Satılık
Alaçatı’da 8 odalı Butik Otel Toplam 640 m2 alan içinde 360 m2, 2 katlı, yüzme havuzlu, özel otoparklı, kaliteli inşaat ve mükemmeliyet ödüllü, ruhsatları eksiksiz turistik tesis. Diğer tüm detaylar için bilgi alabilirsiniz.
0(232) 330 0 500 www.jets.estate • 0(549) 501 8832
www.mavisehirdergisi.com
Mavişehir Dergisi; Reklam Arası - Aras Attila’ya aittir. Dergi T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanır. Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve grafiklerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz. Mavişehir Dergisi’nde yayınlanan ilan ve reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İmtiyaz Sahibi (Sorumlu) Genel Yayın Yönetmeni
Aras Attila
aras@kabinekibi.com.tr Reklam ve Pazarlama Sorumlusu
Ziynet Attila
ziynet@mavisehirdergisi.com Görsel Yönetmen / Editör Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu
Duygu Gönen Attila Hukuk Danışmanı
Av. Kemal Buğday Reklam Rezervasyon / Bilgi
0(549) 323 3031 - 0(549) 330 0 500 Yapım ve Tasarım
Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu Yayın Türü
Yerel - süreli - aylık Yönetim Yeri Yalı Mah. 6523 Sk. No.9 D6 Blok zemin kat Karşıyaka / İZMİR Web Sitesi
www.mavisehirdergisi.com Baskı:
ÖNSÖZ İNANIN
Ben Mavişehir Dergisi’nin büyüsüne çok inanıyorum. Yeri geliyor kendime sorduğum sorunun cevabını söylüyor bana, yeri geliyor en doğru zamanda en doğru insanla yolumuzu kesiştiriyor. Kimileri çok para kazandığımızı sanarak, kimileri de kendinden bir şeyler bulduğu ve ilgisini çektiği için bize neden dergi çıkardığımızı soruyorlar zaman zaman… Eğitimimiz ve geçmişteki birikimlerimiz bize bu yolu çizmiş olsa da; en önemli unsur içgüdüsel olarak hissedip inandığımız bu büyülü yolda emin adımlarla yürüyor olmamızdır. Kimilerine çok garip geliyor böyle şeyler ama, bu dergi; bunu garip karşılamayacak insanlara ulaşınca anlamlanıyor. Mavişehir Dergisi sayesinde inandıklarımızın hepsi önümüze çıktı, paha biçilemez dostluklar edindik, işimize çok saygı duyan insanları tanıdık, kendimizi geliştirdik, eksiklerimizi gördük… Ama her şeyden önce kendimize de ortaya çıkardığımız esere de çok inandık. Bu inancımız sayesinde sizlerle karşılaştık. Bu başarıyı üstünüze alınabilirsiniz. Bu sayımız; en büyük başarının sevmek, saygı duymak ve inanmak olduğunu unutmayan kişilere armağan olsun. Saygılarımla,
Basım ve Yayın Tarihi Katkıda Bulunanlar
Uğur Oral İsmail Barış Özpazarcık Serdar Sütcü Fügen Yenilmez Özgür Şişik Dr. Gürkan Ersoy Mithat Can Özer Batuhan Çitemel
facebook.com/mavisehir.dergisi twitter.com/mavisehirdergi instagram.com/mavisehir_dergisi
• • • • • •
İÇİNDEKİLER
Adım adım tramvay (2) Neden herkes yelken yapmak istiyor? (16) 2. İDA dans sporu kupası (20) Mirkelam röportaj (24-28) Siz hiç babanıza mektup yazdınız mı? (30-32) Köşe Yazıları
Uğur Oral - Özgür Şişik - Serdar Sütcü İsmail Barış Özpazarcık - Dr. Gürkan Ersoy Fügen Yenilmez - Mithat Can Özer Batuhan Çitemel Mart - 2017
w. om i w w r g i .c er g de - D i y i z i e da en r gin i a t ın in i z . D e f o r m b il ir s a uy ok
MAVİŞEHİR DERGİSİ her ay binlerce kişinin posta kutusuna ücretsiz ulaşıyor. Ayrıca her ay MaviBahçe AVM ve EgePark AVM’deki standımızdan derginizi ücretsiz alabilirsiniz.
3
ADIM ADIM TRAMVAY İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentin iki yakasında yapımı süren tramvay çalışmalarını, hattın 8 km’lik bölümünde “yürüyerek” denetledi. 450 milyon liralık dev projede çalışmaların planlandığı şekilde ilerlediğini söyleyen Başkan Kocaoğlu, “İzmir’i ulaşımda hak ettiği konforla buluşturacağız” dedi.
İ
zmir Büyükşehir Belediyesi, yaklaşık 450 milyon liralık tramvay projesiyle toplu ulaşımında yeni bir dönemin kapılarını açmaya hazırlanıyor. Çalışmaların daha erken başladığı ve yılbaşından bu yana test sürüşlerinin yapıldığı Karşıyaka hattında, Nisan ayından itibaren yolculu seferlerin başlaması bekleniyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, sabah mesaisine hat imalatlarının tamamına yakınının bittiği 9 kilometrelik Karşıyaka Tramvayı’nı inceleyerek başladı.
Büyükşehir Belediyesi’nin ilgili bürokratlarıyla birlikte Ataşehir’deki ilk istasyondan tramvayla yola çıkan Başkan Kocaoğlu, Bostanlı’dan itibaren Alabey’e kadar olan bölümü yürüyerek inceledi. Son aşamaya gelinen Bostanlı Köprüsü’ndeki çalışma hakkında bilgi alan Başkan Aziz Kocaoğlu, yol boyunca vatandaşlarla da sohbet etti. Karşıyaka Tramvayı Nisan’da başlıyor Yüklenici firmanın yanı sıra Büyükşehir Belediyesi’nin farklı
birimlerinin de sorumlulukları kapsamındaki işleri hızlı bir tempoyla sürdürmesinin memnuniyet verici olduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, “Nisan ayından itibaren Karşıyakalılar tramvayla yolculuk yapmaya başlayacak. Tramvay, toplu ulaşıma konfor, trafiğe de rahatlık getirecek. Geçtiği güzergaha görsel güzellik katacak, Karşıyaka’nın marka değerini artıracak” diye konuştu.
Konak hattında yüksek tempo İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Karşıyaka hattında yaklaşık 5 kilometrelik yürüyüşün ardından, Konak Tramvayı güzergahına geçti. Meles Köprüsü’nden itibaren Lozan Meydanı’na kadar da 3 kilometrelik bölümde yürüyen Başkan Kocaoğlu, toplam 22 kilometre uzunluğundaki hattın 8 kilometresini böylece “yaya” olarak gezmiş oldu. Konak Tramvayı’nda da Şair Eşref Bulvarı gibi trafiğin yoğun olduğu zorlu bir bölümü mümkün olduğu kadar az sıkıntıyla aşmayı hedeflediklerini dile getiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, “Burada yaklaşık 500 metrelik bölümü kapsayan birinci etabı tamamladık. Bu kısmı asfaltlayarak trafiğe açtıktan sonra hemen ikinci etaba başlıyoruz. Karşıyaka Tramvayı’nın ardından, hızlı bir şekilde çalışmaları bitirip bu yıl içinde Konak Tramvayı’nı da hizmete alacağız” dedi.
4
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Mart - 2017
5
KARŞIYAKA ENERJİSİNİ GÜNEŞTEN ALIYOR Alternatif enerji kaynaklarının kullanımına dikkat çekmek ve yaygınlaştırmak amacıyla yaklaşık iki buçuk yıl önce ‘Güneş Tarlası’ kuran Karşıyaka Belediyesi, bugüne kadar 600 bin TL değerinde elektrik üretti. Üç tesisin elektrik ihtiyacını karşılayan çevreci yatırım, Karşıyaka Belediyesi için hem enerji hem de gelir kaynağı oldu.
K
arşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle kurulan Güneş Tarlası, 2014 yılının son aylarında, Yamanlar Dağı eteklerindeki arazide faaliyete geçirildi. 2013 adet güneş paneli ile üretim yapılan tesiste, bugüne kadar 600 bin liralık (1 milyon 110 bin kwh) elektrik enerjisi elde edildi. TESİSLERİN ELEKTRİK İHTİYACI KARŞILANDI Karşıyaka Belediyesi Yamanlar Gençlik Eğitim Merkezi, Yamanlar Piknik ve Mesire Alanı ile Türkan Saylan Kız Öğrenci Misafirhanesi’nin elektrik ihtiyacı buradan karşılandı. İki yılda elde edilen gelirin 115 bin TL’lik kısmı bu üç tesisin elektrik giderleri için Gediz Elektrik AŞ ile mahsuplaşılırken, aradaki rakam gelir olarak belediye kasasına girdi.
6
Mart - 2017
“POTANSİYELİ DEĞERLENDİRİYORUZ” Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, “Türkiye, güneş enerjisi potansiyeli en yüksek olan ülkeler arasında yer alıyor. Hem ekonomi hem de çevre için bu potansiyelin değerlendirilmesi gerekiyor. Karşıyaka Belediyesi olarak, yerel yönetimler bazında bu alanda öncü konumdayız. Ege Bölgesi’nde Güneş Tarlası’nı kuran ilk belediye olduk. Güneş enerjisinden daha çok yararlanabilmek adına araştırmalarımız ve çalışmalarımız devam edecek” dedi.
www.mavisehirdergisi.com
Mart - 2017
7
8
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Mavişehir ve Bostanlı 2 Şube ile
Hizmetinizde
ROTAYI SÖYLE N İ S L E G E N İ V E E N HAZİ da baharatlı çıtır çıtır iş malzemeleri, yanın çilm se nle öze e ğin me or. Köftesinden ek er sipariş için sizi bekliy pımı enfes hamburgerl ya ev ıyla lar ma art patates kız
3 3 0 72 6 2 KABİN EKİBİ
MAVİŞEHİR
Mavişehir şube: 6497 sok. 8 A (Karşıyaka Göz Hast. sokağı) Atakent /Mavişehir İzmir Tel: 330 7262 Bostanlı şube: 6349 Sk. No:14/C Bostanlı Karşıyaka Tel: 362 65 66 Mart - 2017
9
0(232) 330 66 26
Yalı Mh. 6509 Sk. No:14 D/1 Deniz Apt. Karşıyaka / İZMİR (Evrensel Çocuk Müzesi ve Tema Parkı karşısı)
Engin Doğanay - Türkan Baytekin
MİO KUAFÖR YENİ ADRESİNDE
Kadınların saç ve güzellik bakımlarında özellikle sağlığa çok önem vermesiyle ve kaliteli hizmet sunmasıyla ünü İzmir’i aşan MİO Kuaför; Mavişehir’deki yeni adresinin açılışını yaptı. İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu’nun yaptığı açılışa; MİO KUaför’ün yükselişinde payı olan yol arkadaşları ve birçok tanınmış isim katıldı. 185 m2’lik iki katlı bir alanda, 11 kişilik profesyonel ekiple, başta saç olmak üzere kalıcı oje, manikür, pedikür, doğal ağda, sir ve daha birçok hizmet sunan MİO Kuaför, önümüzdeki dönemde Asya ülkesinden bir masör getireceğinin müjdesini de verdi. Engin Doğanay ve Türkan Baytekin’e hayırlı olsun diyor, başarılarının daha da artmasını diliyoruz.
Evli ve 2 kız çocuk annesi Türkan Baytekin; çalışmayı fazlasıyla seven ve kadınların ne istediğini çok iyi bilen bir işletmeci. Hizmet sektöründeki 30 yıllık Almanya tecrübesini Mavişehir’de MİO Kuaför ile sürdürüyor ve kadının ilk önceliğinin sağlık olduğunu savunuyor.
10
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Mart - 2017
11
Her ay MaviBahçe’de açtığımız standımızdan Mavişehir Dergisi’ni ücretsiz alabilirsiniz.
MAVİŞEHİR DERGİSİ her ay binlerce kişiye ücretsiz ulaşıyor Her ay binlerce kişi evlerine ücretsiz ulaşan Mavişehir Dergisi’ni okumanın keyfini yaşıyor. Okuyucu kitlesini her geçen gün arttıran Mavişehir Dergisi, sizlere daha iyi hizmet verebilmek için dağıtım ağını genişleterek, Mavişehir ve Ataşehir bölgesindeki yeni toplu konut sitelerinde oturan okuyucularına da ulaşıyor. Ayrıca her yeni sayıda Mavişehir Ege Park AVM’de ve MaviBahçe’de açtığımız standımızdan derginizi ücretsiz alabilirsiniz. Bizi ziyaret eden okurlarımıza ve destekçilerimize çok teşekkür ederiz.
Her ay EgePark AVM’de açtığımız standımızdan Mavişehir Dergisi’ni ücretsiz alabilirsiniz.
12
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Mart - 2017
13
BOUTIQUE
Ömer Demirçelik, Sertaç Demirçelik ve Ertaç Demirçelik işlerini yıllardır büyük bir aşkla ve başarıyla yürütüyorlar.
B
outique Brawo tam 40 yıldır kalitesinden ödün vermeden yolunda devam etmenin haklı gururunu yaşıyor. 1977 yılında Karşıyaka Çarşı’da ilk mağazasını açan Boutique Brawo; yetmişlerde İzmir’deki ilk butik olma özelliğini taşıyor... İstanbul’da Nişantaşı Rumeli Caddesi’nde, İzmir’de Alsancak Plevne Bulvarı’ında ve Mavişehir Egepark AVM’de bulunan mağazaları ile kaliteyi ve şıklığı bir arada isteyenlerin vazgeçilmez adresi olmaya devam ediyor. Özel günlerinde özel kıyafetler isteyenlerin tercih ettiği, tamamen seçkin ve ithal ürünleri de barındıran, Londra, Paris, New York, Beyrut ve İstanbul’dan modaya yön veren firmalar ve farklı tasarımcıların, her sezon en hit parçalarından özenle seçilmiş kolleksiyonlarını bulabileceğiniz Boutique Brawo, EgePark AVM’deki mağazasına İzmirli alışveriş severleri bekliyor.
14
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
BOUTIQUE
1977’den 2017’ye...
40
Yıllık Aşk Egepark AVM Mavişehir Kat:1 No:140 / İzmir 0(232) 324 29 36
Alsancak - İzmir Plevne Bulvarı No: 6/A 0(232) 465 00 08
Nişantaşı - İstanbul Rumeli Caddesi No: 57/2 0(212) 230 77 78
www.boutiquebrawo.com Mart - 2017
15
Baklava ve Pastada
Uluoğlu rüzgarı Atakent şubesinde hizmet vermeye başladığı günden beri Mavişehirlilerin en çok tercih edilen tatlıcısı Uluoğlu; 15 yıldır kalitesinden ve lezzetinden ödün vermeden hizmet vererek, doğum günü, organizasyon, düğün, nişan ve özel günleriniz için siparişler alıyor.
Atakent - 0(232) 336 35 27 16
Mutfağındaki titizlik, güleryüzlü servisi ve ürünlerinin kalitesi ile lezzet tutkunlarından her zaman tam not alan Uluoğlu, Mavişehirlilerin en çok tercih ettiği tatlıcısı olmuş durumda. Baklava, pasta ve diğer ürünler için en yakın Uluoğlu’nu ziyaret etmeyi unutmayın
Bostanlı - 0(232) 323 5545 Mart - 2017
tatlı anlar
ANTEP’İN USTASINDAN BAKLAVANIN HASINDAN 15 yıldır kalitemizden ödün vermeden sizlerle birlikte olmanın gururuyla
DİĞER ŞUBELERİMİZ Bostanlı - 0(232) 323 5545 / Karataş - 0(232) 445 1527 / Hatay - 0(232) 243 5533 Karşıyaka - 0(232) 366 7639 / Bornova - 0(232) 457 3527 / Atakent - 0(232) 336 35 27 Caher Dudayev Blv. No:93/A Atakent
Tel: 0(232) 336 35 27 Mart - 2017
17
Neden herkes
yelken yapmak istiyor ? Denizciliğin genlerimize işlemiş büyülü bir yanı vardır. O kültürü yaşamak; size yeni ufuklar açar, dünya görüşünüzü geliştirir ve size her şartla mücadele yeteneği kazandırır. Günümüzde birçok kuruluşun sportif yelkencilik ve yelkenli yatçılığa olan eğilimi büyük bir artış göstermektedir.
Yelkenden bahsetmek gerekirse; iki
katılması, yeni ve etkili bir yöntem
türden bahsedebiliriz.
haline dönüşmüştür.
Sportif yelkencilik ve yelkenli yatçılık, yelkenli yatçılık; daha çok
Yelkene başlamak diğer sporlara
deniz üzerinde yaşam kurduğunuz, rüzgar gücü ile seferler yaptığınız bir aktivitedir. Sportif yelkencilik; yarışlarının da düzenlendiği ıslak ve
YAPILMAK İSTENENLER LİSTESİNİN İLK SIRASINDA
tempolu bir aktivitedir. Günümüzde
Nesiller öncesinde bilinmeyeni
değişen dış etkenlerle mücadele ve
keşfetmek, maceraya atılmak ve
sosyal aktivitenin önemine dayanarak
huzur sunan doğa güzelliklerini geri
yarışlar düzenlemektedir. Şirket içi
çeviremek için denizin, rüzgârın ve
ekip çalışmalarının verimini arttırmak
dalgaların davetini kabul etmişiz.
adına da ekibin yelkenli eğitimlerine
birçok kuruluş ekip çalışması, sürekli
Bugünün teknolojik ve hızlı dünyasında bile yelken yapmak, yapılan araştırmalara göre en çok yapılmak istenen faaliyetler listesinde düzenli olarak ilk sıralarda yer alıyor. Çünkü hepimiz genetik olarak denizlere ve okyanuslara bağlantılıyız; hepimizin damarlarındaki akan kanın tuz oranı okyanustakilerle aynı oranda, terimizde, göz yaşımızda tuz olması biyolojik bir gerçeklik. 18
Günümüzde birçok kuruluş şirket içi ekip çalışmalarının verimini arttırmak adına ekibin yelkenli eğitimlerine katılmasını planlamaktadır ve bu; şirketler için etkili bir yöntem haline dönüşmüştür. Mart - 2017
başlamaktan biraz daha farklıdır, bu sporda oyun alanınız denizler, sürekli değişen rüzgâr, su, dalgalar ve akıntılar... Yelken; Doğa Ana’nın gücünü kullanmaktadır, bu yüzden yelkenciler onun gücüne büyük saygı duyarlar. Deniz ve yelkencilik adeta deniz üzerinde satranç oynamaya benzer. Strateji kabiliyeti kazandırırken adrenalin yaşatan ve fiziksel yönden de sizi geliştiren harika bir spordur. Mithat Can Alagöz Beta Bodrum Yelken Akademisi
www.mavisehirdergisi.com
Yatçılık
İletişim: 0(532) 494 6670 e-Posta: mithatcan@betabodrumyelken.com Foça: Foça Marina Merkez: Beta Bodrum Yelken Akademisi COCOS THE CLUB HOTEL Kargı Koyu Mevkii Ortakent Camel Beach Yanı / Bodrum-Muğla instagram: betasailingacademy
Egitimleri
Temel Egitim Temel Yelkenli Yatçılık bilgilerini kapsayan bu programda; katılımcılara teknede temel güvenlik kuralları, teknede kullanılması gereken kıyafetler, temel denizcilik terimleri, bağlar, temel rüzgar ve seyir bilgileri aktarılmaktadır.
Program süresi ve kişi sayısı: Her program 4 kişi ile sınırlıdır. 6 gün, günde 2 saat, tamamı tekne üzerinde gerçekleştirilecek ve toplam 12 saatlik pratik eğitim ve 2 saatlik teorik eğitim uygulamalı olarak planlanmıştır. Program sonunda yapılacak değerlendirme seyri (pratik sınav) sonucunda öğrenciler diledikleri takdirde IYT (International Yacth Training) tarafindan düzenlenmiş International Crew lisansına sahip
olabilirler.
Ileri seviye yelkenli yatçılık Bu programa sadece temel yelken eğitimi seviyesini aşmış veya tarafımızca önceden sertifikalandırılmış öğrenciler katılabilmektedir. Bu programda öğrencilere ileri seviye yelken, yelken trimleri, balon yelken eğitimi ve trimi, denizcilik terimleri denizde güvenlik vb. gibi bilgiler daha kapsamlı olarak aktarılmaktadır.
sonucunda öğrenciler diledikleri takdirde IYT (International Yacth Training) tarafından düzenlenmiş internatonal wacthkeeper/flotilla skipper lisansına sahip olabilirler
Program süresi ve kişi sayısı:
Tatilinizi değerlendirmek, denizcilik ve yelken deneyiminizi geliştirmek ya da planladığınız zamanda istediğiniz tekne modeliyle grup gezileri ve seyahatleri yapmak gibi bir hayaliniz varsa;
Program en fazla 4 kişiye kadardır. Uygulama, tamamı tekne üzerinde gerçekleştirelecek olan 6 gün ve günde 2 saat toplam 12+2 saatlik pratik eğitim ve 2 saatlik teorik eğitim olarak planlanmıştır. Program sonunda yapılacak olan değerlendirme seyri (pratik sınav) Mart - 2017
Tekne Kiralama
Günlük ve haftalık kiralamalar için bize ulaşabilirsiniz. 19
Serdar Sütcü www.serdarsutcu.com
DURUM NE OLURSA OLSUN, DEVAM ET T
enis çok enteresan bir oyundur. Her an her şeyin değişme ihtimali vardır. Momentumun en belirgin hissedildiği spor branşlarının başında tenisi sayabiliriz. İlk seti 6-0 kaybetmiş, ikinci sette 0-5 geride olan bir oyuncunun, bu zor durumdan kurtulup maçı kendi lehine döndürdüğüne şahit oldum. Bir oyuncunun bu durumdan kurtulabilmesi ve olumsuz görünen durumu, olumluya çevirebilmesi için önce kendisine inanması ve durum ne olursa olsun en iyi oyununu sergilemeye devam etmesi gerekir. Mevcut durumun olumlu veya olumsuz olması önemli değildir. Çünkü her an her şeyin değişebilme ihtimali olduğunu unutmamak ve sonuca ulaşabilmek için sağlam bir duruş sergilemek oyuncunun yapacağı en iyi iştir.
20
Oyuncu hiçbir zaman şunu unutmamalıdır. Bir puan, bir oyun, bir set ve bir maç kaybedildiği için bu uzun yolculukta bir sıkıntı yaşamazsınız. Önemli olan kazanırken de, kaybederken de hala en iyisini yapmak için o gücü kendinizde bulup, en iyi performansınızı korta yansıtmak için mücadele etmenizdir. Unutmamak gerekir, kimse her zaman kazanamaz ve hiç kimse de her zaman kaybetmez. Kaybettiğiniz bir maçta bile, elinizden gelenin en iyisini yaptığınızı düşünüyorsanız, daha iyisini yapmak için önünüzdeki maçlara odaklanmanız ve daha sıkı çalışmanız gerekmektedir. Hiç kimseyi sizden daha fazla çalıştığı için suçlayamazsınız değil mi? Herkes için bir gün 24 saat, ama kim durum ne olursa olsun, amacı uğruna çalışmaya devam ediyorsa ibre her zaman ona daha yakındır. Bundan daha normal bir durum da olamaz tabi ki de, sizce de öyle değil mi?
Herkes için bir gün 24 saat, ama kim durum ne olursa olsun, amacı uğruna çalışmaya devam ediyorsa ibre her zaman ona daha yakındır.
Mart - 2017
Tarihi
on y s a v r Reze 2) 0(23
4
6 336 72
TARİHİ BAFRA PİDECİSİ Unlarını Bafra’dan, tereyağını
Trabzon’dan, kavurmalarını Rize’den, pastırmalarını Kayseri’den özel getirerek hazırladığı 18 çeşit eşsiz pidesi ile sizlere kaliteli hizmet vermeye devam ediyor. TARİHİ BAFRA PİDECİSİ Yalı Mahallesi 6497 Sokak No:23 (Karşıyaka Göz Hastanesi sokağı) Mavişehir - İzmir
www.tarihibafrapidecisi.com Mart - 2017
2. İDA DANS SPORU KUPASI İZMİRLİLERE UNUTULMAZ BİR GÜN YAŞATTI
İ
zmir Dans Atölyesi tarafından, Karşıyaka Belediyesi ve Türkiye Dans Sporları Federasyonu işbirliği ile 4 Mart 2017 Cumartesi günü Mustafa Kemal Atatürk Spor Salonu’nda düzenlenen 2. İDA Dans Sporu Kupası büyük ilgi gördü. Türkiye’nin dört bir yanından gelen sporcular Kulüplerarası Türkiye Şampiyonası 4. Etap Yarışması ile Ulusal Sıralama 3. Etap Yarışmaları’nda ter döktüler. Türkiye’deki en büyük katılımlı ulusal dans sporu yarışması olma rekorunu ikinci senesinde de elinde tutan 2. İDA Kupası, bu yıl tam 430 sporcuya ev sahipliği yaptı.
22
Eleme turları sabah saat 08.00’de başladı. Akşam saatlerine kadar 6 yaşından 70 yaşına kadar olan sporcular seyircilerin büyük ilgisiyle karşılaştı. Saat 19.00’da başlayan Gala Programı ise Sunshine Band’ın canlı müzik konseri eşliğinde başladı. Ardından İzmir Dans Atölyesi sporcu velilerinden oluşan İDA Zeybek Takımı büyüleyici bir zeybek gösterisi ile yarışma seremonisinin açılışına imza attı. Gösterinin ardından Karşıyaka Belediye Başkanı Sayın Hüseyin Mutlu Akpınar açılış konuşmasıyla geceyi onurlandırdı. Gala Programı’nda yine Türkiye’de bir ilk gerçekleşti ve Türkiye’nin en
Mart - 2017
iyi sporcuları canlı müzik eşliğinde yarıştılar. Yetişkinler kategorisinde Dünya 4.lüğü olan yıldız çift Taha Batu Coşar - Oleksandra Shanko birincilik kupasının sahibi oldu. Tüm dans camiası tarafından ayakta alkışlanan organizasyonun 3.sünü şimdiden iple çekiyoruz.
Model: F5SR Kabuk: Sert integral plastik Hız: 22 km/s Güç: 4.5 kw / 745 N Menzil: 70 dk. Ağırlık: 35 kg Hız ayarı: 7 kademe Enerji: 2.0kWh; 48 V; 42 Ah Dalış derinliği: 2,5m - 40m Ölçüler: 1152mm X 507mm X 372mm
www.mavisehirdergisi.com
SEABOB F5 SR Dizginlenemeyen yoğun güç
SEABOB F5 S en yüksek performanslı su aracıdır. Yalnızca 35kg ağırlığındaki bu araç, su üstünde mükemmel kullanım özelliklerine sahiptir. Sürüş performansı benzersizdir. SEABOB F5 S, sahip olduğu 680 newton itme kuvveti ile göz kamaştırır. E-Jet Power System, 6 vites seviyesinde kontrol imkanı sunar. SEAFOB F5 S, bu vitesler sayesinde düşük viteste sakin bir sürüş yaparak su üzerinde kaymanıza ya da yüksek hızda daha agresif bir sürüş yaparak 6. vitese kadar çıkmanıza izin verir. Son derece sportif bir karaktere sahip bu su aracı, olağan dışı dinamikliği ile ön plana çıkar. Sportif görünümü, krom ağırlıklı tasarım unsurları ile vurgulanır. SEABOB F5 S denizdeyken kendini evinde hisseder. Yüksek manevra kabiliyeti, büyük havuzlarda da kullanılmasına olanak sağlar.
L U WE
Hi-End Toys 0(232) 330 0500 0(555) 503 92 58 Mart - 501 2017 88 32 0(549)
23
Fotoğraflar: freepik.com
Bunu fark ettiğin an, onun birbirinden mucizevi lutuflarının da tanığı oluverirsin. İsmail Barış Özpazarcık Etkin İnsan Gelişim Enstitüsü baris@etkininsan.com
AKTİF TESLİMİYET: Evrensel zekaya güven
S
evgili dost; Hayatın öğrencisi olarak kim bilir kaç deneyim yaşadın… Bu deneyimlere dönüp bakıp kendine öğretiler listesi çıkarıyor olsan, emin ol kaybettiklerinden daha fazlasını kazanırsın. İşte bu yazı alın teri ile kazanılmış deneyimlerin sonucudur. Sevgili dost; Hayattaki isteklerine, beklentilerine, meydan okumalarına dikkat ettin mi hiç? Sevgili dost; Ettiğin büyük büyük lafların boğazına dizildiği zamanlardan geçtin mi? “Mutlaka onu istiyorum”, “O benim olmalı!..” dediğin bir durumda, süreci takip edip, ne yaşadığını görebildin mi? Hayatın içinden gelen deneyimlerim bana şunları öğretti: 1. İstediğin şeye kavuşmuş olsan bile, elde ettiğin şeyin bedeli ağır olur. Muhtemelen ihtirasla arzu ettiğin şeyle sınanırsın. 2. “Ya hep, ya hiç…” diyerek istediğin şeyi elde etme yolunda ciddi kayıplara uğrayabilirsin. 24
Koşullu zihninin istekleri, çocukların olur olmaz her şeyi talep etmesi gibidir. Kendisi için en iyisini o bildiğini sanır, ancak, başına ne geleceğinden habersizdir. Ebeveynler çocuklarının her istediğini yaparsa onlara kötülük yapmış olur. Çünkü istekler ve ihtiyaçlar farklıdır. Bunu en güzel senin bedenin bilir. İhtiyacın olanı sana o an, anında iletir. Hızla yerinden kalkar, tuvalete doğru koşturursun. Ya da uykun geldiğinde, bir köşede kıvrılır uyursun. Kahveyi çok seviyor olman, her ortamda kahve içeceğin anlamına gelmez. İçtiğin fazladan bir bardak kahve, mideni ağzına getirebilir. Çünkü o an ihtiyacın değildir. Önüne en çok sevdiğin yemek gelse, mümkün değil yiyemezsin. Çünkü o an ihtiyacın değildir.
3. Yüksek beklentilerin, yüksek hayal kırıklığına uğratma yüzdesi de yüksektir. 4. Başkasında kınadığın ve “Asla yapmam” dediğin şey her neyse, kendini onu yaparken bulabilirsin. 5. Kibirle karışık edinilmiş ve egonun hizmetine sunulmuş bilgi, hayatta karşına çıkanlarla baş etmene yetmez. Muhtemelen ne söylediysen, tersini yaparsın. 6. Seni senden çok düşünen yaratıcının olduğunu unuttuğunda, senin o anki beklentilerin karşılanmış olsa bile, bugün alınması gereken yeni dersler, içinden çıkılması gereken bir yumak şeklinde kucağında olabilir. Ve sen, aradığın, bulmak istediğin her neyse, niyetini koyup serbest bıraktığında, yaratıcı zeka seni senden çok düşünür; hayal ettiğinin de ötesinde bir armağanı sana sunar. Mart - 2017
En sevdiğin şarkıyı kulaklık takarak dinlemeye çalış, eğer kafan başka yerdeyse, muhtemelen ne dinlediğini hissedemezsin. Çünkü ihtiyacın farklı bir yöndedir. Zihnini yeterince serbest bırakacak olursan, ihtiyaçlarını bedenin de, beynin de, ruhun da sana iletir. Sezgiler, bunu yapabilir durumda olanlara yaratıcı bir armağandır. Aktif teslimiyet; kendi sorumluklarının idraki içinde kendini kontrol edebilen bir bilincin, yapabildiği her şeyi yaparak, kontrolünün dışında olanlara gönül ferahlığı içinde kendini bırakabilmesidir. Yaratıcı zekan, her istediğini değil, ihtiyacın olanı sana ihtiyacın olduğu an verir. İnsan duygusal açlığı kadar kendi değerinden kaybeder, Öz’üne verdiği değer kadar yükselir.
www.mavisehirdergisi.com
Francesco Rugi ve Silvia Quintanilla’nın sergisi İzmir Fransız Kültür Merkezi’nde
İ
smini üç ana renkten yani kırmızı, yeşil ve mavinin baş harflerinden alan (red, green, blue) RGB: Fantastik Bir Yolculuk” isimli eser İzmirlileri büyülüyor. Çalışmalarını Carnovsky adı altında sürdüren sanatçıların RGB projesi renkler aracılığıyla yaratılan derinlik ve yüzey değişimlerinden oluşuyor. Üç farklı çizimin üst üste koyulmasıyla oluşan devasa desen, kırmızı yeşil ve mavi ışıkların yanmasıyla farklı manzaralar ortaya çıkarıyor, izleyicilere farklı duygu durumları yaşatıyor. Egzotik, büyüleyici, fantastik bir yolculuğa sürüklüyor. Sergi Fransız Kültür Merkezi’nde 26 Mayıs 2017 tarihine kadar ziyaret edilebilir.
Mavişehir’den Bir Şiir Esintisi
E
fsane Hasvatan 23 Eylül 1989 yılında doğdu. Henüz altı yaşındayken şiir yazmaya başladı. İlk kitabı yayınlandığında onbir yaşındaydı. Fransız Lisesindeki eğitiminin ardından Bilkent Üniversitesindeki İç mimarlık eğitimini yarıda bırakıp Klasik Arkeoloji eğitimi aldı. Son iki yıldır yazdığı şiirleri Siyah Beyaz Yayınlarından çıkan “Bir Düş Kırıldı” kitabında topladı. Kitabında, İzmir üzerine; “Rüzgarı bile acıtmadan esen şehirde, acıtmadan sevse ya insanlar...” gibi temennileri oldu. Bazen İzmir’in rüzgarlarını anlattı. “Liman bilmek denize benzemez. Sen lodostan es ben poyraza tamamlarım. Her limandan gidişini kağıttan teknelerle Ben gelişin gibi selamlarım.” “Bir Düş Kırıldı” tüm şiir severleri okumaya davet ediyor.
Mart - 2017
25
özel röportaj
MİRKELAM
1995 yılının Mayıs ayında koşarak hayatımıza giren, o zamanın mücizesini gerçekleştirip Türk Müzik Tarihi’ne yeni bir tarz, yeni bir coşku getiren Mirkelam bizlerle...
26
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Her sanatçının ona değer veren ve kendine yakın hissettiği bir hayran kitlesi vardır, Mirkelam’ın kendine hayran bırakan en büyük özelliğinin; rock, alaturka ve pop tarzlarını müziğine yansıtmasından, inanılmaz iyi söz yazarı ve besteci olmasından çok, gerçekten beyefendi, saygılı ve düşünceli biri olmasıdır diyebiliriz. Kendiyle barışık, hayatı enerjik ve mutlu yaşamak üzerine kurgulayan, ekip arkadaşlarını kendinden çok düşünen, mütevazi ve başarılı oluşu bu hislerimizi sağlam temellere oturtuyor. Mirkelam’ı Türkiye’de “koşan adam” olarak, çok hızlı şöhret olmuş ve tanımış olmamız çok normal... Ama her başarının tesadüf olmadığını, aslında bu hayatın kısa bir koşu değil, uzun bir maraton olduğunu unutmamak da gerekiyor. MaviBahçe AVM’deki Fratelli La Bufala’da sahneye çıkan ve İzmirlilere unutulmaz bir gece yaşatan Mirkelam’a merak ettiklerimizi soruyoruz ve keyif alacağınız bir röportaj olmasını diliyoruz.
“Her gece” adlı şarkınız ve klibi standartların üzerinde bir projeydi. Bu kliple birlikte “koşan adam” olarak anılmaya başlandınız. Lakaplar bazen can sıkıcıdır. Size yapışan koşan adam lakabı herkese çok sıcak, eğlenceli, ve farklı geldi. Sizin bu durumdan rahatsız olduğunuz anlar oldu mu? Yıllar geçti ve hala soruyorlar bunu ama beni çok mutlu ediyor. Sadece koşmanın tek başına koşmak olduğunu düşünmüyorum ben. Ordaki şey benim adım soyadımla, müzikle birleşen bir şeydir. Yeni bir şeydir o; Umur’un İskender’in ordaki işi yaratan herkesin ufak ufak payları vardır. Tabii ki en büyük pay “Her Gece” şarkısınındır. O olmasaydı hiçbirimiz olmazdık. Çok iyi bir besteci ve yorumcusunuz. Alışılmış aşk şarkıları dışında, ironik bir sokak konuşması havası, ilginç uyaklarla birbirine bağlanan şarkı sözleri ve mizah içeren sözler yazıyorsunuz. Şarkılarınızla topluma vermek istediğiniz mesajlar oluyor mu? Oluyor tabii. Hep var. “Benim öyle mesaj kaygım yok” diye bir şey yok
Mart - 2017
27
zaten. Mesaj dediğiniz şey, popülerlik ya da ünlü olma, magazin gibi kötü anlamlarda kullanılır. Şarkılar mesaj kaygısı taşımasın deniyor, tamam taşımasın ama taşıyorlar. Onun adı mesaj değil aslında başka bir şey. En duygusal şeyin bile aşkla ilgili bir mesajı vardır. Ona niye İngilizce bir tanım kullanıp “mesaj” diyorsak… Kendi dilimizde ya da Farsça’dan, Osmanlıca’da bunun bir adı vardır. Yabancı adı “mesaj” olduğu için bana biraz yüzeysel geliyor. Aslında her şarkının, her kelimenin, her davranışın bir anlamı vardır. Mesaj değil de anlam diyelim biz ona. Mesela bugünün bir anlamı yok mu bize? Mesela seninle böyle oturup konuştuğumuz zaman sadece bir röportaj mı bu? Kendi hayatımı gözlerimin önüne getiriyorum. Kendi yaptıklarını görüyorsun. Sen hem işini yapıyorsun hem yorumluyorsun kendi içinden. Bitiyor bu, yoruluyorsun. Bir şeye karar veriyorsun. Bunu yapmasak da geziyor olsak başka bir anlamı olurdu. Olan duruma göre değişiyor. Olan durum bir şarkıysa, Sezen Aksu şarkısıysa başka bir anlamı oluyor. Mirkelam’ın kendine has söz yazma özelliği olduğu gibi kendine has bir giyim tarzı da var. Biraz 80’ler kokan, biraz asi... Aykırı olmayı seviyor musunuz? Ben aslında çok çekingen ve çok korkak bir tipim ama sanatın kötü, zor yanları olduğu gibi iyi yanlarından birisi de özgür olabilmektir. Bunu da en iyi yapmaya çalışan fakat
sonradan unutan adamlardan biri benim. Yani “Mirkelam pantolonu” beni hala çok mutlu eder, sevindirir. Geçen tekrar hatırlamamı sağladı, Bedük’ün konserine gittik ve “Terle” şarkımızı beraber söyledik. Sahneye kürkle çıkmıştı. Bedük normal hayatında kürkle dolaşamaz, ben de o pantolonla dolaşamam. Ama sahnede dolaşabilirsin ve bunu gerçekleştirebilirsin, sanatını böyle icra edebilirsin. Bunun da bir anlamı vardır. Peki nedir? Özgürlüktür, renktir. O giydiğin şey Afrika’da çok doğal karşılanıyorken Taksim’de çok anormal karşılanabilir. Aslında işin komikliği de burada. İnsanlara “Sen burada yürüyorsun, bir şeye kafan takık ve onunla ilerliyorsun ama bak, Afrika’da senin garip karşıladığın fikir ya da şekil doğal karşılanıyor” demek. Özgürlük aslında hem bir tema hem de diğer insanların daha mutlu daha olgun olmasını sağlamak gibi. Uygarca bir şey. Yine 1995 yılında “Hatıralar” isimli şarkınızın klibinde Atatürk’ün masasına oturduğunuz sahne ile dikkatleri üzerinize çektiniz. Ürettiğiniz fikirlerde genelde çıkış noktalarınız neler? İlham aldığınız birileri var mı? Masasının önünde ayakta duruyordum. O dönem Forrest Gump filminde
ALBÜM KAPAĞI 28
Mart - 2017
vardı. O serüvenden yola çıkılmış bir şey. Duygularını, fikirlerini içimizde taşıdığımız fikir adamlarıyla birlikte olma hissi. Bir yönetmen arkadaşıma söylemiştim çok hoşuna gitmişti. İzzet Öz’le gerçekleştirmiştik. Bir ayda bitmişti klip, zor şeyler. Ben hayata dair her şeyden ilham alıyorum. Biraz da yeni albümünüzden bahsedelim.. “Mirkelam Şarkıları” projesi çok ses getirdi. Birçok ünlü isim bu projede yer aldı ve dışarıdan da bir o kadarı projenin destekçisi oldu. Bu projeyi anlatabilir misiniz? Gelişme ve gelinen sonucu çok merak ediyoruz. Bu albüm menajerim Süheyl Atay’ın fikriydi. Ben de şarkılar yeniden ortaya çıkacağı ve arkadaşlarım yorumlayacağı için çok güzel olacağını düşündüm. Bu iş birçok isimle ortak yapıldığı için, benim için de insanlar için de “yeni” olduğu için çok değerli zaten. Çok kıymetli isimler, Türkiye’nin çok önemli aranjörleri bu albümde çalıştı. Birçok insanın yaratıcılığıyla birleşmiş bir proje oldu.
www.mavisehirdergisi.com
Yakın gelecekte başka projeleriniz var mı? “Mirkelam Şarkıları” zaten çok yeni ama daha çok müziğe ağırlık vermek istiyorum. Yakında yeni bir şarkı var. Bir de merak ettiğimiz bir şey var... Sahnede seyirci ile sohbet ederken sık sık geçmiş yıllara duyduğunuz özlemi dile getirdiniz. Bunun sebeplerini öğrenebilir miyiz? Hatıralar var. Ben sahneye çıktığım zaman insanlara bir hikaye çiziyorum. O hikayenin içinde şarkılar var. Şarkıların içinde her zaman geçmiş vardır. Ve o hikayenin içinde geçmiş olduğu için buna yönelik konuşmalar var. Zaten konuşurken de hep geçmişe dönerek konuşursunuz. Kelimeyi çıkartmanız gerekiyor zaten geçmişten. Geçmiş değerli ve kalın bir şey. Yüzeysel ve önde gördüğümüz bir şey. Sırtınızı
dayadığınız bir şey. Dönmek diyoruz ama çok da dönmeye gerek yok geçmişe. “Geçmiş nedir?” filan bunlar komik şeyler bence. Önemli olan onu korkmadan yaşayabilmek. Zor ama bir o kadar da zevkli. Seni geçmişin yönlendirir; sadece önüne bakarak, at gözlükleriyle yaşayamazsın da. Geçmişi kontrol etmek zordur. Anneni, babanı hatırlarsın, güzel şeyleri hatırlarsın. Çünkü hep güzel şeyler hatırlanır. İsim vermeden, birine mesaj vermek isteseniz. Bu ne olurdu? Nokta nokta nokta olurdu herhalde. Kısa kısa cevaplar vermenizi istesek; Aşk; Sanat Para; Lastik Ayakkabı Şöhret; Güzel bir çiçek Mart - 2017
Siyaset; Sevmediğimiz yanımız Geçmiş; Gölge Son olarak İzmir ve İzmirliler hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? İzmir’i de, İzmirliler’i de çok seviyorum. Yerleşmeyi de düşünüyorum oraya. Bütün ailem de oradadır. Sizinle röportaj yapmak bizim için büyük bir keyifti... Değerli cevaplarınız için çok teşekkür ederiz. Ben de Mavişehir Dergisi’nin genç ve başarılı ekibine çok teşekkür ederim. Okurlarınıza sevgiler... Röportaj Duygu Attila - Aras Attila
29
Ben aslında çok çekingen ve çok korkak bir tipim ama sanatın kötü, zor yanları olduğu gibi iyi yanlarından birisi de özgür olabilmektir. Bunu da en iyi yapmaya çalışan fakat sonradan unutan adamlardan biri benim. Yani “Mirkelam pantolonu” beni hala çok mutlu eder, sevindirir. 30
Mart - 2017
MAKROYAPI
İç Mimari Tasarım ve Uygulama
Tasarım Ofisi: Tel : 0232 3298029 - 0232 329 9029 www.makroyapitasarim.com
Fabrika: Tel: 0232 329 7900 (pbx 4 hat) Faks: 0232 833 3323 www.makroyapi.com.tr
SİZ HİÇ BABANIZA MEKTUP YAZDINIZ MI? E
ğitim biliminde kuraldır… “İyi evlat, kötü evlat yoktur; iyi ebeveyn, kötü ebeveyn vardır” der pedagoglar… Elbette yetişme ortamı, arkadaş çevresi vs. gibi dış faktörler de karakterin oluşumunda rol oynar… Bu gerçeği kabul etmekle birlikte; pedagogların tezine yürekten katılıyorum… Türkçemizde çok sevdiğim bir deyiş vardır… Erdemli, güvenilir kimseler için “sütü sağlam” deriz… Ya da tam zıttı, ahlaki değerlerden yoksun birisi için “sütü bozuk” ifadesini kullanırız… Bu sözün ardındaki mantık aslında eğitim bilimcilerin tezini destekler tarzdadır. Ne kadar bilimseldir tartışılır ama ben bazı karakter özelliklerinin daha anne sütüyle bireye geçtiğine inanırım… Her şey ailede başlar, aileyle başlar… Temel taşı sağlam yerleştirildiyse, bina da sağlam yükselir… *** Genel inanışın aksine bu bağlamda en önemli görevin anneden ziyade babaya düştüğü kanaatindeyim ben… 32
Annenin sorumluluğu, görev bilinci içgüdüseldir, olmazsa olmazdır… Böyle doğmuştur kadın… Çocuğuna karşı şefkati de, ilgiyi de, özveriyi de ruhunda taşır. Ve en nihayet, doğumla birlikte tüm bu duygular teorik halden pratiğe geçer… Evladının üzerine titrer, özenir, himaye eder… Sadece insanoğlu için değil, tüm canlılar için geçerlidir bu… Anneliğin kutsallığı da buradan gelir zaten… Tanrı, dünyaya getirme imtiyazını “anne”yle paylaşmış, yaratma, yani can verme eylemi için kadını görevlendirmiştir. Kötü, hatalı anneler hiç yok mudur peki? Vardır elbette... Ama istisnadan öteye geçemez bu... Dolayısıyla eğitim bilimcilerin vurgu yaptıkları konuda, bence asıl görev “baba”ya düşmektedir. Belirleyici faktör “baba”dır. Anne, kazanılmış bir artıdır bireyin yetişmesinde, peki ya baba? Babalık sadece çocuğun fiziki ihtiyaçlarını, eğitim masraflarını karşılamaktan, kıyafetlerini almaktan, karnını doyuracak parayı kazanmaktan mı ibarettir? Mart - 2017
Ben pedagogların yaklaşımını biraz değiştirerek “İyi evlat, kötü evlat yoktur, iyi baba, kötü baba vardır” şeklinde yorumluyorum… *** Bu yazının ilham kaynağı, geçen gün okuduğum bir kitap… ‘Çek’lerin dünyaca ünlü yazarı Franz Kafka’nın “Babaya Mektup” isimli eseri… 1924 yılında, henüz kırk yaşındayken vefat eden Kafka, yaşamındaki tüm olumsuzluklardan sorumlu tuttuğu babasıyla hesaplaşmak için oturmuş bir mektup kaleme almış. Babasına gönder(e)memiş, satırların muhatabı Kafka hayattayken oku(ya) mamış bu mektubu ne yazık ki… Annesinden mektubun bir kopyasını babasına iletmesini istemiş ama o da cesaret edememiş… Diğer eserleri gibi bu kitabın da ölümünden sonra yakılmasını istemiş en yakın arkadaşı Max Brod’dan… Ancak arkadaşı sözünde durmamış hepsini yayınlamış; Kafka’nın babasına yazdığı mektup da 1953 yılında kitaplaştırılarak raflarda yerini almış… İyi ki Max Brod böylesine cesur bir karar almış ki, kamuoyu dünya
Fotoğraflar: pexels.com
Uğur Oral Gazeteci - Yazar ugur@uguroral.com.tr
www.mavisehirdergisi.com
edebiyatının bu unutulmaz ismini daha yakından tanıma fırsatı bulmuş. *** Yüzünün hiç gülmemesiyle tanınan Kafka deyim yerindeyse “bunalımlı” bir kişiydi. Özgüvenden yoksundu, kendisine olan inancı sürekli gitgeller yaşıyordu. Kalemine yönelik bile güven sorunu yaşadı hep. Ölümünden sonra dostundan yayınlanmamış tüm yazılarını yakmasını istemesi de bundandı. Bu güvensizliği karşı cinsle olan ilişkilerine de yansımıştı doğal olarak. Hayatında üç kadına aşık olmuştu Kafka… Bu kadınlardan bir tanesi Felice Bauer’di. Kafka iki kez nişanlandığı ama evlen(e)mediği Felice’ye olan aşkını “Felice’ye Mektuplar” isimli kitabıyla ölümsüzleştirmeyi seçti. Bir diğeri ise “Benim mutluluğum sende erimektir” diye seslendiği Milena Jesenka’ydı ki evli bir kadındı Milena. Bu imkânsız aşk da arkasında “Milena’ya Mektuplar” isimli unutulmaz eseri bıraktı… Ve son nefesinde dahi adını sayıkladığı Dora Diamant… Aşık olduğu tüm kadınları onore eden, aşka böylesine inanan, hatta evliliği kendisi için bir kurtuluş gibi gören Kafka neden bu hayaline hiç ulaşamadı? Bu özgüvensizliğinin, hayatı boyunca hiç gülümseyen birisi olarak anılmasına neden olan bu karamsarlığının sebebi neydi? “Babaya Mektup”ta hem kendisiyle hem de bu durumun yegâne sorumlusu gördüğü babasıyla hesaplaşıyor Kafka…
kapının önünde saatlerce geceliğiyle bekliyor Kafka ceza olarak… O gecenin üzerindeki etkisini şöyle anlatıyor ünlü yazar “… Bu olay benim o zaman uslu olmamı sağlamıştı belki ama içimde büyük bir yıkıma neden oldu. Yıllar sonra bile babamın odama girip beni yatağımdan dışarı taşıyacağını onun gözünde her zaman önemsiz olacağımı düşünerek kendime işkence ettim…” Çocukluğunu sorgularken “… Tek ihtiyacım biraz cesaret, biraz dostluk, yolumu açman için biraz yardımdı ama sen tam aksine yolumu kapattın…” diye eleştiriyor babasını Kafka… Babasının istediği gibi bir çocuk olamıyor hiç… Bu yüzden çok kısa süren ömrünün her safhasında babasının egosunun altında ezilmek zorunda kalıyor ünlü yazar… Zengin bir işadamı Kafka’nın babası Hermann Kafka. Her fırsatta kendisinin ne kadar zor yollardan geçtiğini anlatırken Kafka’yı bunları yaşamamış olduğu için iğneliyor aslında. “…Oturduğun koltuktan dünyaya hükmederdin. Sadece senin fikrin doğruydu diğer fikirler deli saçmasıydı, aşırıydı, anormaldi…” diyor babasına yazdığı mektubunda Kafka.
Küçük bir çocuk düşünün… Çocukça bir şeyden ötürü mutlulukla coşkuyla eve geliyor, babası tarafından mutluluk sebebi saçma bulunuyor ve “tüm yaygara bunun için mi?” diye küçümseniyor… Hatta kitabını göstermeye gittiğinde babasından sadece “İyi tamam, komodinin üzerine bırak” yanıtını alıyor, tebrik bile edilmeksizin… İtiraflarına devam ediyor Kafka: “… Sakin bir şekilde anlaşamamamızdan ötürü konuşma yeteneğimi kaybettim. Hiçbir zaman büyük bir konuşmacı olamayacağım. Belki insanların önünde normal akıcı bir konuşma yapabilirdim ama daha küçükken bana konuşmayı yasakladın. ‘Tek bir itiraz yok’ tehdidin havaya kalkan elle birleştiğinden beri bu görüntü peşimi bırakmıyor…” Yetişkinliğe geçtiğinde bile babası tarafından sindiriliyor, söndürülüyor Kafka… Evlenme fikrini ne zaman açsa babası tarafından küçük görülüyor… Yine bir tartışma sırasında “…Sadece Praglı Yahudi kızların bildiği bir tür süslü püslü bluz giymiştir üzerine ve sen de anında onunla evlenmeye karar vermişsindir...” diyerek seçiminden ötürü babası dalga geçiyor Kafka’yla… Tüm kitap boyunca sert bir biçimde eleştirdiği babasına son sayfalara doğru kısmen yumuşuyor ve her zamanki özgüvensizliğiyle kendisini de eleştiriyor: “Benim gibi dilsiz, bitkin, kuru harap bir oğlana ben bile tahammül edemezdim, son çare olarak ondan kaçardım…” Peki, bu Kafka’nın mı suçu, yoksa kendisine bu hale getiren otoriter babasının mı? *** Annesi, babasıyla olan sorunlarda kısmen babasının tarafında yer alsa da herhangi bir eleştirisi yok... Tüm eleştiri oklarının ucunda kendisini eze eze, kişiliksizleştirmekle suçladığı babası var Kafka’nın… “Babaya Mektup”, bir babanın evladını var edebildiği gibi yok edebildiğini de gözler önüne seriyor. Babalığın sadece çocuğun maddi ihtiyaçlarını karşılamakla sınırlı
*** Kitabın sayfalarını çevirdikçe bir biyografiden çok bir trajedi okuduğu hissi uyanıyor insanın içinde… Daha çok küçükken bir gece “su” diye mızmızlanıyor Kafka. Susadığından değil; çocuklukla, biraz yaramazlık yapmak amacı. Babası yatağından kaldırıp sahanlığa götürüyor; tek başına, kapalı bir Mart - 2017
33
kalmadığını da gösteriyor. Kafka’nın da babası her türlü olanağı sunmuş çocuğuna. Yani “Ne istedi de almadım, en güzel okullarda okuttum” demek yetmiyor babanın rüştünü ispatlaması için… Yoksa babalık gönüllü bir sponsorluktan öteye geçmiyor. Bilakis her şeye kolayca, zahmetsizce sahip olan çocuk ileride mücadele etmeyi, değer bilmeyi öğrenemiyor. Aynı şekilde “hiç elimi kaldırmadım” demek de bir lüks, övünülecek bir özellik değil; zaten “olmazsa olmaz.” Kafka’yı da hiç dövmemiş babası… Babanın şiddete başvurmaması çok önemli, ama dövmemek ille de sevmek, ilgilenmek, sarılmak anlamına gelmiyor. Sözleriyle de, davranışlarıyla da dövebilir aslında baba çocuğunu... Ve bunun acısı, yüreğe işlemiş bir morluk gibi hiç çıkmayabilir insanın usundan, ruhundan....
bir yansımasıdır aslında.
*** Çocuğun sağlıklı bir biçimde büyümesi, yetişmesi annenin ama sağlıklı bir biçimde “gelişmesi” babanın görevi aslında. Baba çocuğun mücadelelerinde bir dalga kıran… Yolunu kaybettiğinde yönünü gösteren kutup yıldızı. Okyanusların dev dalgalarıyla boğuşurken sığındığı koydur. Anne öğretir, ama baba “örnek olmak” durumundadır.
*** Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu, Kaliforniya´da Long Beach şehrindeki Eyalet Üniversitesinde öğretim üyesi olarak ders verirken bir öğrencisinin ailesini ziyaret eder. Öğrencisinin babasının, torunlarıyla konuşurken onların göz hizasına indiğini fark eder. “Beyefendi, çocukların göz hizasına inerek konuşuyorsunuz” der… “Tabii, onlar küçük insanlar!” yanıtını verir adam. Ve sonradan öğrenir ki bu bir gelenektir öğrencisinin ailesinde. Belki de babaların öncelikle öğrenmesi gereken husus bu, daha küçük bir çocukken onlarla aynı göz seviyesine inerek konuşmak… Ya da özetle “saygı duymak” Evladının tıpatıp kendisine benzemesini isteyen baba kişiliksiz bir bireyin yetişmesine ortam hazırlar. Çocuk babasının devamı değil, kendisinin başlangıcıdır. Çocuğunun kendi kişiliğine sahip çıkmasına ortam hazırlayan baba gerçekten babalık görevini yerine getirir. Kendisini babasıyla mukayese etmeye zorlanan çocuk hayal kırıklığı yaşar hep. Çünkü bu dengeyi kuramaz hiçbir evlat, objektif kalamaz, babasına rakip çıkamaz...
*** İlk çocukluk döneminden itibaren çocuk model alarak öğrenir… Bu çabasında da arayışlarını babasıyla özdeşleştirir… Erkek çocuğu için en büyük “kahraman”dır baba, kız çocuğu içinse en büyük “aşk” Kız çocuğu şefkati, erkek çocuğu kendine güvenmeyi babasından öğrenir. Kafka örneğindeki gibi ruhsal dünyası çalkantılı bireylere bakın, çoğunun geçmişinde babasıyla yaşadığı sorunlar vardır aslında. Dikkat edin, Orhan Pamuk’un da birçok romanında tıpkı Kafka gibi baba-oğul sorunlarına yer vermesi kendi babası ile yaşadığı çatışmaların
*** Özetle baba için çocuk sahibi olmak kolaydır, ama bir çocuk için gerçek bir baba sahibi olmak zordur. “Babanın önünde sigara içilmez” denir… “Babanın önünde bacak bacak üstüne atmaması” öğütlenir çocuğa… Şekilciliktir tüm bunlar… Babasına saygısını salt bununla gösteren evlat riyakâr, saygınlığını bu şekilde sağlamak isteyen baba ise kumdan kaledir… Kendisini sevdiremeyen baba saydırsa kaç yazar… Korkunun üzerine inşa edilmiş bir saygı sevgiye dönüşemez ki... Çocuk gözünde tabulaştırdığı oranda uzaklaşır babasından…
34
Mart - 2017
Baba da insandır… Baba ağlar da, baba hata da yapar... Ama özür de dilemesini bilmelidir baba. Evladından özür dilemeyi de bilebilen baba gerçekten baba olmuştur… Kadın, doğum yaptığı an kazanır anne unvanını. Ama “baba” unvanı kazanılmaz, hak edilir… *** Hem babanızla ilişkinizi gözden geçirmeniz, hem de duygularınızın sağlamasını yapmanız adına mutlaka okumanızı öneririm Kafka’nın “Babaya Mektup” isimli kitabını… Benim usunda kalan en önemli cümle şuydu kitabı bitirdiğimde… Şöyle diyordu Kafka: “Yaptığım şey, senin omzunda ağlayamadığım için yazılarımın omzunda ağlamaktı.” Kafka’nın mektubunu okuduktan sonra ne kadar şanslı bir çocukluk yaşadığımı bir kez daha fark ettim… Her ne kadar bana bu imtiyazı sunan babama minnetimi ifade edebilmek için geç kaldığımı bilsem de… Sizin böyle bir fırsatınız varsa hiç durmayın teşekkür etmek için... Ya da babanıza bir mektup kaleme almak için... Tabii Kafka gibi, hem babanızla hem de kendinizle yüzleşmeye cesaretiniz varsa...
www.mavisehirdergisi.com
İzmir’in kalbi
KABİN EKİBİ
EGE PARK’ta atıyor
Mart - 2017
35
KARŞIYAKA’DA ‘CANLI DESTEK’ DÖNEMİ Karşıyakalılara daha hızlı ve etkin hizmet sunmak için çalışmalarını sürdüren, bunu yaparken de teknolojik gelişmelerden faydalanan Karşıyaka Belediyesi, resmi web sitesi üzerinden Canlı Destek uygulaması başlattı. Vatandaşlar, sitedeki ‘canlı destek’ ikonuna tıklayarak Çağrı Merkezi operatörleri aracılığı ile mesajları ve fotoğrafları anında iletebiliyor ve kısa sürede dönüş sağlanıyor.
36
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
H
izmet kalitesini teknolojik gelişmelerle destekleyen Karşıyaka Belediyesi, vatandaşlardan gelen talep ve öneriler ile tespit edilen sorunları artık “Canlı Destek” uygulaması ile birebir, daha hızlı ve pratik olarak yanıtlayacak. Resmi web sitesi HYPERLINK “http://www.karsiyaka.bel.tr/” \t “_blank” www.karsiyaka.bel. tr üzerine yerleştirilen ‘canlı destek’ butonuna tıklayan vatandaşlar, bilgisayar ya da cep telefonlarından, belediye ile ilgili her öneri ve talebi, fotoğraf ya da sorunu -konum alanı ile birlikte- anında ve en kolay yoldan Çağrı Merkezi operatörlerine iletebilecek.
“AMAÇ HIZLI VE ETKİN HİZMET” Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar “Karşıyaka’yı, Karşıyakalılarla yönetme sözümüzü tutmak ve Halkın Belediyesi’ni yaratmak için kendimizi her geçen gün geliştiriyor, teknolojik kolaylıklarla çalışmalarımızı destekliyoruz. Vatandaşlarımıza daha hızlı ve etkin hizmet sunmak için kullanıma açtığımız Canlı Destek Uygulaması sayesinde, hem yurttaşlarımızla daha kolay iletişim kuracağız hem de talep ve önerileri en kolay yoldan çözüme kavuşturacağız” dedi.
ANINDA GERİ DÖNÜŞ SAĞLANACAK Basın - Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü bünyesindeki görevliler tarafından değerlendirmeye alınacak olan iletiler, ilgili müdürlüklerle paylaşılarak en kısa sürede çözüme kavuşturulacak ve mesaj sahibine geri dönüş yapılacak. O an için belediyeye gelme imkanı bulunmayan Karşıyakalılar, Canlı Destek Uygulaması sayesinde, istediği tüm bilgilere en kısa sürede ulaşma şansı yakalayacak. Uygulama İzmir’deki belediyeler arasında ilk kez hayata geçecek. Uygulamanın amacı dışında veya hakaret içerikli kullanılması halinde yasal haklar saklı tutulacak. Karşıyaka Belediyesi daha önce de 0530 125 13 55 numaralı WhatsApp Şikayet Hattı kurmuştu.
Mart - 2017
37
38
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Netice Okutan, Zühra Dönmez, Nurgül Uçar
BAŞARILI KADINLAR MAVİBAHÇE’DE BULUŞTU
İ
zmir’in yeni yaşam alanı MaviBahçe’de Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen etkinlikte kadın belediye başkanları, sivil toplum örgütü yöneticileri ve iş dünyasının temsilcileri biraraya geldi. MaviBahçe’de Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen kokteyle Seyrek Belediyesi eski Başkanı Nurgül Uçar, Manisa Alibeyli ilçesi belediyesi eski Başkanı Netice Okutan, Muğla Bafa Belediyesi eski Başkanı Zühra Dönmez, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İzmir Kadın Girişimciler İcra Komitesi Üyesi Filiz Uçar, Bostanlı Rotary Klubü yöneticileri Nehir Sipahi Kayadelen, Seyhan Onur, Şebnem Serter Akı, Yazar Hanri Benazus ve yazar eşi Sevgi Tanrısever katıldı. Kokteyle katılanlar, 17 Mart’a kadar açık kalan Hanri Benazus’un özel koleksiyonundan derlenerek açılan Cumhuriyetimizin Öncü Kadınları isimli Sergisi’ni de gezme fırsatı buldu.
Nehir Sipahi Kayadelen, Seyhan Onur, Şebnem Serter Akı
Hanri Benazus ve eşi Sevgi Tanrısever
Mart - 2017
39
Dekoratif kaseler Yargıcı - 94,90 TL
40
Kilim - Zarahome 430 TL Mart - 2017
Yaşam alanlarınızda kullandığınız halıların yerine kilimleri tercih ederseniz daha modern bir görüntü elde edebilirsiniz. Özellikle son yıllarda geometrik desenlerde üretilen kilimler çok moda.
Fotoğraflar: freepik.com
R
enkler kullanıldıkları mekanı gerek estetik, gerekse anlamsal olarak değiştirirler. Her rengin kendine has bir enerjisi vardır. Mavi gökyüzünün ve denizin rengidir. Dekorasyon için iç mekanlarda kullanıldığında serinletici ve rahatlatıcı bir his yaratır. Stresin azalmasına yardımcı olduğu bilinen mavi renk, doğru tonlarda ve mekanlarda kullanıldığında harika sonuçlar elde etmemize yardımcı olur.
www.mavisehirdergisi.com
Canvas Tablo LauraAshley Takı Askısı 37,90 TL Mumluklar Crate&Barrel 139-159 TL
PÜF NOKTASI Küçük tabak H&M - 9,99 TL
Maviye en çok yakışan renklerin başında beyaz geliyor. Mobilyalarınızı beyaz tercih edip, mavi ve ahşap objelerle dekorasyonunuzu tamamlarsanız ferah ve huzurlu bir ortam elde edebilirsiniz.
Marin Puf Mudo - 537 TL
Mart - 2017
41
a d o M ı t ç a k çiçe
ALIŞVERİŞ
Ayakkabılar Topshop
Çanta Ninewest 229 TL
Yeşil elbise - Zara 229,95 TL Mavi elbise Zara 179 TL
Şapka - H&M 29,99 TL 42
Mart - 2017
Dolce & Gabbana
Dolce & Gabbana
Dolce & Gabbana
www.mavisehirdergisi.com
Küpe - Koton 12,99 TL Çanta Forever New 129,90 TL
Şal - Yargıcı 129,90 TL
Etek - İpekyol 279 TL
Çanta - Mango 239,99 TL Mart - 2017
43
ALIŞVERİŞ
1
BEBEĞİMİN ODASI 2
3
4
1) Yastıklar - Zarahome - 69,95 - 79,95 TL 2) Lamba - Laura Ashley 3) Oyuncak - İkea - 22,99 TL 4) Yatak - Mothercare - 899,50 TL
44
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
ALIŞVERİŞ
7
5 6
8 9 5) Düzenleyici kutular - Laura Ashley 6) Lamba - Alfemo - Kids&Teens - 286 TL 7) Dolap - Çilek - 1.049 TL 8) Küvet - Soobe - 169,99 TL 9) Filamingo duvar süsü - H&M - 39,99 TL
Mart - 2017
45
Fügen Yenilmez fugnyenilmez61@gmail.com
E
vimizde, yazlığımızda ya da iş ortamına romantizm katmak istediğimizde ilk aklımıza gelen tabii ki şamdanlarımız. Bu romantizmi, kendi yaptığınız şamdanlarla yarattığınızda daha da keyif alacağınıza eminim. Peki nasıl diyorsanız; Romantizmi doruklarda yaşamanızı sağlayacak, sofranıza veya yaşam alanınızın bir köşesine koymak istediğiniz formu tasarlayın.
Seçtiğiniz şamdan formunuza göre şamutlu veya vakumlu çamurunuzu; -Levha tekniği; hamurunuzun iki yanına 1 cmlik çıta koyarak, oklava ile çamur açılır. İstenen formun ölçü ve kalıbına göre kesilerek parçalar birleştirilir. -Sucuk tekniği; küçük parçalar halinde aldığımız çamurları düz bir zeminde yuvarlayarak, uzun sucuklar yaparak formumuza göre şekil verilir. -Serbest; çamura elde şekil vererek istenen form yapılır. Bazen işimizi kolaylaştıracak kalıplar olur. En sonunda süngeri hafif nemlendirerek, işimizdeki pürüzleri en aza indirebiliriz. Çamurla şekillenen formlarımız kuruduktan (1 hafta gibi) sonra büskivi fırınına (ilk pişirim) girer. Fırından çıkan işlerimizi önce zımpara yapalım ki sırlarımız daha düzgün olsun. Zımpara yapınca nemli bezle silip, kurutun. Daha sonra kıl fırçalarla direk sır sürülebileceği gibi, bazı sırları daha sulu sürerek, sonra da sünger ile üstündeki fazla sır silinerek doğal görünüm sağlanır... Aman objelerin altına sır sürmeyin. Yoksa fırında yapışır. Seramik sanatının en güzel yanı, klasik, doğal ya da modern tasarımı sevenler için yapılabilir geniş bir yelpaze de seçenek olması. Ortamınıza sıcaklığı, romantizmin ambiansını yaratırken, kendi yapmış olduğunuz objelerin gururu da ayrı. Atatürk’ün harika bir sözü var sanat ile ilgili “Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fenin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.’’ demiş. Her zaman ki gibi ileriyi göstermiş bizlere…
46
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
Ç
ocuklarınız için el yapımı sağlıklı eşsiz oyuncaklar hazırlamak hem sizi hem de çocuklarınızı çok mutlu edecek. Şimdi sade görünümlü gösterişten uzak minimal oyuncaklar çok moda. Basit figürler belirleyerek istediğiniz bir kumaş seçip içini elyafla doldurarak dikebilirsiniz. Ya da örgü ile birbirinden güzel bebekler ve hayvan figürleri hazırlayabilirsiniz. Üstelik bunları yapmak için örgü yeteneğinizin çok iyi olmasına gerek yok. Düz örgü kullanarak hazırladığınız parçaları birbirine eklemeniz yeterli.
Ç
ocuklarınızın odalarını hem düzenlemek hem de daha şık göstermek için düzenleyici kutular son derece gerekli. Üstelik bu kutuları kendi zevkinize göre yaratıcılığınızı kullanarak hazırlayabilirsiniz. İhtiyacınız olan şeyler, boş ayakkabı kutularınız, boş koliler ve güzel desenli döşemelik kumaşlar. Hatta ayakkabı kutularını dergi sayfalarıyla bile kaplayabilirsiniz. İsterseniz kolaj tekniğini de kullanabilirsiniz. Hayal etmek ve uygulamak çok eğlenceli olacak.
Mart - 2017
47
SANAT MANTARDAN YAPILMA MİKRO EV
A
rtık herkesin arzusu haline gelen şehirden uzaklaşıp doğayla temas kurma hayali Portekiz tabanlı girişim sayesinde gerçekleşiyor. Farklı yerlere ve kullanımlara uyum sağlayan yapısı ile ahşap ve mantardan yapılan bu mikro ev, doğal kaynakları etkin bir şekilde kullanıyor.
YAŞAM ALANLARINA FARKLI BİR BAKIŞ
G
üney Koreli sanatçı Do Ho Suh’ın çalıştığı ve yaşadığı yerlerin mimari replikalarını kendine özgü yöntemlerle yarattığı “Passage/s” isimli sergisi Londra’da büyük beğeni kazandı. Sanatçının yaşadığı ve çalıştığı mekanlar üzerinden ilerleyen sergide Londra, New York, Berlin, Providence ve çocukluğunu geçirdiği Seul’den parçalar görülüyor. Tasvir edilen bütün mekanlar uç uca eklenerek uzun bir koridor şeklinde boydan boya uzanıyor, ziyaretçiler yarı şeffaf mekanların içinde yürüyebiliyor.
48
Mart - 2017
www.mavisehirdergisi.com
İŞTAH AÇAN TASARIM
O
ne Design Office ve Studio Twocan, Avustralya’da bulunan bir dondurma dükkanı için renklendirilmiş betondan bir servis tezgahı tasarladı. Özgün bir teknik kullanılarak hazırlanan bu tezgah dikkat çekici olduğu kadar iştahları da kabartıyor.
KENTİN ÇATLAKLARI SANAT ESERİNE DÖNÜŞTÜ
J
apon sanatı KintSugi‘den ilham alan sanatçı Rachel Sussman, kent peyzajındaki çatlakları altın rengi dolgularla doldurarak adeta çevremize her daim farklı gözlerle bakmamız gerektiğine vurgu yapıyor.
AYDIN BÜYÜKTAŞ BAMBAŞKA BİR BOYUTA SÜRÜKLÜYOR
İ
zleyicinin boyut algısıyla oynayan sanatçı Aydın Büyüktaş, Amerikan peyzajında gerçeküstü manzaralar yaratıyor. Sanatçı daha önce İstanbul’daki mekanlar üzerine yaptığı çalışmalarıyla beğeni toplamıştı.
Mart - 2017
49
Prof. Dr. Gürkan ERSOY Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi, Acil Tıp Anabilim Dalı, Öğretim Üyesi “Herkes İçin Acil Sağlık Derneği” Genel Sekreteri
KALP KRİZİ VE KALP KRİZİ GEÇİREN HASTADA İLK YARDIM
M
avişehir Dergisi’nin değerli okuyucuları, dergimizin bu sayısında sizlerle kalp krizi/spazmı nedir? Kalp krizi geçiren hastada görülen belirtiler ve kalp krizi geçirdiğini düşündüğümüz hastada uygulamamız gereken ilkyardım nasıl olur konusunu paylaşacağız. Kalp krizi, dünyada 40 yaş üzeri insanlarda görülen en sık ölüm nedenlerindendir. Belirtilerini, hastalığı ve tedavisini daha iyi anlayabilmemiz için kalp krizinin ne olduğunu ve mekanizmasını anlamamız gerekir.
Bildiğimiz gibi kalbi besleyen damarlara, “koroner damarlar” denir. Bu damarlar, kalbi çepeçevre, balık ağı gibi sarar ve oksijen ile şekere (glikoz) ihtiyaç duyan kalp kasının ihtiyacını sağlar. İşte kalp krizinin kelime anlamı, bu kalbi besleyen koroner damarların, herhangi nedenle (pıhtı, büzüşme, daralma, spazm vs.) tıkanması, damarın beslediği kalp kasına kan gitmemesi ve kalbin o bölümünün ölmesidir. Yani özetleyecek olursak, kalbi besleyen ve saran koroner damarlarının bir kısmının veya hepsinin ani olarak tıkanması sonucu kalbin belirli bir bölgesinin ölmesi halidir. Kalp krizinin belirtileri nelerdir? Kendimizde veya bir yakınımızda aşağıda sayacağımız belirtiler 50
ortaya çıkarsa bu kişinin kalp krizini geçiriyor olmasından şüphelenmemiz gerekir. Bu belirtileri şu şekilde özetleyebiliriz. • Göğüs ağrısı (bu ağrı çok şiddetlidir. Biz acil servis hekimleri, bunu, halk arasında morfin diye bilinen, çok güçlü ağrı kesiciler kullanarak dindiririz). Ağrının yeri tam, yani nokta olarak, parmak ucuyla gösterilemez. Genellikle yaygın yerleşimli bir göğüs ağrısıdır. • Sırt-kol-çene ağrısı, • Karın ağrısı, • Göğüste baskı hissi. Hasta bu baskı hissini şöyle tarif eder: “sanki göğsümün üstüne oturdular, nefes alamıyorum, daralıyorum veya sanki göğsüme bir tank oturdu ve eziyor’’, gibi. • Çok sık olmasa da kalp spazmı/ krizi geçiren hasta, sadece sırt, omuz, çene, karın ağrısı, bulantıkusma, boğazda takılma hissi gibi şikâyetlerle müracaat eder. Hastada aynı zamanda soğuk soğuk terleme, telaşlı, endişeli bir durum yani ölüm korkusu vardır, çünkü kişi, kendisinin o an kalp krizi geçiriyor olabileceğinden şüphelenmektedir. Morali bozulup kendini kötü hisseder. Kalp krizi geçirme riski yüksek olan kişiler Altta sıraladığımız başlıklar, kalp krizi geçirme riskimizi arttırmaktadır. O yüzden, eğer hayatımızın bir döneminde kalp krizi geçirmek istemiyor ve/veya daha uzun süre Mart - 2017
ve daha kaliteli yaşamak istiyorsak, şu sayacağımız kriterler dikkatlice okunmalı ve gereği yapılmalıdır. Fakat unutmayalım ki bu risk faktörleri olmayan kişilerde de hayatlarının bir döneminde kalp krizi geçirme ihtimali vardır. • Sigara: Çok önemli risk faktörüdür, asla içilmemelidir. • Kilo fazlalığı, • Kan yağı seviyeleri, • Çok durgun hayat yaşamak, az hareket etmek, • Stres, • Aile öyküsü. Anne, baba, hala, teyze, dede gibi yakın akrabalarda, önceden kalp hastalığı veya kalp hastalığı sonrası ölüm olması, • Şeker hastalığı, • Yüksek tansiyon Kalp krizinin tehlikeleri Kalp krizinin en büyük riski ani ölümdür. Spor karşılaşmalarında, yolda yürürken veya akşam yatıp sabah kalkmayan, uyanamayan yani yatağında uyurken vefat eden insanların büyük bölümünde ölüm nedeni ani kalp krizidir. Bu hastalarda da ölüm nedeni, kalp krizi sonrası ortaya çıkan ölümcül ritim bozukluklarıdır (kalbin düzensiz atması, kalbin çırpınır gibi atması.) (ventriküler fibrilasyon vs.) Kalp krizini nasıl tanıyalım, ne yapalım? İlk yardım gönüllüsü olarak, eğer
www.mavisehirdergisi.com
• Hastanın kemer, kravat, şal gibi kendimizde veya bir yakınımızda aksesuarları varsa gevşetip rahat yukarıda saydığımız belirtileri nefes alıp vermesini sağlayalım, görecek olursak kişinin kalp krizi • Gömleğinin üst düğmesini açalım. geçiriyor olmasından şüphelenelim. Tabii burada bir kişi, 112 no’lu Bu anda yapılan en büyük hata, telefonu arayarak profesyonellerin kişinin ağrısına rağmen, 112 no’lu olay yerine gelmesini sağlamalıdır. telefonu aramaması ve/veya acil Kişi, 112 ambulansı ve ekibi gelinceye servisine gitmemesidir. Burada kadar vefat ederse ve ortamda var da kişi kendisini “ağrı geçer diye ise, otomatik defibrilatör kullanılmalı düşündüm’’ diye savunmaktadır. ve hastaya temel yaşam desteği Hâlbuki, biz acil tıpçılarda geçerli uygulayarak hayata döndürülmeye bir deyim vardır; “Time is muscle” çalışılmalıdır (saydığım bu iki tedavi (zaman kastır), yani hasta ne kadar ancak ilk yardım eğitimi almış kişiler çabuk acil servise, en az çaba ile giderse, kalbinde oluşacak hasar da o tarafından uygulanmalıdır). kadar az olur. Sonuç-Özet Eğer şüphelendiysek biz ilk yardım Değerli okuyucularımız, son yıllarda gönüllüsü olarak hemen: kalp krizi geçirme yaşı 20’li yaşlara • Kişiyi sakinleştirelim, kendisinin kadar düşmüştür. Ama bilinen gerçek kalp krizi geçiriyor olabileceğini şudur ki, 40 yaş üzeri insanlarımızda, ve yardımcı olacağımızı, şu anda tüm dünyada kalp krizi, en önemli 112 no’lu telefonu arayıp kendisini hastaneye götüreceğimizi söyleyelim, ölüm nedenleri arasındadır. • Kişi bu arada yürümemeli, Yine aynı şeyi tekrarlayacağız. Tıpta koşmamalı, merdivenlerden en ucuz, en etkin ve başarılı tedavi inmemelidir. Çünkü, bu şekilde korunmadır. O yüzden yukarıda yapacağı efor, kalbin yükünü daha saydığımız belirtiler varsa hemen da arttıracak ve iflas etmesine 112 nolu telefonu arayalım, hastaya neden olacaktır. Kişi mutlaka, 112 aspirin çiğnetelim, gömlek, kravat, deki profesyonel sağlık ekibince fular, kemer varsa gevşetelim, sedye veya sandalye ile hastaneye rahatlatalım, rahat nefes alıp ulaştırılalım, vermesini sağlayalım, en yakın sağlık • Hastanın hemen aspirin çiğnemesini kuruluşuna gitmesini sağlayalım. sağlayalım (yutulmayacak, çiğnenecek),
Mart - 2017
Nice sağlıklı mutlu günlerde görüşebilmek ümidiyle en derin sevgi ve saygılarımı sunarım. Kaynaklar • http://www.ulkumenrodoplu.com/ ilkyardim • Türkiye kalp ve damar hastalıkları önleme ve kontrol programı eylem planı, 2015-2020. T.C. Sağlık Bakanlığı Yayın No: 988. http://sbu. saglik.gov.tr/Ekutuphane/kitaplar/ Kalp%20Damar%202015-2020%20 Pdf.pdf • İlkyardım Kitabı. Yakın Kitapevi. Editör: Dr. Ülkümen RODOPLU, • The American Red Cross. First aid and Safety Handbook. Yazarlar: The American Red Cross ve Kathleen A, HANDY, MD. Publication of American College of Emergency Physicians.
51
MAVİŞEHİR
SOYAK B
19 - 20 Mayıs MAVİŞEHİR’DEKİ DİĞER SİTE SAKİNLERİ DE DAVETLİ 19-20 Mayıs tarihlerinde Soyak Mavişehir B sitesi içinde Mavişehir’deki diğer tüm sitelere de açık olacak festivale siz de davetlisiniz...
yararlanabilirsiniz. Çocukların gönüllerince eğlenebileceği şişme oyun parkurları, tahta bacak, palyaçolar, akşamları gölge gösterisi, basket ve tenis sahasındaki aktiviteler, dans şovları katılımcalara unutulmaz bir yaza merhaba festivali yaşatacak.
2 gün boyunca gündüz ve gece aktivitelerinden ücretsiz
Yeme içme, otomotiv, gayrimenkul, mobilya, eğitim, gelişim ve birçok
Firma katılımları için: Altuğ Düztürk 0 (533) 481 58 73 52
Mart - 2017
sektörden katılımcının bulunacağı etkinlikte canlı DJ percussion performansı ve sahnede seyircileri muhteşem repertuarlarıyla coşturan ATA ile Ece Ata ve Orkestrası olacak. Geçen senelerde büyük bir coşkuya ev sahipliği yapan Soyak B sitesi şimdi daha da gelişen festival konseptiyle hazırlıklarına tam gaz devam ediyor.
www.mavisehirdergisi.com
Fotoğraf: freepik.com
Tarçın ve Kilo Kontrolü Besin lifi bakımından zengin olan i tarçın yemeklerden sonra kendiniz daha uzun süre tok hissetmenize yardımcı olur. Metabozlizmayı hızlandırarak yağ yakımına olumlu etkisi oluyor.
SÜPER BAHARAT; TARÇIN E
n sağlıklı baharatlardan biri olan tarçının faydaları saymakla bitmiyor. Kolesterolü dengeliyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve hastalıklara karşı koruyor. Bilimsel araştırmalarla beraber tarçının sağlığımız üzerine faydalarından bahsedecek olursak ; Tarçın ve Kan Şekeri Bilimsel bir araştırmada, 40 gün boyunca her gün 1-6 gram arası tarçın tüketen gönüllülerin kolesterol seviyelerinde %18, kan şekeri seviyelerinde ise %24 düşme olduğu belirlenmiş. 2012 yılında, tarçının kan şekerini düşürmeye etkisi üzerine o güne kadar yapılan tüm çalışmaların gözden geçirilmesi sonucunda tarçın ve tarçın takviyelerinin glisemik kontrole yardımcı olduğunu sonucu elde edilmiş.
Tarçın ve Ko lesterol Günde 1-2 gr am tarçın tüketmenin, metabolizman ın yağı ve şekeri işlemesini düzenlediği iç in “teorik” ol arak kötü kolester olü de düşürd üğü kabul edilmek tedir. Özellik le yemeklere şe ker ve tuz ek lemek yerine tarçın kullanmak yü ksek kolesterol şi kayeti olanla r için iyi bir seçenek.
Bu alanda halen araştırmalar yapılmakla birlikte tarçının kan şekerini düşürdüğü ve insülini arttırdığı bilimsel olarak kabul görmektedir.
Tarçın ve Hafıza ABD’de bulunan Wheeling Jesuit Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre tarçın kokusunun hafızayı geliştirdiği ve bilişsel fonksiyonu arttırdığı belirlenmiş. 2009 yılında “Journal of Alzheimer’s Disease” adlı bilimsel dergide yayınlanan bir diğer makaleye göre ise, tarçın özü Alzheimer hastalarında görülen “tau proteinlerinin kümelenmesini” önlüyor ve hastalığı gelişimini yavaşlatıyor.
Tarçın ve Mikroplar Tarçın yağı geleneksel olarak doğal bir mikrop önleyici/temizleyici olarak kullanılmaktadır. Bu özelliği laboratuvar testleriyle de kanıtlanmıştır. Bakteri ve mantar hastalıklarının yayılmasını önler. Aynı zamanda gıda sektöründe, gıdalarda bakteri üretimini önlemek ve raf ömrünü uzatmak için kullanılmaktadır.
Diyetisyen: Batuhan Çitemel Mart - 2017
53
Ayşe ŞİŞİK ayse@kavramsigorta.com.tr
KASKO POLİÇELERİNDE TEMİNAT YELPAZESİ
S
igorta yaptırmak finansal olarak etkileneceğimiz durumlara karşı korunmamızı sağlayan bir unsurdur. Hayatımıza konfor sağlamak amacıyla yaptığımız maddi yatırımlarımızdan biri de araçlarımızdır. Araçlarımıza trafikte yaşanacak risklere karşı korunmak için sigorta yaptırmak kendimizi daha güvende hissetmemizi sağlar. Bu sigortalardan ilki yasal olarak yapılması zorunlu olan trafik sigortalarıdır. Trafik sigortaları, hasar anında karşı tarafın aracına vereceğimiz maddi zararlara karşı teminat almamızı sağlar. Diğer yaptırmamız gereken sigorta kasko poliçesidir. Hasarda kendi aracımızın uğrayacağı zararlara karşı güvence veren kasko poliçelerin satın alınması zorunlu değil, isteğe bağlıdır. Bir kasko poliçesi satın aldığımızda sadece maddi olarak yaşanacak risklerin düşünülmemesi gerekmektedir. Aracımızın taşıdığı yanma, çarpma, çarpılma, çalınma gibi risklere karşı sağladığı ana teminatlarla beraber, çevresel risklerimizi de güvence altına alan ek teminatların da faydaları unutulmamalıdır. Bu ek teminatlardan bahsetmek gerekirse; İMM (İHTİYARİ MALİ MESULİYET) TEMİNATI Bir hasara uğradığımızda karşı tarafın maddi hasarı ilk önce trafik sigortası tarafından karşılanır. 2017 54
senesi için trafik sigortası tarafından sağlanan maddi hasar bedeli 33.000.-TL’dir. Trafik sigortasında belirtilen teminatı aşan durumlarda, kötü bir sürpriz yaşamamamız adına kasko poliçemizde bu teminatı almamız gerekmektedir. Poliçemizi satın alırken sigorta acentemiz ile bu teminatın limitini beraber de belirleyebilmemiz mümkündür. MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİ Hasar anında aracımızın gördüğü maddi zarar dışında, ne yazık ki bendeni hasarlar da yaşanabilmektedir. Bedeni bir hasar yaşayan üçüncü şahıslar bizlere manevi tazminat talebi ile dava açabilirler. Manevi tazminat talepleri trafik sigortasının konusu içine girmemektedir. Kasko poliçelerimizde satın alacağımız ihtiyari mali mesuliyet teminatı kapsamında, talebimize bağlı olarak manevi tazminat taleplerine karşı teminat alabilmemiz de mümkündür. EK AKSESUARLARA KARŞI TEMİNAT Araç üzerinde fabrika çıkışlı var olan tüm aksesuarlar poliçe teminatına dahildir. Fakat aracın orijinalinde bulunmayıp sonradan ilave ettirmek istediğimiz veya sonradan değiştirmek istediğimiz bir takım aksesuarlar olabilir. Örneğin; park sensörü, lpg, navigasyon, çelik jant gibi. Zevkimize ve ihtiyacımıza uygun tercih edeceğimiz bu aksesuarları poliçede belirtilmesini sağlayarak teminat altına alabilir, güvence sağlayabiliriz. Böylelikle hasar anında zarar gören tüm aksesuarlarımızı kasko poliçesindeki aksesuar teminatı kapsamında değerlendirilir. İKAME (YEDEK) ARAÇ HİZMET Hasar anında kasko poliçesinin bize sağladığı diğer güvencelerden biri ikame araç teminatıdır. Aracımız aldığı hasardan dolayı tamirat altında olacağı sürede biz araçsız kalırız. Bu süre işe gidip gelmemiz, çocuğumuzun okul bırakmamız gibi birçok konuda aksaklık yaşatabilir. Ve bu durum bize zaman kaybı yaratır. Sigorta şirketi bu mağduriyetimizin giderilmesi adına poliçe kapsamı dahilinde ikame araç sağlar. İkame araç yılda 2 defa verilmekle beraber olay başına maksimum 7 ile 15 gün arasında sigorta şirketi kapsamına Mart - 2017
göre değişiklik gösterebilir. Bazı şirketler bu süreyi 30 güne kadar çıkarabilmektedir. MİNİ ONARIM HİZMETİ Aracımızda küçük çaplı hasarlar oluştuğunda bize destek veren teminatlardan en önemlilerinden biri mini onarım teminatıdır. Yoğun trafikte olan araçlar için oldukça işe yarar bir teminat olmasına rağmen birçok kişi tarafından önemi ne yazık ki bilinmiyor. Poliçede yazılan koşullar ve limitleri doğrultusunda bu teminatın bize sağladığı avantajlardan biri ufak hasarlarımızı cebimizden ekstra bir ödeme yapmadan karşılayabiliyor olmasıdır. Diğer bir avantajı ise bu teminat aracımız üzerinde bulunan hasarsızlık indirimini etkilemiyor olmasıdır. Kasko poliçesi satın alırken bu teminata önem vermeliyiz. YOL YARDIM VE ASİSTANS HİZMETİ Bu teminat kasko poliçesinde bulunan en önemli teminatlardan bir tanesidir. Seyir halinde beklemediğimiz durumlarla karşılaşabiliriz. Lastiğimiz patlayabilir, benzimiz bitebilir veya aracımız herhangi bir nedenden olayı bizi yarı yolda bırakabilir. Sadece beklenmedik durumlar değil hasar anında gördüğü zarardan dolayı hareketsiz kalabilir. Sigorta şirketleri öngörülmemiş bu durumlar karşısında araç sahiplerinin işlerini kolaylaştırmak amacıyla kasko poliçesinde yol yardım teminatı sunmaktadır. Sigorta şirketimiz ile poliçemizde yazan yol yardım numarasını arayarak bulunduğumuz konumu paylaştığımızda çok kısa süre içerisinde yardım/çekici göndererek bizleri en yakın yetkili servise aracımızın çekilmesini sağlamaktadır. Bir kasko poliçesi satın alırken ihtiyacınız olan teminatları da satın almakla beraber bütçemizi sarsacak olaylara karşı güvence altına almaktadır. Kasko poliçemizin bizim için sunduğu tüm teminatların önemi hasar anında daha çok anlaşılıyor. Bundan dolayı poliçenin fiyatından çok bizlere sağladığı hizmete bakıp karar vermeliyiz. Aracınız çalındığında veya tam hasara uğradığında yerine aynısı koyabilecek maddi gücümüz yok ise mutlaka kasko poliçesi yaptırmalıyız.
www.mavisehirdergisi.com
Mart - 2017
55
Eylül 2015 Yıl.3 Sayı.22
Mayıs 2016 Yıl.3 Sayı.30 5.00
Nisan 2016 Yıl.3 Sayı.29
Genel kültür,
Mart 2016 Yıl.3 Sayı.28
5.00
Genel kültür,
Genel kültür,
5.00
Haziran 2016 Yıl.3 Sayı.31 5.00
5.00
Genel kültür,
Genel kültür,
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız Kutlu Olsun
ı
Bencil olma sanat
Uğur Oral
Karşıyaka’nın filizleri büyüyor
“Bayılırım İzmir’e ve medeni insanlara. İyi ki varsınız, bu ülkede temiz bir nefessiniz.”
Billur Kalkavan
Değişime açık olun
2016 yılının trend renkleri
Yeni sezona hazır mısın?
A BAHAR SOFRANIZ TARİF; YAKIŞACAK BİR
Ücretsiz internet rtaj röpo müjdesi
ğba Özerk Tu Düşünceler insanı hasta
özel
özel röportaj
eder mi?
Uzm. Dr. Tolga Enver Yücetürk
Yaşam Amacına Koçluk
İsmail Barış Özpazarcık
Çocukların gözünden
Frambuazlı Pancake
“Antik İzmir”
özel röportaj
Astım krizi geçiren hastada ilk yardım
Ece Uslu
Şimdi Yaza Hazırlık Zamanı!
Gülçin Ergül
“
Benim için İzmir iyot kokusuyla harmanlanmı ş özgürlük hissi. İnsanını, denizin i, sahilini, mutfağ en çok da Atatürk ını, ’e olan sevgis aşık İzmirlin ini, aşka in en çok vatan tutkusunu seviyorum. Doğuş tan İstanbullu, yürekten İzmirliy im.
özel röp”ort
aj
Yonca Lodi
özel röportaj
İş hay atın da başarının sırr Mavişehir Soyak B ı; Moda ve Şıklı eğlencenin k kitabını yazdı
Ölm ede n e yapılac akl ar önc Marina listÇeşme esi merhaba sezona dedi
Sosyal Nostalji Uğur Oral
Evlenme
teklifi için romantik 5 Avrupa şehri
Uğur Oral
Hoşgeldin sıcak yaz !
Astım geçiren hastkrizi ada
ilk Doç Dr. Gürk yardım an Ersoy
MAVİŞEHİR DERGİSİ’Nİ SOSYAL MEDYADA TAKİP EDİN facebook.com/mavisehir.dergisi instagram.com/mavisehir_dergisi www.mavisehirdergisi.com
Mavişehir Dergisi
ABONE FORMU
Aşağıdaki formu eksiksiz ve okunaklı bir şekilde doldurarak banka havale belgesi ile birlikte abone@mavisehirdergisi.com adresine gönderebilirsiniz veya Web sayfamızdaki online abone formunu da kullanabilirsiniz.
Ad - Soyad
:
e-Posta
:
Doğum Tarihi
:
Meslek
:
Adres
:
Telefon
:
12 sayı dergi aboneliği
60 TL
Havale/EFT Bilgileri İŞ Bankası - İZMİR Girne Şubesi Aras Attila IBAN: TR13 0006 4000 001 3479 025 7183 Şube No: 3479 Hesap No: 0257183
Mavişehir Dergisi’nin 60 TL abonelik ücreti karşılığında 12 sayısının adresime gönderilmesini, bilgi amaçlı e-Posta göndermesini kabul ediyor ve onaylıyorum.
56
Mart - 2017
Tarih :............./............./................
İmza
www.mavisehirdergisi.com
Mavişehir’de
EVİNİZ veya DÜKKANINIZ mı var?
SATMAK veya KİRALAMAK için size yardımcı olmak isterim...
0(549) 501 8832 www.jets.estate • 0(232) 330 0 500
Mart - 2017
57
DERGİ İNDEKSİ
Derginizin bu sayısında yer alan haber ve reklamların telefon ve adres bilgilerine kolaylıkla ulaşabilmeniz içindir.
Baba Fingo 6497 Sk. 8/A Atakent - Mavişehir (Karşıyaka Göz Hast. sokağı) Mavişehir Tel: 0(232) 330 7262
Brawo Boutique Egepark AVM Mavişehir Kat:1 No:140 www.boutiquebrawo.com
Bafra Pide Yalı Mahallesi 6497 Sokak No:23 (Karşıyaka Göz Hastanesi sokağı) 0(232) 336 72 64
MakroYapı Tel +90 232 329 80 29 329 90 29
Beta Yelken Akedemisi Merkez: Bodrum İzmir Şube: Foça Marina 0(532) 494 66 70
MaviBahçe www.mavibahce.com.tr
Mio Kuaför Yalı Mah. 6509 Sk. No:14 D/1 Deniz Apt. (Evrensel Çocuk Müzesi ve Tema Parkı karşısı)
330 66 26
Uluoğlu Pastaneleri 1738 Sok. No:138 Bostanlı Tel: 0(232) 323 5545
Waffle Art MaviBahçe AVM yemek bölümü 3. kat 0(553) 663 00 35
EVLERE SERVİS RESTORAN VE CAFELER
ŞEHİR REHBERİ LÜZUMLU TELEFONLAR Alo Trafik Ambulans Bilinmeyen Numaralar Elektrik Arıza İtfaiye İzsu Arıza Polis İmdat Sahil güvenlik Telefon Arıza Uyandırma
15 4 112 118 18 6 1 10 185 155 15 8 121 135
HASTANELER VE POLİKLİNİKLER Başkent Üni. Zübeyde Hanım Hast. İkinci Yaşam Diyaliz Merkezi Karşıyaka Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Karşıyaka Devlet Hastanesi İzmir Üniversitesi Hastanesi Özel Egem Fizik Tedavi Dal Merkezi Özel Kardiya Kardiyoloji Dal Merkezi Özel Karşıyaka Göz Hastanesi Özel Zübeyde Hanım Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Ege Üniversitesi Hastanesi 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi Central Hospital El ve Mikrocerrahi Hastanesi (EMOT) Kent Hastanesi Özel Altınordu Hastanesi Özel Çınarlı Kadın Doğum Hastanesi Egeria Çocuk Sağlığı Park Tıp Merkezi Kızılay
VETERİNER KLİNİKLERİ Pet-Vet Mavişehir Veteriner Kliniği Atakent Veteriner Kliniği Bostanlı Veteriner Polikliniği
YARDIM
Kardelen Çilingir Karşıyaka Güvenlik DGS Alarm ve Güvenlik Sistemleri Çilingir Bay Adem
DİŞ POLİKLİNİKLERİ Asude Polat
241 10 00 382 06 07 444 35 43 366 88 88 399 50 50 367 70 70 336 35 35 362 54 54 366 22 77 483 14 14 444 13 43 412 22 22 341 67 67 441 01 21 444 53 68 464 24 00 462 27 27 433 00 84 367 22 22 421 47 90
368 96 66 337 02 08 336 44 89 330 55 16
441 92 16 381 28 22 376 14 96 337 21 36 0539 235 25 87
Red Dragon - Uzak Doğu mutfağı Mc Donald’s Nane Lezzet Atölyesi Tarihi Bafra Pidecisi Doritali Pizzeria Elti’s Cafe Edem Çıtır Waffle
483 00 79 444 62 62 833 33 40 336 72 64 502 12 32 330 20 88 330 10 13
MARKET ve ŞARKÜTERİ Ömerağa Tire Market Şarküteri
368 11 24 290 06 22
SOSYAL KULÜPLER VE DERNEKLER Karşıyaka Briç Derneği 368 73 08 Dance Castle Gençlik ve Spor Derneği 369 02 65 Karşıyaka Spor Kulübü 368 69 95 Bostanlıspor Gençlik SK Derneği 0544 735 19 12 483 22 42 İzmir Dağcılık Kulübü Ege Açık Deniz Yat Kulubü 745 81 00 İzmir Fotoğraf Sanatları Derneği 464 32 12 BESİAD 330 90 01 Mavişehir TSM Platformu Derneği 0532 788 93 33 Mavişehir Tenis Atölyesi 0505 580 00 25
ÜNİVERSİTELER
Ege Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Özel İzmir Ekonomi Üniversitesi Özel Gediz Üniversitesi Özel İzmir Üniversitesi Özel Yaşar Üniversitesi Özel Şifa Üniversitesi
TİYATROLAR
Karşıyaka Oda Tiyatrosu İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Mavi Tiyatro Konak Sahnesi Bornova Sahnesi Ege Sanat Merkezi Hamle Tiyatrosu Tansaş Çocuk Tiyatrosu Pınar Çocuk Tiyatrosu Bostanlı Açık Hava Tiyatrosu
311 10 10 412 12 12 750 60 00 329 35 35 279 2525 355 00 00 246 49 49 411 50 00 308 00 00
369 64 87 368 22 39 445 00 71 483 50 35 343 04 33 381 64 06 484 44 70 484 48 28 463 15 15 362 61 61
RESTORAN VE CAFELER Red Dragon Servet’in Yeri Mc Donald’s Borga Çiğ Börek Filos Atölye Tat Karşıyaka Ocakbaşı Grano Pizzaria Doritali Pizzeria
483 00 79 362 51 51 444 62 62 330 24 12 362 48 84 336 30 60 330 14 44 330 72 62 502 12 32
TAKSİ DURAKLARI Atakent Bostanlı Birlik Bostanlı Köprü Mavişehir Etap Karşıyaka Merkez Umut Taksi Mavişehir Taksi
OTOBÜS ŞİRKETLERİ Ulusoy Turizm Kamil Koç Turizm Pamukkale Turizm Varan Turizm Metro Turizm
KÜLTÜR MERKEZLERİ
Karşıyaka Belediyesi Kültür Merkezi İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Bülent Ecevit Kültür Merkezi Atatürk Kültür Merkezi Sabancı Kültür Merkezi Alman Kültür Merkezi İZFAŞ Sanat Galerisi İtalyan Kültür Merkezi Fransız Kültür Merkezi Ziya Gökalp Kültür Merkezi
350 10 77 362 28 28 362 80 00 324 01 00 381 37 15 330 17 92 324 08 82
362 41 53 330 22 30 330 52 01 362 19 92 362 00 52
369 27 90 368 22 39 361 06 23 483 85 20 446 06 64 489 56 87 482 12 70 421 52 42 466 00 13 366 44 59
MAVİŞEHİR SİTE YÖNETİMLERİ 1. Etap Yönetim 2. Etap Yönetim Albatros Yönetim Soyak A Bölgesi Soyak B Bölgesi
Listede yer almak istiyorsanız lütfen 0(549) 323 30 31 numaralı telefonu arayınız veya
- 2017 58 bilgi@mavisehirdergisi.com adresine iletişimMart bilgilerinizin bulunduğu e-posta gönderiniz.
324 10 12 324 10 14 324 25 26 324 60 93 324 55 70
Zor beÄ&#x;enenlerin tercihi
*Eliza Bornoz
Kabin Ekibi
*Eliza Havlu
w w w. s o f t c o t t on .c om .t r
MAKROYAPI
İç Mimari Tasarım ve Uygulama
Tasarım Ofisi: Tel : 0232 3298029 - 0232 329 9029 www.makroyapitasarim.com
Fabrika: Tel: 0232 329 7900 (pbx 4 hat) Faks: 0232 833 3323 www.makroyapi.com.tr