyanın çeşitli coğrafik bölgeleri arasında karşılaştırma yaptığımızda talepleri arasında ciddi farklılıklar gözlerdik oysa bu drupa’da böyle net konuşmak mümkün değil. Mesela Avrupa’da yaygınlaşan uygulamalar ile ilgili taleplerin Orta Doğu’dan da geldiğini gördük. Bu da aslında bu ülkelerin

gelişen ihracatları hakkında bilgi veriyor. Diğer drupa’lardan farklı olarak bu sene Kuzey ve Güney Amerika’dan çok sayıda ziyaretçimiz vardı; zaten yılın başından beri Amerika’da ciddi bir hareketlenme var bunu birkaç aydır satışlarımızda gözlüyorduk, drupa 2012 bu gelişmeyi doğrulamış oldu. matbaa&teknik: Fuar Duran Makina açısından nasıl sonuçlandı? Pınar Küçükaras: Fuarın geneline baktığımızda talebin iyi tasarlanmış, yüksek kaliteli, doğru fiyatlarla alıcısına sunulan makinalara ve etkin satış sonrası hizmeti sunan üreticiye geldiğini görüyoruz. Bizim de tüm çabamız bu yönde; uzun zamandır katlama yapıştırma makinası denildiğinde tüm dünyada akla gelen ilk markalardan biri olmak ve yüksek kaliteli ürünlerimizi doğru biçimde sunmak için çalışıyoruz. drupa 2012’de de ürünlerimizi ve servisimizi elimizden gelen en iyi biçimde sunmaya çalıştık ve son derece olumlu sonuçlarla İstanbul’a döndük. Bizim için drupa hâlâ devam ediyor; hem kendi ofisimizde hem de temsilcilerimiz aracılığı ile fuardaki görüşmelerimizi yoğun biçimde sürdürüyoruz. Şimdi fuarda yeni görüştüğümüz potansiyel müşterilerimizi İstanbul’da ağırlamaya da başladık. Bu yaz bir hayli yeni ziyaretçimiz olacak, Drupa 2012’in ihracatımıza çok büyük katkısı olacağını tahmin ediyoruz.

aktüel

matbaa&teknik

Duran Makina Genel Müdürü Abdurrahman Küçükaras, Orta Anadolu İhracatçılar Birliği’nin bu çok değerli ödülünü Ekonomi Bakanı Sn. Zafer Çağlayan’dan aldı.

2012 Mayıs’ında Duran Makina’ya iki büyük ödül birden Duran Makina Omega markası ile Zirvedekiler 2012’de Basım Endüstrisi’nin en değerli markası olarak ödül almasının yanı sıra Orta Anadolu İhracatçılar Birliği tarafından verilen Başarılı İhracatçılar Ödüllerinde Kağıt ve Matbaacılık Makineleri alanında 2011 yılında en fazla ihracat yapan ikinci firma olarak ödüle layık bulundu. OAİB (Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri)’nin yeni hizmet binasının açılışını yapan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, başa-

rılı ihracatçılara ödül verdi. Balgat, Ceyhun Atuf Kansu Caddesi 120 numaradaki yeni binanın açılış töreninde konuşan OAİB Koordinatör Başkanı Ahmet Kahraman Türkiye’nin toplam ihracatına olan katkılarının % 8 oranında olduğunu söyledi. Toplam 10,2 milyar dolarlık ihracat rakamlarını daha üst seviyelere taşıma gayreti içinde olduklarını belirten Kahraman, ihracatçılara destek olduğu için Bakan Çağlayan’a teşekkür etti.

Duran Makina Genel Müdürü Abdurrahman Küçükaras, Zirvedekiler 2012 Yılın En Değerli Markası Ödülünü Avrupa Türk İşadamları Derneği Başkanı Prof. Recep Keskin’den aldı.

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin ardından söz alan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da, göreve başladığından bu yana Türkiye’nin ihracatını arttırabilmek amacıyla ülke ülke gezdiğini söyledi. Çağlayan “Dağda gezen kurt, evdeki aslandan daha güçlüdür” benzetmesi yaptı ve şöyle konuştu: “Biz bu sayede kriz dönemlerinde bile büyüdük, ihracatımızı arttırdık. Bizim dönemimizdeki ihracat rakamları, Cumhuriyet dönemindeki rakamları çok gerilerde bıraktı. Ama bunu yeterli olarak görmüyoruz. İhracatçı Birlikleri olarak sizlerin belirlediği 2023 yılında 500 Milyar dolarlık ihracat hedefini, hükümet olarak milli politika olarak kabul ettik. Bu konuda var gücümüzle sizlerin yanınızdayız”dedi. Ödül törenine geçildiğinde Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın sergilediği yüksek performans takdir topladı. OAİB bünyesindeki 8 birlikteki tüm alt sektörleri de içine alacak şekilde organize edilen törende, 2011 yılında en fazla ihracat yapan, bir önceki yıla göre ihracatını değer bazında en fazla arttıran ve 2011 yılında en fazla pazara ihracat yapan firma temsilcileri, ödüllerini Bakan Çağlayan’ın elinden aldı. Gecede Kağıt ve Matbaacılık Makineleri alanında 2011 yılında en fazla ihracat yapan ikinci firma ödülü ise Duran Makina’nın oldu.

aktüel

matbaa&teknik

Tan Yılmaz:

“Doğru Markalarla, Doğru Ürünler için Yeni İşbirliklerimiz Var” Çözümlerimizi özellikle baskı öncesi ve sonrasındaki ürünlerle çeşitlendirmeyi sürdüreceğiz. drupa 2012 dönüşü görüştüğümüz matkim şirketinin Genel Müdürü Tan Yılmaz’a fuar sonrası değerlendirmelerini sorduk. Matkim, fuarda PrintCity salonunda Weilburger standında yer almıştı. Değerli yerli üreticilerimizden biri olarak matkim’in bir sonraki drupa’da katılımcı olarak yer alacağını ümit ediyoruz. Üretici kimliğinin yanına lâk konusunda dünyanın lider üreticilerinden biri olan Weilburger’i ekleyerek ithalattan tedariği de hizmetlerine ekleyen matkim matbaa kimyasalları, geçtiğimiz yıl Thor baskı blanketleri ile de bu faaliyetlerini sürdürmüştü. Fuar esnasında yaptıkları görüşmeler sonucu temsilcilik sayılarını artıracaklarını düşündüğümüz matkim’in fuar çalışmalarını Tan Yılmaz’dan alıyoruz: matbaa&teknik: drupa 2012’yi öncelikle Weilburger ve matkim adına değerlendirir misiniz? Ne tür yenilikler sundunuz ve ne gibi yeniliklerle drupa 2012’yi tamamladınız? Tan Yılmaz: matkim olarak drupa 2012’de kendi standımızı açmadık. Birinci önceliğimiz Weilburger’di. Türk dostlarımızı Weilburger standında ağırladık. Weilburger’in ve onun bağlı bulunduğu PrintCity gurubunun ofset için hazırladığı yenilikleri Türk matbaacılarına tanıtmayı hedeflemiştik. PrintCity ve Weilburger, çok iyi hazırlanmıştı. Baskı örnekleri ve bu baskı örneklerinin nasıl ortaya çıktığını gösteren çok iyi bir hazırlık yaptılar. Biz de özellikle yeni ürünlerimizi tanıtma fırsatı bulduk. Bu yeniliklerden bahsetmek gerekirse; öncelikle mevcut ürünlerin iyileştirilmesi her zaman devam ediyor, mesela, özellikle üzerinde durduğumuz UV yerine kullanılan parlak lakların daha geliştirilmiş, daha yeni ürünlerini gördük. Bunun yanı sıra yenilik olarak kabartmalı laklar ki serigrafi kalitesinde ofset ile elde edilebilen lak baskılarını söyleyebilirim. Bunlar baskı sonrasında kimyasal bir bileşim sayesinde kendiliğinden kabaran laklar; ayrıca bir diğer yenilik de hologramlı lak-

lar. UV konusunda da en sağlıklı ve çevreci olarak yapılabilecek en iyi lak uygulamasını gördük. Bu laklar gıdaya birinci temas dahil yüzde yüz uyumlu laklar. Bunun dışında IML baskılar için sunulan alkole ve kimyasala dayanımı çok yüksek olan yeni laklar sunuldu. matkim açısından da yeni anlaşmalarımız oldu. Ürün yelpazemizi genişletmeyi hedefledik. Bu açıdan başarılı olduğumuzu söyleyebilirim. Kendi hedefimizi tutturduk. Yine konusunda dünya devi olan markalarla ön anlaşmalar yaptık. İstiyoruz ki matkim, Türk matbaacılarına en kaliteli ürünleri en başarılı şekilde taşımaya devam etsin. Çözüm sürecinde matbaacıların Avrupa ve Amerika’daki yenilikleri en hızlı şekilde kazanmalarını hedefliyoruz. Bunun için de doğru markalarla işbirliği yaptığımızı düşünüyoruz. Yakında bu anlaşmaları tamamladıkça sizin aracılığınızla matbaacılarımızla paylaşacağız. matbaa&teknik: matkim’i üretici olarak tanıyoruz zaten. Ancak Weilburger ile başlayan ve yeni anlaşmalarınızla devam eden bir de ithalatçı pozisyonu oluştur-

dunuz. Bu yeni pozisyonunuzu nasıl açıklıyorsunuz? Tan Yılmaz: Bir ürünü yurtdışından üretici gözüyle tedarik etmeye başladığınızda yeni bir iletişim ve etkileşim başlıyor. Nitelikli bir kazanım haline geliyor. Üretici kimliğimizle kavradığımız lokal pazar gerçeklerini yurtdışındaki üretici ile paylaşarak pazara birebir uygun ürünlerin seçilmesi hatta o yurtdışındaki üreticinin ürün paletinde yoksa bile bize uygun biçimde üretilmiş ürünler talep etme durumuna geliyoruz. Mesela Weilburger ile çalışmalarımızda çok koordineli bir çalışma planı içinde olduk. Onlara da yol gösterir hale geldik. Bazı ürünleri özellikle Türkiye pazarı için geliştirdiklerini söyleyebilirim. Diğer konularda da böyle olacağını düşünüyoruz. Bizim pazarımız hatta bölgemiz için neyin daha iyi çözüm olabileceğini anlatabiliyor ve karşılıklı bir çalışma gerçekleştirebiliyoruz. Bunu yapabilmemizin ardında da tabii ki bizim de üretici olmamız ve üretimi biliyor olma avantajımız var. Tabii bizim ithalata başlamamızın ardında müşterilerimizin de teşviki söz konusu. Aradıkları ürünleri bizden talep etmeleri bizi yeni ürünlere yöneltiyor.

aktüel

Çünkü biz matkim olarak sadece satış değil, satış sonrası hizmeti de ön planda tutuyor ve ürünlerimizle en iyi neticeyi alabilmeleri için matbaalarımızın yanında duruyoruz. Bu da matbaacılarımızın aradıkları ve biz de bulunmayan ürünler konusunda da bizi teşvik etmelerine sebep oluyor.

matbaa&teknik

rek gerekli ürünleri tedarik edebilirler ancak maalesef bazı matbaaların yaptığı gibi bu benim için önemli değil deyip çok tehlikeli

ürünleri de kullanabilirler. Ofset malzemeleri konusunda birleşmeleri gördüm. Kazan kazan yöntemi çok yaygın ki bu bizim anladığımızdan daha farklı bir yaklaşım. Beraber hareket ederek doğru ürünü geliştirme konusunda çok ilerlediklerini gördük. Tutkal üreticilerinin, tutkal makinesi üreticileri ile birlikte hareket ederek üretim yapmaları ya da makine yıkama aparatları üreten firmaların yıkama solventleri üreten firmalarla birlikte çalışmaları gibi. Makine mühendisleri ile kimya mühendisleri birlikte çalışmışlar. Biz bunu önceden görmüştük. matkim’de de kimya mühendisleri ile matbaa teknisyenleri beraber çalışıyor. Biz baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası olarak üç gurupta topladığımız çözümlerimizi özellikle baskı öncesi ve sonrasındaki ürünlerle çeşitlendirmeyi sürdüreceğiz. Özellikle baskı sonrasında baskı dijital dahi olsa bizim ürünlerimiz kullanılmayı sürdürecektir. Biz zaten 40 yılı aşkın süredir tutkal üreten bir firmayız. Polytex markası halen en iyi tutkal olarak bilinir. Bunu tamamlayacak bir takım ürünler olacaktır.

matbaa&teknik: Fuarda kendi konunuzla ilgili olarak önemli bulduğunuz bir yenilikle karşılaştınız mı? Sizi heyecanlandıran yeni bir teknoloji gibi? Tan Yılmaz: Evet, herkesin söylediği gibi fuarda dijitalin gözle görülür bir ağırlığı vardı. Dijital baskı çözümlerinin sergilendiği standlar ve salonlar, ofset ile karşılaştırıldığında çok daha kalabalıktı, ancak özellikle altını çizmek istiyorum ki bu durum ofsetin pozisyonunu kaybettiğini göstermiyor. Çünkü özellikle ambalaj konusunda çok önemli yenilikler var ve bu pazar her geçen büyüyor. Ambalajda en büyük yenilikler kaplamalar konusunda. Bizim geleceğe yönelik yatırımlarımız da bu yönde. Çünkü ben hiçbir zaman ofsetin söylenildiği gibi bir düşüş yaşayacağını düşünmüyorum. drupa’da gördük ki bobinden yapılan ofset ambalaj baskıları ön plana çıkıyor. Aynı makine üzerinde yarı flekso yarı ofset olarak nitelendirebileceğimiz baskı imkanları mevcut. Ambalajda dijitale dönülmesi bana şu anda insanoğlunun Mars’a gitmesi kadar uzak görünüyor. Ayrıca bizim özellikle üzerinde durduğumuz kimyasal kullanımında insan sağlığının ön planda tutulmasına ilişkin yenilikler çok fazla. Bizim de bu konuda hiç de geride olmadığımızı gördüm hatta daha önde de olduğumuzu söyleyebilirim. Tabii burada matbaacının tercihleri de önemli. İnsan sağlığına önem vere-

aktüel

matbaa&teknik

Doğanpak Ambalaj,

KBA Rapida 205 Siparişi Verdi VLF KBA press for Doğanpak Ambalaj Doğanpak Ambalaj, 1520x2050mm tabaka boyutunda baskı için drupa’da KBA Rapida 205 (Dünya piyasasındaki en büyük ofset formatı) siparişi verdi.

s/s Rolf Köhle, Michael Grieger, Barbaros Gülseren, Ahmet Uzun Dietmar Heyduck, drupa’da Rapida 145’in önünde Pictured at the Rapida 145 on the KBA stand at Drupa after sealing the deal for a Rapida 205 (l-r): sales director Rolf Köhle of KBA’s Turkish agency Dereli Graphic, KBA sales manager Michael Grieger, Doganpak Ambalaj proprietor Barbaros Gülseren, Dereli Graphic general manager Ahmet Uzun and KBA sales director Dietmar Heyduck

Doğanpak Ambalaj’ın halihazırda beş adet büyük format baskı makinesi bulunuyor: İki adet 6B (56inç) ve üç adet 7B (64inç). Altı renkli, lak ünitesi ve kurutucu içeren Rapida 205 artık eskimiş VLF makinesinin yerini alacak. Doğanpak Ambalaj’ın bastığı temel ürünler arasında televizyon setleri ve diğer büyük cihazlar için ambalajlar bulunuyor.Bu ambalajlar genellikle büyük ve süper büyük formatlı baskı makinelerinde tek parça halinde basılabiliyor. Tabakalar basıldıktan sonra, oluklu üzerine lamine yapılıyor. Firmanın en büyük müşterisi, Manisa’da bulunan ve hem kendi adına hem de başka markalar adına televizyon üretimi yapan Vestel. Doğanpak

Ambalaj, müşteri yakınlığını artırmak için Manisa’daki sanayi bölgesinde yeni bir baskı tesisi inşa ediyor. Matbaa yeni Rapida, 205 cihazının kurulumunu da burada yapacak. Bu büyük baskı makinesinin faaliyete başlamasının ardından yıl sonunda, şirket kademe kademe İzmir’den Manisa’ya taşınacak. Rapida 205’de Doğanpak Ambalaj için karton yükleme, otomatik kalıp değiştirici, UV ünitesi, blanketler, baskı silindiri ve mürekkepleme ünitesi için yıkama cihazları, ErgoTronic ACR kayıt ölçüm sistemi, yüksekliği ayarlanabilir duraksız teslimat sistemi, Techkon Spektrodrive araçları ve kontrolü ile baskı öncesinde CIPLink-X arayüzü bulunacak.

Turkish packaging printer Doğanpak Ambalaj placed an order at Drupa for a KBA Rapida 205 for sheets measuring 1520 x 2050mm (59.45 x 80.7in) – the biggest offset format on the world market. The ten-year-old company has five largeformat presses: two 6B (56in) and three 7B (64in). The six-colour Rapida 205 with coater and dryer will replace an outdated VLF machine. Doganpak Ambalaj’s main products are packaging for television sets and other bulky domestic appliances. With large- and superlarge-format presses these can often be printed in one piece. After being printed the sheets are laminated onto corrugated. The firm’s biggest customer, 50km (30 miles) away in Manisa, is Vestel, which manufactures television sets both under its own name and for other brands. To improve customer proximity Doganpak Amballaj is in the process of erecting a new printing plant on an industrial estate in Manisa, and this is where the new Rapida 205 will be installed. Following the inauguration of this massive press at the end of the year the entire company will relocate in several stages from Izmir to Manisa. The Rapida 205 for Doganpak Ambalaj will incorporate a board-handling capability, automatic plate changers, UV provision, combined washing devices for the blankets, impression cylinders and inking unit, ErgoTronic ACR register measuring system, height-adjustable nonstop facility in the delivery, Techkon Spektrodrive instrumentation and control, and a CIPLink-X interface to pre-press.

aktüel

matbaa&teknik

matbaateknik.tv Yeni Yüzüyle Yayınını Sürdürüyor 1996’dan bu yana endüstrimizin lider yayını olarak faaliyetlerini sürdüren matbaa&teknik, sizleri hızlı, kolay anlaşılabilir yöntemi ile matbaateknik.tv’yi kullanmaya davet ediyor.

Türk Basım endüstrisinin ilk video web portalı matbaateknik.tv, kullanışlı ve hızlı yeni arayüzü ile yayınlarını sürdürüyor. Güncellenen sitede basım endüstrisinin lider şirketlerinin tanıtım videoları yanı sıra bilgilendirme videoları da yer alıyor.

Artık Güncel Haberler de matbaateknik.tv’de Yeni yayın konseptinin yanı sıra daha hızlı video seyretme imkanı veren web sitesi server ve arayüzünü yeniledi. Ayrıca güncel haberler sekmesinin de eklenmesi ile basım endüstrisinde gelişen önemli aktüel gelişmeleri de hızlı bir şekilde videolar ile paylaşma imkanı veren site, Türkiye’nin ilkleri yapması ile ünlenen matbaa & Teknik’in günümüzün gelişen yayın trendine uygun yayıncılık anlayışını ortaya koyuyor. drupa 2012 fuarı sonrası bazı bilgi videolarının yanı sıra Ink Academy, Aras Gurup – Kasad, Kyocera Document Solution gibi şirketlerin güncel haberlerine www.matbaateknik.tv adresinden ulaşılabilir. Ayrıca sitede yeni bir bilgilendirme serisi olarak “matbaateknik.tv soruyor” videoları da yayında.

Yeni Bilgilendirme Serisi: matbaateknik.tv Soruyor Serinin ilk video konusu UV Lâklar. Uv lâklar ve kullanımına ilişkin bilgileri, mürekkep ve lâk sektörünün önemli isimlerinden biri Ayhan Süer cevaplandırdı. Seri, kimyasallar ve ambalaj konuları ile devam edecek. 1996’dan bu yana endüstrimizin lider yayını olarak faaliyetlerini sürdüren matbaa&teknik, sizleri hızlı, kolay anlaşılabilir yöntemi ile matbaateknik.tv’yi kullanmaya davet ediyor.

matbaateknik.com.tr de Yenilendi matbaa&teknik’in resmi web sitesi olan www.matbaateknik.com.tr’de yenilendi. Her ay düzenli olarak güncellenen site artık her gün güncellenecek. Daha sıcak haber teması ile yola çıkan site, günlük gelişmeleri anında duyuruyor. Böylelikle ayın hangi gününde olursa olsun hazırlanmış haberler anında okuyucuya ulaşıyor. Sitenin kullanımı da kolaylaştırıldı. Aktüel, dijital, CtP, ofset, etiket, ambalaj, sarf malzeme, baskı sonrası, baskı yönetimi ve İngilizce haberler olmak üzere 10 kategoriye ayrıştırılan matbaateknik.com.tr okuyucuları kendi konuları ile alakalı haberlere de hızlı bir şekilde ulaşabilirler.

aktüel

Fujifilm Dış Ticaret A.Ş. Haziran’da İş Başı Yaptı Fujifilm Dış Ticaret A.Ş. Türkiye pazarındaki operasyonlarına 1 Haziran 2012 tarihi itibariyle başladı.

Firma Türkiye pazarında; dijital kamera, fotoğraf baskı ürünleri, medikal ve grafik sistemleri alanındaki distribütörü Filmat Dış Ticaret A.Ş.’nin % 100 hissesi Fujifilm tarafından satın alındığı kamuoyu ve iş ortaklarıyla paylaştı. Başkan Jun Higuchi imzasıyla yapılan açıklamada, yeni yapılanmanın Fujifilm'in Türkiye'deki satış stratejilerini geliştirmesinde katkısı olacağı vurgulanırken, “Fujifilm, yer aldığı pazarlardaki aktivitelerini iş ortaklarının ihtiyacına göre geliştirmektedir. Türkiye'de de sunduğumuz çözümlerle iş kapasitenizi geliştireceğiz. Firma olarak; dijital kamera, fotoğraf kağıdı, teşhis amaçlı medikal sistemler, medikal network sistemleri ve matbaa sistemleri alanındaki dijital baskı sistemleri ile çevreye duyarlı baskı kalıplarını sunuyor olacağız” denildi.

Tüm Dağıtım Kanalları Korundu Yapılan yazılı açıklamada özetle mesajlar verildi: “Fujifilm olarak hızlı bir şekilde büyüme kaydeden Türkiye pazarında, pazar ihtiyaçları ile uyumlu ürünlerimizi ve çözümlerimizi aktif bir şekilde yer aldığımız endüstrilerin gelişimine ve ülke kültürüne katkı sağlamak için kullanacağız. Yer aldığımız tüm pazarlarda mevcut dağıtım kanallarımızı korurken, sizlerle birlikte yeni iş geliştirme çabasında olacağız. Bundan sonraki günlerde bu desteğimizi, yeni dönemin ve anlayışın sizlere getireceği katkıyı gözlemleme fırsatınız olacaktır. Yeni dönemin, tüm müşterilerimiz, iş ortaklarımız ve tedarikçilerimiz için şimdiden hayırlı olmasını dileriz.”

aktüel

matbaa&teknik

ORIS PressMatcher // WEB Muharrem Altıntaş Odak Bligi

Basım endüstrisinde teknoloji dijitale doğru hızla yol alırken, baskı teknolojileri ile birlikte standartlaştırma yazılımları da bu sürece dahil olarak, konvansiyonel baskı sistemleri için alınan provalarında dijital olarak alınmaya başlanması uzun zamandan beri kullandığımız standartlarda baskı alma ve onay süreçlerini yönetme yöntemlerimiz gün geçtikçe bir adım daha öteye gitmektedir. Tabaka ofset, web ofset ya da flexo baskı yöntemleri olsun, üretime geçilmeden önce mutlaka müşteri onayı için belirli bir standardı gözeterek, onaylı bir prova baskı mutlaka alınmaktadır. 2008 drupa fuarı ile basım dünyasına damga vurmuş dijital baskı teknolojileri, daha yeni geride bıraktığımız 2012 drupa fuarı ile digital baskı sistemlerinin ne kadar hızlı geliştiğini bize birkez daha göstermiştir. Inkjet

prova baskı konusunda birçok standart için kendini kanıtlamış olan ORIS ColorTuner // WEB RIP yazılımının üreticisi CGS Publishing Technologies International firması da, bu teknolojik yenilenmeyi yakından takip eden bir firma olarak dijital baskı makinalarında da inkjet prova sistemlerinden alınan standartlara uygun baskı kabiliyetini taşımaktadır. ORIS PressMatcher // WEB ile Xerox, HP Indigo, Canon, gibi dijital baskı makinelerinde uygun baskı altı malzemesi (Sertifikasyona uygun baskı altı malzemesi) kullanılarak, ISO / Fogra standartlarına uygun sertifikalı baskı alabilmeyi sağlamaktadır. ORIS PressMatcher // WEB bir RIP yazılımı değildir. Dolayısı ile yukarıda sözünü ettiğimiz dijital baskı cihazları ile kendi RIP yazılımları baskı cihazının yönetimi için mutlaka olması gereken birimlerdir. ORIS PressMatcher // WEB bir renk yönetim yazılımı olarak, dijital baskı cihazının istenilen baskı standartlarına göre renk üretmesi ve RIP üzerinden bunun basılmasını sağlar. ORIS PressMatcher // WEB'in dijital baskı cihazlarına kazandırdığı en önemli bir özelliğide sıkça yaşanan ve genelde dijital baskı cihazı kullanan firmaların karşılaştığı en önemli sorunlardan birisi olan gri dengesini başarılı bir şekilde düzeltir.

ORIS PressMatcher // WEB’in Sağladığı Faydalar -Farklı baskı süreçleri arasında renk tutarlılığı -ISO Coated V2 (Fogra 39) gibi baskı standartlarında baskı alabilme -Tekrarlamalı renk eşleme ile doğru ve tekrarlanabilir sonuçlar -ORIS Color Optimizer ile mükemmel gri dengesi -Entegre web arayüzü ile şirketler arası soft proof ile iletişim -Entegre edilmiş sertifikasyon aracı ( opsiyonel ) -DeviceLink üretimi ( opsiyonel ) -Sihirbaz-destekli kullanıcı arayüzü sayesinde kullanımı kolay mükemmel sonuçlar. -Tam işlem otomasyonuna izin veren akıllı iş akış araçları

ORIS PressMatcher // WEB yazılımı bir kaç farklı opsiyon ile satın alınabilmektedir. Ürünün kendisi bir adet postscript lisansı ile gelmektedir. Yani bir dijital baskı cihazını sürebilir. İstenildiği takdirde ilave postscript lisansı alınarak daha fazla dijital baskı cihazından baskı alabilir duruma gelebilir. PDF Output lisansı ile renk yönetimi yapılmış PDF çıktı alınabilir. DeviceLink lisansı ile device link profilleme yapılabilir. Ayrıca kişiselleştirilmiş baskılar için bu opsiyon kullanılır. Ayrıca InkSaver opsiyonu ile hem dijital hem de konvansiyonel baskı için mürekkep tasarrufuna imkan sağlar. Bu özellik ile %5'ten % 25'e kadar mürekkep tasarrufu sağlanabilmektedir. PressMatcher // WEB ile günümüz baskı standartlarını dijital baskı sisteminize kolayca taşıyabilir, sürdürülebilir baskı kabiliyeti kazanabilirsiniz.

aktüel

matbaa&teknik

Heidelberg Türkiye Teknik Servisinden Temmuz Ayı Kampanyası Makas ve Makas altı pad’leri kampanyası Temmuz ayı boyunca geçerli olacak.

Makaslar

Makas altı padleri

Makaslar kağıt tabakalarının baskı üniteleri arasından düzgün ve akıcı bir şekilde geçmesini sağlar. Heidelberg baskı makineleri için özel olarak dizayn edilen makaslar, yüksek hassasiyetli çalışma ortamlarında makasların dayanıklılığını ve tabaka transferinde birbirine kesin uyumunu sağlamak için zorlu kalite testlerinden geçirilir. Orijinal Heidelberg makasları, tutuş gücünü ve performansını arttırmak için özel bir yüzeyle ve kusursuz toleranslarla üretiliyor. Orijinal olmayan makaslar ile kaliteden ödün vermek, baskı esnasında kağıt geçişle-

rindeki hassasiyetin bozularak renk varyasyonlarının oluşması gibi birtakım sorunları kaçınılmaz kılar. Matbaalar baskı kalitelerini maksimuma çıkartmak için makas siparişlerini Haziran ayı içerisinde vererek, Heidelberg Systemservice’in makas ve makas altı pad’leri için başlattığı kampanya (Kampanya 50x70 ve 70x100 cm formatındaki Heidelberg baskı makineleri için 2012 Temmuz ayı süresince geçerlidir.) ile yedek parçada % 30 ve işçilikte % 20 oranındaki indirimlerden faydalanabilecekler.

aktüel

matbaa&teknik

Aras Grup, Ambalaj Sektöründeki Etkinliğini Artırıyor KASAD (Karon Ambalaj Sanayicileri Derneği) tanıtım toplantıları kapsamında Aras Grup tarafından organize edilen etkinlikte ambalaj sektöründen profesyoneller biraraya geldi. KASAD tanıtım toplantıları çerçevesinde 13 Haziran’da İstanbul Swissotel’de düzenlenen etkinlikte Aras Grup’un temsilciliğini üstlendiği firmalardan gelen yabancı uzmanlar davetli olarak katılan ambalaj sektörü profesyonellerini pazarın yapısı ve sunulan yeni çözümler konusunda bilgilendirdi. Toplantıda; KOMORI Avrupa Satış Genel Müdürü Tony Carter, Komori Chambon Satış Müdürü Laurent Bince, SBL UK Başkanı Lawrence Wu ve Basysprint Avrupa Satış ve Pazarlama Direktörü Christople Lievens birer sunum gerçekleştirdi. matbaa&teknik olarak yakından takip ettiğimiz etkinlikle ilgili akılda kalanlar şu şekilde özetlenebilir:

Ambalaj, Tanıtım ve Markalaşmak için Ön Şart Etkinliğin açılışında söz alan KOMORI Avrupa Satış Genel Müdürü Tony Carter Avrupa ambalaj pazarı ve Komori çözümleriyle ilgili bilgi verdi. Müşterilerine sundukları teknolojileri özetle irdeleyen Carter şunları söyledi: “Bugün karton ve esnek ambalajın hayatımızdaki yeri ve teknolojinin de katkısı ile üretilen katma değerli ürünler üzerinde konuşmak istiyorum. 27 Avrupa ülkesinde yapılan araştırmalara göre baskı sektöründe 134 bin firmada 850 bin çalışan var. Bu yaklaşık 100 milyar Avro’luk bir iş hacmi anlamına geliyor. Bu veriler bize endüstrimizin parçalanmış durumda olduğunu gösteriyor. Sektördeki firmaların % 95’inde 20 kişi ya da daha az çalışan var. Buna rağmen ambalaj sektörü bu genel trendin karşısında gerçek bir büyüme gösteriyor. Baskı sektörü birçok alandan oluşmasına rağmen biz faaliyetlerimiz ticari baskı, yayın ve ambalaj olarak üç ana alanda sürdürüyoruz. Ambalaj, baskı sektörünün yaklaşık % 30’unu kapsıyor. Bahsettiğimiz üç ana alan da medyadaki trend değişimleri, özellikle de internetteki gelişmeler sebebiyle negatif olarak etkilenmekte. Ofsetin geleceği bu anlamda negatif değerlendirilmekle birlikte, sektö-

rün hala çok güçlü olduğunu, yenilikçi dolayısıyla marka sahipleriyle perakendecilerin ihtiyaçlarını anlamak için karton pazarına ve esnek ambalajın ambalaj pazarında oynadığı role bakmak gerekiyor. Yıllık 238 milyar birim karton ve esnek ambalaj kullanımının 95 milyar birimlik bölümünü karton ambalaj oluşturuyor. 107 milyar birim esnek ambalaj ve yine 36 milyar birimi kağıt bazlı esnek ambalaj ve diğer ambalaj oluşturuyor. Yani yüzde oranlarıyla üretimin % 40’ı karton ambalaj, % 45’i plastik esnek ambalaj, % 15’ini de kağıt bazlı ve diğer ambalajlar karşılıyor. Eğer bugün ve geleceğe ilişkin trendlere bakarsak ambalaj pazarındaki büyümeyi gözlemleyebiliriz. Genel olarak organik büyüme olduğu kadar, özellikle raf ambalajları, çoklu ambalaj ve display ambalajlarında büyümenin devam edeceğini görmekteyiz. Karton ve oluklu ambalajlarda görsel çekicilik ve raf ambalajlarındaki talep sebebiyle daha çok artış bekliyoruz. Son yıllardaki teknolojik gelişmeler sipa-

riş üzerine dizayn edilen, basılan, yüksek kalitede karton ambalaj üretme imkânı vermekte. Albenisi yüksek baskı sonrası çalışmaları, sahte üretimi önleyici, güvenlikli ambalaj üretimindeki gelişmeler bu alandaki talepleri arttırmakta. Karton ambalajdaki büyümeye katkı sağlayan bir başka alan markalı üretime yönelişten kaynaklanıyor. Perakendeciler leader markalarla rekabette daha çok kendi markaları ile üretime ağırlık veriyor. Bir başka öngörü, çevreye duyarlı ambalaj üretiminde karton ambalaj iki sebeple esnek ambalajın önüne geçiyor. Yenilenebilir ve geri dönüşümlü olması yani yine aynı malzemenin yeni ambalajda kullanılabilir olması. Esnek ambalaj üreticileri de daha çevreci ürünler üretmeye çalışmakla beraber bu alandaki gelişmeler çok sınırlı olmakta ve özellikle geri dönüşümlü, kullanılan ambalajın tekrar yine ambalaj üretiminde kullanılma imkanı hemen hemen bulunmamakta. Maliyet baskıları hep devam etmekte. Fakat karton ambalaj malzemesinin doğal oluşumu ve yenilenebilir olması

aktüel

maliyet baskısında esnek ambalaja göre avantaj sağlamaktadır. Global petrol fiyatları ve para piyasalarındaki değişimlerin etkileri esnek ambalaj üzerinde daha fazla baskıya neden oluyor. Hızlı tüketim malları üreten firmaların daha çok tercihleri karton ambalaj yönündedir. Ürünlerin korunması, grafik ve sergileme çekiciliği, çevresel duyarlılıklar, premimiyum ürünlerin ayırt edilmesine uygunluğu gibi sebepler karton ambalaj tercihinin nedenleri arasında. Ambalaj tercihindeki yine etkin olan faktörler; görsel çekicilik, maliyet, dolum hızları ve sergileme/raf istifleme kolaylıkları gibi özellikler. Karton ambalaj, esnek ambalaja göre bu konularında çoğunda avantajlı durumda bulunmaktadır. Yine sigara, deterjan gibi ürünlerde karton ambalaj dolumu daha hızlı ve verimli bulunmakta. Yine özellikle sık değişen dizayna sahip mevsimsel ve promosyon çalışmalarında karton ambalaj avantaj sağlıyor. Ambalajın önemi her geçen gün daha çok artıyor. Geleneksel amaçlı ürün koruma işleminin yanında tanıtım ve markalaşmaya da katkı sağlıyor. Karton ambalajın Avrupa tüketim malları pazarında pazar fırsatlarının arttırılmasına katkısı var. Karton marka sahiplerine ürün çeşitliliği kaliteli imaj desteğiyle farklı sergileme ve çekicilik katıyor. Karton pazarı 20 yılı aşkın süredir Komori’ye Avrupa pazarında teknolojisinin getirdiği avantajları tanıtma, dayanıklılığı ve hızlı adaptasyonunu kanıtlama imkanı veriyor. Lithrone tabaka ofset serisi yüksek kalitesi, yüksek ve etkin değerli ürünleri sebebiyle endüstrinin standartlarını belirliyor Komori Lithrone 20 yılı aşkın süredir İngiltere’de rekabetçi çalışmaları ile sektöre katkı sağlamaya devam ediyor.

matbaa&teknik

Hamdi Kaymak İngiltere’deki ambalaj pazarı 120’nin üzerinde büyük ambalaj üreticisi ve 1 milyar Paund’luk büyüklüğü ile gelişmiş bir pazar durumundadır. Bağımsız küçük üreticilerden büyük gruplara kadar geniş bir alanda ambalaj faaliyetleri sürmektedir. Komori 90’lı yılların başında endüstrideki değişimler gözlendi. Çok ünite baskı makineleri yaygınlaşmaya başladı ve İngiltere karton ve ambalaj üreticileri daha çok 40’’ tabaka makinelerine yöneldi. Bu değişiklik Komori’ye Lithrone L40 serisi ile pazarda büyük fırsat sağladı. Duble ölçü kazan ve impression merdane teknolojisiyle kullanıcılarına 1mm kalınlığa kadar kartona baskı yapma imkanı sundu. Bu periyodda Komori yüksek teknolojisi ve güvenilirliği ile rakiplerinin önünde yer aldı. Komori yarı otomatik ve tam otomatik kalıp takma teknolojilerine liderlik yaptı. Yine

Serkan Aras otomatik yıkama sistemleri, ful UV baskı, kurutucu teknolojilerindeki gelişmeleriyle sipariş üzerine teknoloji gelişimlerine katkı sağladı. Komori bu dönemde ayrıca çok yakın işbirlikleri neticesinde şimdilerde Baldwin frmasına dahil olan Nordson UV firması ile de yakın işbirliği yaptı. Ve bugün Komori bu çalışmalarının sonucunda Birleşik Krallık ve İrlanda karton pazarında % 75 pazar payına sahip. Zamanın kısıtlı olması sebebiyle öncelikle 3 farklı teknolojiye konsantre olmak istiyorum. KHS-AI iş hazırlık teknolojisi, Smart Sequence(Akıllı Sıralama) ve PQA-S yüksek kalite kontrol fonksiyonu. KHS-AI tüm Komori tabaka ve web baskı makinelerinde kullanılan İş Hazırlık Veri Tabanı platformudur. En son geliştirilen KHS-AI sistemi baskıyı başlatırken doğru ve maksimum verimliliği sağlamaya yönelik operasyonları yönetir. İş verilerini makine üzerinde bulunan otomasyonlar üzerinden değerlendirmesini yapar, daha once basılan işlerle sorgulamalarını yapar ve tüm ayarlamaları otomatik olarak gerçekleştirir. Sonuç olarak görülmemiş iş hazırlık zamanı ve minimum kağıt fire oranı ile baskıyı gerçekleştirir. Komori Akıllı Sıralama Fonksiyonu hem web hem de tabaka baskı makinelerinde her iş ayrı ayrı iş hazırlık çalışmalarını yapar, bir işin tamamlanıp diğer işe geçme işini sadece bir butona basmakla sağlar. Bu teknoloji sayesinde iş değişim süresinde azalma, kağıt firesinde azalma ve işin ne zaman ve ne sonuçlarla tamamlanacağını baskı öncesinde belirleyebiliriz. KHS-AI ve AKILLI SIRALAMA kombinasyonu sayesinde iş akışında en yüksek verimlilik sağlanır. PQA-S Komori Baskı kalite Kontrol teknolojisi sayesinde en üst düzeyde kalite kontro-

aktüel

matbaa&teknik

lü sağlanır. Bu system 0.25 mm2 pixel büyüklüğünü ölçme imkanı verir.”

Komori Chambon İçecek ve Sigara Karton Ambalajında İddialı Komori Chambon Satış Müdürü Laurent Bince ise sunumunda ağırlıklı olarak karton ambalaja yönelik Komori Chambon’un geliştirdiği teknolojilerle ilgili bilgi verdi. Firmanın tarihçesiyle ve yapısıyla ilgili bilgi aktararak konuşmasına başlayan Laurent Bince ayrıca şirketin ambalaja yönelik web ofset teknolojilerini davetlilerle paylaştı: “1897 yılında kurulan Chambon firması köklü bir geçmişe sahiptir. Kuruluşundan 100 yıl sonra Komori bünyesine dahil olan firmanın ismi şuan Komori Chambon olarak anılıyor. Tabaka ofset konusunda bilir olmamakla birlikte uzmanlık alanlarındaki tecrübeleriyle özellikle inline baskı ve baskı sonrasındaki operasyonları konusunda tanınır bir konumdadır. Hem baskı hem de baskı sonrasına yönelik teknolojilerin bir arada üretilmesi ve bu teknolojilerin ambalaja yönelik olması iki ana karakter olarak karşımıza çıkmaktadır. Chambon Komori bünyesinde olmasına rağmen Ar-Ge ve üretim yapısı olarak tamamen ayrıdır. Üretim Fransa’da Güney Paris’te bulunan merkezden sürdürülüyor. Şirketin ayrıca Amerika ve Çin’de ofisleri bulunuyor. Ambalaj sektörüne yönelik 300’ün üzerinde makine kurulumu gerçekleştirildi. Baskı ve baskı sonrası ayrı olmasına rağmen Komori Chambon çözümleri bu uygulamaları müşterisine birlikte sunmaktadır. Dünyanın birçok bölgesinde faaliyet gösteren bir şirket olması nedeniyle güçlü bir satış sonrası destek ağına sahiptir. Komori Chambon ayrca müşterilerden gelen talepler doğrultusunda farklı tasarımlar yapma yeteneğine sahiptir.

Lawrence Wu

Christople Lievens Firma sadece baskıyı gerçekleştiren bir yapıdan öte, kesim, ayıklama vb. uygulamaları sunarak bitmiş şekilde ambalaj teslim eder. Üretimin tamamındaki tüm prosesleri tek geçişte inline olarak yapabilen sistemler sunmaktadır. Komori Chambon, ambalajın üç ayrı alanı olan; içecek, sigara ve diğer tip karton ambalajlarda yoğun olarak faaliyet göstermektedir. Pazar payı olarak özellikle içecek ve sigara ambalajı konusunda rakiplerin çok önündedir. Komori merkezin desteği ile yürütülen çalışmalarda dünyadaki çeşitli ofisler ile temsilci firmalar satış ve pazarlamada aktif rol üstleniyor. Firmanın 8 renk, çift laklı, inline rotary kesim yapan 122 cm enindeki en geniş ebatlı makinesi şuan

Amerika’da kullanılıyor. Dünyanın farklı bölgelerindeki pazarlara sunulmuş değişen ebatlarda ve farklı yapılarda makine çözümleri bulunuyor. Örneğin Türkiye pazarındaki iki gravür makinesi ağırlıklı olarak sigara ambalajına yönelik kullanılıyor. Komori Chambon’un üç ana faaliyet alanı bulunmaktadır. Bunlar; ofset, rotogravür ve kesimdir. Maksimum verimliliğin hedeflendiği, minimum fire ve yüksek hızlarda çalışmak isteyen işletmelerde inline çözümler bir adım öne çıkmaktadır. Web ofset makinemizde baskı silindiri ve blanketle ilgili kazan kullanmıyor baskı kalıbımızı gömlek tabir ettiğimiz sistemin üzerine montajını yapıyoruz. Komori Chambon’a ait patentleri olan bu teknoloji alanında kendini kanıtlamıştır. Değişiklikleri sadece elle yapabildiğiniz sistemde özel bir alet takımına ihtiyaç duymuyorsunuz. Sistem sayesinde web ofset uygulamalarında birçok özellik ekleme şansına sahipsiniz. Şuan bu teknolojiye sahip 10 makinemiz aktif olarak çalışmaktadır. Web ofsette tabakadan farklı olarak en ölçüleri dikkate alınır. Komori Chambon 65 cm’de 112 cm’ye kadar dört ayrı baskı genişliğinde çözümler sunuyor. Ayrıca 55 cm’den 110 cm’ye kadar tüm ölçülerde baskı boyu rahatlıkla ayarlanabiliyor. Bahsettiğimiz aralıklardaki her türlü ambalajı basma yeteneğine sahibiz. Makinenin gerçek baskı hızı malzemeye bağlı olarak 375 metredir. Tek renk değişimi için 2 dakikaya ihtiyaç duyuluyor. İşten işe geçiş süresi ise baştan sona her şey dahil 45 dakikadır. Servo teknolojisinin kullanıldığı sistemde her ünite bağımsız olarak

aktüel

çalışma özelliğine sahiptir. Yapışkanlı ve tansiyon bar olarak İki farklı blanket teknolojisi kullanma şansına sahibiz. En yaygın tercih edileni yapışkanlı blankettir. Çok daha pratik olan yapışkanlı blanket tüm karton ambalaj uygulamaları içinde yeterlidir. Makine her türlü mürekkep ve kurucu teknolojisiyle de başarıyla çalışabiliyor. Özellikle gıda sektörüne yönelik uygulamalarda sıfır migrasyon nedeniyle UV’nin baskı kalitesi daha iyi olmasına rağmen EB teknolojisi tercih edilmektedir. Bobin ofsette malzeme maliyetimizin tabakaya göre daha düşük olması en önemli avantajlarımız arasındadır. Özellikle ambalaj sektörümde malzeme maliyetlerinin çok önemli olduğu düşünüldüğünde bunun sağladığı avantaj daha iyi algılanabiliyor. Makinenin tüm üniteleri kendi tesislerinde Komori Chambon tarafından üretiliyor.”

SBL’nin Türkiye’de Kurulu Makine Sayısı Artacak SBL UK Başkanı Lawrence Wu, kesim ve sıcak yalnız makineleri konusunda davetlileri bilgilendirdi.Wu, SBL’in tarihçesi ve yapısıyla ilgili bilgilendirme sonrasında pazara sunulan teknolojilerle ilgili detayları anlattı: “1968 yılından bu ayana üretim yapan SBL Tayvan merkezli bir firmadır. Çalışmalarına pedal kesim makineleri ile başlayan SBL daha sonra yapıştırma makineleri üretmiştir. 1988 yılında ilk kez otomatik kesim makinesi üreten firma 1991yılından itibaren de ağırlık olarak ihracatı hedefleyen bir yapıya bürünmüştür. Yine 1991’de laminasyon ve pencere takma makineleri de üreten firmamız 1992 yılında varak ve sıcak yaldız makinelerini pazarın beğenisine sundu. Üretime başladığı dönemden bu yana tüm sertifikas-

matbaa&teknik

yonlara sahip olan SBL, 2001 yılından itibaren de Avrupa’daki merkezini açmıştır. Avrupa’nın tümü ile Avrupa dışı bazı alanlara İngiltere’deki bu merkezinden hizmet vermektedir. Pazarın büyümesiyle Tayvan ve Çin’de tesis yatırımlarına devam edilmiştir. Yüzde 10’u Ar-Ge departmanın da bulunan 400 çalışanın görev aldığı şirketimizin dünya çapında kurulu makine sayısı 3-4 bin dolaylarındadır. Müşteri memnuniyeti önem verilen değerlerin başında gelir. SBL’in sunduğu teknolojilerin başında otomatik kesim makinesi ve otomatik sıcak yaldız makinesi gelmektedir. Ayrıca yapıştırma makinelerimiz ve oluklu kesim makinelerimiz yanında giyotin gibi yardımcı makinelerimizde bulunmakta. Türkiye pazarına çok sayıda pencere takma makinesi kurulumu yapıldı. Alpha Luna106 pazara sunduğumuz yeni bir makine. Geçen yıl bir adet kurulum gerçekleştirdik. Tahminimce 106 açısından gelecek yıl içinde Türkiye’de kurulu makine sayısında 8’i bulacağız. SBL’in en başarılı olduğu alanların başında otomatik sıcak yaldız yani varak makinesi de gelmektedir. Ambalaja yönelik birçok makineyi bünyesinde barındıran firmamız geniş ebat aralıklarında makine üretimleri yapıyor.

Basysprint’ten Farklılaşan Teknolojiler Etkinliğin son sunumunu gerçekleştiren Basysprint Avrupa Satış ve Pazarlama Direktörü Christople Lievens, baskı öncesi alan konusundaki uzun yıllara dayanan tecrübelerini paylaştı. Lievens ağırlıklı olarak konvansiyonel kalıp pozlandırma yapan teknolojiler konusunda da bilgi verdi: “Xeikon grup içinde dijital baskı makineleri ve baskı öncesi ürünler olarak ayrılan iki farklı yapıdan söz edebiliriz. Baskı öncesi çözümler;

pazara yönelik Basysprint konvansiyonel CtP’ler, Agfa ile anlaşma çerçevesinde hazırlanan ve özellikle gazetelerde kullanılan CtP’ler ile flekso CtP olarak nitelendirilecek termofleks grubu olarak sınıflandırılabilir. Basysprint Belçika’daki üç farklı tesiste bu alanlara yönelik faaliyet gösteriyor. drupa 2012’de 50x70 ve 70x100 formatlara hitap eden 465 ile 860 serisi CtCP makinelerimizi sergiledik. Firmaların ihtiyacı doğrultusunda manuel, otomatik ve full otomatik seçeneklerimiz mevcut. Yine drupa’da lansmanını yaptığımız yeni teknoloji violet geniş ebat formatlı CtP’leri de pazara sunuyoruz. Diğer CtP üreticileriyle karşılaştırıldığında farklı bir teknoloji sunduğumuzu ifade edebilirim. CtP’lerimizde tambur yok düz bir alanda tepsi üzerinde pozlandırma yapılıyor. Hız açısından ise müşterilerimize üç ayrı seçenek imkanı tanıyoruz. 70x100 ebatındaki hızlı makinemizde 45 kalıp pozlandırabiliyoruz. Çözünürlük açısından da iki farklı seçenekle müşterilerimizin karşısına çıkıyoruz. Türkiye pazarında kullanımda olan 80’e yakın makinemizde ise çözünürlük olarak 1500dpi seçenekli çözümler tercih ediliyor. Full otomatik makinemizde beş kasete kadar otomatik besleme şansınız var. Bahsettiğim tüm özellikler bizim geniş ebat olarak nitelendirdiğimiz makinelerimiz de kapsıyor. Şuan pazardan çok sayıda CtP üreticisi firma var. Basysprint olarak bu rekabetçi yapı içinde müşterilerimize farklı değerler katmaya çalışıyoruz. Farklı uygulama seçeneklerine yönelik çözüm sunabilen teknolojilerimiz, müşterilerimize üretimde önemli oranda destek sağlıyor. Tabiî ki hala en büyük avantajımız piyasada en ekonomik çözüm olan konvansiyonel kalıba pozlandırma yapmaktır.”

aktüel

matbaa&teknik

Özkardeşler ile Verim ve Kalitenizi Artırabilirsiniz Bu sistem ile 10 bin devirle çalışan makinalarda upgrade gerektirmeden kesim hızlarını saatte 30 bine çıkarılmaktadır. Özkardeşler Karton Ambalaj Endüstri Kalıp Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti, Türk ambalaj sanayinin en büyük ambalaj kesim kalıbı üreticilerinden biri. 1972 yılından beri kesim kalıpları üzerine faaliyet gösteren Özkardeşler matbaa ve ambalaj üreticilerinin kullandığı tüm otomatik ve manuel makinelere uygun kesim kalıplarını üretmenin yanı sıra, temsilcisi ve ithalatçısı olduğu Amerika ve Avrupa'daki çeşitli kuruluşlardan ithal ettiği malzemeleri pazarlıyor ve ambalaj sektöründe ihtiyaç duyulan makinelerin imalatı ile uğraşıyor. Şirketin pazarlama müdürü Burcu İlkinönü, “Özkardeşler’in müşterileri, Özkardeşler markalı ambalaj kalıbı yatırımı ile kendilerine kattıkları katma değer ile performanslarını yükseltirler,” diyor:

Amacımız Sektöre Hizmet Edecek Yatırımları Sürdürmek

Özkardeşler Karton Ambalaj Endüstri Kalıp Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti pazarlama müdürü Burcu İlkinönü

“Şirketimiz diğer kalıpçı firmalar ile karşılıklı bilgi alışverişinin yanı sıra ithalat yapmakta zorlanan şirketlere malzeme temini yapar, talep eden firmalara da üretimde kullanılan makinaları temin eder. Bunun yanı sıra 20132014 sezonunda bilhassa karton üretici fir-

maların çok istemiş oldugu blaking (ayırma) sistemini ve buna bağlı olarak çelik rilmanı % 100 Avrupa kalitesiyle olma şartı ile planlarımıza almış bulunmaktayız. Değerli dostlarımıza gelecek zamanlarda brif verilerek ayıklamanın önemini ve firmaya olan faydalarını anlatmaya çalışacağız. Türkiye ambalaj kesme kalıpları sektörünün lider üreticisi olarak, sahip olduğumuz sektörel birikimlerimizi ve kalifiye iş gücümüzü, yine aynı sektöre hizmet edecek yatırımlara dönüştürmeye devam edeceğiz.”

Bilgi ve Tecrübemizi Paylaşmaya ve Çözüm Üretmeye Hazırız İlkinönü, Özkardeşler’in eğitim ve bilgi alışverişine verdiği önemin altını da çiziyor ve “Özkardeşler, takip ettiği teknolojik gelişmeler ve Avrupa Kalıpçılar Birliği üyesi olarak buradan aldığı teknik ve taktik bilgileri değerli müşterileri ile paylaşmaya hazırdır,” diyor: “Özkardeşler, yeniliklerini uygulamaya çalışan ve bu süre içerisinde Türkiye'de ambalajcılara seminer düzenleyerek ve firmaları ziyaret ederek eğitim ve bilgi alışverişi

aktüel

matbaa&teknik

Özkardeşler tarafından gerçekleştirilen son seminerde rotary kesim makinelerinin verimliliğinin artırılmasının yanı sıra makinadaki üretimi aksatacak sorunların nedenleri ve bu durumlarda neler yapılması gerektiği anlatıldı.

yapan tek firmadır. Önemli olan bu zahmetli ve yorucu olan seminerlerimize davet edilen tüm firmaların gelmesi ve buradan alınacak bilgilerle bir sinerji içerisinde çalışmaktır. Türkiye'de tek firma olarak Özkardeşler, takip ettiği teknolojik gelişmeler ve Avrupa Kalıpçılar Birliği üyesi olarak buradan aldığı teknik ve taktik bilgileri değerli müşterileri ile paylaşmaya, gerekirse malzeme ve makina sorunlarının çözümünde de yardımcı olmaya çalışacaktır.”

üretim müdürleri ve üretim hattı dışında müşteri temsilcilerinin de bilgilendirilmesine çalışıldı. Seminerde anlatılan inline rotary makinası ile üretim kapasitesini 3 katına çıkartmakla ilgili konu çok ilgi gördü. Bu sistem ile 10 bin devirle çalışan makinalarda upgrade gerektirmeden kesim hızlarını saatte 30 bine çıkarılmaktadır. Seminerden 3-4 gün sonra 7 yeni ve 4 mevcut firma bu değişimleri ve yeni bilgileri kullanarak siparişlerini verdiler.”

Son Eğitim Semineri Nisan Ayında Yapılmıştı

Yenilik ve Kalite Artırımının Maliyeti

Özkardeşler son eğitim seminerini Nisan ayında gerçekleştirmişti. 40 civarında katılımcının yer aldığı seminerde inline rotary makinasının gördüğü ilgiyi anlatan İlkinönü, çok kısa bir sürede birçok firmanın bu makine yardımı ile üretim kapasitelerini üç kata kadar artırdıklarını anlatıyor: “Son yaptığımız seminerde rotary kesim makinelerinin verimliliğinin yanı sıra makinadaki üretimi aksatacak sorunların nedenleri ve bu durumlarda neler yapılması gerektiği anlatıldı. Özkardeşler'de üretilen endüstriyel kalıplarla firmalara ve makinalarda çalışan operatörlere ne kadar yardımcı olduğunu ve zamandan tasarrufun ve kalitenin yükselmesinden, her firmanın faydalanması gerektiğini ve bu amaçla makine ustalarının yanı sıra

“2012 sezonunun ortalarında olmamıza rağmen henüz beklentilerimize tam olarak cevap alamadığımız gibi hayali bir krizin içerisindeymişiz havası oluşturulmaktadır. 2005 senesinden beri Türkiye'deki tüm firmalar normal şartlarda yapılması gereken % 8 ve % 10 arasındaki zammı bir kenara bırakıp, 7 senedir sürekli indirim talep etmektedirler. Enflasyonu %10 olan bir ülkede artan fiyatları ve yapılan işçi zamlarını fiyata yansıtmadan nasıl üretim yapılıyor ve karşılanıyor anlamak mümkün değildir. Özkardeşler, gelişen teknolojiyi Türkiye'ye getirerek tüm firmalara kalite ve sürekli hizmeti, dayanabildiği süre içerisinde vermeye devam edecektir ama unutmamak gerekir ki her yenilik ve kalite artırımı maliyetlerini de beraber getirmektedir.”

aktüel

matbaa&teknik

Ink Academy’de 9’uncu Dönem Antalya’da Tamamlandı Yeni dönem Swansea Üniversitesi işbirliği ile daha geniş bir eğitim programı içerecek.

M. Huber Türkiye tarafından 2008 yılından bu yana artan bir başarı grafiği ile devam eden Ink Academy eğitim programı 9’uncu dönemini Antalya’da gerçekleştirilen seminer ile tamamlandı.

10. dönem 2012 sonbaharında yeniliklerle başlayacak. Ink Academy eğitim koordinatörü Münir Demirel, 2008’den bu yana bin 800 katılımcıya eğitim verdiklerini söylüyor:

430 Şirket, Bin 800 Katılımcı “Ink Academy Türkiye olarak amacımız bilgi tecrübe ve deneyimlerimizi sektörle paylaşmaktır. Bu amaçla 2008 yılının Ekim ayından beri eğitimler düzenlemekteyiz. Bu eğitimlerde bize 430 şirketten bin 800 katılımcı bizlere eşlik etti. Bu eğitimlerin sonunda geri bildirim formaları ile titizlikle yaptığımız değerlendirmelerden 10 üzerinde 9.1 gibi bir başarı ortalaması çıktı ki bu bizi çok mutlu ediyor.” M. Huber Türkiye Teknik Satış Sorumlusu Ali Rıza Işık da Ink academy’nin ardından başlayan Huber Türkiye’de projesi ile Ink Academy eğitimlerinin meydana getirdiği sinerjinin İstanbul dışındaki 13 ilde bin matbaaya ulaştığını anlatıyor:

13 İlde Binin Üzerinde Matbaa “Huber Türkiye’nin 2009 yılında başlattığı “Huber Türkiye’de” projesi çerçevesinde Anadolu şehirlerindeki matbaalara teknik desteği artırmak için yürüttüğü çalışmalar hızla ilerliyor. 2 Haziran’da Antalyalı matbaacılarımız için gerçekleştirdiğimiz Ink

aktüel

Academy semineri de bunun bir parçası. Hedefimiz il ve ölçek ayırmaksızın tüm matbaalarımızı yüksek kalite hedefine ulaştırmak. Üç yıllık çalışmalarımız sonucunda İstanbul dışındaki 13 ilde eğitim seminerleri, Ink Academy ve özel ziyaretlerle binin üzerinde matbaamıza ulaştık. Bu çalışmalarımızı artan bir ivme ile devam ettirmeyi planlıyoruz.” Ink Academy 9’uncu dönem eğitimlerinin sonuncusu olarak 2 Haziran’da gerçekleştirilen eğitim öncesi aynı ilde daha önce düzenlenen iki eğitim seminerine iştirak etmiş matbaacılarımızın da görüşlerine müracaat ettik. Antalya Matbaacılar Odası Başkanı Yazar Ofset’ten Özcan Sucu, Ink Academy’i ustaların teknik bilgiye sahip olmaları açısından önemli bir fırsat olarak değerlendiriyor. XMat Matbaa Hizmetlerinden Ümit Karakuş ve Azim Matbaa’dan Hasan Kütük de aynı görüşü paylaşıyorlar.

Yeni Dönem Swansea Üniversitesi İşbirliği ile Başlayacak Ink Academy yeni eğitim dönemine İngilitere’de bulunan Swansea Üniversitesi ile yaptığı işbirliği anlaşması çerçevesinde yeni eğitim konuları ile girecek. Konu ile ilgili olarak 6 Haziran’da gerçekleştirilen toplantıda Swansea Üniversitesinden Prof. Tim C. Claypole, basın ve Ink Academy katılımcıları ile tanıştırıldı ve işbirliği hakkında bilgi aktarıldı. Toplantıda konuşan Fatma Apaydın, geçen üç yılın sonunda Ink Academy’den beklentilerin arttığını bu çerçevede bu işbirliği anlaşması ile bilgi transferinin artırılacağını, anlattı. İşbirliği anlaşmasının aynı zaman-

matbaa&teknik

da bir lisans anlaşması da olduğu belirten Apaydın, Swansea Üniversitesinin eğitimlerinin de Türkçeleştirilerek Ink Academy bünyesinde verileceğini, söyledi:

Başarıya Katkı Yapan Herkese Teşekkür Ederiz “Ink Academy başladığından bu yana üç yılı aşkın bir zaman oldu. İlk zamanlar hepimizin tereddütleri vardı, başarılı olacak mı; sektör tarafından nasıl algılanacak; beklenen ilgiyi görecek mi gibi sorularımız vardı. Bugün bu tereddütlerin hepsini geride bıraktık. Bu programın gelişimine ve başarısına katkı sağlayan çok sayıda kişi var. Başta bu programı sıfırdan inşa eden Huber çalışanları, eğitim koordinatörümüz Münir Demirel; kendi içimizde programı canlı tutmaya çalıştık. Marmara Üniversitesi’nin çok desteğini aldık. Prof. Dr. Mehmet Oktav ve bölüm başkanı Doç. Dr Efe Gençoğlu’nun programa çok katkıları oldu. Ayrıca sektör içinden de birçok eğitmenle çalıştık ve en önemli desteği de sektörden aldık. Son olarak 430 şirketten bin 800 katılımcıya ulaştık. Bu sebeple sektörden eğitmenlerimize, emeği geçen herkese ve müşterilerimize de çok teşekkür ediyoruz.”

Yükselen Beklentiler Yeni Atılımları Getiriyor “Tabii olarak bir süre sonra standartlar yükseliyor. Huber Türkiye’den ve Ink Academy’den de beklentiler yükseldi. Biz ilk yola çıktığımızda dünyadaki yenilikleri ve bilgileri ülkemize kazandırmak çok önemli demiştik. Bugün bunun heyecanını yaşadığımız bir toplantıda birlikteyiz. Tim Clayton ile geçtiğimiz Ekim ayında Uluslar arası Matbaa

Teknolojileri Sempozyumunda tanıştık. Kendisine Ink Academy programından bahsettik. Clayton da bize İngiltere’de benzer bir program sürdürdüklerini anlattı. Biz de bu eğitim programından faydalanmak ve müşterilerimizi faydalandırmak istedik. Çünkü anlattıkları çok ilgi çekici şeylerdi. Swansea teknolojinin çok uç kısımlarına gitmiş bir üniversite. Böylelikle bir işbirliği anlaşması imzaladık. Bu anlaşma çerçevesinde oradaki eğitimciler Türkiye’ye gelecek, kararlaştırdığımız konularda eğitimler verecekler. Yalnızca eğitim vermekle kalmayacaklar , aynı zamanda bir lisans anlaşması yaptık. Eğitim slaytlarını Türkçe’ye çevirip kullanabileceğiz. Böylelikle bu bilgileri Türkiye’de daha geniş bir kitleye ulaştırabileceğiz.”

Odak Kimya da Uygulamalı Eğitim ile Ink Academy’e Dahil Olacak “Odak Kimya da bizi Swansea işbirliği ile vereceğimiz eğitimlerde Ink Academy’i destekliyor. Çünkü ilk eğitimizin konusu renk yönetimi. Prof. Clayton uygulamalı eğitim daha faydalı olacağını ve İngiltere’de bu eğitimi XRite ile birlikte verdiklerini, söyledi. Biz de bunun üzerine Odak Kimya ile görüşme yaptık, seve seve yardımcı olacaklarını söylediler. Dolayısıyla onların cihazları da eğitimde olacak ve uygulamalı bir eğitim olacak.”

Daha İyi Sonuçlar için Daha Farklı Girişimlerimiz de Olacak Renk yönetimi ile başlayacak Swansea – Ink Academy işbirliğinin başka eğitimlerle de devam edeceğini söyleyen Apaydın, sektörün faydasını ön planda tuttuklarını anlattı. M. Huber Türkiye genel müdürü Fatih Özgün de daha farklı girişimlerinin de olacağını, söyledi: “Her zaman için sektörde liderliği amaçlamamızın sebebi daha çok satmak içi değil. Liderliği bilgi ile ve bilgiyi paylaşarak sağlamaktır. Bu amaç doğrultusunda oluşturulan bu yeni işbirliği gelecek adımlarımızı da gösteriyor. Daha iyi sonuçlar almak için daha farklı girişimlerimiz de olacak. Herkese katkılarından dolayı teşekkür ederiz.”

aktüel

matbaa&teknik

Ink Academy ve Sektör Hakkında Antalyalı Matbaacıların Yorumları Ümit Karakuş –/ Xmat: “Yatırımlarımız hiç durmayacak çünkü ben işimi seviyorum.” Öncelikle şirketim adına Ink Academy ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. Ink Academy ile bize gerçekten önemli bir imkan sunulmuştur. Biz mesleki anlamda Anadolu’da olmanın sıkıntılarını yaşarken Ink Academy bize ulaştı ve bize eğitim desteği ve teknik hizmetler sundu. Biz de şirketimizdeki personelimle birlikte bu eğitimlere katıldık; bazı arkadaşlarım ilk orta ya da lise mezunu olarak henüz yaptıkları mesleğin tanımını bile bilmezken Ink Academy sayesinde bunu bile ezberlediler. Bu bize büyük bir gurur veriyor. Aynı zamanda kurumsallaşma, markalaşma ve üretim pazarlama teklif

ler bize apayrı bir bakış, apayrı bir ciddiyet kazandırdı. Biz bu işin eğitimini almış insanlar değiliz. Ama hepimizin gönlünde meslek sevdası var. Bu anlamda da çalışmalar yapıyoruz. Huber Türkiye bize neler kattı? İlk kez matbaamıza girip ustalarımızın sorunlarını dinledi. Şimdi benim ustam diyor ki Huber Türkiye’den gelseler, bir ölçüm yapsalar, bir yorum yapsalar, diyor. Bu çok farklı bir şey. Mesela Ink Academy burada iş ilişkileri teklif alıp verme konusunda bir eğitim verdi. Müşteri temsilcimiz o zaman “biz bu işleri biliyoruz ne gerek var”, diyordu ama gittik baktık ki hakikaten öyle değil. Bu eğitimler, benim mesleğe bakışımı %15 geliştirdi. Siz merkezde olduğunuz ve global etkileşimden daha çabuk etkilendiğiniz için biz gelişmeleri ancak sizden öğrenebiliyoruz. Bizim üretim yapmaktan buna vaktimiz olmamış, bu yüzden sizlere teşekkür ediyorum. Benim şirketim üzerinde çok büyük katkıları var, ben bunlardan besleniyorum. Matbaa benim için sevdaydı. Beden Eğitimi bölümüne dereceyle girmiştim ama matbaa sevdasından dolayı bir kenara bıraktım ve Antalya’da matbaacılığa başladım. Hemen hemen dokuz yaşından beri matbaacıların içindeyim. Üniversiteyi bıraktıktan sonra matbaacılığa devam kararı aldım; Antalya’daki matbaalar beni tatmin etmedi. Ankara ve İstanbul’daki matbaalarda kalfalık, ustalık, yöneticilik yaptıktan sonra 2004 yılında Antalya’da bir selefon makinasıyla bu işe başladım. Şu anda 22 personelimiz, çeşitli üretim kollarına ait 17 makinemiz pazarlama ve grafik bölümümüz dahil hizmet vermekteyiz. Kartvizitten, koliye kadar her ürünü kendimiz üretebilmekteyiz. Direkt müşteri odaklı çalışıyoruz. Yeni yatırımlarımız durmuyor devam ediyor, organize sanayide beş bin metrelik bir yer müracaatımız var, yeni yerde şu anda dört tanesi hazır olmakla birlikte yeni makinalarımızla yer alacağız. XMat bir aile şirketidir. Şirket yönetim kurulu başkanımız babam Ali Karakuş’tur. Ben işletme müdürü olarak görev yapmaktayım. Diğer arkadaşlarımızla da çok uzun yıllardır birlikte çalışmaktayız. Yatırımlarımız hiç durmayacak çünkü ben işimi seviyorum.

Yazar Ofset / Özcan Sucu: “Organize matbaalardan daha etik bir davranış biçimi bekliyoruz.” alıp vermesini bile biz ister istemez oluşan eksiklerimizi Ink Academy ile tamamladığımızı ve kapattığımızı düşünüyorum. Bu eğitimleri düzenlemek bir çok meslektaşım adına imkansız denirken Ink Academy buna cesaret gösterdi ve gerçekten eğitimler gayet şık ortamlarda düzenlendi, bunu faydalarını da biz görüyoruz, şimdi. Ben yaşım ve düşüncelerim itibariyle Ar-Ge’ye önem veren ve sürekli yatırım yapan bir insanım. Artık dünya üzerinde inovasyon yapmayan Ar-Ge’sini geliştirmeyen şirketler yok olmaya mahkum. Biz mesleğimizin merkezi noktalarında olmadığımız için birçok eksiğimiz var. Huber Türkiye geldi, bizi bir çok konuda aydınlattı ve bu faaliyet-

Ink Academy gerçekten çok önemli. Ustaların teknik bilgiye sahip olmaları açısından önemli bir fırsat. Çünkü ustalarımız genellikle alaylı olarak yetişmektedir. Gelişen teknolojinin getirdiği imkanlardan yararlanmak gerekmektedir. Ink Academy bize bu imkanı vermektedir. Bu yüzden teşekkür borçlu olduğumuzu belirtmek isterim. Teknolojiye ihtiyacımız var, bilime ihtiyacımız var, ustanın makine ile mürekkep ile bütünleşmesi gerekir. Bu konuda Ink Academy ciddi bilgi katıyor bizlere. Eğitimden alınan fayda üretimde fark ediliyor. Ink Academy bilginin yanında sosyal bir katkı da sağlamaktadır, çalışanlarımıza. Ayrıca matbaacıların bir araya gelmesine de vesile olmaktadır. Sadece bir bilgi alışverişi değil, arkadaşları ile bir araya gelmesi, meslektaşlarını tanıması için de önemli bir fırsattır. Çalışma şartları farklı olan ustalar ile kullanılan malzeme ve ortam etkileşim-

aktüel

Özcan Sucu

matbaa&teknik

Azim Matbaa / Hasan Kütük: “İşini iyi yapmamın mutluğu olmasa matbaacılık kolay bir meslek değil.” Bizler düne kadar deneme yanılma veya kulaktan dolma bilgilerle ulaşmaya çalıştığımız bilgi ve tecrübeye baskı işinin teknolojik yapısını öğrenme fırsatı oluşturduğu için Huber Türkiye’ye ve bölge bayii Budak Kağıtçılık’a teşekkürlerimizi sunuyorum. Eğitime verdiğiniz değerden dolayı sizleri kutluyorum. Sektörümüzün gelişimi adına bu faaliyetlerinizin devamını dilerim. Bu eğitimler baskı işinin teknolojik yapısını deklare ettiği için neyi nasıl elde ettiğimiz daha açık biçimde öğrenme fırsatı bulduk. Nasıl bir otomobilin motorununun mekanizmalarının çalışma biçimini bildiğinizde daha iyi şoför oluyorsanız, bu eğitimlerle baskıya olan hakimiyetiniz de daha iyi daha güçlü oluyor. Bundan dolayı çok faydalandığımızı düşünüyorum. Kesinlikle çok faydalı, devamını isteriz. Hem yönetici hem de usta açısından çok faydalı ve birbirini tetikleyen bir çalışma. Usta bir işte hata yaptığında nasıl mahcup oluyorsa işini doğru ve iyi yaptığında da en az o kadar gurur ve keyif getirmekte. Her başarı bir mutluluk. İşe daha şevkle sarılmayı sağlıyor. Zaten işini iyi yapmamın mutluğu olmasa matbaacılık kolay bir meslek değil.

lerini konuşması bu konuda yorum yapması yeni bir anlayış kazandırmaktadır. Eğitimden bir şey alıp almadığını sorgulayan bir ustanın eğitimde duyduğu bir tek cümle bile hayatta karsına çıktığında faydayı aldığını hisseder. Kişisel gelişimi için çok önemlidir. Antalya’da merkezde 180 matbaa var. Gestetner’den en büyük matbaaya kadar. 250 civarında ajans var. Artık matbaacılık yapmayan yok gibi. Araştırmalarımıza göre 250 civarında organize matbaacılara çalışan çantacılar var. Bu arada oda başkanı olarak altını çizmek gerekir; organize matbaacılığın mantığı çok doğrudur ancak matbaacı ile birlikte çalışırsa doğrudur. Müşteri ile matbaacıyı ayırmaları gerekir, organize matbaacı matbaacıya da müşteriye aynı fiyatı verirse sıkıntı başlar, çantacı dediğimiz kitlenin artmasına sebep olur. Bu konuda organize matbaalardan daha etik bir davranış biçimi bekliyoruz. Artık matbaacılıkta çalışma biçimi değişti. Pazarlama ön plana çıktı. Müşteri ile bire bir diyalog kurmak şart olmuştur. Ben patronum, masamda oturayım, iş gelsin ben yapayım mantığı bitmiştir. Zaten bugün ajansların matbaalardan daha iyi durumda olmasının sebebi de budur. Müşteri ile bire bir ilişki içinde olmak. Birebir hizmet vermek. Müşteri ajansa matbaacıya ödeyeceğinden daha fazla ödüyor ama karşılığında hizmet alıyor. Antalya’da iş konusunda asla sıkıntı olmaz. Yaz döneminde turizm endeksli bir şehir olduğumuz için hareket var. Yılbaşına doğru promosyon sezonu olur. Eskisi kadar olmasa bile yine hareketini korur. Matbaacının Antalya’da tatili yoktur. Her iş acildir; o yüzden bir iş geldiğinde hakikaten acil ise bu iş acilin acili deriz. Teknoloji sahibi iseniz yaparsınız yoksa paylaşırsınız. Hayır diyemeyiz. Çünkü mutlaka bir başkası yapacaktır. Bu rekabet işlerimizi zorlaştırır. Herşeye rağmen matbaacılık güzel ben mesleğimi seviyorum.

Hasan Kütük

Bir insan size bir şey verirse siz de ona teşekkür etmek isteriz. Biz Huber Türkiye’nin sonuçlarından da çok memnunuz, aldığımız bilgilerle yaptığımız üretimi pekiştiriyoruz. İyi sonuç alırsak tabii ki Huber’i tercih edeceğiz. Bilgi desteğini veren şirkete güvenimiz artar ürünlere daha sıcak yaklaşırız. Üretimin verimliliğini artıran eğitimler bunlar. Zaman kaybı azaldı, başarısızlıkların getirdiği handikaplar ortadan kalktı. Bunu da Huber yaptığı için Huber’i de tebrik ediyoruz.

aktüel

MÜTEF Birincilerine M. Huber Türkiye’den Ödül

Bu yıl 32’nci dönem mezunlarını veren Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Matbaa Eğitimi Bölümü 10 Haziran’da Geleneksel Mezunlar Buluşması’nı Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü’nde geçmiş dönem ve yeni mezunları ile birlikte gerçekleştirdi. Matbaacılık sektörü ve eğitimine öncülük eden Matbaa Eğitim Bölümü, tüm mezunlarının birbirleriyle tanışmalarını sağlarken, sektör çalışanları ve temsilcileri ile de dayanışma içinde olmalarına fırsat vermektir. Michael Huber Türkiye daha önceki senelerde olduğu gibi örgün öğretim ve ikinci öğretim bölüm birincilerine armağan ettiği laptoplarla Özlem Kartal ve Elanur İnan’a Matbaacılık Sektörü’ne adım attıkları bu günde de desteğini esirgemediğini göstermiştir. Michael Huber Türkiye Teknik Müdürü ve Eğitim Koordinatörü Münir Demirel, Marmara Üniversitesi ile çok yakın işbirliği içerisinde bir çok çalışma yapmış olmaktan mutluluk duyduklarını, Ink Academy Türkiye eğitim programının da üniversite ve sanayi arasındaki köprülerin en güzel örneklerinden biri olduğunu kaydetti. Sektörümüze insan kaynağı sağlayan önemli kurumlardan Matbaa Eğitimi Bölümü’nün en kısa zamanda yeniden öğrenci alımlarına başlamasını diliyoruz.

aktüel

matbaa&teknik

Ipex 2014 Şimdiden Heyecan Veriyor Ipex 2014 on Course to Excel Ipex’in yeni evi ExCeL, ziyaretçi ve katılımcı yolculuğunu önemli derecede arttıracak. 600 metreyi kapsayan ve 30'ün üzerinde restoran, bar ve kafeyi içeren, çarpıcı ana Bulvarı'nın her iki yanında bulunan 50 bin metrekarelik iki ana salonuyla, ExCeL Merkezi rakipsiz bir etkinlik deneyimi sunuyor.

Sektörden 100'ün üzerinde üst düzey yöneticinin katıldığı drupa 2012'nin başarılı Stars in Print resmi başlangıç resepsiyonunda, Ipex 2014'ün tanıtımının ardından, Ipex 2014 organizatörleri Londra ExCeL Merkezindeki 100 bin metrekare toplam fuar alanının % 70'inden fazlasının onaylandığını ilan etmenin heyecanını yaşıyor. Fuar katılımında benzersiz artış görülen ve büyük başarı yakalayan drupa’nın sonrasında, başlıca piyasa tedarikçilerinin gösterdiği bağlılıktan memnun olduklarını belirten Informa Print & Media Group Müdürü Trevor Crawford sözlerine şöyle devam etti: “Katılımcılar, Ipex'in yeniden Londra'da yapılmasından ve ExCeL'deki fuarın yeni ve daha ziyaretçi dostu yerleşim planından son derece memnun kaldı. Aynı şekilde, tedarikçiler de bu yeni mekanın fuarın uluslararası çekiciliğini artıracağını ve farklı dikey endüstrilerden baskı karar vericiler de dahil olmak

üzere yeni izleyici kitlelerinin dikkatini çekeceği konusunda kendilerine güveniyorlar. drupa 2012, sektör yeniliklerini öğrenmek için ve fırsatların oluşturulduğu, anlaşmaların yapıldığı bir platform olarak, büyük uluslararası fuarların önemini bir kez daha gösterdi.” Bazı katılımcılar, stand alanlarını bir önceki fuara göre önemli ölçüde genişlettiler. Özellikle, EFI stand boyutunu % 740 artırırken, JDM Machinery % 240, Up Group % 233, Impika %108, Konica Minolta % 95, Canon % 31'lik bir artışı taahhüt etti ve Ricoh Europe, Epson, Hans Grohni/Printers Superstore, Screen, Xeikon, Fujifilm, Horizon/IFS, Agfa ve Duplo da 2014 yılındaki fuarda daha büyük standlara sahip olacağını belirtti. Ipex'in dijital sektör içerisinde kapladığı alanlar genel olarak % 32 oranında arttı. "2014 yılında yeniden Londra'da yapıla-

Following the launch of Ipex 2014 at the highly successful Stars in Print official launch reception at drupa 2012, which was attended by over 100 of the industry’s senior management, the Ipex 2014 organisers are thrilled to announce that more than 70% of the 100,000m2 gross floor space available at London’s ExCeL Centre has been confirmed. “Following a hugely successful drupa, where we had an unprecedented uptake level of exhibitors joining the show, we’re delighted about the commitment from major industry suppliers,” comments Trevor Crawford, Director of the Informa Print & Media Group. “Exhibitors were extremely upbeat about Ipex’s relocation to London and the new, more visitor-friendly layout of the show at the ExCeL. Equally, suppliers are confident that the new destination will increase the international appeal and attract new audiences, including print specifiers from different vertical industries.” He continues: “drupa 2012 has once again demonstrated the importance of major international exhibitions as a platform to learn about industry innovations, and where business opportunities are created and deals done.” Some exhibitors have significantly increased their stand space. In particular, EFI has increased the size of its stand by 740%, while JMD Machinery has committed to an increase of 240%, Up Group by 233%, Impika by 108%, Konica Minolta by 95%, Canon by 31%, while Ricoh Europe, Epson, Hans Grohni/Printers Superstore, Screen, Xeikon, Fujifilm, Horizon/IFS, Agfa and Duplo have also committed to bigger stands at the 2014 event. Overall, the major footprints within the digital sector of Ipex have increased by 32%. "With Ipex relocating to London in 2014, we believe the event will attract more visitors than ever, especially from the European continent, Asia and South America," said Frank Tueckmantel, VP of corporate marketing at EFI. "To reflect the recent growth of our business as well as the success of our customers, we have decided to bring our full portfolio of EFI products to the next show. In addition to our software

aktüel

and Fiery technology, we will also show our full array of inkjet solutions. EFI is putting Ipex at the very top of the list of 2014 events in Europe – our stand will be nearly eight times the size of our 2010 presence to allow more customers than ever to explore the opportunities of high-value output and improve business efficiencies."

The Ipex Journey Visitors to drupa were first to witness the unveiling of the new Ipex branding featuring a distinct compass to highlight Ipex’s role in helping printers with their journey through the ever-changing and evolving graphic arts and communications landscape. The central theme of ‘discovering’ and ‘exploring’ in the Ipex marketing collateral highlights the role print plays has to play in the 21st century and reflects Ipex’s reputation for being at the forefront of innovation. “Feedback about our striking compass as the central icon of our marketing collateral has been extremely positive as printers can identify very well with the key messages behind it,” explains Nick Craig Waller, Marketing Director Ipex 2014. “This was also echoed during our informal media mingle event at drupa during which we welcomed more than 100 members of the international trade press.”

Ipex at the London ExCeL

matbaa&teknik

cak Ipex ile, fuarın özellikle Avrupa kıtasından, Asya ve Güney Amerika'dan daha fazla ziyaretçi çekeceğine inandıklarını belirten EFI kurumsal pazarlama müdür yardımcısı Frank Tueckmantel, sözlerine şöyle devam etti: "İşletmemizin son zamanlardaki büyümesini ve müşterilerimizin başarısını yansıtmak amacıyla, bir sonraki fuara EFI ürünlerinden oluşan portföyümüzün tamamını getirmeye karar verdik. Yazılımımız ve Fiery teknolojisine ek olarak, tüm inkjet çözümlerimizi sergileyeceğiz. EFI, Ipex'i Avrupa'daki 2014 fuarları listesinin en başına koyuyor . Standımız, her zamankinden daha çok müşterinin, değerli üretim fırsatlarını keşfetmesi ve iş verimliliğini artırması amacıyla, 2010 yılındaki boyutunun yaklaşık sekiz katı büyüklükte olacak."

Ipex Yolculuğu drupa ziyaretçileri, Ipex'in, sürekli değişen ve gelişen grafik sanatları ve iletişimleri boyunca süren yolculuklarında matbaacılara yardımcı olan yeni Ipex markasının ortaya çıkışının ilk şahitleri oldu. Ipex’in pazarlama teminatındaki ‘keşfetme’ ve ‘ortaya çıkarma’ temaları, matbaaanın 21. yüzyılda oynaması gereken rolü vurguluyor ve Ipex'in yenilikçiliğin ön sıralarında yer aldığını yansıtıyor. Ipex 2014 Pazarlama Müdürü, Nick Craig Waller, pazarlama teminatlarının simgesi olarak, gelen geri bildirimlerin, çok olumlu olduğunu belirti ve sözlerine şöyle devam etti: “Bunun nedeni, matbaacıların

bu durumun arkasındaki ana mesajları çok iyi belirleyebilmesi” Bu durum, uluslararası ticaret basınından 100'ün üzerinde üyeyi ağırladığımız drupa'daki resmi olmayan medya katılım etkinliğimiz sırasında da yansıtılmıştı.”

Ipex Londra Excel'de Ipex 2014, 26 Mart - 2 Nisan 2014 tarihleri arasında Londra'nın ExCeL uluslararası sergi ve konferans merkezinde www.excellondon.co.uk gerçekleştirilecek. Yeni Ipex 2014 linki artık www.ipex.org adresinde yer alıyor. Ipex’in yeni evi ExCeL, ziyaretçi ve katılımcı yolculuğunu önemli derecede arttıracak. 600 metreyi kapsayan ve 30'ün üzerinde restoran, bar ve kafeyi içeren, çarpıcı ana Bulvarı'nın her iki yanında bulunan 50 bin metrekarelik iki ana salonuyla, ExCeL Merkezi rakipsiz bir etkinlik deneyimi sunuyor. Ipex 2014, yeni otelleri, geliştirilmiş ulaşım altyapısını ve yeni mesai sonrası sosyal etkinlik noktalarını kapsayan, kente yapılmış eşsiz yatırımlarla, sekiz hafta öncesinde başlayacak olan Olimpiyat mirasından da yararlanacak. ExCeL Merkezinde, salonlarda sütunlar, kolon direkleri veya düzensiz boş alanlar bulunmuyor, merkez Bulvardan uzak 24 ana salon ile mükemmel görüş alanına sahip. Gösteri merkezi, Bulvar içerisinde en iyi kalitede bilişim altyapısına ve ücretsiz Wi-Fi bağlantısına sahip olmaktan gurur duyuyor.

Ipex 2014 will take place at London’s ExCeL international exhibition and conference centre www.excel-london.co.uk from 26th March to 2nd April 2014. The new Ipex 2014 link is now live in www.ipex.org. Ipex’s new home, the ExCeL, will substantially improve the visitor and exhibitor journey. With two main halls of 50,000m2 each on either side of the stunning main Boulevard that spans 600 metres and includes over 30 restaurants, bars and eateries, the ExCeL Centre provides an unrivalled event experience. Ipex 2014 will also benefit from the Olympic legacy that is set to start in less than eight weeks, with its unprecedented investment in the City, including new hotels, improved transport infrastructure and stunning new after-hours social venues. The ExCeL Centre enjoys excellent sight lines with 24 main hall entrances off the central Boulevard, while the halls themselves have no columns, pillars posts or irregular space. The venue also boasts the finest IT infrastructure and free Wi-Fi within the Boulevard.

aktüel

matbaa&teknik

PackPrint Middle East Kasım’da Dubai’de Tarsus Group Expands Labels & Package Printing Product Portfolio

Packprint Summit Middle East 6-7 Kasım 2012 tarihleri arasında Dubai’de Al Bustan Rotana’da yapılacak. Bütünüyle ambalaj baskı sektörüne odaklanan Orta Doğu Packprint Zirvesi’ne Kodak sponsorluk yapıyor ve etkinlik Package Print Worldwide dergisi tarafından destekleniyor. Marka sahiplerini ve ambalaj matbaacılarını / converter’lerı hedef alan Zirve, iki günlük bir konferans programı ile masa üstü sergilerinden oluşuyor ve mevcut trendler ile teknolojiler hakkında bilgi sahibi olmanın yanı sıra değerli bir şebeke oluşturma fırsatı sunmak için eğitim ve uygulama platformu sunuyor. Esnek ambalajların, kartonların, zarfların, torbaların, kabarcıklı paketlerin, gömlek etiketlerin, etiketlerin, sarmal etiketlerin ve çantaların tasarımı ve baskısı, baskı sektöründe en hızlı büyüyen ve en dinamik sektörlerden bazılarıdır. Yenilikçi, teknik olarak zorlu ve çevreye karşı hassas ambalaj baskısı küresel ve karmaşık bir iştir, ayrıca baskı makineleri, malzemeler ve baskı sonlandırma sistemleri kullanılmaktadır. Etiket ve Ambalaj baskı bölümü idari müdürü Roger Pellow, mevcut ekonomik durumdaki endişelere rağmen ambalaj baskısı/ürün dekorasyon sektörünün hızla geliştiğini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti: “Zamanla daha fazla etiketçi kısa tiraj ile

100

birlikte hızla değişen bu baskılardaki büyüme fırsatını görüyor ve daha fazla değişiklik talep ediyor. Örneğin; Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki baskı piyasası olağanüstü bir hızla büyüyor ve 2015 yılı itibarıyla %42 büyüyerek 11 milyar $’a ulaşması tahmin ediliyor. Küresel piyasadaki bu tür yenilik ve sağlıklı büyüme ile birlikte maliyetleri düşürmek, karlılığı artırmak ve müşterilere değer katmak için sektörü yeni dinleyicilere açmamız önem kazanıyor.” Kodak MEAF ve Türkiye bölgesi İdari Müdürü ve Başkan Yardımcısı Komal Sharma Kodak’ın Orta Doğu ambalaj sektörüne özgü bu zirvenin altın sponsoru olmaktan mutluluk duyduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: “Ambalaj Kodak’taki temel uzmanlık alanlarından biri. Kodak çözümleri marka sahiplerinin ve perakendecilerin markayı ve güvenliğini koruyup tasarımdan baskıya kadar verimliliği yönlendirirken, ambalajların raf etkisini artırmasına yardımcı oluyor. Yeni çığır açan Flexcel NX ve Flexcel Direct Sistemi sektörün lider çözümleri ve süreç ve maliyet kontrol etkinlikleri, kaliteli flekso baskı kapasiteleri ve yüksek kaliteleri nedeniyle ambalaj sektöründe beğeniliyor.”

International business-to-business media group, Tarsus has expanded its flagship Labels & Package Printing product portfolio with a brand new event Packprint Summit Middle East. Complementing the award-winning Labelexpo Global Series of exhibitions and conferences and Labels & Labeling Magazine, it is set to take place at the Al Bustan Rotana in Dubai between 6-7 November 2012. Focusing entirely on the package printing industry, Packprint Summit Middle East is sponsored by Kodak and supported by Package Print Worldwide magazine. Aimed at brand owners and package printers/converters, the Summit comprises a two-day conference program and table-top exhibition and is designed to deliver an educational and practical platform for delegates to learn about current trends and technologies, as well as provide a valuable networking opportunity. The design and printing of flexible packaging, cartons, pouches, sachets, blister packs, wrappers, labels, sleeves, bags and sacks are amongst some of the fastest growing and dynamic sectors of the printing industry. Innovative, creative, technically demanding and environmentally aware, package printing is a global business and a complex one through its use of presses, materials and print finishes. Roger Pellow, Labels & Package Printing division managing director said: “Despite worries about the current economic climate, the package printing/product decoration industry is booming. More and more converters are wisely seeing the opportunity to grow in this fast changing part of printing with short runs increasing and demand for more variations and versions ever intensifying. For instance, the print market in the Middle East and North Africa is growing at a phenomenal rate and alone has an estimated growth of 42% to $11bn by 2015. With such innovation and healthy growth in the global marketplace, it is important that we open this sector up to new audiences to demonstrate and share ways they can drive costs down, increase profitability and add value to their customers.” Komal Sharma, MD and VP sales for Kodak MEAF & Turkey region commented: “Kodak is pleased to be the Gold Sponsor of this inaugural summit dedicated to the Middle East packaging industry. Packaging is one of the core areas of expertise at Kodak. Kodak solutions can help brand owners and retailers with stunning high shelf impact packaging while preserving brand equity, security and driving efficiency from design through print production. Our new ground breaking Flexcel NX and Flexcel Direct System are industry leading solutions and are being appreciated in the packaging industry for their process and cost control efficiency, high quality flexo printing capability and superior quality.

aktüel

Tatilde Yanınızda Bulundurun 20x optik zoomlu Panasonic Lumix TZ30’a sahip olanlar hayat sahnesinde en ön sırayı kapıyor.

Panasonic’in gezmeyi ve fotoğraf çekmeyi bir tutku olarak gören kullanıcılar için özel olarak tasarladığı Lumix TZ (Travel Zoom) dijital fotoğraf makinesi serisinin en yeni üyesi Panasonic Lumix TZ30, kompakt tasarımı ve zengin özellikleriyle Panasonic geleneğini bir adım ileriye taşıyor. 20x optik zoom ve 24mm ultra geniş açılı LEICA lensin birleşimi TZ30’un ayrıntı seviyesi olağanüstü yüksek, nefes kesici fotoğraflar çekmesini sağlıyor. Lumix TZ30’un 14.1 megapiksel gelişmiş MOS sensörü ve 0,1 saniye Light Speed AF (Otomatik Odaklama) özelliği ile macera dolu seyahatlerin hiçbir ayrıntısı kaçmıyor. Akıllı çözünürlük teknolojisi sayesinde 40x zoom’a kadar çıkabilen Panasonic Lumix TZ30, Venus görüntü işlemcisi sayesinde hem fotoğrafta hem de videoda düşük ışık koşullarında dahi olağanüstü netlikte fotoğraf çekilebilmesini sağlıyor. MP4 formatında Full HD video kaydedebilen ve dokunmatik ekranıyla fotoğraf severlere kolay bir kullanım sunan Panasonic Lumix TZ30, çekilen fotoğrafları haritada işaretleyen GPS özelliği ve dokunmatik LCD ekranıyla kullanım keyfini artırıyor. Panoramik Çekim moduyla kullanıcıların göz alıcı panoramik fotoğraflar çekebilmesini sağlayan Panasonic Lumix TZ30 Kreatif Kontrol / Rötuş özelliğiyle de fotoğraflara yumuşak odak, oyuncak efekti ve retro gibi filtre efektleri katabiliyor. Panasonic Lumix TZ30 standart bir USB kablosu ile şarj edilebiliyor.

aktüel

matbaa&teknik

Sign Africa Expo'da Gözler HP Lateks Baskı Teknolojileri’nde Olacak HP en yeni geniş boyutlu lateks yazıcıları HP Designjet L28500 ve HP Designjet L26500'ün 22-24 Ağustos tarihleri arasında Johannesburg’da düzenlenecek Sign Africa Expo Fuarı’nda sergileyeceği ürünler arasında ön planda olacağını açıkladı.

HP fuara iş ortakları Graphicomp (Salon 1, E9-16) ve Midcomp (Salon 1, G ve H 1-8) ile birlikte katılacak. Bu şirketlerin ayrı ayrı sergileyeceği geniş formatlı dijital çözümler, HP'nin Lateks Baskı Teknolojileri’nin zararlı çevresel etkileri azalttığını ve müşterilerin kendi sürdürülebilirliklerini artırmaları açısından öneminin devam ettiğini gösteriyor. HP Designjet L28500 ve HP Designjet L26500 Yazıcılar düşük çözücülü mürekkeplere göre daha iyi kalıcılığa sahip iç ve dış mekan baskı uygulamaları sunuyor. 2,64m (104 inç) genişliğindeki HP Designjet L28500 Yazıcısı HP Designjet L25500'e oranla yüzde 70'e ulaşan ölçüde daha iyi bir hız sağlarken, 1,55m (61 inç) genişliğindeki HP Designjet L26500 Yazıcısı giderek büyüyen yumuşak zemin baskı pazarına yeni giren müşteriler için ideal bir ürün oluşturuyor. Yazıcılarda kullanılan yeni HP 792 Latex Designjet Mürekkepleri, afişlerde ve kendinden yapışkanlı vinyl malzeme üzerinde zengin ve ipeksi parlaklıkta siyah renk sağlarken aynı zamanda çift taraflı olarak daha az müdahale gerektiren, daha hassas ve otomatik pozisyon kaydına sahip baskı olanağını da sunuyor. Yeni HP Çift Taraflı HDPE Güçlendirilmiş Afiş dahil olmak üzere 500'den fazla ortam ile uyumlu olan HP

102

Lateks Mürekkepler çeşitli malzemeler üzerinde tutarlı ve güvenilir bir performans sağlıyor. HP’nin Sign Africa Fuarı’nda Tanıtacağı Ürünler • 3,2m (126inç) genişliğindeki HP Scitex LX850 Endüstriyel Yazıcı çoklu iş akışı özellikleriyle en üst düzeyde çok yönlülük ve verimlilik sağlar. Çift bobin, bobinden serbest düşüm ve bobinden bobine olarak kullanılabilir ve mürekkep toplayıcısına sahiptir. • HP Scitex FB700 Yazıcı 80m2/saat (861ft2/saat) (billboard modu) hızında iç ve dış mekan için hem sert hem de esnek ortam(5) üzerine baskı olanağı sağlayan sağlam ve çok yönlü yazıcıdır. Yazıcı, UV-curable mürekkep kullanarak 6,4 cm (2,5 inç) kalınlığına kadar olan sert malzemeler üzerine baskı yapabilir, tek seferde altı kağıda kadar iki taraflı ve çerçevesiz baskı yapabilir ve yeni pazarlarla işini genişletmek isteyen PSP'ler için ideal bir çözümdür. • Web bağlantılı HP Designjet T2300 eMultifunction (eMFP) Yazıcıyı kullanarak haritaları, taslakları ve üzerine elle notlar yazılmış çizimleri tek bir tıklamayla kolayca tarayabilirsiniz. Bu çalışmalar doğrudan bir USB sürücüsü üzerine aktarılabilir veya HP

ePrint & Share(6) kullanılarak Web'e yüklenebilir. Ayrıca Graphicomp standlarında HP Designjet L28500 Yazıcı, HP Designjet L26500 Yazıcı, HP LX850 Endüstriyel Yazıcı ve HP Designjet T2300 eMFP sergilenecek. Midcomp standlarında ise HP Designjet L28500 Yazıcı, HP Scitex LX850 Endüstriyel Yazıcı ve HP Scitex FB700 Yazıcı bulunacak. Her iki şirkette de HP medya örnekleri ve işlemleri tamamlamak üzere kesme ve laminasyon ekipmanları bulunacak. HP uzmanları, HP'nin poster ve pano portföyüne ait büyük boyutlu diğer pek çok çözümle ilgi fikir ve danışmanlık almak isteyen ziyaretçiler için HP standında hazır bulunacak. Bu çözümler arasında hem sert hem de esnek ortamlar için HP Scitex FB7600 Endüstriyel Baskı makinesi, yüksek hacimli ve bobinden sayfaya çalışan HP Scitex TJ8600 ve TJ8350 Endüstriyel Baskı makineleri ile süper geniş boyutlu bobinden bobine HP Scitex XP serisi endüstriyel yazıcılar da bulunuyor. Daha fazla bilgi için www.youtube.com/hpgraphicarts veya HP'yi takip etmek için www.twitter.com/hpgraphicarts elektronik adresleri ziyaret edilebilir.

aktüel

Kyocera İşinize Renk Katıyor

30 yıldır Türkiye fotokopi pazarına yön veren Bilgitaş, Türkiye yetkili distribütörü olduğu Japon Kyocera Document Solutions’ın FS-C2026MFP+ ve FS-C2126MFP+ A4 çok fonksiyonlu renkli fotokopi modellerini piyasaya sundu. 26 sayfa/dakika A4 renkli hızına sahip FS-C2026MFP+ ve FS-C2126MFP+ ürünleri standart olarak fotokopi, network yazıcı, network tarayıcı ve otomatik doküman besleme özelliklerine sahiptir. FS-C2126MFP+’da bunlara ek olarak faks özelliği de bulunmaktadır. Cihazlar taranan dokümanları PDF, PDF/A, JPEG, TIFF, XPS formatlarında dijital dosyalara dönüştürerek paylaşıma açabilmekte olup, USB belleğe tarama yapabilmektedir. FS-C2026MFP+ ve FS-C2126MFP+, sarf malzemelerinin kolayca değişimi, kolay kullanımı, yüksek güvenilirliği ve sağlamlığı ile şirketlerin doküman maliyetlerini azaltırken, ECOSYS teknolojisiyle verimliliklerini arttırmaktadır.

matbaa&teknik

ASUS Türkiye PC’leri Ateşliyor Yenilikleriyle adından sıklıkla söz ettiren ASUS, yeni yarışması “Bilgisayarımı Ateşle!” ile rüya gibi bir bilgisayar hediye ediyor. Donanım ürünleri ve onlara gösterdiği özen ile dünyanın en çok satılan ve ödül alan anakartlarına sahip olan ASUS, yeni yarışması “Bilgisayarımı Ateşle!” ile bir kullanıcıya tamamen üst-uç bileşenlerden oluşan ASUS rüya bilgisayarı hediye ediyor. Haziran ayı boyunca kullanıcılar ASUS’un rüya bilgisayarını neden kendilerinin hak ettiğini anlatan bir video çekip bu videoyu “ASUS Bilgisayarımı Ateşle” başlığıyla YouTube’a yükleyecek. Daha sonra Facebook’taki ASUS Türkiye sayfasında yer alan “Bilgisayarımı Ateşle” uygulamasına bilgilerini ve videonun bağlantısını giren kullanıcılar arasından seçilecek şanslı kullanıcı ASUS rüya bilgisayarını elde edecek. Bu kullanıcının seçilmesinde videonun YouTube’daki izlenme ve beğenilme sayısı da büyük önem taşıyor olacak.

Rüya Bilgisayarın Bileşenleri ASUS’un iki kez dünya rekoru kırılmasını sağlayan en üst düzey AMD anakartı Crosshair V Formula üzerine temellendirilen rüya bilgisayarda AMD’nin iki kez Guinness Dünya Rekoru kıran sekiz çekirdekli FX-8150 işlemcisi yer alıyor. Ekran kartında da kullanıcıların beklentilerini sonuna kadar karşılamayı amaçlayan ASUS, tercihini AMD’nin en son mimarisi HD 7900 üzerine temellendirilmiş ve en gelişmiş soğutma teknolojisi DirectCU II ile donatılmış ASUS Radeon HD 7970 DirectCU II’den yana kullanıyor. Oyun odaklı olarak bir araya getirilen üst uç bileşenlerin performansını gözler önüne serecek monitör ise firmanın 2 milisaniye tepki süresi ve LED arka aydınlatması ile dikkat çeken ML238H modeli oluyor. HDMI arabirimi, 16.5mm Ultra ince yapısı ve dokunmatik sensörlü LED tuş paneli ile dikkat çeken ML238H, şık tasarım ve yüksek performansı bir araya getiren bir monitör. En üst düzey bileşenlerin yanında oyuncu ürünlerini de bir araya getiren firma, rüya bilgisayarla birlikte dünyanın ilk aktif gürültü engelleme özelliğine sahip profesyonel oyuncu kulaklığı ROG Vulcan ANC’yi de bu şanslı kullanıcıya hediye ediyor.

aktüel

matbaa&teknik

IBM CEO Araştırması CEO’ların En Önemli Önceliklerini Ortaya Çıkardı IBM’in iki yılda bir dünyadaki binlerce üst düzey yönetici ile konuşarak hazırladığı CEO araştırması yayımlandı. Araştırmaya katılan CEO’lar çalışanlarından bekledikleri bir numaralı özelliğin “işbirliği” olduğunu dile getiriyor ve yüzde 75’i işbirliğinin kritik önem taşıdığını söylüyor. CEO’lar, önümüzdeki beş yıl içerisinde “sosyal medya”nın, yüzde 256 artarak müşteriyle ilişki kurmada en önemli ikinci iletişim metodu olacağını öngörüyorlar. Rekabeti getirecek inovasyonları değerlendirmek için ise CEO'ların yüzde 69’u ortaklıklara yöneliyor. IBM, dünya çapında 64 ülkede, 18 sektörden 1,700’den fazla CEO’yla görüşerek hazırladığı Global CEO 2012 araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Türkiye’den de aralarında Bankacılık, Finans, Sigortacılık, Sağlık, BT Hizmetleri, Tüketici Ürünleri gibi sektörlerin üst düzey yöneticileri ve CEO’ların yer aldığı 11 ismin bulunduğu araştırma iş dünyasının geleceğine ilişkin önemli mesajlar içeriyor. Araştırmada, CEO’ların iş yapış şekillerinin doğasını değiştirdikleri gözlemleniyor. IBM Global CEO araştırmasına göre dünya genelinde CEO, genel müdür ve üst düzey temsilciler çalışanlarını bağlantı kurmaları, birbirlerinden öğrenmeleri ve hızlı değişen dünyada kendilerini geliştirmeleri yönünde cesaretlendiriyorlar ve çalışanlarından bekledikleri bir numaralı özelliğin “işbirliği” olduğunu dile getiriyorlar. Ankete katılanların yüzde 75’i işbirliğinin kritik önemde olduğunu söylüyor. Müşterilerle, iş ortaklarıyla ve yeni nesil çalışanlarla daha yakın ilişkiler kurmak için e-mail ve telefon yerini sosyal platformlara bırakmaya başlıyor. Bugün müşterilerle iletişim kurmak için CEO’ların sadece yüzde 16’sı sosyal iş ağlarını kullanırken bu rakamın önümüzdeki 3-5 yıl içerisinde yüzde 57’ye çıkacağı öngörülüyor. Bu, yüzde 256 oranında bir artış demek. İlk sırada yer alan müşteri ilişkileri metodu ise gerek satış ekipleri gerekse de kurum temsilcileri ile “yüz yüze iletişim kurmak” (yüzde 80) olarak belirtiliyor. Bugün yüzde 65 olan geleneksel medyanın ise 3-5 yıl içerisinde yüzde 61 düşüş ile yüzde 15’e gerileyeceği düşünülüyor.

106

CEO’lar Ortaklığa Sıcak Bakıyor Araştırmanın bir diğer dikkat çekici bulgusu ise CEO'ların yüzde 69’unun ortaklık kurmaya sıcak bakmaları. Kurumların sadece yüzde 4’ü her şeyi kendi içlerinde halletmeye devam edeceklerini söylüyor. Şirketlerin inovasyondan faydalanabilmek için bir araya geldikleri gözlenirken, daha az başarılı emsallerine göre araştırmadaki en başarılı kurumların, inovasyonu sağlamak için agresif biçimde ortaklıklara yöneldikleri ortaya çıkıyor. IBM araştırması bilginin, kurumsal yapıları yeniden biçimlendirmek için güçlü bir araç olarak görüldüğünü ortaya koyuyor. Araştırmaya katılan CEO’ların yarısından fazlası (yüzde 53) dışarıdan kurumlarla daha büyük ortaklıklara ve işbirliklerine olanak sağlamak için teknolojiyi kullanmayı planlıyor, yüzde 52’si ise dikkatlerini daha büyük dahili işbirliklerini desteklemeye yöneltmeyi tercih ediyor.

Sosyal Medyanın Etkisi Raporun sonuçlarını değerlendiren IBM Küresel İş Değerleri Enstitüsü Global Lideri Peter Korsten, “Global CEO 2012 raporumuzun en ilginç bulgulardan biri, CEO’ların hep bir ağızdan sosyal medyanın yol açtığı ve açabileceği etkilerden söz etmesidir. Bir diğer deyişle devamlı olarak birbirine yabancılaşan insan ilişkilerinden şikayet etmek yerine, dinamik sosyal ağları benimseyerek yeni fırsatlar yaratmanın önemi ortaya çıkmaktadır. Araştırmamız gösteriyor ki, CEO’lar yeni işbirliği modelleri yaratarak bu kolektif akıl-

aktüel

matbaa&teknik

Çarpıcı Rakamlar

dan yararlanma yoluna gidiyorlar. İnternet ve özellikle de sosyal ağlar çalışanların dünya çapında bir sahne oluşturabilmelerine fırsat tanıyor. Kurumların bu ortamda daha etkin faaliyet gösterebilmeleri için, çalışanlarının kurum değerlerini ve misyonunu benimsemelerine yardımcı olmaları gerekiyor. CEO’ların kendileri örnek olarak, işbirlikçi yeniliği savunmak istediklerini söylüyorlar.” IBM Türk Genel Müdürü Michel Charouk ise “IBM 2012 Global CEO Araştırması “en iyi” ve “sıra dışı” performans gösteren kurumların daha az başarılı olanlara kıyasla verilere daha fazla erişimleri olduğunu ortaya koyuyor. En iyi ve sıra dışı performans gösteren kurumlar bu verilerden daha nitelikli içerikler çıkararak karar mekanizmalarını şekillendiriyorlar. Müşterilerle bireyler olarak ilişkiler geliştirmek, müşteri merkezli stratejik rekabetin en önemli bileşeni ve kurumların müşterileri için bütünsel bir bakış açısı geliştirmeleri gerekiyor. Kurumların, müşterilerini anlamaya çalışırken sadece kendi organizasyonlarıyla değil, dünyanın geri kalanıyla da nasıl bir ilişki kurduklarını bilerek daha bütüncül bir bakış açısı yaratmaları gerekiyor. Ellerindeki müşteri bilgilerini ve içeriklerini kullanarak bireysel olarak müşterilerine arzu ettikleri sonuçları sunan kurumlar uzun vadeli değerler oluşturmuş olurlar.”

108

Değişik endüstriler ve coğrafyalar arasında CEO'lar, çalışanlarının gelecekteki başarıları için en kritik olan kişisel özelliklerin şu 4 unsur olduğunu vurguluyorlar: işbirliği ve dayanışmaya açıklık (% 75), güçlü iletişim yönü (% 67), farklılaşma (% 61) ve esneklik (% 61). Fakat günümüzdeki yetenek açığı sıkıntısı gerçeği ve gelecekte ihtiyaç duyulabilecek tüm özellikleri öngörmenin mümkün olmaması CEO’ları, kendilerini devamlı geliştirmeye ve yeniden keşfetmeye açık elemanlara odaklanmaya itiyor. Görüşülen CEO'ların % 52’si kurum içerisindeki işbirliğini artırmak için değişikliklere yöneleceklerini söylüyorlar. Bazı sektörlerde kurum içindeki işbirliğini iyileştirme trendi diğerlerine kıyasla daha yüksek-Profesyonel Hizmetler % 63, Sağlık % 60 ve Eğitim ve Otomotiv % 59. Sektörel olarak değerlendirildiğinde Kamu, Eğitim ve Sağlık sektörlerinde CEO’ların % 60’ından fazlası inovasyon

amaçlı ortaklıklara yöneliyor. Bu oran Tüketici Ürünleri ve Sigortacılık için % 40, Medya ve Eğlence sektöründe ise % 44. Sosyal medyanın müşteri ilişkileri/iletişimleri ve müşteri kazanımları için önemli bir kanal olacağını öngören sektörler arasında Eğitim (% 77), Telekomünikasyon (% 73) ve Perakende (% 72) başı çekerken, Sanayi ürünleri (% 34) ile en düşük seyrediyor. Genel ortalamanın altında kalan diğer sektörler ise Sigortacılık (% 51) ve Elektronik (% 52).

Diğer Bulgular IBM CEO Araştırması 2012’deki en önemli bulgu CEO’ların, teknolojinin kurumlarını etkileyen en önemli unsurlardan biri olduğuna ilişkin düşüncelerindeki artış. CEO araştırmasının yapılmaya başlandığı 2004 yılından bu yana ilk defa bu değişimle de ilintili olarak, 2012 araştırmasında “teknoloji”

kurumları etkileyen dış güçler listesinde en üst sıraya yerleşiyor. Yöneticiler, teknolojinin önümüzdeki 3-5 yıllık süreçte, kurumlarındaki değişime ön ayak olacak birinci faktör olmasını bekliyorlar (%71). Diğer iki önemli faktör ise insan becerileri (% 69 ) ve piyasa etkenleri (% 68). CEO’lar kuruluşlarının her bakımdan müşterileri hakkında daha derin bilgiler edinmelerine yoğunlaşıyorlar ve her on CEO’dan yedisi, kuruluşlarının mevcut verilerden daha anlamlı bir müşteri içerikleri oluşturmak için yatırımlar yapıyor. Karşı karşıya olunan veri patlaması düşünüldüğünde, CEO’lar cep telefonlarından ve sosyal medya sitelerinden izlenebilen verileri araştırıp bulmak için daha ileri analizlere ihtiyaç duyuyorlar. Müşterileri daha iyi anlamak için yapılan geleneksel yaklaşım, kurum içerisindeki işlemleri ve aktiviteleri yoğunlaştırıp analiz etmek iken artık CEO’lar müşterilerinin sadece kendi kurumlarıyla değil dünyanın geri kalanıyla nasıl kaynaştığına dayanarak, onlar hakkında daha bütünsel bir görüş oluşturmak zorundalar. Müşterilerle bireyler olarak ilişki geliştirmek ve onlara geçerli ve hızlı yanıt vermek isteyen yöneticiler müşterilerini daha iyi anlamalarını sağlayacak yöntemlere başvuruyorlar. Dolayısıyla da müşteri içeriklerineoperasyon, rekabetçi zekâ, finansal analiz ve risk yönetimi gibidiğer alanlardan daha fazla yatırım yapıyorlar. Araştırmaya katılan CEO'ların yüzde 70'inden fazlası kişisel müşteri ihtiyaçlarını daha iyi anlama ve yanıt verme mekanizmalarını iyileştirmek istiyorlar.

IBM 2012 Küresel CEO Araştırması Bu araştırma, IBM’in iki yılda bir yapılan Küresel CEO Araştırma dizisinin beşincisidir. CEO’ların karşılaştıkları güçlükleri ve hedeflerini daha iyi anlamak için, IBM danışmanları bu yöneticilerin bilinen en büyük örnek dilimiyle yüz yüze görüşürler. Eylül 2011 ile Ocak 2012 arasında dünya çapında 1,709 CEO, Genel Müdür ve Üst Düzey Yönetici ile giderek daha çok birbirine bağlanan ekonomide gelecek planlarını, karşılaştıkları zorlukları daha iyi anlamak için görüşüldü. Araştırmanın tamamına ulaşmak için http://www.ibm.com/ceostudy adresini ziyaret edebilirsiniz.